liberalizmin siyasi yaklaşımı

10
Liberalizmin Siyasi Yaklaşımı International Relations - 2 Comperative Political Ideologies Mehmet Resul– Furkan YAŞAR

Upload: istanbul-arel-university

Post on 15-Apr-2017

218 views

Category:

Education


0 download

TRANSCRIPT

Liberalizmin Siyasi Yaklaşımı

International Relations - 2Comperative Political Ideologies

Mehmet Resul– Furkan YAŞAR

Liberalizmin Tarihsel Süreci

Siyasi açıdan «Liberal» terimi ilk kez 1812 yılında İspanya’da kullanıldı. 1830’ lu yıllarda Whigler kendilerini Liberal olarak tanımlasalar da, Gladstone’un 1868’de görev almasına kadar liberal bir hükümet oluşturulamadı.

Liberalizm, mutlak monarkların ve aristokrasinin dışında Feodal Sistemin çöküşü esnasında ortaya çıkan Orta Sınıfın kendini temsil etmesiydi.

Liberaller Monarşinin yerine anayasal daha sonra temsili demokrasiyi savunmuşlardır. Bunların izleri 17. yy Şanlı Devrim, 18. yy Amerikan ve Fransız Devrimleri bu manada önem arzetmektedir.

Liberaller, Feodal Sistemi «Kazara Doğum» olarak belirlemişler, kralın ilahi hak iddiasına karşı çıkmış ve dinen yerleşik kilise otoritesini eleştirmişlerdir.

Liberalizm, Toplumsal Sözleşme, Kanun ve Yönetim

Toplumsal Sözleşme Hobbes ve Locke’ un «doğa durumu» tanımında

insanın bencilliği, iktidar arayışı ve herkesin herkesle sonu gelmez bir iç savaşı engellemek için bir Toplumsal Sözleşmeye ihtiyaç duyarlar.

İstikrarlı bir yaşam için herkesin sahip olduğu özgürlüğün bir kısmını bu sözleşmeye teslim etmesi beklenir.

Liberalizm ve Prensipleri

«Liberalizm, bireyin özgürlüğünü, özerkliğini, temel haklarını garanti altına almayı amaçlayan ve bu nedenle siyasal iktidarın sınırlandırılması üzerinde duran bir düşüncedir.»

Sınırlı minimal devlet anlayışı

Serbest Girişim

Bireycilik

İnsan Hakları

Hukuka bağlı devlet

Özgürlük

Liberalizm, Toplumsal Sözleşme, Kanun ve Yönetim

Kanunun Gerekliliği

• Özgürlüğün Sınırı (Kendi Özgürlüğü ve Diğerinin

Özgürlüğü)

• Çıkarına Uygun Diğerini Sömürmeyi Engellemek

• John Locke: «Hukukun Boyunduruğundaki

Özgürlük»

«Hukukun Olmadığı Yerde, Özgürlükte Olmaz»

anlayışı

Yönetimin Amacı

• Liberalizme göre bireyin özgürlüğüne yönelebilecek en büyük tehdit devlettir.

• Devlet bireyler tarafından bireyler için vardır.

• Yönetim, yönetilenlerin rızası ve sözleşmeden doğar.

• Yönetim, mutlak bir despotizme dönüştüğünde halkın bu yönetimi kaldırma hakkı vardır.

• Devletin amacı topluma en iyi şekilde hizmet etmektir ve bireyin özgürlüğünü ve çıkarını korumaktır.

Demokrasi

Halkın, halk için, halk tarafından yönetilmesi. Abraham Lincoln

Liberal öğe, sınırlı yönetime olan inancı, demokratik öğe de halkın yönetimine bağlılığını yansıtır.

Liberal Demokrasinin Özellikleri; Tek kişi tek oy; tek oy tek değer Demokrasi, rekabet ve seçim tercihi yani hoşgörülü siyasi çoğulculuk Yönetsel iktidar üzerinde, içsel ve dışsal frenleme sistemidir.

Madison «Çoğulculuğun Zorbalığına» karşı en iyi savunmanın bir denge fren şebekesi olduğunu öne sürmüştür. Bu şebeke mülkiyet sahibi olanların mülkiyetsiz kitlelere karşı korumaya yarayacaktır.

Liberal Devlet Modeli

Liberal Düşüncede Devlet Anayasal Hükümet İnsan hakları Bireyin önceliği Piyasa ekonomisiyle sınırlamak. Bu durum, devletin toplumla birey arasındaki

ilişkileri güvence altına alması demektir.

Devlet; Bireysel özgürlükleri onların çeşitliliklerini içinde kabul ederek kanun gücüyle teminat altına alabilecek, ancak müdahale etmeyecektir.

Devlet tarafsız olmalı ve bireysel çıkarlar kasışında taraf tutmamalıYaşanılan iki dünya savaşı, 1929 ekonomik buhranı, 1973 ekonomik krizi ve diğer gelişmeler devletin kamu hizmetlerinin sunulmasında ve ekonomiye müdahalede çizgilerin değişimine neden olmuştur.

Liberal Devlet Modeli

Bentham, devletin topluma yapacağı her müdahalenin toplumsal mutluluğu bozacağını düşünür. Asıl olan bireyin mutluluğunun sağlanmasıdır ki devlet bunun için sadece güvenli bir ortam yaratmakla yükümlüdür. Devletin amacı bireyin faydasını belirlemek değil ona hizmet etmektir.

Türkiye’de 1923 yılında Cumhuriyet ilan edilmiş ve 1930’lu yıllara kadar liberal ekonomik politikalar uygulanmıştır. Ancak ülkenin sanayileşmemiş olması, üretimin çok yetersiz olması ve ekonomik kaynaklarının sınırlı olması ve özel sektörün olmaması liberal politikalarının uygulanmasının anlamsızlaştırmıştır. Çünkü birçok alanda özel sektör şirketleri olmadığı için bu ürünlerin devlet tarafından desteklenmesi ve üretilmesini zorunlu kılmıştır.

İngiltere’de hem savaşın yaralarını sarmak hem de ekonomik kalkınmayı sağlamak amacıyla sosyal devlet (welfare state) düşüncesi ortaya çıkmış ve 1945 yılı itibariyle devletçi ekonomik politikalar ve kamu hizmetlerinin tamamını devletin sunduğu yeni sosyal ve idari politikalar devreye sokulmuştur. Sosyal devletin uyguladığı politikalarda ekonomiye karma bir yaklaşım benimsenmiş ve özel sektörle beraber devletin de kuracağı iktisadi teşebbüsler yoluyla özellikle özel sektör için cazip olmayan ya da özel sektörün gücünün yetmediği kamu hizmeti niteliği olan ekonomik alanlara girmesi amaçlanmıştır.

Anayasal Yönetim

John Acton «İktidar yozlaştırır; mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır» Sınırlı yönetim ilkesi.

Yazılı bir anayasa hem yönetim iktidarının boyutlarını tanımlar hem de bu iktidarın kullanımını sınırlar.

İlk örneği 1787 yılında yazılan Birleşik Devletler Anayasasıdır. Daha sonra günümüz tüm devletler Anayasal düzene geçmişlerdir.

Birey ve küçük grupların iktidarı ele geçirmesini önlemek amacıyla Montesquieu’ nun Yasama, Yürütme ve Yargı erkinin birbirinden ayrılması anlayışını geliştirmiştir.

Liberalizmin Çeşitleri

Klasik Liberalizm Müdahaleci ve baskıcı bir devlet değil, sınırlı ve

sorumlu devlet isteyen bir anlayış

insanoğlunun kendi ayakları üzerinde durabilme kapasitesinin yüksek olmasını kendi bencil çıkarları peşinde koşmalarına bağlarlar.

Başkalarının zorlamasına veya müdahalesine tabi olmadan yalnız bırakıldığı sürece özgürdür

Ekonomiden yüksek fayda sağlanabilmesi için devlet müdahalesinin olmadığı bir piyasa pazarının oluşturulması gereklidir. Böylelikle, bu düzen, özel mülkiyetçiliğin gelişmesini ve bireylerin özgürlüklerinin korunmasını sağlayacaktır.

Sosyal Liberalizm Sosyal liberalizmin doğuş sebebi; sanayi

toplumlarında ortaya çıkan adaletsizlik ve eşitsizliklerdir.

Sosyal liberalizm, 1929 Dünya Bunalımı ile birlikte yoksulluğu azaltmak, toplumsal refahı artırmak ve sosyal adaleti sağlamak amacıyla klasik liberalizme tepki olarak ortaya çıkan bir kavramdır.

Sosyal Adalet, Toplumculuk, Bireyin ve toplumun hayatında devletin daha fazla yer edinilmesi anlayışını benimsemiştir.

Neo - Liberalizm

Devlet müdahalesinin minimal düzeyde olduğu bir toplumda kendi kendine işleyerek, kendine özgü kurallarıyla süreklilik gösteren piyasa mekanizmasını oluşturmaktır.

Devlet müdahalesinin minimal düzeyde tutulması düşüncesi, sadece piyasa mekanizması ile sınırlandırılmamalıdır.

Toplumsal ve siyasal sistemde de devlet müdahalesi pek az istenen bir durumdur. Devlet müdahalesinin olmadığı bir sistemde bireyler kendilerini daha iyi ifade edip, özgür olacaktır

Amacı ise, piyasa üzerindeki devlet müdahalesini kaldırmaktır. Bir Pazar sisteminin etkili, verimli olabilmesi ve büyüme göstermesi için serbestçe

işlenmesi temin edilmelidir. Bu durumda, devlet müdahalesi olmaksızın işleyebilen bir sistemde bireyler daha özgür

olacaktır.