mİr kuzey 368 sayi

10
www.gazetekuzey.com 22 NİSAN 2013 PAZARTESİ FATSA’DAN KARADENİZ’E GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE YIL: 2 SAYI:368 FİYAT: 50 Krş. SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN 02 UĞURBAŞ 05 Cehenneme Gidiyorum, Gelen Var Mı? Mehmet Sabri Kelle Muhasebecileri PUSULA Mustafa Kemal KAYMAK 03 Çapulcu, Terbiyesiz, Edepsiz, Provokatör “Türkiye’nin En Borçlu 3 Belediyesinden Biriyken, Bu Projeleri Hangi Parayla Yapacaksın?” Geçtiğimiz günlerde Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda gerçekleştirdiği programla 5 büyük projesini kamuoyuna tanıtan Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın bu pro- jelerini siyasilerin ve vatandaşların bir kısmı desteklerken bir kısmı da eleştiriyor. Projenin Hüseyin Anlayan’a ait olmadığını iddia eden Mustafa Sade: “Meydanı genişletme projesi Hüseyin Anla- yan’ın projesi değildir. Meydan projesini Mustafa Çamaş za- manında biz hazırlamıştık. Dolayısıyla bizim projemizdi. Hü- seyin Anlayan sadece binaların istimlâk edilmesi konusunda bir çalışma yapmıştır. Meydana, geçmiş belediyelerin hatası nedeniyle yapılan binaların istimlâkının, kendi döneminde belediyeyi 10 milyon TL zarara uğrattığını gören bir başkan bundan 15-20 yıl sonrasını düşünmeyerekaynı hatayı Hükü- met Konağı’nın önünde yaptı. Mustafa Sade: “Ben kamuoyu adına soruyorum: ‘Açıkla- nan projelerin hangisinin maddi değeri ortaya çıkarıldı? Eğer maliyeti belirlendiyse neden kamuoyuyla paylaşılmıyor?’ Hiç- birinin maddi değeri belli değil. Fatsa Belediyesi, şu anda Tür - kiye’nin en borçlu 3 belediyesinden biri. Resmi olarak yaklaşık 60 milyon TL borcu var. Hatta bu konu ulusal medya tarafın- dan paylaşıldı. Belediyenin parası yok. Kültür Sarayı için Kültür Bakanlığı’ndan 2 milyon TL, Spor Kompleksi için de Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bir miktar ödenek alındı. Dolayısıyla büyük projeler için ödeneklerin alındığını göz önüne alırsak yaklaşık 60 milyon TL nereye harcandı? Bu para nerede? Bu kadar borcun içerisinde açıklanan projeler hangi parayla yapı- lacak? Bu projeler 50 yıllık mı, 30 yıllık mı, 10 yıllık mı? Ne kadar sürede tamamlanacaklar? Ancak kameraların karşısına geçip süslü süslü anlatıyorlar” dedi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa Belediye Başkan Adayı Mustafa Sade, projeleri değerlendirerek, Başkan Anlayan’a bazı sorular yöneltti. Sade, “Türkiye’nin En Borçlu 3 Belediyesinden Birisin, Bu Projeleri Han- gi Parayla Yapacaksın?” dedi. Sayfa 4’te “Meydan Projesi Onun Değil” “60 Milyon Tl Nereye Harcandı?” “Zaferimizi Fatsa Halkıyla Kutlayacağız” Yerel seçimlere 1 yıl gibi uzun bir zaman olmasına rağ- men, siyasi partiler adeta yarın seçim varmışçasına çalışma- lara başladı. Mevcut, AK Parti’li Fat- sa Beledi- ye Başkanı Hüseyin Anlayan bun- dan birkaç ay önce ‘seçime hazırız’ diyerek yeniden aday olduğunun sinyal- lerini verirken, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Fatsa’da se- çime 2. kez Mustafa Sade’nin adaylığıyla gireceklerini söyle- mişti. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Örgütünden konuyla ilgili ses seda çıkma- yınca kamuoyu da merakla CHP’nin seçimde nasıl bir yol izleyeceğini gözlemlemeye baş- ladı. Bazı kesimlerde CHP’nin aday göstermeyeceği ve se- çimde farklı yollar izleyeceği de- dikodusu yayılmaya başlamıştı. Bunun üzerine CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi, söylen- tilerin saçma ve yersiz olduğu- nu dile getirerek, bunları ortaya atanlara tepki gösterdi. Sayfa 5’te Serbest Kürsü 7’de “2013 yılında Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok” “Üç Ayda Bin 200 Kişi Kârdayız” AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener yine gündem oluşturacak açıklamalar yaptı. Şener, çözüm sürecine ilişkin yaptığı değerlendir - mede “ 2012 yılbaşı Ocak-Nisan döneminde dağda ya da şehirde kaybettiğimiz insan sayısı yaklaşık bin 200. Bunlar bu memleketin evlatları. Kimisi kandırılıyor ihanet için kurşun sıkıyor, kimisi vatan müdafaası için kurşun sıkıyor ama bunların hepsi bizim varlığımız. 2013 yılında ise Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok. Yani üç ayda bin 200 kişi kar - dayız” dedi. Sayfa 3’te Sarmaşık Köyü’nde Neler Oluyor? Fatsa Ilıca Beldesi Sarmaşık köyünde Hamide Güleç’e ait ev yandı. Hamide Güleç’in 40 yıl önce vatandaşların yardımıyla yapmış olduğu ev yandı ve geriye sade- ce külleri kaldı. Evin neden, nasıl yandığı konusunda herhangi bir açıklama yapılmazken, Güleç ai- lesi ve köy sakinleri kundaklama olabileceğini iddia etti. Bu olaydan sonra Sarmaşık köyünde herkes gölgesinden bile korkar oldu. Son haftalarda ya- şanan yangın ve taşlama olayları ve bu yöndeki söylentiler köy hal- kını sokağa çıkamaz hale getirdi. Geçtiğimiz hafta Güleç ailesinin başına gelenler köy halkını tedir - gin etti. Sayfa 3’te Fatsalılar, Projeler İçin Ne Düşünüyor? Genç Müdür, Genç’in ‘imkânsızım’ isimli Şiir Kitabı Çıktı HSBC Bank Fatsa Şube- si Müdürü Atakan Genç, ‘İm- kânsızım’ isimli bir şiir kitabı çıkardı. Genel olarak başa- rılı bir görüntü çizen kitabın hikâyesini anlatan Genç, gençlik yıllarından beri yazı yazmaya karşı bir tutkusu ol- duğunu ifade etti. Sayfa 2’de TYSD 85. Yılını Kutladı Türkiye Yardım Seven- ler Derneği Kuruluşunun 85.yıl dönümünü Dolunay Otel’de verdiği bir yemek - le kutladı.Ses sanatçıları, Yüksel Kaytaz, Kandemir Kaytaz ve Fulya söyledikleri türkü ve şarkılarla yemeğe renk kattılar. Sayfa 4’te Sertifikalarını i. Naim Şahin Verdi “iş Sağlığı ve Güvenliği Semineri Verildi” Fatsa Genç İş Adamları Der - neği (FAGİAD) ve KOSGEB iş- birliği ile hazırlanan ‘Girişimciliği Destekleme Kursu’nu tamam- layan 90 kursiyere sertifikaları verildi. Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda gerçekleştirilen tö- rene, İçişleri eski Bakanı Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin’de katıldı. Sayfa 6’da Fatsa Sanayici ve işadam- ları Derneği’nin düzenlemiş olduğu “İş sağlığı ve Güvenli- ğinde Yeni Dönem ve İşverene Yükümlülükleri” konulu seminer yapıldı. FASİAD Başkanı Hasan Gül, “Başta İş Sağlığı ve Gü- venliği Uzmanı Sayın Cevdet Türker olmak üzere, siz değerli katılımcılara çok teşekkür ede- rim” diye konuştu. Sayfa 6’da “Organ Parayla Alınıp Satılmaz” Fatsa İlçe Müftüsü Şenel Yılmaz, “Hem dinimiz hem de din görevlileri olarak organ bağışını destekliyoruz. Ancak organ bağışı da belli şartları taşımak kaydı ile caizdir. Organ karşılığın da alıcıdan veya her hangi bir kişi- den ücret talep edilmesi caiz değildir.” Sayfa 4’te “Tüm Yollar Denendikten Sonra Başvurulacak” Son günlerde konuşulan Kamu Denetçili- ği Kurumu ile ilgili vatandaşların merak ettiği birçok konu var. Özellikle ku- rumun faaliyet amacının ne olduğunu ve hangi durum- larda bu kuruma başvura- cağını net olarak bilmeyen vatandaşların akılların- daki soru işaret- lerini Fatsa Kay- makamı Bekir Atmaca cevap- ladı. Sayfa 8’de

Upload: kuzey-gzt

Post on 29-Mar-2016

242 views

Category:

Documents


4 download

DESCRIPTION

MİR KUZEY 368 SAYI

TRANSCRIPT

Page 1: MİR KUZEY 368 SAYI

www.gazeteku

zey.c

om

22 NİSAN 2013 PAZARTESİ

FATSA’DANKARADENİZ’E

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE YIL: 2 SAYI:368 FİYAT: 50 Krş.

SATIRB

AŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

02

UĞURBAŞ

05

Cehenneme Gidiyorum, Gelen Var Mı?

Mehmet Sabri

KelleMuhasebecileriP

US

ULA

Mustafa Kemal KAYMAK

03

Çapulcu, Terbiyesiz, Edepsiz, Provokatör

“Türkiye’nin En Borçlu 3 Belediyesinden Biriyken,

Bu Projeleri Hangi Parayla Yapacaksın?”

Geçtiğimiz günlerde Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda gerçekleştirdiği programla 5 büyük projesini kamuoyuna tanıtan Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın bu pro-jelerini siyasilerin ve vatandaşların bir kısmı desteklerken bir kısmı da eleştiriyor.

Projenin Hüseyin Anlayan’a ait olmadığını iddia eden Mustafa Sade: “Meydanı genişletme projesi Hüseyin Anla-yan’ın projesi değildir. Meydan projesini Mustafa Çamaş za-manında biz hazırlamıştık. Dolayısıyla bizim projemizdi. Hü-seyin Anlayan sadece binaların istimlâk edilmesi konusunda bir çalışma yapmıştır. Meydana, geçmiş belediyelerin hatası nedeniyle yapılan binaların istimlâkının, kendi döneminde belediyeyi 10 milyon TL zarara uğrattığını gören bir başkan bundan 15-20 yıl sonrasını düşünmeyerekaynı hatayı Hükü-met Konağı’nın önünde yaptı.

Mustafa Sade: “Ben kamuoyu adına soruyorum: ‘Açıkla-nan projelerin hangisinin maddi değeri ortaya çıkarıldı? Eğer maliyeti belirlendiyse neden kamuoyuyla paylaşılmıyor?’ Hiç-birinin maddi değeri belli değil. Fatsa Belediyesi, şu anda Tür-kiye’nin en borçlu 3 belediyesinden biri. Resmi olarak yaklaşık 60 milyon TL borcu var. Hatta bu konu ulusal medya tarafın-dan paylaşıldı. Belediyenin parası yok. Kültür Sarayı için Kültür Bakanlığı’ndan 2 milyon TL, Spor Kompleksi için de Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bir miktar ödenek alındı. Dolayısıyla büyük projeler için ödeneklerin alındığını göz önüne alırsak yaklaşık 60 milyon TL nereye harcandı? Bu para nerede? Bu kadar borcun içerisinde açıklanan projeler hangi parayla yapı-lacak? Bu projeler 50 yıllık mı, 30 yıllık mı, 10 yıllık mı? Ne kadar sürede tamamlanacaklar? Ancak kameraların karşısına geçip süslü süslü anlatıyorlar” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa Belediye Başkan Adayı Mustafa Sade, projeleri değerlendirerek, Başkan Anlayan’a bazı sorular yöneltti. Sade, “Türkiye’nin En Borçlu 3 Belediyesinden Birisin, Bu Projeleri Han-gi Parayla Yapacaksın?” dedi.

Sayfa 4’te

“Meydan Projesi Onun Değil” “60 Milyon Tl Nereye Harcandı?”

“Zaferimizi Fatsa Halkıyla Kutlayacağız”Yerel seçimlere 1 yıl gibi

uzun bir zaman olmasına rağ-men, siyasi partiler adeta yarın seçim varmışçasına çalışma-

lara başladı. Mevcut, AK Parti’li Fat-sa Beledi-ye Başkanı H ü s e y i n

Anlayan bun-dan birkaç

ay önce ‘seçime hazırız’ diyerek yeniden aday olduğunun sinyal-lerini verirken, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Fatsa’da se-çime 2. kez Mustafa Sade’nin adaylığıyla gireceklerini söyle-mişti. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Örgütünden konuyla ilgili ses seda çıkma-yınca kamuoyu da merakla CHP’nin seçimde nasıl bir yol izleyeceğini gözlemlemeye baş-ladı. Bazı kesimlerde CHP’nin aday göstermeyeceği ve se-çimde farklı yollar izleyeceği de-dikodusu yayılmaya başlamıştı. Bunun üzerine CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi, söylen-tilerin saçma ve yersiz olduğu-nu dile getirerek, bunları ortaya atanlara tepki gösterdi.

Sayfa 5’te

Serbest

Kürsü7’de

“2013 yılında Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok”

“Üç Ayda Bin 200 Kişi Kârdayız”

AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener yine gündem oluşturacak açıklamalar yaptı. Şener, çözüm sürecine ilişkin yaptığı değerlendir-mede “ 2012 yılbaşı Ocak-Nisan döneminde dağda ya da şehirde kaybettiğimiz insan sayısı yaklaşık bin 200. Bunlar bu memleketin

evlatları. Kimisi kandırılıyor ihanet için kurşun sıkıyor, kimisi vatan müdafaası için kurşun sıkıyor ama bunların hepsi bizim varlığımız. 2013 yılında ise Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok. Yani üç ayda bin 200 kişi kar-dayız” dedi. Sayfa 3’te

Sarmaşık Köyü’nde Neler Oluyor?

Fatsa Ilıca Beldesi Sarmaşık köyünde Hamide Güleç’e ait ev yandı.

Hamide Güleç’in 40 yıl önce vatandaşların yardımıyla yapmış olduğu ev yandı ve geriye sade-ce külleri kaldı. Evin neden, nasıl yandığı konusunda herhangi bir açıklama yapılmazken, Güleç ai-lesi ve köy sakinleri kundaklama

olabileceğini iddia etti.Bu olaydan sonra Sarmaşık

köyünde herkes gölgesinden bile korkar oldu. Son haftalarda ya-şanan yangın ve taşlama olayları ve bu yöndeki söylentiler köy hal-kını sokağa çıkamaz hale getirdi. Geçtiğimiz hafta Güleç ailesinin başına gelenler köy halkını tedir-gin etti. Sayfa 3’te

Fatsalılar, Projeler İçinNe Düşünüyor?

Genç Müdür, Genç’in

‘imkânsızım’ isimli Şiir Kitabı ÇıktıHSBC Bank Fatsa Şube-

si Müdürü Atakan Genç, ‘İm-kânsızım’ isimli bir şiir kitabı çıkardı. Genel olarak başa-rılı bir görüntü çizen kitabın hikâyesini anlatan Genç, gençlik yıllarından beri yazı yazmaya karşı bir tutkusu ol-duğunu ifade etti.Sayfa 2’de

TYSD 85. Yılını KutladıTürkiye Yardım Seven-

ler Derneği Kuruluşunun 85.yıl dönümünü Dolunay Otel’de verdiği bir yemek-le kutladı.Ses sanatçıları, Yüksel Kaytaz, Kandemir Kaytaz ve Fulya söyledikleri türkü ve şarkılarla yemeğe renk kattılar. Sayfa 4’te

Sertifikalarını i. Naim Şahin Verdi

“iş Sağlığı ve Güvenliği Semineri Verildi”

Fatsa Genç İş Adamları Der-neği (FAGİAD) ve KOSGEB iş-birliği ile hazırlanan ‘Girişimciliği Destekleme Kursu’nu tamam-layan 90 kursiyere sertifikaları verildi. Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda gerçekleştirilen tö-rene, İçişleri eski Bakanı Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin’de katıldı. Sayfa 6’da

Fatsa Sanayici ve işadam-ları Derneği’nin düzenlemiş olduğu “İş sağlığı ve Güvenli-ğinde Yeni Dönem ve İşverene Yükümlülükleri” konulu seminer yapıldı. FASİAD Başkanı Hasan Gül, “Başta İş Sağlığı ve Gü-venliği Uzmanı Sayın Cevdet Türker olmak üzere, siz değerli katılımcılara çok teşekkür ede-rim” diye konuştu. Sayfa 6’da

“Organ Parayla Alınıp Satılmaz”

Fatsa İlçe Müftüsü Şenel Yılmaz, “Hem dinimiz hem de din görevlileri olarak organ bağışını destekliyoruz. Ancak organ bağışı da belli şartları taşımak kaydı ile caizdir. Organ karşılığın da alıcıdan veya her hangi bir kişi-den ücret talep edilmesi caiz değildir.” Sayfa 4’te

“Tüm Yollar Denendikten Sonra Başvurulacak”

Son günlerde konuşulan Kamu Denetçili-ği Kurumu ile ilgili vatandaşların merak ettiği

birçok konu var. Özellikle ku-rumun faaliyet amacının ne olduğunu ve hangi durum-larda bu kuruma başvura-cağını net olarak bilmeyen

vatandaşların akılların-daki soru işaret-lerini Fatsa Kay-

makamı Bekir Atmaca cevap-

ladı.Sayfa 8’de

Page 2: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 2

Kanlanma, yanma, batma şikâyetleriyle görülen pterijium, ilerleyen aşamada kalıcı görme kusurlarına yol açıyor. Hastalık, açık havada çalışan ve güneş ışı-ğına doğrudan maruz kalanlarda daha sık görülüyor.

Halk arasında “kuş kanadı” veya “gözde et yürü-mesi” olarak adlandırılan pterijium, Türkiye’de % 2-4 oranında görülüyor. Sadece estetik bir sorun olmayan pterjium, genellikle sadece kızarıklık olarak algılandığı için tedavide geç kalınıyor. Ancak erken dönemde sa-dece kızarıklık olmasına rağmen kornea üzerine yürü-düğünde yapıştığı yerde deformasyona ve lekeye ne-den olan hastalık, sonradan tedavi edilse dahi sebep olduğu astigmat ve leke, kişinin görme kalitesini olum-suz etkiliyor.

Pterijiumun, gözün beyaz kısmından renkli kısmına ilerleyen bir et parçası şeklinde görüldüğünü anlatan Prof. Dr. Ömer Kamil Doğan, “Başlangıçta zaman za-man kanlanma, yanma ve batma gibi şikâyetlere yol açar. İlerlemeye devam ederse önce astigmatizmaya neden olur. Pupilla alanına yaklaşıp o bölgeyi kenardan kaplamaya başladığı safhada ise kalıcı görme kusurları meydana gelir. Pterjiumda birinci etken genetik yatkın-lıktır, ailesinde hastalık olanlarda görülme ihtimali artar. İkinci sorumlu ise güneş ışınlarıdır” dedi.

Prof. Doğan, pterijiumun erkeklerde görülme sıklığı-nın kadınlara göre iki kat fazla olduğunu belirterek, “Bu farklılık erkeklerin dış ortamlarda daha fazla bulunma-larına bağlanmıştır. Çiftçilik, denizcilik ve inşaat işçiliği gibi meslek gruplarında olup, açık havada çalışmak durumunda kalanların ise bu rahatsızlıktan korunmak için mutlaka güneş gözlüğü kullanmaları gerekir. Ayrı-ca pterijiumun görülme sıklığı yaşla birlikte artar” diye konuştu.

AMELİYAT NE ZAMAN GEREKİR?Erken dönemde kızarıklık ve yanma için kullanılan

damlalar şikayetleri azalttığını, ilerlemiş aşamada cer-rahi tedavi uygulandığını aktaran Prof. Doğan’ın verdiği bilgilere göre, gözde belirgin bir rahatsızlık oluşturu-yorsa (kızarıklık, batma, sulanma gibi) görme bozuk-luğuna yol açıyorsa, göz bebeğine doğru ilerleyerek görmeyi tehlikeye düşürüyorsa, estetik bakımdan has-tayı rahatsız eden bir kusur oluşturuyorsa ve diğer tıbbi zorunluluk hallerine neden oluyorsa pterijium ameliya-tı yapılıyor. Ameliyat esnasında uygulanan metotlarla hastalığın tekrarlama olasılığı minimuma indiriliyor.

Sağlık

Güneş IşığıPterijiumu Tetikliyor

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüNusret Yeşiller

Genel Yayın YönetmeniEngin Yaran

Sayfa EditörüEmrah Çoşkun

İnternet EditörüÇiğdem Akyol

DağıtımŞah Medya Ajans

Haber MüdürüBetül Yeşiller

Muhabirler Resul Koşar

Beytullah ŞekerOğuzhan Yılmaz

Haber MerkeziAhmet AlkanFatma CanlıHamdi Büklü

ReklamErkan Kaş

Grafikerİlkay Yeşiller

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım

www.yesillermatbaa.com

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDUTel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12E-Posta : [email protected]

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Gazetemiz İHA Abonesidir.

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Yayın Türü Yerel Süreli

www.gazetekuzey.com

Evet şaka değil. Cehenneme gidiyorum.Şu evrende yüce yaradan hiç bir şeyi lüzumsuz yarat-

mamıştır, Cehennem de bunlardan biri.“Kendimi bildim bileli” diye başlarlar ya söze hep, işte

ben de öyle başlayayım.Kendimi bildim bileli, bu güne dek hiç kimseniN ağzın-

dan şu sözleri duymadım.- Ben yalancıyım, ben zalimim, ben üçkağıtçıyım, ben

hainim, ben hırsızım…Eee, milyarlarca insan var şu dünyada, bunlardan hiç

biri kendini yalancı, zalim,üçkağıtçı, hain hırsız görmüyor-sa, ortalık, yalandan, zulümden, üçkağıttan, dalavereden, ihanetten hırsızlıktan geçilmiyorsa ee, cehennem de boş duracak değil elbet.

Bunlar sütten çıkmış ak kaşık iseler ve cennete gide-cekse iş başa düşüyor dedim ben de. Onlarla cennete gitmektense CEHENNEME gitmeye karar verdim.

Benimle gelen var mı bakalım.İnsanoğlu en azından şunu düşünür.Eğer beni düşmanım alkışlıyorsa, yanlış yapıyorumdur.

Eğer kanı bozuk veya sütü bozuklar beni alkışlıyorsa önce aynaya bakıp gözümü kapatıp düşünmem gerekmez mi?.

Yooo, hayır düşünmemek gerek. En tehlikeli şey bu günlerde düşünmek.

Hele hele düşünce üretmek. Düşünürsen KÖTÜ birisin. Düşünceni açıklarsan, KAKA birisin, bunu yaymaya

çalışırsan, zinhar YA SİNDİRİLMELİSİN, ya da YOK EDİL-MELİSİN.

Kafasıyla kepek üretmekten ve bir de SORUN üret-mekten başka yapacağı bir icraHALT olmayan insanlar hele bir de hasbelkader ………

Bundan sonrasını sansürledim. Öz denetim diye birşey var. Daha çok yaşamak isti-

yorum. Aykırı düşünce yok edilemiyorsa aykırı düşünce-nin sahibi veya sahipleri ya ilga ya da imha edilir. Dünyayı (serveti, makamı şanı sevdiğimden değil de bitirmeyi dü-şündüğüm birkaç eser var, onları gerçekleştirmeme mev-lam müsaade eder inşaallah.

Bu günlerde satrança sardım kafayı. Özellikle 2. ham-leden sonraki hamleler üzerinde çalışıyorum.

Akıl oyunları konusunda kendimi geliştirmem lazım. ÂKİL oyunu için seçilmediysek, dersimize çalışmamız la-zım.

İlkini kronolojik olarak kaçırdım. 1919 yılının Nisan ayın-da doğmamıştım.

2013 ün nisan ayında ise, henüz çömezdim. Satrancın 2. hamlesini anca kestirebiliyordum. Akıllı olmadığım için, bir sonraki yüzyılın AKİL ADAM listesine girmek için çalışı-yorum şimdilerde.

Bir yandan da kendimi CEHENNEME hazırlıyorum. Malum, herkes sütten çıkmış ak kaşık.

Umarım yazımı okuyup ta bana eşlik eden dostlar çı-kar.

Yoksa tek başıma cehennem …… burayı da sansür-ledim.

ÖZ denetimle SÖZlerimi sansürledim. GÖZlerim gör-mez, kulaklarım duymaz, ağzım konuşmaz olana kadar SUSMAYA çalışıyorum. Becerebilirsem ne ala. Becere-mezsem akıbetim belli.

Kalın sağlıcakla.Küresel ve ulusal konulara kafa yormaktan yerel konu-

lara eğilemez oldum. Yazılarımı yerelden takip eden okur-larım, bu günlerimi idare edin.

Yakında (ölmezsem veya öldürülmezsem)) bomba gibi yerel konularla buradayım.

Sevgi ve saygılarımla.

[email protected]

SATIRBAŞIYrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN

Cehenneme Gidiyorum, Gelen Var Mı?

HSBC Bank Fatsa Şubesi Müdürü Atakan Genç, ‘İmkânsızım’ isimli bir şiir kitabı çıkardı. Genel olarak başarılı bir görüntü çizen kitabın hikâyesini anla-tan Genç, gençlik yıllarından beri yazı yazmaya karşı bir tutkusu olduğunu ifade etti.

“5 Ay Sürdü”Kitabın yayın aşamasının 5 ay sür-

düğünü belirten Genç: “20’li yaşlarım-dan beri yazı yazma konusunda bir merakım var. Yazarak duygularımı daha iyi ifade ediyorum. O zamanlar birkaç şiir falan derken yaş ilerledikçe insa-nın bilgi birikimi ve hayat tecrübesi de artıyor. Dolayısıyla ortaya çıkan eserler de daha kaliteli oluyor. 20’li yaşlardan beri yazdığım şiirlerim karışık olarak bir köşede duruyordu. Peçeteye yazılmış olanlar bile vardı. Ayrıca kısa öyküler ve denemeler de karaladığım oluyor-du. 35’li yaşlarımdan sonra ciddi ola-rak öykü ve serbest tarzda denemeler yazmaya başladım. Gençken hep bir kitap çıkarmak istemiştim zaten. Şiirle-rimi tekrar ele alıp düzenledim ve dak-tilo ettim. Şiirlerin elden geçmesi, yayı-nevi bulma vs. derken yaklaşık 5 aylık çabamın ardından şiirlerimi bu kitapta toplamayı başardım” diye konuştu.

“Ticari Beklentim Yok”Kitaptan maddi bir beklentisi ol-

madığını ve manevi olarak büyük haz duyduğunu vurgulayan Genç: “Tica-ri hiçbir amacım yok. Sadece bunun içsel hazzını yaşamak istemiştim ve gerçekten buna değdi. Çok heyecan verici bir duygu. 1000 adet bastırdım, 500 adedini yayınevine bırakıp geri ka-lanı aldım. Aldıklarımdan 100 adedini Türkiye Yardım Sevenler Derneği Fatsa Şubesi’ne gelir elde etmeleri amacıyla bağışladım. Geri kalanları da eşime, dostuma hediye ediyorum. Kitabı oku-

yan dostlarımdan çok olumlu eleştiriler aldım. Bir bankacı olarak nasıl bu ka-dar duygusal olabildiğimi ve nasıl za-man bulduğumu sordular. Çok şaşır-dıklarını söylediler. Gerçekten özellikle zihinsel olarak çok yorucu bir meslek icra ediyorum. Bu işleri yaparken aynı zamanda aileme de zaman ayırmam gerekiyordu. Ben de genellikle hafta sonları birkaç saatimi ayırarak bu kitabı çıkardım” dedi.

Atakan Genç kimdir?Atakan Genç kendini ise şu şekilde

tanıttı: “1971 yılında Aybastı’da doğ-dum. Babam öğretmen, annem de hemşire olduğu için Aybastı’da görev yapıyorlardı. Bu nedenle Aybastı do-ğumluyum. 1 yıl sonra Mesudiye ilçesi-ne gittik, aslen de Mesudiyeliyiz. Ortao-kul 2’ye kadar eğitimime Mesudiye’de devam ettim. Ardından ailem, daha iyi şartlarda eğitim almamızı sağlamak için görevlerine Ordu’da devam etti-ler. Ordu Lisesi’nden mezun olduktan sonra eğitimime İzmir Dokuz Eylül Üni-versitesi Turizm ve Otelcilik bölümünde devam ettim. Mezun olduktan sonra uzun yıllar turizmde çalıştım. 1997 yı-lında Osmanlı Bankası’nın sınavını ka-zanarak bankacılık sektörüne girdim. Şu an HSBC Bankası’nda Fatsa Şube Müdürü olarak meslek hayatımı sürdü-rüyorum. Evli ve 2 çocuk babasıyım.”

Genç Müdür, Genç’in

‘İmkânsızım’ isimli Şiir Kitabı Çıktı

YİTİKFatsa Nüfus Müdürlüğünden almış

olduğum Nüfus Cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.

Erdal SÖZEN

Page 3: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 3

AK Parti Ordu Milletvekili İh-san Şener yine gündem oluştura-cak açıklamalar yaptı.

Şener, çözüm sürecine ilişkin yaptığı değerlendirmede " 2012 yılbaşı Ocak-Nisan döneminde dağda ya da şehirde kaybettiği-miz insan sayısı yaklaşık bin 200. Bunlar bu memleketin evlatla-rı. Kimisi kandırılıyor ihanet için kurşun sıkıyor, kimisi vatan mü-dafaası için kurşun sıkıyor ama bunların hepsi bizim varlığımız. 2013 yılında ise Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok. Yani üç ayda bin 200 kişi kardayız" dedi.

AK Parti Kumru İlçe Danışma Kurulu Toplantısı, AK Parti Kumru İlçe Binası'nda yapıldı. Toplantı-ya Milletvekili İhsan Şener'in yanı sıra Kumru Belediye Başkanı Ti-

cabi Civelek, AK Parti İlçe Başka-nı Yusuf Yalçuva, Korgan Beledi-ye Başkanı İhsan Güven, AK Parti Korgan İlçe Başkanı Sait Korgan, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Nimet Serpen, Gençlik Kolları Başkanı Cemal Kıyı ve partililer katıldı.

Toplantıda bir konuşma ya-pan Kumru Belediye Başkanı Ti-cabi Civelek, "Bizler her zaman olduğu gibi seçimlere üç ay kala hazırlık yapmıyoruz. Bizler ekip olarak her zaman seçimlere ha-zırlıklı ve çalışmalarımızı ona göre yapıyoruz. Ordu ilimiz büyükşe-hir oldu ve burada tüm ekibimiz ve insanlarımız olarak taşın altı-na elimizi koyduk. Ben buradan emeği geçenlere teşekkür ediyo-rum. Büyükşehir olmakla sorum-luluklarımız da köylerimize kadar

arttı. Daha şimdiden insanları-mız gelerek bizlerden malzeme ve yardım talep ediyorlar. Bizler daha önceden de bu tür yardım ve destekleri verdiğimiz için bir sıkıntımız yok. Köylerimizde nere-de bir sıkıntı var ise bizler orada olacağız. İlçemizde büyük bir kül-tür sarayına ihtiyaç vardır. Yakın bir zamanda böyle bir projenin çalışmasına başlayacağız ve en kısa zamanda da hizmete sok-mayı düşünüyoruz" dedi.

"PKK’ya Değil, Kürtlere Özgürlükleri Verildi" AK Parti Ordu Milletvekili

İhsan Şener de yaptığı konuş-mada, "Hükümetimiz ve Sayın Başbakanımızın risk alarak gir-diği çözüm süreci devletimiz ve milletimiz adına büyük fayda ve kazanımlar getirmektedir. Hükü-metimiz ve devletimiz asla kan dökülsün istemez. Bu sürecinde daimi olmasını arzu ediyoruz. Bir örnek verirsek 2012 yılbaşı Ocak-Nisan dönemi kaybettiği-miz insan sayısı yaklaşık bin 200, dağda ya da şehirde. Bunlar bu memleketin evlatları. Kimisi kan-dırılıyor ihanet için kurşun sıkıyor, kimisi vatan müdafaası için kur-şun sıkıyor ama bunların hepsi bizim varlığımız. 2013 yılında ise Ocak ve Nisan ayı arasında terör-den ölen bir kişi bile yok. Yani üç ayda bin 200 kişi kardayız. İnsan olarak bir kişinin bile sağ kalmış olması bizim için kazançtır. Bizim

inancımıza göre de böyledir. Do-layısıyla bu sürecin sükûnetle, su-huletle sona ereceğine dair inan-cımız tamdır ve bu kararlılığımız inşallah doğru sonuç verecektir. Efendim, 'PKK'ya ne verdiniz de bu adamlar şimdi silah bırakıyor' diyorlar. Arkadaşlar, PKK'ya veri-len hiçbir şey yok. Sadece yıllar-dır Türkiye'de her kesim olduğu gibi onlarında özgürlükleri, örgüt-lenme özgürlükleri, konuşmaları kısıtlıydı. Bir anne cezaevinde ço-cuğuyla Kürtçe konuşarak dertle-şemiyordu. Anne Türkçe bilmiyor. 'Sen oğlunla Kürtçe konuşamaz-sın'. Ne yapacak bu anne? Bu mantıklı bir şey değil. Bu mantık-sızlıklara zaten AK Parti hükümeti bu insanımıza layık olduğu öz-gürlük ve hakları vererek baştan bu yana kadar bunları düzeltme-ye çalıştı. Şu anda bu arkadaşla-rımızın Doğu ve Güneydoğu'daki PKK yanlısı ve BDP'li arkadaşları-mızın 'Türkiye Cumhuriyeti devleti bize şu özgürlüğümüzü kısıtladı, şu hakkımızı vermedi' diye mad-de kalmadı. Terörün tırnak içinde 'kendi adına haklı gerekçelerinin tamamı ortadan kalktı'. Dışişleri Bakanlığımız 10 yıldır diplomatik olarak, sizin sıcak olarak hisset-mediğiniz ama bir kuşatmayla bu PKK'yı parasal olarak, siyasi ola-rak, eğitim olarak, destekleyen bütün ülkelerde diplomatik iliş-kiye geçti ve bunların destekleri kesildi. Artık yapacakları çok faz-la bir şey yok" şeklinde konuştu

“2013 yılında Ocak ve Nisan ayı arasında terörden ölen bir kişi bile yok”

“Üç Ayda Bin 200 Kişi Kârdayız”

Fatsa Ilıca Beldesi Sarmaşık köyünde Hamide Güleç’e ait ev yandı.

Hamide Güleç’in 40 yıl önce vatandaşların yardımıyla yapmış olduğu ev yandı ve geriye sade-ce külleri kaldı. Evin neden, nasıl yandığı konusunda herhangi bir açıklama yapılmazken, Güleç ai-lesi ve köy sakinleri kundaklama

olabileceğini iddia etti.Bu olaydan sonra Sarmaşık

köyünde herkes gölgesinden bile korkar oldu. Son haftalarda yaşa-nan yangın ve taşlama olayları ve bu yöndeki söylentiler köy halkı-nı sokağa çıkamaz hale getirdi. Geçtiğimiz hafta Güleç ailesinin başına gelenler köy halkını tedir-gin etti.

“40 YILLIK EMEĞİM KÜL OLDU”Yaşlı gözlerle 40 yıllık emeğim

gitti diyen anne Hamide Güleç, “Ben nice emeklerle ve yardım-larla bu evimi yaptım, kimseye hiçbir zararım dokunmamıştır, hiç kimseye kin beslememişimdir. Benim evimi yaktılar, başkalarının da evi yanmasın. Yetkililer bu işe el atsın” dedi.

“GECELERİ EVLER TAŞLANIYOR”Köyde daha öncede gece-

leri evlerin taşlandığını söyle-yen komşuları Ömer Güleç ise, “2007 yılında da yine aynı köyde bir samanlık yangında kül olmuş, köyde büyük baş hayvanlarda

kaybolmuştu” dedi. Olaylarla ilgili olarak köy hal-

kı tedirgin olurken olayı güvenlik kuvvetlerine bildirdiklerini belirten köy sakinleri artık köyde gece-leri elimizde silahlarla geceleri nöbet tutuyoruz,çocuklarımızı dışarı çıkaramıyoruz,nereden ne geleceğini bilemiyoruz” şeklinde konuştular.

Sarmaşık Köyü Muhtarı Ad-nan Can’da yaptığı açıklamada, “Bu tür olaylar daha öncelerden de oluyordu, evler taşlanıyor, hayvanlar kayboluyordu. Tam olarak bizde anlam verebilmiş değiliz. Konu ile alakalı güvenlik güçleri araştırma başlattı. Sonuç-larını bekliyoruz” dedi.

Sarmaşık Köyü’nde Neler Oluyor?

/ Şahsüver ÇITIR

Vali Orhan Düzgün, beledi-yelerin mücavir alanları dışın-da kalan yerlerde, 3621 Sayılı Kıyı Kanunu ve 3194 Sayılı İmar Kanununa aykırı olarak yapılan

yapılara göz açtırılmadığını söy-ledi.

“46 Kaçak Yapıya 106.875 TL Ceza Uygulandı”İl Özel İdaresinin yetki ve so-

rumluluk alanında, kaçak yapı-laşmaya karşı etkin bir mücade-le verildiğini belirten Vali Orhan Düzgün, “İl Özel İdaresi denetim elemanlarınca köylerde yapılan denetim ve şikayetler neticesin-de, 2012 yılı içinde yapı izni al-madan inşa edilen 32 adet kaçak yapı tespit edilmiş ve bu yapıla-ra 77.401 TL ceza uygulanmıştır. 2013 yılının ilk dört ayında ise 14 adet kaçak inşaat faaliyeti tespit edilmiş olup, 29.474 TL ceza tat-bik edilmiştir” dedi.

“Köy Yerleşik Alan Çalışmaları Yapıldı” Köylerde, Köy Yerleşik Alanı

çalışmalarının tamamlandığını ifade eden Vali Düzgün, “Köyler-de yapılacak yapılar, ‘Köy Yerle-şik Alanı’ içinde yapılacak yapı-lar ve ‘Köy Yerleşik Alanı’ dışında yapılacak yapılar olarak iki şekil-de değerlendirilmektedir. İl Özel İdaresince, ilimiz genelindeki tüm köylerde ‘Köy Yerleşik Alanı’ belirleme çalışmaları tamamlan-mıştır. Köylerde yapılacak her türlü yapılar, imar mevzuatı ge-reğince izne ve ruhsata tabidir. İl Özel İdaresinden izin ve ruhsat alınmadan yapılan yapılar, kaçak yapı sayılmakta ve cezai işlem

uygulanmaktadır” diye konuştu. “Yapı İzni ve Ruhsat Alınması Şart” Köylerde yapı inşa edecek

vatandaşların, inşaatlarına baş-lamadan önce mutlaka İl Özel İdaresine başvurması gerektiği-ni kaydeden Vali Düzgün, “Köy-lerde inşaat yapacak vatandaş-larımız, İl Özel İdaresine gerekli belgelerle birlikte başvurarak, yapı izni ve ruhsatı almaları ge-rekir. Yapı izni ve ruhsatı alma-dan yapacakları inşaatlar, İmar mevzuatına aykırı olacağından hem cezai işlemle, hem de yap-tıkları inşaatın yıkılması ile karşı karşıya kalabilecekler “şeklinde konuştu.

Kaçak Yapılara Göz Açtırılmıyor

Vatan gazetesinden Şebnem Hoşgör’ün haberine göre, BDP’li-ler TBMM Araştırma Komisyo-nu’ndaki İdris Şahin’i, İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin sanınca soluğu AK Parti’de almış. Haber aynen şöyle:

“Çözüm sürecinin Meclis aya-ğını oluşturacak TBMM Araştırma Komisyonu’nun kuruluşu gibi

üyelerinin belirlenmesi süreci de olaylı başladı. Bazı televizyon kanalları ve internet sitelerinde yer alan ve AK Parti’nin TBMM Başkanlığı’na bildirdiği 10 üye arasında, İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin’in de bulunduğu yö-nündeki haberler BDP’lilerin tam anlamıyla yüreğini ağzına getirdi.

‘Bu iş biter!’Bu haberleri duyar duymaz

soluğu AK Parti grup yöneticileri-nin yanında alan BDP kurmayları, “Siz bu işi baştan bitirmek niye-tindesiniz anlaşılan” siteminde bulundu. Sözkonusu üyenin İdris Naim Şahin değil, Çankırı Millet-vekili İdris Şahin olduğu anlaşılın-ca BDP kurmayları rahat bir nefes aldı.”

BDP’liler de ‘İdris’ paniği!

[email protected]

Mustafa Kemal KAYMAK

PUSULA

Adına çözüm süreci denilen PKK ile uzlaşı sürecinde yapı-lan çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor.

Akil insanlar görevlendirildikleri bölgelerde toplantılar yapa-rak süreci anlatıyor, Ankara’nın dediği gibi çözümün “geçmişi unutarak” olacağını söylüyorlar.

Pardon, sorduğumuzda “biz size geçmişi unutun demiyo-ruz. Bugünden sonra kaynaşın diyoruz” diyorlar.

O kaynaşma iki dakikada nasıl olacaksa…Her neyse, Ankara çoktan kararını vermiş. Bu uzlaşma bir

şekilde olacak. Ama diğer taraftan Başbakan sihirli camın arkasından

vatandaşlara sesleniyor ve diyor ki, “ Ben sizin istemediğiniz bir şeyi yapmam”…

Diğer bir taraftan da diyor ki;” Biz ne yapıyorsak sizin için yapıyoruz. Bize güvenin, bizim gibi düşünün”…

Siz bir şey anladınız mı bundan?Ben anlamadım…Sabah “ siz ne deseniz o olacak” diyor, öğleden sonra “ ben

yapıyorum, güvenin” diyor…Başbakan başka bir şey daha söylüyor. Süreci eleştiren gazetecilere “ bunlar üç-beş tane çapulcu”

diyor…Yardımcısı Beşir Hoca’da süreci eleştiren vatandaşlara

“edepsiz, terbiyesiz, provokatör” diyor…Tüm bunlardan ne anlamalıyız?“Biz bu süreci tamamladık, uzlaşmaya vardık. Siz çok sesi-

nizi çıkarmayın” diye bir sonuç çıkarsak yanlış mı olur?Olmaz, olmamalı…Vatandaşların gösterdiği tepkiye, gazetecilerin yazılarındaki

eleştirilerine tahammülü olmayanların, söylediklerinden elbette böyle bir sonuç çıkar, çıkarıyorum, belki de çıkarıyoruz…

Hükümetin tüm uygulamalarına “padişahım sen çok yaşa” demek mümkün mü?

Ama maalesef öyle dememizi istiyorlar.Evet, bende artık kan akmasın istiyorum. Artık analar-baba-

lar-eşler ağlamasın istiyorum. Artık cenazeler gelmesin istiyo-rum.

Ama tüm bunlar için teslim olalım demiyorum.Ben çözüm sürecinde yapılan uygulamalara karşı çıkıyor ve

eleştiriyorum.Suç mu?Ben diyorum ki; sizin akilleriniz 73 milyonu ikna etmek için

uğraşacağına, siz 2 milyonu ikna etmek için uğraşsanız ya!Bunu demek suç mu?Bunları söylemek çapulcu olmaksa, evet ben çapulcuyum…Bunları söylemek edepsizlikse, evet ben edepsizim…Bunları söylemek terbiyesizlikse, evet ben terbiyesizim…Bunları söylemek provokatörlükse, evet ben provokatö-

rüm…Bir kez daha yineliyorum, kimse bu sürece karşı değil.Sadece bu işin, sizin şu ana kadar ortaya koyduklarınızla

çözülemeyeceğini söylüyorum.Seçim yaklaşırken, üç beş ayda biteceğine inanmıyorum.Bu iş bu kadar basit olmamalı.Eğer bu kadar sabitse, bugüne kadar nerdeydiniz?Evet, ben böyle düşünüyor ve bunları soruyorum.Başka bilinmeyen gerçekler varsa onları da açıklayın, hepi-

mizi ikna edin istiyorum.Bunun neresi çapulculuk, neresi edepsizlik, neresi terbiye-

sizlik, neresi provokatörlük?Ordu Milletvekiliniz İhsan Şener, “ üç ayda 1200 kişi kar-

dayız” diyecek, insan üzerinden ticari rakamlar verecek, şehit olmayışını kar sayacak ve bunlar suç olmayacak…

Bizim eleştirilerimiz suç olacak!Yok yaaaa…

Çapulcu, Terbiyesiz, Edepsiz, Provokatör

Page 4: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 4

Geçtiğimiz günlerde Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda ger-çekleştirdiği programla 5 büyük projesini kamuoyuna tanıtan Fat-sa Belediye Başkanı Hüseyin An-layan’ın bu projelerini siyasilerin ve vatandaşların bir kısmı destek-lerken bir kısmı da eleştiriyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa Belediye Başkan Adayı Mustafa Sade, projeleri değer-lendirerek, Anlayan’a bazı sorular yöneltti.

“MEYDAN PROJESİ ONUN DEĞİL”Meydanın genişlemesiyle il-

gili projenin Hüseyin Anlayan’a ait olmadığını iddia eden Mus-tafa Sade: “Meydanı genişletme projesi Hüseyin Anlayan’ın pro-jesi değildir. Meydan projesini Mustafa Çamaş zamanında biz hazırlamıştık. Dolayısıyla bizim projemizdi. Hüseyin Anlayan sa-dece binaların istimlâk edilmesi konusunda bir çalışma yapmıştır. Bu projeyi gerçekleştirirken aynı zamanda Hükümet Konağı’nın önünü imara açarak 5 tane bina kondurmuştur. Meydana, geçmiş belediyelerin hatası nedeniyle ya-pılan binaların istimlâkının, kendi döneminde belediyeyi 10 milyon TL zarara uğrattığını gören bir başkan bundan 15-20 yıl sonrası-nı düşünmeyerek, aynı hatayı Hü-kümet Konağı’nın önünde yaptı. Ayrıca Meydanda ve İş Bankası binasında yenilemeler yapıldı. Bir belediye başkanının ufku olma-

lıdır. Sen Fatsa’nın gelecekteki 50 yılını düşünmek zorundasın. Madem aklında böyle bir proje vardı, meydanda yapılan çalışma-lar nedeniyle Fatsa’nın parasını neden çöpe attın? Oralarda tüyü bitmemiş yetimin hakkını heba ettin. Hüseyin Anlayan’ın yapmış olduğu bu yanlışlık da ileride en az günümüzdeki değeriyle 10 mil-yon TL’ye mal olacaktır. Yapılması gereken en önemli iş, Hükümet Konağı’nın önündeki alana inşaat ruhsatı vermemekti. Benim proje-lerim arasında meydanı istimlâk etmek vardı ancak Hüseyin An-layan bu projeye öncelik tanıdı” dedi.

“AYAZLI MAHALLESİ’NE GİDEMİYOR”Mustafa Sade, çöp yerinin

kaldırılması ile ilgili yaptığı değer-

lendirmede Başkan Anlayan’ın bir mahalleyi kurtarırken diğer mahal-leyi zor durumda bıraktığını ima etti. Fatsa’dan çöpün kaldırılmadı-ğını ve sadece yerinin değiştiğini söyleyen Sade: “Hüseyin Anlayan çöp ile ilgili bundan 4 sene önce Evkaf Mahallesi’nde bulunan çöp alanının etrafındaki billboardlara ‘Çöpü Buradan Kaldıracağım, Çöp Geri Dönüşüm Fabrikası Ku-racağım” şeklinde yazılar yazdırdı. Ancak ne fabrika kuruldu, ne de çöp ortadan kaldırıldı. Sadece çö-pün yeri değiştirildi. Evkaf Mahal-lesi’nden kaldırdı, götürüp Ayazlı Mahallesi’ne koydu. Hüseyin Anlayan, Ayazlı Mahallesi‘ne ra-hat rahat gidemiyor. Bunlar köklü çözüm değil, geçiştirmedir. Ayazlı Mahallesi sakinleri kokudan ve pislikten bıkmış durumda. Hüse-yin Anlayan artık çöp projesinden

bahsedemiyor. Bunun nedeni de artık bu işin yetkilisinin büyükşehir belediyesi olmasıdır. Büyükşehre geçildiğinde çöp sorunu kökten halledilecek. Ben şayet beledi-ye başkanı olursam, çöpü değil Hatipli’ye, Fatsa’nın bir karış top-rağına döktürmem. Çöp, köylere ormanlara değil, insan yerleşimi-nin olmadığı ve doğaya zarar ver-meyecek yerlere dökülmeli. Avru-pa ülkelerinde çöp dökülen yerler kısmen toprakla örtülüp üzerine ağaçlar dikilmek suretiyle tepecik-ler, ovacıklar meydana getirilerek yine halkın hizmetine sunuluyor. Birçok çözümü var. Bu işi zorlaş-tırmanın anlamı yok” dedi.

“DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE YOK…”“Belediye binası ile otogar aynı

yerde bulunamaz” diyen Sade: “Bundan 5 yıl önce de belediye binası projesi tanıtıldı. Bugün de belediye binası projesi tanıtılıyor. 5 yıl boyunca yapılan tek değişiklik kâğıt üzerinde ki yer değişikliği. Ne oldu da projedeki yer değiş-ti? Bir sonraki seçimde tekrar mı değiştirilecek? Dünyanın hiçbir yerinde belediye binası ile şehirle-rarası otogarın aynı yerde olduğu görülmemiştir. Belediye binası il-çenin en önemli kamu kurumların-dan biridir, dolayısıyla halka yakın olmalıdır. Otogar ise şehir içinde bir sıkışıklık meydana gelmemesi açısından şehrin ya girişine ya da çıkışına yapılır. Tam anlamıyla te-zat bir projedir.

“ZEVK İÇİN MİLLETİN PARASINI

HARCAMAYACAKSIN”Ben kesinlikle böyle bir bele-

diye binası yapılmasına müsaa-de etmeyeceğim. Çok gerekirse altında bir otopark olabilir ama onun dışında müstakil ve halkın rahatlıkla ulaşabileceği bir yer olmalı. Ayrıca bir belediye binası yapılacaksa, mevcut binaya bu kadar para neden harcandı? Baş-kanlık makamına defalarca tadilat yapıldı. Vatandaşın hakkını böyle zevk için harcamaya asla hakkı-mız yok. Her şeyden önce dini-mizce de haramdır. Bunlar çok hassas konular. Kendi paranı har-camıyorsan, milletin parasını da harcamayacaksın” diye konuştu.

“HALKI KANDIRMANIN MANASI YOK”Su arıtma projesinin geçersiz

olduğunu belirten Mustafa Sade: “Su arıtma projesi de geçersiz bir proje. Çünkü artık bunlar Fatsa Belediyesi’nin değil, büyükşehir belediyesinin görevleri arasında olacak. Dolayısıyla bunların yapı-lacağını söyleyerek halkı kandır-manın bir manası yok. Büyükşehir Belediye Başkanı olan kişi yarın gelip “ben bu projeyi değiştiriyo-rum” derse halka bunu nasıl açık-layacağız? Ayrıca bu proje bana kalsa ben sadece Fatsa için değil, çevre ilçelerin de faydalanabilece-ği daha geniş kapsamlı bir proje üretirdim” dedi.

“TÜRKİYE’NİN EN BORÇLU 3 BELEDİYESİNDEN BİRİ”Fatsa Belediyesi’nin parasının

olmadığını sözlerine ekleyen Mus-

tafa Sade: “Ben kamuoyu adına soruyorum: ‘Açıklanan projelerin hangisinin maddi değeri ortaya çıkarıldı? Eğer maliyeti belirlendiy-se neden kamuoyuyla paylaşılmı-yor?’ Hiçbirinin maddi değeri belli değil. Fatsa Belediyesi, şu anda Türkiye’nin en borçlu 3 belediye-sinden biri. Resmi olarak yaklaşık 60 milyon TL borcu var. Hatta bu konu ulusal medya tarafından paylaşıldı. Belediyenin parası yok. Bu zamana kadar yapılan proje-lerden hangisi safi Fatsa’nın ser-mayesiyle yapılmış?

“60 MİLYON TL NEREYE HARCANDI?”Kültür Sarayı için Kültür Ba-

kanlığı’ndan 2 milyon TL, Spor Kompleksi için de Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bir miktar ödenek alındı. Dolayısıyla büyük proje-ler için ödeneklerin alındığını göz önüne alırsak yaklaşık 60 milyon TL nereye harcandı? Bu para ne-rede? Bu kadar borcun içerisinde açıklanan projeler hangi parayla yapılacak? Bu projeler 50 yıllık mı, 30 yıllık mı, 10 yıllık mı? Ne kadar sürede tamamlanacaklar? Ancak kameraların karşısına geçip süslü süslü anlatıyorlar.

“YAPACAĞIM PROJELER HAZIR”Başkan olduğum takdirde

yapacağım projelerin birçoğu hazır. İlerleyen zamanlarda tek tek paylaşacağım. Şu an halkla kucaklaşıyor ve isteklerini dinliyo-rum. Vatandaşlarla istişare ederek kendime yol çiziyorum” şeklinde konuştu.

“Türkiye’nin En Borçlu 3 Belediyesinden Biriyken,

Bu Projeleri Hangi Parayla Yapacaksın?”/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Her yıl ülkemizde yeterli organ bağışı olmadığı için çocuk, genç, yaşlı insanlarımız organ yetmez-liğine bağlı nedenlerden dolayı hayatlarını kaybediyor.

Bu nedenle organ bağışının önemli olduğunu söyleyen Fat-sa İlçe Müftüsü Şenel Yılmaz, “Bir kişi organlarını bağışlayarak

birçok insana yaşama şansı ve-rebilir. Organ ve Doku Nakli Hiz-metleri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin de en önemli sağlık sorunlarından birisidir. Kutlu Do-ğum Haftası ana teması “Pey-gamber ve İnsan onuru” olduğu için organ bağışının önemi daha doğru bir şekilde anlaşılmaktadır.

Dolayısıyla kan bağışı yaparak nasıl bir insanın hayatını kurta-rıyorsak, bunu süreklilik haline herkesin yapması gerekmektedir. Dinimizde, bir insanı öldürmek bir insanlığı öldürmek gibi ise bir insanın hayatını kurtarmak bir in-sanlığı kurtarmaktır” dedi.

“BUGÜN KAN, YARIN ORGAN’A İHTİYAÇ OLABİLİR” Şenel Yılmaz, “Hem dinimiz

hem de din görevlileri olarak or-gan bağışını destekliyoruz. An-cak organ bağışı da belli şartları taşımak kaydı ile caizdir. Organı alınacak kişinin öncelikle ölmüş olması ya da hayattan umudu-nun kesilmesi gerekmektedir. Or-gan bağışı yapan kişinin organı para karşılığın da satması caiz değildir. Yani organ karşılığın da alıcıdan veya her hangi bir ki-şiden ücret talep edilmesi caiz değildir. Bununla beraber organ bağışı yapan kişinin ya da vasi-

sinin gönül rızası olması gerekir. Bağış yapılan organın, organ nakli bekleyen alıcısının ise ölüm riski bulunması gerekir ki organ nakli yapılabilsin. Hepimiz her an kana ihtiyaç duyabiliyorsak yarın ise organ nakli bekleyen biri olma riskimiz vardır. Onun için bağışladığımız organ ile bir hastanın sağlığına kavuşacağını düşünerek bağış da bulunmamız gerekir” şeklinde konuştu.

Şenel, “ İnsan şerefli, kerim, üstün ve yüce bir varlık olduğu için, insanın alınması, satılması caiz olmadığı gibi insan uzuvları-nın da alınıp satılması caiz değil-dir. Onun için organlar kesinlikle para ile satılmamalıdır. Bu gibi şartları taşımak kaydı ile organ bağışları yapılabilir, alınabilir. Ama yapılırken işin içerisine para giriyorsa, kişinin rızası olmadan veya alan kişinin de gerçekten ihtiyacı yoksa organ bağışının ya-pılması normal değildir” dedi.

“Organ Parayla Alınıp Satılmaz”

/ Hamdi BÜKLÜTürkiye Yardım Sevenler Der-

neği Kuruluşunun 85.yıl dönümü-nü kutladı. 85.yılı dolunay da ver-diği bir yemekle kutlayan Türkiye Yardım Sevenler Derneği Fatsa Şu-besi Başkanı Nimet Koç, “ 1928’de ulu önder Atatürk’ün önderliğinde kurulan TYSD 85 yılda, tüm yurtta 150 şubesi ile yapmış olduğu gö-nüllü çalışmalarıyla, ülkemizin sos-yal ve toplumsal kalkınmasında aktif rol oynamıştır” dedi.

Türkiye Yardım Sevenler Derne-ği’nin 85.yıl kutlama yemeği, Fatsa Şubesinin organizesiyle Dolunay restoran da yapıldı. Ses sanatçıla-rı, Yüksel Kaytaz, Kandemir Kaytaz ve Fulya söyledikleri türkü ve şarkı-larla yemeğe renk kattılar.

Türkiye Yardım Sevenler Der-neği’nin kuruluşunun 85.yılı dö-nümü kutlama programında bir konuşma Fatsa Şube Başkanı Ni-met Koç şunları söyledi: “ 1928’de ulu önder Atatürk’ün önderliğinde kurulan TYSD 85 yılda, tüm yurt-ta 150 şubesi ile yapmış olduğu gönüllü çalışmalarıyla, ülkemizin sosyal ve toplumsal kalkınmasın-da aktif rol oynamıştır. Amacımız çağdaş yaşamanın, insani duy-gulara sahip olmanın, paylaşma-nın hayatımızdaki öneminin altını çizmektir. Fatsa şubesi olarak da; bir ülke yoksulluğun ancak eği-

timle, istihdamla ve üreterek yok edilebileceği düşüncesi ile hare-ket ederek, öncelikle eğitim sosyal yardım ve çevre konularında 27 yıl-dır faaliyet göstermekteyiz. Toplum bilicinin yükseltebilmenin birinciliği eğitimden geçer inancıyla, yaptığı-mız yardımların birinciliğini eğitime veriyoruz. 2013 -2014 yılı itibarıy-la 55 üniversite öğrencisine katkı bursu veriyoruz. Geçen yıl mezun ettiğimiz öğrenci sayısı 15, yüzler-ce aileye gıda, giysi, ev gereçleri ve maddi yardım yaptık. Yüzlerce öğrenciye ayakkabı ve giysi yardı-mı yaptık. Ev ekonomisine katkıda bulunmak isteyen ihtiyaç sahibi bayanlar, hasta bakıcılığı ve bebek bakıcılığına yönlendirip yerleştirildi. Halkı bilinçlendirici ve eğitici panel-ler düzenlendi. Tüm bu çalışmala-rımızda bize verdiğiniz güç ve gös-terdiğiniz güven çalışma azmimizi artırdı. Maddi ve manevi katkıları-nızla, gösterdiğiniz dayanışma ile topluma bir nebze de katkıda bulu-nabiliyorsak ne mutlu bize ve halk-tan alıp halka vermenin onurunu yaşattığınız için sizlere minnettarız” dedi. Düzenlenen yemek sonra-sında bir çekiliş yapıldı. Yapılan çekiliş sonrasında Türkiye Yardım Sevenler Derneği Fatsa şubesinin çalışmalarına maddi, manevi katkı sağlayanlara plaket verildi.

TYSD 85. Yılını Kutladı

/ Hamdi BÜKLÜ

Sağlık-Sen, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu tarafından yayınlanan “Diş Protez Teknis-yenlerinin Günlük İş Miktarları” genelgesinin iptali için Danış-tay’da dava açtı.

Dava dilekçesinde 22 iş gününde 33 parça iş yapmak zorunda olan diş protez tek-nisyenlerinin yeni genelge ile iş yüklerinin yaklaşık 5 kat arttığı belirtildi.

Herhangi bir bilimsel veriye dayandırılmadan yayınlanan genelgenin hem personelin hem de hastaların sağlıkları-nı hiçe saydığı vurgulanarak,

böyle bir uygulama yapılırken öncelikle üretim ve çalışma ko-şullarının iyileştirilmesi gerektiği ifade edildi.

Sağlık-Sen Ordu Şube Baş-kanı Bilal İNANLI, bu genel-geyle ortaya koyulan sürelerin çalışanlara altından kalkama-yacakları bir yük yüklediğini be-lirterek, bu sürelerde yapılması gereken işin insanüstü bir per-formansla dahi yetiştirilemeye-ceğini söyledi. İşin çerçevesine bakıldığında protez teknisyen-lerinin yaptığı işte, çalışma şart-ları, sağlık koşulları, kullanılan malzemenin kanserojen mad-

de içermesi, meslek hastalıkları riskleri taşıması ve usulüne uy-gun ve sağlıklı bir protezin ya-pılması için gerekli olan sürenin verilmesinin önemli olduğunu belirten Şube Başkanı İNANLI, çalışanlara kaldırabileceklerin-den daha fazla iş yüklemenin, onların sağlığını hiçe saymanın yanında, işleri yetiştirebilmek için daha hızlı çalışmalarına ve dolayısıyla daha kalitesiz iş çı-karmalarına neden olacağını ifade etti. İnanlı, belirtilen bu nedenlerden dolayı genelgenin iptal edilmesi için dava açtıkla-rını söyledi.

Diş Protez Teknisyenlerinin İş Yükü Arttı

Page 5: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 5

“Bir tel kopar, ahenk ebediyen kesilir” AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Yahya Kemal’in bu dizesini 8. Cumhurbaşkanı Tur-gut Özal için söyledi. Hamarat, “Özal’ın ölümünden sonra AK Parti iktidara gelene kadar geçen 10 yıl Türkiye’nin fetret devri” dedi.

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ölümünün üzerinden 20 yıl geçme-sine rağmen yaptıklarıyla ve ülkeye açtığı ufukla konuşulmaya devam ediyor. Özal döneminde Türkiye’nin en tepesinin millete yaklaştığını hissettiklerini söyleyen AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Özal’ın ölümü için duygularını ifa-de ederken, Yahya Kemal’in “bir tel kopar, ahenk ebediyen kesilir” dile getirdi.

AK Parti Ordu Milletvekili Mus-

tafa Hamarat, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Türkiye’yi yönetmek isteyen bir güruhun oyununu boz-duğunu söyledi. Hamarat, Özal’ın Türkiye’nin özgürlüklerle yönetilebi-

leceğini gösterdiğini belirtti.AK Parti Ordu Milletvekili Mus-

tafa Hamarat, Özal’ın ölümünden sonra AK Parti’nin iktidara gelmesi arasında geçen 10 yılı Türkiye’nin

fetret devri olarak değerlendirirken, “Türkiye zaten bir 10 yıl kaybetti. AK Parti dönemine kadar bir fetret dö-nemi yaşadı. AK Parti döneminde, ancak Özal’ın estirdiği özgürlük ha-vası tekrar esmeye başladı.”

Özal’ın başlattığı çizgiyi bugün Başbakan Erdoğan’ın devam et-tirdiğini Söyleyen Hamarat, “ilave-ler yapılarak, geliştirilerek devam ediyor diyebiliriz. Tekrarı denemez ama zaten doğru olanda odur. Ku-şak farkı var. Aradan yıllar geçti. Daha da ilaveler yapılarak, milletle daha güzel kaynaşılarak, geliştirile-rek devam ediyor diyebiliriz. Sayın başbakanımız zaten diyor, rahmetli Menderes, rahmetli Özal, rahmetli Erbakan, devraldığı ilham aldığı li-derleri sayarken rahmetli Özal’ı da sayıyor” diye konuştu.

[email protected]

Mehmet SabriUĞURBAŞ

Merhaba sevgili Mir Kuzey Gazetesi okurları,Bölgemizde yaşanan gelişmeleri artıkGazeteniz Mir Kuzey’in sayfalarındansizlere aktaracağız. Ayrıca köşe yazılarımla dapaylaşacak, tartışacağız.Hep birlikte bölgemize verdiğimiz hizmetisürdüreceğiz.

*****Ülkemizde bir barış süreci başladı.Biz yıllardır ne yaptıysak çare bulamadık.Ama biri Ada’dan emretti, militanlarına; “Çekilin, barış yapacağız.”“Tamam” dediler, “emredersiniz.”Adamın nefesi kuvvetli demek ki…Bir üflüyor Ada’dan, indiriyor dağlardan.

“Devlet Yetmedi”Bizim masa başındakiler de 20 yıldan fazladır,Çözdük, çözüyoruz, çözmek üzereyiz,çözüldü, çözülecek diye oyaladılar bizi.Para var, imkân var, güç var…Yahu koca bir devletin imkânları yetmedibarışmaya da,Taa Ada’lardan madalardan medet umduk ya,Ona yanıyorum.Ee nerede itibar, onur, saygı, karizma..?

“Kâra Girmişiz”Terörün 2013 ilk çeyreğinde almadığı canlardan,“kâra girdik” diye bahsediliyor.‘Kâra girmek’ de oluyor demek ki insanla,Biri kelle deyip incitiyor,Öbürü de muhasebesini tutuyor.Tutmalı ki bilmeliyiz,Kaç kelleden kaç kelle çıkarsa kâra geçiyoruz.Ve ayrıca merak ediyoruz: Bunun bir sınırı var mı?Hani 1200 değil de 300 kişi olsaydı zararda mıydık?Ne de olsa ucuz değil mi insan onuru, canı, kanı…

“Akil Adamlar”Şimdi bir de ‘Akil’ adamlar var.Dağ bayır gezip, çözüm sürecinekatkıda bulunmak için halkla buluşuyorlar.Bakalım onlar ne yapacak?Gerçi onlar da bilmiyor sanki ne yapacaklarını…Adamlar ‘akil’ olur ya da olmaz,acaba yöntem gerçekten ‘akil’ mi?Bekleyip, göreceğiz…

Kelle Muhasebecileri

Yerel seçimlere 1 yıl gibi uzun bir zaman olmasına rağmen, siyasi partiler adeta yarın seçim varmışça-sına çalışmalara başladı.

Mevcut, AK Parti’li Fatsa Beledi-ye Başkanı Hüseyin Anlayan bun-dan birkaç ay önce ‘seçime hazırız’ diyerek yeniden aday olduğunun sinyallerini verirken, Milliyetçi Ha-reket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Fatsa’da seçime 2. kez Mustafa Sade’nin adaylığıy-la gireceklerini söylemişti. Ancak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Teşkilatından konuyla ilgili ses seda çıkmayınca kamuoyu da merakla CHP’nin seçimde nasıl bir yol izle-yeceğini gözlemlemeye başladı.

Bazı kesimlerde CHP’nin aday göstermeyeceği ve seçimde farklı yollar izleyeceği dedikodusu ya-yılmaya başlamıştı. Bunun üzerine CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çe-lebi, söylentilerin saçma ve yersiz olduğunu dile getirerek, bunları or-taya atanlara tepki gösterdi.

“CHP Kazanacak, Fatsa Kazanacak”"Zafer CHP’nin olacak” diyen

Çelebi: “Bu söylentileri kimlerin ortaya attığını bilemiyorum. Bizim aday çıkarmayacağımızı düşünebil-mek bile büyük bir saçmalıktır. Bir ana muhalefet partisinin aday çıkar-mayacağını nasıl söyleyebiliyorlar anlamıyorum. Bu, abesle iştigalden başka bir şey değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, yerel seçimlerde bay-rağı en zirveye taşıyarak mücade-lesine devam edecektir. Fatsa hal-kıyla birlikte yerel seçimin zaferini kutlayacağız ve Fatsa’yı CHP’li bir belediye başkanıyla yöneterek hep birlikte daha güzel günlere taşıya-cağız” diyerek seçime iddialı bir

adayla gireceklerini ifade etti.

“Hükümetin Şaklabanlığını Yapıyorlar”‘Akil insanlar topluluğu’nun te-

röre çözüm bulmak gibi bir amaç-ları olmadığını kaydeden Çelebi: “ ‘Akil’ diye nitelendirilen bu kişilerin görevi sadece mevcut hükümetin şaklabanlığını yapmak ve halkı ül-kemizin bölünmesine ikna etmektir. Bu insanların düşünce ufuklarının ülkemizin geleceğinin nereye git-tiğini göremeyecek kadar dar ol-duğunu söylemek zorundayım. Bu faaliyetlerin tek amacı bir kürt dev-leti kurmaktır. Tamamen Amerika ve İsrail projesidir. Bu projeye katkı sunanlar kendilerini yurtsever ve ay-dın olarak nitelendiremezler. Ben bu kişilerden biraz daha akıllı davran-malarını bekliyorum. Bu süreç çok tehlikeli olmakla beraber sonucun ne olacağı da tamamen belirsiz-dir. Yalnızca şehit analarını istismar ederek, ‘oğlun öldü ama bağrına taş bas’ demektir. Biz bağrımıza ilk defa taş basmıyoruz. Biz Kurtuluş Savaşı’ndan sonra da bağrımıza taş bastık.

“Tipik Bir Parçalama Projesi”Bu savaşın anlamı ne bilemiyo-

ruz. Bunu bir savaş gibi kabul etmi-yoruz. Bu bir savaşsa bu savaşın nedeni nedir? Ne için savaşılıyor? Bu savaşın amacı kürt devleti kur-maksa bizim çözüm vaadimiz bir kürt devleti kurmak mıdır? Bu soru-ların cevaplarının kamuoyuyla pay-laşılması gerekir. Görünen odur ki; başbakan ile bebek katili Apo’nun karanlık odalarda yaptığı görüş-melerin ardından gündeme çözüm diye yeni şeyler sunuluyor. Kamu-oyu her zaman olduğu gibi yine yanıltılmaya çalışılıyor. Yeniden suni gündemler oluşturarak insanların kafası karıştırılıyor. Gerçekten çözü-me yönelik, kardeşliğimizi pekiştiri-ci, barış içinde yaşamamızı sağla-yacak yasalar dururken, bunlar suni gündemlerle Ortadoğu’daki Büyük İsrail Projesi’nin değirmenine su ta-şımak için çalışıyorlar. Bu gidişle ül-kemizin geleceği karanlıktır. Tipik bir parçalama çabasıdır. Etnik köken üzerinden siyaset yaparak ülkemizi tehlikeli bir rotaya sokmaya çalışı-yorlar. Etnik köken üzerinden han-gi ülke çözüme gitmeye kalkıştıysa parçalandı. Bunun örneğini yakın geçmişte Yugoslavya’da gördük. Dolayısıyla bin yıllık kardeşliğimizi tehlikeye düşüren adımlar atılıyor” dedi.

“Zaferimizi Fatsa Halkıyla Kutlayacağız”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

“Özal’la Erdoğan Arası Fetret Dönemi”

Fatsalı Kadir İnanırdan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yanıt. Akil İnsanlar heyetinde yer alan Ordulu Kadir İnanır, Bahçe-li’nin ‘sanal Kahraman’ eleştirisi karşısında suskunluğunu boza-rak, “zamanı gelince herkesle konuşurum bizim dilimiz farklı, zamanı gelince cevabını alacak-lar” dedi.

Akil insanlar heyetinin Ak-deniz grubunda bulunan usta oyuncu Kadir İnanır benim gün-demim bambaşka "bana soru-yorlar Tatar Ramazan'ın dizisi başlıyor ne düşünüyorsunuz diye, hiç vakit ayıracak vak-tim yok öyle şeylere dağ, bayır gezmekle meşgulüm ben. Ne

yaparlarsa yapsınlar" şeklinde konuştu.

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin kendisi için "Tatar Ramazan, Sa-nal Kahraman, Kadir İnanır her-kesi Abdurrahman Çavuş mu zannettin? sözüne ise "biz barış dili ile konuşuyoruz, zamanı ge-lince herkesle konuşurum bizim dilimiz farklı, zamanı gelince cevabını alacaklar" dedi. Akil adamların para aldığı hakkın-da çıkan söylentilere ise kızdı-ğını belirten Kadir İnanır "Bu iş para için yapılmaz, böyle bir şey mümkün mü? Kimseyi dava et-medim ancak gün gelir bunu di-yenler mahkemede hesap verir " demesi de şaşırtıcı bir çıkış oldu.

Fatsalı İnanırdan,Osmaniyeli Bahçeli’ye Yanıt

Fatsa’da Elekçi Köprü-sü'nden kendini atmak isteyen bir kadın, son anda ikna edile-rek kurtarıldı.

Edinilen bilgiye göre, geç-tiğimiz cumartesi günü saat 13.30 sıralarında Elekçi Köp-rüsü üzerine gelen Dilek G.'nin durumundan şüphelenen va-tandaşlar, polisi arayarak du-rumu bildirdi. Olay yerine gelen polisler kadını intihar fikrinden son anda vazgeçirdi.

Damla Derneği Başkanı Şule Kibar’da duyar duymaz hemen olay yerine geldi.

Damla Yardım Derneği Yö-netim Kurulu Şule Kibar'dan da yardım ve destek sözü alan Dilek G.'nin uzun süredir geçim sıkıntısı çektiği ileri sürüldü.

Genç kadına sahip çıkıla-cağını söyleyen Damla Yardım Derneği Başkanı Şule Kibar, "Arkadaşımızın gerçekten sı-kıntıları var. Kendisiyle bire bir konuştuk. Bizi aşan boyutta bir gereklilik olur ise onun da gere-ğini yapacağız” dedi.

Genç kadın ifadesi alınmak üzere karakola götürülürken, olayla ilgili soruşturma başlatıl-dı.

İntihara Teşebbüs EttiSon Anda Kurtarıldı

/ Hamdi BÜKLÜ

Türk Kızılayı Ordu Kan Bağış Merkezi Müdürü Dr. Özgür Ba-kan, "Ordu, kan bağışında Türki-ye ortalamasının altında kalıyor" dedi.

Bakan, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ordu'da kan bağış oranının her sene biraz daha yük-seldiğini ancak bu bağışın yeterli miktarda olmadığını söyledi.

Bazı ilçelerin kan bağışında çok iyi durumda olduğunu anla-tan Bakan, "Bu konuda Kumru, Korgan ve Aybastı ilçelerimiz li-der konumda. Özellikle Kumru ilçemiz Türkiye ve dünya ortala-masının çok üzerinde. Geçtiğimiz gün Kumru ilçesinde yapılan kan bağışı kampanyasında 300 ünite kan alındı. Bakıldığında bu ilçe-nin nüfusu 10 bin civarında. Bu nüfusa göre yapılan bağış çok iyi" diye konuştu.

Ordu'nun kendi içerisinde kan ihtiyacını karşılayamadığına dikkati çeken Bakan, şunları kay-detti:

"Ordu, kan bağışında Türki-ye ortalamasının altında kalıyor. Türkiye genelinde 62 kan bağış merkezimiz var. İlimiz kan ba-ğış oranında, Türkiye'de sondan

8'inci sırada. Bu ihtiyacın karşı-lanması adına farkındalık eğitim-leri veriyoruz. Bu konuda geçen sene 10 bin kişiye eğitim verdik. Birçok kurum ve kuruluşta eğitim vermeye çalışıyoruz. Özel olarak bilgi almak isteyen kişilere de bil-gi veriyoruz."

Bakan, kan bağışının kişisel duyarlılıkla oluştuğunu ifade ede-rek, "Bu konuda yeterli duyarlılığa sahip değiliz. Kişinin bir yakını-na kan ihtiyacı olduğunda bağış hemen yapılıyor ancak bunu acil olayların dışına da çıkarmamız gerekiyor. Çünkü kan acil değil, sürekli ihtiyaçtır. Bugün sana, yarın bir başkasına lazım olabilir" dedi.

“Kan Acil Değil, Sürekli İhtiyaçtır”

Page 6: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 6

Fatsa Genç İş Adamları Der-neği (FAGİAD) ve KOSGEB iş-birliği ile hazırlanan ‘Girişimciliği Destekleme Kursu’nu tamamla-yan 90 kursiyere sertifikaları ve-rildi. Fatsa Belediyesi Kültür Sa-rayı’nda gerçekleştirilen törene, İçişleri eski Bakanı Ordu Mil-letvekili İdris Naim Şahin, Ordu Milletvekili İhsan Şener, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı Mu-harrem Aktepe, Fatsa İlçe Emni-yet Müdürü Hüseyin Aslan, Fatsa İlçe Jandarma Komutanı Fatih Çetil, daire amirleri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, kursiyer-ler ve kursiyerlerin aileleri katıldı.

Sertifikalarını Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin’in elinden alan 90 kursiyerin sevinci gözlerinden okunuyordu.

Törende açılış konuşmasını yapan FAGİAD Başkanı Serkan Erdik: “Bu şehrin kültürüne, sa-natına ve her açıdan ekonomisi-ne katkı sağlamayı dernek olarak ilke edindik. Bu kurları açmamızın amacı ilçemizin ticari ve ekono-mik alanda büyümesine yardımcı olmaktır. Bu kursları tamamla-yan girişimcilerimizi daha bilinçli olarak atılacakları iş hayatında desteklemeyi taahhüt ediyoruz. Bizler Fatsa’da kazanan iş adam-ları olarak ekmeğini yediğimiz bu şehri her anlamda destekleyen projelerle ön plana çıkmayı ar-zuluyoruz. Bu organizasyonlar

tamamen bir ekip çalışmasıyla gerçekleştiriliyor. Bu kursların açılmasında büyük fedakârlıklar gösteren yönetim kurulu üyeleri-me, kursların Fatsa’da açılması için her türlü desteği sağlayan KOSGEB il müdürümüz ve ekibi-ne, kursların bu salonlarda yapıl-masına izin veren Fatsa Belediye başkanımız ve ekibine, her orga-nizasyonumuzda aramızda olan İl Özel İdare Genel Sekreterimize ve FAGİAD’ın her zaman yanında olan sayın kaymakamımıza, ayrı-ca organizasyonumuza katılarak bizleri yalnız bırakmayan millet-vekilimiz İhsan Şener ve bakanı-mız İdris Naim Şahin’e teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

İş hayatında eğitimin çok önemli olduğunu vurgulayan KOSGEB Ordu İl Müdürü Sinan Şahin’de yaptığı konuşmada: “ İlimizde girişimciliğin desteklen-mesi, yaygınlaşması ve başarılı işyerlerinin kurulması amacıyla düzenlemiş olduğumuz yeni bir KOSGEB girişimcilik programını başarıyla tamamladık. Son 2 yıl

içerisinde KOSGEB olarak ilimiz-de ve ilçelerimizde 250 girişimci-mizin hayallerini gerçekleştirdik. Bundan sonra da bu sayının üzerine katarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 2010 yılında uy-gulamaya konulan KOSGEB Girişimcilik Destek Programı, iki aşamada gerçekleştirilmektedir. Sizler 70 saatlik eğitimi tamam-layarak ilk aşamayı bitirdiniz. Verilen bu eğitimle iş yönetimi ve kavramı hakkında yeterli bilgi sahibi oldunuz. Ülkemizde açılan her yeni işletmenin ilk 5 yıl içeri-sinde % 80’inin kapandığı veya el değiştirdiği gerçeğinden ha-reketle aldığınız bu eğitimin çok değerli olduğunu düşünüyoruz. Bu programın başarıyla uygulan-masında emeği geçen ve girişim-ciliğe önem veren ve en önemlisi de kursiyerlerimiz için nakdi ola-rak da dâhil desteklerini esirge-meyen FAGİAD başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum” dedi.

Programı sonuna kadar izle-yen Ordu Milletvekili İhsan Şener de: “Her sertifika alan ‘girişimci

olacak, işyeri açacak’ diye bir kaide yok, ancak bu bir çığır aça-cak. Bu büyük bir başlangıç aşa-masıdır. Bu kurs bilinçli çalışma, planlı üretim, planlı pazarlama ve bilinçli bir ticaret hayatı açısından çok önemlidir. Umuyorum ki bu-rada sertifika alan her bir genç girişimcimiz bol kazançlı, mem-leketine ve milletine yatırımlar yaparak bundan sonraki ticaret sürecinin önemli aktörleri hali-ne gelirler diye umut ediyorum” dedi.

Programda son olarak konu-şan İçişleri eski Bakanı ve Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin, kur-siyerleri tebrik ederken, FAGİAD’a çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Şahin: “Burada bir kursun sertifika töreninde yani finalinde-yiz. Kursun finali ama bundan sonra yararlı bir şeyler yapacak olan kursiyer arkadaşlarımız için aynı zamanda bir başlangıçtır. Bundan sonra yürüyecekleri yol-da umuyorum ki, başarılı olacak-lar. Bu akşam belki birçoğumuz için unutulabilecek bir akşamdır ama bu 90 arkadaşım için unutul-maz bir akşam olacaktır. Bu kurs, arkadaşlarımıza geniş ufuklar kazandırdı, diye düşünüyorum. KOSGEB, bu faaliyetlerini her ge-çen gün güçlendirerek, arttırarak sürdürüyor. Ticaret hayatımızda bu faaliyetlerin olumlu sonuç-larını sürekli görüyoruz. Ayrıca Fatsa’da FAGİAD gibi bir dernek olması da ilçemiz ve halkımız için bir şans. Bu arkadaşlarımız, ya-şadıkları yeri kalkındırma adına ne gerekiyorsa yapmak üzere bir araya gelmişler ve bunu başar-mışlar. Kendilerini tebrik ediyor, kursiyerlerimize bundan sonraki yaşamlarında başarılı bir iş hayatı diliyorum” dedi.

Sertifikalarını İ. Naim Şahin Verdi

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Sanayici ve işadamları Derneği’nin düzenlemiş olduğu “İş sağlığı ve Güvenliğinde Yeni Dö-nem ve İşverene Yükümlülükleri” konulu seminer yapıldı.

FASİAD üyelerinin katıldığı semi-ner öncesinde bir konuşma yapan FASİAD Başkanı Hasan Gül, “Hepi-mizin bildiği üzere 2012 Yılı Haziran ayında kanunlaşan ve 01.01.2013 tarihi itibariyle ile yürürlüğe giren 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği ka-nunun detaylarını burada İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Sayın Cevdet Türker’den öğreneceğiz” dedi.

Amaçlarının FASİAD olarak bu sürece hazırlanmak olduğunu söy-leyen Hasan Gül, “Yarın doğabile-cek maddi ve manevi iş sıkıntılarını gidermek, işyerlerinde üretimi ve performansı artırmak için İş gü-venliği ve işçi sağlığı konusunda alınacak tedbirlerin üst seviyeye çıkarılmasıyla mümkün olacaktır. Birçok kez gerek basın açıklama-mızla gerekse değişik platformlarda dile getirdiğimiz teşvik yasasının, 31 Aralık 2012 tarihinde sona ermiş olan 5048 sayılı teşvik kanunun bir an önce tekrar yasalaşması gerek-mektedir. Aksi takdirde bölgemiz-deki yatımcılar ve yatırım yapmayı planlayanlar zor durumda kalacak-tır. Bölgemizde yeni yatırımları bı-rakın mevcut yatırımcıları, işadam-larını zor bir süreç beklemektedir. Bu sebeple teşvik yasasının çıktı,

çıkacaktan öte biran önce yasalaş-masını arzu etmekle beraber ve teş-vik yasası devam ettiği müddetçe yatırımlar aynı orantı da devam ede-cektir. Başta İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Sayın Cevdet Türker olmak üzere, siz değerli katılımcılara çok teşekkür ederim” diye konuştu.

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Cevdet Türker’de seminerde yaptığı konuşmada, “30 Haziran 2012 ta-rihli 6331 Sayılı İSG kanun madde-lerinin yürürlüğe girmesiyle işveren-lerimizin ve çalışanlarımızın üzerine düşen yükümlülük ve sorumluluk-larını sinevizyon eşliğinde sunumu yapacağım. Ülkemiz de en çok in-şaat ve karayollarında oluşan kaza-lar ilk sıralarda gelmektedir. İnşaat sektörün de güvenlik eksikliği üst seviyeler de olduğundan, çalışan-larında üstlerine düşen sorumluk-ları bilmedikleri gibi işveren için de aynı sorumlulukları bilmediğini bu yapılan seminerler anlaşılmaktadır. Dolayısıyla da işveren bu sorum-lulukları sadece maddi açıdan de-ğerlendirdiği için işçinin iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapması gereken sorumlulukları göz ardı edi-yor. Bu konun kurumsal işletmeleri ilgilendirdiği kadar küçük işletme diye tabir ettiğimiz Market, Büfe, Ek-mek Fırını, Mağaza gibi en azında bir işçi çalıştıran işletmeleri de ilgi-lendirmektedir. Bu tür işletmelerin de profesyonel bir kişi tarafından İş Sağlığı ve Güvenliğini konusunda bilgilendirilmelidir” dedi.

“İş Sağlığı ve Güvenliği Semineri Verildi”

/ Hamdi BÜKLÜ

Page 7: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 7

Fatsa Belediye Başkanı Hü-seyin Anlayan beş yeni proje açıklamıştı.

Projelerini kamuoyuyla Fatsa Belediyesi Kültür Sarayında dü-zenlediği toplantıda tanıtan Baş-kan Anlayan, projelerin Fatsa’nın geleceğine damga vuracağını söylemişti.

Başkan Anlayan’ın bu 5 pro-jesini Fatsalılar nasıl değerlendir-di?

İşte vatandaşların projelerle ilgili yorum ve düşünceleri…

Ahmet Zorlu; “Yapılacak pro-jeler Fatsa için çok güzel olur. Belediye Başkanı iyi şeyler dü-şünmüş. Açıklamış olduğu yeni projeler Fatsa’ya yakışır. Hatta az bile gelir. Başkanımız Meşebü-kü tarafında çok güzel çalışma-lar yapmış. Bir de elekçi ırmağı tarafına yeni güzel çalışmalar yapılması lazım diye düşünüyo-rum. Yeni otogar şehir içinden uzaklaştırılmış olsa çok daha iyi olurdu. Yeni projeler şimdiden Fatsa’mıza hayırlı olmasını diliyo-rum”

Nihayet Güneş; “ Açıklamış ol-duğu projeler konusunda Beledi-ye Başkanımızı tebrik ediyorum. Fakat onun haricinde Kurtuluş mahallesindeki eski hapisha-nenin bulunduğu yere sanırım sevgi evi kurmayı düşünüyor-muş. Benim en çok hoşuma gi-den çalışmalarından biri o oldu. Yeni projelerin Fatsa’nın gelişimi ve kalkınmasıyla ilgili çok fark-lı fayda sağlayacağına eminim. Birçok ilçede olmayan projeler bunlar. Fatsalılar olarak biz veri-len sözlerin yerine getirileceğine inanıyoruz. Çöp alanına yapıla-cak olan harikalar diyarı birçok anlamda çok faydalı olacak. Görüntü ve çevre kirliliğinin kalk-masının yanı sıra, o alanın çevre-sinde yaşayan insanların görmüş olduğu ikinci sınıf muamelenin de önüne geçilmiş olacak. Açık-çası o mahalle için bu projenin, devrim olarak nitelendirilebilir bir gelişme olacağını düşünüyorum. Yeni Belediye binasına gelince kişisel olarak ben Fatsa çocuğu olarak şuan ki mevcut belediye binasını seviyorum. Ancak şehir

içinden çıkması gerektiği için ve araçların park sorunu yaşama-sından dolayı yeni binanın daha iyi olacağını da biliyorum. Açık-çası yeni Belediye binası, otogar projesi bekleyebilir, diğerlerine öncelik verilebilir”

Orhan Hasoğlu, “Başkanımız Hüseyin Anlayan’ın açıklamış olduğu projeler önemli bir eser olacaktır. Kendisinin üretmiş oldu-ğu projeler bir Belediye’ye değil, Büyükşehir’e yakışır bir sevidedir. Özelikle garajlar mevkiinin yeni yüzü Fatsa’ya bir ivme katacaktır. Hakeza belediye binasının yeni yüzü, elit bir yapılaşma olması şehre hareketlilik katacaktır. Ga-zetelerden okuduğumuz kadarıy-la Esnaf ve Ticaret erbabının siftah yapamadan kepenk kapadığını okuyoruz. Bu projeler Fatsa’ya ekonomik canlılık katacaktır. Yıllar-dan beri birçok belediye başkanın göz ardı ettiği, hatta ikinci sınıf olarak değerlendirildiği mandıra halkının en sonun da yüzleri güle-cektir. Her yaz, o kokunun insan-ları nasıl rahatsız ettiğini benden iyi bilen olmaz. Çöplüğün kalk-

masıyla sıcak havalarda ortaya çıkan sivrisineklerden de kurtul-muş oluruz. Fatsa’nın yüzünü kirli gösteren demas mevkiinde bulu-nan harabeye dönüşmüş olan o villaların bir aran önce yeni vizyon verilerek düzenlenmesi gerekiyor. Sadece bu projelerle başkanlık yapılmayacağını unutmasınlar. Her yağmur sonrası göle dönü-şen yol kenarları ya da kavşak ortalarını düzenlenmesi gerekir. Evkaf mahallesi, Kurtuluş mahal-lesi, Sakarya mahallesinin yolları o kadar bozuk ki, burası “Fatsa mı?” diyebiliyoruz. Tabi ki projeler

lazım ama Başkan Anlayan biraz göz ardı ettiği mahallere baksın. Sadece projelerle başkanlık ol-mayacağını unutmasın. Yoksa bu millet nasıl bir önceki beledi-ye başkanını o koltuktan aldıysa, bu kader olayını Başkan Anlayan da yaşayabilir. Bunları söylediğim için güzel giden işlerim bozulabilir ama bizim Allah’tan başka kimse-den korkumuz yok. Başkan yap-mış veya yapacak olduğu işleri unutmasın ama unutmuş olduğu mahalleri bir zahmet sorunlarını çözsün. Biz oyumuzu bu mahal-leri bu halde bıraksın diye verme-

dik” diye konuştu.

Yaşar Ocak; “Yapılması planla-nan projeler ne olursa olsun ilçe-mizin yararına olan her çalışma güzeldir. Örneğin içme suyu pro-jesi; vatandaşlar rahat bir şekil-de, temiz bir su kullanmış olurlar”

Ali Zerek; “Eskiden Fatsa çok zayıftı, güçsüzdü. Şimdi çok ilerledi, hiçbir gerileme olmadı. Fatsa için yapılacak her çalışma vatandaşların ve ekonominin ya-rarına olacaksa böyle devam et-meli”

Fatsa’da Kumru-Korgan yolu üzerinde meydana gelen trafik kazasında 1 kişi yaralan-dı.

Edinilen bilgiye göre, Ve-dat Güvenilir (50) idaresindeki 52 KB 905 plakalı kamyonet, Kumru - Korgan yolu üzerinde kontrolden çıkarak yaklaşık 50 metrelik şarampole yuvarlan-dıktan sonra Elekçi Irmağı'na

düştü. Kaza sonrası yaralanan sü-

rücü çevredeki vatandaşların yardımıyla araçtan çıkartıldı.

İlk müdahalesi olay yerin-de yapılan sürücü 112 ekipleri tarafından Fatsa Devlet Hasta-nesine kaldırıldı.

Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.

Serbest

Kürsü Fatsalılar, Projeler İçin Ne Düşünüyor?

Kamyonet Elekçi Irmağına Düştü

/ Hamdi BÜKLÜ/ Fatma CANLI

Page 8: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 8

AYDEMİRİş MerkezindeKiralık Ofisler

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad.

Topaloğlu Camii karşısı FATSA

Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu

Ayhan Aydemir 0532 382 37 19

İLAN

Son günlerde konuşulan Kamu Denetçiliği Kurumu ile ilgili vatandaşların merak ettiği birçok konu var. Özellikle kurumun fa-aliyet amacının ne olduğunu ve hangi durumlarda bu kuruma

başvuracağını net olarak bilme-yen vatandaşların akıllarındaki soru işaretlerini Fatsa Kaymaka-mı Bekir Atmaca cevapladı.

Kamu Denetçiliği Kurumu’nun vatandaşların hakkını aramak için kurulduğunu belirten Atma-

ca: “Kamu Denetçiliği Kurumu, vatandaşlarımızın kamu hizmeti veren herhangi bir kurumla ilgili yaşadığı bir sorun varsa, bu nok-tada vatandaşın hakkını aramak için kuruldu. Bu kuruma vatan-daş direk kendisi posta yoluyla başvurabildiği gibi ilçelerde kay-makamlık, illerde de valilik kana-lıyla başvuru yapabilecek. Yani valiliklerde ve kaymakamlıklarda bununla ilgili bir birim oluşturul-masından ziyade bizler vatandaş ile bu kurum arasında aracı gö-revi görüyoruz. Vatandaş, posta yoluyla göndermek istemediği başvuruyu ilçelerde kaymakam-lığa, illerde de valiliğe götürüyor, biz de bu kuruma vatandaşın ev-raklarını iletiyoruz” dedi.

“Son Çare OlarakDeğerlendirilmeli”Kaymakam Bekir Atma-

ca: “Kamu Denetçiliği Kurumu, kamu işletmelerinin işleyişinde

bağımsız bir şikâyet mekanizma-sı oluşturmak amacıyla tamamen vatandaşların çıkarları göz önüne alınarak kuruldu. Diyelim ki, va-tandaşın bir kurumdan aldığı ev-rakta eksiklik var. Bu konuyu ilgili personelle çözemedi, idareyle çözmeyi denedi, olmadı, mah-kemeye taşıdı yine sonuç yoksa kamu denetçisine başvurabiliyor. Yani kamu denetçisine başvur-madan önce tüm çözüm yollarını tüketmesi gerekiyor. Kamu de-netçiliğine vatandaşın son çare olarak başvurması gerekiyor. Ancak idare, valilik ve ya kay-makamlık olarak bize bir başvu-ru olduğu zaman, öncelikle idari yolların tüketilip-tüketilmediğine, olayın, davanın bitip-bitmediğine bakarız. Eğer çok hayati ya da gecikmesinde sakınca olan bir durum varsa o zaman aldığımız evrakı üç gün içerisinde kamu denetçiliği kurumuna göndeririz” diye konuştu.

“Tüm Yollar Denendikten Sonra Başvurulacak”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Kültür Bakanlığı tarafından ge-çen yıl kamulaştırılan Tarihi Ünye Saray Hamamı’nın restorasyonu için düğmeye basıldı.

25 Nisan’da restorasyon proje ihalesi yapılacak olan Saray Ha-mamı için daha sonra restorasyon ihalesi yapılarak Ünye’de bir tarih daha ayağa kaldırılacak.

Hanları, hamamları, konakla-rı ve şehre özgü Ünye Evleri ile önemli bir tarihsel mirasa sahip Ünye’de tarihi yapıların restore edilerek turizme kazandırılmasına yönelik atılan adımlara son olarak Saray Hamamı eklendi.

Çamurlu Mahallesi Saray Cad-desi’nde bulunan ve adını Paşa-bahçe’de bulunan Süleyman Paşa

Sarayı’ndan alan Tarihi Saray Ha-mamı, kesin tarihi bilinmemse de yapılan araştırmaların sonucu ola-rak yaklaşık 200 yıl önce yapıldığı tahmin edilmekte. 1960’lı yıllara kadar hizmet veren Saray Hama-mı, daha sonra kaderine terk edil-

miş ve yıllar geçtikçe harabe haline gelmişti.

Tarihçiler, Saray hamamının Osmanlı geleneğine uygun olarak saray, cami, çeşme ve hamam kompleksinin bir parçası olarak, saray halkına ve saraya gelen mi-

safirlere hizmet vermek için yapıldı-ğını ifade ediyor.

Dikdörtgen planlı iki alçak kub-beden oluşmuş olan ve kesme taşlardan yapılan Saray Hamamı, Kültür Bakanlığı tarafından 2012 yılında 513 bin TL’ye kamulaştırıl-dı. Restorasyonun ardında müze haline getirilmesi planlanan Saray Hamamı’nın restorasyon proje iha-lesi 25 Nisan 2013 tarihinde Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nde yapılacak. 350 bin TL bedelli proje ihalesinin ardından hazırlanacak restorasyon projesi ile restorasyo-nuna başlanacak olan Saray Ha-mamı’nın 2015 yılına kadar resto-re edilerek turizme kazandırılması planlanıyor.

Saray Hamamı Restore Ediliyor

Altın Çocuk Kreşi, Kutlu Do-ğum Haftası çerçevesinde bir program düzenledi.

Fatsa Belediyesi Kültür Sara-yı’nda gerçekleştirilen programa AKP Ordu Milletvekili İhsan Şe-ner, Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, öğretmenler, öğrenciler ve çok sayıda veli katıldı.

Programın açılış konuşma-sını Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz yaptı. Programı çok beğendiğini ifade eden Müftü Şenel Yılmaz; “1989 yılından buyana Türkiye’de ve yurtdışında Diyanet İşleri Baş-kanlığı organizasyonuyla 14-20 Nisan tarihleri arası Kutlu Doğum Haftası olarak kutlanır. Bu hafta içerisinde gerek müftülüklerimiz, gerekse sivil toplum kuruluşları özel programlar yapıyor. Fakat bugün Altın Çocuk Kreşi öğren-cileri olan minik yavrularımızın sergilediği bu etkinlik, bugüne kadar gördüğüm programların en güzeliydi ve beni çok etkiledi. İnsan yaratılışı itibariyle haysiyet-li, şerefli, onurlu ve mükemmel bir varlıktır. Fakat insanın bu onuru muhafaza etmesi Takva’ya bağlı-dır. Kim daha çok takva sahibiy-se, Allah’a yakın olan da odur. Ben burada gözler yaşartıcı bu

mükemmel programı gördükten sonra çok fazla bir şey söyleye-meyeceğim. Bu etkinliği tertip-leyen, emeği geçen Altın Çocuk Kreşi idarecilerini, öğretmenlerini ve sevgili yavrularımızı yetiştiren ailelerini tebrik ediyorum. Altın Ordu’nun tüm çocuklarımıza da hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Milletvekili İhsan Şener ise yaptığı konuşmada, Peygamberi-miz (s.a.v.) Hz. Muhammet’in ha-yatını yeni nesillerin örnek alması gerektiğini ifade etti. Şener, “He-pinizi saygı, sevgi ve muhabbetle selamlıyorum. Peygamberimiz (s.a.v.)in şefaati hepimizin üzeri-ne olsun. Aslında söz çocukları-mızın. Kutlu doğum haftası; bizim peygamber efendimize olan sev-gimizi, bağlılığımızı, onun örnek hayatına olan hayranlığımızı pe-kiştirmek ve ondan her defasında yeni ahlaki terbiyeler almak için önemli bir fırsattır. Diyanet işleri başkanlığımız öncülüğünde her yıl programlar devam ediyor. Yurt dışı temsilciliklerimizde de gur-betçi kardeşlerimizin bu tür etkin-likleri oluyor. Nesillerimizin, sevgi-li peygamber efendimizi mutlaka kendilerine örnek almaları gereki-yor. Bu hususta adım atan herke-si yürekten kutluyorum” dedi.

Miniklerde Kutlu DoğumHaftasını Kutladı

/ Fatma CANLI

Page 9: MİR KUZEY 368 SAYI

Sayfa22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 9

Niyase ve Ayhan Şimşek’in kızı Bihter ile Mualla ve İbrahim Uğur’un oğlu Eser, mutlu birlikte-liklerine adım attı.

İç Mimar Bihter ve Polis Me-muru Eser Uğur çifti Fatsa Dolu-nay Otel’de düzenlenen düğün merasimi ile dünya evine girdi.

“Sizleri düğünümüze konuk, mutluluğumuza tanık olmaya da-vet ediyoruz” diyerek yakın akra-ba, dost ve arkadaşlarını düğün merasimine davet eden Bihter ve Eser çiftinin mutlulukları gözlerin-den okunuyordu.

Gelin Bihter’in babası Fatsa eşraflarından Ayhan Şimşek’in

oldukça duygulu anlar yaşadığı düğün merasimde gazetemize bir açıklama yapan gelinin am-cası Aydın Şimşek ; “kızımızın ve oğlumuzun bu mutlu günün-de bizleri yalnız bırakmayan tüm dostlarımıza, katılımlarından do-layı teşekkür ediyorum. Genç çift-lerimize tavsiyemiz derinliğe ba-kıp kuyunun dibini görmesinler, güneşe bakıp aydınlığı görsünler. Onlara aydınlık bir evlilik ve ömür diliyoruz” dedi.

Bizler de MirKuzey Gazetesi ve Yeşiller Ofset Matbaacılık ola-rak Bihter ve Eser çiftine ömür boyu mutluluklar diliyoruz.

AKSOY SERViS

Orhan YILDIZ - Kursal YILDIZ

Kurtuluş Mah. Sevgi Cad. No: 100 Fatsa/ORDU0541 258 47 42 - 0539 748 60 61 - 0452 407 11 88

Ziraii Tarım AletleriBakım ServisiTırpan MotoruAğaç Motoruİlaçlama Motoru

JenaratörBisikletSüt Sağım MakinasıYedek ParçaTamirat Onarım Servisi

Üreticilere 30 Nisan hatırlatıl-dı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fındık üreticilerinin, 2012 yılı ürü-nü alan bazlı gelir destekleri için en geç 30 Nisan 2013 tarihi me-sai saati bitimine kadar başvuru yapmaları gerektiğini söyledi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fındık üreticilerinin, 2012 yılı ürünü alan bazlı gelir destekleri için en geç 30 Nisan 2013 tarihi mesai saati bitimine kadar başvuru yapmaları gerek-tiğini bildirdi. Bayraktar, “Fındık üreticilerimizin destek ödemesin-den faydalanabilmeleri için çiftçi ve fındık kayıt sistemlerine kayıt yaptırmaları, ÇKS kaydı bulunan-ların da kayıtlarını güncellemeleri şart.” dedi.

Şemsi Bayraktar, yaptığı ya-zılı açıklamada, fındığın, tarım sektöründe, ihracatta daima ön planda yer alan ürünlerden biri olduğunu, fındıkta Türkiye’nin dünya üretiminin yaklaşık yüzde 75’ini karşıladığını belirtti. Özel-likle Karadeniz Bölgesi’nde 2 milyon nüfusun geçim kaynağı

olan fındıkta, 2011-2012 sezo-nunda yaklaşık 217 bin ton iç fındık ihracatı yapıldığını, karşılı-ğında 1,6 milyar dolar gelir elde edildiğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: “Üreticimiz ve-rimli ve kaliteli ürün için, fındık üretiminin başlangıcından hasat dönemine kadar geçen devrede mazot, gübre, ilaç gibi gerekli te-mel girdileri kullanmaktadır. Ülke-mizde özellikle mazot, gübre gibi girdilerin fiyatı oldukça yüksektir. Buna fındık toplama işçilik mali-yetlerinin de eklenmesi maliyetle-ri daha da artırmaktadır. Ürünün, yüksek olan üretim maliyetlerinin altında satılması, zor durumda olan üreticimizin daha da mağ-dur olmasına neden olur. Bilindiği üzere fındık üretim maliyetlerini düşürmek amacıyla 2009 yılının Haziran ayında açıklanan fındık stratejisi kapsamında; fındığın taban arazilerden sökülmesi, daha ziyade yamaç arazilerde üretimin desteklenmesi amacıyla fındık üreticilerine dekara 150 lira destek, prim olarak ödenmeye başlanmıştır. Üretim maliyetlerini aşağıya çeken ve 3 yıldır uygula-

nan alan bazlı destekler 2011’de sona ermiş, 3 yıllık dönemde fın-dık üreticilerine toplam 1,8 milyar lira ödeme yapılmıştır. Strateji çerçevesinde fındık üreticisinin desteklenmesi üreticinin mağdu-riyetini önlemiştir.”

“KALİTELİ ÜRETİM, FİYAT İSTİKRARI ÖNEMLİ”TZOB Genel Başkanı Bayrak-

tar, fındık üreticilerinin yaklaşık yüzde 84’ünün faydalandığı alan bazlı desteklerin devam kararı alınmasının, önem arz ettiğini be-lirtti. Bayraktar, “Birliğimizin giri-şim ve gayretleriyle fındıkta alan bazlı desteğin 3 yıl daha uzatıl-ması, üreticimize rahat bir nefes aldırdı” dedi.

Fındık yetiştiriciliği yapan, fındık üretici belgesine sahip, kamu kurum ve kuruluşları hariç gerçek ve tüzel kişilere dekar ba-şına 2012 yılı ürünü için 150 lira, 2013 yılı ürünü için 160 lira, 2014 yılı ürünü için 170 lira alan bazlı gelir desteği ödemesi yapılaca-ğını hatırlatan Bayraktar, “Fındık üreticilerimizin 2012 yılına ait alan bazlı destek ödemesinden fay-dalanabilmeleri için Çiftçi Kayıt Sistemi'ne (ÇKS) ve Fındık Kayıt Sistemi'ne (FKS) kayıt yaptırma-ları, ÇKS kaydı bulunanların da kayıtlarını güncellemeleri şart. 2012 yılı ürünü alan bazlı gelir destekleri için en geç 30 Nisan 2013 tarihi mesai bitimine kadar başvurularını da yapmaları gere-kiyor” şeklinde konuştu.

TELAFİ EDİCİ ÖDEME BAŞVURULARIBayraktar, Fındık Alanlarının

Tespitine Dair Kararın 1’inci mad-desinde belirtilen il ve ilçelerdeki, birinci sınıf, ikinci sınıf ve yüzde

6’dan daha az eğimli üçüncü sınıf tarım arazilerinde ruhsatsız fındık bahçelerini sökerek alter-natif ürüne geçen kamu kurum ve kuruluşları hariç gerçek ve tü-zel kişilere de telafi edici ödeme yapılacağını bildirdi.

Bayraktar, şöyle devam etti: “2012-2014 yılları arasında; 2012 yılı için başvuranlara, ilk yıl için dekara 300 lira, ikinci ve üçüncü yıllarda ise her bir yıl için 150 lira olmak üzere üç yılda toplam 600 lira, 2013 yılı için başvuranlara, ilk yıl için 300 lira, ikinci yıl için 150 lira olmak üzere iki yılda toplam 450 lira telafi edici ödemesinin yapılması kararlaştırılmıştır. Bu bağlamda fındık üreticilerimizin 2012 yılına ait telafi edici ödeme-den faydalanabilmeleri için 31 Aralık 2012 tarihine kadar Çiftçi Kayıt Sistemine kayıt yaptırmaları (ÇKS) veya kayıtlarını güncelle-meleri, Fındık Kayıt Sistemine (FKS) kayıt yaptırmaları şartıyla; 2012 yılı için ‘telafi edici ödeme’ için başvurularını en geç 30 Ni-san 2013 tarihi mesai bitimine kadar yapmaları gerekmektedir.”

Bayraktar, Fındık Üreticilerini Uyardı Bihter ve Eser’in Mutlu Günü

Fatsa Müftülüğü tarafından Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla Kur'an Kursları yararına düzenlenen kermese vatandaşların deste-ği devam edecek. Fatsa Müftülüğüne bağlı Kur'an Kursu Öğreticileri, Din Görevlileri ve Kur'an Kursu öğrencilerinin destekleriyle düzenlenen yiyecek, el işi ve kitap fuarı 22 Nisan 2013 tarihinde (bugün) sona erecek. Fatsa Müftülüğünden yapılan açıklamada “Kermesten elde edilen gelirler Kur'an Kurs-larının yiyecek, yakacak ve diğer masrafları için kullanılacaktır” denildi.

Kermes Bugün Sona Eriyor

Page 10: MİR KUZEY 368 SAYI

SP R

Spor Toto Süper Lig’in 30. haftasında Kasımpaşa’yı evinde ağırlayan Orduspor, rakibine 2-0 mağlup oldu.

Maç sonrasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Or-duspor’da ilk karşılaşmasına çı-kan teknik direktör Cevat Güler, takımla 4 defa antrenman yap-tığını, bunun yetersiz olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Bugün istediğimiz um-duğumuz üç puanı alamadık. Geriye doğru 4 antrenman ile takımı sahaya çıkartmaya, yeni bir başlangıç yapmaya çalıştık ancak ortada bir gerçek var ki 4 çalışma yetecek bir şey değil. Kasımpaşa takımının nasıl gol atacağını, nasıl gol atabilecek-lerini oyuncuların pozisyonunu biliyorduk. Bununla ilgili hem teorik hem de uygulamalı çalış-malar yaptık ama maalesef yet-medi. İlk yarı iki tane gol yedik, oyunu döndürmek için ikinci yarı

üst üste hamleler yaptık ama buda yeterli olmadı. Pozisyona giriyor olmamıza rağmen gol at-maya bu mücadelemiz yetmedi. Ortam ligin son dört haftası kal-mış. Sondan ikinci durumdayız. Oynayacağımız 4 tane doksan dakika var. Ne olur nasıl olur ne kadar puan alırız bu puanlarımız ligde kalmaya yeter mi? Bunu zaman gösterecek. Ben ve eki-bim futbolcu arkadaşlarım gerek yönetim, elimizden ne geliyorsa gelebildiğinin de fazlasını yapıp en azından bir şeyler yapmaya çalışacağız. En azından puan-lar almaya çalışacağız. Tabii ki mevcut durum hem oyuncular açısından hem bizim açımızdan çok hoş değil. Oyuncularımızın daha önceden çok iyi oyna-dıklarını görüyoruz. Geldiğimiz noktada insanın morali olmaz-sa fizik mücadelesi yada teknik mücadelesi yeterli olmuyor. Bu morali yükseltmeye çalışmak

için uğraştık. Yapabildiğimiz bu kadar oldu. Bir haftalık daha sü-remiz var. Önümüzdeki hafta bu oyuncularımızın moral ruhunu ayağa kaldırmaya çalışacağız. Yetenekli oyuncularımız var. Bu yetenekli oyuncularımızdan ken-di yeteneklerini ortaya koyacak işler henüz bu verimi alamadık.”

Kasımpaşa Teknik Direktörü Şota Arveladze ise, çok önemli bir üç puan aldıklarını söyleye-rek, “Zor bir maçtı. Son iki hafta zor geçti bizim için. Antalya’dan puan alamadık. İçerde Akhisar’a mağlup olduk. Hedefe koşan bir takım için kolay bir maç değildi. Ordu’nun ligdeki durumu biz-den daha bir zorluyordu. Ama gerçekten çok iyi organize olan bir Kasımpaşa’yı gördük. Güzel goller attık. Eğer doğru hatırlıyor-sam bir net pozisyon vermedik. Çok önemli üç puan aldık” dedi.

Orduspor’da oyuna son-radan dahil olan David Baral, taraftardan bu mağlubiyet için özür dilerken, “Bu maç hakkında konuşmayacağım. Bizi destek-leyen herkesten özür diliyoruz. Son zamanlarda kaydettiğimiz kötü sonuçlardan dolayı. Bizi destek veren herkesten özür di-leriz. Kötü bir maç oldu. Kaybet-tik. Lig bitene kadar yapacağımı-zın maksimumunu yapıp sonuca

bakacağız” ifadelerini kullandı.Anıl Taşdemir ise, “Çok kötü

bir mağlubiyet aldık. Çok önemli bir maça çıkmıştık. Bunun far-kındaydık. Hafta içinde de yeni hocalarımız ile bizi maça en iyi şekilde hazırladıklarını düşünü-yorum. Ama böyle maçlarda yediğiniz gollerden sonra çok çabuk dağılıyorsunuz. İkinciyi yi-yince hem biz hem de seyirciler koptuk hep beraber. İkinci yarıda toparlamaya çalıştık. Gol atama-yınca oyun koptu. Önümüzdeki dört maçta elimizden geleni ya-pıp kendi getirdiğimiz durumdan kendimizin kurtarması lazım in-şallah kurtarırız” diye konuştu

Kasımpaşa futbolcusu Özer Hurmacı, üç puanı aldıkları için mutlu olduklarını belirtirken, “Takım halinde defans yaptık. Atak yaparken de iyi kombine-ler yaptık. Güzel goller attık bel-ki 2-0’dan sonra bulduğumuz alanları daha iyi değerlendirsey-dik 3’ü veya 4’üde bulabilirdik. Ordu için sıkıntılı bir maçtı. Diğer maçlarında başarılar diliyorum. Biz üç puanı aldığımız için çok mutluyuz” dedi.

Kasımpaşalı oyuncu Cabral ise, “Biz kazanarak üç puan al-dık. Ondan dolayı çok mutluyuz. Sonraki maçları düşünmemiz la-zım” şeklinde konuştu.

“Yapabildiğimiz Bu Kadar Oldu”

Fatsa Belediyespor Umutları Bafra da BıraktıFatsa Belediyespor, 1930 Baf-

raspor’a deplasmanda 4–3 mağlup oldu.

1.Dk.1930 Bafraspor-Fatsa Bele-diyespor karşısında oyun başlar baş-lamaz 38’inci saniyede Samet Bank ile 1–0 öne geçti.

15.Dakikada, Bafraspor’un futbol-cusu Gökhan’ın yaptığı bir faul neti-cesinde Fatsa Belediyespor Penaltı kazandı. Penaltıyı kullanan İbrahim, Dündar engelini geçemedi, Dündar’ iyi bir kurtarış yapsa da, Önder Kaleci Dündar’dan dönen topu gole çevirdi.(1–1)

29.Dakika, Bafrasporlu futbolcu Samet Bank önünde bulduğu topu Fatih Aytekin’e çıkardı… Fatih Ay-tekin topu Fatsa filelerine gönderse de ofsayt gerekçesi ile maçın orta hakemi Ahmet İlhan golü vermedi.İlk yarıda başka bir gol olmayınca kar-şılaşma 1-1 beraberlikle tamamlandı.

63.Dakikada,1930 Bafraspor Fat-sa Belediyespor karşısında baskını kurmayı başardı. Korner kazanan Bafraspor, Fatsa Belediyespor’un

ceza sahası yayına Hüseyin Öz-türk’ün kullandığı korner atışını uzak-laştıramayınca Fatsa Belediyesporlu Yusuf kendi kalesine gol attı.(2-1)

69.-67.Dakikalarda, Fatsa Bele-diyespor, Bafraspor karşısında kan kaybetmeye başlayınca teknik di-rektörü Taner Gürsoy oyuncu deği-şikliğine gitti.İkinci yarıda oyuna giren Selman 67 ve 69.Dakikalarda Bafras-por’un umutlarını ard arda attığı iki gol ile tüketti.(2-3)

71.Dakika’da Fazlı Arslan kazan-dırdığı bir penaltı ile Bafraspor’da umutlar tekrar yeşerdi.Penaltıyı kulla-nan Fatih Aytekin Fatsa Kalecisi Ser-can’ı ters köşeye yatırarak takımına beraberliğe getirdi.

79.Dakikada, Bafraspor teknik di-rektörü Hayrullah Yılmaz oyuncu de-ğişikliğine gitti.Oyundan Uğur Sivri’yi alarak yerine Can’ı aldı. Can’ın oyuna girmesi ile atmosfer biranda değişti.

81.Dakikada tecrübesini konuş-turan Can, yarım vole ile sert bir gol atarak bafraspor’a galibiyeti getirdi.

1930 Bafraspor 4-3 Fatsa Belediyespor HAKEMLER: Ahmet İlhan Aydın(2),Hakan Evren(3),Yiğit Cam(3) 1930 Bafraspor: Dündar(4),Fazlı(4),Hasan(4),Gökhan(3)55.DK.

Batınay(3)79.DK. Uğur(3),Can(3),Hüseyin(4),Samet(4),Fatih(4),Emre Gaydam(3)64.DK. Emre Taşkın(2)

Yedekler: Adem, Sadık, Mesut, Emre Taşgın, Can, Berkan, Batınay Fatsa Belediyespor: Sercan (2Cem(2)78.DK. Volkan(2), Köksal(2)

Özgür(2), Mehmet(3), Önder(2) 56.DK. Yusuf(2), Güneş(3), Oktay(2) 63.DK. Selman(3) Taze(2), Ulaş(2), İbrahim K.(3)

Yedekler: Selahattin, Necati, Volkan, Selman, Yusuf, Taylan, Zafer GOL:1.DK. Samet,20.DK. Önder, K.K.Yusuf(FS),67.DK–69.DK. Sel-

man,72.DK. Fatih ve 81.DK. Can Sarı Kart: Gökhan(BS),Güneş(FS),Fazlı(BS),Ulaş(FS),Özgür(FS),Ce

m(FS),Oktay Taze(FS) Kırmızı-Kart: Yok

PUAN DURUMU TOPLU SONUÇLAR

SIRADAKİ MAÇLAR

Şampiyon Ünye BelediyesporÜnye Belediyespor, Ordu

Sağra 1.Amatör Küme Play-Off final maçında İl Özel İdarespor’u 3-0 yenerek şampiyon oldu.

Amatörün favori takımı Ünye Belediyespor ile genç bir takım ile büyük başarılar yakalayan İl Özel İdarespor, dün Durugöl 1 Nolu Sahada Ordu Sağra 1.Ama-tör Küme Play-Off final maçında karşı karşıya geldi. Ünye Beledi-yespor, rakibini Levent, Bünya-min Yılmaz ve Veysel kk. Golleri ile 3-0 yenerek şampiyon oldu.

Ünye Belediyespor ile İl Özel İdarespor arasında oynanan final maçını yöneten hakem Volkan Şeker, yarı final maçında da Ünye Belediyespor’un Ordu Belediyes-por’u elediği maçı yönetmişti. Bu atama nedeniyle İl Özel İdares-por’un tepkisi oldu.

İl Özel İdarepsor’un golcü

oyuncusu Mehmet Can, kaleci ile karşı karşıya üç net pozisyondan yararlanamayınca rakip farkı açtı ve maçı kazandı.

İl Özel İdarespor’un tecrübeli kalecisi Volkan, bir çok net pozis-yonda gole izin vermedi. Yenilen gollerde ise savunmanın net ha-tası vardı.

Ünye Belediyespor, bitiş dü-düğünün ardından şampiyonlu-ğu büyük bir sevinç içinde kutla-dı. Yöneticisinden, futbolcusuna kadar herkes çok mutluydu.