sa lik sektÖrÜnde b lg teknoloj ler n uygulanmasi: zmtez.sdu.edu.tr/tezler/ts00641.pdf ·...

152
T.C. SÜLEYMAN DEM REL ÜN VERS TES SOSYAL B L MLER ENST TÜSÜ LETME ANAB L M DALI SA LIK SEKTÖRÜNDE B LG TEKNOLOJ LER N N UYGULANMASI: ZM R ÖRNE YÜKSEK L SANS TEZ FATMA GÜL ALTIN Tez Danı manı: Yrd. Doç. Dr. NUR ÖMÜRBEK ISPARTA, 2008

Upload: others

Post on 09-Sep-2019

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

T.C.

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İŞLETME ANABİLİM DALI

SAĞLIK SEKTÖRÜNDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN

UYGULANMASI: İZMİR ÖRNEĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

FATMA GÜL ALTIN

Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. NURİ ÖMÜRBEK

ISPARTA, 2008

i

ÖNSÖZ

Bilgi teknolojileri Dünya’da diğer tüm sektörleri olduğu gibi sağlık sektörünü de

önemli ölçüde etkilemektedir. İnternette sağlık sektörü ile ilgili binlerce web sitesi

bulunmakta ve dünyanın her yerinden her saniye binlerce insan bu sitelere girerek bilgi,

ürün ve hizmet almaktadır. Bu durum hasta ile doktor arasındaki ilişkilerin değişmesine

sebep olmaktadır.

Türkiye için de bilişim sistemleri sağlık sektöründe önemli bir rol oynamaktadır.

Sağlık Dönüşüm Projesi ile bu yöndeki çalışmalar hız kazanmıştır. Bu bağlamda İzmir

İli’nde bulunan hastanelerin bilgi teknolojilerini kullanım düzeyleri araştırılmış ve

sonuçlar tartışılmıştır.

Çalışmam boyunca yaptığı yardım ve gösterdiği sabırdan dolayı tez danışmanım

Sayın Yrd. Doç. Dr. Nuri ÖMÜRBEK’e teşekkür ediyorum.

Ayrıca yüksek lisans süresince desteklerini esirgemeyen aileme sonsuz

teşekkürlerimi sunuyorum.

ii

ÖZET SAĞLIK SEKTÖRÜNDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN UYGULANMASI:

İZMİR ÖRNEĞİ

Fatma Gül ALTIN

Süleyman Demirel Üniversitesi, İşletme Bölümü Yüksek Lisans Tezi, 139 sayfa, Temmuz 2008

Danışman: Yard. Doç. Dr. Nuri ÖMÜRBEK

Dünyadaki tüm ülkelerin amaçlarından birisi de, sağlıklı bireylerden oluşan

gelişmiş bir toplum yapısının oluşturulmasıdır. Sağlıklı ve gelişmiş toplum hedefine

ulaşabilmek ise ancak iyi örgütlenmiş bir sağlık sistemi ile mümkün olabilir. Bu

bağlamda, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde sağlık hizmetleri ayrıcalıklı bir yere

sahiptir.

İyi örgütlenmiş bir sağlık sisteminin oluşturulmasında ise sağlık bilişim

sistemlerinin önemi büyüktür. Bilgi teknolojileri diğer bütün sektörleri etkilediği gibi

sağlık sektörünü de büyük ölçüde etkilemiştir. Sağlık sektöründe yer alan kurumlar,

karar verme aşamasında verileri daha bilinçli şekilde kullanarak değerlendirmek, hizmet

alanını genişletmek, verimliliği artırarak maliyetleri düşürmek, müşteri hizmetlerini

iyileştirmek ve kaynakların daha iyi yönetilmesini sağlamak amacıyla bilgi

teknolojilerinde ve sağlık bilişim sistemlerinden faydalanmak zorundadır. Bu çalışmada

sağlık sektöründe kullanılan bilgi teknolojilerini ve sağlık bilişim sistemlerinin kullanım

düzeyini incelemek amacıyla İzmir İli’nde bulunan hastaneler üzerinde bir araştırma

yapılmış ve sonuçları değerlendirilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Bilgi, Bilgi Teknolojileri, Sağlık, Sağlık Bilişim Sistemleri.

iii

ABSTRACT

THE APPLICATION OF INFORMATION TECHNOLOGY IN HEALTHCARE

SECTOR: THE SAMPLE OF İZMİR

Fatma Gül ALTIN

Süleyman Demirel University, Department of Administration Management

Master’s Thesis, 139 pages, 2008 July

Supervisor: Assistant Professor Nuri ÖMÜRBEK

One of the purposes of all countries in the world is to form a developed society

constitution which consists of healthy individuals. To reach the aim of a healthy and

developed society can only be possible with a well organized healthcare system. In this

context, the healthcare services in developed and developing countries are critically

important.

Healthcare Information Systems have vital importance for a well organized

Healthcare System. Information Technologies affect the Healthcare Sector just like other

sectors. The corporations in Healthcare Sector need to take advantage of Information

Technologies and Healthcare Information Systems to evaluate the data more carefully on

decision making process, expanding the service range, decreasing the cost by the help of

increasing the productivity, improving customer service and making the management of

the resources better. In this study, a research is conducted on the hospitals in Izmir and

the results are evaluated in order to investigate the degree of the Healthcare Sector’s

usage of the Information Technologies and Healthcare Information Systems.

Key words: Information, Information Technology, Healthcare, Healthcare Information Systems.

iv

SAĞLIK SEKTÖRÜNDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN

UYGULANMASI: İZMİR ÖRNEĞİ

İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ…………………………………………………………………………... i

ÖZET……………………………………………………………………………. ii

ABSTRACT…………………………………………………………………….. iii

İÇİNDEKİLER…………………………………………………………............. iv

KISALTMALAR LİSTESİ……………………………………………………. vii

ÇİZELGELER DİZİNİ………………………………………………………... ix

ŞEKİLLER DİZİNİ…………………………………………………………….. xi

GİRİŞ…………………………………………………………………………… 1

BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRKİYE’DE SAĞLIK SEKTÖRÜ VE ÖRGÜTLENMESİ 3

1.1.SAĞLIK VE SAĞLIK HİZMETLERİ……………………………………. 3

1.1.1.Koruyucu Sağlık Hizmetleri………………………………………….. 4

1.1.2.Tedavi Edici Sağlık Hizmetleri……………………………………….. 4

1.1.3.Rehabilite Edici Hizmetler……………………………………………. 5

1.1.4.Diğer Sağlık Hizmetleri……………………………………………….. 5

1.2. ÜLKEMİZDE SAĞLIK HİZMETİ VEREN KURUMLAR..................... 6

1.2.1.Sağlık Bakanlığı……………………………………………………….. 6

1.2.2.Sosyal Güvenlik Kurumu……………………………………………… 7

1.2.3.Türk Silahlı Kuvvetleri……………………………………………….. 7

1.2.4.Belediyeler…………………………………………………………….. 7

1.2.5.İl Özel İdareleri………………………………………………………... 7

1.2.6.Üniversiteler…………………………………………………………... 8

1.2.7.Diğer Bakanlıklar Ve Kamu Kuruluşları……………………………… 8

1.2.8.Özel Sektör……………………………………………………………. 8

v

1.2.9.Vakıf, Dernek Ve Hayır Kurumları…………………………………… 9

1.2.10.Azınlıklar Ve Yabancılar…………………………………………….. 9

1.3. ÜLKEMİZDE SAĞLIK HİZMETLERİNİN FİNANSMANI………….. 10

1.4.SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT YAPISI…………………………… 13

1.5.ÜLKEMİZDE HASTANELERİN MEVCUT YAPISI…………………... 22

1.6.SAĞLIK DÖNÜŞÜM PROGRAMI..……………………………………... 25

İKİNCİ BÖLÜM

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ

2.1.BİLGİ TOPLUMU…...…………………………………………………….. 29

2.2.BİLGİ KAVRAMI VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN GELİŞİMİ……. 32

2.3.BİLGİ TEKNOLOJİLERİ……………………………………………… 35

2.4. İŞLETMELERDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KULLANIMININ

GELİŞİMİ………………………………………………………………….. 39

2.5. BİLGİ EKONOMİSİ……………………………………………………… 41

2.6. BİLİŞİM SİSTEMLERİ…………………………………………………... 43

2.7. BİLİŞİM SİSTEMLERİNİN SINIFLANDIRILMASI…………………. 45

2.7.1. Yönetim Seviyelerine Göre Sınıflandırma……………………… 46

2.7.2. Fonksiyonel Alanlara Göre Sınıflandırma...………………………. 47

2.7.3. Yönetime Destek Sağlama Biçimlerine Göre Sınıflandırma……..... 60

2.8. BİLİŞİM SİSTEMLERİNİN İŞLETMELER ÜZERİNE ETKİLERİ….. 69

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

SAĞLIK BİLİŞİM SİSTEMLERİ VE BİR ARAŞTIRMA

3.1. KLİNİK BİLGİ SİSTEMLERİ…………………………………………… 75

3.2. TEŞHİS-TEDAVİ SİSTEMLERİ………………………………………… 87

3.3. SAĞLIK SEKTÖRÜNDE İNTERNET UYGULAMALAR…………… 87

3.4. İZMİR İLİNDE FAALİYET GÖSTEREN HASTANELERDE BİLGİ

vi

TEKNOLOJİLERİNİN KULLANIM DÜZEYİNE İLİŞKİN

ARAŞTIRMA…………………………….................................................... 89

3.4.1. Araştırmanın Amacı……………………………………………….. 89

3.4.2. Araştırmanın Hipotezleri………………………………………….. 90

3.4.3 Araştırmanın Yöntemi..…………………………………………..... 91

3.4.4. Araştırmaya Katılan Hastaneler Hakkında Genel Bilgiler…………. 92

3.4.5. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanım

Düzeyleri İle İlgili Bilgiler…………………………………….......... 97

3.4.6. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Klinik Bilgi Sistemlerini Kullanım

Düzeyleri İle İlgili Bilgiler…............................................................. 99

3.4.7. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Yatırımında

Dikkate Aldığı Faktörler İle İlgili Bilgiler........................................... 101

3.4.8. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanma

Amaçları ve Bu Amaçlara Ulaşma Düzeyleri İle İlgili Bilgiler……. 107

3.4.9. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında

Karşılaştıkları Sorunlar İle İlgili Bilgiler………………................... 110

4. SONUÇ, DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER………………………….. 112

YARARLANILAN KAYNAKLAR…………………………………………... 118

EK 1. ANKET FORMU……………………………………………………….. 133

EK- 2. ÖZGEÇMİŞ …………………………………………………………… 139

vii

KISALTMALAR LİSTESİ

ABD : Amerika Birleşik Devletleri

AR-GE : Araştırma-Geliştirme

BT : Bilgi Teknolojileri

CAD : Computer Aided Design

CAM : Computer Aided Manufacturing

CIM : Computer Integrated Manufacturing

CNC : Computer Numerical Control

CRM : Customer Relationship Management

C.Ü. : Celal Bayar Üniversitesi

Çev. : Çeviren

DICOM : Digital Imaging and Communications in Medicine

EDI : Electronic Data Interchange

EDIFACT : Electronic Data Interchange For Administration, Commerce, and

Transport

GSMH : Gayri Safi Milli Hasıla

HBS : Hastane Bilgi Sistemleri

HL7 : Health Level Seven

IOM : Institue of Medicine

ISO : International Organization for Standardization

İAOS : İş Akışı Otomasyon Sistemleri

İİBF : İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

İKBS : İnsan Kaynakları Bilgi Sistemi

İTÜ : İstanbul Teknik Üniversitesi

KBS : Klinik Bilgi Sistemleri

KDS : Karar Destek Sistemleri

KİT : Kamu İktisadi Teşebbüsü

KKDS : Klinik Karar Destek Sistemleri

KOBİ : Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler

LAN : Local Area Network

viii

MİP : Malzeme İhtiyaç Planlaması Sistemleri

MPM : Milli Prodüktivite Merkezi

MPS : The Master Production Schedule

MRI : Medical Record Institue

MRP : Material Requirement Planning

MSB : Milli Savunma Bakanlığı

ODTÜ : Orta Doğu Teknik Üniversitesi

OECD : Organisation for Economic Co-operation and Development

p : Page

PACS : Picture Archiving Communication Systems

s : Sayfa

SBS : Sağlık Bilişim Sistemleri

SSK : Sosyal Sigortalar Kurumu

TBMM : Türkiye Büyük Millet Meclisi

TC : Türkiye Cumhuriyeti

TCP/IP : Transmission Control Protocol / Internet Protocol

TSE : Türk Standartları Enstitüsü

TSK : Türk Silahlı Kuvvetleri

TTS : Teşhis- Tedavi Sistemleri

TÜBİTAK : Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu

UN/EDIFACT : United Nations/Electronic Data Interchange For Administration,

Commerce, and Transport

ÜDYBS : Üst Düzey Yönetici Bilgi Sistemleri

ÜKP : Üretim Kaynakları Planlaması

VAN : Value Added Network

vb. : ve benzeri

VR : Virtual Reality

WAN : Wide Area Network

ix

ÇİZELGELER DİZİNİ

Sayfa No

Çizelge 1.1. Türkiye'de Nüfusun Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına Göre Dağılımı

(2004)………………………………………………………………….. 13

Çizelge 1.2. Değişik Ülkelerde Kamu Sağlık Harcamalarının Gayrisafi Yurtiçi Hasılaya

Oranı (%), (1992-2002)……………………………………………….. 15

Çizelge 1.3. OECD Ülkeleri Kişi Başına Sağlık Harcaması ($), (1992-2002)……… 16

Çizelge 1.4. 1998 Yılında Kurumların Yaptıkları Kişi Başı Harcamaları…………... 17

Çizelge 2.1. İyi Bir Bilginin Sahip Olması Gerekli Özellikler………………………. 35

Çizelge 2.2. Bilişim Sistemlerinin Fonksiyonel Alanlarına Göre Sınıflandırılması…. 48

Çizelge 2.3. Yönetime Karar Desteği Sağlama Şekillerine Göre Bilişim Sistemleri… 60

Çizelge 3.1. Hastanelerin Faaliyette Bulundukları Süreye Göre Dağılımı…………… 92

Çizelge 3.2. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Çalışan Sayısına Göre Dağılımı…….. 93

Çizelge 3.3. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Mülkiyet Durumuna Göre Dağılımı… 93

Çizelge 3.4. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Kategorilerine Göre Dağılımı………. 93

Çizelge 3.5. Sağlık Sektöründeki Rekabet Düzeyi…………………………………… 94

Çizelge 3.6. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgisayar Kullanım Sürelerinin

Dağılımı…………………………………………………………………. 94

Çizelge 3.7. Hastanelerin Bilgisayar Edinme Şekillerine Göre Dağılımları………… 95

Çizelge 3.8. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojilerinin Maliyetine İlişkin

Dağılımları………………………………………………………………. 95

Çizelge 3.9. Araştırmaya Katılan Hastanelerde Bilgi İletişim Araçlarını Kullanan

Çalışan Sayısına Göre Dağılım………………………………………….. 96

Çizelge 3.10. Bilişim Sisteminin Rekabet Ortamında Hastaneye Avantaj Sağlama

Durumu………………………………………………………………… 96

Çizelge 3.11. Hastanelerde İnternet Kullanma Durumu……………........................... 97

Çizelge 3.12. Hastanelerin İnternet Üzerinden Reklam Yapma Durumları…………. 97

x

Çizelge 3.13. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Üç Yıl Önce Ve Şu Andaki Kullanım

Düzeyleri……………………………………………………………… 98

Çizelge 3.14. Hastanelerin Klinik Bilgi Sistemlerini Üç Yıl Önce Ve Şu Andaki

Kullanım Düzeyleri……………………………………………………. 100

Çizelge 3.15. Hastanelerin Teknoloji Yatırımında Dikkate Aldığı Faktörler………. 102

Çizelge 3.16. Hastanelerin Teknoloji Yatırımında Dikkate Aldığı Faktörlerle İlgili

Hipotezler…………………………………………………………….. 104

Çizelge 3.17. Uygulamaya Katılan Hastanelerde Kullanılan Bilişim Sistemlerinin

Toplam Maliyetine İlişkin Dağılımları.....…………………………… 104

Çizelge 3.18. Bilişim Sistemlerinin Toplam Kurulma Maliyetleri İçinde Donanım

Oranları………………………………………………………………. 105

Çizelge 3.19. Bilişim Sistemlerinin Toplam Kurulma Maliyetleri İçinde Yazılım

Oranları……………………………………………………………….. 105

Çizelge 3.20. Yazılım Sisteminin Temin Edildiği Yerlerin Dağılımı………………. 106

Çizelge 3.21. Bilişim Sisteminde Donanım ve Yazılım Bakımının Nerden Temin

Edildiğinin Dağılımı…………………………………………………. 106

Çizelge 3.22. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanma Amaçları Ve Bu Amaçlara

Ulaşma Düzeyleri…………………………………………………… 108

Çizelge 3.23. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanım Amaçları İle İlgili

Hipotezler………………………………………………………….... 109

Çizelge3.24. Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında Karşılaştıkları

Sorunlar……………………………………………………………… 110

Çizelge 3.25. Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında Karşılaştıkları Sorunlarla

İlgili Hipotezler……………………………………………………... 111

xi

ŞEKİLLER DİZİNİ

Sayfa No

Şekil 1.1. Fonksiyonlarına Göre Türk Sağlık Sektöründe Yer Alan Kurumlar…… 10

1

GİRİŞ

Günümüzde sağlıklı yaşam hakkı, temel insan hakkı olarak kabul edilmektedir.1

Dolayısıyla bütün ülkelerde kaynakların etkin bir şekilde kullanılması konusunda ortaya

çıkan eğilim devletin sağlık hizmetleri piyasasında oynadığı rolü değiştirmeye

başlamıştır. Devletin sağlık hizmetleri piyasasındaki geleneksel rolü, sağlık

hizmetlerinin üretimi ve finansmanı üzerinde odaklanmaktadır. Yani devlet, sağlık

hizmetlerini tek elden yöneterek ya da hizmeti doğrudan üreterek görevini yerine

getirmektedir. Ancak devletin rolü değiştikçe, yönlendirme ve genel ilkeleri koyma

ağırlık kazanırken, koruyucu sağlık hizmetleri devlet tarafından verilmeye devam

etmekte, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetleri piyasa ekonomisine bırakılmaktadır.2

Ülkemizde de sağlık hizmetlerinin verilmesinde devletin rolü büyüktür. Bununla

birlikte vatandaşlar kamu hastanelerinin vermiş olduğu hizmeti kaliteli bulmadıkları

gerekçesiyle sürekli olarak şikayet etmektedir. Bu yüzde özellikle SSK hastanelerinin

vermiş olduğu hizmet kalitesini artırmak amacıyla 2000 yılında, “SSK Sağlık Hizmetleri

Kalitesinin Yükseltilmesi için ISO-9000 ve Sürekli Kalite İyileştirme Modeli” projesi

uygulamaya geçirilmiştir. İlk etapta bu proje işe yarasa da zamanla SSK hastaneleri eski

haline geri dönmüştür.3

Öte yandan diğer sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründe de başta özel sağlık

kurumlarında olmak üzere hızlı bir bilgi teknolojileri kullanımı sürecine girilmiştir.

Bunun temel sebebi kamu hastanelerindeki verimliliği artırmak, maliyeti düşürmek ve

hizmet kalitesini artırmak; özel hastanelerde ise rekabet avantajı sağlamak ve karlılığı

artırmaktır. Bu süreci Sağlık Bakanlığı da Sağlık Dönüşüm Projesi ile desteklemektedir.

1 FIRAT A. Serap, “Sağlıklı Kentler ve Kentsel Sağlık”, Gazi Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 8, Sayı 2,

2006, s. 219. 2 AKTAN Coşkun Can, IŞIK A. Kadir, “Sağlık Hizmetlerinde Devletin Değişen Rolü”,

www.canaktan.org, 09,07,2008. 3 DALBAY Özkan, BİÇER İsmail Hakkı, “Bir Kamu Hastanesinde ISO-9002:1994 Kalite Güvence

Yönetimi Uygulamasının Hasta Memnuniyeti ve Bazı Performans Göstergelerine Etkisi”, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 1, Sayı 1, Aralık, 2002, s. 11.

2

Bu bağlamda yapılan çalışma teorik bölüm ve saha çalışması olmak üzere iki

bölümden oluşmaktadır. Teorik bölüm, ilgili konudaki bilimsel kitap, makale, araştırma,

istatistikler vb. derlenerek oluşturulmuştur. Saha araştırmasında ise İzmir İli’nde faaliyet

gösteren hem özel hem de devlet hastanelerinin bilgi teknolojilerini kullanım düzeyi

tespit edilmiştir.

3

BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRKİYE’DE SAĞLIK SEKTÖRÜ VE ÖRGÜTLENMESİ

Sağlık hizmetlerinin örgütlenme aşamaları incelendiğinde aslında çok büyük bir

çeşitliliğin olduğu görülmektedir. Hizmetlerin türü ve gelişimi bireylerin talepleri,

kurumsallaşma, kültür, ekonomik özellikler gibi pek çok etken tarafından belirlenmekte

ve toplumdan topluma farklılık göstermektedir. Başka bir deyişle, sağlık hizmetlerinin

örgütlenmesi için standart bir model oluşturmak mümkün olamamaktadır.4

Ülkemizde sağlık sektörü 1961 tarih ve 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin

Sosyalleştirilmesi hakkındaki kanunun öngördüğü biçimde düzenlenmiştir. Bu kanunla

birlikte Türkiye'de ilk kez sevk zinciri gündeme gelmiş ve hastaların, önce birinci

basamak sağlık hizmeti veren sağlık kuruluşlarına (sağlık ocağı) başvurmaları ve

buralarda, evde ve ayakta teşhis ve tedavi edilemeyenlerin ikinci basamak olan

hastanelere sevk edilmeleri öngörülmüştür. 5

1.1. SAĞLIK VE SAĞLIK HİZMETLERİ

Tarihin ilk dönemlerinden günümüze kadar insanoğlu sağlıkla ilgili türlü arayış

ve yaklaşımlarda bulunmuştur. Sağlığın nasıl anlaşıldığına bağlı olarak da sağlık

hizmetleri gelişmiştir. Bugün en çok kabul gören, Dünya Sağlık Örgütü'nce yapılan

tanıma göre sağlık; "yalnızca hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedenen, ruhen ve

sosyal yönden tam bir iyilik halidir." Bu tanımda tam bir iyilik halinin ne olduğu

konusunda tartışmalar olsa bile, sağlık kavramının boyutları ağırlık kazanmaktadır.

Yüzyıllar boyunca oluşan hastalığın tedavisi, sağlığın korunması gibi kavramlara artık

günümüzde sağlığın geliştirilmesi kavramı eklenmiş bulunmakta ve sağlık

hizmetlerinin dinamizmi bir kat daha artmış olmaktadır.6

4SUR Haydar, “Sağlık Hizmetlerinin Geçmişi ve Gelişimi”,

www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=2812, 19.02.2008. 5ÖZTEK Zafer, Türkiye'de Sağlık Hizmetleri, Sorunları Ve Çözümleri Raporu,

http://www.ebto.org.tr/index.php?Itemid=78&id=158&option=com_content&task=view, 26.02.2008. 6SUR Haydar, GÜROL Hacer, “Cumhuriyetimizin 75 Yıllık Geçmişinde Sağlıkta Yaşananlar”,

www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=2813, 12.02.2008.

4

Ülkelerin sosyo-ekonomik açıdan kalkınmışlık düzeylerinin en önemli

göstergelerinden birisi de sağlık hizmetleridir. Sağlık hizmetleri temel olarak

toplumun ihtiyacı olan sağlık hizmetlerinin, müşterinin istediği kalitede, istediği

zamanda ve mümkün olan en düşük maliyetle sunulmasıdır.7

Sağlık ekonomisinin temel konusu olan "sağlık hizmeti" aslında çok geniş bir

listeyi kavrayan bir kategorinin adıdır. Sağlık hizmeti yüzlerce, hatta binlerce bağımsız

adımı kapsamaktadır. Ancak temel olarak dört adımdan söz etmek mümkündür.

Bunlar: Koruyucu sağlık hizmetleri, tedavi edici sağlık hizmetleri, rehabilite edici

hizmetler ve diğer hizmetlerdir. Diğer taraftan sağlık hizmetlerinin kapsamı sürekli

olarak genişlemektedir.8

1.1.1. Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Gelecekteki muhtemel hastalık ve sakatlığın riskini, ciddiyetini ve süresini en

aza indirecek veya engelleyecek, hastanın farkında olmadığı hastalık belirtileri ortaya

çıkmadan önce teşhis edip tedavinin hastalığın erken döneminde yapılmasını sağlayan

hastalık öncesi sağlık hizmetlerini kapsamaktadır.

Koruyucu sağlık hizmetleri tehlikenin kendisine karşı bir mücadele şeklidir.

Tehlikenin önlenmesi, temelde fert ve toplum güvenliğine bir katkıyı ifade etmektedir.9

1.1.2. Tedavi Edici Sağlık Hizmetleri

Hastalanan kişiler hastalığın teşhisi ve tedavisi amacıyla düzenlenen sağlık

hizmetleri üç aşamada ele alınmaktadır:

•Birinci Basamak Tedavi Hizmetleri: Hastalıkların evde ya da ayakta teşhis ve

tedavisi için düzenlenen hizmetlerdir. Ülkemizdeki sağlık ocakları, muayenehaneler,

7 TUTAR Filiz, Nurcan KILINÇ, “Türkiye’nin Sağlık Sektöründeki Ekonomik Gelişmişlik Potansiyeli Ve

Farklı Ülke Örnekleriyle Mukayesesi”, Afyon Kocatepe Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 9, 2007, s. 1.

8 ŞENATALAR Burhan, “Sağlık Ekonomisine Genel Bir Bakış”, Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, Sayı 25(4), 2003 Özel Eki, s. 25.

9 BULUN Mustafa, DEMİRBAŞ Fatih, KAPICIOĞLU M. İ. Safa, “Koruyucu Sağlık Hizmetlerinde Bilişim Teknolojileri Kullanımının Önemi”, ab.org.tr/ab02/tammetin/57.doc, 17.02.2008.

5

Verem Savaş Dispanserleri, Ana-Çocuk Sağlığı Merkezleri birinci basamak sağlık

hizmeti veren kuruluşların bazı örnekleridir.

•İkinci Basamak Tedavi Hizmetleri: Hastalıkların teşhis ve yatırılarak tedavisi

için düzenlenen hizmetlerdir. Ülkemizdeki tam teşekküllü devlet hastaneleri, özel

hastaneler, yataklı sağlık merkezleri bu tür hizmet veren kuruşların bazı örnekleridir.

•Üçüncü Basamak Tedavi Hizmetleri: İleri tetkik ve özel tedavi gerektiren

hastalıklar için düzenlenen sağlık hizmetleridir. Ülkemizdeki ruh ve sinir hastalıkları

hastaneleri, kanser hastaneleri, meslek hastalıkları hastaneleri, üniversite hastaneleri bu

tür hizmet veren kuruluşların bazı örnekleridir.10

1.1.3. Rehabilite Edici Hizmetler

Rehabilite edici sağlık hizmetleri ise tıbbi olarak giderilmiş sağlık sorunlarının ve

hastalıkların kişi ve toplum üzerinde kalıcı olumsuz etkiler bırakmasını engellemeyi

veya en aza indirmeyi amaçlamaktadır. Kişinin fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden eski

sağlığına kavuşturulması temel amaçtır. Bu şekilde kişinin ailesinin, çevresinin ve

toplumun sağlık kalitesi korunmuş olur.11

1.1.4. Diğer Sağlık Hizmetleri

Yukarıda sayılanların dışında kalan hizmetlerden meydana gelmiş olup

başlıcaları şunlardır: Tıbbi kimyasal maddeler üretimi, ilaç ve eczacılık hizmetleri, tıbbi

teçhizat ve sarf malzemesi üretimi, teşhis ve görüntüleme merkezleri (laboratuarlar,

tomografi vb.), acil servis ve ambulans hizmetleri, halk sağlığı laboratuarları, adli tıp

merkezleri, diş hekimi muayenehaneleri, kaplıcalar, içmeler.12

10 HAYRAN Osman, “ Sağlık Hizmetleri”, http://www.merih.net/m1/wosmhay12.htm, 18.02.2008. 11 HAYRAN Menşure GÜLKANAT, HAYRAN Bilge ETYEMEZ, “Türkiye’de Rehabilitasyon

Hizmetleri Ve Fizyoterapi Mesleği”, http://www.kadikoyhastanesi.com.tr/node/579, 18.02.2008. 12 GÜLEŞ Hasan Kürşat, ÖZATA Musa, Sağlık Bilişim Sistemleri, 1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım,

Ankara, Eylül 2005, s. 4.

6

1.2. ÜLKEMİZDE SAĞLIK HİZMETİ VEREN KURUMLAR

Ülkemizde sağlık hizmetleri ağırlıklı olarak bir sosyal devlet anlayışı içinde

yerine getirilmekte ve bu hizmetlerin önemli bir kısmı da kamu hastanelerince

sunulmaktadır. Ayrıca vakıflar, dernekler, özel hastaneler de Türkiye’de sağlık

hizmetlerini veren diğer kuruluşlardır. Aşağıda sağlık hizmeti veren kurumlar ve bu

kurumların ürettikleri hizmetler yer almaktadır.13

1.2.1. Sağlık Bakanlığı

Ülkemizde Sağlık Bakanlığı vermiş olduğu hizmetleri Tedavi Hizmetleri Genel

Müdürlüğü aracılığı ile gerçekleştirmektedir.

Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 181 Sayılı Sağlık Bakanlığı’nın

Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 10 uncu maddesi ile

tevdi edilen görevleri şunlardır: 14

•Bakanlığa bağlı yataklı tedavi kurumları ile bu kurumlara bağlı sağlık

kuruluşlarını açmak, kapasitelerini artırmak, malî, idarî ve teknik her türlü işlemlerini

düzenlemek, takip etmek, yürütmek ve gerektiğinde bunları kapatmak.

•Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı yataklı tedavi kurumları dışında kalan genel

ve katma bütçeli kamu kuruluşlarına, özel sektöre, yabancılara ve azınlıklara ait yataklı

tedavi kurumlarına açılış ruhsatı vermek, gerekenlerin yatak ve tedavi ücret tarifelerini

tespit ve tasdik etmek, bu kurumların fiziki yapılarını tetkik etmek ve gerektiğinde

çalışmalarını yasaklamak.

•Memleketin ihtiyacı olan kan ve kan ürünlerini sağlamak için kan merkezleri ve

istasyonlarını açmak, açtırmak, denetlemek ve gerektiğinde kapatmak

•Bakanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

13ÖZKAN Azzem, “Hastane İşletmelerinde Maliyetleme Yaklaşımları”, Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Cilt 22, Sayı 2, 2003, s. 114. 14http://www.saglik.gov.tr/THGM/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EFF2E

0CE320E627780, 19.02.2008.

7

1.2.2. Sosyal Güvenlik Kurumu

Sağlık hizmetlerinin tek elden ve kamu tarafından ücretsiz verilmesini, koruyucu

sağlık hizmetlerini temel alan halk sağlığı politikaları uygulanmasını, sağlık

yatırımlarının yerel ihtiyaçlara ve bölgesel özelliklere göre belirlenmesini, sağlık

ocaklarının donanımlı ve işlevsel hale getirilmesini, tıbbi cihaz ve ilaçta dışa

bağımlılıktan kurtularak ulusal sağlık programlarının oluşturulması hizmetlerini veren

kurumdur.15

1.2.3. Türk Silahlı Kuvvetleri

Koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetleri, ilaç üretimi ve sağlık insan

gücü eğitimi hizmetleri vermektedir.16

1.2.4. Belediyeler

Sağlık merkezleri, hastaneler, gezici sağlık üniteleri ile yetişkinler, yaşlılar,

engelliler, kadınlar, gençler ve çocuklara yönelik her türlü sosyal ve kültürel hizmetleri

yürütmek, geliştirmek ve bu amaçla sosyal tesisler kurmak, su ve kanalizasyon

hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve diğer tesisleri kurmak, kurdurmak ve

işletmek; derelerin ıslahını yapmak; kaynak suyu veya arıtma sonunda üretilen suları

pazarlamak, katı atık yönetim plânını yapmak belediyelerin halkın sağlığına yönelik

yapmış olduğu hizmetler arasında yer almaktadır.17

1.2.5. İl Özel İdareleri

22.02.2005 tarihinde kabul edilen 5302 Sayılı Kanun’un 6. maddesine göre İl

özel idareleri: 18

•Gençlik ve spor, sağlık, tarım, sanayi ve ticaret; belediye sınırları il sınırı olan

Büyükşehir Belediyeleri hariç ilin çevre düzeni plânı, bayındırlık ve iskân, toprağın

15 http://www.sendika.org/yazi.php?yazi_no=893, 19.02.2008. 16GÜLEŞ, ÖZATA, s. 5. 17www.ankara.bel.tr/AbbSayfalari/hizmet_birimleri/belediye_kanunlari/5216_SAYILI_KANUNU.d

oc, 23.02.2008. 18http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=1.5.5302&MevzuatIliski=0&sourceX

mlSearch, 24.02.2008.

8

korunması, erozyonun önlenmesi, kültür, sanat, turizm, sosyal hizmet ve yardımlar,

yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları; ilk ve orta

öğretim kurumlarının arsa temini, binalarının yapım, bakım ve onarımı ile diğer

ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin hizmetleri il sınırları içinde,

•İmar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve kurtarma, orman

köylerinin desteklenmesi, ağaçlandırma, park ve bahçe tesisine ilişkin hizmetleri

belediye sınırları dışında, yapmakla görevli ve yetkilidir.

1.2.6. Üniversiteler

Üniversite Hastaneleri Sağlık Bakanlığı Hastanelerinin yanında nitelik yönünden

bir üst sınıfta bulunmaktadır. Bünyelerinde barındırdığı tıp fakülteleri ile de hizmet

sunmanın yanında eğitim ve araştırma görevlerini de gerçekleştirmektedirler. Sağlık

hizmetleri basamaklandırılmasında üniversite hastaneleri 3. basamak sağlık hizmeti

veren sağlık kuruluşu olarak yerini almaktadır.19

1.2.7. Diğer Bakanlıklar Ve Kamu Kuruluşları

Çevre Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, gibi

kimi bakanlıklarla, bazı KİT’ler sağlık hizmeti üretimine doğrudan veya dolaylı katkı

sağlamaktadır. Bu kurum ve kuruluşlar koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık

hizmetleri vermektedirler.

1.2.8. Özel Sektör

Hastane, poliklinik, sağlık merkezi, taş kırma üniteleri, diyaliz merkezleri,

görüntüleme ve teşhis üniteleri, rehabilitasyon merkezleri, eczacılık, optisyenlik, kan ve

kan ürünleri, ilaç üretimi ve dağıtımı, kimyasal madde üretimi, tıbbi cihaz ve sarf

19KÜÇÜKİLHAN Mustafa, LAMBA Mustafa, “ Üniversite Hastanelerinde Örgütsel Yapıdan

Kaynaklanan Sorunlar ( Hasta Hakları Örnek Olayı)”, Afyon Kocatepe Üniversitesi, İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 9,Sayı 2, 2007, s. 117.

9

malzeme üretimi, protez-ortez üretimi, ambulans işletmeciliği, evde bakım hizmetleri

gibi birçok alanda hizmet verilmektedir. 20

1.2.9. Vakıf, Dernek Ve Hayır Kurumları

Ülkemizde Yeşilay Cemiyeti ve Kızılay Derneği kamuya yararlı kuruluşlardan

iki tanesidir.

Halkımızın ve özellikle gençlerimizin zararlı alışkanlıklardan korunması için

Anayasamızın 58’nci maddesine göre hizmet veren Yeşilay,”Kamuya Yararlı

Cemiyetler” arasında yer alan bir kurumdur. Yeşilay, 19 Eylül 1934 tarihinde Bakanlar

Kurulu tarafından 2–1288 sayılı karar ile kamuya yararlı cemiyet olarak kabul

edilmiştir.21

Kızılay ise hemşire ve hastabakıcıların yetiştirilmesi, dispanserler, sağlık

merkezleri ve hastanelerin kurulması gibi önemli sağlık hizmetlerini üstlenen bir

dernektir.22

1.2.10. Azınlıklar Ve Yabancılar

Azınlıklar ve Yabancılar da yataklı ve yataksız tedavi kurumları ile sağlık

sektörüne hizmet vermektedirler.23

Genel olarak Türk sağlık sektöründe yer alan kurumlar Şekil 1.1.’de belirtildiği

gibi özetlenebilir.

20Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu, 2003,

http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/si/saglikveilac_son_surum.pdf, 24.02.2008, s. 54.

21 http://www.yesilay.org.tr/yesilayanlam.asp, 24.02.2008. 22http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tutanak_b_sd.birlesim_baslangic?P4=1677&P5=B&page1=3

4&page2=34, 24.02.2008. 23GÜLEŞ, ÖZATA, s. 6.

10

POLİTİKA BELİRLEYİCİLER

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Devlet Planlama Teşkilatı

Sağlık Bakanlığı

Yüksek Öğrenim Kurumu

Anayasa Mahkemesi

İDARİ YÖNETİM

Sağlık Bakanlığı

İl Sağlık Müdürlükleri

SAĞLIK SEKTÖRÜ FİNANSMANI

Maliye Bakanlığı

SSK, Bağ-Kur

Emekli Sandığı

Özel Sandıklar, Vakıflar

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı

Teşvik Fonu, Döner sermayeler

Özel Sigorta Şirketleri

Uluslar arası kuruluşlar

SAĞLIK HİZMETLERİ

SUNANLAR

KAMU

Sağlık Bakanlığı

Sosyal Sigortalar Kurumu

Üniversite Hastaneleri

Savunma Bakanlığı

ÖZEL

Özel Hastaneler

Vakıflar

Azınlık hastaneleri

Serbest pratisyen/uzmanlar

Poliklinikler

Laboratuar ve tanı merkezleri

Eczaneler

DERNEKLER

Kızılay

Vakıflar

Şekil 1.1. Fonksiyonlarına Göre Türk Sağlık Sektöründe Yer Alan

Kurumlar

Kaynak: Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu, 2003, s. 54.

1.3. ÜLKEMİZDE SAĞLIK HİZMETLERİNİN FİNANSMANI

Sağlık mal ve hizmetleri piyasasında devlet; sağlık hizmetleri üreterek ve satın

alarak, sağlık göstergelerini kontrol ederek ve izleyerek, sağlık alanında araştırma ve

geliştirme yaparak, sağlık sektöründe teknolojik gelişmeleri izleyerek, sağlık

11

piyasalarını düzenleyerek, sağlık iş gücünü geliştirerek, herkesin erişebileceği düzey ve

yaygınlıkta sağlık hizmeti sunarak, çeşitli görev ve fonksiyonlar üstlenmektedir.24

Devletin sağlık hizmetlerine müdahale etmesini zorunlu kılan üç unsur

bulunmaktadır:

•Sağlık hizmetlerinin karakterinden ötürü, sağlık piyasası belirsizlik içindedir.

Kimin, ne zaman ve ne düzeyde sağlık hizmeti kullanacağı önceden bilinemez ve sağlık

hizmetine olan ihtiyaç acildir ve ertelenemez. Sağlık hizmeti sunan özel sektörü zora

sokan da yine bu belirsizliktir. Sigorta şirketleri çoğu zaman muhtaç kitleyi

sigortalamaya yanaşmamaktadır. Çünkü bu insanlar ya zaten hastalanmış durumdadır ya

da hastalanma riski çok yüksektir.

Diğer taraftan özel sağlık sektörünün hastaya gereğinden fazla hizmet sunması da

kaynak israfına yol açmaktadır. Buna sağlık ekonomisinde sunucunun kabarttığı talep

denmektedir. Eğer devletin müdahalesi bu noktada görülmezse harcamaların birden

arttığı görülür.25

•Sağlık hizmetlerinin üretilmesi, iyileştirilmesi, kişiler açısından önemli olduğu

kadar toplumun bütünü açısından da önemlidir. Günümüz toplumlarının önemli bölümü

sağlık hakkına anayasalarında yer vermişlerdir. Eşitlik anlayışı ve adalet yorumu, sağlık

hizmetlerinin gelir, servet, ırk, din, dil, cinsiyet, toplumsal statü gibi etkenlere bağımlı

olmayan bir şekilde sunulmasını öngörmektedir. Sağlık hizmetinin tümüyle piyasaya

bırakılması bu hizmetten yararlanmanın gereksinime göre değil, satın alma gücüne göre

belirlenmesi demek olacaktır. Bu da gelir ve servet farklarına göre büyük eşitsizlikler

yaratacağı gibi, düşük gelirli kısımların bazı hizmetlerden hiç yararlanamaması

sonucuna neden olacaktır. Böyle bir sonuç günümüz toplumlarının değer yargılarına ters

düşecektir. Bu yüzden bu konuda devlete önemli görevler yüklenmektedir.26

24AKTAN Coşkun Can, IŞIK Kadir, “Sağlık Hizmetlerinde Devletin Değişen Rolü”,

http://www.canaktan.org/ekonomi/saglik-degisim-caginda/pdf-aktan/devlet-rolu.pdf, 24.02.2008. 25 SUR Haydar, Sağlık Sektöründe Sağlıklı Yönetim, 1. Baskı, Avrasya Global Yayınları, İstanbul,

2006, s. 101-102. 26 ŞENATALAR, s. 26.

12

•Sağlık hizmetlerinde özel sektör girişimleri, sağlık hizmetlerine olan talebi

karşılamaya yeterli düzeyde değildir. Piyasa büyüklüğü; hastane, dispanser, poliklinik,

laboratuar gibi sağlık hizmeti üreten birimlerin ekonomik olarak kurulup işletilmesini

engellemektedir. Öte yandan özel kesimde firmalar karlılık oranına göre hareket ettikleri

için sağlık yatırımları belli bölgelerde yoğunlaşabilmektedir.27

Türk sağlık sisteminin temel özelliklerinden biri, gerek hizmet sunumu, gerekse

finansmanı açısından farklı rejimlerden meydana gelmesidir. Sağlık hizmetleri bir

yandan ağırlıklı olarak kamu veya diğer sosyal güvenlik kurumları (SSK, Bağ-Kur,

Emekli Sandığı) tarafından; ayrıca da özel sektör tarafından sunulurken, kamu

sektörünün farklı guruplardaki hizmet standartları aynı değildir.28

Ülkemiz nüfusunun yaklaşık % 90’ı sağlık güvencesi kapsamı içinde

bulunmaktadır. Bunun yaklaşık % 52.7’si SSK, % 22.6’sı Bağ-Kur ve % 14.7’si Emekli

Sandığı ve diğer çeşitli devlet memurluğu şeklindedir.29

27 ORHANER Emine, “Türkiye’de Sağlık Hizmetleri Finansmanı Ve Genel Sağlık Sigortası”, Gazi

Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı: 1, 2006, s. 2-3. 28Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu,

http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/si/saglikveilac_son_surum.pdf, 24.02.2008, s. 55.

29 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 6.

13

Çizelge 1.1. Türkiye'de Nüfusun Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına Göre Dağılımı (2004)

Genel Nüfusa Oranı

Sosyal Güvenlik Kuruluşu Sayı (%)

SSK 37.845.477 52.72

a) 506 Sayılı Yasaya Göre 36.348.208 50.63

b) Tarım Sigortalısı 902.389 1.26

c) İsteğe Bağlı Sigorta 327.962 0.46

d) Topluluk Sigortası 47.918 0.47

e) Çırak Sayısı 219.000 0.31

BAĞ-KUR 16.233.984 22.61

a) 1479 S. Yasaya Göre 12.013.432 16.73

b) Tarım Sigortalısı 4.220.552 5.88

EMEKLİSANDIĞI 10.528.010 14.67

DİĞER 301.441 0.42

Toplam 64.908.912 90.42

Kaynak: SSK(2005), SSK İstatistik Yıllığı (2004), Onur HAMZAOĞLU, Umut ÖZCAN,

Türkiye Sağlık İstatistikleri, Birinci Baskı ,Türk Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Aralık 2005, s.

95.

Ödeme gücü olmayan vatandaşların tedavi giderlerini devlet karşılamaktadır.

Yeşil Kart Uygulaması ile ilgili kanunun 1992'de yürürlüğe girmesiyle devlet; hiçbir

sosyal güvencesi olmayan ve aylık geliri veya aile içindeki payı 1475 sayılı İş

Kanunu'na göre belirlenen asgari ücretin, vergi ve sosyal sigorta primi dışındaki

miktarının 1/3'ünden az olan ve Türkiye'de ikamet eden Türk vatandaşlarının tedavi

hizmetlerini ve her türlü masraflarını karşılamaktadır. Yeşil Kart uygulamasından 13.4

milyon kişi faydalanmaktadır.30

1.4. SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT YAPISI

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana, sağlık hizmetlerinin her yere ve

her vatandaşa ulaşabilmesini sağlamak için büyük çaba gösterilmiştir. Toplumun sağlık

30 ORHANER Emine, “Türkiye’de Sağlık Hizmetleri Finansmanı Ve Genel Sağlık Sigortası”, Ticaret ve

Turizm Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı: 1, 2006, s. 8.

14

düzeyini gösteren ve aynı zamanda gelişmişlik göstergesi olan ölçütlere bakıldığında,

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren hızlı bir değişim ve gelişim yaşanmaktadır.31

Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte sağlık hizmetleri devletin asli bir görevi

olarak algılanmış ve sektörün bu yönde yapılanması için büyük çaba harcanmıştır.

Bunun doğal bir sonucu olarak da sağlık personelinin yetiştirilmesi ve istihdamında

kamuya öncelik verilmiştir.32

Ancak yapılan tüm çalışmalara ve gösterilen tüm çabalara rağmen sağlık

hizmetlerinde istenilen düzeye gelinememiştir. Ülkemiz nüfusunun sağlık göstergeleri

hem mutlak bakımdan, hem de aynı gelir düzeyine sahip başka ülkelerle

karşılaştırıldığında göreceli olarak daha kötüdür; özellikle ana ve çocuk sağlığı

göstergeleri olumsuz; ölüm ve hastalık oranları yüksektir.33

Diğer ülkeler ile kıyaslanınca ülkemiz sağlık sektörünün mevcut durumu şu

şekilde özetlenebilir:

•Aşağıdaki Çizelge 1.2.’de yer alan OECD ülkelerinin 2002 yılındaki toplam

sağlık harcamalarının GSMH içindeki oranı ortalama % 6.4’tür. Aynı oran Türkiye’de %

4.3 olup yıllar içinde az da olsa artan bir seyir izlemektedir. Diğer ülkelerin sağlık

hizmetlerine GSMH’den ayırdıkları paylar ise şu şekildedir: ABD % 6.6, Almanya %

8.6, Belçika % 6.5, Fransa % 7.4, İngiltere % 6.4, İsveç % 7.8, İtalya % 6.4, Kanada %

6.7, Yunanistan % 5.0’dır. Görüldüğü gibi GSMH’den sağlık hizmetlerine en az payı

Türkiye ayırmaktadır.

31ÖZSARI Haluk, Cumhuriyet Dönemi Sağlık Politikaları,

www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=3123, 01.03.2008. 32AKDUR Recep, Cumhuriyet’ten Günümüze Sağlık İnsan Gücü Politikaları,

www.recepakdur.com/getfile.asp?file=saglik_insan_gucu_politikalari.pdf, 01.03.2008. 33 SUR, s. 8.

15

Çizelge 1.2. Değişik Ülkelerde Kamu Sağlık Harcamalarının Gayrisafi Yurtiçi Hasılaya Oranı (%), (1992-2002) Ülkeler 1992 1994 1996 1998 2000 2002

A.B.D. 6.0 6.3 6.7 5.8 5.8 6.6

Almanya 8.0 8.0 8.2 7.9 8.0 8.6

Avustralya 5.8 5.8 5.6 5.9 6.0 6.5

Avusturya 5.7 5.9 5.9 5.8 5.6 5.4

Belçika 7.2 7.2 6.9 7.9 6.2 6.5

Danimarka 5.6 5.5 5.1 6.7 6.8 7.3

Finlandiya 7.4 5.9 5.6 5.2 5.0 5.5

Fransa 7.0 7.6 7.8 7.3 7.2 7.4

Hollanda 6.8 6.8 6.6 6.0 5.5 5.8

İngiltere 5.9 5.8 5.8 5.9 5.9 6.4

İspanya 5.7 5.7 6.0 5.4 5.4 5.4

İsveç 6.6 6.3 6.0 6.7 6.2 7.8

İtalya 6.5 5.9 5.3 5.6 5.9 6.4

Kanada 7.6 7.1 6.6 6.3 6.5 6.7

Norveç 7.0 6.6 6.5 7.4 6.5 8.0

Yunanistan 3.4 4.2 4.9 4.7 4.6 5.0

Ortalama 6.2 6.1 6.0 6.3 5.9 6.4

Türkiye 2.5 2.5 2.6 * 3.6 4.3

Kaynak: Onur HAMZAOĞLU, Umut ÖZCAN, Türkiye Sağlık İstatistikleri, Birinci Baskı ,Türk

Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Aralık 2005, s. 101.

Aşağıdaki Çizelge 1.3.’te görüldüğü gibi 2002 yılı verilerine göre Türkiye’de kişi

başı yıllık sağlık harcaması miktarı ortalama 420 Dolardır. OECD ülkeleri içinde

Türkiye en az kişi başı sağlık harcaması yapan ülke konumundadır. Yıllık kişi başı

sağlık harcamasının ABD’de 5274 $, Almanya 2817 $, Belçika 2515 $, Fransa 2736 $,

İngiltere 2160 $, İsveç 2512 $, İtalya 2166 $, Kanada 2931 $, Yunanistan 1814 $ olduğu

görülmektedir.

16

Çizelge 1.3. OECD Ülkeleri Kişi Başına Sağlık Harcaması ($), (1992-2002)

Ülkeler 1992 1994 1996 1998 2000 2002

A.B.D. 3147 3462 3708 4180 4499 5274

Almanya 2496 2581 3036 2488 2768 2817

Avustralya 1468 1574 1873 1980 2213 2699

Avusturya 1774 1922 2225 1978 2245 2220

Belçika 1783 1845 2049 2172 2306 2515

Danimarka 1820 1845 2130 2141 2434 2583

Finlandiya 1964 1521 1806 1502 1698 1943

Fransa 2164 2235 2550 2102 2380 2736

Hollanda 1861 1923 2150 1974 2216 2564

İngiltere 1252 1213 1365 1532 1804 2160

İspanya 1069 900 1134 1202 1547 1640

İsveç 2221 1721 2082 1707 2108 2512

İtalya 1827 1486 1597 1830 2028 2166

Kanada 2035 1829 1796 2391 2534 2931

Norveç 2429 2270 2848 2467 2769 3409

Yunanistan 425 514 693 1207 1349 1814

Ortalama 1755 1701 1950 1933 2189 2494

Türkiye 103 77 108 * 315 420

Kaynak: Onur HAMZAOĞLU, Umut ÖZCAN, Türkiye Sağlık İstatistikleri, Birinci Baskı ,Türk

Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Aralık 2005, s. 102.

Türkiye’de kişi başına düşen sağlık harcamaları Çizelge 1.3.’te görüldüğü gibi

kurumlar arasında büyük farklılıklar göstermektedir. Bu da harcamaların sektör içinde

dağılımında adaletsizlik yaşandığı anlamına gelmektedir. 1998 yılında kurumların kişi

başına sağlık harcamalarının yer aldığı aşağıdaki Çizelge 1.4.’e göre; en yüksek

harcamayı MSB ve TSK’nin (322 Dolar) yaptığı görülmektedir. Daha sonra sırasıyla

17

Emekli Sandığı 312 Dolar, Bağ-Kur 125 Dolar, Diğer Bakanlıklar 79 Dolar ve SSK 50

Dolar harcama yapmıştır.

Çizelge 1.4. 1998 Yılında Kurumların Yaptıkları Kişi Başı Harcamaları34

Kurum Adı Harcamalar 97/98 Değişim (%)

SSK 50 9.7

Diğer Bakanlıklar 79 -2.7

Bağ-Kur 125 74.0

Emekli Sandığı 312 31.7

MSB ve TSK 322 26.5

Kaynak: TOKAT Mehmet, Sağlık Harcamaları Ve Finansmanı 1998, T. C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Projesi Genel Koordinatörlüğü, Ocak, 2001, s. 29.

2004 yılı verilerine bakıldığında ise Emekli Sandığına bağlı olarak sağlık hizmeti

alan 9,3 milyon kişi için anılan yıl içinde 4,5 katrilyon harcama yapılmıştır. Kişi başına

düşen sağlık harcaması tutarı da 363 ABD Doları olarak gerçekleşmiştir.

SSK’ya bağlı olarak sağlık hizmetlerinden faydalanan 27,8 milyon kişi için aynı

dönemde toplam 6,4 katrilyon TL, kişi başına da 172 ABD Doları, Bağ-Kur’a bağlı olarak

sağlık hizmetlerinden faydalanan 9,8 milyon kişi için toplam 3,7 katrilyon liralık sağlık

harcaması yapılmıştır. Bağ-Kur’da kişi başı sağlık harcaması tutarı 279 ABD Dolarıdır.

Bu rakamlara göre 2004 yılında sosyal güvenlik şemsiyesi altında toplam 14,6

katrilyon liralık sağlık harcaması yapılmıştır.35

•Ülkemizde 2007 yılı itibariyle 104.120 doktor, 64.000 hemşire ve 31.500

poliklinik sağlık sektöründe hizmet vermektedir.36 Sağlık hizmetleri sektörü karmaşık ve

çok başlı bir yapıya sahiptir. Sektörde stratejik yönetim ciddi bir eksikliktir. Sağlık

Bakanlığı, daha çok kendi kurumlarında hizmet vermeye yoğunlaştığından politika

34 TOKAT Mehmet, Sağlık Harcamaları Ve Finansmanı 1998, T. C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Projesi

Genel Koordinatörlüğü, Ocak, 2001, s. 29. 35 TAŞ H. Cesurhan, “Kamu Sağlık Harcamalarının Durumu, Sorunları Ve Denetimi”, Türk İdare

Dergisi,www.icisleri.gov.tr/_icisleri/TurkIdareDergisi/UpLoadedFiles/CesurhanTa%FE%20145-152.doc, 02.03.2008.

36 Sağlık Bakanlığı, www.saglik.gov.tr, 02.03.2008.

18

geliştirmekte ve sektöre yön vermekte yetersiz kalmaktadır. Bakanlık, üniversite

hastaneleri, kurum hastaneleri ve özel hastaneler arasında etkili bir koordinasyon

olmadığından, hizmet ve yatırım planlamaları toplumsal ihtiyaçlarla paralel olarak

yapılamamaktadır.37

Diğer taraftan personel istihdamı ve yönetiminde esnekliğin olmaması, kadro

standartlarının eksikliği, sağlık personelinin görev tanım ve iş analizlerinin yapılmaması,

personel istihdamında kariyere önem verilmemesi, atama, nakil, yükselme, gibi özlük

haklarına yönelik düzenlemeye uyulmaması, çalışan personelin teşvik ve ödüllerle takdir

edilmemesi çalışmayan veya görevini tam anlamıyla yerine getirmeyen personelin

yaptırımla karşılaşmaması gibi nedenler de insan kaynakları yönetimiyle ilgili sağlık

sektöründe yaşanan sorunlar arasında yer almaktadır.38

•Sağlık göstergelerinde coğrafi bölgeler açısından dağılıma bakıldığında Doğu

Anadolu Bölgesi, Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nden sonra en kötü bölge

durumundadır. Doğu Anadolu Bölgesi, hekim başına düşen nüfus ve diğer sağlık

personeli başına düşen nüfus ile diş hekimi başına düşen nüfus açısından ikinci en kötü

bölge durumundadır. Türkiye’deki sağlık personellerinin çoğunlukla Marmara, Ege ve İç

Anadolu Bölgelerinde yoğunlaştığı görülmektedir.39

•Türkiye’de sağlık hizmetleri üretiminde yaşanan önemli sorunlardan bir tanesi

de sağlık hizmeti veren kurumlar arasında iletişimsizlik ve denetimsizliğin olmasıdır.

Birinci basamak sağlık sistemi bozuk olup koruyucu sağlık hizmetlerinin asıl üreticisi

olan bu kurumlar büyük ölçüde desteksiz bırakılarak, son derece yetersiz olanaklar

içinde hizmet vermeye itilmiştir. Birinci basamak ile hastaneler arasında olması gereken

sevk sistemi yeterince işletilmemiş, halkın da tedavi hizmetlerine olan eğilimi teşvik

37 Sağlıkta Dönüşüm Projesi, T.C. Sağlık Bakanlığı, Aralık, 2003, s. 14,

www.saglik.gov.tr/TR/Yonlendir.aspx?F6E10F8892433CFF7A2395174CFB32E19ABF9BBCF4C02FA1, 02.03.2008.

38 AKTAN Coşkun Can, “Sağlık Bakanlığı Organizasyon Ve Yönetiminde Yaşanan Sorunlar Ve Mevcut Durum Analizi”, http://www.canaktan.org/ekonomi/saglik-degisim-caginda/pdf-aktan/devlet-rolu.pdf, 03.02.2008.

39 KARABULUT Kerem, EMSAN Ö. Selçuk, “Doğu Anadolu Bölgesinde Sağlık Sektörü ve Bir Model Önerisi”, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 4, Sayı 1, 2003, s. 20-21.

19

eden politikalar ile hastanelerde yığılmalara yol açılarak, kamu kaynakları son derece

verimsiz kullanılmıştır.40

•Ülkemizde tıbbi cihaz, malzeme ve aletlerin sağlık merkezlerindeki dağılımı

homojen değildir. Bu nedenle bazı yerlerde israf, bazı yerlerde de eksiklik nedeniyle

hizmetlerin yeterince verilmemesi ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Ayrıca sağlık

alanında istatistikler ve tıbbi cihaz envanteri mevcut değildir. Tıbbi cihaz, alet ve

malzemelerin temininde standardizasyon, planlama, koordinasyon ve kalite kontrolü

yoktur. Serbest ithalat rejimi dolayısıyla ikinci ve hatta üçüncü el tıbbi cihazlar

kolaylıkla ithal edilip hizmete alınabilmektedir. Ürün ve hizmetin denetimsizliği ciddi

sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. İkinci el cihazların çokluğu, yeni cihazların

teminindeki plansızlık ve denetimsizlik, yeterli servis ve bakım hizmetlerinin elde

edilememesi ya da denetlenmemesi ülkemizin bir cihaz çöplüğü olmasına yol açmıştır.

Diğer taraftan tıbbi cihazları kullanacak teknik personel bir dizi kurumda

yetiştirilmektedir. Ancak, devletin istihdam ve ücret politikası yeterli verim alınabilecek

bir şekilde olmadığı için, bazı birimlerde personel açığı bulunmaktadır. Dolayısıyla

yeterince bilgili olmayan personelin istihdamı nedeniyle çok pahalı cihazlar kullanım

hataları nedeniyle elden çıkabilmektedir. Hastanelerdeki tıbbi cihazların bakım, onarım

ve kalibrasyonunu denetleyecek biyomedikal mühendislik birimleri yeterli değildir ya da

hiç yoktur.41

•Özel hastane ve polikliniklerin en çok şikayet ettikleri konu özel hastane ve

poliklinikler alanındaki yasal boşluklardır. Polikliniklerle ilgili hiçbir kanuni

düzenlemenin mevcut olmaması birtakım sorunları da beraberinde getirmektedir. Bu

yüzden bir an önce yeni düzenlemeler yapılması ve polikliniklerle ilgili mevzuatın

günün şartlarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan özel hastanelerle

ilgili konular 2219 sayılı kanunda düzenlenmiştir. Ancak bu kanun 50-60 yıl öncesinin

şartlarına göre hazırlanması nedeniyle günümüzün ihtiyaçlarına cevap vermekten

40 Genel Sağlık Sigortası, 2. Baskı, Türk Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Nisan, 2005, s. 9. 41Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu,

http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/si/saglikveilac_son_surum.pdf, 24.02.2008, s. 8.

20

uzaktır. 50- 60 yıl önce şimdiki tomografi cihazları ve taş kırma cihazları gibi birçok

teknolojik alet yokken hazırlanan bir mevzuatın tıbbi teknolojinin sürekli geliştiği ve

yenilendiği günümüzde hala geçerliliğini koruması imkansızdır. Bu nedenle gerekli

düzenlemeler mutlaka yapılmalıdır.42

•Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Yasası gereği, 1960’tan bu yana birinci

basamak sağlık hizmetleri, her bireye eşit, entegre, erişilebilir ve koruyucu ağırlıklı

olarak ele alınmaktadır. Ancak yönetimlerin sık sık değişmesi ve gerekli kararlılığın

olmaması birinci basamak sağlık hizmetlerinin istenilen düzeye ulaşmasını

engellemektedir.43

•Sağlık Bakanlığı kendisine bağlı sağlık ocakları ve hastaneler dışındaki

birimlerde (üniversiteler, diğer bakanlıklar, işyerleri, özel hekimler vb.) yeteri kadar veri

alamamaktadır. Sağlık Bakanlığı ve diğer kurumlara bağlı sağlık kurumlarında sağlıklı

bir enformasyon sistemi yoktur. Mevcut sistem içinde toplanan veriler ise çeşit ve

sayısal olarak eksik, kapsamı yetersiz ve doğruluğu kuşkuludur. Diğer taraftan kalite

kontrolü yapacak bir mekanizma yoktur.44

•Türkiye’deki toplam nüfusun % 87’lik kısmı bir tür sosyal güvenlik kapsamı

altındadır. Devlet otoriteleri tarafından belirtilen sosyal güvenlik kapsamı daha yüksek

olmakla birlikte, mevcut sosyal güvenlik sisteminin sağladığı faydaların/yardımların

sorgulanabilir, yetersiz ve düşük kaliteli olduğunu ileri süren görüşler de bulunmaktadır.

Öyle ki nüfusun geriye kalan % 13’lük kısmının ise herhangi bir sosyal güvencesi

bulunmamaktadır. Bu sorunu gidermek amacıyla Yeşil Kart programı 1992’de

yoksulların sadece yatan hasta sağlık hizmetleri ihtiyacını karşılamaya yönelik bir

mekanizma olarak geliştirilmiştir. Ancak uygulamada çıkan aksaklıklar nedeniyle

ihtiyaç duyan herkese ulaşılamadığı gibi, ihtiyaç sahibi olmayanlar da zaman zaman bu

uygulamanın kapsamına alınarak ulusal kaynaklar israf edilmiştir. 2005 yılı Şubat

ayından itibaren Yeşil Kart sahiplerinin ilaç harcamalarının da kapsanmasına karar

42 AYDIN Murat, “Benim Hastanelerim”, Aksiyon Haftalık Haber Dergisi, Sayı 23, 13.05.1995, s. 17. 43 Sağlık Hizmetlerinde Etkinlik Özel İhtisas Komisyon Raporu, DPT, Ankara, 2001, s. 35. 44 DPT Sağlık Hizmetlerinde Etkinlik Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2001, s. 20.

21

verilmiş olup ilaç reçeteleri % 20’lik bir katkı payı ile karşılanmaktadır. Ayrıca, ayakta

sağlık hizmetlerinin kapsam altına alınması yönündeki yasal düzenlemeler de

tamamlanmıştır. 2002 yılında tahminen 13 milyon Yeşil Kart sahibi mevcut olup

nüfusun yaklaşık % 14’ünü kapsamaktaydı. Son resmi rakamlar Yeşil Kart sahiplerinin

sayısının 2005 yılında 9 milyona düştüğünü göstermektedir.45

•Sosyal güvenlik kuruluşları prim toplayamama ve toplanan primlerin yanlış

kullanılmasına bağlı olarak, zaman zaman hastanelere ve eczanelere olan borçlarını

ödeyememekte ve bunun sonucunda hak sahipleri sağlık hizmetlerinde

faydalanamamaktadırlar.46

Ülkemizde yukarıda bahsedilen sağlık sektöründeki sorunların çözülmesindeki

en önemli öncelik Sağlık Bakanlığının rol ve sorumluluklarının yeniden düzenlenmesine

bağlıdır. Sağlık Bakanlığı hizmet üreten bir kuruluş olmaktan çok, sağlık politikalarını

belirleyen, bunları izleyen ve hizmet kalitesini denetleyip hizmetlerde standardizasyonu

gözeten bir kurum haline dönüştürülmelidir. Diğer taraftan sağlık sektöründeki

sorunların çözülmesi için yapılması gerekenler şunlardır:47

• Sağlık Bakanlığı, hizmetleri planlama, standartlarını belirleme, gelişmeyi

yönlendirme, ve denetleme işlevini sivil toplum örgütleri ve bilimsel kuruluşlarla

paylaşmış olmalıdır. Ayrıca sağlık hizmetlerinde çağdaş desentralizasyon ilkeleriyle

uygun yapılandırmaya gidilmelidir.

• Sağlık hizmetlerinin sunumunda toplam kalite yönetimi esasları

uygulanmalıdır. Denetim, araştırma-geliştirme faaliyetlerine daha fazla önem

verilmelidir.

• Sağlık Personeli Yasası çıkarılmalıdır. Avrupa Birliği normlarına uygun tıp ve

uzmanlık eğitimi geliştirilmelidir. Başta hekimler olmak üzere, sağlık personeline

sürekli ve sistematik olarak hizmet içi eğitimler verilmelidir. Ülkenin hekim ihtiyacı

45LIU Yuanli, ÇELİK Yusuf, ŞAHİN Bayram, Türkiye’de Sağlık/ İlaç Harcamaları ve İlaç Geri

Ödeme Politikası, SUVAK Vakfı Yayınları, Eylül, 2005, s. 20. 46 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 18. 47 DPT Sağlık Hizmetlerinde Etkinlik Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2001, s. 6.

22

gerçekçi biçimde hesaplanmalı ve tıp fakültelerinden iş olanaklarıyla ilişkili ihtiyaç

kadar hekim mezun edilmelidir. Yeterli sayıda ve nitelikte teknik eleman istihdam

edilmelidir.

• Bütün vatandaşların, pirim esasına dayalı sosyal sigorta çerçevesinde sağlık

güvencesi olmalıdır. Bütün sosyal sigorta sistemi tek çatı altında toplanmış olmalıdır.

İsteyen kişiler için özel sağlık sigortacılığı özendirilmelidir.

• Her il bünyesinde, sağlık kuruluşlarının bağlı olduğu bir on-line haberleşme ağı

kurulmalıdır. Sağlık Bakanlığı ile iller arasında da on-line haberleşme ağı kurulmalıdır.

Hizmet alanlar, sağlık kuruluşlarının bilgi kaynaklarına interaktif olarak erişebilmelidir.

• Temel sağlık hizmetleri veren kuruluşlar daha fazla önemsenerek bu alanda

daha fazla çalışmalar yapılmalıdır.48

1.5. ÜLKEMİZDE HASTANELERİN MEVCUT DURUMU

Toplum açısından yüksek bir sağlık düzeyi, sosyal ve ekonomik yönden üretken

yaşama adım atma konusunda önemlidir. Bundan dolayı sağlık sektörü birçok ülkede

kamu fonlarından önemli ölçüde pay almaktadır. Sağlık sektörü içerisinde ise kamu

fonlarından en büyük payı hastaneler almaktadır.49

Hastaneler, yaralı ya da hastalık şüphesi ile sağlık durumlarını kontrol ettirmek

isteyen kişilerin ayaktan veya yatırılarak muayene edildiği, gözlem altında tutulduğu,

hastalık tanılarının konulduğu, tedavi ya da rehabilitasyon hizmetlerinin verildiği; tıbbi

bir kuruluş, ekonomik bir işletme, doktor ve diğer sağlık personeline eğitim veren bir

48Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu,

http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/si/saglikveilac_son_surum.pdf, 24.02.2008, s. 59-61.

49 ÖZGENER Şevki, KÜÇÜK Fatma, “Hastanelerde Modern Yönetim Felsefesinin Verimliliğe Etkisi: Gevher Nesime Hastanesinde Bir Uygulama”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı 19, 2008, s. 341.

23

kurum araştırma ünitesi, birçok meslek gruplarından kişilerin çalıştığı bir örgüt,

sosyal ve toplumsal birimler olarak tanımlanmaktadır.50

Hastanelerin en temel fonksiyonu ve varoluş amacı tedavi hizmetlerini yerine

getirmektir. Varoluş amacına uygun olarak hastaneler; koruyucu ve geliştirici sağlık

hizmetlerini yerine getirmek, çalışanları ve hizmet alanları eğitmek, araştırma-geliştirme

faaliyetlerinde bulunmak, etkin bir yönetim mekanizması ile tüm bu hizmetleri yürütmek

gibi fonksiyonları yerine getirmektedir.51

Sağlık sistemi içinde yer alan hastaneler, topluma çeşitli sağlık hizmeti sunan ve

sağlıklı bir toplum oluşturulmasında önemli görevler üstlenen hizmet işletmelerini

oluşturmaktadırlar. Bu kuruluşlar ülke ekonomisinin bir parçası niteliğinde olup büyük

bir hizmet endüstrisi olarak karşımıza çıkmaktadır.52

Ülkemizde hastanelerde yaşanan sorunlar şunlardır:

•Hastanelerin ülke düzeyine dağılımı dengesiz, toplam yatak sayısı ve

kapasiteleri ihtiyacın gerisindedir. Hastanelerin birçoğunda yığılma varken, büyük bir

çoğunluğu düşük kapasite ile çalışmaktadır. Yatakların ortalama doluluk oranı % 60

olup, 10 bin kişiye 23,9 yatak düşmektedir.53

•Hastanelerde en büyük aktif rol oynayan unsur insan gücüdür. Ancak

Türkiye’de hastanelerin ihtiyacı olan insan gücü unsurunda nicelik ve nitelik yönünden

büyük eksiklikler vardır. Gerekli öğretim, eğitim, yetiştirme ve geliştirme programları

ile ihtiyaç duyulan nitelik ve nicelikteki insan gücü karşılanmalıdır.

•Hastanelerde hizmet üretiminde zaman unsuru çok önemlidir. Bu nedenle

zamanın iyi kullanılması, iş hareketlerinde gereksiz yerlere zaman harcanmamalıdır.

50 DALBAY Özkan, BİÇER İsmail Hakkı, “Bir Kamu Hastanesinde ISO-9002: 1994 Kalite Güvence

Yönetimi Uygulamasının Hasta Memnuniyeti ve Bazı Performans Göstergelerine Etkisi”, İTÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 1, Sayı 1, Aralık, 2002, s. 12.

51 KÜÇÜKİLHAN, LAMBA, s. 113. 52 ÖZKAN, s. 114. 53 HAMZAOĞLU Onur, ÖZCAN Umut, Türkiye Sağlık İstatistikleri 2006, 1. Basım, Türk Tabipleri

Birliği Yayınları, Ankara, Aralık, 2006, s. 76.

24

Nicelik ve nitelik yönünden hastanelerde insangücü ihtiyacı varken, mevcut işgücünün

zamanını iyi değerlendirememesi yetersiz hastane yönetiminden kaynaklanmaktadır.54

•Sağlık sistemlerinde malzeme giderleri önemli bir maliyet unsurudur. Toplam

hastane giderlerinin yaklaşık % 40’ını malzeme giderleri oluşturmaktadır. 1994 yılında

MPM (Milli Prodüktivite Merkezi) tarafından yapılan bir araştırmaya göre de doktor ve

hemşirelerin etkin olarak çalışmalarını engelleyen en önemli faktörlerden birisi olarak

ekipman ve malzeme eksikliği olduğu belirlenmiştir. Ülkemizde hastanelerde malzeme

yönetiminin bilimsel esaslara göre gerçekleştirilmediği ve malzemelerin bölümlerce ne

kadar kullanıldığını gösteren bir standardın olmadığı belirtilmektedir.55

•Sağlık kurumlarında verilerin kullanımı ve bilgiye dönüştürülmesinde

günümüzde yoğun olarak bilgisayar teknolojisinden yararlanılmaktadır. Ancak

Türkiye’de hastanelerde genel olarak gözlenen sistem, verilerin bilgiye

dönüştürülemediği, dağınık ve sadece tıbbi süreçlerde kullanılan bir otomasyon

sistemidir ve sistem bir standarda sahip değildir. Hastanelerde genellikle öncelikle

bilgisayar donanımı tedarik edilmekte, daha sonra bu sisteme uygun bir yazılım satın

alınmaktadır. Hastanelerde bilgi işlem sürecinde kavram kargaşası yaşanmaktadır.

Yazılım ve donanım bilgisi yeterli olmayan kişiler bu alanda hizmet vermektedir.

Türkiye’de hastanelerin otomasyon sistemlerini ve bilgisayar firmaları ile ilişkilerini

denetleyen bir kurum da mevcut değildir.56

•Türkiye’de hastane finans fonlarının çoğunu devletin karşılaması, iyi bir

bütçeleme uygulamasının olmaması, finansmanın kısıtlı olması ve kaynakların

harcanmasında akılcı davranılmaması hastane hizmetlerinin aksamasına neden

olmaktadır. Bu yüzden hastanelerde sağlam fon kaynakları oluşturulmalı, iyi bir bütçe

54 AK Bilal, Hastane Yöneticiliği, 1. Basım, Özkan Matbaacılık, Ankara, 1990, s. 78-79. 55 YÜKSEL Hilmi, ÇELİKOĞLU C. Cengiz, “Hastanelerde Envanter Kontrolünde Malzeme İhtiyaç

Planlaması Sisteminden Yararlanılması”, Dokuz Eylül Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt 16, Sayı 2, 2001, s. 163.

56ESATOĞLU Afsun Ezel, KÖKSAL Aysel, “Hastanelerde Bilgisayar Teknolojisi Kullanımı”, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mecmuası, Cilt 55, Sayı 1, 2002, s. 30.

25

yapılmalı, para akılcı kullanılmalı, finansman fonksiyonu konusunda hastane

işletmelerine serbesti tanınmalıdır.

•Ülkemizde hastaneler için yer seçimi, hastane mimarisi, hastanelerde hareket ve

zaman etütlerine ve alan yerleştirme kaidelerine uygun çalışmalar dikkate

alınmamaktadır. Modern hastanecilik açısından sayılan bu faktörlere dikkat edilmesi

gerekmektedir.57

•Hastaneler günümüzün en karmaşık çalışma yapısına sahip işletmelerdir. Hem

nitelik, hem de nicelik bakımından birbirinden ayrı olan hizmetleri yürüten tıbbi, idari,

hemşirelik ve teknik personelden oluşan çok amaçlı karmaşık bir organizasyonun, etkin

ve verimli bir biçimde yönetimi, birimler arası ilişkilerin düzenlenmesi ve çalışma

uyumunun sağlanması, diğer organizasyonlara oranla daha güçtür. Türkiye’deki

hastanelerde de sık sık yönetimin değişmesi ve değişim sırasında, hastane yönetimi

konusunda hiçbir eğitimi ve tecrübesi olmayan insanların yönetime gelmesi verimlilik

konusunda en önemli sorunu teşkil etmektedir.58

1.6. SAĞLIK DÖNÜŞÜM PROJESİ

Ülkemizde 1960 yılında planlı döneme girilmesinden itibaren; sağlık

hizmetlerine ve özellikle koruyucu sağlık hizmetlerine gereken önemin verilerek

hizmetlerin, nüfusun çoğunluğunun bulunduğu kırsal bölgelere götürülmesi konusu ele

alınmış ve sağlık düzeyinin yükseltilmesi için çalışmalar yapılmıştır.

Yapılan çalışmalar doğrultusunda; toplumun her kesiminin sağlık hizmetlerinden

eşit olarak ve yeterince faydalanması amacıyla 224 Sayılı "Sağlık Hizmetlerinin

Sosyalleştirilmesi Hakkında Kanun" 1961 yılında çıkarılmış ve sağlık hizmetlerinin

yurdun en ücra köşesindeki vatandaşın ayağına kadar götürülmesini hedef tutan yeni bir

hizmet anlayışı ve uygulaması getirilmiştir.

57 AK, s. 82. 58ÇAKIRER Mehmet Akif, “Sağlık Hizmetlerinde Toplam Kalite Yönetimi’nin Başarıya Ulaşmasında Dış

Kaynaklardan Yararlanma (Outsourcing) Yönetiminin Etkisi Ve Bir Uygulama”, http://paribus.tr.googlepages.com/cakirer.doc, 16.03.2008.

26

1961 yılında çıkarılan 224 Sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi

Hakkındaki Kanun geçmiş beş yıllık döneme kadar geçerliliği korumaya devam etmiştir.

Ancak günümüzün değişen koşullarında kanunun işleyişinde birtakım aksamalar ve

kapsamında ise boşlukların olması nedeniyle yeni çalışmaların yapılması kaçınılmaz

olmuştur. 59

Sağlık sektöründe yaşanan sorunlar nedeniyle Kasım 2002’de 58’inci Hükümetin

açıkladığı “Acil Eylem Planı” çerçevesinde uygulamaya konan Sosyal Güvenlik

Reformu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı Sosyal Güvenlik Kurumu

Başkanlığı tarafından yürütülmeye başlanmıştır.

Sosyal güvenlik reformunun temel ilkeleri Haziran 2004’te toplanan Ekonomi

Koordinasyon Kurulu’nda belirlenmiştir. Bu çerçevede, sosyal güvenlik sisteminin

yeniden yapılandırılması ile ilgili çalışmalar sırasında tespit edilen temel sorunları ve

bunlara ilişkin geliştirilen çözüm önerilerini kamuoyu ile paylaşmak amacıyla, 2004 yılı

Ağustos ayında “Sosyal Güvenlik Reform Önerisi” adı altında taslak bir metin

hazırlanarak bütün sosyal taraflara ve ilgili kamu kurumlarına iletilmiştir.

Sosyal Güvenlik Reformu kapsamında hazırlanan Sosyal Güvenlik Kurumu

Kanunu 20 Mayıs 2006 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık

Sigortası Kanunu ise 16 Haziran 2006 tarihinde yayınlanmış ancak, Anayasa

Mahkemesinin 15 Aralık 2006 tarihinde bazı maddelerinin iptali yönünde verdiği karar

doğrultusunda Kanunun yürürlük tarihi 1 Ocak 2008’e ertelenmiştir ve son olarak

TBMM’de kabul edilen 5655 sayılı Kanun ile 1 Ocak 2008 olarak değiştirilmiştir.60

Ülkemizde sağlık sorunlarının çözülmesi için kapsamlı bir program yaklaşımı

içerisinde ve sistematik bir şekilde, her bileşenin birbiriyle ilişkisi kurularak hayata

geçirilmesi gerekmektedir. Sorunların çözümünde takip edilecek sıra ve bunların

birbirleriyle olan işlev ve ilişkilerinin bir proje mantığı ile kurgulanması ön şarttır. Bu

59 “Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Kuruluşu”, www.saglik.gov.tr, 18.03.2008. 60 “Sosyal Güvenlik Reformu: Uygulama Öncesi Yaklaşımı”, Mayıs 2007, http://www.ssk.gov.tr/sgk/,

18.03.2008.

27

yüzden sağlık sektöründe yapılan çalışmalar Sağlıkta Dönüşüm Projesi adı altında

yürütülmektedir.

Sağlıkta dönüşüm projesinin amaçları sağlık hizmetlerinin etkili, verimli ve

hakkaniyete uygun bir şekilde;

• organize edilmesi,

• finansmanın sağlanması,

• sunulmasıdır.

Sağlıkta dönüşüm programı, sektörü bütün boyutları ile kavramak üzere

şekillendirilmiş toplam 8 bileşenden oluşmaktadır. Bu bileşenler:

1) Sağlık Bakanlığı politikalar geliştiren, standartlar koyan ve denetleyen bir

konumda olup ülkemizin, kamu veya özel kurum ve kuruluşlarının sağlığa ayırdığı

kaynakların etkili, verimli ve hakkaniyete uygun bir şekilde kullanılmasını sağlamak

üzere yönlendirmeler yapacaktır.

2) Sağlık dönüşüm programının hakkaniyet amacı doğrultusunda,

vatandaşlarımızın ödeme gücü ile orantılı olarak katkıda bulunacakları ve hizmetleri

ihtiyaçları ölçüsünde kullanabilecekleri, herkesi tek çatı altında toplayan genel sağlık

sigortası modeli oluşturulacaktır.

3) Sağlık dönüşüm programı ile yaygın, erişimi kolay ve güler yüzlü sağlık

hizmet sektörü dolayısıyla güçlendirilmiş temel sağlık hizmetleri ve aile hekimliği, etkili

ve kademeli sevk zinciri, idari ve mali özerkliğe sahip sağlık işletmeleri

amaçlanmaktadır.

4) Dönüşümlerin başarılı olarak gerçekleştirilmesi, uygun nitelikli ve bilgi ve

beceri ile donanmış, yüksek motivasyonla çalışan insan kaynaklarının mevcudiyetine

büyük ölçüde bağlıdır.

5) Yapılan çalışmaların başarısının sürekliliği açısından halk sağlığı bilgi ve

becerisine sahip, özellikle sağlık politikası, sağlık işletmeciliği, sağlık ekonomisi ve

sağlık planlaması konularını bilen personel yetersizliği bulunmaktadır. Ülkemizde

28

sektörel analizleri yapabilecek, araştırmalar gerçekleştirecek, hükümetlere danışmanlık

yapacak ve sektörün ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştirecek bir eğitim kurumuna

ihtiyaç vardır.

6) Sağlıkta dönüşüm programı kapsamında Ulusal Kalite ve Akreditasyon

Kurumu’nun kurulması ile kavram kargaşası içinde bulunan ruhsatlandırma,

sertifikasyon ve akreditasyon konularının düzenlenmesi sağlık sektöründe kalite

standartlarının gelişmesini sağlayacaktır.

7) İlaç, malzeme ve tıbbi cihazların standardizasyonu, ruhsatlandırması ve

yönetimi konularında özerk kurumların ayrı ayrı örgütlenmesi veya tek çatı altında

toplanması mümkündür.

8) Sağlık hizmetlerinde eşgüdüm, sağlık envanterinin oluşturulması, bireylerin

tıbbi kayıtlarının korunması, sevk basamakları esnasında bilgi transferi ve temel sağlık

uygulamalarındaki verilerin toplanması amacıyla Sağlık Bilgi Sisteminin kurulması

gerekmektedir.61

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na, amacı bakımından sağlık

sektörü tarafından olumlu bakılmakla birlikte, bazı eksikliklerin olduğunu düşünenler

tarafından da bir takım eleştiriler almaktadır.62

61 “Sağlıkta Dönüşüm”, T.C. Sağlık Bakanlığı, Aralık, 2003, www.saglik.gov.tr, 18.03.2008. 62 Bülent ECZACIBAŞI, “Sosyal Güvenlik Reformu, Genel Sağlık Sigortası ve İlaç Sektörü”, İşveren

Dergisi, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Tarafından Yayınlanan Aylık Dergi, Ekim, 2007 http://www.tisk.org.tr/isveren_sayfa.asp?yazi_id=1896&id=92, 20.06.2008.

29

İKİNCİ BÖLÜM

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ

2.1. BİLGİ TOPLUMU

Günümüzde insanlık yeni bir devrim yaşamaktadır. Bu devrim bilgisayar ağları

yoluyla bilgiye ulaşmayı kolaylaştırmış ve bilgi toplumunun kurulma durumunu

yaratmıştır. Bilgisayar denetimli iş imkanları (özellikle hizmet sektöründe) öyle bir

sinerji yaratmaktadır ki bilgi teknolojilerinin iş hayatına girmesini kaçınılmaz hale

getirmiştir.63

Bilgi toplumu" kavramının 1900'lerden önce ortaya atıldığı; "iletişim çağı"

kavramının ilk kez Kanadalı iletişimci Marshall Mc Luhan tarafından 1962 yılında

kullanıldığı ve ABD'li iktisatçı Fritz Machlup'un da aynı yıl "bilgi toplumu" kavramını

kullandığı belirtilmektedir. Diğer taraftan Masuda (1990) da "bilgi toplumu" kavramını

ilk kullananlar arasında sayılmaktadır.64

Küreselleşme olgusunun gelişiminde önemli payı bulunan bilgi ve iletişim

teknolojilerindeki yenilikler, ekonomik ve sosyal yaşamın her alanını ve toplumun tüm

kesimlerini çeşitli yönlerden etkisi altına almakta; kamu yönetimi yaklaşımlarını, iş

dünyasının iş yapma biçimlerini ve bireylerin yaşamlarını derinden etkilemekte, bir

başka ifadeyle toplumsal bir dönüşüme neden olmaktadır. 21. yüzyıla damgasını vuran

bu teknolojiler bilgi toplumuna da zemin oluşturmaktadır.65

Tarihsel süreç içinde insan kendine özgü karakteristikler taşıyan birtakım

toplumsal süreçlerden geçmiştir. Bunlar; ilkel toplum, tarım toplumu, sanayi toplumu ve

63 ACAR Sadık, “Bilgi Çağı Ekonomisine Teorik Bir Yaklaşım”, Dokuz Eylül Üniversitesi İİBF Dergisi,

Cilt: 15, Sayı: 1, 2000, s. 90. 64YILMAZ Bülent, “Bilgi Toplumu: Eleştirel Bir Yaklaşım”, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi

Dergisi, Cilt: 15, Sayı: 1, 1998, s. 149. 65 “Bilgi Toplumu Stratejisi”, rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2006/07/20060728-7-1.doc, 15.04.2008.

30

son olarak da bilginin temel bir kaynak olarak kullanılmasına olanak sağlayan bilgi ve

iletişim teknolojilerinde gelişmelerin bir sonucu olan bilgi toplumudur.66

Küreselleşme, insanlığın geçirdiği üçüncü büyük devrim olan iletişim-bilişim

devriminin görüntülerinden biridir. Küreselleşmenin iki kaynağı vardır. Birincisi

teknolojik, diğeri siyasal kaynaktır. Teknoloji kaynağını da iki farklı devrim

oluşturmaktadır. İlki iletişim teknolojisi devrimi (telefon), ikincisi ise bilişim

teknolojisinin devrimi (bilgisayardır). Bu ikisi yani telefon ve bilgisayar bir arada

geliştiği için yeni bir teknoloji “İletişim ve Bilişim Devrimi” ortaya çıkmıştır.67

Bilişim teknolojileri ise bilgi toplumunun gelişmesinde ve bugünkü durumunu

almasında birinci derecede önemli bir faktördür.68

Bilgi toplumu, ekonomide temel üretim faktörünün bilgi olduğu, insanların

büyük bir kısmının bilgiye dayalı sektörlerde çalıştığı, sürekli olarak her alanda büyük

miktarda bilginin üretildiği ve üretilen bu bilgilerin bilişim teknolojileri yardımıyla

kolayca iletilebildiği, insanların üretilen bu bilgiye mekan ve zaman kısıtlaması olmadan

kolayca ulaşabildikleri toplum biçimi olarak tanımlanabilir.69

Bilgi toplumu; sosyo-ekonomik faaliyetlerin giderek etkileşimli sayısal iletişim

ağlarının katılımıyla veya bu iletişim ağların yoğun kullanımıyla gerçekleştirilmesi

yanında bu amaçla kullanılan her türlü teknolojinin ve uygulamanın üretilmesi olarak

tanımlamaktadır.70

Bilginin kullanımı arttıkça üretim yapısı da değişmekte, bilgi; işgücü ve

sermayeden de önemli bir faktör olarak üretimde yerini almaktadır. Bilgi toplumunda en

66TEKİN Mahmut, GÜLEŞ Hasan Kürşat, ÖĞÜT Adem, Değişim Çağında Teknoloji Yönetimi, 2.

Baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 2003, s.8. 67KOCACIK Faruk, “Bilgi Toplumu Ve Türkiye”, Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,

Cilt: 27, No:1, Mayıs, 2003, s. 2. 68 AKIN H. Bahadır, Yeni Ekonomi: Strateji Rekabet Teknoloji Yönetimi, 1. Baskı, Çizgi Kitabevi

Yayınları, Konya, 2001, s. 119. 69 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 29-30. 70“Bilgi Toplumu Politikaları Üzerine Bir Değerlendirme”, TÜBİTAK, Eylül, 2002,

www.bilten.metu.edu.tr/.../tubitak-bilgi%20toplumu%20politikalari%20degerlendirmesi.pdf, 15.04.2008.

31

önemli unsur bilginin kendisi olmaktadır. Bilgi, araştırma-geliştirme faaliyetlerine

aktarılan insan gücü, finans kaynakları ve zaman kullanımı ile elde edilmektedir.71

Enformatik yüzyıl, bilginin üretim için temel kaynak olduğu, bilgi üretimi ve

iletiminin yaygınlaştığı, bilgi üretimi ve dağıtımında çalışanların çoğunlukta olduğu,

sürekli öğrenme ve bilgilenme yoluyla değişme ve gelişmenin kaçınılmaz hale geldiği

yeni toplumsal ve ekonomik örgütlenme dönemini işaret etmektedir. Bilgi çağı, Sanayi

Devriminden sonra insanlığın bugüne dek tanık olduğu en önemli olay olarak

nitelendirilmektedir.72

1960’lı yıllardan itibaren ileri düzeyde sanayileşmiş ülkelerde toplumsal yapıda

önemli değişiklikler meydana gelmeye başlamıştır. Bilgi sektörünün üretim ve

istihdamdaki payı artmakta sanayi sektörünün ise payı ise düşmektedir. Bunlara bağlı

olarak da bilginin rolü değişmiş, bilgiye sahip olan ekonomik açıdan da güçlü hale

gelmiştir. Aşağıda sanayi toplumu ile bilgi toplumu arasındaki farklar belirtilmiştir.73

SANAYİ TOPLUMU BİLGİ TOPLUMU

- Fiziksel mal üretimi - Bilgi üretimi

- Üretim fabrikalarda - Üretim iletişim ağlarında

- Mübadele ekonomisi - Sinerjik ekonomi

- Ulusal sınırlar - Bilgi birikimi

- Ulusal ekonomi -Küresel ekonomisi

- Parlamenter demokrasi - Katılımcı demokrasi

Peter F. Drucker’a göre ise bilgi toplumuna geçiş sürecinin neden olduğu

gelişmeler şunlardır: 74

71“ 21. Yüzyılda Bilgi Toplumu”, http://ekutup.dpt.gov.tr/bilim/yucelih/biltek03.pdf, 15.04.2008. 72 BALAY Refik, “Küreselleşme, Bilgi Toplumu ve Eğitim”, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri

Fakültesi Dergisi, Cilt: 37, Sayı: 2, 2004, s. 66. 73 ŞANLISOY Selim, “Bilgi Toplumunda Ortaya Çıkabilecek Sorunlar”, Dokuz Eylül Üniversitesi

İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 14, Sayı:2, 1999, s. 170. 74AKÇAL İlhan, “Kamu Kurumlarında Bilgi Yönetimi”, http://ab.org.tr/ab06/bildiri/18.doc,

21.06.2006.

32

•Bilginin üretilmesine, erişilmesine ve kullanılmasına katılım hızla artmıştır.

•Son 25 yıla kadar mal hareketleri hızlı bir şekilde gerçekleşirken, günümüzde

para hareketlerinin hızı kıyaslanamayacak derecede mal hareketlerinin hızını aşmıştır.

•Eğitilmiş insanın önemi ortaya çıkmış ve bu güç işletmenin varlıkları arasında

bir değer haline gelmiştir.

•Bilgi toplumunun dinamiklerinden yararlanan işletmeler, üretim ve ciro

miktarları 2-3 kat artarken, iş gören sayısında ise %25’lere varan azaltmalar olmuştur.

•Gelişmiş ülkeler, 25 yıl önce üretilen bir ürün için harcanan çabanın aynı

miktarını, hammaddenin ve işçiliğin ise daha azını kullanarak üretim miktarlarını 2,5

katı kadar arttırmayı başarmışlardır. Bilgi toplumunu oluşturan dinamiklerin ortaya

çıkmasıyla birlikte ekonomide hızlı bir değişim sürecine girilmiş ve bu süreç geleneksel

üretim faktörlerinin sıralamasında değişikliğe yol açmıştır. Sanayi ekonomisinde

yatırımların önemli kısmı makine, teçhizat, fabrika binası gibi unsurlara ayrılırken,

günümüzde yatırımların önemli bir kısmı bilginin arttırılması veya insan sermayesine

sahip olmak için yeterlilik ve uzmanlık geliştirmeye yönelik olarak gerçekleşmektedir.

•Bilgi ve teknoloji yeni yüzyılın anahtar kelimeleri olarak anılmaktadır. Yeni

modelin en az sermaye kadar önemli olan yeni üretim faktörü bilgidir. Teknoloji ise

bilginin vazgeçilmez bir unsurudur. Yaşadığımız çağ bu nedenlerle bilgi çağı,

toplumumuz bilgi toplumu, insanlar ise bilgi çalışanı olarak nitelendirilmektedir.

2.2. BİLGİ KAVRAMI VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN GELİŞİMİ

Genelde birbirinin yerine kullanılan veri, enformasyon ve bilgi kavramları,

aslında farklı anlamlar taşımaktadır. 75

Bilginin kaynağı veridir. İşlenmemiş ham bilgi de denilen veri “ data “ karşılığı

olarak kullanılan ve “datum” sözcüğünün çoğulu olan bir kavramdır. Veri kavramı,

75ERGUN Ülkü, “Bilgi Teknolojisinin Yarattığı Çağdaş Yönetim Muhasebesi Uygulamaları”, Dokuz

Eylül Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı 11, 1995, s. 2.

33

çeşitli durumların, gözlemlerin veya oluşumların her türlü gösterimidir. Bu gösterimler

sayısal veya alfanümerik karakterler ya da semboller olabileceği gibi çeşitli biçimlerdeki

grafik çizimler ve diğer tüm grafik gösterimler şeklinde de olabilir. Bilginin ham

maddesi olan veri, miktarları, eylemleri, olguları vs., temsil eden, tesadüfi olmayan, rast

gele bir araya gelmemiş bulunan sembollerden oluşan bir grup olarak da tanımlanır.

Yani veri, özümlenmemiş ve yorumlanmamış gözlemler, işlenmemiş gerçeklerdir. 76

Enformasyon; düzenlenmiş veri olarak tanımlanabilir. Düzenleme başkaları

tarafından yapılmış olup, yalnızca ilgili kişiler tarafından bir anlam taşımaktadır.

Veriden çok daha zengin içeriğe sahip olup; yazılı, sözlü veya görsel bir mesajdır.

Enformasyon alıcısını biçimlendirmek zorunda olup, fark yaratmayı sağlayan

algılanabilir ve kavramsal olarak ayıklanmış veriden oluşmaktadır. Enformasyon fark

yaratan veri anlamına gelmektedir.77

Bilgi, öğrenme, araştırma ve gözlem yoluyla elde edilen her türlü gerçek,

malumat ve kavrayışın tümüdür. Bilgi doğruluğu ispatlanmış inançlar bütünüdür. Bilgi,

önceden belirlenen bir dizi sistematik kural ve prosedüre uygun bir biçimde işlenmiş

enformasyondur.78

İlk toplumlardan günümüze kadar süren bilgi artışının önemli buluşların olduğu

dönemlerde daha da hızlandığı görülmektedir. Toprağın işlenmeye başlanması, yazının

bulunması, matbaanın bulunması, sanayi devrimi ve makineleşme, bilimsel araştırma

yöntemleri, telekomünikasyon alanındaki devrim, bilgi işlem ve bilgisayar

teknolojisindeki ilerlemeler bilginin gelişmesi bakımından en önemli dönüm noktaları

olmuştur. Bütün bu gelişmeler, günümüzde toplumların yüksek bir teknoloji düzeyine

ulaşmasına yol açmıştır. Özellikle sanayi devriminden sonra başlayan hızlı bilgi artışının

ileri düzeye ulaştığı ve her geçen gün yeni gelişmelerin yaşandığı görülmektedir.

Böylece hızlı gelişme ve bilgi artışı, günümüzün en önemli özelliği olmuştur. Bilgi ve 76 http://www.kolayphp.com/content-51.html, 30.05.2006. 77 KULAKLI Atik, BİLGİN Semra, “Müşteri Merkezli Operasyonel Bilgi Yönetimi İçin Veri Yönetiminin

Ölçülmesi”, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı:1, Cilt: 2, Aralık, 2005, s. 38.

78AKTAN Coşkun Can, VURAL İstiklal Yaşar, “Bilgi Nedir?”, http://www.canaktan.org/yeni-trendler/bilgi-yonetimi/bilgi-nedir.htm, 19.06.2006.

34

iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmeler yeni bir çağ başlatmıştır. Bilgi çağı olarak

adlandırılan bu çağda ekonomide ve sosyal yaşamda klasik paradigmalar yetersiz

kalmakta; teknolojik gelişmeler yeni yapılar ve yaklaşımlar yaratmaktadır.79

Günümüzde işletme yönetimleri her zamankinden daha fazla ve çeşitli baskılarla

karşı karşıyadır. Bu baskının en önemli nedenlerinden bir tanesi, bilgi ve iletişim

alanında yaşanan teknolojik gelişmelere ayak uydurabilme zorunluluğudur. Bu şartlar

altında, işletmelerin başarı değerlemesinde ve gelecekleri ile ilgili yargıya varılmasında;

sahip oldukları sermaye unsurlarının yanı sıra, kullandıkları teknolojik bilgiler ile kaliteli

ve yaratıcı insan kaynakları da bir sermaye unsuru olarak dikkate alınmak

durumundadır. 80

Yönetim kademeleri tarafından ihtiyaç duyulan bilgi farklılık gösterir. Her bir

karar verici için ihtiyaç duyulan nitelikte elde edilmiş değerli bilgi, yönetim karar ve

eylemlerine gerçeklik kazandırarak, örgüt faaliyetlerinin verimli ve etkin bir şekilde

devam etmesini olanaklı hale getirmektedir. Bilginin karar vericinin faaliyet kapsamına

uygunluğunun yanında öne çıkan diğer önemli bir husus da, iyi bir bilgide bulunması

gereken özelliklerdir. Karar verici için bilgi, amaçlarını karşıladığı ve karar sürecindeki

belirsizliği azalttığı oranda değerli olacaktır. Bilginin değeri verilecek kararın amacına

ya da bilgiden beklenen sonuçlara göre değişebilmekteyse de, bilginin değeri ve

kalitesini belirleyen faktörler aşağıdaki Çizelge 2.1.’de gösterilmiştir.81

79ACAR Durmuş, ÖMÜRBEK Nuri, ÖMÜRBEK Vesile, Bilgi Teknolojilerinin Gıda Sektöründe

Kullanımının Analizi, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 8, Sayı 2, 2003, s. 2-3. 80 ERGUN, s. 1. 81 GÜLEŞ Hasan Kürşat, BÜLBÜL Hasan, Yenilikçilik: İşletmeler İçin Stratejik Rekabet Aracı, 1.

Baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 2004, s. 214.

35

Çizelge 2.1. İyi Bir Bilginin Sahip Olması Gerekli Özellikler

Nitelik Açıklama

Doğruluk

Bilgi hatalardan arındırılmış olmalıdır. Bilginin gerektirdiği doğruluk

derecesi, kararın amacına ve niteliğine göre farklılık gösterecektir. Bilginin

doğruluk derecesi karar vermek için sahip olunan zaman ve bilginin maliyetine

bağlıdır.

Uygunluk Bilgi, karar verilen konu ve konularla ilgili olmalıdır. Bilgi doğru ve

uygun olmasına rağmen zamanında gelmemişse bir anlamı yoktur. Zamanlılık,

özellikle koşulların sürekli bir şekilde değiştiği kararların verilmesinde önemli

olmaktadır.

Noksansızlık Karar vericiye sunulan bilgi tam ve eksiksiz olmalıdır.

Denetlenebilirlik

Bilgi, bilginin doğruluğunu ve noksansızlığını belirlemeye uygun

olmalıdır. Bilginin doğruluğu ve noksansızlığı doğru olarak kabul edilen bilgi ile

karşılaştırılarak belirlenebilir. Ancak, çoğunlukla bilginin doğruluğu bilginin

orijinal kaynağına inilerek belirlenir.

Kısalık

Bilginin içeriği olabildiğince öz ve kısa olmalıdır. Bilginin kapsamı

genişledikçe gereksiz ayrıntılardan dolayı karar vermek güçleşecektir.

Güncelik

Sunulan bilgi karar verilecek konudaki en son durumu yansıtmalıdır.

Ekonomiklik Bilginin bir maliyeti vardır. Bu nedenle bilgi, üretmesi beklenen

değerden daha pahalı olmamalıdır.

Kaynak: TEKİN Mahmut, GÜLEŞ Hasan Kürşat, ÖĞÜT Adem, Değişim Çağında Teknoloji

Yönetimi, 2. Baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 2003, s.4.

2.3. BİLGİ TEKNOLOJİLERİ

Bilgi Teknolojileri (BT) kavramına geçmeden önce, bu kavramı oluşturan bilişim

ve teknoloji kelimelerini açıklamakta fayda olacaktır. Bilgi; bir durumu, bir şartı, bir

olayı, bir fikri ya da diğer faktörleri ifade eden sembol, harf ya da sayılardır. Bilgiyi

organizasyon açısından ele alırsak; bilgi, işletme ve çevresindeki faaliyetleri gösteren,

36

saklanabilen, üzerinde işlem yapılabilen ve organizasyon içerisinde rapor halinde

bildirilen sembollerdir.82 Teknoloji ise bir amaç için, belli teknik bilgi, işlem, yöntem ve

süreçlerin, doğrudan veya (malzeme/ takım, cihaz, makine, buluş, tertibat ve diğer

malzemeler, diğer donatım ve sistemler, diğerleri gibi) belli nesnelere uyarlanarak, bir

bütünlük içinde uygulanması şeklinde tanımlanabilir.83 Bilişim teknolojileri de genel

olarak bilgi kaynaklarına erişmek, paylaşmak ve kullanmak için elektronik araçlardan

yararlanmayı mümkün kılan uygulamaların tümünü içermektedir.84

İletişim ve bilgisayar teknolojilerini kapsayan bilgi teknolojileri aracılığıyla

dünya, ikinci endüstri devrimini yaşamaktadır. Bu devrim, dünyada köklü sosyal ve

ekonomik değişimi de beraberinde getirmektedir. 85

Bilgi toplumunu oluşumunda çok önemli rol oynayan bilgi teknolojilerinin çeşitli

tanımları yapılmaktadır. Farklı tanımları değerlendirmek, bilgi teknolojilerinin içeriğini

oluşturan teknolojilerin belirlenmesi konusunda önemlidir. 86

Bilgi teknolojileri (BT); erişim, depolama, veri işleme, taşıma ya da transfer ve

teslim etmeyi içeren elektronik ortamda modern bilgi kullanımı (edinme) olarak

tanımlanabilir. Bilgi edinme sürecinin; bilgi üretimi, depolaması ve geri alma, bilgi

transferi (iletme ve karşılama), bilginin değişime uğraması, bilginin sunumu ve

gösterimi gibi yönlerinden dolayı bilgi teknolojilerine talep hızla artmaktadır.87 Bunun

82 TURHAN Kemal, Hastane Bilgi Sistemi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, KATÜ, Trabzon, 1994,

s. 5. 83 SARGUTAN Erdal, Sağlık Sektöründe Ve Sağlık Kuruluşlarında Teknoloji Yönetimi, 1. Baskı,

Hacettepe Üniversitesi Yayınları, Ankara, 2006, s. 3. 84 GÖKALP Füsun, ADA Erhan, DEMİRHAN Dilek, “Gelişen Bilgi Teknolojilerinin Kobilere Etkisi”,

Gazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 8/2, 2006, s. 119. 85BENSGHIR Türksel Kaya, Bilgi Teknolojileri Ve Örgütsel Değişim, 1. Baskı, TODAİE Yayınları,

Ankara, Haziran 1996, s. 28. 86 TEKİN, GÜLEŞ, ÖĞÜT, s. 157. 87 L. O. UGWU, T. O. OYEBISI, M. O. ILORI, E. R. ADAGUNODO, “Organizational Impact Of

Information Technology On The Banking And Insurance Sector In Nigeria”, <www.elsevier.com/locate/technovation>, 04.02.2007.

37

sebebi bilgi teknolojileri, işletmelerin rekabet üstünlüğü sağlamalarında kritik bir rol

oynamaktadır.88

Yukarıdaki tanımdan da anlaşılacağı üzere bilgi teknolojileri şemsiyesi altında

yer alan temel teknolojiler, bilgisayar ve iletişim teknolojileri olmaktadır. Bilgisayar ve

iletişim teknolojileri alanlarında gerçekleşen gelişmeler, rekabetçi üstünlüklerini

sürdürmeyi amaçlayan işletmeleri yakından ilgilendiren konulardır.89

Günümüz koşullarının ortaya koyduğu yeni örgüt yapılarının bilgiye dayalı

olduğu görülmektedir. İşletmelerin başta gelen ortak yanlarından biri, hepsinin iyi

yönetilmek için bilgiye muhtaç olmasıdır. Müşteri kitlesinin ihtiyaç ve isteklerini

saptama ve zaman içinde pazardaki değişmeleri izleme olanakları ancak bilgi

teknolojilerinin yoğun olarak kullanımı ile mümkün olabilmektedir. Bilgi teknolojileri

genel olarak kamu kuruluşlarının işlem süreçlerini hızlandırmalarına, coğrafi sınırları

aşmalarını, bürokratik kademeleri ortadan kaldırıp, bilginin daha etkin ulaşım ve

paylaşımını sağlamalarına yardımcı olmaktadırlar.90

Bilgi teknolojilerinin işletme stratejilerinin oluşturulup uygulanması üzerinde ne

ölçüde etkili olduğu son zamanlarda sıkça ele alınan bir konu durumuna gelmiştir. Bilgi

teknolojileri hem ulusal bazda, hem de işletme düzeyinde oluşturulan stratejilerin önemli

bir kısmını oluşturmaktadır. Küresel anlamda iletişimin hızla sağlanabilmesine imkan

sağlayan teknolojiler hem işletme yöneticilerinin hem de politika yapanların bilgi

teknolojilerindeki stratejik potansiyeli görmelerini sağlamıştır. Bilgi işlem, iletişim ve

otomasyondaki ilerlemeler işletmeler arası bilişim faaliyetleri, bütünleşmeler ve iş

yapma metotları üzerinde dönüşümlere sebep olmaktadır. Bunun yanında donanım

özelliklerinin iyileşmesi ve maliyetlerin çok büyük ölçüde düşmesi, yazılımların

88 GÜLEŞ Hasan Kürşat, “Rekabet Üstünlüğü Ve Bilişim Teknolojileri”, Verimlilik Dergisi, 2000/1,

MPM Yayını, Ankara, 2000, s.90. 89TEKİN, GÜLEŞ, ÖĞÜT, s. 158. 90 KARAYORMUK Kemal, KÖSEOĞLU Mehmet Ali, “Pazarlama Bilgi Sistemi ve Bir Kamu Kuruluşu

Örneği’, Afyon Kocatepe Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 2, 2005, s. 105.

38

kolaylıkla kullanılabilir hale gelmesi de bilgi teknolojilerinin stratejik kullanımına

yardımcı olmaktadır.91

İnsanlar günlük yaşamlarında ve faaliyetlerinde; iş dünyası küresel rekabet

koşulları içerisinde üretimden pazarlama ve satış sonrası hizmetlere kadar tüm iş

süreçlerinde; kamu kurumları hızlı ve nitelikli hizmet sunumunda bu teknolojilerin

sağladığı olanaklardan giderek artan oranlarda faydalanmaktadır.92

Ancak uygulamada bilgi teknolojilerinden kamu kurumlarında yeterli düzeyde

fayda sağlanamamakta ve istenilen verim alınamamaktadır. Kamu kurumlarının bilgi

teknolojilerinden yeterince yararlanamamalarının başlıca nedenleri şunlardır: 93

• Teknik Personel Eksikliği: Tüm kamu kurumlarında bilişim konusunda

uzman, kendini yetiştirmiş, yeni gelişmeleri yakından takip edecek nitelikli personel

istihdamı mümkün olmamaktadır. Nitelikli personel bulunduran kurumlar da ya

kendisine bir şeyler yapmasına imkan verilmeyip körelmesi sağlanmakta ya da aşırı iş

yükünden bunalımlar yaşanmaktadır.

• Kaynak veya Ödenek Olmaması: Teknolojinin de bir kuruluş ve işletim

maliyeti vardır. Kamu kurumlarında bu konuda ödenek eksikliği ve kaynak sağlanması

önemli bir sorun oluşturmakta ve kurumların teknolojik yapılandırmalarını

engellemektedir.

• Memur Anlayışı: Kamu kurumlarında ne yazık ki devlet memuru zihniyeti

diye bir düşünce hakim olmuş ve 657 sayılı yasaya tabi olarak iş garantisi altında

çalıştıklarından, yeni bir şeyler üretme mantığı ortadan kalkmıştır. Çünkü ödül-ceza

sistemi yerine kişisel tercihler, kurumun işleyiş tarzını ve personelin motivasyonunu

belirlemektedir.

91AKIN, s. 125-126. 92ZERENLER Muammer, Dijital İş Yaşamı: Tüm Boyutlarıyla Elektronik, 1. Baskı, Gazi Kitabevi,

Ankara, Aralık 2007, s. 8. 93 TECİM Vahap, “Kamu Kurumlarında Etkin Yönetim İçin Bilişim Teknolojileri”, Dokuz Eylül

Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 17, Sayı: 1, 2002, s. 144-145.

39

• Yönetici İradesi: Kamu kurumlarında genelde yöneticilerin yeni bir şeyler

yaratmak gibi bir iradeleri yoktur. Özellikle geleneksel memur olarak yetişmiş

yöneticiler, yeni bir şeyler yaratmak yerine statükoyu koruma savaşı vermektedir. Bu tür

iradeciler yanlış bir şey yapmaktansa yapmamayı ve yaptırmamayı tercih ederler ve

böylelikle kurumda gelişimin de önünü kesmiş olurlar.

2.4. İŞLETMELERDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KULLANIMININ

GELİŞİMİ

Bilgi çağı olarak adlandırılan 21.Yüzyılın ilk yıllarını yaşadığımız günümüzde,

milyonlarca işletme, ürettikleri milyonlarca ürünle küreselleşen piyasalarda kendine yer

edinebilme çabası içindedir. Sürekli değişim gösteren ve belirsizliğin yoğun bir şekilde

yaşandığı piyasalarda, firmaların ayakta kalıp diğer firmalarla rekabet edebilmesinin tek

güvenilir yolu bilgidir. Bilginin ne olduğu ile ilgili tam bir fikir birliği sağlanmasa da

bilginin günümüzde rekabet için öncelikli konu olduğunda tam bir fikir birliği

bulunmaktadır.

Maddi ve finansal kaynaklar firmaların uzun dönemli başarısında artık eski

önemini kaybetmektedir. Hamel bu durumu; “Geleceğe yolculuğun yakıtı para değil, iş

görenlerin duygusal ve zihinsel enerjisidir.” şeklinde ifade etmektedir. En iyi bilgi ve

enformasyona sahip olan, istikrarlı bir şekilde yeni bilgi yaratan, bu bilgiyi

organizasyonun her yerine geniş ölçüde yayan, yeni teknolojilerde ve ürünlerde hızla

kullanan firmaların başarılı olduğu görülmektedir.94

Son 15 yıldır bilişim alanında çarpıcı değişmeler (seküler telefon, elektronik

posta ve kompakt disk vs.) yaşanmaktadır. Bilgi teknolojileri, örgüt yapısı ve bireyin

işinin yeniden dizaynında önemli bir etkiye sahiptir. Örgütsel değişmelerden en

önemlisi, örgütsel küçülmedir. Örgütlerde personel sayısının ve bürokratik işlemlerin

azalmasıyla birlikte örgüt yapısı yassılaşmaktadır. Örgüt içi ve örgüt dışı iletişim daha

94 EMREM Erdinç, “Entelektüel Sermayeyi Ölçme Ve Değerlendirme Yöntemleri”,

http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=245, 20.06.2006.

40

etkin hale gelirken, yönetici kararlarının etkinliği de artmaktadır. Üretim süresinin

azalması ve çalışanların güçlendirilmesiyle birlikte verimlilik ve kârlılık artmaktadır.

Bilgi teknolojileri, hem iş yapma biçimini hem de bu işlerin diğer insanlarla koordine

edilme biçimini değiştirmektedir.95

Teknolojik gelişmeler farklı örgütleri birbirlerine bağlamakla kalmaz, ayrıca

ekonomik sonuçlar da bilgi teknolojilerinin tüm örgütte kullanılmasını gerektirmektedir.

Bilgi teknolojileri örgütün çevre ile ilişkisini desteklemekte, geleneksel iletişimin yerine

geçmekte ve iletişimi daha etkili yapmaktadır. İletişimde meydana gelen bu gelişmeler

de örgütlerin uzaklık ve zaman farkı problemlerini gidermektedir. Bilgi teknolojilerinin

kullanımı işletme içi iletişimi hızlandırmaktadır. Bilgi teknolojilerini kullanan örgütler

daha iyi ilişkilerde bulunmaktadır.96

Bilgi teknolojilerinin işletmelere sağladığı yararlar şunlardır: 97

•Yöneticilerin karar verme süreçlerine yardımcı olur: Veritabanı sistemleri,

çalışma tablosu programları, veri madenciliği ve daha birçok yazılım sistemi, kurumsal

verilerin değerlendirilmesinde ve yöneticilere anlamlı bilgiler sunulmasında önemli rol

oynamaktadırlar.

•Maliyetleri azaltır: Bilgi teknolojisi araçları, ürün geliştirme, üretim, dağıtım

ve müşteri ilişkileri yönetimi bakımından maliyetleri büyük ölçüde azaltmakta ve zaman

tasarrufu sağlamaktadırlar. Diğer taraftan, internet, intranet, diğer network ve iletişim

olanakları ofis içinde ve ofisler arasındaki iletişim maliyetlerini önemli ölçüde

düşürmektedir.

•Bilginin akmasını sağlar: Bilginin şirket içinde akması sağlanır. Her düzeyde

gereken bilgi gereken noktaya hızlı biçimde iletilmekte ve işletme çalışanlarının takım

95 KARADAL Himmet, SAVAŞ Orhan, KAZAN Halim, “Bilişim Teknolojilerinin Yönetim Sürecine

Etkileri: Aksaray'da Bir Araştırma”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=155, 20.06.2006.

96 TÜRKOĞLU Recep, “Bilişim Teknolojilerinden Bilgi Yönetiminde Yararlanma Düzeyi”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=615, 20.06.2006.

97ÇUBUKÇU Faruk, “Bilgi Teknolojilerinin Gücü”, http://www.farukcubukcu-bt.com/home.aspx?tab=makale, 21.06.2006.

41

halinde verimli bir şekilde çalışması sağlanmaktadır. Bu işlemler bir bütün olarak iş

akışını oluşturmaktadır. İş akışı sayesinde dökümanların yönlendirilmesi onaylanması ve

ilgili kişilere çok kısa sürede ulaştırılması sağlanmaktadır. Bu da şirketlerin hızlı karar

vermesini ve birçok sürecinde kaliteyi arttırmasına olanak sağlamaktadır.

•Çeviklik: Çeviklik kavramı da bilgi teknolojilerinin işletmelere kattığı önemli

bir unsurlardan bir tanesidir. Pazar ve yasalar değiştiğinde işletmenin hemen adapte

olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra ürünlerin yaşam süreleri de gün geçtikçe

kısalmaktadır. Bilgisayar sistemleri üzerinde geliştirilen doküman yönetimi ve iş akışı

sistemleri yeni prosedürlerin hızla hayata geçmesine imkan tanımaktadır.

Bilgiyi üretme, kullanma ve yayma yeteneği olarak tanımlanabilecek teknolojik

yetenek, uluslararası rekabet gücünün ve ekonomik büyümenin, dolayısıyla da

toplumların refahının en kritik göstergesi durumuna gelmiştir. Teknolojik gelişme

açısından ileri olan ülkelerde ekonomik faaliyetlerin önemli bir bölümünü bilgi yoğun

faaliyetlerin oluşturduğu bir değişim süreci yaşanmaktadır. Günümüzde, ürün ve hizmet

üretim faaliyetlerinin artan ölçüde bilgi kullanımını gerektiriyor olmasından hareketle

ekonomileri tanımlamakta “Bilgiye Dayalı Ekonomi” veya “Bilgi Ekonomisi"

kavramları ortaya çıkmış ve yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır.98

2.5. BİLGİ EKONOMİSİ

1980'lerde başlayan bilimsel ve teknolojik gelişmeler, beraberinde dijitalleşmeye

dayalı büyük ölçekli çok sayıda şirketin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Özellikle,

hisse senedi piyasalarında, eski ekonominin yerleşmiş kurumlarının piyasa değerlerinin

önüne geçerek, bir anda ilgi odağı haline gelmişlerdir. Bu gelişmenin öncülüğü hiç

şüphesiz Microsoft'a aittir. Ancak, tüm teknolojik gelişmelere damgasını vuran ise

internet olmuştur. Bilgi paylaşımının getirdiği katkı ve bu katkının özellikle iktisadi

alanda kullanıma sunulmasında sağladığı kolaylık nedeniyle internet, yeni ekonomi ile

98 ZERENLER, s. 8.

42

özdeşleşmiştir. Artık bilginin saklanması yerine paylaşılması ve paylaşıldıkça artacağı

görüşü yaygın bir hale gelmiştir.99

Bilgi toplumunun içinde bulunduğu ekonomik koşullar günümüzde bilgi

ekonomi adıyla nitelendirilmektedir. Emek yoğun işlerin düşük gelir grubundaki

ülkelere kaydırılmasıyla sanayileşmiş ülkelerde emek yoğun işlerden ürünler ile know-

how ve yaratıcılık temeline dayalı değer ekleyen bilgi yoğun faaliyetlere geçmişlerdir.100

Günümüzde bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmeler sonucu ekonomi

daha önce hiçbir dönemde görülmediği kadar bilgi yoğun bir nitelik kazanmıştır.

Özellikle bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde hardware ve software uygulamalarındaki

gelişmeler ile kullanıcılar için büyük imkanlar ortaya çıkmıştır. Bilginin depolanması,

kopyalanması, taranması, aktarılması ve çok değişik amaçlar için kullanılabilir hale

gelmesi ekonomide büyük değişikliklere yol açmıştır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin

büyük etkisi, kendisini diğer teknolojilerden ayıran doğurgan özelliğinden

kaynaklanmaktadır. Bundan önceki teknolojik gelişmeler sadece belirli bir mamulün

veya sektörün üretimini etkilerken, bu teknolojiler ekonomide oldukça geniş bir

uygulama alanı bularak ekonomik etkinliği çok geniş bir alanda sağlamaktadır.101

Bilgi, bütün ekonomik sistemlerin temelinde bulunmaktadır. Sosyal ve ekonomik

sistemlerin bilgiden ayrı düşünülmesi imkansızdır. Günümüzde uluslararası ekonomik

savaşın en önemli silahının bilgi olduğu kabul edilmektedir. Sanayi ekonomisinin

kaynakları; üretim faktörleri sermaye, emek, doğa ve teknoloji iken bilgi ekonomisin

ana kaynağı bilgidir. Buradan sanayi ekonomisi ile bilgi ekonomisi arasındaki farkı

bilginin üretim faktörleri içinde birincil öneme sahip olması ve bilginin kullanımının

yaygınlaşmasıyla açıklayabiliriz.

99 ARMAĞAN Ramazan, “Yeni Ekonomiler Ve Türkiye”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Cilt 5, Sayı 2, 2000, s. 140-141. 100 AKIN H. Bahadır, “2000 Yılına Doğru Bilgi Toplumu Üzerine Genel Bir Değerlendirme Ve Bilgi

Ekonomisinin Özellikleri”, Verimlilik Dergisi, 1999/1, MPM Yayını, Ankara, 1999, s. 66. 101 KARAHAN Özcan, “Bilgi Ekonomisine Yönelik Kamu Politikası Stratejisi Ve Türkiye”,

http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=174, 21.06.2006.

43

Bilgi ekonomisinin özellikleri ise şunlardır: 102

•Bilgi temelli bir ekonomidir.

•Ağ ekonomisidir.

•Yenilik yoğun bir ekonomidir.

•Hız ekonomisidir.

•Küresel bir ekonomidir.

•Yeni ekonomide sanallaşma önemli rol oynamaktadır. 103

•Yeni ekonomide üretici ve tüketici farkı belirsizleşmektedir.

•Yeni ekonomi sosyal problemleri beraberinde getirmiştir.

2.6. BİLİŞİM SİSTEMLERİ

Ham bilginin hazırlanması, işlenmesi ve iletişimi gibi bir takım işlemler

dizisinden geçerek kullanıcıların ihtiyacına uygun ve yararlı bilgi durumuna

dönüştürülmesi süreci, bilgi sistemini oluşturmaktadır. İşletmelerde bilgi sistemleri,

yönetimin ihtiyaç duyduğu veri ve bilgileri işletmenin makro ve mikro çevresinden

toplayan, organize eden, özetleyen ve ihtiyaç duyan alt sistemlere ve yöneticilere

raporlayan sistemlerdir.104

Tüm sistemler gibi bilişim sistemleri de girdiler, süreçler (dönüştürme) ve

çıktılardan oluşmaktadır. Bilişim sisteminin temel girdisi veriler olup, girdi birimleri

(kart delicileri, kart okuyucuları, optik okuyucu, disk vb.) vasıtasıyla sisteme

aktarılmaktadırlar.105 Verileri daha anlamlı şekle çeviren süreçler, bunları çıktılara

(yönetim bilgisine) dönüştürmektedir. Çıktılar, manyetik disk, yazıcı vb. çıktı birimleri

ile kullanıcıların hizmetine sunulmaktadır. Süreçleri, donanım ve prosedürler olmak

102 AKYÜZ Yılmaz, GÖRMÜŞ A. Şahin, BEKTAŞ Çetin, “Bilgi Toplumuna Geçiş Sürecinde Bilginin

Artan Ekonomik Değeri Ve İşletmeler Üzerindeki Etkileri”, http://66.249.93.104/search?q=cache:UU_NdxB-P6YJ:www.geocities.com/ceteris_paribus_tr/akyuz2.doc+bilgi+ekonomisinin+%C3%B6zellikleri+nelerdir&hl=tr&gl=tr&ct=clnk&cd=1, 21.06.2006.

103 AKIN, s.67-75. 104 DEMİRHAN Dilek, “İşletmelerde Strateji Bilgi Sistemleri Yönetimi Ve Rekabet Üstünlüğü Elde

Edilmesindeki Rolü”, Ege Akademik Bakış Dergisi, Cilt 2, Sayı 2, 2002, s. 118. 105 BENSGHIR, s. 15.

44

üzere ikiye ayırmak mümkündür. Bilgisayar programları, bilgisayar donanımları

tarafından yerine getirilmektedir. Örneğin, bazen veriler bilişim sistemine girdi olarak

dahil edilmeden önce manuel olarak toplanmak ve kontrol edilmek zorundadır.106

Bilişim sistemi; kendisinin de bir alt sistem olarak dahil olduğu, daha geniş ve

başka alt sistemlere sahip olan bir sistem kapsamında bilgi kümelerinin toplanması,

saklanması, işlenmesi, dağıtılması, karar verilmesi ve iletilmesi için gerekli olan bir bilgi

kümeleri sistemi şeklinde tanımlanabilir. Bir organizasyon içinde bulunan tüm

haberleşme birimlerine ait bir şebekedir. Bilişim sistemi; işletim sisteminin tersine

olarak, saklanan verilerin bilgi elde etmek amaçlarıyla önceden tam olarak

kestirilemeyen yollarla kullanıldığı bir sistemi ifade etmek için kullanılan bir kavramdır.

Bilişim sistemi ayrıca, veri saklama ve erişim amacıyla yapılan ve genellikle bir veri

tabanlı yönetim sistemi kullanan bir bilgisayar sistemi şeklinde de tanımlanabilir.107

Bilişim sistemlerinde bilgi oluşturma süreci beş basamaktan meydana

gelmektedir. Bilişim sistemlerinin bileşenleri şunlardır:108

•Girdi: Giriş bölümünde veriler, girdi birimleri aracılığı ile bilgisayara aktarılır.

Girdi birimleri olarak klavye, tarayıcı, fare, mikrofon, görüntü kamerası gibi donanımlar

kullanılmaktadır.

•İşlem: Veriler, bilgisayara aktarıldığı andan itibaren işleme tabi

tutulabilmektedir. Örneğin, girilen veriler bilgisayar tarafından, kıyaslanmakta,

sınıflandırılmakta, toplanmakta, metinler biçimlendirilmekte veya şekiller

düzeltilmektedir.

•Çıktı: Bilgisayar tarafından işlenerek bilgiye dönüştürülen verilerin görünmesini

ve raporlanmasını sağlayan birimlerden oluşmaktadır.

106 TEKİN, GÜLEŞ, ÖĞÜT, s. 178. 107 YOZGAT Uğur, “Yönetim Bilişim Sistemleri Borsa Aracı Kurumları Uygulaması”, Marmara

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 16, Sayı 1, 2000, s. 403-404. 108 CURTIN Dennis P. And Others, Information Technology: The Breaking Wave, Irwin/ Mc Graw-

Hill, New York, 1998, p. 21.

45

•Depolama: Güncel olarak kullanılmayan programlar ve veriler gerektiği zaman

kullanılmak üzere depolanmaktadır. Genel olarak depolama işlemi, disk ve çeşitli kayıt

bantları üzerinde gerçekleştirilmektedir.

•Dağıtım: Elde edilen bilgilerin gerekli kişilere ulaştırılabilmesi için direkt

olarak bir bilgisayardan diğerine aktarılması mümkündür. Ancak en çok kullanılan iki

yol ise; ulaştırılmak istenen bilginin e-mail yoluyla gönderilmesi ya da web sitesinde

ilan edilmesidir.

Bilişim sistemleri mimarisi, gereken bilgi türleri ve bunların ne şekilde

işlenecekleri konusunda üst düzey tanımlamalardır. Bilişim sistemleri mimarisi veri ve

süreç mimarisi olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Veri mimarisi şirkete ne tür

bilgilerin gerektiğini üst seviyede detaylı olarak ortaya koymaktadır. Süreç mimarisi ise,

örgütsel faaliyetleri tanımlamaktadır. Veri mimarisi işletme süreçlerinin tasarlanıp

yenilenmesi için bir temel oluşturmaktadır. Süreç mimarisine bağlı olarak ise, her

kademeden çalışanlarla etkin ve verimli iletişim sağlanabilmesi için bir kullanıcı

arabirim yapılandırılır. Bilişim mimarisinin kavramsal tasarımı tamamlandıktan sonra,

hızla değişen işletme süreçlerine uyumlu olarak teknik mimari meydana getirilecektir.109

2.7.BİLİŞİM SİSTEMLERİNİN SINIFLANDIRILMASI

Her organizasyon farklı bir hizmet alanı, farklı bir çalışma biçimi ve yapılan işin

türüne bağlı olarak da farklı nitelikte bilgi gereksinimine ihtiyaç duymaktadır.

Organizasyonlar, bilgi gereksinimlerini kurdukları bilişim sistemleri ile temin

etmektedirler. Oluşturulan kurumsal sistemler, tedarik zinciri yönetimi, müşteri ilişkileri

yönetim sistemleri ve bilgi yönetim sistemleri, gittikçe dijital hale gelen işletmeleri

tanımlayan temel sistemler haline gelmiştir. Organizasyonların eski sistemi bırakıp da

yerine yenisini uygulamasında risk, maliyet, zaman gibi pek çok değişkeni dikkate

alması gerekmektedir. Yeni teknolojik altyapının organizasyonun içerisine

entegrasyonunu sağlamak yeni işlev ve süreçlerle ilgili değişiklikleri de beraberinde

109AKIN, s. 139.

46

getirmektedir. Bu entegrasyon sürecinin daha kolay bir şekilde sağlanabilmesi için

organizasyonlarda yönetim seviyelerine, fonksiyonel alanlara, ve destek sağlama

biçimlerine göre farklı niteliklerde Bilişim Sistemleri kurulmaktadır.110

2.7.1. Yönetim Seviyelerine Göre Sınıflandırma

Küresel rekabet ortamında faaliyet gösteren organizasyonlar her yönetim

kademesi için ihtiyaca göre farklı nitelikte bilişim sistemi kurmak ve bu sistemleri

entegre bir biçimde çalıştırmak zorundadır. Organizasyonlarda yönetim seviyelerine

göre; operasyonel düzey, bilgi düzeyi, yönetim düzeyi ve stratejik düzey olmak üzere

dört çeşit bilişim sisteminden söz edilmektedir.111

•Operasyonel Düzey Bilişim Sistemler; işlerin aksamadan ve verimli bir

şekilde devamını sağlamak ile yükümlü olan ilk basamak yöneticilerine destek

sağlamaktadır.

Operasyonel düzey bilişim sistemleri, bilginin stratejik bir güç olarak ele

alınmasının altında yatan bir süreç olarak, şirketin pazara yönelik kararlarına destek

veren en önemli bileşendir. Müşterinin şirket ile olan birlikteliği sırasında gerçekleşen

her bir faaliyet, işlemler olarak saklanarak başarılı iş uygulamaları oluşturulur.

Müşteriden başlayarak tüm süreçlere doğru akan veri ve enformasyon operasyonel

etkinliğin artmasına ve dolayısıyla da şirketin uzun süreli karlılığına olumlu katkıda

bulunmaktadır.112

•Bilgi Düzeyi Bilişim Sistemleri; organizasyonlardaki veri ve bilgi

çalışanlarının işlerini kolaylaştıran ve destekleyen bilişim sistemi uygulamalarıdır.

110 OKTAL Özlem, “Kurumsal Sistemlerin Uygulama Başarısını Etkileyen Değişkenlere Göre Dönüşüm

Stratejilerinin Analizi”, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 1/2007, s. 79-80. 111 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 39. 112 KULAKLI Atik, BİRGÜN Semra, “Müşteri Merkezli Operasyonel Bilgi Yönetimi İçin Veri

Yönetiminin Ölçülmesi”, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 1, Aralık, 2005, s. 39.

47

Sistemin temel amacı, işletmenin kırtasiyecilik iş akışının kontrol edilmesi ve yeni

bilgilerin iş ile bütünleşmesinin sağlanmasıdır.113

•Yönetim Düzeyi Bilişim Sistemleri; orta kademe yöneticilerine genel

politikaların ve stratejik kararların uygulanması konularında yardımcı olan bilişim

sistemleridir. Kısa dönemli planların yapılması, organize etme, uygulama ve kontrol bu

sistemin temel amaçlarıdır. Genellikle kısa dönemli, özet ve periyodik raporlar

hazırlayarak ya da elde edilen bu raporları gelecek dönem raporları ile kıyaslayarak

yönetim faaliyetlerine yardımcı olurlar. Yönetim düzeyi sistemler, operasyonel düzey

sistemlerden daha geniş nitelikte olup iç ve dış kaynaklardan aldığı bilgieri kullanır.114

•Stratejik Düzey Bilişim Sistemleri; geçmişi iyi inceleyerek gelecekteki

trendleri doğru tahmin etmeye çalışarak yönetim faaliyetlerine destek sağlamaktadır.

Oldukça zor ve bir o kadar da önemli olan bu iş, işletme üst yönetiminin temel

görevlerinden biridir. Bu sistemler, olası konjonktürel dalgalanmaların sonuçlarının

neler olabileceği ve bunlar olduğu zaman nasıl davranılması gerektiğini planlamakta,

riskleri ve fırsatları hesaplamaktadır.115

Stratejik düzey bilişim sistemleri, organizasyonun bütününden ve genel

yönetimden sorumlu olup; organizasyonun genel politikasını ve stratejisini belirleyip dış

çevre ile olan ilişkileri yönlendirmektedirler. Sistemin temel amacı bilgiyi,

organizasyonun stratejik ortakları olan müşteriler, tedarikçiler ve dağıtımcılarla birlikte

kullanmanın yollarını oluşturmaya çalışmaktır.116

113 AKGÜN E. Ali, KESKİN Halit, “Sosyal Bir Etkileşim Süreci Olarak Bilgi Yönetimi ve Bilgi Yönetimi

Süreci”, Gazi Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, 1/2003, s. 175. 114KURUÜZÜM Ayşe, ATSAN Nuray, “Analitik Hiyerarşi Yönetimi ve İşletmecilik Alanındaki

Uygulamaları”, Akdeniz Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, 1/2001, s. 84. 115 BERBEROĞLU N. Güneş, DALYAN Figen, “Globalleşme ve Stratejik Yönetimin Değişen Yüzü”,

Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 15, Sayı: 1-2, 1999, s. 86. 116 BENLİGİRAY Serap, “İnsan Kaynakları Yönetiminde İdari Destek Birimi Olmaktan Stratejik

Ortaklığa Geçiş”, Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 17, Sayı: 1, 2001, s. 36.

48

2.7.2. Fonksiyonel Alanlara Göre Sınıflandırma

İşletme amaçlarının yerine getirilmesi bir takım işletme fonksiyonlarının uygun

bir şekilde yerine getirilmesine bağlıdır. Faaliyet alanlarına göre değişmekle birlikte,

temel olarak her organizasyonda tedarik, üretim, pazarlama ve satış, insan kaynakları,

muhasebe ve finansman, lojistik gibi fonksiyonel birimler bulunmaktadır. Bu

fonksiyonların etkin ve verimli bir şekilde yerine getirilmesinde bilişim sistemlerinin

birçok katkıları olmaktadır.117 Fonksiyonel alanlara göre bilişim sistemleri Çizelge

2.2.’deki gibi sınıflandırılabilir:

Çizelge 2.2. Bilişim Sistemlerinin Fonksiyonel Alanlarına Göre Sınıflandırılması

Fonksiyonel Alanlar İşlevleri

Tedarik Bilişim Sistemleri Organizasyonun üretimde bulunabilmesi için ihtiyaç duyulan üretim faktörlerinin temin edilmesi

Tasarım ve Üretim Bilişim Sistemleri (CAD, CAM, İş Akışı Otomasyon Sistemleri)

Üretilecek ürünün tasarımı, üretimi ve üretim sırasındaki iş akışının düzenlenmesi

Pazarlama ve Satış Sistemleri (E-Ticaret, CRM)

Pazarlama karmasına yönelik işlevler

Finansman ve Muhasebe Bilişim Sistemleri

Nakit ve fon yönetimi, finansal kayıtların tutulması

İnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemleri

İnsan kaynaklarının temini, istihdamı ve özlük işlerinin yürütülmesi

Lojistik Bilişim Sistemleri Malzemenin taşınması, envanter kontrol ve dağıtım

Kaynak: Hasan Kürşat GÜLEŞ, Musa ÖZATA, Sağlık Bilişim Sistemleri, 1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, Eylül 2005, s. 42.

•Tedarik Bilişim Sistemleri: Tedarik zinciri, mal ve hizmetlerin tedarik

aşamasından, üretimine ve nihai tüketiciye ulaşmasına kadar birbirini izleyen tüm

halkaları kapsamaktadır. İş süreçleri açısından bakıldığında, tedarik zinciri; satış süreci,

117 ELİBOL Halil, “Bilişim Teknolojileri Kullanımının İşletmelerin Organizasyon Yapıları Üzerindeki

Etkileri”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 13, 2005, s. 158.

49

üretim, envanter yönetimi, malzeme temini, dağıtım, tedarik, satış tahmini ve müşteri

hizmetleri gibi pek çok alanı içine almaktadır.

Tedarik Zinciri Yönetimi ise müşteriye, doğru ürünün, doğru zamanda, doğru

yerde, doğru fiyata tüm tedarik zinciri için mümkün olan en düşük maliyetle ulaşmasını

sağlayan malzeme, bilgi ve para akışının entegre yönetimidir. Bir başka deyişle zincir

içinde yer alan temel iş süreçlerinin entegrasyonunu sağlayarak müşteri memnuniyetini

artıracak stratejilerin ve iş modellerinin oluşturulmasıdır.118

Tedarik zinciri yönetiminde yer alan taşıma, depolama, teslimat vb. işlevler eski

yıllarda günümüze kıyasla çok daha ilkel yöntemlerle yapılmaktaydı. Üretici firmalar

ürettikleri yarı ve/veya tam işlenmiş ürünleri toptancılara veya doğrudan perakendecilere

satıyorlardı. Üretici firmanın satış elemanları, tedarik zincirindeki müşterilerini ziyaret

ederek onların siparişlerini not alıyorlardı ya da perakendeciler siparişlerini üretici

firmaya telefonla veya posta yoluyla ulaştırıyorlardı. Ancak günümüzde işletmeler ister

sanayi sektöründe isterse hizmet sektöründe faaliyette bulunsunlar, ihtiyaç duydukları

hammadde ve malzemeleri zamanında sağlayabilmek için bilişim sistemlerinin desteğine

ihtiyaç duymaktadırlar.119

1990’lı yıllardan itibaren tedarik fonksiyonunun yürütülmesinde kullanılan

araçların başında Elektronik Veri Değişimi (EDI) gelmektedir. EDI, farklı

kuruluşlardaki uygulamalar arasında yapısal veri değişimi olarak tanımlanmaktadır. Bu

tanımda yer alan yapısal veri değişimi, EDI’ın iş dünyasında kullanılan kağıt belge

değişiminin yerine geçtiği anlamına gelmektedir. EDI uygulamalarında veri, yapısal bir

formatta transfer edilmektedir. Bu formata EDIFACT (İdari, Ticaret ve Nakliyata İlişkin

Elektronik Veri Değişimi) adı verilir ve dünya çapında ticaretin kolaylaştırılması

konusunda kurulan BM 4.Çalışma Grubunun bir girişimidir. Yaklaşık on yıl önce,

uluslararası ticaretin etkinliğini artırmak amacıyla, ticari verilerin içeriğine elektronik

yoldan ulaşabilmek için bir dünya standardına gereksinim duyularak bu girişim

118 http://www.minerva.com.tr/plantumweb/plantum_scm.asp?fid=scm&brw=b, 03.03.2008. 119 DEMİR M. Hulusi, ŞAHİN Ayşe, “Bilgi- İşlem Teknolojilerindeki Gelişmelerin Lojistik Yönetimi

Üzerindeki Etkileri: Tedarik Zincirleri Yönelimli Teorik Bir Analiz”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, C. 8, Sayı: 3, 2003, s. 42.

50

başlatılmıştır. Standartlaşma süreci ise UN/EDIFACT formatına ilişkin ISO

standartlarının ilk yayınlandığı 1987 yılında başlamıştır.

EDI’ın yararları şunlardır: 120

•Hızlı ve doğru veri akışını,

•Daha etkin denetim yöntemlerinin geliştirilmesini,

•Üretkenliğin ve karlılığın artmasını,

•İş ilişkilerinin geliştirilmesini,

•Müşteri memnuniyetinin ve rekabet gücünün arttırılmasını sağlar.

İnternet kullanılmaya başlamadan önce, her firmanın kendine ait özel EDI

sistemleri vardı. Bu sistemler Katma Değerli Ağlar (VAN=Value Added Network)

olarak tanımlanmakta, sahipleri bir perakendeci, bir satıcı veya üçüncü şahıs bir

ürün/hizmet sağlayıcısı olabilmekte ve yine bu kişiler tarafından işletilmekteydiler. Bu

sistemlerin geliştirilmeleri genellikle çok pahalı ve aynı zamanda sistemde yer alan tüm

grupların önemli bir katılımının da olması gerekmekteydi. Bilgi- işlem teknolojilerindeki

hızlı gelişmeler firmaların tedarik zincirlerini de çok fazla etkilemiştir. Tedarik

zincirlerinde internet üzerinde kullanılan extranet ağları ile elektronik veri değişimi her

geçen gün artmaktadır.121

• Tasarım ve Üretim Bilişim Sistemleri: Bir tasarım ve üretim bilişim

sistemi, tasarım ve üretim sistemlerini planlama, düzenleme, işletme, izleme ve kontrol

etmek için gerekli verileri sağlamaktır. Bu tür bilişim sistemleri diğer işlevler için

geliştirilen bilişim sistemlerinden kullandıkları girdi ve çıktı araçları ile sistemin içerdiği

verilerin yapısı bakımından farklılık göstermektedir. Tasarım ve üretim ile ilgili

kararların alınmasında; Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD- Computer Aided Desing),

Bilgisayar Destekli Üretim (CAM- Computer Aided Manufacturing), İş Akışı

Otomasyon Sistemleri, Malzeme İhtiyaç Planlama Yazılımları (MRP- Material

120 http://www.transmetro.com.tr/icerik.asp?IcerikID=38&L=1, 21.06.2006. 121 DEMİR, ŞAHİN, s. 42.

51

Requirement Planning), ve Bilgisayar Bütünleşik Üretim Yazılımları (CIM- Computer

Integrated Manufacturing) gibi yazılım programları destek sağlamaktadır.122

Bilgisayar Destekli Tasarım: Bilgisayar destekli tasarım terimi, mühendislik

tasarımcılarının tasarımlarını geliştirmek, değiştirmek ve son şekle sokmak için

bilgisayardan ana öğe olarak yararlandıkları bir işlemi tanımlamak için kullanılır.

Bilgisayar; tasarımcının veriyi analiz ettiği, hesaplamaları yaptığı ve proje edilen

tasarımın üç boyutlu görüntüsünün hızlı ve verimli olarak bilgisayar grafik sistemiyle

oluşturulduğu bir terminal olmaktadır. Görüntü ise, döndürülebilmekte, farklı açı, kesit,

düzlem ve büyüklüklerde incelenebilmektedir. Değişiklikler çok hızlı olarak

yapılabilmektedir.

Tasarımcı, tasarımın ayrıntılarını yeterli bulduğunda bu bir çizim istasyonu olan

ikinci bir terminale gönderilir. Burada teknik ressamlar, orjinal tasarımı bir dizi

mühendislik teknik resmine dönüştürür. Burada da iş parçası döndürülerek, kesit

alınarak, ölçeklendirilerek orjinal tasarımın modifikasyonu sağlanır. Bu işlem bittiğinde

ise tam olarak boyutlandırılmış çizimler, sisteme bağlı bir yazıcı veya çizici ile çıkartılır

veya daha sonra kullanım amacıyla bu bilgiler nümerik veri olarak saklanabilir.123

Bilgisayar destekli tasarım uygulamaları sayesinde, ürün tasarımı sırasında veya

sonrasında yapılmak istenen değişiklikler kolayca gerçekleştirilebilmekte ve

bilgisayarların belleğinde saklanabilmektedir. Tasarım uygulamalarının saklanması ve

geri çağrılması mümkün olduğundan yeni ürün tasarımları kolaylıkla yapılabilmektedir.

Bir parça ya da ürün için çizim yapıldığında, bu çizimle ilgili değişik çizgiler, şekiller ve

renkler değiştirilebilmekte, bu da yeni ürünlerin tasarım süresini önemli ölçüde

azaltmaktadır.124

Bilgisayar Destekli Üretim: Bilgisayar destekli tasarım programlarının bu

modülünde bilgisayar ortamında sanal imalat yapılır. Öncelikli olarak CAD ortamında

imal edilecek parçanın tasarımı gerçekleştirilir. Tasarım istenen özelliklere ulaştıktan

122 BENSGHIR, s. 81. 123 http://www.turkmekatronik.com, 04.06.2008. 124 ZERENLER, s. 248.

52

sonra CAM ortamında parça açılır. CAM, birçok CNC talaş kaldırma işlemlerini içeren

modüldür. Uygun talaş kaldırma yöntemleri parçaya uygulanarak bilgisayar ortamında

parça üzerinden parça kaldırılır. Parça atölyede imalata başlamadan önce bütün

karşılaşılabilecek hatalar tespit edilir. En doğru sonuç elde edildiğinde CNC makinesi

için takım kodları üretilir. Üretilen bu kodlar CNC makinesine yüklenir ve böylece

bilgisayar ortamında bilgisayar ortamında gerçekleştirilen hatasız imalat gerçeğe

dönüştürülmüş olur. Malzeme ve zaman kaybı ile zaman kaybı ile işçilik hataları sıfıra

inmiş olur. İşletmelerin piyasada rekabet edebilmelerinin temelini oluşturan bu unsurlar

bilgisayar destekli üretimle ortadan kaldırılır.125

Bilgisayar destekli üretimin başarısı tasarım, tedarik, üretim ve satış gibi fonksiyonlar

arasında iletişim ve bilgi akımının düzenli olmasına bağlıdır. Böylece tam otomasyon ve

kontrol sağlanmış olduğundan kalite ve üretim artışı istenilen seviyeye ulaşabilecektir.126

İş Akışı Otomasyon Sistemleri: İşletmede kullanılmakta olan makine, hammadde

ve işgücünün durumuna bağlı olarak iş akışı çeşitleri bulunmaktadır. İş akışı otomasyon

sistemleri organizasyon içerisinde yürütülen çeşitli faaliyetler arasında eşgüdüm

sağlayarak verimliliğin arttırılmasını hedeflemektedir. Bir İAOS; yönetim, üretim ve

diğer iş süreci hareketlerinin akışını izlemekte ve koordine etmektedir. İAO sistemleri,

çalışanlara aktivitelerini koordine etmeleri için işle ilgili bilgi sağlar ve işletme içi bilgi

akışını geliştirmektedir.

İş akışı işletmenin içinde bulunduğu sanayi kolu ve üretim tekniği ve fabrika binasının

şekliyle yakından ilgilidir. Bilgisayar teknolojisindeki gelişmelere bağlı olarak fabrika

üretim sistemi içerisinde en etkin ve verimli iş akışının seçimi ve tasarımı

yapılabilmektedir.127

Malzeme İhtiyaç Planlaması Sistemleri: Malzeme İhtiyaç Planlamasının

(MİP/MRP- Materials Requirement Planning) oluşturulabilmesi için; finans,

mühendislik, insan kaynakları, imalat ve satın alma gibi fonksiyonel bölümlerin ortak

125 http://www.tidemtasarim.com/tr, 04.06.2008. 126 TEKİN Mahmut, Üretim Yönetimi, Cilt 1, 3. Baskı, Arı Ofset Matbaacılık, Konya, 1996, s. 132. 127 TEKİN, s. 74- 75.

53

veri tabanından bilgileri kullanarak bir stratejik plan ve Ana Üretim Çizelgesi (MPS)

türetilir. Nihai ürünü imal etmek için alt montajlar, bileşen parçaları ve hammadde

miktarları MPS’e göre belirlenmektedir.

Her seviyede her parça için miktar belirleme kuralı kullanılarak malzeme

ihtiyaçları, zaman safhalı kapasite ve yığın imalat süreleri tahmin edilmektedir. İş

merkezleri için kapasite ihtiyaçları aynı zaman periyodu için toplanır ve bu toplam iş

yüklü mevcut kapasite ile mukayese edilmektedir. Toplam kapasite mevcut kapasiteyi

aşarsa bazı iş yükleri geriye veya ileriye doğru kaydırılmak suretiyle

seviyelendirilmektedir.128

Üretim Kaynakları Planlaması Sistemleri: 1980’lerin başında dijital

bilgisayarların kullanımının artmasıyla birlikte, MİP üzerine birçok çalışma yapılmaya

başlanmıştır. MİP çalışma sahalarının genişletilmesiyle birlikte daha fazla üretim

faaliyetleri, bu yöntem içine dahil olmuştur. Bunlar; işletme planlaması, üretim planlama

ve kapasite planlaması gibi alanlardır. Genişletilmiş bu MİP sisteminin yeni ismi üretim

kaynakları planlama (ÜKP) sistemi olmuştur. ÜKP sistemleri üzerine yapılan son

araştırmalar gerçek üretim ortamına giderek daha yakın olmaya başlamış ve belirsiz

talep düşünülmeye başlanmıştır

ÜKP sistemleri, üretim aşamalarını planlama ve kontrolle ilgilenmekte ve pazar

ihtiyaçlarını karşılamak ve şirket stratejilerini belirlemek üzere tasarlanmıştır. Bu

yüzden, etkin bir ÜKP sistemi, bir şirketin rekabetçi pazarda güçlü olmasını

sağlamaktadır.129

• Pazarlama Satış Sistemleri: Modern bir pazarlama sistemi, pazardaki

dinamiklerle, tüketicilerin sonsuz arzuları arasındaki uyumu sağlamak zorundadır.

128 TORKUL Orhan, CEDİMOĞLU İ. Hakkı, “Gerçek Zamanlı MRP Yaklaşımı”, İstanbul Üniversitesi

İşletme Fakültesi Dergisi, Cilt: 28, Sayı: 1, Nisan, 1999, s. 83-90. 129 GÜNER Ertan, ÇALIŞKAN Cenk, “Üretim Kaynakları Planlama Sisteminde Ana Üretim Çizelgesinin

Dondurulması”, Gazi Üniversitesi Müh. Mim. Fakültesi Dergisi. Cilt: 19, Sayı: 2, 2004, s. 161-163.

54

Tüketici ile pazardaki dinamikler arasındaki bu uyumun sağlanmasında işletmeler çeşitli

pazarlama araçlarından yararlanmaktadır.130

Ürün ve işletmelerdeki teknolojik ilerlemeler, kısalmış ürün ömrü, pazarların

küreselleşmesi, tüketim ve dağıtım hızı gibi faktörler işletme performansını etkilemekte

bu da üretim ve pazarlama stratejileri arasında bir işbirliğinin sağlanmasını zorunlu hale

getirmiştir. Bu nedenle, pazarlama ve üretim birimlerinin uyumlu olması ve çatışmaya

yer vermeyecek şekilde süreçlerini tasarlaması, işletme performansını arttırmakla

birlikte işletmelere önemli bir rekabet avantajı sağlamaktadır.131

Pazarlama faaliyetleri yürütülürken, pazarlama karması olarak adlandırılan 4P

(product, price, place, promotion) ile ilgili faaliyetler başarının temel unsurlarıdır. Dört-

P çerçevesi, pazarlamacıların, ürün ve onun özellikleri hakkında bir karar vermelerini,

fiyat saptamalarını, ürünlerin dağıtımını nasıl yapacaklarına karar vermelerini ve

ürünlerinin tanıtımı için bir yöntem seçmelerini kapsamaktadır.132

Rekabet şartlarının giderek yoğunlaştığı günümüz koşullarında, yeni ve uzun

dönemli rekabet araçlarına duyulan ihtiyaç açıkça görülmektedir. Sürdürülebilir rekabet

avantajının sağlanmasında bilişim sistemleri teknolojilerinin kullanılması gerekliliği

kaçınılmaz bir gerçeklik olarak ortaya çıkmıştır.133

Bilgi, işletmeler için fırsatları öngörmek ve tehditlere kalkan oluşturmak için

kullanılan en etkili araçların başında gelmektedir. Bu araç işletmenin kuruluşundan

pazarlama stratejilerine kadar her aşamada kullanılmaktadır. Bu bağlamda pazarlama

bilgi sisteminin geliştirilmesi kaçınılmaz hale gelmektedir. Bilginin pazarlama alanında

kullanılabilmesi için bir sistem içerisinde ele alınarak daha etkin olarak kullanılması

130 GAVCAR Erdoğan, TAVŞANCI Savaş, “Pazarlama İşletmelerinde Satış Elemanlarının Memnuniyeti

ve Sorunlar”, Celal Bayar Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 11, Sayı: 1, 2004, s. 83. 131 BAYRAK Ayşe, ÖZDİL Tuncer, “İşletme Performansının Arttırılmasında Pazarlama-Üretim

İşbirliğinin Önemi”, Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 1, Sayı: 2, 2003, s. 32. 132 KOTLER Philip, Kotler ve Pazarlama, 3. Baskı, Çev. ÖZYAĞCILAR Ayşe, Sistem Yayıncılık,

İstanbul, 2003, s. 134. 133 YEŞİLADA Tahir, YEŞİLADA Figen Akça, TANYERİ Mustafa, “Rekabet Üstünlüğü Sağlamada

Pazarlama Bilgi Sistemleri”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 8, Sayı: 1, 2003, s. 299.

55

gerekmektedir. Kamu sektöründe ki işletmeler pazarlama bilgi sistemlerini katı,

hiyerarşik ve bürokratik kamu yönetimi anlayışından esnek, piyasa-temelli ve müşteri

odaklı kamu işletmeciliği yaklaşımına doğru bir değişime gereksinim duymaktadırlar.134

Pazarlama anlayışının yaygınlaşması, stratejik planlama ve stratejik pazarlama

planlamasının önem kazanması ile günümüzde pazarlama araştırmasına ve bilgi

toplamaya olan ihtiyacı hızla artırmaktadır. Bir işletme, doğru kararlar almak ve bunları

başarıyla uygulamak üzere, pazarlama dış çevresini iyi tanımak, kendisinin güçlü ve

zayıf yönleri ile pazarda mevcut fırsat ve tehlikeleri sağlıklı olarak değerlendirebilmek

için yeterli pazarlama bilgilerine sahip olması gerekmektedir. İşletmenin iyi bir

performans gösterebilmesi geniş ölçüde yönetim kararlarının dayandığı bilgilerin doğru

oluşuna bağlı olmaktadır.135

Bilgi sistemleri işletmelerde faaliyetlerin desteklenmesi ve karar verme sürecinde

etkinliği sağlamak amacıyla kullanılmaktadır. Bu etkinlik de işletmelerde

bütünleştirilmiş bilgi sistemlerinin kullanımı ile gerçekleşebilir. İşletmenin belkemiği

niteliğinde bulunan üretim ve pazarlama fonksiyonlarının ortak veri tabanı yönetimi ile

örgütsel faaliyetlerin koordinasyonu ve etkinliği oluşturulabilir. Ürün ve süreç

kararlarında oldukça önemli bir yere sahip olan üretim-pazarlama arayüzü, operasyonel,

taktiksel ve stratejik düzeylerde oluşabilmekte ve örgütsel performansı

arttırabilmektedir.

Pazarlama ve üretim arasındaki ilişki stratejik, taktiksel ya da işlemsel düzeylerin

herhangi birinde ya da hepsinde kurulabilmektedir.

Bilişim sistemlerinin işletmelere sağladığı en önemli pazarlama avantajlarından

biri ise e-ticaret uygulamalarıdır. E- ticaret mal ve hizmet alımlarının ve ödemelerinin

dijital olarak yapılmasına dayanmaktadır.136

134 KARAYORMUK, KÖSEOĞLU, s. 103. 135 MUCUK İsmet, Pazarlama İlkeleri, 11. Basım, Türkmen Kitabevi, İstanbul, 1999, s.56. 136 ÇEŞTEPE Hamza, “Elektronik Ticaretin Ticari ve Mali Etkileri: Dünya ve Türkiye Üzerine Bir

Değerlendirme”, Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 22, Sayı: 1, 2003, s. 48.

56

E-ticaret, bilgi, mal veya hizmet satın alma ve satış faaliyetlerinin internet veya

bilgisayar ağları aracılığı ile gerçekleştirilmesi olarak tanımlanmaktadır. İşletmeler

açısından rekabet üstünlüğü sağlama yollarından biri olan e-ticaret, mal ve hizmetlerin

pazarlanması, satışı ve ürün sağlayıcılarla ilişkisini kapsayan bir süreçtir.137 Ancak e-

ticaret geleneksel pazarlama faaliyetlerinden çok farklı bir süreçtir. İşletmelerin

internette başarılı pazarlama sonuçları elde edebilmeleri için etkileşimli bir strateji

çizmeleri gerekmektedir. E-ticaret özellikle uluslararası pazarlama için temel olarak

farklı bir çevre sağlamaktadır. Dolayısıyla uluslararası pazarlama yapan işletmelerin e-

ticaret yapmaları kaçınılmazdır.138E-ticaret, kullanılan teknolojiler ve uygulamalar

benzer olmasına rağmen taraflarına göre; işletmeler arasında, işletme-tüketici arasında,

işletme-devlet arasında ve tüketici-devlet arasında olmak üzere dört alt bölüme ayırmak

mümkündür.139

Günümüzün önemli pazarlama ve satış kanallarından biri olan e-ticaret, vizyon

sahibi firmalara pek çok avantaj ve yeni iş olanakları sağlarken tüketicilere de mal ve

hizmetlerin daha kolay ve daha ucuza elde edilmesi gibi faydaları beraberinde

getirmektedir. Elektronik ticaretin tarafları açısından faydaları sürekli olarak

artmaktadır. E-ticaretin avantajı temel olarak, ticari faaliyetlere ilişkin maliyetleri

düşürmesinden, coğrafi sınırlamaları ortadan kaldırmasından ve işlem hızını

artırmasından kaynaklanmaktadır.140

Küreselleşmeyle birlikte bilgi çağı, rekabetin daha yoğun olduğu yeni bir müşteri

anlayışını ortaya çıkarmıştır. Müşterilerin satın alma davranışları ve onları etkileyen

etkenler değişmiştir. İşletme ile müşteri ilişkisindeki güç, üretici ya da satıcı taraftan

müşteri tarafına doğru yön değiştirmiştir. Sonuçta müşteri ilişkileri yönetimi (CRM-

137 AVŞAR Muharrem, “E-Ticaret ve Bankaların Rolü”, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, 1/2001,

s. 203. 138 EID Riyad, TRUEMAN Myfanwy, “The Internet: New International Marketing Issues”, Management

Research News, Volume 25, Number 12, 2002, p. 62. 139 ELİBOL Halil, KESİCİ Burcu, “Çağdaş İşletmecilik Açısından Elektronik Ticaret”, Selçuk

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 11, 2004, s. 316. 140 GÜLEŞ Hasan Kürşat, BÜLBÜL Hasan, ÇELEBİ Ali, “Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi

İşletmelerinde Elektronik Ticaret Uygulamaları”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 9, 2003, s. 468.

57

Customer Relationship Management) kavramı ortaya çıkmıştır. CRM, ilişki yönlü

pazarlama stratejilerinin uygulanmasında, varolan bilgi teknolojilerinin amaçlara uygun

biçimde kullanılmasına yönelik bir kavramdır. Bu yaklaşım, pazarlama stratejileri ve

bilgi teknolojileri arasında köprü görevi görür. Bu açıdan bakıldığında, söz konusu

yaklaşımı bilgi esaslı ilişkisel pazarlama anlayışının bir uygulaması olarak görmek

mümkündür. Bu yaklaşımın özünde, bir işletmenin rekabetçi üstünlüğünün

müşterileriyle kurduğu uzun dönemli ilişkilere bağlı olduğu düşüncesi bulunmaktadır.

Dolayısıyla CRM, uzun dönemli müşteri ilişkileri kurmayı ve bunun sonucunda da

karlılığı amaçlayan bir yaklaşımdır.141

• Finansman ve Muhasebe Bilişim Sistemleri: Fon veya Kaynak olarak ifade

edilebilen finansman kavramı, işletmenin tüm maddi değerlerini kapsamaktadır. Finans

sistemi ise; maddi değerlerin analiz edilerek planlandığı, eksiklerin tedarik edildiği

fazlalıklarında yatırıma dönüştürüldüğü bir yapıdır. Bu bağlamda finansman fonksiyonu;

analiz, planlama, tedarik ve yatırım olmak üzere 4 temel fonksiyondan meydana

gelmektedir. Bir firmanın başarısını, hatta varlığını sürdürmesi, üretime devamı, yatırım

yapabilme gücü, büyük ölçüde aldığı finansal kararlara ve izlediği finansal politikalar

neticesinde gerçekleşmektedir. İşletmelerde alınan finansal kararlar para, zaman ve risk

gibi üç önemli faktörü de beraberinde getirmektedir.142

Organizasyonların temel fonksiyonlarından biri de planlama ve kontrol

fonksiyonudur. Organizasyona, planlama ve kontrolde destek hizmeti verecek olan

disiplin ise muhasebedir. Son yıllarda işletme sorunlarının çözümünde sayısal bilgilere

duyulan gereksinimler artmış, gerekli bilgilerin zamanında ve eksiksiz olarak elde edilip

değerlendirilmesi etkin bir organizasyon yönetiminin temelini oluşturmaktadır. İşletme

yönetiminde sayısal bilgileri artan önemi, her organizasyonda bu tür bilgilerin ana

kaynağını muhasebe oluşturmaktadır. O halde muhasebe; mali nitelikteki işlemleri ve

141 KARALAR Rıdvan, ERSOY Nezihe Figen, “Yeni Ekonomide Pazarlamanın Değişen Rolü”,

http://www.bilgiyonetimi.org, 05.06.2008. 142 AKGÜÇ Öztin, Finansal Yönetim, Muhasebe Ens. Yayınları, İstanbul, 1996, s. 17.

58

olayları para ile ifade edilmiş şekilde kaydetme, sınıflandırma, özetleme, analiz etme,

yorumlama ve raporlama sürecidir.143

Bilgisayar ve iletişim sistemlerindeki son gelişmeler iş dünyasında da yansıma

bulmuştur. Bilgisayarların yaygın kullanımı ve muhasebe ve finansman bilişim

sistemlerindeki değişimler organizasyonlarda yönetimin karar alma sürecini

desteklemektedir. Bu yeni teknolojik araçlar ve kullanılan teknoloji daha önceden

mümkün olmayan bilgi ve raporları üretebildiği için, alınan kararların kalitesini de

yükseltmektedir. 144

• İnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemleri: Küreselleşen bir dünyada;

yoğun rekabet ortamında çalışan işletmeler, etkin ve verimli olabilmek ve gerek ulusal

ve gerekse uluslararası piyasalarda diğer işletmelerle yarışabilmek için insan

kaynaklarına gereken önemin verilmesinin zorunluluğunu kabul etmişlerdir. İnsan

faktörü işletmeler için artık bir maliyet unsuru olmaktan çıkmış, geliştirilmesi gereken

bir kaynak niteliği haline gelmiştir.145

Personel bölümlerinin insan kaynakları bölümlerine dönüşmesiyle birlikte

faaliyetlerinde meydana gelen değişme insan kaynaklarıyla ilgili bilgi ihtiyacının niteliği

ve niceliğinde büyük bir artış meydana getirmiştir. İşletmeler; işgücü planlaması,

personel seçme ve yerleştirme, eğitim ve geliştirme, ücret yönetimi ve endüstriyel

ilişkiler gibi temel insan kaynakları fonksiyonlarının yürütülmesinde kaçınılmaz olarak

bilgisayar destekli bilişim sistemlerine yönelmektedirler. Bu sayede veri doğruluğunda,

işlemlerin hızında, kullanışlı ve kaliteli sonuçlar elde etmede ve verimlilikte büyük bir

artış sağlayabilmektedirler. Rekabette başarı, tüm insan kaynakları faaliyetlerini içeren,

143 ACAR Durmuş, TETİK Nilüfer, Tek Düzen Hesap Planı ve Türkiye Muhasebe Standartlarına

Uygun: Genel Muhasebe, 5. Baskı, Detay Yayıncılık, Ankara, 2006, s. 6-8. 144 DİNÇER Banu, DİNÇER Caner, “Otel Yönetiminde Muhasebe Bilgi Sistemleri ve Pazarlama

Kararları", Review of Social, Economic & Business Studies, Sayı: 5/6, s. 353. 145 ÇETİNEL F. Gül, “Personel Yönetiminden İnsan Kaynakları Yönetimine: Tarihsel Bir Perspektif”,

Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı: 19, 2003, s. 175.

59

birbiriyle ve diğer işletme bilişim sistemleriyle bütünleşik bir insan kaynakları bilişim

sistemi oluşturmaktan geçmektedir.146

Günümüzde eğitim herkes, her sektör ve iş alanı için hayati öneme sahiptir.

Ancak genç, dinamik, stratejik ve hızla gelişen bilgi teknolojisi (BT) sektörü için insan

kaynakları eğitiminin ve geliştirilmesinin ayrı bir önemi vardır. Bilgi teknolojisi

sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin eğitimi temel bir işlev olarak görmeleri,

stratejilerini ve politikalarını buna göre belirlemeleri, yeterli kaynak ayırmaları, etkili

eğitim programları hazırlamaları ve uygulamaları gerekmektedir.147 Ancak, insan

kaynakları eğitimin yararlarının ortada olmasına rağmen; maliyeti yüksek olmasından

dolayı hala birçok işletme (özellikle KOBİ’ler) çalışanlarını eğitmede sorun

yaşamaktadır.148

• Lojistik Bilişim Sistemleri: Firmaların küresel pazarlara açılması lojistik

gereksinimlerini hızla arttırmıştır. Yeni girilen pazarlar ve bu pazarlardaki düzenlemeler

hakkında bilgi birikimi ve uygun altyapı bulunmaması firmaları 3. parti lojistik

şirketlerine yöneltmiştir.

Ayrıca tam zamanında üretim, esnek üretim sistemleri gibi yöntemler bu

sistemleri besleyecek kaynakların planlamasını ve yönetimini daha da

karmaşıklaştırmıştır. Böyle sistemleri destekleyecek süreçleri ve bilgi sistemlerini

kurmak ve işletmek özel yetkinlikler gerektirmektedir. Diğer taraftan yüksek kurulum

maliyetleri ve uzun zaman almalarından dolayı firmaların kendi iç organizasyonları ile

bu sorunların üstesinden gelmeleri olanaksızlaşmaktadır.

Lojistik sektörün dış kaynak kullanımı, üçüncü parti lojistik olarak

adlandırılmaktadır. Üçüncü parti lojistik ise, birden fazla lojistik hizmetinin tek bir

146 TONUS Zümrüt, “Temel İnsan Kaynakları Fonksiyonlarında İnsan Kaynakları Bilgi Sistemi (İKBS)

Kullanımı ve Önemi”, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 18, Sayı: 1-2, 2002, s. 23. 147 BENLIGIRAY Serap, “Bilgi Teknolojisi Sektöründe İnsan Kaynaklarının Eğitimi ve Geliştirilmesine

Yönelik Faaliyetlerin Değerlendirilmesi”, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2/2006, s. 31.

148 İBİCİOĞLU Hasan, “İşletmelerde İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesinde Stratejik Sektörel Eğitim Organizasyonları Modeli”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 1, 2002, s. 75.

60

hizmet sağlayıcı tarafından bir sözleşme kapsamında sağlanması ya da tedarik zinciri

içindeki temel lojistik faaliyetlerinden bir kaçının, (ardışık olarak en az üç farklı faaliyet,

örneğin; depolama, nakliye, ve stok yönetimi) konusunda uzman lojistik şirketleri

tarafından üstlenilmesi olarak tanımlanmaktadır.149

2.7.3. Yönetime Destek Sağlama Biçimlerine Göre Sınıflandırma

Bilişim sistemleri yönetime destek sağlama türlerine göre: Ticari Kayıt

Sistemleri (Transaction Processing Systems), Ofis Otomasyon Sistemleri (Office

Automation Systems), İletişim Sistemleri (Communication Systems), Yönetim Bilişim

Sistemleri (Management Information Systems), Karar Destek Sistemleri (Decision

Support Systems), Grup Karar Destek Sistemleri (Group Decision Support Systems),

Üst Düzey Yönetici Bilişim Sistemleri (Executive Information Systems) ve Uzman

Sistemler (Expert Systems) sınıfladırılabilmektedir.

Çizelge 2.3. Yönetime Karar Desteği Sağlama Şekillerine Göre Bilişim Sistemleri

Bilişim Sistemi Türleri Kullanım Amacı

Ticari Kayıt Sistemleri Günlük ticari faaliyetlerin yürütülmesi, verilerin toplanması, saklanması ve diğer bilişim sistemlerine veri gönderimi.

Ofis Otomasyon Sistemleri Bir ofiste yürütülen kırtasiye işlerinin yerine getirilmesi.

İletişim Sistemleri Bilginin elektronik formda değiştirilmesi, ve paylaşılması.

Yönetim Bilişim Sistemleri Yöneticilere planlama, uygulama ve kontrol faaliyetleri için yardım.

Üst Düzey Yönetim Bilişim Sistemleri Örgütün üst kademe yöneticilerine özet raporlar ve bilgiler sunma.

Karar Destek Sistemleri İşletme yöneticilerine bireysel karar desteği sağlama.

Uzman Sistemler Uzmanlık bilgisi isteyen bir alanda karar verebilme

Kaynak: Hasan Kürşat GÜLEŞ, Musa ÖZATA, Sağlık Bilişim Sistemleri, 1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, Eylül 2005, s. 55.

149 SEVİM Şerafettin, AKDEMİR Ali, VATANSEVER Kemal, “Lojistik Faaliyetlerinde Dış Kaynak

Kullanan İşletmelerin Aldıkları Hizmetlerin Kalitesinin Değerlendirilmesine Yönelik Bir İnceleme”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 13, Sayı: 1, 2008, s. 1- 3.

61

• Ticari Kayıt Sistemleri: Günlük işletme olaylarını takip etmede kullanılan

sistemlerdir. Ticari borç sistemleri, ticari alacak sistemleri, bordro sistemleri, satış

noktası sistemleri, dağıtım ve lojistik sistemleri, rezervasyon sistemleri ve sipariş işleme

sistemleri ticari kayıt sisteminin türlerindendir. İşletmenin alt kademe çalışanları ticari

kayıt sistemini kullanarak her türlü ticari faaliyeti veri tabanına kaydedebilirler. 150

• Ofis Otomasyon Sistemleri: Yöneticiler tarafından en çok veri ve bilgi

işinin yapıldığı yerler ofislerdir. Dolayısıyla ofisler, organizasyon boyunca bilgi akışını

koordine etmekte büyük bir rol oynamaktadır.151 Ofislerde bilgi akışının rutin, eksiksiz

ve kısa zamanda yapılabilmesi için ofis otomasyon sistemleri kullanılmaktadır. Ofis

otomasyon sistemlerini, bireyler, gruplar ve örgütler arasında elektronik mesajların,

belgelerin ve diğer iletişim formlarının toplanmasını, işlenmesini, kayıt edilmesini ve

aktarılmasını sağlayan bilgisayar temelli bilişim sistemlerinden oluşmaktadır.152

• İletişim Sistemleri: Bilgi teknolojileri örgütlerde iletişimin boyutlarını

değiştirmiş ve yeni gelişmeler sonucu giderek etkilemeye de devam etmektedir.

Günümüzde bilgi toplumunda yer alan örgütlerde iletişim sürecinin incelenmesi,

insanlar, bilgisayar ve iletişim olanakları ile disiplinler arası çalışma gibi unsurların

üzerinde durulmasını zorunlu kılmaktadır. Bu disiplinler arasında örgüt ve bilgi

sistemleri ayrı bir öneme sahiptir. Sanayi toplumu örgütlerinde iletişim olgusu ağırlıklı

olarak örgüt açısından incelenirken, bilgi toplumu örgütlerinde iletişim olgusunun

incelenmesinde bu yaklaşım tek başına yeterli olmamaktadır. Bu yüzden, bilgi

teknolojileri destekli yönetim sistemleri bakış açısının göz önüne alınması zorunlu hale

gelmiştir.153 Yaygın olarak kullanılan iletişim sistemlerinden bazıları şunlardır:

150 GÜLEŞ, BÜLBÜL, s. 227. 151 LAUDON Kenneth C., LAUDON Jane P., International Management Information Systems:

Managing the Digital Firm, Eighth Edition, Pearson Prentice Hall Publishing, New York, 2004, s. 317.

152 IRAZ Rıfat, “Bilişim Teknolojisi ve Örgütsel Değişim, Bankacılık Sektöründe Bir Uygulama”, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi, 1999, Konya s. 47.

153 IRAZ Rıfat, Organizasyonlarda Karar Verme ve İletişim Sürecinin Etkinliği Bakımından Bilgi Teknolojilerinin Rolü, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 11, 2004, s. 418.

62

Telekonferans: Elektronik cihazlar ile uzak merkezlerden iki ya da daha fazla

konuşmacının konferans yerine bağlayarak gerçekleştirilen konferansa verilen addır.

Şirketler artık hiç yatırım yapmadan, bir numarayı arayarak telekonferans düzenleme ve

telekonferanslarını web üzerinden kolayca yönetebilme imkanına sahip olmaktadırlar.

İşletmeler telekonferans ile zamandan, ulaşım ve konaklama giderlerinden

tasarruf eder, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar yöneticilerini, müşterilerini, satış

noktalarını ya da tedarikçilerini elektronik cihazlarla buluşturabilmektedir.

Telekonferans sisteminin işletmelere sağladığı yararlar şunlardır:154

•Yönetici verimliliğini yükseltir,

•Toplantı maliyetlerinizi en aza indirir,

•Tüm katılımcıların gündeme yoğunlaşmasını sağlar,

•Tüm görüşleri anında karşılıklı değerlendirilmesini mümkün kılar,

•Hızlı karar alınmasını sağlar,

•Karar mekanizmasını genişletir.

Mesaj Sistemleri: Özel mesajların, kişi veya grup elemanlarına gönderilmesini

mümkün kılmaktadır. E-posta, e-grup, mesaj panoları gibi mesaj sistemleri, grup üyeleri

arasındaki iletişimin etkinliği arttırmaktadır. Yöneticiler ve çalışanlar bu sistemler

sayesinde yazı veya görüntü formatındaki bilgiyi işlenmemiş veya özel dosyalar

biçiminde kullanıcılara ulaştırabilmektedir.155

İnternet: İnternet, birçok bilgisayar sisteminin birbirine bağlı olduğu, dünya

çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen bir iletişim ağıdır.156 Aynı zamanda internet,

araştırmacılar ve iş adamlarının kişisel ve profesyonel yaşamlarında önemli bir yer teşkil

etmektedir. İnsanlar, kişisel ve profesyonel iş hayatlarındaki iletişimi sağlayabilmek için

her geçen gün artan oranlarda interneti kullanmaktadırlar.157

154 http://www.phonoclick.com, 08.06.2008. 155 GÜLEŞ, ÖZATA, s.59. 156 http://ogrenci.hacettepe.edu.tr/~b0343623/baglantilar/internet_nedir.html, 21.06.2006. 157 REHMAN Sajjad ur, RAMZY Vivian, “Internet Use By Health Professionals At The Health Sciences

Centre Of Kuwait University”, Online Information Review, Volume 28, Number 1, 2004, p. 59.

63

Bilgi Ağı üzerindeki bilgi iletimi ve paylaşımı bazı kurallara göre yapılmaktadır.

Bu kurallara internet protokolleri ya da TCP/IP protokoller ailesi adı verilir. TCP/IP

(Transmission Control Protocol / Internet Protocol), bilgisayarlar ile veri iletme / alma

birimleri arasında organizasyonu sağlayan, böylece bir yerden diğerine veri iletişimini

olanaklı kılan pek çok veri iletişim protokolüne verilen genel addır. Bir başka değişle,

TCP/IP protokolleri bilgisayarlar arası veri iletişiminin kurallarını belirlemektedir. 158

Türkiye’de ilk internet bağlantısı, 12 Nisan 1993 tarihinde yapılmıştır. İlk

yıllarda sadece TÜBİTAK ve üniversitelerin kullanımına izin verilen ve sadece ODTÜ

ve Ege üniversiteleri üzerinden bağlanılan internete bugün her isteyen, istediği İnternet

Servis Sağlayıcı kuruluşlar üzerinden bağlanabilmektedir.159

İntranet ve Extranet: İntranet, belirli bir kuruluş içindeki bilgisayarları, yerel

ağları (LAN) ve geniş alan ağlarını (WAN) birbirine bağlayan bir ağdır. Yani internetin

daha özel bir halidir.160 İntranet, çeşitli kaynaklardan ve medyadan şirket bilgi çevresinin

kurulmasını sağlar ve şirket içersinde metin, ses, görüntü ve dijital kayıtların paylaşımını

mümkün hale getirir.161

İntranet, internetin belirli bir kuruluşun gereksinimlerine uyacak şekilde

indirgenmiş ve verimli olarak yönetip denetleyebilecek hale getirilmiş şekli olarak

tanımlanabilir.162

Rekabetçi kalma çabası içerisinde işletmeler, müşterilere değer sunumlarını

geliştirecek ürünleri, yöntemleri ve teknolojileri sürekli olarak aramaktadır. İntranetin

kapsamının genişlemesi sonucu ortaya çıkan extranet de bu teknolojilerden biridir.163

İnternet teknolojisi ve alt yapısının kullanılarak iş dünyasında zamana ve mekana

hükmetmenin en son halkası, extranettir. İntranetin teknik alt yapısının ve mantığının

158 http://ogrenci.hacettepe.edu.tr/~b0343623/baglantilar/internet_nedir.html, 21.06.2006. 159 http://www.aydesign.net/internetnedir.htm, 21.06.2006. 160 http://www.bilisimterimleri.com/bilgisayar_bilgisi/bilgi/64.html, 21.06.2006. 161 LAUDON, LAUDON, s. 324. 162 ÇAĞLAR Mehmet, “İntranet Nedir, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün İntranet Sistemi”,

http://inet-tr.org.tr/inetconf5/tammetin/meteor-tam.doc, 21.06.2006. 163 GÜLEŞ, ÖZATA, s.246.

64

kullanıldığı ve sadece tanımlanan, izin verilen kişilerin girebildiği bu sistemde iş

hayatının bütün unsurları, müşteriler, bayiler, alıcı ve satıcılar aynı ortamda bulunurlar

ve tanımlanan bilgilere ulaşarak katılımcı bir şekilde sistemi kullanabilmektedirler.164

İntranet ve extranet kavramları internetin alt sistemi olarak kabul edilebilir.

Dolayısıyla bunlar yeni bir teknoloji değil, değişen sadece işleyişi ve adıdır. Ancak

bunlar birbirinin tamamlayıcısı durumunda olan bilişim teknolojileridir. Günümüzde

dünyanın her yerindeki bilgilere anında ulaşmak mümkündür, ancak kurumsal bilgilere

ulaşmada sorunlar yaşanmaktadır. Bunun içindir ki bu teknolojilerin kullanımı kurumsal

bilgilerin paylaşılması ve örgütsel bilgi birikiminin artırılması açısından gereksinim

vardır.165

Yerel Alan Bağlantısı: LAN, İngilizce local area network (Yerel Alan Ağı)

kelimelerinin kısaltılmasından elde edilen bir terimdir ve aynı bölgede birbirine bağlı

bilgisayarların oluşturduğu ağı ifade etmektedir.

LAN aracılığıyla birbirine bağlanan bilgisayarlar, aynı ağ içinde yer alan diğer

bilgisayarların hard disklerine erişim olanağına sahip olur. Aynı şekilde, LAN içinde yer

alan bilgisayarlar, şirket dosyalarının saklandığı dosya sunucularına da erişim olanağına

vardır.166

Geniş Alan Bağlantısı: Büyük bir coğrafi alana yayılmış bilgisayar ağına

WAN(Geniş Alan Ağı) denmektedir. Diğer bir ifade ile bir WAN, iki veya daha fazla

yerel alan ağının (Local Area Network-LAN) birleştirilmiş halidir. Farklı yerel alan

ağlarının haberleşmesidir. Dünyadaki en büyük WAN, Internet'tir. Geniş alan ağlarının

temel kurulum amacı geniş bir coğrafyadaki dağınık yerel ağlarının birbirleri ile

haberleşmesini sağlamaktır.167

164BALTACI Naci, İnternet, “İntranet, Extranet”, http://www.elegans.com.tr/arsiv/44/html/naci.html,

21.06.2006. 165 SEVİM Şerafettin, ÖNCEL Mesut, “İşletmelerde Bilişim Teknolojilerinin Kullanım Düzeyinin

Belirlenmesine Yönelik Bir Saha Çalışması”, http://inet-tr.org.tr/inetconf8/bildiri/128.doc, 21.06.2006.

166 http://www.turkticaret.net/business_center/haber.php?id=204, 21.06.2006. 167 ACAR, ÖMÜRBEK, ÖMÜRBEK, s. 7.

65

•Yönetim Bilişim Sistemleri: Yöneticiler bir karar alırken, kararını

destekleyecek bilgilere ihtiyaç duymaktadırlar. Gereksiz bilgi ile karar alma zorlaşmakta

ve giderek olanaksızlaşmaktadır. Bunu önlemek için, bilgi ve veri akışının iyi

düzenlenmesi gerekmektedir. Bu aşamada geliştirilen sistem, yönetim bilişim sistemi

olarak adlandırılmaktadır. Bu sistem yardımıyla, her düzeydeki yönetici, gerektiği kadar

ve yalnızca kendini ilgilendiren bilgiyle donatılır. Yazışmalarla kaybolacak zamanı

kazanmak için de, bilgisayarlardan yararlanılmaktadır. Yönetim bilişim sistemi,

yönetimin gereksinimlerini karşılamaya yönelik olmalıdır. Bu özellik, yönetim bilişim

sisteminin en önemli özelliğidir. Sistem, üst düzeyden alt düzeye doğru ve yönetim

gereksinimleri doğrultusunda, işletmenin amaçları gözönünde bulundurularak geliştirilir.

Orta düzey yönetimin ya da alt düzey yönetimin gereksinimleri, sistemin temelini

oluşturmaktadır. Bu açıklamalardan sonra Yönetim Bilişim Sistemlerinin işlevleri

şunlardır:168

- Veri toplama, kaydetme ve işleme işlevlerini yerine getirir.

-Yöneticilere karar almak için ham veri değil, seçilmiş, işlenmiş ve düzenlenmiş

veri başka deyişle bilgi sağlar.

- Değişik kaynaklardan verileri, bütünleşik veri tabanında toplar.

-Bilgiyi toplayıp aktaran bilgisayar destekli bir sistemdir.

-Yöneticilerinin zamanında ve kolayca alabilecekleri yapısal bilgi sağlar.

-Örgütün değişen bilgi gereksinimlerini karşılar.

-Yönetim bilişim sistemi, yalnızca yetkili işgörenlerin bilgi alımıyla

sınırlandırılmış, güvenlik sistemiyle sarılıdır.

-Hem örgüt içinden hem de dışından geçmiş, bugün ve geleceğe yönelik bilgi

sağlar.

•Karar Destek Sistemleri: İşletme yöneticilerinin yarı yapılandırılmış ve

yapılandırılmamış kararlarına destek olmak amacıyla kullanılan bilgisayar

sistemleridir.169

168 GÜMÜŞTEKİN Gülten Eren, “İşletmelerde Yönetim Bilişim Sistemleri”, Celal Bayar Üniversitesi

İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 11, Sayı: 1, 2004, s. 125-128. 169 ELİBOL, s. 159.

66

KDS veritabanı, birçok uygulamalardan ya da gruplardan elde edilen geçmiş ve

mevcut verilerin bir araya gelmesinden oluşmaktadır. KDS yazılımı, veri analizi için

kullanılan yazılım araçlarından oluşmaktadır. Bu sistem, KDS kullanıcısının kolayca

erişebileceği çeşitli çevrimiçi analitik işleme araçlarından, veri madenciliği araçlarından

ya da matematiksel ve analitik modellerin bir araya gelmesinden meydana gelmektedir.

Çevrimiçi analitik işleme ve veri madenciliği, veri analizinde kullanılmaktadır. Firmalar,

büyük organizasyonel sistemlerden olduğu kadar, web sitelerinden de müşteri verilerinin

çıkarılması için veri odaklı KDS oluşturmaya başlamışlardır. Veri madenciliği yazılım

araçları, büyük veri havuzlarındaki gizli desenleri ve ilişkileri bulur, onlardan

gelecekteki davranışların tahmin edilebilmesi için kurallar oluşturur ve kararın

verilmesinde yol gösterir rol üstlenirler. Karar destek sistemlerinde, matematiksel ve

analitik modeller model tabanını oluştururlar. Model tabanı, KDS’lerin değişik analizler

yapması için kullandığı çeşitli istatistiksel, finansal, matematiksel ve diğer nicel

modelleri ve model geliştirme araçlarını içermektedir.170

Bilgi sistemi oluşturmanın en üst seviyeli sınıfı Karar Destek Sistemleridir. Asıl

karar özellikle karar vericilerin uzmanlık alanı olsa da, her safhada karar vermeyi

destekleyen sistemlerdir. Karar vericiye birçok konuda destek sağlamaktadır. Bunlardan

bazıları şunlardır:171

-Problemlerin tanımı veya karar verme durumları,

-Mümkün çözümlerin veya kararların tanımlanması,

-Problem çözmek veya karar vermek için ihtiyaç duyulan bilgilerin kullanılması

ve

-Mümkün durumların veya kararı etkileyecek değişkenlerin analizi.

•Grup Karar Destek Sistemleri: Bazı işletmelerde alınan kararlar bireysel

olmayıp, gruplar tarafından alınmaktadır. Bu tür kararlara destek vermek üzere Grup

170 YILDIZ Oktay, DAĞDEVİREN Metin, ÇETİNYOKUŞ Tahsin, “İşgören Performansının

Değerlendirilmesi İçin Bir Karar Destek Sistemi ve Uygulaması”, Gazi Üniversitesi Mim. Müh. Fak. Dergisi, Cilt: 23, No: 1, 2008, s. 241-242.

171 http://vahap.mis4gis.com/wp-content/uploads/File/SA_2.pdf, 09.06.2008.

67

Karar Destek Sistemleri geliştirilebilir. Birbirine bağlı ya da ardışık kararların

alınmasında bu tür sistemler kullanılabilir. Bu sayede bir yöneticinin aldığı bir karar bir

diğer yöneticiye aktarılarak onun alınacağı kararlar için bir temel oluşturulabilir.172

Grup Karar destek sistemleri şu öğelerden oluşmaktadır:

- Donanım,

- Yazılım,

- İnsan,

- Elektronik Gösterim Tablosu,

- Görsel-işitsel araçlar,

- Ağ ekipmanları.

Diğer taraftan grup karar desteği dört senaryodan oluşmaktadır. Bunlar:173

- Karar Odası: Fikirleri sunmak ve seçenekleri analiz etmek için odanın

önünde bir gösteri ekranı kullanılır.

- Yerel Karar Ağı: Üyelerarası iletişimi sağlar.

- Telekonferans: Karar odaları ana şehirlerde bulunmakta ve böylece gruplar

birbirleriyle toplantı yaparlar.

- Uzaktan Karar Verme: Gruplar biraraya gelmeden her türlü iletişim

olanağından faydalanarak sorunları çözerler.

•Üst Düzey Yönetici Bilişim Sistemleri: Bilgiyi daha etkin yönetebilmek için

yöneticilerin hangi bilgiyi nereden ve nasıl alacaklarını saptamaları gerekmektedir.

Çünkü değişik katmanlarda ve değişik fonksiyonlarda görev yapan yöneticilerin bilgi

ihtiyacı ve miktarı da farklı olabilmektedir. Yönetim piramidinin en üst katmanını ise üst

yönetim diğer adıyla stratejik planlama katmanı oluşturmaktadır. Yönetimin değişik

seviyelerinde karar verme ve sorun çözmede kullanılan bilginin çeşidi ve kaynağı

değişmektedir. Üst kademelerde planlama faaliyetlerine yönelik bilgi kullanımı söz

konusudur ve çoğunlukla öz bilgi ve dış kaynaklı bilgiler kullanılmaktadır. Dış kaynaklı

172 http://www.unikampus.net, 11.06.2008. 173 http://ftp.anadolu.edu.tr, 11.06.2008.

68

bilgi ile anlatılmak istenen işletmenin yaşadığı çevre ile uyumunu sağlayacak olan her

türlü işletme dışındaki stratejik bilgidir. Bu bilgiler işletmenin bulunduğu sektör ile ilgili

bilgiler, ülkenin ve diğer ülkelerin ekonomik, politik ve sosyal durumu ile ilgili bilgiler,

kanunlar, işletme dışındaki teknoloji, insan kaynakları, doğa, yerel yönetim vb. sistemin

dışından sağlanan bilgilerdir. İşletmelerde bu tür bilgi ihtiyacını karşılamak amacıyla

Üst Düzey Yönetici Bilgi Sistemleri kullanılmaktadır. ÜDYBS tepe yöneticilerine,

organizasyonun genel durumu ve dış çevre hakkında, grafikler yardımıyla güncel ve özet

bilgiler sağlayan bilişim sistemleridir.174

•Uzman Sistemler: İnsanların çalışmalarını, deneyimlerini bilgisayara aktaran

yapay zeka programlarına uzman sistem adı verilmektedir. Bir uzman sistem, sınırlı bir

subjektif saha için uzman bilgisini depolayabilir, mantıksal sonuçları takip etmek

suretiyle problemleri çözebilmektedir. Uzman sistemler deneyim ve uzmanlık gerektiren

karmaşık işlerin nasıl yapılacağı konusunda yol gösteren bilgisayar uygulamalarıdır.

Uzman sistemler genellikle ihtisas konularında danışılan ve karar vericiye görüş belirten

bir uzman gibi çalışmaktadırlar. Örneğin, hastanelerde bakteriyolojik hastalıkların

teşhisi konusu uzman sistemler tarafından desteklenebilir.175

Uzman Sistemlerin faydaları şunlardır:176

- Maliyet azalması: Uzman Sistem kullanımı ile karşılaştırıldığında insanların

incelemeleri daha pahalı görülmektedir. Böylece kullanıcı başına düşen uzmanlık

maliyeti azalmış olur.

- Verimlilik artışı: Uzman Sistemler insanlardan daha hızlı çalışır. Artan

çıktının anlamı, daha az sayıda insan ve daha düşük maliyettir.

- Kalite iyileştirmesi: Uzman Sistemler tutarlı ve uygun bilgi vererek ve hata

oranını düşürerek kalitenin iyileştirilmesini sağlarlar.

174 YÜREGİR Oya H., “Türkiye’deki Tekstil İşletmelerinde Bilgi ve Bilişimin Yeri”, TSE Standart

Dergisi, Sayı: 497, 2003, s. 41. 175 ZERENLER, s. 27. 176 http://th.informatik.uni-mannheim.de/people/tatli/resources/pdf/expertsystems.pdf, 09.06.2008.

69

- İşleyiş hatalarını azaltma: Bir çok Uzman Sistem hatalı işlemleri tespit etmek

ve onarım için tavsiyelerde bulunması için kullanılır. Uzman Sistem ile bozulma

sürelerinde önemli bir azalmanın sağlanması mümkündür.

- Esneklik: Uzman Sistemlerin kullanımı üretim aşaması ve servis sunulması

sırasında esneklik sağlar.

- Tehlikeli çevrelerde işlem: Bazı insanlar tehlikeli çevrelerde çalışırlar. Uzman

Sistemler ise insanların tehlikeli çevrelerin dışında kalmasına imkan sağlar. Uzman

Sistemler, insanlar için zararlı veya tehlikeli olan bütün ortamlarda rahatlıkla

kullanılabilir.

- Cevap verme süresi: Bazı durumlarda hızlı veya gerçek zamanlı cevap vermek

gerekebilir. Kullanılan yazılım ve donanıma bağlı olmak şartıyla, bir Uzman Sistem,

özellikle verilerin büyük bir kısmının gözden geçirilmesi gerektiğinde bir insandan çok

daha hızlı cevap verecektir.

- Tam ve kesin olmayan bilgi ile çalışma: Basma kalıp bilgisayarlar ile

karşılaştırıldığında, Uzman Sistemlerin insanlar gibi tam olmayan bilgi ile çalışabildiği

görülmektedir. Bir görüşme sırasında sistemin bir sorusuna kullanıcı “bilmiyorum” veya

“emin değilim” şeklinde bir cevap verdiğinde, Uzman Sistem kesin olmasa bile bir

cevap üretebilecektir.

- Problem çözme kabiliyeti: Uzman Sistemler, uzmanların yargılarını

bütünlemeye imkan sağlayarak problem çözme kabiliyetlerini yükseltirler. Bu sistemler

bilgileri nümerikten ziyade sembolik olarak işledikleri için birçok yöneticinin karar alma

stilleri ile uyumludur.

2.8. BİLİŞİM SİSTEMLERİNİN İŞLETMELER ÜZERİNDEKİ

ETKİLERİ

20. yüzyılın sonlarından itibaren yaygınlaşmaya başlayan bilgi teknolojileri

kullanım alanlarını hızla genişletmektedir. Bilgi teknolojilerindeki hızlı gelişim,

insanların bilgisayarlar yardımıyla istedikleri bilgiye zahmetsizce ulaşmasını

70

sağlamaktadır. Bu teknolojiler sayesinde dünyanın herhangi bir yerindeki bilgi

merkezinden bilgi aktarabilmek mümkün hale gelmiştir.177

Diğer taraftan bilişim sistemleri organizasyonlardaki hiyerarşik yapının

merkezileşmesini sağlamamaktadır. Organizasyonlarda orta kademe yöneticilerin yaptığı

işleri bilişim sistemlerinin yapması, bu tür yöneticilere duyulan ihtiyacı giderek

azaltmaktadır. Bu durum üst yönetimin işini büyük oranda kolaylaştırmakta ve büyük

oranda zaman tasarrufu sağlamaktadır.178

Modern organizasyonlar, toplam karlılıklarını ve bilgiye dayalı işçilerinin

verimliliğini artırmak amacıyla yoğun bir şekilde bilgi teknolojisine yatırım

yapmaktadırlar.179

Günümüzde örgütlerin varlığını sürdürmesi ve gelişmesi açısından bilişim

sistemlerinin stratejik öneme sahip olduğunun farkına varan işletmeler için bilişim

sistemleri, başarının sırrı olarak görülmekte ve etkin bir kurumsal gelecek için hedeflere

ulaşmada temel araç olarak değerlendirilmektedir. Bu bakış açısında yönetsel çabalar,

bilişim teknolojileri ve sistem stratejileri ile genel örgüt stratejilerinin uyumuna yönelik

odaklanmaktadır.180

Bilişim sistemleri, işletme yapısı ve iş süreçlerinin yeniden tasarlanmasında

önemli bir etkiye sahiptir. Söz konusu süreçler, ürün ve hizmet üretilmesine yönelik

operasyonlar, pazarlama ve satış, siparişlerin işlenmesi ve mal ve hizmetlerin tüketiciye

ulaştırılması, satış sonrası tüketici hizmetleri ve müşterilerle ilişkilerdir. Bilişim

sistemleriyle genel olarak, sistem verimliliğinin artırılması, müşterilere daha kaliteli mal

ve hizmet sunulması, maliyetlerin minimuma indirilmesi, bilgi kaynaklı yeni ürünlerin

177 ŞEKER Tülay Bektaş, “Bilgi Teknolojilerindeki Gelişmeler Çerçevesinde Bilgiye Erişimin Yeni

Boyutları”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 13, 2005, s. 377. 178 LAUDON Kenneth C., LAUDON Jane P., Management Information System (A Contemporary

Perspective), Second Edition, Macmillan Publishing, New York, 1991, p. 125. 179 http://www.bilgiyonetimi.org , 11.06.2008. 180 KÖK Sabahat B., “Bilişim Teknolojilerinin Yönetsel ve Örgütsel Etkileri”, Gazi Üniversitesi Ticaret

ve Turizm Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı: 2, 2006, s. 129.

71

geliştirilmesi ve rekabet gücünün artırılması gibi avantajların elde edilmesi mümkün

hale gelmiştir.181

Bilgisayar ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler bilgisayar ağlarının geleceğini

belirleyen en önemli faktördür. Bu gelişmeler yerel alan ağlarından çok uluslu

işletmelerde küresel AR-GE ağlarının mühendisler, ürün yöneticileri ve pazarlama

uzmanlarının ürün geliştirme amaçlı koordinasyonda kullanılmasına kadar geniş bir

alana yayılmaktadır. Faks, elektronik posta, elektronik veri değişimi, video konferans ve

çoklu ortam kullanımı bilişim ve iletişim teknolojilerinin üretim ve dağıtımın farklı

coğrafi bölgelerden koordinasyon ve kontrolünde anahtar rol oynamalarına imkan

sağlamaktadır.182

Özellikle internet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte bir yandan e- ticaret

sürecine katılımcılar artarken, diğer yandan da e-ticaret hacminin toplam ticaret hacmi

içindeki payı hızlı bir şekilde artış göstermektedir. E-ticaret hızlı bir şekilde

yaygınlaşırken ekonomik yaşamda önemli etkiler meydana getirmektedir. Elektronik

ticaret işlem maliyetlerini, araştırma maliyetlerini azaltarak, rekabeti artırarak ve iş

sürecini hızlandırarak verimliliği artırma konusunda önemli bir paya sahip olmaktadır.183

Günümüzün rekabetçi koşullarında varlıklarını devam ettirmek isteyen

işletmeler, süreçlerinin yeniden tasarlanması için bilgi çağının avantajlarından

faydalanarak bir dönüşüm yaşamaktadırlar. Dönüşümün sonuçlarından birisi de

süreçlerin elektronik hale gelmesiyle oluşan elektronik işletmelerdir (e-işletme).

İşletmeler bu dönüşüm sırasında organizasyonel yapı, teknolojik altyapı, güvenlik gibi

konularda birtakım değişiklikler yapmak zorundadırlar184.

181 ELİBOL, s. 159. 182 AKIN H.Bahadır, “Bilişim Teknolojilerinin Evrimi ve Bilişim Teknolojilerinin Çağdaş İşletmelerde

Stratejik Yönetim Üzerindeki Etkileri”, http://idari.cu.edu.tr/dergi/bahadirakin.pdf, 12.06.2008. 183 KALAYCI Cemalettin, “Elektronik Ticaret ve Muhtemel Ekonomik Etkileri”, Uludağ Üniversitesi

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 23, Sayı: 1, 2004, s. 1. 184 ÇAĞIL Gültekin, ERGÜN Kadriye, “Geleneksel İşletme Anlayışından E-İşletme Anlayışına Geçişte

Yaşanan Problemler”, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Akademik Bilişim 2008 Konferansı, 30 Ocak-1 Şubat 2008, s. 1.

72

Artık işletmeler, sermayelerini en yeni teknolojik üstünlükleri kullanarak

elektronik işletmeler yaratmak ya da online is çevresi oluşturmak için harcamaktadırlar.

Daha ucuz, daha kaliteli, daha çabuk bir hizmet anlayışı ile hareket eden işletmeler,

bilişim teknolojisinden yararlanma sürecine girmişlerdir. Elektronik işletmeler de bu

ihtiyacı karşılamak için ortaya çıkmışlardır. Diğer taraftan, her geçen gün elektronik

işletmelerin sayısının artmasıyla, sanal ortamlarda istihdam eden çalışan ve yöneticilerin

sayısı da artmaktadır.185

185 KIREL Çiğdem, “Sanal Örgütlerde Örgütsel Davranışın Geleceği”, Anadolu Üniversitesi Sosyal

Bilimler Enstitüsü Dergisi, 1/2007, s. 94.

73

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

SAĞLIK BİLİŞİM SİSTEMLERİ VE BİR ARAŞTIRMA

Günümüzde, hem sağlık bakım hizmetlerine olan talebin artması hem de sağlık

bakım hizmetlerinde kullanılan teknolojilerin karmaşıklaşması sağlık bakım

hizmetlerinin maliyetlerini gün geçtikçe artırmaktadır. Tüm ülkelerde milli gelirden

sağlık bakım hizmetlerine ayrılması istenen kaynak miktarı da sürekli olarak

artmaktadır. Kamu hizmetleri için ayrılabilecek kaynakların istenilen ölçüde

arttırılmasının mümkün olmaması, sağlık sisteminin optimal işleyişi için gereken

koşulların sağlanmasına duyulan ihtiyacın giderek artması ve eğitim, sosyal güvenlik

gibi diğer beşeri sermaye alanlarının da kaynak ihtiyacı içinde olması kaynakların

dağıtılmasında kullanılmasında verimlilik, etkinlik ve etkililik kavramlarının önem

kazanmasına neden olmaktadır. Kaynakların göreceli olarak daha fazla olduğu gelişmiş

ülkelerde bile sağlık bakım hizmetlerinin maliyetlerinin azaltılması yönünde çalışmalar

yapılmakta; hem her düzeydeki sağlık kuruluşu yöneticileri, hem de sağlık bakım

hizmetleri ödemelerini yapan kamu ve özel sağlık sigorta sistemleri artan maliyetleri

kontrol edip aşağıya çekmeye çalışmaktadırlar. Sonuç olarak, sağlık sektöründe sağlık

bakım hizmetlerinin yönetimi ve işletmesinde bilgi ve bilgi teknolojilerine duyulan

ihtiyaç ve talep de gün geçtikçe hızlanarak artmaktadır.186

Son yıllarda sağlık sektörünün önemini bilen ülkeler tarafından, halk sağlığı

hakkında verilerin toplanması, toplumun sağlık değerlendirmesinin ve planlamasının

yapılabilmesi amacıyla ağ temelli teknolojiler kullanılmaktadır. Özellikle bireylerin

kolay bir şekilde sağlık bilgilerine ulaşabilmelerini sağlamak amacıyla etkileşimli

veritabanı sorgu sistemlerini geliştirilmektedir.187

Gelişmiş birçok ülkede olduğu gibi, ülkemizde de sağlık yönetiminde bilgi

sistemlerinin ulusal, kurumsal ve bireysel düzeylerde verimli ve etkin kullanımı bilgi

186 http://www.sabem.saglik.gov.tr, 18.06.2008. 187 ASARO Phillip V., LAND Garland H., HALES Joseph W., “Making Public Health Data Available to

Community-Level Decision Makers, Goals, Issues, and a Case Report”, Journal Of Public Health Management Practice, Volume 7, Number 5, 2001, p. 58.

74

yetersizliğinden doğan sorunları giderecektir. Hedef, bilgileri üretmek üzere yeni veriler

toplamak değil, zaten var olan bilgilerin karar verme aşamasında daha bilinçli bir şekilde

kullanılarak değerlendirilmesinin sağlanmasıdır. Böylece, ekonominin diğer

sektörlerinde olduğu gibi, sağlık sektöründe de, hizmet alanını genişletmek, verimliliği

arttırarak maliyetleri düşürmek, müşteri hizmetlerini iyileştirmek ve kaynakların daha

iyi yönetilmesini sağlamak mümkün olacaktır.188

Sağlık Bilişim Sistemleri (SBS), tıp alanındaki gelişmelerin ortaya çıkardığı bilgi

ve verilerin oluşturulması, biçimlendirilmesi, paylaşılması ve sonuçta hastaların bakım

ve tedavilerinin belirlenmesi, seçilmesi ve geliştirilmesi işlemlerinin bütününe verilen

isimdir. Yani SBS, hasta hakkında düşünme yöntemleri ve tedavilerin tanımlanma,

seçilme ve geliştirilme yolları üzerine önemli bir çalışmadır.189

Ancak oluşturulan veri ve bilgilerin güvenli ve uyumlu bir şekilde transfer

edilebilmesi ve çeşitli sağlık kuruluşları ve hastalar ile paylaşılabilmesi için sağlık veri

standartlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu yüzden sağlık hizmetleri ve klinik veri

biçimleri için HL7 (Health Level Seven) standartları, tıbbi bilgi ve şekillerin

depolanmasını sağlamak için DICOM (Digital Imaging and Communications in

Medicine) standartları ve tıbbi veri, metin ve şekillerin kolayca geri alınması ve transfer

edilmesini sağlamak için PACS (Picture Archiving Communication Systems) gibi

standartlar geliştirilmiştir ve bu konudaki çalışmalar devam etmektedir.190

SBS genel olarak; Klinik Bilgi Sistemleri (KBS) ve Teşhis- Tedavi Sistemleri

(TTS) olmak üzere iki kısımda incelenmektedir. Bu sınıflandırmada KBS; Elektronik

Sağlık Kayıtları, Klinik Karar Destek Sistemleri, Hemşire Bilgi Sistemleri, Görüntü

Yönetim ve Depolama Sistemleri, Klinik İletişim Sistemleri, Teletıp, Vaka Bilişimi,

Sanal Gerçeklik Uygulamaları, Akıllı Kart, Hastane Bilgi Sistemleri gibi bileşenlerden

188 ONAY Zeynep, “Sağlık Sektöründe Bilgi Sistemleri”, Dokuz Eylül Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt:

13, Sayı: 2, 1998, s. 42. 189 BAYKAL Nazife, “Değişen Dünya, Tıp ve Teknoloji”, Çözüm Sağlık ve Bilişim Dergisi,

http://212.174.57.218/cgi-bin/intsite.exe?SYF=Detay&hb=1197, 19.06.2008. 190 TAN Joseph, CHENG Winnie, ROGERS William J., “From Telemedicine To E-Health: Uncovering

New Frontiers Of Biomedical Research, Clinical Applications &Public Health Services Delivery”, Journal Of Computer Information Systems, Special Issue, 2002, p. 8.

75

oluşmaktadır. TTS ise daha çok teşhis ve tedaviye yönelik hizmet veren Tıbbi

Görüntüleme Sistemleri, Laboratuar Sistemleri gibi uygulamalardan meydana

gelmektedir.191

3.1. KLİNİK BİLGİ SİSTEMLERİ

Günümüzde bilgisayar temelli sistemler sağlık sektöründe bulunması gerekli

özelliklerden biri haline gelmiştir. Özellikle, klinik bilgi sistemlerinin, iletişim ve

internet bağlantılarının geliştirilmesi sağlık sektöründe bu teknolojilerin yaygın bir

şekilde kullanılmasını sağlamıştır. Klinik-temelli bilgisayarlar için yeni yazılımların

oluşturulması hastanelerde klinik bilgi sistemlerinin pratikte uygulanmasını

kolaylaştırmıştır.192

Boston'daki Massachusetts Genel Hastanesi için oluşturulan ilk klinik bilgi

sistemi uygulamaları laboratuvar test raporları, otomatik hasta kaydının alınması, hasta

özet raporları, kritik hasta bakım planları, tıbbi eğitim, tıbbi muayene, otomatik ilaçla

tedavi sistemleri, hekimlerin doğum hikaye notları, istatistiksel paketler ve tıbbi bakım

kullanım istatistikleri alanlarında geliştirilmiştir. Bunun yanında satın alma, muhasebe,

finansman, personel, çok çeşitli malzeme tedariki ve stokları ve bunlarla ilgili

faaliyetlerin bilgisayar ortamında yapılmasıyla sistem giderek daha da karmaşıklaşmaya

başlamıştır.193 Bu yüzden Klinik Bilgi Sistemlerini oluşturan bileşenler ayrı ayrı

incelenmektedir. KBS’nin başlıca bileşenleri aşağıda açıklanmıştır:

•Elektronik Sağlık/Hasta Kayıtları: Elektronik hasta kayıt sisteminin ne

olduğu konusunda standart bir tanım bulunmamaktadır. Bu konuda farklı yaklaşımlar

bulunmaktadır. Elektronik hasta kaydı (Electronic Patient Record), elektronik tıbbi kayıt

(Electronic Medical Record), elektronik sağlık kaydı (Electronic Health Record),

bilgisayar tabanlı hasta kaydı (Computer Based Patient Record) birlikte

kullanılabilmektedir.

191 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 89. 192 PEMBERTON Jon and Others, “Issues and Trends In Computerisation Within UK Primary Health

Care”, Logistics Information Management, Volume 16, Number 3/4, 2003, p. 181. 193 “Tıbbi Kayıtların Bilgisayar Ortamında Tutulması ve 1960’tan 2005’e Bir Yolculuk”, Çözüm Sağlık ve

Bilişim Dergisi, http://212.174.57.218/cgi-bin/intsite.exe?SYF=Detay&hb=1204, 19.06.2008.

76

Medical Record Institue (MRI) elektronik sağlık kaydı kavramını klinik

sistemlerden ve veri setlerinden başlayarak sürekli gelişim gösteren, elektronik sağlık

kayıtlarına kadar uzanan bir süreç içerisinde değerlendirmektedir.

IOM (Institue of Medicine), bilgisayara dayalı hasta kaydını; doğru ve tam

verilere, uyarılara, yönlendirmelere, klinik destek sistemlerine, tıbbi bilgilere

bağlantılara ve diğer yardımlara erişimi sağlayarak, kullanıcıları desteklemek üzere özel

olarak tasarlanmış bir sistemde bulunan elektronik hasta kaydının yapılması olarak

tanımlamaktadır.194

Hasta kayıtlarının oluşturulması, geliştirilmesi ve/veya kalitesinin artırılması

sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi çalışmalarına katkıda bulunabilecek başlıca

konulardan biridir. Elektronik hasta kayıtları, sağlık hizmeti kalitesinin geliştirilmesine

üç yolla katkıda bulunmaktadır:195

- Elektronik hasta kayıtları; sağlık hizmeti veren personelin sağlık bakımı için

ihtiyaç duyacağı verilere daha iyi ve daha hızlı bir şekilde ulaşım, daha iyi kalitede

veriler ve verileri çok yönlü olarak sunma olanakları sağlayarak verilen sağlık bakımının

kalitesini yükseltmektedir.

- Elektronik hasta kayıtları; sağlık bakımının sonuçlarının ölçülebilmesi için

gerekli klinik verilere elektronik olarak ulaşılmasını sağlayarak, performansa dayalı

bakım kalitesi değerlendirme çalışmalarının daha kolay yapılabilmesini sağlamakta ve

sürekli kalite iyileştirilmesi çalışmalarına önemli katkılar sağlamaktadır.

-Elektronik hasta kayıtları; maliyetleri düşürerek ve personelin verimliliğini

arttırarak sağlık bakım kuruluşlarının etkililiğini artırmaktadır.

Elektronik hasta kayıtları yararlarının yanı sıra birtakım dezavantajları da

beraberinde getirmektedir. Bu dezavantajlar: Elektronik ortamda gerekli güvenlik

önlemleri alınmış olmalı, yetkisiz kişilerin hasta kayıtlarına ulaşması önlenmelidir.

Bilgisayar alt yapısı sorun çıkarmayacak ve her an kullanılmaya hazır olacak şekilde

194 YILMAZ Ali, KAPLAN Aslan, SİNCAN Murat, “Elektronik Hasta Kayıt Sistemine Kavramsal Bir

Yaklaşım”, www.sabem.saglik.gov.tr, 26.06.2008. 195 Türkiye Bilişim Şurası 2 e-Sağlık Çalışma Grubu Final Raporu, 5 Nisan 2004, s. 14.

77

yapılandırılmalıdır. Otomasyon sistemi kurumun ihtiyaçlarına cevap verebilecek

esneklikte olmalıdır. Kanuni zorunluluklar nedeniyle bazı doküman türlerinin fiziksel

olarak saklanması gerekecektir. Sonuç olarak tamamen kağıtsız ortama geçmek şu

aşamada mümkün değildir.196

•Klinik Karar Destek Sistemleri: Doktorlar tıbbi problemler ile karşılaşan

kişilere teşhis koymak ve ilgili tedaviyi uygulamak ile görevli kişilerdir. Doktorların

karar verme süreci incelendiğinde geçmiş bilgilerin ve deneyimlerin etkili olduğu

görülmektedir. Dolayısı ile deneyimsizlik, insani durumlar ve benzeri anlık veya kalıcı

problemler nedeniyle kararlar gerektiği yönde verilemeyebilir. Bunun sonucunda da hata

toleransı çok düşük olan tıp alanında ölüme kadar varabilen istenmeyen sonuçlar ile

karşılaşılabilmektedir.197

Institute of Medicine tarafından 2000 yılında yapılan bir çalışmaya göre her yıl

Amerika’da tıbbi hatalardan dolayı 98.000 hasta ölmektedir. Enstitünün amacı ise

geliştirilen klinik karar destek sistemleri ile bu sayıyı minimize etmektir.198

Klinik karar destek sistemleri doktorların hastalarla ilgili en iyi kararı

verebilmesi için destek sağlayan bilişim sistemi uygulamalarıdır. Bu sistemler en güncel

bilgileri doktorların emrine sunarak karar vermelerine yardımcı olmak maksadıyla

tasarlanmaktadır. Bilginin çok çabuk eskidiği ve artan bilgi miktarına bağlı olarak

doktorların karar vermesinin daha da güç bir hale geldiği durumlarda karar almaya

yardımcı olmaktadır.

KKDS’nin fonksiyonelliği ve etkinliği üzerine yapılan çalışmalarda bu

sistemlerin kullanılmasının hasta bakımı üzerinde pozitif etkileri olduğu yönünde

bulgular tespit edilmiştir. Klinik karar destek sistemleri sağlık bakım hizmetlerinin

kalitesini geliştirmekte ve doktorların hastalıkları erken teşhis etmesine yardımcı

olmaktadır. Hastalıkların erken teşhisi ise doktorların tedavi için verdiği uğraş süresini

196 http://www.hastanebby.com, 27.06.2008. 197 ÇORAPÇIOĞLU Mehmet Erdem, TIPÇIT: Tıbbi Karar Destek Sistemi Çekirdeği, Yayınlanmamış

Yüksek Lisans Tezi, Başkent Üniversitesi, Ankara, 2006, s. 1. 198 KALLMEYER Vera, VENKAT Kris, “Beyond e-Health: Health and IT Converge”, Siliconindia, Vol.

6, Issue 4, April 2002, p. 42.

78

azaltmakta, daha az harcama ile daha yüksek getiriler elde edilmesini ve sonuçta tüm

sağlık bakım maliyetlerinin azalmasını sağlamaktadır. KKDS, ihmale bağlı hataları

önlemekte, yanlış ilaç kullanımının önüne geçmekte ve ilaç yan etkilerini ortadan

kaldırmaktadır. Tıbbi bakım esnasında hekimlerin hafızalarına olan ihtiyacı azaltarak

sağladığı uygun tıbbi bilgiler ve hasta bilgileri yardımıyla klinik karar verme işlemine

destek sağlamaktadır.199

KKDS bilgisayarların 1950'li yıllarda sağlık hizmetlerine girmesinden beri

kullanılan ve geliştirilen bilişim sistemleridir. KKDS ile ilgili ilk örnekler karın ağrısı ve

antibiyotik tedavisi seçimi için geliştirilen uygulamalardır. Sistemler arasında karar ağacı,

duyarlılık analizi istatistik modelleri, örnek tanıma gibi farklı problem çözme yöntemleri

kullanılmaktadır.200

•Hemşire Bilgi Sistemleri: Son yıllarda hemşirelik hizmetlerinde değişik nitelikte

bilgi sistemleri uygulamaları ortaya çıkmış bilişim teknolojileri, hemşirelik hizmetlerinin

elektronik ortamlarda planlanabilmesi, kaydedilebilmesi ve yansıtılabilmesi için bir

gereklilik olarak görülmeye başlamıştır.

Graves & Corcoran’a göre hemşirelik bilişimi; hemşirelik bakımını sağlamak ve

hemşirelik uygulamalarını desteklemek için hemşirelik datasının / verisinin, bilgisinin ve

enformasyonunun işlenmesinde ve yönetilmesinde yardımcı olmak amacıyla bilgisayar

biliminin, bilgi biliminin ve hemşirelik biliminin bir kombinasyonudur. Amerikan

Hemşireler Birliği tarafından 1992 yılında yeni bir uzmanlık alanı olarak tanınan

hemşirelik bilişimi, veri yönetimi olanağı sağlayarak hasta bakımında ve diğer

hemşirelik uygulamalarında araçların, uygulamaların, aşamaların ve planların

değerlendirilmesi ve geliştirilmesi süreçlerinde hemşirelere bir karar destek sistemi

sağlamaktadır. 201

199 ÖZATA Musa, ASLAN Şebnem, “Klinik Karar Destek Sistemleri ve Örnek Uygulamalar”, Afyon

Kocatepe Üniversitesi Tıp Dergisi, Cilt: 5, Sayı:1, Ocak 2004, s. 16- 17. 200 YILMAZ Ali, KAPLAN Aslan, “Klinik Karar Destek Sistemleri”, www.sabem.saglik.gov.tr,

27.06.2008. 201 ERDEMİR Firdevs, “Hemşirelik Bilişimi: Dünyada ve Ülkemizdeki Durum”,

http://www.turkhemsirelerdernegi.org.tr/files/makaleler3/hemsirelik_bilisimi.pdf, 28.06.2008.

79

•Tıbbi Görüntü Yönetim ve Depolama Sistemleri: Hastanelerde sadece doktor

reçeteleri, tahlil sonuçları gibi metinsel bilgilerin mevcut olmadığı görülmektedir. Bu

metinsel verilerin yanında aynı zamanda medikal görüntülerinde sayısal olarak

arşivlenmesi gerekmektedir. Buradaki medikal görüntülerin sayısal olarak arşivlenmesi

ihtiyacını gidermek için PACS sistemleri geliştirilmiştir.202

PACS İngilizce Picture Archiving and Communications System kelimelerinin

baş harflerinden oluşmuş bir kısaltma olup "Resim Arşivleme ve İletim Sistemi"

anlamına gelmektedir. PACS, görüntü ve veri yönetim sistemidir. Dijital görüntüler ve

bunlarla ilgili bilgilerin elektronik olarak transferi ve geri getirilmesini

sağlamaktadır. Hastane ve tıbbi kurumlarda hasta bilgileri ile görüntülerini

yayımlamakta kullanılmaktadır.

PACS’in sağladığı avantajlar şunlardır:203

- Çok büyük boyutlardaki bilgi ve görüntüye kolay erişime imkan

sağlamaktadır.

- Farklı yerlerde bulunan doktorların yorumları sayesinde daha iyi ve çabuk

teşhis konulmasına imkan vermektedir.

- Uzaktan erişime izin vermesi zamandan kazanmayı beraberinde

getirmektedir.

- Kopyalanan görüntülerin sayısal hale dönüştürülmesi işleminde gerekecek

büyük depolama alanları sayesinde, maddi tasarruf sağlanmasına olanak tanımaktadır.

- Minimuma indirgenmiş personel, kayıp dosyalar ve insan hataları sayesinde

daha iyi bilgi yönetimine olanak sağlamaktadır.

- Büyük hastanelerde 2-3 yılda yatırımın kendisini karşılaması mümkündür.

•Hasta Takip Sistemleri: Yoğun bakım ünitesi olarak da bilinen bu sistem, tıbbi

tedavi ve hasta bakım açısından diğer hastane hizmetlerinden ayrıcalık taşıyan, yerleşim

biçimi özel olarak tasarlanmış, yüksek teknolojili tıbbi cihazlar ve özel eğitimli tıbbi

personelle donatılmış hastanenin bir bölümdür. Hasta takip sistemlerinde, yatan

202 BOYACI Aytuğ, ULAŞ Mustafa, “PACS ve Medikal Görüntülerin Sayısal Olarak Arşivlenmesi”,

http://ab.org.tr/ab07/bildiri, 30.06.2008. 203 http://gokhangunay.110mb.com/pacs/PACS-anlatimi.html, 30.06.2008.

80

hastaların etrafında çok sayıda kablo, plastik tüpler, serumlar ve tıbbi cihazlar

bulunmaktadır. Hastanın kalp atımı, kan basıncı, oksijen saturasyonu, solunum sayısı,

vücut ısısı gibi yaşamsal bulguları monitörlerden sürekli olarak takip edilmektedir. Hasta

takip sistemi yoğun bakım ünitesinde, hasta yatağının yanında bulundurulacağı gibi bilgi

aktarımı amacı ile uzaktaki bir yoğun bakım merkezine de bağlanabilmektedir.204

•Klinik İletişim Sistemleri: Doktor ve hemşireler, poliklinikler, teşhis ve tedavi

üniteleri, konferans odaları ve diğer birimler arasında sürekli olarak yer

değiştirmektedirler. Bu yoğunluk içerisinde, gereksinim duydukları bilgi ve iletişim

ihtiyaçlarını tatmin edici bir düzeyde karşılamak zordur. Hastane içinde iletişim doktor

ve hemşireler açısından büyük önem taşımaktadır. Hastane içerisindeki direkt iletişim

genellikle telefon yardımıyla sağlanmaktadır. Ancak, telefona ulaşımın çoğu zaman

mümkün olmaması ve acil bir durumda detaylı bilgi sağlamaktan yoksun olması, hasta

bakımında etkinliğin düşmesine sebep olabilmektedir. Mobil iletişim araçlarının hastane

klinik uygulamalarında kullanılması bahsedilen sorunların çözümüne ve sağlık bakımı

için gereksinim duyulan bilgi ihtiyacının tam olarak karşılanmasında büyük katkı

sağlamaktadır.205

•Teletıp: Dünya Sağlık Örgütü’ne göre; bireylerin ve toplumların sağlık

düzeylerini yükseltmek amacıyla, tanı, tedavi, hastalıkların ve kazaların önlenmesi,

araştırma ve inceleme ile sağlık personelinin sürekli eğitimi için tüm sağlık

profesyonelleri tarafından bilgi ve iletişim teknolojileri kullanılarak, uzaktan ve geçerli

bilgi iletişimi ile sağlık hizmetlerinin verilmesi olarak tanımlanmıştır.206

Amerika Birleşik Devletleri Tıp Enstitüsünün 1996'a yaptığı tanımda ise teletıp;

uzaklığın problem olduğu durumlarda sağlık hizmetinin sağlanması ve desteklenmesi

için elektronik bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı olarak tanımlamaktadır.207

204 http://www.mesahastanesi.com.tr/images/saglik/genel/yogunbakim.pdf, 30.06.2008. 205 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 108. 206 http://www.turkmia.org/eski/kongre/konusma/sincan.pdf, 30.06.2008. 207 http://halilaktas0.tripod.com, 30.06.2008.

81

Teletıp’ın kullanıcılarına pek çok faydaları bulunmaktadır. Bu faydalar

şunlardır:208

-Bilgiye istendiği anda hemen ulaşmak: Bu sayede belirli bir hasta veya konuda

doğru, hızlı ve etkili karar verilebilmektedir.

- Verimlilik: Tıbbın her alanında, verimlilik temel hedeftir. Teletıp ile hasta ve

doktorlar için ulaşım zaman azalacağı gibi doktor için araştırma zamanı, tıbbi kayıtlarda

kağıt kullanımı, iyileşme zamanının kısalması, gereksiz ilaç kullanımının azalması, hasta

ve hastane masraflarının azaltılmasıyla tasarruf sağlanabilmektedir.

- Doğruluk: Tanının doğru konup konmaması tıbbın en önemli olgusudur. Bir

hasta için teletıp ile danışmak, yeni gelişmeleri takip etmek doğruluk açısından

önemlidir.

- Kendi-kendine yardım: Hastalar kendileri için hazırlanmış siteler sayesinde

hastalığı hakkında daha fazla bilgi sahibi olarak ne zaman doktora başvurması

gerektiğine karar verebilir. Hastalığın takibinde özellikle dikkat etmesi gereken

durumlar hakkında sorularına cevap bulabilir.

- Perifer hastanelerde bulunmayan uzmanlık dallarında hastalara kilometrelerce

uzaktan sanki orada gelişiyormuş gibi hizmet verebilir. Örneğin tanısı konmuş bir kanser

hastasına kemoterapi ve radyoterapi gerekliliği belirlenebilir.

•Vaka Bileşimi: Sağlık bakım hizmetlerinin yönetilmesi klinik bakım süreçleri

ve kullanılan kaynaklar arasındaki ilişkinin ölçülmesini ve kontrol edilmesini

gerektirmektedir. Son yıllarda giderek yaygınlaşmakta olan Vaka-bileşimi Sağlık

Yönetim Enformasyon Sistemleri, sağlık bakım hizmetlerinin klinik yönü ile, bütçe ve

politika geliştirme faaliyetlerinin finansal yönü arasında bir bağlantı ve denge sağlayan,

sağlık sistem çıktılarını ve hastaların durumlarını benzer özelliklere göre gruplayarak,

klinik ve ekonomik olarak anlamlı bir biçimde kategorize eden bilişim sistemleridir.209

208 http://halilaktas0.tripod.com, 30.06.2008. 209 GÜLEŞ Salih, “Dünyada ve Ülkemizde Sağlık Enformasyon Sistemleri”,

www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler, 30.06.2008.

82

•Sanal Gerçeklik Uygulamaları: Geliştirilmiş Gerçeklik yaklaşımı, tamamen

sentetik bir ortamın insanlar tarafından gerçek olarak algılanmasını amaçlayan Sanal

Gerçeklik (SG, Virtual Reality, VR) yönteminde gerçek dünya ile de etkileşim

sağlanması ile ortaya çıkmıştır. Bu sayede gerçek ortam ve durumlarda sanal gerçeklik

ekipmanı kullanılarak insan algılaması çeşitli tekniklerle daha zenginleştirilebilmekte,

gerçek doğal ortamda beklenenden daha fazla bir gerçeklik hissi

oluşturulabilmektedir.210

Sanal gerçeklik bilgisayar ortamında oluşturulan bir gerçekliktir. Yapay zekanın

bu alanında doğal gerçekliğe uygun, insan/bilgisayar arabirimlerinin kullanıldığı bir

ortam oluşturulmaktadır. Sanal gerçeklik, gözlük ve stereo kulaklıktan oluşan başlık seti,

vücut hareketlerini algılayan özel bir giysi veya eldivenden oluşan, çok algılayıcılı giriş-

çıkış cihazlarına bağlı olarak oluşturulmaktadır. Böylelikle üç boyutlu sanal dünya

görülebilmekte ve dokunulabilmektedir.211

Tıp alanında ise sanal gerçeklik uygulamaları eğitim, teşhis ve tedavi amaçları ile

elde edilen gerçek verilerin bilgisayar desteği ile işlenmesi ve tıbbi işlemlerde diğer bilgi

ve yöntemlerle desteklenmesi esasına dayanmaktadır. Bir doktorun kendi imkanları ve

bilgi birikimi yanında ihtiyaç duyabileceği diğer bilgi, destek ve ayrıntıların gerektiği

ortamda etkileşimli olarak sağlanması sonucu işlemin başarı oranı artacağından insan

sağlığı bakımından olumlu sonuçlar elde edilebilmektedir.212

Temel tıp eğitimi açısından, anatomi, fizyoloji, biyokimya gibi çeşitli temel

bilimlerin eğitiminde sanal gerçeklik uygulamalarından yararlanılmaktadır. Bu

bağlamda anlaşılması oldukça zor olan bazı anatomik-patolojik yapılar ile vücutta

gerçekleşen biyokimyasal ve fizyolojik olayların algılanması oldukça

kolaylaştırılmaktadır.

210 ÖZKURT Ahmet, “MEDVR: Tıpta Bir Geliştirilmiş Gerçeklik Uygulaması ve Başarıyı Etkileyen

Faktörler”, DEÜ Mühendislik Fakültesi Fen ve Mühendislik Dergisi, Cilt:5, Sayı: 3, Ekim 2003, s. 55.

211 http://www.genbilim.com/index.php?option=com_content&task=view&id=511, 30.06.2008. 212 ÖZKURT, s. 55.

83

Klinik tıp bilimleri eğitiminde ise, teorik bölümde yine yukarıda sayılan

amaçlarla sanal gerçeklik uygulamalarından yararlanılabileceği gibi ayrıca pratik

eğitimde de simülatörlerden yararlanılmaktadır. Simülatörler bazı muayene işlemlerinde

ve küçük girişimlerde de kullanılmaktadır.213

Sanal gerçeklik uygulamalarının cerrahi eğitimde kullanılmasının getireceği pek

çok yarar vardır. Gerçek hasta üzerindeki eğitimden daha etkilidir. Yeni bir tekniği

denerken ya da öğrenirken hastanın zarar görmesi önlenmektedir. Ayrıca, gerçek

yaşamda öğrenilmesi istenen teknikler ya da operasyonlar için ilgili vakanın gelmesi

gerekmektedir. Sanal gerçeklik uygulamalarında ise vaka sıkıntısı ortadan kaldırılmış

olur. Sanal modeller defalarca kullanılabilir ve bu yolla kadavralarda yaşanan

sorunlardan kaçınmak mümkündür. Ayrıca, sanal hastalar kullanmak, etik olarak, hem

gerçek hastaların kullanılmasından, hem de hayvanlar üzerinde yapılan deneylerden

daha doğru bir yaklaşımdır.214

•Akıllı Kart Uygulamaları: Akıllı kart, içine bir mikroişlemci ve bir bellek tüm

devresi veya programlanabilme özelliği olmadan yalnızca bellek tüm devresi

yerleştirilmiş bir elektronik karttır. Mikroişlemcili kartlar, kart üzerinde bulunan veriler

üzerinde değişiklik yapılmasına olanak tanırken bellek kartları yalnızca önceden

tanımlanmış işlemleri yürütebilirler. Akıllı kartlar üzerinde bilgi saklayabilmesi ve

verilerin güvenliğini sağlayabilmesi açısından manyetik kartlardan ayrılmaktadır.

Günümüzde akıllı kart tabanlı sağlık kartı uygulamaları giderek

yaygınlaşmaktadır. Hastaların tıbbi kayıtları arasından küçük bir veri kümesi seçilerek

sağlık kartına yüklenir. Böylece kart kullanımı ile, taşınabilir tıbbi kayıtlar, diğer

kayıtlara erişim bağlantıları, veri tabanları için erişim anahtarları ve sağlık hizmetleri

213 KAPICIOĞLU Safa, BULUN Mustafa, ÖĞÜT Adem, “Tıp Eğitiminde Simülatör ve Sanal Gerçeklik

Uygulamaları”, http://aof20.anadolu.edu.tr/bildiriler/Safa_Kapicioglu1, 30.06.2008. 214 BAYKAL Nazife, “Değişen Dünya, Tıp ve Teknoloji”, Çözüm Sağlık ve Bilişim Dergisi,

http://212.174.57.218/cgi-bin/intsite.exe?SYF=Detay&hb=1197, 30.06.2008.

84

arasında bütünlüğü sağlayan bir sistem kurulmasını kolaylaştırma gibi yetenekler elde

edilmiş olur.215

Ülkemizde: SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın tek çatı altında birleşmesiyle

oluşan Sosyal Güvenlik Kurumu, hazırlamış olduğu reformları hayata geçirmeye

başlamıştır. Medula sistemi adı verilen uygulamanın işlerlik kazanması hastanelerin

hazırlık çalışmalarını tamamlaması ile başlayacaktır. Medula sisteminde en belirgin

değişiklik, reçetelerin elektronik ortamda yazılması olacaktır. Bu sistemle doktor,

hastanın eline reçete vermeyecek, hasta, kendisine verilen takip numarasıyla gittiği

herhangi bir eczaneden ilaçlarını alabilecektir. Eczane online sisteme hastanın

numarasını girdiğinde hangi hastaneden geldiğini, hangi doktorun baktığını ve yazılan

ilaçları görebilecektir. Bu proje ile sağlık karneleri de ortadan kalkacak, karnelerin yerini

"Akıllı Sağlık Kartı" alacaktır. Akıllı kartta temel bilgiler ve sağlık bilgilerinin yanı sıra

o kişinin parmak izi olacak ve hastaneye gidildiğinde hastanın parmak izi kontrol

edilecektir. Başkasının karnesiyle hizmet alma dönemi bitecek, uygulamaya en kısa

sürede pilot bölgelerde geçilmesi beklenmektedir.

Doktor-tıbbi malzemeci ilişkisini de bitirecek olan sistem, denetim kolaylığı

sağlayacağı için sağlık alanında görülen birçok yolsuzluk ve usulsüzlüğün de önüne

geçilebilecektir. Sosyal Güvenlik Kurumu elektronik ortamda bütün bilgileri kontrol

edecek ve veriler istatistiki olarak sınıflandırılabilecektir. Herhangi bir hastaneye kaç

hastanın gittiği, kaçının ameliyat olduğu, hangi hastaya ne işlemin yapıldığı

görülbilecektir. Uygulamanın bir adım sonrası, hastanelerin faturaları kuruma elektronik

ortamda göndermesini öngörmektedir.216

•Hastane Bilgi Sistemleri (HBS): Hastaneler bir yandan yönetim işlevlerinde,

diğer yandan tıbbi bilgi saklama ve derleme amacına yönelik olarak bilgi sistemleri

desteğine ihtiyaç duymaktadırlar. Bugüne kadar kamu ve özel kesimden birçok hastane,

bilgisayar destekli bilgi sistemlerini kurmuş bulunmakta, ancak bu uygulamaların

bazılarında, gerekli ön hazırlığın ve olurluk çalışmasının yeterli düzeyde 215 ÇAVDAR Çiçek, SARIEL Sanem, AKGÜN Tevfik, “Sağlık Sistemlerinde Akıllı Kart Uygulamaları”,

http://www2.itu.edu.tr/~sariel/publications/Bilisim_Sariel.pdf, 30.06.2008. 216 http://www.tipyazilimlari.com/kart.html, 30.06.2008.

85

gerçekleştirilmemiş olması ya da eldeki kısıtlı personele yeterli düzeyde eğitim

verilememesi gibi nedenlerle istenen verim alınamamaktadır.

Yapılan HBS çalışmalarının hedefi, ülke çapında tüm hastanelerin Sağlık

Bakanlığı tarafından zorunlu olarak yürütülen izlenme ve denetimlerinde, ayrıca

kurumlar arası ve kurumlarla bakanlık arasındaki bilgi aktarımlarında tutarlılığı

sağlayacak bilgi sistemleri çerçevesinin çizilmesidir.217

Bir hastanenin yönetimi, mal ve hizmet üretimi esnasında oluşan mali, idari ve

tıbbi süreçlerin öngörülen biçimde yürütülmesini sağlamak amacıyla kullanılan yazılım

ve donanımların tümüne hastane bilgi sistemi denir.

Ülkemizde kullanılan Hastane Bilgi Sistemi bileşenleri şunlardır:218

- Hasta Kayıt Kabul: Hastaneye müracaat eden hastalara ait kişisel bilgilerin

kaydının yapılmasını, Hastanın Provizyon’u alınmasını ve müracaatın ilgili polikliniğe

kaydının yapılmasını sağlamaktadır.

-Hasta Yatış/ Taburcu: Hasta Yatış, yatan hastanın sarf malzemesi ve ilaç

kullanımını ve takibini yapmaktadır. Yeni doğan bebeğin kaydının yapılıp anne ile

ilişkilenilmesi, vefat kayıtlarının tutulup ölüm raporunun yazılmasını sağlamaktadır.

-Hasta Takip: Hastanın muayenesinde yapılan işlemleri, verilen ilaçları,

uygulanan tetkik ve tedavi gibi kayıtları tutmaktadır. Gerektiğinde sorgulama yapmakta

ve hasta muayene bilgilerini vermektedir.

-Hasta Sevk: Hastanın müracaat ettiği hastanede tedavisinin yapılamadığı

hallerde, hastayı başka bir hastaneye sevk etmekte ve takibini yapmaktadır.

- Merkezi Yatış: Hastaneye yatırılmak istenen hastalara Yatış Randevusu

vermektedir. Yatışları yapılmak üzere ilgili kurula bilgi sunmaktadır.

217 ÖZSARI Haluk, “Sağlık Projeleri ve Sağlık Enformasyon Sistemleri Çalışmaları Hakkında Genel Bilgi

Notu”, Modern Hastane Yönetimi Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 6, Ağustos-Eylül 1998, s. 15. 218 http://www.ssk.gov.tr/popup/HYBS/HYBS.htm, 30.06.2008.

86

- Acil Servis: Hastane Acil Servisine gelen hasta kaydını yapmaktadır. İlk

müdahalesini yönlendirmekte, konsültasyon kayıtlarını oluşturmaktadır. Hastaya

uygulanan tedaviyi kaydetmektedir.

- İnsan Kaynakları: Personele ait bilgilerin takibi ve tahakkuk işlemlerinin

yapılabildiği sistemdir. Personel özlük-izin-personel hareketleri ve terfiler-tahakkuk

olmak üzere 4 modülden oluşmaktadır. Sistemde ekran ve işlem (kayıt, değişiklik,

silme) bazında kullanıcılara yetkiler tanımlanabilmekte ve böylece kullanıcılar sistemde

sadece yetkili oldukları işlemleri yapabilmektedir.

- Gönüllü Çalışma: Gönüllü mesai uygulaması kapsamında, personelin çalıştığı

günleri, doktorların yaptığı muayene ve ameliyat kayıtlarını tutar, kazanılan brüt

ücretleri hesaplamaktadır.

- Sağlık Kurulu: Hastaya verilen İstirahatları ve İlaç Raporlarının kaydını tutar

ve e- sağlık sistemine bu bilgileri aktarmaktadır.

- Satınalma / Malzeme: Hastane için gerekli olan malzemelerin kodlanması,

tanımlarının yapılması, stok durumlarının takip edilmesi, bunların ambar ve raflarda

saklanması ve giriş-çıkış hareketlerinin takibini yapmaktadır. Bu işlemlerle ilgili talep

oluşturulması, gerekli sözleşme, teklif, sipariş, ithalat ve tesellüm işlemlerinin takip ve

düzenlenmesini sağlamaktadır.

- Genel Muhasebe: SSK müfredatına uygun Genel Muhasebe ve sabit varlık

sistemi kayıtlarını yapmaktadır.

- Telefonla Randevu Sistemi: Randevu işlemlerinin operatörsüz olarak

kesintisiz 365 gün / 24 saat yürütülebilmesini sağlar. Günlük arayan hasta sayısı,

randevu sayısı, günlük muayene edilen hasta sayısı gibi hasta akışı bilgileri

raporlanabilmektedir.

- Laboratuar: Hastane Laboratuarlarında kullanılan oto-analizör cihazlarını

yönetir. Hastadan istenmiş tetkikleri uygun hastane ve oto-analizör cihazında

yapılmasını koordine eder. (Başka bir SSK Hastanesi de olabilir). Sonuçları sistemden

alıp, laboratuar sorumlusuna onaylattıktan sonra hastaya rapor olarak vermektedir.

87

Mükerrer ve yapılan tetkiklerin tekrar tekrar yapılmasını önler. Cihazların kullandığı Kit

sarfiyatlarını kontrol eder. Oto-analizörleri koordine etmektedir.

- Eczane: İlaç ve sarf malzeme stoklarını tutar, takibini yapar ve gerekli

istatistikleri vermektedir. Malzeme sipariş, fatura, yatan hastaların tabela ve poliklinik

hastalarının reçete işlemlerini ve takibini yapar, sonuçlarını tutar. Hasta kayıt kabul ile

entegre çalışır. Bu işlemler esnasında hasta-ilaç provizyonunu ve ilaç dozaj kontrolünü

yapmaktadır.

3.2. TEŞHİS-TEDAVİ SİSTEMLERİ

Özellikle 1970’li yıllardan sonra bilgisayar teknolojisinin hızla gelişmesi tıbbi

teknolojiye inanılmaz boyutlarda katkılar sağlamıştır. Bugün her türlü sağlık

sorunlarının çözümünde tıbbı teknolojilerden ve sistemlerden yararlanılabilmektedir.

Bu bağlamda Teşhis-Tedavi Sistemleri de teşhis ve tedaviye destek sağlayan

görüntüleme ve laboratuar teşhis sistemleri ve diğer uygulamalardan meydana

gelmektedir.219

3.3. SAĞLIK SEKTÖRÜNDE İNTERNET UYGULAMALARI

İnternette diğer bütün sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründe de binlerce web

sitesi bulunmakta, bu sitelerin sayısı sürekli artmakta ve dünyanın her yerinden her

saniye binlerce insan bu sitelere girerek bilgi, ürün ve hizmet almaktadırlar.220

Pew Internet & American Life Project tarafından yapılan çalışmaya göre günde

10 milyon yetişkin internet üzerinden sağlık bilgileri araştırması yapmaktadır.

Yetişkinler tarafından internetten araştırması yapılan sağlık bilgileri konuları ise:221

- Özel hastalık veya tıbbi problem 64%

- Kesin tıbbi davranış veya prosedür 51%

219 GÜLEŞ, ÖZATA, s. 131. 220 ERDAL Sedef, ERDAL Murat, ARAMAN Ahmet, E-Sağlık; Bilişim Teknolojileri Perspektifinde

İlaç ve Pazarlama Teknikleri, Filiz Kitabevi, 2004, s. 62. 221 DOLLIVER Mark, “Is the Web Good For One's Health?”, Adweek , Vol. 47, Issue 42, 2006, p. 1

88

- Diyet, beslenme, vitaminler veya ilaveler 49%

- Egzersiz veya fitness 44%

- Reçete veya OTC ilaçları 37%

- Özel doktor veya hastane 29%

- Sağlık sigorta 28%

- Alternatif tedaviler veya ilaçlar 27%

E-Sağlık, bilgi ve iletişim teknolojilerini tüm fonksiyonlarıyla birlikte

vatandaşların hizmetine sunulmasıdır. Bu teknolojiyi, hastaların sağlığının

iyileştirilmesinde, sağlık hizmetlerine hızlı ve kolay ulaşılmasında, sağlık sektöründe yer

alan tüm paydaşlara kaliteli, verimli ve etkili hizmetlerin verilmesinde

kullanılmasıdır.222

Son yıllarda sağlık web siteleri üzerinde hastaları, doktorları ve hastane

gruplarını bir araya getirilmesi için büyük çaba harcanmaktadır. Bu web siteleri klinik

verilerin ve dijital tıbbi kayıtların paylaşılmasını kolaylaştırmak, laboratuar sonuçlarını,

reçeteleri ve sigorta bilgilerinin hastalara ulaştırılmasını sağlamak amacıyla

tasarlanmıştır. Böylece tıbbi hataların sayısının azaltılması, klinik hizmetlerinin

kalitesinin artırılması ve süreçlerin daha verimli hale getirilmesi sağlanmış olacaktır.223

Sağlık bilgisi ve sağlık hizmetlerine kolayca ulaşılması neticesinde internet

insanların kendi sağlıkları ile ilgili karar alma şekillerini değiştirmektedir. Klasik doktor-

hasta ve tedavi süreci değişmekte olup bu yeni oluşum sürecinde iletişim teknolojileri ve

internetin rolü giderek önem kazanmaktadır.224

2001 yılında New York’un batısında, internet üzerinden doktor ile hastanın acil

görüşmesinin gerekmediği durumlar için Web-Visit oluşturulmuştur. Hastalar merak

ettiği sorulardan oluşan bir mesaj oluşturmakta ve klinisyenler, hemen hastanın internet

222 http://www.sagliknet.saglik.gov.tr, 08.07.2008. 223 Duane, Jon R., Kalamas, James, “The Case For Medical Data Online”, McKinsey Quarterly, Issue 1,

2005, p. 1. 224 http://www.sabem.saglik.gov.tr, 08.07.2008.

89

üzerinde sağlık profili ve davranış seçeneklerine göre bir veritabanına erişerek yanıt

verebilmektedirler.225

Sağlık alanındaki etkin internet uygulamalarından bir diğeri ise WebMD adlı

internet sitesidir. WebMD gerek tüketiciler gerekse de doktorlar tarafından yoğun bir

şekilde kullanılan sağlık sitesidir. Sağlık sektöründe önemli bir yeri olan WebMD

(webmd.com) isimli sitede ziyaretçiler, sağlık alanında ihtiyaç duydukları bilgi ve

ürünlere ulaşabilmekte, spesifik tıp literatürleri vb. detaylı bilgiler için bağlantılarla

rahat bir şekilde yönlendirilebilmektedirler.226

3.4. İZMİR İLİNDE FAALİYET GÖSTEREN HASTANELERDE BİLGİ

TEKNOLOJİLERİNİN KULLANIM DÜZEYİNE İLİŞKİN BİR ARAŞTIRMA

Çalışmanın bu bölümünde, İzmir İlinde faaliyette bulunan hastanelerin; bilgi

teknolojilerini kullanım düzeyleri, amaçları, bilgi teknolojileri kullanımında

karşılaştıkları sorunları, bilgi teknolojilerine yatırım yaparken dikkate aldıkları faktörleri

belirlemek amacıyla yapılan bir araştırmadan elde edilen bulgular değerlendirilmektedir.

3.4.1. Araştırmanın Amacı

İnsanların sağlıklarını geliştirmek ve tıbbi bakım hizmetlerini yerine getirmek için

gerekli olan sağlık bilgisinin oluşturulması, paylaşımı ve kullanımını sağlayan, kavramlar,

yöntemler, beceriler ve araçların oluşturduğu bilim ve mühendislik dalına Tıp ya da Sağlık

Bilişimi denir.227

Son yıllarda sağlık sektöründe yaşanan gelişmeler, sağlık bakım hizmetlerinde

maliyetlerin kontrolü verimlilik ve kalite konularına giderek daha fazla önem verilmesini

neden olmuştur. Sağlık bakım hizmetlerinin sunumunda yeni modeller geliştirilmekte,

kurumlar yeniden yapılandırılmakta ve sağlık bakım hizmetlerinin verilme biçimi ile klinik

225 EDLIN Mari, “Embracing E-Health Simplifies Transactions, Improves Patient Relations”, Managed

Healthcare Executive, August 2002, Volume 12, Issue 8, p. 36-37. 226 ERDAL, ERDAL, ARAMAN, s. 66. 227 http://sbu.saglik.gov.tr, 03.07.2008.

90

süreçler yeniden değerlendirilmektedir. Tüm bu gelişmeler, sağlık bakım hizmetlerinde bilgi

teknolojilerinin giderek daha yoğun olarak kullanılmasına yol açmıştır.228

Bu bağlamda araştırmanın temel amacı, Türkiye’nin üçüncü büyük ili olan

İzmir’de bulunan hastanelerin; bilgi teknolojilerini kullanım düzeyleri, amaçları, bilgi

teknolojileri kullanımında karşılaştıkları sorunları, bilgi teknolojilerine yatırım yaparken

dikkate aldıkları faktörleri belirlemektir.

Bu çerçevede araştırmanın alt amaçlarını şu şekilde belirlemek mümkündür:

- Hastanelerin bilgi teknolojilerini kullanım düzeylerindeki son üç yıldaki

değişimi belirlemek,

- Hastanelerin klinik bilgi sistemlerini kullanım düzeylerindeki son üç yıldaki

değişimi belirlemek,

- Bilgi teknolojileri yatırımında dikkate alınan faktörleri belirlemek,

- Bilgi teknolojilerinin kullanım amaçlarını ve bu amaçlara ulaşma düzeylerini

tespit etmek,

- Hastanelerin bilgi teknolojileri kullanımında karşılaştıkları sorunları tespit

etmektir.

3.4.2. Araştırmanın Hipotezleri

Yapılan araştırmada alternatif hipotezler test edilmiştir. Araştırmadaki temel

hipotezler aşağıda belirtildiği gibidir.

HA1: Son üç yıl içerisinde bilgi teknolojilerinin kullanım düzeyi artmıştır.

HA2: Son üç yıl içerisinde klinik bilgi sistemlerinin kullanım düzeyi artmıştır.

HA3: Teknoloji yatırımında teknolojinin kurulum ve çalıştırılma imkanı dikkate

alınan önemli bir faktördür.

HA4: Teknolojinin sağlayacağı verimlilik artışı teknoloji yatırımında dikkate

alınan önemli bir faktördür.

228 GÜLEŞ Salih, “Dünyada ve Ülkemizde Sağlık Enformasyon Sistemleri”,

www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler, 03.07.2008.

91

HA5: Teknolojinin sağlayacağı hizmet kalitesi artışı teknoloji yatırımında dikkate

alınan önemli bir faktördür.

HA6: Teknolojinin sağlayacağı kapasite artışı teknoloji yatırımında dikkate alınan

önemli bir faktördür.

HA7: Teknolojinin ömrü teknoloji yatırımında dikkate alınan önemli bir faktördür.

HA8: Kaliteyi artırmak bilgi teknolojilerinin kullanımında önemli bir amaçtır.

HA9: Hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak bilgi teknolojilerinin

kullanımında önemli bir amaçtır.

HA10: Bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek bilgi teknolojilerinin

kullanımında önemli bir amaçtır.

HA11: Verimliliği artırmak bilgi teknolojilerinin kullanımında önemli bir amaçtır.

HA12: Çalışanların eğitimsizliği bilgi teknolojileri kullanımında karşılaşılan

önemli bir sorundur.

HA13: Teknolojinin çok hızlı demode olması bilgi teknolojileri kullanımında

karşılaşılan önemli bir sorundur.

HA14: Yazılımlardan kaynaklanan hatalar bilgi teknolojileri kullanımında

karşılaşılan önemli bir sorundur.

HA15: Çalışanların değişime karşı direnci bilgi teknolojileri kullanımında

karşılaşılan önemli bir sorundur.

3.4.3. Araştırmanın Yöntemi

Araştırmada uygulanan yöntem literatür incelemesi, araştırmaya dahil edilen

hastanelerin belirlenmesi, araştırmanın amaç ve hipotezlerinin belirlenmesi, anket

sorularının hazırlanması, anket formlarının uygulanması, verilerin kodlanması ve

düzenlenmesi, istatistiksel analizlerin yapılması ve sonuçların değerlendirilmesinden

oluşmaktadır.

Araştırmaya dahil edilen işletmeler, İzmir İlinde faaliyette bulunan hastaneleri

kapsamaktadır. İzmir İlinde faaliyette bulunan 65 hastane belirlenmiş ve böylece ana

kütle 65 olarak tespit edilmiştir. Hazırlanan anketler Ağustos 2007 tarihinden itibaren

92

işletmelere bizzat gidilerek yüz yüze görüşme yöntemi ile yapılmıştır. Sonuç olarak

%64’lük bir geri dönüş oranı ile değerlendirmeye uygun 42 anket formu elde edilmiştir.

Hazırlanan anket formu 5 sayfa ve 24 sorudan oluşmaktadır (bkz. Ek 1).

Soruların büyük bir bölümü anket formunu dolduranların uygun şıkkı işaretlemeleri için

seçenekli sorulardan oluşmaktadır.

Uygulanan anket formlarındaki cevaplar kodlanarak “SPSS For Windows 15.0

Sürümü” ile analiz edilmiştir. Veri analizine geçmeden önce, veri girişinde yapılan

hataları tespit etmek, eksik girilenleri tamamlamak ve hatalı kodlamalar varsa düzeltmek

amacıyla tüm veriler için yüzde dağılımları ve max.-min. değerleri alınmıştır.

3.4.4. Araştırmaya Katılan Hastaneler Hakkında Genel Bilgiler

Uygulamaya katılan hastanelerin faaliyette bulundukları ortalama süre yaklaşık

25 yıl olup, en yeni hastane 2 yıl, en eski hastane 97 yıldır hizmet vermektedir.

Hastanelerin faaliyette bulundukları sürelerin yıllara göre dağılımları Çizelge 3.1.’de

görülmektedir.

Çizelge 3.1. Hastanelerin Faaliyette Bulundukları Süreye Göre Dağılımı

Faaliyette Bulundukları Süre Hastane Sayısı Yüzde 1-5 yıl arası 6-10 yıl arası 11-25 yıl arası

26-50 yıl arası 51 yılın üstü

6 5 13 13 5

14.3 11.9 31.0 31.0 11.9

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.1.’de görüldüğü gibi uygulamaya katılan hastanelerin 6 (%14.3) tanesi

2002 sonrası kurulmuştur. Buna karşılık uygulamaya katılan hastanelerin 31 (%73,9)

tanesi 11 yıldan fazla bir süredir sağlık sektöründe hizmet vermektedir. Bu oranlar bize

uygulamaya katılan hastanelerin, sağlık sektörü içinde geçmişi olan ve sektörü tanıyan

hastaneler olduğunu göstermektedir.

93

Uygulamaya katılan hastanelerde çalışan personel sayısı 20 ile 2900 arasında

değişmekte olup ortalama çalışan sayısı yaklaşık olarak 510’dur. Hastanelerin çalışan

sayısına göre dağılımları Çizelge 3.2.’de görülmektedir.

Çizelge 3.2. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Çalışan Sayısına Göre Dağılımı

Personel Hastane Sayısı Yüzde 1-49

50-199 arası 200 ve üstü

4 15 23

9.5 35.7 54.8

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.2.’de görüldüğü gibi, hastanelerin % 9.5’i 1-49 kişi arasında, %35.7’si

50-199 arasında ve %54.8’i ise 200’den fazla kişi çalıştırmaktadır.

Bu da bize hizmet sektöründe çalışan personel miktarının önemini

vurgulamaktadır.

Çizelge 3.3. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Mülkiyet Durumuna Göre Dağılımı

Hastanenin Kategorisi Hastane Sayısı Yüzde Kamu Özel

22 20

52.4 47.6

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.3.’te görüldüğü gibi uygulamaya katılan hastanelerin 22 (%52.4) tanesi

kamu sermayeli olarak, 20 (%47.6) tanesi ise özel sermayeli olarak faaliyet

göstermektedir.

Çizelge 3.4. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Kategorilerine Göre Dağılımı

Hastanenin Kategorisi Hastane Sayısı Yüzde Devlet Hastanesi

Özel Hastane Tüp Bebek Merkezi

Tıp Fakültesi Hastanesi Belediye Hastanesi

Askeri Hastane Kadın Doğum Hastanesi

17 17 3 2 1 1 1

40.5 40.5 7.0 4.8 2.4 2.4 2.4

Toplam 42 100.0

94

Çizelge 3.4.’te görüldüğü gibi uygulamaya katılan hastanelerin 17 (%40.5) tanesi

devlet hastanesi, 17 (%40.5) tanesi özel hastane, 3 (%7.0) tanesi tüp bebek merkezi, 2

(%4.8) tanesi tıp fakültesi, 1 (%2.4) tanesi belediye hastanesi, 1 (2.4) tanesi askeri

hastane, 1 (%2.4) tanesi kadın doğum hastanesidir.

Çizelge 3.5. Sağlık Sektöründeki Rekabet Düzeyi

Rekabet Düzeyi Hastane Sayısı Yüzde Çok Düşük

Düşük Orta

Yüksek Çok Yüksek

Cevapsız

1 4 10 12 4 11

2.4 9.5

23.8 28.6 9.5

26.2 Toplam 42 100.0

Çizelge 3.5.’te görüldüğü gibi sağlık sektöründeki rekabet düzeyi hastanelerin 1

(%2.4) tanesi tarafından çok düşük, 4 (%9.5) tanesi tarafından düşük, 10 (%23.8) tanesi

tarafından orta, 12 (%28.6) tanesi tarafından yüksek, 4 (%9.5) tanesi tarafından çok

yüksek olarak algılanmaktadır. Bu soruya 11 (%26.2) tane hastane cevap vermemiştir.

Bunun sebebi hastanelerin yarısını kamu sermayeli olması ve rekabeti önemsememesi ya

da özel hastanelerin de artık SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur’lu hastalara hizmet

vermesinden kaynaklanmaktadır.

Uygulamaya katılan hastanelerin bilgisayar kullanma sürelerine ilişkin bilgiler

Çizelge 3.6.’da görülmektedir.

Çizelge 3.6. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgisayar Kullanım Sürelerinin Dağılımı

Kullanım Süresi Hastane Sayısı Yüzde 5 yıldan az 5-9 yıl arası

10-15 yıl arası 16 yıldan fazla

4 17 18 3

9.5 40.5 42.9 7.1

Toplam 42 100.0

95

Yukarıdaki Çizelge 3.6.’da görüldüğü gibi hastanelerin 4 (%9.5) tanesi 5 yıldan

daha kısa süredir, 17 (%40.5) tanesi 5-9 arasında, 18 (%42.9) tanesi 10-15 arasında, 3

(%7.1) tanesi 16 yıldan daha fazla süredir bilgisayar kullanmaktadır.

Çizelge 3.7. Hastanelerin Bilgisayar Edinme Şekillerine Göre Dağılımları

Bilgisayar Edinme Şekli Hastane Sayısı Yüzde Satın Alma

Kiralama (Leasing) Satın alma ve Kiralama

36 4 2

85.7 9.5 4.8

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.7.’de görüldüğü gibi uygulamaya katılan hastanelerin çoğunluğu (36

tanesi) satın alma yolunu seçmişlerdir. 4 (%9.5) tane hastane kiralama ve 2 (%4.8) tane

hastane satın alma ve kiralama yolunu tercih etmişlerdir. Bunun sebebi günümüzde,

hastanelerin bilgisayarları kiralama yolunun satın alma yolundan daha düşük maliyetli

olduğunu fark etmeleri olabilir.

Çizelge 3.8. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojilerinin Maliyetine İlişkin Dağılımları

Bilgi Teknolojisinin Kullanımı Hastane Sayısı Yüzde Maliyetini Fazlasıyla Karşılamıştır. Ancak Maliyetini Karşılamaktadır.

Maliyetini Karşılamamıştır.

32 10 0

76.2 23.8 0.0

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.8.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerin

çoğunluğu (32 tanesi) bilgi teknolojileri kullanımının maliyetini fazlasıyla karşıladığını

düşünmektedir. 10 (%23.8) tanesi ise bilgi teknolojileri kullanımının ancak maliyetini

karşıladığını düşünmektedir. Bunun sebebi bilgi teknolojilerinin sürekli olarak değişmesi

olabilir.

96

Çizelge 3.9. Araştırmaya Katılan Hastanelerde Bilgi İletişim Araçlarını Kullanan Çalışan Sayısına Göre Dağılım

Personel Hastane Sayısı Yüzde 1-49 arası

50-199 arası 200 ve üstü

4 15 23

14.3 35.7 50.0

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.9.’da görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerde bilgi

iletişim araçlarını kullanan çalışan sayısı 6 (%14.3) hastanede 1-49 arasında, 15 (%35.7)

hastanede 50-199 arasında, 21 (%50.0) hastanede 200 ve üstündedir. Uygulamaya

katılan hastanelerin yarısında bilgi iletişim araçlarını kullanan çalışan sayısı 200 ve

üstündedir. Bunun sebebi hem sağlık sektörünün bir hizmet sektörü olması hem de

uygulamaya katılan hastanelerin İzmir’in büyük hastaneleri olmasından

kaynaklanmaktadır.

Çizelge 3.10. Bilgi Teknolojilerinin Rekabet Ortamında Hastaneye Avantaj Sağlama Durumu

Bilgi Teknolojileri Rekabet Ortamında Hastaneye Avantaj

Sağladı mı?

Hastane Sayısı Yüzde

Evet Hayır

Cevapsız

33 8 1

78.6 19.0 2.4

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.10.’da görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerden 33 (%78.6)

tanesi bilgi teknolojilerinin rekabet ortamında avantaj sağladığını düşünmektedir. Buna

rağmen 8 (%19.0) hastane ise bilgi teknolojilerinin rekabet ortamında avantaj

sağlamadığını düşünmekte ve 1 (%2.4) hastane de bu soruya cevap vermemiştir. 8

hastanenin avantaj sağlamadığını düşünmesinin ve 1 hastanenin bu soruya cevap

vermemesinin sebebi araştırmaya katılan hastanelerin yarısının kamu hastanesi

olmasından kaynaklanıyor olabilir.

97

Çizelge 3.11. Hastanelerde İnternet Kullanma Durumu İnternet Kullanma Durumu Hastane Sayısı Yüzde

Kullanıyoruz Kullanmıyoruz

42 0

100 0.0

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.11.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerin tamamı internet

kullanmaktadır. Bu da bize hastanelerde e-sağlık uygulamalarının giderek önem

kazandığı sonucunu göstermektedir.

Çizelge 3.12. Hastanelerin İnternet Üzerinden Reklam Yapma Durumları İnternet Üzerinden Reklam

Yapma Durumu Hastane Sayısı Yüzde

Yapıyoruz Yapmıyoruz

26 16

61.9 38.1

Toplam 42 100.0

Çizelge 3.12.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerden 26 (%61.9)

tanesi internet üzerinden reklam yapmaktadır. Buna rağmen 16 (%38.1) tanesi ise

internet üzerinden reklam yapmamaktadır. Hastanelerin çoğunun internet üzerinden

reklam yapması internetin günümüzdeki artan önemini vurgulamaktadır. 16 hastanenin

internet üzerinden reklam yapmamasının sebebi ise bu hastanelerin ya internet üzerinden

reklam yapacak bütçesinin olmadığını ya da kamu hastenesi olmasından dolayı internet

üzerinden reklam yapmaya gerek duymadığını göstermektedir.

3.4.5. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanım

Düzeyleri İle İlgili Bilgiler

Araştırmaya katılan hastanelerin 3 yıl önceki bilgi teknolojileri kullanım

düzeyleri ile şu andaki kullanım düzeyleri karşılaştırılmıştır. Uygulama düzeyleri 5’li bir

likert ölçeği üzerinde değerlendirilmiştir. Ölçek üzerinde 0 hiç uygulanmıyor, 4 çok

yüksek düzeyde uygulanıyor anlamına gelmektedir. Hastanelerin bilgi teknolojilerini üç

yıl önce ve şu andaki kullanım düzeyleri Çizelge3.13.’te görülmektedir.

98

Çizelge 3.13. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Üç Yıl Önce Ve Şu Andaki Kullanım Düzeyleri Üç Yıl Önce Şu Anda Wilcoxon Testi

Bilgi Teknolojileri Ort. Std.Sp. Ort. Std.Sp. Z P

Sonuç İnternet Kullanımı 2.00 0.99 3.45 0.63 -5.42 <0.05

(0.00) Kabul

Kişisel Bilgisayar Kullanımı

2.09 0.85 3.43 0.63 -5.62 <0.05 (0.00)

Kabul

Ofis Otomasyon Sistemleri

2.09 0.79 3.31 0.71 -5.42 <0.05 (0.00)

Kabul

Yönetim Bilişim Sistemleri

1.98 0.92 3.09 0.90 -5.30 <0.05 (0.00)

Kabul

Yerel Ağ Bağlantısı (LAN)

1.50 1.29 2.83 1.29 -4.95 <0.05 (0.00)

Kabul

Elektronik Veri Değişimi

1.21 1.00 2.38 1.23 -5.10 <0.05 (0.00)

Kabul

Üst Yönetim Bilişim Sistemleri

1.00 0.94 2.21 1.30 -5.07 <0.05 (0.00)

Kabul

İntranet Kullanımı 0.76 0.90 1.59 1.48 -4.21 <0.05 (0.00)

Kabul

Karar Destek Sistemleri 0.50 0.86 1.38 1.32 -4.45 <0.05 (0.00)

Kabul

Geniş Alan Bağlantısı (WAN)

0.33 0.79 1.09 1.34 -4.05 <0.05 (0.00)

Kabul

Extranet Kullanımı 0.21 0.78 0.64 1.16 -2.70 <0.05 (0.007)

Kabul

Uzman Sistemler

0.17 0.49 0.45 0.94 -2.59 <0.05 (0.01)

Kabul

Not: (i) n=42; (ii) ölçekte 0 hiç uygulanmıyor, 4 çok yüksek düzeyde uygulanıyor anlamındadır.

Çizelge 3.13.’te görüldüğü gibi, üç yıl önce İzmir İlinde bulunan hastanelerin

büyük bir kısmının bilgi teknolojilerini düşük düzeyde kullandıkları görülmektedir.

Mevcut duruma bakıldığında ise, üç yıl öncesine göre bir yükselmenin olduğu

görülmektedir. Üç yıl öncesine göre bilgi teknolojilerinin kullanımında bir yükselmenin

istatistiksel bakımdan anlamlı olması "Son üç yıl içerisinde bilgi teknolojilerinin

kullanım düzeyi artmıştır" şeklindeki - HA1- nolu hipotezimizi desteklemektedir.

Bununla birlikte; bilgi teknolojilerinin kullanım ortalamalarının mevcut durumda da

yeterli düzeyde olmadığı görülmektedir. Bu bağlamda araştırmaya katılan hastanelerin

henüz bilgi teknolojilerini tam anlamı ile uygulamadıkları söylenebilir. Bunun sebebi ise

Sağlık Bakanlığı tarafından düzenlenen belli standartlar olmamasından

kaynaklanmaktadır. Hastaneler bilgi teknolojileri konusundaki ihtiyaçlarını kendi

imkanları doğrultusunda karşılamaya çalışmaktadırlar.

99

Çizelge 3.13.’te belirtildiği gibi; yerel ağ bağlantısı, geniş alan bağlantısı,

internet kullanımı, intranet kullanımı, extranet kullanımı, kişisel bilgisayar kullanımı,

elektronik veri değişimi, ofis otomasyon sistemleri, yönetim bilişim sistemleri, üst

yönetim bilişim sistemleri, karar destek sistemleri, uzman sistemler için son üç yıldaki

artış Wilcoxon testine göre istatistiksel bakımdan anlamlıdır ve son üç yılda

hastanelerin bu bilgi teknolojilerini kullanım düzeyinde artış gözlenmektedir. En çok

kullanılan bilgi teknolojileri ise internet kullanımı (3.45), kişisel bilgisayar kullanımı

(3.43), ofis otomasyon sistemleri (3.31), yönetim bilişim sistemleri (3.09) şeklinde

sıralanmaktadır. İnternet kullanımı en çok kullanılan bilgi teknolojisidir. Bunun sebebi

e-sağlık uygulamalarının sağlık sektöründe önemli bir yere sahip olmasından

kaynaklanıyor olabilir. Buna bağlı olarak da hastane personelinin kişisel bilgisayar

kullanımlarında belirli bir düzeyde artış gözlenmektedir. Diğer bilgi teknolojilerinin

daha az kullanılması ve tam anlamıyla kullanılamamasının sebebi ise; bu bilgi

teknolojilerinin tam olarak kullanımı ve faydaları konusunda yeterli bilgiye sahip olan

insan kaynaklarının olmamasından kaynaklanmaktadır. Ancak gelecek yıllarda bu bilgi

teknolojilerinin kullanımı da giderek artacaktır.

3.4.6. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Klinik Bilgi Sistemlerini Kullanım

Düzeyleri İle İlgili Bilgiler

Araştırmaya katılan hastanelerin klinik bilgi sistemlerini 3 yıl önceki kullanım

düzeyleri ile şu andaki kullanım düzeyleri karşılaştırılmıştır. Uygulama düzeyleri 5’li bir

likert ölçeği üzerinde değerlendirilmiştir. Ölçek üzerinde 0 hiç uygulanmıyor, 4 çok

yüksek düzeyde uygulanıyor anlamına gelmektedir. Hastanelerin klinik bilgi sistemlerini

üç yıl önce ve şu andaki kullanım düzeyleri Çizelge3.14.’te görülmektedir.

100

Çizelge 3.14. Hastanelerin Klinik Bilgi Sistemlerini Üç Yıl Önce Ve Şu Andaki Kullanım Düzeyleri

Üç Yıl Önce Şu Anda Wilcoxon Testi Klinik Bilgi Sistemleri Ort. Std.Sp. Ort. Std.Sp. Z P

Sonuç

Elektronik Sağlık/Hasta Kayıtları

2.19 1.27 3.62 0.54 -5.01 <0.05 (0.00)

Kabul

Hasta Takip Sistemleri 1.81 1.04 3.00 0.99 -5.23 <0.05 (0.01)

Kabul

Tıbbi Görüntü Yönetim ve Depolama

Sistemleri

1.26 1.08 2.62 1.08 -5.21 <0.05 (0.00)

Kabul

Klinik İletişim Sistemleri

1.78 0.92 2.55 1.06 -4.59 <0.05 (0.00)

Kabul

Klinik Karar Destek Sistemleri

0.05 0.26 2.19 1.27 -3.00 <0.05 (0.00)

Kabul

Hemşire Bilgi Sistemleri

0.40 0.86 0.98 1.24 -3.82 <0.05 (0.00)

Kabul

Vaka Bilişimi 0.40 0.73 0.93 1.11 -3.64 <0.05 (0.00)

Kabul

Teletıp 0.24 0.79 0.40 0.94 -2.12 <0.05 (0.00)

Kabul

Sanal Gerçeklik Uygulamaları

0.00 0.00 0.00 0.00 0.00 >0.05 (1.00)

Red

Akıllı Kart Uygulamaları

0.00 0.00 0.00 0.00 0.00 >0.05 (1.00)

Red

Not: (i) n=42; (ii) ölçekte 0 hiç uygulanmıyor, 4 çok yüksek düzeyde uygulanıyor anlamındadır.

Çizelge 3.14.’te görüldüğü gibi, üç yıl öncesine göre İzmir İlinde bulunan

hastanelerde klinik bilgi sistemlerinin kullanım oranında bir yükselmenin olduğu

görülmektedir. Üç yıl öncesine göre bilgi teknolojilerinin kullanımında bir yükselmenin

istatistiksel bakımdan anlamlı olması "Son üç yıl içerisinde klinik bilgi sistemlerinin

kullanım düzeyi artmıştır" şeklindeki – HA2- nolu hipotezimizi desteklemektedir.

Çizelge 3.14.’te belirtildiği gibi; elektronik sağlık/hasta kayıtları, klinik karar

destek sistemleri, hemşire bilgi sistemleri, tıbbi görüntü yönetim ve depolama sistemleri,

hasta takip sistemleri, klinik iletişim sistemleri, teletıp, vaka bilişimi için son üç yıldaki

artış Wilcoxon testine göre istatistiksel bakımdan anlamlıdır ve son üç yılda

hastanelerin bu klinik bilgi sistemlerini kullanım düzeyinde artış gözlenmektedir. En çok

kullanılan klinik bilgi sistemleri ise; elektronik sağlık/hasta kayıtları (3.62), hasta takip

sistemleri (3.00), tıbbi görüntü yönetim ve depolama sistemleri (2.62), klinik iletişim

sistemleri (2.55) şeklinde sıralanmaktadır. Elektronik sağlık/hasta kayıtları, hasta takip

sistemleri, tıbbi görüntü yönetim ve depolama sistemleri, klinik iletişim sistemleri

101

kullanımı en çok kullanılan klinik bilgi sistemleridir. Bunun sebebi elektronik

sağlık/hasta kayıtları, hasta takip sistemleri ve tıbbi görüntü yönetim ve depolama

sistemleri, klinik iletişim sistemleri hastanelerin bu konulardaki işlerini büyük oranda

kolaylaştırmaktadır. Diğer taraftan Sağlık Bakanlığının uygulamaya başladığı sağlık

dönüşüm projesi kapsamında hastaneler hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak

zorundadır. Akıllı kart uygulaması ise araştırmaya katılan hastanelerin hiçbiri tarafından

uygulanmamaktadır. Ancak Sağlık Bakanlığının yapmış olduğu Sağlık Dönüşüm Projesi

kapsamında gelecek birkaç yıl içerisinde uygulamaya başlanacaktır. Şu anda sağlık

karnesi uygulaması kaldırılmış ve vatandaşlar T.C. kimlik numarası ile hastanelerde

tedavi görebilmektedir. Bunun bir sonraki aşaması her vatandaş için akıllı kart

uygulamasıdır. Sanal gerçeklik uygulamaları da araştırmaya katılan hastaneler tarafından

uygulanan bir klinik bilgi sistemi değildir. Bunun sebebi hastanelerin hem teknolojik

açıdan yetersiz olması hem de yeterli bilgiye sahip personelinin olmamasından

kaynaklanmaktadır. Diğer klinik bilgi sistemi uygulamaları (teletıp, vaka bilişimi) ise

henüz istenen düzeyde değildir. Ancak gelecek yıllarda bu klinik bilgi sistemlerinin

yararları anlaşılmaya başlandıkça hastaneler tarafından kullanım oranı da artacaktır.

3.4.7. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Yatırımında

Dikkate Aldığı Faktörler İle İlgili Bilgiler

Araştırmaya katılan hastaneler tarafından bilgi teknolojilerine yatırım yapılırken

dikkate alınan faktörlerin önem derecesi 5’li likert ölçeği üzerinde değerlendirilmiştir.

Ölçek üzerinde 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli anlamına gelmekte olup bu faktörler

Çizelge 3.15.’te görülmektedir.

Araştırmaya katılan hastanelerin teknoloji yatırımında dikkate aldıkları faktörler

sırasıyla; teknolojinin kurulum ve çalıştırılma imkanı (3.59), teknolojinin sağlayacağı

verimlilik artışı (3.50), teknolojinin sağlayacağı hizmet kalitesi artışı (3.50),

teknolojinin sağlayacağı kapasite artışı (3.50), teknolojinin ömrü (3.45), teknolojinin

sağlayacağı kurumsal etkinlik artışı (3.43), teknolojinin kurulu teknolojik altyapı ile

bağdaşması (3.36), daha etkin servis imkanı (3.21), bütçe ve finansal kaynaklara

102

uygunluk (3.19), teknolojinin maliyeti (3.19), teknoloji ile organizasyon yapısının

uyumu (3.14), teknoloji ile çalışanların uyumu (3.12), alışkanlık ve kullanım kolaylığı

(2.98), teknolojinin güncelliği ve yaygın kullanımı (2.98), üst yönetimin tercihi (2.64)

şeklinde sıralanmaktadır.

Çizelge 3.15. Hastanelerin Teknoloji Yatırımında Dikkate Aldığı Faktörler

Dikkate Alınan Faktör Ort. Standart Sapma Teknolojinin Kurulum Ve Çalıştırılma İmkanı 3.59 0.70

Teknolojinin Sağlayacağı Verimlilik Artışı 3.50 0.63

Teknolojinin Sağlayacağı Hizmet Kalitesi Artışı 3.50 0.67

Teknolojinin Sağlayacağı Kapasite Artışı 3.50 0.67

Teknolojinin Ömrü 3.45 0.67

Teknolojinin Sağlayacağı Kurumsal Etkinlik Artışı 3.43 0.70

Teknolojinin Kurulu Teknolojik Altyapı İle Bağdaşması 3.36 0.76

Daha Etkin Servis İmkanı 3.21 0.75

Bütçe Ve Finansal Kaynaklara Uygunluk 3.19 0.83

Teknolojinin Maliyeti 3.19 0.92

Teknoloji İle Organizasyon Yapısının Uyumu 3.14 0.92

Teknoloji İle Çalışanların Uyumu 3.12 0.80

Alışkanlık Ve Kullanım Kolaylığı 2.98 0.87

Teknolojinin Güncelliği Ve Yaygın Kullanımı 2.98 0.90

Üst Yönetimin Tercihi 2.64

1.08

Not: (i)n=42, (ii) ölçek 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli anlamındadır; (iii) Friedman çift yönlü Anova testine göre (K2=53,823; p<0,05) sonuçlar istatistiksel bakımdan anlamlıdır.

Çizelge 3.15.’te görüldüğü gibi sağlık sektöründe hastaneler teknoloji yatırımı

yaparken diğer faktörlerle karşılaştırılınca en fazla teknolojinin kurulum ve çalıştırılma

imkanı, teknolojinin sağlayacağı verimlilik artışı, teknolojinin sağlayacağı hizmet

kalitesi artışı, teknolojinin sağlayacağı kapasite artışına önem verirken, en az alışkanlık

ve kullanım kolaylığı, teknolojinin güncelliği ve yaygın kullanımı ve üst yönetimin

tercihine önem vermektedir. Sağlık sektörü kendine özgü yazılım ve donanım

özelliklerine sahip olan bir sektördür. Bundan dolayı hastanelerin yatırım yapacakları

teknolojinin kurulum ve çalıştırılma imkanı en önemli faktördür. Hastanelerin bilgi

103

teknolojilerine yatırım yapmalarının sebeplerinden bir tanesi de verimliliği artırmaktır.

Bunun sebebi uygulamaya katılan hastanelerin yarısının devlet hastanesi olması ve

ülkemizdeki kamu kuruluşlarının temel sorununun verimliliğin yeterli düzeyde

olmamasıdır. Özel hastanelerin de daha çok kar elde edebilmesi için teknolojinin

sağlayacağı verimlilik artışı önemli bir faktördür. Uygulamaya katılan hastaneler diğer

taraftan bilgi teknolojileri yatırımında teknolojinin sağlayacağı kapasite artışından daha

çok hizmet kalitesi artışına önem vermektedir. Söz konusu insan sağlığı olunca hizmet

kalitesi daha da ön plana çıkmaktadır. Ancak teknolojinin sağlayacağı hizmet kalitesi

artışı faktöründen hemen sonra teknolojinin sağlayacağı kapasite artışı faktörü

gelmektedir. Bunun sebebi daha çok vatandaşın sağlık sorunlarına hizmet verebilmektir.

Alışkanlık ve kullanım kolaylığı ise uygulamaya katılan hastaneler tarafından diğer

faktörlere göre daha az önemli bir faktör olarak görülmektedir Bunun sebebi günümüz

bilgisayar ve teknoloji dönemidir. Bu yüzden alışkanlıklardan ziyade hastanelerin

kalifiye elemana ihtiyacı vardır. Diğer taraftan taşeron ve satıcı firma teknoloji ile

birlikte kendi elemanını da beraberinde getirmesi alışkanlıklar ve kullanım kolaylığı

faktörünün önemini azaltmaktadır. Teknolojinin güncelliği ve yaygın kullanımı ve üst

yönetimin tercihi de teknoloji yatırımında uygulamaya katılan hastaneler tarafından daha

az önemli bulunan faktörler arasında yer almaktadır. Hastaneler kendi imkanları

doğrultusunda teknoloji yatırımlarını gerçekleştirmektedir. Ancak uygulamaya başlanan

sağlık dönüşüm projesi ile bu durum yakın zaman da değişecektir.

Bilgi teknolojilerine yatırım yapılırken dikkate alınan faktörlerle ilgili

oluşturulan hipotezlere ilişkin testler Çizelge 3.16.’da görülmektedir. Hipotezleri test

etmek amacıyla “tek örnek t-testi” kullanılmış olup, α=0.05 ve test değeri olarak orta

değer -2- alınmıştır.

Aşağıdaki Çizelge 3.16’da görüldüğü gibi bilgi teknolojilerine yatırım yapılırken

dikkate alınan faktörlere ilişkin tüm hipotezler kabul edilmiştir. Başka bir ifadeyle, her

bir faktöre ilişkin ortalama değerlerden de anlaşılacağı gibi, önem dereceleri farklı

olmakla birlikte her bir faktör bilgi teknolojilerine yatırım yapılırken dikkate alınan

önemli bir faktör olmaktadır.

104

Çizelge 3.16. Hastanelerin Teknoloji Yatırımında Dikkate Aldığı Faktörlerle İlgili Hipotezler

Dikkate Alınan Faktör N Ort. Std.Sp. -t-değeri -p- Sonuç Teknoloji yatırımında teknolojinin

kurulum ve çalıştırılma imkanı dikkate alınan önemli bir

faktördür.(HA3)

42

3.59

0.70

14.76

<0.05

(0.000)

Kabul

Teknolojinin sağlayacağı verimlilik artışı teknoloji yatırımında dikkate alınan önemli bir faktördür.(HA4)

42

3.50

0.63

15.32

<0.05

(0.000)

Kabul

Teknolojinin sağlayacağı hizmet

kalitesi artışı teknoloji yatırımında dikkate alınan önemli bir

faktördür.(HA5)

42

3.50

0.67

14.47

<0.05

(0.000)

Kabul

Teknolojinin sağlayacağı kapasite artışı teknoloji yatırımında dikkate alınan önemli bir faktördür.(HA6)

42

3.50

0.67

14.47

<0.05

(0.000)

Kabul

Teknolojinin ömrü teknoloji yatırımında dikkate alınan önemli bir

faktördür.(HA7)

42

3.45

0.67

14.05

<0.05

(0.000)

Kabul

Not: (i)n=42; (ii) tek örnek -t - testi

Çizelge 3.17. Uygulamaya Katılan Hastanelerde Kullanılan Bilişim Sistemlerinin Toplam Maliyetine İlişkin Dağılımları

Bilişim Sisteminin Toplam Maliyeti

Hastane Sayısı Yüzde

50000$’dan az 50000$-99000$ arası

100000$-249000$ arası 250000$-990000$ arası

1000000$’dan fazla

9 9 14 5 5

21,4 21,4 33,3 11,9 11,9

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.17.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerde

kullanılan bilişim sistemlerinin toplam maliyeti 9 (%21.4) tanesinde 50000$’dan az, 9

(%21.4) tanesinde 50000$-99000$ arası, 14 (%33.3) tanesinde 100000$-249000$ arası,

5 (%11.9) tanesinde 250000$-990000$ arası ve 5 (%11.9) tanesinde 1000000$’dan

fazladır. Bu rakamlar bize hastanelerin bilişim sistemlerine ciddi yatırımlar yaptığını

göstermektedir. Sürekli gelişen bilgi teknolojilerinden hastanelerin de etkilenmemesi

imkansızdır.

105

Çizelge 3.18. Bilişim Sistemlerinin Toplam Kurulma Maliyetleri İçinde Donanım Oranları

Donanım Maliyetleri Hastane Sayısı Yüzde %20’den az

%21-%40 arasında %41-%60 arasında %61-%80 arasında %81-%100 arasında

1 11 6 20 4

2.4 26.2 14.3 47.6 9.5

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.18.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerde

bilişim sistemlerinin toplam kurulma maliyetleri içinde donanım oranları 1 (%2.4)

hastanede %20’den az, 11 (%26.2) tanesinde %21-%40 arasında, 6 (%14.3) tanesinde

%41-%60 arasında, 20 (%47.6) tanesinde %81-%100 arasındadır.

Çizelge 3.19. Bilişim Sistemlerinin Toplam Kurulma Maliyetleri İçinde Yazılım Oranları

Yazılım Maliyetleri Hastane Sayısı Yüzde %20’den az

%21-%40 arasında %41-%60 arasında %61-%80 arasında %81-%100 arasında

12 15 8 6 1

28.6 35.7 19.0 14.3 2.4

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.19.’da görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerde

bilişim sistemlerinin toplam kurulma maliyetleri içinde yazılım oranları 12 (%28.6)

tanesinde %20’den az, 15 (%35.7) tanesinde %21-%40 arasında, 8 (%19.0) tanesinde

%41-%60 arasında, 6 (%14.3) tanesinde %61-%80 arasında, 1 (%2.4) tanesinde %81-

%100 arasındadır.

Araştırmaya katılan hastanelerin çoğunda bilişim sistemlerinin toplam kurulma

maliyetleri içinde donanım oranları daha yüksektir. Bu da bilişim sistemlerinin

hastanelerde kullanıcı sayısının fazla olduğunu göstermektedir.

106

Çizelge 3.20. Yazılım Sisteminin Temin Edildiği Yerlerin Dağılımı Temin Edildiği Yer Hastane Sayısı Yüzde Yurtiçinden satın alınıyor.

Kiralanıyor.

Kendi elemanlarımızca yazılıyor.

Satıcı firma elemanlarınca yazılıyor.

Yurtiçi+yurtdışı+kendi elemanlarımız

Yurtiçi+kendi elemanlarımız

Kendi elemanlarımız+satıcı firma

20

3

5

4

6

2

2

47.6

7.1

11.9

9.5

14.3

4.8

4.8

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.20.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastanelerde

yazılım sisteminin temin edildiği yerler 20 (%47.6) tanesi yurt içinden, 3 (%7.1) tanesi

kiralıyor, 5 (%11.9) tanesinin kendi elemanları yazıyor, 4 (%9.5) tanesinin satıcı firma

elemanları tarafından yazılıyor, 6 (%14.3) tanesi yurtiçi+yurtdışı+kendi elemanları

tarafından, 2 (%4.8) tanesi yurtiçi+kendi elemanları tarafından, 2 (%4.8) tanesi kendi

elemanları tarafından+satıcı firma elemanları tarafından yazılmaktadır. Yani

uygulamaya katılan hastaneler kendi imkanları doğrultusunda yazılım sistemlerini temin

etmektedir. Bu durum bize yazılım sistemleri konusunda bir birlik olmadığını

göstermektedir. Türkiye’de sağlık sektöründe yazılım sistemleri konusunda yaşanan en

önemli sorunlardan birisidir.

Çizelge 3.21. Bilişim Sisteminde Donanım ve Yazılım Bakımının Nereden Temin Edildiğinin Dağılımı

Nereden Temin Edildiği Hastane Sayısı Yüzde Kendi teknik servisimiz var.

Değişik firmalardan hizmet almaktayız.

Satıcı firmadan hizmet almaktayız.

Bir bilgisayar firmasından hizmet almaktayız

Kendi teknik servisimiz+satıcı firma+bir bilgisayar firması

Kendi teknik servisimiz+ satıcı firma

Kendi teknik servisimiz+ satıcı firma+değişik firmalar

Kendi teknik servisimiz+ bir bilgisayar firması

8

3

12

6

2

6

1

4

19.0

7.1

28.6

14.3

4.8

14.3

2.4

9.5

Toplam 42 100.0

Yukarıdaki Çizelge 3.21.’de görüldüğü gibi araştırmaya katılan hastaneler kendi

imkanları doğrultusunda donanım ve yazılım bakım hizmeti almaktadır. Hastanelerin

107

çoğunluğu (12 tanesi) satıcı firmadan, (8 tanesi) kendi teknik servisinden, (6 tanesi) bir

bilgisayar firmasından, (6 tanesi) kendi teknik servisinden+satıcı firmadan donanım ve

yazılım bakım hizmeti almaktadır.

3.4.8. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanma

Amaçları Ve Bu Amaçlara Ulaşma Düzeyleri İle İlgili Bilgiler

Araştırmaya katılan hastanelerin bilgi teknolojilerini kullanma amaçları ve bu

amaçlara ulaşma düzeyleri 5’li bir likert ölçeği üzerinde değerlendirilmiştir. Bilgi

teknolojilerini kullanma amaçları ile ilgi ölçekte 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli; bu

amaçlara ulaşma düzeyleri ile ilgili ölçekte 0 hiç ulaşılamadı, 4 tamamen ulaşıldı

anlamına gelmektedir. Hastanelerin bilgi teknolojilerini kullanma amaçları ve bu

amaçlara ulaşma düzeyleri Çizelge 3.22’de görülmektedir.

Çizelge 3.22’deki sonuçlara göre sağlık sektöründeki hastanelerin bilgi

teknolojilerini kullanma amaçları içinde ilk sırada kaliteyi yükseltmek (3.85)

gelmektedir. Bunun sebebi sağlık sektöründeki kalite anlayışının da değiştiğini

göstermektedir. Günümüzde hizmet sektöründe kalite çok daha ön plana gelmiş

durumdadır. Dolayısıyla uygulamaya katılan hastaneler için de kaliteyi yükseltme amacı

(3.85) ilk sırada yer almaktadır. Bilgi teknolojilerinin diğer kullanılma amaçları

sırasıyla; hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak (3.83), bilgiye hızlı ve ucuz bir

şekilde ulaşabilmek (3.78), verimliliği artırmak (3.66), zaman tasarrufu sağlamak (3.63),

hastane içinde en uygun veri alışverişini sağlamak (3.63), maliyetleri azaltmak (3.61),

müşteri taleplerini daha hızlı karşılamak (3.58), yenilikleri takip etmek (3.51), sipariş

tedarik sürecini hızlandırma (3.49), yönetime bilgi desteği sağlamak (3.46), sipariş ve

tedarik süreci maliyetlerini düşürmek (3.36), hastane dışıyla hızlı ve güvenilir veri

alışverişi sağlamak (3.24), personel tasarrufu sağlamak (3.12), hastalara ait tıbbi görüntü

kayıtlarının tutulması (3.12), hızlı çevresel değişimlere tepki vermek (3.07), rekabet

gücünü yükseltmek (3.02), yenilikleri hastalara haber vermek (2.97), telefon, fax, vb.

yerine daha ucuz olan e-posta kullanma (2.93), internet üzerinden tanıtım yapmak

(2.78), hemşire nöbet çizelgelerini elektronik ortamda hazırlamak (1.44)’tır. Bu

108

sonuçlardan hastanelerin değişen çevre koşullarına ayak uydurabilmesi için kalitenin

yüksek olması, bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek ve verimliliğin yüksek

olması gerektiğinin bilincinde oldukları anlaşılmaktadır.

Çizelge 3.22. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanma Amaçları Ve Bu Amaçlara Ulaşma Düzeyleri

Önem Derecesi Ulaşma Derecesi Bilgi Teknolojileri Kullanma Amaçları

Ort. Std.Sp. Ort. Std.Sp. Kaliteyi yükseltmek

Hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak Bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek

Verimliliği artırmak Zaman tasarrufu sağlamak

Hastane içinde en uygun veri alışverişini sağlamak Maliyetleri azaltmak

Müşteri taleplerini daha hızlı karşılamak Yenilikleri takip etmek

Sipariş tedarik sürecini hızlandırma Yönetime bilgi desteği sağlamak

Sipariş ve tedarik süreci maliyetlerini düşürmek Hastane dışıyla hızlı ve güvenilir veri alışverişi sağlamak

Personel tasarrufu sağlamak Hastalara ait tıbbi görüntü kayıtlarının tutulması

Hızlı çevresel değişimlere tepki vermek Rekabet gücünü yükseltmek

Yenilikleri hastalara haber vermek Telefon, fax, vb. yerine daha ucuz olan e-posta kullanma

İnternet üzerinden tanıtım yapmak Hemşire nöbet çizelgelerini elektronik ortamda hazırlamak

3.85 3.83 3.78 3.66 3.63 3.63 3.61 3.58 3.51 3.49 3.46 3.36 3.24 3.12 3.12 3.07 3.02 2.97 2.93 2.78 1.44

0.48 0.38 0.47 0.57 0.58 0.70 0.74 0.77 0.67 0.84 0.60 0.97 0.94 1.12 1.21 0.90 1.25 1.08 0.72 1.19 1.18

2.85 3.56 3.10 2.66 2.78 2.95 2.36 2.85 2.76 2.51 3.00 2.44 2.66 2.34 2.19 2.49 2.39 2.76 2.51 2.15 1.02

0.73 0.55 0.73 0.85 0.85 0.70 0.77 0.82 0.77 0.92 0.67 0.97 0.99 1.09 1.57 1.07 1.07 0.77 0.98 1.24 1.17

Not: (i)n=42, (ii) amaçların önem derecesine göre ölçek 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli, amaçlara ulaşma derecesine göre ölçek 0 hiç ulaşılamadı, 4 tamamen ulaşıldı; anlamındadır; (iii) Friedman çift yönlü Anova testine göre, amaçların önem derecesine (K2=207,958; p<0,05) ve amaçlara ulaşma düzeyine (K2=190,123; p<0,05) ilişkin sonuçlar istatistiksel bakımdan anlamlıdır.

Araştırmaya katılan hastanelerin Çizelge 3.22’de görülen amaçlar arasında en

fazla hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutma amacına ulaştıkları (3.56), en az ise

kullanım amaçları arasında en az öneme sahip olan hemşire nöbet çizelgelerini

elektronik ortamda hazırlamak amacına (1.02) ortalama ile ulaştıkları görülmektedir. Bu

durumda hastanelerin daha fazla önem verdikleri amaca diğerlerine göre daha fazla

ulaştıkları, daha az önem verdikleri amaca daha az ulaştıklarını söyleyebiliriz.

109

Dolayısıyla uygulamaya katılan hastaneler hemşire nöbet çizelgelerini hazırlama

konusunda sorun yaşamamaktadırlar.

Hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak amacı ikinci derecede öneme

sahiptir. Bunun birkaç yıl içinde hastaneler akıllı kart uygulamasına geçeceklerdir.

Dolayısıyla hasta kayıtlarının elektronik ortamda tutulması bu uygulamanın ilk

basamağını oluşturmaktadır.

Bilgi teknolojileri kullanım amaçları ile ilgili hipotezlere ilişkin testler aşağıdaki

Çizelge 3.23.’te görülmektedir. Hipotezleri test etmek amacıyla “tek örnek t- testi”

kullanılmış olup, α=0.05 ve test değeri olarak orta değer olan -2- alınmıştır.

Çizelge 3.23. Hastanelerin Bilgi Teknolojilerini Kullanım Amaçları İle İlgili

Hipotezler Hipotezler N Ort. Std.Sp. t değeri -p- Sonuç

Kaliteyi artırmak bilgi teknolojilerinin kullanımında

önemli bir amaçtır. (HA8)

42

3.85

0.48

25.49

<0.05

(0.000)

Kabul

Hasta kayıtlarını elektronik ortamda tutmak bilgi

teknolojilerinin kullanımında önemli bir amaçtır. (HA9)

42

3.83

0.38

31.50

<0.05

(0.000)

Kabul

Bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek bilgi teknolojilerinin kullanımında önemli bir amaçtır.

(HA10)

42

3.78

0.47

24.60

<0.05

(0.000)

Kabul

Verimliliği artırmak bilgi teknolojilerinin kullanımında

önemli bir amaçtır. (HA11)

42

3.66

0.57

18.94

<0.05

(0.000)

Kabul

Not: (i)n=42; (ii) tek örnek -t - testi

Çizelge 3.23.’te görüldüğü gibi bilgi teknolojilerinin kullanım amaçları ile ilgili

tüm hipotezler kabul edilmiştir. Diğer bir ifadeyle; kaliteyi artırmak, hasta kayıtlarını

elektronik ortamda tutmak, bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek, verimliliği bilgi

teknolojilerinin kullanımında önemli amaçlardır.

110

3.4.9. Araştırmaya Katılan Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında

Karşılaştıkları Sorunlar İle İlgili Bilgiler

Sağlık sektöründe araştırmaya katılan hastanelerin bilgi teknolojileri

kullanımında karşılaştıkları sorunların önem dereceleri 5’li bir likert ölçeği üzerinde

değerlendirilmiştir. Ölçek üzerinde 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli anlamına

gelmektedir. Acentelerin bilgi teknolojileri kullanımında karşılaştıkları sorunlar Çizelge

3.24’te görülmektedir.

Çizelge3.24. Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında Karşılaştıkları Sorunlar

Bilgi Teknolojileri Kullanımında Karşılaşılan Sorunlar Ort. Standart Sapma

Çalışanların Eğitimsizliği 3.43 0.63

Teknolojinin Çok Hızlı Demode Olması 2.59 0.88

Yazılımlardan Kaynaklanan Hatalar 2.21 1.12

Çalışanların Değişime Karşı Direnci 2.12 1.17

Donanım Arızaları 2.09 0.98

Teknoloji Seçiminin Bilinçli Yapılamaması 2.07 1.18

Servis Hizmetlerinden Kaynaklanan Problemler 2.05 1.06

Not: (i)n=42, (ii) ölçek 0 hiç önemli değil, 4 çok önemli anlamındadır; (iii) Friedman çift yönlü Anova testine göre (K2=56,761; p<0,05) sonuçlar istatistiksel bakımdan anlamlıdır.

Çizelge 3.24’te görüldüğü gibi sağlık sektöründe araştırmaya katılan hastanelerin

bilgi teknolojileri kullanımında karşılaştıkları sorunlardan çalışanların eğitimsizliği

(3.43) ilk sırada gelmektedir. Bunun sebebi ise sağlık sektöründe çalışan yeterli düzeyde

kalifiye elemanın olmamasıdır. Bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sağlık

sektörünü de olumlu bir şekilde etkilemesine rağmen; hastanelerin bilgi teknolojilerini

kullanımında henüz sorunları tam olarak çözülememiştir.

Hastanelerin bilgi teknolojileri kullanımında karşılaştıkları sorunlardan bir diğeri

ise teknolojinin çok hızlı demode olmasıdır (2.59). Bu sonuç bize hastanelerin hem

maddi anlamda hem de eğitimli personel bulma anlamında hızla gelişen bilgi

teknolojilerine ayak uydurmakta zorlandıklarını göstermektedir.

111

Bilgi teknolojileri kullanımında karşılaşılan sorunlarla ilgili hipotezlere ilişkin

testler Çizelge 3.25’te görülmektedir. Hipotezleri test etmek amacıyla “tek örnek t-

testi” kullanılmış olup, α=0.05 ve test değeri olarak orta değer olan -2- alınmıştır.

Çizelge 3.25. Hastanelerin Bilgi Teknolojileri Kullanımında Karşılaştıkları Sorunlarla İlgili Hipotezler

Hipotezler N Ort. Std. Sp. -t- değeri -p- Sonuç Çalışanların eğitimsizliği bilgi

teknolojileri kullanımında karşılaşılan önemli bir

sorundur.(HA12)

42

3.43

0.63

14.69

<0.05 0.000

Kabul

Teknolojinin çok hızlı demode olması bilgi teknolojileri

kullanımında karşılaşılan önemli bir sorundur.(HA13)

42

2.59

0.88

4.36

<0.05 0.000

Kabul

Yazılımlardan kaynaklanan hatalar bilgi teknolojileri

kullanımında karşılaşılan önemli bir sorundur.(HA14)

42

2.21

1.12

1.24

>0.05 0.22

Red

Çalışanların değişime karşı direnci bilgi teknolojileri

kullanımında karşılaşılan önemli bir sorundur.(HA15)

42

2.12

1.17

0.66

>0.05 0.51

Red

Not: (i)n=42; (ii) tek örnek -t - testi

Çizelge 3.25’te görüldüğü gibi bilgi teknolojileri kullanımında karşılaşılan

sorunlarla ilgili hipotezlerden 2 tanesi kabul edilirken 2 tanesi reddedilmiştir. Bu

sonuçlara göre araştırmaya katılan hastaneler bilgi teknolojileri kullanımında;

çalışanların eğitimsizliğini, teknolojinin çok hızlı demode olmasını, önemli bir sorun

olarak görmektedirler. Buna karşılık yazılımlardan kaynaklanan hataları ve çalışanların

değişime karşı direncini ise önemli bir sorun olarak görmemektedirler.

112

4. SONUÇ, DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER

Ülkemizde sağlık sektörünün işleyişi 1961 tarih ve 224 sayılı Sağlık

Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi hakkındaki kanunla düzenlenmiştir. Bu kanunla

Türkiye’de ilk kez sevk zinciri sistemi uygulanmaya başlanmıştır. Birinci basamak

sağlık kuruluşlarında (sağlık ocağı) tedavi edilemeyenler hastalar ikinci basamak sağlık

kuruluşları olan hastanelere sevk edilmektedir.

Sağlık hizmeti temel olarak dört adımdan oluşmaktadır. Bunlar: Koruyucu sağlık

hizmetleri, tedavi edici sağlık hizmetleri, rehabilite edici sağlık hizmetleri ve diğer

hizmetlerdir. Tedavi edici sağlık hizmetleri de üç basamaktan oluşmaktadır. Birinci

basamak tedavi hizmetleri (sağlık ocakları, muayenehaneler, verem savaş dispanserleri,

ana çocuk sağlığı merkezleri vb.), ikinci basamak tedavi hizmetleri (devlet hastaneleri,

özel hastaneler vb.), üçüncü basamak tedavi hizmetleri (ruh ve sinir hastalıkları

hastaneleri, kanser hastaneleri, üniversite hastaneleri vb.)dir.

Ülkemizde sağlık hizmetlerinin büyük kısmı sosyal devlet anlayışı kapsamında

kamu hastaneleri tarafından verilmektedir. Bu yüzden Sağlık Bakanlığı’nın önemli bir

rol oynamaktadır. Sağlık Bakanılığı’nın yanı sıra Sosyal Güvenlik Kurumu, Türk Silahlı

Kuvvetleri, Belediyeler, İl Özel İdareleri, Üniversiteler, Diğer Bakanlık ve Kamu

Kuruşları, Özel Sektör, Vakıf, Dernek ve Hayır Kurumları, Azınlıklar ve Yabancılar da

ülkemizde sağlık sektöründe hizmet veren kuruluşlardır.

Ancak özellikle sağlık hizmetlerinin finansmanı konusunda en büyük görevi

devlet üstlenmektedir. Bu durumun sebepleri: Sağlık sektörünün belirsiz olması ve

sağlık ihtiyaçlarının acil ve ertelenemez olması ve özel sektörün bu riski almak

istememesidir. Diğer taraftan sağlık hizmetleri eşitlik ilkesi gereği toplumun her

kesimine verilmesi gerekmektedir. Özel sektör ise talebi karşılamaya yeterli değildir ve

özel sektörün ülkenin her bölgesinde hizmet vermesi mümkün olamamaktadır. Bu gibi

nedenlerden dolayı ülkemizde sağlık hizmetlerinde devletin müdahalesi kaçınılmaz

olmaktadır.

113

Gerek devletin gerekse özel sektörün gayretlerine rağmen sağlık hizmetlerinde

istenilen düzeye gelinememiştir. OECD verilerine ülkemiz nüfusunun sağlık göstergeleri

başka ülkelerle kıyaslandığı zaman daha kötü durumdadır. Özellikle ana ve çocuk

sağlığı göstergeleri olumsuz ve ölüm ve hastalık oranları yüksektir. Aynı şekilde

ülkemizdeki kişi başına düşen sağlık harcamaları da düşüktür.

Bölgeler arasında sağlık hizmetlerinin dağılımı açısından bir eşitlik söz konusu

değildir. Batı bölgelere gidildikçe verilen sağlık hizmeti ve kişi başına düşen doktor

sayısında artış bulunmaktadır.

Ülkemizde sağlık hizmetleri sektörü karmaşık ve çok başlı bir yapıya sahiptir.

Bakanlık, üniversite, devlet ve özel sektör hastaneleri arasında bir birlik ve koordinasyon

yoktur. Bu yüzden hizmet ve yatırım planlamaları toplumsal ihtiyaçlarla paralel olarak

yapılamamaktadır.

Personel istihdamı ve yönetiminde esnekliğin olmaması, kadro standartlarının

eksikliği, sağlık personelinin görev tanım ve iş analizlerinin yapılmaması, personel

eğitimine yeterince önem verilmemesi insan kaynakları yönetimiyle ilgili sağlık

sektöründe yaşanan sorunlar arasında yer almakta ve sağlık sektöründe çalışan

personelden yeterli verimlilik alınamamaktadır.

Sağlık sektöründe bahsedilen sorunların çözülmesinde en büyük öncelik Sağlık

Bakanlığı’nın rol ve sorumluluklarının yeniden düzenlenmesine bağlıdır. Bu bağlamda

Sağlık Dönüşüm Projesi uygulanmaya başlanmıştır. Sağlık Dönüşüm Projesinin sekiz

temel bileşeni bulunmaktadır: Sağlık Bakanlığı politikalar geliştiren, standartlar koyan

ve denetleyen bir konumda olacak, herkesi tek çatı altında toplayan genel sağlık sigortası

modeli oluşturulacak, etkili ve kademeli sevk zinciri oluşturulacak, uygun nitelikli, bilgi

ve beceri ile donanmış insan kaynakları oluşturulucak, sağlık ekonomisi ve planlaması

konusunda bir eğitim kuruluşu kurulacak, Ulusal Kalite ve Akreditasyon Kurumu

kurulacak, ilaç, malzeme ve tıbbi cihazların standardizasyonu, ruhsatlandırılması ve

yönetimi konularında özerk kurumlar ya ayrı ayrı örgütlendirilecek ya da tek çatı altında

toplanacak, sağlık hizmetlerinde bilgi transferi ve sağlık verilerinin toplanması amacıyla

Sağlık Bilgi Sistemi kurulacaktır.

114

Sağlık sektöründe yaşanan sorunların çözülmesinde bilgi teknolojileri ve sağlık

bilişim sistemleri önemli bir yere sahiptir. Çünkü bilgi teknolojileri diğer bütün sektörler

gibi sağlık sektörünü de büyük ölçüde etkilemiştir.

Bilgi teknolojilerinin sağlık sektöründe kullanılması sağlık sektörü çalışanlarının

işini büyük oranda kolaylaştırmaktadır. Bilgi teknolojilerinin kullanımı ile sağlık

sektöründe çalışanlar ihtiyaç duydukları bilgilere kolaylıkla ulaşabilmekte ve

yöneticilerin kararları daha başarılı olmaktadır. Tedarik sistemleri ile gerekli olan tıbbi

malzemeler zamanında hastanelere ulaşmakta, tasarım ve üretim sistemleri ile tıbbi

malzemeler ihtiyaçlara daha fazla cevap verebilmekte, muhasebe ve finansman

sistemleri ile gerekli kayıtlar bilgisayarlar aracılığı ile tutulmakta ve yatırım kararları

daha doğru alınmakta, insan kaynakları yönetimi sistemleri ile işgücü planlaması,

personel seçme, eğitim ve geliştirme, ücret yönetimi konularında yaşanan sorunlar

aşılmakta, iletişim sistemleri ile çalışanlar ve bölümler arasındaki koordinasyon sorunu

çözülmektedir.

Klinik bilgi sistemleri ve teşhis-tedavi sistemlerinin sağlık sektöründe

kullanılmasıyla hastalıkların teşhis-tedavisinde doktorlar daha başarılı sonuçlar elde

etmekte, hastalar ise daha kısa sürede eski sağlıklarına kavuşmaktadırlar. Elektronik

sağlık/hasta kayıtlarının yapılması ile hastalara ait bilgilere kolaylıkla ulaşılabilmektedir.

Klinik karar destek sistemleri doktorların hata olasılıklarını düşürmekte ve doğru teşhis

koymalarını sağlamaktadır. Hemşire bilgi sistemleri hemşirelere ait bilgilerin

işlenmesine ve yönetilmesine yardımcı olmaktadır. Tıbbi görüntü yönetim ve depolama

sistemleri hastalara ait medikal görüntülerin gerekli olduğu zaman kullanılmak üzere

arşivlenmesinde kullanılmaktadır. Hasta takip sistemleri yoğun bakımda olan hastaların

sürekli olarak takip edilmesini mümkün hale getirmektedir. Klinik iletişim sistemleri

doktorlar ve hemşireler arasındaki etkin haberleşmeyi gerçekleştirmektedir. Teletıp

hastalıkların tanı ve tedavisinin uzaktan ve geçerli bilgi iletişimi ile sağlık hizmetlerinin

verilmesini sağlamaktadır. Vaka bileşimi sistemleri sağlık bakım hizmetlerinin klinik

yönü ile bütçe ve finansal yönü arasındaki bağlantı ve dengeyi kurmaktadır. Sanal

gerçeklik uygulamaları tamamen sentetik ortamın hastalıkların teşhisinde ve tedavisinde

115

kullanılmasını ifade etmektedir. Akıllı kart uygulamaları aracılığıyla taşınabilir tıbbi

kayıtlar, diğer kayıtlara erişim bağlantıları, veri tabanları için erişim anahtarları ve sağlık

hizmetleri arasında bütünlük sağlanmaktadır. Hastane bilgi sistemleri, hastanelerin

yönetim, mali, idari ve tıbbi süreçlerin öngörülen biçimde yürütülmesinde kullanılan

sistemlerdir.

İnternette bütün sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründe de binlerce web sitesi

bulunmakta ve dünyanın her yerinden her saniye binlerce insan bu sitelerden bilgi, ürün

ve hizmet almaktadır. İnternet aracılığı ile sağlık bilgisi ve sağlık hizmetlerine kolayca

ulaşılması, insanların kendi sağlıkları ile ilgili karar alma şekillerini değiştirmektedir.

Klasik doktor-hasta ve tedavi süreci değişmekte olup bu yeni oluşum sürecinde iletişim

teknolojileri ve internetin rolü giderek önem kazanmaktadır.

Sağlık hizmetleri, bilgi teknolojileri, sağlık bilişim sistemleri konularını içeren

bu çalışmada, “Sağlık Sektöründe Bilgi Teknolojilerinin Kullanımı” ile ilgili bir

araştırma gerçekleştirilmiştir. İzmir İlinde faaliyet gösteren hastaneler üzerinde yapılan

anket çalışması ile elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir. Buraya kadar yapılan

değerlendirmeler, kuramsal ve ampirik bulgular ışığında şu önerilerde bulunmak

mümkündür.

1.Ülkemizde sağlık hizmetlerinin büyük bölümü devlet hastaneleri tarafından

karşılanmaktadır. Bu da devlete maddi anlamda büyük bir külfet oluşturmaktadır. Bu

yüzden özel sektör teşvik edilmeli ve desteklenmelidir.

2. Sağlık hizmetlerinin doğudaki terör olayları nedeniyle batı bölgelerimizde

yoğunlaştığı görülmektedir. Bu yüzden tüm vatandaşların eşit düzeyde sağlık

hizmetlerinden faydalanabilmesi amacıyla doğu bölgelerindeki sağlık yatırımları

artırılmalıdır.

3. Sağlık Bakanlığı, sağlık sektöründe eksik olan kalite standartları belirlemeli ve

sağlık hizmetlerinin planlanması ve standartların belirlenmesi konusunda sivil toplum

örgütleri ve bilimsel kuruluşlarla birlikte çalışmalıdır.

116

4. Sağlık Personeli Yasası çıkarılmalıdır. Avrupa Birliği normlarına uygun tıp ve

uzmanlık eğitimi geliştirilmelidir. Ayrıca sağlık ekonomisi ve planlaması konularında

lisan ve yüksek lisans eğitimlerine verilen önem artırılmalıdır. Özellikle hastane

yöneticileri bu konularda eğitimli kişiler olmalıdır.

5. Hastanelere olan yoğunluğun azaltılması amacıyla koruyucu sağlık hizmetleri

ve birinci basamak tedavi hizmetleri (sağlık ocakları, muayenehaneler, verem savaş

dispanserleri, ana çocuk sağlığı merkezleri vb.)ne verilen önemin artırılması ve

vatandaşların bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir.

6. Her il bünyesinde, sağlık kuruluşlarının bağlı olduğu bir on-line haberleşme

ağı kurulmalıdır. Sağlık Bakanlığı ile iller arasında da on-line haberleşme ağı

kurulmalıdır. Hizmet alanlar, sağlık kuruluşlarının bilgi kaynaklarına interaktif olarak

erişebilmelidir.

7. Her hastane kendi imkanları doğrultusunda yazılım programlarını temin

etmekte ve bu programlar arasında uyum söz konusu değildir. Hastanelerin kullanmış

oldukları sağlık bilişim sistemleri birbirleri ile uyumlu hale getirilmelidir.

8.Araştırmaya katılan hastanelerin bilgi teknolojilerini kullanım oranlarının

düşük olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla bilgi teknolojilerinin kullanımı konusuna

daha fazla önem verilmelidir.

9. Araştırmaya katılan hastanelerin teletıp ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi

sağlık bilişim sistemlerinin kullanılması konusunda yeterli düzeyde olmadıkları tespit

edilmiştir. Bu yüzden hastanelerin Ar-Ge çalışmalarına daha fazla önem vermesi

gerekmektedir.

10. Araştırmaya katılan hastanelerin bilişim sistemlerinin toplam kurulma

maliyetleri içinde donanıma daha fazla pay ayırdıkları tespit edilmiştir. Bunun sebebi

araştırmaya katılan hastanelerin büyük çoğunluğu bilişim sistemlerini oluşturan

donanımları satın almasından ve yazılıma gereken önemin verilmemesinden

kaynaklanmaktadır. Ülkemizde teknolojik cihazların temin edilmesinde kiralama yolu

çok fazla tercih edilmemektedir. Oysa hastaneler kullandıkları bilgi teknolojisi

117

cihazlarını kiralama yolunu tercih etseler hem daha az maliyet rakamları ödemiş

olacaklar hem de yazılım sistemlerine daha fazla pay ayırabileceklerdir.

Bütün bu önerilerin gerçekleştirilmesi Sağlık Bakanlığı, hastane yöneticileri, sivil

toplum örgütleri ve bilimsel kuruluşların ortak çalışmaları sayesinde mümkün olacaktır.

118

YARARLANILAN KAYNAKLAR

KİTAPLAR

ACAR Durmuş, TETİK Nilüfer, Tek Düzen Hesap Planı ve Türkiye Muhasebe

Standartlarına Uygun: Genel Muhasebe, 5. Baskı, Detay Yayıncılık, Ankara,

2006.

AK Bilal, Hastane Yöneticiliği, 1. Basım, Özkan Matbaacılık, Ankara, 1990.

AKIN H. Bahadır, Yeni Ekonomi: Strateji Rekabet Teknoloji Yönetimi, 1. Baskı,

Çizgi Kitabevi Yayınları, Konya, 2001.

AKGÜÇ Öztin, Finansal Yönetim, Muhasebe Ens. Yayınları, İstanbul, 1996.

BENSGHIR Türksel Kaya, Bilgi Teknolojileri Ve Örgütsel Değişim, 1. Baskı,

TODAİE Yayınları, Ankara, Haziran 1996.

CURTIN Dennis P. And Others, Information Technology: The Breaking Wave,

Irwin/ Mc Graw- Hill, New York, 1998.

ERDAL Sedef, ERDAL Murat, ARAMAN Ahmet, E-Sağlık; Bilişim Teknolojileri

Perspektifinde İlaç ve Pazarlama Teknikleri, Filiz Kitabevi, 2004.

Genel Sağlık Sigortası, 2. Baskı, Türk Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Nisan, 2005.

GÜLEŞ Hasan Kürşat, BÜLBÜL Hasan, Yenilikçilik: İşletmeler İçin Stratejik

Rekabet Aracı, 1. Baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 2004.

GÜLEŞ Hasan Kürşat, ÖZATA Musa, Sağlık Bilişim Sistemleri, 1. Basım, Nobel

Yayın Dağıtım, Ankara, Eylül 2005.

HAMZAOĞLU Onur, ÖZCAN Umut, Türkiye Sağlık İstatistikleri, Birinci Baskı

,Türk Tabipleri Birliği Yayınları, Ankara, Aralık 2005.

KOTLER Philip, Kotler ve Pazarlama, 3. Baskı, Çev. ÖZYAĞCILAR Ayşe, Sistem

Yayıncılık, İstanbul, 2003

LAUDON Kenneth C., LAUDON Jane P., Management Information System (A

Contemporary Perspective), Second Edition, Macmillan Publishing, New York,

1991.

119

LAUDON Kenneth C., LAUDON Jane P., International Management Information

Systems: Managing the Digital Firm, Eighth Edition, Pearson Prentice Hall

Publishing, New York, 2004.

LIU Yuanli, ÇELİK Yusuf, ŞAHİN Bayram, Türkiye’de Sağlık/ İlaç Harcamaları ve

İlaç Geri Ödeme Politikası, SUVAK Vakfı Yayınları, Eylül, 2005.

MUCUK İsmet, Pazarlama İlkeleri, 11. Basım, Türkmen Kitabevi, İstanbul, 1999.

SARGUTAN Erdal, Sağlık Sektöründe Ve Sağlık Kuruluşlarında Teknoloji

Yönetimi, 1. Baskı, Hacettepe Üniversitesi Yayınları, Ankara, 2006.

SUR Haydar, Sağlık Sektöründe Sağlıklı Yönetim, 1. Baskı, Avrasya Global

Yayınları, İstanbul, 2006.

TEKİN Mahmut, GÜLEŞ Hasan Kürşat, ÖĞÜT Adem, Değişim Çağında Teknoloji

Yönetimi, 2. Baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 2003.

TEKİN Mahmut, Üretim Yönetimi, Cilt 1, 3. Baskı, Arı Ofset Matbaacılık, Konya,

1996.

TOKAT Mehmet, Sağlık Harcamaları Ve Finansmanı 1998, T. C. Sağlık Bakanlığı

Sağlık Projesi Genel Koordinatörlüğü, Ocak, 2001.

ZERENLER Muammer, Dijital İş Yaşamı: Tüm Boyutlarıyla Elektronik, 1. Baskı,

Gazi Kitabevi, Ankara, Aralık 2007.

120

MAKALELER

ACAR Sadık, “Bilgi Çağı Ekonomisine Teorik Bir Yaklaşım”, Dokuz Eylül

Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 15, Sayı: 1, s. 90, 2000.

ACAR Durmuş, ÖMÜRBEK Nuri, ÖMÜRBEK Vesile, Bilgi Teknolojilerinin Gıda

Sektöründe Kullanımının Analizi, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi,

Cilt 8, Sayı 2, s. 2-3, 2003.

AKGÜN E. Ali, KESKİN Halit, “Sosyal Bir Etkileşim Süreci Olarak Bilgi Yönetimi ve

Bilgi Yönetimi Süreci”, Gazi Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı 1, s. 175, 2003.

AKIN H. Bahadır, “2000 Yılına Doğru Bilgi Toplumu Üzerine Genel Bir Değerlendirme

Ve Bilgi Ekonomisinin Özellikleri”, Verimlilik Dergisi, 1999/1, MPM Yayını,

Ankara, s. 66, 1999.

ARMAĞAN Ramazan, “Yeni Ekonomiler Ve Türkiye”, Süleyman Demirel

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 5, Sayı 2, s. 140-141, 2000.

ASARO Phillip V., LAND Garland H., HALES Joseph W., “Making Public Health Data

Available to Community-Level Decision Makers, Goals, Issues, and a Case Report”,

Journal Of Public Health Management Practice, Volume 7, Number 5, p. 58,

2001.

AVŞAR Muharrem, “E-Ticaret ve Bankaların Rolü”, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Sayı 1, s. 203, 2001.

AYDIN Murat, “Benim Hastanelerim”, Aksiyon Haftalık Haber Dergisi, Sayı 23, s.

17, 13.05.1995.

BALAY Refik, “Küreselleşme, Bilgi Toplumu ve Eğitim”, Ankara Üniversitesi Eğitim

Bilimleri Fakültesi Dergisi, Cilt: 37, Sayı: 2, s. 66, 2004.

BAYRAK Ayşe, ÖZDİL Tuncer, “İşletme Performansının Arttırılmasında Pazarlama-

Üretim İşbirliğinin Önemi”, Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt:

1, Sayı: 2, s. 32, 2003.

121

BENLİGİRAY Serap, “İnsan Kaynakları Yönetiminde İdari Destek Birimi Olmaktan

Stratejik Ortaklığa Geçiş”, Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler

Fakültesi Dergisi, Cilt: 17, Sayı: 1, s. 36, 2001.

BENLIGIRAY Serap, “Bilgi Teknolojisi Sektöründe İnsan Kaynaklarının Eğitimi ve

Geliştirilmesine Yönelik Faaliyetlerin Değerlendirilmesi”, Anadolu Üniversitesi

Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı 2, s. 31, 2006.

BERBEROĞLU N. Güneş, DALYAN Figen, “Globalleşme ve Stratejik Yönetimin

Değişen Yüzü”, Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,

Cilt: 15, Sayı: 1-2, s. 86, 1999.

ÇAĞIL Gültekin, ERGÜN Kadriye, “Geleneksel İşletme Anlayışından E-İşletme

Anlayışına Geçişte Yaşanan Problemler”, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi

Akademik Bilişim 2008 Konferansı, s. 1, 30 Ocak-1 Şubat 2008.

ÇEŞTEPE Hamza, “Elektronik Ticaretin Ticari ve Mali Etkileri: Dünya ve Türkiye

Üzerine Bir Değerlendirme”, Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 22, Sayı: 1,

s. 48, 2003.

ÇETİNEL F. Gül, “Personel Yönetiminden İnsan Kaynakları Yönetimine: Tarihsel Bir

Perspektif”, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı: 19, s. 175, 2003.

DALBAY Özkan, BİÇER İsmail Hakkı, “Bir Kamu Hastanesinde ISO-9002: 1994

Kalite Güvence Yönetimi Uygulamasının Hasta Memnuniyeti ve Bazı Performans

Göstergelerine Etkisi”, İTÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 1, Sayı 1, , Aralık, 2002 s.

12.

DEMİRHAN Dilek, “İşletmelerde Strateji Bilgi Sistemleri Yönetimi Ve Rekabet

Üstünlüğü Elde Edilmesindeki Rolü”, Ege Akademik Bakış Dergisi, Cilt 2, Sayı 2,

s. 118, 2002.

DEMİR M. Hulusi, ŞAHİN Ayşe, “Bilgi- İşlem Teknolojilerindeki Gelişmelerin Lojistik

Yönetimi Üzerindeki Etkileri: Tedarik Zincirleri Yönelimli Teorik Bir Analiz”,

Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, C. 8, Sayı: 3, s. 42, 2003.

122

DİNÇER Banu, DİNÇER Caner, “Otel Yönetiminde Muhasebe Bilgi Sistemleri ve

Pazarlama Kararları", Review of Social, Economic & Business Studies, Sayı: 5/6, s.

353.

DOLLIVER Mark, “Is the Web Good For One's Health?”, Adweek , Vol. 47, Issue 42,

p. 1, 2006.

DUANE Jon R., KALAMAS James, “The Case For Medical Data Online”, McKinsey

Quarterly, Issue 1, p. 1, 2005.

EDLIN Mari, “Embracing E-Health Simplifies Transactions, Improves Patient

Relations”, Managed Healthcare Executive, Volume 12, Issue 8, p. 36-37, August

2002.

EID Riyad, TRUEMAN Myfanwy, “The Internet: New International Marketing Issues”,

Management Research News, Volume 25, Number 12, p. 62, 2002.

ELİBOL Halil, “Bilişim Teknolojileri Kullanımının İşletmelerin Organizasyon Yapıları

Üzerindeki Etkileri”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:

13, s. 158, 2005.

ELİBOL Halil, KESİCİ Burcu, “Çağdaş İşletmecilik Açısından Elektronik Ticaret”,

Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 11, s. 316, 2004.

ERGUN Ülkü, “Bilgi Teknolojisinin Yarattığı Çağdaş Yönetim Muhasebesi

Uygulamaları”, Dokuz Eylül Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı 11, s. 2, 1995.

ESATOĞLU Afsun Ezel, KÖKSAL Aysel, “Hastanelerde Bilgisayar Teknolojisi

Kullanımı”, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mecmuası, Cilt 55, Sayı 1, s. 30,

2002.

FIRAT A. Serap, “Sağlıklı Kentler ve Kentsel Sağlık”, Gazi Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Cilt 8, Sayı 2, s. 219, 2006.

GAVCAR Erdoğan, TAVŞANCI Savaş, “Pazarlama İşletmelerinde Satış Elemanlarının

Memnuniyeti ve Sorunlar”, Celal Bayar Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 11, Sayı:

1, s. 83, 2004.

123

GÖKALP Füsun, ADA Erhan, DEMİRHAN Dilek, “Gelişen Bilgi Teknolojilerinin

Kobilere Etkisi”, Gazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 8/2, s. 119, 2006.

GÜLEŞ Hasan Kürşat, “Rekabet Üstünlüğü Ve Bilişim Teknolojileri”, Verimlilik

Dergisi, 2000/1, MPM Yayını, Ankara, s. 90, 2000.

GÜLEŞ Hasan Kürşat, BÜLBÜL Hasan, ÇELEBİ Ali, “Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi

İşletmelerinde Elektronik Ticaret Uygulamaları”, Selçuk Üniversitesi Sosyal

Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 9, s. 468, 2003.

GÜMÜŞTEKİN Gülten Eren, “İşletmelerde Yönetim Bilişim Sistemleri”, Celal Bayar

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 11, Sayı: 1, s. 125-128, 2004.

GÜNER Ertan, ÇALIŞKAN Cenk, “Üretim Kaynakları Planlama Sisteminde Ana

Üretim Çizelgesinin Dondurulması”, Gazi Üniversitesi Müh. Mim. Fakültesi

Dergisi. Cilt: 19, Sayı: 2, s. 161-163, 2004.

IRAZ Rıfat, Organizasyonlarda Karar Verme ve İletişim Sürecinin Etkinliği Bakımından

Bilgi Teknolojilerinin Rolü, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,

Sayı: 11, s. 418, 2004.

İBİCİOĞLU Hasan, “İşletmelerde İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesinde Stratejik

Sektörel Eğitim Organzasyonları Modeli”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 1, s. 75, 2002.

KALAYCI Cemalettin, “Elektronik Ticaret ve Muhtemel Ekonomik Etkileri”, Uludağ

Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 23, Sayı: 1, s. 1,

2004.

KALLMEYER Vera, VENKAT Kris, “Beyond e-Health: Health and IT Converge”,

Siliconindia, Vol. 6, Issue 4, p. 42, April 2002.

KARABULUT Kerem, EMSAN Ö. Selçuk, “Doğu Anadolu Bölgesinde Sağlık Sektörü

ve Bir Model Önerisi”, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 4, Sayı 1, s. 20-

21, 2003.

124

KARAYORMUK Kemal, KÖSEOĞLU Mehmet Ali, “Pazarlama Bilgi Sistemi ve Bir

Kamu Kuruluşu Örneği’, Afyon Kocatepe Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 7, Sayı:

2, s. 105, 2005.

KIREL Çiğdem, “Sanal Örgütlerde Örgütsel Davranışın Geleceği”, Anadolu

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı 1, s. 94, 2007.

KOCACIK Faruk, “Bilgi Toplumu Ve Türkiye”, Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal

Bilimler Dergisi, Cilt: 27, No:1, s. 2, Mayıs 2003.

KÖK Sabahat B., “Bilişim Teknolojilerinin Yönetsel ve Örgütsel Etkileri”, Gazi

Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı: 2, s. 129, 2006.

KULAKLI Atik, BİLGİN Semra, “Müşteri Merkezli Operasyonel Bilgi Yönetimi İçin

Veri Yönetiminin Ölçülmesi”, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler

Dergisi, Sayı:1, Cilt: 2, s. 38, Aralık 2005.

KULAKLI Atik, BİRGÜN Semra, “Müşteri Merkezli Operasyonel Bilgi Yönetimi İçin

Veri Yönetiminin Ölçülmesi”, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler

Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 1, s. 39, Aralık 2005.

KURUÜZÜM Ayşe, ATSAN Nuray, “Analitik Hiyerarşi Yönetimi ve İşletmecilik

Alanındaki Uygulamaları”, Akdeniz Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı 1, s. 84,

2001.

KÜÇÜKİLHAN Mustafa, LAMBA Mustafa, “ Üniversite Hastanelerinde Örgütsel

Yapıdan Kaynaklanan Sorunlar ( Hasta Hakları Örnek Olayı)”, Afyon Kocatepe

Üniversitesi, İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 9,Sayı 2, s. 117, 2007.

OKTAL Özlem, “Kurumsal Sistemlerin Uygulama Başarısını Etkileyen Değişkenlere

Göre Dönüşüm Stratejilerinin Analizi”, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü Dergisi, Sayı 1, s. 79-80, 2007.

ONAY Zeynep, “Sağlık Sektöründe Bilgi Sistemleri”, Dokuz Eylül Üniversitesi İİBF

Dergisi, Cilt: 13, Sayı: 2, s. 42, 1998.

125

ORHANER Emine, “Türkiye’de Sağlık Hizmetleri Finansmanı Ve Genel Sağlık

Sigortası”, Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı: 1,

s. 2-3, 2006.

ÖZATA Musa, ASLAN Şebnem, “Klinik Karar Destek Sistemleri ve Örnek

Uygulamalar”, Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Dergisi, Cilt: 5, Sayı:1, s. 16- 17,

Ocak 2004.

ÖZGENER Şevki, KÜÇÜK Fatma, “Hastanelerde Modern Yönetim Felsefesinin

Verimliliğe Etkisi: Gevher Nesime Hastanesinde Bir Uygulama”, Selçuk

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı 19, s. 341, 2008.

ÖZKAN Azzem, “Hastane İşletmelerinde Maliyetleme Yaklaşımları”, Uludağ

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 22, Sayı 2, s. 114, 2003.

ÖZKURT Ahmet, “MEDVR: Tıpta Bir Geliştirilmiş Gerçeklik Uygulaması ve Başarıyı

Etkileyen Faktörler”, DEÜ Mühendislik Fakültesi Fen ve Mühendislik Dergisi,

Cilt:5, Sayı: 3, s. 55, Ekim 2003.

ÖZSARI Haluk, “Sağlık Projeleri ve Sağlık Enformasyon Sistemleri Çalışmaları

Hakkında Genel Bilgi Notu”, Modern Hastane Yönetimi Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 6, s.

15, Ağustos-Eylül 1998.

PEMBERTON Jon and Others, “Issues and Trends In Computerisation Within UK

Primary Health Care”, Logistics Information Management, Volume 16, Number

3/4, p. 181, 2003.

REHMAN Sajjad ur, RAMZY Vivian, “Internet Use By Health Professionals At The

Health Sciences Centre Of Kuwait University”, Online Information Review,

Volume 28, Number 1, p. 59, 2004.

SEVİM Şerafettin, AKDEMİR Ali, VATANSEVER Kemal, “Lojistik Faaliyetlerinde

Dış Kaynak Kullanan İşletmelerin Aldıkları Hizmetlerin Kalitesinin

Değerlendirilmesine Yönelik Bir İnceleme”, Süleyman Demirel Üniversitesi

İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 13, Sayı: 1, s. 1- 3, 2008.

ŞANLISOY Selim, “Bilgi Toplumunda Ortaya Çıkabilecek Sorunlar”, Dokuz Eylül

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: 14, Sayı:2, s. 170, 1999.

126

ŞEKER Tülay Bektaş, “Bilgi Teknolojilerindeki Gelişmeler Çerçevesinde Bilgiye

Erişimin Yeni Boyutları”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,

Sayı: 13, s. 377, 2005.

ŞENATALAR Burhan, “Sağlık Ekonomisine Genel Bir Bakış”, Cumhuriyet

Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, Sayı 25(4), s. 25, 2003 Özel Eki.

TAN Joseph, CHENG Winnie, ROGERS William J., “From Telemedicine To E-Health:

Uncovering New Frontiers Of Biomedical Research, Clinical Applications &Public

Health Services Delivery”, Journal Of Computer Information Systems, Special

Issue, p. 8, 2002.

TECİM Vahap, “Kamu Kurumlarında Etkin Yönetim İçin Bilişim Teknolojileri”, Dokuz

Eylül Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: 17, Sayı: 1, s. 144-145, 2002.

TONUS Zümrüt, “Temel İnsan Kaynakları Fonksiyonlarında İnsan Kaynakları Bilgi

Sistemi (İKBS) Kullanımı ve Önemi”, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt:

18, Sayı: 1-2, s. 23, 2002.

TORKUL Orhan, CEDİMOĞLU İ. Hakkı, “Gerçek Zamanlı MRP Yaklaşımı”, İstanbul

Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, Cilt: 28, Sayı: 1, s. 83-90, Nisan 1999.

TUTAR Filiz, Nurcan KILINÇ, “Türkiye’nin Sağlık Sektöründeki Ekonomik

Gelişmişlik Potansiyeli Ve Farklı Ülke Örnekleriyle Mukayesesi”, Afyon Kocatepe

Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 9, s. 1, 2007.

YEŞİLADA Tahir, YEŞİLADA Figen Akça, TANYERİ Mustafa, “Rekabet Üstünlüğü

Sağlamada Pazarlama Bilgi Sistemleri”, Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F.

Dergisi, Cilt: 8, Sayı: 1, s. 299, 2003.

YILDIZ Oktay, DAĞDEVİREN Metin, ÇETİNYOKUŞ Tahsin, “İşgören

Performansının Değerlendirilmesi İçin Bir Karar Destek Sistemi ve Uygulaması”,

Gazi Üniversitesi Mim. Müh. Fak. Dergisi, Cilt: 23, No: 1, s. 241-242, 2008.

YILMAZ Bülent, “Bilgi Toplumu: Eleştirel Bir Yaklaşım”, Hacettepe Üniversitesi

Edebiyat Fakültesi Dergisi, Cilt: 15, Sayı: 1, s. 149, 1998.

127

YOZGAT Uğur, “Yönetim Bilişim Sistemleri Borsa Aracı Kurumları Uygulaması”,

Marmara Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt 16, Sayı 1, s. 403-404, 2000.

YÜKSEL Hilmi, ÇELİKOĞLU C. Cengiz, “Hastanelerde Envanter Kontrolünde

Malzeme İhtiyaç Planlaması Sisteminden Yararlanılması”, Dokuz Eylül Üniversitesi

İİBF Dergisi, Cilt 16, Sayı 2, s. 163, 2001.

YÜREGİR Oya H., “Türkiye’deki Tekstil İşletmelerinde Bilgi ve Bilişimin Yeri”, TSE

Standart Dergisi, Sayı: 497, s. 41, 2003.

128

İNTERNET KAYNAKLARI

AKÇAL İlhan, “Kamu Kurumlarında Bilgi Yönetimi”, http://ab.org.tr/ab06/bildiri/18.doc, 21.06.2006.

AKDUR Recep, Cumhuriyet’ten Günümüze Sağlık İnsan Gücü Politikaları, www.recepakdur.com/getfile.asp?file=saglik_insan_gucu_politikalari.pdf, 01.03.2008.

AKIN H.Bahadır, “Bilişim Teknolojilerinin Evrimi ve Bilişim Teknolojilerinin Çağdaş İşletmelerde Stratejik Yönetim Üzerindeki Etkileri”, http://idari.cu.edu.tr/dergi/bahadirakin.pdf, 12.06.2008.

AKTAN Coşkun Can, IŞIK Kadir, “Sağlık Hizmetlerinde Devletin Değişen Rolü”, http://www.canaktan.org/ekonomi/saglik-degisim-caginda/pdf-aktan/devlet-rolu.pdf, 24.02.2008.

AKTAN Coşkun Can, VURAL İstiklal Yaşar, “Bilgi Nedir?”, http://www.canaktan.org/yeni-trendler/bilgi-yonetimi/bilgi-nedir.htm, 19.06.2006.

AKTAN Coşkun Can, “Sağlık Bakanlığı Organizasyon Ve Yönetiminde Yaşanan Sorunlar Ve Mevcut Durum Analizi”, http://www.canaktan.org/ekonomi/saglik-degisim-caginda/pdf-aktan/devlet-rolu.pdf, 03.02.2008.

AKYÜZ Yılmaz, GÖRMÜŞ A. Şahin, BEKTAŞ Çetin, “Bilgi Toplumuna Geçiş Sürecinde Bilginin Artan Ekonomik Değeri Ve İşletmeler Üzerindeki Etkileri”, http://66.249.93.104/search?q=cache:UU_NdxB-P6YJ:www.geocities.com/ceteris_paribus_tr/akyuz2.doc+bilgi+ekonomisinin+%C3%B6zellikleri+nelerdir&hl=tr&gl=tr&ct=clnk&cd=1, 21.06.2006.

BAYKAL Nazife, “Değişen Dünya, Tıp ve Teknoloji”, Çözüm Sağlık ve Bilişim Dergisi, http://212.174.57.218/cgi-bin/intsite.exe?SYF=Detay&hb=1197, 19.06.2008.

“Bilgi Toplumu Stratejisi”, rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2006/07/20060728-7-1.doc, 15.04.2008.

“Bilgi Toplumu Politikaları Üzerine Bir Değerlendirme”, TÜBİTAK, Eylül, 2002, www.bilten.metu.edu.tr/.../tubitak-bilgi%20toplumu%20politikalari%20degerlendirmesi.pdf, 15.04.2008.

BOYACI Aytuğ, ULAŞ Mustafa, “PACS ve Medikal Görüntülerin Sayısal Olarak Arşivlenmesi”, http://ab.org.tr/ab07/bildiri, 30.06.2008.

BULUN Mustafa, DEMİRBAŞ Fatih, KAPICIOĞLU M. İ. Safa, “Koruyucu Sağlık Hizmetlerinde Bilişim Teknolojileri Kullanımının Önemi”, ab.org.tr/ab02/tammetin/57.doc, 17.02.2008.

ÇAĞLAR Mehmet, “İntranet Nedir, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün İntranet Sistemi”, http://inet-tr.org.tr/inetconf5/tammetin/meteor-tam.doc, 21.06.2006.

129

ÇAKIRER Mehmet Akif, “Sağlık Hizmetlerinde Toplam Kalite Yönetimi’nin Başarıya Ulaşmasında Dış Kaynaklardan Yararlanma (Outsourcing) Yönetiminin Etkisi Ve Bir Uygulama”, http://paribus.tr.googlepages.com/cakirer.doc, 16.03.2008.

ÇAVDAR Çiçek, SARIEL Sanem, AKGÜN Tevfik, “Sağlık Sistemlerinde Akıllı Kart Uygulamaları”, http://www2.itu.edu.tr/~sariel/publications/Bilisim_Sariel.pdf, 30.06.2008.

ÇUBUKÇU Faruk, “Bilgi Teknolojilerinin Gücü”, http://www.farukcubukcu-bt.com/home.aspx?tab=makale, 21.06.2006.

ECZACIBAŞI Bülent, “Sosyal Güvenlik Reformu, Genel Sağlık Sigortası ve İlaç

Sektörü”, İşveren Dergisi, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Tarafından

Yayınlanan Aylık Dergi, Ekim, 2007,

http://www.tisk.org.tr/isveren_sayfa.asp?yazi_id=1896&id=92, 20.07.2008.

EMREM Erdinç, “Entelektüel Sermayeyi Ölçme Ve Değerlendirme Yöntemleri”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=245, 20.06.2006.

ERDEMİR Firdevs, “Hemşirelik Bilişimi: Dünyada ve Ülkemizdeki Durum”, http://www.turkhemsirelerdernegi.org.tr/files/makaleler3/hemsirelik_bilisimi.pdf, 28.06.2008.

GÜLEŞ Salih, “Dünyada ve Ülkemizde Sağlık Enformasyon Sistemleri”, www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler, 03.07.2008.

HAYRAN Osman, “ Sağlık Hizmetleri”, http://www.merih.net/m1/wosmhay12.htm, 18.02.2008.

HAYRAN Menşure GÜLKANAT, HAYRAN Bilge ETYEMEZ, “Türkiye’de Rehabilitasyon Hizmetleri Ve Fizyoterapi Mesleği”, http://www.kadikoyhastanesi.com.tr/node/579, 18.02.2008.

KARADAL Himmet, SAVAŞ Orhan, KAZAN Halim, “Bilişim Teknolojilerinin Yönetim Sürecine Etkileri: Aksaray'da Bir Araştırma”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=155, 20.06.2006.

KARAHAN Özcan, “Bilgi Ekonomisine Yönelik Kamu Politikası Stratejisi Ve Türkiye”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=174, 21.06.2006.

KARALAR Rıdvan, ERSOY Nezihe Figen, “Yeni Ekonomide Pazarlamanın Değişen Rolü”, http://www.bilgiyonetimi.org, 05.06.2008.

KAPICIOĞLU Safa, BULUN Mustafa, ÖĞÜT Adem, “Tıp Eğitiminde Simülatör ve Sanal Gerçeklik Uygulamaları”, http://aof20.anadolu.edu.tr/bildiriler/Safa_Kapicioglu1, 30.06.2008.

L. O. UGWU, T. O. OYEBISI, M. O. ILORI, E. R. ADAGUNODO, “Organizational Impact Of Information Technology On The Banking And Insurance Sector In Nigeria”, <www.elsevier.com/locate/technovation>, 04.02.2007.

ÖZSARI Haluk, Cumhuriyet Dönemi Sağlık Politikaları, www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=3123, 01.03.2008.

130

ÖZTEK Zafer, Türkiye'de Sağlık Hizmetleri, Sorunları Ve Çözümleri Raporu, http://www.ebto.org.tr/index.php?Itemid=78&id=158&option=com_content&task=view, 26.02.2008.

Sağlık Bakanlığı, www.saglik.gov.tr, 02.03.2008.

“Sağlıkta Dönüşüm”, T.C. Sağlık Bakanlığı, Aralık, 2003, www.saglik.gov.tr, 18.03.2008.

SEVİM Şerafettin, ÖNCEL Mesut, “İşletmelerde Bilişim Teknolojilerinin Kullanım Düzeyinin Belirlenmesine Yönelik Bir Saha Çalışması”, http://inet-tr.org.tr/inetconf8/bildiri/128.doc, 21.06.2006.

SUR Haydar, “Sağlık Hizmetlerinin Geçmişi ve Gelişimi”, www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=2812, 19.02.2008.

SUR Haydar, GÜROL Hacer, “Cumhuriyetimizin 75 Yıllık Geçmişinde Sağlıkta Yaşananlar”, www.sabem.saglik.gov.tr/Akademik_Metinler/goto.aspx?id=2813, 12.02.2008.

“Sosyal Güvenlik Reformu: Uygulama Öncesi Yaklaşımı”, Mayıs 2007, http://www.ssk.gov.tr/sgk/, 18.03.2008.

TAŞ H. Cesurhan, “Kamu Sağlık Harcamalarının Durumu, Sorunları Ve Denetimi”, Türk İdare Dergisi, www.icisleri.gov.tr/_icisleri/TurkIdareDergisi/UpLoadedFiles/CesurhanTa%FE%20145-152.doc, 02.03.2008.

Teknoloji Öngörü Projesi: Sağlık ve İlaç Paneli Sonuç Raporu, http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/si/saglikveilac_son_surum.pdf, 24.02.2008, s. 8.

“Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Kuruluşu”, www.saglik.gov.tr, 18.03.2008.

“Tıbbi Kayıtların Bilgisayar Ortamında Tutulması ve 1960’tan 2005’e Bir Yolculuk”, Çözüm Sağlık ve Bilişim Dergisi, http://212.174.57.218/cgi-bin/intsite.exe?SYF=Detay&hb=1204, 19.06.2008.

TÜRKOĞLU Recep, “Bilişim Teknolojilerinden Bilgi Yönetiminde Yararlanma Düzeyi”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=615, 20.06.2006.

YILMAZ Ali, KAPLAN Aslan, SİNCAN Murat, “Elektronik Hasta Kayıt Sistemine Kavramsal Bir Yaklaşım”, www.sabem.saglik.gov.tr, 26.06.2008.

http://www.hastanebby.com, 27.06.2008.

YILMAZ Ali, KAPLAN Aslan, “Klinik Karar Destek Sistemleri”, www.sabem.saglik.gov.tr, 27.06.2008.

“ 21. Yüzyılda Bilgi Toplumu”, http://ekutup.dpt.gov.tr/bilim/yucelih/biltek03.pdf, 15.04.2008.

http://ab.org.tr/ab06/bildiri/18.doc, 21.06.2006.

131

www.ankara.bel.tr/AbbSayfalari/hizmet_birimleri/belediye_kanunlari/5216_SAYILI_KANUNU.doc, 23.02.2008.

http://www.aydesign.net/internetnedir.htm, 21.06.2006.

http://www.bilgiyonetimi.org , 11.06.2008.

http://ftp.anadolu.edu.tr, 11.06.2008.

http://www.genbilim.com/index.php?option=com_content&task=view&id=511, 30.06.2008.

http://gokhangunay.110mb.com/pacs/PACS-anlatimi.html, 30.06.2008.

http://halilaktas0.tripod.com, 30.06.2008.

http://www.kolayphp.com/content-51.html, 30.05.2006.

http://www.mesahastanesi.com.tr/images/saglik/genel/yogunbakim.pdf, 30.06.2008.

http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=1.5.5302&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch, 24.02.2008.

http://www.minerva.com.tr/plantumweb/plantum_scm.asp?fid=scm&brw=b, 03.03.2008.

http://ogrenci.hacettepe.edu.tr/~b0343623/baglantilar/internet_nedir.html, 21.06.2006.

http://www.phonoclick.com, 08.06.2008.

http://www.sabem.saglik.gov.tr, 08.07.2008.

http://sbu.saglik.gov.tr, 03.07.2008.

http://www.saglik.gov.tr/THGM/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EFF2E0CE320E627780, 19.02.2008.

http://www.ssk.gov.tr/popup/HYBS/HYBS.htm, 30.06.2008.

http://www.sagliknet.saglik.gov.tr, 08.07.2008.

http://www.sendika.org/yazi.php?yazi_no=893, 19.02.2008.

http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tutanak_b_sd.birlesim_baslangic?P4=1677&P5=B&page1=34&page2=34, 24.02.2008.

http://www.tidemtasarim.com/tr, 04.06.2008.

http://th.informatik.uni-mannheim.de/people/tatli/resources/pdf/expertsystems.pdf, 09.06.2008.

http://www.tipyazilimlari.com/kart.html, 30.06.2008.

http://www.transmetro.com.tr/icerik.asp?IcerikID=38&L=1, 21.06.2006. http://www.turkmekatronik.com, 04.06.2008.

http://www.turkmia.org/eski/kongre/konusma/sincan.pdf, 30.06.2008.

http://www.turkticaret.net/business_center/haber.php?id=204, 21.06.2006.

http://www.unikampus.net, 11.06.2008.

http://vahap.mis4gis.com/wp-content/uploads/File/SA_2.pdf, 09.06.2008.

http://www.yesilay.org.tr/yesilayanlam.asp, 24.02.2008.

132

TEZLER ÇORAPÇIOĞLU Mehmet Erdem, TIPÇIT: Tıbbi Karar Destek Sistemi Çekirdeği,

Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Başkent Üniversitesi, Ankara, 2006.

IRAZ Rıfat, Organizasyonlarda Karar Verme ve İletişim Sürecinin Etkinliği Bakımından

Bilgi Teknolojilerinin Rolü, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,

Sayı: 11, 2004.

TURHAN Kemal, Hastane Bilgi Sistemi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, KATÜ,

Trabzon, 1994.

RAPORLAR

DPT Sağlık Hizmetlerinde Etkinlik Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2001.

Sağlık Hizmetlerinde Etkinlik Özel İhtisas Komisyon Raporu, DPT , Ankara, 2001.

Türkiye Bilişim Şurası 2 e-Sağlık Çalışma Grubu Final Raporu, 5 Nisan 2004.

133

EK 1. ANKET FORMU

İZMİR İLİNDE BULUNAN HASTANELERDE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN

KULLANIMI ÜZERİNE ANKET FORMU

Sayın Yönetici;

Sağlık sektöründe son yıllarda büyük bir değişim ve dönüşüm süreci yaşanmaktadır. Tıp

alanında kullanılmaya başlayan yeni teknolojiler bu değişimde en önemli rolü oynamaktadır.

Sağlık sektöründe son yıllarda ortaya çıkan bir başka değişim ise bilgi miktarında yaşanan

artıştır. Hastalara verilen sağlık bakım hizmeti bilgiye dayanan önemli bir çabadır. Ancak sağlık

kuruluşlarında üçüncü kişilere ödeme sistemleri, alacakların tahsili işlemleri, kalite geliştirme

çabaları, sektörel planlamalar, sağlıkla ilgili politik düzenlemeler ve tıbbi araştırmalar gibi

konularda birtakım sorunlar yaşanmaktadır. Bahsedilen bu sorunların çözülmesi ve sağlık

hizmetlerinde etkinlik ve verimliliğin artırılması için sağlık kuruluşlarında giderek artan bir

şekilde bilişim sistemleri kullanılmaktadır. Bu bağlamda İzmir İlinde bulunan hastanelerde bilgi

teknolojileri kullanım düzeyini, amaçlarını ve bu teknolojilerin küresel rekabet ortamında

hastanelere fayda sağlayıp sağlamadığına yönelik bir çalışma yapılmaktadır. Bu çalışmanın

başarısı büyük ölçüde sizin değerli katkılarınıza bağlı olacaktır.

Çalışmaya katılan hastanelerden elde edilen veriler, spesifik anlamda hastaneler arasında

karşılaştırma yapmak amacıyla değil, genel bir değerlendirme ışığında bilimsel amaçlarla

kullanılacaktır. Çalışmaya katılan hastanelerin isimleri kesinlikle gizli tutulacaktır.

Şimdiden yapacağınız değerli katkılardan dolayı teşekkür eder, çalışmalarınızda

başarılar diler, saygılar sunarız.

Yrd.Doç Dr. Nuri ÖMÜRBEK Süleyman Demirel Üniversitesi

İ.İ.B.F. Öğretim Üyesi ISPARTA e-mail : [email protected]

Tel : 0.246.2113055 / 0.532.7013886

Fatma Gül ALTIN Süleyman Demirel Üniversitesi İ.İ.B.F. İşletme Bölümü Yüksek Lisans Öğrencisi e-mail : [email protected] Tel: 0.535.5247706

1. İş Ünvanınız : 2. Hastanenin Adı ve Ünvanı : 3. Kuruluş Yılı :

134

4. Çalışan personel sayısı : 5. Hastanenin Mülkiyet Durumu:

Kamu Özel Yabancı ortaklık Yabancı sermaye 6. Hastanenin türü:

Devlet Hastanesi Belediye Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi Tıp Fakültesi Hastanesi Özel Hastane Askeri Hastane Tüp Bebek Merkezi

7.İçinde bulunduğunuz pazardaki rekabet şartlarını en iyi tanımlayan seçeneği

işaretleyiniz. Çok düşük Düşük Orta Yüksek Çok yüksek

8. Hastanede kaç yıldır bilgisayar kullanılıyor: 9. Hastanenin bilgisayar edinme şekli nedir ?

Satın alma Leasing (kiralama) Satın alma ve leasing Diğer (lütfen belirtiniz) 10.Aşağıdaki bilgi teknolojilerinin hastanenizdeki üç yıl önce (sol taraf) ve şuandaki (sağ

taraf) kullanım düzeylerini belirtiniz. (0 hiç uygulanmıyor, 1 az uygulanıyor, 2 orta düzeyde uygulanıyor, 3 yüksek düzeyde uygulanıyor, 4 çok yüksek düzeyde uygulanmakta.)

LAN (Local Area Network=Yerel Bilgi Ağları): Daha ziyade kısa mesafeli bilgisayarların oluşturduğu ağa verilen addır. Örneğin; bir şehirdeki bir bankanın diğer banka şubeleriyle bağlantı sağladıkları ağa denir. Wan (Geniş Alan Bağlantısı): Daha geniş kapsamlı ve uzak mesafelerdeki bilgisayarların birbirine bağlandıkları ağdır. Örneğin; İstanbul’daki bir banka şubesinin aynı bankaya ait Antalya’daki şubesi ile yaptığı bilgi ağıdır. İnternet örnek olarak verilebilir. İnternet: Ağların ağı olarak da adlandırılmaktadır. Dünyada en çok kullanılan ve en geniş bağlantılara sahip bir bilgisayar ağıdır. İntranet: Bir işletmenin kendi içinde sahip olduğu bilgisayarların oluşturduğu bir ağ yapısının, dünyayla iletişim sağlamak için bağlandıkları başka bir ağdan söz edilir. Kısaca işletme içi internet uygulamasıdır. Extranet: Dış kullanıcılara, müşteriler, danışmanlar gibi, kurumun ağına giriş izni veren bir çeşit ağdır. Kullanıcılar web browser ya da Internet üzerinden kullanıcı adı ve şifre ile giriş yaparlar. Elektronik Veri Değişimi-EVD (Electronic Data Interchange-EDI): Standart bir formda yazılmış olan bilgilerin bilgisayarlar arasında aktarımı ve otomatik olarak yorumlanıp işlenebilmesi demektir. Yönetim Bilişim Sistemleri: Gelişen işletme dünyasının aşamaları ile beraber bilgi iletişim paylaşımının teknolojik cihazlarla yapılması demektir. Örneğin; Daktilo � Bilgisayar� Bilgisayar Ağları Ofis Otomasyon Sistemi: İşletmede bilgisayar, yazıcı, faks, vb. kullanımı

135

Üst Yönetici Bilişim Sistemleri: Bir işletmede tüm faaliyetlerin planlanması ve gerçekleştirilmesi için birbirleriyle teknik olarak ilişkilendirilmiş birimler aracılığıyla bilgi kümelerinin erişimi, saklanması, paylaşılması, kullanımı ve aktarılması olarak tanımlanır.

Karar Destek Sistemleri: Yöneticilerin karar vermesine yardımcı olan interaktif ve bilgisayar ortamında olan sistemlerdir. DSS ’ler yöneticilerin karar vermede yardımcı olacak veriye ulaşmasına, özetlemesine ve analiz etmesine yardımcı olur . Uzman Sistemler: İnsan bilgi ve tecrübelerine dayalı olan davranışların bir bilgisayar ortamına aktarılarak tasarlanmış sistemlerdeki karşılaşılan problemlere uzman bir kişinin gereksinimi olmaksızın çözümler arayan bilgi tabanlı sistemlerdir.

ÜÇYIL ÖNCE ŞUANDA 0 1 2 3 4 TEKNOLOJİLER 1 2 3 4

Yerel Ağ Bağlantısı (LAN) Geniş Alan Bağlantısı (WAN) İnternet Kullanımı İntranet Kullanımı Extranet Kullanımı Kişisel bilgisayar kullanımı Elektronik Veri Değişimi Ofis Otomasyon Sistemleri Yönetim Bilişim Sistemleri Üst Yönetici Bilişim Sistemleri Karar Destek Sistemleri Uzman Sistemler

11. Aşağıdaki klinik bilgi sistemlerinin hastanenizdeki üç yıl önce (sol taraf) ve şu andaki

(sağ taraf) kullanım düzeylerini belirtiniz. (0 hiç uygulanmıyor, 1 az uygulanıyor, 2 orta

düzeyde uygulanıyor, 3 yüksek düzeyde uygulanıyor, 4 çok yüksek düzeyde uygulanmakta.)

ÜÇYIL ÖNCE ŞUANDA 0 1 2 3 4 TEKNOLOJİLER 0 1 2 3 4

Elektronik Sağlık/Hasta Kayıtları Klinik Karar Destek Sistemleri Hemşire Bilgi Sistemleri Tıbbi Görüntü Yönetim ve Depolama Sistemleri Hasta Takip Sistemleri Klinik İletişim Sistemleri Teletıp Vaka Bilişimi Sanal Gerçeklik Uygulamaları Akıllı Kart Uygulamaları

136

12.Hastanenizde bilgi teknolojisi yatırımlarında dikkate aldığınız faktörlerin önem

derecelerini belirtiniz. (0 Hiç önemli değil, 1 Az önemli, 2 orta derecede, 3 yüksek derecede önemli, 4 Çok önemli)

Faktörler 0 1 2 3 4 Teknolojinin ömrü Teknolojinin maliyeti Teknolojinin kurulum ve çalıştırılma imkanı Bütçe ve finansal kaynaklara uygunluk Daha etkin servis imkanı Alışkanlık ve kullanım kolaylığı Teknolojinin güncelliği ve yaygın kullanımı Teknoloji ile çalışanların uyumu Teknoloji ile organizasyon yapısının uyumu Teknolojinin sağlayacağı kapasite artışı Teknolojinin sağlayacağı hizmet kalitesi artışı Teknolojinin sağlayacağı kurumsal etkinlik artışı Teknolojinin kurulu teknolojik altyapı ile bağdaşması Teknolojinin sağlayacağı verimlilik artışı Üst yönetimin tercihi Diğer (Lütfen belirtiniz)

13. Hastanenizde bilgi teknolojilerini uygulamanızdaki amaçların önem derecelerini (sol taraf) ve bu amaçlara ulaşma düzeylerini (sağ taraf) lütfen belirtiniz.

(Önem dereceleri; 0 Hiç önemli değil, 1 Az önemli, 2 Orta derecede önemli, 3 Yüksek derecede önemli, 4 Çok önemli, Ulaşma dereceleri; 0 Hiç ulaşılamadı, 1 Az ulaşıldı, 2 Orta derecede ulaşıldı, 3 Yüksek derecede ulaşıldı, 4 Tamamen ulaşıldı)

Önem Derecesi Ulaşma Derecesi 0 1 2 3 4 Uygulama Amaçları 0 1 2 3 4

Hastane içinde en uygun veri alışverişini sağlamak Hastane dışıyla hızlı ve güvenilir veri alışverişi sağlamak Yenilikleri takip etmek Bilgiye hızlı ve ucuz bir şekilde ulaşabilmek Maliyetleri azaltmak Kaliteyi yükseltmek Rekabet gücünü yükseltmek Müşteri taleplerini daha hızlı karşılamak Zaman tasarrufu sağlamak Yönetime bilgi desteği sağlamak Personel tasarrufu sağlamak Hızlı çevresel değişimlere tepki verme Verimliliği artırmak Telefon, fax, vb. yerine daha ucuz olan e-posta kullanmam Internet üzerinden tanıtım yapma Diğer (Lütfen Belirtiniz)

137

14.Bilişim teknolojisi kullanımı;

Maliyetini fazlasıyla karşılamıştır Ancak maliyetini karşılamaktadır Maliyetini karşılamamıştır.

15.Hastanenizde bilgi teknolojilerinin kullanımında sizce engel teşkil eden faktörlerin

önem derecelerini belirtiniz. (0 Hiç önemli değil, 1 Az önemli, 2 Orta derecede önemli, 3 Yüksek derecede önemli, 4 Çok önemli) Faktörler 0 1 2 3 4 Çalışanların eğitimsizliği Teknolojinin çok hızlı demode olması Teknoloji seçiminin bilinçli yapılamaması Yazılımlardan kaynaklanan hatalar Donanım arızaları Servis hizmetlerinden kaynaklanan problemler Çalışanların değişime karşı direnci Diğer (Lütfen belirtiniz)

16.Bilişim sisteminizin toplam maliyeti ne kadardır?

50.000 $’dan az 50.000-99.000 $ arası 100.000-249.000 $ arası 250.000-990.000 $ arası 1.000.000 $’dan fazla

17.Bilişim sisteminizin toplam kurulma maliyeti içinde donanım ve yazılım maliyetinin oranlarını belirtiniz

Donanım % Yazılım % 18.Yazılım sistemini nereden temin ediyorsunuz

Yurt içinden satın alınıyor Yurt dışından satın alınıyor Kiralanıyor Kendi elemanlarımızca yazılıyor Satıcı firma elemanlarınca yazılıyor Yurtiçi+Yurtdışı+Kendi elemanlarımız Yurtiçi+Kendi elemanlarımız

19.Bilişim sisteminizin donanım ve yazılım bakımı nasıl yapılıyor?

Kendi teknik servisimiz var Değişik firmalardan servis almaktayız Satıcı firmadan servis almaktayız Bir bilgisayar firmasından servis almaktayız Kendi teknik servisimiz+Satıcı firma+Bir bilgisayar Firması Kendi teknik servisimiz+ Satıcı firma Kendi teknik servisimiz+ Bir bilgisayar Firması Kendi teknik servisimiz+ Satıcı firma+Değişik firmalar

20.Hastanenizde bilgi iletişim araçlarını kaç kişi kullanmaktadır? 21.Sahip olduğunuz bilişim sistemi rekabet ortamında size bir avantaj sağladı mı?

Evet Hayır 22.Hastanenizde internet kullanıyor musunuz? Evet Hayır 23.İnternet üzerinden reklam yapıyor musunuz? Evet Hayır

138

24. Araştırmayla bağlantılı yorum ve önerilerde bulunmak isterseniz lütfen belirtiniz

DEĞERLİ VAKTİNİZİ AYIRIP ANKETİMİZİ DOLDURARAK

ARAŞTIRMAYA YAPMIŞ OLDUĞUNUZ DEĞERLİ KATKILARDAN DOLAYI TEŞEKKÜR EDER, ÇALIŞMALARINIZDA BAŞARILAR DİLERİZ.

139

EK- 2. ÖZGEÇMİŞ

ÖZGEÇMİŞ

Kişisel Bilgiler:

Adı ve Soyadı: Fatma Gül ALTIN Doğum Yeri: Şuhut/Afyon Doğum Yılı: 05.10.1983 Medeni Hali: Bekar Eğitim Durumu:

Lise: 1997 – 2000 Ahmet Adnan Saygun Lisesi Lisans: 2001 – 2005 Süleyman Demirel Üniversitesi/ İşletme Bölümü Yüksek Lisans: 2005 – 2008 Süleyman Demirel Üniversitesi/ İşletme Bölümü Yabancı Dil ve Düzeyi:

l) İngilizce (iyi)

İş Deneyimi:

2006 -2007 (Güz Dönemi) Gönen Meslek Yüksekokulu

2007 -2008 (Güz Dönemi) Senirkent Meslek Yüksekokulu

2007-2008 (Güz/Bahar) Yalvaç Meslek Yüksekokulu