tefsirül-münir sure sure (8)

60
Hayırlı İşleri Yapmak Ve Münkerleri Terk Etmek İçin Müminlere Bir Takım Emirler, İtaatkârların Mükâfatı Ve İsyankârların Görecekleri Ceza.....4 İ'râb:................................................................4 Belagat:..............................................................4 Kelime ve İbareler:...................................................4 Nüzul Sebebi..........................................................5 Ayetler Arası İlişki..................................................5 Açıklaması............................................................5 İnfak Emrinin İki Hedefi Vardır:......................................6 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler...................................8 Günahların Türleri:..................................................10 Yalancılarla Takva Sahiplerinin Akıbeti Ve Müminlerin Cihadla Aziz Olması...............................................................10 İ'râb:...............................................................10 Belagat:.............................................................10 Kelime ve İbareler:..................................................11 Nüzul Sebebi.........................................................11 Ayetler Arası İlişki.................................................11 Açıklaması...........................................................12 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................13 Cihadın Kutsallığı, İlkeler Üzerinde Sebat Gösterme Ve Ölümün Allah'ın İzniyle..............................................................14 Gerçekleşen Bir İş Olduğu............................................14 Belagat:.............................................................15 Kelime ve İbareler:..................................................15 Nüzul Sebebi.........................................................15 Ayetler Arası İlişki.................................................16 Açıklaması...........................................................16 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................19 Kâfirlere İtaatten Sakındırma........................................20 İ'râb:...............................................................21 Belagat:.............................................................21 Kelime ve İbareler:..................................................21 Nüzul Sebebi.........................................................21 Ayetler Arası İlişki.................................................21 Açıklaması...........................................................22 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................22 Uhud'da Müslümanların Bozguna Uğramalarının Sebepleri Ve Zafer Vaadinden Sonra Dağılmaları..........................................23 İ'râb:...............................................................23 Belagat:.............................................................23 Kelime ve İbareler:..................................................23 Nüzul Sebebi.........................................................24 Açıklaması...........................................................24 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................26 Müminlerin Münafıkların Sözlerini Söylemekten Sakındırılması, Cihada Teşvik Edilmesi Ve Faziletleri.......................................27 İ'râb:...............................................................27 Kelime ve İbareler:..................................................28 Ayetler Arası İlişki.................................................28 Açıklaması...........................................................28

Upload: seoe-

Post on 18-Dec-2015

247 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

4Hayrl leri Yapmak Ve Mnkerleri Terk Etmek in Mminlere Bir Takm Emirler, taatkrlarn Mkfat Ve syankrlarn Grecekleri Ceza

4'rb:

4Belagat:

4Kelime ve bareler:

5Nzul Sebebi

5Ayetler Aras liki

5Aklamas

6nfak Emrinin ki Hedefi Vardr:

8Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

10Gnahlarn Trleri:

10Yalanclarla Takva Sahiplerinin Akbeti Ve Mminlerin Cihadla Aziz Olmas

10'rb:

10Belagat:

11Kelime ve bareler:

11Nzul Sebebi

11Ayetler Aras liki

12Aklamas

13Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

14Cihadn Kutsall, lkeler zerinde Sebat Gsterme Ve lmn Allah'n zniyle

14Gerekleen Bir Olduu

15Belagat:

15Kelime ve bareler:

15Nzul Sebebi

16Ayetler Aras liki

16Aklamas

19Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

20Kfirlere taatten Sakndrma

21'rb:

21Belagat:

21Kelime ve bareler:

21Nzul Sebebi

21Ayetler Aras liki

22Aklamas

22Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

23Uhud'da Mslmanlarn Bozguna Uramalarnn Sebepleri Ve Zafer Vaadinden Sonra Dalmalar

23'rb:

23Belagat:

23Kelime ve bareler:

24Nzul Sebebi

24Aklamas

26Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

27Mminlerin Mnafklarn Szlerini Sylemekten Sakndrlmas, Cihada Tevik Edilmesi Ve Faziletleri

27'rb:

28Kelime ve bareler:

28Ayetler Aras liki

28Aklamas

29Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

29Peygamber (S.A.)'n Ashabna Yumuaklkla, Afla Davranmas, Onlarla Danmas Ve Zafer Vaadi

29'rb:

29Belagat:

29Kelime ve bareler:

30Ayetler Aras liki

30Aklamas

31Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

32Ganimetlerin Paylatrlmasnda Peygamberin Adaleti Ve mmetini Islaha Dair Grevleri

32'rb:

32Belagat:

33Kelime ve bareler:

33Nzul Sebebi

33Aklamas

35Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

36Uhud Gazasnda Mminlerin Bir Takm Hatalar le Mnafklarn Baz Kabahatleri

36Belagat:

36Kelime ve bareler:

36Nzul Sebebi

36Ayetler Aras liki

37Aklamas

38Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

39Allah Yolunda Cihad Eden ehitlerin Mevkii

39Belagat:

39Kelime ve bareler:

40Nzul Sebebi

40Hamru'1-Esed Gazas:

41Kk Bedir Gazas:

41Ayetler Aras liki

41Aklamas

43Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

45Uhud'dan Sonra Peygamber (S.A.)'n Kalbinden Kederin Giderilmesi, Kfir Ve Cimrilerle Mnakaa Ve yilerin Ktlerden Ayrd Edilmesi

45'rb:

46Belagat:

46Kelime ve bareler:

46Nzul Sebebi

47Ayetler Aras liki

47Aklamas

49Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

50Yahudilerin Yce Allah'a Fakirlik Nispet Etmek, Peygamberi Yalanlamak Gibi Bir Takm Kabahatleri

50'rb:

50Belagat:

50Kelime ve bareler:

51Nzul Sebebi

51Ayetler Aras liki

51Aklamas

53Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

53lm Her Bir Nefsin Akbetidir, Sevap Kyamet Gnnde, Snav se Dnyada Sz Konusudur

53Belagat:

53Kelime ve bareler:

54Nzul Sebebi

54Ayetler Aras liki

54Aklamas

55Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

56nsanlara Aklamak zere Kitap Ehlimden Sz Alma Ve Onlarn Gereksiz Yere vlmeyi Sevmeleri

56Belagat:

56Kelime ve bareler:

57Nzul Sebebi

57Ayetler Aras liki

57Aklamas

58Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

59Gklerin Ve Yerin Yaratln Dnme, Hayrl Yapanlarn Mkfat

59rb:

59Belagat:

59Kelime ve bareler:

60Nzul Sebebi

60Ayetler Aras liki

61Aklamas

62Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

63Muttakiler, Kfirler Ve Kitap Ehli'nin Mminleri le Her Birisinin Mkafat Ve Cezas

63'rb:

63Belagat:

63Kelime ve bareler:

64Nzul Sebebi

64Ayetler Aras liki

64Aklamas

65Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

Hayrl leri Yapmak Ve Mnkerleri Terk Etmek in Mminlere Bir Takm Emirler, taatkrlarn Mkfat Ve syankrlarn Grecekleri Ceza

130- Ey iman edenler! Ribayi kat kat yemeyin. Allah'tan korkan ki felah bulanz.

131- Kfirler iin hazrlanm olan o ateten de saknn.

132- Bir de Allah'a ve Peygamber'e itaat edin ki rahmete nail olasnz.

133- Rabbinizin mafiretine ve takva sahipleri iin hazrlanm eni gklerle yer kadar olan cennete kouun.

134- Onlar bolluk ve darlkta infak edenler, fkelerini yutanlar ve insanlar affedenlerdir. Allah iyilik yapanlar sever.

135- Ve irkin bir gnah iledikleri yahut nefislerine zulmettikleri vakit Allah' hatrlayarak hemen gnahlarnn affedilmesi iin balanma dileyenlerdir. Zaten gnahlar Allah'tan baka kim balar? Bir de iledikleri zerinde bilip dururlarken srar etmeyenlerdir.

136- te bunlarn mkfat rablerin-den bir mafiret ve- altlarndan rmaklar akan cennetlerdir ki orada ebediy-yen kalcdrlar. (Byle) amel edenlerin mkfat ne gzeldir!

Nzul Sebebi

130. ayetin nzul sebebi ile ilgili olarak el-Firyb, Mcahit'ten yle dediini rivayet etmektedir: Belli bir va'de ile (Cahiliye Araplar) alveri yaparlard. Va'de geldiinde borlularn borcunu artrrlar, buna karlk va'deyi de uzatrlard. Bunun zerine, "Ey iman edenler! Ribay kat kat fazlasyla yemeyin" ayeti nazil oldu.

Yine (Firyb) At'dan yle dediini rivayet etmektedir: Sakfliler Muire oullarna bor verirlerdi. Va'de geldiinde, "Biz size faiz verelim, buna karlk borcumuzun demesini erteleyin" derlerdi. Bunun zerine, "Ribay kat kat fazlasyla yemeyin" ayeti nazil oldu.

135. ayetin nzul ile ilgili olarak bni Abbas At'dan gelen rivayete gre yle demitir: Bu ayet-i kerime Nebhn et-Temmr (hurma satcs) hakknda nazil olmutur. Knyesi Ebu Mukbil idi. Yanma gzel bir kadn gelir, ondan hurma satn almak ister. O da kadn alp kucaklar ve per. Buna piman olur, Peygamber (s.a.)'in yanna varp olay anlatr. Bunun zerine bu ayet-i kerime nazil olur.

Aklamas

Ey iman edenler! Cahiliye dneminde insanlarn yaptklar gibi faiz yeme-yiniz. Bu, kat kat fazlasyla faiz alp vermenin mminlere yasak olduunu aka ortaya koymaktadr. Cahiliye dneminde borcun va'desi geldiinde alacakllar borluya, "Ya borcunu dersin, yahut faiz dersin" derlerdi. Vaktinde borcunu derse mesele yok, aksi takdirde va'desini uzatr br de deyecei faiz miktarn artrrd. Bu her sene byle devam ederdi. Kimi zaman azck bir bor kat kat artarak byk meblalara ulard.

Faizin haram klnn tekit iin Yce Allah bu yasak ile birlikte dnyada da ahirette de felaha kavuabilmeleri iin mminlere takvay da emretmektedir. Arkasndan bu yasa daha bir pekitirmek iin onlar cehennem ile tehdit etmekte, cehennemden onlar sakndrmakta, sonra da Allah'a ve Rasulne itaat emrini daha bir sk tutmaktadr. Arkasndan da hayrl ileri yapmak ve Allah'a yaknlatrc amellere kavumak iin eli abuk tutmaya onlar tevik etmektedir.

Faiz ayetlerini (Bakara, 275, 276, 278 ve 279. ayetler) nc czde tefsir ettiimizde szn ettiimiz bu ayet-i kerimenin faizin haram klnmasndaki tedricilikte nc aamada nazil olduunu belirtmitik. Yine orada faizin yzde bir gibi az bir oran olmas ile ok olmasnn deimediini ve hepsinin haram olduunu, son inen hkmlerden Bakara sresindeki ilgili ayetlerin her iki tr faizi de haram kldn aklamtk. Bu faiz trlerinden birisi va'de faizi (nese), dieri ise pein fazlalk faizi (rib l-fadl)dir. Her iki tryle faizin haram klnmasnn mmetin menfaatine olduu da aklanmtr. nk faizde fert ve toplum aleyhine byk tehlikeler vardr. Fazlalk faizinin haram klnmas ise eddi zeri' kabilindendir; yani bu faizin va'de faizine gitmesini engellemek iindir. Arkasndan bir menfaat eken her bir karz bir faizdir. Sz geen bu menfaat ister nakd olsun ister ayn ve madd olsun, ister az ister ok olsun fark etmez.

Cahiliye dnemi faizi yahut nese faizi, gnmzdeki bankalarda ar faiz yahut zaman gemesi ile birlikte ortaya kan mrekkep kr yahut mrekkep diye bilinen faizdir. Bu da Kur'an- Kerim'in nassyla kat' olarak haramdr. Ayet-i kerimede bunun "kat kat fazlas" diye kaytlandrlmas vakann beyan ve cahiliye dneminde insanlarn durumunu tasvir etmek iin gelmi bir kayttr. Ayrca bu ilemlerde gayet ak bir zulm, bor alann ihtiyacnn aka smrldnn ortaya konulmas ve bunun irkinliinin sergilenmesi maksad vardr. Bu kaydn bulunmas, hi bir zaman dk orandaki faizin hell olduu, haram olann sadece ar faiz olduu anlamna gelmez. Bu, ayet-i kerimenin anlatmak istedii bir ey deildir. Faiz ister az ister ok olsun haramdr, byk gnahlardan birisidir. Bu kaydn aksine bir manas yoktur. Ar zaruret ierisinde bulunan kimseler dnda hi bir zaman faiz mubah olamaz. Tpk meyte (le) yemeye kalkmak gibidir. Eer bir kimse kendi kanaatine gre alktan leceini biliyor ise yahut da barnaca bir evi olmadndan sokakta kalmaya maruz kalacak ve helak olacaksa bu yola ba vurabilir. Ticaretini, sanayi ya da ziraatini gelitirmek iin faizli bor almak kesinlikle haramdr.

imdilerde grlen slm uyan gerei ierisinde mjdeler veren hayrl gelimeler arasnda slm finans kurumlar ve sigorta irketleri de vardr. Bunlar ise mudarebe, murabaha, teminat ve buna benzer fukahann mubah grd esaslar evresinde almay hedeflemektedirler. Bunlarda haram olan faiz yahut er'an haram grlen garar ve kumar da -slm kaydlara uyulduu takdirde- sz konusu deildir.

Yce Allah bize yasaklanan iler arasnda Allah'tan korkmamz emrederek faiz yasan bir daha pekitirmektedir. Bu yasa pekitirmesinin amac ise, sevgiye gtren, karlkl dayanma ve merhamet ile kendimiz iin felah ve kurtuluu gerekletirelim diyedir. Sevgi ise mutluluun esasdr. Ahirette bu yolla Allah'n rzas ve cennete nail olunur. Faiz yasan, cehenneme gtren eylerden sakndrmak suretiyle daha da pekitirmektedir. Cehenneme gtren eylerden birisi de faizdir. Yce Allah cehennemi kfirler iin hazrlamtr. Bunlardan bir ksm ise faizcilerdir. Eer bunlar takvaya sarlmaz ve masiyetlerden uzak durmazlarsa cehennem halk arasnda saylrlar. Ebu Hanife'den yle dedii rivayet edilmektedir: phesiz bu, Kur"an- Kerim'de en korkutucu ayet-i kerimelerdendir. nk Allah, haramlarndan saknmak hususunda kendisinden korkmayacak olurlarsa mminleri de kfirler iin hazrlanm cehennemle tehdit etmektedir. Bakara suresinde de Yce Allah'n faiz yiyenlere kar Allah ve Rasul tarafndan sava alm olduunu, Allah'n ve Rasulnn faizcilere dman olduunu renmi bulunuyoruz.

Daha sonra Yce Allah bu yasa olduka beli bir ekilde daha da pekitirmekte, faiz almaktan uzak durmak hususunda Allah ve Rasulne itaati emretmektedir. Ta ki Allah durumlarn dzelttikleri iin dnyada insanlara merhamet etsin, ahirette de amellerine gzel bir mkfat vermek suretiyle onlara rahmet buyursun.

Daha sonra Yce Allah gnahlarn balanmasn, Allah'n takva sahipleri iin hazrlam olduu olduka geni cennetlere girmeyi gerektiren ilere koumay emretmektedir. Bu ise cennetin halihazrda yaratlm olduunun delilidir. mam Ahmed Msned'inde unu rivayet etmektedir: Heraklius Peygamber (s.a.)'e unu yazar: "Sen beni eni gkler ve yer kadar olan cennete aryorsun. Peki cehennem nerede?" Bunun zerine Resulullah (s.a.) yle buyurdu: "Allah, Allah! Peki gndz gelince gece nereye gidiyor!" Yani yrngede dn olunca gndz dnyann bir tarafnda gece br tarafndadr. te cennet de bu ekilde st tarafta, cehennem de alt taraftadr. Dolaysyla cennetin gklerle yerin eni kadar olmas ile cehennemin varl arasnda bir aykrlk yoktur.

Manann yle olma ihtimali de vardr: Gndz geldii zaman bizim geceyi gremeyiimiz onun hi bir yerde olmamasn -biz bu yeri bilmesek dahi- gerektirmez. Ayn ekilde cehennem de Yce Allah'n diledii yerdedir. bni Kesir der ki: Bu daha aktr. nk el-Bezzar tarafndan rivayet edilen Ebu Hurey-re hadisinde o yle demitir: Adamn birisi Resulullah (s.a.)'n yanna gelerek yle dedi: Yce Allah, "Eni gklerle yer kadar olan bir cennet" diye buyurmaktadr. Peki cehennem nerede? Hz. Peygamber yle buyurdu: "Ne dersin, geceleyin gelip her eyi rt gibi kuatt vakit gndz nereye gidiyor?" Adam, "Nereye dilerse" deyince Resulullah (s.a.) u cevab verdi: "te cehennem de byledir. Aziz ve Cell olan Allah nerede dilerse oradadr."

te bunlar faizden uzaklatrmak iin arka arkaya gelmi drt tane tekit edici ifadelerdir: Allah'tan korkunuz, cehennemden korkunuz, Allah'a itaat ediniz, Rasulne itaat ediniz. Daha sonra Yce Allah korkutmann akabinde hayr fiil ilemeyi tevik ederek, sadaka, akrabalk balarn gzetmek, sa-i rahim, karlkl merhamet, dayanma, faiz ve benzeri gnahlardan uzak durmak gibi itaat ilerine gecikmeden koumay da emretmektedir. te bu hayrl iler, slm toplumunu merhameti, mutlu ve huzurlu bir toplum haline getirir. Kinlerin olmad, mcadelelerin olmad, kskanln, buzun, fakirlerle zenginler arasnda nefretlemenin olmad bir toplum haline getirir. Daha sonra Yce Allah cennetliklerin niteliklerini ylece sz konusu etmektedir:

1- Darlkta ve genilikte, yani skntl ve rahat zamanlarnda, houna giden ve gitmeyen zamanlarda, salk ve hastalk hallerinde, Yce Allah'n u buyruunda olduu gibi "Onlar ki mallarn gece ve gndz gizli ve ak infak ederler..." (Bakara, 2/27'4). Yani btn durumlarda infak ederler. Yce Allah'a itaat, O'nun raz olduu yollarda infak etmekten, yakn akrabalarna olsun, bakalarna olsun eitli iyiliklerde bulunmaktan hi bir ey onlar alkoymaz. Ahmed, Buhar ve Mslim, Adiyy b. Htim'den gelen rivayete gre, Resulullah (s.a.)'n u buyruunu nakletmektedirler: "Bir hurmann yars ile dahi olsa cehennemden korununuz."

nfak Emrinin ki Hedefi Vardr:

a) Sadaka ihtiya sahibi olan kimseye bir yardm, skntlarn giderme yolunda elinden tutmaktr. Buna karlk faiz ise zenginin, fakirin ihtiyacn istismar etmesidir. Bundan dolay Yce Allah yle buyurmaktadr: "Art gstersin diye faiz gnnden insanlara verdiiniz Allah katnda artmaz. Fakat Allah'n rzasn elde etmek kasdyla verdiiniz zekt ise ite onlar kat kat artanlardr." (Rm, 30/39); "Allah faizin bereketini giderir, fakat sadakalar da artrr." (Bakara, 2/276).

b) Zenginlik yahut sknt zamanlarnda ve bunlarn dnda kalan hallerde infak etmek, takvann en ak delili, tekerrr edip duran ihtiyalar karlamann en iyi yoludur. Ve bu tedrici olarak ar ar gerekleir. Byle bir yolla infak eden bir kimse skntya drlmez. Ayrca muhta olan da ihtiyac en alt seviyeye ininceye kadar ihmal edilmi olmaz. bretli bir szde yle denilmektedir: "Sen az bir eyler ver. nk mahrumiyet ondan daha da azdr." Hayra duyulan sevgi ve ahireti hatrlamak insanda merhamet duygularn harekete getirir, az da olsa srekli infaka tevik eder. Devamll olan az bir infak, aralklarla verilen pek ok infaktan hayrldr. Az olan bir infak, fert ve toplumlardan bir araya getirilip topland vakit arzuyu gerekletiren fazla bir miktar olur. Bundan dolay Yce Allah yle buyurmaktadr: "Genilik sahibi olan geniliince infak etsin. Rzk kendisine daraltlan kimse ise Allah'n kendisine verdiinden infak etsin. Allah hi bir nefse ona verdiinden bakasn yklemez. Allah glkten sonra kolaylk ihsan edecektir." (Talk, 65/7).

2- fkelerini bastranlar, yani fkeleri kabarp artt takdirde onu bastrp gizleyenler. Gereini yerine getirme ve uygulama imknlar bulunmakla birlikte -zaaf ve acizlikten dolay deil- gereini yerine getirmezler. Resulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Gl kimse bakasnn srtn yere getirmekten dolay gl deildir. Fakat gl kimse kzd zaman nefsine hkim olabilendir." Yine mam Ahmed'in rivayetine gre Harise b. Kudme es-Sa'd, Ey Allah'n Rasul, bana vasiyette bulun, demi, Resulullah (s.a.) ona, "Kzma" diye vasiyette bulunmutur.

Kzgnln tedavi yolu Ahmed ve Ebu Davud'un Atyye b. Sa'd es-Sa'dfden rivayetine gre yledir: Atyye dedi ki: Resulullah (s.a.) yle buyurdu: "Kzgnlk eytandandr, eytan da ateten yaratlmtr. Ate ise ancak su ile sndrlr. O bakmdan sizden herhangi bir kimse kzd m ab-dest alsn." Abdrrezzk'm Ebu Hureyre'den rivayetine gre Resulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Gereini yerine getirebilme gcne sahip olduu halde her kim bir fkesini tutarsa Yce Allah onun iini gvenlik ve iman ile doldurur."

Aie (r. anh)'den nakledildiine gre bir hizmetisi onu fkelendirmi o da, "Allah takvay ne gzel yaratmtr, fke sahibine intikam alma frsatn vermez" demitir.

3- nsanlar affedenler. Yaplan dmanln karln verebilme gleri bulunmakla birlikte kendilerine ktlk yapanlar hogrl davranp balayanlar demektir. Bu ise akln geniliine, fikrin stnlne, irade gcne, kiiliin metanetine aka dellet eden, nefsin dizginlenmesi basamadr. fkeyi yenmekten daha stn bir basamaktr. nk kii kimi zaman kin ve kt duygularn muhafaza ederek fkesini bastrabilir. Bu buyruk Yce Allah'n, "Ve onlar kzdklar zaman balarlar." (ra, 42/32) buyruunu andrmaktadr. Hkim ve Tabern, beyy b. Kab'dan Resulullah (s.a.)'n yle buyurduunu rivayet etmektedirler: "Her kim cennette kklerinin ykseltilmesini, derecelerinin yceltilmesini arzu ediyor ise kendisine zulmedenleri affetsin, mahrum edenlere versin, ban koparanlarn balarn dzeltsin." bni Abbas (r. anhum)dan ise yle dedii rivayet edilmektedir: Resulullah (s.a.) buyurdu ki: "Kyamet gn olduunda bir mnadi yle seslenir: nsanlar affedenler nerede? Haydi Rabbinizin huzuruna geliniz, ecirlerinizi alnz. Affettii takdirde cennete sokulmas her Mslmann bir hakkdr."

te bunda Peygamber (s.a.)'in Uhud gazvesinde emrine aykr davranan okular affettiine ve Hz. Hamza'ya yaptklar dolaysyla mrikleri cezalandrmadna bir iaret vardr. nk siret-i nebeviyede de belirtildii gibi O, Hz. Hamza'ya msle yapldn (lnn azalarnn paralandn) grnce, "Ve nefsim elinde olana yemin olsun ki, onlardan yetmi kiiye msle uygulayacam" diye buyurmutu.

4- Allah ihsan edenleri, iyilik yapanlar, ktle iyilikle karlk verenleri sever. Bu ya ktlk yapana faydal iler yapmakla olur yahut o ktlne misliyle karlk vermemek suretiyle dnyada ona gelebilecek zarar nlemek suretiyle; veya ahirette alaca haklar affetmesiyle olur. Bu ise nceki mertebelerin en yksei olan bir mertebedir. Beyhak'nin rivayetine gre Hz. Hseyin'in olu Ali'nin (r.a.) bir cariyesi vard. Namaza hazrlanmak zere ona su dkyordu. Elindeki ibrik ban yaralad. Ban kaldrnca cariye yle dedi: "Yce Allah, "fkelerini yutanlar" diye buyurmaktadr. Ali ona, "fkemi yuttum," dedi. Cariye, "Ve insanlar affedenler" diye buyurmaktadr" deyince, "Allah seni affetmitir" dedi. Yine cariye, "Allah ihsan edenleri sever" deyince Ali, "Git, Yce Allah'n rzas iin hrsn" cevabn verdi.

5- irkin bir gnah iledikleri vakit yani zina, faiz, hrszlk, gybet ve buna benzer zarar bakasna ulaan bir gnah ilediklerinde veya kendilerine zulmettiklerinde yani iki imek ve buna benzer zarar yalnz kendilerine dokunan bir gnah ilediklerinde Allah'n vaadini, tehdidini, azamet ve cellini hatrlar, tevbe ederek, Rabbinin rahmetini umarak ona dnerler.

unu bilelim ki gnahlar Allah'tan baka balayacak kimse yoktur. Ktlk yapan balamas -irkin dnda olmak artyla- gnahkr, gnahlar ne kadar byk olursa olsun affetmesi onun ltfunun, ihsan ve kereminin bir belirtisidir. irk ile ilgili olarak yle buyurmaktadr: "Muhakkak Allah kendisine irk koulmasn balamaz. Fakat bundan baka bunu (yani gnah) dilediine balar." (Nisa, 4/48) Yine rahmetinin genilii ile ilgili olarak yle buyurur: "Ve benim rahmetim her eyi kuatmtr." (A'rf, 7/156).

Tevbenin kabul edilmesinin art ise gnah zerinde srar etmemektir. te Yce Allah'n, "Bir de iledikleri (gnah) zerinde bilip dururlarken srar etmeyenlerdir" buyruu bunu ifade etmektedir. Yani gnahlarndan tevbe edip yakn bir sre sonra Allah'a dnen, masiyet zere srar etmeyen, onu srdrmeyen kimselerdir. Eer gnah bir defada ileyecek olurlarsa ondan tevbe ederler. Nitekim Hafz Ebu Yala, Msned'inde byle demektedir. Ayn zamanda bu Ebu Davud, Tirmiz ve el-Bezzr'n Msned'inde de yer almaktadr ki, bunlar Ebu Bekir (r.a.)den yle dediini rivayet ederler: Resulullah (s.a.) buyurdu ki: "stifar eden (gnahnda) srar etmi olmaz. sterse bir gnde (ayn gnaha) yetmi defa dnsn."

Bunlar yaptklarnn bir masiyet olduunu bilirler ve gnahlarn hatrlayarak onlardan dolay Allah'a tevbe ederler. Esasen Allah tevbe edenin tevbesi-ni kabul eder. Bu buyruk Yce Allah'n u buyruklarna benzemektedir: "Onlar phesiz Allah'n kullarnn tevbesini kabul ettiini bilmezler mi?" (Tevbe, 9/104); "Her kim bir ktlk iler yahut kendisine zulmeder sonra da Allah'tan balanma dilerse Allah' ok mafiret sahibi ve ok merhametli bulur." (Nisa, 4/110).

Sz geen niteliklerle Yce Allah takva sahiplerini nitelendirdikten sonra unu aklamaktadr: Bu niteliklere sahip olan takva sahibi kimselerin mkfatlar gnahlarnn Rableri tarafndan balanmas, cezadan yana gvenlik ierisinde olmalardr. Bunlara Rableri nezdinde altndan rmaklar akan cennetlerde yani eitli ieceklerden nehirlerin akt cennetlerde byk bir sevap vardr. Onlar orada ebediyyen kalcdrlar. te o salih amellere verilen bu karlk -ki o da cennettir- ne gzeldir! an yce Allah cenneti vmektedir. Esasen cenneti vmek de O'nun hakkdr. Cennet vlmeye lyktr. nk orada mutlak ve ebed nimetler vardr. Orada hi bir gzn grmedii, hi bir kulan iitmedii ve hi bir insann hatrndan geirmedii eyler vardr.

Yalanclarla Takva Sahiplerinin Akbeti Ve Mminlerin Cihadla Aziz Olmas137- Sizden evvel bir ok snnetler gelip gemitir. Onun iin yeryznde gezip dolan da yalanlayanlarn sonlar nice oldu, grn.

138- Bu, inananlar iin bir aklamadr. Takva sahipleri iin de bir bidayet ve bir ttr.

139- Gevemeyin, zlmeyin de. Siz eer mminler iseniz, muhakkak stnsnz.

140,141- Eer size bir yara isabet ettiyse o toplulua da ylece bir yara isabet etmitir. te o gnleri biz insanlar arasnda dndrr dururuz. Ta ki Allah mminleri ayrt etsin, iinizden ehitler edinsin. Allah zalimleri sevmez. Bir de mminleri Allah temizlesin, kfirleri de helak etsin diye.

Nzul Sebebi"Gevemeyin, zlmeyin de..." buyruunun inii ile ilgili olarak bni Abbas der ki: Resulullah (s.a.)'n ashab Uhud gn bozguna urad. Hlid b. Velid dan tepesinden arkalarndan dolaarak mriklerin atllanyla birlikte zerlerine doru geliyordu. Bunun zerine Peygamber (s.a.) yle dua etti: "Alla-hm, bizim stmze kmasnlar, Allahm bizim gcmz ancak seninledir. Al-lahm bu beldede bunlardan baka sana ibadet eden kimse yoktur." Bunun zerine Yce Allah bu ayet-i kerimeleri indirdi. Mslmanlardan bir grup oku ortaya karak tepeye trmand ve onlar geri ekilmek zorunda brakncaya kadar mriklerin adllarna ok attlar. te Yce Allah'n, "Muhakkak stnsnz" buyruu bunu anlatmaktadr.

"Eer size bir yara isabet ettiyse..." buyruunun ba taraflarnn nzul sebebi ile ilgili olarak Raid b. Sa'd der ki: Resulullah (s.a.) Uhud gn kederli ve zntl olarak dnnce kimi kadnlar -hafife znt ve keder sesleri kararak* kocasn, olunu ldrlm olarak getiriyordu. Bunun zerine Resulullah (s.a.), "Allah'n Rasulne byle mi yaplr?" dedi, Yce Allah da, "Eer size bir yara isabet ettiyse..." ayetini indirdi.

140. ayet-i kerimede "... iinizden ehitler edinsin" buyruunun nzulne gelince: bni Ebi Hatim, Ikrime'den yle dediini rivayet etmektedir: Kadnlar, Uhud'dan bekledikleri haberlerin gecikmesi zerine durumu renmek zere dar ktlar. Deve stnde gelen iki adam grdler. Bir kadn, "Resulullah (s.a.) ne durumda?" diye sordu, "hayattadr, dediler. Bunun zerine kadn yle dedi: "Allah'n kullarndan bazlarn ehit yapmas umurumda deildir." Bunun zerine Kur'an- Kerim'in ayeti onun dedii ekilde, "inizden ehitler edinsin..." diye nazil oldu.

AklamasGerek u ki Allah'n meieti (dilemesi), sabit bir takm dzenlemelere, sapasalam, hikmeti sonsuz snnetlere gre cereyan etmektedir. Bunda sebep ve sonular arasnda iin balangcndaki durumlar ile sonunda karlalan durumlar arasnda bir iliki vardr. phesiz bununla birlikte Allah her eye kadirdir. Geenler hakknda olsun, sonrakiler hakknda olsun onun snneti udur: taat eden, iman eden, kendilerine tevfik verilenlerin yolu zere giden kimse mutlulua, zafer ve kurtulua nail olur. syankr ve yalanlayclann yolunu izleyenlerin akibeti ise helak olmaktr.

Bar hallerinde kii ziraat, sanayi, ticaret ve buna benzer iler hakknda istenen usul ve ilm esaslara, bilinen tecrbelere uygun olarak yol ald takdirde baar kazanr, maksadna nail olur. sterse inkarc, putperest veya me-cus olsun. ayet makul olandan uzaklar, allm olann dna karsa -isterse salih ve takva sahibi bir kimse olsun- zarar edenlerdendir.

Sava hallerinde ise eer komutan dmanla savamak iin her ada uygun olan hazrl yapacak olursa, Yce Allah'n, "Onlara kar gcnz yettiince hazrlk yapnz..." (Enfal, 8/60) buyruunu yerine getirir, orduyu stn ve salkl bir ekilde sava tekniklerine uygun olarak eitirse zafer ve galibiyet Allah'n yardmyla onlara ular. ayet gerekli hazrlklar ve eitimi ihmal ederse bu sefer bozguna mahkm olurlar.

Yeryznde yryp de mmetlerin durumlarn yalandan izleyen, tarihi dnen, haberleri renen bir kimse deimez ilh snnetin sonularyla karlaacaktr. Bu ise gzel davrananlarn arzularn elde edip zafere kavumas, kt davrananlarn da zarara uramasdr.

te bu, uygun hareket etmeyen, Uhud'da Resulullah (s.a.)'n emrine aykr davranan kimseler iin bir uyarma; Bedir gn ise zaferin sebat, samimi olarak dmana kar koyma, Allah'a ve Rasulne itaat edip Allah'a gzel bir ekilde tevekklde bulunma, O'nun kudret, rahmet ve ltfuna duyulan gven sebebiyle gerekletiine dair bir hatrlatmadr.

Btn bunlar Kur'an- Kerim'de tm insanlara ak seik bir beyanattr. Aralarndan zellikle takva sahipleri iin de bir hidayet ve bir ttr. nk Kur'an- Kerim'in hidayetinden yararlananlar onlardr, "te bu Kitap, onda hi bir phe yoktur, takva sahipleri iin bir hidayettir." (Bakara, 2/2); "te bunlar hakim olan Kitap'n ayetleridir. hsan edenler iin hidayet ve bir rahmettir." (Lokman, 31/2-3). O hereyi ak ve seik bir ekilde aklar. ncekilerin dmanlarna kar ne durumda olduklarn beyan eder. Haramlara bulamaktan, emirlere aykr davranmaktan alkoyar, uyarr.

te bu, mriklerin ve mnafklarn, "ayet Muhammed gerek bir peygamber olsayd, Uhud vakasnda yenilgiye dmezdi." eklindeki szlerini rtmektedir. nk an yce Allah'n snnetinin peygamberler iin de rasul-ler iin de dier insanlar iin de geerli olduu bu olaydan aka anlalmaktadr. Askerleri tarafndan kendisine itaat edilmeyip emirlerine aykr hareket edilen komutann ordusu mutlaka bozguna maruz kalr.

Mminler bu gerei bildiklerine gre Uhud'da cereyan edenler ve kendilerine isabet eden yaralar dolaysyla savata zaaf gstermemelidirler. Uhud'da aralarndan isabet alp ehit denlere zlmemelidirler. nk aralarndan ldrlen kimseler kyamet gnnde Allah katnda ikrama mazhar olacak ehitlerdir. Bu vaka Mslmanlar iin bir ders, bir eitim olmutur. Bundan dolay Resulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Uhud gn eer yenilgi ile zafer kazanmaktan birisini semek hususunda muhayyer braklsaydm, phesiz yenilgiyi seerdim."

Ey mminler! Siz en stn kimseler iken, gzel akibet ve zafer sizin iken zaaf gstermemeniz, zlmemeniz gerekir. Sizin sonunda zafere kavumanz ise, Yce Allah'n gzel akibeti takva sahiplerine vermesi snnetinin bir gereidir. Mminler arasndan ldrlenlerin cennette olmas, kfirlerin maktullerinin ise cehennemde olmas da bu snnetin bir gereidir. Zaaf gstermenin ve zlmenin yasaklanmasndan kast, (dmana) teslimiyet gstermenin yasaklanmas ve samimi bir kararllk, gl bir irade, Allah'tan gzel eyleri ummak, ona gerei gibi tevekkl edip yardma gvenmekle birlikte, gereken hazrlklarn da yaplmasna yeniden dnmektir.

Aclarnz, yaralarnz ve savata ldrlenleriniz sebebiyle nasl olur da zaafa dersiniz? Eer Uhud'da size bir takm yaralar isabet etmi, sizden bir grup ldrlm ise dmanlarnza da buna yalan bir musibet gelip atm, onlardan da bir takm kimseler ldrlm ve yaralanmt. Hatta Bedir'de onlar bundan da daha byk bir acya maruz kalmlard. Sizler Uhud'da yenilgiye uradnz ise Bedir'de de muzafferdiniz. Gnler dner dolar, savata da kimi zaman bu taraf, kimi zaman br taraf muzaffer olur. Kimi zaman lehinize kimi zaman aleyhinizedir. Btn bunlar ise bir hikmet sebebiyle byledir. Bir gn batl stnlk kazanmsa pek ok gnde de hak galip gelir. Sonunda ise gzel akibet ihlsl takva sahiplerinindir. Sirette yer aldna gre Uhud gn Ebu Sfyan daa kar, bir sre durduktan sonra yle der: Ebu Kebe'nin olu -Muhammed (s.a.)'i kastediyor- nerede? -Ebu Kebe Peygamber efendimizin st annesi Halime'nin kocas olup Hz. Peygamberin st babasdr-. Nerde Ebu Kuhafe'nin olu -bununla da Hz. Ebu Bekir'i kastediyor-. Nerde Hattab'ri olu? Hz. mer der ki: "te Resulullah (s.a.) burada, Ebu Bekir bu ve ite ben de mer." Bunun zerine Ebu Sfyan der ki: "Bir gnnze karlk bizim bu gnmzdr. Gnler dner dolar, savata da zaferi kimi zaman bu taraf kimi zaman br taraf kazanr." Hz. mer ona yle der: "Ama arada bir eitlik yoktur. nk bizden lenler cennette, sizden lenler cehennemdedir." Ebu Sfyan yle der: "Bunu siz iddia ediyorsunuz. Eer durum dediiniz gibiyse o zaman biz zarar etmi, umduumuzu elde edememiiz demektir."

phesiz devletler aras durumlarn deiip durmas adaletin ortaya kmas, dzenin yerlemesi, Allah'n umum snnetlerine bakanlarn renmesi, mminlerin imannn tahakkukuna dair Allah'n ilmini ortaya karmas, dmanlarla arpmaya sabredenlerin aa kmas iindir. Bu Yce Allah'n, "Allah murdar olan temiz olandan ayrt etsin diye." (Enfal, 8/37) buyruunu andrmaktadr. Yani insanlar bu ikisi arasndaki fark bilsin, birbirinden ayrlsnlar diye bunlar byle oluyor. Bundan dolay Uhud vakasndan sonra Resulullah (s.a.) mrikleri kovalamak ile ilgili olarak yle buyurmutur: "Bizimle savaa -yani Hamrul-Esed gazvesine- fiilen savaanlardan baka kimse gelmesin." O bakmdan yorgunluklarna, skntlarna ramen samimi mminler onunla birlikte gittiler. Yce Allah'n, "Allah ayrt etsin..." buyruunu "Allah'n bildiini, bu ekilde insanlarn durumu renmelerini salayacak surette aa karmas" diye tefsir ettik. nk Allah'n eya ve olaylara dair bilgisi ezelden beri sabit olmutur. Meydana gelen her bir olay daha nce Allah'n ezeldeki bilgisine uygun olarak ortaya kar. Yoksa Allah'n bilgisi cereyan eden vakalara uygun bir hale gelmez. an yce Allah'n bilmedii bir ey, hi bir zaman sabit ve deimez bir hakikat olamaz.

Bunun bir dier sebebi de Allah'n bir takm kimseleri Allah yolunda ehit olmak iin hazrlamasdr. Bu, O'nun yolunda ldrlsnler, rzas urunda canlarn feda etsinler diyedir. Bedir gn baz kimseler ehadeti kardlar. Bundan dolay ehitlik mertebesine erebilmek iin dmanla karlamay temenni ettiler. Yce Allah ehitlere berzahta zel bir hayat ve peygamberlere yakn bir derece verme ltfunda bulunmutur. yle buyurmaktadr: "Allah yolunda ldrlenleri sakn l sanmayasn. Aksine onlar Rableri nezdinde diridirler, mhlanrlar." (l-i mrn, 3/169); "te bunlar Allah'n kendilerine nimet ihsan ettii peygamberlerle, sddklarla, ehitlerle birliktedirler." (Nisa, 4/69). Szn burasnda ihlslarna dikkat ekmek zere ehitlerin zdd olanlardan sz edilmektedir. Yce Allah kendilerine zulmetmeleri, yeryznde fesat kartmalar, insanlara hakszlk etmeleri dolaysyla zalim ve kfirleri cezalandracan, onlarn devlet ve sultalarnn zevalini abuklatracan belirtmektedir. nk zulmn kalcl sz konusu deildir.

Daha sonra Yce Allah sava alanlarnn baz eyleri ortaya kartp aa vurmak ve imanlar arndrmak iin uygun alanlar olduunu pekitirmektedir. Samimi mminler mnafklardan bu alanlarda ayrd edilir. mann doruluu, sarslmaz bir kararllk ve bellara kar sebat gstermek bununla ortaya kar. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Andolsun ki siz onunla karlamadan nce lm temenni ediyordunuz. te ona bakp dururken onu grdnz." (l-i mrn, 3/143). Uhud gazvesinde mnafklar geri dnm, areyi kamakta bulmulard. Hatta sava esnasnda kimi mminler dahi kamt. Bazlar ise Resulullah (s.a.)'m etrafnda sebat gstermilerdi. Bylelikle dmanla savama temennilerinin mcerred bir arzu olduu, karar ve kalclnn olmad ortaya kmt. Buhar ile Mslim'de sabit olduuna gre Resulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Dmanla karlamay temenni etmeyiniz. Allah'tan esenlik dileyiniz. Fakat onlarla karlatnz m da sabr gsteriniz ve unu biliniz ki cennet kllarn glgesi altndadr."

Yine savan faydalarndan birisi de kfirlerin durumunu aa karmasdr. Onlar Uhud'da olduu gibi zafer elde edecek olurlarsa azgnlk eder, hakszlk eder, manrlar. Bu ise onlarn yok olmalarna, helak olmalarna, kklerinin kaznmalarna, mahvedilmelerine sebeptir. Onlarn kalclklar, devamllklar olmaz. Samimi mminler karsnda bu halleri devam etmez. ayet Bediide olduu gibi bozguna urayacak olurlarsa Allah da abucak onlar yok eder, darmadan eder. Gzel akibet ise takva sahiplerinindir.

Bu ayetlerin muhtevasn dile getiren pek ok ayet-i kerime daha varit olmutur. Bunlarn bazlar yledir: "Yoksa siz, sizden nce geenlerin halinin benzeri banza gelmeden cennete girivereceinizi mi sandnz? Onlara yle yoksulluklar ve skntlar gelip att ve yle sarsldlar ki..." (Bakara, 2/214); "Elif, Lam, Mim. nsanlar, "man ettik" demeleriyle ve imtihan olunmadka b-raklverileceklerini mi sandlar?" (Ankebt, 29/1-2) Bundan sonra gelen, "Yoksa siz Allah iinizden cihad edenlerle sabredenleri belli etmeden cennete girivereceinizi mi sandnz?" (l-i mran, 3/143) ayeti de bunlardan birisidir.

Cihadn Kutsall, lkeler zerinde Sebat Gsterme Ve lmn Allah'n zniyleGerekleen Bir Olduu142- Yoksa siz Allah iinizden cihad edenlerle sabredenleri belli etmeden cennete girivereceinizi mi sandnz?

143- Andolsun ki siz, onunla karlamadan nce lm temenni ediyordunuz. te ona bakp dururken onu grdnz.

144- Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan evvel nice peygamberler gelip gemitir. Eer o lr veya ld-rlrse keleriniz stnde geriye mi dneceksiniz? Kim iki kesi stnde geriye dnerse elbette Allah'a zarar dokunmaz. Allah kredenlere mkfat verecektir.

145- Allah'n izni olmadka hi bir kimse lmez. O vadesiyle yazlm bir yazdr. Kim dnya menfaatini dilerse ona ondan veririz. Kim de ahiret sevabn dilerse ona da bundan veririz. Biz kredenleri mkfatlandracaz.

146- Nice peygamber vardr ki beraberinde bir ok topluluklar savamtr. Fakat Allah yolunda kendilerine isabet edenden dolay geveklik gstermediler, zaafa uramadlar, boyun da emediler. Allah sabredenleri sever.

147- Onlarn szleri yalnzca, "Rabbi-miz, gnahlarmz ve iimizdeki taknlmz bala. Ayaklarmza sebat ver. Kfirler topluluuna kar bize yardim et!" demelerinden ibaretti.

148- Allah onlara dnya sevabn ve ahiret sevabnn gzelliini verdi. Allah iyilik edenleri sever.

Nzul Sebebi134. ayetin nzul ile ilgili olarak bni Eb Hatim, bni Abbas'tan yle dediini rivayet etmektedir: Ashab- kiramdan bazlar yle diyorlard: "Keke biz de Bedir ashabnn ldrld gibi ldrlsek. Yahut da bizim de Bedir gn gibi bir gnmz olsayd. O gnde mriklerle savar ve gzel bir snavdan geerdik. Yahut da ehitlii ve cenneti ya da hayat ve rzk arardk." Bunun zerine Allah onlarn Uhud'da bulunmalarn takdir etti. Allah'n aralarndan diledii kimseler dndakiler fazla isabet ve diren gsteremediler. Yce Allah da, "Andolsun ki siz onunla karlamadan nce lm temenni ediyordunuz" ayetini indirdi.

144. ayetin nzul ile ilgili olarak bn'l-Mnzir Hz. mer'den yle dediini rivayet etmektedir: Uhud gn Resulullah (s.a.)'n etrafndan daldk. Ben tepeye ktm. Yahudilerin "Muhammed ldrld" dediklerini iittim. Bunun zerine ben de, "Kimin Muhammed ld dediini iitirsem boynunu uururum" dedim. Baktm ve Resulullah (s.a.)' grdm; insanlar ise savatan kayordu. Bunun zerine, "Muhammed ancak bir peygamberdir..." ayeti nazil oldu.

bni Eb Hatim, er-Rab'den yle dediini rivayet etmektedir: Uhud gn Mslmanlarn bana falketler gelip atnca ve Allah'n peygamberi hakknda "ldrld" diye arnca, bazlar, "Eer o bir peygamber olsayd ldrl-mezdi" dediler. Dier bazlar ise u cevab verdiler: "Peygamberiniz ne iin savatysa siz de Allah size zafer verinceye yahut ona kavuuncaya kadar savanz." Bunun zerine Yce Allah, "Muhammed ancak bir peygamberdir..." ayetini inzal buyurdu.

Atyye el-Avf dedi ki: Uhud gnnde Mslmanlar bozguna uraynca bazlar, "Muhammed (s.a.) ldrld, o bakmdan onlarla (Kureylilerle) el ele veriniz; nk onlar ne de olsa kardelerinizdir" dediler. Bazlar da, "Eer Muhammed ldrldyse niye ona kavuuncaya kadar peygamberinizin takip edip gittii yol zerinden gitmiyorsunuz?" Bu sefer Yce Allah da buna dair, "Muhammed ancak bir peygamberdir..." ayetini indirdi.

bni Rheveyh Msned'inde ez-Zhr'den yle dediini rivayet etmektedir: eytan Uhud gn, "Muhammed ldrld" diye bard. Kal) b. Mlik der ki: "Resulullah (s.a.)'n ldrlmediini gren ilk kii ben oldum. Miferin altndan onun gzlerini grdm. Sesim kabildii kadar "te Resulullah (s.a.) burada!" diye seslendim. Bunun zerine Yce Allah, "Muhammed ancak bir peygamberdir..." ayetini indirdi.

AklamasAllah yolunda cihad etmeden, savata sabr gstermeden cennete gireceinizi mi sandnz? Snanmadan, denenmeden ve Allah aranzdan kendi yolunda cihad edenleri, dmanlara kar direnite sabr gsterenleri ortaya karmadan yle bir hedefe ulaamazsnz. Bu ise Yce Allah'n, "Elif, Lm, Mim. nsanlar "man ettik" demekle ve onlar snanmakszn braklvereceklerini mi sandlar?" (Ankebt, 29/1-2) ayetine benzemektedir.

Dikkat edilecek olursa ayet-i kerimede geen, "(em)= yoksa" kelimesi "(bel)= bilakis" anlamnda munkat'dr. Bandaki hemzenin ise inkr (yani kanaati red) anlam vardr.

Cihadn baz eitleri vardr: Nefse, hevaya, eytana -zellikle genlik dnemlerinde- kar cihad, Allah'n adn yceltmek iin, slm vatann, topran savunmak iin can ile dmana kar cihad; din, mmet, kamu maslahat yolunda mal ile cihad, batla kar mcadele verip hakk savunmak, hakka yardmc olmak iin verilen cihad.

ster daim olsun, ister geici olsun er* btn mkellefiyetlerin eda edilmesi halinde Allah'a ve Rasulne itaat hususunda bel, mihnet ve sknt zamanlarnda ve bir de dmanlara kar direnirken sabr, istenen bir husustur.

"Allah belli etmeden..." ifadesinden kast, sizin bu durumunuz ortaya kmadan ve gereklemeden demektir. Bu sizin cihad etmediinizi, sabretmediinizi gstermektedir. Gerekte ise Allah ezelden beri sizin bu durumunuzu bilmektedir. Ancak bunun dnya hayatnda ortaya karlmasndan kast, kendileri iin cennete girmelerini ve mafiret edilmelerini gerektirecek eylerin ortaya kmas suretiyle insanlara kar delil ortaya koymak, belgelendirmektir.

Daha sonra Yce Allah, Bedir'de hazr bulunmayan baz mminlere hitap etmektedir. Sz konusu bu mminler Bedir ehitlerinin nail olduu ehadet erefine kendileri de nail olmak zere Resulullah (s.a.) ile birlikte bir savata hazr olmay temenni ediyorlard. te mriklerle Medine'nin dna kp karlamak zere Resulullah (s.a.)'a srar edenler bunlard. Hz. Peygamberin gr ise Medine'de kalmak eklinde idi. Yce Allah onlara yle buyurdu: Ey mminler! Sizler bu gnden nce dmanla karlamay temenni ediyor, bunun iin yanp tutuuyordunuz. Onlarla kar karya gelip arpmay ve onlara kar direnip sabr ve sebat gstermeyi arzuluyordunuz. te vaktiyle temenni ettiiniz ve istediiniz o ey gereklemi bulunmaktadr. Haydi savanz ve direncinizi ortaya koyunuz.

Ancak Uhud gn gelince onlardan bir topluluk geri dnd. Bundan dolay da Yce Allah onlara serzenite bulundu. Hasan- Basr'den yle dedii rivayet edilmektedir: Resulullah (s. a. )'in ashabndan bazlarnn, "ayet Resulullah (s.a.) ile birlikte dmanla karlaacak olursak unu yaparz, bunu ederiz" dedikleri haberi bana ulat. Bununla imtihan olundular. Allah'a yemin ederim hepsi bu szlerinde durmad. te bunun zerine Yce Allah, "Andolsun ki siz onunla karlamadan nce lm temenni ediyordunuz." buyruunu indirdi.

lmn temenni edilmesinin anlam, Allah yolunda ehit olmay temenni etmektir. Bedir'de hazr bulunmayan bir topluluk ehit olmay temenni etmiti. Fakat Uhud'da dmanlarla savaa tutuunca ve bunlar mzraklarn birbirine girmesi, silahlarn ortaya kmas, sava maksadyla askerlerin dizilmesi gibi lmn sebeplerini grnce korktular, zaafa dtler ve Resulullah (s.a.)' oklarn karsnda, oklarla babaa braktlar. Kendisi ise onlar yannda durmaya, Allah'a ibadete, samimi bir ekilde dmana kar koyup sebat gstermeye aryordu.

Yce Allah'n, "te ona bakp dururken onu grdnz." buyruunun anlam "lm grdnz, yani onun sebeplerini gzlerinizle mahade ettiniz" demektir. Bu ise sizin nnzde kardeleriniz, yaknlarnz ldrlp bizzat sizin de lmn kertesine yaklatnz vakit olmutu. Bu, onlarn lm temenni etmeleri ve Resulullah (s.a.)'a srar edip Medine'nin dna kmasna sebep olmalar, arkasndan da onu brakp kamalar ve onun yannda az sebat gstermeleri dolaysyla onlara yaplan bir azardr.

Uhud gn Mslmanlar bozguna urayp onlardan bir takm kimselerin ldrlmesinden sonra eytan, "phesiz Muhammed ldrld!" diye seslendi. bni Kamia mriklere dnp, "Muhammed'i ldrdm" dedi. Resulullah (s.a.)'a bir darbe vurmu ve bandan yaralamt. ou kimse Resulullah (s.a.)'n ldrldn sanmt. Bunun zerine de Yce Allah, "Muhammed ancak bir peygamberdir; ondan nce nice peygamberler gelip gemitir." ayetini indirdi. Yani Peygamber (s.a.) ldrlmesinin mmkn obuas hususunda olsun diye insanlara benzer demektir. Hz. Musa ile Hz. sa ecelleri gelince vefat ettiler. Hz. Zekeriya ve Hz. Yahya ldrldler. Bununla birlikte onlarn getirdikleri din olduu gibi kald. Onlara uyanlar bu dine sk skya sarldlar. O halde size den de nceden olduu gibi, Muhammed lse yahut ldrlse dahi din ve ilkeleriniz zerinde sebat gstermektir. nk Peygamber de dier peygamberler gibi bir insandr. Onun da ecelinin sona ermesiyle birlikte sona erecek bir grevi vardr. Her kim Muhammed'e tapyor idiyse unu bilsin ki Mu-hammed lmtr. Her kim de Allah'a ibadet ediyorsa phesiz ki Allah Hayy'dr, Bki'dir, asla lmez.

Daha sonra Yce Allah dininden dnmek yahut Allah yolunda cihad ve dmanlara kar direnii brakmak suretiyle zaafa urayan kimselerin bu tutumlarm inkr ve reddetmektedir. Bu gibi kimselerin yaptklarnn Allah'a hi bir zarar olmaz, byle yapan ancak kendisine zarar verir. Allah, itaatini gerei gibi yerine getirerek, dini urunda savaarak, hayatta iken de vefatndan sonra da Resulullah (s.a.)'a uyarak nimetine kreden kimselere, onlarn krlerine ve amellerine uygun bir ekilde dnyada da ahirette de ltuf ve rahmetiy-le bata bulunmak' suretiyle mkfatlandracaktr. Bu, Peygamber (s.a.)'in lmne bir hazrlkt; mer (r.a.) benzeri kimselere de bir hatrlatmayd. Bunun anlam udur: nsann bana gelen musibetlerin o insann hak veya batl zere oluuyla ilgisi yoktur.

Uhud'da Mslmanlarn skntlarnn artp durduu, herkesin arasnda Peygamber (s.a.)'in ldrld ayiasnn yayld, mminlerden zaafa kaplan bir takm kimselerin, "Keke Abdullah b. Ubeyy"e bir elimiz gitse de o da Ebu Sfyan'dan bize man alsa" dedii, buna karlk kimi mnafklarn, "Artk Muhammed ldrld, siz de haydi ilk dininize dnn" dedii bir ortamda Enes b. Mlik'in amcas Enes b, Nadr yle demiti: "ayet Muhammed ld-rldyse phesiz Muhammed'in Rabbi ldrlmedi. Resulullah (s.a.)'tan sonra hayat ne edeceksiniz? Bu bakmdan O ne iin savatysa siz de onun iin savanz ve O ne iin ldyse o uurda lnz." Daha sonra, "Allahm unlann syledikleri szlerden dolay sana zr beyan ediyorum. tekilerinin bu yaptklarndan da beri olduumu sana iletiyorum." dedikten sonra klcna sarld ve ehit edilinceye kadar savat. Allah ondan raz olsun.

Buhar de der ki: Ebu Seleme'den rivayet edildiine gre Aie (r.anh) kendisine unu bildirdi: Ebu Bekir (r.a) Sunh denilen yerdeki evinden at zerinde geldi. Atndan indi, mescide girdi. Aie'nin yanma girinceye kadar kimse ile konumad. Resulullah (s.a.)'a doru yrd. O srada Resulullah (s.a.)'m zeri habira (bir Yemen kuma eidi) ile rtlyd. Yzn at, sonra erine eildi, onu pt, alad. Daha sonra yle dedi: "Anam babam sana feda olsun. Allah'a yemin ederim, Allah seni iki defa ldrmeyecektir. Senin hakknda takdir edilmi olan lm tatm bulunuyorsun."

ez-Zhr der ki: Ebu Seleme bana bni Abbas'tan naklederek dedi ki: Ebu Bekir ktnda mer insanlarla konuuyordu. Ebu Bekir, "Otur ey mer" dedi ve daha sonra yle deyam etti: "imdi unu bilin ki, kim Muhammed'e tapyor idiyse phesiz Muhammed ld. Kim de Allah'a ibadet ediyorsa phesiz

Allah Hayadr, O lmez." Yce Allah da, "Muhammedi ancak bir peygamberdir, ondan evvel nice peygamberler gelip gemitir... Allah kredenlere mkfat verecektir." diye buyurmaktadr. (bni Abbas) dedi ki: Allah'a yemin ederim ki insanlar adeta Ebu Bekir kendilerine bunu okuyuncaya kadar Yce Allah'n bu ayeti indirdiini bilmiyor gibiydiler. Onun bu ayeti okumas zerine herkes onunla birlikte bu ayeti okudu. Kimi grdmse bu ayeti okuduunu iittim. bni Mace Hz. Aie'den de buna benzer bir rivayet nakletmektedir

Yine ez-Zhr der ki: Bana el-Mseyyeb'in haber verdiine gre mer (r.a.) yle demi: Allah'a yemin ederim Ebu Bekir'in bu ayeti okuduunu iitince, beni bir ter bast. yle ki ayaklarm beni tayamaz hale geldi, sonunda yere ykldm.

Ebul-Kasm et-Taber de -kendisine anlatlanlar ile ilgili olarak- senedini kaydederek bni Abbas'tan yle dediini nakletmektedir: Hz. Ali Resulullah (s.a.) hayatta iken, "Eer o lr veya ldrlrse keleriniz stnde geri mi dneceksiniz?" ayetini okur ve yle derdi: Allah'a yemin ederiz, Allah bize hidayet verdikten sonra kelerimiz zerinde gerisin geri dnmeyiz. Allah'a yemin olsun, o lr veya ldrlrse ben de lnceye kadar O ne iin savatysa ayn yolda mutlaka savaacam. Allah'a yemin ederim, ben Onun kardeiyim, onun velisiyim, amcasnn oluyum, O'nun mirassym. O'nun yolundan gitmeye benden daha lyk kim vardr

Daha sonra Yce Allah, Allah'n kaderi ile olmadka ve Allah'n kendisi iin tespit ettii sreyi tamamlamadka kimsenin lmeyeceini haber vermektedir. Bundan dolay "O vadesiyle yazlm bir yazdr." diye buyurdu. Yani Yce Allah lm belli bir ecel ile birlikte ve ne alnmayan, geri de braklmayacak bir ekilde sresi belirlenmi olarak tespit etmitir. Savan trl tehlikeli hallerine maruz kalm bir kahraman hayatta kalabilir, bununla birlikte evinde saklanp gizlenen korkak lebilir. Bu da Yce Allah'n u buyruklarn andrmaktadr: "Uzun mrlnn mrnn uzatlmas da mrnn eksiltilmesi de ancak bir kitaptadr." (Ftr, 35/11); "O sizi balktan yaratan, sonra da bir ecel belirleyendir. Bir de onun nezdinde belirli bir ecel (kyamet saati) daha vardr." (En'm, 6/2); "Artk ecelleri geldii zaman ne bir saat (an) geciktirilir ne de ne geebilirler." (Nahl, 16/61).

mr snrldr. Eceller kesindir. Allah'n tayin ettii kaderler hakimdir. Hereyde biricik mutasarrf yalnzca O'dur. Bu bakmdan herhangi bir geciktirme yahut ne alma sz konusu olmakszn, ilmine uygun olarak her bir cann alnmasna izin verir. Savata yahut barta olmas da insann ecelini deitirmez.

Bu ayet-i kerime ile korkaklar yreklendirilmekte, savaa tevik edilmektedir. leri atlmak yahut geri durmak ne mr eksiltir, ne de ona bir ey katar. mr Allah'n elinde, sona erip bitmesi Allah'n iradesi ile olduuna gre korkaklk ve zaaf gstermek nasl uygun olabilir?!

Daha sonra Yce Allah insanlarn gayelerine aklk getirmektedir: Bu ise ya dnyay yahut da ahireti istemektir. Her kim ameliyle yalnzca dnyay elde etmek, ona ulamak istiyor ise, Allah'n kendisi iin takdir ettii kadarna nail olur. Bununla birlikte ahirette alacak bir pay kalmaz. Her kim ameliyle ahiret yurdunu gzetirse Allah ona da ahiretin sevabndan verecektir, dnyadan da onun iin ksmet olarak ayrdn ihsan edecektir. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Kim ahiret ekinini (sevabn) isterse biz onun ekinini artrrz. Kim de dnya ekinini isterse biz kendisine ondan (bir eyler) veririz. Ahirette ise onun hi bir pay yoktur." (ra, 42/20); "Kim bu abucak geeni (dnyay) isterse biz de burada dilediimize dileyeceimiz eyi abucak veririz. Sonra da ona cehennemi veririz, o buray knanm ve kovulmu olarak boylar. Kim de mmin olarak ahireti diler ve bunun iin gerei gibi alr abalarsa, ite almalar kr ile karlanan (mkfat verilen) kimseler bunlardr." (s-ra, 17/18-19). Bu ayet-i kerimenin son blm tefsirini yapmakta olduumuz ayetin, "Allah kredenlere mkfat verecektir" buyruuna uygundur. Yani biz onlara kr ve amellerine uygun bir ekilde dnyada da ahirette de ltuf ve rahmetimizden vereceiz. Bozguna urayp geri kamadklar iin de onlara ebed mkfat ihsan edeceiz.

Size gelince ey dnyay gzetip ganimetler toplamaya kouan, Uhud'daki komutannzn ve peygamberinizin emrine muhalefet edenler! Bir miktar dnyalk elde edebilirsiniz, fakat peygamberinizin davet ettii dnya ve ahireti birlikte elde etmeyi kaybettiniz. Ayet-i kerimede Uhud gn ganimetlerle uraan bu gibi kimseler, st kapal ifadelerle tenkit edilmektedir. Ayrca, "dilerse" ifadesinde kiisel iradenin hayr yahut er trnden olan amelin tabiatn belirleyici olduuna iaret vardr. Bu ayn zamanda Buhar ile Mslim'in Hz. mer'den rivayet ettikleri, Peygamber efendimizin"AmeZZer ancak niyetler iledir ve herkes iin niyet ettii ne ise o vardr." eklindeki buyruuna uygundur.

Daha sonra Yce Allah Uhud gn balarna gelenler dolaysyla mminleri teselli etmek zere, "Nice peygamber vardr ki beraberinde bir ok topluluklar savamtr..." diye buyurmaktadr. Yani pek ok peygamber Allah yolunda savamtr. Onunla birlikte onlara iman eden ashabndan bir ok kii de Allah'n adm yceltmek iin savamtr. Bunlar hidayet nderleri ve reticileriydiler. Kendilerinin ldrlmesinden sonra olsun, peygamberlerinin ldrlmesinden sonra olsun zaafa dmediler. Byle bir durum ortaya ktktan sonra cihaddaki kararllklar gevemedi, dmanlara boyun eerek teslim olmadlar. Dnyaya ve dnyann metana boyun emediler. Gerisin geri de dnmediler. Aksine peygamberlerinin ldrlmesinden sonra da sebat ettiler, sabrettiler; hayatta iken sabrettikleri gibi. Allah ise sabrda yaran ve Allah'tan korkanlar sever. Bylelerini doruya iletir, hakk gsterir ve en byk mkfatlarla onlara ecir verir. te bu onlarn vlmeye deer ilerinden bir nebzedir. Resulullah (s.a.)'n ldrldne dair yalan haber yayld vakit Mslmanlarn kar karya kald geveklik, zaaf ve bozgun st kapal tenkit edilmektedir. Bu yalan haber dolaysyla mriklere kar cihad hususunda zaaf gstermeleri ve Ebu Sfyan'dan eman almak istemekle boyun emeleri eklindeki tavrlar bylece tenkit edilmektedir.

Peygamberlerle savaan o topluluklarn syledikleri gzel szlere gelince, onlar musibetin gelip atmas esnasnda yle demilerdi: "Rabbimiz bize gnahlarmz bala, kusurlarmz rt, senin emrine uymayan davranlarmz affet. Sava esnasnda dmanlarla karlarken ayaklarmza sebat ver, kfirler topluluuna kar bize yardm et!*

Rabbani olmalar ile birlikte gnahlarndan ve dier kusurlarndan tr balanma dilemeleri, kendi kendilerine kusurlu olduklarn hissettirmektedir. Sava esnasnda ayaklarna sebat verilmesini istemelerinden nce mafiret isteyerek dua etmeleri ise, onlarn Rablerinden bu isteklerinin arndrlm bir ruh ve tam bir teslimiyet ile yaplmasnn dualarnn kabul ihtimalini daha ok artrmas kasdyladr.

Yce Allah da dmanlara kar zafer, stnlk, gzel anlmak gibi ihsanlarla dnyann sevabn, Allah'n rzasn, rahmetini, ltuflar yurdunda ona yakn olmay elde etmek suretiyle de ahiret sevabn, gzelliini onlara vermitir. Yce Allah'n bildirdii u durum da buna yakndr: "Onlar iin o ilediklerine mkfat olmak zere gzleri aydnlatc neler gizlendiini hi bir kimse bilemez." (Secde, 32/17). Hz. Peygamber de bu mkfat ylece haber vermektedir: "Orada (cennette) hi bir gzn grmedii, hi bir kulan iitmedii ve hi bir kimsenin kalbinden geirmedii nimetler vardr."

Daha sonra Yce Allah onlar kendi rzasna uygun bir ekilde amellerini gzelletirmekle nitelendirmektedir. Yeryznde Allah'n snnetini uygulayanlar bunlardr ve bu gzel ileri dolaysyla Allah onlar mkfatlandracaktr.

Allah'n hem dnya hem ahiret mkfatn onlara birlikte vermesinin sebebi iman eden, salih amel ileyen, dnya ve ahiret mutluluunu gerekletirmek isteyen kimseler olmalarndan dolaydr. Bu buyrukta sz geen salih mmin gibidir onlar. "Bazs da, "Rabbimiz bize dnyada bir iyilik ver, ahirette de bir iyilik ver ve bizi o ate azabndan koru" der." (Bakara, 2/201).

Ahiret sevabnn zel olarak gzel olmakla nitelendirilmesi, onun stnlne, nceliine ve Yce Allah nezdinde asl deer tayann o olduuna dellettir.

Allah bu mminlerin niteliklerini nce ona itaat etmeye muvaffak olmalar, sonra bu itaat zere kendilerine sebat verilmesi eklinde sralamtr. Daha sonra da btn bunlarn tmnn Allah'n inayeti, ltf, tevfiki ve ihsan ile olduuna kulun dikkatini ekmek zere de bu gibi kimseleri ihsan edenler, iyilik yapanlar diye adlandrmaktadr.

Bu ayet-i kerime ile Muhammed (s.a.)'in ashab eitilmekte, btn bunlara herkesten ok onlarn lyk olduklarna dikkatleri ekilmektedir. te onlara den de bu Rabbanilerin hallerine bakp ibret almak, onlarn sabretmeleri gibi dmanlarna sabretmek, onlarn salih amellerine uyup syledikleri szler gibi sylemektir. nk Allah'n dini birdir, onun insanlara uygulad snneti de tektir.

Kfirlere taatten Sakndrma149- Ey iman edenler! Eer kfirlere itaat edecek olursanz, sizi kelerinizin stne gerisin geriye dndrrler. Siz de hsrana urayanlar olarak geri dnersiniz.

150- Hayr! Allah sizin mevlnzdr, O yardm edenlerin en hayrhsdr.

151- Allah'n hakknda hi bir delil indirmedii eyleri ona ortak kotuklarndan dolay o kfirlerin kalplerine korku salacaz. Zalimlerin dnp varaca yer ne ktdr!

Nzul Sebebi149. ayet-i kerimenin nzul ile ilgili olarak Ali (r.a.) yle demitir: Bu ayet-i kerime mnafklarn, bozguna uramalar zerine mminlere, "Haydi kardelerinize geri dnnz ve tekrar onlarn dinine giriniz" demeleri zerine nazil olmutur. Hasan- Basr (r.a.)'den ise yle dedii rivayet edilmitir: Eer sizler Yahudi ve Hristiyanlarn tlerine kulak verir ve bu tlerini kabul edecek olursanz... demektir. nk onlar sizin sapmanz istiyorlar, dinde sizi pheye drmeye alp yle diyorlard: Eer Muhammed gerek bir peygamber olsayd malp edilmez, O'na ve arkadalarna gelip atan bu musibetler isabet etmezdi. O dier insanlardan fark olmayan bir kimsedir. Bir gn muzaffer olur, bir gn de bozguna urar.

es-Sdd'den de yle dedii rivayet edilmektedir: Eer sizler Ebu Sfyan ve arkadalarna meyleder, onlardan eman isteyecek olursanz, sizleri eski dininize dndrrler.

151. ayet-i kerimenin nzul ile ilgili olarak da es-Sdd unlar sylemektedir: Uhud gn Ebu Sfyan ve mrikler Mekke'ye ynelip yola koyulunca yolun bir blmne geldikten sonra piman olup yle dediler: Biz ne kt i yaptk! Onlar ldrdk, nihayet geriye azck bir grup kalnca onlar terk ettik. Haydi geri dnn, onlarn kkn kurutun. Fakat byle bir karar verince Yce Allah kalplerine korku sald ve sonunda bu kararlarndan vazgetiler. Yce Allah da u, "Allah'n hakknda hi bir delil indirmedii eyleri ona ortak kotuklarndan dolay o kfirlerin kalplerine korku salacaz" ayetini indirdi.

AklamasYce Allah mmin kullarn kfir ve mnafklara itaat etmekten sakndr-maktadr. nk onlara itaat etmek dnya ve ahirette insan geriletir. Bundan dolay yle buyurmaktadr: Ey iman edenler, eer sizin dininizi inkr eden, peygamberinizin peygamberliini fcabu] tlByen jjbu jyan ve arkadalar le mnafklarn nderi olan Abdullah b. Ubeyy ile ona tabi olanlara, Yahudi ve Hristiyanlarn elebalarna itaat edecek olursanz, imandan sonra bunlar sizi kfirler olarak gerisin geri dndrrler. Sizler de slm'n izzeti ile aziz olduktan sonra kfrn zilleti ile ve dmanlarnzn sizlere tahakkm etmesi ile yeryznde iktidar sahibi olma, devlet sahibi olmak imknlarndan mahrum kalarak zarara urayanlar olursunuz. Halbuki bunlar samimi mminlere Yce Allah'n u vaadinde sz konusu edilmektedir:

"Sizden iman edip salih amel ileyenleri Allah yeryznde mutlaka halife yapmay vaad etti. Onlardan ncekileri halife yapt gibi. Ta ki kendileri iin raz olduu dini onlar iin tam anlamyla iktidara getirsin ve korkulardan sonra bu korkularn gvenlie deitirsin..." (Nr, 24/55). Sizler ite bu kfirlere itaat edecek olursanz, ahirette de Allah'n nimet ve sevaplarndan mahrum edilmek, cehennemde de Allah'n azap ve cezasna maruz braklmak suretiyle ziyan edenlerden olursunuz.

O bakmdan sizler kfirlerin yardm ve destek vermelerine, onlarn aldatmalarna aldr etmeyin. nk sizin yardmcnz, desteiniz bir dier ayet-i kerimede de buyurulduu gibi, Yce Allah'tr. "Biliniz ki Allah sizin mevlnz-dr, o ne gzel mevl ve ne gzel yardmcdr!" (Enfl, 8/40). Yce Allah izzeti, Rasulne ve mminlere takdir buyurmutur. "zzet Allah'n, Rasulnn ve mminlerindir." (Mnafikn, 63/8). Yine salihleri veli edinmek, kfirleri desteksiz ve yardmsz brakmak eklinde Yce Allah'n snneti cereyan edegelmitir: "Acaba onlar yeryznde gezip kendilerinden cekilerin akibetlerinin nasl olduuna bakmadlar m1? Allah onlar terk etmitir. Kfirler iin de onlarn benzerleri vardr. Bunun sebebi udur: Allah iman edenlerin velisidir, kfirlerin ise velisi yoktur." (Muhammed, 47/10-11).

Yce Allah'n mminlere yardm ve destek oluunun tecellilerinden birisi de Allah'a irk komalar sebebiyle kfirlerin kalplerine korku salmasdr. Bunun bir dier sebebi ise kfirlerin Allah'tan baka bir takm putlar ve talar mabut edinmeleridir. Bunlarn ibadete lyk olduklarna, Allah ve yaratklar arasnda vasta olduklarna dair akl olsun madd olsun en ufak bir delil yoktur. Onlarn bu putlara tapnma hakkndaki biricik delilleri bunlara tapar bulduklar atalarn taklit etmekten ibarettir: "Biz babalarmz bir mmet (din) zere bulduk ve phesiz biz onlarn izlerine uyanlarz." (Zuhruf, 43/23) Onlar hakikatte hayal, vehim ve vesvese iinde gelip geen duygularn etkili olduuna gvenip dayanyorlar. Bu ise onlarn akl ve kalplerinin tutarszl ve dncelerinin bozukluu, ruh zaafl sonucunu verir. Onlarn sonunda ahirette yerleecekleri yer atetir. Bu ise zulm, kfr, hakka ve hak ehline kar inatlarndan dolavdr. Onlarn varm barnacaklar ver ne kadar kt bir verdir!

Onlar kt davranlar sebebiyle hem kendilerine hem insanlara zulmetmi kimselerdir. Onlar uygarlk ve medeniyetin esaslarn kaybetmilerdir. Onlar mminleri dinlerine smsk sardr halde grecek olurlarsa, ruhlarndaki pheleri daha ok artar, ilerindeki korku, dehet ve huzursuzluk devam edip gider.

Uhud'da Mslmanlarn Bozguna Uramalarnn Sebepleri Ve Zafer Vaadinden Sonra Dalmalar152- Muhakkak Allah size olan vaadinde sadkkald. Hani O'nun izniyle o zaman onlar ldryordunuz. Nihayet sevmekte olduunuzu size gsterdikten sonra, ylgnlk gsterdiniz, i hakknda ekitiniz ve isyan ettiniz. Kiminiz dnyay istiyor, kiminiz de ahireti istiyordu. Sonra Allah snamak iin sizi onlardan geri evirdi. Bununla beraber muhakkak sizi affetti. Allah mminlere ltufkrdr.

153- O vakit siz boyuna uzaklayordu-nuz. Kimseye dnp bakmyordunuz bile. Peygamber de arkanzdan sizi aryordu. Bunun zerine sizi keder stne keder ile cezlandrdk, kaybettiinize ve banza gelene zlmeyesiniz diye. Allah yaptklarnzdan haberdardr.

154- Sonra o kederin ardndan zerinize bir emniyet, bir uyuklama indirdi ki, o iinizden bir ksmn rtp buruyordu. Bir ksm da canlar sevdasna dmlerdi. Allah'a kar cahiliye zann gibi halcfan dyndw bir zan besliyorlard. "Bu iten bize bir ey var m?" diyorlard. De ki: "Btn i Allah'ndr." Onlar sana yltlnH1rln eyi ilerinde gizliyorlar. "Bizim bir paymz olsayd burada ldrlmez-dik" diyorlar. De ki: "Evlerinizde olsaydnz bile zerlerine ldrlmeleri yazlm olanlar yatacaklar yere kp giderlerdi. Allah gslerinizdekini yoklamak, kalplerinizdekini temizlemek iin byle yapt. Allah kalplerin iini ok iyi bilendir."

155- ^i ordunun karlat gn iinizden yz evirenleri ancak ilediklerinin bir ksm yznden eytan yoldan karmak istemiti. Andolsun Al-ln onlar affetti. nk Allah Ha- lm'dir, Gafr-dur.

Nzul Sebebi152. ayet olan, "Muhakkak Allah size olan vaadinde sadk kald..." ayeti ile ilgili olarak Muhammed b. Kal) el-Kuraz der ki: Resulullah (s.a.) Medine'ye Uhud gn kar karya kaldklar musibetten sonra dndnde ashabndan bazlar yle dediler: "Bize Allah'n zaferi vaad olunmuken arkadalarmzn bana gelen bu musibet nedendir?" Bunun zerine Yce Allah, "Muhakkak Allah size olan vaadinde sadk kald... Kiminiz dnyay istiyor, kiminiz de ahireti istiyordu." buyruunu indirdi. Yani Uhud gn bilinen ekilde davranan okular kastediyor.

154. ayet-i kerime olan, "Sonra o kederin ardndan zerinize bir emniyet, bir uyuklama indirdi..." buyruu ile ilgili olarak bni Rheveyh, ez-Zbeyr'den yle dediini rivayet etmektedir: Uhud gn olduka korkmu olduumuzu ama zerimize uyku ktn grdk. Aramzdan sakal gsne dmeyen kimse yoktu. Allah'a yemin ederim ben adeta bir rya gibi Muattib b. Kueyr'in u szlerini iitiyordum: "Eer bu iten bize ait bir ey olsayd burada ldrlmezdik. Ben bunu iyice belledim." Yce Allah buna dair, "Sonra o kederin ardndan zerinize bir emniyet, bir uyuklama indirdi... Allah kalplerin zn ok iyi bilendir." buyruuna kadar inzal buyurdu. "Bizim bu iten bir paymz olsayd, burada ldrlmezdik" buyruunun anlam da udur: Eer bu konuda tercih bize braklsay-d biz dar kmaz ve ldrlmezdik. Fakat istemeyerek karlm bulunuyoruz. Yce Allah da onlara, "De ki: Evlerinizde olsaydnz bile..." buyruu ile cevap verdi. Yani hakknda lm takdir olunan kimseyi eceli belli bir yere kmaya iter ve takdir olunan o yerde can alnr. Evinde oturmas asla onu kurtaramaz. nk Yce Allah'n takdir ettii kaza kanlmaz olarak gerekleir.

AklamasAllah'a yemin olsun ki, Rabbiniz size vermi olduu dmana kar sava vaadini yerine getirmitir. Siz Allah'n desteklemesi, yardm, meiet ve iradesiyle dmanlarnz ldrmeye koyulup onlara alabildiine kayp verdirdiiniz srada O, bu szn yerine getirmiti.

Evet, Allah szn yerine getirmiti. Nihayet sizler korkakla kaplp savata zaaf gstererek peygamberinizin okularn bulunduklar tepe zerinde sebat gsterme emrini uygulama hususunda ayrla dnce, kiminiz, "Bizler ne diye burada duruyoruz, mrikler bozguna uram bulunuyor" derken, dier ksmnz da, "Ebediyyen Resulullah (s.a.)'n emrine muhalefet etmeyiz" demitiniz ve Abdullah b. Cbeyr bir grup arkada ile birlikte sebat gstermi, bunlarn dnda kimse sebat gstermemiti. te bu olay meydana gelince Allah'n yardm gecikti ve aranzda bozgun ve yenilgi ba gsterdi.

Dier bir ifade ile: Sizler onlarla karlatnz srada iin banda zafer slmnd. Fakat sizler anlamazla dp okularn emre uymamalar, bir takm savalarn bozguna uramalar sz konusu olunca sebat gsterme ve itaat artna bal olan Allah'n vaadi gecikmi oldu.

Urve b. ez-Zbeyr'den yle dedii rivayet edilmektedir: Yce Allah sabretmek ve takval olmak artna bal olarak, iaretli be bin melek ile onlara yardm etme vaadinde bulunmutu. O bu vaadini yerine getirmiti. Fakat Ra-suln emrine uymayarak saflarn terk eden okularn da dnyala ynelmeleri zerine, onlara gelen meleklerin yardm kaldrld. Yce Allah da, "Muhakkak Allah size olan vaadinde sadk kald. Hani onun izniyle o zaman onlar ldryordunuz..." buyruunu indirdi. Evet Allah vaadinde sadk kald. Onlara fethi gsterdi. Fakat isyana koyulmalar akabinde de onlar bellarla kar karya getirdi.

Ayet-i kerimenin lafzlar onlarn azarlanm olduunu gstermektedir. Azarlanmalarna sebep de udur: Onlar Allah'n yardmnn balang almetlerini grdler. Onlarn grevi zaferin tamama ermesinin geri ekilmekte deil, sebat gstermekte olduunu bilmeleriydi.

Daha sonra aralarndaki anlamazln sebebini aklmakta ve yle buyurmaktadr: "Kiminiz dnyay istiyor..." yani ganimeti. bni Mes'ud der ki:

"Biz Uhud gnne kadar Resulullah (s.a.)'n ashabndan herhangi bir kimsenin dnyay ve dnyal istediini fark etmemitik." te bunlar ganimet arzusuyla dadaki yerlerini terk edip giden kimselerdir.

"Kiminiz de ahireti istiyordu." Bunlar ise yerletirildikleri yerde sebat gsteren, peygamberlerinin emrine aykr hareket etmeyip Abdullah b. Cbeyr ile birlikte yerlerinde duran kimselerdir. O srada mslman olmayan Hlid b. Velid ile Ebu Cehil'in olu Ikrime onun zerine hamle yaptlar. Abdullah b. C-beyr'i geri kalanlarla birlikte ehit ettiler. Allah'n rahmeti zerlerine olsun. Burada serzeni, yerlerini terk edip geri ekilenler hakkndadr; sebat gsterenler iin deildir. nk sebat gsterenler sevaba nail oldular.

Daha sonra, sizler onlara stnlk saladktan sonra bozguna urayarak dmannzdan geri ekilmenizi salad. O bunu imannz snamak iin yapt. Andolsun ki O sizi affetti ve bu yaptnz balad. lediiniz kusur dolaysyla piman olmanz zerine ruhunuzdaki gnahn etkisini silip tevbenizi kabul edince, bu snama ile sizin imannz imtihan etmi oldu. phesiz Allah mminlere ltufkrdr. Yani masiyet ve emre kar geldikten sonra onlar toptan imha etmedi. Affa mazhar olmalarna sebebin, dmanlarn sayca, ara ve gere bakmndan okluu, Mslmanlarn saylarnn ara ve gerelerinin azl olmas da muhtemeldir.

Daha sonra Yce Allah onlara unu hatrlatarak buyurdu ki: Daa trmanp gittiiniz yani bozguna urayarak katnz vakit, dmana arkanz dnp gittiinizi hatrlayn. O srada dehet ve korkudan dolay sizler kimseyle ilgilenmiyordunuz. Allah'n Rasuln ise geride brakm idiniz; o da dmanlardan kamamanz iin sizleri u szleriyle aryordu: "Bana dnn Allah'n kullar, bana dnn. Ben Allah'n rasulym, her kim geri dnp dmana saldrrsa ona cennet vardr." bni Abbas ve bakalar da der ki: Resulullah (s.a.)'n ars, "Ey Allah'n kullar, geri dnn" eklinde idi. Bylece Rasul onlar arkalarndan arm oluyordu. el-Ber b. Azib der ki: Uhud gn Resulullah (s.a.) piyadelerin basma Abdullah b. Cbeyr'i tayin etmiti. Bunlar ise geri dnp katlar. te Allah'n rasulnn arkalarndan onlara seslenmesinin sebebi budur. Resulullah (s.a.) ile birlikte 12 kiiden baka kimse kalmamt.

Buna karlk keder stne kedere uramak cezalar olmutu. Birinci keder bozguna uramak, ganimetten mahrum olmak ve ashab- kiramn ldrlmesi idi. Birinci kedere sebep olan ikinci keder ise, sizin emrine kar gelmeniz, grne muhalefet etmeniz dolaysyla peygamberin duyduu ac ve skntdr. bni Cerr et-Taber'nin de belirttii gibi, konu ile ilgili grler arasnda en tercihe deer olanlar budur.

Yce Allah btn bunlar skntlara ahasnz, hounuza gitmeyen eylere katlanma alkanln elde edesiniz diye yapt. nk bunlar mmetleri ve fertleri biler, bylelikle elde edemediiniz menfaat ve ganimetlere dier taraftan dmannzdan size isabet eden yaralama, ldrme gibi zaralara zlme-yesiniz diyedir. Allah amellerinizden haberdardr. Amellerinize karlk verir.

nk amel baar ve zafere sebeptir. mann kemale ermesinin, faziletlere bezenmenin bedelidir. Bu buyrukla itaat tevik edilmekte, masiyetten alkonulmaktadr.

Daha sonra Yce Allah onlara isabet eden kederden sonra kullarna verdii ltf hatrlatmaktadr. Bu ise onlara huzur ve sknun indirilmesidir. Bu da onlar rtp bryen ve etkisi altna alan uyuklamadr. Bu znt ve keder hallerinde, silhlarn kuanmken bunlar oldu. Byle bir durumda uyuklamak, duyulan gvenin delilidir. Ta ki yitirdikleri gc tekrar elde edebilsinler. Ba gsteren zaaflarn telfi edebilsinler. Nitekim Bedir sava sz konusu edilirken Enfal suresinde Yce Allah yle buyurmaktadr: "Hani o size gvenlik iin kendi nezdinden bir uyku vermiti." (Enfal, 8/11). Ebu Talha der ki: "Ben Uhud gn uyuklamaya dalan kimseler arasnda idim. O kadar ki klcm defalarca elimden dt. O dyor ben onu alyor, o dyor ben onu alyordum." Yine Buhar tefsir blmnde Ebu Talha'dan yle dediini rivayet etmektedir: "Uyuklama bizi sard. Bizler Uhud'da saflarmzda bulunuyorken klcm elimden dp duruyor, ben de onu alyordum, o dyor ben de onu alyordum." Uyuklama insanlardan bir ksmn buruyordu. Burada ksm (taife), hem tek bir kimse hakknda, hem de topluluk hakknda kullanlr. Sz geenler ise muhacirler ve imanlar hususunda basiret zere bulunan genel olarak btn Ensar idi. Nitekim bni Abbas yle demektedir: Yahut da bunlar iman, yakn, sebat ve Yce Allah'a tevekkl ehli kimselerdir. Allah'n, Rasulne yardm edeceine ve onun arzusunu gerekletireceine kati olarak inanan kimselerdir. Dier bir kesimin ise btn dertleri kendileri idi. Yani kendi nefisleri kendilerini kedere itmiti. Korku kalplerini sarmt. Buna sebep ise Allah'n yardmna gvenmemeleri, peygambere iman etmemeleri idi. Bunlar da Abdullah b. Ubeyy, Muatteb b. Kueyr gibi kimseler ile onlara uyan mnafklardan bir topluluk idi. Huzursuzluklar, tedirginlikleri, korkulan sebebiyle uyku onlar brmemiti. Bunlar Allah'n Rasulnn ve dinin durumu ile ilgilenmiyorlard. Yce Allah'n haber verdii ekilde, "Allah'a kar cahiliye zann gibi hakkn dnda bir zan besliyorlard." Yani zannetmeleri gereken hak zannn dnda bir kanaate sahiptiler. nk onlar yle demilerdi: "Eer Muham-med gerek bir peygamber olsayd kfirler ona musallat olamazd." Bu ise Allah'a irk koanlarn syleyecekleri bir szdr.

te bu ikinci kesim, Allah'n Rasulne soruyorlard: "ten, zafer ve yardmdan bizim bir paymz var mdr?" Yani bu konuda kendilerinin bir paynn olmadn kastediyorlard. nk onlar bunun hak olmadna inanyorlard. te byk hatalarna sebep bu idi. nk hi phesiz Allah'n peygamberlerine yardm savalarn kimi zaman zaferle kimi zaman yenilgi ile sonulanmasna engel deildir. nemli olan iin kemale ermesi, akibetin gzel bir ekilde sonulanmasdr.

Yce Allah onlarn bu sorularna yle cevap verdi: Meydana gelen her bir olay Yce Allah'n snnetine gre cereyan eder. Bu ise, "Sebeplerle sonular arasndaki balant kurulduunda i ve yardm btnyle Allah'ndr" esas zerinde kuruludur. u buyruunda kendilerine vaad ettii gibi mmin kullarnn yardmcs da O'dur; "Allah, mutlaka ben ve Rasullerim galip geleceiz diye yazd." (Mcadele, 58/1): "Ve phesiz bizim askerlerimiz galip gelecek olanlardr." (Sfft, 37/173).

te bu mnafklar kalplerinde dmanlk ve kin gizlerler. Zahiren yol gsterilmesini isteyen mminler gibi soru sorarlar. "Bu iten bize bir ey var m?" derler. Fakat onlar inkr, yalanlamay ve mnafkl gizliyorlar.

Senin kendilerine, " btnyle Allah'ndr" demeni inkr ederek kendi ilerinde yahut biribirlerine, "Eer Muhammed'in dedii gibi i btnyle Allah'n, onun gerek dostlarnn olsa ve gerekten galip gelenler onlar olsa idi, hi bir ekilde biz yenilgiye uramazdk ve bu savata bunca kii ldrlmezdi" diyorlard. Onlar bu kanaatleri ile peygamberlik ve zafer arasnda bir balant kuruyorlar ve diyorlard ki: "Eer Muhammed bir peygamber olsayd bozguna uramazdk." Fakat zaferin Allah'tan geldiini ve O'nun yardmyla olduunu fark edemediler. Bozgunun da Mslmanlarn aykr bir tutumlar nedeniyle olduunu anlayamadlar.

Allah onlara, "Eceller ve mrler Allah'n elindedir, zafer Allah'tandr ve hakknda lmn yazld kimsenin lmesi kanlmazdr" diyerek cevap vermitir. Hakknda lmn yazld kimse eer evinde olsa ve ecelinin sonu gelse, phesiz lp decei yere kp giderdi. Tedbirin kadere kar faydas yoktur, i btnyle Allah'n elindedir.

an yce Allah, Uhud gazasnn sonlarnda Mslmanlar bozguna uratmay, mminlerin kalplerinde bulunan ihls snamak, kalplerde bulunan hastalklar ve eytan vesveseleri ayrt etmek iin yapmt. Allah kalplerin zn ok iyi bilendir. Yani btn srlar ve gizlilikleri bilir. Gkte olsun yerde olsun, gizli olan hi bir ey O'nun iin gizli deildir. O insanlarn durumu aa ksn, gerekler ortada grlsn, sabreden mminlerle aldatc mnafklarn konumlar besbelli olsun diye bunlar yapt.

Uhud'da Mslmanlarla mriklerden ibaret iki topluluun kar karya geldii gn bozguna urayan yahut yerlerini terk eden mminleri eytan ana drerek yanltm ve yanlla drmtr, ayaklarn kaydrmtr. Buna sebep ise kazandklar bir takm gnahlardr. Yani Uhud gn bozguna urayanlarn geri dnp kamalarna sebep, eytana itaat etmeleri olmutu. Buna bal olarak bir takm gnahlar ilediler, bu iledikleri gnahlar sebebiyle de Allah'n destei, yardm, kalplerini pekitirmesi nlendi ve sonunda geri dnp katlar. te bu da bir gnahn bir dier gnaha ittiinin delilidir. Nitekim itaat de bir baka itaati arkasndan getirir ve bu ise o itaatteki bir ltuf-tur. Nitekim Zemaher byle demektedir: "Musibetler, cezalar -ki bozguna uraylar bunlardandr- kt amellerin bir etkisidir, bir sonucudur. Bir gnahtan sonraki bir gnah o gnahn cezasndan bir paradr. Bir iyilikten sonraki bir iyilik de o iyiliin sevabndan bir paradr."

Daha sonra Yce Allah, "Andolsun, Allah da onlar affetti" diye buyurmaktadr. Yani o savatan kalmalarn balad, ahirette onlar sorgulamad, dnyada onlarn cezasn bir ders, bir terbiye ve bir arndrma sebebi kld. te bu, onlarn nnde umut kapsn ak brakmakta ve kederin ruhlarn kaplamasna engel olmaktadr. phesiz Allah balaycdr. Tevbe ve kusurunu itiraftan sonra kyle byyle btn gnahlar balar. Halm'dir, gnaha cezay vermekte acele etmez. Hatalarn tashih etmek iin kula bir frsat brakr.

Mminlerin Mnafklarn Szlerini Sylemekten Sakndrlmas, Cihada Tevik Edilmesi Ve Faziletleri156- Ey iman edenler! Siz kfir olup da yeryznde yolculukta yahut gazada bulunan kardeleri hakknda "Yanmzda olsalard lmezler ve ldrl-mezlerdi." diyen kimseler gibi olmayn. Allah bunu kalplerinde bir hasret (gnl yaras) yapt. Dirilten de ldren de Allah'tr. Allah btn yaptklarnz ok iyi grendir.

157- Andolsun ki Allah yolunda ldrlr yahut lrseniz muhakkak Allah'tan bir mafiret ve rahmet onlarn toplayaca eylerden elbette daha hayrldr.

158- Andolsun siz lseniz veya ldrl-seniz de muhakkak Allah'n huzurunda toplanacaksnz.

AklamasYce Allah mmin kullarn, yolculukta ve savata len kardeleri hakknda, "Eer onlar bu ie kalkmasalard balarna bu iler gelmeyecekti" diyerek yanl inanlarn aa vuran kfirlere benzemekten sakndrmaktadr.

Ey iman edenler! Sizler ticaret iin lkelerde yolculua kp len yahut da savaa karak ldrlen kardeleri hakknda, "Eer onlar yanmzda kalsalard lmez ve ldrlmezlerdi'' diyen o mnafklar gibi olmaynz.

nk byle bir ey dini bilmemektir, bu iman bakmndan bir sapklktr. nk Yce Allah'n u buyruunda olduu gibi hayat ve lm O'nun elindedir: "Allah'n izni ile olmadka hi bir kimse lmez. O vadesiyle yazlm bir yazdr." (l-i mrn, 3/145).

Kaza ve kader insan fiillerinde mecbur klmaz. nk kazann anlam ilh bilginin belli bir eye taallukudur. lim ise bir eyin aa kmas ve kuatlmas olup zorlamay gerektirmez. Kader ise o eyin ilme uygun olarak meydana gelmesidir. Allah'n ilmi ancak vakaya uygundur. Aksi takdirde bu bilgisizlik olur. nsan fiillerinde ihtiyar (irade) sahibidir. u kadar var ki kudret, irade ve bilgi itibariyle eksiktir. Onun aamayaca belli snrlar vardr. nsan bazan bir eyi kararlatrr yahut belli bir ii yapmay tercih edebilir. Fakat lmn sebeplerini bilgisiyle kuatamaz. Bir ey meydana geldi mi o iin meydana gelmesinin kanlmaz olduunu bilir. nsan Allah'n yardmna, desteine iman etse, onun mutluluuna dair bilmedii sebeplere kendisini muvaffak klacana inansa ve bununla birlikte de sebeplere yapsa, o daha bir gayretle alr, tkezlemekten, baarszlktan uzak kalr.

te sizler len yahut ldrlen kimseler hakknda o bilinen szleri syleyen kfir kimseler gibi olmaynz. Ta ki bu szn akbeti kaybettikleri dolaysyla kalplerinde bir hasret olarak ortaya ksn ve bu onlarn zaafn daha bir artrsn, pimanlklarna pimanlk katsn. Eer sizler onlar gibi olursanz size de onlara isabet eden hasretin bir benzeri isabet eder ve onlar zaaf gsterdikleri gibi siz de savata zaaf gsterirsiniz.

Allah bu itikad llerine ve aralarndan ldrlenlere duyduklar hasretleri (aclan) daha bir artsn diye nefislerinde yaratmtr. Daha sonra Yce Allah onlara, "Dirilten de ldren de Allah'tr" buyruu ile cevap vermektedir. Yani yaratmak O'nun elindedir. Emretmek, yok etmek, O'nun iidir. O'nun mei-eti, onun kaderi ile olmadka kimse hayat bulmaz, kimse lmez. O'nun kaza ve kaderi ile olmadka kimsenin mrnde art olmaz ve ondan bir ey eksilmez.

Allah yaptklarnz ok iyi grendir. Yani O'nun ilmi ve grmesi btn mahlkatna nfuz etmitir. Gizlisiyle, ayla onlarn ilerinden hi bir ey O'na gizli kalmaz. Ruhlarn gizlediklerini ve inandklarn O bilir; isterse insanlar bunu ifade etmesinler. Bu bir taraftan mminler iin bir tevik, dier taraftan kfirler iin bir tehdittir.

Allah yolunda ldrlmek ve ayn ekilde lmek Allah'n rahmetine, affna, rzasna nail olmann yoludur. Bu ise dnyada kalmaktan hayrldr. Onlarn toplayageldikleri btn fani dnyalklardan stndr.

Gnahlar silen Allah'n mafiretini, dereceleri ykselten rahmetini, dnyann fani zevk ve lezzetlerine tercih etmek mmine ne kadar da yakr! nk ebed ve kalc olan bir ey elbette geici ve fani bir eyden hayrldr.

Daha sonra an yce Allah, Allah yolunda almaya tevik etmektedir. nk mal O'nundur. O, len yahut ldrlen herkesin dnnn varaca yerin, Yce Allah'n huzuru olduunu haber vermitir. Ona ameliyle karlk verecektir. Hayrsa hayr, er ise er. Hangi sebepten tr lrseniz lnz, Allah'n huzuruna dndrleceksiniz, O'nun huzurunda toplanacaksnz.

Bu da ayn ekilde iyi amellerde bulunmaya bir teviktir. Akide urunda slm sancan ykseltmek, slm vatann savunmak urunda cihad etmek ve fedakrlk ruhunu alamaktr. Allah yolunda ldrlen kimsenin hayatta olduuna, Rabbi katnda rzklandna kesin bir vaaddir. Bylesi, insanlar arasnda en gzel ekilde sz konusu edilir ve gzel bir ekilde vlr.

Peygamber (S.A.)'n Ashabna Yumuaklkla, Afla Davranmas, Onlarla Danmas Ve Zafer Vaadi159- Allah'n rahmeti sayesinde sen onlara yumuak davrandn. ayet kaba, kat kalpli olsaydn, elbette onlar etrafndan dalrlard. Artk onlar bala, onlara mafiret dile ve i hususunda onlarla mavere et. Bir kere azmettin mi artk Allah'a tevekkl et. phesiz Allah tevekkl edenleri sever.

160- Allah size yardm ederse artk sizi yenecek yoktur. ayet sizi yardmsz brakrsa O'ndan baka size yardm edecek kimdir? Mminler Allah'a tevekkl etmelidirler.

AklamasYce Allah mminlere hitap ettikten sonra peygamberine de hitap etmekte, ona da mminlere de u hususu hatrlatarak ltfunu belirtmektedir: Allah peygamberinin kalbini, emrine uyarak yasaklarn terk eden, ona uyan mmetine kar yumuatmtr. Ya Muhammed, Allah'n sana ve onlara olan rahmeti ve tevfiki dolaysyla Allah senin onlara kar yumuak davranman, onlarla gzel bir ekilde geinmeni takdir buyurmutur. Onlara latif szlerle hitap eder, gzel konuursun. Onlar irat etmek ve Uhud gazasnda kusurlaryla ilgili zrlerini kabul hususunda onlara yumuak sz sylersin.

te bu, nderliin yceliini, bakanln hikmetini, peygamberliin ahlkn aka ortaya koymaktadr. Bu Yce Allah'n, "phesiz ki sen byk bir ahlk zerindesin." (Kalem, 68/4) buyruu ile, "Andolsun size iinizden yle bir peygamber gelmitir ki sizin skntya uramanz ona pek ar gelir. O size ok dkndr, mminlere gerekten efkatli ve merhametlidir." (Tevbe, 9/128) buyruklarn andrmaktadr.

Yine Resulullah (s.a.) yle buyurmutur: "mamn (devlet bakannn) geni kalpliliinden, yumuak davranmasndan Yce Allah'n daha ok sevdii bir ey yoktur. Yine bir imamn cahilliinden ve ahmaklndan Allah'n daha ok buzettii bir cahillik yoktur."

Ey Peygamber! Eer sen kaba szl, onlarla muamelelerinde kat kalpli, sert tabiatl birisi olsaydn etrafndan phesiz dalrlar, seni terk ederlerdi. Fakat Allah onlar etrafnda toplad, kalplerini sndrmak iin seni de onlara kar yumuak davranl kld. Nitekim Abdullah b. Amr yle demitir: "Ben Allah Rasulnn niteliklerini nceki kitaplarda yle grdm: O sert deildir, kaba deildir. arlarda barp armaz. Ktle kar ktlkle ceza vermez; fakat affeder, balar."

Muhammed b. smail et-Tirmiz de Hz. Aie'den yle dediini rivayet etmektedir: Resulullah (s.a.) buyurdu ki: "phesiz Allah bana farzlar uygulamay emrettii gibi insanlar da gzellikle idare etmeyi emretti."

Ey Muhammed, sen bu ahlka sahip olduuna gre onlar affet. Onlardan sadr olanlar bala. Allah'tan onlara mafiret dile ki onlar balasn. Genel siyaseti ilgilendiren hususlarda sava ve bara dair mmetin maslahatlar konusunda ve btn dnyev maslahatlar ile ilgili olarak onlarla istiare et.

Gerekten de Resulullah (s.a.) btn ilerde bir taraftan onlarn kalplerini honut etmek, dier taraftan insanlarn onun fiilini snnet bilip ardndan gitmeleri iin istiarede bulunurdu. el-Hasen (r.a.) dedi ki: "Allah biliyordu ki peygamberinin onlara bir ihtiyac yoktur fakat onlardan (Ashabdan) sonra gelenlerin onun snnetine uymalarn dilemitir." Peygamber (s.a.), el-Maverd'nin naklettiine gre yle buyurmutur: "Bir topluluk mavere etti mi mutlaka ileri hakknda en doru olana iletilirler." Ebu Hureyre (r.a.) de Tirmiz'nin rivayetine gre yle demitir: "Resulullah (s.a.)'tan daha ok mavere eden hi bir kimse yoktu."

Bedir gn kervann peine gitmek hususunda Ashab- kiramla mavere etti. Onlar yle dediler: Ey Allah'n Rasul, eer bizi alp u denize sokacak olsan seninle birlikte oraya gideriz. Eer bizi alp Berk el-Gmad'a gtrsen seninle beraber yola koyuluruz. Biz sana Musa kavminin Hz. Musa'ya dedii gibi, "Sen ve Rabbin gidiniz, arpnz, ite biz de burackta oturuyoruz" demeyiz. Biz sana yle diyoruz: Haydi git, biz de seninle beraber nnde, sanda ve solunda arpmak zere geliyoruz."

Yine Bedir savanda nerede yerleeceklerine dair onlarla mavere etti. Hatta el-Mnzir b. Amr ona kfirlerin nne doru ilerlemesi teklifinde bulundu.

Uhud gn Medine'de kalmak yahut dmana kar kmaktan hangisinin yaplmas gerektii hususunda onlarla maverede bulundu. Onlarn ounluu kfirlerin karsna ehrin dna kma grn aklaynca, o da onlarn grne uydu.

Hendek gn, o yln Medine mahsullerinin 1/3'n verme karlnda savaa katlan Ahzb ile barmaya dair Ashab- kiram ile dant, fakat Sa'd b. Muaz ile Sa'd b. Ubde bunu kabul etmeyince, bu iten vazgeti.

Hudeybiye gn mriklerin oluk ocuklarna hcum etmek hususunda Ashab- kiramla istiare etti; Ebu Bekr es-Sddk ona yle dedi: "Bizler savamak iin gelmedik, bizler umre yapmak zere geldik." Hz. Peygamber de onun dediini kabul etti.

Yine Hz. Peygamber fk olaynda yle demiti: "Ey Mslmanlar topluluu, aile halkndan kt ekilde sz eden, onlara iftirada bulunan kimseler hakknda bana gr belirtiniz. Allah'a yemin ederim ben ailem hakknda kt bir ey bilmiyorum. Aile halkma kiminle iftirada bulundular. Allah'a yemin ederim, ben o kimse hakknda da hayrdan baka bir ey bilmiyorum."

Yine Hz. Aie'den ayrlmak hususunda Hz. Ali ve Hz. sme ile dant.

rann pek ok faydalan vardr. En nemlisi kendileriyle danlanlar takdir etmektir. Dier taraftan deiik bak alarn deerlendirdikten sonra teklif edilen grler olgunlatrlr. nsanlar tek bir alma ekli zerinde birleir ve doru olan gr kabul edilir. Ebu Davud'un Musannefinde Ebu Hu-reyre'den yle dedii nakledilmektedir: Resulullah (s.a.) buyurdu ki: "Kendisi ile istiare olunan kimse, gvenilen bir kimsedir."

Azmedip karar verdin mi Allah'a tevekkl et. Yani i hususunda onlarla mavere edip bir ie karar verdiin takdirde Allah'a tevekkl et. nk phesiz Allah kendisine tevekkl edenleri ve gvenenleri sever. Onlara yardmc olur ve onlar kendileri iin hayrl olana iletir. Tevekkln manas, hazr yiyicilik ve sebepleri ihmal etmek deildir. Tevekkl Allah'a gzel bir ekilde dayanmak, O'na gvenmek, sebepleri yerine getirdikten sonra sonulan O'na havale etmektir.

Raz der ki: Ayet-i kerime, tevekkln insann bir takm bilgisizlerin syledikleri gibi nefsini ihmal etme anlamna gelmediinin delilidir. Aksi takdirde istiareyi emretmek tevekkl emretmeye aykn der. Aksine ona tevekkl, insann zahiri sebeplere gereken riayeti gstermesidir. Fakat mmin kalbiyle, her eyi o sebeplere balamaz. Aksine bu ii ilh hikmetin kusursuzluuna balar.

Kazan ve maiet hususunda yeryznde alp abalamak kanlmazdr. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "O yerin omuzlarnda yryn, onun rzkndan yiyin. Sonunda dnnz yalnz O'na olacaktr." (Mlk, 67/15).

Siyaset ve savata uyank ve dikkatli olmak, dman glerine denk hazrlklarda bulunmak gerekir: "Ey iman edenler, korunma tedbirlerinizi alnz." (Nisa, 4/71); "Siz de onlara kar gcnzn yettii kadar kuvvet... hazrlayn." (Enfal, 8/60).

Dnya ve ahiret iin salh, dosdoru yolda yrmek ve takvay azk edinmek gereklidir: "Ve azk edininiz. nk azn hayrls takvadr." (Bakara, 2/197).

Her eyde tevekkl sa'y ile (almak ile) birlikte olmaldr. Ahmed, Tirmi-z, Nesa ve bni Mace yle bir hadis rivayet etmektedirler: "ayet sizler Allah'a gerei gibi tevekkl ederseniz kular mhlandrd gibi sizi rzklandrr. (Kular) Sabahleyin a giderler akamleyin tok dnerler." bni Hibban da Sa-hh'inde Resulullah (s.a.)'n yanna gelerek devesini brakmak isteyip de "Onu balayp m tevekkl edeyim, yoksa balamakszm m tevekkl edeyim?" diyen kimseye Resulullah (s.a.)'m, "Hayr onu bala ve ylece tevekkl et" dediine dair hadis-i erifi kaydetmektedir.

Daha sonra Yce Allah zaferin gerek kaynan iln etmekte ve unu bildirmektedir: Eer Allah'a itaate bal kalp sebat gstererek Allah'n tevfik ve yardmna gven duyduunuz vakit, Bediide size yardm etmek istedii gibi, Uhud'da da size yardm etmek isteseydi, insanlardan kimse sizi malup edemezdi. ayet Uhud'da cereyan ettii ekilde ellerinizin kazandklar eyler olan bozguna uramak, anlamazla dmek, size verdii emirlerde komutana kar gelmek gibi sebepler dolaysyla size yardmn gndermeyecek olursa ve sizi yardmsz brakp bozguna uratmak isterse hi bir zaman kimse sizi zafere kavuturamaz. O bakmdan mminler Allah'a tevekkl etmelidirler. Sebepleri edindikten sonra O'na gvenmelidirler. nk O'ndan baka onlara yardm edecek yoktur. te bu buyruk dantktan, hazrlkta bulunduktan ve er'an tevik edilen bir ii yapmak zere samimi karar verdikten sonra, Yce Allah'a tevekkl etmeye bir teviktir.

Ganimetlerin Paylatrlmasnda Peygamberin Adaleti Ve mmetini Islaha Dair Grevleri161- Bir peygamber iin hainlik etmek olur ey deil. Kim hainlik ederse kyamet gn o hainlik ettii ey ile gelir. Sonra her nefise ne kazandysa eksiksiz denir. Onlara zulmedilmez.

162- Allah'n rzasna uyan kimse, Allah'n gazabna urayan ve barna cehennem olan kimse gibi midir? O ne kt bir dn yeridir!

163- Onlar Allah katnda derece derecedir. Allah yaptklarn hakkyla grendir.

164- Andolsun ki mminlere Allah ilerinde kendilerinden onlara ayetlerini okuyan, onlar tertemiz eden, onlara Kitab' ve hikmeti reten bir peygamber gndermekle byk bir ltufta bulunmutur. Halbuki daha nce hi phesiz apak bir sapklk iinde idiler.

Nzul SebebiEbu Davud ve hasen olduunu belirterek Tirmiz bni Abbas'tan yle dediini rivayet etmektedirler: Bu ayet-i kerime Bedir gn kaybedilen krmz bir kadife paras hakknda nazil olmutur. Bazlar, "Belki onu Resulullah (s.a.) almtr" dediler. Bunun zerine Yce Allah, "Bir peygamber iin hainlik etmek olur ey deil" buyruunu indirdi.

el-Kelb ve Muktil der ki: Bu ayet-i kerime Resulullah (s.a.)'n Uhud gn kendilerini brakt noktay terk eden okular hakknda nazil olmutur. Onlar ganimet elde etmek arzusuyla yerlerini brakm ve yle demilerdi: Resulullah (s.a.)'n, "Her kim bir ganimet alrsa o onundur deyip de ganimetleri paylatrmayacandan korkuyoruz. Nitekim Bedir gn de paylatrmam-ti. Resulullah (s.a.) ise onlara yle demiti: "Benim emrim size ulamadka yerletirdiim noktay terk etmeyeceinize dair size emir vermemi miydim?" Onlar, "Dier kardelerimizi orada braktk" deyince onlara, "Hayr, siz bizim hainlik edeceimizi ve ganimetleri paylatrmayacamz zannettiniz" diye cevap verdi .

AklamasAyet-i kerimeler Resulullah (s.a.)'n niteliklerini ve mmetini slah etmeye dair grevlerini beyan etmeye devam etmektedir. Hainlik ona yakan bir i deildir. Hatta hi bir peygambere hainlik yaramaz. nk Yce Allah peygamberlerini makamlarna yakmayan eylerden korumutur. Zira peygamberlik yle yksek bir mevkidir ki, o makama sahip olan aalktan ve baya olan ileri ilemekten alkoyar. te bu mnafklarn Resulullah (s.a.)' -yle bir iten alabildiine uzak olduu halde- hainlikle ve ganimetten hrszlkta bulunmakla itham etmelerinin ve bu konudaki hatalarnn ne kadar dehetli olduunu gstermektedir. Hainlik edip de gizlice ganimetlerden bir eyler alan herkes, kyamet gnnde o ald eyi boynunda tayarak gelecektir. Yani yle bir ii yapmann sorumluluunu, iledii gnahn vebalini yklenmi olarak gelecektir.

Bu yle etin, yle kesin bir tehdittir ki snnet-i nebeviyye de bunu desteklemektedir. Buhar ve Mslim Ebu Hureyre (r.a.)'den yle dediini rivayet ederler: Resulullah (s.a.) kalkp aramzda bir hutbe irad etti. Ganimetten almay, bunun ne kadar byk bir i olduunu sz konusu etti, sonra da yle buyurdu:

"Dikkat edin, kyamet gn sizden herhangi bir kimseyi boynunda bren bir deve tayarak geldiini grmeyeyim. O kimse bana, "Ey Allah'n Rasul, imdadma yeti" diyecek. Ben ona, "Allah'n azabna kar yapabilecek bir eyim yoktur, ben sana tebli etmitim" diyeceim."

Dikkat edin kyamet gnnde sizden herhangi bir kimseyi boyununda ki-neyen bir at tayarak geldiini grmeyeyim. O kimse bana, "Ey Allah'n Rasul imdadma yeti" diyecek. Bense ona, "Allah'n azabna kar sana bir yardmm olamaz, sana tebli etmitim" diyeceim.

Sizden herhangi bir kimseyi kyamet gnnde boynu zerinde haklarn yazl olduu belgeler dolanm olarak geldiini grmeyeyim. O bana, "Ey Allah'n Rasul, imdadma yeti" diyecek ben ise ona, "Allah'n azabna kar sana bir ey yapamam, ben sana tebli etmitim" diyeceim.

Kyamet gnnde herhangi birinizin boynunda altn ve gm bulunduu halde geldiini grmeyeyim. O kimse, "Ey Allah'n Rasul imdadma ko" diyecek. Ben ise ona, "Allah'n azabna kar sana bir faydam olamaz, sana tebli etmitim" diyeceim."

te btn bunlar gnahn, gnahn arlnn, o gnah ileyenin rezil edileceinin temsil ifadesi kabilindendir. Byle bir kimsenin kyamet gnnde bu iinin gnahn ykleneceini belirtmektedir. Nitekim bir baka ayet-i kerimede yle buyurulmaktadr: "Ganallarn srtlarna yklenerek... Vah hasret bize! diyecekler. Dikkat edin o yklendikleri ne kt bir eydir!" (En'm, 6/31)

Her ne olursa olsun haksz yere bir ey almak cezay gerektirir. Nitekim Yce Allah Hz. Lokman'm szn naklederek yle buyurmaktadr: "Ey oulcuum! Eer sen(in yaptn i) bir kaya iinde yahut gklerde veya yerde olup da bir hardal danesi arlnca olsa dahi, Allah onu getirir. phesiz Allah Latiftir, her eyden haberdardr." (Lokman, 31/16).

Daha sonra ahirette her bir nefse hayr yahut er trnden ne kazandysa eksiksiz verilir. Hainlik eden de bakas da hakszla uramakszn yapt iin karln grr ve ondan bir ey eksiltilmez. Nitekim Yce Allah yle buyurur: "Derken kitap konulmu olacaktr. Gnahkrlar onun iindekilerden korkuya tutulmu greceksin. "Eyvah bize bu kitaba ne olmu, kk byk hibir ey brakmayp sayp dkm!" derler. Onlar ilediklerini de hazr bulmu olacaklar. Rabbin kimseye zulmetmez." (Kehf, 18/49).

Daha sonra Yce Allah, iyilik yapan ktlk yapan arasnda eitlik olmayacan belirterek Allah'tan korkan, salih amel ileyen bir kimsenin, Allah'a kar gelen ve kt iler yapanla eit olamayacan haber vermektedir. Yani Allah'n ter ettii hususlarda rzasna uyan ve buna bal olarak Rabbinin rzasna, pek byk sevabna hak kazanp azabndan emin olan kimse ile Allah'n gazabn hak eden ve buna mahkm olan, bundan kurtuluu bulunmayan, kyamet gnnde barna cehennem olan kimsenin eit olamayacan belirtmektedir. Bu da Yce Allah'n u buyruklarn andrmaktadr: "Mmin olan kimse hi fask kimse gibi olur mu? Onlar eit olamazlar." (Secde, 32/18); "man edip salih amel ileyenleri yeryznde fesat kartanlar gibi mi klarz? Yoksa takva sahiplerini facirler gibi mi klarz?" (Sd, 38/28).

phesiz hayr sahiplerinin de er sahiplerinin de birbirinden farkl derece ve mevkileri vardr. Allah'a itaat eden takva sahiplerinin cennette dereceleri vardr, isyankrlarn ise cehennemde derekeleri (aa doru inen basamaklar) vardr. Dnya hayatnda amelleri birbirinden farkl olduundan dolay amellerinin karlklar asndan da biribirlerinden farkldrlar.

Derecelerin en yksei Peygamber Muhammed Mustafa (s.a.)'n derecesidir. En aa basamak ise mnafklarn basamadr, "phesiz mnafklar cehennemin en alt basamandadrlar." (Nisa, 4/145). Yce Allah kullarnn yaptn ok iyi grendir. Kullarn nefislerini arndrmasndan ve en stn dereceye kadar nefislerini temizlemelerinden tutun da en alt basamaa kadar amellerinden hi bir ey O'na gizli deildir. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "O nefsini arndran kurtulua ermitir; ktlklerle rten ise zarara uramtr." (ems, 91/9-10). Allah amellerinin karln verecektir. Hayrlarn eksilterek veya ktlklerinin karln artrarak onlara zulmetmez. Aksine herkese amelinin karln verecektir.

Daha sonra Yce Allah insanlara verdii ltuf ve nimetlerini beyan etmektedir. Onlara peygamberi Muhammed (s.a.)'i bir takm niteliklere sahip ve bir takm grevlerle ykml olarak gndermitir. Bunl