li] · 2018-05-25 · ali efendi'nin cell sülüs, "fahr-ı alem enbi yanın zat-ı...

2
arafnak hadi-i sübül delll-i sellak 1 Der Hak Teala levlake lema ha- lektü'l-eflak" Abdülfettah Efen- di'nin celi sülüs "Ah ya Muham- med" Ali Efendi'nin cell sü- lüs, damen-i pak-i herçi bad abad 1 hak-i pay-i Mustafa'- ya herçi bad abad" yine Ali Efendi'nin cell sülüs, alem enbi- Mus- tafa Efendi'nin cell sülüs, "Basma- sa mübarek kadernin ruy-i zemine 1 Pak etmezdi kimseyi hak ile teyemmüm" lev- Kazasker Mustafa izzet Efendi'nin cell sülüs, "Ol resul-i mücteba hem rah- meten li'l-alemin"; Ali Haydar Efendi'nin cell ta'lik, "Müeyyeddir seninle din ü dev- let ya ResGlellah" Harnit cell sülüs ve cell ta'likle Nabi' nin, terk-i edebden kuy-i h u- bu" ile Yahya Kemal'in, Muhammed(" ve "Na'l-i hat Hz. Peygamber'le ilgili belli BiBli YOGRAFYA : Diirimi, "Mul5addime", 43; Müslim, "Yman", 147; Mace, "Mul5addime" , 229; Kadiiyaz, I, 506; Süleyman Çelebi, Vesfletü'n- necat : Meulid(haz. Ahmed Ankara 1954, s. 150-152; FuzQii, Hadis Tercümesi Kemal Edip istanbul 1951, s. 1-8; Münavi, Feyzü'l-kadfr , lll, 393; Acluni, II, 246 ; Müstakimzade, ruh- fe, s . 7 -15; Hak Din i, V, 3923 ; Ke- mal Hattat Osman Efendi , istan- bul 1948, s. ll ; Ni had M. Çetin. Eski Arap istanbul 1973, s. 25 ; Metin Anadolu Selçuklu Mimarisinde Deko- ratif Eleman Olarak istanbul 1977, s. 40, 41 ; A Suruey ofPersianArt (ed. A. U. Po- pe-P.Ackerman).Tehran 1977,1V, 1742, 1747; Nihad Sami ue Edebiyat Sohbet/eri, istanbul 1982, Il, 53-60; M. Derman, "Mi- mar Eserlerinde Hat Vf. Va- istanbul 1989, s. 290; a.mlf .. "Hil- ye (H at)", XVlll, 47-51 ; Hamidullah, Peygamberi Il, 759-777; J. M. Rogers, Empire of the Sultans : Ottoman Art from the Calleetion of Nasser D. K hali li, London 1996 , s. 97 -99 , 234-235 ; Ali Peygamberimiz'in istanbul 1997, s. 29 , 45-62; M. Abdül- hay el-Kettani, Hz. Peygamber'in Yönetimi: et- Teratfbu'l-idariyye (tre. Ahmet Özel), istanbul 2003, I, 276-288 ; Il, 31 0-318; Süleyman Berk, Hattat Mustafa Efendi, istanbul 2003, s. 54; Maçka Mezat Bahar Müzayedesi: 13 Nisan 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Maçka Mezat: 18 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Süleyman "Delailü'l-hayrat", 113, 114 ; M. Kandemir, "Hadis", a.e., XV, 52, 54 ; Kenan Demirayak, "Kasidetü'l-bürde", a.e., XXIV, 566-568; Mahmut Kaya, "Kasidetü'l-bürde" , a.e., XXIV, 568-569 . li] SERiN G) Türk Mfisikisi. Hz. Muhammed'in pek çok örnek onun ses gü- M escid-i Nebevi ' nln yönünden Medine'nin bir ve Hazret-i Bilal Camii ilgi özellikle Kur'an ve ezan okurken seslerini daha güzel kul- hususunda et- göstermektedir. Hicretten sonra ashaptan Abdullah b. Zeyd b. Sa'lebe rü- kendisine ezan metni- ni okuyunca bu metnin sesi güzel olan Bilal-i bilinmektedir. Bilal'in ha- boyunca Hz. Peygamber'in müezzini olarak hizmet etmesi ve za- man zaman ona, "Haydi Bilal, namaz için ezan oku da bizi ferahlat " demesi (Eb O DavOd. "Edeb", 78) Resul-i Ekrem'in bu konudaki hassasiyetini ortaya koymakta- Allah güzel sesli bir pey- gamberin sesini Kur'an ile rekyüksek sesle ol- kadar hiçbir belirten ResGlullah (Buhar!. "Feza'i- ' l-I5ur'an", 19 , 32 ; Müslim, 232-234) bir Ebu Musa ari'nin din- teyince ona "Sana DavGd aleyhisselama verilen mizmartardan biri (Buhar!, "Feza'ilü'l-I5ur'an", 31; Müslim , 235-236) . Ebu bu hadisin bir rivayetinde yer alan, "Va ResGlellah! dinle- bilseydim tilavetimi daha güzel süslemek için gayret gösterir- dim " sözüne de (Beyhaki, ll , 389 ; a.mlf., I, 560) itiraz Hadisteki "mizmar" ke- limesine sözlükler "nefesli bir musiki ale- tinin ismi" terennüm, güzel ses" da vermektedir. Hz. Peygamber'in sonra müslümanlar ona olan hasretlerini, sev- gilerini manzum ve mensur eserlerde ifa- de etmeye Bunlardan man- zum olanlar, ülkeleri bilhassa kültür ve medeniyetin- de özel tarz ve sebebiyle ay- adlar Bu ve tesiriyle zenginle- dini pratikterin musiki MUHAMMED eserlerinin ana malzemesini tur. Esas Allah ve Hz. Muhammed sevgisi üzerine cami ve tek- ke (tasawuf) mGsikisi olarak iki türde ince- lenen Türk dini mGsikisinde konuyla ilgili eserler önemli bir yekün Bunlar Türk dini musikisinin en güzel ör- nekleri olarak günümüze kadar okun- 1. Sala(salat, salavat) . Hz. Muhammed'e Allah'tan rahmet dilemek, onu ve aile fert- lerini hürmetle anmak, ona faatini talep etmek dua cümleleriyle sevgi ve övgü ifade eden sözlerin besteli veya serbest dini mGsiki formudur. Gütte- leri Arapça olan "sala ver- mek, salavat getirmek" de Salalar bazan birlikte (cumhur). bazan da tek olarak cami ve minarelerde mü- ezzin, tekkelerde zakir oku- nur. toplan- zaman zaman sala bilin- mektedir. n sabah cenaze cuma ve bayram üm- miyye, kemaliyye ve münci- ye gibi 2. Na 't . ResGl-i Ek- rem'i methetmek, ondan dilemek, onun güzel anmak ve anlatmak kaleme eserlerin okun- formun Güfteleri, daha çok · Türkçe ve Farsça manzumelerin- den Cami ve tekke ola- rak ikiye bu eserler camilerde na- mazdan önce, tekkelerde zikrin veya zikir okunur. 3. Mevlid. Hz. Muhammed'in çe- mucizeleri ve konu alan manzumelerdir. Türk dini musiki- slnde en mevlid Süleyman Çe- lebi'nin Vesiletü 'n- necat eseridir. Mevlidin mevlid kandiliyle kandiller olmak üzere din büyükleri- ni anma, ölüm, hac ibadetini ye- rine getirme , evlenme vb. olaylar vesile- siyle camilerde veya bir mekanda 465

Upload: others

Post on 25-May-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: li] · 2018-05-25 · Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma sa mübarek kadernin

şeh-i arafnak hadi-i sübül delll-i sellak 1 Der hakk-ı tü Hak Teala levlake lema ha­lektü'l-eflak" levhası; Abdülfettah Efen­di'nin celi sülüs hazırladığı "Ah ya Muham­med" levhası; Çırçırlı Ali Efendi'nin cell sü­lüs, "Yapıştım damen-i pak-i rızaya herçi bad abad 1 Sarıldım hak-i pay-i Mustafa'­ya herçi bad abad" levhası; yine Çırçırlı Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi­yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus­tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma­sa mübarek kadernin ruy-i zemine 1 Pak etmezdi kimseyi hak ile teyemmüm" lev­hası; Kazasker Mustafa izzet Efendi'nin cell sülüs, "Ol resul-i mücteba hem rah­meten li'l-alemin"; Ali Haydar Efendi'nin cell ta'lik, "Müeyyeddir seninle din ü dev­let ya ResGlellah" levhası; Harnit Aytaç'ın

cell sülüs ve cell ta'likle yazdığı , N abi' nin, "Sakın terk-i edebden kuy-i mahbub-ı h u­dadır bu" mısraı ile başlayan şiiri; Yahya Kemal'in , "Ezan-ı Muhammed(" şiiri ve "Na'l-i şerif" levhaları hat sanatımııda Hz. Peygamber'le ilgili belli başlı levhalardır.

BiBliYOGRAFYA :

Diirimi, "Mul5addime" , 43; Müslim, "Yman", 147; İbn Mace, "Mul5addime" , 229; Kadiiyaz, eş-Şifa', I, 506; Süleyman Çelebi, Vesfletü'n­necat : Meulid(haz. Ahmed Ateş). Ankara 1954, s. 150-152; FuzQii, Kırk Hadis Tercümesi (n şr.

Kemal Edip Kürkçüoğlu). istanbul 1951, s. 1-8; Münavi, Feyzü'l-kadfr, lll, 393; Acluni, Keşfü'l-l].afa' , II, 246 ; Müstakimzade, ruh­fe, s . 7 -15; Elmalılı, Hak Din i, V, 3923; Ke­mal Çığ , Hattat Hafız Osman Efendi, istan­bul 1948, s . ll ; Ni had M. Çetin. Eski Arap Şiiri , istanbul 1973, s. 25 ; Metin Şahinoğlu , Anadolu Selçuklu Mimarisinde Yazının Deko­ratif Eleman Olarak Kullanılışı, istanbul 1977, s. 40, 41 ; A Suruey ofPersianArt (ed. A. U. Po­pe-P.Ackerman).Tehran 1977,1V, 1742, 1747; Nihad Sami Banarlı, Şiir ue Edebiyat Sohbet/eri, istanbul 1982, Il, 53-60; M. Uğur Derman, "Mi­mar Sinan'ın Eserlerinde Hat Sanatı", Vf. Va­kıf Haftası, istanbul 1989, s. 290; a.mlf .. "Hil­y e (Hat )", DİA, XVlll, 47-51 ; Hamidullah, İslam Peygamberi (1\ı ğ ). Il, 759-777; J. M. Rogers, Empire of the Sultans : Ottoman Art from the Calleetion of Nasser D. K hali li, London 1996, s . 97 -99, 234-235; Ali Yardım , Peygamberimiz 'in Şemaili, istanbul 1997, s. 29, 45-62; M. Abdül­hay el-Kettani, Hz. Peygamber'in Yönetimi: et­Teratfbu'l-idariyye (tre . Ahmet Özel), istanbul 2003, I, 276-288; Il, 31 0-318; Süleyman Berk, Hattat Mustafa Rtlkım Efendi, istanbul 2003, s . 54; Maçka Mezat Bahar Müzayedesi: 13 Nisan 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Maçka Mezat: 18 Kasım 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Süleyman Uludağ , "Delailü'l-hayrat", DİA, ıx, 113, 114; M. Yaşar Kandemir, "Hadis", a .e. , XV, 52, 54; Kenan Demirayak, "Kasidetü'l-bürde", a .e., XXIV, 566-568; Mahmut Kaya, "Kasidetü'l-bürde" , a.e., XXIV, 568-569.

li] MUHİTIİN SERiN

G) Türk Mfisikisi. Hz. Muhammed'in hayatındaki pek çok örnek onun ses gü-

M escid-i Nebevi'nln güneybatı

yönünden Medine'nin

bir görünüşü ve Hazret-i Bilal

Camii

zelliğine ilgi duyduğunu, özellikle Kur'an ve ezan okurken seslerini daha güzel kul­lanmaları hususunda ashabını teşvik et­tiğini göstermektedir. Hicretten sonra ashaptan Abdullah b. Zeyd b. Sa'lebe rü­yasında kendisine öğretilen ezan metni­ni okuyunca ResGlullah'ın bu metnin sesi güzel olan Bilal-i Habeşi'ye öğretilmesini istediği bilinmektedir. Ayrıca Bilal'in ha­yatı boyunca Hz. Peygamber'in müezzini olarak hizmet etmesi ve ResGlullah'ın za­man zaman ona, "Haydi Bilal, namaz için ezan oku da bizi ferahlat" demesi (Eb O DavOd. "Edeb", 78) Resul-i Ekrem'in bu konudaki hassasiyetini ortaya koymakta­dır. Allah Teala'nın. güzel sesli bir pey­gamberin sesini Kur'an ile güzelleştire­rekyüksek sesle okumasından hoşnut ol­duğu kadar hiçbir şeyden hoşnut olmadı­ğını belirten ResGlullah (Buhar!. "Feza'i­lü ' l-I5ur'an", 19 , "Tevl:ıld", 32 ; Müslim, "Müsafırln" , 232-234) bir defasında Ebu Musa el-Eş' ari'nin okuduğu Kur'an'ı din­teyince ona şöyle söylemiştir: "Sana DavGd aleyhisselama verilen mizmartardan biri verilmiştir" (Buhar!, "Feza'ilü'l-I5ur'an", 31; Müslim, "Müsafırin", 235-236) . Ebu Musa'nın bu hadisin bir başka rivayetinde yer alan, "Va ResGlellah! Kıraatimi dinle­diğİnizi bilseydim tilavetimi daha güzel nağmelerle süslemek için gayret gösterir­dim " sözüne de (Beyhaki, Şu'abü'L-iman,

ll , 389; a.mlf., es-Sünenü 'ş-şugra, I, 560) itiraz etmemişti. Hadisteki "mizmar" ke­limesine sözlükler "nefesli bir musiki ale­tinin ismi" yanında "nağme, terennüm, güzel ses" anlamını da vermektedir.

Hz. Peygamber'in vefatından sonra müslümanlar ona olan hasretlerini, sev­gilerini manzum ve mensur eserlerde ifa­de etmeye çalışmışlardır. Bunlardan man­zum olanlar, çeşitli İslam ülkeleri yanında bilhassa Osmanlı kültür ve medeniyetin­de özel şekil, tarz ve tavırları sebebiyle ay­rı ayrı adlar almıştır. Bu şiirler, tasawufı hayatın ve tarikatların tesiriyle zenginle­şen dini pratikterin şekillendirdiği musiki

MUHAMMED

eserlerinin ana malzemesini oluşturmuş­tur. Esas teması Allah ve Hz. Muhammed sevgisi üzerine yoğunlaşan, cami ve tek­ke (tasawuf) mGsikisi olarak iki türde ince­lenen Türk dini mGsikisinde konuyla ilgili eserler önemli bir yekün tutmaktadır.

Bunlar Türk dini musikisinin en güzel ör­nekleri olarak günümüze kadar okun­muştur.

1. Sala(salat, salavat). Hz. Muhammed'e Allah'tan rahmet dilemek, onu ve aile fert­lerini hürmetle anmak, ona sığınmak, şe­

faatini talep etmek maksadıyla yazılmış dua cümleleriyle sevgi ve övgü ifade eden sözlerin besteli veya serbest şekilde okunduğu dini mGsiki formudur. Gütte­leri Arapça olan salaların icrası "sala ver­mek, salavat getirmek" şeklinde de anılır. Salalar bazan birlikte (cumhur). bazan da tek kişi olarak cami ve minarelerde mü­ezzin, tekkelerde zakir tarafından oku­nur. Ayrıca çeşitli dini - tasawufı toplan­tılarda zaman zaman sala verildiği bilin­mektedir. Salaları n sabah salası, cenaze salası, cuma ve bayram salası, salat-ı üm­miyye, salat-ı kemaliyye ve salat-ı münci­ye gibi çeşitleri vardır. 2. Na't. ResGl-i Ek­rem'i methetmek, ondan şefaat dilemek, onun güzel vasıflarını anmak ve anlatmak amacıyla kaleme alınmış eserlerin okun­duğu formun adıdır. Güfteleri, daha çok

· mutasawıf şairlerin Türkçe ve Arapça'nın

yanı sıra Farsça yazılmış manzumelerin­den seçilmiştir. Cami ve tekke na'tları ola­rak ikiye ayrılan bu eserler camilerde na­mazdan önce, tekkelerde zikrin başında veya zikir aralarında okunur. 3. Mevlid. Hz. Muhammed'in doğumu, hayatının çe­şitli safhaları , mucizeleri ve vefatını konu alan manzumelerdir. Türk dini musiki­slnde en tanınmış mevlid Süleyman Çe­lebi'nin Vesiletü 'n-necat adını taşıyan­

eseridir. Mevlidin başta mevlid kandiliyle diğer kandiller olmak üzere din büyükleri­ni anma, ölüm, doğum, hac ibadetini ye­rine getirme, evlenme vb. olaylar vesile­siyle camilerde veya başka bir mekanda

465

Page 2: li] · 2018-05-25 · Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma sa mübarek kadernin

MUHAMMED

düzenlenen dini toplantılarda okunınası yaygın adet haline gelmiştir. XIX. yüzyı­lın sonuna kadar belirli bestelerle okunan Süleyman Çelebi mevlidinin bestesi daha sonra unutulmuştur. Günümüzde bahir­ler muayyen bir makam sırası takip edile­rek irticalen okunmaktadır. 4 .. Mi'raciyye.

Resfıl-i Ekrem'in mi'racını anlatan man­zumeler arasında Kutbünnayl Osman De­de'nin mesnevi şeklinde kaleme alarak bestelediği eserinin ayrı bir yeri vardır. Türk mOsikisinin günümüzdeki en muh­teşem örneği kabul edilen bu mi'raciyye genellikle mi'rac kandilinde veya ertesi günü cami ve tekkelerde okunur. S. Tev­

şih. Mevlid ve mi'raciyye bahirleri arasın­da okunmak üzere bestelenmiş, Hz. Mu­hammed'i öven veya onun herhangi bir özelliğini konu alan manzum eserlerdir. ilahilere göre daha sanatlı olan ve genel­likle büyük usullerle ölçülen tevşlhlerin çoğu Türkçe ise de bazı Arapça ve Farsça örneklere de rastlanmaktadır. 6. İ lahi. Dinl-tasawufi muhtevalı, Allah ve Pey­gamber sevgisini dile getiren manzume­lerin Türk mOsikisi makam ve usulleriyle bestelenmiş şeklidir. Tekke ve cami ilahi­leri diye ikiye ayrılan bu eserler tekkede zikirler esnasında, camide çeşitli ibadet­ler arasında veya değ işik dini toplantılar­da icra edilmektedir. Eskiden hicrl ayların

her biri için bestelenmiş ilahiler vardı. Mevlid ayları denilen reblülewel ve rebl­ülahirde okunan tevşlh ve na'tlar yanın­da güftelerinde Hz. Peygamber'in çeşitli özellikleri anlatılan ilahilerin okunınası da yaygın bir adetti. Ayrıca tekkelerde zikir esnasında okunan, Türk mOsikisi makam­larıyla bestelenmiş. sözleri Arapça olan şuğullerin, ramazanlarda minarelerde okunan temddlerin birçoğu da Hz. Pey­gamber'i konu edinmiştir. Zakiri Hasan Efendi'nin, "Şefiu'l-halkı fi'l-mahşer 1 Mu­hammed sahibü'l-minber" beytiyle baş­layan pençgah bestesi çok tanınmış ör­neklerdendir. 7. Kaside. Allah ve Hz. Mu­hammed hakkındaki övgülerden, din bü­yüklerinden, onlara gösterilmesi gereken saygıdan ve tasawufi meselelerden bah­seden şiirlerin bir kişi tarafından bir ma­kam veya makamlar çerçevesinde irtica­len okunan şeklidir. Cami ve tekkelerde icra edilen kasidelerin en sevilenleri Hz. Peygamber'le alakah güttelere sahip ör­neklerdir. Bunlardan başka daha çok Hz. Muhammed'in anne ve babasının özellik­lerini konu alan regaibiyyelerle Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inden sonra halk ara­sında büyük rağbet gören ve özellikle ca-

466

milerde "Muhammediyehan" denilen ha­fızlar tarafından okunan Yazıcıoğlu Meh­med Efendi'nin Muhammediyye'sinden de söz etmek gerekir.

BİBLİYOGRAFYA :

Buhari. "Ft'Za'ilü 'l-~ur'an", 19, 31, "ThvJ:ı!d" ,

32; Müslim. "Müsafırin", 232-234; Ebu Davud, "Edeb", 78; Beyhaki·, es·Sünenü'ş-şugrii (nşr. M. Ziyaürrahman ei-A'zaml). Medine 1410/1989, !, 560; a.mlf., Şu'abü'l-imiin (nşr. M. Sald b. Besyuni Zağ!GI). Beyrut 1410/1990, Il, 389; Sa­dettin Nüzhet Ergun, Türk Musikisi Antolojisi, İstanbul1942-43,1, 12-13,25, 119, 122, 125; ll , 401, 404, 654-656; Subhi Ezgi, Türk Musiki­si Klasiklerinden Temcit-Na't-Salat-Durak, İs­tanbul 1945, s. 11-26; a.mlf .. Nazari-Ameli Türk Musikisi, İstanbul, ts., lll, 54-59, 63-66, 76-79, 85, 102-143; Nuri Özcan, On Sekizinci Asırda Osmanlılarda Dini Müsıki (doktora te­zi, 1982), MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü, s. 15-18,21-31, 38-46; a.mlf., "Bayram Salası", DİA, V, 268-269; a.mlf.- Mustafa Uzun, "Cenaze Sa­lası", a.e. , VII, 358-359; Mustafa Uzun, "Os­manlı'nın Gür Nefesi: Türk Dini-Thsavvufı Edebiyatında ilahi", Osmanlı, Ankara 1999, IX, 591; Halil Can, "Dini Türk Mus'ikisi Antolo­jisi (LGgatı)", MM, sy. 217 (ı 966). s. 14; sy. 218 (ı966), s. 57; sy. 220 (ı966). s. 119-121; sy. 222 (ı966). s. 198; sy. 226 (ı967). s. 19; a.mlf., "Dini Musiki", a.e., sy. 291 (ı974). s. 15; sy. 292 (ı974). s. 23-24; sy. 293 (1974). s. 17-20; sy. 296 (1974). s. 22-23; sy. 297 (ı974). s. 24-27; sy. 300 (ı 974). s. 25-28; sy. 308 ( 1975), s. 23-24; Pakalın, lll, 22; İsmail Hakkı Özkan, "Ka­side (Musiki) " , DİA, XXIV, 566.

liJ NuRi ÖzcAN

V. LiTERATÜR

A) İslam Dünyası. Arapça. Kur'an-ı Ke­rlm'in ilk muhatabı ve tebliğeisi olması yanında hayatı ve faaliyetleri dolayısıyla Kur'an'da Hz. Peygamber'le ilgili birçok ayet ve süre bulunmaktadır. Tefsirlerde Kur'an ayetleri açıklanırken ResGl-i Ek­rem'in hayatına, örnek şahsiyetine, söz­lerine ve fiilierine dair bilgilere yer verilir. Çeşitli vesilelerle hayatından bazı kesitie­rin yer aldığı hadis kaynakları da Hz. Pey­gamber etrafında oluşmuş geniş litera­türün önemli bir kısmını teşkil eder (bk. HADİS [LiteratürJ;TEFSİR [Literatür!). Re­sfılullah'ın anne ve babası hakkında müs­takil eserler kaleme alınmıştır. Süyütl'nin bu konudaki altı risalesi (er-Resa'ilü't-tis' içinde yayımlanmıştır [ Beyrut 1405/1985,

s. 11-243[). Zeynl Çelebi el-Fenari'nin Ri­sô.le ii ebeveyi'n-nebi'si, Kemalpaşaza­

de'nin Risô.le ii J:ıaJsJsı ebeveyi'n-nebi'­si ve Muhammed b. Ömer el-Bali'nin Sü­bülü's-seıam ii J:ıükmi ô.ba'i seyyidi'l­enô.m' ı bunlar arasında sayılabilir. Onun isimlerine dair İbn Faris Esmô.'ü Resıllil­lô.h ve me'ô.nihô., İbn Dihye el-Kelbl el-

Müstevfô. ii esmô.'i'l-Muştafô., Takıyyüd­din Abdurrahman b. Abdülmuhsin el-Va­sıtl Esmô.'ü'n-nebi, Muhammed b. Ka­sım et-Tilimsanl Tegkiretü'1-muJ:ıibbin ii esmô.'i seyyidi'1-mürselin, Süyütl e1-Behcetü 's-seniyye fi'1-esmô.'i'n-nebe­viyye ve er-Riyô.zü'1-eni]sa ii şerJ:ıi es­mô.'i l]ayri'l-l]aliJsa, Yusuf b. İsmail en­Nebhanl AJ:ısenü'l-vesô.'il ii na?:mi es­mô.'i'n-nebiyyi'l-kô.mil ve Ahmed Şere­

basl, Ma'a esmô.'i'l-Muştafô. adlı eser­leri kaleme almışlardı r. Hz. Peygamber hakkındaki literatürün önemli bir kısmını mevlidler oluşturmaktadır. Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevz1. İbn Dihye el-Kelbl, Muham­med b. Mes'Gd el-Kazerünl, Ebü'l-Fida İbn Keslr, İbnü'l-Cezerl, Şemseddin es­Sehavl. Süyütl, İbnü'd-Deyba'. İbn Ha­cer el-Heyteml, Ali el-Karl, Ca'fer b. Ha­san el-Berzend, M. Reşld Rıza gibi bir­çok müellif bu konuda eser yazmıştır (Se­

lahaddin el-Müneccid, s. 20-36; ayrıca b k.

MEVLİD).

Siyer ve megazl kitapları bu literatür içinde ayrı bir öneme sahiptir. İbn İshak'ın Siretü İbn İsJ:ıô.Js ' ı ile İbn Hişam'ın es­Siretü'n-nebeviyye'si ve Vakıdl'nin Ki­tô.bü'l-Megiizi'si, İbn Hibban. İbn Faris, İbn Hazm. İbn Abdülber en-Nemerl, Ab­durrahman b. Abdullah es-Süheyl1. Ebü'l­Ferec İbnü'l-Cevzl. Kelal, Nevev1. Abdül­mü'min b. Halef ed-Dimyatl, İbn Seyyi­dünnas, Ali b. Muhammed el-Hazin, Mo­ğultay b. Kılıç. izzeddin İbn Cemaa, Ebü'l­Fida İbn Keslr, İbn Hablb el-Haleblve NG­reddin el-Halebl'nin siyere dair eserleri günümüze ulaşan en meşhur kitaplardır. Bilhassa Makrizi'nin İmtô.'u'l-esmô.'ı, Ah­med b. Muhammed el-Kastallanl'nin e1-Mevô.hibü '1-ledünniyye 'si, Şemseddin eş-Şaml'nin Sübülü'l-hüdô. ve'r-reşô.d 'ı

ve Kastallanl'nin eseri üzerine Zürkan1'­nin yaptığı şerh geniş muhtevalı çalışma­lardır. İbn Kayyim el-Cevziyye'nin ResGl-i Ekrem'in uygulamalarından çıkarılan hü­kümlere yer veren Zô.dü '1-me'ô.d ii hed­yi l]ayri'1-'ibô.d'ı da burada zikredilmeli­dir. Manzum siyer müelliflerinden Zey­nüddin el-Iraki ed-Dürerü's-seniyye ii (na?mi) 's-siyeri'z-zekiyye'de Hz. Pey­gamber'in hayatını ve şernailini 1 ooo be­yitte, İbnü'l-Cezerl, Zô.tü'ş-şiiô.' ii sire­ti'n-nebiyyi'l-Muştafô.'sında Hulefa-yi Raşidln ile birlikte s 1 S beyitte anlatmak­tadır.

Siyer ve megazl konusunda çok sayıda araştırma eseri arasında Ahmed b. Zeynl Dahlan'ın es-Siretü 'n-nebeviyye ve'l-