tefsirül-münir sure sure (41)

65
AHZAB SURESİ..............................................................4 Surenin İsmi:..........................................................4 Önceki Sure ile İlişkisi:..............................................4 Surenin Konusu:........................................................4 Surenin Muhtevası:.....................................................4 Allah'tan Korkmanın, Vahye Tabi Olmanın Ve Allah'a Tevekkül Etmenin Emredilmesi:...........................................................4 Kelime ve İbareler:....................................................5 Nüzul Sebebi:..........................................................5 Açıklaması:............................................................5 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:...................................6 Birden Fazla Kalp Taşıma, Zıhar Ve Evlât Edinme:.......................6 Belagat:...............................................................6 Kelime ve İbareler:....................................................6 Nüzul Sebebi:..........................................................7 Ayetler Arası İlişki:..................................................7 Açıklaması:............................................................8 Siyer-i Nebî'de Zeyd b. Harise Kıssası:................................9 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................11 Hz. Peygamber (S.A.)'in Makamı, Vazifesi Ve Mirasın Akrabalık Sebebiyle Meşru Kılınması:......................................................12 Belagat:..............................................................12 Kelime ve İbareler:...................................................12 Ayetler Arası İlişki:.................................................12 Açıklaması:...........................................................13 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................15 Ahzab -Veya Hendek- Gazvesi, Kureyzaoğulları Gazvesi:.................17 Belagat:..............................................................18 Kelime ve İbareler:...................................................18 Nüzul Sebebi:.........................................................20 Ayetler Arası İlişki:.................................................20 Siyerden Ahzab (Hendek) Gazvesine Dair Notlar:........................21 Açıklaması:...........................................................22 1- Gazvenin Özelliklerinin Bildirilmesi:..............................22 2- Yahudilerin ve Münafıkların Müslümanlara Karşı Tutumları:..........23 3- Müminlerin Tutumu:.................................................25 4- Savaşın Sonu:......................................................27 5- Kureyzaoğulları Kuşatması:.........................................27 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................28 Hz. Peygamber (S.A.)'in Hanımlarının Dünya Ve Ahiret Arasında Muhayyer Kılınmaları, Onların Sevaplarının Ve Cezalarının Miktarı:.............31 Belagat:..............................................................31 Kelime ve İbareler:...................................................32 Nüzul Sebebi:.........................................................32 Ayetler Arası İlişki:.................................................32 Açıklaması:...........................................................33 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler:..................................34 Hz. Peygamberin Ehl-i Beytinin Özellikleri:...........................36 Belagat:..............................................................36 Kelime ve İbareler:...................................................36 Ayetler Arası İlişki:.................................................37

Upload: seoe-

Post on 10-Nov-2015

260 views

Category:

Documents


3 download

TRANSCRIPT

4AHZAB SURES

4Surenin smi:

4nceki Sure ile likisi:

4Surenin Konusu:

4Surenin Muhtevas:

4Allah'tan Korkmann, Vahye Tabi Olmann Ve Allah'a Tevekkl Etmenin Emredilmesi:

5Kelime ve bareler:

5Nzul Sebebi:

5Aklamas:

6Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

6Birden Fazla Kalp Tama, Zhar Ve Evlt Edinme:

6Belagat:

6Kelime ve bareler:

7Nzul Sebebi:

7Ayetler Aras liki:

8Aklamas:

9Siyer-i Neb'de Zeyd b. Harise Kssas:

11Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

12Hz. Peygamber (S.A.)'in Makam, Vazifesi Ve Mirasn Akrabalk Sebebiyle Meru Klnmas:

12Belagat:

12Kelime ve bareler:

12Ayetler Aras liki:

13Aklamas:

15Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

17Ahzab -Veya Hendek- Gazvesi, Kureyzaoullar Gazvesi:

18Belagat:

18Kelime ve bareler:

20Nzul Sebebi:

20Ayetler Aras liki:

21Siyerden Ahzab (Hendek) Gazvesine Dair Notlar:

22Aklamas:

221- Gazvenin zelliklerinin Bildirilmesi:

232- Yahudilerin ve Mnafklarn Mslmanlara Kar Tutumlar:

253- Mminlerin Tutumu:

274- Savan Sonu:

275- Kureyzaoullar Kuatmas:

28Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

31Hz. Peygamber (S.A.)'in Hanmlarnn Dnya Ve Ahiret Arasnda Muhayyer Klnmalar, Onlarn Sevaplarnn Ve Cezalarnn Miktar:

31Belagat:

32Kelime ve bareler:

32Nzul Sebebi:

32Ayetler Aras liki:

33Aklamas:

34Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

36Hz. Peygamberin Ehl-i Beytinin zellikleri:

36Belagat:

36Kelime ve bareler:

37Ayetler Aras liki:

37Aklamas:

39Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

40Ahiret Sevab Hususunda Erkeklerle Kadnlar Arasndaki Eitlik:

40Kelime ve bareler:

41Nzul Sebebi:

41Ayetler Aras liki:

41Aklamas:

43Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

43Zeyd b. Harise Ve Zeyneb bt. Cah Kssas:

44Belagat:

44Kelime ve bareler:

45Nzul Sebebi:

46Ayetler Aras liki:

46Aklamas:

48Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

51Zikirler Ve ok Tebihlerle Allah Teala'ya Ta'zim Ve Hrmet:

51Belagat:

51Kelime ve ibareler:

51Nzul Sebebi:

51Ayetler Aras liki:

51Aklamas:

52Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

53Hz. Peygamber (S.A.)'in Davetinin nemi:

53Belagat:

53Kelime ve bareler:

54Nzul Sebebi:

54Ayetler Aras liki:

54Aklamas:

56Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler:

59Allah'n Hz. Peygamber (S.A.)'le Evlenmelerini Hell Kld Hanmlar

60Belagat:

60Kelime ve bareler:

60Nzul Sebebi

61Ayetler Aras liki

61Aklamas

63Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

68Hz. Peygamberin Evine Giri Edepleri Ve Hz. Peygamberin Hanmlarnn Perde Kullanmalar

69Belagat:

69Kelime ve bareler:

69Nzul Sebebi

70Ayetler Aras liki

71Aklamas

72Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

74Peygamberimiz (S.A.)'e Son Derece Saygl Olma; Ona Ve Mminlere Eziyette Bulunmann Cezas

75Kelime ve bareler:

75Nzul Sebebi

75Ayetler Aras liki

75Aklamas

78Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

79Kapatlmas Gerekli Yerlerin rtlmesi in Kadnlarn "Cilbab" Ayeti

79Kelime ve bareler:

80Nzul Sebebi

80Ayetler Aras liki

80Aklamas

81Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

81Mnafklarn Tehdit Edilmeleri Ve Cezalar

81Belagat:

82Kelime ve bareler:

82Ayetler Aras liki

82Aklamas

83Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

83Kfirlerin Kyametin Yakn Olmasyla Tehdit Edilmeleri Ve Cezalarnn Cinsinin Beyan Edilmesi

83Belagat:

83Kelime ve bareler:

84Ayetler Aras liki

84Aklamas

85Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

86Mminlere Eziyetin Haram Klnmas Ve Takvann Emredilmesi

86Belagat:

86Kelime ve bareler:

86Ayetler Aras liki.

87Aklamas

87Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

88Ykmllkler Ve Bunlarla Sorumlu nsanlarn Snflandrlmas

88Belagat:

88Kelime ve bareler:

89Ayetler Aras liki

89Aklamas

90Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

AHZAB SURES

Allah'tan Korkmann, Vahye Tabi Olmann Ve Allah'a Tevekkl Etmenin Emredilmesi:

1- Ey Peygamber! Allah'tan kork. Kfirlere ve mnafklara itaat etme. phesiz ki Allah her eyi gayet iyi bilir, son derece hikmet sahibidir.

2- Rabbinden sana vahyolunana uy. Muhakkak ki Allah yaptklarnzdan haberdardr.

3- Allah'a gvenip dayan. Koruyucu olarak Allah yeter. Aklamas:

"Ey Peygamber! Allah 'tan kork. Kfirlere ve mnafklara itaat etme. phesiz ki Allah her eyi gayet iyi bilir, son derece hikmet sahibidir."

Ey Rasulm! Allah'tan korkmaya devam et. O'nun emirlerine itaat edip haramlarndan saknmak suretiyle O'nun cezasndan sakn. Kfir ve mnafklar dinleme. Hibir eyde onlarla istiare etme. Onlardan sakn. Baz meclisleri ve baz vakitleri onlara tahsis edip de zayflar kovmak suretiyle onlarn arzularna uyma. phesiz ki Allah ilerin neticelerini gayet iyi bilir. Szlerinde ve davranlarnda son derece hikmet sahibidir. O emirlerine tbi olmaya ve itaat edilmeye en layk olandr. Zira o kfirler, senin helak olman isteyen dmanlarndr.

"Kfirlere ve mnafklara itaat etme." ifadesi geen emrin muhtevasn tekid eden bir nehiydir. Yani Allah'tan onlara itaat etmene engel olacak bir takva ile kork.

Rivayet edildiine gre Rasulullah (s.a.) Medine'ye gelince Yahudilerden bir grup mnafklk yaparak ona tbi oldular. Peygamberimiz (s.a.) onlara yumuaklkla davranyordu. Onlar da Peygamberimiz (s.a.)'e kar onu kandrmak iin saygl davranyorlard. Bunun zerine Cenab- Hak Peygamberimiz (s.a.)'in onlardan saknmasn emretti. Onlarn dmanlklarna dikkat ekti.

Talk b. Habib diyor ki: Takva Allah'a itaat etmek suretiyle Allah'n sevabn umarak Allah tarafndan bir nr zerinde amel etmen, Allah'n azabndan korkarak Allah tarafndan bir nur zerinde Allah'a isyan terket-mendir.

Cenab- Hak daha sonra Allah'n emirlerine uymann vacip olduunu tekid ederek yle buyurdu:

"Rabbinden sana vahyolunana uy. Muhakkak ki Allah yaptklarnzdan haberdardr." Yani Rabbinden sana indirilen Kur'an ve snnet eklindeki vahyin gereiyle amel et. nk Allah'a hibir ey gizli kalmaz. O her eyin dn ve iini gayet dikkatle bilir. Sonra buna kar sizi mkfatlandrr.

"nnallahe kne..." cmlesi vahye tbi olma emrinin illetidir ve takvann kalbin derinliinden olmas gerektiine iarettir. Gnlnde Allah'tan bakasnn korkusunu gizleme.

Daha sonra Cenab- Hak emirlere uymasndan sonra btn ilerin sadece Allah'a havale etmesini emrederek yle buyurdu.

"Allah'a gvenip dayan. Koruyucu olarak Allah yeter." Yani btn ilerini ve durumlarn Allah'a havale et. Kendisine gvenen ve ynelen kimse iin Allah vekil olarak yeter. Allah seni korur ve sana yeter. Sana fayda temin edecek olan ve senden zarar giderecek olan sadece O'dur.

Birden Fazla Kalp Tama, Zhar Ve Evlt Edinme:

4- Allah bir kiinin iinde iki kalp yaratmad. Kendilerinden "zhar" yaptnz hanmlarnz sizin analarnz klmad. Evltlklarnz da z oullarnz saymad. Bu sizin azlarnzdaki (bo) lafnzdr. Allah hakk syler ve O doru yolu gsterir.

5- Onlar (evltlklar) babalarna nisbetle arn. Bu, Allah nezdin-de daha dorudur. Eer onlarn babalarn bilmiyorsanz, o halde dinde kardeleriniz ve dostlarnz-dr. Hata ettiiniz eylerde size hibir vebal yoktur. Fakat kalplerinizin bilerek kastettii eylerde vardr. Allah ok balayc, ok merhametlidir. Aklamas:

"Allah bir kiinin iinde iki kalp yaratmad." Yani insanlk z ve organik oluum birimi her insanda ayndr. Hak hibir kimse iin iki kalp yaratmamtr. Dolaysyla hibir kiinin gsnde iki kalp yoktur, sadece bir kalp vardr. Zira kalp ynelme, irade ve azmin merkezidir. Dolaysyla insan Allah'a ve Rasul'ne iman etmi ise asla kfir veya mnafk olamaz. Yani bir kalpte iki inan birlemez; biri emreden, dieri ise brnn isteinin zdd ile nehiyde bulunan birbirine zt iki yneli bir arada toplanmaz.

Ayet, nzul sebebinde akland gibi zeki ve akll bir kiinin iki kalbi olduunu iddia eden eski Araplara cevap niteliindedir. Anlalan odur ki bu kii hafzasnn kuvvetli olmas sebebiyle Mekkeliler arasnda "iki kalpli" diye mehur olan Ebu Ma'mer el-Fihr Cmeyl b. Ma'mer'dir.

Ayette "cevf' kelimesinin zikredilmesi "Gslerde olan kalpler" (Hacc, 22/46) ayetindeki "sadr" kelimesi gibi dinleyenin daha ziyade tasavvur edebilmesi ve derhal inkr anlamndadr.

"(Allah) kendilerinden "zhar" yaptnz hanmlarnz sizin analarnz klmad." Yani Cenab- Hak kiinin hanmna: "Sen bana anamn srt gibisin" demek suretiyle kendilerinden zhar yapt hanmlar, haram olma hususunda, anne gibi kabul etmedi. Bu cezay gerektiren bir yalandr. Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "O hanmlar onlarn anneleri deildir. Onlarn anneleri sadece kendilerini douran kadnlardr. Onlar pek irkin ve yalan sz sylemektedirler." (Mcadile, 58/2).

Cahiliye devrinde zhar'n hkm ebed haraml ifade eden boama idi. slm ise Allah'n hell kldnn haram klnmamas iin Mcadile suresinin balarnda geldii gibi bu haraml kefaretle (kle azad etmek, pe pee iki ay oru tutmak ya da cimadan nce altm fakiri doyurmak suretiyle) ortadan kalkan geici bir haram kld.

"(Allah) evltlklarnz da oullarnz saymad." Yani Allah evlt edinme sebebiyle evlt olduklar iddia edilenleri gerek evltlar kabul etmedi. Onlar hakiki babalarnn evltlardr. Evlt edinme ise haramdr.

Bu ayette Araplarn cahiliyede ve slm'n banda evlt edinme yoluyla edinilen ocuun nesep yoluyla edilen hakiki evlt gibi saylmas eklindeki detlerini iptal etmitir.

Peygamberimiz (s.a.), klesi Zeyd b. Harise'yi peygamberlikten nce evlt edinmiti. Bu sebeple Zeyd'e "Muhammed'in olu Zeyd" deniyordu. Ayrca Hattab, Amir b. Rabia'y; Ebu Huzeyfe, Salim'i ve pek ok kimse bakasnn olunu evlt edinmiti.

Ksaca, tefsir limleri bu ayetin Zeyd b. Harise hakknda nazil olduunda ittifak etmilerdir.

Cenab- Hak bu ayetle ve yine bu surede daha sonra gelecek olan "Mu-hammed sizin adamlarnzdan birinin babas deildir." (Ahzab, 33/40) aye-tiyle bu hayal ilhak ve bu sahte nesebi iptal etmitir.

te ayetteki nehiyden maksat budur. Allah bundan nce bilinen madd bireyi (bir insanda iki kalp bulunabilecei iddiasn) reddetti. Sonra da bunun ardndan iki manevi meseleyi:

- Hanmlara zhar yaplmasn,

- Evlt edinmenin neseble bir saylmasn reddetti. Dolaysyla bu husus da batldr, hibir gerek ve geerli yn yoktur.

Bunun iin Cenab- Hak bu reddi vurgulayarak yle buyurdu:

Bu, sizin azlarnzdaki bo lafnzdr." Yani btn bu cmlede zikredilen hususlar bir gste iki kalbin bulunmas iddias, zharla birlikte evliliin birlemesi, evlt edinmenin neseble birlikte bir arada bulunmas gerekle hibir irtibat bulunmayan sadece dille sylenen bir szden ibarettir. Hanm zhar sebebiyle anne, evlt edinilen kimse de gerek evlt olmaz.

Cenab- Hakk'n ayetteki "azlarnzdaki: fi efvahihim" ifadesi bunun gerekte hibir hakikati olmayan, sadece azlardan sadr olan bir laf olduuna dikkat ekmek iindir. Nitekim ayette geen "fi cevfihi: O'nun karn boluundaki" ifadesi inkr vurgulamak ve bunun gnllerde daha iyi tasavvur edilmesini temin etmek iindir.

"Allah hakk syler. O doru yolu gsterir." Yani doruluu ve adaleti hakim klan, gerei syleyen, en salam olan yola, doru yola ileten Allah'tr. O halde siz kendi sznz terkedin, Allah kelmn aln.

Cenb- Hak daha sonra ayette asl kastedilen hakk tafsilatyla aklayarak yle buyurdu:

"Onlar babalarna nisbetle arn." Yani evlt edindiiniz ve neseble-rini kendi zerinize geirdiiniz evltlklarnz hakiki babalarna nisbet edin. Bu, Allah'n hkm olup daha adildir, ocuun babasndan bakasna nisbet edilmesinden daha isabetlidir.

"Eksatu" kelimesi ism-i tafdil olup kendi babnda kullanlmamtr. Yani bununla iki ey arasndaki stnlk murad edilmemi, bilakis mutlak ziyadelik kastedilmitir. Bu, asl babndan alay manasnda kullanlm da olabilir.

"Eer onlarn babalarn bilmiyorsanz, o halde onlar dinde kardeleriniz ve dostlarnzdr." Yani bu evltlklarn babalar bilinmiyorsa, mslman olduklar takdirde onlar sizin din kardelerinizdir. Onlar eer azad edilmi hr kleler iseler, onlar sizin dostlarnz ve yardmclannzdr. Buna gre onlardan birine kardeim veya mevlm diye hitap edebilirsin. Bu sebeple bu ayetin inmesinden sonra Salim'e "Huzeyfe'nin mevls" denilmitir.

mam Ahmed ile Buhari ve Mslim'in Ebu Zer'den rivayet ettikleri bir hadis-i erifte yle buyrulmutur: "Asl durumu bildii halde babasndan bakasna nispet edilen kimse kfir olur."

bni Kesir diyor ki: Bu belirli bir nesebten beri olduunu ilan etme hususunda bir benzetme, tehdit ve iddetli bir vaddir.

"Hata ettiiniz eylerde size hibir vebal yoktur. Fakat kalplerinizin bilerek kastettii eylerde vebal vardr." Yani bazlarnn bu yasaklama gelmeden nce nisbet edilmeleri, ya da bu nehyden sonra unutkanlkla yahud dil srmesiyle, ya da ictihad ve btn gayret sarfedildikten sonra nisbet edilmeleri sebebiyle sizin zerinize hibir gnah yoktur. nk Allah hatal ilerde vebali kaldrm ve bunu gnah saymamtr. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Ey Rabbimiz! Unutursak ya da hata edersek, bizi sorumlu tutma!" (Bakara, 2/286).

Mslim'in Sahih'inde Peygamberimiz (s.a.) yle buyuruyor: Bu dua zerine Cenab- Hakk: "Sizi sorumlu tutmadm" buyurdu.

Buhari'nin Sahih'inde Amr b. s (r.a.)'den rivayet edildiine gre Peygamberimiz (s.a.) yle buyuruyor: "Hakim ictihad edip de isabet ederse, onun iin iki ecir vardr. ctihad edip de hata ederse, bir ecir vardr."

bni Mce'nin Ebu Zer'den rivayet ettii dier bir hadis-i erifte yle buyrulmutur: "Allah Teal benim iin benim mmetimden hata, unutma ve zorlanma (suretiyle yaplan amellerin) vebalini kaldrmtr."

Hatada hibir gnah yoktur. Fakat gnah, batl kastededen kimse zerinedir. Dolaysyla ocuun ya da kzn bilinen babasndan bakasna nisbet edilmesi cezay gerektiren bir masiyettir. Mikdad b. Amr iin olduu gibi evltlk isminin asl isminden daha ok kullanlmasnda hibir gnah veya haramllk yoktur. Zira Mikdad iin evltlk ismi daha ok kullanlmakta, ona Mikdad b. Esved denilmektedir. Esved b. Abdi-Yegs Mikdad'm babal olup cahiliyede Mikdad' evlt edinmiti. Bu ayet inince Mikdad, ben Amr'n oluyum, dedi. Buna ramen eski kullanl (Mikdad b. Esved) devam etti.

bni Cerir ve bni Mnzir Katade'nin bu ayet hakknda yle dediini naklediyorlar: "Sen bir adama babas zannederek birine nisbetle hitapta bulunursan, sana hibir mahzur yoktur. Ancak bilirek veya kastederek babasndan bakasna nisbet edersen hari..."

mam Ahmed, Hz. mer (r.a.)'in u szn naklediyor: "Allah Teal Hz. Muhammed (s.a.)'i hakla gnderdi. Onunla beraber kitab indirdi. Ona indirdii ayetler iinde "Recm ayeti" de vard. Bunun zerine Rasulullah (s.a.) recm yapt. Ondan sonra biz de recm yaptk."

Hz. mer (r.a.) szne yle devam etti: Biz Kur'an'da yle bir ayet okuyorduk: "Asl babalarnzdan yzevirmeyin. nk babanzdan yze-virmeniz kfrdr."

Peygameberimiz (s.a.) yle buyurmaktadr: "Meryem olu isa'nn ar vld gibi beni ar derecede vmeyin. Ben sadece Allah'n kuluyum. Benim iin: Allah 'm kulu ve Rasul deyin." Hadisi rivayet eden Ma'mer bir rivayette yle dedi: "Hristiyanlarn Meryem olunu ar derecede vd gibi beni ar derecede vmeyin."

mam Ahmed bir baka hadisi yle rivayet ediyor: "nsanlar ierisinde u ey kfrdr: Neseb hususunda tenkitte bulunmak, lye sa-ba yolarak at yakmak ve yldzlardan yamur beklemek."

"Allah ok balayc, ok merhametlidir." Allah hatal davranan kimsenin gnahn ve tvbe etmesi artyla bilerek gnah ileyen kimsenin gnahn rtcdr. Bunlara ok merhametlidir. Dolaysyla bunlara ceza vermez. Rahmetinin gerei olarak O, hata eden kimsenin gnahn kaldrr. Bilerek gnah ileyen kimsenin tvbesini kabul eder.

Siyer-i Neb'de Zeyd b. Harise Kssas:

Buhari, Mslim, Tirmiz, Nese ve baka limlerin Abdullah b. mer (r.a.)'den rivayet ettiklerine gre: "Evltlklar babalarna nisbetle arn." eklindeki Kur'an ayeti ininceye kadar Peygamberimiz (s.a.)'in azatl klesi Zeyd b. Harise'yi Zeyd b. Muhammed (Muhammed olu Zeyd) diye aryorduk. Bu ayet inince Peygamberimiz (s.a.) Zeyd'e: Sen Zeyd b. Harise b. erahil'sin, demiti. Zeyd kk ocuk iken kabilesi olan Kelbolular'ndan esir alnmt.

Zeyd'in durumu ile ilgili olarak bni Merdveyh, bni Abbas'dan u hadisi naklediyor: Zeyd daylar okn (Tay kabilesinden Sual slalesinden) Ma'noullar arasnda bulunuyordu. Tay kabilesine yaplan bir soygunda esir alnp Ukaz panayrna getirildi. Hakim b. Hizam b. Huveylid alveri yapmak zere Ukaz panayrna gidiyordu. Halas Hz. Hadice kendisine, bulabilirse gayet iyi bir uak satn almasn tavsiye etti. Hakm, panayrda Zeyd'in satldn grd. Zeyd'in zerafeti houna gitti ve onu satn alp Hz. Hadice'ye getirdi ve ona: Ben sana pek zarif bir Arap ua satn aldm. Houna giderse onu al, aksi takdirde brak. Zira bu benim houma gitti, dedi. Hz. Hadice Zeyd'i grnce beenip ald.

Peygamberimiz (s.a.) Hz. Hadice ile evlendiinde Zeyd onun yannda idi. Zeyd'in zerafeti Peygamberimiz (s.a.)'in houna gitmi, Zeyd'i kendisine hibe etmesini istemiti. Hz. Hadice:

- Onu sana hibe edeyim. Eer onu azad etmek istersen vels benimdir, dedi.

Peygamberimiz (s.a.) bunu kabul etmeyince Hz. Hadice, dilerse azad etmek, dilerse elinde tutmak zere Zeyd'i Peygamberimiz (s.a.)'e hibe etti.

bni Abbas szne devam etti: Zeyd Peygamberimiz (s.a.) yannda yetiti. Sonra Eb Talib'e ait develerle am diyarna gitti. Oraya giderken kavminin diyarna urad. Amcas onu tanmt. Ayaa kalkt. Zeyd'e hitaben:

- Delikanl sen kimsin? deki. Zeyd:

- Mekke halkndan bir uak, dedi. Amcas:

- Mekkelilerin bizzat kendilerinden mi? diye sordu. Zeyd:

- Hayr, dedi. Amcas:

- Sen hr msn, kle misin? dedi. Zeyd:

- Hayr, kleyim, dedi. Amcas:

- Kimin klesisin? dedi. Zeyd:

- Muhammed b. Abdlmuttalib'in klesiyim, dedi. Amcas:

- Sen Arap msn, Acem mi? dedi. Zeyd:

- Arabm, dedi. Amcas:

- Asln kimlerdendir? dedi. Zeyd:

- Kelb kabilesinden, dedi. Amcas:

- Kelb'in hangi kolundan? dedi. Zeyd:

- Abdi Vdd oullarndan, dedi. Amcas:

- Yazk, sen kimin olusun? dedi. Zeyd.

- erahil olu Harise'nin oluyum, dedi. Amcas:

- Nerede esir alndn? diye sordu. Zeyd:

- Daylarm arasnda, dedi. Amcas:

- Senin daylarn kim? dedi. Zeyd:

- Tayyoullar, dedi. Amcas:

- Annenin ad nedir? dedi. Zeyd:

- Sad, diye cevap verdi. Bunun zerine amcas onu kucaklad ve:

- Harise'nin olu! dedi.

Amcas Zeyd'in babasn ard. Ona:

- Ya Harise! Bu senin olun, dedi. Harise olunun yanna geldi. Ona baknca tand. Zeyd'e:

- Efendin sana nasl muamele etti? dedi. Zeyd:

- O beni kendi ailesi ve evldna kar tercih ediyor, dedi.

Zeyd'le birlikte babas, amcas ve kadei de Mekke'ye geldiler. Peygamberimiz (s.a.) ile bulutular. Harise ona:

- Ya Muhammed! Sizler Allah'n hareminin sakinleri, komularsnz, Onun beytinin civarndasnz, skntda olanlar kurtaryorsunuz, esirleri doyuruyorsunuz. Olum senin yanndadr. Bize iyilikte bulun, onun fidyesini kabul etmek suretiyle bize ihsan eyle. Zira sen kavminin reisinin olusun. Biz sana arzu ettiin fidyeyi vereceiz, dedi. Rasulullah (s.a.):

- Sana bundan daha hayrlsn vereyim, dedi. Zeyd'in yaknlar:

- Bu nedir? dediler.

- Onu serbest brakyorum. Eer o sizi tercih ederse, fidyesiz olarak onu aln. Eer beni tercih ederse, ondan vazgein, dedi. Zeyd'in yaknlar:

- Allah sana mkfat versin. Sen gerekten ihsanda bulundun, dediler. Bunun zerine Rasulullah (s.a.) Zeyd'i ard. Ona:

- Ya Zeyd! Bunlar tanyor musun? dedi. Zeyd:

- Evet, bunlar benim babam, amcam ve kadreimdir, dedi. Peygamberimiz (s.a.):

- Bunlar senin tandn kimselerdir. Sen onlar tercih edersen, onlarla birlikte git. Ama beni tercih edersen, ben de senin tandn kimseyim, dedi. Zeyd:

- Ben sana kar asla hibir kimseyi tercih edemem. Sen bana kar baba ve amca yerindesin, dedi. Babas ve amcas Zeyd'e:

- Ya Zeyd! Klelii mi tercih ediyorsun, dediler. Zeyd:

- Ben bu adamdan ayrlamam, dedi. Rasulullah (s.a.) Zeyd'in kendisine olan balln grnce Zeyd'in yaknlarna:

- Siz ahid olun ki o hrdr. O benim olumdur. O bana miras olacak, ben de ona miras olacam, buyurdu.

Bunun zerine babas ve amcas Zeyd'in onun nezdindeki deerini grmelerinden dolay memnun olmutu. Cahiliyede ona Zeyd b. Muham-med deniliyordu. Nihayet "Onlar babalarna nisbetle arn" ayeti indi. Bunun zerine Zeyd b. Harise diye anlmaya balad.

Hz. Peygamber (S.A.)'in Makam, Vazifesi Ve Mirasn Akrabalk Sebebiyle Meru Klnmas:

6- Peygamber mminlere kendi z nefislerinden daha yakndr. Onun hanmlar da mminlerin anneleridir. Allah'n kitabnda akraba olan (miras hususunda) birbirlerine (dier) mminlerden ve muhacirlerden daha yakndrlar. Ancak dostlarnza yapacanz iyilik bunun dndadr. Bu hkm kitapta yazldr.

7- Bir zaman biz peygamberlerden, senden, Nuh'tan, brahimden, Musa'dan ve Meryem'in olu sa'dan sz almtk. Onlardan salam bir sz almtk.

8- Allah doru olanlara samimiyetlerinden sormak iin byle yapt. O, kfirlere ackl bir azap hazrlamtr.

Aklamas:

"Peygamber mminlere kendi z nefislerinden daha yakndr." Hz. Peygamber (s.a.) mmetinden mmin cemaate kendi z nefislerinden daha merhametli ve daha efkatlidir. Zira o kurtulua davet etmekte, nefisleri ise onlar helka armaktadr.

Nitekim Peygamberimiz (s.a.) yle buyuruyor: "Ben atee dmeyesi-niz diye sizin kemerinizden tutuyorum. Siz ise yataa girer gibi atee giriyorsunuz".

Zira Hz. Peygamber (s.a.) mmet iin baba mertebesindedir. Nefis ba-zan ktl emredebilir, Hz. Muhammed (s.a.)'e gelince; o sadece hayr emreder ve sadece vahyi konuur.

Zeyd Muhammed'in olu diye anlmakla dnya ve ahirette byk bir makam kazand iin iftihar ederse, btn mminler kendileri iin umumi olan Hz. Muhammed (s.a.)'in babal ile iftihar etmektedirler. Ayet, Zeyd'i teselli etmek iin ve Zeyd'e ait hususi babalktan umumi babala geii ve btn mslmanlar kapsayan efkati beyan etmek iin nazil oldu. Burada sulbden gelen oul ile dieri arasnda fark yoktur. Peygamberimiz (s.a.) mminleri gzetmekte ve onlara doru yolu gstermektedir.

Veli olma dini-dnyev btn ileri iine almas iin mutlak klnmtr.

Hz. Muhammed (s.a.) nefislerden daha evla ise, o btn insanlara elbette daha evldr. Onun hkm onlarn kendi nefislerini tercih etmekten nce gelir. Onun sevgisi, insann iindeki nefsi sevmekten nce gelir. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Hayr, asla, Rabbine yemin olsun ki, onlar aralarnda geen problemlerde seni hakem klmadka, sonra da senin verdiin hkme kar gnllerinde bir sknt duyduka ve tam manasyla teslim olmadka gerek mmin olamazlar." (Nisa, 4/64).

Buhari'nin Sahih'inde ve dier eserlerdeki sahih hadiste buyruluyor ki: "Nefsimi elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, sizden biriniz beni kendi nefsinden, malndan, evldndan ve btn insanlardan daha ok sevmedike gerek mmin olamaz."

Buhari'nin Sahih'inde Ebu Hreyre'den rivayet ettii hadiste Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: "Hibir mmin yoktur ki ben ona dnya ve ahi-rette insanlarn en yakn olmayaym. Dilerseniz u ayeti okuyun: "Peygamber, mminlere kendi z nefislerinden daha yakndr." Hangi mmin bir mal brakrsa, onun asebesi kim olursa olsun ona miras olsunlar. Kim de bor veya oluk ocuk brakrsa bana gelsin ben onun mevlsym."

Yine Sahih'te Hz. mer (r.a.)'den rivayet ediliyor. Hz. mer:

- Ya Rasulallah! Allah'a yemin olsun ki sen bana hereyden daha sevimlisin. Ancak nefsim hari. Peygamberimiz (s.a.):

- Hayr, ya mer! Ben sana kendi nefsinden daha sevimli olmadka gerek mmin olamazsn, buyurdu. Bunun zerine Hz. mer:

- Ya Rasulallah! Sen bana hereyden, hatta kendi nefsimden de daha sevimlisin, dedi. Bunun zerine Peygamberimiz (s.a.):

- imdi tamam, ya mer! buyurdu.

Bunun sebebi Allah Teal'nm bildirdii gibi Hz. Peygamber (s.a.)'in mmetine tam anlamyla efkatli, iyiliksever oluu ve peygamberini mminlere kendi nefislerinden daha yakn klm olmasdr.

"Onun hanmlar mmiminlerin anneleridir." Yani Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlar haramlk ve sayg hususunda, yani Hz. Peygamber (s.a.)'den sonra kendileriyle evlenilmesinin haram olmas, ikram, ta'zim ve saygya layk olmalar hususunda anne mertebesinde klnmlardr. Bunun dnda Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlar yabanc kadnlar gibidirler. Onlarn kzlarna mminlerin kzkardeleri denilmez ve kzlar mminlere mahrem olmazlar. Onlara bakmak, ya da onlarla halvette bulunmak ve onlara miras olmak v.s. hell olmaz.

Bu durum erkekler asndandr. Onlar erkeklerin anneleridir gibidir. Mmin kadnlara gelince, bazlarna gre onlara: Mmine kadnlarn anneleri denilmez. Bunun iin Hz. ie (r.a.): Kendine "Anneceim" diyen bir kadna:

- Ben sizin erkeklerinizin annesiyim. Sizin anneniz (kadnlarn annesi) deilim, demiti. Bu konudaki ihtilaf gelecektir.

Bu vasf Hz. Peygamber (s.a.)'in btn hanmlar, hatta boam olduu hanmlar iin de sabittir. Fakat mam'l-Haremeyn ve bakalar haram olmay sadece duhl vki olan hanmlara tahsis etmenin doru olduunu beyan etmitir. Raz ve Gazzal ise aada gelecek tahyir ayetinin (Ahzab, 33/29) inmesinden sonra Peygamberimiz (s.a.)'in hanmlarndan olup dnyay tercih eden kadnlarn mahrem olmayaca grn tercih etmilerdir.

Cenab- Hak daha sonra Hz. Peygamber (s.a.)'in mminlere olan velayeti ile mminlerin birbirlerine olan velayet arasndaki fark aklamak zere, "ul'l-erham" (rahim yoluyla akraba olanlar) ifadesiyle mirasn hkmn "Ancak dostlarnza yapacanz iyilik bunun dndadr." ifadesiyle vasiyetin hkmn beyan etti. Hz. Peygamber (s.a.) miras brakmaz. Onun umumi velayeti sebebiyle onunla akrabalar arasnda miras ilikisi yoktur. Mminler ise yakn akraba iseler birbirlerine miras olurlar. Onlar miras v.b. konularda birbirlerine daha yakndrlar. Ancak arkadaa veya muhta olana vasiyet etme durumu haritir. Bu durumda o yakn akrabasndan daha evl olmaktadr. Vasiyet, miras kaldrmaktadr.

Bundan dolay Cenab- Hak yle buyuruyor: "Allah'n kitabnda akraba olanlar (miras hususunda) birbirlerine (dier) mminlerden ve muhacirlerden daha yakndrlar." Mutlak manada akrabalar ister ashab- feriz (miras hisseleri nceden belli), ister asabe (ikinci derecede hisse sahipleri), isterse zevi'l-erhm (rahim yoluyla akraba) olsunlar birbirlerine miras ve dier konularda fayda vermede, din hakk olan dier mminlerden ve hicret hakk olan muhacirlerden ve ensardan daha evldr. Bu, Allah'n farz, eriat ve kullarna yazd, Kur'an'da ya da Levh-i Mahfuz'daki hkmdr.

"Mminlerden ve muhacirlerden" ifadesi Zemaher'nin belirttii gibi ul'l-erhama raci olan bir aklama olup mmin ve muhacirlerden birbirlerine akraba olanlar birbirlerine faydal olma ya da miras hususunda yabanclardan daha evldr, manasndadr. Yahud buradaki "min", balang anlamnda olup zevi'l-erham akrabalk hakk sebebiyle miras hususunda dinde velayet hakk olan dier mminlerden ve hicret hakk olan muhacirlerden daha evldr.

Bu mehur ikinci manaya gre ayet slm'n ilk devrinde bulunan hlf (kabile ittifak) ve mslmanlar aras kardelik sebebiyle miras olmay kaldrmaktadr. slm'n ilk devrinde Rasulullah (s.a.)'in muhacirlerle en-sar arasnda gerekletirdii kardelik sebebiyle muhacir kendi akrabalar ve zevi'l-erhamdan ayr olarak ensar kardeine miras oluyordu. Hz. Ebu-bekir (r.a.) ile Harice b. Zeyd karde olmutu. Hz. mer (r.a.) ile bir bakas karde olmutu. Hz. Osman (r.a.) ile Zreykoullar'ndan bir kii karde olmutu. Zbeyr ile Ka'b b. Malik karde olmutu.

Peygamberimiz (s.a.)'in Buhari ve Mslim'in bni Abbas'dan rivayet ettikleri u hadis-i erif bu manay tekid etmektedir: "Fetihten sonra hicret yoktur. Sadece hicret ve niyet vardr." Bundan murad udur: Hicret hkm batl olmu, hicret sebebiyle miras olma gibi bundan doan hkmler de ortadan kalkmtr.

"Ancak dostlarnza yapacanz iyilik bunun dndadr." Yani kardelik ilan sebebiyle miras olma kaldrlm; vasiyette bulunma, destek olma, iyilik, ziyaret ve ihsanda bulunma hkm devam etmitir. Yani ancak mminlerden ve muhacirlerden dost saydnz ve sevdiiniz arkadalarnza vasiyet etmeniz bundan mstesnadr. Burada geen maruf (iyilik) kelimesi vasiyet manasmdadr. Bilindii gibi bor ve vasiyet er'an mirastan nce gelir. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "(Miras), yaplan vasiyetten veya bortan sonradr..." (Nisa, 4/12).

Ayetin manas yledir: Siz vasiyette bulunmusanz, varis olmayanlar daha evldr. Vasiyette bulunmamsanz, varisler geride braktnz mallara ve mirasnza daha evldr.

"Bu kitapta yazldr." Yani bu hkm (zevi'l-erhamn birbirlerine daha evl olduklar hkm) Allah tarafndan takdir edilen ve deitirilmeyen ve bozulmayan ilk kitapta yazlan bir hkmdr.

Allah Teal geici bir maslahatla ve sonsuz hikmetle herhangi bir vakitte bunun hilafn ortaya koymutur. Halbuki O bunu deitirerek ezel kaderinde ve takdir ettii teri esasnda cri olan hkm gerekletirecektir.

Cenab- Hak Hz. Peygamber (s.a.)'in mminler arasndaki durumunu beyan ettikten sonra peygamberlerin Allah'n risaletini tebli etmeleri hususunda verdikleri szn gereini yerine getirmek zere bu grevin yerine getirilmesi, Allah'n dinine ve Rabbinin risaletine davet etme ve eriatlerin tebli edilmesi hususunda Hz. Peygamberin ulv mertebesini ve yce grevini beyan etti.

Allah Teal surenin balangcndan buraya kadar mmetine retmek iin Peygamberine sanki yle buyuruyordu: Allah'tan kork, baka hi kimseden korkma. Allah'n peygamberlerden dini tebli etmek hususunda sz aldm, hibir korku ve midin bu hususta onlara engel olmayacan zikret.

Cenab- Hak buyuruyor ki: "Bir zaman biz peygamberlerden, senden, Nuh'tan, brahim'den, Musa'dan ve Meryem'in olu sa'dan sz almtk. Onlardan salam bir sz almtk." Yani ey Rasul unu zikret: Biz btn peygamberlerden ve zellikle ul'1-azm peygamberlerden yani ayette ad geen be peygamberden Allah'n ilh mesajn kavimlerine tebli etmeleri, Allah Teal'mn dinini hakim klmalar hususunda ve bazlarnn kendilerinden nceki peygamberin risaletini tamamlamak suretiyle aralarnda yardmlamalar ve birbirlerine destek olmalar hususunda kesin ahit ve sz aldk.

Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr:

"Hani Allah peygamberlerden: Size kitap ve hikmet verdikten sonra nezdimizdekileri tasdik eden bir peygamber geldiinde ona mutlaka inanp yardm edeceksiniz, diye sz alm ve "Kabul ettiniz mi?" dediinde "Kabul ettik." cevabn vermiler, bunun zerine Allah: O halde siz ahit olun, ben de sizinle birlikte ahidlik edenlerdenim." buyurmutur." (l-i mran, 3/81).

Yani Cenab- Hak onlardan Muhammed (s.a.)'in Allah'n rasul olduunu, Muhammed (s.a.)'in de kendisinden sonra hibir peygamber olmadn ilan etmesi szn almtr.

Allah Teal daha sonra bizzat bu sz tekid etmektedir. Bu ahid ve szn hrmeti, azameti ve sorumluluunun arl hususunda mbala yapmak zere iddet ve salamlkla tavsif etti. Buna gre mana udur: Biz onlardan bu sz ile kesin salam bir sz aldk. kinci misak, birinci misakla ayn olup yeminle tekid edilmitir. Ya da birinci misakn vasfn beyan etmek iin tekrar edilmitir. Bu misakn hrmetini, bykln ve nemini mbala ile beyan etmek iin maddi cisimlerin sfat olan "sertlik" kelimesi manevi eyler iin kullanlarak "istiare" yaplmtr.

Cenab- Hak zelin genele atfedilmesi babnda btn peygamberlerden sonra ul'1-azm olan be peygamberin deerlerini ifade etmek, risalet-lerinin nemini beyan etmek zere bu peygamberleri zellikle zikretti. Bu aynen u ayet gibidir: "Allah, dini doru tutun ve onda ayrla dmeyin, diye din olarak Nuh'a tavsiye ettiini, sonra vahyettiimizi, brahim'e, Musa'ya ve sa'ya tavsiye ettiimizi sizin iin hukuk dzeni yapt." (ra, 42/13).

Allah Teal daha sonra peygamberlere tebli etmelerinden, mminleri icabet etmelerinden, hakk yalanlayanlar yalanlamalarndan dolay sorguya ekeceini bildirerek yle buyurdu:

"Allah doru olanlara samimiyetlerinden sormak iin byle yapt. O kfirlere ackl bir azap hazrlamtr."

"Li-yes'ele" kelimesindeki lm bir gre gre "lm- sayrref'tir. Yani O peygamberlerden nitecede yaptklarndan sorulmak zere sz almtr. Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyurmutur: "Biz peygamberleri mutlaka sorguya ekeceiz." (A'raf, 7/6).

Raz diyor ki: Yani O, rasulleri gnderdi. Mkelleflerin akbeti ise ya hesap, ya da azap grmedir. nk sadk olan hesap grecek, kfir ise azap grecektir.

Tercih edilen gr Ebu Hayyan'm dedii gibi bu lam "ta'll lam, lm- key'dir. Yani rasulleri gnderdik ve Allah'n mahlkatn iki gruba ayrmas iin tebli hususunda rasullerden sz aldk.

Bu iki gruptan biri hccet ikame etme manasnda Allah'n kendilerini samimiyetleri konusunda sorgulayaca grup. Bu grup kendilerinin iman etmeleri ve btn fiillerinde Allah'a sadk kaldklar eklinde cevap verecek, Allah da bu amellerine kar bu gruba mkfat verecektir.

Kfre den ikinci grup ise Allah'n kendileri iin hazrlad eye maruz kalacaklar.

Bu manaya gre sorguya tbi olacak "sadk kimseler" mminlerdir. "Sdkhim" kelimesindeki zamir onlara racidir. Bununla peygamberlere sormak iin, yahut onlardan ald sze olan vefakrlklar hakknda sormak iin, yahut peygamberlere risaleti kavimlererine tebli etmelerinden sormak iin manasnn murad edilmesi de caizdir.

Buna gre mana yledir: Biz Allah'n dinine daveti tebli etme hususunda peygamberlere tebli grevini yerine getirip getirmediklerini sormak, mmetlerinin kendilerine ne ekilde icabet ettiklerini bilmek, mminlere iman ve samimiyet hususunda ecir vermek ve bu peygamberlerin mmetlerinden kendilerini yalanlayan kfirlere Allah'n hazrlad iddetli, ackl, elem verici cehennem azabyla kfirleri cezalandrmak iin, peygamberlerden sz aldk.

"O, kfirlere ackl bir azap hazrlamtr." ayeti "Peygamberlerden ... sz aldk" ayetine atfedilmitir.

Ahzab -Veya Hendek- Gazvesi, Kureyzaoullar Gazvesi:

9- Ey iman edenler! Allah'n size olan nimetini hatrlayn. Hani bir zaman size dman ordular saldrmt da biz onlarn zerine bir rzgr ve sizin grmediiniz ordular gndermitik. Allah yaptklarnz ok iyi grr.

10- O vakit onlar size yukar ve aa tarafnzdan gelmilerdi. O 2aman gzier kavm yrekler azlara gelmiti. Sizler, Allah hakknda trl zanlarda bulunuyordunuz.

11- te orada mminler, imtihan edmiler ve iddetli bir sarsnt ile sarslmlard.

12- O vakit mnafklar ve kalplerin- de hastalk bulunanlar: "Allah ve peygamberi bize ancak aldatc bir vaadde bulundu" diyorlard.

13- Hani o zaman mnafklardan bir topluluk: "Ey Medineliler! Buras sizin iin durulacak bir yer deildir.

Hemen Seri dnn." demiti. Mnafklardan baka bir topluluk da Peygamber'den izin isteyerek: "Ev- lerimiz (dman tehlikesine) aktr." demilerdi- Halbuki evleri (dman tehlikesine) ak deildi. Sadece savastan kamak istiyorlard.

14-Eer ordular Medine'nin eitli taraflarndan ieri girseydi ve o mnafklardan fitne karmalar is-tenseydi, hemen ona giriirlerdi. Bu hususta pek fazla gecikmezlerdi.

15- Halbuki onlar daha nce sava meydanndan kamayacaklarna dair Allah'a sz vermilerdi. Allah'a verilen szden mutlaka hesap sorulacaktr.

16- De ki: "Eer siz lmekten veya ldrlmekten kayorsanz, kamak size hibir fayda salamayacaktr. Kasanz bile ancak az bir zaman yaatlrsnz."

17- De ki: "Allah size bir ktlk yapmak istese, sizi O'ndan kim koruyabilecektir? Veya size bir rahmet (iyilik) dilerse, O'nun rahmetine (iyiliine) kim engel olabilecektir?" Onlar kendilerine Allah'tan baka ne bir dost ne de bir yardmc bulabilirler.

18- Allah, iinizden mminleri savatan alkoyanlar ve kardelerine: "Bize gelin." diyenleri ok iyi bilir. Zaten onlar savaa ok az gelirler.

19- Yardmlarn sizden esirgerler. Kalplerine dman korkusu dt zaman, zerine lm baygnl km bir insan gibi gzlerini dndrerek sana baktklarn grrsn. Korku gittiinde ise, mala dkn olarak ineli dilleriyle sizi tenkit ederler. te bunlar aslnda iman etmemilerdir. Allah da amellerini boa karmtr. Bu Allah'a ok kolaydr.

20- Mnafklar dman ordularnn ekilmediklerini sanyorlard. Eer dman ordular tekrar saldrya geecek olsa, onlar llerde bedeviler arasnda bulunup haberlerinizi oradan sormak isterlerdi. ayet aranzda olsalard, ancak pek az savarlard.

21- Gerekten Allah'n Rasul'nde sizin iin; Allah' ve ahiret gnn arzulayanlar ve Allah' oka zikredenler iin gzel bir numune vardr.

22- Mminler dman ordularn grnce: "te Allah'n ve Rasu-l'nn bize vaadettii budur. Allah ve Rasul doru sylemi." dediler.Bu, ancak onlarn imanlarn ve teslimiyetlerini artrd.

23- Mminler iinde yle yiitler vardr ki, Allah'a vermi olduklar ahde sadakat gstermilerdir. Onlardan kimi bu uurda canlarn feda etmi, kimi de beklemektedir-

dakatlaryla mkfatlandrmas, mnafklara ise dilerse azap vermesi veya tevbelerini kabul etmesi iin (byle oldu.) phesiz ki Allah ok mafiret edici ve ok merhametlidir.

25- Allah kfirleri fkeleriyle geri evirdi. Onlar hibir ey elde edemediler. Savata mminlere Allah yardm etti. Allah ok gldr. Hereye galiptir.

26- Allah, Kitap Ehlinden kfirlere yardm edenleri (sndklar) kalelerinden indirmi ve kalplerine korku salmt. Siz onlarn bir ksmn ldryor, bir ksmn ise esir alyordunuz.

27- Allah onlarn yerlerini, yurtlarn, mallarn ve henz ayak basmadnz bir topra size miras olarak verdi. Allah hereye kadirdir. Siyerden Ahzab (Hendek) Gazvesine Dair Notlar:

Hicretin beinci yl evval aynda Medine etrafnda Hz. Peygamber (s.a.)'i yoketmek iin putperest kfirler ve Ehl-i Kitap'tan on bin, yahut on iki bin, veyahut on be bin kii topland.

Kureyli ve Habeistanl mrikler Ebu Sfyan'n komutasnda drt bin kiiydiler. Esedoullar Tuleyha'nn komutasnda, alt bin kiilik Gatafan da Uyeyne b. Hsn liderliinde idi. miroullar'na mir b. Tufeyl komuta ediyordu. Sleymanoullar'na ise Ebu'l-A'ved komuta ediyordu. Ben Nadir Yahudileri Huyeyy b. Ahtab ile Ebu'l-Hukayk'n iki olunun bakanlnda idiler. Ben Kureyza Yahudilerinin reisi Ka'b b. Esed olup onunla Rasulullah (s.a.) arasnda ahid vard. Huyey b. Ahtab'n gayretiyle Ka'b bu ahdi bozdu.

Bu savan sebebi Yahudiler idi. Nadir ve Kureyzaoullar'ndan bir grub yola kp Mekke'de Kureylilere gelmiler, onlar Rasulullah (s.a.) ile savaa davet etmiler ve Kureylilere:

- Sizin dininiz onun dininden daha stndr, demilerdi. Sonra da Gatafan, Kay, Aylan, Mrre ve Eca'oullan'na gidip onlar da Medine'de savaa davet etmilerdi. Bunun zerine biri putperest, dieri kitab olan her iki grup Ebu Sfyan komutasnda birlemi bir ordu meydana getirmekte anlamlar ve Medine nlerinde karargh kurmulard.

Rasulullah (s.a.) ve mminler bin kii halinde savaa kmlar ve Sel' srtlarnda karargh kurmulard.

Rasulullah (s.a.) Ahzab gruplarnn hareketini duyunca Selman- Faris'nin grne uyarak Medine etrafnda hendek kazlmasn emretti. Medine'nin kuzey batsnda den meydandaki hendein kazlmasnda bizzat Peygamberimiz (s.a.) mminlerle beraber altlar. Bu taraf dmann girmesinden korkulduu n ak taraf idi. Dier taraflar ise dalarla korunmutu. Hendein uzunluu yaklak olarak be bin zira' (3000 m.), derinlii 7-10 zira' (4-6 m.), genilii 9 zira' (5,5 m.)'den fazla idi.

Mrikler ve beraberindeki gruplar hendei grnce:

- Allah'a yemin olsun ki, bu Araplarn daha nce bilmedii bir tuzaktr, dediler.

Karlkl arpmalar oldu. Baz mrikler hendei gemeye altlar. Bunlara ta atld. Bazlar da atlaryla hendei geip ya helak oldular, ya da ldrldler. Bunlardan biri de mehur svari Amr b. Vdd el-miri idi. Amr, Hz. Ali ile mbareze etti. Hz. Ali onu ldrd. Amr'n iki arkada krime b. Eb Cehil ile Drar b. Hattab kat. Yine onlarn svarilerinden Nevfel b. Mugre de hendei geenlerden biriydi. Sa'd b. Muaz (r.a.) Ben

Kureyza Gazvesinde ehid oldu.

Daha sonra dman gruplar arasnda salam bir komplo hazrland. Rasulullah (s.a.) ve ashab iddetli bir korku iindeyken Nuaym b. Mes'ud el-Gatafan Peygamberimiz (s.a.)'e gelerek:

- Ya Rasulullah! Ben mslman oldum. Kavmim benim mslman olduumu bilmiyorlar. Bana dilediin eyi emret, dedi. Rasulullah (s.a.):

- Sen iimizde sadece bir kiisin. Gcn yeterse, bizim admza bir plan kur. Zira harp hiledir, buyurdu.

Nuaym, Ben Kureyza'ya gelerek onlara:

- Kurey ve Gatafan'n erafndan bazlarn rehin olarak almadan ve sizinle birlikte Muhammed'le savamalar iin bu rehin kimseleri elinizde tutmadan Kurey ve Gatafan'la beraber savamayn. nk onlar Muhammed'le savamaktan usandlar, geri dnecekler. Siz ise yalnz banza onlara kar muktedir olamazsnz, dedi. Bunun zerine Kureyzaoullar:

- Sen iyi bir gre iaret ettin, dediler.

Nuaym daha sonra Kurey ve Gatafanllara gelip onlara:

- Yahudiler Muhammed'e verip, boyunlarn vurmas iin sizden rehin almak istiyorlar. Sizinle savamak zere onunla birleiyorlar. Zira Yahudiler onunla yaptklar ahdi bozduklarna piman oldular, dedi.

Ebu Sfyan ile Gatafan liderleri mslmanlarla kesin bir arpmaya girmek istediklerinde Yahudiler ar davrandlar ve onlarn adamlarndan rehin istediler. Kurey ve Gatafanllar bunu kabul etmediler ve Nuaym b. Mesud'un szn doruladlar. Yahudiler de Nuaym'n sznn doruluundan emin oldular. Bylece Yahudilerle mrikler birbirine dtler ve birlik dald.

Dman gruplar iinde zafiyet bagsterdi. Cenab- Hakk'n onlarn zerine bir k gecesi ok souk bir rzgr gndermek suretiyle endie ve korkularn artrd. Rzgr onlarn kazanlarn dkm ve kaplarn saa-sola datmt.

Ebu Sfyan Kurey'le birlikte beldelerine dnd. Bunu Gatafan izledi. Rasulullah (s.a.) haberlerini getirmek zere Huzeyfe b. Yeman' gnderdi. Peygamberimiz (s.a.) namaza durarak bekledi. Huzeyfe dnnceye kadar Allah'a dua edip yakard. Ellerini kaldrarak yle dua etmiti: "Ey skntya denlerin imdadna koan, ey zorluk iinde olanlara icabet eden (Al-lahm)! Endiemi, zntm ve skntm kaldr. Sen benim durumumu ve ashabmn durumunu gryorsun."

Cebrail indi ve yle dedi: "Allah, duan iitti. Dman korkusuna kar, O sana kfidir." Bunun zerine Rasulullah (s.a.) dizleri zerine kt, ellerini at, gzlerini indirdi. yle diyordu: "krler olsun. krler olsun. Bana da rahmetle muamele ettin. Ashabma da rahmetle muamele ettin."

Cenab- Hak u ayetiyle ne doru sylemitir: "Ey iman edenler! Allah 'm size olan nimetini hatrlayn. Hani bir zaman size dman ordular saldrmt da biz onlarn zerine bir rzgr ve sizin grmediiniz ordular gndermitik. Allah yaptklarnz ok iyi grr." (Ahzab, 33/9); "Allah kfirleri fkeleriyle geri evirdi. Onlar hibir ey elde edemediler. Savata Allah mminlere yardm etti. Allah ok gldr. Hereye galiptir." (Ahzab, 33/25).

Bylece mslmanlarla mrikler arasndaki sava sona erdi. Rasulullah (s.a.) yle buyurdu: "Kurey bu yldan sonra size sava aamaz. Fakat siz onlara sava aarsnz."

Hendek gn mslmanlardan yedi kii ehid oldu. Mriklerden ise drt kii ldrld.

Aklamas:

Bu ayetler Allah'n mslmanlar Hendek Gazvesinde muzaffer klmak suretiyle Allah'n nimetini ve mmin kullarna ihsann hatrlatma hususunda be konuyu ihtiva etmektedir:

- Gazvenin zelliklerinin bildirilmesi (9-11- ayet),

- Mnafklarn ve Yahudilerin mslmanlara kar tutumlar (12-21-ayet)

- Mminlerin kendilerini feda etmeleri (22-24. ayet),

- Mminlerin zaferi ve kfirlerin yenilgiye uramalar (25. ayet),

- Ben Kureyza Yahudilerinin cezalandrlmalar (26-27. ayet).

1- Gazvenin zelliklerinin Bildirilmesi:

"Ey iman edenler! Allah'n size olan nimetini hatrlayn. Hani bir zaman size dman ordular saldrmt da biz onlarn zerine bir rzgr ve sizin grmediiniz ordular gndermitik. Allah yaptklarnz ok iyi grr."

Ey Allah'a ve Rasul'ne iman edenler! Sizi yoketmek ve gcnz kknden skp atmak ve varlnz sona erdirmek iin sizin zerinize gelen Kurey, Gatafan ve Yahudilerden meydana gelen byk ordularn ve muazzam kalabalklarn kuatmas altnda kaldnzda Allah'n size ihsan ettii nimetleri hamd ve krle hatrlayn. Biz onlarn zerine bir k gecesi souk bir rzgr, dmanlar sarsan, kalplerine korku veren, kazan-

larn dken, adrlarn ve eyalarn ters yz eden hatta her kabile reisinin kabilesine:

- Ey falanoullar! Kendinizi kurtarn. Kendinizi kurtarn, diye duyuruda bulunmasna sebep olan sizin grmediiniz melek ordular gnderdik.

Tuleyha b. Huveylid el-Esed:

- Muhammed size yeni bir sihirbazlk yapmaya balad. Kendinizi kurtarn, kendinizi kurtarn, diyordu.

Ebu Sfyan ise:

- Ey Kurey topluluu! Allah'a yemin olsun ki siz artk kalnamayacak bir yerdesiniz. Atlar, develer helak oldu. Ben Kureyza bize verdii szden cayd. Onlardan houmuza gitmeyecek haberler bize ulat. Bu rzgrdan da, grdnz manzara ile karlatk. Vallahi ne kazanmz yerinde durabiliyor, ne ateimiz yanyor, ne de adrlarmz ayakta kalabiliyor. Haydi buradan ayrlalm. Ben buradan ayrlyorum, dedi. Sonra devesine doru yrd. Devesi bal idi. Devesinin zerine oturdu. Sonra deveye vurdu. Deve ile defa srad. Devenin balarm ayakta iken zd.

Allah hendein kazlmas, zorluklarla karlalmas, savaa hazrlk ve dmandan saknma gibi sizin btn amellerinize muttali olup gayet iyi bilir. O buna karlk size mkfat verecek ve bu mkfattan hibir eyi eksiltmeyecektir.

Cenab- Hak daha sonra dman gruplarnn kuatmalarnn salamln belirterek yle buyurdu:

"O vakit onlar size yukar ve aa tarafnzdan gelmilerdi." Yani dman gruplar size vadinin st tarafndan dou cihetinden ve vadinin alt tarafndan bat cihetinden saldrdklar vakti hatrlayn. Huzeyfe'nin zikrettiine gre ilk grup Kurey, Habeliler, Kinaneoullar ve Tihame halk idi. Dierleri ise Ben Kureyza idi. Bir baka gre gre ilk zikredilenler: Necid halk ile Esedoullar ve Nasroullan idiler. Dierleri Kureyliler idi. Ben Kureyza Yahudileri ise hendek tarafnda idi.

"O zaman gzler kaym, yrekler azlara gelmiti. Sizler, Allah hakknda trl zanlarda bulunuyordunuz." Yani o zaman gzler yerinden frlamt, dmann okluu sebebiyle dmana ynelmiyordu. -Korku ve endieden kinaye olarak- yrekler azlara gelmiti. Sizler Allah hakknda eitli zanlar ileri sryordunuz. inizden kimileri Allah'n yardmna ve vaadine gvenen, tavrnda asla sarslmayan, iman sabit mminler idi. Kimi de Muhammed ve ashabnn tamamen yokolacan, mriklerin zafere ulaacaklarn ve Medine'ye hakim olacaklarn zanneden inanc zayf mnafk kimseler idi.

Hasan- Basr diyor ki: Mnafklar mslmanlann tamamen helak olacaklarm zannediyorlar, mminler ise zafere eritirileceklerini bekliyorlard.

"te orada mminler imtihan edilmiler ve iddetli bir sarsnt ile sarslmlard. " O zaman Allah mminleri tecrbe etti. hlash olan, mnafktan ayrld. Korkudan ve dmann tehdidinden dolay mminler iddetli bir ekilde sarsldlar. lerinden sebatkr olanlar gerek mmindirler. Kendilerinde kkl endie bulunanlar da mnafktrlar.

Allah tarafndan yaplan imtihan durumun kendisi asndan ortaya kmas iin deil, bilakis bir baka hikmete binen idi. Bu da udur: Allah onlarn iinde bulunduu durumu gayet iyi bilmektedir. Fakat O, bu durumu dier peygamberlere ve meleklere gstermeyi murad etmektedir.

2- Yahudilerin ve Mnafklarn Mslmanlara Kar Tutumlar:

Cenab- Hak daha sonra mnafklarn ve onlar destekleyenlerin durumunu ilan ederek yle buyurdu:

"O vakit mnafklar ve kalplerinde hastalk bulunanlar: Allah ve peygamberi bize ancak aldatc bir vaadde bulundu, diyorlard." Yani d grnleriyle slm' kabul eden, ama kalpleri iman etmemi olan mnafklar ile slm' henz yeni kabul etmeleri sebebiyle inanlar zayf olanlar: Allah ve Rasul'nn dmana kar muzaffer olma eklinde bize vaad ettii ey, hibir varl ve hakikati olmayan bo bir vaattir, dedikleri zaman hatrla.

Bunu diyenler: Yahudilerden ve mnafklardan Muattib b. Kueyr ve Tu'me b. Ubeyrk gibi 70 kii idiler. Muattib ittifak gruplarn grnce:

- Muhammed bize ran'n ve Rum diyarnn fethedilecei vaadinde bulunuyor. Halbuki bizden biri korkudan abdest bozmaya gidemiyor. Bu sadece bir aldatc gruptan ibarettir.

nanc hasta olanlara gelince, onlarn hastal olan iman zayfl, iinde bulunduu iddetli darlk sebebiyle gnlnn yapt vesveseden dolay meydana gelir.

"Hani o zaman mnafklardan bir topluluk: Ey Medineliler! Buras sizin iin durulacak bir yer deildir. Hemen geri dnn, demiti."

Yine unu hatrlayn: Hani mnafklardan Evs b. Kayz ile onun grn destekleyen bir grup ya da Abdullah b. beyy ile arkadalar yle demilerdi: Ey Medine halk! Sizin Muhammed ve askerleriyle birlikte ikamet etmenizin hibir sebebi yoktur. Bu zillet ve horlanma durumunu normal gsterecek hibir neden yoktur. Burada sizin iin hibir istikrar imkn ya da ikamet edeceiniz hibir mekn yoktur. ldrlmekten ve helak olmaktan kurtulmak iin hemen evinize ve yurtlarnza dnn. Yes-rib, belde ismi olup Medine, Taybe ya da Tabe eklinde adlandrlmtr. Taife, bir veya daha fazla kii iin kullanlr.

"Mnafklardan baka bir topluluk da Peygamber'den izin isteyerek: Evlerimiz (dman tehlikesine) aktr, demilerdi. Halbuki evleri (dman tehlikesine) ak deildi. Sadece savatan kamak istiyorlad." Yani fitne karma ve zaafiyet ruhunu yayma sebebiyle Harise b. Haris oullarndan olan mnafklar grubu dnmeye teebbs ettiler ve Peygamberimiz (s.a.)'den evlerine dnme ve sava terketme hususunda izin isteyerek yle dediler: Bizim evlerimiz terkedilmi, zayi edilmi durumda olup koruma altnda deildir. Yani evlerimizde aklk bulunup buradan eya almak ve kadnlarla ocuklar tedirgin etmek iin hrszn ve dmann girmesinden korkulur. "Halbuki evleri (dman tehlikesine) ak deildi" yani bu evlerde hibir aklk ve gedik yoktu. Bilakis evleri korunma altnda olup iddia ettikleri gibi deildir. Onlarn amalar sadece korku sebebiyle kamak ve sadk mminler ordusuyla birlikte hareket etmekten uzaklamaktr.

Cenab- Hak daha sonra mnafklarn kalplerindeki imann zaafiyet derecesini ve basitliini ve bu kan evlerini korumak iin olmadn beyan ederek yle buyurdu:

"Eer ordular Medine'nin eitli taraflarndan ieri girseydi ve o mnafklardan fitne karmalar istenseydi, hemen ona giriirlerdi. Bu hususta pek fazla gecikmezlerdi."

Yani dman ordular Medine'nin her tarafndan mnafklarn zerine gelselerdi; sonra da onlardan dinden vazgemeleri, ya da aka kfre dnmeleri ve mslmanlarla savamalar istense, buna giriirler, bunu kendi gnlleriyle kabul ederler ve bunu derhal yaparlard. man korumazlar ve imana sarlmazlard. cabet ederken ve kendilerinden istenilen eyi verirken pek az korku ve endie tadklarndan fazla beklemezlerdi. Bu da duraklamakszn soru ve cevabn meydana geldii zaman miktardr. Yahut onlar kfr kabul ettikten sonra Medine'de pek az beklerler, nihayet helak olurlard.

Bu durum, mnafklarn gnllerindeki imann zayflna ak bir delildir. Dolaysyla onlarn savatan syrlmaya ve geri dnmeye teebbs etmelerinde alacak bir durum yoktur. Bu, kar koyma ve yiitlerle karlama sahnelerinden kamaya alm korkak ve mtereddit kimselerin zelliidir. Bunun iin Cenab- Hak yle buyuruyor:

"Halbuki onlar daha nce sava meydanndan kamayacaklarna dair Allah'a sz vermilerdi. Allah'a verilen szden mutlaka hesap sorulacaktr."

O mnafklar -Hariseoullar- bu korkudan nce Uhud gn arkalarm dnmeyeceklerine ve savatan kamayacaklarna dair sz vermilerdi. Onlar tevbe etmiler ve bir daha byle bir ey yapmayacaklarna dair Allah'a sz vermilerdi.

Cenab- Hak daha sonra onlar u ayetle tehdit edip uyard: "Allah'a verilen szden mutlaka hesap sorulacaktr." Yani Alah bu ahidden ve kyamet gn bunu yerine getirmekten dolay onlara soru soracak, bu ahdi bozmaktan ve Rasulullah (s.a.)'e ihanetten dolay onlar cezalandracaktr. Bu mutlaka meydana gelecek bir durumdur. "Mes'ulen" kelimesinin manas, yerine getirilmesi gerekli, yaplmas istenen ey, demektir.

Allah Teal daha sonra onlarn yaptklarnn faydasz olduunu beyan edip onlar azarlamak zere yle buyurdu:

"De ki : Eer siz lmekten veya ldrlmekten kayorsanz, kamak size hibir fayda salamayacaktr. Kasanz bile ancak az bir zaman yaatlrsnz."

Ey Rasulm! Bu kalarnn kendilerinin ecellerini tehir etmeyeceini ve mrlerini uzatmayacan dolaysyla lmle bulumaktan ya da sava meydannda ldrlmekten kamann kendilerine hibir fayda vermeyeceini bildir. Zira takdir edilen ey hi phesiz olacaktr. Belki de onlarn ka, onlarn anszn cezalandrlmasna sebep olacaktr. Sa kalsalar, kamak onlara fayda verse ve zannettikleri gibi lmden kurtulsalar bile, bu kalarndan ve uzaklamalarndan sonra bu gecikme sebebiyle dnya nimetlerinden yararlanmalar pek az bir miktar, ya da pek az bir zaman yararlanmadr. "De ki: Dnya zevki azdr. hiret ise gerekten Allah'tan korkanlar iin daha hayrldr." (Nisa, 44/77). _

Rabi b. Hayseme diyor ki: artn cevab nceki cmlenin delleti sebebiyle mahzufdur. Yani siz lmden veya ldrlmekten kaarsanz, bu kama size fayda salamayacaktr. Zira ecelin gelii muhakaktr.

Allah Teal daha sonra onlarn zerlerindeki mkemmel kudretini bildirmek iin daha nce geen hususlar beyan ederek yle buyurdu:

"De ki: Allah size bir ktlk yapmak istese, sizi O'ndan kim koruyabilecektir? Veya size bir rahmet dilese, O'nun rahmetine kim engel olabilecektir?" Yani ey Rasulm! Allah'n size olan muradna engel olabilecek veya Allah takdir etmise ktl sizden giderebilecek, yahut Allah dilemise sizin iin fayda ve hayr gerekletirebilecek hibir kimse yoktur.

'Yahut size bir rahmet dilese" ifadesinin manas: Size bir rahmet dilese, size kim ktlk yapabilecektir? demektir. Yani cmle ksa kesilmitir. "Sen" ktlk, helak olmak demektir. "Rahmeten" kelimesi de zafer, hayr ve afiyet demektir.

Cenab- Hak bu manay u ifade ile tekid etmektedir: "Onlar kendileri iin Allah 'tan baka ne bir dost, ne de bir yardmc bulabilirler." Yani bu mnafklar ve onlar destekleyen inanc zayf kiiler ve dierleri, kendilerine yardm edecek bir yardmc ve onlara efaat edecek bir koruyucu ve destekleyici bulamazlar.

Allah Teal sonra da hainleri daima iyi bildiini ifade ederek ve onlar uyararak yle buyurdu:

"Allah, iinizden mminleri savatan alkoyanlar ve kardelerine: "Bize gelin" diyenleri ok iyi bilir." Buradaki "kad" azlk iin deil, tahkik iindir. Ayetin manas udur: phesiz ki Allah kmseyerek ve mnafklk yaparak mslmanlar savata bulunmaktan alkoyanlar gayet geni ve her eyi kapsayan ilimle gayet iyi bilir. Cenab- Hak Medinelilerden arkadalar ve dostlarna: Bizimle birlikte glgeler ve meyveler altnda oturmaya gelin. Kendinizi bize yaklatrn. Muhammed'i ve onunla birlikte savamay terkedin, diyenleri gayet iyi bilir.

"Helmme" kelimesi Hicazllarn lgatidir. Hicazllar bu kelimeyi hem tek kii, hem de topluluk iin eit olarak kullanmaktadrlar. Temim kabilesi ise mfred mzekker iin "helmme", cemi mzekker iin "helmm", cemi mennes iin "helmmenne" eklinde kullanmaktadrlar. Nahiv-cilerin ittifakna gre "helmme" ses deildir, terkibinin aslnda farkl grler bulunan mrekkep bir kelimedir. Bir gre gre "helmme" ten-bih edat olan "h" ile "lem" kelimesinden birlemitir. Bu, Basrallarn grdr. Bir baka gre gre ise "hel" ve "mm" kelimelerinden birlemitir. Hem mteaddi, hem lazmdr. Mteaddi olan, u ayetteki gibidir: "De ki : ahitlerinizi getirin." (En'am, 6/150). Lazm olan da u ayetteki gibidir: "Bize gelin." (Ahzap, 33/18).

"Kardelerine......diyenler"

a) Ya mslmanlara Muhammed ve ashab kk bir gruptur. O ve onunla birlikte olanlar helak olacaklardr. O halde bize gelin, diyen mnafklardr.

b) Ya da Ben Kureyza Yahudileri olup mnafk kardelerine: Bize gelin. Muhammed'den ayrln. Zira o helak olacaktr. Ebu Sfyan zafer elde ederse, sizden hibir kimseyi geri brakmayacaktr, demilerdir.

c) Yahut Peygamberimiz (s.a.)'in ashabndan bir adam olup z kardeine savan ortasnda: Bana gel. Sen ve arkadan takip olunmakta. Sen ve arkadan kuatlmtr, demitir.

"Zaten onlar savaa az gelirler." Yani mnafklar savaa az bir zaman, ya da mecbur kalrlarsa, lmden korktuklar iin bir para katlrlar. Bu ayet aynen u ayet gibidir: "Onlar pek az savarlar." (Ahzap, 33/20).

Cenab- Hak daha sonra mnafklarn dier sfatlarn zikrederek yle buyurdu:

a) "Size yardmlarn esirgerler." Bu cimrilik vasfdr. Yani onlar kendi nefislerine, kendi durumlarna ve mallarna kar cimridirler. Onlar savata size ne can, ne mal, ne sevgi ne de efkatle destek verirler. Ayn ekilde ganimet taksiminde de cimridirler. "Eihha" kelimesi "ahyh" kelimesinin gayri kyas ouludur. Kyas oulu "ehh" eklindedir. Tpk "hall" ve "ehll" kelimeleri gibi. Dorusu mnafklarn cimrilii mminlerin yararna olan her eyi kaplamaktadr.

b) "Kalplerine dman korkusu dt zaman zerine lm baygnl km insan gibi gzlerini dndrerek sana baktklarn grrsn."

Bu korkaklk sfatdr. Cimrilik korkakln benzeridir. Cimirilik zikredildii zaman onun sebebi olan korkaklk da belirtilir.

Ayetin manas savan ve arpmann balamasyla birlikte korku meydana gelmeye baladnda onlarn sana -ey Peygamber- bu durumda endie, dknlk ve zayflk iinde lm sarholuunu yaamaktan dolay baygn olan kimsenin bakt gibi baktklarn grrsn. Savatan korkan bu kimselerin korkusu da ayn ekildedir.

c) "Korku gittiinde ise mala dkn olarak ineli dilleriyle sizi tenkit ederler." Bu mnafklarn ineli dil sahibi olma, szle rahatsz etme ve yalanc vnme sfatlardr.

Ayetin manas: Gvenlik gerekletii zaman size dille galip gelirler ve size szle eziyet ederler. Kendilerinin yardm ve cesaret ehli olduklar eklinde bbrlenirler. Onlar bu konuda yalancdrlar.

Bu sfatn sebebi ise Cenab- Hakkn buyurduu ekildedir: "Mala kar ar dknlk ..." Yani bununla birlikte bu kimselerde hayr yoktur. Bu kimseler korkaklk, yalanclk ve hayrszlk vasflarn birarada topladlar. Onlar her iki durumda da hayr az, erri ok kimselerdir. Onlar bata ve sonda cimrilik yaparlar. Yani onlar iddet durumunda korkak, ganimet zamannda cimri kimselerdir.

Katade diyor ki: Mnafklar ganimet annda toplumun en a gzlleri ve paylamalar en kt kimseler olup, "Bize verin, bize verin. Biz de sizinle birlikte savata bulunduk", derler. iddet annda ise onlar toplumun en korkaklar ve hakka kar en dk kimselerdir.

Allah Teal mnafklarn hastalklarnn ve btn kt vasflarnn sebebinin Allah'a duyulan gvenin zayflamas olduunu zikretti:

"Onlar aslnda iman etmemilerdir. Allah da onlarn amellerini boa karmtr. Bu Allah'a ok kolaydr." Yani bunlar Allah ve Rasul'n tasdik eden kimseler deildirler. Onlar lafzan iman ortaya koysalar da, hakikaten iman etmemilerdir. Allah da onlarn mslmanlarla birlikte yapm olduklar amellerini iptal etmitir. Bu iptal etme Allah'n adaletinin ve hikmetinin gerei olarak Allah'n nezdinde gayet basit ve kolaydr.

Zemaher yle bir soru ortaya koydu: "Mnafn sabit bir ameli var mdr ki, iptale urasn?" Daha sonra u cevab verdi: "Hayr, fakat bu ifade kalp itirak etmese de, dille iman etmenin iman olduunu, mnafn iledii amellerden dolay mkfat greceini zanneden kimseye bir ders niteliinde olup Cenab- Hak mnafn imannn iman olmadn ve onda bulunan her amelin batl olduunu beyan etmitir.

Allah Teal mnafklarn korkaklk, cimrilik ve dman korkusu gibi irkin sfatlarn onlarn devaml sfatlar olduunu; geici, arz, mcerret bir durum olmadn zikretmektedir.

"Mnafklar dman ordularnn gitmediklerini zannediyorlard." Yani onlar korku ve endielerinin iddetinden dolay Kurey, Gatafan ve Kureyzaoullar'ndan meydana gelen kfr topluluklarnn ekilmediklerini ve malup olmadklarn ve onlarn kuatma ve savaa dneceklerini sanyorlard. Dman ordularnn ekilmelerine, yenilgiye uramalarna ve kesinlikle dnmeyecekleri gereine ramen mnafklar savata bulunduklar halde sava meydanndan uzakta dururlar. Zira onlar orada sava-mayacaklardr.

"Eer dman ordular tekrar saldrya geecek olsa, onlar llerde bedeviler arasnda bulunup haberlerinizi oradan sormak isterlerdi."

Yani dman gruplar tekrar sizinle arpmaya dnerlerse, onlar sizinle Medine'de ve savalar arasnda birlikte bulunmay temenni ederlerdi. Hatta lde bedeviler arasnda bulunmay ve sizin zntnzden dolay sevinmek, size ktlk dokunmasn beklemek, korkaklk ve azimet-lerdeki zafiyet sebebiyle sizin haberlerinizi sormak isterlerdi.

"ayet onlar aranzda olsalard, ancak pek az savarlard." Yani o mnafklar sava meydannda sizinle beraber olsalard, kendilerini korkaklk ve zafiyetin kuatmas sebebiyle az bir arpma ile ya da az bir zaman arprlard.

Cenab- Hak daha sonra stn lider Rasulullah (s.a.)'e tbi olmann zaruri olduuna, onlarn ve bakalarnn dikkatini ekerek yle buyurdu:

"Gerekten Allah'n Rasul'nde sizin iin; Allah' ve ahiret gnn arzulayanlar ve Allah' oka zikredenler iin gzel bir numune vardr."

Bu, Allah Teal tarafndan Ahzab savanda ve dier zamanlarda Hz. Peygamber (s.a.)'in szleri, davranlar, durumlar, sabr, tahamml, cihad ve Rabbinden yardm beklemesi hususunda Hz. Peygamber (s.a.)'i rnek alma emridir.

Ayetin manas udur: Ey mminler! Sizin iin gzel bir nmne ve izinden gidilecek stn rnek vardr. Haydi ona uyun, onun emailini izleyin. Allah' sevme, O'na tazim gsterme, Onun cezasndan korkma, O'nun sevabn ve mkfatn arzu etme sebebiyle siz Allah'n sevabn ve ltfunu istiyorsanz, Allah'tan ve Onun hesabndan korkuyorsanz, gece-gndz Onu ok zikrederseniz; Rasulullah (s.a.) kahramanlk, atlganlk, sabr ve tahamml hususunda stn bir rnektir. Zira Allah' zikretme, O'na itaat etmeye ve Rasul'n rnek almaya sevketmektedir.

Bu, savatan geri kalanlar iin bir ihtar. Btn insanlar rahatlk ve darlkta, iddet annda kahramanlarla buluma ve yiitlerle karlama zamannda Rasulullah (s.a.)'e uymay irad etmektedir.

3- Mminlerin Tutumu:

Allah Teal mnafklarn durumunu beyan ettikten sonra mminlerin dmanlarla karlama anndaki durumunu beyan etmek zere yle buyurdu:

"Mminler dman ordularn grnce: "te Allah'n ve Rasul'nn bize vaadettii budur. Allah ve Rasul doru sylemi." dediler. Bu, ancak onlarn imanlarn ve teslimiyetlerini artrd."

Allah'n kendilerine yapt vaadi tasdik eden, sz ve amelinde ihlasl olan mminler Medine etrafnda toplanan dman gruplarn grdklerinde: imtihan edilme, dmanlarla karlama denemesine tbi tutulma ve yakn zafer eklinde Allah ve Rasul'nn bize vaadettii budur." dediler.

Allah ve Rasul zafer vaadinde sadk kald. Dmanlarn biraraya gelmeleri, bu sknt ve darlk durumu onlarn Allah'a imanlarn, Rasulullah (s.a.)'i tasdik etmelerini, Allah'n kaza ve kaderine teslimiyetlerini, O'nun emirlerine boyun emelerini, Rasul (s.a.)'e itaat etmelerini ve kullarn sebeplere sarlmalar, savaa hazrlanmalar ve gerekten arpmalarndan sonra zaferin Allah Teal nezdinde olduuna dair kesin imanlarn artrd. Zira cihad Allah tarafndan kullarna bir ykmllktr. Bu ykmll yok kabul etmek bir masiyettir. Kullarn hibir alma yapmakszn sadece Allah'n kudretine ve Onun yardm ve destekle imdada erieceine dayanmak kt bir anlay, bilgisizlik ve aldatc eytan temennileridir.

Bu hatal anlaylara kar dikkat ekme, Kur'an'da tekrar tekrar belirtilmitir. Cenab- Hak yle buyurmutur: "Sizden nce gelenlerin durumu sizin banza gelmeden cennete gireceinizi mi zannettiniz? Peygamber ve onunla beraber olan mminler "Allah'n yardm ne zaman?" diyecek kadar darla ve zorlua uramlar ve sarslmlard. yi bilin ki Allah'n yardm elbette yakndr." (Bakara, 2/214). Yine Cenab- Hak yle buyurmutur: "Yemin olsun ki biz kendilerinden ncekileri denemiken, insanlar inandk demekle, denenmeden braklacaklarn m sanyorlar?" (Ankebt, 29/2).

bni Abbas'tan rivayet edildiine gre Peygamberimiz (s.a.) ashabna: "Dman kabileler dokuz-on gn iinde yani dokuz veya on gn sonunda zerinize gelecekler." buyurdu. Yine Peygamberimiz (s.a.): "Dman kabilelerin sizin aleyhinize toplanmalar ile durum iddetlenecek. Hayrl sonu sizin lehinize, onlarn aleyhine olacak."

Ayette Allah'n ve Rasul'nn vaadine gvenmenin vacip olduuna delil vardr. Allah Teal'nm "Bu ancak onlarn imanlarn ve teslimiyetlerini artrd." kavli iman artar ve eksilir diyen imamlarn ekseriyetinin ifade ettikleri gibi imann insanlarn durumlarna gre artacana ve gleneceine delildir.

Cenab- Hak, mnafklarn savatan kamayacaklarna dair Allah'a verdikleri sz bozduklar eklinde durumlarn belirttikten sonra, ahid ve misaklar zerinde devam eden, Allah'n peygamberinden ancak lmle ayrlacaklarna dair Allah'a verdikleri szde vefakrlk gsteren mminlerin durumunu tavsif ederek yle buyurdu:

"Mminler iinde yle yiitler vardr ki Allah'a vermi olduklar ahde sadakat gstermilerdir. Onlardan kimi bu uurda canlarn feda etmi, kimi de (bu erefi) beklemektedirler. Onlar (Allah'a) verdikleri sz asla deitirmediler." Yani mnafklarn karsnda ihlasl ve sadk mminlerden bir grup vardr. Onlar Allah'a verdikleri sze sadk kaldlar. Sknt ve darlk durumunda sabredecekleri eklinde verdikleri szde vefakrlk gsterdiler. Onlardan kimi eceli sona eren, Bedir ve Uhud gnndeki gibi ehid olan kimselerdir. Kimi de ahde vefakrlk gsterek ehitlii ve Allah'n kaderini beklemektedirler. Biz savatan kamayacaz, deyip de bu szlerini deitiren, savatan kaan mnafklardan farkl olarak mminler ahidlerini bozmadlar, deitirmediler. "Adan yerine getirdi." ifadesinin manas arpt ve adak olan cann feda etti, demektir. "Nahb", adak demektir.

Buhari, Enes b. Malik (r.a.)'den naklediyor: "Biz, "Mminler iinde yle yiitler vardr ki..." ayetinin Enes b. Nadr hakknda nazil olduu grnde idik."

mam Ahmed, Mslim, Tirmiz ve Nese, Enes b. Malik'ten rivayet ediyor: Amcam Enes b. Nadr Bedir'de bulunamad. Bu durum ona ar geldi. yle dedi:

- "Rasulullah (s.a.)'in katld ilk gazvede bulunamadm. Allah bana bundan sonra Rasulullah (s.a.) ile beraber bir gazvede bulunmay gsterirse, Allah, ne yapacam mutlaka grecektir."

Enes b. Malik anlatmaya devam etti: Baka bir ey sylemeyi byklk sayd. Sonra da Uhud gn Rasulullah (s.a.) ile birlikte savaa katld. Sa'd b. Muaz'la karlat. Amcam Enes b. Nadr, Sa'd'e:

- Ya Eba Amr nereye? Ah cennetin kokusu! Ben onu Uhud'un hemen ardndan duyuyorum, demi, sonra da ehid oluncaya kadar arpmt. Sava sonunda vcudunda seksen ksur kl, mzrak ve ok yaras bulunmutu. Bunun zerine u ayet nazil oldu: "Mminler iinde yle yiitler vardr ki Allah'a vermi olduklar ahde sadakat gstermilerdir."

Keaf tefsirinde zikredildiine gre sahabeden baz kimseler Rasulullah (s.a.) ile birlikte bir savata bulunurlarsa, sebat edip ehid oluncaya kadar arpma adanda bulundular. Bunlar Osman b. Affan, Talha b. Ubeydillah, Said b. Zeyd b. Amr b. Nfeyl, Mus'ab b. Umeyr ve bakalar idi.

Allah Teal daha sonra mminlerin ve bakalarnn belya uramalarnn ve savata ac ekmelerinin sebebini zikrederek yle buyurdu:

"Allah'n sznde duranlar, sadakatlaryla mkfatlandrmas, mnafklara ise, dilerse azap vermesi veya tevbelerini kabul etmesi iin (byle oldu)."

Yani Allah kirli olan temizden ayrmas iin kullarn korku ve dmanla karlamakla imtihan eder ve bu iki grubu aka ortaya karr. Allah'a verdikleri ahidlerinde sabretmek, bu ahidlerini yerine getirmek ve bunlar korumak suretiyle imanlarnda sadk olanlar mkfatlandrr.

Onlar vaadlerinde sadk olduu gibi Allah da dnya ve ahirette onlara verdii vaadinde sadktr. Ayrca Hakk' yalanlayan, ahdi bozan, Allah'n emirlerinden yzeviren; bylece Allah'n cezasna ve azabna mstahak olan mnafklara azab edecektir.

Herey dnyada Allah'n iradesi altndadr. O dilerse onlar ayn durumda kalr, nihayet Allah'a kavuurlar. Allah da onlara azab eder. O dilerse onlar nifaktan vazgeip imana, fsk ve isyandan sonra salih amele irad etmek suretiyle onlarn tevbelerini kabul eder. Yani iman ve tevbe yolunu bulabilmek Allah'n murad ve iradesiyledir.

Allah'n mahlkatna efkat ve rahmeti gazabna galip geldiine gre Cenab- Hak yle buyaracaktr:

"phesiz ki Allah ok mafiret edicidir ve ok merhametlidir." Zira onlarn gnahlarn rtm, onlara rahmetiyle muamele etmi, onlar imanla nzklandrm ve tevbeye muvaffak klmtr. Tevbeden sonra geen eylerden dolay onlar cezalandrmamtr. Bu ifade vakit geirmeden iman ve tevbeye zendirme ifadesidir.

Bu ayetin benzerleri oktur. Bunlardan iki ayet unlardr: "Yemin olsun ki sizi, iinizden cihada kanlar ve sabredenleri meydana karana ve haberlerinizi aklayana kadar deneyeceiz." (Muhammed, 47/31); "Allah (siz) mminleri, iinde bulunduunuz durumda brakacak deildir. Nihayet kirli olan temizden ayrcaktr." (Al-i Imran, 3/179).

4- Savan Sonu:

"Allah kfirleri fkeleriyle geri evirdi. Onlar hibir ey elde edemediler. Savata mminlere Allah'n yardm yetti. Allah ok gldr, hereye galiptir."

Allah Teal bu dman gruplarn Medine'den uzaklatrd. Onlar fkeleriyle perian ve eli bo olarak geri evirdi. Onlar hibir gnle ifa veremediler. Hibir ey gerekletiremediler. Cenab- Hakk'n gnderdii souk rzgr ve ilh ordular sebebiyle ganimet, esir ya da kesin zafer gibi hibir hayr elde edemediler. Onlarn topluluklar dald, gruplar paraland. Kendileri iin ne dnyada zafer ve ganimet, ne de ahirette hibir hayr gerekletiremediler. Sadece Rasulullah (s.a.)'e dmanlklarn iln etmek, ona kar kmak ve onu ldrmeye, onun cemaatini ve ordusunu kknden kazmaya ynelme gnahn aldlar. Kim bireye ynelir ve bu amacn gerekten uygulamaya balarsa, bu hakikatte o eyi yapan kimse gibidir.

Allah savata mminlere yetti. Yani onlar savama ve karlap dmanlar lkelerinden kovmaya brakmad. Bilakis onlarn serlerine, yalnz Allah kar koydu. Kuluna yardm etti. Ordusuna izzet verdi. Bizzat kendisi dman gruplarn malup etti. Bunun iin -Buhari ve Mslim'in rivayetine gre- Peygamberimiz (s.a.) yle buyurdu: "Allah'tan baka ilh yoktur. O vaadinde durdu. Kuluna yardm etti. Ordusunu aziz kld. Dmanlar malup etti. Ondan sonra hibir ey yoktur." Yine Buhari ve Mslim'in Sa/i/'lerinde Abdullah b. Eb Evfa'dan naklediliyor ki: Rasulullah (s.a.) dman kabilelere beddua ederek yle buyurdu:

"Ey kitab indiren, hesap grmesi sratli olan, Allahm! Bu kabileleri yenilgiye urat. Allahm! Onlar yenilgiye urat ve onlar sarsntya urat."

Muhammed b. shak diyor ki: Hendek banda toplananlar oradan ayrlnca -bize ulaan haberlere gre- Rasulullah (s.a.) yle buyurdu:

"Bu yldan sonra Kurey sizinle savamaya kalkmayacak. Siz onlarla savamaya teebbs edeceksiniz." Gerekten Kurey bundan sonra savaa kalkmad. Rasulullah (s.a.) onlara sava at. Nihayet Allah Mekke'nin fethini ihsan etti.

Allah ok gl ve hkmnde son derece stndr. Yani onlarla arpmaya muhta deildir. Kfirleri kkten yoketmeye ve onlar zelil etmeye, gc ve kuvvetiyle onlar hibir fayda elde etmeden eli bo olarak geri evirmeye, slm' ve mslmanlar izzetli klmaya kadirdir.

5- Kureyzaoullar Kuatmas:

"Allah kitap ehlinden kfirlere yardm edenleri (sndklar) kalelerinden indirmiti."

Allah Ehl-i Kitap'tan olan ve dman gruplarna yardm eden Ben Kureyza Yahudilerini kalelerinden indirdi. Zira onlar Nadroullar'ndan Huyeyy b. Ahtab'n gayretiyle kendileriyle Rasulullah (s.a.) arasndaki ahitlerini bozmulard. Zira Huyeyy, Kureyzaoullar reisi Ka'b b. Esed'den ayrlmam, nihayet Ka'b ahdi bozmutu. Huyeyy, Ka'b'a:

- Yazk, ben sana zamann en ereflilerini getirdim. Kurey ve civar kabileleri, Gatafan ve ona tbi olan kabileleri getirdim. Onlar urada Muhammed ve ashabn tamamen yokedinceye kadar yerleecekler, dedi. Ka'b ise:

- Hayr, Allah'a yemin olsun ki sen zamann zilletini getirdin. Yazk sana ya Huyeyy! Sen uursuzsun. Bizden uzak dur, dedi.

Huyeyy onu kandrmaya devam etti. Nihayet Ka'b onun szn kabul etti. Huyeyy, Ka'b'a toplanan kabileler giderse ve onlarn gayretleri boa karsa, Ka'b'n da kendileriyle beraber kaleye girmesi ve bylece kendilerine rnek olmasn art kotu.

Allah Teal Rasul'n ve mslmanlar teyid ettii, dmanlarn bozguna uratp onlar en byk zararla eli bo geri evirdii ve mslman-larn da Medine'ye dndkleri srada Cebrail aleyhisselm gnderdi ve Rasul (s.a.)'e unu vahyetti:

- Allah sana Kureyzaoullar zerine gitmeni emrediyor.

Bunun zerine Rasulullah (s.a.) derhal kalkt ve halka Kureyzaoul-lar'nn stne yrmelerini emretti. Kureyzaoullar Medine'ye birka mil mesafede idiler. Bu emir leden sonra verilmiti.

Buhari ve Mslim'in rivayetine gre Peygamberimiz (s.a.): "Sizden hibiriniz ikindi namazn Kureyzaoullar'ndan baka bir yerde klmasn. " dedi. Halk yrd. kindi vakti onlara yolda eriti. Bazlar yolda namaz kldlar. Bunlar:

- Rasulullah (s.a.) bizden sadece acele olarak yola kmamz istedi, dediler. Dierleri de:

- Biz ikindi namazn Kureyzaoullar diyarnda klacaz, dediler. Peygamberimiz (s.a.) bu iki gruptan hibirine sert davranmad.

Rasulullah (s.a.) mslmanlarn peinden gitti. Medine'ye vekil olarak bni mmi Mektum'u brakt. Sanca Hz. Ali'ye verdi. Peygamberimiz (s.a.) daha sonra onlar kaleden inmeye davet etti. Onlar 25 gece kuatma altnda tuttu. Bu durum uzaynca kendileri hakknda Evs kabilesi reisi Sa'd b. Muaz'n hkm vermesi artyla kaleden indiler. Zira Evs kabilesi cahiliyyede Kureyzaoullar'mn mttefiki idi.

Sa'd gelince Peygamberimiz (s.a.):

- Bynze ayaa kalkn, buyurdu. Mslmanlar Sa'd'n Kureyzaoullar hakkndaki hkmnn geerli olmas iin onun hkm mevkiinde, ona hrmeten ve deer vererek ayaa kalktlar.

Peygamberimiz (s.a.) iaret ederek:

- unlar senin hkmne raz oldular. Onlar hakknda dilediin ekilde hkm ver, buyurdu.

Sa'd (r.a.):

- Benim hkmm onlar zerinde geerli olacak m? dedi. Peygamberimiz (s.a.):

- Evet, dedi. Sa'd (r.a.):

- Peki, bu adrda olanlar zerinde de geerli olacak m? dedi. Peygamberimiz (s.a.):

- Evet, dedi. Sa'd (r.a.) Rasulullah (s.a.)'in de iinde bulunduu taraf iaret ederek:

- Burada olanlar zerinde de geerli olacak m? dedi. Bu srada Rasulullah (s.a.)'e hrmet etmek, deer vermek ve bykln ifade etmek iin Rasulullah (s.a.)'den yzn evirmiti. Peygamberimiz (s.a.):

- Evet, buyurdu. Sa'd (r.a.):

- Ben Yahudilerin savalarnn ldrlmesi, oluk-ocuklarna ve mallarna el konulmas hkmn veriyorum, dedi. Rasulullah (s.a.):

- Yedi kat semann zerinden Allah Teal'nm verdii hkmle hkmettin. Ya da onlar hakknda Allah Teal'nm hkm ve Rasulu nn hkm ile hkm verdin, buyurdu.

Rasulullah (s.a.) daha sonra ukurlar kazlmasn emretti. Yerde ukurlar kazld. Yahudiler elleri omuzlarna bal getirildiler. Boazlar vuruldu. Saylar 700 ila 800 arasnda idi. Bunlarn hanmlar, mallar ve ocuklar esir alnd.

"Allah onlarn kalplerine korku salmt. Siz onlarn bir ksmn ldryor, bir ksmn ise esir alyordunuz." Yani Hz. Peygamberle savamak hususunda mrikleri kkrtmalar, mslmanlar korkutmalar ve ldrme maksad tamalar sebebiyle Allah onlarn gnllerine iddetli korku verdi. Durum onlarn beklediklerinin aksi oldu. Kendilerini, lme, ocuklarn ve kadnlarn esirlie teslim ettiler. Siz onlardan bir ksmn yani savaan erkekleri ldryordunuz. Dier bir ksmn yani kadnlarn ve ocuklarn esir alyordunuz.

"Allah onlarn yerlerini, yurtlarn, mallarn ve henz ayak basmadnz bir topra size miras olarak verdi. Allah her eye kadirdir."

Yani Allah size onlarn ekili arazilerini, mamur evlerini, biriktirilen mallarn ve ayrca henz ayaklarnzn basmad, gelecekte Kureyzaoul-lar'ndan sonra fethedeceiniz Hayber, Mekke, Fars ve Rum diyar gibi baka topraklar size miras olarak verdi.

Allah hereyde mutlak kudret sahibidir. O Kureyzaoullar'nn topraklarna sizi varis kld ve onlara kar sizi muzaffer kld gibi baka yerlere de sizi varis klmaya ve baka kavimlere kar sizi muzaffer klmaya kadirdir.

Hz. Peygamber (S.A.)'in Hanmlarnn Dnya Ve Ahiret Arasnda Muhayyer Klnmalar, Onlarn Sevaplarnn Ve Cezalarnn Miktar:28- Ey Peygamber! Hanmlarna yle de: Eer siz dnya hayatn ve ssn istiyorsanz, gelin size boanma bedellerinizi vereyim ve hepinizi gzellikle salvereyim.

29- Eer Allah', peygamberini ve ahiret yurdunu iitiyorsanz, iyi bilin ki Allah iinizden iyilikte bulunanlar iin byk bir mkfat hazrlamtr.

30- Ey Peygamber'in hanmlar! Sizden kim apak bir hayaszlkta bulunursa, azab iki kat artrlr. Bu, Allah'a ok kolaydr. Aklamas:

"Ey Peygamber! Hanmlarna yle de: Eer siz dnya hayatn ve' ssn istiyorsanz, gelin, boanma bedellerinizi verip hepinizi gzellikle salvereyim."

Allah Teal, Rasul'ne hanmlarndan dnya mlk ile ahiret nimetleri arasnda tercihte bulunmalarn istemesini emretti.

Ayetin manas udur: Ey Rasulm! Hanmlarna de ki: Kendi nefisleriniz iin u iki durumdan birini tercih edin:

ayet sizin en byk dileiniz dnya hayatnn lezzetlerine, ziynetine, malna ve nimetlerine dalmak ise ayrl tercih edin. O takdirde size layk olduunuz boanma bedellerini vereyim. Bu boanma bedeli, boanan hanmn hatrn ho tutmak iin hediye edilen maldr. O zaman hibir zarar ve bid'at bulunmayan boama ile boayaym.

- Yahut benim nezdimdeki darlk durumuna sabredin. Gelecek ayette zikredilen husus budur.

Boanma bedeli: Kocann zenginlik-fakirlik durumuna gre -boad hanmna verecei- elbise, hediye veya maldr. Nitekim Cenab- Hak bir ayette yle buyuruyor: "Onlara boanma bedellerini verin. Zengin, durumuna gre vermelidir. Eli darda olan da durumuna gre vermelidir. Bu rfe uygun bir ikramdr. yilikseverlerin zerine bortur." (Bakara, 2/236).

Hibir zararn ve bid'atin bulunmad boanmaya gelince, bu eit boama, iddetin balamasyla birlikte hayz halinde olmayp temizlik halinde verilen boamadr. Bunun dedili: "Kadnlar boadnz zaman id-detini gzeterek boayn." (Talak, 65/1).

"Eer siz Allah' peygamberini ve ahiret yurdunu istiyorsanz, iyi bilin ki Allah iinizden iyilikte bulunanlar iin byk bir mkfat hazrlamtr."

Yani siz ayet Allah'n rzasn, Rasul'n ve ahiret sevabn -yani cenneti- arzu ederseniz; phesiz ki Allah iinizden iyiliksever olan hanmlar iin, yannda dnya zinetini kmseyeceiniz kadar byk bir sevap hazrlamtr. Bu ifade Allah', Rasul'n ve ahiret yurdunu isteyen kimsenin salih ve iyiliksever olduuna delildir. "Allah', peygamberini ve ahiret yurdunu istiyorsanz." ifadesinde iman manas vardr.

Rasulullah (s.a.) hanmlarn dnya ve ahiret arasnda muhayyer braknca, hepsi ahireti tercih ettiler. Rasulullah (s.a.) bundan memnun oldular. Allah da gzel tercihlerinden dolay onlar takdir etti, onlara deer verdi ve yle buyurdu: "Bundan sonra artk baka kadnlarla evlenmen, elinin altnda bulunan cariyeler hari gzellikleri houna gitse bile, bunlarn yerine baka hanmlar alman, sana hell deildir." (Ahzab, 33/52); "Sizin Allah'n Rasul'n zmeniz ve kendisinden sonra onun hanmlarn nikahlamanz, asla caiz olmaz." (Ahzab, 33/53).

Peygamberimiz (s.a.)'in hanmlar onikidir. Bunlar mminlerin anneleridir. Peygamberimiz (s.a.) Hz. ie'den baka bakire bir kzla evlenmedi. Onun dier hanmlaryla evlilii kalpleri slm'a sndrmak, slm davetini yaymak, devleti kurmak ve birlii temin etmek iin yaplmt.

Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlar unlard:

1- Hadice bt. Huveylid: Efendimiz'in ilk hanmdr. Peygamberimiz (s.a.) onunla Mekke'de evlendi. Hz. Hadice Peygamberimiz (s.a.) ile birlikte; peygamberlik ncesi 15 yl, peygamberlik sonras yedi yl yaad. Peygamberimiz 54 yanda iken Hz. Hadice vefat edinceye kadar bakasyla evlenmedi. Hz. Hadice kadnlardan ilk iman eden kiidir. Peygamberimiz (s.a.)'in brahim dndaki btn ocuklar Hz. Hadice'dendir.

2- evde bt. Zem'a bt. Abdiems el-miriyye: Peygamberimiz (s.a.) evde ile Mekke'de zifafa girdi. evde, Medine'de vefat etti.

3- ie bt. Ebbekir es-Sddk: Sddk kz Sddka olup Peygamberimiz (s.a.)'den ok hadis rivayet eden lime ve fakhe bir hanm idi. Peygamberimiz (s.a.) kendisiyle Medine'de henz dokuz yanda iken evlendi. Hz. ie Efendimizle birlikte dokuz yl kald. Hz. ie (r.a.) onsekiz yanda iken Rasulullah (s.a.) vefat etti. Rasulullah (s.a.) ondan baka bakire ile evlenmedi.

4- Hafsa bt. mer b. Hattab el-Kuraiyye el-Adeviyye: Peygamberimiz (s.a.) kendisiyle evlendi, daha sonra onu boad. Bunun zerine Cebrail: "Allah sana Hafsa'ya dnmeni emrediyor. Zira o ok oru tutan ve ok namaz klan bir hanmdr." dedi. Efendimiz de tekrar ona dnd.

5- mm Seleme: Sahih olan gre gre Rasulullah (s.a.) onu olu Seleme'den isteyerek nikahlad. smi Hind bt. Eb meyye el-Mahzumiy-ye'dir.

6- mm Habibe Remle bt. Eb Sfyan: Rasulullah (s.a.) onunla, kocas vefat edince, hicretin yedinci ylnda evlendi. Hicretin sekizinci ylnda onunla zifafa girdi. Onunla evliliinde Peygamberimiz (s.a.)'in vekili Anr b. meyye ed-Damr idi. Necai, Rasulullah (s.a.) namna mm Habibe'ye 400 dinar irihir verdi.

7- Zeyneb bt. Cah: Rasulullah (s.a.) evld edinmeyi ve etkilerini ortadan kaldrmak iin, kocas Zeyd b. Harise'den boandktan sonra Allah'n emriyle onunla evlendi. smi Berre idi, Rasulullah (s.a.) ona Zeyneb ismini verdi.

8- Zeyneb bt. Huzeyme b. Haris: Peygamberimiz (s.a.) onunla evlendikten sekiz ay sonra, Zeyneb vefat etti. Zeyneb cahiliye devrinde yoksullara yemek yedirdii iin "mm'l-Mesakn" (Yoksullarn Annesi) diye adlandrlrd.

9- Safiyye bt. Huyeyy b. Ahtab el-Harniyye: Peygamberimiz (s.a.) azad ettikten sonra onunla evlendi. Safiyye, Hayber esirlerindendi. Rasulullah (s.a.) onu yedi ba karlnda Dhyet'l-Kelb'den satn almt.

10- Rayhane bt. Zeyd: Rasulullah (s.a.) onunla hicretin 6. ylnda evlendi. Rayhane veda hacc ardndan vefat etti. Kocas savata ldrlm, Peygamberimiz (s.a.) ona ve evldna ikramda bulunmak iin onunla evlenmiti.

11- Cveyriye bt. Haris b. Eb Drar el-Mustalikyye el-Huzayye: Mus-talkoullar esirlerindendir. Peygamberimiz (s.a.) onunla hicretin altnc yl aban aynda evlendi. smi Berre idi, Peygamberimiz (s.a.) kendisine Cveyriye adn verdi.

12- Meymune bt. Haris el-Hliyye: Peygamberimiz (s.a.)'in en son evlendii hanmdr.

Bunlar Peygamberimiz (s.a.)'in kendileriyle zifafa girdii mehur hanmlardr.

Peygamberimiz (s.a.)'in evlenip de kendileriyle zifafa girmedii hanmlar da vardr.

- smi Fatma ya da Amre olan Kilbiyye diye bilinen hanm. Peygamberimiz (s.a.)'den istize eden hanm budur.

- Esma bt. Nu'man b. Cevn

- Kuteyle bt. Kays (E'As b. Kays'm kzkardeidir.)

Bunlarn saylan on tanedir, Peygamberimiz (s.a.)'in iki cariyesi vard: Bunlar Mariye el-Kbtyye ve Reyhane'dir. Peygamberimiz (s.a.)'in nianlayp da henz nikahlamad ve kendi nefsini Peygamberimiz (s.a.)'e hibe eden kadnlar dokuz tanedir. Bunlardan biri mm Hani bt. Eb Talib'tir.

Cenab- Hak Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlarn muhayyer klp da onlar da Allah', Rasul'n ve ahiret yurdunu tercih ettiklerinde Allah onlara tte bulundu ve onlar masiyete kar kat kat azapla tehdit ederek yle buyurdu:

"Ey Peygamber'in hanmlar! Sizden kim apak bir hayaszlkta bulunursa, azab iki kat artrlr. Bu Allah'a ok kolaydr."

Ey Peygamber'in hanmlar! Ey mminlerin anneleri! inizden kim geimsizlik, kocaya isyan ve kt ahlak gibi irkinlii ak byk bir masiyet ilerse mertebelerinizin erefli, derecelerinizin faziletli oluu ve dier kadnlarn nne gemeniz sebebiyle ceza iki kat olmaktadr. Zira siz Peygamberin aile halksnz.

Azabn onlara kat kat verilmesi bir kimsenin hatr iin dier kimseye farkl muamele yapmayan Allah'a ok basit ve ok kolaydr.

Ebu Hayyan diyor ki: Rasulullah (s.a.)'in ismeti sebebiyle, "fahie: hayaszlk" denilince zina anlalmaz. Ayrca Allah Teal hayaszl aka vasfyla nitelendirmitir. Zina ise gizli ve rtl hayaszlktr. Buradaki hayaszlk kocaya isyan ve kt geim manasna alnmaldr. Bu hanmlarn yeri emir ve nehiy eklindeki vahyin indii yer olunca bu sebeple ve Rasulullah (s.a.)'in nikh altnda olmalar sebebiyle bakalar iin gerekli olan eylerden daha fazlas bu hanmlar iin gerekli olmaktadr. Dolaysyla onlara verilecek ecir ve azab kat kat olmaktadr.

Hz. Peygamberin Ehl-i Beytinin zellikleri:

31- Sizden kim de Allah'a ve Rasulne itaat etmeye devam eder ve salih amel ilerse, ona da mkfatn iki kat veririz. Ayrca biz byle kimseler iin deerli bir rzk hazrladk.

32- Ey Peygamber'in hanmlar! Sizler kadnlardan herhangi biri gibi deilsiniz. Eer gerekten Allah'tan korkuyorsanz (yabanc erkeklerle konuurken) ekici bir eda ile konumayn. Yoksa kalbinde hastalk bulunan kimse arzu duyar. Siz ciddi sz syleyin.

33- Evlerinizde oturun. nceki cahiliye devri kadnlarnn alp salmas gibi alp salmayn. Namaz kln, zekt verin. Allah'a ve Peygamber'ine itaat edin. Ey Peygamber ailesi! phesiz Allah sizi gnah ve ktlklerden arndrp tertemiz klmak ister.

34- Evlerinizde okunan Allah'n ayetlerini ve hikmeti hatrlayn. phesiz Allah Latiftir (hereyin inceliini bilir), Habr'dir (hereyden haberdardr). Aklamas:

1- Kat kat sevap verilmesi: "Sizden kim Allah'a ve Rasulne itaat etmeye devam eder ve salih amel ilerse ona mkfatn iki kat veririz. Ayrca biz byle kimseler iin deerli bir rzk hazrladk."

Yani iinizden kim Allah ve Rasulne itaat eder, btn azalar Allah iin rperir, Rabbinin emrine icabet eder, salih amel ilerse; Peygamber'in Ehl-i Beyt'inden ve hane halkndan olmas sebebiyle ecir ve sevab iki defa

veririz. Buna ilve olarak byle kimseler iin ayplar, noksanlklar bulunan dnya rzklarnn aksine ahirette ve cennette hibir ayb ve kusuru olmayan, hibir kimsenin minneti olmayan ve kendi kendine gelen deerli bir rzk vardr. Bundan dolay dnyada "kerm: ok ikram sever" vasf ile hakiki ve mkemmel bir vasf olarak sadece Rezzak olan Cenab- Hak tavsif olunabilir. Ahirette de rzkn bizzat kendisi "kerm: deerli" vasfyla tavsif olunmaktadr.

Dikkat edilirse Cenab- Hak ecir verilmesi durumunda bu ecri verenin (Allah'n) aka ifade edilmesi iin "n'tih: veririz" ifadesi kullanlmtr. Bir nceki ayette azap verilmesi durumunda mkemmel rahmete ve kereme iaret olmas iin azap veren, aka ifade edilmemi "ydaf' kelimesi kullanlmtr. nk kerm: iyikliksever kimse fayda verme durumunda kendisini ve fiilini ortaya koyar. Sknt ve zarar verme durumunda kendisini zikretmez.

2- Peygamberimiz (s.a.)'in hanmlarnn dier btn hanmlardan farkl oluu: "Ey Peygamberin hanmlar! Sizler kadnlardan herhangi biri gibi deilsiniz."

Ey Peygamber'in eleri! Sizin btn mminlerin anneleri olmanz, peygamberlerden en hayrlsnn eleri olmanz, sizin evinizde ve sizin hakknzda Kur'an'm inmesi sebebiyle fazilet, mertebe, eref ve itibar konusunda kadnlar topluluu iinde sizin hibir benzeriniz yoktur. Bu ifade aynen Araplarn, falan, insanlardan (sradan) biri gibi deildir, szne benzemektedir. Bunun manas bu kimsede bakasnda bulunmayan daha husus bir vasf, meziyet ve fazilet vardr, demektir. Hz. Peygamber'in hanmlar da byledir. Onlarn erefi Buhari-Mslim hadisinde: "Ben onlardan biri gibi deilim." diyen Hz. Peygamber (s.a.)'in yce mertebesinden kaynaklanmaktadr.

3- Yumuak sz sylemelerinin yasaklanmas: "Eer takva sahibi olmak istiyorsanz, ekici bir eda ile konumayn. Yoksa kalbinde hastalk bulunan kimse arzu duyar. Siz ciddi sz syleyin."

Yani siz takvay isterseniz, yahut Allah'n hkmne ve Rasulnn (s.a.) rzasna aykr davranmaktan saknan kimseler iseniz erkeklerle konuurken yumuak ve ince konumayn. Szleriniz ciddi, ihtiyatl ve gl olsun. Bylece kalbinde kukuya, faskla ve hayaszla meyil olan kimse ihaneti arzu etmemi olur. Siz sesinde eme bklme olmayan, kukudan uzak kocalarnza hitap ettiinizden farkl olarak normal, allagelen ciddi sz syleyin.

Bu yasaklama Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlar iin byle bir durumun ihtimal dahilinde olduu manasna gelmez. Bundan murad onlarn en yce faziletlere ve bu faziletli amelleri uygulamaya tevik etmektir.

Cenab- Hak, Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlarn hayaszlktan, yani irkin fiillerden menedince bunun ilk adm olan, kalbinde hayaszlk, fa-sklk ve mnafkla meyil olan kimsenin kt anlayna sebep olacak ekilde kukulu ve kar tarafa arzu verici tarzda yabanc erkeklerle konumaktan da menetti.

mmetin hanmlar Allah Teal'nn emrettii bu edeplerde Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlarna tabidirler. Ksaca; kadn yabanc erkeklerle kocasyla konuur gibi konumayacaktr.

"Eer gerekten Allah'tan korkuyorsanz" ifadesi,

a) Ya "Siz gerekten Allah'tan korkuyorsanz, kadnlardan herhangi biri gibi deilsiniz" manasnda bu cmleden nceki cmleye baldr. Zira Allah katnda en stn olanlar Allah'tan en ok korkanlardr.

b) Yahut "Gerekten Allah'tan korkuyorsanz (yabanc erkeklerle konuurken) ekici bir eda ile konumayn" manasnda kendisinden sonraki cmleye baldr.

c) "n ittekaytnne" kelimesinin "yabanc erkeklerden biriyle karlatnz zaman" manasnda olmas da dorudur. Zira "itteka" kelimesinin karlat manasnda kullanlmas Arap dilinde bilinen bir kullan tarzdr.

Ebu Hayyan yle diyor: Bu mana Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlarn medhetme hususunda daha belidir. Zira bu durumda onlarn ne faziletli olular, ne de yabanc erkeklerle ekici eda ile konumalarnn yasaklanmas takvaya balanmamaktadr. nk onlar kendi nefislerinde gerekten Allah'tan korkan (mttek) hanmlardr. Yaplan nehyin takvaya balanmas zahiri itibariyle kendilerinin takva ile muttasf olmamalarn gerektirmektedir.

"Maraz: hastalk" kelimesiyle anlatlmak istenen husus hayaszlk arzusu veya meyli demektir. Bu da fasklk ve kt szdr. En doru olan mana da budur. Bu ayette mnafkln yeri ve ilgisi yoktur.

4- Evlerde oturmann emredilmesi ve ak-sakln yasaklanmas: "Evlerinizde oturun. nceki cahiliye devri kadnlarnn alp-salmas gibi alp-salmayn."

Yani evlerinizden ayrlmayn. htiya olmakszn dar kmayn. Tir-miz ve Bezzar'n Abdullah b. Mes'ud'dan rivayet ettikleri bir hadis-i erifte Peygamberimiz (s.a.) yle buyurmaktadr: "Kadn avrettir. Evinden dar kt zaman eytan onu izler. Rabbinin rahmetine en yakn olduu yer evinin dip kesidir."

Yine Ebu Davud'un naklettii bir hadis-i erifte Peygamberimiz (s.a.)

yle buyurmutur: "Kadnn gizli bir yerde kld namaz, zel odasnda kld namazndan daha efdaldir. zel odasnda kld namaz, evinde aktan kld namazndan daha efdaldir."

Kadnlarn mescidlere kmas gen kzlar iin caiz olmasa da yal kadnlar iin caizdir. Bunun delili mam Ahmed ve Mslim'in bni mer'den rivayet ettii Peygamberimiz (s.a.)'in: "Allah'n kadn kullarn Allah'n mescidlerinden alkoymayn. Kadnlar -mescide giderken- tannmayacak ekilde ksnlar."

slm'dan nceki eski cahiliye dnemindeki kadnlarn alp salmas gibi alp salmayn. Cahiliye: slm'dan nceki kfirlerin yoludur. Teber-rc: Kadnn bandaki bartsn balamadan atmas, boynunu, kpelerini ve gerdanlklarn ortaya koymak suretiyle gs ve gerdan gibi vcudunun gzel yerlerini ve ziynetlerini yabanc erkeklerin bakna sunmasdr.

5- Allah ve Rasulne taatn devam etmesi: "Namaz kln, zekt verin. Allah'a ve Peygamber'ine itaat edin."

Cenab- Hak, Hz. Peygamber (s.a.)'in hanmlarna ciddi sz (hayrl, allagelen gzel iyi sz) sylemelerini emrettikten sonra evlerinde oturmalar gibi kadnlara uygun davranlar beyan etti. Cenab- Hak daha sonra erli davranlar yasaklad. Onlara namaz dosdoru klmalarn (namaz huu ierisinde, rkn ve artlarn tam anlamyla yerine getirmek suretiyle er'an istenen ekilde eda etmelerini), zekt vermelerini (er'an farz olan miktarda -zenginlerden fakirlere- yaplan iyilik eklindeki bu emri yerine getirmelerini), emrettii ve nehyettii her konuda Allah'a ve Rasulne itaat etmelerini emretti.

Allah Teal namaz ve zektn nemi, deeri ve byk sonular sebebiyle bu iki ibadeti zellikle zikretti. Birincisi, gnl temizlii ve dinin direidir. kincisi, mal temizlii ve fakirlie kar koyma yoludur. Bu iki ibadet bedeni ve mal taatin temel iki direidir.

"Allah'a ve Rasulne itaat edin." ifadesi umumi olann husus olana atf babndandr. Zira mkellefiyet sadece namaz ve zekta ait deildir. Mkellefiyet Allah Teal'nn emrettii ve nehyettii her eyi iine almaktadr. Allah'n emriyle Rasulnn emri birdir.

6- Yksek itibarn gereklemesi: "Ey Peygamber ailesi! phesiz Allah, sizi gnah ve ktlklerden arndrp tertemiz klmak ister."

Yani bu emir, nehiy ve tlerin sebebi sadece sizden gnah gidermek, sizi masiyet ve gnahlarn kirinden arndrmak iin kalplerinizi iman nu