mİr kuzey 357 sayi

www.gazeteku

zey.c

om

09 NİSAN 2013 SALI

FATSA’DANKARADENİZ’E

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE YIL: 2 SAYI:357 FİYAT: 50 Krş.

SATIRB

AŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

05

Gastroenterolojik ve Nöroşirurjik

Vakalar!

M. Kemal POYRAZ

10

Hector Cuper Klasiği

‘Parklardaki Başı Boş Hayvanlar Tehlike Saçıyor’Fatsa Belediyesi’nin hemen hemen

her mahallede oluşturduğu semt parkla-rı çocuklar için eğlence merkezi olmaya devam ediyor.

Ancak, aileler çocuklarının parklarda bulunan hayvanlardan hastalık kapacağı endişesiyle, hijyen ve denetim çalışması yapılmasını istediler.

Hayvanlardan insanlara geçebilen

çok sayıda enfeksiyon olduğunu, bu enfeksiyonların yayılış göstermesinde evcil hayvanların ve sokak hayvanlarının önemli rolü olduğunu söyleyen vatan-daşlar, Son yıllarda çocuk oyun alanı olan birçok parkta mangal yapıldığı, bu durumun da sokak hayvanlarını parkla-ra çeken cezbedici bir faktör olduğunu belirttiler.

Fatsa’da bulunan çocuk parklarının sokak hayvanına ev sahipliği yaptığını söyleyen vatandaşlar, parklarda yaşayan kedi ve köpeklerin parklara bıraktığı dış-kılardaki çeşitli parazitlerin, yumurtalarının kum veya toprağa karışarak buralarda oynayan çocuklara bulaşabileceğini ha-tırlattılar. Uzmanlar ise parklarda oyun oynayan ve buralardan mikrop kapan çocuklardaki hastalık belirtileri konusun-

da önemli açıklamalar yaptılar. Uzmanlar, parklarda oyun oynayan çocuklara bulu-şan hastalıkların belirtisi, öksürük, burun akıntısı, solunum hızlanması, zayıflama, karın, kas ve eklem ağrıları, huzursuzluk, sinirlilik, dikkatsizlik ve sara benzeri sinir-sel belirtiler ile karaciğer ve dalak büyü-mesi, körlük ve hareket bozukluğu gibi klinik tablolara neden olabileceğini söy-lediler.

Aileler Tedirgin...

Uzmanlar Uyarıyor...

ÖZELHABER

3’te

Başkan Anlayan, Başkan Baş’ı Ziyaret EttiFatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan,

Fatsa Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş’ı makamında ziyaret etti.

Başkan Anlayan;” Allah kolaylık versin. Ön-celikle bu ziyaret vesilesiyle eski Başkan Mesut Bıçakcı’ya Allah’tan rahmet diliyorum. Sonuçta bu geçici bir hizmet kervanı. Önemli olan bu süreç içerisinde halka en kaliteli hizmeti verebil-mektir. Tekrar Allah hayırlı etsin” dedi. 3’te

En Büyük Başarı“Fen” Lisesinin

Fatsa Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel AVCI, “ Okullar bazında 11 lisemizin 2012 YGS başarı ortalaması 187,50 puan iken 2013 yılı başarı orta-lamamız 223,00 puan olmuştur. Yani 35.50 puanlık bir artış söz konusudur. Bu başarıda tüm okulla-rımızın katkısı olduğu gibi özellikle Fen lisesinin etkisi çoktur. 3’te

“Doğalgaz Biran Önce Kullanılır Hale Gelmeli”Fatsa’nın dünkü gündemi Doğalgaz projesiydi.

Gazetemiz de bu konuda yayınlanan haberi okuyan vatandaşlar doğalgaz projesinin gecikmişliği ile ilgili açıklama yaptılar.

Hasan Kaçak; “ Doğalgaz Fatsa’da biran önce başlamalı. En basitinden tüp fiyatları ateş pahası, 75 lira olmuş.Evimizin her yerinde sıcak su kullanacağız. Doğalgazın gelmesi Fatsa için çok faydalı olacak. 5’te

İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski ba-kan İdris Naim Şahin döneminde, bakanlık birimlerinin eğitim, inceleme, araştırma, zi-yaret ve projeler dahil yurt dışı seyahatlerine 9,5 milyon lira ödeme yapıldığını belirtti.7’de

Zihinsel ve BedenselEngelliler İçin Sınıf Yaptılar

Türkiye Kızılay Derneği Genel Merkezi, zihinsel ve bedensel engelli öğrencilerin yararlanması amacıyla Türki-ye genelinde 6 adet okula sınıf yaptırıyor.

Bu 6 sınıftan bir tanesi de Fatsa Sami Yücel Eğitim Uy-gulama Okuluna yapıldı. Sı-nıfın açılışında bir konuşma yapan Kızılay Derneği Fatsa Şube Başkanı Erdi Şevketo-ğulları, “ Kızılay olarak birçok alanda hizmet vermekteyiz. Bunları sıralamak gerekirse, Yangın, Afet, Deprem ve ben-zeri gibi doğal afetlerde Kızılay ihtiyaç duyulan her yerde bu-lunmaktadır. Kızılay doğal ve acil ihtiyaçlara cevap verdiği gibi sosyal projelerde de yer almaktadır. 4’te

Fatsa EmniyetindenKaymakam Atmaca’ya Ziyaret

Türk Polis Teşkilatı’nın 168. kuruluş yıl dö-nümü kapsamında, Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan ve beraberindeki emniyet per-soneli Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca’yı ziya-ret etti.

Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan, Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 168. yıl dönümü anısına Kaymakam Bekir Atmaca’ya plaket takdim etti. 5’te

İhale 29 Nisan’da

7’de

“Hasta Sevk Eden Değil,Hasta Kabul Eden Hastane Olduk”

Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, “ODÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak artık il dışına hasta sevk eden değil, il dışından hasta kabul ederek önemli başarı-lar elde eden bir kurum haline geldik” dedi.

Yarılgaç, yaptığı açıklama-da, Sağlık Bakanlığı ODÜ Eği-tim ve Araştırma Hastanesi’nin 88’i akademisyen olmak üzere 821 personelle bölge halkına hizmet verdiğini söyledi.

3’te

“Fındığın Alternatifi Var!”

9’da

Randevu Alamayan da Muayene Olabilecek

Aile Hekimliklerinin, tıpkı Has-taneler gibi randevulu sistemi uy-gulamaya başlayacakları, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından açıklanmıştı. Bu yeni randevu uy-gulaması ile ilgili Fatsa Sakarya Mahallesi Aile Hekimliği doktorla-rından Dr. Cevdet Zengin; “Ran-devusuz hastalar geldiğinde eğer hekim müsaitse, hastanın muaye-nesi ve diğer işlemleri tabi ki yapı-lacaktır” şeklinde konuştu. 3’te

Yurt Dışı Seyahatleriiçin 9,5 Milyon TLHarcamış

Sayfa09 NİSAN 2013 SALI 2

Tarihte BugünSorumlu Yazı İşleri Müdürü

Muhsin Yılmaz

Genel Yayın YönetmeniNusret Yeşiller

Görsel Yönetmen Engin YARAN

Sayfa EditörüEmrah Çoşkun

Haber MüdürüBetül Yeşiller

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım

www.yesillermatbaa.com

DağıtımŞah Medya Ajans

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad.

San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım

Reklam ve Matbaa

Muhabirler Resul KoşarBeytullah ŞekerOğuzhan Yılmaz

Haber MerkeziAhmet AlkanFatma CanlıHamdi Büklü

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

ReklamErkan Kaş

Grafikerİlkay Yeşiller

İnternet EditörüÇiğdem Akyol

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDUTel : 0452 407 10 11Faks : 0452 407 10 12E-Posta : [email protected]

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

www.gazetekuzey.com

Yayın Türü Yerel Süreli

1933 İlk kadın yargıç Mürüvvet Hanım Ada-na’da göreve başladı.1936 İstanbul Telefon Şirketi devletçe satın alındı.1940 II. Dünya Savaşı’nda Almanya Nor-veç’i istila etti. Kuzey Denizi kıyısında stra-tejik noktaları ele geçirdi.1945 Türkiye’de yerli ampul üretimi başladı.1953 Maliye Bakanı Hasan Polatkan, döviz açığının 553 milyon dolar olduğunu açıkla-dı.1954 Belçika’da yapılan Dünya Ordularara-sı Futbol Şampiyonası’nda Türk Ordu Takı-mı Amerika Birleşik Devletleri’ni 10-0 yendi.1979 Türkiye’de ilk kez bir hastanın kulağı-na kıkırdak nakli yapıldı.1980 Giresun Gazeteciler Cemiyeti kurul-du.1982 Anıtkabir Müdürlüğü, Anıtkabir Ko-mutanlığına dönüştürülerek Genelkurmay Başkanlığına bağlandı.1990 Bakanlar Kurulu’nun çıkarttığı ka-rarnameye göre, Olağanüstü Hal (OHAL) Bölge valisi basını sansür etme, grev ve lokavtları engelleme, gerekli gördüğü ki-şileri bölge dışına çıkarma yetkisine sahip oluyor.

Trafik sıkışıklığının sadece insanda geçici bir asap bo-zukluğuna yol açmakla kalmadığı, akıl sağlığına da zarar verdiği belirlendi.

Trafik sıkışıklığının sadece insanda geçici bir asap bo-zukluğuna yol açmakla kalmadığı, akıl sağlığına da zarar verdiği belirlendi.

Yapılan araştırmalar, trafiğe takılıp kalmanın ciddi zi-hinsel problemlere yol açabildiğini gösteriyor. Psikologlar, trafikte ya da kuyrukta beklemekten kaynaklanan sıkıntının zamanla biriktiğini ve ileride zihinsel problemlere yol açtığı-nı tespit ettiler.

Bilim adamları, modern hayatın günlük sıkıntıları sırasın-da sükuneti muhazafaza etmenin sağlıklı diyet ve düzenli spor kadar önemli olduğunu ifade ettiler.

California Üniversitesi’nde psikoloji ve sosyal davranış-lar profesörü Susan Charles’ın, her gün insanda meydana gelen asap bozukluğunun insanı daha güçlü mü kıldığını yoksa ona zarar mı verdiği konusunda bir ekiple yaptığı araştırmada, günlük streslerin tesirinin 10 sene sonra bile kendisini gösterebildiği belirlendi. ABD’de Orta Yaş Gelişi-mi ve Milli Günlük Tecrübeler Araştırması isimli geniş çap-lı iki araştırmanın sonuçlarına dayanılan araştırmada, akıl sağlığının büyük olaylardansa küçük olayların birikmesin-den daha çok etkilendiği belirlendi.

Gün içerisinde yaşadığınız sıkıntı, yorgunluk, endişe ve mut-suzluk gibi değişik ruh halleri, tercih ettiğiniz yiyeceklerin çeşit ve miktarlarını da belirleyebilir.

Bu durumun bazen iştah kaybına neden olurken, çoğu zaman da yanlış ve kontrolsüz beslenmeye yol açtığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Yeşim Çelik, farklı ruh hallerine göre sağlıklı bes-lenme hakkında şunları söyledi: .

YORGUNSANIZ C VİTAMİNİ ALINBedenen yorgun olmak, iştahın azalmasına sebep olur. Kişiler

çoğu zaman yemek yemek istemezler. Dikkat edilmediği takdir-de düşen vücut direnci hastalıklara daha kolay yakalanılmasına sebep olur. Böyle dönemlerde C vitamini tüketiminin özellikle ar-tırılması gerekir.Taze meyve ve sebzeler en ideal tercihlerdir, vita-min kaybına uğramamaları için çiğ tüketilmeleri önerilir. Suyunu sıkmak hem alınan kalori miktarının artmasına hem de alınan po-sanın azalmasına sebep olur. Bekletilerek içilen meyve sularında vitamin kayıpları çok fazla olur. Portakal, kivi, elma, armut, havuç, yeşilbiber, maydanoz, tere, roka, tercih edilmesi gereken sebze ve meyvelerdir. İçecek olarak kuşburnu ile bitkisel çaylar önerilir.

PEYNİR, SÜT VE AYRAN HALSİZLİĞE İYİ GELİYOR İş ve sosyal yaşamın getirdiği halsizlik durumunda, özellikle

kalsiyum ve proteinden zengin besinler tercih etmek doğru ola-caktır. Süt, yoğurt, ayran, cacık ve peynir en büyük yardımcılar-dandır. C vitamini ihtiyacı da bu dönemde artacağı için taze mey-ve ve sebze tüketimi artırılmalıdır. Meyveli yoğurtlar ve sütler tercih edilebilir. Mevsim meyveleri ile hazırlanmış meyveli yoğurtlar hal-sizliği hafifletecektir.

MUTSUZLUKTAN TATLIYLA DEĞİL KURU MEYVEYLE KURTULUN Fosfordan zengin olan balıklar, kuru baklagiller ve bulgur bu

dönemin çabuk atlatılmasına yardımcı olacaktır. Bu dönemde daha çok şeker ve şekerli besinler tercih edilir. Oysaki kompleks karbonhidrat içeren yiyecekler, kan şekerini kontrol edecektir. Tahıllı ekmeklerle hazırlanan sandviçler en ideal tercihlerdir. Yine bu dönemde tatlı ihtiyacı için kuru meyveler çok iyi birer alternatif olacaktır.

KIZGINSANIZ DEMLİ ÇAY VE KOYU KAHVE İÇMEYİN Öfke durumunda yağlı tohumlar; özellikle fındık, ceviz, badem

ve fıstık tüketilmesi uygundur. Kahve, demli çay, gazlı içecekler ve kafeinli içeceklerden bu dönemde özellikle uzak durulması önerilir. Daha çok rezene, kuşburnu, ıhlamur, adaçayı gibi bitkisel çaylar veya ılık, tarçınlı süt tüketimi artırılmalıdır.

ENDİŞELERİNİZ SU İLE BİRLİKTE AKSIN Endişe durumunda vücutta aşırı sıvı kaybı olacağından sıvı

alımı artırılmalıdır. İlk tercih, her zaman saf sudur. Daha sonrasın-da çorba, komposto, meyve suyu, ayran, bitki çayları ve mineralli sular içilebilir.

HAYALKIRIKLIĞINA KARŞI MUZ, ÇİLEK VE KİVİ Daha çok şeker, çikolata, pasta, kurabiye gibi besinlerin tercih

edildiği bu dönemde posalı ve c vitamin içeriği yüksek yiyecekler en doğru tercih olacaktır. Sebze ve meyveler bu dönem için en iyi tercihtir. Bol yeşillikli salatalar, muz, ananas, kivi, çilek iyi birer kaynaktır.

Sağlık

TrafikAkıl Sağlığını Bozuyor

Ruhunuzu Besleyin!

TEBESSÜM

Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gö[email protected]

Yeşillerspora rakip arıyoruz

abi kaç günden beri gazeteye çıkmayı

bekliyoruz ya

Günün Fıkrası

biz rakiplerin boynunu

büküyoruz

Murat kay’a rakip dayanmıyor

arkadaş

abi beni traş yaparken

çekseydin ya

Abi sen bizi çok önce de çekmiştin

ne oldu

berber berberi traş ediyor

demesinler abi

Babam bana da saz çalmayı öğretecek

Temel’in evine bir gün hırsız girmiş, hırsız yakalanmış ve Temel hırsızla

görüşmek istemiş:- Komiserim, izin verirseniz evimizi

soyan hırsızla bir noktayı görüşmek istiyorum.- Neymiş o?

- Karımın yatak odasından geçtiği halde karım uyanmamış. Bunu nasıl yaptığını bana da öğretmesini rica

edeceğim.


Fatsa Belediye Başkanı Hü-seyin Anlayan, Fatsa Esnaf Ke-falet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş'ı makamında ziyaret etti.

Geçtiğimiz günlerde genel kurul yapan Esnaf Kefalet Ko-operatifi Başkanı Ayhan Baş'a hayırlı olsun dileklerinde bulunan Başkan Anlayan;" Allah kolaylık versin. Öncelikle bu ziyaret vesi-lesiyle eski Başkan Mesut Bıçak-cı'ya Allah'tan rahmet diliyorum. Sonuçta bu geçici bir hizmet kervanı. Önemli olan bu süreç içerisinde halka en kaliteli hizmeti

verebilmektir. Tekrar Allah hayırlı etsin" dedi.

Ziyaretlerinden dolayı Başkan Anlayan'a teşekkür eden Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkanı Ay-han Baş;" Yaptığınız çalışmalar-dan dolayı bizde sizleri birçok kez anıyoruz. Başarılarınızın de-vam etmesini diliyoruz. Ayrıca gerçekleştirdiğiniz ziyaret için çok teşekkür ediyoruz" dedi.

Ziyarette Esnaf Kefalet Koo-peratifi Yönetim Kurulu üyeleri ve Belediye Meclis üyeleri de hazır bulundular.

Başkan Anlayan, Başkan Baş’ı Ziyaret Etti

Fatsa Belediyesi’nin hemen hemen her mahallede oluştur-duğu semt parkları çocuklar için eğlence merkezi olmaya devam ediyor.

Ancak, aileler çocuklarının parklarda bulunan hayvanlardan hastalık kapacağı endişesiyle, hijyen ve denetim çalışması ya-pılmasını istediler.

“AİLELER TEDİRGİN…”Fatsa belediyesinin çocukların

boş zamanlarda eğlenmesi için mahallelerde yaptığı parklar şim-dilerde başı boş hayvanlardan dolayı tehlikeli oluyor. Hayvan-lardan insanlara geçebilen çok sayıda enfeksiyon olduğunu, bu enfeksiyonların yayılış gösterme-sinde evcil hayvanların ve sokak hayvanlarının önemli rolü oldu-ğunu söyleyen vatandaşlar, Son yıllarda çocuk oyun alanı olan bir-çok parkta mangal yapıldığı, bu durumun da sokak hayvanlarını parklara çeken cezbedici bir fak-

tör olduğunu belirttiler. Fatsa’da bulunan çocuk parklarının sokak hayvanına ev sahipliği yaptığını söyleyen vatandaşlar, parklarda yaşayan kedi ve köpeklerin park-lara bıraktığı dışkılardaki çeşitli parazitlerin, yumurtalarının kum veya toprağa karışarak buralarda oynayan çocuklara bulaşabilece-ğini hatırlattılar.

Mahalle sakinleri “. Burada belediyeye düşen sorumluluk, parkların etrafını set tellerle mu-hafaza etmektir. Çünkü geceleri veya gündüzleri sokak hayvan-ları buralarda yatıp kalkıyor. Bu da hijyen açısından uygun değil. Biz de çocuklarımızın güvenle ve huzurla oynayacağı yerler olma-sından emin olmak isteriz” dedi.

UZMANLAR UYARIYOR…Uzmanlar ise parklarda oyun

oynayan ve buralardan mik-rop kapan çocuklardaki hasta-lık belirtileri konusunda önemli açıklamalar yaptılar. Uzmanlar, parklarda oyun oynayan çocuk-lara buluşan hastalıkların belirtisi, öksürük, burun akıntısı, solunum hızlanması, zayıflama, karın, kas ve eklem ağrıları, huzursuzluk, si-nirlilik, dikkatsizlik ve sara benze-

ri sinirsel belirtiler ile karaciğer ve dalak büyümesi, körlük ve hare-ket bozukluğu gibi klinik tablolara neden olabileceğini söylediler. Ayrıca önemli bir konuya dikkate çekerek, kancalı kurt larvalarının çoğunlukla insan derisi altında tüneller meydana getirdiğini ve buralarda amaçsızca dolaşarak ağrılı deri lezyonlarına, bazen de derinin kalınlaşmasına ve şiddetli kaşıntıya sebep olabileceği be-lirttiler.

“Parklardaki Başı Boş Hayvanlar Tehlike Saçıyor”/ Hamdi BÜKLÜ

Aile Hekimliklerinin, tıpkı Has-taneler gibi randevulu sistemi uygulamaya başlayacakları, Tür-kiye Halk Sağlığı Kurumu tarafın-dan açıklanmıştı.

Bu yeni randevu uygulaması ile ilgili Fatsa Sakarya Mahallesi Aile Hekimliği doktorlarından Dr.

Cevdet Zengin; “Sağlık Bakan-lığının yeni uygulaması olan ran-devulu sistem; Türkiye’de kaliteli sağlık hizmetlerinin daha etkin olabilmesi ve hastaların saatler-ce sıra beklememesi amacıyla, “sağlıkta dönüşüm projesi” kap-samında başlatıldı” dedi.

Randevulu sistemin zorun-lu olmayacağının altını çizen Dr. Cevdet Zengin; “Sağlık Bakanlı-ğı’nın bu projesi kapsamında Aile Hekimliği’nde de randevulu sis-teme geçilecektir. Hastaların Aile Hekimliği’nden daha iyi hizmet alabilmeleri ve saatlerce sırada beklememeleri için bu uygulama çok iyi olacak. Aile Hekimlikle-ri belirli saatlerde daha yoğun olup, bazı saatlerde çok sakin olabiliyor. Randevulu sistem sa-

yesinde aşırı yoğunluk ortadan kalkacak. Aynı zamanda hastalar uzun süre sırada beklemeyecek. Randevu sistemin kullanımı artık mobil uygulama ile de mümkün. Cep telefonlarına uygulamayı in-dirdikten sonra, Merkezi Hastane randevu sistemine kayıt yaptıra-rak buradan randevu alabilecek-ler. Aile Hekimliği randevu sistemi bütün yurtta zorunlu olmayacak-tır. Bu uygulamayı kabul etmek isteyen Aile Hekimleri tarafından benimsendikçe uygulamaya ko-nulacaktır. Bu konuda hastalara herhangi bir zorunluluk getiril-meyecektir. Merkezi hastane ran-devu sistemi hem hastalarımız için, hem biz hekimler için çok büyük rahatlama sağlayacaktır. Ben hastaların bu konuda zorluk

çekeceklerini düşünmüyorum. İletişim araçları artık günümüz-de çok yaygın kullanılıyor. Gerek internet, gerek sabit telefonlar, gerekse cep telefonları üzerin-den randevu alabilecekler. Dola-yısıyla hastalarımızın kısa sürede bu uygulamayı kabul ederek, ko-laylıkla benimseyeceklerini düşü-nüyorum. Sağlık Bakanlığı da bu konuda hazır görünüyor. Rande-vulu sistem kısa zamanda büyük oranla kullanılır diye tahmin edi-yorum. Randevulu sistemi kullan-maya başlayan hekimlerin tüm hastaları bu uygulamayı kullan-mak zorunda değil. Randevusuz hastalar geldiğinde eğer hekim müsaitse, hastanın muayenesi ve diğer işlemleri tabi ki yapıla-caktır” şeklinde konuştu.

Randevu Alamayan da Muayene Olabilecek

Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, "ODÜ Eği-tim ve Araştırma Hastanesi olarak artık il dışına hasta sevk eden de-ğil, il dışından hasta kabul ederek önemli başarılar elde eden bir ku-rum haline geldik" dedi.

Yarılgaç, yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığı ODÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 88'i akademisyen olmak üzere 821 personelle bölge halkına hizmet verdiğini söyledi.

Sağlık Bakanlığı ve ODÜ tara-fından geride kalan 2012 yılında hastane bünyesine 1 milyon 515 lira harcanarak çeşitli cihazların alımının yapıldığını ifade eden Yarılgaç,"Bugün hastanemiz 821 çalışanı ile 2012 yılında 8 bin 998 yataklı, 277 bin 59 ayakta tedavi edilen hasta sayısıyla, 2012 yılını yüzde 88'lik doluluk oranı ile ge-

ride bırakmıştır. Eskiden tedavi amaçlı il dışına giden hasta sa-yısı oranında önemli sayıda azal-ma sağlanmıştır. Artık il dışına hasta sevk eden değil, il dışından hasta kabul ederek önemli başa-rılar elde eden bir kurum haline geldik. Buna paralel olarak yine

2013 yılında ana binada polikli-nik hizmeti için prefabrik bir bina yaparak ERCP ünitesi, kardiyoloji yoğun bakım ünitesi ve cerrahi yoğun bakım ünitelerinin hizmete açılmalarını planlıyoruz. Bu üni-teler içinde şuana kadar 644 bin lira harcanarak çeşitli cihazların

alımı yapılmıştır" dedi.Yarılgaç, ağır ruhsal bozuklu-

ğu olan hastalara toplum temelli ruh sağlığı modeli çerçevesinde psikososyal destek verebilmek amacıyla hastane bünyesinde Toplum Ruh Sağlığı Merkezi açıl-dığını da belirterek, şunları kay-detti:

"Hastalar merkezimize ser-vislerle evlerinden alınarak ge-tirilmekte, bireysel terapi, grup terapisi, uğraşı terapileri uygu-lanmaktadır. Merkeze devamı sağlanamayan hastaların kendi-leri veya yakınlarıyla irtibata ge-çilerek evde ziyaret edilmesi ve bu ziyaretler sırasında tedavisinin uygulanması, ailenin ve hastanın bilgilendirilmesi ve hastanın mer-keze yönlendirilmesi çalışmaları yapılmaktadır."

“Hasta Sevk Eden Değil, Hasta Kabul Eden Hastane Olduk”

/ Fatma CANLI

Fatsa Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel AVCI, “ Okullar bazında 11 lisemizin 2012 YGS başarı ortalaması 187,50 puan iken 2013 yılı başarı ortalamamız 223,00 puan olmuştur. Yani 35.50 puanlık bir artış söz konusudur. Bu başarıda tüm okullarımızın katkısı olduğu gibi özellikle Fen lisesinin etkisi çoktur. Fatsa İlçe Milli Eğitim olarak hedefimiz bir önceki yıla oranla yüzde 20 - 30 bir artıştı. Bu yönde öğrencileri-miz, idarecilerimiz ve öğretmen-lerimizle birlikte çalıştık ve bu emeğin karşılığını biraz daha faz-la aldık, çok mutluyuz.

Okullar bazında başarı değer-lendirmesi yapmak gerekirse; 1. Fen Lisesi, 2. Anadolu Öğretmen Lisesi, 3. Bolaman Anadolu Li-sesi, 4. Anadolu Sağlık Meslek Lisesi, 5. Anadolu İmam Hatip Lisesi, 6. Atatürk Anadolu Deniz-cilik ve Meslek Lisesi, 7. Necip Fazıl Kısakürek Anadolu Lisesi, 8. Bolman Ticaret Meslek Lisesi, 9. Fatsa Kız Teknik ve Endüstri Mes-lek Lisesi, 10. Fatsa Teknik ve En-düstri Meslek Lisesi, 11. Fatsa Ticaret Meslek Lisesi olmuştur. Burada tebrik edilmesi gereken bir okul ise Anadolu Sağlık Mes-

lek Lisesi çünkü onlarda geçmiş yıllara oranla büyük bir artış gös-termiştir” şeklinde konuştu.

OKULLAR ARASI SES YARIŞMASIAhmet Gürsel AVCI, “ 23 Ni-

san etkinlikleri kapsamında 2013 yılı başlarında Fatsa Kaymaka-mımızın başkanlığında yapmış olduğumuz Milli Eğitim Komisyon Toplantısında Ortaokullar arasın-da Türk Halk Müziği Ses Yarış-ması yapılması kararını aldık. 19 Mayıs etkinliklerinde ise Liseler arasında Türk Halk Müziği ses yarışması kararını aldık. 11 Nisan 2013 Perşembe günü Fatsa Kül-tür Sarayında Ortaokullar arası Türk Halk Müziği Ses yarışması ayrıca 9 Nisan’da ise Ortaokullar arası Şiir yarışmasını Fatsa Kültür Sarayında yapacağız. 10 Nisan da ise Skeç yarışması olacak. Son olarak da 12 Nisan’da ödül törenimiz yine Fatsa Kültür Sara-yında olacaktır. Bunun yanında Kültür Sarayın da gerçekleşen tören de Ortaokullar arası Ses Yarışmasında, Şiir Yarışmasında, Skeç Yarışmasında, Bir Kitap da Sen Anlat yarışmasında derece-ye giren yani 18 dalda ödül alma-ya hak kazanan öğrencilerimize ödülleri verilecektir” dedi.

En Büyük Başarı“Fen” Lisesinin

/ Hamdi BÜKLÜ

Sema Hukuk ve Tahkim Der-neği “Parmaklık Ardındaki Öz-gürlük”, "Mutlu Gelecek İçin El Ele" projeleri kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlü-ğü bünyesinde Fatsa, Ünye ve Ordu'da bulunan 100 çocuğu, piknikte bir araya geldi. Pikniğe Sema Hukuk ve Tahkim Derneği üyeleri ve gönüllü resim öğret-menleri de katıldı.

Devlet Su İşleri Sosyal Te-sisleri'nde düzenlenen piknikte çocukları Sema Hukuk Derneği Başkanı Kadir Umut Demir ve gönüllü resim öğretmenleri kar-şıladı. Tesislerindeki oyun alanla-rında eğlenen çocuklar, pikniğin tadını çıkardı. Programa katılan ve destek veren herkese teşek-kür eden Sema Hukuk ve Tahkim Derneği Başkanı Kadir Umut De-mir, "İçişleri Bakanlığı tarafından desteklenen 'Parmaklık Ardında-ki Özgürlük' projesi kapsamın-da bulunan çocuklarımızla, gö-

nüllülerimizle, eğitimcilerimizle, avukatlarımızla bir araya geldik. Sema Hukuk ve Tahkim Derneği olarak bundan sonrada faaliyet-lerimiz devam edecektir" dedi.

Piknikte çocuklar, resim öğ-retmenleri ve avukatlarla birlikte futbol maçı, basketbol maçı ya-parak doyasıya eğlendiler.

“Mutlu Gelecek İçinEl Ele” Pikniği


densel gelişimlerini hızlandıraca-ğı gibi ailelerinde üzerinden bir yük almış olacaktır” dedi.

Fatsa Sami Yücel Eğitim Uy-gulama Okulu Anasınıfı Öğret-meni Yeşim Zeyrek’de “ Zihinsel ve Bedensel Engelli çocuklarımı-zın gelişimi açısından çok önem teşkil eden bir ortam. Burada bulunan oyuncaklar olsun, oyun-lar olsun ve biz eğitmenler ile bu

çocuklarımızın gelişimini en iyi bir şekilde icra etmemiz için bu tür sınıflar olmalıdır. Türkiye Kı-zılay Derneğine bu sınıfı burada açtığından dolayı eğitim alacak Çocuklarımızın, Velilerimizin ve Eğitmen Arkadaşlarımın adına çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Fatsa Kaymakamı Bekir At-maca’da bir konuşma yaptı. Kay-makam Atmaca Kızılay Derneği Genel Merkezinin Türkiye’de sa-dece 6 adet yaptığı sınıflardan bir tanesinin Fatsa’da yapılmış olmasından duyduğu mem-nuniyeti dile getirerek “ Bugün burada açılışını yaptığımız sını-fımızdan Türkiye genelinde sa-dece altı adet okulda yapılması karar alınmıştır. Bu okullarından

bir tanesinin ise Fatsa’da olması bizim için ayrıca bir önem teşkil etmektedir. Fatsa Kızılay Derneği Şube Başkanı Erdi bey’e bir kez daha teşekkür ediyorum. Burada eğitim görecek çocuklarımız için örnek ve güzel bir sınıf oldu. Bu güzelliğe emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Atmaca, açılış kurdelesini

Fatsa Belediye Başkan Yardım-cısı Bülent Kocatepe, Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gür-sel Avcı, Fatsa Emniyet Müdürü Hüseyin Arslan, Fatsa Ticaret ve Sanayi Odalası Başkanı Tayfun Karataş, Fatsa Kızılay Derneği Şube Başkanı Erdi Şevketoğulları ve bir çok daire amirinin katılımıy-la kesti

Türkiye Kızılay Derneği Genel Merkezi, zihinsel ve bedensel engelli öğrencilerin yararlanma-sı amacıyla Türkiye genelinde 6 adet okula sınıf yaptırıyor.

Bu 6 sınıftan bir tanesi de Fat-sa Sami Yücel Eğitim Uygulama Okuluna yapıldı. Sınıfın açılışın-da bir konuşma yapan Kızılay Derneği Fatsa Şube Başkanı Erdi Şevketoğulları, “ Kızılay olarak birçok alanda hizmet vermekte-yiz. Bunları sıralamak gerekirse, Yangın, Afet, Deprem ve ben-zeri gibi doğal afetlerde Kızılay ihtiyaç duyulan her yerde bulun-maktadır. Kızılay doğal ve acil ih-tiyaçlara cevap verdiği gibi sos-

yal projelerde de yer almaktadır. Bugün bu projenin ön ayakları sayılan, bağışçılarımızın sayesin-de uygulamalı sınıfları okullarımı-za kazandırıyoruz. Kızılay, devlet okullarında eğitim alan Zihinsel ve Bedensel Engelli öğrencilere sınıflar yaparak sosyal alanlarda da etkili olduğunu göstermekte-dir. Bu proje ile ilgili Türkiye gene-linde 6 adet okula özel sınıflar ya-pılmaktadır. Bu okullardan birisi ise Fatsa’da eğitim veren bir okul olması bizi bir başka mutlu etmiş-tir. Görüldüğü gibi zihinsel ve be-densel engelli çocuklarımıza çok şık bir sınıf yaptık çünkü onlar her şeyin en güzeline layıktır. Burada sınıfımızda bulunan oyuncak ve oyunlar, onların zihinsel ve be-

Zihinsel ve Bedensel Engelliler İçin Sınıf Yaptılar

/ Hamdi BÜKLÜ

Türk Polis Teşkilatı'nın 168. kuruluş yıl dönümü kutlamaları kapsamında, İl Emniyet Müdü-rü Hakan Kırmacı başkanlığın-da, şube müdürleri ve emniyet personelinden oluşan heyet, Vali Orhan Düzgün'ü makamın-da ziyaret etti.

Ziyarette bir konuşma yapan Vali Orhan Düzgün, Ordu'da polis teşkilatının gece gündüz, hafta içi, hafta sonu demeden halkın huzur ve güven içerisin-de yaşaması için canla başla gayret gösterdiğini söyledi. Vali Düzgün, "Polislerin yoklu-ğunu Allah göstermesi" der-ken "Bütün polis teşkilatımızın kuruluş yıl dönümü vesilesiyle kutlanan polis haftasını bütün

arkadaşlarımızın kutluyorum. Vatandaşlarımızın can güvenli-ği için, mal güvenliği için gece gündüz demeden mesai kavra-mı gözetmeksizin canla başla

çalışan zaman görevlerini yap-mak için ailelerinden çocukla-rından fedakarlık yapan, bütün polislerimizin haftasını kutluyo-rum. İnşallah bundan sonraki

dönemlerde kendilerine düşen görevlerin az olmasını diliyoruz. Emniyet hizmetimiz olay oldu-ğunda yokluğu hissedildiğinde varlığı ne kadar öneli olduğu or-taya çıkan bir teşkilatımız Allah yokluklarını göstermesin, var-lıklarında vatandaşımızı onlara muhtaç etmesin. Asayiş olay-larıyla karşı karşıya kalmayalım diye arzu ediyorum" dedi.

İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı ise, "168. kuruluş yıl dö-nümümüzü size ziyaretimiz ile başlıyoruz. Polis camiası olarak halkın huzur ve güvenliği için çalışmalarını sürdürürken Türk Polis Teşkilatı olarak halkımızın emrindeyiz" şeklinde konuştu.

Emniyet Mensupları Vali Düzgün’ü Ziyaret Etti


Hep siyaset ve yaşamın için-den yazmak yerine bu gün de sağlık ve genel sağlık konu-sunda birkaç konu dile getir-mek isterim.

Gastroenteroloji;Yemek borusu, mide, ince ve

kalın bağırsaklar, anüs bölge-si, karaciğer, safra kesesi, saf-ra yolları, pankreas ve karın zarı hastalıklarıyla ilgilenen da-hili tıp dalıdır.

Gastroenterolojik vakalar, genel olarak, mide tabanlı ola-rak ortaya çıkan, hormonal, genetik ve psikolojik etkenler nedeniyle ortaya çıkan semp-tomlardır. Ülser ve Reflü has-talığı formuyla da görülür. Akut gastrdidal sonuçlar, çoğun-lukla, stres ve b u n a l ı m d a n kaynaklanmak-tadır.

Kolonosko-pi, gastrosko-pi, Endoskopik Retrograd Ko-lanjiopankrea-tikografi, cihaz-larıyla ortaya çıkarılan semp-tomlar, cerrahi ve ilaç tedavisi yöntemleriyle tedavi edilirler.

Nöroşirurjiye gelince;Sözlük anlamına bakacak

olursak Nöroşirürji kelimesi Nöron ve Şirürji’den türetilmiş-tir. Yabancı kökenli bir kelime zannedilmekle birlikte aslında ŞİRÜRJİ kelimesi Türkçe kay-naklıdır ve “yaraları iyi eden” anlamına gelmektedir. Nöron latince kökenli olup sinir hüc-resi demektir. Buradaysa ge-nel olarak sinir sistemini anlat-mak için kullanılır. Nöroşirürji kısaca sinir sistemi cerrahisi-dir.

Nöroşirurji, beynin ya da omurilik dokusunun içinden kaynaklanan veya ona dışa-rıdan basarak sorun oluştu-ran tümörlerin, beyin dokusu-nu ya da omuriliği besleyen damarların anevrizma (balon-laşma), arteriovenöz malfor-masyon, kavernom gibi rahat-sızlıklarının, karotis stenozu dediğimiz boyun damarların-daki darlıkların, doğumla birlik-te olan meningomyelosel gibi sinir sisteminin oluşumu sıra-sında gelişen rahatsızlıkların, hidrosefali adı verilen ve kaba-

ca beyin boşluklarındaki sıvı-nın miktarının artışının, bel fıtı-ğı başta olmak üzere her türlü omurga hastalıklarının, kafa ve omurilik yaralanmalarının, be-yin damarlarının tıkanıklıkları-nın, beyin kanamalarının cer-rahi tedavisi ile ilgilenir.

Buraya kadar tıp bilimiyle il-gili teknik bilgileri aktardıktan sonra asıl olarak gastroente-roloji anabilim dalının ilgilendi-ği hastalığa yol açan ve sonra-sı da yine nöroşirurji ana bilim dalının alanına giren rahatsız-lıklara yol açan sinirsel ve stres tabanlı sosyal olaylara değine-ceğim. Burada da ilkin gastro-enteloloji ve yol açtığı sorunla-ra yer vereceğim. Bu sorunlar

aynı zamanda nöroşirurjik ra-hatsızlıklar da doğurmaktadır.

GASTROEN-TELOLOJİ ise,

Pozitif bili-min dışında ta-mamıyla top-l u m b i l i m s e l bir alandır. Bu alan, toplumda sözde entel-lektüel kitlelin ayağı havada, uçuk kaçık, bir

incir çekirdeğini doldurmayan konulardaki akıl almaz ayrıntı-lar karşısında akıl ve izan sa-hibi kişilerin salgıladığı hor-monu inceleyen bir uğraş alanıdır. Tabi böyle bir uğraş alanı olmamakla birlikte, özel-likle medyada havadan sudan ve hiç önemli olmayan konu-larda insanların stres ve sinir katsayılarını artıran kişilerin, entellektüailete yaftasıyla top-lum önünde racon kesen kişi-lerin milyonların gözünün içine baka baka sistem, yaşam dü-zeni ve bakış açısı dayatması karşısında ortaya çıkan bir ra-hatsızlık türüdür.

Biz kısaca bu tür tıbbi rahat-sızlık türüne türkçede sözde entelektüellerden gastrit beyin hastası olan sağlıklı insanların düçar olduğu rahatsızlıkla ilgi-lenen alana gastroenteloloji di-yoruz.

Bu konuda zamanı gelince ayrıntılı yazarız. Şimdilik bu-nunla yetinelim.

Sabır ve mutluluk sizlerle ol-sun.

[email protected]

Gastroenterolojik ve Nöroşirurjik Vakalar!

SATIRBAŞIYrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN

Kolonoskopi, gas-troskopi, Endos-kopik Retrograd

Kolanjiopankreati-kografi, cihazlarıy-la ortaya çıkarılan semptomlar, cer-

rahi ve ilaç tedavisi yöntemleriyle tedavi

edilirler.

Mir Kuzey gazetesi Fatsa’nın gündemini takip etmeye devam ediyor. Fatsa’nın dünkü gündemi Doğalgaz projesiydi. Gazetemiz de bu konuda yayınlanan habe-ri okuyan vatandaşlar doğalgaz projesinin gecikmişliği ile ilgili açıklama yaptılar.

Bakın Fatsalıların doğalgaz projesinin bugünkü durumunu nasıl değerlendiriyor…

Hasan Kaçak; “ Doğalgaz Fat-sa’da biran önce başlamalı. En basitinden tüp fiyatları ateş pa-

hası, 75 lira olmuş. Evimizin her yerinde sıcak su kullanacağız. Doğalgazın gelmesi Fatsa için çok faydalı olacak. Aslında gel-miş ancak dağıtılmamış sanırım. Doğalgaz kullanıldığında kömür kirliliği de ortadan kalkacak. Ça-lışmaları biraz ağırdan aldıklarını düşünüyorum. Hızlandırmalarını ve biran önce kullanılır hale getir-melerini istiyoruz”

Hüseyin Yılmaz Kurt; “ Doğal-gaz geldiğinde odun yapmak için ağaçlarımızı kesmeyeceğiz. Fatsa da doğalgazın kullanılması çok iyi olacak. Biran evvel gel-

mesi için dağların arkasında bir ümidimiz var. O da olmasa oturur ağlarız”

Mehmet Topaloğlu; “ Bu gibi büyük projelerin hemen hayata geçmesi kolay değil. Devletten belirli bir ödemenin gelmesi, bazı şartlarında oluşması gerekiyor. Bir takım gecikmeler olabilir. Bu gecikmenin anlayışla karşılanma-sı gerekiyor. Doğalgazın Fatsa’ya hem yararı hem de zararı olaca-ğını düşünüyorum. Çünkü bizim halkımız, bölgesel olarak baktığı-mızda çiftçilikle meşgul. İnsanları bir anlamda rahata alıştırıyoruz.

Doğalgazı kötülemek gibi bir maksadımız yok kesinlikle. Zaten doğalgazın en temiz yakıt olduğu kanıtlanmış bir şey.

Hasan Meker; “Bir vatandaş olarak doğal gazın vanasının ol-duğuna bile inanmıyorum. Bir esnaf olarak benim kanaattim bu yönde. Eğer bizim bilmediğimiz şeyler Fatsa’da, Ordu’da, Kara-deniz’de oluyorsa onu da iktidar partisi iyi anlatamamış demektir. Bu AK parti’nin zayıflığıdır. Ben göremedim ama arkadaşlar gör-düler mi bilemeyeceğim. Verilen sözler Karadeniz’de tutulmadı”

“Doğalgaz Biran Önce Kullanılır Hale Gelmeli”

/ Hamdi BÜKLÜ

Fatsa Anadolu Öğretmen Li-sesi idareci ve öğretmenleri 2013 YGS’de Fatsa derecesi yapan öğrencilerle bir araya gelip du-rum değerlendirmesi yaptı. Okul Müdürü Hasan Bölük ve öğret-menlerin yanı sıra YGS 3, YGS 4 ve YGS 5’te Fatsa birincisi olan Dilruba Akbaş ve YGS 2 Fatsa 2.si olan Damla Ayan ve ilk on binde yer alan diğer öğrenciler hazır bulundu.

Değerlendirme toplantısında bir konuşma yapan Okul Müdürü Hasan Bölük, öğrencilerinin ba-şarısı kendilerini gururlandırdığını ve emeklerinin karşılığını almanın hem öğrenciler hem de kendileri

açısından mutluluk verici oldu-ğunu söyleyerek, “Başta bu ba-şarıları gösteren öğrencilerimizi olmak üzere onlarda emeği olan ailelerini, öğretmen ve idarecileri-

ni tebrik ediyorum. Fatsa Anado-lu öğretmen Lisesi ailesi kendin-den beklenen başarıyı yakalamış, geçen yıllara oranla başarısını arttırmıştır. İnşallah 2013 LYS ilk

on binde çok sayıda öğrencimiz olacaktır. Fatsa Anadolu Öğret-men Lisesi Fatsa’nın parlayan yıldızı olmaya, eğitimde Fatsa’nın sesi olmaya devam edecektir. Bize güvenip bizi tercih eden ai-lelerin ve öğrencilerin yüz akı ol-maya devam edeceğiz” dedi.

Değerlendirmede düşüncele-rini aldığımız öğrenciler, her za-man yanlarında olan ailelerine, okuldaki öğretmenlerine ve ders-hanedeki öğretmenlerine teşek-kür ettiler.

Kuzey Gazetesi olarak biz de Fatsa Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencilerini gösterdikleri başarı nedeniyle kutluyor başarılarının 2013 LYS’de artarak devam et-mesini diliyoruz.

Anadolu Öğretmen Lisesi Parlayan Bir Yıldız/ Muhsin YILMAZ

Türk Polis Teşkilatı'nın 168. kuruluş yıl dönümü kapsamın-da, Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan ve beraberindeki emniyet personeli Fatsa Kayma-kamı Bekir Atmaca'yı ziyaret etti.

Ziyarette yaptığı konuşmaya, emniyet teşkilatının Polis Hafta-sı'nı kutlayarak başlayan Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, "Bi-lindiği gibi her yıl Polis Haftası kutlanıyor. Bugün de İlçe Em-niyet Müdürümüz beraberinde diğer arkadaşlarla nezaket zi-yaretinde bulundular. Ben gece, gündüz demeden mesai kavra-mı olmadan büyük özveri ile ça-

lışan polislerimizin, Polis haftala-rını kutluyorum. Bundan sonraki hayatlarında sağlık ve başarı di-liyorum. Gerçekten biz evimizde rahat uyurken onlar dışarıda nö-bet tutuyor. Bizim güvenliğimiz için hem polisimiz hem de diğer güvenlik güçleri özveri ile çalış-makta. Ben bu çalışmalarından dolayı kendilerine teşekkür edi-yorum" dedi.

Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan’da, Türk Polis Teşkilatı'nın kuruluşunun 168. yıl dönümü anısına Kaymakam Be-kir Atmaca'ya plaket takdim etti.

Fatsa Emniyetinden Kaymakam Atmaca’ya Ziyaret

Ordu Belediyesi, kendi çiçeğini ve bankını kendisi yapıyor. Mahal-lesi’ndeki Ordu Belediyesine ait sera ve atölyelerde çiçek ve ağaç-larla, atölyelerde imal edilen kent mobilyalarıyla kentin ihtiyacına ce-vap veriyor.

Ordu Belediyesine ait sera ve atölyelerde incelemelerde bulunan Başkan Seyit Torun, çalışmalarla ilgili Park Bahçeler Müdürü Sebile Soytaş’dan bilgiler aldı. Maran-

gozhane ve demirhane atölyelerinde, kamelya, sundurma, bank, pergola imalatı, ferforje korkuluklar, park ekipmanlarının demir aksamları, potalar ve çe-şitli malzemeler üretilirken, serada da parklar, kavşak-lar ve orta refüjlere dikilen çiçek ve bitkilerin üretim ve çoğaltılması yapılıyor.

Başkan Seyit Torun yaptığı incelemelerde bu üretim sahasının kentin büyük bir ihtiya-cına cevap verdiğini söyleyerek, 2012 yılı ocak ayından itibaren 627 adet bank imalatının gerçekleşti-rildiği atölyede üretilen bankların genelde okul ve camilerin ihtiyaç-larında kullanıldığını belirtti. Baş-kan Torun ayrıca yaklaşık 3200 m. uzunluğunda da ferforje üretilerek, özellikle yeni yapılan parklarda bu

ferforje korkulukların kullanıldığını açıkladı. Bahar günlerini yaşadı-ğımız bu zamanda, çevremizdeki yeşil alanlarda ortaya çıkan görsel zenginliğinde altında yatan önemli bir nedenin seralar olduğunu ha-tırlatan Başkan Seyit Torun, “ Ordu Belediyesi serasında da mevsimlik çiçeklerin bakımlarının yanı sıra fi-danların çelikleme, tohumla üretme suretiyle bitki çoğaltılması gerçek-leştirilmektedir. 2012 yılı ve 2013 yılı nisan ayına kadar yeşil alanlara ve parklara 28.640 adet ağaç ve çalı, 325.000 adet yazlık, kışlık, soğan-lı çiçek dikilmiştir” dedi. Bunların yanı sıra çok sayıda kent mobilya-sının imalatının yine bu atölyelerde yapıldığını ifade eden Başkan Seyit Torun, yine okullarda öğrencilerin spor yapabilmelerine imkan sağla-yacak olan 31 adet basketbol po-tası imal edildiğini söyledi.

Kendi İşini Kendisi Yapıyor


Fatsa Ziraat Odası Mühendis-lerinden Onur Burkan, “Üreticinin yanlış bilgi ve duyumlara göre toprak numunesi alarak, bize toprak getirmesi hem kendisi için hem de toprağının verimi için za-rara neden oluyor” dedi.

Onur Burkan ; “Çiftçimiz top-rak numunesini nasıl almalı ve

bize nasıl getirmelidir. Örneğin; çiftçimizin 10 dönüm arazisi var diyelim. Arazisinin yola çok yakın olmayan bölümden başlayarak, zikzak çizerek 3- 4 metre’de ya da 10-15 metre’de bir toprak numu-nesi alması lazım. Toprak numu-nesi nasıl alınmalı sorusunu şöy-le yanıtlayayım. Çiftçimiz numune

aldığı yerin dört ocak arasında, özellikle hayvan, suyolu geçme-miş yer olmasına dikkat etmeli. Kürek vasıtasıyla üçgen şeklinde 10 cm ila 15 cm derinliğinde top-rağı açarak, açılan çukurun içini temizleyerek, dış yüzeyden gelen toprak parçalarını alarak içerisini boşaltmalıdır. Bu açılan yerden 3-4 santim oranında derinliğe doğru bir toprak parçası alınması suretiyle yapılmalıdır. Bu örneğin alınmasına dikkat edildiği gibi, bize getirilmek üzere hazırlanan kabın özellikle plastik olmasına dikkat etmelidir. Kesinlikle demir kova olmamalıdır. Çünkü demir kabın ve kovanın, toprağa demir elementini nüksettirdiğinden do-layı numunenin demir oranı fazla gözükebilir. Örneğin; çiftçimiz 10 dönümlük arazisinde 4 ila 5 yer-den toprak numunesi almalıdır. Dolayısıyla da dönüm alanı arttı-ğı sürece toprak numunesi alma oranı da aynı orantıda artırılmalı-dır. Alınan toprak numunelerinin plastik kaplara koyulmasının se-

bebi ise hiçbir katkı maddesinin karışmamasıdır. Bundan dolayı tavsiye ediyoruz. Çiftçimiz almış olduğu tüm toprak numunesini plastik kapta toplayarak, iyice ka-rıştırıp daha sonrasında plastik bir zeminin üzerine sermelidir. Ayrıca güneş Işığının doğrudan toprak numunesine ihtiva etmemesine dikkat etmelidir. Yani Toprak nu-munesi gölge bir ortamda kuru-tulmalıdır. Kurumuş olan toprak numunesinden yaklaşık 1 veya 1,5 kilo oranında ayarlayıp, temiz bir plastik kaba koyup getirmeli-dir” diye belirtti.

Onur Burkan son olarak ise “ Çiftçimiz bize getirdiği numu-nenin ne amaçla analiz yapıl-masını söylemelidir. Örneğin; Kivi için, Fındık için, Ceviz için gibi tarım ürünün adını belirterek analiz yaptığımız toprağın hangi elementlere ihtiyaç duyduğu-nu söylüyoruz. Çiftçimiz ürünün kalitesini, verimini ve toprağının faydasının düşünerek analiz yap-tırmalıdır” dedi.

“Analiz İçin Doğru Numune Alınmalıdır”

/ Fatma CANLIOrdu Arıcılar Birliği Başka-

nı Necati Aydın, "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın, tak-lit yapan bal firmalarına yönelik açıklamalarını çok doğru ve ye-rinde buluyoruz" dedi.

Aydın, konu ile ilgili yaptı-ğı açıklamada, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 5 Nisan tarihinde taklit ve tağşiş yapan bazı ürünleri kamuoyuna açıkladığını hatırlattı.

Ürünler arasından bal firma-larının yer aldığını da belirten Ay-dın, "Bizler arıcılar olarak bundan çok memnunuz. Bakanlığımızın yaptığı bu sık denetimlerin ardın-dan gerçekler bir bir ortaya çıkı-yor" diye konuştu.

Bakanlık uygulamasının ay-nen devam etmesini bekledikleri-ni belirten Aydın, şunları kaydetti:

"Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın taklit ve tağşiş ya-pan bal firmalarına yönelik açık-lamalarını çok doğru ve yerinde buluyoruz. Biz Türkiye Arı Yetiş-tiricileri Merkez Birliği olarak ba-kanlığa bu firmaların isimlerini ve bilgilerini daha önce de vermiştik. Bu bal firmalarının sıkı bir şekilde denetlenmesini talep etmiştik.

Bakanlığımız büyük bir özveri ile çalışma yürüterek bazı firmaların balın taklit ve tağşiş yapıldığını belirleyerek bunları isim isim açık-ladı. Açıklanan bir bal firmasının daha önce de askeriyeden ton-larca balını toplattırmıştık. Yapılan son açıklamada bu firma isminin de olması bizleri bir kez daha haklı çıkardı. Bu firmalar aradan geçen zaman içerisinde isim değişikliğine gitseler de bizler arıcılar olarak peşlerini bırakma-yacağız. Gerekirse bu firmaların ballarını alarak bunların testlerini laboratuvarda yaptıracağız. Yap-tığımız testlerde balların sahte olduğunu belirlediğimiz anda bu firmaları daha önceden olduğu gibi bakanlığa şikayet edeceğiz. Bu firmalar gerçek bal üreticile-rinin emeğini çalıyorlar. Bizler bu emeklerimizin boşa gitmemesi için elimizden geleni her zaman yapacağız. Bizler de arıcılar ola-rak bu firmaların peşindeyiz."

Aydın, vatandaşların bu açık-lamalar üzerine bilgilendiğini, tü-keticilerin bu firmaların ürünlerine artık itibar etmemelerini ve marka balları satın alarak yemeleri ge-rektiğini sözlerine ekledi.

“Bakanlığın Açıklamalarını Destekliyoruz”

İstanbul’da inşaatçılık tecrü-besini Fatsa’ya taşıyan ve Fat-sa’da adından kısa sürede söz ettiren Pelit İnşaat sahibi Hüse-

yin Pelit, “Geçmişini bilmeyen geleceğine ışık tutamaz” diye-rek başarıya ulaşmanın yolunun geçmişle bağlantılı olduğunu dile getirdi.

Müteahhit Hüseyin Pelit, ‘Geçmişini bilmeyen geleceğine ışık tutamaz’ sözünü yaşantısının bir parçası niteliğinde olduğu için zaman zaman çevresine örnek olarak söylediğini belirterek, “Bu söz kendi düşüncemle alakalı bir söz olduğunu belirtmek isterim. Bu sözümü hangi alan da gör-mek isterseniz hayatınızın hangi bölümünde tutmak isterseniz ışık

tutacağını düşünüyorum. Kısa özetlemek gerekirse şöyle ifade edeyim; ‘Geçmişinden örnek al-mayan yani yaşantısına kısa özet olarak bakmayan bu fakirlik anla-mında olur, zenginlik anlamında olur, maneviyat anlamında olur, bir sülale deriz işte. Geçmiş ge-leceğine ne yaptı, ne yapacağım, nereden geldik, nereye gideceğiz anlamında baktığımızda yaşamın her alanında bunu şekillendire-bilirsiniz. Ben kendimi özetle bir cümle ifade edeyim. Geçmişte nerde başladım ticari hayatıma şuanda neredeyim. Kibir gururla

alakalı yani kibirlenmeme nokta-sında alçak gönüllü olma nokta-sında da bu bir örnek teşkil ediyor bana. Ben o bünyeyi ifade ede-yim. Ben inşaatın ameleliğini us-talığını yaptım. Çok üniversiteler okumadım ama Rabbim nasibini eyledi. Şimdi müteahhitliğini ya-pıyoruz. İmkânlar genişledi. Yarın belki yine ameleliğini yapacağım belki ustalığını yapacağım. Veren de alan da Rabbim olduğunu bil-mek lazım. Benim kafam çok ça-lıştı, ben çok para kazandım veya çok mesafe aldım düşüncesini bir nevi yok etmek lazım” dedi.

Geçmişine Bakmayan Geleceğine Işık Tutamaz

/ Muhsin YILMAZ


İçişleri Bakanı Muammer Gü-ler, eski bakan İdris Naim Şahin döneminde, bakanlık birimlerinin eğitim, inceleme, araştırma, ziya-ret ve projeler dahil yurt dışı se-yahatlerine 9,5 milyon lira ödeme yapıldığını belirtti.

Güler, MHP Ankara Milletve-kili Özcan Yeniçeri'nin soru öner-gesine verdiği yanıtta, kendisin-den önce bakanlık yapan İdris Naim Şahin dönemini kapsayan 7 Temmuz 2011 ile 26 Ocak 2013 arasındaki yurt dışı seyahatler için ödenen harcırah ve ücretler hakkında bilgi verdi.

Bu dönemde Almanya, İs-viçre, Danimarka, Gürcistan, Azerbaycan, Kosova, Slovenya, İtalya, Avusturya, Bosna Hersek, Afganistan, Pakistan ve Belçi-ka'ya resmi ziyaretlerde bulunul-duğunu, toplam yol ve program süresinin 30 gün olduğunu an-latan Güler, Şahin'e 2011 yılında eşlik eden 12 kişilik heyete 16 bin 317 lira, 2012 yılında eşlik eden 65 kişilik heyete 62 bin 858 lira, 2013 yılında eşlik eden 8 kişi-

lik heyete 7 bin 100 lira harcırah ödendiğini belirtti.

Güler'in cevabına göre, eği-tim, inceleme, araştırma, ziyaret ve projeler dahil yurt dışı seya-hatlere 2012 yılında Emniyet Ge-nel Müdürlüğü için 6 milyon 3 bin 466, Jandarma Genel Komutanlı-ğı için 1 milyon 986 bin 466, Tef-tiş Kurulu Başkanlığı için 635 bin 460, Sahil Güvenlik Komutanlığı için 361 bin 68, Özel Kalem Mü-dürlüğü için 89 bin 72, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlü-ğü için 84 bin 963, AB ve Dış İliş-kiler Dairesi Başkanlığı için 77 bin 103, Personel Genel Müdürlüğü için 75 bin 695, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü için 58 bin 709, İller İdaresi Genel Müdürlüğü için 44 bin 21, Dernekler Dairesi Başkanlığı için 32 bin 42, Bilgi İş-lem Dairesi Başkanlığı için 27 bin 157, Hukuk Müşavirliği için 12 bin 379, Eğitim Dairesi Başkanlığı için 9 bin 848, Strateji Geliştirme Başkanlığı için 4 bin 742, İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı için 847 lira ödeme yapıldı.

Yurt Dışı Seyahatleri İçin 9,5 Milyon TL Harcamış

Fatsa Halk Eğitimi Merke-zi’nde, Türk Sanat Müziği Hicaz Makamı ve Repertuar Eğitimi Kursu bünyesinde oluşturulan Türk Sanat Müziği Korosu, Be-lediye Kültür Sarayında konser verdi.

Koronun şefliğini Hayri Şen-su ve Genel Koordinatörlüğünü Hasan Bayar ‘ın yaptığı konser-de Saz Sanatçıları ;Ney ;Mustafa Güvenkaya, Kemanlar; Osman Gümüşlü, Utku Şensu ve İlyas Sönmez, Klarnet; Vasıf Arda Kantarcı, Kanun; Kenan Seyitoğ-lu, Udlar; Ali Erten Genç, Kadir Özyılmaz ve Umut Şensu, Ritm; Cumhur Sağlam, Melih Gazi Uy-

sal, Ses Sanatçıları ;Hasan Bayar,

Yüksel Kaytaz,Elif Ceylan, Tevfik Taş ,Zekai Kışan, Yusuf Akdeniz, Süheyla Türe, Yasemin Coci, Bir-gül Şensu, Mustafa Korkmaz, Şensu Pazarbaşı, Asuman Şirin, Ayşe Varan, Osman Nuri Ceva-hir, Yusuf Dokuz, Ümran Dursun, Nezaket Bayır, Meltem Dokuz, Harika Karamustafa, Namiye Erbil, Ayşe Şahin, Pakize Kap-lan, Celile Yıldız, Yeşim Kuru, Belgin Tepe, Nursel Uygun, Suat Güven, Özgür Doğan, Zehra Yıl-dırım, Meli Keskin, Müge Yaşar ve Zeki Yaşar şarkıları icra ettiler.

Konsere misafir sanatçı ola-

rak katılan Kültür ve Turizm Ba-kanlığı Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Sanat Müziği Korosu Sanat-çılarından Neyzen Mustafa Gü-venkaya konserin 2.bölümünün başında bir ney dinletisi sundu.

Yoğun bir talebin olduğu ve bir çok kişinin ayakta takip et-mek zorunda kaldığı konsere; Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Deniz Bilimleri Fakülte-si Dekanı Prof. Dr. İsmet Balık , Jandarma Komutanı J. Yüzbaşı Fatih Çetil, Ak Parti İlçe Başka-nı Fatih Sözen, İl Genel Meclis Üyeleri Atıf Yüksel ve Murat Can , Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, Ünye İlçe Milli Eğitim Müdürü Musa Erdem,

Ünye İlçe Müftüsü Aydın Yığman, Ünye Halk Eğitimi Merkezi Müdü-rü Mahmut Karabulut, Perşembe Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ne-cati Ömerustaoğlu, Kurum mü-dürleri, Sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Samsun ve Ordu mu-siki dernekleri temsilcileri ve va-tandaşlar katıldı.

Fatsa Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Celal Acar bu gecenin hazırlamasında emeği geçen herkese ve birbirinden güzel eserleri sunan saz ve söz sanat-çılarına teşekkür ederken , dinle-yicilere ise katıldıklarından dolayı şükranlarını sundu. Acar ; konser için Belediye Kültür Sarayını Halk Eğitimi Merkezine tahsis ettiği için Başkan Anlayan’a, Konse-re misafir sanatçı olarak katılan Kültür ve Turizm Bakanlığı Cum-hurbaşkanlığı Klasik Türk Sanat Müziği Korosu Sanatçılarından Neyzen Mustafa Güvenkaya’ya, Koro şefi Hayri Şensu’ ya, kon-serin hazırlanmasında ve sunu-munda desteklerini esirgemeyen Fatsalı esnaflara teşekkür etti.

Türk Sanat Müziği Konseri Keyif Verdi

Ordu Belediyesi hizmet bi-nasının yapım işinin ihalesi 29 Nisan Pazartesi günü belediye ek hizmet binasında gerçek-leştirilecek. Ordu Belediyesi hizmet binasının eski yerine ya-pılması kararından sonra geçti-ğimiz ay Belediye Meclisi’nden binanın yapım işi için borçlan-ma yetkisi almıştı.

29 Nisan’da yapılacak iha-lenin ardından binanın yapım süresi de 290 takvim günü ola-

rak belirlendi. İhale sürecinin tamamlanması ve yer teslimi-nin Mayıs ayı içinde bitirilmesi durumunda binanın yapımı 2014 Şubat ayı sonuna kadar bitirilmiş olacak. Bu takvime göre Ordu Belediyesi 2014 Mart ayı içinde yapılacak olan yerel seçimlere yeni hizmet bi-nasında girmeyi planlıyor. Bi-nanın mimari projesi dünyaca ünlü Ordulu Mimar Şefik Birkiye tarafından çizilmişti.

İhale 29 Nisan’da Yapılacak


Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yaşlı nüfusun giderek arttığı be-lirtildi.

Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) uzmanları tara-fından 10. Ulusal Kalkınma Planı için Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yer alan 6 ilde yapılan araştırma-nın sonuçları açıklandı. Ordu, Giresun, Gümüşhane, Trabzon, Rize ve Artvin illerinde yapılan araştırmada bölgedeki eğitim, sağlık, işgücü, istihdam ve çalış-ma hayatı, gelir dağılımı, yoksul-luk ve sosyal koruma, katılımcılık ve örgütlenme, şehirleşme, göç ve yaşam memnuniyeti gibi ko-nular irdelendi.

Yapılan araştırmada Doğu Ka-radeniz Bölgesi'nin yaşlı nüfusu-nun giderek arttığı, bölgeden göç eden genç nüfus gittikleri kentler-de sadece işçi olarak kalmayarak girişimci hüviyetine büründüğü belirlendi. Bölgede 2004 yılında yüzde 54 olan kadın işgücüne katılım oranının ise 2011 yılında yüzde 44'e gerilediği kaydedildi.

DOKA kapsamındaki illerden Trabzon ve Ordu'da Türkiye or-talamasının üzerinde bir nüfus yoğunluğu belirlenirken, nüfusun genel durumuna bakıldığında ise 55 yaş üstü yaşlı nüfusun bölge-nin toplam nüfusuna oranı, 2012

yılında yüzde 21,71 olarak ger-çekleşti. Bu oran Türkiye geneli için yüzde 15,64 olarak gerçekle-şirken, bu görünüm, bölgenin dı-şarıya verdiği genç nüfus göçünü ve özellikle emeklilik sonrası dö-nüş yapanların oluşturduğu yaş-lı nüfus artışını ve binde 13 olan TR-90 kaba doğum hızının Türki-ye ortalaması olan binde 16,7'nin altında kaldığını da doğrular nite-likte. Ayrıca, bölgedeki yaşlı nü-fus giderek artıyor. .

“YÜKSEKOKUL MEZUNLARI…”DOKA Bölgesi'nde okuma-

yazma bilmeyen nüfusun toplam nüfusa oranı Türkiye ortalaması-na nazaran yüksek olduğu kay-dedilerek "Yüksekokul mezunları ise oransal olarak Türkiye ortala-masının altındadır. Bölge içinde harekete geçirilebilecek genç ve eğitimli -nüfusun iş ve yaşam beklentilerinin karşılanması uzun vadede bu nüfusu bölgede tut-mak, bölge beşeri varlıklarını böl-ge yararına vakfetmek açısından önem arz etmektedir. Eğitimde cinsiyet eşitsizliği eğitim seviye-si yükseldikçe kadınlar aleyhine yükselmektedir" denildi.

DOKA Bölgesi'nde anne ve bebek ölüm oranları Türkiye or-talamasının altında olduğu belir-

Yaşlı Nüfus Giderek Artıyorlenirken "Çocuk başına ve gebe başına ortalama izlem sayısı ba-kımından Türkiye ortalamasının altında bir değer göstermektedir ki bu anne ve çocuk sağlığı için koruyucu sağlık hizmetlerinin yetersizliğine işaret etmektedir. TR-90'da sağlık hizmetlerine eri-şimde kır ve kent arasındaki fark önem arz etmektedir" sonuçları elde edilirken, İşgücü, istihdam ve çalışma hayatı konularında ise "TR-90'da ortalama ücretle-rin Türkiye ortalamasının altında bulunması, çalışanların büyük bir kısmının KOBİ vasfında ve hatta küçük denebilecek 1-9 kişi ça-lıştıran işletmelerde, asgari ücret sınırında çalıştığını, dolayısıyla çalışan yoksulluğu, potansiyel işsizlik ve güvencesizliğin ve bunun getirdiği sosyo-psikolo-jik kırılganlığın yüksek olduğunu gösterir şeklinde yorumlanabilir. Türkiye genelinde kadının işgü-cüne katılım oranı açısından böl-gesel düzeyde 2. sırada yer alan TR90'da, tarımın çözülmesiyle

birlikte kadının işgücüne katılım oranında düşüş göstermektedir. 2004 yılında yüzde 54 olan ka-dın işgücüne katılım oranı,2011 yılında yüzde 44'e düşmüştür" sonuçları elde edildi.

“TARIM ALANINDA İSTİHDAM“Bölge illeri işgücü piyasası

araştırmaları, TÜİK verileri, Kal-kınma Bakanlığı çalışmaları, DO-KAP ve paydaş görüşmelerinden yola çıkarak, bölgede işgücü, is-tihdam ve çalışma hayatıyla ilgili şu sonuçlara varıldı: "Bölge işgü-cü arzı ve talebi arasında, yani işgücünün nitelikleri ve işgücü ih-tiyacı arasında uyumsuzluk; Böl-gede tarımsal istihdamın toplam istihdam içerisindeki payı yüzde 55,2 olup, ülke geneli olan yüz-de 24,6'nın neredeyse iki katıdır; TR90'da, tarımın çözülmesiyle birlikte kadının işgücüne katılım oranı da düşüş göstermektedir. 2004 yılında yüzde 54 olan kadın işgücüne katılım oranı, 2011 yılın-da yüzde 44'e düşmüştür. İşsizlik

düşük, kayıt dışı istihdam oranları yüksektir. TR90'da 2011 yılında TÜİK'in göreli yoksulluk sınırı ola-rak kabul ettiği yüzde 50'lik med-yan gelirin altında yaşayan kişi sayısı 271 bin kişidir. Bölgemizde 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise yıllık 3 bin 946 TL olarak kabul edilmiştir. Türkiye geneli verileri-ne göre yoksulluğun en yüksek olduğu grup 'okur-yazar değil veya bir okul bitirmeyenlerin oluş-turduğu grup iken, en düşük yok-sulluk oranı yüksekokul, fakülte ve üstü- grupta gözlemlenmekte-dir. TR90'ın yoksulluk riskine karşı daha kırılgandır. 2006 ve 2011 yılları arasında bölgemizdeki yok-sulluk yüzde 50 medyan gelirde yüzde 13,2 ile yüzde 10,7 arasın-da, yüzde 60 medyan gelirde ise yüzde

21,1 ile yüzde 17,6 arasında azalarak değişmiştir. TR90'da konut mülkiyetinin yaygın olduğu görülmektedir. TR90'da kent ve köy arasında ikili ikamet yaygın bir geçim şeklidir."

“GÖÇÜN NEDENİ EKONOMİK” Bölgeden yaşanan göçün ne-

denlerinin de açıklandığı araştır-mada "TR90'da göç az gelişmiş-liğin hem sebebi hem de sonucu olarak değerlendirilmelidir. Göç-ler temel olarak ekonomik neden-lere dayanmakta; bunu, kamu hizmetlerinin eksikliği ve sosyal hayatın yetersizliği gibi neden-ler izlemektedir. TR90'dan bölge dışına göç DOKAP'da 'yarı-refah göçü', olarak ifade edilmiştir; bir başka deyişle daha eğitimli, donanımlı ve biraz da mali kay-nağı, sermayesi ve daya yüksek pazarlık gücü olan bir kitle bölge dışına göç etmektedir. Dolayısıy-la TR90'dan göç edenler gittikleri kentlerde sadece işçi olarak kal-mamakta, girişimci olmaktadırlar. Göçmenlerin finansal ve beşeri varlıkları/sermayelerinin bölge-ye daha planlı ve düzenli dönü-şünün sağlanması dışa göçün kazanımlarını bölgeye çevirmek açısından önem arz etmektedir" ifadeleri kullanıldı.

Mesudiye’de yine çatılar uçtu. Mesudiye’de şiddet-li fırtına birçok evin çatısını uçurdu ve ilçede elektrikler kesilmiş durumda. Başkan İsa Gül, benzeri şiddette bir fırtınanın 2009’daki hortu-ma benzer şekilde şiddetli olduğunu söyledi.

Mesudiye İlçesi’nde dün akşam saatlerinde çıkan şiddetli fırtına birçok evin çatısını uçurdu ve ilçede elektrikler kesilmiş durum-da. Geçtiğimiz Mart ayında çıkan ve ilçede belediyeye ait binaların çatılarını uçu-

ran fırtınadan sonra tekrar etkili olan şiddetli fırtına il-çede hayatı durma noktası-na getirdi...

Mesudiye Belediye Başkanı İsa Gül, şuana ka-dar herhangi bir can kaybı haberi almadıklarını belir-terek, 2009 yılında meyda-na gelen hortumdan sonra benzeri bir fırtınayla karşı karşıya olduklarını belirtti. Başkan Gül, havaların so-ğuk olmasına rağmen va-tandaşların zehirlenmelere karşı sobaları yakmamala-rını istedi.

Fırtına Yine Çatıları Uçurdu


YİTİKKarayollarından almış olduğumticari araç kullanma belgesini

kaybettim. Hükümsüzdür.

Bekir ÜRKÜ

Emek Partisi Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, Türkiye’nin ve Or-du’nun ana gündemi barış, de-mokrasi ve ekonomi olması gere-kirken nedense çözümü sürece kalan sorunlarla uğraşılmasının halkın aleyhine olduğunu belirte-rek, ‘akil insanlar’ konusunda da değerlendirmelerde bulundu.

Emek Partisi İl Başkanı Hik-met Poyraz, öncelikli sorunun barış olduğunu vurgulayarak, “Yaklaşık dört aydır ölüm haberi gelmiyor. Bu hepimizi sevindiren

bir gelişmedir. Artık ölümlerin olmaması için Türk, Kürt, Alevi, Sünni emekçiler olarak hepimiz payımıza düşen sorumluluğu yerine getirerek ölümlerin olması için çaba harcamalıyız” dedi.

“Açlığı, işsizliği konuşamıyoruz”Emekçiler için her gün daha

kötüye gidiyor diyen Poyraz, “Açlık ve yoksulluk büyürken, her gün işten atmalar, sürgünler yaşanırken, yeni yasalarla kısıt-

lı da olsa var olan haklar bir bir yok edilirken, yaşam alanları, suyumuz, topraklarımız HES ve maden şirketlerine talan ettirilir-ken, hukuksuzluğun egemenliği devam ederken, gazetecilerin, siyasetçilerin, hukukçuların tutuk-lukları olağanlaştırılırken, kaşıkla verdiklerini zamlarla kepçeyle alırlarken savaş nedeniyle emek-çilerin ortak tutum geliştirmelerini engelliyorlar. Barış sağlanma-dan, hakların güvencesiyle kar-deşlik büyütülemeden ülkenin tüm önemli sorunları ikinci sırada kalacaktır.”diye konuştu. Hükü-metin niyetinden kuşku duyula-bileceğini, Emek Partisi olarak kendilerinin de hükümete güven-mediklerini belirten Poyraz şöyle devam etti; “Ama ölümlerin dur-durulması için atılan adımların eksikliği de dikkate alınarak, sü-rece katkı sunmak gerekir. Barış sürecini engellemeye çalışmak, çatışmalardan nemalanma an-lamına gelir. Ölümlerin olmasını istemek anlamına gelir. Yeniden vurguluyoruz ki, dört aydır çatış-manın olmaması bizleri gelecek için umutlandırıyor. Ölümlerin ol-maması nedeniyle sevinçliyiz.

“Akil insanlar’ yetersiz olabilir ama...”Yıllardır yapılan tartışmalarda

muhalefet partilerinden ve kitle örgütlerinden ‘akil insanlar’ ta-lepleri gündeme gelmişti. Bugün oluşan ‘akil insanlar’ gruplarına eleştiri getiriliyor. Yine daha önce Meclis’te komisyon kurulsun, deniyordu. Bugün komisyona üye verilmiyor. Bu şekilde barış gelmez. Kan ve gözyaşı devam eder. Emek Partisi olarak ‘akil in-sanlar’ grubunun oluşturulma bi-çimine ve üyelerine eleştirilerimiz var. Ancak, barış için yapılacak toplantılarda görüşlerimizi suna-cağız. Halkımızın da toplantılara katılarak görüşlerini dile getirme-sini bekliyoruz.

“Çözümün birinci koşulu…”Barışın sağlanması için gö-

rüşmelerin olmasını önemsiyoruz ve destekliyoruz. Kapalı kalanla-rın olmaması gerektiğini, kamu-oyunun bilgilendirilmesinin zo-runluluğunu iddia ediyoruz. Ama eksikliklere rağmen görüşmeler-den dolayı barışın sağlanması konusunda umudumuzu sürdür-mek istiyoruz.”

“Sorunun Çözümü Barıştan Geçiyor”

Gölköy İlçesi, Aydoğan Dere-si üzerinde Teksu AŞ tarafından yapılması planlanan Uğurlu HES projesi için verilen ‘ÇED (Çevre-sel Etki Değerlendirilmesi) Ge-rekli Değildir’ kararının iptali için, Ordu Doğa ve Yaşam Alanlarını Koruma Platformu üyeleri ve yö-rede yaşayanlar yaklaşık iki yıl önce dava açmışlardı.

Davacılar, HES için verilen ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararının, yeterli inceleme ve araştırma ya-pılmadan verildiği ve olası çevre-sel etkilerin giderilmesine yönelik kapsamlı çözümler öngörmediği için hukuka aykırı olduğu ge-rekçesiyle iptalini istediler. Ordu İdare Mahkemesi, Uğurlu HES ile ilgili olarak hazırlanan projede Çevresel Etki Değerlendirilmesi-nin gerekli olup olmadığının sap-tanması amacıyla keşif ve bilirkişi incelemesi istedi.

‘Can suyu’

değişime yol açarMahkeme kararı üzerine Ordu

Doğa ve Yaşam Alanlarını Koru-ma Platformu üyesi Ertuğrul Gazi Gönül şunları söyledi: “Bilirkişile-rin düzenlediği raporda; projede öngörülen can suyu (canlı haya-tının sürebilmesi için akarsu yata-ğına bırakılan su) miktarının akar-su yatağında uzun sürede oluşan ekolojik dengeyi bozacağı ve

buradaki sucul ortama uyum sağlamış olan balık ve diğer can-lıları olumsuz yönde etkileyeceği, azalan su sonucu öncelikle sucul sistem olmak üzere sosyoekono-mik ve kültürel yaşamda da de-ğişimler yaşanacağı ileri sürüldü.

Heyelana neden olurRaporda ayrıca, yapımı plan-

lanan tesislerin ormanlık alana

zarar vereceği, bölge çok yüksek eğimli olduğu için heyelan riski-nin yüksek olduğu, doğal yapının bozulması durumunda alanın ye-niden bitki örtüsü ile kaplanması-nın neredeyse imkânsız olacağı belirtildi.

‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı bozulduMahkeme üyeleri, dosyadaki

bilgi ve belgelerle bilirkişi rapo-rundaki açıklamaları birlikte de-ğerlendirdiğinde, dava konusu HES projesinin akarsu yatağında ve civarındaki doğal yapı üzerin-de birçok olumsuzluğa yol aça-cağı gerekçesiyle proje ili ilgili ÇED raporunun hazırlanması ge-rektiği sonucuna vararak Uğur-lu HES için verilen ÇED Gerekli Değildir kararında hukuka uyarlık bulunmadığına oybirliğiyle karar verdi. Ayrıca bu karar, yeni süreç içinde önemli olacak. Emsal ka-rar konumunda olacak.”

Mahkeme Kararıyla Durduruldu

Bölge şampiyonu olan Ünye Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Bayan Basketbol Takımı, 25–28 Nisan tarihinde Ordu’da yapıla-cak olan Türkiye yarı final mü-sabakası öncesi Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu’nu ziyaret ederek başarılarını pay-laştı.

18–22 Mart tarihlerinde Amasya’da yapılan müsabaka-da Bölge Şampiyonu olan Ünye Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu

Bayan Basketbol Takımı, Okul Müdürü Mehmet Güngör, antre-nörü, Okul Aile Birliği Başkanıyla birlikte Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu’nu ziyaret etti.

Okul Müdürü Mehmet Gün-gör, ”Ünye Mehmet Akif Orta-okulu Bayan Basketbol Takımı 18- 22 Mart arasında Amasya’da gruplara katıldı ve bölge şampi-yonu olarak döndü. 25-28 Nisan tarihlerinde Ordu’da düzenlene-cek olan Türkiye yarı finallerine

Bölge Şampiyonları Arpacıoğlu’nu Ziyaret Ettikatılmaya hak kazanan sporcu-larımızın başarısını paylaşmak üzere buradayız. Ayrıca erkek güreşçilerimizde Sinop’ta grup-lara katılıp, 3.lük elde ederek Türkiye Şampiyonasına katılma-ya hak kazandılar” dedi.

Ünye Mehmet Akif Ersoy okulunun eski mezunu olan Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, sporcuları kutladı.

Ünye’de spor alanında Tür-kiye ortalamasının 4 katı, Ordu ortalamasının da 2 kat üzerinde

lisanlı sporcusu bulunduğunu belirterek, “Lisanslı veya lisan-sız sporcuların yetiştirilmesinde emek veren çok değerli hoca-larımıza, eğitmenlerimize, okul müdürlerimize teşekkür ediyo-rum. Ünye büyük ise işte bu ba-şarılarla büyük, Ünye büyükse bu heyecanlı geleceğe güvenle bakan aileler ve yavruları ile bü-yük, Ünye büyükse çevre belde-leriyle büyük. Bu başarılarla biz de her zaman gurur duyuyor, sporcularımızı kutluyoruz” dedi.

Fındık üreticisinin her zaman alternatif bir ürün arayışı içersin-de olduğunu ama kimi yetkililer fındık’a alternatif olamayacağını söyleseler de, çözüm yolunun ol-duğunu belirten Mehmet Ergün; “Üreticiler usulüne uygun bir şe-kilde toprağına ürünler dikse bir fabrika işletircesine kazanır. Ama toprağının önemini bilmeyen kişi tarafından kullanılırsa bir yüktür” dedi.

FINDIĞA ALTERNATİF ÜRÜN YOK DİYORLARMehmet Ergün,” Karadeniz

Bölgesi’nde siyasilerimiz dahil, yediden yetmişe herkes konuşur. Fındığa alternatif ürün yok diyor-lar. Toprak öyle bir şey ki, bugün toprağın sayesinde yaşıyoruz. Aldığımız oksijen doğadan, giy-diğimiz, yediğimiz topraktan. O zaman neden toprağa saygı duymayız? Ben de diyorum ki, fındığa alternatif ürün bal gibi var. Eskiden fındık yoktu. Hububat ve bakliyat vardı. Çok da güzel geçiniyorduk. Sonra fındık girdi hayatımıza. İyi, güzel fakat fındık zembille gökten inmedi. Fındık yıllardır milletimizi 5 metre iler-letmedi. Üniversite çağına gelen çocuğunu okutmadı, iş yeri açma çağına gelen çocuğuna iş yeri açtırmadı. Üretici o zaman fındı-ğın dışına çıkması gerektiğini an-lamalı ve kendini başka ürünler için zorlamalıdır” dedi.

375 BİN TON CEVİZ İTHAL EDİYORUZ Ergün “Türkiye’de 650 bin

ton fındık üretiliyor ama 375 bin ton ceviz de ithal ediyoruz. De-mek ki biz ceviz tüketiyoruz, yani fındığa alternatif ürün var. Örne-

ğin; Ceviz, Elma, Japon Eriği ya da herhangi bir meyve bahçesi gibi çeşit alternatif ürün yetişti-rilebilir. Bu gün elinde 3 dönüm yeri olan bir çiftçiyi düşünelim, 3 dönüm yerine 50 tane siyah dut fidesi dikse, siyah dut’un pekme-zinin bir kilosu 70 lira. Üretici bu bahçesinin etrafını aşılı böğürtlen fideleri dikerek ev ekonomisine yeni ivme katacak bir ürün elde etmiş olacaktır. Ancak, halkımız çalışmıyor bu sebeple tembel-leşiyor ve sadece bahçesinde dedesinden kalma fındığa talim ediyor. Ondan sonra ise elinde bir tespih avare geziyor ve Köyler bomboş dolayısıyla da kentsel göç oluyor. Vatandaş, göç etti-ği ilden senede 10 gün için köye geliyor ve bu zaman içerisinde fındıkla da ilgilenmeye çalışı-yor. Bu vatandaşlar 1 yıl fındığın aleyhinde atıyor sonra da ben fakirim diyor, soruyorum mad-di yönden mi fakirsin? Akıl fakiri misin?”şeklinde konuştu.

TEMBELLİK’TEN EKMEK PİŞİREMİYORMehmet Ergün, Halkımız

Tembellikten kendi Ekmeğini pi-şirmeyi unutmuş. İlçe’ye geldiği zaman tüm ihtiyaçlarını aldığı gibi Ekmeğini, Yumurtasını, Tereyağı-nı kısacası köyde kendisinin üret-mesi gereken her şeyi pazardan alırsa sonrada tek geçim kayna-ğını Fındıktan umut beklemeye başlar. Sormak lazım köylümü-ze Beş kök domates, Salatalık, Biber, Marul yetiştirmekten aciz mi? Üretici bu ihtiyaçlarını ken-disi üretse ürününü yetiştirmenin gurunu, heyecanını, huzurla aile-sinin yaşamasına en büyük katkı sağlamış olur” diye konuştu.

“Fındığın Alternatifi Var!”

Ordu Barosu Ünye Temsilcili-ği’nin uzun süredir ihtiyaç duydu-ğu hizmet binasının açılışı yapıldı.

Ordu Barosu Ünye Temsilcili-ği’nin açılış programında konuş-ma yapan Ordu Barosu Ünye Temsilcisi Av. İrfan Demir, Ün-ye’de bir eksikliği gidermek adı-na hizmet binasında emeği ge-çen herkese meslektaşları adına teşekkür etti.

Türkiye genelinde bütün ba-rolarda hizmet binası yapımına başlandığını belirten Ordu Ba-rosu Başkanı Av. Oktay Çanak; “Barolar Birliğinin katkılarıyla ku-rumsal kimliği sağlamak ama-cıyla hizmet binaları açılışları ya-pılıyor. Kurumsal kimlikle hizmet binaları çok önemli. Çünkü yargı camiasının kurucu unsuru olan savunma, yani avukatlar adale-tin tesisi açısından çok önemli

bir görev ifa ediyorlar. Avukat arkadaşlarımız sadece adliye or-tamlarında değil, bu hizmet bina-sında da birlikte fikirler üretecek, kendi aralarında münazara da bulanacak ve muhakeme etme imkânları elde edecekler. Açılışlını yaptığımız bu mekanla Ünye’de hizmet binası eksiğimizi gidermiş olduk” dedi.

Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, baroların adaletin te-cellisinde çok önemli bir topluluk olduğunu ifade ederek, “Gerçek adalet için vicdanın hiçbir zaman yalan söylemeyeceğini de inana-rak, adaletin temsilcileri avukat arkadaşlarımızı kutluyorum. Yeni hizmet binasının hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Ünye Devlet Sahil yolu üzerindeki Ordu Barosu Ünye Temsilciliği hizmet binasının açılış kurdelesi Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpa-cıoğlu, Ordu Barosu Başkanı Av. Oktay Çanak ve avukatlarla birlik-te kesildi.

Açılışa AKP Ünye ilçe Baş-kanı Av. Ahmet Çamyar, ilçedeki baroya kayıtlı avukatlar ve aileleri katıldı.

Avukatlar Evine Kavuştu

SP RM. Kemal POYRAZ

Lig bitti bitiyor, hala takımın iskelet kadrosu yok. Bugün 1970’li yıllardaki Orduspor kadrosunu sayarken, 2013 model Orduspor’un kadrosunu kaç kişi sayabiliyor? Göz göre göre takımın bir alt lige gidişi resmen seyrediliyor. Aylar öncesinde bu adamla bu iş olmuyor dedik. Biz söyledik biz dinledik. Neymiş dere geçilirken at değiştirilmezmiş. İlk suya yatan kendisi olmadı mı? 44 resmi maçtan bir takım tek deplas-man galibiyeti olmaz mı? Son 4 maçtır koskoca sıfır çekmiş-sin, hala inanın çocuklar diyoruz.

Allah aşkına yazıktır, günahtır. 19 Eylül stadındaki her kar-şılaşma öncesi böyle coşkulu bir karşılama bugün şampiyon takımlara dahi yapılmıyor. İstiklal marşı okunurken göz yaşla-rımızı tutamadık. 15 bin kişi ellerindeki pankartlarında inanın çocuklar diyordu. Yeter artık bu insanlarla geçtiğiniz dalga. Sivas yenilgisi sonrası kimse Orduspor’a gelmedi. Ardından hocamızla devam ediyoruz. Sağda solda adam aramaya gerek varmıydı? Bizim Üstün abimiz, Yener abimiz, Sinan kardeşimiz var. Bizleri futboldan soğutan şu adam kadarda mı bu işi beceremezlerdi?

Basın toplantısında utanmadan, arlanmadan elimizden geleni yapacağız demişi. Sen bu zamana kadar ne yaptın da bundan sonra ne yapacaksın diye sormazlar mı adama? Hiç olmazsa ikinci yarının başında ellerini cebine atıp takımın çöküşü izleyeceğine, Türk futbolunun içine eden Fatih Te-rim’den nasıl maç kazanılacağını da mı görmedin? Sanki bu adama Ordu’nun tapusu vad edilmiş. Sanki bu adamın bir tarafları altınla kaplı. Ne değerli birisiymiş de bizim haberimiz yokmuş.

Gelelim Fenerbahçe maçına. İlk 25 dakikada Fenerbah-çe 19 Eylül stadında karabasanlar gördü. Orduspor, bu da-kikaya kadar Orduspor gibi oynadı. İşte ne olduysa o daki-kadan sonra oldu. Bu dakikadan sonra Fenerbahçe oyunda dengeyi kurdu. Orduspor defansının dalgınlığında kaleci Fevzi ile karşı karşıya kalan genç Salih, Fevzi’nin çaresiz ba-kışları arasında takımını 1-0 öne geçirirken 19 Eylül stadı bu dakikada buz kesiyordu.

İkinci yarıda da oyuna hükmeden taraf Fenerbahçe olun-ca Orduspor’un yenilgisi kaçınılmaz oldu. Aylardır, yedek ku-lübesinde unutulan kaleci Fevzi, 3-4 haftadır yedek kulübe-sinde oturan Miguel Garcia, aylardır sakat olduğu için forma giyemeyen Yussuf, Fenerbahçe gibi güçlü bir takıma karşı kurtarıcı olarak sahaya sürülürken, son haftaların formda futbolcusu Romero bu kez yedek kulübesinde unutulmuştu. Son 10 dakikada kurtarıcı olarak sahaya Anıl’ı alan efsane hocada tırnak kadar gurur olsaydı, istifa dilekçesini Ordus-por yönetimine vereceğine istifasını canlı yayında 70 milyona haykırırdı.

Boztepe’den Ordu’ya baktığında cennet ayağının altın-da. Bir tarafında uçsuz bucaksız masmavi deniz, bir tarafın-da uçsuz bucaksız yemyeşil ormanlar. Çuvallar dolusu para, mis gibi sütlaç. Desene bu nimetleri kim bırakır diye? Şimdi çıkarlar Kasımpaşa’dan, Bursa’dan ve Akhisar’dan 3 puan. Bir puanda Antalya’dan bu takım süper ligde. Tüm bu olum-suzluklara rağmen Orduspor’umuzun bir alt lige düşüşünü asla kabullenemem. Yine bir umut diyorum. Ama bu hoca ile bu ligde kalacağız diyen varsa da koskoca, hem de kuyruklu cinsinden yalan söylemiş olur.

Hector Cuper KlasiğiFatsa Belediyespor Kulübü Başkanı Muam-mer Coşkun Yomraspor mağlubiyetinden büyük üzüntü duyduklarını ve lider olma şansı yakala-dıkları haftada büyük bir fırsatı ellerinin tersi ile ittik-lerini söyledi.

Yomra’ya mutlak 3 puan parolası ile gittikle-rini belirten Fatsa Beledi-

yespor Kulübü Başkanı Muammer Coşkun, “Fakat Yomraspor’un 3 puanı biz-den daha çok istediğini gördük. Fatsa Belediyes-por futbolcularımız sezo-nun en kötü futbolunu oy-nadılar. Sahada galibiyete inanmayarak mücadele ettiler. Bunun sonucun-da da Yomraspor kendi evinde bizi 2-1 yendi. Ve

baktığımız zaman bir fır-satı daha elimizin tersi ile itmiş olduk. Yani deyim yerindeyse harakiri yaptık. Bu maçı alsaydık, 47, 47, 47 olacaktı puanlar. Şuan son dört haftaya girdik. Zaraspor ve Bafraspor 47 puanla liderliği paylaşıyor. Üçüncü Bulancakspor 46 puan ve bizim 44 pu-anımız var. Şuanda kalan

dört haftamız var. Bundan sonraki maçlara bakaca-ğız. Artık top futbolcuları-mız da. Kendileri isterlerse bu maçları kazanacaklar-dır. Ümitlerimiz kırılsa da şansımız devam ediyor. Fakat son dört haftayı en iyi şekilde geçirerek, ligi tamamlamak istiyoruz. Bu artık şampiyonluk mu olur, ikincilik mi olur bilinmez.

Ama biz yönetim kurulu olarak vicdanen rahatız. Çünkü ne yapılması ge-rekiyorsa yaptık. Sonuna kadar da yapacağız. Bu süreç de sadece bizim takımımızı değil 15 ligde-ki takımı da kutluyorum. Özellikle son maçımızdaki galibiyetinden dolayı Yom-raspor takımını ve idareci-lerini kutluyorum.”

“Harakiri Yaptık”

Ordu’da oynanan Orduspor-Fenerbahçe karşılaş-masını çevre ilçe, belde ve köylerden hatta komşu illerden de çok sayıda taraftar izledi. Karşılaşmayı izleyenler arasında yer alan Orduspor tribününde karşılaşmayı izleyen Fatsalı taraftarlar sonuçtan çok memnun kalmasalar da keyif veren bir maç izledikle-rini söylediler. Fatsalı taraftarlardan Egen Pen Sahibi Cemalettin Uysal, karşılaşma ile ilgili, “İlk 15-20 dakika Orduspor çok iyi futbol oynadı. Orduspor yakaladığı fırsatları gol yapabilseydi çok iyi olacaktı ancak 2-3 gün önce Lazio karşına çıkmış bir takım karşısında ça-buk yoruldu. Aslında yorulması gereken Fenerbahçe olması lazımdı. Orduspor resmen Fenerbahçe’nin adı karşısında ezildi. Ama Fenerbahçeli genç Salih’i çok beğendik. Türkiye yeni bir yıldız kazanmak üzere. Çok güzel goller attı” dedi.

Orduspor Fırsatları Değerlendiremedi

Ordu valisi Orhan Düz-gün, Orduspor’un saha-sında Fenerbahçe’ye 2-0 yenilmesinin kendilerini çok üzdüğünü söyledi. Bir ilin süper lig için ne kadar önemli olduğunu daha önce söylediğini kayde-den vali Düzgün,”İnşallah Orduspor bundan sonra-ki maçlarını alır, süper lige kaldığı yerden devam eder. Mevcut kadronun bunu ba-şaracak güçte olduğunu söyleyen vali Düzgün, Or-duspor taraftarı her zaman centilmenliği ile tanınmıştır. Birkaç kişinin yapmış oldu-ğu nahoş olaylar tüm Ordu

halkına ve taraftarına mal edilmemelidir. Sahaya ya-bancı madde atan taraftar konusunda incelemelerin sürdüğünü söyleyen vali Düzgün, Orduspor’un sü-per ligde kalacağına inancı-nın tam olduğunu” söyledi.

Orduspor’un ligde kal-ması anlamında bu takıma gönül veren herkesin so-rumluluğu olduğunu söyle-yen vali Düzgün,”Orduspor son haftalarda şanssız maçlar oynadı. Ligin bitimi-ne 6 hafta kaldı. Orduspor geriye kalan maçlardan kendisinin ligde kalması anlamında gerekli puanla-

rı alacağını düşünüyorum. Bu konuda da herkesin Orduspor’a destek verme-si gerektiğini söyleyen Vali Düzgün, bundan sonraki süreçte Orduspor’un moral

ve motivasyona ihtiyacı ol-duğunu” ifade etti.

Aydın, ASKF’yi ziyaret etti Ordu İl Özel İdare-

si Genel Sekreteri Selami

Aydın, Ordu Amatör Spor Kulüpleri Federasyonunu (ASKF) ziyaret etti. Aydın’ı ASKF Ordu şubesi başkanı Zafer Öztürk ve yönetim ku-rulu üyeleri karşıladı. Kendi-sini burada görmekten son derece mutlu olduğunu ifa-de eden Öztürk,”Biz Ordu İl Özel İdaresini Ordu’nun Fe-nerbahçe’si, Galatasaray’ı olarak görüyoruz. Amatör spor kulüplerine vermiş ol-dukları desteklerden ötürü Aydın’a teşekkür eden Öz-türk, Ordu İl Özel İdaresinin Bölgesel Amatör BAL Ligin-de mücadele etmesi gerek-tiğini” söyledi.

“Fenerbahçe Maçının Sonucuna Çok Üzüldük”

Fatsalı Göktuğ Yüksel Ordu’da oynanan ve Fenerbahçe’nin Orduspor’u 2-0 mağ-lup ettiği maçta 2 golün altında imzası olan genç futbolcu Salih Uçan’a uğurlu geldi.

Karşılaşma öncesi seremoniye Fener-bahçeli futbolcu Salih Uçan’ın elini tutarak çıkan Fatsa Sakarya İlköğretim Okulu 4.sınıf öğrencisi Göktuğ Yüksel karşılaşma sonrası

Fatsalı Göktuğ,Salih Uçan’a Uğurlu Geldi

babası Fatsa Anadolu Öğret-men Lisesi Müdür Yardımcısı Abdullah Yüksel ile duygularını paylaştı. Maçta çok etkilendiği-ni babası ile paylaşan Göktuğ Yüksel, “Ben hem Orduspor-lu’yum hem de Fenerbahçeli-yim. Salih Uçan ağabeyimin gol attığına hem sevendim hem de üzüldüm. Yalnız maçta 2 golü de o attığı için uğurlu geldiği-mi düşünüyorum. Ben de Salih ağabey gibi futbolcu olmak isti-yorum. Binlerce kişinin ve onlar-ca ulusal basın mensuplarının karşısında her şeyden önem-lisi televizyondan maç izleyen milyonlarca kişinin karşısında olmaktan çok etkilendim” dedi.

mİr kuzey 357 sayi

Documents