an kara / Özer genÇ

48

Upload: emegin-sanati-yayincilik

Post on 27-Jul-2016

253 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

EMEĞİN SANATI E-YAYINLARI 47. E-Kitap Şiir Dizisi-34 Mart / 2016

TRANSCRIPT

Page 1: an kara / ÖZER GENÇ
Page 2: an kara / ÖZER GENÇ
Page 3: an kara / ÖZER GENÇ
Page 4: an kara / ÖZER GENÇ

AN KARAÖzer GENÇ

Kapak Düzeni: Özer GençYayın, Tasarım ve Düzenleme: A.Z.ÇAMUREmeğin Sanatı E-YayınlarıEmeğin Sanatı E-Kitaplığı47.. E-KitapŞiir Dizisi - 34Mart - 2016

Emeğin Sanatı E-YayınlarıEmeğin Sanatı E-Dergisinin yan kuruluşudur.İlgili web adresleri:http://emeginsanatie-yayinevi.blogspot.comhttp://emeginsanati.blogspot.comhttp://issuu.com/emeginsanatiEmeğin Sanatı E-Yayınları e-posta adresi:[email protected]

© Bu e-kitabın tüm hakları Özer Genç’e aittir. Bu kitap ve kitabın özgün özellikleri Emeğin Sanatı kolektifine aittir. Özer Genç’inizni olmadan hiçbir biçimde taklit edilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz. Ancak kaynak belirtilerek alıntı yapılabilir.

Özer Genç’in e-yayınevimizde yayınlanan diğer yapıtları:

Sen Yağmur Ol (Şiirler):https://issuu.com/emeginsanati/docs/sen_ya__murol-__zer_gen__/1

Diren (Şiirler):https://issuu.com/emeginsanati/docs/__zer_gen__-k__tap-d__ren/1

Page 5: an kara / ÖZER GENÇ

Özer Genç Kimdir?

İstanbul’da doğdu..Trabzon Maçkalı bir babanın oğluolarak..Aile geleneğinden gelen halk müziği ve horon ortamındayetişti…İlkokuldan sonra çeşitli işlerde çalışarak eğitiminedevam etti.Vefa Lisesi’ni ve İstanbul Üniversitesi İşletmeFakültesi’ni bitirdi. Üniversite yıllarında Kamusektöründe,askerlikten sonra özel sektörde çalışarak hayatınıkazandı,emekli oldu.Çalışmaya devam ediyor…

Halkoyunları ve halk müziğine ilgi duydu..Çeşitli kurumlarda bukonularda etkinliklerde yeraldı.Festivallere katıldı.Halkoyunlarıeğitmenliği yaptı. Bilim ve teknoloji,tarih,sinema,müzik başlıcailgi alanları oldu.Güler ve Gülin adlarında iki kız babası…

Şiir ve edebiyata küçük yaşından itibaren ilgili oldu. Şiir veÖykü yazıyor…Toplumcu gerçekçi sanat anlayışınıbenimsedi.Şiirleri çeşitli dergilerde yayınlandı. FatihHalkevi’ndeki kültür sanat çalışmalarında yeraldı (1970 -1980)

ESERLERİSen Yağmur Ol – Şiirler Emeğin Sanatı E – Yayınevi Eylül 2013Diren – Şiirler Emeğin Sanatı E – Yayınevi Ocak 2014An kara - Şiirler Emeğin Sanatı E – Yayınevi Mart 2016

Page 6: an kara / ÖZER GENÇ
Page 7: an kara / ÖZER GENÇ

an kara

bak şu anda tam şurada gözlerine mim koyarken kara ölüm geçti üstümüzden bir kez daha

esip duruyor eskiden beri katliam karayeli bu topraklarda yakışı sarmalıyor bedenimizi acısı hep bize

anlar bazen yüzyıllara bedeldir unutursam aktarmazsam şerefsizim acını bizi öldürenleri kan teninden fışkırdığında benliğime mıhlanan kara gözlerini

geçmişten geleceğe sürüp giden kavgada ölüm ancak bir kez kazanabilir yaşamaksa sonsuz umutları emzirir

ben sen biz her şeyiz katiller anlasa da anlamasa da 7

Page 8: an kara / ÖZER GENÇ

Anı

kar beyaz bir duvak gibi yağdı İstanbul'a dün gece ben sıcak tutan giysilerimin içindeydim sokak çocukları, kuşlar kediler köpekler ve mekansızları bu alemin cevabı belli bilmece ağla gözlerim

araba farları doldu kirpiklerime Işıklara bindim ver elini çocukluk günlerim

sahi bir zamanlar bu kentte ateş böcekleri vardı kanlı yıllardan önceydi sisli ılık ilkbahar aylarında leylak ve hanımeli kokusuyla eserken bahar yeli murada ermiş genç kızların gözleri gibi ışıl ışıl dans edip göz kırparak bir sevda masalı anlatırlardı 8

Page 9: an kara / ÖZER GENÇ

Belki

belki yarına katlanamam gel bugün öpelim gözlerimizi

belki yarın kulaklarım körelir gel bugün anlatalım tüm hikayemizi

belki yarın hiç olmayacak gel bugün sarmalayalım bedenlerimizi

9

Page 10: an kara / ÖZER GENÇ

Bilmece

ağıtlar ne zaman yakılır hocam çocuklar gömülmeden önce mi gömüldükten sonra mı

babaların gözlerine nerede bakılamaz düğün yerinde mi mezarlıkta mı annelerin elleri neden öpülmez

sevince ayrılınca sevinince üzülünce hasretlikte ya da gurbette ağlamak gereksiz midir

şiir mi sevdadan çıkmıştır savda mı şiirden

yumurta tavuk ve devlet bilmecesi bilmece midir 10

Page 11: an kara / ÖZER GENÇ

cansız

azınlık tedirginliğindedir şiir azabı çeker sözleri susar gözleri delicidir

ıslak güz toprağına terkedilmiş bayramı görebilse babasına gönderilecek genç adamın cansız bedeni

'devlet dersinde öldürülmüştür' gömülmesine izin verilmez 11

Page 12: an kara / ÖZER GENÇ

de hali

düşen sarı yapraklar değilmiş eylül melankolisinin nedeni betonlar içinde sevda hallerindeyiz

bulutlar da bizim gibi bu akşam üstü dokunsan ağlayacak yağmur şiir olup yağacak bu kirli coğrafyada ıslanmak eğilimindeyiz

‘işte geldik gidiyoruz’un gitme tarafındayız sokak satıcısı gördüğümüzdeki çocuk sevinçlerimizi anmak bir de anne kokusunu özlemek hallerindeyiz

bizi bize tanımlarlar tersinden kinleri binlerce volt düşmanlık yüksek gerilim kablosuna tünemiş serçe keyfindeyiz

kızıl bir haziran arka cebimizde ondörtlü namlu gibi belayı beklemek günlerindeyiz betonlar içinde sevda hallerindeyiz

12

Page 13: an kara / ÖZER GENÇ

Derslik

yazılılarımız iyiydi aslında egemenler bizi sürekli tahtaya kaldırdı eksi sonsuza göndermek için fikrimizi bedenimizi

biz de onun öğrettiklerini reddedip bedel ödedik hikayenin özeti budur müfettiş bey amca 13

Page 14: an kara / ÖZER GENÇ

Elgajiye

-Eylem’e teşekkürlerimle-

ağzı kanlı bezle tıkanmış dillerin ikincili yanı başın kuytularda konuşulurmuş habersizsindir anlamazlığından intikam alır bir türküyle genlerine su katılmamış sevdayı gönderir dilin yasaklanmamıştır ya acıtır seni ‘wererê ma wa to zalıma’

siz buralara başka isim vermişsiniz de begim ben Dersim dağlarından çoban İbrahim zalım anasını babasından razılığımı sevdamı hangi dille anlatayım söyleyin ‘wîy limîne derdo derdo’

14

Page 15: an kara / ÖZER GENÇ

eski

eski kavgaların uzantısısın eski sevdaların yadigarı sen bilmesen de

gülümsediğinde yanağında mor güller açar gamzeler selama durur bir de kızıl güller göverir ki ömre bedel işte öyle 15

Page 16: an kara / ÖZER GENÇ

felek

'Bu dağlar kömürdendir Giden gün ömürdendir Feleğin bir kuşu var Çırnağı demirdendir'

masuma ölüm getiren felek pençesi demir değil alçak teknolojiden iştahını kan doyurmaz peki maşası elleri ne renktir?

coğrafyam seni feleğe ısmarlamadım her kim nereyi düşlerse oraya gitsin ben Yemen'e döneyim içimde kırılmış redif sesi var 16

Page 17: an kara / ÖZER GENÇ

gece

'ah leyli leyli' gecelerin karası zaman değişti

Anadolu ovalarında Karadeniz dağlarında aylarca birbirini görememekti sevda

bu gün yaşanan bambaşka iştir

Abidin on beş milyonluk kentte yalnızlığın resmini yapabilir mi sence

17

Page 18: an kara / ÖZER GENÇ

gibi

içimde zamansız bir sevinç var anne kokusu gibi akasya ağacı gibi nedeni sen değilsin içimde yersiz bir melankoli var ondördünde öpüşmek gibi dayatmalı sınavlardan sonra mezun olmuş gibi

dağlara çıkmış gibi ilk kurşunu sıkmış gibi kravatlı haydutlar kan emerken yüzlerine sövmüş gibi ummana dalmış gibi nedeninin sen olmadığını anlamak gibi

18

Page 19: an kara / ÖZER GENÇ

hasret

o subayın gözlerine mi meftundu sarı yaldızlı meçine mi nerden bileyim

görece usulüyle evlendirip atıvermiştir kendini zemini oynak sahnelerden güvencenin çekiciliğine

siyah beyaz eski kadının sesindeki Hasret ikide bir dolanıyor dilime ben doğmadan çok önce doğmuş ben yaşarken ölmüş İstanbul şehrinde

bu hasreti kim çekmiş dersen bilemem ağır sevdalar kaldı mı hızlı adiliklerin devrinde 19

Page 20: an kara / ÖZER GENÇ

hesapsız

düşündün mü hiç neden beş parasız günlerinde daha mutlusundur öteki zamanlardan çünkü üç on para öderken sadece işgücünü almazlar insandan

çay simit saltanatı romantik değildir asla arayanı azalmış hesapsız şair

kuşbakışı okurken yaşamın ayrıntısını onlar ezdikçe daha güzel kokmaktır marifet yüreğinin titreşimi sol major beste

yaz ki gönülden gönüle yayılsın öfke soranları azalmış kitapsız şair 20

Page 21: an kara / ÖZER GENÇ

hüner

kısacık gelip geçtiler mavi gezegenden kötüler de canlıydı zehirli yakışıksız halleri süreğen betonistan'da

düşündü çalıştı yazdı iyiler bedeli çirkin kendileri güzel 'insanlık' dediğin onların eseri mavistan olacaksa mavi gezegen onların hüneridir

21

Page 22: an kara / ÖZER GENÇ

intihar

canilik intiharınızdır vuruldukça, öldükçe birikiriz sabır kınında bilenir niyetimiz

22

Page 23: an kara / ÖZER GENÇ

iyimser

haydi gel belki renkler değişir griliklerden yeni iyimserliğim olursun bilmeden

ben çoktan öğrendim tarihsel iyimserliği oysa bu bambaşka sabaha karşı sarılmalarıyla ve yatağımın sıcaklığıyla ilgili

belki türkü söyleriz kafamız dumanlı sarılıp uyuruz öylece

23

Page 24: an kara / ÖZER GENÇ

kalan

sen eski kavgaların uzantısısın eski unutkanlıkların gencecik ve taze unuttuklarının seni yönetmesine izin verme

kalan zamanın kısalığı tek yoksulluğumuzdur fukara sofrasında zeytin tanesi gibi her birimi fazla değerli

şiirler daha hızlı yol alır sevgilerden 24

Page 25: an kara / ÖZER GENÇ

kimse bilmez

yol inşaatlarında çalışan Kürt ameleler gibi şiir ve sevda emekçileriyiz bizim olmayanları da sahipleniriz yaşarız yaşamayız o ayrı konu terk edilmişlikleri toplarız buraların dert çöpleri bizden sorulur da 'kimse bilmez kimse bilmez'

yaşamak bir sevdadır aslında farklı renkleri vardır ulaşılamayan acılarla cilveleşir sadece biz biliriz 'kimse bilmez kimse bilmez'

25

Page 26: an kara / ÖZER GENÇ

mavilim

Fuzûli su diye inler ya 'niye çıktın gurbete' benzetmesini duysa kahrından kasidesiz ölürdü

onun takıntısı başka çağlar öncesi bizimki başka zamanın son halinde ne yarimiz aynı ne kavgamız ne de ulaşamadıklarımız

ama hepimiz maviliyiz be gözüm mavileşemesek de hadi yine o türküyü söyleyelim birikte

26

Page 27: an kara / ÖZER GENÇ

müzmin

deprem kuşakları üzerinde geçen bir ömür titreşimler derin ayrıntılarda bir bakarsın ölüm günü çok daha yakındır doğum gününden

bin yaşa benim müzmin iyimserliğim 27

Page 28: an kara / ÖZER GENÇ

on karanfil

kırk yıldır kanayan kızıl karanfillerdi derinimizde arkasında okunmamış destanlar yakılmamış ağıtlar gizli

göğsünün sol tarafında kavgamıza dokunan beş parmağın ucunda inadına parıldayan on karanfil şimdi

halkların aykırı yürekli kararmamış koca yürekli çocukları kulağımıza fılsıldıyorlar hala sen ister anla ister anlama ‘kin doluyor damarıma’

yüreğinin üstünde beş parmağın ucunda parıldayan on karanfildi

‘iyimserliğimiz tarihseldir’ son karanfil olmayacak inan ki 28

Page 29: an kara / ÖZER GENÇ

resim

Kazıklı Voyvoda'ya söven memleket insanını maddi manevi kazıklara oturtur yetmedi silindir geçirir üzerlerinden bilmeyenler kader sanır

bilenler azaba gönüllüdürler siyah beyaz resimlere bağlanmışlardır teslim olacaklarında akıllarına düşer

resimler de başkadır hani bir yanları Akdeniz bir yanları Zigana

yılgınlığın başı döner gözlerine bakınca bezginlik kendinden utanır

bayrak dikmişlerdir

üstünlerin böğrüne 29

Page 30: an kara / ÖZER GENÇ

sabır

kaçıncı gençliği toprağa verişimiz kalanların gözlerine nasıl bakabildik ölüm bize arkadaş mı olmuş ne hala anlayamadığım

on yıllardır ağıt marş sonra türkü ve kabristan görevi

ey sabır nasıl katlandın bize 30

Page 31: an kara / ÖZER GENÇ

seçim

senin kaç tane 'bir tanem' in olduherkesin bir ya da bir kaç tane olmuştur zaman mekan ve insan görecelidir

çapkın adamın biri 'oğlum kadınlar seçer' demişti de kafama dank etti 'seni birden fazla kadın seçerse eğer ancak o zaman onlardan birini seçebilirsin'

bir mi yanlış tane mi doğru ya da ne yanlış ne doğru değişir

ademoğlu seni hiç biri seçmediyse eğer yalnızlık şiirleri sana yazılmıştır 'kara bahtım' türküsü sana yakılmıştır

ulaşamadığımız belki de iyi ki kavuşmamışız olandır

31

Page 32: an kara / ÖZER GENÇ

seng-i mezar

mezar taşlarımız okunaklıdır da okuyamazlar servetperestlik gözlerine perde indirmiştir 'gözleri vardır görmezler'

el-ilah tacirleridirler kanlı salyaları kravatlarına damlar sattıklarıyla makara geçerler

oysa biz onların gelmişini geçmişini bilenlerdeniz onyedimizde onsekiz sayılıp asılan onaltımızda vurulup onyedimizde ölenlerdeniz

32

Page 33: an kara / ÖZER GENÇ

soru

mekanda eylül hafta sonu herkes birlikte kimi eşli kimi yalnız kiminin derdi her şey kimin hiç bir şey umurunda değil

ayrıca kimi eşli aslında yalnız kimi yalnız gerçekte eşli en derin düşünen

gözleri en çok dalan kimdir sence33

Page 34: an kara / ÖZER GENÇ

süz

mahsus mahal müdavimiyiz yediveren gülü zulmünüzün ucunda en kızılından

ipler elinizde henüz zamane anaforcuları besleme zilyonerler biz hükümlü siz hükümsüz

34

Page 35: an kara / ÖZER GENÇ

terk

'terk etmedi sevdan beni' demiş usta umarım öyledir

önce gençliğin terk eder aynı anneden doğmuşların peşinden gider 'düşme' bir kere

'ne olur beni bırakma' diyen sevgililerin katılır kervana sonra diriliğin terk eder çoluk çocuk sıraya dizilir ve terk edenler suçu hep sana yazar

sonrası küfür kıyamet oysa biz sadece yenildik hiç düşmedik ki aynı türküyü söyler yıllardır kalın kafamız aynı davaya hizmet eder 35

Page 36: an kara / ÖZER GENÇ

tur

bir tur daha atıverdi ihtiyar kutlama kadayıfsız olsun uşşak hüzzam ya da bir kırık hava

bizde başa gelen yazılır eskilerin tersine makinemiz pahalı cevherle çalışır

gitme günü daha yakınsa doğum gününden defterde kaç boş yaprak kalmış bilinmez içine bişeyler yazılabilmişse kapaklarına takılıp kalmamalısın

badireler ağaç gölgesi değil de başımızla gökyüzü ellerimizle toprak yüreğimizle deniz hallerindeyiz türküler eskimiyor biz söyledikçe kirazın fındığın anavatanı katliamların katmerli hüzünlerin ülkesinde

siz aşkı zamansız alkolü zamanlı içenler kavgacılar kılı kırk yarıcılar eski mahalle mavracıları çapkın filozoflar sinsi zamparalar anlatıcılar ey cemaatı kafein olmasaydınız çekilmezdi be 36

Page 37: an kara / ÖZER GENÇ

uyku

halkevinde açlığımızı bastıran ölmek/öldürmek korkusuydu bir de dillerdirilemeyen sevdaların ağrısı evvel zaman içinde Fatih denilen yerde

yoldaşlığın doruklarını yaşarsan kara gün dostluğu dedikleri solda sıfır kalır

eğitim Hoca'dan çorba paraları Kara Sürmeneli'den iki, üç günde bir doymak saltanatı yünlü, aylı, yıldızlı sobayı unutmuş olamazsın

hangi uyku daha huzurludur hafız hangi uyku daha müstehcen gençlikteki mi, yoksa yaşlılıktaki mi hangi taburelerde daha rahat uyunur 37

Page 38: an kara / ÖZER GENÇ

uzun hava

aslında kadının aradığı belli ya da erkeğin bilenler anlamazlıktan gelir bilerek bilmeyerek

sonra şiirler şarkılar türküler ki onlar da anlatamaz asıl meramı

sonunda akıllılar bir noktada buluşacaklar elbet ama noktalar farklı yerde zaman denen boyut içinde sonrası mı 'kara bahtım' makamından bir uzun hava anlayana 38

Page 39: an kara / ÖZER GENÇ

vay

bilmez misin can dostum ne kadar yalnızsan o kadar özgür ne kadar özgürsen o kadar sancılı

ve ne kadar sancılıysan o kadar kavgacı kavgasına belasına eyvallah

yoksa siz sevdayı kavgasız günlere mi bırakmıştınız

ya da tırnak içi sevdalar adına kavgadan mı kaçmıştınız

vay olsun size 39

Page 40: an kara / ÖZER GENÇ

yalnız

bu efkar neden yalnız dalgın genç adam yine mi farelerin terk etti seni..

bu efkar neden yalnız dalgın genç kadın yalanlara mı inandın

batmayın her şeye inanmayın 40

Page 41: an kara / ÖZER GENÇ

yarısı

gece yarısı dosttan gelen merhaba yalnızlığının saçlarını okşar sana 'bir aşk masalından şarkılar söyler' hangi masalımı anlatsam zaman yetmez

zaten seni dinlemeye eksiğim yine de gönderdiğin bir yudum sudur yaşasın kehribar devrimi Edip Cansever olsa zenginlik derdi buna 41

Page 42: an kara / ÖZER GENÇ

yerçekimi

eski saflığımızdan mı sence dayanma gücümüzün yüksekliği baksana nasıl acımasızlaşıyor yıllar biriktikçe insafsız yerçekimi

havanın toprağın kirlenmediği suyun zehirlenmediği naif günlerdi aklımız biraz da cahil sevdalarımız acemi

yıllar geçip gitti öylece zaman omuzumuzda birikti

42

Page 43: an kara / ÖZER GENÇ

yerinde

biliyor musun o düşlediğimiz ülke vardı ya hala duruyor orada ayın ondördü gibi yerli yerinde biz eksildik - şimdilik-sadece

gidenlerin hikayesini dağlara haykır sabır nasılsa dolaşıyor damarlarımızda yaşama nedenimiz budur ölmekle bayılmayı birbirine karıştırmamız bundan acılar kin olup aktarılır

mahir ellerinle kurulacak her şey yeniden gidenlerin gençliğini denizlere haykır kalanlar kendini anlatır 43

Page 44: an kara / ÖZER GENÇ

yetmişsekiz

doktor, avukat, hakim, savcı, iktisatçı olmaya gönderilmişlerdi öldürüldüler sağ kalanlar işkenceye çekildi ameleler hem vardı hem yoktu bakışlarında annebabaların gözlerini yaşamaktı talihsizliğimiz kabristana taşıdık omuzlarımızda Türk bayrağına sarılı bedenleri toprağa gömdük sonra biz de yaşadık be gülüm bayrak yünlüydü inanmadığımız nöbetlerde sıcak uyurduk kalanların kimi alkolik oldu kimi acımasız patron biz o yollara sapmadık aybalam küçüğüm pulim hewalim her dilde acıyı anladık o nedenle parlıyoruz hala insanlığın zamandaki yolculuğunda 44

Page 45: an kara / ÖZER GENÇ

45

yüzde beş

sonradan görme gökdelenlerin kibirli sarayların önünde çalkalanırken oltacı Hamdi çinakop istavrit tutar mevsiminde lüfer palamut beş buçuk metrelik teknesi solmuş bayraklı yağmur kar soğuk dinlemez havaya rüzgara bakar bir de dedesinin geldiği kuzeye

millet yüzde beş alkollü birayla kafa bulurken yüzde beş bizle maytap geçiyor abi kalkınmaymış ne kalkınması kulampara sarması

milletin üstüne ölü toprağı attılar lüfer zokasını yutturup yiv set dağıttılar

özetle böyledir durum babamın adı Ali elimden gelen budur uymadı biliyorum

Karadeniz’den Akdenize inerken oltacı Hamdi’nin önünden saygıyla geçer Panama’ya giden gemiler

Page 46: an kara / ÖZER GENÇ

46

İÇİNDEKİLERan kara / 7

anı / 8belki / 9

bilmece / 10cansız / 11de hâli / 12derslik / 13elgajiye / 14

eski / 15felek / 16gece / 17gibi / 18

hasret / 19hesapsız / 20

hüner / 21intihar / 22iyimser / 23kalan / 24

kimse bilmez / 25mavilim / 26müzmin / 27

on karanfil / 28resim / 29sabır / 30seçim / 31

seng-i mezar / 32soru / 33süz / 34terk / 35tur / 36

uyku / 37uzun hava / 38

vay / 39yalnız / 40yarısı / 41

yerçekimi / 42yerinde / 43

yetmişsekiz / 44yüzdebeş / 45

içindekiler / 46

Page 47: an kara / ÖZER GENÇ

EMEĞİN SANATI KİTAPLIĞIŞiir-Dizisi:1. Kalp Örsünde Karanfil — ALİ ZİYA ÇAMUR2. Arsız Akrostiş — SERKAN ENGİN3. Diplerin Zirvelere Uçurumlardır Yolu — ADNAN DURMAZ4. Acının Ucu — HAMZA İNCE5.Yıldızlı Gece Kanamaları — İRFAN SARİ6. Öfkeye Tutunmak — ERCAN CENGİZ7. Semahlar, Horonlar, Gowendler — YAŞAR DOĞAN8. Militan Bir Ağrı — MELİH COŞKUN9. Söylenmemiş Sözdeyim — ABDULLAH KARABAĞ10. Yaralı Ağaç — MEHMET RAYMAN11. Bahara Gebe Düşlerim — SEVGİNAZ İNAL12. Dene ve Yenil — U. HİMMET ASLAN13. Seksen Kere Söyledim — ŞEREF ÖZTÜRK (Usta)14. Dilbaz Şiirler — SERKAN ENGİN15. Yıldız Dalı Yasaklı Gönül — ABDULLAH KARABAĞ16. Her Şiirin Uyaksızı — SERKAN ENGİN17. Umut Her Şeydir — ABDULLAH ORAL18. Gölgemi Sildin Gölgemden — DURAN AYDIN19. Ah — GÖNÜL ÜLKÜ DİLEK20. Beynimdeki Meşale — ABDULLAH ORAL21. Kalbim Irak-Gönlüm İsyan — ADNAN DURMAZ22. Kıssadır Hayat — M. ŞEHMUS GÜZEL23. Erotik Şiirler Atlasım — SERKAN ENGİN24. Her Şiir Bir Aşka Temelli Gelir — BÜLENT AYDINEL25. Sen Yağmur Ol — ÖZER GENÇ26. Tartıya Kalan Düşler — ABDULLAH KARABAĞ27. Öfkeye Tutunmak(2. Baskı) — ERCAN CENGİZ28. Yıldızlı Gece Kanamaları (2. Baskı) — İRFAN SARİ29. Diplerin Zirvelere Uçurumlardır Yolu(2. Baskı) — ADNAN DURMAZ30. Diren — ÖZER GENÇ31. Arsız Akrostiş(2. Baskı) — SERKAN ENGİN32. Kalp Örsünde Karanfil(2. Baskı) — ALİ ZİYA ÇAMUR33.An Kara – ÖZER GENÇAnlatı Dizisi:34. Ofire Yolculuk (Öykü) — MUHAMMET DEMİR35. Uysal Cinayetler(Roman) — SERKAN ENGİN36. Hayatın Sesleri ve Yüzleri(Öykü) — ERDOĞAN TEZGİDEN37. Cumartesi Anneleri(Oyun) — ADİL OKAY39 Sessiz Bir Yolculuk — YAVUZ AKÖZEL40.Tekel İşçisi Bir Kadının Uyanışı(Oyun) — ADİL OKAY41.Paris’in Nabzı Metroda Atar(Tarih-Gezi-Anı) — M. ŞEHMUS GÜZELDüşünce Dizisi:42. Gölge Boksu — SERKAN ENGİN43. Umut Sarkacında Yaşam — ALİ ZİYA ÇAMUR41. Emeğin Sanatı Yazıları — ALİ ZİYA ÇAMUR44. Kapitalizmin Kalesi Dostoyevski – YAVUZ AKÖZEL45. Köy Enstitüsü Tartışmaları Ve Can Yücel'e Yolculuk – YAVUZ AKÖZEL46. Gölge Boksu(2. Baskı) — SERKAN ENGİN47. Çok Kül-türlü-lük – M. ŞEHMUS GÜZEL

Page 48: an kara / ÖZER GENÇ

An kara

Özer Genç

geçmişten geleceğe sürüp giden kavgada ölüm ancak bir kez kazanabilir yaşamaksa sonsuz umutları emzirir

ben sen biz her şeyiz katiller anlasa da anlamasa da