tefsirül-münir sure sure (42)

30
SEBE SURESİ...............................................................3 Surenin İsmi:..........................................................3 Önceki Sure ile İlişkisi:..............................................3 Surenin Muhtevası:.....................................................3 Allah Tealâ'nın Mülk, Kudret Ve İlim Sıfatları.........................3 Belagat:...............................................................4 Kelime ve İbareler:....................................................4 Açıklaması.............................................................4 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler....................................4 Kâfirlerin Kıyameti İnkâr Etmeleri, İnsanların Allah'ın Ayetlerine Karşı Tavırları Ve Görecekleri Cezalar.......................................5 Belagat:...............................................................5 Kelime ve İbareler:....................................................5 Ayetler Arası İlişki...................................................6 Açıklaması.............................................................6 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler....................................7 Kafirlerin Kıyametin Kopmasını Uzak Bir İhtimal Olarak Görmeleri Ve Rasulullah (S.A.) İle Alay Etmeleri, Dirilişe Delil Getirilmesi........8 Belagat:...............................................................8 Kelimeler ve İbareler:.................................................8 Ayetler Arası İlişki...................................................8 Açıklaması.............................................................8 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler....................................9 Allah'ın Davud Aleyhısselama Verdiği Nimetleri.........................9 Belagat:..............................................................10 Kelime ve İbareler:...................................................10 Ayetler Arası İlişki..................................................10 Açıklaması............................................................10 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler...................................11 Allah'ın Süleyman (A.S.)'a Verdiği Nimetler...........................11 Belagat:..............................................................11 Kelime ve İbareler:...................................................11 Ayetler Arası İlişki..................................................12 Açıklaması............................................................12 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler...................................14 Sebe Kavmi Ve Arim Seli Kıssası:......................................15 Belagat:..............................................................15 Kelime ve İbareler:...................................................15 Nüzul Sebebi:.........................................................16 Ayetler Arası İlişki:.................................................16 Sebe Kavmi Ve Me'rib Seddine Bakış:...................................17 Açıklaması:...........................................................17 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................19 Tanrılarının Müşriklere Şefaat Edememeleri:...........................20 Belagat:..............................................................20 Kelime ve İbareler:...................................................20 Ayetler Arası İlişki:.................................................21 Açıklaması:...........................................................21 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................22 Müşriklerin, Allah'ın Rızık Verici Olduğunuİkrar Etmeleri, Onlara Hüküm Verenin Allah Olduğunun Ve Hüküm Vaktinin Bildirilmesi:...............22

Upload: seoe-

Post on 10-Nov-2015

249 views

Category:

Documents


5 download

TRANSCRIPT

3SEBE SURES

3Surenin smi:

3nceki Sure ile likisi:

3Surenin Muhtevas:

3Allah Teal'nn Mlk, Kudret Ve lim Sfatlar

4Belagat:

4Kelime ve bareler:

4Aklamas

4Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

5Kfirlerin Kyameti nkr Etmeleri, nsanlarn Allah'n Ayetlerine Kar Tavrlar Ve Grecekleri Cezalar

5Belagat:

5Kelime ve bareler:

6Ayetler Aras liki

6Aklamas

7Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

8Kafirlerin Kyametin Kopmasn Uzak Bir htimal Olarak Grmeleri Ve Rasulullah (S.A.) le Alay Etmeleri, Dirilie Delil Getirilmesi

8Belagat:

8Kelimeler ve bareler:

8Ayetler Aras liki

8Aklamas

9Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

9Allah'n Davud Aleyhsselama Verdii Nimetleri

10Belagat:

10Kelime ve bareler:

10Ayetler Aras liki

10Aklamas

11Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

11Allah'n Sleyman (A.S.)'a Verdii Nimetler

11Belagat:

11Kelime ve bareler:

12Ayetler Aras liki

12Aklamas

14Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

15Sebe Kavmi Ve Arim Seli Kssas:

15Belagat:

15Kelime ve bareler:

16Nzul Sebebi:

16Ayetler Aras liki:

17Sebe Kavmi Ve Me'rib Seddine Bak:

17Aklamas:

19Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

20Tanrlarnn Mriklere efaat Edememeleri:

20Belagat:

20Kelime ve bareler:

21Ayetler Aras liki:

21Aklamas:

22Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

22Mriklerin, Allah'n Rzk Verici Olduunukrar Etmeleri, Onlara Hkm Verenin Allah Olduunun Ve Hkm Vaktinin Bildirilmesi:

23Belagat:

23Kelime ve bareler:

24Ayetler Aras liki:

24Aklamas:

26Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

26Mriklerin Kur'an' nkar Etmeleri, Kyamet Gn Sapklarla Onlar Saptranlar Arasndaki Konuma

26Belagat:

27Kelime ve bareler:

27Ayetler Aras liki:

27Aklamas:

28Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

28Hz. Peygamber (S.A.)'n Teselli Edilmesi, Zenginler Arasndaki nkarclk Olay, Mal Ve Evlt Sebebiyle Kendilerini tibarl Saymalar:

29Belagat:

29Kelime ve bareler:

29Nzul Sebebi:

30Ayetler Aras liki:

30Aklamas:

31Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

32Kafirlerin Kyamet Gn Tanrlarnn nnde Azarlanp Knanmalar:

33Belagat:

33Kelime ve bareler:

33Ayetler Aras liki:

33Aklamas:

34Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

34Kafirlerin Azap Grme Sebepleri:

35Belagat:

35Kelime ve bareler:

36Ayetler Aras liki:

36Aklamas:

38Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

39Kafirlerin iddetli Azap le Tehdit Edilmeleri Ve Azab Grdkleri Anda man Etmeleri:

39Belagat:

39Kelime ve bareler:

39Ayetler Aras liki:

40Aklamas:

40Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

SEBE SURES

Allah Teal'nn Mlk, Kudret Ve lim Sfatlar

1- Hamd gklerde ve yerde bulunan her eyin sahibi olan Allah'a mah- sustur. Hamd ahirette de, O'na mahsustur. O Hakimdir (sonsuz hikmet sahibidir) ve Habr'dir (her ^yden haberdardr).

2- "O yerin iine gireni yerden kan, gkten inen ve ge kan her eyi bilir. O ok merhamet eden ve ok balayandr.

Aklamas

"Hamd gklerde ve yerde bulunan her eyin sahibi olan Allah'a mahsustur. " Yani mutlak ve mkemmel hamd gklerin ve yerin, gklerde ve yerde bulunan her eyin gerek sahibi, gklerin ve yerin ilerini gren Allah'a mahsustur. O dilediini yapar, diledii hkm verir. O'na yaplan hamd mahlkata kar verdii nimetler iin yaplmaktadr. Ayetin manas udur: Hamd, sena ve kre lyk olan mlk, yaratk ve diledii tasarruf olarak gklerde ve yerde bulunan her eyin sahibi olan Allah'tr. O mkemmel kudretin ve tam nimetin sahibidir.

"Hamd ahirette de, O'na mahsustur." Dnyada hamd O'na mahsus olduu gibi ahirette de hamd O'na mahsustur. nk dnya ve ahiret ehline ltufta bulunan ve nimet veren O'dur. Nitekim bir baka ayette de yle buyuruyor: "O kendisinden baka hibir ilh bulunmayan Allah'tr. Dnyada da, ahirette de, hamd O'na mahsustur. Hkm yalnz O'nundur. Siz ancak O'na dndrleceksiniz." (Kasas, 28/70). Allah Teal cennet ehlinin hamdetmesini anlatmak zere yle buyurmaktadr: "Onlar: "Bize verdii vaadinde duran ve bizi bu yere varis klan Allah'a hamd olsun. Cennette istediimiz yeri yurt edinebiliyoruz." dediler." (Zmer, 39/74); "Orada yle derler: Hamd bizden znty gideren Allah'a mahsustur. phesiz ki Rabbimiz ok affedendir, krn karln bol verendir. O bizi lutfuyla iinde ebed kalacamz cennete yerletirdi." (Fatr, 35/34-35).

Devaml olarak hamd edilen Cenab- Hak olunca, ebed olarak ibadete lyk olan da O'dur.

"O Hakim ve Habr'dir." Allah szleri ve fiillerinde, dininde ve takdirlerinde sonsuz hikmet sahibidir. Mahlukatnn ilerini hikmetiyle idare eder. O ilerin gizli ynlerini gayet iyi bilir. O, kendisine hibir ey gizli kalmayan ve kendisinden hibir ey uzak kalmayandr. mam Malik diyor ki: O mahlukatndan gayet haberdardr. Onlarn ilerinde hikmet sahibidir.

"O, yerin iine giren ve yerden kan bilir," O, bir yerde topraa giren, dier bir yerden fkran yamur suyu gibi, hazineler, defineler ve ller gibi yerin iine girenleri; hayvanlar, bitkiler, sular ve maden filizleri gibi yerden kanlar bilir.

"gkten inen ve ge kan her eyi bilir." O, melekler, kitaplar, rzklar, yamurlar ve imekler gibi gkten inenleri; melekler, kullarn amelleri, gazlar, dumanlar, hava tamaclk vastalar ve kular gibi ge kanlar bilir.

"O ok merhamet eden ve ok balayandr." Allah kullarna ok merhametlidir. Dolaysyla kullarnn isyanna derhal ceza vermez. Kendisine ynelen ve kendisine gvenen kullarnn gnahlarn ok balayandr.

Kfirlerin Kyameti nkr Etmeleri, nsanlarn Allah'n Ayetlerine Kar Tavrlar Ve Grecekleri Cezalar3- Kfirler: "Kyamet saati bize gelmeyecektir." dediler. De ki: "Hayr, gayb bilen Rabbime yemin olsun ki kyamet saati size mutiaka gelecektir." Gklerde ve yerde zerre mlktar bir ey 'nun ilmi dnda deildir. Bundan daha kk ve daha byk hibir ey yoktur ki apak bir kitapta yazlm olmasn. 4- "Bylece Allah, man edip salih ameUer ileyenleri mkfatlandracaktr. te onlar iin mafiret ve deerli bir rzk vardr-

5- Ayetlerimiz hakknda bizi ciz brakmaya yeltenenlere gelince, on- lar iin ok kt ve can yakc bir azap vardr.

6- Kendilerine ilim verilenler Rabbinden sana indirilen Kur'an'n hak olduunu, Azz ve Hamd olan Allah'n yoluna sevkettiini bilirler.

Aklamas"Kfirler: "Kyamet saati bize gelmeyecektir." dediler." Semav risalete inanmayanlar, inkr ederek ya da bu vaadle alay etme tarznda: Ne kyamet, ne dirili, ne de hesap grme olacaktr, dediler. Onlar bylece kyametin meydana gelmesi ile ilgili olarak Rablerinden gelen ve ilh kitaplarn ihtiva ettii haberleri ve bu kitaplardaki hccet ve delilleri inkr etmi oldular. Allah da bunlarn inanlarnn batl ve aslsz olduunu vurgulamak zere onlara yle cevap verdi:

"De ki: Hayr, Rabbime yemin olsun ki, kyamet saati mutlaka gelecektir. " Yani, ey Peygamber onlara de ki: Hayr, Allah'a yemin olsun ki kyamet hi phesiz gelecektir.

Dikkat edilirse, burada kyametin varl ve onlarn iddialarnn geersizlii Allah'a kasem ile te'kid lam ve te'kid nnuyla yaplan, fiildeki te'kid ile bir kez daha vurgulanarak isbat edilmektedir.

Bu ayet -bni Kesir'in zikrettii gibi- irk, nifak ve inat ehlinden olan inkarclara red olmak zere Allah Teal'nn kyametin meydana geleceine dair Rasulnn yce Rabbine kasemde bulunmasn emrettii ayetten biridir.

Bu ayetlerden biri Yunus suresindedir: Bu (anlattn) gerek mi diye senden haber almak isterler. De ki: Evet, Rabbime yemin olsun ki bu elbette gerektir. Siz Allah' ciz brakamazsnz." (Yunus, 10/53).

kincisi bu ayettir: "Kfirler: Kyamet saati bize gelmeyecektir, dediler. De ki: Hayr, gayb bilen Rabbime yenim olsun ki kyamet saati size mutlaka gelecektir." (Sebe, 34/3).

nc ayet ise Tegabn suresindedir: "nkr edenler, ldkten sonra hi dirilmeyeceklerini iddia ederler. De ki: Hayr, Rabbime yemin ederim ki, ldkten sonra mutlaka diriltileceksiniz. Sonra da yaptklarnz size bildirilecektir. Bu, Allah'a ok kolaydr." (Tegabn, 64/7).

Cenab- Hak daha sonra, ldkten sonra diriliin mmkn olduuna dellet eden kmil ilim sahibi olma sfatyla kendi zatn tavsif ederek yle buyurdu:

"Gklerde ve yerde zerre miktar bir ey O'nun ilmi dnda deildir. Bundan daha kk ve daha byk hibir ey yoktur ki apak bir kitapta yazlm olmasn."

ldkten sonra diriltmeye kadir olan Allah'tan hibir ey uzak deildir. En kk karnca kadar bile olsa varlklardan hibir ey Ona gizli deildir. Bu zerreden daha kk veya daha byk herey apak bir kitapta yani Levh-i Mahfuz'da tesbit edilip kaydedilmitir.

Allah Teal bundan sonra cesetleri tekrar yaratma ve kyametin kopmas hakkndaki hikmetini u ayetle beyan etmitir:

"Bylece Allah iman edip salih amel ileyenleri mkfatlandracaktr. te onlar iin mafiret ve deerli bir rzk vardr."

O, mahlkat kyamet gn kara, deniz veya her nerede iseler Allah'a, Rasulne ve ahiret gnne iman eden, salih amelleri -yani emredildikleri eyleri- ileyen ve nehyolunduklar eylerden kanan mminleri mkfatlandrmak iin kabirlerinden karp diriltecektir. Onlar iin mafiret -yani gnahlarn silinmesi- ve enette hibir yorgunluk ve minnet bulunmayan nimetler vardr. Bundan maksat mminlere mkfat verilmesinin hak ve adalet olmasdr.

Bu mminler grubudur. kinci grup udur:

"Ayetlerimiz hakknda bizi ciz brakmaya yeltenenlere gelince, onlar iin ok kt ve can yakc bir azap vardr." Bizim kendilerine eriemeyeceimizi ve muktedir olamayacamz sanarak Kur'an ayetlerini ve ldkten sonra dirilmeyi isbat eden delilleri geersiz saymaya teebbs eden inat kfirler iin cehennem ateinde en iddetli bir azap vardr. Bu, azabn en kts ve en acklsdr. Bu azap verme, hakkaniyet ve adalet gereidir. Bylece ktlk edenle iyilik edene eit muamele yaplm olacaktr. Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Yoksa biz iman edip salih amel ileyenleri, yeryznde bozgunculuk karanlar gibi mi tutacaz"? Yoksa Allah'tan hakkyla korkanlar, gnahkrlar gibi mi tutacaz?" (Sad, 38/28). Yine yle buyurmaktadr: "Cehennemliklerle cennetlikler bir deildir. Kurtulua erenler sadece cennetliklerdir." (Har, 59/21).

Ksaca; kyametin gayesi saadete eren mminlerin cennetle mkfat-landrlmas ve bedbaht kfirlerin cehennemle azap edilmesidir.

Cenab- Hak bundan sonra daha ncekilere atfedilen bir baka nimet zikrederek yle buyurdu:

"Kendilerine ilim verilenler Rabbinden sana indirilen Kur'an m hak olduunu, Aziz ve Hamd olan Allah 'm yoluna sevkettiini bilirler."

Peygamberlere indirilen kitaplara iman eden mslmanlar ile Abdullah b. Selm, Ka'b ile arkadalar ve bakalar kyametin koptuunu, iyilerle ktlere amellerinin karlnn verildiini grdklerinde ve Allah'n kitaplarndan rendiklerinin dnyada gerekletiini anladklarnda o zaman bunun hakkn ta kendisi olduunu grrler ve Kur'an'm hak olduunu yaknen anlarlar. O gn yle derler: Allah'n peygamberlerinin getirdii din elbette haktr, sabittir, kendisinde asla phe bulunmayan dorudur. Kuran kendisine tbi olanlar, malup olmayan, engellemeyen, izzet sahibi olan Allah'n yoluna irad eder. O, her eyi yoketme gcne sahip olandr. O, btn szlerinde, fiillerinde, hkmnde ve kaderinde hanide lyk olandr. Acizlik sfat Ona lyk deildir.

Bu ayetin benzeri u ayetlerdir: "Bu, Rahman olan Allah 'm vaadettii kyamet gndr. Peygamberler doru sylemilerdir." (Yasin, 36/52); "phesiz sizler Allah 'm takdir ettii dirilme gnne kadar kaldnz. te yeniden dirilme gn." (Rum, 30/56).

Kafirlerin Kyametin Kopmasn Uzak Bir htimal Olarak Grmeleri Ve Rasulullah (S.A.) le Alay Etmeleri, Dirilie Delil Getirilmesi7- Kfirler (birbirlerine) yle dediler: "Vcudunuz para para ayrlp toprak olduktan sonra, yeniden yaratlla dirileceinizi haber veren bir adam gsterelim mi size!

8- Acaba o Allah'a kar yalan m uyduruyor? Yoksa onda bir delilik mi var?" Hayr, hirete inanmayanlar azap iinde ve byk bir sapklk iindedirler.

9- Onlar gkten ve yerden nlerinde ve arkalarnda olan grmyorlar m? Eer dilersek onlar yere geirir veya zerlerine gkten paralar drrz. phesiz ki bunda, Rabbine ynelen her kul iin elbet bir ibret vardr.

Aklamas"Kfirler yle dediler: Vcudunuz para para olduktan sonra yeniden yaratl iinde olacanz bildiren bir adam gsterelim mi size!"

nkr edenler hayret etme, hie sayma ve alaya alma tarznda birbirlerine yle dediler: ryp toprak olduktan ve topraktaki cesetleriniz para para ayrldktan sonra nceden olduunuz gibi ayn ekilde dirileceiniz eklinde size garip bir haber veren, ismi Muhammed olan bir ahs gsterelim mi?

Bu ayetin bir benzeri u ayettir: "Yaradln unutarak bize misal getirir ve rm kemikleri kim diriltecekmi?! der." (Yasin, 36/78).

"Acaba o Allah'a kar yalan m uyduruyor? Yoksa onda bir delilik mi var?" derler. Yani onun durumu u iki ekilden uzak deildir: Ya o bu ayetlerin kendisine vahyedildii eklinde yalan olarak Allah'a kasden iftirada bulunmaktadr. O sylediklerinde yalancdr. Yahut o ahsta, sylediini dnemeyecek ve ldkten sonra dirilii hayal edecek ekilde cinnet vardr.

Bunun zererine Allah, bu iki durumdan daha tehlikeli ve daha feci olmak zere kfirlerin bana gelecek olan onlara haber vererek yle buyurdu:

"Hayr, hirete inanmayanlar azap ve byk bir sapklk iindedirler." Yani durum onlarn iddia ettikleri ya da onlarn ileri srdkleri gibi deildir. Bilakis Muhammed (s.a.) Hakk getiren, sznde sdk olan ve Hak yolda olan zattr. Kfredenler ise, hireti inkr eden aptal, cahil ve yalanc kiilerdir. Onlar bu sebeple ahirette daim azap iinde olacaklardr. Onlar bugn dnyada Hak'tan tamamen uzak derin bir sapklk iindedirler.

Allah Teal daha sonra gkler ve yerin yaratlmasnda muktedir olduuna, dolaysyla Onun ldkten sonra dirilie de muktedir olduuna dikkat ekerek yle buyurdu:

"Onlar, gkten ve yerden nlerinde ve arkalarnda olan grmyorlar m? Eer dilersek onlar yere geirir veya zerlerine gkten paralar drrz. " Yani Allah gk ve yerin yaradlnda tefekkr edip dnmemeleri sebebiyle onlara tekdirde bulunarak yle buyurdu: Onlar nlerine ve arkalarna, Allah Teal'nn kudretine ve birliine dellet eden artc olaylara bakmyorlar m? nk onlar, kudret sahibi olan Allah'n varln ifade eden gkyzn grmyorlar m? Yeryz de gkyznn dellet ettii hususlara ayn ekilde iaret etmektedir. Onlar gklere ve yere bakarlarsa, gk ve yerleri yaratann onlara derhal azap vermeye de muktedir olduunu grrler. Biz dilersek, Karun'u yerin dibine geirdiimiz gibi onlar yere geiririz, yahut Eyke ashabnn zerine talar drdmz gibi gkyznden paralar drrz.

Bununla anlatlmak istenen mana udur: Eer biz dilersek onlarn zalim olmalar ve bizim onlar zerinde muktedir olmamz sebebiyle onlara byle davranabilirdik. Fakat biz halm ve affedici olmamz sebebiyle, onlara verilecek cezay erteliyoruz.

"phesiz ki bunda Rabbi'ne ynelen her kul iin elbet bir ibret vardr. " Yani gklerin ve yerin yaradlnn incelenmesinde Allah'a ok ynelen akll, zeki her kul iin elbette Allah Teal'nn cesetleri diriltmesine ve hiretin meydana geliine dellet eden bir ibret vardr. Zira ykseklik ve geniliiyle gkleri; alaklk, uzunluk ve geniliiyle bu yeryzn yaratmaya muktedir olan Allah, bu cisimleri eskiden olduu gibi tekrar diriltmeye de kadirdir.

Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyuruyor: "phesiz gklerin ve yerin yaratlmas insanlarn yaratlmasndan daha byk bir itir. Fakat insanlarn ou bunu bilmezler." (Gafir, 40/57). Yine yle buyuruyor: "Gkleri ve yeri yaratan Allah onlarn benzerini yaratmaya kadir deil midir? Elbette kadirdir." (Yasin, 36/81).

Allah'n Davud Aleyhsselama Verdii Nimetleri10- phesiz ki biz Davud'a nezdi- mizden bir stnlk verdik. Ey dalar ve kular! Davud'la birlikte tebih edin. Biz ona demiri yumuak kldk.

Davud'a: "Geni zrhlar imal et Dokumasn i ve salam yap-" diye vahyettik. (Ey Davud ailesi!) Salih amel ileyin. Zira ben sizin yaptklarnz gryorum.

Aklamas"phesiz ki biz Davud'a nezdimizden bir stnlk verdik. Ey dalar ve kular! Onunla birlikte tebih edin."

Allah Teal, Rasul Davud aleyhisselma verdii apak nimetleri zikretti. Ona hem nbvvet, hem de byk ve kudretli bir saltanat ve askeri g verdi. Ayrca ona nameli, kuvvetli ve etkili bir ses ltfetti. O tebih ettii zaman ulu dalar, uan kular onunla birlikte tebih ediyorlard. Deiik dillerde ona cevap veriyorlard.

Ayetin manas udur: Andolsun ki biz Davud'a byk bir ltuf ve deerli nimetler verdik. Dalara ve kulara, o tebih ettii zaman, onunla birlikte tebih edin, dedik.

Sahih-i Buhari'deki bir hadis-i erif yledir: Rasulullah (s.a.) gece Kur'an okuyan Eb Musa el-E'ar'yi ayakta durarak dinledi, onun kraatine kulak verdi. Sonra da yle buyurdu: "Buna, Davud ailesinin mizmarla-rndan bir mizmar (musik namesi) verilmitir."

"Biz ona demiri yumuak kldk. Biz Davud'a: Geni zrhlar imal et. Dokumasn ll ve salam yap, diye vahyettik."

Yani biz demiri Davud'un elinde ate ve ekice ihtiya duymadan diledii eyi yapmak zere yumuak kldk. Hatta o, savan aclarndan koruyacak mkemmel zrhlar yapabilmek iin demiri elinde iplik gibi inceltebiliyordu. Cenab- Hak ona, amac gerekletirmeyecek kadar kk ve dar olmaya ve de giyen kimseye byk ve ar gelip de giyilmeyecek durumda olmayan; ihtiyaca uygun, halkalar birbirleriyle uyumlu zrhlar dokuma eklini retti.

Ate ve ekile vurma olmakszn demirin yumuatlmas hi phesiz Hz. Davud'un mucizesidir, bakas iin mmkn deildir. Hz. Davud (a.s.) ilk defa zrh imal edendir.

Katade: Ondan nce zrhlar ar demir paralar eklindeydi, demitir. Bunun iin Hz. Davud'a hafiflik ve salaml birarada bulundurarak ll olarak zrh yapmas emredilmitir. Yani bu iki manadan aldn lyle takdir et. Sadece salaml dikkate alrsan, zrh ar olur; hafiflii dikkate alrsan, salaml ortadan kaldrrsn.

"Salih amel ileyin. Zira ben yaptklarnz gryorum." Ey Davud ailesi! Allah Teal'nm size verdii nimetlere kar salih amel ileyin. Zira ben sizi gzetliyorum. Sizin szlerinizi ve amellerinizi gayet iyi gryorum. Bana onlardan hibir ey gizli kalmaz.

Bu ayette, nimete kretmek iin salih amel ilemeye tevik vardr. Salih amel gnlleri salamlatrr, ruhu parlatr ve ruhu ayak kaymalar ve sapmalardan korur.

Allah'n Sleyman (A.S.)'a Verdii Nimetler12- Sleyman'a da (onun enirine) rzgr (verdik) ki onun gidii bir ay, gelii bir aydr. Sleyman iin erimi bakr kaynandan (su akar gibi) akttk. Rabbinin izniyle cinlerden bir ksm onun emrinde alrd. Onlardan kim emrimizden ktysa, ona alev alev yanan atein azabm tattracaz.

13" Cinler Sleyman'n diledii gibi saraylar, heykeller, havuzlar gibianaklar ve sabit kazanlaryaparlard. Ey Davud ailesi! (Alnimetlerine) kretmek iin aln. Kullarmdan hakkyla k reden pek azdr.

14. Onun lmne hkmettiimiz zaman ldn cinlere ancak ssn yiyen bir haere gsterdi. O yere dnce cinler gayet iyi anladlar ki eer onlar gayb bilmi olsalard, kendilerini kk dren bir azap iinde kalmayacaklard.

AklamasAllah Teal bu ayetlerde Hz. Sleyman'a verdii byk nimeti zikretmektedir:

1- Rzgrn Hz. Sleyman'n emrine verilmesi.

"Sleyman'a da rzgr verdik ki onun gidii bir ay, gelii bir aydr." Biz Sleyman'a gidii yani gndzn ilk saatlerinden gndz ortasna kadar seyri bir aylk mesafedir, gelii yani gndzn ortasndan gn batm-na kadar seyri bir aylk mesafedir.

Hasan el-Basr diyor ki: Hz. Sleyman, am'dan hah zerinde sabahleyin yola kar, le yemei yemek zere Istahr'da konaklar, dnte ise Istahr'dan yola kar Kabil'de (Afganistan'da) gecelerdi. am ile Istahr aras sr'atle giden bir kimse iin bir aylk mesafedir. Istahr ile Kabil aras da sratli bir kimse iin bir aylk mesafedir.

2- Bakrn eritilmesi: "Sleyman iin erimi bakr kaynandan akttk." Hz. Sleyman'a bakr yumuattk. Hz. Sleyman ate ve eki olmakszn diledii eyleri bu madenden imal ediyordu. Buna kaynak ismi verilmitir. Zira bu madde, kaynandan su akar gibi akyordu.

3- Cinlerin Hz. Sleyman'n emrine verilmesi: "Rabbinin izniyle cinlerden bir ksm onun emrinde alrd. Onlardan kim emrimizden ktysa, ona alev alev yanan atein azabn tattracaz."

Biz Rabbinin emri, kudreti, kolaylatrmas ve Sleyman'n emrine tahsis etmesi suretiyle cinlerden bir ksmn onun huzurunda saraylar vb. bina etmek zere onun emrine verdik. Onlardan kim Sleyman'a itaatten kp yzevirirse, ona dnyada ackl bir yangn azab, ahirette ise cehennem azab tattracaz.

"Cinler Sleyman'n istedii gibi saraylar, heykeller, havuzlar kadar byk anaklar ve sabit kazanlar yaparlard."

Yani cinler Hz. Sleyman iin, diledii yksek binalar, yksek saraylar, mescidler, bakr, cam veya mermerden mcessem suretler, deve havuzlarna benzeyen ve pek ok insan iin yetecek byk anaklar, arl ve bykl sebebiyle yerlerinden kmldatlamayan, yer deitirmeyen, bulunduklar yerde sabit kazanlar yapyorlard.

"Ey Davud ailesi! kretmek iin aln. Kullarmdan hakkyla kreden pek azdr."

Yani Biz yle dedik: Ey Davud ailesi! Allah'n size din ve dnya hususunda verdii nimetlere kar kretmek iin Allah'a taatle amel edin. Kullarmdan bana kreden, btn azalarn yarattm mubah menfaatlerde kullanan kimse pek azdr. ekr; hayr ve musibet eklindeki btn durumlarnda kreden kimsedir. Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Ancak iman edip salih amel ileyenler mstesna. Bunlar da pek azdr." (Sad, 38/24). Bu varolan durumu haber vermektedir.

Buhari ve Mslim'in Salih'lerinde Peygamberimiz (s.a.)'in yle buyurduu rivayet edilmektedir: "Allah Tealaya en sevimli olan namaz Davud'un namazdr. Davud gecenin ilk yarsnda uyurdu. te birini namazla geirir. Geriye kalan altda birinde de uyurdu. Allah'a orularn en sevimlisi de Davud'un orucu idi. Bir gn oru tutar, bir gn iftar ederdi. O dmanla karlat zaman kamazd."

Mslim, Sahih'inde Hz. ie (r.a.)'den rivayet ediyor: Rasulullah (s.a.) geceleyin ayaklar iinceye kadar namaz klyordu. Ona:

- Allah senin gelmi, gemi ve gelecek gnahlarn mafiret ettii halde bu ekilde mi hareket ediyorsun? dedim. Peygamberimiz (s.a.):

- Hakkyla kreden kul olmayaym m? dedi.

Tirmiz'nin Eb Hureyre'den rivayet ettiine gre Peygamberimiz (s.a.) minbere kt, bu ayeti okudu. Sonra da yle buyurdu: " ey vardr ki kime bu ey verilmise Davud ailesine verilen nimetlerin benzeri verilir." Biz:

- Bunlar nelerdir? dedik. Peygamberimiz (s.a.):

- Rza ve gazap halinde itidal... Fakirlik ve zenginlik halinde orta yolu tutmak... Gizli ve ak her yerde Allah'tan korkmak...

Bu nimetlerle birlikte ve Hz. Sleyman aleyhisselmm azametine ramen Allah Teal Hz. Sleyman'n lm eklini, zor ilerde kullanlan cinlere lmnn gizli kaldn zikrederek yle buyurdu:

"Onun lmne hkmettiimiz zaman ldn cinlere ancak asasn yiyen bir haere gsterdi. O yere dnce cinler gayet iyi anladlar ki eer onlar gayb bilmi olsalard, kendilerini kk dren bir azap iinde kalmayacaklard. "

Sleyman'n lm hkmn verip de bu hkm gerekletirdiimizde Sleyman asasna yasland halde ayakta iken ld, cinler de onun ldn anlayamadlar. Ondan korktuklar iin almaya devam ettiler. Onun ldn cinlere ancak asasn iten yiyen bir aa kurdu gsterdi. Asas dp de Hz. Sleyman yere dnce, cinlerin iddia ettikleri gibi gayb bilmedikleri ortaya kt. Eer onlarn gayb bildikleri eklindeki iddialar doru olsayd, Hz. Sleyman nlerinde iken onun lm olduunu anlarlar, onun hayatta olduunu zannederek grevlendirdii ar ite, onun lmnden sonra uzun mddet devam etmezlerdi.

Hz. Sleyman'n asasna dayanarak bekledii mddet hakknda sahih bir haber varid olmamtr. Biz de bunun takdirini Cenab- Hakk'a brakyoruz. Belki de bu konuda brahim b. Tahman'n bni Abbas'dan rivayet ettii merf hadisten istifade edilebilir. Bu hadiste u ifade yer almaktadr: "Sleyman Harnbe asasn oydu. Bu sya cinlerin bilmedikleri uzun bir mddet dayand. Nihayet yere dt. Bylece insanlar cinlerin gayb bilmediklerini rendiler. Bunun miktarna baktlar. Bu mddetin bir sene olduunu grdler. "

Raz yle demitir: "... Onlar kendilerini kk dren bir azap iinde kalmayacaklard." ifadesi mmin cinlerin bu hizmette bulunmadklarna delildir. Zira mmin, peygamber zamannda kmseyici bir azap iinde bulunmaz.

Sebe Kavmi Ve Arim Seli Kssas:

15- phesiz ki Sebe kavminin oturduu yerde byk bir delil vard. Sebelilerin oturduu yerler sandan ve solundan iki baheyle evriliydi. Onlara: "Rabbinizin rzkndan yiyin ve O'na kredin. te gzel bir belde ve balayan bir Rab!" denildi.

16- fakat onlar nun zerine biz de onlarn stne Arim Seli'ni gnderdik. Onlarn bahelerini ac meyveli, lgnlk ve iinde biraz da sedir aac bulunan iki baheye evirdik.

17- Nankrlklerinden dolay onlar ite byle cezalandrdk. Biz hi nankrden bakasn cezalandrr myz?

18- Sebelilerle mbarek kldmz beldeler arasnda birbirinden grnen ehirler var etmitik. Oralarda-

eli-gidii ller iinde tanzim etmitik. "Geceleri ve gndzleri oralarda emiyet iinde gezin." demitik.

19- Fakat onlar: "Ey Rabbimiz! Seferlerimizin mesafelerini uzat." dediler ve kendi kendilerine zulmettiler. Bunun zerine biz de onlar sylenegelen misaller yaptk. Onlar darmadan ettik. phesiz ki

bunda ok sabreden ve ok kreden herkes iin nice ibretler vardr.

20- Gerekten iblis onlara kendi kuruntusunu tasdik ettirdi. Mminlerden bir grup hari hepsi blis'e uydular.

21- Halbuki Iblis'in onlarn zerinde hibir nfuzu yoktu. Ancak biz ahiret gnne iman eden kimse ile ahiretten phe edeni ortaya karmak iin ona vesvese verme frsat verdik. Senin Rabbin her eyi koruyandr. Sebe Kavmi Ve Me'rib Seddine Bak:

Sebe kabilesi, Yemen krallar ve Yemen ahalisi idiler. "Tebbia'hlar bunlardand. Hz. Sleyman'la kssas geen kralie Belks da bunlardan biriydi.

Sebeliler beldelerinde, hayatlarnda, rzklannn ve meyvelerinin bolluuyla nimet ve ltuf iinde idiler. Allah Teal onlara rzkndan yemelerini, O'nun birliini tanmak ve O'na ibadet etmekle kendisine kretmelerini emreden peygamberler gndermiti.

Sebeliler Allah Teal'nn diledii mddet kadar bu ekilde devam ettiler. Daha sonra emrolunduklar eylerden yz evirdiler. Bundan dolay zerlerine Arim Seli'nin gnderilmesiyle ve eitli memleketlere dalp paralanmakla cezalandrldlar.

mam Ahmed, bni Eb Hatim, bni Cerir ve Tirmiz, bni Abbas'n yle dediini rivayet etmektedirler: Bir zt Rasulullah (s.a.)'e Sebe'nin ne olduunu, erkek mi, kadn m, yoksa yer ismi mi olduunu sordu. Peygamberimiz (s.a.):

- "Hayr, o bir adam ismidir. Onun on tane evld vard. Evldndan alts Yemen'e, drd am diyarna yerleti. Yemene yerleenler: Mzhc, Kinde, Ezd, Earler, Enmr ve Hmyer'dir. am'a yerleenler ise Lahm, Czam, Amile ve Gassan'dr." Hadisin senedi "hasen'dir.

Muhammed b. shak gibi neseb limleri yle demirlerdir: Sebe'nin ismi Abd'-ems b. Yecb b. Ya'rb b. Kahtan'dr. Araplar arasnda ilk defa sebe' olan (paralanan) kabile olduu iin Sebe adyla adlandrlmtr. Ona "Rai" de deniyordu. Zira savata ilk defa ganimet alp kavmine datan kimse olup bundan dolay "Rai" diye adlandrlmt. Araplar mala "r" ve "riya" ad veriyorlard.

Sebe diyar, rnleri ve havas ho, hayrlar ve bereketleri bol bir diyar idi. Allah bu diyara tevhid ehli olup kullukta bulunmalar iin ok nimetler vermiti. Seben'ler Yemen'e yerleen muhteem kkler, kaleler ve saraylar olan byk ehirler kurmulard.

Kahtan hakknda gr ileri srlmtr.

1- rem b. Sam b. Nuh sllesindendir.

2- Abir -yani Hud -aleyhisselam- sllesindendir.

3- smail b. brahim (a.s.) sllesindendir.

Me'rib eddi'ne gelince; sanki su onlara iki da arasndan gelmekte ve yamur sulan ve vadi sular bir arada birikmekte idi. Yemen'deki eski melikler bu konuya eildiler ve bu iki da arasnda salam ve muazzam bir baraj ina ettiler. Nihayet su ykseldi ve iki dan kenarna ulat. Yemenliler de bu suyla fidanlar diktiler, meyvelerden yararlandlar.

Bu baraj San'a ile arasnda merhalelik mesafe bulunan Me'rib'de olup Me'rib eddi diye bilinen bir barajdr.

Aklamas:

"phesiz ki Sebe kavminin oturduu yerde byk bir delil vard. Se-belilerin oturduu yerler sandan ve solundan iki baheyle evriliydi. Onlara: "Rabbinizin rzklarndan yiyin ve O'na kredin. te gzel bir belde ve balayan bir Rab!" denildi."

Kendilerinden Yemen meliklerinin kt, Yemen'deki Sebe kabilesinin oturduu Me'rib denilen yerde byk bir delil vard. Sebelilerin oturduu yerler vadinin sandan ve solundan iki bahe ile evriliydi. Oturduklar yer vadi iinde idi. Bu iki bahede btn meyveler bulunuyordu.

Onlara, "Rabbinizin rzkndan, yani bu iki bahenin meyvelerinden yiyin." denildi. Onlara bunu syleyen peygamberleriydi. Yahut bu sz lisan- hal ile ya da delletle anlalan bir szd. Zira onlar kendilerine bu szn sylenilmesine lyk kimselerdi.

Yine onlara, "Rabbinizin size verdii nimetlerden dolay Rabbinize kredin. Onun birliini kabul edin. O'na kulluk edin. O'na itaat edin. Ona isyan etmekten saknn." denildi.

Bu belde aalarnn okluu, meyvelerinin gzellii, havasnn lml oluu ve ikliminin salkl oluuyla gzel bir beldedir. Size bu nimetleri ihsan eden Allah, tevhid ve taat zerine devam ederseniz, gnahlarnz ok balayan bir Rabdir.

"Fakat onlar yzevirdiler. Bunun zerine biz de onlarn stne Arim Seli'ni gnderdik. Onlarn bahelerini ac meyveli, lgnlk ve iinde biraz da sedir aac bulunan iki baheye evirdik."

Onlar Allah'n birliini tanmaktan, O'na ibadet ve taatten, verdii nimetlere kar Ona kretmekten yz evirdiler, Allah' brakp gnee tapmaya yneldiler.

Nitekim Kur'an, Hdhdn Hz. Sleyman (a.s.)'a syledii u sz nakletmektedir: "Size Sebe'den kesin bir haber getirdim. Ben Sebe halkna hkmdarlk eden bir kadn buldum. Herey onun emrine verilmi, kendisinin byk bir taht da var. Kendisini, de kavmini de Allah' brakp gnee secde eder buldum. eytan yaptklar amelleri ssleyip kendilerine gzel gstermi ve onlar doru yoldan alkoymu, bu yzden hidayete eremiyor-lar." (Nemi, 27/22-24).

Allah, bunlarn zerine Arim Seli'ni, ok bol sular gnderdi, Me'rib Sedd'i ykld, su vadiyi doldurdu. Yeil baheleri suya bodu, sonra da kuruttu. Evleri suya gmd. Bu kabileden deiik beldelere dalan kk bir grubu geriye brakt. Onlara bu meyveli, gayet gzel, parlak baheler ve cennetler yerine, iinde hibir hayr ve hibir fayda bulunmayan bahelere evirdi. Bu bahelerde ac meyveli aalar, ac lgn aalar, az meyveli ok dikenli sedir aac bulunmaktadr.

Kueyr diyorki: Badiye aalarna cennet veya bostan denilmez. Ancak ilk bahelerin karl olarak yer alnca "cennet" lafz kullanld. Bu ifade aynen "Ktln cezas onun gibi bir ktlktr." (ura, 42/40) ayetindeki gibidir.

Bu cezann sebebi Cenab- Hakk'm buyurduu gibi nankrlk idi: "Nankrlklerinden dolay onlar ite byle cezalandrdk. Biz hi nankrden bakasn cezalandrr myz1?" Bu, olgun meyveler, gzel manzaralar, serin glgeler ve akan nehirlerin ac meyveli, dikenli aalara evirilmesi, onlarn kfrleri ve Allah'a irk komalar, Hakk' yalanlamalar, onu brakp batla dnmeleri dolaysyla idi. Biz de inkarclklar sebebiyle onlar cezalandrdk. Allah, nimetlere nankrlkte ve peygamberleri inkr etmekte ar gidenlerden bakalarn cezalandrmaz.

Allah Teal, Sebelilere kendi oturduklar yerde verdii nimetleri bir bir saydktan sonra onlarn eitli beldelerde dolamalar, am beldelerindeki ticaretleri esnasnda verdii nimetlerden bir demet zikrederek yle buyurdu:

"Sebelilerle mbarek kldmz beldeler arasnda birbirinden grnen ehirler var etmitik." Yani Sebelilerin kasabalar ile sular, aalar ve bol hayrlarla mbarek kldmz am kasabalar arasnda aalarnn, ekinlerinin ve meyvelerinin bolluu yannda birbirine yakn, pepee, herkese bilinen yksek kasabalar varettik. Bu sebeple onlarn yolcular su veya azk tama ihtiyac duymaz, konaklad her yerde su ve meyve bulurdu. Bu kasabalar yksek tepeler zerine bina edildii iin yolcularn gayet iyi bildikleri, herkesin rahata grd kasabalar idi.

"Oralardaki geli-gidii ller iinde tanzim etmitik." Biz bu kasabalar am'a ulancaya kadar bir beldede gndz istirahat edip dierinde geceleyecek ekilde yolcularn ihtiyalarna gre uygun mesafelerde bulunan pepee duraklama merkezleri kldk.

"Geceleri ve gndzleri oralarda emniyet iinde gezin." Onlara szle veya lisan- hal ile yle denildi: Bu kasabalarda sizi tehdit edecek dmandan, alk ve susuzluktan korkmadan, gece-gndz yolculukta endie ettiiniz eylerden emin olarak geceleri ve gndzleri yolculuk yapabilirsiniz.

Ama onlar bu nimetten dolay sunardlar. Cenab- Hakk'm buyurduu gibi:

"Fakat onlar: "Ey Rabbimiz! Seferlerimizin mesafelerini uzat." dediler ve kendi kendilerine zulmettiler." Yani nimetten bktlar ve yolculuklarn uzun olmasn, diyarlarn birbirlerinden mesafeli olmasn temenni ettiler. Sebeliler yle diyorlard:

- Ey Rabbimiz! Bizimle, yolculuk yaptmz beldeler arasnda ller, kurak topraklar kl. Bylece binek develerine binecekler, yanlarna su ve azk alacaklar, toplumdaki tabakalar aras farkllklar ortaya konacak, fakirlere ve muhtalara kar bbrlenme ve kibirlenmeleri mmkn olacakt.

Nitekim, srailoullar da kudret helvas, bldrcn kuu ve benzeri holarna giden yiyecekler, iecekler ve giyeceklerle dolu, bolluk iinde yaadklar halde Hz. Musa'dan Allah'n kendileri iin topraktan yetien bakla, acur, sarmsak, mercimek ve soan kartmasn talep etmilerdi.

Sebeliler ayrca savama amacyla bu kasabalar arasnda ller, kurak araziler olmasn talep etmilerdi. Bu da ftrata son derece aykr bir davran, medeniyet, uygarlk ve refah grntlerinin tamamen yok edilmesi arzusu idi.

Bundan dolay kendi nefislerini azap ve gazaba arzettikleri iin Allah onlar "kendi kendilerine zulmettiler" diye niteledi ve nimete kar marmalar, Allah' inkr etmeleri sebebiyle cezalandrd. Cenab- Hak bu durumu yle beyan ediyor:

"Bunun zerine biz de onlar sylenegelen misaller yaptk. Onlar darmadan ettik." Onlar, ibret alacak kimselere bir ibret, insanlarn meclislerinde konutuklar bir misal kldk. Birlik, lfet ve refah iindeki hayattan sonra onlarn topluluunu dattk. Onlar eitli beldelerde yaayan para para gruplar kldk. Hatta Araplar arasnda bu durum atasz haline geldi: "Kabile, Sebe'nin kollar gibi dald." Sebe'nin kollar; Sebe'nin yollar, Sebe'nin kabileleri demektir. Sebelilerden Evs ve Hazrec, Yesrib'e yerleti. Cefne b. Amr ailesi olan Gassan, am'a yerleti. Ezd ise, Uman ve es-Serat'a; Huza, Tihame'ye yerleti. Allah da onlar parampara etti. Sel de onlarn beldelerini ykt.

"phesiz ki bunda ok sabreden ve ok kreden herkes iin nice ibretler vardr." Yani Sebelilerin bana gelen bu ceza ve azap, nimetin ve afiyetin iledikleri kfr ve gnahlara kar bir cezaya dnmesinde musibetlere kar ok ok sabrl, nimetlere kar ok ok kredici herkes iin bir ibret ve delil vardr.

Bu ayette sabrn nemine iaret edilmektedir. mam Ahmed, Sa'd b. Eb Vakkas'tan Peygamberimiz (s.a.)'in yle buyurduunu rivayet ediyor: "Allah Tealann mmin iin takdir ettiine hayret ederim: Eer mmine bir hayr isabet ederse, Rabbine hamd eder ve kr eder. Eer mmine bir musibet isabet ederse, Rabbine hamd eder ve sabr eder. Mmin hereyde ecir kazanr, hatta hanmnn azna koyduu lokmada bile..."

Buhari ve Mslim'in Sahih 'lerinde Ebu Hureyre'den rivayet ediliyor ki: "Mmine hayret edilir. Allah Teal onun iin neyi takdir etmise, o mmin iin hayrldr. Ona bir nimet isabet ederse, kreder, bu onun iin hayrl olur. Ona bir musibet ederse, sabreder; bu onun iin hayrl olur. Bu sadece mmin iindir."

Mutarrif b. hhr yle diyordu: "Verildiinde kreden, belya uradnda ise, sabreden ok sabrl ve ok kredici kul ne gzel kuldur!"

Cenab- Hak, Sebe kssasn ve Sebelilerin nefs arzulara ve eytana uymalarn beyan ettikten sonra onlarn ve benzerlerinin blis'e ve nefs arzulara uyduklarn, doru yol ve hidayete aykr davrandklarn bildirdi:

"Gerekten blis onlara kendi kuruntusunu tasdik ettirdi. Mminlerden bir grup hari hepsi blis'e uydular."

blis, bu Sebeliler hakknda, onlar saptrdnda kendisine uyacaklar kuruntusuna kapld. Durum aynen blis'in kuruntusuna uygun olarak gerekleti. Sebeliler onun artc, saptrc yoluna uyup Rablerine isyan ettiler. Allah' brakp gnee taptlar. Ancak mminlerden bir grup ey-tan'm vesvesesine kar koyup onun emrine isyan ettiler, Allah Teal'ya itaat zerine sebat ettiler.

"Halbuki blis'in onlarn zerinde hibir nfuzu yoktu. Ancak biz ahiret gnne iman eden kimse ile ahiretten phe edeni ortaya karmak iin ona vesvese verme frsat verdik. Senin Rabbin her eyi koruyandr."

blis'in Sebeliler zerinde onlar saptrmak iin hibir hccet ve burhan yoktu. blis onlar kfre zorlamad. Onun yapt sadece vesvese vermek ve bu kuruntusunu ssl, gzel gstermektir.

Hasan el-Basr diyor ki: Allah'a yemin olsun ki blis, onlara s ile vurmad. Onlar hibir eye zorlamad. Onun yapt sadece aldatma ve ileri srd birtakm temennilerden ibaretti. Onlar da bunlar kabul ettiler.

Fakat biz blis'in vesvesesi ve onlar zerinde nfuz kurmasyla onlar denedik. Ahirete ve ahiretin meydana geleceine, ahirette hesap grleceine, sevap ve ceza ile amellerin karlnn verileceine iman eden ile bu konuda phe iinde olan, dolaysyla ahiretin meydana geleceine ve ahi-retteki sevap ve cezaya inanmayan kimseleri iyice bilmek iin -yani ortaya karmak iin- byle yaptk. Zira Allah hereyi gayet iyi bilmektedir.

Ey Rasul! Rabbin hereyi koruyup gzetendir. Kfirlerin yaptklar iler de, buna dahildir. Allah ahiret gnnde onlarn karln verecektir.

Tanrlarnn Mriklere efaat Edememeleri:

22- De ki: "Allah' brakp da O'nun orta olduunu iddia ettiiniz eyleri yardma arn. Onlar gklerde ve yerde zerre arlnca bir eye sahip deildir. Onlarn gklerde ve yerde (Allah'la) hibir ortaklklar yoktur. Allah'n da onlardan hibir yardmcs yoktur."

23- Allah'n nezdinde kendisinin izin verdii kimselerden bakasnn efaati fayda vermez. Nihayet onlarn kalplerindeki korku giderilince efaat olunanlar efaat edecek olanlara: "Rabbiniz ne buyurdu?" derler. efaat edecek olanlar: "Hakk syledi. O her eyden ycedir, her eyden byktr." derler. Aklamas:

"De ki: Allah' brakp da, O'nun orta olduunu iddia ettiiniz eyleri yardma arn." Yani ey Peygamber! Kureyli bu mriklere yle de: Ktlk yllarnda banza gelen felaketi sizin zerinizden kaldrmalar veya size fayda temin etmeleri iin Allah'tan baka tapnlan varlklar ve putlar gibi sahte ilahlar arn.

Cenab- Hak onlarn hatalarn beyan ederek hibir itiraza yer vermeyecek derecede kesin bir cevapla cevap vermek zere yle buyurdu:

"Onlar gklerde ve yerde zerre arlnca bir eye sahip deildir." Yani bu sahte tanrlar asla hibir eye sahip deildir. sterse gklerde ve yerde zerre arlnca olsun... Bu tanrlar herhangi bir ite ne hayr, ne de erre muktedir deildir. Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyurmaktr: "O'nu brakp taptnz ilhlar bir hurma ekirdeinin zarna bile sahip deillerdir." (Fatr, 35/13).

Allah Teal daha sonra kendisinin orta ve yardmcs olmasn reddederek yle buyurdu:

"Onlarn gklerde ve yerde (Allah'la) hibir ortaklklar yoktur. Allah'n da onlardan hibir yardmcs yoktur." Yani putlar ne aslnda, ne de bamsz olarak, ne de yaratma ve mlkiyet asndan hibir ortakla sahip deildir. Bir eyi yaratma ve koruma hususunda Allah'n hibir orta ve hibir yardmcs yoktur. Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Ben, onlar ne gklerin, ne yerin yaratlmasnda, ne de kendilerinin yaratlmasnda hazr bulundurdum. Ben insanlar saptranlar hibir zaman kendime yardmc edinmedim." (Kehf, 18/51). Bilakis btn mahlukat Ona muhtatr, Onun nezdindeki kullardr.

Cenab- Hak bu tanrlarn efaat etmeleri imknn reddederek yle buyurdu:

"Allah'n nezdinde kendisinin izin verdii kimselerden bakasnn efaati fayda vermez." Bu putlarn efaati onlara fayda vermeyecektir. Zira hibir durumda Allah'n kendilerine efaat etmeye izin verdii melekler, peygamberler, ilim ve amel ehli dnda hibir kimsenin efaati fayda vermeyecektir. O, kfirlere izin vermez. Kendilerine efaat etme izni verilen kimseler, ancak efaate hak kazanan kimselere efaat edebilirler, kfirlere efaat edemezler.

Nitekim Cenab- Hak dier ayetlerde yle buyurmaktadr: "O'nun izni olmadan, O'nun katnda kim efaat edebilir?" (Bakara, 2/255); "Gklerde nice melekler vardr ki Allah dilediine ve raz olduuna izin vermedike efaatleri hibir fayda vermez." (Necm, 53/26); "Onlar ancak Allah'n raz olduu kimseye efaat edebilirler. Onlar Allah'n korkusundan titrerler." (Enbiya, 21/28); "Rahman olan Allah'n izin verdii ve doru konuan kimseler hari, O'nun huzurunda hibir kimse konuamaz." (Nebe, 78/38).

Bu ayetlerin manas udur: efaat, Allah Teal'nn iznine baldr. Allah'n raz olduu kimseler dndaki kimselerin efaat etme hakk yoktur. efaat sebepleri hak, doru ve makbul olmaldr. Bunun iin mahlukata efaat etmek iin Rablerinin hkm verme zaman geldiinde, Makam- Mahmud'da, Allah Teal'nn huzurunda en byk efaati olan demoul-larnm Efendisi Hz. Peygamber (s.a.) Buhari ve Mslim'in Sahihlerindeki eitli rivayetlerde yle buyurmaktadr: "Ben Allah Tealaya secde ederim. O da bana diledii kadar msaade eder. u anda bir bir sayamayacam vglerde bulunur. Sonra da yle denilir: Ey Muhammedi Ban kaldr, syle ki kabul edilsin. ste ki verilsin. efaat et ki, efaatin kabul edilsin."

Bu dehetli makamda ilh azamet yce bir ekilde tecelli eder. Cenab- Hak vahiyle konuup da gklerde bulunanlar O'nu kelmn iitince heybetten tir tir titrerler, bni Mes'ud, Mesruk ve bakalarnn dedikleri gibi kendilerine baygnlk gibi bir durum arz olur.

Burada Allah Teal efaat iznini beklemekten sonra meydana gelecek durumu zikrederek yle buyuruyor:

"Nihayet onlarn kalplerindeki korku giderilince efaat olunanlar efaat edecek olanlara: Rabbiniz ne buyurdu? derler. efaat edecek olanlar: Hakk syledi. O her eyden ycedir, her eyden byktr, derler."

Yani insanlar ve melekler efaat iznini bekleyerek korku ve dehet iinde ayakta dururlar. Nihayet efaat edecek olanlara izin verilip de korku ve rperti giderilince efaat edecek olanlara yle derler:

- Rabbiniz efaat hususunda size ne dedi? Onlar da:

- Rabbimiz hak sz syledi, derler. Bu hak sz, Cenab- Hakk'n raz olduu kimselere efaat izninin verilmesidir. Allah ycelik, byklk ve azamette tek varlktr. Mahlukatndan hibiri bu hususta Ona ortak olamaz. Hibir melek veya peygamber Allah Teal'nn izni olmakszn o gnde konuma hakkna sahip deildir.

Mriklerin, Allah'n Rzk Verici Olduunukrar Etmeleri, Onlara Hkm Verenin Allah Olduunun Ve Hkm Vaktinin Bildirilmesi:

24- Onlara: "Gklerden ve yerden sizi rzklandran kimdir?" de. "Sizi rzklandran Allah'tr. O halde bir hidayet ve apak bir sapklk zerinde olan ya biziz, yahut sizsiniz." de.

25- Onlara yle de: "Ne siz bizim ilediimiz sulardan sorumlu olacaksnz, ne de biz sizin ilediklerinizden sorumlu olacaz."

26- Onlara yle de: "Rabbimiz kyamet gn hepimizi biraraya topla-

ve sonra aramzda hakla hkmedecektir. O Fettah'tr (en ge-met gu hkmedecektir. U Fettan tr enzel hkmedicidir), Alm'dir (her

27- Onlara yle de: "Allah'a nispet ettiiniz ortaklar bana gsterin ba- kalm." Hayr! Bilakis O Azz'dir

er eye ip)t Hakm'dir (sonsuz hikmet sahibidir).

28- (Ey Muhammedi) Biz seni ancak btn insanlara bir mjdeci ve uyarc olarak gnderdik. Fakat insanlarn ou bilmezler.

29- Onlar: "Eer siz doru szl iseniz, bu vaad ettiiniz (kyamet) ne zaman?" derler.

30- De ki: "Sizin iin vaad edilen belirli bir gn vardr. Bundan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geebilirsiniz." Aklamas:

"Onlara: "Gklerden ve yerden sizi rzklandran kimdir1?" de. Sizi r-zklandran Allah'tr."

Ey Rasul! Putlara, heykellere tapan o mriklere azarlama ve susturma tarznda, "Yamuru indirmek suretiyle gklerden; bitkiler, madenler v.s. karmak suretiyle yerden size rzk veren kimdir, syleyin bakalm." de.

Cevap veremezlerse, sizi rzklandran Allah'tr, de. Zaten onlarn bundan baka bir cevaplar da yoktur. Dier ayetlerde ise rzk verenin Allah olduu eklinde fiilen cevap verdikleri aklanmtr.

Mesel, Cenab- Hak yle buyuruyor: "Onlara yle de: "Size gkten ve yerden rzk veren kimdir? Size kulak ve gzleri baheden kimdir? lden diriyi karan, diriden de ly karan kimdir? Btn ileri dzene koyan kimdir?" "Allahtr", diyeceklerdir. De ki: O halde Allah'tan korkmaz msnz?" (Yunus, 10/31).

Rzk verici olann Allah olduunu itiraf ettiinize gre, Ondan baka rzk vermeye muktedir olmayan eylere niin tapyorsunuz? Nitekim Cenab- Hak onlar susturmak ve tekdir etmek zere yle buyurmaktadr: "Onlara: "Gklerin ve yerin Rabbi kimdir?" de. "O Allah'tr." de. Allah' brakp kendilerine hibir fayda ve zarar veremeyen eyleri mi dost edindiniz?" (Ra'd, 13/16).

Allah Teal daha sonra mrikleri itiraz edemeyecek hale koyduktan sonra onlar gayet ho bir tarzda Allah'a iman etmeye ararak yle buyurdu:

"O halde bir hidayet ve apak bir sapklk zerinde olan ya biziz, yahut sizsiniz, de."

Yani -isterse yaratc ve rzk verici olan Allah'n birliini kabul eden, sadece Allah'a ibadet eden mminler grubu olsun, isterse yaratmak, rzk vermek, fayda temin etmek ve zarar vermekten aciz olan cansz varlklara tapan mrikler olsun- bu iki gruptan her biri hidayet yolu, ya da apak bir dalalet zerindedir. Bu iki gruptan her ikisini de dorulama imkan yoktur. Ya biz, ya da siz hidayet, yahut sapklk zerindeyiz. Ksaca iimizden biri isabetli ve hakl, dieri ise hatal ve batl yoldadr. Bu slp hasm kendi durumu ile bakasnn durumunu incelemeye tevik etmek iin kullanlan ltif ve edeb bir slptur.

Burada "hidayet" kelimesiyle birlikte "al" harfinin, "dalalet" kelimesiyle birlikte "f" harfinin kullanldna dikkat edilmelidir. nk hidayete eren sanki ykseklere km, trmanm gibidir. Sapkla den zulmete dalm, zulmet iinde boulmu gibidir. Sapkln apak sfatyla tavsif edilip hidayetin tavsif edilmemesi ise, hidayetin hakka ulatran dosdoru ve tek yol olmas, bunun dndakilerin tamamnn sapklk olmas, bu sapik yollardan bazlarnn dierlerinden daha ak ekilde sapk olmas sebebiyledir. Ayette ilk olarak kullanlan "inn" kelimesiyle balayan mminlerin vasflaryla irtibatl olmas sebebiyle hidayet, dalletten nce zikredilmitir.

Allah Teal daha sonra iki grup arasndaki ayrmn varln, bu her iki grubun dierinden bamsz olduunu su ileme farazi olarak mminlere nisbet edilmek, mriklere de yaptklar nisbet edilmek suretiyle iki defa gayet ho ifade kullanma yoluyla yle buyurdu: "Onlara yle de: Ne siz bizim ilediimiz sulardan sorumlu olacaksnz, ne de biz sizin ilediklerinizden sorumlu olacaz." Ey Rasul, ayn zamanda mriklere yle de: ibadetimiz ve taatimiz Allah iin bir su ise, siz bizden sorumlu deilsiniz. Biz de hayr veya er olarak ilediklerinizden sorumlu deiliz. Bunun manas, onlardan ber olduunu ifade etmektir. Ne siz bizdensiniz, ne de biz sizdeniz. Bilakis biz sizi Allah'n birliine ve sadece O'na ibadet etmeye aryoruz. Bu arya icabet ederseniz; siz bizdensiniz, biz de sizdeniz. Eer yzevirirseniz ve Hakk' yalanlarsanz; o durumda biz sizden beriyiz, siz de bizden berisiniz. Nitekim bu manada Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "(Ey Muhammedi) Onlar seni yalanlarlarsa, onlara yle de: Benim yaptm bana, sizin yaptnz da sizedir. Siz benim yaptklarmdan uzaksnz. Ben de sizin yaptklarnzdan uzam." (Yunus, 10/41).

Bundan sonra Cenab- Hak hesap grme, sevap ve azap hususunda inceleme ve tefekkr vurgulamak iin verecei karar ve hkmle mrikleri uyararak yle buyurdu:

"Onlara yle de: Rabbimiz kyamet gn hepimizi biraraya toplayacak ve sonra aramzda hakla hkmedecektir. O Fettah'tr (en gzel hkme-dicidir), Alm 'dir (her eyi hakkyla bilendir)."

Ey Rasul! Yine onlara de ki: phesiz ki Rabbimiz bizi hesab gn bir sahada hepimizi toplayacak, sonra da aramzda hak ve adaletle hkmedecektir. Allah hakla hkmeden dil bir hakimdir, btn durumlarn ve ilerin hakiki ynlerini ve maslahat gibi hikmetlerini de en iyi bilendir. O herkese amelinin karln hayrsa hayr, serse er olarak verecektir. te o gn izzet, nusret ve ebed saadetin kimin olduunu bileceksiniz.

Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyurmaktadr: "Kyamet koptuu gn, ite o gn mminlerle kfirler birbirlerinden ayrlrlar. man edip salih ameller ileyenler, ite onlar cennette nimetlendirilip mesrur olurlar. nkr edip ayetlerimizi ve ahirette benim huzuruma kmay yalanlayanlar, ite onlar cehennem azabna getirilirler." (Rum, 30/14-16).

Cenab- Hak, daha sonra Allah'a ortak koulan eylerin aka gsterilmesi talebiyle ve bunlarn kudret sahibi olmadklar gereiyle mriklere kar meydan okuyarak yle buyurdu:

"Onlara yle de: Allah'a nisbet ettiiniz ortaklar bana gsterin bakahm. Hayr! Bilakis O, Azizdir (her eye galiptir), Hakimdir (sonsuz hikmet sahibidir)."

Ey Peygamber! O mriklere gerekleri apak ortaya koyacak bir sz olarak yle de: Allah'a ortak kotuunuz, Allah'n dengi, benzeri ve orta kldnz bu tanrlar bana gsterin de, onlar ve neye glerinin yeteceini greyim. Hak aktr ve durum hi de sizin iddia ettiiniz gibi deildir. Hayr, bu ortaklk iddiasndan vazgein. Allah'n hibir benzeri, orta ve dengi yoktur. O bir olan, tek olan, uluhiyette yegne olan, hibir orta bulunmayan, her eyi ezici gce sahip ve her eye galip olan izzet sahibidir. Fiillerinde, szlerinde, dininde ve kaderinde sonsuz hikmet sahibi olup bundan stn hibir ey olamaz.

Bu sorgulama ile mabuda sadece zararlar gidermek ya da fayda temin etmek iin tapan sradan insanlarn hedeflerine uygun olarak "De ki: Gklerden ve yerden sizi kim rzklandrr?" ayetiyle, ortak klnan eylerin fayda temin etme kabiliyetlerinin olmadn beyan ettikten sonra, bu ortaklarn zararlar engellemedeki faydaszlklarnm da beyan edilmesi istenmitir. stn seviyedeki kimselere gelince, bunlar Allah'a, sadece ibadete lyk tek varlk olduu iin ibadet ederler. Byleleri iin fayda temin etme, yahut zararlar engelleme arzu ve hedefi ana hedef deildir.

Allah Teal tevhidi isbat ettikten sonra slm'n rk bir eilimi bulunmayan ve sadece Araplara mahsus olmayan, btn insanlara ait umumi bir risalet olduunu aklamak zere yle buyurdu:

"Biz seni ancak btn insanlara bir mjdeci ve uyarc olarak gnderdik. Fakat insanlarn ou bilmezler."

Yani ey Peygamber! Biz seni sadece kavmin olan Araplara gndermedik; bilakis Arabi, Acemi, siyah, beyaz ile btn insanlara, Allah'a itaat edene cenneti mjdeleyici ve Ona isyan edeni cehennemle uyarc olarak gnderdik.

Nitekim Cenab- Hak baka bir ayette yle buyuruyor: "De ki: Ey insanlar! Ben Allah'n sizin hepinize -gnderdii- elisiyim." (A'raf, 7/158). Yine yle buyuruyor: "Alemlere uyarc olsun diye kulu Muhammed'e hakk batldan ayran Kur'an ' indiren Allah yceler ycesidir." (Furkan, 25/1).

Buhari ve Mslim'in Sahih'lerinde Cabir (r.a.)'den merf olarak rivayet ediliyor ki: "Bana benden nceki hibir peygambere verilmeyen be ey verildi. Bunlardan biri: Peygamberler sadece kavimlerine has olarak gnderilirlerdi. Ben ise btn insanlara gnderildim." Yine sahih hadiste buyuruluyor ki: "Ben hem esmerlere, hem de kzl renklilere gnderildim."

Ancak insanlarn ou ne bu risaletin umumi olduunu, ne de mjdeleme ve uyarma grevini, ne de iinde bulunduklar sapklk ve bilgisizliin tehlikesini, ne peygamberlerin gnderilmesinin faydasn, ne de Allah nez-dindeki mkfat bilmektedirler.

Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Sen ne kadar yrekten dilesen de, insanlarn ou iman etmezler." (Yusuf, 12/116); "Eer yeryzndekilerin ounluuna uyarsan, seni Allah'n yolundan saptrrlar." (Enam, 6/116).

Tevhidi ve risaleti beyan ettikten sonra Cenab- Hak hari zikretti. Kfirlerin kyametin kopmasn uzak bir ihtimal olarak grdklerini bildirdi ve bunlara u ayetle cevap verdi:

"Onlar, "Eer siz doru szl iseniz, bu vaad ettiiniz (kyamet) ne zaman?" derler." Yani mrikler alayl bir tarzda, inatla ve bilgisizce: Ey Mu-hammed! Ey mminler! Bize vaadde bulunduunuz bu kyamet kopma vaadi ne zaman? Eer siz sznzde sadk kimselerseniz, bize bunu bildirin.

Bu ayet tpk u ayet gibidir: "Kyamet gnne iman etmeyenler, kyametin acele olarak kopmasn isterler. man edenler ise, ondan korkarlar ve onun bir gerek olduunu bilirler." (ra, 42/18).

Bunun cevab ise udur: "De ki: Sizin iin vaad edilen belirli bir gn vardr. Bundan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geebilirsiniz."

Ey Rasul! Onlara yle de: Sizin iin belirli bir vadesi olan, hibir phe bulunmayan bir vaad gn vardr. Bu, dirili ve kyamet gndr. Bu gnden bir an geri kalamazsnz, ileri de geemezsiniz. Ne artrlr, ne de eksiltilir. Bilakis bu vaad Allah'n meydana gelmesini takdir ettii vakitte hi phesiz olacaktr. Bu ifadede yeterli uyar yaplmaktadr.

Mriklerin Kur'an' nkar Etmeleri, Kyamet Gn Sapklarla Onlar Saptranlar Arasndaki Konuma

31- nkr edenler: "Biz bu Kur'an'a ve ondan nceki kitaplara asla inanmayacaz." dediler. Sen o zalimlerin, Rablerinin huzurunda dururken birbirlerini sulayarak sz attklarn bir grmelisin! Zayflar byklk taslayanlara: "Siz olmasaydnz, biz mutlaka iman etmi kimseler olacaktk." derler.

32- Byklk taslayanlar da zayflara: "Size hidayet gelince sizi ondan biz mi alkoyduk? Hayr, siz sulu kimselerdiniz." derler.

33- Zayflar byklk taslayanlara: "Bilakis sizin gece gndz tuzaklar kurmanz (bizi alkoydu). nk siz bize Allah' inkr etmemizi ve O'na ortaklar komamz emrediyordunuz." derler. Onlar azab grnce pimanlklarn gizlerler. Biz de inkr edenlerin boyunlarna demir halkalar takarz. Onlar yaptklarndan baka bir eyin mi cezasn ekerler? Aklamas:

Kfirlerin tuyan ve inatlklarnda devam etmelerinin bir rnei Kur'an- Kerime ve onun haber verdii ahiret hayatna inanmamakta srar etmeleridir. Cenab- Hak buyuruyor ki:

"nkr edenler: "Biz bu Kur'an'a ve ondan nceki kitaplara asla inanmayacaz." dediler." Yani Mekke ve Mekke dndaki mrik Araplardan bir grup: Biz ne bu Kurana, ne bundan nceki Tevrat ve ncil gibi semav kitaplara, ne de bu kitaplarn ihtiva ettii dirili, har, hesap ve ceza grme gibi ahiret meselelerine asla inanmayacaz, dediler. Ayetin manas udur: Kfirler Kur'an'n Allah Teal tarafndan indirildiini ve Kur'an'n dirilie ve hakikaten ceza verileceine dellet etmi olmasn inkr etmektedirler.

Allah Teal daha sonra inkarclarn ahiretteki son durumlarn ve varacaklar yeri ve aralarndaki konumalar haber vermek zere Rasulne veya muhatabna hitaben yle buyurdu:

"Sen o zalimlerin, Rablerinin huzurunda dururken birbirlerini sulayarak sz attklarn bir grmelisin!" Yani ey Rasulm! Kfirlerin hesap makamnda zelil, hor ve perian vaziyette dururken birbirleriyle tarttklarn, birbiriyle mcadele ettiklerini ve kendi aralarnda knama ve azarlamayla birbirlerine satatklarn grsen, gayet acaip ve korkun bir durumu grm olursun.

Karlkl konuma ekli ise yle idi:

"Zayflar byklk taslayanlara: "Siz olmasaydnz, biz mutlaka iman etmi kimseler olacaktk." derler." Yani ezilen zayf kimseler dnyada iken byklk taslayan yneticilere: Sizin bizi Allah'a iman ve Rasulne uymaktan alkoymanz olmasayd, biz Allah'a iman eden, Rasuln ve kitabn tasdik eden kimseler olurduk, derler.

Kibirli yneticilerin onlara cevab ise u ekilde idi. "Byklk tasla-yanlar da zayflara: "Size hidayet gelince sizi ondan biz mi alkoyduk? Hayr, siz sulu kimselerdiniz." derler." Yani dnyadaki kibirli yneticiler zayf braklan ezilen halka, bu sylediklerini reddederek yle derler: Size Allah nezdinden hidayet geldikten sonra sizi imandan ve hidayet yoluna tbi olmaktan biz mi alkoyduk? Hayr, bilakis siz kfr zerine srar etmeniz, crm ve gnaha dalmanz sebebiyle kendi kendinize engel oldunuz.

Zayflar onlara cevap verir. "Ezilenler byklk taslayanlara: "Bilakis sizin gece gndz tuzaklar kurmanz (bizi alkoydu). nk siz bize Allah' inkr etmemizi ve O'na ortaklar komamz emrediyordunuz." derler." Yani halk kendilerini saptran idarecilere ve liderlerine: Bilakis bizi iman etmekten alkoyan ey sizin gece-gndz tuzaklar kurmanzdr. O zaman siz bizden Allah' inkr zerine devam etmemizi, ulhiyet ve ibadet hususunda e ve benzerleri ortak klmamz istiyordunuz.

Cenab- Hak daha sonra iki tarafn akbetini zikrederek yle buyurdu: "Onlar azab grnce pimanlklarn gizlerler. Biz de inkr edenlerin boyunlarna demir halkalar takarz." Yani yneticiler ve halktan her biri geen inkarclk sebebiyle pimanlklarn gizlerler. Knanma korkusuyla bunu bakalarndan saklarlar. Kendilerini kuatan azapla karlatklar zaman hepsinin yzlerinde pimanlk belirmektedir. O zaman da biz ellerini boyunlarna balayan zincirlerle onlar cehenneme atarz.

Bundan sonra Allah Teal bu cezann dil olduunu bildirerek yle buyurdu: "Onlar yaptklarndan baka bir eyin mi cezasn ekerler?" Yani biz onlara ve benzerlerine amelleriyle ceza veririz. Herkes durumuna gre ve iledii Allah'a irk koma ve gnah sebebiyle cezalandrlr. Zalim yneticilere kendilerine uygun azap verilecek, onlara tbi olanlara da durumlarna uygun azap verilecektir. "Rabbin kullarna zulmedici deildir." (Fus-slet, 41/46).

Hz. Peygamber (S.A.)'n Teselli Edilmesi, Zenginler Arasndaki nkarclk Olay, Mal Ve Evlt Sebebiyle Kendilerini tibarl Saymalar:

34- Biz herhangi bir lkeye bir uyarc gndermisek, orann zengin ve mark ileri gelenleri mutlaka: "Biz sizin getirdiklerinizi inkr ediyoruz." demilerdir.

35- "Mal ve evld ok olan bizleriz. Biz azap grmeyiz." demilerdir.

36- Sen onlara yle de: "phesiz benim rabbim dilediinin rzkn geniletir, dilediinin rzkn daraltr. Fakat insanlarn ou bunu bilmezler."

37- (Ey insanlar!) Sizi bize yaklatracak olan ne mallarnz, ne de evltlarnzdr. Ancak iman edip sa-lih amel ileyen bunun dndadr. te onlar iin yaptklarna karlk kat kat mkfat vardr. Onlar cennetin yksek kklerinde emniyet ve huzur iindedirler.

38- Ayetlerimiz hususunda bizi ciz v. brakmaya alanlar, ite onlar azaba celbedilirler.

39- Sen onlara yle de: "phesiz ki Rabbim kullarndan dilediinin rzkn geniletir ve dilediinin rzkn daraltr. Allah rzas iin ne harcarsanz Allah onun karln verir. O, rzk verenlerin en hayrlsdr." Aklamas:

Allah kavminin davetinden yz evirmesinden dolay Peygamber'ine tesellide bulunmakta, ona nceki peygamberleri rnek almasn emretmekte ve kendisine herhangi bir lkeye bir peygamber gndermise orann mark zenginlerinin onu yalanladn, zayflarn ona uyduunu bildirmekte ve yle buyarmaktadr:

"Biz herhangi bir lkeye bir uyarc gndermisek, orann zengin ve mark ileri gelenleri mutlaka: "Biz sizin getirdiklerinizi inkr ediyoruz." demilerdir." Yani biz bir lke halkna onlar uyaracak ve onlar Allah'n azabndan korkutacak bir rasul veya nebi gndermisek orann zenginleri, bykleri, nimet sahipleri ve oradaki er liderleri: Biz sizinle gnderilen Allah'n birlii, Allah'a iman, ok tanrlar reddetme esaslarn yalanlyoruz. Biz size iman etmiyoruz, size uymuyoruz, demiledir.

Bu ayetin benzerleri oktur. Bunlardan biri "Bylece biz her lkenin ileri gelenlerini sulular yaptk ki orada tuzaklar kursunlar..." (En'am, 6/123) ayeti, bir dieri de "Biz bir lkeyi yok etmeyi dilediimizde orann zevk dknlerine hakka uymalarn emrederiz. Fakat onlar dinlemeyip yoldan karlar. Artk o lke yok olmay hak eder. Biz de oray tamamen helak ederiz." (sra, 17/16) ayetidir.

Onlarn inkrlarnn delilleri de mallan ve ocuklaryla vnmeleridir. Cenab- Hak yle buyuruyor:

"Mal ve evld ok olan bizleriz. Biz azap grmeyiz, demilerdir." Yani kfir zenginler peygamberler ve onlara tbi olan mminlere yle dediler: Allah dnyada mal ve evltlarla bizi sizden stn kld. Halbuki sizler fakir ve zayfsnz. Bu bizim ayrcalmzn ve vnmemizin delilidir. Bu Allah Teal'nn bizi sevdiinin ve bizden raz olduunun, bizim zerinde bulunduumuz din hayattan raz olduunun delilidir. Allah bize dnyada bunlar vererek ihsanda bulunup sonra da ahirette bize azap edecek deildir.

Fakat bu bak son derece hataldr, batl bir kyastr. Zira malla desteklenme genellikle "istidrac" eklinde olmaktadr. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Onlar kendilerine mal ve oullar ltfederken iyiliklerine kotuumuzu mu zannediyorlar1? Hayr, onlar iin farknda deiller." (Mminn, 23/55-56). Bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Onlarn mallar ve ocuklar seni imrendirmesin. Allah bunlarla dnya hayatnda onlara azap etmeyi ve canlarnn kfir olarak kmasn diler." (Tevbe, 9/55).

Burada Allah onlara cevap verip hatalarn beyan ederek yle buyurdu: "Sen onlara yle de: phesiz benim Rabbim dilediinin rzkn geniletir, dilediinin rzkn daraltr." Yani ey Rasulm! Onlara yle de: phesiz ki Allah mal sevdiine de, sevmediine de verir. Dilediini zengin klar, dilediini fakir klar. Bu durum ne genilettii kimseyi sevdii iin, ne de daraltt kimseye buzettii iindir. Sadece bu konuda O'nun sonsuz tam hikmeti bulunmaktadr. Zira dnya Allah'n terazisinde hi hkmndedir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.) Tirmiz'nin Sehl b. Sa'd'den rivayet ettii bir hadis-i erifte yle buyurmaktr: "Dnya Allah nezdinde bir sivrisinein kanadna denk olsayd, ondan kfire bir yudum su bile iirmezdi."

"Fakat insanlarn ou bunu bilmezler." Yani insanlarn ou Allah'n kinattaki kanunlarnn gerek ynn bilmezler. Dolaysyla rzk meselesinde ahiret hayatnn dnya hayatna kyas edilmesi ak bir yanllk, ya da ak bir polemiktir. Zira Allah istidrac olmak zere isyankra da, kfire de verebilir, imtihan ve deneme iin, sabredip de Allah nezdindeki hasenatnn artmas iin itaatkr ve mmini mahrum brakabilir.

Bylece mark zenginlerin, imkn ve nimetin lsnn eref ve itibar olduu, fakirliin sebebinin de Allah nezdindeki deersizlik ve zillet olduu eklinde iddia ettikleri hususun Allah Teal'nm takdirinde asla gerek yn olmad ve asl bulunmad ortaya kmaktadr.

Allah Teal daha sonra kendi nezdindeki yaknln lsn beyan etti. Buna ok mal ve evlt sahibi olmakla deil, ancak iman ve salih amelle erimenin mmkn olduunu aklayarak yle buyurdu:

"Sizi bize yaklatracak olan ne mallarnz, ne de evltlarnzdr. Ancak iman edip salih amel ileyen bunun dndadr. te onlar iin yaptklarna karlk kat kat mkfat vardr. Onlar cennetin yksek kklerinde emniyet ve huzur iindedirler."

Mallarnzn ve evldnzn okluu bizim sizi sevdiimizin ve sizden raz olduumuzun delili deildir. Bu sizi bizim rahmetimize ve lutfumuza yaklatran eylerden de deildir. Mallarnz ve evldnz bunlar Allah'a itaat yolunda kullanacak kimselerle bu hususta Allah'a isyan edecek kimseleri ayrdetmemiz iin bir imtihan ve deneme vesilesidir.

Ancak Allah'a, peygamberlerine, kitaplarna ve ahiret gnne iman eden, salih ameller ileyen kimse farzlar eda eder ve mallarn Allah'a itaatte kullanr. Zira iman ve ameli onu bize yaklatrr ve bizim nezdimizde raz olunan bir kimse olur. Onlar iin hasenelere kar kat kat mkfat vardr. Onlara bir haseneye on misliyle karlk, hatta daha fazlasyla yedi yz kata varan karlk vererek mkfat vereceiz. Onlar cennetin yksek kklerinde her trl skntdan emindirler.

mam Ahmed, Mslim ve bni Mace'nin Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettikleri hadis-i erifte Peygamberimiz (s.a.) yle buyurmaktadr: "Allah Teal sizin suretlerinize ve mallarnza bakmaz. Ancak sizin kalplerinize ve amellerinize bakar."

bni Eb Hatim, Hz. Ali (r.a.)'den Peygamberimiz (s.a.)'in yle buyurduunu rivayet etmektedir: "Cennette d ieriden, ierisi dardan grlen kkler vardr." Bir Arab:

- Bu kkler kimin? diye sordu. Peygamberimiz (s.a.):

- "Gzel konuan, yemek yediren, oruca devam eden ve insanlar uyurken gece namaz klan kimse iindir." buyurdu.

Allah Teal kfirleri tehdit edip kt amel ileleyenlerin durumunu beyan etmek zere yle buyurdu:

"Ayetlerimiz hususunda bizi ciz brakmaya alanlar, ite onlar azaba celbedilirler." Yani bizim Kur'an'daki ayetlerimizi reddetmeye, bu ayetlerimizi iptal etmek iin ayetlerimize dil uzatmaya alanlar, ayrca bizim kendilerine eriemeyeceimizi, kendilerine muktedir olamayacamz iddia ederek Allah'n yolundan, Onun peygamberlerine tbi olmaktan ve ayetlerimizi tasdikten alkoymaya gayret edenler, ite onlar tamamen amelleriyle cezalandrlrlar. Zebaniler onlar cehennem azabna getirirler. Onlar cehennemden kurtulu ve kama imkn bulamazlar.

Cenab- Hak daha sonra rzk meselesinde btn mahlkat rahatlatmakta ve sadece kendisinin rzk kayna olduunu yle beyan etmektedir:

"Sen onlara yle de: phesiz ki Rabbim kullarndan dilediinin rzkn geniletir ve daraltr." Ey Peygamber! Sen onlara yle de: phesiz kullarndan dilediinin rzkn genileten sadece Rabbimdir. O'ndan bakasnn idrak etmeyecei ilh hikmete gre dilediine rzk daraltan da sadece O'dur.

"Allah rzas iin ne harcarsanz Allah onun karln verir. O, rzk verenlerin en hayrlsdr." Yani Allah'n lutfu daima yenilenmektedir. Allah'n kitabnda emrettii ve Rasulnn (s.a.) beyan ettii hayrlar ilemekte harcadnz her eyin dnyada bedelini, ahirette ise mkfat ve sevabn size verir. Gerekte rzk verici olan Allah'tr, kullar ise sadece vasta ve sebeplerden ibarettir.

Bu ifadede dnya sevgisinden uzaklatrma ve hayr iin harcamada bulunmaya tevik etme amac bulunmaktadr.

Mslim'in rivayet ettii hadis-i kudsde yle buyurulmaktadr: "Allah Teal yle buyuruyor: Sen infakta bulun ki, ben de sana infakta bulunaym."

Buhari ve Mslim'in Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettikleri hadis-i erifte Peygamberimiz (s.a.) yle buyurmaktadr: "Kullarn sabahladklar hibir gn yoktur ki o gnde iki melek inmesin. Bu iki melekten biri: Al-lahm! nfak edene sen karln ver, diye dua eder. Dier melek ise: Alla-hm! Sen cimrilik yapann malna telef ver, der."

Yine Peygamberimiz (s.a.) yle buyuruyor: "nfakta bulun. Arn sahibinin azaltacandan korkma."

Kafirlerin Kyamet Gn Tanrlarnn nnde Azarlanp Knanmalar:

40- O gn Allah onlarn hepsini biraraya toplayacak, sonra da meleklere: "Bunlar myd size tapanlar?" diyecektir.

41- Melekler de: "Seni lyk olmadn sfatlardan tenzih ederiz. Sensin bizim dostumuz, onlar deil. Dorusu onlar cinlere tapyordu. Onlarn ou cinlere inanyordu." derler.

42- Bugn ne birbirinize fayda verebilir, ne de zarar verebilirsiniz. Zalimlere: "u yalanladnz atein azabn tadn!" diyeceiz. Aklamas:

"O gn Allah onlarn hepsini biraraya toplayacak, sonra da meleklere: "Bunlar myd size tapanlar?" diyecektir." Kyamet gnnde Allah Teal kendisinden bakasna tapanlarla kendisine taplan varlklar, gurura kaplanlarla hor grlenleri hepsini biraraya toplayacak, sonra da mriklerin kendilerini Allah'a daha ok yaklatrmak iin meleklerin suretleri olduunu iddia ettikleri putlara tapmalarndan dolay meleklere yle soracak: Siz mi onlara, size tapmalarn emrettiniz?

Bu soruyla aslnda "Kzm sana sylyorum, gelinim sen iit." slubuyla mriklerin kyamet gn btn mahlukatn nnde knanmas murad edilmektedir.

Bu ayet Cenab- Hakk'm: "Bu kullarm siz mi saptrdnz? Yoksa kendi kendilerine mi doru yoldan saptlar?" (Furkan, 25/17) mealindeki ayetine ve Hz. sa'ya: "Sera mi insanlara Allah' brakp da beni ve annemi iki ilh edinin, dedin?" (Maide, 5/116) eklinde sual sormasna benzemektedir. "Hz. sa yle cevap vermiti: Seni tenzih ederim. Hakkm olmayan eyleri sylemek bana yakmaz..." (Maide, 5/116).

Cenab- Hak meleklerin ve Hz. sa'nn bu thmetten masum olduklarn elbette biliyordu. Ancak bu soru ve cevap mrikleri knamak, azarlamak ve ayplamak iindir.

"Melekler de: "Seni lyk olmadn sfatlardan tenzih ederiz. Sensin bizim dostumuz, onlar deil. Dorusu onlar cinlere tapyordu. Onlarn ou cinlere inanyordu." derler."

Melekler yle derler: Ya Rabbi seni ortaktan tenzih ederiz. Biz senin kullarnz. Onlardan sana iltica ediyoruz. Dost edindiimiz, itaat ettiimiz ve kendisine ibadet ettiimiz varlk sadece sensin. Biz onlar, bize ibadet eder klmadk. Bizimle onlar arasnda hibir yaknlk, dostluk yoktur. Dorusu onlar eytanlara, blis ve blis'in ordularna tapyorlard. Putlara tapmay kendilerine irin gsteren ve onlar saptranlar da eytanlar idi. Mriklerin ou cinlerin kendilerine verdikleri vesvese ve yalanlar tasdik etmektedirler. Putlara tapmay emretmeleri de bu vesveselerden biridir.

Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyurmaktadr: "Onlar Allah' brakp da sadece birtakm dii varlklara taparlar. Bylece sadece inat eytana tapm olurlar." (Maide, 4/117).

Allah Teal daha sonra onlara verilen acy ve hasreti artrmak iin onlarn btn umutlarnn iflas ettiini ve sahte ilahlarn efaat edecekleri eklindeki mitlerinin de yok olduunu ilan ederek yle buyurdu:

"Bugn ne birbirinize fayda verebilir, ne de zarar verebilirsiniz." Yani bu kyamet gnnde sizin fayda vereceklerini umduunuz, kendilerine zorluk ve skntlarnzda yardm etmeleri iin tapnmaya devam ettiiniz putlardan ve heykellerden asla hibir fayda temin edilemeyecektir. Sizin iin asla efaat ve kurtulu imkn olmayacak, azap ve helak olma da asla sizin elinizde olmayacaktr. Ceza verecek olan sadece Allah'tr.

"Zalimlere: Yalanladnz atein azabn tadn, diyeceiz." Yani Allah'tan bakasna tapmak suretiyle kendi nefislerine zulmeden mriklere azarlama ve knama eklinde: Meydana geleceini dnyada yalanladnz cehennem azabn tadn. u anda siz atein derinlikleri ierisindesiniz, diyeceiz.

Bu ifade onlarn zulm ierisindeki durumlarn ve gnahlarna karlk grecekleri cezay beyan etmek zere yaplan bir te'kid ifadesidir.

Kafirlerin Azap Grme Sebepleri:

43- Kfirlere, ayetlerimiz ak ak okunduu zaman: "Bu adam sadece sizi, babalarnzn tapt eylerden alkoymak isteyen bir kimsedir." derler. "Bu (Kur'an) uydurulmu bir yalandan baka bir ey deildir." derler. Kfirler, hak kendilerine

den baka bir ey deildir." dem- lerdi.

44- Biz, o mriklere okuyup ders alacaklar kitaplar vermedik ve senden nce kendilerine uyarc bir peygamber de gndermedik.

45-Kendilerinden nce gelenler de (peygamberlerini) yalanlamlard. Oysa bunlar, onlara verdiimiz ni- metlerin onda birine bile erieme- mislerdir. Buna ramen onlar pey- gamberlerimi yalanlamlard. Beni inkr etmek naslm, bir bak!

46- De ki: "Size tek bir dm var: kier ikier ve teker teker Allah'a ynelin. Sonra dnn. Arkada- nzda delilikten hibir eser yoktur. O, iddetli bir azabn ncesinde sizi uyaran bir peygamberden baka birey deildir."

47- De ki: "Sizden herhangi bir cret istemisem o sizin olsun! Benim cret ve mkfatm yalnz Allah'a aittir. O her eye ahittir."

48- De ki: "phesiz benim Rabbim hakk ortaya koyar. O, btn gayblar en iyi bilendir."

49- De ki: "Hak geldi, batl artk ne yeniden balar, ne de bir daha geri gelir."

50- De ki: "Eer ben haktan saparsam, kendi aleyhime sapm olurum. Eer doru yolu bulmusam, bu da Rabbimin bana vahyettii ey sayesindedir. phesiz O, ok iyi iitendir, ok yakndr." Aklamas:

Allah Teal kfirlerin cezay ve ackl azab hak etmelerinin sebeplerini bildirmekte ve burada bu sebeplerin en nemlilerinden tanesini:

- Hz. Peygamber (s.a.)'e dil uzatma,

- Kur'an- Kerim'e dil uzatma,

- Dine ve slm'n tamamna dil uzatma sebeplerini belirtmekte ve yle buyurmaktadr:

1- "Kfirlere ayetlerimiz ak ak okunduu zaman: "Bu adam sadece sizi, babalarnzn tapt eylerden alkoymak isteyen bir kimsedir", derler. " Yani Allah'n birliini isbat etmeye ve irki hkmsz saymaya aka dellet eden manalar gayet berrak olan Kur'an ayetleri okunduu zaman mriklere: Bu -yani Muhammed (s.a.)- sizi babalarn ve atalarn dini olan putlara tapmaktan hibir hcceti ve burhan olmakszn alkoymak isteyen, getirdii batl olan bir adamdan baka bir kimse deildir, derler.

2- "Bu (Kur'an) uydurulmu yalandan baka bir ey deildir, derler." Yani kfirler ikinci defa olarak yle derler: Bu -Kur'an- kendi adamlarn saptmak maksadyla, onun kendi kendine uydurduu, Allah'a isnat ettii bir yalandan ibarettir.

3- "Kfirler, hak kendilerine geldii zaman: "Bu apak bir byden baka bir ey deildir." demilerdi." Yani kfirler nc defa olarak: Bu din, sosyal hayat dzenlemek iin hkmleri, din esaslar ve mucizeleri ihtiva eden slm ak bir sihirden ibarettir, demilerdir.

Bunun zerine Cenab- Hak mriklerin dinlerinin gerek olduu fikrinin aslsz olduu, ona tbi olan -mslmanlar- hakkndaki hccetlerinin yok hkmnde olduu cevabn vermek zere yle buyurdu:

"Biz mriklere okuyup ders alacaklar (semav) kitaplar vermedik ve senden nce kendilerine hibir uyarc bir peygamber de gndermedik."

Allah Araplara Kur'an'dan nce kendilerine bir dini anlatan hibir kitap indirmemi, Hz. Muhammed (s.a.)'den nce kendilerini Hakk'a aracak ve azapla uyaracak hibir peygamber gndermemitir. Halbuki onlar yle diyorlard: Bize bir uyarc gelseydi, ya da bize bir kitap indirilseydi, biz bakalarndan daha ok doru yola tbi olurduk. Allah kendilerine bu ltufta bulununca da, o peygamberi yalanladlar, inkr ettiler ve ona inatla kar koydular.

Sahih din sadece Allah tarafndan gelen bir vahiyle ve bir rasule indirilen kitapla bildirildiine gre mriklerin Allah'a ortak komann ve atalar taklit etmenin Hak din olduunu iddia etmeleri, hibir esasa ve hibir hccete dayanmayan batl, aslsz bir iddiadan ibarettir.

Bu ayetin benzerleri oktur. Bu ayetlerden birka yledir: "Yoksa biz onlara bir rehber indirdik de, onlara Rablerine irk komalarn o mu sylyor?" (Rum, 30/35). "Yoksa onlara Kur'an dan nce bir kitap indirdik de onlar o kitaba m sarlyorlar1?" (Zuhruf, 43/21); "Yoksa iinde, neyi seerseniz o sizin olacak diyen bir kitabnz var da, siz onu mu okuyorsunuz?" (Kalem, 68/37-38).

Allah Teal daha sonra onlar kendilerinden nceki zalim mmetlerin azabna benzer bir azapla tehdit ederek yle buyurdu:

"Kendilerinden nce gelenler de (peygamberlerini) yalanlamlard. Oysa bunlar onlara verdiimiz nimetlerin onda birine bile eriememilerdir. Buna ramen onlar peygamberlerimi yalanlamlard. Beni inkr etmek naslm, bir bak!"

Nuh, Ad ve Semud kavimleri gibi nceki mmetler peygamberleri ve vahyi yalanladlar. Bu kavimler Araplardan daha gl ve kuvvetli idiler. Hatta Mekke halk olan Kurey mrikleri kuvvetleri ve mallarnn okluuyla nceki mmetlere verdiimiz g, kuvvet ve zenginliin onda birine bile ulaamadlar. Bu durum onlar Allah'n azabndan kurtaramad ve bu azab engelleyemedi. Bilakis Allah onlar helak etti ve tamamen yoketti.

Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyurmaktadr: "Yeryznde dolap kendilerinden nce gemi mmetlerin akbetleri nasl olmu, grmyorlar m? Onlar sayca onlardan ok, kuvvete ve yeryzndeki eserleri bakmndan onlardan ok daha gl idiler..." (Gafir, 40/82).

kisinin de ceza sebebinde eit olmalar sebebiyle bir ey iin verilen ceza, benzeri iin de aynen verilir, dolaysyla benzer iki ey hkmde de eit olurlar.

Kuran daha sonra Mekke mriklerine dnmelerini ve Hz. Peygamber (s.a.) hakknda karar vermede acele etmemeleri tavsiyesinde bulundu. Cenab- Hak yle buyurdu:

"De ki: Size tek bir dm var: kier ikier ve teker teker Allah 'a ynelin. Sonra dnn. Arkadanzda delilikten hibir eser yoktur."

Yani iinizde bulunduunuz kt akbete kar sizi sakndryor ve uyaryorum. Size tek bir nasihatte bulunuyorum: Bu t samim dnce ile hakk talep etmek suretiyle hareket etmek; hibir nefs arzu ve taassuptan etkilenmeksizin ikier ikier ya da birer birer samim ve tarafsz ahs dnmektir.

Daha sonra Hz. Peygamber (s.a.)'in ve ona gelen kitabn durumu hakknda dnmeniz ve bunu incelemeniz iin birbirinize ihlsla nasihatte bulunursunuz. Zira o durumda siz arkadanzn -Hz. Peygamber (s.a.)'in-sihirbaz veya mecnun olmadn gayet iyi bileceksiniz. Onun hibir durumunda ve hibir tasarrufunda buna dellet edecek hibir iaret yoktur. O sadece Allah tarafndan doruluuna dellet eden mucizelerle te'yid edilen bir peygamberdir.

"O, iddetli bir azabn ncesinde sizi uyaran bir peygamberden baka bir ey deildir." Yani bu rasul kyamet gn banza gelecek olan gnllere iddetli olan bir azaptan sizi korkutan ve sizi uyaran bir kimseden baka bir ey deildir. Azabn ncesinde onun uyarc azabn yaknlna iarettir. Zira o, kyamete yakn gnderilmitir.

mam Ahmed bir hadis-i erif rivayet etmektedir: "Ben ve kyamet birlikte gnderildik. Neredeyse kyamet beni geecekti."

Buhari'nin bni Abbas (r.a.)'den rivayet ettiine gre: Peygamberimiz (s.a.) bir gn Safa tepesine kp:

- Yetiin, dedi. Bunun zerine Kureyliler onun etrafnda toplandlar. Kureyliler,

- Ne oluyor? dediler. Peygamberimiz (s.a.):

- Ne dersiniz? Size dman imdi hcum edecek, diye haber versem, siz beni tasdik eder misiniz? deyince Kureyliler:

- Evet, dediler. Peygamberimiz (s.a.) de:

- Ben size iddetli bir azabn ncesinde bir uyarcym, buyurdu. Ebu Leheb:

- Elin kurusun. Sen bizi bunun iin mi topladn? dedi. Bunun zerine Cenab- Hak: "Ebu Leheb'in iki eli kurusun. Zaten kurudu ya!..." (Mesed, 111/1) ayetini indirdi.

Raz diyor ki: Bu ayette daha nce delillerle isbat edilen temel ak-de esas zikredilmektedir:

- "Allah'a ynelin." ifadesi Tevhid'e iarettir,

- "Arkadanzda delilikten hibir eser yoktur. O, sizi uyaran bir kimseden baka bir ey deildir." cmlesi Risalet'e, yani peygamberlie iarettir.

- "iddetli bir azabn ncesinde..." ifadesi hiret Gn'ne iarettir.

Allah Teal, peygamber olmasn gerekli klan Hz. Muhammed (s.a.)'de delilikten hibir eser olmamasn zikrettikten sonra kendisinin peygamberliini gerekli klan bir baka sebep zikretti. Bu da onun bu davetinde derhal elde edecei dnyev bir maksatla deil de, sadece uhrev sevap kasdyla bu kadar iddetli skntlara gs germesidir. Cenab- Hak yle buyuruyordu:

"De ki: Sizden herhangi bir cret istemisem, o sizin olsun. Benim cret ve mkfatm yalnz Allah'a aittir. O her eye ahittir."

Yani ey Rasulm! Mriklere yle de: Ben Allah Teal'nm risaletini eda etmem, size nasihatte bulunmam ve Allah'a kulluu emretmem karlnda sizden herhangi bir cret ve ba istemiyorum. Bunun sevabn Allah Teal'dan talep ediyorum. Allah risaleti tebli etme hususundaki doruluum ve sizin iinde bulunduunuz durum gibi her eyi en iyi bilen Allah'tr.

Allah Teal daha sonra bu Rasuln (s.a.) getirdii kitabn Allah nez-dinden gelen bir vahiy olduunu aka ifade ederek yle buyurdu:

"De ki: phesiz benim Rabbim hakk ortaya koyar. O, btn gayblar en iyi bilendir."

Mriklere yle de: Allah kullarndan diledii kimseye, risaleti iin setii kimseye, melei vahiyle gnderir. O gayblar en iyi bilendir. Ne gklerde, ne de yerde hibir ey O'na gizli kalmaz.

Bu durum Cenab- Hakk'n u ayette buyurduu ekildedir: "Allah insanlar biraraya gelip buluacaklar kyamet gnyle uyarmak iin kullarndan dilediine emriyle vahyi indirir." (Gafir, 40/15). Yine Cenab- Hak yle buyurmutur: "Allah, peygamberliini nereye vereceini daha iyi bilir." (Enam, 6/124).

Allah Teal, hakk ortaya koyacan gelecek zaman sgasyla zikrettikten sonra bu hakkn geldiini haber vererek yle buyurdu:

"De ki: Hak geldi, batl artk ne yeniden balar, ne de bir daha geri gelir. " Yani mriklere yle de: Hak din, yani slm, Kur'an ve tevhid, geldi. Btn dinlerden stn olan budur. Allah batl yok eder ve eserini giderir. Dolaysyla bundan hibir ey kalmaz.

Bir baka ayette ise Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Bilakis biz hakk batla arparz da hak, batln beynini paralar. Bylece batln can kar." (Enbiya, 21/18).

Buhari, Mslim, Tirmiz ve Nese'nin rivayet ettiklerine gre Rasulul-lah (s.a.) fetih gn Mescid-i Haram'a girip Kabe etrafnda putlarn dikilmi olduunu grnce, putlara yaynn ucuyla drtyor ve u ayeti okuyordu: "De ki: Hak geldi, batl zail oldu. Hi phesiz batl yok olmaya mahkmdur." (sra, 17/81); "De ki: Hak geldi. Batldan hibir eser kalmad, bir daha geri dnmez."

Allah Teal daha sonra risletin isbatm vurgulad. Hz. Peygamber (s.a.) ile mrikler arasndaki kesin hkm ilan etti:

"De ki: Eer ben haktan saparsam, kendi aleyhime sapm olurum. Eer doru yolu bulmusam, bu da Rabbimin bana vahyettii ey sayesindedir. phesiz O, ok iyi iitendir, ok yakndr." Yani ey Peygamber, o mriklere yle de: Eer ben hidayetten ve hak yoldan sapmsam, benim sapklmn gnah ve zarar benim nefsime aittir. Eer hidayet yolunu bulmusam, bu Rabbimin bana vahyettii hayr, hak ve istikametten dolaydr. phesiz ki O benim szm de, sizin szlerinizi de gayet iyi iitmektedir. Bana da size de yakndr. O hidayeti de, sapkl da gayet iyi bilir. Her insana hakettii eyle karlk verecektir.

Hayrn tamam Allah'tandr ve Allah'n indirdii vahiy ve apak hak-tadr. Ki hidayet, beyan ve doru yol da bu vahiydendir. Kim sapkla dmse, ancak kendi tarafndan sapkla dmtr.

Kafirlerin iddetli Azap le Tehdit Edilmeleri Ve Azab Grdkleri Anda man Etmeleri:

51- Sen o kfirleri, korkup dehete dtkleri zaman bir grmelisin. Artk kaacak yerleri de yoktur. Onlar yakn bir yerden yakalanmlardr.

52- O zaman onlar: Allah a iman ettik derler Fakat ahiret uzak bir yerden imana nasl ulaabilirler!

53- Halbuki onlar daha nce onu in- etmile"di. Uzak bir yerden (dnyadan) gayba atp tutuyorlard.

54- Artk kendileriyle arzuladklar eyler arasna engel konur. Nitekim daha nce benzerlerine de ayn ey yaplmt. nk onlar phe ve endie iindeydiler. Aklamas:"Sen o kfirleri, korkup dehete dtkleri zaman bir grmelisin. Artk kaacak yerleri de yoktur. Onlar yakn bir yerden yakalanmlardr."

Yani ey Muhammedi ldkten sonra dirildikleri, kabirlerinden ktklar ve iddetli azab grdkleri zaman, o kfirleri hayret verici bir durumda grrsn. Onlar artk kap kurtulamazlar. Yani onlarn azaptan kaacaklar veya snacaklar hibir yer yoktur. Onlar kabirlerinden ve hesap makamndan cehenneme ilk anda alnp yakalanmlardr.

Nitekim bir baka ayette Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Sulularn Rablerinin huzurunda balarn eerek: "Ey Rabbimiz! Grdk, iittik. Bizi tekrar dnyaya gnder de, salih ameller ileyelim. Artk kesin olarak iman ettik." dediklerini bir grsen!" (Secde, 32/12).

"O zaman onlar: "Allah'a iman ettik." derler. Fakat (ahiret gibi) uzak bir yerden imana nasl ulaabilirler?" Yani kfirler o gn yle derler: Biz Allah'a, meleklerine, kitaplarna, peygamberlerine iman ettik, Kur'an'a ve Peygamber'e iman ettik...

Onlar imann kabul edildii yerden uzaklatklar halde nasjl iman edebilirler? Zira ahiret yurdu amellere karlk verilecek yerdir. Mkellefiyet yurdu, ya da imtihan yeri deildir. Ancak dnya iman ve amel-i salih gibi ykmllklerin bulunduu yerdir.

Nasl istenen eyi elde edebilirler? Oysa iman etmeleri ancak dnyada mmkndr. Onlar ise ahirettedirler. Dnya ahiretten uzaktr.

"Halbuki onlar daha nce onu inkr etmilerdi. Uzak bir yerden (dnyadan) gayba atp tutuyorlard." Yani onlar dnyada iken hakk inkr edip peygamberleri yalanladklarna gre onlarn ahirette iman etmeleri nasl mmkn olur? Onlar kuruntuyla atp tutuyorlar ve bu hususta hibir dayana olmayan eyler konuuyorlard. Bazan Peygamberimiz (s.a.) hakknda air, khin, sihirbaz, mecnun veya bu gibi aslsz ifadeler sylyorlard. Bazan Kur'an hakknda sihir, iir, kehnet dpedz iftira diyorlar; bazan da ne dirili, ne cennet, ne cehennem, ne hesap, ne de ceza vardr; bize azap edilmeyecek, diyorlard.

"Artk kendileriyle arzuladklar eyler arasna engel konur." Yani onlarla dnyada arzular arasna, kendileriyle ahirette talep ettikleri eyler arasna engel konur ve dolaysyla iman etmelerinin kabul edilmesi, azaptan kamalar, dnyaya dnmeleri ya da mal ve ailelerini beraberlerinde gtrmeleri gibi arzularna engel olunur.

Nitekim bir baka ayette yle buyurulmaktadr: "Onlar azabmzn iddetini grdkleri zaman: "Biz sadece iman ettik. O'na ortak kotuumuz eyleri inkr ettik." dediler. Azabmnz iddetini grnce imana gelmeleri onlara hibir fayda salamad..." (Gafir, 40/84-85).

"Nitekim daha nce benzerlerine de ayn ey yaplmt. nk onlar phe ve endie iindeydiler."

Bu ayet onlarn benzerleri hakknda Allah'n snnetini, onlarn azaba uramalarnn ve imanlarnn kabul edilmesinin sebebini beyan etmektedir.

Ayetin manas udur: Biz bu mriklere, bunlarn emsali ve benzerleri olan gemi mmetlerin kfirlerine davrandmz gibi davrandk. Zira bunlarn hepsi dnyada peygamberler hakknda ve onlarn getirdikleri tev-hid, dirili ve cezann isbat, er'i esaslar ve hkmler hakknda kukuya boulmu bir phe iindeydiler.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/428.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/433-435.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/438-439.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/442-443.

Kurtub, XIV/279.

Raz, XXV7250.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/447-449.

bni Kesir, III/530.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/456-457.

Kabile ismi olarak munsarftr. Bu kelime daha nce getii gibi aslnda bir ahs ismidir.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/457-461.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/465-467.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/471-475.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/479-480.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/485-488.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/492-493.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/498-502.

Vehbe Zuhayli, et-Tefsirl-Mnir, Risale Yaynlar: 11/506-507.