e bulten-eylul

11
Marka Alan Adı Tasarım Patent e-bülten 2010 Eylül Sayı: 9 Marka kokusu Nano boyutta teknoloji; Gülsen Çeliker Arşimet neden "Buldum, buldum" diye bağırdı? ".co" tahsis rekorları kırıyor Pervari Balı Nihayet Tescillendi ASELSAN'ın Peri'si finale adını yazdırdı Tıklama zarafeti n SGK Vergi Borcu Sorgulamada Yeni Dönem n Hellim'in coğrafi işaret tescil belgesi Lefkoşa'da törenle verildi n MGA'dan çok önemli buluş n TÜBİTAK Bilgem kuruldu Yeni pazarlama aracı kokuların hedefi, tüketicinin burnu

Upload: alicinki

Post on 04-Jul-2015

890 views

Category:

Self Improvement


1 download

TRANSCRIPT

Page 1: E bulten-Eylul

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

Marka kokusu

Nano boyutta teknoloji; Gülsen Çeliker

Arşimet neden "Buldum, buldum" diye bağırdı?

".co" tahsis rekorları kırıyor

Pervari Balı Nihayet Tescillendi

ASELSAN'ın Peri'si finale adını yazdırdı

Tıklama zarafeti

n SGK Vergi Borcu Sorgulamada Yeni Dönem

n Hellim'in coğrafi işaret tescil belgesi Lefkoşa'da törenle verildi

n MGA'dan çok önemli buluş

n TÜBİTAK Bilgem kuruldu

Yeni pazarlama aracı kokuların hedefi,

tüketicinin burnu

Page 2: E bulten-Eylul

AYIN

BU

LUŞÇ

USU

Nano boyutta teknoloji

Bize biraz kendinizden ve kariyerinizden bahseder misiniz?

Ortadoğu Teknik Üniversite-si Kimya Mühendisliği bölümü mezu-nuyum. Aynı bölümde yüksek lisansı-mı da yaptım. Malzeme ve yüzey tek-nolojileri ile ilk olarak yüksek lisans te-zim sırasında tanıştım. Yüksek lisans tezimin konusu, yüzeylerin davranışı-nın matematiksel modellenmesi ve de-neysel verilerle test edilmesi ile ilgiliy-di. Doktora çalışmasına iki yıl devam ettim ancak eşimin yurtdışındaki göre-vi nedeni ile ayrılmak zorunda kaldım. Yüksek lisans ve doktora çalışmalarım sırasında 4 yıl boyunca ODTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü’nde Araştırma Görevlisi olarak çalıştım. Bu çalışmala-rım sırasında çeşitli laboratuar ve pro-jelerde süpervizör ve birçok derste asis-tan olarak görev yaptım.

1991 yılında boya sektöründe-ki ilk görevime Akzo Nobel Kemipol’de başladım. Burada Otomotiv Boyaları Ar-Ge Uzmanı olarak çalıştıktan son-ra DYO ‘da Ar-Ge yöneticisi olarak gö-rev yaptım. Daha sonra yeni kurulan Yaşar-Basf şirketinde 7 yıl süre ve sırası ile Teknik Müdür ve Genel Müdür Yar-dımcısı olarak çalıştım.

2004 yılından itibaren Yaşar Boya ve Kimya grubu Ar-Ge Koordinatörü olarak çalışmaya başladım. 2009 yılı-na kadar bu görevimi sürdürdüm. Top-lam 24 yıllık Ar-Ge ‘ciyim. 2009 yı-lından itibaren Ar-Ge çalışmalarına daha fazla zaman ayırabilmek ve inova-tif ürünler geliştirmek için eşimle bir-likte Inovnano firmasını kurduk. Üni-versiteden de ortağımız var. Hedefi-mizi enerji, sağlık, çevre, yapı ve oto-motiv teknolojilerinde nanoteknolo-jik fonksiyonel ürünler geliştirmek ola-rak belirledik. Daha sonra, Avrupa’nın 3. büyük boya firması olan Materis Pa-ints yaptığımız çalışmalara ilgi duydu-ğu için bize %50-%50 ortaklık teklifin-de bulundu. Materis Grubu boya konu-

suna ek olarak yapı sektöründe beton, beton katkıları, beton kaplamaları, özel harçları , izolasyon ve inşaat kimyasal-ları konusunda da çeşitli markaları ile dünyada lider bir marka. Bizim için de heyecan verici konular olduğu için tek-lifi kabul ettik. Ve birlikte InnovCoat A.Ş.‘yi kurduk. Bu şekilde mevcut ça-lışmalara ek olarak yapı sektöründe be-ton, harç, izolasyon ve diğer yüzeyler için Materis Grubuna, Gebze’deki labo-ratuarımızda inovatif ürünler geliştir-meye başladık. Materis dışında, çoğun-lukla yurt dışına yönelik yürütmek-te olduğumuz ve önemli mesafeler kat ettiğimiz, yeni konseptler içeren pro-jelerimiz var. Know-how üreterek bil-gi çağında yerimizi almak ve ülkemize katkıda bulunmak bizi en çok motive eden unsurlardır.

Buluş yapmaya ne zaman başladınız?Yüksek lisans çalışmalarım sıra-

sında yüzeylerin morfolojisi, yüzey ge-rilimi, malzemelerin farklı davranışları gibi kavramlarla ilk tanıştığım zaman yaratıcı düşüncenin önemini fark et-miştim. Bütün çalışma hayatım boyun-ca yaratıcı yaklaşıma önem verdim.

Otomotiv sektörünü ve yapı sek-törünü çok yakından bildiğim için;

malzemelerin, kaplamaların ve boya-nın kaçınılmaz bir değişime uğrayaca-ğını ilk olarak 10 yıl kadar önce fark et-tim. Nanoteknoloji ile ilgili araştırma-larıma 2000 yılında başladım. Daha sonra gelişen fikirlerimin ve çalışmala-rımın buluş olabileceğine 2005 yılında karar verdim.

Fikrimin dünyada bir ilk olabi-leceğine karar vermem nanoteknolo-ji üzerine yaptığım araştırmalar ve ça-lışmalarımın sonucunda oldu. Bu ça-lışmalar sonucunda patentler ve birçok yayın ortaya çıktı. Önemli olan “ben de yeni fikirler geliştirebilir ve uygulama-lar yapabilirim” demeye başlamak.

Bize buluşlarınızdan bahseder misiniz?Buluşlarımın tümü nano malze-

meler ve nano boyalar üzerine, yani nanoteknoloji adı altında incelenen yeni fikirler ve uygulamalar. Avrupa Patent Ofisi tarafından yayınlanan 4 adet buluşum var. Ayrıca yayınlanmayı bekleyen yeni buluşlarım var.

Buluşlarınızı patent belgesi ile koruma altına almaya ne zaman başladınız?

2005 yılında başladım. Bu konuda Ankara Patent Bürosu’nun önemli des-teğini gördüm.

Nanoteknoloji; enerji, çevre, gıda, otomotiv, elektronik, güvenlik ve inşaat sektörlerinde müthiş fırsatları da beraberinde getiriyor. Bu alanların her birinde yeni ve verimliliği yüksek ticari ürünler geliştirebilirsek bu uluslararası yarışta büyük katkısı olur.

Gülsen Çeliker

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

AYIN BULUŞÇUSU

Page 3: E bulten-Eylul

AYIN

BU

LUŞÇ

USU

Türkiye’de nanoteknolojik buluşlara yeterli önemin verildiğini düşünüyor musunuz?

Nanoteknoloji; enerji, çevre, gıda, oto-motiv, elektronik, gü-venlik, inşaat sektörle-rinde müthiş fırsatla-rı da beraberinde getiri-yor. Bu alanların her bi-rinde yeni ve verimlili-ği yüksek ticari ürünler geliştirebilirsek bu ulus-lararası yarışta büyük katkısı olur. Bu neden-le Türkiye’nin tüm ku-ruluşları ve firmaları ile daha fazla önem verme-si gerekir. Önemli olan yeni fikirlerimizin tica-ri ürün ve uygulamaya dönüştürülmesi ve yeni oluşan pazarda yerimizi alabilmemizdir.

Nano bilim ve teknoloji kullanılarak yaratılan know-how, oluşturulan network ve destek konusunda ül-keler arası kıyaslama-larda grafiklerin en sonunda yer alı-yoruz. Gelişmekte olan ülkeler için bir fırsat olan nanoteknoloji Hindis-tan, Çin, Rusya, Brezilya, Güney Ame-rika tarafından oldukça iyi değerlen-dirilmekte. Sanayisi bizim kadar iyi ol-mayan Avrupa ülkeleri bile bilgi eko-nomisine bizden daha sağlam adımlar-la giriyor. Daha önce Lizbon stratejile-ri ve şimdi Europe 2020 stratejilerin-de ilk ve önemli madde, bilgiye dayalı ekonominin geliştirilmesi. Bu konuda Türkiye’nin devlet, sanayi ve üniversite üçgeninde yapacağı daha çok şey var, önemli olan geç kalmamak..

Nanoteknolojide buluş sayısı, bu çalışmalar ve kararlı stratejiler sonu-cunda artacaktır. Bu buluşların 2015 sonrasında know-how ve patentlerin ekonomiyi yönlendireceği dönemde Türkiye’nin refahı için belirleyici ola-cağını düşünüyorum. Nanoteknolo-ji EPO tarafından ayrı bir sınıfta ince-lemeye alındı. Katıldığım konferanslar-dan, yayınlardan, uygulamalardan gö-

rüyorum ki buluşların patent belgesi ile korunması hiç olmadığı kadar önem-li. Bu konuda stratejik ortaklıklar hızla oluşuyor ve elde edilen yeni fonksiyon-lar ve uygulamalar ticari anlaşmalar ve patentlerle garanti altına alınıyor. Boya sektöründe çalışmalar şimdiye ka-dar pek patentlenmez, rakipler birbiri-ne benzer ürünleri geliştirir hatta rakip ürünü analiz ederek benzerini yapma-ya çalışırdı. Ancak içine girdiğimiz dö-nemle firmalar ya know-how üretecek ya da know-how satın alacaktır, ben-zerleri yapmak pek mümkün olmaya-caktır. Tabii her istediğiniz knowhow’ı satın almak da mümkün olmayabilir. Çünkü global firmaların stratejik bir-liktelikleri kararlarda önemli rol oyna-yacaktır.

Nanoteknoloji ile üretilmiş boyanın avantajları neler? Bu sektörde gelecekte bizi neler bekliyor?

20. yüzyılda ve öncesinde boya-nın amacı yüzeyi korumak ve estetik olarak güzelleştirmek, yüzeyin hatala-

rını örtmekti. Ancak na-noteknoloji ile birlikte daha önce korumak is-tediğimiz metal, ahşap, plastik ve mineral esas-lı malzemelerin yeri-ni nano boyutta yeniden tasarlanmış çok yüksek dayanımlı, düzgün es-tetik hibrit malzemele-re bırakacaktır. Bu an-lamda bizim boyadan beklediğimiz özellikle-rin pek önemi kalmaya-caktır. Ancak diğer etra-fımızdaki yüzeyler bü-yük bir potansiyeli ba-rındırmaktadır. Yüzey-lerde boya yerini kapla-malara bırakacak, koru-yan boya yerine akıllı ve çalışan kaplamalar, mal-zemeler olacaktır. Bura-da nanoteknoloji büyük önem kazanıyor. Nano boyutta elementlerin, yarı metallerin, mineral-lerin istenilen sırada di-zilmesi ile yepyeni fonk-siyonlar elde etmek an-cak nanoteknoloji ile

mümkün. Enerji üretme ve depolama, ısınma, soğutma, havayı temizleme, ışık verme, bilgi depolama ve uyarma, savunma gibi pek çok fonksiyon bina-ların duvarları ve camları ile mümkün olacaktır.

Bu nedenle biz çalışmalarımı-zı boya üzerine sürdürmüyoruz. Çalış-malarımız nano kaplama ve malzeme ağırlıklı..

Sizce bir şirketin başarısında AR-GE’nin önemi nedir?

Daha önce de belirttiğim gibi içinde bulunduğumuz dönem bilgi ekonomisi dönemi. Katma değer, tek-nolojik ürünler ve inovasyon şirketle-rin performansını belirleyecektir. Şir-ketler sadece satış ve pazarlama odak-lı olur ve Ar-Ge’ye önem vermezler ise önümüzdeki dönem pazarın dı-şında kalma riskini büyük ölçüde ta-şırlar. Patent ve know-how, işgücü ve konvansiyonel üretim kapasitelerinden daha önemli olacaktır.

Katıldığım konferanslardan, yayınlardan, uygulamalardan görüyorum ki buluşların patent belgesi ile korunması hiç olmadığı kadar önemli.

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

AYIN BULUŞÇUSU

Page 4: E bulten-Eylul

BU

LUŞL

AR

GEÇ

İDİ

Türk teknoloji firması MGA Tek-nolojinin Ar-Ge yetkilisi Muhammet Gençer tarafından geliştirilen "Islak Su" son zamanların en önemli buluşların-dan biri olarak görülüyor. Yangınların önüne set çeken ve alevlerin ilerlemesi-

ni önleyen buluşun, ilk denemesi Muğ-la Orman Bölge Müdürlüğü'ne bağ-lı geniş bir ormanlık arazide yapılırken başarılı sonuç alınarak, sudan 10 kat daha fazla etkili olduğu anlaşıldı.

Kaynak : Eko Haber

MGA'dan çok önemli buluş

DÜŞÜNCEYLE ÇALIŞAN TEKERLEKLİ SANDALYE

Engellilerin hayatlarını de-ğiştirecek bir buluş daha yapıl-dı. Daha önce ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliğinde de bir benzeri geliştirilmiş olan ve engellilerin düşünce gücüyle te-kerlekli sandalyeyi oynatabilecek-leri ve dile getirmek istedikleri ke-limeleri ekrana yansıtabilecekle-ri buluştan önceki sayılarımızda bahsetmiştik.

İspanya’daki Zaragoza Üni-versitesinde de, bu konuda önem-li bir buluşa imza atıldı ve bir en-gellinin hiç bir yardım almadan yaşamını sürdürebilmesine olanak sağlamak amacıyla, sadece düşün-ce gücüyle hareket edebilen bir te-kerlekli sandalye üretimi başarıl-dı. Test aşamalarında olumlu so-nuçlar alan bu teknolojinin önü-müzdeki yıllarda farklı araçlarda da kullanılması planlanıyor.

Kaynak: Cem Süer

DEVRİM NİTELİĞİNDE İKİ BULUŞ

Koç Üniversitesi Kimya ve Bi-yoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Can Erkey, her türlü mo-torlu araçta kullanılabilecek % 100 çevreci yeni bir yakıt pili üret-ti. Çevreye hiçbir zararı olmazken verimi daha yüksek olan bu ya-kıt türü, petrole alternatif olabile-cek nitelikte. Tüm bu özelliklerinin yanı sıra, kimyasal enerjiyi elekt-rik enerjisine çeviren bir elektro-kimyasal alet olan bu yakıt pili bu-luşunda bir buluş daha gizli; çünkü sürekli hidrojen verildiği takdirde bu pil hiç bitmiyor.

Bisikletlerin tekerleklerin iç kıs-mında enerjisini tekerin dönüşünden alan yuvarlak bir LED ışığı yerleştiril-mesi ile oluşturulmuş bu buluşun, daha güvenli gece sürüşü sağlayacağını ve bisiklette emniyeti arttıracağını düşü-nülüyor. Bu buluş, sadece güvenliği ga-ranti etmekle kalmıyor, aynı zamanda bisiklet için de güzel bir süs oluyor, ge-celeri ışıl ışıl parlıyor.

Kaynak : Ticaret Gazetesi

Hem güvenli, hem havalı:Led aydınlatmalı tekerlekler

KURU SU İCAT EDİLDİİngiliz bilim adamları su dam-

lacıklarını, sıcaklığa ve kimyasal et-kilere karşı çok dayanıklı bir kum çeşidi olan silika kumu ile kaplaya-rak “kuru su” elde etti . Bu yöntem sayesinde “pudra şekeri” şeklinde bir görüntü alan suyun, yüzde 95’i ise ıslak sudan oluşmaya devam edi-yor. Suyun taşınmasında büyük ko-laylıklar getirecek buluşun, insan gücünde ve enerjide önemli tasar-ruf sağlayacağı ve sera gazı etkisi ya-ratan karbondioksiti emme ve hap-setme yoluyla da küresel ısınma ile mücadelede kullanılabileceğini be-lirtiyor.

Kaynak : NTV Bilim

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

BULUŞLAR GEÇİDİ

Page 5: E bulten-Eylul

BU

LUŞL

AR

GEÇ

İDİ

Aselsan, Peri adını verdiği insan-sız kara aracı ile takım lideri olarak ka-tıldığı MAGIC 2010 Uluslararası İn-sansız Araçlar Yarışması’nda, yarı fina-li de başarıyla geçerek ilk 6 takım ara-sında yer aldı.

ASELSAN’ın liderliğinde kuru-lan ve Bilkent, Boğaziçi ve Orta Doğu Teknik ve Ohio State üniversitelerin-den alanında uzman araştırmacıların bir araya geldiği "Kapadokya" takımı, yarı finali de geçerek ABD, Japonya ve Avustralya gibi adını finale yazdıran 6 takımdan birisi oldu ve 50 bin dolarlık ödüle de hak kazandı.

MAGIC-2010 Uluslararası İnsansız Araçlar Yarışması’nda finale kalan ro-botlar ve takımları, 8-13 Kasım tarih-lerinde Avustralya’da karşı karşıya ge-lecek. Avustralya Savunma Bakanlığı ve ABD Savunma Bakanlığının birlikte

düzenlediği ve insansız araçlar alanın-da dünyanın en güçlü şirketleri ve en başarılı üniversitelerinin katıldığı ya-rışmayı kazanan takım 750 bin dolarlık ödülün de sahibi olacak.

Kaynak : Habertürk

ASELSAN'ın Peri'si finale adını yazdırdı

TÜBİTAK Bilgem Kuruldu

Nike 25 yıl bekledi

TÜBİTAK bünyesinde yer alan TÜBİTAK UEKAE ile daha önce TÜ-BİTAK MAM’a bağlı olarak faaliyet gösteren BTE’nin güçlerini TÜBİTAK BİLGEM çatısı altında birleşti. Böylece 1200 kişiyi aşan insan kaynağıyla, gü-venlik ve bilişim teknolojileri alanla-rında Türkiye’nin en büyük ve en yet-kin Ar-Ge yapılanması hayata geçiril-miş oldu.

TÜBİTAK tarafından yapılan açıklamaya göre, temel çalışma ilke-si ulusal kaynaklarla ulusal teknolo-jilerin geliştirilmesi olan TÜBİTAK

BİLGEM’in faaliyet alanları ve projele-ri; elektronik, elektromanyetik, optik, akustik sistemler, kriptoloji, elektronik harp, sensör sistemleri, benzetim ve modelleme, platform entegrasyon tek-nolojileri, yazılım ve yazılım mimari-leri, doğrulama ve geçerleme teknikle-ri, veri madenciliği, güvenlik kritik ya-zılım geliştirme, bilgi ve ağ teknoloji-leri, bilgi ve ağ güvenliği gibi alanlarda odaklanıyor.

Kaynak : http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=170798

Afrika için güneş enerjisi ile şarj olan cep telefonları

Afrika’daki ülkelerde cep te-lefonları kısa sürede moda olmuş olsa da, elektrik problemi olan bu ülkelerde telefonları şarj etmek önemli bir sorun haline geldi. Tasa-rımcı Andrew Williams, kendi ha-yal gücünü bu sorunu çözmek için kullandı ve güneş enerjisi ile dolan özel tasarım cep telefonlarını haya-ta geçirdi.

Diğerlerine oranla yüzde kırk oranında daha ucuz olduğu söyle-nen telefonların henüz çözüleme-yen tek sorunu, şarjlarının bitmesi durumunda ancak güneş ışığı altın-da kullanılabilmeleri.

Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com

1985 yılında çekilen Gelece-ğe Dönüş serisinin ikinci filminde Marty McFly, geleceği yolculuğun-da giydiği, kendi kendine bağlanan ve ayak ölçüsüne göre boyut değiş-tirebilen Nike marka ayakkabısıyla dikkat çekmişti.

Nike, 25 yıl aradan sonra bu özellikleri taşıyan ayakkabısı için patent başvurusunda bulundu. Filmde 2015 yılına damgasını vu-ran bu ayakkabıları gerçekten de bu tarihte, hatta bu tarihten önce giye-bileceğimiz söyleniyor.

Kaynak : http://www.interaktifhaber.com

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

BULUŞLAR GEÇİDİ

Page 6: E bulten-Eylul

Markalar artık bilinirlikleri-ni arttırmak için markalarına özel “koku” siparişi vermeye başladılar. Tüketicilerin, markanın mağazasını ziyaret ederken farkında olmadan al-dıkları koku, bilinçaltlarında markay-la ilgili güzel duygular uyandırıyor ve kafalarında istenilen marka imajını yaratıyor.

Sanılanın aksine satın alma kara-rında görme duyusunun önceliği yok. Oysaki koku duyusu hem hafızamı-za işlemiş güzel duyguları uyandırı-yor hem de hayal gücünü harekete ge-çiriyor.

NIKE firması tarafından gerçek-leştirilen deney bu konuda yapılmış en ilginç deneylerden biri: İçindeki her şey aynı şekilde dekore edilmiş iki ayrı odaya birer çift NIKE koşu ayak-kabısı yerleştirilmiş, Ayakkabılar tı-patıp aynı modelmiş. Bir odaya karı-şık çiçek kokusu verilirken, diğer oda-ya ise koku verilmemiş. Daha sonra yapılan ankette, denekler %84 oranın-da kokulu odadaki ayakkabıyı tercih ederken, ek olarak daha da ilginç bir sonuç da, kokulu odadaki ayakkabı fi-yatlarının daha yüksek olarak tahmin edilmesi olmuş.

Bu konuda kişisel belleğin elbette önemli bir rolü var. Eğer vanilya içe-ren bir kokuyla ilgili üzerinizde trav-ma yaratmış bir anınız varsa, bu koku-yu hoş bulmanız olası değil.

Tüketicinin farkında olma-dan onu satın almaya iten bu tarz bir “etki”nin ne kadar etik olduğunu tar-tışılır ancak ilerleyen yıllarda bu en-düstrinin ve pazarlama kolunun çok hızlı gelişeceği de su götürmez bir ger-çek.

Kaynak : http://www.scentmarketing.org

AN

KA

RA

PAT

ENT

BLO

Gbl

og.a

nkar

apat

ent.c

om Marka kokusu

CANAN ÇAĞLAYAN

BLOĞUMUZDAN Tüketicinin farkında olmadan onu satın almaya iten bu tarz bir “etki”nin ne kadar etik olduğunu tartışılır ancak ilerleyen yıllarda bu endüstrinin ve pazarlama kolunun çok hızlı gelişeceği de su götürmez bir gerçek.

Koku Pazarlama Enstitüsü’nün hazırladığı en çok ilgi çeken 10 kokuya baktığımızda da değişik kokularla (hatta hiç aklımıza gelmeyecek kokularla) çok farklı duygular yaratılabileceği görüyoruz.

• Güvende ve nostaljik hissettirmek: Pudra kokusu

• Daha uyanık ve canlı hissettirmek: Nane, limon kokusu

• Rahatlık hissi uyandırmak: Lavanta, vanilya, papatya

• Odayı küçükmüş gibi algılatmak Mangal dumanı

• Ev satın almaya teşvik: Fırından yeni çıkmış ürünlerin kokusu

• Yol heyecanı yaratmak: Nahoş kokular(çürümüş atık, hava kirliliği)

• Odayı büyükmüş gibi algılatmak: Elma, salatalık

• Pahalı mobilya satın almaya teşvik: Deri, sedir

• Daha uzun süre mağazada zaman geçirmeleri ve daha çok para harcatmak: Özel üretilmiş çiçek/limon kokuları

• Cinsel olarak dikkat çekici hissettirmek:Erkekte: Balkabaklı pay/lavanta; Kadında: Emziren kadının ter kokusu

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

ANKARA PATENT BLOG

Page 7: E bulten-Eylul

AN

KA

RA

PAT

ENT

BLO

GM

UCİ

DİN

SA

DIĞ

I

Arşimet neden "Buldum, buldum " diye bağırdı?

M. KAAN

DERİCİOĞ[email protected]

e-bülten yazıları

M.Ö 200’lü yıllarda Siraküz Kra-lı HIERO, ölümsüz tanrılar tapınağına konulmak üzere kentin tanınmış ku-yumcusuna som altından bir taç yap-ması emrini verir. Kuyumcu, kralın sağladığı altının ağırlığındaki tacı za-manında tamamlar. Fakat kral, söy-lentiler nedeniyle, tacın yapısına gü-müş karıştırıldığından kuşkulanma-ya başlar.

O yıllarda, her maddenin kendi-ne özgü bir ağırlığı olduğu ve bir al-tın parçasının aynı büyüklükteki gü-müş parçasından daha ağır çektiği bi-

linse de, kralın elinde aynı biçim ve büyüklükte som altından yapılmış bir başka taç olmaması karşılaştır-ma yapılmasını engeller.

Uzun emek ve ince bir usta-lıkla işlenmiş tacı eritip küp şeklin-de dökmek ve aynı büyüklükteki küp altınla terazide tartmaksa ola-naksızdır.

Bu koşullar altında bilime baş-vurmak gereğini duyan Kral HI-ERO sorunun çözümünü Arşimet’ten ister. (*)

Sorunun çözümü-ne odaklanan Arşimet, bir gün banyo yapmak amacıyla küvete ayağı-nı sokunca suyun yük-seldiğini ve küvete oturunca suyun taştığını fark eder ve çö-züm aklına gelir. Bu çözüm Arşimet’in “buldum, buldum” yani “evreka, ev-

reka” diye bağırarak hamamdan dışa-rı fırlamasına yol açar ve Arşimet “suya daldırılan bir nesnenin hacminin, ya-pısal biçimi ne olursa olsun, taşırdı-ğı suyun hacmi ile belirlenebileceği-ni” bulur.

Şimdi yapılması gereken; suyla dolu bir kaba tacı daldırmak, taşan su-yun hacmi ile taşırdığı suyun hacmine

denk altın parçasıyla tacı tart-maktır.

Ve deney yapılır. Ar-şimet suyun kaldırma kuv-vetini bulduğu bu serüven-de, tacın saf altın olmadığını

da ortaya çıkarır.

Kaynak: Bilimin Öncüleri, Ce-mal Yıldırım, TÜBİTAK Yayını

(*) Arşimet (M.Ö. 287 - M.Ö. 212 Sicilya/Siraküz), matematikçi, fizikçi, astronom, fi-lozof ve mühendis.

Hiç farkında olmadan kullandığımız yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl

girdiğini bilmek ister misiniz?

Başımıza icat çıkarın!

www.patentmuzesi.com

1926'da İskoç mucit John Logie Baird(1888 - 1946) ilk kez bir insan yüzünün görüntüsünü televizyonda elde etti. Aygıtını yaparken, eski bir kutu, bir pasta kalıbı, örgü şişleri, bir bisiklet farı ve kartondan yapılmış bir Nipkow diski kullanmıştı. Labo-ratuvarında William Tanyton adlı

bir çocuğun bu-lanık bir görün-tüsünü elde ede-rek iletti. Baird aygıtını geliştir-dikçe elde ettiği resimler aslına daha çok benzi-yordu. Aynı yı-lın sonuna doğ-

ru televizyonuyla ilk kez halk önün-de bir gösteri yaptı.

Bu dönüm noktasından sonra pek çok kez televizyon sistemi geliş-tirildi. BBC 1936'da Londra'dan si-yah beyaz televizyon yayını yapmaya başladı. 1939'a gelindiğinde 20.000 evde televizyon alıcısı vardı. 1953'te ABD'de ilk başarılı renkli televizyon yayını yapıldı.

İlk televizyon yayını

blog

.ank

arap

aten

t.com

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

ANKARA PATENT BLOG

Page 8: E bulten-Eylul

FİK

Rİ H

AK

LAR

NCE

L

DİKKAT: Yayın İçin Teklif Konulu Bildirimler

Ağustos ayı ile birlikte Mad-rid Protokolü kapsamında uluslarara-sı marka başvurusunda bulunmuş he-men hemen tüm gerçek ve tüzel kişiler aşağıda bir ör-neği sunulan bildirimle-ri alıyor.

Bizimle ve resmi mar-ka tescil işlem süreçleri-niz ile bir ilgisi olmayan bu bildirimleri gönderen Çek Cumhuri-

yeti orijinli firma, tescilli olan marka-ları online erişilebilir bir veritabanın-da yayınlamaya yönelik teklifini faks,

elektronik posta ve adi posta yolu ile sunuyor.

World Patent and Trade-mark Index firmasının sunduğu teklife göre, tescilli markanın be-lirtilen veri tabanında kalma sü-resi bir yıl ve bu hizmetin bedeli

1476 Euro tutarında.

TÜBİTAK-Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEY-DEB); 01.10.2010 tarihi itibari ile, des-teklenen projelere ilişkin ödemelerin ya-pılabilmesi için talep edilen “SGK’ya Borcu Yoktur” belgesi artık istenmeyece-ğini açıkladı. Islak imzalı belgelerin ka-bul edilmediği bu tarih sonrasında, sor-gulama işlemi kurulan data hattı üze-rinden online gerçekleştirilecek. Bu iş-lemin yapılabilmesi için ise; firmaların, SGK nezdinde AKTİVASYON işlemini yapmaları gerekiyor. Aktivasyon işlemini

yapmayan firmalarınsa ödemelerinin ya-pılmayacak.

Haberin detaylarına www.teydeb.tubitak.gov.tr Duyuru/Haberler bölü-münden ulaşabilirsiniz.

TEYDEB Desteklerinde SGK Vergi Borcu Sorgulamada Yeni Dönem

Hellim'in coğrafi işaret tescil belgesi Lefkoşa'da törenle verildi

Pervari ilçesinin yöresel ürünleri arasında en önemli olanı şüphesiz ki çok eski zamanlardan bu güne haklı bir şöhrete sahip olan Pervari balıdır. Kendini di-ğer ballardan ayrılan bir çok özel-liğe sahip olan ve geleneksel usul-lerle kara kovan ve örme sepetler-de üretilen Pervari Balı sonunda tescillendi.

Yıllardır Pervari Balı’nın coğ-rafi işaret olabilmesi için verilen uğraşlar başarı ile sonuçlanırken, Siirt Arı Yetiştiriciler Birliği’nin yöneticisi Abdullah Efe; Perva-ri Balı’nı artık tüm Türkiye ‘ de daha rahat tanıtabileceklerini be-lirterek “Çok uğraştık ama sonun-da başardık. Pervari balını bütün Türkiye’ye satmayı hedefliyoruz. Bunun için de balımızı tüm ülkeye tanıtacağız. “ dedi.

Kaynak : Sabah Gazetesi

PERVARİ BALI NİHAYET TESCİLLENDİ

Kıbrıs’ın yerel ve kültürel ürünü “Hellim” in Coğrafi İşaret Tescil Belge-si Türk Patent Enstitüsü ve Kıbrıs Türk Sanayi Odası işbirliği ile düzenlenen bir etkinlik çerçevesinde Lefkoşa’da tö-renle verildi. Etkinlik çerçevesinde “Hellim/Hallou-mi” ibareli coğrafi işaret tescil belgesi-nin törenle verilmesinden sonra Türk Patent Enstitüsü uzmanlarınca coğrafi işaretin ne olduğu, dünyada uygulama-ların nasıl yapıldığı, tescilli ürün takibi

ve uygulamaları gibi konuların ele alın-dığı bir seminer verildi. Kıbrıs Türk Sanayi Odası tarafından Türk Patent Enstitüsü’ne 10.10.2008 ta-rihinde yapılan “Hellim/Halloumi” ibareli coğrafi işaret tescil başvurusu, 6 aylık yasal itiraz süresi tescil hakkın-da itirazda bulunulmadan tamamlana-rak 133 sayı ile menşe adı olarak tes-cil edilmişti.

Kaynak : http://www.tpe.gov.tr/portal/defa-ult2.jsp?sayfa=703&haber=1000

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

FİKRİ HAKLAR GÜNCEL

Page 9: E bulten-Eylul

“.com” dan sonra dünyanın ikin-ci büyük alan adı “.co” tahsis rekorla-rı kırıyor

Tüm dünya “.com”dan sonra ikin-ci büyük alan adı “.co” yu konuşuyor. Büyük marka sahipleri cybersquatting1 konusunda uyarılıyor. Peki nasıl oldu da Kolombiya’ya ait bu üst düzey alan adı bu denli popüler oldu? Birlikte in-celeyelim.

Şubat 2010’da, “.co” alan adı-nın; belgesiz ve herhangi bir aracı ku-rum olmadan jenerik diğer alan adla-rı gibi tahsis edilebileceği duyuruldu. İş dünyası ve internet ile ilgili komiteler-den büyük destek bulan alan adı için, ilk etapta 35,000 tahsis gerçekleştiril-di. Bu alan adlarının yaklaşık olarak %70’i ise; Amazon, American Express, Apple, BMW, Cartier, Canon, CNN,

Coca-Cola, Disney, Ebay, Exxon, Ford, Google, Hilton, Honda, IBM, IKEA, Kodak, McDonalds, Micro-soft, MTV, Nestle, Nike, Nokia, Pa-nasonic, Pfizer, Samsung, Sony, Tos-hiba, Toyota, Unilever, Visa, Yahoo gibi dünya devi markalardan olu-şuyor.

Dünyaca ünlü markaların lis-telerin başında yer alması hiç şaşırtıcı değil ama yeni üst düzey alan adlarının herhangi bir belge gerektirmeden ko-layca tahsis edilmesi ile birlikte bu ko-nudaki ihtilafların artacağı endişesi git-tikçe yükseliyor.

“.com, .info, .org” gibi diğer je-nerik alan adlarına göre oldukça pa-halı bulmakla birlikte, “.co” alan adı-nın tahsis edilmesi gerektiğine inanı-yorum. Pek çok ikinci düzey alan adına göre oldukça anlamlı olan bu alan adı; “company – corporation – commerce - collaboration” gibi kelimeleri de çağ-rıştırdığından, işletmeler için online ti-carette yeni olanaklar sunmaya çok ya-kın bir aday.

Çok kolay akılda tutulabilir olan “.co” alan adı uzantısı, küresel alan

adı kayıt firmalarından da büyük des-tek almış durumda. Dotster, GoDaddy, Network Solutions, Melbourne IT, Do-minio Amigo gibi kayıt edicilerin liste-lerinde “.co” alan adının tahsisi ve araş-tırılmasına imkan tanınıyor.

“.co” üst düzey alan adı, .CO In-ternet S.A.S. tarafından tahsis edi-liyor. Daha fazla bilgi için resmi si-tesini2 ziyaret edebilir, Twitter3 ve Facebook’tan4 da takip edebilir veya varsa sorularınızı bize iletebilirsiniz.

Eğer hala “.co” alan adını alma-dıysanız, birileri sizin yerinize çoktan almış olabilir. Ama üzülmeyin, eğer cybersquatting1 çok açıksa, alan adı uyuşmazlık çözüm mekanizmaları ile alan adınızı geri kazanmanız da müm-kün. Kaynaklar: www.dotster.com www.cointernet.co1 Cybersquatting : Alan adının bir başkası ta-rafından alınması veya ileride satılmak ama-cıyla kötü niyetli kişilerin benzer alan adları-nı tahsis etmesi 2 www.cointernet.co3 dotco4 www.facebook.com/COinternetA

NK

AR

A P

ATEN

T G

ÜN

CEL

Dünyanın ikinci büyük alan adı ".co" tahsis rekorları kırıyor

MELİKE ŞENOL

e-bülten yazıları

Hiç farkında olmadan kullandığımız yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl

girdiğini bilmek ister misiniz?

Başımıza icat çıkarın!

www.patentmuzesi.com

SİZİN ÖNERİLERİNİZÖnümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara yer vermemizi istersiniz? Yoksa cevaplanmasını istediğiniz bir sorunuz mu var? Lütfen bize yazın; [email protected].

Ankara Patent Twitter’dan sesleniyorBilim, teknoloji ve fikri haklar alanındaki son haberleri ve

Ankara Patent duyurularını artık Twitter sayfamızdan da takip edebilirsiniz. http://twitter.com/ankara_patent sayfamıza hepinizi bekliyoruz.

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

ANKARA PATENT GÜNCEL

Page 10: E bulten-Eylul

TASA

RIM

NYA

SI

Tıklama zarafeti

kaynak: www.gamersnewsbits.com www.fareastgizmos.com

Marka

Alan Adı

Tasarım

Patente-bülten2010 Eylül Sayı: 9

TASARIM DÜNYASI

Page 11: E bulten-Eylul