prostat’kanseri’hakkında’bilmeniz’gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf ·...

12
1 Prostat Kanseri Hakkında Bilmeniz Gerekenler * Prostat, semen (ejakulat, meni) içeriğinin bir kısmını oluşturan koyu kıvamlı salgının üretildiği bez dokusudur (Şekil 1). Prostat bezi vücudumuzda mesaneden idrarın boşalmasını sağlayan kanalın (üretra) ilk bölümünü çepeçevre sararak yer alır. Prostat Bezinin Hastalıkları Nelerdir? Sadece erkeklerde bulunan prostat bezi iyi ve kötü huylu (habis) olarak büyüyebilir. Genelde “prostat” olarak isimlendirilen hastalık prostat bezinin iyi huylu büyüyerek (Benign Prostat Hiperplazisi, BPH) idrarın akışını engellemesidir. Prostat bezini küçülterek ya da idrar akışını rahatlatarak etki eden ilaçlar veya cerrahi tedaviler bu hastaların yakınmalarını ortadan kaldırır. Prostat dokusundan gelişen kötü huylu hücrelerin neden olduğu hastalığa “Prostat Kanseri” denir. Prostat Kanseri için Risk Faktörleri Prostat kanseri gelişimine yol açan sebepler tam olarak saptanamadığı için. hastalığı önleme konusundaki bilgilerimiz henüz yeterli değildir. Ancak babası veya erkek kardeşi gibi birinci derece akrabalarında prostat kanseri saptananların bu hastalığa yakalanma riski toplumun diğer bireylerden daha yüksektir. Beslenmenin prostat kanseri gelişimi üzerine etkilerinin araştırılması devam etmektedir. Fakat, bugün için prostat kanserinden korunmayı sağlayacak beslenmeye yönelik kesin öneriler bulunmamaktadır. Sigara içenler, tarım ilacına maruz kalan çiftçiler, pil imalatında çalışanlar, kaynak yaparken metal kadmiyuma maruz kalan işçiler prostat kanserine yakalanma riskin yüksek olduğu gruplardır. Plastik sanayinde çalışanların da, normal topluma göre prostat kanseri olma riskleri daha fazladır.

Upload: ngotruc

Post on 29-Aug-2019

227 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

1

Prostat  Kanseri  Hakkında  Bilmeniz    Gerekenler  *  

Prostat,  semen  (ejakulat,  meni)   içeriğinin  bir  kısmını  oluşturan  koyu  kıvamlı  salgının   üretildiği   bez   dokusudur   (Şekil   1).   Prostat   bezi   vücudumuzda  mesaneden   idrarın   boşalmasını   sağlayan   kanalın   (üretra)   ilk   bölümünü  çepeçevre  sararak  yer  alır.  

 Prostat  Bezinin  Hastalıkları  Nelerdir?  

Sadece   erkeklerde   bulunan   prostat   bezi   iyi   ve   kötü   huylu   (habis)   olarak  büyüyebilir.  Genelde   “prostat”  olarak  isimlendirilen  hastalık  prostat  bezinin  iyi  huylu   büyüyerek   (Benign   Prostat   Hiperplazisi,   BPH)   idrarın   akışını  engellemesidir.   Prostat   bezini   küçülterek   ya   da   idrar   akışını   rahatlatarak   etki  eden  ilaçlar  veya  cerrahi  tedaviler  bu  hastaların  yakınmalarını  ortadan  kaldırır.  

Prostat   dokusundan   gelişen   kötü   huylu   hücrelerin   neden   olduğu   hastalığa  “Prostat  Kanseri”  denir.    

Prostat  Kanseri  için  Risk  Faktörleri  

Prostat   kanseri   gelişimine   yol   açan   sebepler   tam   olarak   saptanamadığı   için.  hastalığı   önleme   konusundaki   bilgilerimiz   henüz   yeterli   değildir.   Ancak   babası  veya   erkek   kardeşi   gibi   birinci   derece   akrabalarında   prostat   kanseri  saptananların   bu   hastalığa   yakalanma   riski   toplumun   diğer   bireylerden   daha  yüksektir.    

Beslenmenin  prostat  kanseri  gelişimi  üzerine  etkilerinin  araştırılması  devam  etmektedir.   Fakat,   bugün   için   prostat   kanserinden   korunmayı   sağlayacak  beslenmeye  yönelik  kesin  öneriler  bulunmamaktadır.    

Sigara   içenler,   tarım   ilacına   maruz   kalan   çiftçiler,   pil   imalatında   çalışanlar,  kaynak   yaparken   metal   kadmiyuma   maruz   kalan   işçiler   prostat   kanserine  yakalanma   riskin   yüksek   olduğu   gruplardır.   Plastik   sanayinde   çalışanların   da,  normal  topluma  göre  prostat  kanseri  olma  riskleri  daha  fazladır.    

 

Page 2: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

2

Prostat  Kanseri  Belirtileri  

Hastalığın   ileri  yaşta  sık  gözlenmesi,   fakat  başlangıç  döneminde  herhangi  bir  şikayet  yaratmaması,  erken  teşhis  konulabilmesi  için  belirli  bir  yaşın  üzerindeki  erkeklerde  bazı  testlerin  yapılmasını  gerektirir.  Prostat  kanseri  teşhisine  yönelik  temel  inceleme  doktor  tarafından  muayene  ve  kan  tahlili  yapılmasıdır.    

Prostat   kanserine   özel   olmamakla   beraber   kanserli   doku   idrar   yolunu  büyüyerek  daraltıyorsa  erken  dönemde  görülebilecek  yakınmalar;  

�  Geceleri  idrar  yapmak  için  uyanmak  

�  İdrar  yapmaya  başlamada  gecikme  ve   idrar  yapmanın  bitiminde   idrarın  damla  damla  akmaya  devam  etmesi  

�  Hiç  idrar  yapamama  

�  Zayıf,  ince  veya  kesik  kesik  idrar  yapma  

�  İdrar  yaparken  yanma  veya  ağrı  

�  Cinsel  ilişkide  ağrılı  boşalma  (ejakülasyon)  

� İdrar  veya  menide  kan  görülmesi  

Geç   dönem   prostat   kanseri   hastalarında   halsizlik,   iştahsızlık,   hastalığın  kemiklere   yayılması   nedeniyle   sırt,   kalça   ve/veya   bacak   ağrıları   öncelikli  yakınmalar  olabilir.  

Yukarıda   belirtilen   yakınmalar   başta   prostatın   iyi   huylu   büyümesi   olmak  üzere   pek   çok   başka   hastalıkta   da   görülebilir.   Bu   nedenle   üroloji   uzmanına  muayene   olmayı   gerektirecek   bu   yakınmalar   sadece   prostat   kanserli   hastalara  özgü  değildir.  

 

 

 

 

 

 

 

 

TANI  

Hekim   idrar   yapma   zorluğu   yakınmasıyla   başvuran   kişinin   öyküsünü  dinledikten   sonra   fizik   muayene   yapar   ve   gerekirse   bazı   laboratuvar   testleri  ister.    

Prostat   Muayenesi:   Prostat   hastalıklarının   tanısında   en   önemli   aşama  prostatın  makattan  parmakla  muayenesidir.  Doktor  hastasına  uygun  pozisyonu  verdikten  sonra  eldiven  giyip,  kayganlaştırıcı  madde  sürdüğü  parmağı  ile  makat  

Prostat  erkek  üreme  ve  idrar  boşaltım  sisteminin  önemli  organlarından  birisidir  ve  ileri  yaşlarda  sıklıkla  büyüme  gösterir.    

"Prostat  Kanseri",  prostat  hücrelerinin  sürekli  büyüme  ve  çoğalmasının  ardından  vücudun  diğer  yerlerine  yayılmasıdır.  Bu  hastalığın  erken  döneminde  çok  önemli  belirtiler  görülmez.    

Sebebi  kesin  olarak  bilinmemekle  beraber  yakın  akrabalarında  prostat  kanseri  olan  kişilerde  risk  artmaktadır.  Genel  olarak  prostat  kanseri  saptanan  hastaların  çok  azı  bu  hastalık  nedeniyle  hayatını  kaybetmektedir.  

Page 3: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

3

yoluyla  prostat  muayenesi  yapar.  Bu  muayenede  prostatın  büyüklüğü,  kıvamı  ve  kitle  içerip  içermediği  kontrol  edilir.  

Kan  Testleri:  Prostat  hastalıklarının  tanısındaki  diğer  önemli  aşama  prostatta  üretilen   ve   kana   belirli   oranda   geçen   protein   yapıdaki   Prostat   Spesifik   Antijen  (PSA)’  in  kan  düzeyinin  belirlenmesidir.    

Prostat   kanseri,   prostatın   iyi   huylu   büyümesi   ve   prostatın   iltihabi  hastalıklarının  yanı  sıra  birçok  durumda  kanda  PSA  düzeyi  yükselebilir.    

Kan   PSA   düzeyindeki   her   artış   kişide   mutlaka   kanser   olduğunu   göstermez.  Bununla  beraber,  PSA  düzeyindeki  değişimler  hekime  hastanın  kanser  yönünden  incelemesinin  gerekliliği  konusunda  yol  göstericidir.    

İdrar  Tahlili:   İdrar   yapmayla   ilgili   yakınmaları   olan   kişilerin   idrar   tahlilleri  yapılarak  idrarda  kan  veya  iltihap  hücrelerinin  varlığı  araştırılır.    

Bu   aşamalardan   sonra   doktor,   hastasındaki   yakınmaların   nedeni   hakkında  daha   detaylı   bilgiler   edinmek   ve   prostattaki   büyümenin   iyi   veya   kötü   huylu  (benign  ya  da  malign)  olup  olmadığını  belirlemek  için  başka  testler  isteyebilir.    

Transrektal   Ultrasonografi:   İnsanın   duyamayacağı   frekansta   ses   dalgaları  üreten   ultrasonografi   cihazının   makattan   yerleştirilen   bölümüyle   prostatın   iç  yapısı   incelenir.   Prostat   dokusundan   yansıyan   ses   dalgaları   bir   bilgisayar  programı   ile   işlenerek   ekranda   “Sonogram”   denen   resime   dönüştürülür.   Bu  yöntemle   prostatın   büyüklüğü   ve   içyapısı   hakkında   daha   detaylı   bilgi  sağlanabilir.    

Prostat   Biyopsisi:   Muayene   ve/veya   test   sonuçları   hastada   prostat   kanseri  olabileceğini   işaret   ediyorsa   mutlaka   doku   örneklemesi   (biyopsi)   yapılmalıdır.  Biyopsi,   prostat   kanseri   tanısını   kesinleştirebilecek   tek   yoldur.   Makat   yoluyla  uygulanacak   ağrı   kesicilerden   (bölgesel   anestezi)   sonra,   biyopsi   örnekleri  transrektal  ultrasonografi  eşliğinde  ince  bir  iğne  yardımıyla  10-­‐12  farklı  alandan  alınır  (Şekil  2).  

 

Page 4: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

4

Ultrasonografi   erken   dönemde   kanserin   varlığını   ve   yerini   göstermekte  yetersiz  olsa  da  biyopsi  sırasında  işlemi  yapan  hekimin  kanserin  en  çok  geliştiği  bilinen  bölgelerden  sistematik  örnekleme  yapmasını  sağlar.    

Manyetik   Rezonans   Görüntüleme   (MRG)   tekniğindeki   gelişmeler   prostat  kanseri   tanısında   yarar   sağlamaktadır.  MRG   ile   görüntülenebilen   bir   tümörden  ultrasonografinin  eşzamanlı  kullanılmasıyla  doku  örnekleri  alınabilmektedir.  Bu  özellikle   ilk   biyopsisinde   tümör   saptanmayan  ve   tekrarlayan  biyopsi   planlanan  hastalarda  tercih  edilebilecek  bir  yöntemdir.  

Biyopside  alınan  doku  örnekleri  patoloji  uzmanı  tarafından  mikroskop  altında  incelenerek   prostat   kanser   hücrelerinin   varlığı   belirlenmeye   çalışılır.   Eğer  kanser   varsa,   patoloji   uzmanı   kanserin   özelliklerini   de   rapor   eder.   Bu  özelliklerden  biri  olan  “Gleason  Skoru”  6  ile  10  arasında  değişir  ve  yüksek  skorlu  tümörler,  düşük  skorlu  tümörlere  göre  daha  fazla  büyüme  ve  yayılma  özelliğine  sahiplerdir.  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Eğer  fizik  muayene  ve  yapılan  testler  prostat  kanserine  işaret  etmezse,  doktor,  iyi  huylu  prostat  büyümesine  bağlı  şikayetleri  gidermek  için  tedaviler  önerebilir.  Bu  tedavi  ilaçla  olabileceği  gibi,  bazı  durumlarda  cerrahi  de  uygulanabilinir.  

Biyopsi   işlemi   sonucunda   prostat   hücrelerinde   kanser   saptandığı   taktirde,  tedavinin  ne  şekilde  uygulanacağının  belirlenmesi  için  üroloji  uzmanı,  hastalığın  yaygınlığını  anlamak  için  bazı  ek  tetkikler  uygulamak  isteyebilir.  

 

EVRELEME  

Uygulanacak  tedavi  hastalığın  vücuttaki  yaygınlığıyla  doğrudan  ilişkili  olduğu  için  prostat  dokusunda  kanser  saptanan  kişilerde  hastalığın  yaygınlığının  (evre)  belirlenmesi  gerekir.  Evreleme  ile  kanserin  sadece  prostat  bezi  içerisinde  sınırlı  olup  olmadığı,  prostat  dışı  yayılım  varsa,  nerelerde  olduğu  araştırılır.  Bu  amaçla  her  hastada  gerekmemekle  beraber,  bilgisayarlı   tomografi,  kemik  sintigrafisi  ve  

Prostat  Biyopsisi  

Prostat  biyopsisi  transrektal  ultrasonografi  eşliğinde  makat  yoluyla  ve  ince  iğneler  kullanılarak  10-­‐12  farklı  alandan  örnek  alınması  şeklinde  yapılır.  İşlemin  süresi  değişken  olmakla  beraber  genelde  kişilerin  hastanede  yatışının  gerekmediği  günübirlik  bir  uygulamadır.  

Biyopsi  işlemi  sırasında  kişinin  ağrı  duymasını  engelleyecek  lokal  anestezi  (prostat  çevresinin  uyuşturulması)  uygulanmaktadır.  Bazı  durumlarda  doktor,  işlem  sırasında  hastada  bir  miktar  uyku  halinin  (sedasyon)  sağlanmasını  da  önerebilir.    

Prostat  bezinden  alınan  örnekler  boyama  yöntemleri  ve  mikroskop  altında  yapılan  incelemelerle  kanserleşme  varlığını  saptayabilmek  için  patoloji  bölümüne  gönderilir.  

 

 

Page 5: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

5

manyetik  rezonans  gibi  görüntüleme  yöntemlerinden  yararlanılır.    

 

 

 

 

 

 

TEDAVİ  

Hazırlık  

Prostat   kanseri   ürologlar   tarafından   hastanın   ve   hastalığın   tüm   özellikleri  dikkate  alınarak,  bireyselleştirilmiş  bir  şekilde  tedavi  edilir.  Hastanın  yaşı,  genel  sağlık   durumu   ve   bunlara   bağlı   olarak   kişinin   olası   yaşam   süresi   tedavi  planlamasında   önemli   belirleyicilerdir.   Tedavi   seçimi,   etkinlik,   hedefler   ve   yan  etkilere   yönelik   bilgilendirmelerin   ardından   hastaların   duygu,   düşünce   ve  beklentileri  dikkate  alınarak  hasta  ile  birlikte  yapılmalıdır.    

Prostat   kanseri   teşhisi   sonrası   uygun   hastalara   herhangi   bir   tedavi  yapılmaksızın  düzenli  kontrollerle  izlem  önerilebileceği  gibi  cerrahi,  radyoterapi  (ışın,  radyasyon)  ve/veya  hormonal  tedavi  seçenekleri  sunulabilir.  Bazı  hastalara  bu  tedavilerin  birden  fazlası  uygulanabilir.    

Hasta   "Klinik   Çalışma"   denilen   yeni   tedavi   metodlarının   belirlenmesi   için  yapılan  bir  araştırmaya  katılmak  için  doktorundan  detaylı  açıklamalar  alabilir.  

Kanser   tanısının   ardından   teşhise   inanamama,   üzüntü   ve   kızgınlık   hastanın  doktora   tüm   merak   ettiklerini   sormasını   engelleyebilen   doğal   tepkilerdir.   Bu  nedenle  hastanın  sormak   istediklerini   liste  halinde  yazması  çoğu  zaman  yararlı  olur.   Doktorun   anlattıklarını   hatırlayabilmek   için   de   hasta   notlar   alabilir.   Bazı  hastalar   bu   konuşmalar   sırasında   bir   aile   bireyinin   veya   arkadaşının   hazır  bulunmasını,   tartışmaya   katılmasını,   notlar   almasını   veya   sadece   dinlemesini  isteyebilir.  Tedavi  süresince  de  birçok  soru  akla  gelebileceği  için,  hastalar  zaman  zaman  sağlık  ekibinden  daha  detaylı  açıklamalar  isteyebilirler.    

Tedavi   başlamadan   önce   hastanın   doktora   sormak   isteyeceği   bazı   sorular  şunlardır:  

� Hastalık  ne  düzeyde  yayılmış?  

� Tümörün  hücresel  derecesi  (Gleason  skoru)  nedir?  

� Tedavi  gerekli  mi?  Tedavi  seçenekleri  nelerdir?  

� Önerilen  uygun  tedavi  hangisidir?  

� Tedavi  seçeneklerinden  beklenen  yararlar  nelerdir?  

� Tedavilerin  riskleri  ve  olası  yan  etkileri  nelerdir?  

� Tedavi  cinsel  yaşamı  olumsuz  etkiler  mi?  

Prostat  kanseri  tanısında  muayene,  kan  tahlilleri  ve  görüntüleme  gibi  yöntemler  kullanılmaktadır.  Kanserden  şüphelenilen  durumlarda  tanının  kesinleştirilmesi  ve  uygun  tedavinin  seçilebilmesi  için  prostattan  doku  örneği  alınması  (biyopsi)  gerekmektedir.  

Evrelendirildikten  sonra  tümörün  büyüme  şekli  ve  yaygınlığına  göre  tedavi  planlanır.    

Page 6: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

6

� Tedaviden  sonra  idrar  yapma  ya  da  tutma  problemleri  yaşayabilir  miyim?  

� Yeni   tedavi   seçenekleri   araştırılan   uygun   Klinik   Çalışmaya   katılabilir  miyim?    

Seçenekler  

Prostat   kanseri   tedavisinde   cerrahi   (ameliyat),   ışın   (radyoterapi)   ve   ilaç  (erkeklik   hormonu   baskılaması)   gibi   çok   sayıda   yöntem   kullanılmaktadır.  Uygulanacak   tedavi   yönteminin   seçiminde   doktorun   önerilerinin   yanı   sıra  hastanın  tedavi  kararına  uyumu  ve  katılımı  da  önemlidir.    

Prostat   Kanserine   yönelik   başlıca   tedavi   yöntemlerine   ilişkin   genel   bilgiler  ilerleyen  bölümlerde  sunulmaktadır.  

Aktif   İzlem:   Kanserleşme   yaşla   beraber   erkeklerin   prostat   dokularında   sık  gözlenen   bir   dönüşümdür.   Ancak,   bu   dönüşüm   ileri   yaşdaki   erkeklerin   pek  azında  rahatsız  edici  bulgular  verir  ve  hayatı  tehdit  edecek  hastalık  haline  gelir.  Bu   nedenle,   prostatında   kanser   gelişen   kişilerin   hepsinin   tedavisi   gerekli  değildir.    

Ayrıca   PSA   taraması   toplumun   genelinde   prostat   kanserine   bağlı   ölümleri  azaltmaktadır.   Fakat,   taramayla   kişinin   hayatını   tehlikeye   atmayacak,   hafif  seyretmesi  beklenilen  kanser  tipleri  de  sıklıkla  tanı  almaktadır    

Yaşamı   tehdit   etmeyen   hastalığa   tanı   konulması   anlamına   gelen   bu  durumlarda  gereksiz   tedavi  ve  bu   tedaviye  bağlı   yan  etkilerden  kişiyi  korumak  için  ‘aktif  izlem’  yapılması  akılcı  bir  seçenektir.  

Aktif   izlem   kararı   alınan   hastaların   takibinde   hekim   tarafından   düzenli  muayene,  PSA  testleri  ve  belirli  aralıklarla  prostat  biyopsileri  uygulanır.  Zaman  içerisinde,  özellikle  biyopsi  bulgularında  değişiklik  saptanırsa  hastalar   tedaviye  yönlendirilebilir.  Son  çalışmalar   ‘aktif   izlem’  kararı  alınan  her  3  hastadan  ancak  birinde  ek  bir  tedaviye  gereksinim  duyulacağını  göstermektedir.  

Yakın  Takip:    Kanseri  vücudun  başka  yerlerine  yayılmamış  ancak  ciddi  sağlık  problemleri   olan   ve/veya   ileri   yaş   nedeniyle   sınırlı   yaşam   beklentisi   olan  hastalara   ilk   tanı   konulduğu   dönemde   prostat   kanserine   yönelik   tedavi  önerilmeyebilir.   Hekim  bu   hastalarda   tedavinin   yarardan   çok   olası   yan   etkileri  nedeniyle  “zarar”  verebileceğini  düşünerek,  bu  hastaları  takibe  alabilir.  Bu  grup  hastada   takiplerde   biyopsi   uygulanmaz,   hastalık   ileri   evrelere   geçecek   olursa  şikayetleri  gidermek  için  hormon  tedavisi  başlanır.    

Cerrahi  Tedavi:  Erken  evre  prostat  kanserinin  tedavisinde  sık  kullanılan  bir  yöntemdir.   Prostat   bezinin   tamamının   çıkarılması   için   yapılan   ameliyata  “Radikal  Prostatektomi”  adı  verilir.  Özellikle  prostata  sınırlı  olduğu  düşünülen  tümörlerde,  hastanın  beklenen  yaşam  süresi  10  yılın  üzerinde  ise  uygulanır.  Son  yıllarda   yapılan   bazı   çalışmalar   organ   dışına   uzanmış   ancak   uzak   bölgelere  yayılmamış   prostat   kanserlerinin   tedavisine   cerrahiyle   başlamanın   en   etkili  sonuçları   verebileceğini   göstermektedir.   Fakat   bu   grup   hastalarda   prostatın  çıkarılması  tek  başına  yeterli  değildir,  geniş  bir  lenf  bezi  temizliği  ameliyatın  çok  önemli   bir   bölümünü   oluşturmakta   ve   ameliyat   sonrasında   hastalara   ilave  tedaviler  verilmesi  gerekebilmektedir.    

Page 7: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

7

Radikal  prostatektomi  operasyonu  açık  ya  da  kapalı  (laparoskopik  veya  robot  yardımlı   laparoskopik)   tekniklerle   gerçekleştirilir.   En   iyi   sonucun   alınabilmesi  için   hangi   tekniğin   kullanılacağı   değil,   konusunda   uzman   ve   deneyimli   bir  cerrahın  ameliyatı  gerçekleştirmesi  en  önemli  faktördür.  

Açık   radikal   prostatektomide   göbek   altından   yapılan   kesiyle   ameliyat  gerçekleştirilir.   Robotik   Prostatektomide   ise   küçük   kesilerle   batın   içerisine  yerleştirilen   robotik   kollar   standart   laparoskopik   (kapalı)   cerrahi   prensibine  uygun  cerrahın  yönlendirmesiyle  prostatın  çıkarılmasında  kullanılır.    Kapalı   tekniklerde   hasta   karnı   karbondioksit   gazı   ile   şişirilir.   Basınç   altında  

çalışıldığı  için  açık  operasyonlara  göre  az  kan  kaybı  olmaktadır.  

Genellikle  ameliyattan  sonraki   ilk  birkaç  gün  boyunca  hastalar  rahatsızlık  ve  ağrı   hissederler.   Uygun   ağrı   kesiciler   bu   yakınmaları   giderilebilir.   Hastaların  kendilerini  yorgun  ve  zayıf  hissetmeleri  de  sık  görülen  bir  durumdur.  Ameliyat  sonrasında  belirli  bir  dönem  hastalara  idrar  sondası  takılı  kalır.  

Açık   veya   kapalı   yöntemlerde   sinir   koruyucu   cerrahi   teknikler,   peniste  sertleşmeyi   ve   idrar   tutmayı   sağlayan   sinirlerde   en   az   hasarın   oluşmasını  hedeflemektedir.    

Sinir  korunması  neredeyse  bütün  hastalar  için  teknik  olarak  mümkün  olsa  da,  tümörün  yaygınlığı,  hastanın  PSA  düzeyi  ve  hastalığın  derecesi  gibi  bazı  kriterler  değerlendirildiğinde,   belirli   hastalarda   sinir   koruma   çabasının   prostattaki  hastalığı   ortadan   kaldırmak   açısından   risk   yaratacağı   unutulmamalıdır.   Ayrıca  ileri   yaştaki   hastalarda   sinirler   korunsa   da   ameliyat   sonrası   dönemde   peniste  yeterli  sertleşme  sağlanma  olasılığı  düşüktür.    

Penisteki   sertleşme   sorunu   ameliyat   sonrası   erken   dönemde   başlanan   ilaç  tedavisi   veya   ileri   dönemde   cerrahi   uygulamalarla   aşılabilir.   Bununla   beraber,  radikal  prostatektomi  ameliyatı  geçiren  hastalarda  cinsel   ilişki  gerçekleşse  bile,  boşalma  (orgazm)  sırasında  dışarı  atılan  meni  olmaz.    

Bunlar  ameliyat  öncesinde  üroloğunuzla  detaylı  konuşmanızın  önem  arzettiği  konulardır.    

Ameliyat   olmadan   önce   hastanın   doktora   sormak   isteyeceği   bazı   sorular  şunlardır:  

� Nasıl  bir  ameliyat  olacağım?  

� Ameliyattan  sonra  kendimi  nasıl  hissedeceğim?  

� Ne  kadar  süreyle  hastanede  kalacağım?  

� Ameliyatın  kalıcı  yan  etkileri  olacak  mı?  

� İdrar  kaçırmam  olursa  düzelir  mi?  

� Erektil  disfonksiyonum  (iktidarsızlık)  olursa  nasıl  tedavi  olabilirim?  

� Üretra  darlığı  olursa  ne  yapılacak?  

 

Radyasyon   (Işın)   Tedavisi:   Radyasyon   (ışın)   tedavisinde   kanser   hücrelerinin  

Page 8: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

8

bulundukları   yerde   yüksek   enerjili   ışınlarla   yok   edilmesi   ve   büyümelerinin  önlenmesi   hedeflenir.   Prostat   kanserinin   değişik   evrelerinde,   farklı   amaçlarla  uygulanabilen  bir  tedavi  yöntemidir.    

Erken   evre   prostat   kanserinde   radyasyon   tedavisi,   cerrahi   yerine   veya   cerrahi  sonrası   o   bölgede   kalmış   olabilecek   kanser   hücrelerini   yok   etmek   için   uygulanır.  Prostat  kanseri  diğer  organlara  ve  özellikle  kemiğe  sıçrarsa,  radyoterapi  bu  alanlara  da  uygulanıp  kanserin  burada  oluşturduğu  rahatsızlıkların  giderilmesi  sağlanır.  

Radyasyon   vücuda   dışarıdan   bir   makineyle   (dıştan,   eksternal   radyasyon)  yönlendirilebilir   veya   radyoaktif  madde   içeren   çekirdekler   prostata   yerleştirilerek  (içten   radyasyon;   brakiterapi)   doğrudan   kanserli   dokuya   uygulanabilir.   Bazı  hastalara  her  iki  radyasyon  tedavisinin  birlikte  kullanımı  mümkündür.  

Dıştan   radyasyon   tedavisi   bir   hastane   veya   klinikte   ayaktan   gerçekleştirilir.  Tedavi   genel   olarak   haftada   beş   gündür   ve   toplam   altı-­‐sekiz   haftalık   sürede  tamamlanır.   Tedavi   sırasında   prostat   çevresindeki   sağlıklı   dokunun   saçılan  radyasyondan   mümkün   olduğunca   korunması   hedeflenir.   Tedavinin   son  bölümünde,   yüksek   doz   radyasyon   tümörün   geliştiği   daha   küçük   bir   alana  odaklanarak  verilir.    

İçten   (brakiterapi)   radyasyon   tedavisi   uygulamasında,   prostat   içerisine  radyoaktif   çekirdekler   yerleştirilmesi   için   belirli   bir   süre   hastane   yatışı  gerekebilir.   Çekirdeklerin   yerleştirmesi   işlemi   bölgesel   anestezi   altında  bilgisayarlı  tomografi  veya  transrektal  ultrasonografi  eşliğinde,  kılavuz  iğnelerin  yardımı   aracılığıyla   yapılır.   Çekirdekler   geçici   veya   kalıcı   olabilir.   Geçici   olarak  yerleştirilen  bir  çekirdek  çıkarıldığında,  vücutta  radyoaktivite  kalmaz.  Kalıcı  bir  çekirdeğin  içerdiği  radyasyon  genelde  çevredeki  diğer  insanlara  zarar  vermez.    

Radyasyon   tedavisi   süresince   hastalar   kendilerini   yorgun,   halsiz  hissedebilirler.  Hastalarda   ishal,  sık   idrara  çıkma,   idrar  yaparken  rahatsızlık  hissi   olabilir.   Ayrıca,   hastalara   dıştan   radyasyon   tedavisi   uygulandığında,  ışının   verildiği   bölgede   ciltte   kızarıklık,   kuruluk   ve   gerginliğe   sıkça  rastlanılır.   Işının   uygulandığı   kasık   bölgesindeki   tüyler   dökülebilir.  Uygulanan  radyasyon  miktarına  bağlı  olarak  tüy  dökülmesi  geçici  veya  kalıcı  olabilir.  

Radyasyon   tedavisi   sonrası   peniste   sertleşme   zorluğu   gelişmesi   sık  karşılaşılan   bir   yan   etkidir.   Radyasyon   tedavisi   sonrasında   inatçı   ishal,  dışkıdan   kan   gelmesi   veya   barsak   tıkanıklıkları   gibi   sindirim   sistemi;   sık  idrara   çıkma,   idrar   yaparken   zorlanma,   idrar   yaparken   yanma   gibi   idrar  yollarıyla  ilgili  şikayetler  görülebilecek  diğer  yan  etkilerdir.  

Radyasyon   tedavisinden   önce   hastaların   doktora   sormak   isteyeceği   bazı  sorular  şunlar  olabilir:  

� Bu  tedavinin  amacı  nedir?  

� Radyasyon  tedavisinin  işe  yaradığını  nasıl  anlayacağız?  

� Tedavim  ne  zaman  başlayacak  ve  bitecek?  

� Tedavi  süresince  kendimi  nasıl  hissedeceğim?  

Page 9: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

9

� Tedavi  süresince  kendime  nasıl  bakmalıyım?  

� Tedavi  süresince  normal  aktivitelerime  devam  edebilecek  miyim?  

� Tedavinin  yan  etkileri  neler  olacak?    

Hormon  Tedavisi:  Prostat  kanseri  hücreleri  büyümek  ve  çoğalmak  için  erkeklik  hormonlarına   (testosteron)   gereksinim   duyarlar.   Bu   nedenle,   prostat   kanseri  tedavisinde  kandaki  erkeklik  hormonu  seviyesinin  düşürülmesi  veya  hormonun  hücrelere   etkisinin   engellenmesi   önemli   yer   tutar.   Vücudun   başka   yerlerine  yayılmış  olsalar  da,  hormon  seviyesindeki  düşüş  tüm  kanser  hücrelerini  etkiler.  Bu  nedenle  hormon  tedavisi  sistemik  bir  tedavidir.  

Hormon  tedavisi  nasıl  yapılır?  

Hormon   tedavisi   farklı   şekillerde   uygulanabilir.   Ameliyatla   hayaların  (testislerin)   alınması   yöntemine   “Orşiektomi”   denir   ve   erkeklik   hormonunun  ana  kaynağı  kalıcı  olarak  ortadan  kaldırılmış  olur.  Orşiektomi  sırasında  hastanın  ağrı   duyması   sadece   testis   çevresine   yapılan   ilaçlarla   veya  bölgesel   anesteziyle  önlenir.   Bu   ameliyat   testislerin   tamamen   alınması   veya   testislerinin   alınmasını  estetik   kaygıyla   istemeyenlerde   sadece   erkeklik  hormonunun  üretildiği   testisin  iç  kısmının  çıkarılması  (subkapsüler  orşiektomi)  şeklinde  yapılabilir.    

Aylık   ya   da   üç   ay   aralarla   yapılan   iğne   tedavileri   (LHRH-­‐agonisti   ilaçlar)  hormon   tedavisinin   bir   başka   şeklidir.   Bu   ilaçlar   testislerin   erkeklik   hormonu  üretmesini  engellerler.  

Orşiektomi   sonrasında   veya   LHRH-­‐agonisti   tedavisiyle   hayalardan   erkeklik  hormonu  üretimi  durdurulsa  da  böbreküstü  bezleri  az  miktarda  da  olsa  erkeklik  hormonu   üretimini   sürdürmektedir.   Bu   hormonların   etkisini   engellemek   için  tablet   şeklindeki   “antiandrojen,   androjen   reseptör   blokeri”   olarak  isimlendirilen   ilaçlar  kullanılır.  Orşiektomi  veya  LHRH-­‐agonisti   ilaçlarla  birlikte  antiandrojen  ilaçların  kullanımına  “Tam  Androjen  Blokajı”  adı  verilmektedir.  

Orşiektomi   ve   LHRH-­‐analogları   gibi   vücuttaki   erkeklik   hormonlarını  ortadan  kaldıran   tedaviler   sıklıkla   cinsel   istek  kaybı,   sertleşme  problemleri,  meme  başlarında  hassasiyet  ve  tedavinin  ilerleyen  dönemlerinde  kemiklerde  kısmen  erime  (osteoporoz)  gibi  yan  etkilere  yol  açabilirler.    

Vücutta   testosteron   seviyesinin   düşmesiyle,   tümör   büyümesi   yavaşlar   ve  hastanın   durumunda   belirgin   bir   düzelme   gözlenir.   Ancak   hormonal  tedavinin  hastalık  üzerindeki  etkisi  yaşam  boyu  sürmeyebilir.  Belirli  bir  süre  sonra   hastalık   testosteron   düzeyleri   çok   düşük   olmasına   rağmen   ilerleme  gösterebilir.   Bu   durumda   ikinci   kuşak   hormon   tedavileri   ve   ardından  kemoterapi  uygulaması  gerekebilir.  

İlaçlarla  Kanser  Tedavisi   (Kemoterapi):   Vücudun   diğer   kısımlarına   yayılmış  prostat   kanseri   hücrelerinin   çoğalması,   genellikle   erkeklik   hormonunu  ortadan  kaldıran  tedavilerle  bir  süre  kontrol  altına  alınabilir.  Bu  etki  çoğu  zaman  yıllarca  sürebilir.   Ancak   zamanla   prostat   kanser   hücreleri   hiç   erkeklik   hormonu  bulunmayan  bir  ortamda  da  büyüyebilecek  hale  gelebilirler.  Hormon  tedavisinin  yetersiz  kaldığı  bu  durumlarda  farklı  ilaçlarla  ek  tedaviler  uygulanır.    

Her   kemoterapi   ilacının   kendine   özgün   yan   etkileri   olduğu   için   tedaviler  

Page 10: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

10

arasında   farklılıklar   gözlenir.   Karaciğer,   kemik   iliği   gibi   dokularda   işlev  bozuklukları,   saç  dökülmesi,   hafif-­‐orta  derecede  bulantı-­‐kusma  yakınmaları,  bacaklarda   şişme   prostat   kanseri   tedavisinde   kullanılan   kemoterapi  ilaçlarının  önde  gelen  yan  etkileridir.    

 

 

 

 

Prostatın  çevresindeki  dokularla  beraber  tümüyle  çıkartılması  işlemine  'radikal  prostatektomi'  denilmektedir.  Ameliyatta  ek  olarak  lenf  bezleri  de  çıkartılmaktadır.    

Radyoterapi,  kanser  hücrelerini  öldürmek  için  vücut  dışından  veya  içinden  prostat  dokusuna  ışın  (radyasyon)  uygulanmasıdır.    

Hormon  tedavisi  ile  prostat  kanser  hücrelerini  büyüten  testosteron  hormonunun  azaltılması  hedeflenmektedir.    

Bu  üç  tedavi  yöntemi  dışında  hastalığın  evresine  göre  başka  yöntemler  de  (kemoterapi,  immünoterapi)  uygulanabilir.  Kanser  hücrelerinin  kemiklere  yayılması  halinde  de  uygulanacak  farklı  tedavi  yöntemleri  bulunmaktadır.  

Her  tedavi  yöntemi  bazı  yan  etkilere  sebep  olur.  

Page 11: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

11

TEDAVİ  SONRASI  İZLEM  

Prostat   kanseri   hastalarına   tedavilerinin   tamamlanmasından   sonra  düzenli   aralıklarla   ürolog   kontrolu   yapılması   zorunludur.   Tedavileri  uygulayan  ürologlar,  hastalarına  uygun  bir  izlem  takvimi  belirleyeceklerdir.    

Tedavi   sonrası   izlemde   amaç   hastalığın   halen   kontrol   altında   kalışını  belirlemek   ve  hastalığın  nüks   etmesi   durumunda   yeni   tedavi   programlarına  erken   başlamaktır.   Ayrıca   tedavilere   bağlı   gelişebilecek   olası   yan   etkiler  değerlendirilerek,  bunlara  yönelik  tedavi  planlaması  yapılabilir.    

İzlemde   fizik   muayene,   kan   (özellikle   PSA   testi)   ve   idrar   tahlilleri,  görüntüleme  yöntemleri   (akciğer   ve   kemik   filmleri,   kemik   sintigrafisi,   karın  ultrasonografisi,   bilgisayarlı   tomografi,   manyetik   rezonans,   PET-­‐Tomografi)  kullanılabilir.  

 

KANSER  HASTALARININ  BESLENMESİ  

Kanser   tedavisi   uygulanan   hastalarda   iyi   ve   sağlıklı   beslenme   önemlidir.  İyi  beslenen  hastalar  kendilerini  daha  iyi  hissederler  ve  daha  fazla  enerjileri  olur.  Kanser  tedavisi  sırasında  ‘iyi  beslenememeden’  kilo  kaybını  engellemek  için  yeterli  kalori  ve  protein  almak,  tekrar  güç  kazanmak  ve  sağlıklı  dokuların  oluşmasını  sağlamaktır.  

Tedavi   sırasında   iyi   beslenmek   iştahlarını   tamamen   kaybeden   hastalarda  çok   zordur.   İştah   kaybına   ek   olarak,   bulantı   ve   kusma   gibi   tedavinin   sıkça  karşılaşılan  yan  etkileri  yemek  yemeyi  iyice  zorlaştırır,  hastalar  yiyeceklerin  tadını   alamayabilirler.   Bunun   yanında,   tedavi   altındaki   hastalar   yorgun   ve  rahatsız  oldukları  anlarda  yemek  yemek  istemezler.  

Doktorlar,   hemşireler   ve   diyetisyenler   tedavi   süresince   iyi   beslenme  konusunda   önerilerde   bulunabilirler.   Hastalar   ve   hasta   yakınları    doktorlarının   önereceği   diğer   kaynaklardan   kanser   hastalarının   beslenmesi  konusunda  bilgi  alabilirler.  

KANSER  HASTALARINDA  DESTEK  TEDAVİ  

Ciddi  bir  hastalıkla  yaşamak  çok  zor  bir  olaydır.  Kansere  yakalanmış  bireyler  veya  onlara  bakan  kişiler  çeşitli  problemler,  zorluklarla  karşılaşacaklardır.  Eğer  hasta  ve  yakınları  yeterince  bilgilendirilir,  gerektiğinde  destek  tedavi  sağlanırsa  hastalıkla  daha  kolay  mücadele  edebilirler.    

Hasta   ve   yakınlarının   hastalığı   kabullenmelerinin   yanı   sıra   bu   soruna   karşı  mücadele  etmek  için  birbirlerine  destek  olmaları  çok  önemlidir.  Ayrıca,  hastalar  aynı  hastalığa  yakalanmış  kişilerle  sorunlarını  konuşmayı  yararlı  bulabilirler.  Bu  durumda   hastalıkla   mücadele   konusunu   veya   tedavilerin   etkinliğini  tartışabilecekleri  destek  gruplarına  katılmaları  önerilir.  Ancak  her  hastanın  farklı  olduğunu  akılda   tutulmalı,   her   ikisi   de   aynı   tip  kansere  yakalanmış  olsalar  bile  bir  hastada  faydalı  olan  bir  tedavi  biçiminin  diğer  hastada  işe  yaramayabileceği  ya  da  ciddi  yan  etkilere  neden  olabileceği  hatırda  tutulmalıdır.    

Kanser   hastaları,   işlerini   kaybetme,   ailelerinin   geleceği   ve   günlük  aktivitelerine   devam   edememe   gibi   endişeleri   yaşarlar.   Tıbbi   testler,   tedaviler,  

Page 12: Prostat’Kanseri’Hakkında’Bilmeniz’Gerekenler’uroonkoloji.org/wp-content/uploads/2015/08/prostat-kanseri-bilgilendirme.pdf · Prostat(kanseri(gelişimine(yol(açan(sebepler(tamolarak(saptanamadığı(için

12

hastanede   yatma   ve   tedavi   faturaları   yine   ortak   kaygılarıdır.   Doktorlar,  hemşireler   ve   diğer   sağlık   personeli,   tedavi,   çalışma   ve   diğer   aktivitelerle   ilgili  soruları  cevaplandırabilirler.  

Sonuç   ne   olursa   olsun,   hasta   ve   yakınları   endişelerini   birbirleriyle   açık  yüreklilikle  konuşarak   tedavi   öncesi   ve   sonrası   dönemlerde  birbirlerine  destek  olmanın  yollarını  bulmalıdırlar.  

 

*:  Üroonkoloji  Derneği  Prostat  Kanseri  Çalışma  Grubu  tarafından  hazırlanmıştır.