yelpaze istanbul alisveris ve yasam dergisi

92
Mutlu Yıllar!.. sayı 98 aylık alışveriş ve yaşam derg İ s İ yıl: 9 29 kasım - 29 aralık 2011 B A H Ç E Ş E H İ R Bahçeşeh İ r, Ardıçlı, Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. alab İ l İ rs İ n İ z. Lütfen

Upload: yelpaze-istanbul-ubk

Post on 28-Mar-2016

258 views

Category:

Documents


7 download

DESCRIPTION

Global Dusun Yerel Uygula

TRANSCRIPT

Page 1: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Mutlu Yıllar!..

s a y ı

98

ay l ı k a l ı ş v e r i ş v e ya ş a m d e r g İ s İ y ı l : 9 29 kasım - 29 aralık 2011

B A H Ç E Ş E H İ R

Bahçeşehİr, Ardıçlı , Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. alabİlİrsİnİz.

yelp

aze

bah

çeş

ehir

ayl

ık a

lışv

eriş

ve

yaşa

m d

erg

İsİ

yıl:

9

sAY

I 98

29

kası

m -

29

aral

ık 2

011

Lütfen

ARKA KAPAK

Page 2: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

22x28 3 Yekpare.pdf 1 02.12.2011 19:46

Page 3: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

22x28 3 Yekpare.pdf 1 02.12.2011 19:46

Page 4: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

MAĞAZALARIMIZ

Onlinemahzen.com İstanbul’da; Ataşehir, Kemerburgaz, Çiftehavuzlar şubelerinden sonra 4. işletmesini Bahçeşehir Hillpark Çarşısı’nda hizme-te açtı. 18 ülkeden 85 çeşit marka ve 525 farklı şarabı tek bir adreste toplayan işletme, en kaliteli şarapları size özel paketlenmiş ambalajlarda evinize ve işyerinize teslim ediyor.

Doğru saklama koşullarıyla yatay olarak bekletilen ve size teslim edilir-ken de yatay olarak gelen özel paketleme sistemiyle, ısı değişiklikleri de engellenmekte. Onlinemahzen.com’da bulunması zor yüzlerce şarap çe-şidinin yanı sıra şarap haricinde diğer içki çeşitleri de mağazadan temin edilebiliyor. Piyasada bulunan bir çok içki çeşidinde fiyat aralığı benzer olsa da şarapta değişken fiyat politikası uygulandığını belirten işletme sa-hibi Ersen Öztürk, onlinemahzen.com’da dışarıdan alacağınız fiyatlardan çok daha uygun fiyata şarap alabileceğinizi belirtiyor.

İşletmeden tüm bu özeliklerinin yanı sıra, şarap şişelerinin üzerinde yaz-mayan, şarap içimi ile ilgili, hangi yemekle hangi şarabın içileceği, hangi peyniri tüketebileceğinize dair birçok bilgiye de erişebiliyorsunuz.

onlinemahzen.com Onlinemahzen.comBahçeşehir’de...18 ülkeden 85 çeşit marka ve 525 farklı şarabıbundan böyle Bahçeşehir’de tek bir adreste bulabileceksiniz.

18 ülkeden 85 çeşit marka ve525 farklı şarabı bundan böyleBahçeşehir’de tek bir adreste bulabileceksiniz.

Bahçeşehir Mağazası: Şelale Cd. Bahçeşehir Park Çarşı E Blok No:9 Gsm: 0542 897 62 64Çiftehavuzlar Mağazası: Cemil Topuzlu Cd. No:47 / B ( Büyük Kulüp Karşısı )Göktürk Mağaza: İstanbul Cd. No:48 / D Beyaz Konaklar Göktürk ( Kemerburgaz ) - Tel: 0212 322 91 53Batı Ataşehir Mağaza (Merkez): Mimar Sinan Cd. Timur Sk. No:1 Batı Ataşehir - İstanbul - Tel: 0216 472 70 07

Hafta Sonu 02:00’ye Kadar Açığız...

Page 5: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

MAĞAZALARIMIZ

Onlinemahzen.com İstanbul’da; Ataşehir, Kemerburgaz, Çiftehavuzlar şubelerinden sonra 4. işletmesini Bahçeşehir Hillpark Çarşısı’nda hizme-te açtı. 18 ülkeden 85 çeşit marka ve 525 farklı şarabı tek bir adreste toplayan işletme, en kaliteli şarapları size özel paketlenmiş ambalajlarda evinize ve işyerinize teslim ediyor.

Doğru saklama koşullarıyla yatay olarak bekletilen ve size teslim edilir-ken de yatay olarak gelen özel paketleme sistemiyle, ısı değişiklikleri de engellenmekte. Onlinemahzen.com’da bulunması zor yüzlerce şarap çe-şidinin yanı sıra şarap haricinde diğer içki çeşitleri de mağazadan temin edilebiliyor. Piyasada bulunan bir çok içki çeşidinde fiyat aralığı benzer olsa da şarapta değişken fiyat politikası uygulandığını belirten işletme sa-hibi Ersen Öztürk, onlinemahzen.com’da dışarıdan alacağınız fiyatlardan çok daha uygun fiyata şarap alabileceğinizi belirtiyor.

İşletmeden tüm bu özeliklerinin yanı sıra, şarap şişelerinin üzerinde yaz-mayan, şarap içimi ile ilgili, hangi yemekle hangi şarabın içileceği, hangi peyniri tüketebileceğinize dair birçok bilgiye de erişebiliyorsunuz.

onlinemahzen.com

onlinemahzen.comMAĞAZALARIMIZ onlinemahzen.comMAĞAZALARIMIZ

Onlinemahzen.comBahçeşehir’de...18 ülkeden 85 çeşit marka ve 525 farklı şarabıbundan böyle Bahçeşehir’de tek bir adreste bulabileceksiniz.

18 ülkeden 85 çeşit marka ve525 farklı şarabı bundan böyleBahçeşehir’de tek bir adreste bulabileceksiniz.

Bahçeşehir Mağazası: Şelale Cd. Bahçeşehir Park Çarşı E Blok No:9 Gsm: 0542 897 62 64Çiftehavuzlar Mağazası: Cemil Topuzlu Cd. No:47 / B ( Büyük Kulüp Karşısı )Göktürk Mağaza: İstanbul Cd. No:48 / D Beyaz Konaklar Göktürk ( Kemerburgaz ) - Tel: 0212 322 91 53Batı Ataşehir Mağaza (Merkez): Mimar Sinan Cd. Timur Sk. No:1 Batı Ataşehir - İstanbul - Tel: 0216 472 70 07

Hafta Sonu 02:00’ye Kadar Açığız...

Page 6: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

BAHÇEŞEHiR’deyiz

KENAN DOĞULU ve OZAN DOĞULU’nun,3 yaşındayken yeteneklerini keşfeden, doğru bir sanat eğitimiyle iyi birer müzik adamı,

sanatçı, aranjör olmalarını sağlayan babaları; YURDAER DOĞULU bizlere öyle bir miras

bıraktı ki, bu mirası milyonlarca insanla paylaşsak da tükenmeyecek...

• SÜREKLi DEVAM EDEN EĞiTiM PROGRAMLARIMIZ •

BEYLiKDÜZÜ : Tel: (0212) 873 11 05 - MiMARSiNAN : Tel: (0212) 864 11 14 - TORiUM AVM : Tel: (0212) 450 10 95

www.dogulumuzik.com.tr • [email protected]

DOĞULU MÜZİK BALE SANAT EĞİTİM MERKEZİ: 1.Kısım Çınar-10, Villa-4 Tel: (0212) 669 92 67

LONDRA MÜZİK AKADEMİSİ (LMC) YETKİLİ EĞİTİM VE SINAV MERKEZİSOFYA ULUSAL MÜZİK AKADEMİSİ BALE SANATLARI BÖLÜMÜYETKİLİ EĞİTİM VE SINAV MERKEZİ

(ABRSM) İNGİLİZ KRALİYET MÜZİK AKADEMİSİ (ROYAL MÜZİK)EĞİTİM MERKEZİ olan Okulumuz’la BAHÇEŞEHİR’de hizmetinizdeyiz...

• Bale ProgramlarıKlasik Bale, Modern Bale, Pre Bale... (3 yaş altı baleye hazırlık), Bale-Jazz, Yetişkin Bale,Yabancı Dil Bale Sınıfları, Konservatuara Hazırlık Bale...

• Jimnastik Programları Temel Jimnastik, Ritmik Jimnastik, Artistik Jimnastik...

• Dans ProgramlarıLatin Dansları, Klasik Danslar, Modern Danslar, Disco, Bugi, Break, Flemenko, Hiphop,Oryantal, Roman Dansları, Aero Oryantal...

• Kişisel Gelişim Programları:Tiyatro, Diksiyon, Artükülasyon, Fonatik, Beden dili, NLP teknikleri, Seminer Teknikleri,Duyma Engellilere Diksiyon, Oyunculuk Teknikleri, Pandomin, Resim, El Sanatları...

• Müzik ProgramlarıElektro Gitar, Pop Gitar, Klasik Gitar, Bass Gitar, Flemenko Gitar, Mandolin, Org,Piyano, Bateri, Darbuka, Perküsyon, Bağlama, Saksafon, Trompet, Klarnet, Yan Flüt,Ney, Viyolonsel, Keman, Kemençe, Ud, Kanun, Akordeon...

• Diğer Eğitim ProgramlarıŞan, Solfej, Konservatuar ve Güzel Sanatlara Hazırlık Dersleri, Stüdyo, Ses Kayıt, Demo Kaset, Stüdyo Ortamında Orkestra Çalışmaları, Step, Aerobik, Plates, Yoga...

Page 7: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

BAHÇEŞEHiR’deyiz

KENAN DOĞULU ve OZAN DOĞULU’nun,3 yaşındayken yeteneklerini keşfeden, doğru bir sanat eğitimiyle iyi birer müzik adamı,

sanatçı, aranjör olmalarını sağlayan babaları; YURDAER DOĞULU bizlere öyle bir miras

bıraktı ki, bu mirası milyonlarca insanla paylaşsak da tükenmeyecek...

• SÜREKLi DEVAM EDEN EĞiTiM PROGRAMLARIMIZ •

BEYLiKDÜZÜ : Tel: (0212) 873 11 05 - MiMARSiNAN : Tel: (0212) 864 11 14 - TORiUM AVM : Tel: (0212) 450 10 95

www.dogulumuzik.com.tr • [email protected]

DOĞULU MÜZİK BALE SANAT EĞİTİM MERKEZİ: 1.Kısım Çınar-10, Villa-4 Tel: (0212) 669 92 67BEYLiKDÜZÜ :

DOĞULU MÜZİK BALE SANAT EĞİTİM MERKEZİ:

BEYLiKDÜZÜ :

DOĞULU MÜZİK BALE SANAT EĞİTİM MERKEZİ:

LONDRA MÜZİK AKADEMİSİ (LMC) YETKİLİ EĞİTİM VE SINAV MERKEZİSOFYA ULUSAL MÜZİK AKADEMİSİ BALE SANATLARI BÖLÜMÜYETKİLİ EĞİTİM VE SINAV MERKEZİ

(ABRSM) İNGİLİZ KRALİYET MÜZİK AKADEMİSİ (ROYAL MÜZİK)EĞİTİM MERKEZİ olan Okulumuz’la BAHÇEŞEHİR’de hizmetinizdeyiz...

• Bale ProgramlarıKlasik Bale, Modern Bale, Pre Bale... (3 yaş altı baleye hazırlık), Bale-Jazz, Yetişkin Bale,Yabancı Dil Bale Sınıfları, Konservatuara Hazırlık Bale...

• Jimnastik Programları Temel Jimnastik, Ritmik Jimnastik, Artistik Jimnastik...

• Dans ProgramlarıLatin Dansları, Klasik Danslar, Modern Danslar, Disco, Bugi, Break, Flemenko, Hiphop,Oryantal, Roman Dansları, Aero Oryantal...

• Kişisel Gelişim Programları:Tiyatro, Diksiyon, Artükülasyon, Fonatik, Beden dili, NLP teknikleri, Seminer Teknikleri,Duyma Engellilere Diksiyon, Oyunculuk Teknikleri, Pandomin, Resim, El Sanatları...

• Müzik ProgramlarıElektro Gitar, Pop Gitar, Klasik Gitar, Bass Gitar, Flemenko Gitar, Mandolin, Org,Piyano, Bateri, Darbuka, Perküsyon, Bağlama, Saksafon, Trompet, Klarnet, Yan Flüt,Ney, Viyolonsel, Keman, Kemençe, Ud, Kanun, Akordeon...

• Diğer Eğitim ProgramlarıŞan, Solfej, Konservatuar ve Güzel Sanatlara Hazırlık Dersleri, Stüdyo, Ses Kayıt, Demo Kaset, Stüdyo Ortamında Orkestra Çalışmaları, Step, Aerobik, Plates, Yoga...

Page 8: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliğinden (TUROB) alınan bilgilere göre, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve belediye bel-geli olmak üzere İstanbul'da mevcut 766 ko-naklama tesisinde 46 bin 652 oda ve 93 bin 299 yatak kapasitesi bulunuyor.

Bu verilere göre İstanbul, mevcut konakla-ma altyapısıyla, yılda 10 milyona yakın turis-ti ağırlayabilecek potansiyele ulaştı.

Mevcut konaklama tesislerine yatırımı de-vam eden 25'i 5 yıldızlı otel olmak üzere 51 tesisteki 9 bin 512 oda ve 19 bin 800 yatak eklendiğinde, İstanbul konaklama altyapısı birkaç yıl içerisinde, 817 otelde 56 bin 164 oda ve 113 bin 99 yatak kapasitesine çıka-cak.

Kentteki konaklama tesislerinin 51'i 5 yıldız-lı otel, 107'si 4 yıldızlı otel, 126'sı 3 yıldızlı otel, 80'i 2 yıldızlı otel, 18'i 1 yıldızlı otel, 3'ü apart tesis, 29'u butik otel, 7'si hostel tesis, 1'i motel, 69'u özel belgeli otel, 3'ü pansi-yon ve 272'si belediye belgeli olarak faaliyet gösteriyor.

İstanbul'un Avrupa yakasında 666 tesiste

39 bin 895 oda ve 79 bin 815 yatak kapasi-tesi mevcutken, Anadolu yakasında ise 100 tesiste 6 bin 757 oda ve 13 bin 484 yatak kapasitesi bulunuyor.

Buna göre, mevcut konaklama tesislerinin yüzde 87'si, yatak kapasitesinin ise yüzde 85,5'i kentin Avrupa yakasında yer alıyor. İstanbul'daki konaklama tesisleri ağırlıklı olarak Beyoğlu, Şişli ve Fatih gibi ilçelerde yoğunlaşırken, Anadolu yakası butik otel ve pansiyon işletme sayısı olarak kentin diğer yakasından daha önde geliyor. Ayrıca kentte Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli tesislerin konaklama kapasitelerinin belediye belgeli tesislerden yaklaşık 6 kat daha fazla olduğu görülüyor.

İstanbul'da Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan belgeli 494 otelde 39 bin 747 oda ve 79 bin 566 yatak kapasitesi bulunurken, belediye belgeli 272 tesiste 6 bin 5 oda ve 13 bin 733 yatak yer alıyor.

ULUSLARARASI MARKALAR İLGİLİ...

Bu arada uluslararası otel zinciri markaları da İstanbul'a yoğun ilgi gösteriyor. Mevcut

ve yatırımda olan markaların eklenmesiyle, 2013 yılı itibariyle İstanbul'da 28 uluslarara-sı otel zinciri markası yer alacak. Uluslarara-sı otel zinciri markalarına ait 71 oteldeki oda sayısı ise 15 bin 32'ye ulaşacak. İstanbul'da Best Western markası tesis sayısı olarak bünyesindeki 14 otelle ilk sırada yer alırken, bunu 6 otelle Radisson Blu ve Crowne Plaza markaları, 4 otelle Ramada ve Holiday Inn markaları takip ediyor. Ayrıca, yatırımları devam eden uluslararası markalardan Hil-ton Garden Inn, Holiday Inn Express ve Le Meridien'in 2012 yılında, Shangri-La otel zinciri markalarının ise 2013 yılında hizmete girmesi bekleniyor.

OTEL YATIRIMCILARIN TERCİHİ“***** (5) YILDIZ”...

Kent genelinde devam eden otel yatırımla-rına bakıldığında tercihin '5 yıldızlı' otelden yana olduğu görülüyor. İstanbul'da 5 yıldızlı 25, 4 yıldızlı 16, 3 yıldızlı 7, 2 yıldızlı 2 ve 1 yıldızlı 1 otel olmak üzere 51 otelin inşaatı devam ediyor.

Bu oteller 9 bin 512 oda ve 19 bin 800 ya-tak kapasitesiyle hizmete girecek.

İstanbul Yılda 10 Milyon Turist Ağırlayacak...Dünya kenti İstanbul mevcut 766 konaklama tesisinde 93 bin 299'a ulaşan yatak kapasitesiyle yılda yaklaşık 10 milyon kişiyi ağırlayacak potansiyele ulaştı. Bu verilere göre konaklama kapasitesi nüfusuna yaklaşan İstanbul'a uluslararası otel zinciri markaları da yoğun ilgi gösteriyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘118

Page 9: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 10: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Milli Savunma Bakanlığı: 18.229.672Sağlık Bakanlığı: 14.357.938Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 10.484.859Ulaştırma Deniz. ve Haber. Bakanlığı: 8.904.140Aile ve Sosyal Politik. Bakanlığı : 8.841.713Adalet Bakanlığı: 5.277.312Gençlik ve Spor Bakanlığı: 4.469.119İçişleri Bakanlığı: 2.585.387

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı: 2.236.131Orman ve Su İşleri Bakanlığı: 1.846.902Kültür ve Turizm Bakanlığı: 1.705.076Dışişleri Bakanlığı: 1.351.947Ekonomi Bakanlığı: 1.279.980Kalkınma Bakanlığı: 1.067.700Çevre ve Şehircilik Bakanlığı: 929.814Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı: 582.718

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı: 384.676Avrupa Birliği Bakanlığı: 151.171Cumhurbaşkanlığı: 138.700TBMM Başkanlığı: 651.252Başbakanlık: 861.757Mit Müsteşarlığı: 750.942MGK Genel Sekreterliği: 14.376Basın Yayın Enfor. Gen. Müdürlüğü: 89.462

İstanbul’a Rekor Bütçe...İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2012 yılı konsolide bütçesi 19 milyar 445 milyon 178 bin lira olarak belirlendi. Büyükşehir Belediyesi bu bütçesiyle 18 bakanlığın bütçesini geride bıraktı.AA muhabirinin Büyükşehir Belediyesi’nden aldığı bilgiye göre, 2012 yılında Büyükşe-hir Belediyesi’nin bütçesi bir önceki yıla göre yüzde 0,7’lik bir artışla 7 milyar 300 milyon TL olarak belirlendi. Büyükşehir Belediyesi’nin bağlı kuruluşlarından İSKİ’nin 2012 yılı bütçesi 3 milyar 280 milyon 989 bin lira, İETT’nin 1 milyar 826 milyon 265 bin lira, bağlı şirketlerin de 7 milyar 37 mil-yon 924 milyon lira olarak öngörüldü. Bir önceki yıla göre yüzde 7,70 oranında artan konsolide bütçeden yatırımlara 8 milyar 40 milyon 85 bin lira (yüzde 41,35) ayrıldı.

Konsolide yatırım bütçesi içinde Büyükşe-hir Belediyesi’nin yatırım miktarı 4 milyar 883 milyon 944 bin lira (yüzde 61), İSKİ’nin 1 milyar 474 milyon 741 bin lira (yüzde 18,34), İETT’nin 539 milyon 374 bin lira (yüzde 6,71), bağlı şirketlerin ise 1 milyar 142 milyon 26 bin lira (yüzde 14,20) olarak öngörüldü.

Yatırımlara ayrılan pay...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi yatırım büt-çesinden ulaşıma 2 milyar 996 milyon 929 lira (yüzde 61), çevreye 952 milyon 905 bin lira (yüzde 19,51), kültür ve turizme 144 milyon 961 bin lira (yüzde 2,97), sağlık ve

sosyal hizmetlere 327 milyon 279 bin lira (yüzde 6,70), afete de 461 milyon 870 bin lira (yüzde 9,46) ayrıldı. Böylece Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesinden yatırımlara top-lam 4 milyar 883 milyon 944 bin lira (yüzde 61) ayrılmış oldu.

Belediye bütçesinde en önemli yatırım ka-lemi olan ulaşıma bu yıl da önceki yıllarda olduğu en yüksek pay ayrıldı. İETT ve şirket-lerle birlikte konsolide bütçeden ulaşıma ayrılan pay 3 milyar 996 milyona ulaştı. Bu rakam konsolide yatırımların yaklaşık yüzde 50’sini oluşturmakta. Büyükşehir Belediyesi’nin 2012 yılı gelir bütçesini 6 milyar 600 milyon, gider bütçesi ise 7 milyar 300 milyon lira olarak hesaplandı. Gelirle-rin 124 milyon lirası vergi, 449 milyon lirası teşebbüs ve mülkiyet, 121 milyon lirası ser-maye gelirleri, 5 milyar 874 milyon lirası da diğer gelirler başlığı altındaki Maliye Bakan-lığı ve İller Bankası paylarından oluştu. Gelir-gider bütçesi arasındaki denklik ise iç ve dış borçlanma yolu ile sağlandı.

Bütçede 700 milyon lira borçlanma öngörüldü...

Büyükşehir Belediyesi’nin 2012 yılı bütçe-sinde, 640 milyon lira iç borçlanma, 503

milyon lira iç borç geri ödemesi ve 947 mil-yon lira dış borçlanma, 384 milyon lira dış borç geri ödemesi olmak üzere kullanım ve ödeme farklarından oluşan 700 milyon lira borçlanma öngörüldü.

Borçlanma yoluyla elde edilen kaynağın ne-redeyse tamamı raylı sistem ulaşımları için kullanılacak.

18 bakanlığın bütçesini geçti...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2012 yılı konsolide bütçesi 21 bakanlık içinde 18 ba-kanlığın bütçesini geride bıraktı.

Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesini sade-ce 88 milyar 523 milyon 596 bin lira olan Maliye Bakanlığı, 39 milyar 169 milyon 379 bin lira olan Milli Eğitim Bakanlığı ve 31 mil-yar 551 milyon 963 bin lira olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bütçeleri geçti.

Büyükşehir Belediyesi’nin konsolide büt-çesi, genel bütçeli idareler arasında yer alan Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı, Başbakanlık, MİT Müsteşarlığı, MGK Genel Sekreterliği, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü bütçelerini de geride bıraktı.

Büyükşehir Belediyesi’nin konsolide bütçesiyle geride bıraktığı bakanlıkların ve genel bütçeli idarelerin2012 yılı için öngörülen bütçeleri (1.000 TL) şöyle:

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1110

Page 11: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 12: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Türkiye'de illerin yüzde 70'i göç verirken, 81 ilin 56'sı net göç verdi. Göç alan illerin başında ise İstanbul geliyor. En fazla göç ve-ren iller ise Tokat, Yozgat ve Erzurum. Göç alan iller arasında ekonomik gelişmişliği daha yüksek olan büyük şehirler başı çe-kerken, göç alan illerin başında da İstanbul geliyor. İstanbul'u, Ankara ve Antalya izliyor. Türkiye'de bir yılda 2 milyon 360 bin kişi de yer değiştirdi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlenen bilgilere göre, en fazla göç veren il-ler ise Tokat, Yozgat ve Erzurum oldu. 2009-2010 döneminde, 81 ilin 56'sı net göç verdi, 25'i ise net göç aldı. İstanbul'a söz konusu dönemde, 439 bin 515 kişi yerleşirken, İstanbul'dan 336 bin 932 kişi de ayrıldı. Böylece, İstanbul'un net göç sayısı ise 102

bin 583 oldu. Aynı dönemde Ankara'ya 182 bin 845 kişi göç ederken, 133 bin 440 kişi de Ankara'dan ayrıldı ve net göçde 49 bin 405 olarak gerçekleşti. En fazla göç alan üçüncü şehir ise Antalya olurken, Antalya'ya 86 bin 907 kişi göç etti, 61 bin 662 kişi de ayrıldı. Tokat ise 15 bin 565 kişi ile en faz-la net göç veren şehir oldu. Tokat'a 25 bin 430 kişi göç ederken, 40 bin 995 kişi de bu şehirden ayrıldı. Yozgat'a aynı dönemde, 16 bin 181 kişi gelirken, 29 bin 618 kişi ayrıldı ve net göç 13 bin 437 oldu.

2009-2010 döneminde en fazla göç veren bir diğer şehir de Erzurum oldu. Erzurum'a 23 bin 294 kişi geldi ve Erzurum'dan 35 bin 711 kişi ayrıldı, net göç 12 bin 417 kişi olarak gerçekleşti. Bu arada, aynı dönemde en fazla göç alan iller arasında, Bursa, Ko-

caeli, Tekirdağ ve İzmir'de yer aldı. En fazla göç veren şehirler arasında ise Diyarbakır ve Samsun'da bulunuyor.

BİR YILDA 2,4 MİLYON KİŞİYER DEĞİŞTİRDİ...Türkiye'de bir yıl içinde 2 milyon 360 bin 79 kişi de yer değiştirdi. Bölgeler bazında ba-kıldığında ise en fazla göç alan bölge Batı Anadolu olurken, Batı Anadolu'nun aldığı göç 221 bin 690, verdiği göç 182 bin 562, net göç ise 39 bin 128 oldu. En fazla net göç veren bölge ise 50 bin 720 kişi ile Batı Ka-radeniz bölgesi oldu. Batı Karadeniz'in aldığı göç 132 bin 326, verdiği göç ise 183 bin 46 olarak gerçekleşti.

Aktüel

Fransa'nın Cannes kentinde düzenlenen ve dünyanın en prestijli gayrimenkul buluş-malarından biri olarak kabul gören MAPIC Fuarı, Rönesans Gayrimenkul'ün İstanbul Zeytinburnu'nda detayları sır gibi saklanan yat limanı projesi Seaport'un ilk görüntüleri-nin de ortaya çıkmasına sahne oldu.

Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Baş-bakan Yardımcısı Ali Babacan'ın Türk fi rma-larının standlarını ziyaret ettiği MAPIC'te ba-kana, diğer projeler için olduğu gibi Seaport hakkında da bilgi verildi. Maketi ilk kez bu fuarda sergilenen Seaport projesinin arsası Rönesans Gayrimenkul tarafından 2006 yı-lında Milli Emlak'tan 49 yıllığına kiralanmış-tı. Zeytinburnu Kazlıçeşme'de toplam 1.47 milyon metrekare alan üzerinde gerçekleş-tirilmesi planlanan projeye Mimarlar Odası, planların İmar Kanunu'na aykırı olduğunu ileri sürerek Danıştay'da dava açmış ve Da-nıştay 6. Dairesi, imar planlarının yürütmesi-ni 2009 başında durdurmuştu.

1.5 MİLYAR EURO'LUK PROJE...Rönesans Gayrimenkul, Seaport projesiyle ilgili olarak üst mahkemeden çıkacak ka-rarı bekliyor. Projenin 1.5 milyar euro mali-yetle 4 yılda yapılması planlanıyor. 700 bin metrekare kapalı inşaat alanı olan projenin 300 bin metrekaresi deniz doldurularak yapılacak. Projenin yapılması durumunda Zeytinburnu'nun çehresini tamamen değiş-

tirmesi bekleniyor. Bakan Babacan ayrıca, Zorlu, Rönesans ve Eroğlu'nun projelerini inceledi. Bakan, Zorlu'nun standını gezer-ken yaptığı açıklamada Zorlu Center'ı tebrik ettiğini belirterek, Türk fi rmalarının bu güzel eserleri ile gurur duyduğunu söyledi. Baba-can, fuarda Eroğlu Yapı'nın ilk kez adını açık-ladığı Bursa'daki Harmony Towers projesi ve Platform Merter projesini gezdi.

ANADOLU YAKASINDANİSTANBUL'A 10.000 KONUT...Ne Avrupa'da yaşanan kriz ne de kredi faiz-lerindeki yükseliş yatırımcının iştahını kesti.

Bunun en önemli yansımalarından biri ya-tırımlardan daha düşük pay alan Anadolu yakasında bile son 4-5 ayda yeni konut sa-yısının 10 bini bulmuş olması Kredi faizlerin-deki yükseliş, Avrupa ülkelerinde yaşanan kriz, konut geliştirme iştahında hiçbir tıkan-ma yaratmamış görünüyor. Bu durumun en belirgin yansımalarından biri, daha önceki zamanlarda konut yatırımlarında hep daha geri planda olan Anadolu yakasında yatırım dozunun artmış olması. Yaz sonları ve son-bahar başlarından itibaren İstanbul'un Ana-dolu yakasında 10 bine yakın konut satışa sunuldu.

İstanbul'daki Proje Fransa'da Tanıtıldı...Detayları sır gibi saklanan yat limanı projesi Seaport'un ilk görüntülerinin de ortaya çıkmasına sahne oldu.

İstanbul Yine Göçün Lideri!..Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre göç alan illerin başında İstanbul geliyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1112

Page 13: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 14: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Nihat [email protected]

SORU:BAHÇEŞEHİR’E METRO GELECEK Mİ?..

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİRBELEDİYE BAŞKANLIĞI...

Sayın NİHAT EMEKSİZ;

İlgi: 10/11/2011 15:41:22 Tarih ve 1118029 Nolu Başvurunuz...

Başvurunuzda yer alan konu değerlendi-rilmesi ve gereği için İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Müdürlüğüne iletilmiş olup alınan bilgi aşağıdaki gibidir; "Müdürlüğümüzce uygulama projeleri bi-tirilmiş ve 2012 yılı içerisinde inşaat iha-lesi yapılacak olan “Kabataş- Mahmutbey Metrosu” Kabataş’tan başlayarak sırasıyla Beşiktaş, Mecidiyeköy, Kağıthane, Alibeyköy gibi merkezlerden geçerek Mahmutbey’e ulaşacaktır. Hazırlanan "Kabataş-Mahmut-bey Metro Hattı" projesinin devamında Halkalı’ya ve inşaatı devam eden Otogar-Bağcılar - Başakşehir - Olimpiyatköy Metro-sunun da Bahçeşehir - Esenyurt bölgesine uzatılması hususunda gerekli proje çalış-maları devam etmekte olup, uzun vadede projenin inşaatının yapılması planlanmakta-dır. Böylece, bölgedeki yoğun trafi k rahatla-tılacak ve yolculuklar daha konforlu olarak sağlanacaktır

SORU:BAHÇEŞEHİR’E BANLİYÖ TRENİUZATILACAK MI?..

Sayın NİHAT EMEKSİZ ,19/11/2011 tarih ve 57783 sayılı başvuru-nuz, ilgisi nedeniyle DEVLET DEMİRYOLLARI 1. Bölge Müdürlüğüne yönlendirilmiştir.Başvurunuza, ilgili birimden cevap gönderi-lecektir. Bilgilerinize.Ulaştırma Bakanlığı

SORU:OTOBÜS SEFERLERİ ARTIRILACAK MI?..Bu sorunun yanıtını Belediye Başkanı ve Be-lediye Meclis üyeleri 146 T ve 76 D otobüs-lerine bindikten sonra yanıtlarlarsa iyi olur.

TRENLE ULAŞIM; Ispartakule İstasyonundan Sirkeci’ye kalkış sabah 08:25- öğle 12:05- gece 20:50.Sirkeci İstasyonundan Ispartakule yönüne sabah 07:30- öğlen 15:20 - akşam 18:00.

Tren ulaşımından yukarıda belirtilen sefer saatlerinde yararlanmak mümkündür. Bu seferlerin daha sık yapılması ise Devlet De-mir Yolları’nın insiyatifi nde bulunmaktadır.

OKUYUCU MEKTUPLARI:

Ispartakule ulaşım sorunu...Bahçeşehir’den ıspartakule’ye ulaşım gü-zergahı ve bağlantılarını isteseniz de bu kadar kötü yapamazsınız!!! Ispartakule’ye gitmek için 2 km’lik yolu 10 km dolaşarak varıyorsunuz! En kısa bağlantı yolları ya-pılmalı. Ayrıca, Ağaoğlu My Town sitesine ulaşım üvey evlat kalmış durumda! TEM'in yanında fakat TEM’den otobüse binebilmek için Bizim Evler köprüsüne vesait tutmak ge-rekiyor. Yazık... İlgi lütfen...TÜLİN İÇEN

Sayın yetkili...

Daha önce defalarca şikayette bulunmama rağmen belirttiğim konularda hiç bir aksiyon alınmamıştır.

Şikayetlerime cevaben gönderilen mailler adam oyalamak dışında başka hiç bir amaç içermemektedir.

İlk talebim geçen senenin 10. ayında iletil-miş olup o zamandan bu zamana mevsim koşulları, iş planı vs yapılamamış mıdır?..

O zaman ben bu belediyenin ne işe yaradığını sorabilir miyim?.. En temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamak 1 seneyi alıyorsa vay halimize...

Alt tarafı yola hız tümseği koymak, aydınlat-maları tamir edip wattlarını yükseltmek ve yol çizgilerini çizmek ne kadar zaman ve iş yüküne mal olmaktadır?..

Artık oyalayıcı cevaplar almaktan sıkıldım ve ben icraat görmek istiyorum. Bayramlarda atılan mesaj tebrikleriyle, her mevsimde gö-beklerde değiştirilen çiçeklerle vs. belediye-cilik yapılmış olunmuyor. Ayrıca Bahçeşehir Gölet Mevkinin oradaki tren yolunun üstün-den geçen köprüye yaz başında "saksı için-de ağaç" koydunuz ve beklenen gerçekleşti ağaçlar kurudu, geçenlerde değiştirip yenile-rini diktiniz. Saksıda ağacın yetişmeyeceğini herkes bilir, söyler misiniz bu israftan başka nedir?.. Ve bir başka konuda Bahçeşehiri reklam tabelaları yığınına çevirdiğinizdir. Her yer yeni yapılan inşaatların, cafelerin, vs reklam tabelaları ile dolup taştı ve kötü bir şekilde görüntü kirliliğine sebep olmaktadır.Taleplerimi daha net anlamanız için madde-lendiriyorum;

1) Başakşehir/Bahçeşehir 2801 sokak, mesa nurolun yanından başlayan Armina Evlerine kadar devam eden tek gidiş-tek ge-lişli yolun aydınlatılması (Ampullerin wattları yetersiz, ekibiniz akşam saatlerinde belirtti-ğim bölgeye gelirse ne istediğim daha net anlaşılır.)2) Güzergahını belirttiğim bu yola hız kesici tümseklerin yapılması...3) Güzergahını belirttiğim bu yola yol çizgile-rinin çizilmesi...4) Gereksiz reklam tabelalarının kaldırılma-sı, görüntü ve çevre kirliliğinin engellenme-si...

Burcu Onaran Adak...

BAHÇEŞEHİR’DE ULAŞIM...

Editör

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1114

Page 15: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

36 AY TAKSiT

iMKANI

36 AY TAKSiT

iMKANI

3 AYiÇiNDEKOSULSUZ

iADE

Page 16: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Çift katlı otobüsBahçeşehir-Taksim Bahçeşehir-Mecidiyeköy otobüsleri son 4 gündür tek katlı neden?.. Çift katlı otobüslerine ne oldu?.. Zaten çift katlı bile yeterli gelmiyorken bu da nerden çıktı?.. Daha çok sefer artırılması gereken bir yere böyle bir şey yapılması çok saçma. Hem de çift bilet kesiliyor.Başak Çelik

Tıkış tıkış gitmeye razı mısın?..Başakşehir yönüne otobüs seferlerini arttı-ralım, olacak gibi değil. Gerçekten üst üste gidiliyor. 7 senedir hep böyle. El atmayı dü-şünüyor mu yetkililer?..Bir Okuyucu

Bu kadar da olmaz!..10 Kasım Ata’yı anma törenleri için Gölet’de tören alanında bulunuyordum. Törenler henüz başlamamıştı. Çelenkler gelmeye başladı. Belediye’ye ait bir araçtan önce Belediye’nin sonra Kaymakamlığın, daha sonra da AKP’nin çelengini indirdiler. Bele-diye o kadar insanın gözü önünde AKP’nin belediyesi olduğunu göstermeli mi?..Özgür Acar

Bahçeşehir depreme ne kadar hazır?..1999 Marmara Depreminden sonra Bahçe-şehir, Boğazköy, Esenkent ve Gölevler bölge-lerinde Belediye deprem için hangi çalışma-ları yaptığını açıklasa da; bizde bu bölgenin sakinleri olarak nasıl bir zemin üzerinde oturduğumuzu bilsek iyi olur. Bahçeşehir’de her bina sanıldığı kadar sağlam zemin üzerine oturuyor mu?.. Binaların sağlamlı-ğı bizi olası bir depreme karşı korur mu?.. Bunların bilinmesinde yarar vardır. Yine de Belediye’nin zemin etüdü yapıp açıklama yapması gerekir. Eğer Belediye bu çalışma-yı yapmayacaksa apartman ve ada parsel yönetimleri birleşerek, bir an önce bölgenin zemin etüdü çalışmasını ortaklaşa yaptır-ması gerekir diye düşünüyoruz.A 22 sakinleri

DÜZELTME:97 sayımızda BAGDAŞ (Bahçeşehir Gaz Da-ğıtım) ile ilgili verdiğimiz bir haberde dizgi yanlışlığı olmuştur. Haberde Bahçeşehirli İstanbul’da tüm abonelerden 7 kat daha pahalıya gaz kullanmasına karşın cümlesi, Bahçeşehirli İstanbul’da tüm abonelerden

daha pahalıya gaz kullanmasına karşı yaz-ması gerekiyordu... Düzeltir, özür dileriz.

BAGDAŞ (Bahçeşehir Gaz Dağıtım)KASIM 2011 itibariyle Fiyat Bilgilendirmesi

İGDAŞ: 0,712542 TL/m³ + KDV

BAŞKENT GAZ:0,706734 TL/m³+KDV

BAHÇEŞEHİR GAZ :0,725464 TL/m³+KDV

TÜRKÇE OLMAYAN TABELALARADAHA FAZLA VERGİİlk kez anadilin devlet dili olarak uygulandı-ğı Karaman’da Karamanoğlu Mehmet Bey anısına Karaman’da Türkçe olmayan işyeri tabelasına %100 vergi uygulaması yapılma-sı kararı alınmıştır. Emlak vergilerini fahiş oranda artıran Başakşehir Belediyesi tabe-la vergileri için böyle bir uygulamaya ne der acaba.

Bahçeşehirliler DerneğiOlağan Genel Kuruluna Davetlisiniz...

Genel Kurul Tarihi :

1 Ocak 2012 Pazar Saat: 14:00

Çoğunluk Sağlanamazsa 2. Toplantı tarihi:

8 0cak 2012 Saat: 14:00

Yer: Yelpaze İstanbul Toplantı SalonuBahçeşehir Gölet Yolu Badem 16 Villa 01

Bilgi için GSM: 0532 374 42 54

Bahçeşehir’de söz sahibi olmak isteyen tüm Bahçeşehirlileri bekliyoruz.

Gorenje Grup, altmış yıllık geçmişinin haklı gururuyla önde gelen Avru-palı üreticiler arasında yer alıyor. Teknolojik açıdan mükemmel, üstün şekilde tasarlanmış ve enerji açısından verimli Gorenje, Atag, Mora, Pelgrim, Etna, Körting ve Sidex markalarıyla sunulan ev eşyaları tüm dünyada yetmişi aşkın ülkedeki tüketicilerin yaşam kalitesini artırıyor.

Faaliyet alanında ev eşyalarının yanı sıra mutfak ve banyo mobilyaları ve ev kullanımına yönelik çok çeşitli ürünlerde yer alıyor.

Goranje Mutfak Bahçeşehir’de...Banyodan mutfağa ev kullanımına yönelik birçok üründe dünya markası olanGORANJE, Bahçeşehir Hillpark Çarşısı’nda yeni açtığı GORANJE MUTFAKShowroomuyla, Bahçeşehililere kalite ve şıklığı bir arada sunuyor.

Italian Cane Cor-so CACIB Ulusla-rarası Yarışmada 'En İyi Yavru' un-vanını daha girdi-ği ilk yarışmada alarak Türkiye'de bir ilki gerçekleş-tirdi. 14. haftalık Troy'un Hakem Horst Kliebens-tein tarafından aldığı başarılı dereceyi sevgi ve disipline bağlayan sahibi Erhan Aydın’ı da ayrıca teb-rik ederiz.

Bahçeşehir'de bir Şampiyon!..

-TROY ONE-

Editör

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1116

Page 17: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Seçkin mağaza karması, 9 sinema salonu ve dünya mutfaklarını buluşturan restoranla-rın yanı sıra, her hafta birbirinden eğlenceli etkinliklerle 7’den 77’ye tüm ziyaretçilerine keyifl i bir yaşam alanı sunan Akbatı AVYM, Türkiye’ye ilk kez getiriIen Natural His-tory Museum’un ünlü sergisi Ice Station Antarctica’ya da ev sahipliği yaparak dikkat-leri üzerine çekiyor.

Ziyaretçilerini 15 Eylül 2011’den itibaren ağırlamaya başlayan, alışveriş merkezi ve re-zidanslarıyla kalite ve konfor anlayışını en üst seviyelere taşıyan Akbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi, bölgenin ve Esenyurt’un parlayan yıldızı olmaya devam ediyor. Akmerkez proje-sinin de yaratıcısı olan dünyaca ünlü ABD’li Development Design Group (DDG) tarafından tasarlanan Akbatı; Mimari tasarımı, iç avluları ve galerileriyle günümüz modern insanına hi-tap eden seçkin bir yaşamın simgesini temsil ediyor.

4 katlı olarak tasarlanan Akbatı’da net 65.400 m2 kiralanabilir alan içinde; 200’e yakın mağaza, 9 sinema salonu, birbirinden farklı lezzetler sunan food court bölümü, ço-cuk oyun ve eğitim alanları ile 3.000 araçlık otopark yer alıyor.

Alışveriş sokaklarının açıldığı bir meydan olan, konser, defi le gibi pek çok gösteri ve et-kinliğin gerçekleştirileceği Fountain Court’un yanı sıra çeşitli etkinliklerin düzenleneceği

alanları da bulunan Akbatı AVYM tasarım farklılığıyla ziyaretçilerin de beğenisini kaza-nıyor. Akbatı AVYM içinde oluşturulan Kids Lounge, Green Lounge ve Pink Lounge alan-larında ziyaretçilerin keyifl i vakit geçirmeleri sağlanıyor.

Farklı temalara sahip yürüyüş yolları ile zi-yaretçilerine zevkli ve kolay alışveriş olanağı sunan Akbatı’da zengin mağaza karması ve mağazaların arasına serpiştirilen cafe ve restoranlar da dikkat çekiyor. Geniş şeffaf çephesi ile iç mekanda gün ışığı da sağlanan Food Court alanında ziyaretçilere birbirinden farklı lezzetler sunan markalar yer alıyor.

Türkiye’de ilk kez Akbatı’da sergilenen Ice Station Antarctica sergisi ile yalnızca çocuk-lara değil ailelerine de heyecan dolu bir dene-yim yaşatılıyor. İlgiyle karşılanan sergi 2 Ocak 2012 tarihine kadar Akbatı’da sergilenmeye devam edecek. Akbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nin en büyük farklılıklarından biri sa-hip olduğu Festival Park. Önümüzdeki gün-lerde önemli kültür ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapacak olan Festival Park’ın, bölge-deki hareketliliği de arttırması bekleniyor.

Yerli-yabancı en seçkin markalarAkbatı AVYM’ye akın etti…Dünyanın önde gelen markalarını ziyaretçi-leriyle buluşturan ve seçkin bir marka kar-masına sahip Akbatı AVYM’de, H&M, Zara, Marks&Spencer, Hugo Boss, Lacoste, Tommy

Hilfi ger, Napapijri, GAP, Swarovski, Starbucks gibi yabancı markaların yanı sıra 5M Migros, Boyner, LC Waikiki, Teknosa Exxtra, Koçtaş, Arçelik, Beymen Club, DESA, Hotiç, Mavi Jeans, Remzi Kitabevi gibi önde gelen Türk markaları da yer alıyor. Çocukların ve gençle-rin büyük ilgi gösterdiği Macera Adası, Lazer Arena ve bowling salonunun yanı sıra Cinebo-nus tarafından işletilen sinema salonları da Akbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nin en çok beğeni toplayan alanları içinde yer alıyor.

Konfor ve kalite anlayışını zirveye taşıyor…İstanbul’un en büyük alışveriş merkezlerin-den biri olarak hayata geçen Akbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi üzerinde yer alan Akbatı Residences ise 21 katlı Mavi Kule ve 11 katlı Yeşil Kule’de loft, penthouse, düz, dubleks ve teraslı olmak üzere 348 rezidanstan olu-şuyor.

220 milyon dolar yatırımla bölgenin ekono-mik canlılığına büyük ölçüde katkı sağlayan Akbatı’da rezidans sakinlerine özel, sosyal ve spor alanlarda kapalı yüzme havuzu, sauna, buhar odası, pilates, masaj odası, fi tness sa-lonu ve cafede, peyzaj düzenlemesi içinde la-vanta bahçeleri, nilüfer bahçesi, açık yüzme havuzu, güneşlenme terasları, çocuk havuzu ve oyun alanları, dinlenme alanları ve yürü-yüş yollarının yanı sıra, TV lounge ve business center ile kalite, konfor ve hizmet anlayışının ön planda tutulduğu benzersiz bir yaşam ala-nı sunuluyor.

İstanbul’un Kalbi Artık,Batı Yakasında Atıyor!..İstanbul’un iki yakasında prestijli gayrimenkul projelerine imzasını atanAkiş Gayrimenkul Yatırımı A.Ş.’nin Esenyurt’ta hayata geçirdiğiAkbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi, İstanbul’un yeni şehir merkezi haline geldi.

www.akbati.comDetaylı bilgi için;

Aktüel

Page 18: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Toplantı Belediye Başkanı’nın çağrı yaptığı 75 delegeden 59 delegenin katılımı ile baş-ladı. Bahçeşehir’den mevcut 2 muhtarın dışında Boğazköy Camii Yaptırma Derneği ile Bahçeşehir Kaliteli Yaşam Derneği’nin katıldığı gözlendi. Toplantıda Başakşehir kent meclisi başkanlığına Belediye Başkanı Mevlüt Uysal tek aday gösterildi. Oy çoklu-ğu ile meclis başkanlığına seçilen Mevlüt Uysal’a ve yürütme kuruluna, listelerin ön-ceden hazırlanılarak toplantıya gelindiğine yönelik, MHP İlçe Başkanı ve bazı delegeler tarafından eleştiri yapıldı.

Başakşehir Belediyesi Bahçeşehir Sivil Toplum Kuruluşlarını dikkate almıyor!..Bahçeşehir’in neredeyse kuruluşu ile birlik-te kurulan ve bugüne dek Bahçeşehir’in ve yaşayanlarının menfaatine birçok konuda öncü olan Bahçeşehirliler Derneği başta olmak üzere, Bahçeşehir Musiki Derne-ği, Bahçeşehir Çağdaş Yaşamı Destekle-me Derneği, Bahçeşehir Rotary Kulübü Derneği’ne, 10 Aralık 2011 tarihinde Bahçe-şehir Muhsin Ertuğrul Konferans salonunda gerçekleşen KENT MECLİSİ TOPLANTISI ile ilgili hiçbir yazılı ve sözlü bilgilendirmenin yapılmadığını öğrendik. Konuya dair geniş açıklamalara dernek başkanları nezdinde bir sonraki sayımızda ulaşabileceksiniz.

Kent meclisi nedir?..Kent meclisi halkın demokrasiye duyduğu ihtiyaçtan doğmaktadır. Site devletlerinin olduğu dönemlerden bu güne kadar kent meclisleri vardı. Bu gün arena olarak bilinen alanlar kent meclislerinin toplantı yerleridir. Anadolu’nun site devletlerinde bu tür yerle-ri görmekteyiz.

Kent meclislerinin başlangıcı Anadolu da başlamış diyebilir miyiz?..Elbette. Anadolu Medeniyetleri tarihi ince-lediğinde, agoralar, köy meydanları, değişik zamanlarlarda yapılan mabetler halkın bir arada bulunduğu mekanlardır. Halk ibadet-leri yanında yönetimlere isteklerini bu mey-danlar aracılığı ile iletirdi. Yerellik ilkesi an-tik çağdan günümüze Anadolu’da kurulan ilk site devletlerinden fi lizlenmiştir. Demok-rasinin gelişmesinde meydanların önemi çok fazladır. Önce Anadolu’da daha sonra Avrupa’da kurulan ilk yerleşim yerlerine ba-kınız, önce meydanları görürsünüz. Daha sonra kentlerin sembolü olan meydanlar demokrasinin başladığı yerler olarak anıl-maya başlandı. Bizde Ankara Kızılay Mey-danı, İstanbul Çağlayan, Taksim Meydanı, Mısır’da Tahrir Meydanı, Çin’de Tiananmen Meydanı gibi pek çok meydan ismi saymak mümkündür.

Kent Meclislerinin Dünyada başlangıcı na-sıldır?..Brezilya’nın Başkenti Rio’da 1992 yılında gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler “Yeryüzü Zirvesinde”, “Sürdürülebilir Kalkınma” il-kesi 21 yüz yılın temel ilkesi olarak belirlen-miştir. Bu temel ilkelerin uygulanabilirliğini sağlamak için değişik alanlarda eylem alan-ları belirlenmiş ve bu konuda hazırlanan ra-porlar “Gündem 21” adıyla BM tarafından kabul edilmiştir.

Türkiye’de “yerel Gündem “ süreci nasıl başlamıştır?..1997 yılı sonunda, Birleşmiş Milletler Kal-kınma Programı desteğiyle başlatılmıştır. Daha sonraki yıllarda Türkiye Yerel Gündem 21 Programına dönüştürülmüştür.

Kent konseyi kentler için sağladığı kaza-nımlar nelerdir?..İnsanlar yaşadıkları bölgede her olayın için-de olmak istiyorlar. Ancak, seçilmiş olan kişilerin dışında olanların kentin yönetimi-ne katkı sunma yolları sınırlıdır. İşte kent konseyleri halka kapanan kapıları açmak için geliştirilmiş bir yöntemdir. Kentine sa-hip çıkmak, kararlara aktif olarak katılmak, bazı projelere ortak olmak kentte yaşayan-ların en doğal hakkıdır. İnsanlar bu istek-

BAŞAKŞEHİR KENT MECLİSİ KURULDU;BAHÇEŞEHİR YİNE UNUTULDU!..29 Mart yerel seçimlerinden 3 ay sonra kurulması Belediyeler yasasının 76. maddesine göre zorunlu olan Kent Meclisleri nihayet 32 ay gecikmeli olarak Başakşehir’de de kuruldu.

Röportaj

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1118

Page 19: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

lerini bu güne kadar sivil toplum kuruluşları kanalıyla yapıyor-lardı. Şimdi ise farklı amaçlar için seslerini duyurmaya çalışan STK’ları kent konseyleri adı altında bir araya gelerek seslerini kent konseylerinde duyurmaktadırlar.

Kent konseyi bunu nasıl sağlayacaktır?..Kent konseyinin; çocuk, kadın, emekli, gençlik, engelli meclisle-ri ve çalışma grupları vardır. Belediye çalışmalarını bu gruplarla birlikte sürdürerek ortak bir kent bilinci yaratılmasını sağlaya-caktır.

Kent meclisinin yasal dayanağı nedir?..Belediyeler kanununun 76 maddesine göre kurulmaktadır. Bu güne kadar 47 il kent meclisini ilçeleri ile birlikte oluşturmuştur. Ayrıca kent konseyleri “Türkiye Kent Konseyi Birliği” adıyla üst kuruluşa da sahiptir.Türkiye genelinde 3225 ilçe merkezimiz ve o kadar da belde merkezlerimizin olduğunu düşünecek olursak yaygın bir örgütlenme ağı kendiliğinden doğmaktadır.

Başakşehir’de kent meclisi bu güne kadar neden kurulmadı?..Belediye Başkanımız Sayın Mevlüt Uysal, yerel seçimlerden önce, Bahçeşehir City Club’ta sivil toplum kuruluşları ile düzen-lediği bir toplantıda “kent konseyinde alınan kararları hayata geçireceğiz” diyerek kent konseyine gerekli önemi vereceğini söylemişti. Ama bu güne kadar kent konseyini kurmamasının nedenini bilemiyoruz. Kent konseylerinin kuruluşu her ne kadar Belediyeler Kanununa dayansa da, Kent Konseylerinin gerçek kuruluşu bir ihtiyacın olmasına bağlıdır. Bu ihtiyacı, kent sakin-leri de, kenti yönetenler de duyabilir. Yöneticiler şimdiye kadar kent meclisinin kurulması yönünde ki talepleri önemsememiş olabilirler.

Başakşehir’de bu ihtiyaç var mı?..Fazlası ile var. Başakşehir yeni bir kent. Üç ayrı bölgeden olu-şuyor. Sosyal yapıları farklı bu üç bölgenin ortak bir noktada buluşması zorunluluğu var. Şehrin ortak olarak kullandığı alanı, yolu, gezinti alanı, tiyatrosu, lokantası, otobüsü say sayabildi-ğin kadar, ortak hiçbir şeyi yok. Bir kenti kent yapan tarihi, kül-türü, folkloru, binaları, sokakları, çeşmeleri, gezinti alanlarıdır. Eskişehir’i düşününüz? Bir Kalabak suyu, Porsuk Çayı, Kılıçaslan Sineması, Yunus’u, İnönü’sü...Bunlar Eskişehir’in kimliğini oluş-turmuştur. Bir Kasımpaşa, Kadıköy, Karşıyaka bu semtlerde ya-şayanlara bir kimlik vermiştir. Ben Malatyalıyım derken Malatyalı olma sözünün derinliğine inmem için yüzlerce yıl geriye gidiyo-rum. Kentin kimliği varsa üzerinizde taşırsınız. Yoksa sadece o kentte yaşarsınız. Başakşehir gibi yeni kurulan kentlerde ortak bir kültür oluşturabilmek için, önce demokrasi ile barışık olması gerekir. Bu bakış tarzı o kentin geleceğini belirler. Şu anda Ba-şakşehir bir deniz ise, Başakkonut, Altınşehir, Bahçeşehir bu denize dökülen kollardır. Başakşehir’e bu kollardan birisi üze-rinden değil, bu kolların döküldüğü deniz üzerinden bakmalıyız. Yani bütünü görmeliyiz. NOT: Bu yazının geniş metnini, www.yelpazebahcesehir.comadresinde okuyabilirsiniz...

Page 20: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Meksika Antropoloji ve Tarih Enstitüsü, ge-çen hafta ülkenin doğusundaki Tabasco eyaletinde yer alan Tortuguero antik kenti yakınlarındaki Comalcalco harabelerinde yıllar önce keşfedilen taş tabletin, 2012’de dünyanın sonunun geleceği kehanetini yi-nelediğini açıklamıştı. Hem söz konusu tableti hem de Meksika’nın güneyindeki Palenque arkeolojik sitesinde bulunan hiye-roglifl eri inceleyen Avustralya’daki La Trobe Üniversitesi’nden Sven Gronemeyer, tablet-lerin 400 yıllık 13. dönemin sonuna denk düşen 21 Aralık 2012 tarihinde gizemli Maya tanrısı Bolon Yokte’nin dünyaya dönü-şünü tasvir ettiğini söyledi.

Maya tanrısı dönecek...Mayaların 13 rakamını kutsal kabul ettiğini belirten Gronemeyer, tabletlerde sanılanın

aksine kıyametten söz edilmediğini kaydet-ti. Yaklaşık 1300 yıl öncesine ait olduğu sa-nılan Comalcalco tabletindeki metnin son kısmının çatlaklar nedeniyle okunamaz hale geldiğini belirten Gronemeyer, yazıtın M.Ö. 3113’te başlayan Maya takviminin 5125 yıllık döngüsünün sona ereceğini kastet-tiğini söyledi. Gronemeyer, tabletin Bolon Yokte’nin yolculuğunu planlamak isteyen Maya hükümdarı Bahlam Ajaw’a ait bir ke-hanetini içerdiğini söyledi. Kehanete göre, Mayaların yaradılış ve savaş tanrısı Bolon Yokte, Tortuguero kentindeki bir tapınak-ta hüküm sürmek için Dünya’ya dönecek. Gronemeyer, “Yaradılış gününün yansıması olarak gördükleri 21 Aralık 2012 tarihinin, Mayalar için sembolik bir değeri vardı. Bu tarih, gizemli tanrıların dönüşünü simgeli-yor” dedi.

21 Aralık 2012 Yeni Bir Çağın Başlangıcı Olacakmış!..21/12/2012 için son kehanet Avustralyalı bilim adamı, Kolomb öncesi Amerika uygarlıklarından biri olan Mayalara ait tabletlerde 21 Aralık 2012 tarihiyle ilgili kehanetin yanlış anlaşıldığını tabletlerin kıyametten değil yeni bir çağın başlangıcından söz ettiğini ileri sürdü.

CHP İstanbul milletvekili Mevlüt Aslanoğlu tarafından hazırlanan kanun teklifi nin ge-rekçesinde, Bahçeşehir beldesinin Başak-şehir ilçesine bağlandığı hatırlatarak, ilçe merkezine ulaşım için toplu taşıma aracı olmadığı ve vatandaşların 30 kilometre yol katetmek zorunda kaldıklarını belirtildi.

CHP İstanbul milletvekili Süleyman Çelebi de bir süre önce Hadımköy'ün ilçe olması için yasa teklifi hazırlamıştı. Teklifi n gerek-çesinde, Hadımköy'ün Arnavutköy'e bağ-lı mahalleye dönüştürüldüğü hatırlatıldı. Hadımköy'de 600 sanayi tesisinin bulundu-ğu ve binlerce kişinin çalıştığı vurgulanarak, vatandaşların adli konular için 60 kilometre uzaklıktaki Gaziosmanpaşa'ya gitmek zo-runda kaldıkları belirtildi. Her iki teklif de

TBMM İçişleri Komisyonu ve Genel Kurulda ele alınacak.

39 İLÇESİ VAR...

İstanbul'un halen 25'i Avrupa yakasında; 14'ü ise Anadolu yakasında olmak üzere 39 ilçesi bulunuyor. İstanbul'da ilk olarak 1954 yılında Şişli, 1957 yılında ise Zeytinburnu ilçe oldu. Son olarak da Arnavutköy, Ata-şehir, Başakşehir, Beylikdüzü, Çekmeköy, Esenyurt, Sancaktepe ve Sultangazi ilçe yapıldı. İstanbul'daki 39 ilçeye, 782 mahal-le, 152 köy bağlı bulunuyor. İTO'nun bu yıl Ağustos ayında yaptığı araştırma sonucu 39 ilçe arasında Kadıköy, yaşam kalitesinin en yüksek olduğu ilçe olarak belirlenmiş, son sırada ise Esenler yer almıştı.

İstanbul'a İki Yeni İlçe Önerisi!..İstanbul'da Bahçeşehir adıyla yeni bir ilçe kurulması istendi. Daha önce deHadımköy'ün ilçe yapılması önerilmişti. İki teklif de benimsenirse,İstanbul'un ilçe sayısı 41'e yükselecek.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1120

Page 21: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 22: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Mevsim değişikliği yaşadığımız şu günlerde sıcağa olan özlemimiz gün geçtikçe artıyor. Kış aylarında havaların giderek daha da so-ğuması, güneşin arada bir içimizi ısıtıp sonra hemen kaybolması ani ısı değişikliklerini de beraberinde getiriyor. Bu durumdan hemen etkilenen ve ani ısı değişikliklerine ayak uy-duramayan çocuklar kolay hasta olup yoğun ilaç, özellikle antibiyotik kullanımına maruz kalabiliyor. Çocuklarda antibiyotik kullanı-mında doğru bilinen yanlışları Hisar İnter-continental Hospital Çocuk Sağlığı ve Hasta-lıkları Uzmanı Dr. İzlem Göçmen cevapladı.

Çocuklarda antibiyotikhangi hastalıklarda kullanılmalı?..Hastalıklar virüsler ve bakteriler olmak üze-re iki tür mikroptan oluşur. Gribal enfeksi-yonlar, suçiçeği, kızamık, kabakulak gibi hastalıklar virüs mikrobundan oluşan viral enfeksiyonlardır ve antibiyotik kullanmaya gerek yoktur. Ancak orta kulak enfeksiyonu, zatürre, alerjik olmayan bronşitler, enfek-siyöz ishaller, ve bazı boğaz enfeksiyonları gibi bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik kullanmak gerekir. Gribal enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımına gerek yoktur.

Antibiyotik hastalık hangi aşamayageldiğinde ve ne zaman kullanılmalı?..

Viral enfeksiyonlar sı-rasında vücut di-

renci düştüğü için bazen üzerine ikin-cil bakteriyel enfeksiyonlar

gelişebilir, bu gibi durumlarda hasta yakın takip edilerek gerektiğinde antibiyotiğe baş-lanabilir.

Doktora danışmadan antibiyotik kullanımı ne kadar doğrudur?..Her hastalıkta ve her kişiye kullanılacak olan antibiyotik farklılık gösterir. Dolayısıy-la tedavide aksamaya sebep olup hastayı istenmeyen durumlarla karşı karşıya bıra-kabilir. Antibiyotikler mikropları öldürürken vücudumuzdaki birçok dokuya da zarar verir. Özellikle antibiyotik gerektirmeyen bir durumda doktora danışmadan kullandığı-mız antibiyotik mikropsuz bölgelerde ağır hasar yapabilir.

Çocuk her hastalandığında antibiyotikkullanmak ne kadar doğru?..Viral enfeksiyonlarla antibiyotik kullanmak doğru değildir. Gereksiz antibiyotik kullanımı çocuklarda antibiyotik direncine yol açar. Ay-rıca antibiyotiklerin çoğu karaciğer ve böb-rekten atılırlar, gereksiz yere kullandığımız antibiyotikler bu organlarımız yorar ve nor-mal işlevlerini yapmasını engeller.

Antibiyotiklerin minimumkullanım süreleri ne olmalıdır?..Antibiyotik kullanımının süresi antibiyotiğin çeşidine ve hastalığın türüne göre farklılık gösterebilir. 3 gün kullanılacak antibiyotik olduğu gibi 10-14 gün süre ile kullanılması gereken antibiyotiklerde vardır. Antibiyotik süreleri doktorun önerdiği süreden daha kısa olmamalıdır. Çünkü yetersiz tedavi hastalığın tekrarına ve tam iyileşememeye yol açabilir.

Antibiyotikler vücuttaki yararlı bakterileri öldürür mü?..Vücudumuzda bazı görevleri olan bakteriler vardır. Biz onlara fl ora bakterileri diyoruz. Antibiyotikler bu yararlı bakterileri de öldü-rebilir ve bu bakteriler ortamda bulunmadı-ğında zararlı bakteriler daha kolay çoğalarak hastalık yapabilir.

Antibiyotik tedavisine başlandığındagörülen hangi yan etkilerden sonra hemen doktora başvurulması gerekir?..Alerjik reaksiyon gelişmişse ve antibiyotik kullanım süresi 3 günü geçmesine rağmen hastalığın gidişatında iyileşmenin aksine daha da kötüye gidiş söz konusuysa hemen doktora başvurulması gereklidir.

Antibiyotiklerin vitaminlerle birliktekullanılması gerekir mi? Yoksa vitaminler antibiyotiklerin etkisini azaltır mı?..Eskiden antibiyotiklerin mutlaka vitamin-lerle birlikte alınması önerilirdi ama yapılan araştırmalar antibiyotiğin tek başına alınma-sında bir sakınca olmadığını ve vitaminlerin ekstra bir yararı olmadığını göstermiştir.

Koruyucu antibiyotik kullanımınasıl olmalıdır?..Koruyucu antibiyotik tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, boğazda beta enfeksiyonu sonrası geçirilmiş kalp ya da eklem roma-tizmasında ve tıbbi olarak düşük bağışıklık sistemi saptanmış kişilerde kullanılabilir.

Ama asla normal bireylerde hastalık gelişme-sin diye koruyucu antibiyotik kullanılmaz.

Antibiyotik KullanımındaDoğru Bilinen Yanlışlar!..

Özellikle kış aylarında artan hastalıklarla birlikte, bilinçsiz ve doktor tavsiyesinden

uzak antibiyotik kullanımı da yaygınlaşıyor Bu durum da ciddi sağlık sorunlarını

beraberinde getiriyor.

Sağlık

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1122

Page 23: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

www.tekorganizasyon.com.tr

HIZMETLERIMIZ:

• Düğün Organizasyonu...• Nişan Organizasyonu...• Kına Gecesi Organizasyonu...• Doğum Günü Organizasyonları...• Bebek Odası Süslemesi...• Kişiye Özel Parti...• Yıl Dönümü Partileri...• Arkadaş Partileri...

• Açılış Organizasyonu...• Sahne, Podyum Kurulumu...• Host / Hostes Temini...• Masal Kahramanları, Palyaço Temini, Gösteri ve Animasyonlar...• Havai Fişek, Volkan, Maytap Işık Gösterileri...• Araç Kiralama...

• Ekipman Kiralama...• Orkestra, DJ, Sanatçı ve Ses Sistemleri Temini...• Fotoğraf ve Video Hizmeti...• Catering Hizmeti...• Yaratıcı Tasarımlar...• Organizasyon İçin Planlama ve Bütçe Danışmanlığı...

• YILBAŞI iÇiN ALIŞVERiŞ MERKEZi, BALO SALONU SÜSLEMELERi...• YILBAŞI KUTLAMASI YAPILACAK MEKANLARDA; SÜSLEME, IŞIKLANDIRMA VE AYDINLATMA ORGANiZASYONLARI...

T: 669 44 18 - F: 669 29 18 - G: 538 366 18 18 - G: 533 595 07 18

[email protected] KC Group AVM E-Blok Kat:1 No:41 Bahçeşehir

TEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve DanışmanlıkTEK Organizasyon ve Danışmanlık

Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…Birlikte Mükemmele…TEK Organizasyon ve Danışmanlık

Birlikte Mükemmele…

Page 24: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Tabiatla olan ilişkiler o kadar zor değildir. İnsan toprakla, taşla, yağmurla, çamurla, yokluklarla, sıcakla, soğukla, açlıkla, fırtına ile mücadele edip bunların hakkından gele-bilir. Fakat muzır ve mendebur bir insanın rahatsız etmesi ve incitmesi kolaylıkla def edilemez. Sizi günlerce uğraştırır, içinize dert olur. Gelip geçici ilişkilere aldırmayıp affedebilirsiniz fakat devamlı olan ilişkilerde bu daha zordur. Her gün birlikte olduğunuz insanlarla olan ilişkileriniz sağlıklı olmazsa mutlu olamazsınız. Öyle ise birinci vazifeniz ilişkilerinizi düzeltmektir.

İnsanlarla olan ilişkilerde güçlü ve sağlam olmanız lazım. Aksi takdirde insanlar üzeri-nize çullanır, incinirsiniz ve ruhunuz yara-lanır. Yaralanan bir ruh ümidini ve hayatiye-tini kaybeder. Dünyaya küser. Başka bir iş yapmak istemez. Güçlüklerle karşılaşacağı endişesiyle hep kaçar. İnsanlardan uzakla-şır, kabuğuna çekilir. Fakat bu çare değildir. Güçlüklerin üzerine gitmek ve onları hallet-mek lazımdır. Tepkilerinizi göstermelisiniz. Adil, sessiz, uslu, efendi, nazik ve kibar ol-mak yetmez. Yanlışlara, haksızlıklara, zor-balıklara ve küstahlıklara karşı çıkmalısınız. Yoksa insanlar sizi ezip geçerler.

Başkalarını kullanmak, sömürmek, küçüm-semek, horlamak ve böylece kendini tatmin etmek insanların tabiatlarında vardır. İyi ve kötü, dindar veya dindar değil bütün insan-lar böyledir. Bir daireye gidersiniz oradaki memur egosunu tatmin etmek için size işgü-zarlıklar çıkarır. Bir yerde kuyruğa girersiniz açıkgözler öne girmeye çalışır, apartmanda-

ki komşularınız ortak giderlere katılmak is-temezler, tanıştıklarınız sizi biraz zayıf görür-lerse büyüklüklerini ispatlamak için küçük isminizle hitap ederler. Hastanede hemşire koluna bir tanıdığını takar hakkınızı gasp eder. Camiye cemaate gidersiniz o mübarek dindarlar yalandan olan faziletlerini tasdik etmenizi isterler. Akrabalarınız, dostlarınız ve hatta anne ve babanız götürdüğünüz he-diyeleri küçümser ve dudak bükerler. Fazla para kazanmadığınız için gizlice sizi suçlar-lar. Yahu bir ev sahibi bile olamadın... Daire-deki amiriniz sizi özel işlerinde çalıştırmak ister, arkadaşınız işten kaytarır, işi size bıra-kır. Daha bunun gibi yüzlerce binlerce iş...

İnsan hayatının başlangıcında gerçeklerin farkında olmadığı zamanlarda körlemesine olayların üzerine gider. Cesurdur ve büyük umutları vardır. Fakat durumun öyle olma-dığını anlayınca yavaş-yavaş geri çekilir ve eğer kuvvetlerini artıramazsa tavizler vere-rek iş yapamaz hale gelir. İnsanların çoğu geriler, umutlarını yitirir. Umutlarını yitirince en hafi f işler gözünde büyür ve dağ gibi gel-meye başlar. Önünde çıkacak engeller aşıl-maz gibi görünür. Bu anormal bir durumdur. İnsan kendini gerçekleştiremezse, kuvvet-lerini artıramazsa, potansiyellerini faaliyete geçiremezse bunun kaçınılmaz sonucu ka-buğuna çekilmek, gerçeklerden kopmaktır. Bunun tedavisi çok zordur.

Her insanın en büyük sorunu kişiliğini geliş-tirme ve gerçekleştirme sorunudur. Hakikat tablosunu öğrenmek sorun değildir. Herkes doğruyu ve yanlışı biliyor ve fakat herkes on-

lara göre yaşama gücüne sahip değil. Bun-dan yoksun olunca onun için birinci sorun bu olur. Bunu ortadan kaldırması lazımdır. Gerçekler karşısında masallar, hayaller, soyut ve metafi zik öğütler hiç bir şeye yara-maz. Yapılan tavsiyelerin bir kıymeti olması için ilişkilerde sizi güçlendirmesi lazımdır. Buna yaramayan şeyleri bir tarafa atmak durumundasınız. Okuduğunuz ve öğrendiği-niz şeyleri gözden geçirmeli, hayatınızı kolay-laştırdığını gördüklerinizi tutmalı diğerlerini atmalısınız. Bu hayatı kimse sizin yerinize yaşamıyor. Acıların, sıkıntıların, üzüntülerin bedelini siz ödüyorsunuz. Sorumluluk sizin-dir. Öyle ise kimin ne dediğine önem verme-meli. Düşüncelerin işe yarayıp yaramadığına bakmalısınız. Yükselen ateşi acilen düşür-meniz lazımdır.

Bizi dertlerimizden, sıkıntılarımızdan kurta-racak olan bilgi yaşamımızdan çıkaracağı-mız bilgidir. Tecrübe etmediğimiz şey gücü-müzü artırmaz. Boş lafl ara itibar etmemeli. Yaşadıklarınız üzerinde düşünmekten ve on-ları derinliğine kavramaktan başka bir bilgi size yararlı olmaz. Gerçek bilgi tecrübeden çıkan bilgidir. Yaşanmayan şeyin bizi değiş-tirmesi ve iyileştirmesi mümkün değildir. Yaşadığımız şeyler kadar öğreniriz. Olan bitene dikkat etmeliyiz. Gerçekler acıdır ve faydalıdır. Hayaller güzeldir ve hiçbir işe ya-ramaz. Soyut ve metafi zik şeyler bir ilerleme sağlamaz.

Çünkü onlar değişmezler. Değişmeyen şey bizi değiştirmez. Öğrenme bir değişme fa-aliyetidir.

İlişkiler!..Bu dünya daen büyük zorluğu,insanlarla olan ilişkilerde yaşarız.

Detaylı Bilgi ve Randevu İçin:

[email protected]

DERSLERİMİZİstanbul Amerikan

ROBERT LİSESİ ve ABD’de HARVARD,PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK

Üniversitelerinden mezun

UZMAN EĞİTİMCİLERtarafından verilir.

Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. Kat, No:214T:(0212) 669 52 63-64 Gsm: 0536 815 06 04

İngilizce Eğitim Programlarımız:

• TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GRE / ICAO• SBS Sınavları için ingilizce• Proficiency ( ingilizce hazırlık atlama )• Genel Amaçlı İngilizce• Teknik İngilizce• Microsoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

Başarınız İçin Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Başarınız İçin Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Bilgisayar ile destek ve uygulamalar

dökümleri

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1124

Page 25: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Detaylı Bilgi ve Randevu İçin:

[email protected]

DERSLERİMİZİstanbul Amerikan

ROBERT LİSESİ ve ABD’de HARVARD,PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK

Üniversitelerinden mezun

UZMAN EĞİTİMCİLERtarafından verilir.

Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. Kat, No:214T:(0212) 669 52 63-64 Gsm: 0536 815 06 04

İngilizce Eğitim Programlarımız:

• TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GRE / ICAO• SBS Sınavları için ingilizce• Proficiency ( ingilizce hazırlık atlama )• Genel Amaçlı İngilizce• Teknik İngilizce• Microsoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

Başarınız İçin Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Başarınız İçin Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Bilgisayar ile destek ve uygulamalar

dökümleri

Page 26: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sağlık

Ancak, alışkanlıklar zaman içinde ve far-kında olmadan doğru nefes almayı kişiye unutturabilir!.. Örneğin doğru nefes almayı önleyen duruşları alışkanlık haline getirdi-ğimizde kısa nefesler akciğerin maksimum kapasiteyle çalışmasını önleyebilir. Ayrıca yaşadığımız sosyal şartlar sağlığımız ve so-lunum sistemimiz için tam olarak uygun ol-mayabilir.

Nefes almak iki nedenle çok önemlidir:1. Vücudumuza ve organlarımıza yaşamla-rını sürdürebilmeleri için ihtiyaç duydukları oksijeni sağlar. 2. Vücuttan atılması gereken atık ve toksin-lerden kurtulma yoludur.

Oksijen vücudun ana ihtiyacıdır!.. İç organla-rın, bezlerin, sinir sistemi ve beynin çalışma-sı için elzemdir. Besin olmadan birkaç hafta, su olmadan birkaç gün yaşanabilir ama ok-sijen olmadan birkaç dakikadan fazla yaşa-namaz. Beynin diğer organlara oranla daha fazla oksijene ihtiyacı vardır. Yeterli oksijen almazsa zihinsel bulanıklık, negatif düşün-ce, depresyon ve ardından işitme ve görme bozuklukları başlar.

Yaşlılar ve damar tıkanıklığı olanlar beyinle-rine yeterli oksijen gitmediğinden genellikle negatif ve depresif olur. Akut bir dolaşım

bozukluğunun kalbe giden oksijeni durdurması

kalp krizi, beyne giden oksijeni durdurması da beyin kanamasına yol açar.

Yetersiz oksijen al-manın yaratabileceği

rahatsızlık ve hastalıkların listesi uzun: netice olarak ok-sijen "Kaliteli ve sağlıklı" bir yaşam için çok önemli ve ge-rekli! Özellikle oturarak çalışan

insanların sürekli yorgun hissetmeleri, sinirli ve verimsiz olmalarının ana sebeplerinden biri yetersiz oksijendir. Uyku düzenlerinde de sorun yaşarlar ve bu nedenle güne kötü başlarlar. Fasit döngüde bağışıklık sistem-leri de zayıfl ar ve sorunlar artarak devam eder. Doğru nefes almak tüm bu sorunları ortadan kaldırabileceği ve dolayısıyla hayat kalitesiyle paralel olarak başarıyı da artıra-cağı için önemlidir. Canlılık ve gençliliğin ana sırlarından biri temiz kan dolaşımıdır. Bunu elde etmenin en kolay yolu da soluduğumuz havada saklıdır. Doğru nefes alarak vücu-dun tüm organlarının doğru beslenmesini sağlayacak ve verimlilik sürelerini artıracak; bu arada daha sağlıklı bir cilde de kavuşa-caksınız. Kısaca doğru nefes almak gençleş-me sürecinizi başlatacaktır.

Doğru Nefes Almayı Nasıl Öğreniriz?..Uyurken derin nefes alırız. Dolayısıyla doğ-ru nefes almayı öğrenmek için basit bir yöntem olan uyuma simülasyonu yapmak gerekir: sırt üstü yatıp gözlerinizi kapatın, tüm vücudunuzu rahatlatıp uyuduğunuzu farz edin ve nefesinizi derinleştirin. Ciğerle-rinizin önce alt, sonra orta ve üst loblarını havayla doldurmaya çalışın. Nefes verirken önce üst sonra orta ve en son alt loblardaki havayı boşaltmaya çalışın. Bunları yaparken herhangi bir efor harcamayın ve solunumu bütünsel bir işlem olarak gerçekleştirin. Ağ-zınız mutlaka kapalı olmalıdır. Nefes Alma Teknikleri Çoğumuz üç veya dört tür solu-num kullanırız. Bunlar yüksek, orta, alçak veya komple solunum türleridir. Komple so-lunum diğer üçünün birden kullanılmasıyla alınan nefes şeklidir.

Yüksek solunum: Göğüs ve akciğerlerin üst tarafında oluşan ve göğüs kafesi, omuz ve ensenin kalkmasıyla oluşan solunumdur. Astımlı kişiler, fazla sıkı kemer takmış olan-lar, midesi fazla dolu olanlar veya çabuk

nefes nefese kalanlar sıkça bu solunum türüne sığınır. Bu nefes alma şekli sığdır ve alınan nefesin çoğu gerekli yerlere ulaşmaz. Akciğerlerin sadece az kapasitesi olan üst lobları kullanıldığından bu solunum şekli en istenmeyen sayılabilir. Dar giysiler kullanan kadınlar arasında yaygın olan bu solunum türü sindirim problemi olan kişilerde de gö-rülür.

Alçak solunum: Göğüs ve akciğerlerin alt tarafında oluşan solunumdur. Yüksek veya orta solunumdan çok daha etkindir. Bu solu-numu kullanmak için nefes alırken yavaşça mideyi öne iter ve nefes verirken midenin ye-rine dönmesine izin verirsiniz. Diğerlerinden iyi olmasının dört ana sebebi vardır:

1. Nefes alırken daha fazla hava çekilir çünkü akciğerlerin alt lobları buna daha müsaittir.2. Diyafram ikinci bir kalp görevi görerek pistona benzer hareketi ciğerlerin altını ge-nişleterek damarlardaki akışı artırır; bu da dolaşımın genel anlamda iyileşmesine ne-den olur.3. Bölgedeki diğer organlara diyaframın yu-karı-aşağı hareketi sayesinde masaj yapıl-mış olur. 4. Bu solunumun sinir sistemine de pozitif etkileri vardır.

Orta solunum: Bunu anlatmak diğerlerine oranla daha zordur. Ana hatlarıyla akciğer-lerin orta kısımlarına nefes doldurularak yapılan solunum şeklidir. Bu tür de sığ bir solunum şeklidir. Yüksek solunuma oranla iyi ama alçak solunuma göre yetersizdir.

Komple solunum: Tüm solunum sistemini içerir, ayrıca akciğerlerin tüm loblarını kul-lanmakla kalmaz, onları genişleterek daha fazla hava almalarına da neden olur. Bu tür nefes sadece nefes egzersizleri yapılırken uygulanabilir. Normal yaşam süresince al-çak solunum uygulamak gerekir.

Nefes almak doğal veotomatik bir dürtüdür.Farkında olmasak da nefes alırız.O halde nasıl nefes alınması gerektiğiniöğrenmek saçma gelebilir.

Doğru Nefes Alma

Teknikleri!..

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1126

Page 27: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 28: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 29: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 30: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sohbetimize öncelikle sizi tanıyarak baş-lamak isteriz.1968 Kırşehir doğumluyum. Yaklaşık 30 yıldır sektörün içindeyim. Sektörün çırak-lığından, kalfalığına ve ustalığına varana kadar her kademesinde yer aldım. 1998 senesinden buyana ailemle Bahçeşehir’de yaşıyoruz.

Kuyumculuk ve Mücehver işine girişiniz veşuan geldiğiniz noktayı özetleyebilir misi-niz?..Kuyumculuk mesleğine, marka fi rmaların markalaşmaya gitmesiyle birlikte sektörde tanınmış fi rmaların bayiliğini yaparak başla-dım. Daha sonra Avrupa’nın ve Türkiyemizin modern Kapalı Çarşısı olarak nitelendirdiği-miz Kuyumcukent’te sektörümü icra etme-nin mutluluğunu yaşıyorum. Burada direk imalattan halka satış gerçekleştiriyoruz. Bu hem tüketiciyi memnun ediyor, hem de bizi memnun ediyor. Örnek verecek olursak dışarıda herhangi bir mağazadan 10.000 TL’ye alacağınız bir ürünü, imalattan ve ilk elden sunduğumuzdan biz burada 7500 TL’ye tüketiciye sunabiliyoruz. Tüketicilerle aramızda ne toptancı, nede pazarlamacılar var.

İstanbul’da Kuyumcukent haricinde başka şubeleriniz var mı?..Elbette. Biz yıllardır tanınmış fi rmala-rın bayiliğini yapıyoruz. Forum İstanbul AVM, Marmara Forum, Beylicium AVM, Beylikdüzü’nde Perlavista AVM ve ilk mağa-zamız olan Yenibosna ana caddede 2 cad-de mağazamız var. Geçtiğimiz yıllarda baş-layarak ve önümüzdeki dönemlerde cadde mağazacılığından çıkarak AVM’lerde kendi markamızla ve ismimizle mağaza açıyor ve açmaya da devam edeceğiz. Bunun ilk örne-ğini Marmara Forum’da Nişantaşı Kuyumcu-luk olarak açtık. Ancak 25 yıldır Yenibosna ana cadde de hizmet verdiğimizden dolayı Kuyumcukent’te Ertan Tunçbilek ismiyle mağaza açmayı uygun gördük. Burada üre-timde yapıyoruz.

Türkiye’de Kuyumculuk sektörü hakkında düşüncelerinizi alabilir miyiz?..Türkiye’de ve dünyada son yıllarda yaşanan dengesiz fi yat artışları elbette sektörümüzü de olumsuz etkiledi. 2001’de ki krizle birlik-te Türkiye’de ki kuyumculuk sektörü yavaş yavaş, hem fi yatların çok aşırı yükselme-si sebebiyle hem de takı sektörünün kalıp değiştirmesi sebebiyle birçok kuyumcunun sektörden çekilmesine neden oldu. Kendini yenilemeyen, yeniliği takip etmeyen o günün piyasa koşullarına uyum sağlayamayan, elinde belli bir emtia gücü olmayan, imalat-çılar, toptancılar ve hem de perakende sek-törü olsun birçok fi rma elendi. Kuyumculuk sektörü meslek açısından çok güzel bir sek-

tör; Bağlamış olduğunuz sermayeyi hiçbir zaman kaybetme riskiniz yok. Uzaklara git-meyelim, bundan 10 sene öncesine kadar onsu 270-300 $ olan altının bugün ki onsu 1900$ civarında. Yani ons bazında %500, %600 para kazanmış durumda, TL olarak zaten mukayese edilmez. 1 sene önce altın alan bir vatandaş en basiti çeyrek altından ele alalım, bugün ki fi yatı 170-175 TL iken, 1 sene önce 85-90 TL’ydi. Kısacası sektör ola-rak sermaye bakımından hiçbir riskimiz yok.

Türkiye’de ve özelikle İstanbul’da altın ve mücevher dendiğinde ilk akla gelen yer Kapalı Çarşı olurdu, sizce bu bilinirlik de-ğişecek mi?..Kapalı çarşı Türkiye’ye Avrupa’ya ve hatta dünyaya mal olmuş bir yer. Kurulduğu yıllar itibariyle bir ihtiyaçtı ve bana göre misyonu-nu da başarıyla tamamladı. Kuyumcukent yaklaşık 10.000 insanın çalıştığı atölye blo-ğunda, 609 mağazası olan modern bir yer. Burası ulaşım kanalarının çeşitliliği, gerek üreticilerin burada olması, modern mimarisi ve daha birçok nedenden dolayı Türkiye’nin ve Avrupa’nın yeni modern kapalı çarşısı. Önümüzdeki aylarda Kuyumcukentin ismi-ne Weeding World ’ü de ekleyerek bir evli-lik merkezi haline getirmeyi amaçlıyoruz. Burada yeni evlenecek çiftler veya eşine dostuna hediye alacak insanlar çok rahat-lıkla gelip alışveriş yapabilecekler. Takılarını, mücevherlerini almanın yanı sıra gelinlikten damatlığa hatta hatta ev mobilyasına kadar birçok ihtiyaçlarını bu merkezden karşılaya-bilecekler.

“Avrupa ve Türkiye’nin yeniKAPALIÇARŞISI KUYUMCUKENT olacak.”Türk kuyum sektörünün çağın gereklerine uygun, modern ve mükemmel teknolojik alt yapı ile donatılmış bir mekânda gelişmesini ve böylelikle dünya pazarları ile rekabet edebilmesini sağlamak amacıyla kurulan Kuyumcukent işletmelerinden Ertan Tunçbilek, “Avrupa ve Türkiye’nin yeni altın ve mücevher KAPALIÇARŞISI KUYUMCUKENT olacak” dedi.

Yeni yıl alışverişlerinizdePırlantalı ürünlere %30,altın ürünlere %20 indirimbizden size hediye...

Aktüel

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1130

Page 31: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 32: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Nefes almak bayramdır mesela; Günün bi-rinde soluksuz kalınca anlar insan...Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karan-lık öğretir; sevmeninkini yalnızlık...Sızlamayan her organ, hele de burun direği bayramdır...Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zi-hinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp “çok şükür bugünü de gördük” diyebilmek...Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır.Yoğun bakımda sancılı geceyi ya da kangren olmuş bir ilişkiyi bitirmek de öyle...En acıktığın anda dumanı tüten bir somu-nun köşesini bölmek, korktuğunda güven-diğine sarılabilmek, dara düştüğünde dost kapısını çalabilmek bayramdır...Bir sürpriz paketinden çıkan hediye, tatlı bir şekerlemede üstüne serilen battaniye, saçlarını müşfi k bir sevgiyle okşayan anne bayramdır...

“Ona güvenmiştim, yanılmamışım” sözü bayramdır...Hiç aldatmamış, aldanmamış olmak bay-ram...Yeni eve asılan basma perdeler, alın teriyle kazanılmış ilk rızkın konduğu çerçeveler, yüklü bir borcun son taksiti ödenirken sıkı-lan eller bayramdır...Evde yalnızlığı noktalayan insan nefesi, ak-şam kapıda karşılayan yavuklu busesi, sev-dalı bir elin tende gezmesi, nice adağın ar-dından çınlayan çocuk sesi bayramdır...Alnı açık yaşlanmak bayramdır; ulu bir çınar gibi ayakta ölebilmek bayram...Bunların kadrini bilirseniz, kıymet bilmeyi öğrenirseniz her gününüz bayram olur...Meraklanmayın, öyledir diye size deli de-mezler...Deseler de böyle delilik, bayram artığı gün-lerdeki nankör akıllılıktan evladır...Her gününüz bayram olsun!..

Kış ayına girdiğimiz şu günlerde bedensel sıkıntılarımıza bir yenisi daha eklendi: “Kro-nik yorgunluk” Kronik yorgunluğa neden olan; ancak farkında olmadığımız kulak bu-run boğaz hastalıkları yaşam kalitemizi dü-şürebiliyor. Bu yorgunluğa neden olan kulak burun boğaz problemleri hakkında bilgiyi Hisar Intercontinental Hospital Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Seyhan Alkan verdi.

Kişinin bedensel olarak kendini iyi hisset-memesi, iş gücü kaybı, davranış bozukluğu, konsantrasyon kaybı, cinsel isteksizlik gibi

birçok problemin belli bir süreye yayılması olarak tanımlanabilecek yorgunluğun özel-likle üst solunum yolu problemleri nedeniyle oluştuğunun altını çizen Alkan'ın verdiği bil-gilere göre, vücudumuzun ihtiyacı olan oksi-jen miktarını karşılamayan bedenlerde yor-gunluk kaçınılmazdır ve kulak burun boğaz bölgemizdeki problemler kronik yorgunlukta tetikleyici olabilir.

Bunlar:• Hava yolumuzu tıkayan burun içi eğrilikler, • Burun eti büyümeleri, • Kronikleşmiş sinüzitler,

• Fark edilmeyen kronik sinüzitler, • Alerjiye bağlı burun içinin yaygın şişmesi, • Geniz eti, • Yumuşak damak ve küçük dil iriliği, pozis-yonu, • Bademciklerin normalden çok iri olması, • Dilin iri ve ağız boşluğuna sığmaması, • Çenenin küçük ya da geride yerleşmesi, • Ses tellerine yerleşen polipler kronik yor-gunluk sebebi olabilir.

Bu nedenle uzun süreli geçmeyen bir kronik yorgunluğunuz varsa mutlaka bir KBB uzma-na başvurun.

Hissetmeyi Bilene Her Gün Bayramdır Aslında...

Sürekli Yorgunsanız Sinüzit Olabilirsiniz!..Sabahları zor uyanıyorsanız, ne kadar uyusanız da hep yorgunsanız, işinize konsantre olmakta güçlük çekiyorsanız bir kulak burun boğaz uzmanına başvurmanızda fayda var.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1132

Page 33: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 34: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Nature dergisindeki makaleye göre Rhesus maymunları bu bağlantıyla sadece sanal bir kolu çalıştırmakla kalmayıp, objelerin yüzey yapısına da dokunabilmişler. Bilgisayar duyu algısını kablo bağlantısıyla doğrudan doğru-ya hayvanların beyinlerinde oluşturuyor.

Beyin sinyalleriyle çalıştırılan protezler ve diğer aletler zaten vardı. Fakat ilk kez doğ-rudan doğruya elektro uyarılarıyla bir duyu algısını geri yansıtmaya başardık diyor Duke Üniversitesi’nden Miguel Nicolesis. Araş-tırmacılar bu teknolojinin birkaç yıl içinde engelli hastalara yepyeni ve bağımsız bir yaşam sunacağına inanıyor. Nitekim felçliler bu teknikle yalnızca kollarını ve bacaklarını hareket ettirmekle kalmayıp, objelerin yüzey yapılarını hissedebilecek ya da yürüdük-leri alandaki engelleri robotik dış iskeletle aşabilecek. Yeni geliştirilen arayüz için iki Rhesus maymununda, beynin çalıştırma merkezi beyne yerleştirilen elektrotlarla bir bilgisayara bağlanmış.

Deney hayvanları, ekranda görülen sanal bir kolu önce joystick ile daha sonra ise bu elektrot bağlantısı üzerinden çalıştırılmışlar. Ekran üzerinde kolun dışında birbirine ben-zeyen üç yuvarlak biçim de görülüyordu. Bil-

gisayardan çıkan diğer kablolar, maymunun, dokunma duyusu uyarılarının işlendiği beyin bölgesine bağlıydı. Maymunlar sanal kolla ekrandaki nesnelere dokunduklarında, iş-lemci beyne elektrik sinyali gönderiyordu. Fakat sinyal objeye göre değişiyordu. Obje-lerden biri on hertz frekansında uzun atım-lar, diğeri beş hertz frekansında daha kısa atımlar, üçüncüsü ise hiçbir sinyal motifi göndermiyordu.

Maymunlar sanal kolla beş hertz atımlık ob-jeye dokunduklarında ödül almışlar. Bu şe-kilde maymunlardan birisi dokuz diğeri ise dört denemeden sonra hangi objeye doku-nacağını öğrenivermiş.

Maymunların bu başarısı, insanların bu gö-revi yakın bir gelecekte çok daha kolay öğ-renebileceklerini gösteriyor diyor uzmanlar. Bilim insanları için en önemlisi, maymun beyni ve bilgisayardaki sanal kol arasındaki etkileşimin hayvanın bedeninden tamamen bağımsız olarak gerçekleşmesiydi. Beynin gerçek beden ve sinirlerden alamadığı bil-gileri gönderen bir tür sinyal kanalı üretmiş olduk diyor Nicolesis. Bu doğrudan arayüz bu nedenle gelecekte felçli olan ve duyuları körelmiş kişilere de yardımcı olabilecek.

Beyin ve Bilgisayar Bağlantısında Önemli Bir Gelişme...Bilim insanları ilk kez bir maymun beyni ve bir makine arasında, çift yönlü veri alışverişi yapabilen bir bağlantı kurdu.

Doğru besinleri seçersiniz daha sağlıklı bir hayata sahip olabilirsiniz...1. Narenciye: Portakal, limon ve greyfurtta bulunan flavonoidler, kanser hücrelerinin ge-lişmesini ve yayılmasını engeller.2. Renkli gıdalar: Havuç, domates, şeftali gibi besinlerde keroten ve likopen gibi mad-deler bulunur. Bu maddeler kanserli hücrele-rin büyümesini engeller.3. Domates: Hem domates hem de domates sosunda bulunan likopenler özellikle prostat kanserine karşı büyük bir direnç oluşturur.4. Kırmızı şarap: Üzümdeki polyfenol mad-

desi hücrele-rin ölmesini engeller.

5. Soğan: Iz-garada çok fazla pişirilen

etlerdeki kanserojen maddelerin etkisini azaltıyor. Ayrıca tansiyonu düşürüyor.6. Baharatlar: Nane, tarçın ve biberiye gibi baharatlar kansere yakalanma riskini azaltı-yor. Antioksidan oranları yüksek olduğu için ağrıları dindiriyor.7. Sebzeler: Brokoli ve ayçiçeği gibi bitkiler gelişmekte olan kanseri engelliyor, tümör oluşumuyla savaşıyor.8. Böğürtlen: Böğürtlen ve çilekler kanserli hücreleri ortadan kaldıran polifenol maddesi barındırıyor.9. Mantar: Yüksek oranda bağışıklık sistemi-ni kuvvetlendiren lentinan maddesi var.10. Bitter çikolata: En az yüzde 70’i kakao olan siyah çikolatalar kanserli hücrelerin ge-lişmesini engelliyor.11. Yeşil çay: Katesin maddesi, tümörlerin gelişmesini engelliyor. Yüksek antioksidan oranı sayesinde vücuttaki toksinlerin atılma-

sını sağlıyor.12. Zeytin: Zeytin ve zeytin yağındaki fenol maddesi vücuda direnç sağlıyor. Bu madde siyah zeytinde, yeşil zeytinden daha fazla bulu-nuyor.13. Omega-3: Somon, sardalya ve istavrit gibi yağlı balıklarda bulunan omega-3 kanser riskini azaltıyor.14. Köri ve safran: Hücrelerin engelleyen bu maddeler, iltihaplara da müdahale ediyor.15. Zencefil: Antioksidan oranı yüksek oldu-ğu için bazı kanser türlerini engelliyor.16. Soya: Hormon hareketlerini düzenleyen soya fasulyesi göğüs kanserini engelliyor.17. Çekirdekli meyveler: Kiraz, şeftali ve üzüm gibi besinler göğüs kanserinin gelişme-sini önlüyor.18. Nar suyu: Her gün bir bardak nar suyu iç-mek prostat kanserinin gelişmesini engeller.

Hayat kalitenizi

Gereken besinlerarttırmak için

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1134

Page 35: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 36: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

Bilim adamları, sonuçları Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlanan araştırmada, düzenli olarak ya-pılan meditasyonun, insan beyninin korku, psikolojik rahatsızlıklar ve dikkat sorunla-rıyla ilgili bölümünde olumlu etki yarattığını gördü.

Araştırmada, beynin algılama ve otokontrol ile ilgili kesimleri arasındaki iletişimin de

daha güçlü olduğu tespit edildi. Araştırmayı yürüten, Yale Üniversitesinden Judson Bre-wer, düzenli meditasyonun ağrılara karşı etkili olabildiğini, sigara ve benzeri madde-lerin bağımlılığından kurtulmada da fayda sağlayabildiğini belirtti. Brewer, yaptıkları araştırmada, meditasyonun özellikle Defa-ult Mode Network (DMN) olarak adlandırılan iletişim ağı üzerinde etkili olduğunu gördük-lerini ifade etti.

Rüyalar Acı Veren Hatıraları Siliyor...Bilim adamları, rüyaların görüldüğü evre olan REM uykusunun,acı hatıraları unutmaya yardımcı olduğunu tespit etti.Kaliforniya Üniversitesi bilim adamları, so-nuçları Current Biology dergisinde yayımla-nan araştırmalarında, gönüllü deneklerini iki gruba ayırarak, her iki gruba da üzücü görün-tüler izletti. Bu esnada deneklerin tomografi -leri çekilerek, beyinlerinin hangi bölgelerinin faaliyete geçtiği gözlemlendi. Her iki gruba da aynı görüntüler yaklaşık 12 saat sonra tekrar gösterildi ve yine beyin tomografi si çekildi. Gece uyuduktan sonra görüntülere

yeniden bakanlarda, beynin duygularla ilgili bölümündeki faaliyetin, diğer deneklerdekin-den az olduğu, buna karşılık bu grupta bey-nin rasyonel düşünmekle ilgili bölümünün faaliyetinin daha yüksek olduğu tespit edildi. Bilim adamları, REM uykusundaki kimyasal değişikliklerin bu sonuca yol açtığını tahmin ediyor. REM uykusunda, stresle ilgili olan no-radrenalin hormonu oranının önemli ölçüde düştüğü biliniyor.

Meditasyon Beyinde Sinir Hücrelerinin İletişimini Etkiliyor...Meditasyonun, beyin sinir hücreleri arasındaki iletişim ağı üzerinde etkili olduğu bildirildi.

Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı Brigham and Women's Hospital'dan uzman-lar tarafından yürütülen bir araştırma, AB kan grubuna sahip insanların ve B kan grubuna sahip kadınların felç geçirme riskinin, kan grubu 0 olanlara oranla daha yüksek oldu-ğunu ortaya koydu. Yaklaşık 90 bin kadın ve erkekte tespit edilen 2901 felç vakasının incelendiği araştırmada, AB kan grubuna sa-hip kadın ve erkeklerde felç geçirme riskinin 0 kan grubu olanlara göre yüzde 26; B kan grubuna sahip kadınların felç geçirme riski-nin ise 0 kan grubu olanlara oranla yüzde 15 daha fazla olduğu saptandı.

Kan grubunun, alyuvarların yüzeyindeki pro-teinlerle ilişkili olduğunu belirten uzmanlar, insanların bağışıklık sistemlerinin çok erken yaşlarda bu özelliklere göre şekillendiğini, bazı kan gruplarının alyuvarların kümelenme-sini ve damar yüzeylerine tutunmasını daha mümkün kıldığını, bunun da pıhtı oluşumuna yol açtığını kaydetti.

Felç Riskini Artıran Diğer Önemli Etkenler!..Uzmanlar, kan grubunun tek başına felç riski

oluşturduğunun söylenemeyeceğini de belir-terek, genler, yoğun sigara ve içki tüketimi, az egzersiz gibi başka faktörlerin de felç riskini belirlediğini bildirdi. Araştırmanın başkanla-rından Dr.JoAnn Manson, son verilerin insan-ları paniğe sevk etmesini amaçlamadıklarını, ancak bulguların herkesin dikkate alması gereken ve sağlıklarıyla ilgili önlemler alma-larını teşvik edecek yeni bilgiler sunduğunu söyledi.

Daha önceki araştırmalarda da A, B ve AB kan grubuna sahip insanlarda felce yol açan pıhtı oluşumu ve kalp krizi riskinin daha yük-sek olduğu, 0 kan grubuna sahip kimselerde ise kanama riskinin daha fazla olması nede-niyle pıhtı oluşumunun daha nadir görüldü-ğü belirlenmişti. Amerikan Kızılhaçı'na göre beyazların yüzde 45'i, siyahilerin yüzde 51'i, Hispanik kökenlilerin yüzde 57'si ve Asyalıla-rın yüzde 40'ı 0 kan grubuna sahip, başka bir deyişle “Evrensel Donörler”. En az rastlanan kan grubu olan AB'nin görülme oranları ise beyazlarda ve siyahilerde yüzde 4, Hispanik-lerde yüzde 2, Asyalılarda yüzde 7.

Kan Grubuna Bak, Felç Riskini Ölç!..Kan grubunun, felç geçirme riskini etkiliyor olabileceği belirlendi.Peki hangi kan grupları daha fazla risk altında? İşte yanıtı...

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1136

Page 37: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

GEÇMİŞ ŞİMDİŞİMDİ GELECEKGELECEK

• Her vücut tipine ortopedik uyku sağlar.• Kan dolaşımının düzenlenmesine yardımcı olur.• Çift kişilik yataklarda, sağ ve sol taraflarda kişiye özel konfor sunar.

YATAKTADEVRiMYAPTIK!

YATAKTADEVRiMYAPTIK!

TÜRKİYE’NİN İLKHAVA KANALLI YATAĞIBODY BALANCE

TÜRKİYE’NİN İLKHAVA KANALLI YATAĞIBODY BALANCE

TAKSiT iMKANI!

Tüm BonusKartlara 12diğer kartlara 6

UYKUYA DAiR HERŞEY BAHÇEŞEHiR ‘TA

Bahçeşehir Mobilyacılar Çarşısı H1 Blok No:3 Bahçeş[email protected] - www.yatasbahcesehir.com

Tel:0212 605 06 15

YENi YILA YATAŞ YATAKLA GiRMEK VAR!..YATAŞ PUFFYev tekstil ürünlerinde

Yeni Yıla özel%20’ye varan indirim.

NAKiT’TEYeni Yıl’a Özel

%10iNDiRiM

Page 38: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

İngiliz Daily Telegraph gazetesinde yayımla-nan araştırma, Valencia Üniversitesi'ndeki bilim adamlarınca gerçekleştirildi. Araştır-ma çerçevesinde, 84 erkek öğrencinin her birinden biri kadın, diğeri erkek iki yabancıy-la birlikte oldukları bir odada sudoku çözme-leri istendi.

Deney sırasında yabancı kadın odadan çık-tığında, katılımcı öğrencinin kortizol sevi-yeleri artmazken, yabancı erkek çıktığında ve erkek öğrenci yabancı kadınla baş başa

kaldığında kortizol seviyelerinin yükseldiği gözlendi.

Bu yükselişin özellikle söz konusu yabancı kadının "güzel" olduğuna inanan erkeklerde daha fazla olduğu belirlendi.

Vücutta fiziksel ya da psikolojik stres altında üretilen kortizol hormonu seviyelerinin yük-sek seyrinin, kalp ve şeker hastalıkları ile yüksek tansiyon ve iktidarsızlığı artırabilece-ğine işaret edildi.

Kış mevsiminde, soğuk, rüzgâr ve düşük nem oranı gibi etkenler cildimizin normalin üzerinde hızla gerilip, çatlamasına neden oluyor. Kuru ve soğuk havadan ilk etkilenen cilt kısmı ise dudaklarımız oluyor. Kuruma ile ortaya çıkan çatlak dudaklar ve pürüzlü eller kış aylarında cilt bakımının önemini daha da belirgin hale getiriyor.

Eraclinic Estetik Direktörü Ayşe Bocan özel-likle soğuk havalarda görülen ve cildin pul

pul dökülmesine sebep olan cilt kuruluğun-dan kurtulma yolları hakkına pratik çözüm-ler sunuyor:• Aşırı sıcak su ile yıkanmak yerine ılık suyu tercih edin.• 15 dakikadan fazla duş almayın.• Banyodan sonra cildinize nemlendirici sü-rün.• Bitkisel özlü nemlendiricileri seçin.• Alkollü kozmetik ürünlerini tercih etmeyin.• Gerekli durumlarda günde cildinize iki

kere nemlendirici sürün.

Vitamin Eksikliği Cildimizi Nasıl Etkiler?..

Özellikle A, C, E ve F vitaminleri bakımından eksik beslenme, cildin yenilenme hızını ya-vaşlatıyor. Bu durumda cilt içerisinde nemi bol genç hücreler yerine nemi az yaşlı hüc-reler beliriyor. Cildin ihtiyacı olan vitaminleri karşılayabilmek için vitamin oranı yüksek meyve ve sebzeler tüketmeye çalışın.

Güzel Kadınlar Sağlığa Zararlı!..Yapılan bir araştırma, güzel kadınların “sağlığa zararlı” olabileceğini göster-di. Güzel bir kadınla sadece 5 dakika yalnız kalmanın, erkeklerde vücuttaki stres hormonu kortizol seviyelerini artırdığı belirlendi.

Kışa Özel Cilt Bakım Tüyoları...

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1138

Page 39: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

+‘EE K S T R A

Bonus’a özel peşin fiyatına Bonus’a özel peşin fiyatına

12 taksit12 taksitveya 4 ay ertelemeveya 4 ay erteleme

Page 40: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

PremiumPremiumBabyBaby

Sağlık

Kalp hastalığı kader değildir. Daha da ileri gitmek gerekirse akıllı insan kalpten ölmez. Başka bir deyişle yaşamayı seven, hayattan zevk alan insan kalpten ölmez. Kalp ve da-mar hastalıkları önlenebilir hastalıklardır.

Suçlu kim?..Kimler kalp hastası olur sorusunun cevabı Daltonlarla baş edemeyenlerdir. Daltonları herkes tanır. Bu 4 azılı kardeş eskiden ban-kaları soyar, paraları çalardı. Şimdilerde ise sağlığımızı çalıyorlar. 80 yıllık ömrünüzü 50 yıla indiren, 30 yılımızı çalan bu Daltonlar gerçekten de işlerinin ustasıdır. Ancak işin iyi yanı bunlarla mücadele ederek 30 yılımızı kurtarmak mümkündür. Modern tıp bugün kalp ve damar hastalıklarının bir kader ol-madığını kanıtladı.

Bu dört kardeşi kolesterol, tansiyon, sigara ve şeker hastalığı olarak tanınır. Her biri çok tehlikeli, ömrümüzü kısaltan azılı haydutlar-dır. Daha da kötüsü eğer birlikte dolaşırlarsa ortalıktan yok olmakta fayda var.En çok ko-nuşulansa kolestrol.

Kolesterolle ilgili bilimsel gerçekler...Gün geçmiyor ki medyada kolesterolle ilgili yeni bir haber olmasın. “Kolesterol aslında zararlı değildir. Kolesterolü düşürmeye ge-rek yoktur. Kolesterol ilaçları zararlıdır.” gibi... Diğer yandan bilim insanlarına sordu-ğunuzda kolesterol en azılı düşmandır der-ler. Hangisine inanmalı.

Kolesterol hücrelerimizin yapı taşı olmazsa olmazıdır. Sağlıklı kolesterol düzeyi için şunu söylemek uygun olur; azı karar, çoğu zarar-dır. Doktorunuz kolesterolden bahsederken

LDL kolesterolden (düşük dansiteli lipopre-otein) bahseder. Kan testlerini yaptırdığınız-da genelde 4 farklı kolesterol değeri verilir. Ancak akılda tutulması gereken nokta en tehlikeli ve öldürücüsünün LDL kolesterol olduğudur. L harfi ile başladığı için “Lanetli kolesterol”de denebilir. Bilimsel gerçekler kalpten ölmek istenmiyorsa şu iki rakamın unutulmaması gerektiğinin altını çiziyor. Daltonlardan hiçbiri yoksa, lanetli kolesterol değeriniz 130 dan küçük, daltonlarla çoktan tanışıldıysa LDL’nin 70 civarında olması ge-rekmektedir.

Kolesterol oganların yapı taşıdır, ancak faz-lası da o organlara giden can damarlarını tıkar. Evinizdeki musluktan akan su kireçli ise o musluğun bir süre sonra kireçle kapla-narak tıkanacağını ve artık su akmayacağını herkes bilir. Kolesterolde böyledir. Eğer ka-nınızdaki kolesterol düzeyi çok yüksekse bir süre sonra kalbinize, beyninize, böbreğinize, bacaklarınıza giden damarlar aynen kireçli suyun yaptığı gibi tıkanır. Kalp krizi geçirir-siniz. Felç geçirirsiniz. 50 metre yürüyünce bacaklarınız ağrır, durmak zorunda kalırsı-nız. Kolesterol diğer dalton kardeşlerden biri veya birden fazlasıyla bir araya gelecek olur-sa o zaman yukarıda sayılan hastalıklar çok daha ağır geçer ve ölümle sonuçlanabilir.

Kolesterol ne kadar düşerse tehlikelidir...Yeni doğan sağlıklı bir çocuğun göbek kordo-nundaki LDL kolesterol düzeyi 30–50 mg/dl düzeyindedir. Bu düzeylerde bile çocuk sağ-lıklı doğabilmektedir. Bazı genetik hastalık-larda LDL düzeyleri 10-15 mg/dl düzeyinde-dir ve bu insanlar çok uzun yaşar ve kalpten ölmezler. Yukarıda belirtildiği üzere kolestrol

hedefi Daltonlarla karşılaşmamış olanlar için 130, karşılaşmış olanlar için 70’dir. Bu hedefl er insan sağlığını bozmaz aksine ya-şamı uzatır. Daltonların yıllarınızı çalmasını engeller.

Yaşam tarzı değişikliği...Yaşam tarzı değişikliği, hareketli olmak ve sağlıklı beslenmek demektir. Yürüyün, mer-diven çıkın, az yiyin, sık yiyin, ambalajdan, poşetten çıkan hiçbir şeyi tüketmeyin, sade-ce doğal topraktan çıkan yiyecekleri tüketin. Akdeniz mutfağı ile tanışın, sigaradan nefret edin. Bunları yaparken damak tadınızı da unutmayın. Haftada bir gün kaçamak yapın, sevdiğiniz kebabı yiyin.

Kolesterolün asıl fabrikası karaciğerdedir. Karaciğer siz hiç kolesterol yemeseniz de ko-lesterolü üretmeye devam eder. Yani sadece yiyeceklerle kolesterolü düşüremeyebiliriz. Kolesterolünüzü düşürmek için karaciğer-deki fabrikanın kapısına kilit vurmak üretimi azaltmak gerekir. Bunun içinde fabrikadaki üretimi azaltacak olan kolesterol ilaçlarını kullanmak gerekir. Bu ilaçları 20 yıldır kul-lanıyoruz ve artık doktor kontrolünde kulla-nıldığında oldukça güvenli ilaçlar olduklarını biliyoruz. Güvenli ve yaşam uzatan ilaçlar.

Unutulmaması gerekenler...1. Daltonlar ömrümüzü çalan dört azılı kar-deştir. Kolesterol, tansiyon, şeker, sigara...

2. Daltonlarla karşılaşmadıysanız LDL dü-zeyiniz 130’dan, karşılaştıysanız 70’den küçük olsun...

3. Akıllı adam kalpten ölmez. Kalp hastalığı kader değildir.

Akıllı Adam Kalpten Ölmez!..Dünyada bir numaralı ölüm nedeninin kalp ve damar hastalıkları olduğuna dikkat çeken Bayındır Hastanesi İçeren-köy Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr.Timur Timurkaynak, neredeyse iki kişiden birinin kalp ve damar hastalıkların-dan öldüğü bir ülkede yaşadığımızı belirtti.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1140

Page 41: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

PremiumPremiumBabyBaby

Page 42: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Almanya’da o yıllarda yaşayan İtten adında bir resim öğretmeni görüyor ki, atölyede çalışan öğrenciler hep kendilerine yakışan renkleri tuallerine yansıtıyorlar, bunu üzerine bay itten şöyle bir sonuca varıyor, her insana her renk yakışmaz ve insanlar kendi-lerine en çok yakışanı bulup kullanmalıdırlar.

İşte bu sistemle, en çok güzelleştiren, genleştiren ve size en çok yakışan renkleri saptayabilirsiniz. Böylece toplum içinde kendin-den emin, dikkat çeken beğeni toplayan, devamlı kompliman alan bu kişi olmanız hiç de zor değil.

Güzel giyinmek, giysi, makyaj aksesuarların hem birbirleri ile hem de kişinin tipi, saç, göz, ten rengiyle uyum sağlaması ile mümkün olur. Muhtelif tonlar arasında kendinize yakışan tonla-rı tespit ettiğinizde giyiminizde ve alışverişlerinizde daha bilinçli olacaksınız.

Bir çift ayakkabı bütün giysilerinizle kullanılabilecek, alacağınız küçük bir aksesuar dolabınızdaki tüm giysilerinize uyum sağla-yacak, makyaj yapmak için değişik renklerde bir sürü malzeme almak zorunda kalmayacaksınız.

Bir ruj, bir far, bir allığı tüm kıyafetlerinize uyumlu bir şekilde kullanabileceksiniz. Bu da çağdaş bir kadın olarak size büyük ekonomik kolaylıklar sağlayacaktır. Bu, gardrobunuzda hep aynı renkler olacak anlamına gelmesin. Her rengi kullanacaksınız, dikkat edeceğiniz konu size uygun ve yakışan tonları kullanma-nızdır. Fakat şunu mutlaka vurgulamak gerekir. Dünya yüzünde 30’u aşkın değişik renk analizi sistemi olduğunu düşünürsek bu olayın ne kadar büyük bir önem taşıdığını anlamanız hiç de zor değil.

Size yakışan renkleri bulmak için cilt tonunuz (avuç içi ve bilek-lere doğru bakıldığında anlaşılır), saç renginiz ve göz renginizden başlamak gerekir. İnsanları kısaca açık tenli, koyu tenli diye ikiye ayırırsak; siya koyu saçlı, koyu renk gözlü, koyu tenli olanlara so-ğuk renkler.

Size Yakışan Renk

Cilt tonuna bakarak renk analizi yapmak 1930’lara dayanan bir sistemdir.

Hangisi?..

Page 43: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

BAHÇEŞEHİR Bistro&Coffee

Gölet Manzarası eşliğindeDünya Mutfağı’nın farklı lezzetlerinin

yanı sıra KiDS CLUB hizmetimizlefarklı seçenekler sunmaya

devam ediyoruz...

Prestige Avm Jimmy Joker Bistro’da,

HerCumamartesi

CANLI MÜZİK!..martesi

CANLI MÜZİK!..martesi

CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..CANLI MÜZİK!..

10:00 - 02:00 saatleri arasında hizmetinizdeyiz

Prestige Mall AVM Doğa Parkı Cd.Gölet Mevkii 1. Kat Bahçeşehir

www.j immyjoker.com

0212 669 35 98Rezervasyon:

Yelpaz

e Bah

çeşe

hir O

kurla

rına

Tüm

Alk

ollü

ve

Alkol

süz i

çece

kler

de

SiZDEN,

BiZDEN

1SiZ

DEN,

BiZDEN

1

Açık sarı saçlı, açık renk gözlü,açık tenli olanlara sıcak renkler yakışır.

İçinde mavi ve pembeliğin hakim olduğu cilt tonlarına soğuk, saf ve buzlu renkler, içinde sarı renk hakim olmayan mavi, pembe bazında üretilmiş renkler...

örneğin; içinde çingene pembesi, siyah, kar beyazı olan 60 renk, içinde sarının hakim olduğu cilt tonlarına turuncu, sarı, çimen, yeşili, kayısı tonlarında içinde sarı baz olan sıcak renkler...örneğin; içinde kahverenginin her tonu, zeytini yeşil, somon ren-gi olan 60 renk. Her ciltte bazı hatalar vardır. Size uyan yakışan renkler kullandığınızda cildinizde bir pürüzsüzlük ve yekparelik göreceksiniz.

Yanlış renk kullandığınızda, renk fl oresan etkisi yapar ve gözünü-zü alır. Yüzünüzdeki çizgiler yoğunlaşır, yorgunluk ifadesi belirir.

Doğru renk kullandığınızda en parlak rengi bile kullansanız yü-zünüz ön plana çıkar, renk arka planda kalır. Kısacası yakışan renklerde giyinip makyajınızı yaptığınızda cildiniz ve gözleriniz parlayacak, o renkle bütünleşeceksiniz.

Daha profesyonelce ve komple bir renk analizi kişilerin uzman-larla birebir görüşmeleri gerekmektedir.

Göz, saç ve ten rengi göz önüne alınarak yapılan profesyonel bir cilt analizi seansı 1-1,5 saat sürmektedir.

30’dan dört ana gruba ayrılmış 120 renk denenmektedir. Her renk her grupta vardır. Fakat aralarında ton farklılıkları gösterirler.

Enstitülerdeki seanslara katılarak daha kapsamlı ve kesin renk analizi yaptırabilirsiniz.

Page 44: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Kış aylarında doğal cilt bakımınasıl yapılır?..Pazardan veya Manavdan aldığınız sebze ve meyvelerle cildinizi soğuk günlere hazırlaya-bilirsiniz. Hem doğal ürünlerden faydalana-rak hem de kozmetik ürünlere çok fazla para harcamadan... Limon, brokoli, havuç, salata-lık, lahana ve daha neler neler... “Osmanlı Sultanlarının Güzellik Sırları” adlı kitabın yazarı Ayten Altınbaş da kış ayları için birçok kür öneriyor. Evinizde kolayca yapabileceğiniz bu kürleri uygulamayı ihmal etmeyin.

Limon ile ellerinizi nemlendirin...Bir limonu ikiye bölün. Yarısını elinizin arka-sına sürün. Limon yüksek oranda sitrik asit ve C vitamini içerir. Bu da doku üretiminin harekete geçmesini sağlar. Ellerinizde birkaç saniye yanma hissedebilirsiniz; ama ellerinizi nemlendirerek iyi bir sonuç almış olacaksınız.

Ayva çekirdeği ile çatlaklara veda...İki ayvanın çekirdeklerini ayırın ve bir su bardağı doğal gül suyu ile karıştırın. 24 saat oda sıcaklığında bekletin. Kıvamlı bir jöle haline geldikten sonra çekirdekleri bu jö-leden ayırın ve buzluğa koyun. Bu karışımı cildinize sürün. Çatlak ve kırışıklıklarınız için bu kür iyi gelecek.

Cildinizin kurtarıcısı brokoli...Brokoliyi parçalayın. Tülbentle süzün. Yeşil bir su çıkacak. Bu su ile yoğurt ya da kay-mağı karıştırın ve yüzünüze sürün. Elde et-tiğiniz bu kür cildinizi beslemekle kalmayıp canlandıracak.

Türk kahvesinin telvesi ileölü derilerden kurtulun...Türk kahvesinin telvesi ile Bepanthene’i ka-rıştırarak yüzünüze uygulayın. Cildinizdeki ölü derilerden kurtulmak için bu kür ideal.

Bu karışım saçınıza hacim veriyor...Yarım litre suya iki çay kaşığı toz şeker atıp karıştırın. Saç spreyleri yerine elde ettiğiniz bu karışımı sürdükten sonra saçınıza kolay-ca hacim verebilirsiniz.

Havuç suyu ile saçlarınızı canlandırın...Havucu blendırdan geçirin. Zeytinyağı ile ha-vuç suyunu karıştırın. Yıpranan saçlarınızı yı-kamadan önce bu bakım kürünü sürün. Bir gün saçınızı bu şekilde bekletin. Yıpranan ve mahvolan saçlarınıza iyi gelecek. Bu kürü ayda bir kere uygulayabilirsiniz.

Kuruyan dudaklar için bal...Bir çay kaşığı bal ile bir çay kaşığı şekeri ka-rıştırarak dudaklarınıza sürün. Elde ettiğiniz karışım, kurumuş ve çatlamış dudaklarınızı canlandıracak.

Siyah çay ile cildinizdeki yağı azaltın...Cildinizdeki yağı azaltmak istiyorsanız, yüzü-nüzü siyah çayla yıkayın. Ancak yıkadıktan sonra durulamayın. Çay doğal bir matlaştı-rıcıdır. Bu yüzden, cildinizdeki yağ sorununu gidermenize yardımcı olacak.

Pırasa ile cildinizi tazeleyin...İki pırasanın beyaz kısmını ince ince doğra-yın. Bir bardak sütle beraber on dakika pi-şirin. Lapa olan pırasayı, ılık halde cildinize

sürün. 20 dakika sonra cildinizi gül suyu ile temizleyin. Kısa bir süre sonra yüzünüz canlı ve parlak görünüme kavuşacak.

Göz altı morluklarına salatalık birebir...Bir salatalığı rendeleyip, buz kalıplarının içi-ne koyun. Dondurulmuş olan salatalık küp-lerini, gözünüzün mor kısımlarında yaklaşık 5 dakika bekletin. Göz altındaki morlukları-nız azalacak.

Gliserinli gül suyu sürün, elleriniz çatlamasın...Doğal gül suyu ile gliserini karıştırın. Çatlak du-dak ve elleriniz bu kür ile yeniden canlanacak.

Havuç suyu kışlık kreminiz olsun...Havucu katı meyve sıkacağı ile sıkın. Yarım bardak havuç suyu ile bir çay bardağı zey-tinyağını cezveye koyun. Hafi f ateşte pişirin. Üstteki yağlı kısmı cildinize sürün. Kışın bes-leyici krem olarak bu kürü rahatlıkla kulla-nabilirsiniz.

Keten tohumu ile cildiniz çatlamasın...Keten tohumu ile gül suyunu karıştırın. Hafi f jöle kıvamına gelene kadar oda sıcaklığında bekletin. İçerisindeki antioksidanlar çatla-yan cildiniz için iyi gelecek.

Deriyi beslemek için lahana kürü...Katı meyve sıkacağı ile lahanayı sıkın ya da blendırdan geçirin. Zeytinyağı ya da Hindis-tancevizi yağı ile karıştırıp cildinize uygu-layın. Elde ettiğiniz bu kürü besleyici krem olarak kullanabilirsiniz.

Kış Mevsiminde Cilt Bakımı Nasıl olmalı?..Cildimiz sürekli ilgi ister ama kışın çok daha fazla ilgi göstermemiz gerek cildimize... Her gün temizlemeli ve nemlen-dirmeliyiz. Peki “Başka neler yapmamız gerek?..” diyorsanız işte kış mevsiminde cildinize yapmanız gerekenler.

Güzellik

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1144

Page 45: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

FLAMBE

GALERiA ÇARŞI ’da

ESKi ANTiK CAFE’nin

YERiNDE...

669 67 35 - 36

2 ADET DEV PROJEKSiYONDALiG TV KEYFi HEMDE ÜCRETSiZ.

TAŞ FIRINDAODUN ATEŞiNDE,PiDE, LAHMACUN

%100 YERLi*DANA ETi

PİDE - LAHMACUN ANTEP LAHMACUN 3,00 TLKAŞARLI PİDE* 7,00 TLKIYMALI PİDE* 8,00 TLSUCUKLU PİDE* 8,00 TLPASTIRMALI PİDE 12,00 TLKAVURMALI PİDE 11,00 TLKUŞBAŞILI PİDE 9,00 TLKIYMALI KAŞARLI PİDE* 8,50 TLSUCUKLU KAŞARLI PİDE * 8,50 TLPASTIRMALI KAŞARLI PİDE 12,50 TLKAVURMALI KAŞARLI PİDE 11,50 TLKUŞBAŞILI KAŞARLI PİDE 11,50 TLKARIŞIK PİDE 11,00 TL(Kaşar, Sucuk, Kıyma ve Kuşbaşı et)

15,00 TL

LAHMACUN

+ 1Lt. Cola

4

18,00 TL

PiDE+ 1Lt. Cola

2

NOT: Kampanya dahilinde verilen Pide siparişlerde,(*) yıldızlı ürünler geçerlidir...

Page 46: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sağlık

Horlama ve tıkayıcı uyku apnesi 40-50 yaş arası erkeklerde yüzde 4-8 oranında görülü-yor. Horlama burun, gırtlak ve yutak bölgesin-deki sorunlardan kaynaklanıyor. Ancak horla-ma sorunlarının yüzde 85’ini, gırtlak ve ağız bölgesindeki sorunlar oluşturuyor. Dr. Ahmet Hamdi Önay, küçük dilin uzaması nedeniyle ameliyat edilmesinin horlama tedavisinde sihirli bir formül olarak sunulmasına karşı çı-kıyor. Dr. Önay, “Küçük dilin cerrahi operas-yonla kesilip küçültülmesi, böylece horla-manın sona ereceğinin söylenmesi tıbben ve bilimsel olarak doğru değildir” diyor.

Dr. Ahmet Hamdi Önay, uyku sorunları ve horlama konusunda merak edilen soruları şöyle yanıtlıyor:

Horlama nasıl oluşuyor?..Nefes alıp verme sırasında dışarıdan aldığı-mız ve sonrasında da dışarı verdiğimiz ha-vanın yolculuk yaptığı gırtlak, ağız boşluğu ve burun bölgesindeki anatomik yapılara çarpması (türbülansı) sonucunda çıkan gü-rültülü sese horlama diyoruz.

Horlama en çok kimlerde görülüyor?..Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara göre daha fazla olmakla birlikte özellikle ileri yaşlarda görülme sıklığı erkeklerde daha da artıyor. Obez kişilerde veya solunum sorunu olan kişilerde görülme sıklığı da diğer grup-lara göre daha fazla oluyor.

Horlamanın nedenleri nelerdir?..Horlamanın nedenleri vücudun başlıca üç bölgesindeki sorunlardan kaynaklanıyor. Bunları da üç ana bölgede topluyoruz:Burun, Ağız ve Gırtlak bölgesi.

Burun bölgesindeki temel nedenler: Burun eti büyümeleri, kronik sinüzitler ve burunda oluşan deviasyon sonucunda havanın sağ-lıklı bir şekilde dolaşamamasından kaynak-lanan sorunlardır.

Ağız bölgesindeki nedenler: Dil kökü, ba-demcikler, yumuşak damaktır.

Gırtlak bölgesindeki nedenler: Bu bölgenin içini döşeyen mukozanın gevşekliğidir. Top-lumda daha çok horlamaya, burundaki so-runların neden olduğu düşünülüyor. Aslında tam tersi söz konusudur. Bilinenin aksine burnun horlama ve uyku apnesi sıklığındaki payı sadece yüzde 15’tir. Avrupa ve ABD’de bu konuda yapılmış tüm klinik çalışmalarda bu ispatlanmıştır. Horlama sorunlarının yüz-de 85’i gırtlak ve ağız bölgesindeki sorunlar-dan kaynaklanıyor. Bu yüzden problemi çöz-mede burun anatomik yapılarını düzeltmek yeterli olmayabiliyor.

Horlama sorunu olan kişilergünlük hayatta hangi sorunları yaşıyor?..Horlayan ve nefes tıkanıklığı olan kişiler uy-kunun Delta ve REM aşamalarına ulaşama-dıklarından dolayı, sürekli yorgun, bitkin bir şekilde günlük hayatlarına devam ediyorlar. Bunun sonucunda gün içinde uyuklama, algıda bozukluk, motivasyon eksikliği, sinir-lilik, hareketlerde uyuşukluk, yorgunluk be-lirtileri ortaya çıkıyor.

Horlamanın tedavisi nasıl yapılıyor?..• Tedavi net bir şekilde sebebin tespitiyle ortaya çıkıyor. Çünkü horlama nedeninin net bir şekilde klinik olarak ortaya konulamama-sı tedavide başarısızlığın temel nedenidir.

• Horlama nedeni burun bölgesiyse bu bölgedeki anatomik yapıların düzeltilmesi gerekir. Ağız bölgesinde dil kökü, bademcik ya da yumuşak damağa-küçük dile bağlıysa sorun, bu bölgelere cerrahi müdahalede bu-lunmak gerekiyor.• Ayrıca hastalara diyet veya pozitif basınç uygulayan cihazların verilmesi şeklinde te-davi seçenekleri de kullanılabiliyor. • Yapılan uyku testinde apne, hipopne’nin (nefessizlik indeksi) sonuçlarına göre hangi yöntemin hastaya daha faydalı olabileceği-ne karar veriliyor. Çoğu zaman tek başına bir cerrahi yöntem veya yalnız diyet uygulaması yetersizlik gösterebiliyor. Bu durumda her üç yöntem de birlikte kullanılabiliyor.

• En az faydalı olabildiğimiz hasta grubu gırtlak bölgesinde horlama problemi olan hastalardır.

• Dünyada yapılan tüm klinik çalışmalarda görülmüştür ki, bu bölgenin içini döşeyen mukozal tabakanın uyku sırasında kıvrıl-ması, solunum tıkanıklığına ve horlamaya neden olmakta, adeta bir yumuşaklık send-romu olarak düşünülmektedir.

• Spor yapan kişilerde gırtlak bölgesine ait bu tür sorunların olma olasılığı yüzde 2’lere yakındır. Bu yüzden tedavinin önemli parça-larından birisi de düzenli ve planlı spor prog-ramlarıdır. Tüm bu yöntemlerden sadece bir tanesinin uygulanması bile tedavi ettiğimiz hastaların sayısının güç geçtikçe artmasını sağlıyor.

• Sıkça küçük dilin uzamasının ve bunun ameliyatının horlama tedavisinde sihirli bir değnekmiş gibi sunuluyor olması, tıbben ve bilimsel olarak doğru değildir.

Küçük Dili KesmekHorlamayı Durdurmuyor!..

Hayatı çekilmez hale getiren horlamayı önlemek için çeşitli yöntemler var. Bunlardan birinin “Uzayan küçük dilin ameliyatla küçültülmesi” olarak bilindiğini söyleyen Acıbadem Levent Tıp Merkezi KBB Uzmanı Ahmet Hamdi Önay, bu görüşün tıbben ve bilimsel olarak doğru olmadığını belirtiyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1146

Page 47: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 48: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

ZUMBA

BODY COMBAT

YOGA

SPINNING

KICK-BOX

SQUASH

YÜZME

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Ozon sistemiyle temizlenen açık-kapalı yüzme havuzuve güneşlenme alanlarıyla keyifli zaman geçirmenin

Bahçeşehir’deki tek adresi...

Şelale Cd. Banu Sk. (Düden evleri karşısı)Teras Garden No: 30-31 Bahçeşehir - İSTANBUL

669 669 50212

TANGO

ÇOCUK KULÜBÜ

PILATES

TOTAL BODY

SHAOLIN CONDITION

BODY PUMP

HAYATINIZI SAĞLIKLI KILIN!..

BİLGİSAYARLI KONDİSYON ALETLERİ

Page 49: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

ZUMBA

BODY COMBAT

YOGA

SPINNING

KICK-BOX

SQUASH

YÜZME

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Ozon sistemiyle temizlenen açık-kapalı yüzme havuzuve güneşlenme alanlarıyla keyifli zaman geçirmenin

Bahçeşehir’deki tek adresi...

Şelale Cd. Banu Sk. (Düden evleri karşısı)Teras Garden No: 30-31 Bahçeşehir - İSTANBUL

669 669 50212

TANGO

ÇOCUK KULÜBÜ

PILATES

TOTAL BODY

SHAOLIN CONDITION

BODY PUMP

HAYATINIZI SAĞLIKLI KILIN!..

BİLGİSAYARLI KONDİSYON ALETLERİ

Page 50: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Çocuklar çok çeşitli nedenlerle yalan söyleye-bilir. Örneğin; Küçük yaşta olması nedeniyle henüz gerçek ile gerçek olmayanı ya da doğ-ru ile yanlış arasındaki farkı bilmiyor olabilir. Cezalandırılmaktan veya anne - babasının sevgisini kaybetmekten korkuyor olabilir. Öz-güveni düşük olabilir ve kendisini daha iyi hissetmeye çalışıyor olabilir. Arkadaşlarını et-kilemek ve grup içinde kabul görmek amacı taşıyor olabilir. Bazen durumu kendisi farklı anlamış olabilir ve aslında gerçeği söylediği-ni zannediyor olabilir. Ailede yalan söyleyen başka birinin davranışını taklit ediyor olabilir. Anne-babalar sık sık yalan söylemenin doğru olmadığını söylerler ancak kendiler her za-man doğruyu söylemezler. (Örneğin çocuk-tan telefon eden birisine "annem evde yok" demesini istemek gibi.) Bazen çocuklar ger-çek olmasını arzu ettikleri şeyi gerçekmiş gibi söylerler. Örneğin "babam beni her zaman futbol maçlarına götürür".

Ergenler gerçeği söyledikleri zaman yapmayı çok istedikleri bir şeyi yapmalarına izin veril-meyeceği korkusu ile yalan söyleyebilirler. Bü-yük çocuklar ve özellikle ergenler belli ölçüde özel yaşama sahip olmak isterler ve yaşam-larının bu özel kısmını anne-babaları ile pay-laşmak istemezler. Anne-babaların çok fazla soru sormaları durumunda büyük çocuklar ile ergenler bu mahremiyetlerini korumak için yalan söyleyebilirler.

NE YAPABİLİRSİNİZ?..Çocuğunuz yalan söylediğinde hemen öfkeli bir tepki vermek yerine, uzun vadeyi hesaba katan, tutarlı ve mantıklı tepkiler sergileme-niz çocuğunuzun davranışını önemli ölçüde etkileyecektir. Çocuğunuz yalan söylüyorsa, şu noktalara dikkat etmelisiniz:

Mücadeleye girişmeyin!: Çocuğa gerçeği söyletme mücadelesine girişmemeye çalışın. Zorla gerçeği söyletmeye çalışmanız çocuğun

davranışını değiştirmekte etkili olmayacaktır.

Doğru söylemenin neden önemli olduğunu öğretin: Örneğin: "bir kişinin doğruyu söy-lemesi o kişiye güven duymamıza yardımcı olur" gibi açıklamalarla doğruyu söylemenin neden önem taşıdığını anlatın. Ailenizde gerçeği söylemenin korkutucu sonuçları ol-mayacağını anlamasını sağlayın ve gerçeği söylemekten korkmaması gerektiğini anlatın. Yanlış bir şey olduğunda öfkelenmeyeceğinizi bilmesini sağlayın. Çocuğunuzun halen bazı şeyleri doğru yapmayı öğrenme sürecinde ol-duğunu unutmayın.

Gerçek ile hayal arasındaki farkı anlaması-na yardım edin: Küçük çocuklar söz konusu olduğunda, gerçek ile uydurma arasındaki farkı anlaması için yardımcı olun. Örneğin ço-cuğunuz bir hikaye uydurduğunda buna inan-mış gibi davranmak yerine "iyi bir hikayeydi" ya da "çok güzel hikayeler uydurabildiğini görüyorum, beraber bunları yazıp sakla-maya ne dersin?" gibi sözlerle gerçekler ile hayali olan arasındaki farkı anlamasına yar-dımcı olun.

Cezalandırılma korkusunu önleyin: Çocu-ğunuzun cezalandırılmaktan korktuğunu ve bunun için yalan söylediğini düşünüyorsanız, dürüst davranmaktan korkmaması için, ceza uyguladığınız konularda daha iyi çözüm yolla-rı bulmak amacıyla onunla karşılıklı konuşun.

Önemsiz vakalarda "suçluyu" saptamaya uğraşmayın: Önemsiz vakaları "sütün başı-na bir kaza gelmiş anlaşılan, haydi birlikte temizleyelim (ya da temizler misin lütfen)" gibi sözlerle geçiştirmek direkt olarak "sütü sen mi döktün?" demekten daha yararlı olur.

Güçlü arzularını fark ettiğinizi gösterin: Çocuğunuza bazı yalanlarının aslında onun arzuları olduğunu anladığınızı gösterin. Ör-

neğin çocuğunuz ayrı yaşadığınız babasının sürekli kendisini telefonla aradığını söylüyor ancak siz bunun doğru olmadığını biliyorsa-nız, "babanla sık sık görüşmek istediğinin farkındayım" diyebilirsiniz.

Etiketlemeyin: Çocuğunuzu "yalancı" olarak etiketlemeyin. Bu gibi etiketler çocuğun iste-mediğiniz davranışını teşvik edici etki yaratır.

Doğruyu söylemesini takdir edin: Çocuğu-nuz gerçeği söylediğinde bunu fark ettiğinizi ve memnuniyetinizi gösterin.

Büyük çocuklara ve ergenlere belli ölçüde özel yaşam şansı tanıyın: Onları korumak için bilmeniz gerekenleri sorun ancak çok da meraklı ve müdahaleci davranmayın. Genel-likle zamanı geldiğinde ve sizin de yargıla-madan dinleyeceğinizi hissettiklerinde zaten size anlatacaklardır.

Yardım alın: Çocuğunuz sürekli yalan söy-lüyor veya açıkça ortaya koyulduğu halde gerçeği kabullenmekte zorluk yaşıyorsa, bir çocuk psikiyatrisi uzmanı hekimden yardım alın.

UNUTMAYIN!..•Doğruyu söylemek çocukların doğuştan bil-diği bir şey değil, zaman içinde öğrendiği bir şeydir.•Küçük çocuklar anne-babalarını memnun etmeyi her şeyden daha fazla isteyebilirler. Sizi üzeceğini düşünmeleri durumunda ger-çeği söylemekten kaçınabilirler.•Çocuklara gerçek ve gerçek olmayan ara-sındaki farkı öğretin ancak çocukların bunu gerçekten kavramalarının zaman alacağını unutmayın.•Doğruyu söylemenin sizin için neden önem-li olduğunu anlatın.•Kendiniz de doğruları söyleyerek iyi örnek olun.

ÇOCUKLAR NEDEN YALAN SÖYLER?..

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1150

Page 51: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

2 0 1 1 ’ i n son gecesinde, Şark Sofrası modern deko-rasyonu ve leziz yemekleri ile sizleri, yerli ve yabancı en güzel örneklerinden seçilmiş olan, kimi zaman neşeli, kimi zaman duygusal şarkılarla oluşturulmuş bir müzik yelpazesinde zengin yılbaşı yemeği mönüsü ile birlikte, 2012’ye merhaba demeye davet ediyor. Her yılbaşı olduğu gibi bu yılda Şark Sofrası’nın profesyonel aşçıları tarafından yapılan hindi dolmaları, evlere kadar paket servis yapılacak. Bahçeşehir’de göletin yanında ağaçların arasında huzur dolu, yemyeşil bir ortamda konuk-larına hizmet veren Şark Sofrası, bu yıl Mangalbaşı ile çok iddialı. Mangalbaşı ve Ocakbaşı’nın faaliyete geçmesiyle bir-likte, Türkiye’de restoran hizmetlerinde bir model ve marka olma anlayışı ile hizmette sınır tanımayan Şark Sofrası’na mutlaka uğrayın.

Birbirinden leziz etlerle hazırlanan mangal keyfini yaşamak isteyenler için düşünülen Mangalbaşı’nda sevdiklerinizle doyasıya eğlenecek ve keyifli vakit geçireceksiniz. Ağırlıklı

olarak Gaziantep yemeklerinin sunulduğu Şark Sofrası’nın spesiyalleri yuvalama, kuru patlıcan ve biber dolma, firik pilavı, küşleme, piliç sarma, soğan kebabı, Antep turşusu, Antep peyniri, Gaziantep katmeri ve künefesiyle size özel lezzetler sunuyor. Bu lezzetlerin geleneksel ve yöresel özel-likleri ve hazırlanış biçimleri korunarak müşteriye sunuluyor. Bol çeşitli menüsü, güler yüzlü hizmeti ile ister aileniz, ister dostlarınızla her zaman zevkle yemek yiyebileceğiniz otantik bir mekan ve atmosfere sahip.

Mekanın müşterilerine sunduğu özel avantajların başında da her pazar düzenlenen brunch keyfi, doğum günleri, evlenme yıl dönümlerinde müşterilerinin pastalarını, çocukların do-ğum günlerinde ise ücretsiz palyaço hizmeti veriyor. Çocuk-lar için oyun odası, şişme oyun parkı, çeşitli oyuncaklar, top havuzu, mama sandalyeleri bulunuyor. Düğün, nişan, kına gecesi, iş toplantısı için ev yemekleri dahil istenilen menüler hazırlanıyor. Paket servisiyle de hizmette sınır tanımıyor.

Sark Sofrası’ndanSize Özel Hindi Dolması...Size Özel Hindi Dolması...

Her yılbaşı olduğu gibi bu yılda Şark Sofrası’nda,canlı müzik özel programı ve kestaneli iç pilavlı leziz hindi dolması ile

gecenizi şenlendirecek. Ayrıca sipariş üzerine evlerinize servis yapılacak.1988’den beri hep yanınızdaydık,

2012’ye de merhaba derken yanınızda olacağız...

son gecesinde, Şark Sofrası modern dekorasyonu ve leziz yemekleri ile sizleri, yerli ve yabancı en güzel

canlı müzik özel programı gecenizi şenlendirecek. Ayrıca sipariş üzerine evlerinize servis yapılacak.

2 0 1 1 ’ i n son gecesinde, Şark Sofrası modern dekoson gecesinde, Şark Sofrası modern deko

gecenizi şenlendirecek. Ayrıca sipariş üzerine evlerinize servis yapılacak.

w w w. s a r k s o f r a s i . n e t0212 669 41 51Şark Sofrası; Yeni Yılınızı Kutlar...

ŞARK SOFRASI’NDA YILBAŞI CANLI MÜZiKÖZEL PROGRAMIMIZ iLE GECENİZ ŞENLENECEK.

Page 52: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

• Anne karnında erkeklerin beynin sağ kıs-mı kızların ise beynin sol kısmı öncelikli ola-rak gelişmesi sonucunda erkek çocukların fi ziksel güç gerektiren etkinliklerde daha başarılı kız çocuklarında akademik beceri-lerde, dil ve sosyal gelişimlerinde daha aktif rol oynamalarını sağlar.

• Yeni doğmuş erkek bebekler kızlara oran-la daha toplu ve uzun olurlar. Bu özellik on-ların daha geç oturmasına sebep olurken, kız çocukların daha erken oturduğu ve er-keklerden 2 ay öncede yürümeye başladık-ları gözlenmiştir. Erkek çocukların daha ko-lay hastalanabilmekte ve bu özellikleri hayat boyu devam etmektedir.

• Kız çocukların ilk kelimeleri söylemesi er-kek çocuklara oranla daha erken başladığı gibi daha uzun ve kurallı cümleler kurabilir-ler 4-5 yaşlarında da kelime haznesi erkek çocuklarınınkine oranla daha üstündür. Dil gelişimindeki bu üstünlük, kız çocukların okula ve sosyalleşmeye daha yatkın olma-larına çevrelerine kolay uyum sağlamalarına daha hızlı düşünmelerine ve bundan dolayı da kolay hata yapmalarına sebep olur.

• Okul öncesi dönemde dikkat çeken özel-liklerden biri de kız ve erkek çocukların ken-di cinsleriyle oynamayı tercih edip diğer cins-le çok fazla etkileşime geçmiyor olmasıdır.

• Erkek çocukları fi zik gücüne dayanan ha-

reketli oyunları tercih etmeleri, onları daha yaramaz olarak adlandırmamıza sebep olsa da enerjilerini dışarı yansıtabilmeleri için koşmaları, yorucu etkinliklerde bulunmaları gerekirken kız çocuklarının şarkı söylemesi, resim yapması, yeterli olmaktadır.

• Erkek çocukları red cevabına kızlar kadar tolerans gösterememekle beraber, tuvalet alışkanlığının ve yemek yeme davranışını ka-zanması, annelerin erkek çocuklarına daha hoşgörülü yaklaşması ve daha koruyucu davranması sonucu kızlara oranla daha geç gelişmektedir.

• Kız çocukları el–göz koordinasyonları ve küçük kaslarını kullanmaları gerektirdiği et-kinliklerde yazı yazma gibi erkeklere oranla daha başarılıdırlar. Kızlar göz teması kurma-yı tercih ettikleri gibi daha hızlı konuşur ve korkularını daha iyi ifade edebilir ve erkek çocuklara oranla daha iyi bir dinleyicidirler.

• Çocuklarda empatinin gelişmesi sandığı-mızdan daha hızlı olmaktadır erkek çocuklar daha çok fi ziksel güç gerektiren yardımlarda bulunmayı tercih ederken kız çocukları sos-yal destek verebileceği konularda empatile-rini kullanmayı tercih ederler.

• İlköğretime kadar geçen sürede kız ve erkek çocuklar giyimlerindeki çok fazla bir farklılık göze çarpamamakla birlikte renk tercihleri bakımından kızlar daha çok pem-

be ve tonları tercih ederek kendi cinsiyet farklılığını ön plana çıkartmaktadır.

• Ergenlik döneminde kızlarda ve erkek-lerde bir takım psikolojik ve fi zyolojik deği-şiklikler yaşanır. Kız çocuklarında hızlı boy uzaması erkeklerden önce başlar. Bu yüz-den 11-14 yaşındaki kızlar genellikle kendi yaşlarındaki erkeklerden daha uzun ve daha ağır olurlar. Erkeklerde hızlı boy uzaması hem daha geç başlar hem de daha geç biter. Kızların fi ziksel gelişimi en geç 20 yaşında biterken; erkeklerin fi ziksel gelişimleri 23-25 yaşlarına kadar sürebilir. Kızlar adet gör-mekten ve göğüslerin büyümesinden utanır, bol kıyafetler giyerek saklamaya çalışır, er-kekler ise sakal ve bıyık çıkmasını erkeklik simgesi olarak görür ve bunu bir üstünlük olarak sayar.

• Seksüel olgunluk düzeylerine bakıldığında kızların erkeklerden 2 yıl daha ilerde gelişim gösterdikleri, geç olgunlaşan erkek çocukla-rın sosyal kabule daha çok ihtiyaç duydukla-rı ve daha saldırganlık eylemi gösterdikleri gözlemlenmiştir. Gelişmenin duygusal, sos-yal, bilişsel, çeşitli yönlerinde kızlar erkek-lerden daha erken gelişirler, aradaki mesafe gittikçe açılarak ergenlik dönemine kadar devam eder. Aradaki fark 6 yaşlarında orta-lama 6 aylıkken ergenlikte 2 yıla kadar çık-maktadır. Ergenlikten sonra bu fark yavaş yavaş azalır.

Kız ve Erkek Çocuk Arasındaki Farklar Nelerdir?..Kız çocuk ve erkek çocuk her yönden birbirlerinden farklıdır. Peki, başlıca hangi özellikler daha dikkat çekiyor dersiniz?..

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1152

Page 53: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

KOKOREÇ

SUCUKTAVUKKÖFTE

SUCUKKOKOREÇ TAVUKKÖFTE

SUCUKKÖFTE

SUCUKTAVUK

SUCUKKÖFTE

SUCUKTAVUK

SUCUKKOKOREÇ TAVUKKÖFTE

SUCUKKOKOREÇ TAVUKKÖFTE

KÖFTE TAVUKKÖFTE

KOKOREÇ TAVUKKÖFTE KOKOREÇ TAVUKKÖFTE

KÖFTE KÖFTE

669 60 70Sipariş Hattı:

0212HEP AÇIKHEP AÇIK TÜRK MALITÜRK MALITÜRK MALI%100

fast food

KOKOREÇ TAVUKKÖFTE KOKOREÇKÖFTE KOKOREÇ TAVUKKOKOREÇLoca İstanbul D Blok Bahçeşehir-İstanbul

“Tabakta Porsiyon” servisimiz mevcuttur...

SUCUKKOKOREÇ TAVUKKÖFTE

KOKOREÇ

SUCUKKOKOREÇ TAVUK

SUCUKKOKOREÇKÖFTE KOKOREÇ

Sucuk ekmeğintek adresi...12:00 - 16:00 arası TONTON TAVUK 5.00 TL

www.meshursucukcu.comwww.tontonbaba.com

KOKOREÇ TAVUK

SUCUK

KOKOREÇ TAVUK

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ TAVUK

SUCUK

KOKOREÇKÖFTE

SUCUKSUCUK

KÖFTE

KÖFTE

SUCUKSUCUKSUCUK

KOKOREÇKÖFTE

SUCUKSUCUKKÖFTE

SUCUK

KOKOREÇKÖFTE

SUCUKKÖFTE

SUCUK

KOKOREÇKÖFTE KOKOREÇ

SUCUKKOKOREÇ

SUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUKSUCUKSUCUKSUCUKSUCUKSUCUK

SUCUKTAVUK

SUCUK

KOKOREÇ TAVUK

SUCUKTAVUK

SUCUK

KOKOREÇ

SUCUKKOKOREÇ

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUKSUCUK

KOKOREÇ TAVUK

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUKKÖFTE

SUCUKKÖFTE

SUCUKSUCUKKOKOREÇ

SUCUKSUCUKSUCUKSUCUKSUCUK

KOKOREÇKÖFTE

SUCUKSUCUK

KOKOREÇ

SUCUKSUCUK

KOKOREÇKÖFTE

SUCUKKÖFTE

SUCUKSUCUKKÖFTE

SUCUKKÖFTE

SUCUKSUCUKKOKOREÇ

SUCUKSUCUKMidye Dolma

7 Adet (Porsiyon)

7.50 TL7.50 TL8.50 TL

11.00 TL 5.00 TL 5.00 TL 6.00 TL

6.50 TL

Page 54: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Buzdolabınızdaki kötü koku-lara son...Buzdolabınızı ne kadar te-miz tutarsanız tutun, zaman zaman hoş olmayan kokular alırsınız. Bunu önlemek için, küçük bir tabağa üç dört limon dilimi koyun ve buzdolabının en alt gözüne yerleştirin. An-cak her sabah dilimleri yenile-meyi unutmayın.

Halılarınız daha parlak...Pırıl pırıl halılara sahip olmak elinizde. 5 patatesi 2 saat haşlayıp suyunu süzün.

1 fi ncan sirke ilave edip karıştırın. Halılarınızı halı şampuanı ile sildikten sonra bu karışımla durulayın. Sirkenin kokusu kısa sü-rede yok olacaktır. Bunu dert edenler ise evlerini biraz havalan-dırarak bu sorunun üstesinden gelebilirler.

Saçlar için besleyici karışım...1 yumurta sarısı, 1 çay bardağı demlenmiş çay, 1 çorba kaşığı badem yağı ve 2 damla limon suyunu bir kapta karıştırın. Saç diplerinize sürüp masaj yaparak iyice yedirin. 10-15 dakika bek-leyip şampuanla yıkayın.

Püf Noktası Denebilecek,Hanımların İşineÇok YarayacakBilgiler.

Evde İşinize Yarayacak

Pratik Çözümler

Page 55: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Çiçekleriniz Bozuluyorsa...Evinizdeki çiçekler bazen böcek yüzünden kurur. Onların çiçek kök-lerini yemelerini önlemek için sigara külünden yararlanın. Çiçek kö-küne dökeceğiniz küller, böceğin hastalanıp ölmesini sağlar.

Koltukların Tozunu Alırken...Elektrik süpürgeniz yoksa ve koltuklarınızın tozunu almanız gere-kiyorsa, şu yöntemi uygulayın. Tozunu alacağınız eşyanın üstüne nemli bir bez yayın, beze sopa ile vurarak tozunu çıkarın. Çıkan toz nemli beze yapışacağından hem oda tozlanmaz, hem de eş-yalarınız tertemiz olur.

Güvelerden Kurtulmak İçin...Güvelerin dolaplarınızı istila etmelerini önlemek için, büyükçe bir portakal alın, üzerine kabuğu görünmeyecek kadar sık biçimde karanfi l batırın. Bu karanfi lli portakalı giyecek dolabınıza ya da sandığın bir köşesine koyun. Böylece güveleri giyecek dolapları-nızdan uzak tutmuş olursunuz.

Tahta Kapı ve Çerçeve Temizliği...Ellerinizin beyaz veya açık renge boyanmış kapı ve tahtalar üze-rinde nasıl kötü izler bıraktığını bilirsiniz. Tahta eşyalar böyle kir-lendiği zaman yapacağınız işlem şundan ibaret: Çiğ bir patatesi ortadan ikiye bölün ve lekeli yere hafi fçe sürün. Lekeler hemen yok olacak ve eşya eski haline dönecektir. Ayrıca tahta eşyayı temizlemek için şu yöntem de çok etkilidir. İki çorba kaşığı çayı kaynar su içine atın. Su soğuduktan sora renkli kapı veya tahta eşyayı sünger yardımıyla bu su ile yıkayın. Yumuşak bir bezle ku-rutun.

Paslı Eşyalar...Makas ve bıçaklardaki pas lekesini çıkarmak için en iyi çare gaz-dır. Pas olan yeri birkaç defa gaza batırılmış bir bezle silin. Sonra da yünlü bir kumaş parçasıyla kurulayın.

Kahve Dökülürse...Üzerinize veya halıya kahve dökülürse, lekeyi soğuk suyla ıslat-tıktan sonra hemen birkaç damla gliserin ile çitileyin.

Çivi Çakmak İçin...Duvara büyük çivileri çakmak hiç de kolay değildir. İnsanı olduk-ça uğraştırır ve sıvanın dökülmesine de neden olabilir. Bunu ön-lemek için çiviyi çakmadan önce sabuna bulayın. Böylece çivi duvara kolayca girer.

Page 56: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Aktüel

60 yıldan uzun bir süre önce “Vakıf” isim-li serisinde bilimkurgu yazarı Isaas Asimov geleceği tahmin etmek için matematik ve psikolojiyi birleştiren “psikotarih” isimli yeni bir bilim dalı yarattı. Son zamanlarda sosyal bilimciler aynı şeyi yapmak için internet’in uçsuz bucaksız kaynaklarında (internet ara-maları, Twitter mesajları, Facebook ve blog iletileri, milyarlarca telefon tarafından ileti-len dijital yer bildirimleri) “veri madenciliği” yapmaya çalışıyor.

Araştırmacılar bu bilgi hazinesindeki verile-rin ilk defa insan davranışının sosyolojik ku-rallarını açığa çıkaracağını ve siyasi krizleri, devrimleri ve diğer istikrarsızlık durumlarını tahmin etmelerini sağlayacağına inanıyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’ndeki Kolektif Zekâ Merkezi’nin Müdürü Thomas Malone, “Bu çok önemli bir adım. Elimizde tahmin etmeyi kolaylaştıran algoritmala-rın yanı sıra ve çok daha geniş ve zengin bir veritabanı bulunuyor ve bu daha önce yürütülmemiş tahminleri mümkün kılıyor” diyor. Amerikan hükümeti de bu araştırmaya ilgi gösteriyor.

Bu yaz fazla bilinmeyen bir istihbarat ajan-sı olan İleri İstihbarat Araştırma Projeleri

Dairesi (Iarpa) 21 Latin Amerika ülkesinde interneti otomatik olarak taramanın yollarını bulmak için sosyal bilimciler ve şirketlerin fikirlerini almaya başladı. Otomatik veri top-lama sistemi, iletişim ve tüketim alışkanlık-larına ve nüfus hareketlerine odaklanacak ve web aramaları, blog yazıları, internet tra-fiği, finans piyasaları göstergeleri ve Vikipedi sayfalarındaki değişiklikler gibi erişime açık olan verileri kullanacak. Hazırlanan taslak yazılım, herhangi bir insan müdahalesi içer-meyen, tam otomatik bir sistem olması plan-lanıyor. Araştırma, programın salgınları ve yaygın olan diğer bulaşıcı hastalıkları tahmin edebilme özelliğini de araştıracak. Projeyi eleştirenlere göre bu program, Pentagon’un 11 Eylül’den sonra uyguladığı, kamuya açık ya da özel veri tabanlarındaki modelleri be-lirleyerek potansiyel saldırganları yakalama-yı öneren yazılımını hatırlatıyor.

O yazılım da arama kayıtları, e-postalar, seyahat verileri, vize ve pasaport bilgileri ve kredi kartı işlemlerini tarıyordu. Sosyal bilimciler ve istihbarat ajansları arasındaki işbirliği hakkında yazılar yazan, Washington, Lacey’deki St. Martin’s Üniversitesi’nden David Price, “Bir ulus-devletin salgın gibi şeyleri tahmin etmek istemesi anlaşılabi-

lir ama bunun tam otomatik olması ve ne kadar verim alınabileceği beni düşündürü-yor” diyor.

Iarpa yetkilileri bu yılın sonunda sözleşme yapılana kadar röportaj vermelerinin yasak olduğunu söyleyerek araştırma programını tartışmayı reddetti. ABD Savunma Bakan-lığı İleri Araştırma Projeleri Ajansı (Dar-pa) tarafından yürütülen benzer bir proje, Afganistan’da isyancıların kurduğu sosyal ağları otomatik olarak tespit etmeyi amaçlı-yor. Sosyal medyada veri madenciliğinin po-tansiyeliyle ilgili şimdiye kadar çok az örnek çıktı. HP Laboratuarı’ndan araştırmacılar geçen yıl Twitter verilerinden yararlanarak Hollywood filmlerinin gişe hâsılatını doğru şekilde tahmin etti.

Ağustos ayında Virginia’daki Ulusal Bilim Vakfı, Twitter ve Facebook gibi sosyal medya sitelerinin deprem zararlarını değerlendir-mek için kullanılmasıyla ilgili araştırmaya verilecek ödeneği onayladı. Dev veri taban-larının erişilebilirliği ve otomasyonu trilyon-larca girdiden oluşan veri gruplarını kontrol etmeye yönelik yeni istatistiksel tekniklerin ve yazılımların geliştirilmesini sağladı.

Geleceği Tahmin Edebiliriz!..Twitter, Facebook ve bloglar, gelecek krizlerle ilgili ipuçları verebilir. Geleceği tahmin edebiliriz.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1156

Page 57: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sosyal bilimcilere yönelik istatistiksel araçlar geliştiren ve kısa süre önce büyük veri gruplarının analizi için yazılım geliştiren Revolution Analytics isimli yeni bir şirket kuran siyaset bilimci Norman Nie, “Geniş veri tabanları , çıkarımın ve istatistiksel önemin ötesine geçerek anlamlı ve doğru analizlere doğru yol almamızı sağlar” diyor.

Bazı bilim insanları konuya şüpheyle yaklaşıyor. Sosyal bilimin siyasi ve ekonomik olayları tahmin edebilme olasılığını araştıran ancak bilim insanlarının yoğun eleştirileri nedeniyle iptal edilen Pentagon’un 1960′larda yürüttüğü Camelot Projesi’ni hatırlatı-yorlar. Proje “şiddet yanlısı değişiklikleri” tahmin edecek yön-temler geliştirmek ve olası isyanları önlemenin yollarını sunmak amacıyla Şili’ye odaklanmışt .

Ancak çalışmanın profesyonel etiklerden ödün verdiğini söyleyen sosyal bilimciler arasında tartışmaya yol açtı. Ancak son yıllarda araştırmalara ordu tarafından verilen maddi desteğe akademis-yenlerin sürdürdüğü muhalefet zayıfl adı. Araştırma kurumlarıyla işbirliği yapan sosyal bilimciler yeni teknolojilerin olumlu bir etkisi olacağını iddia ediyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Medya Laboratuarı’ndan araştırmacı Sandy Pentland, “Sonuç olarak dünyada neler olup bittiği ve yerel hükümetlerin yönetimi na-sıl idare ettiği çok daha iyi anlaşılacak. Ben bunun korkutucu değil umut verici olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu yönetim-de şeffafl ığa kavuşulması için ilk gerçek fırsat olabilir” diyor.

Ancak mahremiyeti savunanlar kamuya açık verilerin ve Iarpa projesinde geliştirilen ilgili tekniklerin gizli veri toplama operas-yonlarında kullanılmasından endişeleniyor. Washington mer-kezli mahremiyet hakları grubu Elektronik Mahremiyet Bilgi Merkezi’nin Başkanı Marc Rotenber, “Bu teknikler iki tarafl ıdır.ABD’de siyasi rakiplere karşı, tıpkı ABD’nin yabancı ülkeler-den gelen tehditler karşısında yaptığı gibi kullanılabilir” diyor. Bazı bilgisayar mühendisleri siyasi istikrarsızlığı internet ara-maları gibi göstergelerle tahmin etme konusunda şüphelerini dile getiriyor. Yahoo Labs’in direktörü ve bilgi arama uzmanı Prabhakar Raghavan, “Bir devrimle karşı karşıya olduğumuzu söyleyemem” diyor.

“Grip” kelimesini içeren internet aramalarına bakarak grip sal-gınlarını tahmin etmenin, salgınla ilgili mevcut verilere katkı sağlamadığını belirtiyor. “Aratılan kelimelere bakıp bir salgının başlamakta olduğunu düşünebilirsiniz ama bizim araştırma-mız bu metotların çoğunun önemli bir katkı yapmadığını orta-ya çıkardı” diyor. Diğer araştırmacılar ise daha iyimser.

Ağ bilimi üzerinde uzmanlaşan fi zikçi Albert-Laszlo Barabasi, “Bu verilerin tahmin gücü çok fazla. Bulunduğunuz yerle ilgili her saat başı bilgi alırsam, sizin bir saat veya bir gün sonra nerede olduğunuza dair yüzde 93′lük bir doğruluk oranında tahminde bulunabilirim” diyor.

Akasya 05 Ada K10 Villa Bahçeşehir-İstanbul

www.miepastanesi.com

T:0212 669 05 89 0212 669 94 33

Page 58: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Güzellik

Pigmen lekelerini kapatmak...Önce hafif bir arındırma yapın. Cilt tonunu-za çok yakın bir kapatıcıyı lekelerin üzerine hafifçe vurarak uygulayın. Bu işlemi lekeler hafifleyene dek uygulayın. Kapatıcıyı uygu-larken lekelerin sınırını belirginleştirmemek için etrafına doğru biraz taşırın. Fondöteni-nizi sürüp, pudralanın. Cildinizde kızarıklık ve sivilce varsa... Yeşil renkte bir kapatıcıyı kızarıklık veya sivilcelerin üzerine hafifçe ya-yarak sürün.

Kırışıklıkları gizlemek...Cilt tonunuzdan 1-1,5 ton açık bir kapatıcıyı kırışıklık boyunca sürün. Kapatıcıyı parmağı-nızla veya bir fırçayla yayıp teninize yedirin. Fondöteninizi ve pudranızı uygulayın.

Burnunuz uzunsa...Burun ucunuza koyu renk fondöten uygula-yın. Fondöteniniz kompakt fondöten olursa

ve nemli süngerle uygularsanız çok daha iyi sonuç alırsınız. Fondöteni sınır yapmayacak şekilde iyice yedirdikten sonra küçük doku-nuşlarla pudralayın.

Burnunuz genişse...Gölge ve ışığı kullanın: burnunuzun üzerine (burun kemiğiniz boyunca) daha açık tonda; burun kanatlarınıza ise daha koyu tonda fondöten sürün. Parmağınızla fondöteni iyi-ce yayın ve 2 ton arasındaki sınırları yedirip yok edin, mat bir pudrayla pudralanın.

Çeneniz çok küçük ve içeri doğruysa...Çenenize (dudak altınıza kadar) açık renk bir fondöten sürün. Bu çenenizin hacmini artıracaktır. Koyu ve parlak renkte rujlar kul-lanmayın, göz makyajınıza önem verin.

Çeneniz çok çıkıksa...Çenenizin ucuna koyu renk bir fondöten uy-gulayıp pudralayın. Dudaklarınızı öne çıkara-cak canlı renkte rujlar tercih edin, böylece çeneniz belirginliğini yitirecektir.

Birbirine yakın gözler...Açık tonda bir farı gözün iç köşesinden or-tasına dek sürün. Ortadan dış köşeye kadar ise koyu tonda bir far uygulayın. Sınırları yok etmek için iki rengi birbirine iyice yedirin.

Birbirinden uzak gözler...Koyu tonda bir farı gözün iç köşesinden or-tasına dek sürün. Ortadan dış köşeye kadar ise açık tonda bir far uygulayın. Sınırları yok etmek için iki rengi birbirine iyice yedirin.

Yuvarlak yüzü uzun göstermek...Yüzünüzün daha ince görünmesi için, şa-kaklarınıza, elmacık kemiklerinize ve çene altınıza büyük bir allık fırçası yardımıyla bronz allık sürün. Daha açık renk pudrayla alnınızı, burnunuzu ve çene ucunuzu vurgu-layın.

Göz çevresindeki çizgileri kapatmak...Kapatıcı bir kalemle veya ince bir fırçayı kapatıcınıza bulayarak çizgilerin üzerinden dikkatle geçin ve parmak uçlarınızla üzerle-rine hafifçe vurarak cildinize yedirin. Dikkat: kapatıcınız fondöteninizden daha açık tonda olmalı.

Yorgun ve uykusuz musunuz?O halde, alt kirpiklerinizi rimellemeyin; daha yorgun görünürsünüz.

Dudaklarınız çatlamışsa...Ruj sürmeden önce nemlendirin ve çok koyu tonlar kullanmayın.

KırışıklıklarıAynaya baktığınızda aklınıza gelen bir sürü keşke mi var? Hiç endişelenmeyin, her sorunun olduğu gibi bunun da çaresi var.

Gizlemek...

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1158

Page 59: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 60: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

www.klinikd.comwww.drdevrim.com

[email protected]

Kemal Sunal CaddesiDefne 02-03 B-10 K:3 D:14

Bahçeşehir - İstanbul

T : (0212) 669 00 45G: (0541) 669 69 80

Klinik

1- Metabolic Balance nedir?..Metabolic Balance, dahiliye ve beslenme uz-manı Alman doktor Wolf FUNFACK tarafından 20 yıllık bir çalışma sonrasında oluşturulmuş kilo düzenleyici bir metabolizma programıdır. Bu program, kişinin güncel laboratuar tahlilleri, ölçümleri,allerjileri ve tüketim alışkanlıklarının bilgisayar ortamında Almanya'ya gönderilmesi sonrasında yeme içme alışkanlıklarını kişiye özel olarak düzenlenen sağlıklı beslenme programının kişiye sunulması yöntemidir.

2- Metabolic Balance programının amacıkilo vermek mi?..Bu bir diyet değil, metabolizma dengeleme prog-ramı olduğu için kilo vermenin yanı sıra kilo al-mak ,vermek veya metabolizmasını düzenlemek isteyenler de uygulayabiliyor. Yanlış beslenme, gelişmekte olan ülkelerde yetişkin insanların yak-laşık yüzde 65’inde kilo ve sağlık problemlerine yol açtığı için, bu programla, hayat boyu doğru beslenerek metabolizmayı dengeleme sağlanıyor.

3- Bu denge nasıl sağlanıyor?..Kişiye özel hazırlanan beslenme planı sayesin-de vücut ihtiyaç duyduğu tüm sağlıklı besinleri alıyor. Bu sayede hormonların dengesi düzenle-niyor.. Sadece bir beslenme değişikliği ile, diyet yapmadan, amacınız kilo kaybıysa zayıflamaya destek ürün ve ilaçlar kullanmadan, sağlığınızı koruyarak denge sağlayabiliyorsunuz.Kalori hesa-bına değil,daha çok glisemik endeks ve glisemik yük hesabına dayanan bir düzenleme biçimidir.

4-Parmak izi kadar özel...Proteinlerin bioyararlılığı, karbonhidrat seçimleri, kişisel özellikler ve kişinin laboratuar verilerini değerlendirilmesi ile ayarlanan yiyecek seçimi, miktarı, çeşitliliği, kombinasyonu, pişirme ve yeme şekli Metabolik balans kişisel beslenme programında ayrıntılı biçimde kişiye sunulur.

5- Program ne kadar sürüyor?..Hazırlık dönemi olan birinci aşama 2 gün sürü-yor. İkinci aşama sıkı dönem olarak tanımlanıyor ve kişinin durumuna göre en az 14 gün sürüyor. Rahat dönem olan üçüncü aşamada beslenme programına ek yiyecekler ilave ediliyor. Dördün-cü aşama ise hayat boyu süren koruma dönemi olarak tanımlanıyor.

6- Metabolic Balance programınasıl uygulanıyor?..

Birinci Aşama (Hazırlık Dönemi)Beslenme konusunda doktorunuz ile yapacağınız görüşme ve laboratuar tahlillerinin yapılmasıyla başlıyor ve özel bir beslenme planı hazırlanıyor.

İkinci Aşama (Sıkı Dönem)En az 14 gün devam edecek bu dönemde, vü-cudunuz kendini yeni sağlıklı beslenme planına göre ayarlar. Siz bu doğrultuda vücut kilolarınız-da ortaya çıkan değişikliği fark edecek ve kendi-nizi daha iyi hissedeceksiniz.

Üçüncü Aşama (Rahat Dönem)Üçüncü aşamada artık dikkatlice ikinci aşamada izin verilmeyen besinleri ve miktarları deneme-ye, yani kendinizi şımartmaya başlıyorsunuz. Bu süreçte size en iyi uyan beslenme şeklini bula-caksınız.

Dördüncü Aşama (Koruma Dönemi)Artık ideal kilonuza kavuştunuz. Yeni beslenme şeklinizdeki kuralları uygulayarak kendinizi ko-ruyabilirsiniz.

7- Günde 3 öğün yemek yenmesi veöğünler arasında en az 5 saatbulunması öneriliyor?..Neden?..Her ara öğün şeker dengesini bozarak insülin düzeyini yükseltir ve acıkma ataklarını tetikler. Bu nedenle 5 saatlik araya sadık kalmak büyük önem taşıyor.

8- Metabolic Balance programınınuygulanmadığı kişiler var mı?..Evet... Hamileler, emzirenler, karaciğer ve böbrek yetmezliği olanlarda bu program uygulanamıyor. Ayrıca vejeterjanlarda da uygulanamıyor.

9- Programı uygularken spor öneriliyor mu?..Spor yaparken yağdan çok karbonhidrat yakılır. Bizim amacımız yağ yakmak olduğu için ağır sporları programın üçüncü aşamasından sonra öneriyoruz. Hafif sporların (yürüyüş, yoga, pila-tes vs) yapılması ise programın her aşamasında tavsiye ediliyor.

KİLO YÖNETİMİ VE YAŞAM BOYU BESLENME ALIŞKANLIKLARINDÜZENLENMESİNDE SAĞLIKLI VE KALICI BAŞLANGIÇ:

METABOLiC BALANCE

Çay Kürü...Zambak, papatya, ıhlamur ve lavanta çayla-rıyla yapılan güzellik kürleri gözlerdeki yor-gunluk , şişlikleri ve morarmaları gideriyor. Bunun için örneğin bir tutam ıhlamuru 1 çay fi ncanı kaynar suya ilave edip 10 dakika bekletin. Süzüp soğumaya bırakın. 2 makyaj pamuğunu çaya batırıp göz kapaklarınıza uygulayın. 10 dakika bekleyip, yıkayın.

Patates Kürü...2 dilim çiğ patatesi göz kapaklarınıza yerleş-tirip 15 dakika bekleyin. Yıkayıp kurulayın.2 poşet çayı yarım çay fi ncanı kaynar suda 15 dakika demlendirip soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp elinizle sıkın. Göz ka-paklarınızın üzerine yerleştirip 10 dakika bekletin ve yıkayın.

Gözaltı torbaları için...2 çay fi ncanı kaynar suya 2 çorba kaşığı fın-dık yaprağı ekleyip 15 dakika bekletin. Sü-züp buzdolabında soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp elinizle sıkın ve göz kapakları-nızın üzerine yerleştirin. 10 dakika bekletip yüzünüzü yıkayın.

Bir bardak kaynatılmış rezene çayını soğu-tun. 2 parça pamuğu çaya batırıp göz kapak-larınıza yerleştirin ve 15 dakika bekleyin.

Gözaltı morlukları için...Papatya çayı ya da lavanta çayını soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp elinizle sıkın. Göz kapaklarınıza uygulayın. ayrıca muhak-kak 25 yaşından itibaren göz çevresi için krem kullanılması gerekir.

Bunun yanısıra her zaman tercihim olan do-ğal bakım önerim ise göz çevresi için avaka-do ve buğday yağıdır. Bu karışımı dıştan içe doğru hareketlerle ve çok nazik bir şekilde göz çevresine sürmelisiniz. Onun dışında yo-ğurdun suyunu düzenli olarak sürmek, elma kabuğu koymakta faydalıdır.

Gözaltı morlukları...Bir tutam taze ebegümeciyi havanda ezin, içine bir elmanın suyunu ekleyin. Karışımı gazlı bez arasına koyup, göz çevrelerinizde 20 dakika bekletin. Bir de bol bol maydanoz ve taze nane tüketin.

Göz çevresi kırışıklıkları için...

1 kahve fi ncanı soya yağı,1 kahve fi ncanı badem yağı ve yarım kahve fi ncanı avokado yağı,Bir kapta karıştırın. Parmak uçlarınızı bu ka-rışıma batırıp göz çevresine masaj yaparak sürün. Bu uygulamayı akşamları yatmadan evvel yapın. Sabahları yüzünüzü yıkayıp ku-rulayın.

Göz Altı Morlukları için Kür ve Bakım...

Güzellik

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1160

Page 61: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

www.klinikd.comwww.drdevrim.com

[email protected]

Kemal Sunal CaddesiDefne 02-03 B-10 K:3 D:14

Bahçeşehir - İstanbul

T : (0212) 669 00 45G: (0541) 669 69 80

Klinik DDDDDDDDDDDDDDDDDD

1- Metabolic Balance nedir?..Metabolic Balance, dahiliye ve beslenme uz-manı Alman doktor Wolf FUNFACK tarafından 20 yıllık bir çalışma sonrasında oluşturulmuş kilo düzenleyici bir metabolizma programıdır. Bu program, kişinin güncel laboratuar tahlilleri, ölçümleri,allerjileri ve tüketim alışkanlıklarının bilgisayar ortamında Almanya'ya gönderilmesi sonrasında yeme içme alışkanlıklarını kişiye özel olarak düzenlenen sağlıklı beslenme programının kişiye sunulması yöntemidir.

2- Metabolic Balance programının amacıkilo vermek mi?..Bu bir diyet değil, metabolizma dengeleme prog-ramı olduğu için kilo vermenin yanı sıra kilo al-mak ,vermek veya metabolizmasını düzenlemek isteyenler de uygulayabiliyor. Yanlış beslenme, gelişmekte olan ülkelerde yetişkin insanların yak-laşık yüzde 65’inde kilo ve sağlık problemlerine yol açtığı için, bu programla, hayat boyu doğru beslenerek metabolizmayı dengeleme sağlanıyor.

3- Bu denge nasıl sağlanıyor?..Kişiye özel hazırlanan beslenme planı sayesin-de vücut ihtiyaç duyduğu tüm sağlıklı besinleri alıyor. Bu sayede hormonların dengesi düzenle-niyor.. Sadece bir beslenme değişikliği ile, diyet yapmadan, amacınız kilo kaybıysa zayıflamaya destek ürün ve ilaçlar kullanmadan, sağlığınızı koruyarak denge sağlayabiliyorsunuz.Kalori hesa-bına değil,daha çok glisemik endeks ve glisemik yük hesabına dayanan bir düzenleme biçimidir.

4-Parmak izi kadar özel...Proteinlerin bioyararlılığı, karbonhidrat seçimleri, kişisel özellikler ve kişinin laboratuar verilerini değerlendirilmesi ile ayarlanan yiyecek seçimi, miktarı, çeşitliliği, kombinasyonu, pişirme ve yeme şekli Metabolik balans kişisel beslenme programında ayrıntılı biçimde kişiye sunulur.

5- Program ne kadar sürüyor?..Hazırlık dönemi olan birinci aşama 2 gün sürü-yor. İkinci aşama sıkı dönem olarak tanımlanıyor ve kişinin durumuna göre en az 14 gün sürüyor. Rahat dönem olan üçüncü aşamada beslenme programına ek yiyecekler ilave ediliyor. Dördün-cü aşama ise hayat boyu süren koruma dönemi olarak tanımlanıyor.

6- Metabolic Balance programınasıl uygulanıyor?..

Birinci Aşama (Hazırlık Dönemi)Beslenme konusunda doktorunuz ile yapacağınız görüşme ve laboratuar tahlillerinin yapılmasıyla başlıyor ve özel bir beslenme planı hazırlanıyor.

İkinci Aşama (Sıkı Dönem)En az 14 gün devam edecek bu dönemde, vü-cudunuz kendini yeni sağlıklı beslenme planına göre ayarlar. Siz bu doğrultuda vücut kilolarınız-da ortaya çıkan değişikliği fark edecek ve kendi-nizi daha iyi hissedeceksiniz.

Üçüncü Aşama (Rahat Dönem)Üçüncü aşamada artık dikkatlice ikinci aşamada izin verilmeyen besinleri ve miktarları deneme-ye, yani kendinizi şımartmaya başlıyorsunuz. Bu süreçte size en iyi uyan beslenme şeklini bula-caksınız.

Dördüncü Aşama (Koruma Dönemi)Artık ideal kilonuza kavuştunuz. Yeni beslenme şeklinizdeki kuralları uygulayarak kendinizi ko-ruyabilirsiniz.

7- Günde 3 öğün yemek yenmesi veöğünler arasında en az 5 saatbulunması öneriliyor?..Neden?..Her ara öğün şeker dengesini bozarak insülin düzeyini yükseltir ve acıkma ataklarını tetikler. Bu nedenle 5 saatlik araya sadık kalmak büyük önem taşıyor.

8- Metabolic Balance programınınuygulanmadığı kişiler var mı?..Evet... Hamileler, emzirenler, karaciğer ve böbrek yetmezliği olanlarda bu program uygulanamıyor. Ayrıca vejeterjanlarda da uygulanamıyor.

9- Programı uygularken spor öneriliyor mu?..Spor yaparken yağdan çok karbonhidrat yakılır. Bizim amacımız yağ yakmak olduğu için ağır sporları programın üçüncü aşamasından sonra öneriyoruz. Hafif sporların (yürüyüş, yoga, pila-tes vs) yapılması ise programın her aşamasında tavsiye ediliyor.

KİLO YÖNETİMİ VE YAŞAM BOYU BESLENME ALIŞKANLIKLARINDÜZENLENMESİNDE SAĞLIKLI VE KALICI BAŞLANGIÇ:

METABOLiC BALANCE

Page 62: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

İmge Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezi’nin Kuruluş Amacı Nedir?..Merkezimiz çocuk, ergen, yetişkin ve ailelere yönelik danışmanlık ve psikososyal eğitim vermek üzere Bahçeşehir’de kuruldu. Birey ve aile-lerin sorunlarına “çözüm ortağı” olmayı, birey ve ailelere destek vere-rek yaşam kalitelerinin artmasına katkıda bulunmayı amaçlamaktayız.

Belirli aralıklarla uzman davet ederek ücretsiz seminerler düzenliyor-sunuz. Kısaca bahseder misiniz?..Evet ihtiyaçlara yönelik olarak ücretsiz seminerler düzenliyoruz. Öfke kontrolü, çocukluk çağı travmalarının etkileri, sınav kaygısıyla başa çıkma yolları şu ana kadar düzenlediğimiz seminerler arasında yer al-makta. “Öfke kontrolü”, “Çocukluk çağı travmaları”, “Sınav kaygısıyla başa çıkma yolları” başlıklı seminerleri tekrarlayacağız. Seminer tarih-leri www.imgedanismanlik.com adresinden takip edilebilir.

İlgilenenler kayıt yaptırmak koşulu ile seminerlere ücretsiz olarak katılabilir.

İmge Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezi’nden Uzm. Psikolog Eylem Ceyhan sorularımızı yanıtladı.

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?..Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölü-münden mezun oldum. Mezuniyetimin hemen ardından Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Anaokulu’nda psikolog olarak görev yapmaya başladım. Çocuklar ve ailelerine yönelik danışmanlık hizmeti verdim. Hacettepe Üniversitesi’nde yük-sek lisansımı tamamlamamın ardından Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Psikiyatri Anabilim Dalı’na psikolog ola-rak atandım. GATA Haydarpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Servisi’nde de çalıştıktan sonra aile terapisi, bilişsel davranışçı terapi ve şema terapi eğitimle-rini aldım. İmge Eğitim ve Aile Danışman-lık Merkezi’ni kurarak mesleki çalışmaları-mı sürdürmekteyim.

İmge Eğitim ve Aile Danışmanlık Hizm. Ltd. Şti.www.imgedanismanlik.comT: (0212) 669 99 59

Page 63: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

FÖN 8 TL

KESİM 20 TL

DİP BOYA 35 TL

BALYAJ 60 TL

DİP RÖFLE 80 TL

DİP ORGANİK BOYA 60 TL

PERMA 80 TL

MANİKUR 10 TL

PEDİKÜR 15 TL

KAŞ+BIYIK 10 TL

KOMPLE AĞDA 35 TL

Açılış Saatlerimiz: 07:40-20:0007:40-20:00

BİZİ SEÇİN, KENDİNİZE BİR GÜZELLİK YAPIN...

ERDAL GÜRSOYBAYAN KUAFÖRÜ

MASAJ BÖLÜMÜMÜZ AÇILMIŞTIR.

Mavi Çarşı (Atrium) Kat:3 No:303 Bahçeşehir-İstanbul669 51 69T: (0212)

HİJYEN VE SAĞLIĞINIZI ÖNCELIK BİLEREK TÜM BAYANLARIHER YIL OLDUĞU GİBİ BU YILDA SİZLERİ YENİLENENUZMAN KADROMUZLA VE KALİTELİ HİZMET ANLAYIŞIMIZDANÖDÜN VERMEDEN GÜZELLEŞTİRMEYE DAVET EDİYORUZ.

• ŞOK 30 DK. MASAJ 30 TL.

• GELİN BAŞINDA PAKET FİAT 250 TL.

• UYGULAMALI FİYATLARLA KAYNAK VE ÇIT ÇIT YAPILIR.

YILBAŞINA ÖZELSİZ MÜŞTERİLERİMİZE

ÇEKİLİŞLER VESÜPRİZ HEDİYELER

ERDAL GÜRSOYKUAFÖRDEN

YENİ YILA ÖZELTASARIMLAR

Göz Şekillerine Göre Makyaj...Küçük, ayrık, yuvarlak veya düşük gözlere sahipseniz ve mak-yajınız istediğiniz gibi olmuyorsa!.. İşte gözlerinizin şekline göre size en uygun makyajınızı yapabilmeniz için bir kaç öneri...

KÜÇÜK GÖZLER: Bir koyu, bir de açık renk far seçin. • Üst göz kapağınızın tamamına açık renk farı sürün.• Koyu renk bir kalemle kirpik diplerine çizgi çekerek göz çevrenizi belirleyin. Çizgiyi dışa doğru dağıtın.• Koyu renk farı gözün dışına doğru, göz çukurunun üzerine sü-rün. Dışa doğru hafi fçe dağıtın.• Gözün iç kenarına beyaz renk far sürün. Açık ve koyu farlar ara-sındaki renk farkının sınır oluşturmaması için renkleri birbirine iyice yedirin. • Kirpiklerinizi kıvırın ve iki kat rimel sürün.

AYRIK GÖZLER: Yumuşak tonda kestane rengi bir far ile koyu renk bir diğer far seçin.• Kestane rengi farı burnunuz ile gözünüz arasındaki bölgeye uy-gulayın. Farın leke gibi durmasını engellemek için rengi iyice dağı-tarak gölge havası verin.• Koyu renk farı göz kapağınızın hareketli kısmına sürün.• Aynı farla, gözün dış kenarını, dışarı taşarak yuvarlayın.• Koyu renk kalemle göz kapağınızın üstüne ve gözün iç kısmına çizgi çekin.• Sadece üst kirpiklerinize iki kat rimel sürün.

YUVARLAK GÖZLER: Bir koyu, bir açık tonda iki far rengi seçin. Renkler birbirleriyle uyumlu olmalı.• Açık renk farı göz kapağınızın tamamına uygulayın.• Koyu renk farı göz kapağınızın sadece hareketli kısmına sürün. Göze daha uzun bir form kazandırmak için renkleri uygularken gözün dışına ve yukarıya doğru çalışın.• Göz kapağınıza, kirpiklerin hemen dibinden, boylu boyunca ka-lem çekin. Çizgiyi göz kenarından dışarı doğru taşırın.• Kirpiklerinizi kıvırın ve iki kat rimel sürün.

DÜŞÜK GÖZLER: Birbirini tamamlayan renklerde üç far seçin. Renklerden biri açık, biri orta, biri ise koyu tonlarda olmalı. Tek ambalajda satılan üçlü göz farları uygun bir seçenek oluşturabilir.• Koyu renk farla, alt kirpiklerinizin ortasından başlayıp dışarı doğ-ru bir çizgi çekin. Çizginin ucunu göz kenarınızın dışında hafi fçe yukarı doğru kaldırın.• Aynı işlemi üst kirpikleriniz boyunca da uygulayın ve iki çizgiyi birleştirin.• Sünger uçlu bir aplikatör veya bir pamuklu çubuk yardımıyla çizgileri dağıtarak hafi fl eştirin. Açık renk farı üst göz kapağınızın tamamına sürün.• Orta koyuluktaki farı göz çukuruna muz formunda uygulayın.• Yine orta koyuluktaki farla gözün dış kenarına gölge yapın.• Kirpiklerinizi kıvırın ve iki kat rimel sürün.

Page 64: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Berrin [email protected]

Editör

Anneciğimin aramızdan ayrılmasıyla birlikte onun için bu kadar önemli olan bir görevin sürekliliği bize kaldı. İşte sevgili Nigar’ı böyle bir günde tanıdım. Elimde bir tabak helva kapılarını çaldım. Gözlerinden zeka fışkıran, titiz, tez canlı, olgun yapısıydı hemen birkaç saniye içinde algıladığım...

“Bir kahve içmez misiniz?..” önerisini kabul etmemle başladı dostluğumuzun ilk adımı. Şimdilerde hayatımda her alanda yer alan en yakınlarımdan diyebileceğim bir kimliğe büründü kısa zamanda içtenliği, pazarlıksız sevgisi, sıcacık yüreği ve tam Başak burcu-na özgü titizliği ile...

Bir kahve içimlik sohbette çocuk sonrası işe ara veren her kadının yaşadığı benzer sıkıntıları onunda yaşadığını gördüm her ne kadar dile getirmese de... Üstelik İTÜ Elekt-rik Mühendisliği mezunu, uzun dönem pro-fesyonel çalışma hayatı içinde yer almış biri vardı karşımda...

Aradan kısa bir zaman geçti Nigar e-ticaret kursuna başladı. Üretken yapısını ev dışı ha-yata dönüştürmek adına. Bu dönemde be-nim işyerimle onun kursunun aynı bölgede olması şansıyla keyifl i sohbetler yaptığımız bir yol arkadaşlığını paylaştık birlikte. Dal-dan dala atlayan sohbetlerimiz sayesinde birbirimizi daha yakından tanıdık.

Derken günün birinde Nigar heyecanla bana bir projeden bahsetti. Çanakkale ‘de hayata geçirmeye çalıştıkları “Kilitbahir Apart Bu-tik Otel” Aylarca bu projeyle yaşadı. Çizimler, boyalar, mobilya alımları, tesisat döşemeleri, perdeler, renk uyumları gibi bir sürü detayla uğraştı. Yoğun çalışma tempom sebebiyle

pek ilgilenemedim tâ ki 19 Mayıs tatilinde kız kardeşimin “Çocuklar Çanakkale’yi hiç görmedi çok üzülüyor ve utanıyorum . Bu tatil mutlaka Çanakkale’ye gidelim” serze-nişine kadar...

Hemen aradım Nigar’ı otelin durumunu öğ-renmek için ve misafi r ağırlamaya başladık-ları müjdesini aldım ve 3 günlük konaklama sonrası Konuk Defterine bir solukta aşağı-daki satırları yazıverdim...

Yolunuzun mutlaka Çanakkale’ye ve Kilitba-hir Apart Butik otele düşmesi dileğiyle...

Barışı simgeleyen sağlı sollu zeytin dalı fi gür-leriyle Tarih dendiğinde ilk akla gelen “Kale” görüntüsüyle insanın içini ısıtan renklerinin tonuyla oval şeklinin sıcaklığıyla önce logo-suna vuruldum ben Kilitbahir Apart Otelin.

Otoparktan otele yürüdüğümüz beş on adımlık mesafede logonun aurasının tüm oteli sarmaladığını hissettim. Bahçeden içe-ri girdiğimizde sanki çok yakın bir dostumu-zun yazlık evine misafi r olarak gelmişiz duy-gusuna kapıldım. Otel sahiplerinin ve otel personelinin odamızı gösterirken yüzlerine yansıyan tebessümler müşteri kelimesi yeri-ne misafi r kelimesini içten gelen bir duyguy-la kullandıklarını açıkça gösteriyordu.

2+1 apart dairemize yerleşirken gözümü en küçük ayrıntısına kadar düşünülmüş deko-rasyondan ayıramadım . Perdelerle uyumlu yatak örtüleri, duvar içine yerleştirilmiş mi-nik saksılar, koltukların üzerindeki renkli yastıklar, sanki kışında buraya gönül rahat-lığıyla gelebilirsiniz diyen şömine, tertemiz mutfak ve banyo...

Bizim için demlenmiş çayımızı içmek üzere terasa çıktığımızda bir an gördüğüm man-zara karşısında büyülendim. Kafanızı nere-ye çevirseniz tarih kokuyor. Sanki birazdan bir yerlerden bir Mehmetçik fırlayacak , top tüfek sesi duyulacak ve kanlı bir muhare-be sahnelenecek… Sol tarafta hemen yanı başınızda toprağın üzerinde “Dur Yolcu bil-meden basıp geçtiğin bu toprak bir devrin battığı yerdir.” yazısı, bir Mehmetçik silueti ve şanlı bayrağımız, biraz ileride asırlık cami, aşağıda kale ve masmavi deniz...

Şimdiye kadar konakladığım hiçbir mekanın geçmişle bugünün karışımını bu kadar iyi yansıttığına tanıklık etmedim ve bu kadar ta-rih içinde hissetmedim kendimi... Kaldığımız süre boyunca ev sahiplerimiz sevgili Nigar, Birkan ve kızları Seçil ile İpek, yüzündeki gü-lümsemeyi hiç kaybetmeyen Özgür, sabah kahvaltılarını ev yapımı reçeller, zeytinler, börekler, omletler ile şölene dönüştüren Beyhan Sofrası ve Mefaret abla, “Çanakka-le Geçilmez.” cümlesini her hücremizde his-setmemizi sağlayan günlük turumuz saye-sinde unutulmayacak birkaç gün yaşadık...

Teşekkürler dostluğunuz, samimiyetiniz ve unutulmayacak misafi rperverliğiniz için…

Bundan sonra, İstanbul dışına kaçmayı dü-şündüğümüz her an diliminde ev sıcaklığın-da bir yere ihtiyaç duyduğumuzda, biliyoruz ki yeni adresimiz Kilitbahir Apart Otel ola-cak...

Şimdilerde çok mutlu başarılı bir iş kadını arkadaşım Nigar, Yolun açık olsun...

www.kilitbahirapart.com

“Tatlı bir tebessümün, kırk yıllık hatırı vardır.”

Annem için kaybettiğimiz yakınlarımızın ölüm yıldönümlerinde ve kandillerde irmik helvası kavurup dağıtmak hayati önem taşırdı. 40 derece ateşle yatsa , iki eli kanda olsa, kar buz kıyamet yollar kapansa helva mutlaka kavrulur ve komşulara dağıtılırdı.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1164

Page 65: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Size yakın bir Aziz Bebe şubesimutlaka vardır...

Yeni Sezon ÜrünlerimizleMağazalarımızda

Sizleri Bekliyoruz...

%70’e VaranİNDİRİM

•FABRİKA: 0212 678 36 81 ARMONİ AVM: 0212 426 36 33 • ATAŞEHİR: 0216 573 18 32 • AV-CILAR: 0212 694 60 74 • BAĞCILAR: 0212 634 76 90 • BAŞAKŞEHİR: 0212 486 30 03 • CENNET: 0212 541 03 65 • ESENKENT (SUN FLOWER AVM): 0212 672 59 18 • FATİH: 0212 521 39 62 • GÜNEŞLİ: 0212 655 75 67 • İKİTELLİ: 0212 472 94 87 • KADİR HAS AVM: 0212 441 96 38 • MİMARSİNAN: 0212 863 29 23 • ŞİRİNEVLER: 0212 503 94 01 • YENİBOSNA: 0212 551 98 96 • OSMANBEY (TOPTAN): 0212 232 19 79 • PERLAVISTA AVM: 0212 871 19 86 • TERASIUM AVM: 0212 487 18 63 • İNEGÖL AVM: 0224 715 20 71-72 • SİLİVRİ: 0212 728 95 79-80 • BOZÜ-YÜK AVM: 0228 315 77 62 • ARENA PARK AVM: 0212 470 99 89/39

• MERKEZ: ORTA MH. CUMHURİYET CD. ŞAHİN SK. NO:28 Tel: 0212 678 14 77

Page 66: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sağlık

İştahsız çocuklardaki beslenme güçlüklerini kategorize ederek çözmeyi hedefleyen “IM-FeD: Identification and Management of Feeding Difficulties - Çocuklarda Beslen-me Güçlüklerinin Tanımlanması ve Yöneti-mi Programı” gerçekleştirilen basın toplan-tısında tüm yönleriyle ele alındı.

Çocuk beslenmesi ve iştahsızlık konusunun, psikiyatri, çocuk sağlığı, beslenme ve diyete-tik bölümlerinin birlikte çalışmasıyla çözüm-lenmesi gerektiğini anlatan ve çocuklardaki beslenme güçlüklerine yeni bir bakış açısı getiren IMFeD Projesi, çocuklardaki beslen-me güçlüklerini kategorilere ayırarak, her kategorideki çocuk için farklı çözüm öneri-leri sunuyor. Abbott Beslenme Ürünleri’nin koşulsuz desteğiyle Amerika, Avrupa, Asya ve Latin Amerika ile Türkiye’de eşzamanlı olarak yürütülen global programın Türkiye ayağında gerçekleştirilen araştırmalarda elde edilen sonuçlar ise çocuk beslenmesin-de doktor, eczacı, anne ilişkisinin önemine dikkat çekiyor.

İştahsız Çocuk Doğru Analiz Edilmeli...

Yurt dışı ve yurtiçinden bir çok araştırmacı bilim insanının katkısıyla hayat bulan IMFeD Programı, beslenme güçlükleri olan çocuk-ları 6 kategoriye ayırıyor:

Yemek Seçen Çocuklar: Birinci kategoride yer alan "yemek seçen çocuklar"; belirli tat, kıvam, koku ve görüntüye sahip yiyecekle-ri reddediyor ve zorlandıkları takdirde aşırı tepki gösteriyorlar. Uzmanlar, bu çocukları zorlamanın değil teşvik edip model olmanın gerekliliğine değiniyor. Aynı besinleri, belli aralar ve değişik biçimlerde tekrar denemek de olumlu olduğu belirtilen davranış biçimle-ri arasında yer alıyor.

İştahsız ve Hareketli Çocuklar: İkinci kate-goriye giren "iştahsız ve hareketli çocuk-lar" ise yemek yemeye karşı ilgisizler ve ko-lay doyuyorlar. Dikkatleri çabuk dağılan bu aşırı enerjik çocuklar, bir an önce masadan kalkmak istiyorlar. Bu tipte, sofrada keyifli yemek ritüelinin yüceltilmesi, yemek disipli-ni ve dikkat terbiyesi başvurulması gereken yollar olarak belirtiliyor.

İştahsız Olarak Değerlendirilen Normal Çocuk: Bu çocuklar ise diğer kategorilerin aksine aslında ihtiyaç duyduğu kadar ye-mek yiyen sağlıklı bir çocuk portresi çiziyor. Normal olarak sevdiği ve sevmediği bazı be-sinler olan bu çocuk tipi, annesi tarafından daha çok yiyen başka çocuklar ile karşılaş-tırıldığı için yanlış bir şekilde iştahsız olarak değerlendiriliyor. Bu çocuklarda, doktorların aileye muayene ile güven vermesi ve ailenin

rahatlatılması yüksek önem taşıyor. Bu nok-tada ebeveynlerin beslenme eğitimi alması da tutumlarını olumlu etkiliyor.

Yemek Yemekten Korkan Çocuk: Beslenme-ye karşı şiddetli direnç gösteren, ağlayan ve ağızlarını açmayı reddeden çocuklar ise “ye-mek yemekten korkan çocuk” kategorisine giriyor. Bu çocuklar yemekle ilgili her şeyden kaçmaya çalışıyor ve yemek yememek için ellerinden geleni yapıyor. Bu çocuklar için kademeli duyarsızlaştırma yöntemi iyi sonuç veriyor. Gerekli durumlarda, beslenmelerini tam ve dengeli bir destek ile tamamlamak gerekiyor.

Organik Hastalığa Bağlı İştahsız Çocuk: Bu sınıfında yer alan çocuklar için iştahsız-lık, bilinmeyen başka bir sorunun göstergesi olarak ortaya çıkıyor. Bu çocukların iştahsız-lıklarının altında yatan esas sorunu bulmak çocuğun sağlığı açısından büyük önem taşı-yor.

İştahsız ve İçine Kapanık Çocuk: Son ola-rak, genel anlamda içe kapanık ve keyifsiz çocuklar “iştahsız ve içine kapanık ço-cuk” sınıfına dahil ediliyor. Bu tür çocukla-rın iştahsızlıklarının temelinde çoğu zaman anne-baba ayrılığı veya kendisine bakan kişilerden / anne-babadan yeterince ilgi gö-

Çocuklarda İştahsızlığınSırrı Çözüldü!..Çocuğunuz gerçekten iştahsız mı,yoksa bu sizin kuruntunuz mu?..Yemek yememesinin altında hangi sebepler yatıyor?..Yemekten kaçan çocuğunuza nasıl davranmanız gerekiyor?..İşte yanıtlar...

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1166

Page 67: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

rememe gibi problemler yatıyor. Bu durumlarda ebeveyn/bakım veren – çocuk ilişkisini ayrıntılı biçimde ele alıp olumsuzlukları gidermek gerekiyor.

Birden Fazla Sorun Olabilir...Çocukları bu şekilde beslenme alışkanlıklarına göre kategorize ederken, bir çocukta birden fazla beslenme güçlüğüne rastla-nabileceğini de unutmamak gerekiyor. Bir beslenme güçlüğü ile karşılaşıldığında, çocuğun tam ve dengeli beslendiğinden emin olunabilecek uygun beslenme desteğini seçmek gerekiyor.

Annelerin Çaresizliği Önerilmeyen Yeme Biçimleri Yaratıyor...Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof Dr. Benal Büyükgebiz, çocuklardaki beslenme sorunlarının sınıfl ara ayrıldığına değine-rek, “Çocukta hangi beslenme güçlüğü olduğunu doğru analiz etmek doğru çözümleri sunabilmek açısından büyük önem taşıyor. İştahsız olan ya da yanlış beslenen bir çocuğu sağlık-lı beslenmeye yönlendirirken zorlamak yerine ailecek doğru davranış biçimlerinin benimsenmesi ve tam ve dengeli beslen-menin sağlanması çocuğun fi ziksel ve psikolojik gelişimi açı-sından olumlu sonuç veriyor.” dedi. Ayrıca Büyükgebiz, çocuğa ısrarcı davranışın kesinlikle yanlış olduğunu, bazı annelerin bu konuda zorlayıcı davranarak çocukların ilerleyen yaşlarda yemek ile ilgili önemli problemler yaşamasına sebep olduğunu belirtti. Büyükgebiz, böyle durumlarda hem iştahsız çocuğun beslenme-sini tamamlamak hem de annenin bu konuda içini rahatlatmak için tam ve dengeli beslenme desteklerini önerdiklerini söyledi.

Sağlıklı çocukların nasıl beslenmesi gerektiğine değinen Hacet-tepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülden Köksal ise yaş gruplarına uygun olarak tüketilmesi gereken besinlerin özelliklerinin yanı sıra öğün düze-ninin ve porsiyonların nasıl ayarlanması gerektiği konusunda da bilgi verdi. Köksal, “Çocuklarda sağlıklı beslenme her gıdadan düşünmeden tüketmek anlamına gelmiyor. Sağlıklı beslenme-nin yeterli ve dengeli beslenerek büyüme için gereken temel beslenme ihtiyacının giderilmesi anlamına geldiğini tüm ebe-veynlere öğretmeliyiz.” diyerek sağlıklı beslenmenin gerçek an-lamına dikkat çekti.

Toplantıda söz alan bir diğer uzman hekim, Çocuk Psikiyatri Uz-manı Doç. Dr. Yasemen Taner, çocuklardaki beslenme sorunla-rına psikiyatrik açıdan yaklaşarak, beslenme sorunlarında anne – çocuk ve anne – doktor iletişiminin önemine vurgu yaptı. Özel-likle anne – çocuk arasındaki ilişkinin çocuğun beslenmesine yansımaları üzerinde duran Taner, annelerin doğru yaklaşımla-rının çocukların beslenme konusundaki davranışlarını olumlu etkilediğinin altını çizdi. Bu noktada yapılan hataların, çocuktaki beslenme becerisi gelişimini çok olumsuz etkilediğini belirten Taner, “Hatta benim Blender Çocuklar dediğim çocuklarının protein alabilmesi için köfteleri süt ile birlikte blender’dan geçirerek yediren anneler var.” ifadesi ile iştahsız çocukların beslenmesinde karşılaşılan güçlükleri ve bu süreçteki hatalı davranışların boyutunu ortaya koydu. Ayrıca Taner, çocuğuna "baskı ile yediren" annelerin davranışsal olarak ileriki dönemler-de çocukta problemler yarattığı ve çocuğun yemek ile ilişkisini bozduğunun altını çizdi. Annelerin çocuğun damak tadına ve ayrı bir birey olduğuna saygı göstermemesi durumunda ilerleyen yaşlarda, temel güven duygusu gelişimi gibi konularda problem yaşandığına dikkat çeken Taner, “Bağımlılık yaşayan bireylerin çocukluklarında, belirli dönemlerinde beslenme güçlüğü ya-şadığını kabul ediyoruz.” dedi.

1.CADDE ADAY KONUT B-2 NO:28/1 BAHÇEŞEHiR-iSTANBUL

607 27 04 - 607 27 050532 648 75 21

TAKViYE EĞiTiM MERKEZi

• HER SEVİYEDE TÜM DERSLERDEN OKULA TAKVİYE...• UZMAN KADRODAN, EVİNİZDE VEYA KURUMUMUZDA GARANTİLİ EĞİTİM...• DENEME DERSLERİMİZ ÜCRETSİZDİR.• ÖĞRENCİYE REHBERLİK YAPILARAK, SİSTEMLİ VE PROGRAMLI ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ KAVRATILIR.• DERSLERİMİZ BİREBİR VEYA MAKSİMUM 4’ER KİŞİLİK SINIFLARDA VERİLMEKTEDİR.

- SBS- YGS- LYS- KPSS

4’ER KİŞİLİK SINIFLARDA VERİLMEKTEDİR.

BiZiMLE TANIŞMADAN KARAR VERMEYiNiZ!..

CEMAL TEMEL

Boğaziçi Mezunu,35 yıllık Deneyimli,Bahçeşehir’deDevlet Lisesinden Emekli

Page 68: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Çocukların kıskanç, bencil olmamaları ve paylaşımcı olmaları için bebeklik dönemle-rinden başlayarak karakter gelişimlerinde nasıl bir yol-yöntem izlenebilir?.. İşte bizde bunu araştırdık ve NPİSTANBUL Hastanesi Çocuk Ergen Psikiyatristi Dr. Nüket İşiten den bilgiler aldık...

Üç yaşına gelen çocuk psikolojik gelişim açısından artık “ben merkezli” yaşamdan sosyalleşme dönemine geçmiştir. Anneden ayrılma ve kendi sınırlarını saptama dünyayı keşfetme aşamalarını tamamlayan çocuk “öteki”leri ve “ben de” kavramlarını öğren-meye; karşılıklı etkileşim içerisine girmeye başlar. 2 yaş grubundaki 10 tane çocuğu alsak bir odaya koysak ve oyun oynasalar; bu çocukların onu da oyun oynar. Ama bu oyun kendi oyunlarıdır!.. Ve sadece “kendi” leri oynarlar. Birbirleri ile etkileşim paylaşım oyunları değildir bunlar. Böyle oyun oyna-ma biçimlerini biz otistik çocuklarda görü-rüz. Otizm; kendi dünyasında yaşamaktır. İşte o yaşlarda çocuklar tıpkı otistikler gibi kendi dünyalarında “ben merkezli” yaşar ve oynarlar. Dünyalarının merkezinde ken-dileri vardır. Her konuda ve her şeyde önce “ben” sadece ben ve her şey “benim” dir. Daha sonra 3 yaş civarında artık başkaları-nın da olduğunun farkına varırlar. O zaman da “ben” den “biz” e geçiş dönemi başlar, “ben” ve “sen”; birlikte şunu yapalım vb.

Nasıl anneden ayrılmanın zamanı gelip dünyayı keşfetmenin zamanı geldi ise, nasıl anne kucağından inip yaşamı yaşamanın kurallarını öğrendi ise şimdi de o evden ve o evin tahtından inmenin de zamanı gelmiş-tir. Çünkü her çocuk kendi evinin bir küçük prensi ya da prensesidir. O ne isterse, nasıl isterse, ne zaman isterse o öyle olur. O evde işler onun istediği biçimde şekillenir. Evdeki oyuncaklar sadece onundur. Anne sadece onundur, baba onun dur. Onun istediği gibi oyunlar oynanır. Bu oyunlarda da üstelik hep o kazanır. Örneğin baba ile güreş yapılır ve baba yenilir. Çocuk ta gerçekten babasını yendiğini düşünür. Diğer oyunlarda da o hep birinci gelir. “En birinci benim”...

BAŞLARDA TEPKİLİ OLABİLİR...Çocukların paylaşmayı bilmemesi 2-3 yaş çocuk anne babası olan ebeveynlerin en bel-li başlı şikayetleri arasında başta gelir. Onlar dünyayı yeni yeni tanımaya başlamışlardır ve tüm deneyimleri “ben” çerçevesinde gelişir. Nesneleri kontrol, çevreyi kontrol, tuvale-tini kontrol gibi konular çocuğa bir yandan güç kazandırırken, bir yandan da kaybetme kaygısını yükler. Oyuncak arabasını oyun ar-kadaşıyla paylaşması söylendiğinde çocuk, arabayı verdiğinde geri alıp alamayacağını bile bilmemektedir.

Dolayısıyla, arabası üzerindeki kontrolünü

ve sahiplik duygusunu yitirme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Doğal olarak tepkisi “HA-YIR” olacaktır. Çocuğun paylaşmaya verdiği bu kaygılı ve öfkeli tepki bir yetişkine anlam-sız görünebilir, ancak bu tepkinin, çocuğun doğal gelişimsel dönemine ait doğal bir tep-ki olduğunu hatırlamakta fayda vardır.

Paylaşma duygusu çocuklarda doğuştan gelen bir duygu değildir. Bu yaşamda de-neyimlemeler ile zaman içinde kazanılacak bir durumdur. Belirli bir ruhsal gelişim dö-nemini tamamlamış belirli bir matürasyon olgunluğa erişmiş olmaları gereklidir. Ço-cuk paylaşmayı deneyimleyerek-yaşayarak ve çevresindeki olan biteni gözlemleyerek öğrenir. Bu konuda gerek ebeveynlerin ve gerekse öğretmenleri rehberlik etmelerine ihtiyaçları vardır.

Paylaşmayı sağlamak adına çocuğu zorla-mak, baştan kaybetmektir. Paylaşmaya ya-naşmadığı oyuncağını elinden zorla almak, tehditler etmek ya da bu nedenle ceza ve benzeri yaptırımlar uygulamak sadece öfke doğurur. Paylaşım konusunda da çocuğun direncini artırmaktan öteye gitmez. Üstelik tersine işleyen bir kısır döngüye de girilmiş olur. Burada çocuğa inisiyatifin kendisinde olduğunu hissettirmek ve kararları kendi-sinin vereceğini ona göstermek gerekir.” Şimdi hep beraber arabalar ile oynayalım.

Paylaşmayı Yaşayarak Öğrenmeli!..Çocukların bebeklik dönemlerinden başlayarak karakter gelişimlerinde neler yapmalı?..

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1168

Page 69: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Arkadaşına hangi arabanı vermek istersin?.. Bunu mu, diğerini mi?.. Böylece çocuk karar verme ve seçim yapmada inisiyatifi n kendisinde olduğunu hisseder oyuncaklar ona aittir ve karar verme, kontrol etme yetisi hala ondadır. Olumlu pekiştireçler ile davranışın geri bildirim de verilmesi gereklidir. Bu keyifl i oyun ve olumlu geri bildirimler çocuğun özgüven duygusunun desteklen-mesinin yanı sıra paylaşmanın ve birlikte oynamanın olumlu yön-lerini de gösterir.

YANLIŞ MESAJLAR...Paylaşım öğretilirken çocuğun benlik saygısının zedelenmemesi gerekir. Sen senin hakların ve senin özelin var ve ben bunlara saygı duyuyorum mesajı gitmelidir. Örneğin “Oyuncağını arkada-şına veya kardeşine vermelisin” evet vermeli ama ya çocuğun özeli? Onun için çok değerli olan bir oyuncağı da herkesle paylaş-mak zorunda değildir. Ona verdiği değer – önem derecesine göre özelini saklayabilme, ayırabilme hakkı da olmalıdır. O zaman bu özel oyuncaklar arkadaşlar gelmeden ortadan kaldırılmalıdır. “Akşam misafi rliğe arkadaşın X ‘ler gelecek. Onun dokunma-sını istemediğin oyuncaklarını ortadan kaldırmalısın”... Böyle bir ön hazırlıkta çocuk yine kontrolün kendisinde olduğunu, bazı özel şeylerin sadece kendisine ait olabileceğini ve ebeveynle-rinin de onun özeline saygı duyduğunu görebilecektir. Bu eriş-kinler için de böyledir. Özelimiz bize aittir ve bunları kimse ile paylaşmak zorunda değiliz.

Paylaşmak durumunda olduğu kişi evin içinde ise ne yapmalı?.. Önceden hazırlık yapma ve ayırma gibi bir durum söz konusu değilse, durum ne olacak?.. Eğer kardeşi ağlıyor ve üzülüyor diye her şeyini kardeşi ile paylaşmak durumunda kalırsa çocuk kendi özelini ve kendi duygularına saygı duyulup duyulmadığını nasıl ayırt edebilir?..

Böyle bir durumda kaldığında başkasının duygulan kendi duy-gularının önüne geçecek ve kendisini ikinci plana atabilecek-tir. Ben önemli değilim benim duygularımın bir önemi yok, hep diğerleri daha önemli... Bu durumdan kaçınmak gerekir. Evde kardeşler arasında da bir hiyerarşi olmalıdır. Paylaşım konusu bazen kardeşler arasındaki çatışmaların zeminini oluşturabilir. Küçük kardeşi ağlıyor diye elindeki oyuncağı vermek zorunda ka-lan çocuk, kendi haklarına kimsenin saygı duymadığı görecektir. Bu da kardeşe ve anne-babaya karşı öfkeye neden olabilir. Oyun, çocuklar için eğlenceden öte anlamlar taşır. Bu nedenle, oynar-ken sürekli bölünen, oyuncağını kardeşine vermek zorunda ka-lan çocuk, devamlı hayal kırıklığı ve öfke yaşayacak, yaptığı şeyin kimse tarafından önemsenmediğini, başkalarının duygularının hep, kendisininkinden daha önemli olduğunu hissedecektir.

Page 70: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Uzmanlar düzenli uygulandığında çok başa-rılı sonuçlar elde edildiğini belirtiyor.

Ters el alıştırması: Sağ elinizi kullanıyorsa-nız, biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın veya çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine ka-rıştırın.

Kalemi ters elinizle tutun: Biraz üreticiliği-nizi kullanın ve daha neleri tersten yapabile-ceğinizi bulun. Tabii bulduklarınızı da hemen deneyin. Sonuç olarak, rutin alışkanlıklarını-zı kırar ve beyninizin kullanmadığınız diğer yarısını da harekete geçirmiş olursunuz.

Çocuk oyunu alıştırması: İşe veya alışverişe giderken, tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Çiçek açan ağa-cın kokusunu keşfetmeye çalışın. Fırında sa-tılan taze ekmeklerin kokularını algılamaya çalışın. Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin. Caddede duyduğunuz sesleri ay-rıştırın. Yanınızdan geçen insanların tek tek konuşmalarını dinleyin. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kı-sacası, duyularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyninizin kapasi-tesini arttırırsınız. Eğer bu yaptıklarınızdan zevk alır ve insan veya olayları detaylı algı-lamayı sürdürürseniz, hafızanız her zaman canlı kalmaya devam eder. Duyu organları-nızın ne kadar fazlasını kullanırsanız, unut-mak istemedikleriniz o kadar sağlam kalır.

Harf alıştırması: Elinize bir gazete ve bir fos-forlu kalem alın. Sırasıyla paragrafl arı oku-yun ve çift yazılmış harfl erin üzerini çizin. Örneğin, çift t ve m'lerin üzerini işaretleyin. Bir sonraki aşamada, kelime içinde birden fazla geçen harfl erin üzerini çizin. Alıştırmayı yaparken, kelimelerin üzerinde fazla düşün-meyin ve hemen işaretleyin. Böylelikle kon-santrasyon gücünüzün ne kadar uyarıldığını

hemen hissedeceksiniz. Başarılı olma iste-ğiniz ve aldığınız zevk zihnin canlanmasını arttırır.

Polisiye alıştırması: ''Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım?'' gibi, genellikle polisiye romanların-da veya fi lmlerinde sorulan soruları kendini-ze yöneltin. Ve tabii cevaplamayı da unutma-yın. Bu alıştırma sonucunda yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirebilirsiniz. Ayrıca kısa hafızanızı da harekete geçirmiş olursunuz.

Yürüyüş alıştırması: Asker yürüyüşü gibi ol-duğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda, önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu esnada o kadar esnek hareket edin ki, bacağınızı in-dirirken, kolunuz başınızın üzerine gelecek kadar yükselmeli. Bu hareketleri birkaç kez tekrarlayın. Bunu yaparken sadece kan do-laşımınız hızlanmaz, aynı zamanda koordi-nasyon yeteneğiniz de artar. Böyle çapraz-lama hareketlerle beyninizin her iki tarafını kullanmış olursunuz.

Ressam alıştırması: Burnunuzun ucunda bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla ha-vaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Kendinizi Leonardo da Vinci veya sevdiğiniz bir başka ressamın yerine koyun. Bu çizim hareketleri, yorgun zihninizi hemen canlan-dırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi etkili biçimde yok eder.

Ajan alıştırması: Bu alıştırmayı daha çok sokakta yapacaksınız. Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına bakın ve plakadaki harfl erden kelimeler, hatta cümleler türet-meye çalışın. Böylece, sadece sıkışık trafi ğin eğlenerek çabuk geçmesini sağlamaz, aynı zamanda kelime hazinenizi geliştirir ve bey-ninizi canlandırırsınız. Bu alıştırma, acil pla-ka ezberlemeniz gerektiği durumlarda çok işinize yarayabilir.

Resim alıştırması: Bu alıştırmayla alışveriş listelerini çok kolay ezberleyebilir, hafızanızı güçlendirebilirsiniz. Bunun için kalem kağıt alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yon-ca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı kaldırmış bir fi l, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, iki deniz feneri ve bir saat çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembol-leri sayılara göre ezberleyin. Örneğin, mum biri, kuğu ikiyi, kaktüs üçü ifade ediyor. Bu sıralamaya hakim olduğunuzda, sembol-lere aklınızda tutmanız gereken bir listeyi koyabilirsiniz. Eğer bu bir alışveriş listesiyse, mumun süt şişesinin üzerinde durduğunu, kuğunun boynunda portakal fi lesinin asılı olduğunu hayal edebilirsiniz. Bu alıştırmay-la, zihninizde listeler oluşturmayı daha kolay başarırsınız.

Otobiyografi alıştırması: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Bura-da, işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipi-nin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabii sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de. Ayrıca sınıfınızın penceresinden neler görün-düğünüzü de hayalinizde canlandırmaya ça-lışın. Bu alıştırmayla, kişilerle ilgili hafızanızı harekete geçirirsiniz.

Hipnoz alıştırması: Özellikle stresli anla-rınızda veya kaygıya kapıldığınızda olumlu kelimelerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedefl eri-nize daha kolay ulaşmanızı sağlarsınız. Eğer önemli bir görüşmeden önce, hafızanızın sizi yarı yolda bırakacağından korkuyorsa-nız, her gün gözlerinizi kapatarak kendi ken-dinize tekrarlayacağınız bir cümle belirleyin. Örneğin, Benim için gerekli olan her şeyi bi-liyorum ve çok sakinim cümlesini tekrarlaya-bilirsiniz. Bu alıştırmada ayrıca önemli olan, bunu her gün uygulamanız.

Eğitim

Hafıza Güçlendirme Teknikleri...Hafızanızı basit alıştırmalarla güçlendirebilirsiniz.Kolaylıkla her yerde çok zaman harcamadanyapabileceğiniz bu 10 alıştırmayla güçlü bir hafızayasahip olabilirsiniz.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1170

Page 71: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

İNTEGRALİNTEGRALERSİN DOĞAN

TÜREVTÜREVERSİN DOĞAN

ÜÇ BOYUTLU UZAY ve ANALİTİK GEOMETRİ

GEOMETRİGEOMETRİERSİN DOĞANERSİN DOĞAN

SON 40 TEKRAR

GEOMETRİGEOMETRİERSİN DOĞANERSİN DOĞAN

ÇOKGENLER, DİKDÖRTGENLER, ÇEMBER ve DAİRE

GEOMETRİGEOMETRİERSİN DOĞANERSİN DOĞAN

AÇILAR ve ÜÇGENLER

GEOMETRİGEOMETRİERSİN DOĞANERSİN DOĞAN

ERSİN DOĞAN

[email protected]

0532 415 80 42

Matematik ve Geometri derslerinden Birebir Çalışma için;YGS-LYS-SBS ve Arasınıf öğrencileri;

Talep edenlereÜcretsizEğitim Danışmanlığı

verilir.Spradon Kuleler A1

Bahçeşehir-İstanbul

Page 72: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Ayten Erdoğan çocukların yalan söylemesi konu-sunda bilgiler vererek, ailelerin bu durum karşısında nasıl davranmaları gerektiğini anlattı.

SAKİN OLUN!..Çocuğun yalanı karşısında kızgınlığa kapıla-bilirsiniz. Ancak dikkat! Öfkeniz söylediği ya-lanın çocuğunuz için gerçekten ne anlam ta-şıdığını gözden kaçırmanıza neden olabilir. Oysa tepki vermeden önce çocuğun neden yalan söylediğini anlamanız çok önemlidir.

ÇOCUĞUN YAŞI ÖNEMLİ...Çocukların yalan söylemesinin farklı yaşlar-da farklı anlamları vardır. (Her çocuğun geli-şim hızı farklı olduğundan, aşağıdaki yaşlar yaklaşık zamanları ifade eder).

3 yaşından önce...3 yaşından önce çocuğun yalan söylemesi-nin hiçbir anlamı yoktur. Bu yaşlardaki çocuk düşüncelerin kişisel olduğunu ve başkaları-nın bunları bilemeyeceğini, yani insanların zihinlerinin ayrı ayrı çalıştığını bilmez. Dola-yısıyla kafasından geçen her şeyi anne-ba-basının da bildiğini zanneder. Örneğin iki yaşındaki bir çocuk markette kaybolduğun-da annesine "beni sen kaybettin" diyebilir çünkü gözden kaybolmuş olsa dahi nerede olduğunu annesinin bildiğini zanneder.

3-4 yaş...3-4 yaşındaki çocuklar düşüncelerini baş-kalarının bilmediğini anlamaya başlarlar. Bu yaştaki çocukların hayal gücü de çok kuvvet-lidir ve bu yeni bilgi ve becerilerini sınamak-tan çok hoşlanırlar. Bu nedenle de sık sık hikayeler uydurarak bu bilgilerini test eder-ler. Örneğin sütü yere döken çocuk annesine "ben yapmadım demin mutfağa kocaman bir kurt girdi, sütü o döktü" diyebilir. Bu yaş-lardaki çocukların suçu başkalarına atmala-rı veya hikayeler uydurmaları normaldir.

5-8 yaş...Okulun ilk yıllarındaki çocuklar gerçek ile ya-lan arasındaki farkı anlamaya başlasalar da, genellikle doğru olanı yapmaktan çok, anne-babalarını memnun etmeyi isterler. Dolayısıy-la anne-babanın üzüleceğini ya da beğenme-yeceğini düşündükleri durumlarda gerçeği söylememe olasılıkları daha yüksektir.

8-10 yaş...8-9 yaşlar civarında çocuklar gerçek ile ya-lan arasındaki farkı tam olarak kavrarlar ve genellikle 9-10 yaş civarında doğru ve yanlış muhakemesi gelişir, doğru ile yanlışı kendi muhakemesi ile ayırır.

Hayali arkadaşlar...3-4 yaşlar civarında hayali arkadaşların görülmesi normaldir ve genellikle çocuk büyüdükçe bu durum ortadan kalkar. Ço-cuklar öfkeli olduklarında ve yanlış bir şey yaptıkları zaman kabahati yükleyecek birine gereksinim duyduklarında hayali arkadaş ile konuşur ve oynarlar.

Çocuk tamamıyla içine kapalı değilse ve başka çocuklarla oynamakta sorun yaşa-mıyorsa bu durum önemli değildir. Çocu-ğunuza eğlenmesi için olanaklar yaratarak ve başka çocuklarla oynamasını sağlayarak yardımcı olabilirsiniz.

ÇocuklardaYalan!.. Hemen hemen herkes birini üzmemek ya da zor bir durumdankurtulmak gibi amaçlarla zaman zaman yalan söylese de,

çocukların yalanları ebeveynleri doğal olarak fazlasıyla endişelendirir.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1172

Page 73: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Kemik erimesi, cinsel isteğin azalması ve ereksiyon sorunu yaşa-yan 50 yaşın üzerindeki erkekler, “andropoz sendromu” yaşıyor olabilirler. Peki, nedir bu andropoz sendromu? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Serhat Partalcı, andropozun belirtileri ve nasıl tespit edileceği hakkında bilgiler verdi.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Serhat Partalcı, erkekler için farklı yaşlarda ortaya çıkan andropoz sendromunun belirtile-rinin genellikle 50 ile 80 yaş arasında oluşabildiğine, kişilerin ya-şam kalitesine göre yaş aralığının değişebildiğine dikkat çekiyor. Erkeklik hormonu testesteronun azalması ile oluşan andropoz sendromunun belirtilerinde, kadınlardaki menopoza girme duru-munda olduğu gibi keskin bir gelişim görülmese de benzerlikler olduğunu vurguluyor.

ANDROPOZUN BELİRTİLERİ...Kemik erimesi, cinsel isteğin azalması, ereksiyon problemlerinin çok sık görülmesi gibi biyolojik belirtiler yaşayan erkeklerin, ag-resif hareketleri, olur olmaz şeye sinirlenmeleri andropoz belirti-lerini oluşturur.

ANDROPOZ NASIL TESPİT EDİLİR?..Andropoz tanısı, kan tahlili ile tespit edilebilir. Fiziksel muayene ile hastanın testislerinde ufalma, kıvamında yumuşama, cinsel organında küçülme, kas kitlesinde azalma oluştuğunda tedavi-sine başlamak gerekir.

DIŞARIDANERKEKLİK HORMONU TAKVİYESİ...Hastaya, hekim kontrolünde dışarıdan verilen erkeklik hormonu; tablet, iğne ya da cilde yapıştırılan yavaş emilimli bantlar ile and-ropoz sendromunun bedensel belirtileri azalır ve cinsel arzudaki azalma da kaybolur. Prostat büyümesi adayı olan erkeklerde ise dışarıdan erkeklik hormonu takviyesi prostat kanseri riskini de oluşturur. Erkeklerin önlenemez doğal bir yaşam süreci olan and-ropozun belirtileri, hekim kontrolünde ve hayat kalitesini artırarak azaltılabilir.

Andropoz Sendromu

50 yaşın üzerindeki erkekler,andropoz sendromu yaşıyor olabilirler.Peki, nedir bu andropoz sendromu?..

Nedir?..

Page 74: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

İnsan vücudu çok karmaşık bir yapıya sahip. Genetik kodları oluşturan DNA'lar ve çok sayı-da element yaşamsal işlevlerin daha sağlıklı yürütülmesini sağlıyor. Bu elementlerin üst-lendiği görevler çok farklı...

Alkolün vücuttan atılmasından cinsel uyarı-ma sinir sisteminin dengelenmesinden vücut ısısının kontrol edilmesine kadar çok çeşitli amaçlara hizmet ediyorlar. Hiç işe yarama-yanlar da var. Ancak az ya da çok miktarda bulunmaları halinde sorunlara yol açıyorlar...

As - Arsenik (7 miligram)Pisibalığı istiridye midye ve karides gibi de-niz ürünlerinden çok miktarda yendiğinde fazlasıyla arsenik alınmış oluyor. Ancak insa-nı zehirlemek için yeterli değil. Arsenik uyarıcı görevi üstleniyor ve kurnaz at yarışçıları bunu

doping amacıyla kullanıyorlar. Bir atın idrarın-da arsenik bulunması uluslararası kurallar çerçevesinde doping sayılıyor. 19.yüzyılda Avusturyalı köylüler arsenik için öldürücü doz kabul edilen miktarın iki katını haftada 2 ya da 3 kez tüketiyorlardı. Bu sayede yük-sek tepelerde daha hızlı yürüyorlardı. Arsenik Charles Dickens da dahil pek çok kişinin af-rodizyak amaçlı kullandığı bir element. Günü-müzde Çinli hekimler hastalarını arsenikle tedavi ediyorlar. ABD'de de Trisenox adı ve-rilen arsenik hapı kan kanseri tedavisinde kullanılıyor. Çünkü normal kan hücrelerinin üretimini hızlandırıyor.

Br - Brom (260 miligram)Brom bir anti-Viagra hapı gibi değerlendirile-bilir. Negatif şekli Bromür (Br-) cinsel güdüleri durduruyor. Bu nedenle Kraliçe Victoria dö-

neminde cinsel ilişki günah kabul edildiğin-den doktorlar tarafından çok sık reçeteye yazılıyordu.Bromür psikiyatrik hastalıkların her türünde ve sakinleştirici olarak kullanıldı.

Günümüzde toksik madde sayıldığından tercih edilmiyor. Bromürden uzak durmak istiyorsanız marulla kerevizi azaltın ve bol meyve yiyin. Çünkü meyvede neredeyse hiç bulunmuyor.

Co - Kobalt (2 miligram)Sinir sistemini düzenleyen ve B12 vitamininin bir parçası olan kobalta vücudun ihtiyacı var. Hayvan B12 vitaminini üretebiliyor; ancak insan bunu gerçekleştiremiyor. İnsan bu vita-mini sardalye somon ve yumurtadan sağlıyor ya da bağırsaklarda yaşayan bakterilerden alıyor. Vücudun günde 1,5 mikrogram kobal-

ELEMENTLERİOksijen dışında insan vücudunun yüzde 61'lik bölümü 24 yaşamsal elementten oluşuyor. Karbon hidrojen oksijen nitrojen ve fosfor bunlar arasında en önemlileri... Ancak vücudumuz uranyum ve altın gibi dünya üzerinde bulunan 90 ayrı elementi de barındırıyor. En ilginçleri Cambridge Üniversitesi kimyacılarından John Emsley tarafından a'dan z'ye alfabetik sıraya kondu. Elementlerin değerleri 70 kilo ağırlığındaki bir insanın vücuduna göre düzenlendi.

İnsanın

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1174

Page 75: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

ta ihtiyacı var; ama bunun B12 vitamini şeklinde olması gerekli. C kategorisindeki en önemli element karbon... Biyolojik moleküllerin her parçasında var olan karbonun vücuttaki miktarı 16 kg. Yine kalsiyum (1 2 kg.) bakır (70 miligram) krom (2 miligram) ve klor (95 gram) elementler tablosunda C harfi ile başlayan simgelerin en yaşamsal olanları.

Dy - Diprozyum (Yaklaşık 1 mikrogram)Bu metal halojen lambalarda çok yoğun ışık üretmek amacıyla

kullanılıyor. Aynı zamanda silinebilir CD'lerde de var. İnsan vücu-dunda kemik dokusunda karaciğerde ve böbreklerde bulunuyor; ama kaynağı gizemini koruyor.

Eu- Öropiyum (Yaklaşık 1 mikrogram) Diprozyum gibi öropiyum da vücutta çok az miktarda bulunuyor. Ancak nasıl üretildiği ya da nereden alındığı bilinmiyor. Ay yüzeyin-deki kayalar incelendiğinde dünyaya oranla çok daha fazla miktar-da var olduğu görüldü. Bilim adamları bu metal yönünden zengin bitkiler yetiştirmeyi amaçlıyorlar.

F- Fluor (6gram)Fluor az miktarlarda olmak kaydıyla fl uorür (F-) kadar gerekli. Çoğu kemiklere özellikle de dişlere giderek güçlenmelerini sağ-lıyor. İçme suyu ve diş macununa katılıyor. Ancak vücut ihtiyacı olan miktarı en çok tavuk domuz eti yumurta patates peynir ve çay (bir fi ncanda 04 miligram) gibi doğal besinlerden sağlıyor. De-nizlerde fazla miktarda bulunduğundan balıklar fl uor yönünden zengin.

Devamı Sayfa 74’de

Page 76: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Ge - Germanyum (5 miligram)Sarımsak ve ginsengin (Çin'de ilaç yapımın-da çok kullanılan bir tür kök) germanyum barındırması bu besinlerin vücuda neden bu kadar yararlı olduğunu açıklıyor. Germanyum üstünde yapılan araştırmalarda bağışıklık sistemini güçlendirdiği ortaya çıktı. Ancak İngiltere Sağlık Bakanlığı bazı besinlerin ger-manyum içermesinin tıbbi açıdan bir değer taşımadığını açıkladı.

H- Hidrojen (7 kilogram)Hidrojen DNA'nın öğelerinden biri ve yaşayan her hücre molekülünün de bir parçası. DNA içindeki toplam miktarı su içindeki hidrojenle azalıyor. İnsan bedeni sağlıklı kalabilmek için günde 2,5 litre suya ihtiyaç duyuyor. Bunun yarısı suyla diğer yarısı da yiyeceklerle alını-yor. Su kaybeden kişiye çok yüklü miktarda su verilmesi halinde kişi ölebilir. Çünkü aşırı su kalp kasındaki sodyum ve potasyum den-gesini bozarak ani kalp krizine yol açıyor.

I – İyot (20 miligram)İyot genellikle vücut sıcaklığını denetleyen hormonun üretildiği tiroit bezinde bulunuyor. Azı tiroit bezinin uzamasına bağlı olarak boyun terlemesine: dolayısıyla halsizliğe ve üşüme-ye neden oluyor. Fazlasıysa aşırı hareketliliğe sürüklüyor. Yoğun tarım teknikleri sonucunda toprakta iyot azaldığı için özellikle Hindistan ve Çin gibi gelişmekte olan ülkelerde 750 milyon kişide iyot eksikliği baş gösterdi. Dünya Sağlık Örgütü 2000 yılında aldığı bir kararla sofra tuzunda bulunması gereken iyot miktarını ki-logramda 15 miligram olarak belirledi. Böylece günde 5 gramlık iyot alımı ihtiyacı karşılayacak.

Db J - JoliotyumAslında tabloda J ile başlayan bir element yok. Fransız fi zikçi Frederic Joliot-Curie'nin (Marie Curie'nin üvey oğlu) bulduğu 105 joli-otyum elementi günümüzde dubnium olarak adlandırılıyor. Çok az sayıdaki atomda bulu-nuyor; ancak bir dakikadan az süre içinde yok oluyor. Bu nedenle vücutta zaman zaman ortaya çıkmasına rağmen miktarına ilişkin bir rakam vermek mümkün değil.

K- Potasyum (140 gram)Potasyumun K simgesi elementin Almanca kökenli olan adı "kalium"dan geliyor. Vücut-ta en çok kırmızı kan hücreleri potasyum içeriyor. Bunu kaslar ve beyin dokusu izliyor. Bir gün içinde alınması önerilen miktar 35 gram... Kuru üzüm yerfıstığı muz patates domuz eti mantar ve çikolata potasyum açı-

sından zengin besinler. Diyet yapan kişilerin potasyum içeren besinleri seçmesi tavsiye ediliyor. ABD'de iğneyle idam etme sırasında vücuda potasyum klorür şırınga ediliyor. Bu kalp atışlarını denetleyen sinir hücrelerindeki potasyum hareketini engelliyor ve kalp du-ruyor. Aynı zamanda radyoaktif bir element. Vücutta her saniyede 2.500 potasyum ato-mu parçalanıyor. Bu durum doğanın genetik değişimi üretmesini destekliyor.

L- Lityum (7 miligram)Aslında insan vücudunun bu elemente ih-tiyacı yok. Ancak doğada yaygın şekilde bu-lunduğundan patates portakal marul ve lahana gibi besinlerle ister istemez alınıyor. 1949'da Avustralyalı doktor John Cade lityu-mun domuzlar üstündeki sakinleştirici etkisi-ni keşfetti ve en azılı manik hastasında bunu denedi. Hastası şaşırtacak derecede sakin-leşti; hatta iki ay sonra işinin başına döndü. Günümüzde manik depresyon tedavisinde kullanılıyor. Beyinde manik depresyona yol açan kimyasal iletiyi engelliyor.

Mo - Molibden (5 miligram)Molibden alkolü vücuttan atan aldehit oksi-daz adlı karaciğer enziminin bir parçası. Vü-cudun ihtiyacı olan en az miktar 0,05 milig-ram; ancak alınma miktarının 0,4 miligramı geçmemesi gerekli. Aksi takdirde toksik etki yaratıyor. En çok molibden içeren besinler kuzu eti dana ciğeri yeşil fasulye yumurta ayçiçeği çekirdeği bezelye ve yulaf...

Ni - Nikel (15 miligram)İnsan için yararı olup olmadığı tam olarak bi-linmiyor. Ancak hayvanlar için yaşamsal bir önem taşıyor. Bu nedenle metali çok az mik-tarda almak yeterli. Her şeye rağmen eksikliği insan büyümesini engelliyor. Yiyeceklerdeki çözülebilir nikel kolayca emiliyor; ancak metal nikel tenle temas ettiğinde kaşıntıya neden oluyor. Bu nedenle jartiyerlerinde metal askı bulunanlarda bu kaşıntılar sıklıkla görülüyor.

O2 - Oksijen (43 kilogram)Vücudun yaklaşık yüzde 60'lık bölümü oksi-jenden oluşuyor. Su halinde bulunduğundan vücut ağırlığının yüzde 89'undan sorumlu. İnsan beyni işlevlerini sürdürebilmek için ok-sijene muhtaç. Beyin hücreleri oksijen gitme-diği taktirde bir dakika içinde ölmeye başlıyor. Yüksek miktarlarda alınan oksijen de eksik-liği kadar tehlikeli. Dalgıçların 10 metrenin altında saf oksijeni solumamaları gerekli. Çünkü ciğerlerinde büyük hasara yol açıyor.

İnsan vücudu çok karmaşık bir yapıya sahip.Genetik kodları oluşturan DNA'lar ve çok sayıda element yaşamsal işlevlerin daha sağlıklı yürütülmesini sağlıyor.

Devamı Sayfa 76’da

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1176

Page 77: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

ANAOKULU İLKÖĞRETİM AKŞAM LİSESİ• Kaliteli Eğitim uygun ücretlerle Tay Koleji’nde •

Namık Kemal Mh. Ekin Cd. No: 13 Torium Yanı| İSTANBUL | TÜRKİYET: (0212) 690 92 07 F: (0212) 690 92 08 Gsm: 0554 534 37 02

Alternatifsiz değilsiniz!..

Eğitim-öğretim modelini yaparak ve yaşayarak benimsemiş olan Tay Kolejibu anlayışını öğrencilerinin trafik eğitimi konusunda bilgi almaları için bir minyatür trafik eğitim pisti kurdu. Kolej içerisine inşa edilen pist ile öğrenciler bundan böyle

trafik ile ilgili bilgileri uygulamalı olarak öğrenebilecekler.

www.taykoleji.com - [email protected]

Türkiye'de bir ilk, Tay Koleji’nde Çocuk Trafik Pisti hizmete girdi.

Page 78: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Bu durum yüzünden boğulan pek çok dalgıç var. Bu nedenle yükseltilmiş oksijen bileşimi "nitrox" kullanmaları tavsiye ediliyor. P- Fosfor (780 gram)Doğada sadece fosfat olarak bulunuyor. Fos-for atomu 4 oksijen atomuna bağlı. İskelet-te kalsiyum fosfat şeklinde mevcut ancak beyin de bol miktarda fosfor içeriyor. En et-kin hali günde saatte 1 kg. gibi yüksek bir miktarda üretildiği ve dönüştürüldüğü enerji molekülü ATP içinde yer alıyor. İnsan iskeleti yüklü bir fosfat rezervi kabul edilebilir. Ton ve somon balığı sardalye karaciğer hindi tavuk yumurta peynir zengin fosfor kaynakları…

Rb- Rubidyum (680 miligram)İnsanın rubidyuma ihtiyacı yok; ancak vücut diğer gerekli elementlere oranla daha fazla miktarda rubidyum içeriyor. Bu durumdan potasyumun sorumlu olduğu söylenebilir: çünkü bu iki element doğada birlikte bulu-nuyor. Bitkiler her ikisini birden emiyor; ama potasyumun emilme oranı rubidyuma göre daha fazla. Soya fasulyesi çimen ve elmada en çok çay ve kahvede ise az miktarda var. Se - Selenyum (14 miligram)Vücudun her hücresi kanser ve kısırlığa karşı koruma sağlayan milyonlarca selenyum ato-mu içeriyor. Saç böbrekler ve erbezleri en yüksek düzeyde bulunduğu bölümler.

Vücudun gereksinim miktarı çok az bile olsa aşıldığında selenyum ze-hirlenmesi riski ortaya çıkıyor. Bunun en açık be-lirtisi nefes almada zorluk

ve metil selenyum gazının yol açtığı ağır vücut koku-

su. Erkekler için tavsiye edilen günlük miktar 75 mikrogram kadın-

larda ise 60 mikrog-ram...Genellikle kahval-

tılık tahıllar ve kepekli ekmek yoluyla alınıyor.

Brezilya fındığında çok bol miktarda bulunuyor.

Ton balığı morina balığı so-mon ve yer fıstığı diğer yoğun

olduğu besinler. İtalya'da çok sevilen "Albatrellus pes-caprae"

türü kültür mantarının 100 gra-mında 3.700 mikrogram selenyum

var. Bu miktarda mantarla yapıla-cak bir yemek günlük dozu 8 kat aşıyor.

Si - Silikon dioksit Kuvarts (1 gram)Silikon kemik büyümesinde etkili aynı za-manda deride de bulunuyor. Ekmek ve kah-valtılık tahıllar en zengin silikon barınağı. Hamile kadınların silikona daha fazla ihtiyacı var. Şalgam suyu ya da turşu gibi besinlere aşermelerinin nedeni vücutlarındaki silikon ihtiyacının artması. Silikonun yaygın kullanıl-dığı bir başka alan da estetik cerrahi. Göğüs-lerini büyütmek isteyen kadınlarda 1990'lı yıllarda kullanılmaya başlayan silikonun bir-takım sağlık sorunlarına yol açtığı da görül-dü. Bunların başında göğüs kanseri geliyor. Ancak bilimsel araştırmalar göğüs kanserine yakalanma riskinin silikonla ilişkili olmadığını ortaya koyuyor.

Tl - Talyum (0-5 miligram) Potasyumla birlikte bulunan bir diğer element de talyum... Böbrekler ve karaciğer yoğun bir biçimde talyum içeriyor. Talyum deri yoluyla da emilebilen toksik özelliğe sahip ağır bir metal. Bileşenlerinin fazla alınması tırnak düşmesine yol açıyor. 20. yüzyılın başlarında baş derisindeki mantar etkenli saç dökülme-lerini tedavi etmek amacıyla kullanılıyordu. 1962 ile 1971 yılları arasında Graham Young adlı seri katil çok sayıda insanı çaylarına tal-yum katarak zehirledi.

U- Uranyum (0-1 miligram)Eğer vücuttaki uranyum atom enerjisine dönüştürülebilseydi çok büyük bir güç elde edilebilirdi. Yemek yoluyla alınan uranyumun günlük miktarı yaklaşık 1 mikrogram civarın-da; ancak çoğu emilmeden atılıyor. En çok mısır ve patatesle vücuda giriyor. Kana karış-tığı zaman iskelette ve kemiklerde birikiyor. Bu aşamadan sonra uranyumun vücuttan atılması çok zor.

V- Vanadyum (0-1 miligram)İnsan vücudu için gerekli bir başka element olan vanadyum sağlıklı büyümede etkili. Vü-cutta ihtiyaç duyulandan daha fazla miktar-larda barınıyor. Günde ortalama 40 mikrog-ramlık bir miktar insan için fazlasıyla yeterli. Deniz ürünleri ve karaciğer en çok vanadyum içeren besinler. Ayçiçeği ve pirinçte de var.

W- Volfram tungsten (20 mikrogram)Radyoaktif tungsten izleyicisi ile yapılan test-ler sonucunda günlük alımının yaklaşık 12 mikrogram olduğu tahmin ediliyor. Ancak bu miktarın tamamı emilmiyor. Emilen kısım ke-miklere ve dalağa gidiyor. Bitkiler tungsteni topraktan sağlıyor. Üzüm ve arpada ölçülebi-lir oranlarda bulunuyor.

X- Ksenon (Çok az miktarda)Kanda az miktarlarda var olmasına karşın bu iç gazın biyolojik bir rolü yok. Atmosferden geliyor ve yaygın bir şekilde uzay mekiğini hareket ettiren iyon motorlarında yakıt olarak kullanılıyor. Yan etkisi olmadığından günün birinde ameliyatlarda anestezi amaçlı kulla-nılabilir. Günümüzde çok pahalı olduğu için tercih edilmiyor.

Y- İtriyum (0-5 miligram)Hakkında çok az şey bilinen bu metal anne sütünde var. Aslında hiçbir faydası yok; kara-ciğer ve kemiklerde barınıyor. Çok az besinde örneğin lahanada bulunuyor. İtriyumun rad-yoaktif izotopu kanser tedavisinde kullanılı-yor. Kanser hücrelerine ekleniyor ve radyas-yonuyla onları öldürüyor.

Za - Çinko (2-3 miligram)Erkeklerin en çok ihtiyaç duyduğu çinko meni-de barınıyor ve yokluğu sperm sayısında azal-maya yol açıyor. Buğday tatlı patates marul kırmızı et ve istiridye zengin çinko depoları... Kazanova'nın favori yiyeceğinin istiridye olma-sına şaşırmamak gerek. Mısır'daki erkeklerin çoğunda çinko eksikliğine bağlı olarak büyü-me bozuklukları ve cinsel sorunlar görülmüş-tü. Bu da Mısır topraklarındaki çinko azlığına bağlanmıştı. Diyet uzmanları normal tedavi yöntemlerine cevap vermeyen anorexia ner-vosa âdet öncesi gerilim depresyon sivilce ve grip gibi hastalıklarda öneriyorlar.

Vücudun her hücresi kanser ve kısırlığa karşıkoruma sağlayan milyonlarca selenyum atomu içeriyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1178

Page 79: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 80: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Eğitim

Bebeklerde konuşma bebekten bebeğe farklılık gösterebilir. Bu yüzden telaşa kapıl-mamalısınız ama genel olarak bebekler 7 ile 10. aylarda 2 heceli, kısa ve tekrar eden kelimeleri söylemeye başlamalıdır örnek olarak: "mama, dede, baba, cici, anne..." kelimeleri verilebilir. Ayrıca anne ve babalar ilk önce anne mi baba mı polemiğine girme-melidir. Çünkü bebekler a, b, m, d, y harf-lerini daha kolay söylemektedir. Bu nedenle baba demek anne demekten daha kolaydır.

Bebeklerin en zor söylediği harfl er k,t, r dir. Özellikle r sesini bebek dört yaşına kadar düzgün çıkaramamaktadır. Tekrarlamasını istediğiniz sesleri taklit edebilirsiniz.

Bebeğiniz 10. Ayından sonra yetişkinlerin kelimelerine benzer kelimeler kullanabilir. "Bu ne? Hani? Nerede?"gibi sorular bile sormaya başlar. 12.ayını doldurmuş bebek, bu nedir? Bu kimdir? Sorusuna düzgün ve anlaşılır cevaplar verebilir.

Bebeğiniz 15. Ayından sonra karşılıklı soh-betler yapmaya başlamıştır. Taklit yeteneği daha çok gelişmiştir. Etrafındaki tüm sesleri taklit edebilir.

17.-18. Ayından bebek artık şarkı bile söyle-meye başlamıştır. Hareketlerine sesler ekle-meye başlamıştır.

18-24 aylık bebekler 25 30 kelime söyleye-bilir. Kendi ebeveynleri onların sohbetlerinin en az yüzde seksenini anlar. Kendini ailesi-ne çok iyi tanıtmıştır.

24-36 aylık; yani 2-3 yaşındaki çocuk keli-me hazinesini geliştirmiştir. 50 ile 100 ke-

lime arasında kelimeleri kullanır. 36. ayını bitirmiş bir çocuk en azından üç yüz ile dört yüz kelime kullanır. Konuşmaları dışarıdan insanlar tarafından anlaşılır. Düzgün cümle-ler kurabilir.

Bu aşamaya kadar ki gelişimlerini doğal olarak tamamladıysa çocuğunuzun bundan sonraki gelişimleri de normal devam ede-cektir. Belirttiğimiz gibi her çocuğun gelişim düzeyi aynı olacak diye bir beklenti içine olunmamalıdır. Bazen kardeş olan çocuklar bile gelişim farklılıkları sergileyebilir. 9-10 aylıkken kelimeleri düzgün çıkarabilen çocu-ğun kardeşi ilk düzgün kelimesini 18 aylık-ken söyleyebilir.

Çocuğunuzun konuşmada normal gelişimi-ni izlemesini, yeterli olmasını istiyorsanız onunla konuşmayı sohbet etmeyi aksatma-malısınız.

Bebeğin Konuşmasını Hızlandıracak Neler Yapabilirim?..

Çocuğunuzun konuşma aşamalarını daha hızlı atlatabilmesi için sizin de uygulayabi-leceğiniz bir çok teknikler vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz.

• Çocuğunuza sık sık adı ile seslenin.• Onunla konuşurken mutlaka yüz yüze olun. Altını değiştirirken, onu beslerken bile mutlaka yüzüne bakarak konuşun. Unutma-yın iletişim önce beden dili ile başlar.• Ona sık sık şarkı söyleyin.• Çocuğun anlaması kolay cümleler kulla-narak, yüksek tonda ve anlaşılır bir şekilde konuşmanız, duygusal ifadelere yer verme-niz ve aynı şeyi birkaç kere tekrarlamanız işe

yarayabilir. Örneğin "Parka gitmemiz seni mutlu etti, değil mi?" ya da "Düşünce çok canın yandı." şeklinde ifadeler onun ilerde onun duygularını daha rahat ifade etmesine yarayabilir.• Onunla konuşurken abartılı mimikler ve kocaman açılmış gözler dikkatini size ver-mesine yardımcı olur.• Çocuğunuz bazı kelimeleri yanlış kullan-dığında onu düzeltmek yerine aynı kelimeyi doğru şekilde telaffuz ederek onun kelime-nin doğru şeklini öğrenmesini sağlayabilir-siniz. Onların kelimeleri yanlış kullanmaları son derece doğaldır.• Çocuğunuza şarkı söyleyerek de konuş-masının hızlanmasına yardımcı olabilirsiniz.• Cevabı "Evet" ya da "Hayır" olan sorular yerine açık olanları tercih edin. Mesela "Le-golarla mı oynamak istersin yoksa yapboz-la mı?" gibi.• Çocuğunuzun "Ne" ve "Neden" ile baş-layan sorularını mutlaka cevaplandırın. Cevaplarınız onun neden-sonuç ilişkisini anlamasına yardım edecektir. Eğer sorduğu sorunun cevabını bilmiyorsanız, bilmediğini-zi de açıkça söyleyebilirsiniz.• Günlük aktivitelerinizde (onu beslerken, onunla oynarken, altını değiştirirken vb.) onunla konuşmayı sürdürün.• Sürekli tekrarlayarak aynı sesi çıkaran oyuncaklar bebeğinizin daha hızlı konuşma-sına katkı sağlayacaktır.• Günlük programlarınızla ilgili onu bilgilen-dirin. Mesela, "Şu an eve gidiyoruz.", "Şimdi kahvaltı zamanı!" gibi.• Eğer çocuğunuzun büyüdüğünde sizinle konuşmasını istiyorsanız onunla şimdiden konuşmalısınız. Aile içi iletişimi sağlamak için tek kural vardır: konuşmak...

Bebeğinizin Konuşmasını Hızlandırın!..Bebeklerin konuşmasındaki en etkili yöntem onlarla sohbet etmek...

T: (0212) 608 11 42 - 669 90 95GSM: 0533 301 56 12

www.istanbulpark-anaokulu.com

iSTANBUL

PARK ANAOKULU

Akasya 11 Villa 3 Bahçeşehir-İstanbul

BİZİ ÖZEL YAPAN...• Tamamen eğitimcilerden oluşan kurucu ve idare kadrosu,• Pozitif Ekip ruhumuz,• Kalitemiz, Güvenirliğimiz,• Doğal, sıcak ve samimi olmamız,• Sürekli güler yüzlü eğitmenler olmamız,• Birer Anne oluşumuz,• Hijyenin en önemli kuralımız olması...SİZ OKULUNUZDA HANGİ EĞİTİMİ UYGULUYORSUNUZ?..Biz okulumuz da High Scope, Montessori gibi bilinen eğitim sistemlerinin sentezi olarak okulumuzda çocu-ğun kendine güvenmesi, birey olarak haklarına sahip çıkabilmeyi bunun yanında gerçek nesne ve objelerle çalışmalar yaparak hayatı öğrenmesini sağlıyoruz. Çocuklar okulumuzda yaşayarak öğreniyorlar. Bir balın tatlı olduğunu yaşayarak,deneyerek dokunarak, tadarak oyun yoluyla keşfetmesini sağlıyorlar.

ANAOKULUNUZDA HANGİ YAŞ GRUPLARINA EĞİTİM HİZMETİ VERİLMEKTEDİR?..Park anokulu 3-6 yaş grubu için Okul Öncesi kurum Anokulu olarak hizmet vermektedir. Bunun yanında 0-3 yaş çocuklarına yönelik Anneli Oyun Grubumuz vardır. Uzman Psikolog Alev Aykent denetimin de Emine Mutlu yönetiminde ve uzman kadrosuyla birlikte annelerin aktif olarak katıldıkları anneli oyun grubumuz çok eğlenceli ve öğretici olarak devem etmektedir.

ANAOKULUNUZDA VERDİĞİNİZ EĞİTİM BRANŞLARI NELERDİR?..Okulumuzda standart olarak İNGİLİZCE, FEN-MATEMATİK DENEYLERİ, MÜZİK,DANS-DRAMA VE TÜRKÇE DİL GELİŞİMİ dersleri branş öğretmenleri tarafından yapılarak yıl boyunca verilemektedir.

“EĞİTİM ANLAYIŞIMIZ: GÜVENE DAYALI İLETİŞİMDİR...” İstanbul Park anaokulu veli-öğretmen işbirliğinin önemine inanmaktadır. Sizin ve bizim ortak özenimiz çocuğumuzdur. Çocuğunuza olan ilginin kalitesi ve sürekliliği aramızdaki veli–öğretmen iletişimine bağlıdır.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1180

Page 81: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

T: (0212) 608 11 42 - 669 90 95GSM: 0533 301 56 12

www.istanbulpark-anaokulu.com 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 - 608 11 42 -

iSTANBUL

PARK ANAOKULUiSTANBULiSTANBUL

PARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUiSTANBULiSTANBUL

PARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULUPARK ANAOKULU

Akasya 11 Villa 3 Bahçeşehir-İstanbul

BİZİ ÖZEL YAPAN...• Tamamen eğitimcilerden oluşan kurucu ve idare kadrosu,• Pozitif Ekip ruhumuz,• Kalitemiz, Güvenirliğimiz,• Doğal, sıcak ve samimi olmamız,• Sürekli güler yüzlü eğitmenler olmamız,• Birer Anne oluşumuz,• Hijyenin en önemli kuralımız olması...SİZ OKULUNUZDA HANGİ EĞİTİMİ UYGULUYORSUNUZ?..Biz okulumuz da High Scope, Montessori gibi bilinen eğitim sistemlerinin sentezi olarak okulumuzda çocu-ğun kendine güvenmesi, birey olarak haklarına sahip çıkabilmeyi bunun yanında gerçek nesne ve objelerle çalışmalar yaparak hayatı öğrenmesini sağlıyoruz. Çocuklar okulumuzda yaşayarak öğreniyorlar. Bir balın tatlı olduğunu yaşayarak,deneyerek dokunarak, tadarak oyun yoluyla keşfetmesini sağlıyorlar.

ANAOKULUNUZDA HANGİ YAŞ GRUPLARINA EĞİTİM HİZMETİ VERİLMEKTEDİR?..Park anokulu 3-6 yaş grubu için Okul Öncesi kurum Anokulu olarak hizmet vermektedir. Bunun yanında 0-3 yaş çocuklarına yönelik Anneli Oyun Grubumuz vardır. Uzman Psikolog Alev Aykent denetimin de Emine Mutlu yönetiminde ve uzman kadrosuyla birlikte annelerin aktif olarak katıldıkları anneli oyun grubumuz çok eğlenceli ve öğretici olarak devem etmektedir.

ANAOKULUNUZDA VERDİĞİNİZ EĞİTİM BRANŞLARI NELERDİR?..Okulumuzda standart olarak İNGİLİZCE, FEN-MATEMATİK DENEYLERİ, MÜZİK,DANS-DRAMA VE TÜRKÇE DİL GELİŞİMİ dersleri branş öğretmenleri tarafından yapılarak yıl boyunca verilemektedir.

“EĞİTİM ANLAYIŞIMIZ: GÜVENE DAYALI İLETİŞİMDİR...” İstanbul Park anaokulu veli-öğretmen işbirliğinin önemine inanmaktadır. Sizin ve bizim ortak özenimiz çocuğumuzdur. Çocuğunuza olan ilginin kalitesi ve sürekliliği aramızdaki veli–öğretmen iletişimine bağlıdır.

Page 82: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Sağlık

Diyabet hasta sayısı ülkemizde ve dünyada her geçen gün hızla artıyor. Öyle ki son 30 yıl içinde dünyadaki diyabet hastası sayısı 2 kattan fazla artış gösterdi. Diyabetin ön-lenmesi için öncelikle obezite ile mücadele etmek gerekiyor. Günlük kalori ile yağ alı-mının düşürülmesi ve günlük aktivitelerin artırılması sonucu fazla kilolardan kurtul-mak, diyabet için önleyici tedbirlerin teme-lini oluşturuyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç Dr. Rüştü Serter, ayrıca riskli kişilerin şeker yükleme testi yaptırmalarının da son derece önemli olduğuna dikkat çekerek, “Bu test sayesinde diyabet öncesi dönemde teşhis koymak mümkün oluyor. Alınan tedbirlerle de ya diyabetin gelişmesi engelleniyor ya da erteleniyor” diyor.

Ülkemizde Diyabetli Sayısı,13 Yılda 2 Kat Arttı...Ülkemizde 1997 yılında diyabet görülme ora-nı yüzde 7 iken bu rakam 2010 yılında yüzde 14’e kadar yükseldi. Bu artış sadece ülkemiz için değil tüm dünya için geçerli aslında. Ya-pılan araştırmalara göre; 1980 den bu yana dünyada diyabetli erişkin sayısında 2 kattan fazla artış yaşandı ve hastalığın görülme sıklığı yaklaşık 150 milyondan 350 milyona

yükseldi. Bu artışın altında yatan en önemli nedenlerin başında ise sağlıksız modern ya-şam koşulları ve kötü beslenme geliyor.

İnsan Ömrünün Uzaması,Diyabetli Hasta Sayısını Artırıyor...2000 yılında dünyada 600 milyon olan 60 yaş üzeri nüfusun 2050 yılında 2 milyara ulaşması bekleniyor. Ülkemiz verilerine göre 1985 yılında 65 yaş üstü nüfus yüzde 4.2 iken 2008 yılında bu oran yüzde 7.1’e yük-seldi. Diyabet sıklığındaki artışta göz ardı edilmemesi gereken bir başka daha neden var ki o da yaşam süresinin uzaması. Bu-nun nedeni ise diyabet oluşum sürecinde normalden fazla çalışarak diyabetin ortaya çıkmasını engellemeye çalışan pankreas hücrelerinin uzayan yaşam süresine ayak uyduramayarak pes etmesi.

Kimler Risk Altında?..Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Rüştü Serter, diyabete yakalanma konusunda risk teşkil eden faktörleri şöyle sıralıyor: • 40 yaşın üzerindekiler,• Bel çevresi erkekte 94, kadında 80 santi-min üzerinde olanlar,• Bozuk açlık şekeri tespit edilenler,• Hamilelikte diyabet tanısı alanlar ile 4 kilo

üzerinde bebek doğuran kadınlar,• Birinci derece akrabalarında diyabet olanlar, • Sağlıksız beslenenler ya da fi ziksel aktivi-tesi düşük olanlar, • Hipertansiyon ve kolesterol problemi olan-lar risk grubunda yer alıyor. Özellikle bu fak-törlerden birden fazlası bir arada bulunanlar diyabet için yüksek risk grubunu oluşturuyor ve bu kişilere şeker yükleme testi yaptırma-ları öneriliyor.

Riski Devam Edense Test Tekrarlanıyor...Diyabetin başta kalp ve damarlar olmak üzere pek çok organa vereceği zararın en aza indirilmesinde diyabetin erken tespit edilmesi son derece önemli. Bu test sayesin-de diyabet öncesi dönemde teşhis koymak mümkün oluyor ve alınan tedbirlerle diyabe-tin gelişmesi engelleniyor ya da erteleniyor. Sağlıklı ve riski düşük olanlar kişilerde şeker yükleme testine gerek duyulmazken, yük-sek risk tespit edilen veya şeker yükselme-sinden şüphelenilen erişkinlerde ise yaşa bakılmaksızın hemen şeker yükleme testini yaptırmak şart. Test sonucu normal çıkarsa riski azaltan tedbir ve tedaviler uygulanıyor. Riski devam edenlerde ise şeker yükleme testi doktorun uygun göreceği şekilde 3-5 yıl aralarla tekrarlanıyor.

Test Yaptır, Diyabeti Önle!..Ülkemizde her 100 kişiden 14’ünün sorunu olan diyabet kontrol altına alınmadığında organ kaybına, hatta ölüme yol açabile-cek kadar tehlikeli bir hastalık. Diyabeti önlemenin en önemli yolu ise obezite ile mücadele etmek. Ayrıca riskli kişilerde yapılan şeker yükleme testi sayesinde de diyabet öncesi dönemde teşhis konularak hastalığın gelişmesi önlenebiliyor!..

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1182

Page 83: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

iNGiLiZCE“ Englishis easyNOW ”

Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı) 669 00 71(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı) 669 00 71(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı) 669 00 71669 00 71(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı) 669 00 71669 00 71Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL(Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)

YETİŞKİNLER

İlköğretim Öğrencilerine Özel 7 Kişilik Sınıflarda Hafta İçi Kursları

İNGİLİZCE KUR PROGRAMI

1 AYKUR

TEKRARIHEDi YE

1 KUR

790 TLSPEAKING PROGRAM YOUNG LEARNERTÖzel Derslerde Çok Uygun Fiyatlar

Page 84: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Dekorasyon

Günümüzde her zamankinden daha çok, yaşam trendleri ev tasarımı ve dekorlarını da belirler hale geldi. Bundan böyle estetik ve fi nansal değerler değil, aynı zamanda ya-şam stilleri de birçok şeyi etkiler durumda. Mimari ve iç mimari mekân tasarımları, ürün tasarımları, proje uygulamaları ve proje ko-ordinatörlüğü çalışmaları uygulayan Shape Achitecture & Interior Design Kurucu Ortağı Mimar Meral Bağcı, 2012 yılına ait dekoras-yon trendlerini paylaştı. 2012 yılında trend yaratacak dekorasyon, iç dekorasyon trend-leri ile ilgili bilgiler veren Bağcı, önümüzdeki yılda doğal malzemeler ve doku farklılıkları-nın bir arada kullanıldığı organik çözümler, amorf biçimler ve daha feminen detaylar ile çevre bilincinin daha da önem kazanacağı-nın altını çizdi.

BAŞLANGICA DÖNÜŞ...

Bağcı 2012 yılının dekorasyon trendleri ile ilgili olarak; “Her tarzı aynı kefede tutarak, bu böyledir dememiz mümkün değil; an-cak gelecek yıllar doğal malzemelerin çok kullanılacağı, doku farklılıkları ile oluş-turulmuş çarpıcı ve şaşırtıcı öğelerin bir araya geleceği ve çevreciliğin önem ka-zanacağı yıllar olacak. Günümüzde insan-lar yaşamdaki temel zevkleri önemsiyor, rahatlık ve şıklık istiyor, sağlıklı olmaya, spor yapmaya, doğa ile bütünleşmeye ve sosyal olmaya öncelik veriyor. Belki de bu durum 80’lerin ve 90’ların materyalizm ve savurganlığına ait bir tepki. Günümüz in-sanı yaşamında dengeyi arıyor ve yaşamını kaliteli hale getirmeye çalışıyor. Bunu ya-parken de en basiti bulmaya çalışıyor bir nevi başlangıca dönüşü yaşıyor” dedi.

YAŞAMDAKİ TÜM DEĞİŞİMLERDEKORASYONU ETKİLER...

Mimar Meral Bağcı modanın, müziğin, si-nema ve televizyonun, teknolojinin kısacası sosyal hayattaki tüm gelişmelerin birbirini ve dekorasyonu etkilediğini belirterek, “Ör-neğin tüketiciler kendi moda anlayışlarına benzer şekilde evlerini ve ofi slerini dekore etme arayışı içindeler. Moda ile ev deko-rasyonu arasındaki ortaklık, her iki sek-törün de basit modellerine, dokularına, katmanlarına, süslemelerine ve renklerine olan meyilleri gösteriyor. Tüm bu unsur-lar ve dahası aslında her iki sektörde de trenleri oluşturuyor; birbirleri ile etkileşi-yor. Moda ile dekorasyon arasındaki fark ise tam bu noktada ortaya çıkıyor. Moda da sürekli bir değişim, yenilenme ve gelip geçicilik olmak zorunda iken dekorasyona asla sezonluk olarak bakamayız. Ofi sin, evin, restoranın kısacası her mekanın bir ruhu, tarzı, stili vardır. Sahibinin kimliğine, yaşantısına uygun olmalıdır. Dekorasyon-da moda değil stil vardır, trendler ile tarz birbirine karıştırılmamalıdır” dedi.

SAĞLIKLI YAŞAM...

Bağcı, sağlıklı yaşamın da altını çizerek, “Sağlıklı yaşam arzusu, günümüzde her geçen gün artış gösteriyor. İnsanlar artık daha uzun yaşamak ve hayatın gerçekten tadını çıkararak yaşamak istiyorlar. Bu is-tek, modern dekorasyon ve mimaride çe-şitli biçimlerde etkileniyor; ancak en açık eğilimler bunları, evin merkezine konumla-nan mutfağı birleştiren; iç mekanlar ile dış mekanları birbirine entegre eden ve ferah,

rahat etmeyi ön plana çıkaran konseptler söz konusu. Bu nedenle sağlıklı yaşam konsepti içerisinde organik çözümler ile doğal ürünler ve dokuların yoğun kullanıl-ması yine önümüzdeki yılların öne çıkan özellikleri olacak” dedi.

KÜLTÜREL DEĞİŞİMLER ETKİLİ...

Günümüzde kültürel değişimler ile birlikte kendini gösteren ve dünyanın her noktasını etkileyen, hemen her yerde benzer tasarım-ların oluşturulduğu tasarımların ön plana çıktığını belirten Bağcı, “Farklı egzotik ka-lıntıların ve geleneklerin keşfedildiği, ba-tısal etkilerin ön planda olduğu ve bunlara entegre edildiği eğilimler, ciddi anlamda trendleri olmuş durumda” açıklamasında da bulundu.

DEKORASYONDA KİŞİSEL YA DAKURUMSAL ÖZELLİKLER ÖNE ÇIKMALI...

Dekorasyonda trend peşinde koşulmaması gerektiğini belirten Meral Bağcı, “Bir trend yayılıyor, herkesin evi birbirine benziyor, fabrikasyon gibi. İnsanlar evlerini moda diye bir sürü çirkin eşya ve obje ile doldu-ruyor. Bir gökdelen katındaki dairede Bali ya da Hint tarzı bir ev oluşturabiliyorlar, bu beni gerçekten çok şaşırtıyor.

Mekanın dekorasyonu sahibinin kimliğine, hayata bakışına, bulunduğu yere uygun ve karakter sahibi olmalı. Mimari çözümler ve kararlar trendlere göre şekillenemez. Dekorasyonda önce kimlik oluşturulmalı ondan sonra trendlerden gerektiği kadar abartmadan faydalanılması gerekir” dedi.

2012 Dekorasyon Trendleri!..Yeni bir yıl daha yaklaşıyor. Birçok kişi, yeni ev dekorasyonu hazırlıkları yapmaya başladı.Evlerinin eski tarzını yenilemek isteyen herkes 2012 yılı dekorasyon trendlerinden haberdar olma peşinde.

Yelpaze Bahçeşehir I 10 Aralık ‘1184

Page 85: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

7oC’nin altında,

güvenliğiniz için

MICHELIN kış lastiği kullanın.

Alkent 2000 Mh. Hadımköy Yolu Cd. No:11/2 B.Çekmece-İstanbul

T: (0212) 889 20 08 F: (0212) 889 20 06

Kıs7

oC’de

başlar.

EKENLERLASTİK OTOMOTİVGIDA.TUR.iNŞ.SAN.TiC.LTD.ŞTi.

Page 86: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

İlan vermek çok kolay!..Hemen arayın:

0212669 83 86

3. CADDE ECZ. 608 00 26ARMAĞAN ECZ. 689 93 00AYDIN ECZ. 669 38 02BAHÇEŞEHİR ECZ. 669 34 34BOĞAZKÖY ECZ. 607 06 06-07BUKET ECZ. 672 21 25DEFNE ECZ. 669 96 59DERMAN ECZ. 605 02 14DİLEK ÖZ ECZ. 669 70 10ECZANE FİLİZ. 672 01 63ELİT ECZ. 669 33 88ESENKENT ECZ. 672 11 60GÜNGÖR ECZ. 672 94 01iDEAL ECZ. 608 22 95ISPARTAKULE ECZ. 669 33 88MAVİ ECZ. 669 59 51MOLİNO ECZ. 607 32 12OKSİJEN ECZ. 669 44 66SELİN ECZ. 669 30 40SU ECZ. 669 97 97ŞEHİR ECZANESİ. 608 17 27ŞELALE ECZ. 669 09 11YILDIZ ECZ. 607 06 10

11 - 3014

10 - 2917

2 - 21-

7 - 266 - 25 8 - 273 - 229 - 285 - 24

13--

12 - 311 - 20

19-

154 - 23

1618

OcakAralık

-------- - --------------

Nöbetçi EczanelerEE

I S T A N B U L

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 1 Bahçeşehir İstanbul

Demet Teoman Bingöl

EditörlerBerrin TavmanBekir KavrukZuhal ÜnalYavuz Saltık

Nihat Emeksiz

Sanat YönetmeniVeysel Şahin

[email protected]

Şan Ofset

Protokol DağıtımAras Kargo

Sayın Okurlarımızın Dikkatine;Yelpaze İstanbul, Bahçeşehir, Ispartakule, Ardıçlı, Esenkent, Boğazköy halkına ve

İstanbul genelinde küçük ve orta ölçekli işletmelerin yöneticilerine ayda bir “ücret-siz” olarak dağıtılır. Bundan böyle talep eden okuyucularımıza kişiye özel adrese

teslim gönderilerde sağlayacağız. Adrese teslim taleplerinizde yalnızca dergi ücreti tahsil edilmektedir. Yelpaze İstanbul 5 TL’dir. Gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir. Yelpaze İstanbul’da yayınlanan

yazı ve fotografl ar kaynak gösterilerek kullanılabilinir.

BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİBADER 669 62 09BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ 669 22 78BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ 669 57 51BAHÇEŞEHİR A.D.D. 672 70 16BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB 289 74 04BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ 669 29 50Ç.Y.D.D. 672 01 05BAHÇEŞEHİR LİONS 669 23 33 0532 232 07 31BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ 607 13 77YELPAZE İSTANBUL 669 83 86

ESENKENTESENYURT BELEDİYESİ 596 30 00GÜVENLİK 672 64 11ISI DAĞITIM 672 16 13KENT YÖNETİMİ 672 11 62TAKSİ 672 62 72ESENKENT NAKLİYAT 672 72 04

EĞİTİMARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77BİLGİSAYAR İNGİLİZCE 669 52 63OKYANUS KOLEJİ 605 06 09BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ 669 27 26TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ 669 16 50

VETERİNER KLİNİKLERİBOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39GÜNER VETERİNER SAĞLIK MERKEZİ 608 0 432GÜNER PET 0532 266 14 91

KAFE & RESTAURANT & GIDABAHÇEŞEHİR PROFİTEROL 669 73 45BAHÇE KEBAP 669 43 43ESENKENT PROFİTEROL 0531 310 01 20MİE PASTANESİ 669 05 89ÜSKÜP İŞKEMBECİSİ 669 66 10

İŞLETME REHBERİAKSİGORTA Gürsoylar Sigorta 596 41 33AJANS YELPAZE 669 83 86

MİMARLIK & DEKORASYONPLATİN 669 86 693G MİMARLIK 699 11 61- 0532 780 57 26

ELEKTRONİKBAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK 669 56 14

OTOMOTİVPEUGEOT MEPA AVCILAR OTOMOTİV 422 55 55PEUGEOT MEPA İKİTELLİ 698 44 44

SAĞLIK & GÜZELLİK & SPORB-FIT SPOR MERKEZİ 669 98 32KYBELE 672 89 85YUSUF KAHVECİ KUAFÖR 608 23 04

SU SERVİSİSIRMA SU 607 10 55KARDELEN SU 672 51 56

ALIŞVERİŞAZİZ BEBE 672 59 18CEYO 608 18 30DAGİ 669 99 12GÖZLÜKS PLAZA 422 0 444İPEKYOLU ORGANİZASYON 669 23 39

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLARAİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669ALO AMBULANS 669 55 66BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 321.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 102.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25ZABITA KARAKOLU 669 37 07BARINAK 669 47 29BELEDİYE 444 0 669BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60PTT 669 16 00İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23SAĞLIK OCAĞI 669 63 60TAKSİ 669 86 86TEB BAHÇEŞEHİR 669 23 00BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

HacettepeÜnviversitesi Mevzunu

Dershane Deneyimli,

MatematikFizik

Fen BilgisiÖzel Ders verilir.

Canan Çelik

İletişim0533 773 73 12

İLAN VERMEK ÇOK KOLAY !..Reklem Rezervasyon ve bilgi için

(0212) 669 83 86

Page 87: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Grup ideaKoordinatör: L. Tamer İlhan ( 0555 487 6 777 )

Sadece Özel Ders Değil!..ÖZEL DERSBiLGi KUVVETTiR,

KULLANILDIĞINDA BiLiME ULAŞILIR.BiLiM iSE ENERJi, GÜÇ YANi

BAŞARMAK VE KAZANMAK'TIR...

AKADEMiK ALT YAPILI,Dershane deneyimli eğitimcilerden

ilköğretim ve tüm lise öğrencilerine yönelik,ara sınıflar için ders takviye ve

SBS + YGS + LYS’ye (Üniversite giriş sınavları)pedagojik yöntemler kullanılarak ve

öğrenci koçluğu desteklibaşarı garantili tüm derslerden

ÖZEL DERS VERiLiR.

Grup dea

YABANCI OKULLAR iÇiN

iNGiLiZCEKiMYA DERSi ANLATIMI

LGS ve LYS Hazırlık veAra Sınıf Kimya dersi verilir.

Ezbere bağlı kalmadan öğretim...

9 Yıl Devlet Anadolu Lisesi, 10 Yıl Özel Kolej, 8 Yıl Fen Lisesi

KiMYA DERSi ANLATIMI

Ezbere bağlı kalmadan öğretim...

[email protected] 331 02 45Gülseren Özkan

Yıllık27

DeneyimiKimya ÖğretmenliğiKimya Öğretmenliği

Deneyimi

Yıllık27

DoğalKaynak Suyu

669 1 6690212

www.vakiftasdelensu.com

1582’ den beri...

Tarihi CAM GALON’lardantadın...

Taşdelen Lezzetini

0546

669 1 669

Cam Şişe’de Su Keyfi...

Her biri 3 Litrelik,4’lü kasalarda...

Page 88: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

NOT: Otobüs saatleri, İETT’nin resmi yayınlarından, dergimiz baskıya girmeden önceki son haliyle alınmaktadır.

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

ESENKENT KALKIŞ TAKSİM KALKIŞ

ESENKENT - TAKSİM 76 EBAHÇEŞEHİR - YENİKAPI 146TBOĞAZKÖY KALKIŞ

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

YENİKAPI KALKIŞ BAHÇEŞEHİR KALKIŞ TAKSİM KALKIŞ BOĞAZKÖY KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - TAKSİM 76D BOĞAZKÖY - BAKIRKÖY 146

TREN SEFERLERİISPARTAKULE - İST. İST - ISPARTAKULE

07:3015:2018:00

08:2512:0520:50

Not: 08:25 - 12:05, Giden trenler Bakırköy istasyonunda durmaktadır.

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

BAHÇEŞEHİR KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - BAKIRKÖY E-57

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

BAHÇEŞEHİR KALKIŞ MECİDİYEKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - M.KÖY E 58

05:55 05:50 05:50 06:30 06:30 06:3006:00 06:10 06:10 06:45 07:05 07:0506:05 06:30 06:30 07:05 07:30 07:3006:20 06:45 06:45 07:35 07:50 07:5006:40 07:00 07:00 08:10 08:10 08:1007:00 07:15 07:15 08:30 08:30 08:3007:15 07:30 07:30 09:00 08:50 08:5007:30 07:45 07:45 09:15 09:05 09:0507:50 08:00 08:00 09:30 09:25 09:2508:10 08:15 08:15 09:45 09:45 09:4508:30 08:45 08:45 10:00 10:00 10:0008:50 09:00 09:00 10:15 10:20 10:2009:10 09:20 09:20 10:30 10:40 10:4009:35 09:40 09:40 10:50 11:00 11:0010:00 10:00 10:00 11:10 11:20 11:2010:20 10:20 10:20 11:30 11:40 11:4010:40 10:40 10:40 11:50 12:00 12:0011:00 11:00 11:00 12:05 12:20 12:2011:15 11:20 11:20 12:25 12:40 12:4011:30 11:40 11:40 12:40 13:00 13:0011:45 12:00 12:00 13:00 13:20 13:2012:00 12:20 12:20 13:20 13:40 13:4012:20 12:35 12:35 13:40 13:40 14:0012:40 12:55 12:55 13:40 14:00 14:1513:00 13:10 13:10 13:55 14:00 14:3013:20 13:30 13:30 14:15 14:15 14:4513:40 13:50 13:50 14:15 14:30 15:0014:00 14:10 14:10 14:30 14:30 15:2014:20 14:35 14:35 14:55 14:45 15:4014:40 14:50 14:50 14:55 15:00 16:0015:00 15:10 15:10 15:10 15:00 16:2015:20 15:30 15:30 15:30 15:20 16:4015:40 15:50 15:50 15:30 15:40 17:0016:00 16:10 16:10 15:50 16:00 17:2516:20 16:25 16:25 16:10 16:00 17:4516:40 16:35 16:35 16:10 16:20 18:0017:00 17:00 17:00 16:30 16:40 18:2017:20 17:15 17:15 16:55 16:40 18:4017:40 17:40 17:40 16:55 17:00 19:0018:00 18:00 18:00 17:15 17:00 19:2018:20 18:20 18:20 17:35 17:25 19:4018:40 18:40 18:40 17:35 17:45 20:0019:00 19:00 19:00 17:55 17:45 20:1519:20 19:20 19:20 18:15 18:00 20:3019:40 19:40 19:40 18:15 18:20 20:4520:00 20:00 20:00 18:35 18:20 21:0020:20 20:25 20:25 18:55 18:40 21:2020:45 20:50 20:50 18:55 19:00 21:4021:05 21:15 21:15 19:15 19:20 22:0521:30 21:40 21:40 19:40 19:20 22:30 19:40 19:40 22:55 19:55 20:00 20:15 20:00 20:15 20:15 20:30 20:15 20:50 20:30 20:50 20:45 21:05 20:45 21:25 21:00 21:25 21:20 21:40 21:20 22:00 21:40 22:00 22:05 22:20 22:30 22:45 22:30 22:45 22:55

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

05:55 06:10 07:00 07:25 07:40 08:3006:10 06:25 07:20 07:25 07:55 08:5006:25 06:40 07:40 07:45 08:15 09:1006:35 06:55 08:00 08:05 08:30 09:3006:45 07:05 08:20 08:25 08:45 09:5006:55 07:15 08:40 08:40 09:00 10:1007:05 07:30 09:00 08:55 09:15 10:3007:15 07:45 09:15 09:10 09:30 10:5007:30 07:55 09:30 09:25 09:45 11:1007:45 08:10 09:45 09:40 10:00 11:3008:00 08:25 10:00 09:55 10:15 11:5008:15 08:40 10:15 10:10 10:30 12:0508:30 08:55 10:30 10:25 10:45 12:2008:45 09:10 10:45 10:40 11:00 12:3509:00 09:25 11:00 10:55 11:15 12:5009:20 09:40 11:15 11:10 11:30 13:1009:40 09:55 11:30 11:30 11:45 13:2510:00 10:10 11:45 11:45 12:05 13:4010:15 10:25 12:00 12:00 12:20 13:5510:30 10:40 12:15 12:15 12:35 14:1010:45 10:55 12:30 12:30 12:50 14:2511:00 11:10 12:45 12:45 13:05 14:4011:15 11:25 13:00 13:00 13:20 14:5511:30 11:40 13:15 13:15 13:35 15:1011:45 11:55 13:30 13:30 13:50 15:2512:00 12:10 13:45 13:45 14:05 15:4012:15 12:25 14:00 14:00 14:20 15:5512:30 12:40 14:15 14:15 14:35 16:1012:45 12:55 14:30 14:30 14:50 16:2513:05 13:10 14:45 14:50 15:05 16:4013:25 13:25 15:05 15:10 15:25 17:0013:45 13:45 15:20 15:30 15:45 17:1514:00 14:05 15:35 15:50 16:05 17:3014:20 14:20 15:50 16:05 16:20 17:4514:40 14:35 16:05 16:20 16:35 18:0014:55 14:50 16:20 16:40 16:50 18:1515:10 15:05 16:35 16:55 17:05 18:3015:25 15:20 16:50 17:10 17:20 18:4515:40 15:35 17:05 17:25 17:35 19:0015:55 15:50 17:20 17:40 17:50 19:1516:10 16:05 17:35 17:55 18:05 19:3016:25 16:20 17:50 18:10 18:20 19:4516:40 16:35 18:05 18:25 18:35 20:0016:55 16:50 18:20 18:40 18:50 20:1517:10 17:05 18:35 18:55 19:05 20:3017:30 17:25 18:55 19:10 19:20 20:5017:50 17:45 19:15 19:30 19:40 21:1018:05 18:05 19:35 19:50 20:00 21:3018:25 18:20 19:55 20:10 20:15 21:5018:45 18:35 20:15 20:30 20:30 22:1019:05 18:55 20:35 20:50 20:50 22:3019:25 19:10 20:55 21:10 21:10 22:5019:45 19:30 21:15 21:30 21:30 23:1020:05 19:50 21:40 21:45 21:50 23:3020:20 20:10 22:05 22:00 22:10 23:5020:35 20:30 22:15 22:3021:00 20:50 22:30 22:5021:20 21:10 22:45 23:1021:40 21:30 23:00 23:3022:00 21:55 23:25 23:50 23:50

Not: OTOLAR AVCILAR YANYOLA GİRMEZ, E-5 YOLUNDAN GİDER.Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir.

05:35 05:35 06:10 06:30 06:30 07:2005:55 05:55 06:30 06:30 06:45 07:5006:10 06:10 06:50 06:45 07:00 08:1006:30 06:30 07:05 07:00 07:15 08:2506:45 06:45 07:20 07:15 07:30 08:4007:00 07:00 07:35 07:30 07:45 08:5507:15 07:15 07:50 07:45 08:05 09:1007:30 07:30 08:05 07:45 08:20 09:2507:45 07:45 08:30 08:05 08:40 09:4008:00 08:00 08:45 08:05 09:00 09:5508:15 08:15 08:55 08:20 09:20 10:1008:30 08:30 09:10 08:20 09:40 10:2508:45 08:45 09:20 08:40 09:55 10:4009:00 09:00 09:35 08:40 10:15 10:5509:15 09:15 09:45 09:00 10:30 11:0509:30 09:30 09:55 09:00 10:45 11:1509:45 09:45 10:10 09:20 11:00 11:3010:05 10:05 10:25 09:20 11:15 11:4510:25 10:25 10:40 09:40 11:30 12:0010:45 10:45 10:55 09:40 11:45 12:1011:05 11:05 11:05 09:55 12:05 12:2511:20 11:20 11:15 09:55 12:25 12:4011:40 11:40 11:30 10:15 12:50 12:5512:00 12:00 11:45 10:30 13:05 13:1012:15 12:15 12:00 10:45 13:25 13:2512:30 12:30 12:15 11:00 13:40 13:4012:45 12:45 12:30 11:15 13:55 14:0013:05 13:05 12:50 11:30 14:15 14:2013:25 13:25 13:10 11:45 14:30 14:4013:45 13:45 13:30 12:05 14:45 15:0014:05 14:05 13:50 12:25 15:05 15:2014:25 14:25 14:05 12:25 15:25 15:3514:50 14:50 14:20 12:50 15:50 15:5015:10 15:10 14:35 13:05 16:15 16:0515:25 15:25 14:50 13:25 16:35 16:2015:40 15:40 15:05 13:40 16:50 16:4016:05 16:05 15:20 13:55 17:05 17:0016:20 16:20 15:40 14:15 17:20 17:2016:35 16:35 16:00 14:30 17:35 17:4016:55 16:55 16:20 14:45 17:50 18:0017:10 17:10 16:40 15:05 18:05 18:1017:25 17:25 17:00 15:25 18:25 18:2517:40 17:40 17:15 15:25 18:40 18:4017:55 17:55 17:30 15:50 19:00 18:5018:10 18:10 17:45 16:15 19:15 19:0518:30 18:30 18:00 16:35 19:25 19:2018:45 18:45 18:15 16:50 19:40 19:3519:00 19:00 18:30 17:05 20:00 19:4519:15 19:15 18:45 17:20 20:15 20:0019:30 19:30 19:00 17:35 20:30 20:2019:55 19:55 19:20 17:50 20:45 20:4020:10 20:10 19:35 18:05 21:00 20:5520:20 20:20 19:50 18:25 21:20 21:1020:40 20:40 20:10 18:40 21:40 21:2520:55 20:55 20:20 19:00 22:00 21:4021:20 21:20 20:40 19:00 22:20 21:5521:45 21:45 21:00 19:15 22:40 22:1022:05 22:05 21:30 19:25 23:00 22:3522:25 22:25 22:00 19:40 23:15 23:0022:50 22:50 22:45 20:00 23:30 23:30 20:15 23:59 20:30 20:45 21:00 21:20 21:40 22:00 22:00 22:20 22:40 23:00 23:15 23:30 23:59

06:00 06:30 06:30 07:20 07:50 07:5006:20 07:00 07:00 07:20 08:15 08:1506:40 07:25 07:25 07:50 08:45 08:4507:00 07:50 07:50 07:50 09:20 09:2007:20 08:10 08:10 08:15 09:45 09:4507:40 08:30 08:30 08:15 10:05 10:0508:00 08:50 08:50 08:45 10:30 10:3008:20 09:10 09:10 08:45 10:55 10:5508:40 09:30 09:30 09:20 11:20 11:2009:05 10:00 10:00 09:20 11:45 11:4509:30 10:30 10:30 09:45 12:10 12:1010:00 11:00 11:00 09:45 12:40 12:4010:30 11:25 11:25 10:05 13:05 13:0511:00 11:50 11:50 10:30 13:30 13:3011:25 12:15 12:15 10:55 13:55 13:5511:50 12:40 12:40 10:55 14:20 14:2012:15 13:05 13:05 11:20 14:50 14:5012:40 13:30 13:30 11:20 15:20 15:2013:05 14:00 14:00 11:45 15:50 15:5013:30 14:25 14:25 11:45 16:20 16:2014:00 14:50 14:50 12:10 16:50 16:5014:25 15:15 15:15 12:10 17:15 17:1514:50 15:40 15:40 12:40 17:40 17:4015:15 16:10 16:10 12:40 18:05 18:0515:40 16:40 16:40 13:05 18:30 18:3016:10 17:10 17:10 13:05 18:55 18:5516:40 17:40 17:40 13:30 19:20 19:2017:10 18:10 18:10 13:55 19:50 19:5017:40 18:40 18:40 14:20 20:20 20:2018:10 19:05 19:05 14:20 20:45 20:4518:40 19:30 19:30 14:50 21:10 21:1019:05 20:00 20:00 14:50 21:35 21:3519:30 20:30 20:30 15:20 22:00 22:0020:00 21:00 21:00 15:20 22:30 22:3020:30 15:5021:00 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:15 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

BOĞAZKÖY KALKIŞ AVCILAR KALKIŞ

BOĞAZKÖY - AVCILAR KAMPÜS 142

05:45 05:45 06:00 06:30 06:30 06:5506:00 06:00 06:20 06:40 06:35 07:1506:20 06:20 06:40 06:55 06:55 07:3506:30 06:30 07:00 07:10 07:10 07:5506:40 06:40 07:15 07:25 07:25 08:1006:40 07:00 07:30 07:40 07:40 08:2507:00 07:15 07:45 07:40 07:55 08:4007:10 07:30 08:05 07:55 08:15 09:0007:20 07:45 08:25 08:10 08:30 09:2007:30 08:00 08:45 08:20 08:45 09:4007:40 08:15 09:05 08:30 09:00 10:0007:50 08:30 09:20 08:45 09:15 10:2008:05 08:45 09:40 08:45 09:30 10:4008:20 09:00 10:00 09:00 09:45 11:0008:35 09:20 10:20 09:15 10:05 11:2008:50 09:40 10:40 09:30 10:25 11:4009:05 10:00 11:00 09:45 10:50 11:5509:20 10:20 11:20 10:05 11:15 12:1009:40 10:40 11:40 10:25 11:40 12:3010:00 11:00 12:00 10:50 12:00 12:4510:20 11:25 12:20 11:15 12:20 13:0010:40 11:50 12:40 11:40 12:45 13:1511:00 12:05 12:55 12:00 13:05 13:3511:25 12:40 13:10 12:20 13:25 13:5011:50 13:05 13:30 12:45 13:50 14:0512:05 13:30 13:45 13:05 14:10 14:2512:40 13:45 14:00 13:25 14:35 14:4013:05 14:05 14:15 13:50 14:55 14:5513:30 14:25 14:30 14:10 15:15 15:1013:45 14:50 14:45 14:35 15:35 15:2514:05 15:15 15:00 14:55 16:00 15:4014:25 15:30 15:20 15:15 16:20 15:5514:50 15:45 15:35 15:15 16:45 16:1515:15 16:00 15:50 15:35 17:00 16:3015:30 16:15 16:05 16:00 17:20 16:4515:45 16:30 16:20 16:20 17:30 17:0016:00 16:50 16:35 16:45 17:45 17:1516:15 17:10 16:50 17:00 18:05 17:3016:30 17:30 17:10 17:00 18:15 17:4516:50 17:45 17:25 17:10 18:30 18:0517:10 18:00 17:40 17:20 18:50 18:2017:30 18:15 17:55 17:30 19:10 18:4017:45 18:30 18:10 17:40 19:30 19:0018:00 18:45 18:25 17:50 19:45 19:2018:10 19:00 18:40 18:00 20:00 19:4018:20 19:30 19:00 18:05 20:30 20:0018:30 19:45 19:20 18:10 21:00 20:2018:45 20:00 19:40 18:30 21:30 20:4018:50 20:30 20:00 18:50 22:00 21:0019:05 20:20 19:00 21:2019:15 20:40 19:00 21:4019:20 21:00 19:15 22:0019:40 19:3019:55 19:4520:10 20:0020:30 20:00 20:20 20:40 21:00 21:15 22:00

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

06:25 06:25 07:10 07:40 07:40 08:1006:50 06:50 07:35 08:15 08:15 08:4007:10 07:10 08:00 08:15 08:40 09:1007:30 07:30 08:20 08:40 09:05 09:4008:00 08:00 08:40 08:40 09:30 10:1008:30 08:30 09:10 09:05 10:00 10:4009:00 09:00 09:40 09:05 10:30 11:1009:30 09:30 10:10 09:30 11:00 11:4010:00 10:00 10:40 09:30 11:30 12:1010:30 10:30 11:10 10:00 12:00 12:4011:00 11:00 11:40 10:30 12:30 13:1011:30 11:30 12:10 11:00 13:00 13:4012:00 12:00 12:40 11:30 13:30 14:1012:30 12:30 13:10 12:00 14:00 14:4013:00 13:00 13:40 12:30 14:30 15:1013:30 13:30 14:10 12:30 15:00 15:4014:00 14:00 14:40 13:00 15:30 16:1014:30 14:30 15:10 13:30 16:00 16:4015:00 15:00 15:40 14:00 16:30 17:1015:30 15:30 16:10 14:30 17:00 17:4016:00 16:00 16:40 15:00 17:30 18:1016:30 16:30 17:10 15:30 18:00 18:4017:00 17:05 17:40 15:30 18:35 19:1017:05 17:40 18:10 16:00 19:10 19:4017:40 18:10 18:40 16:30 19:45 20:1018:10 18:40 19:10 17:00 20:15 20:4018:30 19:15 19:40 17:00 20:45 21:1018:40 19:50 20:10 17:30 21:20 21:4019:15 20:25 20:40 17:30 21:50 22:1019:50 20:50 21:10 18:00 22:20 22:4020:00 18:3020:25 18:3520:50 19:10 19:45 20:00 20:15 20:45 21:20 21:30 21:50 22:20

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

06:05 06:30 07:30 07:20 07:45 08:4506:15 07:00 08:30 07:20 07:45 08:4506:30 07:30 09:30 07:50 08:15 09:4506:45 08:00 10:15 07:55 09:00 10:4507:00 08:30 11:00 08:20 09:30 11:3007:10 09:00 11:45 08:25 10:00 12:1507:20 09:30 12:30 08:45 10:30 13:0007:30 10:00 13:30 08:50 11:00 13:4507:40 11:00 14:30 09:10 11:30 14:4507:50 12:00 15:30 09:20 12:30 15:4508:00 13:00 16:15 09:30 13:30 16:4508:20 14:00 17:00 09:50 14:30 17:3008:30 15:00 18:00 10:00 15:30 18:1508:55 15:45 19:00 10:25 16:30 19:1509:00 16:30 20:00 10:30 17:15 20:1509:30 17:15 11:00 18:00 21:1510:00 18:00 11:00 18:4510:10 18:45 11:30 19:3010:30 19:30 11:30 20:1510:40 20:10 12:00 21:0011:00 12:10 21:0011:20 12:30 21:4511:30 12:50 21:4512:00 13:0012:30 13:3012:40 13:3013:00 14:0013:20 14:1013:30 14:3014:00 14:5014:00 15:0014:30 15:3015:00 15:3015:30 16:0016:00 16:1016:10 16:3016:30 16:5016:45 17:0017:00 17:3017:25 17:3017:30 18:0018:00 18:0018:10 18:3018:30 18:3518:50 19:0519:00 19:1019:25 19:4019:30 19:4520:00 20:1520:00 20:30 20:50 21:25 21:30 22:00

Not:Kırmızı ServislerÖzel Halk Otobüsü servisidir.

Page 89: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Bahçeşehir etkinlik

RehberiÇOK YAŞA DÜNYAÇOCUK OYUNU

25 Aralık PazarSaat: 12:00Muhsin ErtuğrulTiyatrosu

18 Aralık PazarSaat: 12:00Muhsin ErtuğrulTiyatrosu

SEVİMLİ DİNOZORÇOCUK OYUNU

LONDRA KRALİYETFİLARMONİ ORKESTRASI

18 Aralık PazarSaat: 20:00BahçeşehirKültür Merkezi

Page 90: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 91: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi
Page 92: Yelpaze Istanbul Alisveris ve Yasam Dergisi

Mutlu Yıllar!..

s a y ı

98

ay l ı k a l ı ş v e r i ş v e ya ş a m d e r g İ s İ y ı l : 9 29 kasım - 29 aralık 2011

B A H Ç E Ş E H İ R

Bahçeşehİr, Ardıçlı , Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. alabİlİrsİnİz.

yelp

aze

bah

çeş

ehir

ayl

ık a

lışv

eriş

ve

yaşa

m d

erg

İsİ

yıl:

9

sAY

I 98

29

kası

m -

29

aral

ık 2

011

Lütfen

ARKA KAPAK