kendini bul
DESCRIPTION
Kendinizi bulacaginiz bir dergi.TRANSCRIPT
1
2
Sevgili Arkadaşlar...
İçinde kendinizi bulacağınız çeşitli bilgiler , aksiyonlar ,
eğlenceler , kitap bilgileri vb.bilgiler yer almakta-
dır.Kendinizi nerde nasıl görmek istiyorsanız kural-
lara göre yaşamalısı-
nız.Yaşam tarzı seçmelisi-niz , ve bunu hayata geçir-
melisiniz.Kısacası dergide kendinizi bulacağınız keyif-
le vakit geçireceğiniz anlar yaşayacaksınız.İyi Eğlence-
ler dilerim. :)
NURSELİN PARLAK
3
KİTAP TANITIMI…………………………………………..21-25
4
DÜNYA REKORLARI
DÜNYANIN EN UZUN ADAMI 4 SANTİM DAHA UZADI
Mardin’in Derik ilçesine
bağlı Dede köyünde oturan
Sultan Kösen, 2010 yılında
uzun boyunun yanında uz-
un el ve ayakları ile Guin-
ness Rekorlar Kitabı’na
girdi. Dünyada eşine az
rastlanan beynindeki bir
hastalıktan dolayı boyu
durmadan uzayan Sultan
Kösen’in son yapılan
muayesinde daha da uza-
dığı belirlendi. Köse’nin
boyu 2 metre 47 santim
olan boyu 4 santim daha
uzayarak 2 metre 51 san-
tim oldu.
5
14 Bin 345 Kişi Aynı Anda Banyo Yaptı
ÇİN'de kaplıca turizm sezonunun bu yılki açılışı ilginç bir rekor
denemesine sahne oldu. Ülkenin güneybatısındaki Chongqing böl-
gesinde gerçekleştirilen etkinlikte bir saat içinde 14 bin 345 kişi
aynı anda banyo yaptı. Çinliler, böylece Guinness Rekorlar
Kitabı'ndaki kaplıcada aynı anda banyo yapan en kalabalık un-
vanlarını da yenilemiş oldu. Renkli görüntülere sahne olan etkin-
likte rekor kırılması da sevinçle karşılandı. Bundan önce aynı dal-
daki rekor 10 bin 121 kişi ile yine Çinliler'e aitti.
6
Diliyle Dünya Rekoru Kırdı
Houston eyaletinde yaşayan 21 yaşındaki Tapper, dili sayesinde
"dünyanın en uzun diline sahip kadını" unvanını aldı. Genç kadın
en büyük hayalinin bir filmde oynamak olduğunu ve özellikle Ad-
am Sandler'la tanışmak istediğini söylüyor.
13 yaşındayken bir paylaşım sitesinde dilinin görüntüsüyle ünlenen
Tapper, Eylül ayında Guinness tarafından Los Angeles'e davet
edilmiş, burada dilinin ölçüsü alınmıştı.
7
Sosisli Sandviç Rekoru
Joey Chestnut, her yıl New York'ta düzenlenen yarışmada 10 da-
kika içerisinde 68 sosisli sandviç yiyerek eski rekorunu (66) kırdı.
Japonya'da 6 kez birincilik kazanmış olan ana rakibi Takeru Ko-
bayashi'nin 64,5 sandviç yediği kayıtlara geçti. Bu iki adamın yak-
laşık 19,000 kalori aldığı sanılıyor.
8
YAMAÇ PARAŞÜTÜ
Türkiye'nin başarılı yamaç paraşütü pilotlarından Hakan Akçalar,
3 Temmuz 2011 Pazar günü Denizli Çökelez'den kalkış yapıp top-
lamda 255.5 km. uçarak yeni Türkiye rekorunun sahibi oldu.
9
En Hızlı Berber
Tom Rodden 1 saatte 278 insanı traş edebilen "en
hızlı berber" olarak rekorlar kitabına girdi
10
Kulaktan Kulağa
Çin'de binin üzerinde insan, kulaktan kulağa oynuyor.
11
EDEBİYAT DÜNYASI
ŞİİR
Aşk Adamı
Yaşanan büyük aşklara kıyas
Bir sevdanın ürünüydü o
Dünyaya merhaba deyişiyle
Tüm insanlar sarmaş dolaş
Mutluluğa uçtular
Kelebekler gibi
Çapkın bakışları ve
Göz süzüşlerine isnat
İnsanlık adına sanını koydular
Aşk Adamı.
12
Bir Kapı Açıp Gitsem
Ben bu dünyaya yanlış gelmiş olacağım ben
Ben öyle her insandan, o kadar uzağım ben
Yine bu gözlerimdir okşanacak şey arar
Yoksa içimde başka bir dünya hasreti var
Uyanır gibi birden bir korkulu rüyadan
O içimden sevdiğim, benim olan dünyadan
Bir ses bana: 'Gel! ' dese, ben o sesi işitsem
Kimsecikler duymadan bir kapı açıp gitsem
CAHİT SIKKI TARANCI
13
Farzet Hiç Ayrılmadık
Farzet hiç ayrılmadık
Gözümde tütüyor
Gözümü tütsülüyorsun hala
Hep birlikteyiz sanki
Seninle ben ve DÜNYA
CAN YÜCEL
14
Bir Gün
Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez.
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya,
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar ne yastık.
Girmez pencerelerden beklediğin o aydınlık.
Onun unutamadığın hayali,
Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine.
Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.
Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu.
Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin.
Gün gelir de sesini bir kerecik duyabilmek için,
Vurursun başını soğuk taş duvarlara.
Büyür gitgide incinmişliğin kırılmışlığın.
Duyarsın,
Ta derinden acısını, çaresiz kalmışlığın.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.
Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin.
Niçin yaratıldığını.
Bu iğrenç dünyaya neden geldiğini.
Uzun uzun seyredersin aynalarda güzelliğini.
Boşuna geçip giden günlerine yanarsın.
Dolar gözlerin, için burkulur.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.
Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların.
Sevilen gözlerin erişilmezliğini.
O hiç beklenmeyen saat geldi mi?
Düşer saçların önüne, ama bembeyaz.
Uzanır, gökyüzüne ellerin.
Ama çaresiz,
Ama yorgun,
Ama bitkin.
Bir zaman geçmiş günlerin hayaline dalarsın.
Sonra dizilir birbiri ardına gerçekler, acı.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.
Bir gün anlarsın hayal kurmayı;
Beklemeyi, ümit etmeyi.
Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi.
Lanet edersin yaşadığına... Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.
O zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden.
Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın
15
Aşk Ve Korku
Aşk ve Korku
Yorgun ve yalnızım
Korkuyorum karanlıktan
Yıldızlar aydınlatmıyor odamı
Dışarda sert bir rüzgar var
Daha bir korkuyorum.
Yalnızım korkuyorum
Sen yoksun yanımda.
Ellerim üşüyor
Ve bedenim
Sevgili
Ne olur bana bir klam söyle
Ruhumu ve bedenimi ısıt.
Kutsanmış ruhunla
Yeniden can ver bana
Ne olur!
Yeniden seveyim seni..
16
Ünlü Yazarlardan Sözler
CAN YÜCEL
Aşk da önemli olan aynı elleri tutmak değil, Bi ömür hiç
bırakmamaktır.
Ağlayanı güldürebilmek; Ağlayanla, ağlamaktan daha
değerliymiş.
En uzak mesafe, iki kafa arasındaki mesafedir. Birbi-
rini anlamayan.
İnsanı herhangi biri kırabilir; ama bir tek sevdiği
acıtabilirmiş.
Aşk; kelime değil bir cümledir. Kurmak içinse, öz-
neyle yüklem değil, iki yürek gerekir.
17
Dorian LEADER
Kendimizi düşünmemek için, bir başkasını düşü-
nürüz.
Kendi benliği hakkında karar verememiş, çevre-
siyle problemleri olan, tükenmekte olan şeylerle il-
gilenen insanların, tedavisi zordur
Her şey, daha iyisi bulunmadığı için vardır.
İnsan her zaman, kendinden daha küçük birine ih-
tiyaç duyar.
Aşk, imkansızın zaferi olduğunda doruğa ulaşır.
Aşk, sevgiliyi her gördüğünde yeniden doğmak sevin-
cidir.
18
Mevlana
Mademki kendinde bir dert veya pişmanlık hissedi-
yorsun; bu, Allah’ın sana olan yardımının ve sevgisi-
nin bir delilidir.
Sen değerinle ve düşüncenle, iki âleme de bedelsin,
ama ne yapayım ki kendi değerini bilmiyorsun.
Yeşilliklerden, çiçeklerden meydana gelen bahçe
geçici, fakat akıldan meydana gelen gül bahçesi
hep yeşil ve güzeldir.
Nice kişiler vardır ki dizimin dibindedirler, ama
benim için sanki Yemen’dedirler. Yemen’de olan
niceleri de vardır ki sanki dizimin dibindedirler.
Ey can, aklını başına devşir. Ölümden korkup
kaçarsın ya; doğrusu sen, kendinden korkmak-
tasın.
19
Ömer Hayyam
Uyan!Uyumak için önümüzde sonsuzluk var.
Bir elde kadeh, bir elde Kuran; Bir helaldir işi-
miz, bir haram. Şu yarım yamalak dünyada ne
tam kafiriz, ne tam müslüman.
Sevdiğini mertçe seven kişi, pervane gibi özler ate-
şi. Sevip de yanmaktan korkanın masal anlatmak-
tır bütün işi.
Aşk ki gerçek değilse, tutkusu olmaz. Ateşi köze dö-
ner, kokusu olmaz. Aşık olan gün, gece, ay ve yıl ya-
nar; Güneş, ışık, rahat ve uykusu olmaz.
Yaşamanın sırlarını bileydin Ölümün sırlarını da
çözerdin. Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok: Ya-
rın, akılsız, neyi bileceksin.
Ne bilginler geldi, neler buldular! Mumlar gibi
dünyaya ışık saldılar. Hangisi yarıp geçti bu ka-
ranlığı? Birer masal söyleyip uyuya kaldılar.
20
Mehmet Akif ERSOY
Ağlarım, ağlatamam, hissederim, söyleyemem. Dili yok
kalbimin ondan ne kadar bizarım.
İz bırakanlarla senin aranda basit bir fark var sadece .
.Onlar ömür boyu gayret ediyorlar; Sen ömür boyu
hayret ediyorsun.
Aslını gizleyemez insan, giydiği kaftanlarla. Bilmez
ama kendini kandırır, söylediği yalanlarla!
Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, bir
hilâl uğruna yâ Rab, ne güneşler batıyor.
MEDENİYET dediğin açmaksa bedeninin heryeri-
ni.Desene HAYVANLAR senden daha medeni.
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem gelenin
keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
21
KİTAP TANITIMI
Emir ve Hasan, Kabilde monarşinin son yıllarında birlikte bü-yüyen iki çocuk... Aynı evde büyüyüp, aynı sütanneyi paylaş-malarına rağmen Emirle Hasanın dünyaları arasında uçurum-lar vardır: Emir, ünlü ve zengin bir işadamının, Hasan ise onun hizmetkârının oğludur. Üstelik Hasan, orada pek sevil-meyen bir etnik azınlığa, Hazaralara mensuptur. Çocukların birbirleriyle kesişen yaşamları ve kaderleri, çevre-lerindeki dünyanın trajedisini yansıtır. Sovyetler işgali sırasın-da Emir ve babası ülkeyi terk edip Californiaya giderler. Emir böylece geçmişinden kaçtığını düşünür. Her şeye rağmen ar-
kasında bıraktığı Hasanın hatırasından kopamaz.
UÇURTMA AVCISI
22
Daha sonraları Necip’in tifoya tutulduğu öğrenilir. Süreyya ve Suat buna çok
üzülürler. Tehlike devresi geçince Necip’in yanına giderler. Necip hastalığın etkisiyle sinir yorgunluğu içerisindedir. Hacer Necip’in hastalığı sırasında
yanında bulunmuş ve o sıralarda Necip’in kendiden geçmiş olduğu zamanda yastığının altından bir bayan eldiveni bulmuştur. Hep birlikte hasta hakkın-
da konuşurlarken Necip’in annesi eldiveni gösterir. Suat kendi eldivenini gö-rünce şok olur ve olayı anlar fakat kimseye sezdirmez. O sırada Necip’te
sapsarı olur utancından ve çaresizliğinden ne yapacağını bilemez.
Necip hastalıktan sonraki iyileşme devresini yalıda geçirilmek üzere mecbur
edilir. Halbuki O, onlardan kaçmak için uğraşmaktadır.
Bir yaz sessiz ve olaysız bir şekilde geçmiştir. Eylül gelince Süreyya konağa gider. Bu gidiş beklenen bir gidiş değildir. Suat bu duruma anlam veremez.
Daha gitmeden önce kışı bile beraber geçireceklerini söylemiştir. Ama Sü-reyya bir şeyleri sezmiş olup, o yüzden gitmiştir.
Konağa geri dönülür. Necip artık eskisi kadar yalıya gelmemektedir. Hele
Hacer’in davranışları , onların her bakışlarından anlam çıkarmaya çalışan tavrı her ikisini de deliye döndürür. Birbirlerini buldukları anda , ister iste-
mez kaybedeceklerdir. Suat kendisinden kalan , Necip’in aldığı eldivenin di-ğerini de verir. Bunun sebebi ise artık hayatın Suat için yaşamaya değer bir
tarafı kalmamasıdır.
EYLÜL
Süreyya ve karısı Suat’ la birlikte ba-
basının evinde oturmaktadır. Ama bu halden memnun değildirler. Babası
hem yaşlı, hem dediği dediktir. Onun yüzünden her yaz bir tane taş ocağına
benzeyen köye gelirler ve orada sıkın-
tıdan patlarlar. Suat bu arada başka olaylardan da sıkılmaktadır. Suat’ın
kardeşi Hacer akrabası olan Necip Bey’le gönül eğlendirmektedir. Hacer
evli ve eşi de onun için her şeyini ve-recek nitelikte bir eştir. Daha sonrala-
rı Suat ile Süreyya birlikte mutlu bir şekilde yaşayabilmenin yolunu ara-
mışlar ve bulmuşlardır. Suat Hanım gizlice babasından para isteyip eşi
için bir yalı kiralar. Kocası bu duruma çok sevinir.Necip de hem dostları hem
de akrabaları olarak Suat ve Sürey-ya’nın yanına gelir. Süreyya için yel-
kenle gezmek ve balık tutmak vazge-
çilmez bir zevktir. Süreyya bu alışkan-lıklarını sürdürürken Suat da Necip’le
birlikte piyano çalmaktadır.
23
Fantin adında düşmüş, fakat ruhça temiz bir kadını polis şefi Javert’in elin-
den kurtarır. Javert, birdenbire ortaya çıkan ve kısa sürede zengin olan ve
herkesin “Baba” dediği Madeleine’in kim olduğunu merak eder.Madeleine,
aranmakta olan Jean Valjean diye başka birisinin yakalandığını öğrenince,
kendi yerine suçsuz birinin küreğe mahkum edilmesine gönlü razı olmaz,
polis şefi Javert’e teslim olur.Jean Valjean, zindandan yine kaçar. Bu kez
Fantine’in kızı Cossette’i büyütüp yetiştirmek ister. Javert, yine peşindedir.
J. Valjean bir manastıra saklanır, Fauchelevent adı ile yaşar. Cossette büyü-
müştür. Üniversite öğrencisi Marius ile aralarında bir aşk doğar.Jean Val-
jean, Marius’u daima korur. İhtilal başlamış, Marius, Cumhuriyetçilerin
safında yer almıştır. Cumhuriyetçilerce daha önce esir alınan Javert idam
edilecektir. Bu işi Jean Valjean alır ve o, Javert’in kaçmasına göz yumar.
Marius çatışmada yaralanır. Ona Javert yardım eder. Jean Valjean teslim
olmak için geri döner, ancak Ja-vert’i bulamaz. Javert, minnettarlık duygu-
suyla, görevini yapmadığı için Seine nehrine atlayarak kendi kendisini ce-
zalandırmıştır.
SEFİLLER Jean Valjean ekmek çaldığı için
beş yıl kürek cezasına çarptırıl-
mış, birkaç kez kaçmaya kalkış-
tığı için cezası ağırlaşmış, on do-
kuz yıl hapiste kalmıştır. Çok
kuvvetli bir insan olan Jean Val-
jean, hapiste iyi duygularını kay-
betmiş gibidir.Hapisten çıkınca,
mahkum olduğunu gösteren bel-
ge yüzünden herkes ona kötü
davranır. Bir piskopos onu evine
alır, o ise evden gümüş takımları
çalar, fakat yakalanır. Piskopos,
şikayetçi olmaz, üstelik ona iki
de gümüş şamdan hediye eder;
onlardan elde edeceği parayı na-
muslu adam olma yolunda har-
camasını ister.Son olay, Jean Val-
jean’ın yaşamında bir dönüm
noktası olur. Madeleine adıyla iş
hayatına atılır, zengin olur, bele-
diye başkanı seçilir.
24
Yeterince verimli öğrenebiliyor musun? Okuma hızın
yeterli durumda mı? Hafızan yeterince güçlü mü?
Başarı Üniversitesi`nin konusu, başarılı bir öğrenci
olmak!
Lise öğrencileri ve üniversite adayları için yazılan bu
kitapta, `Hayat okulunda başarı` üzerine yazdığı kita-
plarıyla tanınan Mümin Sekman, `Okul hayatında
başarı` üzerine görüşlerini açıklıyor.
BAŞARI ÜNİVERSİTESİ
Üniversite sınavını ka-
zanmak! Hayatın ilk
büyük unvan maçına
hazırlanmak!Her şey
seninle başlayacak, sende
bitecek.Bu büyük sınava
hazırlanmaya hazır mısın?
Baskı altında sakin kala-
bilecek misin? Derslere
konsantre olabilecek
misin? Kendi kendini mo-
tive edebilecek misin?
İrade gücünle kendini
çalıştırabilecek misin?
Sınav kaygısıyla nasıl başa
25
Kah Dilşan olup ‘Ses lütfen birazcık ses duyayım Yalnızım …Korkuyorum Uyumak istemiyorum’ diye ağlıyor, Kah Sinem olup ‘Sessizlik,lütfen biraz sessizlik Kalabalıktan,gürültüden başım şişti Çok yorgunum Uyumak istiyorum’ diye haykırmak istiyorsunuz. Hüsnan Şeker, bir ilk romanda çok az rastladığımız üstün bir anlatımla kahramanlarının duygularını sizin yüreğinize yerleştiriveriyor.Bazen göz-lüklü ,zayıf bir genç kızken,birden güzel yüzlü ama şişman ve obur bir kıza dönüştürüveriyor.Bir yandan büyük bir merakla sayfaları çevirirken, bir yandan kahramanların kendileriyle, diğer insanlarla, eğitim sistemiy-le,çatışmalarını yeniden yeniden okumak için sayfaları geri çeviriyorsunuz.
AYRI DÜNYALAR Ayrı dünyalar 2006 yılında Tu-dem edebiyat ödülleri İlkgenç-lik romanı jüri Özel ödülünü al-mıştı.Nisan 2008 de okuyucuyla buluştu.300 sayfa.Ön ve arka kapaklar Tülay Sözbir Seidel tarafından yapılmış.Bana göre kapak düzeni konusunda bir ya-rışma açılsa mutlaka ödül ala-cak kadar güzel..Her iki kapak da hem albenili, hem merak et-tirici, hem de romanın içeriğiy-le bütünleşmiş. ’Ayrı dünyalar’ dilinin yalınlığı, tümce uzunluklarının uygunluğu ve akıcı anlatımıyla daha ilk sayfadan sizi evinizden, oda-nızdan çıkarıp ilk gençlik çağın-daki iki kız öğrenci ve onların aileleriyle beraber bir yolculu-ğa çıkarıyor.
26
Genel Kavramsal Çerçeve
İnsan kaynaklarının stratejik önem kazandığı küreselleşen
dünyamızda işletmelerin, insan kaynaklarının etkin kulla-
nımını sağlamak yoluyla rekabet avantajını elde etmek için
günümüzde yönetim konusuna giderek önem verdiği ve yö-
neticilik mesleğinin geliştirilmesine ilişkin çabaların yoğun-
laştığı görülmekte. Ayrıca iş görenlerin değişen dünyaya
ayak uydurması için eğitim ve geliştirme ihtiyacının planlı
ve sistematik bir biçimde karşılanması gereği, insan kay-
nakları yönetim sisteminin alt sistemlerinden biri olan kari-
yer konusunu karşımıza çıkarmakta.
Bu çalışmalar yalnızca kişinin gelişmesine yardım etmekle
kalmayıp, aynı zamanda örgütsel yaşamın gelişmesi, gide-
rek ülke düzeyinde çalışma yaşamının geliştirilmesi amacı-
na yönelik girişimler olarak da algılanabilir. Bu çalışmalar-
da kariyer ile ilgilenildiğinde,örgütün yaşantısında bireysel
düzeyde karşılaşılan sorunların üstesinden gelme söz konu-
su olabileceği gibi , kişinin gerek iş,gerekse iş dışı yaşamın-
daki bunalımlı dönemlerle de baş edebilmesi kolaylaşır.
İster kurulmakta, isterse faaliyette olan işletmelerde üretim
etkinliğinin arttırılması veya korunması düşünülüyorsa,
mevcut bulunan boş pozisyonların doldurulması üzerinde
özenle durulması gereken bir planlama yönteminin günde-
me alınması gerekmektedir. Bu yöntem, işletmelerde kari-
yer planlaması,kariyer yönetimi ve kariyer geliştirme konu-
larına dikkatleri çekmektedir.
KARİYER YOLLARI
27
Kariyer Planlaması
Kariyer planlaması, “bir işgörenin, sahip olduğu bilgi, yetenek,
beceri ve güdüleri doğrultusunda kariyer hedeflerine ulaşacak
yolun tespit edilerek ,çalışmakta olduğu örgüt içindeki ilerley-
işinin ya da yükseltilmesinin planlamasıdır.
Tanımdan da anlaşılacağı gibi kariyer planlaması bir sistem
olarak ele alındığında kişi ve örgütün ikisi birden sisteme
katılırlar.
Kariyer planlaması hem birey hem örgüt açısından son derece
önemlidir. Kariyer başarısı veya başarısızlığı sonucunda her bi-
rey kendi kariyer yaşamıyla ilgili tahminlerde bulunur, kim-
liğini oluşturur, kişiliğini tamamlar, İş tatmini artar. Bütün bun-
ların ötesinde her birey kendi kendini tanımış olur, motivasyonu
artar. Bu bireysel yönetim, davranış bilimlerinde “kendine
gerçekleştirme olgusu” olarak nitelenir. Sağlıklı bir birey
potansiyel olarak gelişip serpildikçe kendini geliştirme güdüs-
ünün doğrultusunda kariyerini geliştirmek ya da bir diğer ifade
ile ilerlemek, yükselmek gereksinimi duyacaktır. Birey açısın-
dan bu olgu, sağlıklı bir gelişmeyi simgeler.Yönetim açısından
kariyer planlaması ise yetenekli kişilerin örgütte tutulabilmesi
ve etkinliği arttırabilmek açısından önem taşır.
28
Kariyer Yönetimi Ve Kariyer Geliştirme
Kariyer yönetimi, işgücünün ihtiyaçlarını tatmin etmek ve bi-
reylerin kariyer hedeflerine ulaşmasını sağlamak için yöneti-
cilere imkan sağlayan hedeflerin planlanması, stratejilerin
düzenlenmesi ve uygulanması sürecidir.
Kariyer yönetimi, çalışanların bireysel kariyer planlarını
örgütün desteklemesi ve uyumlaştırmasını içerir.
Kısaca kariyer yönetimi, hem işgörenlerin meslek hayatlarını
planlama hem de bu planların eyleme geçirilmesidir.
Kariyer yönetiminin en önemli konusu, örgütsel yedekleme
planlaması (succession planning) ve yönetimsel gelişmedir.
Yönetimsel gelişme, yeni yönetimsel kapasite gereksimini,
hızlı örgütsel ve teknolojik değişmeyi, finansal gücü ve yöne-
tim konumunda test ve tecrübe edilmiş uygun yöneticileri art-
tırmaktadır.
Bir diğer ifade ile bireylerin gerekli tecrübeyi almaları, ger-
ekli vasfi kazanmaları için bireysel gelişmelerin yönetimce
desteklenmesi, kariyer yönetiminin ana konusu içine
girmektedir.
Bireysel kariyer planları, organizasyonun insan kaynakları ve
gelecekteki ihtiyaçlarının tahmini ile yakından ilgilidir. Kari-
yer planlaması temelde kişisel bir süreç olmasına rağmen, ka-
riyer yönetimi organizasyon tarafından yapılan faaliyetler
üzerinde yoğunlaşır. İnsan kaynakları departmanı, bütün bu
süreç içinde merkezi bir rol oynamaktadır. Kariyer yöne-
timinde örgüt yönetimi, çalışan kişinin bireysel kariyer plan-
ları ile organizasyonun ihtiyaçları arasında bu amaçlara
ulaşmak için uyum sağlamaya çalışır.Kariyer yoğunluğunu
tasarlar, organizasyondaki boş pozisyonlar hakkında bilgi
verir, çalışanların performansı ve potansiyellerini takdir eder,
eğitim ve öğretim programlarını destekler, iş sırasında
çalışanların gelişimini sağlar.
29
Sonuç
Bir örgütte yaşama katılmak, bireyin kariyerinin yalnızca başlangıcıdır.Kariyer, bir
kişinin tüm çalışma yaşamını kapsar.Bu açıdan bir kişinin kariyeri ,okuldan ayrılışı ve
örgütsel yaşama girişi ile başlayan, bağımsız bir şekilde deneyim kazanmasıyla ve
sorumluluk yüklenmesiyle devam eden,örgütte yukarı ,yada yana doğru hareketini
kapsayan ve işgücünden temelli ayrılma, bir diğer ifade ile emeklilikle son bulan bir
süreçtir.
Kariyer konusunda bazı kararlar kişi tarafından, bazıları örgüt tarafından, bir kısmı
da kişi ve örgüt tarafından birlikte alınmaktadır.
Kariyer Planlaması, kısaca kişinin yaşamı boyunca yer alacağı işle ilgili görevi ve
pozisyonların, hedeflerin, geleceğinin planlanmasıdır. Bir diğer ifade ile, bir kişinin
kariyerini sürdüreceği mesleklerin, işyerlerinin ve yollarının seçimidir. Temelde kişisel
bir süreçtir.
Kariyer Gelişimi, kişinin kendi kariyer planlarına ulaşabilecek ve başarı sağlayacak
bir gelişimi anlatmaktadır. Kişisel bir kariyer planının uygulanması için gerekli pro-
gramları ve faaliyetleri içerir.Kariyer Geliştirme,örgütün, çalışanlarının kariyer
yönünü ve ilerlemesini etkileyen etmenlerden haberdar olmasını sağlıyan, bilgilerinin
ve kapasitelerinin arttırılmasını amaçlayan resmi faaliyetleridir.
Kariyer Yolu , çalışan kişinin kariyerini oluşturan işlerin sırasıyla dizinidir
Kariyer Yönetimi ise, öz bir ifade ile kişinin kendi kariyer planlarına ulaşabilmesi için
örgüt tarafından desteklenmesi anlamını taşımaktadır. Kariyer yönetiminin amacı,
örgütsel sistem içinde işgörenlerin kariyer hareketlerinin bireysel ve örgütsel amaçları
karşılıyacak şekilde planlanmasını,geliştirilmesini ve yönetilmesini içerir. Kariyer
Yönetimi, kişilerin kendi kariyer hedeflerine ulaşmalarına izin verirken, insan
kaynağı ihtiyacını karşılamak üzere hedefler, planlar ve stratejiler oluşturup bunları
yürürlüğe koyar. Böylece kariyer yönetimi,; kariyer planlaması ve kariyer
geliştirmenin bir bütün hale getirilmesidir.
Kariyer planlama, genellikle kariyer hedefleri ve kariyer yollarının tespiti ile ilgilidir.
Kariyer hedefleri, çalışanın bir kariyere ulaşması için çaba gösterdiği gelecekteki du-
rumları ifade eder.
Kariyer planlama ve kariyer gelişimi konusu, her ne kadar birey odaklı görünüyor ise
de, bireyin örgütte yükselebileceği pozisyonların planını yapmak, seçenekleri sunmak
ve bu doğrultuda eğitim ve geliştirmeye tabi tutulmak, bireyin tek başına yapabileceği
şeyler, alabileceği kararlar değildir. Örgüt içinde işgörenlerin bu işlemlerini
gerçekleştirmede yardımcı kişilerin olması gerekir. Bu nedenle birey ve örgütü birbi-
rinden soyutlamak mümkün olmamaktadır. Ancak Kariyer planlamasının asıl
ağırlığının çalışanın üzerinde olduğu söylenebilir.
30
31
32
33