tefsirül-münir sure sure (29)

53
21- ENBİYA SURESİ.........................................................4 Surenin İsmi:.........................................................4 Önceki Sure ile İlişkisi:.............................................4 Surenin Fazileti:.....................................................4 Surenin Muhtevası:....................................................4 İnsanların Kıyamet Günü Yapılacak Hesapların Görülmesinden Gafil Olmaları Ve Bunun Delili..............................................5 Belagat:..............................................................5 Kelime ve İbareler:...................................................5 Nüzul Sebebi:.........................................................6 Açıklaması:...........................................................6 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler...................................8 Peygamberin Beşer Oluşu, Verilen İlâhî Vaadlerin Gerçekleştirilmesi, Kur'anın Bir Öğüt Ve İbret Kitabı Olması..............................9 Belagat:..............................................................9 Kelime ve İbareler:...................................................9 Ayetler Arası İlişki..................................................9 Açıklaması...........................................................10 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................11 Yok Etme Azabı İle Korkutma Ve Yaratmadaki Azameti Hatırlatma........11 Belagat:.............................................................11 Kelime ve İbareler:..................................................11 Ayetler Arası İlişki.................................................12 Açıklaması...........................................................12 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................14 Müşriklerin Azarlanması Allah'ın Birliğinin İspat Edilmesi...........15 Belagat:.............................................................15 Kelime ve İbareler:..................................................15 Ayetler Aeası İlişki.................................................16 Açıklaması...........................................................16 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................18 Bir Olan İlahın Varlığına Delalet Eden Kâinattaki Ayetleri Düşünmemelerine Karşı Müşriklere Diğer Bir İhtar.....................19 Belagat:.............................................................20 Kelime ve İbareler:..................................................20 Ayetler Arası İlişki.................................................20 Açıklaması...........................................................20 Ayetlerden Çıkarılan Hüküm Ve Hikmetler..............................22 Bütün Yaratıkların Ölmesi, Kıyametin Ve Cehennem Azabının Ansızın Gelmesi..............................................................23 Belagat:.............................................................23 Kelime ve İbareler:..................................................23 Nüzul Sebebi.........................................................24 Ayetler Arası İlişki.................................................24 Açıklaması...........................................................25 Ayetlerden Çıkan Hüküm Ve Hikmetler..................................27 Allahın İnsanı Gözetip Koruması, Kıyametteki Amellerin Hesabının Âdil Olması...............................................................27 Belağat:.............................................................28 Kelime ve İbareler:..................................................28 Ayetler Arası İlişki.................................................28

Upload: seoe-

Post on 18-Dec-2015

252 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

421- ENBYA SURES

4Surenin smi:

4nceki Sure ile likisi:

4Surenin Fazileti:

4Surenin Muhtevas:

5nsanlarn Kyamet Gn Yaplacak Hesaplarn Grlmesinden Gafil Olmalar Ve Bunun Delili

5Belagat:

5Kelime ve bareler:

6Nzul Sebebi:

6Aklamas:

8Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

9Peygamberin Beer Oluu, Verilen lh Vaadlerin Gerekletirilmesi, Kur'ann Bir t Ve bret Kitab Olmas

9Belagat:

9Kelime ve bareler:

9Ayetler Aras liki

10Aklamas

11Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

11Yok Etme Azab le Korkutma Ve Yaratmadaki Azameti Hatrlatma

11Belagat:

11Kelime ve bareler:

12Ayetler Aras liki

12Aklamas

14Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

15Mriklerin Azarlanmas Allah'n Birliinin spat Edilmesi

15Belagat:

15Kelime ve bareler:

16Ayetler Aeas liki

16Aklamas

18Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

19Bir Olan lahn Varlna Delalet Eden Kinattaki Ayetleri Dnmemelerine Kar Mriklere Dier Bir htar

20Belagat:

20Kelime ve bareler:

20Ayetler Aras liki

20Aklamas

22Ayetlerden karlan Hkm Ve Hikmetler

23Btn Yaratklarn lmesi, Kyametin Ve Cehennem Azabnn Anszn Gelmesi

23Belagat:

23Kelime ve bareler:

24Nzul Sebebi

24Ayetler Aras liki

25Aklamas

27Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

27Allahn nsan Gzetip Korumas, Kyametteki Amellerin Hesabnn dil Olmas

28Belaat:

28Kelime ve bareler:

28Ayetler Aras liki

28Aklamas

30Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

31Tevrat'n zellikleri le Kurann zelliklerinin Kartlattrtlmast

31Kelime ve bareler:

31Ayetler Aras liki

31Aklamas

32Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

32Putlara Tapmay nkr Etme Ve Allah Teal'nn Birliine Davet

32Kelime ve bareler:

33Ayetler Aras liki

33Aklamas

34Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

35Putlarn Krlmas Olayndan Sonra Hz. brahim (A.S.) le Kavmi Arasnda Geen Sert Tartma

35Belagat:

35Kelime ve bareler:

35Aklamas

36Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

37Hz. brahim'in (A. S.) Ezici Zaferi, Ateten Kurtulmas

37Belagat:

37Kelime ve bareler:

38Aklamas

39Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

39Hz. brahim'in (A. S.) Hz. Lt (A. S.) le Birlikte Kurtulmas Ve Mbarek Topraklara Gtrlmesi

39Belagat:

39Kelime ve bareler:

40Ayetler Aras liki

40Aklamas

41Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

41Hz. Lut (a.s.) Kssas:

41Belagat:

41Kelime ve bareler:

42Ayetler Aras liki

42Aklamas

42Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

42Hz. Nuh (A.S.) Kssas

42Kelime ve bareler:

43Ayetler Aras liki

43Aklamas

43Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

43Hz. Davud (A.S.) Ve Hz. Sleyman (A.S.) Kssas

44Kelime ve bareler:

44Ayetler Aras liki

44Aklamas

45Allah Teal'nn Hz. Davud'a (a.s.) Verdii Nimetleri:

46Allah Teal'nn Hz. Sleyman'a (a.s.) Verdii Nimetler:

46Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

49Hz. Eyyb (A.S.) Kssas

49Kelime ve bareler:

49Ayetler Aras liki

49Hz. Eyb (a.s.) Kssas le lgili Notlar:

50Aklamas

50Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

50Hz. smail, dris, Zlkifl (A.S.) Kssas

51Belagat:

51Kelime ve bareler:

51Ayetler Aras liki

51Aklamas

51Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

52Hz. Yunus (A.S.) Kssas

52Kelime ve ibareler:

52Ayetler Aras liki

52Aklamas

53Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

54Hz. Zekeriyya (A.S.) Ve Hz. Yahya (A.S.) Kssas

54Belagat:

55Kelime ve bareler:

55Ayetler Aras liki

55Aklamas

56Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

57Semav Dinlerin Ve lh Snnetin Bir Oluu

57Belagat:

57Kelime ve bareler:

58Aklamas

59Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

60Ahirette Mminlerin Ve Kafirlerin Halleri le Gkyznn Durumu

60Belagat:

60Kelime ve bareler:

61Nzul Sebebi

61Ayetler Aras liki

61Aklamas

63Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

64Rahmet Peygamberi

64Belagat:

64Kelime ve bareler:

65Ayetler Aras liki

65Aklamas

66Ayetlerden kan Hkm Ve Hikmetler

Rahman ve Rahim Olan Allah'n Adyla

21- ENBYA SURES

nsanlarn Kyamet Gn Yaplacak Hesaplarn Grlmesinden Gafil Olmalar Ve Bunun Delili

1- nsanlarn hesaplarnn grlmesi vakti yaklat. Fakat onlar hl gaflet iindedirler, aldrmyorlar.

2- Kendilerine Rablerinden gelen her yeni ihtar mutlaka alaya alarak dinlerler.

3- Onlarn kalpleri elencededir. Zalim-\ ler gizli fslt ile yle konutular: Bu (Peygamber) de sadece sizin gibi bir in-, san deil mi? imdi siz gz gre gre " byye mi kaplacaksnz?

4- (Muhammed) onlara yle dedi: "Benim Rabbim gkte ve yerde (sylenen) her sz bilir. O her eyi iitir, her eyi bilir.

5- Kfirler: "Hayr, (Muhammed'in syledii) bu szler sama sapan ryalardr. Hayr, bunlar kendisi uydurmutur. Hayr, hayr o bir airdir. (Eer byle deilse) o halde ncekilere gnderildii gibi, o da bize bir mucize getirsin." dediler.

6- Kendilerinden nce helak ettiimiz hibir kasaba halk iman etmemiti. imdi bunlar m iman edecekler?!

Aklamas:

Allah Teala Kyametin yaklamasna iaret ederek buyuruyor ki:

"nsanlarn hesaplarnn grlme vakti yaklat." Yani insanlarn dnyadaki amellerinin hesap zaman yaklat. Bu, kyametin yaklamasdr. Fakat insanlar hl hayatlarnda gaflet ve umursamazlk iindedir; eleniyorlar, hesaba hazrlanmak, ahireti dnmek ve imana ynelmekten yz eviriyorlar.

Burada insanlardan murad bn-i Abbasa gre- ldkten sonra dirilmeyi inkar eden mriklerdir. u ayet buna delildir. "Onlar sadece alaya alarak dinlerler. Onlarn kalpleri elencededir." Burada ldkten sonra dirilmede hibir phe olmadna iaret vardr.

Her ne kadar bundan sonraki ayetlerin delaletiyle burada iaret edilen o zamanki Kurey kfirleri olsa da, kanaatmzca ayetin lafz btn insanlar iine almaktadr. Bylece ayet tamahkarlklar durdurmak, imana davet etmeye tevik etmek iin gelmitir. Kyametin yaklatn bilen kimse derhal tevbeye koacak ve dnyaya ynelmeyecektir. Her gelecek yakndr. lm de phesiz yakndr. Her insann lm kyametinin kopmasdr. Kyamet geen zamana gre yakndr.

Razi diyor ki: nsanlardan murad hesaba girecek olan kimseler yani mkelleflerdir. Yoksa hesaba tabi olmayanlar deildir.

Rivayet edildiine gre, Rasulullahn (s.a.v.) ashabndan bir zat bir duvar ina ediyordu. Baka biri bu surenin indii gn o zata urad. Duvar ina etmekte olan, arkadana:

"Bugn Kurandan ne indi?" diye sordu. Dieri:"nsanlarn hesaplarnn grlme vakti yaklat. Fakat onlar hl b bir gaflet iindedirler, aldrmyorlar." ayeti indi, diye cevap verdi. Duvar y; hemen ellerini silkmeye balad. Arkadana:

"Vallahi, hesap yaklatna gre ebediyyen inaat yapmam." dedi.

Ayet-i kerimede kyametin yaklatna delil vardr. Bu sebeple Peygai rimiz (s.a.) mam Ahmed, Buhar, Mslim ve Tirmiz'nin rivayet ettikler dis-i eriflerinde iki parman birbirine yaklatrarak: "Ben kyamete bu de yakn olduum halde gnderildim." buyurmutur.

Cenab- Hak bundan sonra insanlarn gaflette olduklarna delil getir yle buyurmutur:

"Kendilerine Rablerinden gelen her yeni ihtar mutlaka alaya alarak lerler. Onlarn kalpleri elencededir." Yani o Kurey kfirlerine ve benzerh Kur'andan olaylara ve mnasebetlere gre inen her yeni ihtar mutlaka e alp elenerek, istihza ederek, kalpleriyle dnmeden ve manasn anla tan uzak olarak dinlerler.

Bu, kfirlere kar ak bir zem ve benzerlerini de dnya ve ahiret saa ni gerekletirecek eylerden istifade etmemek hususunda knamadr.

"Muhdes (yeni)" kelimesi Kur'an'm sonradan yaratlm olduu mam gelmez. Konuulan harfler ve duyulan ses phesiz sonradan meydana ge] tir. Ama Allah Teal'nm bizzat kelm olan Kur'an'm asl ise Allah Teal'n onun kuds sfatlarnn ezel oluu gibi ezeldir, kadimdir.

Cenab- Hak daha sonra Kur'an'm nzul anndaki kfirlerin tavrl anlatarak yle buyurdu: "Zalimler gizli fslt ile konutular". Yani aralai gizlice konutular. Bu fsltlarn hibir kimse iitmesin diye byle yap yle diyorlard:

"Bu da sizin gibi bir insan deil mi?" Yani Muhammed (s.a.) de die sanlar gibi bir insan, meydana gelii, akl ve dncesiyle sizin gibi biri mi? Sizden ayr olarak nasl peygamberlik zellii olabilir? Bu onlarn, ' gamber sadece melek olabilir, insanlardan peygamberlik iddia eden herke hirbazdr, Onun getirdii mucize de sihirdir." eklindeki inanlarndan naklanyordu.

Bunun iin inkr etmek maksadyla yle diyorlard: "imdi siz gz gre byye mi kaplacaksnz?" Yani siz onun sihir olduunu grdnz, ahede ettiiniz halde byy m tasdik edeceksiniz? Yahut sihir olduum dii halde sihri kabul eden kimse gibi sihre mi uyacaksnz?

Onlar Rasulullah'n (s.a.) peygamber olmasn ok uzak bir ihtimal ol gryorlard. nk Muhammed de onlar gibi bir insand. Peygamber ise ancak melek olabilirdi.Getirdii Kuran ise sihir idi.

Bu konuda samimi bir ekilde istiare etmek ve Onun dinini ykmak maksadyla en faydal yola ulamak iin aralarnda gizlice konumulard.

Cenab- Hak onlarn iftiralarna ve yalanlarna u ekilde cevap verdi:"Muhammed yle dedi: Benim Rabbim gkte ve yerdeki her sz bilir. O her e yi iitir, her eyi bilir." Yani Rasulullah (s.a.) Allah'n emriyle onlarn srlarn aa vurarak yle dedi: Sylediiniz eyleri gizlemeyin. Zira benim ve sizi Rabbiniz (Allah) bunlar bilir. Yer ve gkteki durumlardan ve buralarda mey dana gelen sz ve davranlardan hi bir ey O'na gizli kalmaz. ncekilerin v sonrakilerin haberini ihtiva eden Kur'an- Kerim'i indiren Odur. O szleriniz gayet iyi iitir; durumlarnz gayet iyi bilir.

Bu ifadede onlara tehdit ve ihtar yaplyordu.

Ayette "O srlar bilir" yerine "O her sz bilir" ifadesi kullanld. nki sz gizli-ak her syleneni ihtiva eden umum bir kelimedir. O'nun her ikis arasnda Allah iin hibir fark yoktur. Dolaysyla bu ifade hem gizli olan hen de fazlasn bilmeyi ihtiva etmi, "Gizli olan bilir" denmesinden daha kuvveti olarak onlarn gizli konumalarna muttali olduunu ifade etmitir.

Daha sonra Cenab- Hak kfirlerin aresizliklerini inatlk ve inkarclk larm, aknlk ve sapklklarn, Kur'an' tavsif etmedeki tereddtlerini ve b konudaki ihtilflarn haber vererek yle buyurmaktadr:

"Kfirler dediler ki: Bu szler sama sapan ryalardr. Hayr, bunlar ken dii uydurmutur. Hayr hayr, o bir airdir." Yani onlar Rasulullah' (s.a.) nce sihirbaz ve syledikleri de sihirdir diyerek tavsif ettiler. Sonra "Bu sihirdir. demekten vazgeip "Bu szler O'nun ryada grd karmakark dlerdir. dediler. Sonra bunun kendisi tarafndan uydurulmu bir sz olduunu, sonr da bunun bir air sz olduunu sylediler.

Bu tutarszlk, tereddt ve aknlk onlarn bu iddialarnn hakk bulan dran, gerekleri bozan batl szler olduklarna delildir. Onlar bu halleriyle y; gerekten Hz. Muhammed'in (s.a.) getirdii Kur'an'n hakikatini bilmiyorla yahut gerei biliyorlar ama kibirli, malup ve yenilgiye dmlerin, mitsiz ligi iindeler ve dolaysyla "Bu sihirdir ve yalandr" diyorlar.

Btn bu ihtimalleri sayp, bu iddialar tekrarladktan sonra da yle de diler: "Eer byle deilse o halde ncekilere gnderildii gibi, o da bize bir muci ze getirsin."

Yani eer Muhammed (s.a.) Allah tarafndan gnderilen bir rasul oldu ve kendisine vahyedilen Kur'ann da Allah'n kelm olduu hususunda dor szl ise bu ihtimallerden hibirine frsat tanmayan Hz. Salih'in devesi, Hz. Musa'nn asas ve nurlu eli gibi mucizeleri, Hz. sa'nn krlere, abrasllara if vermesi ve lleri diriltmesi gibi peygamberlii ispat eden elle tutulur, gzl grlr madd mucizelerden, eski peygamberlerden nakledilen mucizeler gib: bize Kur'an'dan baka ak bir mucize getirsin, dediler.

"ncekilere gnderildii gibi" ifadesi bu mucizelerin onlar tarafndan ks bul edildiine ve asl maksad gerekletirdiine delildir.

Bundan sonra Cenab- Hak mriklerin bu son isteklerine onlarn yalar larn rterek ve kfrde derinlemeleri sebebiyle indirilecek mucizeleri faydas olmayacana iaret ederek u cevab verdi:"Kendilerinden nce helak ettiimiz hibir kasaba halk iman etmemiti1?" Yani peygamberleri vastasyla kendilerine mucize gnderilen kasabalardan hibir kasaba halk bu mucizeye iman etmemi, bilakis yalanlamlard. Biz de bu sebeple onlar helak ettik. imdi bunlar m mucizeleri grnce ncekilerden farkl olarak mucizelere iman edecekler?!.

Ayetin manas udur: Bu mrikler peygamberlerine mucize getirmesini teklif eden ve iman edeceklerini vaad eden, mucize gelince de ahitlerini bozup muhalefet eden ve neticede Allah'n helakine maruz kalan o eski kavimlerden daha inat kimselerdir. Bunlarn yaptklar tekliflerini kabul etsek daha fazla ahitlerini bozarlar.

Nitekim Cenab- Hak yle buyuruyordu: "zerlerine Rabbinin hkm hak olanlar iman etmezler. Onlara her trl delil gelse de can yakc azab grmedike iman etmezler." (Yunus, 10/96-97).

zetle: Mriklerin tekliflerinin kabul edilmemesi onlarn menfaatlerine olmutur. Eer Allah bunu talep ettikleri zaman kabul etseydi sonra da onlar yine kfr ve inatlarnda devam edecek olsaydlar onlara tamamen yok edici azap inerdi. Ancak Allah'n hikmeti onlarn azabnn ahirete ertelenmesini uygun grmt.

Bu istekleri sadece inatlktan kaynaklanan bir istek idi. Allah onlarn iman etmeyeceklerini gayet iyi biliyordu.

Peygamberin Beer Oluu, Verilen lh Vaadlerin Gerekletirilmesi, Kur'ann Bir t Ve bret Kitab Olmas

7- Biz senden nce de peygamber olarak ancak kendilerine vahyettiimiz erkekleri gnderdik. Eer bilmiyorsanz zikir ehline sorun.

8- Biz peygamberleri yemek yemeyen cesetler klmadk. Onlar (dnyada) ebed de deildirler.

9- Sonra biz onlara verdiimiz vaadimizi yerine getirdik. Hem kendilerini, hem de (kullarmzdan) dilediimiz kimseleri kurtardk. Haddi aanlar da helak ettik.

10- phesiz biz size, iinde tler bulunan bir kitap indirdik. Hl aklnz kullanmayacak msnz?

Aklamas

Allah Teal peygamberlerin beer cinsinden gnderilmelerini inkr edenlere cevap veriyor:

"Biz senden nce de peygamber olarak ancak kendilerine vahyettiimiz erkekleri gnderdik." Yani daha nce gelen peygamberlerin tamam beer cinsinden erkekler idi. Onlarn aralarnda meleklerden hibir kimse yoktu.

Nitekim Cenab- Hak baka bir ayette yle buyuruyor: "Biz senden nce de ehirler halkndan kendilerine vahyettiimiz erkekleri ancak peygamber olarak gnderdik." (Yusuf, 12/109). "De ki: Ben Allah tarafndan gnderilen ilk peygamber deilim." (Ahkaf, 46/9). Yine Cenab- Hak eski mmetlerin u szn hikye ediyor: "Bizi bir insan m doru yola sevkedecek?" (Tegbn, 64/6).

"Eer bilmiyorsanz ilim ehline sorun." Eer btn peygamberlerin beer oluundan phede iseniz Yahudi, Hristiyan veya dier cemaatlerden ilim ehline sorun. Kendilerine gelen peygamberler melek miydiler, yoksa beer mi? Bylece pheleri gitsin ve kendilerinin inandklar gibi melek olmadklarn iyice bilsinler. Allah gemi peygamberlerin durumunu eski sema kitaplarn alimlerine sormalarn emretti.

Cenab- Hakk'n mrikleri bu alimlere havale etmesinin sebebi zaten mriklerin Peygamberimiz'in (s. a.) durumu hakknda onlarla danmakta olmalar, onlarn szlerine gvenmeleri ve slm dmanlnda onlarla birlikte hareket etmeleri idi. Cenab- Hak yle buyuruyordu: "Sizden nce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah'a ortak koanlardan mutlaka eziyet verici szler iiteceksiniz." (l-i mran, 3/186).

Peygamberler insanlarn vahyi kendilerinden kolayca telakki etmeleri ve kendilerine indirilen ayetleri kolayca alabilmeleri iin beer idiler. Bu ayet peygamberlerin beer olmalar, kadn olmayp erkek olmalar hususunda ak bir delildir.

"Biz peygamberleri yemek yemeyen cesetler klmadk. Onlar ebed de deildirler." Yani biz peygamberleri melekler gibi yemeyen-imeyen bir varlk klmadk. Bilkis onlar yemek yiyen cesetler idiler. Dnyada da ebed kalacak deildirler.

Bu ayetin bir benzeri de u ayettir: "Kfirler yle dediler: Bu ne biim bir peygamber ki, yemek yiyor, arlarda geziyor?" (Furkan, 25/7). 1"Biz senden nce hibir peygamber gndermedik ki yemek yememi, ar-

larda gezmemi olsunlar1?" (Furkan, 25/20).

Bu ifadeler onlarn "Peygamberlerin sfatlarndan biri yemee ihtiyac olmamasdr." eklindeki inanlarn reddetmektedir. Peygamberler beer olup, yemek yiyor, btn insanlk zelliklerini tayor, onlara da znt, sevin, hastalk, uyku, uyanklk, hayat ve lm vaki oluyor. Onlar iin bu dnyada ebed kalmak da yoktur. Nitekim Cenab- Hak yle buyuruyor: "Biz senden nce hibir beere ebedilik vermedik." (Enbiya, 21/34).

"Sonra biz onlara verdiimiz vaadde sadk kaldk. Onlar kurtardk..." Yani biz peygamberlerin hayatn ve erefini koruruz. Dmanlarna kar onlara yardm etme ve zalimleri helak etme eklindeki szmzde doruluumuzu gsteririz. Peygamberleri ve onlara iman eden cemaatlerinden dilediimizi kurtarrz, onlar yalanlayanlar kfr ve masiyetlerle nefislerine ar ekilde uyanlar ve peygamberlerin getirdii kitaplar yalanlayanlar helak ederiz.

Peygamberliin meleklere ait bir vazife olduuna inanan mriklere cevap vermek iin peygamberlerin beer olduklarn ispat ettikten sonra Cenab- Hak Kur'an- Kerim'in erefli, faziletli ve insanlara faydal oluuna dikkat ekti ve insanlar onun kadrini bilmeye tevik etti. yle buyurdu:

"phesiz biz size iinde tler bulunan bir kitap indirdik." Size insanln fazilet dolu hayat dsturlarn ihtiva eden bir baka ayette de: "phesiz bu kitap senin ve mmetin iin bir an ve ereftir." (Zuhruf, 43/44) denildii gibi iinde erefiniz, itibarnz ve annz bulunan u yce Kur'an' size ihsan ettik. Yahut bu kitapta size tler, gzel ve yce ahlk deerleri bildiren nasihatler ve sizi elinizden tutup dnyann stnlne ve ahiret saadetine ulatracak esaslar vardr.

"Hl aklnz kullanmayacak msnz?" Durumunuzu dnmeyecek, bu nimeti takdir etmeyecek misiniz? Bu nimeti kabul etmek suretiyle almayacak msnz? Bu Kur'an'n ihtiva ettii t ve ibretleri tefekkr etmeyecek misiniz? Bunda bulunan emirlere sarlp yasaklad ve nehyettii hususlardan kanmayacak msnz?

Burada Kur'an- Kerim'in hkmlerini incelemek ve Kur'an'da belirtilen din, dnya ve hayatla ilgili hususlar dnmek srarl bir ekilde tevik edilmektedir.

Yok Etme Azab le Korkutma Ve Yaratmadaki Azameti Hatrlatma

11- Biz (halk) zalim olan nice kasabalar toptan yok ettik. Onlardan sonra da baka kavimler yarattk.

12- Onlar azabmzn iddetini hissedince ondan yle kayorlard ki!

13- (Onlara:) Hi kamayn. Refah iinde yaadnz yerlere ve evlerinize dnn. nk sorguya ekileceksiniz, (denildi).

14- Onlar da: "Vay halimize! Gerekten biz zalim kimselermiiz." dediler.

15- Biz kendilerini biilmi ekine dndrp, ocaklarn sndrnceye kadar bu pimanlklarn tekrar edip durdular.

16- Biz g, yeri ve aralarndakileri oyun oynarcasna yaratmadk.

17- Eer biz kendimize bir elence edinmek isteseydik, kendi nezdimiz-den bir elence edinirdik. Fakat biz bunu yapmadk.

18- Bilakis biz hakk batla arparz da hak batln beynini paralar. Bylece batln can kar. (Ey kfirler!) Allah'a yaktrdnz vasflardan dolay vay halinize!

19- Gklerde ve yerde ne varsa Allah'ndr. O'nun nezdinde olanlar O'na ibadet etmekte ne byklenirler, ne de bezginlik getirirler.

20- Onlar gece-gndz Allah' tebih ederler. Hi ara vermezler.

Aklamas

"Biz halk zalim olan nice kasabalar toptan yok ettik." Yani biz Allah' inkr ve peygamberleri yalanlamak sebebiyle nefislerine zulmeden pek ok kasaba halkm helak ettik. Onlar helak ettikten sonra yerlerine baka kavimleri var ettik.

Nitekim Cenab- Hak baka ayetlerde de yle buyuruyor: "Nuh'tan sonra nice nesilleri helak ettik." (sra, 17117) .

"Biz nice zalim kasabalar helak ettik. Onlar duvarlar damlar stne yklp pssz kaldlar." (Hac, 22/45)

Karye (kasaba)'dan murad Yemen'de bulunan ehirlerdir. Tefsir ve Ahbar ehli demilerdir ki, Cenab- Hak bununla "Hadr" ehlini murad etmitir. Bunlara uayb b. Z-Mehdem isimli bir peygamber gnderilmiti. Bu peygamberin kabri Yemen'de Danen denilen karl bir da zerindedir. Bu peygamber Med-yen ehrine gnderilen mehur uayb (a.s.) deildir. nk Hadr kssas Hz. sa'dan (a.s.) nce, Hz. Sleyman'dan (a.s.) yzlerce sene sonradr. Fakat onlar peygamberlerini ldrmlerdi. Hadr ehri Hicaz diyarnda am tarafndadr.

"Onlar azabmzn iddetini hissedince ondan yle kayorlard ki!" Yani onlar azabn peygamberlerinin vaad ettii gibi hi phesiz vaki olacan yak-nen anlaynca ve azabn balangc onlara eriince perian bir vaziyette kamaya baladlar.

"Onlara: Hi kamayn. Refah iinde yaadnz yerlere ve evlerinize dnn. nk sorguya ekileceksiniz, denildi." Yani alayl bir tarzda yle denilecektir: Azabn inmesinden kamayn sizi martan iinde bulunduunuz nimet ve srura, rahat hayata, gzel evlere dnn. nk siz iinde bulunduunuz hayattan sorguya ekilecek, sorguya ekene bilerek ve grerek cevap vereceksiniz. Yahut insanlar: "Bu azap niin indi?" diye size soracaklar.

"Belki de sorguya ekileceksiniz." cmlesinde alay ve hie alma vardr. Onlar da cevap verdiler:

"Vay halimize! Gerekten biz zalim kimselermiiz dediler." Yani itirafn geerli olmad bir zamanda gnahlarn itiraf ettiler. Dediler ki: Biz Rabbimizi inkr etmek suretiyle kendi nefislerimize zulmettik. Bu onlarn azab gerektiren kfr aka itiraf etmeleridir.

"Biz kendilerini biilmi ekine dndrp ocaklarn sndrnceye kadar onlar bu pimanlklarn tekrar edip durdular." Yani bu sz -zulmettikleri eklindeki itiraflarn- tekrarlamaya devam ettiler. Nihayet onlar ekin bier gibi bitik, hareketleri durdu, sesleri sakinleti. Snen ate gibi hibir hayat kalmad. Sanki onlarn arzular da bu idi denilmitir. Burada dava, davet yani arzu manasndadr. Nitekim bir ayette: "Onlarn en son arzular, dualar alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdetmektir" (Yunus, 10/10) buyurulmutur. Buna dava ismi verildi. nk onlar "Yazk bize !" diyerek kendilerine beddua etmilerdi. Kt bir duruma urayan sanki bu kt durumu istemi olmaktadr. Sanki: " Gel ey bel bu vakit senin vaktindir." demektedir.

"Biilmi ekin kldk." ifadesi yani onlar kkten helak etmeye benzeterek biz onlar biilmi ekin gibi kldk demektir. Bu tpk onlar kl ettik diye sylemek gibidir. Onlar bu halleriyle biilmi ekine ve snm atee benzemekteydiler.

Peygamberliini inkr etmeleri, Peygamber'in mucizelerini lzumsuz ve oyun telakki etmeleri sebebiyle onlara verilen bu ceza hak ve adaletin ta kendisidir.

Bunun iindir ki Cenab- Hak yeri, g ve yerle gk arasndakileri adalet lsyle yarattn beyan etmitir:

"Biz g, yeri ve aralarndakileri oyun oynarcasna yaratmadk." Yani biz gkleri ve yeri oyun ve elence iin deil, hak olarak, yani adalet lsyle yarattk. Biz bunlar sadece din bir fayda iin, bunlarn yaratcy bilmeye delil olmas iin, dier dnyev faydalar iin, kt amel ileyenleri iledikleriyle cezalandrmak, gzel amel ileyenlere de gzellikle mkfat vermek iin yarattk. Biz bunlar bo yere ve oyun olarak yaratmadk.

Bu ayetin bir benzeri de u ayettir: " Biz g, yeri ve aralarndakileri bou bouna yaratmadk. Bu sadece kfirlerin kuruntusudur. O ate sebebiyle vay o kfirlerin haline." (Sad, 38/27).

Daha sonra Cenab- Hak bunun oyun olmadn bir defa daha vurgulayarak yle buyurdu:

"Eer biz kendimize bir elence edinmek isteseydik kendi nezdimizden bir elence edinirdik. Fakat biz bunu yapmadk." Yani biz kullarmzn e ve ocuklar edindii gibi biz de elenecek bir eyler edinmeyi isteseydik bizim nezdimiz-de bulunan melekler ve hurilerden edinirdik. Ancak biz elence maksad gtmedik ve oyun oynamak istemedik. "Elence" anlamna gelen 'el-lehv' Yemen diliyle "hanm" demektir. "ocuk" da buna dahildir. nk o da kadn vastasyla elde edilir.

Bu ayet u ayet gibidir: " Eer Allah ocuk edinmek isteseydi, yarattklarndan dilediini seerdi. O kendisine lyk olmayan eylerden mnezzehtir. O bir olan ve her eye hkim olan Allah'tr." (Zmer, 39/4). Bu ayet Mesih'i veya Hz. zeyr'i "Allah'n olu" kabul edenleri reddetmektedir.

"Bilakis biz hakk batla arparz da hak batln beynini paralar. Bylece batln can kar." Yani biz hakk apak ortaya koyarz. Bylece hak batl ye-ner ve ortadan kaldrr. Bir de bakarz ki hak yok olmutur, dalmtr, erimi gitmitir.

Buradaki "bel (bilkis)" edat oyun ve elence edinmeyi reddetmekte ve Allah'n zatn bundan tenzih etmektedir. Yani oyun ve elence bizim sfatlarmzdan ve hikmetimizden deildir. Biz elence yerine ciddiyeti galip klarz. Batl da hakla malup ederiz. Sanki yle buyurmaktadr. Oyun ve elence edinmekten kendimizi tenzih ederiz. Bilakis bizim detimiz ciddiyeti elenceye galip klmak, batl hakla yenmektir.

Ayette batln kaybolmasn ve yok olmasn ifade iin "kazaf (frlatlp atlma," ve "dem (beynin parlanmas)" ifadeleri istiare olarak kullanlm, bu durum hakkn kuvvetli oluuna, batln gsz oluuna hatta batln yok oluuna iaret edecek ve zihinlerde yer edecek tesirli madd bir ekille tasvir edilmitir.

Bizim durumumuz bu olunca biz nasl hakk aka ortaya koymayz ve insanlar uyarmayz, zira aksi takdirde oyun ve elence peinde komu oluruz.

"Fakat biz bunu yapmadk." Bu cmledeki "in" edat Fatr suresinin 23. ayetindeki "in" edat gibi olumsuzluk manasndadr. Bir baka gre gre buradaki "in" edat art manasndadr. Yani ayet biz bunu yaparsak, ama bunu yapm deiliz. nk bizim evldmzn olmas imknszdr, demektir.

Ey kfirler! "Allah'a yaktrdnz eylerden dolay vay halinize!" Yani ey Allah'n olu vardr diyenler yahut ey mrikler! Rabbinizi O'na lyk olmayan sfatlarla tavsif ettiiniz iin, O'na e, dost ve evlt edindi deyip iftirada bulunduunuz iin size helak olma, yok olma ve iddetli azap vardr. Allah Teal onlarn sylediklerinden ok uzak ve ok ycedir!

"Gklerde ve yerde ne varsa Allah'ndr." Yani Allah gklerde ve yerde bulunan her eyin maliki olduuna gre nasl Allah'n husus bir orta olabilir? Btn yaratklar mlk, yaratk ve kul olarak Allah'n olduuna gre nasl O'na itaati grmezlikten geliyorsunuz? Halbuki herkes ve zellikle melekler O'na itaat etmekte, O'na boyun emektedirler. Onlarn deti gece-gndz ibadet ve taatte bulunmaktr.

Bu sebeple Cenab- Hak yle buyurdu: "O'nun nezdinde olanlar O'na ibadet etmekte ne byklenirler, ne de bezginlik duyarlar." Yani O'nun ilh katnda bulunan melekler ibadet etme hususunda kibirlenmezler, acizlik gstermez, yorulmaz ve usanmazlar.

Buradaki "indiyye" kelimesi Allah'n nezdinde olmay, O'nun katnda olmay ifade eden yerle ilgili deildir. Bu bir deer ve eref katdr. Burada meleklerin zellikle anlmas ve onlarn durumlarnn yceltilmesi iindir.

"Onlar gece-gndz Allah' tebih ederler, hi ara vermezler." Yani Allah'a gece-gndz ibadette bulunur ve Onu tenzih ederler. Onlar bu amellerine gece-gndz devam ederler. Hem niyet, hem de amel olarak itaatkrdrlar. Buna gleri yeter. Bir an bile ibadet ve taate ara vermez, ibadetten uzak kalmazlar. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Melekler Allah'n emrine kar gelmezler. Verilen emirleri olduu gibi yerine getirirler." (Tahrim, 66/6).

Mriklerin Azarlanmas Allah'n Birliinin spat Edilmesi

21- Yoksa onlar yeryznden bir takm ilhlar edindiler de lleri bu ilhlar m diriltecekler?

22- Eer yer ve gklerde Allah'tan baka ilhlar olsayd yer ve gklerin dzeni tamamen bozulurdu. Arn rabbi (olan Allah) onlarn yaktrdklar sfatlardan mnezzehtir (ok ycedir).

23- Allah yaptklarndan sorumlu deildi dir. Onlar ise sorumlu tutulacaklardr.

24- Yoksa onlar Allah'tan baka bir takim ilhlar m edindiler? De ki: "Getirin bakalm delilinizi. te benimle beraber olanlarn (mmetimin) kitab Kur'an. te benden ncekilerin kitaplan!" Fakat onlarn ou hakk bilmezler. Bu yzden (haktan) yz evirirler.

25- Biz senden nce hi bir peygamber gndermedik ki Ona "Benden baka hibir ilh yoktur. O halde ancak bana ibadet edin (beni bir olarak tanyn)." diye vahyetmi olmayalm.

26- Mrikler: "Rahman ocuk edindi." , dediler. Halbuki Allah bundan mnezzehtir. Melekler (Allah'n ocuklar deil) bilakis ikrama lyk olan kullardr.

27- Onlar Allah'tan nce sz syleyemezler. Onlar sadece Allah'n emriyle hareket ederler.

28- Allah onlarn gemiini de geleceini de bilir. Melekler ancak Allah'n raz olduu kimselere efaat edebilirler. Onlar Allah korkusuyla titrerler.

29- Onlardan kim; "(Allah deil) ben ilhm." derse ite onu biz cehennemle cezalandrrz. te biz zalimleri byle cezalandrrz.

Aklamas

'Yoksa onlar yeryznden birtakm ilhlar edindiler de lleri bu ilhlar m diriltecekler?" Yani bilakis mrikler Allah' brakp kabirlerinden lleri diriltecek ilhlar m edindiler? Yani bundan hibir eye muktedir olamazlar. Nasl onlar Allah'a e kabul edip Allah ile birlikte onlara tapnrlar?

Zemaher diyor ki: Buradaki "em" edat istifhamla birlikte "bel" manasna olan "em" den ayrdr. Hemze daha ncesini reddedip sonrasn -yani lleri diriltecek ilhlar edinmelerini- inkr etmeyi ifade etmektedir.

Ayetten murad llerin kabirlerinden diriltilmesi gibi ilhlk zelliklerini hatrlatmaktr. nk mrikler bunu aka ifade etmeseler bile bunlar putlar iin ilhlk iddia etmekle onlara bu sfat nispet etmektedirler. lhlar yeryznden olmakla tavsif etmekte bunlarn yeryznde tapnlan putlardan olduuna iaret vardr. Bu onlarla alay edip onlar azarlamak ve bilgisizliklerini ortaya koymaktr.

Bundan sonra Cenab- Hak tevhidi ispat etmi, Allah'tan baka ilah olmasn reddetmitir. Allah'tan baka ilhlar olsayd yer ve gkler tahrip olur, dzenleri bozulurdu. nk bu iki ilh ihtilf ederlerse dzensizlik, bozukluk ve fesat meydana gelir. Eer kinatta tasarruf etmek hususunda ittifak ederlerse o takdirde birden fazla olmasna gerek kalmaz. nk bu durum bir yarat yaratmaya kadir olan iki ilhn yaratma, emretme ve takdir etme fiillerinin varlna sebep olur. Bu da imkanszdr. Zira istek bir ilha deil iki ilha ait olup takdir tek olmaktadr. Bu da doru deildir. nk bu iki ilhtan her-birinin bamsz tesir etme iradesi vardr. ki yaratcdan bir yaratk meydana gelmesi dnlemez.

Bundan dolay bu ulvi ve sfli lemde bulunan btn yaratklar Allah Te-ala'nn birliinin delili olmaktadr. Bunun iin Cenab- Hak yle buyurmaktadr:

"Arn Rabbi olan Allah mriklerin yaktrdklar sfatlardan mnezzehtir. " Yani Allah Teal iftira edip de Allah'n evld ve orta var diyenlerden mnezzehtir. Onlarn iftira ettiklerinden ok ycedir. O btn bu kinat kuatan Arn rabbidir.

Bu ayetin bir benzeri udur: " Allah evlt edinmemitir. O'nunla birlikte bir baka ilh da yoktur. Eer yle olsayd her ilh kendi yarattna hkmedip onu istedii yne gtrrd. Ayrca onlarn bir ksm dierini stn gelmeye alrd. Allah mriklerin yaktrdklar sfatlardan mnezzehtir." (M'minn, 2391).

Bu tenzihi te'kit etmek zere Cenab- Hak yle buyurmaktadr:

'Allah yaptklarndan sorumlu deildir. Onlar ise sorumlu tutulacaklarda:" Yani Allah Teal fiillerinden mes'ul deildir. O hkmn deitirici olmayan yegne hkm sahibidir. Azameti, ycelii ve bykl, ilmi ve hikmeti, adaleti ve ltufkrl sebebiyle hibir kimse O'na itiraz edemez. O'nun mahl-kata ise yaptklarndan ve yapacaklarndan, btn davranlarndan sorumlu tutulacaklardr. Bu ayet u ayetler gibidir: " Rabbine yemin olsun ki biz onlarn hepsini yaptklarndan sorguya ekeceiz." (Hicr, 15/92-93); " O dilediini korur, fakat kendisinden hibirey korunmaz." (Mminun, 23/88).

Cenab- Hak bundan sonra mriklerin durumlarnn fecaatini bildirmek, kfrlerinin bykln gstermek iin mriklerin bu durumlarn ikinci defa reddetmek zere yle buyurdu:

"Yoksa onlar Allah'tan baka ilhlar m edindiler? De ki: Getirin bakalm delilinizi." Yani btn bu delillerden sonra onlarn Allah'tan baka ilhlar edinmeleri, Allah'n orta olduu eklinde Allah'a yaktrmada bulunmalar doru olur mu? Siz eer Allah'n eriki vardr diye Allah'a yaktrmada bulunuyorsanz, bu iddianza ya akl yahut da vahiy yoluyla delil getirin. Zira siz Tevrat, ncil gibi sizden ncekilerin kitaplarndan herhangi bir kitapta Allah'n tevhidinin ispat ve Onun her trl ortaktan mnezzeh olduu inancndan baka bir ey bulamazsnz. Nitekim daha nce de getii gibi akl da iki ilhn varln reddetmektedir.

Gelen ayette de nakl delile iaret etti ve yle buyurdu:

"te benimle beraber olan mmetimin kitab Kur'an. te benden ncekilerin kitaplar!" Allah'n tevhidi ve O'nun orta bulunmad manasyla gelen bu vahiy btn peygamberlere geldii gibi bana da geldi. Bu benimle beraber olanlara yani mmetime t ve ibrettir. Dier kitaplar da benden ncekilere yani gemi peygamberlerin mmetlerine bir ttr. Bu ekilde Kur'an ve btn gemi semav kitaplar tevhidi emretmek ve irkten nehyetmek hususunda ittifak etmilerdir. Bu mriklerin iddialarnn zddn ihtiva eden ve onlar ilzam eden bir ifadedir.

"Fakat onlarn ou hakk bilmezler." Yani o mriklerin ou hakk bilmez, ondan yz evirirler. Hakla batl birbirinden ayramazlar. Onlara delil ve burhanlar fayda vermez.

"Bu yzden haktan yz evirirler." Yani onlar bilgisizlikleri sebebiyle hakk kabul etmekten ve hakka ulatran incelemeden yz evirirler. Bu cahilliin yahut bilgisizliin errin temeli ve tamamen fesatlk olduuna delildir. Bilgisizlik dolaysyla da hakk dinlemekten ve hakk aramaktan uzaklama meydana gelir.

Semav kitaplarn ve haberlerin tevhidi ispat, irki reddetmek eklindeki muhtevasn bir kez daha vurgulamak iin Cenab- Hak yle buyurdu:

"Biz senden nce hibir peygamber gndermedik ki..." Yani biz Hz. Adem'den (a.s.) bu yana hibir rasul gndermedik ki Ona: "Allah'tan baka hibir mabud yoktur. hlsl bir ekilde Ona ibadet ve kullukta bulunun. Sadece O'nu ilh olarak kabul edin." diye vahyetmi olmayalm. Btn peygamberlerin ri-saletleri tevhid zerine kurulmutur. Allah'n gnderdii her peygamber tek olan, orta bulunmayan Allah'a ibadet etmeye davet etmektedir.

Bu ayetin benzeri u ayetler bulunmaktadr:

"Senden nce gnderdiimiz rasullerimize sor. Biz rahman olan Allah 'tan baka ibadet edilecek ilhlar yapm myz?" (Zuhruf, 43/45).

"phesiz her mmete yalnz Allah'a ibadet edin, tauttan kann, diyen bir peygamber gnderdik." (Nahl, 16/36).

Ksaca: Mriklerin iddialarna hibir delil yoktur. Onlarn hibir brhanlar yoktur. Hccetleri boa kmtr. Zira insan ftrat, Allah'n birliine ehadet eder. Bozulmam akl (akl- selim) da buna ahit olur. Btn peygamberlerin risaleti irki reddetmek ve tevhidi (Allah'n birliini) ikrar etmek hususunda birlemektedirler.

Cenab- Hak kendisini orta bulunmaktan tenzih ettikten sonra kendisinin evlat.edinmi olduu sulamasn da reddetmekte ve yle buyurmaktadr:

""Mrikler 'Rahman ocuk edindi' dediler." Yani Huzaa, Cheyne ve Selemeoullar kabilelerinin baz kollar Melekler Allah'n kzlardr, demilerdi. Allah da bunlara u cevab verdi:

"AlIah bundan mnezzehtir." Yani Allah evlt sahibi olmaktan ok ycedir. nk evlt bir hususta babasna benzerse de pek ok eyde ondan ayrlr. Eer Allah'n evld olsayd bu evlt baz ynlerden O'na benzeyecek, pek ok ynlerden O'ndan ayrlacaktr. Bylece Allah'n zatnda birka kii birleecektir. Allah ise sonradan meydana gelen varlklara benzemekten mnezzehtir. Yaratc ile yaratlan arasnda hibir uyum yoktur.

Cenab- Hak kendi zatn evlt sahibi olmaktan tenzih edince u ayetle meleklerden haber verdi:

"Melekler bilakis ikrama lyk olan kullardr." Yani melekler Allah'n kzlar deil, bilakis Allah'n yaratt, Allah'a yakn olan kullardr. Kulluk evlt olmaya aykrdr. Ancak melekler dier kullardan stndrler.

Meleklerin baz hususiyetleri de unlardr:

1- "Melekler Allah'tan nce sz syleyemezler. Onlar sadece Allah'n emriyle hareket ederler." Yani onlar sadece Rablerinin kendilerine emrettii eyleri konuurlar. O'nun emrettii hususlarda Ona kar gelmezler. Bilakis derhal bu emri yerine getirmeye koarlar. Allah Teal her eyi bilir ve ilmiyle onlar kuatr. Hi bir ey O'na gizli kalmaz. Nitekim Cenab- Hak yle buyurmaktadr:

2- "Allah onlarn nlerinde olan da, arkalarnda olan da bilir." Yani onlarn gemite yaptklar amellerini de, gelecekte yapacaklarn da bilir. Yani meleklerin szleri Allah'n kavline baldr. Amelleri de O'nun emrine baldr. Onlar emrolunmadklar mddete hi bir amel ilemezler. Yaptklar ve yapmadklar her ey Allah'n ilmi dahilindedir. Allah amelleriyle melekleri rnkfatlandracaktr. Melekler de her halleriyle Cenab- Hakk' murakabe eder, Onun emrine aykr davranmaktan kendilerini korurlar.

3- "Melekler ancak Allah'n raz olduu kimselere efaat edebilirler." Yani onlar Allah'n raz olduu ve efaate lyk kld kimselerden bakasna efaat etmeye cesaret edemezler. Bundan dolay Allah Teala'nm rzas olmakszn onlarn efaat edeceklerine dair mit beslemeyin.

4- "Melekler Allah korkusuyla titrerler." Yani onlar btn bu stn vasflarna ramen Allah korkusu ile titrerler, korkarlar, Rablerini murakabe ederler.

Cenab- Hak meleklere yapt ikramn ve meleklerin kendi nezdindeki yaknln tavsif ettikten sonra, onlar bu yce davranlaryla tavsif etti. Onlardan irk koacak olanlar iddetli bir vaid ile tehdit etti, cehennem azab ile uyard. yle buyurdu:

"Onlardan kim 'Allah deil ilh benim' derse ite onu biz Cehennemle cezalandrrz. " Yani onlardan kim -faraza- kendisinin Allah'tan baka -yani Allah'la birlikte bir ilh olduunu sylerse, tanrlk iddiasnda bulunan ve insanlar kendisine kulluk etmeye davet eden blis gibi; ite bu iddiasna karlk onun cezas cehennemdir. Ancak meleklerden hibiri, ben (Allah'tan baka) ilhm dememitir.

"te biz zalimleri byle cezalandrrz." Yani bu ekildeki bir ceza ile nefsine zulmedenleri cezalandrrz. Bunlar da mriklerdir.

bni Kesir diyor ki: Bu arttr. artn meydana gelmesi gerekmez. Bu ayet aynen u ayetler gibidir: "De ki: Eer Rahman olan Allah'n bir olu olsayd ona (sizden nce) ilk ibadet eden ben olurdum." (Zuhruf, 43/81); "Yemin olsun ki, sen eer Allah 'a ortak koarsan hi phesiz amelin boa gider ve mutlaka hsrana urayanlardan olursun." (Zmer, 39/65).

Bir Olan lahn Varlna Delalet Eden Kinattaki Ayetleri Dnmemelerine Kar Mriklere Dier Bir htar

30- Kfirler gkler ve yer birbirine bitiik iken onlar ayrdmz ve her canly sudan yarattmz grmyorlar m? Hl iman etmiyorlar m?

31- Yeryz stndekileri e alkalanmasn diye biz yeryznde sabit dalar yarattk. Dalar arasnda yol bulsunlar diye geni boluklar var ettik.

32- Biz gkyzn korunmu bir tavan kldk. Onlar ise gkyzndeki delillerden yz evirirler.

33- Gece ile gndz, Gne ile Ay' yaratan O'dur. Her biri bir yrngede yzmektedirler.

Aklamas

Yce Allah bu ayetlerde (Enbiya, 30-33) ezici gce sahip olan, eyay yaratma ve btn varlklar yok etme hususunda tam bir kudret ve mkemmel hkimiyet sahibi olan tek bir ilhn varlna dellet eden alt delil getirdi. Bu deliller unlardr:

1- Gklerin yeryznden ayrlmas:

"Kfirler gkler ve yeryz birbirine bitiik iken onlar ayrdmz... grmyorlar m?" Yani Allah'n ilh olduunu inkr edenler Allah ile birlikte O'ndan bakasna tapanlar Allah'n yaratclk hususunda tamamen bamsz, idare hususunda yegne g olduunu bilselerdi, O'nunla birlikte bakalarna tapnmay veya O'na baka bir eyi irk komay nasl lyk grrlerdi? Onlar gkler ve yeryznn nce paralar birbirine gemi, birbiri zerine sarlm, birbirine tamamen bitiik iken sonra bunlar birbirinden ayrdmz dnya semas ile yeryz arasnda hava tabakas koyduumuzu bilmiyorlar m?

te gne, yldzlar ve yeryznn nceleri tek bir para olduunu, gnein nce bir ate kresi olduunu ve ok sratli seyri esnasnda dnyamz ve dier gezegenlerin ondan ayrldn ispat eden Astronomi bilginleri arasnda Sedim Teorisi adyla bilinen teori de budur.

Bu dokuz gezegen gnee olan yaknlklaryla yle sralanmaktadrlar.

Utarid (Merkr), Zhre (Vens), Arz (Dnya), Merih (Mars), Mteri, Zhal (Jpiter), Urans, Neptn, Plton.

Herbir gezegenin yer ekimi etkisine gre bir yrngesi vardr. Her gezegen yrngesinde harekete devam eder. Bu dokuz yrnge meleklerin yaadklar yedi kat semadan aadadr. Felek, gkyznn sabit kalmasyla birlikte yldzlarn dnd yrngededir. Yahut yrnge bu yldzlarn mecras ve seyir sratidir.

Kur'an- Kerim'in iln ettii bu ilm gerek onun Allah kelm olduuna ve bunun ilh vahiy olmasa bu gibi eyleri bilmesi imknsz olan mm Peygamber Hz. Muhammed'e (s. a.) indirilen vahyi olduuna gayet ak ve kesin bir delildir.

2- Suyun, hayatn esas klnmas:

"Biz her bir canly sudan var ettik." Yani kendisinde hayat olan her canly sudan yarattk. Mesel bir baka ayette: "Allah hareket eden her canly sudan yaratt." (Nur, 24/45) buyurulmaktadr. Dolaysyla her canl asl su olan nutfeden meydana gelmektedir. Bitki de ancak su ile yeermektedir.

Bu gr baz limlerin: "Her canl nce denizde yaratld. Sonra baz canllar karaya geip uzun bir zaman gemesiyle kara tabiatna intibak ettiler." eklindeki grlerine de uygundur.

"Onlar hl iman etmiyorlar m?" Bu delilleri dnmyorlar m? Onlar mahlkatn yava yava meydana geldiini apak grdkleri halde irk yolunu terk edip yaratcya iman etmiyorlar m?

Bir ayet vardr her eyde,

Onun bir olduuna dellet etmekte.

3- Dalarn yeryznde sabit olmas:

"Yeryz stndekilerle alkalanmasn diye biz yeryznde sabit dalar var ettik." Yani biz yeryz insanlar sarsmasn ve sarsnt olmasn, zerinde istikrar kaybetmesinler diye yeryzn iyice sabit klmak iin dalar yarattk.

Yeryz hem kendi etrafnda hem de Gnein etrafnda dnmektedir. Bilim adamlar yeryznn nce alevli bir ate olup sonra kabuunun souduunu ve sert bir cisim olduunu ispat etmilerdir. Bu i 300 milyon sene veya baz ada bilim adamlarna gre ise 5 milyar sene srmtr. Volkanlarn kartt ate lavlarnn varl bu grleri te'kit etmektedir. Dalarn yeryzne oran % 1.5 mm'dir.

Bu ayet, Kur'an- Kerim'in beer tarafndan deil, Allah tarafndan gelen bir vahiy olduunun nc delilidir.

4- Dalar arasnda yollar ve geitler olmas:

"Dalar arasnda yol bulsunlar diye geni boluklar var ettik." Yani yeryznde insanlarn bir yerden dierine yahut bir blgeden dier blgeye kolaylkla geebilmeleri ve deiik lkelerde geim vastalarna ve amalarna yol bulabilmeleri iin -bir gre gre, Allah Teal'nn birliine istidlal ile yol bulabilmeleri iin- dalar arasnda geni yollar, geitler yarattk.

"el-Fecc"geni yol, "es-sebl" ise yryen yol demektir. "Ficc" kelimesi "sbl" kelimesinin sfat olduu halde ondan nce zikredilmi, geriye braklmamtr. Nitekim bir baka ayette "Orada geni yollara girmeniz iin" (Nuh, 71/20) buyurulmaktadr. Bu durumda hal olarak mansubdur. Mana ynnden her ikisinin arasndaki fark udur:

"Sblen ficc" ifadesi dalar arasnda geni yollar var ettiini bildirmektedir.

"Ficcen sbl" ise yaratt zaman bu vasfla yarattn bildirmektedir. Bu husus nceki ifadede mphem braklmtr.

"Yol bulsunlar diye..." ifadesinde "belki" manas yoktur. Zira Allah Teal iin ek ve phe caiz deildir.

"Fh" kelimesindeki zamir dalara racidir. Yani biz sabit olan dalarda geni yollar yarattk demektir. Bir baka gre gre arza racidir. Yani biz yeryznde geni yollar yarattk demektir.

5- Gkyznn yeryznn tavan klnmas:

"Biz gkyzn korunmu bir tavan kldk." Yani semy yeryzne bir tavan gibi, bir kubbe gibi kldk. Bu tavan da dmekten, sarsntdan ve meleklerden haber hrszl yapan eytanlardan korunmutur. Nitekim Cenab- Hak yle buyuruyor:

"O'nun izni olmadan yere dmesin diye g tuttuunu grmez misin?" (Hac, 22/65). "Gkyznn ve yerin O'nun emriyle ayakta durmas O'nun (kudretinin) almetlerindendir" (Rum, 30/25). "phesiz ki Allah yerlerinden ayrlp gitmemeleri iin gkleri ve yeri mutlaka tutar." (Fatr, 35/41). Yani ya melekler vastasyla yahut yldzlarla gkyzn eytanlardan korur.

"Onlar ise gkyzndeki delillerden yz evirirler." Yani mrikler ve dierleri Allah'n birliine ve muazzam kudretine dellet eden, gklerde yaratt Gne, Ay, ve dier sabit ve gezegen yldzlar ve bu sebeple gece ve gndzn birbiri ardnca gelmesi, scaklk ve soukluk gibi menfaatlerin ortaya kmas, salam bir hesap sistemine ve esiz hikmete dellet eden acaip tertibe irad edilmesi gibi ibret ve delilleri tefekkr etmezler: "Gklerde ve yerde nice deliller mardr ki insanlar bunlarn yanndan geerler de bu delillerden yz evirirler, ibret almazlar." (Yusuf, 12/105).

6- Gece ile gndzn, Gne ile Ay'n yaratlmas:

"Gece ile gndz, Gne ile Ay' yaratan O'dur. Her biri bir yrngede yzmektedir. " Yani Allah kendinden bir nimet olarak dnyann kendi etrafnda dnmesi vastasyla muazzam hakimiyetine delil olmas ve bylece beklenen karanlk, sknet, k, nsiyet, gece ile gndzn uzunluk ve ksalkta farkl farkl yahut eit olular gibi neticelerin gereklemesi iin gece ile gndz yaratt.

Yine Cenab- Hak, k vermesi ve hararetiyle canllara meded olmas iin 2-ne'i, baz ekin ve bitkilere fayda vermek zere Ay' yaratt. Gne, Ay, yl-zlar ve dnya herbiri kendi yrngesinde tpk eirilmekte olan ipin milin et-i5nda dnmesi gibi dner. Ne ip milsiz, ne mil ipsiz dner. Gne, Ay ve yl--_zlar da byledir. Yrngesiz dnmezler. Yrnge de onlar olmadan dnmez. Nitekim Allah Teal yle buyuruyor: "Karanl yrtp tan yerini aartan, geceyi dinlenme zaman yapan, Gnei ve Ay' bir hesaba gre hareket ettiren O'dur. te bu, her eye galip olan ve her eyi bilen Allah'n takdiridir." (En'am, 96).

"Yesbehn (Yzmektedirler)" fiili cemi olarak gelmekle btn yldzlar ihtiva etmektedir. Her ne kadar yldzlar nass olarak zikredilmese de zmmen ukderilmitir.

Gne, Ay ve dnyann usuz bucaksz fezada dndklerini bugnk mo-rern ilim de ispat etmektedir. Bu da Kur'an'm ebediyete kadar mucize olduuna, O'nun Allah tarafndan sdr olan bir vahiy olduuna ve insanoluna byk bir nimet olduuna dellet etmektedir.

Btn Yaratklarn lmesi, Kyametin Ve Cehennem Azabnn Anszn Gelmesi

34- Biz senden nce hibir beere ebed yaama hakk vermedik. imdi sen lrsen, sanki onlar ebed mi kalacaklar?

35- Her nefis mutlaka lm tadacaktr. Biz sizi hayr ve erle imtihan ederiz. Sonunda yine bize dndrleceksiniz.

36- Kfirler seni grdkleri zaman, seni sadece alay konusu ederler. Birbirlerine: "Sizin tanrlarnz diline dolayan bu mu?" derler. Halbuki kendileri Rahman olan Allah'n kitabn inkr etmektedirler.

37- nsan aceleden yaratlmtr. Yaknda size (kudretine dair) ayetlerimi gstereceim. Bunlar benden hemen istemeyin.

38- Kfirler: "Eer (sznze) sdk iseniz bu vaad ne zaman (gerekleecek)?" diyorlar.

39- O kfirler ne yzlerinden ne de arkalarndan atee hibir ekilde engel olamayacaklar ve kimseden de yardm gremeyecekleri zaman bir bilseler!

40- Dorusu kyamet onlara anszn gelir de, onlar akna evirir. Bir daha onu geri eviremezler. Kendilerine mhlet de verilmez.

41- phesiz senden nceki peygamberler de alaya alndlar. Ama o peygamberlerle alay edenleri, o alay ettikleri azap yakalayp kuatverdi.

Aklamas

Hak Teal yarattklardan herhangi birinin dnyada ebed kalaca dncesini reddetmekte ve yle buyurmaktadr:

"Biz senden nce hibir beere ebed yaama hakk vermedik." Yani Allah Teal hibir beerin dnyada ebed kalmayaca eklinde hkm koymutur. Dolaysyla ya Muhammed! Ne sen, ne senden ncekiler, ne sana isyan edenler, ne de senden sonra gelecekler ebed kalmayacak, leceksiniz. Senin de senden nce geen dier peygamberler gibi lmen mukadder olmutur.

'imdi sen lrsen sanki onlar ebed mi kalacaklar?" Yani sen lrsen Rablerine irk koan o kimseler bak mi kaaklar? Hayr, bilakis hepsi lecekler: Dolaysyla senden sonra yaayacaklar midini tamasnlar.

Bu ifade Rasulullah'm (s. a.) lm temenni eden mriklere verilen bir cevaptr. Mrikler Rasulullahn (s. a.) leceini takdir ediyorlar, onun lecek olmasyla seviniyorlard. Allah Teal onlarn bu sevinlerini sndrd.

Bu ayetin bir benzeri de u ayettir: "Yeryznde bulunan her ey fanidir. Bak olan sade azamet ve ikram sahibi olan Rabbinin zatdr." (Rahman, 55/26-

Beyhak, Hz. Aie'nin (r. a.) u szn nakletmektedir: Peygamberimiz (s. a.) vefat ettiinde babam Ebu Bekir yanma girdi ve yle dedi: "Ah benim peygamberim! Ah benim biricik dostum! Ah benim sekin arkadam! "Sonra da u ayeti okudu: "Biz senden nce hibir beere ebed yaama hakk vermedik."

slm alimlerinden bazlar bu ayeti Hzr aleyhisselmm ldne, Hzr (a.s.) ister veli, ister neb, isterse rasul olsun beer olduu iin u ana kadar hayatta olamayacana delil getirmektedirler.

Btn insanlarn lecei beyann bir defa daha vurgulamak zere Cenab- Hak yle buyurmaktadr:

"Her nefis mutlaka lm tadacaktr," Yani her yaratk yok olmaya mahkmdur. Her nefis cesetten ayrlmadan nce lmn acln tadacaktr.

Hadis-i erifte: "phesiz lmn sarholuklar vardr." buyurulmaktdr. Dolaysyla hibir kimse baka bir kimsenin lmne sevinmesin. Onun vefatn arzu edip temenni etmesin. Zira herkes lm bardandan yudumlayacaktr.

Ayetteki tatmaktan murad idrak etmekten mecazdr. Burada lmden murad lm ncesi gelen byk elem ve aclardr.

"Biz sizi denemek iin hayr ve erle imtihan ederiz." Yani nimetler ve bellar, hoa giden ve gitmeyen eyler, zorluk ve rahatlk, salk ve hastalk, zenginlik ve fakirlik, hell ve haram, taat ve ma'siyet, hidayet ve dallet ile sabredip sabretmeyeceinizi, kredip kretmeyeceinizi anlamak iin sizi denemeye ve imtihana tabi tutarz.

"Fitne" kelimesi fiilin lafzndan gelmeyen mastar olup meful mutlak olarak manasn te'kit etmektedir.

Bundan murad udur: Biz zorluklara kar sabreden ve rahat iinde kreden kimseleri ayrd etmek iin size imtihan eden kimsenin muamelesi gibi muamele ediyoruz.

"Sonunda yine bize dndrleceksiniz." Yani nihayet dnnz ve var yeriniz bizedir. Bizim hesabmza, cezamza dneceksiniz. Amellerinizin karln biz vereceiz.

Bu ifadede sevap vaadi ve azapla tehdit vardr.

mtihan ancak mkellefiyetten sonra olur. Mkellefiyet ise bul ve akldan sonra olur. Bundan dolay bu ayet mkellefiyetin meydana geldiine dellet etmektedir:

Mkellefiyet sadece emrolunan ve nehyolunan eylere ait deildir. Ayrca iki eit imtihan vardr:

a) "Hayr" isminin verildii imtihan: Salk, lezzet, sevin gibi dnya nimetleridir.

b) "er" adnn verildii imtihan ise fakirlik, hastalklar, zorluklar gibi mkelleflerin bana gelen dnyev skntlardr.

Allah henz daha varlklar dnyaya gelmeden amellerinin ne olacan bildii halde, buna ibtil ve imtihan adn vermesi, bu eit durumlarn imtihan eklinde olmas sebebiyledir.

"Kfirler seni grdkleri zaman, seni sadece alay konusu ederler." Yani Ebu Cehil ve benzerleri gibi Kurey kfirleri seni grdkleri zaman onlarn btn gayretleri seninle alay etmek olur. Seni sadece alay konusu ederler. Seninle alay eder ve seni hie alrlar. Halbuki onlarn zerine den senin hayatn ve ahlkn zerinde ve iinde akl sahipleri iin tler ve dersler bulunan sana inen vahiy hakknda tefekkr edip dnmektir. te onlar Allahm peygamberini kendilerinden koruduu ve haklarnda: "Alay edenlere kar biz sana yeteriz. " (Hcr, 15/95) buyurduu kimselerdir.

te bunlar "Sizin tanrlarnz diline dolayan bu mu?" yani hayret ve garipseme ifadesiyle, "Sizin tanrlarnza dil uzatan ve ryalarnz karartan bu mu?" diyen kimselerdir.

"Halbuki kendileri Rahman olan Allah'n kitabn inkr etmektedirler." Oysa onlar kendilerini yaratan ve kendilerine nimet veren, sonunda kendisine dnecekleri Allah' inkr etmektedirler.

Ayette yer alan ikinci "hum" kelimesi onlarn kfrlerini te'kit etmektedir. Kfrle tavsif olunmakta mbalaa olarak, "te onlar kfirlerin ta kendileridir. " demektedir.

Ayetten murad udur. Kendileri daha garip bir durumda iken Allah' inkr edip Rasulullah (s. a.) ile alay ederlerken nasl seni ve tanrlarna kar ktleyici tavrn garip karlamaktadrlar.

Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Onlar seni grdkleri zaman alaya almaktan baka bir ey yapmazlar. "Allah 'in peygamber olarak gnderdii bu mu?" derler. "Eer putlara inanmada srar edip sab-retmeseydik nerdeyse bizi ilhlarmzdan saptruakt." derler. "Onlar azab grdkleri zaman yolu sapk olan kimmi bileceklerdir." (Furkan, 25/41-42).

Ksaca: Mrikler nimet veren, yaratan, dirilten ve ldren Rahman olan Allah' inkr etmelerine ramen, hibir faydas ve zarar dokunmayan tanrlarm kt ifadelerle anyor diye Peygamber'i ayplamaktadrlar. Bundan daha irkin bir davran yoktur. Alay ve zemin hi hissetmeden kendilerine dnmektedir. nk onlar bu hususu yerli yerine koymamlardr.

Buna ramen mrikler ahmaktrlar, taknlk yapmakta ve basit bir sebeple dehete kaplmaktadrlar. Senin (Ya Muhammedi) kendilerini tehdit ettiin azabn derhal gelmesini talep etmektedirler. Cenab- Hak yle buyuruyor:

"nsan aceleci bir tabiatla yaratlmtr." Yani aceleci olarak yaratlmtr. Yahut insan aceleden yaratlmtr. Burada murad edilen insan cinsi, insano-ludur. Bir rivayete gre ise belirli bir kiidir.

Hatta o kadar ki sanki aceleci olmak insann yaradlndan, ftratndan, seciyyesi ve tabiatndan bir para olmutur. Nitekim Cenab- Hak "nsanolu acelecidir." (sra, 17/11) buyurmaktadr.

O mrikler iman, kulluu itiraf etmeyi ve Hz. Muhammed'in (s. a.) risa-letini kabul etmeyi zorunlu klan Allah'n ak ayetlerinin ve azabnn derhal gelmesini istiyorlard. Burada ayetlerden maksat tevhidin ve Rasuln sadk oluunun delilleri yahut dnyada cil olarak yok olmak ahirette ise azaptr. Bu sebeple Cenab- Hak: "Bunlar benden hemen istemeyin." buyurdu. Yani bu ayetler vakti gelince hi phesiz gelecektir. Sonra Cenab- Hak mriklerin u szn nakletti:

"Kfirler: Eer sznze sdk iseniz bu vaad ne zaman (gerekleecek)? diyorlar". Yani onlar azab yalanlayp inkr ettikleri iin, kfr ve inatlklar sebebiyle meydana gelmesini de uzak bir ihtimal grdkleri iin bilgisizlikleri ve gaflette olmalar sebebiyle Peygamberimiz (s. a.) ve O'nun gerekten iman eden deerli sahabelerine alayl bir tarzda: "Eer sznze ve vaadinize sadk kimseler iseniz bizi kendisiyle tehdit ettiiniz cehennem azabnn meydana geli vakti ne zaman?" diyorlar. "Eer sadk iseniz' hitab mminler topluluuna aittir.

Cenab- Hak onlar aceleci davranmaktan nehyetmek ve onlar azarlamak istedi. nce insanolunun an aceleci olmasn ve aceleciliin onun tabiat olmasn zemmederek balad. Sonra da mrikleri, kendilerine vaad edilen azabn meydana geleceini inkr maksadyla ve asla tasavvur edilemeyecek inancyla vaad edilen eyi acilen istemekten nehyedip azarlad. Daha sonra da onlarn bu talepte bulunmakla ne derece ahmak olduklarn beyan etti.

"O kfirler..." azabn hi phesiz mutlaka meydana geleceini yaknen bilselerdi hi aceleci davranmazlard. Onlar nlerindan, arkalarndan ve her taraftan kuatacak olan azabn durumunu; azabn stlerinden ve ayaklarnn altndan kendilerini tamamen kaplayacan, yzlerinden ve arkalarndan atee engel olamayacaklarn, kendilerine yardm edecek ve azaba girmelerine mani olacak ve kendilerini azaptan kurtaracak bir yardmc bulamayacaklarn bir bilselerdi! Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Onlar Allah'tan (Allah'n azabndan) koruyacak hi bir kimse yoktur." (Ra'd, 13/34).

Ayet-i kerimedeki "lev ya'lem (keke bilseydi)" ifadesinin cevab mahfuzdur. Yani onlar bu tehdidin meydana gelecei zaman bilselerdi inkarclklar zerinde devam etmekte srar etmezler, bu iddetli azabn derhal gelmesini istemezlerdi.

39. ayetteki "bir bilselerdi" ifadesindeki bilmek fiili "anlasalard" mana-sndadr; bu sebeple ikinci bir mef ul gerekmektedir. Tpk "Onlar siz bilmezsiniz, Allah onlar gayet iyi bilir" (Enfal, 8/6) ayetinde olduu gibi.

Ayet-i kerimede "yzler" ve "srtlar" zellikle zikredilmitir. nk bunlarn azaptan etkilenmesi daha fazladr.

Bu ayet manasnda u ayetler de vardr: "Onlar iin stlerinde ateten bulutlar, altlarnda ateten yatak, stlerine (ateten) rtler vardr." (A'raf, 7/41).

"Gmlekleri katrandandr. Yzlerini ate kaplar." (brahim, 14/15). Azap onlar her taraftan kaplar.

Cenab- Hak bundan sonra Kur'an- Kerim'de olduu zere azabn geli vaktinin mehul olduunu beyan ederek yle buyurdu:

"Dorusu kyamet onlara anszn gelir de, onlar akna evirir. Bir daha onu geri eviremezler. Kendilerine mhlet de verilmez." Yani kyamet onlara anszn gelecek, onlar akna evirecek ve onlara hakim olacak, onlar kyameti reddetmek iin hibir hile bulamayacaklar. Onlara tevbe etmeleri veya zr dilemeleri iin artk vaktin gemi olmas sebebiyle mhlet verilmez, gecikme de kabul edilmez. Bu, kendilerine u anda mhlet verildiini, dnp iman etmeleri, kfr ve dalletten dnmeleri iin geni bir frsat verildiini, bu uzun mhlet verildikten sonra artk hibir mhlet verilmeyeceini hatrlatmak iindir.

Kyametin geliinin bilinmemesinin sebebi kulu daha ihtiyatl olmaya sevk etmektir. Hatalar tedarik etmek iin daha uygundur. Bundan byle kul azap gelinceye kadar umursamaz ve aldr etmez ekilde davranmayacaktr.

"O onlara anszn gelir." cmlesindeki mennes zamir ya cehennem ateine, ya cehennem atei manasnda olan vaade yahut kyamet manasnda olan 39. ayette geen) "hin (zaman)" kelimesine racidir.

Allah Teal bundan sonra mriklerin Rasuln (s. a.) istihza edip yalanlamalarndan dolay Onu teselli ederek yle buyurdu:

"phesiz senden nceki peygamberler de alaya alndlar..." Yani nceki pek ok peygamberlerle alay edildi. Alay edip istihza edenlere yaptklarnn cezas olarak azap yad. Seninle alay edenlere de alay etmelerinin cezas olarak peygamberlerini yalanlayan nceki mmetlere olduu gibi azap ve bel yaacak. Bu azap, meydana gelmesini uzak bir ihtimal olarak grdklari azaptr.

Nitekim Cenab- Hak bir baka ayette yle buyurmaktadr: "Senden nce de nice peygamberler yalanlanmt. (Ama onlar) kendilerine yardmmz gelinceye kadar yalanlanmaya ve eziyete uramaya kar sabrettiler. Allah'n szlerini deitirecek hibir kimse yoktur. phesiz ki sana (gemi) peygamberlerin haberlerinden bir ksm geldi." (En'am, 6/34).

Allahn nsan Gzetip Korumas, Kyametteki Amellerin Hesabnn dil Olmas

42- De ki: "Gece ve gndz sizi Rah-man'dan (Allah'n gazabndan) kim koruyabilir?" Hayr, onlar Rablerinin zikrinden yz evirmektedirler.

43- Yoksa, onlarn bizden baka kendilerini koruyacak ilhlar m var? Oysa o ilhlar ne kendi kendilerine yardm edebilirler, ne de bizden bir dostluk grebilirler.

44- Dorusu biz kendilerini ve atalarn (yaadklar) hayat kendileri iin ok uzun gibi grnceye kadar, nimetleri iinde yaattk. (Emrimizin) yeryzne gelip (onlara ait) yerlerin kysndan (kesinden alp) gittike eksilttiimizi grmyorlar m? Hi stn gelen onlar olabilir mi?

45- De ki: "Ben ancak sizi vahiyle uyaryorum." Fakat sarlar ne kadar uyarl-salar ary iitmezler.

46- Yemin olsun ki, onlara Rabbinin azabndan az bir ey dokunsa 'Yazklar olsun bize! Gerekten biz zalim kimseler misiz!" derler.

47- Biz kyamet gn iin adalet terazileri kuracaz. Hibir kimseye bir hakszlk yaplmayacaktr. (lenen amel) bir hardal tanesi kadar da olsa biz onu ortaya koyarz. Hesap gren olarak biz yeteriz.

Aklamas

Ey Rasul! Seninle alay edip istihza eden o kimselere de ki: Geceleyin uykunuz esnasnda, gndz iinizde Allah'n azab size gelse ve size azabn indirmek istese sizi Allah'n azabndan ve cezasndan koruyacak olan kimdir?!

"Rahman" tabirinde kfirlere ve isyankrlara verilecek azabn gecikmesinin insann nefsini brakp Rabbine ynelmesi iin Allah'n rahmeti, nimeti ve ltfuyla olduuna iaret vardr.

"Hayr, onlar Rablerini anmaktan bile yz evirmektedirler." Allah'n ltfu-na koruma ve himaye etme suretiyle Allah'n nimetine dellet eden ve Kur'an1-da zikredilen pek ok akl delilin varlna ramen, mrikler bu delillerden yz evirmekte, bunlar hakknda tefekkr etmemekte, Allah'n zerlerine olan nimetini ve kendilerine olan ihsann itiraf etmemektedirler.

"Rab" kelimesinin zikredilmesinde onlarn Allah'n hakimiyetine boyun ediine, O'nun gzetimi, terbiyesi ve bol nimetleriyle yapt ihsan iinde yaadklarna delil vardr.

Mriklerin "yz evirmek" ile tavsif edilmelerinden sonra Cenab- Hak hibir faydas ve zarar dokunmayan tanrlara tapnmalarndan dolay onlar azarlamakta ve yle buyurmaktadr:

"Yoksa onlarn bizden baka kendilerini koruyacak ilhlar m var?" Allah'n beyanndan yz eviren o alayc mriklerin bizden baka kendilerini koruyacak ve himaye edecek g ve kudret sahibi tanrlar m var?

"Oysa onlar ne kendi kendilerine yardm edebilirler ne de bizden bir dostluk grebilirler." Yani bu sahte tanrlar kendilerine bile yardm edemez, kendilerinden zarar ve bely engelleyemezler. Bizden de kendilerine yardm edilmez. nk onlar son derece acizlik ve gszlk iindedirler. Nasl olur da bakalarna yardm edebilirler. Bakalarndan zarar kaldrabilir, yahut onlara fayda verebilirler.

Daha sonra Cenab- Hak onlara ziyadesiyle ltufta bulunduunu haber vererek yle buyurdu:

"Dorusu biz kendilerini ve atalarn (yaadklar) hayat kendileri iin ok uzun gibi grnceye kadar, nimetler iinde yaattk." Onlar aldatan ve iinde bulunduklar dallete sevk eden ey dnya hayatnda imkn iinde, nimet iinde yaamalar, iinde bulunduu durumda uzun bir mddet hayat srmeleri, nihayet kendilerinin stn bir durumda olduklarna inanmalardr. Gerekte ise bu uzun zamana ramen onlar hl gaflet iindedirler. Bizim nimetimizle gururlandlar, kr unuttular.

Ksaca: Mrikleri Allah'n ayetlerinden yz evirmeye sevk eden ey sadece kendilerine verilen mhletin uzun olmas idi.

Daha sonra Cenab- Hak onlara nasihatte bulunarak yle buyurdu:

"Emrimizin yeryzne gelip (onlara ait) yerlerin kysndan kesinden alp gittike eksilttiimizi grmyorlar m?" Onlar Allah'n dostlarna, dmanlarna kar zafer ihsan etmesi, yalanlayan mmetleri ve zalim kasabalar helak etmesi, mmin kullarn kurtarmas, Mekke civarndaki beldelerin fethedilmesi ve irk ehlinin topraklarnn gittike azalmasndan ibret almyorlar m? Dier bir ifade ile: Bizim kfr diyar ve Dar'l-Harbi azalttmz ve oralara mslmanlar hkim klarak o yerlerin islm diyarna katlmas suretiyle "Onlarn lkelerinin kysndan, yanlarndan gittike biraz daha aldmz grmyorlar m?" ayetinin anlam Cenab- Hakkn mslmanlarm eliyle yapt fetihleri tasvir etmek ve slm askerlerinin ve asker birliklerinin saldrgan mriklerin topraklarn fethettiklerini ve bu topraklarn kylarndan alarak hakim olduklarn ifade etmektir:

Kylarnn eksilmesinin anlam: Mslmanlarn o topraklara girmesi, yava yava slm'n nfusunun genilemesi, kfr topraklarnn daralmasdr, ayetin son cmlesi buna delildir: "Hi stn gelen onlar olabilir mi?" Yani stn gelen biz miyiz, onlar m? Nasl stn geleceklerini zannediyorlar? Onlar malpturlar, yenilgiye uramlardr. Buradaki soru takrir (gerei ispat) ve takri' (balarna vurmak) iindir.

Muasr alimlerden bazs bu ayette yerkrenin kuzey ve gney taraflarnda eksiklik bulunduuna apak bir delil olduu grndedir. Bu kuzey ve gney kutuplarnda "el-Hattul-hllec (elips)" diye ifade edilen husustur. Bu da Allah Teal'nm kudretine, hakimiyet gcne, yeryznn dnmesi esnasnda ona hakim oluuna dellet eden hususlardandr.

45. ayette Cenab- Hak varlna, kudretine ve birliine ait Kur'andaki delilleri tekrar zikredip onlara srarla dikkat ektikten sonra yle buyurdu:

"De ki: Ben ancak sizi vahiyle uyaryorum." Yani ey Peygamber onlara, yle syle: Ben sadece sizi Rabbinizin kelm olan Kuranla uyaryorum. Ben ancak sizi uyardm azap ve cezann Allah namna teblicisiyim. Bunun benim tarafmdan olduunu zannetmeyin. Bunu size gnderen Allah'tr, bana da sizi uyarmam O emretti. Benim grevim sadece teblidir, kabul etmeye zorlamak deildir. Benim arm kabul etmezseniz bunun sorumluluu ve cezas benim zerime deil, sizin zerinizedir.

"Fakat sarlar ne kadar uyarlsalar ary iitmezler." Yani bu vahiy Allah'n basiretini krletirdii, kulana ve kalbine mhr vurduu kimselere fayda vermez. Art arda gelen ve pek ok defa duyduklar bu uyarlardan yararlanmamakta onlarn misali asla hibir ey iitmeyen sarlar gibidir. Zira uyardan maksat sadece duymak deil, bilakis duyulan eyle amel etmek, vacip olan yapmaya ynelmek, haramlardan saknmak ve hakk bilmek suretiyle ona smsk sarlmaktr. Bu maksat gereklemezse duymann faydas yoktur.

Daha sonra Cenab- Hak bunlarn durumlarnn deieceini, artk uyarldklar eylerden derhal etkilenen kimseler olacaklarn ve uyarlardan yararlanmadklarn aka itiraf edeceklerini beyan ederek yle buyurdu:

"Yemin olsun ki, onlara Rabbinin azabndan az bir ey dokunsa: Yazklar olsun bize! Gerekten biz zalim kimselermiiz, derler." Yani o hakk yalanlayanlara kyamet gn Allah'n azabndan pek az bir ey isabet etse, hemen gnahlarn itiraf ederler, kendilerinin dnyada nefislerine zulmeden kimseler olduklarn kabul ederler, kendilerinin yaptklar ihmal dolaysyla pimanlklarn ortaya koyarlar. Eyvah, yazk diye barrlar ama artk bunun hibir faydas olmaz.

Zemaher Keafta diyor ki: Ayette defa mbalaa yaplmtr:

a) Dokunma kelimesinin kullanlmas.

b) "Nefha" kelimesinde "pek az, basit" manasnn bulunmas.

c) "Nefha" kelimesinin masdar- merre (bir defa manasnda) olmas.

Bundan sonra Cenab- Hak ahirette onlara gelecek btn azabn adaletin gerei olduunu beyan etmek zere yle buyurdu:

"Biz kyamet gn iin adalet terazileri kuracaz. Hibir kimseye bir hakszlk yaplmayacaktr." Yani biz kyamet gnnde yahut kyamet gn halk iin amel defterlerinin tartld adalet terazileri kuracaz. O zaman hibir kimseye hibir hakszlk yaplmayacaktr. Her ne kadar onlar dnyada nefislerine zulmetmi olsalar da ahirette zulme uramayacaklardr. "Hibir kimseye hibir hakszlk yaplmayacaktr" ifadesi ilh terazinin adil olduunu, hibir kimsenin hak kazand sevabnn eksik olarak verilmeyeceini bir kez daha vurgulamaktadr.

Alimlerin ounluu bu ilh terazinin tek bir terazi olduu grndedirler. Bu terazide tartlacak amellerin eitli olmas dikkate alnarak oul olarak kullanlmtr. Teraziler "dil" olarak tavsif edilmitir. nk terazi aslnda tartan bir terazi olaca gibi byle olmayabilir de.

Bir gre gre "terazilerin kurulmas"nd&n murad dzgn bir hesap grlmesi, amellerin karlnn hibir kimseye zerre kadar hakszlk yaplmadan adalet ve insaf gzetilerek verilmesidir. Yani tartmaktan gaye yaratklar arasnda adaletin gzetilmesidir. Bu geree tartlacak eylerin tartlmas iin terazilerin kurulmas ile rnek verilmitir.

Bu hususta -tercih edilmeye daha lyk- bir baka gr de udur: Burada anlatlmak istenen husus Allah Teal'nn gerek terazileri kurup bunlarla amelleri tartacak olmasdr.

Hasan- Basr diyor ki: Bu ilh terazinin iki kefesi ve bir dili vardr. Kimin sevaplar gnahlarndan ar gelirse helak olanlardan olur.

el-Kst, adalet demektir. Yani terazilerde dnya terazilerinde olduu gibi hibir ekilde eksik tartma ve hakszlk yoktur.

"Bir hardal tanesi kadar da olsa biz onu ortaya koyarz." Yani ilenen amel veya zulm hardal tanesi arlnda bile olsa biz iyi veya kt ona tam karln veririz.

"Hesap gren olarak biz yeteriz." Yani kullarn amellerini tespit etmek zere biz yeteriz. Onlarn amellerini bizden daha iyi bilen hibir kimse yoktur. Amelleri deerlendirme hususunda da bizden daha doru ve daha adil hibir kimse yoktur.

Bu ayette Allah Teal hakknda zerlerine vacip olan kulluk vazifelerinde-ki ihmal ve kusurlarndan dolay kfirlere ve isyankrlara kuvvetli bir tehdit ve iddetli bir uyar yaplmaktadr. Zira hibiri birbirine kartrmadan gayet iyi bilen, hibir gcn ciz kalamayaca esiz kudrete sahip bir varlktan insanlar iddetle korkmak mecburiyetindedirler.

Tevrat'n zellikleri le Kurann zelliklerinin Kartlattrtlmast

48- Yemin olsun ki, biz Musa ve Harun'a takva sahipleri iin bir k ve t olan hakk batldan ayran kitab -Tevrat'-indirdik.

49- Onlar tenha yerlerde de Rablerin-den korkarlar. Onlar kyametin dehetinden rperirler.

50- Bu (Kur'an) da bizim O'na (Muham-med'e) indirdiimiz mbarek bir ttr. imdi siz bunu inkr m ediyorsunuz?

Aklamas

ou zaman Allah Teal Hz. Musa (a.s.) ile Hz. Muhammed (s. a.) ve kitaplarn bir arada zikreder. Bu, peygamberlik ilikisinin ve vahiy ilikisinin devam ettiini beyan etmek ve Tevrat'n sahih olan, deitirilmemi asl ile Kur'an- Kerim arasnda hem dini, hem dnyay, hem inanc hem de ibadeti iine alan mkemmel eriat sistemi asndan pek ok benzerlikler bulunduuna iaret etmek iindir.

Cenab- Hak yle buyurmaktadr: "Yemin olsun ki, biz Musa ve Harun'a takva sahipleri iin bir k ve t olan Furkan' -Tevrat'- verdik." Yani Allah'a yemin olsun ki biz Musa ve Harun'a eriatn hkmlerini ihtiva eden bir kitap verdik. Bu kitap Allah'n kendisinde hakk batldan, helli haramdan ayrd ettii Tevrat'tr. Tevrat ayn zamanda hidayet ve kurtulu yoluna ulaabilmek iin aknlk ve bilgisizlik karanlklarnda kendisiyle aydnlanlan bir nurdur. O ayrca Rablerinden gerek manada korkan takva sahiplerinin ibret alaca bir t ve nasihat kitabdr.

Takva sahipleri u vasflar tamaktadrlar:

1. Tenhada Allah'tan korkmak: "Onlar tenha yerlerde de Rablerinden korkarlar. " Yani onlar tenha, gizli ve hi kimsenin durumlarn bilmedii yerlerde Rablerinin azabndan korkarlar, emrini tutar, nehyinden kanrlar. Raz, bu mana akla en yakn manadr demektedir.

Kur'an- Kerim'de bu mana zerinde tekrar tekrar durulmutur. Nitekim balca ayetlerde yle buyurulmaktadr: "Tenha yerlerde de Rahmandan korkan ve O'nun huzuruna halis bir kalple gelen kimse..." (Kaf, 50/33); "Tenha yerlerde de Rablerinden korkan kimselere mafiret ve byk bir ecir vardr." (Mlk, 67/12).

2. Kyamet gnnden korkmak: "Onlar kyametten de rperirler." Yani onlar kyametten, onun dehetinden, orada olacak hesap ve sorgudan da korkar, titrerler.

Cmleye zamirle balanmas ve hkmn onun zerine bina edilmesinde mbalaa ve ta'riz vardr.

Kur'an- Kerimin hususiyetleri: Tevrat'n zellikleri bunlar olunca Kur'an- Kerim'in buna benzer zellikleri vardr: Cenab- Hak yle buyurmaktadr:

"Bu (Kur'an) da ... mbarek bir ttr." Yani sana indirilen bu Kur'an bir hatrlatma ve ttr. Faydalarnn okluu, haberlerinin eitlilii ile feyiz dolu, bereket dolu bir kitaptr.

"imdi siz bunu inkr m ediyorsunuz?" Bu kadar ok faydal bunun gibi bir kitab nasl olur da inkr edersiniz? Son derece ak ve net olduu halde onu nasl inkar edersiniz? Kur'an ayn zamanda gayet ince nazm, derin belati, akl delilleri ve eriat beyan etmesiyle mucizedir. Siz kelmn esizliini, dilinin fesahatini ve beyann salamln en iyi takdir eden kimseler olarak O'nun Allah tarafndan indirildiini nasl inkr edersiniz?

Putlara Tapmay nkr Etme Ve Allah Teal'nn Birliine Davet

51- phesiz biz daha nce brahim'e de hakk bulma kabiliyetini vermitik. Zaten biz O'nu gayet iyi biliyorduk.

52- brahim babasna ve kavmine: "Sizin u tapmakta olduunuz heykeller nedir?" demiti.

53- Onlar da: "Biz atalarmz bunlara tapyor bulduk." dediler.

54- brahim: "Dorusu siz de, atalarnz da apak bir sapklk iine dmsnz." dedi.

55- Onlar: "Sen bize gerei mi getirdin, yoksa sen de aka yapanlardan msn?" dediler.

56- brahim: "Hayr, sizin Rabbiniz gkleri ve yeri yoktan var eden, gklerin ve yerin Rabbi olan Allah'tr. Ben de buna ahitlik edenlerdenim.

57- Allah'a yemin olsun ki, siz buradan arkanz dnp gittikten sonra ben putlarnza mutlaka bir tuzak kuracam " dedi.

58- Nihayet (brahim) putlar para para etti. Ancak ilerinden byk olana dokunmad. Belki o puta gelip ba vururlar (!) diye.

Aklamas

"phesiz biz daha nce brahim'e de hakk bulma kabiliyetini vermitik..." Allah'a yemin olsun ki, biz brahim'e rdn vermi, Musa ve Harun'dan nce yahut peygamberlikten nce onu hayr ve salh yoluna iletmi, onu Allah'n birliini tanmak ve putlara tapnmaya dmanlk etmek hususunda muvaffak klmtk. nk bu putlar hibir fayda veremez, hibir zarar dokunmaz, iitmez, grmez varlklardr. Bunlar sadece babasnn brahim'in (a.s.) nnde keserle yapt aa, maden veya tatrlar. Zaten biz onun peygamberlie ehil, gzel ahlk haiz bir kimse olduunu gayet iyi biliyorduk.

Rd, ya peygamberlik yahut din ve dnya meselelerinde hayr ve salaha ehil olmak demektir. Kurtub, tefsir ehlinin ou birinci grtedir; yani r-dn peygamberlik olduu grndedir, demitir.

"Hz. brahim babasna ve kavmine: Sizin u tapmakta olduunuz heykeller nedir? demiti."

Yani kavminin Allah' brakp putlara tapmalarn yadrgad ve "Nedir u sizin tapmakta olduunuz ve ta'zim gsterdiiniz heykeller ve putlar?" dedii zaman biz ona rdn -hakk bulma kabiliyetini- vermitik.

Ayette bu putlar hakknda dnmek gerektiine ve bunlarn hibir faydas olmadna iaret vardr. Fakat onlar bunu yapmadlar. Hibir delil olmakszn gemii kr krne taklit etmekte srar ettiler ve yle dediler:

"Biz atalarmz bunlara tapyor bulduk." Yani bizim atalarmz taklit etmekten, gemie uymaktan baka hibir delilimiz yoktur. Zayflk ve basitlik iinde zaten bu, yeterli idi.

Hz. brahim (a.s.) bu davranlarndan dolay onlar ayplad. "Dorusu siz de atalarnz da apak bir sapklk iine dmsnz, dedi." Sizinle babalarnz arasnda hibir fark yoktur. Siz de onlar da hak metodunuzdan ye doru yoldan ayr apak bir sapklk iindesiniz, dedi.

Bu ifade yanl bir gr zamann ilerlemesinin, gnlerin gemesinin deitirmeyeceine iaret etmektedir.

Kavmi Hz. brahim'in bu szn aknlkla karladlar ve ona u soruyu sordular: "Sen bize gerek olan bir ey mi getirdin yoksa sen de bizimle aka yapanlardan msn?" Senden duyduumuz bu sz nedir? Sen bu sz oyun, elence, mizah olsun diye mi sylyorsun, yoksa bu sznde ciddi ve gereki misin? nk biz bunu senden nce hi iitmedik.

Hz. brahim (a.s.) putlara tapmay yadrgadktan sonra hakk beyan et- ve ibadete lyk olan Allah' gstermek zere u cevab verdi: "Hayr, sizin ttabbiniz gkleri ve yeri yoktan var eden, gklerin ve yerin Rabbi Allahtr." Yani ben aka ve oyunla deil ciddiyetle ve hak szle konuuyorum. nk ibadete lyk olan Rab gkleri ve yeri yaratan, daha nce hibir benzeri olmakszn jif 1111 var eden, meydana getiren, gklerin ve yerin gerek sahibi olan Allahtr. O btn her eyin yaratcsdr. O kendisinden baka ilh bulunmayan Rabdr

"Ben de buna ahitlik edenlerdenim." Ben de O'ndan baka ilh olmadna, O'ndan baka Rab olmadna ehadet ediyorum.

Ksaca: Hz. brahim hakk ortaya koymak hususunda ciddi olduunu gsterdi. Bu hak nce szle Allah'n birliini kabul etmek -bu da O'nun syledii imdr.- Sonra da bizzat fiille desteklemek. Bu sebeple Hz. brahim (a.s.) kavmimden bazlarnn duyaca ekilde yemin ederek yle dedi:

"Allah'a yemin olsun ki, siz buradan arkanz dnp gittikten sonra ben Mutlarnza mutlaka tuzak kuracam." Siz bayramnza gittikten sonra sizin ptlarnz krmaya ve onlara zarar vermeye gayret edeceim, dedi. Kavminin her sene yaptklar bir bayram toplants vard. Oraya karlar, sonra dnerler, putlara secde ederlerdi.

Hz. brahim'in (a.s.) bu szn kavminden biri duymu, ezberlemiti. Sonra bunu haber vermi, bu haber kavmi arasnda yaylmt. Bunun zerine "Kavmi brahim denilen gencin onlara (putlara) dil uzattn iitmitik, dedi-far." (Enbiya, 21/60).

Hz. brahim (a.s.) hasta olduu eklinde mazeret ileri srerek bayram top-aLCL=na kmad. Plann bilfiil uygulamaya koydu. Putlarn kendilerine yap-az. eziyeti gidermeye glerinin yetmediini dnnce belki de putlara tap-ulit: terk edeceklerdi. Zira pratik delil gnle daha tesirli, dnmeye daha ok leTik edici ve zihne vurmas daha iddetli idi.

^Sihayet (brahim) putlar para para etti. Ancak ilerinden byk olana dmmamad. Belki o puta gelip ba vururlar diye." Kavmi gidince Hz. brahim bjiJ putlarn yanna girdi. Putlarn nlerinde yiyecekler vard. Hepsini pa-para etti, kk kk paralara bld. Hepsini krm ama oradaki b-jrC putu krmamt: "zerlerine yavaa yryp onlara sa eliyle kuvvetli bir indirdi." (Saffat, 37/93). Belki de bu putperestler normal olarak fayda bu byk puta mracaat ederler diye, Hz. brahim de baltay bu pu- boynuna veya eline ast. Bylece putun hibir ey yapamadn, putlar . gurura kapldklarn, bilgisiz olduklarn onlar da anlasnlar istedi.

Putlarn Krlmas Olayndan Sonra Hz. brahim (A.S.) le Kavmi Arasnda Geen Sert Tartma

59- Kavmi: "Bunu bizim tanrlarmza kim yapt? Muhakkak o zalimlerden biridir." dediler.

60- Bazlar: "brahim denilen bir gencin onlara dil uzattn iitmitik." dediler.

61- Bunun zerine kavmin ileri gelenleri: "yleyse onu insanlarn gzleri nne getirin. Belki de ona ahitlik ederler." dediler.

62- (brahim'i getirdiklerinde) "lahlarmza bunu sen mi yaptn ey brahim?" dediler.

63- brahim: "Hayr, ite u bykleri yapm olmal. (sterseniz) Onlara sorun eer konuurlarsaF' dedi.

64- (Bunun zerine) kendi vicdanlarna ba vurup (ilerinden): "Aslnda haksz olan sizsiniz." dediler.

65- Sonra yine eski kafalarna dndler: "Bunlarn konuamayacan sen de gayet iyi biliyorsun." dediler.

Aklamas

Bu blm Hz. brahim (a.s.) kssasnn putperestlerin putlarnn krlp paralanmasndan sonra galeyana gelip kin ve intikam duymalar merhalesini tasvir eden failinin bilinmesi gereken ok dehetli bir olay idi. Bu olayn hikyesi yledir:

"Kavmi: Bunu bizim tanrlarmza kim yapt? dediler." Yani Hz. brahim (a.s.) kavminden puta tapanlar, Nemrud ve adamlar bayramlarndan dnp putlarnn krldn grnce tehdit ve azarlama yoluyla: "Bu tanrlar kran kim?" dediler. Kavminin putlarn "tanrlar" diye ifade etmeleri, Hz. brahim'i iddetli aypladklarn, bu durumun korkunluunu ve dehetini ifade etmektedir. Kavmine gre Hz. brahim "Muhakkak o zalimlerden biridir." Yani bu ii yapan bu davranyla kendine zulmeden kimselerden biridir. Ya tanrlara kar olan creti sebebiyle, ya da onlar krp parampara etmesi ve halen de onlar kmsemeye devam etmesi sebebiyle kendini tahkir edilmeye ve cezaya maruz brakmaktadr.

"Bazlar: brahim denilen bir gencin onlara dil uzattn iitmitik, dediler." Hz. brahim'in (a.s.) daha nce geen: "Allah'a yemin ederim ki sizin putlarnza mutlaka tuzak kuracam." szn iiten bazlar: "brahim ad verilen bir gencin onlar aypladn ve onlara tehditte bulunduunu duymutuk, onlara bunu yapan O'dur." dediler.

bni Abbas: Allah her peygamberi gen olarak gndermektedir. Her lime ilim gen yata verilmektedir, demi ve u ayeti okumutur: "Bazlar, brahim denilen bir gencin onlara dil uzattn iitmitik, dediler."

Bu ayetin zahiri bunu syleyenlerin bir kii deil bir gurup olduklarna dellet etmektedir. Hz. brahim (a.s.) onlarla tartyor ve: "Tapp durduunuz bu heykeller de nedir?" diyordu. Dolaysyla onlarn zihinlerine bu ii Hz. brahim'in yapt eklinde bir dnce hkim oldu.

Bunun zerine kavmin ileri gelenleri: "yleyse onu insanlarn gzleri nne getirin. Belki de ona ahitlik ederler, dediler." Yani Nemrud ve kavminin eraf yle dediler: O halde onu byk bir topluluun huzuruna, btn insanlarn grecei ve duyulabilecei bir yere getirin. Bylece insanlar onu grp aleyhinde ahitlikte bulunsunlar. Onu delilsiz olarak alp gtrmesinler veya ona yaplacak eyi grsnler de ibret olsun.

Hz. brahim'in (a.s.) maksad zaten bu idi. Bu byk topluluk huzurunda, onlarn kendilerine zarar verilmesini engelleyemeyen ve hi bir kimseye yardm dokunmayan putlara tapmak suretiyle akllarn ok az kullandklarn ve ok bilgisiz olduklarn beyan etmek istiyordu.

"lhlarmza bunu sen mi yaptn ey brahim? dediler." Yani Hz. brahim'i getirince -bu anlalan ama mahzuf olan bir cmledir.- Ona: Bu putlar kran sen misin? dediler. Hz. brahim (a.s.) da onlara u cevab verdi: "Hayr, ite u bykleri yapm olmal." Yani bilkis bunu yapan u byk puttur. Bu put Hz. ibrahim'in (a.s.) krmad put idi.

Hz. brahim (a.s.) onlarn bu puta kar olan ar hrmetlerini grp onun sebep olduunu veya kendini bu ie, yani putlar hie sayma ve onlar krmak iine onun sevkettiini dikkate almalar iin bu fiili byk puta nispet etti. Zira bir fiil bizzat yapana isnat edildii gibi sebep olana da isnat edilebilir. Yahut Hz. brahim (a.s.) onlar hccetle ilzam etmek ve onlar susturmak iin tariz slubuyla onun yaptn ikrar etti. Nitekim aheser bir sanat eserini sergileyen mehur sanatkra yahut gzel bir yaznn hattatna, bunu yapann kim olduu sorulunca: "Belki de sen yapm olabilirsin; Sen yazm olabilirsin." demesi gibidir. Bu cevaptan maksat bu hattn veya sanatn sahibini gizlemek deil sual sorann sualini istihza ile karlayp suali ona ispat ettirmektir.

"Onlara sorun, eer konuurlarsa!" Yani eer bunlar konuan tanrlar ise bu putlar kimin krdn kendilerine sorun, dedi.

Bu cevapta putlara tapmann aslszlna dikkatleri ekilmekte ve zihinleri uyarlmaktadr. Bylece putlarn faydasz olduklarn ve bunlarn dilsiz talar olup, konumayan cansz varlklar olduklarn, byle varlklarn nasl ta-pdmaya lyk olabilecekleri hususunu kendilerinden itiraf etmeye tevik edilmektedirler.

Bu cevap -bundan sonraki u ayetin delaletiyle- onlarn fikirlerine tesir etmitir: "Bunun zerine kendi vicdanlarna ba vurdular." Yani Hz. brahim'in ta-s.) kavmi o zaman kendi kendilerini aypladlar. Tanrlar konumadklarna gre onlarn bekiliini yapmak ve onlar korumak noktasnda kusurlu olduklann ifade ettiler ve yle dediler:

"Aslnda haksz olan sizsiniz dediler." Birbirlerine: lhlar bekisiz brakmak ve ihmal etmek sebebiyle aslnda haksz olan sizsiniz. Yahut konumayan varlklara tapmak sebebiyle siz kendi kendinize zulmettiniz, dediler.

"Sonra yine eski kafalarna dndler. Bunlarn konumayacan sen de gayet iyi biliyorsun, dediler." Yani dnmek ve incelemek iin balarn nlerine ediler. Yahut tekrar Hz. brahim'e (a.s.) kar batl yolla mcadele etmeye dndler. stikametten ayrldlar. aknlk iinde kalnca Hz. brahim'e (a.s.) kar u delili ileri srdler. "Sen de biz de bunlarn konumayacan gayet iyi biliyoruz. O halde nasl bizden eer konuurlarsa onlara sual sormamz isteyebiliyorsun?" Yani onlar iinde bulunduklar aknlk sebebiyle Hz. brahim (a.s.) iin hccet olabilecek bir ifade ile ona kar ktlar.

Hz. brahim'in (A. S.) Ezici Zaferi, Ateten Kurtulmas

66- brahim: yleyse siz Allah' brakp da hibir ekilde size fayda veya zarar veremeyen putlara hl tapacak msnz?

67- Size de, Allah' brakp taptnz putlara da yuf olsun! Siz hi aklnz kullanmaz msnz? (dedi).

68- Bazlar: "Eer bir ey yapacaksanz, onu yakn. Bu suretle tanrlarnza yardm edin," dediler.

69- Biz de (brahim atee atlnca): "Ey ate! brahim iin serinlik ve esenlik ol!" dedik.

70- Kavmi brahim'e bu ekilde bir tuzak kurmak istediler. Fakat biz onlar, daha ok hsrana urayan kimseler kldk.

Aklamas

Bu blm Hz. brahim (a.s.) ile putperest kavmi kssasnn en dehetli ksm olan nc ve sonuncu blmdr.

Hz. brahim (a.s.) kavmi putlara tapnmann hibir yarar olmadn kendi kendilerine ikrar edip de Hz. brahim (a.s.) de hccetle onlar ilzam edince vesvese ve evham zerine kurulu olan, akl sahiplerinin asla kabul edemeyecei bu aslsz hurafe dolu tapnmaya artk son verme gereini bir elle gibi sratle iln etmeye yneldi. Hz. brahim (a.s.) yle diyordu:

"yleyse siz Allah' brakp da hibir ekilde size fayda veremeyen ve zarar dokunmayan putlara hl tapacak msnz?" Yani Hz. brahim (a.s.) kavmi bu tanrlarn konuamadklarn itiraf ettiklerinde onlara hitaben: "Siz Allah yerine kendilerine mit baladnzda size hibir ekilde fayda vermeyen veya onlara dmanlk yaptnzda yahut onlardan korktuunuzda size hibir zarar dokunmayan eylere mi tapyorsunuz?" dedi.

"Size de, Allah' brakp taptklarnza da yuf olsun. Size de ilhlarnza da yazklar olsun". Bu yuhlama ve tahkir Allah Teal'y brakp onlara taptnz iin size ve putlarnzadr.

"Siz hi aklnz kullanmaz msnz?" Siz iinde bulunduunuz dalleti ve ancak cahil, zalim ve facirlerin bal olaca inkarcl hi dnmez misiniz?

Hz. brahim (a.-s.) beyan ettii hccetiyle onlar stn gelince, hak ortaya kp batl ezilince ona eza ve cefa etmeye koyulmaktan baka are bulamadlar.

Bazlar: "Eer bir ey yapacaksanz onu yakn" dediler. Yani biribirlerine: "brahim'i atete yakn. Eer tanrlarnza gayet kuvvetli bir ekilde destek vermek istiyorsanz bu ekilde destek verebilirsiniz." dediler.

Mehur olan rivayete gre bunu diyen Nemrud b. Ken'an b. Sincarb b. Nemrud b. Ky b. Hn b. Nuh idi. Bir baka rivayete gre bu Faris bedevilerinden veya krtlerinden bir kii idi.

Kavmi ok miktarda odun topladlar. Mancnk kefesiyle brahim'i atee attlar.

te bu anda "Biz de: Ey ate! brahim iin serinlik ve esenlik ol! dedik." Yani peygamberini muhafaza etmeyi ve onlar insanlarn eziyetinden korumay tekeffl eden Allah Teal: "Biz de: Ey ate! brahim iin serinlik ve esenlik ol; yani zarar vermeyecek ekilde souk ol, diye emrettik." Ate de ne scak ne souk serin bir hale geldi.

bni Abbas (r.a.) diyor ki: "Cenab- Hak esenlik iinde olmasn sylemeseydi ate Hz. brahim'i (a.s.) soukluuyla helak ederdi."

Ebul-Aliye diyor ki: Eer Cenab- Hak "berden ve selmen" diye buyurma-sayd, atein soukluu scaklndan daha iddetli olurdu. Atein soukluu Allah'n kendisinden hararet ve yakclk zelliini ekip almas ve k vermesi ve hararetlilik zelliinin ayn ekilde braklmas ile meydana gelmitir. Allah her eye kadirdir.

Buhar'nin bni Abbas'tan (r. a.) rivayetine gre Hz. brahim'i (a.s.) atee attklar vakit o "Bana Allah yeter ve O ne gzel vekildir!" demitir.

Peygamberimiz (s. a.) de Uhud Sava'nda ayn sz sylemitir: "Bazlar mminlere: "Dmanlarnz size kar ordu toplad. Onlardan korkun, dediklerinde bu, onlarn imanlarn artrmtr ve yle demilerdir: Allah bize yeter, O ne gzel vekildir?.." (l-i mran, 3/173).

Hafz Ebu Ya'l da Ebu Hureyre'den (r. a.) Peygamberimiz'in (s.a.) yle buyurduunu rivayet etmitir: "Hz. brahim (a.s.) atee atld zaman Al-lahm! Sen gklerde teksin. Ben de yeryznde sana ibadet eden tek kulunum, "demitir.

beyy b. Ka'b (r. a.) Peygamberimizin (s.a.) u hadisini naklediyor: "brahim'i balayp atee attklarnda yle dua etti. Allahm. Senden baka ilh yoktur. Ey lemlerin Rabbi! Seni tenzih ederim. Hamd sadece sana aittir. Mlk sadece sana aittir. Senin hibir ortan yoktur. Sonra da onu geni bir yerden mancnkla atee attlar. Cebrail onu karlad:

- Ya brahim, bir ihtiyacn, arzun var m? diye sordu. Hz. brahim (a.s.):

- Senden istediim bir arzu yoktur, dedi. Cebrail:

- O halde Rabbinden iste dedi. Hz. brahim (a.s.):

- Onun benim halimi bilmesi benim isteime gerek brakmaz, dedi.

Bunun zerine Cenab- Hak: "Ey ate! brahim iin serinlik ve esenlik ol!" buyurdu.

"Kavmi brahim'e bu ekilde bir tuzak kurmak istediler. Fakat biz onlar daha ok hsrana urayan kimseler kldk." Yani Hz. brahim'in (a.s.) kavmi onu eziyet verip ldrmek iin bir tuzak kurdular. Biz de onlar malup ve kk kimseler kldk. Allah, Hz. brahim'i (a.s.) ateten kurtard.

Hz. brahim'in (A. S.) Hz. Lt (A. S.) le Birlikte Kurtulmas Ve Mbarek Topraklara Gtrlmesi

71- Biz brahim'i ve Lt'u btn lemlere mbarek kldmz blgeye ulatrarak kurtardk.

72- Biz brahim'e shak' ve fazladan bir ba olarak Yakub'u ihsan ettik. Hepsini salih kimseler kldk.

73- Onlar, emrimizle doru yolu gsteren nderler yaptk. Kendilerine hayrl iler yapmay, namaz klmay, zekt vermeyi vahyettik. Onlar ancak bize ibadet eden kimselerdi.

Aklamas

"Biz brahim'i ve Lt'u btn lemlere mbarek kldmz blgeye ulatrarak kurtardk." Yani Allah'n brahim'e verdii nimetlerden biri, onu Irak'tan mukaddes diyar olan am blgesine hicret etmek suretiyle kurtarp mbarek diyara ulatrmasdr.

Bu diyar Allah'n orada gnderdii ve eriatlar btn lemlere yaylan peygamberler sebebiyle mbarek kld, ayrca topraklarnn verimlilii, aa ve nehirlerinin okluu sebebiyle bereketli kld, dolaysyla dnya ve ahiret hayrlarnn topland yerdir. Rivayete gre, maherin kurulaca ve amel defterlerinin datlaca yer de orasdr denilmitir. Hz. sa (a.s.) oraya inecek, ve Mesih, Deccal' orada helak edecektir.

Hz. brahim'in (a.s.) hicreti irk ve putperestlikten kamak tevhidin ve Allah'a kulluun kararghn aramak iin yannda Hz. Lt (a.s.) ve Sre Hatun olduu halde Irak'ta bulunan Feddan Aram beldesindeki Ks'den balayan bir Meret idi. Hz. brahim, Harran'da konaklam, sonra Msr'a g etmi, daha sonra am'a geri dnm ve Filistin'e yerlemiti. Hz. Lt (a.s.) ise Filistin'e bir gn bir gece mesafedeki Mu'tefika kasabasna yerlemiti.

Bundan sonra Cenab- Hak ateten kurtulma ve mbarek diyara hicret etme nimetlerinden sonra verilen dier nimetleri zikretmektedir:

1- "Biz brahim'e shak' ve fazladan bir ba olarak torunu Yakub'u ihsan ettik." Yani duasna icabet ederek O'na shak' verdik. Nitekim O "Ya Rabbi bana salihlerden hibe eyle." (Saffat, 37/100) demiti. Yakub'u da niyaz ettiine fazladan bir ba olarak verdik. Tpk farz namaz zerine ziyade olan nafile namaz gibi. Birinci tefsire gre, nafile (yani ba ve ltuf) shak ve Yakup'tur. kinci tefsire gre ise, nafile zellikle Yakup (a.s.) 'tur.

2- "Hepsini salih kimseler kldk." Drt kiiden; yani Hz. Lt, Hz. brahim, Hz. shak ve Hz. Yakup'tan her birini, hepsini hayr ve salah ehli kldk. Rablerine itaat etmekteler, haramlarndan kanmaktadrlar. Yahut onlar nebi ve rasuller kldk. Birinci mana hepsini ihata ettii iin zihne daha yakndr. Enbiyann salah kelimesiyle tavsif edilmesi peygamberlerin masum olduklarna dellet etmektedir.

3- "Onlar emrimizle doru yolu gsteren nderler yaptk." Yani biz onlar kendilerine uyulan, Allah'n izniyle O'nun dinine ve O'nun emriyle hayrlara davet eden nderler ve liderler kldk.

Bu ayette Allah'n dininde liderlie lykyla geen kimsenin muvaffak olup Hak Din ve istikamet yolunda hidayete nail olduuna delil vardr. ylesinin hidayetin gereini bozmas ve ondan vazgeme hakk yoktur.

4- " Kendilerine hayrl iler yapmay vahyettik." Yani onlara hayrl iler -taatleri ileyip haramlar terk etmek gibi salih amelleri- yapma emirlerini indirdik.

Bu da Cenab- Hakk'm Hz. brahim'in (a.s.) evldn peygamberlik erefiyle zellikle ereflendirdiine dellet eder. Bu, baba olarak Hz. brahim (a.s.) iin nimetlerin en byklerinden biridir.

5- "Namaz klmay"

6- "Zekat vermeyi vahyettik." Yani onlara farz olan namaz klmay, farz olan zekt vermeyi vahyettik.

Bu ifade, zel olann genel olana atf babndandr. Zira namaz ve zekt hayrl ilerdendir. Btn ibadetler arasnda namaz ve zekt mertebelerinin ycelii ve nemine binaen zellikle zikredilmitir. nk namaz beden ibadetlerin en ereflisidir. Allah Teal'y zikretmek, anmak iin emredilmitir. Zekt ise mali ibadetlerin en ereflisidir. Zekt fakirlerin ihtiyacnn grlmesi iin emredilmitir. Her iki ibadette de Allah Teal'nn emrinin tazim edilmesi gerei yer almaktadr.

Bu nimetleri saydktan sonra ve o ahsiyetleri nce salh (salih kimseler olmalar) sonra imamet (nder ve lider olular ve vahye nail olular) vasflaryla tavsif etti ve onlarn Allah'a kulluk ve ibadet iinde olduklarn aklad:

"Onlar ancak bize ibadet eden kimselerdi." Yani Cenab- Allah'a huu ve itaat ierisindeydiler. taatkr ve insanlara emrettiklerini bizzat kendileri de yerine getiren kimselerdi.

Bu ayette de bu peygamberlerin Allah'n ihsanna ve kendilerine verdii nimetlere kar vefakr olduklarna delil vardr. Allah onlara nimetler ikram edip ihsanla ltufta bulununca onlar da kullukla yani ibadet ve taatle O'na kar vefakr oldular.

Hz. Lut (a.s.) Kssas:74- Lt'a gelince, Biz ona da hkm (peygamberlik) ve ilim verdik. Onu halk iren iler yapan kasabadan kurtardk. Onlar gerekten kt bir kavim idiler, itaatsiz kimseler idiler.

75- Biz Lt'u rahmetimize gark ettik. O gerekten salih kimselerdendir.

Aklamas

"Lt'a gelince, biz ona hkm ve ilim verdik." Yani Allah Lt'a (a.s.) peygamberlik ile hikmet yani yaplmas gerekli olan emirler ve hkm yani insanlar arasndaki dvalarda gzel karar verme hususiyeti verdi. Yine ona peygamberler iin gerekli ilim verdi. Yani akide, ibadet ve Allah Teal'ya itaat ile ilgili hususlar retti. Onu Sedum (Sodom) kasabas ile o kasabaya bal 7 kye gnderdi. Bu kasabalarn halk ona muhalefet edip yalanladlar. Allah da Kur'an- Kerimin deiik yerlerinde haber verdii gibi onlar helak etti.

Lt'a verilen iki nimetten hkm ve ilimden baka bir nc nimet daha vardr. O da udur:

"Biz onu halk iren iler yapan kasabadan kurtardk." Yani Allah Lt'u en tehlikelisi livata olan pek ok irkin iler ileyen Sedum (