www.gazetekuzey.com Fiyatı: 50 kr G ü n l ü k Ta r a f s ı z S i y a s i G a z e t e Yıl: 1 Tel: 0452 407 10 11

Tarih 07

Ağustos2012 Salı

Sayı: 152

Oktay'ın şehit olduğu haberi, Kaba-taş ilçesine bağlı Kuzköy köyü Ka-zancılı Mahallesi'nde yaşayan ai-

lesine Kaymakam Bekir Demir ve İlçe Jandarma Komutanlığı yetkilileri tarafın-dan verildi.

8 aylık asker olan Oktay'ın babası Bah-ri Oktay, acı haberler gözyaşlarına boğu-lurken, oğlunun beş ay önce izne geldiği-ni ve şubat ayında da tezkereye geleceği günü beklediklerini söyledi. Cuma günü oğluyla telefonla görüştüğünü söyleyen

baba Bahri Oktay, "Bir erkek evladım daha var. Onu da aynı onun birliğe alırlar-sa gönderirim. Eğer alırlarsa kendim bile askere gitmek istiyorum" dedi.

İkisi erkek olmak üzere 8 çocuğun-dan biri olan Hakan'ın ölüm haberini alan anne Emine Oktay ise son görüş-melerinde oğlunun kendisine, "Burası çok karışık anne korkuyorum. Babamı bırakma, el ele gezin. Gelinci sizi çalış-tırmayacağım, sizi çalışmadan kurtara-cağım" dediğini anlattı.

Er Hakan Oktay'ın Evine Ateş DüştüHakkari'de teröristlerce düzenlenen sal-dırıda şehit olan Jandarma Er Hakan Oktay'ın Ordu'daki baba evine ateş düştü.

ULUSUMUZUN BAŞI SAĞOLSUNHakkari’nin Çukurca ilçesinde PKK' lıla-rın eş zamanlı saldırısında şehit olan 6 as-kerin acı haberini alan Başkan Seyit To-run, başsağlığı mesajı yayımladı.

RAMAZAN AYI YARDIMLARI ARAKANLI MÜSLÜMANLARA

Ünye İlçe Müftüsü Aydın Yığman Ramazanda topla-nan yardımların Burma’da-ki Arakan Müslümanları için toplandığını söyledi.

KORKMATürkiye Televizyonları ta-rihinde bir ilk olan Milli Şairi-miz Mehmet Akif Ersoy’un Ha-yatını konu alan dizi 8 ağustos Çarşamba 22.35’de TRT 1 ek-ranlarında 3.bölümüyle izleyici karşısına çıkıyor.

/ Özlem ALTAN

KREDİ KARTI AİDATI

SONA ERİYOREkonomi yönetimi Yeni Tüketici Hakları Yasa Taslağı ile kredi kartından her yıl aidat alınması uygulamasını bitirme-ye hazırlanıyor. Toplam 30 mad-delik taslak tüketiciye herhangi bir malı 14 gün içinde iade etme hakkı da getiriyor.

Karpuz dünyanın en sağ-lıklı yiyeceklerinden biri ol-masını, su içeriği fazlalığına, likopen açısından zengin ol-masına, A vitamini ve pek bi-linmeyen beta kriptokzantin karotenoidi de dahil olmak üzere karotenoid seviyesinin yüksek olmasına borçludur.

Aşırı doyurucudur, kilo ver-meye yardımcı olur.

KARPUZUNFAYDALARI

Atek Makine ve Uygun Sanayi tarafından Oto Lastik ve Garaj ekip-

manları tanıtımı ve iftar yeme-ği Fatsa Yalçın Hotel’de ger-çekleşti. 2 gece gerçekleşen iftar yemeği ve tanıtım organi-zasyonuna Ordu-Samsun-Gi-resun ve ilçelerinden 540 oto lastik ve tamir servisi esnafla-rı katıldı.

Atek Makine 3 iliYalçın’da buluşturduAtek Makine, 3 ilin oto lastik ve tamir servi-si esnafları Fatsa Yalçın Hotel’de buluşturdu

/ Muhsin YILMAZ

Türkiye'yi etkisi altı-na alan sıcak hava-lar dün Fatsa’da yeri-

ni sağanak yağmura bıraktı. Yaklaşık yarım saat aralık-sız olarak devam eden ya-ğışların ardından yollarda su göletleri oluştu. Yağmura hazırlıksız yakalanan sürü-cüler, trafikte seyir ederken zor anlar yaşadı.

SERİNLETEN YAĞMURFatsa’da kavurucu sı-cakların ardından etki-li olan sağanak yağmur vatandaşlara rahat bir nefes aldırdı.

/ Özlem ALTAN

Bakan İdris Naim Şahin, memleketi Ordu’da AK Parti’liler ile iftar yemeğinde bir araya ge-lirken, burada yaptığı konuşma-da gündeminde yine terör var-dı. Bakan Şahin, “Dünya hiçbir zaman hiçbir zaman barış ve huzur dünyası olmadı. Savaşla barış, iyi ile kötü, zulüm ile ada-let hep iç içe, yan yana karşı

karşıya var oldu. Birileri İyilikten yana, güzellikten yana, adalet-ten yana çalışmadan yana yer aldı. Bugün de bu aynıdır. 2012 dünyasında da bölgesel ola-rak, mevsimsel olarak, iyi ile kö-tünün mücadelesi hep devam ediyor” derken Türkiye’nin çö-züme kavuşmamış sorununun terör olduğunu söyledi.

115 TERÖRİSTÖLDÜRÜLDÜ

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, “Şem-dinli’deki çatışmalarda 14 günde 115 bö-lücü terör örgütü etsiz hale getirildi” dedi. Şahin, önceki akşamki saldırıda terörist-lerin gasp ettikleri bir minibüse 10 bölücü terör örgütü cesedi doldurarak kaçırdığına dair istihbarat aldıklarını açıkladı.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin;

HAMARAT SAHUR SOHBETİNDE FATSALILARLA BULUŞTUTBMM Başkanlık Divanı Üyesi, Ordu Mil-letvekili Mustafa Hamarat Ordu İl Teşkila-tının iftar programının gecesinde Fatsalılarla gece geç saatlere kadar sohbet etti.

4’te

Sayfa 4’te

Sayfa 8’de Sayfa 8’deSayfa 9’da

4’te

Sayfa 6’da

6’da

Sayfa 3’teSayfa 3’te

2 07/08/2012 Salı

Boğa21Nisan-21Mayıs

İkizler22Mayıs-21Haziran

Yengeç22Haziran-23Temmuz

Aslan24Temmuz-23Ağustos

Başak24Ağustos-23Eylül

Terazi24Eylül-22Ekim

Akrep23Ekim-22Kasım

Yay23Kasım-22Aralık

Oğlak23Aralık-20Ocak

Kova21Ocak-18Şubat

Balık19Şubat-20Mart

Egonuzu ifade edemediğiniz zaman, huzursuz ve kaprisli oluyorsunuz.. Sabırsız fakat, kendi-nize güvenen tavırlarınızla, başarıyı kucakla-yacaksınız. Çevrenizde sizi seven arkadaşları-nın olumlu destekleri sayesinde, bugün bir çok problemlerinizin üstesinden kolay bir şekilde gelebileceksiniz. Sosyal aktivitenizde canlanma söz konusu.

Bugün, kariyerinizle ilgili değişik düşünceler içindesiniz. Çevre ilişkilerinizi amacınıza uy-gun bir şekilde kullanacağınız bir gün. Ay tepe evinizde ilerlerken, kendinizi aşma konusunda size gereken avantajları sağlıyor. Önünüzün açılması nedeniyle, hedeflerinizi istediğiniz aşamaya getireceksiniz. Sabırlı olmak sizin olumlu yönünüz.

Bugün, değişkenlik göstermek için hiçbir fırsatı kaçırmıyorsunuz. Meraklı yapınızı ön plana çı-karıyorsunuz. Yol fırsatlarını değerlendirmelisi-niz. Birlikte olduğunuz kişilerle felsefi konuşma-lar yaparak, bilgi dağarcınızı istediğiniz tarzda kullanabilirsiniz. Bugün, konuşmalarınızla çev-renizi istediğiniz gibi etkileyeceksiniz.Koç

21Mart-20Nisan

Değerlerinizin farkındasınız fakat bu özelliğinizi karşı tarafa aktarma konusunda güçlük çeke-bilirsiniz. İnatçı yapınızı vurgulayıcı tavırlarla karşınızdaki kişiyi üzebilir ve onu zor durumda bırakabilirsiniz. Bugün, duygusal saplantıları-nızda ileriye gidebilir, hatta onun adına kararlar bile verebilirsiniz. Yaşamınızı zorlaştırmamalı-sınız.

Sezgilerinizin, yüksek olduğu bir gün içinde-siniz. Sıra dışı düşüncelerinizi çılgınlık olarak yorumlamayın. Duygusal yönlerinizi ortaya çı-karan sosyal çalışmalar içine gerecek ve uzun zamandır beklediğiniz Performansı yakala-yacaksınız. Karşıt görüşte olan insanları ikna etmeniz kolay olacaktır. Yeteneklerinizin an-laşılması için, yakın çevrenizde olan insanları hoşnut etmeyi denemelisiniz.

Üstün nitelikli kişilerden alacağınız destek si-zin için çok önemli ve çalışmalarınızı olumlu bir şekilde etkiliyor. Bazı bağlantılarınızı doğru bir şekilde yönlendireceksiniz. Aklınıza taktığınız konularda ısrarcı fakat sessiz bir protesto dav-ranışları içindesiniz. Sanatsal olayları takip et-mekten zevk duyacağınız bir gün. Bir çok dave-te katılacak ve kendinizi mutlu hissedeceksiniz.

Düşüncelerinizi gizleme gereği içindesiniz. Bazı olayları takibe alıp, sessiz bir yorum geliştirmek isteyebilirsiniz. Yeni ve radikal düşünceler için-desiniz.Huzursuz ve alıngan bir gün yaşıyorsu-nuz.. Kendinizi daha kolay ifade etmenin yol-larını bulmalısınız. Zaman kavramının önemli olduğunu çevrenize hatırlatmalısınız.

Kaygıları bir kenara bırakmalı ve başaracağınız işlerden kaçmamalısınız. Sorumluluklarınızın bilincinde olduğunuz için, çevrenizden gelecek iş tekliflerine karşı hazırlıklı olmalısınız. Bugün seçici davranıyor ve yeniliklere karşı direnç gösteriyorsunuz. Bazı alışkanlıklarınızı aşma-nın kolay olmadığının farkındasınız.

Evinizle ilgili yapacağınız değişimleri ortaya çı-karmadan önce başkalarının da fikirlerini alma ihtiyacı içinde olabilirsiniz. Bugün çevrenize şüpheli bir şekilde yaklaşmanız mümkün. Size anlatılan her şeyin arkasında farklı şeylerin ola-bileceğini düşünüyorsunuz. Aile içinde oluşan durumlara karşı yeni bir yapılanma içinde ola-bilirsiniz.

Bugün, karşılaşacağınız olaylar karşısında so-ğukkanlı davranmalısınız. Kendinizi zorlayan nedenler üzerinde fazla durmamalısınız. Ya-şamınıza geçirmeyi düşündüğünüz istekleriniz karşısında sabırlı olmalı, karşınızdaki kişilerin fikirlerine saygı göstermelisiniz. Sezgilerinizin oldukça yüksek olduğu bir gün . Sıra dışı dü-şüncelerinizi çılgınlık olarak yorumlamayın.

Bugün, partnerinizle işbirliği içinde olmanız, kazançlarınızla ilgili ortak kararlar almanıza neden olacaktır. Yaşamınızı kendi istekleriniz dahilinde yönlendirmek isteyebilir ve bu konuda yaratıcılığınızı kullanabilirsiniz. Her olayın ar-kasındaki farklı nedeni araştırırken, sevdiğiniz kişiyle çatışabilirsiniz. Dikkatli olmalısınız.

Merkür ters hareket ederken, eski sorunları-nızı kafanızdan atarak bazı düşüncelerinizi arıtmanın zamanı geldi. Geçmişe teslim olma-malısınız. Gücünüzü arttırma yolunda yeni bir döneme giriyorsunuz. Bulunduğunuz şartları benimseme konusunda tereddütleriniz var ve içsel savaşlarınızı sizi rahatsız edecek boyutla-ra gelmesine izin vermemelisiniz.

Bugün Sizi Neler Bekliyor?

Fatsa Ticaret Borsası Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık

Avrupa Para BirimiEURO

Amerika Para BirimiDOLAR

3,95 TLAlış:2,19

Satış: 2,20Alış: 1,77Satış: 1,78

24 Ayar Altın

147,50 TL

Çeyrek Altın İmsâk: 3:41Güneş: 5:23Öğle: 12:41İkindi: 16:32Akşam: 19:47Yatsı: 21:21

Ordu Hava DurumuOrdu

NamazVakitleri

Sağanak YağışlıEn Düşük: 23En Yüksek: 26

Sizde Fotoğraflarınızı Gönderin Yayınlayalımgazetekuzey@gmail.com

FIKRA Tarihte BugünKarikatür07/08/1648 Sultan İbrahim’in halli sonra-sında, IV. Mehmet tahta çıkarıldı.

07/08/1919 Erzurum Kongresi, Heye-ti Temsiliye seçiminden sonra, Musta-fa Kemal Paşa’nın kısa konuşmasıyla son buldu: ‘’Tarih bu kongremizi şüphe-siz ender ve büyük bir eser olarak kay-dedecektir.’’

07/08/1924 Güneydoğu’da sınırda, Nas-turi ayaklanması baş gösterdi.

07/08/1936 Yaşar Erkan Berlin Olimpiyatları’nda grekoromende 61 kilo şampiyonu oldu.

07/08/1944 39 il merkezinde geceleri

karartma başladı ve gece sokağa çıkma yasağı getirildi.

07/08/1944 Müdafaa Mükellefiye-ti Kanunu’nda değişiklik yapıldı ; 16-60 yaş arasındaki erkeklerle 20-45 yaş ara-sındaki kadınlara hizmet yükümlülüğü getirildi, seferberlik halinde tüm ulaştır-ma araçlarına el konulacak.

07/08/1945 Nüfus sayımı için evlere nu-mara verilmesi kararlaştırıldı.

07/08/1953 Türkiye ve İngiltere arasın-da imzalanan anlaşmaya göre; Türki-ye, İngiltere’ye olan 240 milyon lira kredi borcunu ödemeyecek.

91,65 TL

Fadime kumar oynuyormuş. Temel de arada sırada gidip soruyormuş:- Nasıl gidiyor kanaryam? - Kaybediyorum. Bir müddet sonra yine:- Nasıl gidiyor güvercinim?- KaybediyorumBu konuşma bülbülüm, serçem diye devam edince Cemal sormuş,- Neden karına hep kuş isimleriyle hitap ediyorsun?- Bu kadar kişinin içinde kuş beyinli diyemem ya! diye fısıldamış Temel.

Temel ile Dursun sahil kenarında yürüyolarrmış. Birden denizden imdat sesleri duyulmaya başla-mış, birde bakmışlar adamın biri boğuluyo. Hemen denize atlayıp kurtarmışlar ve kenara getirmişler. Temel sonra birden adamı tutup tekrar denize atmış. Dursun şaşırıp sormuş; "Uy ne yaptın da?.." Temel de cevap vermiş;"Eee dedemin lafidur iyilik yap denize at..."

Kankaların buluşmasıBu fidan

güzelmiş

Şu pozdaki asalete bak

Noluyo buyda yahu

Buyrun efendim

aman dikkat devirmeyelim

Fatsanın melekleri

307/08/2012 Salı

İmtiyaz SahibiMir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Adına Tüzel Kişi temsilcisiNiyazi Yeşiller

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüFahrettin Özyurt

Genel Yayın YönetmeniMuhsin Yılmaz

Sayfa EditörüMustafa Dalgacı

Muhabirler Taner Şen

Özkan YıldırımMustafa Kemal Poyraz

İşletme MüdürüNusret Yeşiller

Genel KoordinatörBetül Yeşiller

Haber MerkeziÖzlem Altan

GrafikerEmrah Çoşkun

Baskı OperatörüÇetin Ucuzova

ReklamAhmet Kaytaz

Oğuzhan Yılmaz

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Yayın TürüYerel Süreli

DağıtımAlp Medya Ajans

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

AdresMKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU

Tel: 0452 407 10 11Faks: 0452 407 10 12

e-posta: gazetekuzey@gmail.com

Gazetemiz İHA Abonesidir.

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazarları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Tel: 0452 424 20 22

Anlayan Kitap & Kırtasiye

Mehmet ANLAYAN0536 855 70 18

anlayankirtasiye@hotmail.comAdres: M.K.P. Mah. A.Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A

Dereüstü/FATSATel: 0452 424 20 22

Hakkari’nin Çukurca il-çesinde PKK'lıların eş zamanlı saldırısında

şehit olan 6 askerin acı habe-rini alan Başkan Seyit Torun, başsağlığı mesajı yayımla-yarak “Bu acı haber hepimizi yasa boğmuştur.” dedi. Saldırıda 6 askerimizin ve 2 köy korucumuzun şehit edil-diği haberinin tüm ülkeyi yasa boğduğunu belirten Seyit To-run, hemşehrimiz Jandarma Er Hakan Oktay'ın şahadet haberinin acıyı ikiye katladı-ğını söyledi. “Türkiye’nin huzur ve gü-venliğine, milli birlik ve kar-deşliğe yönelik hain saldırı-yı lanetleyen Başkan Torun, şunları söyledi: "Bu hain sal-dırılar Türkiye’nin terörle mü-

cadele konusundaki karar-lılığını etkileyemeyecektir. Türkiye terörle mücadelesini sürdürmeye, barış ve daya-nışma duygularını geliştirme-ye ve güçlendirmeye devam edecektir. Özellikle barış ve kardeş-lik duygularının yoğun olarak yaşandığı kutsal bir ayda ya-pılan bu saldırı, terörün barış ve kardeşliğe düşmanlığının en açık göstergesidir. Baş-ta Jandarma Er Hakan Ok-tay olmak üzere hain saldı-rıda şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, şehitlerimi-zin acılı ailelerine ve tüm mil-letimize başsağlığı diliyorum. Ayrıca, saldırıda yaralanan askerlerimize Allah’tan acil şi-falar temenni ediyorum.”

TÜM ULUSUMUZUN BAŞI SAĞOLSUNHakkari’nin Çukurca ilçesinde PKK' lıla-rın eş zamanlı saldırısında şehit olan 6 as-kerin acı haberini alan Başkan Seyit To-run, başsağlığı mesajı yayımladı.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep AYDIN, Radyo ve Televizyon

Gazetecileri Derneği Başkanı Birol YILMAZ ile birlikte Ordu’da yayın yapan yerel gazete, tele-vizyon, radyo ve yaygın basının temsilcilerini ağırlayan Başkan TORUN, her Ramazan ayında Basınla bir araya gelmeye özen gösterdiklerini söyleyerek, da-vete katılan tüm basın mensup-larına teşekkür etti. Basın mensuplarını kamu yararına çalışmalar yapan ar-

kadaşlarımız olarak görüyoruz diyen Başkan Torun, Ordu'nun sorunlarının çözümünde ve Ordu'ya hizmet etme nokta-sında birlikte hareket etmenin faydalı olacağına inanıyorum. Basın mensuplarının eleştiri ve uyarılarını değerlendiriyor, daha güzel işler yapmaya ça-lışıyoruz. Bizlere destek olan ve bu güne kadar yaptığımız çalışmalarda anlayış gösteren gazeteci ve televizyoncu arka-daşlarıma bütün hemşehrilerim adına teşekkür ediyorum dedi

İftar Yemeğinin Konukları Basın MensuplarıBaşkan Seyit TORUN Basın Yayın kuruluşları temsilcileri ve çalışanları ile iftar ye-meğinde bir araya geldi. Aktaşlar Restaurant'ta düzenlenen yemeğe Belediye Başkan Yardımcıları, Özer KARADAĞ ve Cengiz OKUR’da katıldı.

Oktay'ın şehit olduğu ha-beri, Kabataş ilçesine bağlı Kuzköy köyü Ka-

zancılı Mahallesi'nde yaşayan ailesine Kaymakam Bekir De-mir ve İlçe Jandarma Komu-

Er Hakan Oktay'ın Evine Ateş DüştüHakkari'de teröristlerce düzenlenen saldırıda şehit olan Jandarma Er Hakan Oktay'ın Ordu'daki baba evine ateş düştü.

tanlığı yetkilileri tarafından ve-rildi.

8 aylık asker olan Oktay'ın babası Bahri Oktay, acı haber-ler gözyaşlarına boğulurken, oğlunun beş ay önce izne gel-diğini ve şubat ayında da tez-kereye geleceği günü bekledik-lerini söyledi.

Cuma günü oğluyla telefon-la görüştüğünü söyleyen baba Bahri Oktay, "Bir erkek evla-dım daha var. Onu da aynı onun birliğe alırlarsa gönderi-rim. Eğer alırlarsa kendim bile askere gitmek istiyorum" dedi.

İkisi erkek olmak üzere 8 ço-cuğundan biri olan Hakan'ın ölüm haberini alan anne Emi-ne Oktay ise son görüşmelerin-de oğlunun kendisine, "Burası çok karışık anne korkuyorum. Babamı bırakma, el ele gezin. Gelinci sizi çalıştırmayacağım,

sizi çalışmadan kurtaracağım" dediğini anlattı.

Anne Emine Oktay, oğlu ile hayallerinin yarım kaldığını söyleyerek,

"Hayallerim boşa çıktı. Ha-kanıma kız bakıyordum. Bana, 'ben askere gideyim elin kızı-na sebep olma anne. Benim de vardır bir nasibim' demişti. As-kerden gelince evimizi tamam-layacaktık. Her şey yarım kal-dı" diye ağıt yaktı.

Kardeşinin şehit haberini alan ablaları sinir krizleri geçir-di.

Ailenin yaşadığı evin bulun-duğu sokak, Türk bayraklarıy-la donatıldı.

Hakkari'nin merkeze bağlı Geçimli köyündeki karakola te-röristlerce düzenlenen saldırı-da 6 asker ile 2 köy korucusu şehit olmuştu.

Ordu Valiliği, Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye İş Kurumu'nca yürütülen

proje kapsamında fındık topla-mak üzere Ordu'ya gelen geçici fındık işçilerinin çocukları okulda ders görecek. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden Ordu'ya gelen ge-çici fındık işçileri, Ordu’da Uzu-nisa ve Efirli köylerinde hazırla-nan alanlarda konaklıyor. Geçici fındık işçileri fındık top-lamak üzere bahçeye giderken, ana sınıfı çağındaki çocuklar da Halk Eğitim Merkezi'nce görev-lendirilen eğitmenler tarafından ders alacak. Çocuklar hem okul hayatına alıştırılacak hem de bil-gilerini geliştirecek. Milli Eğitim Müdürlüğü'nce tes-pit edilecek öğrenci adayları, ko-nakladıkları Uzunisa köyünde-

ki Kültür ve Sanat Evi'nde eğitim görecek. Ordu Valisi Orhan Düzgün, ''2010 yılından itibaren ilimi-ze gelen fındık işçilerinin sağ-lıklı koşullarda konaklamalarını temin etmek amacıyla bazı üni-teler kurulmuştu. Başta insani ihtiyaçların karşılanabileceği tu-valet, banyo gibi yerler oluşturul-muştu. Geçtiğimiz yıl da amatör ölçekte çocuklara eğitim vermek amacıyla bazı kurslar açılmıştı. Bu yıl çalışmaları daha program-lı ve planlı hale getirerek anao-kulu çağındaki çocuklar için Milli Eğitim Müdürlüğümüzle ortakla-şa bir ana sınıfı açıyoruz.'' Halk oyunları, yüzme, müzik kursları da açılacak- Konaklama alanındaki eski okulu geçen yıl yenileyerek bir kültür ve sanat merkezine dö-

Mevsimlik İşçi Çocuklarına Eğitim-Öğretim YaptırılacakMevsimlik geçici fındık işçilerinin çocuk-ları anne-babaları bahçede olduğu sırada okulda ders görecekler.

nüştürdüklerini anımsatan Düz-gün, ''Bu merkezde değişik üni-teler var. Bu alanlardan biri de o bölgede kalacak çocukların ana sınıfı olacak. Çocukların okula ve hayata hazırlanmaları, bilgi ve becerilerini geliştirmek ama-cıyla dersler verilecek'' dedi. Vali Düzgün, daha yetişkin olan çocuklara yönelik halk oyunları, yüzme, müzik kursları gibi deği-şik alanlarda kursların da açıla-

cağını kaydetti. İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan ise ana sınıfında eği-tim görecek öğrencilerin tespit çalışmalarının başladığını dile getirerek, ''Halk Eğitim Müdür-lüğümüz, okula bir öğretmen ve müdür yardımcısı gönderdi. Ça-dıra gelen velilerimizden öğren-cilerin nüfus cüzdanları alınarak kayıtları yapılacak'' diye konuş-tu.

Ordu'da Rıhtım mevki-inde denizde yaşlı bir erkek cesedi bulundu.

Cesedin Kabadüz ilçe nüfu-suna kayıtlı 68 yaşındaki Sa-lih Karaca'ya ait olduğu belir-lendi.

Denizde ceset gören va-tandaşlar hemen polise ha-ber verdi. Sudan çıkartılan cesed otopsi için hastaneye kaldırıldı.Kesin ölüm sebebi-nin otopsi sonucu belli olaca-ğı bildirildi.

Rıhtımda Erkek Cesedi Bulundu

4 07/08/2012 Salı

Dumlupınar Mahallesi Pazar Caddesi Atilla İlhan Sokak No:34/1 adresinde bulunan Selim Unlu

Mamülleri isimli iş yeri devren satılıktır.

Müracaat Telefon: 0 543 875 4526

DEVREN SATILIK FIRIN

Kadir Karabacak

Ünye İlçe Müftüsü Aydın Yığman, Cuma günü toplanan yardımın 20

bin TL olduğunu ve yardımla-rın devam edeceğini söyledi. Ünye İlçe Müftüsü Aydın Yığ-man Ramazanda toplanan yardımların Burma’daki Ara-kan Müslümanları için toplan-dığını söyledi. Yığman, “Arakanlı Müslüman kardeşlerimize yardım topla-maya başladık. Ünye’deki ca-

milerimizden ve köylerdeki ca-milerimizden yaklaşık 20 bin tl para topladık. Yardım kam-panyası sürüyor. Buradaki kardeşlerimizin sı-kıntılarını bir nevi hafifletmek ve çare olmak, İslam kardeş-liğinin gerçek manada yaşan-ması için onların hissettiği acı-yı bizde bir nevi hissetmeye çalıştık. Ramazan’da kardeş-lik duygusuyla hareket ettik” dedi.

RAMAZAN AYI YARDIMLARI ARAKANLI MÜSLÜMANLARARamazan ayında toplanan yardımların Burma’da sıkıntı içinde olan Arakan Müslümanlarına gönderileceği belirtildi.

Ünye’nin 22 senedir bekle-diği 850 dönüm alana sa-hip olan Organize Sana-

yi Bölgesi için Bakanlığın 604 dönüm için Kamu Yararı Kara-rı verdiği, geri kalan 246 dönüm alan için Kamu Yararı Kararı’nın eksik evrakların tamamlanması sonrası verileceği öğrenildi. Ünye’nin gündemine 1990 yılın-da giren ve uzun süredir yapıl-ması planlanan Ünye Organize Sanayi Bölgesi start aldı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yeri kesinleşen ve bu yer için Kamu Yararı Kararı verilen Organize Sanayi Bölge-si çalışmaları son hızıyla sürdü-rülmeye başlandı.

Ordu, Fatsa Organize Böl-ge Müdürü Olgun Topkaya’dan edinilen bilgiye göre 850 dö-nüm alana sahip olan Ünye Or-

ganize Sanayi Bölgesi için Ba-kanlık 604 dönüm için Kamu Yararı Kararı verdi. Geri kalan 246 dönüm alan için Kamu Ya-rarı Kararı, eksik evrakların ta-mamlanması sonrası verileceği öğrenildi.

Ordu Valiliği tarafından ta-kip ve koordine edilen çalışma-yı Ordu- Fatsa Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü ve Ünye Kay-makamlığı Özel İdare Müdürlü-ğü ekiplerinin ortaklaşa çalış-maları ile sürdürülüyor.

Bakanlığın yeri kesinleştir-me ve Kamu Yararı Kararı’ndan sonra Ünye Organize Sana-yi Bölge’sinin kurulacağı alan için Kıymet Taktir Komisyonu oluşturulması için yazı yazıldı. Kıymet Taktir Komisyonu’nda İnşaat Mühendisi, Harita Mü-hendisi ve Ziraat Mühendisi bu-

OSB’YE BAKANLIK ONAYIÜnye Cevizdere Havzasına yapılması düşünülen Ünye Organize Sanayi için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan OSB için yer kesinleşti, Kamu Yararı Kararı gel-di. Yer için Kıymet Taktir Komisyonu hazırlığı başladı.

lunacak. Ayrıca Tapuya bu yer için şeyh’de konulacak. Ünye Organize Sanayi Bölgesi’nin is-timlakı için istimlak bedelinin de hazır olduğu belirtildi.

Ünye Organize Bölge Mü-

dürlüğü yerin raiç bedelini be-lirlemek için ilk olarak Ünye Belediyesi, Ünye Ticaret ve Sanayi Odası ve Emlakçılar Odası’ndan görüş alması bek-leniyor.

Bakan İdris Naim Şahin, memleketi Ordu’da AK Parti’liler ile iftar yeme-

ğinde bir araya gelirken, burada yaptığı konuşmada gündemin-de yine terör vardı. Bakan Şa-hin, “Dünya hiçbir zaman hiçbir zaman barış ve huzur dünya-sı olmadı. Savaşla barış, iyi ile kötü, zulüm ile adalet hep iç içe, yan yana karşı karşıya var oldu. Birileri İyilikten yana, güzellik-ten yana, adaletten yana ça-lışmadan yana yer aldı. Bugün de bu aynıdır. 2012 dünyasında da bölgesel olarak, mevsimsel olarak, iyi ile kötünün mücade-lesi hep devam ediyor” derken Türkiye’nin çözüme kavuşma-mış sorununun terör olduğunu söyledi.

Bakan Şahin, “Ülkemizin dünden bugüne çözüme tam olarak kavuşmamış bir sorunu var. O da ülkemizin iç güven-liğine yönelik sorundur. Ülkeyi bölme ve parçalama sorunudur.

Bu son bir yılın 11 yılın sorunu değil, 30 yıla aşkın bir sorundur. Ülkeyi bölme ve ülkenin siya-sal bütünlüğünü tehdit edici so-run da 11 yılda önemli başarılar elde edilmiştir. Bu sorun çoğal-tılmamış, çoğaltılmasına fır-sat verilmemiş azalma trendine yönlendirilmiştir” diye konuştu.

Hakkari’deki saldırı hakkında konuşmasını sürdüren İçişle-ri Bakanı İdris Naim Şahin, dün gece gerçekleştirilen çatışma-da terör örgütü mensuplarının yoldan geçen bir minibüsü gasp ederek 10 terörist cesetlerinin olay yerinden görüldüğünün is-tihbaratını aldıklarını açıkladı.

Bakan Şahin, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Hakkari ilimizin merkezine bağlı bir jandarma karakolumu-za ve bir üst karakola saldırılar olmak üzere, terör örgütünün çok ciddi bir saldırısı meyda-na geldi. Bu saldırıya güvenlik güçlerimiz her zaman olduğu gibi anında etkili bir şekilde kar-şılık verdiler. 6 jandarmamız ile 2 geçici köy korumuz şehit oldu. Sabah yapılan arama çalışma-ları sonucunda 14 terör örgütü üyesi etkisiz hale getirildi. Yine gecenin şartlarında gasp ettik-leri bir minibüse 10 bölücü terör örgütü cesedi doldurularak ka-çırıldığına dair istihbarat bilgisi ortaya çıktı. Bölücü terör örgüt yapmak istediği kendi açısında başarılı belli ölçüde başardığı bu saldırının sonucunda zayia-tını alarak bu sonucu yaşamak

BAKAN ŞAHİN: "115 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ”İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, “Şemdinli’deki çatışmalarda 14 günde 115 bölücü terör örgütü etsiz hale getirildi” dedi. Şahin, önceki akşamki saldırıda teröristlerin gasp ettikleri bir minibüse 10 bölücü terör örgütü cesedi doldurarak kaçırdığına dair istihba-rat aldıklarını açıkladı.

durumunda kaldı. Yaklaşık 14 gündür Hakkari ilimizin Şem-dinli bölgesinde devam eden bölücü örgüt militanlarının gözü dönmüşçesine yapmak istedik-leri, tuzaklama saldırı teşeb-büsüne karşı silahlı kuvvetleri mensuplarının jandarma ve po-lisimizin devam eden karşı ted-bir ve müdahaleleri sonucunda Allah’a şükürler olsun mayı-nın tuzaklamasında şehit olan iki askerimiz hariç herhangi bir zayiat vermeden toplamda 115 bölücü terör örgüttü etsizleştiri-lerek bugün 14. günde bir sonu-ca, iç güvenlik konusunda ciddi çatışmanın sonucunda erişmiş olduk. Saldırı ve çatışma bi-zim hiçbir zaman arzu ettiğimiz bir husus değildir. Çatışmanın müdahalenin mücadelenin ye-gane sorumlusu terör örgütle-ri ve onarla destek verenlerdir. Hiçbir zaman bu ülkenin aske-ri polisi masum bir insana karşı silah doğrultmamış doğrultma-

yacaktır. Bu ülkenin huzuru ve güvenliği için bu teşkilatlarımız silahlıdırlar silahlı olmak zo-rundadırlar. Artık vurma kaçma devri bitmiştir. Artık askerimiz polisimiz takiptedir. İstihbaratı ile ön kesmeye devam etmek-tedir. Her hangi bir saldırı anın-da da cevabını verecektir. Dün akşam bu olmuştur. Ülkemizin ve milletimizin huzurunun sağ-lanması konusunda hüküme-timiz ve devletimiz son derece kararlıdır. Bu ülke hepimizin or-tak mirası ve değeridir. Bu ülke-nin bütünlüğünün sahipliği mil-letin her ferdine aittir.”

İftar yemeğine Bakan Şahin’in yanı sıra Ordu Mil-letvekilleri Fatih Han Ünal, İh-san Şener, Mustafa Hamarat, AK Parti Ordu İl Başkanı Hü-seyin Akyol, İl Özel İdaresi Ge-nel Sekreteri Selami Aydın, AK Parti’li belediye başkanları, ilçe başkanları ile çok sayıda parti-li katıldı.

Dizinin Senaryosunu Uğur Uzunok, yönet-menliğini Tunç Davut,

Yapımcılığını ise Ünlü Oyuncu Ahmet Yenilmez yapıyor. Bu bölümünde ayrıca Fatsa’mı-zın genç yeteneklerinden ba-şarılı oyuncu İlker Taze de yer alıyor. Bundan 2 yıl önce İstanbul’a gidip Yenilmez Sa-nat Merkezinde oyunculuk eğitimi alan İlker Taze; “Ustam Ahmet Yenilmezden çok şey öğrendim halada öğrenme-ye devam ediyorum. Korkma projesinde yer aldığım için gu-rur duyuyorum ve başta ustam Ahmet Yenilmeze ve de yenil-mez sanat merkezine çok te-şekkür ediyorum.

Dizinin bu bölümünde Yüz-başı rolünde oynadığını söy-

leyen İlker Taze, tüm Fatsalı Hemşerilerini 8 Ağustos Çar-şamba 22:35de TRT 1 ekran-larına davet etti. Yenilmez Sa-nat Merkezinde oyunculuk kariyerine devam eden İlker Taze, şu anda ustası Ahmet Yenilmezle birlikte 81 vilayeti kapsayan “Seyyah-ı Alem Ev-liya Çelebi” Oyunuyla turnele-re devam etmekte. Daha önce Fatsa’da 2 yıl Yasemin Coci ti-yatrosunda Oyunlar oynayan İlker taze O zamanlarda da bize destek olan Fatsalı hem-şerilerine ve Fatsa Basınına teşekkürlerini dile getirdi.

“Korkma” 3. bölümüyle 8 Ağustos Çarşamba 22:35de TRT 1 Ekranlarında…

İlker Taze –Yüzbaşı Rolün-de…

KORKMATürkiye Televizyon tarihinde bir ilk olan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Ha-yatını konu alan dizi, 8 Ağustos Çarşamba 22.35’de TRT 1 ekranlarında 3. bölümüy-le izleyici karşısına çıkıyor.

/ Özlem ALTAN

ORDU’DA BU YIL 234 ÇİFT

BOŞANDITÜİK, Türkiye genelin-

de bu yılın ilk 6 ayında boşananları illere göre

açıkladı. Buna göre Ordu'da 2012 yılının ilk 6 aylık döne-mi içinde 234 çift boşandı. Boşanmaların şiddetli ge-çimsizlik ve ekonomik se-beplerden kaynaklandığı da vurgulandı.

507/08/2012 Salı

Hazırlayan: Nusret YEŞİLLER

Mehmet Said Arvas

ELVEDA YA ŞEHR-İ RAMAZAN

Âmir bin Şüreyh, Süfyân-ı Sevrî, Yâsîn ez-Zeyyât gibi zâtlardan hadîs-i şerîf

rivâyet etti. Kendisinden; Ebü’l-Ahvas, Mahmûd bin Mûsâ, Mü-seyyib bin Vâhid ve Abdullah bin Habîb el-Antakî gibi âlimler rivâyette bulundular. Hadîs-i şerîf ilminde sika, güvenilir bir zât olup, zamânının en üstünlerindendir.

Haram ve şüphelilerden çok sakınır, çok ibâdet ederdi. Kendi hâlinde yaşar, hâlini belli etmez-di. Kalbinde dünyâ sevgisine yer yoktu. Nefsinin isteklerine hiç uy-maz, her an Allahü teâlâyı hatır-lardı. Helâlden lokma bulabilirse yer, bulamazsa sabrederdi. “Al-lahü teâlânın rızâsının onda do-kuzu helâl rızıktadır.” buyururdu. Dokumacılık yaparak nafakası-nı temin etmeye çalışırdı. Dünyâ malına ve lezzetlerine hiç iltifat etmezdi. Kırk sene müddetle iki gömlekle idâre etti. Birini yıkar, diğerini giyerdi. Âhiretteki sonsuz nîmetleri terk edip de, dünyânın geçici, yalancı ve aldatıcı zevkle-rini tercih edenlerin zavallılıkları-nı, gafletlerini ve yakalandıkları bu hastalığın tehlikesini bildirmek için, hazret-i Ali’nin; “Dünyâ çöp-lük gibidir. Kim ona tâlib olursa sıkıntılarına katlanmaya hazır ol-sun.” sözünü sık sık tekrâr eder-di. Hastalandığında kendisinin haberi olmadan, sultanın doktor-larından birini çağırdılar. Doktor muâyene edip gideceği zaman, Yûsuf bin Esbât oradakilere sor-du: “Doktor muâyene ettiği has-talardan, âdet olarak ne alır?” Onlar da; “Altın alır.” dediler. Bir kese çıkardı ve; “Bunu ona veri-niz.” diyerek yanındakilere uzat-tı. Baktılar, kesenin içinde on beş altın var. “Bu çok fazladır.” dedi-ler. Bunun üzerine, “Olsun, ona

verin. Böyle yapmaktaki maksa-dım, fakirlerin, sultandan daha mürüvvetli olduğunu bildirmektir” buyurdu.

Huzeyfet-ül-Mer’aşî’ye yazdı-ğı bir mektûbunda şöyle nasîhat etti: “Allah’tan korkup takvâ üze-re ol. Haramlardan sakın. Öğ-rendiğin ilimle amel et. Kendi hâlinle meşgûl olup, her an Alla-hü teâlâyı hatırla, ama bu hâlini Allahü teâlâdan başka kimse bil-mesin. Her canlının mutlaka ta-dacağı ve kimsenin çâre bulama-dığı ölüme şimdiden hazırlıklı ol. Çünkü ölüm geldikten sonra artık âh etmekten, pişman olmakdan başka bir şey yoktur. Vesselâm.”

Yûsuf bin Esbât hazretleri-ne sordular: “Zühdün gâyesi ne-dir?” O da; “Sana ihsân olunan nîmete şımarmamak, nasîb ol-mayan şeye de (niye nasîb ol-madı) diye üzülmemektir.” bu-yurdu. “Tevâzuun gâyesi nedir?” diye sordular. “Evinden çıktığın zaman karşılaştığın herkesi ken-dinden üstün bilmendir” buyurdu.

Bir gün etrafındaki gençlere; “Ey gençler! Fırsatı ganimet bi-liniz. Sizlere hastalık ve ihtiyar-lık gelmeden önce sıhhatinizin kıymetini biliniz. Allahü teâlânın ihsânı olan bu zamanı, Allahü teâlâya ibâdette kullanın. Ben şimdi yaşlandım. Sıhhatim git-ti. Onun için namazımın rükû ve secdelerini âdâbına uygun yapa-mıyorum. Çünkü bunları tam ya-pabilmek için uygun olan gençlik ve sıhhat, artık benden uzaklaş-tı. Namazının rükû ve secdele-rini tam yapıp bütün edeblerine riâyet eden kimselere imreniyor, onlar gibi olmak istiyorum.”

“Ben Kur’ân-ı kerîmin hü-kümlerine uygun amel edemedi-ğim için çok korkuyorum. Hattâ

Kur’ân-ı kerîm okurken azâb âyetlerine gelince korkum o ka-dar artıyor ki, devam edecek hâlim kalmıyor. Bu sebeple her gün yetmiş kerre tövbe, istigfâr ediyorum” buyurdu.

Kendisine sordular ki: “He-men ölmeyi arzu eder misin?” cevâbında; “Hayır daha yaşa-mak isterim. Belki bir gün günah-larıma çok pişman olmak ve sâlih ameller işleyip iyiler arasına katıl-mak nasîb olur” buyurdu.

Buyurdu ki: “İnsanların med-hetmelerine, çok övmelerine ka-vuşmak arzusundan çok sakının. Zîrâ çok tehlikelidir. O, tam uçu-rumun kenarıdır. O, ateşle oyna-maktır. Allah korusun bir an gaf-let, insanı ebedî saâdetinden mahrûm eder.”

“Az bir şekilde şüpheli şeyler-den sakınmak, çok amel etmek-ten; az bir tevazû sâhibi olmak, nefsin istemediği bir çok ibâdeti yapmakdan daha sevâbdır.”

“Güzel ahlâkın alâmetleri; ar-kadaşının söylediğine itiraz et-meyip, kabûl etmek. Kendine ve herkese ve hattâ her mahlûka karşı merhametli ve insaflı ol-mak. Kimsenin aybını araştır-mamak. Başkasında bir kusur görünce, dalgınlıkla olmuştur is-temiyerek yapmıştır diyerek iyi-ye yormak. Kendisinden özür

dileyenlerin özürlerini kabûl et-mek. Başkalarından gelen sıkıntı ve eziyetlere sabır ve tahammül etmek. Başkalarının kusurları-nı araştırmak yerine, kendi kusur ve kabahatlerini düşünüp araştır-mak, düzeltmeye çalışmak. Bü-yük-küçük herkese karşı edebli, tatlı dilli, güler yüzlü olmaktır.”

“Tövbenin doğru ve makbûl ol-masının alâmetleri: Tekrar o gü-nahı işlemeye sebeb olabilecek kimselerden uzak durmak. Lü-zumsuz lâfları terk etmek. Alla-hü teâlâyı inkâr edenlerle görüş-memek. Hayr ve sevap yapmak. İşlemiş olduğu günahtan dolayı çok pişmân olup yaptığı tövbeyi bozmamak. İşlediği günahta kul hakkı varsa, hak sâhibine iâde etmek. Allahü teâlâ için olmayan her şeyi kalbinden çıkarmaktır.”

“Sabırlı olmak isteyen kim-se; öfkesini yenmeli, kalbinde Allahü teâlâdan başka bir şeye yakınlığın olmaması için çalış-malı. Bir musîbet veya sıkıntı gel-diği zaman, inleyip sızlamamalı. İbâdetleri “Güzel yapabiliyorum” düşüncesinden uzak olup, amel-lerini kusurlu bilmeye devâm et-meli, farzları ve vâcibleri yap-makta tembellik yapmayıp, en güzel şekilde yapmaya çalışma-lı, yapılan bütün işlerin dîne uy-gun olmasına gayret etmeli ve

önceden yapılan hatâ ve zararla-rı telâfi etmek için uğraşmalıdır.”

“Hayâ sâhibi olmanın alâmetlerinden bâzıları şunlar-dır: Gönlü kırık ve mahzûn olarak Allahü teâlâya kavuşacak, O’na hesab verecek olmanın büyüklü-ğünü düşünmelidir. Hiçbir zaman düşünmeden konuşmamalı, so-nunda mahcûb olacağı işleri yap-maktan çok sakınmalıdır. Bütün âzâlarını, İslâmiyyete uygun ol-mayan her hâlden uzak tutmalı-dır. Dünyâ gösterişini terk etmeli, bunların yaldızlı, yalancı ve geçici zevkleri, Allahü teâlânın rızâsını unutup, sonsuz saâdetden mah-rum kalmağa sebeb olmamalı-dır. Mezarlığı ve ölümü çok ha-tırlamalı, ölümün bir gün mutlakâ kendisine de geleceğini hiç unut-mamalıdır. Her an ölüme hazır olmalıdır.”

“Alçak gönüllü olmanın alâmetleri şunlardır: Söyleyen kim olursa olsun, hak sözü kabûl etmek. Fakir, garib kimselere de yumuşaklıkla muâmele etmek. Rütbe itibâriyle küçük olanlara şefkatli olmak. Kendisine karşı yapılan hatâ ve kusurlara taham-mül edip, öfkelenince sabretmek, her an Allahü teâlâyı hatırlamak. Zenginlere karşı vekarlı olmak. Cenâb-ı Hak’tan gelen her şeye rızâ göstermektir.”

“Sâdık olmanın alâmetleri: Sözü ile kalbinden geçenle-rin aynı olması. Söz verdiği gibi hareket etmesi, işlerini Alla-hü teâlânın rızâsı için yapması. Dünyâya düşkün olmayıp, ma-kam, mevki peşinde koşmama-sı. Nefsin isteklerini yapmaması, mühim işleri hemen yapıp, mü-him olmayanları sonraya bırak-ması. Âhireti, dünyâya tercih et-mesidir.”

“Öyle bir tevekkül sâhibi ol-malıdır ki, Allahü teâlânın, kendi-si için ezelde takdir ettiği şeyden başka, başına hiçbir şeyin gel-meyeceğine gözüyle görür gibi inanmalıdır.”

“Allahü teâlâya olan muhabbe-tin alâmetleri: Dünyâda huzurlu olduğu halde, âhireti arzu etmek. Sıhhatli olduğu halde ölümü iste-mek. Allahü teâlâyı çok anmak, bununla rahatlamak ve bundan zevk almak. Cenâb-ı Hak’tan ge-len dertleri ve belâları nîmet bilip, bunlara sabretmek, sevinmektir.”

ONA AĞLIYORUMYûsuf bin Esbât hazretleri bu-

yurdu ki: “Ben Allahü teâlâdan şu üç meziyete sâhib olmayı istiyo-rum: 1) Vefât ederken hiç param olmasın, 2) Vefât ederken hiç bor-cum olmasın ve 3) Vefât ederken kemiklerimde et kalmasın.” Ölüm hâlinde iken, kendisini ziyârete gelen hazret-i Huzeyfe-i Mer’aşî, onu çok fazla ızdırap içinde göz yaşı döküp inliyor gördü. “Alla-hü teâlâya kavuşacaksın. Şim-di ağlayıp inlemek zamânı mı-dır? Niçin kendini üzüyorsun?” dedi. Bunu duyunca; “Ne yapa-yım. Vallahi ben bu zamana ka-dar yaptığım ibâdetleri, tam bir ihlâsla yapabildiğimi zannetmi-yor, ibâdetlerimin kabûl olup ol-madığını da bilemiyorum. Acaba hâlim ne olur? Ona ağlıyorum.” buyurdu. Hazret-i Huzeyfe, Yûsuf bin Esbât hazretlerinin bu sözleri-ni işitince; “Şu sâlih zâta bakın ki amelindeki ihlâsından korkuyor. O böyle söylerse bizim hâlimiz nasıl olur?” diyerek istigfâr etti.Vefâtı arzu ettiği gibi oldu. Zayıf-ladığından derisi kemiğine yapış-mış gibiydi.

YÛSUF BİN ESBÂTVelîlerden, hadîs, fıkıh ve kırâat âlimi.

Tebe-i tâbiînin büyüklerindendir. Nesebi, Yûsuf bin Esbât bin Vâsıl eş-Şeybânî, el-

Kûfî'dir. Künyesi Ebû Muhammed’dir. Ha-leb ile Antakya arasında bir köyde doğdu. Antakya’da yaşadı. 810 (H.195) de vefât etti. 811’de vefât ettiği de rivâyet edilmiştir.

KUREYŞ eşrafı yeni do-ğan çocuklarını süt an-nelere verirler. Onları

alır, havası güzel, suyu serin yaylalarda yetiştirirler. Bu yüz-den vücudları kavi, cildleri pü-rüzsüz olur. BU kabileler cesa-retleri, cömertlikleri ve lisan-ı Arabiye vukufiyetleri ile tanı-nırlar. Süt çocukları da mert-liği, cömertliği, fasih ve beliğ konuşmayı öğrenirler.

Hazret-i Halîme anlatır: Kabîlemden bir grup kadın-la sütanneliği yapmak için Mekke'ye doğru yola çıktık. Kocam Haris de yanımdaydı. Bir za'îf merkebimiz ve meme-leri kurumuş bir devemiz var-dı. Aslında benim de sütüm azdı. Oğlum Abdullah (Damra) doymaz geceleri ağlardı.

Merkebimiz ağır aksak yü-rüdüğü için Mekke'ye geç geldik ki vardığımızda paralı ailelerin çocukları çoktan kapı-şılmışlardı.

Abdülmuttalib ise torununu emzirtecek kadın bulamamış-tı, zira yetim çocuklar cazip değildi, dişe dokunur bir ücret alamayacaklardı.

Bana da teklif etti, kocama danıştım, "bana sorarsan eli boş dönmeyelim" dedi, "bel-

ki bu çocuk yüzünden Allahü teâlâ bize bolluk bereket ve-rir!"

Abdülmuttalib'e "tamam ka-bul ediyorum" dedim, nasıl da sevindi.

Âmine Hâtun beni hoş kar-şıladı. "Biliyor musun, üç gece önce bir kimse geldi, oğlu-nun süt annesini Benî Sa'd kabîlesinden Züveyb oğulla-rından seç dedi."

Tuhaf dedim, beni tarif edi-yordu sanki.

Muhammed "sallallahü aleyhi ve sellem" yeşil bir ipek üzerinde uyuyordu, beyâz yünden bir kundağa sarılmıştı, yaklaştım mis gibi kokuyordu.

O anda kalbim akıver-di, hayran olmuştum, gözü-mü alamıyordum, uyandırsam ama nasıl kıyılırdı?

Elimi sînesi üzerine koydum kirpikleri aralandı, bana baktı, gülümsedi. Gözlerinden çıkan nûr semâya yükseldi. Hemen yüzünü örttüm, bunu anne-sinden bile gizledim. Onu ku-caklayıp sağ mememi verdim emdi, sol mememi verdim, al-madı. O günden sonra sol ta-raf Abdullah'a kaldı.

Hazret-i Muhammedi emzir-meye başlayınca, sütüm ço-

ğaldı, oğlum da doymaya baş-ladı.

Devemizin memeleri de süt-le doldu, kaplarımız doldu taş-tı.

Sa'd yurduna giderken merkebe bindim. Nurlu ema-neti önüme aldım. Merkep Kâ'be'ye doğru secde etti. Yola koyuldu. Nasıl güçlendi, nasıl hızlandı anlatamam, ka-file gerimizde kaldı.

Konakladığımız menziller yeşeriyor, dallar körpe filizler-le donanıyorlardı.

Yerimize yurdumuza vardık elle tutulan gözle görünen bir bolluk yaşıyorduk. Komşuları-mız çobanlarına, "Ebû Züvey-bin koyunları niye semîz ve sütlü de bizimkiler cılız. Siz de koyunlarınızı onların otlattığı yerde otlatsanız ya" diyorlardı.

Kocam: Ey Halîme! Allahü teâlâ bize ihsânda bulundu. Bütün bunlar, yanımıza almak-la şereflendiğimiz se'âdetli yavrunun bereketi. İnan bana Mekke'den bizden mutlu dö-nen olmadı.

Muhammed Aleyhisselam hızla gelişti, iki aylık iken otu-rur ve emeklerdi. Üç aylık iken ayakta durdu. Altı aylık iken seri yürüdü, Yedi aylık iken ko-

şardı. Sekiz aylık iken berrak bir şekilde konuşmaya başla-dı. Bir keresinde "Allahü Ek-ber, Allahü Ekber, Elhamdülil-lahi Rabbil âlemîn" demişti de duyanlar şaşmış kalmışlardı.

Dokuz aylıkken karşılık-lı oturup konuşurduk, on aylık iken çocuklarla oynardı, pek de güzel ok atardı.

Gündüz ve gece bir def'a te-bevvül ederdi, muayyen vakti vardı. Üstünü asla kirletmez, beni üzmez, yormazdı.

Sütten kesilince alıp Mekke'ye götürdüm. Onsuz neşemiz azalacak, evimiz oca-ğımız boşalacaktı. Çok özle-yecektim, dayanamayacaktım.

Ki o yıl Mekke'nin havası aşırı sıcaktı, vebâ salgını var-dı. Biraz dahâ yanımızda kal-ması için annesine yalvardım, müsâade etti, bize dünyaları bağışladı.

Bir gün Habeş Nasrânîleri ile karşılaştık. Muhammede dikkatli dikkatli baktılar. Sır-tında iki küreği arasındaki nü-büvvet mührünü gördüler, Mubârek gözlerinin kırmızılığı dikkatlerini çekti. Sordular

"Senin bu oğlun göz ağrı-sından şikâyet eder mi?"

-Hâyır, o kırmızılık bildim bi-

leli vardır. -Ne kadar mal istersen ve-

relim, hatta dile canımızı fedâ edelim, izin buyur bu çocuğu Habeşistan'a götürelim. Onun şanı yüce olacak, o ahir za-man nebisidir.

Onlardan korkmuştum, o gece gözüme uyku girmedi.

Bir ara ise Yahudiler geldi, anladığım kadarıyla niyetleri hiç iyi değildi.

“Bu yetim midir” diye sordu-lar, "hayır babası var" dedim, “ha o zaman aradığımız değil” deyip döndüler geri.

Muhammed aleyhisselâm üç yaşına girince, süt kardeş-leriyle koyun otlatırdı. Elin-de sopa neşeyle gider, akşam şen şakrak dönerdi. Sıcak ha-valarda yollamak istemezdim. Kızım Şeymâ, "anne, üzülme, onu bir bulut gölgeliyor" derdi.

Bir gün yine koyun otlatma-ya gitmişlerdi. Damra ağlaya-rak geldi. "Annecim annecim, Kureyşli kardeşim!"

-Ne oldu? -Oynuyorduk, biri onu ara-

mızdan aldı, bıçakla karnını yardı.

Kocam Ebû Züveyb ile birlikte koşarak dağa çık-tık. Muhammed'i "sallalla-

hü aleyhi ve sellem" bulduk, mübârek yüzü kızarmıştı, gök yüzüne doğru bakmak-taydı. Yanına oturup alnın-dan öptüm "cânım yavrum ne oldu sana? "

- Üç kişi geldi. Birinin elin-de gümüşten bir ibrik, biri-nin elinde içi karla dolu züm-rüt leğen vardı. Onlardan biri beni lutf ile okşadı ve göğ-sümü göbeğime kadar yardı. Bakıyor ama acı duymuyor-dum. Elini göğsüme sokup, yüreğimi çıkardı. İçinden siyâh bir pıhtıyı attı. Dedi ki, bu şeytânın te'sîr edebileceği bir parça idi, Allahü teâlânın emriyle seni ondan temizle-dik."

Sonra yüreğimi yerine koy-du. Üçüncü kişi elini yaklaş-tırdı ve göğsüm kapandı.

("İnşirah" suresi nazil oldu-ğu zaman, sahabeler “Elem neşrahleke sadrek” âyet-i ke-rimesinin mânâsını sordular. Peygamber Efendimiz (Sal-lalahü aleyhi ve sellem) ha-diseyi anlattı. Resul-i Ekre-min sadrı vahyin nüzulünden önce Hira mağarasında ve Miraçlarından önce Mekke'de olmak üzere iki defa daha ya-rıldı, kalbi arındırıldı. )

Halime-i Sa'diye

6 07/08/2012 Salı

SAĞLIK KÖŞESİ

Aşırı sıcak havanın sağ-lığı olumsuz etkilediği-ni belirten Dahiliye Uz-

manı Dr. Nafiz Karagözoğlu, sıkça karşılaşılan güneş çarp-ması, yüksek ateş, halsizlik, baş ağrısı gibi sorunların yeri-ni bilinç kaybına varan bir tab-loya bırakabileceğini belirtti ve yaz aylarında sıkça karşı-laşılan ancak fazla önemsen-meyen güneş çarpmasının önemli bir tehlike olduğunu söyledi.

KOMAYA KADAR GÖTÜREBİLİR Dr. Karagözoğlu, sıcak çarp-masının yol açtığı tabloyu, “Bir anda kişide görülen yük-sek ateş, komaya kadar gi-den sinir sistemi bozuklukla-rı, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, kusma, bulantı, na-bız hızlanması ortaya çıkan ilk belirtiler arasındadır. Algıla-ma ve koordinasyon yeteneği-nin bozulması, görme netliğin-de bozulma, göz çukurlarının belirginleşmesi, bilincin kay-bolması daha ciddi belirti-ler olarak karşımıza çıkabilir" sözleriyle özetledi.

KRONİK HASTALIĞI OLAN TEHLİKE ALTINDA Hava sıcaklığının nemle bir-likte arttığında sağlık üzerin-de olumsuz etkilere neden olduğunu hatırlatan Karagö-zoğlu, daha fazla risk altında olan grupları ise şöyle sırala-dı: “4 yaşından küçük çocuk-lar, yalnız yaşayanlar, engel-liler, bakıma ihtiyacı olanlar, hamileler, 65 yaş ve üzeri yaş-lılar, aşırı kilolular, açık alan-da çalışanlar, kronik hastalığı olanlar (diyabet, kalp-damar, beyin-damar ve böbrek has-talıkları), sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar sök-türücü, depresyon ve uyku ilaçları) kullananlar, alkol ve madde bağımlıları daha fazla tehlike altındadır.”

GÜNEŞ ÇARPMASI HAYATİ TEHLİKEYE NEDEN OLABİLİR Sıcak çarpması, aşırı sıca-ğa maruz kalma sonucu be-den ısısını ayarlayan terleme mekanizmasının bozulmasına bağlı olarak, vücut ısısının dü-şürülememesi sonucu ortaya çıkıyor. Vücut ısısı 10-15 daki-ka içerisinde 40-41 derecenin üzerine çıkabiliyor. Dr. Nafiz Karagözoğlu, sıcak çarpma-sının acilen tedavi edilmez-se kalıcı hasara veya ölüme neden olabileceğini söylüyor: “Güneş çarpmasında kişinin ateşi 39.4 derece üzerinde, derisi kuru, kırmızı ve sıcaktır. Terleme yoktur, bulantı kus-ma, baş ağrısı, baş dönmesi, göz çukurlarının belirginleş-

mesi ve görme netliğinin bo-zulması ile komaya kadar gi-debilen bilinç bulanıklığı veya kaybı vardır. Bilinç kaybın-dan önce tedaviye başlanma-sı durumunda hastanın iyileş-me şansı oldukça yüksektir. İlk yardımda; kişi hemen serin ve hava akımı olan bir yere alın-malı, sıkı giysileri gevşetilmeli, soğuk su veya soğutucularla (vantilatör, klima vb.) soğutul-maya çalışılmalıdır. Kesinlik-le içmesi için sıvı verilmemeli ve en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir.”

AŞIRI SICAKLARDAN KORUNMAK İÇİN… Güneş çarpmasından ko-runmak için kuşkusuz yapıl-ması gereken ilk şey, günün en sıcak zamanı olan 10.00 ile 16.00 saatleri arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamak gerekiyor. Dahili-ye Uzmanı Dr. Nafiz Karagö-zoğlu, alınması gereken diğer önlemleri ise şöyle sıraladı: • Açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan ya-pılan giysiler tercih edilmeli-dir. • Geniş kenarlı ve hava de-likleri olan şapka takılmalı ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kulla-nılmalıdır. • Dışarıda çalışması gere-kenler mümkün oldukça gü-neş altında korunmasız kal-mamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat et-melidirler. • Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde (10.00-16.00) deni-ze girilmemeli ve güneşlen il-memelidir. Bu saatlerin dışın-da denize girmek isteyenler güneşten koruyucu krem (en az 15 koruma faktörlü) kullan-malıdırlar. • Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilme-lidir. Her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınma-lı ve ağır egzersizler yapılma-malıdır. • Risk altındaki yetişkinler, yaşlılar ve bebekler günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden izlenme-lidir. • Bebek, çocuk, engelli ve hayvanlar kapalı ve park et-miş araçlarda kesinlikle bıra-kılmamalıdırlar. • Kapalı alan-lar iyi havalandırılmalıdır. • Güneş gören pencereler perde ya da benzeri güneşlik-lerle gölgelendirilmelidir. • Vücut ısısının yükselmeme-si için sık sık duş alınmalıdır. Bunun mümkün olmadığı du-rumlarda; ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatıl-malı veya silinmelidir.

YAZ EĞLENCESİ KABUSA DÖNMESİNSıcak hava denince akla genellikle eğ-lence, havuz ve deniz görüntüleri gelir ancak sıcak hava birçok sinsi tehlikeyi de beraberinde getirebilir.

ŞEHİTLERİMİZ DÜN İLK DEĞİLDİ,

BUGÜN DE SON OLMADI

Türkiye'de her şeyin çok iyi gittiği sırada terör belası-nın her gün canları yak-

maya devam ettiğini ifade eden

Arınç, sözlerine şöyle devam etti:"Bugün de maalesef yine Hakkari'de 6 askerimiz ve 2 ge-çici köy korucusu olmak üzere

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, son yaşanan terör saldırıla-rı ile ilgili olarak, "Fitne, 30 yıla yaklaştı. Bir ara bazı sebeplerle sinmişlerdi ama yine şimdi can havliyle saldırılarına devam ediyor. Şehitlerimiz dün ilk değildi, bugün de son olmadı. Dileriz ki bundan sonra bu felaketi bir an evvel bitirmek nasip olur" dedi.

8 kardeşimiz rahmetli oldu. Sa-hur vakti bir karakolumuza kah-pece saldırdılar, çatışma çık-tı ve hainler arkalarında elbette 15'e yakın ölü de bırakarak bi-zim de 8 canımızı yaktılar. Dün de bu oldu, bugün de oldu, di-leriz yarın olmaz. Elimizden ge-len, bildiğimiz ne varsa terörle mücadele için çalışıyoruz. Bu konuda sadece hükümetimiz değil, siyasi partilerin hepsi, bir milli mesele olduğu için terörle mücadelede elinden gelen kat-kıyı yapmaya gayret ediyor.Fit-ne, 30 yıla yaklaştı. Bir ara bazı sebeplerle sinmişlerdi ama yine şimdi can havliyle saldırılarına devam ediyor. Şehitlerimiz dün ilk değildi, bugün de son olma-dı. Dileriz ki bundan sonra bu felaketi bir an evvel bitirmek na-sip olur. Artık annelerin gözyaşı dökmediği, milletimizin ağlama-

dığı, gencecik filizlerimizin top-rağa düşmediği, huzurlu, gü-venli bir Türkiye'ye hep beraber kavuşuruz." Başbakan Yardımcısı Arınç konuşmasında son olarak bir-lik ve beraberliğe vurgu yapa-rak, “Memleketimizde birlik ve beraberlik çok önemli. Elbette ülkemizin kalkınması için huzur içersinde yaşamak için refah şartlarını daha da güçlendir-mek için refah payımızla bera-ber insanımızın iş bulabilmesi ailelerin huzur içersinde yaşa-yabilmesi daha nitelikli bir eği-tim alabilmesi, sağlık imkanla-rının daha güçlenmesi, enerji ulaşım her bakımdan güçlü bir Türkiye’yi hepimiz arzu ediyo-ruz. Bu yolda bize düşen daha çok çalışmaktır. Çalışmalarımı-zı sonuçlandırmaktır" diye ko-nuştu.

Türk Ticaret ve Türk Borç-lar Kanunu’nun ardın-dan, 4077 Sayılı Tüke-

ticinin Korunması Hakkındaki Kanun’da değişiklik yapmak için de düğmeye basıldı ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından, 75 milyon vatandaşın hayatın-da önemli değişiklik yapacak bir Tüketici Kanun Taslağı ha-zırlandı.

AİDAT BİR KEZ ALINACAKTaslakta, bankalar ile tüketi-

ciler arasında yıllardır tartışma konusu olan, ‘kredi kartı aidatı’ kaldırılıyor. Taslağa göre aidat-lar kredi kartı verilirken bir kez alınacak. Mevcut kredi kartla-rından ise her yıl aidat alınma-sına son verilecek.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’na bağlı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetim Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ‘Tüketicinin Korun-ması Hakkındaki Kanun’da’ de-ğişiklik öngören taslak, toplam

30 maddeden oluşuyor.Taslak öncelikle Ekonomi Ko-

ordinasyon Kurulu’nda ele alı-nacak, ardından da kamu ku-rumlarının görüşüne sunulacak. Taslağın yeni yasama dönemin-de ise Meclis’e sunulması plan-lanıyor.

Taslakta, ayıplı mallar, üretici-nin sorumlulukları, cezai yaptı-rımlar, reklam kurulunun görev-leri gibi bir çok tüketici hakkının yanında, kredi kartları, tüketi-ci kredileri, mortgage kredileri konusunda da önemli değişik-liklere yer verildi. Taslakta yer verilen kredi kartlarına ilişkin düzenlemede, kredi kartı aida-tının bir kez ve o da sözleşme imzalanırken alınması öngörül-dü.

BDDK, AZAMİ TUTARI BELİRLEYECEKYasanın yürürlüğü girdiği ta-

rihten önce yani mevcut kredi kartlarından ise aidat alınmaya-cak. Mevcut sistemde ise ban-

YILLIK KREDİ KARTI AİDATI SONA ERİYOREkonomi yönetimi Yeni Tüketici Hakları Yasa Taslağı ile kredi kartından her yıl ai-dat alınması uygulamasını bitirmeye hazırlanıyor. Toplam 30 maddelik taslak tüketici-ye herhangi bir malı 14 gün içinde iade etme hakkı da getiriyor.

kalar tüketicilerden her yıl kredi kartı aidatı tahsil ediyor. Ayrıca taslakta bankaların kredi kartı ve kredilerden ‘alacağın tahsili masrafları’ dışında hiçbir mas-raf alamayacağı hüküm altına alındı. Yine aynı maddelerde, BDDK’ya kredi kartı aidatı için azami tutar belirleme yetkisi ve-rildi.

KREDİ ALIRKEN SİGORTA ŞARTI KALKIYORHazırlanan yeni Tüketici Ka-

nunu taslağında, konut kredi-

lerinde sık sık tartışma konusu olan hayat ve konut sigortaları konusu da netlik kazandı. Buna göre, kredi veren, konut sigor-tası ve hayat sigortasını zorun-lu olarak uygulamayacak. Yani banka konut ve hayat sigorta-sını şart koşamayacak. Tüketi-cinin erken ödeme hakkı bulu-nuyor. Erken ödemelerde kredi veren erken ödeme ücreti talep edebilecek. Ancak erken öde-me ücreti, kredinin binde 5’ini geçemeyecek.

Mars’ta Amerikan Hava-cılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından şim-

diye kadar üretilmiş en zeki ge-zegenler arası gezginci robot

olan Curiosity (Merak), Mars gezegenine indi. Radyoaktif plütonyumun par-çalanması sonucu açığa çıkan sıcaklıkla işleyen, yaklaşık 900

kilogram ağırlığındaki Curio-sity, son derece hassas olarak tasarlanmış ısı kalkanı ve ge-zegen yüzeyine inişini yavaş-latmak için kullanacağı sesten hızlı açılan paraşütü yardımıyla Kızıl Gezegen'e indi. Curiosity, Mars ile Dünya ara-sında, 14 dakikayı bulan sin-yal ulaşma farkı nedeniyle Eart-hlings adlı bilgisayar yazılım şirketince geliştirilen yarım mil-yon bilgisayar kodunu izleyerek Mars'a inişini, dünyadan hiçbir yardım almadan kendi başına gerçekleştirdi. Curiosity Mars’ta yaşam olup olmadığını araştıracak.

NASA’DA TARİHİ GÜNNASA’nın tasarladığı Curiosity (Merak) adlı robot Mars’a iniş yaptı. Küçük bir otomobil büyüklüğündeki robot Mars’ta 687 gün yani 1 Mars yılı geçirecek. Merkez Bankası, önü-

müzdeki dönemde enf-lasyonun aşağı yönlü

seyir izleyeceğini belirtti. Merkez Bankası (TCMB) cuma günü açıklanan ve tüke-tici fiyatlarının Temmuz'da yüz-de 0.23 oranında azaldığı, yıllık enflasyonun ise yüzde 9.07'ye yükseldiği verilere ilişkin yayım-ladığı fiyat gelişmeleri raporun-da şu gelişmelere dikkat çekti: "Para Politikası Kurulu Toplantı özetinde de dikkat çekildiği gibi bu yükseliş işlenmemiş gıda fi-yatlarından kaynaklanmıştır. Temel mal fiyatlarının ana eği-limi maliyet yönlü baskıların ha-fiflemesiyle aşağı yönlü eğilimi-ni sürdürürken hizmet fiyatları ılımlı seyrini korumuştur.

Enflasyon Düşüşe Geçecek

707/08/2012 Salı

Kıranlı, doğalgaz santral-lerinin zararlarından ve faydalanılabilecek yan-

larına ilişkin açıklama yaptı. Akçay’da Barosco-OMV tara-fından kurulan OMV Samsun Elektrik Üretim Doğalgaz Çev-rim Santralinin insan sağlığı ve çevre üzerindeki etkileri üzerine ilçemizde bilgi-açıklayıcı konfe-ranslar düzenlendiğine dikkat çekerek, “Dernek olarak tüm gelişmeleri izlemekte ve yaptı-ğımız araştırmaları kamuoyuna bilgi vererek endişelerimizi pay-laşmak istedik. Dahası bugü-ne kadar hiç bahsedilmeyen bir endişemizden de bahsetmek is-tedik. Temiz bir denizi, kumu ve doğası ile mavi bayraklı plajla-ra aday turizmin gözdesi olan bölgemizde kurulmakta olan bu santralin bölgemize yarardan çok zararlı olduğu konusunda kamuoyunun bilgisi ve endişe-leri vardır” dedi. Enerji üretilirken doğaya zarar verilmemesinin imkansız oldu-ğunu söyleyen Kıranlı, “Enerji sağlarken ve teknolojiyi gelişti-rirken mutlaka yan tesiri olacak-

tır. Bu kaçınılmazdır. Enerji üre-ten her tesisin mutlaka çevreye bir zararı vardır ve olacaktır. An-cak; Diğer HESlerin ve kömürle çalışan termik santrallerin çev-reye verdiği zarara oranla do-ğalgaz çevrim santralinde bu zarar oranı çok düşük ve daha azdır. Ülkemize yapılan bu tür ve benzer yatırımlar öncesi tek-nik konular, bilimsel kuruluşlar, üniversiteler v.b. kurumlar tara-fından denetlenmeli, değerlerin doğruluğu ispat edilmeli ve ka-muoyu bilgilendirilerek endişe-ler ortadan kaldırılmalıdır” diye konuştu.

Kıranlı, açıklamasını şöyle sür-dürdü: “Doğalgaz Çevrim Santralinin çalıştığı yerlerde doğayı tahrip etmemektedir. Rüzgar Enerjisi ve HES hidroelektrik santralleri bitkiye ve doğaya canlıya daha çok zarar verir, bulunduğu yer-de bitki yetişmesi çok zordur. Ama yine yapılan araştırmalar-da dahası ülkemizde faaliyet-te olan bu ve benzer santralle-rin olduğu yerlerde yapılan gezi

TEMİZ BİR ÇEVREDE YAŞAMAK HERKESİN HAKKIDIRÜnye (Mekanik Elektronik Elektrik ve Benzer Meslekler) Fen Adamları Derneği Başkanı ve Türkiye Tekni-kerler Birliği Ordu İl Temsilcisi Musa Kıranlı, temiz bir çevrede yaşamanın herkesin hakkı olduğunu belirte-rek, Akçay’daki OMV santralini çevreye zarar verip vermediği noktasında gözlem altında tuttuklarını söyledi.

ve gözlemlerde görüldüğü üze-re doğalgaz çevrim santrali-nin yanında yakınında ve çev-resinde daha önce yetişmekte olan her şeyin yetişir ve zararı olmadığı açıkça görülmektedir. Ancak gelecekte insan sağlığı-na ve diğer canlıların yaşama-larına vereceği olumsuz etkileri konusunda endişelerimiz var-dır. Santralde kullanılacak olan Alternatif Akım kullanan maki-nalar yüksek şiddette magnetik alan üretirler. Bu çok önemli bir konudur. Geleceğe dönük, in-san yaşamını etkileyecek ve di-ğer canlıları etkileyecek üreme organları v.b.sağlık konularında endişelerimiz vardır. Bu konu sadece OMV ile ilgili olmayıp tüm enerji üretilen en küçük bir Trafonun bulunduğu yerler-de, GSM Baz istasyonlarında, Radyo TV verici alıcı istasyon-larında, hepimizin vazgeçilmezi Cep telefonlarında dahi söz ko-nusudur. Elektrik Dağıtım Tra-folarında ve hatlarda çalışanlar araştırıldığında çoğunun “er-kek” çocuğunun olmadığı “dişi doğum” sayısında artış olduğu görülecektir. Bu tür tesisler yer-leşim yerlerinden uzak ve özel imar planlamaları ile yapılmalı-dır. Gelsin OMV yetkilileri, Sant-rallerin havaya, suya ve çevre-ye bir zarar vermeyeceğini, en önemli konu sağlığımıza gele-ceğimize bir zarar olmayacağı-nı taahhüt edip imza versinler, endişelerimizi gidersinler, yan-lış desinler. Yaptığımız araştırmalara göre böyle bir şansları yok, bu ve benzer yatırımlarda mutlaka ya-rarı olduğu gibi zararları da bu-lunmaktadır. Önemli olan ge-leceğimizle yaşamımızla ilgili

endişelerdir. Bölgemiz ve ilçe-miz kamuoyundan hiçbir şey gizlenmemeli, endişeler gideril-melidir. Ünye (Mekanik Elektronik Elektrik ve benzer meslekler)Fen Adamları Derneği ve Tür-kiye Teknikerler Birliği ORDU İl Temsilciliği olarak "Şu anda ya-pılması gereken, tesis çalışma-ya başlamadan ölçümler yapıp, tesis çalışmaya başladıktan sonra yapılan ölçümlerle karşı-laştırmak. Santralin öncesi ve sonrası ölçümler, zararın boyu-tunu ortaya koymak için yeter-li olacaktır. Birde OMV şirketinin değerler açısından vaat ettiği-ni yapması lazım, bunun için-de kontrol gerekiyor. Bu kont-rol santrale en yakın yerleşim yeri olan ve en çok etkilenecek olan Ünye halkı tarafından ya-pılmalı. “Ünye bürokrasisi yerel yönetimler mülki amirler üniver-siteler bilim ve teknoloji birimle-ri STK tüm duyarlı insanlarımız bu konuya denetlemeye has-sasiyetlerini göstermelidir.Bu santrallerden söz ederken sü-rekli zararı var mı yok mu diye kamuoyunu meşgul etmemek kandırmamak gerekir bu tür iş-letmelerin zararı mutlaka vardır bunların yerine zararlarından söz etmek yerine faydalarının ön plana çıkarılması gerekmek-tedir. Sorumluluğumuzun idraki için-de Ünye Fen Adamları Derneği Başkanı ve Türkiye Teknikerler Birliği Ordu İl Temsilcisi olarak her türlü ön yargıdan uzak du-rarak gerek santral konusunu gerek tüm Ünye Ordu Samsun kamuoyunu yaşamımızı gele-ceğimizi ilgilendiren konularda bütün ayrıntıları ile araştıracak, sizlerle paylaşacağız”

Mehtap Danışır

Büyükler, çocukların konuşmalarını yarım yamalak dinledik-lerinden, onların sözlerinde gizli derin anlamları kaçırırlar.

İşte bir adamın küçük bir çocuğun her şeyin düzeleceği yö-nündeki inancından etkilendiği bir anısı “ŞİMDİLİK”

Bizim eve, karıma elbiselerin, örtülerin, çarşafların sökükleri-nin dikilmesinde yardım eden bir terzi kadın gelir.

Bu kadın bize geldiği zaman küçük oğlunu da beraberinde ge-tirir. İşte ben, kalıcı ve derin imanın anlamını bu küçük çocuktan öğrendim. Onunla uzun zamandan beri arkadaş olduğumdan, bizim eve geldiğinde biraz sohbet etmeyi ihmal etmem.Geçen-lerde bana yakında güzel bir futbol topu alacağını söyledi.

Onu tekrar görüşümde futbol topunu alıp almadığını sordum.Çocuk cevap verdi: "Hayır efendim, annem şimdilik topa ayıra-cak paramız olmadığını söyledi."

Onun bu sözleri, durumlarının yakında düzeleceğine dair de-rin inancını gösteriyordu. Bilhassa, kullandığı 'şimdilik' kelime-sinde kuvvetli bir güvenin izi seziliyordu.

Bu çocuğun söyledikleri beni uzun uzun düşündürdü. Onu uzun bir süre görmedim. Günün birinde tekrar rastladım. Ço-cuk, bahçede oturmuş, bir karınca yuvasını seyrediyordu. Ya-vaşça yanına sokuldum. Onu konuşturmak için babasından ba-his açtım:

"Eve gidince yemekten sonra babanla oynayacak mısın? Yoksa yemekten sonra hemen yatacak mısın?" diye sordum. Çocuk ciddiyetle yüzüme baktı ve:

"Babam bir kaza geçirdiğinden hastanede. Şimdilik babamla oynayamayacağım!" dedi.

Geçen gün yolum, oturdukları mahalleye düştü. Çocuğu kal-dırımda aceleyle yürürken gördüm. Üzerinde temiz koyu renk bir elbise vardı. "Heyy" diye seslendim. "Neden bayramlık el-biselerini giydin? Herhalde hastaneye babanı görmeye gidiyor-sun."

Çocuk gülümseyerek başını salladı. Bundan sonra söylediği sözler, dünyayı içinde yaşamaya değer bir hale getiren, ölüm-den sonraki hayata olan imanın bir insan için neler yapabilece-ğini anlamama sebep olan sözlerdi.

Çocuğun soruma verdiği cevap şu olmuştu:"Hayır, efendim, hastaneye babamı görmeye gitmiyorum. Ba-

bam geçen hafta öldüğünden, onu şimdilik göremeyeceğim." İşte çok basit söylenen ama içinde çok büyük umutlar taşı-

yan şimdilik kelimesini hayata dair birçok yerde kullanabilsey-dik, asla pes etmez hayatın olumsuzluklarına karşı da dimdik ayakta kalabilirdik. Sevgili okurlar bugünlük bu kadar. bir dahaki yazıda görüşmek üzere ŞİMDİLİK hoş çakalın…

İlk Makalem

Ergün, HAS Genel Başka-nı Numan Kurtulmuş’un AK Parti’de önemli bir

görev alacağını söyledi. HAS Parti Ünye İlçe Başkanı Arif Ergün gazetemize yaptığı açıklamada, “AK Parti ve HAS Parti birleşme sürecinde sona gelindiğini belirterek, “Bizim il-gili kurullar toplandı, görüşler alındı. İl başkanlarının görüş-leri alındı. Bizim açımızdan birleşme süreci tamamlandı. Şuanda ise AK Parti’deki sü-reç başladı. Büyük ihtimalle bu ayın sonuna kadar AK Par-ti ilgili kurulları da konuyu gö-rüşecek. Böylelikle birleşme

süreci tamamlanacak. Benim kanaatimce birleşme tamamlanmıştır. Büyük ihti-malle Ramazanın sonuna ka-dar birleşme gerçekleşecektir. Genel Başkanımızın AK Parti’de görev alması için bu partinin Genel Kurulu’nu bek-liyoruz. 30 Eylülde AK Par-ti Genel Kurulu’nu yapacak. Başbakanımız, Genel Başka-nımıza önemli bir görev vere-cektir. İnşallah Türk Milleti için bu birleşme hayırlı olur. Numan Beyin Ünyeli olma-sından dolayı da ayrıca bir sevincimiz, mutluğumuz var-dır” dedi.

AK Parti ile HAS Parti Birleşmiş DurumdaHas Parti Ünye Başkan Arif Ergün, “Bana göre HAS ve AKP birleşmiş durumda” diye-rek, birleşmenin alt yapılarının hazırlandığı-nı, geride bir sorunun kalmadığını kaydetti.

Karpuz dünyanın en sağ-lıklı yiyeceklerinden biri olmasını, su içeriği faz-

lalığına, likopen açısından zengin olmasına, A vitami-ni ve pek bilinmeyen beta kriptokzantin karotenoidi de dahil olmak üzere karote-noid seviyesinin yüksek ol-masına borçludur.

Aşırı doyurucudur, kilo ver-meye yardımcı olur. Penns-ylvania State Üniversi-tesi’nde iştah, doyma ve kilo verme üze-rine araştırma yapan Dr. Barba-ra Rolls’un araştırma bulgula-rı şüphe götürmez niteliktedir: Yüksek hacimli besinler (çok az bir kalori karşılığında çok yer kaplayan besinler olarak tanım-lanmaktadır), kilo vermek iste-yen insanların en iyi dostlarıdır.

Karpuzun yüzde doksan ikisi sudur. Rolls, besinlerle alınan suyun çok tatmin edici ve doyu-rucu olduğunu keşfetmiştir. Ör-neğin sebze ve suyla yapılmış çorba insanları doyurur ve aynı miktar sebzenin içilen bir bar-dak suyla birlikte yenmesiyle alınan kaloriden çok daha azı-nın vücuda girmesini sağlar.

Rolls, “Çorbanın verdiği doy-gunluk, bir bardak suyun ya-nında yediğiniz sebzeden çok daha fazla olur” diyor. Yani su, doğal olarak besin ya da içe-ceğin içeriğindeyse doygunluk hissi artar ve kişiler sonunda daha az yerler.

Dolayısıyla sırf bu açıdan bakıldığında dahi karpuz ha-rika bir yiyecektir. Su besinin kendi içeriğindeyse emilimi ya-vaşlatır ve besin midede daha uzun süre kalır. Rolls’un yaptığı araştırma yüksek hacimli yeme programlarının düşük yağlı di-yetlerden çok daha fazla kilo verdiğini göstermiştir.

İçeriğindeki likopen prostat kanseri riskini düşürür

Ancak karpuza dair söylenebi-lecek tek iyi şey içeriğindeki su değildir. Karpuz çeşitli araştır-malarda prostat kanseri oluşu-munun azalmasıyla ilintili oldu-ğu ispatlanan ve likopen olarak adlandırılan muhteşem bir ka-rotenoidin de kaynağıdır.

Wayne State Üniversitesi, Kar-manos Kanser Enstitüsü‘nde yürütülen bir araştırmada pros-tat kanseri ameliyatı olacak er-

keklere ameliyat öncesinde üç hafta boyunca 30 mg likopen verilmiştir.

Likopen takviyesi alan erkek-ler, almayan kontrol grubun-dakilere kıyasla daha düşük prostata özel antijen (PSA) se-viyesiyle, daha az sayıda atak tümöre maruz kalmıştır. Ayrı-ca tümörleri de daha düşüktür.

Diğer araştırmalarda doma-tes ve domates ürününü

çok tüketen insanla-rın prostat kanserine daha az

yakalandığını göster-miştir ki, bu durum büyük oran-

da domatesteki yüksek likopen içeriğine yorulmuştur.

Yapılan pek çok araştırma, li-kopen seviyesi ile kanser ora-nının düşmesi üzerine önem-li bulgular vermektedir. Her ne kadar pankreas, yemek boru-su, göğüs ve rahim ağzı kanse-ri üzerinde koruyucu etkisi gö-rülmüş olsa da en çok prostat, akciğer ve mide kanserinde ya-rarlı olmuştur.

Akciğerlere de yararlıBazı araştırmacılar ise liko-

pen takviyelerinin (ilaç olarak alınmasının) istenen etkiyi ve-rip vermeyeceğinin belli olma-dığını işaret etmişlerdir. Bu inanılmaz bitki bileşkelerinin doğal ortamlarında diğer bes-leyici öğelerle (diğer karoteno-idler gibi) birlikte bulundukların

da en çok işe yaradığını düşün-mek için oldukça iyi sebeple-ri var.

İşte karpuzu sevme nedenle-rimden biri de diğer karotenoid, beta karoten ve ondan daha az bilinen beta kriptokzantin türü A vitamini kaynaklarını destekle-yen iyi bir besin olmasıdır.

Yapılan incelemelerden birin-de beta kriptokzantin akciğer kanseri riskini yüzde otuz kadar azaltmış, başka incelemede de romatoid artrit gelişim riskini yüzde kırk bir oranında düşür-müştür.

Farelerde beta kriptokzantin kemik güçlendirici etkisinin ol-duğu kanıtlanmıştır.

Karpuzun iyileştirici özellikleriKan basıncını dengeler n Kilo

kontrolünü sağlamada ve iştah kontrolünde etkindir

İdrar söktürürDetoksifike edicidir (toksinler-

den arındıran) Böbreği üre ve ürat tuzların-

dan temizleyici özelliği vardır Kum dökme, taş düşürmeye

etkilidir ve böbrekleri çalıştırırKansere karşı koruyucu

önemli antioksidanlar içerir Kalp krizine karşı korur (içe-

riğindeki yüksek potasyum ve beta karoten maddesi sayesin-de kalp krizine karşı koruyucu özelliği bulunur.

KARPUZUN FAYDALARIYaz mevsiminin vücuda verebileceği olası tüm zararlardan vücudu korumaya yö-nelik pek çok bileşen içerir. Özellikle su, bunlardan biridir.

mehtapdanisir@mynet.com

8 07/08/2012 Salı

ELEMAN İLANIKayışoğlu Market’e Muhasebe Elemanı Aranıyor.En az Lise mezunu.

Müracaat: Kayışoğlu MarketTel: 0452 423 46 18

Bu sebeple Aybastı hal-kı uzun süredir yağ-mayan yağmur için

ellerini açıp dua ettiler. Yağ-mur duası, ilçe müftülüğü-nün öncülüğünde, 5 Ağustos Pazar günü Perşembe Yay-lası Kümbet mevkiinde ya-pıldı. Önce, Kümbet Cami-inde öğle namazı eda edildi. Ardından imamların okudu-ğu Kur'ân-ı Kerim'in ardın-dan, Aybastı Merkez Camii İmamı Coşkun S. MERT ta-

rafından yağmur duası ya-pıldı. Yağmur duasına Beledi-ye Başkanımız İzzet Gün-doğar, Çakırlı Belediye Baş-kanı Mehmet ER ve 100'ün üzerinde Aybastılı katıldı. Yaşlıların ve çocukların da yer aldığı yağmur duasının ardından duaya katılanlar Kümbet mevkiinden ayrıldı. Dua edildikten bir gün son-ra ise yağan yağmur herke-si mutlu etti.

DUALAR KABUL OLDUUzun süredir havaların kurak gitmesi otların kurumasına ürünlerin olumsuz yönde etkilenmesine yol açıyordu.

/ Özlem ALTAN

Türkiye'yi etkisi altına alan sıcak havalar dün Fatsa’da yerini sağa-

nak yağmura bıraktı. Yakla-şık yarım saat aralıksız ola-rak devam eden yağışların ardından yollarda su gölet-leri oluştu. Yağmura hazır-lıksız yakalanan sürücüler, trafikte seyir ederken zor anlar yaşadı. Yağmurla bir-

likte, sıcak havalardan bu-nalan Fatsalılar da rahat bir nefes alma şansı buldu. Ani-den bastıran yağmura yaka-lanan vatandaşlar, yağmur-la birlikte serinlediklerini ve orucu daha rahat tutacakla-rını ifade etti. Fındık topla-maya başlayanları da serin-leten bu yağmur Fatsalıları mutlu etti.

SERİNLETEN YAĞMURFatsa’da kavurucu sıcakların ardın-dan etkili olan sağanak yağmur vatan-daşlara rahat bir nefes aldırdı.

/ Özlem ALTAN

Atek Makine ve Uygun Sanayi tarafından Oto Lastik ve Garaj ekip-

manları tanıtımı ve iftar yemeği Fatsa Yalçın Hotel’de gerçek-leşti. 2 gece gerçekleşen iftar yemeği ve tanıtım organizas-yonuna Ordu-Samsun-Giresun ve ilçelerinden 540 oto lastik ve tamir servisi esnafları katıldı. Düzenlenen organizasyon-la ilgili bilgi veren Uygun Sa-nayi Pazarlamam Sorumlusu Mustafa Coşkan, “Atek Maki-nenin Türkiye’de üretim yapan garaj ekipmanları konusun-da lider bir firma olduğunu be-lirterek, “Oto Lastik sökme tak-ma makineleri jant düzeltme makineleri, balans makinele-

ri üretimi ve pazarlaması yap-maktadır. Uygun Sanayi hava saati, hava jakı ve çeşitli si-bopları üretmektedir. Aynı za-manda oto lastik servislerinin tüm sarf malzemeleri ve maki-ne ekipmanlarını bire bir müş-terilere giderek pazarlamakta-dır. Bu iftar yemeğini ve tanıtım organizasyonunu yapmaktaki amacımız müşterilerimizle gü-zel 2 akşam geçirmek, sorun-larını dinlemek ve birbirleriy-le kaynaşmalarını sağlamaktır. Bu organizasyonda yeni tekno-lojilerle bölgemiz esnafını ay-dınlatmaya çalıştık” dedi.Uygun Sanayi İletişim: (452) 323 90 99 Atek Makine İleti-şim: 444 2131

Atek Makine ve Uygun Sanayi’den İftar3 İlin oto lastik ve tamir servisi esnafları Fatsa Yalçın Hotel’de Buluşturdu

/ Muhsin YILMAZ

Başkan Enginyurt yaptı-ğı açıklamada, “Geçimli karakoluna yapılan sal-

dırı sonucu 6’sı asker, 2’si ko-rucu olmak üzere 8 şehit daha verdik. Şehitlerimizin sayı-sı son 2 ayda 61 oldu. Bütün şehitlerimize cenabı Allah’tan rahmet diliyorum, mekanla-rı cennet olsun. Yakınlarına da mevlam sabır ihsan eylesin” dedi.

Açıklamasında hükümeti eleş-tiren Enginyurt şöyle devam etti: “Suriye’ye efelik yapaca-ğınıza, girin artık şu kandil de-nen eşkıya yuvasına. Son verin bu milletin makus talihine, gül-dürün ağlayan anaların yüzleri-ni. Bak işte o zaman kahraman olursun Türk milletinin gözünde. Hain saldırıyı tekrar nefretle kı-nıyor. Aziz milletimizin başı sağ olsun diyorum” diye konuştu.

ENGİNYURT'TAN TERÖR SALDIRISINA KINAMAMilliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, Hakkari’deki terör saldırısını nefretle kınadığını söyledi.

Ordu Valisi Orhan Düzgün ile Perşembe Kayma-kamı Abdullah Küçük,

sel uyarısını alır almaz gece saat 03.00 sıralarında bu ala-na giderek incelemelerde bu-lundu. Ordu Valisi Orhan Düz-gün yaptığı açıklamada, “Sel uyarısı yapılmasından sonra bu bölgedeki mevsimlik tarım işçi-lerimizin konakladığı alanı kay-makamımızla beraber incele-mede bulunduk. Dere yatağına yakın yerlere koyulan çadırları ikna yoluyla yukarılara kurdur-duk” dedi. Vali Düzgün açıklamasında şunları kaydetti: “Ben dün gece

bu bölgedeki fındık işçileri ge-çici konaklama merkezini ilçe kaymakamımızla beraber ye-rinde inceleme yaptım. Dereye yatağına yakın yere çadır kur-muş vatandaşlarımız vardı. Is-rarla orada kalmak istemeleri-ne rağmen ikna yoluyla daha yukarılara çadırları çekilmiş-tir. Şu anda orada özel güven-lik görevlendirdik. Gerekli ted-birleri aldık. Fakat bu bölgeye çok sayıda vatandaşımız gel-di. Biz ısrarla bahçelere gitme-lerini arzu ediyoruz. O bölgenin kapasitesinin üstünde fındık iş-çisi gelmiştir. Bu bölgede banyo tuvalet gibi ihtiyaçlarını karşıla-

ORDU’DA SEL RİSKİNE KARŞI TEDBİRLEROrdu’da Meteoroloji Müdürlüğü tarafın-dan sel uyarısı yapılırken, Perşembe ilçe-si Akçaova Irmağı kenarında konaklayan fındık işçileri için tedbirler artırıldı.

yacak alanlar olduğu için vatan-daşlarımız bahçeden geliş gidiş yapmak istiyorlar. O bölgede-

ki imkanı bahçedeki imkanlar-dan daha iyi buluyorlar” şeklin-de konuştu

Ordu’nun tam anlamıy-la bir sanat şehri olma-sı için çaba gösteren

Ordu Belediyesi, bu yılda yerli ve yabancı heykel sanatçılarını Ordu’da konuk edecek. Uluslar arası Taş Heykel Sem-pozyumu ile Evrensel ve gele-neksel heykel sanatını araştır-mak, genç kuşaklara tanıtarak güzel sanatları sevdirmek is-tediklerini ifade eden Belediye Başkanı Seyit Torun, Ordu Be-lediyesi olarak bu amaç doğrul-tusunda Sırbistan, Bulgaristan, Tayvan, Gürcistan, Çin ve ülke-mizden 8 sanatçıyı bu sempoz-yuma davet ettiklerini söyledi. Yaklaşık bir ay boyunca Ordu

Lisesi Karşısında ki alan-da eserlerini ortaya çıkara-cak olan sanatçıları halkımız ve ilgi duyanların izleme imka-nı da bulacağını söyleyen Baş-kan Seyit Torun Ordu Belediye-si olarak sanata ve sanatçıya her zaman hak ettiği değeri ve-receklerini belirtti. Sanatsal faaliyetlere ve kül-türel etkinliklere ev sahipliği yaparak adından söz ettiren Ordu insanının bu tür faaliyet-lere her zaman ilgi gösterdiği-ni özellikle vurgulayan Başkan Seyit Torun “Halkımızla el ele vererek kentimizi tanıtmanın gayreti içinde olmamız gerek-mektedir” dedi.

HEYKEL SANATÇILARI ORDU'DA BULUŞUYOROrdu Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi organize edilen “Ordu 2. Uluslar arası Taş Heykel Sempozyumu” 27 Ağustos-17 Eylül 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Samsun'da 4 yaşında-ki bir kız çocuğuna ta-cizde bulunduğu iddia

edilen genç, polis tarafından gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre, Atakum ilçesi İstiklal Mahallesi'nde meydana gelen olayda, ba-basına ait iş yerinin yanın-da oyun oynayan 4 yaşında-ki kız çocuğunu kandırarak apartmanların arasına gö-türüp burada tacizde bulun-

duğu iddia edilen H.İ.T.(20), kızın durumu ailesine bin-dirmesiyle şikayet üzerine gözaltına alındı. Denizevle-ri Polis Merkezi'nde sorgula-nan H.İ.T.'nin, susma hakkı-nı kullanarak ifade vermediği öğrenildi. H.İ.T.'nin Ordu'dan Samsun'da bulunan bir öğ-renci yurduna 3 gün önce ça-lışmaya geldiği belirtildi. So-ruşturma sürdürülüyor.

4 YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNA TACİZ İDDİASINA GÖZALTI

907/08/2012 Salı

Sohbette Ordu Valisi Or-han Düzgün, Ordu İl Em-niyet Müdürü Hakan Kır-

mancı, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Belediye Baş-kanı Hüseyin Anlayan, Giresun Orman Bölge Müdürü Ali Kaya, Ordu İl Sağlık Müdürü Yılmaz Dündar, AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen, Ak Parti Çaybaşı İlçe Başkanı Hüseyin Semiz, İl Genel Meclis Üyesi Hüseyin Tavlı, Tepealan Beledi-ye Başkanı Selahattin Cin hazır bulundular. TBMM Başkanlık Di-vanı Üyesi, Ordu Milletveki-

li Mustafa Hamarat; “ Öncelik-li olarak Kabataş ilçemizden bir şehidimiz var, şehidimize rah-met acılı ailesine sabırlar diliyo-rum. Meclis tatilde ama biz gör-düğünüz gibi sizlerle beraberiz. Başbakanımızın talimatı üze-rine Güne dörde bölerek gün-düz ziyaret, akşam iftar progra-mı, bir başka yerde teravih ve son olarak ta sahur programı ile aynı anda 4 farklı mekanda, halkımızla beraber olmaya ça-lışıyoruz.19 ilçemizi ve belde-lerini bu sayede dolaşacağız. Bazı programlarda Bakanımız-la, bazı programlarda da Millet-

HAMARAT SAHUR SOHBETİNDE FATSALILARLA BULUŞTUTBMM Başkanlık Divanı Üyesi, Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat Ordu İl Teşki-latının iftar programının gecesinde Fatsalılarla gece geç saatlere kadar sohbet etti.

vekili arkadaşlarımla beraberiz. Ev sahibeliğinden dolayı Fatsa Belediye Başkanımız Hüseyin Anlayana, İkramlardan dolayı da Mado Cafenin sahibi İsmet Erçala teşekkür ediyorum” dedi. Giresun Orman Bölge Müdürü Ali Kayadan fotoğraflı bir sunum dosyası alan Hama-rat; “ Çalışkan bir bölge müdü-rümüz var. Gecenin bu saatinde yaptığı işlerle ilgili olarak bizle-ri bilgilendirdi. Çalışmalarında müdürüme ve mesai arkadaşla-rına başarılar diliyorum” dedi. Topçuoğlu tekstil sahibi Mehmet Topçu ile de görüşen Hamarat, “Mehmet Bey 600 ki-

şiyi istihdam ediyor. Kendisine Fiskobirliğin Fatsa’da ki depola-rını tahsis etmiştik bilindiği gibi. Sektörle alakalı sıkıntı ve bek-lentileri bana iletti, bende İh-san Şener arkadaşımla istişare ederek kendilerine yardımcı ol-maya çalışacağım” dedi. Tepealan Belediye Başkanı Selahattin Cin’in, ”Ve-kilim iftarda sizi Tepealan Bel-demize bekliyoruz” demesi üzerine Hamarat, Bayramdan sonra meclis açılana kadar in-şallah yine bölgede olacağım nasipse geliriz diyerek, Ünye-de sahur programına katılmak üzere Fatsa’dan ayrıldı. 4 Ağustos 2012 Cumar-

tesi akşam saatlerinde Hakkari'nin Geçimli Ka-

rakolu ile Çukurca'da üç ayrı karakola teröristlerce gerçek-leştirilen eş zamanlı saldırı-da İlimiz Kabataş-Kuzköy nü-fusuna kayıtlı 1991 doğumlu Jandarma Er Hakan OKTAY şehit oldu. Vali Orhan DÜZGÜN’ün, Hakkari'deki saldırıda 6 asker ve 2 geçici köy korucusunun şehit olmasına ilişkin yayım-ladığı taziye mesajı şöyle; “Hakkari'de gerçekleşen sal-dırılarda 6 asker ve 2 korucu-nun şehit olduğunu üzüntüyle

öğrendim. Şehit ailelerimizin acısını yürekten paylaşıyo-rum. Şehit olan askerleri-mizden Jandarma Er Hakan OKTAY’ın hemşerimiz olma-sı üzüntümüzü daha da artır-mıştır” “Ülkemizi ve İlimizi yasa bo-ğan hain saldırıda şehit dü-şen Jandarma Er Hakan OKTAY’a ve diğer şehitlerimi-ze Allah’tan rahmet, Aileleri-ne ve tüm Türk Milletine baş-sağlığı ve sabır diliyorum.” Emine ve Bahri OKTAY çif-tinin 8 çocuğundan biri olay Hakan OKTAY 8 aylık asker-di.

ORDU YASTA

Köy sakinleri evlerinde oturamıyor, yoldan ge-çen kamyonların peşin-

den kalkan toz evlerine giriyor, çamaşırlarını asamıyor, daldan kopartıp meyve yiyemiyor. Köy-deki hastaların da toz ve du-mandan dolayı rahatsız oldu-ğunu söyleyerek, zor durumda olduklarını ifade ediyorlar.

Ünye’ye bağlı Eski Kızılca-kese Köyü sakinleri, taş ocağı-na giden taş ve kil arabalarının sürekli köy yolunu kullanmasın-dan dolayı rahatsız olduklarını söylüyorlar.

Köyün 1. Azası Fahrettin Uzun, 2. Azası Hüseyin Ese, Semiha Tek, Nevin Ese, Hav-va Bolat, Çakır Bolat, Nuriye Uzun, Fatma Bayraktar, Elveda Güneş, Attila Bayraktar, Aysel Özer köylerindeki toz sorununu şu şekilde dile getirdiler:

“Köyde tozdan çamaşır asa-mıyoruz, camları açamıyoruz. Hayvanlarımızı salamıyoruz, yoldan geçen kamyonlar yüzün-den içme suyumuz yok. Tozdan tarlalarımızdan ne meyve ne de sebze yiyebiliyoruz. Hep has-ta olduk. Günde beş kere sula-ma yapılacağı konusunda bize söz verdiler, ama bir gün sula-nıyorsa beş gün sulama yok. Sorduğumuz zaman ise araç arıza yaptı diyorlar. Kamyon-lar çok süratli gidiyor. Çoluk ço-cuğumuz oynamak için dışarı-ya çıkamaz oldu. Biz de zaten korkumuzdan çıkartamıyoruz, kamyon altında kalır diye kor-kuyoruz.”

1970 yılında köylerinden Almanya’ya giden ve 35 se-nelik yurt dışı yaşantısının ar-dından köylerine geri dönen Fahrettin ve eşi Nuriye Uzun, “Büyük hayallerle köyümüze geldik, yerleştik. Bir kulübe yap-tım, bahçesini düzenledim, et-

rafını güzelleştirdim. Ama ne var ki köyümüzde tozun, taşın içinde kaldık. Hayallerle geldi-ğimiz memleketimizde en kısa zamanda evimi, yerimi satıp buradan uzaklaşmak istiyoruz” dediler.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2003 yılında yaptı-ğı bir konuşmada kesin dönüş yapanlara ihtiyaçlarının olduğu-nu söylediğini hatırlatan Fahret-tin Uzun “Başbakanımız kesin dönüş yapanlar köylüye güzel örnek olur, güzel ev ve çevre düzenlemeleri yapar, burada-ki komşularına örnek olurlarsa ülkemize katkı yaparlar demiş-ti. Biz de bu düşünce ve ha-yalle geldik. Benim köyümde bazı aileler evinin etrafında fa-sulye, mısır yetiştiriyordu. Ben geldim evimin etrafını çiçek ek-tim, yetiştirdim, meyve ağaçla-rı ile süsledim. Benden gören köylüler ise artık çiçek ekmeye başladılar. Bizden örnek aldılar ama tozun toprağın içinde artık duramıyorum, satıp gitmek isti-yorum. Bir tane meyve yiyeme-dikten sonra neden yetiştireyim ki meyve ağacını?”

Astım hastası olduğunu belir-ten Nuriye Uzun, “Hastalığım-dan dolayı toz bana tamamen yasak. Sabaha kadar öksür-mekten uyuyamıyorum. Birile-ri para kazanacak diye biz ce-fasını çekiyoruz. Sadece biz değil, bu köy halkı neredeyse rahatsız, özellikle yol kenarın-da oturanların hepsi rahatsız. Almanya’da çalışıp biriktirdiği-miz para ile vatanımıza rahat etmeye, dinlenmeye geldik der-ken başımıza gelene bak” diye-rek, yaşadıklarına isyan ediyor.

Köy sakinlerinden Fatma Bayraktar da, ‘’44 yıl Avrupa da kaldım, ben böyle bir şey asla görmedim. Buna karşı nasıl bir

Ünye’nin Eski Kızılcakese Köyü sakinleri taş ve kil arabalarının sürekli köy yolunu kullanmasından rahatsızlar.

KÖYLÜLER RAHATSIZ

önlem alınması lazım?” diyerek isyan etti.

14 yaşında astım hastası olan Attila Bayraktar, dışarıya çıkıp arkadaşlarıyla oyun oynayama-dıklarını, “Toz olduğu için has-talığım beni daha da rahatsız ediyor. Astım krizi geçiriyorum” dedi.

Eski Kızılcakese Köyü sa-kinlerinden Ayşe Özer’in 3 ya-şındaki kızı belden aşağısı tut-muyor. Ayşe Özer’se yaşadığı durumu şöyle anlattı:

“Kızım zatürre olduğu için-

de sürekli oksijen alması lazım. Ama yolumuzdan taş arabaları geçtiği için köyümüzde sürekli toz oluyor. O yüzden çocuğumu dışarıya çıkaramıyorum. Taş arabaları geçmeye başladıktan sonra oksijen alabilmesi için ço-cuğuma makine aldım ve kızım şimdi makineye bağlı yaşıyor. Taş arabaları geçmeden önce kızım sürekli dışarıda idi. Şim-di de dışarı çıkmak istiyor ama toz olduğu için dışarıya çıkara-mıyoruz.”

Fatsa Kumru Korgan yo-lunda meydana gelen ilk trafik kazasında, Kum-

ru istikametinden Fatsa istika-metine gitmekte olan, 52 KE 272 plakalı Mahmut Karan yö-netimindeki otomobil tek taraf-lı bir kaza yaptı, Kaza sonucu yaralanan sürücü Fatsa Dev-let Hastanesi’ne kaldırıldı. Ka-zayı duyan Mahmut Karan’ın oğlu ile birlikte aynı aileden 3 kişi de 52 DL 324 plakalı kam-yonet ile hastaneye doğru yola

çıktılar, ancak hastaneye 5 km kala aşırı hız ve yolun da ya-ğış nedeni ile kaygan olması nedeni ile kamyonet de yoldan çıkarak şarampole yuvarlandı. Kazada Musa Karan, İsa Ka-ran ve Nurten Karan’da yara-landı, yaralılar yoldan geçen diğer araçlar ile Fatsa Devlet Hastanesi Acil servisine kaldı-rılarak tedavi altına alınmıştır. Yaralıların hayati tehlikelerinin olmadığı öğrenildi. Olay ile il-gili soruşturma devam ediyor.

AYNI AİLEDEN ÜST ÜSTE İKİ AYRI KAZAÖnceki akşam saatlerinde üst üste meydana ge-len iki ayrı kazada aynı aileden 4 kişi yaralandı.

Fatsa-Kumru-Korgan karayolunda, 6 Ağus-tos 2012 pazartesi

günü saat 12.00 sularında meydana gelen trafik kaza-sında 2 kişi yaralandı. Önün-de fren yaparak yolda duran kamyonte arkadan çarpan kamyon, şarampole devrildi. Edinilen bilgilere göre Kumru’dan Fatsa’ya gelen Seyit Dartılma yönetiminde-ki 52 BN 245 plakalı kamyo-netin nedeni belirlenemeyen bir sebepten dolayı yolda durması nedeni ile, Muzaf-fer Yamanarda yönetiminde-ki 55 K 6387 plakalı kamyon duramayarak kamyonete ar-

kadan çarptı. Çarpmanın et-kisiyle kamyonet savrularak yolun karşı tarafına geçe-rek yoldan çıktı. Duramaya-rak kamyonete çarpan kam-yon ise, yolun sağ tarafında bulunan 10 mt’lik şampo-le yuvarlanarak yan yat-tı. Kamyonda bulunan sürü-cü Muzaffer Yamanarda ve kamyonette bulunan Şük-rü Taşcı yaralandı. Yaralı-lar 112 Ambulansı ile Fatsa Devlet Hastanesi Acil Servi-sine götürüldükten sonra te-davi altına alındı. Yaralıların hayati tehlikesinin olmadı-ğı öğrenilirken, kazayla ilgi-li soruşturma devam ediyor.

FATSA’DA MEYDANA GELEN TRAFİK KAZASINDA 2 KİŞİ YARALANDI

www.gazetekuzey.com 07/08/2012 Salı Tel: 0452 407 10 11

* Agfa 70x100 Renk Ayırımı (Film Çıkış) * Roland 200 Ofset Baskı * 115 EM Polar Bıçak * Strafor (Köpük) Kesim Makinası* Selefon Makinası * Konica-Minolta Dış Mekan Baskı Makinası * Heidelberg Baskı Makinası* Konica-Minolta Dijital Baskı Makinası * Kırım Makinası *

* Kurumsal Kimlik, Logo, Kartvizit* Dergi, Katolog, Broşür, İnsert* Plaket, Kupa, Laminasyon Kaplama* Puzzle, Afiş, Bilboard* Araç Giydirme, Işıklı Işıksız Led Tabela* Matbaamız Maliye Antlaşmalıdır.* Resmi Evrak Basımı Yapılır.

/ Muhsin YILMAZ

''52 Gençlik'' taraftar gru-bunu kurmaya hazırlanan 52 Genç Taraftarlar Derneği Baş-kanı Murat Aydın, Orduspor'un kalıcı marşını ve yeni tezahü-ratları oluşturmak üzere çalış-malara başladı.

Dernek başkanlığının yanı sıra amigoluk yapan Aydın, yaptığı açıklamada, takımları-

nı yeni sezonda en iyi şekilde desteklemek için hazırlandıkla-rını söyledi.

Taraftar grubu olarak yeni bir oluşum içerisinde oldukla-rını anlatan Aydın, ''Bu oluşum içerisinde '52 Gençlik' adı al-tında taraftar grubu kuracağız. Bunun için kulübün yöneticile-riyle de görüşmelerimiz olacak.

Kulüp basın sözcüsü Le-vent Yıldırım, yaptı-ğı açıklamada, transfer

çalışmalarında son aşamaya gelindiğini vurguladı. İki yerli oyuncuyu mor-beyaz renklerine bağlamak istediklerini ifade eden Yıldı-rım, ''Sağ açığa alternatif bir

oyuncu alacağız. Avustur-ya kampında defans oyuncu-muz Selçuk Şahin sakatlandı. Bir de sol bek oyuncu bakıyo-ruz. Transfer etmeyi düşün-düğümüz iki oyuncu da yer-li olacak. Önümüzdeki hafta transferler bitecek diye düşü-nüyorum'' dedi.

Düzenlenen yeme-ğe Başkan Muammer Coşkun başta olmak

üzere yönetim kurulu üyeleri ve eşleri katıldılar.

İftar sonrası bir açıkla-ma yapan Fatsa Belediyes-por Başkanı Muammer Coş-kun: “Katılımlarınızdan dolayı tüm yönetim kurulu dostları-ma ve ailelerine teşekkür edi-yorum. Fatsa Belediyespor aşk, sevgi ve tutkudur. Biz bu yola baş koyduk ve yeni dö-nemde şampiyonluk için ke-netlendik. Bazen ailelerimi-zi bu tutku yüzünden zaman ayıramasak ta kendilerinden bu konuda anlayış bekliyo-ruz. Biz bir yola çıktık ve bu inançla çalışmalarımıza de-

vam ediyoruz. Sorumluluğu-muzu biliyoruz. Hedefimiz 11 yıldır çıkmak isteyip de çıka-madığımız profesyonel lige çıkarmaktır takımımızı. Biz bu davaya inandık ve inancı-mız doğrultusunda tüm şehir kenetlenerek takımımıza sa-hip çıkarak hedefimize ula-şacağız. Fatsa halkımızdan da bizlere inanıp güvenme-sine ve gerekli desteği bizle-re sağlamasını istiyoruz. Tüm halkımızı maçlarımıza davet ediyoruz. Ayrıca bizlere des-tek veren başta İçişleri Baka-nımız İdris Naim Şahin olmak üzere Ak Parti Ordu Milletve-kilimiz İhsan Şener’e ve Be-lediye Başkanımız Hüseyin Anlayan’a çok teşekkür edi-yorum” dedi.

YÖNETİM KURULU ÜYELERİ

İFTARDA BULUŞTU yönetim kurulu üye-

leri iftar yemeğinde bir araya geldiler. Dolunay Motel restaurant’da bir araya gelen yönetim kurulu üyeleri iftarda bir-lik ve beraberlik mesajları verdiler.

ORDUSPOR TARAFTARI YENİ SEZONA HAZIRLANIYOR26 yıl aradan sonra geçen sezon Süper Lig'e çıkan Orduspor, bu sezon ta-raftarların hazırlayacağı kalıcı marş ve yeni tezahüratlarla destek alacak.

Grubumuzla ilgili çalışmaları-mız devam ediyor'' dedi.

Ordu Belediyesi bando ta-kımından alacakları destek-le yeni sezonda takımlarını tribünde en iyi şekilde destek-lemeyi düşündüklerini vurgula-yan Aydın, şöyle devam etti:

''Bando takımından bize ge-lecek destekle Orduspor'un marşlarını seslendireceğiz. Şehrimizin gençleri ve öğrenci-leri de bando takımının müzik çalışmalarının içinde olacak. Böylelikle tribünlerde güzel bir atmosfer yakalayacağımızı dü-şünüyorum. Beşiktaş, Bursas-por, Eskişehirspor, Trabzons-por taraftar grupları gibi bizler de iyi bir oluşum içerisinde ol-mayı istiyoruz. Orduspor'u la-yık olduğu yere getirmek için tribündeki görevimizi yerine getirmek adına elimizden ge-

len gayreti göstereceğiz. Bu anlamda da kulüp başkanımız ve yöneticilerimizden destek bekliyoruz.''

''Avrupa hedefi için desteği-mizi en iyi şekilde vermeye gayret edeceğiz''

Aydın, müzikle uğraşan Or-duluların katkısıyla yeni bir marş oluşturacaklarını belirte-rek, ''Grubumuzla birlikte der-neğimizde marş ve tezahürat oluşturma adına çalışmalar ya-pacağız. Bu çalışmalar sıra-sında müzikle uğraşan büyük-lerimizden de destek alacağız. Skor iyi olmasa da takımımı-zın aleyhine değil, lehine des-tek vermeyi hedefliyoruz. Orduspor'un Avrupa hedefi için desteğimizi en iyi şekilde ver-meye gayret edeceğiz'' ifadele-rini kullandı.

ORDU'DA TRANSFER HAREKATI SÜRÜYOR!

Orduspor basın sözcüsü Levent Yıldırım, transfer çalışmalarının

devam ettiğini bildirdi.

Kulübe talip çıkmadığı için iki kez ertelenen kongre-nin 3.’sünde de başkanlı-

ğa aday çıkmadı. Kongre divan katip üyesi İbrahim Cerrahoğlu, cumartesi günü şehrin iş, siya-set ve bürokratlarından oluşan bir grubun bir araya gelerek ku-lüpteki belirsizliği ortadan kal-dıracak bir çalışma yapacağını açıkladı. Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup takımlarından Ünyespor’da 2 kez ertelenen olağanüstü kong-renin üçüncüsü yapıldı. Kulüp üyelerinin katıldığı ve belediye kültür sarayında yapılan kong-rede daha önceki kongrelerde olduğu gibi yine yönetime talip çıkmadı. Belirsizliğin çaresizliğe dö-nüştüğü kulübe bir ay içinde ta-lip çıkmaması durumunda kay-makamlık dernekler masasının atayacağı üç kişi ya yönetim

oluşturacak ya da kulübün fesih işlemlerine başlayacak. Kong-rede aday çıkmamasına sinir-lenen bazı taraftarlar, 100 bin nüfuslu Ünye’de kulüp yöneti-mine kimsenin talip olmaması-nın çok üzüntü verici olduğunu belirttiler. Kulübe talip çıkmaması üzeri-ne kongreye katılanlara bilgi ve-ren divan katip üyesi İbrahim Cerrahoğlu, “Kongre öncesin-de belediye başkanı ile görüş-tüm. Yönetim oluşturulması için bir çalışma başlatılmış durum-da. Yarın Ünye’nin iş, siyaset ve bürokrasinin önde gelen isimle-ri bir araya gelecek ve yeni bir yönetim oluşturularak belirsizli-ğin ortadan kaldırılması için ça-lışma başlatacak. Ünyespor için güzel gelişmeler olacağını dü-şünüyorum. İnşallah yarından itibaren kulübün üstündeki kara bulutlar dağılacak” dedi.

ÜNYESPOR KAYYUMA KALDIÜnyespor’da yö-netim belirsizli-ğini ortadan kal-dırmak amacıyla yapılan kongrede aday çıkmayınca kulüp kayyuma kaldı.

İlk kez katıldığı olimpiyat oyunlarında tarihi bir başa-rıya imza atarak grubunu 2.

sırada tamamlayan ve çeyrek finale yükselen A Milli Kadın Basketbol Takımı, Rusya ile karşılaşacak.. ''Potanın Perileri'' ile B Grubu'nu 3. sırada tamam-layan Rusya arasındaki çey-rek final karşılaşması Olim-piyat Parkı'ndaki Basketball Arena'da 7 Ağustos Salı günü

TSİ 22.00'de başlayacak. Bu arada kadınlar basketbol-da çeyrek finale çıkan diğer ta-kımlar ise ABD, Çin, Çek Cum-huriyeti, Fransa, Avustralya ve Kanada oldu. Kadınlar basketbolda çeyrek final eşleşmeleri ve maçların programı şöyle: 16.00 ABD-Kanada 18.15 Avustralya-Çin 22.00 Türkiye-Rusya 00.15 Fransa-Çek Cumhuriyeti

SIRADA RUSYA VAR!