toplumsal sorunlar ve yeni anayasa

46

Upload: bizsizanayasaolmaz

Post on 13-Jun-2015

2.977 views

Category:

Documents


1 download

DESCRIPTION

Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (SAMER), Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ve KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, Şubat ve Mart 2012 tarihinde, Doğu ve Güneydoğu bölgesinin önemli kentlerinde halkın yeni anayasaya ilişkin algı, beklenti ve taleplerini araştırmaya yönelik “Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa” başlıklı bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışmada ilk olarak bölge halkının yürürlükte olan 1982 Anayasası’na dair algısı ve Türkiye’nin önemli toplumsal sorunlarına ilişkin görüşleri tespit ediliyor, ikinci olarak bölge halkının yeni anayasanın yapım yöntemine, felsefesine, ruhuna ve temel ilkelere dair beklentileri belirleniyor. Son olarak ise bölge halkının yeni anayasanın içeriğine ilişkin talepleri ve bu çerçevede devletin şekli, anayasal kurumlar Kürtlerin statüsü, anadil meselesi, ülkenin idari yapısı, Aleviler, Cem Evleri’nin statüsü, ekoloji, doğal varlıkların kullanımı vb. konulara dair talepler araştırılıyor.

TRANSCRIPT

Page 1: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa
Page 2: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

1

toplumsal sorunlaryenianayasa

ÖN RAPOR

&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

SİYASAL SOSYAL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ(SAMER)

KOORDİNATÖR & RAPORU HAZIRLAYAN

Çetin GÜRER

DİYARBAKIR

MART 2012

DANIŞMANLAR

Av. Meral Danış BEŞTAŞAv. Mehmet Emin AKTARAv. Devrim Barış BARAN

Ayhan BİLGEN

Page 3: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

2

İÇİNDEKİLER

I. Araştırmanın Konusu ..............................................................II. Araştırmanın Yöntem ve Tekniğİ ...........................................III.III. Örneklem ..............................................................................IV. Demografi k Veriler ................................................................V. Özet Sonuçlar .........................................................................1) 1982 Anayasası Algısı ............................................................2) Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa Beklentisi ...................3) Anayasa Yapım Yöntemi .........................................................4) Yeni Anayasa ve Talepler ........................................................5) Devlet ve Din ..........................................................................6) Siyasi Partiler, Seçimler ve Milletvekili Dokunulmazlığı .......7) Düşünce ve İfade Hürriyeti ....................................................8) Doğal Kaynakların Kullanımı ve Ekonomi .............................9) Anayasal Kurumlar ...............................................................10) Sonuç ...................................................................................

4

4

5

6

11

11

13

19

23

33

35

37

38

40

43

Page 4: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

3

ÖNSÖZ

İçinde bulunduğumuz iki binli yılların ilk çeyreği Türkiye tarihi açısından yeni bir ana-yasa dönemi olacaktır. Siyasi partilerden, cumhurbaşkanına ve devletin tüm kurumları-na; sivil toplum örgütlerinden, sendikalara ve üniversitelere; gençlerden, yaşlılara, ka-dınlara ve toplumsal hareketlere kadar Türkiye son on yıldır “yeni bir anayasa” ihtiyacının yüksek sesle dile getirildiği bir süreçten geçiyor. Bu süreçte, Kürt Sorunu’nun çok boyutlu sonuçları ve etkilerini en derinden hisseden “bölge” halkının taleplerinin, beklentileri-nin ve algılarının bilinmesi ve tespit edilmesi, yapılacak demokratik yeni bir anayasa için merkezi önemdedir. Bu önemin farkında olan Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (SAMER), Diyarbakır Barosu ve Diyarbakır Ticaret Odası, KESK Diyarbakır Şubeler Plat-formu ortak bir çalışma yürütmüş ve bölge halkının yeni anayasa sürecine ilişkin algı, beklenti ve taleplerini araştırarak sonuçların demokratik yeni bir anayasa yapım sürecine katkı sunmasını arzulamıştır.

Yeni bir anayasa ihtiyacının, toplumun değişen, gelişen ihtiyaçlarına uygun olarak ken-dini değiştirme, yenileme isteğinin bir sonucu olarak ortaya çıktığı; toplumların tarihinde önemli tarihsel moment olduğu; bu ihtiyacın çok sık doğmadığı gerçeğinden hareketle bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu bu süreç, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barış içinde bir toplumsal yaşamın inşasına dönük bir şans olarak değerlendirilmelidir.

Bu araştırma, Şubat ve Mart 2012 tarihlerinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin önemli kentlerinde 755 kişiyle yapılan yüz yüze görüşme ile gerçekleşti. Tasarımından, verilerin toplanmasına, anket sorularının hazırlanmasından verilerin bilgisayara akta-rılmasına, grafi k ve analizlerin yapılmasına kadar uzun, yoğun ve kolektif bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıktı. Danışmanlarımız, Av. Meral Danış Beştaş, Av. Mehmet Emin Aktar, Av. Devrim Barış Baran, gazeteci Ayhan Bilgen; araştırmanın tüm süreçlerinde bü-yük sorumluluk ve özveri gösteren saha ekibimiz, Suat Özalp, Abdullah Arı, Zilan Erdem, Fener Çaçan ve Burhan Altınkaynak; anket sorularının hazırlanmasındaki eleştiri, öneri ve görüşleriyle Dilan Bozdoğan; ve son olarak Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Odası, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, GÜNSİAD, MÜSİAD, DOGÜNKAD Tica-ret Borsası, DİSİAD’ın destek ve çabaları olmasaydı bu çalışma ortaya çıkamazdı. Destek, katkı ve yardımları için adı geçen kişi ve kurumlara teşekkürü bir borç biliriz.

Siyasal Sosyal Araştırmalar Merkezi (SAMER)

Page 5: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

4

I. ARAŞTIRMANIN KONUSU

Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, KESK Diyarbakır Şubeler Plat-formu ve Siyasal Sosyal Araştırmalar Merkezi (SAMER) ortaklığıyla SAMER tarafından Şubat-Mart 2012 tarihlerinde yürütülen “Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa” araştır-mamızın konusu, Türkiye’de yeni anayasa yapım tartışmaları çerçevesinde Doğu ve Gü-neydoğu Anadolu bölgesinde yaşayan yurttaşların yeni anayasaya dair algı, beklenti ve taleplerinin tespitinden; 1982 Anayasası’na ilişkin algıları ile yeni bir anayasa ihtiyacını doğuran temel toplumsal sorunlara ilişkin algılarının belirlenmesinden oluşmaktadır.

Bu kapsamda ilk olarak bölge halkının yürürlükte olan 1982 Anayasası’na dair algısı; yeni anayasa ihtiyacı ve Türkiye’nin önemli toplumsal sorunlarına dair görüşleri tespit edilmiştir.

İkinci olarak bölge halkının yeni anayasaya ilişkin beklentileri öğrenilmeye çalışılmış ve bu yönde yeni anayasanın yapım yöntemi ve yeni anayasanın felsefesine, ruhuna, temel ilkelerine dair beklentileri tespit edilmiştir.

Üçüncü olarak bölge halkının yeni anayasanın içeriğine ilişkin talepleri araştırılmış ve bu çerçevede devletin şekli, anayasal kurumlar Kürtlerin statüsü, anadil meselesi, ül-kenin idari yapısı, Aleviler, Cem Evleri’nin statüsü, ekoloji, doğal varlıkların kullanımı vb. konulara dair talepler araştırılmıştır.

II. ARAŞTIRMA YÖNTEM VE TEKNİĞİ

Bu araştırma ile Türkiye’de devam etmekte olan yeni anayasa yapım yöntemine ve içe-riğine ilişkin tartışmalara Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi yurttaşlarının taleplerini yansıtabilmek hedefi yle, bölge halkının Türkiye’nin önemli toplumsal sorunları hakkın-daki algı, görüş ve düşünceleri tespit edilmiş, yeni anayasaya ilişkin talep ve beklenti-leri belirlenmiştir. Yeni bir anayasa ihtiyacı doğuran nedenler arasında bölge halkının Türkiye’de hangi dinamikleri gördükleri sorusuna yanıtlar bulunmuştur.

Bu amaç ve hedef doğrultusunda araştırma betimleyici ve tanımlayıcı “nicel saha araştırması” olarak tasarlanmıştır. Betimleyici ve tanımlayıcı araştırma tasarımı, konu-nun derinlerine inmeden nedir sorusuna cevap arayan, nedenlere odaklanmayan araş-tırma türüdür. İrfan Erdoğan, betimleyici ve tanımlayıcı araştırmayı şöyle tanımlıyor:

• Tanımlayıcı/betimleyici tasarımda “tanımlayıcı” kavramı, bir durumun, koşulun, insanın, ilişkinin, örgütlü faaliyetin, iletişim sürecinin, uygulanan politikanın ne olduğunu tasvir, tarif ve açıklığa kavuşturma anlamına gelir. Tanımlayıcı inceleme fenomenin (herhangi bir şeyin, insanın, kurumun) özellikleri ile ilgilenir. Tanımlayıcı araştırmalar belli değiş-kenlerin özellikleri hakkında temel veri tabanını oluştururlar. Diğer tasarımlar bu temel üzerine kurulur. Tanımlayıcı incelemeler genellikle ilişkiler üzerinde durmazlar; hipotez test etmezler; tahminlerde bulunmazlar; anlam açıklaması veya imalar üzerinde yorum yapmazlar (Erdoğan 2003: 138)

Page 6: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

5

Araştırmamız, Şubat-Mart 2012 tarihinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde 11 il merkezinde yürütülmüştür. Ağrı, Batman, Bitlis, Bingöl, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Tunceli illerinde “tam yapılandırılmış anket” tekniğiyle ve “basit rastlantısal yöntemle” toplamda 755 kişiyle yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Araştır-mamız aynı zamanda Van il merkezinde de yürütülmüş olup burada elde edilen sonuçlar genel değerlendirmeye dahil edilmemiş, bu ilde meydana gelen deprem nedeniyle Van’a ilişkin sonuçlar bütünden ayrı değerlendirilmiştir.

“Tam yapılandırılmış anket” tekniğinin kullanıldığı bu araştırmada anket formuna son hali verilmeden önce, Türkiye’de “yeni anayasa” konusunda yapılmış araştırmalar, ra-porlar incelenmiş ; anayasa konusuna ilişkin literatür taraması yapılmış; ulusal ve yerel gazetelerde konuya ilişkin çıkan yazı ve makaleler taranmış; yeni anayasa tartışmaları yürüten platform ve inisiyatifl erin açıklamaları ve çalışmalarına bakılmıştır. Bu ön hazır-lık sürecini takiben 1982 Anayasası’nın tartışmalı konu başlıkları akademisyen, hukukçu ve siyasetçilerle belirlendikten sonra oluşturulan anket formu Diyarbakır il merkezinde yaklaşık 40 kişi ile yapılan “pilot uygulamayla” test edilmiş ve buradan gelen geri bil-dirimlerle yanlış anlaşılan, cevap alınamayan, zorlanılan, değişiklik gerektiren soru ve cevaplar gözden geçirilerek ankete son hali verilmiştir. Danışmanlarımızdan anket for-munun son haline ilişkin görüş ve onayları alındıktan sonra anketi uygulayacak Kürtçe ve Türkçe dillerine hakim çoğu üniversite öğrencisi olan anketörlere “uygulama eğitimi” verilerek araştırma başlatılmıştır.

III. ÖRNEKLEM

Araştırmamız, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin 11 il merkezinde ve merkez ilçelerinde Türkiye İstatistik Enstitüsü (TÜİK) ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK) verilerinden on dokuz yaş üzeri 1.511.372 nüfus “araştırma evreni” baz alınarak %90 güven seviyesi ve +/- %3 hata payı üzerinden ulaşılan 752 kişiden oluşan “örneklemle” 755 kişiye uygu-lanmıştır. Elde edilen örneklem sayısı araştırma yapılan illerin merkez nüfus ve merkez ilçe nüfus sayısına göre oransal dağıtılmıştır (Tablo 1).

¹ Örneklemi oluşturan birimin kimlerden oluşacağı ve nasıl seçileceği yöntemi araştırmaların amacına, türüne ve maliyetine göre değişmektedir ve Rastlantısal ve Amaçlı olmak üzere iki türlüdür. Biz bu araştırmada, Rastlantısal örneklem seçme yöntemlerinden ‘Basit Rastlantısal’ Yönteme başvurduk. Basit Rastlantısal Yöntem özce, her bir örneklem seçimine eşit seçilme olasılığının verildiği yöntemidir (Büyüköztürk vd. 2009: 84).

² Türkiye Barolar Birliğinin 2007’de hazırladığı “Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi” başlıklı çalışması; BİLGESAM’ın 2011’de hazırladığı “Yeni Anayasadan Toplumsal Beklentiler” raporu; Memur-Sen’in 2011’de hazırladığı “Sahadan Yeni Anayasaya” araştırması bunlardan bazılarıdır.

Page 7: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

6

İllerin cinsiyet ve siyasi parti oranları göz önünde tutularak örneklem dağılımı bu oranlara yakın tutulmuştur.

IV. DEMOGRAFİK VERİLER

Yaş dağılımına göre ankete katılanların %45,2’si 18-28; %27,5’i 29-38; %14,9’u 39-48; %9’u 49-58; %2,5’u 59-68 ve %0,6’sı 69 ve üzerindeki yaş aralığında bulunmaktadır. Buna göre ankete katılanların yarıya yakın bir oranını gençler oluşturmakta iken yaşlıların ora-nı düşüktür (Grafi k 1).

Tablo 1: İllere göre 19 yaş üstü Nüfus ve Örneklem Dağılımı

İL MERKEZ NÜFUS ÖRNEKLEM

SAYISI

ANKET SAYISI YÜZDE %

Ağrı 75.982 38 36 4,8

Batman 184.698 92 93 12,3

Bingöl 86.336 43 43 5,7

Bitlis 36.862 18 18 2,4

Diyarbakır 509.768 253 254 33,6

Hakkari 45.699 23 23 3,0

Mardin 76.679 38 40 5,3

Siirt 76.222 38 40 5,3

Şanlıurfa 368.552 183 181 24,0

Şırnak 21.317 11 11 1,5

Tunceli 29.257 15 16 2,1

TOPLAM 1.511.372 752 755 100,0

Page 8: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

7

YAŞ (%)

Kad n44%

Erkek56%

Grafi k 1

Grafi k 2

Cinsiyet dağılımına göre ankete katılanların yarıdan biraz fazlasını (%56) erkekler, %44’ünü kadınlar oluşturmaktadır. Bölge geneli erkek ve kadın nüfus oranları göz önün-de tutulduğunda bunlar gerçeğe yakın oranlardır (Grafi k 2).

CİNSİYET (%)

Page 9: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

8

Çiftçi

Di er

Emekli

Serbest meslek

zel sektör çal an

siz

Memur

çi

Ögrenci

Ev han m

Esnaf

0,4

0,8

3,6

4,8

5,8

7

7,4

10,3

14,7

22,3

22,9

0

5

10

15

20

25

30

35

0-350 TL 351-680 TL 681-1000TL

1001-1500TL

1501-2000TL

2001 TL veuzeri

12

22

30

14

1012

Grafi k 3

Grafi k 4

Gelir durumu dağılımına baktığımızda ankete katılanlarda en yüksek oran %30 ile 681-1000 TL arası gelire sahip, “alt orta gelir” düzeyinde bulunan grup oluşturmaktadır. En düşük oran ise %10 ile 1501-2000 TL arasında gelire sahip “üst orta gelir” düzeyinde bulunan grup oluşturmaktadır (Grafi k 4).

Meslek dağılımına göre ankete katılanların çoğunluğunu sırasıyla esnaf (%22,9), ev hanımı (22,3), öğrenci (14,7) ve işçi (%10,3) oluşturmaktadır (Grafi k 3).

İŞ/MESLEK (%)

GELİR DURUMU (%)

Page 10: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

9

Din/Mezhep dağılımına göre ankete katılanların büyük çoğunluğunu (%66) Müslüman- Şafi ler oluşturmaktadır. Hanefi lerin oranı, %29,1, Aleviler ise %2,9 düzeyindedir. Ezidi, Hıristiyan ve diğer inanç gruplarının toplam oranı %2,0’dir (Grafi k 5).

İl merkezinde yaşama süresine göre ankete katılanların yarıdan fazlası (%56,4) 21 yıl-dan fazla bir süredir görüşme yapılan ilde yaşayan kişilerden oluşmaktadır. Görüşme yapılanlar arasında bir yıldan daha az süre ilde yaşayanların oranı ise %5,2’dir (Grafi k 6).

010203040506070

afii Hanefi Alevi Ezidi Hristiyan Di er

66

29,1

2,9 0,3 0,4 1,3

Bir y ldan az

6-10 y l

11-15 y l

1-5 y l

16-20 y l

21 y l ve üstü

5,2

6,2

6,9

11

14,3

56,4

Grafi k 5

Grafi k6

DİN/MEZHEP (%)

İL MERKEZİNDE YAŞAMA SÜRESİ (%)

Page 11: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

10

Etnik köken dağılımına göre ankete katılanların %82,3’ü Kürt (Zaza-Kırmanç), %7,3’ü Arap, %9,1’i Türk olduğunu belirtmiştir (Grafi k 7).

Eğitim durumuna göre ankete katılanların en yüksek iki grubu %35 oranıyla Lise ve İlköğretim mezunlarından oluşmaktadır. Okur-yazar olmayanlar %6, okur-yazar olup okul bitirmemiş olanlar %5, üniversite mezunu %18, yüksek lisans yapmış olanlar %1’dir (Grafi k 8).

82,3

7,3 9,11,3

Kürt Arap Türk Di er

0

10

20

30

40

6 5

35 35

18

1

Grafi k 7

Grafi k 8

ETNİK KÖKEN (%)

EĞİTİM DURUMU (%)

Page 12: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

11

12 Haziran 2011 tarihinde yapılan milletvekili genel seçimlerinde verdikleri oy dağılı-mına göre ankete katılanların %50,7’si Bağımsız BDP, %31’i AKP, %2,1 CHP ve %0,7 ise MHP seçmenlerinden oluşmaktadır. Bu soruya Hak-PAR’a oy verdim diyenlerin oranı %0,8; seçimleri boykot ettim diyenlerin oranı %2,6; geçersiz oy kullandım diyenler %4; diğer partilere oy verdim diyenler %4,9 ve oy kullanmadım diyenlerin oranı %3,2’dir (Gra-fi k 9).

V. ÖZET SONUÇLAR

1) 1982 Anayasası Algısı

Türkiye, yaklaşık otuz yıllık bir süredir 1982 anayasası ile yönetilmektedir. 1982 Anayasa’sı yürürlüğe girdiği günden bu yana defalarca değişikliğe uğramış bir anayasa olmasına karşın değişmeyen ruhu ve temel ilkeleri açısından meşruiyeti sürekli tartışı-lan bir anayasadır. Bu açıdan 1982 anayasasının bölge halkı tarafından nasıl algılandığı önemlidir.

Araştırmaya katılan bölge halkının büyük bir çoğunluğu (%65), 1982 Anayasası’nı hiç okumamış olmakla birlikte 1982 Anayasa’sına ilişkin genel algısı “olumsuz” niteliktedir. 1982 Anayasa’sının en ağır basan niteliği hakkında araştırmaya katılanların yarıya yakını (%47,3) mevcut anayasayı “askeri-baskıcı bir anayasa” olarak görmekte; faşizan ve mil-liyetçi olarak görenlerin toplamıyla birlikte (%31,8) bu oran %79,1 seviyesine ulaşmak-tadır (Grafi k 10-11).

50,7

31,0

2,1 0,8 0,7 2,6 4,0 4,9 3,2

Grafi k 9

12 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE

HANGİ PARTİYE OY VERDİNİZ? (%)

Page 13: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

12

Tamam n okudum

8%Baz bölümleri

okudum27%

Hiç okumad m65%

47,3

18,2

13,6

7,9

5,8

4,4

1,9

0,9Cinsiyetçi bir anayasa

Fikrim Yok

Sermayenin ç karlar n koruyan

Milli menfaatlere uygun

Demokratik

Milliyetçi

Fa izan bir anayasa

Askeri bask c

Grafi k 10

Grafi k 11

1982 ANAYASASINI HİÇ OKUDUNUZ MU?

1982 ANAYASA ALGISI (%)

Page 14: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

13

İster BDP isterse AKP seçmeni düzeyinde olsun mevcut anayasanın bu “olumsuz” al-gısı araştırmaya katılan bölge halkının genel bir eğilimi olarak görünmektedir. Bu algıyı destekler nitelikte görebileceğimiz bir sonuç olarak bölgede ezici bir çoğunluk (%87) bu-gün Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu düşünmektedir (Grafi k 12).

2) Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa Beklentisi

Türkiye’nin özellikle son on yıllık sürecine baktığımızda bir yanda mevcut anayasanın meşruiyeti sorgulanırken diğer yanda toplumun yeni bir anayasa ihtiyacı olduğu açıkça ifade edilmektedir. Bu ihtiyaç, kimilerine göre değişen dünya koşulları nedeniyle ortaya çıkmıştır ve kimilerine göre ise Türkiye’nin kendi iç dinamikleri bu ihtiyacı yaratmıştır. Araştırmaya katılanların çoğu bu ihtiyacın doğmasında iç dinamiklere işaret etmekte ve Türkiye’de yeni bir anayasa ihtiyacının doğmasının gerisinde temel toplumsal ve siyasal sorunların eşit düzeyde etkili olduğu görülmekle birlikte, bölge halkı bu ihtiyacın doğ-masında “Kürt Sorununu” en etkili faktör olarak (%79) belirterek yeni anayasa ihtiyacı ve Kürt Sorunu arasında nedensel bir ilişki kurmaktadır (Grafi k 13).

Kat l yorum87%

K smen kat l yorum

4%

Kat lm yorum6%

Fikrim yok3%

Grafi k 12

BUGÜN TÜRKİYE’NİN YENİ BİR

ANAYASAYA İHTİYACI OLDUĞU FİKRİNE

KATILIYOR MUSUNUZ?

Page 15: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

14

Avrupa Birli inin talepleri

Alevi Sorunu ve Alevilerin Talepleri

Askeri vesayet ve demokratikle me sorunu

Türk ve Müslüman olmayan di er etnik vedinsel kesimlerin ya ad sorunlar

Kürt Sorunu

Mevcut anayasan n felsefesinden kaynaklsorunlar

Ba örtüsü ve Türban sorunu

Türkiye'deki sermaye çevrelerinin yenidemokratik bir anayasa istemeleri

D Güçlerin Türkiye'yi yeni bir anayasayapmaya zorlamas

44

29

61

53

79

61

59

45

43

26

21

19

18

11

16

19

20

21

10

15

7

11

4

6

9

14

11

13

25

7

14

5

6

11

11

17

7

10

6

4

1

11

2

10

8

Oldukça Etkilidir Biraz Etkilidir Çok Az Etkilidir Hiç Etkisi Yoktur Fikrim Yok

Grafi k 13

YENİ ANAYASA İHTİYACININ DOĞMASINDA

ETKİLİ OLAN FAKTÖRLER (%)

Page 16: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

15

Bu sonuç, bugün Türkiye’de yeni bir anayasa ihtiyacını doğuran “toplumsal kriz” ne-dir sorusu etrafında kamuoyunda anayasa yapımının nedenleri üzerine yürütülen tartış-malara sosyolojik bir perspektif sunması bakımından önemlidir. Siyasi parti seçmenleri arasında ise bu oranın BDP seçmeninde %87 ve AKP seçmeninde %68 olduğu görülmek-tedir (Grafi k 14).

Araştırmaya katılan bölge halkında Kürt Sorunu ve yeni anayasa ihtiyacı arasında iliş-ki olmadığını düşünenlerin oranı ise oldukça düşüktür (Grafi k 13: %5). Benzer şekilde bölgede toplumsal sorunlar sıralamasında en önemli birinci sorun olarak %50,8 oranla Kürt Sorunu görülürken, ekonomik sorunlar %41 oranla en önemli ikinci toplumsal so-run olarak değerlendirilmektedir (Grafi k 15-16).

0

10

20

30

40

50

60

70

80

90

Ba ms z BDP AKP

87

68

7

17

3 538

2

Oldukça Etkilidir Biraz Etkilidir Çok Az Etkilidir

Hiç Etkisi Yoktur Fikrim Yok

Grafi k 14

YENİ BİR ANAYASA İHTİYACININ DOĞMASINDA

KÜRT SORUNU FAKTÖRÜ (%)

Page 17: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

16

50,8

33,5

1,5

2,3

3,9

0,4

1,8

3,7

0,4

0,6

0,6Di er

Çevre Sorunlar

Ba Örtüsü

Ayr mc l k, rkç l k, milliyetçilik, mezhepçilik,

Kad n Sorunu

Sa l k Sorunu

E itim Sorunu

Adalet Sorunu

E itsizlik

Ekonomik Sorunlar

Kürt Sorunu

18

414

4

12

2

1

4

17

12

3

Di er

Çevre Sorunlar

Ba Örtüsü

Ayr mc l k, rkç l k, milliyetçilik, mezhepçilik,

Az nl klar sorunu

Kad n Sorunu

Alevi Sorunu

Sa l k Sorunu

E itim Sorunu

Adalet Sorunu

E itsizlik

Ekonomik Sorunlar

Kürt Sorunu

Grafi k 15

Grafi k 16

BİRİNCİ EN ÖNEMLİ TOPLUMSAL

SORUN (%)

İKİNCİ EN ÖNEMLİ TOPLUMSAL

SORUN (%)

Page 18: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

17

Kürt Sorunu ve Ekonomik Sorunların oranları birbirine yakın olmakla birlikte yeni bir anayasadan en öncelikli beklenti olarak bölge halkı, ekonomik sorunların çözülmesin-den ziyade (%7,9), Kürt Sorununun çözümünü ve barış getirmesini toplamda %50,7 ora-nında istemekte ve yeni anayasadan beklentisini demokratik, çoğulcu, sivil, özgürlükçü bir anayasa (%33,1) olarak ortaya koymaktadır (Grafi k 17).

Beklentiye paralel olarak araştırmaya katılanların yarısı, demokratik, sivil, çoğulcu yeni bir anayasayla Türkiye’nin belli başlı kimi sorunlarının tamamen çözüleceğini dü-şünmekle birlikte Kürt Sorununu tamamen çözer diyenlerin oranı %52 ve hiç çözemez diyenler ise %2 düzeyindedir. Benzer şekilde Kadın Sorunu (%47,9), işsizlik ve yoksulluk (%47), diğer etnik ve dinsel inançların sorunları (%51,7), askeri vesayet ve demokratik-leşme sorunu (%51) yeni bir anayasayla tamamen çözülür sorunlar olarak görülmekte-dir (Grafi k 18).

Grafi k 17

21,3

7,9

29,4

33,1

5,9

2,4Di er

E itlik sa lamas /getirmesi

Demokratik, ço ulcu, sivil, özgürlükçübir anayasa olmasBar Getirmesi

Ekonomik sorunlar çözmesi

Kürt Sorununu çözmesi

YENİ BİR ANAYASADAN ÖNCELİKLİ

BEKLENTİLER (%)

Page 19: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

18

Buna karşın Alevi Sorunu’nun (%37,7) ve Türkiye’nin AB’ye girmesinin (%32,6) yeni bir anayasayla tamamen çözüleceği algısı bölgede düşük görünen iki konudur. BDP seçme-ninde demokratik, çoğulcu ve sivil yeni bir anayasanın Kürt Sorununu çözebileceği bek-lentisi %55 düzeyindeyken, bu oran AKP seçmeninde %49’dur (Grafi k 19).

Türkiye'nin Avrupa Birli ine GirmeSorunu

Alevi Sorunu

Askeri vesayet ve demokratikle mesorunu

Türk ve Müslüman olmayan di eretnik ve dinsel inançlar n sorunlar n

Kürt Sorunu

sizlik ve yoksulluk gibi ekonomiksorunlar

Kad n Sorunu

32,6

37,7

51

51,7

52

47

47,9

29,8

24,5

24

23,6

23

24

23,2

14,4

12,5

9

10,9

10

13

12,5

19,6

17,4

10

10,9

13

15

14,3

3,6

7,9

6

2,9

2

1

2,1

Fikrim Yok Hiç Çözemez Çok Az Çözer Biraz Çözer Tamamen Çözer

Grafi k 18

DEMOKRATİK, SİVİL, ÇOĞULCU YENİ BİR

ANAYASA SORUNLARI NE ORANDA ÇÖZER? (%)

Page 20: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

19

0102030405060

Ba ms z BDP AKP

55 49

23 239 1013 14

4

Tamamen Çözer Biraz Çözer Çok Az Çözer

Hiç Çözemez Fikrim Yok

Bölgede her ne kadar yeni anayasa ihtiyacının doğmasında en etkili faktör olarak Kürt Sorunu (Grafi k 13: %79) görülmesine karşın demokratik, çoğulcu, sivil yeni bir anayasay-la bu sorunun “tamamen çözüleceği” beklentisinin (Grafi k 18: %52) azaldığı gözlenmek-tedir. Bu oranlara siyasi partiler düzeyinde baktığımızda, BDP seçmeninin %87’si (Grafi k 14) yeni bir anayasa ihtiyacının doğmasında en etkili faktör olarak Kürt Sorununu görür-ken, demokratik, çoğulcu, sivil yeni bir anayasayla bu sorunun “tamamen çözüleceği” beklentisinin BDP’lilerde %55’e (Grafi k 19) düştüğü görülmektedir (Fark: %32). Durum AKP’lilerde ise %68’e karşın (Grafi k 14 ve 19) %49’dur (Fark:%19). Bu farkı göz önünde bulundurduğumuzda, bölge halkının Kürt Sorununu sadece “anayasal” bir sorun olarak görmediği; sorunun büyük oranda “anayasal” bir boyuta sahip olduğunu düşünmelerine karşın başka pek çok faktörün de Kürt Sorunu algılarında etkili olduğu ve “tamamen çözümünü” sadece yeni bir anayasaya bağlamadıkları anlaşılmaktadır. Bu sonuçtan ha-reketle kamuoyunda Kürt Sorununun anayasal bir sorun olduğu tartışmaları çerçeve-sinde sorunun yeni bir anayasayla tamamen çözülebileceği beklentisi üzerine yeniden düşünülmesi gerekmektedir.

3) Anayasa Yapım Yöntemi

Anayasaların kim tarafından ve hangi yöntemle yapılacağı demokratik bir anaya-sa yapım süreçlerinde karşılaşılan önemli hukuki ve siyasi yöntem tartışmaları arasın-da gelmektedir. Araştırmaya katılan bölge halkı, yeni bir anayasa yapacak güç olan “asli kurucu iktidar” olarak “Halka” işaret etmektedir. Yeni anayasayı halk yapsın diyenlerin

Grafi k 19

DEMOKRATİK, ÇOĞULCU VE SİVİL YENİ

BİR ANAYASA KÜRT SORUNUNU

NE DERECE ÇÖZER (%)

Page 21: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

20

Mevcut TBMMyapmal

Yeni bir'anayasameclisi'yapmal

Halk uzun süretart t ktan

sonra kendisiyapmal

Fikrim Yok

21,614,7

60,1

3,6

BDP ve AKP seçmenleri arasında da bu konuda belirgin bir farklılaşmanın olduğu gö-rülmekte; BDP’ye oy verenlerin %71’i asli kurucu iktidar olarak Halkı gösterirken AKP seçmeninin kendi içinde farklı eğilimler taşıdığı görülmektedir. Buna göre AKP seçme-ninin asli kurucu iktidar olarak %36’sı mevcut Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM); %14’ü “Anayasa Meclisini” ve %46’sı “Halkı” işaret etmektedir. Kim yapmalı sorusuna seçmen düzeyinde “fi krim yok” diyenlerin oranlarına baktığımızda (AKP %4; BDP %3) bölge halkının bu konuda bilinçli bir biçimde birbirinden farklılaşmış olduğu görülmek-tedir (Grafi k 21).

oranı, mevcut TBMM ve “Anayasa Meclisi” yapsın diyenlerden açık ara yüksektir (%60,1) (Grafi k 20).

Grafi k 20

YENİ ANAYASAYI KİM YAPMALI? (%)

Page 22: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

21

0

20

40

60

80

100

120

Mevcut TBMMyapmal

Yeni bir'anayasameclisi'yapmal

Halk uzun süretart t ktan

sonra kendisiyapmal

Fikrim Yok

10 16

71

3

36 14

46

4

Ba ms z BDP AKP

Yapılacak yeni bir anayasayı demokratik kılacak niteliklerden bir tanesi de, taleplerinin anayasaya yansımış olduğu görmesiyle “bu benim yaptığım anayasadır” diyecek ve bu sayede kendisini yeni anayasaya bağlı hissedecek olan toplumun bu sürece katılımıdır. Bu konuda araştırmaya katılan bölge halkının tamamının hemfi kir olduğu rahatlıkla söyle-nebilir. Yeni anayasa yapım sürecine Sendika, Dernek, Vakıf ve Üniversiteler gibi toplum-sal kesimlerin katılımı “çok önemli” (%89) görülmektedir (Grafi k 22). Bu sürece aynı za-manda yurttaşların dahil edilmesi, görüşlerinin alınması ve katılımlarının sağlanması da (%92) “çok önemli” bulunmaktadır. Yurttaş ve sivil toplum örgütü katılımının çok önemli görüldüğü bölgede, yapılacak yeni anayasa için “toplumsal uzlaşı” aranması gerektiği düşüncesi hakimdir (%93). Bir süreç olarak anayasa yapımında oluşturulacak “taslak metnin” her koşulda toplumda tartışılmaya sunulması ve her koşulda yeni anayasanın “halk oylamasına” (referandum) sunulması gerektiği yine “çok önemli” görülmektedir (Grafi k 22).

Grafi k 21

YENİ ANAYASAYI KİM YAPMALI? (%)

Page 23: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

22

Sendika,Dernek, Vak f,Üniversiteler

gibi genitoplumsalkesimlerinkat l m n nsa lanmas

Yurtta lar ngörü lerininal nmas ve

kat l mlar n nsa lanmas

Yeni anayasaiçin toplumsal

uzla aranmas

Bir anayasametni

olu turulduktansonra bumetnin

toplumdatart maya

aç lmas

YeniAnayasan n her

ko uldareferanduma

sunulmas

89 92 93 91 88

6 5 4 6 63 2 2 1 42 1 1 2 2

Çok Önemli Biraz Önemli Önemli De il Fikrim Yok

Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında dört siyasi parti temsilcilerinin eşit katılı-mıyla oluşan ve görevi “anayasa yapım sürecini yönetmek ve anayasa taslak metni hazır-lamak” olan Anayasa Uzlaşı Komisyonunun çalışmaları hakkında bölge halkının sadece %18’i bilgi sahibi olmadığını ifade ederken komisyonun çalışmalarından haberdar olan çoğunluk içinde (%82) komisyona halkın görüşlerinin “yeterli” ulaştığını düşünenler ol-dukça düşüktür (%10). Komisyona halkın görüşlerinin hiç ulaşmadığını düşünenler %21 iken, yetersiz bulanlar %36 ve biraz ulaştığını düşünenler %15’tir (Grafi k 23).

Grafi k 22

YENİ ANAYASA VE KATILIM (%)

Page 24: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

23

10%15%

36%

21%

18%

Yeterli

Biraz

Yetersiz

Hiç

Komisyonun çal malarhakk nda bilgim yok

4) Yeni Anayasa ve Talepler

Yeni anayasanın temel felsefesi ve ilkeleri konusunda araştırmaya katılan bölge halkı çağdaş, demokratik, toplumun çoğulcu yapısını tanıyan, evrensel hukuka dayalı yeni bir anayasa talep etmekte ve bunun tüm Türkiye’de talep edilen yeni anayasanın içeriğiyle örtüştüğü görülmektedir (Grafi k 24).

³ Bkz. https://yenianayasa.tbmm.gov.tr/calismaesaslari.aspx

Grafi k 23

HALKIN GÖRÜŞLERİ ANAYASA UZLAŞI

KOMİSYONUNA NE ÖLÇÜDE ULAŞMAKTADIR?

Page 25: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

24

0 20 40 60 80 100

Toplumun ço ulcu yap s n tan mak

Atatürk Milliyetçili ine dayanmak

Atatürk lke ve nk lâplar na ba lkalmak

Demokrasi, insan haklar ve hukukunüstünlü ü gibi evrensel de erlere…

Devletin ve ülkenin bölünmezli inikorumak

Devletin ç karlar n her eyin üstündetutmak

Sosyal Devlet olmak

Vatanda lara geni karar yetkisitan mak

Laik olmak

Ülkede ve dünyada bar gözetmek

Çevreci ve ekolojik olmak

Her tür milliyetçi, rkç , militarist vecinsiyetçi kuraldan kaç nmak

93

18

20

95

66

42

95

95

76

98

99

97

3

20

22

2

16

15

2

2

12

1

1

1

2

57

54

2

15

40

2

2

11

1

2

5

4

1

3

3

1

1

1

1

Kesinlikle Olmal Olmasa da Olur Kesinlikle Olmamal Fikrim Yok

Grafi k 24

YENİ ANAYASA’NIN TEMEL İLKELERİ (%)

Page 26: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

25

Buna göre, yapılacak yeni anayasadan: ülkede ve dünyada barışı gözetmesi; demok-rasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi evrensel değerlere dayanması; toplumun farklılıklarını bastırmadan çoğulcu yapısını tanıması; her tür milliyetçi, ırkçı, militarist ve cinsiyetçi ilkeden uzak durması; yurttaşlara geniş karar yetkisi tanıması; sosyal, çevreci ve ekolojik bir anayasa olması talep edilmektedir. Araştırmaya katılanların büyük çoğun-luğu (%90’dan fazlası) yeni anayasada bu ilkelerin “kesinlikle olması” gerektiğini ifade et-mektedir. Buna karşın “Kemalist İdeoloji’nin” ilkeleri olarak da tanımlanan “Atatürk İlke ve İnkılapları” ile “Atatürk Milliyetçiliği’nin” yeni anayasada “kesinlikle olması” gerektiğini düşünenlerin oranı ise düşük düzeydedir (%18-20).

Yeni anayasanın temel ilkeleri çerçevesinde bölge halkının oldukça ilginç sayı-labilecek iki hususta önemli ayrım yaptığı görülmektedir. Birincisi “devletin çıkarları”, ikincisi “devletin bölünmezliği” meselesidir. Bölge halkı “devletin ve ülkenin bölünmezli-ğini”, “devletin çıkarlarından” açık biçimde ayrı düşünmekte ve yeni anayasanın “devletin çıkarlarını her şeyin üstünde” gören bir anayasa olmamasını (%40) ve fakat “devletin ve ülkenin bölünmezliğini” koruması gerektiğini (%66) belirgin bir farkla ifade etmektedir (Grafi k 24). Bu fark açıktır ki, bölge halkının büyük çoğunluğunun kendi kaderini “ortak yaşamda” gördüğü şeklinde bir mesaj olarak okunabilir. Ancak devletin çıkarlarını her şeyin üstünde tutan, bunları gözeten ilke konusunda bölge halkı kendi içinde tam bir ku-tuplaşma yaşamakta, yeni anayasanın bu ilkeyi kesinlikle gözetmesi gerektiği önemli bir kesim (%42) tarafından da ifade edilmektedir.

Mevcut 1982 Anayasa’sında olduğu gibi, yapılacak yeni anayasada da “değiştirile-mez hükümler” hususunda bölge halkının büyük bir çoğunluğu bu tür hükümlerin yeni anayasada yer almasını istememektedir (%66). Ancak yeni anayasada da değiştirilemez hükümler olmalı diyenlerin (%31) büyük çoğunluğu bunu devletin şekli (%49); demokra-tik, laik, sosyal hukuk devleti ilkesi (%59) ve tek bayrak (%55) olarak belirtmiştir (Grafi k 25-26).

Evet Olmal31%

Hay r Olmamal66%

Fikrim Yok3%

Grafi k 25

YENİ ANAYASADA DEĞİŞTİRİLMEZ

HÜKÜMLER OLMALI MI? (%)

Page 27: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

26

Hem yeni anayasa tartışmaları çerçevesinde hem de Türkiye’nin demokratikleşmesi bağlamında ele alınan önemli gündem maddelerinden bir tanesi de Türkiye’nin idari ya-pısının dönüştürülmesi ve yeniden düzenlenmesidir. Yeni bir anayasa yapımı bunun için önemli bir fırsat olarak değerlendirilmekte ve Türkiye’nin mevcut idari yapısıyla devam etmesinin artık mümkün olmadığı dile getirilmektedir. Bu çerçevede bölge halkı da yeni anayasayla birlikte Türkiye’nin idari yapısında köklü dönüşümler yapılması gerektiği mesajını vermekte ve bu mesaj mevcut idari yapıyla devam edilmelidir diyenlerin (%20) düşük oranda olmasıyla kendini göstermektedir (Grafi k 27). Ancak değişime “evet” di-yenlerin, nasıl yeni bir idari yapı sorusuna net cevapları olduğu söylenemez. En fazla talep edilen şey mevcut idari yapıyla devam edilmemesi gerçeğidir ve bunlar arasında ise “yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılması” en yüksek orandır (%36).

0

20

40

60

80

4959 55

35 34

5141 45

65 66

Olmal Hay r Olmamal

Grafi k 26

YENİ ANAYASADA DEĞİŞTİRİLMEZ

HÜKÜMLERDEN HANGİLERİ OLMALI? (%)

Page 28: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

27

Yeni anayasada Kürt meselesine bireysel hak ve özgürlükler temelinde mi, yoksa kolektif ve grup hakları temelinde mi bir çözüm bulunacağı, anayasa yapım sürecinin en kritik eşiklerinden birini oluşturmaktadır. Bölge cephesinden bakıldığında yeni anayasay-la birlikte Kürtlerin yasal bir siyasi statü talebi içinde oldukları gözlenmekte ve mevcut durumun korunması gerektiğini düşünenlerin oranı sadece %10’u geçmemektedir. Bu çerçevede baktığımızda ister bağımsızlık, ister demokratik özerklik, ister federasyon ve isterse idari özerklik şeklinde olsun ankete katılanların %80’nin yeni anayasayla birlikte Kürtlere statü talep ettiği görülmektedir (Grafi k 28). Buna göre statü olarak bağımsızlık diyenler %19,3; demokratik özerklik diyenler %41,2; federal yönetim diyenler %11,7 ve belediyelerin geniş yetkilere sahip olduğu idari özerklik diyenler %9,3’tür.

05

10152025303540

Mev

cut m

erke

ziid

ari y

apko

runm

ald

rYe

rel y

önet

imle

rinye

tkile

riar

trlm

ald

r.

Fede

ratif

bir

yap

kabu

l edi

lmel

idir.

Bölg

esel

yöne

timle

rol

utu

rulm

ald

r

Di

er

Fikr

im Y

ok

20

36

12

24

26

Grafi k 27

YENİ ANAYASADA TÜRKİYE’NİN İDARİ

YAPISI NASIL OLMALI?

Page 29: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

28

Bu sonuçlar, SAMER’in Mart 2012’de Diyarbakır ölçeğinde yaptığı bir başka araştır-mayla karşılaştırıldığında her iki araştırmanın sonuçlarının birbirini destekler nitelikte yakın olduğu görülecektir.

Siyasi parti seçmen dağılımına baktığımızda yeni anayasayla birlikte Kürtlerin sta-tüsü Demokratik Özerklik olsun diyen BDP seçmenlerinin oranı %55; bağımsızlık diyen-ler %20; federasyon %15 ve idari özerklik diyenler %6’dır. Ve toplamda baktığımızda BDP seçmeninin % 96’sı bu konuda görüş bildirmiş ve statü talebini dile getirmiştir (Grafi k 29). BDP seçmenine kıyasla statü talebi AKP seçmeninde daha az olmakla birlikte toplamda bakıldığında AKP seçmenlerinin de %62’sinin statü talebini dile getirdikleri görülmekte ve “fi krim yok” ve “hiçbir statü tanınmamalıdır” diyenlerin oranı ise %38’de kalmaktadır.

19,3

41,2

11,79,3

9,19,4

Ba ms zl k

Demokratik Özerklik

Federal Yönetim

Belediyelerin geni yetkileresahip oldu u adem-i merkeziyönetim ( dari Özerklik)Hiçbir statü tan nmamal d r

Fikrim Yok

Grafi k 28

YENİ ANAYASADA KÜRTLERİN STATÜSÜ (%)

Page 30: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

29

0

10

20

30

40

50

60

20

55

15

62 2

15

27

713

18 20

Etnik köken dağılımına baktığımızda Kürtlerin statüsü konusunda bölgede yaşa-yan Kürtlerin %46’sı en çok “Demokratik Özerklik” derken Arapların %27’si en çok “ba-ğımsızlık” ve Türklerin %26’sı en çok “hiçbir statü tanınmamalıdır” cevaplarını vermiştir (Grafi k 30).

Grafi k 29

Söz konusu araştırma sonuçları için: http://www.ssamer.com/Raporlar/90 4

YENİ ANAYASADA KÜRTLERİN STATÜSÜ (%)

Page 31: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

30

0

5

10

15

20

25

30

35

40

45

50

Kürt Arap Türk

19

27

17

46

22

17

139

69

1512

6

16

26

711

22

Ba ms zl k

Demokratik Özerklik

Federal Yönetim

Belediyelerin geni yetkileresahip oldu u adem-i merkeziyönetim ( dari Özerklik)

Hiçbir statü tan nmamal d r

Fikrim Yok

Grafi k 30

Yeni anayasa ve Kürtlerin Statüsü sorunuyla bağlantılı olarak resmi dil ve eğitim dili konularında nasıl bir dönüşümün yaşanacağı merak edilen konulardan bir tanesidir. Yeni anayasada resmi dil olmamalı (%4,6) ve mevcut uygulama korunmalı (%6,8) diyen-lerin düşük oranda olması, yeni anayasayla birlikte “dil” konusunda değişim talebi bu-lunduğunun ve mevcut uygulamadan bölge halkının memnun olmadığının bir işaretidir. Bölge halkının büyük çoğunluğu (%44,1) Türkçe’nin “resmi dil” olmasını ve diğer tüm dillerin her alanda yazılı ve sözlü serbestçe kullanılabilmesi durumunda istemekle bir-likte birden çok ya da iki resmi dil taleplerini de ifade etmektedir (Grafi k 31). Buna göre Türkçe ve Kürtçe’nin birlikte resmi dil olmasını isteyenlerin oranı %19,7; vatandaşların konuştuğu tüm anadiller resmi dil olsun diyenlerin oranı %17,2’dir. Her iki oran birlikte değerlendirdiğimizde çokdilli resmi dil uygulamasına geçilsin diyenlerin oranı %36,9’a çıkmaktadır.

YENİ ANAYASADA KÜRTLERİN STATÜSÜ (%)

Page 32: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

31

4,66,8

44,1

19,717,2

7,6

Yeni Anayasada resmi dile yerverilmemeli

Mevcut uygulama korunmal

Ülkenin resmi dili Türkçeolmal , di er diller her alandayaz l ve sözlü serbestçekullan labilmeliÜlkenin resmi dili Türkçe veKürtçe olmal , di er diller heralanda yaz l ve sözlü serbestçekullan labilmeliVatanda lar n konu tu u tümanadiller resmi dil olarak kabuledilmeli

Bölge resmi dili olmal (birbölgede vatanda lar nkulland anadil bölge resmidili olmal )

Eğitim dili konusunda bölge halkı mevcut uygulamanın değiştirilmesi yönünde talep-lerde bulunmakla birlikte sadece Türkçe’nin eğitim dili olması ve diğer dillerin seçmeli ders olarak okutulması talepleri %35 dolayındadır. Eğitim dili herkesin kendi anadilinde ve eğitimin her düzeyinde olmalı diyenler ile Türkçe ve Kürtçe birlikte eğitim dili olsun diyenler birlikte ele alındığında bu oran %57 dolayındadır (Grafi k 32).

Grafi k 31

YENİ ANAYASADA RESMİ DİL (%)

Page 33: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

32

Mevcutuygulama

devam etmeli

Sadece Türkçeolmal , di erdiller seçmeliders olarakö retilmeli

E itimin herdüzeyi ki inin

anadilindeolmal ve di erdiller seçmeliders olarakö retilmeli

Türkçe veKürtçe birlikte

e itim diliolmal , di erdiller seçmeliders olarakö retilmeli

Fikrim yok

7,55

35,10 35,23

21,59

0,53

33%

5%62%

Yeni anayasada hiçbir etnik gruba at f yap lmamal d r

Yeni anayasada sadece Türklük ve Kürtlü e birlikte at f yap lmal d r

Yeni anayasada Türklük ve Kürtlü ün yan s ra di er etnik gruplara daat f yap lmal d r

Araştırmaya katılan bölge halkının Kürtlerin Statüsü ve Türkçe dışındaki dillerde eğitim verilmesi yönündeki talepleriyle paralellik arz eden bir durum yeni anayasanın ülkenin etnik çoğulculuğunu yansıtması gerektiği yönündedir. Buna göre yeni anayasada Türklük ve Kürtlüğün yanı sıra diğer etnik gruplara da atıf yapılması gerektiğini söyleyen-lerin oranı %62 dolayındadır (Grafi k 33).

Grafi k 32

Grafi k 33

YENİ ANAYASADA EĞİTİM DİLİ (%)

YENİ ANAYASADA ETNİK KÖKENE

ATIF YAPILMALI MI?

Page 34: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

33

Etnik çoğulculuğa kapalı bir anayasa istenmediğinin bir diğer işareti olarak yeni ana-yasada sadece Türk ve Kürt etnik gruplarına atıf yapılsın diyenlerin oranının çok düşük olması gösterilebilir (%5). Bununla birlikte etnik çoğulculuğu kapsayıcı biçimde ifade edecek ve Türk ve Türk Milleti kavramlarının yerine yeni anayasada “Tüm Vatandaşlar” ifadesinin kullanılması (%42) ağırlıklı görüş olarak durmaktadır (Grafi k 34).

5) Devlet ve Din

Yeni anayasayla birlikte araştırmaya katılan bölge halkının, devlet-din ilişkisinde bir-takım düzenlemelerin yapılması gerektiği görüşü bulunmakla birlikte mevcut uygulama-larda köklü değişikliklere gidilmesi yönünde bir eğilim içinde olmadıkları görülmektedir. Yeni anayasanın etnik farklılıkları tanıması yönünde sahip oldukları eğilim gibi bölge hal-kı, yeni anayasayla birlikte farklı din ve inançların da tanınması gerektiği görüşüne sa-hiptir. Genel olarak bölge halkı laikliğin yeni anayasanın temel ilkeleri arasında kesinlikle olması gerektiğini (%76) ifade etmektedir (Grafi k 34).

Ancak laiklik algısının, devletin her tür inanca eşit mesafede durmasından ziyade dev-letin tüm dini inançlara eşit destek sunması yönünde bir algı olduğu görülmektedir (Gra-fi k 35).

10 13

3242

2 1

Türkiye Cumhuriyeti Yurtta Türkiye VatandaTürkiye Halklar Tüm vatanda larAnadolu ve Trakya Halklar Di eri

Grafi k 34

YENİ ANAYASADA TÜRK VE TÜRK MİLLETİ

KAVRAMLARININ YERİNE NE GELMELİDİR? (%)

Page 35: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

34

Diyanet i leri ba kanl kald r lmal d r

Cemevleri ibadethane olarak tan nmal d r

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi zorunlukalmal d r

Ba örtüsü ve dini simgeler her alandaserbest olmal d r

Devlet her tür dini inanca e it e it desteksunmal d r

Devlet hiçbir dini inanca desteksunmamal d r

28

69

58

91

95

28

7

10

11

5

2

6

60

15

30

4

2

62

5

6

1

1

4

Fikrim yok Hiç Kat lm yorum K smen kat l yorum Tamamen Kat l yorum

Grafi k 35

YENİ ANAYASADA DİN VE İNANÇLAR (%)

Page 36: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

35

Buna göre “devlet hiçbir dini inanca destek sunmamalıdır” seçeneğine “hiç katılmıyo-rum” diyenlerin oranı %62 iken, bunu destekler mahiyette olan “devlet her tür dini inanca eşit destek sunmalıdır” seçeneğine “tamamen katılıyorum” diyenlerin oranı %95 dola-yındadır. Diyanet İşleri Başkanlığının kaldırılmasına ilişkin aksi yönde görüş bildirenlerin (%60) oranı da bu algıyı destekler niteliktedir.

Başörtüsü ve dini simgelerin kamu kurumlarında, okullarda ve üniversitelerde kulla-nılıp kullanılamayacağı uzunca bir süredir Türkiye gündemini belirleyen konulardan bir tanesidir. Bu soruna ilişkin araştırmaya katılan bölge halkının büyük çoğunluğu (%91) başörtüsü ve dini simgelerin her alanda serbest olması gerektiğini ifade etmektedir. Buna karşın 1982 Anayasası’yla birlikte okullarda “zorunlu” kılınan “din dersi” konusun-daki Müslüman ve Suni olmayan vatandaşların beklenti ve taleplerinin aksine bölge halkı arasında bu dersin zorunlu olmasını isteyenlerin oranının %58 gibi yüksek bir düzeyde olduğu görülmektedir (Grafi k 35).

Alevi vatandaşların uzun süredir dile getirdikleri bir talep olarak “cem evlerinin sta-tüsü” konusunda bölge halkının yarıdan fazlasının duyarlı olduğu ve destek verdiği gö-rülmektedir. Yeni anayasada Cem evlerinin ibadethane olarak tanınması gerektiğine “ta-mamen katılıyorum” diyenlerin oranı %69 düzeyinde olmakla birlikte “hiç katılmıyorum” diyenlerin oranı %15 düzeyindedir (Grafi k 35).

6) Siyasi Partiler, Seçimler ve Milletvekili Dokunulmazlığı

Türkiye demokrasisinin en önemli sorunlarından biri olarak sürekli tartışılan konula-rın başında siyasi parti kapatmaları ve seçim sistemi gelmektedir. Özellikle uygulanmak-ta olan yüzde on seçim barajının Türkiye parlamenter demokrasisinde temsil sorunu tar-tışmalarını sürekli canlı tuttuğu, kapatılan siyasi partiler nedeniyle Türkiye’nin bir “siyasi parti mezarlığına” dönüştürüldüğü eleştirileri sıklıkla dile getirilmektedir. Diğer yandan kapatılan siyasi partilerden çoğunun Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi yurttaşlarının tercih ettiği partiler olması bölge halkının bu konuya dair farkındalığında önemli bir yer tutmaktadır.

Araştırmaya katılan bölge halkının büyük çoğunluğu uygulanmakta olan yüzde on seçim barajının düşürülmesi gerektiğini ifade etmektedir. Bunun devam etmesini iste-yenlerin oranı sadece %16 düzeyindedir. Büyük çoğunluk (%31,9) yeni anayasayla birlikte seçim barajının yüzde beşe düşürülmesini talep ederken, bunun yüzde üç olmasını iste-yenlerin oranı %16,6 düzeyindedir. Seçim barajı olmasın diyenlerin oranı ise %28,6’dır (Grafi k 36).

Page 37: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

36

Yine benzer biçimde bölge halkının büyük bir çoğunluğu siyasi partilere verilen kapatma cezasına karşı bir eğilim sergilemekte ve kapatma cezası da olmalı diyenlerin oranı küçük bir azınlığı temsil etmektedir (%8). Bu konuya dair bölge halkında genel iki eğilimin belirgin olduğu söylenebilir. Yaklaşık %44 oranında bir kesim siyasi partilerin kesinlikle kapatılmaması ve yerine başka cezaların olması gerektiğini ifade ederken, yak-laşık %43 oranında bir kesim tüzel kişilik olan siyasi partiye değil, suç işlediği düşünülen parti üyesi, yöneticisi veya milletvekiline ceza verilmesi gerektiğini ifade etmektedir (Gra-fi k 37).

%0 %3 %5 %7 %10

28,6

16,6

31,9

6,1

16,8

8

44 43

4 1

Siyasi partilere di er cezalar n yan nda kapatma cezas da kesinlikle olmalSiyasi partiler hiçbir zaman kapat lmamal , ba ka cezalar olmalSiyasi partiye de il, milletvekiline ceza olmalSiyasi Partilere hiçbir ceza verilmemeliDi er

Grafi k 36

Grafi k 37

YENİ ANAYASADA SEÇİM BARAJI (%)

YENİ ANAYASADA SİYASİ PARTİ CEZASI (%)

Page 38: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

37

Kamuoyunda “milletvekili dokunulmazlığı” olarak da bilinen seçilmiş milletvekillerinin kimi eylem ve düşünceleri nedeniyle yargılanamaması konusunda bölge halkının %39’u dokunulmazlığın tamamen kaldırılmasını talep ederken, dokunulmazlığın sınırlandırıla-rak sadece “kürsü dokunulmazlığı” şeklinde düzenlenmesi gerektiğini ifade edenlerin oranı %31 düzeyinde ve mevcut durumun devam etmesi gerektiğini ifade edenler ise %24 dolayındadır (Grafi k 38).

7) Düşünce ve İfade Hürriyeti

Evrensel hukuk ve uluslararası sözleşmeler çerçevesinde düşünce ve ifade hürriyeti-nin nasıl kullanılacağı ve sınırlandırılacağı bu konuya dair tartışmalardan bir tanesiyken bölge halkının genel eğilimine baktığımızda sınırsız bir düşünce ve ifade hürriyeti değil, toplumsal ve kültürel değerleri gözeten bir özgürlük algısına sahip olduğu görülmekte-dir.

Bölge halkının din ve inanç eğilimine uygun olarak manevi ve kutsal değerlerin eleş-tiri, alay ve espri konusu yapılmasına büyük oranda (%81) hiç katılmadığı görülmektedir. Manevi ve kutsal değerlerin eleştiri, espri ve alay konusu haline getirilmesi hususunda AKP seçmeninin (%88), BDP seçmenine (%76) göre daha hassas olduğu gözlenmektedir.

Milletvekilidokunulmazl

tamamenkald r lmal d r

Dokunulmazl ks n rland r lmal ,

sadece kürsüdokunulmazl

olmal

Mevcut durumkorunmal

Fikrim Yok

39

31

24

6

Grafi k 38

YENİ ANAYASADA MİLLET VEKİLLİĞİ

DOKUNULMAZLIĞI (%)

Page 39: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

38

8) Doğal Kaynakların Kullanımı ve Ekonomi

Özellikle son yıllarda yoğunlukla kırsal alanda yaşayan vatandaşların faydalandığı akarsular üzerine kurulan Hidroelektrik Santrallere (HES) karşı yöre insanlarının hu-kuki itirazları, protestoları ile gündeme gelen tabi varlıkların nasıl kullanılması gerektiği sorusu bu yöndeki önemli tartışmalardan bir tanesidir. Bu konuda tek karar merci olan devletin, kamusal kullanım değeri olan varlıkların özelleştirilmesiyle toplumu bu kaynak-ları kullanımdan mahrum bırakan politikaları araştırmaya katılan bölge halkı tarafından da eleştirilmekte ve bölge halkının yarıya yakın bir kesimi (%46) yeni anayasayla birlikte doğal kaynakların kullanımında karar mercin “yöre insanı” olması gerektiğini ifade et-mektedir (Grafi k 40).

Yine benzer biçimde bölge halkının büyük bir kesimi (%81) ayrımcılığı ve ırkçılığı dü-şünce ve ifade hürriyeti kapsamında değerlendirmediği görülmekte ve bunlara karşı ol-duğunu ifade etmektedir (Grafi k 39).

Kin, nefret vedü manl k

içeren dü ünceve ifadelere

ceza olmal d r

Ayr mc , rkçifade ve

dü üncelereceza olmal d r

Manevi veKutsal de erlerele tiri, espri ve

alay konusuolabilir

Her tür dü ünceve ifade

tamamenserbest

olmal d r veceza

almamal d r

Dü ünce veifadeler

devletin vemilletin

de erlerineayk r

olmamal d r

7581

11

7562

8 6 613 1415 12

81

1122

2 1 2 1 2

Tamamen Kat l yorum K smen kat l yorum Hiç Kat lm yorum Fikrim yok

Grafi k 39

YENİ ANAYASADA DÜŞÜNCE VE İFADE

HÜRRİYETİ (%)

Page 40: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

39

Bu yaklaşım bölge halkının karar süreçlerine “yurttaş katılımı” konusunda yeni ana-yasa vatandaşlara geniş karar yetkisi vermelidir ilkesiyle de uyuşmaktadır (Grafi k 24). Araştırmaya katılanların %19’u ise doğal kaynakların kullanımının belediyelerin dene-timinde olması gerektiğini ifade ederken devletin karar merci olmasını işaret edenlerin oranı %27’dir.

Devletin ekonomik faaliyeti hususunda bölge halkının büyük bir çoğunluğunda dev-letçi bir ekonomik anlayışın olduğu görülmektedir. Bölgenin yüksek yoksulluk ve işsizlik oranları göz önünde bulundurulduğunda halkın devleti “kurtarıcı” olarak görmesi açık-lanabilir bir eğilimdir. Bu açıdan araştırmaya katılan bölge halkının neredeyse tamamı devletin yeni iş alanları yaratacak yatırımlarda bulunması gerektiğini ifade etmektedir (%96). Devletin ekonomik alandan elini tamamen çekmesi gerektiğini ifade edenlerin dü-şük oranı ise (%17) bu “devletçilik” eğilimini destekler niteliktedir (Grafi k 41).

Do al kaynaklar n kullan m , korunmas vedüzenlenmesinde karar mercii devlet…

Do al kaynaklar n kullan m nda karar merciiyöre insan olmal

Do al kaynaklar özel giri imcilerin kullan mve denetimine b rak lmal

Do al kaynaklar belediyelerin denetimindeolmal

Fikrim Yok

27

47

3

19

4

Grafi k 40

YENİ ANAYASADA DOĞAL KAYNAKLARIN

KULLANIMI VE DÜZENLEMESİ (%)

Page 41: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

40

Türkiye’de çalışanın, esnafın vergi konusunda mağdur olduğu ve bu alanda bir adalet-sizliğin bulunduğu sıkça dile getirilmektedir. Araştırmaya katılan bölge halkının büyük bir çoğunluğu da (%84), vergi ödemeleri konusunda adil düzenlemelerin yapılması gerekti-ğini düşünmekte ve devletin az geliri olandan az, çok geliri olandan çok vergi toplaması gerektiğini ifade etmektedir (Grafi k 42).

9) Anayasal Kurumlar

Cumhurbaşkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Yüksek Öğrenim Kurulu (YÖK) gibi kurumlar Türkiye’de anayasal kurumlar olarak ifade edilmektedir. Burada adı geçen her bir kurum değişik dönemlerde farklı toplumsal kesimler tarafından eleştiri konusu olmuş ve özellikle kimi kurumların 1980 askeri darbesiyle anayasaya sokulan anti demokratik kurumlar olduğu belirtilerek bunların meşruiyeti tartışma konusu olmuştur. Cumhurbaş-kanının yetkileri, MGK’nın ve YÖK’ün kaldırılması; askeri ve sivil yargının birleştirilmesi gibi sorunlar bu bağlamda tartışılan konular arasında gelmektedir. Araştırmaya katılan bölge halkının büyük çoğunluğunun bu tartışmaları yakından takip ettiği gözlenmekte-dir. Cumhurbaşkanının yetkileri, MGK, YÖK, yargının birleştirilmesi hususlarında “fi krim yok” diyen bölge halkının oranı %9’u geçmemektedir (Grafi k 43).

TamamenKat l yorum

K smenkat l yorum

HiçKat lm yorum

Fikrim yok

96

2 217 15

65

3

84

7 7 2

74

14 9 3

Devlet yeni i alanlar yaratacak yat r mlarda bulunmal

Devlet ekonomik alandan elini tamamen çekmelidir

Devlet az geliri olandan az, çok geliri olandan çok vergi almal

Devlet ekonomide sadece düzenleyici ve denetleyici bir rol oynamal

Grafi k 41

BU İFADELERE NE ORANDA

KATILIYORSUNUZ? (%)

Page 42: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

41

TamamenKat l yorum

K smenkat l yorum

Hiç Kat lm yorum Fikrim yok

39

16

38

7

59

5

27

9

63

5

239

74

512 9

Cumhurba kan n n yetkileri k s tlanmal d r

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kald r lmal d r

Yüksek Ö renim Kurulu (YÖK) kald r lmal d r

Askeri Üst Mahkemeler kald r lmal , yarg birle tirilmeli

Bununla birlikte bölge halkının %39’u cumhurbaşkanının yetkilerinin sınırlandırılma-sına karşı olduğunu ifade etmekte; MGK’nın kaldırılması gerektiğini düşünenlerin oranı %59 dolayında; YÖK’ün kaldırılması gerektiğini ifade edenlerin oranı %63 ve askeri üst mahkemelerin kaldırılarak yargının birleşmesi gerektiğini ifade edenler %74 düzeyinde-dir (Grafi k 42).

Vatandaşlık görevi olarak 1982 Anayasası’nda yer alan “zorunlu askerlik” uygu-laması bugün hem devletlerin değişen güvenlik algıları hem de zorunlu askerlik kar-şıtlarınca eleştirilmekte ve ordu ve askerlik yapısının dönüştürülmesi ifade edilmekte-dir. Türkiye’de son birkaç ayın en önemli konularından bir tanesi de profesyonel ordu ve vicdani red hakkının tanınıp tanınmayacağı tartışmalarıydı. Araştırmaya katılan bölge halkının %76’sı yeni anayasada vicdani red hakkının tanınmasına evet derken, %65 pro-fesyonel orduya geçilmesi gerektiğini ifade etmekte ve %68 ise zorunlu askerliğin kaldı-rılmasını belirtmektedir (Grafi k 43).

Grafi k 42

YENİ ANAYASADA KURUMLAR (%)

Page 43: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

42

Evet Hay r Fikrim Yok

68

30

2

65

27

8

76

19

5

Zorunlu askerlik kald r lmal Profesyonel orduya geçilmeli

Vicdani Red hakk tan nmal

0

20

40

60

80

100

Ba ms z BDP AKP

91

58

5

34

4 8

Evet Hay r Fikrim Yok

Siyasi parti seçmen dağılımına göre BDP seçmeninin neredeyse tamamı (%91) vicdani red hakkının tanınmasına evet derken bu oran AKP seçmeninde %58’dir. Yine bu konu üzerinde de BDP ve AKP seçmeninin bilinçli bir farklılaşma içinde olduğu gözlenmekte-dir (Grafi k 44).

Grafi k 43

Grafi k 44

YENİ ANAYASADA ASKERİ HİZMET

DÜZENLEMESİ (%)

VİCDANİ RED HAKKI TANINMALI MI? (%)

Page 44: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

43

10) Sonuç

Kırk soru ile Doğu ve Güneydoğu halkının yeni anayasa yapım sürecine ilişkin algı, talep ve beklentilerini belirlemeye çalıştığımız bu araştırma sonucunda bölge halkının kimi konularda belirgin farklılaşmalar taşıdığı görülmektedir. Bu farklılaşmalar, bölge halkının mevcut durumun ve statükonun korunmasını isteyenler ile istemeyenler arasın-da görülen bir farklılaşma şeklinde değil, mevcut durumun ve statükonun değişmesini isteyenlerin kendi içinde yaşadığı, kimi toplumsal ve siyasal sorunların çözümüne ilişkin öneri ve taleplerde görülen bir farklılaşmadır. Bu en belirgin biçimde Kürtlerin Statüsü; Türkiye’nin idari yapısı; yeni anayasada resmi dil ve eğitim dili konularında kristalize ol-maktadır.

Diğer yandan bölge halkının mevcut 1982 Anayasası’na bakış açısı; Kürt sorununu en önemli toplumsal sorun olarak birinci sırada görmesi; Türkiye’de yeni bir anayasaya ihti-yacı olduğu; yeni anayasanın demokratik, çoğulcu, sivil, özgürlükçü bir anayasa olması-nın yanı sıra öncelikli olarak barış getirmesi ve Kürt sorununu çözmesi; zira bu ihtiyacın gerisinde yatan en önemli toplumsal sorunun Kürt sorunu olduğu; böyle bir anayasanın önemli ölçüde mevcut sorunları çözebileceği hususunda bölge halkının bir konsensüs içinde, benzer beklenti ve taleplere sahip olduğu görülmektedir.

Son olarak araştırmaya katılan bölge halkının beklentileri karşılamayan bir anayasa-yı kendi nezdinde veto edeceği görülmektedir. Beklentileri karşılamayan bir anayasanın referanduma sunulması durumunda hayır oyu kullanırım diyenler %37, boykot ederim ve sandığa gitmem diyenler %16 ve oy verdiğim partinin kararına göre davranırım diyenler %35 dolayında bulunmaktadır. Her şeye rağmen böyle bir anayasaya yine de evet oyu ve-ririm diyenlerin oranı ise %8’dir (Grafi k 45).

Yine de evetoyu veririm

Hay r oyuveririm

Sand agitmemboykotederim

Seçimlerdeoy verdi im

partininkarar na

göredavran r m

Fikrim Yok

8

37

16

35

4

Grafi k 45

BEKLENTİLERİNİZİ KARŞILAMAYAN YENİ BİR ANAYASAYA

REFERANDUMDA HANGİ OYU VERİRSİNİZ? (%)

Page 45: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa

toplumsal sorunlaryenianayasa&

A L G I , B E K L E N T İ V E T A L E P L E R

44

KAYNAKÇA

1) İRFAN ERDOĞAN (2003), Pozitivist Metodoloji: Bilimsel Araştırma Tasarımı, İstatik-sel Yöntemler, Analiz ve Yorum, Erk Yay., Ankara

2) ŞENER BÜYÜKÖZTÜRK vd. (2009), Bilimsel Araştırma Yöntemleri, Pegem Akademi Yay., Ankara

3) KEİTH F. PUNCH (2005), Sosyal Araştırmalara Giriş: Nicel ve Nitel Yaklaşımlar, Çev: D.Bayrak, H.B. Arslan, Z. Akyüz, Siyasal Kitapevi, Ankara.

Page 46: Toplumsal Sorunlar ve Yeni Anayasa