daimon'suz bilim

27
Daímon’suz Bilim? Hasan Ünal Nalbantoğlu * Max Weber’in aslında 1918-19’da öğrencilere yaptığı ve artık ‘bilim sosyolojisi’ klâsikleri arasında okunan, konuşması, “Uğraş olarak Bilim” (»Wissenschaft als Beruf«) metnini bir an için hatırlayalım. 1 Bilim ve akademik alanın bugün gelip dayandığı noktanın erken işaretlerini Weber’in konuşmasında rahatlıkla bulabiliriz; çünkü kendisi o konuşmada akademik gidişat hakkında, sonradan doğrulandığı aşikâr görüsünü şöyle dile getirmektedir: “Nietzsche'nin ‘mutluluğu icad eden’ ‘son adam’ı yerden yere vuran eleştirisinden sonra, bilim temelinde yaşama hükmetmek tekniğiyle mutluluğa erişilebileceğini müjdeleyen safdil bilim iyimserliğini artık bütünüyle bir yana bırakabilirim. Kim inanır ki buna?—üniversite kürsülerini ya da editörlük koltuklarını işgal eden bir kaç koca çocuktan başka.” 2 * Prof. Dr. ODTÜ, Fen-Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji Bölümü çalışanı. Bu metin, daha önceki bir kongre metninin [“Üniversite A. Ş. & Ersatz Bilim,”Felsefe ve Sosyal Bilimler Sempozyumu: Muğla Üniversitesi Felsefe ve Sosyal Bilimler Sempozyumu Bildirileri [05-07 Ekim 2005], (Ankara: Vadi Yayınları, 2006): 393-404.] sonradan Karaburun Bilim Kongresi (Eylül 2006) için hazırlanan konuşma vesilesiyle yeni bir yönde evrilmesi sonucu şekillenmiş; daha genişletilmiş bir versiyonu da Daímon’unu yitiren Üniversite” başlığıyla Toplum ve Bilim, No. 109 (Haziran 2007): 181-200de basılmıştır. 1 ? Max Weber, »Wissenschaft als Beruf«, Gesammelte Aufsätze zur Wissenschaftslehre (Copyright © 1999 Institut für Pädagogik der Universität Potsdam Prof. Dr. E. Flitner [[email protected] ]): 524-555 [İng.: “Science as a Vocation,” From Max Weber: Essays in Sociology, tr. by Hans Gerth and C. Wright Mills (New York: Oxford University Press, 1946): 129-156]. 2

Upload: stewe-wonderer

Post on 28-Sep-2015

249 views

Category:

Documents


2 download

DESCRIPTION

daimon

TRANSCRIPT

Yeni niversite Dzeninde ktidar Topografyasn belirleyen Faktrler

PAGE

9

Damonsuz Bilim?

Hasan nal Nalbantolu*

Max Weberin aslnda 1918-19da rencilere yapt ve artk bilim sosyolojisi klsikleri arasnda okunan, konumas, Ura olarak Bilim (Wissenschaft als Beruf) metnini bir an iin hatrlayalm. Bilim ve akademik alann bugn gelip dayand noktann erken iaretlerini Weberin konumasnda rahatlkla bulabiliriz; nk kendisi o konumada akademik gidiat hakknda, sonradan doruland aikr grsn yle dile getirmektedir:

Nietzsche'nin mutluluu icad eden son adam yerden yere vuran eletirisinden sonra, bilim temelinde yaama hkmetmek tekniiyle mutlulua eriilebileceini mjdeleyen safdil bilim iyimserliini artk btnyle bir yana brakabilirim. Kim inanr ki buna?niversite krslerini ya da editrlk koltuklarn igal eden bir ka koca ocuktan baka.

Weberin, tanrlar, peygamberler ve bilgelerin terk-i diyr eyledikleri, kutsallk yitimine urayan, devletin ayrcalkl kullar binlerce profesrn ve onlarn benzeri zayf ikamelerin niversite snflarnda kehnetde bulunmak zere peydahland, byden ar, kimin neye hizmet edeceinin belirsizletii, Nietzschenin nitelemesiyle ruhlardaki ln byd u modern dnyada, boy atarak kitap pazarn [der Bchermarkt] dinsel-mistik ya da deil yaantlara ilikin samalklaryla kaplayan zayf ikameleri [das Surrogat] ya da gsteri delisi tm >ErsatzForderung des Tages< gerecht werden menschlich sowohl wie beruflich. Die aber ist schlicht und einfach, wenn jeder den Dmon findet und ihm gehorcht, der seines Lebens Fden hlt. Wissenschaft als Beruf: 555. [ng.: Science as a Vocation,: 156]

Herakleitos, Fragman 119 (Diels-Kranz tasnifi)

erif Mardin, Aydnlar Konusunda lgener ve Bir zah Denemesi, Toplum ve Bilim, No. 24 (K 1984): ss. 13-15.

stelik, tektanrc dinlerde urad dnm sonucu damon szcnn kesinkes er-eytan anlamna hapsedilebildii de sylenemez. yle yazar Kierkegaard: Demonik olann tad anlamlar zaman ierisinde deitii iin, artk hibir eyi imlemez hale geldi, o zaman da akla gelen tek ey, bu kavramn tanmn mmkn mertebe daraltmak oldu Demonik olan nereye kadar psikolojinin sorunudur diye sorulursa, demonic olann bir durum [!] olduunu syleyeceim. Bkz. Sren Kierkegaard, Kayg Kavram, Danca aslndan ev. Trker Armaner (stanbul: Trkiye Bankas Hasan li Ycel Klasikler Dizisi, 2003): yi Olana likin Kayg (Demonik), ss. 117-137, zellikle 121-122, ayrca 133.

Nietzschenin ilgili notu yledir: gin ist arabisch und heit spiritus (=ginn).; bkz. Friedrich Nietzsche, Kritische Studienausgabe, Herausgegeben von G. Colli und M. Montinari, Band 12: Nachla 1885-1887 (Berlin: Verlag de Gruyter, 1988): 1 [24], 16.]. Sonradan bu yaznn geniletilmi versiyonunu hazrlarken okuduum baka kaynaklar vesilesiyle Nietzschenin cin szcn Latince spiritusla karlamasn sorgulamaa yol aan bir baka tarihsel ayrntya aklm takld. bn Sina Rislelerinin (yay. Hilmi Ziya lken) ikincisinden anlald kadaryla, gnmzde bireyin can karl kullandmz ve teden beri hep ayn kald sandmz Arapa al-ruh szc hi deilse bn Sinann devrinde, byk olaslkla da Latinceye yaplan evirilerde bu ve benzer kavramlara getirilen karlklarda da , bugn Trkeye Tin diye evirdiimiz, Latince ve teki baz Bat dillerinde spiritus, der Geist, lesprit szckleriyle karlanabilen kii-d (tanrsal ya da deil) bir g anlamnda kullanlmaktayd. stelik, al-ruh ile Arapada rzgr anlamna gelen al-rih szcklerinin ikisinin de ayn kkten geliyor olmas (Prof. Yasin Ceylann verdii bilgi), eski Yunancadaki psuch szcnn en eski anlamyla ilgin bir benzerlik arzediyor. Buna karlk, gene o zamanlarda kiinin bedencann anlatmak iin bugn kullandmzruh szc yerine, gene imdilerdeki benlik szc yerine geen Arapa al-nafs (nefs, nefes; teki baz dillerde anima, die Seele, lme) kullanlmaktayd ki, o da eski Yunanca psuch szcnn en eskideki soluk, hava akm anlamna denk dmektedir. Bkz. bn Sina Risleleri, II (Les Opuscules dIbn Sina et Le Livre de la diffrence entre lesprit et lme par Qosta b. Luqa, dit, tudi et annot par Hilmi Ziya lken (stanbul: stanbul niv. Edebiyat Fakltesi Yay. No. 552, 1953): zellikle ss. 11-12.

Arada bkz. Hasan nal Nalbantolu, Dalgn Thales, Uyank niversite A.. izgi tesinden: Modern niversite, Sanat, Mimarlk, (Ankara: ODT Mimarlk Fakltesi Yaynlar, 2000): 27-35.

Trkesi iin bkz. Efltun, Theaitetos, ev. Macit Gkberk: 86-88. [altn ben izdim]

Kadnn sitem, hatta azarlamas Yunanca aslnda yle: s gr, hi Thal, t n posn o dunmeos den t p to orano oei gnsesthai? Bkz. Diogenes Laertius, Lives of Eminent Philosophers, with an Eng. tr. by R. D. Hicks (London: William Heinemann, Ltd., 1980): 34-35.

Bkz. Aristoteles, Nikhomakhosa Etik, ev. Saffet Babr (Ankara: Ayra Yaynevi, 1997): 120-121.

Aristoteles, Politics, Eng. tr. by H. Rackham (London: William Heinemann Ltd., 1932): 54-57. [altn ben izdim.]

Bu ideale yakn bildiim iyinin de stnde iki rnek, klsikler ve Antik a alanlarnda Moses I. Finley ile Jean-Pierre Vernantn damon gdmndeki esin dolu, derinlikli almalardr. Ayrca, Moses I. Finleyin Antik Yunan polisi zerine baz ge dnem yazlarnda giderek Max Weberin ayn konuda yazdklarna deer verdii, bu nedenle de kat Marx baz talyan ve Fransz tarihilerince eletirilerek, onlarla tartmak zorunda kald da bilinir; bkz. M. I. Finley, Max Weber and the Greek City-State ve Epilogue, Ancient History: Evidence and Models (Harmondsworth, Eng.: Penguin Books, 1987 [1985]): 88-103; 104-108; C. R. Whittaker, Qui tes-vous, Sir Moses, London Review of Books, VI/3 (6 March 1986): 10-11.

[Das akademische Leben ist also ein wilder Hasard.], Weber, Wissenschaft als Beruf, A.g.e: 530. [ng.: Science as a Vocation, A.g.e.: 134.].

Hannah Arendt bu noktann nemini yle vurgular: Sokratesin daimnionunun kutsal sesi dahi ona neyi yapmamas gerektiini syler. Shakespearein szckleriyle, insan engellerle doldurur. Hannah Arendt, Thinking and Moral Considerations, Responsibility and Judgement, Ed. and with an Intro by Jerome Kohn (New York: Schocken Books, 2003): 187.

Yazmzn bu ksmnda byk lde henz baslmam u almamdan yararlandm: eviri/Yorum, hanet, Dostluk, [Kavramlar evrildike: eviri Dncemizi Biimlendiriyor (mu?) Sempozyumunda sunulan bildiri (Boazii niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, eviribilim Blm, stanbul, 14-15 Kasm 2005). O yazda da kullandm Heideggerin Jasperse gnderdii bir mektubunda kitab Varlk ve Zaman ve yayn yapmak zerine yazdklar bu noktaya aklk getiren bir rnek olarak ele alnabilir: Az zaman nce szmona bir kitap yaynladm gereini artk dnmyorum bile; arada srada hakknda kan kitap eletirilerinin hatrlatmas dnda. nsan burada tuhaf eyler yayor. uras kesin ki kitap [Varlk ve Zaman ] eletirmenler ya da benzerleri dnlerek yaynlanmad. Ya u zamane tknefesliine ne demeli? [Ob berhaupt, fr die kurzatmigen Zeitgenossen?] Ka kere okudum, yok bakalarnn oktandr tohumlarn ektii Dilthey ile Husserlin sentezini gerekletiren ben miim - hem de Kierkegaard ve Bergsondan alnp stne serpitirilmi bir ka baharatla. Gnmzde okca okumay rutin olarak srdryorsan yayn yapmaya gerek olmad yolundaki eski inancm artk daha da glendi belki bunun tek istisnas bir yere atanarak aylnn artmas iin yayn yapmak olabilir ama sonunda kendinin byle bir eyi yapmasna bir kerelik izin verirsin. (24 Eyll 1928) Mektup no. 70, Heidegger / Jaspers, Briefwechsel, 1920-1963: 103-104 [ing.: The Heidegger-Jaspers Correspondence: 102.]

Steiner, Lessons of the Masters: 177.

Hans-Georg Gadamer, Education is Self-Education, Journal of Philosophy of Education, XXXV/4 (2001): 529-538; zellikle 529.

George Steiner, Grammars of Creation, originating in the Gifford Lectures for 1990 (New Haven and London: Yale University Press, 2001): 153.

Lessons of the Masters: 27.

Latince eviri ve gelenek szckleri arasndaki akrabal [traditio / translatio] anmsayalm: Madem ki her eviri [bersetzung / traductio] ayn zamanda somut tarihsel bir konjonktrn koullarnda gerekleen bir yorum [Auslegung], bir yeniden-konulandrmadr, burada zorunlu bir ihanet [treason] de sz konusudur.

Lessons of the Masters: 2-3; yannda bkz. George Steiner, Errata: an examined life (London: Phoenix, 1998): 23.

Gadamer, Education is Self-Education: 537.

niversite dzenine lfda muhalif, gerekte ise kurnaz kuku stratejilerini seferber ederek papaanca teori yapan eyleyicilere zg gvensizlik, umutsuzluk ve inanszlkla yklendiinde, olan zayf muhalefeti de sfrlanan kurguskmler ve postmodern anlatlarn da (Steiner) ayn ilergerekliin bir paras olduunu ayrca belirtmek gerekir.

Steinerin gznde (A.g.e.: 32 vd.) yaz, sylemin akclna, devinimine son vererek onu tutsak klar ve hele bitmemilik ve datkln egemen olduu gnmzde bellekhanm [mnemosyne] da yerinden eder.

rnekler iin bkz. yukarda Not 8.

Steiner, A.g.e.: 18.