tefsirül-münir sure sure (28)

49
TÂ-HÂ SURESİ..............................................................4 Surenin İsmi:.........................................................4 Önceki Sure ile İlişkisi:.............................................4 Surenin Muhtevası:....................................................4 Kur'ân-I Kerim Mutluluk Kaynağıdır....................................5 Belagat:..............................................................5 Kelime ve İbareler:...................................................5 Nüzul Sebebi..........................................................5 Açıklaması............................................................6 Hz. Ömer'in Müslüman Oluşu:...........................................7 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler...................................8 Hz. Musa'nın Rabbi İle Konuşması Mukaddes Vadide Ona Vahyin Gelmeye Başlaması.............................................................9 İ'râb:................................................................9 Belagat:..............................................................9 Kelime ve ibareler:...................................................9 Ayetler Arası İlişki..................................................9 Açıklaması...........................................................10 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................11 Hz. Musa'nın Asasının Yılana Dönüşmesi (Birinci Mucize)..............13 Belagat:.............................................................13 Kelime ve İbareler:..................................................13 Ayetler Arası İlişki.................................................14 Açıklaması...........................................................14 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................14 Beyaz El (İkinci Mucize).............................................15 Belagat:.............................................................15 Kelime ve İbareler:..................................................16 Ayetler Arası İlişki.................................................16 Açıklaması...........................................................16 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................17 -4- Yüce Allah'ın Peygamberlikten Önce Hz. Musa'ya İhsan Ettiği Sekiz Nimeti...............................................................18 Belagat:.............................................................18 Kelime ve İbareler:..................................................18 Ayetler Arası İlişki.................................................19 Açıklaması...........................................................19 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................20 Firavun'u İmana Davet İle İlgili Olarak Musa Ve Harun (A.S.)'a Verilen Direktifler..........................................................21 Kelime ve İbareler:..................................................21 Ayetler Arası İlişki.................................................22 Açıklaması...........................................................22 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................23 Firavun İle Hz. Musa Arasında Ulûhiyete Dair Konuşma.................24 Belagat:.............................................................25 Kelime ve İbareler:..................................................25 Ayetler Arası İlişki.................................................25 Açıklaması...........................................................26 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................27 -7- Hz. Musa'nın Büyücülük İle İtham Edilmesi........................28

Upload: seoe-

Post on 10-Nov-2015

242 views

Category:

Documents


3 download

TRANSCRIPT

CZ: 16, TA-H SURES (20) 409

4T-H SURES

4Surenin smi:

4nceki Sure ile likisi:

4Surenin Muhtevas:

5Kur'n-I Kerim Mutluluk Kaynadr

5Belagat:

5Kelime ve bareler:

5Nzul Sebebi

6Aklamas

7Hz. mer'in Mslman Oluu:

8Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

9Hz. Musa'nn Rabbi le Konumas Mukaddes Vadide Ona Vahyin Gelmeye Balamas

9'rb:

9Belagat:

9Kelime ve ibareler:

9Ayetler Aras liki

10Aklamas

11Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

13Hz. Musa'nn Asasnn Ylana Dnmesi (Birinci Mucize)

13Belagat:

13Kelime ve bareler:

14Ayetler Aras liki

14Aklamas

14Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

15Beyaz El (kinci Mucize)

15Belagat:

16Kelime ve bareler:

16Ayetler Aras liki

16Aklamas

17Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

18-4- Yce Allah'n Peygamberlikten nce Hz. Musa'ya hsan Ettii Sekiz Nimeti

18Belagat:

18Kelime ve bareler:

19Ayetler Aras liki

19Aklamas

20Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

21Firavun'u mana Davet le lgili Olarak Musa Ve Harun (A.S.)'a Verilen Direktifler

21Kelime ve bareler:

22Ayetler Aras liki

22Aklamas

23Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

24Firavun le Hz. Musa Arasnda Ulhiyete Dair Konuma

25Belagat:

25Kelime ve bareler:

25Ayetler Aras liki

26Aklamas

27Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

28-7- Hz. Musa'nn Byclk le tham Edilmesi

28Belagat:

28Kelime ve bareler:

28Ayetler Aras liki

29Aklamas

29Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

30Firavun'un Sihirbazlar Toplamas Ve Hz. Musa'nn Onlar Uyarmas

30Kelime ve bareler:

30Ayetler Aras liki

31Aklamas

31Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

32Hz. Musa le Sihirbazlarn Karlamalar Ve Sihirbazlarn Allah'a man Ettiklerini Aklamalar

32Belagat:

32Kelime ve bareler:

34Ayetler Aras liki

34Aklamas

36Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

38-10- Firavun Ve Askerlerinin Suda Boulmalar Ve Yce Allah'n srailoullarna Nimetleri

38Belagat:

38Kelime ve bareler:

39Ayetler Aras liki

39Aklamas

40Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

41Szleilen Vakitte Yce Allah'n Hz. Musa le Konumas Ve Buzay lh Yapmak Suretiyle Samir'nin Fitne karmas

41'rb:

41Kelime ve bareler:

42Ayetler Aras liki

42Aklamas

43Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

44Buzann lh Edinilmesi Dolaysyla Hz. Musa'nn Hz. Harun'a kmas, Buzann Denize Atlmas Ve Gerek lhn Tevhidi

45Belagat:

45Kelime ve bareler:

45Ayetler Aras liki

46Aklamas

47Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

49Kuran Kssalarndan bret Almak Ve Kur'an'dan Yz evirenlerin Cezas

49Belagat:

49Kelime ve bareler:

49Ayetler Aras liki

50Aklamas

50Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

51Kyamet Gnnde Yeryznn, Dalarn Ve nsanlarn Halleri

51Belagat:

51Kelime ve bareler:

52Nzul Sebebi

52Ayetler Aras liki

52Aklamas

53Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

53Kur'an- Kerimin Arapa Oluu, Tehditleri, Vahyin Tamamlanndan nce Kur'an Okumakta Acele Etmemek

54Kelime ve bareler:

54Nzul Sebebi

54Ayetler Aras liki

54Aklamas

55Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

55Hz. Adem'in Cennetteki Kssas, Oradan kartlmas Ve Rabbani Hidayete Bal Olmakla Ykml Klnmas

56Belagat:

56Kelime ve bareler:

57Ayetler Aras liki

57Aklamas

59Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

60Gemi mmetlerin Helakinden bret Almak, Mriklerin Eziyetlerine Sabredip Onlarn Dnyadan Faydalanmalarna Aldr Etmemek Ve Aile Halkna Namaz Emretmek

60Belagat:

60Kelime ve bareler:

61Ayetler Aras liki

61Aklamas

63Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

64Mriklerin Bir Mucize Talebi Ve Gelecek le Tehdit Edilmeleri

64Belagat:

64Kelime ve ibareler:

64Ayetler Aras liki

64Aklamas

65Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

T-H SURES

Kur'n-I Kerim Mutluluk Kaynadr1- T-H

2- Biz sana Kur'n' sknt ekesin diye indirmedik.

3- Ancak korku duyan kimseye t olmak zere (indirdik).

4- O, yeri ve yksek gkleri yaratandan indirilmedir.

5- O Rahman, Ar'a istiva etti.

6- Gklerde, yerde, onlarn arasnda ve nemli topran altnda olanlarn hepsi O'nundur.

7- Sen szn aa vursan da, muhakkak O sakl olan da ondan gizli olan da bilir.

8- Allah O'dur ki, O'ndan baka ilh yoktur, en gzel isimler yalnz O'nundur.

Aklamas"T-H" : Bunlar muhatabn daha sonra bildirilecek hususlara dikkatini ekmek ve konuup yazdklar dilin harflerinden olutuuna gre Kur'an- Kerim'in benzerini meydana getirmek iin Araplara meydan okumak zere surenin banda yer alan mukatta harfleridir. Bir dier gre gre bu Rasulullah (s.a.)'m ad olup, "Ey Muhammedi Arz ine (yeryznde yr)!" anlamndadr. bn'l-Enbar yle der: nk Rasulullah (s.a.) namazda o derece skntlara katlanyordu ki, ayaklar iecek noktaya kadar ulayor, bunun iin dinlenme gereini duyuyordu. Ona: "Yerde yr," denildi. Yani namazda kendini ok fazla yorma ki, ayaklarndan biri stne durup brn dinlendirme ihtiyacn hissetmeyesin.

"Biz sana Kur'n sknt ekesin diye indirmedik. Ancak korku duyan kimseye t olmak zere gnderdik," Kur'n' sana onlar iin zlerek, kfrde srar etmelerine esef ederek, iman etmedikleri iin ar derecede kederlenerek kendini yorasm diye indirmedik. nk onlarn iman etmeleri senin iin deildir. Aksine biz, Kur'n' tebli edip hatrlatasn diye indirdik. O bakmdan tebli ve hatrlatma senin iin yeterlidir. Bundan sonra inatlarn yz evirmelerine iltifat etme! Davetini kabul etmeleri iin onlar zorlama suretiyle kendini yorma ve urama.

u buyruklar da bu ayet-i kerimeyi andrmaktadr: "Belki bu sze iman etmiyorlar diye arkalarndan zlerek kendini nerdeyse helak edeceksin." (Kehf, 18/6).

Cuveybir, -beraberinde Muktil de bulunuyorken- ed-Dahhk'm yle dediini rivayet etmektedir: Yce Allah Kur'n- Kerim'ini Rasul'ne inzal buyu-runca kendisi ve ashab namaz klmaya baladlar. Kureyli mrikler: "Bu Kur'an- Kerim Muhammed'e ancak yorulsun, sknt eksin diye indirilmitir." dediler. Bunun zerine Yce Allah: "T-H. Biz sana Kur'n' sknt ekesin diye indirmedik. Ancak korku duyan kimseye t olmak zere (gnderdik)." buyruunu indirdi. Yani durum onlarn zannettikleri gibi deildir. Aksine Allah kime byle bir ilmi vermise o kii hakknda hayr dilemi olur. Nitekim Buhar ile Mslim'de Muaviye'den gelen haberde sabit olduuna gre Rasulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Allah kimin hakknda hayr dilerse onu dinde fa-kh (bilgili) klar."

Biz o Kur'an- Kerim'i ancak onun vastasyla Allah'n azabndan korkanlar rahmet, nur ve cennete gtren bir klavuz klm olduumuz Kitap'tan iittikleriyle amel eden kimselere t vermen iin, bir t olarak indirdik. Onlar iman etmeye mecbur etmek gibi bir grevin yoktur. "Senin grevin ancak tebliden ibarettir." (ura, 42/8); "Sen onlar zerinde bir zorlayc deilsin." (Giye, 88/22).

Bu buyruklarla kavminin davetinden yz evirmesi ve onlarn kfr zere kalmakta direnmeleri dolaysyla duyduu skntlara kar Rasulullah (s.a.) teselli edilmektedir.

Hafz Ebu'l-Kasm et-Tabern, Sa'lebe b. el-Hakem'den yle dediini rivayet etmektedir: Rasulullah (s.a.) buyurdu ki: "Yce Allah Kyamet gnnde kullar arasnda hkm vermek zere Krssi zerine kurulaca vakit alimlere yle buyuracaktr: Ben her ne yaparsanz size mafiret edeyim ve bunu hi nemsemeyeyim diye murad ettiim iindir ki, ancak size ilim ve hikmetimi rettim. "

Ayet-i kerimede yer alan "ancak" ya "lkin" anlamnda munkat' istisnadr yahut da muttasl bir istisna olup takdiri yledir: "Kur'an- Kerim'i biz sana tebliin skntlarna katlanasn diye deil de ancak bir t olsun diye indirdik."

Kur'n- Kerim her ne kadar herkese bir t ise de "korku duyanlarn t almalarndan zellikle sz konusu edilmesi, tten yararlanan kimselerin onlar oluundan dolaydr. Yce Allah'n: "O, takva sahipleri iin bir hidayettir. " (Bakara, 2/2) buyruunu andrmaktadr. Kur'n- Kerim'in genel olarak herkese t olmak zere indirildiinin delili ise Yce Allah'n u buyruklardr: "Furkn' btn lemlere korkutucu olsun diye kuluna indirenin an ne ycedir!" (el-Furkn, 25/1).

Kur'n- Kerim ile t vermenin mahiyeti de Rasulullah (s.a.)'n Kur'n- Kerim'i okuyarak, onu beyan ederek onlara t vermesi eklinde idi.

"O, yeri ve yksek gkleri yaratandan indirilmedir." Ey Muhammedi Sana gelen bu Kur'n- Kerim, yeri ve yksek gkleri yaratan tarafndan indirilmitir. Bu iki cihetten kast ise, alttaki ve stteki cihetlerdir. Yeryz aada olup kesif oluuyla, gkler ise ykseklerde bulunup letafeti ile Allah tarafndan yaratlmtr.

Ayet-i kerimeden kast da Kur'n- Kerim'i gereince takdir edebilmeleri iin Kur'n' indirenin azametinin mkemmelliini kullara haber vermektir.

"O Rahman, Ar'a istiva etti." Kur'an- Kerim'i indiren, ayn zamanda by ile k ile btn nimetleri ihsan eden Rahman olan Allah'tr. Allah, Ar'in zerine ykselmitir. Bunun nasl olduunu insanlar bilemezler. Aksine bizler tahrif, te'vil, tebih, temsil ve ta'til sz konusu olmakszn sfatlara iman eden selef-i salihnin izledii yola uygun olarak buna iman ederiz. O halde bu mekn sz konusu olmakszn, Allah'n cell ve azametine yakan bir istivadr; tpk Yce Allah'n: "Allah'n eli onlarn eli zerindedir." (Feth, 48/10) buyruunda olduu gibi. nk an Yce Allah cisim olmad gibi, sonradan yaratlm hi bir eye de benzememektedir. Ar ise yaratlm bir eydir, onun gerek mahiyetinin ne olduunu bilemeyiz.

Ancak sonradan gelenler (halef), sfatlarn tevil edilmesi grndedir. Bunlara gre istiva ile anlatlmak istenen eksiksiz bir istil, hakimiyeti ve tasarrufu altna almaktr. "Ar" ise mlk demektir, "el" de kudret anlamndadr.

"Gklerde, yerde, onlarn arasnda ve nemli topran altnda olanlarn hepsi O'nundur." phesiz Kur'an- Kerim'i indiren Allah ayn zamanda gklerin, yerin ve ikisi arasnda bulunan btn mahlkatn mutlak malikidir. Her eyin sahibi ve idare edicisidir, her eyde mutlak tasarruf sahibi olandr. Topran altnda bulunan her eyin de mutlak malikidir. Mlkiyetiyle, ynetim ve tasarrufu itibariyle kinatn btn yalnzca O'nundur.

"Sen szn aa vursan da muhakkak O, sakl olan da, ondan gizli olan da bilir." Eer sen Allah' aktan zikreder ve ona aka dua edersen, phesiz Yce Allah gizli olan da aa vurulan da ok iyi bilendir. Bunlardan daha gizli olan, hatrdan geen ve insann kendi kendisine kararlatrd eyleri de O bilir. Btn bunlar bilmek an Yce Allah iin zor deildir. Sen Allah' anarken ve O'na dua ederken, istersen aktan, yksek sesle zikredip dua et. unu bil ki, O'nun buna ihtiyac yoktur. nk O, gizli olan da bilir, gizliden daha gizli ve sakl olan da

Dua ve zikirlerin dil ile sylenmesine gelince: Bu uygulama, bu hususta kalbe ve anlamn canlandrlmasna yardmc olmasndan, duyu organlarn da istenen eylerle megul edip baka eyleri dnceden uzaklatrmasndan dolaydr. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Rabbini iinden yaluararak ve korkarak, yksek olmayan bir sesle sabah akam an ve gafillerden olma!" (A'rf, 7/205).

"Allah O'dur ki O'ndan baka ilh yoktur. En gzel isimler yalnz O'nun-dur." phesiz az nce geen kemal sfatlar, kendisinden baka ilh bulunmayan, hak ile kendisine ibadet olunan Allah'ndr. Her trl kemal, takdis ve temcide dellet eden en gzel isim ve sfatlar da yalnz O'nundur. En gzel isimler (Esmu'l-Hsn) sahih hadiste varid olan 99 isim olup daha nce A'raf suresinde sz geen isimlerdir. Ayn ekilde hikmetinin kemali ve eksiksiz doru olarak kendisinden sadr olan fiiller de O'nun tarafndan var edilirler.

Bylelikle bu ayet-i kerimelerin Kur'n- Kerim'i Allah'n Rasul'ne indiren yce zat gkleri ve yeri yaratmakla, nimetlerin sahibi Rahman olmakla, Ar'a istiva edip kinatta tasarrufta bulunan olmakla, mlkiyeti, idaresi ve tasarrufu itibariyle kinatn tm yalnz kendisinin olmakla, -gizli ve ak fark olmakszn- her eyi bilen O olmakla, gzel isimlere, stn sfatlara ve dosdoru fiillere sahip olup kendisinden baka ilh bulunmayan Allah olmakla nitelendirdii ortaya kmaktadr.

Bu sfatlarn sz konusu ediliinden sonra, acaba Kur'an- Kerim'in Allah'tan bakas tarafndan indirildiini iddia edebilecek kimse kar m ve acaba tatan, aatan yahut da madenden yaplm bir putu Allah'a ortak edinmek doru olur mu?

te btn bunlar dolaysyla henz cahiliye ierisinde bulunan mer b. el-Hattb da bu ayet-i kerimeleri kz kardei okuduunda, uyank bir akl ile abucak slm'a ve imana ynelmitir.

T-H suresi mer (r.a.)'in slm'a giriinden nce nazil olmutur.

Hz. mer'in Mslman Oluu:

bni shk'n Stresinde rivayetine gre Hz. mer slm'a girmeden nce ileri derecede bir slm dmanyd. Bir gn Rasulullah (s.a.)' ldrmek kas-dyla klcn kuanarak yola koyuldu. Yolda Nuaym b. Abdullah ile karlat. "Nereye gidersin, ey mer?" diye soran Nuaym'a: "u dininden dnen, Ku-rey'in arasna tefrika sokan, onlar beyinsizlikle sulayan, Kurey'in dinini ayplayan ve onlann dinine sven Muhammed'i ldrmek istiyorum." Nuaym ona: "Allah'a yemin olsun ki ey mer, sen kendini kaybetmi birisisin. Byle bir ey yaptn takdirde Abdu Menf oullarnn Muhammed'i ldrdkten sonra yeryznde sa salim yrmene frsat vereceklerini mi zannediyorsun, niye kendi ailene dnp de onlar dzeltmiyorsun?" dedi.

mer: "Ailem diye kimleri kastediyorsun?" diye sordu. Nuaym: "Eniten ve amcan olu Said b. Zeyd ile kz kardein Hattab kz Fatma'y kastediyorum. Allah'a yemin olsun onlar da slm'a girdiler ve Muhammed'in dinine uydular, sen git onlarla ura" dedi.

Bu sefer Hz. mer kz kardeinin ve enitesinin evinin yolunu tuttu. Bunlarn yannda Habbab b. el-Eret vard. Beraberlerinde kendilerine okutup retmek zere getirdii T-H suresinin ba taraflarnn yazl olduu bir sahife vard. Hz. mer'in geldiini fark edince Habbb i taraftaki bir odada sakland. Hattab'm kz Fatma da sahifeyi alp saklad. mer ise Habbb'm okuyuunu duymutu. eri girince: "u iittiim fsltlar neydi?" dedi.

Fatma ve kocas: "Bir ey iitmi deilsin" dediler. Hz. mer "Allah'a yemin ederim ki iittim. Ben sizlerin Muhammed'in dinine tabi olduunuzu haber aldm" diyerek enitesi Said b. Zeyd'i tokatlad. Kzkardei kocasnn zerinden ekmek zere mer'in yanna doru kalknca, ona da bir darbe indirdi kafasn yaralad.

mer bunu yapnca kz kardei ve enitesi ona yle dediler: "Evet, slm'a girdik. Allah'a ve Rasul'ne iman ettik, haydi istediini yap!"

mer yaptn grnce piman oldu, akl bana geldi. Kzkardeine: "u az nce okuduunuzu iittiim sahifeyi bana ver. u Muhammed'in getirdiine bir bakaym" dedi.

Kzkardei ona: "Senin ona bir zarar vereceinden korkuyoruz" deyince mer: "Korkma!" dedi. Bu sahifeyi okuduktan sonra olduu gibi kendisine iade edeceine dair tanrlarna yemin etti. Bu szleri syleyince kz kardei slm'a girmesi midiyle yle dedi: "Kardeim! Sen mrik olarak pissin. Halbuki byle bir sahifeye temiz olandan bakas el sremez."

Bu sefer mer kalkp gusletti, kz kardei de ona sahifeyi verdi. Sahifede T-H suresi yazlyd. Hz. mer T-H'nn ba taraflarn okuyunca yle dedi: Bu sz ne kadar gzel ve ne kadar stndr! Habbb bu szleri iitince dar kt ve ona dedi ki: "Ey mer! Allah'a yemin ederim ki, peygamberinin yapt duay Yce Allah'n senin hakknda kabul etmi olacan mid ederim. Ben dn dua ederken onun yle buyurduunu iittim: "Allah'm ya el-Hakem b. Hiam ile veya mer b. el-Hattab ile slm ' glendir." Allah'tan kork ey mer, Allah'tan!" Bu sefer mer: "Ey Habbb! Bana Muhammed'in nerde olduunu bildir yanna gideyim" diyerek slm'a girdi. Allah ondan raz olsun.

bni shak'n uzunca naklettii rivayet byle. Bu hikyeyi zetle Drakut-ni de Snen'inde Enes (r.a.)'ten ylece rivayet etmektedir: Bir gn mer bir kl kuanarak yola kt. Ona senin eniten ve kz kardein dinlerinden dndler, denildi. mer yanlarnda Habbb diye anlan daha sonra hicret etmi bir kii olduu srada evlerine varp girdi. Bu srada T-H suresini okuyorlard. "Bana yannzdaki bu yazy veriniz, ben de onu okuyaym" dedi. mer (r.a.) okuma yazma biliyordu. Kzkardei ona: "Sen pissin, Kur'n- Kerim'e ancak temiz olanlar el srer, haydi kalk guslet ve abdest al" dedi. Hz. mer kalkt, abdest ald ve o yazl belgeyi alp "T-H..." diye okudu.

Hz. Musa'nn Rabbi le Konumas Mukaddes Vadide Ona Vahyin Gelmeye Balamas9- Sana Musa'nn haberi geldi mi?

10- Hani o bir ate grmt de ehline: "Durun, nk ben bir ate grdm. Belki size ondan bir para kor getiririm veya atein yannda bir yolgste-ren bulurum" dedi.

11- Yanna vardnda kendisine: "Ey Musa!" diye seslenildi.

12- "Gerek ben senin Rabbinim. Pabularn kar. Muhakkak sen Tuva adnda mukaddes bir vadidesin.

13- "Ben seni setim, sana vahyolunan dinle!

14- "Ben, muhakkak ben Allah'm, benden baka ilh yoktur. yleyse bana ibadet et, beni anmak iin namaza kalk.

15- "Muhakkak kyamet gelicidir. O'nun vaktini gizli tutarm. Herkese yaptnn karl verilsin diye.

16- "O'na iman etmeyen ve hevsna uyan kimse seni O'ndan sakn dndrmesin. Sonra helak olursun."

Aklamas

"Sana Musa'nn haberi geldi mi?" Hz. Musa'nn Firavun, Firavun'un ileri gelenleri ile birlikte bandan geenlerin kssas, Hz. Musa'ya ilk olarak vahyin "asl geldii, Allah'n onunla konumasna dair bilgiler sana ulat m? Soru ile : alanmas haberin (insan kalbinde) iyice yer etmesini salamak ve muhatabn ruhunda etkileyiciliini gerekletirmektir. Arap dilinde bu, etkileyici bir slptur.

Mfessirler yle der: Musa (a.s.) annesinin yanna dnmek zere u-iyb'dan izin alarak yola kt. Yoldayken karl ve souk bir k gecesinde bir olu dnyaya geldi. Bir cuma gecesiydi. Yolunu kaybetmiti. Musa (a.s.) ate yakmak istedii halde akma bir trl ate almad. O bu ekilde urarken uzaktan yolun sol tarafnda bir atein olduunu grd. O da bunu sa tarafna iuen Tur dann yan tarafnda obanlarn yakt bir ate zannetti. Nite-idm Yce Allah yle buyurmaktadr:

"Hani o bir ate grmt de ehline: Durun, nk ben bir ate grdm, belki :n.dan size bir para kor getiririm veya atein yannda bir yol gsteren bulurum, zedi." Hz. Musa bu atei Medyen'den Msr'a doru gittii srada karanlk bir ge-:ede grmt. Sahih olan gr, Rz'nin belirttii gibi, gerekten bir ate gr-i eklindedir. Bu ate ona hayalen grnm deildi. Bylelikle verdii ha-rerde Hz. Musa doru idi. nk peygamberlerin yalan sylemesi caiz deildir.

Hz. Musa eine, ocuuna ve hizmetisine mjde vererek yle dedi: Olduunuz yerde kalnz. nk ben uzakta bir ate grdm. Belki ben size o ateten bir alev yahut alevli ate veya -bir dier ayeti kerimede belirtildii gibi- kor tr ate getiririm. Bylelikle belki siz bununla snrsnz -ki bu, havann souk :lduunu da gstermektedir- yahut da atein yannda bana yol gsterecek bir cinse bulabilirim. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Belki o ateten sizi bir haber veya snasnz diye ateten bir para getiririm" (Kasas, 18/29). "Hu-z'," kendisiyle yol bulunan ey demektir, masdar isimdir. yle demi gibidir: Belki atein yannda kendisiyle yol bulabileceim bir klavuz veya bir almet ardr. Atein st taraflarnda bulunmann anlam da udur: Ate sahipleri atee yakn yksek bir yerde dururlar. Atein alevinden ve ndan yararlanrlar, atein etrafn evirdikleri takdirde atein st tarafnda yer alm olurlar.

"Yanna vardnda ona: Ey Musa, diye seslenildi. Gerek ben senin Rabbi-nim, pabularn kar. Muhakkak sen Tuv adnda mukaddes bir vadidesin." Musa grd atein yanna gelip yaklanca, an Yce Allah tarafndan ona seslenildi. u ayet-i kerimede Duyurulduu gibi: "Sa tarafndaki vadiden bereketli arz blgesindeki aatan: Ey Musa phesiz ben lemlerin Rabb olan Al-lahm, diye ona seslenildi." (Kasas, 28/30). Burada ise: "Gerekten ben senin Rabbinim" buyuruldu. Ey Musa! diye seslenildi. Seninle konuan, sana hitap eden senin Rabbindir. Ayakkablarm kart. nk bu daha ileri derecede bir tevazu gsterisi, erefe daha bir riayet ve edebe uygun bir davrantr. Sen, Sina'da Tuv adndaki tertemiz, korunmu bir vadidesin.

"Ben seni setim, sana vahyolunan dinle!" Ben seni risalet ve peygamberlik iin seen Allah'm. O bakmdan sana indirilecek olan u vahiylere, onlar kabul etmeye ve yerine getirmeye hazr, idrk edici bir dikkatle kulak ver. Nitekim Yce Allah bir baka yerde yle buyurmaktadr: "phesiz ben seni ri-saletlerimle ve kelmmla seip insanlara stn kldm." (A'raf, 7/144). Akrann ve adan olan btn insanlara stn kldm.

Daha sonra Yce Allah Hz. Musa'ya vahyolunan ylece bildirmektedir:

"Ben, muhakkak ben Allah'm, benden baka ilh yoktur. yleyse bana ibadet et ve beni anmak iin namaza kalk." Seninle konuan, sana seslenen Allah'tr. Bu daha nceki ifadeleri pekitirmektedir. Mkelleflerin birinci grevi Allah'tan baka ilh olmadn, onun hi bir ortann bulunmadn bilmektir. Sen beni tevhid et ve bana ortak komakszm bana ibadet et. nk an Yce Allah'n tek bana ulhiyyeti, ibadetin de yalnzca O'na yaplmasn gerektirir. Buyruun anlam da udur: Ben bir ve tek olan ve ibadete mstehak olan biricik gerek ilhm.

Sana emrettiim ekilde farz namazn eda et. Rkn ve artlarn eksiksiz yap. Namaz klarken beni an ve yalnzca bana ihlsla ynelerek dua et. Burada zellikle namazn sz konusu edilmesinin sebebi itaatlerin en ereflisi, ibadetlerin de en faziletlisi olmasndandr. Manas yle de olabilir: Sen grevini hatrlayp beni andn srada namaz kl. nk mam Ahmed, Enes'ten Rasulullah (s.a.)'m yle buyurduunu rivayet etmektedir: "Sizden herhangi biriniz namaz klmadan uyur veya ondan gaflete derse hatrlad takdirde o namaz klsn. nk phesiz Yce Allah: "Beni anmak iin (burdaki hadisin ifadesine gre: Beni hatrladn zaman) namaza kalk" buyurmaktadr." Buha-r ile Mslim'de de yine Enes'ten yle dedii rivayet edilmektedir: Rasulullah (s.a.) buyurdu ki: "Her kim namaz klmadan uyur veya unutursa, onun kefareti o namaz hatrlad vakit klmasdr; bundan baka da bir kefareti olmaz."

Tirmiz ve bni Mce, Ebu Hureyre'nin yle dediini rivayet etmektedirler: Rasulullah (s.a.) buyurdu ki: "Her kim bir namaz unutacak olursa onu hatrladnda klsn. nk Yce Allah: "Beni hatrladnda namaza kalk." buyurmutur."

Hadis-i erifte yalnzca uyku veya unutma hali sz konusu edilmitir. nk mmin bir kimsenin namaz eda grevini herhangi bir ekilde aksatmamas gerekir. Kasten terkedilecek olursa, namazn kaza edilmesi ise daha kuvvetli bir farzdr. nk namazn keffareti (emrin yerine getirilmesi) ancak onu eda etmek veya kaza etmekle mmkndr.

Daha sonra Yce Allah, -Allah' tevhid edip O'na ibadet edilmesinden sonra- kyametten veya kyamet gnnn dehetinden ve yaratklarn akibetinden sz etmektedir. nk amellerden dolay hesaba ekilme zaman o vakittir. te Yce Allah yle buyurmaktadr: "Muhakkak kyamet gelicidir. Onun vaktini gizli tutarm. Herkese yaptnn karl verilsin diye." Kyamet kanlmaz olarak kopacaktr. Onun vaktini benden bakas nasl bilir? O bakmdan Allah'a ibadet ve namaz klmak gibi, o gn iin hayrl iler yap. Dier taraftan Kyametin kopmas, her insana amelinin karlnn verilmesi iin kesin ve kanlmazdr. Her bir nefsin o gnde yaptklarnn karln bilmesi iin, zorunludur. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Sizlere ancak yapm olduklarnzn karl verilir." (Tur, 52/16). Yine Yce Allah bir baka yerde yle buyurmaktadr: "Her kim zerre arlnca bir hayr ilerse onu grecektir. Her kim zerre arlnca bir ktlk ilerse onu grecektir." (Zelzele, 99/7-8).

Yce Allah kyametin kopuunu ve insann ecelini sakl tuttu ki, insan gayret ile enmeksizin alp abalasn, tevbeyi erteleyip durmasn ve her an lm gzetlesin diye. Ayet-i kerimedeki "hemen hemen, neredeyse" anlamna gelen (ekde) kelimesi fazladan gelmitir. Yani Kyamet mutlaka gelecektir ve ben onu sakl tutuyorum, demektir.

"O'na iman etmeyen ve hevasna uyan kimse seni O'ndan sakn dndrmesin. Sonra helak olursun." Ey Musa! Kfirlerden kyameti tasdik etmeyen ve gelip geici haram zevklerine dalmak suretiyle nevasnn ve yanl dnlerinin peinden giden kimseler, kyamete iman etmek ve onu tasdik etmekten seni alkoymasnlar.

Elbette ki, hitap Allah'n peygamberi olan Hz. Musa'ya mnhasr deildir. Ona hitap ile balanlmas bakasna da bu hususu retmek iindir. O bakmdan bu hitap akll ve bula ermi btn insanlar muhatap alr.

Hz. Musa'nn Asasnn Ylana Dnmesi (Birinci Mucize)17- "O senin sa elindeki nedir, ey Musa?"

18- "O asandr. Onunla koyunlarma yaprak silkelerim ve ondan baka ilerimde de yararlanrm." dedi.

19- "Onu brak ey Musa" diye buyurdu.

20- Onu brakt gibi yryen bir ylan oluverdi.

21- "Onu al ve korkma. Biz onu nceki halinde iade edeceiz." buyurdu.

AklamasHz. Musa'nn asa mucizesi byle bir eye aziz ve celil olan Allah'tan bakasnn g yetiremeyeceine dellet eden ve byle bir mucizeyi ancak Allah tarafndan gnderilmi bir peygamberin gsterebileceini ortaya koyan, olaanst birinci delildir. Yce Allah yle buyurmaktadr: "O senin sa elindeki nedir ey Musa?" Asaya dair bu soru takrir iindir; yani Yce Allah bunu ok iyi bildii halde Hz. Musa'ya byle bir soru sormas, Allah'n kudretinin kemaline dikkat ekmek ve meydana getirecei olaanst olaylar zerinde dnmesini, bunun tanyp bildii gerek asas olduundan, koan ylana dnecek olann o olduundan emin olmas iindir. Yoksa yce Allah bunun ne olduunu elbette ki biliyordu. Yani u tanyp bildiin ve sa elinle tuttuun asa ile imdi neler yapacamz greceksin, demektir.

Hz. Musa Yce Allah'n bu sorsuna istenenden fazlasyla cevap verdi. nk o Yce Allah'n hitabndan holanmt: "O asandr." Musa dedi ki: O benim asamdr. Aslnda bu kadar cevapla maksat hasl olmutur. Fakat Hz. Musa asasnn iki ayr faydasn daha sz konusu etmekte ve nc bir cmle ile bu faydalar topluca ifade etmektedir ki Rabbi ona: Peki, bu ihtiyalarn nelerdir, diye sormas iin.

"Ona dayanrm, onunla koyunlarma yaprak silkerim ve ondan baka ilerimde de yararlanrm, dedi." Yrrken ona dayanrm. Onunla aalarn yapraklarn silkeler ve sallarm ki, koyunlar yesin. Ayrca bunun dnda bu asa benim baka ilerime de yaramakta, ondan baka faydalar da salamaktaym; deiik ihtiyalarm onunla gideririm. Azm ve suyumu tamak, yrtc hayvanlarn saldrsna kar korunmak ve buna benzer baka eyler. Asann faydalar oktur ve bilinmektedir.

Bunun iin Yce Allah mucizenin ortaya kmas iin asasn yere atmasn emretti: "Onu brak ey Musa, diye buyurdu." Yce Allah Hz. Musa'ya: Ey Musa elinde bulunan bu asay brak, dedi.

"Onu brakt gibi yryen bir ylan oluverdi." Hz. Musa asasn yere brakt. Asa, anszn uzun, byke bir ylan oluverdi. Hzlca hareket eden bir ylan. Bir dier ayet-i kerimede ise kk bir ylan gibi hareket edip kprdad ifade edilmektedir ki, bu ekilde el-cnn diye adlandrlan ylan, hareket itibariyle en hzl fakat kk olan bir trdr. Yce Allah bir baka yerde yle buyurmaktadr: "Onu ince bir ylan gibi hareket eder grnce, yz evirip arkasna bakmakszn gitti." (Nemi, 27/10). Byle denilmesinin sebebi kklnden dolay deil de gl ve hzl bir ekilde hareket ettiinin grlmesiydi. Bylelikle onun olduka byk olduu gibi, olduka da abuk hareket eden bir ylan olduu ortaya kmaktadr. Yce Allah'n "Yryen" kelimesi yryp hareket eden, demektir.

Daha sonra Yce Allah Hz. Musa'ya yerine dnmesini emretti. Hz. Musa olduka korkuya kaplm vaziyette geri dnd. Yce Allah buyurdu ki:

"Onu al ve korkma! Biz onu nceki haline iade edeceiz diye buyurdu." Rabbi ona buyurdu ki: Sa elinle onu al ve ondan korkma! Sen onu yakaladktan sonra biz onu bundan nce tandn ilk haline geri evireceiz.

Beyaz El (kinci Mucize)22- "Baka bir almet olmak zere elini koltuunun altna gtr. Herhangi bir hastalk olmakszn aydnlk ve berrak kacaktr.

23- "Sana en byk ayetlerimizden gsterelim diye.

24- "Firavun'a git, nk o haddi amtr."

25- Dedi ki: "Rabbim gsme genilik ver,

26- "Ve iimi kolaylatr.

27- "Bir de dilimden ba z ki,

28- "Szm anlasnlar.

29- "Ve bana ehlimden bir yardmc ver.

30- "Kardeim Harun'u.

31- "Onunla srtm pekitir,

32- 'Ve onu iimde ortak yap.

33- 'Ta ki seni ok tebih edelim,

34- "Seni ok analm

35- "nk sen bizi hakkyla bilensin."

Aklamaste Hz. Musa'nn peygamberliini ortaya koyan ikinci belge de udur: an Yce Allah Hz. Musa'ya elini koltuunun altna sokmasn emrederek yle buyurmaktadr: "Baka bir almet olmak zere elini koltuunun altna gtr. Herhangi bir hastalk olmakszn aydn ve berrak kacaktr." Ey Musa! Sa elini yahut avucunu yan tarafna gtr ve sol koltuunun altna sok. Bu el gece olsun gndz olsun gne ve ay gibi parlayan bir k saarak bembeyaz grlecektir. Onun bu hali herhangi bir alaca hastal yahut bir rahatszlk veya bir kusur dolaysyla olmayacaktr. unu da belirtelim ki, Hz. Musa siyah tenli idi. te bu, asann dnda Hz. Musa'nn bir baka mucizesi olmak zere ona verilmiti. Sonra elini tekrar koltuunun altna sokunca asl rengini alrd. Sihirbazlar asa mucizesini rtmek iin alm olsalar dahi herhangi bir kimse beyaz el mucizesini rtmek iin alm deildir.

nk Hz. Musa elini sol koltuunun altna sokup kard m bir ay paras imi gibi k saar halde kard. Hasan- Basr yle der: Allah'a yemin olsun ki o elini bir kandilmi gibi koltuunun altndan kard. Bylelikle Aziz ve Celil olan Rabbi ile karlam olduunu kesinlikle bilmi oldu.

Bir baka yerde Yce Allah yle buyurmaktadr: "te bu ikisi (asa ve beyaz el) Firavuna ve ileri gelenlerine Rabbin tarafndan iki belgedir." (Kasas, 28/32). Yce Allah ayn ekilde koltuk altn (cenah) ceyb (yaka) ile de ifade buyurmutur: "Elini de yakana sok. Hastalk sz konusu olmakszn parlak ve bembeyaz kverecektir." (Nemi, 27/12); "Elini yakana sok, hastalk sz konusu olmakszn bembeyaz kverecektir." (Kasas, 28/32).

"Sana en byk ayetlerimizden gsterelim diye!" Biz bu iki mucize ile gklerde ve yerde var olan btn yaratklarda, her eye kadir olduumuzun baz belgelerini sana gstermek istedik.

an Yce Allah ona bu mucizeyi de gsterdikten sonra, Firavun'a gitmesini emretti, bunun gerekesini aklad. Zira Firavun isyanda haddi amt. Yce Allah yle buyurmaktadr: "Firavun'a git. nk o haddi amtr." Grm olduun bu mucizelerimizden ikisiyle birlikte kendisinden kamak zere Msr'dan km olduun Msr kral Firavun'un yanna bir rasul olarak git. Git ve onu Allah'n birliine inanmaya ve o'na ibadete ar. sraoullarna gzel davranmasn emret. nk o kfir olmu, haddi aarak en yce Rab olduu iddiasnda bulunmutur. Yce Allah Hz. Musa'ya Firavun'a gitmesini emredince -ki bu olduka ar bir grevdi- Rabbinden sekiz husus diledi. Ondan sonra da bu dileklerini yapmasnn gerekesini belirterek sona erdirdi. Yce Allah bunu bize ylece aktarmaktadr:

1- "Rabbim gsm genilet." Musa, "Rabbim gsme bir genilik ver, bana verdiin bu grev dolaysyla ondaki darl gider," dedi. nk bu grev olduka byk bir itir ve muazzam bir grevdir. Hz. Musa'nn bu istekte bulunmasnn sebebi, Yce Allah'n u buyruunda da ondan naklen ylece dile getirilmektedir: "Gsm daralr ve dilim de zlmez... (o zaman grevimi yapamam)" (uar, 16/13). O bakmdan insanlarn verecei skntlara, risaletin ar yklerine katlanabilmek iin darlk yerine geniliin verilmesini Allah'tan istedi.

2- "Ve iimi kolaylatr." Bana vermi olduun tebli ve risalet ykmllklerini yerine getirmemi kolaylatr, bu grevimi ifa edebilmek iin g ver. Eer sen bana yardmc olmaz, bana destek vermezsen elbette ki, ben bu grevi yerine getiremem.

3- "Bir de dilimden ba z ki, szm anlasnlar." Konuurken dilimde bana bir rahatlk ver. Ondaki dm ve zorlukla konumay ortadan kaldr ki, risaleti tebli ederken syleyeceim szleri iyice anlasnlar. Hz. Musa'nn dilinde bir tutukluk veya bir kekemelik vard. Kkken onun nne hurma ve kor ate srlnce, o kor atei alp dilinin zerine alm, bu yzden dilinde byle bir tutukluk meydana gelmiti. Bu durum ise henz kkken Firavun'un sakalndan bir kl ekip yolduu zaman olmutu. Buna kzan ve bunu ktye yorumlayan Firavun'a ise hanm yle demiti: "Bu bir eyden anlamaz bir ocuktur." ocuun yetikin aklna sahip olup olmadn renmek iin hemen bir para kor ate ile bir hurma tanesi getirmi, Hz. Musa da ate parasn dilinin zerine koyuvermiti.

Rivayete gre Hz. Hseyin'in de dilinde hafif bir tutukluk vard. Peygamber (s.a.): "O bu tutukluu amcas Musa'dan miras almtr" buyurmutu.

4- "Ve bana ehlimden bir yardmc ver. Kardeim Harun'u." Baz ilerimde bana yardmc ve destek olmak zere aile halkmdan olan kardeim Harun'u yardmc kl. Onu da bir rasul olarak grevlendir ki, benimle birlikte risaletin yklerini tasn. Dinin yaylmasna olan ihtiya peygamberlerin bakalaryla desteklenmesini gerektirir. Bundan dolay Hz. Musa yle demitir: "Allah'a giden yolda benim yardmclarm kimler olacaktr? Havariler: Allah'n yardmclar bizleriz..." demiti." (Al-i mran, 3/52).

5, 6- "Onunla srtm pekitir ve onu iimde ortak yap." Rabbim onunla beni daha bir glendir, risalet hususunda bana ortak yap ki, bizden istenen grevi en mkemmel ekliyle yerine getirelim ve en stn gayeyi gerekletirelim. Ksacas Hz. Musa kendisine yardmc olsun, gcne g katsn ve ona destek versin diye Hz. Harun'un da kendisi gibi bir peygamber olmas iin efaatte bulunmutur. nk bu konuda yalnzca akrabala gven olmaz.

7, 8- "Ta ki seni ok tebih edelim, seni ok analm." Sana yakmayan sfat ve fiillerden seni oka tenzih edelim. Sana bakasn ortak komakszn yalnzca seni oka analm. Mchid yle der: "Ayaktayken, otururken ve yatarken Allah' anmad srece herhangi bir kul Allah' oka zikredenlerden olamaz."

"nk sen bizi hakkyla bilensin." Ey Rab! Senin bizi bu i iin seerken, bize peygamberlii verirken, bizi ulhiyyet iddiasnda bulunan azgn ve zorba bir tauta, Firavun'a gnderirken, bizim de bakalarnn da hallerini ok iyi bilensin. Biz senin emrine uyup itaat ediyoruz ve bundan dolay da sana hamdede-riz.

-4- Yce Allah'n Peygamberlikten nce Hz. Musa'ya hsan Ettii Sekiz Nimeti36- Buyurdu ki: "stediin sana verildi ey Musa!

37- "Andolsun ki baka bir zamanda da sana minnet etmi idik.

38- "Hani annene vahyolan eyleri ylece vahyetmi idik:

39- Onu sandn iine koy ve denize brak. Deniz onu kyya karsn. Benim de dmanm onun da dman olan onu alr. Ve benim tarafmdan sana bir muhabbet braktm, ta ki benim nezaretimde yetitirilesin.

40- Hatrla ki, kz kardein gelip: "Buna st verecek birini gstereyim mi size" demiti. Bylece seni tekrar anana dndrdk ki, gzleri aydn olup zlmesin. Ve sen bir kiiyi ldrmtn de seni gamdan kurtarmtk. Ve seni trl trl mihnete urattk. Sonra Medyenliler arasnda senelerce kaldn; sonra bir takdir zere geldin ey Musa!

41- 'Ve kendim iin seni setim."

Aklamasan Yce Allah bu ayet-i kerimelerde Hz. Musa'nn duasn kabul buyurduunu bildirmekte ve ona bundan nce ihsan etmi olduu nimetlerini hatrlatarak yle buyurmaktadr:

"Buyurdu ki: stediin sana verildi ey Musa." Yce Allah Hz. Musa'ya yle demektedir: Ben sana istemi olduun u sekiz hususu verdim: Gsne genilik verilmesi, iinin kolaylatrlmas, dilindeki dmn zlmesi, kardein Harun'a peygamberlik verilmesi, onunla gcnn artrlmas, risalet iinde onu ortak klmas, oka tebih etmek ve Aziz ve Celil olan Allah' pek ok zikretme imkn.

"Andolsun ki baka bir zamanda da sana minnet etmi idik." Andolsun biz, peygamberlikten nce de sana pek ok nimet ve ihsanlarda bulunmu, ltfetmitik. Bunlar ylece saylmaktadr:

1- "Hani annene vahyolan eyleri ylece vahyetmi idik: Onu sandn iine koy ve denize brak. Deniz onu kyya karsn, benim de onun da dman olan onu alr." Seni Firavun'dan kurtarmak iin annene ilham ettiimizde biz sana minnet ve ltufta bulunmutuk. Ona seni tabuta (tahta veya baka bir eyden sandukaya) koymasn sonra bu sandukay denize salmasn emretmitik. Buradaki denizden kast yukarda getii gibi Nil nehridir. Nil'e de seni Firavun'un saraynn karsndaki kyya brakmasn emrettik. Allah'n dman Firavun'un seni almasn buyurmutuk. Gelecekte o sana dman olacakt. Firavun sahilde suyun banda oturuyorken anszn o sandukay grd.

Getirilmesini emretti. Sanduka sudan kartlp ald. Apaydnlk yzl, olduka gzel bir bebek ile kar karya kaldlar. O da ei de onu ok sevdiler. Nitekim Yce Allah bunu ylece ifade buyurmaktadr:

2- "Ve benim tarafmdan sana bir muhabbet braktm." Kullarn kalbinde yer eden, sana ihsan ettiim bir muhabbet braktm. Seni gren herkes mutlaka seni severdi. Firavun ve u szleri syleyen zevcesi de seni sevmiti. "Bu benim iin de senin iin de bir gzbebeidir, onu ldrmeyin. Belki bize faydal olur yahut onu evlt ediniriz." (Kasas, 28/9).

3- "Ta ki benim nezaretimde yetitirilesin." Benim himayemde, gzetimim altnda terbiye edilip bytlesin.

4- "Hatrla ki, kz kardein gelip: Buna st verecek birini gstereyim mi size? demiti. Bylece tekrar seni anana dndrdk ki gzleri aydn olup zlmesin." Kz kardein kp ky boyunca yrmeye koyuldu. Sanduka ile birlikte kyda yol alyordu. Nerede duracan grsn diye de gzleriyle onu takip ediyordu. Firavun'un ve hanmnn sandukadaki bebek iin st verecek bir st anne aradklarn grd ve: "Onu terbiye edecek, onu koruyacak birisini gstereyim mi size?" diyerek, annesini getirdi. Hz. Musa annesinin memesini ald. Ondan baka hi bir st annenin stn kabul etmemiti. Bylelikle biz seni ltuf ve ihsanlarmzla annene geri dndrdk ki, annen yavrusunu kendi eliyle suya atp, sonra ayrlk ona pek ar gelince yavrusuna tekrar kavutuu iin sevinsin diye.

5- "Ve sen bir kiiyi drmtn de seni gamdan kurtarmtk." srailoul-larndan olan kii senden yardm istediinde sen bir yumruk ile Kpt'yi ldrmtn. Bu hata yoluyla bir ldrme idi. Bunun sonucunda da cezalandrlmaktan korkarak dtn kederden Medyen'e kamakla seni kurtardk; bylelikle hapse atlmaktan, ldrlmekten ve ikenceden kurtulmu oldun.

6- "Ve seni trl trl mihnete urattk." Seni risalet grevi iin semeden nce Firavun'a ve srailoullarma rasul olarak gnderilme grevini yerine getirebilecek hale gelinceye kadar, biz sz geen mihnetlere ard arkasna drerek deneyip durduk.

7- "Sonra Medyenliler arasnda senelerce kaldn." Medyen halk ile birlikte Msr'dan sekiz merhale uzaklkta Arap topraklarnda senelerce kaldn, onlarla birlikte ikamet ettin. Fakirlik ve gurbetin bir ok skntsn ektin. O kadar ki, hanmnn mehri olmak zere on yllk bir sre koyunlarn otlatmak zere uayb'n yannda cretle altn.

"Sonra bir takdir zere geldin ey Musa!" Benim nceden takdir buyurmu olduum seninle konumak ve seni peygamber klmak zere tespit ettiim vakitte geldin.

8- "Ve kendim iin seni setim." Delilimi ortaya koymak zere risaletim ve konumak iin seni setim, seni kendim ile kullarm arasna dini tebli etmek, tevhide ve dosdoru eriate iletmek zere eli olarak grevlendirip risalet verdim.

Firavun'u mana Davet le lgili Olarak Musa Ve Harun (A.S.)'a Verilen Direktifler42- "Sen ve kardein ayetlerimle gidin. Beni anmakta geveklik gstermeyin.

43- 'kiniz de Firavun'a gidin. nk o azmtr.

44- "Ona yumuak syleyin, belki t alr yahut korkar."

45- "Rabbiniz! Bize kar ar gitmesinden veya azgnln artrmasndan korkarz." dediler.

46- "Korkmayn. nk Ben sizinle beraberim, iitir ve grrm" buyurdu.

47- "mdi ona varp deyiniz ki: Muhakkak biz senin Rabbin tarafndan gnderilmi rasulleriz. Artk srailoul-larn bizimle gnder ve onlara azap etme. Biz sana Rabbinden bir ayet ile geldik. Selm hidayete tabi olanlara.

48- Gerekten bize vahyolundu ki: Muhakkak azap yalanlayan ve yz evirenler zerinedir."

Aklamaste bunlar Allah'tan Musa ve kardeine verilmi emir ve yasaklardr. Yce Allah yle buyurmaktadr: "Sen ve kardein ayetlerimle gidin, beni anmakta geveklik gstermeyin." Ey Musa! Kardeinle beraber Firavun'a ve kavmine peygamberliine almet ve belge olarak kldm delil ve mucizelerimle gidiniz. Bunlar ise sana indirmi olduum 9 ayet (mucize)tir. Risaleti onlara tebli etmekte zaaf ve geveklik gstermeyiniz. Allah'n anlmas bir gtr, yardmdr ve bir kudrettir. Nitekim Tirmiz'nin Umre b. Deskere'den rivayet ettii hadis-i erifte yle buyurulmaktadr: "Her eyiyle ve tam anlamyla benim kulum olan kii dengi ile birlikte ekiirken beni anandr." Yani savata, kahramanlkta, kendisine denk olan bir kiiyle kar karya kaldnda, beni anan kiidir. Zikir btn ibadetler hakknda kullanlr. Risaletin tebli edilmesi ise bu ibadetlerin en byklerindendir. Risaletin teblii de Firavun ve kavmine Allah'n kendilerini mjdeciler ve uyarclar olarak gnderdiini, onlarn kfrde kalmalarndan Allah'n raz olmayacan hatrlatmalar, sevap, ceza, tevik ve korkutmay ihtiva eden emirleri onlara hatrlatmalar suretiyle risaletlerini tebli ederek Allah' "zikirde" usanmamalar emredilmitir.

"kiniz de Firavun'a gidin. nk o azmtr." Firavun'a gidin, onun ulhiyyet iddiasn delil ve belgelerle rtn. nk o "Ben sizin en yce Rab-binizim." (Nzit, 79/24) demekle, Allah'a kar isyan etmi ve alabildiine byklk taslamtr.

e Firavun ile balanmasnn sebebi, onun hakim ve ynetici olmasdr. Firavun iman etseydi evresindekiler ve halk da arkasndan iman ederlerdi. Daha sonra Yce Allah davet slplarn beyan ederek yle buyurmaktadr: "Ona yumuak sz syleyin. Belki t alr yahut korkar." Onunla kabalktan uzak, ince ve latif ifadelerle konuun. Ona yumuak szle hitap edin. Byle bir hitap ekli sizin yapacanz tebli zerinde dnmesini, kafa yormasn, sizin vastanzla tehdit olunduu Allah'n azabndan korkmasn daha ok salayacaktr. Bundan kast onlarn azarlayc bir slup kullanmamalardr. Mesel u szleri bu kabildendir: "Senin arnmaya bir eilimin var mdr, seni Rabbine doru ileteyim ki ondan korkasn..." (Nzit, 79/18-19) Buna sebep yneticilerin kendisini stn gren, kat bir nefsinin olmas, kat ve sert davranmay kabul etmesi, vlmek ve yumuak hareket dolaysyla da yumuamasdr. "Belki" ifadesi de burada bundan sonra gelen buyruklarn gereklemesini ummak ve ortaya kmas ihtimalini beklemek iindir. Buradaki umup bekleme, insanlar tarafndan sz konusudur. Yani sizler onun t alp korkmasn umarak bunu syleyiniz. Hitap her ne kadar Musa'ya ynelik ise de, Hz. Harun da ona tabi idi. O bakmdan Hz. Musa'ya hitap ayn zamanda Harun'a da hitaptr.

Bu ayet-i kerimede bir t vardr ki, o da udur: Firavun alabildiine zorba ve mstekbirdi. Musa ise o dnemdeki insanlar arasnda Allah'n sekin bir kulu idi. Bununla birlikte Firavun'a ancak yumuaklkla hitapta bulunmasn emrettiini gryoruz. Nitekim Yce Allah bir baka yerde yle buyurmaktadr: "Rabbinin yoluna hikmetle ve gzel tle davet et! En gzel yol ile onlarla mcadeleni yap." (Nahl, 16/125).

Hz. Musa ve Hz. Harun, u szleriyle karlk verdiler:

"Rabbimiz! Bize kar ar gitmesinden veya azgnln artrmasndan korkarz, dediler." Musa ve Harun yle dedi: Rabbimiz, bizler Firavun'u tevhide ve sana ibadete davet edecek olursak, -azgnl, zorbal ve katl dolaysyla- Onun elini abuk tutup bizi hemen cezalandrmaya kalkacandan, bize eziyet verip saldrmakta ar gitmesinden korkarz.

"Korkmayn, nk ben sizinle beraberim, iitir ve grrm, buyurdu." Yce Allah Hz. Musa ve Hz. Harun'a Firavun'dan korkmamalarn buyurdu. nk ben, yardm ve desteklemek suretiyle sizi korumak ve ona kar yardmc olmakla sizinle birlikteyim. phesiz ben sizinle onun arasnda cereyan edecek olanlar ok iyi iitenim. Ben sizden yana gafil deilim, meydana gelen her eyi bilirim. Size verecei ktlkleri nleyeceim. Bununla anlatlmak istenen udur: Yce Allah cesaret ve hikmet ile teblide bulunmaya onlar tevik etti ve Firavun'un yapaca ktlkten ve onun kzgnlna kar kendilerini koruyup yardm edeceine, destekleyeceine, himaye edeceine teminat verdi. Bu ayet-i kerime Yce Allah'n ilim sfatndan ayr olarak "Sem" ve "Basr" olmak sfatlarna sahip olduunun delilidir. nk Yce Allah'n: "nk ben sizinle beraberim" buyruu Allah'n ilmine, "iitir ve grrm" buyruu da "semi"' ve "basar"a delildir.

"mdi ona varp deyiniz ki: Muhakkak biz senin Rabbin tarafndan gnderilmi rasulleriz." Meclisinde onun yanna gidin, karsna dikilip yle deyin: Allah bizi sana peygamber olarak gnderdi. "Senin Rabbin" buyruu gerek Rabbin Allah olduuna ve Firavun'un kendi adna rububiyet iddiasnda bulunmasnn anlamszlna iarettir.

"Artk bizimle srailoullarn gnder ve onlara azap etme." srailoul-larnn esirliine bir son ver, onlar serbest brak. Oullarn boazlamak, kz ocuklarn diri brakmak, inaat, kaz, ar talar tamak gibi angarya ilerde, glerinin yetmeyecei eylerle onlar mkellef tutmak suretiyle onlara ikence etme. Hz. Musa ile Hz. Harun'un byle bir talepte bulunmakla davetlerine balamalarnn sebebi, bu yolun dorudan Yce Allah'a imana davetten (Firavun iin) daha hafif ve daha kolay olmasndandr.

"Biz sana Rabbinden bir ayet ile geldik ve selm hidayete tabi olanlaradr." Biz sana peygamber olarak gnderilmi olduumuza dair Rabbinden bir mucize, bir dellet ve bir almet ile gelmi bulunuyoruz. Allah'n gazabndan ve azabndan yana esenlik ve gvenlik ierisinde olmak ise peygamberlerine iman eden, hakka, hayra ve zulm ile sapkl terk etmeye aran ayetleriyle yol bulan kimseleredir. Hz. Musa'nn bu ifadeleri bir selmlama deildir.

Son ifade ise (yani: "Selm hidayete tabi olanlaradr" ayeti) Peygamber (s.a.)'in kral ve hkmdarlar slm'a davet ettii yazmalarnda da kullanlmtr. Mesel, Rasulullah (s.a.) Bizansllarn by Heraklios'a gnderdii mektubunda yle buyuruyordu:

"Rahman ve Rahim olan Allah'n adyla. Allah'n Rasul Muhammed'den Rumlarn by Heraklios'a! Selm hidayete tabi olanlaradr.

mdi, ben seni slm'n daveti ile davet ediyorum. slm'a gir, kurtulursun. Allah sana ecrini iki defa verecektir."

Yalanc Mseylime de Rasulullah (s.a.)'a u ekilde bir mektup yazmt: "Allah'n Rasul Mseylime'den Allah'n Rasul Muhammed'e. Selm olsun sana. mdi: Ben seni bu ite ortak etmi bulunuyorum. ehirler senin, gebe ler benim olsun. Fakat Kurey haddi aan bir topluluktur."

Buna karlk Rasulullah (s.a.) ona yle yazmt:

"Allah'n Rasul Muhammed'den yalanc Mseylime'ye. Selm hidayete tabi olanlaradr. mdi: Yeryz Allah'ndr, Allah onu kullarndan dilediklerine miras verir. Gzel akbet ise takva sahiplerinindir."

"Gerekten bize vahyolundu ki: Muhakkak azap yalanlayan ve yz evirenler zerinedir." Bizler sana t verdik, sana iradda bulunduk. nk Allah bize hatadan uzak olarak gnderdii vahiylerde unu da haber vermitir: Azap, bununla ilgili ayetleri ve bizim kendisine davet ettiimiz Allah'n birliini yalanlayp Allah'a isyan eden kimseler iindir, sadece onlar iindir. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Haddi ap dnya hayatn tercih edene gelince; phesiz cehennem varlacak yerin ta kendisidir." (Nzit, 79/37-39). Bir baka yerde de Yce Allah yle buyurmaktadr: "te ben sizi olduka alevli bir ate ile korkuttum. Ona yalanlayan ve yz eviren bedbahtlardan bakas girmez." (Leyi, 92/11-16). Bir baka yerde de yle buyurulmaktadr: "te o ne tasdik etmi ne de namaz klmt. Fakat yalanlam ve yz evirmiti." (Kyme, 75/31-32).

Firavun le Hz. Musa Arasnda Ulhiyete Dair Konuma49- "Rabbiniz kimdir ey Musa?" dedi.

50- "Rabbimiz o her eye hilkatini verip sonra da doru yolu gsterendir" dedi.

51- "nce geen toplumlarn halleri nicedir?" dedi.

52- Dedi ki: "Onlarn ilmi Rabbinin nez-dinde bir Kitaptadr. Rabbin yanlmaz ve unutmaz.

53- "Yeryzn size bir dek yapan, orada size yollar aan ve gkten yamur indirendir." Biz onunla eitli bitkilerden ifter ifter kardk.

54- Siz de yiyiniz, davarlarnza da -cAvcyl. vrAifc ^k kv, taualasda. akl sahiplerine ayetler vardr.

55- Biz sizi ondan yarattk, oraya iade ederiz; bir kere daha yine oradan karrz.

Aklamas"Rabbiniz kimdir ey Musa? dedi." Eer sizler Rabbinizin bana gnderdii iki peygamberi iseniz, bana sizi gnderen Rabbinizin kim olduunu bildiriniz. Dikkat edilecek olursa o Rabbi ikisine izafe etmekle birlikte, onlar tasdik etmediinden ve gerek rububiyeti inkrndan dolay Allah'n ilhln kendisine izafe etmemitir. Dier taraftan her ikisine hitaptan sonra ayetlerin sonlarna riayet olmak zere yalnzca Hz. Musa'ya nida ile seslendiini gryoruz. Bunun bir dier sebebi ise, Hz. Musa'nn asl tabi olunan Hz. Harun'un ise yardmcs ve kardei olduunun ortaya kmasdr. O unu sylemek istemiti: Seni gnderip sana risalet grevini veren bu Rab kimdir? Ben onu tanmyorum. Ben sizin benden baka bir ilhnz olduunu da bilmiyorum.

Hz. Musa ona yle cevap verdi: "Rabbimiz, O her eye hilkatini verip sonra da doru yolu gsterendir, dedi." Rabbimiz, her eye kendisine yakan ve ondan istenen menfaate uygun suret ve eklini verendir. Tutmak iin el, yrmek iin ayak, konumak iin dil, grmek iin gz, iitmek iin kula yaratm olmas gibi.

Daha sonra Yce Allah yaratklarna vermi olduu nimetlerden yararlanma yollarn gsterdi. Onlar da her eyden yaratl maksadna uygun olarak, insan ve hayvanda olduu gibi isteyerek ya da bitki ve cansz varlklarda olduu gibi tabiatlar gerei yararlandlar. Bu Yce Allah'n u buyruunu andrmaktadr: "O takdir edip yol gsterendir." (A'l, 87/3). O, belli bir kader ile her eyi tayin edip yaratklar da ona iletmitir. Bir dier ifade ile o amelleri, ecelleri ve nzklar yazp takdir ettikten sonra, yaratklar da buna gre yol takip etmilerdir, o yolun dna kmazlar; hi kimse de bu yolun dna kacak gc kendinde bulmaz. Ayet-i kerime yaratklarn hallerini delil gstererek yaratcy ispat etmek sadedindedir.

"nce geen toplumlarn halleri nicedir, dedi." Hz. Musa Firavun'a kendisini peygamber olarak gnderen Rabbinin ayn zamanda her eyi yaratan, her eyin kaderini tespit edip onu uygun yola ileten olduunu haber verdikten sonra, bu sefer Firavun bu szleriyle nceki nesilleri delil olarak ileri srmeye koyuldu: Eer durum bu ekilde ise gemi mmetlerin ve toplumlarn halleri nice oldu? Onlar Rabbine ibadet etmediler, aksine onun dnda bir takm putlara ve trl yaratklara ibadet ettiler.

Hz. Musa u cevab verdi: "Dedi ki: Onlarn ilmi Rabbimin nezdinde bir Kitaptadr. Rabbin yanlmaz ve unutmaz." Hz. Musa dedi ki: Onlarn yaptklar btn iler Allah'n nezdinde koruma altndadr. Levh-i Mahfuz'da tespit edilmitir. Onlarn karln verecektir. Allah herhangi bir eye dair bilgisinde yanlmaz ve onlara dair bildii eylerden hi bir ey unutmaz. Allah'n bilgisi her eyi kuatcdr. Yaratklarn bilgisi ise bir eyi kuatamamak ile rendikten sonra unutmak gibi iki kusur ile kar karya kalr; Allah bundan mnezzehtir.

Firavun gemi mmetlere dair soru sormakla Hz. Musa'y gl deliller ileri srmekten uzaklatrmak ve bylelikle insanlar tarafndan doruluunun aka grlp anlalmasnn nne gemek, Hz. Musa'y da tarih ve hikyelerle uratrmak istemiti. Fakat Hz. Musa bu iin farkna vardndan dolay en zl bir ifade ve en anlaml aklamalarla Allah'n varln ispat edip gemiin durumunu ise gayb ok iyi bilen Allah'a havale etti.

Hz. Musa insan, dier canllar, eitli bitkiler ve canszlardan oluan btn yaratklar kapsayan genel ve ilk delili sz konusu ettikten sonra, zel bir takm delilleri zikretti ki, bunlar tanedir:

1- Yce Allah: "Yeryzn size bir dek yapandr." Benim Rabbim, yeryzn dek gibi hazrlam ve faydalanmak iin yaym olandr. Siz orada gayet kolaylkla yaarsnz. Orada karar bulmaktasnz. Yatar, kalkar, uyursunuz ve yeryznde yolculuklar yaparsnz.

2- "Orada size yollar aandr." Sizin iin orada izleyeceiniz yollar yaratt ve bu yollar size kolaylatrd. Nitekim yce Allah baka yerlerde yle buyurmaktadr: "Ve orada geni yollar kldk ki, yol bulabilsinler." (Enbiya, 21/31); "O yeri size beik klan ve doru yolda gidebilmeniz iin orada size yollar aandr." (Zuhruf, 43/10); "Allah yeri sizin faydanza bir sergi klmtr. Onun geni yollarnda gidesiniz diye." (Nuh, 71/19-20).

3- "Ve gkten bir su indirendir. Biz onunla eitli bitkilerden ifter ifter kardk." Bulutlardan yamur indirip o yamur ile eitli, trl bitkiler kardk. Ekinler, trl meyveler yetitirdik. Bunlarn renkleri, kokular ve ekilleri eit eittir. Kimisi insanlara kimisi hayvanlara yararldr. te bundan dolay Yce Allah yle buyurmaktadr: "Siz de yiyiniz, davarlarnza da yediriniz. phe yok ki, bunlarda akl sahiplerine ayetler vardr." Biz eitli, trl bitkiler yarattk. Bunlarn bir ksm insann faydasnadr, bir ksm hayvanlara yem olmak iindir. Siz, size uygun olanlardan yiyiniz ve meyve olarak yararlannz. Davarlarnz (deve, inek ve koyunlarnz) taze otlaklarda otlatnz, kurutup yem olarak da veriniz. phesiz size sz ettiim bu hususlarda, dosdoru alan bir akla sahip olanlar iin yaratcdan baka ilh olmadna, ondan baka Rab bulunmadna apak almetler, deliller ve belgeler vardr.

Yce Allah yerin ve gn bir takm menfaatlerini sz konusu ettikten sonra, bizatihi bunlarn istenen eyler olmadn, aksine bunlarn ahiretin menfaatlerine gtren aralar olduunu ylece beyan etmektedir:

"Biz sizi ondan yarattk. Oraya sizi iade ederiz. Bir kere daha oradan sizi karrz." Sizin yaratlnzn balangc yerden olmutur. lk babanz Adem topraktan yaratlmtr. Gdalardan oluan nutfe de nihayet yerden oluur. nk hayvani gdalar bitkilerden, bitki de su ve topran karmndandr.

ldkten sonra siz tekrar yeryzne dneceksiniz, topraa gmleceksiniz. Vcut paralarnz toprak olup dalacaktr.

Sizleri, yeniden diriltmek ve amel defterlerinizi vermek suretiyle kabirlerinizden kartacaz. Biz sizleri ilk olarak yeryznden karttmz gibi lmden sonra da ikinci bir defa daha yine yerden kartacaz. Burada ayet- i kerimeden kast, Yce Allah'n kendi zatn tenzih etmesi ve Firavun'a asln hatrlatarak onun topraktan yaratlm olup tekrar topraa dneceinin hatr-latlmasdr. O bakmdan dnyasna ve krallna sakn aldanmasn. unu da bilsin ki, ilerde olduka dehetli bir gn ile karlaacaktr. O gnde her eyden sorgulanacak, amellerinden dolay hesaba ekilecektir.

Bu ayet-i kerimenin bir benzeri de Yce Allah'n u buyruklardr: "Orada yaayacaksnz, orada leceksiniz ve oradan kartlacaksnz." (A'raf, 7/25); "Sizi araca o gnde ona hamd ile arsna cevap verecek ve ancak ok az bir sre elenmi olduunuzu sanacaksnz." (sr, 17/52).

Snen sahiplerince rivayet edilen hadiste belirtildiine gre Rasulullah (s.a.) bir cenazede hazr bulunmutu. l gmldkten sonra bir avu toprak alp kabre att ve yle buyurdu: "Biz sizi ondan yarattk." Sonra bir avu daha atp: "Oraya sizi iade ederiz" buyurdu, sonra bir avu daha atp: "Bir kere daha yine oradan sizi karrz." buyurdu.

-7- Hz. Musa'nn Byclk le tham Edilmesi56- Andolsun biz ona ayetlerimizin hepsini gsterdik de o yalanlad ve yz evirdi.

57- "Sen sihrinle bizi topraklarmzdan karmaya m geldin ey Musa?" dedi.

58- "Andolsun biz de senin sihrin gibi bir sihir getiririz sana. Bizimle senin aranda bir buluma yeri ve vakti belirle ki, sen de biz de caymayalm. Dz ve geni bir yer olsun."

59- "Sizinle karlama zamanmz tren gn ve insanlarn toplanma vakti olan kuluk vaktidir" dedi.

Aklamas"Andolsun biz ona ayetlerimizin hepsini gsterdik de, o yalanlad ve yz evirdi." Allah'a yemin olsun ki, biz kudretimize, vahdaniyetimize ve Musa'nn peygamberliine dellet eden ayetlerimizi gsterdik. Dokuz ayet (mucize) ^ ile bunlarn dnda kalan eitli delil ve belgeler bunlara rnektir. O btn bunlar grd, kavrad, fakat hepsini yalanlad. Kfr, inat ve azgnlkla iman ve hakka yaplan ary kabul etmeyip yz evirdi. Nitekim Yce Allah bu durumu baka yerlerde ylece ifade etmektedir: "Kalpleri onlara inand halde sadece zulm ve byklenmeleri sebebiyle onlar inkr ettiler." (Nemi, 27/14); "Andolsun ki, bunlar birer ibret olmak zere gklerin ve yerin Rabbinden baka kimsenin indirmediini bilmisindir. Ey Firavun, ben de seni gerekten helak edilmi sanyorum., dedi." (sra, 17/102). Daha sonra Yce Allah, Firavun'un phesini ve yalanlama niteliini sz konusu ederek yle buyurmaktadr: "Sen sihrinle bizi topraklarmzdan karmaya m geldin, ey Musa dedi." Firavun Hz. Musa'nn asa ve beyaz el mucizelerini grmezlikten gelip inkra saparak yle demiti: Ey Musa! Sen Medyen topraklarnda ortaya koyduun sihir ile -ki bu da asay ylana evirmektir- bizi topraklarmz olan Msr'dan kartmak iin mi geldin? Sen bu ii yaparak insanlara sana uymalar icap eden bir peygamber olduun vehmini vermeye alyor ve bu yolla bizim topraklarmzda stnlk salayp bizi buradan kartmak istiyorsun. Firavun'un topraklarndan karlmalarn sz konusu etmesi, kavminin Hz. Musa'nn arsn kabul etmekten uzaklamalarn ve Hz. Musa'ya fkelenip ona kzmalarn, Msr'dan onu kovup kartmaya almalarn salamak iindi.

"Andolsun biz de senin sihrin gibi bir sihir getiririz sana." Senin yaptn bynn bir benzerini sana kar getireceiz. nk biz de senin bynn benzerini biliyoruz. Sakn senin bu durumun seni aldana srklemesin.

"Bizimle senin aranda bir buluma yeri ve vakti belirle ki, sen de biz de caymayalm. Dz ve geni bir yer olsun." Bize belli bir gn ve belli bir yer belirle. Orada bir araya gelelim. Bizdeki by yapma imknlaryla senin getirdiklerine kar koyalm. Hi birimiz verilen bu sze aykr hareket etmesin. Firavun gcnn mkemmelliini gstermek gayesiyle yer ve zaman tayin etme iini Hz. Musa'ya brakmt.

Buluma yerimiz ak, grnr, tmsei ve ukuru olmayan dz bir yer olsun ki, orada hakikat ortaya ksn veya oras her iki kesimin ortasnda bir yer olsun ki, gecikme halinde kimsenin ileri srecei bir mazereti kalmasn.

"Sizinle karlama zamanmz tren gn ve insanlarn toplanma vakti olan kuluk vaktidir." Toplanma gnmz insanlarn sslendii gn olan tren gn (Nevruz bayram gn) ve kuluk vakti olsun ki, bu insanlarn i yapmad bir gnde ve hep birlikte bir araya gelecekleri umumi bir toplant olsun. Sonunda da bu karlamann sonucu zerinde konusunlar. Bylelikle davetin stnl ortaya ksn, hak sz ycelsin, batl can ekierek yok olsun. O gnde aydnln daha baskn olmas ve gnn ilk saatlerinde olmas uygundur. Bylelikle mucize hususunda pheye dmesinler, Yce Allah'n her eye kadir olduunu, peygamberlerin mucizelerini buna karlk da peygamberi olaanst haller karsnda bynn, kar knn batl olduunu grp buna tank olsunlar.

te byle bir szlemeyi tercih etmek, zaferden emin olua ak bir delil, delilin aklanma yoluna gvenildiine ak bir belgedir.

Firavun'un Sihirbazlar Toplamas Ve Hz. Musa'nn Onlar Uyarmas60- Firavun dnp hilesini toplad, sonra geldi.

61- Musa onlara: "Vay size! Allah'a iftira etmeyin, yoksa sizi azap ile helak eder. ftira eden zaten zarar eder." dedi.

62- lerini aralarnda karlkl konutular. Gizlice dantlar.

63- Dediler ki: "Bunlar gerekten sihirbazdr. Sizi sihirleriyle yurdunuzdan karmak ve gzel yolunuzu yok etmek istiyorlar.

64- "mdi, hilenizi salamca yapp saf saf gelin ki, bugn kim stn gelirse felah bulur."

Aklamas"Firavun dnp hilesini toplad, sonra dnd." Firavun meclisten ayrlp lkesindeki sihirbazlar toplamaya balad. Bunun iin kendileriyle tuzak ve hilelerini kuraca, by ara ve gereleri hazrlamaya koyuldu. Aralarnda sihirbazlk yaygn bir iti. Daha sonra da belirlenen, szleilen ekilde geldi, ileri gelen yardmclaryla birlikte- bu gn devlet bakanlar iin zel olarak hazrlanan askeri geit trbnlerinde olduu gibi- kendisine ait zel yerine oturdu. Hz. Musa da kardei Harun ile birlikte geldi, sihirbazlar da gelip saf saf yerlerini aldlar. Firavun onlar tevik etmeye, gayrete getirmeye, onlara vaadlerde bulunmaya balad. Bunun zerine Yce Allah'n u buyruunda ifade ettii gibi ondan cret istemek cesaretini buldular: "ayet galip gelirsek elbette bize bir cret vardr, deil mi? Evet, o takdirde siz gerekten yaknlatrlmlardan olacaksnz, dedi." (-uar, 26641-42). Firavun, btn varlklaryla gleriyle, ilerini en gzel ekliyle yapabilmeleri ve Musa'ya stnlk salamalar urunda her eylerini ortaya koysunlar diye sihirbazlara madd ve manev mkfat vaadinde bulundu.

Sonra Hz. Musa risaletini iln ederek yle dedi: "Musa onlara: Vay size! Allah 'a yalan yere iftira etmeyin. Yoksa sizi azap ile helak eder. ftira eden zaten zarar eder, dedi." Musa, Firavun ve sihirbazlara unlar syledi: Eer sizler benim u getirdiklerimin hak olmadn, bir sihir olduunu ileri srmek suretiyle Allah'a yalan ve gerek d iftiralarda bulunacak olursanz, helak olmak ve azaba uramak sizin iin. Allah o takdirde sizi kendi katndan olduka etin bir azap ile toptan yok eder. Zaten hangi trden olursa olsun, Allah'a iftira eden zarar eder ve helak olur.

Bu sefer, onun bu szleri karsnda: "lerini aralarnda karlkl konutular, gizlice dantlar." Sihirbazlar Hz. Musa'nn bu szlerini iitince bu hususta kendi aralarnda tarttlar, dantlar, gr alveriinde bulundular. Aralarndaki bu gr alveriini de Hz. Musa ve kardeinden gizlice yaptlar ve aadaki karar aldlar:

"Bunlar gerekten sihirbazdr. Sizi sihiHeriyle yurdunuzdan karmak ve en gzel bu yolunuzu yok etmek istiyorlar." Sihirbazlar dediler ki: Ey Msrllar! phesiz ki, Musa ile Harun sizleri by sanatyla yurdunuz olan Msr'dan kartmak istiyorlar. Btn makam ve mevkileri ellerine geirip stnlk salamak istedikleri gibi ayrca bunlar her hususta iktidarn kendilerinin olmasn isterler. Sonuta sizin dzeniniz yklacak hrriyet, stnlk ve erefiniz yok o-lacak; mal ve mlknz, zenginlik kaynaklarnz elinizden alnacaktr.

Sihirbazlar bu ifadeleri Firavun'un szlerinden etkilenerek, onun propagandalarn tekrarlayarak ve Hz. Musa ile Hz. Harun'dan insanlar uzaklatrmak iin onun ortaya koyduu yntemle sylediler. Bu yntem ise, peygamberliklerini yalanlayp onlar sihirbazlkla nitelendirmek ve onlarn niha niyetlerini -kendilerince- aa karmak yntemiydi. Bu niha gaye ise Msr'n asl yerlilerini oradan kovup btn makam ve mevkileri ele geirmekti.

O halde bizim byle bir tehlike karsnda tek bir saf halinde durmamz gerekiyor. Bunun iin dediler ki: "mdi, hilenizi salamca yapp saf saf gelin ki, bugn kim stn gelirse felah bulur." Haydi btn bilgi ve becerinizi bir araya getirip kararllkla ortaya koyunuz, yapabildiiniz her trl hile ve areye bavurunuz; hi birisini ihmal etmeyiniz, tek bir saf halinde durunuz. Ellerinizde bulunanlar bir defada braknz ki, gzleri kamatrabilesiniz, heybetiniz ve azametiniz bysn, bu iki kiiye galip gelesiniz. nk bu gn biz veya onlar kim galip gelirse artk o kurtulur ve umduuna kavumu olur.

te btn bunlar, arzulanan elde etmek iin btn gayretlerini ortaya koymak zere tevikte bulunup kararllklarn pekitirmek kasd ile sihirbazlarn birbirlerine syledikleri szlerdir.

Hz. Musa le Sihirbazlarn Karlamalar Ve Sihirbazlarn Allah'a man Ettiklerini Aklamalar65- "Ey Musa! Sen mi brakrsn, yoksa ilk brakan biz mi olalm?' dediler.

66- "Hayr, siz brakn" dedi. Bir de bakt ki onlarn ipleri ve denekleri sihirlerinden tr kendisine yryorlarm gibi geldi.

67- Musa iinde gizli bir korku duydu.

68- "Korkma, nk en stn olan muhakkak sensin" dedik.

69- "Sa elindekini brak. Onlarn yaptklarn yutacak. Onlarn yaptklar ancak bir sihirbaz hilesidir. Sihirbaz ise nerede olursa olsun iflah olmaz."

70- Sonunda sihirbazlar secdeye kapandlar. "Harun ve Musa'nn Rabbine iman ettik" dediler.

71- Dedi ki: "Ben size izin vermeden, ona iman m ettiniz? Muhakkak ki, o size byy reten bynzdr. Elbette sizin el ve ayaklarnz aprazlama keseceim ve sizi hurma dallarna asacam. Hangimizin azabnn kalc olduunu da mutlaka bileceksiniz."

72- Dediler ki: "Seni bize gelen beyyinata ve bizi yaratana asla tercih etmeyiz. Ne hkm vereceksen ver; sen ancak bu dnya hayatnda hkmedersin.

73- "Gerekten biz Rabbimize iman ettik ki, gnahlarmz ve ilemeye zorladn sihiri balayarak bizi affetsin. Allah daha hayrl ve daha kalcdr."

74- Gerek u ki: Kim Rabbine gnahkr olarak gelirse muhakkak onun iin cehennem vardr. O orada lmez de, dirilmez de.

75- Kim de ona iman etmi olarak salih amelde bulunmu halde gelir ise, onlara en yksek dereceler vardr.

76- Adn cennetleri ki, altndan nehirler akar, onlar orada ebeddirler. Bunlar temizlenen kimselerin mkfatdr.AklamasKarlama balayp da her iki kesim bir araya gelince sihirbazlar Hz. Musa'ya: "Ey Musa, sen mi brakrsn yoksa ilk brakan biz mi olalm? dediler."

Hz. Musa'ya ncelik tanmakla birlikte bu ekilde bir seenekle kar karya brakmak, gzel bir edep ve bir alakgnlllk idi. Allah bunun sayesinde onlara ilham verdi ve bunun bereketiyle iman ihsan etti. Hz. Musa da onlarn edebine ayn ekilde bir edeple karlk vererek "Hayr siz brakn dedi." Yani Hz. Musa onlara dedi ki: Hayr, nce siz brakn ki, sizin bynz grelim ve iinizin gerek mahiyeti ortaya ksn. Bylelikle onlar sihirlerini yaptklarnda onun mucizesi daha ak bir ekilde grlecekti. Daha sonra kendisi asasn yere brakt ve onlarn btn attklarn yutuverdi. Bylelikle de Hz. Musa'nn onlarn bylerine aldrmad ortaya km oldu.

"Bir de bakt ki onlarn ipleri ve denekleri sihirlerinden tr kendisine yryorlarm gibi geldi." Onlar beraberlerinde bulunan ip ve denekleri yere braktlar. Musa ve onlar gren insanlar, bunlarn ylan gibi sratle hareket ettiklerini sandlar. Szn balang blmnde bir hazf vardr. Yani onlar da ellerindekini braktlar. Yce Allah'n: "(fe-iz)" buyruu Zemaher'nin grne gre mufcee iindir (anszn bir eyle kar karya kalmay ifade eder. Meal bu ekilde yaplmtr.) Ancak Rz, onun bu kanaatini reddederek yle der: Fakat aratrld takdirde bunun zaman bildiren bir anlam tad grlr. O takdirde bu buyruun manas yle olur: "O vakit onlarn ipleri..."

Bir baka ayet-i kerimede de ifade edildii gibi onlar ellerindekilerini brakp: "Firavunun izzeti hakk iin phesiz biz galip gelenleriz." (uara, 26/44) demilerdir. Buradaki ayetin benzeri de u ayet-i kerimedir: "(By letlerini) braktklarnda, insanlarn gzlerini bylediler ve onlara korku saldlar. Pek byk bir sihir meydana getirmi oldular." (A'rf, 7/116).

Bu ii, aletlerini gne ndan etkilenen civa ile veya sdan etkilenen bir baka madde ile doldurmak suretiyle yapmlard. Bylelikle bakan kiiye bunlar kendi istekleriyle yryor intiban veriyordu. Adeta vadi birbiri stne binen ylanlarla dolmu gibi oldu.

"Musa iinde gizli bir korku duydu." Musa beer tabiatnn etkisi ile yenilecek diye bir korku hissetti iinde. Firavun ve kavminin ise gzleri gld, baar elde ettiklerini, sihirbazlarn Hz. Musa ve Harun'u yenik drdklerini sandlar.

"Korkma, nk en stn olan muhakkak sensin, dedik." Yce Allah Hz. Musa'ya: Korkma! nk galibiyeti elde etmek suretiyle onlara stn gelecek olan sensin, dedi.

"Sa elindekini brak, onlarn yaptklarn yutacak. Onlarn yaptklar ancak bir sihirbaz hilesidir. Sihirbaz ise nerede olursa iflah olmaz." Sa elinde olan asay brak ey Musa! O da bir ylana dntkten sonra ylanlara dnm gibi gsterdikleri ve kendileri vastasyla insanlar kandrdklar ipleri ve sopalarnn tmn yutacaktr. nk onlarn yaptklar ancak bir sihir ve hayaldir, gerei ve kalcl yoktur. Byc yeryznde nereye giderse gitsin yahut nasl bir hile yaparsa yapsn, asla baarl olamaz. Hi bir zaman by ile maksadn elde edemez. Hayr ya da er ile olsun fark etmez. Hz. Musa'nn asasnn mphem braklmas (yani asa olarak zikredilmeyip "elindekini" denilmesi) onun durumunun dehet verici olduunu ve bilinen asa trlerinden bulunmadn anlatmak iindir.

Hz. Musa'nn mucizesi gerekleti; delil ve belge aklk kazand. Seyreden insanlar dehete kapld, sihirbazlar da sihir ile ebediyyen byle bir iin yaplamayacan ve bunun insan gcnn dnda olduunu bildiklerinden bunun kainat yaratan Yce Allah'n fiili ile gerekletiini anladlar. O bakmdan Yce Allah'n u buyruunda olduu gibi imana geldiler: "Sonunda sihirbazlar secdeye kapandlar. Harun ve Musa'nn Rabbine iman ettik, dediler." Hz. Musa asasn brakp onlarn asalarn ve iplerini yutunca sihirbazlar Hz. Musa'nn bu iinin sihir ve hile kabilinden olmayp aksine her eye gc yeten Allah'n emri ile olduunu anlaynca, Yce Allah'a secdeye kapldlar, Hz. Musa'nn ri-saletine yle diyerek iman ettiler: "Biz lemlerin Rabbine, Harun ve Musa'nn rabbine" ahire ti dnyaya stn, hakk da batla stn tutarak "iman ettik." bni Abbas ile Ubeyy yle demitir: Sihirbazlar gnn ilk saatlerinde sihirbaz idiler, gnn son saatlerinde de hayrl ehitler oldular. krime yine bni Ab-bas'tan yle dediini rivayet etmektedir: Sihirbazlar yetmi kii idiler. Sabah sihirbazdlar, akam ehit oldular. el-Evza sihirbazlarn secdeye kapandklar srada gzleriyle grnceye kadar cennetin nlerine getirildiini syler.

Allahu Ekber! Gerekten Allah'n ii dehet verici, hayret vericidir. Basit bir iman dahi byk bir erefe, en byk bir fazilete, Allah'n cennetlerinde ebed nimetlere nail olmaya bir sebeptir. Yce Allah'n: "Sonunda sihirbazlar secdeye kapandlar." buyruundan kast, secde etmek iin zorlandklar, mecbur edildikleri deildir. Aksi taktirde secde etmekle vlmezlerdi. Aksine onlar abucak secdeye kapandklar iin adeta secdeye braklm gibi oldular. Ze-maher yle der: leri ne kadar da hayret edilecek bir itir! Kfr ve inkr uruna iplerini ve deneklerini attktan ksa bir sre sonra bakyoruz ki, alnlar kr iin, secde iin yerlere kapanvermi. Bu iki brakma arasndaki fark ne kadar da byktr!

Sihirbazlar: "Harun ve Musa'nn Rabbine iman ettik." diyerek, yalnzca lemlerin Rabbi demeyilerinin sebebi Firavun'un "en yce Rabbiniz benim" (Nziat,79/24) ve "benden baka ilhnz olduunu bilmiyorum" (Kasas, 28/38) szlerinde de ulhiyyeti iddia etmi olmasndandr. ayet onlar yalnzca "alemlerin Rabbine iman ettik" demi olsalard Firavun: Onlar bana iman ettiler, benden bakasna deil diyecekti. O bakmdan Firavun'un iddiasn rtmek zere bu ifadeyi tercih ettiler. Buna delil ise udur: Onlar nce Harun'u sonra Hz. Musa'y zikrettiler. nk Firavun Hz. Musa'nn da rabbi olduu iddiasnda idi. nk Yce Allah'n Firavun'un sylediini naklettii zere Hz. Musa'y kkken terbiye etmiti: "Biz seni aramzda kk bir ocuk iken terbiye etmedik mi?" (uara, 26/18).

Daha sonra Firavun sihirbazlarn secdeye kapandklarn, Yce Allah' ikrar edip ona iman ettiklerini grnce Allah'a ve rasulne iman hususunda dier insanlarn da onlara uyup arkalarndan gideceinden korktuu iin, peygamber ve peygamberlii hakknda bir baka phe ortaya atarak yle dedi:

"Dedi ki: Ben size izin vermeden ona iman m ettiniz? Muhakkak ki o size byy reten bynzdr." Kfr, inat ve azgnlk ile batl ileri srerek hakka kar mcadele veren Firavun, bu gz kamatrc mucizeyi ve yardmlarn istedii sihirbazlarn ezici bir ekilde hezimete urayp iman ettiklerini grnce yle dedi: Bu hususta ben size izin vermediim halde, siz onu dorulad-nz yahut szn doru kabul edip dinine tabi mi oldunuz? Sizler bu konuda basiretinizi kullanarak gerei gibi dnerek iman etmediniz? Sizler byy Musa'dan renmi olmalsnz. Sizin retmeniniz, stadnz odur, siz de onun rencilerisiniz. Siz ve o bana, benim uyduklarma kar Musa'y yceltmek ve onun davetinin propagandasn yapmak iin ittifak etmi ve bana bir komplo hazrlam bulunuyorsunuz. Nitekim Yce Allah bu hususu bir baka yerde ylece ifade etmektedir:"phe yok ki bu, halkn oradan karmanz iin ehirde kurduunuz gizli bir hilekrlktr. Yaknda bileceksiniz." (A'rf, 7/123).

Firavun bu szleriyle iman etmesinler diye insanlar pheye drmek istemiti. Yoksa kendisiyle Hz. Musa'dan byy renmediklerini Hz. Musa'nn onlarn bakan olmadn, onunla sihirbazlar arasnda herhangi bir iliki ya da balant olmadn ok iyi biliyordu.

Daha sonra Firavun u szleriyle tehdide ve imandan uzaklatrmaya alt: "Elbette sizin el ve ayaklarnz aprazlama keseceim ve sizi hurma dallarna asacam. Hangimizin azabnn daha iddetli ve kalc olduunu da mutlaka bileceksiniz."

bni Abbas bu ii ilk yapann Firavun olduunu sylemitir. Gaye, bu organlar kullanmaktan mahrum brakmaktr. Devamla yle dedi: Ayn ekilde ben sizi hurma dallarna -acnz daha da artrmak ve tehir iin- asacam. Byle bir yolu seiinin sebebi olduka sert ve eziyet verici bir yol oluundan-dr. Daha sonra yle dedi: Siz elbette size daha ar azap veren ben miyim yoksa Musa'nn Rabbi midir, ok iyi bileceksiniz.

Bu szlerle Allah'n kudretine kar koymakta, Hz. Musa'y kmsemekte ve kendi sahip olduu otorite, kahredici g ve iktidara iaret etmektedir.

Firavun bu ekilde tehdit edince, sihirbazlar Allah urunda kendilerini feda etmekten ekinmeyerek yle dediler: "Dediler ki: Seni bize gelen bir ylandan ve bizi yaratana asla tercih etmeyiz." Musa'nn bize Allah'tan getirmi olduu apak belgeler ile beyaz el ve asa gibi gayet ak ve stn mucizelere, dier taraftan elde ettiimiz hidayet ve yakine asla seni tercih etmeyiz. Ayn zamanda, yokken bizi var eden yaratcmz, var edicimize de seni tercih edemeyiz. nk ibadete, itaate lyk olan O'dur, sen deilsin.

"Ne hkm vereceksen ver, sen ancak bu dnya hayatnda hkmedersin." Ne istersen yap, aklna geleni yap. Sen ancak bu geici dnyada bize tahakkm edebilir, zulmn bize uygulayabilirsin. Fakat bundan sonra bize bir ey yapamazsn. te biz de ebedilik yurdunu seip tercih ediyoruz.

"Gerekten biz, Rabbimize iman ettik ki, gnahlarmz ve bizi ilemeye zorladn sihri balayarak bizi affetsin. Allah daha hayrl ve daha kalcdr." Bizler, bize iyiliklerde bulunan Rabbimiz Allah' tasdik ettik. Bylelikle byk, kk gnahlarmz rtp affetsin. zellikle de Allah'n ayeti ve peygamberinin mucizesine kar kalm diye bizi mecbur tuttuun sihrimizi affetsin. Allah'n bize verecei mkfat senin bize vaad ettiklerine gre bizim iin seninkinden daha hayrl, sevab daha sreklidir, O'nun cezas ise seninkinden daha kalcdr.

Nakledildiine gre sihirbazlarn ileri gelenleri 72 kii idi. Bunlarn ikisi Kpt dierleri ise srailoullar'ndand. Firavun'a: "Musa'y uyurken bize gster," dediler. Asasnn kendisini koruduunu grdler ve onun sihirbaz olmadn, nk sihirbazn uyuyunca sihrinin etkisi kalmayacan sylediler. Ancak Firavun onlarn bu szlerini kabul etmedi. Mutlaka ona kar kmalar iin diretti.

Ayet-i kerimeler Firavun'un sihirbazlar tehdit ettii cezay uygulayp uygulamadn belirtmemektedir. Fakat zahiren grlen o ki, bu tehdidini yerine getirmitir. nk daha nce geen bni Abbas'n: "Sabahleyin sihirbaz idiler, akam ise hayrl ehitler oldular" sz bunu aklamaktadr.

Sihirbazlar Firavun'a t vermeye devam ederek Allah'n ebedi intikam ve azabndan sakndrp kesintisiz ve ebedi sevap ve mkfatna tevike u szleriyle devam ettiler:

"Kim Rabbine gnahkr olarak gelirse muhakkak onun iin cehennem vardr. O orada lmez de, dirilmez de." Kyamet gnnde gnahkr olarak Allah'n huzuruna kanlar cehennemde azap grecektir. Orada rahatlatacak bir lm tatmayaca gibi, huzurlu bir hayat da yaayamayacaktr. Bu, iman ettikleri srada sihirbazlarn syledikleri szlerdendir. Bunun sihirbazlarn sznn bitiminden sonra Yce Allah'n szlerinin balangc olduu da sylenmitir. Bu ayet-i kerimenin bir benzeri de Yce Allah'n u buyruudur: "Onlara hkmo-lunmaz ki, lsnler ve zerlerindeki cehennem azab da hafifletilmez. te biz kfrde srar eden herkesi byle cezalandrrz." (Ftr, 35/36); "Olduka bahtsz olan kimse de ondan (o tten) kanacaktr ki, o en byk atee girecek, sonra orada hem lmeyecek, hem dirilmeyecektir." (A'l, 87/11-13); "Ey Malik! Rabbin bize (lmle) hkmetsin diye seslenecekler. Diyecek ki: phesiz sizler (bu azapta) kalclarsnz." (Zuhruf, 43/77).

Ahmed ve Mslim'in de Ebu Sad el-Hudr'den rivayetlerine gre Rasulul-lah (s.a.) bir hutbe irad etti ve bu ayet-i kerimeyi okudu. Sonra yle buyurdu: "Orann ehli olanlara gelince, onlar orada ne lrler, ne diriltilirler. Orann ehli olmayanlara gelince: Ate onlar bir eit ldrecek sonra efaatiler kalkp onlara efaat edecektir. Bunlar topluluklar halinde bir nehrin kysna getirileceklerdir. Bu nehrin ad Hayat Nehridir. Selin srkledii eyler arasnda otun yeermesi gibi yeereceklerdir."

Sahih hadiste de yle denilmitir: "Kalbinde zerre arl kadar imandan eser bulunan ateten kacaktr."

"Kim de ona mmin olarak salih amelde bulunmu halde gelirse, onlara en yksek dereceler vardr." Her kim ldkten sonra dirili gnnde Rabbinin huzuruna szyle, ameliyle kalpten tasdik etmi ve itaatleri yerine getirmi olarak kavuursa, ite imanlar ve salih amelleri sebebiyle onlar olduka yksek mevki ve dereceleri kkleri ve ho meskenleri olan cennete gireceklerdir.

mam Ahmed ve Tirmiz'nin Ubde b. es-Samid'den rivayetlerine gre Ra-sulullah (s.a.) yle buyurmutur: "Cennette yz derece vardr. Her iki derece arasndaki mesafe yer ile gk aras kadardr. Firdevs ise en yksek derecedir. Drt nehir oradan kaynar. Ar da onun stndedir. O bakmdan Yce Allah'tan (cenneti) dilediiniz vakit ondan Firdevs'i dileyiniz."

Buhar ile Mslim'de de u hadis-i erif yer almaktadr: "lliyyn (en yksek) olanlar, kendilerinden daha stte olanlar sizin semnn ufkundan batmak zere olan yldz grdnz gibi grrler. Buna sebep ise aralarndaki fazilet farkdr." "Ey Allah'n rasul! Bunlar peygamberlerin yerleri midir?" diye sordular. "Hayr!" buyurdu. "Nefsim elinde olana yemin ederim ki, Allah'a iman edip rasulleri tasdik eden kimselerindir." Snen'deki rivayette de: "Ve phesiz Ebu Bekir ve mer onlardandrlar; onlara nimet ihsan olunmutur." buyurulmutur.

"Adn cennetleri ki, altndan rmaklar akar, onlar orada ebedidirler; bunlar temizlenen kimselerin mkfatdr." Bu yksek dereceler ebed ikamet cennetleri olan Adn cennetlerindendir. O cennetlerin kkleri altndan nehirler akar, onlar orada ebediyyen kalcdrlar. te onlarn umduklarna nail olup, korktuklarndan yana gvenlik ierisinde emin olmalar, cehenneme girmeyi gerektiren kfr ve masiyet pisliklerinden nefislerini arndrp, gc her eye yeten Yce Allah'tan getirdikleri eylerde rasullere tabi olmalarnn bir karldr.

-10- Firavun Ve Askerlerinin Suda Boulmalar Ve Yce Allah'n srailoullarna Nimetleri77- Andolsun ki, biz Musa'ya: "Kullarmla geceleyin git ve yetimeden korkun, endien olmakszn onlara denizde kuru bir yol a" diye vahyettik.

78- Firavun askerleriyle onlarn ardnca gelince kendilerini denizden ne kapla-dysa kaplad.

79- Firavun kavmini saptrd, hidayet yolunu gstermedi.

80- Ey srailoullar! Gerekten biz sizi dmannzdan kurtardk. Sizinle Tr'un sa yannda (belirli bir sre iin) szletik. zerinize kudret helvas ve bldrcn da indirdik.

81- Size verdiimiz ho rzktan yiyin ve o hususta haddi amayn. O vakit gazabnn size gelmesi gerekir. Her kime gazabnn gelmesi lzm olursa, artk o helak olur.

82- phesiz ben tevbe eden, iman eden ve salih amel ileyip hidayet zere olana pek ok mafiret ediciyim.

AklamasFiravun srailoullar'nm Hz. Musa ile Msr'dan kp gitmelerine msaade etmeyince Yce Allah ona geceleyin srailoullar'n alp yola koyulmasn ve bylelikle onlar Firavun'un tasallutundan kurtarmasn emrederek yle buyurdu:

"Andolsun ki, biz Musa'ya: Kullarmla geceleyin git. Yetimesinden korkun ve endien olmakszn onlara denizde kuru bir yol a, diye vahyettik." Andolsun biz, Peygamber Musa'ya srailoullar'n alarak Msr'dan geceleyin kimse onlar fark etmeksizin yola koyulmasn vahiy ile bildirdik ve denizin (Kzldeni-zin) ortasnda onlara kupkuru bir yol amasn da emrettik. Bu ise Yce Allah'n ortada su ve amur olmayacak ekilde onlar iin yolu kurutmas eklinde gerekleti.

Biz ona gvenlik altnda olduklarn ve kurtulacaklarn bildirerek dedik ki: Senin ve kavminin Firavun ve askerlerinin yetieceinden yana korkunuz olmasn. Kavminin suda boulmasr lan endiilenme! Firavun size yetiemeye-cek ve siz suda boulmayacaksnz.

srailoullar'ndan "kullarmla" diye sz edilmesi, onlara inayet gsterildiinin ve o dnemde salih bir kavim olduklarnn bir delili olduu gibi, Firavun'un kleletirmek ve ikence gibi onlara yapt zulmlere iarettir.

"Firavun askerleriyle onlarn ardnca gelince kendilerini denizden ne kap-ladysa kaplad." Firavun, askerleri ile birlikte onlarn ardndan gitti. Bilinen ve tannan ekli ile denizden onlar kaplayan kaplad ve hep birlikte suda bouldular. "Kaplayan" kelimesinin tekrar edilmesi ise olayn bykln ve dehetini vurgulamak iindir.

Dahi ve zeki bir insan olan Firavun'un Hz. Musa'nn arkasna taklmak gibi bir yanlla dmesi ise, onun nc askerlerine girmelerini emredip de, girdikleri halde boulmamalar zerine byk bir ihtimalle kurtulacan zannettiindendi. Ancak hepsi denizin ortasndaki yola girince, Yce Allah onlar suda bodu.

"Firavun, kavmini saptrd. Hidayet yolunu gstermedi." Firavun sraoullar'nn denizin ortasndan izledikleri yolu askerleri ile birlikte izlemeye koyulunca toplumunu saptrp helak olmalarna yol at gibi bu sefer de doru yolu gstermedi ve yok olmalarna yol at.

Daha sonra Yce Allah srailoullar'na olan nimetlerini saymaya geti. Bu saym esnasnda zararn kaldrlmasn menfaatin salanmasndan nce zikretti ki, bu da gzel ve akla uygun bir sralamadr. nk "ktlklerin bertaraf edilmesi menfaatlerin salanmasndan nce gelir." te bu konuda Yce Allah yle buyurmaktadr:

1- "Ey srailoullar! Gerekten biz sizi dmannzdan kurtardk." Onlar kurtardktan sonra yle dedik: "Ey srailoullar! Biz sizleri erkek ocuklarnz boazlayan, kz ocuklarnz diri brakan dmannz Firavun'dan kurtardk ve gzlerinizin nnde onlar suda boarken, gzlerinizin aydnlanmasn saladk. Bir sabah vaktinde hepsi suda bouldular, onlardan hibir kimse kurtulamad. Nitekim bir baka ayet-i kerimede yle buyurulmaktadr: "Sizin iin denizi yarp sizi kurtarm, Firavun hanedann ise gzlerinizin nnde, bakp dururken bomutuk." (Bakara, 2/50). te bu, zararn izale edilmesine iarettir.

2- "Sizinle Tr'un sanda belli sre iin szletik." Biz size bir vakit belirlemitik. O da sizin nnzde Musa ile konuacamz ve etrafl er' hkmleri ihtiva eden Tevrat' indireceimiz vakitti. Aziz ve Yce Rabbiniz ona hitap ederken siz de szlerini iitirken bunlar olacakt. Buluma yeri Tr dann sa taraf idi. Tr, Sn'daki bir dadr. Mfessirler, dan sa solu olmaz; bundan kast Tr dann Medyenden Msr'a doru gidenin sa tarafnda kalmasdr, derler.

3- "zerinize kudret helvas ve bldrcn da indirdik." Sizler Th'te bulunurken zerinize menn ve selva'y indirdik. Menn: Sabah tan yeri aardndan gnein doduu vakte kadar talar ve aa yapraklar zerine semadan den nemli yumuak bir tatl idi. Selva ise gney rzgrlarnn srkledii bldrcn kuudur. sraoullar'ndan her bir kii bunlardan yetecek kadarn alrd.

"Size verdiimiz ho rzktan yiyin." Onlara dedik ki: Bu hell ve ho yiyeceklerden yiyerek bu nimetlerden istifade edin.

"Ve o hususta haddi amayn. O vakit gazabmn size gelmesi gerekir." Caiz olan aarak caiz olmayanlara ynelmeyin. Allah'n nimetlerini inkr ederek azanlardan olmayn. htiyacnzdan fazla rzk almaya kalkmayn. sraftan, azgnlktan, masiyetleri ilemekten, haklara tecavz etmekten uzak durun. Size vermi olduum emirlere muhalefet etmeyin, ederseniz gazabm zerinize iner, cezam sizi bulur.

"Her kime gazabmn gelmesi lzm olursa artk o helak olur." Benim gazabm her kime inerse o bedbaht olur, helak olur.

"phesiz ben teube eden, iman eden ve salih amel ileyip hidayet zere olana pek ok mafiret edeceim." Gnahlardan tevbe edip Allah'a, meleklerine, kitaplarna, peygamberlerine ve ahiret gnne iman eden, eriatn tevik edip gzel grd salih ameller ileyen, ayrca lnceye kadar dosdoru yolda giden kimselere kapsaml bir ekilde mafiret ediciyim, ktlklerini rtcym. "Hidayet zere olan" tabirinde bu yolu srdrmenin gereine dellet vardr. nk halihazrda hidayet zere bulunmak gelecekte de bunu srdrp bu hal zere lmedike kurtulu iin yeterli deildir. Yce Allah'n u buyruu da bunu pekitirmektedir: "phesiz rabbimiz Allah'tr deyip sonra da dosdoru yol zere gidenler..." (Fusulet, 41/30). Burada "...salih amel ileyip hidayet zere olan" ifadesi salih amel ile hidayet zere olma mertebeleri arasnda farkllk olduunu ifade etmiyor; bunlarn zaman itibariyle farkl olduklarn gsteriyor. Burada Yce Allah yle buyurmu gibidir: Zaman zaman ilenebilecek gnahlardan tevbe ederek iman edip salih amel ilemekte bir zorluk yoktur. Asl zorluk bu istenen eyleri devaml ve srekli yapmaktadr.

Szleilen Vakitte Yce Allah'n Hz. Musa le Konumas Ve Buzay lh Yapmak Suretiyle Samir'nin Fitne karmas83- "Kavminden erken gelmek iin seni aceleye getiren nedir ey Musa?"

84- Dedi ki: "Onlar benim arkamdan geliyorlar. Rabbim raz olasn diye huzuruna gelmek iin acele ettim."

85- Buyurdu ki: "Gerekten biz senden sonra da kavmini fitneye drdk. S-mir de onlar saptrd."

86- Musa kzgn ve zgn kavmine dnd, dedi ki: "Ey kavmim! Rabbiniz size gzel bir vaadde bulunmad m? Yoksa size vaad olunan sre uzun mu geldi? Yahut zerinize Rabbinizin gazabnn gelmesini mi istediniz de bana vaadinizde durmadnz?"

87- Dediler ki: "Biz kendi g ve isteimizle vaadine muhalefet etmedik. Fakat o kavmin ss eyasndan arlklar yklenmitik de onlar attk. Smiri de byle att."

88- Onlara bren bir buza heykeli kard. Dediler ki: "Bu sizin de ilh-nzdr, Musa'nn da ilhdr. Fakat o unuttu."

89- Peki grmezler mi ki, o onlara cevap veremez, zarar da veremez, fayda da salayamaz.

Aklamas"Kavminden erken gelmek iin seni acele ettiren nedir, ey Musa?" Onlardan daha abuk gelmeye seni iten nedir? Buradaki kavimden kast srailoullar-dr. Ancak burada kastedilenler seilen 70 nakiptir. Seni acele edip nakipleri geride brakarak onlardan uzaklamaya iten ne oldu?

Olay yledir: an Yce Allah Hz. Musa'ya Firavun'un helak edilmesinden sonra Tr danda karlamay vaad etmiti. Ona iinde srailoullar'na anayasal tavsiyelerin bulunduu levhalar verecekti. Allah Firavun'u helak edince, Hz. Musa da Rabbinden kitab istedi. Ona 30 gn oru tutmasn emretti. Daha sonra bu krk gne ykseltildi: "Musa ile otuz gece szletik. Buna ayrca on gece daha katp krka tamamladk. Bylelikle Rabbinin tayin ettii vakit krk gece olarak tamamland. Musa da kardei Harun'a: Kavmim arasnda benim yerime ge ve slah et. Fesatlarn yoluna da uyma, dedi." (A'rf, 7/142).

Szleme, Hz. Musa'nn kavminin ileri gelenlerinden bir topluluk ile gelmesi eklinde idi. O da aralarndan yetmi kii seti: "Musa tayin ettiimiz vakitte (gelmek) iin kavminden yetmi adam seti." (Araf, 7/155). Bunlar ise Hz. Musa'nn setii yetmi nakip idi. Hz. Musa onlarla yola koyuldu. Daha sonra Rabbine duyduu zlemle aceleyle ileriye geti. Yani Tr dana yaklanca Yce Allah'n kelmn iitmeye duyduu zlem dolaysyla onlar arkada brakt. Yce Allah da kendisine: "Ne diye acele ettin?" diye sordu. Kavmini terk edip aralarndan ayrlacak kadar seni aceleye iten ne idi?

Bu ikaz, bizatihi aceleyi reddir. nk byle birey arkadalarna gereken itinay gstermemek anlamndadr. Dier taraftan arkadaln artlarndan birisi de uyum salamaktr. Byle bir soru ise arkadalk halinde olduka gzel ve stn bir edebi retmek sadedindedir.

"Dedi ki: Onlar da benim arkamdan geliyorlar. Rabbim raz olasn diye huzuruna gelmek iin acele ettim." Musa Rabbine cevaben dedi: "Onlar bana yakndrlar. Benden sonra ulaverecekler, onlardan sadece birka adm ilerideyim. Rabbim senin emrine uymak, sana kavumaya zlemim dolaysyla szleme yerine varmakta acele etmem, benden daha ok raz olasn diyedir" dedi. Hz. Musa bylelikle itihatnda hata ettiini belirterek zr beyan etmi oldu.

"Buyurdu ki: Gerekten biz senden sonra kavmini fitneye drdk. Smir de onlar saptrd." Yce Allah buyurdu ki: Kendilerinden ayrldktan sonra biz kavmin srailoullar'n snadk. Snanan kimseler ise kardei Harun ile braktklar idi. es-Smir, onlar altndan buzaya ibadet etmeye ararak haktan saptrd.

Smir, Smira kabilesine yahut inee tapan bir kavme mensuptur. ounluk onun Smira kabilesinden ve srailoullar'nn byklerinden biri olduu grndedir. Beraberindeki srailoullar'na dedi ki: Musa'nn size vermi olduu szde durmayp, on gn gecikmesi, sizin haram olan beraberinizdeki ss eyalarn-dandr, diyerek bunlar atee atmalarn emretti. te bazen rzgrn etkisi ile brty andran bir ses kartan buza heykeli bu eritilmi sslerden yaplmtr.

"Musa kzgn ve zgn kavmine dnd." Musa krk gecenin tamamlanmasndan sonra kavmi srailoullar'na alabildiine kzgn, fkeli, zntl, kederli ve huzursuz olarak dnd.

"Ey kavmim! Rabbiniz size gzel bir vaadde bulunmad m?" Musa dedi ki: Ey kavm, Rabbiniz benim vastamla size dnyada her trl hayr gereince ilemek iin byk eriat kitabn indirmek, dmanlarnza kar muzaffer klmak, zorbalarn yer ve yurtlarn elinize geirmek gibi gzel akibetleri ve ahi-rette de byk bir ecri u buyruu ile vaad etmemi miydi: "phesiz ben tevbe eden ve iman eden, salih amel ileyip hidayet zere olanlara pek ok mafiret ediciyim." (yet 82)

"Yoksa vaad olunan sre size uzun mu geldi?" Yahut zerinize Rabbinizin gazabnn gelmesini mi istediniz de bana vaadinizde durmadnz? Allah'n size verdii vaadi beklemek iin geirdiiniz zaman size uzun mu geldi? Bu zaman sresinde nceden size ihsan ettii nimetleri niye unuttunuz? Halbuki bu vaad edilen sreden ancak, bir ay ve birka gn gemitir. "Yoksa" burada bilakis anlamndadr. Yani aksine sizler bu ii yapmakla zerinize Rabbinizden bir gazap, bir intikam ve bir cezann inmesini istediniz. O bakmdan bana verdiiniz szden caydnz. Zira siz Tr'dan yannza geri dneceim vakte kadar Allah'a itaat zere dosdoru yryeceinizi vaad etmitiniz. Yani szleilen zaman zerinden uzun bir sre mi geti de unuttunuz, yoksa sizler masiyeti istediniz de onun iin mi sznzde durmadnz?

"Dediler ki: Biz kendi g ve isteimizle vaadine muhalefet etmedik." Ona ylece cevap verdiler: Kendi istek ve kudretimiz ile sana verdiimiz szden caym deiliz. Aksine bizler byle bir yanll ilemek zorunda kaldk. Bu, onlarn Smir'nin kendilerine ssl gstermesi ve akl bakmdan onlar etkileyerek masiyet ilediklerini ve fitneye dtklerini ikrar ve itiraf ettiklerini gstermektedir. Nitekim Yce Allah yle buyurmaktadr: "Fakat kavmin ss eyasndan arlklar yklenmitik de onlar attk. Smir de byle att." Lkin bizler seninle birlikte Msr'dan ktmzda, Msr yerlileri olan Kptlerden ss eyasndan bir takm arlklar beraberimizde getirmitik. Onlara bir bayramda yahut bir ziyafette toplanacamz hissini vermitik. Burada bunlara "Arlklar (evzr)" yani gnahlar adnn verilmesi, bu ssleri almalarnn kendilerine hell olmayndandr. Smir onlara dedi ki: Musa'nn geri dnnn gecikmesi ancak bunlarn haram olularnn uursuzluundandr. Sonra Smir bize bir ukur kazmamz, onu atele doldurmamz, ss eyalarn oraya atmamz emretti; biz de oraya attk. Yani onlarn gnahndan kurtulmak arzusu ile o ss eyalarn atee braktk. Smir de ayn ekilde beraberinde bulunanlar att ve bu ss eyalarndan bir buza heykeli yapt. Sonra da eli Cebrail'in atnn ayak izinden bir avu topra o buzann zerine brakt.

"Onlara bren bir buza cesedi kard." Smir srailoullar'na atee atlm altn eyalardan "arlklardan" cansz, ruhsuz bir buza heykeli yapt. Bu heykelin buzalar gibi bir brts vard. nk o bu buzay hususi bir ekilde yapmt. Buzada yer yer delikler am ve Hz. Cebrail'in (atnn) ayak izinden bir miktar kum brakmt. Rzgar iinde girdi mi br-yordu.

"Dediler ki: Bu sizin ilhnzdr, Musa'nn da ilhdr. O ise unuttu." Smir ve onunla fitneye den dierleri, ite sizin ilhnz, Musa'nn da ilh budur. Hadi ona ibadet ediniz, fakat Musa bunun ilhnz olduunu sylemeyi unuttu.

Yce Allah ise onlar azarlayarak ve kt aklllklarn yzlerine vururak yle buyurdu:

"Peki grmezler mi ki o, onlara cevap veremez, zarar da veremez, fayda da salayamaz." Bunlar bu buza hakknda dnp de kendilerine cevap veremediini, onunla konutuklarnda kendileri ile konuamadn, onlara gelebilecek bir zarar nleyemediini yahut onlara menfaat salayamadn grmyor, dnmyor ve bundan ibret almyorlar m? Nasl olur da onu ilh zannedebilirler?

Buzann lh Edinilmesi Dolaysyla Hz. Musa'nn Hz. Harun'a kmas, Buzann Denize Atlmas Ve Gerek lhn Tevhidi90- Andolsun daha nce Harun onlara yle demiti: "Ey kavmim! Siz bununla ancak imtihan olundunuz. Rabbiniz ise phesiz Rahman olandr. O halde bana uyun ve emrime itaat edin".

91- Onlar: "Musa bize dnnceye dein biz buzaya ibadete mutlaka devam edeceiz" dediler.

92-93- Musa dedi ki: "Ey Harun! Onlarn sapkla dtklerini grdnde seni bana uymaktan alkoyan ne oldu? Yoksa benim emrime kar m geldin"

94- "Ey anamn olu! Sakalmdan, bamdan, yakalama! Sen bana: srailo-ullar arasnda tefrika kardn ve benim szm gzetmedin, diyeceksin diye korktum" dedi.

95- 'Ya senin bu halin nedir ey Smir" dedi.

96- Dedi ki: "Onlarn grmediklerini ben grdm. Bunun iin elinin bast yerden bir avu almtm da onu braktm. Nefsim de bana bylesini ho gsterdi."

97- Dedi ki: "Haydi git, nk sen hayatta olduka bana dokunmayn, diyeceksin. Senin iin bir va'de va