okullarda gÜvenlİ besİn ve saglikli beslenme okul çağı

8
OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı; hızlı büyüme-gelişme ve öğrenme süreçlerini kapsayan, bu nedenle de sağlıklı beslenmenin önemli olduğu dönemlerden biridir. Sağlıklı beslenme ise hem yeterli ve dengeli beslenmeyi, hem de güvenli besin kavramlarını içeren bir terimdir. Bu yaş grubu çocuklarda sağlıklı beslenme ile bedensel, duygusal, sosyal gelişim ve okul başarısı/devamlılığı olumlu yönde etkilenmekte (1-4), aynı zamanda yetişkinlik dönemine temeloluşturan doğru beslenme alışkanlıklarının kazanılması ile bazı beslenme ilintili kronik hastalıklardan korunabilmek mümkün olabilmektedir (5-9). Okul çağı, çocuğun toplum yaşamına ilk kez bilinçli olarak girdiği ve ev dışında geçirilen sürenin giderek uzadığı bir dönemdir. Bu nedenle bu çağdaki çocuklar açısından beslenme; evde, okulda ve ev/okul dışında gerçekleşmektedir. Doğru beslenme alışkanlığı geliştirememiş çocuklarda ise sıklıkla öğün atlama, sağlıksız besin seçimi, dengesizltek yönlü beslenmenin yaygınlaşması ile beslenmeyle ilintili hastalık riskleri artmakta ve beslenmenin maliyeti yükselmektedir. Ülkemizde okul çağı çocuklarında yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak şişmanlık-zayıf1ık, bodurluk (yaşa göre boy kısalığı) kemik/diş sağlığı bozuklukları, özellikle demir yetersizliği anemisine ek olarak diğer mineral (kalsiyum, iyot ve çinko) ve vitamin (D vitamini, vitamini vb.) yetersizlikleri görülebilmektedir (5). Tüm dünyada, çocuk ve adölesanlarda şişmanlık prevalansı son 20 yılda ciddi boyutlarda artış göstermiştir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki artış, çocukluk çağı şişmanlığının hızla artan bir halk sağlığı sorunu olduğunu ve yakın gelecekte bu sorunun önemli bir sosyoekonomik yük oluşturacağını göstermektedir. çevresel (obezojenik) etmenler, çocukluk çağı şişmanlığının oluşmasında önemli bir etmendir. Çocuklarda beden kütle indeksi (BKİ), 5-7 yaşlarda artış göstermektedir ve bu duruma adipozite sıçraması (adiposity rebound) denilmektedir. Bu sıçrama zamanı çocukluk çağında şişmanlığın gelişimi için kritik dönem olarak nitelendirilmekte ve özellikle adölesanlar ile erken yetişkinlik dönemindeki yüksek BKİ ile ilişkisine dikkat çekilmektedir (10). Çocukluk çağı şişmanlığında roloynayan en önemli faktörler yanlış beslenme alışkanlıkları ve fıziksel aktivite yetersizliğidir. Ailelerin oyun alanlarını güvenli bulmaması (11), televizyon, bilgisayar ve video başında geçirilen sürenin giderek uzaması (12-14) ve uyku sürelerinin azalması (15,16) çocukluk çağı şişmanlığı riskini artırmaktadır. Beslenmeye ilişkin faktörler arasında öğün atlama (17), yetersiz sebze-meyve tüketimi (18,19) şeker eklenmiş besin ve içecek 1

Upload: vohanh

Post on 06-Feb-2017

246 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME

Okul çağı; hızlı büyüme-gelişme ve öğrenme süreçlerini kapsayan, bu nedenle de sağlıklı

beslenmenin önemli olduğu dönemlerden biridir. Sağlıklı beslenme ise hem yeterli ve dengeli

beslenmeyi, hem de güvenli besin kavramlarını içeren bir terimdir. Bu yaş grubu çocuklarda

sağlıklı beslenme ile bedensel, duygusal, sosyal gelişim ve okul başarısı/devamlılığı olumlu yönde

etkilenmekte (1-4), aynı zamanda yetişkinlik dönemine temeloluşturan doğru beslenme

alışkanlıklarının kazanılması ile bazı beslenme ilintili kronik hastalıklardan korunabilmek

mümkün olabilmektedir (5-9).

Okul çağı, çocuğun toplum yaşamına ilk kez bilinçli olarak girdiği ve ev dışında geçirilen sürenin

giderek uzadığı bir dönemdir. Bu nedenle bu çağdaki çocuklar açısından beslenme; evde, okulda

ve ev/okul dışında gerçekleşmektedir. Doğru beslenme alışkanlığı geliştirememiş çocuklarda ise

sıklıkla öğün atlama, sağlıksız besin seçimi, dengesizltek yönlü beslenmenin yaygınlaşması ile

beslenmeyle ilintili hastalık riskleri artmakta ve beslenmenin maliyeti yükselmektedir. Ülkemizde

okul çağı çocuklarında yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak şişmanlık-zayıf1ık, bodurluk

(yaşa göre boy kısalı ğı) kemik/diş sağlığı bozuklukları, özellikle demir yetersizliği anemisine ek

olarak diğer mineral (kalsiyum, iyot ve çinko) ve vitamin (D vitamini, Bı vitamini vb.)

yetersizlikleri görülebilmektedir (5).

Tüm dünyada, çocuk ve adölesanlarda şişmanlık prevalansı son 20 yılda ciddi boyutlarda artış

göstermiştir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki artış, çocukluk çağı şişmanlığının hızla artan

bir halk sağlığı sorunu olduğunu ve yakın gelecekte bu sorunun önemli bir sosyoekonomik yük

oluşturacağını göstermektedir.

çevresel (obezojenik) etmenler, çocukluk çağı şişmanlığının oluşmasında önemli bir etmendir.

Çocuklarda beden kütle indeksi (BKİ), 5-7 yaşlarda artış göstermektedir ve bu duruma adipozite

sıçraması (adiposity rebound) denilmektedir. Bu sıçrama zamanı çocukluk çağında şişmanlığın

gelişimi için kritik dönem olarak nitelendirilmekte ve özellikle adölesanlar ile erken yetişkinlik

dönemindeki yüksek BKİ ile ilişkisine dikkat çekilmektedir (10).

Çocukluk çağı şişmanlığında roloynayan en önemli faktörler yanlış beslenme alışkanlıkları ve

fıziksel aktivite yetersizliğidir. Ailelerin oyun alanlarını güvenli bulmaması (11), televizyon,

bilgisayar ve video başında geçirilen sürenin giderek uzaması (12-14) ve uyku sürelerinin

azalması (15,16) çocukluk çağı şişmanlığı riskini artırmaktadır. Beslenmeye ilişkin faktörler

arasında öğün atlama (17), yetersiz sebze-meyve tüketimi (18,19) şeker eklenmiş besin ve içecek

1

Page 2: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

tüketiminin artması (14,20,21), atıştırmalık besinlerin ve hızlı-hazır besin (fast food) tüketiminin

yaygınlaşması (22) yer almaktadır.

Toplumun geleceği açısından olabildiğince erken yaşlardan itibaren doğru beslenme

alışkanlıklarının geliştirilmesi ve hareketli bir yaşam tarzının benimsenmesi, sağlıklı nesillerin

yetiştirilmesi için önemlidir. Bu kapsamda okul çağı çocuklarının güvenli besine ulaşabilmesinin

sağlanması ve çocukların sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirilebilmesi için; öğrenci-aile-

okul yönetimi-öğretmenleri kapsayan plan ve politikaların oluşturulması ve en kısa zamanda

yaşama geçirilmesi önemlidir. Çocuklarda fiziksel aktivite yetersizliğine ve sağlıksız beslenmeye

neden olan faktörler tanımlanmalı ve bu engellerin kaldırılmasına yönelik stratejiler

geliştirilmelidir (23,24).

Okulda Beslenme: Sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin arttırılması ile çocukların fazlaca

maruz kaldığı obezojenik çevrenin azaltılmasında ailenin olduğu kadar okulların da rolü büyüktür.

Bu yaş grubundaki çocuklar günde 1-2 öğününü okulda tüketmektedir. Bu nedenle okul, sağlıklı

beslenme davranışlarının geliştirilmesinde etkili olabilmekte ve çocukların enerji-besin ögesi

alımlarının dengelenmesine katkı sağlayabilmektedir (25-28). Okul, çocukların besin ve besin

öğesi alımlarının geliştirilmesine de önemli katkıda bulunmaktadır (29-3 I). Çoğu Avrupa

ülkesinde çocukların yaşamlarının en az 10 yılı, yılın yaklaşık 9 ayı, haftanın 5 günü ve günün en

az 6 saati okulda geçmekte ve okulda tükettikleri atıştırmalık ve öğünlerin günlük enerji

gereksinimlerine olan katkısı %50'ye kadar ulaşabilmektedir (32). Dolayısıyla konuya yönelik

fiziksel uğraş seçeneklerinin de dahilolduğu yaşam biçimi değişikliği programlarının arttırılması

gereği açıktır (33-39).

Yurtdışındaki yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenmeye yönelik uygulama örneklerine bakıldığında

besin endüstrisinin toplam yağ, doymuş yağ asidi, sodyum (tuz) ve toplam şekeri azaltma hedefi

ile ürünler geliştirmeyi teşvik eden politikalar mevcuttur. Yasakçı yaklaşım yerine bilime dayalı

ve tüm besin sektörünü içine alacak düzenlemeler yapılmıştır. İngiltere örneğinde, sadece tuzlu

yiyecekler değil, şeker ilaveli tatlı olan atıştırmalıkların da öğlen yemek saati dışında

sunulmamasına yönelik bir uygulama vardır. Ayrıca yine İngiltere'de okul çağındaki çocukların

alması gereken enerji ve besin ögeleriyle bunların kaynakları belirlenmiştir. Romanya'daki

düzenleme ile belli kıstasları karşılamayan ürünlerin (porsiyon başına içerdiği enerji, toplam yağ,

doymuş yağ asidi, şeker, tuz içeriğine göre) satılamayacağı dikkat çekmektedir. Dolayısıyla

Türkiye'deki uygulamalarda da bunlara dikkat edilmesi önemli bir adım olabilecektir.

Çocukların okul yemekhanelerini tercih etmeleri için koşulların iyileştirilmesi, ucuz ve sağlıklı;

toplam yağ, doymuş yağ asidi, sodyum (tuz), ve şeker seviyeleri düşürülmüş, ülkenin özelliklerine

2

Page 3: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

bağlı olarak kalsiyum, demir, riboflavin gibi besin öğelerinden zenginleştirilmiş günlük ihtiyaca

uygun yiyecek/içeceklere ulaşımının kolaylaştırılması önemlidir. Oysa günümüzde hızlı hazır ve

atıştırmalık yiyecek/içecek seçenekleri daha ucuz ve kolayelde edilebilmektedir (40). Okullarda

yiyecek/içecek otomatı bulunma durumunun bile çocukların sebze/meyve tüketimiyle negatif,

toplam yağ ve doymuş yağ asidi alımı ile pozitif ilişki gösterdiği belirlenmiştir (41).

Ülkemizdeki Durum

Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa Obezite ile Mücadele Şartı, 17 Kasım 2006 yılında imzalanmış

olmasına rağmen okullarımızdaki beslenme alışkanlıklarına ilişkin somut bir değişimin olmadığı

düşünülmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı 'nın 17 Aralık 2007 tarih ve 3192 sayılı; 25 Mart 2008

tarih ve 1088 Sayılı genelgelerinde okul kantinlerinde satışa konu edilen gazlı içecekler, cipsler,

kızartmaların satışlarının caydırılması ve 21 Temmuz 2011 tarih ve 41 sayılı Milli Eğitim

Bakanlığı Genelgesi ile okul kantinlerinde doğal maden suları hariç, enerji yoğunluğu yüksek,

besin değeri düşük olan (enerji içecekleri, gazlı içecekler, aromalı içecekler ve kolalı içecekler)

ile kızartma ve cipslerin satışlarının yapılmaması" ibaresi ile ürünlerin satışı yasaklanmıştır.

Ayrıca okullarda yemek hizmetlerine ilişkin olarak da 20 i0/22 sayılı Bakanlık genelgelerinde

sağlıklı beslenmenin önemi de konu edilmiştir. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel

Müdürlüğü tarafından hazırlanan "Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı (2010-

2014)"nda, öğretmen ve öğrencilerin yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında

bilgilendirilmesi, üniversitelerde çocukların ve gençlerin fiziksel aktivite, spor faaliyetleri ve

sosyal aktivitelere yönlendirilmesi, okullarda verilen beslenme hizmetlerinde denetimlerin etkin

şekilde yürütülmesi ve standardizasyonunun sağlanması gibi stratejilere yer verilmiştir. Sağlık

Bakanlığı tarafından koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında, "Beslenme Dostu Okul Projesi" ile

okulların sağlıklı beslenme ve hareketli yaşam koşullarına teşvik edilmesi, okullarda sağlıklı

beslenme, obezitenin önlenmesi ve hareketli yaşam konularında duyarlılığın arttırılması ve bu

konuda yapılan iyi uygulamaların desteklenmesi ile okul sağlığının daha iyi düzeylere çıkarılması

hedeflenmiştir. Ayrıca Hacettepe Üniversitesi, Gazi Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi

Beslenme ve Diyetetik Bölümleri işbirliğinde Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan "Tam Gün

Okullara Yönelik Geliştirilen Menü Modelleri ve Örnek Öğle Yemeği Listeleri"nin yemek

hizmeti veren okullarda uygulanmasının, toplu beslenme hizmetlerinin kalitesi ve

standardizasyonunun sağlanması açısından yararlı olacağı düşünülmektedir.

T.C. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Hacettepe Üniversitesi Sağlık

Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ve Milli Eğitim Bakanlığı Sağlık İşleri Dairesi

Başkanlığı işbirliği ile Temmuz 2011 tarihinde 26 bölgede ve 140 ilköğretim okulunda toplam

3

Page 4: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

12301 çocuk ile yapılmış 'Türkiye'de Okul çağı Çocuklarında (6-10 yaş grubu) Büyümenin

İzlenmesi (TAÇBİ)' raporunda (8) belirtildiği üzere taze sıkılmış meyve suları %14.9, hazır

satılan %100 meyve suları %11.8, meyve suyu nektarları %15.9, şeker içeren gazlılkolalı

içecekler %11.5 ve diyet veya light gazlı kolalı içecekler %3.6 oranları ile hergün tüketilmekte

olup genelde kentseldeki tüketimleri kırsaldan biraz daha yüksek orandadır. Hergün ayran ve süt

tüketenlerin oranları kırsal da biraz daha yüksek olmak üzere genelde sırasıyla %14.5 ve

%30.0'dur. Buna karşılık şeker, şekerleme, bar, gofret ve çikolataların %25.4, cips ve patlamış

mısırın %19.0, simit ve poğaçanın %15.9, hamburger, sosislilsucuklu sandviç vb nin ise %15.8

oranları ile hergün tüketildiği belirlenmiştir. Bunlardan simit ve poğaça ile hamburger,

sosislilsucuklu sandviç vb.nin kentseldeki oranları, patates kızartmasının ise kırsaldaki oranları

daha yüksektir. Sağlık Bakanlığı'nın hazırlamış olduğu "Okul Kantinleri İç Denetim Raporu"na

göre okul çocuklarının neredeyse yarısının hiç sebze yemediği, %20-30'unun meyve tüketmediği,

buna karşın atıştırmalıkları sık tüketlikleri ve öğün atladıkları belirtilmiştir (42).

Okul çağı çocuklarında beslenme, yaşa, cinsiyete ve yapılan fıziksel aktiviteye bağlı olarak

değişiklik göstermekle beraber büyüme ve gelişmedeki hızlanma nedeniyle yetişkinlerden

farklıdır. Büyüme ve gelişmeye olumlu katkı sağlaması bakımından yaş grubuna ve cinsiyete göre

enerji ve besin ögelerinin (karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve mineraller) günlük olarak yeterli

miktarlarda alınması gerekmektedir.

Ülkemizdeki okulların büyük çoğunluğunda öğrencilere, öğle öğünü ya da kuşluk ve ikindi gibi

ara öğünler şeklinde bir uygulama yapılmamakta, yalnızca ilköğretim okullarının ilk kısmında, ara

öğün şeklinde bir beslenme programı uygulanmaktadır. Bu uygulamada çocuklar, evden ya kendi

isteklerine ya da öğretmenin belirttiği programa göre yanlarında yiyecek getirmekte ve beslenme

saatinde bu yiyecekleri tüketmektedirler.

Okul yönetimi de, hükümetin uyguladığı plan ve programlar haricinde, okulda satışı yapılan

besinlerin ve içeceklerin besin ögesi içeriği ve kalitesini geliştirici politikalarla çocuklardaki

sağlıklı beslenme davranışlarının gelişiminde rol alabilmektedir cı). Yine konuya yönelik eğitim

ve uygulama faaliyetlerinin arttırılması ve özellikle bu çalışmalar esnasında kesinlikle

"yasaklarna" seçeneğinin kullanılmamasına dikkat edilmesi pedagojik açıdan doğru bir yaklaşım

olacaktır. Ayrıca özellikle ambalajlı olarak satılan besinlerin besin etiketlerinde yeterli ve dengeli

beslenmeyi teşvik edici ve tüketilen besinin besin değeri hakkında anlaşılır bilginin varlığı büyük

öneme sahiptir. Bu nedenle çocuklarımıza yeterli ve dengeli beslenmeyi teşvik etmek ve sağlıklı

seçimler yapabilmelerine olanak tanıyacak eğitim çalışmalarına hız vermek gereklidir. Bu eğitim

4

Page 5: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

çalışmalarında özellikle aktif yaşam, yeterli ve dengeli beslenme, besin etiketleri, porsıyon

kontrolü ve dolayısıyla sağlıklı seçim yapabilmelerine yönelik konular yer almalıdır.

SONUÇ ve ÖNERİLER

• Özellikle yemekhanesi olmayan okullar için kantinlerde bulunan yiyecek ve içecek ürün

seçeneklerinin, Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği 'nde belirtilen ve porsiyon

kontrolü konusunda bilinçlenmeye zemin hazırlayacak şekilde, tek porsiyon ve/veya daha

küçük paketlerde satılmasının desteklenmesi gereklidir.

• Okul kantinlerinde satışı yapılan ürünlerin çeşitliliği artırılırken, meyve ve sebze içeriği

yüksek menüler veya yiyeceklere ağırlıklı yer verilmeli, kantinlerde yeterli ve dengeli

beslenmeyi teşvik edici; şeker, sodyum (tuz), toplam yağ ve doymuş yağ asidi değerleri okul

çağı çocuğunun günlük ihtiyacına uygun olarak azaltılmış yiyecek ve içecekler yer almalıdır.

• Çocukların zamanının büyük bir kısmı okulda ve okul içi aktivitelerde geçmektedir. Bu

nedenle okulortamı sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlıklarını geliştirecek nitelikte

olmalı ve fiziksel aktivite olanakları artırılmalıdır.

• Okul yönetimleri; öğrencilerin beslenme konusunda bilinçlendirilmesi (düzenli öğünler

şeklinde beslenme, besin gruplarından yeterli tüketim, besin-sağlık-fiziksel aktivite ilişkileri

ve önemi, güvenli besin tüketimi vb) ve yaşama geçirilmesi, yiyecek-içecek hizmetlerinde

hijyenik-güvenli ortamların sağlanması ve ekonomik sağlıklı beslenme seçeneklerin

artırılması yönünde politikalar geliştirmelidir. "Okul Sütü" , "Okullarda Kahvaltı", "Okullarda

Öğle Yemeği" vb okul programlarına verilecek olan devlet desteği önemlidir. Bu konuda

mevcut tüzük ve yönetmelikler geliştirilmeli ve yaşama geçirilmesi konusunda

duyarlılık/yaptırımlar artırılmalıdır.

• Ders müfredatlarında beslenmeye ilişkin bilgilerin yer alması çocukların beslenme bilgilerinin

artırılması, doğru beslenme alışkanlık ve tutumlarının kazandırılması için gereklidir.

• Yemek verilen okullarda diyetisyenin görevalması sağlanarak güvenli ortamlarda yeterli ve

dengeli menülerin oluşturulmasına olanak sağlanmalıdır.

• Çocukların beslenmeleri üzerinde etkili olduğu bilinen ve onların sağlıklı beslenme konusunda

bilinçlendirilmesi konusunda medya desteği sağlanırken, olumsuz mesajlar içeren reklamların

kontrolleri yapılmalıdır.

• Ülke genelinde, toplumun özelliklerine uygun olarak kısa süreli değil uzun dönemli "Okul

Sağlığı Programları" planlanmalı, geliştirilmeli, yaşama geçirilmeli ve sürekliliği

sağlanmalıdır.

s

Page 6: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

• Okullarda düzenli olarak her eğitim döneminde çocukların vücut ağırlıkları ve boy uzunlukları

ölçülerek, büyüme ve gelişmelerinin izlenmesi önemlidir.

• Okullar, beslenme ile ilintili; çocukluk çağı şişmanlığı, koroner kalp hastalığı, diyabet ve

kanser gibi kronik hastalıkların önlenmesi için uygulanan ulusal çabaların önemli bir parçası

olmalıdır.

KAYNAKLAR1. OToole TP et aL.J Sch Health 2007;77(8):500-521.

2. Datar A et aL.Obes Res 2004; 12(1):58-68.

3. Mikkilti Vet aL.Public Health Nutr 2003; 6(1):49-56.

4. Position Paper of Journal of the American Dietetic Association, JADA 2008;108(6): 1038-

1047.

5. Anne ve Çocuk Sağlığı Beslenmesi, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2000.

6. Hauner H. Obesity in Childhood and Adolescence: Pediatric and Adolescent Medicine Vol 9.

Basel: S Karger AG, 2004:219-228.

7. Obesity: Preventing and managing the global epidemic. Report of a WHO Consultation. WHO

Technical Report Series no 894. Geneva: WHO, 2000.

8. Spruijt-Metz D. J Res Adolesc 2011; 21(1): 129-152.

9. Lobstein T et aL.Eur J Public Health 2005; 15(6):576-579.

10. TOÇBİ Araştırma Raporu, Ankara, Temmuz 2011.

11. Matthieu J. J Am Diet Assos 2008; 108(5): 774-775.

12. Adachi-Mejia AM et aL.Int J Obes 2007; 31: 644-651.

13. Stettler N et aL.Obes Res 2004; 12: 896-903.

14. Ludwig DS et aL.Lancet 2004; 364: 226-227.

15. Chaput Jp et aL.Int J Pediatr Obes 2007; 2(3):188-191.

16. Must A et aL.Int J Obes 2009; 33 (Suppl 1): 82-86.

17. Veugelers pJ et aL.CMAJ 2005; 13;173(6): 607-613.

18. Lin BH et aL.Food Review 2002; 25:28-32.

19. Conrey E et aL.Am J Epidemio12004; 159: 75.

20. Brown CM et aL.Int J Obes 2008; 32 (Suppl 6): 28-34.

21. Giammattei J et aL.Arch Pediatr Adolesc Med 2003; 157(9): 882-886.

22. Jahns L et aL.J Pediatr 2001; 138(4): 493-498.

23. Williden M et aL.Health Education Journal 2006; 65(2): 135-148.

24. Harrison F et aL.Health & Place, 2012;18: 639-648.

6

Page 7: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

25. Condon EM, Crepinsek MK, Fox MK. J Am Diet Assoc. 2009; 109(2 Suppl):S67-78.

26. IOM, Nutrition Standards for Foods in Schools: Leading the Way Toward Healthier Youth.

Washington, DC: National Academies Press; 2007.

27. Story M et aL. Future Child 2006;16:109-142.

28. Koplan Jp et aL. Preventing Childhood Obesity: Health in the Balance. Washington, DC:

National Academies Press; 2005.

29. Aranceta Bartrina J et aL.J Nutr 2006; 96 (Suppl 1): 78-81.

30. Briefel RR et aL.J Am Diet Assoc 2009; 109(suppl 1): 79-90.

31. Sanigorski AM et aL.Eur J cıin Nutr 2005; 59(11): 1310- 1316.32. Story M et aL., Nanney MS, Schwartz MB. Milbank Q 2009; 87(1):71-100.

33. Laurence S et aL.Health Promot Int. 2007;22(3):218-26.

34. Gonzalez-Suarez C et aL.Am J Prev Med. 2009; 37(5):418-27.

35. Hildebrand DA et aL.J Nutr Educ Behav. 2012; 44(1):93-5.

36. Eisenmann JC et aL.BMC Public Health. 2011; 29; 11:607.

37. Hendy HM et aL.Appetite. 2011;56(2):484-94.

38. Bevans KB et aL.J Sch Health. 2011;81(7):424-9.

39. Clark MA et aL.J Am Diet Assoc. 2009; 109(2 Suppl):S44-56.

40. Shepherd J et aL.Health Educ Res 2006; 21(2):239-57.

41. Kubik MY et aL.Am J Public Health 2003; 93(7):1168-1173.

42. T.C. Milll Eğitim Bakanlığı İç Denetim Birimi Başkanlığı Okul Kantinleri İç Denetim

Raporu, 28 Aralık 2010 - 2010/11

7

Page 8: OKULLARDA GÜVENLİ BESİN ve SAGLIKLI BESLENME Okul çağı

OKULLARDA GÜVENLİ BESİN VE SAGLIKLI BESLENME

Prof. Dr. Nilgün Karaağaoğlu (Oturum Ba=kanı) tft;1;;;;.Arş. Gör. Fatma Çelik (Raportör) ~

-=::::::==4-ı----

Katılımcılar

Prof. Dr. H. Tanju Besler

Prof. Dr. Gülden Pekcan

Prof. Dr. Nevin Şanher

Yrd. Doç. Dr. Eda Köksal

Prof. Dr. Ayşe Özfer Özçelik

Prof. Dr. Murat Baş

Prof. Dr. Neriman İnanç

Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu

Prof. Dr. Filiz Açkurt

Doç. Dr. Gülhan Samur

Yrd. Doç. Dr. Fatih M Uyar

Yrd. Doç. Dr. Şule Şakar

Dr. Ayhan Dağ TDD

Uz. Dyt. Sabriye Saruhan

06.04.2012