sosyalist İşçi 314

12
sosyalist isci DEVRÝMCÝ ANTÝKAPÝTALÝST GAZETE www.sosyalistisci.org SAYI: 314 29 Þubat 2008 1 YTL Castro gitti, Castro geldi Cengiz Alðan Sayfa: 8 Irak’ta iþgal ve direniþ Sayfa: 6 - 7 25 yýlda 18 operasyon YETER BÝR DE BARIÞI DENESENÝZ? Türk uçaklarý daðý taþý bomba- lýyor. Hava saldýrýlarý yetmedi, bir de kara harekatý baþlattýlar. Medya Türk askeri helikopterinin PKK tarafýndan düþürülmesinin üstünden atlarken baþtan aþaðý militarizme övgü düzüyor. Ýyi ama tüm bunlar yýllardýr ayný þekilde uygulanmadý mý? Her sýnýrötesi operasyonda ayný sözleri duyduk: ‘Teröristleri öldürdük, PKK bitti.’ Ayný masal ýsýtýlýp yeniden önümüze sürülüyor. Ancak her kalkan savaþ uçaðý için, atýlan her bomba, sýkýlan her mermi için milyonlarca dolar akýtýlmaya devam ediyor. Kazanan silah tüccarlarý, kaybe- den kardeþ iki halk. Silahla Kürt sorunu çözülemez. Sýnýrötesi operasyonlarla ‘içerideki’ sorunlar giderilemez. 29. Kürt isyanýnýn tarihi göster- miþtir ki her yeni ölüm yüzlerce Kürt gencinin mücadeleye katýl- masýný yol açýyor. Daðlýca çatýþ- masý sýrasýnda oluþturulan histeri yerini býkkýnlýða býrakmýþ gibi. Kürtler de Türkler de savaþtan býktý. Türklerde barýþ yanlýsý ses duyulmaya baþlanýrsa her þey tersine çevrilebilir. Nükleer santrallara karþý miting Küresel Eylem Grubu (KEG) Çernobil felaketinin yýldönümünde Türkiye’de inþa edilmesi planlanan nükleer enerji santrallarýne karþý bir miting yapmaya karar verdi. Küresel Eylem Grubu nükleer enerji santrallarýnýn büyük bir tehlike olduðunu ve temiz enerji kaynaðý olduklarýnýn ise tamamen yanlýþ bir bilgi olduðunu vurguluyor. KEG’in 26 Nisan eylemini çok sayýda bilim insaný ve sanatçý da destekliyor. SSGSS 1 Eylül'e Sosyal Güvenlik ve Genel Saðlýk Sigortasý tasarýsýnýn yasalaþmasý 1 Eylül'e ertelendi. 2006’dan bu yana yasa önce ýsýtýlýyor, sonra geri çekiliyor. Ayný þey oldu þimdi de. Korkunç yasayý bu haliyle savunmak zor. AKP’yi kararsýz kýlan bu. SSGSS’ye karþý mücadele cýlýz da olsa bu koþullarda etkili oluyor. Bunu görmek ve direniþi devam ettirmek gerek. Erteleme emek hareketine fýrsat kazandýrýyor Duruþmada yine ýrkçý hakaretler Hrant Dink duruþmasý ýrkçlýk ve Dink ailesine hakaretlerle geçti. Tetikçi O.S. Dink ailesinin avukatlarýna küfür etti. Ergenekon operasyonunda gözaltýna alýnan ve neden serbest býrakýldýðý anlaþýlamayan Yasin Hayal’in avukatý Fuat Yasin Ermenilere karþý ýrkçý hakaretlerine devam ediyor. Hrant’ýn arkadaþlarý adalet için mücadele etmekte kararlý.

Upload: sosyalist-isci

Post on 23-Mar-2016

251 views

Category:

Documents


7 download

DESCRIPTION

Sosyalist İşçi 314

TRANSCRIPT

Page 1: Sosyalist İşçi 314

sosyalist isciDEVRÝMCÝ ANTÝKAPÝTALÝST GAZETE

www.sosyalistisci.org

SAYI: 314 29 Þubat 2008 1 YTL

Castrogitti,CastrogeldiCengiz AlðanSayfa: 8

Irak’taiþgal vedireniþSayfa: 6-77

25 yýlda 18 operasyon

YETERBÝR DE BARIÞIDENESENÝZ?Türk uçaklarý daðý taþý bomba-

lýyor. Hava saldýrýlarý yetmedi,bir de kara harekatý baþlattýlar.Medya Türk askerihelikopterinin PKK tarafýndandüþürülmesinin üstündenatlarken baþtan aþaðý militarizmeövgü düzüyor.

Ýyi ama tüm bunlar yýllardýrayný þekilde uygulanmadý mý?Her sýnýrötesi operasyonda aynýsözleri duyduk: ‘Teröristleriöldürdük, PKK bitti.’ Ayný masalýsýtýlýp yeniden önümüzesürülüyor.

Ancak her kalkan savaþ uçaðýiçin, atýlan her bomba, sýkýlan her

mermi için milyonlarca dolarakýtýlmaya devam ediyor.Kazanan silah tüccarlarý, kaybe-den kardeþ iki halk.

Silahla Kürt sorunu çözülemez.Sýnýrötesi operasyonlarla

‘içerideki’ sorunlar giderilemez.29. Kürt isyanýnýn tarihi göster-

miþtir ki her yeni ölüm yüzlerceKürt gencinin mücadeleye katýl-masýný yol açýyor. Daðlýca çatýþ-masý sýrasýnda oluþturulan histeriyerini býkkýnlýða býrakmýþ gibi.Kürtler de Türkler de savaþtanbýktý. Türklerde barýþ yanlýsý sesduyulmaya baþlanýrsa her þeytersine çevrilebilir.

Nükleer santrallarakarþý miting

Küresel Eylem Grubu (KEG) Çernobilfelaketinin yýldönümünde Türkiye’deinþa edilmesi planlanan nükleer enerjisantrallarýne karþý bir miting yapmayakarar verdi.

Küresel Eylem Grubu nükleer enerjisantrallarýnýn büyük bir tehlikeolduðunu ve temiz enerji kaynaðýolduklarýnýn ise tamamen yanlýþ birbilgi olduðunu vurguluyor. KEG’in 26Nisan eylemini çok sayýda bilim insanýve sanatçý da destekliyor.

SSGSS 1 Eylül'eSosyal Güvenlik ve Genel

Saðlýk Sigortasý tasarýsýnýnyasalaþmasý 1 Eylül'e ertelendi.2006’dan bu yana yasa önceýsýtýlýyor, sonra geri çekiliyor.Ayný þey oldu þimdi de.Korkunç yasayý bu haliylesavunmak zor. AKP’yi kararsýzkýlan bu. SSGSS’ye karþýmücadele cýlýz da olsa bukoþullarda etkili oluyor. Bunugörmek ve direniþi devamettirmek gerek. Erteleme emekhareketine fýrsat kazandýrýyor

Duruþmada yineýrkçý hakaretler

Hrant Dink duruþmasý ýrkçlýkve Dink ailesine hakaretlerlegeçti. Tetikçi O.S. Dink ailesininavukatlarýna küfür etti.Ergenekon operasyonundagözaltýna alýnan ve nedenserbest býrakýldýðý anlaþýlamayanYasin Hayal’in avukatý FuatYasin Ermenilere karþý ýrkçýhakaretlerine devam ediyor.Hrant’ýn arkadaþlarý adalet içinmücadele etmekte kararlý.

Page 2: Sosyalist İşçi 314

2 sosyalist iþçi sayý: 314

9 Þubat'ta Ankara'dagerçekleþen türban karþýtýmitingin 50 metre yakýnýn-daki Osmanlý Cami'ninayakkabýlýðýna býrakýlan elbombasýnýn emniyet üzeri-ne kayýtlý olduðu ortayaçýktý. Makine KimyaEndüstrisi'nde 1987üretilen el bombalarýnýnayný yýl Emniyet Genel

Müdürlüðü'ne satýldýðýkayýtlarda bulundu.

Bomba Ergenekonoperasyonunun baþlamasý-na neden Ümraniye'dekihücre evde bulunan MKEtipi bombalarla benzeþtiðibelirlendi.

Ayný bombalar Ýstanbul'-da 2, Ýzmir, Isparta veÇankýrý'da olayda emniyet

kayýtlarýna geçmiþ. 2000'deIsparta'da bir polis aracýnýnaltýna býrakýlan el bombasý“terör olayý” olarakgörülmüþ. Diðerleri çeþitlipolis operasyonlarýndabulunmuþ. Çankýrý'da2007'de emekli bir özelharekatçýnýn evini satýnalanlar çatýda bombalardan3'ünü bulmuþ.

Ankara'da Tekel'inözelleþtirilmesi protestoeden iþçiler 19 Þubat'ta iha-leyi engellemek içinÖzelleþtirme ÝdaresiBaþkanlýðý önündeydi.

Ýstanbul, Samsun, Tokat,Adýyaman, Çorum,Diyarbakýr, Hatay, Adana,Tokat ve Bitlis'ten geleniþçiler sabah Kurtuluþparkýnda buluþarak ÖÝB'eyürüdü. Burada fiili mitingyaptýlar. Saat 16.30'da dörtþirketin ihaleye teklifverdiði bilgisi ulaþýncaöfkeli iþçiler ÖÝB'içevreleyen demirlere yük-lendiler ve oturma eylemibaþlattýlar. Eylemi bitirinçaðrýsý dinlemeyensendikacýlar alaný terk etti.Ýþçiler Ziya Gökalp

Caddesi'ni trafiðe kapat-týlar. Polis birden fazla keziþçilere biber gazý ve coplasaldýrdý. 12 iþçi gözaltýnaalýndý.

Ýhaleyi kazanan British

Tobacco InternationalTekel'i 1.72 milyar dolarasatýn aldý.

Tek Gýda-Ýþ Sendikasý,iþyerini terk etmeme kararýaldý.

Ankara'dan sonraTokat'ta tekel iþçileri trafiðidurdurarak AKP'yeyürüdü. Bitlis TekelFabrikasý çalýþanlarý AKP ilbaþkanlýðýna siyah çelenkbýraktý. Malatya iþçileri deAKP'ye yürüdü, sonra fab-rikayý terk etmeme eylemibaþlattýlar.

Samsun'da AKP önünesiyah çelenk býrakmakisteyen iþçilere polis bibergazý sýktý, 1 iþçi hastaneyekaldýrýldý.

Sendika ikinci bir kararakadar fabrikalarý terketmeme eyleminin devamedeceðini söyledi.

Öte yandan Tek Gýda-Ýþüyesi 204 Ýþçi BalýkesirHavran'da bulunanAntgýda'da greve baþladý.

Tekel iþçileri fabrikalarý terk etmiyor

Provokasyon bombasý emniyet kayýtlarýnda

Anayasada deðiþiklik yetmiyor

Anayasanýn 42. mad-desinde yapýlan birdeðiþiklikle kýlýk vekýyafette yeni bir düzen-lemeye giden meclis, tür-ban yasaðýnýn kaldýrýl-masýna dönük bir adýmattý. Cumhurbaþkaný dayasaðýn sona ermesi içinanayasada yapýlandeðiþikliði onayladý.

Kemalist laikler dehemen her politik olaydaolduðu gibi, yasaðý savu-narak devletin elden git-tiði tehditlerini savunarakanayasa mahkemesinegideceklerini ilan ettiler.Solun önemli bir kýsmý daþüpheyle yaklaþtýklarý bugeliþmeler karþýsýnda yatarafsýz kalýyor, ya daaçýktan türban yasaðýnýsavunuyor. Hem de neadýna, özgürlükler adýna.Ýnsanlarýn, istedikleri gibigiyinebilmesine dönükyasaðý savunmak, hangiözgürlük anlayýþýna sýðýy-orsa artýk.

Derin yasakçýlarEn son YÖK, türban

düzenlemesi ile ilgili yenibir açýklama yaptý.Rektörlüklere yollananaçýklamada türbanyasaðýný kaldýrýn uyarýsýgeldi.

YÖK'ün bu açýklamasýnakarþýn Üniversiteler arasýkurul ise yaptýðý açýkla-mada yasaðýn devametmesi gerektiðini savun-du.

Üniversitelerin bir çoðuda kurulun çaðrýsýnauygun olarak türbanyasaðýný devam ettirecek-lerini beyan etti. Yasaðýnkalktýðý günden bu yanabaþörtülülerin bir çoðuhala öðrenimlerinedevam edemiyorlar.

Bütün bu kargaþalýktanortaya çýkýyor ki buülkede yasaklarý kaldýr-

mak için anayasadadeðiþiklik yapmak bileyeterli gelmiyor.

Halk meclise gönderdik-leri vekillerin vehükümetin, yasama veyürütme yetkisine sahipolduðunu düþüne dur-sun.

Derin güçler hala suyunbaþýný tutmak için çýr-pýnýyorlar.

Baþörtülüler okula giremez!

Ýfadeözgürlüðünedir ki?

Yargýtay baþkanýolmadan önce 301 ileilgili davalara bakan 9.Ceza Dairesi'ninBaþkanlýðýný yapan vegenellikle sanýklarýnaleyhine kararlar verenHasan Gerçeker 301.maddenin deðiþtirilme-sine iliþkin tartýþmalarkonusunda "301.maddede ifade özgür-lüðü kýsýtlý deðil" diy-erek yorumda bulundu.

Yargýnýn en yüksekorganlarýndan birininbaþýna gelen bu yargýüyesine göre düþünceyeceza vermek, ifadeözgürlüðünü kýsýtlamakanlamýna gelmiyor.

Ordu ve bir dizi kurumdýþýnda, yargýdadevletin derin yönününetkisine bu açýk bir kanýtdeðil mi?

DTPli vekilesaldýran polisgörevdenalýndý

Öcalan'ýn yakalan-masýnýn yýldönümündegösteri düzenleyenKürtlere dönük polisinprovokatif ve sert tutu-mu sonucu bir Kürtçocuðu hayatýný kaybet-miþ, onlarcasý dayaralanmýþtý. Batman'daDTP milletvekili BengiYýldýz ve BatmanBelediye BaþkanýHüseyin Kalkan çevikkuvvetin sert müdahale-siyle karþýlaþtý.

Ýlginç olansa DTPliYýldýz’a müdahale edenemniyet müdürününgörevden alýnmasý.

Dinledilerama...

Trabzon Santa MariaKatolik Kilisesi RahibiAndrea Santoro 5 Þubat2006'da uðradýðý saldýrýsonucu hayatýný kaybet-ti. Arkasýnda yineErgenekon adlý çeteçýktý. Ama cinayet son-rasý ortaya çýkan birgerçek çok ilginç. RahipSantoro öldürüldüðündepolis tarafýndan din-leniyormuþ. Erzurum 2.Aðýr Ceza mahkemesiKatolik olmasýna rað-men Rahip Santorohakkýnda Pontusculukyaptýðý için dinlenmesikararýný vermiþ. Trabzonpolisi de Rahip Santoroiçin dinleme formuna"ülkemizin birliði vebütünlüðü bozmakamacýyla faaliyetyürütüyor" notunudüþmüþ. 8 Aralýk2005'ten beri dinlenenRahip Santoro, dinlemesüresinin bitimine 3 günkala öldürüldü.

Nükleer ihaleertelendi

21 Þubat'ta açýlmasýbeklenen nükleer ihalesigeçen hafta yapýlan biraçýklama ile ertelendi.Enerji Bakaný HilmiGüler konu ile ilgiliaçýklamasýnda ihaleninertelenmediðini 'gecik-tiðini' söyledi.

Týpký 2000’de döneminEnerji ve TabiKaynaklar BakanýCumhur Ersümer'insöylediklerine benziyor.23 Nisan 2000 tarihindeçýkan bir habere görebakanýn nükleer santralihalesinin ertelenmesinegerekçe olarak yaptýðýaçýklama þöyle: "Þuanda ertelemeyi teþkileden neden HazineMüsteþarlýðý'nýn deðer-lendirmesidir." 30Aralýk 1999'da ihaleninaçýlmasý beklenirkenEcevit, konu ile ilgilidevlet kuruluþlarýnýnyeterince fikrinin alýn-mamasý nedeniyleihalenin bir ay erte-lendiðini söylemiþti.Mersin-Akkuyu'nunmacerasý 1976'dan beridevam ediyor. 1996'dasüreç ihale aþamasýnageldi ve 8 defa ertelen-di. Her an santral kuru-lacak diye inþaat alanýn-da bekleyen 30 çalýþanda 2004'te emekli oldu!

Yine benzer bir süreçlekarþý karþýyayýz.

Önce nükleer enerjiyene kadar çok ihtiyacý-mýz olduðu, ileriki yýl-larda büyük bir enerjiaçýðý olacaðý ve bununçözümünün nükleersantral kurmak olduðugibi açýklamalar yapýldý.Þirketlerle pazarlýktoplantýlarý yapýldý vehýzla bir nükleer yasasýmeclisten geçirildi.Ancak 60'lardan berinükleer santral sev-dalýlarýnýn baþýna gelenson dönem nükleerci-lerin de baþýna geliyor.

Nükleer santralsürecinin en önemliunsuru TAEK'inkonudaki yetersizliðin-den sýkça bahsediliyor.Eski TAEK BaþkanýTürkiye'de nükleersantral yapacakdonanýmýn olmadýðýkonusunda açýklamayaptý. Türkiye'nin nük-leer santral macerasýyalanlar, beceriksizlik-ler, yetkililer tarafýndanyapýlan komik açýkla-malarla dolu. Nükleerkarþýtý mücadeleyi inþaederken umutsuzluðakapýlýp 'nükleer santralkurulmasýný engelleye-bilecek miyim' diyeendiþelenenleri rahat-latabilecek bir çok açýk-lama geçmiþtengünümüze kadar EnerjiBakanlarý, TAEK yetk-ilileri ve nükleerci þir-ketler tarafýndanyapýlmýþ durumda.

Ergenekon'da üsteçýkýlmýyor

Ümraniye'de bombalarýn yakalan-masý sonrasý, sürdürülen soruþtur-mayla birlikte Ergenekon çetesiortaya çýkarýldý. Soruþturma kap-samýnda, Susurluk çetesiyle birlikteadý geçen Veli Küçük de dahilolmak üzere 33 kiþi gözaltýna alýn-

mýþtý. Bunlardan bir kýsmý dahasonra serbest býrakýldý. Son olarakda, aralarýnda Doç. Dr. Ümit SayýnVe Doç. Dr. Emin Gürses gibiakademisyenlerin de olduðu 8 kiþidaha göz altýna alýndý.

En derin soruþturma ve derindevletin açýða çýkarýlmasý operasyo-nu olarak gösterilen Ergenekon halasýnýrlý sayýda gözaltý ile devam edi-yor. En tepe örgütün çökertilmesi

olarak lanse edilen Ergenekon'datýkanma yaþanýyor. Küçük ve önem-siz insanlardan oluþan bir ekibintutuklandýðý arkasýnýn gelmeyeceðiendiþeleri haklý olarak artýyor. Tepeisimler bir kenarda hala rahat hayat-larýna devam ediyorlar. Bu þüpheyigidermek için kamuoyu olarak ‘buisimler yetmez en büyüðüne kadarsoruþturma geniþletilsin’ demekgerek.

Page 3: Sosyalist İşçi 314

Rus Devrimi neden yenildi?Kapitalizm sonrasý yaþamCinsel ayrýmcýlýk1968: Son büyük yangýn1968: Türkiye'de solun

atýlým yýllarýDevrimci partiModern emperyalizmin ekonomi

politiðiÇernobil sosyalizmiIrkçýlýðý ve milliyetçiliði nasýl dur-

duracaðýz?Venezüela: Sokaklar seçkinlere

karþýKüresel ýsýnmayý durdurun,

dünyayý deðiþtirin

Yeni sol ve yerel seçimlerÝslami hareket düzene tehdit mi?Müzikle isyanErken cumhuriyet döneminde

ýrkçýlýkYeni SinemaCumhuriyetin öksüz çocuklarýMedyanýn mücadelede rolü

21 Ekim’de gerçekleþen Daðlýca çatýþ-masýnýn ardýndan baþlayan süreç sonun-da Türk Silahlý Kuvvetleri’nin KuzeyIrak’a kara harekatýna ulaþtý.

Genelkurmay’dan yapýlan açýklamayagöre harekata 10 binin üzerinde asker veaðýr silahlar katýlýyor. Harekat havadanda destekleniyor.

Bu satýrlar yazýlýrken harekat baþlayalý3 gün olmuþtu ve genelkurmay bildiri-lerinden alýntý yaparak basýn, özelliklede televizyon kanallarý kaç PKK’lýnýnöldürüldüðünü kývançla duyuruyor-lardý. Þu ana kadar 136 PKK’lýöldürülmüþtü. TSK 19 asker, birhelikopter kaybý vermiþti.

Genelkurmay bildirileri ve basýn karaharekatýný bir kan davasý gibi veriyor.Neredeyse “bir tane daha öldürdük,yaþasýn” diye baðýracaklar.

Oysa bugüne kadar 25 yýlda kere Türkordusu PKK’yý imha etmek için KuzeyIrak’a girmiþ. Bunlardan bazýlarýnda çokdaha fazla sayýda asker kullanýlmýþ.Bazen Irak Kürt örgütlerinin desteðialýnmýþ. TSK’nýn iddialarýna göre bazenbinlerce PKK’lý öldürülmüþ, ama iþte 25yýl sonra gene ayný þeyler bir kere dahayaþanýyor.

Her seferinde “bu defa bitireceðiz”

denmiþ ama sorun bitmemiþ.Kuzey Irak’a sýnýr ötesi harekat emrini

verenler sorunu yanlýþ yerde arýyor.Türkiye’nin Kürt sorunu sýnýrýn ötetarafýnda deðil, sýnýrýn içinde. Sorunburada çözülmedikçe daha sayýsýz sýnýrötesi operasyon yapýlýr ve daha sayýsýzgenç insan öldürülür, ama sorun bitmez.

Kürt sorunu ancak demokrasi temelliadýmlar atarak, siyasi olarak çözülebilir.

Kürtlerin istekleri basittir.Kimliklerinin tanýnmasýný istiyorlar.Dillerini özgürce kullanmak, kendi dil-lerinde okumak, yazmak, þarký söyle-mek istiyorlar.

Bu basit talepler için 25 yýl önce insan-lar en aðýr iþkencelere uðradýlar. Bubasit talepler için binlerce insan öldü.Binlerce ve binlerce insan yerinden yur-dundan sürüldü. Eza cefa çekti. Þimdide bütün bunlara gene katlanýlacaðýnýgösteren bir hava var.

Öte yandan gerek hükümet gerekse degenelkurmay askeri harekatýn mutlakabaþka adýmlarla da tamamlanmasýgerektiðini söylüyorlar.

Öyleyse artýk bu adýmlarýn atýlmasýzamaný geldi. Çok geç olmadan politikçözüm için demokratik adýmlar atmakgerekiyor.

sayý: 314 sosyalist iþçi 3

sosyalist isciTekelin satýþý milliyetçilikledurdurulamaz

Tekel’i BTA aldý. Ýhaleyi protesto etmekisteyen iþçilere polis vahþice saldýrdý. Tekeliþçilerinin üye olduðu Türk-Ýþ’e baðlý TekGýda-Ýþ’in kararýyla þimdi fabrikalarý terketmeme eylemi yapýyorlar.

Tekel iþçilerinin haklý mücadelesinidestekleyen bütün muhalif basýn övgüleryaðdýrýyor. Ankara’da iþçilerin tepkisi sonu-cu sendika yöneticilerinin alaný terk etmesiyerden yere vuruluyor. Ancak hiç kimseTekel iþçilerini iþçi sýnýfýnýn geri kalanýndanayýran milliyetçiliði sorgulamýyor.

Milliyetçilik çalýþanlarý etkiliyor. Tabanýndaher görüþten iþçinin bulunduðu Türk-Ýþeylemlerinde Türk bayraklarý açýlýyor. Bunormal. Kimse iþçi sýnýfýna bayrak taþýdýðýiçin mesafe koymamalý. Mücadelenindeðiþtirici gücüne güvenmeliyiz. Ancak nor-mal olmayan Tekel’in özelleþtirilmesine“yabancýlara satýyorlar vataný” diye bakýl-masý ve sendikanýn tüm savunmasý ‘vatansavunmasý’ edebiyatý üzerine kurmasý.

Tek Gýda-Ýþ özelleþtirmeye karþý mücadeleyimilliyetçilik ekseninde kurdu. 90’lar boyuncabir çok sendika ayný yöntemi izlemiþ veyenilmiþti. Fabrikayý alanýn yerli ya dayabancý patron olmasý fark etmez. Önemliolan iþçilerin haklarýnýn her iki durumda dakorunmasý. Ayrýca artýk sermaye ne kadaryerli ne kadar yabancý. Bu bile tartýþmalý. Ýþgüvenliðini ve sendikayý yok ettiði, çalýþan-larýn kazanýlmýþ haklarýný gasp ettiði içinkamu kuruluþlarýnýn özel þirketlerdevredilmesine karþý çýkmalýyýz.

Tekel iþçileri milliyetçi bir itirazla Tekel’iözelleþtiren AKP’nin karþýsýna her çýktýðýndaçalýþanlarýn geri kalanýndan kopuyor. Yanýnabir tek CHP ve Yurtsever Cephe’yi alabiliyor.Milliyetçilik, vatan savunmasý bunlar iþçilerehiçbir þey kazandýrmaz, kazandýrmadý.Aksine hep böldü.

MARKSÝZM 08DSÝP tarafýndan örgütlenen 4 günlük tartýþma toplantýlarý dizisi

[email protected] 0536-335 10 19 www.dsip.org.tr

16-19mayýsistanbul

Bugüne kadar Marksizmtoplantýlarýna katýlmýþkonuþmacýlardan bazýlarý

Orhan Pamuk, Ahmet Oktay, UfukUras, Nuray Mert, Akýn Birdal,Murat Çelikkan, Sevgi Göðçe,Ragýp Duran, Sevil Erol, ErcanKarakaþ, Ertuðrul Kürkçü, AlganHacaloðlu, Hilal Atýcý, Filiz Koçali,Bülent Somay, Melda Keskin, RoniMargulies, Hayri Kozanoðlu, TayfunMater, Levent Þensever, SamiEvren, Melih Pekdemir, RýdvanAkar, Alex Callinicos, ÞenolKarakaþ, Sevgi Uçan, MeteÇubukçu, Sinan Özbek, AbdullahAysu, Barýþ Pirhasan, DoðanTarkan, Yýldýz Önen, Fethiye Çetin,Selim Deringil, Ahmet Tonak,Harun Tekin, Yýldýz Ramazanoðlu,Bülent Somay, MemetAli Alabora,Metin Yeðin, Avi Haligua

Savaþ ve ölümçözüm deðil

18. sýnýr ötesioperasyon

Ýlk sýnýr ötesi operasyon 25 yýlönce, 1983’te yapýldý. Bu operasyo-na 7 bin asker katýldý. 3 yýl sonragerçekleþen operasyonda 165PKK’li öldürüldü.

1991’de 2 kez Kuzey Irak’a girildi.1992’de 15 bin askerle sýnýr ötesi

operasyon yapýldý. Operasyonatanklar ve aðýr silahlar katýldý.TSK’ya göre 1500 PKK’li öldürüldü.Erftesi yýl ise 400 PKK’li öldürüldü.Bir yýl sonraki operasyonda iseMezre-Kariyediri bölgesinde 100PKK’linin öldürüldüðü söylendi.

1995’de en büyük operasyon ger-çekleþtirildi. 13 generalin ve 35 binaskerin katýldýðý operasyonda sýnýr-dan 60 kilometre içeri girildi. 12PKK kampýnýn imha edildiði ve 500PKK’linin öldürüldüðü söylendi.

1997’de 3 kez sýnýr ötesi operas-yon yapýldý. 3 operasyona toplam65 bin asker katýldý. Askerler uzunsüre Kuzey Irak’ta kaldý. 1000PKK’linin öldürüldüðü söylendi.

1998’de 15 bin asker Kuzey Irak’agirdi.

2001’de son sýnýr ötesi operasyonyapýldý.

Bütün bu operasyonlara toplam160 bine yakýn asker katýldý ve TürkSilahlý Kuvvetleri’ne göre 3 ila 4 binPKK’li öldürüldü.

25 yýlda yapýlan 18 operasyonunsonucunda belli ki sorun çözüle-memiþ. Bugün Kuzey Irak’ta 18operasyonda öldürülen PKK’likadar PKK üyesi var.

Açýk ki çözüm savaþtan veöldürmekten geçmiyor.

ANTÝKAPÝTALÝSTKADINLAR 8 MART’TA

AnkaraSaat: 14.00

Toros Sokak'tan Abdi Ýpekçi'ye yürünecek

ÝzmirGündoðdu Meydaný

(yürüyüþ saati ve güzergahý henüz belli deðil)

ÝstanbulSaat: 11.30

Kadýköy Haydarpaþa Garý Önü

Page 4: Sosyalist İşçi 314

4 sosyalist iþçi sayý: 314

‘Ekmek ve sirk’ ve Fenerbahçe

Aramýzda çokuluslu dev þirketler arasýnda taraftutan yoktur herhalde. “Ben General Motors’luyum,General Dynamics’lilerden nefret ederim” veya“Yaþasýn Microsoft, Macintosh’a sekiz çekeriz”diyenler olsa, garipseriz. Beþiktaþ çarþýsýndan kocabir kalabalýk “Shell bizim canýmýz” diye tezahüratyaparak yürümeye baþlasa, yolda karþýlaþtýklarý“Þampiyon Mobil” pankartlý bir kalabalýkla bir-birine girse, amma þaþarýz, deðil mi?

Þaþacak bir þey yok oysa, her haftasonukarþýlaþtýðýmýz olaylar bunlar. Þirket taraftarlarýnýnbaðýrýp durduðunu sýk sýk görüyoruz.

Futbol takýmlarý, her ülkede olduðu gibiTürkiye’de de, hisse senetleri borsada iþlem görendev þirketler. Sahaya çýkýp futbol oynayan on birkiþi bu þirketlerin en önemsiz çalýþanlarý arasýnda.Çok daha önemli olanlarý, yöneticiler, muhasebeci-ler, borsa analistleri, pazarlamacýlar, reklamcýlar,forma tasarýmcýlarý, halkla iliþkiler uzmanlarý.

Türkiye’de takým tutmayý reddettiðim için, yýl-lardýr Liverpool’u tutarým. Her söylediðimde, “Haa,dok iþçilerinin takýmý” denir. Evet, bir zamanlaröyleymiþ. Ýngiltere’deki tüm futbol takýmlarýgerçekten de mahallelerde iþçiler tarafýndan kurul-muþ. Bazý takýmlar mahallede deðil, bizzat iþyer-lerinde ortaya çýkmýþ, belli bir fabrikada çalýþaniþçiler tarafýndan boþ zamanlarýnda eðlenmek içinkurulmuþ takýmlar.

Liverpool artýk dok iþçilerinin deðil, George Gillettve Tom Hicks adlý Amerikalý iki iþadamýnýn takýmý.Geçende 435 milyon sterlin’e (1000 milyon YTL)satýn aldýlar. Bu iki iþadamýnýn sahip olduðu sayýsýzþirket, et ve gýda, turizm, inþaat, borsa bankerliði vedaha pek çok sektörde faaliyet gösteriyor.Liverpool’un iþçi kökeni, gelenekleri, seyircileriumurlarýnda bile deðil; haberleri bile yok.

Liverpool’u satýn almak için aldýklarý borcunödenmesiyle ilgili görüþmeler geçen ay haber-lerdeydi. Takým üzerinde söz konusu olanlararasýnda Ýngiltere’nin en büyük bankasý Royal Bankof Scotland ve Amerika’nýn dördüncü büyükyatýrým bankasý Wachovia var.

Liverpool’un öyküsünde bir gariplik yok.Ýngiltere’nin bir numaralý takýmý ManchesterUnited’ýn sahibi birkaç yýldýr Malcolm Glazer adlýAmerikalý bir iþadamý. Glazer, ayrýca, TV, saðlýk,finans, doðal gaz ve petrol, borsa ve gýda þirketleri-ne sahip.

Manchester kentinin ikinci takýmý ManchesterCity’nin sahibi ise, Tayland’ýn eski baþbakanýThaksin Sinawatra. Yolsuzluk skandallarýnabulaþtýðý için ülkesinden kaçmak zorunda kalanSinawatra dünyanýn en zengin kiþilerinden biri.

Londra’nýn en büyük takýmýndan ise söz etmemegerek yok herhalde. Chelsea, Roman Abramovitchadlý Rus milyarderinin mülkiyetinde. AbramoviçÝngiltere’de yaþayan en zengin kiþi. Servetinin 18,7milyar dolar (20 milyar YTL) olduðu tahminediliyor.

Kýsacasý, futbolun artýk ne iþçi sýnýfýyla, ne mahal-leyle, ne de taraftarla bir iliþkisi kaldý. Zenginlerinoyuncaðý ve kâr aracý. Manchester United’ýn þirketdeðeri yaklaþýk 800 milyon dolar. MalcolmGlazer’ýn olaya para dýþýnda herhangi bir anlamverebileceðini düþünmek bile gülünç olur.

Ya taraftarlar? Kendi hayatlarýndaki yabancýlaþ-manýn, yoksulluðun, anlamsýzlýðýn Fenerbahçe veyaGalatasaray’ýn baþarýlarýyla aþýldýðýný düþünmek nekadar anlamlý olabilir ki?

Roma Ýmparatorluðunda 1. yüzyýlýn sonlarýndayaþamýþ olan þair Juvenal, kitlelerin özgürlükleilgilenmeyip gladyatörleri izlemesine bozulduðun-da þöyle yazar: “Kalabalýklar artýk kendini dizgin-liyor ve kaygýyla bekledikleri sadece iki þey var:ekmek ve sirkler”. Kapitalizm futbolu sirke,hepimizi palyaçoya çevirdi.

Roni Margulies

GÖRÜÞEmperyalist çýlgýnlýk atmosferin dýþýna taþýyor

Volkan Akyýldýrým

Silahlanma yarýþý atmos-feri aþtý. 2006 yýlýndaBush'un imzasýyla yayýn-lanan ABD'nin yeni uzaypolitikasý ile askeri rekabetuzaya taþýndý. Yeryüzündefüze kalkaný projesini Çinve Rusya'nýn itirazlarýnaraðmen adým adým hayatageçiren ABD, düþmanolarak tanýmladýðýülkelerin uzaya çýkmasýnýengellemek için nükleergüç kullanacaðýný dahayüksek sese söylemeyebaþladý.

21 Þubat'ta BüyükOkyanus'a demirli bir ABDsavaþ gemisinden 210 kmyükseklikte, atmosferintam sýnýrýnda duran bozukcasus uydu vuruldu.Gerekçe, arýzalý uydununyakýt tanký yeryüzünedüþerse, içinde bulunan450 kiloluk Hidrozin adlýzehirli yakýtýn insanlarýetkileyebileceði idi. Dünyabasýný bu giriþimi yeni birsilah denemesi olarakyorumlarken, Rusya veÇin kendilerine yönelik birtehdit olarak gördükleriniaçýkladý.

2007 Ocak'ýnda Çin,kendine eski bir meteorolo-ji uydusunu orta menzillianti-balistik füzeylevurarak, uydularýn güven-liksizliðini ortaya koydu.ABD destekli Tayvan reji-

mi Çin karþýsýnda baðýmsý-zlýk kazanmak istiyor, Çinise Tayvan'ý kendi parçasýolarak görüyor. TayvanBoðasý'ndaki mevcutstatükonun korunmasýTayvan uydularýylasaðlanýyor. Bu uydularyerden kolayca vuruluyorve bunu ABD'nin dýþýndabir güç, üstelik en önemlirakibi Çin yapýyordu.

Bush yönetiminin yanýtýfüze kalkaný sistemininABD, AB ve Japonya'yý

kapsayacak þekildegeniþletilmesi ve bir anönce hayata geçirilmesikararý oldu. Yeni kurulanÇek Cumhuriyeti'ndekiNATO üssünde bir radartesisi, Bulgaristan'da-kindeyse 10 adet füzebulunuyor. ABD, füzekalkanýnýn Ýran'a yönelikolarak kurulduðunusöylese de Putin füzelerinkendilerine dönükolduðunu, eðer ABD böyledevam ederse kendi

füzelerini Avrupa'yaçevireceðini açýklamýþtý. 26Aralýk 2007'de Rusyatarafýndan kýtalararasý ikibalistik füzeyle ayný hedefvuruldu. Önce yerden fýr-latýlan roket 7 bin kmötedeki hedefi tahrip etti,ardýndan bir denizaltýdanfýrlatýlan roketle hedefimha edidi. 2007'de Ýsrailbalistik füze denemesi yap-mýþ, Japonya füze kalkanýsistemi için testlerebaþlamýþ, Ýran ilk roketinifýrlatmýþtý.

Yýldýz Savaþlarý adlýaskeri proje 80'lerin baþýn-da Reagan tarafýndanbüyük Amerikan idealininbir parçasý olarak sunul-muþtu. Proje bir çok NASAprojesiyle beraber 90'lardarafa kaldýrýldý.

Bush'un 2006 Ekim'indeaçýkladýðý yeni uzay poli-tikasý ile uzayýnsilahlandýrýlmasý tekrargündeme geldi. ABD'ninyeni politikasý uzayýnulusal güvenlik ve dýþ poli-tika için kullanýlmasýnýöngörüyor. Düþmanülkelerin uzayý kullanmasýengellenecek. Bush'un düþ-man tanýmýnýn ne denligeniþ ve deðiþken olduðubiliniyor. Füze savunmakalkaný, nükleer silah üre-timi ve uzay silahlarý üreti-mi ABD ve Rusya'da bir-likte yürüyor.

ABD, Çin karþýsýnda kay-bettiði ekonomik üstün-lüðü, silahlar ve savaþlakorumaya çalýþýyor. Silahendüstrisi dünyaekonomisinin uzunzamandýr motor güçlerininbaþýnda geliyor. Uzaylabirlikte yeni bir pazaraçýlýyor. Yeni silahlar, yeniteknolojiler. 2007Kasým'ýnda Bush hükümetitarafýndan uzayýnsilahlandýrýlmasýna 459milyar dolarlýk rekor bütçeayrýlmýþtý.

Uzayýn silahlandýrýl-masýný önlemek, nükleersilahlara ve savaþ tehditinekarþý mücadelenin birparçasý. ABD, Irak'tan veAfganistan'dan çekilmekzorunda kalýrsa bu plandurdurulabilir. ABDdurursa iþte o zaman silah-sýzlanmayý konuþmakmümkün hale gelecek.Savaþ karþýtý hareket kendievinde, her yerde ve uzay-da ABD emperyalizmininkarþýsýna çýkmak zorunda.

Uzaydasilahlan-mma

NÜKLEER SAVAÞ: 1964'teyönetmen Stanley KubrickDr. Stranglove'u çeker.Peter Sellers, üç yýl önceABD ve Rusya arasýndakinükleer savaþ olasýlýðýnýnarkasýndaki aklý ustacayorumlar. Gerginlik,ABD'nin Türkiye'dekiüslere yerleþtirdiði nükleerbaþlýklý füzellere (halen 90tanesi Ýncirlik'te!) karþýlýkKüba'ya nükleer füze yer-leþtirme giriþþimiyle doruðaçýktý. Nükleer savaþýneþiðinden dönüldü, ancakdünyada silahlanma vesaavaþ politikalarý artýk

baþka bir düzeyesýçramýþtý.BALÝSTÝK FÜZE: Nükleerbaþlýk taaþýyabilen uzunmenzilli güdümlü veyagüdümsüz füze. Tek birnükleer baþlýk taþýyabile-cekleri gibi birden fazlabaþlýk taþýyabiliyor ve bubaþlýklarý farklý hedeflereyyollayabiliyorlar.YILDIZ SAVAÞLARI: Neyazýk ki sadece bir filmdeðil. 80'lerde yenii-lliberalABD Baþkan RonaldReagan'ýn askeri tasarýsý.Amerika'nýn Soðuk Savaþdönemindekki rakibiSSCB'nin kýtalararasý balis-tik füzelerini uzaydan kon-trol edilen lazer ýþýnlarý ilehenüz Amerikan topraklarý-na ulaþmadan yok edilmesiüzerine kurulu biir sistem.Uzayda belirli koordinatlar-da konuþlandýrýlmýþAmerikan uydularý, merkez-deen veya kendilerinin

tespit ettiði kýtalar arasýbalistik füzelerin,güçlendirilmiþ lazzer ýþýn-larýnýn üzerlerine odaklanýphavada yakacaktý.UZAY ANLAÞMASI: 1967'deyürürlüððe girdi. Uzaydakitle imha silahý bulun-durulmaz hükmünü içeri-yor. Þimdi Rusya ve Çinanlaþmanýn daha dageniþletilmesinden yana.ABD ile yürüttükleri askerirekabeete ahlaki gerekçelerde katýyorlar. Uzay'daki hertürlü askeri faaliyetin kýsýt-lannmasý hükmünü içerenyeni bir anlaþma istiyorlar.ABD'nin buna yanaþmayaniyeti yok, aksine tüm ulus-lararasý hükümlülüklerdenkurtulmak istiyor.NÜKLEER ENERJÝ: Uzayýnsiilahlandýrýlmasý nükleerenerji kullanýmýyla birlikteyürütülüyor. Daha fazlanükleer sillah için, dahafazla nükleer santral...

Page 5: Sosyalist İşçi 314

sayý: 314 sosyalist iþçi 5

Hossam el-HHamalawy

Mýsýr’da Ghazl el-Mahalla adlýtekstil fabrikasýnýn iþçileri geçenhafta sonu gerçekleþtirdikleri gös-teri ile ABD’nin desteði ileyaþayan Hüsnü Mübarek rejiminiprotesto ettiler.

Ghazl el-Mahalla 27 bin iþçisi ileOrtadoðu’nun en büyük tekstilfabrikasý.

Ýþçiler “Kahrolsun HüsnüMübarek” sloganlarý atarak fab-rikalarýndan dýþarý çýktýlar. Þehrinmerkezine doðru yürürken 10 bineyakýn kiþi gösteriye katýldý.

Fabrikada gösteri ulusal çaptaasgari ücret talebi ile baþladý.Gösteri ücretleri saptayan hükü-met konseyinin 1980’den beri yap-týðý ilk toplantýnýn açýlýþýndagerçekleþti.

Mýsýr’da asgari ücret 1984’denberi ayda 7.50 YTL. Ýþçiler asgariücretin ayda 250 YTL’ye çýkmasýnýistiyorlar.

Protesto gösterisi fabrikadagizlilik koþullarýnda mücadele solmilitanlar tarafýndan örgütlendi.Patronlar derhal polisi çaðýrdýlar.Polis fabrikaya geldiðinde iþçilerkapýlara hücum ederek polisipüskürttü.

Yürüyüþ boyunca iþçilerellerindeki ekmekleri sallayarak“zenginler tavuk yerken fasulyeyemekten býktýk” diye baðýrýyor-lardý. Bir baþka slogan ise HüsnüMübarek’in yerine geçmesi bekle-nen oðluna hitap ediyordu:“Cemal Mübarek babana söyleondan nefret ediyoruz.”

Yasadýþý kabul edilen tekstil iþçi-leri sendikasý yöneticilerindenKemal al-Fayyumi iþçilere,“Mýsýr’daki bütün iþçiler içinsosyal adalet istiyoruz.Kaynaklarýn patronlar ve hükümet

arasýnda deðil iþçiler ve köylülerarasýnda paylaþýlmasýný istiyoruz”diyordu.

Hüsnü Mübarek rejimi ABD’ninbölgedeki en önemli müttefiki.

Geçen ay binlerce FilistinliFilistin-Mýsýr sýnýrýndaki engelleriyýkarak Mýsýr’a geçti. AmaMübarek rejimi Ýsrail ve ABD’ninFilistin’i izole etme; Filistin seçim-lerini kazanan Hamas’ý bitirmepolitikasýna destek vererek Filis-tinlileri geri gönderirken sýnýrayeni engeller inþa etmeye baþladý.

Mýsýr polisinin Filistinlileridövmesi Mýsýr’ýn her yerindebüyük bir öfke patlamasýna yolaçtý. Baþkent Kahire’de birçok gös-

teri oldu.Protestolar sonucunda Mübarek

Hamas ile masaya oturmak zorun-da kaldý.

Son gösteri, 2006 yýlýnda Ghazlel-Mahalla’da baþlayan iþçimücadelesinin daha dagüçlendiðini gösteriyor.

Benzer mücadelelere demiryoluiþçileri, çimento iþçileri, hemþirelerve maliye bakanlýðý çalýþanlarý dagirdiler.

Ghazl el-Mahalla’daki son gösterigösterilerin temposunun da artýk-farklýlaþtýðýný gösteriyor. EskidenMahalla iþçileri bölgesel ekonomiktalepler öne sürer ve Mübarek’tenpatronlara müdahale etmesini

isterlerdi.Mübarek ve oðluna karþý atýlan

sloganlar iþçileri politikleþmekteolduklarýný gösteriyor.

Öte yandan bu gösteri, 1977’dekiekmek gösterilerinden beri ilk kezgenel taleplerin bir yýðýn göster-isinde istenmesine sahne oldu.

Bugünkü gösteri dalgasý 2000yýlýndaki Filistin gösterileribaþladý. O dönemin en önemli gös-terisi 20-21 Mart 2003 gösterisiolmuþtu. Bu gösteri baþkentinmerkezindeki meydanýn ismi ileanýlmaktaydý: “Tahrir Ýntifada”.

Tahrir Ýntifada Mübarek rejimi-nin gözünü korkutmuþtu.

Hossam el-HHamalawy Mýsýrlý bir gazeteci.

Mýsýr grevlerle sarsýlýyor10 binlerce iþçi diktatörlüðe karþý mücadele ediyor

Geçtiðimiz hafta KosovaparlamentosuSýrbistan’dan baðýmsýzlýðý-ný ilan etti. ABD, çeþitli ABülkeleri ve TürkiyeKosova’yý derhal tanýdý.

Bu adýmýn yeni bir soðuksavaþýn temellerini atmasýçok olasý.

Sýrbistan, 1999’da NATOtarafýndan 78 gün boyuncabombalanmýþtý. Bu bom-bardýman sonucundaSýrbistan’ýn alt yapýsý aðýrbir biçimde tahripedilmiþti.

O günlerde ABD veÝngiltere SýrplarýnKosova’da 225 binArnavut’u öldürdüklerinive bir soykýrým gerçek-leþtirdiklerini söylüyordu.O günden bugüneKosova’da böyle birkatliamýn hiç izi buluna-madý.

Gazeteci Robert FiskNATO bombardýmanýbaþlamadan önceki 5 aylýkçatýþmalar boyuncaöldürülen Sýrp sayýsýnýnArnavutlara eþit olduðunusöylüyor.

Kosova’nýn bugünkübaþbakaný Haþim Thaçi,Kosova ÖzgürlükOrdusu’nun liderlerindenbirisiydi ve çok sayýdainsana iþkence yaptýðý veöldürdüðü iddia edilmek-te.

Thaçi ve taraftarlarýSýrbistan ve Makedonya’daki azýnlýk Arnavutlarý dabirleþtirecek veKosova’daki azýnlýklarýKosova dýþýna sürerek birBüyük Arnavutluk kur-mayý hedefliyorlar.

Bu arada, Thaçi savaþboyunca silah satýþýndan

büyük paralar kazandý.

NATO iþgaliBombardýmanýn ardýndan

NATO Sýrp ordusununKosova’dan çekilmesinisaðladý ve Kosova’ya yer-leþti. Yönetim ise BirleþmiþMilletler’e verildi.

Bu arada Kosova Özgür-lük Ordusu, Sýrplara veRomanlara karþý önemlikatliamlar gerçekleþtirdi.Devlet destekli bir ABDvakfýna göre NATOordusunun Kosova’yýiþgalinden bu yana 250 binSýrp, Boþnak, Hýrvat, Türk

ve yahudi Kosova’yý terketti.

Sýrbistan, Kosova’danordusunu çekerken BMKosova’nýn baðýmsýzlýkilan etmeyeceði garantisiniveriyordu. Bu anlaþmaþimdi bozuldu.

Arnavutlar Kosova’daçoðunluk ve Sýrp yönetimisýrasýnda çok zor koþullar-da yaþadýklarý açýk.

Ne var ki NATO’nýnSýrbistan’a saldýrýsý insaninedenlerle deðil, ABD’ninbölgedeki temsilcisiRichard Holbrooke’un dasöylediði gibi NATO’nun

prestiji için gerçekleþti.ABD bütün dünyaya

“NATO istediðini yapacakaskeri güce sahip” mesajýnývermek istiyordu.

Þu anda Kosova’da 16 binNATO askeri var ve busayý artacak. BM iseKosova’nýn yönetiminiAvrupa Birliði’ne verecek.

Bosna’da Kosova gibi ABiþgali altýnda.

Milliyetçilik1990’da Yugoslavya çök-

tüðünde o günküKomünist Partisi yönetici-leri milliyetçilik silahýnýkullandýlar. Bu tutum kýsazamanda bölgede savaþý veetnik temizliklere dönüþtü.

Eski Yugoslavya veBalkanlar çok karmaþýkbiretnik yapýya sahipler. Buetnik azýnlýklardan birisinebir devlet oluþturmayakalkýþýlýnca kaçýnýlmaz birbiçimde etnik temizlikbaþlýyor.

Ýþte tam bu nedenlesosyalistler Balkanlar’daeþitliðe ve adalete dayalýbir federasyon istiyorlar.

Kosova: Baðýmsýzlýk mý sömürgeleþme mi?

Pakistan seçimleri

Diktatöredarbe

Pakistan’ýn Amerikanyanlýsý diktatörü PervezMüþerref seçimlerde a-ðýr bir yenilgi aldý. Mü-þerref’in kurdurduðuPakistan Ýslam Birliði -Q258 milletvekilliðindensadece 38’ini kazandý.Partinin genelbaþkanýShujaat Hussain ve ön-ceki meclisin baþkanýChaudhry AmirHussain milletvekiliseçilemedi.

Pervez Müþerref’inÝslamcý partiler içindekimüttefikleri de seçimler-den yenilgiyle çýktýlar.

2007’nin son gün-lerinde bir suikast sonu-cu öldürülen BenazirButto’nun Pakistan HalkPartisi 87 milletvekilliðikazanýrken, eski baþba-kanlardan ve Müþer-refin karþýtlarýndanNawaz Þerif’in PakistanÝslam Birliði -N 66 mil-letvekilliði kazandý.

Þimdi Pakistan HalkPartisi ile Pakistan ÝslamBirliði -N arasýnda dahaküçük partileri de kap-sayan bir koalisyonkuruluyor.

Geçen sene demokrasihareketine karþýsýkýyönetim ilan ettirenve binlerce demokratýgöz altýna alanMüþerref’in yenilgisibüyük yýðýnlar arasýndabüyük bir sevinç yarattý.

ABD’nin yanýndasavaþta

Pakistan, GeorgeBush’un isteði ile 120bin askerle AfganistanPakistan sýnýr bölgele-rinde yaþayan Paþtun-lara karþý savaþa girdi.

Müþerref bu aradaAmerikalýlara Afganis-tan’dan Pakistan köy-lerini bombalama iznide verdi.

Savaþýn yaný sýraPakistan halký uzunsüredir uygulanan yeniliberal politikalar altýn-da da ezildi. Ne var kiseçimlerin galibiPakistan Halk Partisiveya Pakistan ÝslamBirliði -N’nin bütün busorunlara çözümgetirmesi pek mümküngörünmüyor. Her ikiparti de Amerika’danyana ve yeni liberal po-litikalarý uygulamayadevam etmekte karar-lýlar.

Page 6: Sosyalist İşçi 314

6 sosyalist iþçi sayý: 314

5 yýl önce bugünlerde ABD veÝngiliz yönetimleri bütündünyaya Irak’ýn elinde kitle imhasilahlarý olduðunu ve bu nedenlederhal bu ülkeye saldýrmakgerektiðini anlatýyordu.

Gene bugünlerde BasraKörfez’inde devasa bir donanmatoplanýyordu. Roketlerle, savaþuçaklarý ile donatýlmýþ bir donan-ma. Ve 160 bin asker Irak’asaldýrmak için emir bekliyordu.

Irak’a girilecek, kitle imhasilahlarý yok edilecek ve diktatörSaddam devrilerek Irak’ademokrasi ve refah getirilecekti.ABD’nin iddialarýna göre Irakbütün Ortadoðu için örnek birülke olacaktý.

Irak gerçekten de örnek bir ülkeoldu. Savaþýn ardýndan geleniþgal 5 yýlda bu petrol zenginiülkeyi harabeye çevirdi. 700 bineyakýn ölü, neredeyse yok olmuþve hala yeniden inþa edilememiþalt yapýsý, çökmüþ eðitim vesaðlýk hizmetleri ile Irak bütünOrtadoðu için gerçekten birörnek oluþturuyor.

5 yýllýk iþgal boyunca Irak’takitle imha silahlarý bulunamadý.Zaten bir süre sonra ABD veÝngiliz yetkilileri bunun bir pro-paganda yalaný olduðunu kabulettiler.

Saddam idam edildi. Baas par-tisi kapatýldý. Ama demokrasigelmedi. Kadýnlar daha özgürdeðil. Ve iþin garibi 5 yýl sonraABD yönetimi Irak’ta içinedüþtüðü bataktan çýkmak içingene Baas Partisi’ne dönmekzorunda kaldý.

ABD’nin Irak’ta politik olarakyenildiði açýk þimdi sýra askeriolarak da yenildiðini kabullen-mesi ve geri çekilmesinde.

5 yýldýr süren direniþ ABD!ninbu ülkede iþgale devam ede-meyeceðini açýk açýk gösterdi.

ABD’nin Irak’taki askeri yöneti-cileri çok kýsa zamanda durumahakim olamazlarsa “Vietnambenzeri bir yýkýma uðramanýnkaçýnýlmaz” olduðunu söylüyor.

ABD Irak genelkurmayýnýnraporuna göre ABD’nin Irak’ta

asker sayýsý yetersiz, uluslararasýdesteði daðýlýyor, Güney Irak’taÝngiliz birliklerinin çekilmesineparalel olarak þiddet olaylarýartýyor ve ABD bu olaylarý kont-rol edemiyor, askerlerin moralinibozan kayýplar her gün artýyor,Washington’daki politik iradezayýflýyor.

Ayný rapora göre sadeceBaðdat’ta 120 bin askere ihtiyaçvar. Oysa ABD ve Irak güçlerinintoplamý bunun çok altýnda. ABDiþgal güçleri Irak ordusuna

güvenmiyor.Amerikan ordusu politik

iradenin zayýflamasýna paralelolarak Irak’taki kayýplarýn da art-masý ile giderek zayýflayan birmorale sahip. ÖnceleriAmerika’nýn güvenliði vedemokrasi için savaþtýklarýnýdüþünen Amerikan askerleriþimdi ne için savaþtýklarýný bile-mez durumdalar.

Irak’taki bu durum bütünüyleVietnam’a benziyor.

ABD Vietnam’da dünya hege-

monyasý için savaþýyordu. Çin’inbölgesel etkinliðinin artmamasý,SSCB’nin bölgede yayýlmamasýABD için en önemli savaþ neden-leri idi.

Ne var ki Vietnam direniþi,Amerika ve dünyanýn gerikalanýndaki kitlesel savaþ karþýtýhareket, Amerika’daki medenihaklar hareketi, bütün bunlar biraraya gelince Vietnam’dakiAmerikan ordusunun savaþmagücü ciddi bir biçimde zayýfladý.Sonunda ABD yönetimiVietnam’dan çekilme kararýalmak zorunda kaldý.

Vietnam’dan çekilen ABD dahasonraki uzun yýllar boyunca buyenilginin etkisi ile karasavaþlarýna giriþmedi.

Irak Vietnam’dan sonraki ilkbüyük kara harekatý. ABD’nin birkere daha baþarýsýz bir biçimdesaldýrdýðý ve iþgal ettiði ilkedençekilmesi açýk ki yeni birVietnam sendromu yaratacak.

Savaþ karþýtý hareket ABD’ninIrak’ta yenilmesinde önemli birolgudur.

Küresel Barýþve adaletKoalisyonu

Türkiye’de ABD’ninAfganistan ve Irak savaþlarý-na karþý kampanya DSÝP’ininisiyatifi ile kurulan SavaþaHayýr Platformu ile baþladý.

Bu platform kýsa zamandageniþledi ve Irak Savaþýöncesi, ilk büyük ve birleþiksavaþ karþýtý gösteri olan 1Aralýk gösterisini örgütledi.

Gösterinin örgütlenmesine156 kurum katýldý ve oluþtu-rulan platforma da 1 AralýkKoordinasyon’u dendi vegösteriden sonra platformunkalýcý olmasýnýn yararlýolduðu düþünüldüðü için 1Aralýk Koordinasyonu’nunadý Irak’ta Savaþa HayýrKoordinasyonu’na dönüþtü.

Irak’ta Savaþa HayýrKoordinasyonu bir dizietkinlik gerçekleþtirdi. Nevar ki bütün süreç boyuncasayýsýz sekter tartýþma içindeboðuldu.

ABD’nin Irak’ý iþgaletmesinden sonra iseamacýndan büyük ölçüdesapmaya uðradýðý tartýþ-malara gömüldü. Kimizaman “kadýn sorunu”, kimizaman “emperyalizm tahlil-leri” Koordinasyon’unbütün zamanýný almayabaþladý. Bu ortamda Irak’taiþgale karþý ciddi, kalýcý birkampanya yapmakolanaksýz hale gelmeye-baþladý.

Bunun üzerine KESK,DÝSK, TMMOB ve o günekadar Koordinayon içindeaktif olmuþ olan birçok kiþive Kürt hareketi yeni birörgütlenmeye gittiler:Küresel Barýþ ve AdaletKoalisyonu. Kýsaca, BAK.

BAK kurulduðu gündenbu yana etkin bir savaþkarþýtý kampanya örgütledi.Sayýsýz gösteri düzenledi.

Etkin kampanyalar yürüt-tü. ABD’nin Irak’taki iþgaliniteþhir etti.

Ýsrail’in Lübnan’asaldýrdýðý sýrada gene sokak-lara çýktý, etkili bir kampa-nya yürüttü.

Küresel BAK herþeydenönce bir örgütler koalisyonuolarak çalýþmýyor. Yani birsol birlik deðil. Ýsteyen gelipBAK’ta çalýþmaya ve BAKaktivitelerini belirlemeyebaþlayabilir. Nitekim herhafta birçok kentte veyerelde yapýlan toplantýlara100lerce insan katýlýyor vetartýþýyor.

BAK sadece gösterilerdüzenlemiyor.Kurulduðundan bu yanayüzlerce, binlerce toplantýyaptý. Kimileri küçük, kimi-leri büyük olan bu toplan-týlara onbinlerce savaþkarþýtý katýldý. Savaþ karþýtýgösterilerde ki BAK etkin-liðinin arkasýndaki gerçekneden de bu.

BAK’a katýlmayanlarsürekli olarak BAK’ýeleþtirdiler, ama karþýsýnayeni hiçbir þey koymadýlar.Savaþ karþýtý hareket BAK ilegeliþti ve geliþiyor.

Irak’ta iþgalve direniþ

15 MARTIRAK’TA ÝÞGALÝN 5. YILINDAÝSTANBUL’DA MÝTÝNG 7-8-9 Mart, BARIÞ PANAYIRI, KADIKÖY

SA

VA

Þ K

AR

ÞITIK

ON

FERA

NS

1 MART

Vietnam’da yenilen ABD en baþta Vietnam halkýnýn direniþini kýra-madýðý için buu ülkeden çekildi. Ancak 3 baþka olgu daha ABD’ninyenilgisine ve nihai olarak Vietnam’dan çekilmesine yol açtý.Bunlardan birincisi Amerika’daki iç huzursuzluktur.. Önce siyahlarýnmedeni haklar hareketi, ardýndan bu hareketin yaný sýra bütünAmerika’da yaygýnlaþan savaþ karþýtý hareketin giderek sosyal boyut-lar kazanmaya baþlamasý ABD’nin yenilgisini hýzlandýrdý.ABD’deki toplumsal hareket orduyu etkiledi vve askerler arasýndamoral azalýrken savaþ karþýtlýðý hýzla yükseldi.Dünyadaki savaþþ karþýtý hareket bütün bu süreci daha da güçlendirdi.

Page 7: Sosyalist İşçi 314

sayý: 314 sosyalist iþçi 7

Stalinizm, anarþizm ve boðulan bir devrim

18 Temmuz 1936 günü Ýspanyol ordusunun bir kýsmý GeneralFranco'nun önderliðinde Katolik Kilisesinin ve Ýspanyol egemensýnýfýnýn desteði ile kýsa süre önce kurulmuþ olan ÝspanyaCumhuriyeti'ne karþý ayaklandý.

Ýspanyol faþistleri ile Cumhuriyeti savunan güçler arasýndaki içsavaþ üç yýl sürdü.

Franco'nun ilk saldýrýsý milyonlarca emekçinin Ýspanya'nýn dörtbir yanýndan cepheye koþmasý ile durduruldu. Ýþçiler yerelaskeri garnizonlarý ve polis karakollarýný bastýlar. El koyduklarýsilahlarý sola ve iþçilere daðýttýlar .

Ýspanya'da Katolik Kilisesi, sahip olduðu servet ve topraklarlaetkin bir güçtü. Kilise ve büyük toprak sahiplerine karþý hareketegeçen yoksul köylüler topraklara el koydu, kolektifleþtirdi.

Ýþçiler de fabrikalara el koydular. Ýspanya devrimi mülksüz-lerin mülksüzleþtirme dalgasýydý.

Ýspanya iç savaþ öncesi devrimci fikirler hýzla iþçi sýnýfýnýniçinde yayýlýyordu. Sosyalist ve anarþist örgütler güçleniyordu.Ýþçi sýnýfý hýzla iþe koyuldu. Sendikalar toplumsal mutfaklar,çamaþýrhaneler kurdu. Kreþler açýldý. Kadýnlar büyük birdeðiþim geçirdiler. Fabrika komiteleri ve baþka taban örgütlerinekitlesel olarak katýldýlar, öne çýktýlar.

Savaþa katýlan milyonlar için mücadele sadece faþizme karþýdeðil ayný zamanda daha adil ve eþit bir toplum yani sosyalizmiçindi. Fakat anti-faþist güçler arasýnda birlik yoktu.

LiberallerLiberaller Franco'yla uzlaþmaya çalýþtýlar. Franco'dan çok iþçi-

lerin devriminden ürküyorlardý.Liberal hükümet mülksüzleþtirme hareketini bastýrmaya çalýþtý.

Hükümet faþizme karþý mücadele için iþçilerin ve köylülerin bur-juvaziyle iþbirliðinin gerekli olduðunu savunuyordu. Faþistlerinilerleyiþini izlediler.

Ýþçiler faþistlerin ilk ilerleyiþini durdurdu. Ancak faþistAlmanya ve Ýtalya'nýn desteðini arkasýný alan Franco hem silahhem de para olarak üstündü.

"Bir iç savaþ herkesin iyi bildiði gibi sadece askeri silahlarladeðil politik silahlarla da verilir. Sýrf askeri bir bakýþla Ýspanyadevrimi düþmanýndan çok daha zayýftýr. Onun gücü büyükyýðýnlarý harekete geçirmesindedir." Troçki

Ancak Ýspanya’da baþka bir geliþme vardý

Komünist partiÝspanyol Komünist Partisi (PCE) savaþtan önce küçük, önemsiz

bir partiydi. Ancak Stalinist Rusya'nýn ekonomik desteðisayesinde hýzla güçlendi. Esnaf ve subaylar arasýnda örgütlüy-dü. Politikalarý ise stalinist diktatörlük tarafýndan belirleniyordu.Önemli olan devrim deðil, Rusya'nýn çýkarlarýydý. Stalin müttefikgüçlerle iþbirliði politikasýný savunuyordu.

PCE tam da burada hükümetle buluþtu: Topraðýn ve iþyerlerineiþçi komiteleri tarafýndan el konulmasý Ýngiltere ve Fransa'nýndesteðini engelleyecekti. PCE, iþçi taleplerinin sýnýrlandýrýlmasý,topraðýn sahiplerine geri verilmesi ve düzenli orduya geçiþisavundu. Devrime katýlan yýðýnlar hayal kýrýklýðýna uðradý.

AnarþistlerPCE'nin alternatifi CNT'ydi. 1 milyon üyeli radikal sendikada

anarþistler hakimdi. Sosyalistlerin UGT'siyle birlikte Franco'yakarþý mücadele ediyordu. Devrimin kalbi olan Barselona'dasokaklar ve fabrikalar CNT'nin kontrolündeydi. Kendilerinebelediye baþkaný tarafýndan sunulan kenti yönetme yetkisini red-dettiler. Anarþistler sokak hakimiyetinin yeterli olduðunusavunuyordu.

"Ýktidarý almayý reddetmek gönüllü olarak iktidarý eski sahip-lerine, sömürücülere býrakmaktýr. Her devrimin amacý kendiprogramýný uygulamasý için yeni bir sýnýfý iktidara getirmektir.Bir savaþ ilan edip zaferi reddetmek imkânsýzdýr. Yýðýnlarý ikti-darý almaya hazýrlanmadan ayaklandýrmak olamaz." (Troçki)

Hükümet iþçi milislerini daðýttý, radikal örgütleri baský altýnaaldý. Anarþistler kenarda durmayacaklarýný anladýlar vehükümete dört bakan vererek katýldýlar.

Küçük bir marksist parti olan POUM iþçilerin ve köylülerindoðrudan iktidarý ele geçirmelerini savundu. Ama POUM çokküçüktü ve etkisi çok zayýftý.

1937 Mayýs’ýnda hükümet güçleri Barselona ayaklanmasýnýbastýrmaya yollandýðýnda karþý devrim en üst noktasýna ulaþtý.Hükümet güçleri günlerce POUM ve CGT milisleri ile sokaklar-da çatýþtý. Hükümet dört anarþist bakaný milisleri ikna etmeyeyolladý.

Liderliði olmayan devrim köþeye sýkýþtýrýldý ve silahlar gerialýndý. Barselona savaþýndan sonra hükümet komünist partisitarafýndan yönlendirildi. Bütün devrim yanlýsý örgütler yasadýþýilan edildi. Yüzlerce devrimci öldürüldü.

1938 Ocak ayýnda Franco'nun birlikleri Barselona'ya girdi. Bukez direniþ yoktu.

Devrimlerin öðrettiði

Irak’ta iþgal öncesinde34 bin doktor vardý.Bunun 12 bini iþgaldensonra ülkeyi terk etti.

Irak nüfusunun yüzde54’ü günde 150 kuruþayaþamaya çalýþýyor.Nüfusun yüzde 15’i Irakkaynaklarýna göre aþýrýyoksulluk içinde.

Iraklý çocuklarýn yüzde75’inin okulu yok.

Ýþgalden sonra 4 milyonIraklý ülkelerini terk etti.

Ýþsizlik oraný yüzde 40.

Enflasyon yüzde 50.

Irak nüfusunun yüzde77’si bombardýmandan,roket saldýrýlarýndandoðrudan etkileniyor.

2007 yýlýnda 60 bin Iraklýevlerinden ve yaþadýklarýyerlerden zorla çýkarýldý.

Irak nüfusunun yüzde75’inin bir yakýný ya datanýdýðý birileri iþgal güç-leri tarafýndan öldürüldü.

Irak’taki ABD hapis-hane-lerinde 26 bin Iraklývar. Irak hükümet hapis-hanelerinde ise 24 bin kiþivar.

ABD iþgal ordusuhergün ortalama 100Iraklýyý “isyancý” olduðugerekçesi ile gözaltýna alýy-or.

Irak halkýnýn yüzde 80’iABD askerlerinin veyaIrak ordusunun birilerineateþ ettiðine þahit oldu.

Iraklýlarýn yüzde 72’sibir bombanýn patlamasýnaþahit oldu.

Irak bütçesinin sadeceyüzde 4.4’ü yýkýlýp yakýlanülkenin yeniden imarýnaharcanmakta.

Ýþgalinbilançosu

500milyardolar

ABD’nin þu ana kadar

Irak Savaþý ve iþgali için

harcadýðý para

Ýþgal altýndaki Irak’ta kaç Iraklýnýn öldüðü resmen bilinmiyor.Ýþgal güçleri en baþtan beri Iraklý ölüleri saymayý gereksizbuluyor.Buna raðmen bir dizi kurum savaþ ve iþgalde ölen Iraklýlarýhesaplamaya çalýþýyorlar.2006 yýlýnda yayýnlanan Washington Post gazetesi o sýrada 650bin olduðunu söylüyordu. Kýsa süre önce bu sayýnýn 1 milyonuaþtýðý söylenmeye baþlandý.5 yýlda 1 milyon ölü yýlda 200 bin, günde 560 ölü ediyor. Yaniyaklaþýk her 2 dakikada bir, bir Iraklý ölüyor.

5 yýlda1 milyon

ölü

Page 8: Sosyalist İşçi 314

Fedon VasiliadisÝþçi Demokrasisi Grubu

(Güney Kýbrýs)

24 Þubat Pazar günüGüney Kýbrýs’ta yapýlanbaþkanlýk seçimlerinde,adanýn komünist partisiAKEL’in lideri DimitrisChristofias oylarýn%53’ünü alarak büyük birzafer elde etti.Muhafazakar aday YiannisKasoulides ise oylarýn%46’sýný aldý. Oylarýn üçtebirini her zaman kontrolüaltýnda tutan AKEL, 82 yýl-lýk tarihinde ilk kez kendibaþkan adayýný çýkardý.Komünistler, daha önce,merkezde ya da solda yeralan adaylarla stratejik itti-faklar kurmayý, hükümettearka koltuk rolünü oyna-mayý tercih etmiþlerdi.Seçim sonuçlarýnýn açýklan-masýnýn ardýndan sevinç-ten coþan DimitrisChristofias taraftarlarý(bunlarýn aralarýnda TürkKýbrýslýlar da vardý)baþkent Nicosia sokak-larýnda kýzýl ve CheGuavera bayraklarýný salla-yarak, arabalarýnýn korna-larýný çalarak gösteri yap-týlar.

Milliyetçilik yenildiKýbrýs Cumhuriyeti

baþkaný TassosPapadopoulos’un seçile-meyeceðinin ilk turda belliolmasý herkesi þaþýrtmýþtý.Bunun üzerine,Christofias’ýn zaferi ikincibir þaþkýnlýk yarattý.

Ýlk turdan (17 Þubat) önceyapýlan bütün kamuoyuyoklamalarý, baþkanlýk içinüç adayýn olduðunu gös-teriyordu - DemetrisChristofias, saðcý DISYpartisinden YiannisKasoulides ve iki küçükparti tarafýndan destekle-nen Papadopoulos.

Türk karþýtlýðý ile tanýnanve Kýbrýs sorunu konusun-da sert bir tutuma sahipolan 74 yaþýndakiPapadopoulos’un seçimlerikazanacaðý bekleniyordu.

Papadopoulos, AnnanPlaný konusunda 2004yýlýnda yapýlan referan-dumda ‘Hayýr’ kampanya-sýna önderlik eden baþkan-dý. Bu referandumdaKýbrýslý Rumlarýn %75’iAnnan Planý’na ‘hayýr’demiþti. Papadopoulos vetaraftarlarý, seçim kampan-yasý sýrasýnda milliyetçisöylemler kullandýlar vebu seçimin ikinci referan-dum olduðunu söylediler.Diðer iki aday, barýþgörüþmelerinin yenidenbaþlamasý – Barýþ görüþ -meleri Papadopouloszamanýnda dondurulmuþ-tu – ve her iki toplumun

saygýnlýðýný zedelemeyenbir çözüm bulunmasýgerektiðini ileri sürdüler.

Ýlginçtir ki, 2004 yýlýndaAnnan Planý’na karþý oykullananlarýn %60’ýPapadopoulos’un karþýsýn-daki iki adaya oy verdiler.Ýlk turun sonuçlarý, bizimÝþçi Demokrasisi olarakileri sürdüðümüz þu iddi-ayý doðruluyor: AnnanPlaný’na ‘HAYIR’ diyen-lerin hepsi milliyetçi deðil-di. Annan Planýný redetti-ler, çünkü George Bush veTony Blair’ýn Kýbrýs’a barýþgetirebileceðine güven-miyorlardý– onlar Kýbrýs’ýsadece bölgedeki üsleriolarak görüyorlardý.

AKEL’in durumu2003 yýlýnýn Þubat ayýnda,

Papadopoulos, komünistAKEL’in ve diðer iki mil-liyetçi partinin desteði ilebaþkanlýk seçimlerinikazandý. Bu seçimlerinsonucunda AKEL, 11bakanlýktan 4’ünü alarakhükümete katýldý.

Papadopoulos’unseçilmesi, devasa savaþkarþýtý gösterilerle aynýzamana denk geldi.

Papadopulos, kendisinin,Süper Güçler’in ‘küçükKýbrýs’a’ yönelik planlarýnýengelleyeceði retoriðineraðmen, baþkanlýk göreviniyürüttüðü süre boyunca,terörizme karþý savaþ poli-tikasýnda ABD ve Ýngiltere-nin sadýk bir müttefikiolduðunu kanýtladý. Beþ yýlboyunca ABD’ye Irak’asaldýrýrken ihtiyaç duy-duðu tüm lojistik desteðiverdi, Kýbrýs limanlarýný vehavaalanlarýný açtý, ABDsavaþ uçaklarýnýn ikiÝngiliz üssünü kullanmasý-na izin verdi ve tüm bun-lar en büyük ortaðý olanAKEL’i kýzdýrdý.

Papadopulos, yönetimisýrasýnda Kýbrýslý Türklereyönelik olarak milliyetçi

bir tutum sergiledi, mülte-cilere karþý ýrkçý önlemleraldý ve neo-liberal politika-larý büyük bir kararlýlýklauyguladý. Bu dönemde,Papadopulos, kamu sek-töründe çalýþanlar içinemeklilik yaþýný 60’dan63’e çýkararak, ayrýca özelsektörde de yine emeklilikyaþýný yükseltmeyeçalýþarak iþçi sýnýfýna sal-dýrdý. Ayrýca, hükümetinskandallarý sýradan insan-larýn büyük memnuniyet-sizlik duymasýna yol açtý.

Tüm bunlar AKEL lider-liðini, baþkanlýk seçim-lerinden altý ay önce koal-isyon hükümetinden çek-ilmeye zorladý.

Sýnýf kutuplaþmasýBu seçimlerdeki belirleyi-

ci faktör, milliyetçilik deðil,sýnýfsal kutuplaþmasýnýnartmasý, sol ve sað arasýn-daki çatýþmadýr.

Kýbrýslý Rum iþçiler içinseçenek çok açýktý: Halk,muhafazakar DISY partisiile reformist AKEL arasýn-da seçim yapmak zorun-daydý. DISY’nýn adayý olanKasoulides, egemen sýnýfýn,“Helenistik-Hýristiyan’ ide-alleri benimsemiþ olan,‘Yunanlý olmak’ta ýsrareden, anti-komünist, SüperGüçlerle ittifak yapmakgerektiðini savunan, KýbrýsSorunu konusundaPapadopulos’un uzlaþmazçizgisini benimsemiþ olanadayýydý. DolayýsýylaKasoulides, iþverenlerin,baþpiskoposun ve aþýrý mil-liyetçi ‘eski EOKASavaþçýlarý Birliði’nindesteðini aldý.

AKEL’in adayý olanChristofias, önceki koalis-yon hükümetini oluþturaniki partinin desteðini aldý.AKEL’in adayý, geniþ halkkesimleri tarafýndan iþçisýnýfýnýn temsilcisi veKýbrýslý Türkler barýþiçinde yaþamanýn ve

adadaki iki halkýn bir-leþmesinin sembolü olarakgörüldü. Günlük ‘Kýbrýslý’gazetesine göre, KýbrýslýTürkler arasýndaChristofias’ýn baþkanolmasýný tercih edenlerinoraný %85.

AKEL hala Lenin’in büst-leriyle ve genel merkesin-deki kýzýl bayraklarlaövünüyor olabilir, fakataslýnda AKEL reformist vemilliyetçi bir parti.Christofias, defalarca ‘kapitalizmi insani yollarlayola getireceðini’ söyledi.Fakat, Christofias’a oyverenlerin büyük çoðun-luðu, daha iyi bir yaþam,daha adil bir toplum veKýbrýs sorununun adil vebarýþçýl bir þekildeçözülmesini bekliyor ve buinsanlar seçimden sonraevlerinde oturmayacaklar.Christofias’ýn, verdiði busözleri yerine getirdiðinigörmek isteyecekler.AKEL’e üye olan veolmayan, fakat bu umut-larla ve büyük bir heyecan-la Christofias’a oy vereninsanlar, Christofias iþçisýnýfýna saldýrdýðýnda yineayný heyecanla ona karþýmücadele edecektir.

Þimdi, gerçek adaletinolduðu tek toplum biçimiolan sosyalizm içinmücadele eden yeni bir solinþa etmenin tamzamanýdýr. Milliyetçilik veneo-liberalizme karþýsürekli mücadele eden;kendi ulusal sorunumuzunemperyalistlerin arasýndakiçýkar çatýþmasýnda oyun-cak olmasýna izin ver-meyen bir yeni sol. Ýþçisýnýfý mücadelesinidestekleyen anti-kapitalistbir sol. Christofias’ýn adayolmasýyla saðlanan solunbirliði, seçim zaferininverdiði bu coþku vekendine güven, yeni solunkurulmasýna ivmekazandýrabilir.

Kýbrýs Cumhuriyeti: Solun tarihi zaferi

Milliyetçilik ve yeniliberalizm yenildi

Ekonomik grevlerdenpolitik grevlere

1905 Rus Devrimi, Rus Ordusu’nun barýþçýl bir gösteriyapmak isteyen bin kiþi üzerine ateþ açmasýyla baþlamýþtý.

Ordunun bu saldýrgan tavrý karþýsýnda, milyonlarýnkatýldýðý büyük bir grev ve protesto dalgasý baþladý. Bumilyonlarýn içinde, genellikle daha az militan olduklarýdüþünülen çok sayýda kadýn ve örgütlü olmayan iþçivardý.

Rosa Luxemburg, ilk baþta, bunun, demokrasiyi kazan-mayý amaçlayan bir “burjuva devrimi” olduðunudüþündü, fakat bu hareketin daha önce Avrupa’da ortayaçýkanlardan önemli bir farký vardý; Rusya’daki bu gösteri-lere iþçi sýnýfý önderlik ediyordu. Luxemburg, “Nihaisonuç rezil bir anayasadan daha fazlasý olmasa bile ...öncekilerden farklý olarak bu, saf bir iþçi devrimi olacak”dedi.

Ayaklanmaya katýlmak için, daha sonra Rus Ýmparator-luðu’nun parçasý haline gelecek olan Polonya’ya gitti ve1906 yýlýnýn Mart ayýnda tutuklandý. Dýþ dünya ilebaðlantý kurmasýný engellemek için onu bir hücreye kap-attýlar, fakat Rosa yine de dýþarýdan haber almayý vesosyalist gazetelere yazýlar yazmayý baþardý. Bir gün,cezaevi dýþýna makaleler kaçýrýp, basýlmýþ olan bumakaleleri ertesi gün yine kaçak olarak içeri sokmanýnkendisine çok komik geldiðini söylemiþti.

Luxemburg hastaydý ve hapisane koþullarý hastalýðýnýndaha da ilerlemesine neden oluyordu. Bu nedenleHaziran ayýnda serbest býrakýldý.

Sosyalist Parti (SPD) Konferansý’na katýlmak içinAlmanya’- ya dönmeden önce, Kitle Grevleri’ni yazdý.Luxemburg bu kitapçýkta, 1905 Rus Devrimi’nden,Almanya’daki hareket için faydalý olabilecek derslerçýkardý ve partisinin sað kanadýna karþý tartýþtý.

Luxemburg, sosyalist bir devrim için, iþçi sýnýfýnýn,baþkasýnýn önderlik ettiði bir kalabalýk yýðýný olarak deðil,sýnýf olarak harekete geçmesi gerektiðini söyledi.

Eski ayaklanmalarda, asýl taktik, az sayýda aktivisttarafýndan yapýlmýþ olan barikatlarda çatýþmaktý. Fakat,iþçilerin önderlik ettiði bir devrimde, en büyük silah kitlegrevleriydi.

SPD liderliðinin büyük kýsmý, ‘kitle grevleri mi barikatçatýþmalarý mý’ tartýþmasýný anlamadý. Parlamento yoluylareformlar kazanmak gerektiði fikrinde ýsrar ettiler.

SPD liderliði, kitle grevlerinin en fazla, zamanýna iþçi-lerin deðil, parti liderliðinin karar vereceði bir savunmataktiði olabileceðini düþünüyordu.

Luxemburg, “kitle grevinin tarihini belirleyip, takvimeyazacak bir yöneticiler komitesi’ fikrine karþý sert bir þek-ilde tartýþtý.

Rusya’daki grevler, devrimciler öyle istediði için gerçek-leþmemiþti. Luxemburg þöyle diyordu: “Kitle grevi suniolarak yaratýlamaz... Kitle grevi, toplumsal koþullarýndoðurduðu tarihsel bir fenomendir.” Fakat Rosa bunusöylerken, sosyalistlerin yapacaðý bir þey olmadýðýnýsöylemiyordu.

Rusya’da, 1905’den önceki yýllarda, ekonomik konularnedeniyle baþlayan ve daha sonra daha geniþ politikmücadelelere ve ayaklanmalara dönüþen çok sayýda grevolmuþtu. Ücret talebiyle baþlayan ekonomik mücadeleleripolitik mücadeleye dönüþtüren faktörlerden bir tanesi,örgütlü sosyalistlerin müdahalesidir. Bu grevler, sosyal-istlere, örgütlenmek ve saygýnlýklarýný artýrmak için yenifýrsatlar verir.

Luxemburg, devrimci dönemlerde, ekonomik ve politikmücadelelerin nasýl birbirini beslediðini açýkladý.Rusya’da, 1905’te devletin baskýsýna karþý baþlayan politikgrevler ayný zamanda ekonomik taleplerde de bulun-muþlardý. Bu grevler, “milyonlarýn içindeki sýnýf bilincini,sanki bir elektrik þokuna maruz kalmýþlar gibi uyandýr-mýþ” ve daha fazlasýný talep etmeleri için onlarýcesaretlendirmiþti. Patronlar, iþçilerin kazanýmlarýný gerialmaya çalýþtý, fakat hareket iþçilerin kendilerine olangüvenlerinin artmasýný saðlamýþtý.

Luxemburg þöyle yazdý, “Bu gelgitteki en deðerli þey,proleteryanýn enetlektüel, kültürel geliþimidir.”

SPD’nin muhafazakar kanadý, Almanya’da kitle grev-lerinin asla olmayacaðýný düþünüyordu. Rusya’daki olay-larýn, iþçilerin burada kötü örgütlenmiþ olmasýndan kay-naklandýðýna ve bu tür olaylarýn, milyonlarca iþçininsendikalý olduðu Almanya’da olamayacaðýna inanýyor-lardý.

Luxemburg buna yanýt olarak, Almanya’da sendikalaryasal olmasýna raðmen, hala örgütsüz çok sayýda iþçibulunduðunu ve bunlarýn çok kötü koþullarda çalýþtýk-larýný söyledi. Rusyalý aktivistlerin sendikalý olmamalarý,onlarýn geri kalmýþ olduklarý anlamýna gelmiyordu – onyýllara dayanan grev ve politik faaliyet deneyimleri vardý.

Son olarak, Luxemburg, sendika bürokratlarýnýn, nekadar engelleyici olurlarsa olsunlar, eyleme geçen kitlelertarafýndan kolayca aþýlabileceklerine inanýyordu.

Rosa, ne yazýk ki, bu liderlerin yaklaþan bir devrime nekadar büyük zarar verebileceklerini yeterince hesaplaya-mamýþtý. Fakat, muhafazakar liderlerin panzehirinin, iþçi-lerin yaratýcýlýðý ve harekete geçme iradesi olduðunuanlamýþtý. Gelecek sayý: Alman Devrimi’nin yenilgisi

isyancýlar için rehber:

Rosa Luksemburg

8 sosyalist iþçi sayý: 314

Page 9: Sosyalist İşçi 314

sayý: 314 sosyalist iþçi 9

Cengiz Alðan

Küba’nýn “efsanevi lideri” FidelCastro, iktidarýnýn yarým yüzyýlýdoldurmasýna ramak kala, devletbaþkanlýðýna yeniden adayolmayacaðýný açýkladý. Amahakkýný yemeyelim, 49 yýllýkbaþkanlýðýyla Kanunî SultanSüleyman’ýn rekorunu (47 yýl)kýrmayý baþardý.

Tek bir ülke sýnýrlarý içindebaþarýyla kurulabilecek birsosyalizm kavramýna tutunanlaraçýsýndan Castro bir umut ve bir‘efsane’ydi gerçekten de. ABDemperyalizminin kuþatmasýaltýnda geçen on yýllar boyuncastalinist solun bütün örgütleriKüba’yý sosyalist bir ülke, SSCByýkýldýktan sonra da “sosyal-izmin son kalesi” olarakgördüler. Oysa ülkenin kurucusuCastro bile devrimin ilk yýllarýn-da “kesinlikle sosyalist olmadýk-larýný” söylüyordu.

Yýllardýr haber bültenlerindeKüba’dan Amerika’ya kaçmayaçalýþan insanlarýn haberleriniduyarýz. Kimileri köpekbalýk-larýyla dolu denizleri kendi yap-týklarý ilkel sallarla aþmayaçalýþýr. Hatta aralarýnda otomo-bil-sal karýþýmý bir araç üretip heryýl kaçmayý deneyen ýsrarkeþinsanlar da vardýr. “Sosyalizminson kalesi”nden ardýna bak-madan kaçmaya çalýþan buinsanlarýn öykülerini anlamakiçin Küba devriminin tarihine birgöz atalým.

Küba devrimininkýsa tarihi

Küba Latin Amerika’da baðým-sýzlýðýna en son kavuþan (1898)Ýspanyol sömürgesiydi. Amaayný dönemde ABD bölgeyeyayýlýyor ve Karayipler ile OrtaAmerika’da kuracaðý askeri üslerzincirine Küba’yý da eklemekistiyordu ve ABD sermayesininyatýrýmlarý (Örneðin, 1900-1920arasýnda ABD’li þirketlerin þekersanayine yatýrýmlarý 80 milyondolardan 1.5 milyar dolara çýk-mýþtý) vardý.

“Yurttaþlarýný korumak”bahanesiyle, ABD, savaþ gemi-lerini yollayarak Küba’yý iþgaletti. Yýl 1902’ydi ki ABD, güm-rükleri, merkez bankasýný, polisive devlet baþkanlýðýný dene-timine almýþtý. Hatta anayasayaABD’ye Küba’nýn içiþlerine karýþ-ma izni veren bir madde bileeklenmiþti.

Ancak elbette mücadele vedireniþ de vardý. 1927’deABD’nin baþa getirdiði diktatörMachado’ya karþý iþçi ve öðrenci-lerin direniþi 1929’daki büyükbunalým sýrasýnda iyice militan-laþmýþtý. Tek ürüne (þeker) dayalýekonominin çöküþü yoksulluðuþiddetlendiriyordu. Þeker planta-syonlarýnda çalýþan iþçilerinsendikasý CNOC’ye KomünistParti (KP) öncülük ediyordu.

Yeni diktatör1933 grevleri sonrasý diktatör

devrildi ve Küba, tarihinde ilkdefa aþaðýdan bir yönetimekavuþtu. Ama bu yönetim 16 günsürdü. O arada ordunun kon-trolünü Batista önderliðinde birgrup subay ele geçirmiþ, devrim-

ci öðrenci liderlerinin dearalarýnda bulunduðu bir kabineve bir devlet baþkaný atanmýþtý.Dört ay sonra radikal milliyetçibir söylemi olan Batista baþkan-lýða geldi. Fidel Castro bu ata-malarý yapabilecek güce ulaþaniþte bu devrimci örgütDirectorio’ya katýlacaktý.

Bu arada KP önce grevleridesteklemiþ fakat silahlý ayaklan-maya vardýðý anda terk etmiþti.Nazilerin iktidara geliþiyle birlik-te, Stalin’in uygulamaya soktuðubatý emperyalizmiyle ittifakkurma politikasý sonucu, KPBatista rejimini desteklemeyebaþladý. Böylece sendikalar dadevlet denetimine girdi.Diktatörlüðe karþý mücadeleetmek isteyen ve aralarýndaCastro’nun da bulunduðu genç-lik ise Directorio’nun silahlýmücadele çizgisine kaydý.1952’de seçimlerin yapýlacaðýilan edildiðinde adaylar arasýndaCastro da vardý.

Silahlý eylemBöylece Batista diktatörlüðüne

karþý iþçi sýnýfý dýþýnda, ortasýnýflar öncülüðünde ilk eylemlerbaþladý. 1953 Moncada Kýþlasýbaskýný ilk eylem oldu. Castrotutuklandý ama 2 yýl sonra genelafla serbest kaldý ve Meksika’yageçerek gerilla birlikleri kurmayabaþladý. 1956 sonlarýnda 80 kiþi-lik bir gerilla grubu Granma adlýbir tekneyle Küba’ya çýktý veçýkar çýkmaz 12’si dýþýnda hepsiöldürüldü. Sað kalanlardan biride Che Guevara’ydý.

Yeniden örgütlendiler. 1958sonlarýnda sayýlarý 180’e çýktý.Bileþimi ve liderliði, her gerillahareketinde olduðu gibi, asýl

olarak orta sýnýftý. Ýþçi sýnýfýmücadelesinden öyle uzaktýlar kigenel grev kararlarýný biledaðlardaki bir kumandamerkezinden alýyor ve gizlihücreler aracýlýðýyla örgütlüyor-lardý. Ýþçilere kendi öz örgütlen-melerini geliþtirme fýrsatý tanýn-mýyordu. 1 Ocak 1959’da Castrove Che önderliðindeki gerillaordusu (ki en çok 800 kiþidenibaretti) iktidarý ele geçirdi.

Yukarýdan devrimGerillalar iktidarý, Batista reji-

minin iyice yozlaþmýþ ve ABDdesteðini de yitirmiþ olduðu birortamda ele geçirmiþti. Batista

baþtaki kadar güçlü bir düþmandeðildi; kimse onu savunmadý.Ortalýkta iktidara aday baþkahiçbir güç de yoktu. Ýktidar iþçil-er veya topraksýz köylülertarafýndan ele geçirilmemiþti.Ýktidarý alan asker giysili, sakallýadamlar Castro’nun genel sosyalreform programýný uygulamayakoyuyordu.

Küba’yý savunmalý mý?Ýktidarý birkaç yüz gerillayla

alan ve 49. yýlýnda ancak býrakanCastro’nun hikâyesi özetle böyle.Sürekli Devrim adlý makalesinde(International Socialism dergisi,sayý 61) Tony Cliff bu grubun

neyi ve kimleri temsil ettiðiniþöyle açýklýyor:

“Sanayileþme, sermaye birikimive ulusal diriliþ taleplerini, birbaþka deyiþle engellenmiþ ulusalkapitalist sýnýfýn yerinegetiremediði görevleri temsilediyorlardý.”

Ülkenin acil döviz ihtiyacýnýdile getirircesine “Benimülkemin fahiþeleri dünyanýn engüzel fahiþeleridir” sözünü deetmiþ olan Küba diktatörüCastro’yu savunmak gerekmiyor.Kendisinden sallarla kaçmayaçalýþan insanlarý 49 yýl yönettik-ten sonra, iktidarý hanedanýndangelen kardeþi Raul Castro’yadevreden bir diktatörünsavunulacak bir yaný elbette yok.

Küba’nýn savunulacak tek yanývar. O da ABD emperyalizminedireniþi. Bu direniþ elbette kaydadeðer. Ancak SSCB yýkýlanakadar bir baþka emperyalistgüce, SSCB ve Doðu Bloku’nadayanarak ayakta kaldýðýný daunutmamak gerek (Örneðin,Sovyetler Küba’dan fiyatýnýn çoküstünde þeker alarak oraya füzeyerleþtirme hakkýný elde ediyor-du). Yine de ABD emperyal-izmine meydan okuyan buülkenin antiemperyalist direniþi-ni desteklemek gerekir. Týpkýbugün Venezüela’yý destek-lediðimiz gibi. Ama bu desteðiCastro ve Küba sosyalist olduðuiçin vermiyoruz. Týpký Venezüelave Chavez’e desteði sosyalistolduklarý için vermediðimiz gibi.

Castro gitti, Castro geldi

Küba’nýn savunulacak tek yaný var. O da ABD emperyalizmine direniþi. Bu direniþ elbette kayda deðer. Ancak SSCB yýkýlana kadar birbaþka emperyalist güce, SSCB ve Doðu Bloku’na dayanarak ayakta kaldýðýný da unutmamak gerek

KÜBA, CASTRO ve SOSYALÝZMMike Gonzales

Z Yayýnlarý

Kruþçev, Stalin’den sonra SSCB’nin lideri

Raul Castr0, 76 yaþýnda.

Page 10: Sosyalist İşçi 314

10 sosyalist iþçi sayý: 314

Ahmet Yýldýrým

Birinci Dünya Savaþý 1918’desona erdiðinde, arkasýnda 9 mil-yon ölü, 37 milyon da yaralýbýrakmýþtý. Tüm Avrupa’da tambir yýkým söz konusuydu.Ekonomi darbe almýþ, siyasalçalkantýlý bir döneme girilmiþti.1917 Ekim Devrimi, tümAvrupa’da iþçileri heyecanlandýr-mýþtý. Heyecandan da öte birçokyerde sovyetler kurulmuþtu.Ayný dönemde Almanya dabüyük çalkantýlar içindeydi.Ama 1918-1919’da Spartakistlerinöncülüðündeki ayaklanma henüzerken bir dönemde gerçekleþtir-ildiði için Weimar Cumhuriyetitarafýndan kanla bastýrýldý. FakatAlman sermaye sýnýfý yine deistikrarýný saðlayamadý.Toplumsal iç huzursuzluk vesiyasal gel-gitler birçok yerdeolduðu gibi Almanya’ya dadamgasýný vurdu.

Nazilerin tarih sahnesineçýkýþý

Savaþýn galibi müttefikdevletler, maðlup devletlere aðýryaptýrýmlarda bulundu. Parisyakýnlarýnda, 1919’da imzalananVersay Antlaþmasý’yla Almandeniz ve hava kuvvetleri ortadankaldýrýldý. Alman Ordusu dasilahlardan arýndýrýlmýþ biçimde100 bin kiþiyle sýnýrlandýrýldý.Ayný zamanda 33 milyar dolarsavaþ tazminatýna mahkum edil-di. Bu ilk dönemde Naziler,Versay Antlaþmasý’yla incinmiþolduklarýný düþündükleri Almanmilli ruhuna yönelik politikayaptýlar. Ulusal gurur, milita-rizm, saf Alman ýrký ve Yahudidüþmanlýðý üzerine politikayapan parti Alman ÝþçiPartisi’ydi. 1919’da partiyekatýlan Hitler, içi boþ ama etki-leyici hitabetiyle hýzla yükselerek1921’de partinin liderliðini elegeçirdi ve partinin isminiNasyonal Sosyalist Ýþçi Partisiolarak deðiþtirdi. Bu dönemdebir avuç olan Naziler, daha çokprovokasyon eylemlerine giri-þerek güç toplamaya çalýþtýlar.Bütün politikalarýnýn merkezini

þiddet ve militarizme odaklayanHitler, 600 kiþilik çetesiyle1923’te Birahane darbesi denilenkýþkýrtmayý gerçekleþtirdi ve tabiki provokasyon baþarýsýzlýklasonuçlandý, Hitler tutuklanarak 5yýl ceza verildi ve 8 ay sonra bil-inmeyen bir nedenle serbestbýrakýldý. Bu dönemde Nazilerintemel propaganda kaynaðý olanKavgam adlý kitabýný yazdý.Saçmalýklarla dolu olan bu kitap,büyük Alman ulusunun nasýlyaratýlacaðýný anlatýr ve farklýolanlara (Yahudiler, çingeneler...)dönük nefret içerir.

Naziler meclisteBaþarýsýz darbe giriþiminden

sonra Naziler, seçim kanallarýylaiktidarý fethetmeyi önlerinehedef olarak koydu. Mayýs1924’te %6,6 oranýnda oy alarak32 milletvekillerini meclise sok-tular. Hala oldukça küçük birgüçtüler. Bir kýyaslama yapacakolursak eðer, Alman KomünistPartisi (KPD) ayný seçimlerde%12,6 oranýnda oy almýþtý. Yinede yeni bir parti olarak busýçrayýþý yapmalarýný saðlayanana etken Alman ekonomisinde-ki çöküntüydü. Örneðin, 1922’de1 ABD dolarý 162 Mark iken,1923’te 1 ABD dolarý 4,2 trilyonMark ediyordu. 1500 matbaageceli gündüzlü çalýþmasýna rað-men para basýmýna yetiþemiyor-du. Üstüne üstlük bu dönemdeFransa, borcunu ödemediðigerekçesiyle Almanekonomisinin kalbi sayýlan RuhrVadisi’ni iþgal etti. Mayýs 1924’teen üst oy oranlarýna çýkanNaziler, gelecekteki 5 yýl zayýfla-ma sürecine girdiler.Almanya’nýn borç yükünü hafif-leten Dawes Antlaþmasýyla veABD kredileriyle ekonomi göreceistikrara oturdu. Bu geliþmelerinardýndan yapýlan Aralýk1924’teki seçimlerde Naziler oyoranlarýný %3’e düþürdüler vesadece 14 milletvekilini meclisesokabildiler.

Büyük bunalým1929’da New York Borsasý’nýn

çökmesiyle birlikte, kapitalizm

derin bir krize ve çöküþe girdi.Kriz kýsa sürede bütün dünyayýsardý. Özellikle 1. DünyaSavaþý’ndan sonra yaralarýný sar-maya çalýþan Almanya’yýderinden etkiledi. ABD, kredilerikesti ve alacaklarý için bastýrdý.Ayný yýl Alman endüstri üretimiyarý yarýya düþtü. 15.000 firmaiflas etti. 6 milyon iþsiz ortayaçýktý. Derin kriz, Naziler içinbulunmaz bir fýrsat yarattý.Yaygýn bir provokasyon ve ted-hiþ eylemleri yaratarak orta vealt sýnýflara seslendiler. Derinkriz ortamýnda kitlelerin radikalgörüþlere yönelmesini iyi kul-landýlar. Ayný dönemde üyesayýlarýný 27.000’den 108.000’eçýkarttýlar. Naziler, ýrkçýlýktemelli politikalarýyla kitlelerebüyük ve refah bir Almanya vaa-dini verdiler. Temmuz 1930’lar-daki seçimlerde %18 alaraksosyal demokratlardan sonraikinci büyük parti oldular.

Sol ne yapýyor?Naziler bu oy oranlarýna rað-

men, doðru taktikler hayatageçirilebilseydi, püskürtülebile-cek bir güçteydi. Alman iþçisýnýfýnýn iki partisi olan Sosyal

Demokrat Partinin (SPD) veKomünist Partinin (KPD) lider-liklerinin inanýlmaz hatalarýylaNazilerin önü açýldý. Stalin’intam denetimi altýndaki KomünistEnternasyonal’e baðlý KPD,Nazileri bir tehdit olarakgörmeyip onlarla milliyetçilikyarýþýna girdiler ve sosyaldemokratlarý asýl düþman vegerçek faþist ilan ettiler. Tümtemel politikasýný bunun üzerinegeliþtiren KPD, Alman iþçisýnýfýnýn bölünmesine ve moralsi-zleþmesine yol açtý. Aynýdönemde Troçki, sürgündenyazdýðý yazýlarla Almanya’dakidurum üzerine KPD’nin iþçisýnýfýnýn güvenini kazanmasý içinsosyal demokratlarla birleþikcephe kurulmasý gerektiðininaltýný çiziyordu. Troçki ‘ye göredurum kritikti ve bu birliksaðlanamazsa Alman iþçi sýnýfýbüyük bir trajediyle karþý karþýyakalacaktý. KPD tam tersi bir poli-tika yürüterek temelde milliyetçidüþüncelere yönelen HalkCephesi politikalarýný hayatageçirmeye çalýþtý. Halk cephesipolitikalarýnda sýnýf dýþýunsurlarýn tümü varken iþçisýnýfýnýn tümü yoktu. Ýþte bupolitikalar Nazilerin ekmeðineyað sürmüþ, karþýlarýnda hiçbirsiyasal güç yokmuþçasýna önleri-ni açmýþtý. Derin ekonomik vesiyasi krize doðru siyasal çözümüretmeyen KPD, Nazilerin ilkhedeflerinden birisi oldu.

Yükseliþ ve iktidara geliþKarþý-devrimci umutsuzluðu

örgütleyen Naziler, Temmuz1932’teki seçimlerde %37,4 oyalarak birinci parti durumunageldiler. 30 Ocak 1933’teCumhurbaþkaný Hindenburg,Hitler’i Þansölye (Baþbakan)olarak atadý. Bir iþçi ayaklan-masýndan ölümüne korkanAlman sermayesi nihayetadamýný bulmuþtu. Bu nedenlebüyük sermaye devleri sýnýrsýzcaNazileri desteklemeye baþladýlar.1932’de sayýlarý 30.000’i bulanHitler’in özel koruma ordusuSS’ler ve Nazi üyesi olan 2,5milyonluk SA, toplumda büyük

bir terör dalgasý estirmeyebaþladý. 27 Þubat 1933’teReichtag (Meclis binasý) yakýldý.Naziler, kendi provokasyonlarýolan bu iþin suçunu komünistlereattýlar ve 4000 kiþiyi tutukladýlar.20 Mart 1933’te ilk toplamakampý olan Dachau toplamakampýna komünistler, iþçiler,sendika liderleri hapsedildi. 24Mart 1933’te 5 maddelik biryasayla devletin tepeden týrnaðamilitaristleþtirilmesinin önüaçýldý. 1 Nisan 1933’te Yahudiiþyerlerine boykot çaðrýsý yapýldý.7 Nisan’da alýnan bir kararlaYahudiler, politika ve öðretmen-likten uzaklaþtýrýldý. 14Haziran’da toplumun, çingenel-er, siyahlar ve engellilerdentemizlenmesini saðlayan yasaçýktý. 1934 Ekim’inde eþcinsellertutuklandý. Mart 1933’teki seçim-lerde %44 oy alan Naziler yeterlitoplumsal gücü yakaladýklarýnýdüþünerek toplumu baþtan aþaðýyeniden düzenleme iþine giriþti-ler. Ýlk iþleri emek örgütlerinidaðýtmak, siyasi parti ve dernek-leri yasaklamak oldu. Ýþçileri tekbir örgütte toparlayarak Naziotoritesine boyun eðmeye zor-ladýlar. 2 Aðustos 1934’teCumhurbaþkaný Hindenburgölünce Hitler, kendini hemCumhurbaþkaný hem Þansölyeolarak atadý ve kendini Almanulusunun büyük kurtarýcýsý(führer) ilan etti. Naziler 2.Dünya Savaþý‘nýn sonundadaðýlana kadar 6 milyonyahudiyi, 500 bin çingeneyi veyüzbinlerce politik mahkumu,eþcinseli, engelliyi katlettiler.

Bir daha aslaNazilerin iktidara geliþlerinin

nedenlerinden birisi kapitalizminbüyük kriziyse, diðer önemli birnedeni ise bu krizi kendi lehinekullanmayan, iþçi sýnýfýný bölenpolitikalarýyla, Stalinizmin etkisialtýndaki KPD liderliðiydi.Troçki, Alman iþçi sýnýfýnýn traje-disiyle ilgili yazdýðý sonmakalelerinden birinde “Almaniþçileri yeniden yükselecektir,Stalinizm ise asla” diyerek tarihenot düþer.

24 Þubat 1920’de Nazi Partisi kuruldu

Alman iþçi sýnýfýnýn trajedisi

“Bir sýðýr tüccarý sýðýrlarý mezba-haya götürmüþtü. Ve kasapkeskin býçaðýyla geldi.Sýðýrlardan biri ‘saflarýmýzý sýk-laþtýralým ve bu celladý boynuz-larýmýzla öldürelim’ önerisindebulundu. Politik eðitimleriniManuilski’nin* okulunda alansýðýrlar, ‘Kasap, bizi buraya dürtedürte getiren tüccardan daha mýkötü?’ dediler. ‘Ama tüccarýnicabýna sonra da bakabiliriz!’Ýlkelerinde kararlý olan sýðýrlar‘hiçbir þey yapmýyoruz’ dediler.‘Sen bizim düþmanlarý soldankoruyorsun; sen kendin sosyal-kasapsýn’ diye ekledirler vesaflarý sýklaþtýrmayý reddettiler.

*Manuilski, stalinist enternasyonalinfaþizm teorisyeni(Ezop’tan Hikayeler, FaþizmeKarþý Mücadele, Leon Troçki)

1920’de Naziler parti kurarken, KPD onlarý hepküçümsedi. Asýl düþmaný SPD olaarak gördü.Troçki’ye göre iþçi sýnýfýnýn iki partisinin ayrý durmasýölümcül birr hataydý

Page 11: Sosyalist İşçi 314

sayý: 314 sosyalist iþçi 11

Aþaðýdan sosyalizm-Kapitalist toplumda tüm

zenginliklerin yaratýcýsý iþçisýnýfýdýr. Yeni bir toplum,iþçi sýnýfýnýn üretim araçlarý-na kolektif olarak el koyupüretimi ve daðýtýmý kontroletmesiyle mümkündür.

Reform deðil, devrim-Ýçinde yaþadýðýmýz sis-

tem reformlarla köklü birþekilde deðiþtirilemez,düzeltilemez.

-Bu düzenin kurumlarýiþçi sýnýfý tarafýndan elegeçirilip kullanýlamaz.Kapitalist devletin tümkurumlarý iþçi sýnýfýna karþýsermaye sahiplerini, ege-men sýnýfý korumak içinoluþturulmuþtur.

-Ýþçi sýnýfýna, iþçi konsey-lerinin ve iþçi milislerininüzerinde yükselen tama-men farklý bir devlet ge-reklidir.

-Bu sistemi sadece iþçisýnýfýnýn yýðýnsal eylemidevirebilir.

-Sosyalizm için mücadeledünya çapýnda bir mücade-lenin parçasýdýr.Sosyalistler baþka ülkeleriniþçileri ile daima dayanýþ-ma içindedir.

-Sosyalistler kadýnlarýntam bir sosyal, ekonomikve politik eþitliðini savunur.

-Sosyalistler insanlarýncinsel tercihlerinden dolayýaþaðýlanmalarýna ve baskýaltýna alýnmalarýna karþýçýkarlar.

Enternasyonalizm-Sosyalistler, bir ülkenin

iþçilerinin diðer ülkeleriniþçileri ile karþý karþýyagelmesine neden olan herþeye karþý çýkarlar.

-Sosyalistler ýrkçýlýða veemperyalizme karþýdýrlar.Bütün halklarýn kendikaderlerini tayin hakkýnýsavunurlar.

-Sosyalistler bütün haklýulusal kurtuluþ hareketleri-ni desteklerler.

-Rusya deneyi göster-miþtir ki, sosyalizm tek birülkede izole olarak yaþaya-maz. Rusya, Çin, DoðuAvrupa ve Küba sosyalistdeðil, devlet kapitalistidir.

Devrimci parti-Sosyalizmin gerçekleþe-

bilmesi için, iþçi sýnýfýnýn enmilitan, en mücadeleci kes-imi devrimci sosyalist birpartide örgütlenmelidir.Böylesi bir parti iþçi sý-nýfýnýn yýðýnsal örgütleri vehareketi içindeki çalýþmaile inþa edilebilir.

-Sosyalistler pratik içindediðer iþçilere reformizminiþçi sýnýfýnýn çýkarlarýnaaykýrý olduðunu kanýtla-malýdýr. Bu fikirlere katýlanherkesi devrimci bir sosyal-ist iþçi partisinin inþasýçalýþmasýna omuz vermeyeçaðýrýyoruz.

sosyalist iþçine savunuyor?

haksýzlýklarý,mücadalenizi,yorumlarýnýzý

bize yazýn

[email protected]

Muðla Küresel BAK’tan savaþ karþýtý toplantýMuðla’dan güçlü bir

savaþ ve iþgal karþýtý sesyükseldi. Muðla KüreselBAK aktivistleri polisinbaskýsýna raðmen ilk barýþtoplantýsýný 250 kiþiyleyaptý.

Barýþ toplantýsý konuþ-macýlarý Muðla KüreselBAK’tan öðrenci aktivistUfuk, Küresel BAK’ýn ilkimzacýlarýndan MuðlaÜniversitesi ÖðretimÜyesi Ramazan Günlü veaktivist Roni Margulies’in

sunuþlarýyla baþladý.2,5 saat boyunca süren

toplantýda savaþ, iþgal vemücadele hakkýnda canlýbir tartýþma gerçekleþti.

Irak’taki iþgal vedireniþin önemi üzerindeduruldu. Savaþa karþýmücadelenin daha adil vemutlu bir dünya içindireniþin bir parçasýolduðu vurgulandý.

Türkiye’nin Irak’a sýnýrötesi operasyonu karþýsýn-da Küresel BAK’ýn hayýr

diyen tutumu soruldu vetartýþýldý.

Küresel BAk aktivistleriMuðla’da güçlü bir savaþkarþýtý muhalefet inþaediyor.

ÝZMÝR: KonakMeydaný’nda eskiSümerbank binasý önündetoplanan göstericilertasarýya karþý sloganlarattý. Ýzmir Valiliði önündeneski adliye binasýna kadaryüründü.

DSÝP’inde katýldýðý gös-teride basýn açýklamasýnýokuyan TTB MerkezKonseyi üyesi Dr. MustafaVatansever, baþta emek vemeslek örgütleri olmaküzere toplumsal muhale-fetin büyük tepkisinedeniyle bugüne kadaruygulamaya geçirilemeyen

yasa tasarýsýnýn, AKP’ninýsrarýyla bir kez dahaTBMM Genel Kurulu’nagetirilmeye çalýþýldýðýnýsöyledi. Vatansever,“Saðlýk ve sosyal güvenlikalanýndaki kamusalhizmetleri ‘kara delik’olarak gören anlayýþ,Türkiye’nin geleceðinikarartacaktýr. Halkýn saðlýkhakkýný gasp eden,toplumumuzun geleceðinipiyasanýn ellerine teslimeden ve yarýnlarýmýzýkarartan bu yasanýn hayatageçirilmesine izin ver-meyeceðiz” diye konuþtu.

ANKARA: "Herkese Saðlýkve Güvenli Gelecek Hakký"eylemleri çerçevesindeAnkara'da da bir yürüyüþve basýn açýklamasý gerçek-leþtirildi. NumuneHastanesi önündetoplanan yaklaþýk 300 kiþi,Saðlýk Bakanlýðý'nayürüdü. "Saðlýk haktýrsatýlamaz", "Saðlýkta ticaretölüm demektir" sloganlarýatýlan yürüyüþ, çevredende destek gördü.SSGSSyasasý çok uzun bir süredirgündemde. Üstelik yasanýnsonuçlarýný dinleyen insan-

larýn pek çoðu da tepkigöstermekte gecikmiyor.

Fakat, Ankara'dakieylemin aþaðýdan ve uzunsoluklu örülmediði açýktý.Bir eylemler dizisinin ilkiolarak önemli ama böylebir yasayý durdurmayýhedeflemek için iseneredeyse çaðrýsý yapýl-mamýþ bir eylemdi. Yasayýdurdurmak, en azýndangeciktirebilmek için isebize çok daha birleþik veuzun soluklu bir mücadeletakvimi gerek.

Bursa, Adana, Denizli,Gaziantep , Zonguldak’tayapýlan basýn açýklama-larýna yüzlercce çalýþankatýldý. Gösterilerin çapýküçük olsa da Telekomgrevinin ardýndansendikalýý çalýþanlararasýnda mücadeleci bireðilimin öne çýktýðýgörülüyor. Geçmiþte dekitlessel iþçi eylemleriküçük basýn açýklamalarýüzerinden inþa edilmiþti.Sendikalarýn birlliði dekorunursa daha etkiliadýmlar gelebilecek.

Sigortasý atanlarsokaða çýktý

SSGSS’ye karþý 20 Þubat eylemleri

23 Þubat’ta Ankara’dayapýlan DSÝP kadýnKonferansý’nda,‘Cinsiyetçilik Nedir?Cinsiyetçiliðe Karþý NasýlMücadele Etmek Gerekir?’,‘Antikapitalist Hareket veKadýnlar’ ve ‘8 Mart’taAntikapitalist KadýnlarSokakta’ baþlýklý üç gün-dem tartýþýldý.

Özellikle altý çizilen nok-talar þunlardý:Cinsiyetçilik, kadýnlarýnikinci cins olarak ezilmesi-ni saðlayan ideolojininadýdýr. Bu ideolojiden vebunun günlük hayattakiyansýmlarýndan asýl çýkarýolan, aile kurumunundevamýný kapitalist sistem-inin devamýnýn çimentosuolarak gören egemensýnýftýr. Bu nedenle, biryandan günlük hayatta hertür cinsiyetçi uygulamayakarþý mücadele ederken,bir yandan da her alandabirleþik, ortak mücadele ilecinsiyetçi fikirler yýkýla-bilir. Cinsiyetçiliðin tama-men ortadan kalkmasý ise,ancak onun maddi temel-lerinin, yani bu sistemin

ortadan kalkmasý ilemümkündür. Bugün, anti-kapitalist hareket, bütüntoplumsal muhalefethareketlerinin olduðu gibikadýnlarýn da önünüaçmýþtýr.

Kadýnlar antikapitalist vesavaþ karþýtý hareketiçerisinde öne çýktýlar, poli-tikleþtiler. Bugün yapma-mýz gereken bu hareketindaha da büyümesi ve

içinde kadýnlarýn daha çoköne çýkmasýný saðlamakiçin uðraþmaktýr. 8 Martbunun fýrsatlarýndan birtanesidir. 8 Mart’ta, savaþa,militarizme, ýrkçýlýða, mil-liyetçiliðe, cinsiyetçiliðe,homofobiye ve transfobiye,küresel ýsýnmaya, nükleersantrallere, genel saðlýksigortasýna karþý antikapi-talist kadýnlar olaraksokakta olacaðýz.

DSÝP kadýn konferansý toplandý

8 Mart’ta alanlara!24 Aralýk Pazar günüAnkara’da yapýlan ‘Anti-Kapitalist KadýnlarTartýþýyor’ adlý forumda,Yeþiller’den, Lambda’dan,Kaos GL’den, AnkaraTabip Odasý’ndan,Mazlum-Der’den veKüresel EylemGrubu’ndan kadýnlar biraraya gelerek, mücadeleettikleri alanlardanedindikleri deneyimleripaylaþtýrlar.

Foruma, Yeþiller’den

Aysen Ataseven, Mazlum-Der’den Serpil Kayaer,Lambda’dan ve KadýnKapýsý sosyal danýþmanýEylem Çaðdaþ, KaosGL’den Oya Burcu veKüresel EylemGrubu’ndan Özlem Þahinkatýldý.

Küresel Eylem Grubuadýna konuþan ÖzlemÞahin, bütün kadýnlarý 8Mart’ta ‘Anti-kapitalistkadýnlar’ olarak yürümeyedavet etti.

Antikapitalist kadýnlarAnkara’da buluþtu

Küresel Eylem Grubu

Her Cuma saat 19.00’datoplanýyor

Karakedi’de...

Irkçýlýða ve MilliyetçiliðeDurDe

Her Salý saat 19.00’datoplanýyor

Karakedi’de...

Kadýköy Küresel BAKHer Çarþamba saat

19.00’da Ada Cafe’detoplanýyor

Sanat Sokak, Altýyol - Kadýköy

KARAKEDÝKÜLTÜR MERKEZÝ

antikapitalistlerin

buluþma noktasý

Bekar Sokak,No: 16/2

0212 249 17 76

Page 12: Sosyalist İşçi 314

sosyalist isciZ Yayýncýlýk ve tanýtým hizmetleri Ltd. Þti.

Sahibi: Arife Köse Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:Volkan Tamusta Adres: Caferaða Mahallesi,

Nail Bey Sokak, No: 9/15, Kadýköy/ÝstanbulBaský: Yön Matbaasý: Davutpaþa Cad. Güven

Sanayi Sitesi, B Blok, 360, Topkapý-ÝstanbulYerel süreli yayýn, haftada bir yayýnlanýr

www.sosyalistisci.org

"1923'ten sonra buülkede bütün kadýnlarMüslüman doðmuþ,Müslüman yaþamýþ veMüslüman ölmüþtür."

Bu sözleri televizyondagördüðüm zaman "evet"dedim "gericilik diye birsorun var bu ülkede."

Türkiye'de 1923 yýlýndayüzbinlerce Ermeniyaþamaktaydý. Keza,farklý etnik kimliklerdenHristiyanlar, çeþitlinedenlerle göçmüþ veyayerleþik Yahudiler,Müslümanlýðýn koluolarak görülen kimimezheplere mensupama kendini Müslümanolarak tanýmlamayanlarve elbette Müslümandoðduðu halde dininideðiþtiren veya dinsi-zliði tercih eden insanlaryaþýyordu.

Zaten belleklerindetehcir korkusunutaþýyanlar, varlýk ver-gisinden 6-7 Eylül'e,Sivas katliamýndanHrant'ýn katline dekvaran saldýrýlara maruzkaldýlar.

Ne 1923'te ne de sonraher kadýn Müslümandoðmadý bu ülkede,doðmamýþ olmanýncezasýný da çekti üstelik.1923'ten sonra bubaskýlara verilen tepki-lerin en büyüðü deHrant'ýn cenazesi oldu.

Yukarýda bahsettiðim"gerici" fikirlerin sahibiKemal Alemdaroðlu.Ýstanbul Üniversitesirektörü iken kadýnlarýntürbanlarý ile uðraþmayýkendine görev bilerekyüzlerce belki binlerceöðrencinin öðrenimhakkýnýn engellen-mesinde yer almýþtý.Katýldýðý 32. Gün pro-gramýnda yukarýdakisözleri söylerken bu söz-leri "laiklik" adýnasöylüyordu. Her kadýnýMüslüman ilan ederkenaslýnda muazzam birötekileþtirme ile tarihtenerede durduðunu gös-teriyordu. Daha da vahi-mi, "gericiliðe karþýmücadele"ye çaðýransolun kiminle yan yanageldiðini.

Karþýsýnda ise"baþörtülü" NihalBengisu Karaca ve"baþörtüsüz" KezbanHatemi vardý. Ýkisi de,konuþmalarýnda özgür-lükten bahsettiler,sadece baþörtülü kadýn-lar için deðil; özgürlük-leri savunmaktan.

Türkiye'de bir gericiliksorunu var. Bunu dabaþörtülü kadýnlar,Ermeniler, her ne kim-likle tanýmlanýrsa taným-lansýn kadýn ve erkekiþçiler … berabermücadele ederek çöze-cek.

Çöp SepetiErsin TEK

Tuzla tersanelerinde sonyedi ay içinde 18 iþçi, "iþkazalarý" sonucu hayatýnýkaybetti. Bu ölümlergerçekten iþçilerin dikkat-sizliðinden kaynaklanan iþkazalarý mý, yoksa acý-masýz piyasa sisteminin,yeni liberal politikalarýncinayeti mi? Veriler ikin-cisinin doðru olduðunugösteriyor.

Tuzla Tersaneler BölgesiÝzleme ve ÝncelemeKomisyonu'nun raporunagöre sektörün büyümeyebaþladýðý 2001 mali krizisonrasýndaki iþ kazalarý,sektörün üretim düzeyi ileparalellik izlemiþ. Ýþçiölümlerinin birinci sebebitersaneler bölgesindekitemel iþin (çelik profil-lerinin iþlenmesinin) %90oranýnda taþeron þirketlereaktarýlmasý. Ýþin taþeron-lara aktarýlmasý ile birlikte,iþverenin güvencesindeolmasý gereken iþ güven-liði ve sosyal haklarýn dabunu taþýmaktan yoksunolan taþeronlara aktarýl-masý, iþçilerin çalýþmakoþullarýnýn ve iþ güven-liðinin gün geçtikçe dahada kötüleþmesi anlamýnageliyor.

Sektörün giderek taþeron-laþmaya baþlamasý, çalýþ-manýn esnekleþmesi ile bir-likte tersane patronlarýnadaha fazla kâr getiriyor.Bu esnekleþme iþçiler içinçalýþma hýzýnýn artýrýlmasýve uzun iþ saatleri anlamý-na geliyor. Son derece aðýrve tehlikeli bir iþ kolu olangemi yapýmýnda bukoþullar ölüm anlamýnageliyor.

Ýþverenin üstlenmesigereken önlemlerintaþeronlarýn eline býrakýl-masý, kablolarýn bakýmý,gaz ölçümü, iskelelerinuygun kurulmasý gibiönleyici genel tedbirlerinde ortadan kalkmasýna yolaçýyor. Çünkü taþeronlarýnbirleþerek ana iþveren ter-sanenin içinde bu tedbir-leri alma gücü yok. Bununyanýnda iþçilere, iþlerineuygun bir koruyucu

donaným saðlanmasý iþi detamamen taþeronlarýninsafýna býrakýlýyor, busebeple bu konudaiþletmeden iþletmeye farklýuygulamalarla karþýlaþýla-biliyor. Ýþyeri hekimi siste-mi yalnýzca, bir azýnlýkolan ana tersanedekikadrolu iþçileri kapsamak-tadýr.

Raporda da belirtildiðigibi iþ hayatýný bir bütünolarak ele almak gerekir.Ýþçi ölümlerinin arkasýndataþeronlaþma kadar, Tuzlabölgesinde artan evkiralarýnýn ortaya çýkardýðýkonut sorunlarý da vardýr.Bu sorunlar iþçiler arasýn-da rekabeti körüklemekteve artan çalýþma hýzý iþçi-lerin dikkatini ciddibiçimde etkilemektedir.Bunun yanýnda iþçileringüvenlik haklarýný talepetmelerinin önüne de ciddiengeller konulmaktadýr,üretimin parçalanmýþlýðýn-

dan da yararlanan taþeronþirketler iþçilerinsendikalarda örgütlenmesiengellenmeye çalýþmaktave baþta DÝSK'e baðlýLÝMTER-ÝÞ olmak üzeresendikalar üzerinde siyasibaskýlar uygulamakta.Sendikalý iþçiler iþten atýl-malarla yüzyüze gelmekte.

Ýþçi ölümlerinin bir kýsmýmedyaya yansýrken, birkýsmýnýn da örtbas edildiðiortaya çýkýyor. Örneðin,Çeksan Tersanesindeelektrik bölüm iþçi þefiolarak çalýþan Sadi Üstün-baþ'ýn ölümü ancakMilliyet gazetesinin 23Þubat'ta Üstünbaþ ailesi ileyaptýðý röportaj sonucuortaya çýktý. Üstünbaþ'ýneþi, Sadi Üstünbaþ'ýn 6yýldýr tersanede çalýþtýðýnýbelirterek, ilk 1,5 yýlýnýtaþeron firmada geçirdiðiiçin kendisine ancak 4,5yýllýk sigorta primiödendiðini söyledi. Bu iþ

kazalarý sonucu yaþanantek maðduriyet deðil. Ýþkazalarý sonrasý iþçiler veyakýnlarý için hukuki süreçyavaþ ve masraflý ilerliyor.Ana patronlar ve taþeronþirketler, ailelerle "kanparasý" pazarlýðý yaparakkazalarýn üstünü örtmeyeçabalýyor.

Tersanelerdeki bakanlýkdenetimleri ise tam birtiyatro oyunu gibi, þir-ketlere önceden haberveriliyor ve bu süreç iþçi-lerin sadece bir günlüðünedaha güvenli olmasýnýsaðlýyor, kalýcý bir çözümiçin ise adým atýlamýyor.

Ýþçiler, engellemelere rað-men güvenlik haklarýnýtalep etmeye baþlýyorlar.

Liman, Tersane GemiYapým-Onarým ÝþçileriSendikasý (Limter-Ýþ) 27Þubat Çarþamba günügreve çýkacaðýný açýkladý.Sendika "Ne iþimiz necanýmýz güvencede. Yediayda 18 iþçi iþ cinayet-lerinde yaþamýný yitirdi.‘Bu iþi çözeceðiz’ diyorlar,çözmüyorlar. Ýþ cinayet-lerini üreten kuralsýzlýðýn,taþeronluðun, esnek çalýþ-manýn, dizginsizsömürünün, kayýtdýþýçalýþtýrmanýn önünüyasalar açýyor" dedi.

DÝSK eyleme 24 saatlikbir nöbetle destek veriyor.27 Þubat sabahý 11.00'deÝçmeler Tren Ýstasyonundabuluþulacak, DESANTersanesi'nin karþýsýndabir basýn toplantýsý yapýla-cak.

Ayný günün akþamý saat19.00'da TuzlaMeydaný'nda iþçilerlebuluþma gecesi düzen-lenecek ve gece meydanakurulacak çadýrlardageçirilecek.

Tersane iþçileri her anölümle burun buruna.Kapitalizm emeðini satmazorunluluðu demek ve buzorunluluk tersane iþçileriiçin ölüm anlamýnageliyor.

Kâr deðil insan diyenlertersane iþçileriyle dayanýþ-maya.

Tersane iþçileriyledayanýþmaya!

Türkiye'deki gemi üretimi ileölümlü iþ kazalarý paralellik:Türkiye Gemi Ýnþa/Tamir Sektörü Üretim Ölümlü Ýþ Kazalarý

2001 147.130 DWT 1 iþçi2002 184.700 DWT 5 iþçi2003 106.450 DWT 3 iþçi2004 293.229 DWT 5 iþçi2005 331.740 DWT 8 iþçi2006 556.285 DWT 10 iþçi2007 1.007.968 DWT 12 iþçi

Ýþ kazalarýnýn nedeni patronlarýn kâr hýrsýdýr

Ýþçiler ne istiyor?Tersanelerde, Aðýr ve Tehlikeli Ýþkolu

Yönetmeliði uygulansýn.Günlük çalýþma saati 7,5 saat olarak

acilen hayata geçsin.Sigortalar, alýnan ücret üzerinden ana

firma tarafýndan tam ödensin.

Ücretlerin ödenmesi, ana firma tarafýn-dan güvence edilsiin.

Saðlýklý barýnma evleri, soyunmadolaplarý, iþkoluna uygun kaliteli yemeksaðlansýýn.

Saat 10:00'da ve 15.00'te çay molasý ilesosyal haklar eksiksiz verilsin.

TTüm tersanelerde temsilcilik açmaolanaðý saðlansýn.