tercİh sÎzİn - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -kuvvetlerin...

84

Upload: duongdang

Post on 19-Jun-2018

239 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann
Page 2: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann
Page 3: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

TERCİH SÎZİN...İster, Pik Döküm,İster, Alüminyum RadyatörüSeçin...

Genel dağıtım O İ f f l t O Ş

BİLUMUM İNŞAAT MALZEMELERİ TİCARET A.Ş.

Kemeraltı Cad. Ümme Han No: 71/3 Karaköy-İSTANBULTel: 145 24 37 - 149 60 35 Teleks: 24485 odum tr.

Page 4: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

AS KAYNAK'ın Ürün ve Hizmetleri

• Örtülü Kaynak Elektrodlan• Gazaltı ve Tozaltı Kaynak Telleri• Tozaltı Kaynak Tozları• ESAB Kaynak Makinaları

Servis ve Yedek Parçaları• ESAB Robot Kaynak Makinaları• Teknik Danışmanlık Hizmetleri• Seminer ve Yayınlar

Kaynak Tekniği Sanayii ve Ticaret A.Ş.Genel Müdürlük ve Pazarlama MüdürlüğüYakacık Altı Köprübaşı MevkiT Ankara Asfaltı No: 41 Kartal/İST. Tel: 374 74 90 (6 hat)PK: 114 Kartal/İSTANBUL Telex: 29259 Ask-Tr Telefax: 353 49 71

Kaynak Tekniği Sanayii ve Ticaret A.Ş. bir Eczacıbaşı Topluluğu kuruluşudur.

Page 5: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

MART/MARCHCilt/Vol.: 30 Sayı/No: 350

M.M.O. adına Sahibi (Fublisher):İsmet Rıza ÇEBI

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü(Managing Editör):Tülay AKARSOY

Yayın Kurulu (Publishing Board):Metin ŞİMŞEKSiyami ESERAtila ÇINAR

Adnan GÜLOĞLUBarbaros TUNCER

Ali Rıza AYKAÇYusuf TEKİN

Reklam Yönetmeni(Advertising Representative):

Nermin ÖZBAKİ

Grafik (Graphist): M.Ertuğrul SAYIN

Dizgi (Type Setting): NorM Dizgi -125 80 26

Baskı (Printing by): Onur Yayıncılık- 230 58 52

Yönetim Yari (Head Office):Sümer Sokak No: 36/1-A

06640 Demirtepe/ANKARATel:23011 66-231 31 65

Baskı Sayısı: 21.500

Tek silindirle çalışacak bir hidrolik kumandalı sisteminhesabı ve projelendirilmesi 5Doç. Dr. İsmail ÇALLIİnce taneli ve yüksek dayanımlıyapı çelikleri 14Prof.Dr. Mehmet YÜKSEL

Sıcak sulu ısıtma tesisai boru hesabıcetvelleri ./• 19Doğan AKÇAKANATLazer ve uygulama alanları 22Rıza GÜRBÜZ

Endüstriyel tesislerin bakım planlamasındayeni bir yöntem: Kestirimci bakımplanlaması 24R.Kubilay KÖSE

AT'na giriş aşamasında yerli otomotivsanayiimiz 32Erman ÖZDAMARSu temini ve atıksu arıtma tesislerindekullanılan bir malzeme olarakpaslanmaz çelik - II 34Mete GERÇEK

Isı enerjisi tasarruf projeleri 39Doç. Dr. T.Hİkmet KARAKOÇ - Fikret ULUAKAY

Söyleşi 44Galip YALMAN

Teknoloji transferinde mühendisin sorumluluğu 48Muzaffer C. KÜLÜR

Işgüvenİiği 49Geçen ayın gündeminden 54Odadan 56

A b o n e K o ş u l l a n : Makina Mühendisleıi Odası'nın Türkiye'deki üyelerine parasız gönderilir. Ayda bir çıkar. Sayısı 1,600.-TL; Yıllık abone 17.500.-TL; 6 aylık abone 8.000.-TL; Mühendislikejitirri yapan öğrencilere% 20 indirim yapılır. Yurt dışı abone 35 ABD Dolan.

R e k l a m F i y a t l a r ı ve K o ş u l l a r ı : ÖN IÇ K A P A K (Renkli): 2.500.000.-TL: I K I N C I K A P A K L A R (Renkli) I7OO.OOO.-TL. A R K A KAPAK (Renkli) 2.900.000.-TL; ARKA IÇ KAPAK(Renkli) 1.500.000.-TL; İÇ SAYFA (Renkli) 1.000.000.-TL; (Siyah-Beyaz) 750.000.-TL; 1/2 SAYFA (Renkli) 750.000.-U; (Siyah-Beyaz) 500..000.-TL; 1/4 SAYFA (Siyah-Beyaz)310.000.-TL; 1/8 SAYFA (Siyah-Beyaz) 200.000.-TL; KOV yukarıdaki fiyatlara ayrıca eklenir. Derginin sayfa boyutları 20x27 cm. 17x24 cm, 17x12 cm 8,5x6 cm boyularında gönderilmelidr.Reklam bedelleri fatura tarihinden başlayarak 1 hafta içinde Yapı Kredi Bankası Yenişehir Şb. 925854-2 Nolu hesaba yatırılır.

Y a z i m K o ş u l l a n : Yazılar daktilo le yazılmış iki kopya olarak, yazının 1W sözcükten oluşan Türkçe ve İngilizce özeti, yazarın kısa özgeçmişi, adresleri ve telefon numaralan ile bitliktegönderilmelidir. Fotoğraflar net ve teniz olmalı, mümkünse negatifi gönderilmeli, sakiller basım için aydınger ya da beyaz kağıda çini mürekkebi ile çizilmelidir. SI birimleri kullanılmalıdır. Özgün veDerleme yazılardaki görüşler yazarına, Çevirilerden doğacak sorumluluk ise çevirene aittir. Gönderilen yazdar başka bir yayın organında yayımlanmam; olmalıdır. Yayın Kuıulu gönderilen yazılarüzerinde gerekli gördüğü düzeltmeyi yapmaya yetkilidir. Dergide yayımlanan yazılara bir dergi sayfası için Özgün ve derleme yazılarda 9.000. TL; Çeviri yazılarda 6.000.-TL net ödeme yapılır.Dargjdeki yazılar kaynak gösterilmek koşuluyla başka yayın organlarında yayımlanabilir.

ANKARA ŞUBESİSOmtr Sokak 36/106440 DamirlapaMnkaraT # (4) 231 80 20

İSTANBUL ŞUBESİb l k M C a d »Ankara l)hanı Kat 4

! 80060 Bayoglu/lslanbulT»l(1)14503 63-145 03 64

: İZMBŞUBESIAi^fnkayaBul. No:l2Kati D.135220 GündojduAkancak - İzmirT«l:(51)2174 68-

TÂÖÂNÂŞÜBEST [BÜRSAŞÛBEST " OİYARBAKfRi Rasat Bay. Man. i Hacılar Mah. Ecalar Sok. BCCGE TEMSİLCİLİĞİ

! Saray ApL Kat 2 No. 6 j Baysal ApL Kal: 4 ! hanoğlu Cad. Ebru Apt.i 01001 ADANA ! 16371 Buna Kal t O.t

Tal (71) 133504 T«i: (24) 21 49 24 - 21 48 34 T* (831) 24167 -22230

TRABZON ~ "~BÖLGE TEMSİLCİLİSİUM Sok. EBA Çar}«ıKal: 4 No: 33 61100TtabzonTel:(031)17769

Page 6: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

SUNUŞ

Dergimizin bu sayısında ODTÜ eski öğretim üyesi ekonomist Galip L. YALMAN tarafından verilen "ÜçüncüDünya'da Borç Bunalımı ve Sanayileşme Politikaları" konulu 28 Ocak 1989 "Cumartesi Söyleşisi"ne yer veriyoruz.Yazar son on-yıllarda ülkemizin de sıcaklığını bir hayli yakından duyduğu gelişmekte olan ya da az gelişmişülkelerde borçlanma olgusu ile sanayileşme politikaları arasındaki ilişkileri ve etkileşimleri irdeliyor.

Yalman söyleşisinde çeşitli etkenlerle 1960'larda azgelişmiş ülkelerin kalkınma çabalarının gündeme geldiğinisöyleyerek 1950-60'ları global olarak karakterize eden doğu-batı çelişkisinin 1970'lerin başlarında bir kuzey-güneyçelişkisine, yani gelişmişlik, az gelişmişlik çelişkisine dönüştüğünü belirtiyor. Ancak sonuçta gelişmiş ülkeleriyakalamada benimsenen modeller başarısız kalıyor ve buna ilişkin şu eleştiriler ağırlık kazanıyor: "Çok ulusluşirketler aracılığıyla, onlarla birlikte oluşturulan sanayileşme biçimi gerçek kalkınmada ve sanayileşmedeazgelişmişlerle gelişmişler arasındaki farkın kapanmasında değil, aksine bu farkın giderek artmasında işlevselolmaktadır."

Giderek ağırlaşan ödemeler dengesi sorunlarını aşmak amacıyla 1970lerde hızlanan bir şekilde sürdürülen, ihracatayönelik sanayileşme modeli ağırlık kazanıyor. Güney Kore, Brezilya, Tayvan gibi ülkeler salt kendi iç pazarlarıiçin değil, bölgeleri ve giderek de dünya pazarları için üretime başlıyor. Vurgulanması gereken bir nokta budönemde bu ülkelerin, teknolojilerini esasen ithal etmek ya da lisans anlaşmaları vb. yöntemlerle sağlamak zorundaolmaları. Hem kendi iç sanayine derinlik kazandıran, hem de ihracata yönelme aşamasına geçen bu ülkeler varolanfonlardan en çok yararlanarak, bir iki istisna dışında, 1980'lerin en borçlu ülkeleri olarak beliriyor.Yalman'in bu noktadaki saptaması bizce altını çizmeye değer önemde. "... Zaire, Peru gibi ülkeler var ki 1977'yegelindiğinde bu ikisi Türkiye'den önce borçlarını ödeyemez noktaya geliyorlar... Bu o fonların ülke içinde nasılkullanıldığı, hangi alanlara kanalize edildiği sorusunu da gündeme getiriyor. Demin söylediğim sanayileşme veilerleme, daha ileri aşamalara geçiş için (kredileri) yatırıma kanalize eden ülkeler olduğu gibi, (bunları) tamamen kısavadeli ödemeler dengesi açıklarını kapamak amacıyla kullanıp dolayısıyla üretken yatırımlara dönüştüremeyen ülkesayısı da az değil. Dolayısıyla gelen sermaye nitelik itibariyle kısa vadede azami kar amacı güden spekülatif amaçlısermaye oluyor. Yani bir kısım ülkede doğrudan yabancı sermaye yatırımları gerçekleşirken, bir kısım ülkede portföyyatırımları denilen türde... bu tür yerlere gidiyor ve (Arjantin güzel bir örnek) çoğunlukla o ülke vatandaşlarınınaracılığıyla tekrar yabancı bankalara geri dönüyor; bu sefer saik değiştirerek diğer bir ifadeyle (dışarıya) sermayekaçışının aracı da oluyor..."

Türkiye "borç yiğidin kamçısıdır" sloganını yaşamakta olduğumuz yılların ekonomi politikalarının ekseni halinegetirmiş olup, daha da kamçılanma arayışlarını sürdüren "en yiğitlerin" başlarında geliyor. Ülkemizin 1980'lerde borçâdeme bakımından olumlu bir görüntü verdiği söyleniyor ise de şimdiye kadar alınan kredilerin verimsiz harcamalarve borç ödemede kullanılmanın ötesine geçemeyip kalkınma amaçlı kullanılmadığı gün gibi ortada. Yaşamıngerçeklerine ulaşmada bilimsel yöntemlerin resmi düzeyde tozlanmış raflara kaldırıldığı artık yaygın ve haklı birkanı. Belirli koşullarda başvurulması gereken deneme-yamlma yöntemi ise ekonomik politik faaliyetlerimizin temelyöntemi hâline gelmiş, ancak bir farkla ki deneyimfaktörü körelmiş ve yanılmak-için-deneme haline dönüşmüş. İştedüşünürlerin ve uzmanların haklılığı sınanmış uyarı ve önerilerine karşın tutarsız politikaların ya da politikasızlığınacılarını bütün toplum ile birlikte en yakından duyumsayan sanayinin yetkili ve etkili ağızları Banka ve EkonomikYorumlar dergisinin Ocak sayısında bu durumu şöyle dile getiriyorlar.

"Son zamanlarda yapılan birçok yatırımı ben sanayiden kaçış olarak değerlendiriyorum. Bu villalar, binalar, hanlar,oteller... Artık eskiden olduğu gibi kişiler sanayiye yatırım yapmayı düşünmüyorlar." "Yabancı sermayeyekategorik olarak karşı değilim. Ama gelip yeni istihdam sahaları yaratsın, yeni teknolojiler getirsin, yeni yatırımlaryapsın. Oysa yabancı sermaye kurulu tesislere ortak olmaya geliyor. Ben Türkiye 70 sente muhtaç iken biriktirdiğimdövizlerle, getirdiğim makinelerle bu sanayii kurmuşum. Şimdi 'ben yiyemedim sen ye' diye başkasına ikram etmekistiyorum. Bu bana çok ağır geliyor..." "Siz muhtaç olduğunuz bir dönemde, zayıf olduğunuz bir dönemde pazarlığagiriyorsunuz. Pazarlıkta çok zayıfsınız. Müzakere gücünüz, dayanma gücünüz en alt düzeye inmiş..." İstanbul SanayiOdası Meclis Başkanı İbrahim Bodur ise şöyle söylüyor (6 Şubat 1989 Cumhuriyet) "Uygulanan ekonomik politikasonucu yabancı sermayenin kurduğumuz sanayi kuruluşlarına belli bir program içinde sahip olmaya çalıştığınıüzülerek müşahede etmekteyiz. 30 yıldır başarıdan başarıya koşan işletmeler dar boğaza girmişse bunun sorumlusubizi yönetenlerdir.."

Bu alıntılar Türkiye'nin borç unsurunu sanayileşme ve ilerleme yönünde kullanmada oldukça başarısız olduğunugösteriyor. Türkiye çok geç kalmadan sanayileşme- gelişme yolunda bilim ve teknolojinin yaratılması çalışmalarınagirmek, tutarlı bir araştırma-geliştirme politikası belirlemek zorundadır t

Yayın Kurulu

Page 7: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Tek silindirle çalışacakbir hidrolik kumandalısistemin hesabı veprojelendirilmesi

Doç. Dr. ismail ÇALLIKocaeli Müh. Fak. Makina Müh. Böl.

Endüstriyel hidrolik makina mühendisine makinasımdüzenlemek ve yapım ideallerini gerçekleştirmek için tamanlamı ile yeni imkanlar açmaktadır.Daha önceleri birçok fonksiyonun oldukça masraflı olanmekanik araçlar ile çözümü, bugün basit ve oldukça duyarlıbir tarzda endüstriyel hidrolik yardımı ile gerçekleştirmekmümkündür. Bunların yanında endüstriyel hidrolikuygulayıcıya makinasının daha iyi ve daha kolay kullanmave daha büyük çok amaçlı avantajlar sunmaktadır.

Industrial hydraulics is defınitely providing newopportunities to realize creating ideasfor users. in orderlo carry out numerous functions by previous mechınicalequipment were relatively expensive solutions, butloday it can be solved simply, cheaply and defınitely byassistance of ındustrial hydraulics.An applicable sample case has been presented throughthe references given in the end ofthe anide.

değerde olduğu gayet açık bir şekilde görülecektir. Proje vehesaplar için çevre koşullarının yanında fonksiyon akışınınteknik doneleri önem taşımaktadır. Bu görev yazılı veyagrafik olarak verilmelidir.

Fonksiyon akışı teknik doneleri sırası ile,- Yol zaman diyagramı- Durum-Adım diyagramı- işletme elemanlarının durum şeması-Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston

hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann ve sürelerininçizelgesi şeklinde belirtilmelidir.

FONKSİYONUN AÇIKLANMASIYatay düzenlenecek bir takım taşıyıcı, bir hidrolik

silindir yardımı ile çalıştırılacaktır. Silindirin elektro-hidrolik kumandasının aşağıdaki şekilde olması istenmekte-dir. Örnek olarak bir planya tezgahı ile bir hidrolik pres tez-gahı düşünülebilir.

1) Boşta hızlı ileri hareket (Hİ).2) îş ilerlemesi veya paso (Iî).3) Boşta hızlı geri hareket (HG).4) El ile parça değiştirme amacı ile 15 saniye durma

süresi.5) Tehlike anında her bir harekette durma istenmekte-

dir.Kuvvetler, hızlar ve ilerlemeler için de çizelge l'deki

değerlerin kullanılması istenmektedir.Silindir boyutları ya alışılagelmiş olduğu gibi

işletme basıncından gidilerek veya normlaştırılmış silindirboyutlarından gidilerek seçilir.

İlk aşamada normlaştırılmış silindir boyutlarındangidilerek; piston çapı dj = 50 mm, piston kolu çapı d2

= 25 mm ve piston stroku ise h = 320 mm kabul edil-miştir.

HİDROLİK DEVRENİN PROJELENDİRİLMESİBaşlangıçta çift etkili bir silindirin elektro-hidrolik

kumandası için 4/2 (Dört yollu iki konumlu) bir yön dene-tim valfı (YDV) yeterlidir. Şekil 1 .'de çift etkili hidrolik bir

Burada basit tek silindirli bir hidrolik sistemin de-taylı açıklaması, hesabı ve çizimi yapılacaktır. Pratikte bu-kadar ayrıntılı hesap yapılmaz. Eldeki nomogram ve hidro-lik hesap cetvellerinden yararlanılarak sonuca gidilir. Hesap-lamanın sonucunda pompa işletme gücünün ekonomik bir

Çizelge 1. Hareket

Kuvvet F (daN)Hız v (m/dak)İlerleme h (mm)

Karakteristikleri.

HEUİLERÎ

Hi1007,5200

PASO

İt900

0,25120

HIZLI GERİ

HG100

10320 Şekil 1. Çift etkili hidrolik bir silindirin yön denetimi için

kullanılan orta konumu olmayan 4/2 YDV hidrolik planı.

MÜHENDİS VE MAKİNA :İLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 8: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IIIIIIIIIIIIIIIIIIIW lllllllllllllllll

silindirin yön denetimi için önce orta konumu olmayan4/2'li" bir YD V'li görülmektedir.

Tehlike anında (NOT-AUS) her bir hareketin durdu-rulma fonksiyonunun gerçekleşmesi için yağ hattından birkesme veya kapama gereklidir. Bu durum R hattında 2/2YDV vasıtası ile veya uygun orta ayar konumlu (Kesmelisıfır veya nötr konumlu, fakat daha iyisi sirkülasyonlu nötrkonumlu) 4/3 YDV ile sağlanır. Bu durum Şekil 2.'degösterilmiştir. Böylece 4/3 YDV yardımı ile (Nötr konumdasirkülasyonlu) biten piston strökundan sonra valf orta konu-ma ayarlanarak (getirilerek) çalışan hidrolik pompayarağmen çevrim basmçsız oluşur. Hızlara kumanda etmekiçin genellikle akış valflerinden yararlanılır. Örnek olarakböyle bir valf kısma valfı olabilir. Bu valfi P, R A veya Bhattına monte etmek olasıdır. Böylece ilerleme ve geristroklarında bir yavaşlama sağlanabilir.

Şekil 2. \f7> YDV'nin sirkülasyonlu-nötr konumlu tipi ilebiten piston strökundan sonra basınçsız bir çevrimi.

Yalnızca ileri hareketin yavaş olması istenirse, gerihareket sırasında kısma valfi, paralel bağlanan bir kesmevalfı (Tek yönlü valf TYV veya çek valf) aracılığı ile ta-mamlanmalıdır. Bu durum için daha uygun çözüm kısmalıtek yönlü bir valfin (KTYV) kullanılmasıdır. Böyle birkısmalı TYV ya A hatuna veya B hatuna bağlanır (Şekil3).

Böyle bir valfı A hattma (Primer veya birincil ku-manda) bağlamak ile Stick-Slip etkisinin yani etmeli birsarsıntının oluşacağını unutmamak gerekir. Bu etkidenkaçınmak için devre bir emniyet valfi ile donatılır.

Böyle bir valfin B hattına (Sekonder kumanda)bağlanmasında ilk çözümde ek olarak gereken basınç emniy-et valfinden vazgeçilir. Çünkü kısmalı tek yönlü valftcn(KTYV) akıştaki basınç düşümü yeterli karşı koymayısağlar (Şekil 3).

a " ı

A

P

0

L

B

R

J

b " b

I

Şekil 3. Kısmalı tek yönlü bir valf (KTYV) yardımı ileikincil (Sekonder) kumanda şeması.

STICK-SLIP ETKİSİ (ANİ KAYMA)Bu etki, pistonun ağır hareketinde kendini gösterir.

Burada piston ile silindir arasında ortaya çıkan yapışmasürtünmesi piston hareketindeki etkili kaymasürtünmesinden daha büyük olmaktadır. Bu durum önceliklesızdırmazlık elemanına göre, kayma sürtünmesinden çokbüyük bir yapışma sürtünmesi olarak kendini gösterir. Pis-ton önce yapışma sürtünmesini yenmek için gereken dahayüksek basınç ile etkilenir. Böylece piston hareketibaşlangıcı şiddetle hızlanır (ivmelenir) ve aynı anda basınçdüşer. Buradan pistonun hızı azalır ve sonunda durur. Bura-dan da yapışma sürtünmesi kuvveti tekrar üstün gelir v.b.bu yüzden meydana gelen pistonun sarsıntılı hareketi ol-dukça büyük işletme rahatsızlığı oluşturur.

Her iki tarafı yağ basıncı ile etkili ve hızlı ilerlemelibir devrenin uygulanmasında ortaya çıkan sürtünme kuvvet-inin tek etkili silindire göre oldukça daha büyük olduğunadikkat edilmelidir. Şekil 4.'de düşünülen bir model üzerindeStick-Slip etkisi aşağıda olduğu gibi açıklanabilir:

Düşük dönme sayılan ile ağır hareket sınırlarındanmeydana gelen bu olay itmeli bir sarSıntı veya ani bir kay-ma oluşturur. Fizikten bilindiği gibi üst üste bulunan ikicisim arasındaki yapışkanlık veya hareketsiz durumdakisürtünme, kayma sürtünmesinden daha büyüktür. Bu durumdoğrusal veya dönme hareketi yapan bir motorda birbirinegöre hareket eden parçalar için de geçerlidir. Şekil 4.'degörülen prizmatik bir cisim pürüzlü bir taban üzerinde bu-lunmaktadır. Bu cismin bir yüzünde serbest duran bir yay veyaya v hızı uygulanarak cisim hareket ettirilecektir. Önceyay bastırılacak ve bu baskı kuvveti sürtünme kuvvetineyener yenmez, cismi hareket ettirecektir. Bu anda sürtünmedirenci yavaşça azalar ve yayda oluşan kuvvet fazlası cisminhızlanmasını sağlar. Hızlanma kuvveti büyüdükçe cisminhızı serbest yaya uygulanan sabit v hızı üzerine çıkacaktır.Böyle yay boşalacak, itme kuvveti azalacak ve bu azalmasürtünme kuvveti değeri altına düştüğünde cisim

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 9: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Liıııııııııııtmıuııııııııııııııııtıınıııııııııııtı lllllllllllllll

Kaym

a H

ızı

-Zaman

Sürtünme Direnci

-Hidrolik motorların yutma debileri (cm3/dönme) vemaksimum dönme momenti (daNm)

- Borularda dış çaplar ve et kalınlıkları (mm)- Hortumlarda iç çaplar (mm)

Bütün bu değerler hesaplar sonucu seçilmelidir. Hesaplardakullanılacak harflerin anlamlan aşağıya çıkarılmıştır.

ÇALIŞMA SİLİNDİRİNİN YÜZEY HESABIÇift etkili bir silindir kullanılacağından, piston kesi-

di, piston kolu kesidi ve piston halka kesidinin hesaplan-ması gerekir.

Aj = («. d2(/4 = JC.52/4 » 20 cm 2 bulunur

Şekil 4. Stick-Slip etkisi için düşünülen model.

veyavaşlayacak ve duracaktır. Tekrar yay yüklenecekböylece aynı olay tekrarlanıp duracaktır.

Şimdiye kadar elde edilen çözüm, problemin an-latımına uymamaktadır. Çünkü ilerleme kursunda (Strok)hızlı ilerleme (Hl) fonksiyonu yoktur., Zaman, zamanKTYV'nin yanında hızlı ilerleme için 2/2 veya 4/2YKV'leri yardımı ile Hî sağlanır. Böylece yükten bağımsızsabit paso (İş ilerlemesi) hareketi isteği, kısmalı tek yönlüvalfın (KTYV) bir akis. denetim valfı ile yer değiştirmesiylesağlanır. Bu devre Şekil 5.'de görülmektedir.

Piston Kesidî

Piston Kolu Kesidi = (w.d| )/ 4 = JC.2,52/4 - 5 cm2 dir.

Piston Halka Kesidi ise A3 = Aj - A2 = 20 - 5 = 15 cm bulunur.

TEORİK BASINÇLARSürtünmeler dikkate alınmadan hesaplanacak

basınçlar teorik basınçlar olacaktır. Piston iş ilerlemesi,hızlı ileri hareket ve hızlı geri hareket durumları içinkarşılaşılacak kuvvetler farklı olduğundan elde edilecek teo-rik basınçlar da farklı olacaktır. Bunlar;

Hızlı ileri durumda

İş ilerlemesinde

Hızlı geri harekette

Şekil S. Bir 2/2 (îki yollu, iki konumlu) selenoid (Mağnet)valf yardımı ile akış denetimi yapılarak hızlı ilerleme (Hl)sağlanması (Burada 4/2 valfinin iki bağlantısının körlendiğigörülmektedir.).

HİDROLİK DEVRENİN HESAPLANMASIKesinleşen hidrolik devre planlarında tam olarak be-

lirlenen teknik bilgiler hidrolik devre elemanlarına ak-tarılmalıdır. Bunlar aşağıda olduğu gibi özetlenebilir.

-Basınç valfleri ve basınç anahtarlarındaki basınçlarayarlanmalı (bar)

- Pompalardaki debiler (lt/dak), İşletme dönmesayısı (d/dak) ve elektrik motorunun gücü (kw)

- Yağ depolarının hacmi (İt)- Çalışma silindirlerindeki piston ve piston kolu

çapları ile maksimum kursları (mm)

^HltrT

' Hth =

j = 100/20 = 5 bar,

= 800/20 = 40 bar,

= F H G 6 A 3 = 100/15 = 6,6 bar'dır.

Q H l t h = Al °Hİ =

Q j l t h = Aj CJJ = 20.0,25/10

1 5

0,51t/dak

TEORİK DEBİLERKaçak kayıpları göz önünde bulundurulmadan

hesaplanacak debiler aynen basınçta olduğu gibi teorikdebiler olarak tanımlanır. Debi birimini (lt/dak) elde et-mek için Q = A.c/10 eşitliği kullanılır. Bu eşitlikte A,cm2, C cm/dak alınmalıdır. Bu durumda debiler;

Hızlı ileri durumda

İş ilerlemesinde

Hızlı geri harette

olarak hesaplanır.

HİDROLİK DEVRE ELEMANLARININ SEÇİMİDevre elemanlarının tek tek seçimi için en büyük de-

binin oluştuğu devre göz önünde bulundurulmalıdır. Gerihızlı ilerleme anında en büyük debi miktarı ortaya çıkar.Şekil 4.'de görüldüğü gibi hidrolik pompadan kısmalı tekyönlü valf (KTYV) üstünden piston kolu kısmından silin-dire Qppe = 15 lt/dak'lık bir debi gelmektedir.

Piston yüzey alanları oranında, piston kolu olmayankısımdan daha fazla debi geçeceği açıktır. Yani;

<p = Aj/A3 yazılır ve Q = (Aj/A^ O = (20/15).15,

Q = 20 lt/dak elde edilir.

Bu maksimum debiye uygun şu elemanlar seçilir:Direk Kumandalı Basınç Emniyet Valfı (BEV) NG 10Elektrik Uyarılı 4/3 Yön Kontrol Valfi (YKV) NG 10Elektrik Uyarılı 4/2 Yön Kontrol Valfi (YKV) NG 10Serbest Dönüş İçin Kısmalı Tek Yönlü Akış Denim Valfı NG 10

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI : 350 MART 1989

Page 10: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

llllllllllllllllllllllllll

S E M B O L L E R

VS.A2.A3

Fll' FHİ' FH3

Shll'hHl'hHG

Ln

PII-PHI-PHG

P1.P2-P3

P II' P Hİ- P HG

Q I I ' Q H İ ' Q H G

«V^et

Fb

'ıı^Hı-HHG-'PD

VV I I ' V Hİ' V HG

V e tV thV 1 - V 2 e tV 1«h' V 2thC II' C Hİ- C HG

w r> W R w s

APA.APB,APp.APR

A P R VAPRV

2AP 1 5

^ P 2 0AQ,|.AOH|,AQHG

A V I I - A V H İ ' A V H G - A V P D

V»hT|t

95L

x>

(cm2)

(mm)

(mm)

(daN)

(m/s2) -

(mm)

(m)

(d/dak)

(bar)

(bar)

(kw)

(It/dak)

(It/dak)

(It/dak)

(-)

<»)

(İt)

( » )

(cm3/devir)

(cm /devir)

(cm3/devir)

(cm3/devir)

(m/dak)

(m/s)

(bar)

(bar)

(bar)

(bar)

(bar)

(It/dak)

(İt)

( - )

«-)

( - )

(kg/m3)

(-)

(çm2/s)

Piston, piston kolu ve piston halka alanı

piston ve piston kolu çapı

Basınç, dönüş ve emme hattı boru iç çapı

İş ilerlemesi, hızlı ilerleme ve geri hızlı ilerlemede etki

eden kuvvet

Yerçekimi ivmesi

İş ilerlemesi, hızlı ilerleme ve geri hızlı lerieme piston

kursu

Boru hata uzunluğu

Dönme sayısı

İş ilerlemişi, hızlı ilerleme ve hızlı geri ilerlemede teorik

basınç

Hidrolik akümülatördeki şarj, en düşük ve en bûyûk

basınç değerleri ~

İş ilerlemesinde, hızlı ilerleme ve geri hızlı ilerlemede

işletme gücü

İş ilerlemesi, hızlı ilerleme ve geri hızlı ilerlemedeki

gerçek debi

1 ve 2 nolu hidrolik pompaların gerçek debileri

Akümülatör ile ortalama pompa debisi

Reynolds sayısı

İş ilerlemesi, hızlı ilerleme, geri hızlı ilerleme ve parça

değiştirme zamanı

Depo hacmi

İş ilerlemişinde, hızlı ilerleme ve geri hızlı ilerlemede si-

lindire dolan hacim

Hidrolik pompanın gerçek hacmi

Hidrolik pompanın teorik hacmi

1 ve 2 nolu hidrolik pompaların gerçek hacmi

1 ve 2 nolu HPların teorik hacmi

İş ilerlemesinde, hızlı ilerleme ve geri hızlı ilerlemedeki

piston hızı

Basınç, dönüş ve emme hattında mûsade edilen yağ

hızı

A, B, P ve R hattındaki basınç kayıpları

Akış kısıdamalı TYV deki basınç kaybı

Adan Rye 4/3 YKV'indeki basınç kaybı

15 It/daklık debide basınç kayıplarının toplamı

20 It/daklık debide basınç kayıplarının toplamı

Pompanın teorik debisi ile ortalama debi arasındaki fark

İş ilerlemesi, hızlı ilerleme, hızlı geri ilerleme ve parça

değiştirme zamanı sırasında dolma ve boşalma hacimle-

ri arasındaki fark

Hidrolik pompanın volimetrik ile hidrolik verim

Hidrolik pompanın toplam verimi

Piston yüzeyler oranı

Hidrolik yağın yoğunluğu

Sürekli yük kayıp katsayısı

Hidrolik yağın kinematik viskozitesi

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1980

Page 11: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

BORU ÇAPI HESABIHidrolik devre elemanları arasında kullanılacak boru-

larda basınç kayıplarını sınırda tutmak için ve boru boy-larını gereğinden uzun seçmemek için; emme, basma vedönüş hatlarında seçilecek izin verilen hızlar basıncabağlıolarak çizelge 2'de olduğu gibi seçilebilir.

Çizelge 2. Emme basma, ve dönüş hatları için izin verilenhızlar.

Emme

Basınç

Dönüş

hattında

Hattında

Hattında

Wg = 0,5 - m/s

P(bar)0-1010-2525-5050-100100-150150-200200-300wR = 2 m/s

wB (m/s)33.544,555,56

Basınç Hattı Boru Çapı Hesabı (4/3 YKV'ninP bağlantısına kadar)

Çapın (mm) elde edilmesi için, Q lt/dak ve wB m/salınmak suretiyledD=10.V(4.Q)/(6.p.wB)=10.7(4.l5)/(6.p.3), dD=10,3 mm

bulunur. Bu eşitlikte debi Q = 15 lt/dak ve boru içindekiyağ hızı basınç değeri göz önünde bulundurularak wB=3m/sseçilir.

Basınç ve Dönüş Hatları Boru Çapı Hesabı (4/3YKV'nin A ve B bağlantısına kadar)

Hızlı ileri gidişte A, hızlı geri gidişte B basınç hattıolarak çalışırken pompa debisinin Qppe = 15 lt/dak miktarıakar. Böylece hatun iç çapı yukarıda olduğu gibi dD = 10,3mm olur (Şekil 6).

A ve B dönüş hattı olarak düşünüldüğünde pompadanfarklı debi miktarları gelir. Şöyle ki;

A Dönüş Ham : Q ppe = (20/15). 15. Q p p e = 201t/dak

A Dönüş Hattı: (i/j). Qppe=(15.15)/20. Q p p e = 11,25 lt/dak

bulunur. Böylece ilgili boru iç çapları;

A durumunda : dR = 10. V (4.20)/(6.p.2), ~dR = 14,7 mm

B durumunda : dR = 10. ?(4.11,25)/(6.p.2) , dR = 11 mm

bulunur.

Dönüş Hattı Boru Çapı Hesabı (4/3 YKV'nin Rbağlantısına kadar)

En büyük debi hızlı geri gidiş sırasında oluşur(Q = 201t/dak).

Böylece boru iç çapı;

dR=10>/(4.20)/(6.p.2),

d n = 14.7 mm bulunur,

Boru hattındaki çalışma basıncı ilgili boruların etkalınlığını belirler. Seçilen boru sistemi Şekil 7.'degörülmektedir.

Şekil 6. ve A ve B bağlantılarının basınç hattı kullanıldığıdurum.

ı-l

*CM

#CM

TYU k/2 YKU

12*1

4/3 YKV

CM

in

*in

Şekil 7. Gerçek boru çapı ve et kalınlıkları. Örneğin18xl,5'tan, dış çapı 18 mm ve et kalınlığı 1,5 mm olan birboru anlaşılmalıdır.

BASINÇ KAYIPLARIBu örnekte en büyük kaybın hızlı geri harette (HG)

ortaya çıktığı söylenebilir. Hızlı geri hareket sırasında,bütün dirençlerin toplamı (Hidrolik elemanlar ve boru di-rençleri ile silindirdeki sürtünmeler, ayrıca hızlı geri hare-ketteki v.b.) pompaya karşı gerçek basıncı oluşturmaktadır(Şekil 8).

Q = 20 U/dak'lık debide eleman ve borulardaki di-rençlerin hesabı aşağıdaki gibi yapılır:

EAP20 = APR + AP4/3 YKV(A-R) + ^A'

APR = X. (L/D), g. (w2/2).10 (bar),

Re = (w d) /(D). 103 = (2.15)/(35).1O3, Re = 857

olarak bulunur.

X = 64/Re = 64/857. 1 = 0.07

Burada

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 12: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

i?.. i'.(

v=35 cm2/s, L=lm, w=2 m/s, d=15 mm ve g=900 kg/m3

Alınmıştır. Böylece

APR = (0.07)(l)(0.9)(22(10)

APR = 0.085 bar bulunur.

Şekil 8. Devre Özerinde dirençlerin gösterilisi.

4/3 YKV için oluşan basınç kaybı imalatçı firmaların kata-loglarında verilir, böyle bir katalogtan bu valf için basınçkaybı AP^.yKVfA-R) = 1^° b a r o l a r a k t e S D İ t edilmiştir.APA basınç kaybı L = 2 metre kabul edilerek APA = APR

2 = 0.17 bar bulunur. Böylece EAp20=0.085 + 1.3 + 0.17,,

ZAP2o = 1 *^ D a r o'arafc hesaplanır.

Sonuç olarak boru hatlarındaki basınç kayıplarınınoldukça duyarlı hesaplandığı görülmüştür. Fakat hesaplaroldukça zaman almıştır. Uygulamada kısa boru boylan ih-mal edilir. Bunun için diyagram veya monogramlardan ya-rarlanılır ve emniyet faktörü ile çarpılarak sonuca erişilir.Valflerde ve dirseklerde oluşan kayıplar imalatçı firmalarınverdiği çizelgelerden seçilir.

Bütün basınç kayıpları toplamının dana büyüğü pis-ton yüzey alanları oranı göz önünde bulundurularak Şekil8 .'de görüldüğü gibi piston kolu tarafından ortaya çıkmasıgerekir. £Ap20'deki basınç kaybı ile birlikte pistonun bellibir yük altında hızlı geri hareketi sırasında piston silindirsürtünmesi de dikkate alınarak,

q>ZAP20 + ( P n o t l A i P - (20/15). 1,56 + 56,6/0,8)

= 10,31 bar bulunur.Eşitlikte silindir verimi T\SÜ = 0,8 kabul edilmiştir.

Burada ayrıca hızlı geri harekette pompadan silindirgirişine kadar boru ye diğer elemanlarda ortaya çıkan basınçkayıplarının da hesaplanması gerekir. EAP15 hattındakibasınç kayıpları; ,

1 5 = A P R V + APB + A P 4 ) 3 + W V ( p . B ) + APp

eşitliğinden bulunur. Bu eşitlikte AP R y = 2 bar ve

^P4/3-WV(P-B) = W b a r olarak imalatçı firmanın kata-

logundan okunmuştur. APg basınç kaybı w = 3 m/s,

d = 10 mm ve v = 35 cm2/s alınıp Re-Sayısı hesaplanarak1 yük kayıp katsayısı bulunur. Böylece basınç kaybı he-saplanmış olur. Re = (w.d/v).103 = (3.10/35). 103, Re =857, \ - 64/Re'den X * 0,07 bulunur.

APg = (0,07.2.0.9.32.10)/(10.2), APg = 0,64 bar

hesaplanır.

APp = APg. 03 yazılarak APp = 0,32 bar bulunur.

Bu basınç kaybında L = 1 metre kabul edildiğinden APg

basıncı 0,5 ile çarpılmıştır.Basınç kaybının tamamı ise;SAP1 5 = 2+0,64+0,9+0,32, AP J 5 = 3,86 baıMır.Böylece geri hızlı hareketti gerçek basınç;p H G e t = < P £ A P 20" ^HGtlP ^s iP " ^^15» pHGet

= 14,17 bar olarak hesapların-.Böylece hızlı ileri, hızlı geri ve iş ilerlemesindeki

etken basınçlarHızlı ileri ve hızlı geri harekette PHle^HGet 0 * 1 ^

bar,

îş ilerlemesinde Püe^CPilth^siP' p l l e t = ^ bar"0"11'Bu ilerlemelerin zamanı dikkate alınacak olursa,h stroku (mm), piston hızı c (m/dak) alınarak t za-

manı t = (h/c) (6/100) eşitliğinden saniye olarak hesapla-nabilir. Böylece;Hızlı İleri Hareket İçin: t^ « (200/7,5) 0,06 tHj = 1,6 s,

Hızlı Geri Hareket için: t H ( J = (320/10) 0,06, t H ( J =l,9s,

1} İlerlemesi İçin : tjj - (120/0,25)0,06, tjj « 28 t ve

Parça Değiştirme İçin : t p D , , t p D = 15 s

olur.Böylece makinanın toplam süre birimi, bütün hare-

ketli süre ve durma sürelerinin toplamınaSt = tjrj+-tfl+tHQ!=tpD, St = 46,5 saniyeye eşittir.

İŞLETMEDEKİ DEĞİŞİMİşletmedeki değişim herşeyden önce maksimum

basınç ve debiye, ayrıca da zamana bağlı olarak belirlenir(Şekil 9 ve Şekil 10).

SABİT DEBİLİ BİR POMPA İLE İŞLETMEp == 50 bar maksimum işletme basıncı göreli olarak

düşük bir basınç değeri olduğundan hidrolik sistem için dişlipompa seçmek uygun ve ekonomik olacaktır. Pompanın de-bisi : = 15 lt/dak, dönme sayısı n = 1450 d/dak ve volimet-rik verim T)V = 0,95 kabul edildiğine göre pompanın her birdönüşü için Vç t hacmi,

Vet = (Q.105)/(n.nv), Ve t = 15.1OS)/(145O 0,95)

e t

cm3/dönme

olarak bulunur. Pompayı döndürecek elektrik motorunun

10 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 13: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII1IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIRIIIIIIIIIIIH

p (bar) 50

1T\

Şekil 9. Çalışma süresi sırasında basınç değişimi.

gücü ise bilindiği gibi P = p.Q (Watt) eşitliğinden bulunur.Gerekli birim dönüşümleri yapılarak Q (lt/dak), P (bar)alınması yoluyla güç d

P =(p.Q)/(6.Tit), P=(50.15)/(6.83), Tit=0,83 (kabul)

P = 1,5 kwolarak hesaplanır. Şekil 11 ."de hidrolik pompanın devredekipozisyonu verilmiştir.

p=50 har

iQ = 15 lt/dak

n = 1450 d/dak

J « \J_J/ U = 60 litre

1

Şekil 11. Sabit debili pompanın işletme değerleri ve devre-deki şematik gösterilişi.

YAĞ DEPOSU HESABIDepo hacmi için uygulamada aşağıdaki eşitlik kul-

lanılır:V = (3-5) Qt (İt), t=l kabul edilirse depo hacmiV = 45-75 litre bulunur. Buradan da V=60 litre kabul edilir.

ARD ARDA (SERİ) BAĞLI ÇlFT POMPALIİŞLETME

Bu şıkta sisteme aynı özellikte iki adet diglipompa takılıyor. Şekil 12.'de görüldüğü şekilde pompa-lar sisteme ya sıra ile yağ sevk edecek veya biri diğerinizaman zaman tamamlayacak biçimde düşünülmüştür.

Daha önce de belirtildiği gibi aynen debilerde olanfark, basınçlarda da (Hl), (II), ve (HG) sırasında ortaya çıkar.Bu fark

Qfflet = ^HGet = 1 5 ^^ PHlet = PHGet = 1 5 b a r v e

Qjj e t =0,5 lt/dak, P j t e t = 50 bar'dır.

Genel olarak iş ilerlemesinde küçük debi veren pom-panın işletmeye alınması önerilir. Böylece; Q\fa = 0,5 İt/

Q (lt/dd :)

15 15

İD 20 30 1.0 I 50 Zaman (s)

99.f, rı.s 46.5

Şekil 10. Çalışma süresi sırasında debi değişimi.

^ ve Qlth+Q2th = 15 lt/dak kabul edilsin. Şimdi de pom-

pa debi hesabı yapılacak olursa,1. Pompa: 0,5 lt/dak teorik debi, 1450 d/dak dönme

hızı ve 0,95 volimetrik verimi olduğu kabulü ile pompanınherbir dönüşü için hacmi,v l th = (Qith- ıo5y(n-hvX V l t h = 0,37 cm3 /dönme bulunur.

Etken hacim

V l e t = 1 cm3/dönme seçilsin. Buradan Q l e t = V l e t n.r|vlO'^

eşitliğindenQ l e t = 1,3 lt/dak hesaplanır. Böylece Q 2 t n = 15 - Q l e t ,

Q 2 t h = 15-1,3

Q 2 t n = 13,7 lt/dak bulunur.

Q

1D,

«7

-

g

1 It 6 t.

Şekil 12. Debilerin durumua)Önce 1. hidrolik pompa.sonra 2.hidrolik pompa işletmede,b) Önce 1. ve 2. hidrolik pompalar, sonra 2. hidrolik pompaişletmede.

2. Pompa: Bu pompanın teorik hacmi V^^ =

(Q2th.105)/(n.r|v) cm3/dönme Q 2 t h = 13,7 lt/dak, v = 1450

d/dak ve T|v = 0,95 kabul edilerek,

V2 t l ı =10 cnr/dönme bulunur. Etken hacim ise V 2 e t = 11

cm3 /dönme kabulü ile 2. pompanın etken debisi Q 2 e t =15

lt/dak olarak hesaplanır. Böylece hesaplar sonucu bir debifazlalığı oluştuğu görülür. Ard arda bağlı iki pompadanoluşan sistemin hidrolik devre şeması Şekil 13.'degörülmektedir. Sistemde iki pompa ve iki adet emniyet valfıvardır. 2 no'lu pompanın basınca bağlı olarak devreye giripçıkabilir olduğuna dikkat etmelidir.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 11

Page 14: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

p=50 bar

O

p=15bar

"ÂÂB

^(M)n=/45Od/cfe7/<-

Şekil 13. İki pompalı hidrolik devre. Qj debisi basınca

bağlı olarak devreye basılır veya depoya basınçsız döner.

isletme Gücü: Burada bir pompalı işletmeden farklıolarak işletme gücünün hesap edilmesi gerekir.

1) Hızlı ileri (Hî) ve hızlı geri (HG) hareket içinişletme gücü,

p Hl = PHG = (Olet+ Q2et)pHOet'<6-n ı) 0"»). Q l e t = 1,3 lt/dak

QİZet ~ ı s l t / d a k> PHGet = ı s b a T v e Tl t = 0 8 2 (kabul) alınarak

PH j = P H G = (15 + 1,3). 15/(6.82), PHj = P H G = 0,5 kw bulunur.

2) 1; İlerlemesinde (11) işletme gücü, PJJ = ( Q l e t Pj[et) / (6.ht)

Qj e t m 1,3 lt/dak, Pjje t = 50 bar, ut •> 0,80 (Tahmin) alınarak,

PJJ = (l,3.50)/(6.80), PJJ = 0,14 kw bulunur.

Böylece pompalan döndürecek elektrik motoru gücüP = 0.55 kw olarak seçilir.TEK POMPA VE HİDROLİK AKÜMÜLATÖRİLE İŞLETME

Hidrolik akümülatör veya biriktirici bilindiği gibi,pompadan gönderilen basınçlı yağı bünyesine alarak bellibir basınç altında tutmak ve gerektiğinde tekrar devreyegöndermek için çoklukla kullanılan bir hidrolik devre ele-manıdır. Biriktiriciler çeşitli tiplerde üretilirler. Bunlarağırlıklı, yaylı, pistonlu, balonlu ve diyaframlı olarak grup-landırılabilir. Ağırlıklı ve yaylı biriktiriciler endüstriyeluygulamalarda kullanılmazlar. Endüstride uygulanan tipler,basınç enerjisini sıkışabilen bir gaz (Azot) ile toplayan pis-tonlu, balonlu ve diyaframlı tipleridir. Hidrolik biriktirici-lere küçük bir pompa da denilebilir. Çünkü biriktirici birdereceye kadar hidrolik devreye ortalama bir debi sevk et-mektedir (Şekil 14).

'Q IVUak J5 ~

50 zamar,tfs)

Şekil 14. Biriktiricili işletme genellikle kuvvetli inipçıkan yağ ihtiyaçlarında avantajlıdır. Hidrolik akümülatör 15İt/dakikalık zirvede açılır. Bu yolla daha küçük debili birpompa seçilebilir.

Bu hidrolik pompa iş süresi boyunca ileri ve gerigidiş kursu için ortalama hidrolik silindir kursu hacmi kadaryağ iletmelidir. Teorik ortalama pompa debisi Oppeth =(ZV/Et) eşitliğinden bulunur. Toplam hacim ise;

LV=VHl +V U +V H G dir. VH ı=A ı J ı ^ .10"4(lt), A ı = 20 cm2

ve rtjjj = 200 mm olduğuna göre, Vjjj = 20.200.10"4, VHÎ

= 0,4 İt olur. VJJ = 20.120.10"4, VJJ = 0,24 İt ve V H G =

15.320.10-4, VH G-0,48 İt hesaplanır. Toplam hacim

böylece IV = 0,4 + 0,24 + 0,48 = 1,12 İt bulunur. îş süresitoplamı St = 46,5 saniye olduğuna göre, Q p p e t n =(1.12/

46,5) 60, Q p p e t n = 1,44 lt/dak olur. Dönme sayısı v =

1450 d/dak ve volimetrik verim T|V = 0,95 (tahmin edilir)göz önünde bulundurularak teorik ortalama pompa hacmi,

Vppeth Vppeth = ( 0 . ^ , ^ . lO^/ft-îjv), V p ^ ^ 1,04 cm3/

dönme bulunur ve Vppeet = 2 cnr/dönme olarak seçilir.

Ortalama etken pompa debisi ise, Q p p e e t = V p p e e t n.Tjv

10"5 (lt/dak), Q p p e e t = 2.1450.95.10 "5 (hv = 0,95 kabul

edildi), Q p p e e t = 2,75 lt/dak olarak elde edilir.

Bu durumda tjjj hızlı ileri hareket süresinde pom-panın Q=2.751t/dak'lık debisi silindiri dolduramayacağındangeri kalan debi hidrolik akümülatör tarafından sağlanmalıdır.Böylece hızlı ileri hareketi esnasında teorik debi ile pompaortalama debi arasındaki fark,A Q H Î = Offith "Qppeet • AQHİ = 1 5 - 2 7 5 • A Q H 1 =12,25 lt/dak olur.

Hidrolik aküde; hızlı ileri hareketi tHl zamanına uy-gun hacmin kullanıma hazır olma zorunluluğu,AV H l = (AOuttjjtVtfO) 00, AVHÎ = (12.25 1.6)/(60),AVjjj = 0.326 İt eşitliğinden bulunur.

tjj iş ilerleme süresince pompanın sevk ettiği debi,

silindirin ihtiyacı olan debiden AQJJ kadar fazla olacaktır. Bu

fazla debi tjj sırasında hidrolik aküyü besler. Bu miktarın

AVjjj miktarı ile karşılaştırılması yapılırsa,A V H = (°41 tl l)^ 6 0 ) Öt), AVn=(2.25 28/60), AVn=1.05 İt,

AVJJ S VJJı 1.05 S 0.326 olduğu ortaya çıkar.ıHG h ı z İ 1 ^ e r i i l e r l e m e zamanı sırasında da biriktiricinin

verdiği debi miktarı hesaplanabilir. AQJJQ =

A Q H G = 12.25 lt/dak, hacim ise AVH G = (AQjjGtHG/60),

A V J J G = 0.338 İt bulunur. Bu A V J J G hacminin parça

değiştirme zamanı tpjj sırasında sağlanıp sağlanmadığı

kontrol edilmelidir.

AV p D = (Q p pe e t tpD/ 6 0 ) 00. AV p D = (12.25.15/60),AVprj = 0.687 İt lik hacim parça değiştirme sırasında birik-

12 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 15: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IIIIIIII11IIÜIIIIİIIIIIIIIIIIIIII1IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIH

tiriciye gider. Bu hacim, yeterince büyük (AVpp > AVJJQ,

0.687 > 0.388 olduğundan, hidrolik biriktiriciden çıkan enbüyük miktar için hidrolik pompanın büyüklüğünün uygunolduğu görülür.

Hidrolik akümülatörde biriken basınç en düşükdeğerine eriştiğinde iş ilerlemesi sırasında oluşan en büyükbasıncın PjjeJ. kullanılmış olması gerekir. Bu yüzden birik-

tiricideki en küçük basınç P2, sürekli olarak iş ilerlemesin-deki Pîlet basıncından büyük olmalıdır. Yani

P 2 > 50 barolmalıdır. Böylece biriktiricinin iki ana karekteristiği belir-lenmiş olur. Bunlar çekilecek en büyük hacim AVHG =0.338 İt ve en düşük basınç P2 = 50 bar'dır. Toplam sürede

basınç dağılımı Şekil İS. de olduğu gibi.

Şekil 15. Hidrolik akümülatörde zamana bağlı olarakbasıncın değişimi.

Biriktiriciden boşalmanın hızlı olması nedeniyle hid-rolik akümülatör hesabında adyabatik (Isı alışverişsiz) dur-um değişimi kabul edilir. Azot gazlı olan biriktiricinin Pj

şarj basıncı Pı » 0.9 P2 Pj» 0.9 50, Pj = 45 bar olarak be-

lirlenir. Şekil lö.'da adyabatik durum değişimine göre elde

edilen çalışma diyagramı görülmektedir.

0,68»^0,386 {

0.3

Şekil 16. Çalışma diyagramı.imalatçı bilgilerine uygun balonlu tip ve nominal 4

litre hacimli bir biriktirici AVHG hacmini karşılar. Biriktir-ici dolduğu zaman en yüksek basınç değeri P3 = 60 bar'dır.

Hidrolik akümülatör için başka bir seçim yönü deçalışma ömrü ile ilgilidir. Bu ömrü en yüksek basmçsınırlamaktadır:

P3>3.P260 < 3.5060 < 150

Böylece biriktiririnin doğru seçildiği anlaşılır. Şekil17.'de biriktiricili hidrolik devre gösterilmiştir.

Devredeki pompanın mil gücü ise, Qppeet =.2.75 İt/

dak, P3=60 bar ve Ttt=0.80 (Kabul) olduğu bilindiğine göre;

P = (Q p peetP3) / <6-ht>' P = (2-75.60) / (6.80),p = 0,34 kw olarak bulunur ve P - 0.37 kw olarak seçilir.

Devrenin depo büyüklüğü,V = (3 5). Q.t /İt), Q p p e t = 2.75 lt/dak ve t = 1

dakika ise V = 8.25 .... 13.8 İt bulunur ve V = 12 litre ola-rak seçilir.

* -

OK H E T I P

p=60bar

P=İ5 bar(V) Azotlu|4 /t | HA

-elp = 70 bar

n =H50 d/dak

V=70lt

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Şekil 17. Biriktiricili bir devre şeması. Burada biriktirici-nin boşalıp tekrar doldurulması için pompanın 60 barbaşmandaki yağı hidrolik aküye sevk etmesi gerekir.

SONUÇŞimdiye kadar yapılan hesaplarla çok basit bir örnek

problem çeşitli yönlerle çözülmeye çalışılmıştır.Bir makina veya tesisin istenilen fonksiyon

akışından hareketle hidrolik devresi adım, adım geliştirilir.Bir tek silindirin hareketi için çeşitli olanaklar denenmiştir.Örnek olarak tek pompa ile, çift pompa ile veya tek pompave biriktirici ile kumanda.

Doğru seçim işletme masraflarım en aza indirir. Tekpompa ve biriktiricili seçim, diğer seçimlere göre ekono-miktir. Çünkü 1.5 kw güç harcaması yerine 0.37 kvv'lık birgüç harcaması söz konusudur. Ayrıca seçim sırasında em-niyet, bakım ve sürekliliği de göz önünde bulundurmakgerekir.KAYNAKÇAFluid Lemprogram Hydraulik, moderne industrie publikations-

gesellschaft, 1975.H,J, Matthies, Einfdhrung in die Ölhydraulik, Teubner Stu-

dienbücher, 1984.W, Backe, Grundlagen der Ölhyraulik, Institut für hydraulik

und pneumatische Antriebe und Steuerungen RWTHS-Aachen, 1979

P, Panzer und G, Beitler, Arbeitsbuch der ölhydraulik,Krausskopf-Verlag, 1969.

Bosch-Handbuch, Hydraulik in THeorie und Praxis, Stuttgart,1987.

Seminer Notları, Renault Otomobil Fabrikası Bursa, 1987.Ç, İsmail, Endüstriyel Hidroliğe Giriş, Ders Notları Kocaeli

1987.

13

Page 16: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

İnce taneli veyüksek dayanımlıyapı çelikleri*

Prof. Mehmet YÜKSELDokuz Eylül Ün. Müh.Fak.

DENİZLİ

İnce tanelive yüksek mukavemetli çelikler yüksek muka-vemet, plastik şekilleme yeteneği, kaynak edilebilirliközelliklerine Nb, V, Ti ve Zr gibi mikro alaşım elementele-rin etkileri ve azaltılmış veya yok edilmiş perlit miktar-larıyla ulaşmaktadır. Kullanım yerleri açısından pek çokyapı çeliğinin yerini almaktadırlar.

Fine grain and high strenght steels have high strength aswell as good formability and weldability properties. Theseproperties are obtained by using microalloying elementssuch as Nb, V, Ti and Zr and by decreasing or eliminatingthe amount ofpearlite. These steels have been replacing thestructural steels in the variousfields of applications.

GİRİŞ1930'lu yıllarda köprü ve gemi gibi büyük yapıların

üretiminde perçin konstrüksiyonundan kaynakkonstrüksiyonuna geçilmiştir. Bu olay, çelik malzemeözelliklerinde de, o zamana kadar pek farkına varılamayanbazı konuları gündeme getirmiş ve daha nitelikli çelikarayışını yönlendirmiştir.

O zaman çelik üretimi Thomas veya Bessemer(İngiltere'de) yöntemleriyle olmaktaydı. Bu yöntemler havaile çalıştığı için çeliğin özellikle azottan kaynaklananyaşlanma sorunu çözümlenmemişti. Dayanım artışlan ancakkarbonla gerçekleştiriliyordu. Bu da çeliğin perlit oranınınıyükselmesini beraberinde getirmekteydi. Kaynak edilebilir,az karbonlu fakat yüksek dayanımlı çelik arayışı, 1930'lannbaşlarında Fe52-3 çeliğinin geliştirilmesini sağladı. Fe52-3çeliğinin karbon oranı%0,20'nin altında, bunun yanındamangan oranı%l,0 civarındadır. Ferromangan ve ferrosilis-yumun yanında alüminyumla da sakinleştirilmiş olduğu içinince taneli bir içyapıya sahiptir. Yaşlanmaya dayanıklı, kay-nak yeteneği iyi olan Fe52 çeliği de konstrüktörü uzunca birzaman tatmin edebilmiştir ki ta 1960'lara kadar nitelikliyapılarda bu çeliğin egemenliği tartışılmaz olmuştur.(Şckill).

90 1900 10 20 . 30 40 19S0 60 70 W M

Şekil J. Yapı çeliklerinin yıllara göre gelişimi

DAYANIM ARTIRICI ÖNLEMLERGenel olarak metallerin dayanımlarını, yani çekme

dayanımlarını ve onunla birlikte sertlik, akma sınırı gibidayanım değerlerini yükseltmek için

a) Alaşımla: katı eriyik, intermedier faz (perlit gibi),dönüşüm sertleştirmesi (martenzit), ayrışım sertleşmesi(katı çökelti), dispersiyon sertleştirmesi (ince dağılmış met-alik olmayan kalınlıklar):

b)Soğuk şekillendirme ve

c)Tane inceltmeyöntemleri uygulanır.Bunlardan bazıları doğrudan etkili olmakla birlikte,

bir bölümü de dolaylı olarak ve özellikle uygun ısıl işlemlersonucu etkili olan yöntemlerdir, örneğin çeliklerdedönüşüm sertleşmesi ve çelik, alüminyum ve bakırda katıçökelti sertleşmelerini ancak özel ısıl işlemler sonucu eldeetmek olanaklıdır.

Herbir yöntemin dayanım artırmadaki etki şideti debirbirinden büyük farklılıklar gösterir. Salt katı eriyiksertleştirmesiyle önemli dayanım artışı sağlanamazken, per-lit gibi intermedier fazın etkisi daha fazla, hatta martenzitsertleştirmesinin ise çok daha fazla olabilir. Daha fazla day-anım artışı, ancak diğer teknolojik özelliklerin fazla zararauğraması, hatta iyileşmesi ideal sayılabilir. Çizelge l'dcdayanım artırıcı yöntemler ve bu yöntemlerin diğer teknolo-jik özeliklerden en önemlilerini nasıl etlilediği belirtilmek-tedir. Genelde dayanımı artırıcı bir yöntem uygulandığında,süneklik değerlerinin (kopma uzaması, kopma büzülmesi,çentik darbe sünekliliği gibi) düştüğü görülür. Fakatsüneklik, dinamik yüklemelerde ve plastik şekil vermede ge-rekli olan bir özelliktir. Gevrek kırılmayı önleyebilmeninbaşlıca yolu sünek malzeme kullanmaktan geçer.

14 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAVI: 350 MART 1989

Page 17: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ÖZELLİK

Mukavemet

SünekHfe

Kaynakk a b i l i y e t i

Plastikşekillenmen a b i î i y e t i

! ^ 1

; -/O

Inttfrnıed Tane : Soğuk |! t S k i l l i

: Kötüleşme, 0 : Etki:

Çizelge 1. Metallerde dayanım artırıcı yöntemlerin diğerözelliklere etkileri

İNCE TANELİ ÇELİKLERİN YAPILMASIEURONORM 25, ISO 630 ve 1052, TS 2162 veya

DİN 17100 de toplanan genel yapı çeliklerinin kısagösterilişlerinde çekme dayanımlan esas olarak alınır. /1/J2/

Fakat SEW 089, SEW 092, (SEW: Stahl-Eiscn-wcrkstoffblatt) DİN 17172 /3/ gibi standartlardagördüğümüz ince taneli.l yüksek dayanımlı, kaynak edilebi-lir çelikler kısa gösterilişlerinde esas olarak N/mm2 cinsin-den akma sınırlarını vermektedir.

Bu çeliklerin yüksek dayanım değerlerine (akmasınırları Re=210 ile 1100 N/mm2 arası) ulaşabilmeleri mik-ra alaşım elementleri, termomekanik işlemler (TM), ayrışımsertleşmesi, dönüşüm sertleştirmesi, soğuk şekillendirme(ve bu arada hep tane incetme) yöntemlerinin birinin veyabirçoğunu birarada uygulanması yoluyla gerçekleşmektedir.

YüksekTJayanım yanında sünelik, kaynak edilebilir-lik, soğuk şekillendirilebilirlik özelliklerinin de iyi ol-masını aynı çelikler düşük karbon oranlarına, dolayısıyla azperlitli veya perlitsiz oluşlarına borçludurlar. Çizelgi 2fdekarbon ve mikro alaşım elementlerinin etkileri verilmekte-dir. (4) Burada da görüldüğü gibi tane inceltme, bütün me-kanik ve teknolojik özellikleri olumlu yönde etkilemekteveya olumsuz yapmamaktadır.

Az perlite veya perlitsiz yapıya rağmen yüksek dayanım, V, Ti ve Nb gibi mikro alaşım clcmcnlcrinin ter-momekanik işlemler sürecinde çeliğe kazandırdığı ince uınc-li yapıdan kaynaklanıyor. (Şekil 2.) (5).

Şekil 2. V, Ti ve Nb'un tane büyüklüğüne etkisi.

Şekil 3'dc mikro alaşım elementlerinin, ayrışımsertleştirmesi ve tane inceltme etkileriyle akma sınırınıyükseltme miktarı sergilenirken, aynı alaşım elementleri-nin, gevrek kırılganlık değerlendirmesinde önemli bir fikirveren geçiş sıcaklığını etkileme miktarları da şekil 4'de ve-rilmektedir.

Şekil 3. Az perlitli ve mikroalaşımlı Çeliklerde Ayrışımve tane inceltmesinin akma sınırı artışına etkileri(Heisterkamp)

ÖZELLİK

Mukavemet

Süneklik

KaynakKabil iyeti

PlastikŞekillenmeKabil iyeti

C

Perlit

+

-

-

-

Mikro Alaşım Elementlerinin(V, Nb, T1) Etkileri '

KatıEriyik

+

-

-

-/O

KatıÇökelti

Sertleştir.

+

-

-/o

-

Taneİnceltme

+

+

0

+/0

Metalik olmayanKalıntıları

Etkileme

0

+

0

+ : İyileşme, - : Kötüleşme, 0 : Etkisiz

Şekil 4. Az perlitli ve mikroalaşımlı çeliklerde taneÇizelge 2. Yapı çeliklerinde karbon ve mikro alaşım inceltmesi (DT-J-J) ve ayrışım sertleştirmesinin (DA) geçişelementlerinin etkileri (M. Korchynsky ve H. Stuart) sıcaklığı değişimine etkileri

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI : 350 MART 1989 15

Page 18: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

EURONORM 20'ye göre alaşımsız çeliklerde en çok%0,05 Nb, %0,05 Ti %0,010 V ve %0,05 Zr bulunabilir.Şekil 3 ve 4'de görüldüğü gibi bu elementler alaşımsız çeliksayılacak miktarlarda bile (özellikle) etkili olabilmektedir."Mikro alaşım" denmesinin nedeni de zaten budur. ÖzellikleNb ele alındığında, bu element en büyük etkisini geçişsıcaklığı yönünden %0.35 oranlarında göstermektedir. Buelementlerin ayrışım sertleştirmesi ve çekirdek oluşturaraktane inceltmesini yapabilme nedeni çizelge 3'de görülmek-tedir.

Metal

TiZrV

Nb

Afi nitel eri

C

++++ •

N

++++++++

0

++

+++

-

S

++

-

+++ : çok kuvvetli, ++ : kuvvetli, + : orta, - : zayıf

Çizelge 3. Mikro alaşım elementlerinin çelik katışkılarınakarşı afiniteleri

Ostenitik Cr-Ni çeliklerinde Ti ve Nb zaten ötedenberi stabilizatör olarak kullanılmaktadır. Oradaki görevlerikarbonu, kendileri karbür yaparak kroma bırakmamalarıdır.

0.6V.NbV) a 7

a 001 001 0.05

Njyob Oranı

0.15 */.Nb 0.M

1nm

Şekilakma

16

5. Çeliklerde niyob oranı, parçacıkbUyüklüğü vesınırı artışı arasındaki ilişki

Buradaki işlevleri ise hem karbür ve hem de nitrür, yani kar-bonitrür oluşturmalandır. Karbonitrürler çekirdek görevleriyanında katı çözelti olarak ayrışım sertleşmesini degerçekleştirmekdedir. Oluşumları ve dağılımları termo-mekanik işlemler aracılığıyla kolaylaşır ve uygunlasın Uy-gun parçacık büyüklüğü de başarı için gerekli koşuldur.(Şekil 5).

içinde mikro düzeyde alaşım elementi olarak C, N,Nb, Ti, V, Zr bulunan çelikler. (Çizelge 4) difuzyon tavınatabi tutulur. 1100°C gibi sıcaklıkta bu elementler vebileşimleri çelikte tamamen çözünür ve homojen olarakdağılır. Sonra çelik daha ostenitik bölgedeyken 850-900 °Clerde haddelenir veya dövülür. Bu sıcaklıklarda yapılanşekillendirme işlemi (termomekanik işlem) çok önemlidir.Zira, mikro alaşım elementleri rekristalizasyon sıcaklığınıönemli ölçüde yükselttiği için, malzeme hemen tane yeni-lenmesine uğrayamaz Fakat dinleme olayı, yani dislokas-yonlann alttane sınırlarını oluşturması gündemdedir. Oste-nitik bölgedeki disklokasyonca yoğun alttane sınırlarınakarbon ve azot yayınarak kararlı nitrokarbürler olarakçökelirler. Deformasyon sürecinde oluşan sonsuz sayıdakialttaneler, geniç açılı tane sınırlarının çevrelediği gerçektanelerden farksız bir konuma geçerler. Yani termomekanikişlemin amacı olan ostenit tane büyüklüğünü inceltmeolayı gerçekleşmiş ve üstelik çok ince ve hidrojen dağılımlıkararlı parçacıklar da üretlimiş olur.

Ortak

Çelik TipleriTip

Tip

Tip

Tip

1 : Ti enSi en

2 : V enSi enN en

3 : Nb enV enSi enN en

4 : Zr enSi enCr enB enNb :Ti en

az "çokaz %çokaz %az 5çok 'çokçokçokçokçokçok% 0,çok

C enMn enP enS en

t 0,05% 0,0100,02 ,% 0,600,005. 0,0051 0,08% 0,0601 0,020% 0,05* 0,90% 0,80i 0,0025)05-0,06* 0,10

çok •çokçokçok

t 0t 11 0i 0

,15,65,025,035

Tip 5.

Tip 6

Tip 7

: NbMoSi

: NbSi

: Nb

enenen: %en

az 5az 2çok

0,030,20* 0,30

0*005-0.10çok

veya VikisiSiN

enen

ençokçok

% 030veya .İZ % 0,005% 0,60İ 0,020

Çizelge 4. Sıcak haddelenmiş, yüksek d ay anı mh mikroalaşımlı, soğuk şekillenme yeteneği iyi olan sac velevhaların kimyasal bileşimleri, ASTM A 715 (1975)

Geriye inci taneli ostenitin istenilen doğrultudaprogramlı olarak soğutulup dönüştürülmesi kalmaktadır. Za-ten miktarı az olan karbon, güçlü karbür yapıcılara büyükölçüde karbür veya nitrokarbür olarak bağlanmış ola-cağından, Art altındaki dönüşümde perlit miktarı az olacakveya hiç olmayacaktır. Diğer soğutma olanakları bainitikveya martenzitiktir. Bu durum da bainit ve masif martenzit

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 19: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

STHBiand

EO0461EO0462EÜ0463iliUJ LU UJ

EO0505EooeoeEO0608

EO0562EOO585EO056S

EO8900EO8830EO8910

EO8B02EO8932EOS912

£0 8905EO8UBEO891S

STM Brand

EO0461

EO0462

EO0463

' EO0486

I EO0487

EO0488

; EO0505

E0 0606

EO0508

EO0562

EO0565

EO0566

EO8900

EO8930

EO8910

EO8902

EO8932

EO8912

EOB905

EO8935

EO89I5

Steel

Codenumbar

StE 255VVStE 255TStE 255

StE 286VVSTE 285TStE 285

StE 315VVStE 315TStE 315

StE 355VVStE 355TStE 365

StE 380VVStE 380TStE 380

StE 420VVStE 420TStE 420

StE 460VVStE 460TStE 460

grade

Matarlalnumber1.04611.04621.0463

1.04861.04871.0488

1.05051.05061.0508

1.05621.05651.0566

1.89001.89301.8910

1.89021.89321.8912

1.89051.89351.8915

MSI No.SAENo.

-

-

-

-

-

-

-

JISNo.

-

-

-

-

-

-

ÜV

I

0.180.180.16

0.180.180.16

0.180.180.18

0.200.200.18

0.20

SI

£0.45

0.10

0 50

0.10

0.60

Mn

0.50

1.30

D.60

1.40

0.7O

.50

190

.65

.00

.70

f>£

0.0850.0350.030

0.0350.0350.030

0.0350.0350.030

0.0350 0350.030

0.0350.0350.030

0.0350.0350.030

0.0350.0350.030

a

0.0300.0300.025

0.0300.0300.025

0.0300.0300.025

0.0300.0300.025

0.0300.0300.025

00300.0300025

0.0300.0300.025

S

ZV

I

lc<

0020

>mposltloı

V

0020

ı in % by

Cr£

Cr +

0.70

£ 18> 16£ 3 5

255

285

315

355

380

420

460

375

410

450

lo

> 35£ 50

245

275

305

345

365

400

440

r produc

>5O£60

Yield (X)

N/mm*mln.

t thlckn

>6Cı£70

235

265

295

335

355

390

430

345

385

420

nt

»9 les İn

> 70S85

225

255

285

325

335

375

410

tim

> 8 5£ 100

215

245

275

315

325

365

400

> 100£125

205

235

265

305

315

355

390

>125£ 150

195

225

255

295

305

345

380

lor

S 70

360-480

390-510

440-560

490630

500-650

530-680

560-730

Ten

product

>70£85

350-470

380-500

430-550

480-620

490-640

520-670

550-720

silo stre

Nlmm'

thlckne

> 85S 100

340-460

370-490

420-540

470-810

480-630

510-660

540-710

ıgth •

sses İn

> 1 0 0£ 125

330-450

360-480

410-530

460-600

470-620

500-650

530-700

nm

> 125£ 150

320-440

350-470

400-520

450-590

460-610

490-640

520-690

Elon-gatlon

mln.

£ 1 5 0

25

24

23

22

20

19

wt (ladie a

CuS

0.20

2u -t- Mo

0.20

Man0

bente

1 a

1.5a

2 a

2 a

2.5a

2.5a

3 a

drel-bydlngat

1 a

2 a

2,5a

3 a

3.5a

3.5a

4 a

nalysi

Mo£

or»

£0.45

0.1C

s)

Nl£

0.30

0 . 3 0 -0.85

1.00

Nb£

0.02

o.os

Ti£

0.20

VS

-

0.1C

0.20

Nb + TUVS

0.05

0.12

0.22

- 8 0

-

-

25

-

-

25

-

-

25

-

-

25

-

-

25

-

-

25

-

-

25

(c

- 5 0

-

27

30

-

27

30

-

27

30

-

27

30

-

27

30

-

27

30

-

27

30

NoSOV-n

r prod

- 4 0

-

31

40

-

31

40

-

31

40

-

31

40

-

31

40

-

31

40

-

31

40

tchad-ratcrı a

jetthkT«

- 3 0

-

39

50

-

39

50

-

39

50

-

39

50

-

39

50

-

39

50

-

39

50

bar İm

J

:kne89nporat

— 20

39

47

65

39

47

65

39

47

65

39

47

65

39

47

65

39

47

65

39

47

65

>actwn»(lo

»si 1jr» -C

- 1 0

43

51

60

43

51

60

43

51

80

43

51

80

43

51

80

43

51

80

43

51

80

JrKA,ıgitudi

0 S 7 C

0

47

55

90

47

55

90

47

55

90

47

55

90

47

55

90

47

55

90

47

55

90

nal)

mm

+ 10

51

59

95

51

59

95

51

59

95

51

59

95

51

59

95

51

59

95

51

59

95

+ 20

55

63

100

55

63

100

55

63

100

55

63

100

55

63

100

55

63

100

55

63

100

Çizelge 6. İnce taneli çeliklerde (DİN 17 102 ve SEW 089) (Çizelge, Salzgkter Stahl GmbH katalogundan alınmıştır)

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI : 350 MART 1989 17

Page 20: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ııııııııııııyine sünektir, üstelik çeliğin idayanimina dayanımkatılmıştır. Yalnız ince saclarda su soğutmasıyla martcnzitüretmenin olanaklı olduğunun da belirtilmesi gerekir. Etkalınlığı büyükçe parçalarda tane inceltmesi ve ayrışımseıtlcştirmesiyle yetinme durumu vardır.

Dual faz bölgesinde (A3 ile Al sıcaklıkları arası)yapılan termomekanik işlemlerin ve bu bölgede üretilenörneğin % 35'lik duktil martenzitin ferritle beraberhaddelenmesi sonucu elde edilen yüksek dayanımlı çeliklerinönemi de artmaktadır. Yüksek dayanım düşük olasım (HighStrength Low alloy steels - HSLA) grubundaki çeliklerle980 N/mm2 akma sınırlarına ulaşılmıştır [6].

BAZI TEKNOLOJİK ÖZELLİKLERince taneli, yüksek dayanımlı çeliklerin önemli bir

kısmı sac ve levha olarak üretilir. Bu durumda onların derinçekme ve kenar kıvırma gibi soğuk işlem özellikleri ilekaynak yetenekleri ön plana çıkar [7].

Bunlardan özellikle Q-kalitesindeki, yani soğukişlem için uygun çeliklerin (Çizelge 5), plastik şekillenmeyetenekleri çok iyidir. Katlama deneyindeki mandrel(İngilizce) veya mandren (Fransızca) çapı "0 ile 1,0 x sackalınlığı" arasında değişmektedir. DİN 17102 ve SEW089'da standartlaşnrılan ince taneli çeliklerde mandrel çapı3-4 a'ya kadar çıkmaktadır (Çizelge 6).

Dövme parçalarda, sıcak dövme işlemi tamam-landıktan sonra, dövme sıcaklığında kontrollü soğutma yo-

' Çelik Türü

Kısa gön. NalZ.No.

AkmaSımrıH/m'en at

ÇekmeDayanımıN/mm'

KopmaUzımtsı

JA,, en az

MandrÇapıa • k<

el

İmlik

SEW 092

QStE260N

QStE340TMQStE340N

QSt£380TMQ$tE380N

QStE420TMQStE420N

QStE460TM0StE460N

QStt500TMQStE500N

1,8941

1,05341,8945

1,05391,8950

1,05901,8952

1,05921,8955

1,05961,8957

StE21O.7HStE240.7N

StE290.7NSt£290.7TH

StE320.7NStE32(J.7TM

StE360.7NStE360.7TM

StE385.7NStE385.7TM

StE415.7NStE415.7TM

StE445.7TMStE480.7TM

1,03071,0457

1,04841,0429

1,04091,0430

1,0582

1,0578

1,89701,8971

1,89721.8973

1,89751,8977

260340340

380380

420420

460460

500500

370-490

420-540460-580

450-590500-640

480-620530-670

520-670550-700

550-700580-730

0IN 17 172

210240

290290

320320

360360

385385

415415

445

480

320-440370-490

420-540420-540

460-580460-580

510-630510-630

530-680530-680

550-700550-700

560-710600-750

302527

2325

2123

1921

1719

2624

2323

2121

2020

1919

1818

1818

0 a

0,50,5

0,50,5

0,50,5

1 <1 i

1 1

1 <

(kayrboru

2 1

2 i

3 i

3 ı

4 a4 ı

4 (

4 i

5 i

5 1

5 i

5 1

6 ı6 ı

aklıarda)

Çiztlg* 5. Soğuk 'şekillendirmeye uygun, sıcakhaddelenmiş >«ce taneli yapı çeliklerinin mekanik özellikleri(kalınlık S 16 mm). N: normalize edilmig, TM: termome-kanik işlem gfirmU;.

luyla, normaldeki birçok pahalı ısıl işlem tasarruf edilebilirve üsüik daha dayanımlı ve sünek malzemeler üretilebilir.

Kaynak işlemlerinde daha değişik bir kaynak anlayışıgerekmektedir. Kaynak sürecinde büyük ısı miktarlariylaçalışıldığı için, çeliğin ince taneli ve ayrışım sertleştirmesiyapılmış iç yapısını bozma tehlikesi vardır. Bu nedenlekaynak yönteminin ve kaynakçının seçimi önem kazanır.Kaynak esnasında birim dikiş uzunluğuna verilen enerji (yolenerjisi, J/cm) olanaklar ölçüsünde küçük tutulmalı veşartnamelere uyulmalıdır. Dikiş allında oluşabilecek çat-laklar (lamellertearing) yönünden değişik bir konsirüksiyonanlayışı da gerekebilir.

Oksijen ve özellikle azot gibi elementlerin kimyasalolarak bağlanmış olmalarından dolayı bu çelikler yaşlan-maya dayanıklı ve dolayısıyla yüksekçe sıcaklıklardakullanmaya uygundur. Ayrıca bu çelikler az perlitli veyaperlitsizdir ve ince tanelidir. Bu özellik, çelikleri soğuksünek yapar. Yani -60°C gibi sıcaklıklarda bilekullanılabilirliklerine olanak tanır.

KULLANIM YERLERİYüksek dayanım hafif konstrüksiyona olanak tanır.

Kaynak ve soğuk şekillenme yeteneği de kullanımyerlerinin sayısını adeta sınırsız kılar.

Her türlü kara, deniz, demiryolu araçlarınınyapımında, her türlü boru taşımacılığında, kaldırma'makinalannda, büyük depoların yapımında bu çelikler hızlayerlerini almaktadırlar.

Yurdumuzda henüz üretilmese bile, dışardan buçelikler malzeme olarak, araç ve makina parçaları olarakakın akın gelmektedirler. Üretim ve bakım işlerindemühendisimizin biran önce bu çeliklere gereken bilimselönemi vermesi kaçınılmaz olmuştur.

KAYNAKÇA1. Yflkiel, M.: "Gene Yapı ÇeliklerininBugünkü Durumu",

METALÜRJİ, Sayı 37 (Ni«an fi>85), s. 23-27

2. Yüksel, M.: "Çelik Malzemeler, Makina Mühendisliği YönündenTürkiye'deki Durum". MÜHENDİS VE MAKİNA; 318 (Temmuz1986), .. 11-17. ~

3. DİN 17172: "Stahlrohre für Femleitungen, für brennbareFlüıtigkeiten nnd Gase", 1978. Beuth-Vertrieb Gmbh, Berlin,Köln, Frankfurt.

4. Meyer, L.,: "Umwandlung, Ausscheidung und Rekrisulisasyon inmikrolegierten schweissbaren Baustaehlen", Grunlagen derWr.ermebehandlung von Stahl, Kontaktstudiu "isen und Suni1975.

5. Mayer, L., Bühler, H.E. und F. Heisterkamp: "Metallkundlicheund teehnologisehe Grundlagen für die Entvvicklung undErzeugung perlitarmer Bautlaehle", Thyssenforschung 3,Jahrgang 1971, Heft 1+2, s. 8-43.

6. Manganeie Literatüre Review: "High Sırengıh Steels", 28(January 1987), s. 1-3.

7. Merkblatt 498: "Perliurme FeinkomsUhle für kaltegeformte undgeschweisite Bauteilc", Beratungsstelle för Sıahlwendung,Düsseldorf, Ausg. 1978, ve buradaki değer kaynaklar.

18 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 21: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Gh=-9»L20

Sıcak sulu ısıtmatesisat boru hesabıcetvelleri

Doğan AKÇAKANAT

90/70°C'lik sıcak sulu ısıtma tesisatının basınçkaybı ve boru çapı hesabında, H.Rietschel (Isıtma veHavalandırma Tekniği) kitabının eki olan sayısal tablolar,yıllardanberi kullanılagelmektedir. Ancak, bu tablolarda,1 l/2"'dan büyük çaplar için, DİN 2449 normuna göre imaledilmiş dikişsiz çelik borular öngörülmüştür. Halbukimemleketimizde, DİN 2440 normuna göre imal edilendikişli borular kullanılmaktadır. Yapılan hesapların dahasağlıklı olması bakımından, uygulamada kulanılan buborulara göre, bahis konusu tablolardaki 1 l/2"'dan büyükboruların ısı miktarı ve su hızı değerlerinde bir düzenlemeyapılmıştır. Bu düzenlemede, DİN 2440 normuna göre imaledilen l/2"-6" arasındaki boyuna dikişli borular ile DİN2458 normuna göre imal edilen 85/8" ve 103/4" çapındakispiral dikişli borular yer almış bulunmaktadır. l/2"-lV2"çaplar arasındaki 5 cins boru için Rietschel cetvellerdekideğerler aynen alınmıştır. Daha büyük çaptaki 8 cins boruiçin ise, boru iç çapma tekabül eden ısı miktarının ve suhızının tayininde, Rietschel (Isıtma ve HavalandırmaTekniği) ve Feurich (Boru şebekesi hesabı) kitaplarındakibilgilerden faydalanılmışür.

Rietschel'in (Uzak Mesafeli Boru ŞebekelerininHesabı) bölümünde, 90/70°C'lik ısıtma tesislerindeki düzborularda, basınç kaybı hesabı için,

R = 6,6 x 103 x X x denklemi verilmiştir.

Burada, R = mm SS/m, birim basınç kaybı,

1 = boyutsuz, sürtüme katsayısı,

Gh = kg/h, su miktarı,

d = mm, düz borunun iç çapıdır.Isı miktarınıntayininde kullanılan bu denklem, hesaplama kolaylığıbakımından,

Qh = Qh! x 103

d = (mm) = d(cm) x 10 konulmak suretiyle,

Qh? d5 10xRxl0'216,5 " X

şekline dönüştürülmüştür.

Buradaki (X) sürtünme katsayısının tayininde etkiliolan ve bor iç cidanndaki pürüzlerin ortalama yüksekliğiniifade eden k(mm) değeri, kalorifer tesisatında kullanılanboyuna dikişli borular için Rietschel ve Feurich'dekideğerlere uygun şekilde k = 0,045 mm olarak alınmıştır.Spiral dikişli borular için ise bunun 2 katı olan k = 0,045mm olarak alınmıştır. Spiral dikişli borular için ise bunun2 katı olan k = 0,09 mm olarak alınmıştır, (k)

pürüzlülüğünün (d) boru iç çapına oranına (e =-|) bağıl

plürüzlülük denmektedir. Burada k(mm), d(mm), e iseboyutsuzdur. Düz borulardaki akış durumu (Re) Reynoldskatsayısı ile belirlenmekte ve bu katsayı,

v x dRe formülü ile hesaplanmaktadır.

Burada, v = m/s, su hızı,

d= m, boru iç çapı,

v = m2/s, kinematik vizkosite,

Re = boyutsuz, reynolds sayısıdır.

Re değeri 2320'den küçük ise akış laminer, 2320'den

büyük ise akış türbülanshdır. Bizim borularda ise akış hali

daima türbülanslı olmakta ve (X) sürtünme katsayısının

tayini COLEBROOK denklemi denilen ve

1

şeklinde olan bir çözüme girmektedir. Ancak budenklemin çözümünün zor olması dolayısı ile (X) katsayısı,bu denklemden çıkarılmış olan Feurich'deki diyagramdantayin edilmiştir.

Ortalama sıcaklığı tm = 80°C olan sıcaksuyunkinematik vizkozitesi y = 0,365 x lO^m^s dir. Reynoldssayısını veren formülde bu değer ve hesaplama kolaylığıbakımından d(m) = d(mm) x 10"3 konulursa

Re = . ıo 4 sonucu elde olunur.3,65

Bu formülden (d) boru iç çapına göre, Reynoldskatsayıları hesaplanmış ve (e) bağıl pürüzlülük değeri ileyandaki Feurich diyagramından (X) sürtünme katsayısı tayinedilmiştir. Önce (V) hızı ile (R) basınç değeri seçilmiş veısı miktarı denkleminden bulunan (Qh) değerinin, seçilen

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989 19

Page 22: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

lllllllllllllllllllllll

SICAK SULU ISITMA TESİSATI BORU HESABI CETVELİ

Basınç Düşümü Rwwıs5-cjjmmSŞ/m

SICAK SULU ISITMA TESİSATI BORU HESABI CETVELİ

Basmç Düşümü R»o,33-^mmSS/m

SICAK SULU ISITMA TESİSATI BORU HESABI CETVELİ

Basınç Düşümü R» 2,2 -1 s mm SS / m

Anrakfüıu

mmSS,

İr*

U

t*6

2,B

4*

3,3

4,S

5

s,s

6

6,5

7

Ve

10

11

12

12

1U

1S

1/2'

16,0

1/**

a. s

t"

mllrt*

3S.9

n/r

i l . »

V

S3.0

21/r

B8.8

r

30.8

t"

105,3

s-

130.0 155. i

ss/r210,1 '

ıo 3H"

»3.02D*C Sıcaklık farkı için keal/h «larsk m miktarı

'tr • / m/t otırak iu hm

ti10

IS49900.16

30 BOO.(S

2110

21fa

24000.18

İS 40

2710

'ffi

*l&U60 •W*

3in39*>(ue

«ÎJfl03244»4J2

ısı•s

S240

"o'ıi4İtO

0,1748300,/t

47000,49

5210

5*t°OJİ

",r.•;%tfoa

(t 80ojS

72000.30

7310CL3O

7820ASİ

"4t94804»

o,60

"fiH.&OG

'İ.İST

70300.İO

tan

uto

9010e.U

tato

19"

40*00

41100

12300

17İ0O

"4?•i?14/oe<m48300

e.to470C0OM

1» 000«.44

'VS•v?

0.90

"İT

"OM

47İOO

18400

4*tooA»

*y

234»

A N

177»OM

atı*>OA9

»etoo

3İ900oM

«,4»

%s-37900

44M0O.SB

HtooOA

4»eoof*4S3oe

47 ocaİJU

tâtoo

37*tWt»

•?sr

SsfM

ttno

14160

O.İO

4*.9*>

« ^

44W*o

4İİoo»So

OS3

saeoo0J8

S60O0At

n$oo00

948O0

6420047

tttoe

İfieo

3aaT

r*S9 30O

*Vtouuo

099004M

739OO

rTSec

-•ijrSS/eO

İ8AOO

ass%%>

*%n107*0

1I3O0O

e.is

"tzrtaaooo0.8

a,$S

9»gao

40TOOOM

443000

4VTtttooo

m—4aeo—

•fstoao

4tO.OW

/«/«-47Som

'•ur/SfM0

«w«w

toto*°,t

tffooo

1*0000o.?

*tsaereco

tire

271 tüt

49t —

49İOO»

4tt—

4f*ooo

totooo

";rZMOM

t**0O*

0.7

2€tOOO

"To,9

0.1*

"ir$17000

3§&ooo

İTO oto1,0

Steoo1.1

tnoeo

1(1600

Uteoo

340000«.SI

MI ooo

"ÎT•VÂOTOOO

046

"\730*900

OM

34700»0.4:

89&no

tUtto'r°

«6100*

49* MO

f.T"

1,1717000

flOeoo

3*tooO

"srS9tOİO

"VF67TMO

O.TS

715*00

aoeoo*

thtoooO.9

079 OOO

4 M

, « r

991000

*tt18*ooo

<At SlOtce

'"T

"5S1.91'tOoo

98O0O0

tHtoo

4*OO*O

0.994210000

f29eoço

4 4100»4J

4U7POOO

4140100ül

1S90OOO

ta.İ6MOOO

t.)

'ir

a <ıoooo

"irluoee*

4.1

frooott

19*0000

tMoeoo

/rtoaeo

tttomo

1.39ot.e

saaoeo»

ı ÇToeoo

ı noeoo

193OOM

smoao

SMooeo

4J

4*oeaee4.7

4*7T4toooto

1,9

»<og*

jtoooao4M

3*"*VtâOOOöO

4440000

4 JO0MO

tasotoo

30*00001.3

ataoeooIA

SSIOOOO

S75O0O0

SHOooef,3

"irst4ooeo

f.97S****

•"?rttooooo

ıa

Hm»

R

V

M

'.'

','

V

u3/S

4

4J

S

','

t

S.5

7

Ü5

S,

t

10

it

IS

13

14

IS

i

I

SICAK SULU ISITMA TESİSATI BORU HESABI CETVELİ

Basınç Düşümü RBie

Ns. t

DtfOill

i;/*t7

t*

19

20

22

24

36

28

30

3$

3*

AO

AS

SO

83

4O

€3

70

75

80

90

10O

ı / r

"4i

trto

$1*0

•&Vf*9

OM

'ÜSus™»as£

•ve•ç

W" 7t O OOO

0.73

'irtıtooAf

ur"cST

",rmuoo

ı/t-

W

V?tff•ÜSTI4BP00.9

V"«•tt*oo0*8

4700»AV

/7fB0

18700

133POa*

"rT14 too

26100

ıtroo1.1

27 foO

T""°33IDO

.-

"i"X4*oo

&JO

"m'WV19990

T""•r»,\r",r"i?'irit 30»

1.1Ulot

",T",r"T'V"303oo

n/r

10* C

4M700

SO 3000.7

rı 9000.7»

13400

trirSO9VOO M

atooOM93000

t8tOOHM

7fT0«

Tr'T'ir",r°

v<x°102 OOO

4060001.S

if?0O*4 4JOBO

i. ttaoooa42TOOO

11/2"

Steıtrt*

Titooa.rm

*.tTtıooO.M

trttuo

irrf*co

«»•OO

"ir•ir"T"îr*tr"îr(49O0O

4A

"trI83OO0

Ut

"vr"İT

r 1 2wi*

f»rtn İçin ke

•>irİ41000

•tSf'V

481600

W :"ir179 OOO

I83OOO

"Vr"tr"°,r73S0OO

m,r191000

1840001.M

"tr30J0O0

J/7 MM

"ir^r

ir"îrMiri

"î"ta ooo

Stiomt*

341OOO

388000

40İ090

Jp.

« r301OO0

ir»Uoıv

6010001.K

i r984 OOO

i r

r

l/h ala

Â290to

m -

4*9 oo^4*

4M4OO0

toroeo

190000

"ir

.«»IUOOO

t SI OOO1.9

9Woeo

•nıt ooo10

TP"ÎS™

"?rm,r"jr

'Tra*

ı-

r» ..

fIVCMf>

•«îrir

4090000

"T4470000

423OO0O

tnoooot.0

4380000

'"V4310000

4S9O000

'"?rr M m

49800te

5- ••

fJMN

"ir'"T"V/MB«M

48*009

Mtotoooo

132 r t 2T

*,*

"Vti4ome

tıl

3 i r——————

"*7*

ttntoo4.9

•TIMOtoo

289009*

aotoom

1 *A

İr*

' T4IMM*

_

t W n ı/I*

w

"«T"T?

•srfmtooo• '~,TV*.;

SfffBİMıt^4

" Î T

ü

A*

"7™

"ÎT" Î T

40İO0O0O

ulimmo

—^

_ _

mmSS

17

19

10

»

;•

M

J0

»

38

40

i t

SO

8S

SO

68

70

73

80

<to

100 ,

20 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 23: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

hıza uygun olup olmadığı tahkik: edilmiştir.

Hız tahkiki için 10*3. Gh = F . v . y . 3600 denkle-minden elde olunan V =_ Q", formülü kullanılmıştır.

55xdz

Burada, Gh = kg/h, su miktarı

F = ît x—2-x 10"* m2 boru iç kesiti,4

d = mm, boru iç çapı,

y = 0,972 kg/n** su yoğunluğu (80°C'de)

20konulmuştur.

örnek: 2" borada R = 5,5 mm SS/m basmç kaybıve v = 0,50 m/s su hızı için ısı miktarının tayini.

2" borunun iç çapı d = 53 mm'dir. Buna göre bağıl

pürüzlülük e = k/d = °>M5- 35 x \Q-I dh\ Reynolds sayısı

ise Re = ^- x 104 formülünden3,65

Re = 104 = 7,26 x 104 çıkar.

1 ,

Re ve-^ değerlerine göre Feurich diyagramındand

X - 0,023 ve X = 2,3 x 10-2 bulunur. Bu değerler

d5 10xRxl0~2

16,5 X

denkleminde yerine konulursa,

i S l5 10x5 5xl0"2

Qh2 - ^ - * " „' * » = 6060 ve16,5 2,3 xlO"2

Qh! = 77,8 çıkar. Oh = Qhı x 1000 olduğuna göreQh = 77,8 x 1000 = 77.800 kcal/h bulunur. Cetvelde budeğer Qh = 77.500 kcal/h olarak alınmıştır.

V = Q denklemi ile ilk seçilen hızın uygunluğu

tahkik edilirse,

V = —= = 0,50 m/s çıkar ve uygun olduğu55x532

anlaşılır.

<«*

405-

O/Kf

| H03-

•fi

* OfiZ-

hOJMO

ofioeOfiOS

AiM4

f 2 3 • S S11

Geçfs as/f/es)— 1 ' /*/// . 1.2.» r

— ^— 3 S

lamfner-

«m

• --<

ı f¥

W

m

*•*

s;

ul

:= = »

?/w- -

İ l — ı ı ı

*-• —~ ^ . —

<g(Rt

^

==

r ^

=a: = « •

»mm.

' ) -

no

' 4

*«;"»•

' 7g

— ~

— -

^ —

t -

«•«

T——-

=

ha—.

i

> t

Mi

i

r 1

1

*

i;"• w

•• «

nn.[[Hsi.

= • / • «

•3-JI

^ «

3-

i

r 4

HFTr

Fr

opeOfiS

< • » ! !

fopıo

OfiOS

tir x 3 • s s 7a w a 3 t s e 7t tir ı s * s er8 1tr 2 3 t s 17

«• - u m . kM - MKı • it*. ı — o,o«ı. Keynold* -" Ke-=—y-

Çizelge 1. Feurich Diyagramı

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 21

Page 24: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Lazer veuygulamaalanları*

Rıza GÜRBÜZÇankırı Meslek Yüksekokulu

Bu yazıda, katı, sıvı, gaz ve yan-iletkenlerden laser eldeetme yöntemleri açıklanarak, laser teknolojisitanıtılmaktadır. Ayrıca, sanayide laser uygulamaları velazerin üstünlükler üzerinde de kısaca durulmaktadır.

in ihis article, laser technology is introduced by describingthe methods ofobtaining solid, liquid, gas andsemiconducter lasers. Also laser applicatons in industry andits advantages are acplained brieffy.

Laser uygulamaya konduğu 1960 yılından beriinsanoğlunun hizmetine girmiş olup büyük bir hızlailerleme kaydetmektedir.

Laser, "Light Amplification by Stimulated Emissionof Radiation" kelimelerinin baş harflerinden oluşmakta olupanlamı ışığın yoğunlaştırılıp bir güç kaynağınadönüştürülmesi olarak ifade edilir. Uygulamada laser ışınıelmas dahil bazı malzemelerin kesilmesinde, mikroskopikhassasiyetle göz ve diğer organların işlevlerinde, füze ve uy-duların kontrolünde, termonükleer patlamanın başlangıcımyapmada ve mikron düzeyinde uzaklıklar ile yüzbinlerce ki-lometrelik uzaklıkların hassas bir şekilde ölçümünde kul-lamlr. Örneğin bilim adamları laser ışını ile herhangi biranda yeryüzü ve ay arasındaki 1 ft (~ 0,3m) hassasiyetleölçebilmektedirler.

Laser ışınının yoğunluğu yüksek, dalga boyu kısa vetek renklidir. Laser ışınlan elde edildikleri maddelere göredörde ayrılırlar:

1-Katı cisimden çıkan laserler

2-Sıvı cisimden çıkan laserler

3- Gaz cisimden çıkan laserler

4- Yarı iletkenlerden oluşan laserler.

Temel olarak katı, gaz maddelerden çıkan laserlerinelde edildikleri sistemler ye yöntemleri birbirineyakmdır.Bunlar enerji kaynağı, laser ortamı (katı, sıvı, gaz)hasas) ve hassas olarak aynı eksende tasarlanmış aynalardanoluşurlar. Aynalardan birisi yansıtma işlemini tamamendiğeri ise kısmen (% 96) yapar.

* Krar S.F., Osvvald T.W., Amand J.E., Technology ofMachine Tools, s. 637-640, 1984.

22

KATI CÎSÎM LASERİ

Katı cisim laserinde (Şek.l) flaş tüpününpatlaması, fotoğraf makinasımın elektronik flaşınındolmasına benzer.

Flaş Tüpü

Uç Ayna

Kısmi Yansıtıcı Ayna

Yakut kristalli kın laıer. ameliyatlarda, delme gemlerinleölçme işlemlerinde ve noku kaynağında kullanılır

Ayna r.:•.'• Radyasyon Kaybı

" - < • Kısmi Yanana Ayna

Ilık dalgalan, ekien boyunca yayınan fotonlann tahriki ile çubukboyunca ileri geri hareket eder.

Şekil 1. Katı Cisim Laser Sistemi

Flaş tüpünün patlaması sonucu ortaya çıkan ışındemeti yakut kristaline gönderilir. Bu sırada yakut çubuküzerindeki krom atomları harekete geçirilerek yüksek enerjidüzeyine ulaştırılır.

Bu atomlar tekrar eski enerji düzeylerine dönerkençevreye ısı ve foton denilen ışık demeti yayarlar.

Oluşturulan ışınlar atomların birbirine temasınısağlayarak ortaya çıkan yeni ışının dalga boyunun herhuzme için aynı uzunlukta olana kadar devam eder. Işmdemetleri yahut çubuk boyunca uç noktalarda, bulunandüzgün yüzeylerden yansıtılarak ileri ve geri hareket ettirilir.

Sonuçta, enerjisi artan ve üretilen foton demetlerikısmen yansıtıcı aynadan geçip mercekte merkezlenerek, güçbir noktada yoğunlaştırılıp iş parçasına gönderilir.

Katı laserler nokta kaynağında, ölçme işlemlerinde,elmas kalıpların işlenmesinde, atomik parçalanmada ve tıpalanında büyük kolaylık ve olanak sağlamaktadır.

GAZ LASERLERÎ

Muhtemelen en fazla kullanılan gaz laserihelyum-Neon laseridir.

Karışımda 10 parça helyuma 1 parça karşılıkgelmektedir. Gaz laseri (Şek. 2) aygıtında tüp sıkı birşekilde korunmuş olup, uç kısımları yansımakayıplarını azaltmak için açılı olarak yapılmıştır.

Güç kaynağından akım verildiğinden tüp içindeelektron akımı deşarj olarak helyum atomlarını hareketegeçirerek enerji düzeylerini yükseltir.

Helyum atomları da Neon atomlarına çarparak onlarıda aynı enerji düzeyine yükseltirler.

Neon atomları tekrar düşük enerji düzeyinedöndüklerinde ısı ve kırmızı laser fotonlar! yayarlar

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 25: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

D ı , Kal;

Ayna

\

-ff•11- /

// j

f.

\ ,

\/

E

/

,1\4**

cktam Dcşiirjı

Vansmuı K;i)' A/alunuk

t ç i n A ç ı l

1 ^ •

^ Ya

phıni

ı Yü

ılı KısmiAyn:ı

Şekil 2. Kurşunlanmış tüplü gaz laseri

Bu hareket bir miktar laser ışınının kısmi yansıtıcıaynadan kırmızı laser ışını olarak çıkmasına kadar artan birşekilde devam eder.

Bu sırada atomlar tüp içinde sürekli olarak ileri vegeri hareket ederler.

Helyum-Neon laserleri ufak, göreli olarak ucuz veemniyetlidirler.

Bu özellikleri ile gaz laserleri labaratuvar veokullarda laser deneylerinde kullanılırlar.

Diğer bir gaz laser çeşidi ise CO2 laseridir. Korumalı

tüp içinde Helyum-Neon gazı yerine CO2 gazı bulunur.

CO2 gazı laserinden daha fazla güç elde edilir ve daha

verimlidir.

CO 2 laser tüpüne gaz gönderilip, ısı değiştirici ile

soğutma yapıldığında, sürekli olarak çok yüksek güçdeçalıştırmak olasıdır.

Bu tip CO2 laser üniteleri ile herhangi bir metal

buhar haline getirilebilir.Günümüzde CO2 laseri deri, lastik gibi organik

malzemelerin kesilme işlerinde, delinmesinde zımbapreslerinde tercih edilirler.

SIVI LASERİ

Sıvı laserinde (Şek.3) ortam olarak bir çözücüiçinde organik boya kullanılır.

Ayarlanabilen Prizma

Ayna

Flaş Tüpü

Laser Işını

Laser Tüpü

Şekil 3. Sıvı laser sistemiFlaş tüpünün patlaması ile sıvı harekete geçirilir. Bu

sırada boya moleküllerinin enerji düzeyleri yükseltilerekfoton üretilir.

Bu işlem dahili aynaların geri besleme işlemiyapıncaya kadar sürer.

Atomların tüp içinde gidip-gelme hareketi bir miktarışığın kısmi yansıtıcı aynadan laser ışını olarak çıkmasınakadar devam eder.

MÜHENDİS VE MAKİNA ;İLT: 30 SAYI : 350 MART 1989

Sıvı laserleri, ayarlanabilen prizması nedeniyleözellikle kimyasal analiz işlemleri için uygundur.

Ayarlanabilen prizma aracılığıyla, ayarlanan prizmaaçısına göre değişik renk ve dalga boylan elde edilir.

LASERLERİN ENDÜSTRİYELUYGULAMALARI

Laserler şu uygulamalarda kullamlabilmketedir:

- Herhangi bir malzeme üzerine hassas delik açmak.

Tel çekmekte kullanılan elmas kalıpların işlenmesi.

- Lastik, plastik, kağıt vb. maddelere delik açılması.

Diğer klasik yöntemlerle bu tür malzemelere delik

açıldığında kenarlarda pürüz kalır.

CO2 laseri ise plastik borulara ve çocuk emziklerine

delik açmak içinde kullanılmaktadır.- Çelik parçaların girintili kısımlarının işlenmesi ve

ölçme cihazlarının üzerine harf veya rakamyazılması.

- Kesme işlemleri; laser ışınları ile kesme işlemindetestere ile kesme işlemindeki gibi pürüzlü yüzeybulunmaz.

- Lekeli elmas kesicilerden 100 kat daha hızlı kesmehızına sahip laser, sert parçaların kesilmeişleminde kullanılır.

- Bir metalin çıkarılmak istenen çok küçük birkısmı rahatlıkla çıkarılabilir.

- Diğer yöntemlerle mümkün olmayan parçalarınkaynak edilmesi. Örneğin otomobillerin transmis-yon mekanizmalarında, dişlilerin senkronizemekanizması kaynağı.

- Çok küçük mikroskopik ölçüdeki parçalarınişlenmesi.

- Isıl işlem yapılması; örneğin silindir veyadişlilerin yüzeylerinin sertleştirilmesi.

Bu işlemde kısa zamanda dar bir bölgeye yoğun ısıvermek gerekmektedir. Çünkü diğer bölgelereısının yayılması istenmez.

- Yüksek hassasiyette ölçüm yapılması.

LASERİN ÜSTÜNLÜKLERİ1- Çok dar bir bölgede laser ile kaynak yapılabilir.

2- Hassas elektronik parçaların kaynağında kullanılır.

Bu tip parçalar direnç kaynağına dayanamamaktadır.

3- Vakum ortamında laser ile kaynak yapılabilir.

4- îş parçalan mengene gibi aletler ile bağlanmadanlaser ile işlenebilir. Böylece malzemede gerilmeolmaz.

5- Kaynak işleminde başka ek malzeme ve cihazagereksinim olmadan kaynak yapılır.

6- Birbirinden farklı metaller kaynak edilir.

7- Isıl işlem uygulanması parçaların bellibölgeleriyle sınırlı kalabilir.

23

Page 26: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

lllllllllllinillllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllffl

Endüstriyeltesislerin bakımplanlamasındayeni bir yöntem:Kestirimci bakımplanlaması

R. Kubilay KÖSEMakina Mühendisi

TOPAZ LTD ŞTÎ - ANKARA

Bu yazının amacı, gelişmiş bir bakım yöntemi olan"BİLGİSAYAR DESTEKLİ KESTİRİMCİ BAKİMPLANLAMASI" konusunda açıklayıcı bilgi vermek, bukonuda geçekleşen en son teknoloji uygulamalarınıBahm-Onanm ile uğraşan teknik kadroya soluk aldıracak,sosyal yaşantılarını düzene sokmalarına yardım edecek vebunların yanında işletme bakım masraflarını büyük ölçüdedüşürerek, bu amaç için yapılan yatırımın bir yıl gibi birsürede geri dönmesini sağlayacak bu sistemin uygulanmasıaynı zamlanda ulusal ekonomiye katkıda bulunacaktır.

The purpose ofthis ârticle is to introduce "COMPUTERBASED PREDICTNE MAINTENANCE" which is alsonew in the yvorld. First, the maintenance methods areexplained and then the importance of COMPUTER BASEDPREDICTIVE MAİNTENANCE is imposed. Also, theguidelines of implementing ofPredictive Maintenance arediscussed and compared with other techniques and methods.

Yeni kurulan ve mevcut tesislerin üretimkapasitesinin ekonomik gelişmeye yeterince katkıdabulunabilmesi için verimli bir düzeyde çalıştırılmasıgerekir. Verimli bir işletme ortamına olanak vermeyecekşekilde kurulan tesislerde, işletmenin ömrü boyuncasorunlar çıkmakta bu da amaçlanan üretim düzeylerineulaşılmamasına neden olmaktadır.

Kapasitenin düşük düzeyde kullanılmasında en büyükpayı anza nedeni ile makina duruşları almaktadır. Yetersizonarım kalite ve verimin düşmesine, bu nedenle maliyetle-rin artmasına yol açtığı gibi aşırı yıpranmalar nedeni ile ma-kinalann ömürlerinin kısalmasına neden olmaktadır.Sonuçta bu harcamalar nedeni ile gerekenden daha fazla ma-kina ve donanım gereksinimi ortaya çıkmakta ve bunun so-nucu parasal sıkıntı artmakta, ödemeler dengesi olumsuzyönde etkilenmektedir. İşletmelerde az bir çaba-yatırım ileönemli kazançlar elde edebilecek sahaların başında bakımişlevi gelmektedir.

BAKIM YÖNTEMLERİGenel değerlendirme ile bakım yöntemleri planlı ve

plansız bakım olarak ikiye ayrılmaktadır:

Plansız Bakım: Arıza çıktıkça Bakım olaraknitelendirdiğimiz bu yöntemde ancak arıza oluştukça bakımve onarım yapılmaktadır. Bu sistemin dezavantajınıörneklersek; redüktörde rulmandan kaynaklanan bir arızaoluşturacağı salgı ile dişlilere zarar verecek ve sisteminçalışmasını aksatacaktır. Bu işin onarımı yalnızca rulmandeğişimi ile kalmayıp, dişlilerinde onarılması ya dadeğiştirilmesi ile sonuçlanacaktır.

Oluruna bırakılan bir sistemde çıkabilecek bir anzabaşka arızaları da doğrabileceğinden ve onarım sırasındaüretim akışını etkileyeceğinden ekonomik olarak bu yöntemniteliğini yitirmiştir.

Planlı Bakım Yöntemleri: Bu yöntemlerteknolojideki ilerlemeler sonucu ortaya çıkmıştır. Bakımmasraflarının artması ve bunun ürün maliyetine olumsuzetkileri işletmelerde planlı bakım yöntemlerini uygulamayazorlamaktadır.

Planlı Bakım kendi içinde Koruyucu Bakım veKestirimci Bakım olarak ikiye ayrılır.

Koruyucu Bakım: Bu yöntemde ana amaç; belirlenensüreler içerisinde makina parçalarının değiştirilmesi,bakımın yapılmasıdır. Hedef, arıza çıkmadan önünegeçmektir. Bu sistemin eksikliği, sistemde anza yapmamış,daha uzun süre gereksinimini karşılayabilecek aksam veparçaların önceden değiştirilmesi ve üretim akışının gereksizyere durdurulması ya da aksatılmasıdır. Aynca parça, üretimhatası, montaj hatası gibi nedenlerden dolayı değiştirilmesiplanlanan süreden önce arıza çıkabilir, ve sonuç olarakplansız bakım yöntemine kısa bir süre de olsa dönülmüşolur. Bunu önlemek için parça değiştirme ve bakım sürelerikısa tutulmakta, dolaylı olarak daha uzun süre gereksinimikarşılayacak bir parça gereksiz yere değiştirilmektedir. Bu dabakım onarım masraflarını artırıcı bir özelliktir. Sürelerbelirlenirken makina üreticisinin belirlediği özelliklerdenyararlanılmaktadır. Ancak işletme koşullarındaki farklılıklarbu özelliklerin değişik nitelikler sunacağı gerçeğini içindetutaktadır. Makina kılavuzunda belirtilen süreden önce

24 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ : 360 MART 1989

Page 27: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

oluşacak bir arıza, üreticiyi bağlayabilecek bir özellikolabilir. Ancak bunun tartışması ve sonuç olarak birparçanın hasarlanması yine ülke kaynaklarının harcanmasıgerçeğini ortadan kaldıramaz. Bu nedenlerle ekonomikolarak bu yöntem de niteliğini yitirmiştir.

Kestirimcı Bakım: Hanlı Bakım Yöntemlerinin engelişmişi Bilgisayar Destekli Kestirimci Bakım yöntemidir.Bu yöntem, makina sağlığının, makinalar üzerindençalışırken alman ölçüm değerlerinin istatistik yöntemler veEğilim Çözümleme (Trend Analiz) yöntemi kullanılarakgelişimin izlenmesi ana ilkesine dayanır.

Makina sağlığını, makinalar çalışırken izleyerek,durumu yakından izleme olanağı doğuran bu sistem,gereksiz duruşları ortadan kaldıracağı gibi, gereksiz parçadeğiştirmelerini de önlemektedir. Arıza çıkaracak noktaönceden belirlendiğinden ve arızanın nedeninin ne olduğuineelenebildiğinden, geleceğe yönelik bir bakım onarımprogramı yapılmasını sağlayacaktır. Bu da doğabilecek aniduruşlara neden arızaların oluşmasına olanak vermeyecektir.Hedef, arıza çıkmadan önüne geçilmesidir ve bu makinalarüzerinden alınacak ölçümler ile gerçekleştirilir. (Şekil 1).

0 *

«v

0 *

tt»

ÖLÇÜM

Arız

Uyar

ı Seviyesi

• Seviyesi

Seviyesi

A 6 eakim günü

Onarım İAnaliz v

C,e

/

, /

A

ıo ıx »İP i ,â

çin Gerekli —Je Planlama

3O t i ALOla!,

rcekl : smel idir .

~*—

'n 'ıs3 Çıkman1 Cun

Şekil 1. Tek nokta trend grafiği

BAKIM YÖNTEMLERİNİN BİR ÖRNEKÜZERİNDE KARŞILAŞTIRILMASI:

Kestirimci Bakım Planlamasının ne anlama geldiğinitanımlamak üzere bakım yöntemlerini bir örnek üzerindekarşılaştırılmasını görmek daha açıklayıcı olacaktır.

Örnekleme A.B.D.'de yapılmış olup, işçi vemalzeme masralan dikkate alınmamıştır.

Örnek Model : Isı Eşanjörü

Ölçüm : Giriş ve Çıkış basmç farkı

Arıza durumunda kayıp: 5,000.- US Dolar/saat

Arıza Çıktıkça Bakım Uygulaması: Eşan-jörde tıkanma gerçekleştikçe sistem durdurulmakta ve gerek-

li temizlik yapılmaktadır. Her tıkanma sonucu bakımişlemi 16 saat sürmektedir. Şekilde de görüleceği gibi, yılboyunca altı duruş gerçekleşmiştir, şekil 2a.Yıllık Üretim

Kaybıduruş saat

yıl duruş480.000 - US Dolar/Yıl

x 5,000.-US Dolar

Saat

ARİZA ÇIKTIKÇA BAKIM

1Yıll ık üreti» Kaybı:ASO.OOfl.- Dolar

KORUYUCU BAKIM

130.000 Dolar

b) Her t* haftada bir bakın yapılmıştır.

KESTtRİMCÎ BAKIM

Yıllık Üretin Kaybı:60.000 Dolar

Şekil 2. Işık enjanjörü üzerinde denenen bakımyöntemleri

Koruyucu Bakım Uygulaması: Tıkanma olma-dan bakım yapılırsa temizleme işlemi 2 saat sürmektedir.Bundan dolayı tıkanmaya olanak vermemek amacı ileeşanjör her 4 haftada bir temizlenmekte, yıl boyunca 13 keztemizleme işlemi gerçekleştirilmiştir, şekil 2b.Yıllık üretim

KaybıX 2

yıl duruş

130,000.- US Dolar/yıl

S a a t x 5 , 0 0 0 . - U S D 0 İ a r

Saat

Kestirimci Bakım Uygulaması: Şekil 2c'de degörüldüğü gibi difransiyel basınç farkı 50 psi değerine kadarnormal bir ivmelerime göstermekte, bu değerin üstüneçıkınca hızlı bir artış kazanmaktadır. Bu veriden hareketederek psi değeri alarm seviyesi olarak kabul edilmiş vebasınç değeri bu değere ulaştıkça temizleme işlemiyapılmışbr. Kestirimci bakun şeklinde de görüleceği gibiyıl boyunca değişkenlik gösteren periyodlarla bakımgerçekleştirilmiştir. Kimi zaman bu süre 10 hafta olmuş,kimi zaman da 4 haftalık bir süre sonunda bakıma gerekduyulmuştur. Sonuç olarak bu uygulamada yıl boyunca 6

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 25

Page 28: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

duruş gerçekleşmiştir. Tıkanma olmadan yapılan bakımın 2saat sürdüğü ikinci örnekte tanımlanmıştı. Burandanhareketle,Yıllık Üretim

Kaybıduruş

"yü"saat

duruşx 5,000.-

US Dolar

Saat

: 60,000.- US dolar/yıl, çıkmaktadır.

Değerlendirme: Kestirimci Bakım Planlamasıuygulayan işletme, Arıza Çıktıkça Bakım Uygulayanişletmeye göre 420,000 Dolar/yıl, Koruyucu BakımPlanlaması uygulayan işletmeye göre 70,000.- Dolar/yıldaha az bir harcama yapmakta, masraftan kazanımsağlanmaktadır. Sonuç olarak ürününü daha ucuza maletmekte, rakiplerine karşı avantajlı duruma geçmektedir.Aynı zamanda bakım için yıl boyunca harcanan süre deminimumda kalmaktadır. Bu süre Arıza Çıktıkça Bakımyönteminde 6x16:96 saat/yıl. Koruyucu Bakım yönteminde13x2:26 saat/yıl, Kestirimci Bakım yönteminde 6x2:12saat/yıldır.

Amaç işletmelerde bakım maliyetinin min^raıım^atutulması ve bakım onarım ile görevli teknik kadronun dahadüzenli bir yaşama geçmesidir.

ÖLÇÜM VE ANALİZİN KESTlRlMCl BAKIMPLANLAMASINDAKİ ÖNEMİ

Kestirimci Bakım Planlamasında esas olarak titreşimölçümü yöntemi kullanılmaktadır, işletmenin veoperasyonlarının durumuna göre, Isı Eşanjörü örneğindekullanıldığı şekilde basmç fark ölçümü, sıcaklık ölçümü,gürültü ölçümü, tek başına ya da alınan titreşim ölçümünüdesteklemek amacı ile kullanılmaktadır.

Titreşim, hareketli ekipmanların çalışmaları sırasındaekipmanı oluşturan elemanların düzensiz hareketleri sonucuortaya çıkmaktadır. Titreşime neden olan etken, kuvvettir.

Titreşim analiz cihazları, şekil 3, ile titreşiminnedenleri yaklaşık olarak belirlenebilir, şekil 3. Titreşimnedenlerini sıralarsak;

- Döner makinalarda balanssızhk

- Ayar edilmemiş kaplin veya yataklar

-Eğri şaftlar

- Aşınmış, eksantrik olmuş veya hasarlı dişliler

- Bozuk kayışlar veya zincirler

- Bozuk yataklar, rulmanh yataklar

- Mekanik çözülme

- Değişik farkla sıkılmış civatalar

- Elektromanyetik kuvvetler

- Aerodinamik kuvvetler

- Hidrolik kuvvetler

Sekil 3. Makina Analiz Edici / Verici toplayıcılarmabirörnek

Bu nedenlerden sadece bir tanesinin neden olduğutitreşimle karşı karşıya olunabileceği gibi, bir kaç tanesi ilede karşılanabilir.

Titreşim karakteristikleri, ekipmanın çalışırdurumdaki kondisyonunu ve mekanik sorunlarının ortayaçıkarılmasında en önemli etkenleri oluştururlar. Bunlartitreşimin frekansı ve genliğidir.

Ekipmanın titreşim sorunlarının incelenmesinde enbüyük etken frekans olup, bunun bilinmesi ile, ekipmanınhangi elemanlarında sorunların var olduğu ortaya çıkacaktır.Titreşime neden olan kuvvet, ekipmanın dönmesindendolayı belirli bir frekansda etkili olacaktır. Değişik mekaniksorunlar genelde değişik frekanslarda ortaya çıkacağından,frekansın, analiz olaymda belirlenmesi çok önemli etkenolarak kendisini gösterecektir. Örnek: balanssızlıktankaynaklanan titreşim frekansı ekipmanın devir sayışmaeşitir. Mekanik çözülmeden kaynaklanacak titreşim frekansıekipman devir sayısının iki katına eşit olur, şekil 4 ve S.

Frekans birimi SI birimlerine göre devir/dakika veyaHz olarak alınır.

Titreşim genliği, frekans değerlerine karşılık gelecekşekilde değerlendirilir. Genliğin belirlenmesi deplasman, hızveya ivme konumlarında olur.

Deplasman konumu, oluşan titreşimin tepe noktalarıarasındaki aralığın mils veya mikron cinsinden ölçümüdür.

Titreşim hızı, titreşimin alt ve üst tepe noktalanarasındaki hareketin hızının ölçülmesi ile irdelenir. Birimiinç/san veya mm/sn'dir.

26 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 29: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Şekil 4. Balanssızlığı gösteren tipik frekans spektrumu

Titreşim ivmesi ise aynı işlevin ivmesinin inch/san2 veya mm/san2 cinsinden ölçümlenmesidir, çizelge 1.

Bu üç konum, ekipmanın dönme hızına bağımlıolarak seçilir. Ekipman titreşiminin çok olup olmadığıhakkında karar verebilmek için titreşim spektrum grafiğininalınması gerekir, çizelge 2.

TITREŞIM ŞIDDET! çizncral

Tltrtf'la rrakonsı-CPM (d«v/dak)

!i ;; HÜ i I İli [

"•"V" S

_ _

'. £== E

m

İli

! P *

iSpı

w.

1IilTfflh!ilrT

itTSEStH ŞİDDETİ ÇİZELGESİ İna

k )

B.S. 4675ı 1976 ve I . S . O . 2372 STAMUSTUJtlHA GÖRE TİTREŞİM TOUMHSLAKIHAKİNALAMlAKt TtTTEStM ÖLCttKL«tHÎN DECEtLEHD t BİLMESİNE

TEKEL OLUŞTURACAK DECEKLES

OM)

O.1DO

Siseli

n.00

M.B0

Ü-TO

SS1

CKERltD: GECCKSİZ

Çizelge 1. Titreşim değerlendirme çizelgesi

Balanssızlıktan kaynaflanan titreşim: Tit-reşime en fazla neden olan problemdir. Titreşim frekansı,skipmanın devir/dak'sına eşittir. Titreşimin deplasmandeğeri, balanssızlık ile doğru orantılıdır.

BALANSIZUK \

GEVŞEKLİK

M,BOZUK DIŞLI >

\BOZUK PULMAN

\ i mu.

J

Şekil 5. Değişik frekanslarda oluşan titreşim ve bütünü

Deplasman konumunda alınan titreşim genlik değeri,dengesizlikten kaynaklanıyor ise yatay konumda almanölçüm değeri diğer yönlerden alman ölçümlerden fazlaolacaktır.

Merkez kaçıklığından kaynaklanan titre-şim: Kaplin ayarsızlığından ya da yataklama problemindenkaynaklanır. Çok fazla karşılaşılan problemlerdendir.

Kaplin ayarsızlığı' çok fazla ise titreşimin frekansıdevir sayısının iki katı dev/dak'da olacaktır.

urtu *ı**ın vtucLMiıHtBKUNU «Mİ

un

SSSS,'tim DtfULU

«m. »t«L«

luncntı:

AUODİMMİK VETAHtUKOLtK «UVVlt

U H I T KUVVCTLU,

UUM4IILUCLA

UDIALN B tfTOt

tutmmm1MUL

I M1 İl VRAruui i .DUtinn. MMinı

l» m OLCSMI-

>«»» DMİL.

DOtm-tHMcOH t»ıızOLçm.

c**nu ına-lMMMıH mtLets tmTOK MJR.

2S£S

. . «

(UtlD I W*

can THUK.

fUM'vta ı t ı t*t

an rtau;.(DIİLİ SAtllI X UN)

*'» KMIf «W

1 X UM VİYAi,» srauoulH

mu».

I *IK

1, 2 T* DADMU TOKSEK

I UM

tSMETl

K l Ö UFEkAKEtHUTt

D01HISİZ

oouısti.

ctn umutUMITtl BtMZ

Kttnsti.

•lı w* ctn

TEK VRA DCmıç t n unukNE

İMIETLt

ylıunnroıı a Mm» «aml.

a t l t l KftOl A«StTAL VtMUUTOüU» VAU.I0I

KCTOBLUİN KULLUIUIM1 O O H , UEK »TAKKUUttMIZ l l t VI UFLIII HATASI VOKU ROIOK«ALAMI IAP1L1».

Ol MYttl F U U M MCTASINA EN rAKIN Y*TAKMUMUt OLAVIDU.

plJLİLMUJl; VİMASYON Dt|I-l UStKLEltYI.1İLCİLİBtş. U.DCISİK (tOtO»U VEIA aumATOUUOI

D t f U U M DEitSTİltN.

C O « a t l ! , K BUAHSSUUK VB KAPLIN »YAKIZLIfll

ffiİı^"1 Ma""MEK iç! ı< STIK" I51CI

MCIM U J t L D t C t m VtBUSYONUN GENLUt VE»uız ı DUtflfOKSA vtiRASYamnı REDEKI E L U T K I V ı I ı ı .

UZCMAKS HALİ HARlCtUDE PE« 1«EHLİ DMİLD B.

AMCAK Dİunr MHtıttLtat »ti» IZOLAııON t uAZALTlLAAit LtH.

Çizelge 2. Kestirimci bakım planlamasında Neden, Genlik,Frekans, Faz ve Uyarı ilişkileri

Kaplin ayarsızlığını oluşturan diğer etkenler,Kayış-Kasnak, Zincir-Dişli sistemleridir ki bunlar, eksenelyöndeki titreşim değerini yükseltecektir.

Genellenecek olursa, eksenel yöndeki titreşim radyalyöndeki titreşimin maksimum değerinin yansmdan büyükise, problemin kaynağı kaplin ayarsızlığı, eğri şaft ya dayataklamadaki kaçıklıktır.

Rulmanlardan kaynaklanan titreşim: Rul-manlarda oluşan mekanik hasarlardan oluşur. Dönenparçaların herhangi birinin hasarlanması halinde, rulmandakibilyalann, iç ve dış bilezikler arasındaki çalışma koşulundandolayı çok yüksek frekanslarda, titreşim ortaya çıkacaktır.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 27

Page 30: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ııiiiııınıııııııııııııı

Kayıcı yataklardan kaynaklanan titreşim:Kayıcı yatakların sayısı aşınması sonucu titreşimkarakteristikleri yükselir. İyi olmayan yağlamalar da kayıcıyataklarda titreşime neden olur. Yanlış yağ seçimi, yatağagelen yağ miktarının az olması, yatak içinde titreşime nedenyüksek sürtünme kuvvetleri oluşturacaktır.

Mekanik çözülmeden oluşan titreşim: Ağırdarbelerin neden olduğu titreşimler rotor devir sayısının ikikatı dev/dak frekansa sahiptir. Ekipmanın bağlantı eleman-larının gevşemesi, konstrüksiyon üzerindeki hatalardanoluşan hasar, mekanik çözülmenin nedenlerindendir. Büyükmiktarda balanssızlık veya kaplın ayarsızlığından çok fazlaetkilenerek şiddetli titreşimlere neden olurlar.

Titreşim nedenleri; kayış-kasnak sistemindeoluşan titreşim, elektrik problemlerinden oluşan titreşim,rezonansdan kaynaklanan titreşim, sürtünmeden dolayıtitreşim vb. gibi olabilir.

KESTÎRÎMCİ BAKIM PLANLAMASIUYGULAMASININ ÜÇ BASAMAĞI

1. Belirleme, 2. Analiz, 3. OnarımBelirleme: Amaç, arıza çıkmadan arızanın önüne

geçmektir. Bunun için makina sağlığı konusunda bilgilermakinaların üzerinden toplanmalıdır. Belirlenenmakinalardan yine belirtilen doğrultu ve birimlerde titreşimve diğer Ölçümler bir rota dahilinde toplanır. Elle (Manuel)izlenen Kestirimci Bakım Yönteminde el tipi titreşimdedektörtt kullanılır. Yapılan ölçümler not alınır ve dahasonra çizelgelere işlenir. Bilgisayar Destekli KestirimciBakım Yönteminde ise bellekli otomatik makina analizedicisi/ veri toplayıcısı (Machinery Analyzer/DataCollector) kullanılmaktadır. Bu bellekli cihazlarkullanıcılara nerelerden nasıl ölçüm alacaklarını ekrandanyönlendirir. Alman ölçüler bir kablo bağlantısı ileBilgisayar ölçüm toplayıcılar yerine sürekli izlememonitörleri kullanılır. Belirtilen bu ölçüm yöntemleri ilearıza çıkaracak noktalar belirlenir, ortaya çıkarılır.

Anal iz : Makina sağlığı konusunda birincibasamakta belirlenen kritik noktalarda Analiz işlemi yapılır.Bu amaç için FFT Spektrum analiz cihazları kullanılır.(FFT: Fast Fourier Transform: Zaman tabanında almantitreşim ölçümünün frekans izgesine dönüştürümü), şekil 6.Kritik noktanın tüm frekans tabanındaki genlik grafiklerialınır ve titreşim genliğindeki artış nedeni, başka bir deyişlearızanın nereden kaynaklanmakta olduğu belirlenir. Manuelizlenen Kestirimci Bakım Yönteminde bu iş için ayrı birFFT Analiz Cihazı kullanılır. Bakım ekibi analiz cihazı ilesorun olan noktaya gider ve arıza kaynağını belirler.Bilgisayar Destekli Kestirimci Bakım Yönteminde iseölçüm toplanan cihazların aynı zamanda analiz yapmaözelliği olduğundan ek bir cihaz kullanılmaz. Cihazotomatik olarak FFT Spektrum verilerini belleğe alır vebilgisayara aktarır.

Analizde kullanılacak değerler, grafikler, spektrumizgeleri, ve yardımcı diğer raporlar bilgisayardan alınır. Buyöntemle yazılı raporların bilgisayarca çok kısa bir süredehazırlanması ile zamandan kazanıldığı gibi yapılabilecekhatalardan da uzaklaşıl ir.

s.e '

IIVSEO

2 . 00.00

7 4 . 63 MS

V vVMS1

0.50580 ıN/SEC

222.

OlçUm yapılan noktanın, zamana karşı

yaptığı titreşimin görüntülenmesi

Y-ekseni:titreşim hızı

X-ekseni:milisaniye -zaman

0.17 '

ItVSEC

0.0

L

19.00

117

1

.0

ı 1uHZ

İA

0 .

A.

13115 IN/SEC

1900.

F7T hızlı fourier çevrimi ile zaman

tabanında alınan ölçüm grafiği frekans

tabanına şekilde görüldüğü gibi çevrilir.

Bu özellik ile makinalar üzerinde analiz

yapılarak ao-run belirlenir.

Y-ekseni:titreşim hızı

X-ekseni:titreşim frekansı

Şekil 6. Makina Analiz Edici / Veri Toplayıcı cihazekranından analiz görüntüleri

Onarım: Analiz basamağında saptanan arıza,işletme programına bağlı olarak değerlendirilir ve onarımprograma alınır. Arıza önceden sezinlendiğinden bilerekolaya yaklaşılmakta, arızaya ne kadar süre olduğukestirilebilmektedir. Düşünerek gerçeğe yakın bir hükümverilir. ,

Onarım, kullanılmakta olunan bakım onarımyönetimi aynen izlenerek yapılabileceği gibi, istenildiğindebu konuda da bilgisayarlı uygulamaya geçilir, bakımyönetimi bilgisayar program paketleri ile yapılarak sistemgenişletilebilir. Böyle bir uygulamada gerekli iş emirleribilgisayar tarafından verilen bilgiler ile hazırlanır. Maliyet,personel, ambar hareketleri bilgisayarda değerlendirilerekrapor edilir.

i

KESTÎRtMCİ BAKIM PLANLAMASIO R G A N İ Z A S Y O N U N D A İ Z L E N E C E KYÖNTEM:

1) Programda yer alacak makinalar listelenir.2) Makinalann işletmedeki yerlerini gösterir kroki

çizilir.

28 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 31: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

tııiııııııiııııiıııııiiıııııiıııitınıiiiııiıntıiııuiııııııııiıııtııııııııınııııııııııiiiıtııııııııııiııınıııiiıiıııııııııııııııiıııııııııiiıiii3) Her makinada ölçüm alınacak noktalar, ölçüm

yöntemleri ve şekilleri belirlenir.

4) Her ölçüm noktasında ölçüm biriminin belirlenmesi.

5) Geçerli alarm seviyelerinin her nokta içinbelirlenmesi.

6) Her makinanın basit bir çiziminin çizilmesi vemakina özelliklerinin belirtilmesi.

7) Her makinanın temel ölçüm değerlerinin alınması.

8) Ölçüler arasındaki zaman diliminin belirlenmesi.

9) ölçüm rotasının ve makinalann isimlendirilmesi.

10) Rota içinde yer alan makinalann sıralanması.11) Uygulamayı yapacak elemanların eğitilmesi.

Bu işlemin yapılmasından sonra sistem uygulamayaalınır. Öneri öncelikle sınırlı sayıda noktanın programaalınması, elemanların sistemi kavramasını takiben tümişletmenin sistem kapsamına alınmasıdır.

KESTİRÎMCİ BAKIM PLANLAMASI AKIŞŞEMASI

Kestirimci Bakım Planlaması için önerilebilecek akışşeması şekilde görüldüğü gibidir. Şekil 7.

Şekil 7. Kestirimci bakım planlaması akış şeması

BİLGİSAYAR DESTEKLİ KESTİRİMCİ BAKIM

Belirleme ve analiz basamakları için kullanılancihazlar tek bir cihaz halinde elde taşınabilecek konumagelmiştir. Hatta, bir osiloskop, bir tracking filtre, bir tekkanal FFT spektrum analizörü, takometrenin yaptığı tümişlemleri yapabilmekte, bu cihazlar ile yerinde balans işlemide gerçekleştirilmektedir.

Artırılmış bellek kapasiteleri ile 8200 noktadantoplanan veriler cihaz belleğinde tutulabilmektedir. Makinaanaliz edicisi/veri toplayıcısı adı ile tanımlanan ile sıcaklık,faz, gibi ölçümler direk cihazla yapılabilmektedir. Cihazklavyesi kuUamlarak diğer ölçüm cihazlarmdan alınandeğerler de cihaz belleğine alınarak değerlendirmeyesokulabilmektedir, örnek: manometre ölçümü.

Bilgisayar Destekli Kestirimci Bakım Sistemi yazılınot, rapor tutma işlemini bilgisayara yaptırarak zamandankazanım ve yapılabilecek hatalardan uzaklaşma olanağımverir, şekil 8.

TEK NOKTA TRENDİ

•H

N . . .

• İ

günler

ANALIZ İÇİN TİPİK PARAMETRELERve ALARM SEVİYELERİ

Frekans Hz

FARK FREKANS İZGESI

LALHarmonlkler

ÇOKLU FREKANS İZGESİ

T İ P İ K TARAMA RAPORU

POPOM****! Ar.vsve dâi^rı Seviyeleri

i ıı

J L U L A J Ll u a _J

JLLAJL A

<! z ı; ıs

i IIIİÜ I ) ! ! 1 "

"" ' " ti! îTî:»,

Frekans Hz

Şekil 8. Bilgisayardan alınan rapor örnekleri

Bilgisayar Destekli Kestirimci Bakım UygulamaBasamakları:

1- Bilgisayara sistem analiz bilgileri yüklenir.

2- Bilgisayardan rota ile ilgili bilgiler makina analizedicinin belleğine bir kablo bağlantısı ileaktarılır.

3- Rotadaki birinci noktadan başlanarak makinalarüzerinden ölçümler alınır.

4- Ölçümler cihaz belleğine alınır. Bu işlem rotaüzerindeki bütün noktalarda tekrarlanır.

5- Toplanan veriler RS 232 kablo bağlantısı ilebilgisayara aktarılır.

6- Kestirimci Bakım Bilgisayar Programı bu verilerideğerlendirir analiz eder ve raporlar üretir.

7- Değerlendirilen raporlar neticesi gerekli bakımonarım programı yapılır ve onarım gerçekleş-tirilir.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 29

Page 32: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Bilgisayar Destekli Kestirimci BakımPlanlamasının Yararları:

Vtrrtaum

- Kolay kullanım

- Elle ölçüm toplanmasında yapılabilecek yazılımhataları, otomatik veri toplayıcısı kullanımı ileortadan kaldırılır.

- Operatörler daha az bir eğitim ile sistemeuyabilirler. ,

- Değerlendirmede yapılabilecek hatalar minumumainer.

- Görüntülü uyan olanağı. Otomatik veri toplayı-cüar ekranından operatöre uyarılar duyurabilir.

- Gelişmiş veri toplayıcıları direk analiz yapmaözelliğine sahip olup, titreşim algılayıcılarıdışında, sıcaklık, faz, DC voltaj algılayıcıları ileçalışmakta olup, değerler otomatik veri toplayıcıbelleğine aktarılır.

Bilgisayar Destekli Kestirimci BakımPlanlaması Ekonomik Değerlendirilmesi

MALİYET

• işletme geneli analizi, optimum ölçüm teknik venoktaların belirlenmesi,

• Kullanılacak cihaz seçimi ve alımı,

• Günlük ölçümleri yapacak elemanların eğitilmesi,

• Sonuçları değerlendirecek Mühendis ve uygulanacaktenisyen eğitimi,

KAZANÇ

• Duruşlar arasındaki sürenin uzaması üretimi:Bakım masrafı:

• Beklenilmeyen arızaların ortadan kalkması.Güvenirlilik: Üretim:

• ikincil hasarların kalkması,

• Hurdaya ayrılan malzemenin azalması,

• Yedek parça stoklarının azalması,

• Onarım süresinin kısalması,

• iş duruluşlarında azalma,

• Makina ömrünün uzaması,

• Ürün kalitesinin artması,

• işletme güvenliğinin artması,

• Gürültü seviyelerinde düşüş.

SONUÇ

Gelişmekte olan ülkelerde incelendiğinde, yetersizbakım ve onarım problemleri ile, durumun o ülkeler içinoldukça tatmin edici olduğu düşünülür. Bununla birlikte,gelişmiş ülkelere baktığımızda, endüstriyel tesislerde

bakımın uzun vadede önemsenmeyişi sonucu önemliproblemler ortaya çıkmaktadır.

Üretim yöneticileri "üretim = işletme + balam"eşitliğinde son terimi önemsememişler, bakım kadrosununeğitimine, üretim mühendisleri ve operatörleri kadar önemvermemişler, balam yönteminin geliştirilmesine daha azözen göstermişlerdir.

Endüstriyel ülkeler, bakımın önemsenmemesininuzun süreçte ekonomik kayıplara neden olduğunugünümüzde farketmeye başlamışlardır. Bunun sonucu balomyöntemleri gelişmiş, bu amaçlı cihazlar üretilmiş,bilgisayarlı uygulamalara geçilmiştir.

Bu gerçek, gelişmekte olan ülkeler için değerli birders olarak dikkate alınmalıdır.

Çok karmaşık olmayan tesislerde bile KestirimciBalom uygulaması ile duruşlarda elde edilen düşme, işçilikve diğer bütün maliyetlerdeki artıran daha önemliolmaktadır. Seri üretim yapan kuruluşlarda bu durum dahada önem kazanır, şekil 9.

SÎBTSMLBR BILGİSAYABDSSTBKLİ I

SABÎI

Şekil 9. Kestirimci bakım yöntemleri karşılaştırması

Duruş zamanının önemli bir kısmı, arızanıntanınmasına gitmektedir. Kestirimci Bakım planlaması ilebu tanı zamanından kazanıldığından duruş zamanıminimuma inmekte, üretim kaybı en düşük düzeydeolmaktadır. Masraftan tasarruf yapılmaktadır. Ancak butasarruf, Kestirimci Bakım'ın doğru bir şekilde uygulanmasıile gerçekleşecektir.

Amaç arıza çıkmadan arızanın önüne geçmektir.

Bilgisayar destekli sistemler, özel amaçlı birbilgisayara gereksinim göstermediği, kişisel bilgisayarlarınyeterli olması ve bilgisayarların işletmede başka amaçlariçinde kullanılabilmesi nedeni ile büyük kazançlarsağlayacaktır, şekil 10.

30 MÜHENDİS VE MAKİNA ' CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 33: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IlımlIllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllUllllltlIlılIlIltullnlIllıl

Veri Değerlendirme

•Analiz ve diagnostik

Analiz vediagnostik

Verideğerlen-dirme

Tetkik veonarım

Uyarılar•Uyarılar

Ek işleyapmak içinkalan süre

Tetkik veonarım

MAKUEL SİSTEM BİLGİSAYAR DESTEKLİ SİSTEM

Şekil 10. Manuel ve bilgisayar destekli kestirimci bakım karşılaştırması*

(*) "Production Engineering" Mart 1986, sayfa 66: "What about automating machine maitenance?"

K A Y N A K Ç A

1. CSt, "Predictive Maintenance Outlook", ComputationalSystems Inc., May 1988

2. Köse, R. Kubilay, "Bilgisayar Tasarım ve İmalat KongresiBakım Planlaması", 3. Ulusal Makina Tasarım ve İmalatKongresi bildiri kitabı, 21-23 Eylül 1988, ODTÜ,Ankara, 243-252.

3. TOPAZ, "Kestirimci Bakım Planlaması", Topaz Tribüne Cl,Sİ, Eylül 1988

4. Mitchell J.S., "Condition Monitoring", MechanicalEngineering, Dec. 198S

5. Braithwaite, K., "New Techniques for PredictiveMaintenance", Plant Engineering and Maintenance, Sept.1984

6,, Hills, PW., "Condition Monitoring of Power PlantAuxiliaries", Turbomachinery Maintenance Congress -TMC87.

7. Asturio E. Baldin, "Condition Based Maintenance: APowerful Tool For Modern Plant Management",Terotechnice, 1(1979)119-129

8. Hills, PW., "Data Management for Vibration BasedCondition Monitoring", International Conference onCondition Monitoring Paper G2, Bringhton England21-23 May 1986

9. "Predictive Maintenance", Description Sheet.

10. "New Systems for Predictive Maintenance and MachineryAnalysis", Ird Technical Paper No 128

COMPUTER M K D MlEMCnVE MAİNTENANCEBlLOIMY«fl DESTEKLİ KESTKMCJ U M T DANIŞMANINIZ

T O P U Z Ltd.DÜZENU GÜVENÇ BCr*K*B»*j KAR SETKEN BlilMElçfc

KESTİRİMCİ BAKIM*

j+.tf*mi>WmbuVmmCS> KAKMA «NALIZ CtVIZl Mı

TOPAZ Timini CHçOnS snaU Svvis I

• NOT: KaMKnd B ^ M taniMMi taan^ ouuOunıız açâtK/ıa ta

TOPAZ CSI COMnrrATOUL SYSTEMS MCORPCAATED - USA Fkmmı

TOPAZ MAKİNA MÜHENDİSLİK MÜ$AvUtÜK M O M E S S U I I K VE TİCARET UO. STİ.LjBVACAD. 66-4 KOCATEPt 06640 ANKARA1EL'-117 70 78. TELEX 47 396

<rııi rvıı ırr«.n>ın nrrnnıı T « : i ı s a « 3

MÜHENDİS VE IVIAKİNA CİLT: 30 SAYİ : 360 K/IART 1989 31

Page 34: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

AT'na girişaşamasında yerliotomotiv sanayiimiz

Erman ÖZDAMARMak.YUk.Mtth.

Ülkemiz önümüzdeki yıllarda ATna tam üye olmayahazırlanmaktadır. ATna. girmenin yanında topluluk içindekiülkelerle tam rekabete girebilecek ve ayakta kalabilecek birendüstriyel yapıya sahip olabilmek çok daha büyük önemarzetmektedir. Ülkemizin ATna girmesi halinde en güçlüolabileceğimiz üretim branşlarım tekstil, tarım ve otomotivsanayii oluşturacaktır. Bunun dışında kalan sektörlerde(ümitli olduğumuz sürpriz demir-celik sektörü de dahilolmak üzere) ülkemizin AT içersinde güçlü olabileceğineinanmak zordur. Tekstil, tarım ve otomotiv sektörleri; hemülkece iyi tanıdığımız sektörler olmaları hem de diğersektörlere oranla bu sektörlerde işgücünün daha ucuz olmasıdolayısıyla AT ülkeleri arasında fllkemizin yüzünü ağartacaksektörler olacaktır. Aşağıdaki raporda ağırlıkla otomotivsanayiimize yönelik görüşlere yer verilmiştir.

Otomotiv sanayii konusunda bir rapor hazırlan-masındaki neden, sektörün sorunlarının iyi tanınmasıyanında ülkemizin yakın gelecekte girmeyi düşündüğü vehassas teknoloji gerektiren savunma sanayii ürünlerine(uçak, savunma araç ve gereçleri gibi..) otomotivsektörünün basamak teşkil etmesi ile de yakından ilgisibulunmaktadır. 2000'li yıllarda göklerimizde uçacakuçaklarımızı, askerlerimizin kullanacağı harp teçhizatlarımimal edecek usta ve mühendislerin şu anda otomotivsanayimde çalışmakta olduklarım asla gözden uzaktutmamalıyız. Bu yüzden otomotiv sanayiini bilmek,sıkıntılarını çözmek ülkemizin yarın savunma sanayiinidaha kolay kurabilmesine olanak hazırlıyacaktır.

Ülkemizin otomotiv sanayiindeki sorunları, hem busektörde çalışan 1 milyona yakın inşam, hem de ülkemizingelecekte yapmak zorunda kalacağı büyük endüstriyelsıçramaların hayalini kuran ve devleti ile gururlanmakisteyen yeni nesilleri yakından ilgilendirmektedir.

Türkiye; son yıllarda yaşadığı ekonomik sıkıntılar veyüksek enflasyon ortamı sonucu planladığı bir çok yatırımıyapma fırsatı bulamamıştır. Devleti yönetme sorumluluğutaşıyan kişiler şu anda ülkemiz için önemli bir yolayrımında bulunmaktadırlar:

• • - Ya, devlet imalatçı ve yan sanayici ile barışacaktır.

Ya da, ülkemiz yakın bir gelecekte iğne veipliğini dahi dışardan ithal etmek zorundakalacaktır.

Yukardaki teşhis asla abartılı bulunmamalıdır. Bugünülkemiz 1930'larda da yaptığımız uçakların teknolojileriniAmerikan şirketlerinden, 1886'da Taşkızak tersanalerindeimal ettiğimiz denizaltılann teknolojilerim ise Almanşirketlerinden alma noktasındadır. Bugün ülkemiz, Fatih'in500 sene önce hesaplarım yapıp döktürdüğü toplan imaledebilecek durumda değildir. Otomotiv sanayiine emek vegönül verenler, yıllar öncenin teknik bilgi ve parasalbirikimlerinin üzerine yıllardır birşeyler ekleyememişolmanın ızdırabıriı duymaktadırlar.

Ülkemiz otomotiv ve imalat sanayiinin çok ciddi veacil çözüm bekliyen sorunları bulunmaktadır. Bu sıkıntı-ların öğrenilmesi ve acilen çözümlenmesi gerekmektedir.Aşağıda maddeler halinde bu sıkıntılardan bazıları sunul-muştur:

- Dövme, saç yassı ve yuvarlak malzeme, dökümhammaddesi üretiminde hurda fazla olmakta vehammadde pahalı üretilmektedir.

- Gerilim giderme, kaynak çekme, çatlak izleme gibibirçok teknik konu yeterince bilinmemektedir.

- Dövme ve haddeleme sonucu malzeme iç gerilmelerifazla olmaktadır.

- İşlenebilüiik (Machinability) bilinmemekte, çoğukez yumuşaklık ve gevreklik ile karıştırılmaktadır.

- Kaynakhane, dökümhane gibi tesisler sağlıklı birinsanın yaşayabileceği standartların çok altındabulunmakta, emekli olan kaynak ve dökümustaları birkaç yıla varmadan ölüp gitmektedir.

- Karbon emdirme, nitrasyon gibi yüzey sertleştirmeişlemleri çok geri tekniklerle yapılmaktadır.

- Hassas toleranslarla talaş kaldırma yapılamamak-tadır.

- Seramik ve sert metal uç, NC-CNC-DNC tezgahteknolojileri, robot kullanımı, geometrik tolerans-lar, hassas metroloji yeterince bilinmemektedir.

- İş akışı, tezgah yerleşimi, optimizasyon teknikleribilinmemektedir.

- Ülkemiz atıl bırakılan tezgah ve tesislerle doludur.

- Muayene ve kalite kontrolü konusunda çok az şeybilinmektedir.

- Dövme imalatında kalıp kayması, çapak taşmasıkontrol edilememekte, hurda fazla olmaktadır.

- Isıl işlem fırınlarında ısı ve atmosfer kontrolüsağlanamamaktadır.

- Yuvarlak ve soğuk çekilmiş malzemelerde hassastoleranslar tutturulamamaktadır.

- Saç malzemelerde; tolerans tutturamama, iç gerilimsonucu deformasyon fazla olmaktadır.

- Dökümlerde; karıncalanma, boşluklu döküm, maçave derece gezinmeleri, cam gibi sert yüzeyler

32 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 35: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IIlllIlIllllllllItlIllllIlIIltlIilIllUIIllllllltlllIllllllltlllllIlttlllilIlIllItllltUlllIllllllIlllllllllllltlllttltttlIlllItllH m IIIIIIIIIIIIIIIIIIııIIIHıHıııııı ııııııı ı ıııııııııtalaşlı imalatta ciddi sorunlar doğurmakta, hurdafazla olmaktadır. Maça hazırlama çok geri şekildeyapılmaktadır. Bezir yağı ve reçine problemlerimaçalara daha büyük boyutlardaki problemlerolarak yansımaktadır.

- Modem depoculuk ve stok kontrolü bilinmemektedir.

- Üretim planlaması geri şekillerde yapılmaktadır.Yukarda, imalatçılarımızın her zaman karşılaştıkları

sorunlardan yalnızca birkaçına yer verilmiştir. Busorunlardan bazıları teknik bilgi ve görgüsün sanayiulaşmamış olmasından bazıları ise sanayicinin ekonomiksıkıntıları gereği sorunu bildiği halde konuya çözümgetirememesinden kaynaklanmaktadır. Ülkemizdekisanayici/yan sanayicilerden çoğu 2 parti/kafile malı hurdaolup iade edildiğinde ekonomik krize girecek kadargüçsüzdür. Sanayiciye teknik bilgi ve görgü götürecekkadrolarımız yetersizdir. Teknik düzeyde kendi kaderiylebaşbaşa bırakılan sanayici buna ek olarak bir de % 100'leriaşan kredi faizleriyle iş yapmak ve üretmek zorundakalmıştır.

Raporun şu ana kadarki bölümlerinde otomotiv veimalat sanayiimizin sorunları ele alınmıştır. Aşağıda busorunlara getirilebilecek uzun ve kısa vadeli çözümlersunulmaktadır:

Uzun vadeli çözümler- Ülkemiz yol, arazi, ve iklim koşullarına en uygun

araç ve komponentlerin tip ve dizaynları belirlenmelidir.Ülkemizde yalnız tekerlekli traktör olarak 30'u aşkınfirmanın 100'ü aşkın modeli hizmet vermektedir. Olayınbakım, yedek parça boyutu çok daha korkutucuboyutlardadır. Firmalar; ülke koşullarına, coğrafi koşullarve toprağına en uygun dizaynları yapmaya Özendirilmelidir.

- Yerli otomotiv sanayii AT'na girildikten sonra dagümrük duvarları yardımıyla korunmalıdır.

- Firmalar araçlarında sağlamlık ve ekonomiklikgibi asli konularda dizayn ve modifikasyon yapmaya,araçlarını geliştirmeye zorlanmalıdır. Modifikasyonkonusunda yerli kuruluşlarımız kendi lisansör firmalarındanyardım alabilme şansına sahiptirler. Başta yanma odası,karbüratör, ateşleme, donanımı olmak üzere birçokkomponentte otomotiv sanayii kuruluşlarımız Ar-Geçalışmaları yapmaya zorlanmalıdır.

- Yerli otomotiv firmaları ve yan sanayiimizçoğunlukla Marmara bölgesine yoğunlaşmış durumdadır, budurum mutlaka önlenmelidir. Mevcut durum otomotivsanayiinde teşvik politikasının ülkeye dengeli dağılımım

sağlıyamamış durumdadır, konu çözümlenmelidir. Taksan,Tümosan gibi kuruluşların değerlendirilmesi yolunagidilmelidir.

- Dövme, dökümcülük ve kaynak işçiliği başta üzerebirçok teknik konuda gelişmiş ülkelerdeki teknik bilgileryerli sanayiiciye aktarılmalı, bilgilerde güncelleştirmeyapılmalıdır.

- Kamuya ait otomotiv gruplarının tamir, bakım veonarım işleri tek merkezde ve ücreti karşılığında uzmankadrolarca yapılmalıdır. Böylelikle; hem her kuruluşuniçinde onarım ve bakım yapması önlenmiş olur, hem dedevlete gelir kazandırılır.

Kısa vadeli çözümler- Teknoloji izleme merkezi kurularak yurt içindeki

teknik gelişmeler gözlenmeli, yerli sanayicimiztaranmalıdır. Bu merkez gerektiğinde kamu ve özel kesimeücreti karşılığında danışmanlık yapmalıdır.

- Bir başka merkez yardımıyla araç, tezgah envanteriyapılmalıdır. Bu merkezdeki bilgiler güncelleştirilmeli, vemerkez ücreti karşılığında kamu ve özel kesime danışmanlıkyapmalıdır.

- Küçük ve orta sanayici grupları uygun krediler iledesteklenmeli, üretim teşvik edilmelidir. Türkiye'nin çıkışıtalep kısılarak ve sıkı para politikaları uygulanarak değilüretim artırılarak sağlanacaktır.

- Yerli otomotiv talebi artırılmalı, bankalar uygunşartlarda tüketici kredileri vermeye özendirilmelidir.

- Devlet sübvansiyon araçları kullanarak otomotivsanayimizin Amerika, Avrupa, gibi büyük pazarlara girmesiiçin çaba göstermelidir. Kamuya ait projelerde otomotivsanayimiz indirekt-offset programlarına sokulmalıdır.Japonya otomotiv sanayiindeki, Güney Kore ve Tayvan gibiuzakdoğu ülkeleri ise elektronik sanayiindeki yerlerinesübvansiyon politikaları kullanılarak erişmişlerdir.

SonuçYukarıda; yerli otomotiv ve imalat sanayiimizin

sorunlarına ve bazı çözümlere yer verilmiştir. İçice olmalarıdolayısıyla yerli imalat ve otomotiv grubu bu rapordaberaberce incelenmiştir. Devletimizin; sanayiciyi vesıkıntılarını iyi bilen kadroların hizmetlerine bugün herzamankinden daha fazla ihtiyacı bulunmaktadır. Bir ülkedekien önemli gelişmenin üretim artışı olduğu gerçeği aslaunutulmamalıdır. Bulunduğu bölge içerisinde ülkemizin,üretimi anırmak ve güçlü olmaktan başka bir alternatifi debulunmamaktadır.

ProMinent - DozajSAY SU ARITMA SANAYİİ v. TİCABET LTD.ŞTİ. N«atı«yC«d42P.K 9MKa*4yla»tUT* 1«BeH(2H«)-14444l3Fax: 1O7527TU: 38O53»«lli

Page 36: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Su temini ve atıksuarıtma tesislerindekullanılan birmalzeme olarakpaslanmaz çelik*-ll

olacaktır. Asit banyosu 24°C sıcaklıkta 8 saat süreliyapılabilir. Bu asit uygulanmadığı zaman, imalat bittiktensonraki yaklaşık dört ay içinde imalat üzerinde paslanmabaşlamaktadır.

# %'

Mete GERÇEKİnşaat Yük. Müh.

PASLANMAZ ÇELİKLERİN YÜZEYTEMİZLEME İŞLEMLERİ

imalatı biten paslanmaz çelik ürünleri daima-özellikle kaynak dikişi etkinlik sahasmda-kimyasal olarakyüzey temizlenmesi işlemine tâbi tutulmalıdır. Bu işlem,malzemenin paslanmaya karşı dayanıklılığını devam ettire-bilmesi için şarttır.

Malzemenin her tarafının, özellikle de iç kısım-larının asitle tam olarak temasının sağlanması bakımından,bu kimyasal işlem dolu havuz içinde gerçekleştirilir. Asitbanyosundan sonra bazik çözeltilerle malzeme nötralizeedilmeli ve daha sonra iyice yıkanmalıdır. Asitle temas edenparçaların üzerinde asit artığının hiç kalmamasına özengösterilmelidir. Metal yüzeyinde kalan temperlerme izleri vepullanmalar asit banyosunda fırça ile (paslanmaz telden imâledilmiş olmalıdır) veya özel (glass pearl blasting) kumlamaile giderilebilir.

Mükemmel bir yüzey elde edilebilmesi amacıyla,asit banyosu kimyasal yönden sürekli gözlenmelidir. Banyoyüksek miktarda ferrit ve klor kapsamamalıdır. PaslanmazÇelikler kullanılarak yapılan imalatlarda, tamamen bitenimalatlara uygulanacak asit banyosu belli bir süre vesıcaklıkta olmalıdır. Aksi halde imalat sırasında uygulanankaynak, bükme ve kesme işlemleri nedeni ile paslanmabaşlar. Paslanmaz çelik imalathanelerinde bu amaç için birasit banyosu düşünülmelidir, [Şekil 9 Asit karışımı olarak;örneğin 1.4571 malzeme için

%22HN03-Nitrikasit% 5 HF - Hidrofilorikasit

kullanılabir. Bu karışımın geri kalan % 73'lük kısmı su~

Şekil 9. Asit banyosu

Zorunluluk karşısında şantiyede yapılan kaynakişlemlerinde asit macunlan ile son işlem yapılabilir. Uygu-lama koşullarına tam olarak uymak için bu gibi durumlardaözel özen gösterilmesi gereklidir. Bu işlemden sonra iyi biışekilde asitle temizleme yapılmasına dikkat edilmelidir.

Asitle temizleme ve pasivasyon ile, paslanmaz çelik;düzgün, açık gri ve yansıma yapmayan bir yüzey kazanır.Optik nedenlerle parlak bir yüzey arzulanırsa bu, zım-paralama, cilalama ve elektro cilalama yolu ile sağlanabilir.Bununla birlikte bu işlemler maliyeti arttırır va doğal olarakimalat fiyatlarına yansır, $ekil 10).

Şekil 10. Paslanmaz çelik flanş ile paslanmış bir çelikflanş karşılaştırması.

Yazının birinci bölümü 349 no.lu Şubat 1989 sayımızdayayımlanmıştır.

34 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 37: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ııııımıtalaşlı imalatta ciddi sorunlar doğurmakta, hurdafazla olmaktadır. Maça hazırlama çok geri şekildeyapılmaktadır. Bezir yağı ve reçine problemlerimaçalara daha büyük boyutlardaki problemlerolarak yansımaktadır.

- Modern depoculuk ve stok kontrolü bilinmemektedir.

- Üretim planlaması geri şekillerde yapılmaktadır.

Yukarda, imalatçılarımızın her zaman karşılaştıklarısorunlardan yalnızca birkaçına yer verilmiştir. Busorunlardan bazıları teknik bilgi ve görgünün sanayiulaşmamış olmasından bazıları ise sanayicinin ekonomiksıkıntıları gereği sorunu bildiği halde konuya çözümgetirememesinden kaynaklanmaktadır. Ülkemizdekisanayici/yan sanayicilerden çoğu 2 parti/kafile malı hurdaolup iade edildiğinde ekonomik krize girecek kadargüçsüzdür. Sanayiciye teknik bilgi ve görgü götürecekkadrolarımız yetersizdir. Teknik düzeyde kendi kaderiylebaşbaşa bırakılan sanayici buna ek olarak bir de % 100'leriaşan kredi faizleriyle iş yapmak ve üretmek zorundakalmıştır.

Raporun şu ana kadarki bölümlerinde otomotiv veimalat sanayiimizin sorunları ele alınmıştır. Aşağıda busorunlara getirilebilecek uzun ve kısa vadeli çözümlersunulmaktadır:

Uzun vadeli çözümler- Ülkemiz yol, arazi, ve iklim koşullarına en uygun

araç ve komponentlerin tip ve dizaynları belirlenmelidir.Ülkemizde yalnız tekerlekli traktör olarak 30'u aşkınfirmanın 100'ü aşkın modeli hizmet vermektedir. Olayınbakım, yedek parça boyutu çok daha korkutucuboyutlardadır. Firmalar; ülke koşullarına, coğrafi koşullarve toprağına en uygun dizaynları yapmaya özendirilmelidir.

- Yerli otomotiv sanayii ÂT'na girildikten sonra dagümrük duvarları yardımıyla korunmalıdır.

- Firmalar araçlarında sağlamlık ve ekonomiklikgibi asli konularda dizayn ve modifikasyon yapmaya,araçlarını geliştirmeye zorlanmalıdır. Modifikasyonkonusunda yerli kuruluşlarımız kendi lisansör firmalarındanyardım alabilme şansına sahiptirler. Başta yanma odası,karbüratör, ateşleme, donanımı olmak üzere birçokkomponentte otomotiv sanayii kuruluşlarımız Ar-Geçalışmaları yapmaya zorlanmalıdır.

- Yerli otomotiv firmaları ve yan sanayiimizçoğunlukla Marmara bölgesine yoğunlaşmış durumdadır, budurum mutlaka önlenmelidir. Mevcut durum otomotivsanayiinde teşvik politikasının ülkeye dengeli dağılımım

IIIsağlıyamamış durumdadır, konu çözümlenmelidir. Taksan,Tümosan gibi kuruluşların değerlendirilmesi yolunagidilmelidir.

- Dövme, dökümcülük ve kaynak işçiliği başta üzerebirçok teknik konuda gelişmiş ülkelerdeki teknik bilgileryerli sanayiiciye aktarılmalı, bilgilerde güncelleştirmeyapılmalıdır.

- Kamuya ait otomotiv gruplarının tamir, bakım veonarım işleri tek merkezde ve ücreti karşılığında uzmankadrolarca yapılmalıdır. Böylelikle; hem her kuruluşuniçinde onarım ve bakım yapması önlenmiş olur, hem dedevlete gelir kazandırılır.

Kısa vadeli çözümler- Teknoloji izleme merkezi kurularak yurt içindeki

teknik gelişmeler gözlenmeli, yerli sanayicimiztaranmalıdır. Bu merkez gerektiğinde kamu ve özel kesimeücreti karşılığında danışmanlık yapmalıdır.

- Bir başka merkez yardımıyla araç, tezgah envanteriyapılmalıdır. Bu merkezdeki bilgiler güncelleştirilmeli, vemerkez ücreti karşılığında kamu ve özel kesime danışmanlıkyapmalıdır.

- Küçük ve orta sanayici grupları uygun krediler-iledesteklenmeli, üretim teşvik edilmelidir. Türkiye'nin çıkışıtalep kısılarak ve sıkı para politikaları uygulanarak değilüretim artırılarak sağlanacaktır.

- Yerli otomotiv talebi artırılmalı, bankalar uygunşartlarda tüketici kredileri vermeye özendirilmelidir.

- Devlet sübvansiyon araçları kullanarak otomotivsanayimizin Amerika, Avrupa, gibi büyük pazarlara girmesiiçin çaba göstermelidir. Kamuya ait projelerde otomotivsanayimiz indirekt-offset programlarına sokulmalıdır.Japonya otomotiv sanayiindeki, Güney Kore ve Tayvan gibiUzakdoğu ülkeleri ise elektronik sanayiindeki yerlerinesübvansiyon politikaları kullanılarak erişmişlerdir.

SonuçYukarıda; yerli otomotiv ve imalat sanayiimizin

sorunlarına ve bazı çözümlere yer verilmiştir. Içiçe olmalarıdolayısıyla yerli imalat ve otomotiv grubu bu rapordaberaberce incelenmiştir. Devletimizin; sanayiciyi vesıkıntılarını iyi bilen kadroların hizmetlerine bugün herzamankinden daha fazla ihtiyacı bulunmaktadır. Bir ülkedekien önemli gelişmenin üretim artışı olduğu gerçeği aslaunutulmamalıdır. Bulunduğu bölge içerisinde ülkemizin,üretimi artırmak ve güçlü olmaktan başka bir alternatifi debulunmamaktadır.

DünyayıSAY SU A R I T M A S A N A Y İ İ v. T İ C A R E T LTD.ŞTİ. NecaUny Cad « P.K »4 Krtü» • tow T* 144 861< |2 Ha) • 144 «413 F«ı 143 75 27 Tfc 380831»» ».'

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989 35

Page 38: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ıııııııııımınınmıııııııııııınınıımıınııııııııııııııııııııııiHolacaktır. Asit banyosu 24°C sıcaklıkta 8 saat süreli

ııııııııııııııııııınıııııııııııııııııııııııııım

PASLANMAZ ÇELlK PAHALI MIDIR?

Bu ön yargının her halde yanlış olduğunu hemenbaşlangıçta belirtmek gerekir. Hem satınalma, hem de dahaönemlisi sürekli olan bakım masrafları açısından bu görüşyanlıştır.

Paslanmaz nitelikli çeliğin bakımının bUtOn diğermalzemelerden daha kolay olduğu, paslanmaz çeliğin hiç birşekilde bakım, onarım vb. gibi ek maliyetleri oluştur-mamasından belli olmaktadır. Nitelikli paslanmaz çeliğinmalzeme ve imalat maliyetinin bütün diğer malzemelerdendaha yüksek olduğu düşüncesi de yanlıştır.

Paslanmaz çelik gibi değerli bir malzemenin fiya-tının yüksek olması doğal olarak normaldir. Ancak buyüksek fiyatlı malzeme çeşitli mühendislik ve imalatönlemleri ile azaltılabilir.

a) Paslanmaz Çeliğe Uygun İmalat:

Paslanmaz çelik malzemenin özelliğinden yararlana-rak, imalatın önemli ölçüde ucuzlamasını sağlayabilecekşekilde önemli ağırlık kazammlan olasıdır. Bu konuda ya-rarlanılan etenler malzemenin yüksek dayanımı, korozyon-dan gelen ek güvenlik ve kalınlıkların bulunmaması, ve uy-gun şekillendirme ile et kalınlığı azaltılmasıdır. Başka biranlatımla uygun projelendirme ile yüksek dayanım momen-tine ulaşılabilmektedir.

b) Seri tmalat ve Uzmanlaşma:

İşletmelerin seri imalat olanaklarına kavuşabilmeleriiçin teknik yöntemler ve boyutlandırma açısından ürünlerinistandartlaştırmaları gereklidir. Bu konuda uygun koşullardamalzeme sağlanması ve daha kısa imalat süresi yönündenönemli kazanımlar bulunmaktadır. Son yıllarda bilgisayardestekli imalat ile büyük ekonomi sağlanmıştır.

c) Rasyonel tmalat:

Paslanmaz çelik imalatında uzmanlaşmış işletmeler,özel düzenlenmiş makina ve donanım kullanarak daha başkakazanım olanaklarından da yararlanabilmektedirler. Bu ka-zanım ürün fiyatı kanalı ile müşteriye de yansıtıla-bilmektedir. İnşaatların tesisat parçalarının inşaat sırasındapaslanmaz çelik olarak kullanılması halinde maliyetin, top-lam inşaat maliyeti içinde sadece yaklaşık %5 olarak yer al-masına karşılık nitelikli paslanmaz çelik kullanılmamış ol-ması halinde aynı tesisat parçalarının bakım masraflarınıntoplam bina, tesis bakım masrafları içinde % 60 bir pay al-maktadır. Bu gerçeğin dikkate alınması durumunda niteliklipaslanmaz çeliğin tercih edilmesinin biraz yüksek imalatmaliyetine rağmen uzun erimde daha ekonomik olduğuanlaşılacaktır.

PASLANMAZ ÇELİKLERİN, FARKLIORTAMLARDA PASLANMAYA KARŞIDAVRANIŞLARI

Paslanmaz çeliklerin su ve tuz gibi korozif ortamlar-daki davranışları aşağıda açıklanmıştır.

Paslanmaz Çeliklerin Farklı SuOrtamlarındaki Davranışları:

Damıtık Su Ortamı

18/8 krom-nikel çeliği damıtık sudan etkilenmez.304 1400 h çeliğinden hazırlanmış olan örnekler üzerindeyapılan testlerde; örnekler damıtık suya maruz bırakılmış veağırlık azalması yalnızca S um/a olarak saptanmıştır. 18/8çelik örneğinde, sıcak ve soğuk damıtık su ile kısa süreli

1 testlerde, normal olarak ağırlık kaybına rastlanmamıştır.

Musluk Suyu Ortamı

60 °C musluk suyu ile farklı yerleşimlerde uzunsüreli testler yapılmıştır. Sonuçta 18/8 krom-nikel çeliğininbu ortamda paslanmaya karşı dayanıklı olduğu görülmüştür.Çizelge 2'de çeşitli malzemeler kin, özellike korozif sularuygulandığında bulunmuş olan bazı korozyon değerleri ve-rilmiştir.

Test yeri

Hollis.L.I

Plttsburgh

Kingston.N

Camden, N.

Test

.

,Pa.

.1.

Y.

süresi(gün)

1555

466

1118

201 i

Korozyon Hızı(gr/m?gOı W a

0,00006 <

0,002 <

0,0001 <

0,001 <

3

3

3

3

Çukur derinliği(un)

25

25

75*

0

Çizelge 2. 304 kalite paslanmaz çeliğin korozif davranışı

Musluk suyundaki uygulamada, molibden içeren 316kalite çelik, yüksek kloridli su için daha uygunken, genel-likle 18/8 krom-nikel çeliği kuUanmanm yeterli olduğugörülmüştür.

Paslanmaz çelikten yapılmış aparatlar, korozif suiçin çatlak korozyonu görülebileceğinden, açılmamış çatlak-lara sahip olmamalıdır.

Nehir Suyu Ortamı

Çoğu kez, paslanmaz krom-nikel çeliklerin nehirsuyunda hatta diğer malzemelerin etkilendiği asitli sulardabile paslanmaya dayanıklı olduğu görülmüştür. Nehirsuyunda yapılan testlerin sonuçları Çizelge 3'de verilmiştir.Bu testlerde oyuklanma görülmemiştir. Paslanmaz çelikleraşındırıcı ve çukur paslanmasına uygun koşullar altında dadayanıklıdırlar. Su türbini pervanelerinde ve gemi pervanele-rinde görülen oyuklama testler sonuçlan Çizelge 4'de veril-mektedir.

36 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 39: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Test Yeri (nehir) Test

A]îegheny

•lonogahe] a

..tom.-ır (H,i|>cı\':t,i!wn,Mti. )

•1ii\".i:-.,~.i ;>pi

: :Vnrıtı;ıh

' o l o r n d n

1. l;,war-,- ( Wi lmir,~U.n,I\;l. )

;u.l:'.on (i'nuf:hkı-,-i>fic )

Sürer.i (ay )

330

338

, , 8 ? >

391 ' '

109',

ı'ıa

3 0 0

70

60

Korozyon

0,0006

0,001? 1

0,003 3 >

0 3 )

n

0, 001

0,00?

0,003

0,011

Hızı(um/a)

< 3

»<3

< 3

< 3

<: 1

< 3

< 3

< i

< 3

' I V !

B a l

P..-tl

M t : t

* : • < .

{ 0n\r

İV i'C'i

1 f Or •;

rl o.-,,

Çlzel,davra

:i- i r CI İT ) Hakir

.l:-.t .-.iill'at;<?rw*i i ç e r i r ir/l ) ( r,/i )

,,n

. t '

.70 1,ıV

T p

' r

s t

ür. )

61

61

6

160

•''3

<

<

i-.-.ı-.y

7.1S ı:r

r lyt ' ! -( !

•: <i

3 <":

3 <-

o r

Çizelge 3. Nehir suyunda, 302 kalite paslanmaz çeliğindavranışı

1) Karşılaştırma için : bu testte alaşımsız çelikte ko-rozyon hızı 700 um/a bulunmuştur.

2) Bu test bir kondensatörde sıcak su ile yapılmıştır.3) Karşılaştırma için: CuZn28Sn (SoMs71) ile

yapılan bu testte korozyon hızı 330 um/a saptanmıştır.

AISI - t ip

AISI - t ip

AISI - t ip

AISI - t ip

alaşımsız

alaşımsız

304,

304,

302,

309,

çelik

çelik

dökme demir

1 .

1 .

1 .

1 .

( 0

(0

(3

4301

4301

4300

4828

.30

-33

.18

haddelenmiş

dökme

haddelenmiş

heddelenmiş

153

135

182

139

%C) haddelenmişi45

%C) dökme

%C) dökme

159

171

13,9

11,8

3,7

8,6

•135,0

62,4

636,0

Çizelge 4. Temiz suda oyuklama testlerinin sonuçları

Kuyu Suyu Ortamı::

Kuyu sularının değişik cins ve derişimlerde korozifbileşenleri bulunabilir. Regular malzemeler, aynı zamandademir sülfat ve bakır (II) sülfat gibi oksitleyici tuzlar içinyüksek sülfirik asit oranı özellikle koroziftir.

Bu oksitleyici tuzların derişimi yeteri kadar yüksele,ise, 18/8 krom-nikel çeliği, kuyu sularına karşıdayanıklıdır. Eğer suda çok miktarda asit varsa ve de az ok-sitleyici bileşenleri içeriyorsa, molibden içeren 316 tip pas-lanmaz çelik kullanmak gerekir. Asitli suyun yeterince ok-sidize edip etmediğine emin olunmadığı zaman veyabileşenlerde fark varsa bu çeşit çeliğin kullanımı her zamanönerilir.

304 ve 316 kalite çelikler için korozyon değerleriçizelge 5'de gösterilmiştir.

Çizelge 5. Asidik kuyu suyundaki 304 ve 316 kalite çeliklerin

1) Karşılaştırma için: ALaşımsız çeliğin, bu testtekorozyon hızı 25.000 um/a'dır.

2) Karşılaştırma için: Korozyona dirençli bronz, butestte 380 um/a bir korozyon hızı göstermiştir.

3) Değerler % 21 Ni, % 19 Cr+Mo, Cu ve Siçeliklere uygulanır.

Kazan Suyu Ortamı:

Kazan sulan genellikle alaşımsız çelikleri etkilemez.Yüksek basınç ve yüksek ısıda bile, östenitik krom-nikelçelikler kazan suyuna dayanıklıdırlar. Kazan besleme suyun-da 64 gün süreyle PH 8-8,5; 79 atmosfer basınç ve 200 °Cısı altında bırakılmış bir çelik 316 örneğinin korozyon hızı3 um/a(dan azdır, örnekde çukurlaşma korozyonu yoktur.232 günde 300 °C ve önemli ölçüde daha yüksek basınçaltında 304 ve 316 çelikleri için yapılan testlerde de aynısonuçlar elde edilmiştir.

Su soğutmalı nükleer reaktörler için kullanılan sonderece temiz soğutma suyu, adi kazan suyundan değişiktir.PH değeri, lityum veya amonyum hidroksit ile 10 civarındakontrol altında tutulur. Ek olarak, suya hidrojen eklenebilir.Yoğun araştırmalar, östenitik krom-nikel çeliklerin 320 °Cısı altındaki bir ortamda çok dayanıklı olduğu gösterir. Buçeşit suyla temas halindeki reaktörlerin birçok parçalan ko-rozif östenitik paslanmaz çeliklerden yapılır.

Paslanmaz Çeliğin Tuz Eriyiklerine KarşıDavranışı:

Nötr ve Alkali Reaksiyona Giren Tuzlar (halojentuzlar hariç):

Tuzlar mükemmel oksitleyici olsa bile östenitikkrom-nikel çelikler, nötr ve alkali reaksiyona giren tuzlaratam olarak dayanıklıdır.

Arif Olarak Reaksiyona Giren Tuzlar (halojen tuzlarhariç):

östenitik krom-nikel çelikler, asit olarak reaksiyonagiren tuzlardan hidroliz boyunca oluşan asitlerden etkilen-diklerine benzer bir şekilde etkilenirler. Asitlik ve korozyonetkisi, saf asitte olduğu kadar kuvvetli değildi. Paslanmazçelikler geniş bir konsantrasyon ve ısı aralığında asit olarakreaksiyona giren tuzlara karşı dayanıklıdır. Asitlik derecesive ısı çok yüksek olursa, molibden içeren tiplerin kul-lanılması önerilir.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 198V 37

Page 40: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IIIIIIIIIIIIIIIIIIİIIIIIIIIIIIIHHalojen Tuzlar:

Halojen iyonları östenitik krom-nikel çeliklerin pasiftabakasına geçebilir ve böylece çukur korozyonuna yolaçılabilir. Bu durum, özellikle tuz eriyiği asit ve oksitleyiciolarak reaksiyona girdiğinde oluşur. Eğer tuz eriyiği asit iseve indirgeyici reaksiyona giriyorsa, bu bölgesel nüfuzedilmeye yol açar. Sodyum klorid için olan aşağıdakiveriler, genelde diğer nötr veya az alkalin ile reaksiyona gi-ren halojid eriyiklerde uygulanır. Oyuklanma korozyonun-dan dolayı belirli bir kritik ısının üzerinde korozyonun ağırbir şekilde arttığı gözlenmiştir. Bu kritik ısı molibdeniçeren çeşitlerde çok daha yüksektir, örneğin molibdensiz316 kalite çelikteki gibi; BRENNERT, 304 çeliği için 3 nsodyum klorid eriyiği kritik ısısını yaklaşık 55°C olarak,316 çeliği için ise 70 °C den fazla olarak bulmuştur. UH-

LIG ve MORRELL'e göre 304 çelik için 60 °C nin üzerindekorozyon önemli ölçüde artar ve 91 °C'de maksimumaulaşır. Yüksek ısılarda oksijenin nispeten daha az eriyebilir-

liliğinden dolayı oyuklanma nedeniyle korozyon azalır.Aynı zamada % 4'liik sodyum klorid konsantrasyonlarındakorozyonun önemli ölçüde arttığı gözlenir, bu konsantras-yon oranının üzerinde ise korozyon az artar.

UHLIG'e göre; 90 °C'de, %4 sodyum klorideriyiğinde, 2.8'in üzerindeki PH değerlerinde oyuklanma ko-rozyonu görülür, daha düşük PH değerlerinde ise hızlı biryayılma alanı görülür. En derin delikler PH ~7'de oluşur.Eğer alkalinite yükselirse, oyuklanma korozyonu yayılın»azalır ve PH 12 de sadece minimumdur.

Çizelge 6'da halojen tuz eriyiklerinde östenitik krom-nikel çeliklerle yapılan korozyon testlerinin sonuçları veril-miştir. Korozyon hızı ve deliklerin derinliği ile ilgili verile-rin bazılarının düşük olduğu dikkati çekmektedir. Burada,malzemelerin çekme kuvvetine maruz olmadığı veya başkatürlü çekme çatlak korozyonunun görüleceği düşünül-melidir. Eğer eriyikler çok sıcaksa, çatlaklarda veya birikin-tilerin altında konsantrasyon artışı olanaklıdır.

Korozif Ortan Konsantrasyon Sıcaklık

Alumnyun klorür

(

w%Anonyın hldrojenflcrilr 10 %Aıcnyun klorik*Anonytın klor»umar/un klorürAnonyun par kloratBaryün klorstBor<m)norUr

3,5%35*28.. .W*500 g/l350 g/lsusuz

Bor(m)florar«0,08* M , 5 *Mdrokarbon

K«l«lyun klorürKalslyım klorurBatar! IDklorOrDsnirklorOrDaHrklcrOrtali-klora?Dn&r (n)klorürDeHHIDİyodUrUtyun klorUrttıgnezyuB klorürf»gnezy\jn klorürftagKi<H)klartlrKUolklorUrtotasyuB. klorOrSMyun klor»Sodyun klorUr

5 8 *30*1 0 *1 0 *1 0 *«5*doygun6 2 *3 0 *3 5 * '« 8 *37*doygun31,5*doygun

5 * (H3.5...5Sodyuo hidrojen flcrür 8 *Salyut hidrojen n a r * 3,7 *Sodyun ülpo klorUrSattım hlpo klorUrBieuınitdiklorürUranyundülklorUrÇlrko klorUr

2,9*0,1*96,3*11*5 0 *

C)

10

25

Havalandın»

yok

;*as Hızı

r

inml edilebilir c31...102 yok109

»...10290100S79

166-1221306630135»1167116610»

9382

3e257110

216013»erglms71

yok •yokyoky «

yokyok

doygudoygundoys^ıyok

t-mal edilebilir

L-rml edilebilir-•mü edilebilir0UnU edilebilir

yıla*'i»ı edilebilir05,3 n/d*.5,3 m/d*.5,3 o/dak.

lhmi edilebilir LU «diletiliryokyokyok

/JcMcUraal edilebiliritaû. edilebilir

Ünal edilebilir y*a*yokyok

ağır

* r* ry *y *y *

yok

01!»«1 edilebilirU m l edilabiUr0yito*yikaek00ytka*

0

T«5t3Ure9i

500 h*6ı d528 h68 d» d30Oh100 h12 d12 d

31 d355d» t i91 n16,5 h

91 B» h66 n«Od31 d55(119 d26d65 d90 d8 d10 d30d2 5 d1,3 d133 d6,8 d2Td

Brcek lerl

Tank i;indeBatınlmaCtUeltl kabı i;im«ıIMc içindeTank lclrtaBatınlıniflaik içindeGazhtUndeBatırclın*

ButerlaştıncıMandanBatırılflQ4Bttırılfla9BatırılmışBatırılmışBrtarlaftırıcı içindeBatmlnusBatinin*Tank içinle

.m/a)TİP30»

23

no250

< 35W»

50•fe3« 2 0

11575 „< 3 "5

Brtarlastırıcı İsinde 110Kınan batınım»BatırılJnısBatırilm*EatınlmısBatırılmaBatınlmsBatırılmışBatınlmsBatınlmsBatınlmsBatırılmışBıtırıljnıs

8D038,5»301503»3O58VB202023*X310

Hızı

Hp3l6

20215

2513

•C323

1730

«3< 3

967W>21000013775 . .

<3°5866603353

< 31020Ö15510112000810

Daitk DartnU*!Tip»

75 (oaklakU)

350

<30225gOsanekll96

0250

29

0

B»unm;

WSSSST790 delikli

79O(Mikll100 (oatl*t«)

0

790 delikli

(un)TİP316

75 (çatlakta)

50025000

E*sla»5250

790 delikli790 delikli790 delikli0

25

0Başlangıç350 (çatlakta)Ünal edilebilir0200

J30 (çatlakta)100 (çatlakta)

0

790 delikli

gfeklcan çekme çatlak korozyonu

*h : saat

Çizelge 6. Halojen tuz çözeltilerinde paslanmaz çeliklerin davranışı

Bazı Çeliklerin Karşılıkları:AISI DİN AISI DİN AISI DİN AISI DİN AISI DİN AISI DİN302 ... 1.4300 316 ... 1.4571 304 ... 1.4301 321 ... 1.4541 309 ... 1.4828 316L .. 1.4435

KAYNAKÇA1. "Suinless Steel, i matcrial for wtter supply «nd w«$tew«ter treıtment", Dipl. - Ing.

Ilans G. HUBER, Mariahilfstrasie 3-5, D-8434, BERCHIG - WEST GERMANY

2. Nichtrostende Stîhle, Henmgeber Krupp Stahl AG Anwendugn hoehlegiortor

SUhle <ls Werkstoffe für Wırmw«sseibereitcr und Wuıcivencilungsanlaııen,

gwf,l/l978,S.3l-38

3. Ilöchsı Werknorm 87-0417 Edelsuhl Rosıfıei, Eigcnschafıer, Vcnvendugn von

Dr. rcr. nal. Richırd Eigang, (Infonnationsstelle Edclsuhl Rostfnsi Dilsseldorf)

4. Edclsuhl Rosıfrei, Ilcrausgcber Olto WolTf Köln, AOts Steels Canada

5. Rost-und sSurcbesıandige Slihlc, Ilerausgcber Suhhverice StUdwcstf«len AG Geis-

wdd

6. Mcnschen, Weike, Edclsuhl, Ilcrausgcber Stahlwerke SUdwestfalen AG Fciswcid

7. Schriftenrcihe SIWAWI Vcrein zur Fftrdenjng des Lehrstuhlct filr W»sserwins-

chaft und Umwelucchnik, RuhruninversiUt Bochum

8. Dic Vcrarbcitung von Edelsuhl Rosıfrei, Ein Leitfaden ftlr den Pnktiker. Infor-

maüonsstelle Edelsuhl Rostfrei, DUsseldoif.

38 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 41: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ESKİŞEHİR ÇİMENTO FABRİKASIÖZELİNDE HAZIRLANAN

Isı enerjisi tasarrufprojeleri

Doç.Dr. T. Hikmet KARAKOÇMak. Yük. Müh.

Anadolu Ün. Fen Edebiyat Fak.Eskişehir.

Fikret ULUAKAYMak. Yük. Müh.

Genel Müdür Teknik YardımcısıEskişehir Çimento Fabrikası T.A.Ş.

Eskişehir.

Eskişehir Çimento Fabrikası yaş ve kuru sistemfırınların her ikisini birden bünyesinde bulundur-maktadır. Fabrika'ya ısı enerjisi kazanımı sağlayabilmeküzere iki konuda ayrıntılı çalışmaya girilmiştir.

önkalsinasyon uygulaması özel bir duruma sahipEskişehir Çimento Fabrikası'na yatırım kolaylığısağlamış ve yaklaşık 1.5 Milyar TL (1985) dolayındakiyatırımı iki yılda amorti edebileceği hesaplanmıştır.

Soğutucu ünite çıkışındaki gazın kömür kurutmaünitesinde kullanımıyla ise yılda 890 ton kömürlük birkazanım sağlanabilecektir. Bu projede 25 Milyon TL(1985) değerindeki yatırım yaklaşık olarak iki aydaamorti edilebilmektedir.

Eskişehir Cement Plant has both wet and dry systemkilns in üs structure. Detailed studies on two subjectshave been started to save the plant some heat energy.Application of precalcination costs about 15 billica TL(1985) to the Eskişehir Cement Plant and it has beencalculated that t his investment could pay itselfin 2years.

By using the gas coming out of the cooler unit in thecoal dryer unit? 890 ton coalperyear can be saved, inthis project, the investment of 2.5 Million TL (1985)can pay itselfin about 2 month.

Çimento endüstrisinde, maliyet giderleriincelendiğinde ilk sırada enerji tüketiminin olduğugörülmektedir. Eskişehir Çimento Fabrikasında yapılanbir çalışmada, enerjiye (ısı ve elektrik) ödenen paranıntoplam giderler içersinde yaklaşık %50'lik bir pay ile ilksırada yer aldığı kaydedilmektedir. Toplam giderler

içersinde işçilik giderlerinin payı yaklaşık olarak %25oranında, hammadde ve yardımcı maddelerin payı iseyaklaşık olarak %4,S oranında olması ilginçtir, [1].Enerji tüketimlerinin fazlalığı ve enerji maliyetlerindekiartışlarla bu sektörde, enerji ekonomisi amacıyla yapılançalışmalar da hızlanmıştır.

Yaş sistemden kuru sisteme geçişte özgül ısıtüketiminde (birim klinker üretimi başına harcanan ısı)yarıya yakın bir kazanım sağlamıştır, önkalsinasyonlusistemlerin ortaya çıkarılıp geliştirilmesiyle de özgül ısıtüketimi, yaş sistem tüketiminin yarısına kadarindirilmiştir, [2].

Ülkemizde konut yapısı hızlanırken, buna bağlıolarak çimento isteminde de artışlar olmaktadır. Çimentoteknolojisindeki son gelişmelerle, ülkemizdeki çimentoisteminin artışı ve enerji maliyetindeki yükselmeler,çimento fabrikalarını bu yönde çalışmalar yapmayaitmiştir.

Eskişehir Çimento Fabrikası'nda enerjiekonomisi sağlanması amacıyla yapılan bu çalışmadaönkalsinasyon uygulaması ile soğutma ünitesiçıkışındaki gazın kömür kurutma ünitesinde kullanımolanakları incelenmiştir.

ESKİŞEHİR ÇİMENTO FABRtKASI'NAÖNKALStNASYON UYGULAMASIYLAENERJİ KAZANIMI

Önkalsinasyon, döner fırında yapılmakta olankalsinasyon işleminin ayrı bir ünitede gerçekleştirilmesiilkesine dayanmaktadır. Önkalsinasyon, endotermik (ısıalan) bir reaksiyon olduğu için, bu prosese ilişkin ısınınayrı bir üniteden verilmesi yakıt ayarlamada kolaylıksağlayacağından özgül ısı tüketimini düşürmektedir,[3,4].

Şekil l'de döner fırın ile önısıtıcı arasınayerleştirilen kalsinatör şematik olarak görülmektedir.

Üçüncü kademe siklondangelen hammadde

—• » Hammadde akışı

•- Gaz akısı

| Yakıt

• — — — Üçüncül hava

Döner fırın

JjŞekil 1: Döner fırın ile önısıtıcı araşma yerleştirilenkalsinatörün şematik olarak görünümü, [4].

MÜHENDİS VE MAKtNA CİLT: 30 SAYI : 350 MART 1989 39

Page 42: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

önkalsinasyonlu sistemde yakıtın bir kısmı dönerfırında, bir kısmı ise kalsinatöre verilmektedir.. Budurum aynı üretim kapasitesi için fırın yükünüazaltacaktır. Bunun sonucu olarak da döner fırın boyukısalacak ve cidar ısı kayıplarında azalma olacaktır,[2,5].

özgül enerji tüketiminde kazanım sağlamanınyanısıra, önkalsinasyon uygulamasının diğer özelliklerisu noktalarda toplanabilir:

-Fırının yakma kapasitesi arttırılmıştır. Diğerbir deyişle, birim hacimden birim zamanda almanklinker miktarı arttırılmıştır, [6,7].

- Kalsinasyonun döner fırından ayrılmasıyla,klasik fırınlara göre, çok daha yüksek kapasitelere çıkmaolanağı doğmuştur, [8].

- Sistemin yeni kurulan fabrikalara uygulan-masıyla aynı üretim kapasitesi için döner fırın boyudanküçülmüş, döner fınn cidar ısı kayıpları azalmış ve re-frakter malzeme kullanımı azalmıştır, [8,9,10].

-Fınn boyutları küçüldüğünden, fırının kap-ladığı alan ve harcadığı güç azalmıştır, [8]

: °- önkalsinasyonun mevcut fabrikalara uygulan-masıyla, aynı fınn boyu için, kapasite 2.5 ile 4 katartünlmışür, [11,12,8].

- Yakıt kullanımında daha fazla bir esnekliksağlanmıştır, düşük kalorili yakıtlar, yüksek küllükömürler, biyomas ve çeşitli atıklar, kalsinatördekullanılabilmektedir, [13,14,15,16].

- Kalsinatördeki sıcaklık düşük bir üniform oldu-ğundan NOX ve SOX oluşumu minimum düzeydedir. Bu

nedenle kalsinatör, NO X ve SOX gazlarından dolayı

oluşan hava kirliliğine karşı daha etkilidir, [9,6].

Fabrikadaki yaş sistem ve kuru sistem dönerfırınların kurulu kapasiteleri sırasıyla 500 tonklinker/gün ve 750 ton klinker/gün'dttr.

Eskişehir Çimento Fabrikası'nın son üç yıllıkişletme verilerine göre yaş sistem döner fırının özgül ısıtüketimi kömür kurutma hariç, ortalama 6.900 kj/kgklinker, kuru sistem döner fınnınki ise ortalama 3.700kj/kg klinker değerinde gerçekleşmiştir, [17].

Çimento teknolojisindeki ilerlemelerden sonraşimdi, yaş sistem döner fırının özgül ısı tüketimi5.400kj/kg klinker dolayında, beş kademe önısıtıcüı kurusistem fırının özgül ısı tüketimi ise 3.400 kj/kg klinkerdolayında seyretmektedir. Döner fırında gerçekleştirilenkalsinasyon işleminin buradan alınıp ayrı bir ünitedeyapılmasıyla ortaya çıkan kalsinasyonlu sistemlerdeözgül ısı tüketimi 3.100 kj/kg klinker civarındadır, [18,6, 11. 19].

Bu duruma göre çalışmakta olan yaş sistem dönerfırının özgül ısı tüketimi benzerlerine göre 1.28; mevcut

önısıtıcılı kuru sistem fırına göre 1.86; optimize edil-miş önısıtıcılı kuru sistem fırına göre 2; önkalsinasyoneklenmiş fırınlara göre ise, 2.22 kat daha fazladır.

Enerji tüketimlerinin fazlalığı ve kuru sistemfırınlardaki son gelişmelerden sonra artık, yaş sistemfırınlar çok/külfetli olmasına rağmen ya kuru sistemfırınlara dönüştürülüyor ya da tamamen devredençıkarılıyor.

Eskişehir Çimento Fabrikası'nda şimdi olduğugibi, yaş sistem fırınla, üretimi sürdürmek çimentoüretiminin maliyetini arttıracaktır. Yaş sistem dönerfırının kuru sisteme dönüştürülmesi ise büyükyatırımları gerektirmektedir. Tüm bu nedenlerden dolayıyaş sistem fırını tamamen devreden çıkarmak da,fabrikada üretim eksikliğine neden olacak ve istemlerinbirçoğuna karşılık verilemeyecektir.

Bu duruma bir çözüm olmak üzere, kuru sistemfırında -yaş sistem fırını devreden çıkararak bunun bazıünitelerini de kullanarak- yapılacak değişikliklerle,üretim artırılıp, özgül enerji tüketimi azaltılabilir, [4].

Mevcut sistemde yapılacak bir kapasite arttınmı,konkasörden başlayıp soğutucuya kadar tüm ünitelerindüzenlenmesini ve tekrar elden geçirilmesini hatta birkısmının yenilenmesini gerektirecektir. Ancakhalihazırdaki yaş sistemi tamamen devreden çıkarmaklayaş sistemden kalan konkasör, kömür değirmeni veçimento değirmeni gibi ekipmanlar kuru sistemdeyapılacak bir kapasite arttınmını karşılayabilecektir.Kuru sistem fırında üretimi arttırıp, özgül ısı tüketiminiazaltmanın en iyi yolu fırına bir önkalsinasyonünitesinin eklenmesidir.

önkalsinasyon uygulandığı bir sistemin Özgül ısıtüketimini azaltırken, yeni kurulan bir tesiste, aynıkapasite için, döner fınn boyunu kısaltmakta, çalışmaktaolan tesiste ise aynı fınn boyu için kapasiteyi iki iledört kat artırabilmektedir, [12].

Eskişehir Çimento Fabrikası için hazırlanan projeile yaş sistem fınnın tamamen devreden çıkartılması vekuru sistem fırına üretim artışı sağlanarak önkalsinasyonuygulanması öngörülmüştür. Mevcut sistemin teknolo-jik yapısı incelendiğinde kuru sistem fırındaönkalsinasyona geçiş için yapılacak en uygun yatırımın,% 80 oranında kapasite artışı vereceği görülmüştür. Yaşsistemin devreden çıkartılması kuru sistemin % 80oranındaki kapasite artışı ile elde edilecek üretim kapasi-tesinin; fabrikanın geçmiş yıllardaki pazar isteminin in-celenmesi sonucu, önümüzdeki sekiz yılın istemine ce-vap vereceği görülmüştür, önkalsinasyon ile ilgilideğişiklik yapıldıktan sonra, önısıtıcının dört kademeliolması öngörüldüğünden önkalsinasyonla elde edilebile-cek özgül ısı tüketimi miktarı beş kademeli sistemleregöre' daha fazla olacaktır, [9]. Bu yüzden özgül ısı

40 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAVI: 350 MART 19Ö9

Page 43: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

tüketimi için, ortalama bir değer olarak 3.650 kj/kgklinker değerini alıyoruz.

önkalsinasyon uygulamalarında döner fırınaverilen yakıt, toplam yakıt girdisinin %30-60'ı dolayındaolmaktadır. Kalsinatördeki yakıt girdisinin, toplamyakıta oranı ise %70-40 olmaktadır, [123,9].

Eskişehir'deki kuru sistem fırında uygulanacakönkalsinasyon için, döner fırında verilecek yakıtın,kalsinatörde verilecek yakıta oranının 65 : 35 olacağınıgörüyoruz. Aynca döner fırında ve kalsinatörde yakılanyakıt kalorilerinin aynı olduğunu ve yanma için gereklihavanın iyi bir brülör ile %10'unun primer, %90'ınmsekonder hava olarak sağlanacağını öngörüyoruz.

Kalsinatördeki yanma için gerekli olan hava,soğutmadan fırına çekilen sekonder hava yardımıylasağlanıp kalsinatörde fınn içinden geçerek ulaşır.

Eskişehir Çimento Fabrikası'nın 1985 yılıişletme raporlarına göre bu yıldaki özgül ısı kapasitesiile işletme kapasitesi değerleri, yeni uygulama sonucugerçekleşecek değerlerle birlikte karşılaştırmalı olarakÇizelge l'de verilmiştir, [17].

Çizelge 1. önkalsinasyondan önce ve sonra fırınlarınüretim durumu ile özgül ısı tüketimleri

özgül ısı tüketimi

(Kömür kurutma hariç,

1985 yılı)

Kurulu kapasite

İşletme kapasite

si (1985 yılı)

önkalsnasyondanönce

Birim

kj/kgklinker

ton klin-

ker/gün

ton klin-

Yaş sis.

6900

500

548

Kuru sis.

3700

750

679

Ûnhlsiıu.sonra

Kuru sis

3560

1400

günlük toplam işletme kapasitesinin üzerindedir.)

1570 x 1400 x 103 = 2,2 x 109 kj/gün değerindeolacaktır.

1985 yılında kullanılan kömürün ortalama alt ısıldeğeri 20600 kj/kg kömür olarak verilmektedir. (E.Ç.F.Raporu, 1985). Bu durumda günlük kömür kazanımı;

2,2 x 109

20600= 106,7 ton kömür/gün olacaktır.

Bu kazanım günün kömür fiyatlarıyla (20.000TL.- 1985-/ton kömür), 2,1 milyon TL/gün'lük birparasal kazanca karşılık gelmektedir.

Eskişehir Çimento Fabrikası'ndaki önkalsinasyonuygulaması ile ilgili değişiklikleri yapabilecek firmalartarafından verilen tekliflerden yatırım bedelinin 1.5.Milyar TL. civarında olacağı görülmüştür. Buna göreyaürim kendini kabaca iki yılda amorti edebilecektir.

ESKİŞEHİR Ç İ M E N T O FABRİKASI'NDASOĞUTUCU ÇIKIŞINDAKİ GAZIN KÖMÜRKURUTMA ÜNİTESİNDE KULLANILMA-SIYLA ELDE EDİLEBİLECEK ENERJİ TA-S A R R U F U

Çimento endüstrisinde enerji ekonomisi sağlamakamacıyla önerilen diğer bir yol, soğutucu çıkışındakiatık gazın fabrikanın bir başka ünitesinin enerjitüketimini azaltmada kullanılmasıdır, [4].

Döner fırına yakıt olarak verilecek kömür,bünyesinde bulunan nemden arındırılmak üzere birkömür kurutma ünitesinden geçer. Hazemag tipi birkurutucu Şekil 2'de görülmektedir. Kurutmayısağlayacak gaz sıcak hava ocağından sağlanır.

Çizelge l'e göre, yaş ve kuru sistem fırınların1985 yılı işletme verileri tabanında olarak ortalamaözgül ısı tüketimi değeri

6900 x 548 x 103+3700 x 679 x 103

= 5130 kj/kg klinker(548+679) 103

olacaktır.

Mevcut sistemin özgül ısı tüketim ideğeri ileönkalsinasyonlu sistemin özgül ısı tüketimi değeriarasındaki fark;

5130 - 3560 = 1570 kj/kg klinker değerindeolacaktır.

önkalsinasyonlu sistemin günlük üretiminin1400 ton klinker olması öngörülmüştü. (Bu değer aynı Şekil 2. Paralel akım ilkesine göre çalışan kurutucuzamanda 1984 ve 1985 yıllarında her iki sistemin [20].

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 41

Page 44: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

iiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHKurutma sistemi, kabaca havasınısağlayan bir

sıcak hava ocağı ve bu sıcak hava ile kurutulacak olankömürün ısı alışverişini sağlayan bir kurutmakazanından oluşur.

Sıcak hava ocağı kömür yakan ve primer ilesekonder hava vantilatörleri ile takviye edilen bir brülöresahiptir. Kurutma kazanı için gerekli kurutma havasınınısısı sıcak hava ocağına dışarıdan verilen bir yardımcıhava ile ayarlanır. Genel olarak kurutma havası ısısı,kurutma kazınının kapasitesi ve kömürün nemine bağlıolup 400-550°C düzeyindedir. Mevcut sistemdeki sıcakhaya ocağı ile kurutucunun özellikleri Şekil 3'degösterilmektedir. Döner fırına yakıt hazırlama ünitesiise,Şekil 4'de görülmektedir [21].

İkincil hava vantilatörü(305* m»/ıaat,10t ) Boca gazı vantilatörü

<»00OırfV*CDt,9O*C)

Birincil hava vantilatörü(ıOıft m1/saat, )0*C )

Nemli kömür giri».(V.tOnem.ıtrC)

Sıcak havaocağı Kurutma havo

( SOO'C )

yardımcı hava(»•C )

Kurulutmu» kömürçık» .

IV. 2 ram, «O'c.» lonflaol )

Şekil 3. Çalışmakta olan sistemde sıcak hava ocağı ilekurutucunun özellikleri [4].

Sarkaç tepki dtgirmen

Şekil 4. Kömür kurutma ünitesinin mevcut durumu [4].

Enerji ekonomisi amacıyla önerilen sistemdeönce sadece yardımcı havamn, daha sonra buna ek olaraksekonder yakma havasının da yaklaşık 200°C sıcak-lığında dışarı atılmakta olan soğutucu ünite çıkışındakisıcak gazdan sağlanması durumu incelenmiştir, önerilendeğişiklik projesi Şekil 5'de görülmektedir.

Hesaplamalar sonucu, yalnızca yardımcı havanınsoğutucudan sağlanmasıyla kömür tüketimi 500 kgkömür/saat'ten 350 kg kömür/saat'e düşürülerek, %30'luk bir kömür kazanımının sağlanabileceği

Şekil 5. Kömür kurutma ünitesinde enerji ekonomisiamacıyla önerilen değişiklik [4].

görülmüştür. Bu oran, yaklaşık 770 ton kömür/yıllıkbir kazanımı göstermektedir [4].

Yardımcı hava ile birlikte sekonder yakma havasıgirişinin de, soğutma ünitesi çıkış gazı hattınabağlanmasıyla, kömür tüketimi 325 kg kömür/saat'edüşmekte ve kömür tüketimindeki kazanım % 35'eçıkmaktadır. Bu durumdaki yıllık kazanç ise yaklaşık890 ton kömür/yıl olmaktadır, [4].

Bu iş için 22 kw'bk bir vantilatörün soğutucu ilekurutucu arasına çekilecek bir boru hattınayerleştirilmesi yeterli olacaktır. Yıllık kazanımın kul-lanılan kömürün günümüz koşullanndaki ederiyle 16Milyon TL. (1985) olacağı öngörülmektedir. Yapılanpiyasa araştırması sonucu kabaca 2.5 Milyon TL.'lık(1985) bir yatırım yapılması gerektiği ve yapılan ka-zanımla bunun iki ayda karşılanabileceği belirlenmiştir.

Kurutucu ünitede yapılabilecek diğer bir çalışma,kurutucunun dışarıdan ısıtılmasıdır. Kurutucunundışarıdan ısıtılması özellikle nemli hammadde girişiolduğunda, cidardaki yapışmaları önleyecektir. Bukonuda yapılan bir çalışmada, kurutucunun haricenısıulmasıyla, kurutucuya verilen sıcak gaz sıcaklığının500°Cden 350°Cye düşürülebileceği kaydedilmektedir,[20].

Kurutucunun dışarıdan ısıtılması için gereklisıcak gazın, soğutucu ünite çıkışından alınabileceğiöngörülmektedir, (şekil 6).

\ KURUTUCU

N5,Şekil 6. Kurutucunun dışarıdan ısıtılması durumu içinönerilen sistem, [4].

42 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 45: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

SONUÇ

Eskişehir Çimento Fabrikası'nda enerjiekonomisi sağlayabilmek amacıyla hazırlanan ikiprojeyle fabrikadaki kuru sistem fırına önkalsinasyonuygulaması ve soğutucu çıkışındaki gazın kömürkurutma ünitesinde kullanılması konulan araştırılmıştır.

Önkalsinasyon uygulamasıyla, 2.2. Milyon TL.(1985)/gün'lük bir tasarruf yapılabileceği ve 1.5 MilyarTL. (1985)'lik yatırımın yaklaşık iki yılda amortiedilebileceği hesaplanmıştır.

Soğutucu çıkışındaki gazın kömür kurutmaünitesinde kullanılmasıyla da yaklaşık 2.5 Milyon TL(1985)'lik yatırımın 2 ayda amorti edilebileceğihesaplanmıştır.

KAYNAKÇA1. Yarman, T., Karakoç, T.H., "Çimento Endüstrisinde

enerji tasarruf, Eskişehir Çimento Fabrikası Ta-banında bir inceleme," 4. Mühendislik Haftası, İs-parta, 1986.

2. Yarman, T., Karakoç, T.H., "Yaş ve Kuru sistemli birçimento fabrikasında pahalı yaş sistemin iptali vekuru sistemin önkalsinasyonla iyileştirilmesi yo-'luyla yılda Milyar TL. eşdeğeri Enerji Tasarrufu",Türkiye 4. Enerji Kongresi, İzmir, 1986.

3. Gardeik, H.O., "Fuel energy consumption in cementburning with precalcining", Zement Kalk Gips,12, 26-30, 1981.

4. Karakoç, T.H., "Çimento endüstrisinde enerji eko-nomizasyonu". Doktora Tezi, Anadolu Üniversi-tesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 216 s., 1987.

5. Kawai, Z., Ichiyanagi, T., and Suto, K. 1980,"Redutcion of energy consumption with precalcin-er - klin systems", Zement Kalk Gips, 12, 610-616.

6. O.E.C.C.L. (Önada Engineering and Cansulting Co.Ltd.) 1985, Technical Information of RSP, Tokyo,Japan, 1-34.

7. M.M.C.C. (Mitsubishi Mining and Cement Co.,Ltd.), 1983, MFC process, Mitsubishi FluidizedCalciner, 24 p.

8. Seki, M., Shimizu, M., Yamamoto, Y. and Hirai, Y.,1974, "Development of IHI-SF cement clinkerburning process," IHI Engineering Revviev, 7, 1,50-71.

9. Mori, S., Fukuda, Y. and Ueda Y., 1974, "Reinforcedsuspension preheater (RSP) process of cementmanufacturesuspension preheater with special fur-nace for boosting calcination of raw meal," IEEEcement Intustries Technology Conferance, 1-12.

10. Herchenbach, H., and Wolter, A., 1982, "Selectioncriteria fur using the short rotary cement klin", Ze-ment Kalk Gips, 11, 250-252.

11. Warshawsky, J., 1976, "Conversion of existing ce-

12.

13.

14.

15.

16

ment klins toflash calciners", IEEE Transactionson Industry Applications, IA - 12, 6, 552-562.

Champonnois, M., 1984, "Increased production andenergy savings with procalcination", World Ce-ment, 1, 82,-12.

Hochdal, O., 1986 "Fuels and heat economy (Han-dling, proparation, troge and controlled feeding-ofprimary and waste-derived fuels; fıring systems andburners; energy recovery)", Zement Kalk Gips, 4,90-96.

Golden, R., 1984, "Fluidized bed combustion forraw materials and coal prdocessing", World Ce-ment, 5, 121-125.

Kwech, L., 1986, "Precalcining in the cement indus-try the state-ofard," Zement Kalk Gips, 9, 251-264.

Opitz, D., 1986, "Environmental protection aspectsof precalcining technology as examplified by theOKMB Precalciner", Zement Kalk Gips, 9, 269-270.'

17. E.Ç.F. (Eskişehir Çimento Fabrikası) Raporu, 1985,Aylık üretim ve tüketim raporları.

18. Bonn, W. and Lang Th., 1986, "Burning Processes(Klin systems; material cycles; refractory lining,coating problems)",, Zement Kalk Gips,5, 119-125.

19. Hatano, H., Hirato, Y., and Sasaki, A., 1983,"Mitsubishi Cement indroduces energy-savingclinker systems", Rock Products, 6, 48, C-48. H..

20. Motek, H., 1985, "Externally heated dryer withthrowing action blades for very moist materials",Zement Kalk Gips, 6, 157-158.

21. Yarman, T., Karakoç, T.H., "Eskişehir Çimento Fa-brikasında soğutucu çıkışındaki atık gazm kurutmaünitesinde kullanılması yoluyla enerji tasarrufu,",Türkiye 4. Enerji kongresi, İzmir, 1986.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 43

Page 46: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ıııııııııııııııııııııı S Ö Y L E Ş I ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııii

Üçüncü Dünya'da borçbunalımı ve sanayileşmepolitikaları*

GALİP L. YALMAN

Günümüzde, az gelişmiş ya da üçüncü dünyaülkeleri açısından Sanayileşme Politikalarının, 1980'lerdeönemli bir sorun olarak ortaya çıkan borç bunalımıçerçevesinde ele alınmasının daha açıklayıcı olacağınısanıyorum.

1980leri kavrayabilmek için zannederim 1980'lerenereden gelindi, biraz bu konuyu incelemekte yarar var. Onedenle biraz geriye gidip 1960'lan anımsayalım. 19601arBirleşmiş Milletler çerçevesinde "Kalkınmanın on yılı"olarak ilan ediliyor. Dış yardım programlan vd.hazırlanıyor. Böyle bir dönem. Aynı zamanda da bir taraftandevam eden ulusal kurtuluş mücadelelerinin etkisiyle, amabir taraftan da 19501er boyunca varlığını sürdürmüş ikiblok arası rekabetin ürünü soğuk savaşın da etkisiyle hemsiyasi, hem ekonomik açıdan, bir bağımsızlık arayışınınürünü. Siyasal bağımsızlığın yanısıra ekonomikbağımsızlık arayışının da dönemi ve bu ancak ekonomikkalkınmaya daha ileri gelişme düzeylerine ulaşılmasınabağlı olarak gerçekleştirilecek bir olgu olarak görülüyor.

1960'larda Bağlantısızlar hareketinin yükselişini,Bloklar dışı hareket etme çabalarını, Birleşmiş Milletlerbünyesinde UNCTAD'ın ortaya çıkışını, az gelişmişlerinhem ekonomik, hem siyasal uluslararası düzeyde birliktehareket etme arayışları içinde olduklarını gözlemliyoruz.Hem siyasi hem ekonomik bağımsızlığın elde edildiğiölçüde pekiştirilmesi, ilerletilmesi için sanayileşme, bubağlamda gelişmişliğin somut bir ölçütü olarak görülüyor,öte yandan, her eki blok da azgelişmiş ülkeler içinkalkınma ideolojileri üretme çabasında. "İthal ikamecisanayileşme" modeli böyle bir ortamda yaygınlaşıyor.Uluslararası ticaret hadlerinin azgelişmişleri olumsuzetkilemesinin de bunda rolü var ama birincil etken değil.Varolan sınıfsal dengeler, toplumsal sistem veri olarakkabul edildiğinde modelde sermaye eksikliği çarpıcı olarakortaya çıkıyor. O çerçevede dış finansman gereksinimibeliriyor.. Bloklararası rekabetten faydalanarak dış yardımalma olanakları var. Giderek artan biçimde,- busanayileşmeyi gerçekleştirmek için doğrudan dış yardımyerine yabancı sermaye yatırımı olgusu gündeme geliyor.Bu noktada çok ilginç bir buluşma ortaya çıkıyor. Özellikleimalat sanayiinde gelişmiş kapitalist ülke kökenli

»Bu yan Sayın Galip L. YALMAN'ın MMO Eğitim Merkezinde,28 Ocak 1989 tarihinde yaptığı söyleşisinin bir bölümününözetidir.

sermayenin de uluslararasüaşması söz konusu. 1950lerdenbaşlayarak bu süreç hızla işliyor, 19601ar boyunca hementüm azgelişmiş dünyaya yayılıyor.

Ülkenin boyutlarına bağlı olarak oranlar değişebilirama, genel bir eğilim olarak "İthal ikameci sanayileşme"sürecinde ÇUŞ ağırlıklı rol oynuyor. Birçok ülkede dekamu sektörü ve yerli özel sermaye ile ortaklık ilişkileriiçinde ve ağırlıklı olarak iç pazar için üretim amaçlı. Ancakiki temel dürtü geçerliliğini koruyor a) Bağımsızlık amaçlıkalkınma, b) Bunu gerçekleştirecek finansman yetersizliği.Daha 601ar yaşanırken, birçok ülkede, belli bir kalkınmahızı gerçekleştiriliyor milli gelir içinde sanayiinin payıartıyor. Montaj sanayii düzeyini geçme çabalan bile var.Ama, bununla beraber bir genel eğilim de var; birçok ülkeparadoksal bir biçimde, ithalata bağımlılığım azaltıpödemeler dengesi sorunlarına çözüm bulmak üzere giriştiğibu sanayileşme modelinde, aynı sorunlann büyüyerekdevam ettiği gerçeğine vanyor. Üstelik gelen yabancıyatırımların nitelikleri itibariyle, getirdiği teknolojiler vd.açısından da gelişmiş, sanayileşmiş ülkelerle farklılığıngiderek arttığı gözlemleniyor. Dolayısıyla, gelişmişülkeleri yakalamak için benimsenen model, hem yarattığısorunlar açısından, hem de bunu gerçekleştirmekte yayakaldığı için eleştirilmeye başlanıyor. ÇUŞ'la birlikteoluşturulan bu sanayileşme biçimi yeni tür bağımlılıklargetirecek, sonuçta gelişmiş ülkelerle az gelişmiş ülkelerarasındaki farkın açılmasında işlevsel olan bir sanayimodeli olarak nitelendiriliyor. 1973 petrol krizinden sonraBirleşmiş Milletler düzeyinde ÇUŞ'in denetim altınaalınması üzerine çok ciddi, yıllarca süren toplantılar,görüşmeler yapılıyor raporlar yayınlanıyor vs.

1960lardan 1970lere doğru geçerken süreçte dikkatedilmesi gereken bir şey var. Bütün millileştirmedalgasına, montaj sanayii vb. sloganlanna rağmen,yabancı sermayenin 1960'larda ağırlıklı olarak geldiğiimalat sanayiinin fiilen bu dalganın dışında kaldığınıgörüyoruz. Başta petrol olmak üzere doğal kaynaklar eğervarsa tarım plantasyonları vd.'ne yönelik başarılı, ya dabaşansız millileştirme girişimleri var. İmalat sanayii isebüyük ölçüde bunun dışında kalıyor.

1975'lerde uluslararası platformda az gelişmişülkelerin ekonomik sorardan ağırlık kazanıyor. Bu durumgelişmiş ülkeleri rahatsız ediyor, uluslararası ilişkilerdeniteliksel bir değişiklik oluyor diye serzeniştebulunuyorlar. Yeni bir uluslararası ekonomik düzen talebigündeme getiriliyor, az gelişmiş ülkeler tarafından, öteyandan 1970lerin başına gelindiğinde az gelişmiş dünya dakendi içinde giderek farklılaşan bir dünya. 1960'lannkalkınma 10 yılının sonuna gelindiğinde, artık homojenbir kitle yok.

1970lere gelindiği zaman farklılaşmanın giderekbelirginleştiğini, keskinleştiğini de görüyorsunuz. 73

44MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 47: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

sonrası birlikte hareket etme temelinin de fazla olmadığıortaya çıkıyor.

Az gelişmişlik dünyası içinde bir azınlığı oluşturanbelli sayıda ülkede 1960lardan başlayarak, ama 1970'lerdede hızlanan bir biçimde ithal ikameci sanayileşmemodelinin yerine onun doğurduğu bir takım ödemelerdengesi sorunlarını aşmak için ihracata yöneliksanayileşme modeli ortaya çıkartılıyor. Güney Kore,Tayvan, Brezilya, gibi ülkelerde sanayi yapısının derinlikkazandığı bir aşamaya geçilirken bir taraftandagörüyorsunuz. Sanayi yapısının derinlik kazandığı biraşamaya geçilirken, bir taraftan da sanayii ürünleriihracaatmın hız kazanması söz konusu. Başta Brezilya, birkısım ülkede çok uluslu şirketlerin rolü giderek önemkazanmakta, bir kısım ülkede de Güney Kore gibi, zatenöbür gruba göre daha az ağırlıklı olan yabancı sermayeyatırımlarının görece önemsizliğinin devam ettiğinigörüyoruz. ÇUŞ'lann ağırlıklı olup olmamasına ilişkinolarak üzerinde durulması gereken şu, bu aşamada bile buülkeler büyük ölçüde kendi teknolojilerini ithal etmek yada lisans ve benzeri anlaşmalarla almak durumundalar.Kendi teknolojilerini üretme aşamasına henüz geçmişdeğiller.

Asıl farklılaşma Brezilya, Kore vb. ile diğerleriarasında meydana geliyor. Hammadde ve tanm ürünleriihracatçısı olma özellikleri ağır basan Afrika, Karayipler vebir kısım Güney Amerika ülkeleri ile sanayileşen azgelişmiş ülkelerin çıkarları giderek farklılaşıyor. Buna1973 sonrasında, petrol ihracatçısı olanlar ile petrolithalatçısı az gelişmişler arasındaki çıkar farklılaşmasıekleniyor. 1973 sonrasında özellikle bu petrol ülkelerinineline geçen, uluslararası finans kuruluşlarındabirikiyor .işte bu farklılaşmış az gelişmiş dünyanın kendiiçinde yine farkülaşan bir biçimde bunları emmesi sözkonusu oluyor. Hk aşamada gelişmiş ülkeler bu petrol krizivs. etkisi ile belli bir kısıntı, ekonomik olarak daralmapolitikası izliyorlar. Dolayısıyla, azgelişmiş dünyayakaynak transferi için bir ortam oluşuyor.

Hem kendi içinde sanayisine derinlik kazandırma,hem de ihracata yönelme aşamasındaki ülkelerin fonlarınkullanımında da başı çektiğini görüyoruz. 1970'lerboyunca Güney Kore ve Brezilya gibi ülkeler, artan birbiçimde ara mallan, yatırım mallarına yatırım yapıyorlar,belli ölçüde yabancı sermayeyle birlikte ve kamu ağırlıklıolarak. Bu ülkeler aynı zamanda kamunun gerekyönlendirmede gerek yatırımlarda ağırlığı olduğuekonomiler. 1980'lerin en borçlu ülkeleri kimler diyebaktığımızda; bir iki istisnasıyla bu grup ülkelerin baştageldiği görülüyor.

Birkaç yılda geri ödenmeye başlaması gerekenkredileri belli sayıda ülke geri ödemekte sıkıntı çekmeyebaşlıyor. Zaire, Peru 1977'lerde,bu ikisi Türkiye'den önce

borçlarını ödeyemez duruma geliyorlar. Bu, o fonların ülkeiçinde nasıl kullanıldığını, hangi alanlara kanalize edildiğisorununu da gündeme getiriyor. Dolayısıyla gelensermayenin bir kısmı nitelik itibariyle kısa vadede azamikar amacı güden spekülatif amaçlı sermaye oluyor.IMF'nın, uluslararası para hareketlerinden ve ödemelerdengesinden sistem adına sorumlu bir kuruluş olarak, butür kredi verme, borçlanma mekanizmalarına ilkesel olarakkarşı çıktığını görüyoruz. Bu anlamda IMF ile bankalararasında bir pozisyon farklılığı var. 1970'lerin ortalarında,Türkiye'den önce Peru için, Peru'ya borç veren bankalar birkonsorsiyum oluşturuyorlar; "Sen borçlarını ödeyemezhale geldin dolayısıyla tekrar ödeyebilir hale gelmen için bupolitikaları, klasik istikrar politikalarına benzerpolitikaları uygulayacaksın" diyorlar. IMF ortada yok. Biranlaşma yapılıyor, yürümüyor. Bu koşullarda, Peru, Zaireörneklerinin ışığında bankalarla IMF arasında biryakınlaşma, bir buluşma gerçekleşiyor. IMF, bankalar vedevletten devlete verilen borçlan denetleyen Paris Kulübübirlikte hareket ederek, üç borç veren grup bir araya gelerekborç ödeyemez durumda olan ülkelere belli kararlarıbenimsetmekte, onlan tekrar borç ödeyebilir bir durumakavuşturma da (!) başanlı oluyor. Alacaklılann birliktehareket etmesinde, politikalar oluşturmasında etkiliolabilecekleri deneyimini kazanıyorlar. Burada bir parantezaçmak istiyorum,"IMF bu ülkelerin sanayileşme biçiminisisteme aykın bulduğu için engellemek istiyor" diye bir tezvar. Çok çarpıcı gözükmekle beraber, bence işinmantığında böyle bir şey yok. Çünkü, başta Brezilyaolmak üzere, bu ülkeler çok uluslu şirketlerle birlikte busanayileşmeyi gerçekleştiriyorlar. ÇUŞ'de zaten dünyapazarının bütünleşmesine katkıda bulunan temelunsurlardan biri olduğu için gerçekleştirilensanayileşmenin uluslararası iş bölümüne aykın olduğunuileri sürmek anlamlı değil. Ayrıca işbölümü olgusunu dastatik değil dinamik bir olgu olarak görmek gerekli.Dolayısıyla, sanayileşme uluslararası iş bölümüneaykırıydı, bunu önlemek için istikrar politikalan dayatıldıtezi şimdi 1980'lerden bakıldığı zaman ortaya çıkıyor ki,çok da gerçekçi bir noktaya değinmiyor. Parantezikapatıyorum.

1979'lar ikinci defa petrol fiyatlannı yükseltmeçabası, Batı açısından bakarsanız ikinci petrol şoku. Şunayarıyor. Borç bunalımı açısından önemli olduğu içinsöylüyorum. Türkiye, Peru, Zaire veya birkaç örnek bunabenzer deneyim yaşanmış ve tekil olarak halledilmeyeçalışılmış, genel borç bunalımı diye bir şey yok.Dolayısıyla 1979-1981 arası bankalann az gelişmişülkelere yeni krediler açmaya devam ettiğini görüyoruz.

1982 Ağustosundan başlayarak bir dizi ülkeninborçlarını ödeyemez noktaya gelmesiyle bu sefer artık öyletekil olaylar görülmesi aşamasını da aşarak borç bunalımı

*ÇUŞ: Çok uluslu şirketler

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989 45

Page 48: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

sorunu patlak veriyor ve günümüze kadar süren borçbunalımı başlıyor. İlk Meksika ilan ediyor vadesi gelenborçlarını ödeyemeyeceğini, 1982 Ağustosunda. ArdındanBrezilya ve diğer bazı Güney Amerika ülkeleri, ardındanAfrika. Borç bunalımı her taran sarıyor.

Batı açısından baktığımızda, borçlarınödenememesi anlamına geldiği için bir bunalım. Borçluülkelerin açısından baktığınızda, Brezilya, Arjantin gibibelli ölçüde sanayileşmiş ülkelerin yanısıra Afrika'nıntamamına yakını için borç bunalımının anlamı ekonomikbüyüme ve kalkınmadan vazgeçmek. 1978'in sorunluülkesi Türkiye sorunu çözülmüş olduğu için sorunluborçlular listesinin dışında bırakılıyor. Türkiye'nin dahilolmadığı 17 borçlu ülkenin 12 tanesi Güney Amerikaülkesi. 1978-1982 döneminde, bu ülkelere yıllık ortalama65 milyar dolar net kaynak transferi yapılmış. 17 ülkeninGSMH'larının % l'ine denk gelen bir rakam. 1982Ağustosu bir dönüm noktası. Bir sonraki dönem, yani borçbunalımının yaşandığı dönem, 1983-1987 dönemi tersinebir kaynak transferine sahne oluyor. Borçlu ülkelerdenalacaklı ülkelere bakıldığında net kaynak transferi yıldaortalama 100 milyar dolar. Ödeyen ülkeler açısındanbakıldığında GSMH'larının % 5'i. Bu şunu da gösteriyor,bir daralma söz konusu. Yani gayri safi milli hasılalarbütünü de küçülmüş durumda, rakamlar da onu gösteriyor.

Bütün çabalara, toplantılara karşın 1970'lerde,farklılaşmış yapılar nedeni ile ortak hareket edilemedi.1980'ler ise, Az gelişmişlerin 1960'larda yükselen"bağımsızlıkçı, kalkınmacı, üçüncü dünyacı, büyük ölçüdemilliyetçi", ideolojisi için çok elverişli. Ortak bir borçsorunları var. 1982-1984, o ilk iki yıl, Batı basınıkitapları, hep. şu soruyu soruyor "Bir borçlular kartelioluşacak mı acaba?... Yani borçlular birlikte ortapolitikalar, stratejiler çerçevesinde hareket edecekler mi?Olmuyor, çok rahatlıyorlar. Sistem açısından sorunçözülüyor. 1980 sonrasında belirgin bir strateji izleniyor.Ana unsurları itibariyle Türkiye'de 1977-1978'de başlayıp24 Ocakla noktalanan süreçte oluşturulan bir strateji. IMFgiderek 1980lerde Dünya Bankası da devreye giriyor. Parisklübü denilen borç veren kredi veren devletler bütünü, yanizengin batılı ülkeler, artı bankaların birlikte hareketetmesi, yani 1979-1982'deki bir ara dönemden sonra tekrarbu birlikteliğin sağlanması. Bir alacaklılar cephesioluşuyor. Ortak alacaklılar cephesine karşı tek tekülkelerin sorunlarının ele alınıp onların yeniden nasıl borçödeyebilir hale getirilmesinin planlanması. Uluslararasıilişkilerdeki bu değişimi gözlemek önemli.

Bir başka boyut; Kalkınma olayı, o 19601ann, belliölçüde 1970lerin güçlü talebinin 1980lerde oldukça cılızbir ses haline gelmesi, cılız diyorum, şöyle; bu borçbunalımı süresince az gelişmiş ülkelerin en önemlişikayetlerinden birisi bu: "Biz bırakın kalkınmayı, tersine

lllllsayıyoruz." diyorlar. 1960-1970'lerde oldukça hızlıbüyüyen ülkeler 1980'lerde negatif büyüme hızında.Bununda istisnaları var, ama genel bir tanımlama olarak elealınabilir., tik üç yıl hiç kimse tınmıyor, önemli olansistemin kendisi açısından bunalımın bir sorun halindençıkarılması için gerekli düzenlemelerin yapılması. Bununiçinde bir zamana gereksinme var, işte bu tek tek ülkelerleyapılmaya çalışılan borç erteleme görüşmeleri, anlaşmalarıvd. Gerçekten çok önemli zaman kazandırıyor.

Bakıyorsunuz 1985'lere gelindiğinde, alacaklıbankalar açısından sorun büyük ölçüde sorun olmaktançıkmış. Artık kimse dünya finans sisteminin çökeceğiendişesini taşımıyor, 1982 sonrasında borçlu ülkelerin %95'inin ana para ödemek diye bir yükü taşımamalarınakarşın önemli bir kaynak aktarımı söz konusu. Türkiyeaçısından bence üstünde durulmaya değer bir nokta da bu.Yapılan bütün tartışma, faizlerin zamanında ödenipödenmemesi. Çünkü ana paralar 1990lara doğru uzayan birbiçimde erteleniyor. Öte yandan kabul etmek durumundakalınıyor ki; Bu ülkelerin gerçekten borçlarını ödeyebilirhale gelmesi için belli bir ekonomik büyüme desağlayabilmeleri gerek. O zamanki ABD Maliye Bakanı,J.Baker'in adıyla anılan planın önemli tek noktası da bu.Ama zaman içinde 1985'den bu yana bakarsanız somutdeğişen fazla da bir şey yok. Buna direnmeye çalışan,borcumu ödemeyeceğim diyen, senede ancak şu kadaröderim diyen Brezilya, Peru gibi ülkelerin de 1989'unbaşında kendi stratejilerinde çok da başarılı olmadıklarınıgörüyoruz.

Peki 1980'lerde sanayileşme boyutu itibariylebakarsanız ne çıkıyor ortaya? Geri kalındı dedik, büyümeadeta tersine döndü dedik. Şöyle bir olgu var. Bu ülkelerekendi içinizde kaynak yaratmaya çalışın diyorlar. Nereden?Vergi politikaları vd. İkinci boyutu ne? Dünya kapitalistsisteminde 1980'lerin kendi iç özelliği olan daha liberaliktisat politikaları anlayışının az gelişmişlere, özellikle deborçlulara benimsetilmesi. Dolayısıyla, her tarafta birdenne görüyorsunuz? "Kamunun 1970'lerden farklı olarakekonomideki ağırlığının ve müdahale gücünün azaltılması,en azından biçim değiştirmesi gibi bir eğilim ortayaçıkıyor. Koruma politikalarının esnekleştirilmesi, dışticaretin liberalleştirilmesi, sermaye piyasalarınınyabancılara açılması, özelleştirme". Tüm bunlar aynıbütünün parçalan, 1920'leri hatta 1890ları çağrıştıran birbiçimde portföy yatırımlarının, yani dolaylı yabancısermaye yatırımlarının önem kazanmaya başladığınıgörüyoruz. Borç erteleme çerçevesinde yeni mekanizmalarbulunmaya başlıyor, örnek, DÇMlerin garantisiz ticariborçlara dönüştürülmesi. Bunun çok karmaşık, çoksofistike mekanizmaları gündeme geliyor. Şu da ortayaçıkıyor; yabancı sermayeye 1980'lerde duyulan bugereksinmeye rağmen, gelişmiş ülkeler, borçlu ülkelere

46 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 49: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

gitmeye hiç de meraklı değil. O zaman yabancı sermayeninyeni yatırım değil de, daha çok varolan yatırımları,özellikle yaşanan süreçte iç ekonomik bunalım sonucundazor duruma düşen, sıkıntıya giren firmaları devralmaolgusu var.

Brezilya, Meksika, Kore gibi 1970lerde belli birsanayileşmeyi geliştirmeye çabalayan, gerçekten deönemli basanlar sağlayan ülkeler için bir geneldeğerlendirme yapabiliriz; borç faizini ödeyebildikleri, artıyeni yatırım için kaynak ayırabildikleri ölçüde ülkeekonomilerini büyütebiliyorlar. Kore, Tayvan gibi ülkelerkendi iç pazarını belli ölçüde dışarıya açarken,birikimlerinden ötürü, ihracatlarını sürdürebilmek içinkendileri de dış yatırım arayışına giriyorlar. GüneyAmerika bağlamında da Brezilya'da bunu görmek olası.Brezilya Arjantin'den başlayarak yeniden Güney Amerikabütünleşmesini geliştirme çabasında. Kore Avrupa'da, yada Amerika'da yatırım yapmak ya da onlarla birlikte, sadeceKore iç pazarı için değil, dünya pazarı için üretim yapmak,yeni teknoloji üretiminde de söz sahibi olmak istiyor.Sadece lisans anlaşması yaparak transfer etmekle yetinmekistemiyor. Sözü edilen ülkeler. 1970'lerin sonlarındanitibaren ortaya çıkan ve ileriye dönük potansiyel taşıdığıdüşünülen yeni teknoloji kullanımının ağırlık kazandığıbilgisayar vd. sanayilerden de pay istiyorlar.

Bu noktada "ulusal sanayileşme politikaları"tartışılır hale dönüşüyor. Çünkü sanayileşmede gecikmegösteren ülkelere baktığımız zaman, Brezilya Kore vd.şöyle bir çelişkiyi yaşıyorlar, Bir yandan ÇUŞTa teknolojitransferi için işbirliği yapmak:, bu işbirliğini geliştirmekarayışındalar, bir yandan da kendi teknolojilerini

üretebilmek için hem kendi iç pazarlarında hem de giderekbaşka ülke pazarlarında ÇUŞ'la rekabet etme durumundalar.Kendi iç pazarlarını selektif biçimde korumaları, bir yandanda gerektiğinde ÇUŞ'la ortaklıklara girmeleri söz konusu.Kaldı ki, ÇUŞ'de bunların istediği koşullarla kaynakaktarmaya, onların istediği türde yatırım yapmaya açıkdeğiller. Öte yandan ÇUŞ'a karşın bunları yapmalarınınolanaksızlığı, zorluğu söz konusu. Brezilya bir taraftanborç bunalımında çalkalanırken bir taraftan kendi küçükbilgisayarlarının vd. üretimini yapma gayreti veriyor. Birtaraftan da çok uluslularla rekabet edip, örneğin Hindistan'abankalarda kullanılan komple bilgisayar sistemisatabiliyor. Güney Kore ve Tayvan son 5 senedir kişiselbilgisayar sistemlerinin yapımında belli bir mesafekazanmış dutumda, bunun uğraşısını veriyorlar. Amayaklaşımlardaki farklılığı ve değişimi göstermesiaçısından dış bağımlılığı azalmış, kendine yeterli birsanayileşme amacından ne teorik planda ne deneyimlerebaktığınız zaman fazla söz edilmediğini görüyorsunuz.Söylediklerim bir değer yargısı taşımıyor. Ancak gelinennoktayı vurgulamaktan da kendimi alamıyorum.

Son olarak, 1970'lerin yeni uluslararası ekonomikdüzen tartışmaları çerçevesinde, bağımsız ekonomikgelişme talepleri karşısında Batının "bu olası değildiri"göstermek için ileri sürdüğü "karşılıklı bağımlılık"kavramının 1980'lerin son yıllarında çok ilginç biçimdebambaşka odaklar tarafından benimsendiğini, dünyanıniçinde bulunduğu koşulların getirdiği kaçınılmaz birgerekliliğin anlatımı olarak yeniden güncellikkazandırıldığını görüyoruz. Bu da üzerinde düşünülmesigereken bir sürü değişikliği sergiliyor.

TÜRKİYE'DETSE VE DİN NORMLARINA UYGUN

YAY KALİTE KONTROL RAPORU(YAY DENEY RAPORU) DÜZENLEMEYE ~~~

yay san •Hl1Î¥h!KıYETKİLİ KILINMIŞTIR.

TÜRK STANDARDLAR1 ENSTİTÜSÜLABORATUVAR YETERLİLİK BELGESİ

LABORAl LİVARIMIZ TUN! KAMU VE O-'ELSEKTOR KURULUŞLARININ HİZMETİNDEDİR

0014 NO.LU BELGEYLE YAPILAN YAY KONTROLLARI• Serbest boy |Lo) • Blok Boyu (LgL>» Vay Sabıles> (c) • Dış cap (Dai • Ortalama cap |D m l

• İç çap (Dt) • Taşlama açısı • Taslama uç kalınlığı • Sarım aralığı • Faydalı sarım sayısı (il)• Toplam sarım sayısı (iğ) • Sarım yonu • Çapta dış gooek farkı « Çapta iç göbek farkı • Diklik :• Paralellik ıe2) • Statik yükleme deneyi

ŞARTNAMELERE GÖRE YAPILAN YAY KONTROLLARI• Yay karakl• Guç olcum

şartlar altını..Tef Kont rodan: > Çap k<testi • Ovaiıte • Eğme ttdayanım testi • Yüzey düzgünlüğü kontrolfar

srıstık eğrisi • Soğuk coke'tme dereyi • Sıcak çökertme deneyi • Normaııeyıi* Sıcaklık allında yorulma deneyi • Blok uzunluğuna bastırma deneyiıtrolu • Çekme deneyi • Burma deneyi • Sarma deneyi • Derin dağlama

Yay dizayn ve loleranstandırması • Çehk dövme testi • Ko/ozyona

lyaysanI yay sanayii eı.ş.

• P K 402 16373 Bursa• Teleks 32284 yays İr

Tel 9 + 2I

• Fabnka+ 43 42 00 (5 hat) • FaKs 9 + 24 + 4315^32

t- Ofis Organize Sanayi Bölgesi Bursa

YAYSAN. HASSAS YAY VE DİĞER STANDART YAY SİPARİŞ EMİRLERİ ICIN DE. SANAYİCİLERİN HİZME ÜNDEDİR.

J-

Page 50: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Teknolojitransferindemühendisinsorumluluğu

Muzaffer C. KÜLÜR,Yük.Mflh.

Tekerleği yeniden icada çalışmak emek," para ve diğerimkanların boşu boşuna ziyan olmasına sebep olur. Bunamukabil icad edilmiş, tekerleği usul ve nizamauyarak almak,mümkünse ve lazımsa daha da geliştirmek ve en iyi (artlarlaondan yararlanmak en uygun bir yoldur. Bugün, gelişmiş vegelişmekte olan pekçok ülkeler teknoloji konutunda böylehareket etmektedirler. Gelişmiş ülkelerin en önde gelenleriF.Almanya, Japonya, ABD, ingiltere, Fransa vb. böyleyapmaktadırlar. Bunlar bile birbirlerinden hiç çekinmeden endeğişik teknolojiyi en uygun şekilde alıp kullanmaktadırlar.

Tabii burada düşünülecek birçok konu var. Bu kısayazımızda bunları açıklamaya çalışacağız.

Kendi araştırma ve geliştirmelerimiz devam ederkenbaşkalarının geliştirdiği yeni teknolojileri de piyasa, hammadde,yan mamul, işçilik, mühendislik ihraç vb. açılardan etüt edipuygun olanları patent, lisans, sermaye, birleşik teşebbüs,anahtar teslimi vb. şekillerde yurdumuza getirip işleteceğiz veyaelimizde mevcut olan imkanları yeni mamuller açısından ele alıpgeliştireceğiz. Bu suretle hem para kazanılacak hem de yurtta işalanları açılacak, ihraç imkanları ortaya çıkacak, yurda dövizsağlanacak. Buna benzer nedenlerle teknoloji transferini engeniş anlamıyla ön planda tutmalıyız.

Bir teknolojiyi ya patente sahip olarak her şeyikendimiz yürütür ya da başka bir ülkede, patent hakkına sahipkimseile çalışarak veya o mamulü imal eden şirketten patenthakkına ortak olarak, gerekiyorsa imalat ve sermaye yardımı dagörerek üretebiliriz.

Her iki durumda da yeni mamulün üretiminin büyüksorumluluğu mühendislerin omuzlanndadır. Şirket veya müessesesahipleri veya yöneticileri, mamul seçimi yaparken ve imalatınher aşamasında mühendislerin bilgisine başvurmalı ve onlarınolumlu kararlan olmadan girişimi sonuçlandırmamalıdır.Mühendislerin teknik yardımı, lisans verecek olanla alacakolanın konuşmaları başlamadan önce göz önüne alınmalıdır.Piyasa etüdü tek başına yeterli bir ölçüt, bir yol göstericiolamaz. Mühendislerin görüş ve yorumlan olumlu olmadıkçagirişimde bulunulmamalıdır. Mühendisin rolü, mamulün dizaynı,imalat için gerekecek makina, tezgah, enerji, tesisat, nakilüniteleri fabrikanın genişletilmesi veya yeni fabrika kurulması,işçi, ustabaşı eğitimi, mühendislerin imalat tekniği hakkındayetiştirilmesi önemli konularda imalatı öğretmek içinteknolojiyi veren müessese, mühendis ve yönetici gönderipimalatın başlamasını ayarlamalı ve fabrika içi eğitimi yolakoymalıdır.

Teknoloji lisansıvericisi ve lisans alıcısı arasındakitransfer anlaşması yapılırken yer alacak olan müzakere vekonuşmalarla ilgili mühendislerin katılımı kesinlikle gereklidir.

Teknoloji satan, alıcıdan toptan para alıp işi bitirmekister. Bu yaklaşım, alan için çok zararlıdır. Teknolojininbeklendiği gibi tatbiki çok önemli bir sorundur. Bundagenellikle vericinin çeşitli alanlarda uzun süre yardımı gerekir.

48

IIIIIHIIIIIINIIHinillllllllllllllllllllllll^Eğer lisans veren iş başlamadan gitmişse mühendisler, yeniteknolojiyi, tekniği imalatı yeterince öğrenme imkanıbulamazlar. En iyi çalışma, genellikle 5-6 yıllık bir ortakçalışma süresini kapsamalı, ödenecek para, bu süre içinde'royalty' denen taksitlerle ödenmelidir. Burada mühendislerinkendi ülkesindeki işçieğitim seviyesi, halkın yeni mamulegöstereceği ilgi, varsa yan-ara mamullerin ülkede yapılabilmesi,yoksaithalinde zorluk olup olmayacağı, hükümetin bu mamule aitimalat- satış, dışardan gelecek her türlü mal ve hizmet için dövizverme müsaadesigibi hususlan gayet iyice araştırılması gerekir.Bundan sonra mühendislerin ilk araştıracağı şey, yatent süresidir.Birçok durumda satıcı patent süresini anlaşmanın yasal süresininsonuna kadar geçerli göstermeye çalışır; çünkü süresi azalmışpatentin kira bedeli az olur ve ortaya koyacağı fikir veya icat daepey eski, modası geçmek üzere olabilir. Mühendislerin hemTürkiye'nin htm de uluslararası patent , fikir hakkı kanun vetesekkttlerinini iyi bilmelidirler.

Royalty ödenmesinde satıcı para miktannı imalâtüzerinden almak ister. Bu, alıcı için doğru veya karlı değildir.İmal edilen mal satılmayabilir. Ama anlaşma öyle olursa heryapılan mal için taksit vermek gerekir, ki bu da lisans alanınınbüyük zarar görmesine neden .olur. Taksit ödemenin en iyiformülü satılan mal üzerinden hesaplanmasıdır. Bunda taksitmalın cinsine göre, tane, kilo veya özel ölçü üzerindenhesaplanmalıdır. Mühendisler teknolojiyi ve imalat tekniğinimevcut durumuyla öğrenip kalite, prodüktivite ve maliyetaçısından daha iyisini yapmayı daima ön plana almalıdırlar.Anlaşmalarda yurt içinde başka şirkete patent vermek ve ihraçmüsaadesi lisans alıcı firmaya mutlaka tanınmalıdır. Aynca çoktercihli şirket olma hakkıda tanınmalıdır. Bazı hususlar doğrudandoğruya imalatla ilgili değil gibi görünürse de mühendislerinteknoloji transferinde öne sürülecek konulan iyi bilmeleri hemanlaşma-pazarlık aşamasında hem de sonraki aşamalarda çokgerekli olabilir. Satıcının sonradan kendi işyerlerindegeliştireceği yeni buluş ve çalışmalar da alıcıya verilmelidir,lisans alıcısı ile satıcın arasındaki anlaşma, planın çalışmavemuvaffak olması açısından çok büyük önem taşır.

Teknoloji seçilirken, olabildiğince yüksek teknolojiyeyer verilmelidir.

Mühendisler teknolojiye ait haberleri daima aralarındakonuşup görüşmeli, tartışmalıdırlar. Teknoloji transferi hakkındabilgi veren seminer, konferans gibi toplantılara gitme vekonuyla ilgili teşekküllerle, nerwor*'larla sürekli ilişkilibulunulmalıdır. Aynca bu konulardaki literatürü, makale vehaberleri sürekli okumalı, dünyadaki gelişmelerden sürekli olarakhaberli olunmalıdır.

Teknoloji transferinde önemli bir nokta hiç gözdenkaçmamalıdır. Bu, tasıma su ile değirmenin dönmeyeceğigerçeğidir. Transfer ne kadar gerekli ve yararlı ise yerli araştırmave geliştirme de en az o kadar gereklidir ve birçok durumda dahada önemlidir.

Japonya birçok teknolojiyi ABD'den ve diğer ülkelerdenalmışsa da kendi yerli araştırma ve geliştirme çalışmaları onlarınbugünkü düzeye gelmelerinde büyük rol oynamıştır. Bunun içinmühendisler kendi işyerlerinde araştırma ve geliştirmeçalışmalarını daima ön planda, ve programlı şekilde tutmalı,yuma teknoloji ve imalatla UgiliTUBlTAK, MPM, TSE vb.kuruluşların çalışma ve mevzuatlarını yakından izlemelidirler,özellikle teknik üniversiteler - Devlet ve sanayi kuruluşlanarasında araştırma ve geliştirmeanlaşma ve çalışmalarınıdesteklemeli onlara katkıda bulunmalıdırlar. ABD'deÜniversite-Devlet ve sanayi anlaşmasıçok gelişmiş ve bu sayedesürekli yeni buluşlar imalat alanına getirilip yeni mamullerortaya konmaktadır.

Yukardaki kısa açıklamadan da anlaşılacağı gibi,teknoloji transferini düşünen, bundan para kazanmayı ve bu aradayurduna da büyük hizmet etmeyi planlayan sanayicininmühendislerin bilgi, deney görüş ve imkanlarından yararlanarakbu bekleyişleri olumlu olarak daha kısa sürede gerçekleştirmeyeçalışma zonınluğu vardır.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989

Page 51: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

llllllllffi İŞ GÜVENLİĞİ MIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIİŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÖVENLİĞİNİN TARİHSELGELİŞİMİ (10

Türkiyede'ki gelişmelerGürbüz YILMAZ

Mak.MUh.MMO Eskişehir îl Temsilcisi

(Bu yazının ilk bölümü Şubat 89 sayımızda yer almıştır)

BİRİNCİ BÜYÜK MİLLET MECLÎSİDÖNEMİ (1920-1023)

Bu dönemde, çalışma yaşamı ile ilgili ilk önlem1921 yılında alınmıştır. Bu yıllarda, BağımsızlıkSavaşı'nda kullanılan tek enerji kaynağı kömürolduğundan, Bu sürekliliğin sağlanması amacıyla büyükbir işçi kitlesinin ağır çalışma koşullan içinde bulunduğuZonguldak ve Ereğli Kömür İşletmelerindeki durum elealınmıştır. Zamanın İktisat Vekili Mahmut Celal Beymeclis kürsüsünden bu işçilerin çalışma koşullarını bütünyönleri ile ortaya koyarak işçilerin , sağlık, sosyal veekonomik durumlarının düzeltilmesine yönelik bazıyasaların çıkarılmasına öncülük etmiştir. Bu gelişmelersonucu bu dönemde arka arkaya iki yasa çıkarılmıştır.Bunlardan ilki, Zonguldak ve Ereğli Havzası FahmiyesindeMevcut Kömür Tozlarının Amele Menafîi UmumiyesineFUruhtuna dair 28 Nisan 1921 tarihi ve 114 sayılı yasadır.Bu yasayla, kömürlerden arta kalan kömür tozlarınınsatılması ile elde olunan gelirin işçilerin gereksinmeleriiçin ayrılması sağlanmıştır.

Bu dönemde çıkanları ikinci yasa, Ereğli HavzaiFahmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik 10Eylül 1921 tarih ve 151 sayılı yasadır. Bu yasa ile kömürişçilerinin çalışma koşullarının düzeltilmesine yönelikhükümler getirilmiştir. Ayrıca bu yasa ile İhtiyat ve TeavünSandığı adıyla yardımlaşma sandıklan kurulmasını ve bun-lann Amele Birliği içinde birleştirilmesi öngörülmüştür.Yine bu yasa ile hastalık ve iş kazaları durumlarında gerekliyardımların yapılması sağlanmıştır. İSİ sayılı yasa ile si-gortalılığın iki ana ilkesi kabul edilmiş, sermayesi işverenve işçiden alınan aylık paralar ile yardım sandığıoluşturulmuştur. Bu hükümler yıllarca sonra çıkarılan 506sayılı SSK yasası içinde varlığını sürdürmüştür.

151 sayılı yasa ile işçi sağlığı ve iş güvenliğiyönünden getirilen yeni düzenlemeler şöyle özetlenebilir.

o İşveren hazada çalışan işçinin yatıp kalkması,yiyip içmesi ve temizliğini yapabileceği biçimde konutsağlayacaktır.

o İşçiler madende zorla çalışünlamaz.o İşveren çalıştırdığı işçi sayısını ve ödediği ücretli

gösteren defter tutmak zorundadır.o İşveren, işçilerin kurduğu yardımlaşma sandığı-

na işçinin aylık ücretinin % Tinden az olmamak kaydıylayardımda bulunacaktır.

o işveren hastalanan ve kazalanan işçileri tedavi et-tirmek zorundadır. Bu amaçla işyerinde hekim çalıştırmak,hastane ve eczane açmak zorundadır.

o Kazada yaralanan ve ölenlerin yetimlerine mah-keme kararı ile tazminat ödenir. Eğer kaza işvereninyönetim veya denetim hatası ile oluşmuş ise aynca500-5000 TL. si fazla tazminat ödeyecektir.

o Çalışma süresi günde sekiz saattir, fazla çalışmaiki tarafın oluruna bağlı olup, iki kat ücret ödenir.Yeraltındaki işyerine gitmek için geçen süre sekiz saatlikçalışmaya dahildir.

o İşveren yeni işçilerin eğitiminden sorumludur,o Amele Birliği, ihtiyat ve Teavün Sandıklan bu

yasa gereğince kurulacaktır.151 saydı yasa uyarınca 1923 yılında çıkartmış olan

bir yönetmelik ile sözkonusu sandıkalann ve bunları bira-raya getiren Amele Birliğinin çalışmalan düzenlenmiştir.Bu yönetmelikle sandıklann görevleri şöyle belirlenmiştir,

o Sandık üyesi işçilere iş kazası ve hastalıkhallerinde yardımda bulunulacakta*. Üyelerin yoksul vemuhtaç ailelerine yardım edilecektir.

o Üyelere ödeme güçleri oranlarında ve kefaletleödünç para verilecektir.

o Sandık üyesi işçi, memur ve müstahdemlerinkuracaktan konut kooperatiflerine ipotek karşılığında vesandık mevcudunun yüzde 50 sini geçmemek üzere borç paraverilecektir.

o İşçilerin ve ailelerinin cenaze giderleri karşılana-caktır.

Yukardaki görevlerle donatılmış olan sandıklanngelirleri ise, işçi ve işverenlerden eşit miktarda alınanödentilerden oluşmaktadır. Aylık ödenti oranı işçi veişveren için ücretin yüzde biridir. Kuşkusuz, bu ihtiyat veTeavün adımı oluşturmuştur. Yardımlaşma SandıklarınınBirliği olan Amele Birliğinin görevleri de yukarıda sözü edi-len yönetmelikte şu şekilde saptanmıştır.

o Hastanelerin ve dispanserlerin nerelerde kurulacak-larını saptama ve bunları gözetim alanda bulundurmak,

o Sağlık personelini atamak,o Gereksinim halinde sandıklara avans para vermek,o Ocaklann grizu ve toz açısından sınıflandırılması

sözleşmelerinde görüş ve düşüncelerini bildirmektir.Bu görevlerle donatılmış olan Amele Birliğinin

sağlamakta olduğu yardım ve katkılar ise şunlardır.o İşçilere genel hastalık hallerinde gelir sağlamak,o işçinin veya aileden birinin ölümü halinde cenaze

yardımı yapmak,o Üyelere borç para vermek, yoksul işçilerin

çocuklarına yardımda bulunmak,o İşverenlerin işçiler için kurduğu sağlık kurum-

lanndan aile fertlerinin yararlanmalan için giderlere 1/5oranında katılmak,

o Belirli çalışma süresinden sonra işçiye veya hak sa-hiplerine toptan ödeme/te bulunmaktır.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT : 30 SAYI: 350 MART 1989 49

Page 52: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi döneminde4 Mart 1923 tarihinde izmir'de toplanan I. iktisat Kongresi'nde işçi delegeler 30 maddelik bir öneri listesi sunmuştur.Bu öneriler daha sonraları gerçekleşen bir kısım yasalarınçekirdeklerini oluşturmuştur.

CUMHURİYET DÖNEMÎ

Sanayi alanında pek varlık gösterememiş olanOsmanlı imparatorluğunun uzun yıllar süren savaşlarsonucu üretici niteliği hemen hemen kalmamıştır. Os-manlı imparatorluğu, yaşamının sonunda çağının teknikdeğişmelerine ve sanayi hareketlerine ayak uydura-mamış, tam anlamıyla tarımsal nitelikli az gelişmiş birekonomiye sahiptir. Çok büyük bir gecikmeyle sanayialanında harekete geçen Osmanlı İmparatorluğunda bualandakifaaliyetler devlet ve özel kesim ile yabancıgirişimler tarafından yapılmıştır. Bu sanayi tesislerinin% 81'i özel kesime, % 10,6'sı anonim şirketlere ve %9,6'sı da devlete aittir. Ancak bu kuruluşlardaki sermayeve emeğin sadece % 15'i Türklerde olup, geriye kalanı %85'i yabancıların ve azınlığın elindedir. İmparatorluktanyeni Türkiye Cumhuriyeti'ne, devlete ait fabrikalardanancak dört tanesi devredilmiştir. Aynca özel kesime ait341 kuruluş devredilmiş olup bunların çoğunluğu küçükve pek elverişli nitelikte değildir. 1923 yılında gayri safimilli hasıla içinde sanayinin payı % 13,2, imalat sana-yinin payı ise % 12,3 tür. Kısaca, cumhuriyetin ilkyıllarında hafif sanayi denilen gıda, dokuma, dericilikgibi alanlarda yoğunlaşmış bir sanayi bulunmaktadır. Busanayide küçük işletmeler büyük çoğunluğu oluştur-maktadır.

Ülkenin bu koşullarını değerlendiren İzmir İktisatKongresinde yeni arayışlara yönelinmiş ve sorunlaraçözümler aranması konusunda çaba harcanmıştır.

1927 Sanayi sayımına göre Türkiye'deki 65.245işletmenin tarım alanındaki payı % 43.59 oranındadır.Bunu % 22.61 ile maden sanayii izlemektedir. Tek kişiçalıştırılan işletmelerin oranı % 35.74, 2-3 kişi çalışanişletmelerin oranı ise % 35.76'dır. ikisinin toplamı %71.5 oranındadır. Küçük işletmelerin ne kadar yaygınolduğu açıkça görülmektedir. 100'den fazla işçi çalıştıranişletmeler ise sadece % 0.24 oranında olup bunların da% 96'sı dokuma sanayinde faaliyet göstermektedir. 1927sanayi sayımının sonuçlarına göre işletme sayısında1921 yılma oranla % 30, işçi sayısında da % 60 artışgerçekleşmiştir.

Sanayi kesiminin gayri safi milli hasıla içindekioram 1923 yılında % 13.2'den 1940 yılında % 18.9'açıkmıştı. Bu dönemde toplam yatırımlar yılda ortalama% 30 gibi sonraki yıllarda bir daha görülmeyecek oranlasanayi yatırımlarına ayrılmıştır. Yıllık 27 milyonluk sa-nayi yatuımının 19 milyonu kamuya 8 milyonu ise özel

50

kesime aittir. Bu dönemde sanayi kesiminde ilginçoluşumlar ortaya çıkmıştır. 1932-39 yıllarında firmasayısı azalmış 1473'ten 1143'e inmiştir. Bu sonucunbüyük ölçüde firmaların yapılarından kaynaklandığısöylenebilir. Toplam üretim değeri ölçüde firmalarınyapılarından kaynaklandığı söylenebilir. Toplam üretimdeğeri 1923 yılında 137.932.000 iken 1939 yılında331.287.000 olmuştur. Yaklaşık % 100 oranında birartışı belirten bu yükselme yanında kamu kuruluşları da% 200 oranında artarak sayıca 31'den 111'e çıkmıştır.Aynı şekilde tek kişilik işletme sayısı 1932-39 yıllanarasında % 37 azalarak 831'den 782'ye inmiştir.

1950-63 döneminde ise küçük işletmelerin işyerisayısı içindeki payının arttığı, kamu kuruluşlarınınbüyük işyeri sayısı içindeki payının artması dagözönünde tutulduğunda, bu dönemde kurulan özelsektöre ait işletmelerin büyük bir çoğunluğunun küçükişyeri niteliğinde olduğu görülmektedir.

1963 yılından itibaren beş yıllık kalkınma plan-lan yürürlüğe konarak uzun dönemli hedef ve stratejilerseçilmiştir. Bu dönemde sanayinin gayri safi millihasıladaki payı giderek artmış, birinci 5 yıllık planda %.17.5 ikincide % 20.5 ve üçüncüde ise % 22.5 olmuştur.

1972 yılında imalat sanayiinde tüketim mallan %47, ara mallan % 39, yatınm mallan % 14 pay alırken,1977 yılında ise bu oranlar sıra ile % 31, % 50, % 19olmuştur.

Sağlanan gelişmeye toplu olarak bakıldığında1962 yılında sanayi kesiminin gayri safi milli hasılaiçindeki payı % 16 iken, 1987 yılında % 31.1 olmuştur.

Sanayileşmede sağlanan bu gelişmelerin yarattığısorunların giderilmesi amacıyla Cumhuriyet dönemindeİşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile ilgili pek çok yasa,tüzük ve Yönetmelik çıkanlmıştır. 1923 yılında İzmiriktisat Kongresinde İşçi Sağlığı ve iş Güvenliğineyönelik alınan kararlar uygulamaya geçirilememiştir.Cumhuriyetin ilanından sonra ilk yasal düzenleme 2OCAK 1924 tarih ve 394 sayılı Hafta Tatili Yasasıolmuştur. Bu yasa Cumhuriyet döneminde İşçi Sağlığıve iş Güvenliği konusundaki ilk olumludüzenlemelerden birisidir. 1926 yılında yürürlüğe girenBorçlar Yasasının 332. nci maddesi işverenin iş kazalarıve meslek hastalıklarından doğan hukuki sorumluluğunugetirmiştir. Hizmet akdi ve işin düzenlenmesi ile ilgiliyeni hükümler getiren bu yasa Sosyal güvenlikle ilgiliherhangi bir zorunluluk getirmemekle birlikte iş kazasıve hastalık hallerinde işçi yararına bazı hükümleriçermektedir.

Ülkede bir iş yasasının bulunmaması nedeniyleişçi Sağlığı ve iş Güvenliği ile ilgili hükümler taşıyanUmumi Hıfzısıhha Yasası ve Belediyeler Yasası 1930yılında yürürlüğe konulmuştur. 1580 sayılı Belediyeleryasasına göre işyerlerinin İşçi Sağlığı ve iş Güvenliği

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1969

Page 53: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

yönünden bazı açılardan denetlenmesi görevi belediyelereverilmiştir, bu yasanın İ5.nci maddesinin 38 ve 76.ncıfıkraları ile belediyeler genel olarak endüstriyel kuruluşve fabrikaların elektrik tesisatının, makina ve motordüzenlerinin, kazan, ocak ve bacaların gerek ilk önce,gerekse sonradan sürekli ve düzenli olarak teknik muaye-nelerini yapmak, çevre toplumunun sağlık, huzur vemallan üzerine zararlı etkisi olup olmadığını incelemek,zararlarını önlemek, işyerlerinin ve işçi kamplarınınsağlık denetimlerini yapmaktan sorumlu tutulmuşlardır.

Yine 1930 yılında yürürlüğe giren 1593 sayılıUmumi Hıfzıssıhha Yasasının 7.nci kısmı İşçi Sağlığıve İş Güvenliği yönünden bugün bile çok önemli değerliolan hükümler getirmiştir. İş yerlerine sağlık hizmetiningötürülmesi görüşü bu yasayla başlamıştır. Yasanın173-178. maddeleri ile endüstriyel kuruluşlarda, çocukve kadınların çalıştırılma koşullan, işçiler için gece hiz-metleri, gebe kadınların doğumdan önce ve sonraçalıştırılma koşullan, iş yerlerindeki içki yasağı konu-ları hükme bağlanmıştır. Yasanın 179.ncu maddesiişçilerin işyerlerinde çalıştınldıklan sürece sağlık vegüvenliklerinin korunması amacı ile tüzüklerçıkarılmasını öngörmüştür. 180.nci madde iseişyerlerine sağlık hizmet götürecek iş yeri hekimininçalıştırılmasına ve diğer revir, hastane gibi kuruluşlarailişkindir. Umumi Hıfzıssıhha Yasasının 18O.nci mad-desinin hükümleri 1950 yılına kadar düzenli olarak yer-lerine getirilmiştir, iş yerleri kendi olanaktan ölçüsündeiş hekimi çalıştırma ve hastane açma çareleriaramışlardır. Ancak 1950 yılında 5502 sayılı hastalık veanalık sigortası yasası çıkarılıp hastalanan işçiler işçi si-gortaları hekimler tarafından muayene edilmeyebaşlayınca işveren sigortaya prim ödediğini ve işyeri ileilgili sağlık hizmetlerinin sigorta hekimleri tarafındanyerine getirildiğini ayn bir iş hekimi çalıştırılmasına ge-rek olmadığı ileri sürerek 180.nci madde hükümlerimadde yürürlükte olduğu halde uygulanmaz olmuştur.506 sayılı sosyal sigortalar yasasının çıkarılmasısırasında bu yanlışlığın düzeltilmesi ve durumunaçıklığa kavuşturulması amacıyla 114.ncü madde getiril-miştir.

Daha sonra 1936 yılında yürürlüğe giren veçalışma yaşamının birçok sorunlannı kapsayan 3008sayılı İş Yasası ile Ülkemizde ilk kez işçi Sağlığı ve işGüvenliği konusunda aynntılı ve sistemli birdüzenlemeye gidilmiştir. 3008 sayılı iş Yasası 8HAZİRAN 1936 tarihinde kabul edilmiş, 16 HAZİRAN1937 tarihinde yürürlüğe girmiş ve 1967 yılma kadaruygulamada kalmıştır. Bu yasa ile Sosyal Güvenlikaçısından yeni bir anlayış getirilmiştir. Bu yasahükümlerine göre 1 yıl içinde çıkanlması öngörülen sos-yal sigortalar sisteminin kurulmaya başlaması ancak,2.nci Dünya Savaşı sonrası 1945 yılında olmuştur. Buyıllarda birçok ülkede olduğu gibi Ülkemizde de yeni bir

sosyal güvenlik anlayışı yaygınlaşmıştır. 2.nci DünyaSavaşı, bütün ülkelerin olduğu gibi ülkemizde ekonomi-sini sarsmış, savaş öncesine kıyasla büyük kitlelerinyaşam düzeylerinde gerilemeler olmuştu. Bu nedenle birgüvenlik sistemine her zamandan daha fazla gereksinimduyulmaya başlanmıştır. Savaş sonrasının sosyal politi-ka anlayıştan ülkemizde yansımış, iş kazaları meslekhastalıklan ve analık sigortalan kurulmuştur. 28 OCAK1946 tarih 4841 sayılı Çalışma Bakanlığı kuruluş ya-sasının l.nci maddesi ile Bakanlığın görevleri arasındaSosyal Güvenlikte yer almıştır. Mevzuatımıza SosyalGüvenlik deyimi ilk kez bu yasa ile girmiştir.

işçi Sağlığı ve iş Güvenliğine yönelik çalışma-lann tek elden yürütülmesi amacıyla Çalışma Bakan-lığının kurulması sonrasında bu görev işçi Sağlığı GenelMüdürlüğü'ne verilmiştir. Sanayileşmenin ve teknoloji-nin gelişmesi sonucu İşçi Sağlığı ve iş Güvenliği çalış-malan teknik nitelik kazanmıştır. Bunun sonucunda 81sayılı Uluslar arası çalışma sözleşmesinin 9.ncu maddes-inin onanmasına dair 5690 sayılı yasa 13 ARALIK 1950tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu yasa gereği olarak işyerlerinin işçi Sağlığı ve iş Güvenliği yönünden deneti-mini yapmak, çalışma yaşamını düzene koymak, yolgösterici uyanlarda bulunmak üzere hekim, kimyager,mühendis gibi teknik elemanların görevlendirilmesi ileilgili 174 sayılı yasa çıkanlmıştır. Adı geçen yasanınonayından sonra ilk kez 12 OCAK 1963 tarihindeistanbul ve sonrada Ankara, izmir, Zonguldak illerinde işGüvenliği Müfettişleri Grup Başkanlıkları kurulmuş veiş yerlerinin işçi Sağlığı ve iş Güvenliği yönünden dene-timi ve sorunlara çözümler bulma çalışmalan yoğunlaş-mıştır.

Ancak, İşçi Sağlığı ve iş Güvenliği sorununa ilkdefa Anayasal düzeyde 1961 Anayasasıyla düzenlemelergetirilmiştir. 1961 Anayasasında çalışma ile ilgilihükümler bölümünde şu maddeler yer almıştır. Madde42: Çalışma herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet çalışmayaşamının kararlılık içinde gelişmesi için Sosyal,İktisadi ve maddi önlemlerle çalışanları korur veçalışmayı destekler, işsizliği önleyici önlemler alır. An-garya yasaktır. Madde 43: Kimse yaşama gücüne cin-siyetine uygun olmayan bir işte çalıştmlamaz. Çocuklargençler ve kadınlar çalışma şartlan bakımından özel ola-rak korunur. Anayasadaki bu hükümlerin yerine getiril-mesi amacıyla günün gereksinimlerine yanıt veremez du-ruma gelen 3008 sayılı iş yasasının yerine 1967 yılında931 sayılı iş Yasası çıkanlmıştır. 931 sayılı iş yasasınınAnayasa mahkemesi tarafından usul yönünden bozulmasıüzerine hemen hiç bir değişiklik yapılmadan 1971yılında 1475 sayılı iş yasası yürürlüğe konulmuştur,işçi Sağlığı ve iş Güvenliği yönünden 1475 sayılı iş ya-sası ve ona uygun olarak çıkarılan tüzük veyönetmeliklerle çağdaş ve geniş anlamda ayrıntılıdüzenlemeler getirilmiştir. 1475 sayılı iş yasası 112

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT : 30 SAYI: 350 MART 1989 51

Page 54: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

IUIIIIII1IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII111IIImaddeden ve 10 bölümünden oluşmaktadır. Bu bölümlersırası ile genel hükümler, hizmet akdi, ücretindüzenlenmesi, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği, İş ve İşçiBulma, İş Yaşamının Denetimi ve Teftişi, Sosyal Si-gortalar, Ceza Hükümleri ve son hükümler olarakdüzenlenmiştir. Yasanın sağlık ve güvenlikle doğrudanilgili hükümleri S. bölümdeki 73 ile 82. maddelerindeyer almaktadır. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği yönündençağdaş yaklaşım getiren 73. maddesi ile işveren işçininsağlık ve güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yap-mak ve bu husustaki şartlan araçları noksansız bulun-durmakla yükümlü kılınmıştır. İşçilerin de bu yoldakiusullere ve şartlara kayıtsız uymak zorunda olduktan be-lirtilmektedir. 147S sayılı iş yasasının 74. maddesisağlık ve güvenlik ile ilgili tüzüklerin hazırlanmasınıöngörmüştür. Yasanın bu maddesine göre çıkarılantüzüklerin başlıcalannı İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğitüzüğü; parlayıcı, patlayıcı tehlikeli ve zararlı maddelerleçalışılan işlerde ve iş yerlerinde alınacak güvenlik tedbir-leri hakkında tüzük; İnşaat işlerinde alınacak İşçi Sağlığıve İş Güvenliği tedbirleri tüzüğü; Maden ve taş ocaklarıişletmelerinde ve tünel yapımında alınacak İşçi Sağlığıve İş Güvenliği önlemlerine ilişkin tüzük olaraksıralayabiliriz. Yasanın 75. maddesinde sağlık vegüvenlikle ilgili olarak hangi koşullarda işin dudurula-cağı veya işyerinin kapatılacağı belirlenmiştir. 76.madde ile çok önemli bir soruna çözüm getirilmek isten-miş iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesiamacıyla işyerlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği kurul-larının kurulması ve bu kurulların kuruluş, yetki ve so-rumluluklarının bir tüzükle saptanması öngörülmüştür.

77. maddesi işyerlerindeki işçi yasağını düzenlemiştir.78. maddesi ise 16 yaşını doldurmamış çocukların ağırve tehlikeli işlerde çalıştırılmayacaklarını ayrıca hangiişlerin işe girişlerinde veya işin devamı süresinde be-dence bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları, işyeri he-kimi, işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığıyerlerde sırası ile en yakın sosyal sigortalar kurumu-sağbk ocağı, hükümet veya belediye doktoru tarafındanverilmiş muayene raporlan olmadıkça bu gibilerin işealınmamalarının veya işten çıkarılmalarının yasakolduğunu hükme bağlamıştır. 80. madde ise 12'den 18yaşına kadar çocukların herhangi bir yapılarının da-yanıklı olduğunun raporla belirtilmesini bu raporların 6ayda bir yinelenmesini öngörmüştür. 81. madde gebe veemzikli kadınlann hangi dönemlerde ne gibi işlerdeçalıştırılmalarının yasak olduğu ve öteki çalışmakoşullan belirtilmiştir. Ayrıca bu madde ile emzirmeodaları ve kreş kurulması ile ilgili hükümler getirmiştir.1475 sayılı iş yasasının 82. maddesi ise Çalışma Ba-kanlığı ve Sağlık Sosyal Yardım Bakanlıklarından biri-nin gerekli görmesi üzerine bu bakanlıklar tarafındanberaberce çeşitli konularda da tüzük hazırlanabilmesineilişkindir. Beşinci bölüm dışında da İşçi Sağlığı ve iş

52

Güvenliği ile ilgili hükümleri bulunan 1475 sayılı işyasasının bazı maddelerinde 29 TEMMUZ 1983 tarih ve2869 sayılı yasa ile değişiklikler yapılmıştır. 1475sayılı iş yasası ve bu yasaya göre çıkarılmış olan tüzükve yönetmelikler İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği konusundaoldukça kapsamlı hükümler getirmiş olmasına karşın ya-sanın getirildiği yaptırımlar uygulanmış ve güvenlikönlemleri yaşama geçirilememiştir.

27.6.1945 tarihinde 4772 sayılı İş Kazalan veMeslek Hastalıktan Sigortası Yasası, 9.7.194 tarihinde4792 sayılı İşçi Sigortalan Kurumu Yasası, 1950yılında 5502 sayılı Hastalık ve Analık Sigortası Yasası,1957 yılında ise 6700 sayılı İhtiyarlık Sigortası Yasasıçıkarılmıştır. Görüldüğü gibi sosyal sigorta uygula-masının değişik yasalarla dağınık bir biçimde yapılmasıgerekmişti. İşte bu dağınık yasalan bir araya getirereksosyal sigortalar sistemini tek bir yasada toplamakamacı ile 1964 yılında 506 sayılı Sosyal Sigortalar ya-sası yürürlüğe konulmuştur. 506 sayılı Sosyal Sigorta-lar yasasının 124 ve 125 nci maddeleri gereğince SosyalSigortalar kurumu sigortalılann sağlık durumlarını de-netleme amacı ile istediği zaman sağlık kontrolüne tabitutulabileceği gibi koruyucu hekimlik bakımından da ge-rekli her türlü önlemleri alabileceği hükme bağlanmıştır.

1952 yılında çıkarılan 5953 sayılı BasınMesleğinde çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki ilişkilerindüzenlenmesi hakkındaki yasa, 1954 yılında çıkanlan6309 sayılı maden yasası, 1967 yılında çıkanlan Deniz-Iş yasasında İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine ilişkinhükümler yer almıştır. Türkiye'de meslek hastalıktanüzerine resmi çalışmalar kağıt üzerinde olarak 1946yılında çıkanlan SSK yasası ile başlamışsa da 1964yılına değin ciddi ve kapsamlı hiç bir çalışmayapılamamış ve olumlu gelişmeler olmamıştır. 1965yılında 506 sayılı Sosyal Sigortalar yasasının uygulan-masına değin daha çok iş kazalan üzerinde durulmuştur.Zonguldak kömür ocaklarında çalışan işçilerde yaygın ol-arak pnömokonyoz meslek hastalığının ortayaçıkmasıyla meslek hastalıktan istatistiklerde yer almayabaşlamıştır. Gerçekten 1966 yılında SSK istatistikle-rinde de 1060 meslekten ileri gelen akciğer silikoz ve ti-brozu, 21 solunum aygıtı tüberkülozu ve 3 bronşitolayına tanık olunmuştur. Daha sonra 506 sayılı yasanınyürürlüğe girmesinden sonra Türk Hükümeti ileBirleşmiş Milletler özel Fon İdaresi işbirliğinden yarar-lanılarak işçi Sağlığı ve iş Güvenliği Araştırma Ens-titüsü (ISGÜM) kurulmuştur. İSGÜM Çalışma Ba-kanlığına bağlı olarak çalışmalanm sürdürmektedir. Yinebu dönemde Dr£ngin TONGUÇ, Dr. Haldun StRER ve

Dr.lsmail TOPUZOGLU'nun yönlendirmesiyle TÜM-SAB adı altında kurulan enstitü, İşçi Sağlığı ve İşGüvenliği konularında araştırma çahşmalan yapmıştır.Bu çalışmalar sonucu işçi sağlığını etkileyen çevresel et-kiler üzerinde durulmuş ve periyodik muayenelerin

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 55: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

lllllllflllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllillllllllllll

önemi ortaya çıkarılmıştır. Yapılan çalışmalarda mevcutSSK tesislerinin bir çok yönden yetersiz olduğu açıkçaortaya çıkmıştır. 1975 yılında ise İtalyan Üniversitesiörneği esas alınarak İstanbul ve Anadolu'da birer meslekhastalıkları kliniği kurulmuştur. 1980 yılında da Ankarada 50 yataklı Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi,İstanbul Kartal'da 300 yataklı İstanbul Meslek Has-talıkları Hastahaneleri kurulmuştur. Birleşmiş MilletlerÖzel Fon İdaresinin katkıları ile ÎSGÜM ve MeslekHastalıkları Hastahaneleri gerekli araç ve gereçle do-natılmış olmasına karşın kuruluşların kapsamlıçalışmalar yapamadıkları, sorunların çözümlerinekatkılarının sınırlı kaldığı ve giderek etkisizleştiklerigörülmektedir. îş Güvenliği Müfettişleri Grup Baş-kanlıklarının sayısı da Ankara, istanbul, izmir, Zongul-dak illerindeki dört gruba Bursa, Samsun, Adana, Erzu-rum grupları da eklenerek sekize çıkarılmasına karşınişçi Sağlığı ve İş Güvenliği denetimlerinin etkinliği yet-erli düzeye ulaştırılamamıştır. Bilimsel inceleme vearaştırmalar yapması gereken iSGÜM'ün çalışmaları isegöstermelik olmaktan öteye gidememiştir.

1982 Anayasasının 2. maddesi Türkiye Cumhu-riyetinin bir sosyal hukuk devleti olduğunu öngörmüş,devlete, sosyal adalet ve böylece toplumsal dengeyisağlaması için işçi sağlığı ve iş güvenliği konusundaönlem almayı görev olarak vermiştir. Yine 17. maddesi-nin 1. fıkrasında herkes yaşama, maddi ve manevivarlığını koruma ye geliştirme hakkına sahiptir hükmügetirilmiştir. 50. maddesinde ise kimsenin yaşına cin-siyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştınlamayacağınıve dinlenmenin çalışanların hakkı olduğu açıklanmış veişçi sağlığı iş güvenliğine anayasal bir boyut ka-zandırılmıştır. Anayasamızdaki ve diğer yasalardaki açıkve kesin hükümlere karşın ülkemizde işçi sağlığı ve işgüvenliği konusunda kapsamlı çalışmalar yapılamamışve sorunların çözümünde başarılı olunamamıştır.

işçi sınıfının uzun yıllardan beri bir çok güçlüğegöğüs gererek kazandığı Uluslararası alandaki somutbaşarılarını içeren Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)kararlarına ve sözleşmelerine ülkemizde uyulmamış vebunların gerektirdiği önlemler alınmamıştır. UluslararasıÇalışma Örgütü (ILO) tarafından şimdiye kadar işçisağlığı ve iş güvenliğine ilişkin 30 sözleşme ve pek çokönemli karar kabul edilmesine karşın Türkiye bunlardansadece 7 ILO sözleşmesini imzalamıştır. Bu sözleşmelerise şunlardır.

- 14 sayılı sanayi kuruluşlarında hafta tatili,- 42 sayılı meslek hastalıkları tanzimi,- 35 sayılı yeraltı işlerinde kadınların çalıştı-

rılması,

- 81 sayılı sanayi ve ticaretli iş teftişi,- 115 sayılı işçilerin iyonizasyon ve radyasyon-

dan korunmaları,- 119 sayılı makinaların gerekli korunma düze-

neği ile donanımı,- 127 sayılı tek işçinin taşıyabileceği yükün en

çok ağırlığı,sözleşmeleridir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Anatüzüğü gereğince her üye Devletin yürürlüğe girensözleşmeleri bunları onaylamaya yetkili makama sunmazorunluluğu bulunmaktadır. Onaylanan sözleşmeler Ulu-sal yasa niteliği almakta ve sözleşmelerin uygulanmasıILO tarafından işlenip denetlenmektedir. UluslararasıÇalışma Örgütünün öneri kararlan ise çıkartıldıklarıkonularda üye devletlere yol gösterme amacınıtaşımaktadır.

Ülkemizde Uluslararası Çalışma örgütününkatkılarıyla oldukça ileri düzeyde ve kapsamlı bir işçisağlığı iş güvenliği mevzuatı bulunmaktadır. Bu mevzu-atın getirdiği yasal, tıbbi ve teknik önlemler yaşamageçirilmemiş ve bunun sonucunda da Ülkemizde işçisağlığı ve iş güvenliği sorunları çözüme kavuş-turulamamıştır. Son yıllarda giderek artış gösteren işkazaları ve meslek hastalıkları bunun en açık kanıtıdır.

KAYNAKÇA1. ERKAN, Dr. Cahit; "işçi Sağlığı ve Mesek Has-

talıkları" Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi yayınları.2. TALAŞ, Prof. Dr. Cahit; "Toplumsal Politikaya Giriş"

Savaş Yayınları.3. TALAŞ, Prof. Dr. Cahit; "Sosyal Ekonomi" Savaş

Yayınları.4. KONGAR, Emre; "Türkiye'nin Toplumsal Yapısı" Bilgi

Yayınevi Yayınları.5. SÜZEK, Doç. Dr. Sarper "îş Güvenliği Hukuku" Savaş

Yayınları.6. TOPUZOGLU, İsmail; "Çevre Sağlığı ve İş Sağlığı Ha-

cettepe Üniversitesi" Yayınları.7. YILMAZ, Gürbüz; "iş Güvenliğine Genel Bakış" Müh.

ve Mak. Dergisi Sayı 224.8. "işyerlerinde Tükenen Yaşam" Petrol-lş Sendikası

Yayını.9. I. "Ulusal işçi Sağlığı Kongresi" Türk Tabibler Birliği

Yayını.10. "Türkiye'de Toplumsal ve Ekonomik Gelişmenin 50.

Yılı" D.l.E. Yayını.11. "1972-1974-1976 Sanayi Kongresi Bildirileri" Mak.

Müh. Odası Yayını.12. "Tarihsel Gelişimi içinde Türkiye Sanayii" Mak. Müh.

Odası Yayını.13. "Türkiye Sanayinin Yapısal Sorunları" Mak. Müh.

Odası Yayını.

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT : 30 SAYI: 350 MART 1989 53

Page 56: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

lllllllllllllllllll G E Ç E N A Y I N C30lsfOEIWIllME>Elsfl Jlliinimilllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllltlllllfltlllllflllllllillllllllllltlllllllllllllllllltllllllflllllflllllllllllllllllllltlllllll

ANKARA METROSU YÎNE GÜNDEMDE

Ankara için metro projeleri 20 yıldır zaman zamangündeme gelmiş ancak bir türlü gerçekleşememiştir*. Metro içinşimdiye kadar çeşitli anlaşmalar yapılım;, değişik boylardaçukurlar açılmış ancak gelen yeni yönetimler eskilerinyaptıklarını hep yok sayıp sil baştan yapmışlardır. Şimdi yerelseçimler öncesi Ankara yeni bir metro projesi ve anlaşmasıylatanıştı. Yap-Işlet-Devret modeliyle ihaleye çıkarılan Ankara me-trosunun yapımının Türk Kanada Konsorsiyumu UTDC-GamaGüriş üstlendi. 6 Şubat'ta imzalanan sözleşme ile de metroya ilkadım atıldı.

Metronun dört yılda tamamlanması planlanan birinciaşamasıyla toplutaşım hattı, Kızılay'dan kuzeye doğru GençlikParkı ve batıya doğru istanbul Caddesi boyunca uzanacak. Hat,İstanbul ve İvedik Caddelerine paralel olarak Yenimahalle, De-metevler ve Macunköy yerleşim alanlarının içinden devam ederekBatıkent'te sona erecek.

TMMOB'nin kuşkulan...TMMOB tarafından anlaşmanın imzalanmasından birgün

önce yapılan açıklamada anlaşma ile ilgili tutarsızlıklaradeğinilerek şu görüşlere yer verildi: "380 milyon dolar olarakaçıklanan şimdiki teklif bedeline fizibiliteden farklı olarak, ka-mulaştırma ve altyapı aktarımları yanı sıra işletme sermayesi, fi-nansman giderleri ve neden ödeneceği anlaşılamayan eskalasyon(yükleniciye fiyat artışı) gibi bazı önemli kalemler de eklenincetoplam bedelin 500 milyon dolan aşması söz konusudur."

TMMOB'nin açıklamasında ayrıca, bu koşullardaişletilecek bir modele yap-işlet-devret modeli demenin mümkünolmayacağına işaret edilerek, "sonuçta çok pahalı bir yatırım vegüvencesiz bir teknoloji transferi getirileceği" görüşü savunuldu.

öte yandan metroyu Kanada Konsorsiyoununa yaptıracakve işlettirecek olan ARTAŞ'ın sermayesinin yüzde 70'ine yineKanada Konsersiyumunun sahip olmasının sakıncalı bir durumolduğuna dikkat çekiliyor.

Yeni ve eski belediyelerin görüşleri;Yeni imzalanan metro anlaşması çeşitli çevrelerden tep-

kiler alırken, proje ile ilgili olarak şimdiki belediye başkanı,eski proje sahibi belediye başkanları şu görüşleri dile getirdiler

Mehmet Altın soy: "Eleştiriler hangi çevrelerden çıkıyor?30 metre çukur kazıp metro yaptığını sananlardan çıkıyor. Birmeslek kuruluşu, siyasi görüşünü desteklediği bir parti için, ideo-lojik bir şekilde mütemadiyen üstümüze geliyor. Ama onlarsöyleyecek, metro yürüyecek."

Ekrem Badas: "Şu anki proje bizim hazırladığımız proje,ama bizim ödediğimizin 20 katım ödemişler."

Ali Dinçer: 1980 öncesinde kendi belediye başkanlığıdöneminde başlatılan metronun "güzergahı hatalı seçildiği iddi-asıyla 12 Eylül'de durdurulduğuna dikkat çeken Dinçer, "Sonrakibelediye başkanları bir sürü yabancı uzman getirdiler, etüdleryaptırdılar. Sonuçta 8 yıl sonra proje bir kez daha doğrulandı.Yeni metro güzergahı, temeli atılan Dinçer güzergahının aynıçıktı" diye konuştu.

Hiç kuşkusuz mühendislik açısından olayın değerlen-dirilmesi gereken yanı, böyle bir projenin ulusal sermaye ve ulu-sal mühendislik-teknik gücüyle gerçekleştirilip gerçekleştirile-meyeceğinin yeterince araştırılıp araştırılmadığıdır.

öte yandan, yerel seçimlere belediye başkan adayı olarakkatılacak bazı isimler, seçildikleri takdirde yapılan metroanlaşmasını tanımayacaklarını da açıkladılar. Bu durumda Ankarametrosunun geleceği 'pek çok soru işaretini'de beraberinde ge-tirmeye aday görünüyor.

SANAYÎCÎ 1989'dan UMUTLU DEĞİL...

1989 yılı ortalarına doğru başlayıp daha sonraki aylardahızlanan durgunluk en başta ekonominin metoru konumunda bulu-nan imalat sanayiini etkiledi. Yılın ikinci yansında gıda, tek-stil, metal ana sanayii dışmda kalan tüm sektörlerde negatifbüyüme gözlendi. Bu durumdan makina sanayii de yüzde 15.6oranındaki üretim gerilemesiyle payını aldı. Dolayısıyla yılınbaşında büyük işletmelerdi yüzde 86'nın üzerine çıkan kapasitekullanım oranlan yüzde 62'ye kadar geriledi. Bu kayıplarsektörün imalat sanayii üretimi içindeki payını düşürürkenyatırımları da geriletti.

özellikle 1988'in ikinci döneminde ağırlıklı olarak his-sedilen ve 1989'un ilk aylarında artarak devam eden imalat sa-nayiindeki bu durgunluğun neden olduğu hareketli bir tartışma or-tamı yaşanıyor. Bir kaç yıl öncesine kadar Türk Sanayiininyapısal sorunlarım tartışan buna çözüm arayan çevrelerin sayısıdaha sınırlı idi. Ancak giderek durumundan şikayet edenlerinsayısı artıyor, giderek tehlike canlan daha fazla çevre içinçalmaya başlıyor. Bugün artık sanayiimizin gelişmesinin iyiyolda olduğuna, geleceğimizden umutlu olmamız gerektiğinisöyleyen çevreler o kadar azaldı ki.

Sanayiimizin bugünü ve geleceği ile ilgili tartışmalardanbiri Ocak ayı içerisinde yapıldı. Aşağıda bu tartışmadan yapılanalıntılar yer almaktadır:

Tartışmada dile getirilen can alıcı noktalardan biriTürkiye sermayenin artık sanayiden kaçmakta oluşu. 1980lerdeizlenen politikalar ve yapılan vergi düzenlemeleri, yüksek en-flasyonun da katkısıyla bu sonucu doğurmuş. Sanayiişletmelerinin bünyesini yakından tanıyan, finansman uzmanı,Prof.Attila Gönenli olivin bir boyutunu şöyle açıklıyor:

"1980'den sonra gelir vergisi stopajının kurumlar vergisiile birleştirilmesi suretiyle tek kalemde vergi alınması, bunundışındaki sermaye iratlannın vergilendirilmemiş olması,Türkiye'de şirketlerde alışılagelen, paranın içerde tutulmasıolayını birdenbire durdurdu. Vergi çıktıktan sonra paranındağıtılması başkaca bir vergi yükü getirmediği için şirketlerdekir dağıtımım ve ortaklarca işletmelerde kînn çekilmesinihızlandırdı. Bu da firmalar üzerinde bence önemli bir finans soru-nu yarattı."

Sanayide dışan akan bu fonların lüks villa inşaatı gibialanlara kaydığını belirten Prof.Gönenli'nin görüşleriniNASAŞ'ın murahhas azası olan bir sanayi yöneticisi, FethiAğalar şöyle tamamlıyor:

"Son zamanlarda yapılan birçok yatırımı ben, sanayidenkaçış olarak değerlendiriyorum. Bu villalar, binalar, hanlar,oteller... Artık eskiden olduğu gibi kişiler sanayiye yatırım yap-mayı düşünmüyorlar. Sanayicilik bence bugün Türkiye'denyapılmayacak bir iş olarak görülüyor."

Fethi Ağalar, Türkiye'de yalnızca iç pazara mal satmaşansı olan batın sayılır bir sanayi kapasitesi bulunduğunu belir-terek şöyle diyor.

"Eğer 1989'da talep kısılma sanayi çok dara düşer. Bellikalemleri Türkiye'nin şu anda ihraç etme kapasitesi yoktur. Kimne derse desin, yoktur. Verilen teşviklerle dahi yoktur..."

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı, sanayici Yavuz Zeytin-oglu da bu görüşe yakın bir görüşü savunuyor:

54 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 57: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

"Enflasyonu önlemenin yolu piyasadaki talebi kısmaklasağlanacaksa ve bu üretimin de düşmesi anlamına gelecekse, bun-da çok büyük ıstırap çekersiniz sanayici olarak, ihracat da yapa-mazsanız."

Zeytinoğlu, büyük sanayi firmalarının yararlanabileceğidış kredi bulma, finansman bonosu ve tahvil ihraç etme gibi ola-naklardan yararlanma şansı olmayan küçük ve orta sanayicinindurumunun daha da kritik olduğunu vurguluyor.

Tartışmaya katılan konuşmacılar bugün yatırımayönetemeyen Türk sanayiinin enflasyona ayak uyduracak düzeydeişletme sermayesini bile sağlayamadığını belirtiyorlar.

O halde çıkış yolu var mı? Sanayinin finansman sorun-larının çözümü için ne yapılabilir?

Pekçok sanayi kuruluşunun bünyesini yakından tanıyan,eski Maliye Bakanı Kemal Kurdaş, çözümü devletin sanayi kesi-mine büyük çapta kaynak aktarmasında görüyor ve şunlarısöylüyor.

"Devlet kesiminde çok ciddi bir tasarruf hareketiyle fan-tezi yatırımları ve harcamaları atarak, devlet kesiminden fonlardabiriken 8-10 trilyonluk bir kaynağı sanayinin rehabilitasyonuiçin kullanmak. Böylece sanayinin üretim gücünün devamısağlanır, arz yönü takviye edilir..."

Tartışmayı yöneten Dr.öztin Akgüç de kamu kesimindensağlanabilecek olan kaynakların, küçük ve orta sanayinin des-teklenmesinde kullanılmasını öneriyor.

Fethi Ağalar ise bu önerileri gerçekçi bulmuyor ve şöylediyor:

"Türkiye öyle bir yere getirildi ki bugünkü şartlarda sa-nayici olarak ben işletme sermayesinin iç pazardan sağlanabümeimkânının olduğuna inanmıyorum. Eğer biz normal bir çizgiyegeleceksek işletme sermayemizi tamamlamamız lazım. Bununiçin de bence en akıllı yol kısa dönemde başlayacak çalışmalarlauzun dönemde yabancı sermayeyi getirerek kendimize ortak etme-miz..."

Pekiyi ama tek kurtarıcı olarak görülen yabancı sermayeacaba bu rolü oynayabilecek mi? Türkiye'nin ihracat kapasitesiniartırabilecek mi? Türkiye'ye yeni teknolojiler getirecek, yeni is-tihdam yaratacak mı?

Prof.Ünal Bozkurt, bir kuruluş adına yabancıyatırımcılarla yaptığı görüşmelere dayanarak, "Yabancı sermayeTürkiye'ye gelirken, belki yaralıyorum, ama Türk pazan için ge-liyor. Birinci nedeni bu" diyor. Yavuz Zeytinoğlu da şunlarısöylüyor:

"Yabancı sermayeye kategorik olarak karşı değilim, amagelip yeni istihdam sahaları yaratsın, yeni teknolojiler getirsin,yeni yatırımlar yapsın. Oysa yabancı sermaye kurulu tesislere or-tak olmaya geliyor. Ben Türkiye 70 sente muhtaç iken biriktir-diğim dövizlerle, getirdiğim makinelerle bu sanayii kurmuşum.Şimdi 'Ben yiyemedim sen ye' diye başkasına ikram etmek isti-yorum. Bu bana çok ağır geliyor..."

Kemal Kurdaş da zor durumda yabancılarla birleşmeninbir başka boyutunu vurguluyor, "Siz muhtaç olduğunuz birdönemde, zayıf olduğunuz bir donemde pazarlığa giriyorsunuz.Pazarlıkta çok zayıfsınız. Müzakere gücünüz, dayanma gücünüzen alt düzeye inmiş..." diyor.

'BAKAN BEY, DEMtR-ÇELlĞÎ BÎLMÎYOR"

istanbul Sanayi Odası'nda yeni bir uygulama başlatıldı.Her ay yapılan meclis toplantısında çeşitli meslek komitelerinintemsilcileri sırayla kürsüye gelip sektörün sorunlarını dile geti-riyorlar. Böylelikle yıllarca tSO Meclisi'nde gördüğümüz, amakürsüye çıkıp da konuştuğuna hiç tanık olmadığımız değişik ses-leri duyma olanağı doğmuş oluyor.

Son toplantıda Demir Çelik, Çivi ve Cıvata SanayiiMeslek Komitesi adına konuşan meclis üyesi Kenan Demirtaş'ıdinledik. Kendisi 1946 yılında, yani tam 43 yıl önce sanayici-liğe başlamış. Kurulduğundan beri iSO'ya üyeymiş. Kenan Demir-taş, geçmiş yıllarda ÎSO Yönetim Kurulu'nda görmeyealıştığımız, şimdi ANAP milletvekili olan Orhan Demiruş'ın daağabeyi.

Sektörün sorunlarını anlatırken Ankara'da muhatap bu-lamamaktan yakınıyordu: "Eskiden Ankara'da bakanlar vardı. Ko-nuya vakıftılar. Meseleleri anlattığımızda "bu ne diyor" diye su-ratımıza bakmazlardı. Yıllar önce hiç unutmuyorum, AsımKocabıytk arkadaşım Ankara'da tahsis çıkartmak için Sanayi Ba-kanlığında müsteşarın kapısında İS gün beklemişti. TesadüfenAnkara'ya gittiğimde bu olaya tanık olunca, bakan da dostumolduğu için kendisine kefil oldum ve isinin halledilmesinisağladım. Keşke kendisi de burada olsaydı da, anlattığımı tasdiketseydi.

Oysa simdi demir-çeliğe bakan bakanımız yok. Gidin birsey sorun demir-çelikle ilgili... Hiçbir şey bilmiyor..."

İBRAHİM BODUR: SANAYİMİZİ'HANSLAR'A TESLİM ETMEYİZ

İstanbul Sanayi Odası Meclis Başkanı ibrahim Bodur,milli karakterli verimli sanayi kuruluşlarının yabancı sermaye ta-rafından "ele geçirilmek" istendiğini belirterek "Biz sanayicilerçalışanlarla birlikte milli sanayimizi Hans'lara ve Cons'lara tes-lim etmeyeceğiz" dedi. Bodur aynca bazı sanayi kuruluşlarınıngüç duruma düşmesinin sanayicilerden kaynaklandığım ifade ettive "30 yıldır başarıdan başarıya koşan işletmeler dar boğaza gir-mişse bunun sorumlusu bizi yönetenlerdir" görüşüne yer verdi.

Çanakkale seramik fabrikalarının toplu iş sözleşmesitöreninde sosyal ve ekonomik konulara ilişkin genişaçıklamalarda bulunan ISO Meclis Başkanı Bodur, özetle şu nok-talar üzerinde durdu:

"Çalışanlarımızı enflasyonun altında ezdirmemek içinhesabı kitabı bir yana bırakarak işçilere verdiğimiz yüzde 125oranındaki zammı bile yeterli görmemekteyiz. Önemli olanücretler böylesine tırmandırmak değil, enflasyonu önlemek vesosyal dengeyi sağlamaktır. Uygulanan ekonomik politika sonu-cu yabancı sermayenin; milli karakterli, verimli ve memleketkaynaklarına dayanarak kurduğumuz sanayi kuruluşlarına belli birprogram içinde sahip olmaya çalıştığını üzülerek müşahade et-mekteyiz. Ancak ne sanayiciler olarak bizlerin ne de çalışkanTürk işçisinin bu kuruluşlarımızı Hans'lara ve Cons'lara teslimetmeyeceklerine yürekten inanmaktanız."

MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYİ: 350 MART 1989 55

Page 58: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

tlUMUODADANİ

Doğal Gaz Tesisatı veDoğal Gaza Dönüşüm Semineri

İstanbul'da yapıldı

İstanbul Şubemiz tarafından 9-13 Ocak 1989tarihleri arasında Doğal Gaz Tesisatı ve DoğalGaza Dönücüm konulu bir seminer düzenlendi.

Yapı Endüstri Merkezi Salonunda yapılan seminer5 gün sürdü.

Oldukça . yoğun bir ilgi gören ve doksanmühendisin izlediği seminerin dezenlenme amacı, MakinaMühendisleri Odası istanbul Şubesi tarafından;

"önümüzdeki iki üç yıl içinde gerek endüstride vegerekse konutlarda doğal gaz günlük yaşama girecektir.Bu durum, doğal gaz tesisat projelerinin hazırlanması,tesisat yapımı ve dönüşüm istemlerinde ağırlıklı olarakMakina Mühendislerinin görev alması sonucunudoğuracaktır. Ülkemiz için yeni bir konu olan doğal gazkonuşunda mühendislerin bilgilendirilmesinde birincilgörevin Odaya düştüğünü kavrayan şubemiz, konuyuMeslekiçi Eğitim Programı kapsamına almıştır.

Seminerde katılımcılara, doğal gaz tesisatı vehesap yöntemlerinin aktarılması amaçlanmaktadır."

şeklinde açıklandı.Seminerde; İTÜ Makina Fakültesi öğretim Üyesi

Prof.Dr. Osman Genceli "Doğal Gaza İlişkin GenelBilgiler", Alarko-Alsim İstanbul Doğal Gaz Proje MüdürüHerman Minasyan "Gaz Dağıtım Şebekesi (Dış Burulma)",Alarko-Almüt Doğal Gaz Proje Bölüm Müdürü RezzanOzsarfati "Sanayide Doğal Gaza Dönüşüm", YıldızÜniversitesi Kimya Mühendisliği öğretim Üyesi Doç.Dr.Neşet Kadırgan "Doğal Gazın Proseste DoğrudanKullanımı", Energy Measurement and Control (U.K.) Ltd.Ş »ketinin Dönüşümler Uzmanı Peter G. Michael"Konutlarda Doğal Gaz Tesisatı, Basınç Kaybı ve BoruÇapı Hesabı", Energy Measurement and Control (U.K.)Ltd. Şirketinin Dönüşümler Uzmanı Kenneth Bond"Konutlarda Doğal Gaza Dönüşüm", Üniversal IsıCihazları A.Ş. Genel Müdürü Metin Bilgiç "Doğal GazKazanları ve Kazanların Doğal Gaza Dönüşümü", EMOTeknik Malzeme Tic. ve S ant. Ltd. Şti. Genel MüdürüCengiz Yıldız, "Doğal Gaz Tesisatında Otomatik Kontrolve Güvenlik" ve Yıldıranlar Kazan ve Makina Sanayi Ltd.Şti.'den Kadir özdede "Konutlarda Doğal Gaz Tesisatı -örnek Proje Uygulaması" konularında seminerkatılımcılarına bilgi verdiler.

Ayrıca seminerin açış konuşmasını yapan MMOistanbul Şb. Sekreteri Mustafa Aral, meslekiçi eğitiminönemini vurgulayarak. Odanın bu konuda üzerine düşengörevleri her geçen gün daha yetkin bir biçimde yerinegetirdiğini söyledi. 18 Eylül 1984 tarihinden SSCB ileanlaşmaya esas olan doğal gaz tüketim hedeflerindeyanlışlık yapılmış olduğunu ileri süren Mustafa Aralbugün tüketemediğimiz gazın parasını SSCB'ne

ödemekteyiz dedi. Doğal gazın diğer yakıtlardan daha ucuzolmadığını belirten Aral sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ankara'da Kasım 1988'de açıklanmış olanfiyatlara göre, doğal gazın metreküpü konutlara 275.-TLx

endüstriye 3OO.-TL.'ndan satılacaktır. Bu fiyatlarınaçıklandığı günkü fiyatlarıyla birim ısı fiyatı yönünden,doğal gaz Ankara ithal linyitinden 1.8 ve İstanbullinyitinden 2.2 kat, fuel-oil'den %19, tüpgazdan %13daha pahalı kalmıştır. Doğal gazın bu fiyatıyla kömürüikame edebilmesi ve hava kirliliğine çözüm getirmesi güçgörünmektedir."

Başından sonuna kadar ilgi ile izlenen semineriniçeriğine ilişkin olarak katılımcılar, bu seminerin teknikdüzeyi açısından ülkemizde düzenlenmiş ilk seminerolduğunu belirtmişlerdir.

Seminer sonunda katılımcılara düzenlenen birkokteylde MMO Seminer Katılım Belgeleri dağıtılmıştır.

Makina Mühendisleri Odası istanbul Şubesiyetkilileri seminerin, içeriği daha da geliştirilmiş olarak,Mart 1989'da yineleneceğini belirtmişlerdir.

MESLEKİÇİ EĞİTİMPROGRAMI SEMİNERLER

1 - SANAYİ KAZANLARI İŞLEMECİLİĞİ w BAKIM

20-24Şubat 1989 İstanbul

Kanlım Ücreti: 150.000.-TL (MMO üyelerine % 20 indirim uygulanır.)

2 - DOĞAL GAZ TESİSATI w DOĞAL GAZA DÖNÜŞÜM

27-31 Mart 1989 İstanbul

Katılım Ücreti: 250.000.-TL (MMO üyelerine % 30 indirim uygulanır.)

3 • İKÜMLENDİRME TESİSATI

17-21 Nisan 1989 İstanbulKatılım Ücreti: 150.000.-TL {MMO üyelerine % 20 indirim uygulanır.)

Seminerlerin bitiminde «emirleri izleyen tüm katılımcılara seminer notlan veonaylı MMO Seminer Katılım Belgesi verilecektir.

tf Bankası Galatasaray Şubesi 623683 nolu hesaba katılım Ocretini yaptırankatıhmalann, banka makbuzu ve iki fotoğraf Be Şubemize başvurmaları

gerekmektedir.

Not; Ayrıntılı bilgi için şubemizi arayınız.

MAKİNA MÜHENDİSERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ

CUMARTESİ KONFERANSLARI

YER: İstanbul Şube Toplantı Salonu SAAT: 14.00

4 MART 1989 "KENTLERDE EGZOST KONTROLlCNEDEN ve NASIL?

ALTERNATİF UYGULAMALAR" Erdoğan ERKAN

11 MART 1989 TEKSTİL ve GİYİM SANAYİİNİN ÇAĞDAŞ YAPILANMASI"

Osman BENZEŞ

18 MART 1989 "ENDÜSTRİ TESİSLERİNDE YANGIN ÖNLEMLERİ"

Fırat TÜRE

25 MART 1989 "ÖZELLEŞTİRME" ÖZTİN AKGÜÇ

1 NİSAN 1989 "TÜRKİYE'DE MÜHENDİSLİK ve GELENEK" Sedat ÖZKOL

15 NİSAN 1989" SANAYİ ve PLANLAMA" Aralan Başer KAPAOĞLU

22.4.1989 "MÜHENDİS GÖZÜYLE SANAYTveEKONOMİ1 Dr.Üzeylr GARİH

29.4.1989 KÜÇÜK ve. ORTA SANAYİCİLERİN BUGÜNKÜ DURUMU VE

GELECEĞİ. S. Kemal ÛZELÇİ

56 MÜHENDİS VE MAKİNA CİLT: 30 SAYI: 350 MART 1989

Page 59: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

TMMOB Makina Mühendisleri OdasıMAKÎNA İMALAT SANAYIINDE KALITE SAĞLAMA

SEMİNERİ

Ülkemizde her ölçekteki endüstriyel kuruluşta, et-kin kalite kontrol teknik ve sistemlerinin uygulan-masına gereksinim olduğu bilinmektedir.

Kalite açısından konulan yasal çerçeveler, artantüketici istekleri, daralan toleranslar ve yükselen rekabetnedeniyle kalite sağlama günümüzün önemli bir çabasıdurumuna gelmiştir.

Makina Mühendisleri Odası, kalite sağlama ko-nusunda bilinç oluşturmak ve sistemli yaklaşım getir-mek amacıyla ekli seminer programını ilginize sunmak-tadır. Seminere tüm program içeriğinde katılınabileceğigibi, seçilen konular düzeyinde de katıhnabilir.

MAKİNA İMALAT SANAYİİNDE KALİTESAĞLAMA SEMİNERİ PROGRAMI

[ . KALİTE KAVRAMI1.1. Kalite ve kalite kontrolü, tanımlamalar ve oluşum1.2. Kalitenin ve kalitesizliğin maliyeti1.3. Kalite ve yasal düzenlemeler,tüketicinin korunması1.4. Kalite ve kontrolunda kişilerin görev ve sorumlu-

lukları1.5. Büyük sanayi - yan sanayi ilişkileri, yasal

düzenlemeler1.6. Kalite için eğitim, bilinçlendirme

Z . KALİTE SAĞLAMADA SİSTEMİN YERİve ÖNEMİ

2.1. Kalitenin sistemli oluşumu2.2. Kalite sağlamanın sistemli oluşumu2.3. Sistemin analizi2.4. Kalite kontrol sistem tasarımı2.5. Küçük ve orta büyüklükte sanayi işletmeleri için

bir model incelemesi2.6. Katılımlı kalite kontrol (kalite çemberleri) ve uy-

gulamaları

3 . MAKİNA İMALAT SANAYİİ İÇİN TEKNİKSPESİFİKASYONLAR ve ÖLÇÜLMELERİ

3.1. Resimlerin ve teknik spesifikasyonlarm okun-ması, analizi

3.2. ölçme teknolojisi, ölçmede hatalar, hata analizi,hata önleme ve kalibrasyon

3.3. İmalat tezgahları üzerinde yapılacak testler3.4. Boyutsal ölçümler, boyutsal ölçüm cihazları ve

özellikleri3.5. Geometrik toleranslar (doğrusallık, dairesellik,

diklik, paralelsizlik vb.), geometrik özelliklerinkontrolü

3.6. Açı, yüzey pürüzlülüğü, vida-dişli çark ölçmeleri

4 . SERİ ÜRETİMİN KONTROLÜ, MASTARLAR4.1. Mastarların teknolojisi, ekonomik kullanımı,

çeşitleri (sabit, havalı, elektronik mastarlar)4.2. Mastar toleranslandırılması ve imalatı4.3. Geometrik konum, mastarların tasarımı, en fazla

metal durumunun uygulanması4.4. Mastarların kalibrasyonu, bakımı ve korunması

5 . KALİTE SAĞLAMADA VERİ TOPLAMA veDEĞERLENDİRME

5.1. Veri nitelik ve çeşitleri, kaynakları5.2. örnekleme yöntemleri5.3. İstatistiksel analizler, yaklaşımlar, kontrol

şemaları5.4. Verilerden yararlanarak kalitenin iyileştirilmesi5.5. Kullanılan formlar, kayıtlar ve yararları5.6. Bilgisayarlar ve kalite sağlamada yararları

SEMİNERE KATILIM HAKKINDAAÇIKLAMALAR

Katılım : Konuyla ilgili mühendislerYer : MMO Eğitim Merkezi

Sümer Sokak, 36/7 Kızılay-ANKARASüre : 29 Mayıs 1989 - 2 Haziran 1989 tam

gün / 40 saatSon başvuru : 31 Mart 1989Katılımcı sayısı : Kayıt sırasına göre 20 (yirmi)

kişi ile sınırlandırılmıştır. (İstekli fazla olduğu takdirdeikinci bir seminer ya da ücretlerin iadesi yoluna gidilecek-tir.)

Katılım belgesi: Seminere devam edenlere MMOKatılım Belgesi düzenlenecektir.

Katılım ücreti : 200.000.-TL. (KDV Dahil)Katılım ücreti kayıt sırasında Oda merkezine veya

bankaya yatırılmalıdır.Banka Hesap No: Türkiye İş Bankası Ankara-

Yenişehir şubesindeki 89872 nolu Makina MühendisleriOda hesabına, dekont üzerinde "Kalite Sağlama Semineri"belirtilerek bir kopyası Oda merkezine gönderilmelidir.

Başvuru adresi:TMMOB Makina Mühendisleri OdasıEğitim MerkeziSümer Sokak No:36/7 06640 Demirtepe-ANKARATelefon : 230 11 66 - 231 31 64

Page 60: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Sayın Üyemiz- Abonemiz,

Bugün 21.500'e ulaşan baskı sayısı ile süreli yayınlar arasında ayrıcalıklı yerini koruyan Mühendisve Makina dergimizde bu yayın döneminde meydana gelen değişiklikler tüm üyelerimizce yakından izlenmek-tedir.

Dergi, mesleki yazıların yanı sıra makina mühendislerinin günlük yaşamlarını ilgilendiren birçok ko-nuya giderek, safyalarım açmış bulunmaktadır.

Bilgisayar yükleme formlarının dökümünden yaklaşık 31.000'i bulan üyelerimizin önemli birbölümünün özel kuruluşlarda, yabancı ortaklıklarda yönetici veya iş sahibi olarak görev yaptıkları belirlen-miştir.

Bu nedenle; Oda'dan köşemizde "İŞADAMININ GÜNLÜĞÜ" adı altında bu tür üyelerimizi ilgilendirenbir bölümün açılmasına gerek duyulmuştur.

Bu bölümde; o ay içerisinde yerine getirilmesi gereken vergi ve sigorta mükellefiyetleri ile ResmiGazcte'de yer alan önemli mevzuat değişikliklerine yer verilmesi düşünülmektedir.

MART AYI İŞADAMI GÜNLÜĞÜ

7 Mart - Şubat ayı makbuz karşılığı Damge Vergisi ödenecek- Ücretlilere ait Vergi İade Bordroları toplanacak

20 Mart - Şubat ayı muhtasar beyannameleri verilecek- Şubat ayı ücretlilere ait vergi iade beyannameleri verilecek

27 Mart - Şubat ayı Katma Değer Vergisi Beyannamesi verilecek31 Mart - Gelir vergisi beyannamesi verilecek ve Gelir Vergisi 1. taksidi ödenecek

- Şubat ayı Sosyal Sigortalar primleri ve Toplu Konut fonları ödenecek- Mart ayı Bağ-Kur primleri ödenecek- Ticari ve Mesleki kazanç sahiplerinin Şubat ayı vergi iade beyannameleri verilecek- Envanter defteri tasdik ettirilecek- Şubat ayı Tasarruf Teşvik Fonu ödenecek.

Hazırlayan: Ahmet UNUTMAZ

ÜYE ADRES DEĞİŞİKLİĞİ BİLDİRME FORMU

TMMOB Makina Mühendisleri Odası / /19..Sümer Sok. No: 36/1-A ANKARA

Iş-Ev Adresimi/Adreslerimi /....../19 tarihinde, aşağıda belirttiğim şekilde değiştirmiş bulunuyorum.Gereğini bilgilerinize sunarım. Saygılarımla.

Oda Sicil No. Ad, Soy ad İmza

En sonbağlı olunanOda birimi

Ev Adresi

İş Adresi

Tel No.

Page 61: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

TMMOB Makina Mühendisleri OdasıKuruluşun AdıKuruluş Yetkilisinin Adı SoyadıGöreviKuruluşun adresiTelefonKuruluşun vergi dairesi ve nosu

.Telefai: Telex:

Sergi katılım bedeli

Açık alan katılım bedeliYerli binek otomobilYabancı binek otomobilTraktör, kamyonetKamyonTır, otobüs

Ek sergi malzemesiPodes H= 400 mmPodes H= 600 mmPodes H=800mmTelefonSpot lambaMasa ve örtüSandalye

Sergi tanıtım kataloguna reklamArka kapak renklitç kapaklar renklitç sayfalar siyah beyaz

Sempozyum kitabı reklamlarıArka kapak renkliîç kapaklar renkliİç sayfalar renklitç sayfalar siyah beyaz1/2 sayfa renkli1/2 sayfa siyah beyaz

Nakit olarak ödenen :Çek olarak ödenen :Toplam :

Birim fiyat

275.000 TL/m2

500.000 TL900.000 TL900.000 TL

1.250.000 TL1.750.000 TL

5.000 TL7.500 TL

10.000 TL50.000 TL

7.500 TLücretsizücretsiz

1.000.000 TL750.000 TL400.000 TL

2.000.000 TL1.500.000 TL

900.000 TL600.000 TL550.000 TL400.000 TL

TLTLTL

İstenen miktar

Toplam:

KDV :

Toplam:

Toplam

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şubesi tarafından 22-27 Mayıs 1989 tarihleri arasında beş yıldızlı ALMÎRAHOTEL salonlarında düzenlenecek olan 2. Otomotiv ve Yan Sanayii UluslararasıSergisi'ne katılmak, sergi katologuna reklam

vermek, sempozyum kitabına reklam vermek istiyoruz.Sergi katılım ve Reklam verme şartnamesi ve sözleşmesini inceledik. Tüm koşulları ve katılma ücreti olan

TL'yi Ödemeyi kabul ve taahhüt ediyoruz. Tarih: / /1989

YAZİŞMA ADRESİ

SERGİ ORGANİZASYON

: TMMOB Makina Mühendisleri Odası BursaTel

: RKPTul

(9-24)-214834-214924 Fax:(9-24)

TA Reklam-Yaym-Organizasyon A.Ş.2(1 55 (i9

Şubesi214924

Hacılar Mah. Eceler Sk.Kat: 4 P.K: 140

Çakırhamam Temiz Cad.BURSA

Beysel İşhani16010 BURSA

No: 6 Kat; 1

Page 62: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

2. OTOMOTİV VE YAN SANAYİİ SEMPOZYUMUKATILIM KOŞULLARI VE FORMU

23-26 MAYIS 1989 HOTEL ALMİRA BURSA1. Konaklama hariç1.1. Sempozyum kay it bedeli İOO.OOOTL1.2. Kayıt bedeline dahil hizmetler.

-Sergi açılış kokteyli davetiyesi 22 Mayıs 1988 saat 18.30-Öğle yemekleri 23-24-25-26 Mayıs 1989-Cpffebreakler 23-24-25-26 Mayıs günde iki kez-Sempozyum çantası-Sempozyum kitabı-Simültane çeviriler için kulaklık dağıtımı-Diğer hediyeler ve sosyal etkinlikler

2. Konaklama dahil2.1. Tek kişilik odada konaklama 500.000 TL2.2 Çift kişilik odada iki kişi konaklama 850.000 TL2.3. Konaklama bedeline dahil hizmetler

-Konaklama hariç kayıt ücretine dahil tüm hizmetler-22-26 Mayıs 1989 tarihinde beş yıldızlı OTEL ALMİRA'da4 gün oda-kahvaltı konaklama-22-23-24-25 Mayıs 1989 akşam yemekleri

3. Diller Otel Konaklamaları -3.1. Tek Kişilik oda kahvaltı konaklama İOO.OOOTL3.2. Çift kişilik odalarda iki kişi oda-kahvaltı konaklama 150.000 TL3.3. Bu fiyatlar 20-28 Mayıs tarihleri arasında Sempozyum tarihleri dışında otelde oda-kahvaltı için uygulanacak Özel

fiyatlardır. 22-26 Mayıs 1989 tarihlerinde 4 gün konaklama 2. maddede yer alan koşullarla paket programolarak verilmektedir.

4. TMMOB'ye-bağlı Odaların üyelerine ve Mühendislik Fakültesi öğrencilerine, mühendis olmayan öğretmen, araştırma veöğretim üyelerine Sempozyum kayıt ücreti için 25.000 TL indirim uygulanır. Ancak TMMOB üyelerinin bu indirimdenyararlanabilmeleri için bağlı oldukları Oda biriminden üye olduklarına ve Oda'ya karşı tüm yükümlülüklerini yerinegetirdiklerine ilişkin belge alarak göndermeleri gerekmektedir.

5 Sempozyuma konaklama hariç katılım için 15 Mayıs 1989 tarihine dek, konaklama dahil katılım ve diğer konaklamalariçin 30 Nisan 1989 tarihine dek belirtilen ücretin TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şubesi'nin Yapı ve KrediBankası Bursa Şubesi 61100 nolu hesabına yatırılıp, banka dekontunun fotokopisi ile birlikte Sempozyum kayıt formunudoldurularak yazçma adresine gönderilmesi gereklidir.Otel konaklamasında kontenjan dolması durumunda erken başvurulara öncelik tanınacak, geç başvurular için OtelALMÎRA dışında yer sağlanabilecektir.

Adı SoyadıMeslekGöreviAdres ve posta koduiliTelefonKayıtlı olduğu TMMOB'ye bağlı odaOda sicil no

Sempozyum katılma koşullarına göre

• Konaklama hariç• Tek kişilik odalarda konaklayarak1 1 İki kişilik odalarda

II. Otomotiv ve Yan Sanayii Sempozyum'una katılmak istiyorum.

Konaklayacağınız günleri işaretleyiniz.• 20 Mayıs Cumartesi• 21 Mayıs Pazar

I İ22 Mayıs Pazartesi• 23 Mayıs Sah• 24 Mayıs Çarşamba1 125 Mayıs Perşembe

....... Telefax:

.. .ile birlikte konaklayarak

İmza

ö 26 Mayıs CumaQ 27 Mayıs CumartesiQ 28 Mayıs Pazar

Page 63: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

METAL YATAYŞERİT TESTERE TEZGAHI

NU 13 B KOMBİNE MAKAS ÖDEMEDE ÖNEMLİ KOLAYLIK

DİZELLİ KAYNAK JENERATÖRÜ

—, ÜNİVERSAL FREZE

TAKIM TEZGAHLARI• TORNA TEZGÂHLARI »ÇELİK OEKUPAJ TEZGÂHLARI• ÜNİVERSAL FREZELER «YATAY METAL ŞERİT TESTERELER• KALIPÇI FREZELER «EKSANTRİK ve HİDROLİK PRESLER• RADYAL MATKAPLAR »GİYOTİN ve CAKA TEZGÂHLARI• TAKIM BİLEME TEZGH. •SÜTUNLU MATKAPLAR• YÜZEY TAŞLAMA «HİDROLİK KOPYA APARATLARI

TEZGÂHLARI

İNŞAAT ŞANTİYE MAKİNALARI• AMERİKAN OSTER • BORU BÜKME MAKİNALARI

ELEKTRİKLİ PAFTA • B. ALMAN MUBEA İNŞ. DEMİR KESME

KAYNAK ve ALEVLİKESME MAKİNALARI

• DİZELLİ KAYNAK JENERATÖRLERİ• ELEKTRİKLİ KAYNAK JENERATÖRLERİ• ELEKTRİKLİ KAYNAK TRANSFORMATÖRLERİ' PUNTA KAYNAK MAKİNALARI> FOTOSELLİ KOPYALI ALEVLİ KESME MAK.' OKSİ ASETİLEN KESİCİLER

DIYAFRAMLI TRANSFER POMPALARI

POMPALARIAmerikon-SANDPİPER Her türlü akışkan,kıvamlı ve katı malzemeyi pompalamak

sorunlarını çözen tek pompa

OSTERELEKTRİKLİ DİŞ ÇEKME

BLOVERLERROBUSCHİ

VAKUM POMPALARIALMAN - BUSCH yağlı, döner kanatlı tip

BALİ MAKİNA_ _ SANAYİ V E TİCARET A.Ş.

Mağaza: Perşembepazarı Cad. 12-14 Karaköy - İst. Tel: 153 25 71 (4 Hat) 155 26 76 - Tlx: 24236 Viba tr.Mümessillik: Bankalar Cad. 82/3 Karaköy - İst. Tel: 145 11 88, 145 11 89 - Tlx: 24303 Bama tr. Fax: 155 64 10

Page 64: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

OTOMATİK KONTROLDEKANITLANMIŞ KALİTE

SAMSONTSEK> GÜVENCESİ İLE HİZMETİNİZDEDİR

(samson

SKAKUK KONTROIÖRÜ

HER TÜRLÜ OTOMATİK KONTROL PROBLEMİNİZİN

ÇÖZÜMÜNDE ULUSLARARASI TECRÜBE

S A M S O N Ölçü ve Otomatik Kontrol SistemleriSanayi ve Ticaret Anonim ŞirketiMeclis-i Mebusan Cad. 493 ülkü Han, Kat 5,80040 Salipazan - İSTANBUL Tel: 144 44 31 - 143 59 86Tele* 1831029 samson-tr. Teietex. 31029 Samson TR.P.K. 389 - 80003 Karaköy - İstanbul

Page 65: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ESKİ MARKASI

ELEKTRONİK SAYISAL OKUYUC

- Yeni, Eski, her cins takım tezgâhına

monte edilebilir.

- ölçü tekniğinin gerektirdiği ölçD vereferansları alma olanaklarına haizdir.

- 1, 2, 3 eksenli, hafızalı veya hafızasız

modelleri ve 170 mm ' den

20.000 mm'ye kadar çeşitli ölçü

cetvelleri mevcuttur.

- Bakıma ihtiyacı yoktur.

- ömrü tezgâh ömründen uzundur,

- Montaj yapılarak ve kullanılması

eğitilerek teslim edilir.

- Servis garantimiz altındadır.

— Bataryalı olup cereyan kesilmesinden

etkilenmez, değerler silinmez.

TEKNİKEL

DİSTRİBÜTÖRÜ

MONTAJ ve SERVİS İSTASYONUMENA REKLAM

TİCARET ve SANAYİ A. Şti.Piyalepaşa Bulvarı, Kastel iş Merkezi

80370 PİYALEPAŞA - İSTANBULs • 155 79 97 - Tlx 25 725 ELİ TR

Page 66: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

FABRİKASIfVAU S « t t ' * » flCÂKET A.J.

ŞİRKET MERKEZİ FABRİKA . MA&AZAKemerattı Cad. Bankalar Ankara Asfaltı Üstü Necatibey Cad.han. K.5 Karaköy-istanbüi Kartal-istanbü! ŞarantiRa Sok. No.7.Tel: t51 02 96/4 Hat Tel: 353 63 63/64 Kâraköy-fetanbuJPoâta Kod No. 8003Q Fax:3535096 Tet:1443371 ,Telex: 25304 ymttr. ' 15118 23Fax: 149 34 42

ANKARA İZMİRStrasburg Cad. Atsancak Tel: 15 92 99No. 32/3 AUtürkCad. „ „ _ . .Sthhiye'AnKara' No. 374/3 B Ü I I W

Tet:2302375 Tef: 21 7206 Tel: 60 31 872304636 2262 31

Fax:23104 23

Page 67: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

(ftPOUKIMI 2 K U POLİMER ve KİMYA SANAYİİ A.Ş

Mamullerimiz Türk Standartları Enstitüsü Kalite Belgesini Haizdir

POUKIM-PTFETeflon®, Fluon®, Hostaflon®

Conta Kılıflı mamuller

Polyamide ,Cast Nylon

Hortum * Cam KumaşPolibant • SegmanPolikort • YatakDiyafram • Salmastra

TAKOZİÇİ BOŞ TAKOZÇUBUKLEVHAKALIN ETÜBORUFİLMLAMİNE LEVHA

• Makara• Kasnak• Dişli• Kızak• Makine Parçası

BurçSilindirContaÇark

I İLUhmw-pe• Kızak• Filtre Plakası• Mekik• Take

SıyıncıSilo, Bunker kılıfıYatakAşınma PlakasıEt kesme masası

POLITALPolyacetal ,Delrin®

MUMHANE CAD. NO. 27 KARAKOY80030 İSTANBUL

• Dişli• Yatak• Kızak

TLL : 151 44 60 (8 HA"TELEX : 25448 PLKM-TH

• Makine parçası• Makara• Kam, Burç

TFilG : POLIKİM-ISIANBULTELEFAX: 144 68 67

Page 68: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

• ; ' ! ; .

Page 69: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

KURIM

ÖVARYATÖR & ZİNCİRLERİELEKTROMANYETİK FREN VE KAVRAMALAR

Dünyaca BilinenKalite

Üstün Performans

Cazip Fiyatlar

Türkiye Mümessili: Genel Dağıtım:

ERAY SAVCIİTHALAT, DAHİLİ TİCARETHamidiye Cad. Kafkas geçidi No. 5 Sirkeci-İstanbulTel: (1) 527 12 69 - 527 75 73

ŞEKER, TİCARETİTHALAT, İHRACAT, İMALATArapcami Çıkmazı No. 1 80000 Karaköy İstanbulTel: (1) 155 44 03 - 155 57 74Fax: (1) 153 52 36 Telex: 24683 Txk. U.

fal

Page 70: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

J^MOŞANKalite kontrol laboratuvar imkanlarıylayan sanayi ve diğer kuruluşların hizmetinde.

Ii

fi?

•sv.

FIZIK-METALURJI LABORATUVARI

•Max 400 kN kapasiteli Universal Çekme Cihazı ile çekme deneyleri•2000 X büyütmeli Metal Mikroskobu ile metal kristal yapı analizleri•Rockvvell, Brinell, Vickers ve Shore A sertlik ölçümü•0-500 Mm arasında metal kaplama kalınlığı ölçülmesi•25-r 148 dB arasında gürültü tayinleri•-40r260 C° arasında yüzey sıcaklık ölçülmesi

KİMYA LABORATUVARI

•Çelik, Aliminyum ve Bakır bazlı alaşımların spektrometrikanalizleri/Numune hazırlanması

•Komple, boya testleri (Sertlik, parlaklık, darbe, çekme v.s.)•Tuzlu Öte Kabini ile korozyon testleri•Karbon-Kûkürt Analiz Cihazı ile Çelik ve Döküm malzemelerde

Karbon ve Kükürt analizleri.•Kesme sıvısı, atık su, kazan ve içme suyu analizleri

METROLOJI LABORATUVARI

•Üç Koordinattı Ölçme Cihazı ile ölçümler•Yüzey pürüzlülük kontrolleri (10 "3 pim)•Optik Divizör ile açı kontrolleri (1" ye kadar)•100 X büyütmeli Profil Projektörü ile kontroller•Üç koordinatlı Markalama cihazı ile markalama işleri•Muhtelif Universal ölçü Aletleri ile kontroller.

TUMOSAN•mu ucum SNUK w itenler A*

Ankara Karayolu. 12. Km (42002) KONYA-P.K.385 KONYATel: 182002 (4 Hat)-184404 (6 Hat)-Telex:48160 şems tr-Telefax: 182006

Page 71: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ısılsanISI CİHAZLARI SANAYİ VE TİC. A.Ş.

BUHAR KAZANLARI10 ton/h buhar ve 12 atü basınca kadar

değişik kapasitelerdeimal edilmektedir.

ATIK ISI KAZANLARIBaca gazlan sıcaklığı ve miktarı ile

istenilen basınç ve kapasitedebuhar elde edilerek,

atık enerjiden faydalanılmaktadır.

DİĞER İMALATLARIMIZ• Kömürlü ve Sıvı Yakıtlı Kalorifer Kazanları

• Boylerler • Hidrofor Tankları• Eşanjörler • Su ve Yakıt Tankları

• Su Yumuşatma Cihazları • Kum ve Karbon Filtreleri• Çeşitli Çelik Konstrüksiyon İşleri

• Komple Kazan Daireleri İmal ve Montaj İşleriİmalatlarımızla ve yetenekli teknik servisimizle hizmetinizdeyiz.

Page 72: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Dilersenizdoğal gazla...Dilersenizkömür veya odunla.Dilerseniz mazotla...Isının, ısındığınızkadar ödeyin.Mutfağınızda,banyonuzdasıcak suyunuzhazır olsun.

TERMO MASTERTam otomatik, atmosferik yakıcılı23.09 WT (Combi)=20.000 Kcal/h23.08 W =20.000 Kcal/hkapasitelerde

Termo Convent ve Termo Master tipleriistendiğinde basit bir değişiklikletüpgaz (LPG) ile çalıştırılabilir.

KATI SIVI YAKITLIKAT KALORİFERLERİ

KONFORALİstendiğinde katı yakıtla(odun, kömür) 20.000Kcal/h kapasitede,istendiğinde sıvı yakıtla(mazot) çalışabilen 32.000Kcal/h kapasitede.

SIVI YAKITLIKAT KALORİFERLERİ

KONFORAL S 33Tam otomatik, 33.000Kcal/h kapasitede.Gerekirse brülörü doğalgaza dönüşebilir.

DOĞAL GAZLIKAT KALORİFERLERİ

KONFORAL G 27Tam otomatik, doğaj gazbrülörlü 27.000 Kcal/hkapasitede.

DOĞAL GAZLIKAT KALORİFERLERİ

TERMO CONVENTTam otomatik, atmosferikbrülörlü.G 15.11 =15.500 Kcal/hG 18.18=17.700 Kcal/hG 20.15=20.300 Kcal/hG 23.01=22.600 Kcal/hkapasitelerde.

LEŞMEADRESİ

va SATIŞ: M A ŞİSTANBUL: Necatibey Cad. No: 84 80030. Karaköy-İstanbul Tel: 151 84 00 (PBX) Telefax: 144 15 23 Telex: 24006 alfe-tr.ANKARA : Atatürk Bulvarı No: 165 06680 Kızılay-Ankara Tel: 117 22 08 (PBX) Telefax: 117 22 17 Telex: 42383 asa-tr.İZMİR : Cumhuriyet Bulvarı No: 38/A 35250 Konak-İzmir Tel: 13 25 60 (PBX) Telefax: 25 25 13 Telex: 53582 asi-tr.ADANA : Ziya Paşa Bulvarı Çelik Apt. No: 25/5-6 01130 Adana Tel: 14 15 81-82 Telefax: 13 05 84 Telex: 62785 alad-tr.ANTALYA : Kenan Evren Bulvarı Güneş Apt. No: 9/2 07050 Antalya Tel: 12 73 43 -18 03 03 Telefax: 11 50 20

USTA

Page 73: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

ŞİRKETLER GRUBU

YILLIK TECRÜBE

D KOMPLE BUHAR SANTRALLARI

D MERKEZİ ISI SANTRALLARI

D TAM OTOMATİK HAREKETLİIZGARALI ÖN OCAK veİÇ OCAKLI SİSTEMLER

D KIZGIN YAĞ KAZANLARI

I D BASINÇLI KAPLAR

PETNİZ ŞİRKETLER GRUBUPETNİZ ISI SANAYİ TİC.LTD.ŞTİ.Fb: Valide suyu Kadirakdoğan Cd. No:31 Küçükköy/İST.Tel: 578 51 30-578 91 78Mrk: Eyüp Sultan Bulvarı No:30 Rami/İST.Tel: 576 20 95

PETMAK PETNtZ MAKİNA SANAYİ A.Ş.Mrk: Eyüp Sultan Bulvarı No: 30 Rami/İST.Tel: 577 93 48 - 567 65 44

PETSAŞ PETNİZ SANAYİ TESİSLERİ A.Ş.Organize Sanayi Bölgesi Yukarıdudullu/ÎST.

YENİYOL TESİSAT MALZEMESİ TİC.SAN.LTD.ŞTİ.Mrk: Eyüp Sultan Bulvarı No:30 Rami/İSTTel: 576 20 95

CAMPET ISI SAN ve TİC. LTD. ŞTİ.Mrk: Eyüp Sultan Bulvarı No. 30 Rami/İST.Tel: 876 20 95

Körting Hannover AG Türkiye Mümessili

Page 74: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

artık yeni merkezindenyönetiliyor.Yeni Adresimiz

Türk Demir Döküm Fabrikalan A.Ş.Mürbasan Sokak Koza İş Merkezi C Blok K: 11-12

Balmumcu/İSTANBULTek 175 36 66 (10 hat) Fax: 175 59 63

Page 75: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

YENİ YAYINLARIMIZ

SIHHİ TESİSATPROJE HAZIRLAMATEKNİK ESASLARI

ı no: 122

Kitap ederini ve posta ücretini OOA'nın T. iş Bankası Ankara - Yenişehir Şubesin'deki 8987 nolu hesabına yatırarak

makbuzun aslını göndermeniz halinde, kitaplar adresinize postalanabilecektır.

Page 76: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

GAZALTI(MIC-MAC)

HALEN ÜLKEMİZDE 25.000 ADET MANSFELD KAYNAK MAKİNESİÜSTÜN BİR BAŞARI İLE ÇALIŞMAKTADIR.

Ç İ Z İ S İ ALMANMALI

MANâFELD(KJELLBERC)KAYNAK MAKİNALARI

STOKUMUZDA DEVAMLI BULUNAN KAYNAK MAKİNALARI• KAYNAK JENERATÖRLERİ

(1450 DEVİRLİ, 315-400 A)

• KAYNAK REDRESÖRLERİ(450 A-1400 A)

• MIC-MAC GAZALTI KAYNAK MAKİNALARI(130 A- 500 A)

• ÇOK AMAÇLI KAYNAK MAKİNASI(500 A CAZALTI MIG-MAG-TIG" TOZALTI-ÖZLÜVE NORMAL ELEKTROD-KARBON ELEKTRODU İLEKESME VE KAYNAK AMAÇLARINA UYGUN)

• DİZEL MOTORLU KAYNAK JENERATÖRLERİ(400A, 4 SİLİNDİRLİ, HAVA SOĞUTMALI)

• PLAZMA KESME MAKİNALARI(10 mm - 150 mm KESME KAPASİTELİ)

• OTOMATİK KAYNAK SİSTEMLERİÇOK AMAÇLI

KAYNAKAKİNASI

MOTORJENERATÖR

DİZELLİ JENERATÖR

Merkez:Voyvoda Cad. 61-65Karaköy-İSTANBUL

Ankara Şubesi:Tunus Cad. 5/2BakanlıklarTel: 117 31 22/3 Hat

Page 77: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

STANDART POMPALARI

KALİTEDE SİMGEADI ÜSTÜNDE

Rampa ve Makina Sanayi Ticaret A.Ş-Markaz(HMdCMk») : Necatibey Cad. No: 169-171 Karakoy-İSTANBUL/TURKEYTe»«too(Phooe) : (1)1440407-1456669-143 56 36-14501 58-1494911 (4Hat)Fabrika (Fadory) : RetKpasa Cad. No: 14 Ümraniye-İSTANBUL/TURKEYT«Mon(Phone) : (1)3441237-3$Teteka (Telex) : 25508 STDA TR Telefaks: 145 01 59

Page 78: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

İ Z O C A M K L İ M A Ş İ L T E S İ / K L İ M A L E V H A S I

Havalandırmakanallarınızdan para sızıyor!Hemen izole edin.Isı kayıplarım önleyin. Verimi artırın.İzole edilmeyen havalandırma kanalları büyük ısıkayıplarına neden olur. İzocam, havalandırma;kanalları için mükemmel izolasyon malzemelerisunuyor: Klima Şiltesi ve Klima Levhası. Klimasisteminizi hemen izole edin. Her tür ısı kaybını,yoğuşmayı ve gürültüyü önleyin. İşletmegiderleriniz azatsın, sisteminiztam verimle çalışsın.

Kullanım alanları

• Havalandırma kanalları (Dış yüzey)• Klima kanalları (Dış yüzey)

Klima Levhası:»Havalandırma kanalları (İç ve dış yüzey)

• Klima kanalları (İç ve dış yüzey)• Kazan daireleri duvarları

• Asansör makine daireleri duvarları

I:BûyOUereCaö.No.m TEVKocabas!şHan<Kat5-6, Gayrettepe 80300 İstanbul«' 1757222(8hat)Teleks:28355icamljTems: 166 97 69/UBUIU:Amrk Bulvarı Na 58Kat 9, Kwlay 06440 Ar*3raUT18 66 67 W 3032 lelems: 125 0515/timi: Atatürk Ticaretlımetllr^ılar Çarşısı m Halim Ağa Çarşısı) 1202/1 Solak F Blok No. 50,35110 izmirU 33 59Wkletal(S: 33 59 88/ÂBIUU: Özler Cad. 67/5mKurukûprü iş Hanı 01060 AdanaM 122980Telems: 12 02 54/mm*: Atatürk Cad. Vakıflar İş Hanı 205. mOBım

zararın neresinden dönsenizTel: 2124 70/BM*: Hürriyet Cad. Polg Han Kat 3,23KJ0 Elazığ Tel; 166 00/Uma :Analartalar Cad. Na 11 Kat3Daire 9,07V50Antalya Tel: H 1950 Telem: 1119&/

I -.İstasyonca). Murat Apt. No. 18,25200 Erzurum M138 21

Page 79: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Univefocd

BUHARJENERATÖRLERİ

Tek kaynaktankomple, kompaktbir ünite...

Sıvı yakıt vedoğal gazyakar.

Tip; BJ-S/G16 Bar işletme basıncına kadar

125-5000 kg/h arasındamuhtelif üretim kapasitelerinde

.Zeminde az yer kaplar..İnsanların çalıştığı yerlere de

kolayca monte edilebilir,.Çabuk buhar üretir (10-15 dakikada).

.Kazanı su boruiu ve 3 geçişlidir.

ISI CİHAZLARISAN. VE TİC. A.Ş.

Merkez: Rıhtım Cad. 227/1 Karaköy-İst.Tel:143 18 15 -143 18 16 -145 21 68 -145 21 69

Fax: 149 39 04

Page 80: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

BORU GENLEŞME PARÇALARI

KOMPANSATÖREXPANSION JOINTS

1976 yılından beriKOMPANSATÖR imalatumzlahizmetinizdeyiz.

• Her çapta veya dörtgen kesitteistenirse çift katil

• Malieme : PASLANMAZ ÇELİK• Basınç: 1-25 atti• Genleşme, vibrasyon ve gürültü

problemlerinizde ekonomik çözüm• EJMA standardına uygun imalat

Tecrübemizden yararlanınız!

ELEKTROFİLTRE TOZ TUTMA PLAKALARI veDEŞARJ ELEKTRODLARI

"COLD ROLLING" metodu ile istenilenprofil ve boyda kaynaksu, yekpare imalat.

politeknik" MÜHENDİSLİK HİZMETLERİ VE İMALAT LTD. ŞTİ.

İSTANBUL : Perçembepazan Caddesi Kale Ishanı Tel : 144 90 36No: »Kat: 4 Karaköy 143 35 34

Fax : 151 75 18ANKARA : KaranfilSokakNo: 28/18Kızılay T t l : 118 55 98

Page 81: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Kordsa

İMALAT AĞIRLIĞIMIZ• ENERJİ SANTRALLARI• ENDÜSTRİ VE PAKETTİP

SU BORULU KAZAN• SKOTCH TİP KAZAN• BASINÇLI KAP• ISITMA EKİPMANLARI• ÖZEL CİHAZ İMALATLARI• SU HAZIRLAMA TESİSLERİ• ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ

HİZMETLERİ

gelişenknoloji Arçelık Kazan dairesi

GENEL MAKÎNA SANAYİİ A.Ş.İNŞAAT VE MONTAJ A.Ş.

MERKEZ BÜRO: YILDIZ POSTA CAD. 23-25 FABRİKA: FEVZİ ÇAKMAK CAD. 109 ALİBEYKÖY/İST.BOTOO BEŞİKTAŞ/İSTANBUL TELEFON: (1)563 21 71-5810812

SANTRAL (1) 15922 53-159 22 54İRTİBAT TELEFONLARI:(1)1585326-27-28 ANKARA BÜROSU: ATATÜRK BULV. BELER AP. 175/22

TELGRAF: SUNAŞ-IST. BAKANLIKLAR/ANKARAFAX:(1) 1585330 TELEFON: (4) 1254605

Page 82: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

MADEN MAKİN ALARI SAN AYI A.Ş.• HAFİF TONAJLI DAMPERLİ ÇELİK

KASALAR (20 TONA KADAR)•AĞIR TONAJU ÇELİK KASALAR

(20-120 TON KÖMÜR VE KAYA TİPİ)

• SONDAJ MAKİNALARI (POLSAŞE25A-E50-EM)

• TRİPLEX POMPA d• SABİT VE SEYYAR BANTU

KONVEYORLER•ZİNCİRU KONVEYORLER

• HELEZON KONVEYORLER•TORBALAMA KANTARI,•YIKAMA HELEZONLARI•ZİNCİRLİ VE BANTU ELEVATORLER•MEflOANELİ ÖĞÜTME DEĞİRMEM•JİQ İLE ZENGİNLEŞTİRME TESİSLERİ

• SEYYAR PRİMEH MRMA TESİSLERİ• SEYYAR SEKONDER MRMA

TESİSLERİ• KOMPLE KIRMA YIKAMA VE ELEME

TESİSLERİ

• ÇENELİ KIRICILAR• SEKONDER KIRICILAR• OARBEU KIRICILAR• PALETLİ BESLEYİCİLER•TİTREŞİMLİ BESLEYİCİLER

• VARGEL BESLEYİCİLER• TİTREŞİMLİ ELEKLER•TAM OTOMATİK

BETON SANTRALLERİ

MERKEZ: Atatürk Bulvarı 117/11 KIZILAY-ANKARA, TEL:(4) 1176520 (8Hat)-1172341 (4 Hat)FAX: (4) 1187720 TLX:42284 PLR-TR, 46386 POLB-TR

FABRİKA: Ankara-İstanbul Karayolu 28. Km. SARAYKÖY ANKADA TEL: (4) 3125400-3241072, (4524)4195-4198 FAX: (4) 3240593İSTANBUL BÜROSU: Tibaş Dalyan Sitesi Cemil Topuzlu Cad. B Blok D:4 KADIKÖY TEL:(1) 3636760 (3 HAT)

FAX: (1) 3636763, TLX: 29238 PLR-TR.İZMİR TEL: (51)255588-149672, FAX: (51) 133030 »ANTALYA TEL: (311) 21296, FAX:(311) 28670MERSİN TEL: (741) 24218-39483, FAX:(741) 39483 »DİYARBAKIR TEL: (831) 25259, FAX:(831) 25259

Page 83: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

Türkiye'de ilk defa

1OERLIKONÜrettiği KAYNAKMAKİNALARINA2YILGARANTİVERİYOR!Bir kaynak makinası almak istiyorsunuz.Değişik tür ve modelde... ^Stoktan teslim, yerli üretim, ithal..Bol yedek parça, servis, garanti...İstenirse proforma fatura..

MmMmOerlikonKaynak Elektrodlanve Sanayi A.Ş.Üretimimiz:

ÖRTÜLÜ ELEKTROD KaynakMakinaları (250-600 Amper - 8 Model)

GAZALTI Kaynak Makinaları(250-500 Amper Hava ve su soğutmalı -4 Model)

TOZALTI Kaynak Makinaları(1000-1500 Amper 2 Model)

ELEKTRİK VE MAKİNA T.A.Ş.Kaynak Makinaları Mümessillikleri:

1 İSVİÇRE OERLIKONKaynak Makinaları ve Teçhizatı

İSVİÇRE SECHERONPlazma, Mikro-Plazma, Kesme MakinalarıİTALYAN FROKaynak Makinalarıve Teçhizatı

BELÇİKA SOUDOKAYKaynak AparatlarıJAPON OTCHavalı Plazma Kesme Makinaları

Page 84: TERCİH SÎZİN - arsiv.mmo.org.tr · bir hidrolik kumandalı sistemin hesabı ve ... -Kuvvetlerin veya dönme momentlerinin, piston hızlarının ya da dönme sayılarının, stroklann

C£$ AYVAZ

KOMPANSATÖRLER— Genleşme ve Titreşim Gidericileri— PIM 2,5'den PN 40'a

— DN 25 mm'den DıM 3000 mm'ye- 80°C'dan +800 °C'a

— EJMA (Genleşme Parçası Üreticileri Birliği)standartlarında Kömpüterize üretim— Calorstat FRANSA lisansı ile imalât— Proje ve Süpervizörlük hizmetiTSE İmalat Yeterlilik Belgeli

IFANTINI C®SMİ1

SEVİYE KONTROL— Sıvı seviyeleri kontrol ve gösterge cihazları— Yatay ve dikey montaj imkanları— Siparişe göre özel uygulamalar— Elektronik, dijital veya analog uzaktan okuma

ve kontrol imkânı

•KALİTE BELGELİ(Kazan Besleme ve O 4 Cihazları)

• LÜTFEN BROŞÜR İSTEYİNİZ

HACI AYVAZ

BUHAR KAPANLARI— Termostatik ve Bimetalik tiplerde

— Dişli ve Flanşlı Bağlantılar— Her pozisyonda çalışma özelliği ;

— Enerji tasarrufuna özel uygulamalar— Çok kolay bakım imkânı

— Yüksek basınç farkındaçalışabilme hassasiyeti (AP 22 bar)

KALİTE BELGELİ

Perşembe Pazarı, Tersane Cad. zencefil sok. No: 680000 Karaköy-İstanbul -TURKEYTel: 155 27 08 -155 27 09 - 153 47 32 - 150 57 97Fab.Tel: 591 14 57 Ankara Büro Tel: 117 07 47Telex: 24688 HACI -TR. Telefax: 150 48 71