etkili yorum 3

27

Upload: ihlas-koleji

Post on 06-Apr-2016

234 views

Category:

Documents


3 download

DESCRIPTION

İhlas Koleji'nin Çıkardığı Kurumsal Dergi

TRANSCRIPT

ÝMTÝYAZ SAHÝBÝHami KOÇ

Ýhlas Eðitim Kurumlarý Genel Müdürü

GENEL YÖNETMENServer GÜRSOY

GÖRSEL YÖNETMENAytekin KARACA

YAYIN SORUMLUSUEmre ÇELÝK

YAZI ÝÞLERÝZeki Akgül - Mehmet ÇUHADAR - A. Faruk LEVENT

Bahar ÖZERÝNÇ - Ýdris ÖZDEMÝR - Salih UYAN

Neslihan BAÞER - Perihan GÜLAL

Mihriban B. TÜRKMEN

REKLAM MÜDÜRÜ

Ali Oðuz ÇELÝKÖRS

YAYIN KURULU

Ülkü YILDIZ - Seyhan SOLAK - Emine AVCI

Iþýl ÖZHAN - Dilek ERGÝN - Rabia TEKÝNER - Nazik ERGÜL

Hilal ZIVALI AYAZ - Fazilet VURAL - Yasemin TEKÝN

M. Numan KOYUNCU - Azime AKALAN - Þeyda AKGÖL

Zerrin AKBULUT - Süreyya ÖZKIR - Murat GÜLCÜ

Halil KESKÝNBIÇAK - Ayþe UZUN - Cüneyt GÜNAY

F. Sinem BAYRAKTAR - Ayþe GÜLDALI - Armaðan AYDIN

Yasemin KARAKAÞ - S. Baþak KURAN - Halide MUSTAFAYEVA

A. Betül KAYAHAN - Diðdem KIZILKAYA - Rukiye KURTULUÞ

Arzu PATLAK - Tamer MADEN - Zeynep TEKOÐLU

Akýner KAÇMAZ - Ahmet ONUR - Cevat BARBAROS

Ýhsan YAZICI - Fatih ÇELÝK - Ayþegül BENER

Þengül ÝNAN - M.Mesud USTA - Elmas SANCAK

Neþe SARISÖZEN - Hülya SÜLÜN - Þemsi ÖZCAN

Aslý ÝYÝBÝLEK - Gökçen BÝLGÝ - Ý. Halil ESMER

Feyza ÖNCEL - Sanem GÜREL

GRAFÝK TASARIMSerdar MERT - Mehmet GÜRBÜZ

YAPIMDVC Ýletiþim - 0 212 452 24 90 - 452 77 68

BASKISenfoni Matbaacýlýk - 0 212 493 37 60

Emre ÇELÝK - Hatice AÐIRBAY - Mehmet ÖZDEMÝR

Ali Zeki AYVAZ - Sadrettin ZÝYA - Rýdvan UZEL

Nurcan MELEKOÐLU - Fatma PALA - Hüseyin BIYIK

Cüneyt ARAN - M. Ali DOÐAN - Ali Rýza ÖNER

Emre ÇELÝK

Fatma PALA - Nurcan MELEKOÐLU - Rýdvan ÜZEL

Hüseyin BIYIK - Cüneyt ARAN - Mehmet Ali DOÐAN

Ali Rýza ÖNER - Yusuf ACAR - Arzu AKKAÞ

Ercan SARIKAYA - Nebahat KULAÇ - Ayþegül ERTUGAY

Aslýhan ASLAN - Burhan KILIÇ - Recep TAMÝR

Hüsniye SANCAK - Gülþen ERSÖZ - Hatice Sevgi DURMUÞ

Refik ÖLMEZ -

ÇOCUKLAÝLETÝÞÝM

HÝPERAKTÝF ÇOCUKLAR

12 18

OKULDA ÇOKLU ZEKA

TEORÝSÝNÝN KULLANILMASI

YALNIZUYUYAMAMAK

22 24

ÇOCUÐUN TV’YÝDOÐRU SEYRETMESÝÝÇÝN ANNE BABALARA

ÖNERÝLER

26

NÝÇÝN AÝLE ÖNEMLÝDÝR?

4

DÝKKAT ANNE VE BABALAR

5

AÝLEMÜHENDÝSLÝÐÝ

10

ÝÇÝNDEKÝLER

Bire bir OKS

Okul Öncesi Eðitim68

“Çocuk Ýþte” DeyipGeçiþtiremiyeceðiniz10 kritik Soru

14Kendisiyle ve Hayatla Barýþýk Çocuklar20Sýnav Kaygýsý ile NasýlBaþedebilirim30

ÝHLAS KOLEJÝ

BÝREYSEL GELÝÞÝM ve

EÐÝTÝM DERGÝSÝ

28EYVAH!

ÇOCUÐUM ÝNTERNETTE

Baþkalarýna yardým etmek, yeni öðrenilen þeyleri paylaþmak çok büyük mutluluktur. Bir yemeðin paylaþýlmasýndan, bir düþüncenin paylaþýlmasýna kadar her düzeydeki eðitimin

temelinde böylesi bir mutluluk yaþanmalýdýr. Sevginin adý, mutluluklarý paylaþmaktýr.

Eðer, her güne geliþmek için bir fýrsat gözüyle bakýlýrsa, kayýp yoktur. Hele, günün nasýl geçeceðinin farkýnda

olan çocuklarýmýz için, önümüze günü plânlayan bir okul çýkmýþsa, bu hayatta kazanýlabilecek en büyük

ödüllerden biridir.

Unutulmamalýdýr ki, sertlik direnci davet eder. Sert ve kýrýlgan þeylerde bölünme, parçalanma vardýr;

esnek ve bükülgen olan þeylerde hayat vardýr, sevgi vardýr.

Ýnsanlarýn çoðu, kendi dar dünyalarýna kapalýdýr. Bazýlarýnýn ilgi ýþýðýnýn aydýnlattýðý çevre daha geniþtir. “Benim bir karýncaya ulu nazarým vardýr” diyen Yunus Emre gibi

“ulu nazarlýlara” çok çok ihtiyaç duyulur. “Ulu nazar” bizi harekete geçiren “bilme arzusu”da olabilir,

bizim inanç ve sanat gücümüzü ortaya koyan “sevgi seli”de olabilir.

Akýllý kimseler onlardýr ki, birbirlerine karþý rekabet etmezler, onlar beraberce çalýþýrlar. Eðer rekabet etmezsen,

hiç kimse seninle rekabet edemez.

Gün birlik günüdür. Gelin ÝHLAS EÐÝTÝM KURUMLARI çatýsý altýnda mutluluk ve sevgilerimizi paylaþalým.

Sevgi dolu bir ömrü birlikte yaþamak dileðiyle…

Hami Koç - Ýhlas Eðitim Kurumlarý Genel Müdürü

mutluluklarý paylaþmaksevginin adý

Bir dünya düþünüyorumÝlk günden beri;Açýlmýþ da masallar gülüHýrsýn, kinin kapýsý kapanmýþ,Yüzlerdeki gülümseme çocuksu,Gözlerde sevginin ýþýðý yanmýþ…

Bir dünya düþünüyorum:Öylesine günlük güneþlik,Orada her þey iyilik, güzellik, dostluk üstüne….

Bir dünya düþünüyorum, bir dünyaAklýn aydýnlýðýnda,Duygunun selinde yýkanmýþ...(Coþkun Ertepýnar)

önemlidirÇocuk, hayatý boyunca kullanacaðý bilgi ve

becerileri 0-6 yaþlar arasýnda ailesinden alýr. Bu yaþlar arasýný bir binanýn temeline benzetebiliriz.

Binanýn temeli ne kadar saðlam atýlýrsa, üzerine atýlan katlar da o kadar saðlam olur.

AÝLEniçin

Okul, ailede atýlan temelin üstüne katlar yapar.

Temelde yapýlan yanlýþlar okulda düzeltilir, eksikler

okulda tamamlanýr. Çocuk eðitiminde ve iyi yetiþmesinde anne-

babalarýn çok önemli yeri vardýr. Türk kültüründe

aile, devletin temelidir. Türk kültüründe aile kurmak

devlet kurmak kadar kutsal sayýlýr. “Ülkenizi geliþtirmek istiyorsanýz, önce bölge-

leri düzeltmelisiniz. Bölgeleri geliþtirmek istiyorsanýz

önce þehirlerinizi ele almalýsýnýz. Þehirlerinizi geliþ-

tirmek istiyorsanýz önce aileyi geliþtirmelisiniz. Aileyi

geliþtirmek için önce kendi ailenize düzen getir-

melisiniz. Kendi ailenize düzen getirmek için ise ön-

ce kendinizi geliþtirmeli ve yenilemelisiniz.”

Çocuðun okula hazýrlanmasý, çocuðun bedeni

ve zihni yönden belli bir olgunluða ulaþtýrýlmasý

demektir. Genel olarak aile eðitici, okul ise öðretici

bir yapýya sahiptir. Eðitim, çocuða iyi beceriler

kazandýrarak, çocuðun yaþamasýný zevkli ve kolay

hale getirmektedir. Ailede daha çok koruyucu ve

fedakar olan annedir. Dünyanýn en içten en samimi

eðitimcileri anneler, bazý tedbir ve teþviklerle ço-

cuklarýna dolayýsýyla topluma daha yararlý olabilirler.Sonuç olarak anne-babanýn en deðerli varlýðý

çocuðudur. Onlar Allah'ýn ebeveynlere verdiði kut-

sal emanettir. Bu kutsal emaneti en iyi þekilde ter-

biye edip yetiþtirmek de her anne-babanýn en baþta

gelen görevidir.

?

Etkili Yorum / 04

Her anne ve babanýn hayali ve amacýdýr; olgun,

ideal ve eðitimli çocuk yetiþtirmek. Bunun için

ne fedakarlýklar yapýlýr; zaman harcanýr, para

harcanýr, emek harcanýr. Acaba bu amaca

ulaþma yolunda ne gibi hatalar yapýlýr

biliyor muyuz?

Deðerli anne ve babalar;Yaptýðýmýz bazý davranýþlarýn aslýnda amaçladýðý-mýzýn tam aksi neticeler vereceðini biliyor mu-yuz?

Mesela; çocuðumuza emirler yaðdýrýrken aslýn-

da ona duygularýnýn önemsiz olduðunu; baþka-

larýnýn istediðini yapma zorunda olduðu mesajýný

verdiðimizi; yaptýðýmýz uyarýlar veya tehditlerin

aslýnda onda isteklerine saygý duyulmadýðý hissi

oluþturduðunu ve öfke doðurduðu; verdiðimiz

öðüt ve çözüm önerilerinin aslýnda onda, so-

runlarýnýn kendisinin çözemeyeceðine inandý-

ðýmýz hissi verdiðini; yapmalýsýn, yapmamalýsýn

niteliðindeki ahlaki derslerin ona otoritenin

gücünün kendisine karþý kullanýldýðý hissi vere-

ceðini ve karþý koymaya ittiðini; sürekli öðret-

meye çalýþma, mantýklý olaný söyleme niteliðin-

ANNE VE BABALARDÝKKAT

deki giriþimlerin çocuk tarafýndan kendisinin

mantýksýz ve bilgisiz olduðuna dair mesajlar

olarak algýlandýðýný; suçlamalarýn, eleþtirmelerin

ve yargýlamalarýn çocuðun kendisine saygýsýný

yok ettiðini; kendisini deðersiz ve yetersiz gör-

mesine neden olduðunu; kaygý ve utanç duygu-

larý meydana getirdiðini biliyor muyuz?

Anne babasýyla saðlýklý iletiþimi bulunmayan,

duygularýný olduðu gibi yansýtamayan çocuk kay-

gýlýdýr, korku içindedir, kendini güvende deðil

tehlikede hisseder. Kurallarla ve yasaklarla çev-

rilmiþ çocuklar ya içine kapanýp dünyadan kopa-

cak ya da isyankar olacaktýr. Beklentilerle boðul-

muþ çocuklar yalan söyleyebilir. Çocuðun anne

babadan en iyi öðrendiði þey onlarýn davra-

nýþlarýdýr.

!

Etkili Yorum / 05

okulöncesi

Okul öncesi eðitim

çocuðunuzun ihtiyaçlarýna

duyarlý, onun saðlýk,

fiziksel ve zihinsel

yönünün geliþmesine de özen

gösteren, etkinliklere aktif

katýlýmýný ve ilgiyi ön planda

tutan, çocuðunuzun

yeteneklerini destekleyen, onu

kendi kendine düþünme ve

öðrenme konusunda

destekler. Yeterli zaman ve

uygun mekân saðlar, iyi

düzenlenmiþ bir eðitim ortamý

sunar.

Velilerimiz; yemek listesi, yapýlan etkinlikler ve çocuklarýnýn farklý alanlardaki

geliþimi konusunda aylýk paylaþým bültenleri sayesinde haberdar edilirler.

Ayrýca anasýnýfýmýzda sorumlu bir psikolojik danýþman, çocuklarýn psikolojik açýdan

saðlýklý geliþimleri ve ortaya çýkabilecek sorunlarýnýn çözümlenmesi amacýyla

çalýþmalar yapmakta ve okulöncesi çocuðun özelliklerini ve eðitimini

içeren aile paylaþým toplantýlarý düzenlenmektedir.

Serbest zaman etkinliði ile çocuklar öðretmen eþliðinde

kendi kurduklarý oyunu sürdürürler. Türkçe dil etkinliðinde

sohbet, parmak oyunu, tekerleme, bilmece, hikâye, kukla

oyunu gibi yöntemler, tepegöz, poster vb. gibi görsel

araçlarý ve çocuklarýn aktif katýlýmý saðlanarak iþlenir.

Müzik etkinliðinde ritm çalýþmalarýnýn yanýnda çocuklar dil

geliþimlerine katký saðlayacak olan çeþitli þarkýlarý öðrenirler.

Oyun etkinliðinde çocuklar eðlenirken öðrenir, beceri

kazanýrlar. Beklemeyi, almayý, vermeyi, paylaþmayý ve

iþbirliði yapmayý, planlamayý ve organize etmeyi, öðrenirler.

Oyun etkinliklerimiz kurallý oyunlar, þarkýlý rontlar, dramaya

yönelik oyunlar (pandomim, taklit etme, hikaye oluþturma,

hikaye canlandýrma, drama çalýþmalarý vb.) ve bahçede

oynanan oyunlardýr. Sanat etkinliðimiz artýk materyal ile

çalýþma, kesme-katlama, yapýþtýrma, boyama, resim, çeþitli

baskýlar, hamur ve kil çalýþmalarýný içerir. Bu çalýþma ile

çocuk iç dünya ile dýþ dünya arasýnda kurduðu baðlantýyý

kâðýda yansýtýr. Küçük kaslarý geliþir. “Okuma-Yazmaya

Hazýrlýk” çalýþmalarý kapsamý içersinde yýl içine daðýlmýþ olan

dergiler iþlenir. Amaç, sayýlarý tanýma, renk-þekil ve

kavramlarý öðrenmedir. Fen ve doða, gezi-gözlem

etkinliklerinde çocuklarýmýz ile birlikte çeþitli deneyler

yaparýz. Bu deneyler sayesinde çocuðun gözlem yapma,

problem çözme, düþünme kabiliyeti ve sebep-sonuç

iliþkisi kurma yeteneði geliþir. Bunlarýn yanýnda

çeþitli çevre gezileri, sinema-tiyatro gezileri, okulda yapýlan

piknik ve eðlence programlarý. Anasýnýfýnda branþ

derslerimiz Ýngilizce, bilgisayar, davranýþ ve ahlâk,

folklor, müzik ve beden eðitimidir. Branþ dersleri alanlarýnda

uzman öðretmenler tarafýndan verilmektedir.

Anasýnýfýmýz; bireysel farklýlýklar ve çocuklarýn ilgisi dikkate alýnarak 15 kiþilik

mavi, sarý, yeþil sýnýflar, öðrenci ilgi ve yeteneklerine yönelik çalýþma alanlarý

blok köþesi, evcilik köþesi, eðitici oyuncaklar köþesi, kitap köþesi, sanat köþesi,

kukla köþesi, hareketli oyuncaklar köþesi ve dinlenme odasý gibi

bölümlerden oluþmaktadýr.

Etkili Yorum / 06

eðitim

birebirOKS

Çocuðunuzun

saðlýklý kiþilikgeliþtirmesinin

12 yolu

Öðrencilerimiz, akademik çalýþmalar,

ölçme–deðerlendirme merkezimizin

istatistikî deðerlendirmeleriyle ve

rehberlik ve psikolojik danýþma

hizmetleriyle zenginleþtirilmiþ öðretim

programlarýmýz çerçevesinde, OKS’ye

hazýrlanmaktadýrlar.

8. sýnýf öðrencilerimiz OKS’ye, ilköðretim

sonrasý özellikle Ýhlas Eðitim Kurumlarý

bünyesinde ki bursluluk fýrsatýndan

yararlanmak ve kendilerini sýnamak

amacýyla hazýrlanmaktadýrlar.

Okulumuzda yapýlan OKS hazýrlýk

çalýþmalarý bir anlamda ÖSS’ye saðlam

bir alt yapý oluþturma hedefini

kapsamaktadýr.

Çalýþmalarýn tümü OKS Koordinatörlüðünce

yürütülmektedir.

Ek ders uygulamalarý.

Haftalýk OKS deneme sýnavlarý,

Her ders ve her konu çerçevesinde yaprak

testler.

Danýþmanlýk sistemiyle grup danýþman

öðretmeni önderliðinde oluþturulan

öðrenci gruplarý ile OKS çalýþmalarý

planlanmakta ve sürdürülmektedir.

Rehberlik servisimiz "Sýnav Kaygýsý",

"Motivasyon" ve "Sýnav Sistemi"

konularýnda bireysel ve grup çalýþmalarý,

Öðrencilerimiz öðretmenlerimiz ve

velilerimiz, sýnav sistemi ve deðiþiklikleri

konusunda sürekli bilgilendirilmektedir.

Öðrencilerimizin öðrendiklerini

deðerlendirme, analiz yapabilme,

becerilerini geliþtirmeye yönelik hafta içi

ve hafta sonu etüt çalýþmalarý

yapýlmaktadýr.

Hafta sonu cumartesi günü 6., 7. ve

8. sýnýflara fen bilgisi, matematik, sosyal

bilgiler ve Türkçe derslerinden kurs

çalýþmalarý yapýlmaktadýr.

Etüt Çalýþmalarý:

Kurs Çalýþmalarý:

Çocuðunun her istediðini yapan bir babayla

hiçbir istediðini yapmayan baba arasýnda ne fark

vardýr? Ya da tüm kararlarý çocuðuna aldýran bir

anneyle kararlarda çocuða hiç söz hakký

tanýmayan anne arasýnda. Önce "denge" adýmýný

atmalýsýnýz. Sonra da aþaðýdaki diðerlerini...

3-6 yaþ arasýnýn kiþilik geliþiminde ne kadar

önemli olduðunu unutmayarak...

1-

2

3-

4-

5-

6-

7-

8-

9-

10-

11-

12-

Kurallar belirli olmalý ve bu kurallarý uygulamaya mutlaka

geçirmelisiniz. Birçok ailede belirlenmiþ ama bir türlü uygulamaya

konulamayan kurallar vardýr. Çocuðunuzun, odasýný toplamasýnýn kural

olduðunu ve bu kuralýn dýþýna çýktýðý takdirde cezalandýrýlacaðýný bilmesi

gerekir.

- Her ortamda ayný davranýþa ayný tepkiyi vermelisiniz. Süpermarkette

baðýrmasýna kýzýp, evde baðýrmasýna tepki göstermezseniz tutarlý

davranmasýný nasýl bekleyebilirsiniz ki!..

Uyku, yemek ve televizyon gibi konularda taviz vermemelisiniz.

"Anne biraz daha lütfen" yakarýþlarýna kulak týkamak zor da olsa. Uyku,

yemek ve televizyon kurallara baðlý olmalý ve belli zaman dilimlerine

baðlý kalýnmak.

Evin patronun siz olduðunu ona göster melisiniz. Hýzla artan

"çocukerkil" aileler aslýnda en çok çocuða zarar verir.

Yaþamýnýzla ilgili kararlarý anne baba olarak siz almalýsýnýz. Çocuk

çocuktur, onun katýlacaðý konularý dikkatle belirlemelisiniz. Fikir bildirme

hakký olsa da yaþamýnýzla ilgili karar hakký yoktur.

Saygýsýzlýk ve size karþý saldýrganlýk asla affetmemeniz gereken önemli

bir konudur. Bazý davranýþlarýnýn diðerlerine göre daha aðýr sonuçlar

doðurabileceðini ona öðretmelisiniz.

Doðru davranýþlarý geliþtirebilmek için ödül ve ceza kavramlarýný

doðru kullanmalýsýnýz. Ne tamamen cezaya yönelik ne de tamamen

ödüle yönelik bir sistem kullanmalýsýnýz. Doðru yerde, doðru kararý

almanýz gerekir.

Sevginizi her zaman göstermeli ve onu "artýk seni sevmeyeceðim"

gibi cümlelerle tehdit etmemelisiniz. Tavrýnýz yalnýzca o andaki

davranýþýna karþýlýk olmalý, direkt kendisine deðil...

Ondan yaþýnýn ve yapabileceklerinin üstünde beklentileriniz

olmamalý. Bunun yolu da çocuðunuzu iyi tanýmaktan geçiyor. Baþka

çocuklarla karþýlaþtýrma da yapmamanýz gerekenlerden biridir. Bu onu

zedeler.

O sizin çocuðunuz ama kendi kiþiliði olacaktýr. Onu kendi

istekleriniz doðrultusunda zorlamamalýsýnýz. Ýleride size bakacak kiþi

gözüyle görmemelisiniz. Unutmayýn; onun da kendine ait bir yaþamý

olacak. Buna saygý göstermeyi þimdiden öðrenmelisiniz.

Çocuðunuzu iyi izlemeli, söylediklerini tüm dikkatinizle

dinlemelisiniz. Eleþtirmeden yargýlamadan...

Onunla kaliteli zaman geçirmeye, ona sevildiðini hissettirmeye

çalýþmalýsýnýz. Kýsýtlamalar ve sevginizle birlikte, kendi doðrularýný ve

güvenli kiþiliðini mutlaka bulacaktýr. Sonucu keyifle izleyip, kendinize de

pay çýkarabilirsiniz.

Etkili Yorum / 08

Zamansýzlýk, Ýletiþimsizlik, anlaþamama, tartýþma, kavga…

Belki de çözüm sadece bir cetvelde ve derecede gizlidir...

Güzel bir iþe baþlarken elinizdeki kaynaklara

bakarsýnýz, bunlarý ihtiyaçlarýnýzla karþýlaþtýrýrsýnýz ve

istediðiniz sonuçlarý elde etmenizi saðlayacak þekilde

en iyi düzenlemeyi yaparsýnýz. Bu araçlar sayesinde,

sahip olmadýðýnýz þeylerin ne olduðunu anlarsýnýz;

sonra eksiklerinizi gidermek için planlar yaparsýnýz. Bu

sürecin evde, aile içinde gerçekleþmesine “aile

mühendisliði” diyoruz.

Ailedeki her bireyin katkýda bulunabileceði kaynaklar

bulun. "Þimdi ne yapabiliyoruz?" sorusunu birbirinize

sormayý alýþkanlýk haline getirin. Bir çoðumuz,

çocuklarýn aslýnda ne kadar yardýmcý olabileceklerini

genellikle unuturuz. Ýnsanlarýn katýlýmý ve paylaþýmý

arttýkça, aileyi o kadar sahiplenirler ve kimse fazla yük

altýnda kalmaz. "Bayanlar bu iþi yapmak için yeterince

güçlü deðillerdir." ya da “Erkekler böyle bir iþ

yapmaz.” gibi yorumlarla yardýmlarý sýnýrlamayýn.

Bazý aileler zamanlarýnýn o kadar büyük bölümünü ev

iþleri için kullanýyorlar ki, birbirlerine ayýracak vakitleri

kalmýyor. Bu durumda, aile bireyleri ve evin

kendilerine yük yükleyen sýkýcý bir yer olduðunu

hissedebilirler. Burada da mühendisliðin devreye

girmesi gerekir. Bu durumdan kaçýnmak için: Ýþ

listenize bakýn ve kendinize iki soru sorun. Bu iþ

gerçekten gerekli mi? Eðer öyleyse, daha verimli veya

daha eðlenceli þekilde yapýlabilir mi?

Herkesin yalnýz kalmaya ihtiyacý vardýr. Aile

bireylerinden en sýk duyduðum þikayetlerden biri,

kendilerine zaman ayýramadýklarýdýr. Anneler, yalnýz

kalmak istediklerinde, özellikle suçluluk duymakta,

ailelerinden bir þey kaçýrýyormuþ gibi kendilerini

hissetmektedirler.

BERABER ÇALIÞIN

ZAMANI PAYLAÞIN

AÝLE ZAMANI

ailemühendisliði

Etkili Yorum / 10

AÝLE ZAMANINI ÜÇE BÖLÜNHerkesin yalnýz kalacaðý zamanlar (kiþisel zaman)

Herkesin birbiriyle çift olarak geçireceði zamanlar (çift zamaný)

Herkesin birlikte olacaðý zamanlar (grup zamaný)

Takdir duygularýmýzý kendimizle ve birbirimizle

paylaþtýðýmýzda, kendimizi iyi hissederiz. Bu duygularý

dile getirmenin bir yolu, içsel dengemizi korumaktýr.

Takdir duygularýmýzý baþkalarýyla paylaþmak, onlara

armaðan vermek demektir. Bu tür duygularýmýzý ne

kadar sýklýkta ifade ediyoruz?

TAKDÝR

Þikâyetler, endiþeler vs. bunlar hepimizde vardýr.

Þikâyet eden insanlara, þikâyetlerinin yanýnda bir

deðiþim önermelerini tavsiye ediyorum. Bir sonraki

adým, o deðiþimi önermek olmalýdýr. Bu, karþýnýzdaki

kiþiyi þikâyetinizle baþa çýkmaya ya da kendini

savunmaya zorlamaktan farklý bir yaklaþýmdýr.

ÞÝKAYETLER

Üçüncü tema, insanlar bir araya geldiðinde doðal

olarak ortaya çýkan bilmecelerdir. Olup biten her þeyi

herkese söylemeyi düþünebiliyor musunuz? Ýnsanlar

unuttuðunda, yanlýþ konuþtuklarýnda veya

duymadýklarýnda bilmeceler oluþur. Önemli olan, her

þeyi net tutmaktýr. Baþarmanýn bir yolu da budur.

BÝLMECELER

Aile içindeki iletiþimin güçlü olmasý yeni bilgilerin

aktarýlmasýna sebep olur. Yeni bilgileri paylaþmak

bilmecelerin azalmasýdýr.

YENÝ BÝLGÝLER

Çoðu zaman, dileklerimizi ve umutlarýmýzý kendimize

saklarýz. Oysa, isteklerinizi dile getirdiðinizde,

ailenizdeki kiþiler size yardým edebilirler. Kendi

hayallerini dile getirdiklerinde, siz de aynýsýný onlar

için yapabilirsiniz. Tek baþýmýza fazla bir þey

baþaramayýz.

UMUTLAR VE DÝLEKLER

Bunu, ailedeki duygusal sýcaklýðýn korunmasýný

saðlamak için öneriyorum. Böylece gruplardaki

gerekli iþler daha kolay yapýlabilir ve bireyler arasýnda

daha açýk bir iletiþim kurulabilir. Buradaki hedef,

hayatta hepimiz için var olan, ama üzerlerinde pek

fazla konuþmadýðýmýz konularý açýða çýkarmaktýr.

AÝLE SICAKLIÐINI ÖLÇME YÖNTEMÝ

Ýnsanlarýn katýlýmý ve paylaþýmý ile arttýrýcý aile o kadar sahiplenilir ki kimse daha fazla yük altýnda kalmaz

Etkili Yorum / 11

Bir nazlý kuþa benzerÇocuk dediðin.Ev ister, emek isterÖpülmek, okþanmak ister.

CAHÝT KÜLEBÝ

Aktif dinleme, iletiþimin temel bir tamamlayýcýsýdýr. Aktif dinleyici olduðunuzda; çocuðunuza

iletiþim kanallarýnýzýn açýk olduðunu söylersiniz. Çocuðunuzun duygu ve düþüncelerini paylaþ-

ma ihtiyacý veya arzusu olduðunu kabul edersiniz ve anlayýþlý davranýrsýnýz.

Sizin yargýlayýcý, eleþtirici, öðüt verici veya küçümseyici olmanýzý azaltacak aktif dinlemeye ait

birçok beceri ve teknik vardýr. Bu beceriler çocuðunuzun gerçekten ne hissettiðini ve düþün-

düðünü anlamanýzý, analiz etmenizi saðlar ve problemleri olduðundan daha zor bir halde

görünmemesini saðlayacak bir bakýþ açýsý geliþtirmenizde yardýmcý olur. Ayrýca çocuðunuz ile

aranýzda bir bað kurar ve onun, sizin düþüncelerinize karþý daha olumlu olmasýný saðlar.

Bir anne-baba olarak, son çocukluk döneminin, hayatýn incinmeye açýk olan bir evresi olduðu-

nu aklýnýzdan çýkartmayýn. Küçük yaþtaki okul çaðý çocuklarý çevrelerinde geliþen olaylarýn

kendileriyle iliþkili olduðunu düþünürler. Örneðin, evlilik çatýþmasý yaþanan ailelerde, çocuklar

bu problemi yanlýþ yorumlayarak kendilerinin kötü olduklarýný ve anne-babalarýný hayal kýrýklý-

ðýna uðrattýklarý sonucuna varabilirler. Bu durumda, benlik deðerleri zarar görebilir ve çevrele-

rinde geliþen olaylara daha uygun olmayan tepkiler verme eðiliminde olabilirler.

ÇOCUKLA ÝLETÝÞÝM

Etkili Yorum / 12

Aktif Dinleme

Aktif Dinleme Yollarý

Ýnsanlýk tarihinin en önemli buluþu belki de

dillerdir. Diller, yüz ve beden hareketleri ile

anlaþmaya çalýþan insanoðlu için kolaylaþtýrýcý

olmuþtur. Fakat yüzyýllar geçtikçe insanlar kendi

oluþturduklarý lisanlarý anlayamaz ve

çözümleyemez hale gelmiþlerdir. Bunun sebebi,

karþýdakini dinlemekten çok kendi istek ve

düþüncelerini anlatýp karþýdakinin de buna

uymasýný beklemeleridir. Çocuklarýmýzla kurduðumuz iletiþimde sürekli

öðüt veren, '-meli' cümleleri kuran ve 'Olmadý!'

diyen ebeveynler konuþmayý baþtan

sonlandýrmýþlardýr. Aktif halde dinleyen anne ve

babalar aldýklarý sonuçlardan memnun halde

rehberlik servisimize geri dönmektedirler.

Sabýrla dinleyin. Konuþmak istemediðini

söylüyorsa bu yaþadýðý duygulardan kaçmak

istemesinden olabilir. “Konuþmaya hazýr

hissettiðin zamana dek seni bekleyeceðim.” deyin.

Bu, çocuðunuza sana kýymet veriyorum mesajýný

verir. Çocuðunuz sizinle konuþurken onunla göz

temasý kurun. Çocuðunuzla konuþurken,onun

size hitap ederken kullanmasýný istediðiniz dili,

kelimeleri ve ses tonunu kullanýn. Çocuðunuzun

sizden (ya da diðer aile bireylerinden) farklý

düþünce ve tercihlerini söylemesine izin verin.

'Yanlýþ' veya 'Bu saçma!' gibi kesin yargýlar

belirtmeyin. Çocuðunuzu olaylara sizden daha

farklý bir þekilde tepkiler vermesine izin verin.

Onu eleþtirmeyin, suçlamayýn ya da onunla alay

etmeyin. Kýzgýnlýkla size bakmaktaysa duygularýný

fark etmesini saðlayacak þekilde; “Þu an yüzünden

bana kýzmýþ olduðunu görüyorum. Seni kýzdýracak

bir þey yaptým sanýrým. Ama farkýnda deðilim,

bana yardýmcý olur musun?” deyin. Konuþma

esnasýnda onu kýzdýran, umursamaz, küçüklüðüne

vurgu yapan tavýrlar sergilemeyin. Bu, iletiþimi

kapatýr. Onu birey olarak görüp varlýðýna saygý

duyduðunuzu hissettirin. Çocuðunuzu dinlemek

için belli zaman dilimleri ayýrýn ve bunu hiçbir

þeyin bozmasýna izin vermeyin.

Aktif dinleyici olduðunuzda; çocuðunuzun size

anlatacaklarýna açýk olduðunuz mesajýný verirsiniz.

Çocuðunuz iyi-kötü her türlü düþüncesini sizinle

paylaþýr. Bu sayede zararlý veya yanlýþ yönlere

gitmesini baþtan engelleyebilirsiniz. Çocuðunuzun

duygu ve düþüncelerini paylaþma ihtiyacý ve/veya

arzusu olduðunu kabul edersiniz ve ona anlayýþlý

davranýrsýnýz. Hoþgörü ve anlayýþ sevgi dolu

ortamlar oluþturur. Sizin yargýlayýcý, eleþtirici, öðüt

verici veya küçümseyici olmanýzý azaltacak aktif

dinlemeye ait birçok beceri ve teknik vardýr. Bu

beceriler sayesinde çocuðunuzun gerçekten ne

hissettiðini ve düþündüðünü anlarsýnýz.

Problemleri olduðundan daha zor bir halde

görmemesini saðlayacak bir bakýþ açýsý

geliþtirmesinde ona yardýmcý olursunuz.

Çocuðunuz ile aranýzda bir bað kurarsýnýz ve

onun, sizin düþüncelerinize karþý daha olumlu

olmasýný saðlamýþ olursunuz.

Aktif Halde Dinleyen Anne-Baba

Olabilmenin Yararlarý

“9 yaþýndaki bir erkek çocuk,

abasýnýn apartman yöneticiliði

nedeniyle masanýn üzerinde

býraktýðý parasýyla iki pahalý

elektronik oyuncak satýn almýþtý.

Ardýndan çocuðun okuldan kaçmaya

baþlamasý ve paranýn alýndýðýnýn fark

edilmesiyle, aile bizim

danýþmanlýðýmýza baþvurdu. Kýsa bir

süre içinde gerçek ortaya çýktý. 9

yaþýndaki aðabey kiþilik özelliði

itibariyle utangaç ve donuk bir

bireyken, 5 yaþýndaki güzel kýz

kardeþi çok cana yakýn ve insan

iliþkilerinde sýcaktý. Bu durum,

özellikle baba-kýz iliþkilerinde dikkat

çekiyordu. Baba iþinden eve

geldiðinde kýz kardeþ boynuna

atlarken, aðabey çekingenliðini

sürdürerek bir kenarda kalýyordu.

Durum çeþitli test ve görüþmeler

sonucu belirlendikten sonra anlaþýldý

ki 9 yaþýndaki erkek çocuðu, “sevgi

açýðýný maddeyle telafi etmeye

çalýþmakta”, duygusal

doyumsuzluðunu gidermek

istemekte, “babaya dönük eylemiyle

hem dikkat çekmek hem de öç

almak” giriþiminde bulunmaktadýr.

Sorunun çözümü baba-oðul

yakýnlaþmasýný saðlayarak gerçekleþti.

Baba hafta sonlarý oðlunu basket

okuluna götürmeye baþladý ve

ardýndan birlikte ortak etkinliðe

zaman ayýrdýlar. Kýsa bir süre sonra

da çocuðun “uyum ve baþarýda” sýnýf

içinde dikkat çekecek düzeyde

bir grafik geliþtirdiði izlendi.

ÖRNEK OLAY

Çocuklarýmýzla

Ýletiþim Kurabilmenin Sýrrý:

Kaynak: Haluk Yavuzer “Okul Çaðý Çocuðu”

Etkili Yorum / 13

Büyükannem ölmek zorunda mýydý?

Haberlerdeki adam o kadar çok insaný neden

öldürmüþ?

Çocuklar çoðu zaman ölümün geri dönüþü olmayan

bir nokta olduðunu anlamakta zorlanýrlar. "Ona, dua

etmekten önce somut gerçekleri anlatýn" diyor.

“Çocuða Nasýl Söylemeli?” kitabýnýn yazarlarýndan biri

olan Dr. Dan Schaefer, büyükannenin cennete

gittiðini söylemek çocukta, bir gün geri geleceði

umudunu uyandýrabilir. Allah’ýn büyükanneyi yanýnda

istediði için aldýðýný söylemek ise onu korkutabilir.

"Allah, büyükanneyi yanýna almak istediði gibi, annemi

ya da babamý da almak isteyebilir" þeklinde sürekli bir

korku geliþtirebilir. Eðer büyükanne, uzun süren bir

hastalýk sonucu öldüyse ona, "Hastalýðý yüzünden o

kadar çok acý çekiyordu ki, acýlarý ancak öldüðünde

dinebildi" diyebilirsiniz. Dr. Schaefer, "Ona, hasta

olmak ve çok ama çok hasta olmak arasýndaki farký

anlatmaya çalýþýn" diyor. Bu, çocuðun, büyükannesinin

hastalýðýnýn, kendisinin geçenlerde yakalandýðý

nezleden çok daha ciddi ve ölümcül bir hastalýk

olduðunu anlamasýný saðlayacaktýr. Çocuða ayný

zamanda, insanlar çok yaþlandýðýnda, bedenlerinin de

eskiyip yorulduðunu anlatabilirsiniz. Dr. Schaefer

"Büyükannenin organlarý çalýþmalarýný durdurdu ve o

öldü" diyebileceðinizi söylüyor. Bunu, büyükannenin

ölümü bir hastalýk sonucu deðil de ani olduysa da

böyle açýklayabilirsiniz. Büyükannenin artýk onlarla

olmayacaðýný, hatta onu bir daha hiç göremeyeceðini

anladýðýnda, onu hep mutlu anlarýyla, güzel

fotoðraflarýyla hatýrlamasý için yol gösterme aþamasýna

geçebilirsiniz.

Çocuðun özellikle medya aracýlýðýyla karþý konulmaz

bir þekilde tanýk olduðu þiddet olaylarý karþýsýnda

korkmasý çok doðaldýr. Yapacaðýnýz en iyi þey, bu gibi

olaylarý en sade dille ona aktarmaktýr. Her þeyden

önce onu, bunlarýn hiç de sýradan olaylar deðil, çok

ender yaþanan olaylar olduðuna ikna etmektir. Bunu

Çocuðunuza Nasýl Söylersiniz? adlý kitabýn yazarý Dr.

Paul Coleman da bu noktayý vurguluyor ve "Çocuk,

böylesi bir olayýn kendi baþýna gelmeyeceðine dair

rahatlatýlmayý bekler" diyor.Konunun "Neden?" kýsmýna cevap vermek biraz daha

ustalýk ister, çünkü ebeveyn de gerçekler konusunda

emin olmayabilir. Dr. Coleman'ýn önerisi, "Ona,

þiddet uygulayan bazý insanlarýn ruh hastasý olduklarý

için bunlarý yaptýðýný söyleyebilir, aslýnda acilen tedavi

olmalarý gerektiðinden söz edebilirsiniz" þeklinde.

Onunla konuþurken tavrýnýz, kendinizden emin,

gelecek sorularý da karþýlamaya hazýr bir tavýr olsun ki

bazý þeyler çocuðun zihninde netleþsin.Doðal olarak çocuðun kendi saldýrgan ve düþmanca

yaklaþýmlarý da vardýr. Televizyonda gördüðü þiddetin

Çocuðunuz "Bu ne?”, “Nereye

gitmiþ”leri býrakýp zorlu sorular

sorma çaðýna geldiðinde ona

nasýl cevap vereceðinizi hiç

düþündünüz mü? Parents

dergisi anne babalarýn yerine

düþünmüþ, iþte ona neyi nasýl

söyleyeceðiniz, neyi

söyleyeceðiniz konusunda

uzman önerileri…

Çocuk, boyundan büyük

sorular sormaya baþladýðý

zaman anne babalarý bir telaþ

alýr. "Her þeyi açýklamalý

mýyým?", "Ne kadarýný

anlayabilir?", "Bu onun

kafasýný karýþtýrýr mý?" ve tabii

"Neden ben?" Ve "Neden

þimdi?.." Ýþte bugün yarýn

karþýlaþacaðýnýz "kazýk"

sorular karþýsýnda kem küm

etmemeniz için iþe yarar bir

cevap anahtarý...

10 kritik soru“çocuk iþte”deyip geçiþtiremeyeceðiniz

Etkili Yorum / 14

Etkili Yorum / 15

failiyle kendi saldýrgan tavrýný karþýlaþtýrmaya

kalkabilir. Ona, zaman zaman bazý þeylere

sinirlenmesinin çok normal olduðunu, bu tip

kýzgýnlýklarýn baþkalarýna zarar vermeden ve

þiddet uygulamadan da yaþanabileceðini anlatýn.

Eðer cevabýnýz "Hayýr" ise iþiniz kolay. Eðer

gençliðinizde denemiþseniz ve çocuðunuza da

yalan söylemek istemiyorsanýz, biraz

zorlanabilirsiniz. "Çocuklar bazen sorularýný

amacýndan saptýrabilirler, buna hazýrlýklý olun"

diyor. “Hayýr Demek Yetmez” adlý kitabýn yazarý

Dr. Robert Schvvebel, çocuk, dünyayý henüz

siyah ve beyaz gibi keskin hatlarla tanýmladýðý bir

çaðda olduðundan, duyacaðý herhangi bir þey

onu þiddetli bir hayal kýrýklýðýna uðratabilir. Anne

babasýnýn, kabul edilemeyecek kadar yanlýþ bir

þey yapmýþ olduðu düþüncesinin çocuðu

sarsmasý doðaldýr. Dr. Schvvebel öncelikle ona,

olabildiðince yumuþak bir þekilde, bunu neden

merak ettiðini sormamýzý tavsiye ediyor. Pek

geçmiþe de dönmeden, onu þimdi artýk böyle

bir durumun kesinlikle söz konusu olmadýðýna

ikna edin. Uyuþturucu kullanýmýnýn yasal

olmadýðýný ya da uyuþturucunun öyle her yerde

bulunan bir þey olmadýðýný söylemeniz de onu

rahatlatabilir. Kýsaca, uyuþturucunun çok zarar

verici maddelerden oluþtuðunu söyleyin.

Kullanan bazý insanlarýn, kendilerini mutlu

hissedeceklerini, acýlarýný azaltacaðýný

zannetmeleri gibi, kendilerince birtakým

nedenleri olabileceðini de... Sizin neden

kullandýðýnýza gelince... Ona aslýnda uyuþturucu

kullanmadýðýnýzý, sadece deneyip, zararlarýný

öðrendikten sonra da bir daha asla aklýnýzdan

bile geçirmediðinizi anlatabilirsiniz.

Dr. Coleman'ýn bakýþ açýsý bu sorunun, çocuðun

zaman zaman ebeveyni aracýlýðýyla karþýlaþtýðý

akran baskýsýnýn dolaylý bir yansýtýlmasý

olduðudur. Hani vardýr ya "Arkadaþýn geçti de

sen kaldýn", "Bilmemkimin oðlu..." yaklaþýmlarý...

Çocuðunuz, arkadaþý gibi olmaya

özenmiyordur ama böyle bir durumda, ona iki

PlayStation almýþ olan anne babanýn çocuðu

olmasýna özeniyor olabilir. Böyle bir durumda

en son yapmanýz gereken, sözü edilen aileyi

eleþtirmektir. Onun yerine, bu tip oyunlarýn

çocuklarýn en büyük ilgi alaný olmasýný kabul

edemediðinizi açýklamaya çalýþýn. Dr. Colaman,

ona, "Sen oyun oynamak için bilgisayara

oturduðunda bu on dakikayý fazla fazla aþýp iki

saatin üstüne çýkýyor. Bu kadar uzun bir zamaný

dýþarýda oynayarak, ev ödevlerini yaparak ya da

bizlerle paylaþarak geçirmeni tercih ederim"

demenizi tavsiye ediyor. Tartýþmanýn uzamasýna

fýrsat vermeyin. Eðer çocuðunuz fikrinizi

çürütmeye kalkarsa tartýþmayý sonlandýrýn. Þunu

açýklýða kavuþturun ki, sizin görüþünüz,

çocuðunuzun iyiliði için. Onu kýsýtlamaya ya da

cezalandýrmaya deðil, doðru yönlendirmeye

Sen hiç uyuþturucu kullandýn mý?

Neden arkadaþýmýn iki PlayStation'ý var da

benim bir tane?

çalýþýyorsunuz. Ýyisi mi son söz olarak

"Biliyorum, çok kolay deðil. Belki þimdi beni

anlayamýyorsun ama umarým bir süre sonra

bana hak vereceksin" demek.

Neale 5. Godfrey'nin “Esas Çocuðun Para

Kitabý” adlý kitabýn yazarý Godfrey'e göre,

bütçeniz her ne kadar basit bir elektronik

oyuncaðý ya da bir lego setini almanýza müsaitse

de baþka herhangi bir þey için müsait

olmayabilir. Yine de çocuðunuzdan "Neden

durmadan 'alamayýz' diyorsunuz"u iþitmek sizi

korkutmasýn. Bazen çocuklarýn imkânsýzý istediði

de olabiliyor ki buna da hazýrlýklý olmanýz lazým.

Örneðin, bir þekilde duymuþtur ve Paris'teki

Disney VVorld'de bir hafta geçirmek için

tutturmuþtur. Bunu ailevi bir stres konusu

yapmadan önce, "Eðer böyle bir þey için para

harcamaya kalkarsak sana spor ayakkabý

alamayýz. Oysa þu an bir çift spor ayakkabýya

ihtiyacýn var. Sence hangisi daha gerçekçi?"

þeklinde yaklaþabilirsiniz diyor Godfrey.

Çocuðun, para harcamanýn sýnýrsýz bir kavram

olmadýðýný anlamasýný saðlamalýsýnýz. Bu arada

tabii ki yaklaþýmýnýzda katý deðil, sevecen olmayý

asla ihmal etmemelisiniz. Çocuk bu durumu

anne - baba tarafýndan kýsýtlanma olarak deðil,

þartlarýn uygun olamadýðý durumlar olabileceði

þeklinde algýlamalý. Onun sahip olmayý ya da

yaþamayý çok arzuladýðý þeylerin farkýnda

olduðunuzu çocuðunuza hissettirin. Her zaman

ona sunacaðýnýz alternatifleriniz olsun. Ayný

zamanda, bu fýrsatý deðerlendirip ona

harçlýklarýný kontrollü harcamasý, hatta çok

istediði bazý þeyleri harçlýðýyla alabilmesi için

para biriktirmesini öðretebilirsiniz.

Bir gün çocuðunuzun "Bir gün biz de fakir olur

muyuz?" sorusuyla karþýlaþýrsanýz, baþka bir þey

demek istediðini düþünmeyin, mutlaka

sorduðunu olduðu gibi kastediyordur. Bir filmde

görüyor, bir peri masalýnda dinliyordur; çok

zengin bir kral ve ailesi bir anda fakir

olabiliyordun Ya bir gün bu durum kendi

ailesinin de baþýna gelirse?.. Bu noktada onu,

sizin, yani anne - babasýnýn ailenizi rahat

yaþatacak kadar para kazandýðýnýz konusunda

rahatlatýn. Bu konuda endiþelenmesine gerek

olmadýðýný anlasýn. Tabii anlamasý gereken bir

diðer nokta da kendi ailesini, filmlerde gördüðü

Neden durmadan "alamayýz" diyorsunuz?

Biz zengin miyiz, fakir mi?

çok zengin ailelerle kýyaslamamasý gerektiðidir.

Eðer durumunuz gerçekten de çok rahat

yaþamanýza elveriþli deðilse, örneðin

çocuðunuzun sýnýfýndaki arkadaþlarýnýn ve

onlarýn ailelerinin yaþam standartlarý sizinkinin

üzerindeyse -ki çocuk bunun farkýna,

arkadaþlarýnýn daha çok oyuncaðý olmasýyla ve

onlarýn daha büyük evlerde oturmasýyla

varýyordur- bu durumda ona, mutlu bir aile

olmak için servetin çok da bir anlamý olmadýðýný

anlatmaya çalýþýn. Godfrey "Ona, baban/annen,

kardeþin ve ben birbirimizi çok seviyoruz ve

baþka bir þeye ihtiyacýmýz yok" diyebilirsiniz.

Aile danýþmaný Dr. Sal Severe "Bu konuda

aklýnýza gelen ilk cevap, 'Çünkü bu film

yetiþkinler için. Biz yetiþkiniz ama sen hâlâ bir

çocuksun' demek olacaktýr" diyor. "Fakat bu

kadarla býrakmayýn. “Bu film senin yaþýndaki

çocuklar için tasarlanmamýþ. Onun için bazý

bölümleri korkunç ya da senin anlayamayacaðýn

kadar karmaþýk olabilir. Bu yüzden seyretmeni

istemiyoruz' þeklinde tamamlayýn.”

"Fragmanlarýný gördüðü bazý filmler çocukta

merak uyandýrabilir ve bunlarý seyretmesi için

izin vermeniz konusunda ýsrarcý davranabilir. Bu

gibi bir durumda da Dr. Severe'nin tavsiyesi,

"Elbette seyredebilirsin. Fakat büyüyünce. Þimdi

deðil" demeniz.

"Vereceðiniz cevap, çocuðunuzun kurabilmesini

tasarladýðýnýz empatiden daha az önemli

kalacaktýr" diyor Dr. Coleman. 'Bu harika bir

soru! Demek hayvanlarý seviyorsun ve kendini

onlarýn yerine koyduðunda, yenmenin hiç de

hoþ bir þey olmadýðýný hissediyorsun' diyerek

çocuðunuzun duyarlýlýðýnýn farkýnda olduðunuzu

belirtin ve onu övün. Bu noktaya nasýl mý

geldik? En iyi yaklaþým, Dr. Coleman'ýn tavsiyesi

üzerine doða resimleri çizerek

örneklendirmeye ve anlatmaya çalýþmaktýr.

Küçük çocuklar bile kuþlarýn solucanlarý, büyük

balýðýn küçük balýðý yediðini, kedilerin yemek için

farelerin peþinden koþturduðunu bilir. Ona

"yaþam çemberi"ni açýklamak için en iyi

örneklerden biri olarak “Aslan Kral” filmini

hatýrlatabilirsiniz. Orada, aslanýn er geç

yeryüzüne geri dönüp antilobu yediði ve bunun

doðal bir döngü olduðu gayet yumuþak bir

þekilde görülmektedir. Dr. Columan,

çocuðunuza, "Ýnsanlar ve hayvanlar var

olduðundan beri, insanlar onlardan yiyecek

olarak faydalanmaktadýrlar. Çok fazla et yemek

elbette zararlý ama et özellikle geliþme çaðýnda

çok besleyici olduðundan yaþamamýz için çok

da gerekli bir besin" þeklinde açýklama

yapabileceðinizi söylüyor. Kendini daha iyi

hissetmesi için hayvanlarýn öyle kontrolsüzce

öldürülmediðini, bazý yasalarla bunun zaten

engellendiðini de ekleyin. Bir de kültürümüzde

kedi, köpek gibi hayvanlarýn asla yenmediðini...

Neden sizin seyrettiðiniz filmi seyretmeme

izim vermiyorsunuz?

Ýnsanlar neden hayvanlarý yiyorlar?

ErgenlikÇocukluk döneminden çýkýp eriþkin kimliðe ulaþma

sýrasýnda bir ara dönem olan ergenlikte, DEHB olan

çocuklarýn neredeyse %80'i ayný belirtileri

göstermeye devam ediyor ve gerçekten

arkadaþlarýna oranla çok daha fazla zorlanýyorlar.

Zaten bu geçiþ döneminin kendine özgü zorluklarýnýn

yanýnda bir de DEHB’nin getirdiði bir sürü handikapla

uðraþmak zorunda kalan ergen için yaþam çekilmez

hale gelebiliyor. Özellikle dürtüsellik ile ilgili belirtiler

(pat diye düþünmeden karar vermeleri, olumsuz

sonuçlarýný düþünmeden herhangi bir iþe kalkýþmalarý,

kolayca öfkelenebilmeleri, ani tepki vermeleri,

acelecilikleri, isteklerini erteleyememeleri vb.) sýklýkla

baþlarýný belaya sokmaya yetmektedir. Hele erkek

hiperaktif ergenler, aman Allahým! Rahat duramaz,

sýklýkla kavgalara karýþýrlar. Hemen çetecikler oluþur

etraflarýnda. Okulla, öðretmenlerle çatýþmalar giderek

artar, ebeveynler tarafýndan bir "baþbelasý" olarak

algýlanýrlar. Tepkiler giderek artarken, olaný biteni

kendisi bile anlamamaktadýr. Aslýnda sadece bildiði

þekilde davranmaktadýr; ancak etrafýndaki herkesten

de tepki almaya devam etmektedir. Bir yandan da

okul kötü gitmektedir. Ne dersleri tam

dinleyebilmekte, ne ders çalýþmaya tahammül

edebilmektedir. Durmayan tepkiler kendine

saygýsýnda giderek azalmaya yol açmakta ve gelecek

ile ilgili kaygýlar, güvensizlikler oluþturmaktadýr. Kýsýr

döngü baþlamýþtýr artýk... Alýn size örnek bir olay...

"Anne, sana ödevimin pazar gecesi bitmiþ olmasý

gerektiðini söylemiþtim ve bitireceðim de. Þimdi

lütfen baþýmdan gider misin?" dedikten sonra hýþýmla

kalkar, çöp tenekesini tekmeler ve mutfaða geçer.

Annesi, onun ardýndan doðru mutfaða yönelir.

"Baþýndan gitmeyeceðim. Niye gidecekmiþim ki?

Lisenin tam ortasýndasýn ve iki dersten çakýyorsun.

Benim güvenimi kazanacak ne yaptýn ki? Bütün

yaptýðýn, yerine getiremeyeceðin sözler vermek. Artýk

canýma tak etti. Hayatýný mahvetmeni istemiyorum. ""Anne hayatýmý mahvettiðim filan yok. Sadece birkaç

kýrýðým var o kadar." "Birkaç kýrýk ha? Birkaç... Senin

kýrýk olmayan notun yok ki. Ve benim derdim kýrýk

notlar falan deðil. Bu konuda harcadýðýn ya da

harcamadýðýn çaba mý desem. Hiç önemsemiyorsun.

Evden çýktýðýn müddetçe yarýn ne olacaðýný hiç kafana

takmýyorsun. Ýþte bu nedenle bu haftasonu evden

çýkmayacaksýn, bir saniye bile!" dedikten sonra

öfkeyle yürür çocuðunun üzerine ve kafasýna bir fiske

vurur. Karþýlýðý aðýr bir küfürdür. Tamamen çýlgýna

dönmüþtür anne ve oðlunun yüzüne bir þaplak indirir.

Çocuk iter anneyi, beraberce yere yuvarlanýrlar.

Aðlamaya baþlayan annesini kaldýrmaya çalýþýr hemen

sonra. Mutfaða giren baba öfkelidir, oðluna "defol git

ve geri dönme bir daha!” diye baðýrýr. Genç "onu

incitmek istemedim, istemedim" diyerek terkeder

evi. Ertesi gün aileyi polis arar, oðlaný teslim etmek

için; gece 3'te otobüs garýnda polis tarafýndan

bulunmuþtur. Hep beraber otururlar bu sefer

yuvarlak masanýn etrafýna. Anne söze karýþýr.-"Öncelikle bir özür bekliyorum senden. "-"Özür dilerim anne, senin düþmeni istemezdim ve

sana dediðimi de demek istemezdim."-"O halde niye dedin?" diye sorar anne.-"Bilmiyorum iþte. Çok sinirliydim, öylesine aðzýmdan

çýktý." -"Fakat senin bütün problemin bu zaten.

Yaptýðýn iþleri yapmak istememiþ oluyorsun, yapmak

istediðin þeyleri de yapamýyorsun." Aslýnda anne bu

son sözleriyle DEHB’nin kýsa bir tanýmýný

yapmaktadýr: "Yaptýðýn þeyleri aslýnda yapmak

istememiþsindir ve yapmak istediðin þeyleri

yapamýyorsundur". Anne konuþmayý bu noktada

durdurabilse ve oðluna "ama þu son söylediðimle,

sende düzelmez bir inatçýlýk var demiyorum; seninki

hiperaktivite hastalýðý" diyebilseydi belki sonuç daha

olumlu olabilirdi. Oysa onu sürekli yapamadýðý þeyleri

yapmak istememekle suçlamasý bu tartýþmalarda yeni

alevlenmelere yol açmaktan baþka hiçbir iþe

yaramamaktadýr.

Psikiyatri Uzmaný Dr. Turgut

Kundakçý, Dikkat Eksikliði ve Hiperaktivite Bozukluðu

(DEHB) konusuna,

tamamlayýcý bir noktadan bakýp,

hiperaktif çocuklarýn ergenlik ve eriþkinlik

dönemlerini inceliyor..

Etkili Yorum / 18

hiperaktifçocuklar büyüyünce?..

DEHB olan ergen genellikle;

Yükümlülüklerini karþýlayamaz.Ödevlerini yapmaz.Okulla ilgili sorumluluklarýný yerine getirmez.Ailenin planlarýna uymaz (yataktan zamanýnda

kalkmaz, eve zamanýnda gelmez, yemeklere

zamanýnda oturmaz, evden vaktinde çýkmaz)Odasýný düzenli tutmaz, aile yaþamýna iþbirliði içinde

katýlmaz ve genelde evdeki programa uymaz.Tüm bunlar, anne babanýn sürekli olarak sýnýrlar

belirlemesine yol açar. Cezalar gittikçe sýklaþýr ve

çocuklarý üzerindeki kýsýtlamalar giderek artar. Bu da

ergenin daha asi, daha az iþbirlikçi ve daha

yabancýlaþmýþ olmasýna neden olur ve bunu takiben

ebeveyn daha öfkeli ve tepkisel davranýr. Artýk

çocuklarýnýn tavrý DEHB’nin sebep olduðu bir patoloji

olmaktan ziyade, istemli kontrol altýndaki bir tavýr-

tutum sorunu olarak algýlanýr. Yani bu durumun o

genç adamýn elinde olmadan ortaya çýkan ve tek

baþýna baþ edemediði, neredeyse organik bir

bozukluk yüzünden deðil de þýmarýklýðý, asiliði,

serseriliði, tembelliði ya da "zamane çocuðu"

olmasýndan kaynaklandýðý düþüncesi yerleþir, iþte asýl

felakette o zaman baþlar. Anne babalar ne olur

çocukluk döneminde fark etmemiþ bile olsanýz hiç

olmazsa ergenlik döneminde hiperaktiviteyi ya da

dikkat eksikliðini göz ardý etmeyin ve bir uzmana

baþvurun. Zira tedavi edilmemiþ ergenleri bekleyen

tehlikeler var. Düþük akademik baþarý ve normal

biyolojik kapasitesinin çok altýnda bir yaþam kalitesi

dikkat eksikliði ön planda olanlarý sýklýkla bekleyen bir

sonuçtur. Hiperaktivite ve dürtüselliði ön planda

olanlarý ise gelecekte baþýný sürekli derde sokacak

antisosyal davranýþlar beklemektedir.

EriþkinlikPeki ya ergenlik sonrasý? Eriþkinlik döneminde de

ergenlik dönemindeki belirtilerin önemli bir kýsmý

devam eder. Kuzey Amerika'da yaklaþýk her 100

eriþkinden biri bu tanýyý alýyor. Ülkemizde henüz

böyle bir çalýþma yok. Fakat eriþkinlerde üç ana

belirtiye ek olarak baþka belirtilerin de sýklýkla eþlik

ettiði biliniyor artýk. Bunlardan biri, duygudurumda

kendiliðinden ortaya çýkan deðiþkenlikler... Yani

kendini iyi hissederken durup dururken sebepsiz

yere depresif bir duygu haline bürünme ya da tam

tersi... Ve üstelik bu iyi-kötü hissetme döngüsü birçok

kez tekrarlar. Peki ya diðer özellikleri...Görevlerini düzenleme ve bitirmeyle ilgili sürekli

yetersizlik yaþarlar.Organize olamazlar, zamaný uygun kullanamazlar.Maymun iþtahlýdýrlar, bir iþi bitirmeden diðer birkaçýna

baþlayabilirler.Ayný anda birçok iþle uðraþmak sanki vazifeleriymiþ

gibidir. Bir yandan da iþ ertelemede üzerlerine

yoktur, baþlamak zordur onlar için. Gerçi yaptýklarý

iþe muhakkak bir üretkenlik katarlar. Ýþ rutine

döküldüðü andan itibaren artýk cazibesini yitirir ve

sýkýlmaya baþlarlar. Bu tip iþlerden zevk almada güçlük

yaþadýklarýndan, fýrsatýný bulduklarý an iþi terkederler.Yeri midir, zamaný mýdýr diye umursamadan akýllarýna

geleni pat diye söyleyiverirler.Sabýrsýz ve acelecidirler, bir an önce, olsun bitsin

isterler, bekleyemezler. Sonrasýnda oluþabilecek

olumsuz sonuçlarý düþünmeden çeþitli konularda

etkinliklere giriþebilirler.Risk almakta üzerlerine yoktur. Düþünebiliyor

musunuz hiperaktif bir borsacýyý?.. Ýliþkilerini aniden

baþlattýðýný ya da birden bitirdiðini. Bir yandan ise onu

iyi anlayan, gereksiz kýsýtlamalara gitmeyen kiþilerle

uzun süreli yakýn iliþkiler sürdürebilirler. Çabuk öfkelenebilirler ve kýsa süre sonra piþman

olurlar. Kontrol kaybý kýsa sürelidir ama sýktýr. Bir

yandan ise daha sürekli olarak anlamlandýramadýklarý

bir huzursuzluk yaþayabilirler. Ýstemedikleri halde bir

sürü sözel ya da fiziksel saldýrganlýk eyleminin

kahramaný olurlar. DEHB'nin þiddetinin az olduðu

insanlar zekâsýný ve eðitimini kullanarak bu zorluklarla

ilgili çeþitli baþ etme yöntemleri geliþtirip handikaplarý

en aza indirmeyi baþarabiliyorlar. Aksi takdirde kendi

zekâ ve eðitim düzeyinin hak ettiði düzeye

ulaþamamanýn getirdiði mutsuzluðu ve kendine güven

eksikliðini yaþýyorlar. Dýþarýdan bakýldýðýnda özgüveni

yüksek gibi duran ama içten içe kendini yiyip bitiren

biri... Dikkati çabucak daðýlan, bir þeyleri bir yerlerde

sürekli unutuveren, günlük iþleri akýlda tutmada

zorlanan, uzun uzun konuþulanlarý kimselere

çaktýrmadan dinlememeyi artýk iyice öðrenmiþ, uzun

süreli yerleþik etkinlikleri gerçekleþtirirken kolay

sýkýlan, kitap okuyamayan, televizyon seyrederken

sürekli zapping yapan, uzun diyaloglu Fransýz

filmlerinden adeta nefret eden, sahnenin sürekli

deðiþtiði Hollywood'un aksiyon filmlerine bayýlan,

ancak bir yandan da arkadaþlarýnýn "Ya senin

seviyende ki adama yakýþýyor mu bu tip boþ filmleri

izlemek?" þeklindeki takýlmalarýna maruz kalan biri var

karþýmýzda bir yandan da. Aslýnda DEHB' nin kiþiye

yüklediði bu olumsuz özelliklerin yanýnda kimi olumlu

yönleri de vardýr. Bu kiþiler çoðunlukla enerjik, canlý,

sýcakkanlý, kolay dostluk kurabilen tiplerdir. Espri

yetenekleri iyidir. Sosyal ortamlarýn aranan isimleridir

onlar. Üretkendirler, herkesin baktýðý gibi bakmaz,

hep farklý tonlar ararlar. Risk alamama, lügatlerinde

yer almaz. Esnek ve hoþgörülüdürler. Kendilerini

aslýnda zora sokan insanlara kolayca "Boþver, üzülme,

kafaný takma caným!” deyiverirler. Ýnsanlara kolay

güvenirler ve bazen, adeta bile bile lades olurlar.

Sonuçta, DEHB olan ve yaþamlarýnda çok baþarýlý

olan birçok insan olduðu gibi bu bozukluðun olumsuz

özelliklerinin etkisinde kalýp hak ettiði düzeye bir türlü

ulaþamayan ve bedeller ödeyen insanlar da var.

Psikiyatrist, hastasýnýn etkilendiði bu olumsuz

özellikleri ortadan kaldýrmaya ve olumlu yönlerini iyi

kullanýp, kendi yapýsýna uygun bir yaþam sürdürmesini

saðlamaya çalýþýr.

Özellikle son beþ yýldýr birçok saðlýk dergisinde Dikkat Eksikliði ve Hiperaktivite Bozukluðu'nu (DEHB) anlatan yazýlar yayýnlandý. Bu yazýlar ilkokul çaðý dönemindeki çocuklarýn yaklaþýk % 5- 6'sýnda görülen bu bozuklukla ilgili her türlü bilgiye ulaþmamýzý saðlamýþtý.

Etkili Yorum / 19

kendisiyle ve hayatla

Hayal kýrýklýðýyla baþa çýkabilmesini öðretin

Çocuðunuz somurtkan, çabuk demoralize olan,

Hayat hep onun istediði gibi gitmez. Örneðin, tam

uyumak istediði bir anda, en sevdiði battaniyesinin

çamaþýr makinesinde olduðunu fark ediyor ya da

oynamak için beklediði arkadaþýnýn gelemeyeceðini

öðreniyor. Her þeyden önce yapmanýz gereken ona,

onun bu sýkýntýlý durumunu anladýðýnýzý hissettirmek.

"0 battaniyene sarýnmadan uyumaktan hiç

hoþlanmadýðýný biliyorum tatlým. Ama o zaten þu anda

kurutma programýnda. Ýyice kuruyuncaya kadar

seninle masal kitabýndan bir masal seçip okuyabiliriz,

ne dersin?" Böyle bir durumda bu çok uygun bir

yaklaþýmdýr, battaniyesi ýslak diye yaygara koparmasýný

önleyecektir. Onun duygularýný sakýn göz ardý

etmeyin. Böyle durumlarda olumsuz duygularýnýn

kendisini etkilemesi, hatta hiddetlenip tepki

göstermesine neden olmasý çok normaldir.Ayný zamanda evinizin, çocuðunuzun her zaman

sorun çýkarabileceðini zannettiði bir ortam

olmasýndan kaçýnýn. Onun bir sorununu

hallettiðinizde bir diðerini üretmesi için fýrsatý

olduðunu düþünmemeli. Çocuðunuzu, sorunlarýný

büyütmemesi ve halledilenleri de uzatmamasý

yönünde yönlendirin.

cesaretsiz bir çocuksa dahi bu, yapýlabilecek her þeyin

sonu anlamýna gelmez. Ha gayret! Ýþte size, onun

hayata pembe gözlüklerle bakabilmesini saðlamak için

tam 10 anahtar...

Her gününüz keyifli olsun

Sahip olduklarýnýn kýymetini bilmesini saðlayýn

Günlük yaþamýn rutin akýþý içinde, çocuðunuzun her

gün bir þeyleri dört gözle bekleyebilmesini saðlayýn.

Bu onu canlý ve hevesli tutacak, diðer küçük sorunlarý

görmezden gelmesini saðlayacaktýr. Günlük

beklentileri; öðleden sonra parka gitmek,

büyükbabasý ile dondurma yeme fýrsatý, en sevdiði

çizgi filmin baþlama saatini beklemek gibi ayrýntýlar

olabilir. Gün içinde bu küçük keyifleri ona hatýrlatarak

sabýrsýzlandýrmanýzda yapýcý bir etki olduðunu

göreceksiniz.

Oyuncak, giysi, bisiklet, bilgisayar, ayakkabý... Maddi

deðeri ne olursa olsun, ona alacaðýnýz herhangi bir

þeyi, mutluluðunun merkezi haline getirmesine asla

izin vermeyin. Aksi takdirde karþýnýzda, istekleri

bitmek tükenmek bilmeyen, doyumsuz, sahip olduðu

hiçbir þeyle yetinmeyen ve hep daha fazlasýný isteyen

bir çocuk bulursunuz. Çocuðunuzu, sahip olduklarýný

Dört yaþýndaki oðlunuz, size

göstermek üzere heyecanla

ayaða kalkarken, henüz

bitirdiði resmin üzerine bir

bardak dolusu portakal suyunu

döktü. Son iki saattir harcadýðý

bütün emeði de, mahvolan

resmiyle birlikte çöpü boyladý.

Bir de baktýnýz, oðlunuz

gözyaþlarýna boðulmak yerine

yeni bir resim kâðýdý çýkarýp

boyalarýný tekrar eline almýþ.

Sizi tebrik ediyoruz. Bu

demektir ki onu kendisiyle

barýþýk ve mutlu bir çocuk

olarak yetiþtiriyorsunuz.

Parents dergisine göre, yapýlan

araþtýrmalar, kendisiyle ve

hayatla barýþýk mutlu

insanlarýn büyük oranda,

mutlu ve huzurlu bir aile

yaþamýnýn ürünü olduðunu

gösteriyor.

barýþýk çocuklar

Etkili Yorum / 20

çok kýsa bir zamanda tüketmeden, her gün yeni

þeyler keþfedebilmesi için yönlendirin. Yeni

aldýðýnýz oyuncaðý ayný gün hallettiðinde, ertesi

gün bir yenisinin gelmeyeceðine ikna olmalý. Bu

arada, arkadaþlarýnýn sahip olduðu her þeye

onun da sahip olmasý gerekmediðini anlamasýný

da saðlayýn.

"Yapacak hiçbir þey yok!" diye þikayetlendiði her

zaman onu eðlendirmek için bir aktivite trafiði

oluþturmayýn. Uzmanlar her zaman,

"Çocuklarýn, kendi kendilerini oyalayabilmeyi

keþfetmeye ihtiyaçlarý vardýr" derler. Evet,

çocuðunuz kesinlikle üretken olup, kendi

kendine iyi vakit geçirebilmelidir. Ona,

"Sýkýldýðým zamanlarda neler yapabilirim..."

baþlýklý bir liste hazýrlayýp, buzdolabýna yapýþtýrýn.

Kitaplarýný, resim defterini, bozyapýný ve oyun

hamurlarýný her zaman kendi kendine

ulaþabileceði yerlerde bulundurun.

Ona, paylaþýmýn ve ilginin önemini aþýlamaya

çalýþýn. Kendi küçük sorunlarý gibi baþkalarýnýn

da sorunlarý olabileceðini, baþkalarý sýkýntýdayken

onlara yardýmcý olabileceði hissini ona yaþatýn.

Bu, kendi sorunlarýna odaklanmamasý için de

iyidir. Örneðin, birlikte alýþveriþ ederken

gördüðü bir kitabý "Kýzkardeþim bundan çok

hoþlanacak.” dediðinde, kardeþine almasý için

onu teþvik edin. Böyle bir þey için kendi

parasýndan harcamasý onu çok mutlu edecektir.

Aldýðý kitabý kardeþine hediye ettiðinde onun ne

kadar mutlu olduðunu gördüðünüzü söyleyip

bu güzel davranýþý için onu tebrik etmeyi

unutmayýn. Duygularýný sözcüklerle de net

olarak ifade edebilmesine yardýmcý olun.

Hediye paketlemek, tornavida kullanmak gibi el

becerisi gerektiren iþlerle uðraþýrken onu adým

adým izleyin. Uzmanlar, bu tip iþlerin sonucu

ortaya çýktýðýnda, çocuklarýn baþardýklarý bu

iþten edindikleri tatminin çok önemli olduðunu

vurguluyorlar. Özellikle sizden gelen takdir

sözcükleri, eserinden duyduðu zevkin yaný sýra

kendini çok iyi hissetmesini saðlayacaktýr.

Örneðin, akþam yemeði için sofrayý hazýrlarken

size yardým ettiðinde, masaya getirip

yerleþtirdiði tabaklara bakarak gurur duymasý da

çok normal ve yapýcý bir durumdur. Siz de ona,

birlikte yiyeceðiniz bir akþam yemeðinde bu

kadarcýk da olsa bir tuzu olduðunu hissettirmeyi

ve teþekkür etmeyi unutmayýn.

ÝÞTE 4–11 YAÞARASI ÇOCUKLARIN

MUTLULUK TARÝFÝ"YAÞGÜNÜ YOKKEN ARKADAÞIMA HEDÝYE

VERMEK" "BABAMLA YATAKTAN ATLAMAK""BÜTÜN AÝLE PÝKNÝÐE GÝTMEK"

Can sýkýntýsý ile kendi kendine baþ edebilir

Açýkyürekli olmasý için ona yardýmcý olun

Yeni yeteneklerin efendisi olmasý için þans tanýyýn

"MUTLULUK NEDÝR?"

"KARDEÞÝME KÝTAP OKUMAK""HAVADA GÜNEÞ OLUNCA HERKES

MUTLU OLUR"“OKULDA ÝYÝ NOT ALMAK”

Unutmayýn ki özdenetimi olan çocuk, kendisine

sürekli ne yapmasý gerektiði hatýrlatýlan ve

kontrol altýnda olduðu hissettirilen çocuktan her

zaman için daha mutludur. Derslerinden tutun

da arkadaþlarýyla iliþkilerine kadar pek çok

noktada sadece pozitif desteðinizi hissetmesi

bile onun için yeterli olacaktýr. Özdisiplin ve

özgüven, tatminkar bir yaþamýn en önemli

malzemeleridir. Uzmanlar sýk sýk, temel olanýn

pozitif disiplin olduðunu hatýrlatýrlar. Onunla

kurduðunuz iletiþimin sonucu yaramazlýk da

olsa, çocuðunuz hatalý da davransa, bu

hatalarýndan bile ders almayý, olumlu sonuçlar

çýkarabilmeyi öðrenmeli.

Mutlu insanlar olmanýn yolu, temel olarak

mutlu bir çocukluktan geçer. Sizin ona açtýðýnýz

doðru kapýlardan ilerlememesi ve sizin

tavýrlarýnýza saygýlý olmamasý için bir neden

yoktur. Piþirdiðiniz kek parçalandýðýnda onu

atmanýza da hiç gerek yoktur. Keki farklý küçük

parçalara ayýrarak deðerlendirebilirsiniz. Eðer

uzun zamandýr aradýðýnýz kitabý bulmuþsanýz ya

da gökyüzünde gökkuþaðýný görmüþseniz,

bunlarý çocuðunuzla paylaþýn. Ona, bu küçük

ayrýntýlarýn sizi nasýl mutlu ettiðini anlatýn.

Uzmanlar, "Çocuklar hayatta karþýlaþýlan

sorunlarýn farkýna varmaya baþladýklarýnda

demoralize olup cesaretlerini yitirebiliyorlar.

“En doðrusu; onlarýn dikkatini, yolunda gidenpozitif durumlara çekmek, sorunlarýn ise

halledilebilir olduðuna inandýrmaktýr." derken

çok haklýlar. Çocuðunuzun içindeki gülen

çocuðu uyandýrýp, gizli palyaçoyu ortaya çýkarýn.

Böylece yaþamýn hep gülen yüzünü görmesini

saðlayýn... Haydi, baþýmýzý kaldýrýp gökkuþaðýna

bakalým...

Örneðin, eliþi ödevini yapýp bitirdiðinde "Bu,

gördüðüm en güzel patates baskýsý!" demeniz,

onun için emeðinin karþýlýðýný aldýðýný hissettiði ilk

ve en güzel tepkidir. Bunu sakýn ondan

esirgemeyin, çünkü o çalýþmayý ortaya

koyarken kimbilir ne riskleri göze almýþ, hata

yapmaktan nasýl da korkmuþtur. Mutluluk,

çocuðunuzun iki dakikada karaladýðý bir

resimden çok, kesip biçerek, boyayarak, biraz

emek harcadýðý bir çalýþmada kendini daha çok

hissettirir. Onun üretici süreci ile ilgilenmeye de

özen gösterin. Eðer bütün dikkatiyle bir ipe

boncuklar diziyorsa "Hýmm ne kadar güzel

renkler seçmiþsin. Bugün çok çalýþtýn.” diyerek

Yerinde davranmayý öðretin

Ýçindeki palyaçoyu ortaya çýkarmasýný saðlayýn

Üretim sürecinde manevi desteðinizi

esirgemeyin

onu yüreklendirin. Böylece üretici sürecinden

ve çabasýndan mutluluk duymayý öðrenecek ve

ortaya çýkan sonuç onu tatmin etmese bile sizin

bu süreçteki ilginizden ve onu gururlandýrýcý

sözlerinizden çok olumlu etkilenecektir. A,

unutmadan; evinizde mutfak, salon, giriþ holü

gibi yerleri çocuðunuzun ortaya koyduðu bu

eserleri sergilemek için sakýn esirgemeyin. Hem

eviniz renklenip þenlensin hem de o, bu

eserlerin üreticisi olarak kendini iyi hissetsin...

Çocuðunuz legolardan yaptýðý kuleyi üçüncü

kez yýktýðýnda ona sorun: "Bir dahaki sefere

deðiþik bir þey yapmayý düþünmez misin?" Eðer

o anda aklýna bir þey gelmezse, yardýmcý olun,

fikir verin. Birlikte oynuyorsanýz, sizin fikirlerinizi

olduðu kadar onunkileri de doðru ya da yanlýþ,

uygulayýn. Onun tercihlerini mutlaka göz

önünde bulundurun ve temel kararlarý ona

býrakýn. Unutmayýn, bu onun iþi... Doðrusunu

yanlýþýný, yararlarýný ve zararlarýný ölçmesinde

ona yardýmcý olun, ama son sözü mutlaka ona

býrakýn. Çünkü bazý noktalarda yaþamýnýn

kontrolünü elinde hissetmesi çok önemli.

Kendi çözümlerini bulmasýnda ona yardýmcý

olun

Etkili Yorum / 21

Zekanýn tek tip olduðunu, doðuþla sabit bir düzeyde gelip hep ayný düzeyde kaldýðýný savunan eski inançlar, Harvard Üniversitesi

profesörlerinden Howard Gardner'ýn Çoklu Zeka Teorisi ile yýkýldý.

Gardner'a göre yedi tip zeka doðuþtan her çocukta deðiþik düzeylerde bulunuyor ve küçük yaþlardan

baþlayarak yaþam boyu bütün zeka tipleri geliþtirilebiliyor. “Çok yönlü

zeka” teorisi ile sadece dil ve matematik zekasýný göz önünde

bulunduran okullardaki klasik eðitim sistemi, buna dayalý klasik zeka testi ve

zekanýn eski tanýmý tarihe karýþýyor.

kullanýlmasýçoklu zeka teorisinin

okulda

Çoklu Zeka Kuramýnýn Sýnýflarda

Uygulanmasý Bireylerde, baskýn olan zeka bölümlerini ya da,

kolay öðrendiði öðrenme yolunu kullanarak o insana öðrenmede zorlandýðý pek çok þeyi

öðretebiliriz. Daha açýk bir ifadeyle, insanlarýn

kendilerine en yakýn gelen, en çok zevk aldýklarý

ilgi ve yetenek alanlarýný etkili birer araç olarak

kullanarak, onlara farklý alanlarý tanýma ve

öðrenme için kapýlar açýlabilir.

Özel Marmaraevleri Ýhlas Ýlköðretim Okulu

Rehber Öðretmeni Ali Zeki Ayvaz çoklu zeka

kuramýnýn sýnýfta uygulanmasý ile ilgili olarak

þunlarý söylüyor: Çoklu zeka kuramýnýn sýnýflarda uygulanmasý

için deðiþik ders metotlarý ve onlara uygun

deðiþik malzemeler kullanýlmasý gerekir. Bunu

daha açacak olursak ayný þeyi farklý metotlarla

ve malzemelerle öðretmek, birbirinden farklý

anlama kapasitesi olan çocuklarýn daha kolay

öðrenmelerini saðlayacaktýr. Çoklu zeka

teorisinin okullarda öðretmenler tarafýndan

uygulanmasý çocuklarýn üstün olan zekalarýný

(yönlerini) ortaya çýkaracak ve bu yönlerini

geliþtirip kuvvetlendirmelerini saðlayacaktýr.

Ayrýca sýnýfta kendilerine saðlanan çoklu zeka

teorisine göre hazýrlanmýþ ders ortamlarýnda

diðer zeka tipleri de geliþecektir. Zeka tipi ne olursa olsun her çocuðun kuvvetli

ve zayýf olduðu yanlarý vardýr. Eðer okullarda bu

zeka tiplerinden sadece bir ya da ikisi

kullanýlýrsa, zeka tipi bunun dýþýnda kalan

çocuklar kendi yetenekli yanlarýný

geliþtiremeyecek, öðrenme iþini zevk almadan

ve daha uzun sürede tamamlayacak ya da hiç

öðrenemeyeceklerdir. “Çoklu Zeka” yöntemiyle çocuklar kendi üstün

ve üretici yanlarýný keþfedip bunu daha da

kuvvetlendiriyor ve diðer zeka tiplerini de

geliþtirme þansýna kavuþuyorlar. Böylece çok

yönlü yetiþen çocuklarýn kendilerine olan

güvenleri artýyor, okula ve öðrenmeye karþý

daha ýlýmlý bir tutum ve davranýþ geliþtiriyor ve

daha baþarýlý oluyorlar. Sonuç olarak 7 tip zeka ve deðiþik öðrenme

yollarý varken tek tip zekaya hitap edecek, tek

tip öðrenme þekliyle çocuklarý bir kalýp içine

Etkili Yorum / 22

sokmaya çalýþmak, toplum için yetiþecek pek

çok dahiye engel olmak demektir. Dahi demek,

halen pek çok okulda uygulanan ve önem

verilen, sadece matematik ve dilde yetenekli

olmak deðildir. Çocuklar müzikte, bedenleriyle,

sosyal yönleri, kendilerine dönük zeka ve

görsel olarak da zeki ve yeteneklidirler. Onlara

bu yeteneklerini gösterme, geliþtirme ve baþarýlý

olma þansý verilmelidir.

Bireylerdeki zeka alanlarýnýn geliþiminde dýþ

etkenlerin etkili olduðunu söyleyen Rehber

öðretmen Faruk Levent, çoklu zeka alanlarýný

etkileyen faktörleri þu þekilde açýklýyor:

Bu etkenler, bir bireyin

genetiksel ve kalýtýmsal olarak taþýdýðý izler ile bu

bireyin beyninde doðumdan önce, doðum

sýrasýnda veya doðumdan sonra meydana gelen

tahripleri kapsar. Örneðin, eðer bir anne

gebelik esnasýnda içki, sigara, veya çeþitli

uyuþturucu maddeleri kullanmakta ise, bu

durum muhtemelen daha cenin halindeki

çocuðunun hassas bir þekilde geliþen sinir

sistemini de tahrip etmiþ ve onun ileride tamir

edilemez bir þekilde beynini zedelemiþ

olacaktýr. Dolayýsýyla, bazý çocuklar daha

doðuþtan itibaren kendi zeka alanlarýný

geliþtirmede çeþitli engellerle karþý karþýya

kalabilmektedirler.

Bu etkenler, bir bireyin

doðduðu ve büyüdüðü yer ve koþullar ile

birlikte bu bireyin doðumdan sonra içinde

yaþadýðý yerin çeþitli boyutlarýndaki özelliklerini

ve bireye etkisini kapsar. Örneðin, apartmanda

yaþamýþ bir çocuðun bedensel zekasýnýn

geliþmesi isteniyorsa, köyde yaþayan çocuk gibi

doðayla yakýn ve içli dýþlý olmasý gerekir.

Bu etkenler, bir

bireyin doðduðu ve büyüdüðü yer ve zamanla

birlikte bu bireyin doðumdan sonra içinde

yaþadýðý toplumun çeþitli boyutlarýndaki ve

kültürel geliþim ve deðiþimlerin doðasýný kapsar.

Örneðin, eðer bir birey öðretim programý

dýþýndaki sosyal etkinliklerin maddi ve manevi

olarak desteklendiði bir dönemde öðrenci

olarak tiyatroya karþý doðal bir ilgi duyduysa,

muhtemelen bu bireyin sosyal ve bedensel

zeka alanlarýnýn geliþimi de ayný fýrsatý

bulamayan baþka bir bireye kýyasla daha iyi bir

düzeyde olmuþtur.

Ailenin sahip olduðu özellikler

çocuðun zeka geliþiminde etkili rol oynar.

Örneðin eðer bir bireyin ebeveynleri

çocuðunun ressam olma arzusuna karþý çýkýp

onun bir hukukçu olmasýný istemiþlerse,

geliþimini engelleme pahasýna onun sözeldil

zeka alanýnýn geliþimine zemin hazýrlamýþlardýr.

Çoklu Zeka Alanlarýnýn Geliþimini Etkileyen Faktörler

Biyolojik Etkenler:

Coðrafi etkenler:

Tarihsel ve kültürel etkenler:

Ailesel etkenler:

Çoklu Zeka Alanlarýnýn Geliþmesinde Ailenin Rolü

Aileler, çocuða saðladýklarý ortamý ve öðretim

yöntemlerini deðiþtirerek o çocuðun zekasýný da

geliþtirebilirler. Kýsýtlý öðretim ve kýsýtlý çevre

zekayý geriletirken, iyi öðretim ve iyi çevre

zekayý arttýrmaktadýr.

Özel Marmaraevleri Ýhlas Ýlköðretim Okulu

Rehber Öðretmeni Ali Zeki Ayvaz zeka

alanlarýnýn geliþimde ailenin rolünü þöyle

belirtiyor:

Doðduðu andan itibaren bebeðin yeni tanýþtýðý

çevre ile uyumunu saðlamak, ailenin özellikle

de iletiþiminin daha yoðun olduðu annenin

görevidir. Bu nedenle anne bebeði ne kadar

küçük olursa olsun onunla oynamalý, ona

dokunmalý, onu sesli ve sessiz uyaranlarla

tanýþtýrmalýdýr. Küçük ses taklitleri yaparak, ona

þarký, ninni söyleyerek sesli uyaranlar

vermelidir. Deðiþik dokularda ve renklerde

kumaþ toplar, dolgu bebekler, mobiller

hazýrlanmalý bebek büyüdükçe ona ait eþya ve

oyuncaklarýnýn bulunduðu tehlikelerden uzak

oynamaya ve geliþmeye elveriþli bir fiziksel

çevre düzenlenmelidir. Seçilecek oyuncaklar

onun duyularýna hitap ederken, yaþ ve geliþim

düzeyine uygun olmalý, yapýlandýrýlmýþ

oyuncaklar yerine kendi kendine yapýp bozarak,

takarak, üstüste koyarak oynayabileceði ve yeni

ürünler ortaya çýkarabileceði nitelikte olmalýdýr.

Oyunlarýnda sadece anne deðil, babasý, büyük

kardeþleri ve diðer aile üyeleri de rol almalýdýr.

Ona yapýlan örnekler sunmak yerine gerektiði

yerde yol göstermek þeklinde küçük

yardýmlarda bulunularak etkinliði desteklenmeli,

olumlu model olunmalýdýr. Çocuklara ge-reken

zaman verilip oyunlarýný bitirmeleri

saðlanmalýdýr.Aile dýþardan satýn aldýðý oyuncaklarý ya da diðer

materyalleri çocuða sunmanýn yaný sýra evdeki

ve çevresindeki malze-meleri de kullanarak

yeni ürünler yapmasý için çocuðunu teþvik

etmelidir. Bunun için evde artýk olarak

SözelDilsel Zeka (Okuma, yazma ve konuþma zekasý)

Mantýksal-Matematiksel Zeka (Sayý, anlama ve mantýk zekasý)

Görsel Ve Mekansal Zeka (Resim, renk ve þekil zekasý)

Bedensel-Kinestetik Zeka (Beden, hareket ve denge zekasý)

Müziksel-Ritmik Zeka (Ses, melodi ve ritim zekasý)

Kiþiler Arasý-Sosyal Zeka (Ýnsan, iliþki ve uyum zekasý)

Kiþisel-Ýçsel Zeka (Ben, karakter ve kiþilik zekasý)

Çoklu Zeka Tipleri

Geleneksel eðitim sistemi büyük ölçüde sözel/dilsel ve mantýksal/matematiksel zeka

alanlarýna dayanmakta ve diðer zeka alanlarý ihmal edilmektedir. Oysa tek yönlü

beslenme nasýl metabolizma üzerinde olumsuz etkiler oluþturuyorsa, tek yönlü zekaya

göre beslenmek de zihin geliþimini sýnýrlandýrmaktadýr.

Özel Bahçelievler Ýhlas Ýlköðretim Okulu Rehber Öðretmeni Faruk Levent “Bireylerin

sahip olduklarý zeka alanlarýndan bir tanesinin az geliþkin olmasý bireyi zeki olmayan kiþi

yap-maz. Her birey bu yedi zeka alanýndan en az bir tanesinde "zeki" olma özelliðini

taþýr. Mutlaka her insanýn bir ya da birkaç zeka alaný diðerlerinden daha geliþkin olabilir”

di-yerek eðitimde "Çoklu Zeka Kuramý"nýn kullanýlmasýnýn önemini vurguluyor.

nitelendirilecek plastik kutular ve þiþeler,

kapaklar, tuvalet kaðýdý rulolarý, renkli dergi

sayfalarý, artýk kumaþ ve yün parçalarý, eski

giysiler, kuruyemiþ kabuklarý, büyük boy

boncuklar, düðmeler vb. gibi malzemeler

içindeki atýklar temizlenerek saðlýklý oyun

malzemeleri hâlinde çocuða sunulmalýdýr.Aile çocuðu ile birlikte yakýn ve uzak çevresini

tanýmasýna fýrsat verici geziler düzenlemeli,

çocuða neye bakmasý, neyi görmesi, neyi

iþitmesi gerektiði konularýnda ona yol gösterici

olmalý ve böylece zeka alanlarý için çok önemli

olan gözlem yapma yeteneði geliþtirilmelidir.Aile bu dönemdeki çocuðun meraklý sorularýný

býkmadan ve onun anlayabileceði düzeyde

doðru cevaplarla cevaplamalýdýr. Çocuðun

bulunduðu ortamdaki çevre düzenlemesi çok

fazla düzenli olmamalý ve çocuða düzeni

korumasý için baský yapýlmamalýdýr. Çünkü

çocuklar baský altýnda kalmazlarsa zeka alanlarýný

kullanýp daha üretken olabilirler. Daha esnek ve

þekil deðiþtirebilen bir ortam çocuðun zeka

alanlarýný geliþtirmesine fýrsat tanýr. Çocuðun

hayal gücüne müdahale edilmemelidir. Aile

zekanýn farklý boyutlarda geliþmesinde ev

ortamý kadar çocuðunun yaþýtlarýyla bir arada

bulunmasýnýn önemli olduðunu unutmamalý ve

zamanýnda bir okul öncesi eðitim kurumuyla

onu tanýþtýrmalýdýr.

Etkili Yorum / 23

yalnýzUykuyu olumsuzlaþtýran faktörler

Neden ayrý yatmak istemezler?

Uyku zamaný, gün içinde yaþananlarýn, korkularýn,

endiþelerin, özenin ve isteklerin rüyalar aracýlýðýyla açýða

çýktýðý zamandýr. Bu nedenle kâbuslar çocukluk döneminde

sýkça ortaya çýkar. Ayrýca uyku zamaný canavarlar, yaratýklar,

hýrsýzlar ile ilgili korkularýn hareketlendiði zamandýr.

Özellikle karanlýktan ve tek baþýna yatmaktan korkan

çocuklar hayal dünyalarýnda uykuyu olumsuz etkileyecek

faktörler oluþturabilirler.

Uyku saati çocuklarýn tek baþlarýna kaldýklarý, anne baba ile

aktif iletiþimin bittiði zamandýr. Bu nedenle pek çok çocuk

yataðýna gitmek istemez. Özellikle okul öncesi dönemde

yatma saatine itirazlar baþlayýp daha sonraki yýllarda devam

edebilir. Uykuda çocuklar kendilerini savunmasýz

hissettikleri için anne baba ile birlikte yatmak isteyebilirler.

Çünkü bu þekilde kendilerini güvende hissedebilirler. Pek

çok anne baba çocuðun tek baþýna uyumasýný istese de,

birlikte yatma talebini kabul eder. Ancak bu tutum çocuðun

temel güven duygusunun geliþimini olumsuz olarak

etkileyecektir. Çünkü çocuk, uyku öncesi dönemde ilk

aklýna gelen, hayal ettiði durumla kendi baþýna baþetme

becerisini geliþtirdikçe psikolojik geliþimini devam

ettirebilecektir. Anne baba ile birlikte yatma, bir güven

duygusu verse de bu dýþarýdan gelen bir güvendir. Anne

baba orada olmadýðýnda çocuk kendini bir birey olarak

yetersiz hissedecektir. Oysa her anne babanýn amacý

kendine güvenen, yeterlilik duygusuna sahip çocuklar

yetiþtirmektir. Yalnýz uyuma bu amacý gerçekleþtirmek için

atýlacak önemli adýmlardan biridir.

Uyku doðumdan itibaren

karþýlanmasý gereken temel fizyolojik

ihtiyaçlardan biridir. Ayný zamanda

çocuðun (duygusal) psikososyal

geliþimindeki önemli basamaklardan

biridir. Yeni doðan döneminde

bebekler günde ortalama 16-18 saat

uyurlar. Yaþ ilerledikçe uykuda

geçirilen zaman azalýr. 2-5 yaþ

için 13-15 saat, 6-8 yaþ için 12 saat, 8-

10 yaþ için 8-9 saat uyku gereklidir..

uyuyamamak

Etkili Yorum / 24

Ýlk günden itibaren yalnýz yatabilir!

“Uyku saati çocuklarýn tek baþlarýna kaldýklarý,

anne baba ile aktif iletiþimin bittiði zamandýr. Bu

nedenle pek çok çocuk yataðýna gitmek

istemez.”

Anne babanýn ihtiyaç halinde hemen

ulaþabilmeleri, odanýn gürültüden uzak bir

yerde olmasý, ýþýklandýrmanýn bebeðe uygun

þekilde olmasý (çok parlak ýþýk yerine loþ ýþýkla

geceleri aydýnlatýlmasý) yataðýn çevresinde

bebeði tedirgin edecek eþya ve süslemeler

(Örn: gece ýþýðýnda çocuðu korkutabilecek þekil

alabilen oyuncaklar) olmamasý önemlidir.

Uyku düzeninin oluþturulmasý anne baba için

zorlu görevlerden biridir. Genel olarak

doðumdan sonra bebeðin yataðý anne babanýn

odasýna yerleþtirilir. Bunun temel nedeni tam

anlamýyla anne babanýn bakýma muhtaç olan

bebeðin ihtiyaçlarýný hemen karþýlanmasýdýr.

Aðladýðý anda anne babanýn onunla ilgilenmesi,

üstünü açtýðýnda tekrar örtülmesini

kolaylaþtýrmak için bebek anne babanýn yaný

baþýndadýr. Ancak ilk günler geçer ve bebek

odada hâlâ anne baba ile birliktedir. Belki, bu

kez de anne babanýn iþini kolaylaþtýrmak için

oda düzeni deðiþtirilmez. Böylece anne baba

gece kalkýp baþka odada yatan çocuklarýný

kontrol etmek yerine, yataktan göz ucuyla

onun iyi olduðundan emin olabileceklerdir.

Aslýnda gerekli koþullar saðlandýðýnda bebeklerin

ilk günden itibaren kendi odalarýnda

yatabilecekleri belirtilir. Eðer anne baba,

aðladýðýnda ona hemen cevap verebilecek

þekilde koþullarý ayarlayabilirlerse (Örn: odanýn

yakýn olmasý ya da bebek telsizi gibi teknik

aletlerin kullanýmý) bebek odasýnda rahatça

uyuyabilir. Tabii ki olaðanüstü durumlarda

(hastalýk, fiziksel koþullar) anne baba ile ayný

odayý paylaþmak gerekebilir. Ancak bunun uzun

süreli olmamasý, gece uykularýný düzene

girdikten sonra gerekli düzenlemelerin yapýlýp,

çocuðun kendi odasýnda uyumasý saðlanmalýdýr.

Aksi takdirde her geçen yýl bunu yapmak

zorlaþacak ve bu, çocuðun psikolojik geliþimini

olumsuz etkileyecektir. Bebeklerin ilk 6–7

aydan sonra gece uykularýnýn düzene girmesi

beklenir. Bu durumda eðer anne baba ilk günler

ve haftalarda bebekle ayný odada yatmayý tercih

ediyorlarsa 7. aydan itibaren onu kendi odasýna

alýþtýrmaya baþlayabilirler. Ancak kendi odasýnda

yatmaya ne kadar erken baþlarsa bebeðin uyum

saðlamasý o kadar kolay olacaktýr. Önemli olan

bebeðin odasýnýn fiziksel koþullar açýsýndan

düzenlenmesidir.

Anne baba olarak çocuðun zamanýnda

yataðýnda olmasýný saðlayacak bir düzen

oluþturmak ve bu düzeni tutarlý bir þekilde

uygulamak önemlidir. Her ne kadar çocuk uyku

saatinde anne babadan ilgi almayý devam

ettirmeye çalýþsa da anne baba bu konuda

tutarlý ve kararlý olup onu yataðýna, uykuya

göndermelidir. Çocuðun ihtiyacý olan ilgi ve

sevgiyi gün içinde karþýlamak, uyku saatine

hazýrlamak ama sonrasýnda yataðýnda tek baþýna

uykuya dalmasýný saðlamak yapýlabilecek en

uygun davranýþtýr. Ancak eðer yalnýz yatamama

sadece anne baba ile birlikte olma isteðinden

deðil de çocuðun yaþadýðý yoðun korku ve

endiþelerden kaynaklanýyorsa, o zaman günlük

düzen ve tutarlý olmanýn yaný sýra çocuðun

yaþadýðý sýkýntýlarý anlamaya odaklanan bir anne

baba tutumu gereklidir. Bu tip durumlarda

öncelikle çocuðun yaþadýðý endiþe ve korkuyu

ifade etmesine fýrsat vermek önemlidir. Bu

korkular ne kadar anlamsýz ve yersiz olsalar da

çocuðun yaþadýðý duygular yok sayýlmamalýdýr

(Örn: "En üst katta oturuyoruz ne var hýrsýzdan

korkacak" gibi tepkiler çocuðun korkusunu

hafifletmez sadece daha çok içine atmasýna

neden olur). Korku ve endiþesini hafifletecek

çevresel düzenlemeler yapýlabiliyorsa anne

baba olarak buna önem verebilirsiniz. (Örn:

odaya bir gece lambasý koymak, ya da gece

gürültü yapan bir eþyayý odadan çýkarmak gibi).

Çocuðunuzun yaþadýðý endiþeyi dinledikten

sonra onu rahatlatacak yollar deneyebilirsiniz.

Ama bu her gece yanýna yatmak ya da onu

yataðýnýza almak olmamalýdýr. Çocuklar gün

içinde yaþadýklarý heyecanlý ya da korkulu

olaylar nedeniyle ara sýra anne babalarý ile

birlikte yatmak isteyebilirler. Örneðin; yakýn bir

akrabanýn ölümü, geçirilen bir kaza, uzun süren

bir ayrýlýk vb. durumlarda çocuklar anne

babalarýnýn yanýnda uyumak ihtiyacýný

hissedebilirler. Hassas dönemlerde bu ihtiyacý

karþýlamak gereklidir. Ancak önemli olan bunun

bir alýþkanlýk haline gelmesine izin vermemektir.

Çünkü o zaman bu, zor dönemler için ihtiyaç

duyulan destek olmaktan çýkýp, çocuðun

geliþimini olumsuz etkileyen bir alýþkanlýða

dönüþecektir.

Ne yapmalý?

Öncelikle çocuðun yatak odasýnýn dýþ

uyaranlardan etkilenmeyen, evin sessiz bir

bölümünde olmasýný saðlayýn.

Uyku öncesinde çocuðu heyecanlandýracak,

fiziksel olarak yoracak (koþmak, zýplamak)

etkinlikler yerine sakinleþtiren uyku ortamýna

geçiþi kolaylaþtýracak etkinliklere (kitap okumak,

masal anlatmak) yer verin.

Uyku düzenini kararlý ve tutarlý bir biçimde

uygulayýn. Yatma ve sabah uyanma saatlerinin

düzenli olmasý çocuðun yaþadýðý uyku

problemlerini azaltacaktýr.

Yatma zamanýndan yarým saat önce uyku öncesi

hazýrlýklara baþlamasýný saðlayýn (pijamasýný

giymek, diþlerini fýrçalamak vb.).

Uykuya dalana kadar yataðýna uzanmadan bir

sandalyede yanýnda oturarak kitap okumak ya

da yaþadýðýnýz keyifli olaylar hakkýnda konuþarak

çocuðunuzu rahatlatabilirsiniz.

Uykuya dalmakta zorlanan çocuklar için

yatmadan önce ýlýk bir süt hazýrlamak, odasýnda

hafif, sakinleþtirici enstürümantal müzik çalmak

uykuya geçiþi kolaylaþtýrabilir.

Odasýnda gece lambasý bulundurmak sizin

odanýzýn ve onun odasýnýn kapýsýný açýk býrakmak

çocuðun gerginliðini azaltacaktýr.

Geceleri yanýnýza geldiðinde onu tekrar yataðýna

götürüp, onu uyandýrarak tedirgin eden þeyi

anlatmasýna izin verin ve rahatlatýp tekrar kendi

yataðýnda uykuya dalmasýný saðlayýn.

Çocuðu tedirgin eden, korkutan durumlar

hakkýnda konuþmak, onu dinlemek, anladýðýnýzý

göstermek kaygýyý azaltacaktýr.

Sizin tarafýnýzdan yapýlan bu düzenlemelere

raðmen çocuðunuz uykuya dalmakta zorlanýyor,

gece uykularý sýk sýk kâbus ve aðlamalar ile

bölünüyor ve bu durum 2 haftadan daha uzun

zamandýr devam ediyorsa bir uzmana

baþvurmanýz ve uykuda yaþanýlan bu sorunlarýn

nedenlerini araþtýrýlmasý ve ortadan kaldýrýlmasý

konusunda yardým almanýz gerekebilir.

anne-babalarneler yapabilir?

Etkili Yorum / 25

Tüm dezavantajlarýna raðmen televizyon

çocuðu baþka yerde bulamayacaðý harikalar

dünyasýna götürür. Çocuklar televizyon

sayesinde dünyanýn en uzak köþelerine giderler,

geçmiþe ve geleceðe yönelirler. Çeþitli sanatlar

ve bilimler hakkýnda bilgi edinirler.

Televizyon izleme konusunda sýnýrlama

getirmek için çocuðun okul çaðýna gelmesini

beklerseniz bu iþ daha da zorlaþýr. Ne tür

sýnýrlamalar koymak gerekir? 18. aydan önce bir

çocuðun televizyona hiç ihtiyacý yoktur. 18.

ayda günde yarým saat yeterlidir diyorum ama

gel gör ki uygulama böyle olamýyor maalesef.

Genellikle çocuklar 4. aydan itibaren reklamlara

ilgi duymaya, önüne geçince baðýrmaya ve

kafalarýný çevirmeye çalýþýrlar. Reklamlar onlar

için çok önemlidir.

Ýkinci yaþýný geçtiðinde günde bir saat izlemesine

izin verebilirsiniz. Gerçi çocuklarýmýzýn çoðu

sürekli televizyon seyretmek istemiyorlar.

Örneðin; benim oðlum en fazla 20 dakika bir

çizgi filmi seyredebiliyor, sonra sýkýlýp baþka

þeylerle ilgilenmeye baþlýyor.

Ancak çocuðunuz saatlerce televizyon

karþýsýndan ayrýlmýyor ise tehlike çanlarý çalmaya

baþlamýþ demektir. Farklý uðraþlar, deðiþik

oyunlar özellikle beraberce oynayabileceðiniz

hamurlar, hikaye kitaplarý gibi þeylerle televizyon

izlemesini engellemeye çalýþmalýsýnýz.

Sýnýrlarý koymak ve bunlarý uygulamak farklý

þeylerdir. Sýnýrlarý her zaman siz çizin. Örneðin;

sabah yarým saat, öðleden sonra ya da akþam

yarým saat gibi dengeleyebilirsiniz. Belli bir süre

televizyon seyrettikten sonra televizyonu

kapatmalý ve ondan sonra çocuðunuzun ilgisini

baþka yönlere çekmeye çalýþmalýsýnýz. Elbette tüm kurallarýn istisnasý vardýr; çocuk

hastaysa ve uzun süre sakin kalabilmesi için en

sevdiði çocuk programý oynuyorsa çocuða biraz

daha fazla zaman tanýyabilirsiniz. Ancak genel

olarak kurallara baðlý kalýn ve bunlarýn bir istisna

olduðunu anlamasýný saðlayýn.

Yemek saatlerinde televizyon açmayýn. Ayrýca

oyun saatlerinde, aile toplantýlarýnda ve tatil

günlerinde televizyonu kapalý tutun.

Çocuklar aileler ile birlikte televizyon

seyrederken daha az trans durumuna geçerler

ve gösterilenler ile ilgili etkileþim kurmak

mümkündür. Çocuðu televizyon baþýnda yalnýz

býrakmanýz onu yabancý etkilere açýk býrak-

manýz anlamýna gelir; beraber seyretmeniz,

Çocuðun için anne-babalara öneriler

televizyonu doðru seyretmesi

Etkili Yorum / 26

hatalý ya da abartýlý bilgileri düzeltmenizi,

reklamlarý kontrol etmenizi ve paylaþtýðýnýz veya

paylaþacaðýnýz deðerleri sorgulamanýzý saðlar.

Bazen çocuðunuzu televizyon baþýnda yalnýz

býrakabilirsiniz tabii ki, ama bu her zaman

olmamalýdýr.

Örneðin, çocuðunuz televizyon izlerken siz

mutfakta pirinç ayýklama, sebze temizleme gibi

kýsa süreli iþlemler yapabilir; onlarý 5-10 dakika

yalnýz býrakabilirsiniz.

Çocuðunuzu televizyondaki karakterlerle

birlikte þarký söylemeye, dans etmeye ve resim

yapmaya teþvik edin. Televizyonla birlikte þarký

söylemek ve dans etmek aktif katýlýmý

güçlendirir. Çocuðunuzun televizyondaki

program hakkýnda görüþlerini bildirmesi de

eðitimsel bir faydadýr. Televizyonu, çocuðunuzu sakinleþtirmek veya

neþelendirmek için kullanmayýn. Çocuðunuzun

sorunlarý veya sorularý olduðunda onunla

konuþmayý deneyin. Televizyonla iyi davranýþlar arasýnda baðlantý

kurmanýz (iyi çocuklar televizyon seyredebilir)

veya onun televizyondan mahrum etmekle

tehdit etmeniz; çocuðunuzun gözünde

televizyonu daha cazip hale getirebilir. Çocuklarýnýz söylediklerinizi deðil; yaptýklarýnýzý

taklit eder. Televizyonu kesinlikle sürekli açýk

tutmayýn. Bazý özel programlar haricinde

televizyon seyretme iþini çocuðunuz yatýp

uyuduktan sonra yapýn. Evde sessizlikten

hoþlanmýyorsanýz haberleri dinleyebilirsiniz.

Çocuðunuzun seyredeceði programlarý

seçmeniz onun ne kadar ve ne zaman

televizyon seyretmesini istediðiniz kadar

önemidir. Bunun için mümkün ise seyredeceði

programlara önceden bir göz atýn. Yaþýna uygun

programlar seçin. Küçük çocuklar için

hazýrlanmýþ, basit bir dille konuþan hoþ

karakterlerin olduðu, eðitimsel özellik taþýyan,

þarkýlar içeren programlar seçin. Þiddet içeren

çizgi filmler de dahil tüm programlarý

seyretmesini engelleyin. Fark etmeden açmýþ

olsanýz bile hemen deðiþtirin.

Televizyon seyretmek yerine aile baðlarýný

güçlendirecek aktivitelere yönelin. Yemek

piþirmek, bahçe düzenlemesi, çiçekleri sulamak,

müzeye, parka gitmek gibi.

Ayrýca televizyon karþýsýnda bol kalorili

besinlerden uzak durup, saðlýklý beslenelim. Her

þey bizde baþlýyor; biz ne yer ne içersek

çocuðumuz da ayný þeyleri yemek ve içmek

isteyecektir. Mesela; televizyon seyrederken

çekirdek yerine meyve yiyebilirsiniz.

Kaynak:www.annelergrubu.com

Etkili Yorum / 27

Çocuklarda ve gençlerde, hatta anne-babalarda internet baðýmlýlýðý üzerine tavsiyeler... Her eve,

herkese lâzým!Eskiden anne babalar çocuklarýný sokaðýn ve kötü arkadaþýn etkilerinden korumak için çaba

gösterir, çabalarý sonuç vermediði zaman gelip bize danýþýrlardý. Bilgisayar ve bunun yan ürünü

olan internet hayatýmýza girdikten sonra, sokaðýn ve kötü arkadaþýn yerini internet kafeler aldý.

Anne baba ile duygusal baðlarý zayýf, aile içinde kendilerini deðerli hissetmeyen, okul baþarýsý

düþük çocuklar ve gençler, artýk sokak yerine internet kafelere gidiyorlar. Kötü arkadaþýn yerini,

þimdi internet baðlantýsý olan ev bilgisayarlarý aldý. Bize danýþmak için gelen anne babalar, sokak

yerine, internet kafelerden ve evdeki bilgisayardan yakýnýyorlar. Anne ve babalar þikayet ettikleri bu olanaðý çocuklarýna kendileri saðlýyorlar. Oysa ki

Bilgisayar tek baþýna, bir makineden ibarettir; ders öðretmek ve çocuðu daha akýllý yapmak

gibi bir marifeti yoktur. Bilgisayarý faydalý kýlan software dediðimiz programlar ve eðitim

CD'leridir. Bu programlar da, ancak kullanmasýný bilen ve doðru biçimde kullanabilen

ellerde faydalý olabilir.Gördüðüm kadarýyla, çocuklar, harçlýklarýyla eðitim programlarý yerine oyun CD'leri

satýn alýyorlar. Bilgisayarýn baþýnda saatlerce oyun oynayarak zamanlarýný boþa

harcýyorlar. Zamanlarýnýn boþa gitmesi bir yana, çoðu þiddet içerikli savaþ ve dövüþ

sahneleriyle dolu olan bu oyunlar onlarda saldýrganlýk duygularýný besliyor. Nitekim, bilgisayar oyunlarýný incelediðinizde, onlarýn sadece eðlendirmekle

kalmadýðýný, ayný zamanda güçlü olma, kýyasýya yarýþma, rakiplerini geride býrakma

ve kazanma hýrsý aþýladýðýný; bunlarý yaparken de, sevgi, yardýmlaþma, paylaþma

ve acýma duygularýný körelttiðini görüyorsunuz. Korkak ve özgüvenden

ÇOCUÐUM ÝNTERNETTEEYVAH!

Eskiden anne babalar

çocuklarýný sokaðýn ve

kötü arkadaþýn

etkilerinden korumak için

çaba gösterir, çabalarý

sonuç vermediði zaman

gelip bize danýþýrlardý.

Bilgisayar ve bunun yan

ürünü olan internet

hayatýmýza girdikten

sonra, sokaðýn ve kötü

arkadaþýn yerini internet

kafeler aldý.

Ali Çankýrýlý

Etkili Yorum / 28

yoksun çocuklar, oyunu kazandýklarý zaman, ken-

dilerini cesur ve kahraman hissediyorlar. Böyle-

ce, baþa çýkamadýklarý gerçek dünyadan kaçýp, sa-

nal bir mutluluk veren sanal bir dünyaya sýðýnýyor-

lar.

Eskiden disketle çalýþan küçük atari (oyun)

cihazlarý vardý. Atarisi olmayan çocuklar atari sa-

lonlarýna gider, oyun ihtiyaçlarýný karþýlarlardý.

Anne - babalarýn o günlerde yakýndýklarý atari sa-

lonlarý bugünün internet ortamý yanýnda çok ma-

sum kalýrlar. Ýnternet baðlantýsý olan her bilgisayar,

çocuklarýn ve gençlerin ruh saðlýðýný bozmaya

hazýr potansiyel bir tehlikedir.Dönem ödevi için malzeme toplamak ama-

cýyla internete baðlanan bir öðrenciyi düþünün.

Tamamen iyi niyetlidir, bilgi toplamaktan baþka bir

amacý yoktur. Arama motoruna istediði bilgiyi

yazar ve ara komutunu verir. Arama motoru, bu

bilgiyi alabileceði onlarca site adresini bir liste

hâlinde verir. Çocuk bu adreslerden birini týkla-

dýðý zaman daha gireceði adres açýlmadan bu

adrese yamanmýþ “pop-up” dediðimiz bir veya

birkaç reklam sitesi açýlýverir. Çocuðu sitede tut-

mak için, ücretsiz abonelikten tutun da ücretsiz

müzik ve film CD'si göndermeye kadar bir sürü

cazip seçenekler ileri sürülür. Yapacaðý þey, sade-

ce bir form doldurmak ve gösterilen web adre-

sine bunu postalamaktýr. Büyüklerin bile kaçama-

dýðý bu tuzaða çocuklar kolayca düþerler. Çünkü,

ücretsiz hediyeler gönderilecektir!Bu reklam sitelerinin önemli bir kýsmý pornog-

rafik içerikli olup yasa gereði “18 yaþýndan küçük-

ler için uygun deðildir” uyarýsý yapýlýr. Ancak, site-

ye girecek kiþinin 18 yaþýndan küçük olduðunu

kim ve nasýl tespit edecektir? Çocuk, meraktan,

18 yaþýndan büyüðüm, seçeneðini iþaretleyerek

site-ye kolayca girebilir. Böylece, çok masum bir

a-maçla internete giren bir çocuk kendisini onu

her bakýmdan zararlý bir sitenin içinde buluverir. Bu bakýmdan, çocuklarýnýzý internetin zararla-

rýndan korumak için ilk yapacaðýnýz þey, bilgisayarý

herkesin göreceði bir yere koymaktýr. Ondan

sonra, internetin faydalarý ve zararlarý konusunda

çocuðunuzu bilgilendirmeniz, bilgisayarda geçi-

Ýnternette sizi ve çocuðunuzu bekleyen tuzaklar

receði zamaný sýnýrlandýrmanýz, ve internete baðlý

iken onu arasýra kontrol etmeniz gerekmektedir.

Ýnterneti kötü amaçlarla kullanan kiþilerin

insanlar ve özellikle çocuklar üzerinde yol açtýðý

tahribat, son yýllarda, bir dizi araþtýrmanýn konusu

olmuþtur. Bu araþtýrmalardan birini yürüten psi-

kolog Michael G. Conner, þu can alýcý soruyu so-

ruyor:“Çocuðunuza dilediði zaman tanýmadýðýnýz bir

yere gitmesine, tanýmadýðýnýz kiþi veya kiþilerle

birkaç saat birlikte olmasýna izin verir misiniz?”(Eðer çocuðunuzun odasýnda internet baðlan-

týsý olan bir bilgisayar varsa, sorumuza “Hayýr”

demenizin hiçbir anlamý yoktur. Çünkü, odasýnýn

kapýsýný kapatýp kendi baþýna kaldýðýnda çocuðu-

nuzun ne yaptýðýný bilemezsiniz. Ýstediði zaman

internete baðlanýp, tanýmadýðý bir siteye girerek

tanýmadýðý kiþi veya kiþilerle birlikte olabilir.)

Psikolog Conner, yaptýðý araþtýrmada, günde

iki saat ve daha fazla süre internette gezinenlerin

internet baðýmlýsý olma riskiyle yüz yüze olduðu-

nu ve aþaðýdaki problemlerle karþýlaþtýðýný tespit

etmiþ:- Her gün internete baðlanma ihtiyacý duyma,- Çevreye karþý duyarsýzlýk,- Toplum ve aile iliþkilerinde zayýflama,- Günlük iþlerde verimli ve üretken olamama,- Depresyon,- Hayal dünyasýndaki geniþleme, aþýrýlýk,- Problemleri çözmeye çalýþmak yerine, iþleri

oluruna býrakma,- Ýþyerinde interneti kiþisel amaçlarý için kul-

lanma,- Akademik ve zihinsel faaliyetlerde gerileme.Conner'in belirttiðine göre, günde iki saatten

az bir vakit almasý kaydýyla, bilgi almak, e-mail

göndermek ve gelen mailleri okumak için in-

ternete baðlanýyorsanýz, endiþe edecek bir du-

rum yok. Ama eðer internet üzerinde harca-

dýðýnýz zaman haftada toplam 18 saatten fazla ise,

internet baðýmlýlýðý riski taþýyan insanlar grubuna

giriyorsunuz demektir. Bankacýlýk ve internet pa-

zarlamacýlýðý gibi görevler dýþýnda, kiþisel neden-

lerle interneti günde 10 saatten fazla kullanan bir

Cevap bekleyen sorular

Çocuðunuz veya siz, internet baðýmlýsý mýsýnýz?

kimsenin, internet baðýmlýlýðý ise, mutlaka týbbî ve

psikolojik tedavi gerektiriyor. Bu durumdaki bir

kiþi, Conner'a göre, muhakkak tedavi edilmesi

gereken hasta bir internet baðýmlýsý grubuna

giriyorsunuz demektir. Bankacýlýk ve internet

pazarlamacýlýðý gibi görevler dýþýnda, kiþisel

nedenlerle interneti günde 10 saatten fazla kulla-

nan bir kimsenin, internet baðýmlýlýðý ise, mutlaka

týbbî ve psikolojik tedavi gerektiriyor. Bu durum-

daki bir kiþi, Conner'a göre, muhakkak tedavi

edilmesi gereken hasta bir internet baðýmlýsýdýr.

Her alýþkanlýk gibi, internet alýþkanlýðý da irade

zayýflýðýndan ve iç denetim eksikliðinden kaynak-

lanýyor. Ýnternete baðlandýðýnýz an, önünüzde

onlarca seçenek çýkýverir. Ýstediðiniz adrese gire-

bilir, istediðiniz bilgiye ulaþabilir, istediðiniz kiþiyle

sohbet edebilir, sonuçlarýný düþünmeden iste-

diðiniz gibi yalan söyleyebilirsiniz. Utanç verici, in-

san onurunu ayaklar altýna alan, en iðrenç þeyleri

izleyebilirsiniz. Çünkü, bunlardan kimsenin ha-

beri yoktur. Ýlk günler eðlenmek, hoþça vakit

geçirmek, yeni þeyler öðrenmek, heyecan ya-

þamak, internette neler olup bittiðini görmek ve

belki de ibret almak için bu sanal âleme gir-

miþsinizdir. Ancak, çok geçmeden, kendinizi al-

dattýðýnýzý, huylarýnýzýn deðiþmeye baþladýðýný,

gerçek hayattan her gün biraz daha koparak sanal

dünyanýn bir üyesi olduðunuzu görürsünüz.Psikolog Michael G. Conner, söz konusu ma-

kalesinde internet baðýmlýlýðýnýn bilimsel açýk-

lamasýný yapýyor ve diyor ki: Ýnternette yeni ve

heyecan verici þeyler öðrendikçe, beyin kimya-

sýnda deðiþmeler görülür. Yaptýðýmýz iþten zevk

aldýðýmýz ve heyecan duyduðumuz zaman, be-

yinde “dopamine” adý verilen bir kimyasal madde

salgýlanýr. Bu maddenin salgýsý arttýkça, yaptýðýmýz

iþten baþka birþey düþünmeyiz, çevremize karþý

ilgimiz azalýr.Kýsacasý deðil çocuklar, biz yetiþkinlerin bile ira-

desini zorlayacak iki uçlu bir keþiftir bilgisayar.Anne ve baba olarak sizler bu keþfi uygun doz-

da kullanma iradesini kazandýrmak ile sorum-

lusunuz. Bunun içinde aile içi ilgili ve rehberlik

edici iletiþim kurmanýz gereklidir.

Sanal bir dünya

Etkili Yorum / 29

sýnav kaygýsý ile nasýl baþ edebilirim

Sýnav kaygýsý, sýnav öncesinde öðrenilen bir bilginin sýnavda,

baþarýyý getirecek þekilde ortaya

konamamasýna neden olur. Barýndýrdýðý duygular endiþe, çaresizlik, yeterli

olamama korkusu olmaktadýr. Bu

duygular ve olumsuz tahminler sýnav

öncesi, sýnav aný ve sýnav sonrasýnda

yaþanmaktadýr.

Sýnavlar, eðitim hayatýmýz boyunca edindiðimiz çeþitli alanlardaki bilgileri, ne kadar doðru ve yeterli öðrendiðimizi ölçen bir araçtýr. Ayný zamanda hafýzamýzýn tazelenmesi ve öðrendiklerimizin kalýcý olmasýna da yardýmcý olmaktadýr. Buna karþýn sýnavlarýn olasý sonuçlarý kiþide endiþe baþta olmak üzere pek çok tedirgin edici duyguyu da beraberinde getirebilir. Sarf ettiðimiz çabanýn ve çalýþmanýn sonuçlarýna dair kaygý duymak gereklidir. Böylece yapmak istediðimiz iþe odaklanabilir ve iyi sonuç almak için motive oluruz. Bu noktada duyulan kaygýnýn þiddeti;yani ne denli kuvvetli olduðu baþarýmýzda belirleyici olacaktýr. Kaygýnýn fazlasý kiþinin var olan bilgilerini ortaya koymasýna engel olacaktýr. Tam aksi, azlýðý ise yapýlmasý gerekli iþin önemini,kýymetini kiþinin gözünde azaltacaktýr. Birinci seçenek düþünüldüðünde karþýmýza,çaðýmýzýn en popüler sorunlarýndan olan 'Sýnav Kaygýsý' , ikinci seçenek düþünüldüðünde ise sorumluluklarýn gereklerini yerine getirmeme çýkacaktýr.

- Bu sýnavda baþarýlý olamayacaðým.- Sýnav sonunda her þey kötü olacak.- Acaba bu sýnavdan kaç puan alacaðým?- Yapamazsam insanlar benim hakkýmda ne düþünür?- Ailemin yüzüne nasýl bakarým?- Çalýþacak çok konu var;ama zamaným kalmadý,

Sýnav kaygýsý yaþayan kiþilerin ifadelerine göz atalým:

“ Ýnsan bir þeyi ciddi olarak istemeye görsün!Hiçbir þey aþýlamayacak kadar yüksekte deðildir.”

þimdi ben ne yapacaðým?- Sýnýftaki herkes benden daha zeki.- Bu sýnavda baþarýsýz olursam notumu asla düzeltemem.- Sýnavda bildiðim her þeyi unutacaðým.- Yetersiz ve tembelim.Bu ve buna benzer sýkýntýlý düþüncelerle zihinlerini sürekli yoran ve kendini yiyip bitiren kiþilerdenseniz, kendinize þu soruyu sorun: Bu tarz düþünceler iþimi kolaylaþtýrýyor mu?Cevap tabii ki hayýr!Yapacaðýnýz þey, baþarýnýzý olumsuz etkileyen bu düþüncelerden uzaklaþmak, bunlarýn tam aksini düþünmektir.

- Kalbim yerinde fýrlayacakmýþ gibi hissediyorum.- O kadar gerginim ki midem alt üst olmuþ durumda.- Elim ayaðým birbirine dolaþýyor.- Kendimi bir sis bulutu içinde hissediyorum, hiçbir þey bilmiyorum,hatýrlamýyorum.- Gözüm kararýyor,midem bulanýyor,soðuk soðuk terliyorum.- Kalbim hýzlý hýzlý çarpýyor,nefes alamadýðýmý hissediyorum.- Baþým dönüyor ve çok aðrýyor.- Uyku uyuyamýyorum.- Çok yorgunum.

Kaygý yaþayan kiþilerin bedenleri ne gibi uyarýlar veriyor?

Etkili Yorum / 30

“Gücünden þüphe eden, þüphelerine güç vermiþ olur!”

Sýnav Kaygýsý Yaþayan Öðrencilere Sýnav Öncesi Öneriler

Sýnav kaygýsý yaþayan kiþiler için en büyük sorun, daha önce öðrenilenleri sýnav sýrasýnda hatýrlayamamalarýdýr. Ýlginç olan nokta ise bu kiþilerin ders çalýþmaya fazlaca vakit ayýrdýklarý gerçeðidir. Buradan anlaþýlan, baþarýsýzlýðýn, ders çalýþmamayla deðil, kendi kendilerine ürettikleri 'yapamayacaðým' kaygýsýyla ilgili olduðudur!

- Zamaný planlayýn: Kaygý duyulduðunda, zamaný sýnava göre ayarlama zorlaþýr, kiþi zaman kavramýný yitirdiði bir sis bulutunun içine girer. Oradan çýktýðýnda ise hem yeterince soru yapmamýþ olacaktýr, hem de zamanýn azaldýðýný fark edip daha fazla paniklemeye baþlayacaktýr. Sýnav öncesi telaþla tekrar etmek yerine baþka rahatlatýcý iþlerle uðraþýp aklýmýzý endiþe duygusundan uzak tutmak yararlý olacaktýr.- Sýnav zamaný yaklaþtýkça yorgunluða esir düþmeyin: Sýnav öncesi yaþanan kaygýnýn veya yoðun çalýþmanýn etkisiyle beden ve zihin yorgunluk ve tükenmiþlik belirtileri gösterir. Bu zamanlarda, ders çalýþmayý býrakmak gerekir. Eðlenceli sporlara, yürüyüþe zaman ayýrmak gerginliði azaltýr.- Zevk aldýðýnýz etkinliklere yer verin:Hobilerinizi terk etmeyin, sinemaya gitmek veya arkadaþlarýnýzla ya da ailenizle vakit geçirmek enerjinizi arttýrýr.- Beslenmenize dikkat edin: Sýnav döneminde rejim yapmak veya yüksek kalorili gýdalar tüketmek dengenizi bozar. Yorgunluk hissi varsa, B vitamini içeren gýdalar yemeniz yararlý olacaktýr.- Uykunuza özen gösterin:Sýnav öncesindeki gece uykunuzu iyi alýn. Yatmadan önce

kolay okunacak,sevdiðiniz türden bir kitap okuyun.- Sýnav öncesi tekrarý tüm haftaya yayýn.- Çok konuyu içeren sýnavlarda üç gün öncesinden yeni konu öðrenmeye çalýþmayýn. Sadece tekrar yapýn.- Kendiniz gibi çalýþan bir arkadaþ grubu ile çalýþma grubu kurun.- Arkadaþlarýnýzla sýnav dýþýnda da konular konuþup kafanýzý daðýtýn.- Kendinize olan güveninizi dile getirin: 'Ben baþarabilirim, çalýþtým ve hazýrým vb…’

- Ne yapmanýz isteniyor, iyice anladýktan sonra sorulara kýsaca bir göz gezdirin.- Zamanýnýzý ayarlayýn.- Sorularý hangi sýra ile cevaplayacaðýnýza karar verin.- Bir soruyu yapamýyorsanýz, atlayýn ve devam edin.- Bir soruyu yaparken baþka bir soru ile ilgili bir fikir aklýnýza gelirse o soruya dönmeyin. Sonra uðraþmak üzere,kaðýdýn köþesine not edin.- Kaðýtlarý verenlere veya harýl harýl çözenlere dikkatinizi vermeyin. Kaygý duymak, dýþarýdan gelebilecek yüklere, iþlere veya belirsiz tehditlere karþý insanoðlunun kullandýðý bir savunma mekanizmasýdýr. Bu yüzden gereklidir ve doðal bir tepkidir. Sorun olan noktalar, kaygý duyulan þeyin ger-çekten buna deðip deðmediði, ne ölçüde kaygý oluþturduðu ve sonuçlarýna dair yürüttüðümüz ön tahminlerin gerçekçi olup olmadýðýdýr. Kaygý her duygu gibi düþüncelerle birlikte yaþamýný sürdürür. Bu özellik bir avantajdýr;çünkü düþüncelerimiz yoluyla kontrol edilebilirliðini gösterir.

Sýnav Esnasýnda Kaygýyla Baþ Etmek Ýçin Öneriler:

*Kaynak: Topaloðlu, 'Sýnav Kaygýsý’F.

Etkili Yorum / 31