santigrat dergisi sayı:3

75

Category:

Documents


7 download

DESCRIPTION

NİSAN - MAYIS - HAZİRAN 2008

TRANSCRIPT

Page 1: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 2: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 3: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 4: Santigrat Dergisi Sayı:3

4 ‹Ç‹NDEK‹LER

SANT‹GRAT Nisan - May›s - Haziran 2008 Say›: 03Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi. Ad›na www.airfel.com.tr‹mtiyaz Sahibi: Hasan ÖnderYönetim Yeri: Airfel Is›tma So¤utma Sistemleri San.Tic.A.fiHürriyet Mahallesi E-5 Yanyol Üzeri No: 57 Kartal / ‹stanbul 0 216 453 27 00 [email protected]

Yaz› ‹flleri Müdürü (Sorumlu): fiule fientarl› Kreatif Direktör: Belma Kuyucu Editör (Kurumsal): Hülya Dinçer Editör (‹çerik): Mesut Y›lmaz Çeviri: Sabri Kaliç Foto¤raf: Selin Demircio¤lu, Tolga Erbay, Tolga Özgal Katk›da Bulunanlar: Ebru Damran, Seyra Faralyal› Erdalo¤lu, ZeynepGünay, Müfit Aytekin Bask›: Özgün Ofset Tel: (90) 212 280 00 09

© Bu yay›n›n her hakk› sakl›d›r. Bu dergide legal olarak yay›mlanan yaz›, makale, foto¤raf, çizgiroman ve illustrasyonlar›n sorumluluklar› sahiplerine ait olup,copyright haklar› Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi.’ye aittir. ‹çeri¤in, Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi.’den yaz›l›ön izin almaks›z›n hangi ortamda olursa olsun ço¤alt›lmas›, bas›lmas›, referans gösterilmesi ve yay›mlanmas› yasakt›r.

VAZGEÇ‹LMEZ B‹R TUTKUDUR

CAM. S‹L‹SYUMLA YÜKSEK ATEfi‹N

‹NANILMAZ BULUfiMASINI BU

YAZIMIZDA OKUYACAKSINIZ…

20

GEZ‹ SAYFALARIMIZI BU

SAYIMIZDA TUNUS SÜSLÜYOR.

KUZEY AFR‹KA’NIN BU KÜÇÜK

‹SLAM ÜLKES‹ TUR‹STLER‹N YEN‹

GÖZDES‹…

34

AIRFEL AKADEM‹ ÇOK ÇALIfiIYOR.

KARMA SANAT SERG‹S‹, B‹LARDO

TURNUVASI, e-BÜLTEN, e-DERG‹…

SANT‹GRAT/03

12

Page 5: Santigrat Dergisi Sayı:3

5

MerhabalarYeni bir y›l, yeni bir heyecan....

Ertelenmifl beklentiler, ulafl›lmas› zor hedefler. ‹yiniyet temennileri, kucaklaflmalar, sevgi mesajlar›...‹nsan, hayat›nda de¤ifliklik yapmak için sistemliemek gerektiren bir çal›flma yerine hep bir günbelirleme telafl› içine girer. Sigara b›rakma, alkolüterk etme, diyet bafllang›çlar› hep bu günlere denkgelir. Nedense geçmifle dair hep bir piflmanl›k var-d›r. Çok az kifli geçmifl senelerine flükreder. Bedensa¤l›¤›, ruh sa¤l›¤›n›n ayn› flekilde yerinde kalma-s›n›, sevdikleriyle birlikte hayat›n› devam ettirebil-meyi cebinde garanti görür. Gözlerinizin yeni y›l-da da renkli görece¤ini, kulaklar›n›z›n hassas ifli-tebilece¤ini ve yürüyüp koflabilece¤inizi size kimgaranti ediyor?Beklentiler... ‹nsano¤lu hep daha fazlas›n›, hepdaha iyisini kendisine talep ediyor. Neyin iyi ne-yin kötü oldu¤unu bilmeden... Yeni bir ev, yenibir ifl, yeni araba...Mutluluk ve zenginlik tamamen d›fl dünyayla ilgi-li, sa¤l›k, huzur, bar›fl, kardefllik ise cümleyi ta-mamlayan süslü kelimeler...De¤ifliklik; meydan okuma gerektirir, meydanokuma ise iç motivasyon...‹ç motivasyonunuzun merkezinin kendi kalbinizolmas› dile¤iyle, hepinizin yeni y›l›n› en derin say-g›lar›mla kutlar, gerçekten hissederek topra¤›n ko-kusunun fark›nda, nice huzurlu y›llarda birlikte ol-may› temenni ederim.AIRFEL AKADEM‹, fikri bile hepimizi heyecanlan-d›rmaya yeten bir proje. Akademi, Airfel çal›flanla-r› olarak ifl hayat›na katabileceklerimizle birlikte,sosyal olarak da birçok fleyi gerçeklefltirebilece¤i-mizi; mutlu, huzurlu ve duygular›n insanca payla-fl›labildi¤i bir ifl ortam›n›n çal›flma temposu ne ka-dar yüksek olursa olsun verimli, yarat›c› ve baflar›odakl› olabilece¤ini bize gösterdi.Çal›flma arkadafllar›m›z›n eme¤iyle oluflturulanakademi konferans salonu, akademi kafe ve sine-ma salonumuz aç›ld›. Airfel ifl ortaklar›, müflteri-lerimiz ve dergimiz okuru tüm dostlar›m›z sinemagünlerimize davetlidir.Dergimizin ilk say›s› için flahs›ma gelen iltifat me-sajlar›n› derginin as›l sahipleri Airfel çal›flanlar›natevdi ederek, bu say›m›zda da dopdolu bir içerik-le karfl›n›zday›z.

Nisan ay›nda görüflmek dile¤iyle ....Sevgiyle kal›n....

Hasan ÖNDER

26

AIRFEL’‹N ‹STANBUL’UN ÖNEML‹ YERLEfi‹M B‹R‹M‹ YEfi‹L

VAD‹ KONAKLARI’YLA GERÇEKLEfiT‹RD‹⁄‹ PROJEN‹N

DETAYLARI…

16

BAfiARI ÖYKÜMÜZÜN KONU⁄U ‹NfiAAT SEKTÖRÜNÜN

DUAYEN‹ S‹NPAfi GRUBU’NUN CEO’SU AVN‹ ÇEL‹K.

50

“YÖNET‹M KURULLARININ YEN‹ GÖREV‹” BAfiLIKLI YAZISIY-

LA M. RAUF ATEfi, TÜRK‹YE’DE DE⁄‹fiEN YÖNET‹M ANLAYI-

fiINI ANLATIYOR…

52

MÜZ‹K DÜNYASININ EN SEV‹LEN SESLER‹NDEN EROL

EVG‹N’DEN GEÇM‹fiE B‹R BAKIfi VE GELECEK PLANLARI….

58

AIRFEL, ‹TALYAN KOMB‹ DEV‹ RIELLO ‹LE ANLAfiMA

‹MZALAYARAK YEN‹ B‹R MARKA YARATTI… ‹TALYAN-

LAR ‹LK KEZ, KEND‹ ‹S‹MLER‹N‹N B‹R BAfiKA MARKA

‹LE YANYANA GÖRÜNMES‹N‹ KABUL ETT‹LER…

��

��

40

DÜNYANIN SAYILI MUTFAKLARI ARASINDA YER ALAN

TÜRK MUTFA⁄I’NIN B‹R ÖNCEK‹ AfiAMASI…

MUHTEfiEM OSMANLI’NIN YEMEK KÜLTÜRÜ…

28

ENNEAGRAM YAZIMIZ SATIfi VE PAZARLAMAYLA ‹LG‹L‹

‹PUÇLARI VER‹YOR… T‹P’LER‹N SATIfiTAK‹ DAVRANIfiLARI VE

TEPK‹LER‹… YAPILMASI VE YAPILMAMASI GEREKENLER..�

FUCHSIA (Küpe Çiçe¤i)ANAYURDU MEKS‹KA’NIN

YÜKSEK DA⁄LARI, GÜNEY

AMER‹KA ‹LE YEN‹ ZELANDA’DIR.

GÖLGEL‹K VE RÜZGARSIZ

YERLER‹ SEVER.

Page 6: Santigrat Dergisi Sayı:3

6 B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

Marketten al›flveriflinizi yapt›n›z veelinizi kolunuzu sallayarak d›flar›ç›k›yorsunuz, ald›klar›n›z otomatikolarak kredi kart›n›za iflleniyor. Yada çamafl›rlar›n›z› makinenize att›-¤›n›zda program ve s›cakl›k oto-matik olarak ayarlan›yor. Ütünüzde ayn› flekilde çamafl›ra göreprogram›n› kendi seçiyor. Tüm bunlar yak›n gelecekte RFID(Radyo frekans› ile tan›mlama)teknolojisiyle mümkün olacak.Canl›lar› ya da nesneleri radyo dal-galar› ile tan›mlamak için kullan›-lan RFID, barkod teknolojisinebenzer bir mant›kla çal›fl›yor. Fa-kat bu teknolojiyi daha geliflkinyapan, bir barkod okuyucuya ihti-yaç duymamas›. Ürün üzerindeki

tan›mlama etiketinin radyo dalga-lar›yla gönderdi¤i bilgi, bina veyabir cihaz içerisindeki belirli al›c›noktalarda yakalanarak iflleniyor.RFID’nin bugün büyük al›flveriflmerkezlerinde, zincir marketlerde,hayvan takiplerinde, havayollar›-kargo flirketlerinde kullan›lan ör-nekleri var. Bu teknoloji ile flirketler, otomatik-lefltirilmifl stok kontrolü, ürün taki-bi, an›nda ulafl›labilen envanterbilgileri ve h›zl› raporlama gibiavantajlara sahip olabiliyorlar. Pa-rakende, sa¤l›k, kimya, otomotivve savunma sektörlerinde genifl birkullan›m alan›na sahip olan RFIDteknolojisi Türkiye’de de belirlistandartlara oturtulmufl durumda.

Google, internette aranan bilgiye kolayca ulaflma-n›n yan›nda yeni ve ilginç hizmetleriyle, ülkeler vebölgeler hakk›nda ilginç istatistikler de sunuyor.Google.com/trends sayfas›ndan hangi kelimelerin,nerelerde en çok arand›¤› ö¤renilebiliyor. Sayfadayo¤un olarak aranan kelimelerin tüm dünyada han-gi olaylar sonucunda, hangi siteler üzerinden po-püler oldu¤u bilgisine ulafl›labiliyor. Bilgilerin gra-fiklerle desteklendi¤i sayfada, kelimelerin yaz›l›flla-r›na göre al›nan sonuçlar ise fakl›l›k gösteriyor.Uluslararas› sonuçlara ulaflmak için Türkçe karakterkullanmadan arama yapmak gerekiyor. Sayfada ay-r›ca, kelimelerin arama oranlar› karfl›laflt›r›labiliyor.Örne¤in ‘Turkish Delight’ (Türk Lokumu) en çokAvustralya ve Yeni Zellanda’da, Fenerbahçe ve Be-fliktafl en çok ‹stanbul’da, Galatasaray ise en çokDiyarbak›r’da aranan kelimeler aras›nda.

Google’dan ilginç bilgiler

Muz yiyip afl› olaca¤›zTürk bilim adamlar›, dünyada sadece bir-

kaç üreticisi bulunan bitki ve hay-van biyoteknolojisi çal›flmala-r›nda kullan›lacak ‘gen taban-

cas›’ üretti. Yeni teknoloji, bitki-lere ve hayvanlara gen transferi yo-

luyla direnç kazand›rmaktan, ‘yenilebi-len afl›’ çal›flmalar›na kadar pek çok çal›fl-

mada kullan›lacak. Örne¤in, Hepatit-B afl›s› gen ta-bancas›yla muzlara aktar›lacak ve bu sayede Hepa-tit-B afl›s› içeren muzlar oluflturulacak. Bu afl›l› mu-zu yiyen çocuklar sabah Hepatit-B afl›s› olmufl hal-de uyanacaklar.Bu yöntemle ayn›zamanda Afrikagibi ülkelerde afl›-lar›n hijyenik ola-rak korunmas›, ta-fl›nmas› gibi so-runlarda ortadankalkacak.

Yeni yüzy›l›n ak›ll› ürünleri

Page 7: Santigrat Dergisi Sayı:3

Günefl enerjisinin kullan›m alanlar›gittikçe art›yor. Ege Üniversitesi bi-limadamlar› organik günefl pillerinibinalar›n d›fl cephelerindeki camla-r›n aras›na yerlefltirmeyi baflard›. Buuygulamayla, gün boyu cama vurangünefl ›fl›nlar› elektrik enerjisine dö-nüfltürülecek ve bina için gereklienerjinin bir k›sm› bu sayede karfl›-

lanm›fl olacak. Özellikle gökdelenle-rin d›fl yüzey camlar› yak›n gelecek-te binan›n elektrik santrali olarakkullan›labilir. Günefl panellerinin ye-rini alacak organik günefl pili içerenbu camlar, hem estetik aç›dan gö-rüntü kirlili¤inin önüne geçecekhem de çevreye duyarl› alternatif birenerji kayna¤› oluflturacak.

D›fl cehpe cam›ndan elektrik

Örümcek a¤›, ayn› çaptaki bir çelik telden iki kat daha güçlü ve ayn› za-manda bugüne kadar yapay olarak üretilmifl telin neredeyse 4 kat› kadaresnektir. Japon bilim adamlar› bu bilgiler ›fl›¤›nda, ipek böce¤i yumurtala-r›na örümcek geni naklederek, ayn› kal›nl›ktaki çelik telden 5 kat daha güç-lü bir tel üretmeyi baflard›lar. Darbelere karfl› oldukça esnek olan bu orga-nik liflerin, mikro cerrahi ameliyatlar›ndan, kad›n çoraplar›na kadar birçokticari alanda kullan›lmas› öngörülüyor.

Do¤adan çelik üretimi

Görüntünün tam ortas›nda

‹zleyicilerini görüntünün içine alacak 3-boyutlutelevizyon teknolojisinin 8-9 y›l sonra hayat›m›zdayerini almas› bekleniyor. Holografik teknolojilerle,çekim ortam›ndaki tüm ›fl›k kaydediliyor veard›ndan yine optik yöntemlerle 3-boyutlu görün-tüler elde ediliyor. Bu görüntüler yeni teknolojisayesinde televizyon üzerinden yay›na haz›r halegetirilecek ve 3-boyut sa¤layan gözlüklere ihtiyaçduyulmadan izlenebilecek. 3-boyutlu televizyon-lar›n hayat›m›zda yerini almas›yla beraber, senary-odan, çekim tekniklerine kadar birçok alandaköklü de¤iflimlerin yaflanmas› bekleniyor.

Uzay internete tafl›nacakDünyan›n en büyük dijital foto¤raf makinesi Gü-ney Amerika’da fiili’ye kuruluyor. Cerro Acon’da2 bin 745 metre yüksekli¤e kurulacak olan devfoto¤raf makinesi 3 bin 200 megapiksel görüntükalitesine sahip. 400 milyon dolara mal olacakprojenin finansman› için Microsoft, Google gibifirmalar ba¤›fllarda bulunuyor. 8.4 metre uzunlu-¤undaki Snoptik Araflt›rma Teleskopu her 15 sa-niyede, ay›n çap›n›n 7 kat› büyüklü¤ünde uzayfoto¤raf› çekecek. Bunlar birlefltirilerek interneteaktar›lacak ve herkes taraf›ndan indirilebilecek.Foto¤raflarda 100 metrelik göktafllar› görülebile-cek ve yaklafl›k 100 milyar galaksinin haritas› ç›-kar›lacak. Projenin 2011 y›l›nda tamamlanmas›bekleniyor.

7

Page 8: Santigrat Dergisi Sayı:3

8

at›fla sunulmadan önce, büyük ilgi uyand›ran BekoMiniBig üzerine, çeflitli yorumlar yap›ld›. Oyunsektöründeki Playstation, Xbox gibi yeni ürünler

MiniBig’in de benzer bir oyun konsolu olaca¤› fikrini ak-la getirmiflti. Ne oldu¤u aç›kland›ktan sonra, hayat›m›z›nvazgeçilmez teknolojilerinden olan bilgisayarlar aras›ndayerini ald›. Bambaflka bir tarz ve konseptte olsa da, Mini-Big asl›nda tafl›nabilir, küçük boyutlar›ya ilgi çeken veçok marifetli bir bilgisayar.

HEM TELEV‹ZYON HEM B‹LG‹SAYARBilgisayar›n yeni flekli olarak lanse edilen MiniBig’in enönemli¤i özelli¤i televizyonuna ba¤lanabilmesi. Bu saye-de ürün, bir dvd player veya mp3 player olarak kullan›la-biliyor. Küçük bir kutuyu and›ran tasar›m›yla, televizyo-nunun yan›nda yer al›yor ve televizyon üzerinden her tür-lü multimedya etkinli¤ini çal›flt›rmay› sa¤l›yor. Buna inter-nete ba¤lanmakta dahil. DVI veya VGA ba¤lant›lar›n› kul-lanarak televizyona ba¤lanan MiniBig, bu anlamda ilkürün olmasa da, ülkemizde ses getiren ilk modellerden.Cihaz üzerinde, bilgisayar›n yapabildi¤i her fleyi eksiksiz-ce gerçeklefltirmek mümkün. Bunun yan›nda televizyonba¤lant›s› avantaj› sayesinde çok daha fazlas› da yap›labi-

liyor. MiniBig’de 1 TV-out, 4 Usb 2.0 ve video kamera gi-rifli için IEEE 1394 portlar› bulunuyor.

B‹LG‹SAYAR ARTIK OTURMA ODASINDAMiniBig, Microsoft’un Vista Premium iflletim sistemini kul-lan›yor. ‹ntel Core2Duo ifllemci kullanan ürün, kablosuzolarak internete ba¤lanabiliyor. TV veya MiniBig aras›ndabir geçiflle, hiçbir zahmete girmeden bilgisayar› televizyonekran›na tafl›mak mümkün oluyor. Kablosuz klavye vemouse sayesinde istenilen yerden kontrol sa¤lanabiliyor.120 GB’l›k sabit disk ve 1GB’l›k RAM’e sahip üründe birde DVD okuyucu var. Bu sayede, DVD filmleri DVD pla-yer’a ihtiyaç duymadan televizyondan izleme olana¤› do-¤uyor. Ayr›ca, müzik dinlemek, oyun oynamak gibi özel-liklerin hepsi MiniBig’de de mevcut. Web kameras› saye-sinde görüntülü sohbet seçenekleri de bulunan ürün 1.5kg. a¤›rl›¤›nda. S›rt çantas›yla beraber sat›fla sunulan ciha-z›n en büyük ve en can al›c› özelli¤i ise TV’den kay›t ya-pabilmesi. Böylece tekrar seyredilmek istenilen filmler vedizileri kaydetmek hofl olabilir. MiniBig’in programlanmaözelli¤inin de oldu¤unu söyleyelim. Microsoft Office uy-gulamalar›na da sahip olan model, bilgisayar› oturmaodalar›na tafl›yarak televizyonla bir bütün oluflturuyor.

MiniBig

TAfiINAB‹L‹R B‹LG‹SAYAR KONSEPT‹NE FARKLI B‹R BAKIfi AÇISI GET‹REN M‹N‹B‹G, B‹LG‹SAYARITELEV‹ZYONLA BÜTÜNLEfiT‹REN YEN‹ B‹R ÜRÜN. TAfiINAB‹L‹R, KÜÇÜK BOYUTLARIYLA D‹KKAT‹ÇEKEN M‹N‹B‹G ASLINDA ÇOK MAR‹FETL‹ B‹R B‹LG‹SAYAR.

S

B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

Y A Z I : M E S U T Y I L M A Z

B‹LG‹SAYARIN YEN‹ fiEKL‹

Page 9: Santigrat Dergisi Sayı:3

12

Filmler, foto¤raflar ve daha ihtiyac›-n›z olan yüzlerce döküman bilgisa-yar›n›zda tutuldu¤u için herhangibir ar›za sebebiyle her an tehdit al-t›nda. Harici sabit diskler, tam bunoktada daha güvenilir veri depola-ma olanaklar›yla karfl›m›za ç›k›yor.Seagate de bu alanda yepyeni mo-deller ve flafl›rt›c› kapasiteler sunu-yor. Seagate, FreeAgent Pro ve Fre-eAgent Masaüstü modelleriyle, hemev kullan›c›lar›na hem de daha pro-fesyonel iflletmelere hitap ediyor. 500, 750 GB ve 1 TB (yaklafl›k 1000GB) kapasiteleri ve 178x35x160mm’lik boyutlar›yla FreeAgent’lar1245 gr a¤›rl›¤a sahipler. Kaybol-mas›n› istemedi¤iniz her türlü veri-yi Seagate üzerine yedekleyebili-

yor, yaz›l›m› sayesinde istedi¤i-niz belgeye kolayca ulaflabili-yorsunuz.

Seagate’le verileriniz güvende

Mobil TV gözlükler Kowon, MSP-209 modelleriyle video ve tele-vizyonunuzu mobil hale getiriyor. MSP’ler4.2mm x 4.8mm boyutlar›, hafiflikleri ve ergo-nomik tasar›mlar›yla oldukça ilgi çekici. Göz-lü¤ün her iki çerçevesindeki 320 x 240 LCDekranlardan verilen görüntü, 32-inç ekrandave 2m uzaktan seyredermiflçesine simüle edi-lerek, keyifli bir izleme rahatl›¤› sa¤lan›yor.MSP-209 gözlükler, ayr›ca cep telefonlar›na,DVD oynat›c›lar›na ara kablolar› sayesindezahmetsizce ba¤lanabiliyor ve bu sayede ge-nifl kullan›m alanlar› yarat›yor. Polimer pili sa-yesinde 8 saat kesintisiz kullan›labiliyor.

Mp3 çalar›n›zla bütünleflin Müzi¤in ritmine kendinizi kapt›rm›flken, mp3çalar›n›z da size efllik etsin istemez misiniz?Sony’nin yumurta fleklindeki mp3 çalar›Rolly, tam da bunu yap›yor ve müzi¤in ritmi-ne ayak uydurarak dans eden bir mp3 çala-ra dönüflüyor. Dans ederken sa¤a sola çarp-mamak için ak›ll› sensörleri bulunan ürün,bluetooth ve kablosuz olarak müzik al›flveri-fline de imkan tan›yor. 1Gb haf›zal› model,hareket alg›lay›c›lar› sayesinde kullan›-c›yla aras›nda adeta bir ba¤ ku-ruyor. Yumurta fleklindekiRolly’yi geriye do¤ruyuvarlad›¤›n›zda bir ön-ceki flark›ya, ileri yuvarla-d›¤›n›zda sonraki flark›ya geçiflyap›yor. Siz yer de¤ifltirdi¤inizde ise, bunualg›layarak, kulak fleklindeki hoparlörleriniyeniden sizin oldu¤unuz yöne çeviriyor.Rasgele bir flark› dinlemek istedi¤inizde,Rolly’yi sallay›p b›rakman›z yeterli, o siziniçin bir flark› seçecektir, flans›n›za ne ç›karsa!

Herfleyiyle dokunmatik olan bir bilgi-sayar düflünün. Üstelik bu bilgisayardizüstü veya PC’lere benzemiyor. Ye-mek masan›z veya sehpan›z› and›r›-yor. Microsoft’un yeni gelifltirdi¤i Sur-face ad› verilen bilgisayar›, bu alanayepyeni bir bak›fl getiriyor. Dosyala-r›n›z›, foto¤raflar›n›z› sehpa fleklinde-ki bu bilgisayar üzerinde sadece par-maklar›n›zla yönetiyorsunuz. Hiçbirkablo ba¤lant›s› gerektirmeyen ürün-

de, istedi¤iniz dosyalar› çekip al›yor,aç›yor, de¤ifliklikler yapabiliyorsunuz.Görsel yüzeyi üzerinde sadece elleri-nizle istedi¤iniz ifllemi kolayca ger-çeklefltiriyorsunuz. Do¤al kullan›c› arayüzüyle, kullan›c›y›da bilgisayar›n bir parças› haline geti-ren Surface (Yüzey anlam›nda) üze-rinde Microsoft yaz›l›mc›lar› ürününyeteneklerini artt›rmak için h›zla çal›-fl›yorlar.

Ellerinizle bilgisayar›n›z› yönetin

An›nda foto¤raf bask›s› Dijital foto¤raflar› an›nda basabilmek içinZink ‹maging ve Polaroid firmalar›n›n iflbirli-¤iyle bir cep yaz›c›s› gelifltirildi. Bu y›l CES(Tüketici Elektroni¤i Fuar›)’te oldukça ilgi çe-ken bu ürün, termik yaz›c› teknolojisi sayesin-de mürekkep kullanmadan foto¤raflar›n›z› ba-sabiliyor. Bu yaz sat›fla sunulmas› bekle-nen cep yaz›c›s›, bluetooth veyakablosuz olarak foto¤raf ma-kineleriyle ba¤lant› ku-racak ve istedi¤inizfoto¤raf› 12 cm x18cm boyutlar›nda kolaycabasman›z› sa¤layacak.

9

Page 10: Santigrat Dergisi Sayı:3

10

Sektörel bir kavram: YO⁄UfiMA TEKNOLOJ‹S‹

SU VE ENERJ‹ KAYNAKLARINDAK‹ AZALMA TEHL‹KES‹NE KARfiI ÖNLEMLER ALINMAYA DEVAMED‹L‹YOR. YO⁄UfiMALI KOMB‹LER ÇEVRE DOSTU OLDUKLARI KADAR ENERJ‹ TASARRUFUNDASA⁄LADIKLARI ÖNEML‹ PAYLA D‹KKAT‹ ÇEK‹YOR…

KILAVUZ

üresel ›s›nman›n etkileri ekvatordan kutuplara ka-dar dünyan›n her yerinde önemli derecede hisse-diliyor. Su ve enerji kaynaklar›n›n azalma tehlike-

sine karfl› al›nabilecek önlemler devaml› tart›fl›l›yor. Buçerçevede bizim de evimizde kulland›¤›m›z beyaz eflyalar,banyo ve mutfak aksesuarlar›, kombi ve klimalar su veenerji tasarrufunda çok önemli yer tutuyor. Art›k bu ürün-lerin güzel görüntülerinin yan› s›ra daha az su ve elektrikharcayarak ayn› fonksiyonu sa¤lamalar›na dikkat ediliyor.

Ayn› zamanda hayli yüksek olan enerji giderleri yüzündenfliflen faturalara bir önlem olarak da bu fonksiyonlar öneç›k›yor. Türkiye genelinde yo¤uflmal› kombi kullan›lmas›durumunda ciddi bir enerji tasarrufunun oluflaca¤› hesap-lan›yor. Bunu parasal olarak ifade edersek yar›m milyarYTL üzerinde oldu¤u tahmin ediliyor. Airfel yo¤uflmal›kombiler full modülasyon sayesinde ve uygulanacak do¤-ru projelerle düflük yak›t tüketimi sa¤l›yorlar. Premix Bru-lörlü Yo¤uflmal› Kombiler; brülörde yanma öncesi hava ve

K

Page 11: Santigrat Dergisi Sayı:3

11

gaz kar›fl›m› sa¤layarak do¤ru yanma ile gaz tasarrufu sa¤-larken kapasitesini ihtiyaca göre ayarlayarak gereksiz yak›ttüketmiyor. Pompa ve fan da modülasyon yaparak yani ih-tiyaca göre kapasitelerini k›sarak elektrik tüketimini deazalt›yor. Ayr›ca Airfel’in bu sene piyasaya sürece¤i rekü-paratörlü yo¤uflmal› kombilerde tüketiciye uygun fiyatavantaj› sa¤layacak; Hermetik kombinin içerisine reküpara-tör denilen ikincil bir eflanjör yerlefltirilerek at›k gaz içeri-sinde bulunan su buhar› ile kalorifer dönüfl suyunu ›s›tarakkombinin verim art›r›lmas› sa¤lanm›fl durumda.

YO⁄UfiMA TEKNOLOJ‹S‹ NED‹R?Bu kavram› anlayabilmek için önce baz› de¤erlerin tan›m›-na bakmak gerekiyor. Alt Is›l De¤er: ‹flletme flartlar›nda 1 metreküp gaz›n tamyanmas›yla a盤a ç›kan ›s› miktar›d›r. Bafllang›ç ve yanmaürünleri 25 oC s›cakl›ktad›r ve yanma sonucu oluflan su,buhar halindedir.Üst Is›l De¤er: ‹flletme flartlar›nda 1 metreküp gaz›n tamyanmas›yla a盤a ç›kan ›s› miktar›d›r. Bafllang›ç ve yanmaürünleri 25 oC s›cakl›ktad›r ve yanma sonucu oluflan su s›-v› halindedir.

Yanma Denklemi:GirenlerÇ›kanlarCH4 + 2O2 + ISI (yanma için gerekli olan) è è CO2 +2H2O + ISI ( yanma sonucu ortaya ç›kan ›s› ) Yanma denkleminde görüldü¤ü gibi, yanma sonucunda or-taya ç›kan at›k gaz içerisindeki su buhar›n›n gizli ›s›s›, özelbir eflanjör vas›tas›yla kalorifer dönüfl suyuna aktar›l›r veat›k gaz›n içinde bulunan su buhar›n›n yo¤uflmas› sa¤lan›-yor. Kalorifer dönüfl hatt›ndan gelen su, ön ›s›t›larak eflan-jöre girer ve suyun istenilen s›cakl›¤a daha az yak›t harca-narak ulaflmas›na yard›m ediyor. Yo¤uflmal› sistemlerin da-ha verimli çal›flabilmesi için kalorifer dönüfl suyunun düflüks›cakl›kta olmas› gerekiyor. Özel brülör ve kazan yap›s› sa-yesinde at›k gaz emisyon de¤erleri düflük, çevre dostu birsistemdir. Yo¤uflmal› kombilerin kondens suyu mutlaka bu-lundu¤u mahalin at›k su giderine ba¤lanmal›. Kondes suyuPH de¤eri düflük oldu¤undan herhangi bir bahçe veya bit-ki sulamas›nda kullan›lmamal›. Yo¤uflmal› kombilerde de,hermetik kombilerde kullan›lan bacalar kullan›labildi¤in-den yerel gaz da¤›t›m firmas›n›n onaylad›¤› uygun havalan-d›rma koflullar›na sahip yatak odas›, tuvalet ve kapal› bal-kon gibi mekanlara monte edilmesinde sak›nca yoktur.

NEDEN YO⁄UfiMALI KOMB‹ SEÇ‹LMEL‹?Baca gaz› içersindeki su buhar›n›n gizli ›s›s› özel bir eflan-jör vas›tas›yla geri kazan›ld›¤› için konvansiyonel (klasik)kombilere göre daha verimlidir. Baca gaz› s›cakl›¤›n›n dü-flük olmas› sebebiyle yanma esnas›nda ve kalorifer tesisa-t›nda oluflan ›s› kay›plar› daha düflüktür. Yo¤uflmal› kom-bilerde baca gaz› s›cakl›¤› 45-55 oC iken konvansiyonel(klasik) kombilerde 120-140 oC civar›ndad›r. Premix bru-lörlü kombiler klasik kombilere göre daha düflük yak›t tü-ketmektedir. Yüksek verimli Yo¤uflmal› kombilerde CO2 emisyon de-¤erleri klasik kombilere göre daha düflük oldu¤undançevreye dost cihazlard›r. Bütün bu nedenler yo¤uflmal›kombilerin tercih edilmesi için en önemli etkenlerdir. ‹flgelifltirme departman› Airfel’in belirledi¤i misyon çerçeve-sinde 2008 y›l› ürün gam› içerisinde yo¤uflmal› kombi se-çeneklerini ve çeflitlili¤ini art›rmak için bütün gücüyle ça-l›flmakta.

Page 12: Santigrat Dergisi Sayı:3

12 GELENEKSEL

Y A Z I : S E Y R A F A R A L Y A L I E R D A L O ⁄ L U F O T O ⁄ R A F L A R : fi . A Y H A N T Ü N E L

Kum ve ateflin aflk›CAM

DO⁄ANIN KIRILGANLI⁄INI, ZAR‹FL‹⁄‹N‹ VE S‹H‹RL‹ GÜCÜNÜ YANSITAN BENZERS‹Z B‹R MALZEME…KUM VE ATEfi‹N AfiKINDAN DO⁄AN, USTALARIN HÜNERL‹ ELLER‹NDE fiEK‹LLENEN CAM, B‹NLERCEYILDIR DE⁄ER‹NDEN B‹R fiEY Y‹T‹RMED‹. DO⁄AL CAM, KEfiFED‹LD‹⁄‹NDEN BU YANA HER DA‹MVAZGEÇ‹LMEZL‹⁄‹N‹ KORUDU.

Page 13: Santigrat Dergisi Sayı:3

13

le bir dokunun sevgiyle.

ATEfi TOPUNDAN CAMA Cam›n hammaddesi koca a¤›zl› f›r›nlar›n içinde 1160 dere-cede kayn›yor. Yanarda¤ a¤z›n› and›r›yor bu f›r›nlar. Usta-s›n›n dedi¤i gibi ‘cam beklemeye gelmiyor”. S›v› haldekihammaddenin üfleme tekni¤iyle cam objelere dönüflmesürecini flöyle bir bafltan takip edelim. F›r›ndan al›nan ve f›ska olarak tabir edilen s›cak cam birazüflendikten sonra so¤umaya bafll›yor ve bu noktada tekrarerimifl cama bat›r›l›yor. S›ra geliyor cama form vermeye.Her seferinde f›r›nda yeniden ›s›t›lan cam, kepçede kürehaline getirilirken so¤utuluyor ve pipo sürekli olarak dön-

a olmasayd›” sloganl› bir reklam hat›rl›yorumgeçmifl y›llardan. Hayat normal seyrinde gi-derken birdenbire, otomobiller, binalar, göz-lük çerçeveleri, mikroskoplar, teleskoplar

cams›z kal›yor, bardaklar, kadehler, avizeler, ampulleryok oluyor ve biz izleyiciler olmamas› halini izlerken, ca-m›n de¤erini bir kez daha anl›yorduk. Dünyay› ancak,numaraland›r›lm›fl camlar›n ard›ndan net görebilen biriiçin cam en k›ymetli malzeme olabilir pekala. Dünyan›nen temiz (neredeyse volkan lav› ›s›s›nda üretildi¤i düflü-nülürse), en sa¤l›kl›, fleffaf ve ayd›nl›k malzemesi camlailgili merak ettiklerinizi okumaya haz›rlan›rken, flayet fluanda yak›n gözlükleriniz varsa gözünüzde camlar›na flöy-

“Y

Page 14: Santigrat Dergisi Sayı:3

14 GELENEKSEL

keskin olan do¤al camdan, b›çak, ok ucu, silah süslemearac› ve mücevher yapm›fllar. Bugün evlerimizde kulland›-¤›m›z cam›n ilk olarak nas›l üretildi¤ine dair ise kesin birbilgi mevcut de¤il. Ancak, Romal› tarihçi Pliny, suni camdedi¤imiz temel maddesi silis, potasyum, sodyum ve kal-siyum karbonat gibi oksitler olan bu malzemeyi ilk olarakFinikeli denizcilerin buldu¤unu anlat›yor. Pliny’nin kalemeald›¤› hikayeye göre, Finikeli denizciler Suriye'nin Prole-mais bölgesindeki sahilde bir kamp kurar ve atefl yakarlar.Yükleri olan soda bloklar›n› ateflin çevresine yerlefltirirler.Ertesi gün uyand›klar›nda, ateflin s›cakl›¤›ndan dolay› kumve sodan›n oluflturdu¤u cam› görürler. Cam›n ilk olarak M›s›rl›lar ve Finikeliler taraf›ndan MÖ 2.yüzy›lda üretildi¤i söylense de, Mezopotamya'da bulunanilk cam örneklerinin tarihi, MÖ 3. yüzy›la dayan›yor. Cameski zamanlarda, ço¤u kez krallar›n himayesinde ve kralaba¤l› olarak faaliyet gösteren atölyelerde zengin müflterile-rin gereksinimlerini karfl›lamak amac›yla üretilmifl.

K‹LOMETRE TAfiI: ÜFLEME Üfleme yönteminin bulunmas›yla cam üretiminde önemlibir at›l›m gerçekleflmifl. Cam›n sanatla buluflmas›n›n ilkad›m›… Rivayete göre, cam üfleme tekni¤i MÖ 1. yüzy›lortalar›na do¤ru Fenikeliler taraf›ndan bulunmufl. Yüzy›l›nsonlar›na do¤ru pipo ad› verilen ortas› bofl metal çubu¤unkullan›lmaya bafllanmas›, cam üretimi için dönüm noktas›olmufl. Türk cam sanat›, Artuklular ve Selçuklular zaman›nda bafl-lam›fl. Osmanl› ‹mparatorlu¤u döneminde ‹stanbul'un fet-hiyle kent camc›l›¤›n merkezi olmufl. Selçuklu, Artuklu veOsmanl› camlar›n›n ortak özelli¤i de üfleme tekni¤iyle ya-p›lm›fl olmalar›. 19. yüzy›l, Osmanl› cam üfleme sanat›n›n

dürülerek cama kepçe içinde istenilen form veriliyor. Uy-gun s›cakl›¤a ulafl›ld›¤›nda ise üfleme ifllemi gerçeklefltiri-liyor. Üfleme ifllemi sonras›nda ya serbest flekil üzerindeçal›fl›l›yor ya da cam bir kal›p yard›m›yla (kal›p içine üfle-nerek) flekillendiriliyor. Tüm bu aflamalar s›ras›nda terciheba¤l› olarak kristal haldeki özel cam boyalar› kullan›larakcama renk verilebiliyor.

KESK‹N VE KIRILGANDo¤an›n k›r›lganl›¤›n›, zarifli¤ini ve sihirli gücünü yans›tanbenzersiz bir malzeme cam. ‹nsano¤lunun volkanik camya da obsidyen diye an›lan do¤al cam› keflfetmesi çok es-ki zamanlara dayan›yor. Becerikli atalar›m›z zaman içeri-sinde, ›fl›kla bulufltu¤unda büyüleyici bir etki yaratan budo¤al madeni ifllemeye bafllam›fllar. Yap›s› itibariyle sert ve

Page 15: Santigrat Dergisi Sayı:3

15

en parlak dönemi olarak tarihe geçmifl. Çeflm-i bülbül veBeykoz ifli bu dönemden günümüze ulaflabilen teknikler-den baz›lar›.

CAM SÜSLEME SANATI: V‹TRAY Cam süsleme sanatlar›ndan vitray›n tarihi Antik Ça¤'a dekuzan›yor. Kökeni Do¤u Akdeniz'e uzanan vitray›n en eskiboyal› örneklerine 9. ve 10. yüzy›llarda rastlan›yor. Moza-ik vitray, macunlu vitray, kurflunlu vitray, boyal› vitray, ti-fani olmak üzere befl ayr› teknikle uygulan›yor. Gotik mi-mari ile yayg›nlaflan vitray, 13. yüzy›l›n ortalar›nda Selçuk-lular taraf›ndan gelifltirilmifl. Osmanl› Döneminde de mi-maride yayg›n olarak kullan›lm›fl. Topkap› Saray›, fiehzadeTürbesi, Süleymaniye Camii ve Yeni Camii vitraylar› bukullan›ma örnek olarak gösterilebilir. Cam el sanat›nda, cam boncuklar›n da ayr› bir yeri var.Cam malzemelerden yap›lan tak›lar son dönemde olduk-ça popüler. Ama içlerinde en popüler parça kuflkusuz na-zar boncu¤u. Anadolu'da cam›n ilk kez nazar boncu¤u

ALEV SANATI (LAMPWORKING)

Alev sanat› (lampworking) teknikleri ile s›cak cam çal›flmalar›yap›l›yor. Genel olarak cam çubuk ve tüplerin flolümo aleviyleçok yüksek ›s›larda eritilmesi ile bafllayan süreçte, bronz, gümüfl,alt›n gibi malzemelerin örs üzerinde çekiç darbeleri ile flekil-lendirilmesi ile benzersiz tak› ve objeler üretiliyor. Ve üretilen herparça “tek”, “eflsiz” olma özelli¤ini tafl›yor. Bu sanata ilgi duyanlar,‹stanbul’un merkezinde, Göztepe’de Lokman Kurflunlu taraf›n-dan kurulan Kurshun’i’de alev sanat›yla ilgili düzenlenen kurslarakat›labilirler. Tel: 0216 / 567 53 26 www.kurshuni.com

olarak üretimi ‹zmir-Görece köyündeki ustalar taraf›ndangerçeklefltirilmifl oldu¤u söyleniyor.

D‹⁄ER YÖNTEMLER Cam sanat›n›n di¤er tekniklerine de k›saca de¤inelim. S›cak döküm: S›cak cam, farkl› malzemelerden yap›lan ka-l›plara ya da kum içinde oluflturulan kal›p alan› içine dö-külüyor.Füzyon: Renkli ve fleffaf düz camlarla yap›lan çal›flma ge-rekirse bir kal›p içine yerlefltiriliyor. Kaynaflt›rma ve çö-kertme ifllemleri için yüksek ›s›da f›r›nlan›yor.Kal›pla flekillendirme: Haz›rlanan formdan kal›p al›n›yorve çam parçalar›yla doldurulan kal›p, yüksek ›s›da f›r›nla-n›yor. Neon: Masa üstü ocak alevinde neon gaz› doldurmaya el-veriflli formlar yarat›l›yor. ‹çleri neon gaz› ile dolduruluyorve formlar elektrik ba¤lant›s›yla ›fl›kland›r›l›yor. Boyama: Boyalar, farkl› tekniklerle so¤uk cam›n iç veyad›fl yüzeyine uygulan›yor. Gerekirse cam f›r›nlan›yor.

Page 16: Santigrat Dergisi Sayı:3

S‹NPAfi’IN KURUCUSU VE CEO’SU AVN‹ ÇEL‹K, ‹NfiAAT MÜHEND‹SL‹⁄‹ E⁄‹T‹M‹ ALDIKTAN SONRAYAPI SEKTÖRÜNE G‹R‹YOR. GELECE⁄‹ VE ‹HT‹YAÇLARI ‹Y‹ GÖREREK ‹fi‹N‹ SÜREKL‹ BÜYÜTMEY‹BAfiARIYOR. BUGÜN S‹NPAfi, H‹SSELER‹ BORSADA ‹fiLEM GÖREN, GYO ‹LE EN BÜYÜK T‹CAR‹GAYR‹MENKULE SAH‹P VE 3 B‹N K‹fi‹N‹N ‹ST‹HDAM ED‹LD‹⁄‹ DEV B‹R KURUM.

16 BAfiARI ÖYKÜSÜ

inpafl GYO ve Sinpafl Yap›’y› çat›s›nda toplayanSinpafl, bugün Türkiye’nin en büyük ticari gayri-menkul portföyüne sahip, halka aç›k bir flirket. ‹n-

flaat sektörünün yan› s›ra granit seramik fabrikas›, mikroni-ze kalsit, yemek fabrikas› gibi kurulufllar›yla bugün 3 bin ki-fliye istihdam sa¤layor. 1974 y›l›nda yani Türkiye’nin çokçetin ekonomik ve politik dönemlerden geçti¤i bir zaman-da kurulan flirketin CEO’su Avni Çelik, bugünlere gelmele-rindeki en önemli parametin güçlü mali yap›lar› ve dengelirisk almalar›na ba¤l›yor. Küçük yafllardan beri hayat› omuz-

lad›¤›n› söyleyen Avni Çelik, inflaat mühendisli¤i e¤itimigördükten sonra babas›n›n genlerinden ald›¤›n› söyledi¤igiriflimci ruhuyla müteflebbisli¤e soyunmufl. Baflar›n›nanahtarlar›ndan birinin sadece “bildikleri ifli yapmak” oldu-¤unu söylüyor. Sinpafl Grubu’nun bugünlere gelmesini sa¤-layan Avni Çelik, dergimiz Santigrat için flirketinin hikayesi-ni anlatt›: Sinpafl’› hangi flartlarda kurdunuz? O günün Türkiye dina-mikleri neydi?Bizim kufla¤›m›z ard arda flok geliflmelere tan›kl›k etti. Ço-

Yap› sektörünün duayeni:AVN‹ ÇEL‹K

Y A Z I : fi U L E fi E N T A R L I F O T O ⁄ R A F : Ö Z K A N B A L K

S

Page 17: Santigrat Dergisi Sayı:3

17

cuklu¤umuzdan gençli¤e geçiflinin sanc›l› günlerinde1960’›n 27 May›s›’nda okuldan al›nd›k, bayraklarla yollaradüfltük. “Olur mu böyle, olur mu, kardefl kardefli vururmu?”; 27 May›s 1960 ihtilali. Asker yollarda. Bu floktan kur-tulup, gençli¤imizin basama¤›nda 68 olaylar›, ideolojik kav-galar, kavram kargaflalar› ve itaat yerine baflkald›rma kültü-rünün beynimize kaz›nd›¤› günler… Özgürlükler – diren-meler, okulda boykotlar derken, çevremizde U¤ur Mumcu,Deniz Gezmifl, dava arkadafl›, hemflehrim Yusuf Aslan…Baflkald›ran ve “Bu düzen de¤iflmeli” sloganlar› aras›ndatekrar bir askeri darbe: 12 Mart 1971… Adeta bir iç savafl,ülküler-devrimciler, komünistler, Maocular…Kendimizi toplamaya f›rsat bulamadan bir sabah radyolardaHasan Mutlucan kahramanl›k türküleri; 20 Temmuz 1974K›br›s Bar›fl harekat›… Bir flok daha. Bizim kufla¤›m›z 27May›s ihtilalinde ilkokulda çocuk, 68 olaylar›nda üniversite-ye bafllam›fl genç, 12 Mart 1971 askeri harekat›nda hayataat›lmaya haz›rlanan genç olarak ard arda floklara maruz kal-m›flt›r. Devam›nda K›br›s Harekat› ve 12 Eylül ihtilali. ‹ç çal-kant›lar, gençlikte bölünmeler, kavgalar, katliamlar. Tab‹iülke ekonomisini de bu kargafladan soyutlayamazs›n›z. Enf-lasyon 70’li y›llar›n ikinci yar›s›nda y›ll›k yüzde160’larda,döviz darbo¤az›, çay, kahve, benzin-mazot, margarin kuy-rukta, elektrik yar›m gün kesik. Sinpafl, bu “ahval ve flerait”içinde 1974’te kuruldu. Genç bir mühendis aday›n›n -yanibenim- sadece hayallerim vard›. Bir de genlerimdeki giri-flimci ruhu. Babam do¤du¤um kasaban›n en önemli ifla-damlar›ndan biri idi. Ama 1960 ihtilali tüccar babam› birborç yükü alt›nda iken b›çak gibi kesilen iç taleple baflbaflab›rakt› ve herfleyimizin ard›ndan babam› 38 yafl›nda bir tra-fik kazas›nda kaybettim. Necip Faz›l bir fliirinde yoksullu¤utarif ederken “Burnum burnuna de¤di yokun” diyor. ‹flte buflokla beraber 14 yafl›m›n efli¤inde ma¤azam›z›, herfleyimi-zi, babam›z› da kaybetmifltik. Evin “ekber evlad›” (büyükçocu¤u) olarak maiflet ve gelecek sorumlulu¤u da 14 yafl›n-da omuzlar›mda idi. “Bu ahval ve fleriat içinde dahi” sebe-be tevessül ettik. Cenab-› Hak yard›m›n› esirgemedi. Ba-bamdan genetik kodlar›mla bana intikal eden giriflimci ru-hu Sinpafl’›n temelindeki dinamiktir. Yokun biledi¤i azim,inanc›m›z›n besledi¤i tasarruf ve büyük ailenin görmüfl ge-çirmiflli¤inin afl›lad›¤› tokgözlülük kazand›klar›m›zla bizi ya-t›r›ma yöneltti. Sinpafl’›n kuruldu¤u y›llarda Türkiye’nin her-fleyi küçüktü, bugüne göre, Dolar-Mark Almanya’dan iflçi-lerde bulunur, yakalan›rsa bulunduran 6 y›l hapis yatard›.Türk paras›n› ekonomi de¤il kanun korudu. ‹thalat ve ihra-cat izne tabi idi. ‹thalat için döviz tahsis edilirdi. Otomobi-lin, buzdolab›n›n fiyatlar›n› üretenler de¤il Ticaret Bakanl›-¤› belirlerdi. 70’li y›llar›n sonunda bile Türkiye’nin y›ll›k ih-racat› 2 milyar dolar, sadece petrol ithalat› ise 3.4 milyar do-lar idi. Ve ülke zaman›n Baflbakan› Demirel’in tabiri ile 70cent’e muhtaçt›. 4 partili koalisyon ülkeyi yönetiyor tam bir

siyasi ve ekonomik istikrars›zl›k vard›.Sinpafl’› bugüne getiren, bir yönetici olarak da sizin fark ya-ratan taraf›n›z neydi?10’lu yafllardayken hepimize sorulan soru bana sorulunca,ben inflaat mühendisi olaca¤›m, derdim. Üniversiteyi bitir-dikten sonra da sadece bildi¤imiz ifli yapt›k. Yani ihtisaslafl-t›k. Mühendislik e¤itimini al›rken baraj, yol, demiryolu, tü-nel, köprü, zemin mühendisi, çelik, ahflap ve betonarmeokuduk. Biz hiç baflka konuya yönelmeden sadece yap›ya,konut üretimine yöneldik. Gayrimenkulün konut veya tica-ri yap› yerleflkesi için gelifltirilmesi, projenin kentle enteg-rasyonu ve yaflayan-kullananlar›n mutlulu¤unun sürekli k›-l›nmas›, bizim ihtisas›m›z veya fark›m›z olarak alg›lanmal›-d›r. Sonras›nda yap› malzemelerinin üretimine geçtik. Sera-nit seramik fabrikalar›m›zda, Türkiye’nin en kaliteli granitseramiklerini üretiyoruz. Boyan›n, PVC’nin ana hammadesimikronize kalsiti dünya kalitesinde Ni¤de’de Mikron’s tesis-lerimizde üretiyor, üretimin yüzde 70’ini ihraç ediyoruz. Sa-r›gazi’deki fabrikam›zda Türkiye’nin en kaliteli mutfak vebanyo mobilyalar›n› üretiyoruz. Yani sadece bildi¤imiz ifliyap›yoruz. Fark›m›z bu olmal›.‹fl hayat››n›zdaki bafll›ca ilkeleriniz neler? Bafllarken yokla burun buruna bafllad›k. “Yok”a yak›n›,“var”a yak›n eylemek enerji istiyordu. Onu yüce Rabbimizbize verdi. Bu gözle bak›nca ilkemiz bitimsiz bir enerji ileiflimize odaklanmakt›. Risk ald›k. Ama bunlar ölçülü riskler-di. ‹lkemiz ölçülü ve istikrarl› büyüme idi. San›r›m bizi sü-rekli büyüten de bu yanlar›m›zd›r.En büyük hayaliniz nedir? Hayallerimiz ömrümüzden daha büyük. Biri gerçekleflirken,ard›ndan bir büyü¤ü önümüze hedef olarak gelir. Sonra birbüyü¤ü. Ama “ En büyük hayalimiz” daima zamana göre-celidir. Sinpafl GYO ile ‹stanbul’da 100 bin nüfuslu modernbir kent kurmak, Sinpafl Yap› ile Türkiye’nin en büyük lo-jistik köyünü kurmak, Seranit’in yurtd›fl›nda ikinci fabrikas›-n› kurarak bir dünya markas› yaratmak. Yemek fabrikam›z-da günlük 100 bin yeme¤e ulaflmak. Bunlar› beraber çal›fl-t›¤›m arkadafllar›m›n gerçeklefltirmesi ise en büyük haya-lim…Özel hayat›mda, e¤itime zaman ay›rmak, Çorum E¤i-tim Vakf› yönetiminde ve Bo¤aziçi Vakf›’nda daha çok ö¤-renciye destek vermek hayalim.Simpafl’›n say›sal de¤erlerinden ssöz edecek olursak, nere-den nereye gelmifltir? Sinpafl bugün halka aç›k, Türkiye’nin borsa de¤eri en bü-yük GYO, Sinpafl Yap›, ticari gayrimenkulde 550.000 met-rekare perakende, sanayi, depolama alan›n› kiralamaktad›r.Bu yönü ile Türkiye’nin en büyük ticari gayrimenkul port-föyüne sahiptir. Seranit seramik fabrikalar›m›z 8.5 milyonmetrekare kapasitesi ile Türkiye’nin en büyük granit sera-mik fabrikas›d›r. Ni¤de Mikron’s fabrikam›z Türkiye’nin ensaf mikronize kalsitini, talk ve barite üretiyor. 13 ifltirakimiz-

Page 18: Santigrat Dergisi Sayı:3

18

okulunu yapaca¤›z. Çok say›da cami ve mescit yapt›rmaknasip oldu. Biz ifladamlar› galiba dinlenmeyi sevmiyoruz.Hayat›m›z ifl, hobiler ve sosyal sorumluluk projeleri hayat›-m›z› dolduruyor. Genifl bir ailemiz var. Geçti¤imiz Ramazangeleneksel aile iftar›m›zda 218 aile ferdi ile sofraya oturduk.Ailemizle yak›n ilgi de bir sosyal sorumluluk.‹fl hayat›na yeni kat›lacak giriflimci ruhlar için ne gibi öne-rileriniz olabilir? Baflarmay› istemek belki de baflar›n›n anahtar›. Bedelsiz hiç-bir fley yok. Hani Albert Einstein’›n ünlü teorisi: Hiçbir fleyyoktan var olmuyor…diyor. Yaratan›n hikmeti hariç. Baflar-mak isteyen baflar›y› alacaksa, verece¤ini bilmeli. Zaman›n›,eme¤ini, akl›n› vermeil ve makul risk almal›. Rahmetli Sa-k›p Sabanc› bir sohbette söz sanayicili¤imizden aç›lm›flt› da“Agam paran› verince sanayici olunmaz, eme¤ini versen,kar›n› versen (yani eve gitmesen) yine olmaz” der ve kalbi-ni gösterirdi : “Buray› vemeden – yani by-pass olmadan –sanayici olunmaz” derdi. Bu nedenle baflar›n›n bedeli var.‹stemek ve bedelini vermeye fikren haz›r olmak bu yolunbafllang›c›d›r. Bizim çal›flkan güzel insan›m›z ve güzel birülkemiz var. ‹yi e¤itim almaya yönelmifl gençli¤imiz ülke-nin gelece¤idir; baflar›s›d›r. Baflarmaya azimli gençlere kad-rolar›m›zda f›rsat tan›maya devam edece¤iz.

le, Sinpafl’ta 3 bin’den fazla çal›flan›m›z var. Bu gövde 35y›lda hiç kriz atlatmam›flt›r. Ne mali kriz, ne de yönetselkriz. Hiçbir krizde Sinpafl Grubu personel ç›karmam›fl, üre-tim durdurmam›flt›r. Refleksi, dengeli risk al›nm›fl olmas› vegüçlü mali yap›d›r. Etkilendi¤iiniz kifliler veya kurumlar var m›?Etkilendi¤im lider 8.Emevi Halifesi Ömer Bin Abdülaziz’dir.Tarifi ve vas›flar› bu kitaplara s›¤maz. 2.5 y›ll›k iktidar›ndandestanlar yazm›fl, gizli bir kahraman. Biz sektörümüzdekendimizi ilk s›ralarda görüyoruz. O bak›mdan örnek olma-ya çal›fl›r›z. Kurum olarak Dubai yönetiminin inovatif ve ha-yale s›¤maz at›l›mlar› ve gerçeklefltirdiklerinin ölçe¤i bizi et-kiler. Nas›l bir sosyal hayat›n›z var?Maalesef Grubumuzun ölçe¤i, zaman›m›z›n önemli bölü-münü götürüyor. Zaman›n de¤erini hissediyorum. Deniz,özel merak›m. Bo¤az’da bir yal›m›z var. Uzun y›llard›r biryatla denizi soluyorum. Uzun mesafe yüzmek hobim. Bo-¤aziçi Vakf› ve Çorum E¤itim Vakf›’n›n yönetiminde e¤itimedestek veriyorum. Sinpafl Grubu’nda 140 civar›nda Üniver-site ve Fen Lisesi ö¤rencisi burslarla destekleniyor. fiimdi-lerde muhtaca destek olmak üzere bir g›da bankac›l›¤› giri-flimimiz var. Ac›badem’de 33 derslikli Sinpafl ilkö¤retim

Page 19: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 20: Santigrat Dergisi Sayı:3

20 GEZ‹

Y A Z I V E F O T O ⁄ R A F L A R : Ö Z N U R H O R U Z O ⁄ L U

o¤un ifl temposu, hedefler, bütçe rakamlar›yla bo-¤ufltu¤um bir s›rada bir an için kendimi bu karma-fladan uzaklarda bir yerde hayal etmifltim. Çok içten

hayal etmifl olmal›y›m ki, az sonra telefonla arayan bir ar-kadafl›m beni gerçekten de hiç tahmin etmedi¤im bir turprogram›na davet ediyordu. Her fley çok h›zl› geliflti ve ilkkez planlamadan, araflt›rmadan tur flirketine kayd›m› yapt›-r›rken buldum kendimi. ‹ki hafta sonra Tunus’a gidiyor-dum. Üstelik kay›t oldu¤um tur program›n›n çok da cazipbir ad› vard›: ‘Tunus ve Çöl’de Safari’.Akdeniz’e k›y›s› olan Tunus, Kuzey Afrika’da yer alan bir‹slam ülkesi. Eskilerin deyifliyle Ma¤rip. Ülke Afrika’daama Avrupa k›tas›na çok yak›n. 165 bin metrekare yüzöl-çümü, 11 milyon nüfusuyla Kuzey Afrika’n›n en küçük ül-kesi. Akdeniz’e k›y›s› olan baflkentinin de ad› Tunus. Hal-k›n yüzde 99’unu Müslüman Araplar, geri kalan›n› ise bafl-ta Berberiler olmak üzere di¤er etnik oluflturuyor. Fenike,Roma, Bizans, Arap ve Osmanl›lar›n hüküm sürdü¤ü butopraklarda Endülüs, Avrupa, Afrika ve Arap kültürlerininkar›fl›m› bir kültüre tan›k oluyoruz.

AVRUPALI’NIN GOLF MERKEZ‹Turistik aç›dan hayli popüler bir ülke olan Tunus’ta ilkdikkatimi çeken fley ülkenin hiçbir yerinde Amerikan zin-cir restorantlar›n›n olmamas›yd›. Toplam 5 günlük turu-muzda gezi program› olarak iki alternatifimiz vard›. Birin-

cisi ülkenin kültürünü ö¤renmeye yönelik flehir turu ve di-¤eri ise bafll›ca görülmesi gereken yerleri kapsayan genelbir flehir turu. Ard›ndan da 2 günlük bir ‘safari’. Tur reh-berleri sözünü etti¤im bu ikinci turu genellikle gençlere vekonforu çok aramayanlara öneriyorlar. Zira 2 gün boyun-ca otobüs yolculu¤u, çöl ortam›, çöl flartlar›na uygun birotelde konaklama hayli yorucu bir program anlam›na ge-liyor. Çölde deve seyahati ve safari her zaman karfl›m›zaç›kacak bir teklif olmayaca¤› için biz her fleyi göze alarakseçimimizi yap›yoruz. Önemli bir liman ve turizm kentiolan Sousse’daki muhteflem deniz manzaral› otelimize yer-lefltikten sonra merkeze do¤ru k›sa bir turla bafll›yoruzprograma. Aral›k ay›n›n sonlar› olmas›na ra¤men güneflins›cakl›¤›yla ›s›nd›¤›n›z berrak bir hava var. Baflkente 140km uzakl›kta Sousse, ülkenin 3. büyük flehri. Avrupa mi-marisinin hakim oldu¤u kent, zengin e¤lence merkezleriy-le ilgi oda¤› oluyor. Bu co¤rafyadaki son derece lezzetlideniz ürünlerinin sunuldu¤u mutfa¤›n›n yan› s›ra Avrupa-l›lar›n golf oynamak için tercih ettikleri bir flehir olmas›ylada ünlü. Ülkenin genelinde 5 y›ld›z otellerin sadece bura-da var. Akdeniz s›cakl›¤›, bembeyaz evler ve çeflitli hafle-relerden korudu¤una inan›ld›¤› için maviye boyanm›fl ka-p› ve pencereli evler, sokaklarda yan yana dizilmifl. Beyaz-lar›n ve mavilerin ülkesi olarak tabir etti¤im Tunus’u ilkkez burada görüyorum. ‹kinci gün program›m›z Kairouan/El Jem turuyla bafll›yor. Kuzey Afrika’n›n ‹slami baflkenti

Beyaz ve mavilerin diyar›:TUNUS

KUZEY AFR‹KA’NIN EN KÜÇÜK ÜLKES‹ TUNUS, TAR‹H‹ VE DO⁄AL GÜZELL‹KLER‹ ‹LE SON YILLARINEN POPÜLER TUR‹ST‹K MERKEZLER‹NDEN B‹R‹. DÜZENLENEN ÇEfi‹TL‹ TUR PROGRAMLARI ‹Ç‹NDEEN ÇOK ‹LG‹Y‹ DE ‘ÇÖL SAFAR‹S‹’ ÇEK‹YOR.

Y

Page 21: Santigrat Dergisi Sayı:3

21

ifllere harcamas› için uyar› niteli¤indeki patlatmas›ndankaynakl› bir durum oldu¤unu aç›kl›yor.

SAFAR‹ ZAMANI Üçüncü gün geldi¤inde maceraya aç›k olan grubumuzunheyecanla bekledi¤i 2 günlük ‘safari’ turu da bafll›yor. Sa-bah 07.00’de start al›yoruz. Mahres flehrinin ard›ndan Ga-bes ve Sfax flehirleri üzerinden Matmata’ya do¤ru yöneliyo-ruz. Matmata’ya do¤ru ilerlerken bitki örtüsündeki de¤iflik-likler bize çöle yaklaflt›¤›m›z›n ilk sinyallerini veriyor. Mat-

olan Kairouan’da Okba In Nafa Camii, flehrin eski zaman-larda su ihtiyac›n› sa¤layan Aglebit Havuzlar› ve Berberian›t mezarlar› gezisiyle bafll›yoruz. Ö¤leden sonraki turu-muz ise dünyan›n en iyi korunmufl tarihi El Jem Colosse-um’u ve müzesine geziyi içeriyor. Afrika’n›n en büyük an-tik tiyatrosunun günümüze kadar çok iyi korundu¤unugörmek bizi çok flafl›rt›yor. Colosseum’a bak›ld›¤›nda tamdaire fleklinde olmas› gereken yap›n›n yar›m ay fleklindeolmas› ilgimizi çekiyor. Rehberimiz, Osmanl›lar›n o za-manki halk›n vaktini e¤lencelerden çok yapmas› gereken

Page 22: Santigrat Dergisi Sayı:3

22

mata da ülkenin en çok turist a¤›rlayan flehirlerinden biri.Da¤l›k arazi üzerinde kurulmufl bu kentte yo¤unluklu ola-rak Berberiler yafl›yor. Berberiler, Matmata’da turistlerinöncelikli ilgisini çeken yer alt› ma¤ara evlerinde yafl›yorlar.Tur flirketinin organize etmesiyle bir Berberi ailenin yer al-t› evine konuk oluyoruz. Ailenin bize ikram etti¤i yöreyeözgü kekik çay›n› içmek ve bal-zeytinya¤› kar›fl›m›na ek-mek bat›r›p yemek unutamayaca¤›m›z bir tat kat›yor dama-¤›m›za. Y›ld›z Savafllar› filminin çekildi¤i baflka bir ma¤araevini de gezdikten sonra ö¤le yeme¤imizi yiyerek, hava ka-rarmadan Tamezret üzerinden Douz istikametine do¤ruyolumuza devam ediyoruz. Douz’da ilk dura¤›m›z devele-re binerek çölde gezmemizi sa¤layacak bir kervan›n önün-de durmak. Uçsuz bucaks›zm›fl gibi duran çöle hareket et-meden önce bizi çöldeki kum f›rt›nas›ndan koruyacak k›-yafetlerinizi giyerek ve devemizi seçiyoruz. Yolculu¤umuz1 saat sürecek. Hep duydu¤umuz çöl sessizli¤inin gerçekanlamda yaflama imkan›n› bulmak inan›lmaz bir keyif. Er-tesi gün çölde gün do¤uflunu izlemek üzere kat kat giyine-rek saat 04.00’de yola ç›k›yoruz. Ellerimiz so¤uktan buzkesse de foto¤raf makinalar› ve kameralarla, hayat›m›z›n enunutulmaz karelerini çekmek için bekliyoruz. Uçsuz bu-caks›z kum gölü ve kum tepeleri aras›ndan güneflin do¤u-flunu yakalama umuduyla so¤u¤u unutuyoruz. Ama bekle-di¤imiz gibi geliflmiyor bundan sonras› ve puslu havan›nkurban› oluyor foto¤raflar›m›z. Chott El Jerid tuz gölününüzerinde 4x4 ile devam eden yolcukta yol kenar›nda yaka-lad›¤›m›z deve sürüsüyle sabahki foto¤raf karelerini telafi

Page 23: Santigrat Dergisi Sayı:3

23

edecek kareler yakalama imkan›m›z oluyor. Chebika veTamerza flehirlerini ziyaret ettikten sonra, da¤lar›n aras›n-da yürüme, vaha görme ve küçük flelalelerde serinlemeimkan› buluyoruz. Yorgunlu¤umuzu yörenin meflhur ke-kik çaylar›n› Cezayir s›n›r›n›n kenar›ndaki bir kahvehane-de yudumlayarak gideriyoruz. ‹nsan›n hayat›nda her za-man karfl›laflamayaca¤› bu do¤a harikalar›n› görme ve ya-flama flans›na flükrederek Metlaoui’den geçiyor ve Gaf-sa’ya var›yoruz. Ard›ndan da Kairoun üzerinden otelimi-zin bulundu¤u Sousse’ya…

Page 24: Santigrat Dergisi Sayı:3

24

AKDEN‹Z’E KARfiI ÇAYÇölde yaflanan 2 farkl› günün ard›ndan, baflkent Tunusve tarihi Carthage flehirlerini görmek üzere hareket edi-yoruz. Baflkentte, Habib Burgiba Bulvar› ve dünyan›n enbüyük mozaik müzesi olan Bardo’yu gezdikten yerel birrestoranda Tunus mutfa¤›n›n her yerde karfl›laflabilece¤i-niz meflhur etli ve sebze ile kar›flt›r›lan keflkek yeme¤initad›yoruz. Bu ziyafetin ard›ndan Tunus’un en lüks kentisay›labilecek Sidi Bou Said’e yöneliyoruz. Kent, ülkeninen güzel sayfiye flehirlerinden birisi. Beyaz ve mavi ev-lerin birbirinden güzel örneklerini burada daha fazlagörmek mümkün. Konsolosluklar›n bulundu¤u flehir, ül-kenin ileri gelenlerinin yazl›k evlerinin a¤›rl›kta bulun-du¤u nezih ve entelektüel bir havaya sahip. Eski flehriniçindeki çarfl›y› dolafl›yoruz. Esnaf, y›llard›r kullan›lan vebizdeki ‘Kapal› Çarfl›’ havas›ndaki surlarla çevrili mekân-

da ticaretine devam ediyor. Osmanl›’n›n yüzy›llarcakald›¤› ülkede Türkçe bilen yok; ama Frans›zlar›n 75 y›lkald›¤› ülkede hemen her Tunuslu Frans›zca konuflu-yor. Hatta o kadar ki, eski flehrin içinde çarfl›ya var›lancaddenin ad› ve çevre düzenlemesi Frans›zlar›n meflhurcaddesi Champs Elysees ile ayn›, meflhur tak Arc deTriomphe’nin benzeri olan çarfl›n›n girifl kap›s› eskiflehrin ortas›nda bulunuyor. Entelektüel halk›n a¤›rl›klayaflad›¤› Sidi Bou Said, el sanatlar›n›n sergilendi¤i, özel-likle ülkenin meflhur olan seramik cenneti Nabeul’dangelen seramiklerin sergilendi¤i sokak aralar›nda gez-mek, hediyelik eflyalar almak çokta keyifliydi. Akde-niz’in enfes manzaras›n› izleyebilece¤iniz tepede, Tu-nus’un en eski kahvehanelerinin birinde yasemin koku-lar› içinde kahvenizi yudumlamadan sak›n bu flehirdenayr›lmay›n.

Page 25: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 26: Santigrat Dergisi Sayı:3

K‹PTAfi’IN PREST‹J PROJELER‹NDEN B‹R‹ OLAN VEfi‹L VAD‹ KONAKLARI, 21. YÜZYILIN RÜYA KENT‹OLARAK LANSE ED‹L‹YOR. PROJEDE AIRFEL’‹N TÜRK‹YE D‹STR‹BÜTÖRLÜ⁄ÜNÜ YAPTI⁄I DÜNYADEV‹ M‹TSUB‹SH‹ HEAVY INDUSTRIES (MHI) MARKA VRF KL‹MA S‹STEMLER‹ TERC‹H ED‹LD‹.

26 PROJE

‹stanbul’un nefes noktas›:YEfi‹L VAD‹ KONAKLARI

kasyalar yeflerdi, manolyalar açt›, sedirler uzad›... Ye-flil vadi konaklar› bir nefes alma, kendini güvendehissetme, dahas› hayat›n tad›na varma vaadi… Ergu-

vanlar› geçip akasyalar›n yan›ndan sa¤a dönün; Yeflil Vadi'yehofl geldiniz! Yeflil Vadi Konaklar›, çevre yollar›n›n kesiflti¤i bir noktada,modern al›flverifl merkezleri ve konut projeleriyle h›zla geliflipde¤er kazanan bir bölgede yükseliyor. S›rt›n› ormana yaslam›flkonumuyla, sakinlerine ayr›cal›kl› bir ortam sunan Yeflil VadiKonaklar›, Kiptafl’›n prestij projelerden biri. 173 bin 140 met-rekare alan üzerine kurulu olan Yeflil Vadi Konaklar› 140 binmetrekare konut, 2 bin 500 metrekare ticaret alan›ndan oluflu-yor. 150 bin metrekarelik yeflil alan ve bat› taraftaki orman ile‹stanbul’un hatta Türkiye’nin en yeflil kentsel yaflam alan› ola-

rak fark yarat›yor. Yerleflke kuzeybat›dan ormanla, güneydo-¤u yönünden E-6 karayolu kavfla¤› ile çevrelenmifl, tek kon-trollü girifl yolu ile ulafl›lan, kapal› bir site konumunda. Yeflil Vadi, 21. yüzy›l›n rüya kenti, okul, krefl, al›flverifl merke-zi, cami, spor alanlar›, yüzme havuzu, göletler, yürüyüfl par-kurlar›, kapal› otopark alanlar›, kafeterya, restoran, sosyal te-sisler ile Bo¤aziçi Köprüsü'ne 7, Fatih Sultan Mehmet Köprü-sü'ne 5 dakikal›k bir mesafede konumlanm›fl. Otoparklar do-¤a ile iç içe konseptine uygun olarak tamamen yeralt›na al›n-m›fl. Konut bloklar› kademeli olarak 18-16-13 katl›, 10 katl›, 6,5, 4 katl› tipler olarak düzenlenmifl. Yüksek bloklar vadininotoyol taraf›na yerlefltirilmifl, bu sayede yerleflmenin uzak me-safelerden alg›lanmas›, tan›mlanmas› sa¤lanm›fl. Proje, de¤ifliktip ve büyüklüklerde bloklardan olufluyor. 3 bloktan oluflan

H A Z I R L A Y A N : Z A F E R S A R I - M ü h e n d i s l i k S i s t e m l e r i U z m a n ›

A

Page 27: Santigrat Dergisi Sayı:3

27

Ladin Evleri, 2 bloktan oluflan Manolya Evleri, 6 bloktan olu-flan Sedir Evleri, 9 bloktan oluflan Akasya Evleri ve 27 blok-tan oluflan Erguvan Evleri’nde yerleflkenin farkl›l›¤›n› vurgula-yacak ve ay›rt ettirecek modern bina formlar› kullan›lm›fl.‹stanbul’da yüksek standard› temsil eden projede; zemin etü-dünden bafllayarak inflaat›n her aflamas›nda yap›lan testler,uluslararas› standartlarda malzeme kullan›m› ve Airfel’in Tür-kiye distribütörlü¤ünü yapmakta oldu¤u klima sistemlerindebir dünya devi olan ve her zaman yüksek kaliteyi sunan Mit-subishi Heavy Industries (MHI) marka vrf klima sistemlerinintercih edilmesiyle benzerlerinden farkl›laflm›fl. Projenin anayüklenicisi Kiptafl - Kalyon ‹nflaat A.fi.-Tafl Yap› A.fi.-ENK ‹n-flaat A.fi. Yeflil Vadi Ortak Konsorsiyumu ile var›lan anlaflmasonras›nda tüm klima montaj ve mekanik iflleri Airfel taraf›n-dan üstlenilmifl. Bu kapsamda klima alt yap›s› Airfel taraf›ndanprojlendirilerek salon, mutfak ve yatak odalar› gibi sessizli¤inön plana ç›kt›¤› hacimlerde kanall› tip klima iç üniteleri kulla-n›ld›. Bloklarda her bir daire için 5 ve 8 HP kapsitelerinde ay-r› d›fl ünite gruplar› kullan›larak birbirinden ba¤›ms›z sistemleroluflturuldu. Proje kapsam›nda 1135 adet iç ünite ve 378 adetd›fl ünite teslimi gerçeklefltirilmifl ve tüm montajlar 2007 y›l›n-da tamamlanarak baflar› ile teslim edildi. Yeflil Vadi Proje Koordinatörü Nejat Akal›n, “Yeflil Vadi Proje-si’nde kullan›lacak olan iklimlendirme sisteminden minumumseviyede enerji sarfetmesi, düflük ses seviyelerine sahip olma-s›, çevreye sayg›l› ve güvenilir bir teknoloji ile donat›lm›fl ol-mas› gibi özelliklerin beklendi¤ini” belirterek tüm bu özellik-leri ile Airfel MHI KX VRF sistemlerinin ön plana ç›kt›¤›n› vegerek servis gerekse de sektördeki tecrübesi nedeniyle tercihedildi¤ini vurguluyor. Nejat Akal›n klima seçiminde ne kadarisabetli bir tercih yap›ld›¤›n›n proje bitiminde daha net bir fle-kilde ortay ç›kt›¤›n› belirterek memnuniyetlerini flöyle ifadeediyor: “Projede çok say›da klima kullan›m› ve montajlar›n›nk›sa sürede tamamlanmas› söz konusuydu. Bu denli büyük birprojede ifllerin zaman›nda teslimi ve di¤er ekiplerle uyum çokönemlidir. Airfel çok say›da klimay› tam zaman›nda teslimederek ve montajlar› sorunsuz bir flekilde tamamlayarak nekadar deneyimli ve güçlü bir firma oldu¤unu kan›tlam›flt›r”.

Page 28: Santigrat Dergisi Sayı:3

28 K‹fi‹SEL GEL‹fi‹M

at›flç›lar›n en büyük hayali girifltikleri her sat›fl ope-rasyonunu baflar›yla tamamlamakt›r. Peki bu müm-kün müdür ?

Genel kan› her sat›flç›n›n bir endeks dahilinde baflar›l› ol-du¤udur. Yani siz 100 sat›fltan onunda baflar›l› olabiliyor-san›z, sizin endeksiniz 10’dur, 20 sat›fl yapabilmeniz için200 ziyaret yapman›z gereklidir. Peki bu endeks nas›l ar-t›r›labilir? Siz hedefinize k›sa sürede ulafl›p, kalan zaman›özel hayat›n›za ay›rabilmeyi istermisiniz?

Olay asl›nda çok basittir. Siz sat›nalma yapmak isteyen ki-fliye onun istedi¤i flekilde sat›fl› devam ettirebilirseniz sat›fltamamlanm›flt›r. Peki nas›l?Karfl›m›za ç›kan insanlar farkl› farkl› kiflilik tiplerinden ola-cakt›r. Kendimize yak›n olan tiplere sat›fl yapma olas›l›¤›-m›z her zaman çok yüksektir, ama z›t kifliliklerde zorlan›-r›z. E¤er arkadafll›k kurmak istedi¤iniz kiflinin hobilerinibilirseniz onunla do¤ru iletiflim kurmakta zorlanmazs›n›z.‹letiflim kazalar›n›n ço¤u herkesi kendi penceremizden

Kiflilik tipine göre sat›fl : ENNEAGRAM III

Y A Z I : H A S A N Ö N D E R

S

Page 29: Santigrat Dergisi Sayı:3

Fiziksel Merkezlilere Baflar›l› Sat›fl Yapmak için;• Ani jestler ve duygusal yaklafl›mlardan kaç›n›n.• Ucuzluk, kalite ve dayan›kl›l›k temalar›n› iflleyin.• Sorunlar›n› h›zl› çözün.• ‹letiflim esnas›nda onlardan daha bask›n olup yönlendir-meye çal›flmay›nDuygusal Merkezlilere Baflar›l› Sat›fl Yapmak için;• Ürününüzün imaj›, dizayn› görselli¤i güzel olmal›d›r..• Yak›n ve samimi bir iliflki kurmal›s›n›z.• Markan›z›n tan›n›rl›¤› ve bilinirli¤i yüksek olmal›.• Siz ürünü müflterinize tan›t›rken müflterinizin de kendi-sini tan›tmas›na izin verin.Zihinsel Merkezlilere Baflar›l› Sat›fl Yapmak ‹çin;• Ürünün teknik detaylar›na hakim olun• Gelecekteki kullan›m alanlar›n› vurgulay›n.• Ürünün güvenilirli¤ini vurgulay›n.• Mesafeli ama içten bir tutumla müflterinizi takip edin.Tip detaylar›na girecek olursak;

Tip 1’lere sat›fl yapmak için;• Mal›n›z›n kalitesini vurgulay›n.• Üreten firman›n sa¤laml›¤›ndan,kaliteye verdi¤i önemden bahsedin.• Sormad›¤› sorulara cevap verme-yin ve detayl› sorular›na karfl› haz›r-l›kl› olun.• Fikirlerini hafife al›c› elefltirici ima-larda kesinlikle bulunmay›n.• Çok samimi olmaya çal›flmay›n.Sanki protokoldeki birisine davran›yormuflsunuz gibi dav-ran›n.• Yap› olarak ürününüze ya da markan›za karfl› önyarg›l›olabilir. Gerçi firman›za gelmifl ise önyarg›s› varsa da k›r›l-maya haz›r demektir. Dolayl› sorularla önyarg›lar›n› ö¤ren-meye çal›fl›n ve o sormadan cevap verin.• 1’ler ürünü al›yorlarsa uzun süre kullanmay› hedefliyor-lard›r. Dolay›s› ile ürünün dayan›kl›l›¤›n› vurgulaman›z ge-rekmektedir.• Duygusal yaklafl›mdan daha çok rasyonel bir yöntemitercih edin.• Ürünü satman›z yetmez sat›fl sonras› hizmetleriniz demükemmel olmal›d›r.

Tip 2’lere sat›fl yapmak için;• Her fleyden önce içten ve s›-cak bir karfl›lama yapmal›s›n›z.• Bu yap›daki kiflilerde ürünüsat›n almak amaç de¤ildir. Butiplerin ilk önceli¤i s›cak biriletiflim kurmakt›r.• Mümkünse kap›da karfl›la-y›n ve u¤urlarken de kap›da

29

yarg›lamam›zd›r. Oysa ki herkes gibi bizim de bak›fl aç›-m›z s›n›rl›d›r. Ancak duygusal zekan›n gelifltirilmesiyle ka-zan›labilecek, genifl aç›dan empati kurma ve kendimizi ka-bullenme üzerinde emek verilmesi gereken bir konudur.‹letiflimde oldu¤umuz insanlar› tan›mak bizleri mutlu k›la-cak ve iletiflim sorunlar›m›z› asgariye indirecektir. Enneagram, duygusal zekay› artt›r›c› çok kuvvetli bir bilgi-dir. Enneagram bilgisine sahip olursan›z, farkl› tiplerin mo-tivasyon flekillerini, stres veya güven alt›nda sergiledikleridavran›fllar› önceden tahmin edebilirsiniz. Enneagram ileilgili detay bilgiyi ilk iki say›m›zda anlatm›flt›k. fiimdi k›sa-ca tipleri hat›rlatt›ktan sonra, bu tiplerin sat›nalma davra-n›fllar›n› irdelemeye çal›flaca¤›m.Genel olarak insanlar duygusal, zihinsel ve fiziksel olmaküzere üç potansiyele sahiptir ve bunlarda biri her insandabask›n ve yönlendiricidir. Kalp-Ak›l-Beden veya Hissetme-Düflünme- Yapma üçlemeleri de ayn› tan›mlama içerisin-dedir.Her merkezdeki tiplerin genel motivasyonu ayn› olmas›n›karfl›n davran›fl farkl›l›¤›na göre üç tipe ayr›l›rlar ve topla-m›nda enneagram›n 9 tipine ulafl›r›z. Duygusal Merkezli Tipler:Tip 2: Yard›msever: Cömerttir, insanlar› memnun etmeyeçal›fl›r.Tip 3: Baflar› Odakl›: Azimlidir, kolay adapte olur, öz gü-venlidir.Tip 4: Ferdiyetçi: ‹çe dönüktür, romantiktir, kendisinin far-k›ndad›r.Zihinsel Merkezli Tipler:Tip 5: Araflt›rmac›: Entelektüeldir, merakl›d›r, ba¤›ms›zd›r.Tip 6: Sad›k : Adanm›flt›r, güvenlik ve güvenilirli¤i öne al›r,sorumludur.Tip 7: fievkli-nefleli tip: Yenilikçidir, üretkendir, d›fla dö-nüktür.Fiziksel Merkezli Tipler:Tip 8: Meydan okuyucu: Güçlüdür, sonuç odakl›d›r, karar-l›d›r.Tip 9: Bar›flç›: Kolay geçinilir, uyumludur, iyimserdir.Tip 1: Reformcu: Mükemmeliyetçi, idealist, istikrarl›d›r.Enneagram bilgisini içselefltirdikten sonra tiplerin hiçbiri-nin bir di¤erine göre art›s› olmad›¤›n› anlayacak, asl›ndahepimizin hayata 1/9 aç›dan bakt›¤›m›z› ve zorlu bir geli-flim sürecinden sonra mükemmel bir anlay›fla sahip olabi-lece¤imizi göreceksiniz. Enneagram›n kiflisel geliflim taraf›n› bir tarafa b›rak›p, anakonumuz olan sat›fl-pazarlama üzerindeki etkilerine geçe-bilieriz. Baz› insanlar gösteriflli arabalar› severken, di¤erbir k›sm› güvenli arabalar› tercih edebiliyor. Yine baz› in-sanlar sat›flta s›k› pazarl›k yaparken, kimileri pazarl›k yap-maktan s›k›l›yor. ‹nsanlar› tan›yabilirsek e¤er iki taraf›ndamutlu olabilece¤i sat›fllar yapabiliriz.

Page 30: Santigrat Dergisi Sayı:3

30

u¤urlay›n.• Ülkemizde en çok bulunan ve çevresini de en çok etki-leyebilen bir kiflilik yap›s› oldu¤unu unutmay›n. Bir 2’yesat›fl yapmak en az on kifliyi daha ürününüzü almaya da-vetiye göndermek demektir.• Sadece ürünü tan›tmay›n, zevkinin ne kadar güzel oldu-¤undan, ya da giyiminin fl›kl›¤›ndan bahsederek onunla il-gilendi¤inizi hissettirin. Ama bunu yaparken abartmay›nve rol yapmay›n. Çünkü hisleri çok kuvvetlidir.• Al›flverifl yapmay› çok seven tiplerdir. Bu sebeple e¤ermemnun ettiyseniz daha sonraki al›flverifllerinde de ilk du-ra¤› siz olabilirsiniz.

Tip 3’lere sat›fl yapmak için;• Zor bir al›c› gibi görünen 3’lerasl›nda çok kolay karar verenbir yap›ya sahiptir ve etki alt›ndakalabilirler.• Bu yap›daki kiflilerde dayan›k-l›l›k, kalite gibi özelliklerden da-ha önce marka ve bilinirlilik ge-lir. Bu sebeple ürününüzün pa-

zarlamas›n›n iyi yap›l›yor olmas› 3 leri ürününüzle bulufl-turacak ilk ad›m olacakt›r.• S›cak ama mesafeli iletiflimden hofllan›rlar. B›rak›n ileti-flimi onlar kontrol etsinler, kendilerinden ve zevklerindenbahsetsinler. Siz sorulan sorulara cevap verin ve söz arala-r›nda ürünün bilinirlili¤i, kimler taraf›ndan kullan›ld›¤› gi-bi imaja yönelik içeri¤i mutlaka verin.• Özellikle ilk ç›kan, daha önce kimsede olmayan yeniürünlere karfl› ilgi duyacaklard›r. Sunumunuzda önceliklebunlara yer verin.• Sunum yaparken kendinizden emin, flevkli olmal› fakatmüflteriniz olan 3’ten daha bask›n olmamal›s›n›z.• Pozitif olup ürünlerle ilgili güzel bilgileri verin. Negatif,elefltirel cümleler onu mekandan kaç›rabilir.• Bu ürün alan›ndaki en iyi ürün olup flu kifliler taraf›ndanda kullan›lmaktad›r fleklinde cümleler kurun.

Tip 4’lere sat›fl yapmak için;• Bu tipolojinin al›flverifl tarz› içgü-düseldir. O anda be¤endi¤i bir ürü-nü an›nda edinmek isteyecektir. • Pazarl›k yapmak, sab›rla fiyat›n›ndüflmesini beklemek gibi özelliklerdi¤er tiplere göre düflüktür.• 4’lerin ürününüzü tercih etmeleriiçin ürününüzün hem tasar›m› gü-zel olmal›d›r hem de çok s›k bulu-nan ve herkes taraf›ndan kullan›lan bir ürün olmamal›d›r.• Öncelik dizayn, görünüm ve ürünün bulundu¤u yelpa-zede biricik oldu¤unu vurgulamak olmal›d›r.

• Çok üzerine gitmeyin. Yap› olarak ürkek ve de¤iflken-dirler. Bir anda fikir de¤ifltirip sat›n almaktan da vazgeçe-bilirler ya da hiç ihtiyac› yok iken sat›n almaya karar vere-bilirler.• Ürünün popülaritesinden bahsetmeyin. Elit, aristokratikve özgün olmas› ürünün çekicili¤ini art›racakt›r.• ‹lk karfl›laflmada sadece uzaktan izleyin. ‹letiflimde gözkonta¤›n›z› kaç›rmay›n. Ani s›cak tav›rlardan kaç›n›n. Ya-vafl yavafl iletiflimi ›s›t›n. • Göstere göstere övücü davran›fllarda bulunmay›n. San-ki bir prens ya da prenses gibi davran›lmas›n› beklemek-tedirler.

Tip 5’lere sat›fl yapmak için;• ‹nternet icat olduktan sonra 5’lerihala ma¤azan›zda görebiliyorsan›zflansl›s›n›z demektir.• S›cak, yak›n iletiflimi sevmezler.B›rak›n ürünü önce bir doya doyaincelesinler.• Genellikle alacaklar› ürün hakk›n-da önceden bilgi sahibidirler. Bu se-beple bu tipteki kiflilere sat›fl yapa-cak kiflinin ürünün teknik detaylar›hakk›nda donan›ml› olmas› gerekir.• Tutumlu olduklar›ndan kolay harcama yapmazlar. Ürü-nünüz fiyat olarak ucuz de¤ilse mutlaka özellik olarakfarkl› olmas› gerekmektedir.• Ancak 5’ler kullanmayacaklar› özelliklere de ücret öde-meyi sevmezler. Bu sebeple en optimum ürünler üzerineodaklaman›z gerekmektedir.• Mümkün oldu¤unda onunla rasyonel ve analitik bir ze-minde konuflun. K›sa, net ve subjektif de¤erlendirmeler-den uzak bir tan›t›m süreci yapmal›s›n›z. • En önem verdikleri sizin konunuzu ne kadar biliyor ol-du¤unuzdur.• Gereksiz övme ve reklam cümleleri bu kiflileri rahats›zedecektir. Unutmay›n karfl›n›zda ne istedi¤ini çok iyi bilenhaz›rl›kl› bir müflteri var.

Tip 6’lara sat›fl yapmak için;• Yap› olarak biraz ürkek ve kayg›l› olduklar›ndan öncesize ve ortama ›s›nmalar› gerekmektedir.• Muhtemelen ürün ile ilgili çok sorular› vard›r ve sorulardaha çok riskler, bozulmalar ve ürünün görebilece¤i zarar-lar üzerinedir.• Bu sebeple öncelikle ürünün güvenilirli¤i, arkas›ndakigüçlü firma yap›s› ve garanti koflullar› hakk›nda bilgilen-dirmeniz gerekmektedir.• Bu tip müflterilerinize karfl› ilgili olun. Sordu¤u sorularadetayl› cevaplar verin. Onun üretece¤i ürünle ilgili komp-lolara karfl› siz de sektördeki problemlerden bahsedin. Ve

Page 31: Santigrat Dergisi Sayı:3

31

le al›m, paketleme ve gönderim k›s›mlar›nda h›zl› olman›zgerekmektedir. • S›ra oldu¤unda yada yeterince h›zl› ilgilenilmedi¤indevazgeçip ç›kabilirler.• S›k› pazarl›k yaparlar. Ürününüzü nerede ise yüzde 50daha ucuza almaya çal›flacaklard›r.• Size flunu ya da flunu öneririm gi-bi seçenekli ve mu¤lak ifadeler yeri-ne siz flunu al›n gibi do¤rudan ifade-lerle yaklafl›n. ‹tiraz etse de önerini-zin arkas›nda durun. Sa¤lam bir fle-kilde sözünün arkas›nda duranlarasayg› duyarlar.• Laf›n›z› kesinlikle uzatmay›n.Uzatsan›z da gereksiz gördükleri k›s›mlar› dinlemeyecek-lerdir.• Emredici ve bask›n tarzlar› olabilir. Bu onlar›n do¤al üs-luplar›d›r e¤er siz duygusal merkezli iseniz al›nabilirsiniz.Ama niyetleri kötü de¤ildir müsterih olun.

Tip 9’lara sat›fl yapmak için;• Karfl›n›zda karar vermifl gibi de olsa hala fikir de¤ifltire-bilecek bir kifli var bunu unutmay›n.• En kararl› olduklar› anda bile asl›nda ne gerek var alma-sam da olur fleklinde iç sesleri ile • Mücadele eden bir kifliye sat›fl yapman›n zorlu¤una ha-z›rl›kl› olun.• Sat›fl yaparken tek bir noktaya konsantre olmas›n› sa¤-lamal›s›n›z. Ayn› anda hem art› hem de eksileri düflünebil-diklerinden siz yönlendirmezseniz bir süre sonra karars›z-l›¤› artabilir.• ‹lk giriflte b›rak›n tek bafl›na ürünü incelesin. Uzaktangözlemleyin. O size soru sormaya bafllad›ktan sonra yak›niletiflime yavafl yavafl geçifl yapabilirsiniz.• E¤er onun istedi¤i tarzda ilgilenmeyi baflarabilirseniz veonun için orada emek harcad›¤›n›z hissettirebilirseniz ay›polmas›n diye sizden bir ürün alacakt›r.

• Genelde ürünle ilgili haz›rl›kl› ge-leceklerdir. Bu sebeple teknik de-taylar hakk›nda bilgili olmal›s›n›z.• Sürekli bir ürünle di¤erini birçokkriter aç›s›ndan karfl›laflt›racakt›r.Burada bir ürüne yönlendirmelisi-niz. Mesela bir ürünün daha iyi ol-du¤unu di¤er üründeki art› gibi gö-

rünen özelli¤in asl›nda çok ifle yaramayabilece¤ini vurgu-layarak seçeneklerini daralt›n.• Çok yo¤un jestler, abart› tan›t›mlar yapmay›n. Her alan-da dengeyi sevdiklerinden afl›r›l›klardan iflkillenip almak-tan vazgeçebilirler.• Üzerinde bask› oluflturmay›n. Güvenini kazan›n ve yön-lendirmekten kaç›n›n.Bol kazançl› günlerin sizlerin olmas› dile¤iyle, hoflçakal›n.

firman›z›n bu problemlerin ya-flanmamas› için ald›¤› önlemleridaha o sormadan anlat›n.• 6’lara sat›fl yapacak kiflinin sa-kin bir yap›da, telafls›z ve sadeolmas› gerekmektedir. Zaten ye-terince sorusu olan bir kiflininzihninin daha karmafl›k hale ge-tirmeyin.

• Bir ürünü sizden almas›n› sa¤layacak en önemli etkenfirman›z›n güvenilirli¤i, sa¤laml›¤› olacakt›r.• 6’lar için söylentiler önemlidir. E¤er ürününüzle ilgili pi-yasada söylentiler dolafl›yorsa o sormadan söz aralar›ndacevaplar›n› vermeniz gerekecektir.• E¤er size güvenirler ve sat›fl sonras› hizmetlerinizden dememnun kal›rlarsa devaml› müflteriniz olacaklard›r.

Tip 7’lere sat›fl yapmak için;• E¤er bir 7 size müflteri olarakgeldi ise onu memnun etsenizdahi tekrar size gelecek sad›k birmüflteri olaca¤› manas›na gel-mez; bunu unutmay›n.• Genellikle anl›k karar verdikle-rinden bir ürünü sat›n al›p alma-mas› tamamen o anki tutumunu-za ba¤l› olacakt›r. Bu sebeple7’lerle iletifliminizde s›cak kanl›, pozitif, heyecanl› olmal›-s›n›z.• Ürünün özellikle orijinal yönlerini vurgulay›n. Bu ürüngelece¤in ürünü imaj›n› uyand›r›n. S›radan bir ürün imaj›kesinlikle vermeyin.• Dikkatleri da¤›n›k oldu¤undan konsantre olamayabilir-ler. Süreç içerisinde bir ya da iki ürüne konsantre olmas›-n› sa¤lay›n.•Gerekmedikçe detaylar› vurgulamay›n. 7’ler 5’ler gibide¤ildir. Hiç kullanmayacaklar› özelliklere de para vere-bilirler.• Bir ürünü ilk kullanan olmak 7’ler için önemlidir. • Konu ile alakal› olmayan mevzulara girip uzun uzun ko-nuflabilirler. Bu durumda onu dinleyin konuflmas›n› kes-meyin. • Elefltirel, negatiflik içeren cümleler kurmaktan kaç›n›n.Kendilerini rahat hissedemedikleri zaman hem kaçmak is-teyeceklerdir.

Tip 8’lere sat›fl yapmak için;• Do¤rudan ve direkt bir iletiflim tarz› kullan›n.• Genellikle ürünü almadan önce karar vermifllerdir ya dama¤azaya girdikleri anda karar verebiliriler.• Dayan›kl›l›k, sa¤laml› ve ucuzluk 8’ler için önemli kriter-lerdir.• Ma¤azan›zda çok vakit geçirmek istemezler. Bu sebep-

Page 32: Santigrat Dergisi Sayı:3

32

Y A Z I : E S ‹ N B O Z Y E L

ünyada son 20 y›ld›r bir paintball ç›lg›nl›¤› alm›flbafl›n› gidiyor. Özellikle kentin ortas›nda s›k›fl›pkalm›fl metropol insanlar›, ruhlar›n›n macerac› ve

kavgac› taraf›n› bu flekilde tatmin ediyorlar. Ve insan›nkaç›n›lmaz adrenalin duygusu iflin tuzu biberi oluyor.Türkiye’de ise bu oyunun en fazla 10 y›ll›k bir geçmifli var.Oyunun amac› son derece basit: görevi yerine getirmek!Paintball jargonunda buna ‘senaryoyu uygulamak’ deniyor.Karfl› taraf›n kalesindeki bayra¤› ele geçirmek, bir kaça¤›yakalamak, tak›m liderini güvenli bir biçimde hedefeulaflt›rmak, bir rehineyi kurtarmak, karfl› taraf› tümüyle ele-mek gibi birçok senaryo olabilir. Hayalgücüne ba¤l› olarakyepyeni bir senaryoyu uygulamak da mümkündür.Nihayetinde Paintball, bir tak›m ve strateji oyunudur. T›pk›satrançta oldu¤u gibi oyuncular›n ya da ekibin bir stratejigelifltirip, bunu eldeki teknolojiyle en iyi flekilde harmanla-mas› ve sonuca ulaflmas› hedeflenir. ‹nsan zekas›, teknolo-ji ve strateji gibi kavramlar›n yan yana gelmesi bu oyunun

cazibesine kap›lmak için yeterli nedenler aras›nda say›l›yor.‹lk ç›kt›¤› y›llarda oyuncular›n vahfli do¤ada hayatta kalmabecerilerini s›nayan sert bir oyun olan paintball’un temelmalzemesi de pusula ve haritalard›. Oyunun kurallar› dason derece basitti: herkes kendi bafl›n›n çaresine bakar veyaln›z bir tak›m hayatta kal›r…

KURALLARIN HEPS‹ GÜVENL‹K ‹Ç‹NOyunun temel baz› kurallar› var. ‹lk kural boyanan yani‘vurulan’ oyuncu elenmifl olur ve oyundan ç›kar. Oyununak›fl› s›ras›nda hakemler sürekli oyuncular› izler ve kural-lara uyup uymad›klar›n› tesbit ederler. Ayr›ca uzlaflmazl›khallerinde son sözü söylerler. Herkesin oynayabilece¤i buoyunun tek flart› 18 yafl üstü olmak. Fiziksel özellikleringeri planda kald›¤› bu tak›m oyununda so¤ukkanl› vean›nda karar verme yetene¤i olanlar›n kazanmas›kaç›n›lmazd›r. Ayr›ca sakatlanma ihtimali en düflük spordurdenebilir. Çünkü paintball’da fiziksel temas yoktur. Oyun,

Tak›m ve strateji oyunu:PAINTBALL

SON YILLARDA ÜLKEM‹ZDE DE HAYL‹ ‹LG‹ GÖREN PAINTBALL, ABD’L‹ ORMANCILARIN A⁄AÇLARI‹fiARETLEMEK ‹Ç‹N KULLANDIKLARI TABANCALARI E⁄LENCE OLSUN D‹YE B‹RB‹RLER‹NE DO⁄-RULTMASIYLA HAYAT BULMUfi. ‹NSANIN ‹Ç‹NDEK‹ MACERA DUYGUSUNU ZARARSIZ B‹R B‹Ç‹MDEG‹DEREN PAINTBALL, STRATEJ‹Y‹ ZEKA ‹LE HARMANLAYAN B‹R TAKIM OYUNU OLARAK KABULED‹L‹YOR.

HOB‹

D

Page 33: Santigrat Dergisi Sayı:3

33

bu kadar yay›l›nca kullan›lan ürünlerde de çeflitlilik olmufl.Boya saçan el bombalar›, may›nlar, duman boyalar›, boyaf›rlatan bubi tuzaklar› s›radan malzemeler aras›na girmifl. ‹çiboya dolu misket biçiminde kapsüller atan haval› silahlarilk bak›flta ürkütücü gelebilir. Fakat bu kapsüller suyla biletemizlenebilen, tuz ve niflasta kar›fl›m› renkli g›da boyalar›içerir. Hiçbir kimyasal yan etkisi yoktur ve tamamen çevredostudur. Ancak namludan saniyede 100 metre h›zla ç›kanboya kapsülleri isabet halinde hafif k›zar›kl›klara ya damorarmalara neden olabiliyor. Elbette düflme, vurulma,›slanma gibi durumlarda y›pranmas›ndan rahats›z olun-mayacak bir giysi, mümkünse bir tulum giymek gerekir.Tüm oyuncular koruyucu bir kask takmak zorunda. Oyunalan›ndayken bu koruyucu kask›n ç›kar›lmas› kesinlikleyasakt›r. Maskesiz kiflilere de asla at›fl yap›lmaz. Oyunöncesinde veya s›ras›nda alkol al›m› da yasaklar aras›nda.Güvenli¤i sa¤layan önemli bir kural da 5 metre veyak›n›ndan at›fl›n yasak olmas›d›r. Kullan›lan silahlar iseuluslararas› standartlara sahip ve bu oyun için özel olaraküretilir. D›flar›dan çok sert gibi duran bu oyunun aktörleriasl›nda son derece güvenli bir ortamda senaryolar›n›gerçeklefltirirler. Hakemin komutuyla bafllayan oyun,tak›m›n bütün oyuncular› vurulmufl ya da oyun d›fl›kalm›flsa biter. Oyunun senaryosunu baflar›yla tamamlayantak›m oyunu kazan›r ve oyun biter. E¤er belirlenen süreiçerisinde bir tak›m›n oyuncular› tamamen elenmemifl yada senaryo bitmemiflse oyun hakemin saatiyle biter. 15dakikal›k 3 set halinde oynanan paintball’de vurulan oyun-cu 1 puan, vurulan kaptan 5 puan, vurulma say›s› oynanansette en az olan tak›m 5 puan, teknik ceza 3 puan, bayrakalma 10 puan, bayrak asma 20 puan üzerinden hesaplan›r.Ama tak›mlar isterlerse kendi aralar›nda yeni bir puantajoluflturabilirler.

Page 34: Santigrat Dergisi Sayı:3

KURULDU⁄U GÜNDEN BU YANA B‹RÇOK FAAL‹YETTE BULUNAN AIRFEL AKADEM‹ BU KEZAÇTI⁄I KARMA SANAT SERG‹S‹ ‹LE GÜNDEMDEYD‹. KURUMDA ÇEfi‹TL‹ POZ‹SYONLARDAGÖREVL‹ 15 K‹fi‹, RES‹MDEN KAR‹KATÜRE, FOTO⁄RAFTAN EBRUYA TAM 7 FARKLI ALAN-DA ÜRETT‹KLER‹ ESERLER‹N‹ 5 GÜN BOYUNCA AKADEM‹’N‹N KONFERANS SALONUNDA‹ZLEY‹C‹LER‹N BE⁄EN‹S‹NE SUNDU…

34 AKADEM‹

irfel çal›flanlar› olarak, geçti¤imiz günlerde benzerinadir görülen bir çal›flmaya imza atm›fl olmak, bizihem mutlu etti, hem de içimizdeki potansiyeli an-

lamak aç›s›ndan önemli bir ipucu sa¤lad›. Birçok arkadafl›-m›z›n gayretiyle 25 fiubat Pazartesi akflam› bir kokteylleaç›lan sergimize; foto¤raf, ebru, moda tasar›m›, karakalem,patchwork, karikatür, maket ev ve gemi yap›m› olmak üze-re yedi farkl› dalda, on befl kifli kat›ld›. Aç›l›fl kokteyli vesergiye Sanko Makine ile Airfel çal›flanlar› da davet edildi.Tamam›yla Airfel çal›flanlar›n›n yapm›fl oldu¤u eserler, 29

fiubat Cuma gününe kadar sergilendi. Eserlerin tümü sat›-fla ç›kt› ve sergiyi gezenler taraf›ndan büyük ilgiyle karfl›-land›; birçok eser al›c› buldu. Sat›lan ürünlerden elde edi-len gelirin bir k›sm› ise Airfel Akademi’ye ba¤›flland›.Böyle bir organizasyonu bafllatmaktaki ilk amac›m›z, içi-mizdeki, belki de üzeri uzun zaman önce örtülmüfl yete-nekleri ortaya ç›karmak ve bu alanda süreklili¤i sa¤layarak,flirket içinde dinamik, her daim yeni fleyler üreten sanatsalu¤rafllara ortam oluflturmakt›. Fakat daha sonra as›l amac›-m›z›n, her fleyden önce birbirimizi yeterince tan›mak olma-

‹lk “Karma Sanat Sergisi”ni açanAIRFEL AKADEM‹’DE SANAT RÜZGARI EST‹…

Y A Z I : Z E Y N E P G Ü N A Y F O T O ⁄ R A F L A R : T O L G A E R B A Y

A

Page 35: Santigrat Dergisi Sayı:3

35

s› gerekti¤ini anlad›k. Çünkü farkl›l›k-lar›m›za dair keflfedecek çok fley vard›.Ve ancak böylelikle karfl›l›kl› anlay›fl›ve ifl birli¤ini sa¤layabilirdik. ‹flin enkomik yanlar›ndan biri ise, sergiye ha-z›rl›k çal›flmalar›m›z esnas›nda s›kçabirbirimize: “Bunu sen mi yapt›n, Ger-çekten mi?” tarz›nda sorular sormam›z-d›. fiaflk›nd›k, çünkü birbirimizin kabi-liyetleriyle ilk defa tan›fl›yorduk. Bu dabize baflka bir hayat dersi veriyordu.Haz›rl›k çal›flmalar›m›z esnas›nda, böy-le bir etkinlik için ilki bafllatm›fl olmaktan kaynaklanan he-yecan›m›z›, sergi sonras› ald›¤›m›z güzel tepkilerle yat›flt›r-d›k. Ebru dal›nda sergiye kat›lan biri olarak organizasyonfikrini ortaya koymadan önce, sadece foto¤raflardan olu-flan bir sergi aç›labilece¤ini düflünmüfltüm. Çünkü flirketiçinde en çok bu sanatla u¤raflan kifliler bulunuyordu. Fa-kat s›rf bu düflünce bile, bana durumu aksi yönde de¤er-lendirme imkan› sa¤lad›. Ve hep birlikte farkl› aray›fllar içi-ne girdik. Arad›¤›m›z› bulduk da. Bu faaliyeti “Karma SanatSergisi” olarak ortaya ç›karmay› baflard›k. Foto¤raflar, sergide en fazla ilgi toplayan, ayn› zamandaen çok sat›fl› yap›lan ürünlerdi. Akabinde ise ebru tablo-lar› sat›fl getirdi. Airfel Akademi üyeleri olarak, önümüz-

deki y›llarda daha profesyonel çal›fl-malara öncülük etmeyi, her geçengün flirket içinde ve d›fl›nda faaliyetle-rimize kat›l›m›n artmas›n› hedefliyo-ruz. Bizi bu anlamda yüreklendirenen önemli fley ise; yönetim olarak fa-aliyetlerimizin desteklenmesi ve bir-çok arkadafl›m›z›n en k›sa zamandabir sanat dal›yla ilgilenip, önümüzde-ki senelerde yap›lmas› planlanan ser-gilere kat›lmak istemesiydi.Sergiye, Genel Müdür Yard›mc›s› Zeki

Özen (foto¤raf), ‹dari ‹fller Sorumlusu Yavuz Kaya (karaka-lem), Grafik Tasar›m Uzman› Tolga Erbay (foto¤raf), Gra-fik Tasar›m Uzman› Murat Kurt (foto¤raf), Sat›fl Destek Uz-man› Hanzade Günal (pachwork), Sat›fl Uzman› Murat Ha-liç (karakalem), Sat›fl Uzman› Alpay Duman (maket ev vegemi ), Sat›fl Destek Uzman› Cabir Sezer (foto¤raf), Sat›flSonras› Hizmetler Asistan› Gülbahar Ak›nc› (moda tasar›-m›), ‹thalat Uzman› Ömer Yorgun (foto¤raf), Lojistik Ope-rasyon Sorumlusu Y›lmaz Kalender (foto¤raf), ‹nfomobilSorumlusu Salih Güney (foto¤raf), Muhasebe Uzman› Mu-hammet Zor (karikatür) Pazarlama Destek Uzman› ZeynepGünay (ebru), Türkiye Sat›fl Müdürü Murat Akçay (foto¤-raf) dallar›ndaki çal›flmalar›yla kat›ld›lar.

Page 36: Santigrat Dergisi Sayı:3

36

HANZADE GÜNAL(PACHWORK)”1998 y›l›ndan beri bu sanatla ilgileniyorum. Annemd›fl giyim bölümü mezunu oldu¤undan, bu sanat› ö¤-renmemde büyük eme¤i olmufltur. Bunun d›fl›ndakendi çabalar›mla internet üzerinden bilgi edinereksanat›m› gelifltirmeye çal›fl›yorum. Hobi olarak bualanla ilgilenmekteyim”.

YILMAZ KALENDER (FOTO⁄RAF)“‹lkokul dönemlerinden bu yanafoto¤rafa ilgi duymaktay›m. Zirarahmetli dedem profesyonel ola-rak foto¤rafla u¤rafl›rd›. K›sacas›aileden gelen bir beceri. ‹lgimiçeken kareleri kaç›rmamayaözen gösteriyorum. Do¤a vemanzara foto¤raflar› yerine, dahaçok flehir ve insan foto¤raflar›çekmeyi seviyorum”.

ALPAY DUMAN (SATIfi UZMANI) “Gemi modelcili¤i ile ilk 2000 y›l›nda tan›flt›m. Toplam3 adet gemi modeli infla ettim. Ahflap maket evlere2006 y›l›nda internette gördü¤üm birkaç siteden esin-lenerek ilgi duydum. Hali haz›rda 3 tane maket evyapt›m ve bu hobiye devam ediyorum. Yapt›¤›m mo-deller statik modeller. fiu an yapmay› düflündü¤ümproje Karadeniz Bal›kç› Teknesi. Bu tekneyi yak›t ve-ya elektrik motoru, servolar ve al›c› verici devresi kul-lanarak hareketli yapmaya lar; mümkün oldu¤unca ai-

MUHAMMET ZOR (KAR‹KATÜR)“Ortaokul ve lisey›llar›mda uzuncabir süre karikatürleu¤raflt›m. Zaman›ndergilerine birkaçkarikatür gönder-dim. Özellikle birkurs ya da ö¤retme-nim olmad›. Haya-t›mda oluflan komik olaylar ve hayal gücüm beni bu ala-na yöneltti. Tabi hepsi amatörce bir u¤rafl. ‹lkokuldanberi resme yatk›nl›¤›m vard›. Ortaokulda iken, Okullararas›, Mimar Sinan konulu karakalem resim yar›flmas›ndaderecem oldu. Güncel, siyasi, magazinel veya komediunsurlu her fleyden yararlan›yorum. fiu s›ralar fotomontajçal›flmalar›m var. Çok komik oluyor. Genelde ifl arkadafl-lar›m aras›nda seviyeli bir flekilde bunu hicvediyorum”.

YAVUZ KAYA (KARAKALEM)“Amatör olarak çocuklu¤umdan beri karal›yorum. Boflzamanlar›m› de¤erlendirmek için ve s›k›ld›¤›mda karala-mak rahatlat›yor. O anki ruh halim ne ise onu yans›tma-ya çal›fl›r›m”.

TOLGA ERBAY / GRAFIK TASARIM UZMANI“2001 y›l›ndan beri foto¤raf çekiyorum. Bu alana kifliselmerak›m vard› ama mesleki ihtiyaçlar beni bu alana dahaçok itti. Özellikle manzara ve ters ›fl›k konusunda çal›flma-lar yap›yorum. Daha önce bir sergiye kat›lmam›flt›m. Fo-to¤raflar›m› internet üzerinde sergiledi¤im bir adresim var. www.flicker.com/photos/tolgaerbay

SERG‹YE ESERLER‹YLE KATILANLAR…

Page 37: Santigrat Dergisi Sayı:3

MURAT KURT (FOTO⁄RAF)“Öncelikle bu ifle hobi olarak bafllad›-¤›m için, çok fazla tarz, yap› ve eserinceledim. Tabii bu inceleme esnas›n-da bol bol foto¤raf ve grafik uygula-malar› yapt›m. Bir süre sonra çekti¤imfoto¤raflara bakt›m ve ne anlatmak is-tedi¤imi vurgulamak ad›na, gerçek ya-p› ile sanal yap›y› harmanlayarak eser-lerimi ayn› karelerde birlefltirdim”.

37

ZEK‹ ÖZEN (GENEL MÜDÜR YARDIMCISI)“Airfel Akademi çal›flmalar› çerçevesinde düzenlenenKarma Sanat Sergisi ça¤dafl Türkiye’nin ça¤dafl yüzünüyans›tmas› aç›s›ndan çok güzel bir çal›flma oldu. Yap›lanbu çal›flma; flirketin elemanlar› ile bütünleflmesi,çal›flanlar›n aidiyet kazanmas› aç›s›ndan çok olumlu birad›m oldu. Aç›l›fl kokteyline baflta Yönetim KuruluBaflkan› Say›n Hüseyin Hamut olmak üzere, GenelMüdür Say›n Hasan Önder ve genel müdür yard›mc›lar›ile di¤er yöneticilerin tamam›n›n kat›lm›fl olmas›, AirfelYönetimi’nin Akademi çal›flmalar›na göstermifl oldu¤uönemin bir göstergesidir. Bu sergiye ürün vererekkat›lan kat›l›mc›lara, ziyaretçilere eme¤i geçen herkesesonsuz teflekkürler. Baflka akademi faaliyetlerinekat›lmak, faaliyetlerde buluflmak dile¤iyle”

ÖZGE ANLAR (HALKLA ‹L‹fiK‹LER UZMANI)“Atatürk’ün ‘‹nsanlar olgunlaflmak için baz› fleylere muh-taçt›r. Bir millet ki resim yapmaz, millet ki, heykel yap-maz, millet ki, tekni¤in gerektirdi¤i fleyleri yapmaz; itirafetmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur’.Sözünde vurguland›¤› gibi, sanat ilerlemek isteyentoplumlar›n arac› olmal›d›r. Airfel Akademi, Kültür SanatKulübü de bu yönde önemli bir rol üstlendi. Hem güzelbir organizasyonla hepimizi bir araya getirdi hem desanatla ilgilenen arkadafllar›m›z› kat›l›ma teflvik etti.Yarat›c› foto¤raflar, de¤iflik tarzlarda ebrular, yo¤unemek isteyen ahflap ev, yelken gerçekten güzeldi vegözümüzü, gönlümüzü doldurdu. Eme¤i geçen herkeseteflekkürler”.

TU⁄BA CANAT (LOJ‹ST‹K fiEF‹)“Airfel Akademi Salonu’na girdi¤imde, fondaki müzik ileserginin bütünlü¤ünü hissettim önce. Orada sergileneneserlerin yap›mc›lar›n› tan›mak ve her gün görüfltü¤ümüzkiflilerin eserleri oldu¤unu bilmek beni gururland›rd›”.

NEZ‹H G‹RAY (TEKN‹K E⁄‹T‹M fiEF‹) ‘Hayat›n kendi bafl›na bir anlam› yok. Hayat bir anlamyaratma f›rsat›d›r. Anlam›, ancak onu yarat›rsan bulur-sun. O, yarat›lacak bir fliir, söylenecek bir flark›, edilecekbir danst›r.’ “Sergi ile ilgili foto¤raflar hat›rl›yorum. Kimi renklianlar... Yeflil vadiler... U¤ur böce¤i... Simit parçac›klar›n›kapmaya çal›flan mart›lar... Ayasofya müzesinin görke-mi... ‹lahi olan›n foto¤raf› çekilebilir mi diyedüflündürüyorum bir yandan. Sonra bir kad›n›n zarafetiniresimleyen tablolar… Ebru çal›flmalar›… Tüm buçal›flmalar›n ortaya ç›kt›¤› anlarda insan› sar›p sar-malayan o tatl› telafl›n özlemini duyumsuyorum. Zeki Özen’in Japonya’da çekti¤i resimleri gördü¤ümdegülümsüyorum. Bir kültürün buralara tafl›nmas›natebessüm ediyor, Japonya’da geçirdi¤i y›llarla ilgilianlatt›klar›n› an›ms›yorum. Yap›tlar›n› davetlilerin be¤enisine sunan sergikat›l›mc›lar›n›n, göstermemeye çal›flsalar da, içseltelafllar›n›n izlerini sürmekten kendimce keyif al›yorum.Hiçbiri de do¤rudan yans›tm›yor heyecan›n›. Ben kendiad›ma kat›lan tüm yap›tlar›, yap›lan organizasyonu,sunumlar›, afiflleri çok be¤endim. Eme¤i geçenarkadafllar› kutluyorum”.

lemi ihmal etmeden bu hobiye zaman ay›rmak, ölçekle-melere sad›k kalabilmek ve modellerimin bana özel ol-mas›n› benzersiz olmas›n› sa¤layabilmektir”.

ZEYNEP GÜNAY (EBRU)“Ebru Sanat›yla u¤raflmaya 15 yafl›nda bafllad›m. ÜstadPeyami Gürel ve Y›lmaz Enefl’ten dersler ald›m. Ebru iletan›flmama, lisedeki edebiyat ö¤retmenim vesile olmufl-tur. Bana göre ebru,su üzerinde yol tut-turmak gibi bir fley.Her fleyin d›fl›nda bir seçim alan› yarat-mak kendinize”.

Page 38: Santigrat Dergisi Sayı:3

CE Fuar›, ›s›tma, so¤utma, enerji ve su teknoloji-leri konusunda dünyan›n önde gelen firmalar›n›nkat›ld›klar› ve ürünlerini sergiledikleri, alan›nda

en önemli fuarlardan biri. 11-15 Mart tarihlerinde 36’s›gerçekleflen fuara 3 bin 500’ün üzerinde firma kat›ld›. 157bin metrekare kapal› alanda ürün ve teknolojilerini sergi-leme imkan› bulan firmalar aras›nda Airfel de yer al›yor-du. 120 ülkeden 150 bini aflk›n kiflinin ziyaret etti¤i fuarAirfel aç›s›ndan son derece verimli geçti. Sanko ve Airfelhakk›nda detayl› bilgilendirme yap›ld›¤› fuarda klima,radyatör, kombi, klima santrali ve havlupan ürünlerinin

sunumu ve pazarlamas› gerçeklefltirildi. Ana temas›, Aenerji s›n›f›, çevre dostu ürünler ve yenilenebilir enerjiüzerine olan fuar süresince, Airfel stand›n› farkl› co¤rafya-lardan 140’›n üzerinde firman›n yetkililer ziyaret etti veyurtd›fl› sat›fl ba¤lant›lar› konusunda ilk ad›mlar baflar›ylaat›ld›. Ayn› zamanda, fuara kat›l›mda bulunan rakip firma-lar, kulland›klar› teknolojiler ve ürünleri aç›s›ndan da in-celenme imkan› bulundu. Baflar›yla tamamlanan fuardansonra Airfel Afi, iki y›lda bir düzenlenen ve 37’si 23-27Mart 2010 tarihleri aras›nda yine Milano’da yap›lacak MCEFuar›’na da kat›lma karar› ald›.

Sektörün buluflma noktalar›: AIRFEL MCE FUARI’NDA…

AIRFEL Afi, ‹TALYA’NIN M‹LANO KENT‹NDE 11-15 MART 2008 TAR‹HLER‹ ARASINDA DÜZENLENEN 36.MOSTRA CONVEGNO EXPOCOMFORT FUARI’NA (MCE) KATILDI…

M

38 HABER

Page 39: Santigrat Dergisi Sayı:3

Airfel ailesi art›k flirketiçinde olup bitenleri bir e-bülten ile ö¤reniyor. 2008y›l› itibariyle yay›na baflla-yan ve çal›flanlara her aymail yoluyla ulaflan iç bül-ten, kurum içi iletiflimi ar-t›rmay› hedefliyor. AirfelOnline, ilk say›s›nda Air-fel’in 2005’ten beri Türkiyetemsilcili¤ini üstlendi¤iMcQuay firmas› ile 2010y›l›na kadar sürecek biranlaflman›n imzaland›¤›

haberini veriyor. Haberde Avrupa, Ortado¤u ve Afrikadistribütörleri aras›nda en büyük sat›fl rakam›n› yakala-d›klar›n› belirten Airfel Genel Müdürü Hasan Önder’inbu geliflmenin firma için yeni ufuklar açt›¤›n› anlatanmesaj› yer al›yor. “Önümüzdeki dönemde McQuay mar-kal› fancoil ve klima santrali üretimi yapmay› amaçl›yo-ruz” diyen Hasan Önder, Airfel’in yeni yat›r›mlar›n›n dasinyallerini veriyor.

Airfel Online Yay›na Bafllad›

Bilardo Turnuvas›, Airfel çal›flanlar› aras›nda büyük ilgi görüyor

Dergimiz Santrigrat, dijital ortama tafl›nd›…

39

Airfel Akademi’nin geçti¤imiz aylarda hizmete açt›¤›“konferans salonu” sadece toplant›lara de¤il, “karmasergi”ye de ev sahipli¤i yapm›flt›. Salonda çal›flanla-r›n bofl vakitlerinde oynayabilecekleri bir de bilardomasas› bulunuyordu. Airfel Akademi salonunda ö¤learalar›nda ve akflam mesai bitimde maçlar yap›l›yor-du. K›ran k›rana süren rekabet, Genel Müdürü HasanÖnder’in dikkatindek kaçmay›nca kurum çal›flanla-r›ndan Ömer Yorgun’un yard›m›yla bir turnuva orga-nize edildi. Yap›lan duyurulara 3’ü bayan 33 kifli mü-racaat etti. Mart ay›nda bafllayan turnuva program›yo¤un ifl temposunun elverdi¤i ölçüde hayata geçi-yor. 15 Nisan tarihine kadar sonuçlanaca¤› tahminedilen turnuvan›n galibi kim olur sorusuna k›saca“her fley olabilir” yan›t› veriliyor. Yine de 8 grubun li-deri konumundaki oyuncular›n en iddial›lar› oldu¤ubelirtiliyor. Bu yüksek kat›l›mda ödüllerin de pay› ol-sa gerek. 1. 1000 YTL Hepsiburada.com hediye çeki 2. 600 YTL Hepsiburada.com hediye çeki3. 400 YTL Hepsiburada.com hediye çeki 4. Motorola cep telefonu ve Fair Play ruhu tafl›yan yar›flmac›y› da Motorola ceptelefonu ödülü bekliyor…

Elinizde 3’cü say›s›n› tuttu¤unuz Santigrat, bildi¤iniz gibiAirfel’in okuyucular›na ücretsiz ulaflt›rd›¤› bir kültür yay›-n›. ‹lk say›s›ndan beri çok olumlu elefltiriler alan Santig-rat, hem içerik hem de sayfa say›s› olarak daha da gelifle-cek. Ama bundan önce ilk etapta dergimizin içeri¤ini di-jital ortama tafl›yarak, daha genifl kitlelere ulaflmay› hedef-ledik. Bu amaçla www.airfel.com.tr adresinden ulafl›labi-lecek bir tasar›m gerçeklefltirdik. Dergimizi dijital ortamatafl›yan, tasar›m› oluflturan flirket çal›flan› Murat Kurt, buaflamada neleri dikkate al-d›¤›n› flöyle ifade ediyor:“e-Santigrat’› olufltururkenbas›l› derginin stil ve çizgi-lerini tafl›yarak kurumsalyap›s›ndan d›flar› ç›kma-maya, kullan›c›lar› ilk ba-k›flta etkileyecek bir yap›olmas›na ve h›zl›, kullan›fl-l› olmas›na dikkat ettim. Tek t›klama ile dergi bilgileriningörünmesine önem verdim. e-Santigrat’›n tasar›m› ilk göza¤r›m›z olan dergimizden esinlenerek ortaya ç›kan bireserdir.”

Page 40: Santigrat Dergisi Sayı:3

40 TATLAR

Y A Z I : fi E B N E M D E N ‹ Z F O T O ⁄ R A F L A R : ‹ N C ‹ Ö Z G Ö Z

smanl› mutfa¤›, bir saray ve seçkinler mutfa¤›d›r.S›radan halk›n mutfa¤› ise bu ba¤lamda çok fark-l›yd›. Tüm toplumlarda oldu¤u gibi Osmanl› toplu-

munda da saray ile halk›n yemek kültürleri iyice farkl›lafl-m›fl kültürlerdi. Ayr›ca ‹stanbul’un mutfa¤› ile yöresel mut-faklar aras›nda bu dönemde oldu¤u gibi geçmifl dönemdede farkl›l›klar bulunuyordu. Osmanl›lar›n beslenme al›flkanl›klar›n› kavrayabilmek içinçok farkl› dönemlere uzanmak gerekiyor. Bazen 7. yüzy›-l›n Orta Asya’s›na; 9. yüzy›la Abbasi ‹mparatorlu¤u’nunbaflkenti Ba¤dad’a, pilavlar›n s›rr›n› çözmek için 13. yüzy›-

la Mo¤ol istilas›na u¤rayan Anadolu’ya gitmek gerekiyor.Türkler, Orta Asya’dan Anadolu’ya geldiklerinde, do¤alolarak beslenme al›flkanl›klar›n› da beraberlerinde getirdi-ler. Ayn› flekilde de Anadolu’nun baz› yiyecek al›flkanl›kla-r›n› benimsediler. Örne¤in, Osmanl›lar zeytin a¤açlar›yladolu topraklar üzerinde yaflamalar›na ra¤men, yüzy›llarboyunca kuyrukya¤› ile beslendiler. Kaynaklara göre sa-rayda sade ya¤ tüketimi, 13. yüzy›l›n üçüncü çeyre¤indeyaklafl›k 130 tondu. 17. yüzy›l›n ilk yar›s›nda da yaklafl›k192 ton.15.-17. yüzy›llar aras›nda, Osmanl› yemek tariflerinde zey-

Anadolu yemek kültüründen bir kesit:OSMANLI MUTFA⁄I

GEN‹fi B‹R CO⁄RAFYA ÜZER‹NE KONUMLANAN OSMANLI ‹MPARATORLU⁄U’NUN MUTFA⁄I,ANADOLU VE YAKIN ÇEVRES‹NDE YAfiAMIfi KÜLTÜRLER‹N ‹ZLER‹N‹ TAfiIYOR. ‹fiTE BU ‹ZLERDENBAZILARI…

O

Page 41: Santigrat Dergisi Sayı:3

41

Page 42: Santigrat Dergisi Sayı:3

42

mutfa¤›n› aç›klamaya hiç mi hiç yetmiyor. Ayr›ca Osmanl›mutfa¤›n› besleyen daha pek çok mutfaklar vard›r; Rume-li ve Balkan mutfaklar› gibi. Osmanl› mutfa¤›n›n genelinebir göz atmak gerekirse, Osmanl›lar›n ana yemekleriniflöyle s›ralayabiliriz: Et ve kümes hayvanlar›ndan kebaplar;meyve ve bazen baklagillerle piflen ekfli-tatl› et yemekleri,sade ve kar›fl›k pilavlar, hamur ifli yemekler, börekler, etlisebzeler ve dolmalar, çorbalar, çeflit çeflit tatl›lar; bunlar›nd›fl›nda az miktarda bal›k ve “meze” niyetine yenilen sala-talar, turflular ve peynirler. Ve bir de flerbetler, hoflaflar.Osmanl› sofralar›nda su içilmezdi. E¤er yemekte bir fley

tinya¤› yok denecek kadar az. Ancak 18. yüzy›lda baz› ba-l›k yemeklerinde ve salatalarda karfl›m›za ç›k›yor. Helvalar-da ve bazen hamur ifllerinde susamya¤› da kullan›l›yordu.Zeytinya¤›, Osmanl› saray›nda mutfakta de¤il, esas olarakayd›nlatmada ve ilaç yap›m›nda kullan›l›rd›.

OSMANLI MUTFA⁄I ÜZER‹NDEK‹ ETK‹LEROsmanl› mutfa¤› bulundu¤u co¤rafyadan ötürü baflka mut-faklardan etkilenmifltir. Ancak sadece Orta Asya, Anadoluya da Bizans etkisi, tek bafl›na etken de¤ildir. Malzeme veyemek çeflidi aç›s›ndan ola¤anüstü zengin Osmanl› saray

Page 43: Santigrat Dergisi Sayı:3

43

içilecekse hoflaf ya da flerbet içilirdi. Çiçeklerden, meyve-lerden fleker ve balla yap›lan flerbetler en makbul olanla-r›yd›. Sevilen bir di¤er içecek, daha çok k›fl›n içilen bozay-d›. Beyaz dar›dan yap›lan bozay›, saray ve konaklarda hel-vahane aflç›lar› d›fl›nda, ‹stanbul’da Arnavutlar piflirirdi. Ge-celeri k›rba ya da gü¤ümlerde sokak sokak dolafl›p satar-lard›. Boza ile flerbet yüzy›llar boyu ‹stanbul sokaklar›ndasat›lan içeceklerdi.

ZENG‹N SOFRALAROsmanl› mutfa¤›n›n bol et, bol pirinç, bol ya¤ ve bol tatl›içeren mönüleri, bir imparatorlu¤a yak›fl›r zenginlikte ol-mas›na ra¤men, Osmanl›lar›n yemek yeme al›flkanl›klar›n-da –flenlikler d›fl›nda- büyük bir sadelik hakimdi. Yemek, saray ve konaklarda, “sofra”larda yenirdi. Saraydabile Bat›l› anlamda bir yemek odas› ve ona uygun mobil-yalar yoktu. Kalayl› dövme bak›rdan yap›lm›fl, genelliklemotiflerle bezenmifl, sini denilen büyük yuvarlak tablalar›küçük sehpahalar üzerine yerlefltirirler; sininin ve sehpan›nalt›na da yerler kirlenmesin diye sofra denilen büyük birörtü sererlerdi. Yemek yiyecek olanlar bu sinin etraf›nda,ya sa¤ dizleri dik, sol dizleri yat›k bir biçimde ba¤dafl ku-rar ya da ayaklar›n› sininin alt›na uzatarak otururlard›. Sininin üstünde ne örtü, ne tabak, ne de çatal-b›çak olur-du. Osmanl›lar yeme¤i elle yer, asla çatal-b›çak kullanmaz-lard›. Ekmek ya da pide elle kopar›l›rd›. Etler küçük par-çalar halinde sofraya geldi¤inden, tavuklar da yumuflac›kpiflirildi¤i için elle kolayca yenilir, pilav ise genellikle üçparmakla al›n›p a¤za götürülürdü. Sofrada kullan›lan tekaraç kafl›kt›. Bu yüzden Osmanl› yemek kültüründe önemibüyüktü. Çorba ile hoflaf, bazen de pilav kafl›kla yenilir, di-¤er yemeklerde ise iki elin parmaklar›, çatal görevi görür-dü. Yemekler hiç ara vermeksizin pefl pefle sofraya gelirdi:Pilavlar; koyun, kuzu, tavuk, piliç, hindi, kaz, güvercin gi-bi k›rm›z› ve beyaz etli kebaplar; çorbalar, tatl›-ekfli yahni-ler, etli sebzeler, dolmalar, bal›klar, börekler, hoflaflar vetatl›lar. K›sacas› zengin Anadolu’nun tüm zengin mutfaklar› gibiOsmanl› saray mutfa¤› da muhteflem detaylara sahipti. Gü-nümüzde de tüm etkisiyle devam eden bu mutfak her yüz-y›l›ndan, her döneminden izler tafl›yarak yafl›yor. Lokumla-r›, flerbetleri, et yemekleri ve pilavlar›yla sofralar›m›z› tat-land›r›yor. Tüm Anadolu’nun zengin mutfaklar› gibi.

K a y n a k ç a :Argunflah, Mustafa (Haz›rlayan), Çak›r, Müjgan (Haz›rlayan), Muhammed bin Mahmud fiirvani, 15. Yüzy›l Osmanl› Mutfa¤›, ‹stanbul 2005Koz, M. Sabri, Yemek Kitab›, ‹stanbul, Kas›m 2002Yerasimos, Marianna, 500 Y›ll›k Osmanl› Mutfa¤›, ‹stanbul 2005

Page 44: Santigrat Dergisi Sayı:3

44 SA⁄LIK

Y A Z I : M Ü F ‹ T A Y T E K ‹ N

ahar mevsimiyle birlikte, grip salg›nlar›n›n en çokgörüldü¤ü aylardan birine de girmifl bulunuyoruz.Grip, Influenza denilen virüsün, solunum yoluyla

insan vücuduna girerek özellikle sonbahar sonu, k›fl ve ilk-bahar bafl›nda salg›nlara neden oldu¤u bir infeksiyon has-tal›¤›d›r. Kiflinin direncinin iyice zay›flad›¤› anlarda sinüzit,farenzjit ve orta kulak iltihab› gibi sonuçlar› olabilir. Vücu-dun mevsim de¤iflimlerine karfl› çok dayan›kl› olmamas›,anl›k s›cakl›k de¤iflimleri bu hastal›¤a yakalanmam›z›n enbüyük sebeplerinden biri olarak gösteriliyor. Ayr›ca her sal-g›nda farkl› bir genetik yap›yla ortaya ç›kan grip virüsü, ke-sin bir tedavi elde etmeyi imkans›z k›l›yor. Günümüzde, buhastal›k birkaç günlük iyi bir dinlenme sonucunda atlat›la-bilir olsa da, örne¤in 1928 y›l›nda ‹spanya’daki salg›ndagrip yüzünden 20 milyon kifli hayat›n› kaybetmifl. Ayr›ca1960’lar ve 1970’lerdeki Asya ve Hong Kong salg›nlar›ndada birçok kifli bu hastal›ktan etkilenmifl. Dünya nüfusununtahmini olarak yüzde 10’u ila yüzde 20’si her y›l gribe ya-kalan›yor. Küçük çocuklar ve 65 yafl›ndan büyük olan ki-fliler en önemli risk grubunu oluflturuyor. Salg›nlar›n ençok görüldü¤ü aylar uzmanlar taraf›ndan Ekim-Nisan ola-rak belirlenmifl. Çocuklar›n yetiflkinlere göre daha çok ya-kaland›¤› bu hastal›k, ciddi alerjik sorunlar› olanlarda dahada etkili oluyor ve hastay› uzun süreli bir tedavi almak zo-runda b›rakabiliyor.

GR‹P M‹, SO⁄UK ALGINLI⁄I MI?So¤uk alg›nl›¤› ve grip ayn› dönemlerde kifli üzerinde etki-li olsalar da, her birinin belirtileri farkl›. Gribin belli bafll›

belirtileri, atefl, üflüme ve terleme nöbetleri, öksürük, kasve eklem a¤r›s›, bo¤az a¤r›s›, bafl a¤r›s›, halsizlik, kusma,ishal, burun t›kan›kl›¤›, dalg›nl›kt›r. So¤uk alg›nl›¤›n›n enönemli belirtileri ise, nadir olarak atefl, bafl a¤r›s›, öksürükve genellikle t›kal› burun, hapfl›rma, bo¤az a¤r›s›d›r. Gripile so¤uk alg›nl›¤› aras›nda ki en önemli fark›n, grip hasta-l›¤›n›n daha fliddetli seyretmesi ve gribe yakalanan kiflininmutlaka yatak istirahat›na ihtiyaç duymas›d›r. Ayr›ca gripve so¤uk alg›nl›¤› virüs yap›s›nda olduklar› için antibiyotik-lerden etkilenmezler. Bu yüzden gereksiz antibiyotik kulla-n›m›ndan kaç›n›lmas› gerekir. Aksi takdirde yeni bir hasta-l›¤a yol açabilir. Bu hastal›klar en çok k›fl aylar›nda meyda-na gelirken, k›fl›n fazla sert yaflanmad›¤› bölgelerde ise ya¤-murlu dönemlerde yayg›nlafl›r. Aileler çocuklar›n›n geçirdi-¤i ortalama so¤uk alg›nl›¤› say›n›n yar›s› kadar hastal›k ge-çirirken, anneler hastalanma konusunda babalardan genel-likle önde gözüküyor. Yap›lan araflt›rmalar havan›n so¤uk-lu¤unun so¤uk alg›nl›¤› ve grip hastal›¤›n›n bafllamas› veseyretmesi ile iliflkili olmad›¤›n› göstermifl. Yine bu araflt›r-malarla psikolojik stres, üst solunum yollar›n› etkileyenalerjiler ve adet dönemlerinin hastal›¤a yakalanma riskiniart›rd›¤› saptanm›fl.

‹fiGÜCÜ KAYBINDA EN ETK‹L‹ HASTALIK‹flyerlerinde iflgücü kayb› ve çocuklar›n okul devams›zl›¤›-n›n en büyük nedenlerinden biri olan grip virüsü, dünyaçap›nda önemli bir ekonomik sorun olarak karfl›m›za ç›k›-yor. Genelde Kas›m ve Nisan aylar› aras›ndaki zaman gripmevsimi olarak adland›r›l›yor. Havalar›n de¤iflken s›cakl›k-

S›caklara aldanmay›n: fi‹MD‹ GR‹P MEVS‹M‹

ARAfiTIRMALARA GÖRE EK‹M VE N‹SAN AYLARI GR‹P SALGINLARININ EN ÇOK GÖRÜLDÜ⁄Ü AYLAR.DO⁄RU TEfiH‹S VE TEDAV‹ ‹Ç‹N DOKTORLARA BAfiVURMAK fiART AMA Y‹NE DE BAZI ÖNLEMLERLEBU HASTALI⁄IN ÖNÜNE GEÇMEK MÜMKÜN.

B

Page 45: Santigrat Dergisi Sayı:3

45

lar›yla mevsimsel virüsler, grip ve so¤uk alg›nl›¤›n› art›r›r-ken; bu dönemlerde iflyerlerinde ciddi ifl kay›plar› ortayaç›k›yor. Gribin maddi zarar›, yaln›zca hastal›¤›n semptom-lar›n›n hafifletilmesi için kullan›lan ilaç maliyetinin çok öte-sinde. Grip hastal›¤› s›ras›nda oluflan iflgücü kayb› (ifle ge-lememe, ifl verimlili¤inin düflmesi, ifl konsantrasyonundaazalma), hastane maliyetleri, hasta çocuklar›n ebeveynleritaraf›ndan evde bak›lma ya da doktora götürülme zorunlu-lu¤u gibi bir çok konu, gribin ekonomik boyutu içinde de-¤erlendirilebilir. Bu aç›dan bak›ld›¤›nda, sadece ABD’de,grip hastal›¤›n›n maliyetlerinin y›ll›k toplam›n›n 12 milyardolar oldu¤u saptanm›fl. ABD, Fransa ve Almanya’da yap›-lan araflt›rmalar, gribin ekonomiye verdi¤i zarar yap›lansa¤l›k harcamalar›ndan 10 kat daha fazla oldu¤unu göster-mifl. Sadece Avrupa’da iflgücü kayb›n›n yüzde 10’u gribeba¤l› ve bu Avrupa için 8-13 milyar euro aras› bir ekono-mik de¤er tafl›yor. Türkiye'nin y›ll›k grip ve so¤uk alg›nl›¤›ilaç masraf› ise 300 ile 350 milyon dolar aras›nda de¤ifliyor.‹flyerlerinde grip nedeniyle ortalama olarak her 100 çal›flaniçin 30 ile 195 gün ifl gücü kayb› olufluyor. Baflka hiçbirhastal›¤›n etkisi bu kadar büyük de¤il.

GR‹P AfiISI ETK‹L‹ M‹D‹R?Grip virüsünün vücuda girmesi ile bafllayan hastal›k genel-likle 5 ila 7 günde iyileflme ile sonuçlansa da, hastal›¤a ya-kalanma riskini azaltmak baz› tedbirler al›nabilir. Grip veso¤uk alg›nl›¤›ndan korunmak için ba¤›fl›kl›k sisteminigüçlendirmek çok büyük önem tafl›yor. Bunun için C vita-mini ile çinko içeren g›dalarla zengin bir beslenme tarz›tavsiye edilebilir. Özellikle besleyici de¤eri düflük, ya¤ aç›-

s›ndan zengin hamburger gibi yiyeceklerin afl›r› tüketilme-si grip hastal›¤›na davetiye niteli¤i tafl›yor. Su içme ihtiyac›-n›n azald›¤› k›fl mevsimi de dahil olmak üzere, her dönem-de günde 8-10 bardak su içilmeli. Ayr›ca stres ve sigara da,vücut direncini azaltarak hastal›klara davetiye ç›karan enönemli etkenler aras›nda. Virüs yüklü damlac›klar, sigaraiçilen ortamlarda, dumana yap›flt›klar› için hastal›k yap›c›özellikleri art›yor. Grip olan bir kifli ile tokalaflmak, salg›nzamanlar›nda ifl yerlerinde birçok kifli taraf›ndan kullan›lancihazlar› kullanmak da gribin bulaflma yollar›n›n en bafl›n-da geliyor. Çünkü virüs bu gibi yerlerde 2-3 saat canl› ka-labilir. Bu nedenle temizlik önemlidir. Özellikle k›fl mevsi-minde daha çok kapal› ve s›cak ortamlar›n tercih edilmeside solunum mukoza hücre zarlar›n›n kurumas›na nedenolarak virüslerin vücuda giriflini kolaylaflt›r›r. Bu için afl›r›s›cak ve kuru ortamlardan kaç›nmak gerekir. Gribe karfl›en etkili yollardan biri de afl› olmak. Grip afl›s›n›n etkisi ya-p›ld›ktan 2-3 hafta sonra ortaya ç›kar. Afl›s›n›n salg›n›ndanen az 2 hafta önce yap›lm›fl olmas› gerekir. Afl› için en uy-gun bafllang›ç zaman›n›n ise Eylül-Ekim aylar›d›r. Afl›yla ki-fliler y›l boyunca korunmufl olacakt›r fakat gribe nedenolan virüsler her y›l de¤iflti¤i için her y›l yeniden afl› yapt›r-mak gerekir. Afl›n›n koruyuculu¤u, genellikle 6-12 ay ka-dar. Grip afl›s› ateflli bir hastal›¤› veya akut bir enfeksiyonhastal›¤› olan hastalara yap›lam›yor. Yumurtaya, tavuk pro-teinlerine, neomisine, formaldehite ve oktoksinole alerjisiolanlara ve gebeli¤in ilk üç ay› içinde yap›lmas› sak›ncal›.Grip afl›s› ideal flartlarda yüzde 70-80 oran›nda koruma sa¤-l›yor. Piyasada sat›lan afl›lardaki virüslerin Dünya Sa¤l›k Ör-gütü'nün belirledi¤i virüsler oldu¤unu da belirtelim.

Page 46: Santigrat Dergisi Sayı:3

46 MODA

H A Z I R L A Y A N : S ‹ B E L K Ö K L Ü

on y›llarda ABD’den Avrupa'ya yay›lan 'Casual We-ar' ak›m› ifl yerinde rahat giyim olarak tan›mlan›-yor. Yap›lan araflt›rmalara göre, 'Casual Wear' uy-

gulayan iflyerlerinde çal›flanlar, tak›m elbise giyinmek zo-runda olanlardan yüzde 22 daha az giyim harcamas› ya-p›yor. Çal›flanlar›n büyük bir bölümü ofiste serbest giyimkonusuna s›cak bak›yor ve bu tarz›n yarat›c›l›¤› art›rd›¤›-n› düflünüyor. Casual giyim, asl›nda dünyada son 15 y›ld›r konufluluyor.

Casual giyim tarz› ofislerde yay›l›yorHEM RAHAT, HEM UCUZ

ÇALIfiANLARIN ÖZGÜR G‹Y‹M TARZI OLARAK TANIMLANAB‹LECEK ‘CASUEL WEAR’, TÜRK‹YE’DEK‹KURUMSAL fi‹RKETLERDE DE G‹DEREK YAYGINLAfiIYOR. CASUEL G‹Y‹M ‹Ç‹N fi‹RKETLERGENELL‹KLE HAFTANIN SON ‹fi GÜNÜ OLAN CUMAYI TERC‹H ED‹YOR.

Öncelikle ofiste masa bafl›nda çal›flan ve müflterilerle yüzyüze görüflme durumlar› olmayan çal›flanlar için düflünül-müfl. Sonra bu ak›m birçok flirkete yay›lm›fl. Asl›nda ser-best giyim uygulamas›n›n dört ana amac› var: çal›flanlararahatl›k sa¤lamak, yarat›c›l›¤› art›rmak, iletiflimi destekle-mek, hiyerarfliyi görüntüde azaltmak. Bu uygulaman›nast-üst iliflkilerine olumlu yans›d›¤› belirtiliyor. ‹fl arayan-lar da serbest giyim uygulayan firmalar› daha fazla tercihediyor.

S

Page 47: Santigrat Dergisi Sayı:3

47

Page 48: Santigrat Dergisi Sayı:3

48

HEDEF KRAVATTAN SIKILANLARKlasik giyim her zaman var olacak ama art›k yükselifltrendini kaybetti. Hafta sonu giyimi diye bilinen casual gi-yim ise ufak tefek oynamalarla en resmi toplant›lara bilegirmeyi baflard›. Bu alanda üretim yapan moda markala-r›, kravattan s›k›lanlar› hedefliyor. Gündelik rahat giyimibirinci plana alan erkekler için üretilen casual giyimde,

klasik renkler d›fl›nda daha canl› renklere ve farkl› dikifltarzlar›na rastlanabiliyor. Örne¤in yünlü bal›ks›rt› ceket-ler, deri dirsekliklerle ve desenli astarlarla tamamlanarakdaha spor hale getiriliyor, y›kamal› ve y›kamas›z kadifeceketlere de¤iflik ceplerle farkl› tarzlar kazand›r›l›yor.Mont yakalar›nda ç›kmal› kürkler opsiyonel olarak kulla-n›labiliyor. Gömlek ve kazaklardaki desen ve çizgiler ise

Page 49: Santigrat Dergisi Sayı:3

49

zarafete vurgu yap›yor. Kendindençizgili yün, gabardin saten pantolonlar,yine y›kamal› jeanler ve kanvaslar kombini çokgüzel flekilde tamaml›yor. Casual giyimi asl›nda sadece bir giyim tarz› de¤il, bir ha-yat tarz›n›n tamamlay›c›s› olarak görmek gerekiyor. Daharahat, serbest ve renkli, daha gösteriflli bir giyim tarz›. Ca-sual giysiler klasik giyimdeki gibi düz, standart çizgiler ta-fl›m›yor. Tasar›m›yla, renk ve doku detaylar›yla daha zen-gin bir duruflu simgeliyor. Zaten bu nedenle dünyada kla-sik giyime oranla daha fazla tercih ediliyor. Rahatl›¤› vefarkl›l›¤› temsil ediyor. K›sacas›, ciddiyet ve resmiyetin sembolü olan kravat, güngeçtikçe gevfliyor. Bu asl›nda bir yandan da bir zihniyetde¤iflimini temsil ediyor. Daha esnek, özgür fikirler rahatgiyinilen ortamlarda daha kolay yefleriyor. Tek tip düflün-ceden, farkl› görüfllerin kendini rahatl›klaifade edebildi¤i bir düzene geçifli simge-liyor. Standart d›fl›, özgür bir ortam› ça¤-r›flt›r›yor. Casual giyim tarz› denince dahaçok erkekler akla geliyor ve haz›r giyimüreticisi firmalar koleksiyonlar›n› erkekleriçin haz›rl›yor. Casual giyim tarz› genel-likle düz renk k›yafetlerden olufluyor. La-civert, mavi ve toprak tonlar›nda tasarla-nan kanvas pantolonlar, yakal› polo ti-flörtler, tek renk ‹talyan yakal› gömlekleryer al›yor. Bu tarzda dar kesim, tafllanm›flblue jean, parlak ve abart›l› üstler ve par-mak aras› terliklere yer yok. Türkiye’deki bir çok haz›r giyim firmas›,casual giyime yönelik koleksiyonlar ha-z›rl›yor. Bunlar aras›nda Mithat Selection,Dockers, Marks & Spancer, Tommy Hillfiger, Damat-Twe-en gibi markalar baflta geliyor.

SPOR PANTOLONLAR, RENKL‹ TR‹KOLARMithat Selection, rahat›na düflkün erkeklerin gard›robun-da gittikçe önemini artt›ran casual giyim için bu y›l olduk-ça fazla çeflit bulunduruyor. Spor pantolonlar, renkli tri-kolar ve spor gömleklerde cesurca kullan›lan mavi, turun-cu, mor, pembe ve sar› koleksiyonun genç ruhunu yans›-t›yor. Mithat Selection, sezonun favori renkleri olan gri, kahve,lila, tarç›n ve yeflile de koleksiyonunda genifl yer veriyor.Ayr›ca, kahve-mavi, bej-gri, kahve-tarç›n, bordo-lacivertgibi farkl› renk kombinasyonlar› koleksiyonda ustal›klauygulan›yor. Bu k›fl›n sürprizi kadife kumafllar farkl› de-senlerle koleksiyondaki yerini al›rken, klasik giyimle ca-sual giyim aras›nda bir köprü kuruluyor.

Özellikle hareketli bir yaflant›ya sahiperkekler için tasarlanan dar kal›pl› casual

gömlekler ço¤unlukla koyu renkler kulla-n›larak oluflturulurken, günün fl›kl›¤›n› geceye de tafl›-

yor. Klasik gömleklerde ise ço¤unlukla organik pamuktanüretilen kumafllar tercih ediliyor. Nano – teknolojik ifllem-ler uygulanan spor mont ve kabanlar su ya da rüzgar ge-çirmiyor üstelik k›r›flm›yor. Tam bal›kç›, yar›m bal›kç›, po-lo, V yaka ve süveter modellerde üretilen trikolar da Mit-hat Selection’un en çok be¤enilen ürünleri aras›nda.

RAHATLIK VE fiIKLI⁄IN DENGES‹Orka Group’un uluslararas› markas› ADV, yeni koleksiyo-nunu Royal Casual konseptiyle haz›rlad›. Rahatl›k ve fl›k-l›¤›n dengesini kuran koleksiyonda, ifllevsel ürünler öneç›k›yor. Koleksiyonun anahtar ürünü, binici ceketlerinden

ilham al›narak tasarlanan, yaka ve kol-lar› ayr›labilen mont ve ceketler. Buürün iste¤e göre mont veya yelek ola-rak kullan›labiliyor. Gömlek ve pantolonlar da yüzde 100pamuk ve kaflmir kar›fl›ml› do¤al ku-mafllardan haz›rlanm›fl. Hemen herüründe farkl› apreler kullan›larak leketutmazl›k, k›r›flmazl›k gibi ifllevsel özel-likler oluflturulmufl. Hem rahat hem defl›k olmak isteyen erkekler için tasarla-nan koleksiyonda kal›plar oldukça ra-hat. Triko ve kazaklar ise ince örgülüve lüks iplik harmanlar›ndan olufluyor.Pamuk, kaflmir ve yün kar›fl›mlar›ndanoluflan trikolar yumuflak ve çok dahahafif.

Koleksiyonun ana renkleri ise koyu kahve, antrasit, be-yaz, gri-melanj ve lacivert. Pudra mavisi, tozpembe ve balrengi de koleksiyonda tamamlay›c› renkler olarak kulla-n›lm›fl. Koleksiyonda yün, kadife ve pamuk gibi farkl› ce-ket ve pantolon kombinlerinden oluflan ürün grubu dagöze çarp›yor. Tommy Hillfiger da casual giyim tarz›na yönelik koleksi-yon haz›rlayan markalardan. Düz renk bol kesim panto-lonlar›, renkli pololar› ve klasik trikolar› ofiste rahat et-mek için tasarlanm›fl.

K‹MLER UYGULUYOR?Casual giyim, Türkiye'de genellikle yabanc› flirketlerintemsilciliklerinde ya da yabanc› flirketlerde uygulan›yor.Eczac›bafl›, JTI, Siemens, Swiss Havayollar›, Oriflame veilaç üreticisi Boehringer Ingelheim gibi flirketler bu uygu-laman›n öncüsü flirketlerden baz›lar›.

Page 50: Santigrat Dergisi Sayı:3

M . R A U F A T E fiC a p i t a l & E k o n o m i s t & P C n e t

Y a y › n D i r e k t ö r ü

YÖNET‹M KURULLARININ YEN‹

GÖREV‹

ok uzak döneme de¤il, 1980’lerinbafl›na gitti¤imizde, Türkiye’dekiflirketlerin yönetim kurullar›nda flöy-le bir tablo vard›: Kurucu baflkan,

k›zlar ve o¤ullar üye, yanlar›nda bir-kaç tane asker, ö¤retim üyesi ve emek-

li bürokrat… Bürokratlar, o holding ya daflirketin faaliyet alan›nda deneyimli, Ankara’daki ifllerintakibi aç›s›ndan yarar sa¤layacaklar aras›ndan seçilirdi.Askerler ise yönetim kurullar›na sayg›nl›k ve güç katar-lard›. Bir anlamda emekli generaller için refah düzeyle-rini korumalar›na katk›da bulunacak bir adres olarak al-g›lan›rd›. Ö¤retim üyeleri bazen dan›flmak bazen de“güçlü” görünme nedeniyle tercih edilirdi.Yönetim kurulunun oluflumu böyle olunca, iflleyifl vefonksiyonu da farkl› gerçekleflemezdi. Genellikle imzaiçin defterler yönetim kurulunu dolafl›r, neredeyse y›ldabir toplant› ile idare edilirdi. Bundan da pek kimse ra-hats›z olmazd›. Çünkü, bu ifl, sadece Türkiye’ye özgüde¤ildi. Geliflmifl örnekleri olsa dahi, Avrupa ve Ameri-ka’da da durum neredeyse ayn› idi. Kararlar› patron vegenel müdür verirken, onlara sadece imza atmak kald›.Bak›yorsunuz, Do¤an, Koç, Sabanc›, Hürriyet, AnadoluEfes gibi flirket ve holdingler, yönetim kurullar›n› ger-çekten nitelikli bir profil ile oluflturuyorlar. Hatta yöne-tim kurulu oluflturma ifli insan kaynaklar› flirketlerine ve-riliyor, onlar›n önerileri aras›ndan nihai seçim yap›l›yor.Baz› holdingler bunun daha da ilerisine gidip, dünyan›nönde gelen yönetici ve ö¤retim üyelerini yönetim kurul-lar›na davet ediyor. Bunu Koç ve Do¤an Yay›n Hol-ding’de gördük.Son y›llarda yaflanan de¤iflim ve ‘kurumsal yönetim’ an-lay›fl›n›n yerleflmesi, yönetim kurullar›n›n etkinli¤ini ar-t›rd›. Üyelerinin seçiminden toplant› say›s›na, her alandabüyük yenilikler yap›ld›. fiimdi s›ra yönetim kurullar›n›nflirketin kritik kararlar›nda da etkin olmas›nda. Bunun ilk s›ras›nda ise ‘pazarlama ve müflteri yönetimi’geliyor. Yönetim uzmanlar›, flirket için çok kritik olan‘pazarlama stratejisi’ ile ‘müflteri’ konusunda art›k yöne-tim kurullar›n›n daha aktif olmas› gerekti¤ini ileri sürü-

yorlar. Onlara göre, ‘müflteri yönetimi’ art›k yönetim ku-rullar›n›n gündeminin vazgeçilmezi haline gelmeli. Bu-nu belirtirken de yaflanan geliflmelere, flirket örneklerinedikkat çekiyorlar. Eskiden yönetim kurullar› ‘tüketici vemüflteri’ gibi, flirket yönetiminin ilgilendi¤i konulara gir-mez, küçümserdi. Pazarlama, genel anlamda yönetimkurulu toplant›s›na girer, ancak derinli¤ine ele al›nmaz-d›. Ancak, rekabet art›yor, ifl dünyas› yeniden flekilleni-yor. Bu yeni koflullara uygun davranan flirketler de birad›m öne geçiyorlar.

ÇOK ‹Y‹ ÖRNEKLER VAR11 Eylül 2001’deki olaylardan sonra, ABD’nin önde ge-len havayolu flirketi Southwest Airlines, kendisine ulaflanyolcu iptallerinin hepsini karfl›lad› ve geri ödeme yap-may› kabul etti. Böylece milyonlarca dolarl›k ödemeyapt›. Ancak, beklendi¤i kadar büyük bir geri ödeme ta-lebi ya¤mad›. Southwest’in riskli, fakat büyük jest içerengiriflimi, müflteri odakl› bir strateji olarak görüldü vemüflterilerden büyük sayg› gördü. Bu strateji sayesindede 11 Eylül’den sonra her çeyrek bilançosunu karl› aç›k-lad›. American, Delta ve Northwest gibi rakipleri ise bü-yük zarar gördü. Southwest’in üst yönetimi, h›zl› bir fle-kilde karar al›p, tepki vermifl ve flirketi baflar›ya tafl›m›fl-t›.Benzer bir deneyim de perakende devi Kmart’da yaflan-d›. Bir dönemin dev flirketi olan Kmart’›n yönetim kuru-lu ve yöneticileri, sektördeki önemli de¤iflimi görmezlik-ten geldiler. Wal Mart’›n ‘düflük fiyat’ stratejisinden ‘hergün düflük fiyat’ yaklafl›m›na geçifline zaman›nda karfl›-l›k veremediler. Oysa, Kmart’›n çekirdek müflterileri ger-çek anlamda ‘fiyat avc›s›’ gibi davran›yorlard›. Nerededüflük fiyat varsa, oray› tercih ediyorlard›. Kmart’›n de¤i-flime ayak uyduramamas›, müflterileri marketlerden uzaktuttu. Bir baflka örnek ise teknolojiden. 2000 y›l›nda ya-p›lan araflt›rmada, Fortune dergisinin ‘En Be¤enilen fiir-ketleri’ aras›nda, ilk 10’da yer alan Lucent, flimdi çokafla¤›larda. Bunda, ciddi bir strateji hatas›n›n etkisi vard›.Çünkü, flirket, networking alan›na odaklanaca¤›na, sa-dece donan›m ifline yöneldi. Bunun sonucunda büyük

50 ‹fi DÜNYASI

Ç

Page 51: Santigrat Dergisi Sayı:3

51

bir f›rsat› kaç›rd›, hisse fiyatlar› 60 dolardan 3 dolara ka-dar indi. Yönetim dan›flmanlar› Gail J. McGovern, DavidCourt, John Quelch ve Blair Crawford, yapt›klar› araflt›r-mada, bu geliflmeleri, ‘fiirket yönetim kurullar›n›n pazar-lamaya, özellikle müflteri cephesine önem vermemesi-ne’ sa¤l›yorlar. Onlara göre, müflteriyi ve isteklerini,mutlaka yönetim kurulu toplant›s›na kadar getirmek ge-rekiyor. Dört yönetim uzman›n›n 30 ABD’li büyük flirketaras›nda yapt›¤› araflt›rma, yönetim kurullar›n›n pazarla-ma ve müflteri yönetimi konusuna pek önem vermedik-lerini ortaya koyuyor. Araflt›rmaya göre, flirketlerin üçtebirindeki yönetim kurulu üyeleri zamanlar›n›n yüzde10’undan daha az›n› pazarlama ve müflteriyle ilgili ko-nulara ay›r›yorlar. CEO’lar›n çok az bölümü pazarlamadeneyimine sahip, yönetim kurullar›nda ise pazarlamakonusu pek tart›fl›lm›yor. John Quelch, ‘Çok az say›dayönetim kurulu, müflterilerini dinliyor, onlarla toplant›yap›yor. Ancak, önemli bölümünde ise müflteri ve pa-zarlama konusu, sadece ana bafll›k halinde ele al›n›yor’diye konufluyor.

YEN‹ DÖNEM GERÇE⁄‹ NED‹R?John Quelch, geçmiflte yönetim kurullar›n›n pazarlamave müflteri konusuna dikkat ettiklerini, ancak bunun ar-t›k lüks de¤il, gerçek ihtiyaç haline geldi¤ini söylüyor.Quelch, flu bafll›klara dikkat çekiyor:� Yeni dönemde yönetim kurullar›n›n gündemine müfl-terinin girmesi, lüks de¤il, zorunluluk haline geldi. Bu-nun üç önemli nedeni var.� Birincisi, yüksek büyüme oran›n› yakalama zorunlulu-¤u. Özellikle de organik büyüme talebi ve hisse sahip-leri ile yat›r›mc›lar›n talebi, flirketleri büyümeye zorlu-yor. Oysa, flimdiki yönetim kurullar›, daha çok sat›n al-ma, birleflme ve iflbirlikleriyle büyüme peflinde. Talep,organik, yani flirketin gücüne dayal› büyümeden yana.� ‹kincisi, marka yönetimi konusu. fiu anda flirketlerin

en önemli de¤eri olan ‘marka yönetimi’, pazarlama yö-neticisinin, hatta marka müdürünün elinde. Oysa, mar-ka, flirketin en önemli de¤eridir ve flimdiye kadar olma-d›¤› kadar da volatile, hareketli hale gelmifltir. Bazen birgecede markalar do¤uyor, baz› markalar h›zl› düflüflegeçiyor. Örne¤in, 3 y›l önce hiç s›ralamaya girmeyenSamsung, Interbrand taraf›ndan ‘en be¤enilen marka’seçildi. Buna karfl›l›k Kodak, Nokia ve Ford gibi marka-lar da afla¤›ya indi. Dolay›s›yla, yönetim kurullar›n›nmarkalar›n› korumaya, gözetlemeye ve yönetmeye yö-nelmeleri gerekiyor.� ‘Pazarlamada kökten bir de¤iflim var’. Üçüncü nedende pazarlamada yaflanan radikal de¤iflim ve flirketlerinona ayak uydurmaktaki zorlu¤u. Bunu aflmak isteyenyönetim kurullar›n›n, ajandalar›na flirketin pazarlama vemüflteri yönetimi stratejisini koymalar›, yak›ndan izleme-leri gerekiyor. Yeni dönemde yönetim kurulunun göre-vi, yetersiz pazarlama stratejilerini a盤a ç›karmak, so-runlar› belirlemek, yöneticilerin uygulamalar›n› gözle-mek ve dan›flmanl›k yapmakt›r. fiirket ve marka, onaba¤l›d›r.

TÜRK fi‹RKETLER‹NE B‹RKAÇ MESAJBuradan Türk flirketlerine birkaç önemli mesaj ç›k›yorbence:� ‘Benim flirketim Koç de¤il, yönetim kurulu neyime’ de-memek gerekiyor. Her flirket, ifle bir yerden bafllayabi-lir. Bir Anadolu flirketi, örne¤in emekli bir Koç CEO’su-nu yönetim kuruluna davet edebilir.� Yönetim kurullar›n› gösteriflte b›rakmay›n. Bir iflleyiptakvimi haz›rlay›n, ona yüzde 100 uymaya çal›fl›n. Yöne-tim kurullar›ndaki üyeleri çal›flt›r›n, onlar›n deneyimle-rinden yararlan›n.� Pazarlama, müflteri ve tüketici çok önemli… Mutlakayönetim kurulu masas›na bu konular› getirin, daha faz-la tart›fl›lmas›n› sa¤lay›n.

Page 52: Santigrat Dergisi Sayı:3

EROL EVG‹N, SADECE MÜZ‹SYENL‹⁄‹ ‹LE DE⁄‹L, YILLARDIR ÖDÜN VERMED‹⁄‹ Ç‹ZG‹S‹YLE DE HEP‹-M‹Z‹N ÇOK TAKT‹R ETT‹⁄‹ B‹R ‹S‹M. SANATÇI ESK‹ PARÇALARINI TOPLADI⁄I ‹K‹ ALBÜMÜ VE SAHNEPROGRAMLARIYLA YEN‹DEN GÜNDEMDE…

52 SÖYLEfi‹

uygulu flark›lar›n yorumcusu Erol Evgin, neredey-se 40 y›ld›r müzikle u¤rafl›yor. Bu süre içinde he-men hepimiz bizim için özel anlamlar tafl›yan on-

larca flark›y› onun sesinden dinleyerek, kalbimizin müstes-na bir yerinde saklad›k. Onun duygulu, a¤›rbafll› ve ro-mantik flark›lar› kimbilir kaç›m›z›n derinlerinde bir an›yasahip… Kendini ve duruflunu hiç bozmayan, yapt›¤› mü-zikten hiç taviz vermeyen ve zamana asla yenilmeyen buromantik müzik adam›, ayn› zamanda dengelerini çok iyikorudu¤u mutlu bir ailenin de reisi. Mimarl›k okurken ta-n›flt›¤› efliyle mezun olur olmaz evlenen ve müzik yafla-m›ndaki ününü evli ve çocuklu biri olarak kazanan ErolEvgin, bugünlerde yeniden ekranlarda ve sahnelerde. Oçok sevdi¤imiz flark›lar›n› bir koleksiyon mant›¤› ile iki al-bümde toplayan sanatç›, yeni projeleriyle hayranlar›ylabulufluyor. Haftada bir gün ‹stanbul’da bir otelde 3 saat sü-ren bir sahne flovu yapan Erol Evgin, bunca y›l biriktirdi-¤i an›lar›n›, flark›lar›n›, anekdotlar›n› misafirlerle paylafla-rak onlara enfes bir e¤lence sunuyor. Ünlü sanatç›, müzikyaflam›n›, bundan sonra yapmay› planlad›klar›n› ve düflün-celerini dergimiz Santigrat için anlatt›. Müzik dünyas›na girdi¤inizde nas›l bir ortam vard›?Müzi¤e merak sald›¤›m, ö¤renmeye bafllad›¤›m y›llardaTürkiye’nin kentleflme ve endüstrileflme y›llar›yd›. Popmüzik flehrin türküsü, kentin folklörüdür. K›rsal kesimde-ki insanlar›n duygular›na cevap veren müzik halk müzi¤iise, kent soylu insanlar›n duygular›na klasik Türk musiki-

si ve Türk müzi¤i cevap verir. Ama kentleflmenin h›zl›temposu ve dinami¤i içinde yeni bir müzi¤e ihtiyaç vard›.Pop müzi¤in geliflimi dünyada da böyle olmufltur. Bizdede 1960’l› y›llarda benim müzik heves etti¤im dönemlerdeböyle bir dinamik vard›. Böyle güçlü bir sosyal dinamikbizi pop müzik yapmaya itti. Asl›nda bir refleksti diyebili-rim. O yafllardaki heyacanlar›m›za o y›llarda bu tür müzikyan›t veriyordu. Elbette bu analizleri bugünlere gelince yapabiliyoruz. Mü-zikte içtenli¤i keflfettim. Ve o içten tavr›m›, sesimle, duy-gular›mla ve duruflumla yans›tmaya çal›flt›m yapt›¤›m mü-zi¤ikle. Sonra da o samimiyetimi sürdürmeye gayret ettim.Bunu yapmak da kurban vermek gerektirir. Yapt›klar›n›zkadar yapmad›klar›n›z da sizin kariyerinizi oluflturur. Me-sela bir röportaj› vermemeniz, size uymayan bir yerde sah-neye ç›kmaman›z, baz› karelerde yer almaman›z gibi bir-çok durum buna dahildir. Ama orada sa¤lam durmay› ba-flar›rsan›z y›llar içinde tutarl› bir duruflunuz olufluyor. fiim-dilerde marka diyorlar gerçi ben sanatç› için bunlar› kul-lanmay› sevmiyorum ama bugünkü karfl›l›¤› biraz orayadenk geliyor. O zaman bir güven vaadediyorsunuz. Mese-la Airfel ald›¤›n›zda sorun ç›karmayaca¤›n› ya da servisiarad›¤›n›zda flu kadar süre içinde iflinizi sonuçland›raca¤›-n›z› bilirsiniz. Marka size bunu vaat eder çünkü. Siz de bu-nu sat›n al›rs›n›z. Sanatç›n›n da vaadi güven vermektir.Hayranlar›na, izleyicilerine “O bunu yapmaz, o böyle de-¤ildir” dedirtecek bir güven tesis eder.

Romantik flark›lar›n unutulmaz sesi:EROL EVG‹N

H A Z I R L A Y A N : fi U L E fi E N T A R L I F O T O ⁄ R A F L A R : V O L K A N D O ⁄ A R

D

Page 53: Santigrat Dergisi Sayı:3

53

Page 54: Santigrat Dergisi Sayı:3

54

sanatç›n›n ifli. Çok da kaçarak, göçerek davran›rsan›z orta-ya gereksiz bir gizem ç›k›yor ve bu da gereksiz bir ilgiyeneden oluyor. Bizim zaman›m›zda ortalarda sanatç›lar›npeflinden koflturan paparazi kameralar› yoktu ama çoksa¤lam kalemler vard›. Onlarla zaman içinde bir iliflki ku-ruyorsunuz. Konuflmadan da iflin kurallar›n› biliyor halegeliyorsunuz. Karfl›n›zdaki gazeteci, kendisine gelen birhaber karfl›s›nda “Erol bunu yapmaz” diyebilecek kadar si-zi tan›yor ve sahip ç›k›yordu. Özetlersem, zaman içindebas›n iliflkilerinde bir tav›r gelifltirdim ve bunu da sürdür-düm. Ben çektirdi¤im foto¤raftan sorumluyumdur. ‹fl oolumsuz karelerde olmamakt›r. Polenezköy’de bir eviniz ve yaflant›n›z var? Nedir bununhikayesi?Ben oraya yerleflen ilk sanatç›y›m. 1980 y›l›ndan beri ora-da yaflar›m asl›nda. Önceleri kirada otururdum. Sonra ora-dan bir arsa sat›n al›p ev yapt›k. Haldun Dormen ve AjdaPekkan da oradayd›. Y›llar önce Mersin’de bir konsere git-ti¤imde çok heves edip bir ev alm›flt›m ama oraya hiç gi-demedim. Polenezköy’e bir arkadafl›m›n davetiyle gelmiflve çok be¤enmifltim. Zaten birfley almak isteyenlere be-

Bugün ile sizin müzi¤e bafllad››¤›n›z y›llar aras›nda ne gibifarklar var? Neler de¤iflti?O günlerde toplumsal bir de¤iflim vard›. Bu sosyolojik birdurumdu. Ülke gelifliyor, kentlefliyor, büyüyordu. Gençleryeni bir müzi¤i keflfediyorlard›. Geçmifl dönemlere bakt›-¤›n›zda da yeni müzik ak›mlar›n›n ard›nda hep bir sosyo-lojik geliflmelerin olaylar›n varl›¤›n› görürsünüz. O günler-de ilkeli olmak belki bugüne daha kolayd›. Bugün ortal›kbiraz daha fazla toz duman içinde, daha kar›fl›k. O zaman-larda da radyolarda sürekli Türk müzi¤i, halk müzi¤i ça-lard›. O ortamda pop müzi¤i ile yola ç›k›p, onu s›rtlay›pgötürmek çok zordu. Bugün ise kaos var. Bu ortam için-de iyi bir fleyler yap›p, bunu duyurmak çok zor. Bence in-san›n ilkelerini korumaya çal›flmas› her zaman çok zor.Umutsuzlu¤a düflüldü¤ü zaman herkesin Kurtulufl Savafl›y›llar›n› hat›rlamas› gerekti¤ini düflünüyorum. Çünkünbundan daha zor zamanlar yaflanmad›.Siz müzik kariyerinizi yaparken, çok muttlu bir aile yaflan-t›n›z da vard›. Onlar da sadece olmalar› gerekti¤i kadar ba-s›n›n önündeydi. Bu dengeyi nas›l sa¤lad›n›z?Elbette o günlerde bizim stratejik dan›flmanlar›m›z ya daak›l verenlerimiz yoktu. Ben hep Amerika’ya bakard›m.Benim ölçüm oras›yd›. Çünkü gösteri sanatlar›nda en ileriülkeydi. Orada en iyi yere gelmifl sanatç›lar›n çizgisindekendimi konumland›rmaya çal›fl›rd›m. Onlar›n ne yapt›kla-r›n› gözlerdim. Bir anlamda onlar bana bu konuda koçlukyapt›lar. Amerika’da çok paradan konuflulur; bir Amerikantelevizyonunu açt›¤›mda yar›m saat sonra midem bulan›r,çünkü herfley paraya endeslenmifl cümlelere dökülür. Benbunu çok ay›p bulurum. 40 y›la yak›n bir müzik yaflam›mvar ve bu süre zarf›nda hiç paradan söz etmedim. Türktoplumunda gelir da¤›l›m›nda çok büyük bir uçurum var.Durum böyleyken, ben flu kadar para ald›m, bunu ald›m,bunu yapt›m demenin görgüsüzlükle efl oldu¤unu düflü-nürüm. Çok mütevaz› dostlar›m oldu¤u kadar, holding sa-hibi ya da üst düzey yönetici dostlar›m da var. Bütün birhaftasonunu beraber geçirdi¤imiz zamanlar oluyor ve oinsanlar›n tek bir kelime bile paradan konuflmad›¤›n› bili-yorum. Olgun ve hazmetmifl insanlar olmak çok önemli.Amerika’da Frank Sinatra’n›n yaflam›n› hep örnek alm›fl›m-d›r. Sesini çok severim. Gerçi mafya ile iliflkisi oldu¤u söy-lenen bir adamd›r ama sesinde ve sanat›nda bir tutarl›l›¤›,bir çizgisi vard›r. Frank Sinatra söyledi¤i zaman, “bu, o”dersiniz. Ve Sinatra, çok uzun y›llar bu hissi insanlara tat-t›rm›flt›r. Biz eflimle üniversite y›llar›nda tan›fl›p evlendik.1972 y›l›nda evlendi¤imizde ben hala istedi¤im kadar ün-lü de¤ildim. 1976 y›llar›nda benim Melih Kibar-Çi¤dem Ta-lu flark›lar›m patlad›. Dolay›s›yla ben ünlü oldu¤um y›llar-da evli ve bir de çocu¤u olan biriydim. Bunu asla sakla-may› düflünmedim. V›c›k v›c›k ortal›¤a dökmeden, gerek-ti¤i kadar bas›nla paylaflt›m. Bu iliflkiyi ayarlamak biraz da

Page 55: Santigrat Dergisi Sayı:3

55

Müzik yaflant›m s›ras›nda sürdürdü¤üm sakin ve güvenilirtav›r beni san›r›m mahkum etti ve uzun y›llar baz› tarafla-r›m› yans›tamad›m. Bugün hayatta en önemli fleyin nefleoldu¤unu söyleyebilirim. Onu kaybetmemeye, kaç›rma-maya çal›fl›yorum. fiovlar›mda y›llar önce yapt›¤›m flakala-r›, h›nz›rl›klar› anlat›yorum, flark›lar›m›z bunlarla renkleni-yor. Gelen konuklar da art›k kuru kuruya flark› dinlemekistemiyorlar. Biraz farkl› fleyler de yapmak gerekiyor. Yeni projeleriniz var m›?Y›lbafl›na yeni flark›lar haz›rl›yorum. O¤lum, Murat Evginde iyi bir yorumcu ve besteci olarak yetiflti. Bir de zamaniçinde çok be¤endi¤im ama seslendiremedi¤im flark›larvar. Bunlar› bir araya getirece¤im bir albüm haz›rl›yorum.Mustafa Kemal ve Kurtulufl Savafl› temal› bir konserim var.fiiirlerin, anekdotlar›n, flark›lar›n yer ald›¤› 90 dakikal›k birkurgu. ‹ki y›ld›r bunu gerçeklefltiriyorum. Faz›l HüsnüDa¤larca’n›n fliirinden etkilendim. Bunu belki yaz›n tekrarsergileyip, dvd’sini ç›karmay› düflünüyorum. 27 y›l sonraHisseli Harikalar Kumpanyas› müzikalini yeniden yaflad›k.Çok duygusal bir deneyim oldu. O y›llarda çocuk olup bi-zi izleyenler, bu kez çocuklar›n› al›p gelmifllerdi.

nim tavsiyem, önce kiralamalar› yönünde olacak. Polenez-köy k›fl›n ayr›, yaz›n ayr› güzel bir yer. En güzel taraflar›n-dan biri de, bavulsuz seyahat imkan› vermesi. Böyle yer-ler bütün aileyi bir araya toplayan, iliflkileri gelifltiren birortam da sa¤l›yor. Bu seneden itibaren yaz k›fl orada otur-mak için haz›rl›klar›m›z› yap›yoruz. fiu an nas›l bir hayat›n›z var? Neler yap›yorsunuz?Eflimle birlikte çal›flt›¤›m›z bir mimarl›k ofisimiz var. O birtaraftan devam ediyor. Üç y›l önce unutulmayan flark›lar›-m›z› dijital ortama tafl›y›p orjinal kay›tlar›yla yeniden ç›kar-d›m. “Tüm Bir Yaflam” ve “‹flte Öyle Bir fiey” isimli iki al-büm ortaya ç›kt›. Çok önemli bir koleksiyon çal›flmas›d›rbu. Bunlar› yap›nca birden bir rüzgar esti. Amerikal›lar“come back” diyorlar, bense buna “bit pazar›na nur ya¤-mas›” diyorum. Haftada bir gün, bir otelde üç saatlik birprogram yap›yorum. fiark›lar, an›lar, sohbetlerin yer ald›¤›bu üç saat çok dolu dolu geçiyor. Bunun d›fl›nda konser-lerim oluyor, özel gecelere kat›l›yorum. Son derece yo¤unbir flekilde geçiyor. Bugüne kadar pek bilinmeyen yönle-rim var. Mesela okul y›llar›mda s›n›f›n haylaz ö¤rencilerin-den biriydim. Çok flakac›, taklitler yapan bir taraf›m vard›r.

Page 56: Santigrat Dergisi Sayı:3

56 PS‹KOLOJ‹

H A Z I R L A Y A N : Y U S U F K A R A B U L U T / P s i k o l o g

ir çiftçi düflünün. Tarlas›na ekin ekiyor. Fakat yap-t›¤› sadece torbas›ndaki tohumlar› savurmak. Sa-vurdu¤u tohumun ne oldu¤u hakk›nda bilgisi

yok. Sonras›nda bafll›yor su, gübre vermeye. Asl›nda ni-yeti iyi. Ekti¤i tohumlar›n en iyi flekilde yeflermesini, mey-ve vermesini istiyor. Tek kusuru tohum hakk›nda bilgisiyok. Belki verdi¤i su eksik ya da fazla? Belki de ekilentopra¤›n cinsi o tohuma uygun de¤il? Peki, iklim flartlar›?O kadar çok de¤iflken var ki. Ama bir tohumu iyi yetiflti-rebilmek ve sonras›nda ondan verim beklemek için bura-da sayd›¤›m›z ve saymad›¤›m›z tüm parametreleri bilme-miz gerek. Tohum için tüm bu bilgiler gerekli. Peki ya yeryüzünde-ki en kompleks öze sahip, geliflmesi nerede ise s›n›rs›zde¤iflkenden etkilenen, en de¤er verdi¤imiz varl›klar›m›zolan çocuklar? Halimiz biraz ne ekti¤ini bilmeyen çiftçi gi-bi de¤il mi? Her biri ayr› bir alem, biricik, kendine özgüolan çocuklar›m›z› ne kadar tan›yoruz? Asl›nda kendi ki-flilik hapishanesine hapsolmufl, henüz kendisini tan›ya-mayan bizler için çok da kolay bir ifl de¤ildir tan›mak. Busebeple d›flar›dan bir aynaya ihtiyac›m›z vard›r. Bizi bizeyans›tacak, lunaparklardaki dev aynalar› gibi de¤il, bildi-¤imiz düz aynalara.Anne ve babalar olarak da görevimiz iflte tam burada bafl-l›yor. Düz bir ayna olmak. Ünlü pkoloji düflünürlerindenHeinz Kohut da teorisinde “Mirroring “ derken bundanbahsetmekte ve çocuk gelifliminde en önemli yeri aynaolabilmeye vermektedir. Bir bebek annesinde kendisinigörmek ister der. Anne ve baba çocuklar›na kendilerinide¤il de onun kendisini yans›tabilirlerse çocukta sa¤l›kl›bir geliflme olacakt›r. Anne ve baban›n bunu yapabilme-leri ancak ve ancak otomasyonlar›ndan kurtulup, öncekendilerini tan›malar›na ba¤l›d›r. Acaba kendi aynalar› ne

kadar düz? Hangi k›s›mlar› iç ya da d›fl bükey olmufl? Ne-releri parlat›lmal› ve hangi k›s›mlar›n›n arkas› s›rlanmal›?Bu süreçten geçebilen anne ve babalar çocuklar›n› yetifl-tirmede baflar›l› olacaklard›r. Bugün ça¤›m›z öyle bir halegelmifltir ki nerede ise 3-4 yafllar›ndaki bebelere depres-yon teflhisi konulmakta ve biz psikologlardan çocuklar›-n›n sa¤l›klar›na kavuflmas› için medet umulmaktad›r. Birçocuk, çocuk olarak kald›¤› dönemde psikolojik problemyafl›yorsa bunun sebebi çevresinde ve baflta ailesindearanmal›d›r. Yani bir bak›ma kullan›c› hatas›d›r ve mü-kemmel yarat›lan bir bebek içi garanti kapsam› d›fl›ndad›r.E¤er ki çocu¤unuzun psikolojisi, halet-i ruhiyesi hakk›n-da endifleliyseniz önce bu endiflenizi kendinize yöneltin.Öncelikle kendiniz için bir dan›flmanl›k talep edin. Kendikaranl›k alanlar›n›z›, bilinç d›fl›n›z› temizleyin. Bak›n o za-man sizinle beraber tüm dünya de¤iflecek, gökyüzü bilehiç görmedi¤iniz kadar mavi olacakt›r. Bu aflamada sizeönerece¤imiz kendinizi tan›ma yolculu¤unuza ç›kman›zolacakt›r. Hadi al›n eflinizi, çocu¤unuzu ç›k›n bu yolculu-¤a… Bu yolculu¤un bafllang›c› için size dergimizin bu sa-y›s›nda bir f›rsat sunuyoruz. Yaz›m›z›n sonunda 28 soru-dan oluflan ve Jung kiflilik tiplerine göre altyap›s› ve ra-porlar› oluflturulmufl bir testimiz var. E¤er çocu¤unuz 3-12 yafl aral›¤›nda ise anne ya da babadan onu en iyi tan›-yan kifli testi tamamlas›n. Sonras›nda da testin hemen al-t›nda yer alan kullan›c› bilgilerini www.egoanalizi.comadresine girerek testi internet ortam›na aktars›n. Sonuçtaçocu¤unuz hakk›nda detayl› bir rapor elde edeceksiniz.Daha önceki say›lar›m›z› okuyanlar Hasan Önder Bey’inyetiflkinler için kendini tan›ma içerikli yaz›lar›na tekrar ge-ri dönerek kendileri hakk›nda da bilgi sahibi olabilirler.Belki bu sayede hangi tarla da hangi tohumu yetifltirme-liyiz bilgisini bilip iyi bir çiftçi olabiliriz.

Ça¤›n sa¤l›k sorunu: ÇOCU⁄UMUZU TANIMAK

B

Page 57: Santigrat Dergisi Sayı:3

57

Soru1Güvendi¤i insanlar› severSevdi¤i insanlara güvenirSoru2Hayalleri gerçekçidirHayalleri uçuk ve fantezilere yöneliktirSoru3Ö¤rendi¤ini aynen yaparÖ¤rendi¤ini farkl› flekillerde yapmaktanhofllan›rSoru4Genellikle konuflkand›rGenellikle sessizdirSoru5Yaln›z oynamaktan s›k›l›rTek bafl›na oynamay› severSoru6Genellikle hareketlidirGenellikle sakindirSoru7Genellikle önce yapar sonra düflünürGenellikle önce düflünür sonra yaparSoru8Yabanc› ve bilmedi¤i ortamlarda kalmay›sevmezYabanc› ve bilmedi¤i ortamlarda kalmaktançekinmezSoru9Akl›na geleni hemen söylemeye e¤ilimlidirAkl›na geleni hemen söylemezSoru10Sorumluluklar›na dikkat ederSorumluluklar›na dikkat etmez

Soru11Dikkati çabuk da¤›l›rDikkatini toplayabilirSoru12Sorulan sorulara genellikle hemen cevapverirSorulan sorulara cevap vermek içindüflünürSoru13Genellikle düzenlidirGenellikle düzensidirSoru14Genellikle kurallara uyarGenellikle kurallara uymazSoru15‹nce ayr›nt›lara kadar hat›rlayabilirDetaylar› hat›rlamakta zorlan›rSoru16‹fllere bafllamada zorlanabilir ama bafllad›¤›ifli bitirir‹fllere bafllamada zorlanmaz ama bitirmektezorlanabilirSoru17Ani de¤iflikliklere uyum göstermekte zor-lan›rAni de¤iflikliklere uyum göstermekte zor-lanmazSoru18Yeni ald›¤› bir oyunca¤› önce inceler sonraoynamaya geçerYeni ald›¤› oyunca¤a hemen adapte olurSoru19Kendisine dokunulmas›ndan hofllanmazKendisine dokunulmas›ndan hofllan›r

Soru20Konuflarak, etkileflimle, sorarak ö¤renirDeneyerek, gözlemleyerek ö¤renirSoru21Cümlelerinde net ifadeler kullan›rCümlelerinde duygusal ifadeler kullan›rSoru22Kararl› bir yap›s› vard›rEsnek bir yap›ya sahiptirSoru23Ö¤rendiklerini ö¤rendi¤i flekliyle hayatageçirirÖ¤rendiklerini kendinden birfleyler katarakhayata geçirirSorru24K›zd›¤›nda mant›ksal tepkiler verirK›zd›¤›nda duygusal tepkiler verirSoru25Bir ifli defalarca ayn› flekilde yapmaktans›k›lmazBir ifli defalarca ayn› flekilde yapmaktans›k›l›rSoru26Adalet yönü a¤›r basarMerhamet yönü a¤›r basarSoru27‹lk defa gördü¤ü kiflilere bafllang›çtamesafeli davran›r‹lk defa gördü¤ü kiflilere çabuk ›s›n›rSoru28Konuflulurken sözü kesip araya girer, din-lenmezse ba¤›rabilirBirisi konuflurken araya rahat giremez farkedilmezse de küsebilir

Afla¤›da yer alan iki fl›kl› sorulardan size daha yak›n olan seçene¤i seçiniz. Seçim yapamad›¤›n›z maddelerde 2 (iki) soruyugeçmemek kayd› ile bofl b›rakabilirsiniz.

Testi internet ortam›na aktarmak için www.egoanalizi.com adresine girin.Kullan›c› ad› k›sm›na ana flifre k›sm›na ise kuzusu yaz›n. Ve bu ücretsiz test imkân›m›zdan 01.06.2008 tarihine kadar faydalan›n.

‹nternet adresi: www.egoanalizi.comKullan›c› ad›: ana fiifre: kuzusu

Page 58: Santigrat Dergisi Sayı:3

s›tma, so¤utma ve havaland›rma sektörünün öncüle-rinden Airfel, kuruldu¤u günden bu yana yapt›¤› ya-t›r›mlarla h›zl› büyümesini sürdürüyor. Airfel, kendi

markas›yla üretip sundu¤u genifl ürün gam›n›n yan› s›radünyan›n önde gelen firmalar›n›n da distribütörlü¤ünüüstleniyor. Uluslararas› iflbirlikleriyle hedeflerini daha dayükselten Airfel, Avrupa ve ‹talya’n›n en önemli kombiüreticilerinden Riello ile de gücünü birlefltiriyor. Airfel-Riello aras›ndaki uzun vadeli ve genifl kapsaml› iflbirli¤i-ni belgeleyen anlaflma, 21 fiubat Perflembe günü TheRitz-Carlton ‹stanbul’da düzenlenen törenle imzaland›.Törende, Sanko Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Ab-dülkadir Konuko¤lu, Airfel Yönetim Kurulu Baflkan› Hü-seyin Hamut, Airfel Genel Müdürü Hasan Önder ile Ri-ello Yönetim Kurulu Baflkan› Ettore Riello ve Riello Ge-

nel Müdürü Claudio Bianchini yer ald›. Genifl kat›l›mlagerçekleflen toplant›da, iflbirli¤inin detaylar›n›n yan› s›raAirfel’in gelecek dönem hedefleri de konuklarla payla-fl›ld›. ‹ki büyük markan›n güçlerini birlefltiren anlaflma-n›n imzalanmas›ndan sonra konuflan Airfel Genel Müdü-rü Hasan Önder, Riello iflbirli¤i ile çok önemli bir ad›matt›klar›n› vurgulayarak, “2007’de cirosunu 2006’ya göreyüzde 62 art›flla, 132 milyon dolara ç›karan Airfel, Türki-ye’de ve Avrupa’da yükseliflini sürdürecek.” dedi.

AIRFEL-RIELLO MARKASI TÜRK‹YE PAZARINDATürkiye’nin ve ‹talya’n›n iki büyük firmas›n› bir arayagetiren iflbirli¤inin, ilk aflamas› Airfel-Riello markal›kombilerin sat›fl›n›, ikinci ad›m ise üretimini kaps›yor.Yap›lan anlaflma ile birlikte Riello kombiler, ilk kez gir-

Türk-‹talyan iflbirli¤i ile yeni bir marka:AIRFEL-RIELLO

AIRFEL, AVRUPA VE ‹TALYA’NIN EN ÖNEML‹ KOMB‹ ÜRET‹C‹LER‹NDEN RIELLO ‹LE GEN‹fi KAPSAMLIB‹R ‹fiB‹RL‹⁄‹ GERÇEKLEfiT‹R‹YOR. 21 fiUBAT’TA ‹MZALANAN ANLAfiMA ‹LE AIRFEL-RIELLO MARKALIKOMB‹LER P‹YASAYA SUNULACAK. AIRFEL, TÜRK‹YE PAZARINA ‹LK KEZ RIELLO ‹SM‹YLE G‹RECEKKOMB‹LER‹N D‹STR‹BÜTÖRLÜ⁄ÜNÜN YANI SIRA ÜRET‹M‹N‹ DE HEDEFL‹YOR.

I

58 HABER

Page 59: Santigrat Dergisi Sayı:3

di¤i Türkiye pazar›nda Airfel güvencesi ile tüketicilerlebuluflacak. Bulundu¤u hiçbir pazarda kombi sat›fl›ndakendi markas›n› bir baflka marka ile kullanmayan firma,Airfel ile yapt›¤› anlaflmayla bir ilki gerçeklefltiriyor. Ri-ello’nun ilk defa ‹talya d›fl›ndaki bir ülkede kendi isminiiflbirli¤i yapt›¤› marka ile birlikte kullanmas› anlaflman›nönemini daha da art›r›yor. Kombilerde Airfel-Riello mar-kas›n›n yer alacak olmas› hem gelecek vaat eden Türki-ye’ye hem de y›ld›z› parlayan Airfel’e duyulan güvenigösteriyor. Airfel-Riello ad› alt›nda piyasaya sunulacakkombilerin önümüzdeki dönemde Airfel taraf›ndan, Ri-ello know-how’u ile Türkiye’de üretilmesi de planlan›-yor. Tüm bu süreçler 2008’de haz›rl›klar›na bafllanmas›ve 2009’da hayata geçirilmesi planlanan Airfel-Riello flir-keti taraf›ndan yürütülecek.

100’LER KULÜBÜNE G‹RD‹KSanko Yönetim Kurulu Baflkan› Abdülkadir Konuko¤lu,Riello’nun Türkiye kombi pazar›na Airfel ile iflbirli¤i ya-parak girmesinden gurur duyduklar›n› vurgulayarak, he-deflerini aç›klad›. Konuko¤lu, Airfel ve iklimlendirmealan›n›n Sanko Holding’in öncelikli ve önemli konular›aras›nda yer ald›¤›n da belirtti. Airfel Genel Müdürü Ha-san Önder, törende Airfel’in ilk günden bu yana yapt›¤›yat›r›mlardan ve hedeflerinden söz ederek Riello iflbirli¤ihakk›nda bilgi verdi. Önder, Airfel’in 2007’de gösterdi¤iperformans› de¤erlendirerek flunlar› söyledi: “Airfel, geç-ti¤imiz y›l gösterdi¤i baflar›yla 100’ler Kulübü’ne girdi.Firmam›z, sektörümüz ve tabii ki ülkemizin geliflimi ad›-na yapt›¤›m›z cesur at›l›mlarda h›z›m›z› hiç kesmedik.Krizler olsa da… 2006 y›l›nda 50 milyon dolar olan yat›-r›mlar›m›za, 2007’de 12 milyon dolarl›k yat›r›mla devamettik. Sergiledi¤imiz istikrarl› büyüme grafi¤i sonucundaAirfel’in cirosu 2007’de 132 milyon dolara ulaflt›. 2006’da82 milyon dolar olan ciromuz yüzde 62 gibi önemli biroranda art›fl gösterdi. Airfel çat›s› alt›ndaki ürünler gene-

linde bakt›¤›m›zda; 2007’de yüzde 9,5’luk pazar pay›naulaflt›¤›m›z› görüyoruz. Sektörde ilk üç aras›nda yer almaplan› do¤rultusunda da çal›flmalar›m›z› sürdürüyoruz.”

B‹R ‹LK GERÇEKLEfi‹YORÖnder, kurulan baflar›l› iflbirlikleri ve stratejik ortakl›kla-r›n pek çok ilki gerçeklefltirme imkan› verdi¤ini belirte-rek Riello ile yap›lan iflbirli¤inin önemi flöyle ifade etti:“Avrupa’n›n ve ‹talya’n›n kombi üretimindeki en büyükfirmalar›ndan biri Türkiye pazar›na girmek için Airfel’itercih ediyor. Üstelik ilk defa ‹talya d›fl›ndaki bir ülkedekendi ismini iflbirli¤i yapt›¤› marka ile birlikte kullana-rak… Bu bile anlaflman›n önemini ortaya koymaya yeti-yor. Sektörünün baflar›l› markas› Riello, sahip oldu¤udeneyimi ve know-how’› genç aktif bir firma olan Airfelile paylaflmak istiyordu. Bu bizim için hem çok gurur ve-riciydi hem de çok de¤erliydi. ‹mzalayaca¤›m›z anlaflmaile de uzun vadeli bir iflbirli¤inin ilk ad›m›n› at›yoruz.Baflka isimler alt›nda Türkiye’de ve di¤er ülkelerde faali-yet gösteren Riello, yapt›¤›m›z anlaflma kapsam›nda ken-di markas›n› baflka bir marka ile ilk defa yan yana kul-lanacak. Bugün asl›nda yeni bir marka do¤uyor: Airfel-Riello. Ve hepimiz buna tan›kl›k ediyoruz. Riello iflbirli-¤i ile hedefimiz ise: 2010’da Türkiye kombi pazar›n›nyüzde 10’una hakim olmak.

‹TALYANLAR MEMNUNRiello Yönetim Kurulu Baflkan› Ettore Riello, Türkiye pa-zar›n›n önemli bir potansiyele sahip oldu¤unu belirte-rek, Airfel gibi baflar› grafi¤i giderek yükselen bir markaile iflbirli¤i yapmaktan dolay› mutluluk duyduklar›n› di-le getirdi. Riello Grup hakk›nda bilgi aktaran Ettore Ri-ello, Airfel ve Riello’nun gelecek planlar›n› da anlatt›. Ri-ello Genel Müdürü Claudio Bianchini ise Airfel ile yap›-lan anlaflman›n önemine de¤inerek, Riello’nun ürün ga-m› ve özellikle kombi segmenti ile ilgili bilgi verdi.

59

Page 60: Santigrat Dergisi Sayı:3

60 HABER

ir Sanko Holding kuruluflu olan Airfel, sürekli ar-tan yat›r›mlar›yla büyümeye devam ediyor.‹lk etapta Çorlu’da bir klima fabrikas› kuruldu.

Fabrikan›n en büyük özelli¤i, akredite olmufl bir klimatest laboratuvar›na sahip olmas›yd›. Bugün Türkiye’deböyle bir laboratuvara sahip olan kurum say›s› sadece 3.Bugün, 540 çal›flan› olan Airfel’in merkez ofisi ‹stanbul’dayer al›yor. Bunun yan›nda ‹zmir, Ankara, Gaziantep veAntalya’da 4 bölge müdürlü¤ü bulunuyor. Airfel, Türkiyeçap›nda 182 yetkili sat›c›, 548 sat›fl noktas› ve 455 yetkiliservis ile müflterilerine hizmet veriyor. Airfel’in gücünü al-d›¤› en önemli noktalar flüphesiz Ar-Ge çal›flmalar›na ver-di¤i önem ve bunun paralelinde yapt›¤› yat›r›mlar. Tekno-lojiyi yak›ndan takip eden Airfel, sektöründe öncü olma-n›n gereklerini yerine getiriyor. 2003, Airfel için önemli bir seneydi. Klima pazar›nda ye-rini sa¤lamlaflt›ran Airfel, ›s›tma grubunda da iddial› oldu-¤unu gösterdi. Fransa’n›n kombideki uzman ismi Chaffa-teaux Maury’nin hermetik ve yo¤uflmal› kombileri, Airfel

distribütörlü¤ünde Türkiye’ye geldi. 2005 y›l›nda, uluslararas› ba¤lant›lar›n› art›ran Airfel, Ja-ponya’dan Mitsubishi Heavy Industries, Amerika’danMcQuay International ve Liechtenstein’dan Hoval ile dis-tribütörlük anlaflmalar› imzalad›. Art›k dünya devleriyleyap›lan anlaflmalardan kazan›lan tecrübeyi, üretime aktar-man›n zaman› gelmiflti. Klima, kombi ve radyatör fabrika-lar› yapmak için en uygun alan, Sakarya Hendek’te bu-lundu. Bugün Airfel, Hendek’teki kapal› alan› 50 bin met-rekarelik üretim üssünde radyatör, klima ve kombi, Çor-lu’daki 11 bin metrekarelik di¤er bir fabrikas›nda klimasantralleri üretimi gerçeklefltiriyor. ISO 9001:2000 belgesi-ne sahip Airfel, üretici kimli¤ini daha ileriye tafl›mak içinçal›flmalar›na devam ediyor.

KL‹MADA DÜNYANIN EN HASSAS TEST YÖNTEM‹ UYGULANIYOR2005 y›l›nda önemli bir karar verildi: üretim kapasitesi art-mal› ve Türkiye’de tam üretim sürecine geçilmeliydi. ‹lk

Yeni yat›r›mlarla geliflen:AIRFEL BÜYÜMES‹N‹ SÜRDÜRÜYORSEKTÖRÜNÜN ÖNCÜ KURULUfiLARINDAN OLAN AIRFEL, KL‹MA, KOMB‹, RADYATÖR VE KL‹MASANTRALLER‹ KONUSUNDA YAPTI⁄I YATIRIMLARLA NEDEN L‹DER OLDU⁄UNU DA ORTAYA KOYUY-OR. HER B‹R‹ ALANINDA BENZERS‹Z OLAN FABR‹KALARDA YAPILAN ÜRET‹M HACM‹ GÜN GEÇT‹KÇEARTIYOR.

B

Page 61: Santigrat Dergisi Sayı:3

61

etapta Çorlu’daki fabrika Hendek tesislerine tafl›nd›. Ekyat›r›m sonucu klimalar›n iç ve d›fl ünitelerinde bulunansac metal, plastik parçalar, serpantin ve bak›r borular›ntamam› üretilebilir hale geldi. 20 bin metrekarelik kapal›alanda kurulan fabrikan›n senelik üretim kapasitesi 1 mil-yona ulaflt›. Özellikle kritik noktalardaki bak›r boru bir-lefltirmelerinin kaynak robotlar›yla el de¤meden yap›l›yorolmas› kalitenin en önemli göstergesiydi. Klima kontrolsisteminde ise dünyan›n en hassas kaçak test yöntemiolan Helyum test cihazlar› tercih edildi. Hendek’teki fab-rikada 60 bin Btu/h kapasiteye kadar tüm klima modelle-ri üretilebiliyor. Ar-Ge’nin önemini son derece iyi kavra-yan firmam›z, bin 500 metrekarelik bir alanda sadece Ar-Ge mühendislerinin yeni ürün tasar›mlar›nda kulland›¤›,kalorimetrik test odas›, elektrik güvenlik ve entalpi kapa-site test laboratuvarlar› ve ses laboratuvarlar› tahsis etti.

‹NSAN HATASINI ORTADAN KALDIRAN TEKNOLOJ‹2005 y›l›nda, faaliyete bafllayan kombi montaj hatt›, 7adet bilgisayarl› test istasyonuyla, y›lda 300 bin adet üre-tim kapasitesine ulaflt›. Montaj ifllemi, uzman Airfel çal›-flanlar› taraf›ndan, PLC kontrollü hat üzerinde yap›lankombiler, hemen ard›ndan her ürünün elektrik, gaz ve sukaçak testlerinden geçti¤i s›k› bir takibe al›n›yor. Kombi-lerin tüm özellikleri otomatik kontrol cihazlar› taraf›ndaninsan hatas›n› ortadan kald›racak flekilde yap›l›yor. Airfelkombilerin üretiminde kullan›lan saclar, CNC punch ileflekillendiriliyor. At›k gaz ve yanman›n gerçekleflti¤i ka-binler, Alusi saclarla Avrupa normlar›na uygun olaraküretiliyor. Çinko fosfat kaplamayla modern boya tesisle-rinde elektrostatik toz boya ile boyan›yor. Airfel kombi-

lerde CEE92/42 yanma direktifine göre üç y›ld›zl› yanmaperformans›na ulafl›ld›. Ayr›ca EN483 standard›na göreyüzde 92’nin üzerinde ›s›l verim de¤erlerinin yakaland›-¤› ve enerji tasarrufunun sa¤land›¤› gözlendi. Düflük at›kgaz emisyon de¤erlerinde NOx seviyesi 4 olan Airfelkombiler CE sertifikas› almaya hak kazand›. Böylece Air-fel, çevre dostu oldu¤unu bir defa daha tescilledi.

YILDA 1 M‹LYON 500 B‹N METRE ÜRET‹M YAPILIYOR2005 y›l›nda, 22 bin 500 metrekarelik kapal› alanda üre-time bafllayan panel radyatör fabrikas› senede 900 binmetre üretim kapasitesine ulaflt›. Bu say›, yeni yat›r›mlar-la Temmuz ay›nda 1 milyon 500 bin’e ç›kacak. Panel rad-yatör üretiminde, ilk etapta preslerle saca flekil veriliyor.Ard›ndan kaynak ve boya uygulamalar› geliyor. Airfelradyatör fabrikas› üstün makine teknolojisi ve kataforezboya sistemiyle panel radyatör üretimi alan›nda flimdi-den dünyan›n say›l› tesisleri aras›na girdi.

KL‹MA SANTRALLER‹ YAPAN TET‹SAN’LA ANLAfiMAAirfel, 2006’n›n Mart ay›nda Türkiye’nin en kaliteli klimasantrali üretimini yapan Tetisan’la bir anlaflmaya vard›ve bu bölümü sat›n ald›. Ard›ndan üretim için gerekliolan tam otomatik makine park› kuruldu. Temmuz ay›y-la birlikte üretim bafllad›. 2008 y›l›nda üretim portföyü-ne yeni ürünler eklendi. Bu ürünler aras›nda A s›n›f› kli-ma santralleri, ›s› geri kazan›m cihazlar›, paket hijyenikcihazlar ve radyoaktif koruma amaçl› s›¤›nak aspiratör-leri yer al›yor. Fabrika bugün, 11 bin metrekarelik kapa-l› alanda, saatte 500 – 120 bin metreküp kapasiteyle üre-tim yap›yor.

Page 62: Santigrat Dergisi Sayı:3

62

H A Z I R L A Y A N : fi U L E E R K ‹ N - P E L ‹ N D ‹ D ‹ N ‹ R - ‹ n s a n K a y n a k l a r › U z m a n ›

s›tma, so¤utma ve havaland›rma sektöründe faaliyet gös-teren flirketimiz, vizyon ve misyonuna uygun olarak, sü-rekli büyüme hedefindedir. Bu hedefe do¤ru emin ad›m-

larla ilerlerken en büyük güçlerden birinin de “insan gücü”oldu¤unun fark›ndad›r. Bu noktada ‹nsan Kaynaklar› De-partman›’n› da son derece destekleyici bir tutum sergile-mektedir. Kurum kültürüne uygun, bilgi, beceri ve tecrübe-lerini bizimle paylaflabilecek, flirketimize katma de¤er sa¤-layabilecek ama ayn› zamanda bireysel kariyer plan›n› daoluflturmufl, kiflisel geliflime aç›k uygun adaylar›n bulunma-s›nda, kadrolar›n oluflturulmas›nda önemli görevler alan ‹n-san Kaynaklar› Departman›, bu h›zl› büyüme aflamas›ndaifle al›m konusunda do¤ru ifle do¤ru insan prensibiyle kad-rosuna her geçen gün yeni çal›flanlar eklemektedir. ‹fle al›msürecinin tamamlanmas›ndan sonra çal›flan›n mutlulu¤u içinçal›flma prensibi ile “daha baflka neler yapabiliriz?” sorusu-nu sürekli soran ve çal›flmalar›n› bu yönde devam ettiren‹nsan Kaynaklar› çal›flanlar› olarak en büyük s›k›nt›m›z ve-ritaban›m›z› güncel olarak takip edemeyiflimizdi. Tam bunoktada Oracle HR modülü ile tan›flt›k. Önceleri beklenti-

mizin fazla oldu¤unu düflünüyorduk, fakat Oracle HR bizebeklentimizin hayallerimizle s›n›rl› olabilece¤ini gösterdi.Günümüzde flirketlerde gerçek verimlili¤e ulaflman›n tekyolu insandan en etkin flekilde faydalanabilmektir. Tekno-loji tek bafl›na bir fley ifade etmemekte, bunu kullanacak in-san gücünün yetkinli¤inin de ayn› ölçüde geliflmesi gerek-mektedir. Fark yaratabilecek olan sürekli geliflimi sa¤layabi-len, flirket hedefleri ile bireysel hedefler aras›nda paralelliksa¤layabilen organizasyonlard›r. Bu sürekli geliflim sürecin-de organizasyondaki herkes taraf›ndan benimsenmifl ve gü-venilirli¤i konusunda hemfikir olunmufl bir performans yö-netim sisteminin kurulmas›n›n, bafllat›lmas› ve sonras›ndada gelifltirilmesinin çok önemli bir yeri vard›r. Çünkü per-formans yönetimi sistemi hem önceki dönemin sonuçlar›n›ortaya koymak, hem de gelecekteki hedefleri ve bu hedef-ler ulaflmak için gerekli yönlendirmeleri yapabilmenin tekyoludur. Performans de¤erlendirme sistemi yetkinlik anla-m›nda belli bir zaman diliminde çal›flan›n davran›fllar›n› vebireysel baflar›lar›n› ölçen bir sistemdir. Bu yöntemle çal›-flanlar›n daha iyi tan›nmas›, olumlu yönlerinin ön plana ç›-

‹nsan Kaynaklar› Departman›’n›n kozu: ORACLE HR, HAYALLER‹M‹Z ‹LE SINIRLI

AIRFEL, SEKTÖRÜNÜN L‹DER MARKASI OLMA ‹DD‹ASINI SADECE ÜRET‹M VE SERV‹S‹YLE SINIR-LAMIYOR. KURUM ‹Ç‹NDEK‹ ‹fiLEY‹fi‹N SON DERECE AKICI VE DO⁄RU OLMASI ‹Ç‹N GEREKEN PARA-METRELER‹ DE SA⁄LIYOR. ‹NSAN KAYNAKLARI DEPARTMANI TARAFINDAN KULLANILAN ORACLEHR, fi‹RKET‹N RAPORLAMA KONUSUNDAK‹ EN BÜYÜK KOZU DURUMUNDA.

ÇÖZÜM

I

Page 63: Santigrat Dergisi Sayı:3

63

kar›labilmesi, yetersiz görülen özelliklerinin fark›na varabil-mesi, bu özelikleri gelifltirebilmesi ve baflar›s›n›n ödüllendi-rilmesi mümkün olabilmektedir. Dolay›s›yla bu durum çal›-flanlar›n ifllerini en iyi flekilde yapmalar› konusunda yönlen-dirici bir motivasyon arac› olarak da düflünülebilir.

KURUM KÜLTÜRÜNE UYGUN S‹STEMGünümüzde klasik olarak tabir edebilece¤imiz kariyer yö-netim sistemleri geçerlili¤ini kaybetmifl, fark yaratabilen, üs-tün performans gösteren, yarat›c› çal›flanlar›n yükselme ko-nusunda önlerinin s›n›rs›z aç›k olabildi¤i sistemler tercihedilmektedir. Airfel ‹nsan Kaynaklar› olarak biz de GenelMüdürümüz Hasan Önder’in de deste¤i ile bu anlay›fl› flir-keti geneline yaymak, bir kurum kültürü haline getirebil-mek için paralel olarak iflleyecek ve birbirini tamamlayacakolan kariyer ve performans yönetim sistemleri üzerine çal›fl-malar›m›z› bafllatt›k. Di¤er flirketlerdeki uygulamalar› ve ak-sayan yönlerini inceledik. Aksayan noktalar› aflabilme yö-nünde çözümler ürettik. Sonuçta tabii ki sürekli gelifltirilme-si gereken, fakat kendi içimize sinen bir kariyer ve perfor-mans sistemine ulaflm›fl olduk. Bafllang›ç için biraz da cesurolarak nitelendirilebilecek bir karar ile 360 derece perfor-mans yönetimi sistemini benimsedik. 360 derece prensibiçal›flanlar›n kendilerini, efl de¤erlerini, astlar›n› ve üstlerinide¤erlendirmelerini içeriyor. Performans de¤erlendirmede amac›m›z;• Objektif bir kurumsal ve bireysel performans ölçümü vede¤erlendirmesinin yap›labilmesini sa¤lamak,• Yap›c› ve aç›k bir iletiflim ortam›n›n geliflmesine katk›dabulunmak,• Çal›flanlar›n geliflimlerinin yönlendirilmesi, desteklenmesive geliflimleri konusunda kendilerine geribildirim sa¤lanma-s› için bir altyap› oluflturmak ve• Motivasyon ve sürekli geliflmeye destek olmak.Klasik anlamda sadece amirlerden çal›flanlara bak›fl›n sözkonusu oldu¤u de¤erlendirme yöntemleri günümüzde ge-çerlili¤ini kaybetmifltir. Çünkü tüm modern organizasyon-larda oldu¤u gibi bizim de performans de¤erlendirmedekiamac›m›z sadece gelecekte kimin hangi koltukta yer alaca-¤›n› belirlemek de¤il, genel olarak önemli geri beslemeleralabilmek ve h›zla geliflen ve büyüyen organizasyonumu-zun yar›nlara en iyi flekilde tafl›nabilmesini sa¤lamak içinsa¤lam ad›mlar atabilmektir. Bu anlamda performans de¤er-lendirme ile iliflkilendirdi¤imiz bir di¤er konu da e¤itimdir.Performans de¤erlendirme organizasyondaki e¤itim ihtiyaç-lar›n›n belirlenmesinde etkili bir yoldu. Esas itibariyle bizimiçin Kariyer Sistemi-Performans De¤erlendirme-E¤itim ko-nular› birbiri ile iliflkilendirilmifl, ayr› ayr› düflünülemeyecekkonulard›r. Kariyer sisteminde yükselebilmek için, ö¤renim,yabanc› dil ve deneyim gibi kriterlerin yan›nda, performansde¤erlendirme sonuçlar› ve kariyer basamaklar› için önce-den belirlenmifl e¤itimlerin al›nm›fl olmas› da, olmazsa ol-maz kriterlerdendir. Performans de¤erlendirme sonucundaortaya ç›kan e¤itim ihtiyaçlar›n›n da kiflisel geliflim ve bir

sonraki dönem performans›n› önemli ölçüde etkileyece¤inidüflünürsek, bu üç sürecin nas›l birbirinden ayr›lmaz süreç-ler oldu¤unu daha iyi ortaya koymufl oluruz.

RAPORLAMADA SINIR TANIMIYORUZ‹flte bu nokta neden Oracle’ ›n performans modülünü kul-lanmay› seçti¤imizi aç›klamam›z uygun olacakt›r. fiirketi-mizde yaklafl›k 2 y›ld›r temel personel verilerinin tutuldu¤uOracle HR modülü kullan›lmaktayd›. ‹fle öncelikle veri taba-n›n› güncellemek ile bafllad›k. Çünkü yeni kariyer plan›ndaçal›flanlar›m›z› oturtaca¤›m›z basamaklar› elimizdeki verile-re göre seçmeliydik. Bunun için ayr›nt›l› raporlara ihtiyaçduyduk. Oracle bu anlamda çok ifllevsel. Çünkü veri girifliyapt›¤›m›z her ayr›nt›n›n Discoverer adl› raporlama progra-m›n› kullanarak raporunu çekebiliyoruz. Sonras›nda yineprogramda yeni kariyer plan›m›za uygun standart organi-zasyonlar yani departmanlar ile yeni kademeleri içeren po-zisyonlar› sisteme tan›mlad›k. Organizasyon flemas›n› yans›-tan pozisyon hiyerarflisi yaratarak kiflileri birbirine ba¤lad›k.Bu kimin kimi de¤erlendirece¤i ile ilgili kural yaz›ld›¤›ndaotomatik olarak de¤erlendirmelerin oluflturulmas›nda bü-yük bir kolayl›k sa¤lamaktad›r. De¤erlendirme için kullana-bilece¤imiz kriterlerin de belirlenmesi ve sisteme tan›mlan-mas›ndan sonra sistem üzerinden tüm çal›flanlar Self Servismodülünü kullanarak, kendi flifreleriyle girifl yap›p kimi de-¤erlendireceklerine kolayca ulafl›p, de¤erlendirmeleri basitbirkaç ad›mda tamamlayabiliyorlar. Tüm flirket genelindekisüreçlerde Oracle’›n de¤iflik modülleri kullan›ld›¤›ndan per-sonelimiz Oracle kullan›ma, ekranlar›na oldukça aflina du-rumdalar.

SMART TEKN‹⁄‹ ‹LE HEDEF BEL‹RLEN‹YORDe¤erlendirmeler tamamland›ktan sonra, yine Discovererkullanarak performans sonuçlar›n› yans›tan her tülü raporaulaflabiliyor ve gelifltirebiliyoruz. Oracle Self Servis’in ayr›caçal›flanlar›n kendi kiflisel bilgilerini güncelleyebilmesine,kullanacaklar› izin taleplerini yine sistem üzerinden onayagönderilmesinde kullan›labiliyor. Dolay›s›yla mevcut siste-me en kolay adapte edilebilen ve bizi evrak yükünden kur-taran insan kaynaklar› süreçlerinde bütünlük sa¤layan sis-tem Oracle oldu. Y›lda bir tekrarlanacak yetkinlik bazl› de-¤erlendirme yan›nda, 6 ayda bir hedef bazl› de¤erlendirmeyap›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r. Hedefler kiflisel geliflim hedefle-ri ve ifl hedeflerini kapsamaktad›r. Hedefler SMART tekni¤iile belirlenmelidir. (Spesifik, Ölçülebilir, Ulafl›labilir, Rasyo-nel, Zamanl›) Hedefler flirket ve departman hedeflerine pa-ralel olarak, çal›flan ile yöneticisinin taraf›ndan el s›k›fl›larakortaya koyulmufl hedefler olmal›d›r. Belirlenen dönem so-nunda say›sal olarak hedefin ne kadar gerçeklefltirildi¤i öl-çülebilir olaca¤› için objektiflik konusunda herhangi bir so-ru iflareti yaratmayacakt›r. Son söz olarak bu süreçte bizidestekleyen baflta Genel Müdürümüz Hasan Önder olmaküzere tüm yöneticilerimize ve çal›flanlar›m›za teflekkür ede-riz. Yeni projelerde görüflmek dile¤iyle…

Page 64: Santigrat Dergisi Sayı:3

64 OTOMOB‹L

Y A Z I : M E R T D U R A N

rt›k ülkemiz otomotiv sektöründe Avrupa’n›n par-layan ve öne ç›kan y›ld›zlar›ndan birisi. Birbiri ar-d›na yeni modellerin sat›fla sunuldu¤u Türkiye’de

dünyan›n hemen hemen tüm seri üretim yapan markala-r›n› görebiliyoruz. Daha önceden sadece yaz›l› veya gör-sel kaynaklardan takip etti¤imiz birbirinden farkl› s›n›flar-

da ve markalardaki araçlar› art›k yollar›m›zda s›kl›kla gör-meye bafllad›k. Hatta baz› dünyaca ünlü üreticilerin Avru-pa’da en çok otomobil satt›klar› pazar halini bile ald›k.Geliflim ve büyüme bu kadar büyük ve h›zl› olunca daTürk otomotiv endüstrisinin öne ç›kanlar› sizin için arafl-t›rd›k.

HER OTOMOB‹L‹N ÖVÜNDÜ⁄Ü, ÖNE ÇIKAN B‹R ÖZELL‹⁄‹ VAR. PEK‹ AMA fiU ANDA ÜLKEM‹ZDE SATIL-MAKTA OLAN ARAÇLAR HANG‹ ÖZELL‹KLER‹ ‹LE ÖNE ÇIKIYOR? EN GÜÇLÜ ARAÇ HANG‹S‹? EN AZYAKITI HANG‹ MODEL TÜKET‹YOR? ‹fiTE BU SORULARIN YANITLARI…

10 kategorideTÜRK‹YE’N‹N EN’LER‹

A

Page 65: Santigrat Dergisi Sayı:3

65

1. En güçlü & En h›zl› & En pahal›-- Bugatti VeyronPiyasaya ç›kt›¤› anda tasar›m›yla tüm dikkatleri üzerine toplayan Bugatti Vey-ron bu ilginin sadece tasar›mla s›n›rl› olmad›¤›n› inan›lmas› güç 1001 HP’likmotoru ve 407 km/s’lik maksimum h›z› ile kan›tlad›.Bugatti Veyron sadece Bugatti için de¤il firman›n ba¤l› bulundu¤u Volkswa-gen Group için de önemli prestij sa¤lad›. 16 silindirli 8.0 litrelik benzinli mo-torundan 1001 HP güç ve 1550 Nm tork elde eden Veyron 0-100 km/s h›z-lanmas›n› 2.9 saniyede tamamlarken fiyat›yla da performans›n› geçiyor. Buözel otomobile sahip olmak isteyenler 1.1 milyon Euro bedel öderlerken baz›özel flartlar› ve incelemeye al›nmay› da kabul ediyorlar. Bir süre sonra ülke-mizde de sat›lacak olan Bugatti Veyroun’un fiyat› ise vergiler nedeniyle 2.5milyon Euro civar›nda olacak. Bu güç, h›z ve fiyat›yla da Veyron dünyan›n ol-du¤u gibi ülkemizin de en güçlü, h›zl› ve pahal› otomobili olacak.

2. En küçük-- Smart Coupe& CabrioPiyasaya ilk ç›kt›¤› 1998 y›l›nda küçücük gövdesiyle hayretler uyand›ransmart bugün ikinci nesliyle yollarda. Büyük flehirlerdeki park kabusuna sonveren smart 2695 mm’lik uzunlu¤uyla en büyük otomobil olan S SerisiLong’un neredeyse yar›s› kadar. Ço¤u yerde öndeki araçla fazla mesafeb›rak›lmas›ndan ötürü oluflan boflluk smart için ideal bir park alan›.

3. En genifl iç hacimli-- Toyota Land Cruiser PradoGenifl iç mekan ve yüksek oturma kapasitesi çok amaçl› araçlar olanMPV’ler için vazgeçilmez bir unsurdur. Ancak son y›llarda farkl› s›n›ftan araç-lar da bu özellikleri kendileri için amaç edinmifl durumdalar. Toyota’n›n bafla-r›l› SUV’u Land Cruiser Prado’da 8 kiflilik iç mekan›yla bir arazi arac› olmas›-na ra¤men bir minibüs kadar oturma kapasitesine sahip. Bu sayede Pradohem arazi tutkunlar›n›n hem de kalabal›k ailelerin sevgilisi oluyor.

4. En cimri-- Citroen C1 & Peugeot 107 1.4 HDiSat›lmakta olan en güçsüz otomobil unvan›n da sahibi olan Citroen C1 vePeugeot 107 1.4 HDi küçük motorunun avantaj›yla en az yak›ta ihtiyaç olanmodeller de oluyorlar. Bu küçük otomobiller flehir d›fl› kullan›mlarda 100km’de 3.4 litrelik yak›t tüketimleriyle adlar›n› cimriler liginde en üst s›rayayazd›r›yorlar.

5. En büyük-- Mercedes S Serisi Mercedes’in amiral gemisi S Serisi Long ad› verilen uzun versiyonuyla yolcu-lar›na olabilecek en konforlu flekilde seyahat etmeyi garanti ediyor. Bu lüksotomobil 5205 mm’lik uzunlu¤uyla ülkemizin en uzun arac›. Üstelik Longversiyon zengin motor seçene¤ine sahip.

1

2

3 4

5

Page 66: Santigrat Dergisi Sayı:3

66

6 Sat›lan en pahal› otomobil--Bentley ArnageDünyada pahal› otomobil kavram›n›n sonu gelmiyor. Gerekbutik üreticiler gerekse büyük firmalar özel modellerinin fiyatetiketlerinde çok basamakl› say›lar› kullanmaktan korkmuyorlar.Ancak bu otomobillerden pek ço¤u ülkemize ya ithal edilmiyorya da sat›n almak için baz› özel protokolleri yerine getirmekgerekiyor. Ocak ay›nda ise bir Bentley Arnage 582 bin Euro fiy-atla sat›larak Türkiye’de sat›lan en pahal› otomobil oldu.

8. En çevreci-- Honda Civic HybidGünümüzde çevreci otomobiller tüm dünyada popüler olmayabafllad›. Ancak bu modeller ülkemize pek ithal edilmiyor. Hondaise Civic Hybrid modeliyle bu a盤› kapat›yor ve 4 kap›l› busedanda hem en son teknolojileri hem de yüksek çevre bilinci-ni Türk tüketicilerle buluflturuyor. Üstelik Civic Hybrid yüksekstandart donan›m›yla da konfordan ödün vermiyor.

9. En cimri-- Citroen C1 & Peugeot 107 1.4 HDiSat›lmakta olan en güçsüz otomobil unvan›n da sahibi olanCitroen C1 ve Peugeot 107 1.4 HDi küçük motorunun avan-taj›yla en az yak›ta ihtiyaç olan modeller de oluyorlar. Bu küçükotomobiller flehir d›fl› kullan›mlarda 100 km’de 3.4 litrelik yak›ttüketimleriyle adlar›n› cimriler liginde en üst s›raya yazd›r›yorlar.

10. En özgün-- MINI ClubmanGünümüzde kült otomobil kavram›n›n cevab›n› bulmak zor.Neyse ki MINI var. Clubman seçene¤i ile geleneksel MINI özel-liklerini dikkat çekici bir tasar›mla ve daha genifl iç hacimlebirlefltiren otomobil iki motor seçene¤ine sahip. Di¤er MINIsahipleri k›zmas›n ama Clubman’de t›pk› kardeflleri gibi dikkatçekme konusunda rakip tan›m›yor. Üstelik bu otomobil al›flveriflsonras› MINI sahiplerinin yaflad›¤› bagaj s›k›nt›s›n› da sonaerdiriyor. Çünkü o gerçekten kullan›fll› bir bagaj bölmesinesahip. MINI Clubman’in en dikkat çekici özelli¤i ise sa¤taraf›nda terse aç›lan bir kap›s›n›n bulunmas›.

6

8

7

9

10

7- En ucuz-- Dacia LoganRenault deste¤i ile ata¤a kalkan ve di¤er markalaragöre daha hesapl› otomobiller üreten Dacia Logan1.4 Baz modeli ile ülkemizde sat›lmakta olan en ucuzotomobil unvan›n›n sahibi. Dünyada 5 bin Euro’lukotomobil slogan›yla tan›t›lsa da ilk etaptaki yükseküretim maliyetleri nedeniyle bu hedefini tam olaraksa¤layamayan ülkemizde ise yüksek vergilerin kur-ban› olarak yaklafl›k 15 bin YTL’lik fiyat etiketinesahip olan Dacia Logan’›n ayr›ca MCV ve k›sa birsüre önce tan›t›lan Pick-up versiyonu bulunuyor.

Page 67: Santigrat Dergisi Sayı:3
Page 68: Santigrat Dergisi Sayı:3

68 ZAMAN - MEKÂN

F O T O ⁄ R A F L A R : Ö M E R K O K A L

ürk mimarisinin en güzel örneklerinden biridir ‹s-hakpafla Saray›. A¤r›’n›n Do¤ubeyaz›t ilçesi s›n›rla-r› içinde yer alan yap› 1784 y›l›nda ad›n› ald›¤›

sancak beyi ‹shak Pafla taraf›ndan yapt›r›lm›fl ancak Pafla,saray›n bitti¤ini görememifltir. Çünkü eserin yap›m› 99 y›lsürmüfltür. Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun Lale Devri’ndekison büyük an›t yap›s› olarak kabul edilir. Yer yer y›k›lanyap›n›n sa¤lam kalan duvar, kap› ve tavanlar›na bak›ncavaktiyle son derece süslü oldu¤u görülüyor. ‹shakpaflaSaray› Türkistan, Selçuklu ve Osmanl› mimarilerinin özel-liklerini bünyesinde bar›nd›ran hayranl›k uyand›ran bireserdir. Caminin kubbesi Türkistan, Saray Topkap›’yabenzerken kap›lar› da Selçuklu tarz›ndad›r. Yaklafl›k 7 bin600 metrekarelik bir alana yay›lan Saray’›n som çeliktenyap›lm›fl alt›n kaplama kap›s›n›n 1917 Rus ‹stilas› s›ras›n-da Rus askerler taraf›ndan Moskova’ya götürüldü¤ü vetüm u¤rafllara ra¤men iade edilmedi¤i söylenir.

116 ODALI KARTAL YUVASIDo¤ubeyaz›t yan›nda sarp kayalar üzerine kurulmufl, kar-tal yuvas›n› and›ran 116 odal› bu saray asl›nda türbesi, ca-mii, surlar›, iç ve d›fl avlular›, divan ve harem salonlar›,ko¤ufllar› ile bir bey kalesidir. Dünyan›n ilk kaloferli bi-nas› olarak da tan›n›r. Kanalizayon sistemi de hayret veri-ci bir ustal›kla kotar›lm›flt›r. Saraya sadece do¤udaki tepe-de yer alan bir kap›dan girilir. Di¤er taraflar› 20-30 metre

yükseklikte duvarla çevrilidir. D›fl avluda yer alan uflak veseyis odalar› geçildikten sonra fl›k bir kap›ya iç avluyaulafl›l›r. Çeflitli odalar›n bulundu¤u bu avlunun ortas›ndaharem dairesi yer al›r ve buran›n duvarlar›nda ‹shak Pa-fla’y› öven yaz›lar bulunur. Kap›n›n iki yan›nda aslan hey-kelleri göze çarpar. Divan odas› ise 20x30 boyutlar›nda-d›r. Saraydan öte bir külliye olan ‹shakpafla Saray›, Top-kap› Saray›’ndan sonra yap›lm›fl en ünlü sarayd›r. Tafl ifl-çili¤i ve oymac›l›k yönünden ender görülen bir munta-zaml›k göstermesi eserin de¤erini art›ran bir unsurdur.

DÜNYANIN ‹LK KALOR‹FERL‹ YAPISIKalorifer tesisat›na ait kazan dairesinin üstü sauna, yanodas› da hamam niyetine kullan›l›r ve kaynayan su sütun-lar içinde dolaflt›r›larak saray ›s›t›l›rm›fl. Bu biçimde bir ka-lorifer, su ve kanalizasyon tesisat›n›n mevcut oldu¤u Sa-ray’›n çeflmelerinden süt akt›¤› bile rivayet edilir. Hattayukar›da keçileri sa¤arlar, afla¤›daki çeflmeden kovalaradoldururlarm›fl. Zaten çok fazla da mal ayr›m› yokmufl o zamanlar. Mah-kumlar için haz›rlanan zindan›n bir özelli¤i de, ald›¤› ›fl›kmiktar›ym›fl. Suçun a¤›rl›¤›na göre hücrenin ald›¤› ›fl›kmiktar› azal›rm›fl. Türkiye’nin en uzak köflelerinden birin-de de olsa, ‹shakpafla Saray› binlerce kiflinin hayranl›klaizledi¤i, olanca heybetiyle y›llara meydan okuyan müstes-na bir eser, olarak ziyaretinizi bekliyor.

‹SHAKPAfiA SARAYITOPKAPI SARAYI’NDAN SONRAK‹ EN ÜNLÜ SARAY OLARAK B‹L‹NEN ‹SHAKPAfiA SARAYI, TÜRK M‹MA-R‹S‹N‹N EN GÜZEL ÖRNEKLER‹NDEN B‹R‹ KABUL ED‹L‹YOR. SARAYDAK‹ EfiS‹Z ‹fiÇ‹L‹KLER‹N YANI SIRA‹LK KALOR‹FER VE KANAL‹ZASYON TES‹SATINA SAH‹P OLMASI DA HAYRANLIK UYANDIRIYOR.

Do¤u’nun kap›s›:

T

Page 69: Santigrat Dergisi Sayı:3

69

Page 70: Santigrat Dergisi Sayı:3

70 AJANDA

Edebiyat›m›za tafl›d›¤› unutulmaz kahramanlar›, dilindeki alçakgönüllülü-¤ü, flefkati ve her fleye ra¤men korudu¤u ayd›nl›k bak›fl›yla bir Orhan Ke-mal geçti hayat›m›zdan. Kaleme ald›¤› eserlerinde yak›n tarihimize ›fl›k tut-tu, toplumsal alanda bireyin tüm yönlerini ustal›kla dile getirdi. Dolay›s›y-la da kitaplar› bir okurun hayatta rastlayabilece¤i o çok nadir hazineleraras›nda yer ald› hep… Biliyoruz ki ondan, yap›tlar›ndan ö¤renece¤imizdaha çok fley var. Yaflam› da kendi romanlar›n› aratmayacak kadar gerçekolan bu büyük ustay›, do¤umunun 94. y›l›nda anarken, Alfa Yay›n Grubuda kitaplar›n› yeniden yay›mlamaya bafllad›. Everest Yay›nevi flimdiye ka-dar Orhan Kemal'in ev içi yaflamlara iliflkin yazd›¤›, toplumun aile içinde-ki yans›y›fl›n› ele ald›¤› “El K›z›”n›, ekme¤i için hep bir kavgan›n içindeyer alan insanlar› anlatt›¤› “Ekmek Kavgas›”n›, “Önemli Not”unu, “GurbetKufllar›”n› ve “Müfettifller Müfettifli”ni yay›mlad› ve di¤er büyük eserlerinide yay›mlamaya devam ediyor. Usta kalemin, yak›n dönemde yay›nevin-den ç›kacak di¤er eserleri ise flunlar: “Suçlu”, “Senaryo Tekni¤i”, “Han›m›nÇiftli¤i”. Kütüphanelerin olmazsa olmaz› Orhan Kemal eserleri serisini tümkitapevlerinden edinebilirsiniz.

Türkiye ‹fl Bankas› KültürYay›nlar› Richard Luecke’ninkaleme ald›¤›, Turan Par-lak’›n Türkçelefltirdi¤i “‹flDünyas›nda Yenilik ve Yara-t›c›l›k” kitapevlerindeki yeri-ni ald›. Kitap, kendi iflyeri-nizde ya da kurumunuzda ihtiyaç duydu¤u-nuz yenilenme, yeni ürünler piyasaya süre-rek canlanma, yarat›c› fikirlerin ço¤almas›n›sa¤layarak flirketinize güç kazand›rma ko-nular›nda size yol gösterirken, yenilik ne-dir, türleri nelerdir ve pazara nas›l sunulur?Yarat›c› bir iflyeri atmosferi nas›l sa¤lanabi-lir, gibi sorulara yan›t veriyor.

‹fl Dünyas›nda Yenilik veYarat›c›l›k / Türkiye ‹flBankas› Kültür Yay›nlar›

‹stanbul Sokaklar› / YKY Yap› Kredi Yay›nlar› tara-f›ndan yay›mlanan ‹stan-bul Sokaklar›, 101 yazar›nkaleminden 100 soka¤›anlat›yor. ‹stanbul’un sonyar›m yüzy›l›n›n kiflisel ta-

rihlerle bulufltu¤u bu eserde 100 sokak,101 insan, 101 an› ve 101 hikâye var. Ada-let A¤ao¤lu’ndan Ara Güler’e, Do¤an H›z-lan’dan Elif fiafak’a, Ahmet Oktay’danTahsin Yücel’e, Ece Temelkuran’dan ÜlküTamer’e, dek pek çok ismin yaz›lar›yla or-taya ç›kan kitapta 101 yazar elinizden tu-tup kendi soka¤›na, kim bilir kaç yap›t›n›kurup düflledi¤i yere götürüyor…

Kendi ba¤›ms›z iflinizi kurmak yeni olanaklarla ol-du¤u kadar tehlikelerle de dolu bir süreç. Tehlike-nin en büyük k›sm› ise nelerle karfl›laflaca¤›n›z› bil-meden, engeller karfl›s›nda bocalay›p zaman kay-betmek. ‹fl Bankas› Kültür Yay›nlar›, ‹fl Dünyas› Ki-taplar› Dizisi’nden ç›kan Richard Luecke’nin yazd›¤›“Giriflimcinin El Kitab›”, ifle temel bilgilerle bafllama-n›z› sa¤layarak eksik bilgilerinizi tamaml›yor ve ken-di iflinizi kurman›z için size cesaret veriyor.

Giriflimcinin El Kitab› / ‹fl Bankas› Kültür Yay›nlar›

Mekânlar ve OlaylarlaTopkap› Saray›

Ekim ay›nda finans sektörün-deki 11. y›l›n› kutlayan BankAsya, kültürel ve tarihi de¤er-lere sahip ç›kmak ad›na ger-çeklefltirdi¤i kültür hizmetle-

rine bir yenisini daha ekledi. Bank AsyaKültür Hizmetleri kapsam›nda, Prof. Dr.‹lber Ortayl›’n›n kaleme ald›¤› “Mekânlarve Olaylar›yla Topkap› Saray›” adl› kitab›yay›mland›. Saray›n kapsaml› bir rehberiniteli¤indeki eserde, Prof. Dr. ‹lber Ortay-l›, yüzy›llar boyu ‹mparatorlu¤un enönemli anlar›na tan›kl›k eden saray›, me-kân ve olay iliflkisi içinde anlat›yor.

Her dem Orhan Kemal…

Page 71: Santigrat Dergisi Sayı:3

71

25. Uluslararas› Ankara Müzik FestivaliBafll›yor! 4–27 Nisan 2008 tarihleri aras›ndagerçekleflecek festival, bu y›l da her seneoldu¤u gibi Ankaral›lar›n kulaklar›n›n pas›n›silecek. Festival kapsam›ndaki en önemli kon-serlerden biri Garanti Bankas›’n›n sponsor-lu¤undaki, Manuel Barrueco konseri. 16Nisan Çarflamba günü, MEB fiura Salonu’nda gerçeklefltirilecek konserde,dünyan›n önemli klasik gitar sanatç›lar›ndan kabul edilen Barrueco’ya,Latin Amerika müzi¤inin tan›nm›fl yayl› çalg›lar toplulu¤u CuartetoLatinoamericano efllik edecek.

25. Ankara Müzik Festivali’nde…

Türk Halk Müzi¤i dinleyicilerinin yak›ndantan›d›¤› Nuran Y›lmaz, içerisinde kendi bes-telerinin de bulundu¤u “Kilitli Sevdam”isimli albümünü Duygu Müzik etiketiylegeçti¤imiz aylarda müzikseverlerle bulufl-turdu. Nuran Y›lmaz’›n son albümünde bes-te formundaki türkülerin yan› s›ra gelenek-sel motifleri tafl›yan çal›flmalar da yer al›yor.

Kilitli Sevdam / Albüm

Caz›n prensesi yenidenülkemizde! “Dance Of Fire”, “Seventh Truth”, “Jaz-ziza” baflta olmak üzere bugüne kadarbüyük be¤eniyle karfl›lanan ve pekçok albüme imza atan Azerbaycanl›ünlü piyanist ve vokalist Aziza Musta-fa Zadeh, yeniden Türkiye’ye geliyor.11 Nisan’da Bostanc› Gösteri Merke-zi’nde hayranlar› ile buluflacak olanAziza Mustafa Zadeh’in biletlerini Bile-tix ve Bostanc› Gösteri Merkezi gifle-sinden edinebilirsiniz.

Çocuklar› dünya sinemas›yla buluflturanGaranti Mini Bank Uluslararas› ÇocukFilmleri Festivali’nin beflincisi, 25–28 Nisantarihleri aras›nda ‹stanbul’da gerçeklefltiri-lecek. Festival boyunca minikler, dünya-n›n birçok ülkesinden, aralar›nda çizgi vekukla filmlerinin de bulundu¤u uzun vek›sa metrajl› 30’un üzerinde filmi, Cinebo-nus Maçka G-Mall, Cinebonus MeydanÜmraniye, Frans›z Kültür Merkezi’nde iz-leme olana¤› bulacak. Festival, film göste-rimlerinin yan› s›ra “Çocuk Jürisi Atölyesi”,“Animasyon ve Oyunculuk Atölyesi” gibiinteraktif etkinlikleri de içerecek.

Çocuklar›n festivali!

Geleneksel gösterisanat›m›z›n son ör-neklerini sergile-yen Tacettin Diker,“Karagöz ve Kuk-la” gösterisine 34y›ld›r Akbank Sa-nat çat›s› alt›ndadevam ediyor. Di-ker, y›llard›r göste-rilerini çocuklarla paylafl›rken ayn› zaman-da Karagöz’e gönül veren ustalardan biriolarak bu sanat› yaflatmaya çal›fl›yor. Kara-göz ve Kukla gösterileri her Pazar saat11.00’de, Sak›p Sabanc› Anadolu Lise-si’nde ücretsiz olarak izlenebilir.Ayr›nt›l› bilgi: www.akbanksanat.com

Gösteriye devam!

Dansta yeni olana odaklanan ve farkl› bak›fl aç›lar›na alan açan garajistan-bul, pazartesi ve sal› günlerini tam bir y›ld›r ça¤dafl dansa ay›r›yor. fiimdi buiki günü “Pazartesi, Sal› Dans”ad›yla sahipleniyor. Dans gösteri-lerinin ard›ndan farkl› alanlardaperformanslar›yla ünlenen sanat-ç›lar›n DJ seti bafl›na geçti¤i “afterparty”lerde ise e¤lence kültürünefarkl› bir soluk getiriyor.

pazartesisal›dans

Page 72: Santigrat Dergisi Sayı:3

Sak›p Sabanc› Müzesi veTürk Telekom ifl bir-li¤iyle Paris Louv-re Müzesi’nin “‹s-lam Eserleri Ko-leksiyonu” Tür-kiye’de! “Baflya-p›tlarla ‹slam Sa-nat›n›n Üç Bafl-kenti: ‹stanbul, Isfa-han, Delhi” bafll›kl› ser-gi, Osmanl›, Safevi ve Baburi im-paratorluklar›n›n zengin ve gör-

kemli ça¤lar›n› 250’ye yak›neserle sanatseverlerin

be¤enisine sunuyor.Daha önce gün ›fl›¤›-na ç›kmayan pekçok eserin de yer al-d›¤›, büyük emekler-le oluflturulan Louvre

Müzesi’nin ‹slam Eser-leri Koleksiyonu, Saban-

c› Üniversitesi Sak›p Sabanc›Müzesi’nde 1 Haziran 2008 tarihi-ne kadar gezilebilir.

Louvre Müzesi ‹slam Eserleri Koleksiyonu SSM’de!

Suna ve ‹nan K›raç Vakf› Pera Müzesi, “Foto¤raf›n Yaflayan Efsanesi”olarak tan›nan Josef Koudelka’ya ve onun 盤›r açan foto¤raflar›na evsahipli¤i yap›yor. 13 Nisan’da son bulacak olan Josef Koudelka’n›n Ret-rospektifi, “Tiyatro”dan “Çingeneler”e, “‹flgal”den “Sürgün”e ve “Kaos”akadar pek çok teman›n ifllendi¤i 6 bölüm ile sanatç›n›n yaflam›na ›fl›ktutuyor.

Josef Koudelka Retrospektifi

72 AJANDA

Sessiz Direnifl – RusFoto¤raflar›nda Resimsellik

‹stanbul Modern Sanatlar Müzesi, Resim-sellik (Pictorialism) anlay›fl›n›n Rus foto¤ra-f›ndaki fliirsel yap›tlar›yla, 20. yüzy›l›n ilkyar›s›na farkl› bir ›fl›k tutan “Sessiz Direnifl- Rus Foto¤raf›nda Resimsellik” sergisineev sahipli¤i yap›yor. ‹stanbul Modern Fo-to¤raf Galerisi’nde 25 May›s’a dek devamedecek sergide, Alexander Rodchenko,Sergei Lobovikov, Alexander Grinberg,Yuri Yeremin ve Aleksei Mazurin’in de ara-lar›nda bulundu¤u ünlü 18 Rus foto¤rafç›-n›n seçkin yap›tlar› sergileniyor.

“Babam ‹çin”

Nuri Bilge Ceylan ve Emine Ceylan“Babam ‹çin” bafll›¤› alt›ndaki sergiyle,hayatlar›nda büyük rol oynayan ve “bizimkahraman›m›z” dedikleri babalar› MehmetEmin Ceylan’› konu al›yorlar. Nuri BilgeCeylan’›n Kasaba’s›nda “büyükbaba” veMay›s S›k›nt›s›’›nda “Emin” karakteriyletan›d›¤›m›z Mehmet Emin Ceylan’›n sanat-sal foto¤raflar› 1–19 Nisan tarihleriaras›nda Milli Reasürans SanatGalerisi’nde izlenebilir.Tel: 0212 230 19 76

Page 73: Santigrat Dergisi Sayı:3

“Kufllar: Kanatl› Uygarl›k” ekibinden…

73

Ülkemizde haftalarca vizyonda kalan “Kufllar: Kanatl› Uygarl›k” ekibindenyine görsel bir flölen! Laurent Charbonnier’nin yönetti¤i dokümanter film“Afl›klar”, 18 Nisan’da vizyona giriyor. 500 günlük çekim süresi, 80 saatlikifl kopyas›, -30 °C’den 50 °C’ye kadar s›cakl›k de¤iflimiyle, 5 k›tada, 16 ül-kede ve 2 y›lda tamamlanan film, gerçek aflk› arayan ve buldu¤unda onub›rakmak istemeyenleri anlat›yor.

F‹LM YÖNETMEN V‹ZYON TAR‹H‹Ölümcül Oyun Kenneth Branagh 4 Nisan 2008 ‹kili Oyun Reto Salimbeni 4 Nisan 2008Tabanca Guy Ritchie 4 Nisan 2008 Vesaire Vesaire Tunç Baflaran 11 Nisan 2008Ölümün Sesi Eric Valette 25 Nisan 2008Iron Man Jon Favreau 2 May›s 2008 Aflk›n ‹ngilizcesi Zoe R. Cassavates 9 May›s 2008 Ölümcül Oyunlar Michael Haneke 9 May›s 2008 Indiana Jones... Steven Spielberg 23 May›s 2008 Playin Dirty George Clooney 30 May›s 2008

Bak›fl aç›s›na göre de¤iflir!

Pete Travis’in yönetmenli¤ini üstlendi¤i veForest Whitaker, Dennis Quaid, MatthewFox ile Sigourney Weaver’›n baflrollerinipaylaflt›¤› “Bak›fl Aç›s›”, Amerikan baflkan›-na yap›lan bir suikast giriflimi sonras›, fark-l› bak›fllar›na sahip sekiz yabanc›n›n gerçe-¤i bulma giriflimlerini konu al›yor. Bu sü-rükleyici film 4 Nisan’da vizyona giriyor.

15 günde 200 Film! ‹stanbul Kültür Sanat Vakf› taraf›ndan Ak-bank sponsorlu¤unda düzenlenen 27.Uluslararas› ‹stanbul Film Festivali, bu y›l5 – 20 Nisan tarihleri aras›nda gerçeklefle-cek. Festivalin bu y›lki program›nda 2007ve 2008’in en çok konuflulan yap›tlar›n›nyan› s›ra unutulmaz klasik filmler ve sine-ma tarihinin usta yö-netmenlerinin baflya-p›tlar› yer al›yor. 16gün boyunca 200 film,sinemaseverlerle bu-luflurken, ünlü konuk-lar›n, usta sinemac›la-r›n kat›laca¤› söyleflive atölye çal›flmalar›,sinema dersleri, sergi-ler, partiler, konserler ve birçok ilginç yanetkinlik gerçekleflecek. ‹stanbul Film Fes-tivali’nde bilet fiyatlar› tam 10 YTL; ö¤ren-ci ile 65 yafl ve üstü sinemaseverler içinise 7 YTL. Ayr›ca festival boyunca, haftaiçi gündüz seanslar› yaln›zca 3,50 YTL. Ayr›nt›l› bilgi: www.iksv.org

F‹LM YÖNETMEN SALON SEY‹RC‹Recep ‹vedik Togan Gökbakar 233 3.045.339M.Ö. 10.000 Roland Emmerich 135 95.544120 Özhan Eren 162 426.030Plajda Murat fieker 130 130.351Winx Club Iginio Straffi 100 149.178‹htiyarlara Yer Yok Ethan Coen 30 18.366Jumper Doug Liman 50 16.219Göz Xavier Palud 80 64.377Öldüren Sis Frank Darabont 73 63.041Kolera Günlerinde Aflk Mike Newell 27 7.045

Geçen ay›n en çok izlenenleri

Önerilerimiz

Page 74: Santigrat Dergisi Sayı:3

74 AJANDA

Genco Erkal’›n ya-z›p ve yönetti¤i “Si-vas ’93”, yak›n tari-himizde Mad›makOteli’nde yaflanan-lar› ve sonras›ndakimahkeme sürecinibelgesel film görün-tülüleri eflli¤inde se-yirciyle buluflturu-yor. Sivas ’93, olay›yaflam›fl olanlar›n tan›kl›klar›na, yazd›klara kitaplara, yapt›klar› söylefli-lere ve Sivas Davas› tutanaklar›na dayan›yor. Oyunun belgesel filmiNurdan Arca yap›m›, müzi¤i ise Faz›l Say'›n bestelerinden olufluyor.Dostlar Tiyatrosu’nun sahneledi¤i Sivas ’93’ün oyuncu kadrosunda Gen-co Erkal, Meral Çetinkaya, Yi¤it Tuncay, Murat Tüzün, Nilgün Karaba-ba, fiirvan Akan ve Ça¤atay M›d›khan yer al›yor. www.dostlartiyatrosu.com

Laurence Olivier 2007 En ‹yi Oyun Ödülü’ne lay›k görülen ‘Karatavuk’isimli oyun Emre Koyuncuo¤lu’nun çevirisi ile Türkçeye kazand›r›ld› veyine Koyuncuo¤lu’nun rejisiyle Dot’ta sahneleniyor. K›smen fliddet içe-ren oyun, on iki yafl›ndayken cinsel tacize u¤rayan Una’n›n öyküsünüanlat›yor. Son y›llarda televizyon ekranlar›ndan yüzüne aflina oldu¤u-muz Mine Tugay ile usta tiyatrocu Cüneyt Türel’in rollerini paylaflt›¤›Karatavuk, hikayesiyle ve oyuncular›n›n muhteflem performans›yla se-yircinin nefesini kesiyor. www.go-dot.com

Dostlar Sivas’› an›yor!

Karatavuk

W. Shakespeare’in unutulmaz eseri “Venedik Taciri”Nesrin Kazankaya’n›n rejisiyle Tiyatro Pera’da! Vene-dik’in vazgeçilmezi olan karnavallar, maskeler, RialtoBorsas›, müzikler, danslar oyunun belkemi¤ini olufltu-rurken; H›ristiyan ve Musevilerin e¤lenceli ve gerilimliifl dünyalar›, para, güç, mevki, aflk, ticaret ve adalet kav-ramlar› sorgulan›yor. Oyunu ay›n belirli günlerinde Ti-yatro Pera’da izleyebilirsiniz. www.tiyatropera.com

Venedik Taciri

fieylerin fiekli Son y›llar›n ses getiren ya-zarlar›ndan biri Neil LaBu-te’un kaleme ald›¤›, Meh-met Ergen’in çevirip yö-netti¤i ‘fieylerin fiekli’, ayn›üniversitede okuyan ikiçiftin karmafl›k iliflkilerini

gözler önüne sererken aflk ve sanat› birarada irdeliyor. Nisan ay›n›n belirli günle-rinde Taksim Aksanat’ta sahnelenecekoyunda, Esra Bezen Bilgin, Betul Çoba-no¤lu, Deniz Celilo¤lu ve Bartu Küçük-ça¤layan rol al›yor. www.akbanksanat.com

Tiyatro festivali bafll›yor!

Uluslararas› ‹stanbul Tiyatro Festivali, ikiy›ll›k bir aradan sonra 15 May›s – 4 Hazi-ran tarihleri aras›nda, tiyatroseverleri dün-yan›n dört bir yan›ndan gelen sayg›noyuncu ve tiyatro topluluklar›yla bulufltu-racak. Festival program›nda, yurt d›fl›ndangelecek 8 tiyatro ve dans toplulu¤u bulu-nurken 25’in üzerinde oyun, dans, perfor-mans olmak üzere 70’in üzerinde gösteriyer alacak. Tiyatro Festivali’nin izleyicileriböylelikle, çeflitli temalara odaklanan pekçok gösteriyi izleme f›rsat› bulacaklar.

Hababam tiyatro sahnesinde!

“Hababam S›n›f›” efsane-si yedi y›l sonra tiyatrosahnesine geri döndü.R›fat Ilgaz’›n ölümsüzeserinden hareketle Müj-dat Gezen’in günümüzeuyarlayarak yeniden ka-leme al›p yönetti¤i “S›n›f

Bunad›” isimli oyun, ocak ay›ndan bu ya-na Müjdat Gezen Tiyatrosu’nda sahnelen-meye devam ediyor. Pek çok sosyal ve si-yasi mesaj› içeren oyun, Müjdat Gezen Sa-nat Merkezi’ndeki genç yetenekleri Müj-dat Gezen, ‹lhan Daner, Erdo¤an Tuncel,Ümit Yesin, Ferdi Merter ve daha pek çokusta sanatç›yla buluflturuyor.

Page 75: Santigrat Dergisi Sayı:3