temİzlİk sektÖrÜnde İsg

17
TEMİZLİK SEKTÖ RÜ NDE İŞ SAĞ LİĞ İ VE ĞÜ VENLİĞ İ Dr. Ğizem Ğülsüna Bu rapor günümüzde temizlik sektörü çalışanlarının karşılaştığı iş sağlığı ve güvenliği risklerini ve bu risklerin sağlık açısından olası sonuçlarını incelemektedir. Temizlik işi; her türlü endüstriyel alanlarda, kapalı ve açık alanlarda, kamu alanlarında ve özel şirketlerde yapılan temel hizmet sektörüdür. Günümüzde temizlik işleri daha çok küresel servis paketlerine doğru gelişim göstermektedir. Basit temizlik işleri dışında sektörün tesis yönetimi ve destek hizmetlerini de kapsamaya başlamıştır. İş sağlığı ve güvenliği koşulları işçilerin çalıştığı çevreye ve işyerlerine bağlı değişmekle beraber, genel anlamda kötü durumdadır. Bunun sebeplerinden biri temizlik işlerinin çoğunun güvencesiz iş sözleşmelerine bağlı olmasından kaynaklanmaktadır. Birçok temizlik işçisi taşeron sistemiyle alt yüklenici tarafından işe alınıp farklı firmalarda çalıştırılmaktadır. Temizlik şirketinin işvereni çalışanların sağlığı ve güvenliğinden sorumlu olmakla beraber, çalıştıkları çevrenin kontrolüne sahip değildir. Temizlik işi aynı zamanda geniş yelpazede görevler içerdiği için, çalışanlar potansiyel olarak çeşitli kimyasal, biyolojik, fiziksel ve psikososyal risklere maruz kalmaktadırlar. Temizlik çalışanlarının maruz kaldığı tehlikeli maddeler sadece temizlik malzemelerinin içerisindeki kimyasal bileşenleri değil, aynı zamanda kir, toz, kurum, püskürtü (aerosol) içerisinde yer alan kimyasal ve biyolojik ajanları da içermektedir. Temizlik sırasında karşılaşılan biyolojik riskler; temizlik sürecinde veya elektrik süpürgesiyle süpürme sırasında ortaya çıkan toz ve aerosolların içerisinde bulunan mikroorganizmalar (bakteri, virüsler ve küfler), mantar salgıları ve bakteriyel endotoksinleri içerirler. Kontamine kan ve diğer vücut sıvıları, ev hayvanları, kemirgen ve kuşlar ve onların dışkıları, böceklerle temas da aynı şekilde sağlık açısından tehdit oluşturabilir. Temizlik işindeki fiziksel tehlikeler ergonomik olmayan iş ekipmanı (elektrik süpürgelerinin kısa tutma boruları gibi), çalışma alanı (düzgün olmayan postüre sebep olan kapalı ve dar çalışma alanları gibi), elle yük taşıma, merdivenlerden ve yüksek platformlardan düşme, ıslak ve kaygan zemin, düşen objeler, hareketli makine parçaları, kırık cam gibi keskin objeler, elektrik tehlikelerine bağlı gelişen her türlü riski içerir. Düzgün olmayan postür sebebiyle sektörde en sık rastlanan sağlık sorunu kas iskelet sistemi rahatsızlıklarıdır. Entegre hizmetler ve tesis yönetimi gibi yeni gelişen modern temizlik hizmetlerinde çalışanların daha sofistike ekipman kullanımı sebebiyle özel eğitim ihtiyacı doğmaktadır. Temizlik işi çoğu zaman normal çalışma saatleri dışında yapılmaktadır. Sabah erken saatte, mesai sonrası akşam veya gece saatlerinde, tam zamanlı işin oluşabilmesi için bölünmüş farklı vardiyaların kombinasyonu gibi seçenekler olabilmektedir. Genel olarak emek yoğun ve çoğunlukla yalnız çalışma içerir. İşveren ve müşterinin artan esneklik ve verimlilik istekleri karşısında temizlik çalışanları çoğunlukla ağır iş yükü ile karşılaşmaktadırlar. Çoğu zaman güvencesiz iş sözleşmeleri veya sözleşme yapılmadan işe alınırlar. Genel olarak kazançları ve sosyoekonomik statüleri düşüktür. İşi kaybetme korkusu, sözleşme sorunları, eğitim ortalamasının düşüklüğü ilave stres faktörlerini oluşturmaktadır. Sonuç olarak temizlik şirketleri zaman zaman işçi bulmakta zorlanmaktadırlar.

Upload: gizem-g

Post on 14-Apr-2017

1.623 views

Category:

Documents


10 download

TRANSCRIPT

Page 1: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

TEMİ ZLİ K SEKTÖ RÜ NDE İ Ş SAĞ LİĞ İ VE ĞÜ VENLİ Ğ İ Dr. Ğizem Ğü lsüna

Bu rapor günümüzde temizlik sektörü çalışanlarının karşılaştığı iş sağlığı ve güvenliği risklerini ve bu

risklerin sağlık açısından olası sonuçlarını incelemektedir.

Temizlik işi; her türlü endüstriyel alanlarda, kapalı ve açık alanlarda, kamu alanlarında ve özel

şirketlerde yapılan temel hizmet sektörüdür. Günümüzde temizlik işleri daha çok küresel servis

paketlerine doğru gelişim göstermektedir. Basit temizlik işleri dışında sektörün tesis yönetimi ve

destek hizmetlerini de kapsamaya başlamıştır.

İş sağlığı ve güvenliği koşulları işçilerin çalıştığı çevreye ve işyerlerine bağlı değişmekle beraber, genel

anlamda kötü durumdadır. Bunun sebeplerinden biri temizlik işlerinin çoğunun güvencesiz iş

sözleşmelerine bağlı olmasından kaynaklanmaktadır. Birçok temizlik işçisi taşeron sistemiyle alt

yüklenici tarafından işe alınıp farklı firmalarda çalıştırılmaktadır. Temizlik şirketinin işvereni

çalışanların sağlığı ve güvenliğinden sorumlu olmakla beraber, çalıştıkları çevrenin kontrolüne sahip

değildir. Temizlik işi aynı zamanda geniş yelpazede görevler içerdiği için, çalışanlar potansiyel olarak

çeşitli kimyasal, biyolojik, fiziksel ve psikososyal risklere maruz kalmaktadırlar.

Temizlik çalışanlarının maruz kaldığı tehlikeli maddeler sadece temizlik malzemelerinin içerisindeki

kimyasal bileşenleri değil, aynı zamanda kir, toz, kurum, püskürtü (aerosol) içerisinde yer alan

kimyasal ve biyolojik ajanları da içermektedir. Temizlik sırasında karşılaşılan biyolojik riskler; temizlik

sürecinde veya elektrik süpürgesiyle süpürme sırasında ortaya çıkan toz ve aerosolların içerisinde

bulunan mikroorganizmalar (bakteri, virüsler ve küfler), mantar salgıları ve bakteriyel endotoksinleri

içerirler. Kontamine kan ve diğer vücut sıvıları, ev hayvanları, kemirgen ve kuşlar ve onların dışkıları,

böceklerle temas da aynı şekilde sağlık açısından tehdit oluşturabilir.

Temizlik işindeki fiziksel tehlikeler ergonomik olmayan iş ekipmanı (elektrik süpürgelerinin kısa tutma

boruları gibi), çalışma alanı (düzgün olmayan postüre sebep olan kapalı ve dar çalışma alanları gibi),

elle yük taşıma, merdivenlerden ve yüksek platformlardan düşme, ıslak ve kaygan zemin, düşen

objeler, hareketli makine parçaları, kırık cam gibi keskin objeler, elektrik tehlikelerine bağlı gelişen

her türlü riski içerir. Düzgün olmayan postür sebebiyle sektörde en sık rastlanan sağlık sorunu kas

iskelet sistemi rahatsızlıklarıdır. Entegre hizmetler ve tesis yönetimi gibi yeni gelişen modern temizlik

hizmetlerinde çalışanların daha sofistike ekipman kullanımı sebebiyle özel eğitim ihtiyacı

doğmaktadır.

Temizlik işi çoğu zaman normal çalışma saatleri dışında yapılmaktadır. Sabah erken saatte, mesai

sonrası akşam veya gece saatlerinde, tam zamanlı işin oluşabilmesi için bölünmüş farklı vardiyaların

kombinasyonu gibi seçenekler olabilmektedir. Genel olarak emek yoğun ve çoğunlukla yalnız çalışma

içerir. İşveren ve müşterinin artan esneklik ve verimlilik istekleri karşısında temizlik çalışanları

çoğunlukla ağır iş yükü ile karşılaşmaktadırlar. Çoğu zaman güvencesiz iş sözleşmeleri veya sözleşme

yapılmadan işe alınırlar. Genel olarak kazançları ve sosyoekonomik statüleri düşüktür. İşi kaybetme

korkusu, sözleşme sorunları, eğitim ortalamasının düşüklüğü ilave stres faktörlerini oluşturmaktadır.

Sonuç olarak temizlik şirketleri zaman zaman işçi bulmakta zorlanmaktadırlar.

Page 2: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

ÇALİŞMA KÖŞÜLLARİ VE Rİ SKLER

Süpürme, çöp boşaltma, tuvalet temizliği gibi birçok temizlik işlemi evler, ofisler, fabrikalar, okullar,

marketler, uçaklar ya da hastaneler gibi çeşitli ortamlarda yapılmaktadır. Bu sebeple temizlik

çalışanlarının karşılaştığı riskler sadece yaptıkları göreve spesifik değildir. Riskler değerlendirilirken

çalıştıkları sektör ve çevre de göz önünde bulundurulmalıdır.

1. Kimyasal Tehlikeler

Temizlik çalışanlarının toz alma, kir çıkartma, yüzey bakımı ve dezenfeksiyonu için kullandıkları farklı

temizlik ajanları kimyasal tehlikelerin kaynağını oluşturmaktadır. Maruziyeti etkileyen faktörler;

kullanılan ürünün tipine, miktarına, kullanma sıklığına ve şekline, temizlik personelinin solunum

sayısına, havalandırmanın etkinliğine, kullanılan koruyucu donanıma bağlıdır. Örneğin; asit ve bazlar

gibi bazı kimyasallar düşük konsantrasyonlarda iritan özellikleri olması yanında yüksek

konsantrasyonlarda korozif özellik kazanabilmektedir. Yine bazı kimyasallar aşırı püskürtüldüğünde

(sprey), yeterli havalandırma olmadan kullanıldığında veya sıcak yüzeylere döküldüğünde solunum

problemlerine yol açabilir. Temizlik ürünlerinin içindeki bir takım kimyasallar da yanıcı ve patlayıcı

özellik gösterebilmektedir. Belli kimyasalların yanlış kullanımı (aşırı dozda kullanma, bilinmeyen

ürünlerle karışımları, uygun olmayan temizlik metotları gibi) temizlik çalışanlarının riskini

arttırabilmektedir. Ek olarak; mesai saatleri dışında havalandırma ve iklimlendirme sistemleri kapalı

olabileceğinden çalışanların kimyasallara maruziyetinde artış olabilmektedir.

Temizlik ajanlarının yanı sıra çalışanın çıkarmaya çalıştığı kir ve toz da kimyasal (aynı zamanda

biyolojik) risk kaynağı olabilir. Bu sebeple temizlik çalışanlarının karşılaştığı kimyasal riskler

değerlendirilirken kullanılan malzemelerin içeriği kadar temizlenen kir, toz ve isin içeriği de hesaba

katılmalıdır. Temizlik işlemi sırasında açığa çıkan kimyasal tehlikenin ortaya çıkarılması bu sebeple çok

önemlidir.

1.1. Temizlik İşlemi Sırasında Ortaya Çıkan Kimyasallar

Temizlik işlemi, tozu solunan hava ile karıştırır. Bazen bu karışım çalışanları ve bina sakinlerini sağlık

problemleri ile karşı kaşıya getirebilecek düzeye ulaşabilmektedir. Tozun sadece kendi karakteristiği

toksikolojide önemli rol oynamakla beraber toz taneciklerinin içerdiği yüzlerce kimyasal ve biyolojik

aktif öğeler de önem arz etmektedir. Bu aktif öğeler vücuda tozun havalanması sonrası deri üzerine

birikmesi, gözlerin mukozal membranları, solunum sonrası akciğerlerde fagositozu ve lenf sistemine

alınması ya da yutma, sindirme gibi çeşitli yollardan girebilir.

Toz, insan deri döküntüsü, kâğıt, diğer organik partiküller ve lifler, mikroorganizmalar(bakteri, virüs,

küf), uçucu organik karışımlar (VOCs) ve yarı uçucu organik karışımlar(semi-VOCs) aynı zamanda

surfaktan, kuvars, mineraller ve diğer eser metaller gibi uçucu olmayan farklı özelliklerde partikülleri

Page 3: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

içerir. Bazı çalışmalar ev ve iş yerlerinde bulunan tozun formaldehit ve zirai ilaç da içeren 200 VOCs

(uçucu organik karışım) içerdiğini göstermektedir.

Toz miktarı ve dolayısıyla risk seviyesi temizlik yapılan çevreye bağlıdır (ev ya da ofis ortamı gibi).

İnşaat ya da renovasyon işi yapılan sanayi alanlarında toz maruziyeti çok yüksektir. Riala’nın yaptığı

bir çalışmada toz seviyesi renovasyon veya inşaat yapılan alanlarda yeni binalara göre iki kata kadar

daha fazla ölçülmüştür. Aynı şekilde en yüksek toz seviyesi kuru süpürme işlemi yaparken ortaya

çıkmaktadır.

1.2. Temizlik Ürünlerinin İçerdiği Kimyasallar

Temizlik; hijyenik ve estetik yararlarının yanı sıra kullanılan ürünlerin içerdiği tehlikeli maddelerin

inhalasyon riski gibi tehlikeleri de içermektedir. Genel temizlik işlerinde kullanılan temizlik ürünleri

çoğunlukla cildi ve solunum sistemini tahriş eden kimyasal karışımlardan oluşurlar. Temizlik ürünleri,

ürünün fonksiyonuna bağlı olarak genelde bir ya da birden fazla aktif bileşen, su ve katkı

maddesinden oluşur.

Temizlik ürünlerinin çoğunluğunda bulunan sürfaktanlar (yüzey-aktif maddeler) temizlik çalışanlarının

cilt problemlerinin büyük kısmından sorumludurlar. Bu cilt problemlerinden biri deterjanlarla temas,

uzun süreler su ile temas ya da hava geçirmez eldivenlerle çalışma sebebiyle oluşan ellerde görülen

dermatittir. Temizlik çalışanlarının yanı sıra sağlık çalışanları ve mutfak çalışanlarında da artan mesleki

dermatozlar göz önüne alındığında, bu konuda farkındalığın arttırılması için önleme ve cilt koruma

programlarına çok ihtiyaç vardır.

Diğer aktif maddeler; asitler, bazlar, dezenfektanlar, solventler (çözücüler) ya da solüsyon içerisinde

başka maddelerle kompleks oluşturan maddelerdir. Tuvalet temizliğinde kullanılan hidroklorik asit

gibi maddeler gözlere ve cilde korozif etki gösterdiğinden en yüksek tehdidi oluşturur. Aynı şekilde

sofra takımlarını, fırın ve ızgaraları temizlemek için kullanılan endüstriyel temizlik ürünleri güçlü

bazlar içerir ve korozif etki gösterirler.

Bazı temizlik malzemelerinin içerisinde dezenfektan veya koruyucu ajan olarak formaldehit bulunur.

Affset tarafından yapılan bir araştırmada kamu alanları, evler gibi temizlik yapılan 28 bölgede havada

bulunan formaldehit miktarı ölçülmüştür. Ortalama ölçüm konsantrasyonu 1,65 mg/m3’tür bu da

temizlik çalışanlarının önemli düzeyde formaldehite maruz kaldıklarını gösterir. Affset ve Bilimsel

Mesleki Maruziyet Komitesi (SCOEL) kısa dönemli mesleki maruziyet sınırını (OEL) 0,5 mg/m3 olarak

belirlemiştir. Bu düzey, çalışanları iritan etkilere karşı ve solunumla alınacak akut maruziyete karşı

korumaktadır. 8 saatlik mesai süresince maruz kalınabilecek ortalama konsantrasyon 0.25 mg/m3’tür

bu da çalışanları formaldehitin karsiyojenik etkilerine karşı korumaktadır.

EDTA (Etilen Diamine Tetra Asetikasit) gibi kompleks oluşturabilen maddeler de cilt ve gözlerin

tahrişine neden olabilir.

Temizlik çalışanları aynı zamanda temizlik ürünlerinden açığa çıkan uçucu organik karışımlara da

maruz kalabilirler.

Page 4: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

Ek olarak; teneke kutular içerisinde bulunan itici gaz çoğunlukla yanıcıdır ve önemli risk teşkil eder.

Temizlik ürünlerinde en fazla kullanılan katkı maddeleri güzel kokular ve parfümlerdir. Ancak bu katkı

maddelerinin bir kısmı alerjen özellik taşımaktadır. Aynı zamanda bu kokuların bir kısmı havayı

kontamine eden maddelerle reaksiyona girip ikincil ürünler ortaya çıkmasına sebep olabilirler. Bazı

kokuların içinde yer alan terpenler (özellikle kozalaklı bitkilerden üretilen hidrokarbonlar) gibi

kimyasallar oda havasında bulunan ozonla birleşerek formaldehit, hidroksil radikalleri gibi son derece

aktif ikincil ürünler oluşturabilirler. Özellikle son dönemdeki “doğal” ve “yeşil” ürünlere olan ilgi alfa-

pinen, limonen, delta-carene gibi terpenlerin temizlik ürünlerinde kullanımını arttırmıştır. Ulusal

Mesleki Emniyet ve Sağlık Enstitüsü (NIOSH) tarafından yapılan bir araştırmaya göre çam kokulu

temizlik malzemelerinde sıkça kullanılan alpha-terpineol; ozonla reaksiyona girerek gaz fazında veya

yüzeylerde birçok oksijenize organik bileşiğe dönüşmektedir. Alpha-terpineol artış gösteren mesleki

astımın ortaya çıkmasından sorumlu olan ve duyarlı hale getiren, tahriş eden kimyasalları oluşturur.

Genel olarak temizlik ürünlerindeki satüre olmayan organik bileşenler; ozon, hipoklorit, nitrojen oksit

gibi oksidanlarla reaksiyona girerek dolaylı kirliliğe yol açabilir.

Temizlik ürünlerinin uçucu olmayan bileşenleri de solunumla vücuda girebilir. Temizlik işleminin

kendisi sıvı ve katı bileşenlerin havaya karışmasına ve aerosol oluşmasına yol açar. Temizlik

ürünlerinin kalıntıları abrazyon gibi sebeplerle tekrar oda havasına karışıp asılı kalabilirler.

Son olarak temizlik ürünün miktarı, uygulama sıklığı gibi kullanma şekilleri de önemlidir. Asit ve bazlar

gibi bazı kimyasallar düşük konsantrasyonda tahriş edici olsalar da yüksek konsantrasyonlarda korozif

etki gösterebilirler. Ayrıca kimyasalların yangınlara, patlamalara ve çevre kirliliğine sebep

olabilecekleri de göz önünde bulundurulmalıdır.

1.3. Maruziyet Yolları

Kimyasal bileşenler özelliklerine ve kullanım şekillerine göre (sıvı, gaz vs.) vücuda farklı yollardan

girebilir. Vücut içerisine nefes alarak solunum sistemi aracılığıyla, gözler ve ciltle direkt temasla ya da

kazara yutarak girebilirler.

Cilt yoluyla:

Temizlik ürünleri ile temasın en çok oluştuğu bölge ellerdir. Tahriş eden ve toksik özelliklerinin yanı

sıra temizlik ürünleri cildin doğal bariyerini kıran maddeler içerebilirler. Bununla beraber sıklıkla suya

maruz kalmak da cildin savunma mekanizmalarını bozarak, geçirgen hale getirerek diğer kimyasal

maddelere daha duyarlı olmasına yol açar. Cildin zarar görmüş doğal savunması iritan kontakt

dermatit oluşumuna yol açabilir. Eldivenler cildi sudan ve kimyasal ajanlardan korusa da cildin hava

almasına izin vermiyorlarsa paradoksik olarak cilt sorunlarına yol açabilir. Lateks eldiven kullanımı

cildin lateks alerjisine karşı bir risk faktörü oluşturabilir. Ek olarak; pratikte uygun olmayan

eldivenlerin kullanımı veya uygun olan eldivenlerin yanlış ve çok uzun süreler kullanımı da kendi

başına risk oluşturabilir. 89/656/EEC Direktifine göre diğer koruyucu ekipmanlar gibi eldivenler de

seçim ve kullanımı öncesi değerlendirilmelidir. Dermal riske karşı düzenli eğitimlerin yanı sıra risk

altındaki çalışanların farkındalığının arttırılması ve beraberinde kullanılacak koruyucu kremlerin etkisi

kanıtlanmıştır.

Page 5: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

Ofis temizliği

Temizlik endüstrisindeki ıslak çalışmayı (wet work) inceleyen bir araştırmaya göre; ofis temizliği ıslak

çalışma olarak değerlendirilmiştir. Ofis ortamında yapılan ana temizlik işleri; yer, tuvalet, mobilya, çöp

kutusu temizliğidir ve bunların %50’den fazlası ellerin suya ve diğer cildi tahriş eden maddelere

(asitler, alkalinler, solventler gibi) maruz kaldığı ıslak çalışma işidir. Tahriş edici ve alerjen maddeler

içeren ürünler günlük olarak kullanılır ve çoğu zaman cilt teması oluşur.

Solunum yoluyla:

Daha önce bahsedildiği gibi temizlik çalışanları temizlik işlemi sonucu havaya karışan toz ve diğer

parçacıkları, temizlik ürünlerinin içeriğini ve ortamdaki maddelerle temizlik ürünlerinin oluşturduğu

sekonder maddeleri soluma riskine maruz kalırlar.

Bazı durumlarda temizlik çalışanları farklı temizlik ürünlerini karıştırarak son ürünü elde ederler.

Bunun en yaygın kullanılanı amonyakla çamaşır suyu karıştırılarak yer temizleyici ürün elde

edilmesidir. Bu işlem ise klorin ve kloramin gibi tehlikeli gazların ortaya çıkmasına ve acil müdahale

gerektirebilecek ciddi akut respiratuar problemlere sebep olabilir.

Medina-Ramon ve ekibi ev temizliği yapan çalışanlarda oluşan obstruktif akciğer hastalığı ile

kullanılan çamaşır suyu, yağ çözücü, oda spreyleri gibi temizlik ürünleri arasındaki bağlantıyı ortaya

koymuştur. Ev temizliği yapan astım veya kronik bronşiti olan kadın çalışanlarda belli başlı iritan

temizlik maddelerinin alt solunum yolu semptomlarını arttırdığı sonucuna varmışlardır.

2004 yılında Nazaroff ve Weschler astım ve alerji bağı bulunan 13 temizlik ajanını belgelemişlerdir.

Bunlar arasında temizlik çalışanlarında solunum sorunlarına yol açan asıl maddeler; aktif madde

olarak etanolamin içeren halı şampuanı ya da yer temizleyiciler olarak belirlenmiştir. Aynı

araştırmacılar İspanya, Finlandiya, Brezilya ve Amerika Birleşik Devletlerinde yaptıkları çalışmada

temizlik çalışanlarında mesleki astım prevalansının artışta olduğunu ortaya koymuşlardır. Zock J.P. ve

ekibinin yaptığı çalışmada da görüldüğü üzere yaygın temizlik spreylerinin sık kullanımı yetişkin astım

için önemli bir risk faktörüdür. Profesyonel olmayan ev temizliği için yapılan risk değerlendirmesinde;

cam, mobilya temizliği, oda kokusu için kullanılan spreyler en tehlikelileridir. Sprey formunda

kullanılmayan temizlik ajanları ile astım arasında bir bağ bulunamamıştır.

Sonuç olarak çalışanın sağlığına gelecek tehlike; temizlik malzemelerinin içeriği kadar, kullanma şekli

de olduğu için uygun koruma önlemleri geliştirilirken bunların beraber değerlendirilmesi

gerekmektedir.

Hastane Temizliği

Hastane temizliği; dezenfektanları da içeren çeşitli temizlik ürünleriyle, hastaları ve çalışanları

tehlikeye sokabilecek enfektif mikroorganizmaların oluşumunu engellemek ve hijyenik ortamı

korumak için sık aralıklarla yapılan temizleme işlemi ile karakterizedir. Mikroorganizmaları öldürmek

için kullanılan dezenfektanlar; formaldehit, sodyum hipoklorit ya da benzalkonium klorit gibi aktif

Page 6: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

bileşenlerin oluşumu ile ciddi sağlık problemlerine yol açabilirler. Bu maddeler hem ciltle temasta

korozif etki gösterirler hem de uzun dönemde kronik sağlık problemlerine sebep olurlar.

Bello ve ekibinin yaptığı çalışmada yaygın temizlik görevlerinin solunum açısından potansiyel riskleri

kalitatif olarak değerlendirilmiş ve “düşük”, “orta” ve “yüksek” tehlike şeklinde sınıflandırılmışlardır.

Yer temizliği görevleri solunumsal maruziyet açısından düşük tehlike düzeyi kategorisinde; cam ve

ayna, tezgah ve lavabo, tuvalet temizliği orta tehlike düzeyi kategorisinde sınıflandırılmıştır.

Sökme, cilalama, parlatma gibi yer yüzeyini tamamlayıcı işlemler; kullanılan malzemelerde çok

miktarda VOC’lar (volatil organik madde) olmasından ve parlatma/cilalama makinelerinin çalışma

sırasında toz ve partikülleri tekrar havaya kaldırması sebebiyle yüksek inhalasyon riski taşıyan

kategoride sınıflandırılmıştır.

Cilt teması açısından değerlendirildiğinde ise yer temizliği en düşük riske sahipken, malzemelerin

sprey şeklinde kullanılması sebebiyle ayna/cam, lavabo, tuvalet temizliği en yüksek risk

kategorisindedir.

2. Biyolojik Tehlikeler

Temizlik çalışanları kimyasal tehlikelerin yanı sıra temizlik işlemi sırasında ortaya çıkan toz ve

aerosolların içinde bulunabilen bakteri, virüs, küf gibi mikroorganizmalara ve bunların salgılarına,

bakteriyel endotoksinlere maruz kalabilirler. Biyolojik ajanlara maruz kalma yolları da kimyasal

ajanlarla aynıdır. Ana bulaş yollarını; solunum, cilt teması ve kazara yutma oluşturur.

Küfe maruziyet; özellikle toz tutucuların filtrelerinin temizliği/boşaltılması sırasında gelişir. Küf ve küf

sporlarına maruziyet çalışanların sağlığında olumsuz etkilere yol açmaktadır. En sık görülen

rahatsızlıklar arasında alerjik hastalıklar, astım ve diğer solunum yolu hastalıkları, burun-göz- boğaz

iritasyonları, fungal enfeksiyonlar ve hasta bina sendromu bulunmaktadır.

Hepatit A gibi virüslere ve E. Coli gibi bakterilere maruziyet; kontamine yıkanmamış eller, kontamine

eldivenlerin ağıza teması ile fekal-oral transmisyonla oluşabilir. Krüger’in 1993’te yaptığı çalışmanın

sonucuna göre Hepatit A prevelansının en çok görüldüğü grup hastane ve kreş/anaokulundaki

temizlik çalışanlarıdır. Yine bir bakım evinde Norovirüs salgınında yapılan çalışmada temizlik

çalışanlarının sağlık çalışanları kadar enfeksiyon riski altında olduğu bulunmuştur. Salmonella ve

Campylobakter enfeksiyonları direk temasla, hayvanların bulunduğu bölgenin temizliği sırasında

enfekte hayvanlar veya dışkılarıyla temas sırasında gelişebilir. Örneğin; güvercin tüyleri ve dışkılarının

bulunduğu bölgeyi temizleyen çalışanlar birçok değişik hastalığa yol açabilecek (psittakoz, tüberküloz,

salmonella gibi) bakterilerin bulaş riski altındadırlar. Düzenli ve efektif el yıkamanın

mikroorganizmaların yayılmasını engellediği, grip virüsü ve diğer influenza türleri de dahil olmak

üzere kontaminasyonu azalttığı gösterilmiştir.

Temizlik sırasında özellikle biyoaerosollar oluştuğunda inhalasyon; bakteri ve virüslerin muhtemel

bulaş yollarından biridir. Örneğin Legionella; Pontiac ateşine ve Lejyoner hastalığına sebep olan

toprakta ve suda düşük konsantrasyonlarda bulunabilen bir bakteridir. Vücuda bakteriyi içeren mist

Page 7: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

damlacıklarının solunması yolu ile girebilir. Sprey cihazları ile temizlik yapmak (basınçlı su spreyleri

gibi) solunabilir bu tarz mist damlacıkları oluşturabilirler. Legionella suda 20 ila 50 santigrat derece

arasında üreyebilir.

Temizlik çalışanları kanda ve vücut sıvılarında bulunan biyolojik ajanlara da maruz kalabilirler. En çok

risk altındaki temizlik çalışanları hastanelerde, bakım evlerinde, klinik ve laboratuvarlarda

çalışanlardır. Temizlik çalışanları için en tehlikeli biyolojik ajanlar HCV, HBV, HIV-1, HIV-2 gibi kan

yoluyla taşınan virüslerdir.

Kan yoluyla taşınan patojenler; kan ve vücut sıvılarının cilt bütünlüğü bozulmuş bir bölge, vücut

boşluklarını çevreleyen mukoz membranlar (burun ve gözler gibi) ya da iğne batması ile direkt kan

dolaşımına ulaşması ile bulaşabilir. HIV’in bulaş yolu kan olduğundan ortak tuvalet ve lavaboları

temizleyen, kan temizliği yapan, tıbbi atık teması olan çalışanlar risk altındadır ve koruyucu eldiven,

sıçramalara karşı koruyucu ekipman (koruyucu gözlük, maske gibi) giymelidirler. Ek bir koruma

önlemi Hepatit B gibi kan yolu ile bulaşan virüslere karşı aşılamadır.

3. Fiziksel Çalışma Koşulları

Temizlik sırasında karşılaşılan fiziksel tehlikeleri merdiven veya yüksek platformlardan düşme, ıslak,

kaygan zeminler, düşen objeler, hareket eden veya dönen makine parçaları gibi sadece temizleme işi

değil aynı zamanda çalışılan ortamın da getirdiği riskler oluşturur. Parlatıcılar (buffers), moplar ya da

süpürme aletleri gibi iş ekipmanlarının tehlikeleri kullanılan aletin çalışana uyumuna

bağlıdır(antropometri, fiziksel güç açısından). Aksi takdirde kas iskelet sistemi rahatsızlıkları ile

sonuçlanabilir. Diğer fiziksel risk faktörü temizlenen çevrenin yapısına bağlıdır; çalışanların kaldırmak

durumunda kaldığı mobilyaların ağırlığı, dizaynı gibi.

3.1. Posturel ve Ergonomik Risk Faktörleri

Temizlik çaba gerektiren ve iş yükü yoğun bir meslektir. Temizlik çalışanlarının çoğu bir iş günü

içerisinde birçok farklı türde görev yerine getirirler. Bu ne kadar değişken görev ve postür anlamına

gelse de bunlar genellikle kısa sürelerle devamlılık göstererek sık ve tekrar eden hareketler özelliğini

alır. Temizlik işlerinin kardiyopulmoner ve muskuloskeletal sistem için zorlayıcı ve yorucu olduğu

tespit edilmiştir. Temizlik işindeki asıl ergonomik risk faktörü postürel yüklenmedir.

Temizlik çalışanları genelde öne doğru eğilerek ve sırtlarını bükerek çalışırlar. Gün içerisinde çok

sayıda tekrarlayan hareket yaparlar. Mesela yer silme (mopping) sırasında kolların aşırı miktarda

statik ve dinamik güç altında kalması olağandır. Bu tarz musküler hareketler kas yorgunluğuna ve kas-

iskelet sistemi rahatsızlıklarına sebep olabilir.

Temizlik çalışanları tarafından taşınan yüklerin ağırlığı da değerlendirilmesi gereken önemli bir risk

faktörüdür. En ağır kaldırma ve taşıma aktiviteleri mobilya ve yer parlatma makinelerinin

Page 8: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

taşınmasıdır. Kaldırma ve taşıma işleminin probleme sebep olmasının asıl sebebi işlem sırasında

oluşan uygunsuz postürlerdir.

Kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarına sebep olan temizlikle bağlantılı temel ergonomik risk faktörleri:

Uzanma ve eğilme sırasında dar alanlarda çalışırken girilen uygunsuz çalışma postürleri

Aşırı güç kullanılması gereken uygulamalar (ovma, sıkma, temizlik makinelerinin taşınması

gibi)

Bazen bir saate kadar süren tekrarlayan hareketlerin yapılması ve yetersiz dinlenme süreleri

Yüklerin kaldırılması ve taşınması (özellikle endüstriyel temizlik sektöründe)

Statik iş yükü (toz almak için kollar omuz üstünde uzun süre boyunca çalışmak, yüksek

basınçlı su spreyi ekipmanının kullanılması gibi.)

Kullanılan ekipmanların ergonomik özelliklerinin yetersiz olması.

Temizlik çalışanları türlü risk faktörlerinin kombinasyonuna maruz kalırlar. Yukarda bahsedilen

ergonomik risklere ek olarak temizlik işi; aşırı iş yoğunluğu, iş yükü, zaman baskısı altında çalışma,

kötü iş organizasyonu, işe ayak uydurmada güçlükler, aşırı psikolojik baskı gibi özellikleri de

barındırmaktadır. Bu faktörlerin hepsi kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının oluşumunda yer

almaktadır.

Spesifik Sektörler

Okullar

Aickin’in okul temizlikçileri üzerinde yaptığı araştırmaya göre; çalışanların maruz kaldığı fizyolojik

baskı en fazla ovalarken ortaya çıkmakta, bunu takip eden aktiviteler sırasıyla yer silme (mopping),

süpürme, ofis temizliği ve tuvalet temizliğidir. Açık alanda ve kapalı alanda yapılan temizlik işlerinin

risk seviyeleri arasında da anlamlı bir fark gözlenmiştir. Açık alanda yapılan temizlik işlemleri daha

ağır yüklerin kaldırılması ve taşınmasını aynı zamanda temizlik ekipmanlarının düz olmayan zeminde

ve merdivenlerde taşınmasını gerektirmektedir.

Oteller

Otel yönetimindeki yeni pazarlama stratejileri sebebiyle otel temizlik çalışanlarının iş yükünde artış

meydana gelmiştir. Odalara yerleştirilen kahve makinaları, kozmetik tepsileri, yiyecekler, ütü masaları

her seferinde kontrol, düzenleme ve temizlik gerektirmektedir. Ek olarak; daha büyük yataklar ve üç

kat çarşaf kullanımına yönelim olması çalışanları fiziksel olarak baskı altına almaktadır. Yapılan

araştırmalarda otelde çalışan temizlikçilerin çarşaf takmak için her odada yatağı ortalama sekiz kere

kaldırdıkları görülmüştür. Aynı zamanda yatak boyutlarının büyümesi sebebiyle çalışanlar yatakları

artık daha yükseğe kaldırmak zorundadırlar. Otel temizlikçilerinin karşılaştığı diğer sorunlar ise

dekorasyona dahil olan aynalar, ulaşılması güç mobilyalar ve toz toplayan gözenekli yüzeyler olarak

sıralanabilir.

Page 9: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

Kullanılan ekipmana ve çalışılan binanın yapısına bağlı ergonomik risk faktörleri

Vakumlama ve parlatma makinelerinin kaldırılması, taşınması, uygun olmayan şekil ve büyüklükteki

tutma kolları ve ihtiyaçları yönünde adapte etme konusundaki zorluklar temizlikçiler açısından

düşündüren asıl problemleri oluşturmaktadırlar. Bu problemler ergonomik olmayan eklem açıları ile

uygunsuz çalışma postürlerine neden olabilir. Kullanılan ekipmanın türüne göre gerekli kuvvetler de

değişmektedir; toz kontrol mopu temiz yüzeyde minimal güç gerektirirken, ıslak mop kirli bir yüzeyde

çok daha fazlasına ihtiyaç duyacaktır. En fazla güç gerektiren işler olarak; temizlik malzemelerini

çekmek için kullanılan servis arabaları bulunmuştur. Woods ve Buckle’ın araştırmasına göre temizlik

ekipmanının çalışanların fiziksel karakteristik ve kapasitelerine çoğu zaman uyum sağlamaması ve

kullanılması gereken ortamın özellikleri (örneğin; temizlik ekipmanının stok miktarı, düşük

performanslı makineler, kapalı ve dar alanlarda çalışma, eldiven gibi temel iş aksesuarlarının eksikliği

gibi) işin tamamlanmasını daha da zorlaştırmaktadır.

Aynı zamanda uygunsuz makine bakımları da risk faktörü olarak belirlenmiştir. Makine bakımlarının

ihmal edilmesi durumunda çalışanların büyük çoğunluğu; özellikle parlatma (buffer) makinelerini

çalıştırırken sıçrama (jerk) yaptığını ve bunu fiziksel güç kullanarak kontrol ettiklerini

belirtmektedirler. Bunun yanında artmış vibrasyon (titreşim) not edilmiştir. Temizlik ekipmanlarının

kullanımı fiziksel güç gerektirdiği için boyun, omuz, dirsek, sırt ve dizlerde rahatsızlıklara yol

açmaktadır.

Sonuç olarak kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının oluşumundaki önemli risk faktörü; temizlik

ekipmanın uygunsuzluğu ve son kullanıcıdan yeterli görüş alınmadan tercih edilmesidir.

3.2. Titreşimler

Yerleri temizlemek için kullanılan elektrikli aletler, yer parlatma makineleri ve diğer elle tutulan

elektrikli ekipmanların temizlikçileri el-kol titreşimlerine maruz bıraktığı hususunda bilimsel kanıtlar

vardır. Bu titreşimler özellikle statik kas yüküyle birleştiğinde kas iskelet sistemi sorunlarının yanı sıra

nörolojik ve lokomotor fonksiyonları bozarak uzun vadede üst ekstremitenin el-kol vibrasyon

sendromları gibi bozukluklara yol açmaktadır. El-kol vibrasyon sendromları (HAVS) terimi; dayanılmaz

ağrı, hissizlik, uyuşma, hareket kısıtlaması, eklem ağrıları, karpal tünel sendromu, Raynaud hastalığı

(“beyaz”, “mavi”, “ölü” parmak hastalığı) gibi geniş bir spektrumdan rahatsızlıkları içermektedir.

Bu rahatsızlıklar için risk seviyesi kullanılan makinenin özelliklerine ve ne kadar süre ile kullanıldığına

bağlıdır. Ancak yapılan araştırmalarda titreşim maruziyeti makinelerin dizaynından çok yanlış kullanım

ve makinelerin bakımsız olması sebebiyle artmaktadır.

3.3. Gürültü

Temizlikçilerin gürültü maruziyetini araştıran çalışmalarda gürültü seviyesi Avrupa Direktifleri’nde ön

görülen günlük 85 desibel sınırını aşmadığı görülmüştür. Ek olarak; Woods ve Buckle’ın iki yıl süreyle

Page 10: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

yaptığı araştırma sonucunda parlatma (buffing) makinelerini kullanan çalışanların makinenin ürettiği

ses sebebiyle yaklaşan kişi ve cisimleri duyamadıkları ve bu sebeple çarpışmalar yaşadığını görmüştür.

3.4. Kayma, takılma ve düşmeler

Kayma, takılma ve düşmeler bu sektörde en sık rastlanan kazalardır. Bu kazalara sebep olan temel

faktörler:

Bakımı yapılmamış merdivenler

Yüksekte çalışma (ör: merdiven üzerinde)

Düşük kayma rezistansı ile yer temizliği yapma

Islak ve kirli yüzeyler

Ayakkabı tabanının aşınması

Yol üzerindeki öngörülemeyen engeller (alçak mobilya, çöp kutusu, kablolar gibi)

Yetersiz aydınlatma

Güvenlik işaretlerinin olmaması

Temizlik sektöründeki düşmelerin büyük çoğunluğunu sırasıyla; yüksekten düşme ve aynı seviyeden

düşmeler oluşturmaktadır. Sürekli sakatlıkların %20’den fazlasını kaymalar, takılma ve düşmeler

oluşturmaktadır. Bu düşmelerin neredeyse yarısı merdivenlerde gerçekleşmektedir. Bunlar da

çalışanlar ya merdivenleri temizlerken ya da merdivenlerde eşya taşırken meydana gelmektedir.

Diğer vakalar raf veya pencere temizlerken kullanılan seyyar merdiven üzerinden düşmeler şeklinde

meydana gelmiştir. Seyyar merdiven kullanmadan önce ayakların kaygan olmadığını, bakımının

yapılmış ve iyi durumda olduğunu kontrol ederek, düzgün pozisyonda güvenli bir şekilde kullanmak

önemlidir. Seyyar merdiveni cam panel veya ağaç gibi stabil olmayan yüzeylere dayamak temizlikçileri

riske atar. Aynı zamanda seyyar merdiven kullanırken kavraması iyi olan uygun ayakkabılar giymek de

önemlidir. Ek olarak; seyyar merdivenlerin acil çıkış yolu, bina merdiveni gibi yürüme yollarını bloke

eden yerlerde kullanılması gerektiğinde ev sahibi şirket ile temizlikçiler arasında iyi bir koordinasyon

gerekmektedir.

Kayarak ve takılarak düşmeler ise yer seviyesinde ıslak ve kaygan yüzeyler yüzünden, eşya taşıma

sırasında ve yürüme yolu üstünde beklenmeyen engeller olduğunda oluşmaktadır.

3.5. Elektriksel tehlikeler

Hasarlı elektrikli alet ve ekipmanlar, kablolar, elektrik priz ve fişleri ya da transformatörler elektriksel

tehlikeleri oluştururlar. Doğru ekipman seçiminden sonra riskleri minimal düzeye düşürmek için

aletlerin düzenli bakımlarının yapılması gereklidir. Vakumlama ve parlatma makineleri gibi temizlik

ekipmanlarının elektriksel tehlikelerini denetlemek için Yıllık Portatif Elektrikli Alet Denetimi (PAT-

Annual elektrical Portable Appliance Testing) kullanılabilir. Döner diskli makineler gibi kablo hasarının

sıkça meydana geldiği yüksek riskli aletler için her kullanım öncesi kabloların görsel olarak kontrolü

Page 11: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

gereklidir. Ek olarak; temizlik çalışanları ekipmanı kullanmadan önce herhangi bir hasar için kontrol

etmeli ve ekipmanı kullanmak için gerekli eğitimi almış olmalıdır.

3.6. Termal olarak uygunsuz ortamlar

Genelde restoran mutfakları, çamaşır odaları gibi sıcak ortamlarda ısı stresi oluşabilir. Sıcak ve nemli

atmosferlerde çalışma; cilt ve kıyafetlerin buharlaşmayan ter sebebiyle nemli kalması sonucu ısı

ürtikerine (heat rash) yol açar. Olası semptomları; kaşınma, batma hissi, kırmızı nokta kümeleridir.

Ürtiker cildin küçük bir bölümünü ya da tamamını kaplayabilir. Eğer ürtiker vücudun büyük bölümünü

içeriyorsa, terleme mekanizmasında bozulma olduğu düşünülebilir. Bu da sıcak ortamlarda çalışma

kapasitesini düşürecektir. Terleme mekanizmasının bozulması aynı zamanda ter retansiyon sendromu

gibi sistemik etkilere de yol açabilir. Daha hafif düzeyde ısı maruziyeti özellikle aşırı kilolu ve diyabetik

bireylerde intertrigo (katlanan ciltte gelişen dermatit), cilt maserasyonu (cilt bariyerinin bozulması) ve

üstüne eklenen bakteriyel ya da fungal enfeksiyonlara sebep olabilir.

Cildin sıcak obje ve yüzeyler gibi dış ısı kaynakları ile direk teması yanıklar ve ısı ürtikerleri gibi mesleki

termal kazalarla sonuçlanabilir. Isı ürtikeri cildin ısı ile direk teması sonrası oluşan iyi demarke

ürtikeryal lezyon halinde kendini gösterir.

4. İş Organizasyonu ve Psikososyal Faktörler

İş organizasyonu, çalışma saatleri, iş yükü ve yoğunluğu, tekrarlama gerektiren görevler, iş üzerindeki

kontrol, işten çıkarılma korkusu, sosyal ilişkiler ve destek, eğitim ve kariyerini geliştirme imkanları ve

stres yönetimi temizlik çalışanları için genel olarak psikososyal risk faktörlerini oluşturur.

İş organizasyonu: esneklik ihtiyacı

1960’lardan itibaren işletmeler temizlik işini çoğunlukla dış kaynaklardan (taşeron) temin

etmektedirler. Sektördeki taşeronlaşma ve rekabet daha ucuz ve esnek hizmet vermeleri hususunda

şirketler üzerine artan bir baskı oluşturmaktadır.

Bu esnekleşmeye organizasyonun farklı noktalarında rastlamak mümkündür. Örneğin işe alım

sırasında (süreli iş sözleşmeleri, geçici dönem işe alım gibi), çalışma zamanının düzenlenmesinde

(vardiya, part-time, mesai gibi), müşterinin ihtiyaçlarına uygun şekilde yapılacak görevlerin

tanımlanmasında karşımıza çıkmaktadır.

Çalışma saatleri

Munar Suard ve ekibinin yaptığı çalışma; sabah erken saatlerde ve akşam geç saatlerde olan atipik

çalışma saatlerinin işçinin iş-hayat dengesi açısından oldukça sakıncalı olabileceğini göstermiştir.

Akşam vardiyaları aktif sosyal hayatı zorlaştırırken, çalışanlarda sosyal hayatlarının üzerinde kontrol

sahibi olmadıkları hissini oluşturmaya başlar. Bu durum rastgele veya geçici işler gibi sabit ve güvenli

olmayan işe alımlarda daha da artmaktadır. Bunun yanı sıra kötü uyku, bozulmuş sosyal ve aile hayatı,

düzensiz ve sağlıksız öğünler gibi işçinin sağlığında yan etkilere de sebep olmaktadır. Atipik çalışma

saatleri olan işçilerin sıkça şikâyetçi olduğu bir durumsa kronik yorgunluktur. Bozulmuş vücut

biyoritmi uykusuzluk ve kronik yorgunlukla birleştiğinde; sabah saatlerinde efektif çalışmanın

azalmasına yol açmaktadır. Özellikle gece vardiyası çalışanların biyoritminin değişmesine sebep

Page 12: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

olmaktadır. Aynı zamanda gündüz çalışanlarla karşılaştırıldığında gece ve akşam çalışanlarında

yaralanma sıklığı da artmış bulunmaktadır. Bunun sebebinin ise kronik yorgunluk ve uzun çalışma

saatlerinin işçinin davranış ve dikkati üzerine etkili olması olarak düşünülmektedir.

Tekrarlı işler

Tekrarlı işlerin uzun süreler yapılmasının kas iskelet sistemi bozukluklarına sebep olduğu bilimsel

olarak kanıtlanmıştır. Woods ve Buckle tekrarlı işlerin yaptığı hasarı azaltmak için yapılan iş türlerinin

değiştirilerek, rotasyonlu şekilde yapılmasını veya tekrarlı işlerin daha kısa sürelerde ve daha küçük

yüzeylerde yapılmasını önermektedirler. Mesela fiziksel olarak zorlayıcı işler bir gün yerine bir hafta

içinde tamamlanacak şekilde planlanabilir. Diğer bir alternatif ise temizlenecek alanı farklı temizlik

çalışanlarına dönüşümlü olarak temizletmek olabilir.

Planlanmamış durumlar

Temizlik çalışanları bazen beklenmeyen durumlara göre adapte olmak ve işlerini modifiye etmek

zorunda kalabilmektedir. Buna yol açan başlıca sebepler; son dakika görevleri, öncelik listesinde

değişiklikler, yöneticilerden gelen uyuşmayan emirler, işe gelmeyen diğer çalışanlar, iş hakkında fazla

bilgisi olmayan ve desteğe ihtiyacı olan yeni işe girenler olarak sıralanabilir.

Görev hakkındaki belirsizlikler, uyuşmayan roller

İş gerginliği açısından karar serbestliği iş yükünden daha belirleyici bir faktördür. Eşit miktarda sosyal

destek ve aşırı iş yüküne sahip çalışanlar karşılaştırıldığında; yapılacak iş hakkında karar verme

serbestliğine sahip işçilerin stresinin iş üzerinde daha düşük otonomiye sahip işçilerden daha az

olduğu görülmektedir.

İş güvencesinin olmayışı

Ortalama olarak temizlik işçilerinin eğitim seviyelerinin düşük olduğu gözlemlenmektedir bu da

rahatça iş değiştirme olanaklarını kısıtlamaktadır. İş pazarında sabit olmayan işler ve sektörün

ekonomik olarak aşırı baskı altında olması sebebi ile (taşeronlaşma, yüksek rekabet gibi) çalışanlar

daha iyi çalışma ortamı ve daha iyi maaş isteyebilecek pozisyonda hissetmemektedirler. Atipik

çalışma saatlerini ve sabit/süresiz olmayan iş sözleşmelerini kabul etmek zorunda kalmaktadırlar.

Sosyal ilişkiler ve destek

Temizlik çalışanları genelde yalnız çalışırlar. İş arkadaşları ve yöneticilerinden aldıkları sosyal destek

yetersizdir. Ev sahibi işyerinin personelinden, işyerinde bulunan diğer kişilerden (hastanedeki hastalar

gibi), toplumun genelinden saygı görmemeleri ve öğrenciler gibi cep harçlığı kazanmak için temizlik

işini geçici süreli ve yarı zamanlı yapan iş arkadaşları temizlik çalışanlarının mutluluğunu ve akıl

sağlığını etkileyen faktörlerdendir.

Yalnız çalışma

Temizlikçiler genelde yalnız çalışırlar ve her biri spesifik bir bölgeden sorumludur. Yalnız çalışma;

izolasyon hissini arttırır, aidiyet duygusu gelişimini köreltir ve iş arkadaşları ile güven içeren ilişkilerin

oluşma ihtimalini azaltmaktadır. Gamperiene ve ekibinin çalışmasında günde birden daha az sıklıkla

gerçekleşen iş arkadaşı iletişiminin çalışanlardaki akıl sağlığı problemleri ile bağlantısı bulunmuştur.

Çalışma arkadaşlarının desteği

Fazla miktarda yalnız çalışma ve çalışanların sıklıkla değişimi (high staff turnover) sektör

karakteristiklerini oluşturduğundan temizlik çalışanları iş arkadaşları ile iyi sosyal ilişkiler kurma

şansını genelde bulamamaktadırlar. Seifert’in çalışmasına göre; iş güvencesinin olmayışı ve iş

Page 13: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

yoğunluğu, çalışanlar arasında kendilerini korumak için bozulmuş sosyal ilişkilere sebep

olabilmektedir. Çalışanlar arasında tansiyonu yükselten diğer bir durum ise; işe gelmeyen (hastalık

veya kişisel sebepler gibi) çalışma arkadaşının işini de yapmaları gerektiği için fazla miktarda iş günü

kaybı olan kişilerin olmasıdır.

İş yoğunluğunun fazla olması sebebi ile (zaman baskısı, sıkça yaşanan personel azlığının sonucu

olarak) temizlikçiler işi zamanında bitirebilmek adına arkadaşlarından yardım alma veya yardım etme

şansını bulamamaktadırlar.

Yöneticilerin desteği

Çalışanlarla yöneticileri arasında iyi bir ilişki olması aşağıdaki bazı faktörleri temel almaktadır;

İşin özelliklerini bilen süpervizörler

Sektörün çalıştığı sosyoekonomik düzeyin zorluklarının karşılıklı olarak tanınması ve

paylaşılması

Süpervizörlerin özeleştiri yapmaktan korkmaması ve yönetme yeteneklerinin olması ve

bunun yanında yöneticilerine saygı gösterme kabiliyetini gösterebilecek çalışanlar olması

Gampierene ve ekibinin yaptığı çalışmaya göre çalışanların mental sağlığı; zaman baskısı, iş üzerindeki

kontrol ve bilgi eksikliğinden çok süpervizörün yönetim şekline ve iş arkadaşları ile iş birliğine bağlıdır.

Müşteriler/ Ev sahibi şirketle ilişkiler

Müşteri ile ilişkilerdeki en önemli stresörlerden biri müşterinin bazı zamanlarda temizlikçilere saygısız

davranmasından kaynaklanmaktadır. Bu da işin tanınmaması ve düşük sosyal statü ile bağlantılıdır.

Buna ek olarak müşterinin direk istekleri üzerine temizlik çalışanları bazen görev tanımlarında

olmayan işleri de yapmak durumunda kalmaktadırlar. Farklı hiyerarşik seviyelerden gelen uyumsuz

istekler temizlikçilerin görevlerini öngörmeleri ve planlamalarını zorlaştırmaktadır. Ayrıca müşteriden

gelen şikâyetler adil olsun ya da olmasın çalışan için ciddi stres faktörlerindendir.

Zayıf sosyal takdir

Krüger ve ekibinin çalışmasına göre profesyonel temizlik herkes tarafından nasıl yapılması gerektiği

bilinen vasıfsız iş olarak düşünülmektedir. Alınamayan toplum takdiri temizlikçilerde iş

motivasyonunu ve meslek kimliğini olumsuz yönde etkilemektedir.

İşin yeterli takdir almaması çalışanların memnuniyetini azaltarak, strese sebep olmakta ve sonuç

olarak mental ve fiziksel sağlığın bozulması ile sonuçlanmaktadır.

5. Temizlik Sektöründe Sağlık Sorunları

Bilimsel çalışmalarda temizlik çalışanlarını etkileyen sağlık problemleri aşağıda sıralanmıştır;

Muskuloskeletal bozukluklar (sırt ağrısı, omuz ve kollarda çekilmeler, eklem ağrıları vs.)

Cilt rahatsızlıkları (dermatitler vs.)

Solunum bozuklukları (üst havayolları vs.)

Dolaşım bozuklukları (kardiyovasküler rahatsızlıklar vs.)

Yaralanmalar (iğne batmaları vs.)

Gastrointestinal şikayetler

Page 14: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

Enfeksiyonlar

Metabolik bozukluklar

Üriner bozukluklar

Hepatit

Göz semptomları

Genel sağlık bozukluğu, stres, uyku bozuklukları

Kanserler

5.1. Muskuloskeletal bozukluklar

Mesleki kas iskelet sistemi rahatsızlıkları; birincil olarak yapılan işin etkisiyle ortaya çıkan veya

kötüleşen ya da işin yapıldığı çevrenin etkileri ile kaslar, eklemler, tendonlar, ligamanlar, sinirler,

kemikler ve lokalize dolaşım sistemi gibi vücut yapılarının bozulmasıdır. Kas iskelet sistemi

rahatsızlıklarının semptomları ağrı, hissizlik, uyuşma olabilir.

Kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının oluşmasında rol oynayan potansiyel faktörler:

Fiziksel faktörler:

Güç kullanımı, kaldırma, taşıma, çekme, itme, alet kullanımı gibi

Tekrarlayan hareketler

Uygunsuz ve statik postür, ellerin omuz seviyesinin üzerinde olması ya da uzun süreli ayakta

durma ve oturma gibi

Aletler ve yüzeyler tarafından lokal bası uygulaması

Titreşim

Soğuk veya aşırı sıcak

Kötü ışıklandırma – kazalara sebep olabilir

Yüksek gürültü seviyesi - vücudun kasılmasına sebep olabilir

Organizasyonel ve psikososyal faktörler:

Zorlayıcı iş, yapılan işler üzerinde kontrol sahibi olmamak, otonomi sahibi olmamak

İş memnuniyetinin olmaması

Tekrarlayıcı, monoton, yoğun iş

Çalışma arkadaşları, süpervizör ve yöneticilerin desteğinin alınamaması

Kişisel faktörler:

Tıbbi özgeçmiş

Fiziksel kapasite

Yaş

Obezite

Sigara içmek

Page 15: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

5.2. İğne batma yaralanmaları (NSI- needlestick injuries)

Temizlik çalışanları için tıbbi atık içeren işler; iğne ve kesici objelerle yaralanmalar açısından açık bir

risk oluşturmaktadır.

5.3. Cilt hastalıkları

Cilt hastalıkları temizlik çalışanlarında en sık görülen mesleki hastalıklardandır.

Darsow ve ekibinin yaptığı çalışma sonucu en fazla konulan tanı alerjik kontakt egzema (%40.5) ve

iritan kontakt egzemadır (%21). Eller %52.6 ile en sık etkilenen bölgedir. Yapılan diğer çalışmalarda da

temizlik çalışanlarında mesleki dermatitin yüksek prevalansı ortaya konmuştur.

Temizlik çalışanlarındaki mesleki kontakt dermatite şu sebepler yol açabilir:

Cildin temizlik ürünlerindeki kimyasallarla teması

Islak çalışma (wet work) ve su ile sık temas (özellikle günde 2 saatten daha fazla süre ile)

Cildin biyolojik ajanlarla teması (bitki, bakteri, mantar)

Mekanik abrazyon

Fiziksel ajanlar (titreşim)

Ek olarak; cildin solumasına izin vermeyen eldiven gibi koruyucu ekipmanlar cilt yapısının

bozulmasına ve cilt hastalıklarına sebep olabilir.

K. Messing’in yaptığı araştırma temizlikçilerin dermatit ve egzema gibi yüksek prevalanslı cilt

problemlerini ve ıslak ellerle daha çok zaman geçiren temizlikçilerin daha fazla cilt problemleri

yaşadığını ortaya koymuştur.

5.4. Solunum yolu hastalıkları ve astım

European Community Respiratory Survey (ECRHS)’e göre temizlik astım yapma riski en yüksek

dördüncü meslektir. Bronşial hipersensitivite, raporlanmış astım semptomları ve astım ilaçları tanımı

çerçevesinde sırasıyla; çiftçiler, boyacılar, plastik işçileri, temizlikçiler, sprey boyacılar, ziraat işçileri

bulunmaktadır. İşyerindeki temizlik kimyasalları, biyoaerosollar, akarlar, zirai ürünler ve lateks ile

temas astım gelişme riskini arttırmaktadır.

Astım riski yapılan iş ve işin yapıldığı yerle bağlantılı olarak değişim gösterir. Mutfak temizliği, mobilya

cilalama, vakumlama ve süpürme, mobilya temizliği, sıhhi tesislerin temizliğinde risk daha fazladır.

Klorin, amonyak, amonyak bileşikleri ve (etanol) aminlerin mesleki astıma sebep olduğu öne

sürülmektedir.

Page 16: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

5.5. Mental Sağlık

Ev temizliği, çamaşır, temizlik ve hizmet işlerinde çalışanların şizofreni riskinin 4.1 kat daha fazla

olduğu gözlenmiştir. 50-59 yaş aralığındaki temizlik çalışanı kadınlar mental sağlık açısından diğer

gruplara göre daha fazla risk altındadır.

Yönetim şeklinden memnuniyetsizlik, çalışma arkadaşları ile ilişkilerin iyi olmaması mental sağlığın

bozulmasında etkili olmuştur. İletişimin kalitesi, iletişim miktarına göre daha fazla rol oynamaktadır.

5.6. Kanserler

Birbirinden bağımsız olarak yapılan çeşitli çalışmalar incelendiğinde temizlik işçilerinde kronik

lenfositik lösemi, non-Hodgkin lenfoma, mesane kanseri, özofageal skuamoz hücreli karsinoma, mide

kanseri, glioma, invazif serviks kanseri açısından artmış risk bulunmuştur.

5.7. Reproduktif (üreme) bozukluklar

Krüger ve ekibinin yaptığı çalışma sonucu temizlik çalışanlarında spontan düşük, erken doğum, düşük

doğum ağırlıklı bebekler ve gebelik hipertansiyonu açısından artmış risk bulunmuştur. Risk faktörleri

uzun süreli ayakta durma, ağır yüklerin taşınması/kaldırılması, eğilme ve çömelme sonucu artan

abdominal basınç olarak düşünülmektedir.

Sonüç

Temizlik sektöründeki sorunları ele alabilmek ve koruyucu önlemler geliştirebilmek için ilk adım; risk

faktörleri ve bu risklerin güvenlik, sağlık gibi sonuçları hakkında geniş bilgi sahibi olmaktır. İş sağlığı ve

güvenliği temizlik ekipmanları kadar temizlik hizmetinin temin şekline de uygulanmalıdır. Ekipman

seçiminde ve iş organizasyonunda temizlik çalışanının da görüşleri alınmalıdır. Aynı zamanda temizlik

çalışanlarının çalışma koşullarını iyileştirmek için temizlik şirketleri ile müşteri arasındaki iletişim ve

koordinasyonun geliştirilmesi önemlidir. Son olarak; iş sağlığı ve güvenliği hakkında farkındalığın

artması için temizlik işçilerinin eğitimi önem arz etmektedir. Öte yandan işveren, müşteri, çalışan ve

süpervizörlerle birlikte yaptıkları işlerle temizlik çalışanlarına etkisi olan mimar, mobilya üreticileri,

temizlik ekipmanı üreticileri gibi kişilere de iş sağlığı ve güvenliği riskleri anlatılmalı, korunma

yöntemleri açıklanmalıdır. Ayrıca bilgi kaynakları paylaşılarak farkındalığın arttırılması için daha fazla

çaba sarf edilmelidir.

Page 17: TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE İSG

Kaynaklar

Brun E., European Agency for Safety and Health at work (EU-OSHA): The occupational

safety and health of cleaning workers; Literature review (2009)

Occupational Safety and Health Council, Occupational Safety and Health Survey in

the Sanitary & Cleaning Industry (2003)