reportturk e-dergİsİ hazİran 2012 sayisi

36

Upload: reportturk-kurumsal-kiymetler-dergisi

Post on 09-Mar-2016

245 views

Category:

Documents


4 download

DESCRIPTION

İŞ DÜNYASININ KURUMSAL KIYMETLER E-DERGİSİ

TRANSCRIPT

Page 1: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI
Page 2: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Nurgül KocaAcar

ED

IT

ÖR

DE

N

Sosyal medyada kriz ve itibar yönetimi

Haziran sayımızda İtibar Atölyesinin düzenlediği Türkiye’nin önde gelen kurum ve markala-rının temsilcilerinin izlediği, sosyal medya uzmanlarının konuşmacı olarak katıldığı “Sosyal Medyada Kriz ve İtibar Yönetimi Semineri” büyük ilgi topladı. Kapağa bu konuyu taşıdık. İtibar Atölyesi katılım sertifikalı eğitim seminerlerine, her ayın son haftası şeklinde farklı başlıklarla devam edecek. Katılımın 100 kişi ile sınırlı tutulacağı seminerlerden kurumların beyaz yakalı yöneticileri, satış, pazarlama, iletişim ve yönetim departmanlarındaki karar vericiler, siyasetçiler, lisansüstü ve doktora öğrencileri, iş adamlarınca kurulan STK’ların yöneticileri, yerel yönetimlerdeki bürokratlar ile KOBİ’lerin üst düzey yöneticileri yararlana-bilecek.İtibar Atölyesi Başkanı Ertan Acar da bu sayıdaki köşe yazısında baba olmanın heyecandan öte .çok önemli sorumluluklar getirdiğini ve babanın aile içindeki rolünden söz etmiş.BTD Danışmanlık Genel Müdürü Tufan Darbaz ise köşe yazısında filmlerden öğrenilmesi gerekenleri vurgulamış.Prof. Dr. Faruk ŞEN ise yazısında Türkiye ve Almanyanın politik yapısında gelişen daha doğrusu gelişemeyen vize uygulanmasının artık Almanlara direct uygulanması gerekitğini anlatmış. Almanların Türkiye’ye uyguladıkları vize sistemini düşünürsek…İstanbul Ticaret Üniversitesi Basın Müşaviri Mehmet Canıtatlı da köşe yazısında Geçtiği-miz aylarda İngiltere’nin Başkenti Londra’da düzenlenen ‘Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri’ yarışmasında Türk mimarisinin 80 kişilik dev jüriden en yüksek skoru alarak ‘Dünyanın En İyisi Ödülü’ne layık bulunmasına ve mimari yapılanmanın sektöre değer kattığından heyecanla bahsetmiş.Texas Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Dalgıç ise bu ayki köşe yazısında küresel marka yaratmanın 11 kuralına ve bu kuralların alt başlıklarına dikkat çekmiş.AcerPro Genel Müdürü Fatih ACER de internetin hızlı ulaşılabilir ve en güncel pazar olduğu-na dikkat çekerek, digital pazarlamada “Acquisition”, “Activation”, “Retention”, “Referral”, “Revenue” kelimelerinin baş harflerinden ortaya çıkan kısaltma ile “AARRR”modeli ile başarıya nasıl ulaşılacağına değiniyor.Dr. İnci Şen de yazısında, sporda şiddet konusunu mercek altına almış.Medya Takip Merkezi Kurumsal İletişim Sorumlusu Merve Seçkin ise markalar için ayrı bir önem ve rekabet alanı olan KSS çalışmalarının medyanın en fazla ilgi gösterdiği konular-dan biri olduğuna kaydederek, KSS araştırmasının detaylarından bahsetmiş yazısında.

Keyifli okumalar…

•Yayın Kurulu:

•İletişim Adresleri:

Esentepe Mah. Kasap Sok. Aslan Apt. No:11 D:7 Şişli/İst

•Yazı İşleri:

[email protected]

•Web: www.reportturk.com

•Telefon:

0212.272.51.51•

Fax: 0212.272.49.50

•Ankara Temsilcisi:

Abdullah KuşPortakal Çiçeği Sokak Ansera İş Merkezi

No 17/66 Çankaya /AnkaraTelefon: 0312.440.49.57

•Abd Temsilcisi:

Prof. Dr. Tevfik DalgıçDallas, Texas, USATel-214-2124343

e-mail:[email protected]

İngiltere Temsilcisi: Vehbi Koca

10 Avocet Close, Se1 5En London/UkTelefon: +44 (0)20 7232 0291

•Dijital Yayın Platformu:

Dijimecmua•

Sayfa Tasarım: V2 Medya İletişim

• REPORTTURK Basin meslek ilkelerine uymaya soz vermistir.• Kose ve makalerdeki yorum, bilgi ve haberlere iliskin sorumluluk yazirina aittir.

İmtiyaz Sahibi:Ertan Acar Medya İlişkileri Danışmanlığı adına

Ertan Acar●

Genel Yayın YönetmeniNurgül Acar

Genel Yayın KoordinatörüAslı Yörükoğlu

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüMetin Koca

EditörAylin Levendoğlu

Reklam ve pazarlama:

● REPORTTURK Basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.

● Köşe ve makalelerdeki yorum, bilgi ve haberlere ilişkin sorumluluk yazarına aittir.

Adnan Dalgakıran, Ali Eren, Fatih Acer,Kemal Yamankaradeniz, Tufan Darbaz, Prof. Dr. Faruk Şen, Mehmet Canıtatlı,

Dr. Yusuf Adıguzel, Çiğdem Penn, Osman Yılmaz, Metin Koca

Page 3: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI
Page 4: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

İçindekiler

HABER BİM, Dia, Şok yabancı kıskacında!25

262830323334

HABER Darüşşafaka, annesi hayatta olmayan çocuklara da

kapılarını açıyor

HABER Şampiyon Galatasaray

HABER Deprem sigortası artık daha zorunlu

HABER Sanayi Ciro ve Sipariş Endeksleri yayımlandı,

artış var

HABER Körfez sermayesi Kıvanç ve Tuba’ya emanet

HABER Türkiye’ nin ilk 3 boyutlu çarşısı!

KISA KISA

Yahoo’nun CEO’su istifa etti

Artık ‘Kim Aradı’ bilgisini

istemek ücretli

Dev projeye Almanya darbesi

Facebook paralı mı oluyor?

İş Bankası’na iki sosyal

sorumluluk ödülü

PR sektörü hizmetinin karşılığını

alamıyor

6

KAPAK esosyal kurumlar ve sosyal medyada

itibarlı marka yaratmak8

MAKALELER MERVE SEÇKİN

Kss projeleri hız kesmeden devam ediyor MEHMET CANITATLI

Başımıza ödül yağıyor PROF.DR.TEVFİK DALGIÇ

Küresel marka yaratmanın 11 kuralı DR. İNCİ ŞEN

Sporda şiddet, psikologların ve psikiyatrların önemi

ALİ RIZA DEĞERDigital Pazarlamada Başarının Formülü: AARRR

PROF.DR. FARUK ŞEN‘Türkiye’nin Alman vatandaşlarına vize koymasının zamanı gelmiş bulunmaktadır.

TUFAN DARBAZSinemaya gidermisiniz...?

ERTAN ACARÇınar ağacı olmak

10

12

14

16

18

22

22

24

Page 5: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

destekphone: 444 43 44 www.destekpatent.com.tr

Page 6: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Yahoo’nun CEO’su istifa etti

İnternet arama motoru Yahoo, Üst Yöneticisi (CEO) Scott Thompson’ın şirketten ayrıldığını bildirdi.Yahoo’dan yapılan açıklamada, Scott Thompson’ın şirketten ayrıldığı, Thompson’ın yerine geçici üst yönetici olarak Küresel MedyaBaş-kanı Ross Levinsohn’un, yönetim kurulu başkanı olarak da Fred Amoroso’nun atandığı bildirildi.CEO’nun istifasının şirketin işleyişini etkilemeyeceği belirtildi. Ocak ayında göreve gelen Thompson, CV’sinde gerçekleri sakladığına yönelik iddiaların ardından görevinden ayrılmaya karar verdi. Wall Street Journal gazetesinde yer alan bir haberde de Thompson’ın şirkete kanser olduğunu açıkladığı belirtildi.

KISA

KSI

A

6 | Report Türk - Haziran 2012

Artık ‘Kim Aradı’ Bil-

gisini İstemek ücretli

Turkcell, 20 Mayıs tarihinden itibaren “kim aradı”

bilgisini talep eden kullanıcısından ilave ücret talep

edecek.

Cep telefonlarına gelen “Sizi arayan numaralar:

05xxxxxx” içerikli mesajları almak için Turkcell abone-

leri, 20 Mayıs tarihinden itibaren ilave ücret ödeyecek.

Turkcell, tüm abonelerine “Sizi arayan numaralar:

‘053xxxxxx’ (14.05.10.35) (1) Bu SMS’i 20 Mayıs

sonrası ayda 49 KRSa almak için EVET yaz 7080’e

gönder” içerikli bir SMS yolladı. Yani 2007 yılından

bugüne ücretsiz olan KİMARAMIŞCELL servisinden

faydalanmak için artık kullanıcılar ayda 0,49 kuruş

ödemesi gerekiyor.

2000 yılı dolaylarında hizmete başlayan bu servis,

2007’ye kadar 1 SMS şeklinde ücretlendiriliyor-

du. Yani kullanıcılar her aldıkları SMS’te bir SMS

ücreti ödemek durumunda kalıyordu. 6 Haziran 2007

tarihinde servisine olan ücreti kaldıran Turkcell, 5 yıl

süresince abonesinden herhangi bir ücret almadı.

Ancak 20 Mayıs itibariyle ayda 0,49 kuruş ödeyerek

kullanıcıların bu servisten faydalanmasına karar verildi.

Dev projeye Alman-ya darbesiAlman enerji devi RWE, Nabucco projesinden vazgeçebileceğini açıkladı.

RWE bu şekilde Avrupa’nın Rusya’ya olan doğal-gaz bağımlılığını azaltmak adına Türkiye üzerinden de geçecek olan Nabucco Doğalgaz Boru Hattı Projesi’nden ayrılabileceğini söyleyen son şirket oldu. Nabucco projesi için Macar AOL, AvusturyalI OMV, Bulgar Bulgargaz, Romanyalı Transgaz, Türkiye’den BOTAŞ ve Alman RWE arasında 2002’de bir ortak yönetim anlaşması imzalandı.Toplamda 3 bin 900 kilometre uzunluğundaki boru hattının her yıl Hazar Denizi’nden Türkiye, Bulgaristan, Romanya ve Macaristan üzerinden, 2017’nin sonları itibariyle Avusturya’ya 31 milyar metreküp doğalgaz taşıması bekleniyor. Avrupa Birliği destekli de olan proje Rusya’nın Güney Akım projesinden ciddi rekabet görüyor ve arz kay-naklarının eksikliği gibi sıkıntılar yaşıyor.

Page 7: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

İş Bankası’na iki sosyal sorumluluk ödülü

İş Bankası “81 İlde 81 Orman” ve “Karneni Göster Kitabını Al” sosyal sorumluluk projeleriyle iki kategoride Impact Awards ödülü kazandı. Halkla ilişkiler alanında en iyi mesleki pratiklerin tartışıldığı bir forum oluşturmak amacıyla 2001 yılında kurulan LACP her yıl stratejik iletişim çalışmalarını Impact Awards başlığı altında ödüllendiriyor. Yılın en iyi projelerinin ödüllendirildiği program kapsamında İş Bankası’nın “81 ilde 81 orman” projesi “en iyi çevresel sosyal sorumluluk projesi ödülü”ne layık görüldü. Impact Awards’ta İş Bankası’nın yanı sıra BP Energy Company, Caterpillar Foundation ve American Express gibi uluslararası şirketler de farklı kategoriler de ödül almaya hak kazandı.

Haziran 2012 - Report Türk | 7

Facebook paralı mı oluyor?2Facebook paralı oluyor. Facebook un, kullanıcılardan ‘iletileri tüm arkadaşlara gösterebilmek için ücret almaya hazırlan-

dığı iddia edildi. 900 milyona yakın üyesiyle dünyanın bir numaralı sosyal ağ portalı olan Facebook, reklam gelirlerin-den tatmin olmamış olacak ki bu kez de yeni bir servisini ücretli olarak kullanıcılarına sunacak.Facebook’ da ileti paylaşan kullanıcıları hedef alan

bu özellik sayesinde kullanıcılar, bedelini ödediği herhangi bir iletiyi tüm arkadaşlarının görebilme-sini sağlayacak. Normal şartlarda paylaşılan bir ileti kullanıcının tüm arkadaşlarına ulaşmıyor ve bu özellik ile arkadaş listesinin tamamı paylaşılan içerikten haberdar olacak. Bu özellikten faydalana-cak kullanıcıların hangi tutarda ödeme yapacağı ise henüz belli değil.Ancak spam türü paylaşımların bu özellik ile herkesin ana sayfasına düşme ihtimali kullanıcıları

kaygılandırıyor.

PR sektörü hizmetinin

karşılığını alamıyor

Uluslararası İletişim Danışmanlığı Birliği (ICCO)’nin 2012 yılı

2. çeyrek sonuçlarını kapsayan Trends Barometer anketine

göre, PR ve iletişim sektörü hizmetinin karşılığında aldığı

ücretten memnun değil fakat 2012 yılından umutlu. Bu

umutlu yaklaşıma rağmen danışmanlık hizmeti karşılığında

alınan düşük ücretlerde yaşanması beklenen artış çeşitli

nedenlerden dolayı bir türlü gerçek olmuyor. Trends Baro-

meter araştırmasına katılan iletişim danışmanlarının büyük

bir çoğunluğu gelecek çeyrekte de sektörün büyüyeceğini

düşünüyorlar. Anketin sonuçları Ocak ayında sonuçları

açıklanan ilk çeyrek Trends Barometer öngörülerini doğrular

nitelikte. Anketi yanıtlayanların % 94’ü gelecek çeyrekte

iletişim danışmanlığının büyüyeceğine veya aynı kalacağına

inanıyor. Yalnızca %6’sı gelirlerde düşüş bekliyor. Sektörün

en büyük sorunlarından biri ücretler gibi görünüyor. Verilen

hizmet karşılığında firmalardan alınan ücretler düşük bulunu-

yor. Anketi yanıtlayanların %42’si bu durumu büyük bir sorun

olarak belirtirken, %10’u ücretlendirmeyi endüstrinin en

büyük zorluğu olarak tanımlıyor. Katılımcıların %36’sı düşük

ücretleri orta dereceli bir sorun, %10’u küçük bir sorun ola-

rak görürken yalnızca %3’ü işlerine herhangi bir sorun olarak

yansımadığını belirtiyorlar.

Page 8: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

HABER

8 | REPORTTURK / Haziran 2012

Türkiye İtibar Atölyesinin hazırladığı katılım sertifikalı eğitim seminerleri, her ayın son haftası gerçekleştiri-lecek. Katılımın 100 kişi ile sınırlı tutulacağı seminer-lerden kurumların beyaz yakalı yöneticileri, satış, pa-zarlama, iletişim ve yönetim departmanlarındaki karar vericiler, siyasetçiler, lisansüstü ve doktora öğrencileri, iş adamlarınca kurulan STK’ların yöneticileri, yerel yö-netimlerdeki bürokratlar ile KOBİ’lerin üst düzey yöneti-

cileri yararlanabilecek. Her biri için sadece 250 TL katı-lım bedeli alınacak seminerlerde lisansüstü ve doktora öğrencilerine yüzde 25 indirim uygulanacak.esosyal kurumlar yaratmanın mercek altına alınacağı ve “Digitibar: Sosyal Medya’da Kriz ve İtibar Yönetimi” konulu ilk seminerin konuşmacıları arasında TickTock Boom Digital Ajansı Genel Koordinatörü Cem Çınlar, Sabah Gazetesi Teknoloji Editörü Timur Sırt, İş kadını

esosyal kurumlar ve sosyal medyada itibarlı marka yaratmakİtibar Atölyesi katılım sertifikalı seminer çalışmaları başlıyor. Kurumla-rın ihtiyaçlarına göre düzenlenecek olan seminerlerin ilki olan “Digitibar: Sosyal Medya’da Kriz ve İtibar Yönetimi” 30 Mayıs 2012’de yapıldı

Page 9: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 9

HABER

ve TV Yapımcısı Elif DAĞDEVİREN, Yoghurt Network

Kurucu Ortağı Emre AYDOĞDU, Sosyal İşler İş Geliş-

tirme Yöneticisi Emek TÜZÜN, MarkeFront Genel Mü-

dürü Aytaç Mestçi, Marketing Türkiye IP Dergisi Yazı

İşleri Müdürü Elif ERMAN, Medya Takip Merkezi Genel

Müdürü Halef Remzi VAYIS ve AcerPro Genel Müdürü

Fatih ACER yer aldı. Fazlaca yoğun katılşım gösteri-

len seminer de konuşmacılar bu tür seminerlerin çok

önemli olduklarını vurguldılar.

30 Mayıs 2012 Çarşamba günü Bersay İletişim

Enstitüsü’nde gerçekleşen “Digitibar: Sosyal Medya’da

Kriz ve İtibar Yönetimi Eğitim Semineri”nde katılımcı-

lar, kurumsal markaya dijital katkı, online itibar yöne-

timi, sosyal medyada ölçümleme ve değerlendirmeye

kadar geniş bir çerçevede sosyal medya dünyasına

yelken açtılar Katılımcılar ise katıldıkları seminerden

eğitim boyunca sosyal medyanın iş hayatına etkisini,

sosyal medyanın yönetilmesinde bilinmesi gereken püf

noktalarını gördüler

İtibar Atölyesi başkanı Ertan Acar’ın “Sosyal Medya

bireyler arasındaki iletişimi sağlarken artık pazarlama,

reklam ve halkla ilişkiler içinde oldukça etkili bir kanal

haline geldi. Maliyet/performans ilişkisi karşılaştırıldı-

ğında, sosyal medyanın önceki yöntemlere oranla sağ-

ladığı önemli olanak ve avantajlar var” dedi.

Son yıllarda şirketlerin sosyal medya ve dijital pazarla-

maya harcadıkları rakamı artırdığına dikkat çeken Acar,

“Voltier Digital’in verilerine göre B2C şirketlerinden %

67’si Facebook, % 57’si kurumsal blogları ve % 42’si

de twitter aracılığıyla yeni müşteriler edinmişler. İs-

terseniz durumu biraz daha abartıp sosyal medyanın

gerçekten de ne kadar popüler olduğunu gözler önüne

serelim. Örneğin; Birleşmiş Milletler Kalkınma Prog-

ramı, sosyal medya konularında eğitilmek üzere genç

yetenekler arıyor. Başvuran gençler arasından seçile-

cek olanlar üç ay boyunca New York’da sosyal medya

üzerine hem eğitim görecek hem de çalışacak. Başvu-

ran adayların web teknolojileri, internet iletişimi, blog

kültürü ve sosyal medya hakkında bilgi sahibi olmaları

gerekiyor” diye konuştu.

Page 10: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

10 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

Markalar için ayrı önem taşıyan KSS çalışmaları, medyanın en fazla ilgi gösterdiği konulardan olmaya devam ediyor. Nisan ayının medyada en fazla yansıma bulan kurumsal sosyal sorumluluk projelerini inceleyen Medya Takip Merkezi (MTM), ilk sıralarda telekom markalarının yer aldığını tespit etti. İşte, KSS araştırmasının de-tayları…

“Türkiye’ye Değer”e ABD’den ödülMTM’nin hazırladığı araştırmaya göre, Nisan

ayında medyanın en fazla ilgi gösterdiği KSS projesi Türk Telekom’un yürüttüğü “Türkiye’ye Değer” oldu. ABD’de PRNews tarafından verilen Kurumsal Sosyal Sorumluluk

Ödülü’nü layık görülen “Türkiye’ye Değer” projesi kendi bünyesinde pek çok farklı çalışmayı kapsıyor. “Türkiye’ye Değer” projesinin en yeni çalışması olan “Telefon Kütüp-hanesi” ile şimdiye kadar 622 bin dakikalık dinleme imkanı sağlandığı belirtiliyor.

Kss projeleri hız kesmeden devam ediyor

MERVE SEÇKİN

Page 11: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 11

MAKALEMAKALE

Haziran 2012 / REPORTTURK | 11

Ayın en çok konuşulan projeleri

• Türkiye’ye Değer (Türk Telekom)

• Van İçin Türkiye Kumbarası (Turkcell)

• Yeteneğe Destek Yaratıcı Ekonomiye Destek (TTNET)

• 81 İlde 81 Orman (İş Bankası)

• Kadın Gözüyle Hayattan Kareler (Anadolu Hayat

Emeklilik)

• Sokakta İlk Adımlar (Renault-Mais)

• Bir Usta, Bin Usta (Anadolu Sigorta)

• Baba Beni Okula Gönder (Milliyet)

• Düşler Akademisi Projesi (Vodafone)

• Mikrokredi (HSBC)

• Meslek Lisesi Memleket Meselesi (Koç Holding)

• Temiz Tuvalet (Opet)

• Eti Çekül Kültür Elçileri (Eti Gıda)

• Kardelenler Projesi (Turkcell)

• Trafik Hayattır (Doğuş Otomotiv)

*MTM’nin Nisan ayında, ulusal gazete ve dergilerde

yaptığı basın takibi sonuçlarından elde edilmiştir.

“Türkiye Kumbarası” ilk çalışmalarını başlattıNisan ayı boyunca, medyada yer alma oranıyla öne çıkan bir diğer KSS çalışması ise, “Van İçin Türkiye Kumbarası” oldu. Proje kapsamındaki öğretmen kampüsü ve öğrenci yurdu inşaatlarının yapımına başlandığı bildirildi. Projenin sahibi Turkcell’den yapılan açıklamaya göre, toplanan ba-ğışlarla 100 öğretmenin barınabileceği bir öğretmen kam-püsü ve 100 kişi kapasiteli bir öğrenci yurdu yapılacak.

“Yeteneğe Destek Yaratıcı Ekonomiye Destek” Anadolu Üniversitesi’ndeydi…Medyanın en fazla ilgisini çeken bir diğer sosyal sorumluluk çalışması, TTNET tarafından yürü-tülen “Yeteneğe Destek Yaratıcı Ekonomiye Destek” oldu. Türkiye’deki genç girişimcileri ortaya çıkarmak ve bilişim sektöründe ihtiyaç duyulan yeni girişimcileri yaratmak için başla-tılan kurumsal sosyal sorumluluk projesi kap-samında Anadolu Üniversitesi’nde bir etkinlik düzenlendi. Etkinlik kapsamında, 100 gence 3 günlük dijital içerikli eğitim verildi.

“81 İlde 81 Orman” projesine bir ödül daha…İş Bankası tarafından, 2008 yılı sonunda faaliyete geçirilen “81 İlde 81 Orman” projesi, medyanın yakından takip ettiği diğer KSS çalışması oldu. Stevie Uluslararası İş Ödülleri kapsamında, “81 İlde 81 Orman” projesi Avrupa’da Yılın Çevresel Sorumluluk Programı kategorisinde 2011 yılı Onur Ödülü’ne layık görüldü. Ülke genelinde, şimdiye ka-dar yapılmış en büyük kurumsal ağaçlandırma pro-jesi olarak nitelendirilen çalışmada, 65 ilin ağaçlan-dırılması tamamlandı. Proje kapsamında, 2012 yılı sonuna kadar 16 ile daha fidan ekilerek, çalışmanın dikim aşamasının tamamlanması öngörülüyor.

“Kadın Gözüyle Hayattan Kareler” yarışma-sında ödüller sahiplerini bulduAnadolu Hayat Emeklilik tarafından düzenlenen “Ka-dın Gözüyle Hayattan Kareler Fotoğraf Yarışması”nın

altıncısı sonuçlandı. Nisan ayında, medyanın en fazla ilgi gösterdiği KSS çalışmaları arasında giren proje, ‘Hayata Dair’ teması ile fotoğraf sanatına ilgi duyan kadın fotoğ-rafçıları buluşturdu. Yarışmada, Sakarya’dan katılan Emel Taranoğlu ‘Bakış’ adlı fotoğrafıyla birinciliğe layık görüldü. “Kadın Gözüyle Hayattan Kareler Fotoğraf Yarışması”na bu yıl bin 207 yarışmacı 5 bin 527 fotoğrafla katıldı.

Page 12: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

12 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

MEHMET CANITATLI

Kalite, konfor, güvenilirlik, 7 gün 24 saat hiz-met… Bunlar, günümüzün popüler yaşam tar-

zında, hayatın her alanında sloganlaşmış öğeler olarak karşımıza çıkıyor. İster konut olsun, ister ofis ya da kamu binası insan odaklı olan her projenin ilk adımlarında bunları görmek mümkün. Bugün hangi projenin satış ofisine giderseniz gidin, satış temsilcileri karşınıza klasik bir sunumla çıkıyor. …’Bizim projemizde sakinleri için lobi, resepsiyon, dükkânlar, ka-feler, tenis kortu, basketbol sahası, fitness salonu, çocuk oyun parkları, kapalı ve açık havuzu ile zengin bir sosyal alan çeşitliliği var..’ sözlerine hiç de yabancı değiliz. Şimdi bunların üzerine bir de ‘Bizim projemiz ödüllü’ cümlesi ek-lenmeye başlandı. Ne de güzel. Satış temsilcileri sunum-

larını bir de ödüllerle destekliyorsa kamuoyu size daha bir başka gözle bakabiliyor. Hele hele bir de uluslararası bir ödülünüz varsa …

Bir yarış ki sormayınGeçtiğimiz aylarda İngiltere’nin başkenti Londra’da dü-zenlenen ‘Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri’ yarışmasında Türk mimarisinin, 80 kişilik dev jüriden en yüksek skoru alarak ‘Dünyanın En İyisi’ seçmelerinde birinci olması, bu alanda rol alanları gelecekteki planları için daha da heye-canlandırdı. Bizler de ödüllü projelerin; sektörün oyuncuları, projeyi çizen mimarları ve müşteri dediğimiz son alıcıları için ne anlama geldiğini, uluslararası yarışmalara olan ilgiyi, başarı oranlarımızı ve ödül kıstasının ne olması gerektiğini

Başımıza ödül yağıyor

Page 13: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 13

MAKALEMAKALE

araştırdık… Fazla uzağa gitmeyelim. Hatırlarsanız, Avrupa’nın en pres-tijli gayrimenkul yarışması ‘2011 Avrupa Gayrimenkul Ödülleri’nde Türk firmaları adını üst sıralara yazdırmıştı. Toplam 17 kategoride ödül kazanan Türk projelerinden 9’u yarışmaya katılan 21 ülkenin projelerini geride bırakarak ‘Avrupa’nın en iyisi seçilmiş ve kendi kategorilerinde Av-rupa, Asya-Pasifik, Afrika, Amerika ve Arabistan’ın birinci projeleriyle dünya çapında yarışmak için hak kazanmıştı. Bugün, çoğunlukla İstanbul’da yükselen markalı projelere imza atan, Akyürek Elmas, GAD ve Dora Kırmızıtoprak, Suyabatmaz-Demirel Mimarlık, Çamoğlu Mimarlık, To-runlar GYO, Ahmet Vefik Alp ve Oral Mimarlık dünyanın en iyisi olmak için yarıştı. Sektörün hareketliliğine yarışma heyecanı da eklendi ve sonuçta; Akyürek Elmas’ın ‘Magic Ice –Buz Müzesi (En İyi Kamu Hizmet Binası İç Mimari-si), GAD ve Dora Kırmızıtoprak’ın mimarlığını üstlendiği ML Yapı’nın Nilüfer Residencesi (En İyi Yüksek Katlı Rezi-dans Mimarisi),Suyabatmaz-Demirel Mimarlık’ın Ekopark İstanbul’u (En İyi Serbest Mimari), Çamoğlu Mimarlık’ın Sarphan Finans Park’ı (En İyi Karma Kullanım Mimarisi) başarılarını ödülle perçinledi.

Kıstaslar FarklıMarkaların isimlerini gururla yazdım. Çünkü hepsi sektöre ayrı bir değer katıyor. Tabi ki yarışmalara da katılmak ayrı bir heyecan. Her yarışmanın farklı bir kıstası var. Örnek ve-recek olursak; Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri, 5 aşamalı olarak düzenleniyor. Avrupa, Asya-Pasifik, Afrika, Amerika ve Arabistan olmak üzere öncelikle 5 ayrı yarışma düzenle-niyor. Yarışmalara her ülke kendi bölgesinden katılıyor. Bu 5 yarışmanın birincileri, kendi kategorilerinde 5 ayrı bölge-den gelen ‘en iyi’ projelerle yarışa giriyor ve her kategoride dünyanın en iyisi seçiliyor.

İlle de MarkaBir gayrimenkul projesi ödüllendirilirken genel olarak örnek proje olması, tasarım, performans ve sürdürülebilirlik gibi

başlıklar altında analizler yapılmakta. Örnek proje olması

başlığı; lokasyon, yenilik, sirkülasyon, yasal mevzuata uy-

gunluk, ulaşım kolaylığı, genel uygulamalar, marka değeri

ve rekabet gücü gibi dallara ayrılarak benzer rakip projeler-

le karşılaştırma esasına dayanır. Ödüllendirme kapsamın-

da ikinci büyük kıstas ise tasarım/dizayn anlamında olup,

bu puanlama ise dış mimari, iç mimari, otopark dizaynı,

yapı girişleri, peyzaj, kullanıcı sosyal imkanları, tesisat yapı-

laşmaları, iç-dış göstergeler, aydınlatma gibi daha estetik

açıdan kıyaslama yapılabilecek başlıkları ele almaktadır. Bir

bu kadar mühim olan bir diğer kıstas ise performans baş-

lığı olup; gayrimenkul projesinin yatırım geri dönüş süresi,

alım-satım-kiralama politikası, satış kabiliyeti, doluluk, pa-

zarlama konsepti, yönetim, hitap ettiği kitle, yaşanabilirlik

ve müşteri memnuniyeti gibi göstergeleri içermektedir.

Son olarak da gayrimenkul projelerinin çevresel, ekono-

mik, kültürel ve özkaynak bakımlarından sürdürülebilirliği

ele alınmaktadır. Bunlar değerleme uzmanlarının ortak ka-

naati. Mekânların kullanışlılığı, sosyal hayata etkisi, doğa

ile uyumlu olması, bir yaşam tarzı sunabilmesi önemli…

Sözü uzatmayalım, sonuç olarak artık taktığınız saatin, kul-

landığınız otomobilin markası kadar oturduğunuz konutun

ve hayatınızı kazandığınız işyerinin de markası önemli. Hele

bir de markalı ev ya da işyeriniz bir yerlerden ödüllü ise

keyfinize keyif katmış olursunuz. Ama en güzel ödül, biz

iş ve daire kullanıcılarının inşaat firmalarına karşı duyduğu

güven, onların tüketiciye karşı saygısıyla oluşuyor. Ülke

ekonomisini düzlüğe çıkarırken, zor şartlarda oluşan bu

saygı-sevgi atmosferini korumak için çabalamalıyız. Bu ka-

dar marka ve ödülden söz etmişken, geçen ay Tüketiciler

Birliği’nin AKRA FM’de hazırlayıp sunduğum ‘Gündem Eko-

nomi’ programını yılın radyo programı seçmesinden dolayı

yaşadığım sevinci sizlerle de paylaşmak istiyorum. Elde

ettiğiniz her başarının hayatınızın bir ödülü olarak karşınıza

çıkması dileği ile…

Page 14: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

14 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

“Türkiyenin dış ticaret konusundaki en büyük engeli küresel marka olamayan ürünler üretme-

sidir” diye düşünüyorum. Bu kişisel gözlemimi doğrula-yan bir çok örnek bulmak mümkün. Daha doğru bir de-yimle; bu görüşün tersini kanıtlayan örneklere rastlamak mümkün değil. Yani küresel bir markamız yok. Çünkü küresel markanın objektif ve bilimsel tanımları var.Biz henüz bunları tam anlamış ve algılamış değiliz.

Kural-1-Üreteceğin, satacağın malın pazarı ol-sun.Üreteceğin mal veya hizmetin bir pazarı olmasından emin ol. Yani ihtiyaç duyulmayacaj bir mal veya hizmet üretme. Pazarın yoksa kime satacaksın?

Kural-2-Pazarlara girebileceğinden emin olBir çok ülkenin ithalat kuralları biribirinden fatrklidir,bu yüzden kendine hedef seçtiğin tüm ülkelerin ithalat kurallarını, yasalarını, uygulamalarını iyi öğren ki, talep olduğu halde mali göndereme durumu oluşmasın. Ül-kelerin ürün standartlarını, kültürel özelliklerini, sağlık, ambalaj ve marka kayıt sistemlerini iyi öğren.

Kural-3-Markanın yabancı kültürler, ticari uy-gulamalar, gelenekler ve alışkanlıklar ile lisan özelliklerini iyi incele.Yani seçtiğin marka başka dillerde kolayca telaffuz edil-sin, kötü anlama gelmesin, komik anlama veya hakaret,

alçaltıcı bir deyimle veya kelime ile ilişkilendirilmesin. Yani hiç bir kültürün, dinin veya inancın mesajını taşı-masın.Markanın İngilizce konuşulan ülkelerde iyi okuna-bilmesini sağlayacak önlemleri al. Markanın yerli lisan-lara tercümesinin veya uyarlanmasının alternatiflerini iyi hazırla. Örnek vermek gerekirse İran’ın Tiz (Keskin anla-mında}ki jilet markası Arap piyasasında “gaz kaçırma” deyimini çağrıştırdığı için yeniden markalanıp o piyasaya Mükdam adıyla satılması olayı.

Kural4-Logo’na bir de başkalarının gözüyle bakMarkanı temsil edecek olan logo’ya bir de başkalarin gö-züyle bak. Başkalarına çok değişik şeyler çağrıştırabilir, hakaret anlamına, kötülük anlamına, ayıp anlamına gelen bir şekle benzeyebilir. Başkalarının daha önce alıp kullan-dığı bir logoiya benzeebilir, bir uluslararası araştıram yap başkalarının logolarına benziyor, çağrıştırıyor olmasın. Kültürel duyarlılık ilkesine saygılı ol.

Kural-5-Ambalajlama ve paketleme kurallarını iyi öğren.Gireceğin pazarlarda uygulanan ambalajlama, paketle-me kurallarını iyi öğren, sağlık koşullarına uygun, çevre-ye duyarlı, dayanıklı paketleme ve ambaljlama, üzerine konulacak açoklamalar, pakedin içine konulacak broşür ve tanımlama kullanma kılavızlarında neler olması gere-kiyoir bunkları iyi öğren..

Küresel marka yaratmanın 11 kuralı

PROF. DR. TEVFİK DALGIÇ

Page 15: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 15

MAKALEMAKALE

Kural-6-Markanı ve markanı kullanacağın ın-ternet siteni kayıt ettir.Markanı ve kullanacağın ınternet adresini resmi olarak kayıt altına al .Avrupa Birliği için Commu-nity Trade Mark (CTM) burusuna kayıt ol. İnter-net sitesi ismini (Domain Name) güvenilir bir şirkete kayıt ettir ve yenilenmesini otomatik hale getir ki, uzun vadede bir başkası siteyi elinden almasın.

Kural-7-Gireceğin her Pazar için yete-nekli tercümanlar ve danışmanlar bul.Yerel dillerin, örf ve adetlerin, uygulamaların tam olması için yetenekli yerel tercümanlar ve danışmanlar bul, bir kampanyay girişmeden önce onların fikrini al, hataları başlamadan önle-meyi öğren.

Kural-8-Pazar Karmasını standart hale getir-meyi öğren.Ürün kalitesi, özelikleri, fiyatlandırma, dağıtuim kanalları, tanıtma ve reklam malzemelerini küresel olarak hazırla ama ufak değişikliklerle yerel pazara uydurabilecek şekle koyabilecek durjmda ol. Kalite-Fiyat ilişkini iyi dengele. Yeni pazarlara girerken kendine yer bulabimek için Japon modeli uygula, fiyuatı biraz düşük tut ki, tanımadıkları bir markayı fiyatı ucuz (Market Penetration Strategy-Pazara Giriş Stratejisi) diye alabilsin ve kaliteyi görebilsin kulla-nıcılar.

Kural-9-Pazardan derlenen bilgileri iyi değer-lendir ve geleceği iyi yönlendir.Pazar bilgilerini, müşterinin eğilimlerini, bunlarda olu-şacak değişmeleri anında izleyebilecek bir system kur, bu bilgileri bir araya getirip geleceğe yönelik tahminler yapabilecek modeler uygulayabilecek uzmanlarla çalış. Onlar sana değişik senaryolar üretebilsinler.

Kural-10-Markanı ve ürünü iyi konuşlandır fark-lılığını koru.Piyasada bu kadar rakip mal varken, marka varken niye

benim markamı seçsinler sorusuna yanıt vermeye çalış.

Kendini farklılaştır, sıradanlaştırma. Konuşlanmanı kalite-

fiyat algılama tabloları ile görmeye ve rakiplerinle kıyas-

lamaya çalış.

Kural-11-Uzun vadeli düşün.Küresel marka olmak uzun vadeli ve sabır gerektiren bir

iştir. Yatırım gerektirir, sabır gerektirir, kısa vadede köşe

dönme olayı değildir. Olaya öyle bak, kendini ve şirketini

buna göre hazırla.

Page 16: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

16 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

DR. İNCİ ŞEN

3 Temmuz 2011 tarihinde, Türk futbolunda şike

kavramının ortaya atılması, polisin haklı-haksız

kişileri suçlamasından sonra ülkemizde spor yönünde

tansiyon çıktı ve hakikaten sinirler gerildi. Haksızlıklar,

yapılan suçlamalar ve hiçbir mesnedi olmayan suçlama-

lardan sonra Türkiye’de herkes sporun üzerine düşmeye

başladı. Polis baskınları, Fenerbahçe’ye yönelik haksız

suçlamalar, Aziz Yıldırım başta olmak üzere önem-

li futbol adamlarının tutuklanarak gözaltına alınması,

Türkiye’de tansiyonu büyük ölçüde gerdi. Futbol maçla-

rında oyuncuların taşkınlıkları, Emre Bölezoğlu’nun belirli

sert hareketleri artık bu branşta spor psikiyatrlarının ve

psikologlarının önemini ortaya çıkarıyor. Spor psikiyatr-

larının ve psikologlarının ilk önce seyirci üzerinde daha

sonra futbolcular, antrenörler, hakemler ve yönetim

kurullarına büyük ölçüde belirli bölümlerde ders verme-

liler ve koçluk yapmaları gereklidir. Sporun eğlence için

olduğunu artık hepimizin kavraması lazım. Fenerbahçe-

Sporda şiddet, psikologların ve psikiyatrların önemi

Page 17: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 17

MAKALEMAKALE

Galatarasay maçından sonra polisin maçtan çıkan ve hüzünlü bir şekilde olan Fenerli taraftarlara yaptığı aşırı tepki Türkiye’de hakikaten hepimizi büyük ölçüde üzdü. Bunları nasıl önleyebiliriz?

2012/2013 Futbol sezonu ılımlı geçmeli 2012-2013 futbol sezonunda bunları nasıl önleyebiliriz. Acaba seyircilerimizi bu saldırılardan nasıl engelleyebi-liriz? Bunların içindeki fanatiklerin ne gibi dersler alma-sı lazım? Futbol kulüpleri kendi seyircileri nasıl eğitmeli bunn dışında hakemler seyircinin tepkisinden etkilenme-mesi, antrenörlerin moralininin bozulmaması ve futbol-cuların sertlik yapmalarını önlemek artık bu uluslararası koçluk enstütülerinin, psikiyatrlerin ve psikologların gö-revleri arasına giriyor. 2012-2013 Ligi başlarken ilk başta 4 büyük futbol kulübümüzün bu konuda takımlarına yö-

nelik psikolog ve psikyatrlara yer vermesi, bunların ant-renörler kadar önemli olduğunu her kesimin kavraması lazım. Fenerbahçe’de oynayan Emre’ye antrenörü nasıl oynayacağını öğretirken kulübün psikolog ya da psikiyatrı Emre’nin sinirlerinin nasıl törpülenmesi gerektiğini ortaya çıkarmalıdır.

Aziz Yıldırım Spor ekonomisi olarak futbol ve spor Türkiye’de her ge-çen gün önem kazanıyor. Bugün dünyaya örnek olacak bir gelişme var. 3 Temmuz 2011’de tutuklu olarak yargı-lanmaya başlayan Aziz Yıldırım çevresinde kilitlenen ve hiçbir şekilde yılmayan Fenerbahçeliler’in bu yıl artık yu-muşaması ilk önce kendi liderlerinin serbest bırakılması ve bu daha sonra tüm kendi futbol kulüplerinin aklanma-sına bağlı olacaktır. Bu bütün kulüpler içinde geçerlidir.

Page 18: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

18 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

İnternet hızlı ulaşılabilir ve en güncel pazardır. Bu pazarda yer almak için öncelikle ürünlerinizi veya

hizmetlerinizi pazarlayabileceğiniz bir web sitesine ihtiyacı-nız var. Peki bir web sitesi tamamen tek başına yeterli mi? Kesinlikle hayır. Pazarlama sınırlarını zorlamak için iyi bir web sitesi ve ziyaretçilere ( potansiyel müşterilere) ihtiyacınız var. AARRR modelini doğru uygulayarak hedefe daha hızlı ulaşabi-lirsiniz? Peki nedir AARRR ?Acquisition, Activation, Retention, Referral, Revenue keli-melerinin baş harflerinden ortaya çıkan kısaltma ile AARRR modeli adını verdiğimiz formül ortaya çıkıyor. Bu formülü etkili kullanarak kısa zamanda ürün ve hizmetlerinizi hedef kit-lenizin ayağına götürebilir ve yatırımlarınızdan ciddi oranlarda ekonomik geri dönüşümler sağlayabilirsiniz.

Acquisition: Yeni ziyaretçiler kazanın!AARRR modelini açacak olursak başarılı ve etkili bir pazarla-ma gücüne sahip olmanın ilk adımı Acquisition yani, ziyaretçi edinmektir. Yeni ziyaretçilerin edinilmesi için en etkili yöntem şüphesiz arama motorları (Google, yahoo, bing ) üzerinden ziyaretçi kazanmaktır. Bilgi, ürün veya hizmete en hızlı ulaş-manın yolu arama motorlarıdır. Verdiğiniz hizmet ya da ürünü dünyanın çeşitli yerlerinden potansiyel müşterileriniz arama motorları üzerinden arayacaklardır. Sizin de potansiyel müşte-rilerinizi karşılamanız gerekmektedir. Burada devreye ilk olarak SEO, yani arama motoru optimizasyonu dediğimiz web site-lerinin arama motorlarına uyumunun maksimuma çıkarılması girmektedir. Arama motorlarına uyumu maksimum seviyede olan web siteleri rakiplerine göre avantajlı konuma geçecek-tir ve arama sonuçlarında ilk sıraları alacaktır. Yeni ziyaretçiler kazanmanın en etkili yollarının başında başarılı bir SEO vardır. Potansiyel müşterilerimizin sadece arama motorları üzerin-den gelmeyeceği muhakkak. Bu durumda hedef kitlemizin

nerede olduğunu belirleyip orada konumlanmak gerekmek-tedir. Tahmin ettiğiniz üzere sosyal ağlardan bahsediyorum. İrili ufaklı yüzlerce sosyal ağın milyonlarca kullanıcısı mevcut. Her sosyal ağın kullanıcı kitlesi birbirinden farklı. Sosyal ağlar-da konumlandırma çalışmalarımızı yapmadan önce mutlaka hedef kitlemizin hangi sosyal ağları kullandığını, hangisinde ne kadar zaman geçirdiğini analiz etmeniz gerekmektedir. Hedef kitlemizi belirlediğimiz sosyal ağlarda platformlarımızı oluşturarak ziyaretçi kaynaklarımızdan en önemlisi olan sos-yal ağlarda da mutlaka var olmamız gerekmektedir. Kullanım oranlarınında her geçen gün artarak büyüdüğünü de unutma-mak gerekli. Bir diğer önemli ziyaretçi kazanma seçeneği ise; Çevirimiçi Reklamcılık. Google’ın online reklam servisi olan Adwords en etkili reklam modelidir. En büyük avantajı reklam verirken hedef kitlenizin özelliklerini analiz edip özelleştirmeler yaparak ürün veya hizmetinizi arayan kullanıcıların karşısına çıkarabi-lirsiniz. Bölgesel ve dil hedefleme seçenekleri ile doğrudan satışa dönüşecek reklamlar verebilirsiniz. Başarılı adwords reklamcılığı ile web sitenize potansiyel müşterilerinizi çekebi-leceğiniz gibi diğer çevirimiçi reklam seçeneklerini de ihmal etmemelisiniz. Halihazırda Facebook ads seçeneği ile çevi-rimiçi reklam hizmeti veriyor. Ayrıca iş dünyasının ağırlıkta kullandığı sosyal ağ olan LinekedIn’de geçtiğimiz aylarda onli-ne reklam seçeneklerini kullanıcılarının hizmetine sundu. Web sitemize ziyaretçi çekmenin diğer bir önemli aya-ğı ise PR çalışmalarıdır. Etkili PR çalışmaları ile aylık/haftalık bültenler, e-mail kampanyaları, basın bültenleri, advertoryal reklamlar hazırlayarak hedef kitlenize servis etmelisiniz.

Activation : Yeni ziyaretçiler ile etkileşim kanalla-rınızı artırın!Web sitenize bir önceki adımlarda bahsettiğim çalışmalar ile

Digital Pazarlamada Başarının Formülü: AARRR

FATİH ACER

Page 19: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 19

MAKALEMAKALE

ziyaretçiler kazandırdıktan sonra yeni ziyaretçileri web siteni-zin sürekli ziyaretçisi haline nasıl dönüştürebilirsiniz? Web sitenizin tasarımı ve kullanıcı alışkanlıklarına uyumlu ol-ması, aradığı ürünü, hizmeti veya bilgiyi rahatlıkla bulabilmesi gerekir. Web sitenizden mutlu bir şekilde ayrılan ziyaretçi tek-rar ziyaret etmek isteyecektir. Üyelik aktivasyonu, e-bülten üyeliği, RSS takibi ve diğer plat-formlarda ki kanallarınızı ( Facebook, Twitter, LinkedIn, Google Plus vs. ) izlemeye başlayacaktır. Üyelerinize ayda en az bir kez e-bülten gönderin. Hatırlanmanızı ve sürekli akılda kalmanızı sağlayacak ve üyelerinizi tekrar tek-rar sitenize çekecektir.

Retention: Ziyaretçilerinizi sitenize bağlayın!Retention yani ziyaretçilerinizin tekrar sitenize gelmesi ise ikin-ci adım olan Activation adımının başarısına doğrudan bağlıdır. Yeni ziyaretçilerin başarılı bir şekilde aktive edilmesinden son-ra web siteniz üzerinden e-posta bildirimi, rss güncellemesi veya sosyal paylaşımlar ile ziyaretçilerinizin sizi tekrar ziyaret etmeleri için çalışmalar yapabilirsiniz. Dengeli bir çalışma i-le etkileşim halinde olduğunuz ziyaretçilerinize web sitenizi, ürün veya hizmetlerinizi hatırlatın. Kurumsal site ise, üyelerini-zin ayda en az 1 defa web sitenize gelmesini sağlayın. Portal ise durum farklı, daha fazla tekrar ziyaretçi oranını yakalama-lısınız. Yeni ziyaret ve tekrarlanan ziyaret oranlarının iyi analiz edilmesi gerekmektedir.

Referral: Beğenilip paylaşılın! Ürettiğiniz özgün içerik ve verdiğiniz farklı hizmetlerin ziya-retçileriniz tarafından beğenilmesini sağlamalısınız. Mutlu kullanıcı profili oluşturabildiğiniz anda içerikleriniz artık ziyaret-çileriniz tarafından paylaşılacak. Maliyetleri düşürmenizin yanı sıra en etkili yayılım stratejisini hayata geçirmiş olacaksınız. Ne kadar çok farklı kaynak tarafından referans gösterilirseniz

etki alanınızda olmayan potansiyel müşterilerinizi o kadar ko-lay etkilersiniz. Pazarlamada en etkin yöntemlerden olan kulaktan kulağa pa-zarlama yönteminin dijital kulak veya sosyal kulak versiyonları diyebiliriz.

Revenue : Yatırım getirininizi ölçümleyin!Ölçümlenemeyen bilgi, teknoloji, yatırım her ne olursa olsun bilinemez. Tahminler değil kesin verilerle hareket edilmesi gerekmektedir. İnternet pazarlama faaliyetlerinde en önemli unsur kesinlikle ölçümlemedir.Sitenizde şu raporları alabilmeniz çok önemlidir. Günlük, haftalık, aylık, yıllık veya tarih aralığı bazında;• Ziyaretçi sayıları nelerdir?• Hangi sitelerden ne kadar ziyaretçi geliyor?• Ziyaretçiler, arama motorlarından hangi kelimeleri arayarak sizi buluyor?• İnternette harcadığınız reklam bütçeniz ne kadar?• Hangi internet reklamından sitenize ne kadar ziyaretçi geliyor?• Yeni bir ziyaretçinin sitenize gelme maliyeti nedir?• Gelen ziyaretçiler en çok hangi sayfaları geziyor?• Web sitenizde ortalama ne kadar süre kalıyorlar?• Gelen ziyaretçilerin ne kadarının bilgileri alınıyor? Üye oluyor-lar mı?, Form dolduruyorlar mı?, E-bülten veya RSS aboneliği yapıyorlar mı? Ziyaretçilerin veya üyelerin profilleri nedir? • Siteden ne kadar ürün veya hizmet için talep alınıyor?• En çok talep edilen ürün veya hizmetiniz nedir?• İnternetten gelen müşterilerin ciro ve karlılıkları nedir?• İnternette ne kadar reklam maliyeti harcandı, ne kadar ciro ve karlılık sağlandı? (ROI) Digital pazarlama faaliyetlerininin ölçümlenmesini Google’ın sunduğu Analytics, Webmaster Tools ve Adwords Araçları i-le ücretsiz olarak yapabilirsiniz.

Page 20: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

20 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALEMAKALE

PROF.DR. FARUK ŞEN

1980 yılında Güneydoğu Anadolu’dan Almanya’ya

sığınma hakkı isteyen insanlarımız nedeniyle

Alman hükümeti tarafından Türkler’e konulan vize daha

sonra 17 Schengen ülkesininin de aldığı ortak bir karar ha-

line gelmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, Schengen ülkelerinden

Avusturya dışında hiçbir ülkeden vize istemezken artık bir

Türk vatandaşının Avrupa’ya gitmesi inanılmaz güçlükle-

re karşı karşıyadır.

Türkiye bugün akıllı bir politika ile komşu ülkelerinde

Rusya, Irak, Ukrayna ile ve politik durumumuzun iyi

olduğu zamanlar Suriye gibi Arap ülkelerinden vizeyi kal-

dırırken bu konuda başarısız olduğu ülkelerin başında çok

dost olarak gördüğümüz Azerbaycan gelmektedir.

En güç Almanya vizesi Almanya, Türk vatandaşlarına en güç vize veren ülke

konumundadır. Federal Alman Dışişleri Bakanlığı’nın a-

çıklamalarına göre Türkiye’den vize taleplerinin en fazla

‘‘Türkiye’nin Alman vatandaşlarına vize koymasının zamanı gelmiş bulunmaktadır.”

Page 21: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 21

MAKALEMAKALE

3’te biri başarıyla sonuçlandırılmakta ve diğer taleplere vize verilmemektedir. Vize için uygulanan sosyal si-gortadan tutun vize ücreti, tercüme ücretlerini, banka kağıtlarını da oraya koyarsak bir kişinin vize için en azın-dan 200 Euro para harcaması gerekmektedir.

Ayrıcalıklı vizeAlmanya bu konuda hiçbir şekilde geri adım atmamış-tır. Türkler’e vizeyi kaldırmaya yanaşmamaktadır. Ayrıca AB’yle tam üyelik görüşmelerine başlayan her ülkeden vi-ze kaldırılırken -bunların örnekleri Bulgaristan, Romanya, Hırvatistan gibi ülkelerdir- Ukrayna ve Rusya‘ya Almanya öncelikli vize anlaşmasıyla rahat vize vermektedir. 3 mil-yona yakın Türk göçmenin yaşadığı bu ülke Türkler’e vizeyi çok güç vermektedir. Bir ara sporculara, iş dün-yasına, bilim adamlarına daha öncelikli vize uygulamaya kalkışmışlar, bu da tam bir sonuca erişmemiştir.

Biz de kaçak güreşiyoruzTürkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, işadamlarına öncelikli vize verilsin, vize kaldırılsın gibi taleplerde bulunmuş bu da Türkiye’de bir kesime öncelik tanınsın diğer kesimlere istediğinizi yapın anlamını ortaya çıkarmaktadır. Almanlar’da bunu gör-mektedirler. En fazla ihracat yapan kişilere yönelik yeşil pasaport verilmesi böylece vize konusunda kaçak gü-reşilmesine öncelik verilmesi öne çıkmaktadır. Bu da hatalıdır.

Yapılacak iş Almanlar’a vize uygulanmasıdır Avusturya’dan Tükiye’ye gelenler vize almak zorundadır. Bugün Türkiye’ye giren Ermeni vatandaşı bile 10 dolar vererek vize alıp ülkeye girmektedir. Geçtiğimiz yıl 4 milyon 800 bin Alman Türkiye’ye gelmiş-tir. Bu yıl 5 milyon 200 bin Alman’ın Türkiye’ye gelmesini bekliyoruz. Bu açıdan Alman vatandaşlarından gümrük kapılarında vize almasını istemek Alman halkına da bu konuda uyarıcı bir adım olur. Bu açıdan korkmayalım.

Alman turistler bu ucuz turist ülkesi Türkiye’ye kapıda 20 Euroluk vize de alsa gelmeye devam edeceklerdir. Fakat ister istemez kafalarında neden biz burada vize a-lıyoruz sorusu gelir o ve o zaman Alman kamuoyunda Türkler’e vize konusunda Alman toplumunu da kazana-biliriz. Ancak mütekabiliyet kapsamında vize kaldırılabilir. Türkiye, Alman vatandaşlarından vize alarak kendi ül-kesinden giden vatandaşlara getirilen vizenin önemini ortaya çıkarabilir. Alman halkına da bu konuda uyarıcı bir adım olur.

Türk sivil toplum kuruluşları destek verecektirAlmanya’daki Türk sivil toplum örgütleri ve Türkiye’deki kuruluşların bu konuda atak yapmaları ve Alman vatan-daşlarından vize istenmesini ortaya çıkarmaları lazımdır.Son Almanya seyahatimde Türk sivil toplum örgütle-rinin bu konuya sıcak baktıklarını gördüm. Evet Alman vatandaşları bu yazdan itibaren Türkiye’ye gelişlerin-de vize alma zorunluluğu ile karşı karşıya kalmalıdır. Bu da ikili görüşmelerde karşılıklı vizenin kaldırılması-nı gündeme getirir. Schengen vizesinden ancak eşitlik prensiplerine bağlı kalınırsa kaldırılmasını sağlayabiliriz. Türk Dışişleri’ne bu konuda ciddi görevler düşmektedir.

Page 22: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

22 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALE

22 | REPORTTURK / Haziran 2012

TUFAN DARBAZ

Yağmur sonrası yeşil bir başka yeşil olur, toprak bir

başka kokar insan bir başka keyif alır tabiattan in-

san, işte böyle bir günde yeni çıkan kitaplara göz

atıyordum bir tanesi çok ilginç geldi “The big picture” Büyük

resim anlamına gelen kitap, filmlerden şirketlerin çok ö-

nemli dersler çıkarabileceğini söylüyor ve 60 civarında filmi

bu gözle irdeliyordu, hemen soluğu sinema odamda aldım

ve “Son Samuray, Cesur Yürek, Züğürt Ağa ve bir kaç filmi

daha kitaptaki gözle izledim, neler mi gördüm?

ÖZETLE;- Ahlak olmadan hiç bir şey olmuyor.

- Büyük bir vizyonun yoksa boşa kürek çekiyorsun.

- Cesaret başarının olmazsa olmazıdır.

- Ne yaptığından daha fazla nasıl yaptığın önemli.

- Kendi kültürüne yabancılaşırsan kaybeden sen olursun.

- Birlikte yürüdüğün insanları iyi seç yoksa yolda kalırsın.

- Rekabeti iti tahlil et nerden geleceği belli olmaz...

Sinemaya gidermisiniz...?

Page 23: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI
Page 24: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

24 | REPORTTURK / Haziran 2012

MAKALE

ERTAN ACAR

Kim ne derse desin, en az anne olmak kadar da zordur baba olmak. 12 yıl önce kızım Özüm’ü yani “büyük aşkımı” ilk ku-

cağıma alırken hissettiklerimi, hemşireler 1 YAŞINDA OLAN oğlum Egehan’ı ilk kez kucağıma verirlerken de yaşadım...Meğer baba olmak, hayal etmek, kimseye belli etmeden korkmak, hatta “Ya büyüdüğünü, okuduğunu, evlendiğini göremezsem” diye de en çok ölümden korkmakmış… Meğer o doğduktan sonra eşinle “Kereta 20 yaşına gel-diğinde ablası 30’lu yaşlarında olacak, biz de senle 60’ına merdiven dayayacağız hanım” diye sohbet etmekmiş baba olmak.Ama iddia ediyorum baba olmak en az anne olmak kadar zor. Çünkü baba olmak, sanıldığı gibi sadece evladının doğu-munu beklerken doğumhane önünde boğazı düğüm düğüm oturmak, yavrun hastalanınca elinin ayağının birbirine dolaş-ması, telefonda doktorunun söylediği ilacı heyecandan yanlış yazmak, evladın hastayken onunla birlikte ağlayıp, o gülünce dünyanın sahibi olmuş gibi hissetmek, onunla boğuşacağın günlerin hayalini kurmak, amcaları, dayıları kafasına girmesin babasının tuttuğu takımın taraftarı olsun diye planlar yapmak, onu maçlara götüreceğin günleri düşlemek, ileride kız ya da erkek arkadaşı onu terk ettiğinde baş başa onunla dertleşti-ğini hayal etmek, gerçi her ne kadar ilk olarak “baba” demeyi öğrense de kızının ya da oğlunun hep annesini gördüğünde onun kollarını atılmasını kıskanmamak olarak düşünülse de, baba olmak bunların ötesinde bir şeydir…Kaç yaşınızda olursanız olun babanız yaşıyorsa siz hala ço-cuksunuzdur mesela. Ne zaman babanızı kaybedersiniz işte o zaman gerçekten büyür ve baba olursunuz. Anne olmak i-çin bu böyle değildir.Çünkü baba olmak aile kurduğunuzda ulu bir çınar ağacı gi-bi gölge yapmayı becermektir. Gölge yapmaya çalışırken de farkında olmadan taklit ettiğiniz kişi yine babanızdır... Büyürken sorular yönelttiğiniz, azarını işittiğiniz, kabahat

işlediğinizde de anneniz tarafından bile şikayet ve yargı merci olarak gösterilen, bu sebeple varlığından nedensiz yere kork-tuğunuz, akşam eve dönerken “acaba bana ne getirecek” diye yolunu gözlediğiniz, yarınınızdan sorumlu tuttuğunuz, her istediğinizi almak zorunda olan kişidir baba… Bir de babalar anneler gibi değildir. Örneğin onlar hep ses-siz ağlarlar. Suskunluğu sever, en zor dönemde bile yıkılmaz görünürler. Onlar bizim sırtımızı dayadığınız çınar ağaçlarıdır çünkü... Kaç yaşınızda olursanız olun. Babanız yaşıyorsa siz hala ço-cuksunuzdur demektir...Kızım Özüm ve oğlum Egehan’ın çınar ağacıyım ben. Ama hala bir çocuğum... İyi ki varsın baba ve Allah sana uzun ömür versin. Her iki ev-ladımı da kucağıma aldığımda neden hep bana ve kardeşime buğulu gözlerle baktığını şimdi daha iyi anlıyorum…

Ertan Acar’ı http://www.facebook.com/ertanacar001 ya da http://www.twitter.com/ertanacar adreslerinden takip edebilirsiniz...

Çınar ağacı olmak

Page 25: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 25

HABER

PERAKENDE sektörünün dünyadaki en büyük meslek ör-gütü The Consumer Goods Forum’un bu sene 56’ncısını düzenleyeceği 2012 Global Zirvesi, 20-22 Haziran tarih-lerinde İstanbul’da gerçekleşecek. Açılış konuşmasını eş başkanlar The Coca Cola Campany Yönetim Kurulu Baş-kanı ve CEO’su Muhtar Kent ile Carrefour Yönetim Kurulu Başkanı Lars Olofsson yapacak. Zirveye Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı, Fiba Holding Başkanı Hüsnü Öz-yeğin, Printemps Başkanı ve CEO’su Paolo de Cesare ve Nestle S.A. CEO’su Paul Bulcke gibi iş dünyasının önem-li isimleri de katılacak. Zirve öncesi görüştüğümüz The Consumer Goods Forum Başkan Yardımcısı Rhoda Lane O’Kelly, Wal Mart’tan Tesco’ya, Pepsi’den P&G’ye kadar 55 ülkeden onlarca şirketin CEO ve üst düzey yöneticile-rinin İstanbul’da buluşacağını belirterek, ‘Bu isimler zirve dahilinde İstanbul’daki perakende sektörünü inceleyecek. BİM, Dia, Şok, Tekin Acar, Watsons, Macro Center gibi mağazaları gezecekler. Bu buluşma, yeni işbirlikleri için de kapılar açacaktır’ dedi.

DNA’NIZDA GİRİŞİMCİLİK VARRHODA Lane O’Kelly, bir önceki zirvenin Şangay’da ya-pıldığına dikkat çekerek, bu yıl Türkiye’nin seçilmesini ise şöyle açıkladı: ‘2011’de yüzde 8.5 büyüyen Türkiye global çapta önemli bir oyuncu. Genç nüfusu ve gelişen piyasa-ları ile Türkiye 2012’de kilit pazarlardan biri olacak. Mayıs 2011’de yayınlanan Deloitte raporuna göre 2014’te Türki-ye perakende pazarının 250 milyar dolara erişmesi bek-leniyor. Türklerin DNA’sında girişimcilik geni var. Nereye giderlerse başarılı oluyorlar. Özellikle hazır giyim alanındaki Türk markaların dünyada çok başarılı olacağını düşünüyo-ruz.’

BİM, Dia, Şok yabancı kıskacında!BİM, Dia, Şok, Tekin Acar, Watsons, Macro Center gibi perakendecileri Dünyanın merkezindeki perakende firmaları mercek altına aldı.

Page 26: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

HABER

Yaklaşık bir buçuk asırdır babası hayatta olmayan, maddi durumu yetersiz yetenekli çocuklara çağının en ileri eğitim fırsatını sunan, eğitimde fırsat eşitliği ilkesinin sembolü Darüşşafaka, artık annesi hayatta olmayan çocuklara da kapılarını açıyor. Aynı zamanda Cemiyet’in doğal başkanı da olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla 14 Nisan günü düzenlenen “Olağanüstü Genel Kurul”da oy çokluğuyla kabul edilen tüzük değişikliği ile “annesi hayat-ta olmayan” çocuklara da eğitimde fırsat eşitliği tanınacak. Bu çerçevede Darüşşafaka, 27 Mayıs’ta 20 ilde gerçekle-şen sınavda 2012-2013 öğretim yılından itibaren annesini kaybetmiş çocuklara da eğitim vermeye başladı. Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Yıldırım değişikliğin gerekçesini şu sözlerle açıkladı: “Gü-nümüzde anne kaybının maddi ve manevi yönden baba kaybından farksız hatta daha da önemli olabildiği gerçe-ğinden hareketle, annesi hayatta olmayan yavrularımızın da Darüşşafaka gibi çağdaş bir kurumun sağladığı eğitim fırsatından yararlanmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Böylelikle eğitimde fırsat eşitliği misyonumuzu daha fazla öğrenciye ulaştırmış olacağız. Bizce, babası hayatta ol-mayan çocuklar gibi annesi hayatta olmayan çocuklarımız

da dezavantajlıdır ve en az onlar kadar pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duymaktadır. Bu anlamda Darüşşafaka, annesini kaybetmiş çocukları da okula alarak aslında kuruluş ama-cını değiştirmemekte, pozitif ayrımcılık yelpazesini geniş-letmekte ve eğitimde fırsat eşitliğine derinlik kazandırmak-tadır.”65 ilden 927 öğrenci kolej seviyesinde eğitim görüyorTürkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından biri olan Darüş-şafaka Eğitim Kurumları, 1873 yılından bu yana babası ha-yatta olmayan, ailelerin maddi olanaksızlıkları nedeniyle iyi eğitim fırsatı bulamayan öğrencilere, ilköğretim 4. sınıftan itibaren liseyi bitirinceye kadar tam burslu ve yatılı, İngi-lizce eğitim veriyor. Üniversiteyi iyi bir dereceyle kazanan öğrencilere ise Darüşşafaka Cemiyeti tarafından burs ve-rilmeye devam ediliyor.2011 - 2012 eğitim-öğretim yılında Türkiye genelinde 65 ilden 927 öğrencinin eğitim gördüğü okulda, öğrencilerin eğitim masraflarının yanı sıra giyim, barınma, yemek, ki-tap, sağlık gibi ihtiyaçları da Darüşşafaka Cemiyeti tarafın-dan karşılanıyor.

Darüşşafaka, annesi hayatta olmayan çocuklara da kapılarını açıyor

Page 27: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 27

Page 28: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

28 | REPORTTURK / Haziran 2012

HABER

Spor Toto Süper Final Şampiyonluk Grubu’nun son maçında Fenerbahçe ile 0-0 berabere kalarak ligi şampiyon tamamlayan Galatasaray, kupasını saha içerisinde karanlıkta düzenlenen törende aldı.

Şampiyon Galatasaray

Sarı-Kırmızılı ekip, karşılaşmanın sona ermesinden sonra ancak 3 sa-

at sonra şampiyonluk kupasını alabildi Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu

Stadı’nın ışıkları, saatler öncesinde kapatıldığı için tören karanlıkta

yapıldı.

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, saat

23.50’de takım kaptanları Sabri ve Ayhan’a şampiyonluk kupasını

verdi.

Sarı-Kırmızılı futbolcular kupalarını aldıktan sonra saha içerisinde

büyük bir sevinç yaşadılar. Kupayı kaldırarak büyük coşku yaşayan

futbolcular tezahüratlar yaptı ‘’İmparator Fatih Terim’’ şeklinde de

Page 29: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 29

HABER

Şampiyon Galatasaraytempo tuttular Galatasarlı futbolcular Fenerbahçe taraftarlarının sa-hadan çıkmasından sonra boş statta şampiyonluk turu atarken, Migros kale arkası tribününün önüne doğru koşarak sevinçlerine bu-rada devam ettiler.Bir ara kupayı yere koyup geri çekilen futbolcular, hep birlikte kupaya doğru koşup basın mensuplarına görüntü verdiler.Bu arada, tören için açılan stadın bir bölümünün ışıkları, sarı-kırmızılı ekibin sevinç gösterileri devam ederken kapatıldı.Futbolcuların törenin ardından soyunma odasına giderken ışıkların ka-patılmasına tepkili oldukları görüldü.Kupa öncesi stersli bekleyişSaha içi taraftarlardan boşaltıldıktan sonra stat ışıkları bir süre tama-men kapatıldı ve karanlıkta bekleyiş başladı. Bu sırada çevik kuvvet

ekipleri saha içerisinde önlem aldı.Bekleyiş sürerken saha içindeki sulama sistemleri açılarak, çimler sulandı.Polis ekipleri basın tribünündeki kalabalığı görünce bu tribüne çıkarak, akreditasyon kartlarına bakıp basın mensupları dışındakileri dışarıya çıkardı.Statta karanlıkta bekleyiş sürdüğü sırada stat hoparlörlerinden Fenerbahçe marşları çalındı.Galatasaray için yapılacak kupa töreni öncesinde stadın bir bölüm ışıkları açılırken, çevik kuvvet ekipleri törenin yapılacağı alanı çem-bere aldı.Kupa töreninin başlamasından kısa bir süre önce Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman saha içinden geçerek stattan ayrıldı.

Page 30: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

HABER

30 | REPORTTURK / Haziran 2012

ZORUNLU deprem sigortası yaptırmayanlar devle-tin sunduğu afet yardımından yararlanamayacak; su, elektrik ve doğalgaz abonelik işlemlerinde sigorta şartı aranacak.Zorunlu deprem sigortasına yeni düzenleme getiren Afet Sigortaları Kanunu geçtiğimiz hafta, Meclis’ten geçti. Böylece, 2000 yılında Kanunu Hükmünde Ka-rarname ile başlayan zorunlu deprem sigortası uygu-laması, 12 yıl aradan sonra nihayet yasalaşmış oldu. Ağustos ayında Kanunun yürürlüğe girmesi ile zorunlu deprem sigortasında önemli değişiklikler olacak.Bugüne kadar sadece tapu işlemlerinde deprem sigor-tası zorunluluğu aranırken, Kanunla birlikte su ve elekt-rik abonelik işlemlerinde de önce sigorta yaptırılması istenecek. Sigorta yaptırmayanlar konutlarına su, elekt-rik bağlatamayacak.Aynı şekilde deprem sigortası yaptırmayanlar, herhangi

bir depremde devletin, konut kredisi verme ve deprem konutu yapma yardımlarından da yararlanamayacak. DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı, yeni yasa ile zorunlu deprem sigortasında ürün olarak hiçbir değişiklik öngörülmediğini, sadece tsunaminin de temi-nat kapsamında olduğunun açık bir şekilde düzenlendi-ğini söyledi.Yazıcı, “Yeni yasada, tapu ve konut kredilerine ek olarak elektrik, su abonelik işlemlerinde de kontrol noktaları öngörülüyor. Bu yeni kontrollerin zorunlu deprem sigor-talı konutların sayısının artmasında önemli rol oynaya-cağını düşünüyoruz” dedi.Faaliyet alanı genişlediSelamet Yazıcı, yeni düzenleme ile DASK’ın faaliyet alanının diğer doğal afetleri içerecek şekilde genişle-tildiğini belirterek, “Sigorta şirketlerince teminat verile-memesi durumunda sel, yer kayması, fırtına ve benzeri

Deprem sigortası artık daha zorunluMeclis’ten geçen Afet Sigortaları Kanunu’na göre, deprem sigortası yaptır-mayanlar devletin, konut kredisi ve deprem konutu yardımlarından yararlana-mayacak. DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı, yeni düzenleme ile sigortası olmayan konutlara elektrik ve su bağlanmayacağını da açıkladı.

Page 31: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 31

HABER

doğal afetler için kamu yararı açısından gerek görülme-si halinde DASK tarafından teminatı verilebilecek.Bu düzenleme ile amaçlanan husus, doğal afet riskleri bakımından sigorta piyasasında yaşanabilecek boşluk-ları DASK’ın doldurması ve vatandaşlarımızın sigortasız kalmasının önüne geçilmesidir” dedi. Selamet Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Deprem sigortalı konutların sayısı 3.8 milyonu aştı. Hedefimiz, hem sigorta bilincini artırmak hem de beş yıl içinde sigortalı konut sayısını 10 milyona çıkarmak.”

Elektrik, su aboneliğine sigorta şartı geldi

DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı, bugü-

ne kadar zorunlu deprem sigortası kontrolünün sade-

ce tapu işlemlerinde ve konut kredilerinde yapıldığını

belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sigortanın varlığı

elektrik ve su abonelik işlemlerinde de kontrol edilecek.

Hem mevcut evlerde hem de bundan sonra yapılacak

evlerde abone değişikliği olması durumunda, zorunlu

deprem sigortası yapılmış olması gerekiyor.

Page 32: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

HABER

32 | REPORTTURK / Haziran 2012

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart 2012 dönemine iliş-kin, “Sanayi Ciro ve Sipariş Endeksleri”ni yayımladı.Buna göre, Sanayi Üretim Anketi kapsamında yer alan imalat sanayi ile madencilik ve taş ocakçılığı kısımlarında bulunan iş yerlerinden 2005=100 temel yıllı oluşturulan Sanayi Ciro Endeksi, 2012 yılı Mart ayında, 2011’in aynı ayına kıyasla yüzde 13,6, Şubat ayına göre ise yüzde 13,2 arttı.Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, Mart ayında, geçen yılın aynı ayına göre, madencilik ve taş ocakçılığı endek-si yüzde 21,7 imalat sanayi endeksi ise yüzde 13,3 artış kaydetti.Ana sanayi grupları sınıflamasına göre Mart’ta yıllık bazda en yüksek artış, yüzde 33,5 ile dayanıklı tüketim malı ima-latında görüldü.İmalat sanayi alt sektörlerinin Mart’ta, 2011 yılının aynı ayına göre değişim oranları incelendiğinde ise en yüksek

artışın yüzde 35 ile diğerimalatlarda gerçekleştiği görüldü. Bunu, yüzde 34,1 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı izledi.Sipariş endeksi

Avrupa Birliği düzenlemelerine göre, imalat sanayi kısmın-da siparişle çalışan faaliyetlerde bulunan ve Sanayi Üretim Anketi’nin kapsamına giren iş yerlerinden, 2005=100 te-mel yıllı oluşturulan Sanayi Sipariş Endeksi de Mart ayında 2011’in Mart ayına kıyasla yüzde 16, bir önceki aya göre ise yüzde 13,7 arttı.Sipariş Endeksinin Mart itibariyle yıllık bazda değişim oranları incelendiğinde, en yüksek artış oranı yüzde 39,7 ile fabrikasyon metal ürünleri imalatında gerçekleştiği gö-rüldü. Bunu yüzde 37,6 ile temel eczacılık ürünlerinin ve eczacılığa ilişkin malzemelerin imalatı takip etti.

Sanayi Ciro ve Sipariş Endeksleri yayımlandı, artış varSanayi Ciro Endeksi Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,6, bir önceki aya göre ise yüzde 13,2 arttı.

Page 33: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

Haziran 2012 / REPORTTURK | 33

HABER

Kampanyalarda, Gümüş dizisinde oynayan Kıvanç Tat-lıtuğ ve Songül Öden, Asi’de rol alan Tuba Büyüküs-tün, Kaybolan Yıllar dizisiyle tanınan Saruhan Hünel ve Gönülçelen’le adından söz ettiren Cansel Elçin gibi isimlere teklif götürülecek.

Hedef 20 milyar dolarBakanlık mütekabiliyet düzenlemesinin ardından baş-

layacak gayrimenkul satışlarından 20 milyar dolar gelir bekliyor. İş dünyasının

da görüşleri alındıktan sonra başlatılacak kampanyalarla

20 milyar dolarlık rakamın daha da aşılması he-defleniyor. Suudi Ara-bistan, Katar, Dubai ve Kuveyt gibi petrodolar

milyarderlerinin çok oldu-ğu zengin Körfez ülkelerin-

de tanıtım için paneller yapılacak. Bakanlık

ülkelere göre ha-zırlanacak özel

tanıtım ve reklam filmlerinde rol alması için dizi oyun-cularına teklif götürecek. Bakanlık tanıtım kampanyaları ve reklamlar için bölgede iş yapan inşaat şirketlerine de “elinizi taşın altına sokun” mesajı verecek. Mütekabili-yet engeline takılan 62 ülkenin vatandaşına daha mülk sahibi olma yolunu açan yasayla sağlanan olanakların daha geniş kesimlere ulaştırılabilmesi için özel sektörün de desteği aranacak.

Kapora veriyorlarÇevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, “Araplar sadece daire alı-mı amacıyla İstanbul ve Antalya’da bine yakın daire için kapora verdi. Türkiye, dünya sermayesi için ar-tık güvenli bir liman. Yabancılar gelsin, yatırım yapsın, ülkemiz-de ikamet etsin, daha çok turist gelsin diye bu düzenlemeyi hazır-ladık. Ülkeye yabancı sermayenin girişi için her türlü şartı oluşturduk sıra tanıtımda” diye konuştu.

Körfez sermayesi Kıvanç ve Tuba’ya emanetYabancıların 60 hektara kadar mülk sahibi olabilmesine olanak sağla-yan yasanın anlatılması için tanıtım atağı başlatan hükümet, petrodolar milyarderlerini Arap dünyasında fenomen haline gelen Kıvanç Tatlıtuğ ve Tuba Büyüküstün gibi dizi yüzleriyle çekecek.

Page 34: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI

HABER

34 | REPORTTURK / Haziran 2012

Türkiye’nin en büyük çarşısı yeniçarşım.com, renkli ve eğlenceli hologram çalışmasıyla Levent Çarşı’dan yolu geçen herkesin dikkatini çekiyor. Yeniçarşım.com, e- ti-caret sektöründe ilk kez denenen hologram çalışmasıyla da ürünlerini 3 boyutlu olarak gözler önüne seriyor. Cam-dan bir platform içinde dönen, elle tutulabilecek kadar yakın, gerçek ve orjinal resimleriyle yer alan bu ürünler ile bir çok fırsatlı ürün, yeniçarşım.com da alışverişse-verleri bekliyor.400 mağazadan 24 farklı kategoride 200 binin üzerinde ürüne yer veren yeniçarşım.com’un 3 boyutlu çalışması, Eylül ayı sonuna kadar Levent Çarşı’da yer alacak. Zen-gin ürün yelpazesiyle fark yaratan yeniçarşım.com’da elektronikten kozmetiğe, oyuncaktan dekorasyona her türlü ürünü bulabilir, gerçek mağazalardan alışveriş keyfi yaşayabilirsiniz.

İlklere imza atan www.yeniçarşım.com!E-ticaret alanında rekorlar kırmak için yola çıkan, Dünya rekortmeni Cem Karabay’a “Sualtında Alışveriş Keyfi” yaşatan yeniçarşım.com, bu kez de farklı 3 boyutlu rek-lam çalışması ile dikkat çekiyor. Zengin ürün yelpazesiyle fark yaratan yeniçarşım.com’ da aradığınız herşeyi bu-labilir, görerek ve deneyerek alışverişin keyfini yaşaya-bilirsiniz.

Türkiye’ nin ilk 3 boyutlu çarşısı!Kullanıcılara gerçek mağazalardan 7/24 keyifli ve güvenli alışveriş deneyimi sunan www.yeniçarşım.com, hologram çalışmasıyla bir ilke daha imza attı ve Türkiye’de 3 boyutlu reklam çalışması gerçekleştiren ilk e-ticaret sitesi oldu. www.yeniçarşım.com’un renkli ve eğlenceli hologram çalışması Levent Çarşı’da sizleri bekliyor.

Page 35: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI
Page 36: REPORTTURK E-DERGİSİ HAZİRAN 2012 SAYISI