ergenler için psikolojik zihinlilik Ölçeğinin geliştirilmesi ......6827, e-posta:...
TRANSCRIPT
* Öğr. Gör., Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Mezunlarla İlişkiler ve Kariyer Planlama Koordinatörlüğü,
Burdur, Türkiye, ORCID: 0000-0002-6816-1789, e-posta: [email protected]
** Doç. Dr., Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Burdur, Türkiye, ORCID: 0000-0002-9821-
5960, e-posta: [email protected]
*** Prof. Dr., Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Burdur, Türkiye, ORCID: 0000-0002-4532-
6827, e-posta: [email protected]
Gönderi Tarihi: 03.01.2020 - Kabul Tarihi: 25.07.2020
Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi - Mersin University Journal of the Faculty of Education
“Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2020; 16(2): 322-342”
Araştırma Makalesi / DOI: 10.17860/mersinefd.670101
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi:
Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
Development of Psychological Mindedness Scale for
Adolescents: Validity and Reliability Study
Kıvanç UZUN*, Özlem TAGAY**, Zeynep KARATAŞ***
Öz: Bu araştırmanın amacı ergenlerin psikolojik zihinliliklerini belirlemek üzere geliştirilen Ergenler için
Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin (EPZÖ) geçerlik ve güvenirlik çalışmasını yapmaktır. Araştırmanın çalışma
grubu, 2019-2020 eğitim öğretim yılında Muğla’nın Bodrum ilçesinde öğrenim gören ve uygun örneklem
yöntemiyle seçilen 670 kadın ve 584 erkek olmak üzere toplam 1254 lise öğrencisinden oluşmaktadır.
Ölçeğin faktör yapısı açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi ile incelenmiş ve toplam varyansın %50.95'ini
açıklayan dört boyutlu bir yapı elde edilmiştir. Bu yapının model uyumunun iyi düzeyde olduğu
bulunmuştur (X2/sd=1.51, RMSEA=.045, RMR=.075, SRMR=.057, NFI=.90, NNFI=.96, CFI=.96,
IFI=.96, RFI=.91, AGFI=.89, GFI=.91). Ölçeğin güvenirliğini belirlemek için iç tutarlılık, iki yarı ve test
tekrar test güvenirlik analizleri yapılmış ve ölçeğin güvenilir olduğuna karar vermek için kabul edilebilir
değerlere ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda; geliştirilmiş olan Ergenler için
Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin, lise öğrencilerinin psikolojik zihinlilik düzeylerini belirleme sürecinde
kullanılabilecek, geçerliği ve güvenirliği olan bir ölçme aracı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Ergenlik, lise, psikolojik zihinlilik, ölçek geliştirme, faktör analizi
Abstract: The purpose of the current study is to conduct the validity and reliability studies of the
Psychological Mindedness Scale for Adolescents (PMSA) developed to determine the psychological
mindedness of adolescents. The study group of the current research is composed of a total of 1254 high
school students (670 females and 584 males) attending high schools in the Bodrum district of the city of
Muğla in 2019-2020 school year and selected through the convenience sampling method. The factor
structure of the scale was investigated with exploratory and confirmatory factor analyses and a four-
dimensional construct explaining 50.95% of the total variance was obtained and the fit of this construct was
found to be good (X2/sd=1.51, RMSEA=.045, RMR=.075, SRMR=.057, NFI=.90, NNFI=.96, CFI=.96,
IFI=.96, RFI=.91, AGFI=.89, GFI=.91). In order to determine the reliability of the scale, internal
consistency, split-half and test-retest reliability analyses were run and acceptable values showing that the
scale is reliable were obtained. On the basis of the findings of the current study, it was concluded that the
Psychological Mindedness Scale for Adolescents is a reliable and valid scale that can be used in the process
of determining the psychological mindedness level of high school students.
Keywords: Adolescence, high school, psychological mindedness, scale development, factor analysis
Giriş
Bireylerin ruh sağlığı uzmanlarından aldığı psikolojik yardımın etkililiği uzun yıllardır araştırma
konusu olmuştur. Psikolojik yardımın etkililiğini arttırmak için ne gibi faktörlerin üzerinde
durulması gerektiğine dair çalışmalar uzun zamandan beri yapılmaktadır (Lambert ve Ogles,
2004; Orlinsky, Rønnestad ve Willutzki, 2004). Yapılan çalışmalar, özellikle psikolojik
danışmanın yeterliği, terapötik becerileri, başa çıkma stratejileri ve kullandığı teknikler gibi
değişkenlerin üzerinde durmaktadır. Psikolojik danışmana ait bu özelliklerin, psikolojik yardım
sürecinin niteliğini ne ölçüde etkilediği, çalışılmaya devam edilen konular arasındadır (Beutler ve
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
323
diğerleri, 2004; Hill ve Lambert, 2004). Bu bağlamda psikolojik danışma yardımı sunarken,
danışma sürecindeki terapötik değişkenler ile danışanların farklı kişilik özelliklerinin birbirini
nasıl etkilediğini anlamanın çok kritik olduğu söylenebilir. Türkiye'de özellikle son yıllarda
psikolojik danışma sürecinde, danışanın ve psikolojik danışmanın özelliklerinin; psikolojik
yardım sürecini ne ölçüde etkilediğine dair araştırmaların sayısının arttığı görülmektedir (Denizli,
2010; İşlegen, 2011; Sanberk, 2010).
Psikolojik yardım alanında yapılan çalışmalar da çoğunlukla psikolojik danışmanın sahip
olması gereken özellikler üzerinde durulsa da yardım almaya gelen her bir danışanın kendine özgü
bireysel farklılıklarının olduğu unutulmamalıdır. Danışanların yardım alma sürecine farklı kişilik
özellikleri, koşul ve tutumlar içerinde geldiği göz önüne alındığında; danışana dair özelliklerinde
psikolojik yardım alma sürecinde çok önemli bir yere sahip olduğu göz ardı edilemeyecektir. Her
bir danışanın gelişimsel hikâyesi, sosyal becerileri, zihinsel yetenekleri, problemlerinin ciddiyeti
ve yoğunluğu, probleminden ne ölçüde etkilenmekte olduğu ve değişim konusundaki inancı
kendine özgü ve farklıdır (Clarkin ve Levy, 2004).
Psikolojik yardım alma süreçlerinin etkililiğine bakıldığında, danışana dair özelliklerin,
danışma sürecindeki diğer terapötik olmayan özelliklere göre süreçteki değişimi açıklamada en
yüksek orana sahip olduğu; ayrıca psikolojik yardım sürecinden sonraki değişimin de %40’ının
yine danışana ait özelliklere bağlı olduğu ileri sürülmektedir (Lambert, 1992). Assay ve Lambert
(1999), çeşitli terapi yaklaşımlarını karşılaştırdıkları deneysel araştırmalarının sonuçlarına
dayanarak tedavi sonucunun sadece %15’inin belirli tekniklere bağlı olduğu bulgusunu elde
etmişlerdir. Aynı araştırmada danışana bağlı değişkenlerin tedavi sonucunu büyük ölçüde
etkilediği (%40), bunu ilişki değişkenlerinin (%30) takip ettiği, umut ve beklentilerin ise placebo
olarak (%15) tedaviyi etkilediği sonuçlarına ulaşılmıştır. Psikolojik yardım süreçlerine ilişkin
yapılan çalışmalarda danışana dair incelenebilecek özelliklerin sayısı oldukça fazladır. Ancak
yapılacak olan çalışmalarda danışanların sadece demografik özelliklerine göre psikolojik yardım
alma süreçlerini ve sonuçlarını değerlendirmek oldukça yüzeysel olacaktır. Ayrıca alanyazın
incelendiğinde danışanlara ait demografik özelliklere göre psikolojik yardım arama sürecinden
ve sonucundan elde edilen bulguların, birbiriyle tutarlı olmadığı ve muğlâk olduğu görülmektedir
(Clarkin ve Levy, 2004; Muran ve Lutz, 2015; Stiles, Hill ve Elliot, 2015). Bu bağlamda
danışanların demografik özelliklerinin dışında psikolojik yardım alma süreçlerini etkilediği
düşünülen ve dikkate alınması gereken; danışana ilişkin bazı kişisel niteliklerin araştırılmasının
gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Son yıllarda danışana ilişkin bir özellik olarak ortaya çıkan
“psikolojik zihinlilik” (psychological mindedness) kavramı, psikolojik yardım alma sürecinin
etkililiği araştırmalarının gündemine alınmıştır (Boylan, 2006; Conte, Ratto ve Karasu, 1996;
Denizli, Lüleci ve Meydan, 2015; Denizli, Meydan ve Pamukçu, 2018; Denizli, Pamukçu ve
Meydan, 2016; Grant, 2001; McCallum, Piper, Ogrodniczuk ve Joyce, 2003; Nyklíček ve
Denollet, 2009; Nyklíček, Majoor ve Schalken, 2010; Piper, McCallum, Joyce, Roise ve
Ogrodniczuk, 2001).
Psikolojik zihinlilik kavramının doğuşu ve gelişimine bakıldığında; ilk olarak danışanın
psikanalitik terapiye ne ölçüde uygun olup olmadığının belirlenmesi amacıyla ortaya çıktığı
görülmektedir. Bu açıdan psikolojik zihinlilik kavramı doğduğu ilk zamanlarda psikanalitik bir
bakışla tanımlanmaya çalışılmıştır (Boylan, 2006). Alanyazın incelendiğinde psikolojik zihinlilik
kavramının bugüne kadar yapılan diğer araştırmalarda öz-farkındalık, öz-bilinç, içgörü, kendine
odaklanabilme, içebakış ve kendini gözleyebilme yetisi gibi kavramlarla aynı anlama gelecek
şekilde kullanıldığı görülmektedir (McCallum ve Piper, 1996). Bu bağlamda Appelbaum (1973)
göre psikolojik zihinlilik kavramı, bireylerin yaşantılarının ve sergiledikleri davranışların
belirleyicisi olan nedenleri veya anlamsal şemaları öğrenebilmesi için düşünce, duygu ve
davranışları arasındaki ilişkiyi görebilme becerisi olarak, psikanalitik içgörü kavramını da
kapsayacak şekilde açıklanmıştır. Yakın zamanda yapılan çalışmalarda ise psikolojik zihinlilik
kavramı, psikanalitik bakış açısından uzaklaşarak, yeni ve farklı bir psikolojik kavram olarak
tanımlanmaya başlamıştır.
Conte ve diğerleri (1996) tarafından psikolojik zihinlilik kavramı, bireyin hem kendisinin
hem de başkasının davranışlarını ve motivasyonunu anlamaya yönelik ilgi ve yeteneğin sahibi
Uzun, Tagay ve Karataş
324
olması şeklinde tanımlanmıştır. Bu bağlamda psikolojik zihinlilik bireyin kendisini
gözlemlemesiyle ilgili bir kavram olduğu kadar; aynı zamanda diğer insanların da sergiledikleri
davranışları anlamasını sağlayan bir yapıdır. Psikolojik zihinlilik kavramı bu şekilde
tanımlanmakla birlikte artık psikanalitik bir kavram olarak ifade edilmekten çıkıp, bilişsel bir
süreç şeklinde ele alınmaya başlanmıştır (Beitel, Ferrer ve Cecero, 2004).
Bilişsel bakış açısıyla Grant (2001) psikolojik zihinliliği bir metabiliş (üstbiliş) olarak ele
almış ve “bireyin kendisinin ya da diğerlerinin nasıl ve neden o şekilde davrandığını,
düşündüğünü ve hissettiğini sorgulamaya dönük duygusal ve zihinsel bir yatkınlık” olarak
tanımlamıştır. Boylan (2006) ise psikolojik zihinlilik kavramını bireyin duygularını
anlamlandırabilme becerisi, yeni düşüncelere karşı açık olması, diğer insanları anlamak için
hevesli olması ve ayrıca bireyin kendisinin ve diğer insanların davranışlarının altında yatan
nedenlere ilgi duyması şeklinde ifade etmiştir. Nyklíček ve Denollet (2009) psikolojik zihinlilik
kavramını, bireylerin içsel süreçlerinin ve psikolojik durumlarının farkında olmalarına yönelik bir
çeşit ilgi ve yetenek olarak ele almışlardır.
Tüm bu tanımlar ele alındığında psikolojik zihinlilik kavramı, en geniş anlamıyla; bireyin
kendisinin ve diğerlerinin davranışları altında yatan nedenleri anlamasını sağlayan, bir çeşit ilgi
ve yetenek şeklinde değerlendirilebilir (Conte ve diğerleri, 1996; Grant, 2001). Alanyazın
incelendiğinde yüksek psikolojik zihinliliğin bireylerin ruh sağlığını olumlu şekilde yordadığı
görülmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalar incelendiğinde psikolojik zihinlilik kavramının
duygusal durum, güvengenlik, yaşantılara açıklık, sosyallik, güvenli bağlanma ve psikolojik
yardım alma süreçlerinden yüksek düzeyde yararlanma ile pozitif yönde; nörotizm, somatizasyon,
kaygı, uyku bozuklukları, depresyon ve kişiler arası çatışma düzeyi ile negatif yönde ilişkili
olduğu ortaya konulmuştur (Beitel ve Cecero, 2003; Conte, Buckley, Picard ve Karasu, 1995;
Trudeau ve Reich, 1995). Ayrıca Beitel ve diğerleri (2004) de psikolojik zihinliliği yüksek olan
bireylerin bilişsel özelliklerini tespit etmeye çalıştıkları araştırmalarında, psikolojik zihinliliği
yüksek olan bireylerin gerçekçi düşünme eğilimli, amaç yönelimli ve esnek profilde olduklarını
belirlemişlerdir. Bu bulgulardan yola çıkarak psikolojik zihinliliğe katkı sağlayan bu özelliklerin
geliştirilmesinin, bireylerin psikolojik yardım alma süreçlerinden faydalanma düzeylerini de
arttırılabileceği düşünülmektedir.
Piper ve diğerleri (2001) yas döneminde olan yetişkinlerle yaptıkları grup terapisinde,
yüksek psikolojik zihinlilik düzeyinin; yas tepkilerinin azaltılmasında anlamlı ve pozitif bir
yordayıcı rolü olduğunu tespit etmişlerdir. McCallum ve diğerleri (2003) yetişkinlerle yapmış
oldukları hem kısa süreli bireysel terapide hem de kısa süreli grup terapisinde; danışanların
psikolojik zihinliliğinin yüksek olmasının terapinin olumlu sonuçlarıyla ilişkili olduğunu
bulgulamışlardır. Beitel ve diğerleri (2009) tarafından üniversite öğrencileriyle yapılan bir
araştırmada, danışanların psikolojik yardım alma sürecinden beklentileri ile psikolojik zihinlilik
düzeyleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Araştırma sonucunda yüksek psikolojik zihinlilik
düzeyine sahip olan danışanların; psikolojik yardım alma sürecinde daha çok kalıtımcı oldukları
ve yardım alma sürecinden daha çok olumlu beklenti içerisinde bulundukları saptanmıştır.
Nyklíček ve diğerleri (2010) yapmış oldukları araştırmada farklı sorun alanlarına sahip olan
yetişkinlerin, sahip oldukları psikolojik zihinlilik düzeylerinin, onların danışma sürecindeki
semptomlarının azaltılmasında ne ölçüde etkili olduğunu incelemişlerdir. Sonuç olarak psikolojik
zihinlilik kavramının, içgörü alt boyutu puanındaki yükselmenin, danışanların semptomlarının
azalmasıyla ilişkili olduğu görülmüştür. Bunun yanında danışanların psikolojik zihinlilik
düzeylerinin, yardım süreci boyunca ilerleyen oturumlarda giderek arttığı tespit edilmiştir. Bu
durum araştırmacılar tarafından; psikolojik zihinlilik kavramının, bir kişilik özelliği olmadığı
şeklinde yorumlanmıştır. Ayrıca elde edilen sonuçlar; araştırmacıların, bireylerdeki psikolojik
zihinlilik düzeyinin, psikolojik danışma yoluyla yükseltilebileceğini düşünmelerine yol açmıştır.
Alanyazın incelendiğinde psikolojik zihinlilik konusunda, ergenlerle ilgili sınırlı sayıda
çalışma yapıldığı görülmektedir (Boylan, 2006; Hatcher, Hatcher, Berlin, Okla ve Richards, 1990;
Roxas, 2011; Roxas ve Glenwick, 2014). Boylan (2006) depresyon tanısı almış ergenlerle yapmış
olduğu araştırmasında; ergenlerin sahip olduğu psikolojik zihinlilik düzeyinin, onların bilişsel
davranışçı terapiden yararlanma oranlarında anlamlı bir fark yaratmadığını tespit etmiştir. Bu
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
325
bağlamda psikolojik zihinlilik kavramının çocuklarda ve ergenlerde varlığının ve ölçülmesinin
tartışmalı olduğu ve bu yaş gruplarında yapılmış olan araştırmaların azlığı göz önüne alınarak;
Boylan’ın tez çalışmasından elde ettiği bulguların yorumlanması için çocuk ve ergenlerde
bulunan psikolojik zihinlilik düzeyi konusunda daha fazla bulgu toplanmasına ihtiyaç olduğu
anlaşılmaktadır.
Bu açıdan bakıldığında, çocuk ve ergenlerdeki psikolojik zihinlilik düzeyinin ölçülmesi
hem uygulayıcılar açısından hem de ileride yapılacak olan araştırmalar açısından önemli
görünmektedir. Bu bağlamda, bu araştırmanın amacı ergenler üzerinde geçerliği ve güvenirliği
sağlanmış bir psikolojik zihinlilik ölçeği geliştirerek uygulayıcıların ve araştırmacıların
kullanımına sunmaktır.
Yöntem
Yapılan araştırma bir ölçek geliştirme çalışmasıdır. Dolayısıyla araştırma, amacına uygun olarak
ölçek geliştirme işlemlerini kapsamaktadır. Çalışma dört aşamada gerçekleştirilmiştir. Bu
aşamalar: Ölçek maddelerini belirleme, uzman görüşüne başvurma, ölçeği uygulama, geçerlik ve
güvenirliği belirleme olarak adlandırılmıştır.
Bu bölümde araştırma süreci ile ilgili çalışma grubu, veri toplama araçları, işlem yolu,
verilerin toplanması ve verilerin analizi ile ilgili bilgiler yer almaktadır.
Çalışma grubu
Bu araştırmada, bir ölçek geliştirilmeye çalışıldığı için ölçeğin geliştirilme sürecinin her bir
adımında; Muğla’nın Bodrum ilçesinde eğitim ve öğrenim faaliyetlerine devam etmekte olan
ortaöğretim öğrencileri içerisinden, uygun örnekleme yöntemi kullanılarak oluşturulan
birbirinden bağımsız 6 farklı çalışma grubu kullanılmıştır. Uygun örnekleme yöntemi:
Araştırmacıların çalışmaları için yeterli düzeydeki bir gruba ulaşmak adına kendisine en yakın
olan yanıtlayıcılardan başlamasıdır. Bu örnekleme yönteminde amaç maksimum tasarrufu
sağlayarak araştırılmak istenen durumun veya örneğin incelenmesidir (Büyüköztürk, Kılıç-
Çakmak, Akgün, Karadeniz ve Demirel, 2016). Bu bağlamda ölçeğin geliştirilme aşamasında 670
kadın ve 584 erkek olmak üzere toplamda 1254 ortaöğretim öğrencisinden oluşturulan,
birbirinden bağımsız 6 farklı çalışma grubu kullanılmıştır. Çalışma gruplarını oluşturan
ortaöğretim öğrencilerinin yaş aralıkları 14 ila 19 arasındadır (x=16.25, ss=1.85). Veri toplama
sürecindeki çalışma grupları sırasıyla:
1. Çalışma grubu
Uzman kanısının ardından belirlenen 64 maddelik ölçeğin pilot uygulamasının yapılması
amacıyla 30 kişilik öğrenci (x=16.28, ss=1.64) grubu oluşturulmuştur. Uygulama sonrasında
öğrencilerin, açık bir şekilde anlaşılmadığını söyledikleri 8 madde üzerinde, Türkçe alan
uzmanının da görüşleri alınarak düzeltmeler yapılmıştır.
2. Çalışma grubu
Ölçeğin faktör yapısını incelemek için yapılan Açımlayıcı Faktör Analizi’nde (AFA), 207 kadın
ve 196 erkek olmak üzere toplamda 403 öğrenci (x=16.03, ss=1.72) ile çalışılmıştır. Ölçek, AFA
sonucunda araştırmacıların beklediği gibi 4 faktörlü (psikolojik yardım arama, psikolojik ilgi,
içgörü ve değişim kapasitesi) bir yapı vermiştir.
3. Çalışma grubu
Model uyumunu incelemek adına 148 kadın ve 106 erkek olmak üzere toplamda 254 öğrenciden
(x=16.18, ss=1.78) toplanan veriler üzerinde Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yöntemi
kullanılmıştır. DFA’dan elde edilen verileri incelendiğinde, AFA sonucunda ulaşılan 4 faktörlü
ölçek yapısının doğrulandığı görülmüştür.
Uzun, Tagay ve Karataş
326
4. Çalışma grubu
Ölçüt bağıntılı geçerliği incelemek amacıyla 105'i kadın ve 87'si erkek (x=16.25, ss=1.62)
toplamda 192 kişilik öğrenci grubu oluşturulmuştur. Ölçüt bağıntılı geçerlik için Toronto
Aleksitimi Ölçeği ve Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanteri
kullanılmıştır. Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin, Toronto Aleksitimi Ölçeği ile negatif;
Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanteri ile pozitif yönde orta düzeyde
ilişkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
5. Çalışma grubu
İç tutarlılık ve iki yarı güvenirliği için 182'si kadın ve 135'i erkek (x=15.98, ss=1.87) olmak üzere
toplam 317 kişilik öğrenci grubu oluşturulmuştur. Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin
ve alt boyutlarının, yüksek düzeyde iç tutarlılığa ve iki yarı güvenirliğine sahip oldukları
saptanmıştır.
6. Çalışma grubu
Test tekrar test güvenirliği için ilk uygulamadan 60 gün sonra 33'ü kadın ve 25'i erkek (x=16.12,
ss=2.05) olmak üzere toplam 58 kişilik öğrenci grubu oluşturulmuştur. Ergenler için Psikolojik
Zihinlilik Ölçeğinin ve alt boyutlarının yüksek düzeyde test tekrar test güvenirliği verdiği
görülmüştür.
Faktör analizinin yapılabilmesi için örneklemde yer alacak katılımcıların sayısı
belirlenirken, geliştirilen ölçekte yer alan madde sayısının 5 veya 10 katı kadar bir değerin
örneklem ölçütü olarak belirlenmesi gerekmektedir (Bryman ve Cramer, 2001). Başka bir
araştırmacı olan Kline (2014) ise ölçek geliştirme çalışmalarında 200 kişilik bir örneklemin
kullanılmasının yeterli ve kabul edilebilir olduğunu belirtmiştir. Hatta Kline, ölçeğin faktör
yapısının çok sayıda olmadığı ve açık olduğu araştırmalarda, örneklemin 100 kişiye kadar
düşürülebileceğini ileri sürmektedir. Yukarıda belirtildiği üzere araştırmada kullanılan çalışma
grupları incelendiğinde; örneklemin, ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmalarını yapmak için
yeterli düzeyde olduğu görülmektedir.
Veri toplama araçları
Araştırmada veri toplama araçları olarak, geliştirilmekte olan Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinin dışında, Toronto Aleksitimi Ölçeği ve Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık
Deneyimleri Envanteri kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan tüm veri toplama araçları için fikir
hakkı sahiplerinden e-posta yoluyla kullanım izinleri alınmıştır. Araştırmaya başlanmadan önce
alınan tüm bu izinler, Etik Kurul Onayına başvuru yapılırken, başvuru dosyasına eklenmiştir. Etik
Kurul Onayının alınmasından itibaren başlayan araştırma süreci boyunca yayın etiğinden
kesinlikle taviz verilmemiştir.
Toronto Aleksitimi Ölçeği (TAÖ-20): TAÖ-20, Bagby, Parker ve Taylor (1994) tarafından,
kişilerin duygularını dile getirmek için uygun sözleri bulma konusunda güçlük çekmesi,
duygularını yeterince yaşayamaması ve söze dökememesi gibi özelliklerini değerlendirmek için
geliştirilmiştir. Ölçeğin Türk kültürüne uyarlanması Güleç ve diğerleri (2009) tarafından
gerçekleştirilmiştir. Toplamda 20 maddeden oluşan ölçek, 5’li Likert tipindedir. Ölçek üç alt
boyutlu bir yapıdan oluşmaktadır. TAÖ-20’den toplam puan alınabilmektedir. Ölçekte toplam
dokuz tane ters puanlanan madde bulunmaktadır. TAÖ-20’den en düşük 20 puan, en çok ise 100
puan alınmaktadır. Ölçekten alınan puan arttıkça, kişideki aleksitimi düzeyinin de yükseldiği
anlaşılmaktadır. Ölçek toplam varyansın %34.90’ını açıklamaktadır. TAÖ-20’nin genel iç tutarlık
katsayısı .78’dir. Alt boyutlarının iç tutarlık katsayıları sırasıyla; duygularını tanıma zorluğu (7
madde) .80; duygularını ifade etme zorluğu (5 madde) .57 ve dışa vuruk düşünme (8 madde)
.63’tür (Güleç ve diğerleri, 2009). Bu çalışmada, TAÖ-20’nin Cronbach alfa iç tutarlık katsayı
ölçeğin tamamında .80; duygularını tanıma zorluğu alt boyutunda .68; duygularını ifade etme
zorluğu alt boyutunda .64 ve dışa vuruk düşünme alt boyutunda ise .74 olarak bulunmuştur.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
327
Ergenler İçin Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanteri (EKBFDE): EKBFDE,
Johnson, Burke, Brinkman ve Wade (2017) tarafından, kişilerin kasten ve sürekli olarak içinde
bulunulan anda kalıp, yargılamaksızın dikkatini vererek geliştirdikleri farkındalık durumunu
değerlendirmek için geliştirilmiştir. Ölçeğin Türk kültürüne uyarlaması Kırca (2017) tarafından
yapılmıştır. Ölçek toplam 25 madde ve 5’li Likert tipindedir. Ölçeğin sekiz alt boyutu
bulunmaktadır. Ölçekten toplam puan alınamamaktadır, her alt boyut kendi içinde
değerlendirilmektedir. Ölçekte toplam sekiz tane ters puanlanan madde bulunmaktadır.
EKBFDE’nin her bir alt boyutu için elde edilen yüksek puan; kişilerin, o alt boyut için belirlenen
özelliğe ne oranda sahip olduğunu gösterir. EKBFDE’nin genel iç tutarlık katsayısı .70’dir. Alt
boyutlarının iç tutarlık katsayıları sırasıyla; içsel deneyimin farkındalığı (3 madde) .57; dışsal
deneyimin farkındalığı (3 madde) .67; farkındalıkla davranma (3 madde) .66; kabul ve
yargılamaksızın yönelim (3 madde) .48; merkezsizleşmek ve tepkisizlik (3 madde) .60; deneyime
açık olma (4 madde) .64; düşüncelerin göreceliliği (3 madde) .54 ve içgörülü kavrayış (3 madde)
.69’dur (Kırca, 2017). Bu çalışma kapsamında ölçeğin Cronbach alfa iç tutarlık katsayı ölçeğin
bütünü için .75; içsel deneyimin farkındalığı alt boyutu için .60; dışsal deneyimin farkındalığı alt
boyutu için .69; farkındalıkla davranma alt boyutu için .71; kabul ve yargılamaksızın yönelim alt
boyutu için .55; merkezsizleşmek ve tepkisizlik alt boyutu için .64; deneyime açık olma alt boyutu
için .68; düşüncelerin göreceliliği alt boyutu için .59 ve içgörülü kavrayış alt boyutu için .72
olarak bulunmuştur.
İşlem
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin madde havuzunu oluşturmak için psikolojik
zihinlilik kavramına dair alanyazın incelenerek 55 maddeden meydana gelen bir madde havuzu
ortaya konulmuştur. Madde havuzu ortaya konulduktan sonra ölçeğin ilk formu kapsam ve
görünüş geçerliğine uygunluğu açısından beş rehberlik ve psikolojik danışmanlık, bir ölçme ve
değerlendirme alan uzmanının ve dilsel olarak anlaşılabilirliğinin incelenmesi amacıyla da bir
Türkçe alan uzmanının bilgisine başvurulmuştur. Elde edilen geri bildirimler ve öneriler
doğrultusunda; ölçekte yer alan ifadeler gözden geçirilmiş, madde sayısı 64’e çıkarılmış ve
ölçeğin uygulanacağı ilk form ortaya çıkmıştır. Ölçeğin pilot uygulaması, bu form ile 30 kişiden
oluşan bir örneklem grubu üzerinde yapılmıştır. Pilot uygulama sırasında öğrencilerden
anlamakta zorlandıkları maddelerin yanına işaret koymaları istenmiştir. Öğrencilerden alınan geri
bildirimler doğrultusunda 8 maddenin anlaşılmasında güçlük olduğu tespit edilmiştir. Bu 8 madde
üzerinde bir Türkçe alan uzmanının da görüşleri alınarak düzeltmeler yapılmıştır.
Verilerin toplanması
Öncelikle çalışmaya başlanabilmesi için araştırmacılar tarafından Mehmet Akif Ersoy
Üniversitesi Girişimsel Olmayan Klinik Araştırmalar Etik Kurulu Başkanlığından, çalışmanın
etik olarak uygunluğu açısından onay alınmıştır. Daha sonra çalışmanın Muğla/Bodrum’daki
ortaöğretim kurumlarında sağlıklı olarak yürütülebilmesi için Etik Kurul Onayı ile beraber
Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden gerekli izinler alınmıştır. Verilerin toplanabilmesi için
araştırmacılar, her bir çalışma grubu için belirlenmiş olan okullara bizzat gitmiştir. Araştırmacılar
verilerin toplanacağı her bir sınıfa ayrı ayrı girmiş, öğrencilere araştırmanın içeriği ve ölçekler ile
ilgili gerekli açıklamaları yapmıştır. Öğrencilerden gönüllülüğe esas olarak, araştırmaya
katılacaklardan bilgilendirilmiş onam formları imzalı olarak alınmıştır. Ayrıca 18 yaşının altında
olan ve çalışmaya katılma konusunda gönüllü olan öğrencilerin velileri ile iletişime geçilmiştir;
öğrencilerinin araştırmaya katılmasına izin verdiklerine dair velilerden imzalı olarak
bilgilendirilmiş onam formları alınmıştır. Daha sonra ölçeklerin, öğrenciler tarafından
doldurulması sağlanmıştır. Her bir çalışma grubu için yapılmış olan uygulamalar sırasıyla: Pilot
uygulama için 25 dakika, AFA için 25 dakika, DFA için 10 dakika, ölçüt bağıntılı geçerlik için
30 dakika, iç tutarlık ve iki yarı güvenirliği için 10 dakika, test tekrar test güvenirliği için 10
dakika sürmüştür. Tamamlanan ölçekler incelenmiş ve öğrenciler tarafından tam olarak
doldurulmayan ölçekler çalışma kapsamına alınmamıştır.
Uzun, Tagay ve Karataş
328
Veri analizi
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin son formu 64 maddelidir ve bu 64 maddelik form ile
geçerlik ve güvenirlik analizi işlemleri yapılmıştır. Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik analizleri için
toplanmış olan veriler bilgisayar ortamında SPSS 20.0 programına seriler halinde girilmiştir.
Daha sonra eksik veriler tespit edilmiş, uç değerler incelenmiş, normallik ve doğrusallık
varsayımlarına bakılmış ve Multicollinearity analizi yapılmıştır. Bu bağlamda veri setinde
bulunan ve kabul edilebilir düzeyde olan boşluklara aritmetik ortalama değerler verilerek
doldurulmuştur. Daha sonra veri setindeki normalliği etkileyecek seviyede uç değerlere sahip
olduklarından dolayı; AFA için olan çalışma grubundan 2 kişinin verileri, DFA için olan çalışma
grubundan 4 kişinin verileri, ölçüt bağıntılı geçerlik çalışmaları için oluşturulan çalışma
grubundan 3 kişinin verileri ve son olarak güvenirlik analizleri için oluşturulan çalışma grubundan
4 kişinin verileri araştırmadan çıkarılmıştır. Ölçeğin örtük yapısı SPSS 20.0 programı kullanılarak
AFA yardımıyla ve model uyumu LISREL 8.7 programı kullanılarak DFA yardımıyla ortaya
konulmuştur. DFA için çoklu uyum indekslerinden olan RMSEA, RMR, SRMR, NFI, NNFI, CFI,
IFI, RFI, AGFI ve GFI değerlerine bakılmıştır. RMR, RMSEA ve SRMR değerleri için .05<x<.08
kabul edilebilir düzey ve .00<x<.05 mükemmel uyum düzeyi olarak kabul edilmektedir. NFI,
NNFI, CFI, IFI, RFI, AGFI ve GFI değerleri için ise .90<x<.95 kabul edilebilir değer ve
.95<x<1.00 mükemmel uyum değeri olarak kabul edilmektedir (Cole, 1987, Hu ve Bentler, 1999;
Marcoulides ve Schumacker, 2001). DFA sonucu elde edilen Ki-kare (X2/sd) değeri için
2<X2/sd<3 kabul edilebilir sınır olarak ve 0<X2/sd<2 ise mükemmel uyum değeri olarak kabul
edilmiştir (Kline, 2014; Marcoulides ve Schumacker, 2001; Schumacker ve Lomax, 2016).
Bulgular
Bu bölümde, araştırma kapsamında geliştirilmekte olan Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmıştır.
Geçerlik çalışmaları
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin geçerliğinin belirlenmesi amacıyla yapı geçerliği ve
ölçüt bağıntılı geçerlik çalışmaları yapılmıştır.
Yapı geçerliği
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin yapı geçerliğinin belirlenmesi amacıyla açımlayıcı
ve doğrulayıcı faktör analizi yapılmıştır.
Açımlayıcı faktör analizi: Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin faktör yapısını incelemek
adına ilk olarak AFA yapılmıştır. AFA, uzmanların görüşleri neticesinde oluşturulan ölçeğin
deneme formunun, 403 kişiden oluşan ikinci çalışma grubuna uygulanması sonucunda elde edilen
veriler üzerinde gerçekleştirilmiştir. AFA yapılmadan önce çalışma grubundan elde edilen
verilerin AFA için uygunluğuna Kaiser Meyer Olkin (KMO) Katsayısı ve Bartlett Küresellik
Testi ile bakılmıştır (Büyüköztürk, 2014). KMO katsayısı, örneklem büyüklüğü açısından faktör
analizi için veri yapısının uygunluğunu göstermektedir. KMO katsayısının .60’ın altında yer
alması verilerin AFA yapmak için uygun olmadığını; 1.00'e yakın olması ise verilerin AFA için
uygun durumda olduğunu göstermektedir (Büyüköztürk, 2014). Bartlett Küresellik Testinin
değeri ve anlamlılığına bakarak değişkenlerin birbirleriyle korelasyon gösterip göstermedikleri
incelenmektedir. Tablo-1’e bakıldığında Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin KMO
değerinin .84 bulunduğu ve Bartlett Küresellik Testinin sonucunun da anlamlı olduğu
görülmektedir.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
329
Tablo 1.
KMO ve Bartlett's Testi Değerleri
Kaiser-Meyer-Olkin Örneklem Yeterliliği .844
Bartlett's Test of Sphericity
Ki-kare Değeri 3639.133
Serbestlik Derecesi 190
Anlamlılık .000
Tablo-1’de görüldüğü üzere, elde edilen KMO değeri; örneklem büyüklüğünün ve AFA
için kullanılacak olan verilerin uygun ve yeterli düzeyde olduğunu (.84) göstermektedir. Ayrıca
Bartlett Küresellik Testi değerlerinin anlamlı (p<.01) çıkması da veri setindeki değişkenler
arasında korelasyonun yeterli olduğunu göstermektedir.
Toplanan verilerin, faktör analizi yapmak için uygun olmasından dolayı; ölçeğin faktör
yapısının incelenmesi için AFA, faktörleştirme tekniği için de Temel Bileşenler Analizi (TBA)
kullanılmıştır (Kline, 2014). Faktörleştirme tekniği olarak TBA, sık kullanılan ve yorumlanması
görece diğer tekniklere göre kolay olan bir istatistik yöntemidir. TBA’da ölçekte yer alması
planlanan bir maddenin, tanımlanan bir faktörde kendine yer edinip edinmemesi, o maddenin
belirlenen faktörle ilişkisinin göstergesi olan yük değerinin ne derece yüksek olmasına bağlıdır.
Belirlenmiş olan faktörlerden herhangi biri için yüksek düzeyde yük değeri veren maddelerin, o
faktörün tanımladığı yapıyı ölçtüğü kabul edilir (Büyüköztürk, 2014). Genellikle maddelerin
faktör yük değerlerinin .45 ve üstünde olması istenmektedir ancak yük değeri .32 ve üzerinde yer
alan maddelerde ölçekte kalabilir (Kline, 2014; Tabachnick, Fidell ve Ullman, 2007). Bu
araştırma kapsamında faktör yükleri .50 ve üzerinde yer alan maddeler ile analize devam
edilmiştir. Ayrıca iki faktöre birden yük değeri veren maddeler araştırma kapsamının dışında
bırakılmıştır.
Yapılan ilk analizin sonuçlarına bakıldığında ölçeğin, öz-değeri birden büyük olan 20
faktör üzerinde toplandığı görülmektedir. Daha sonra birden fazla faktöre birbirine yakın (fark
.10’dan küçük ise) yük değerleri veren (Büyüköztürk, 2014), birden fazla faktöre .32’den fazla
yük değeri veren (Costello ve Osborne, 2005) ve madde faktör yük değeri .50’nin altında kalan
25 madde araştırmanın kapsamından çıkartılmıştır. Kalan 39 madde üzerinde Varimaks dik
döndürme tekniği ile tekrar analiz yapılmıştır (Büyüköztürk, 2014). Varimaks dik döndürme
tekniği sonucunda 19 madde daha araştırma kapsamı dışında bırakılmıştır. Yapılan son analizden
sonra ortaya çıkan faktörlerin kapsamında yer alan maddelerin içeriklerine bakılmış ve ölçeğin
kavramsal açıdan uygun olabileceği düşünülen dört faktörlü bir yapıda olduğuna karar verilmiştir.
Yapılan analizler sonucunda ölçekte yer alan madde sayısı 20’ye düşmüştür. Şekil-1’de görülen,
analizler sonunda ulaşılan öz-değer grafiği incelenmiş ve elde edilen dört faktörün yorumlanabilir
düzeyde olduğu anlaşılmıştır.
Şekil 1. Açımlayıcı Faktör Analizi Öz-değer Grafiği (Scree Plot)
Uzun, Tagay ve Karataş
330
AFA sonucunda ulaşılan faktörlerin öz-değerlerini gösteren Şekil-1’e bakıldığında, hızlı
düşüşlerin yaşandığı dört kayda değer faktörün olduğu görülmektedir. Şekil-1 incelendiğinde
birinci faktörden sonra çok hızlı bir düşüşün yaşandığı; ikinci, üçüncü ve dördüncü faktörlerden
sonra ise daha az ancak önemli düşüşlerin yaşandığı görülmektedir. Sonraki faktörlere
bakıldığında grafiğin yatay şekilde devam ettiği ve önemli bir düşüşün yaşanmadığı
anlaşılmaktadır. Bu bağlamda ölçeğin dört faktörlü bir yapıda olabileceği düşünülmektedir.
Yukarıda belirtilen ölçütlere uyan 20 madde ve bu maddelerin içerisinde yer aldığı dört
faktör bulunmuştur. Her bir faktörün kapsamında yer alan maddeler, içerikleri göz önüne alınarak
incelenmiş ve maddelerin içerikleri dikkate alınarak faktörler adlandırılmıştır. Bu dört faktörün
birincisi 1., 2., 4., 6. ve 10. maddelerden oluşan “psikolojik yardım arama” alt ölçeğidir. İkincisi
26., 27., 28., 29. ve 31. maddelerden oluşan “psikolojik ilgi” alt ölçeğidir. Üçüncüsü 39., 41., 42.,
44. ve 45. maddelerden oluşan “içgörü” alt ölçeğidir. Dördüncüsü ise 50., 55., 56., 57. ve 58.
maddelerden oluşan “değişim kapasitesi” alt ölçeğidir. Tablo-2’de alt ölçeklere göre maddeler,
faktör yükleri, alt ölçeklerin açıkladığı varyanslar ve madde analizleri verilmiştir.
Tablo 2.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Madde Faktör Yükleri, Alt Ölçeklerin Açıkladığı
Varyanslar ve Madde Analizleri
Madde 1.Faktör 2.Faktör 3.Faktör 4.Faktör Madde Toplam
Korelasyonu
Madde 1 .744 .530
Madde 2 .798 .536
Madde 4 .567 .466
Madde 6 .614 .448
Madde 10 .741 .519
Madde 26 .779 .507
Madde 27 .654 .582
Madde 28 .687 .467
Madde 29 .581 .426
Madde 31 .514 .445
Madde 39 .652 .611
Madde 41 .715 .610
Madde 42 .676 .553
Madde 44 .714 .587
Madde 45 .621 .584
Madde 50 .530 .459
Madde 55 .822 .496
Madde 56 .823 .487
Madde 57 .598 .472
Madde 58 .549 .442
Açıklanan Varyans: %14.53 %13.65 %11.71 %11.05
Toplam Varyans: %50.95
Tablo-2 incelendiğinde, AFA sonucunda Faktör-1 (psikolojik yardım arama) %14.53,
Faktör-2 (psikolojik ilgi) %13.65, Faktör-3 (içgörü) %11.71 ve Faktör-4 (değişim kapasitesi)
%11.05 olmak üzere toplam varyansın %50.95'ini açıklayan dört faktörlü bir yapı elde edildiği
görülmektedir.
Ölçeğin geneline ilişkin madde faktör yük değerlerinin .51 ila .82 aralığında değiştiği
görülmektedir. Ölçek geliştirme ve uyarlama süreçlerinde madde faktör yük değerlerinin alt
sınırının .32 olması gerektiği belirtilmektedir (Tabachnick ve diğerleri, 2007). Ulaşılan sonuçlar
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
331
göz önüne alındığında ölçeğin dört faktörden oluşan yapısının madde faktör yük değerlerinin
kabul edilebilir düzeyde olduğu söylenebilir (Hair, Black, Babin, Anderson ve Tatham, 2006).
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin madde geçerliğini incelemek amacıyla
düzeltilmiş madde toplam korelasyon değerlerine bakılmıştır. Ölçekte yer alan 20 maddenin,
madde toplam korelasyon değerlerinin .42 ila .61 aralığında değiştiği görülmektedir. Madde
toplam korelasyon değerleri yorumlanırken .30 ve üzeri değere sahip olan maddeler ölçmeyi
amaçlanan özelliği ayırt etmek için yeterli ve kabul edilebilirdir. Ayrıca Tablo-2 incelendiğinde
madde toplam korelasyon değeri ile ölçeğin toplamının da uyumlu olduğu anlaşılmaktadır
(Büyüköztürk, 2014; Field, 2009). Tablo-2’deki değerler göz önüne alındığında Ergenler için
Psikolojik Zihinlilik Ölçeğini oluşturan tüm maddelerin, ölçek toplam puanı ile orta veya yüksek
düzeyde ilişki içerisinde olduğu ve madde geçerliğini sağladıkları söylenebilir.
Tablo-3’de Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin alt boyutları arasındaki ilişkiyi
ortaya koymak için alt boyutlar arasındaki korelasyonlar incelenmiştir. Alt boyutlar arasındaki
korelasyon katsayılarının çoklu bağıntı (Multicollinearity) problemi yaratmaması için .90 ve
üzerinde bulunmaması gerekmektedir (Akbulut, 2010; Field, 2009; Pallant, 2005).
Tablo 3.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Alt Boyutları Arasındaki Korelasyonlar
1 2 3 4
Toplam
EPZÖ
1.Psikolojik Yardım Arama 1
2.Psikolojik İlgi .357** 1
3.İçgörü .433** .570** 1
4.Değişim Kapasitesi .358** .342** .380** 1
Toplam EPZÖ .694** .706** .795** .464** 1
**p<.01, *p<.05
Tablo 3’de Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin alt boyutlarının birbirleriyle ve
alt boyutların, ölçeğin toplam puanıyla arasındaki korelasyon değerleri görülmektedir. Ulaşılan
değerler, ölçeğin dört alt boyutunun kendi aralarında ve ölçeğin toplam puanı ile anlamlı düzeyde
ilişkili bulunduğunu ve çoklu bağıntı probleminin olmadığını ortaya koymaktadır.
Doğrulayıcı faktör analizi: AFA işlemi sonucunda ulaşılan dört faktörlü ölçek yapısının, yapısal
geçerliğinin sınanması amacıyla belirtilen yapıya ait dört faktörlü model, DFA ile test edilmiştir.
Bu amaçla Lisrel 8.7 programı kullanılmıştır. DFA kuramsal alt yapıdan destek alınarak birçok
değişkenden oluşturulan faktörlerin, gerçek verilerle ne düzeyde uyum gösterdiğini
değerlendirmeyi amaçlayan bir analizdir. DFA ile faktörler arasındaki ilişkilere dair ileri sürülen
modelle, gözlenen verilerin ne oranda uyuştuğuna yönelik istatistikî verilere ulaşılabilir (Sümer,
2000). DFA, Yapısal Eşitlik Modeli’nin (YEM) özel olarak kurgulanmış bir biçimidir (Fayers ve Hand, 1997) ve ölçeğin yapı geçerliğinin ortaya konması adına kanıt sunar (Lewis, Francis,
Shevlin ve Forrest, 2002; McIntire ve Miller, 2005).
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin, AFA sonucu oluşan 20 madde ve dört
faktörlü yapısının sınanmasına ilişkin gerçekleştirilen DFA’nın bulguları Şekil-2’de sunulmuştur.
Uzun, Tagay ve Karataş
332
Şekil 2. Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeği DFA Sonuçları
Şekil-2 incelendiğinde, 20 madde ve dört alt faktörden oluşan Ergenler için Psikolojik
Zihinlilik Ölçeğinin uyum indekslerinin anlamlı olduğu görülmektedir (X2=248.91, sd=164,
p=.00, X2/sd=1.51). Uyum indeksi değerleri ise RMSEA=.045, RMR=.075, SRMR=.057,
NFI=.90, NNFI=.96, CFI=.96, IFI=.96, RFI=.91, AGFI=.89, GFI=.91 olarak bulunmuştur. DFA
sonucunda ulaşılan uyum indeks değerleri, geliştirilen ölçeğin model uyumunun kabul edilebilir
düzeyde olduğu şeklinde yorumlanabilir (Kline, 2014; Marcoulides ve Schumacker, 2001;
Schumacker ve Lomax, 2016). Yapılan işlemlerden sonra ortaya çıkan değerlerin kabul edilebilir
olmasından dolayı hiçbir modifikasyon önerisi uygulanmamıştır. Daha sonra maddeler arasındaki
t değerleri kontrol edilmiştir. Yapılan kontrol sonucunda t değerleri ile ilgili herhangi bir kırmızı
ok bulunmamıştır. Bu durum ölçeği oluşturan tüm maddelerin .05 düzeyinde anlamlı olduğunu
göstermektedir (Seçer, 2018).
Şekil-2’ye bakıldığında ölçeğin Faktör-1’e ait standartlaştırılmış faktör yüklerinin .43 ila
.74, Faktör-2’ye ait standartlaştırılmış faktör yüklerinin .44 ila .63, Faktör-3’e ait
standartlaştırılmış faktör yüklerinin .58 ila .72 ve Faktör-4’e ait standartlaştırılmış faktör
yüklerinin ise .41 ila .86 aralığında değişmekte olduğu görülmektedir. Ayrıca tüm maddelerin
hata varyanslarının referans değerden (x<.90) düşük olduğu söylenebilir (Çokluk, Şekercioğlu ve
Büyüköztürk, 2014). DFA'dan elde edilen bulgular doğrultusunda Ergenler için Psikolojik
Zihinlilik Ölçeğinin model uyumunun kabul edilebilir değerlere sahip olduğu söylenebilir.
Ölçüt bağıntılı geçerlik
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin ölçüt bağıntılı geçerliğini incelemek adına Toronto Aleksitimi Ölçeği ve Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanteri
arasındaki ilişkilere bakılmıştır ve ulaşılan sonuçlar Tablo-4'de sunulmuştur.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
333
Tablo 4.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Ölçüt Bağıntılı Geçerliğine İlişkin Bulgular
Toplam
EPZÖ
Yardım
Arama
Psikolojik
İlgi İçgörü
Değişim
Kapasites
i 1.Toronto Aleksitimi Ölçeği -.278** -.254** -.266** -.284** -.441**
2.Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanteri
2a.İçsel Deneyimin
Farkındalığı Boyutu .394** .332** .484** .426** .317**
2b.Dışsal Deneyimin
Farkındalığı Boyutu .386** .312** .425** .412** .314**
2c.Farkındalıkla Davranma
Boyutu .275** .251** .287** .266** .392**
2d.Kabul ve
Yargılamaksızın Yönelim
Boyutu
.245** .262** .252** .234** .273**
2e.Merkezsizleşmek ve
Tepkisizlik Boyutu .344** .259** .388** .376** .265**
2f. Deneyime Açık Olma
Boyutu .264** .239** .284** .278** .341**
2g.Düşüncelerin Göreceliği
Boyutu .253** .287** .373** .346** .264**
2h.İçgörülü Kavrayış
Boyutu .232** .241** .263** .324** .248**
**p<.01, *p<.05
Tablo 4 incelendiğinde, Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin; Toronto Aleksitimi
Ölçeği ile negatif ve Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri Envanterinin alt
boyutları ile pozitif yönde orta düzeyde korelâsyona sahip olduğu görülmektedir. Ulaşılan
bulgular göz önüne alındığında Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin ölçüt bağıntılı
geçerliğinin sağlandığı söylenebilir.
Güvenirlik çalışmaları
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin güvenirliğini saptamak amacıyla Cronbach alfa iç
tutarlık, Spearman Brown iki yarı ve test-tekrar test güvenirlik analizi yöntemleri uygulanmıştır.
Ulaşılan sonuçlar Tablo-5'te sunulmuştur.
Tablo 5.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin İç Tutarlık, İki Yarı Güvenirlik ve Test-Tekrar
Test Yöntemiyle Hesaplanan Güvenirlik Katsayıları
Boyutlar İç Tutarlılık İki Yarı
Güvenirliği Test-Tekrar Test
Toplam EPZÖ .848 .836 .847
Psikolojik Yardım Arama .814 .810 .835
Psikolojik İlgi .852 .813 .843
İçgörü .840 .804 .836
Değişim Kapasitesi .741 .753 .722
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin güvenirliğinin tespit edilmesi amacıyla
yapılan; Cronbach alfa iç tutarlık, Spearman Brown iki yarı ve test-tekrar test güvenirliği
analizlerinde, ölçeğin tamamı ve alt faktörleri için tespit edilen güvenirlik değerlerinin .72 ila .85
Uzun, Tagay ve Karataş
334
arasında değiştiği görülmektedir. Ölçek geliştirme ve uyarlama araştırmalarında .70 ve üzeri
güvenirlik değerine sahip olan ölçekler güvenilir olarak kabul edilmektedir (Landis ve Koch,
1977; Robinson, Shaver ve Wrightsman, 1991). Bu bağlamda Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinin tamamının ve alt faktörlerinin, Tablo-5’deki değerler göz önüne alındığında; kabul
edilebilir düzeyde iç tutarlık, iki yarı ve test-tekrar test güvenirlik değerlerine sahip olduğu
söylenebilir.
Tartışma, Sonuç ve Öneriler
Ergenlere etkili psikolojik yardım hizmeti sunulabilmesi için onların ne ölçüde psikolojik
zihinliliğe sahip olduklarının bilinmesi büyük önem arz etmektedir. Ergenlerin psikolojik
zihinliliklerini meydana getiren; psikolojik yardım arama, psikolojik ilgi, içgörü ve değişim
kapasitesi gibi özelliklerinin tespit edilmesi ve geliştirilmesi için ölçülmesi önem kazanmaktadır.
Bu şekilde ergenlerin psikolojik zihinlilik düzeylerini etkilediği öngörülen değişkenlerin ele
alınarak incelenmesi ve önleyici çalışmaların içeriklerinin bu bağlamda oluşturulmasının önü
açılacaktır. Ancak alanyazın incelendiğinde Türkiye'de ergenlerin psikolojik zihinlilik
düzeylerinin ölçülmesi için geliştirilmiş veya yabancı literatürden kültürümüze uyarlanmış bir
ölçme aracı bulunamamıştır. Bu çalışma kapsamında alanyazındaki bu boşluğun doldurulmasına
çalışılmıştır. Bu amaçla araştırma sürecinde Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeği
geliştirilmiş, geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin geliştirilmesi sürecinde ilgili alanyazın
taranmış ve alanyazın ışığında ölçeğin muhtemel alt boyutları belirlenmiştir. Araştırmacılar
tarafından ölçeğin muhtemel alt boyutları dikkate alınarak, Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinde yer alabileceği düşünülen maddelerin olduğu bir havuz oluşturulmuştur. Oluşturulan
madde havuzu, ilgili alan uzmanlarının görüşleri ve düzeltme önerileri alınarak tekrar gözden
geçirilmiştir. Son şekli verilen maddelerin yer aldığı bir form ile pilot uygulama
gerçekleştirilmiştir. Pilot uygulama ile maddelerin anlaşılabilirliği ve uyumları kontrol edilmiştir.
Pilot uygulama sonrası, öğrencilerin geri bildirimleri dikkate alınarak, anlaşılması güç olan
maddeler üzerinde bir dil bilimci yardımıyla düzeltmeler yapılmıştır. Başlangıçta 55 maddeden
oluşan madde havuzu, bu düzetmeler sonrasında 64 maddeye çıkarılmıştır. Pilot uygulama
sonrasında ortaya çıkan bu 64 maddelik son form öğrencilere uygulanmıştır. Elde edilen verilere,
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin kaç faktörlü olacağının belirlenmesi amacıyla AFA
yapılmıştır. AFA’dan sonra toplam varyansın %50.95’ini açıklayan dört faktörlü bir ölçek
yapısına ulaşılmıştır (Tablo 2). Kline (2014) kitabında, geliştirilen veya uyarlanan ölçek
çalışmalarında açıklanan varyansın en az %40 olmasının gerektiğini belirtmiştir. Bu bilgi göz
önüne alındığında AFA sonucu ulaşılan varyans değerinin, ergenler için geliştirilen psikolojik
zihinlilik ölçeğinin faktör yapısına karar vermek için yeterli düzeyde olduğunu göstermektedir.
AFA sonucunda ulaşılan faktör yapısının model uyumu DFA yardımıyla incelenmiştir
(Şekil 2). Elde edilen sonuçlar, Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin model uyum
indekslerinin kabul edilebilir düzeyde olduğunu göstermiştir (X2/sd=1.51, RMSEA=.045,
RMR=.075, SRMR=.057, NFI=.90, NNFI=.96, CFI=.96, IFI=.96, RFI=.91, AGFI=.89, GFI=.91).
DFA sonucunda ulaşılan uyum indeks değerleri, geliştirilen Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinin model uyumunun kabul edilebilir düzeyde olduğu şeklinde yorumlanabilir (Kline,
2014; Marcoulides ve Schumacker, 2001; Schumacker ve Lomax, 2016). Ergenler için Psikolojik
Zihinlilik Ölçeğinin model uyumunun sağlanmasının ardından ulaşılan dört faktörlü yapı,
kuramsal görüşler ve ilgili alanyazın ışığında; psikolojik yardım arama (5 madde), psikolojik ilgi
(5 madde), içgörü (5 madde) ve değişim kapasitesi (5 madde) şeklinde isimlendirilmiştir.
Her bir alt ölçek kendi içerisinde ilgili özelliğin yüksek olduğunu göstermekle beraber
ölçekten toplam puan alınabilmektedir. Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeği 5’i ters madde
olmak üzere toplamda 20 maddeden oluşmaktadır. Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeği;
(1)Hiç uygun değil, (2)Çok az uygun, (3)Kısmen uygun, (4)Oldukça uygun ve (5)Tamamen
uygun şeklinde sıralanan 5’li Likert tipindedir. Bundan dolayı ölçekten en az 20, en çok da 100
puan alınabilmektedir. Ölçekten alınan puanın yükselmesi ergende psikolojik zihinlilik düzeyinin
arttığına işaret etmektedir.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
335
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin ölçüt bağıntılı geçerliğini incelemek
amacıyla Toronto Aleksitimi Ölçeği ve Ergenler için Kapsamlı Bilinçli Farkındalık Deneyimleri
Envanteri kullanılmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeğinin, Toronto Aleksitimi Ölçeği ile negatif yönde anlamlı ilişki içerisinde olduğu tespit
edilmiştir. Ayrıca Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin, Ergenler için Kapsamlı Bilinçli
Farkındalık Deneyimleri Envanterinin alt boyutları olan içsel deneyimin farkındalığı, dışsal
deneyimin farkındalığı, farkındalıkla davranma, kabul ve yargılamaksızın yönelim,
merkezsizleşmek ve tepkisizlik, deneyime açık olma, düşüncelerin göreceliği ve içgörülü
kavrayış ile pozitif yönde anlamlı ilişki içerisinde olduğu saptanmıştır (Tablo-4). Ulaşılan bu
bulgular neticesinde ergenlerdeki aleksitimi düzeyi ile psikolojik zihinlilik düzeylerinin negatif
yönde; ergenlerdeki bilinçli farkındalık düzeyi ile psikolojik zihinlilik düzeylerinin ise pozitif
yönde ilişkili olduğu söylenebilir. Psikolojik zihinliliğin, bireyin kendisinin ve diğerlerinin
davranışları altında yatan nedenleri anlamasına katkı sağlayan bir çeşit ilgi ve yetenek olduğu
düşünüldüğünde; kendisinin ve diğer insanların hislerini algılama yetisinden yoksunluk olarak
tanımlanan aleksitimi ile negatif; dikkatli bir şekilde kendinde ve etrafında gerçekleşenleri
oldukları gibi gözlemlemek ve fark etmek olarak tanımlanan bilinçli farkındalık ile pozitif yönde
ilişkili olması araştırmacılar tarafından beklenen bir durumdur. Bu noktadan hareketle
ergenlerdeki psikolojik zihinlilik kavramı hakkında yapılması planlanan araştırmalarda bu
bulguların da göz önüne alınmasının faydalı olacağı düşünülmektedir.
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin güvenirliğinin belirlenmesi amacıyla ölçeğin
bütününe ve alt boyutlarına; Cronbach alfa iç tutarlılık güvenirliği, iki yarı test güvenirliği ve test-
tekrar test güvenirliği analiz yöntemleri uygulanmıştır. Yapılan işlemler sonucunda elde edilen
bulgulara bakıldığında Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin bütünü ve alt boyutlarının;
Cronbach Alfa iç tutarlılık güvenirliğini, iki yarı test güvenirliğini ve test-tekrar test güvenirliğini
sağladığı görülmektedir (Tablo-5). Ölçeklerin geliştirilmesi ve uyarlanması çalışmalarında
ölçeğin güvenilir olarak kabul edilmesi için .70 ve üstünde bir güvenirlik değerini sağlaması
yeterlidir (Fraenkel, Wallend ve Hyun, 2012; Landis ve Koch, 1977; Nunnally ve Bernstein, 1994;
Robinson ve diğerleri, 1991).
Bu araştırma içerisinde geliştirilen Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin geçerlik
ve güvenirlik analizleri sadece Muğla’nın Bodrum ilçesindeki ortaöğrenim kurumlarında eğitim
ve öğrenim gören, 14-19 yaş aralığında yer alan öğrencilerle gerçekleştirilmiştir. Bu bakımdan
Muğla ilinden farklı illerde bulunan ortaöğretim öğrencileri, ayrıca ilkokul ve ortaokul
kademelerinde bulunan diğer öğrenciler üzerinde Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin
geçerlik ve güvenirlik çalışmalarının yapılmaması, önemli bir sınırlılık olarak gösterilebilir. Bu
açıdan bakıldığında daha sonra yapılması planlanan araştırmalarda ölçeğin geçerlik ve güvenirlik
çalışmalarının farklı farklı illerde ve ayrıca ilkokul ve ortaokul kademesi öğrencilerini de
kapsayacak şekilde planlanması önerilebilir. Bu önerilere ek olarak Ergenler için Psikolojik
Zihinlilik Ölçeğinin, psikolojik zihinlilikle ilişkisi olduğu düşünülen demografik (cinsiyet, sınıf
düzeyi, SED vb.) ve sürekli değişkenlerle (empati, psikolojik dayanıklılık, yaşam doyumu vb.)
ilişkisinin incelendiği araştırmalarda kullanılması; hem ölçeğin geçerlik ve güvenirlik bulgularına
hem de psikolojik zihinlilik kavramının açıklanma sürecine katkı sağlayacağı öngörülmektedir.
Ayrıca ölçüt bağıntılı geçerlik için yapılan analiz işlemlerinde Ergenler için Psikolojik Zihinlilik
Ölçeği ile aleksitimi ve bilinçli farkındalık ölçekleri arasında anlamlı ilişkiler olduğu tespit
edildiği için aleksitimi ve bilinçli farkındalık değişkenlerinin ergenlerin psikolojik zihinlilikleri
üzerindeki olası etkilerini araştıran çalışmaların planlanması önerilebilir.
Etik Kurul Onay Bilgileri
Etik değerlendirmeyi yapan kurul adı: Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Girişimsel
Olmayan Klinik Araştırmalar Etik Kurulu
Etik değerlendirme kararının tarihi: 15.04.2020
Etik değerlendirme belgesi sayı numarası: GO 2020/88
Uzun, Tagay ve Karataş
336
Kaynaklar
Akbulut, Y. (2010). Sosyal bilimlerde SPSS uygulamaları (1.Basım). İstanbul: İdeal Kültür
Yayıncılık.
Appelbaum, S. A. (1973). Psychological-mindedness: Word, concept and essence. International Journal of Psychoanalysis, 54(1), 35-46.
Asay, T. R. ve Lambert, M. J. (1999). The empirical case of the common factors in psychotherapy:
quantitative findings. M. A. Hubble, B. L. Duncan ve S. D. Miller (Yay. haz.), The Heart
And Soul of Change: What Works in Therapy içinde (ss. 23-55). Washington DC:
American Psychological Association.
Bagby, R. M., Parker, J. D. A. ve Taylor, G. J. (1994). The twenty-item Toronto alexithymia
scale-I. Item selection and cross validation of the factor structure. Journal of Psychosomatic Research, 38(1), 23-32. Doi:10.1016/0022-3999(94)90005-1
Beitel, M. ve Cecero, J. J. (2003). Predicting psychological mindedness from personality style
and attachment security. Journal of Clinical Psychology, 59(1), 163-172.
Beitel, M., Ferrer, E. ve Cecero, J. J. (2004). Psychological mindedness and cognitive style.
Journal of Clinical Psychology, 60(6), 567-582. Doi:10.1002/jclp.10258
Beitel, M., Hutz, A., Sheffield, K. M., Gunn, C., Cecero, J. J. ve Barry, D. T. (2009). Do
psychologically‐minded clients expect more from counselling? Psychology and
Psychotherapy: Theory, Research and Practice, 82(4), 369-383.
Beutler, L. E., Malik, M., Alimohammed, S., Harwood, M. T., Talebi, H., Noble, S. ve Wong, E.
(2004). Therapist variables. M. J. Lambert (Yay. haz.). Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy and Behavior Change (5th ed.) içinde (ss. 227-306). New York: Wiley.
Boylan, M. B. (2006). Psychological mindedness as a predictor of treatment outcome with
depressed adolescents (Unpublished doctoral thesis). University of Pittsburgh,
Pennsylvania.
Bryman, A. ve Cramer, D. (2001). Quantitative data analysis with SPSS Release 10 for Windows: A guide for social scientists. London: Routledge. Doi:10.4324/9780203471548
Büyüköztürk, Ş. (2014). Sosyal bilimler için veri analizi el kitabı (19.Basım). Ankara: Pegem
Akademi Yayıncılık.
Büyüköztürk, Ş., Kılıç-Çakmak, E., Akgün, Ö. E., Karadeniz, Ş. ve Demirel, F. (2016). Bilimsel
araştırma yöntemleri (21.Basım). Ankara: Pegem Yayınları.
Clarkin, J. F. ve Levy, K. N. (2004). The influence of client variables on psychotherapy. M. J.
Lambert (Yay. haz.), Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy And Behavior Change (5th ed.) içinde (ss. 194-226). New York: Wiley.
Cole, D. A. (1987). Utility of confirmatory factor analysis in test validation research. Journal of
Consulting and Clinical Psychology, 55(4), 584-594. Doi:10.1037/0022-006X.55.4.584
Conte, H. R., Buckley, P., Picard, S. ve Karasu, T. B. (1995). Relationships between
psychological mindedness and personality traits and ego functioning: Validity studies.
Comprehensive Psychiatry, 36(1), 11-17. Doi:10.1016/0010-440X(95)90093-B
Conte, H. R., Ratto, R. ve Karasu, T. B. (1996). The psychological mindedness scale. Factor
structure and relationship to outcome of psychotherapy. The Journal of Psychotherapy Practice and Research, 5(3), 250-259.
Costello, A. B. ve Osborne, J. (2005). Best practices in exploratory factor analysis: Four
recommendations for getting the most from your analysis. Practical Assessment,
Research, and Evaluation, 10(1), 1-9. Doi:10.7275/jyj1-4868
Çokluk, Ö., Şekercioğlu, G. ve Büyüköztürk, Ş. (2014). Sosyal bilimler için çok değişkenli istatistik SPSS ve LISREL uygulamaları (3.Basım). Ankara: Pegem Akademi.
Denizli, S. (2010). Danışanların algıladıkları terapötik çalışma ve oturum etkisi düzeylerinin bazı değişkenlere göre yordanması: Ege Üniversite örneği (Yayımlanmamış doktora tezi).
Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir.
Denizli, S., Lüleci, B. ve Meydan, B. (2015). Psikolojik düşüncelilik kavramı üzerine bir
inceleme. 13. Ulusal Psikolojik Danışma ve Rehberlik Kongresi. 7-9 Ekim, Mersin
Üniversitesi & Türk PDR Derneği, Mersin, Türkiye,
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
337
Denizli, S., Pamukçu, B. ve Meydan, B. (2016). Psikolojik danışma süreç ve sonuç
araştırmalarında danışana ilişkin bir değişken: Psikolojik zihinlilik. Mehmet Akif Ersoy
Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 1(40), 419-431. Doi:10.21764/efd.01537
Denizli, S., Meydan, B. ve Pamukçu, B. (2018). Psikolojik zihinlilik ölçeği Türkçe formu’nun
geçerlik ve güvenirlik çalışması. V.International Eurasian Educational Research
Congress. 02-05 Mayıs, Akdeniz Üniversitesi, Antalya, Türkiye.
Fayers, P. M. ve Hand, D. J. (1997). Factor analysis, causal indicators and quality of life. Quality
of Life Research, 6(2), 139-150. Doi:10.1023/A:1026490117121
Field, A. (2009). Discovering statistics using SPSS (3th ed.). London: SAGE Publications Ltd.
Fraenkel, J. R., Wallen, N. E. ve Hyun, H. H. (2012). How to design and evaluate research in
education (8th ed.). New York, NY: McGraw-Hill Companies.
Grant, A. M. (2001). Rethinking psychological mindedness: Metacognition, self-reflection, and
insight. Behavior Change, 18(1), 8-17.
Güleç, H., Köse, S., Güleç, M. Y., Çitak, S., Evren, C., Borckardt, J. ve Sayar, K. (2009).
Reliability and factorial validity of the Turkish version of the 20-item toronto alexithymia
scale (TAS-20). Bulletin of Clinical Psychopharmacology, 19(3), 214-220.
Hair, J. F., Black, W. C., Babin, B. J., Anderson, R. E. ve Tatham, R. L. (2006). Multivariate data
analysis (6th ed.). New Jersey: Pearson Prentice Hall.
Hatcher, R., Hatcher, S., Berlin, M., Okla, K. ve Richards, J. (1990). Psychological mindedness
and abstract reasoning in late childhood and adolescence: An exploration using new
instruments. Journal of Youth and Adolescence, 19(4), 307-326.
Hill, C. E. ve Lambert, M. J. (2004). Methodological issues in studying psychotherapy process
and outcome. M. J. Lambert (Yay. haz.), Bergin and Garfield’s Handbook of
Psychotherapy And Behavior Change (5th ed.) içinde (ss. 84-135). New York: Wiley.
Hu, L. T. ve Bentler, P. M. (1999). Cut off criteria for fit indexes in covariance structural analysis:
Conventional criteria versus new alternatives. Structural Equation Modeling, 6(1), 55-65.
Doi:10.1080/10705519909540118
İşlegen, G. (2011). Danışanların bağlanma stillerinin ve algıladıkları sosyal desteğin terapötik çalışma uyumunu yordama gücünün belirlenmesi (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi).
Ankara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.
Johnson, C., Burke, C., Brinkman, S. ve Wade, T. (2017). Development and validation of a
multifactor mindfulness scale in youth: The comprehensive inventory of mindfulness
experiences–adolescents (CHIME-A). Psychological Assessment 29(3), 264-281.
Doi:10.1037/pas0000342.
Kırca, B. (2017). Ergenler için kapsamlı bilinçli farkındalık deneyimleri envanterinin geçerlik ve
güvenirlik çalışması (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Sabahattin Zaim
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.
Kline, P. (2014). An easy guide to factor analysis. New York: Routledge.
Lambert, M. J. (1992). Psychotherapy outcome research: Implications for integrative and eclectic
therapists. J. C. Norcross ve M. R. Goldfried (Yay. haz.), Handbook of Psychotherapy
İntegration içinde (ss. 94-129). New York, NY: Basic Books.
Lambert, M. J. ve Ogles, B. M. (2004). The efficacy and effectiveness of psychotherapy. M. J.
Lambert (Yay. haz.), Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy And Behavior
Change (5th ed.) içinde (ss. 139-193). New York: Wiley.
Landis, J. R. ve Koch, G. G. (1977). The measurement of observer agreement for categorical data.
Biometrics, 33(1), 159-174. Doi:10.2307/2529310
Lewis, C. A., Francis, L. J., Shevlin, M. ve Forrest, S. (2002). Confirmatory factor analysis of the
French translation of the abbreviated form of the revised Eysenck Personality
Questionnaire (EPQR-A). European Journal of Psychological Assessment, 18(2), 179-
185. Doi:10.1027//1015-5759.18.2.179
Marcoulides, G. ve Schumacker, R. (2001). New developments and techniques in structural equation modeling. London: Lawrence Erlbaum Assocıates, Publishers.
Uzun, Tagay ve Karataş
338
McCallum, M. ve Piper, W. E. (1996). Psychological mindedness. Psychiatry, 59(1), 48-64.
Doi:10.1080/00332747.1996.11024750
McCallum, M., Piper, W. E., Ogrodniczuk, J. S. ve Joyce, A. S. (2003). Relationships among
psychological mindedness, alexithymia and outcome in four forms of short‐term
psychotherapy. Psychology and Psychotherapy: Theory, Research and Practice, 76(2),
133-144. Doi:10.1348/147608303765951177
McIntire, S. A. ve Miller, L. A. (2005). Foundations of psychological testing (2th ed.). New York:
Sage Publishing Co.
Muran, J. C. ve Lutz, W. (2015). A train of thought: 25 years of psychotherapy research.
Psychotherapy Research, 25(3), 277-281. Doi:10.1080/10503307.2015.1025483
Nunnally, J. C. ve Bernstein, I. H. (1994). Traditional approaches to scaling. J. C. Nunnally ve I.
H. Bernstein (Yay. haz.). Psychometric Theory (3th ed.) içinde (ss. 33-82). New York:
McGraw-Hill.
Nyklíček, I. ve Denollet, J. (2009). Development and evaluation of the balanced index of
psychological mindedness (BIPM). Psychological Assessment, 21(1), 32-44.
Doi:10.1037/a0014418
Nyklíček, I., Majoor, D. ve Schalken, P. A. (2010). Psychological mindedness and symptom
reduction after psychotherapy in a heterogeneous psychiatric sample. Comprehensive
Psychiatry, 51(5), 492-496. Doi:10.1016/j.comppsych.2010.02.004
Orlinsky, D. E., Rønnestad, M. H. ve Willutzki, U. (2004). Fifty years of psychotherapy process-
outcome research: Continuity and change. M. J. Lambert (Yay. haz.), Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy And Behavior Change (5th ed.) içinde (ss. 3-15).
New York: Wiley.
Pallant, J. (2005). SPSS survival manual: A step guide to data analysis using SPSS for windows
(2th ed.). Australia: Allen & Unwin.
Piper, W. E., McCallum, M., Joyce, A. S., Rosie, J. S. ve Ogrodniczuk, J. S. (2001). Patient
personality and time-limited group psychotherapy for complicated grief. International
Journal of Group Psychotherapy, 51(4), 525-552. Doi:10.1521/ijgp.51.4.525.51307
Robinson, J. P., Shaver, P. R. ve Wrightsman, L. S. (1991). Criteria for scale selection and
evaluation. J. P. Robinson, P. R. Shaver ve L. S. Wrightsman (Yay. haz.). Measures of
Personality And Social Psychological Attitudes içinde (ss. 1-15). San Diego: California
Academic Press.
Roxas, A. S. (2011). The relationships of psychological mindedness and religious coping to psychological distress and adjustment in high-school adolescents (Unpublished doctoral
thesis). Fordham University, New York.
Roxas, A. S. ve Glenwick, D. S. (2014). The relationship of psychological mindedness and
general coping to psychological adjustment and distress in high-school adolescents.
Individual Differences Research, 12(2), 38-49.
Sanberk, İ. (2010). Psikolojik danışman-danışan ilişkisinin çözümlenmesi ve bazı süreç, sonuç
değişkenleri açısından incelenmesi (Yayımlanmamış doktora tezi). Çukurova
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Adana.
Schumacker, R. E. ve Lomax, R. G. (2016). A Beginner's guide to structural equation modeling
(3th ed.). New York: Routledge.
Seçer, İ. (2018). Psikolojik test geliştirme ve uyarlama süreci: SPSS ve LISREL uygulamaları
(2.Basım). Ankara: Anı Yayıncılık.
Stiles, W. B., Hill, C. E. ve Elliott, R. (2015). Looking both ways. Psychotherapy Research, 25(3),
282-293. Doi:10.1080/10503307.2014.981681
Sümer, N. (2000). Yapısal eşitlik modelleri: Temel kavramlar ve örnek uygulamalar. Türk Psikoloji Yazıları, 3(6), 49-74.
Tabachnick, B. G., Fidell, L. S. ve Ullman, J. B. (2007). Using multivariate statistics (5th ed.).
New York, NY: Allyn and Bacon.
Trudeau, K. J. ve Reich, R. (1995). Correlates of psychological mindedness. Personality and
Individual Differences, 19(5), 699-704. Doi:10.1016/0191-8869(95)00110-R
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
339
Extended Abstract
Introduction
The effectiveness of psychological help received by individuals from mental health professionals
has been a subject of research for many years. Studies on what factors should be considered to
increase the effectiveness of psychological help have been conducted for a long time (Lambert &
Ogles, 2004; Orlinsky, Rønnestad & Willutzki, 2004). Such studies particularly have focused on
variables such as the competence of the counsellor, therapeutic skills, coping strategies, and
techniques he/she uses (Beutler et al., 2004; Hill & Lambert, 2004). However, it should not be
forgotten that each client who comes for help has his/her own individual differences. Given that
clients come to the process of receiving help in different personality traits, conditions and
attitudes, it cannot be ignored that the characteristics of the client have a very important role in
the process of receiving psychological help (Clarkin & Levy, 2004).
When the effectiveness of the process of receiving psychological help is examined, it is
suggested that the characteristics of the client have a higher contribution to the explanation of the
change in the process compared to other non-therapeutic characteristics involved in the
counselling process, and that 40% of the change after the psychological help process is also
dependent on the characteristics of the client (Lambert, 1992). The number of characteristics that
can be examined in the client is quite high in the studies conducted on psychological help
processes. In the studies to be conducted, it will be quite superficial to evaluate the process and
results of receiving psychological help only on the basis of the demographic characteristics of
clients. In this context, it seems to be necessary to investigate some personal characteristics of the
client. The concept of psychological mindedness, which has emerged as a characteristic of the
client in recent years, has been included in the agenda of research on the effectiveness of the
process of receiving psychological help (Boylan, 2006; Conte, Ratto & Karasu, 1996; Denizli,
Pamukcu & Meydan, 2016; Nyklíček & Denollet, 2009).
The concept of psychological mindedness can be defined in its broadest sense as a kind
of interest and ability that allows the individual to understand the underlying causes of the
behaviour of his/her own and others (Conte et al., 1996; Grant, 2001). When the literature is
examined, it is seen that high psychological mindedness positively predicts the mental health of
individuals (Beitel & Cecero, 2003; Conte, Buckley, Picard & Karasu, 1995; Trudeau & Reich,
1995).
When the literature is reviewed, it is seen that there is a limited amount of research on
psychological mindedness in adolescents (Boylan, 2006; Hatcher, Hatcher, Berlin, Okla &
Richards, 1990; Roxas, 2011; Roxas & Glenwick, 2014). In a study conducted by Boylan (2006)
on adolescents diagnosed with depression, it was found that the level of psychological mindedness
possessed by adolescents did not lead to a significant difference in their rate of benefitting from
cognitive behavioural therapy. In this context, considering the fact that the existence and
measurement of the concept of psychological mindedness in children and adolescents are
controversial and that studies conducted in these age groups are scarce, for the interpretation of
the findings obtained in the thesis study by Boylan, it is clear that more findings need to be
collected on psychological mindedness found in children and adolescents.
Seen from this perspective, measurement of the psychological mindedness level of both
children and adolescents seems to be important for both practitioners and future research. In this
regard, the purpose of the current study is to develop a psychological mindedness scale whose
validity and reliability studies are conducted on adolescents and to present it to the use of
practitioners and researchers.
Method
As the current study is a scale development study, in each stage of the scale development process,
6 different study groups constructed from 1254 high school students (670 females and 584 males)
selected from among the students attending the high schools in the Bodrum district of the city of
Uzun, Tagay ve Karataş
340
Muğla through the convenience sampling method were used. The ages of the students constituting
these study groups range from 14 to 19 (x=16.25, ss=1.85).
In order to create the item pool for the Psychological Mindedness Scale for Adolescents
(PMSA), the existing literature on psychological mindedness was reviewed and an item pool
consisted of 55 items was formed. After the construction of the item pool, it was submitted to the
review of five guidance and psychological counselling experts, one measurement and evaluation
expert and one Turkish language expert. In light of the feedbacks received from the experts, some
items in the pool were revised and the number of items was increased to 64; thus, the first draft
scale was created. This first draft scale was piloted on a sample consisted of 30 individuals and
during this pilot application, the participating students were asked to put a mark next to the item
they found difficult to understand. On the basis of the feedbacks received from the students, it
was decided that there were some difficulties in understanding 8 items. The opinions of a Turkish
language expert were sought about these 8 items, and then some corrections were made on them.
The reliability and validity studies of the scale were conducted on this final form.
In order to determine the construct validity of PMSA, first Exploratory Factor Analysis
(EFA) was conducted. From this EFA, a four-factor construct having 20 items and explaining
50.95% of the total variance was derived. These four factors and the variance they explain are as
follows: Factor-1 (seeking for psychological help) 14.53%, Factor-2 (psychological interest)
13.65%, Factor-3 (insight) 11.71% and Factor-4 (capacity for change) 11.05. In order to examine
the model fit, Confirmatory Factor Analysis (CFA) was run on another student group. The model
fit indices of PMSA were found to be at acceptable levels (X2/sd=1.51, RMSEA=.045,
RMR=.075, SRMR=.057, NFI=.90, NNFI=.96, CFI=.96, IFI=.96, RFI=.91, AGFI=.89, GFI=.91).
As a result of CFA, the four-factor construct of the scale was confirmed. For the criterion-
dependent validity of PMSA, Toronto Alexithymia Scale (TAS) and the Comprehensive
Conscious Awareness Experiences Scale for Adolescents (CCAESA) were used. It was found
that PMSA is negatively correlated with TAS and positively correlated with CCAESA at the
medium level.
In order to test the reliability of PMSA, Cronbach Alpha internal consistency reliability,
split-half reliability and test-retest reliability analysis methods were used. In all the analyses
conducted for the reliability of PMSA, the reliability coefficients calculated for the whole scale
and its sub-dimensions were found to be good; thus, the whole scale and its sub-dimensions can
be argued to have internal consistency and reliability.
Result and Discussion
In order to provide effective psychological help to adolescents, it is very important to know to
what extent they have psychological mindedness. In this connection, it is of great importance to
measure adolescents’ psychological mindedness to determine and develop characteristics that
breed their mindedness. In this way, it will be possible to explore the variables thought to affect
the psychological mindedness level of adolescents and to determine the content of preventive
studies in this regard. However, no measurement tool developed to measure the psychological
mindedness level of adolescents in Turkey and adapted to our culture from international literature
has been found. The current study aimed to help fill this void in the literature. In the current study,
PMSA was developed and its validity and reliability studies were conducted. In light of the
findings obtained in the current study, it was concluded that PMSA is a valid and reliable
measurement tool that can be used to determine the psychological mindedness level of high school
students.
The four-factor construct obtained after the model fit of PMSA was ensured was named
in light of theoretical opinions and related literature as seeking for psychological help (5 items),
psychological interest (5 items), insight (5 items) and capacity for change (5 items). While each
sub-scale shows in itself that the related characteristic is high, a total score can also be obtained
from the scale. In PMSA, there are a total of 20 items 5 of which are reverse phrased. PMSA is a
five-point Likert-type scale ranging from (1)Not suitable at all, (2)Very little suitable, (3)Partially
suitable, (4)Very suitable and (5)Completely suitable. Thus, the minimum score to be taken from
Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması
341
the scale is 20 while the maximum score is 100. Higher scores taken from the scale indicate an
increasing level of psychological mindedness in the adolescent.
The validity and reliability studies of PMSA were only conducted on 14-19 year old
students attending the high schools in the Bodrum district of the city of Muğla. Thus, the validity
and reliability studies of the scale in the future research can be conducted in different cities and
with elementary or middle school students. In addition, the use of PMSA in studies to investigate
the relationship between psychological mindedness and some relevant demographic (gender,
grade level, SEL etc.) and continuous variables (empathy, psychological resilience, life
satisfaction etc.) is believed to make some contributions to both the validity and reliability
findings of the scale and to the process of explaining the concept of psychological mindedness.
Ek-1 (Ergenler için Psikolojik Zihinlilik Ölçeği)
EPZÖ
Hiç
Uygun D
eğil
Çok A
z U
ygun
Kıs
men
Uygun
Old
ukça
Uygun
Tam
amen
Uygun
1. Birisiyle (örn; aile, yakın arkadaş vb.) dertleşmek beni rahatlatır. (1) (2) (3) (4) (5)
2. Başka bir kişiyle konuşmak, sorunlarımı daha iyi anlamama yardımcı
olur. (1) (2) (3) (4) (5)
3. Çevremdekiler aklıma gelmeyen farklı çözüm yolları gösterebilir. (1) (2) (3) (4) (5)
4. Arkadaşlarımla sorunum hakkında konuştuğumda rahatlarım. (1) (2) (3) (4) (5)
5. Çevremdekilerden gelen önerileri deneyip bunların faydasını
görebilirim. (1) (2) (3) (4) (5)
6. İnsanların psikolojik sorunlarının temelinde çocukluk yaşantılarının
etkisi olduğuna inanırım. (1) (2) (3) (4) (5)
7. Davranışlarımın altında yatan nedenleri anlamak benim için önemlidir. (1) (2) (3) (4) (5)
8. Psikolojik sorunların kaynaklarından biri de insanın zihnindeki
düşüncelerdir. (1) (2) (3) (4) (5)
9. Bireylerin olaylar karşısında sergiledikleri davranışları, neye göre
seçtiğini merak ederim. (1) (2) (3) (4) (5)
10. Çevremdekilerin davranışlarının altında yatan nedenler üzerine
düşünmeyi severim. (1) (2) (3) (4) (5)
11. Yaşadığım olaylar karşısında hissettiğim olumlu duygularım bana
kendimle ilgili çok şey öğretir. (1) (2) (3) (4) (5)
12. Kendimi (örn; duygularımı, düşüncelerimi, davranışlarımı vb.)
keşfetmeyi severim. (1) (2) (3) (4) (5)
13. Yaşadığım duyguların farkında olmak bana yarar sağlar. (1) (2) (3) (4) (5)
14. Yaşadığım olumsuz duyguları kabul edersem, kendimi tanımam
konusunda önemli ipuçları yakalayabilirim. (1) (2) (3) (4) (5)
15. Olaylar karşısındaki davranışlarım, bana kendimle ilgili çok şey
öğretir. (1) (2) (3) (4) (5)
16. Çevremdekiler bana nasıl hissettiğimi sorduklarında öfkelenirim. (1) (2) (3) (4) (5)
17. Çevremdekiler işime karıştıklarında öfkelenirim. (1) (2) (3) (4) (5)
18. Kimseyle konuşamayacağım yaşantılarım var. (1) (2) (3) (4) (5)
Uzun, Tagay ve Karataş
342
19. Çevremdekiler bir şeyin beni rahatsız edip etmediğini sorduklarında
öfkelenirim. (1) (2) (3) (4) (5)
20. Psikolog / Psikolojik Danışman da olsa bir başkasının kişisel
sorunlarımı öğrenmek istemesine öfkelenirim. (1) (2) (3) (4) (5)
1.Faktör (Psikolojik Yardım Arama)
Maddeleri: 1-2-3-4-5
2.Faktör (Psikolojik İlgi)
Maddeleri: 6-7-8-9-10
3.Faktör (İçgörü)
Maddeleri: 11-12-13-14-15
4.Faktör (Değişim Kapasitesi)
Maddeleri: 16-17-18-19-20
Düz Maddeler:
1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15
Ters Maddeler:
16-17-18-19-20
Ölçekten en az 20, en fazla 100 puan
alınmaktadır.
Yüksek puan, yüksek düzeyde psikolojik
zihinliliğe işaret etmektedir.
Ölçekten toplam puan alınabilmektedir.