mİrkuzey 160. sayi

10
www.gazetekuzey.com Fiyatı: 50 kr Günlük Tarafsız Siyasi Gazete Yıl: 1 Tel: 0452 407 10 11 Tarih 16 Ağustos 2012 Perşembe Sayı: 160 F atsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde gerçekle- şen taşıma ihalesine şir- ket, kooperatif ve şahıs olmak üzere 13 firma katıldı. Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı gerçekleşen iha- le ile ilgili yaptığı açıklamada Fatsa’da 2012-2013 Eğitim öğ- retim yılında taşınacak öğren- ci sayısının 2 bin 609 olduğunu belirterek, “İhale yaklaşık ma- liyeti 2 milyon 519 bin 326 TL. Gerçekleşen ihale 2 milyon 381 bin 668 TL. Bu ihale sonunda Devletimiz 137 bin 658 TL kâr etmiştir. 130 güzergah ihaleye çıktı ve 14 taşıma merkezli okul var. Öğrenci taşıma işinden 222 araç faydalanacak” dedi. Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2012-2013 Eğitim öğretim yılı taşıma ihalesini gerçekleştirdi. HABER Muhsin YILMAZ K ız Teknik ve Meslek Lisesi’ne yaptığı zi- yaretin ardından bir açıklama yapan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, “Göreve baş- ladıktan kısa bir süre sonra okullarımızı ziyaret etmeye başladım. Ziyaretlerimizde okullarımızın durumu hakkın- da okul müdürlerimizden bil- giler alıyorum. 4+4+4 eğitim kapsamında okullarımızın durumu ile ilgili bilgiler alıp ihtiyaçlarımızı bilmek iste- dim. HEDEFE BİRLİKTE GİDECEĞİZ Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gür- sel Avcı, Sakarya Ortaokulu, Dumlupınar İl- kokulu, M. Akif Ersoy Ortaokulu, Ömer Hü- seyin Çağatay Anaokulu ve Hatice Bahattin Şener İlkokulunu ziyaretlerinden sonra orta- okullara da ziyarete başladı. Ş ahin, hafta sonu- nu geldiği memleke- ti Ünye’de çeşitli zi - yaretlerde bulundu. Doğum yeri olan Ünye’nin Yeşilkent beldesinde komşuları ve aile yakınları ile iftar eden Bakan Şahin, akşam Ünye Belediyesi tarafından Cum- huriyet Meydanı’nda düzen- lenen Ramazan Etkinlikleri - ne katıldı. GÜCÜMÜZLE, VARLIĞIMIZLA SİZE BORÇLUYUZ İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, ‘’Biz sizinle hep beraberiz, her zaman beraberiz, uzakta da ol- sak beraberiz, burada da olsak beraberiz. Bizim gücümüz, bizim varlığımız size borçlu.’’ dedi. TEPKİLERİNİ TÜRKÜLERLE DİLE GETİRECEKLER Ordu Tanıtım Gö- nüllüleri Platfor- mu tarafından 25- 26 Ağustos tarihleri arasında yerel sa- natçılara destek ol- mak adına tepki amaçlı 20 yerel sa- natçının katılımıyla halk konseri düzen- lenecek. F atsa İlçe Jandarma Ko- mutanlığında emek- li olarak görev hayatını sonlandıran Kd. Bş. Çvş Ufuk Dağtekin’e mesai arkadaşla- rı tarafından bir veda yemeği düzenlendi. Fatsa Belediye- si Çamlık Restoranda düzen- lenen yemeğe İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Yüzbaşı Fatih Çetil başta olmak üzere mesai arkadaşları katıldı. KD. BŞV. ÇVŞ. UFUK DAĞTEKİN’E VEDA YEMEĞİ B u bağlamda Bolaman beldesi Gölbaşı ma- hallesinde ikamet eden Yılmaz ailesi kendi araların- da verdikleri iftar yemeği bir- lik ve beraberlik görüntüsü sergilediler. Ramazan ayı- nın amacı sadece aç kalmak değil diyen Yılmaz ailesi sa- kinleri, “Önemli olan bu ayın maneviyatından haz alabil- mek. Bizler burada 4 aile yan yana duruyoruz. Eskiden ken- di akrabalarımız arasında biri- miz bir evde birimiz başka bir evde iftar açıyorduk. Son zamanlarda şimdiki Ramazanlar eski yılları ara- tıyor derken aile grupları kendi aralarında verdikleri toplu iftar yemekleri bu düşünceyi silmeye çalışıyorlar. BULACAK, TAKIL, KÜREKÇİ VE KAL AİLELERİNİN ACI GÜNÜ / Muhsin YILMAZ / Muhsin YILMAZ / Muhsin YILMAZ ORDU SGK’NIN BİNA SORUNU MISIRLI HAFIZDAN KUR’AN ZİYAFETİ Sayfa 8’de 8’de 8’de 8’de 7’de 7’de Sayfa 3’te Sayfa 8’de Sayfa 7’de

Upload: kuzey-gzt

Post on 08-Apr-2016

257 views

Category:

Documents


2 download

DESCRIPTION

MİRKUZEY 160. SAYI

TRANSCRIPT

Page 1: MİRKUZEY 160. SAYI

www.gazetekuzey.com Fiyatı: 50 kr G ü n l ü k Ta r a f s ı z S i y a s i G a z e t e Yıl: 1 Tel: 0452 407 10 11

Tarih 16

Ağustos2012

PerşembeSayı: 160

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde gerçekle-şen taşıma ihalesine şir-

ket, kooperatif ve şahıs olmak üzere 13 firma katıldı. Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı gerçekleşen iha-le ile ilgili yaptığı açıklamada Fatsa’da 2012-2013 Eğitim öğ-retim yılında taşınacak öğren-

ci sayısının 2 bin 609 olduğunu belirterek, “İhale yaklaşık ma-liyeti 2 milyon 519 bin 326 TL. Gerçekleşen ihale 2 milyon 381 bin 668 TL. Bu ihale sonunda Devletimiz 137 bin 658 TL kâr etmiştir. 130 güzergah ihaleye çıktı ve 14 taşıma merkezli okul var. Öğrenci taşıma işinden 222 araç faydalanacak” dedi.

TAŞIMANIN BEDELİ; 2 MİLYON 381 BİN TL

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2012-2013 Eğitim öğretim yılı taşıma ihalesini gerçekleştirdi.

HABER

Muhsin YILMAZ

K ız Teknik ve Meslek Lisesi’ne yaptığı zi-yaretin ardından bir

açıklama yapan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, “Göreve baş-ladıktan kısa bir süre sonra okullarımızı ziyaret etmeye

başladım. Ziyaretlerimizde okullarımızın durumu hakkın-da okul müdürlerimizden bil-giler alıyorum. 4+4+4 eğitim kapsamında okullarımızın durumu ile ilgili bilgiler alıp ihtiyaçlarımızı bilmek iste-dim.

HEDEFE BİRLİKTE GİDECEĞİZFatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gür-sel Avcı, Sakarya Ortaokulu, Dumlupınar İl-kokulu, M. Akif Ersoy Ortaokulu, Ömer Hü-seyin Çağatay Anaokulu ve Hatice Bahattin Şener İlkokulunu ziyaretlerinden sonra orta-okullara da ziyarete başladı.

Şahin, hafta sonu-nu geldiği memleke-ti Ünye’de çeşitli zi-

yaretlerde bulundu. Doğum yeri olan Ünye’nin Yeşilkent beldesinde komşuları ve

aile yakınları ile iftar eden Bakan Şahin, akşam Ünye Belediyesi tarafından Cum-huriyet Meydanı’nda düzen-lenen Ramazan Etkinlikleri-ne katıldı.

GÜCÜMÜZLE, VARLIĞIMIZLA

SİZE BORÇLUYUZİçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, ‘’Biz sizinle hep beraberiz, her zaman beraberiz, uzakta da ol-sak beraberiz, burada da olsak beraberiz. Bizim gücümüz, bizim varlığımız size borçlu.’’ dedi.

TEPKİLERİNİ TÜRKÜLERLE

DİLE GETİRECEKLER Ordu Tanıtım Gö-nüllüleri Platfor-mu tarafından 25-26 Ağustos tarihleri arasında yerel sa-natçılara destek ol-mak adına tepki amaçlı 20 yerel sa-natçının katılımıyla halk konseri düzen-lenecek.

Fatsa İlçe Jandarma Ko-mutanlığında emek-li olarak görev hayatını

sonlandıran Kd. Bş. Çvş Ufuk Dağtekin’e mesai arkadaşla-rı tarafından bir veda yemeği

düzenlendi. Fatsa Belediye-si Çamlık Restoranda düzen-lenen yemeğe İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Yüzbaşı Fatih Çetil başta olmak üzere mesai arkadaşları katıldı.

KD. BŞV. ÇVŞ. UFUK DAĞTEKİN’E VEDA YEMEĞİ

Bu bağlamda Bolaman beldesi Gölbaşı ma-hallesinde ikamet eden

Yılmaz ailesi kendi araların-da verdikleri iftar yemeği bir-lik ve beraberlik görüntüsü sergilediler. Ramazan ayı-nın amacı sadece aç kalmak

değil diyen Yılmaz ailesi sa-kinleri, “Önemli olan bu ayın maneviyatından haz alabil-mek. Bizler burada 4 aile yan yana duruyoruz. Eskiden ken-di akrabalarımız arasında biri-miz bir evde birimiz başka bir evde iftar açıyorduk.

Son zamanlarda şimdiki Ramazanlar eski yılları ara-tıyor derken aile grupları kendi aralarında verdikleri toplu iftar yemekleri bu düşünceyi silmeye çalışıyorlar.

BULACAK, TAKIL, KÜREKÇİ VE KAL AİLELERİNİN ACI GÜNÜ

/ Muhsin YILMAZ

/ Muhsin YILMAZ

/ Muhsin YILMAZ

ORDU SGK’NIN BİNA SORUNU

MISIRLI HAFIZDAN KUR’AN ZİYAFETİ

Sayfa 8’de 8’de

8’de

8’de

7’de7’de

Sayfa 3’te

Sayfa 8’de Sayfa 7’de

Page 2: MİRKUZEY 160. SAYI

2 16/08/2012 Perşembe

Boğa21Nisan-21Mayıs

İkizler22Mayıs-21Haziran

Yengeç22Haziran-23Temmuz

Aslan24Temmuz-23Ağustos

Başak24Ağustos-23Eylül

Terazi24Eylül-22Ekim

Akrep23Ekim-22Kasım

Yay23Kasım-22Aralık

Oğlak23Aralık-20Ocak

Kova21Ocak-18Şubat

Balık19Şubat-20Mart

Maddi konularınızı bugün gözden geçirmeli ve yaşamınızdaki aksayan yönlerinizi yeniden ele almalısınız. Uranüs’ün verdiği en, değişimlere karşı hazırlıklı olmalısınız. Elde ettiğiniz eski fır-satların yerini çok daha farklı şeyler alıyor. Bu gün kendinize zaman ayırmalı ve yeni planlar yapmalısınız. Dostlarınızdan alacağınız yardım çok önemli olacak.

İş bitirici yönleriniz sayesinde bir çok işiniz kendiliğinden çözülüyor. Yaşamınızı kolaylaştı-rıcı kişilerle birlikte olmak sizin de gururunuzu okşayacak kariyerinizle ilgili çok güzel bir fırsat karşınız çıkacaktır. Duygusal konularda dikkatli olmalısınız. Partnerinizle aranızda kıskançlık kavgaları olabilir. Aşk bekarlar için, ilginç karşı-laşmalar gündeme gelecektir.

Bugün, çevre ilişkilerinizde ve hayatınızda canlanma söz konusu. Mücadele içinde ola-caksınız. Karşınıza bir çok rakipleriniz çıkacak.. Aşk konusunda her zamanki ilginç fikirleriniz ön planda olacak. Birçok heyecan verici maceralar karşılarına çıkarken küçük flörtlere hayır diye-meyerek, partnerinizi zor durumda bırakabilirsi-niz. Dikkatli olun.

Koç21Mart-20Nisan

Ay Yengeç’te ilerliyor ve maddi konularla ilgili yapacağınız ilerlemeler çok önemli. Emlakla ilgili düşüncelerinizle ilgili yatırımlar söz konu-su. Beklentilerinize cevap bulmanız sizi farklı yatırımlara yönelmenize neden olacak. Bugün kendinize çok daha fazla zaman ayırmalı, plan-larınızı dingin bir kafa ile yapmalısınız.

Duygusal enerjiniz yükselecek. Zerafat ve çeki-ciliğiniz güçlü bile olsa aşk konusunda zorluklar yaşamınızı engellemeyecektir. Bugün, eşiniz veya sevgilinizle uzlaşmanız gereken çok konu-nuz var unutmayın. Bazılarınız aşk ve dostluk duygularını karmaşık bir şekilde sergilediği için karşısındakinin duygularında karışıklığa neden olacaktır.

Sosyal ilşkilerinizi nasıl kullanacağınızı artık bi-liyorsunuz. Özellikle kendi sisteminizin üzerine çıkmak istemiyor ve titiz bir yaklaşımla ilişkile-rinizi gözlemliyorsunuz. Paraya karşı ilginiz ar-tacak ve kazanma konusunda iddialı bir tutum izlemeniz sizi şanslı kılacaktır. Organizasyon-larda karşılaşacağınız kişiler çok önemli olacak.

Doğal yetenekleriniz sayesinde, birçok iş kolun-da önemli başarılar sizi bekliyor. Bugün farklı çevrelere girmeniz, başkalarının ilgisini üzerini-ze çekmenize neden olacak. İnceleme yete-neğinizi sayesinde, bir çok problemleri anında çözeceksiniz. Karşınızdaki kişileri ikna etmeniz çok kolay. Anlamlı yolculuklar sizi bekliyor.

Bugün çekingenliğiniz işe yaramayabilir. Sakin davranmakla bir çok fırsatı istemeden kaçıra-bilirsiniz. Ayrıntıların size zaman kaybettirdiği-ni düşünmek zorundasınız. Aşk ve uyumluluk konusunda, kendinizi baskı altında tutmanız mümkün. Beğendiğiniz kişiye karşı duyguları-nızı gizleyeceksiniz. Çünkü kırılmaktan korku-yorsunuz.

Siz özgürlüğünüzü seviyor ve duygusal konu-larda yalnız kaldığınız zaman daha istikrarlı kararlar veriyorsunuz. Üstelik bugün, yaşadığı-nız ilginçliklerin arkası kesilmeyecek. Çevresel faktörlerin destekleyeceği, sizi güçlendirecek işler peşinde koşturacaksınız. İleride bir çok ge-lişmenin başlangıcı bu günlerdeki ilişkilerinize bağlı gelişecektir.

İşinizde yükselme, farklı bir mesleğe geçme ve kendinizin için uygun koşulları hazırlama konu-sunda ideal bir dönem olacağından emin ola-bilirsiniz. Ay’ın burcunuzdaki önemli etkileşimini yaşayacaksınız. Hayatınızda güçlü insanlar ve kariyerinize katkısı olacak kişilerle birlikte ola-caksınız. Sizden yaşça büyük kişilerin etkisinde kalacaksınız. Bu ortak organizasyon çalışmala-rı içinde olacağınız biri olabilir.

Amaçsız yaşamak size göre değil ve bunun bi-lincindesiniz. Yeni bir atılım yapmak için sürekli savaş vermek zorunda kalabilirsiniz. Çevreniz-deki kişileri ikna etme konusunda zorlanacak-sınız. Sağduyuyu ve sakinliği elden bırakma-malısınız. Hedefleriniz ile ilgili isteklerinizde değişimleri yapabilirsiniz.

Sizi derin düşünceleri olan ve duygusal bir ya-pıya sahip olduğunuz için, aşk beklentilerinizde derin hisler mevcut. Yanlış anlaşılmak istemedi-ğiniz için, duygularınızı içinizde yaşamak iste-yebilirsiniz. İlişkilerinizde kalıcı duygular bekler-ken, yaşam standardı olarak yüksek olanaklara sahip ilişki fırsatları kolluyorsunuz. Bu sizin ek-sik yönünüz.

Bugün Sizi Neler Bekliyor?

Fatsa Ticaret Borsası Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık

Avrupa Para BirimiEURO

Amerika Para BirimiDOLAR

3,95 TLAlış:2,21

Satış: 2,22Alış: 1,79Satış: 1,80

24 Ayar Altın

148,65 TL

Çeyrek Altın İmsâk: 3:54Güneş: 5:32Öğle: 12:40İkindi: 16:27Akşam: 19:35Yatsı: 21:05

Ordu Hava DurumuOrdu

NamazVakitleri

Sağanak YağmurluEn Düşük: 21En Yüksek: 26

Sizde Fotoğraflarınızı Gönderin Yayınlayalı[email protected]

Tarihte BugünKarikatür92,75 TL

Temel bir araştırma çerçevesinde Mars'a gönderilir. Dönüşü büyük bir olay olur, tüm Dünya medyası, Temel'in cevap vereceği o büyük sorunun cevabını beklemektedir, "Mars'ta hayat var mı?"'dır. Temel uzay kapsülünden iner, basın açık-lamasını yapmaya gelir. Soru so-rulur, Temel cevap verir: -"Mars'ta hayat yoktur..." Büyük bir sessizlik ve hüzün içerisinde kalabalık da-ğılır, Temel oğluyla başbaşa ka-lır, oğlu sorar: -"Papaçium, Mars'ta gerçekten hayat yok midur?" -"Ha-çan saat 9 puçuk dedin mi her yer kapani daa, sen buna hayat mi di-yeysun?"

16/08/1556 Süleymaniye Camii törenle açıldı.

16/08/1908 Ankara-Bağdat demiryolu işçi-leri greve çıktı.

16/08/1909 Cemiyetler Kanunu çıktı.

16/08/1948 Milli Kütüphane Ankara’da hiz-mete açıldı.

16/08/1954 Murat Güler Manş Denizi’ni yüze-rek geçti ve Manş’ı geçen ilk yüzücümüz oldu.

16/08/1960 Kıbrıs’a bağımsızlık tanıyan Zürih ve Londra anlaşmaları, 15 Ağustos gece yarısı yürürlüğe girdi ve Kıbrıs bağım-sız cumhuriyet oldu.

16/08/1974 Kıbrıs’ta ikinci barış harekatı-

nın son günü. Lefke ve Omorfo alındı. Lef-koşa bombalandı.

16/08/1996 Şanlıurfa’da sezaryenle anne olan Müzeyyen Işıkgöz, Kızılay’dan alınan kandan AIDS hastalığına yol açan HIV virüsü kaptı.

16/08/1997 8 yıllık eğitim fonu için zam ya-pılmasına tekel ürünlerinden başlandı.

16/08/1997 İlköğretimin 8 yıl zorunlu ve ke-sintisiz olmasını öngören yasa tasarısı, 242’ye karşı 277 oyla TBMM’de kabul edildi.

16/08/1999 Koalisyon ortakları arasında Af Yasa Tasarısı ile ilgili uzlaşma sağlandı. Türk Ceza Kanunu’nun 312. maddesinde düzenleme yapıldı. 312. maddenin 2. fıkra-sı af kapsamı dışında bırakıldı.

Patroniçeden selam

bir yurt dışı hatırası

işte süper çözüm

offf be köy havası

manzara süper

Ramazandan sonra buraya gelmek var

benden iyisi yokBu işler bizden

sorulur

Page 3: MİRKUZEY 160. SAYI

316/08/2012 Perşembe

İmtiyaz SahibiMir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Adına Tüzel Kişi temsilcisiNiyazi Yeşiller

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüMuhsin Yılmaz

Genel Yayın YönetmeniMustafa Dalgacı

Sayfa EditörüÖzkan Yıldırım

Muhabirler Taner Şen

Mustafa Kemal Poyraz

İşletme MüdürüNusret Yeşiller

Genel KoordinatörBetül Yeşiller

GrafikerEmrah Çoşkun

Haber MerkeziAhmet Alkan

Baskı OperatörüÇetin Ucuzova

ReklamAhmet Kaytaz

Oğuzhan Yılmaz

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Yayın TürüYerel Süreli

DağıtımAlp Medya Ajans

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

AdresMKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU

Tel: 0452 407 10 11Faks: 0452 407 10 12

e-posta: [email protected]

Gazetemiz İHA Abonesidir.

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazarları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Tel: 0452 424 20 22

Anlayan Kitap & Kırtasiye

Mehmet ANLAYAN0536 855 70 18

[email protected]: M.K.P. Mah. A.Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A

Dereüstü/FATSATel: 0452 424 20 22

Şahin, hafta sonunu geldi-ği memleketi Ünye’de çe-şitli ziyaretlerde bulun-

du. Doğum yeri olan Ünye’nin Yeşilkent beldesinde komşula-rı ve aile yakınları ile iftar eden Bakan Şahin, akşam Ünye Be-lediyesi tarafından Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen Ra-mazan Etkinliklerine katıldı. Ramazan ayının güzelliği-ni ve özelliğini ifade eden Baş-kan Şahin, ‘’Güzel bir Ramazan ayındayız, her günü güzel, her anı güzel. Gündüzü başka, ak-şamı başka, iftarı başka, gece-si bambaşka, sahuru güzel, se-heri güzel. Güzel olmayan bir yanı yok. Ama bu güzel ibadet, bu güzel ay sizlerle daha da gü-zel. Siz olmasanız hiç bir şeyin kıymeti yok, güzelliği yok. Onun için siz güzel kardeşlerimi bu güzel gecede, aydınlık gece-de, dostluk gecesinde sevgiy-le, saygıyla selamlıyorum. İyi ki varsınız’’ dedi.

Güzelliklerin Karadeniz’de Ünye’den başladığını ifade

eden Bakan Şahin, şunları kay-detti: ‘’Ünye’de insanlar güzel, doğa güzel, tarih güzel, coğrafya gü-zel, her şey güzel. Güzellikler Karadeniz’de Ünye’den başlar. Batıdan alır doğuya doğru gider, kuzeye bakar güneye yol alır. Güzelliklerin başlangıç nokta-sı Ünye’mizde kutsal Ramazan ayının hatırına bir ay boyunca düzenlenen bu güzel program-lar her gece kıymetli misafirler-le, sanatçılarla, fikir adamlarıyla bir başka güzel oluyor. Hem du-yuyoruz, hem öğreniyoruz, hem keyif alıyoruz, hem feyiz alıyo-ruz. Güzel Ordu’muzun, büyük Ordu’muzun, altın Ordu’muzun güzellikleri Ünye’den Ordu’ya doğru, Fatsa’ya doğru gidecek. Biz önden gittik, sizde bizi yal-nız bırakmayacaksınız, bırak-mıyorsunuz onu ben biliyorum. Bu akşam aranızdayım, bu gece aranızdayım, Ordu’mu-zun, Fatsa’mızın, Ünye’mizin köyünü, kentini gezmeye çalış-tım. Geziyorum ve sizlerle bir-likte Ramazan’ın bir günü de

GÜCÜMÜZLE, VARLIĞIMIZLA SİZE BORÇLUYUZİçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, ‘’Biz sizinle hep beraberiz, her zaman beraberiz, uzakta da olsak beraberiz, burada da olsak beraberiz. Bizim gücümüz, bizim varlığı-mız size borçlu.’’ dedi.

olsa farklı bir duygu ve heye-canla yaşıyorum.’’ Halkın içinde halkla bütün ol-duğunu vurgulayan Bakan Şa-hin, şunları kaydetti:

İşte şehir, işte ışık… ‘’Bu akşam şehrimizde sizle-re hitap eden, sizlerle buluşan değerli sanatçı kardeşimiz, be-nim de dostum, yıllar öncesin-den tanıdığım Uğur Arslan’ı bize ilk anlatan programın adı ‘Şehir Işıkları’ydı. İşte şehir, işte ışık. Şehir ışıklarıyla başla-yan programından yola çıkarak, oradan devam ederek ülkemiz-de insani hizmet adına, insan-lık adına, insani değerler adına, medeni değerler adına ve Türk Milleti’nin karakterini yansıtan programlar dizisi olarak çok önemli görevleri yerine getirdi. Durmak yok, söylemeye, din-lemeye devam. Biz sizinle hep beraberiz, her zaman berabe-riz, uzakta da olsak beraberiz, burada da olsak beraberiz. Bi-zim gücümüz, bizim varlığımız

size borçlu.’’Bakan Şahin, günün anısına sanatçı Uğur Arslan’a el işleme-si gümüş tepsi hediye etti.

Bakan Şahin Ramazan stantlarını gezdi İçişleri Bakanı İdris Naim Şa-hin, Ünye’de Ramazan etkinlik-leri kapsamında açılan stantları gezdi. Ünye Belediyesi tarafın-dan Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen ramazan etkinlik-leri programına katılan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, prog-ram bitiminde alanda kurulan stantları gezdi. Stanttan aldığı soğuk limona-tayı içen ve dondurma yiyen Bakan Şahin, kendisine ikram edilen meşhur Yalıköy köftesi-nin de tadına baktı. Şahin, ayrıca Ünye Belediye-si tarafından vatandaşlara ik-ram edilen pamuk şekerinden de yedi, şerbet içti. Vatandaşlarla da sohbet eden Bakan Şahin, hatıra fotoğrafı çektirdi.

Ünye Müftülüğü, cezae-vinde ihtida merasimi ve Kadir Gecesi müna-

sebetiyle bir program düzen-ledi. Programa Ünye Müftüsü Aydın Yığman, din görevlile-rinden Mutu Ütü, Murat Ars-lan, Adem Güzel, Hüseyin Ateş, Faruk Ateş, Hasan Söy-lemez, Ahmet Bulat, Mehmet Güzel, cezaevi müdürü, ce-zaevi personeli ve çok sayıda mahkum katıldı.

Sunuculuğunu cezaevi gö-revlisi Mutu Ütü’nün yaptığı programın açılış konuşma-sı Müftü Aydın Yığman yap-tı. Yığman, "Bu gecede Allah bize rahmetle tecelli eder. Bu gecenin bize esenlik olarak, rahmet olarak geri dönüşü olacak inşallah. Bu gecede kafamızı iki elimizin arasına

alıp düşünmeliyiz. Bugüne kadar yaptıklarımızı, yaşadık-larımızı sorgulayıp değerlen-dirmeliyiz" dedi.

Müftü Yığman'ın yaptığı ko-nuşmanın ardından ihtida me-rasimine geçildi. Kelime-i şe-hadet getiren Gıvı Alvallanı, Alparslan ismini alarak Müs-lüman oldu. Müftü Yığman, Müslüman olan Alparslan'a Ünye Müftülüğü'nce hazırla-nan ihtida belgesini ve Gür-cüce yazılmış Kur'an-ı Kerim ve kitap hediye etti.

Din görevlileri, ihtida mera-siminin akabinde Kadir Gece-si münasebetiyle dini prog-ram icra etti. Okunan Kur'an-ı Kerim, söylenen ilahiler ve Hasan Söylemez'in ney din-letisi mahkumlar tarafından beğenildi.

GÜRCÜ MAHKUM CEZAEVİNDE

MÜSLÜMAN OLDUÜnye M Tipi Cezaevi'nde kalan Gür-cistan uyruklu Gıvı Alvallanı, kendi is-teğiyle İslamiyet'i seçti.

Ordu Belediyesi Kara-deniz Tiyatrosu 2012–2013 tiyatro sezonuna

hazırlanıyor. Geçtiğimiz tiyatro sezonunda sahneye konulmuş olan Haldun Taner’in yazdığı, T.Murat Dermirtaş’ın yönettiği “Eşeğin Gölgesi” oyunuyla se-zonu açacak olan OBKT Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu, uzun zamandan beri sergilenen ve Ordu seyircisi tarafından il-giyle izlenen, Aydın Üstüntaş’ın yazdığı, Ali Kemal Tandoğan’ın yönettiği “Hekimoğlu” adlı oyu-nu istek doğrultusunda sahne-lemeye devam edecek. Bilin-diği üzere “Hekimoğlu” oyunu OBKT tarihinde en çok sergi-lenen oyun olma özelliğini taşı-yor.

Bu yıl da aynı başarıyı yakalamak istiyoruz Tiyatronun gelecek tiyatro se-zonunda Ordulu sanatseverle-re yine çok farklı ve ilgi çeken oyunlar sergileyeceğini ifade eden Ordu Belediyesi Karade-niz Tiyatrosu Müdürü Uğur Ars-lan, “ Geçtiğimiz yıl başarılı bir sezon geçirdik. Oyunlarımız he-deflediğimiz seyirci sayısına ulaştı. Bu yıl da aynı başarı-yı yakalamak istiyoruz. Bilindiği üzere geçtiğimiz sezon hazırla-dığımız ancak halen sergilen-mesi konusunda yoğun talep gören “Eşeğin Gölgesi” isimli oyunu sanatseverlerimizle bu-luşturmaya devam edeceğiz. Bunun yanında bizim yöremize ait, bizi anlatan Hekimoğlu isim-

li oyun ilgi görmeye devam edi-yor. Sezon boyunca bir çok yer-de sergilediğimiz oyunumuzun sergilenmesi konusunda istek-ler devam ediyor. Halen bu oyu-nu seyretmek isteyen sanatse-verlerimizden istekler alıyoruz. Bu nedenle önümüzdeki sezon-da Hekimoğlu oyunumuzu iste-nilen, talep edilen il, ilçe ve köy-lerimizde sergilemeye devam edeceğiz. Öyle tahmin ediyo-rum özellikle yöremize ait olma-sı nedeniyle bu güzel oyunumu-zun daha uzun süre ilgi çekerek sergileneceğini düşünüyoruz.

Çocuklarımız bizler için çok önemli Bu sezon da çocuklarımızı unutmadık. Çocuklarımız bizler için çok önemli. Bizler için çok değerli olan küçük tiyatro se-yircilerimiz merak etmesinler. Geçtiğimiz sezon hazırlamış ol-duğumuz ve sadece 8. Ulusla-rası Çocuk ve Gençlik Festivali kapsamında bir oyun sergiledi-ğimiz Hakan Güven’in yazdığı, Cemil Gündüz’ün yönettiği “Kır-mızı Şapkalı Kurt” isimli oyu-numuz küçük izleyicilerimizle buluşacak. Ordulu küçük sa-natseverlerimize bu çocuk oyu-numuzla merhaba diyeceğiz. Oyunumuz çok fazla ilgi çeke-ceğine inanıyorum.

OBKT bu şehrin bir markasıdır Elimizdeki oyunlarımız ha-ricinde sezon içerisinde yeni oyunlarımızda olacak. Halen

OBKT YENİ SEZONA HAZIRLANIYOROrdu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu Müdürü Uğur Arslan, “OBKT gelecek tiyatro se-zonunda Ordulu sanatseverlere yine çok farklı ve ilgi çeken oyunlar sergileyeceğiz” dedi.

bu oyunlarımızı titizlikle seçme aşamasındayız. Oyunları göz-den geçiriyoruz. Sonuçta Or-dulu sanatseverlerin huzuruna güzel, başarılı oyunlarla çık-ma gayreti içerisindeyiz. Ordu-lu sanatseverlere bizi destekle-meye devam edin diyoruz. Bu güne kadar verdikleri destek-le başarılarımıza ortak oldular.

Yine oyunlarımızı seyrederek bu gücü eksik etmemelerini is-tiyoruz. OBKT bu şehrin tiyatro-sudur. OBKT bu şehrin bir mar-kasıdır. OBKT bu şehrin gülen yüzüdür.Tiyatromuz bu şeh-re ve seyirciye yakışan, hak et-tiği oyunları daha önce olduğu gibi, bu sezonda sunmaya de-vam edecektir.

Page 4: MİRKUZEY 160. SAYI

4 16/08/2012 Perşembe

Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Çetin Karadağ ŞİFA TIP MERKEZi’nde hasta kabulüne başlamıştır.

ÖZEL ŞİFA TIP MERKEZİ

Sakarya Mah. Nihat Kutsal Cad. Eski Tic. Odası ve Eski SSK- BAĞ-KUR Binası -FATSA

Tel: 452 423 53 05Faks: 452 423 35 11

YENİYERİNDE

HİZMETİNİZDE

Bundan sonrada Sağlık Bakanlığı ile koordineli bir şekilde sürekli kontrol

altında olacağını belirtti. Başkan Arpacıoğlu konu ile ilgili yaptığı açıklamda“ Ünye Belediyesi olarak insan sağlı-ğı bizim için birinci önceliğimiz-dir. İnsanın temel sağlığından en önemlisi de sudur su hayat-tır dolayısı ile suya verdiğimiz önem en önceliklerden bir ta-nesidir. Ünye’ mizin suyla ala-kalı meselesinin çözümü için 38 km den Ünye’ nin 50 yılık su ihtiyacını karşılayacak olan çalışmalarımızın sonuna yak-laştık. Doğu ve Batıda bulunan kuyularımız marifeti ile verdiği-miz sularımız şehrimize zaman zaman aksaklıklar meydana getirse de şehrimizin uzun va-dede su meselesini çözecek yapıda değildir. Bütün bunla-ra rağmen Ünye’ mizin kuyu-lar marifeti ile verdimiz suları-mız yapılan analizler sonunda

en temiz sulardan bir tanesidir. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlık Laboratuarı tarafından yapılan analiz sonucu ile yapılan tüm deneyler ve tahliller içme suyu-muzun uygun ve temiz olduğu-nu görülüyor. Son zamanlarda yaşanan damacana su ile ilgi-li açıklamaların ardından Ünye’ mizin suyunun ne kadar temiz olduğunu ve bu hassasiyeti her zaman koruduğumuzu bir kez daha paylaşmak istedim. Yapı-lan en son tahlillerde şehir su-larımız pırıl pırıl ve tertemizdir. Biz bu konuya çok hassasiyet gösteriyoruz ve önem gösteri-yoruz ve aynı zamanda içme sularımız dışında da atık su-larımızda temiz su haline geti-rilmesi devam etmektedir. Bu sebeple Ünyeli hemşerilerimi-zin ve misafirlerimizin gönülleri çok rahat olsun bu güne kadar gösterdiğimiz hassasiyeti bu-günden sonrada devam ettire-ceğiz” dedi.

ÜNYE’NİN SULARI TERTEMİZBelediye Başkanı Ahmet Arpaçıoğlu yaptığı açıklamada Ünye’ ye gelen suyun sürekli alınan numunelerle tahlil yapıldığını ve yapılan tahlil-ler sonucunda Ünye’mizin suyumuzun tertemiz olduğunu söyledi.Ordu’da kusma, mide bu-

lantısı ve ishal şikâyetleri ile yüzlerce vatandaş

hastaneye başvurdu. Uzman-lar konu ile ilgili açıklama yaptı, “söz konusu vakalar mevsimsel nedenlerden dolayı ortaya çık-mış olabilir.”

Salgının mevsimsel olduğunu düşündüklerini belirten uzman-lar, vatandaşların paniğe kapıl-mamaları gerektiğinin altını çi-zerek, özellikle kişisel hijyen kurallarına dikkat edilmesi ge-rektiğini vurguladı.

Son günlerde vakların artış gösterdiği gözlenen Ordu’da vatandaşlar sağlık kuruluşları-na giderek tedavi altına alınıyor.

Uzmanlar, poliklinik, acil ser-

vis ve aile sağlık merkezlerine gastroenterit şikâyetiyle müra-caat eden hasta sayısında artış olduğunu belirterek, “Söz konu-su vakaların mevsimsel neden-lerden olduğunu tahmin ediyo-ruz. Özellikle bu dönemlerde çarşı ve pazarda satılan mey-ve ve sebzelerin iyice yıkan-madan tüketilmesi neticesinde bu durumun oluşabilmesi kuv-vetle muhtemeldir. Vatandaşla-rımızın aldıkları sebze ve mey-velerin üzerindeki zirai ilaçların arınması için bu sebze ve mey-velerin tüketilmeden önce iyice yıkanması gerekmektedir. Bu-nun yanında gelen ishal vakala-rında yüzde 80'lik oran 1-10 yaş arası çocuklarda görülmektedir.

ORDU’DA İSHAL VAKALARI ARTTIOrdu’da son haftalarda yaşanan ishal salgı-nı nedeniyle ordulular hastanelere akın ediyor.

Malumunuz okulların tatil olma-sı dolaysıyla çocuklarımız so-kaklarda oyun oynarken, bu or-tamlarda mikroplara çok rahat bir şekilde maruz kalabilmek-tedirler. Bu anlamda özellikle

ebeveynlerin çocuklarının baş-ta el yıkama olmak üzere, ge-nel hijyen kurallarına uymaları konusuna azami özen göster-meleri gerekmektedir" diye ko-nuştular.

Türkiye’de ilk yeryüzü sa-natçısı unvanı alan hey-keltıraş Alper Aydın,

yaptığı sanatsal çalışmalarla dünyada adını duyurmaya de-vam ediyor. Alper Aydın mem-leketi Ordu’da bulunan Hoynat adasını da tartarak sanata fark-lı bir bakış açısı kazandırmaya devam ediyor. Türkiye’de ilk kez düzenlenen “Fullartprize” Çağdaş Sanat Ya-rışmasında katılımcılar arasın-dan “Yeryüzü Sanatsal Çalışma-larıyla” ilk 13’e girmeyi başaran, Alper Aydın İstanbul’da düzen-lenecek ve dünyaya tanıtılacak

olan sergide çalışmalarını sa-natseverlerin beğenisine suna-cak. Yason aşığı olan genç sanat-çı, burada meydana getirdiği ve sergide yer alacak çalışmaları-nı özenle hazırlayarak sanata farklı bir bakış açısı kazandır-mayı hedefliyor.

Alper Aydın kimdir? Alper Aydın Ordu’nun Per-şembe ilçesinde dünyaya gelen sanatçı Ordu’da Güzel Sanat-lar Lisesi resim eğitimi bölümü-nü birincilikle bitirdikten sonra, Gazi Üniversitesi Güzel Sanat-

YERYÜZÜ SANATÇISI ALPER AYDINAlper Aydın, yaptığı sanatsal çalışmalarla dünyada adını duyurmaya devam ediyor.

lar Fakültesi Resim öğretmenli-ği, Heykel bölümünden mezun olarak sanat yaşamına devam ediyor.Bir süre eğitim için gittiği

İtalya’da da yüksek lisans eğiti-mi alarak adını dünya sanatçı-ları arasında yazdırmayı düşlü-yor.

Page 5: MİRKUZEY 160. SAYI

516/08/2012 Perşembe

Hazırlayan: Nusret YEŞİLLER ELVEDA YA ŞEHR-İ RAMAZAN

Bu sözler üzerine Hasan Can rüyâyı o şekilde tâbir ettiğine çok üzüldü ve piş-

manlık duydu.Çok geçmeden Muhammed

Bedahşî'nin ölüm döşeğinde Şam'ın ileri gelenlerini toplayıp; Yavuz Sultan Selîm Hanın Al-lahü teâlâ katında övülmüş ol-duğunu haber vererek, Arab diyârının fethiyle Hak teâlâ katın-dan vazîfelendirildiğini, bilcümle evliyânın onun yardımcısı oldu-ğunu bildirdi. Orada hazır olan-lara ve olmayanlara, Sultânın emirlerine saygılı olmalarını tav-siye etmiş ve ayrıca; "Harameyn-i muhteremeyne (Mekke-i mü-kerreme ve Medîne-i münevve-reye) hizmetleri ile başlara tâc olan Sultâna benden duâ ve selâmlarımı ve muhabbetlerimi iletirken, dünyâdan da sefer et-tiğimi bildirin." diye vasiyette bu-lunmuştu. Şam vâlisi derhal du-rumu Sultanın kapısına duyurdu.

Bu sırada Sultânın yanında ho-cası Halîmî Çelebi Efendi ile Ha-san Can bulunuyordu. Sultan ho-casına dönerek; "Şöyle bir rüyâ görmüştüm. Hasan Can da böyle yorumlamıştı. Çoğunlukla rüyânın gerçekleşmesi tâbirin şekline bağlıdır. Şimdi o velî zât, vefât et-miştir. Böyle olması tâbirden ile-ri gelmiştir. Siz hakem olun. Bu yönden cezâlandırılmaya hak ka-zanmadı mı? Bu şekilde tâbirin cezâsı dayak değil mi?" dedi. Halîmî Efendi ise Hasan Can'a bakıp; "Senden böyle acemi dav-ranış beklemezdim. Atılganlık etmişsin." deyince,Hasan Can utancından başını öne eğip dedi

ki: "Vefât günü ile rüyânın görül-düğü târih tesbit edilsin. Eğer rüyâ daha önce ise fermân devletlü Pâdişâhımındır. Eğer iş aksi ise, gerçek budur ki, cezâsı câize, he-diye ihsânıdır." Halîmî Efendi bu sözleri doğru bulup, dedi ki: "Ha-sanCan kulunuzun görüşü akla uygundur. Gerçekte de değer-li katınızda hoş karşılanmalıdır." Başlara tâc olan Pâdişâh bundan sonra Şam'dan gelen mektubu gösterdi. Gördüğü rüyânın, Mu-hammed Bedahşî'nin vefât etti-ği geceye rastladığı meydana çı-kınca, Hasan Can'a kıymetli bir hil'at, elbise ile, tam ayar iki yüz dînâr altın ihsân buyurdu. Bun-ca lütfu Muhammed Bedahşî'nin kerâmeti eseri bilen Hasan Can, şeyhin azîz rûhuna duâlar eyledi.

Hasan Can, Yavuz SultanSelîm'in vefâtını şöyle an-latmaktadır: "Sultan-ı Arab ve Acem, 1520 Şâbân ayında eski saltanat merkeziEdirne'ye git-meyi kararlaştırıp, vezirler ve dîvân erkânını önceden, ordu-yı hümâyûna lâzım olan pek-çok ağırlıklar ve hazîne-i âmire ile yola çıkardılar. Ferhad Paşa-yı, berâber gitmek üzere alıkoy-dular. Hareketten evvel, bir gün oturdukları köşkten çıkıp, sara-yın eteğindeki bahçeye yürüye-rek indiler. Gezintileri sırasın-da bir yokuşa çıkarken, ol dîn-i İslâmın koruyucusu, sırtların-da hissettikleri bir acıdan rahat-sız olup, bu zavallı hizmetçileri-ne hitâb ederek; "Arkama gûyâ bir diken batıp acıtır." buyurdular. Bu hakîr dahî: "Herhâlde bahçe-deki ağaçlardan düşüp gömleğe

takılmış olmalı. Ferman buyuru-lursa görülsün." dedim. Buyurdu-lar ki: "Câizdir." O anda iskemleci, taşımakta olduğu yaldızlı kürsü-yü getirdi. Selîm Hân da, kürsü üzerine oturdu. Mübârek yakala-rından elimi sokup her ne kadar araştırdımsa da, bir şey bulama-dım. Mübârek arkaları gâyet kıl-lı olduğu için, elimi sürmekle bir şey hissedemedim. Ayağa kalkıp bir miktar gittikten sonra, acıdan şikâyetlerini tekrarladılar. Bu kere düğmelerini açıp baktım. Kılla-rın arasından birdenbire gördüm ki, bir kıl başı kadar yer ağarıp, etrâfı kırmızı olmuş. Üzerine do-kununca; "İşte oldur." dediler. "Ne makûle nesnedir?" diye suâl bu-yurdukta, beyân ettim. Buyurdu-lar ki: "Bir parça sık!" Ben dahî şehâdet ve orta parmaklarımla kenarından yokladım. Parmakla-rımın arası sertleşmiş büyük bir gudde ile doldu. İrâdemi kaybe-dip; "Saâdetlû Pâdişâhım, bu bü-yük bir çıbandır. Henüz hamdır, olmadıkça zedelemek câiz değil-dir. Bir münâsip merhem koymak gerektir." dedim. Meğer bu hâdiseden üç gün önce, bu bendelerinin, çıban ele-minden rahatsız olup arka arka-ya üç gün kendilerine hizmet şe-refinden mahrum olduğum hâtır-ı şerîflerinde kalmış imiş. Bu sözle-rime karşı latîfe olmak üzere: "Biz çelebi değiliz ki, bir küçük çıban-dan ötürü cerrahlara mürâcaat edelim." dediler. Bu hâlle Kasr-ı saâdete çıktılar. Ol geceyi acı ve ıstırap ile geçirdiler. Ertesi gün çı-banın olgunlaşması için hama-ma gittiler. Bu bendelerinin hazır

bulunmadığını fırsat bilip, ken-di tellâkları olan Hasan adında-ki hizmetçilerine iyice sıktırıp, çı-banı zedelemişler. Hamamdan geldikte ayaklarına kapandım. "Hasan Can, sözünle amel et-medik amma, kendimizi helâk et-tik." buyurdular. Mâcerâyı etraf-lıca anlatınca, aklım başımdan gitti. Zaman geçtikçe ol sert mad-de azıtıp, taştıkça taştı. Pâdişâh, Edirne'ye gitmeye karar verdi-ğinden, geri bırakılmayıp, Şâbân ayının ikinci günü Edirne'ye doğ-ru yola çıktılar. Hastalığı gitgide şiddetlendi, ilaç kabûl etmez bir hâl aldı. Çorlu yakınında Sırt köyü denilen yere inildi. Buraya indiklerinde, çı-ban öyle bir hâl aldı ki, akıntısını vücûdundan def etmeye Sultânın iktidârı kalmadı. Çâresiz, o yerde ikâmet ve karar ihtiyar buyuruldu. Ve daha önce Edirne'ye varan erkândan Vezîr-i âzam Pîrî Paşa ve Mustafa Paşa ve Beylerbeyi Ahmed Paşa, ordu-yı hümâyûna dâvet olundular. Bunlar gelince askerin içine bir şüphe düşmesin diye, işlerin îcâbına göre dîvân toplanıp, mansıplar dağıttılar ve terfi-i merâtib eylediler ve neş'eli görünerek, gizli kederlerini belli etmediler. Ve iki ay müddet, acı-lar içinde vakit geçirdiler. Bu sırada asker arasında binbir türlü haber şâyi' olup, yersiz birta-kım hareketler olacağı alâmetleri belirince, vezîrler bana haber gönderip, Sultan için nasıl bir çâre gerektiği sorulunca, ben de; askerin mübârek yüzlerini gör-meye hasret kaldıklarını kendile-rine arz edip, yalvarıp, yakararak

otağ-ı hümâyûnun önüne çıkma-larını sağladım. Orada bir miktâr vekar içinde durup yüzünü gös-terdikten ve sipâhilerin hatırları-na düşen tereddüdü izâle ettik-ten sonra, geri dönerek yerlerine avdet buyurdular. Ve Rumeli Bey-lerbeyi Ahmed Paşayı, sır sakla-maya iktidârı olmadığı için Edirne muhâfızlığı behânesiyle o tara-fa yolladılar. Çıbana hiçbir ilâç ve ihtimâm kâr etmediğinden, aynı sene Şevvâlin dokuzuncu ge-cesinde rûhunu teslim edip, bu elemli dünyâdan Cennet bahçe-lerine doğru uçup gittiler.Hastalığı sırasında ona hizmet etmek şerefinden bir an mahrûm olmadım. Geceleri sabahlara ka-dar, mum gibi için için yanarak karşılarında dururdum. Bir hiz-meti olmadığı zaman, emr-i âlileri ile döşekleri yanında otururdum. Kâh mübârek elleri elimde, kâh asîl ayakları dizimde idi. Cerrah-lar ilâca giriştikleri sırada, kâh omuzuma dayanır, kâh cerrahla-rın yaptıklarına bakmaya memur eder, ancak bana îtimâd buyurur-lardı. Vefâtında Kur'ân-ı kerîm oku-mak ve Kelime-i şehâdeti telkin-de bulunmak vazîfesini yalnız ben gördüm. Son nefesine ka-dar bir an yanından ayrılmadım. Hattâ son nefesini vereceği sı-rada, bu hakîre hitâb edip bu-yurdular ki: "Hasan Can, bu ne hâldir?" Ben hizmetçileri dahî de-dim ki: "Sultânım, Allahü teâlâ ile olacak zamandır." Buyurdular ki: "Bizi bunca zamandan beri ki-min ile bilirdin? Cenâb-ı Hakk'a teveccühümüzde kusûr mu gör-

dün?" Ben dahî dedim ki: "Hâşâ ki, bir zaman Allahü teâlânın adı-nı anmayı unuttuğunuzu gör-müş olam. Lâkin bu zaman baş-ka zamanlara benzemediği için, ihtiyâten söylemeye cesâret ey-ledim."Kısa bir an geçtikten sonra; "Yâsîn sûresini oku!" diye fermân buyur-dular. Emr-i hümâyûnları gere-ğince, Yâsîn sûresini hatmettim. Benimle berâber okudular. İkin-ci defâ okurken; "Selâmün kav-len min Rabbirrahîm" âyetine gel-diğim zaman gördüm ki, mübârek dudakları bu âyet-i kerîmeyi oku-yarak hareket eder ve o anda, önce sağ şehâdet parmağını kal-dırıp diğer mübârek parmaklarını sıkıp temiz rûhunu teslim etti.Eli elimdeydi. Mübârek bileği-ni tutmuş, nabzını dinliyordum. Nabzın durduğunu hissedince, o anda lâzım olan hizmetleri yeri-ne getirmek üzere ayağa kalktım. Hekimbaşı Ahî Çelebi oraday-dı. Benim yaptığıma bakıyordu. Ayağa kalktığımı görünce: "He-nüz hayat bâkidir. Ne için ayağa kalkarsınız?" diye beni oturtmaya kalkınca; "Bu eşiğe alnımı koy-duğum andan bu âna kadar velî nîmetimin hizmetinden bir lah-za yüz çevirmemişim. Bu sıra-larda yapılacak iş budur. Tabîblik etmenin zamânı geçti ve asıl cev-her kaybolup gitti." dedim. Gerekli hizmetleri yerine getirdim." Kânûnî Sultan Süleymân döne-minde Enderunda çeşitli dersler veren Hasan Can, 1567 (H.974) senesinde Bursa'da vefât etti. Kabri, Çelebi Sultan Mehmed tür-besi önündedir.

HASAN CANDünden devam

BENİ ziyâret için gelip, başka bir iş yapmaya-rak, yalnız ziyâret edene

kıyâmetde şefâ’at etmek, ben-de hakkı olur.... Bana selâm ve-rene ben de selâm veririm. “Üç mescitten başka bir yere (iba-det etmek için) özel olarak yol-culuk yapılmaz: Mescid-i Haram, Mescid-i Aksa ve Benim mesci-dim” (Buharî, Fedâilü’s-Salat).

Efendimiz buyurdular “Men za-reni fi memati, fe ke ennema za-reni fi hayati” Benim vefatımdan sonra ziyaret eden, hayatta iken ziyaret etmiş gibi olur.

“Kabrimi ziyaret edene şefaa-tim vacip oldu!” Bu ne büyük bir müjde. Onun şefaati olmasa na-sıl kurtuluruz? İbadetlerimiz gü-nahlarımızın yanında devede ku-lak bile değil, ayrıca ucba giriyor kendimizi beğeniyoruz. Ki bize faydası yok. Sonu tevbe ile biten bir günah sonu ucb ile biten bir ibadetten daha hayırlıdır. İnsan ne yerse yesin damağında son yediğinin tadı kalır. Sonu tevbe ile bittiyse ne mutlu.

Peki biz nasıl kurtulacağız? Efendimizin sallallahü aley-

hi ve selemin şefaati ile. Haşa o muhalif konuşmaz.

Ayeti kerimede sadıklarla be-raber olunuz buyuruyor. Kûnû ma’as-sadıkîn.

Demişler ki; Horasan’da bir adam var, Kâbe’ye Kâbeyi ta-vaf edenlerden daha yakın. Ho-rasan’daki âşığın aklı fikri kâbe-i muazzamada... Özlüyor, düşü-nüyor, göz yaşı döküyor. Öbürü tavaf ediyor ama aklı başka yer-lerde.

Bağdat’ta vefat eden bir genç annesinin rüyasına giriyor. “Anne beş senedir yanıyorduk vakta ki Maruf-i Kerhî hazretlerini bu kab-ristana defnettiler, hatırına bizi de affettiler.

Halbuki bin tane Şeyh Maruf bir sahabe edemez. Ki Cennet-ül bakide binlerle sahabi bulunuyor.

Hepsi bir yana Medine yüzü suyu hürmetine kâinatın yaratıl-dığı o serveri ağırlıyor. (Sallalla-hü âleyhi ve sellem).

Efendimiz vefat edince müba-rek yataklarının bulunduğu yere defnedildi, Hazret-i Aişe’nin hüc-resine.

Hazret-i Ebubekir kızından izin istedi, “Beni dostumdan ayırma, ölürsem buraya defetsinler!”

Bir kişilik yer daha vardı ki an-nemiz orayı kendine ayırmışlar-dı. Lakin Ömer(Radıyallahu anh) Ebû Lü’lüe El Mecusi tarafından zehirli hançerle vuruldu. Ölece-ğini hissetti. Hazret-i Aişe’ye ha-ber gönderdi, Efendimizin yanına gömülmeyi istedi. Aişe Radıyalla-hu anha onu kırmadı. Kendisine yer kalmadı, ki şu anda Cennetül Baki de yatmaktadır.

Mescid-i Nebi’de Efendimiz hayattaymış gibi davranmalıyız. Malum şehitlere öldü denilmez, şühedanın önderine, peygam-ber efendimize nasıl öldü diyebi-liriz. O Eşrefi mühlukattır, nebile-rin sultanıdır...

Hayattadır, bizi görmekte, işit-mekte, selâmlarımızı almaktadır.

Efendimizin huzurunda yeni bir başlangıç yapmalı, hulus-i kalp ile tevbe etmeli, ona yakışan bir ümmet olmaya niyetlenmeliyiz...

(Merâkıl-felâh)da diyor ki, Medîne şehri uzakdan görülün-ce, salât ve selâm getirilir. Şehre yürüyerek girmek efdâldir. Mes-cide gitmeden önce gusl abdes-ti alınır. Güzel koku sürülür. Yeni, temiz elbiseler giyilir.

O yerlerin kıymetini düşüne-rek, boynu bükük, kalbi kırık olarak; (Bismillâh ve alâ Mille-ti Resûlillah) denir ve hicret ge-cesi gelmiş olan (Isrâ) sûresinin sekseninci âyetini ve nemâzda okunan salevât-ı şerîfleri okuya-rak ve (Vagfir lî-zünûbî veftah lî ebvâbe rahmetike ve fadlike) di-yerek mescide gelinir.

Bâb-ı selâmdan veyâ bâb-ı Cibrîlden mescide girip, min-ber yanında iki rek’at (Tehıyye-tül-mescid) nemâzı kılınır. Min-berin direği sağ omuz hizâsına gelmelidir. Zira Resûlullah “sal-lallahü aleyhi ve sellem” burada kılardı. Iki rek’at da şükr nemâzı eda edilir. Duâdan sonra, kalkıp edeble Hucre-i se’âdete gelinir. Muvâcehe- i se’âdet duvarına karşı, arkasını kıbleye dönerek, edeble durulur. Resûlullahın kendisini gördüğünü, selâmını, duâlarını işitdiğini ve cevâb ver-diğini, âmîn dediğini düşünmeli-dir.

(Esselâmü aleyke yâ seyyidî, yâ Resûlallah...) diye başla-yan düâ okunur. Emânet olan selâmlar söylenir. Sonra yarım metre sağa gelip, (Esselâmü aleyke yâ halîfete Resûlillah...) diye başlayan düâyı okur, önce Hazret-i Ebû Bekre, sonra, yarım metre daha sağa gidip, hazret-i Ömere selâm verilir.

Hücre-i se’âdet ile minber ara-sına (Ravda-i mutahhera) denir. Hücre-i se’âdet, iç içe iki duvar-la çevrilmişdir. İç duvarın tava-nının ortasında bir delik vardır. Dış duvar, mescidin tavanına ka-dar yüksek olup, üzerindeki yeşil kubbe uzaklardan görünür. İçe-ri kimse giremez. Çünkü, kapıla-rı yokdur. Duvarlar Sitâre denilen bir perde ile örtülüdür. (Demek ki piyasada dolanan fotoğraflar ger-çek değil)

Ne yazık ki Mekke’de ve Medine’de bulunan sahabe tür-beleri Vehhabiler tarafından yık-tırıldı. Kubbe-i hadrayı da yıkmak istediler ancak Hind Müslüman-larından gelen şiddetle tepki üze-rine geri adım attılar.

CENNET BAHÇESİ “Evimle minberimin arası Cen-

net bahçelerinden bir bahçedir ve minberim de Cennet bahçele-rinin üzerindedir.“Mescitimde na-maz, Mescid-i Haram hariç, diğer mescitlerde kılınan bin rekât na-mazdan daha hayırlıdır”

O BENİM ÜMMETİMDEN...

Nebî âşığı şair Nâbî 1642 Urfa doğumlu Yusuf do-

ğuştan şairdir, ciddi bir eğitim alır. Urfa’da arzuhalcilik yapar-ken, vâlinin tavsiyesini dinler, İstanbul’a gelir.

Vezir, Muhasip Mustafa Paşa üç dilde şiir yazabilen bu kaabi-liyetli gence sahip çıkar. Nâbî bir çok gâzâya katılır. Lehistan sefe-rinde Kamaniçe’nin fethi üzerine yazdığı “Düşdi Kamençe kısmı-

na nûr-ı Muhammedî” şiirini kale kapısına kazırlar. Musahib Mus-tafa Efendi kaptan-ı deryâ olun-ca Nâbî’yi de yanına alır, birlikte Akdeniz’i dolanırlar. Gurbet el-lerdeki zor günleri, tatlı sohbet-lerle atlatırlar. Nâbî, bu Paşanın vefâtı üzerine Halep’e yerleşir ve yuvasını kurar. Halep Valisi Bal-tacı Mehmed Paşa sadrâzam olunca, Nâbî’yi İstanbul’a getirir, önemli vazifeler verir. Nâbî altı pâdişâhın saltanatını görür, dev-rin sultanları şiirlerini çok beğe-nir, ikrâmlarda bulunurlar. Hal-buki mütevazı bir gençtir, Arapça “yok” mânâsına gelen “nâ” ve “bî” eklerini birleştirerek “Nâbî” yi mahlas yapar, kendini “hiç” sa-yar.

4. Mehmed Han ondan surre alayına katılmasını isteyince çok sevinir. Sanki ona dünyaları ba-ğışlar.

Kafile yorucu bir günün ar-dından mola vermiştir. Medine-i Münevvere’ye bir günlük yolları kalmıştır ancak. Nabi bir kenara çekilip elerini açar, eşiğine kadar gelmişken Efendimize kavuşa-mamaktan çok korkar.

O oturmaktan bile hayâ eder-ken, devletlülerden biri sereserpe yatar. Hem ayaklarını Medine’ye uzatarak.

Bir üzülür, bir üzülür... Ağzın-dan “Sakın, terk-i edebden....” diye başlayan o muhteşem be-yitler dökülür. Muhatabı hemen ayaklarını toplar. Ancak gafletinin şiirleştirilmesinden hoşlanmaz ve “bu mısraları unut” der kibarca. Kafile, ertesi gün şafak sökerken Münevver Beldeye girer. Nâbi’nin

yüreği yerinden fırlayacak gibidir, nasıl sevinç, nasıl heyecan...

Mescid-i Nebiye yaklaştıkla-rında müezzinler minarelere çı-kar ve...

Duyduğu şeye kendi de inana-maz. Müezzinler onun şiirini oku-maktadırlar.

Nabi onlardan birini minarenin kapısında yakalar ve “Allah aş-kına söyle” der, “bu kasideyi kim öğretti sana?”

- Bu gece rüyamda Kainatın Efendisini gördüm, “ümmetim-den Nâbî adlı bir âşığım geliyor. Onu onun beyitleriyle karşılayın” buyurdular.

- Eminsin değil mi? Ümmetim-den buyurdular?

- Evet. Mübarek sesleri kula-ğımda çınlıyor hâlâ.

Ümmetimden kelimesi ne bü-yük müjdedir... Bayılıverir oracık-ta!

Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâ’dır bu

Nazargâh-ı İlâhî’dir Makâm-ı Mustafâ’dır bu

Felekde mâh-ı nev Bâbü’s-Selâm’ın sîneçâkidir

Bunun kandîlî Cevzâ matla-ı nûr u ziyâdır bu

Habîb-i Kibriyâ’nın hâbgâhıdır fazîletde

Tefevvuk kerde-i Arş-ı Cenâb-ı Kibriyâ’dır bu

Bu hâkin pertevinden oldu deycûr-ı adem zâil

Amâdan içti mevcûdât çeşmin tûtiyâdır bu

Mürâât-i edeb şartıyla gir Nâbî bu dergâha

Metâf-ı kudsiyândır busegâh-ı enbiyâdır bu

KABRİMİ ZİYARET EDENE ŞEFAATİM VACİB OLDU

Page 6: MİRKUZEY 160. SAYI

6 16/08/2012 Perşembe

SAĞLIK KÖŞESİ

Yoğun Bakımlar Koordi-natörü Dr. Kadir Doğ-ruer; yoğun bakımla il-

gili sorularımızı yanıtlamaya devam ediyor.

Derin komadaki hasta konuşulanları duyabilir mi?

Derin komadaki birinin hiç-bir şeyi fark etmediği fikri doğ-ru değil. Derin komadaki biri kesinlikle birçok şeyi algılar. Onların yanında kötü şey-ler konuşmamalıyız. Onla-rın uyanmasını sağlayacak destekler vermeliyiz. Onlar-la güzellikleri, heyecanları, umutları ve beklentileri pay-laşmalıyız.

Ailenin hastayı istemediği durumlara rastlıyor musunuz?

Hastayı sevmiyorsanız, on-dan korkuyorsanız, “Ona na-sıl bakarım?” diyorsanız iyileşmesi ya da kaliteli iyi-leşmesi çok zor. Çünkü hasta dönmeyecektir, küskün kala-caktır. Bazen yaşlı diye has-tayı istemiyorlar. Hatta şok olmuştum ama bir anne-ba-banın ‘sorunlu’ diye kızını is-temediğini bile gördüm. Bu dramların ortasında kalmak çok büyük bir yük.

Ziyaret saatlerinde bazı yakınların, yatan hastaları-na sanki ölmüşler gibi ağıtlar yakması da var.

Burada kültür birikimleri devreye giriyor. Geleneksel kültürümüz buna zaten meyilli ve eğitimimiz de eksik. O ne-denle tepkilerimizi ifade ede-bilecek bir yol bulamadığımız-da ağlamak, bağırmak ve ağıt yakmak noktasına geliyoruz.

Böylece hasta da küsecek ve “Gitmeliyim ki, rahat etsin-ler” diye düşünecek.

“GEREKSiZ YERE UMUT VERiLMEMELi”

Yoğun bakım hekimleri has-ta yakınlarına net şeyler söy-lemekten genellikle kaçınır. Çünkü biz matematiksel bir iş yapmıyoruz. Şu an söyle-

diğimiz bir şey az sonra fark-lı bir kulvara girebilir. Yuvarlak konuşmayı tercih ederiz. Yo-ğun bakımda olan hasta, ha-yatı tehlikede olan hastadır. Ölümle cebelleşen hastanın yakınlarına, “Hastanız çok iyi, hayati tehlikesi yok” dersem, gerçek olmayan bir umut ver-miş olurum ki, bu da etik açı-dan çok yanlış.

“ZiYARET SAATLERiNE UYULMALI”

Hasta yakınlarını belli gün ve saatlerde yoğun bakım-lara almak zorundayız. Gön-lümden geçen çok daha uzun süre yanlarında kalabilmele-ri. Ancak bu çok fazla perso-nelin çalışmasını gerektiriyor. Her giriş çıkış, büyük zaman alıyor.

Bu durumda başka bir kad-ronun ortaya çıkması gere-kiyor. Psikologlar, psikote-rapistler, sosyal iletişimciler gibi. Bu da çok mümkün ol-madığı için hastaların ziyaret-çilerle görüşmesi kısıtlı.

“ENFEKSiYON KÂBUSU”

Yoğun bakım enfeksiyo-nu, ülkemizde ve bütün dün-yada yaygın bir sorun. Şu anda yoğun bakım hekimle-rinin en çok savaştığı konula-rın başında geliyor. Yoğun ba-kımda yatan hastanın mevcut durumu, bağışıklık sistemini baskılar. Yoğun bakımlar, her türlü enfeksiyonun gelişmesi-ne yatkın ortamlar. Bu ortam-da yakalanılan enfeksiyonlar, şiddetli hatta ölümcül olur. Te-davileri de çok zordur.

“GEREKSiZ ANTiBiYOTiK KULLANIMI iŞiMiZi ZORLAŞTIRIYOR”

Bilinçsiz antibiyotik kulla-nanlar, yoğun bakım esna-sında daha çok enfeksiyonla karşılaşır. Çünkü enfeksiyon-lar artık antibiyotiklerin çoğu-nu tanır, onlara karşı antren-manlıdır. Elimizdeki silahlar azalmıştır. O yüzden antibiyo-tik kullanırken dikkatli olun.

HASTANIZIN YANINDA KÖTÜ ŞEYLER KONUŞMAYINYoğum bakımdaki hastaya özellikle gele-cekle ilgili olumlu şeyler anlatılmalı. Ba-şucunda ağlamak ya da olumsuz davra-nışlar, onu, umutsuzluğa sürükleyebilir

Araştırmada, fare ve ba-lıklar üzerinde triklo-san maddesinin etkile-

ri test edildi. Vatan gazetesinde yer alan habere göre, triklosa-na maruz bırakılan farelerde kalp fonksiyonlarında 20 dakika içinde yüzde 25 ve kol kavrama kuvvetinde 1 saat içinde yüzde 18 azalma olduğu belirlendi. Bu balıklar 7 gün süreyle triklosan bulunan suda bulunduruldukla-rında yüzme aktivitelerinin, hem normal yüzmede hem de yırtı-cı bir hayvan tarafından tehdit edildikleri durumu taklit eden yüzme testinde kontrol grubuna göre önemli ölçüde azaldığı be-lirlendi.

Araştırmayı yürüten UC Davis Veterinerlik Fakültesi profesör-lerinden Isaac Pessah, “Triklo-san neredeyse herkesin evinde bulunuyor. Her tarafa yayılmış durumda. Havyanlar üzerinde yapılan bu araştırma bu mad-

denin insanlar üzerinde de aynı etkiyi yapabileceğini kanıtlıyor” dedi.

Kalp-damar hastalıkları pro-fesörü Nipavan Chiamvimon-vat da “Hayvanlarda elde ettiği-miz bu sonuçların insanlar için de geçerli olduğunu tabii ki söy-leyemeyiz, daha pek çok araş-tırmanın yapılması gerekir. An-cak, araştırmada triklosanın kalp kası fonksiyonlarını etkile-diği belirgin şekilde görülüyor. Elde ettiğimiz sonuçlar bu mad-denin insan sağlığı için çok za-rarlı olabileceğini düşündürü-yor” diye konuştu. Uzmanlar triklosan içeren ürünlerin kulla-nımında dikkatli olunması tavsi-yesinde bulundu.

TRİKLOSAN NEDİR?Triklosan, mikrop bulaşması-

nı önlemek veya azaltmak için özellikle antibakteriyel sabun-lar, diş macunları, deodorant-

ANTİBEKTERİYEL SABUNDAKİ BÜYÜK TEHLİKEMikrop bulaşmasını önlemek veya azaltmak için özellikle antibakteriyel sabunlarda kulla-nılan triklosan maddesinin kas ve iskelet fonksiyonlarını da olumsuz etkilediği ortaya çıktı.

lar, tıraş losyonları, kozmetikler ve başka pek çok ürüne katılan bir maddedir. 40 yıldan beri kul-lanılan triklosanın yan etkileri 2000’li yıllarda yapılan araştır-malarla ortaya çıktı. Maddenin zararları şöyle:

- Klorla birleştiğinde kloro-form gibi kanserojen maddele-rin oluşmasına neden oluyor.

- Bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanmasına se-bep oluyor.

- Hormonları olumsuz etkili-yor.

- Ayrıca vücuttan atılmaları çok yavaş olduğu için tabiatta da çok uzun süre kalıyorlar.

- Çocuklarda alerji ve egza-maya neden olabilir.

TÜİK, 2012 yılı Haziran ayı-na ait motorlu kara taşıt-ları istatistiklerini açıkla-

dı. TÜİK'in verilerine göre, 2012 Haziran ayında trafiğe kaydı ya-pılan toplam 79 bin 875 taşıt içinde otomobil yüzde 47,8 pay ve 38 bin 183 adet ile ilk sıra-da yer alıyor. Otomobili ise yüz-de 24 pay ve 19 bin 143 adet ile motosiklet, yüzde 15,6 pay ve 12 bin 464 adet ile kamyo-net, yüzde 5,9 pay ve 4 bin 679 adet ile traktör takip ediyor. Ha-ziran ayında trafiğe kaydı yapı-lan taşıtların yüzde 6,8 pay ve 5 bin 406 adedini ise minibüs, oto-

büs, kamyon ve özel amaçlı ta-şıtlar oluşturuyor.

TRAFİĞE KAYDI YAPILAN MOTORLU TAŞIT SAYISINDA AZALMATÜİK'in açıkladığı verilere göre ayrıca trafiğe kaydı yapılan mo-torlu taşıt sayısının Haziran ayın-da azaldığı görülüyor. Haziran ayında bir önceki aya göre tra-fiğe kaydı yapılan taşıt sayısının yüzde 22,4 oranında azaldığı belirtilirken, bu azalış otomobil-de yüzde 25,7, minibüste yüzde 11,4, otobüste yüzde 19,4, kam-yonette yüzde 31,2, kamyonda

TRAFİKTEKİ TAŞIT SAYISI ARTTITürkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2012 yılı Haziran ayı Motorlu Kara Taşıtları istatistiklerine göre, trafiğe kaydı yapılan motorlu taşıt sayısı Haziran ayında hem ge-çen yılın aynı ayına göre hem de bir önceki aya göre azalma gösterirken, 2012 yılı Ha-ziran ayında 79 bin 875 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı.

yüzde 19,9, motosiklette yüzde 5,6, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 47,8, traktörde yüzde 27,4 ola-rak gerçekleşti. Yine açıklanan istatistiklere göre, trafiğe kaydı yapılan mo-torlu taşıt sayısında da geçen yı-lın aynı ayına göre belli bir oran-da azalma görülüyor. Buna göre, 2012 yılı Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kay-dı yapılan taşıt sayısı yüzde 15,3 oranında azaldı. Bu azalış oto-mobilde yüzde 12,1, kamyonet-te yüzde 24,4, kamyonda yüz-de 8,5, motosiklette yüzde 13,3, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 68,8, traktörde yüzde 29,6 ola-rak gerçekleşti. Minibüste yüz-de 15,8, otobüste yüzde 3,5 ar-tış oldu.

TRAFİKTEKİ TAŞIT SAYISI ARTTI TÜİK'in internet sitesinden açıklanan istatistiklere göre, 2012 Ocak - Haziran dönemin-de trafikteki toplam taşıt sayı-sı 471 bin 13 adet arttı. 2012 Ocak-Haziran döneminde 530

bin 916 adet taşıtın trafiğe kaydı yapılırken, 59 bin 903 adet taşı-tın ise trafikten kaydı silindi. Böy-lece trafikteki toplam taşıt sayısı 471 bin 13 adet arttı. Haziran ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı top-lam 16 milyon 560 bin 541 adet taşıtın yüzde 50,6’sını otomo-bil, yüzde 16,4’ünü kamyonet, yüzde 15,6’sını motosiklet, yüz-de 9’unu traktör, yüzde 4,5’ini kamyon, yüzde 2,4’ünü mini-büs, yüzde 1,4’ünü otobüs, yüz-de 0,2’sini ise özel amaçlı taşıt-lar oluşturuyor. Ayrıca istatistiklere göre, 2012 yılı Haziran ayında devri yapı-lan toplam 382 bin 952 taşıt için-de otomobil yüzde 66,1 pay ve 253 bin 192 adet ile ilk sırada yer alırken, otomobili yüzde 17 pay ve 65 bin 272 adet ile kamyonet, yüzde 6,7 pay ve 25 bin 581 adet ile motosiklet, yüzde 3,6 pay ve 13 bin 710 adet ile kamyon takip etmektedir. Haziran ayında devri yapılan taşıtların yüzde 6,6 pay ve 25 bin 197 adedini ise mini-büs, otobüs, özel amaçlı taşıtlar ve traktör oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs ayı hane-halkı işgücü istatistikle-

rini açıkladı. Açıklamaya göre Türkiye genelinde işsiz sayı-sı geçen yılın aynı dönemi-ne göre 278 bin kişi azalarak 2 milyon 272 bin kişiye düş-tü. İşsizlik oranı ise 1,2 puan-lık azalış ile yüzde 8,2 sevi-yesinde gerçekleşti. Kentsel yerlerde işsizlik oranı 1,5 pu-anlık azalışla yüzde 10,1, kır-sal yerlerde ise 0,9 puan-lık azalışla yüzde 4,5 oldu. Bu dönemde işsizlerin sıklık-la (yüzde 30,6) "eş-dost" va-sıtasıyla iş aradığı, işsizlerin yüzde 89,9’unun (2 milyon 42 bin kişi) daha önce bir işte ça-lıştığı açıklandı. Daha önce

bir işte çalışmış olan işsizle-rin yüzde 52,6’sının "hizmet-ler", yüzde 21,7’sinin "sana-yi", yüzde 14,8’inin "inşaat", yüzde 6,7’sinin "tarım" sektö-ründe çalıştığı, yüzde 4,2’si-nin ise 8 yıldan önce işinden ayrıldığı bildirildi. Açıklama-da, "İşsizlerin yüzde 26,1’ini çalıştığı iş geçici olup işi sona erenler, yüzde 13,9’unu işten çıkarılanlar, yüzde 21,1’ini kendi isteğiyle işten ayrı-lanlar, yüzde 6,5’ini işyeri-ni kapatan/iflas edenler, yüz-de 9,8’ini ev işleriyle meşgul olanlar, yüzde 10,9’unu öğre-nimine devam eden veya yeni mezun olanlar, yüzde 11,8’ini ise diğer nedenler oluştur-maktadır" denildi.

İŞSİZLİK DÜŞTÜ2012 Mayıs döneminde işsizlik oranı 1.2 puan düşüşle yüzde 8.2'ye geriledi.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), akılcı ilaç kulla-nımı konusunda proje-

ler başlatıyor. Gazi Üniversite-si Öğretim Üyesi Cem Kılıç'ın verdiği bilgiye göre SGK, ilaç takip sistemi sayesinde ne ka-dar ilaç kullanıldığını, ne ka-darının harcandığını tespit edecek. İlaç müfettişleri gibi çalışacak anketörler evlere gi-derek, evde ne kadar ilaç ol-duğunu, ne kadarının kulla-nıldığını tespit edecek. İlacın hangi ortamda saklanma-

sı gerektiği, ne şekilde kulla-nılması gerektiği konusunda SGK bilgilendirme yapacak.

10 İLAÇTAN 4'Ü ÇÖPEİzmir Eczacılar Odası'nın araştırmasına göre, alınan ilaçların yüzde 36'sı hiç kul-lanılmadan çöpe gidiyor. Kutu ilaçların da yarısı kullanılıyor, yarısı israf ediliyor. Sağlık har-camalarının yüzde 60'ı ilaç tü-ketim bedellerinden oluşuyor. Toplam tutar 20 milyar lirayı buluyor.

İLAÇ MÜFETTİŞLERİ KAPINIZI ÇALACAKSGK, evlere giderek ne kadar ilaç olduğunu, ne kadarının kullanıl-dığını tespit edecek. Türkiye'de 10 ilaçtan 4'ü çöpe gidiyor.

Page 7: MİRKUZEY 160. SAYI

716/08/2012 Perşembe

ELEMAN İLANIMilano Cafe’ye bayan eleman aranıyor.Sakarya Mah. Yeni Kumru Cad. No:119/A (Aile hekimliği karşısı)Tel: 0452 424 05 18 Fatsa/ORDU

Ünyeli saman satıcısı Murat Yıldız, saman fiyatlarında yüzde 170

artış olduğunu söyledi. Yıl-dız, “Devlet, hayvancılığı teşvik ediyor ve yurt dışından hay-van getiriyor. Bu sene ku-raklık nedeniyle samanlar-da büyük bir azalma ve buna bağlı olarak fiyatlarda artış var. Geçen sene 1 ton sa-man 300 TL iken, şimdi 800 TL olmuş durumda. Bu kadar

çok hayvanın olduğu bir pa-zarda kuraklık nedeni ile az olan samanların fiyat olarak çok artması normal ama va-tandaşın alım gücü az oldu-ğu için satışlar çok az” dedi. Kepek fiyatlarında da aynı durumun yaşandığını dile getiren Yıldız, “Aynı şeyler kepek fiyatlarında da geçer-li. Geçen sene kilosu 10 TL olan kepekler bu sene 22 TL oldu. Yani yüzde 120 artış var” şeklinde konuştu.

SAMAN FİYATLARI YÜZDE 170 ARTTIBahar aylarının kurak geçmesi nede-niyle boyları uzamayan buğday sapla-rı, saman fiyatlarının yüzde 170 art-masına neden oldu.

Müdür Ilgınöz yaptığı açıklamada, “Ordu’ya gelmeden önce üç yıl

Sinop İl Müdürlüğü görevin-de bulundum. Şimdi Ordu’da görevimize başladık. İl geldi-ğimde binaya baktım ve fiziki yetersizliğinden dolayı kalite-li hizmet vermemiz mümkün değil. Eski bir bina birleşme-den dolayı memur sayımızda da artış oldu. Bu bina hizmet verme noktasında elverişli

değildir. Eski TEKEL binası-nın alındığı söylendi, ben de gittim incelemede bulundum. En kısa sürede inşallah ora-nın temelini atıp yeni bir hiz-met binasına kavuşacağız” diye konuştu. Ordu’da güzel işler yapmak istediğini söyleyen Ilgınöz, “Hep beraber çalışma arka-daşlarımızla beraber Ordu için en güzelini yapmaya ça-lışacağız” şeklinde konuştu.

ORDU SGK’NIN BİNA SORUNUOrdu İl Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Müdürlüğü görevine atanan Vedat Ilgınöz, binalarının yetersiz ol-duğunu belirterek, “Bu binada kaliteli hizmet vermemiz mümkün değil" dedi.

Sosyal paylaşım sitesin-de Ferdi Özmen tarafın-dan kurulan Ordu Tanıtım

Gönüllüleri Platformu yerel sa-natçılara sahip çıkmak amacıy-la, yerel sanatçılar ile bir araya gelerek Ordu Atatürk Parkı’nda 25-26 Ağustos tarihleri arasın-da halk konseri düzenliyor. Fer-di Özmen konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Ordu’da yerel sa-natçılarımıza sahip çıkılmıyor. Ordu’daki şenliklerde başka yö-renin sanatçıları şarkı söylüyor. Buna üzülüyoruz” dedi. Özmen şöyle devam etti: “Ordu’da il dışından gelen sa-natçılara olan hevesin önüne geçmek için bu şekilde bir or-ganizasyon düzenleyeceğiz. Ordumuzun değerlerini ve bir birinden ünlü sanatçılarını Or-

dulularla 25-26 Ağustos tarihle-rinde Atatürk Parkı’nda buluştu-racağız. Bu konserimiz aslında bir mesajdır. Ordu’da 2 bin 500 tane şenlik organize ediliyor ve buralarda 12 Ordulu arkada-şımız sahne alıyor. Bu şenlik-lerde şarkı söyleyen sanatçılar Ordu’nun kültürünü, Ordulunun hangi müziklerle eğlenebilecek-lerini bilmiyor. Bizim yayla şen-liğimizde halay çekiliyor. Bu bi-zim kültürümüzde yok. Buraya gelecek olsan sanatçı arkadaş-larımız bizi arayarak sizin oraya geliyoruz. Sizinkiler nasıl mü-zikleri sever diye bize soruyor-lar. Onlar gelmesin demiyoruz ama kendi yöremizin sanatçı-larına da sahip çıkmak gerekir. Bu düzenleyecek olduğumuz konserde bir birinden değer-

TEPKİLERİNİ TÜRKÜLERLE DİLE GETİRECEKLER Ordu Tanıtım Gönüllüleri Platformu tarafından 25-26 Ağustos tarihleri arasında yerel sanatçı-lara destek olmak adına tepki amaçlı 20 yerel sanatçının katılımıyla halk konseri düzenlenecek.

li sanatçılarımız sahneye çıka-cak. Tün hemşerilerimizi iki gün

sürecek olan konserimize bek-liyoruz.”

Nisan ayında ayın istasyo-nu seçilen Ünye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyo-

nu çalışanları, düzenledikle-ri iftar yemeğinde buluştu. İs-tasyon bahçesinde hazırlanan iftara İlçe Sağlık Müdürü Dr. Engin Araz ile 112 acil istasyon personeli katıldı. Ünye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyonu ça-lışanlarının eş ve çocukları ile katıldıkları iftar neşeli bir ortam-da geçerken, yemek personelin hatıra fotoğrafı çektirmeleri ile son buldu. İftar yemeğine katılan İlçe

Sağlık Müdürü Dr. Engin Araz, Ünye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyonu’nun Ordu genelinde en başarılı istasyonlar arasında yer aldığını belirterek, “Ünye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyonu 1 yıl önce kuruldu. 17 personel-le 7/24 saat esası ile çalışmak-ta. Ünye merkezde 14 mahalle ile birlikte 45 köye hizmet ver-mekte. Başarılı ve tecrübeli bir ekip” dedi.112 Acil ekibinin, telsiz talima-tının ardından 60 saniye için-de yola çıkıp ve şehir merkezin-de 3 dakikada vakaya ulaştığını

HIZIR ACİL İFTAR YEMEĞİNDEÜnye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyonu çalı-şanları, iftar yemeğinde bir araya geldi.

belirten Araz, “Ünye 1 Nolu 112 Acil Sağlık İstasyonu günde or-talama 10-15 ayda ise yaklaşık 350 vakaya bakıyor. Akçay-Fat-

sa arası sorumluluk alanı oldu-ğu için en çok trafik kazası va-kasına yine bu istasyon gidiyor” diye konuştu.

Mısır asıllı olan İran’da yaşayan Hassan Sa-dik Cumhuriyet Meyda-

nı’ndaki Ramazan etkinliklerin-de Kur’an-ı Kerim tilaveti yaptı. Kur’an-ı Kerim okumada 2006 yılında ABD birincisi, 2007 yılın-da Almanya birincisi, 2009 yılın-da ise İran birincisi olan Sadik, dinleyenlerin ruhunu okşadı. Cumhuriyet Meydanı’nda tari-hi bir kalabalığa şahitlik eden programda izleyiciler ise Has-san Sadik’i huşu içerisinde din-ledi. Ünye Belediye Konservatua-rı Tasavvuf Müziği Korosu ge-cenin ilerleyen saatlerine kadar ilahi, salâvat ve kasideler ile ku-

laklardaki pasları sildiler. Prog-ramı sonuna kadar takip eden Belediye Başkanı Ahmet Ar-pacıoğlu Kur’an okuyan Has-san Sadik’i ve Tasavvuf Müziği Korosu’nu tebrik etti. Kadir Ge-cesi nedeni ile büyük camide ve Cumhuriyet Meydanında 2’şer bin olmak üzere bütün izleyici-lere Belediyemiz tarafından 4 bin tane kandil simidi dağıtıldı. Programa Ünye Belediye Baş-kanı Ahmet Arpacıoğlu, İl Genel Meclis Üyesi Fahri Şahin, Ünye İlçe Müftüsü Aydın Yığman, din görevlileri, belediye başkan yar-dımcıları Ali Kemal Mehel ve Kemal Çöp ve binlerce seyirci katıldı.

MISIRLI HAFIZDAN KUR’AN ZİYAFETİÜnye Belediyesi’nin Organize ettiği 1. Ramazan Etkinlikleri kap-samında, Kadir Gecesi’nde Kur’an ziyafeti verildi.

Kampanyanın amacı ise cami inşaatında oluşan borçların ödenmesi…

İpekyolu Mahallesi Dervişoğ-lu Düzü Yenicami Dernek Baş-kanı Veysel İnce, çevreyolunun geçmesiyle yıkılan camilerinin yerine yeni cami yaptırdıkları-nı söyledi. Çevreyolu çalışmaları sırasın-da caminin yıkılması nedeniy-le Karayolları tarafından öde-

nen paranın yeni caminin kaba inşaatına bile yetmediğini belir-ten İnce, şunları söyledi: “Biz durmayıp camimizi yap-maya çalıştık. 3 katlı olan cami-mizin geçen yıl Ramazan ayın-da alt katını, bu yıl da üst katını da hizmete açtık. Bu çalışma esnasında bir hayli de borçlan-dık. Camimize serdiğimiz halı 14 bin lira gibi bir meblağ tut-tu. Mahallemizin ekonomik gü-

BİR SECCADE DE SİZİN OLSUNÜnye merkez İpekyolu Mahallesi Dervişoğlu Düzündeki yeni cami için “Bir seccade de sizin olsun” kampanyası başlatıldı.

cünün zayıf olması nedeniyle bu parayı karşılayamadık. Bu-nun üzerine ‘Bir seccade de si-zin olsun’ kampanyası başlat-tık. Bir seccade bedeli 50 lira. Kampanyayı Ünye geneline yaymak istiyoruz. Bir seccade de benim olsun diyen hayırse-ver vatandaşlarımızın makbuz karşılığı hayırlarını bekliyoruz. Ayrıca vatandaşlarımızın gelip camiyi görmelerini de arz edi-

yoruz.” Veysel İnce, camiye yar-dım yapmak isteyenlerin 0536 589 26 25 telefon numara-sından detaylı bilgi alabile-ceğini, hesap numarasına yardım yapmak isteyenlerin Ünye Vakıfbank Şubesi TR 280001500158007298159061 hesap numarasına yardımları-nı yatırabileceğini sözlerine ek-ledi.

Page 8: MİRKUZEY 160. SAYI

8 16/08/2012 Perşembe

ELEMAN İLANI

Müracat: Yahşi Tarım ÜrünleriTel: 0452 423 24 30

DOLGUN ÜCRETLİ Bay Muhasebe

Elemanı Alınacaktır.

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde gerçekle-şen taşıma ihalesine şir-

ket, kooperatif ve şahıs olmak üzere 13 firma katıldı. Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet

Gürsel Avcı gerçekleşen iha-le ile ilgili yaptığı açıklamada Fatsa’da 2012-2013 Eğitim öğ-retim yılında taşınacak öğren-ci sayısının 2 bin 609 olduğu-nu belirterek, “İhale yaklaşık

TAŞIMANIN BEDELİ; 2 MİLYON 381 BİN TLFatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2012-2013 Eğitim öğretim yılı taşıma ihalesini gerçekleştirdi.

maliyeti 2 milyon 519 bin 326 TL. Gerçekleşen ihale 2 milyon 381 bin 668 TL. Bu ihale so-nunda Devletimiz 137 bin 658 TL kâr etmiştir. 130 güzergah ihaleye çıktı ve 14 taşıma mer-kezli okul var. Öğrenci taşıma işinden 222 araç faydalana-cak” dedi. Öğrenci taşıyacak araç sa-hiplerine de uyarılarda bulunan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdü-rü Ahmet Gürsel Avcı, “Servis araçlarımız taşıma ihale söz-leşmesinde belirtildiği gibi sa-atlere mutlaka uymaları gerek-mektedir. Araç gereç yönünden hiçbir eksiği bulunmaması ge-rekiyor. Yapacağımız denetim-lerde bir eksiğini bulduğumuz araç sahibine yevmiye kesi-minden taşımadan men gibi cezalar uygulanacaktır” dedi.

/ Muhsin YILMAZ

/ Muhsin YILMAZ

Kız Teknik ve Meslek Lisesi’ne yaptığı ziya-retin ardından bir açık-

lama yapan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, “Göreve başladıktan kısa bir süre sonra okulları-mızı ziyaret etmeye başla-

dım. Ziyaretlerimizde okulları-mızın durumu hakkında okul müdürlerimizden bilgiler alıyo-rum. 4+4+4 eğitim kapsamın-da okullarımızın durumu ile ilgili bilgiler alıp ihtiyaçlarımı-zı bilmek istedim. Bu sistem-den dolayı kaynaklanan sınıf

HEDEFE BİRLİKTE GİDECEĞİZFatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, Sakarya Ortaokulu, Dumlupınar İlkokulu, M. Akif Ersoy Ortaokulu, Ömer Hüseyin Çağatay Anaokulu ve Hatice Bahattin Şener İl-kokulunu ziyaretlerinden sonra ortaokullara da ziyarete başladı.

ihtiyaçları doğdu. İlkokulla-rın tamamını gezdikten son-ra ortaokulları da gezmeye başladım. Burada da okul-larımız hakkında bilgiler alı-yorum. Özellikle ilköğretim okulumuzda derslik ihtiya-cımız var. Atatürk ilköğretim okulumuz şehir merkezinde bir okul ve önemli derece-de derslik ihtiyacı var. Bunun için çalışmalara başladık. Va-liliğimizde katıldığım toplantı-da Valimizi durumu anlattım ve oda bizlere yardımcı ola-cak. SBS hedeflerimiz var. Hep birlikte eğitim camiası birlikte hareket ederek hede-fimize ulaşacağız. Veli ziya-retleri, deneme sınavları gibi bir sürü faaliyet gerçekleşti-rerek öğrencilerimizin başa-rı seviyesini yükselteceğiz. Ziyaretlerime devam edece-ğim” dedi.

/ Muhsin YILMAZ

Fatsa Belediyesi Çam-lık Restoranda düzen-lenen yemeğe İlçe Jan-

darma Komutanı Jandarma Yüzbaşı Fatih Çetil başta ol-mak üzere mesai arkadaşla-rı katıldı.Emekli olan Kd. B.Çvş Ufuk Dağtekin bundan sonraki ha-yatında başarılar dileyen İlçe Jandarma Komutanı Yüz-başı Fatih Çetil: “Kd. B.Çvş Ufuk Dağtekin görev yaptı-ğımız süre içinde yapmış ol-duğu hizmetlerle Türk Silahlı kuvvetlerine önemli hizmet-lerde bulunmuştur. Görev sürecimizde birlikte güzel işlere başarı attık. Kendisi-ne emeklerinden dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri adına te-şekkür ediyorum. Bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum” dedi.

“İZMİR’DE BİR DOSTUNUZ VAR”Bundan sonraki yaşamını İzmir’de sürdüreceğini be-

KD.BŞV.ÇVŞ. UFUK DAĞTEKİN’E VEDA YEMEĞİFatsa İlçe Jandarma Komutanlığında emekli olarak görev hayatını sonlandıran Kd. B.Çvş Ufuk Dağtekin’e mesai ar-kadaşları tarafından bir veda yemeği düzenlendi.

lirten emekli Kd. B.Çvş Ufuk Dağtekin: “3 yıldır Fatsa’da görev sürdürdüm ve bura-da gerçekten önemli dostluk-lara imza attık. Kimi zaman beraber eğlendik kimi zaman beraber üzüldük. Emekli za-manım geldi ve bugünde ar-kadaşlarım bana veda yeme-ği düzenlemiş. Emekleriniz için herkese teşekkür ediyo-rum. Ben hakkımı sizlere he-lal ettim. Sizlerinde bana helal

etmesini istiyorum. Bu yeme-ği düzenlemede emeği geçen başta komutanım Fatih Çetil olmak üzere tüm görev arka-daşlarıma teşekkür ediyorum. Artık İzmir’de bir dostları var. Her zaman kendilerini bekle-rim” dedi. Konuşmaların ardından Emekli olan Kd. B.Çvş Ufuk Dağtekin’e İlçe Jandarma Ko-mutanı Yüzbaşı Fatih Çetil bir onur plaketi takdim etti.

Çömlekli köyü sakinlerinden emekli polis memuru Mustafa Bulacak’ın eşi Ahmet ve İbrahim Bulacak’ın yengesi Kemer Kaymakamı Murat Bulacak, Avukat Mahmut Bulacak ve Fatma Bulacak’ın annesi SANİYE hanım vefat etmiştir. Cenazesi dün öğle namazına müteakip

Çömlekli köyündeki camide namazı kılındıktan sonra aynı yerde aile kabristanlığına defnedildi.

İslamdağ beldesi Kaya köyü mahallesi sakinlerinden Sanayi Sitesi esnaflarından Mehmet Takıl’ın babası Abdul ve Avni Takıl’ın dedeleri ALİ TAKIL vefat etmiştir. Cenazesi dün öğle na-mazına müteakip İslamdağ beldesi Kaya köyü mahallesi Camiinde namazı kılındıktan sonra

aynı yerde aile kabristanlığına defnedildi.

Erenyurt Hasanlı Mahallesi sakinlerinden Mahmut Akçay’ın kızı, Kerim Kürekçi’nin eşi, Ra-miz, Ahmet, İbrahim ve Nedim Kürekçi’nin anneleri GÜLSÜM KÜREKÇİ vefat etmiştir. Ce-nazesi dün ikindi namazına müteakip Hasanlı Mahallesinde namazı kılındıktan sonra aynı

yerde aile kabristanlığına defnedilecektir.

Dolunay Mahallesi sakinlerinden Ali Bozoğullarından merhum Mevlüt Kalın eşi Abdullah Kal ve emekli Telekom’cu Mustafa Kalın anneleri İsmail Çelik’in kayın validesi PEMBE KAL vefat etmiştir. Cenazesi dün öğle namazına müteakip Dolunay Mevlana camiinde namazı

kılındıktan sonra Yapraklı köyünde aile kabristanlığına defnedildi.

BULACAK, TAKIL, KÜREKÇİ VE KAL AİLELERİNİN ACI GÜNÜ

Bu bağlamda Bolaman beldesi Gölbaşı mahal-lesinde ikamet eden Yıl-

maz ailesi kendi aralarında verdikleri iftar yemeği birlik ve beraberlik görüntüsü sergile-diler. Ramazan ayının amacı sadece aç kalmak değil diyen Yılmaz ailesi sakinleri, “Önem-li olan bu ayın maneviyatından haz alabilmek. Bizler burada 4 aile yan yana duruyoruz. Eski-den kendi akrabalarımız ara-sında birimiz bir evde birimiz başka bir evde iftar açıyorduk. Son yıllarda bu gelenek neden-dir bilmiyoruz ama yok olmuştu. Biz bu sene eski geleneği tekrar canlandırmak ve bundan sonra her yıl da devam ettirmek isti-

İFTARDA AKRABA DAYANIŞMASISon zamanlarda şimdiki Ramazanlar eski yılları aratıyor der-ken aile grupları kendi aralarında verdikleri toplu iftar yemekle-ri bu düşünceyi silmeye çalışıyorlar.

yoruz. Ayrıca toplu iftar yemeği yemek için yıldızlı restaurantla-ra falan da gerek yok. Her evde bir çeşit yemek pişirince bir de her evden bir masa harmana

götürünce birlik görüntüsü ken-diliğinden oluşuyor. Yani eks-tradan bir masrafa gerek yok. Bu uygulamayı herkese tavsiye ediyoruz.

KAGED Genel Başkanı Fa-ruk Teber, hayırsever iş adamlarının dernek üye-

lerine dağıtılmak üzere verdiği yardım poşetlerini üyelerinin ev-lerine giderek tek tek dağıttı. Çe-şitli gıda paketlerinden oluşan yardım paketlerinin dernek ara-cı minibüsle mahalle ve köylerde bulunan üyelerine dağıtılmasın-da kendisi de görme özürlü olan Faruk Teber, eşlik etti.Teber yardımlarla ilgili olarak

yaptığı açıklamada, “Ramazan vesilesiyle hayırsever insanları-mız tarafından derneğimiz üye-lerine ulaştırılmak üzere veri-len gıda paketlerini üyelerimize, derneğimize sayın İçişleri Ba-kanımız tarafından bağışlanan aracımızla bizzat evlerine ka-dar giderek dağıtıyoruz. Bu ko-nuda bizlere destek veren tüm iş adamları ve hayırsever vatan-daşlarımıza derneğimiz adına teşekkür ediyoruz” dedi.

KAGED’DEN RAMAZAN YARDIMIGenel merkezi Ordu’nun Kumru ilçesinde bulunan Karadeniz Görme Engelliler Derneği (KAGED), üyelerine Ramazan yardımı yaptı.

Page 9: MİRKUZEY 160. SAYI

916/08/2012 Perşembe

Ey kardeşim asker oldun vatana,Korumakla vatanı bağlı kaldın atana,Yazıklar olsun sana kurşun atana,En büyük rütbe senindir sevin şehidim.

Ellerine kına yaktılar kurban olmak için yurduna,Seni gönderdiler dualarla asker ocağına,Anan Baban hazırladı seni bu ana,En büyük rütbe senindir sevin şehidim.

Pusu kurdu caniler hainler yoluna,Allah'ın emriyle şehitlik ulaştı sana,Ahirette doyacaksın Annene Babana,En büyük rütbe senindir sevin şehidim.

Şehit oldun din uğruna vatan uğruna,Sevin peygambere komşu olduğuna,Ne mutlu nasip oldu şehitlik sana,En büyük rütbe senindir sevin şehidim.

Allah(c.c) bildirir Kur'anındaŞehitler ölmez sakın ha öldü sanma,Sende sevin, şehit olduğuna,En büyük rütbe senindir sevin şehidim. YUSUF ARINCI

Ordu'da bulunan kolonilerin çok az bir kısmında kalite-li ana arıların kullanıldığına

dikkat çekilerek, Türkiye'de üreti-len ana ara sayısının ihtiyacın çok altında olduğu belirtildi. Bu önemli sorunun çözülmesi içinse bölgesel koşullara uygun damızlık materya-linin belirlenmesi, üretilmesi ve arı-cılara dağıtılması gerektiği ifade edildi.

Meclise sunulan raporda genel olarak arıcılık sorunları hakkında şu konulara dikkat çekildi; "Damız-lık ana arı sorununun çözümünde yapılacak yanlışlıklar üretici düze-yinde önemli verim kaybına neden olacak, ülke arıcılığında verimliliğin artmasını engelleyecek ve gelecek için GEN kaynaklarını olumsuz yönde etkileyecektir. Arıcılarımız bilinçsiz ve zamansız ilaçlamalar yapmaktadırlar. Arıcıların birço-ğunun rastgele ve ruhsatsız ilaç-lar kullandıkları tespit edilmektedir. Bunlarda balın pazarlanmasında ciddi sıkıntılara sebep olmaktadır.

Ulusal bir mücadele programı ha-zırlanmalı ve hastalıklara karşı da-yanıklı hatlar geliştirilmelidir."

Tüketicilerin satın aldıkları balla-rın kalitesi, özellikleri ve fiyatı ko-nusunda güvensizlik ortamı gibi sebeplerle pazarlamada da önem-li sorunlar yaşandığına vurgu ya-pılarak, arılara yoğun şeker şuru-bu verilerek bal üretilmesinin, ticari glikoz kullanılarak sahte bal üreti-mi gibi birçok sorunlara yol açtığı belirtildi.

Raporda son olarakta şu neden-lerden dolayı dünya fiyatlarıyla re-kabet etmeye engel olunduğu ifa-de edildi;

"Konaklama yeri kapasiteleri-ni belirlenmemiş ve flora haritası-nın çıkarılmamış olması, Arıcılıkta ürün çeşitliliğinin sağlanamama-sı, Ambalajlama ve etiketleme sis-temlerinin geliştirilerek uygula-maya konulamaması ve böylece kalite standardının oluşturulama-ması, Tüketicilerin arı ürünlerinin sağladığı faydalar hakkında ye-

SEVİN ŞEHİDİM

ARICILARIMIZ BİLİNÇSİZ İLAÇLAMALAR YAPMAKTADIRLARİl Genel Meclisi Üyesi Sebayittin Gürbüz Başkanlığında, bir başkan vekili üç üye ile birlikte ilimizde ki arıcıların sorunlarına ilişkin bir rapor hazırlanarak Meclise sunuldu.

terli ve doğru bilgiye sahip olma-ması, Üretimde girdi maliyetleri-nin yüksekliği, Arıcılıkta kullanılan malzemelerin birçoğunun standart dışı olması, Ballı bitki alanlarının korunması ve geliştirilmesi çalış-malarına ağırlık verilmemesi, Arı ürünleri test ve laboratuvarlarının nitelik ve nicelik yönünden yeter-li olmaması ve arı ürünlerine gü-

vensizlik duyulması, Temel petek işleme merkezlerinde mevzuata uygun olarak sterilizasyon yapıl-maması, Koloni başına bal üreti-mimiz hale dünya ortalamasının altında bulunmaktadır. Bu durum balı pahalıya üretmemize neden olmakta ve dünya fiyatlarıyla re-kabet etmemize engel teşkil et-mektedir."

Ünye İlçe Mili Eğitim Müdürü Musa Erdem, bu yıl eğitim öğretim yılının 17 Eylül ta-

rihinde başladığını, mevsimlik ta-rım işçilerinin çocuklarının eğitim öğretimlerinden geri kalmaması için öğretmen görevlendirileceği-ni söyledi. Eğitim ve öğretimin önemli ol-duğunu vurgulayan Erdem, şun-ları söyledi: “Bu yıl ilköğretim okulları orta-okul ve ilkokul diye bölündü. Zo-runlu eğitim yılı lise dahil 12 yıl oldu. Dolayısı ile her yaş guruba eğitim-öğretim zorunlu hale geldi. Devlet ve Mili Eğitim Müdürlüğü

olarak bize de bazı görevler dü-şüyor. Eğitim-öğretim için öğret-men ihtiyacını gidermemiz gere-kiyor. Fındık sezonunda olmamız nedeniyle bölgemizde mevsimlik tarım işçilerimiz var. Fındık top-lama işi bu sene bayram sonuna kadar uzayacak, öyle görünüyor. Tabi bu da eğitim öğretim sezo-nuna denk geliyor. Okullarımız 17 Eylülde açılacak, mevsimlik tarım işçisi ailesi çocuklarının eğitim öğretimden mahrum kalmamaları için kendilerine öğretmen görev-lendireceğiz. Fındık işçilerin bu-lunduklara yerlere öğretmen gö-revlendirmeleri yapılacak.”

MEVSİMLİK İŞÇİLERE ÖĞRETMENEğitim öğretim yılının bu sene 17 Eylül’de başlaması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin ço-cuklarına eğitim öğretimden geri kalmaması için öğretmen ataması yapılacak.

Motosiklet kulla-nıcısı işadamı Erol Okutucu,

motosikletin trafik soru-nu ve atmosferi kirletme sorunu yaratmadığını, sürücü yayaları zor du-rumda bırakmayan bir araç olduğunu söyleye-rek, “Devlet motosiklet sahibi olmak isteyenlere teşvik bile vermel. Yok-sa bu kadar otomobi-li mevcut yollara sığdır-manız mümkün değildir” dedi.

Ünyeli motosiklet tut-kunları, her fırsatta bir araya gelerek motosik-let heyecanını yaşıyor. Bu kez Ramazan ayı dolayısıyla iftarda bir araya gelen motosiklet kullanıcıları, motosiklet kullanımıyla ilgili mesaj verdiler.

Motosiklet tutkunu olan işadamı Erol Oku-tucu, “Motosiklet güzel bir tutkudur. Trafik so-runu, fazla yakıt tüke-terek atmosferi kirletme sorunu, diğer sürücüleri ve yayaları zor durum-da bırakma sorunları ol-maz. Motosikletliler çev-reye duyarlı insanlardır ve sürekli doğayla iç içedir. Gürültü, çöp, faz-la tüketim yapmazlar. Doğayı severler ve ko-rurlar. Devletin motosik-let sahibi olmak isteyen-lere teşvik bile vermesi gerekir. Yoksa bu kadar otomobili mevcut yolla-

ra sığdırmanız mümkün değildir” diyerek moto-siklet kullanmanın fark-lılığını anlattı.

Motosiklet tutkusu-nun ayrı bir kültür oldu-ğunu ifade eden Okutu-cu, şunları söyledi:

“Dünyanın neresinde olursanız olun, bir mo-tosikletli diğer bir moto-sikletliyi park eder halde gördüğü anda durur, bir ihtiyacı olup olmadığı-nı öğrenir. Tanış olmak gerekmeksizin tek ortak hobi olan motosikletler, iletişim aracıdır. İşte biz de bu yüzden Ünye’de yaşayan tutkunlar ola-rak zaman zaman bir araya geliyoruz. Rama-zan Dolayısıyla bir iftar programı yaparak birlik-teliği tekrarladık. Gele-cekle ilgili düşünceleri-mizi, gezi planlarımızı, eksiklerimizi, varsa gü-venli sürüş zafiyetleri-mizi ve motosiklet sa-nayindeki gelişmeleri konuştuk. Birlikte iftar açmanın da verdiği ma-nevi bir haz ortamın-da yaptığımız sohbet-ler keyifliydi. Bizlerin en büyük keyfi, motosiklet-lerimizle birlikte seya-hat etmek. Çoğu zaman bir araya geliyorduk fa-kat bundan böyle her Ramazan’da en az bir defa iftar programı ya-parak bunu geleneksel hale getirmeyi kararlaş-tırdık.”

MOTORCULARDAN İFTAR YEMEĞİÜnye’de yaşayan motosiklet tut-kunları iftarda bir araya geldi.

Düzenlenen sertifika tö-renine ise, İŞKUR Mü-dürü Mehmet Döktür,

KOSGEB'den Oğuzhan Er, ORİ-ŞAD Başkanı Avni Yılmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt katıl-dı.Sertifika sonrası bir açıklama yapan ORİŞAD Genel Sekrete-ri Fatih Baş şöyle konuştu;"Uygulamalı girişimcilik eğiti-mi kursu kapsamnda 150 ki-şiye eğitim verdik. Bunlardan

120'sine sertifikasını yaptığımız törenlerle takdim ettik. Bugün-kü sertifika törenimizde yer alan grupla birlikte de verdiğimiz ser-tifika sayısı 175'e çıkmış oldu. Biz ORİŞAD olarak Ordu'da ni-telikli elaman yetiştirerek şehri-mize vasıflı elaman yetiştirmeyi ilke edindik. Böylece şehrimizin hem kalkınma noktasında hem de göçün azaltılması konusunda insanımızı kendi kentinde tuta-rak Ordu'nun daha da gelişmesi-ne katkıda bulunmuş olacağız."

ORİŞAD'A SERTİFİKA ŞÖLENİBugüne kadar birçok alanda verdiği kurs-larla Ordu'ya nitelikli eleman kazandıran Ordu İş Adamları Derneği (ORİŞAD) bu seferde 3 gruptan oluşan toplam 75 kişinin uygulamalı girişimcilik eğitimi sertifikala-rını dernekte düzenlediği törenle verdi.

Rüya Düğün Salonun-da gerçekleşen yemeğe Ak Parti Ordu Millet Ve-

kili Fatihan Ünal, Büro Memur-sen Genel Başkan Yardımcı-sı Sait İnan, Büro Memursen ve Memurkent Yönetim Kurulu Başkanı Sait Aydoğan, Memur-sen, Memurkent üyeleri ve aile-leri katıldı.

Büro Memursen ve Memur-kent Yönetim Kurulu Başkanı Sait Aydoğan verdikleri iftar ye-meğinin ardından yaptığı ko-nuşmada, konukların Ramazan bayramını tebrik ettikten sonra çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Yemek sonrası, yapılan dua-dan sonra Aydoğan, yaptığı ko-nuşmada şunları kaydetti;

"Bu sendikaya üye olmak si-yasi bir anlam ifade edebilir an-

cak Türkiye’nin en büyük projesi, bir sivil toplum örgütü olan memur kent projesini bu siya-si örgüt sayesinde Ordu'ya kazandı-rabildik. Tabi ki si-yasetin ve siyaset-çilerimizin bunda büyük desteği var, ancak Memursen yani bizler böyle

bir taleple TOKİ'nin kapısına git-meseydik, Ordu merkezde o te-pedeki 142 konutun haricinde tek burada tek bir çakıl taşı ol-mayabilirdi. Biz yoğun çalışma ve gayretler sonucu bu günlere geldik.

Ben buradan şunu söylüyo-rum, hangi sivil toplum örgütü, kime yakın olursa olsun mutla-ka orada yeni projeler üretelim, bunu teşvik edelim yoksa sene-ler boşa geçer hiçbir şey elde edemeyiz. Bu manada da çok şükür şu anda Büro Memur-Sen Ve Memurkent yönetim kuru-lu ve üyeleri tam profesyoneller. Ben onlara’ İnşallah şu salonu tam olarak doldurursunuz’ de-dim. Onlarda ben ne söylemiş-sem hakkıyla yerine getirecekle-rine inanıyorum" dedi.

MEMURSEN VE MEMURKENT İFTAR YEMEĞİNDE BULUŞTUMemurkent Yönetim Kurulu, Başkan Sait Aydoğan'ın verdiği iftar yemeğinde bir araya geldi.

Page 10: MİRKUZEY 160. SAYI

www.gazetekuzey.com 16/08/2012 Perşembe Tel: 0452 407 10 11

* Agfa 70x100 Renk Ayırımı (Film Çıkış) * Roland 200 Ofset Baskı * 115 EM Polar Bıçak * Strafor (Köpük) Kesim Makinası* Selefon Makinası * Konica-Minolta Dış Mekan Baskı Makinası * Heidelberg Baskı Makinası* Konica-Minolta Dijital Baskı Makinası * Kırım Makinası *

* Kurumsal Kimlik, Logo, Kartvizit* Dergi, Katolog, Broşür, İnsert* Plaket, Kupa, Laminasyon Kaplama* Puzzle, Afiş, Bilboard* Araç Giydirme, Işıklı Işıksız Led Tabela* Matbaamız Maliye Antlaşmalıdır.* Resmi Evrak Basımı Yapılır.

Süper Lig’de 55. sezon için geriye sayım başlar-ken, 1959 yılında baş-

layan ligde şimdiye kadar 54 sezonda 67 farklı takım müca-dele etti. Eski adıyla Türkiye 1. Futbol Ligi, son yıllardaki adıyla Sü-per Lig’e en çok takım veren il İstanbul oldu. Bugüne dek 16 takımı en üst seviye ligde mü-cadele eden İstanbul’u, 9 ta-kımla Ankara izliyor.

Unvanlar Fenerbahçe’de Fenerbahçe, geride kalan 54 sezon göz önüne alınarak ya-pılan değerlendirmede, puan cetvelinde zirveye otururken, en çok puan toplayan, galip gelen ve gol atan takım unvan-larını elinde bulunduruyor. Sarı-lacivertliler, oynadığı bin 772 lig maçında 3 bin 28 puan toplayarak, ligin en çok puan toplayan ekibi olurken, ezeli rakibi Galatasaray’ın 35 puan önünde yer aldı. Galatasaray ise bin 772 maçta toplam 2 bin 993 puan elde etti. Puan sıralamasında Beşiktaş 2 bin 890 puanla 3., Trabzons-por ise 2 bin 82 puanla 4. sıra-da yer aldı.

54 yıllık geçmişi bulunan lig-de toplam bin 772 maç yapan 2 takımdan Fenerbahçe, aldığı bin 10 galibiyetle, ezeli rakibi Galatasaray’dan 12 galibiyet fazlasıyla ilk sırada bulunuyor. Galibiyetlerde Galatasaray 998 ile 2., Beşiktaş ise 945 ile 3. sırada yer alıyor. Ligin 54 yıllık geçmişinde en çok gol atan takım unvanına da Fenerbahçe sahip oldu. Sarı-lacivertliler, toplam 3 bin 123 gol kaydederken, Galata-saray ise 3 bin 71 gol ile eze-li rakibini izledi. Beşiktaş’ın gol sayısı ise 2 bin 816. Süper Lig’in son 5 sezonun-da ”3 Büyükler” arasında ya-pılan değerlendirmede Fener-bahçe rakiplerine fark atarak birinci sırada yer aldı. Sarı-lacivertliler, son 5 se-zonda yapılan lig maçla-rı göz önüne alındığında 358 puan toplayıp, ezeli rakiple-ri Galatasaray’ı 31, Beşiktaş’ı ise 41 puan geride bıraktı. Son 5 sezonda Fenerbahçe 1, Galatasaray 2, Beşiktaş ise 1’er kez şampiyonluğa ulaştı. ”Üç Büyükler”, geride kalan 54 sezonda da ligde yer alır-ken, başkentin köklü ekibi An-

SÜPER LİG'İN UNVANLARI FENERBAHÇE'DEFenerbahçe, 54 sezon göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede en çok puan topla-yan, galip gelen ve gol atan takım unvanlarını elinde bulunduruyor. Sarı-lacivertliler, ligin 54 yıllık puan cetvelinde, 2. sıradaki Galatasaray’ın 35 puan önünde yer alıyor.

karagücü ise 49 kez ile 4. sıra-da bulunuyor. Ankaragücü’nün ardından ise iki sezon önce tarihinde ilk kez şampiyonluğa ulaşan Bursas-por 43 sezonla ligde en fazla mücadele eden 5. takım olarak dikkati çekiyor. Lig tarihinde bugüne dek 67 değişik takım mücadele etti. Lige bu sezon yükselen Ka-sımpaşa ve Sanica Boru Ela-zığspor daha önce Süper Lig tecrübesi yaşarken, Akhisar Belediyespor ise ilk kez müca-dele edecek. Bu takımın katı-lımıyla Süper Lig’de mücadele etmiş takım sayısı 68’e yükse-lecek. Süper Lig’de geride kalan 54 sezon sonunda 67 takımın sa-

dece 7’sinin artı averajı bulu-nuyor. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un yanı sıra Eskişehirspor, Sarı-yer ve Sivasspor, lig tarihinde artı averaja sahip takımlar ola-rak dikkati çekti. Fenerbahçe artı 1624 averaj-la başı çekerken, Galatasaray artı 1578, Beşiktaş artı 1373, Trabzonspor artı 824, Eskişe-hirspor artı 35, Sivasspor artı 10, Sarıyer de artı 2 averaja sahip. Ligde geride kalan 54 sezon-da toplam 37 bin 691 gol atıldı. Maçların 8 bin 832’si berabe-re sonuçlanırken, galibiyet ve mağlubiyet sayıları ise 11 bin 34.

Başkan Türkmen, ka-tıldığı bir programda Orduspor’a katkı sağ-

layanlar ile ilgili açıklamada bulundu. Bakan Şahin ile 19 Mart 2011 yılında tanıştıkla-rını söyleyen Türkmen, “Bize destekleri ile Sihirli bir doku-nuş yaptı ardından Orduspor süper lige çıktı. Sponsorluk ile ilgili kendisinin yardımla-rı oldu. Bu yılda aynı şekilde çalışmalarımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Ben Orduspor’un bütçesini, çalışmalarını za-man zaman anlatıyorum. Ordu’ya yaptığı çalışmaları da hep birlikte görüyoruz. Ça-lışmalar ile Ordu kazanıyor. Düşünceler ne olursa olsun Bakanımıza sahip çıkmalı-yız. Ordu’ya ve Orduspor’a yaptığı hizmetler için kendisi-ne teşekkür ediyorum. Bu iş vizyon işi. Orduspor’un Ordu

için öneminin sayın bakan farkında” dedi.

STAT 26 YIL SONRA YENİLENDİ Stat zeminin başta İçişle-ri Bakanı İdris Naim Şahin ve Milletvekillerinin gayreti ile yenilendiğini anlatan Türk-men, “Bakanımız İdris Naim Şahin ve Ak Parti’de ki Millet-vekili dostlarımıza teşekkür ediyorum, bizler talep ediyo-ruz, onlarda memleketlerine hizmet ediyorlar. Ben istiyo-rum, anlatıyorum onlarda sağ olsunlar kırmayıp yapıyor-lar. Stadın zemini 1986 yılın-da son olarak yapılmıştı. Eski saha Ordu’ya yakışmıyordu. Eski saha oyuncunun sakatlı-ğı için tehlikeliydi. 26 yıl son-ra yenilendi. Emeği geçenle-re teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Bayrak yapımının 1 işgünü sürdüğünü belirten Fat-sa Belediyespor taraftar

grubu reisi Taner Kurt: “Takı-mımız bu yıl mutlak hedefi olan şampiyonluk için kolları sıva-dı ve bizlerde gerekli destekleri taraftarlar olarak vermeye hazı-rız. Yeni yönetim kurulu ile bir-likte yapılan transferleri, yaptık-ları çalışmaları takip ediyoruz. Bizlerde 12.adam görevimizi en iyi şekilde yapıyoruz. Taraftar gurubumuzda yapılanmalarımı-zı gerçekleştiriyoruz. Elimizden gelen en iyi desteği her maç-ta göstereceğiz. Bu yıl mutlaka profesyonel lige çıkacağımıza inanıyorum. Bunun için bizler inandık bütün herkesinde inan-masını istiyoruz. Şampiyonluk yolunda parolamız “O SENE BU SENE” sloganıdır. Tüm ken-tin bir olup takımına bu yıl sahip çıkmasını istiyoruz” dedi.

12 NUMARA İŞ BAŞINDASLOGAN, “O SENE BU SENE”

Fatsa Belediyespor’a Taner Branda tarafından dev bay-rak yapılıyor. 10*10 metre boyunda olan sarı lacivertli dev brandadan bayrak stada asılacak.

NEDİM TÜRKMEN'DEN BAKAN ŞAHİN’E ÖVGÜOrduspor Kulübü Başkanı Doç. Dr. Nedim Türkmen, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in, Orduspor’a gerekli desteği verdiği dile getirerek, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in çalışmala-rı ile Orduspor’un kazandığını ve Ordusporun Bakan Şahin’e sahip olduğu için çok şanslı ol-duğunu söyledi.

Trabzonspor ünlerinin satıldığı gezici mağa-za görevi yapan araç

çalışanlarından Murat Revi, “Ünye’ye Cumartesi günü geldik, üç gün kaldık, Fat-sa’ ya geçmek üzere ayrıldık.Gezici mağazamızda yeni sezon formalarımız, şortla-rımız, atkılarımız, nevresim takımlarımız, penye, tişörtle-rimiz kısacası Ünye halkının bulabileceği her şey mevcut-tu. Ünye halkına çok teşek-

kür ederim gerçekten um-duğumuzdan daha fazla bir ilgi ile karşılaştık. Hizme-ti Trabzonspor’u sevenlerin ayağına getiriyoruz. Bundan sonra sık sık Ünye’ ye gele-ceğiz” dedi.

ÜNYE’DE TRABZONSPOR ÜRÜNLERİNE BÜYÜK İLGİTrabzonspor gezici mağazası, kulübün li-sansı ürünlerini Ünyeliler ile buluşturdu.