hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

84
TEMİZLİK İŞLETMELERİNDE TEDARİK ZİNCİRİNİN ÖNEMİ “KIDEM TAZMİNATI” KONUSUNDA MUTLAKA ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ TEMİZLİK EKİPMANLARININ GERİ DÖNÜŞÜM ZAMANI GELMEDİ Mİ? ISSA/TESHIAD İŞBİRLİĞİ İLE ISSA/INTERCLEAN FUARI, İSTANBUL’DA KAPILARINI AÇIYOR 2 AYDA BİR YAYINLANIR OCAK 2014 - SAYI 76 2014

Upload: teshiad-dergisi

Post on 06-Mar-2016

273 views

Category:

Documents


30 download

DESCRIPTION

www.teshiad.org.tr

TRANSCRIPT

Page 1: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

TEMİZLİK İŞLETMELERİNDETEDARİK ZİNCİRİNİN

ÖNEMİ

“KIDEM TAZMİNATI”KONUSUNDA MUTLAKA

ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ

TEMİZLİK EKİPMANLARININGERİ DÖNÜŞÜM ZAMANI

GELMEDİ Mİ?

ISSA/TESHIAD İŞBİRLİĞİ İLE ISSA/INTERCLEAN FUARI,

İSTANBUL’DA KAPILARINI AÇIYOR

2 AY

DA B

İR Y

AYIN

LAN

IRO

CA

K 2

014

- S

AYI

7620

14

Page 2: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 3: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 4: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 5: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 6: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 7: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Türkiye’ deki gelişmelere paralel olarak sektörümüzde

büyük bir ivme kazandı

Sevgili Hizmet Dergisi okuyucuları ve TESHİAD üyeleri,

Sektör olarak bir yılı daha geride bırakmış bulunmaktayız. 2013 yılı, sektörümüz açısından ol-dukça iyi bir yıl oldu diyebiliriz. Türkiye’deki gelişmelere paralel olarak, sektörümüz de büyük bir ivme kazandı. Dünya genelinde gelişimin lokomotif sektörü olarak, görülen inşaat sektörün-deki AVM ve konut gibi yeni yatırımların ülkemizdeki gelişimi, temizleme endüstrisini de olum-lu yönde etkiledi.Bu gelişmeleri sektörümüz açısından değerlendirecek olursak; elbette bütün sektörlerde oldu-ğu gibi bizim sektörümüzle ilgili, özellikle hizmet sektörü ve alt işveren olmamız nezdinde bir ta-kım sıkıntılar ile karşı karşıyayız. Sektörümüzün dününe baktığımızda, bugün gözle görülür bir ilerleme görülmektedir. Sektör olarak söz sahibi olabilmemiz için, temizlik fi rmasının; müşterisi-ne sunduğu asıl ürünü olan temizlik ve hijyen konusunda gerekli personel, bilgi birikimi ve ekip-man konusunda sunduğu kaliteyi ve verimliği, iş veren sektörlere izah etiğimiz taktirde profes-yonel hizmet almak isteyen birçok yeni pazara hizmet vereceğimizi ve katma değer üreten söz sahibi, kalıcı şirketlere sahip olacağımızı düşünüyorum. Tabii bu katma değeri sağlayabilmemiz için beraber adım atmamız ve birlik içinde olmamız ge-rekmektedir.

Sektörümüz açısından önemli konulardan biri de kıdem yasası ile ilgili yapılacak olan değişik-liklerin çözüme kavuşmasıdır. Özelikle ülkemizdeki işsizlik oranını göz önünde bulundurarak baktığımızda, en büyük istihdam sağlayan sektörlerden biri olarak ülkemiz ve sektörümüz açı-sından kıdem yasasının çözüme kavuşması sektörümüz açısından da mühim bir konudur. Yeni yasal düzenlemelerle birlikte özellikle, kamuda hizmet bedelleri hesaplanırken kıdem farkları-nın da maliyetlere yansıtılması gerekliliği doğacaktır, yani kısmi işçilik yerine tam işçilik hesap-laması yapılmalı; bu da sektörümüze ivme kazandıracak diye düşünüyorum.

2014 yılının ilk izlenimlerine baktığımızda fi nans açısından da zorlu bir yıl olacağını gösteriyor. Müşterilerimizi fi nanse etmememiz gerektiğini, fi rmalarımızın fi nansal yapılarını gözden geçirip sağlayacakları iş gücüne dikkat etmeleri gerektiği kanısındayım.Sektörümüzün iletişim platformu olarak gördüğümüz Hizmet Dergisinin 76. Sayısında; sektörü-müz açısından önemli gelişmeleri bulacağınız, fi rmalarımızın yeni projeleri ve tanıtımlarına katkı sağlayacak birçok çalışmanın yer aldığı, keyif ile okuyacağınız bir sayı bulacağınızı umuyorum. Bu vesileyle sektör adına birlik ve beraberliğin önemini vurgulayarak, tüm okuyucu ve üyeleri-mizin yeni yılını kutlar, ülkemize huzur ve barış getirmesini dilerim…

Saygılarımla,

Bülent DoğruTESHİAD Yönetim Kurulu Başkanı

BAŞK

AN

IN M

ESA

JI

Page 8: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

TESHİAD Adına İmtiyaz Sahibi : Bülent DOĞRUYayın Koordinatörü : Abdurrahman ÇınarAvrupa Yakası Temsilcisi : Ruşen TanrıverdiYazı İşleri Müdürü : Zafer MumcularEditör : Demet AtayReklam Sorumlusu : Sabri Ergenecoşar Tasarım ve Uygulama : Erhan AYDINYayın Kurulu : Bülent DOĞRU (Başkan) : Zafer MUMCULAR : Mehmet ERSOY : Umut DELİKANLIYayın Türü : Yaygın, süreli, 2 ayda bir

Yönetim Yeri : Libadiye Cad. Tahralı Sok. Kavakyeli Plaza A Blok No:7 D:30 Ataşehir / İSTANBUL (Soyak Migros Karşısı)Tel : 0216 291 22 58Faks : 0216 291 22 59E-mail : [email protected] : www.teshiad.org.tr Yapım :Ekonomi Ajans Yayıncılık,Paz.ve Danışmalık Hizmetleri Adres:Fevzi Paşa Cad. No 2 Sarı Ap.D:6 34750 Küçükbakkalköy – Ataşehir – IstanbulTel : +90 (0) 216 572 60 69Faks : +90 (0) 216 576 89 96 Basım : İstanbul Basım Ltd.ŞtiTel: 0212 603 26 21 Hizmet Dergisine Ulaşmak için : [email protected] [email protected]

Her hakkı saklıdır. Yayımlanan yazı ve fotoğrafl ar kaynak gösterilerek özet alıntı olarak kullanılabilir. Basılan ilanların sorumluluğu tamamıy-la ilan sahiplerine aittir. Yazılarla ilgili her türlü hukuki ve etik sorumlu-luk yazarlarına aittir.

10 “Kıdem Tazminatı” konusunda mutlaka çözüm üretilmeli

16 Adonis Endüstriyel, dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyor

12 Temizlik İşletmelerinde

Tedarik Zincirinin Önemi

Page 9: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

26 “Havuz Operatörü Ulusal Meslek Standartları Çalıştayı- Alanya” TESHİADve PROMAK işbirliği ile düzenlendi.

30 “Halk Eğitim Merkezleri ile birlikte çalışarak ücretsiz sertifika programları oluşturmaktayız”

34 Gelişen Hizmet Sektörünün, Başkent Ankara’ daki Önemli İsmi: TEPE SERVİS

44 SİNE Fuarcılık ve ETÜDER, EDT Expo 2014 Fuarı ile Sektöre İvme Kazandırmaya Devam Edecek!

24 “DGR Group Türkiye’ nin en güçlü kuruluşları ile partnerlik yapmaktadır”

36 “Türkiye ekonomisi gibi sektörümüzün de gelişeceğini öngörmekteyiz”

43 Star Makine Kuruluşunun 15. Yılını Kutladı

38 Verimlilik Kavramı ve Tanımı

50 “Sealed Air Sürdürülebilirlik ve Turizm Ödülü” Grand Hyatt İstanbul Hotel’in Oldu!

46 10’dan az çalışanı olan işyerlerine devlet desteği...

54 “Şehirle bütünleşen, fonksiyonel alışveriş merkezleri ön plana çıkacak”

Page 10: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201410

“Kıdem Tazminatı” konusunda mutlaka çözüm üretilmeli

Hizmet İşveren Sendikası Kurucu Genel Başkanı Necmeddin Şimşek, sendika çatısı altında sektördeki firmaların faaliyetleri, sektördeki sorunları ve 2013 yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Geçmişte hizmetler, iktisadi hayat içerisinde ticarete konu edilmez-ken, günümüzdeki teknolojik ve ekonomik gelişmelere paralel ola-rak değişen tüketici tercihleri, hiz-metlerin ekonomiler içerisindeki önemini artırmıştır. Özellikle istih-dam alanıyla ciddi bir sektör hali-ne gelmesi birçok sorunu da be-raberinde getirmiştir.

Özellikle uluslararası ticarette hiz-metler ticaretinin serbestleştirilme-si yönünde önemli çalışmalar ya-pılmakta ve gelişmiş ülkeler bu ko-nuda tam liberalizmi hedefl emekte-dirler. Bu kapsamda sektör fi rmala-rı olarak bizlere de tüm bu gelişme-lere ayak uydurma, ihtisaslaşma ve uluslararası kalite standartlarını ya-kalama, aynı zamanda da örgüt-lenme ihtiyacı doğmuştur. Bizler de çözüm odaklı yaklaşımlar-la, haksızlıkların giderilmesi ama-cıyla, tüm platformlarda sorunla-rı dile getirmek için farklı meslek gruplarını aynı çatı altında topla-yarak, ortak akılla tek sesliliği sağ-lamak için Hizmet Sektörü İşveren Sendikası’nı kurduk.

Hizmet sektörünün ve alt işverenli-ğin önündeki bir dizi sorunu ancak bir araya gelerek, bu birlikten aldı-ğımız güçle ve yeni projeler ürete-rek çözebiliriz.Amacımız sadece sektör işveren-lerinin sorunlarının çözümüne yö-nelik çalışmak değil, aynı zaman-da işçi sorunlarının ve işçi-işveren ilişkilerinden doğan sorunların da hakkaniyet ölçüleri dahilinde çözü-müne yönelik çalışmalarla sosyal barışa katkı sağlamaktır.

Ülkemizde hizmet sektöründe fa-aliyet gösteren firmaların çalışma koşulları ve bu durumu gelişmiş ülkeler ile kıyasladığımızda nasıl

bir tabloyla karşılaşırız?

Gelişmiş ülkelerde hizmet sektö-rüne, gelişmenin ekonomik lideri olarak bakılmaktadır. Günümüz-de hizmet sektörü; istihdam ve GSMH’ya katkıları yönüyle geliş-miş ekonomilerin hakim bir özel-liği haline gelmiştir. Sermaye ya-pıları, yatırım yoğunlukları ve iş-gücü vasıf seviyesi itibariyle ge-lişmiş ülkelerdeki hizmet fi rmaları “emek verimliliği” ve “kalite”yi ya-kalamış durumdadırlar. Dolayısıyla da gelişmiş ülkeler, re-kabet koşullarını oluşturan çalış-ma kuralları ve yasal düzenleme-lerini büyük ölçüde tamamlamıştır.

Ülkemizde hizmet sektörüne bakıl-dığında; hizmet sektörüne bakıldı-ğında, genelde vasıfsız, düşük üc-ret ödenen insanların ürettiği hiz-metin organizasyon ve yönetimin-de söz sahibi olamayan fi rmaların sadece emek pazarlaması yaptığı bir sektör görünümündedir.

Özellikle kamuya hizmet veren hiz-met fi rmalarımızın kendini geliştirme, yatırım yapma, piyasaya daha geliş-miş hizmetler sunma veya yenilikçi hizmet metotları kullanma imkanları bulunmamaktadır. Bunun başlıca se-bebi ise mevcut politika, kanun ve yö-netmeliklerin sektörü adeta itibarsız ve kuralsızlaştırmasıdır.

Aslında Türkiye hizmetlerin ser-bestleştirilmesi konusunda gerek DTÖ’ye, gerekse de AB’ye taah-hütleri olmuştur ve Türkiye imzala-dığı uluslararası anlaşmalar ile ni-hai hedef olarak hizmetlerin tam li-beralizasyonunu hedefl ediğini be-lirtmiştir. Ülkemizin uluslararası hizmetler ticaretinin serbestleştiril-mesi sürecinde daha doğru yol kat edebilmesi açısından sektör önün-deki engellerin bir an evvel kaldırıl-ması hayati önem taşımaktadır.

Gelişmiş Ülkelerdeki hizmet fi rma-ları kuşaktan kuşağa devam eden köklü fi rmalar olmasına rağmen ül-

AYI

N K

ON

U

Hizmet İşveren Sendikası olarak kuruluş amacınız-dan ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Page 11: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 11

kemizde 20 yaşındaki fi rma sayı-sı bir elin parmak sayısı kadar bile değil. Bu şartlar dahilinde gelişmiş ülkeler ile hizmet ticaretinde ya-rışabilecek bilgi birikimi ve sektör kültürü geliştirmek oldukça zordur.Hizmet sektörünün gelişimi hatta sürdürülebilirliği açısından bu ka-dar sorun olmasına rağmen özel-likle Ortadoğu ve Orta Asya ülke-lerinde, gerek organizasyon yete-nekleri, gerek birikimleri gerekse mali yapıları bakımından hizmet üretebilme kabiliyeti olan fi rmaları-mız da mevcuttur ve gayet başa-rılı hizmetler sunabilmektedir. Sek-törde fi rmalarının nefes alabilece-ği düzenlemeler yapıldığı takdirde birçok fi rma yurt dışına açılıp ya-tırım yapabilecek, hizmet üretebi-lecek güç ve kabiliyettedir. Bu tür uluslararası hizmet ticareti de ülke-miz ekonomisinde önemli düzeyde refah artışı sağlayacaktır.

Ülkemizde alt işveren açısın-dan olduğu kadar işçi açısın-dan da önemli olan “Kıdem

Tazminatı” hakkında öneri ve görüşlerinizi belirtir misiniz?

•Çalışma hayatında yaşanan kı-dem tazminatı ile ilgili sorunların çözülebilmesi için fon sisteminin devreye sokulması gerekmektedir.(Fonun devreye girmesi ile birlik-te çalışanların mağduriyeti ve kayıt dışı istihdam engellenecek ve bütün işçilerin kıdem tazminatı hakkından yararlanması sağlanacaktır.) •Fon sisteminin devreye girmesi-nin ardından ise, alt işverenlere yıl-lardır ödenmeyen kıdem tazmina-tı alacakları, devlet kurumları veya asıl işverenler tarafından üstlenile-rek fona devredilmelidir.

•İhale mevzuatı değiştirilerek kısmi işçilik maliyet hesabı yerine, kıdem tazminatını da kapsayan tam işçilik hesabına geçilmeli ve devletin alt iş-verenlere yaptıracağı işin bedelinin tam olarak ödenmesi sağlanmalıdır.

Yine 6331 sayılı iş güvenliği ve sağlığı kanunu gereği is-tihdam edilmesi zorunluluk haline gelen İş Güvenliği Uz-manı ve İşyeri Hekimi gider-leri yine bu % 3 lük sözleş-me giderleri içerisine konu-luyor. Damga vergisi oranı birkaç defa artmasına ve % 3’lük oranın içerisine her ge-çen gün yeni maliyetler ilave edilmesine rağmen bu oran nedense sabit kalmıştır. Diğer taraftan Hizmet alım ihaleleri artık sadece yasal işçilik maliyeti üzerinden ya-pılıyor, diğer maliyet unsurla-rının, karşılığı olmayan 0,001 kuruş gibi teklifl erin yapıldığı ihaleleri Kamu İhale Kurumu rahatlıkla onaylayabiliyor. Kamuda “En düşük fi yat, en avantajlı fi yattır” algısı değiş-meli ve hizmet kalitesine yö-nelik bazı unsurların da kriter olarak değerlendirilmesi ge-rekmektedir. Kamu İhale Kurumu tarafın-dan; işçilik maliyeti hesapla-nırken, kıdem tazminatı be-deli veya fon katkı payı ile birlikte, en az 2 yılını doldu-ran işçilerin ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin hakkı ile yukarıda belirtilen diğer işçi-lik giderleri de, bu hesapla-maya girdirilmelidir. Sonuç olarak işçi sorunla-rı ile işveren sorunlarının çö-zümü noktasında gerekli ya-sal düzenlemelerin yapıla-rak ülke ekonomisine önem-li katma değer sağlayan Hiz-met Sektörünün önünün açılması gerekiyor.

•Devlet kurumlarının alt işveren-den tedarik edeceği hizmetin be-delini hesaplarken, işçilere ödene-cek olan kıdem tazminatı bedelle-rini de maliyet hesabına eklemesi sağlanmalıdır.•İhale mevzuatı değiştirilerek, kamu ihalelerinde ihale konusu iş yerinde kazanılan ihaleden önceki dönemi kapsayan işçilik alacakları ile tazmi-natlar bakımından alt işverenin so-rumluluğu kaldırılarak sadece ilgili idareye (asıl işverene) yüklenmesi-nin sağlanması gerekmektedir.

Hükümetten gerek yasa gerekse teşvik açısından beklentileriniz nelerdir?

Her şeyden önce sektörün adeta canına okuyan Kamu İhale Kanu-nundan kaynaklı eksik, yanlış ve aykırı uygulamaların önüne geçe-cek yasal düzenlemelerin yapılma-sı gerekiyor. Çalışma hayatının en önemli gündem maddesi haline ge-len “Kıdem Tazminatı” konusunda mutlaka çözüm üretilmeli. Sektör-deki işçi ve işveren mağduriyetleri-nin giderilmesi gerekiyor. Kamunun personele dayalı hizmet alım ihale-lerinde uygulanan % 3 lük sözleş-me giderlerinin içine o kadar çok gi-der sığdırılıyor ki; hem ticaret man-tığına hem de matematiğe aykırı. Zaten Sözleşmenin Damga Vergi-si ve Karar Pulu % 2,2’ye tekabül ediyor. Yaklaşık maliyette öngörül-meyen ve teklif fi yata dahil edilme-yen ortalama % 9’luk kıdem tazmi-natı maliyeti % 3 lük sözleşme gi-derlerine dahil ediliyor.

Page 12: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201412

KA

PAK

KO

NU

SU

Temizlik İşletmelerinde Tedarik Zincirinin Önemi

Ekonomik anlamda ülkeler arasındaki sınırların orta-dan kalkması, işletmelerin ulusal boyuttan çıkıp ulus-lararası hale dönüşmesi ve dolayısıyla rekabetin artan önemi, modern işletmecilik alanında değişim ve geli-şimleri beraberinde getirmiştir. Mamul üretip müşte-riye sunan işletmeler, rakipleriyle rekabet edebilmek için artık sadece mamulleri üretip pazara sunmakla yetinmeyip, üretim öncesi maliyetlere ve üretim son-rasında müşterilerine sundukları hizmetlerin maliyet-lerine de odaklanmaya başlamışlardır.

Dolayısıyla üretim öncesi ve son-rası faaliyetleri kapsayan tedarik zinciri yönetimi, işletmelerin reka-bet avantajı elde etmek için üze-rinde durması ve incelemesi gere-ken bir alan olmuştur.

Günümüzde, başarılı bir tedarik zinciri kurmak ve yönetmek, iş-letmelerin pazarda rekabetçi üs-tünlük elde edebilmeleri için göz ardı edilemeyecek bir unsurdur. Ancak, tüm işletmelerin rekabet avantajı elde etmek istemeleri ve bu doğrultuda mamullerini ve satış öncesi-sonrası hizmetlerini farklı-laştırma çabaları, giderek birbirine benzemektedir. Yoğun rekabet or-

tamının sürdüğü, işletmelerin fark-lılaştırma çabalarının dahi zaman geçmeden rakipler tarafından da uygulandığı günümüz piyasasın-da, en ufak farklı bir çabanın bile işletmeye katkısı oldukça önemli-dir. Bu noktada işletmelerin, diğer işletmelerden farklılaşmak için te-darik zinciri faaliyetleri de dahil ol-mak üzere tüm iş süreçlerinin fay-da ve maliyetlerini çok iyi analiz etmeleri, bu süreçlerin maliyetleri-ni düşürebilmek için tüm yenilikle-re açık olmaları gerekmektedir. Bu nedenle, yönetim, maliyet, üretim ve pazarlama alanlarında ortaya çıkan yeni yaklaşımlar büyük bir hızla geniş kitlelere yayılmaktadır.

İşletmeler, önceleri sadece yemek, güvenlik, temizlik gibi rutin faaliyet-leri dış kaynağa devrederken; şim-dilerde sahip oldukları temel yete-nek hariç tüm faaliyetlerde dış kay-nak kullanımı yoluna gitmektedirler. Dış kaynak kullanılan önemli alan-lardan biri de tedarik zinciri yöneti-midir. Tedarik zincirindeki bazı fa-aliyetler, bu konuda uzmanlaşmış lojistik fi rmalara devredilebileceği gibi, tüm faaliyetler de devredilebil-mektedir. Bu sayede işletmeler bel-li bir alanda uzmanlaşarak verimli-lik artışı ve rekabet üstünlüğü sağ-layabilmekte, diğer işletmelerin uz-manlıklarından yararlanarak süreç-lerin kalitesini artırabilmekte ve ma-liyet avantajı elde edebilmektedir. Ancak, tedarik zinciri faaliyetlerini dış kaynağa devretme noktasında, işletmelerin bu faaliyetlerin maliyet-leri ile ilgili olarak bilgi sahibi olma-ları gerekmektedir. Çünkü, dış kay-nağa devretme ya da işletme içinde gerçekleştirme kararının doğruluğu buna bağlı olmaktadır.Bu noktadan hareketle bu çalışma-da, tedarik zinciri faaliyetlerinin iş-letmenin kendisi tarafından gerçek-leştirilmesi ya da dış kaynağa dev-redilmesi arasında maliyetler bazın-da ne gibi farklılıklar olabileceği in-celenmektedir.Temizlik fi rmaları açısından konu-ya bakarsak; profesyonel temizlik fi rmaları da böyle bir ihtiyaçtan do-layı hayat buldu ve yarım yüzyıldır gelişimini sürdürüyor; onlar için de birçok konuda dış kaynak kullanımı artık bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Page 13: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 13

Temizlik fi rmalarına ürün ve hizmet sağlayan tedarik fi rmalarının da bu ihtiyacı görerek, kendilerini ye-niden yapılandırmalarının zamanı geldi diye düşünüyoruz.

Temizlik fi rması; müşterisine sun-duğu asıl ürünü olan temizlik ve hijyen konusunda gerekli perso-nel, bilgi ve ekipmanların bir araya gelmesiyle kendi hizmetini üretir.Projelerde ihtiyaç duyulan deterjan, kağıt ve diğer sarf malzemelerin tü-ketiminin doğru planlanamaması sonucu ihtiyacın üstünde stok satın alınması ve depolanması için fazla-dan harcanan para ve fazladan iş-gal edilen alanları çok az kar ver-diği hizmetten gider olarak görmesi gerekir. Sektörün sorunlarını doğ-ru analiz ederek, sağlıklı bir teda-rik zinciri oluşturmak zorunluluğunu görmezden gelemeyiz.

Bugün temizlik fi rmaları hayat-ta kalıp kendilerini geliştirmele-rini sağlayacak yeterli kar mar-jından uzaktır. Personel maliye-ti günden güne artmakta, ancak personel kalitesi aynı hızla artma-maktadır. Personel eğitimi için fi r-maların ciddi kaynaklar aktarma-sı gerekmektedir. Personel mali-yetinin artması, makine-ekipman ihtiyacını arttırmakta ancak, iyi iş-leyen ekonomik bir tedarik zinciri sağlanamadığı için doğru makine-ekipman yatırımı yapmak yeri-ne, eksik ya da kayıt dışı perso-nel kullanımı gibi sorunlar sektö-rün ileri adım atmasından ziyade sektördeki var olan sorunları daha da çoğaltmaktadır.

Temizlik firmalarına, iyi işleyen bir tedarik zinciri sunabilmek için nelere

ihtiyaç var?

Teknik bilgi ve uzmanlık. Tedarik fi rmaları, nitelikli ve eğitimli perso-nel istihdam ederek, projelerde ih-tiyaç duyulan teknik bilgi ihtiyacını karşılamalı; yenilikler ve yeni uygu-lama alanları ile ilgili düzenli eğitim ve tanıtım faaliyetleri yürütmelidir. Projeler için ihtiyaç duyulan doğ-ru ekipmanın tespitinde doğru yön-lendirme ile destek sağlanmalıdır.

Bol ve esnek ürün çeşitliliği. Ma-kine ekipman kullanımında önceki projelerden gelen bir alışkanlık so-nucu, bazı markaları ya da model-leri özellikle tercih eden operatörler ya da satın alma yetkilileri tedarik-çiyi şaşırtmamalı; tedarikçi bol çe-şit ve alternatif markaları bir arada sunabilmelidir. Böylelikle en eko-nomik, kullanımı en kolay en pra-tik ekipmanı tespit etmek ve maliyet avantajı sağlamak mümkün olabilir.

Tedarikçi fi rma yetkililerine ve tabi ürünlere erişim ve bilgi almak çok kolay olmalıdır. Sağlanacak müş-teri destek hattı, donanımlı bir in-ternet sayfası ya da iyi tasarlanmış bir katalog gibi olanaklarla çeşitli ürünleri teknik özellikleri ve fi yatla-rıyla kolayca inceleme ve karşılaş-tırma yapma imkanı sağlanmalıdır.

Doğru zamanlama. İyi bir tedarik zincirinin en temel saç ayağı hızlı ve doğru bir lojistik akışıdır. Zama-nında sağlanamamış ürün, ekono-mik değerini kaybeder. O nedenle tedarik fi rması stok, araç, depo vs gibi unsurları en op-timum şekilde koordine edebilmeli-dir. Bunun için bilgi-işlem altyapısı ve eğitimli personel gibi yatırımlar-dan kaçınılmamalıdır. Temizlik fi rması, tedarikçinin iyi iş-lemeyen lojistik akışını telafi etmek adına fazladan ürün, depo ya da atıl personel istihdamına gitmek du-rumunda kalmamalıdır. Tedarikçinin doğru zamanda ve doğru miktarda temin edemediği her ürün, temizlik fi rması için zaman ve para kaybıdır. Ekipman kiralama ve ikinci el ekip-man pazarı. Kısa ya da uzun süreli kiralama dünyada artık çok yaygın.

Kısa süreli projeler için pahalı ma-kine yatırımına gitmek ekonomik açıdan hiç doğru değil. Bu neden-le ekonomik ve esnek kiralama se-çenekleri bir zorunluluk olmuştur. Kısa vadeli kiralama temizlik fi r-masına maliyet avantajı sağlarken; uzun vadeli kiralama ise fi nansman avantajı yaratacaktır. Tedarikçi, ki-ralama seçeneği ile ikinci el pazarı-nın oluşmasında da ön ayak olma-lıdır. Kullanılmış makineler yeniden ayağa kaldırılarak ekonomik bir de-ğer yaratılmalıdır.

Satış sonrası teknik servis. Mü-kemmel bir teknik servis, temizlik işinin kesintisiz yürümesi için kaçı-nılmaz. Temizliğin olduğu her yer-de ve her zaman, teknik servis ha-zır ve ulaşılabilir olmalıdır. Biliyoruz ki, servis ve bakımlar ertelenemez; ihmal edilemez. Aksi daha büyük kayıplara yol açabilir. Tedarik fi rma-sı, iyi işleyen bir servis ağı oluştur-malı; periyodik bakım sözleşmeleri ve ekonomik yedek parça tedariği ile de bu hizmetini desteklemelidir.

TEDARİK ZİNCİRİ FAALİYETLERİTedarik, işletmelerin ihtiyacı olan hammadde ve malzeme, makine teçhizat veya nihai mamullerin sağ-lanmasıyla ilgili süreç, faaliyet ya da sorumlulukları ifade eder. Teda-rik zinciri ise; hammadde malzeme tedariki, hammadde ve malzemele-rin ara mamullere ve mamullere dö-nüşümü ve mamullerin dağıtım ka-nalı aracılığıyla müşterilere dağıtı-mını içeren bir ağdır.Tedarik zinciri, tedarik kaynağından başlayıp müş-teriye kadar uzanan kanal içerisin-de mamul ya da hizmetlerin akışı ile ilgili birçok faaliyeti içermektedir.

Page 14: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201414

taşıma, stok yönetimi, sipariş sü-reçlemedir. Destek faaliyetler ise; depolama, satın alma, materyal aktarımı, paketleme, üretim plan-lama ve bilgi yönetimidir.Tedarik zinciri yönetimi; sipariş süreçleme, satın alma, materyal aktarımı, üretim planlama, stok yönetimi, taşıma, depo yönetimi ve müşteri hizmetlerini kapsar.Temel faaliyetler ve destek faali-yetler şeklinde yapılan başka bir sınıfl amaya göre ise; temel fa-aliyetler; taşıma, stok yönetimi, müşteri hizmetleri, sipariş süreç-leme ve talep tahminidir. Destek faaliyetler ise paketleme, yerleş-tirme, depolama, satın alma ve üretim planlamasıdır.Başka bir sınıfl amaya göre ise

KA

PAK

KO

NU

SU

Bu faaliyetler, işletmeden işletme-ye değişir. İşletmenin organizasyon yapısına, yönetimin kendi işletme-sinin tedarik zincirinin nasıl olacağı konusundaki fi krine bağlıdır.Bu faaliyetler çeşitli kaynaklarda farklı şekillerde sıralanmışlardır. sınıfl amasına göre tedarik zinci-ri faaliyetleri; müşteri hizmeti, ta-lep tahmini, stok yönetimi, lojistik, materyal aktarımı, sipariş süreçle-me, paketleme, servis desteği, te-sis ve depo seçimi, tedarik, iade edilen mamullerin taşınması, ter-sine lojistik, depolama.

Tedarik zinciri faaliyetlerini temel ve destek faaliyetler şeklinde iki gruba ayırmıştır. Buna göre, te-mel faaliyetler; müşteri hizmetleri,

tedarik zinciri faaliyetleri; talep tah-mini, tedarik planlaması ve kontrol, üretim planlaması ve kontrolü, da-ğıtım planlaması ve kontrolü, stok yönetimi, taşıma yönetimi, sipariş süreçleme, tedarik zincirindeki iliş-kilerin yönetimidir. Sipariş süreçleme, stok yönetimi, depolama, taşıma, materyal aktarı-mı, paketleme ve bilgi yönetimi şek-linde de sınıfl ama yapılmıştır. Teda-rik zinciri faaliyetleri ile ilgili yukarı-da yapılan sınıfl amalar ışığında ve maliyetler bazında daha kapsam-lı açıklamalar yapabilmek amacıy-la bu çalışmada, tedarik zinciri fa-aliyetleri birincil ve ikincil faaliyetler olarak şu şekilde sınıfl anmıştır:

• Birincil faaliyetler• Depolama• Taşıma• Stok Yönetimi• İkincil Faaliyetler• Müşteri Hizmetleri• Talep Tahmini• Materyal Aktarımı• Paketleme• Tesis ve Depo Seçimi• Tersine Lojistik

Tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı bilgi işlem ve ha-berleşme tekniğindeki gelişmeler ve internet üzerinden satışın artı-şı, küresel pazarlarda faaliyet gös-teren işletme sayısındaki artış, te-darik zinciri yönetiminin önemini bi-linenin çok üstüne çıkarmıştır. İş-letmeler, tedarik zincirlerini geliş-tirmeye veya yeniden tasarlamaya yönelmişlerdir. Bu aşamada da uz-man kuruluşlardan yararlanma ko-nusu gündeme gelmiş ve her işi uz-manına yaptırma fi kri giderek yay-gınlaşmıştır. Bu gelişmelerle bera-ber tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı ortaya çıkmıştır. Tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı tedarik zinciri içindeki temel faaliyetlerden ardı-şık olarak en az üçünün konusun-da uzman işletmelere yaptırılması şeklinde tanımlanmaktadır.

Tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kay-nak kullanma, üçüncü parti lojistik ola-rak da adlandırılmaktadır. Bu hizme-ti sunan uzman fi rmalara ise üçüncü parti lojistik fi rmaları denmektedir.

Page 15: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 15

Tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı, özellikle işletme-lerin temel yeteneklerine odaklan-maları ve temel yetenekleri olma-yan işleri başka işletmelerden al-maları ve sonuçta rekabetçi avantaj elde etmek istemeleri sebebiyle uy-gulanmaktadır.

Alanda dış kaynak kullanımı-nın artışı, taşımacılıktaki sınırla-rın ortadan kalkması,stok kontro-lünün öneminin artması ve teda-rik zinciri yönetimi ile ilgili bilgisa-yar programlarının gelişmesi ile de ilgilidir Bir işletmenin hammad-de alıp, üretim yapıp, depolama, taşıma ve nakliye işlerini de aynı anda sorunsuz yürütmesi oldukça zor olduğundan; bu durumu fark edip temel yeteneklerine odakla-nan, diğer hizmetler konusunda ise dış kaynaklardan yararlanan işletmeler, maliyet ve dolayısıyla da rekabet avantajı elde edebil-mektedirler.

Zaten tedarik zinciri faaliyetlerin-de dış kaynaklardan yararlanma-yı tercih eden işletmeler, dış kay-nak hizmeti sunan işletmelerden hem tedarik sürecini iyi yönetme-lerini istemekte hem de maliyet avantajı elde etmeyi beklemek-tedir. Tüm faaliyetlerde çok iyi bir maliyet takip sistemine, ana-liz becerisine ve altyapıya sa-hip olan hizmet sağlayıcılar, aynı araçla birden fazla müşterinin Te-darik Zinciri Faaliyetlerinin Mali-yetleri ve Dış Kaynak Kullanımı İlişkisi mamullerini daha kısa sü-rede taşıyıp, bunları aynı depoda muhafaza edebilir.Dolayısıyla buradan elde edece-ği maliyet tasarrufunu müşterile-rine de yansıtabilir. Böylece; dış kaynak kullanan işletmenin depo-lama, stok yönetimi ve bu konuy-la ilgili olarak personel maliyetleri azalır. Bununla birlikte taşıma ve depolama sırasında oluşabilecek çalınma, hasar görme gibi olum-suz durumlar, üçüncü parti lojistik fi rmasına devredilmektedir Böylelikle işletmeler, üçüncü pati lojistik fi rmasının kaynağına, kul-landığı kadar ödeme yapacağın-dan sabit maliyetini değişkene çe-virme olanağı bulmuş olur.

Çünkü üçüncü parti lojistik kulla-nılması; depo, kamyon, forklift gibi ekipmanlar, işgücü ve tedarik zin-ciri yazılımlarına kaynak aktarıl-maması, sermayenin bağlanma-ması anlamına gelmektedir.

Dış kaynak hizmeti alınan işletme-nin kaynaklarından yararlanmak, maliyeti kesin olarak saptanama-yan hizmetlere kaynak aktarmak-tan daha iyi bir yoldur.Küçük ve orta büyüklükteki işlet-melerde tedarik zinciri faaliyetle-ri ile ilgili kararların sayısı tam za-manlı bir uzman çalıştıracak ka-dar çok değildir. Bu işletmeler-de taşımayla ilgili kararları satın alma yöneticisi verir. Ancak sa-tın almacının teslim şekilleri, rota seçimi, nakliye türü, hazırlanma-sı gereken dokümanlar gibi konu-larda tüm bilgilere sahip olması çok zor olacağından tedarik zin-ciri süreci ile ilgili kararların doğru olabilmesi açısından bu faaliyet-lerin uzman işletmelere devredil-mesi daha doğru olmaktadır.

Uluslararası pazarlara açılan gü-nümüz işletmeleri için daha karma-şık tedarik zincirleri, daha karma-şık taşımacılık ve dağıtım yönetimi söz konusu olmaktadır.

Bu işletmeler, yeni pazarın koşul-ları ve düzenlemeleri hakkında da yeterli bilgiye sahip olamadıkla-rından farklı ülkelerdeki altyapı ve gümrük bilgilerinin eksikliğini te-darik zinciri faaliyetleri konusunda

dış kaynaklardan yararlanarak gi-dermektedirler ve böylece rakiple-riyle uluslar arası pazarlarda reka-bet edebilmektedirler. Tedarik zinciri faaliyetlerinde dış kay-nak kullanımı, işletmelerin sermaye yatırımlarını korumalarına ve böy-lece fi nansal risklerini azaltmala-rına da katkı sağlamaktadır. Fizik-sel dağıtım merkezleri ve bilgi ağla-rı gibi lojistik varlıklara yatırım, genel-likle fi nansal risk içeren büyük ve yı-ğın toplam maliyet yaratmaktadır. İş-letmeler bu riski üçüncü parti lojistik fi rmalarıyla paylaşırken, üçüncü par-ti lojistik fi rmaları da, bazı işleri taşe-ronlara devrederek riski onlarla pay-laşmaktadırlar. Tedarik zinciri faali-yetlerinde dış kaynak kullanımı, tam zamanında üretim yapan işletmeler için de uygun bir yöntemdir. Üçün-cü parti lojistik sağlayıcı sayesinde hammaddeler zamanında teslim alı-nabilir ve mamuller zamanında tes-lim edilebilir. Hammaddelerin zama-nında tedariki üretimdeki aksamala-rı ortadan kaldırırken, mamullerin za-manında teslimi, mamul stok miktar-larını azaltır, yöneticilere sevkiyat za-manını tam olarak bilme imkanı sağ-lar ve işgücünü optimize edip işgücü maliyetlerinin azalmasına imkan ta-nır. Aynı zamanda mamulleri, müş-terinin istediği zamanda teslim ede-rek bir taraftan satış maliyetini dü-şürmekte ve diğer taraftan müşteri memnuniyetini artırmaktadır.

Kaynaklar: Prof.Dr.Durmuş ACAR/TESHİAD Yönetim Kurullu Üyesi-Umut DELİKANLI

Page 16: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201416

KA

PAK

KO

NU

SU

Adonis Endüstriyel, dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyor

Temizlik sektöründe Endüstriyel Temizlik mal-

zeme tedariki sağlayan en önemli firmalardan

Adonis Endüstriyel Genel Müdürü Yiğit Öcal, temiz-

lik sektöründe ürün tedariki ve sektöre

sundukları katkılardan bahsetti.

Yiğit Öcal, “2009 yılında faaliyete başlayan fi rmamız, toplam olarak düşündüğümüzde yaklaşık olarak 10 bin kalem ürün gamımız ile 750 metrekarelik depolama alanını da hesaba katacak olursak, toplam hacmimiz 4 bin 800 metrekare-yi bulan profesyonel tesisimizde, Pandora, Kronos ve Eos isimle-riyle sektöre hizmet sunan ve en önemli fi rmalardan biri“ dedi.

“İşini profesyonel ve dürüst bir şekilde yapan firma sayısı ne yazık ki 50’yi

geçmemektedir”

“Türkiye’de temizlik malzemesi satan binlerce fi rma var. Ancak işini kaliteli, temiz, profesyonel ve dürüst bir şekilde yapan fi rma sa-yısı ne yazık ki 50’yi geçmemek-tedir” şeklinde konuşan Yiğit Öcal sözlerine şöyle devam etti:“Bu durum son derece üzücüdür. Açıkça şunu diyebilirim ki sektörün gelişimi önünde en büyük engel maalesef merdiven altı üretimdir. Bu sorun çözülürse Türkiye sade-ce yurt içinde değil yurt dışına da açılan, ihracat hacmiyle ülke eko-nomisine katkı sağlayan birçok fi r-ma kazanır. Bunun önünü açmak için ne gerekiyorsa yapılmalı, ge-rekirse devlet bu konu ile ilgili ya-sal düzenleme yapmalıdır.

Biz kendimizi milyonlarca insanın sağlığından ve temizliğinden so-rumlu hissediyoruz ve bu bilinç-le hareket ediyoruz. Olaya sa-dece kazanç gözüyle bakmıyo-ruz. Sadece kazanç odaklı dü-şünürseniz, büyüyemezsiniz ve marka olamazsınız. Günü kurtar-maya yönelik kısa vadeli, ama-tör çalışmaları ise hiç tasvip et-miyoruz. Önemli bir iş yapıyoruz ve bu önemin de temizlik ürünle-ri kullanan ve satın alan fi rmala-rın da farkında olmalarını bekliyo-ruz” dedi.

Adonis’in, sektörümüzün alışılage-len “toptancı” formatından sıyrılmış, kurumsal bir fi rma olmasını hedefl e-miştim. Bu hedefe ulaştığımızı düşü-nüyorum. Anlaşma yaptığımız ürün-lerin tamamen birinci sınıf ve kalite-li markalar olmasına dikkat ettik. Eki-bimizi kurarken tercihimizi, sektör-de başarılı işler çıkarmış kişilerden yana kullandık. Ve bütün işlerin sis-temli, düzenli olmasına özen göster-dik. Şirket içi dayanışma ve dostluğu ön planda tutarak samimi bir çalış-ma ortamı yarattık. Başarımızın sırrı da bu olsa gerek!

Page 17: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 17

“Arkasında durmadığımız hiçbir ürünü müşterimize

satmıyoruz”

“Bizi ayıran en önemli özeliğimiz verdiğimiz sözün arkasında dur-mamız. Bu özelliğimizden dola-yı müşterilerimizin karşısında dik durabiliyoruz” diyen Yiğit Öcal, sözlerine şöyle devam etti:“Hiçbir zaman müşterilerimize sa-tış odaklı bakmadık ve bakmıyo-ruz. Sadece maddi bir beklentiy-le sonuca gitmiyoruz. Önceliğimiz dost kazanmaktır. Yani ‘Biz dost kazanalım, kazanç zaten kendi-liğinden gelir’ mantığıyla hareket ediyoruz. Tamamen 1. sınıf ürün satıyoruz. Müşterilerimize ne ta-ahhüt ediyorsak onu yerine getiri-yor; kurduğumuz sistem sayesin-de siparişleri maksimum bir gün sonra yerine ulaştırıyoruz. Arka-sında durmadığımız hiç bir ürünü müşterimize satmıyor, satışı ger-çekleştirmeden önce mutlaka ürün demosunu yapıyoruz. Bu saye-de sattığımız malın kalitesini tes-cil ederken, müşterilerimizin bize ve ürüne olan güvenini güçlendiri-yoruz. Gönül rahatlığıyla alışveriş yapan kurumlar bu özelliğimizden ve sıcak ilişkilerimizden dolayı bizi tercih ediyorlar.

“Ürün gamımızda yaklaşık 10 bin kalem ürün

yer almaktadır”

Ürün gamında yaklaşık 10 bin ka-lem ürün olduğunu belirten Öcal, ” Endüstriyel havlular, Z katlama-lı havlular, rulolar, makine havlula-rı, peçeteler, tuvalet kağıtları, deter-janlar, dezenfektanlar, toz deterjan-lar, el sabunları, kişisel hijyen deter-janları, çöp poşetleri, moplar, sap-lar, bezler, konteynerler, çöp ko-vaları, parfümler, streçler, alümin-yum folyolar, kürdanlar, plastik bar-daklar, karton bardaklar ve amba-laj malzemeleri gibi pek çok kalem bulunmaktadır. Ayrıca atmosferde maksimum hijyen sağlayan ve kul-lanıcısına prestij sağlayan son tek-noloji ürünü hijyen makinelerimiz de mevcuttur. Toplam olarak düşündü-ğümüzde ürün gamımızda yaklaşık 10 bin kalem ürün yer almaktadır diyebilirim” şeklinde konuştu.

Ama hizmetlerimiz bununla da sınır-lı kalmıyor. Satış sonrasında sürekli kontrollerde bulunuyor, ortamda hij-yen devam ediyor mu, sorun var mı, maliyetleri nasıl düşürebiliriz gibi so-ruların cevaplarını da arıyoruz. Müş-terimizin sorunlarını çözmek ve gü-ven sağlayabilmek adına sürekli ileti-şimde kalıyoruz. Ayrıca; tüm makine ve pompa sistemlerini kendi teknik servisimizle kurduğumuz için, olası sorunlarını da 24 saat hizmet vere-rek anında giderebiliyoruz. İşte böyle bir ticaretin sonunda güven oluşuyor. İlişkiler kemikleşiyor ve uzun yıllar problemsiz devam ediyor. İstikrarlı olarak bu hizmeti verdiğinizde müş-terileriniz sizden kopmuyor. Önemli olan istikrardır. İstikrar olursa başarı da olur” diye konuştu.

Page 18: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201418

KA

PAK

KO

NU

SU

“Açıkları kapamak için çalışıyoruz”

Amerika’dan getirmeyi planladık-ları ürün grubundan bahseden Öcal, “Yıl içinde görüşmelerimi-zi yaptık, ben de bir ay boyunca Amerika’da kalıp söz konusu sis-temle ilgili eğitim aldım. Bu siste-mi Türkiye’ye getirmek ve haya-ta geçirmek istiyorum, ne olduğu-nu ise hep birlikte göreceğiz. Öte yandan, kendi markalarımızdaki ürün yelpazesini genişlettik. Kim-yasal grubumuz olan Pandora’yı 38 üründen 76 ürüne çıkardık. Bu genişleme esnasında müşterileri-mizin ihtiyaçları, hareket nokta-mızı oluşturdu. Çöp poşedi gru-bumuzda olan Pan markamıza dahil ürün sayısı ise 14’ten 26’ya yükseldi. Amacımız, açıkları ka-pamak. Açık gördüğünüzde bunu kapatmak için ürün geliştirir ve uygularsınız. Bu nedenle satış ekibimizle sürekli toplantı ve de-ğerlendirme halindeyiz” şeklinde konuştu.

“Sektörde ‘Ekonomik Ürün’ diye satılan ama aslında

hiçbir işe yaramayan malzeme sayısı çok fazla”

Temizlik sektörünün son durumu-nu değerlendiren Yiğit Öcal, şöy-le konuştu: “Üreticiyi ve tüketiciyi mağdur en önemli konulardan birini; aslın-

da hiçbir işe yaramayan, malze-me sayısı fazla olan ve “Eko-nomik Ürün” diye satılan ürün-ler oluşturmaktadır. Ben, yıllardır satın alma yapan büyük fi rmala-rın başındaki insanları anlayamı-yorum. İnsan senelerdir satın al-dığı ürünü hiç mi merak edip in-celemez? Bir havlunun metresi-ni hiç mi ölçmez, hiç mi koli için-deki yaprak adedini saymaz? Biz bir ürünü 20 liraya satarken, sek-törde hiçbir geçmişi olmayan yeni bir fi rma nasıl olur da aynı ürünü yarı fi yatına satar? Bu durum hiç mi kafalarını karıştırmıyor? “ dedi.Öcal, “Ham maddeden kısarak su gibi deterjan yapıyorlar, kolinin üstüne 2 bin 400’lü yazıp içine bin 200 adet kağıt koyuyorlar, grama-jı eksik çöp poşeti yapıyorlar, 180 metre streç fi lmi 300 metre diye satıyorlar. Ucuza alarak kâr ettiği-nizi sandığınız ürünlerle aslında çok daha fazla zarar ediyorsunuz, farkında değilsiniz. Eğer siz evini-ze, iş yerinize aldığınız temizlik ürününe dikkat ederseniz, o ürü-nün kaliteli olmasına özen göste-rirseniz; bu tarz yanlışlara neden olmamış olursunuz ve dürüst ça-lışan fi rmaların da önünü açarsı-nız. 30 kiloluk bidonlarda satılan, hiçbir belgesi olmayan ve “mer-diven altı” diye tabir edilen ürün-ler var. Oysa ki konu insan sağlı-ğı. Bu noktada, satın alma yapan

arkadaşlarımızı fi yat odaklı değil ürün odaklı olmaya çağırıyoruz” şeklinde konuştu.

“En önemli hedefimiz, dünya çapında bir firma olmak”

Adonis Endüstriyel olarak, en önemli hedefl erinin dünya çapın-da bir fi rma statüsüne erişmek ol-duğunu ifade eden Öcal , “Ülke-mizde istihdam sağlayıp vatanı-mız ve milletimiz için yararlı şey-ler yapmak, edindiğimiz en önem-li ilke ve hedefl erden biridir.2013 bizim için son derece keyifl i ve yo-rucu bir yıl oldu. Mevcut kapasite-mizi neredeyse yüzde 100 arttır-dık. Ekibimiz, lojistik ağımız, şir-ketimiz her yönüyle daha da pro-fesyonelleşti. Umarım ilerleyen yıllarda kendi üretim tesisimiz ile tüm dünyaya hizmet sunabiliriz” şeklinde konuştu.

Page 19: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 20: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201420

KA

PAK

KO

NU

SU

“Daha iyi bir dünya yaratmak için bugünden daha uygun bir zaman yok!”

Dünyanın en büyük hızlı tüketim ürünleri şirketlerinden Unilever’in Dünya Başkanı Paul Polman, Sabancı Üniversitesi tarafından her yıl öğrencileri iş dünyasıyla buluşturmak için düzenlenen 700’ün üzerindeki konferanstan birine, “Creating a Better Future Everyday Made By You” başlıklı konuşmasıyla katıldı.

Unilever Dünya Başkanı Paul Polman’ın verdiği konferansa, Sa-bancı Üniversitesi Mütevelli Heye-ti Başkanı Güler Sabancı, Rektör Prof. Dr. Nihat Berker ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Füsun Ülengin ev sahipliği yaptı.1000’e yakın üniversite öğrenci-si katıldığı konferansın açılışında konuşan Prof. Dr. Füsun Ülengin, sürdürülebilir büyümeye olan ilgi-nin artışından duyulan mutluluğu dile getirdi. Son yıllarda özel sek-törün de sürdürülebilirlik konusunu stratejik olarak ele aldığını belirten Ülengin, Unilever’in de sürdürüle-bilirlik için yenilikçilik alanında lider olduğunun altını çizdi.Sabancı Üniversitesi’nin de benzer vizyonla 2012 yılında Türkiye’de ilk kez Bilim, Sanayi ve Teknoloji Ba-kanlığı tarafından gerçekleştirilen ‘Üniversitelerarası Yenilikçilik ve Girişimcilik Endeksi’nde birinci* ol-duğuna vurgu yapan Ülengin, ar-dından sözü Unilever Dünya Ba-kanı Paul Polman’a bıraktı.

Paul Polman, “Hızla globalleşen dünyada gittikçe daha bağımlı hale gelen fi nansal yapı, gelişen tekno-loji ve ekonomik sistemler yöneti-mi daha karmaşık bir dünya yarattı. Bizi hızla değişen, kararsız, karma-şık ve anlaşılması güç bir gelecek bekliyor. Dünyanın dengesinin bo-zulduğu çok açık. Hepimiz sorum-luluk alarak, dünyayı değiştirmek için çalışmalıyız” diye konuştu.

Polman hızlı globalleşmenin do-ğurduğu sonuçlar nedeniyle kapi-talizmin daha adaletli ve daha sür-dürülebilir bir türüne geçiş yapıl-ması gerektiğini vurguladı ve ba-

şarılı büyümenin sırrının burada yattığını kaydetti.“Karşılaştığımız sosyal ve çevresel meseleler her zamankinden daha zorlu. Nüfus hızla artıyor, iklim ar-tan bir hızla değişiyor, su kaynak-ları yok oluyor. 1 milyar insan aç-lık çekiyor, başka 1 milyar insan-sa bolluk içinde yaşıyor ve her yıl 1 milyardan fazla çocuk bağırsak hastalıkları yüzünden yaşamını kaybediyor” diyerek sözlerine de-vam eden Polman, gençleri sür-dürülebilir yaşamı yaygınlaştırmak için destek vermeye çağırdı:“Bugünkü durumu daha iyi hale ge-tirmek, ister işletme, ister hükümet, ister sivil toplum örgütü olalım, bu-günün liderleri olarak bizim, gele-ceğin liderleri olarak da sizin so-rumluluğunuzda bulunuyor. Daha iyi bir dünya yaratmak için bugün-den daha uygun bir zaman yok! Bu bizim görevimiz. Bizim sorumlulu-ğumuz.”

Sürdürülebilirlik hem karlı ola-bilecek, hem de doğaya ve in-sanlığa pozitif geri dönüş sağ-layabilecek bir iş modeli…

Unilever olarak, global değişime öncü olmak için ara vermeden çalıştıkları-nı ifade eden Paul Polman, “Ancak bu değişimi tek başına başarmamız mümkün değil. Bu nedenle, STK’lar, hükümet, özel sektör, üniversitelerle gerçekleştireceğimiz işbirlikleri bizim için çok önem taşıyor“ diye konuştu. Polman sözlerine şöyle devam etti: “Unilever olarak, urumsal hedefi miz işimizi iki kat büyütürken, çevresel ayak izimizi yarı yarıya indirmek ve pozitif sosyal etkimizi artırmak ola-rak belirledik. Sürdürülebilir Yaşam Planımız saye-sinde geride bıraktığımız 4 yılda işi-mizi %30 oranında büyütürken; atık-larımız ile enerji ve su tüketimimi-zi azaltmayı başardık. Sağlık ve hij-yen kampanyalarımız ile, çeyrek mil-yar insanın yaşamlarına dokunduk. Artık, hammaddelerimizin üçte birin-den fazlasını sürdürülebilir kaynak-lardan tedarik ediyoruz. 450,000 kü-çük çiftçinin sürdürülebilir tarım eğiti-mi almasına destek olduk. Böylece, sürdürülebilirliğin hem kazandıran, hem de doğaya ve insanlığa çok po-zitif geri dönüşler yaptıran bir iş mo-deli olduğunu kanıtlamış olduk.”

Page 21: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 21

Kamu ihalelerinde bilirkişi eksikliği!

Günümüz şartlarında hijyen kurallarına uyulmadan, 20

sene öncesi iptidai sistemler uygulanıyor

Bugün dünya standartlarında bir hastaneye giren sağlam kişinin, or-talama %2, %3 arasında hastane enfeksiyonlarına yakalanma du-rumu varken, bu oran Türkiye’de %8’lere kadar çıkmaktadır.Hastane temizliğinde kullanılan paspas arabası dediğimiz ‘Kovalı Sistem’ temizliğinde, her oda aynı temizlik kovası ve aynı malzeme-ler ile yapılmaktadır. Sarılık has-tasının bulunduğu bir odayla or-topedik bir hastanın oda temizli-ğinde kullanılan malzemeler nasıl aynı olabilir?

Günümüzde artık her katta, her oda-da ayrı bir malzemesi kullanılması, uluslararası hastanelerde şart koşu-lan bir noktadır. Hizmet ve hijyen ku-ralları, tüm dünyada olduğu gibi ül-kemizde de uyulması ve dikkat edil-mesi gereken temizliğin yapılmasın-daki en önemli hususlardır. Bu hu-suslar dikkat edilerek, diyebiliriz ki; Harcanan paralar boşa gitmesin…

R.Cüneyt Sonuk TESHİAD Yönetim Kurullu Ü[email protected]

Türkiye genelinde bir senedir, devlet hastaneleri bölgesel sekre-terliklere bölünmüş durumda ve-hastanelerin temizliği için ihale-ler çıkartılmaktadır. Temizlik ma-kineleri, malzemeleri, deterjanları ve temizlik sistemleri hakkında çı-karılan bu ihaleler oldukça eksik, yanlış ve yetersiz durumdadır.

Makinelerin teknik şartname-leri bulunmadan ihaleler

çıkartılmış durumda

Elektrik süpürgesinin teknik şe-ması yer temizlik makinesinde, yer temizlik makinesinin iç tek-nik şartnamesi bir cila makinesin-de yer alabilecek şekilde entere-san ihaleler çıkartılmaktadır. Te-mizlik yer alan fi rmaları, bu ihale-leri aldıktan sonra aldıkları ihale-lerle ilgili makinelerin şartnamele-rine dikkat etmeden iş başladığı zaman, iş heyetine götürdüklerin-de çok ciddi sorunlar yaşamakta-lar. Bu sorunlar, devletin iyi niyet-li yöneticileri tarafından aşılabildi-ği gibi yalnızca şartnamelere bağ-lı kalarak hareket etmek isteyen kişi/kurumlarca aşılamamaktadır.

Devlet kurumları, bu konuda yıllarını vermiş bizlere bilgi

talebinde bulunmalıdır

TESHİAD olarak, sanayi odaları ve ticaret odalarından gelecek her türlü şartname hazırlıklarında, yıl-larını bu işe vermiş bizler, bu ko-nuda devlet kurumlarına yardımcı olabiliriz. Çünkü bu konuda, cid-di problemler bulunmaktadır. Bun-lardan biri; 60 80 lt’lik, binicili ma-kinelerden bahsediliyor ve bu 200 lt’lik bidanjör olmakta ki bunlar dış mekanlarda kullanılan makineleri kapsamaktadır. İç mekanlarda 200 lt’lik makine kullanılamaz. Bunun gibi önümüze gelen bir çok örnek mevcut,devlet hastaneleri ihale şartnamelerinde, çok ciddi so-runlar ve yanlışlar bulunmaktadır.

Günümüzde artık her katta, her odada ayrı bir malzemesi kullanıl-ması, uluslararası has-tanelerde şart koşu-lan bir noktadır. Hiz-

met ve hijyen kuralları, tüm dünyada olduğu

gibi ülkemizde de uyul-ması ve dikkat edilmesi gereken temizliğin ya-pılmasındaki en önem-li hususlardır. Bu husus-lar dikkat edilerek, di-yebiliriz ki; Harcanan

paralar boşa gitmesin…

Devlet kurumları, bu konuda yıllarını vermiş bizlere bilgi talebinde bulunma-lıdır. TESHİAD ola-rak, sanayi odaları ve ticaret odaların-dan gelecek her tür-lü şartname hazırlık-larında, yıllarını bu işe vermiş bizler, bu

konuda devlet kurumlarına

yardımcı olabiliriz.

Page 22: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201422

KA

PAK

KO

NU

SU

TEMİZLİK EKİPMANLARININ GERİ DÖNÜŞÜM ZAMANI GELMEDİ Mİ?

Geri Dönüşüm Neden Gerekli?

Günlük hayatta kullandığımız ka-ğıt, plastik, cam ya da makine ekipman ve benzeri her türlü mal-zemenin kullanım ömrü tamam-landıktan sonra, uzman fi rmalar tarafından donanımlı tesislerde bileşen malzemelerine ayrılıp; bu malzemelerin doğaya zarar ver-meden, ekonomiye yeniden ka-zandırılması faaliyetlerine geri dö-nüşüm diyoruz. Yani aslında geri dönüşüm çalış-malarının birden fazla faydasın-dan söz edebiliriz. Örneğin, mal-zeme ve ekipmanların içeriğinde-ki doğaya zararlı bazı materyal-lerin doğaya karışmadan tekrar üretimde kullanılması söz konu-su olabilir ki bence hayati bir de-ğeri vardır. Veyahut akü ve pil gibi içeriğinde doğaya son derece za-rarlı bileşenler olan malzemele-rin, geri dönüşümle üretim döngü-süne tekrar kazandırılamasa bile doğaya vereceği zararı en aza in-dirilecek şekilde imha edilmesi de göz önünde bulundurulması gere-ken bir diğer önemli fayda. Tabii bunun için ehil kişilerin, donanımlı tesislerin olması da şart.

Materyallerin ekonomiye tekrar kazandırılması dolaylı olarak yine doğayı korumak maksadını taşı-yor. Uzmanları geri dönüşüm ko-nusunda motive eden sebepler-den birisi şu; doğaya bırakılan bir kağıt mendil 3 ayda, bir elma çöpü 6 ayda, kola kutusu 10 yıl-da, cam şişe 4000 yılda yok ola-biliyor. Demek ki geri dönüşüm bir zorunluluk, sadece ekonomik kat-kısı açısından değil; aynı zaman-da doğayı ve doğal kaynakları ko-rumak, enerji tasarrufu sağlamak için geri dönüşümü teşvik etmek zorundayız. Örneğin; Kullanılmış ambalaj malzemeleri ya da kağıt-ların geri dönüşümle tekrar kul-lanılabilmesi hava kirliliğini %74-94, su kirliliğini %35, su kullanımı-nı %45 azaltıyor ve bir ton atık ka-ğıdın kağıt hamuruna yeniden ka-tılmasıyla 8 ağacın kesilmesi ön-lenebiliyor.

Geri Dönüşüm Toplumsal Bilinç Gerektiriyor

Avrupa ülkelerinde son 60 yıldır, ülkemizde de son yıldır geri dönü-şüm konusunda önemli bir ilerle-me sağlandı.

Avrupa ülkelerinde kağıt ve camda %40 yakın bir geri dönüşüm oranı yakalanabilmişken, bizde bu oran henüz %10’un altında kalıyor. Şüp-hesiz ki geri dönüşüm faaliyetle-ri ciddi bir toplumsal bilinç ve çaba gerektiriyor. Tüm toplum geri dö-nüştürülebilecek materyal toplama konusunda etkin olmalı ki bu çaba-lar ciddi bir sonuç versin. Bugün Al-manya İngiltere gibi batı ülkelerin-de insanlar çöplerini evlerinde cam, kağıt plastik olarak ayırıp da çöp konteynerlerine öyle atıyorlar. Bu-nun yanı sıra, geri dönüştürülecek malzemelerin işlenebileceği dona-nımlı tesisler ve bu konuda çalışabi-lecek uzman ekipler konusunda da Avrupa epey mesafe almış durum-da. Artık bizde de çevre bilinci ve geri dönüşüm motivasyonu küçük yaşlardan itibaren evde ve okullar-da teşvik ediliyor. Bu konuda alaca-ğımız mesafe var, ancak muhakkak gelecek daha parlak olacak.

Umut DelikanlıEKİPMANMARKETwww.ekipmanmarket.com

Page 23: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 23

yılda 100.000 adete yakın temizlik makinesinin geri dönüşümünün ya-pıldığından bahsediliyor, tabi mil-yonlarca Euro tutarında ekonomik katkı ve doğaya sağladığı faydayı da buna eklemeliyiz.

Sektörümüzde Geri Dönüşüm için daha fazla çaba gösterilmeli

Günümüzde birçok sebepten dola-yı geri dönüşüm bir zorunluluk ha-line gelmiş durumda. Her sektör-de ve her yerde olduğu gibi temiz-lik sektöründe de geri dönüşüm ça-lışmalarının teşvik edilmesi gereki-yor. Bu konuda şu ana kadar yapıl-mış organize bir çalışma ve faaliyet ne yazık ki yok. Oysa ki ülkemiz-

maya başlandı. Tabi şunu da belirt-meliyiz, bu ülkelerdeki temizlik ma-kinesi üreten fi rmalar da bu konuda inisiyatif almış durumda. Hükümet-lerin de geri dönüşümle ilgili çalışan fi rmalara maddi manevi ciddi teşvik-ler sağladığını da unutmamamız la-zım. Özellikle Avrupa Birliği içerisin-de malların serbest dolaşımı bu ko-nudaki çalışmaları kolaylaştırıyor; yani şöyle ki Hollanda’da bulunan bir geri dönüşüm tesisi, Polonya’da toplanan geri dönüştürülebilir temiz-lik ekipmanlarını kolaylıkla tesisleri-

son 20 yıldır ülkemizde epey te-mizlik makinesi hurdaya ayrılmış-tır herhalde. Öyleyse neden bu konuda inisiyatif alıp hemen hare-kete geçmiyoruz ve sektörümüzle ilgili bir geri dönüşüm faaliyetine önayak olarak çevreye ve ekono-miye bir katkı sağlamıyoruz? Geri dönüşüm faaliyetlerinin başa-rıya ulaşması için toplumsal bilinç kadar, devletin bu konudaki teşvik-leri ve yapılan faaliyetin ekonomik bir zemine oturması da göz önün-de bulundurulması gereken kriter-ler. Temizlik makinelerinin geri dö-nüştürülme faaliyeti konusunda Avrupa’da Hollanda ve Almanya gibi ülkelerde bazı çalışmalar yapıl-

Temizlik Ekipmanlarının Geri Dönüşümü Neden Gerekli?

Buradan şu sonuca varabiliriz, her türlü malzeme ve materyalde ol-duğu gibi, işimizin önemli bir par-çasının teşkil eden temizlik maki-ne ve ekipmanlarının geri dönüşü-münden de bahsetmenin zamanı gelmedi mi? Profesyonel temiz-lik fi rmalarının kullandığı temizlik makineleri ve ekipmanlarının bile-şenleri temelde plastik malzeme-ler, çeşitli metal levha ve çubuk-lar, akü ve piller, elektrik motorla-rı, kablolar, elektronik kartlar, las-tik tekerlerler vs, daha listeyi uzat-mak mümkün olabilir belki. As-lında ilk duyduğumuzda hepimiz şunu düşünürüz, aslında bu mal-zemelerin hepsi geri dönüştürüle-bilir materyaller değil mi? Üstelik

ne getirebiliyor. Geri dönüşüm faa-liyeti ekonomik bir faaliyete dönü-şüyor böylece. Toplanan makine-lerin plastik, metal, elektrik kablo-ları, aküleri vs ayrıştırılıyor ve yeni-den kullanılabilir olan kısımları tek-rar ekonomik döngüye dahil edili-yor. Geri kullanılamayacak durum-da olan kısımlar ve materyaller ise, doğaya zarar vermeyecek şekilde imha ediliyor. Zemin temizlik otomatları, cila ma-kineleri ve elektrikli süpürgeler en fazla kullanılan makineler olarak öne çıkıyor. Bu çalışmalarla son 1

de profesyonel temizlik sektöründe kullanılmakta olan ve ömrünü dol-durmuş binlerce makine ve ekip-man mevcut. Bu makine ve ekip-manlar hurdaya ayrılmış durum-da, depolarda atıl bir şekilde duru-yor ve ekonomiye yeniden kazan-dırılmayı bekliyor. Ne dersiniz, bu konuda faaliyete geçmek için sizce de zamanı gelmedi mi?

Page 24: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201424

“Hizmet sektörü, Türkiye’de sürekli gelişen ve büyüyen

bir pazar”

Türkiye’de Hizmet sektörünün sürekli ge-lişen ve büyüyen bir pazar olduğunu ifade eden Bülent Doğru, ”Bu gelişmeyi ve bü-yümeyi iyi değerlendiren ve kendini hem müşteri hem tedarikçi açısından iyi hazır-layan fi rmalar 2014 yılı sonuna kadar ra-kiplerine büyük farklar atacaklardır. DGR Group her yıl en az % 25 büyüme hede-fi olan dinamik yapılı bir öncüdür. 2014 yılı için yeni denetim sistemleri, kalite prose-dürleri ile mevcut müşterilerimiz içinde yatay büyümeler hedefl iyoruz. Hızla geli-şen üretim ve depolama sektöründe yeni otomasyonlar yatırımları ile mevcut müş-terilerimizi daha ileriye taşıyıp güçlü refe-ranslarımız ile yeni dev referanslara sahip olmayı amaçlıyoruz “ dedi.

POR

TAJ

“DGR Group Türkiye’ nin en güçlü kuruluşları ile partnerlik yapmaktadır”

1997 yılında hizmet sektörüne giren DGR Group, temizlik ve güvenlik hizmetlerinin yanı sıra oteller, eğitim kurumları, alışveriş merkezleri, iç ve dış mekan peyzaj ve çevre dü-zenleme hizmetleri ile sektörün öncü firmalarından. DGR Group Yönetim Kurulu Baş-kanı Bülent Doğru ile DGR Group ve günümüz endüstri toplumlarında gelişen hizmet sektörünü konuştuk.

“DGR Group olarak bir işletmenin ihtiyacı

olan her şeyiz”

Sektörün en güçlü fi rmalarından biri olduklarını belirten DGR Gro-up Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Doğru, “DGR Group, gelişen hiz-met sektörü ile birlikte kendini yeni-lemiş ve sadece temizlik, güvenlik kanadında kalmayan aynı zaman-da yönetim hizmetlerinin tamamı-nı verebilen bir sektör devi haline gelmiştir.” Müşteri odaklı çalışan bir fi rma olduklarını ifade eden Baş-kan Bülent Doğru,” Başta temizlik ve güvenlik hizmetleri olmak üze-re; Bahçe bakım, teknik hizmetler, proses ve risk yönetimi, kalite kont-rol test operatörlüğü, bordrolama, antre depo, üretim, serbest depo, ilaçlama, destek hizmetler, işletme kurulumu ve yönetimi gibi bir çok alanda hizmet vermekteyiz. Müş-terilerimize ailemizden bir birey gibi davrandığımız için her ihtiyaçlarını karşılayabiliyoruz.”

“DGR Group merkez yapısı, müşterilerine 7/24 danışmalık yapabilecek düzeyde çalışmaktadır”

Dinamik ve genç bir operasyon ya-pısı ile her an her projede olma lük-süne sahip nadir fi rmalar arasında olduklarını belirten Doğru, “İşini en iyi şekilde yapmayı ilke edilmiş ol-masının yanında her an bir aile bi-reyi gibi müşterimizin yanında olabi-liyoruz. Sürekli eğitimler ile destek-lenen DGR Group merkez yapısı, müşterilerine 7/24 danışmalık yapa-bilecek düzeyde çalışmaktadır.

Proseslerini kendi içinde DGR Group anlayışından çıkmadan müşteri odaklı olarak desteklememiz, bizi rakiplerimizden bir adım önde olmamızı sağlıyor di-yen Doğru, konuşmasına şöyle devam etti :“Biz müşterilerimize sorun ol-duğunda çözüm için değil her zaman yenilikçi geliştirmek amaçlı çözümler ile gideriz… DGR Group merkez kadro-sunda bulunan ARGE ekibi-miz hizmet sektöründe ne-ler yeni, neler bizi daha ileri-ye götürebilir, müşterimizi ve fi rmamızı nasıl daha önde tutabilir araştırıp en iyi ve en efektif olanı sektöre ilk getiren olan fi rma konumunda olma-mız bizi öncü yapıyor.”

Page 25: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 26: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201426

HA

VU

Z K

İMYA

SALL

AR

I

“Havuz Operatörü Ulusal Meslek StandartlarıÇalıştayı- Alanya” TESHİAD ve PROMAK işbirliği ile düzenlendi

TESHİAD’ın Mesleki Yeter-lilik Kurumu nezdinde yü-rütmekte olduğu Ulusal Meslek Standartları Çalış-masının bir parçası olan Havuz Operatörü UMS Çalışmaları, TESHİAD ve Promak işbirliği çerçeve-sinde Alanya’da gerçekleş-tirildi.

Çalıştaya; TESHİAD, Anadolu Tek-nik Yöneticiler ve Çalışanlar Derne-ği, Alanya Mesleki Eğitim Merke-zi, Promak Ltd. Şti. Sealed Air, İsis Türkiye, Q Danışmanlık, Alaiye Re-sort Hotel, Goldcity Hotel, Artes Ha-vuzculuk, Quantum Gıda, Günsu A.Ş., Gündem Havuzculuk, Çev-rekent Mühendislik, Green Chemi-cals gibi kurum ve kuruluşların yanı sıra , sektörün önemli fi rmalarında görev yapan saha uzmanları, yöne-tici ve temsilcileri de katıldı.

Çalışma kapsamında, 7 - 8 Ara-lık tarihlerinde Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) ev sa-hipliğinde yaklaşık 40 kişinin ka-tılımı ile gerçekleştirilen ilk çalış-tayın açılış konuşması, ALTSO Başkanı Sayın Mehmet Şahin tarafından yapıldı. Şahin, ALT-SO olarak bu çalıştaya verdikleri önemi ve bu çalıştayda bir sos-yal paydaş olarak katılımcıları ağırlamaktan mutluluk duyduk-larını dile getirdi. Çalıştay katı-lımcılarına teşekkür ederek ba-şarılar diledi. Açılış konuşmasından sonra söz alan TESHİAD Genel Sekrete-ri Zafer Mumcular; TESHİAD ola-rak çok önemsedikleri bu Kurum-sal Sosyal Sorumluluk Projesin-de gösterdikleri misafi rperver-lik için ve desteklerinden dolayı ALTSO’ya, projede birlikte görev yaptıkları Promak Genel Müdürü Ziya Çetin’e ve Hülya Çetin’e, ka-tılımlarından dolayı tüm davetlile-re teşekkür etti.

TESHIAD ve PROMAK işbirliği ile dü-zenlenen bu çalıştayın amaçlarını ve çalıştay süreçlerini kısaca katılımcıla-ra aktardı. Çalıştayın amacının Havuz Operatörlüğü meslek tanımının yapıl-ması olduğunu, tanımlaması yapıla-cak olan meslek dalı ile ilgili yeterlilik-lerinin daha sonra yapılacak çalışma-lar ile belirleneceğini özellikle belirtti.

Page 27: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 28: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201428

“Havuz Operatörlüğünün iş ve bilgi kapsamının sadece

su ile sınırlı kalmaması gerekmektedir”

PROMAK adına konuşan Genel Müdür Sayın Ziya ÇETİN; yalnız-ca Alanya ve Antalya bölgelerin-de var olan havuz sayısı yoğun-luğu göz önüne alındığında, Ha-vuz Operatörü görevini icra eden çok sayıda personel olduğu an-laşılabileceğini, ancak bu perso-nelin eğitim ve standardizasyo-

nunda ciddi bir boşluk bulundu-ğunu belirtmiştir. Konaklama te-sisleri yönetiminin, kendi çalışan-larına hizmet içi eğitimler verme-ye çalıştıklarını, ancak bu eğitim-lerin içeriklerinin standardize edi-lemediğini, yeterliliklerinin kontrol edilemediğini ve havuz operatör-lüğünün yalnızca konaklama te-sisleri ile sınırlı olmadığını dile ge-tirdi. Site yapılanmaları içerisinde havuz yönetiminin gerekli olduğu-nu, sağlık ve benzeri amaçlı genel kullanım havuzlarının operatörle-rinin de bu standardizasyona tabi olmaları gerektiğini belirtti. Havuz Operatörlüğünün iş ve bilgi kap-samının sadece su ile sınırlı kal-maması gerekmektedir. Bir Havuz Operatörünün aynı za-manda havuzların mekanik ve elektrik aksamından da anlaması gerekmektedir. Bu konuda özellik-le çalıştay katılımcılarından Ana-dolu Teknik Yöneticiler ve Çalı-şanlar Derneği Başkanı Sayın Ali Baki Kazancılar’ın da katılacağı gibi bu mesleğin bir teknik stan-dardının oluşturulması gerek-mektedir. İşin hem kimyasal hem

de mekanik kısmı bulunmaktadır. Sağlık Bakanlığı tanımlamalarına bakıldığında sadece kimyasal eği-timinde bahsedildiği görülmektedir, ama bu eğitimin yeterli olmadığını düşünüyoruz. Aynı zamanda kurumlar arasında da bir kavram uyuşmazlığı oldu-ğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Sağlık Bakanlığı Havuz Operatörü olma koşulunu en az lise mezunu olarak belirlemişken, Halk Eğitim kurumları ilkokul mezunu düzeyin-dekilere Havuz Operatörlüğü serti-fi kası dağıtabilme yetkisine sahip-tir. Kurumlar arasındaki bu çatış-maların da düzeltilerek, mesleğe ait tüm tanım ve yeterliliklerin tek bir standarda bağlanması gerekti-ğini düşünüyoruz. Halk eğitim tara-fından verilen programların yeterli-liği de denetlenmelidir. Biz Alanya Halk Eğitim Müdürlüğü ile çalışmalara başladığımızda za-manlarda sertifi ka eğitimi 88 saat idi, bu süre daha sonraları 40 saate düşürüldü ki bu sektörde bir çalış-ma yapılacak ise kesinlikle 40 saat-lik bir eğitim ile sonuca varılamaz. Havuzlarda yaşanan sorunların te-

Page 29: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 29

sisleri ciddi sorunlarla yüz yüze bıraktıkları unutulmamalıdır. Ko-naklama tesislerinde herhangi bir sorun çıktığında ilk kontrol edilen bölüm havuzlardır, bu kontroller sırasında Havuz Operatörlerinin yeterliliklerinin de kontrol edilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Sn. ÇETİN, sözünü ettiği tüm ne-denler dolayısı ile bu çalıştayda meslek tanımı yapılacak olan iş kolunun, Havuz Bakım ve Temiz-lik görevlisi değil, Havuz Operatö-rü olarak değiştirilmesinin önemini katılımcılara ifade etti.

“Tüm etkinliklerinin amacı, yüzme havuz suyunun içilebilir nitelikte bir su haline getirilmesidir”

Daha sonra söz alan Artes Ha-vuzculuk Ltd. Şti. yetkilisi Sayın Üzeyir ULUDAĞ, konuşmasına, sektör ile ilgili pek çok kaygıları-nın bulunduğunu, öncelikle insan sağlığına etkisi olan bir meslek dalı olması nedeniyle ilk kaygıla-rının bu noktada olduğunu belirte-rek başladı. Tüm etkinliklerinin amacının yüz-me havuz suyunun içilebilir nite-likte bir su haline getirilmesi oldu-ğunu belirtti. Bu noktada havuzla-rın projelendirilmesinden, inşaa-tına ve işletilmesine kadar ulusal ve uluslararası standartlara uy-gun planlanmaları, yürütülmeleri ve denetim süreçlerine tabi tutul-maları gerekmektedir. Türkiye’de yüzme havuzlarına yönelik olarak Ulusal Havuz Ens-titüsü (UHE) belirli normları tercü-me yoluyla TSE ile iş birliği içeri-sinde TSE11899 un çıkarılmasına ön ayak olmuştur. 1995 yılından beri yürürlükte olan bu standart, geçen sene yanlışlıkla yürürlük-ten kaldırılmış ve bunun yerine bu standartla hiç ilgili olmayan başka bir standart getirilmiştir. UHE’nin de ön ayak olması ile TSE11899 ‘un tekrar yürürlüğe getirilmesi ile ilgili çalışmalar sürdürülmektedir. Söz konusu standardın 1995 yı-lından itibaren yürürlükte bulun-masına rağmen yerel yönetimler ve merkezi yönetim bu standar-da uyumluluk konusunda hiçbir denetim yapmamıştır. Özel bazı

uyum talepleri olmasına rağmen henüz bir denetim mekanizma-sı bulunmamaktadır. Bu nokta-da merkezi yönetime büyük işler düşmektedir. Aynı şekilde havu-zun işletmesinde de bu standart-lara uyum ve bir işletme yönetimi zihniyetinde çalışma disiplini ge-rekmektedir. Havuz Operatörleri de bu yönetimin ayrılmaz bir par-çasıdır. Ülkemizde 80’ler ve 90’lar sonra-sı turizmdeki gelişmeler, aynı şe-kilde inşaat sektöründeki geliş-meler ve bina refahının artması, havuz kullanımını hemen hemen her ekonomik düzeye yaymıştır. Dolayısıyla bizim burada yapa-cağımız çalışmalar halk sağlığı-nı ilgilendirmektedir. Sayın Üze-yir ULUDAĞ, konuşmasına ha-vuzlarda kullanılan ekipmanları ve önemli havuz terimlerini anla-tarak devam etti. Bu ekipmanların çeşitliliğinin Ha-vuz Operatörlüğü mesleğinin öne-mini açık olarak gösterdiğini be-lirtti. Havuz kompleksinin büyük-lüğüne göre en az bir ancak ye-terli sayıda havuz operatörü istih-damı gerekmektedir. Ancak özel-likle kaydırak olan tesislerde aynı zamanda güvenlik konusu da bu-lunmaktadır. Halk Eğitimlerde ve-rilen eğitimlerin yetersiz olduğunu belirten ULUDAĞ, konuşmasına Havuz Operatörlüğü meslek tanı-

mı önererek devam etti: ”Havuzdan faydalanacak insanların, hijyenik ko-şullarda ve güvenli olarak yüzmesini sağlayabilmek için gerekli olan ekip-manların düzenli çalışmasını sağla-yabilmek için günlük bakımlarını ya-pan, Planlanan haftalık aylık periyo-dik bakımları yapan veya yapılması-nı denetleyen, yüzme havuzu suyu-nun kalitesinin sürekliliğini sağlayan asgari teknik lise mezunu, mekanik ve elektrik sistemlerini bilen, kimya-sallar konusunda bilgilendirilmiş, ko-nuyla ilgili eğitim alarak sertifi kalan-dırılmış teknik elamandır.” Havuz Operatörlüğü eğitimi için önerileri-nin, bu konuda deneyimli, fi ilen sek-törü takip eden, eğitim yeteneği olan meslektaşlarımız tarafından verilme-si olduğunu belirtti. Son olarak dene-tim mekanizması oluşturulmasının önemini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sonlandırdı;“Yüzme havuzlarının, sağlık koşul-larına uygun olarak işletilebilmesi için; Havuzların yapımı ve işletilme-sinin Standartlara uygun olarak ya-pılması ve işletilmesi gerekli ve zo-runludur. Bununla birlikte, İşletme-de görev alan ‘’ HAVUZ OPERATÖ-RÜ’’ meslek tanımının yaptığı işe uygun olarak yeniden yapılması ve bu alandaki eğitimin sektör derneği ve İlgili Meslek Odaları tarafından, Halk Eğitim Merkezleri ile ortaklaşa yapılmasının, Ülkemiz ve sektörü-müz için yararlı olacaktır.”

Page 30: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201430

HA

VU

Z K

İMYA

SALL

AR

I

“Halk Eğitim Merkezleri ile birlikte çalışarak ücretsiz sertifika programları oluşturmaktayız”

DIVERSEY Kanal Yönetimi İş Ge-liştirme Müdürü Sayın Fatih PULLU ise konuşmasına, kendini ve tem-sil ettiği fi rmayı tanıtarak başladı. Diversey’in sektördeki Havuz Ope-ratörlerinin eğitimine verdiği önemi açıklayarak, Halk Eğitim Merkezleri ile birlikte çalışarak ücretsiz sertifi ka programları oluşturduklarını ve sek-töre pek çok sertifi kalı havuz opera-törü kazandırdıklarını belirtti. Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Ba-kanlığı arasındaki iletişimsizliğin, önceki konuşmacıların belirttiği gibi lise mezunu-ilkokul mezunu çatış-masının sektörde yarattığı olumsuz-lukları vurguladı. Bu çalıştay sonun-da bir metodolojinin oluşturulma-sı gerekiyor. Buğuna kadar yapmış olduğu eğitimler sonucunda eğitim katılımcısının öğrendiklerinin teorik eğitimin %10, rol modelden öğreni-lenlerin %20 ve işbaşı aktivitelerin-den öğrenimin %70 den oluştuğunu saptadığını, havuz operatörü eğiti-minde de bu verilerin dikkate alın-ması gerektiğini vurguladı. Sayın PULLU konuşmasına, havuz operasyonu sırasında kullanılma-sı gereken kimyasallardan örnekler vererek bu kimyasaldaki kullanım inceliklerini izah etti ve havuz ope-ratörlerinin eğitim ve bilgi seviyele-rinin, insan sağlığı ile direk ilgili bu kimyasalların kullanılmasında çok önemli olduğunu vurguladı.Sunum ve konuşmaların tamam-lanmasını takiben, moderatör Sa-yın Mehmet Çakır ikinci oturumda meslek tanımı üzerinde çalışılmaya başlanacağını, ön taslakların hazır-lanmasından sonra çalışma grupla-rına ayrılarak meslek adı ve görev tanımlarının yapılacağını belirterek oturumu kapattı.

İki gün süren çalıştayın ilk günü TESHİAD Genel Sekreteri ve UMS Proje Koordinatörü Zafer Mumcular tarafından çalıştay katılımcılarına; çalışmanın amacı, izlenecek yön-tem ve uygulamalar hakkında bilgi verildikten sonra, MYK formatı üze-

DIVERSEY Kanal Yönetimi İş Geliştirme Müdürü Sayın Fatih PULLU

rinden Mesleğin Tanımı, mesleğin ve meslek erbabının özellikleri, gerekli-likleri tanımlandı.

İkinci gün ise uzmanlıklarına göre dört gruba ayrılan katılımcılarla work-shop çalışmaları yöntemi ile torba gö-revler dışında kalan meslek erbabı-nın görevleri ve bu görevlere bağlı iş-lemler, katılımcılar tarafından hazırla-narak genel katılımın görüşüne açıldı ve genel değerlendirmelerle taslağın son hali verildi.

21 – 22 Aralıkta yine ALTSO Konfe-rans Salonunda gerçekleştirilen ikin-ci çalıştaya katılımın daha yoğun ol-duğu gözlendi. Çalıştayın ilk günü, mesleğe dair terimler, simgeler ve kısaltmalar, meslek ile ilgili mevzu-at ve meslekte kullanılan araç, gereç ve ekipmanlar konusundaki tanımla-malar gerçekleştirildi. Çalıştayın ikin-ci günü bir araya gelen UMS Hazır-lık Grubu, çalıştay boyunca hazırla-nan taslağı, içerik ve şekil bakımın-dan taslağa son halini vererek çalış-mayı sonlandırdı.

Page 31: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 31

PROMAK İnsan Kaynakları Müdürü Hülya ÇETİN1969 yılında İstanbul Eyüp Sul-tan da dünyaya geldim. İlk – Orta ve Lise Tahsilimi İstanbul’da ta-mamladım.1987 yılında Doğu Akdeniz Üni-versitesi İnşaat Mühendisliği bölü-müne başlayıp 3. sınıfta eğitini ya-rım bırakarak 1991 yılında evlilik sebebiyle Alanya’ya yerleştim. Ha-len Açık Öğrenim İnsan Kaynakla-rı bölümü 2. sınıfta okumaktayım.2009 yılında PROMAK LTD. İn-san Kaynaklarının başına geldim. Aynı yıl Alanya Halk Eğitim Merke-ziyle Sosyal Sorumluluk projeleri kapsamında Havuz Operatörlüğü Eğitim programları oluşturulduk ve PROMAK olarak Halk Eğitim Mer-kezine derslik, eğitmen sağlayarak fahri olarak destek verdik.2011 yılında PROMAK – ALT-SO ve Alanya Halk Eğitim Mer-kezi arasında imzalanan protokol

Ali Baki KAZANCI: Anadolu Teknik Yöneticiler ve Çalışanlar Derneği Başkanı

1971 yılı Trabzon Akçaabat do-ğumluyum. Gaziantep Üniversi-tesi MYO Makine Mühendisliği mezunuyum. Öztaş İnşaat A.Ş. ile beraber Türkiye’nin birçok yerinde büyük projelerde yer aldım. 2000 yılında Öztaş A.Ş. ile beraber Pegasus

Otellerinde Teknik Müdür olarak görev yaptım. 2002 yılından son-ra Dört yıl Dentur A,Ş de Teknik Koordinatörlük yaptım.

Bu görevim süresince, Bodrum, Kuşadası, Marmaris, Kemer, An-talya, Side, Alanya, Mahmutlar

Bölgesi dâhil 86 otelde işletmecilik yaptık. Altı yıldan bu yana Alaiye Resort Spa Otelde Teknik Müdür olarak görev yapmaktayım. Ayrıca On beş yıldan bu yana Anadolu Teknik Yö-neticiler ve Çalışanlar Derneği Baş-kanlığı görevini yürütmekteyim. Dernek olarak PROMAK ile beraber eğitim, seminer, gala yemeği gibi organizasyonlara imza attık. PRO-MAK - Halk Eğitim Merkezi ile bera-ber Dört defa havuz suyu operatör-lüğü kursu organize ederek birçok kişiye belge verdik. Bizim için, böyle projelerin önemi çok büyük. Çünkü bizim teknik karoları-mızın bilgilenmesi, belgelenmesi ve ayrıca bununla beraber görev tanımı-nın yapılması gerçekten çok önem-li. Son yıllarda havuz konusu oteller-de büyük önem arz ettiği için hem bu bölgeye hem diğer işletmelere yararı olacağını düşünüyoruz.

çerçevesinde Havuz Operatörlü-ğü eğitimine eğitmen desteğine başladık.Aynı yıl içerisinde UMS Mesleki Yeterlilik Kurumuna Havuz Ope-ratörlüğü meslek tanımı yapmak üzere müracaat edildi, müracaatı-mız değerlendirilip TESHİAD çatı-sı altında birleştirilip onaylandı.Projeyi yapmamızın amacı 23 yıl-lık mesleki bilgi birikimimizi ak-tararak yaşadığımız ve çalıştığı-mız topluma katma değer sağla-maktır. Sektörde çalışan gerek iş-veren, gerek iş gören ve tedarik-çi fi rmaların görüşlerini bildirmesi sektör açısından önemli olduğu-nu düşünmekteyiz.Katkılarından dolayı SEALED AIR İş Geliştirme Müdürü Sayın Fatih Pullu’ya, Anadolu Teknik Adamları Derneği Başkanı Sayın Ali Baki Kazancı’ya, Artes Ha-

vuzculuk Sayın Üzeyir Uludağ’a, TESHİAD Yönetim Kurulu Başka-nı Sayın Bülent Doğru’ya ve Genel Sekreteri Sayın Zafer Mumcular’a ve tüm PROMAK Çalışanlarına Te-şekkür Ederiz.

Page 32: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201432

rekli bilgi, beceri, tavır ve tutumları belirleyen tanımlamalardır. Ülkemizde 1992 yılında başlayan meslek standartlarının tanımlanma-sı, günümüzde mesleki yeterlilik ku-rumu tarafından devam ettirilmekte ve ulusal yeterliliklerin hazırlanması ve belgelendirilmesi çalışmaları ile devam etmektedir. Biz de ALTSO olarak sadece mes-leki kurslar düzenlemekle kalmayıp meslek standartları ve ulusal yeter-liliklerin tanımlanması süreçlerinde elimizi taşın altına koymayı kurum-sal sosyal sorumluluk bilinci ile bir görev olarak benimsedik. Bu amaç-la 2010 yılında “Türkiye’de Mesle-ki Yeterlilik Kurumunun ve Mesle-ki Yeterlilik Sisteminin Güçlendiril-mesi Projesi”nin bir alt bileşeni olan “Voc Test Merkezleri Hibe programı-na başvurduk. Projemizin hibe alma-ya hak kazanması ile Turizm Konak-lama Sektöründe Standart ve Yeter-lilik hazırlama çalışmaları ve sonra-sında sınav ve belgelendirme mer-kezi kurma çalışmalarını yürüttük. 27 aylık yoğun bir çalışmanın ardın-

HA

VU

Z K

İMYA

SALL

AR

I

ALTSO olarak desteklediğiniz TESHİAD ve PROMAK

işbirliği ile yürütülen bu projenin Alanya’ya katkısı

sizce nasıl olacaktır?

Alanya, 1950’li yıllarda küçük bir kıyı kasabası iken başlayan iç tu-rizm faaliyetleri ile turizm ilçemiz-de önem kazanmıştır. Akdeniz’de 4,5 km kıyı şeridi olan ilçemiz do-ğal ve tarihi güzellikleri ile her ge-çen yıl hem iç hem de dış turizm-de daha çok ilgi çekmekte ve ziya-retçi ağırlamaktadır.Gurur duyarak belirtmek isterim ki, 2012 yılında ilçemizi 3.617.884 yabancı turist ziyaret etmiştir. Bu sayı Antalya’ya gelen turist sayı-sının %35,12’si, Türkiye’ye gelen turist sayısının ise % 11.3’ünü teş-kil etmektedir. Bu kadar yoğun turistik faaliyete sahip ilçemizde Belediye ve Ba-kanlık Belgeli 677 konaklama te-sisi 164.651 yatak kapasitesi ile yerli yabancı misafi rlerimize hiz-met vermektedir. Turizm sektörünün bu kadar yo-ğun olduğu ilçemizde bizim için en önemli konulardan bir tane-si de tatil yapmak için ilçemizi tercih eden misafi rlerimizin ilçe-mizde yaşadıkları tatilden mem-nun olmalarıdır. Bu nedenle biz Alanya’da misafi rlerimize en iyi hizmeti vermek onların memnuni-yetini en üst düzeyde tutmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

İlçemizde hizmet veren konakla-ma tesislerinin hizmet kalitesi mi-safi rlerimizin memnuniyetini doğru-dan etkileyen faktörlerdir. Konakla-ma tesislerinin %95’inin havuzu ol-duğunu göz önünde bulundurun-ca bu havuzların bakımı, temizliği

ALTSO Başkanı Sayın Mehmet Şahin

” TESHİAD ve PROMAK tarafından yürütülen Havuz Operatörü Meslek Standardı Çalış-masının kendi meslek alanına sağlayacağı katkıların yanı sıra turizm sektörüne sağlaya-cağı katkıların da çok önemli olduğunu düşünüyorum”

ve güvenilirliği konuklarımızın te-sislerden memnuniyetini etkileyen önemli faktörlerden bir tanesidir. Bu nedenle TESHİAD ve PRO-MAK tarafından yürütülen Ha-vuz Operatörü Meslek Standardı Çalışmasının kendi meslek ala-nına sağlayacağı katkıların yanı sıra turizm sektörüne sağlayaca-ğı katkıların da çok önemli oldu-ğunu düşünüyorum. Havuz temizlik ve bakım işleri-ni yapacak olan personel için bir meslek standardı hazırlanma-sı ve meslek standardının sek-törde hizmet veren personel için bir el kitabı olması hem bu işle ilgili standardizasyonu sağlaya-cak hem de havuz kullanıcıların memnuniyetini sağlayacaktır.

Havuz operatörlüğü dışında meslek standartları hazırlık ça-lışmaları ile ilgili desteklediği-niz benzer faaliyetler var mı?

Meslek Standardı, bir mesleğin başarı ile icra edilebilmesi için ge-

Page 33: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 33

Bu gelişmeler, Alanya’nı Türki-ye genelindeki yabancı turist pa-yından da açıkça görülmektedir. 2003 yılında Alanya’ya gelen ya-bancı turistlerin Türkiye içindeki payı % 7,21; Antalya içindeki payı ise % 21,11 iken 2012 yılında Tür-kiye içinde %11,3; Antalya içinde ise %35,12 olduğu görülmektedir. Ülke çapında turizm gelirlerine bu kadar katkı yapan ilçemizde oda olarak üzerinde durduğumuz en önemli konular vasıfl ı eleman ve müşteri memnuniyetidir. Bu amaçla ilçemizde diğer ku-rum ve kuruluşlarla hizmet kalitesi-ni arttırmak için birçok projeler ge-liştirmekte ve yürütmekteyiz Bir di-ğer önemli konu ise ilçemizin tüm dünyada etkin bir şekilde tanıtımını yapmak ve turistleri ilçemize çek-mektir. Bu amaçla ilçemizdeki tüm kurumlarının bir araya gelerek kur-

dan ALTSO Meslek Standartları ve Yeterlilik Geliştirme Mesleki Sı-nav ve Belgelendirme Merkezi’ni kurduk. Merkezimizde proje kap-samında Turizm Konaklama Sek-töründe “Çamaşırhane Görevlisi (Seviye 2)” Kuru Temizleme Gö-revlisi (Seviye 3), Çamaşırhane ve Kuru Temizleme Sorumlusu (Sevi-ye 4) alanlarında meslek standar-dı; Çamaşırhane Görevlisi (Se-viye 2) Ön Büro Görevlisi (Sevi-ye 4) ve Ön Büro Yöneticisi (Sevi-ye 5) alanlarında ulusal yeterlilik-ler hazırlayarak MYK’nın onayına sunduk. Çalışmalarımız MYK tara-fından onaylanarak Türkiye Yeterli-likler Çerçevesine eklenmiştir. Bun-dan sonraki süreçte kurmuş olduğu-muz bu merkezde Oda Temizleme Görevlisi (Seviye 2), Kat Sorumlusu (Seviye 3) ve Ön Büro Görevlisi (se-viye 4) alanlarında Sınav ve Belge-lendirme hizmeti vereceğiz. İş dünyasının temsilcisi olarak odamız meslek standartları ve ulusal yeterlilikler konusunda ça-lışmalarına devam edecek ve bu konu ile ilgili tüm çalışmalara da destek verecektir. İş hayatında başarı en iyi standartlarda hizmet vererek ve kazan-kazan teorisini benimseyerek sağlanabilir. Bu bilinçle odamız benzer faali-yetlerde öncü ve destekçi olmaya devam edecektir.

Alanya’nın turizm ile ilgili şu anki durumu ve geleceğini

nasıl görüyorsunuz?

Alanya, 1950’li yıllarda Damlataş Mağarasının özellikle astım has-talığına iyi gelen şifalı havası ne-deniyle sağlık amaçlı iç turizm fa-aliyetine başlamıştır. Daha sonra yerli turistlerin ziyaret etmeleri ile 1970’li yıllarda ev pansiyonculuğu gelişmiştir. Bu yavaş yavaş baş-layan iç turizm hareketi, 1982 yı-lında Turizm Teşvik Kanunun çı-karılmasıyla, Alanya’nın doğu ve batısının turizm merkezi olarak ilan edilmesiyle turizm sektörü-ne yatırımlar artmıştır. 1990’lı yıl-larda kitle turizminin gelişmesiyle Alanya’da turizm sektörü hızlı bir gelişme göstermiştir.

duğu tanıtma vakfını destekleyerek, en iyi şekilde tanıtım faaliyetlerini gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Alan-ya sahip olduğu tarihi ve doğal gü-zellikleri, eşsiz denizi, kumsalı, yay-la turizmi, dört mevsim güneşin gü-lümsediği iklimi ile turizm sektörün-de parlak bir geleceğe sahiptir. Tüm bu özelliklerin yanı sıra son yıl-larda yapılan çalışmalar ile ilçemizde engelsiz turizm için birçok çalışma da yapılmıştır. Böylece Alanya, engellile-rin rahat bir tatil geçirebilecekleri bir turizm merkezi haline gelmiştir. Bu doğal güzellikleri, kaliteli hizmet an-layışını ve alternatif hizmetleri des-teklediğimiz sürece Alanya ülkemi-zin turizm için parlayan yıldızı olarak kalmaya devam edecektir. Bu amaç-la tüm kamu kurum ve kuruluşlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve devletin desteğini yanımıza alarak çalışmala-rımıza devam etmekteyiz

Page 34: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201434

POR

TAJ

Gelişen Hizmet Sektörünün, Başkent Ankara’daki Önemli İsmi: TEPE SERVİSGünümüzde kurumlar, kârlılık ve verimlilik hedefferine ulaşmak için ana faaliyet konula-rına daha fazla zaman ayırmak, kurum ve varlıklarının yönetimi ile ilgili maliyetleri düşür-mek ve bunlara bağlı sorunları ortadan kaldırmak adına uzman ekiplerden oluşan ve ka-liteli hizmet sunan firmalara ihtiyaç duymaktadır. Tüm bu ihtiyaçlar doğrultusunda hiz-met veren Tepe Servis, Başkent Ankara’da, 40’ı aşkın şirketin oluşturduğu Bilkent Hol-ding bünyesinde faaliyet göstermekte ve kurumsal bilgi birikimini sunduğu hizmetlerle birleştirmektedir.

Tepe Servis ve Yönetim Genel Müdür Yardımcısı Miktat Kuzhan, Tepe Servis’in sektördeki faaliyet-lerini ve gelişen hizmet sektörünü değerlendirdi.

“Entegre Tesis Yönetimi hiz-metlerimizle, tesislerin tüm ih-tiyaçlarını bir arada veya ayrı bir biçimde çözebilmekteyiz”

Ülkemizde sınırlı sayıda şirket tara-fından sunulan Entegre Tesis Yöne-timi hizmetini yeniden tarif etmek ve hizmet kalitesini en üst seviyeye ta-şımayı hedefl ediklerini belirten Tepe Servis ve Yönetim Genel Müdür Yardımcısı Miktat Kuzhan, “Enteg-re Tesis Yönetimi (temizlik - güven-lik- teknik bakım - bahçe bakım - ofi s destek, vb.) hizmetlerimizle, yöne-timlerin maliyetlerini düşürmek ve daha iyi ortamlar yaratmak amacıy-la ihtiyaçlara dönük çalışmalar yürü-ten şirketimiz, tesislerin tüm ihtiyaç-larını bir arada veya ayrı bir biçimde çözebilmektedir” şeklinde konuştu.

“Tepe Servis, hizmet kalitesini mükemmellik seviyesine ulaş-tırmayı hedeflemektedir”

Hizmet içi eğitim, yüksek dene-tim mekanizması ve personel se-çiminde gösterdiği titizlikle hiz-met kalitesini mükemmellik se-viyesine ulaştırmayı hedefl edik-lerini ifade eden Kuzhan, “ Tepe Servis’in sunduğu hizmetler ara-sında, bilgi birikimi ve deneyi-mi doğrultusunda, maliyetleri en aza düşürmek ve kurumlara daha

Tepe Servis ve Yönetim Genel Müdür Yardımcısı Miktat Kuzhan

Page 35: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 35

iyi ortamlar yaratmak için enteg-re tesis yönetimi, temizlik, güven-lik, teknik bakım, bahçe bakımı ve ofi s destek gibi çözümler bulun-maktadır” dedi.

Miktat Kuzhan sözlerini şöyle sür-dürdü, “TEPE Servis; entegre te-sis yönetimi ile, verimlilik, kârlılık ve fi zibilite konularına önem veren ku-ruluşların, tesis ve demirbaşlarının verimle işletilmesi, doğru yöntem-lerle yönetilmesini sağlayan hiz-metler sunmakta ve AVM’lerden sitelere kadar pek çok farklı kamu-sal alanda gerçekleştirilmektedir”

“Birçok alandaki hizmetlerimi-zi, insan sağlığına ve yararına olacak şekilde düzenleyerek kaliteli hizmet sunmaktayız”

Birçok alanda hizmet verdiklerini belirten Miktat Kuzhan, “ Temizli-ğe, sadece hastaneler gibi hijyenin “olmazsa olmaz” sayıldığı yerlerde değil; ofi slerde, alışveriş merkezle-rinde, okullarda, binaların dış cep-helerinde, çevrelerinde, endüstriyel ve bilgi işlem merkezleri gibi tek-nik ortamlarda da gereksinim du-yulmaktadır. Tepe Servis; temizlik hizmeti verdiği işletmedeki çalışan-ların beklentilerini karşılamakla bir-likte, taşınır ve taşınmazların daya-nıklılığını artırıp, imaj ve estetik ola-rak değerlerini yükselterek, “Hou-sekeeping” hizmetine farklı bir ba-kış açısı getirmektedir” dedi.

“İstikrarlı bir hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyeti şirketi-mizin en önemli özelliğidir”

“Bu özelliklerimiz bizi sektörde ay-rıcalıklı kılmaktadır. Ayrıca mali-yeti düşüren ve kaliteyi artıran çö-zümleri en iyi biçimde sunuyor ol-mamız tercih edilme sebepleri-mizin başında gelmektedir. Tepe Servis’in temizlik hizmetleri ala-nındaki başarısının ardında; bir-birinden farklı ihtisas gerektiren referansların yanı sıra, uluslara-rası “Know-How”, kaliteli temizlik ekipman ve ürünleri, profesyonel kadrolar, titiz bir çalışma ve dene-tim anlayışı yatmaktadır” şeklin-de konuştu.

Page 36: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201436

Destek Temizlik Genel Koordinatö-rü Altan Özbey, “ Firmamızı, Ope-rasyon ve Pazarlama adı altın-da birimlere ayırdık. Birimler ara-sında da koordinasyonu sağla-mak amacıyla Genel Koordinatör-lük kadrosu oluşturduk. Tam za-manlı ve yarı zamanlı çalışanları-mızla yaklaşık yüz kişilik bir aile-yiz. Türkiye‘de alanında isim yap-mış birçok fi rmaya 7 gün 24 saat kesintisiz, esasına göre hizmet vermekteyiz. Ağırlıklı olarak İstan-bul sınırları içerisinde faaliyet gös-termekteyiz” dedi.

“Müşterimizi dinleriz, anlamaya çalışırız“

“Müşterilerimizin ihtiyaç ve bek-lentilerine göre hizmet sunarız. Müşterimize yapamayacağımız sözler vermeyip, güvenilir ve sa-mimi bir birliktelik oluşturmaya ça-lışırız. Çalışanlarımızın kişiliği-ne ve maddi & manevi haklarına saygı duyar ; bu ilişkiyi sürekli ge-liştiririz.Değişimden ve yenilikten korkmayız. Para kazanmak, amaç değil; düşlediğimiz güzel dünyaya ulaşmada sadece aracımız olarak kalacaktır”Özbey,” Sektöründe temizlik ala-nında faaliyet göstermenin yanısı-ra; Personel Tedariki, Bahçe Bakı-mı, Ofi s içi ihtiyaç maddeleri temi-ni, personel servisi gibi tüm tamam-layıcı (logistic) hizmetleri de sunan Destek Temizlik, ofi s ortamında biri-kerek, salgın hastalıklara, bağışıklık

sistemi bozukluklarına ve dermato-lojik rahatsızlıklara (mantar,egzama vb) ve dolayısıyla işgücü kayıpları-na sebep olan virüs, bakteri ve mik-roplara karşı, 30 güne kadar kalıcı etkili (ofi s içinde yapılan gündelik temizlikten 30 gün boyunca etkilen-mez), Nanoteknolojik Hijyen Fak-törlerimizi, Endüstriyel Buhar Maki-nalarımız yardımıyla, uygulayarak GERÇEK HİJYEN sağlamaktayız” şeklinde konuştu.

“Hijyen uygulamasıyla “TAM KORUMA KALKANI“na

alınan müşterilerimize ‘HİJYEN SERTİFİKASI’

verilmektedir”

Altan Özbey, “Destek Temizlik olarak bizler, portföyümüzde bu-lunan ayrıcalıklı müşterilerimize sunduğumuz, yüksek standarttaki bu Hijyen Sertifi kası hizmetini üc-retsiz gerçekleştirmekteyiz. Pren-siplerin kale gibi korunduğu, taraf-ların üzerlerine düşen sorumlu-lukları, her zaman ilk günkü heye-can ve alaka ile yerine getirdikleri bir ortamda, başarının kaçınılmaz sonuç olduğuna inanıyoruz.“İstisnasız tüm fi rmaların temizlik-te harikalar (!) yarattığı; fakat ne yazık ki ortalama 2 yıl yaşayabil-diği bu sektörde, 14 Yıl önce iş-letmemizi kurduğumuzda; İşimi-zi teknik ve ticari olarak iyi öğre-nirsek ,tüm kadrolarımızı hizme-te yönelik eğitimle sürekli gelişti-rirsek ,günün ve tekniğin gerektir-diği her türlü enstrümanı kullanır-sak ve müşterilerimizin ihtiyaçla-rına göre organize olursak ayakta kalabileceğimizi biliyorduk” şek-linde konuştu.Özbey sözlerini şöyle sürdürdü; “2007 yılında temizlik sektörünün lokomotif kurumu olan TESHİAD’a üyeliğimiz ile diğer temizlik fi rma-larıyla farkımızı da belirginleştir-dik. Bizler, müşterilerimize “artık temizlik işiyle ilgilenmenize gerek kalmayacak” diyoruz.

“Türkiye ekonomisi gibi sektörümüzün de gelişeceğini öngörmekteyiz”

1999 yılında temizlik sek-töründe faaliyet göster-mek amacıyla kurulan Destek Temizlik; 2003 yı-lında aile şirketine dönü-şerek, ortaklık yapısının değişmesi ile birlikte sun-duğu hizmet yelpazesini de genişletmeye başladı.

Bununla beraber müşterilerimizin gözünde bu güveni sağlayabilecek kadar işimizle ilgileniyoruz. En alt kadrodan en üst kadroya kadar. Bu bizim en önemli farkımız“ dedi.Müşterilerinin ihtiyacına göre orga-nize olabilen butik bir fi rma olduk-larını belirten Altan Özbey, “Aynen ısmarlama pantolon diken terzi gibi. Müşterilerimizle uzun yıllara dayalı devam eden ilişkilerimiz bunu teyid etmekte. Destek Temizlik, görevini her koşulda, samimiyetle, dürüstçe ve eksiksiz yapmaya çalışır. Çünkü: Temizlik, müşterimizin ofi sinde ya-pılıyor olsa bile “bu iş müşterimizin işi değil! benim ve ekibimin işi“ dedi.

“Sadece mevcut operasyonu-muzu sürdürmek için çalışmak

ve kaliteli hizmet üretmek hedefimizdir”

Özbey ,” Tecrübelerimizle gördük ki yukarıdaki hedefi n hakkını verdiği-mizde “Ticari Büyüme” doğal olarak oluşuyor. Bu öngörüden hareketle , yeni teknolojiye sahip makine par-kurumuzu 2013 yılı içinde geniş-lettik; tüm personelimizin , yeni iş yasası çerçevesinde temel iş gücü eğitimlerini tamamladık.

POR

TAJ

Page 37: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 37

Page 38: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201438

VE

RİM

LİLİ

K

Verimlilik Kavramı ve TanımıVerimlilik kavramı, yeryüzünde kurulan ilk üretim işletmeleri kadar eski olmakla beraber, ekono-mik düşünce tarihinin ilk kayıtlarında verimlilik kavramına hemen hemen rastlanmamaktadır. Bu-nun yerine, klasik ekonomistler üretim ve üretim oranından bahsetmektedirler ki, bu iki kavram da bugün verimlilik kavramına yaklaşmaktadır. Ancak bu kavrama verilen önem, modern iktisa-di düşüncenin doğuşu ile başlamış ve İkinci Dünya Savaşı’nı izleyen yıllarda bir hayli artmıştır. Sa-vaştan yenik ve tahrip edilmiş olarak çıkan ülkelerin girişmiş oldukları yoğun faaliyetlerde verim-lilik artışlarının önemli bir rolü olmuştur.

Bugün, gelişmiş ülkelerin girişmiş oldukları “ekonomik yarış” ya da “savaş” yanında gelişmekte olan ülkeler de kalkınma çabası için-dedirler. Bu iki grup içine giren ül-kelerin ekonomik bakımdan ge-lişmelerinde, refah seviyelerinin yükseltilmesinde verimlilik kav-ramının büyük çapta rolü ve etkisi bulunmaktadır.

Günümüzde verimlilik kavramı ül-kelerin kalkınma çabalarının de-ğerlendirilmesinde esas olan gös-tergelerden biridir. Ulusal refahın arttırılmasında verimliliğin olduk-ça önemli rolü olduğu düşünce-

si yaygın bir kabul görmektedir. Kalkınma düzeyini yükseltmek is-teyen her toplumun temel hede-fi mevcut kaynaklarını en yara-lı yerlerde ve en yararlı biçimde kullanarak üretimini en çoğa çı-karmak olacağından, bu ülkeler için verimlilik çok önemli bir kav-ram olarak ön plana çıkmıştır.

Verimlilik dar anlamıyla hasılanın bir girdiye veya girdiler toplamına oranı olup, üretilen mal ve hizmet-ler miktarı ile bu üretimde kullanı-lan girdi miktarları arasındaki iliş-kidir. En genel anlamıyla, tabiat-ta sınırlı olarak bulunan ve insan ihtiyaçlarının tatmini için üretimde kullanılan kaynakların etkinliğinin bir ölçüsü şeklinde tanımlanabilir.

Genel anlatımla verimlilik, kurulu-şun aşağıdaki ölçütlere ne kadar yaklaşabildiğinin kapsamlı bir öl-çüsüdür:

•Amaçlar : Ulaşılmak istenen so-nuç, maksat•Etkenlik : Yararlı çıktı sağlamak için kaynakların ne ölçüde etkin kullanıldığı•Etkililik : Gerçekleşmesi hedefl e-nen oranla gerçekleşen •Karşılaştırılabilirlik: Verimli-lik performansının zaman içinde gerçekleşme durumu•Yüksek verimlilik : Aynı miktar kaynakla daha çok üretmek ya da aynı girdiyle daha çok çıktı elde etmektir.

Verimlilik analizinde kimi basit ve pratik yaklaşımları söyle sıralaya-biliriz. •İşçilerin verimliliğini ölçme•Birim emek ihtiyacının planlan-

ması ve analizi için ölçüm sistemleri •Emek kaynağı kullanımının yapısı-na yönelik emek verimliliğini ölçme sistemleri•İşletme düzeyinde katma değer ve-rimliliği

Verimliliğin ÖnemiUlusal ya da uluslararası pazarlarda satmak amacıyla üretim yapan her işletme, belirli bir noktadan sonra yalnızca üretimde kullandığı her tür-lü kaynağı diğer işletmelerden daha verimli kullanma seçeneğine sahip-tir. Ancak böylelikle varlığını sürdü-rebilir, giderek kendini genişleterek yeniden üretebilir. Aynı şekilde, top-lumların refah düzeylerinin daha da yükseltilmesi, ülkelerin ekonomik, dolayısıyla da siyasal bağımsızlığı-nı koruyabilmesinin güvencesi, an-cak o toplumun ve ülkenin sahip ol-duğu kaynakları öteki toplum ve ül-kelerden daha verimli kullanmasıyla mümkündür.

Öte yandan verimlilik, yatırım ve gelir politikalarının belirlenmesinde üretim faktörlerinde meydana gelen dalgaların zamanında tespit edilme-si ve gerekli tedbirlerin alınabilme-sinde önemli bir vasıtadır. Ayrıca, ülke kalkınmasının hızlandırılma-sında, enfl asyon oranlarını düşürül-mesinde, ulusal gelirin paylaşılma-sında, işletmelerin rasyonel bir şe-kilde işleyip yatırımların planlanma-sında ülkeler arası ekonomik karşı-laştırmalarda kullanılan vasıtaların başında verimlilik gelmektedir.

Verimliliğin işletmeler açısından önemi iki nokta da toplanır.

Birincisi; verimlilik işletmenin başa-rı derecesini ve karlılık durumunu gösterir.

Nesrin SERİN YÖNDES Danışma Kurulu BaşkanıEndüstri Yük. Mühendisi

[email protected]

Page 39: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 39

Rekabet ortamına ayak uyduran bir işletmenin başarılı olmasında en önemli faktör, o işletmenin tek-nolojik gelişmelere ayak uydura-rak gerçek maliyetini düşürmesi, birim ürün için kullanılan girdi mik-tarını azaltmasıdır. Girdi ile çıktı arasındaki oranı verimlilik olarak algıladığımıza göre, işletmenin başarısı verimlilikteki artışa bağ-lıdır. Belli bir girdi miktarına teka-bül eden çıktı miktarının artması o işletmenin verimli çalıştığı anlamı-na gelir ve bu üretimin satışlarla desteklenmesiyle de karlı olması-na olanak verir.

İkincisi; verimlilik işletme yönetimi açısından ayrı bir öneme sahiptir. Girdi-çıktı ilişkileri işletme yönetici-sine sağlam bir denetim aracı ola-bilir. Her yönetici değerlendirme ve işletme ile ilgili çeşitli kararlarda, bir takım verilere dayanmak ister. Girdi-çıktı oranı işletme yöneticisi-ne bu olanağı sağlamaktadır. Çağımızda işletmelerde yöneti-min ekonomik ve teknik yönleri-nin birbirini tamamlayacak şekil-de önem kazandığı buna karşın yöneticilerin teknik konular dışın-da ekonomik konulara yabancı kalmaları olasılığı dikkate alındı-ğında verimlilik ve verimliliğin öl-çülmesini yöneticiye teknik birta-kım olanaklar sağladığı söylene-bilir. Elde olunan üretim miktarı ile bu üretimi elde etmek içi kullanı-lan faktörler arasındaki oran ola-rak ifade edilen verimlilik işletme-nin tüm alt sistemlerinde ve küre-sel temelde göz önünde tutulması gerekli bir olgudur.

İşletme yönetimi açısından verim-liliğin aynı kalması, artması veya azalmasının sonuçları şunlardır.

•Verimliliğin sabit kalmasının so-nuçları:�Aynı üretim = aynı üretim faktör-leri,�Üretimde artış = üretim faktörle-rinde aynı oranda artış,�Üretimde azalış = üretim faktör-lerinde aynı oranda azalış,

•Verimliliğin arttığını gösteren so-nuçlar şunlardır:�Aynı üretim = daha az üretim,

�Üretimde artış = aynı üretim faktörü,�Üretimde azalış = üretim faktör-lerinde daha çok azalış,�Üretimde artış = üretim faktörle-rinde daha az artış,

•Verimliliğin azaldığını gösteren sonuçlar ise şunlardır:�Aynı üretim = daha çok üretim faktörü,�Üretimde artış = üretim faktörle-rinde daha çok artış,�Üretimde azalış = aynı üretim faktörü,�Üretimde azalış = üretim faktör-lerinde daha az azalış

Verimlilik Yöntemleriİşletmelerin verimlilik analizlerinin yapılması, verimlilik alanındaki iş-letmenin güçlü ve zayıf yönlerinin belirlenmesi, efektif üretim akışı-nın gerçekleştirilmesindeki prob-lemlerin belirlenmesi, katma de-ğer yaratan ve yaratmayan (Va-lue Added / Non Value Added) faaliyetlerin belirlenmesi ve dü-zeltici önlemlerin alınması temel amaç olmalıdır.

Kullanılması önerilen verimli-lik yöntemleri;

5S

Seiri - Sınıfl andırma, Seiton - Dü-zenleme ve tanımlama, Seiso - Temizlik, Seiketsu - Standartlaş-tırma, Shitsuke – Disiplin

5S; çalışma alanını temiz, düzenli ve amaca uygun biçime sokulma-sı için uygulanan bir Toplam Kali-te Tekniği’ dir.

5S proje ekibi oluşturmalıdır. İşlet-me, proje ekibi ile önce fabrika ge-nelinde yürütülen 5S faaliyetleri-ni yönlendirmeli, yürütmeli, birimler arasındaki koordinasyonu ve stan-dartlaştırılmanın sağlanması için dokümantasyonunu sağlamalıdır.

Çünkü 5S’in 5 adımının da etkin kul-lanımı;•Zaman kazandırır•Hata oranını azaltır•Verim ve kaliteyi artırır•Maliyeti düşürür•İş kazalarını önler•İşletmeye rekabet gücü kazandırır

YALIN ÜRETİM TEKNİKLERİ

Kaizen, , SMED (Single Minute Exc-hange of Dies), Otonomasyon/Jido-ka, Poka Yoke, Andon, TPM (Total Productive Maintenance)

Kaizen, daha iyisini yapabilmek için sürekli çalışmak ve mükemme-le ulaşma arzusudur diye tanımlana-bilir. Az ama sürekli adımlarla ilerle-mek demektir.

SMED, setup süresini 10 dakikanın

altına düşürmek için uygulanır.

Poka Yoke’ler bir parçanın monta-jında; bir sürecin ilerleyişindeki in-san faktörünün etkili olduğu hatala-rı ortadan kaldıran araçlardır.

Otonomasyon bir işte yaşanacak herhangi bir problemin tespitinin ve/veya kontrolünün teminatının oto-masyonudur.

Andon, Japonca lamba anlamına gelen ve montaj hattındaki herhan-gi bir istasyonda veya üretim birimin-de oluşan bir problemi ilgili kişiye ha-ber veren sesli ve/veya ışıklı bir uya-rı sistemidir.

Page 40: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201440

VE

RİM

LİLİ

K

TPM, ekipmanın en verimli şe-kilde kullanılmasını hedefl eyen, şirket genelinde bakım koruma-sı, koruyucu bakım ve iyileştirme amaçlı bakımı da içine alan bir toplam verimli bakım sitemi oluş-turan, tüm elemanları kapsayıp herkesin çalışmasına gerek du-yan bir verimlilik metodudur.

TPM sistemi ile bakım faaliyetlerini yönlendirmelidir. Çünkü TPM uygulanan bir işletmede;

•Üretim sisteminin verimliliğini en üst düzeye çıkaracak bir şirket kültürü oluşur. •Mevcut ekipman ve üretim ala-nı ile ilgili her türlü kaybı (arıza, iş kazası, kalite hatası… vb.) ön-leyecek kusursuz bir sistem kurul-muş olur. •Yalnızca üretimle ilgili depart-manlarda değil tüm birimlerde uy-gulanır ve 0 kayıp öngörülür.

Yalın üretim tekniklerini kullanma-lıdır. Kaizen, SMED, Poka-Yoke, Otonomasyon, Andon uygulama-larını teşvik etmeli ve standartlaş-tırılmasını sağlamalıdır. İş talimat-larında yalın üretim tekniklerine yer vermelidir.

Çünkü yalın üretim tekniklerini kullanan bir işletmede;

•Kuruluşun tüm faaliyetlerinde canlılık oluşur, •Topluluğun aynı amaç ve hedef doğrultusunda çalışması sağlanır, •Etkileşim içinde olan bölümlerin ortak sorunları en kısa ve kalıcı biçimde çözümlenir, •Çalışanların bilgi ve beceri düze-yi yükselir, motivasyon artar, •Verimlilik ve diğer temel rekabet unsurları gelişme gösterir.

VERİMLİLİK TAKİP YÖNTEMİ

OEE (Overall Equipment Effecti-veness)

OEE, Toplam Ekipman Verimliliği; planlanan çalışma süresi boyun-ca makina verimliliğini (kullanıla-bilirliğini) gösteren bir gösterge-dir. Amaç; proses güvenliğini ar-tırmak ve çalışma alanındaki pro-sesleri iyileştirmektir.

OEE ile verimliliğinin takibini sağlamalıdır.

Çünkü OEE ile takip sağlanırsa;•Mevcut durumun farkına varılır, hedefl er oluşturulur ve yol planı çizilir•Maliyetlerin nasıl azaltılacağı gö-rülebilir hale gelir.

PROBLEM ÇÖZME

TEKNİKLERİ

Ishikawa Diagramı, Neden Neden Analizi, Pareto Analizleri, Akış Di-agramları

Ishikawa diyagramı, herhangi bir sonuç/problem ile neden olan unsurlar arasındaki ilişkinin kurul-masını sağlayan grafi k bir yön-temdir. 5 neden analizi, problemlerin nedenlerini geriye doğru incele-yerek ele alan, problemin asıl ve temel sebebinin ne olduğunu an-lamak için kullanılan yöntemdir.

Pareto analizi, bütünü etkileyen önemli etkenlerin diğerlerinden ayrılarak, önceliklerin belirlenme-sine ve hangi noktalara yoğunla-

şılması gerektiğine karar veril-mesine yardımcı olur.

SÜREÇ HARİTALAMA VE İYİLEŞTİRME TEKNİKLERİ

Değer akışı haritalandırma, ürünün geçtiği değer akışı bo-

yunca oluşan malzeme ve bilgi akışını görmemize ve anlamamı-za yardımcı olan bir kâğıt kalem tekniğidir.

İş akımı şeması, bir ürün ya da yöntemle ilgili tüm olayların akışı-nı, uygun süreç şeması simgele-rini kullanarak belirten bir şema-dır.

İşletmeler süreçlerini haritalan-dırmalıdır, gelecek duruma ula-şabilmek için planlamalar yap-malıdır. Çünkü değer akış haritalama;•İsraftan daha fazlasını görme-yi sağlar. Haritalandırma, değer akış yollarındaki israf kaynakları-nı görmeye yardımcı olur.•Akışla ilgili kararlar görünür ol-duğu için onlar tartışılabilir. Aksi takdirde, sahada alınan birçok kararlar ve detaylar hatalı olabilir.•Bilgi ve malzeme akışları ara-sındaki ilişkiyi gösterir. Başka hiçbir araç bunu yapamaz.

Verimlilik yöntemlerinin uygulan-ması sonucu işletmenin verimli-liğinde yol açacağı yükseliş şüp-hesizdir ki çok fazladır. Verimli-liğin artışı ise, maliyetlerin aza-lışını sağlayacak ve böylece iş-letmenin karı artacaktır. Enteg-re bir sistemin kurulması işletme için büyük önem arz etmektedir. Çünkü verimliliği yükseltecek bu faaliyetler birbirini destekleyen aşamalarla ilerleyebilmektedir.

Page 41: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 41

Page 42: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201442

MA

KA

LE

BIRAKIN ÇOCUKLAR BÜYÜSÜN!..Şirketler çocuklarıdır patronların. Emek sarf ederek , tüm ömürleri-ni harcayarak , birçok fedakârlık yaparak, bakıp, büyüttükleri ço-cukları. Emanet edince tüm kontrolünü kaybedeceklerinden korktukları çocukları… Çocuklarının gelecekleri ile ilgi-li her şey fi rma sahiplerinin kafa-sının içerisinde planlanmıştır. Fir-ma sahibi kendince büyüttüğü fi r-ması için planladığı şeyler ger-çekleşmediğinde agresifl eşir. Daha kontrolcü olur ve çalışanla-rını suçlar. Personelinin gerektiği gibi çalışmadığını yada işi iyi ya-pamadıklarını düşünür. Amaç ve hedefl erini kimse ile paylaşmadığı için çalışan perso-neli hakkında bu şekilde düşün-mesinin yersiz olduğunu bilmesi-ne rağmen böyle düşünmekten kendini alamaz.O yüzden çocuklarının hayatını kolaylaştırmak için onların her işi-ni yapan ebeveynler gibi şirketle-rinin de her işini kendileri yapma-ya çalışırlar. Her kararı kendileri verirler. İnisiyatif kullandırmazlar.Bu nedenle fi rmalar sahiplerine bağımlıdır. En iyi senaryolardan biri olarak, kurucu sahipleri şirket-ten gidipte yerine ikinci nesil şir-ket sahibi gelince fi rmalar boca-lar ve çoğunlukla ondan sonraki

üçüncü nesli göremezler.Daha kötü senaryo ise kurucu sahiplerinin elinde fi rmanın can vermesidir. İnsanlar gibi şirketlerinde ömür-leri vardır. Şirketlerde doğar, bü-yür, gelişir, düşüş dönemi geçirir ve ölürler. Firmaların bu süreci yaşarken çok daha az sancılı dönem ge-çirmeleri ve yaşam sürelerinin daha uzun olması açısından sis-temleşmesi yani kurumsallaşma-sı gerekir.Bu aşamada fi rma sahipleri ço-cuklarının yani fi rmalarının ömür-lerini daha sağlıklı daha güçlü geçirmesi için gerekli tüm profes-yonel yardımı almalıdır.Profesyonellerle çalışmayı öğre-nerek, fi rmasının hayatını kişile-re bağlı olmadan sürdürmesi için gerekli tüm çalışmayı destekle-melidir. Firmalar kendi başlarına da ayakta durabilirler ise doğup bü-yümesi için fedakârlıklar yaptığı-nız çocuklarınız gelecek nesiller içinde hizmet edebileceklerdir.O yüzden sevgili fi rma sahiple-ri BIRAKIN ÇOCUKLAR BÜYÜ-SÜN.

Yeliz SarıçamKalite Danışmanı[email protected]

Page 43: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 43

Star Makine Kuruluşunun 15.Yılını KutladıTürkiye’nin profesyonel yerli temizlik makine ve ekipmanları arasında yer alan Star Makine kuruluşunun 15. yılını kutladı.

1997 yılında kurulan fi rma; üre-timde 15 yıllık bilgi ve tecrübe so-nunda, 2000’li yıllarda profesyo-nel temizlik makineleri üretimine başlamış ve müşterilerine elekt-rikli süpürge ve halı yıkama alan-larında geniş ürün yelpazesiy-le hizmet vermektedir. Kuruldu-ğu günden bu yana Star Makine, ürün kalitesi ve uygun fi yatlarıyla pazarda gözle görülür bir yol kat etmiş ve ilk sıralarda yerini almış-

tır. Profesyonel makine üretimi ve ihracatı yanında yurtdışından it-hal edilen diğer ürünlerle temizli-ğe ihtiyaç duyulan; hastane, okul, fabrika, havalimanı, AVM’ler ve buna benzer pek çok hizmet ala-nı içinde,100’ü aşkın ürün çeşidi ile Elektrik Süpürgeleri, Halı Yıka-ma, Vakum Üniteleri (Trifase),Yer yıkama / Cilalama, Yer Yıkama Makinası, Yüksek Basınçlı Temiz-lik Makinaları / Yedek Parça – Ak-

sesuar, Temizlik Ekipmanları, Kim-yasal Temizlik Ürünleri gibi birçok alanda faaliyet gösteriyor.Sektör içerisinde yerli üretim yapan fi rma başta Almaya,İtalya,Fransa ve Rusya olmak üzere 20 ülkeye kadar ihracat alanına sahip. Ayrıca Star Makine müşterisine özel ürün ve renk çeşitleriyle de dikkat çekerken, dünya çapında pek çok ülkeye yap-tığı ihracatla kalitesini kanıtlamıştır.

Page 44: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201444

SİNE Fuarcılık ve ETÜDER, EDT Expo 2014 Fuarı ile Sektöre İvme Kazandırmaya Devam Edecek!

Ev Dışı Tüketim sektörüne bambaşka bir bakış açısı getirmek ve sektör bilincini arttırmak amacıyla 2013 yılının Mart ayında ilki gerçekleştirilen ve büyük yankı uyandıran EDT Expo Fuarı için geri sayım başladı. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de bir ilke imza atarak Ev Dışı Tüketim sektörüne özel bir fuar gerçekleştiren ETÜDER ve CNR Holding kuruluşu olan Sine Fuarcı-lık bu yıl da sektöre ışık tutmaya hazırlanıyor. Sektörün dinamiklerini belirleyen markala-rın tümünü tek bir platformda toplamayı başaran EDT Expo Fuarı’na, 27–30 Mart 2014 tarihlerinde CNR Expo Fuar Merkezi ev sahipliği yapacak.

Ev Dışı Tüketim sektörünün güç-lü oyuncularını tek bir çatı altın-da toplayan Ev Dışı Tüketim Te-darikçileri Derneği (ETÜDER), Türkiye’de fuarcılığın öncü kuru-luşu CNR Holding’in bir kuruluşu olan Sine Fuarcılık ve İstanbul İh-racatçılar Birliği (İİB) ile yaptığı iş-birliği sayesinde Ev Dışı Tüketim sektörünün dünya çapında olma-ya aday fuarı olan EDT Expo’nun ilkini başarılı bir bilanço ile ger-çekleştirdi. Diğer gıda fuarlarından farklı ola-rak sadece sektör profesyonelle-rini hedefl eyen EDT Expo’da Ev Dışı Tüketim sektörünün güçlü te-darikçileri yerlerini aldılar ve 4 gün boyunca sektör profesyonelleri ile temaslarda bulunacaklar.

Geçen yıla oranla çok daha yo-ğun bir katılımcı ve ziyaretçi kit-lesi ile gerçekleşecek olan fuarda sektörün bilinmeyenleri gün yüzü-ne çıkacak.

Otel, restoran, fastfood, kafe zin-cirleri, okul, ofi s, kamu kurumla-rı, turistik tesisler gibi ev dışın-daki her türlü işletmenin tüketim ihtiyacını karşılayan Ev Dışı Tü-ketim sektörü, Türkiye’de yak-laşık 12 – 13 milyar Avro’luk bir hacme ulaştı. EDT Expo, sek-törü irdeleyerek sorunlarına çö-züm getiren sektör oyuncuları-nı bir arada toplamayı ve her yıl güçlenerek daha geniş kitlelere ulaşmayı ve yurtdışında da ses getirmeyi hedefl iyor.

Sektörün güçlü oyuncularını; Akdeniz ülkeleri başta olmak üzere Ortadoğu, Körfez ülkeleri ve Rusya’nın araların-da bulunduğu ülke ve bölgelerden ge-lecek ziyaretçiler ile buluşturacak fuar, gelişen ve büyüyen sektörün nabzını İstanbul’da tutuyor. EDT Sektörünün profesyonellerini cezbedici yöntemle-re dair unsurların da yer alacağı EDT Expo 2014’te; kuru gıda, dondurulmuş gıda, et ürünleri, meyve ve sebze, içe-cek, temizlik, hijyen ürünleri ve ekip-manları ayrı salonlarda sergilenecek.

Mutfak profesyonellerikıyasıya yarışacak!

45.000 m2 alanda gerçekleşecek olan EDT Expo 2014 Fuarı 300 katılımcı ve 50.000 profesyonel ziyaretçiyi hedefl e-mektedir.

FUA

R

Page 45: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 45

Sektöre hitap eden farklı etkin-lik ve yarışmalar ile renklene-cek olan fuarda Osmanlı Mutfa-ğı Yarışması’nın ikincisi ve bunun yanı sıra pastacılığa gönül veren-lere özel Gastrobosphorus Patis-serie Yarışması düzenlenecek. Mutfakların asıl sahipleri olan pro-fesyonel aşçıların katılacağı ya-

rışmaların geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yoğun ilgi görmesi bek-leniyor.Her tür EDT ürününü bünyesinde barındıran EDT Expo 2014 Fuarı katılımcı fi rmalara, yenilikçi ürün-lerini ve markalarını en iyi şekilde lanse etme olanağı sağlıyor. Pi-şirme etkinlikleri, çalışma grupla-

rı ve sektörün önde gelen isimle-rinin katılacağı paneller ile taçla-nacak olan fuar, katılımcıları ni-telikli ziyaretçiler ile buluşturur-ken aynı zamanda ev dışı tüke-tim sektörünün bilinirliğini de kuv-vetlendirirken yeni iş fırsatları ve iş birlikteliklerinin oluşmasına ze-min hazırlamaktadır.

EDT Expo 2014 Fuarı,

sektörün önde gelen

isimlerinin katılacağı

paneller ile taçlanacak

Page 46: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201446

TESH

İAD

BİL

Gİ O

DA

SI

10’dan az çalışanı olan işyerlerine devlet desteği...İş kazası ve meslek hastalıklarına yönelik tedbirler gündeme geldiğinde ilk dile getirilen hususlardan biri küçük işyerlerinin bu maliyeti karşılayamayacağı oldu. İşyerlerinin bir kısmı için bu tespit doğrudur ve devlet tarafından destek verilmesi gerekmektedir.

Küçük işyerlerinin ihtiyaç du-yacağı destek hizmetini ver-mek üzere İş Sağlığı ve Güvenli-ği Kanunu’nun 7. Maddesine hü-küm konularak devlete sorumlu-luk yüklendi ve verilecek desteğin esaslarını belirlemek üzere de yö-netmelik hazırlanması zorunlulu-ğu getirildi.

Yasada yer alan düzenlemeye göre kamu kurum ve kuruluşlarına ait iş-yerleri hariç olmak üzere 10’dan az çalışanı bulunanlardan, çok tehlike-li ve tehlikeli sınıfta yer alan işyer-leri devlet desteğinden yararlana-bilecek. Bu hükümden anlaşılacağı gibi devlet desteğinden yararlana-bilmek için işyerlerinin ya çok tehli-keli ya da tehlikeli sınıfta yer alması gerekiyor. Ancak kanunun (a) fıkra-sına ilave edilen “Bakanlar Kurulu, ondan az çalışanı bulunanlardan az tehlikeli sınıfta yer alan işyerle-

rinin de faydalanmasına karar ve-rebilir.” hükmü ile Bakanlar Kurulu ihtiyaç duyar ise az tehlikeli işyer-lerini de destek kapsamına alabi-lir. Ocak ayından itibaren 50’den az çalışanı olan çok tehlikeli ve tehli-keli işyerleri kanun kapsamına alı-nacağından dolayı 10 işçiden az çalışanı olanlar kanuna uygun ola-rak sorumluluklarını yerine getirdik-leri takdirde destek hizmetlerinden yararlanacaklar.

Sigortalı İşçi Çalıştıran ve Primlerini Düzenli Ödeyenler Destekten YararlanacakÜlkemizde zorunlu sigorta sistemi olmasına rağmen maalesef işçile-rin önemli bir kısmı ya sigortasız çalıştırılıyor ya da düşük ücretle sigortalı gösteriliyor. Bundan do-layı sigortalı işçi çalıştıran şirketler ve işyerleri sigortasız işçi çalıştı-ranlarla haksız rekabet içinde. Ka-

yıt dışı istihdamı tercih eden bu işve-renler, kanunsuzluğun tespitine ka-dar hep karlı çıkıyor. Ancak yeni ya-sal düzenlemelerde kanuna uyanla-rı ödüllendirme, teşvik etme anlayı-şı ön plana çıkarıldı. Bu anlayış İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda yer aldı ve destekler verilirken işve-renin yasal yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğine bakılacak. Bu-nun için destek hizmetlerinden ya-rarlanmada Sosyal Güvenlik Kuru-mu kayıtları esas alınacak.

İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinin Desteklenme-si Hakkında Yönetmelik Taslağı HazırlandıDesteklerden yararlanma şartlarını belirlemek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanan yönetmelik taslağı tarafl ara gönde-

[email protected]

Page 47: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 47

rildi ve üzerinde çalışmalar yürü-tülüyor. Bu taslağa göre SGK’ya tescil edilmiş işyeri kayıtları esas alınarak, İSG katip sistemine ka-yıtlı onaylanmış ve devam eden bir sözleşmesi olanlara destek ve-rilecek. Yani yasal yükümlülüğünü yerine getirenler destekten yarar-lanabilecek.İşçi sayısının tespitinde aynı işve-renin Türkiye çapında mevcut olan tüm işyerlerindeki işçiler ve asıl iş-verenin işyerinde çalışan alt işve-

ren işçileri de bu sayıda dikkate alı-nacak. İşyerlerinin tehlike sınıf far-kı dikkate alınmayacak, aynı işve-renin Türkiye genelinde az tehli-keli, tehlikeli ve çok tehlikeli işler-de çalıştırılan toplam sigortalı sayı-sı esas alınacak. Taslakta yer alan bu düzenleme ile hem işyerlerinin bölünmesi engellenmiş hem de alt işvereni devreye sokarak işçi sayı-sını düşük gösterme çabaları en-gellenmiş olacaktır.Devletin vereceği desteğin mik-

tarı işçi sayısına göre tespit edile-cek, destekler altı aylık dilimler ha-linde ödenecek. Taslakta yer alan altı ayda bir destek verme sistemi-nin uygulamada sorun oluşturaca-ğını şimdiden söylemek mümkün-dür. Çünkü mali imkanları kısıtlı iş-verenler bu destekleri almak için uzun süre beklemek zorunda kala-caklar. Bu olumsuzluğu gidermek ve süreyi kısaltmak için üç ayda bir ödeme sisteminin kabul edilmesi daha doğru olacaktır.

Page 48: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201448

ISSA/TESHIAD işbirliği ile ISSA/Interclean Fuarı, İstanbul’da Kapılarını AçıyorEndüstriyel Temizlik sektörünün lider organizasyonu ISSA /INTERCLEAN fuarı Amerika, Hollanda, Meksika ve Polonya’dan sonra artık Türkiye’de.

UBM NTSR organizatörlüğün-de İstanbul’da Avrasya’nın Temiz-lik sektörünün öncü fi rmalarını bir araya getirmeye hazırlanan fuar Eylül 2014’te, WOW Convention Center’da kapılarını açacak.

Türkiye’de endüstriyel temizlik ürün ve servisleri sektörünü bir araya ge-tirecek olan tek kendi kategorisinin li-der tek fuarı olma özelliğine sahip ISSA /Interclean fuarında zemin ba-kım makinelerinden kimyasal temiz-leyicilere, cam ve dış cephe temizlik ekipmanları, buharlı temizlik ürünle-rine kadar çok geniş yelpazede ürün grupları yer alıyor olacak. İlk yılın-da 150 fi rmanın katılımı ve toplamda 3.500 yerli ve yabancı ziyaretçi hede-fi ile yola çıkan ISSA/Interclean İstan-bul fuarı, sektördeki yenilikleri görme-nin yanı sıra, sektör liderleri ile buluş-mak, sektör görüşünü genişletmek, yeni iş yatırım ve bayilik fırsatları ya-ratmak için önemli bir platform olacak. Fuar kapsamında ISSA/ TESHIAD işbirliği ile düzenlenecek konferans-lar ile sektördeki son gelişmeleri ta-kip etme ve öngörü kazanma fırsa-tını yakalayabilirsiniz. ISSA /Interc-lean fuarı 25-27 Eylül 2014 tarihle-ri arasında Wow Convention Center Yeşilköy’de ziyaret edilebilir.

ISSA/INTERCLEAN İstanbul’u neden ziyaret etmeli?

•En son ürünleri ve çözümleri bir arada bulma fırsatı•Yeni ürün lansmanları için fi rma-ların tercih noktası•Çevre bölge ile ilgili iş fırsatları yaratmak için en iyi platform•Üreticilerle kolay iletişim kurmak için ikili görüşme fırsatları•Türkiye’de iş yapmak isteyen bir-çok global marka ile iletişim kur-ma fırsatı•ISSA/TESHIAD Konferans Prog-ramından faydalanma imkanı

ISSA/INTERCLEAN İstanbul’a neden katılmalı?

•Türkiye dünyanın hızla büyüyen önemli ekonomilerinden birine sahip•Avrasya bölgesinde işinizi genişletmeniz için önemli bir buluşma noktası•Türkiye temizlik endüstrisinde hızlı büyü-yen ve canlı bir pazar•Geniş uluslararası müşteri kitlesine ve karar verici kişilere ulaşma fırsatı•Temizlik endüstrisindeki son yeniliklerin hızını yakalama fırsatı•Firmalarla yüz yüze görüşme ve network kurma şansı•Marka ve kurumsal imajınızı bu prestijli fuar ile geliştirin

TESH

İAD

BİL

Gİ O

DA

SI

Page 49: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 49

İş güvenliğinde ikinci kademe yeni yılda eksiklerle başlıyor

İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda ikinci kademe 1 Ocak’ta başladı. Ancak ne şirketlerin ne de ortak birimlerin çalıştırabileceği uzman ve hekim sayısı yeterli

Haziran 2012’de çıkan ve işyerle-ri için kademeli geçiş öngören İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda, 50’den az işçi çalıştıran, tehlike-li ve çok tehlikeli işyerleri için iş güvenliği uzmanı ve işyeri heki-mi çalıştırma zorunluluğu 1 Ocak 2014’ten itibaren uygulanmaya başlanacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ya-yınlanan tehlike sınıfl arı listesine göre, Türkiye’de hemen hemen bütün imalat sanayii kolları, tehli-keli ve çok tehlikeli işler sınıfında bulunuyor. Bu nedenle, imalat sa-nayinin tamamı için yasa tam an-lamıyla yürürlüğe girmiş olacak.İşverenler, 1 Ocak 2014’ten iti-baren işyerlerinde sağlık hizme-ti vermek üzere bir hekimi ve teh-like sınıfına uygun sertifi ka sahibi iş sağlığı ve güvenliği uzmanı ile çalışmak zorunda.Bu hizmet, “or-tak sağlık-güvenlik birimi” olarak adlandırılan ve bünyesinde hekim ve uzman çalıştıran şirketlerden de alınabilecek.Ancak, bilgi veren uzmanlar iş-letmelerin çok büyük bir kısmı-nın bu hazırlığı tamamlamadığını kaydetti. Gerek işyeri hekimi seç-mek üzere çalıştırılabilecek dok-tor sayısı, gerekse iş sağlığı ve güvenliği uzmanı sayısı yeterli de-ğil. Çalışma Bakanlığı tarafından son yapılan sınavla uzman sayı-sı artırılmaya çalışıldı. İşyeri he-kimleri konusunda da çalıştırıla-bilecek doktor sayısını artırmak üzere Tam Gün Yasası’nda deği-şiklik yapılmasına yönelik tasarı TBMM’ye sunuldu ancak görüşü-lemedi. Bu yasa da TBMM’nin ça-lışmaya başlayacağı 2014 Ocak ayının ikinci haftasından itibaren görüşülmesi planlanıyor.

Eleman başına 14.1 lira destekYasaya göre, 1 ile 9 arasında işçi çalıştıran ve mevcut imalat sana-yindeki işyerlerinin yüzde 80’in-den fazlasını oluşturan işyerleri-nin iş sağlığı ve iş güvenliği gider-leri Hazine tarafından karşılana-cak. Bu uygulama da 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe girecek. Uygu-lama için gerekli olan yönetmelik Resmi Gazete’de yayınlandı.Yönetmeliğe göre devlet deste-ği, tehlikeli ve çok tehlikeli işyer-leri için farklı olarak uygulanacak. Tehlikeli işyerleri için 16 yaşın-dan büyük sigortalılar için belirle-nen prime esas kazanç alt sınırı-nın günlük değerinin yüzde 1.4’ü kadar ödeme yapılacak. 2013 yı-lının ikinci yarısı için prime esas kazanç alt sınırının günlük değeri 34.05 lira düzeyinde. Bunun yüz-de 1.4’ü ise 47 kuruşa karşılık ge-lirken, bir işçi için bir aylık destek miktarı da 14.1 lira olarak hesap-lanıyor. Çok tehlikeli işyerinde ise çalıştırılan eleman başına günlük 54 kuruş, aylık 16.2 lira ödeme yapılacak. Bu rakamlar 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren 6’şar ay-lık dönemler için yeniden belirle-necek.SGK, kapsama giren işverenlere sağlanan hizmetin bedelini, üçer aylık dönemler halinde hesapla-yacak ve dönem sonundaki tutar-ları takip eden ikinci ayın sonun-da işverene ödeyecek.

Cezalar 2 bin TL’den başlıyorİhale sistemiyle bu hizmetle-rin maliyetinin kamuya yükünün azaltılmasına yönelik Hazine, Ma-liye ve Çalışma Bakanlığı yöntem bulmak üzere çalışıyor. Hazırla-nan taslakta, Çalışma ve Sosyal

Güvenlik Bakanlığı’nın ödeme kap-samındaki işyerlerine ödeme yap-masını içeren bir model benimse-nememesi nedeniyle, bu hizmeti or-tak güvenlik ve sağlık birimlerinden her ilde bir ihale yaparak satın al-ması ve ödemeyi bu şirketlere yap-ması benimsendi. Yönetmelik her ne kadar 1 Ocak 2014’ten itibaren yürürlüğe girecek olsa da öngörü-len ihalelerin yapılması ve sözleş-melerin imzalanmasının uzun za-man alacağı kaydedildi. Bakanlık, her il için, işyeri ve çalışan sayısına göre yeterli hekim-uzmanı sağlaya-cak kapasiteye ulaşmak için ihale yapacak. Bu birden fazla şirket se-çimini gerektirebilecek.Şirketlerin, iş sağlığı ve güvenli-ği yükümlülüklerini yerine getirme-mesi durumunda, her bir yüküm-lülük için ayrı ayrı olmak kaydıyla ve uyumun gerçekleşmediği süre-ler de dikkate alınarak, bin ve 2 bin TL’den başlayan cezalar öngörülü-yor. İş sağlığı ve güvenliği harca-maları devlet tarafından karşılana-cak olan işyerlerinin, çalışan sayısı-na ilişkin bildirimlerinde yanlış bilgi vermeleri halinde de ceza ve 3 yıl süreyle hazine ödemesinden men cezası uygulanacak İşyerlerinin ça-lışan sayılarında SGK’ya yaptığı bil-dirimler esas alınacak.Kaynak :İş Hukuku Enstitüsü

Page 50: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201450

SEK

TÖR

DE

N

“Sealed Air Sürdürülebilirlik ve Turizm Ödülü” Grand Hyatt İstanbul Hotel’in Oldu!

Sahip olduğu sürdürülebilirlik yaklaşımı ile tam anlamıyla bir “sürdürülebilirlik şirketi” olan Sealed Air, Türkiye turizminin gelişimiyle kalite bilincinin yaygınlaşmasına katkı sağlayan SKALİTE 2013 Ödülleri’nin bu yıl da ana sponsorluğunu üstlendi. Gecede, “Sealed Air Sür-dürülebilirlik ve Turizm Ödülü’’nü almaya hak kazanan Grand Hyatt İstanbul Hotel oldu.

Bu yıl 16.’sı düzenlenen Skali-te Ödülleri, İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen gör-kemli bir gece ile sahiplerini bul-du. Gecede ‘’Sealed Air Sürdürü-lebilirlik ve Turizm Ödülü’’ Grand Hyatt İstanbul’un olurken, bu özel ödülü; kendini sürdürülebilirlik şir-keti olarak tanımlayan Sealed Air takdim etti. Grand Hyatt İstanbul Hotel’in özel ödülünü otel adına Genel Müdür Jan Peter Van Der Ree aldı.TAV, Çelebi Yer Hizmetleri, Se-aled Air ve Boyut Yayın Grubu sponsorluğunda düzenlenen ve Ece Vahapoğlu’nun sunuculuğu-nu üstlendiği geceye pek çok seç-kin davetli katıldı. Ana sponsor ol-masının yanı sıra sürdürülebilir-lik ilkesine verdiği önemden do-layı “Sealed Air Sürdürülebilirlik ve Turizm Ödülü’’nü takdim eden Sealed Air; daha iyi bir dünya ya-ratma vizyonuyla hizmet verdiği sektörleri yeniden hayal edip ye-niden tasarlıyor.

Sürdürülebilirlik vizyonu çerçeve-sinde birçok projeye de imza atan Sealed Air, sahip olduğu sürdü-rülebilirlik yaklaşımı ile içinde bu-lunduğu toplumları, kaynakla-rı ve gezegeni korumak için atık-ların azaltılmasına, operasyonel verimliliğinin artırılmasına, insan sağlığının korunmasına ve buna bağlı olarak sağlıkla ilgili risklerin azaltılmasına yönelik çalışıyor.

Dünyanın en büyük Skal kulübü olan Skal International İstanbul ise yalnız hacmi ile değil, gerçekleştirdiği yaratıcı projeleriyle de faaliyetlerini aralıksız sür-dürerek, Türkiye turizmine sayısız katkı sağlıyor. Skal International İstanbul ilk kez 1998 yılında başlattığı Skalite Tu-rizmde Kalite Ödülleri’yle; turizmde yeni bir yaklaşımla çalışmalarını kalite üzeri-ne yoğunlaştırarak, gelenekselleşen bu ödülleri her yıl vermeye devam ediyor.

Page 51: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 51

“Hizmette devamlılığın şartı, müşteri memnuniyeti ile doğru orantılıdır”

AVM, ticaret merkezleri, fabrika-lar, sanayi siteleri, hoteller, toplu yaşam alanları, özel okullar, has-taneler, marketler vb. Temizlik ve Güvenlik Hizmetinin ihtiyaç oldu-

ğu ve tüketilebileceği ; yurt içinde ve dışında şubeleri ile tüm alan-larda Profesyonel Temizlik ve Gü-venlik Hizmeti verebilmekte.Ecenur Hizmet’in Proje Koordina-törü Hüseyin Sonuk ‘İlkesiye yola çıkarak 1993 Yılında,ülkemizin Gelişen şartları neticesinde Uf-kum Temizlik Hizmetleri, Royal Güvenlik Hizmetleri ve Trans-tay Uluslararası Nakliye Hizmet-leri Firmalarımız müşteri beklenti ve talepleri doğrultusunda kurul-muştur.”

Türkiye genelinde her ilde hizmet vermekteyiz Sonuk, ”Bünyemizde 3000 ça-lışan ve 4 merkez ofi simiz mev-cuttur. Yurtdışı ofi slerimiz Rusya, İtalya, Fransa’da bulunmaktadır.Hizmet vermekte olduğumuz te-mel branşlar; Temizlik hizmetleri, Güvenlik Hizmetleri, Destek hiz-

metler, Tesis Yönetimi, Teknik hiz-metler, Temizlik makinaları ve Te-mizlik ekipmanlarıdır.”

Güvenliğiniz İçin 24 Saat Görev BaşındayızHüseyin Sonuk ‘Royal Koruma ve Güvenlik Hizmetleri ‘ ile Apartman ve Site Güvenliği, Alışveriş merke-zi , Hastane, Okul, Hava Alanı Gü-venliği, Bina Otel ve Sosyal Tesis Güvenliğinde eğitim görmüş ve eği-timini başarıyla tamamlamış güven-lik personeliyle hizmet verdiklerini belirtti.Sonuk “ güvenlik ciddi ve dikkat-li çalışma gerektiren hassas bir ko-nudur. Herhangi bir tehlike anında değil, olası tüm risklere de önce-den hazırlıklı olmayı gerektirir.Ro-yal Güvenlik olarak, alanındaki tüm beklentilerinizi, dünya standartlarını dikkate alarak gerçekleştirmeyi gö-rev biliyoruz” dedi.

Page 52: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201452

SEK

TÖRD

EN

Mis Group 25 yaşında!Temizliğin henüz sektör haline gel-mediği 1988 yılında temizlik fi rma-sı olarak kurulan Mis Group, 25. yaşını kutluyor. 25 yıldır ilerleye-rek büyümesini sürdüren Mis Gro-up; Temizlik, Güvenlik, İlaçlama, Elektronik Güvenlik ve Güvenlik Kameraları, Alarm İzleme Merkezi ve son olarak da Gayrimenkul ala-nında faaliyetlerini sürdürmekte-dir. Hizmette 25 yılı geride bırakan Mis Group Yönetim Kurulu Başka-nı Cevat Turan büyüyen ve gelişen Mis Group’un 25. yılı için şunla-rı söyledi: “Biz sadece hizmet üre-ten değil, hizmet verdiğimiz Bina, Tesis, Site, AVM, Hotel, Hastane ve tüm yaşam alanlarına görünen-den daha fazla DEĞER KATMAYI önemsiyoruz ve ona göre çalışıyo-ruz. Şimdi bu gün geldiğimiz nokta

da daha çok kurumsal ve müşte-ri memnuniyetini artırma yönünde şeffaf, yasalara saygılı, etik değer-lere sahip çıkan, çalışanlarının her türlü haklarını koruyan, serbest pi-yasa kuralları ve gelişen rekabet ilkeleri çerçevesinde kendini geliş-tiren bir kurum olma yolunda her gün yolumuza bir taş daha döşe-yerek ilerliyoruz.”Son yıllarda çok hızlı gelişen ‘En-tegre Tesis Yönetimi’ sektöründeki en büyük şirketlerden biri olan Mis Group, aralarında Sapphire, Ağa-oğlu, Fourseasons Hotel, Möven-pick Hotel gibi kurumsal şirketle-rin de bulunduğu 300 farklı fi rma-ya hizmet verirken, mevcut binler-ce personel istihdamına ilave ola-rak bin beş yüz kişilik daha ek is-tihdam yaratmayı hedefl emektedir.

Elleri yıkamak iyimser yapıyorElleri yıkamanın düşünme, değerlendirme ve karar alma mekanizmalarını etkilediği belirlendi.

Köln Üniversitesi’nden Dr. Kai Kaspar, fi ziksel temizliğin başa-rısızlıktan sonra kişileri nasıl etki-lediğini araştırdı. Kaspar, 98 katı-lımcıyı 3 gruba ayırdı. İlk olarak 2 gruptan imkansız bir görevi yeri-ne getirmeleri istendi.Başarısız olan iki grup ellerini yı-kadı, diğer grup bunu yapmadı. Ellerini yıkayanlar bir dahaki sefe-re başarı sağlayabilme konusun-da diğer gruptan daha iyimser ol-duğu belirlendi. İkinci deneyde ise başka bir görev verildi. Ellerini yı-kayanların daha az başarılı oldu-ğu görüldü.

Page 53: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 53

Unilever’den 150 Milyon Avro’yu Aşkın Yeni YatırımUnilever sürdürülebilir büyüme kapasitesini artırmak için Türkiye’ye yatırım yapmaya devam ediyor

Unilever , Kişisel Bakım ve Ev Ba-kımında sürdürülebilir büyüme ka-pasitesini artırmak için Konya’da yeni bir üretim tesisine 150 milyon Avro’yu aşkın yatırım yapacağını açıkladı. Yeni fabrika, şirketin bü-yüme hedefl erine paralel olarak, üretim kapasitesini önemli ölçü-de artıracak ve OMO, Domestos, Yumoş, Cif, Rinso, Elidor ve Dove gibi pek çok markanın üretimi bu tesiste yapılacak.Bu fabrikanın tasarımında da, tıp-kı Unilever’in kısa bir süre önce Konya’da açılan Dondurma Fabri-kası gibi, Unilever’in sürdürülebilir iş modeli prensiplerine uygun şe-kilde, çevre üzerindeki etkisi çok düşük olan fabrikalar tasarlamak-ta kullandığı model temel alına-cak. Konya’daki Ev ve Kişisel Ba-kım ürünleri fabrikasının enerji et-kin motorlar, yağmur suyu topla-ma ve tam su arıtımı uygulama-larıyla LEED sertifi kalı ve “0 katı atık” bir fabrika olması hedefl eni-yor. Unilever Türkiye CEO’su Mehmet Altınok “Ev ve kişisel bakım paza-rının toplam boyutu yaklaşık 2.5 milyar USD ve %8-9 oranında bü-yüyor. Unilever için çok büyük bir potansiyele sahip ve Konya’daki yeni fabrika yatırımımızla bu po-tansiyeli sermayeye dönüştürebi-leceğiz.” dedi. Altınok, “Geçtiğimiz Haziran ayın-da üretime başlayan ve 95 mil-yon Avro üzerinde yatırım yaptı-ğımız Konya’daki yeni Dondur-ma Fabrikamızın ardından, bu-günkü yepyeni yatırımımız ile bü-yümeye devam ediyoruz. Bu bi-zim Türkiye’deki büyümemizi sağ-layacak yıllara yayılan ve milyon-larca Avro’luk yatırım planımızın bir başka örneği ve ülkemizin ge-leceğe yönelik uzun vadeli ekono-mik gelişimi konusundaki kararlılı-

ğımızın altını çiziyor. Ayrıca, Uni-lever gibi sorumluluk sahibi işlet-melerin yaptığı yatırımlar, Konya bölgesinin genel fi nansal ve tica-ri sağlığı açısından da olumlu bir katkı sağlamaya yardımcı oluyor.” diye ekledi.Bir tarafta yeni fabrika inşa edi-lirken, diğer tarafta Unilever Tür-kiye ev ve kişisel bakım ürünleri-nin üretim süreci Gebze’den tüm geçiş tamamlanana dek bir süre daha devam edecek. Unilever so-

rumlu bir işletme olarak, çalışanla-rı ve diğer paydaşları ile birlikte ça-lışarak, onların bu aktarım süreci-nin her aşaması ve Konya’da orta-ya çıkacak fırsatlar ile ilgili düzenli bilgilendirilmelerini sağlamaktadır. Unilever’in Türkiye’de doğrudan kendisine bağlı 5000’i aşkın ça-lışanı bulunuyor. Merkez ofi si İstanbul’da bulunan şirket, Anado-lu, Karadeniz ve Marmara bölgele-rinde toplam 8 üretim tesisine sa-hiptir.

Page 54: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201454

TESİ

S YÖ

NE

TİM

İ

“Şehirle bütünleşen, fonksiyonel alışveriş merkezleri ön plana çıkacak”Multi Development Türkiye CEO’su ve Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Baş-kanı Hulusi Belgü, Perakende Günleri’nin açılışında yaptığı konuşmada, alışveriş merkezi sektörünün geleceğini belirleyecek trendlere dikkat çekti. Belgü, bulunduğu şehirle bü-tünleşen, fonksiyonel ve açık hava AVM’lerinin ön plana çıkacağını söyledi.

Türkiye’de AVM sektörünün son 10 yılda önemli bir atılım gerçek-leştirdiğini belirten Hulusi Belgü, “Bugün 333 AVM ile dev bir sektö-re dönüştük. Yıllık 60 milyar dolar ciro; 1,6 milyar ziyaretçi sayısı; 14 milyar doları yabancı sermaye ol-mak üzere toplam 45 milyar dolar yatırım değeri; 9 milyonun üzerin-de kiralanabilir alan gibi inanılmaz bir performans sergiliyoruz” dedi.Türkiye’de perakende dünyası-nın en önemli buluşma noktala-rından biri haline gelen Peraken-de Günleri’nin açılışında konu-şan Multi Development Türkiye CEO’su ve AYD (Alışveriş Merke-zi Yatırımcıları Derneği) Başkanı Hulusi Belgü, Türkiye’de alışveriş merkezi sektörünün son 10 yılda gerçekleştirdiği atılımla Avrupa’da söz sahibi bir konuma yükseldiği-ni söyledi.Hulusi Belgü, “Türkiye AVM sektö-rü, henüz 25 yıllık bir geçmişi ol-masına rağmen dünya çapında takdir gören çok özel ve önem-li projelere imza attı. Yerli ve ya-bancı yatırımcılarla birçok pro-je hayata geçirdik. Bugün toplam 333 alışveriş merkezi ile dünya-nın en güzel örneklerini veren dev bir sektör haline dönüştük. Yıl-lık 60 milyar dolar ciro; 1,6 mil-yar ziyaretçi sayısı; 14 milyar do-ları yabancı sermaye olmak üze-re toplam 45 milyar dolar yatırım değeri; 9 milyonun üzerinde ki-ralanabilir alan gibi inanılmaz ra-kamlara ulaştık. Yarattığımız bir-birinden iddialı projeler ve başarı-lı performanslarla Avrupa ve dün-yada parmakla gösterilen değer-ler oluşturduk” diye konuştu. Yeni trend, şehirle iç içe geçen alışveriş merkezleri…

Gelecek yıllarda açık hava alış-veriş merkezlerinin daha da yay-gınlaşacağını belirten Hulusi Bel-gü, bugün Dubai ve Uzakdoğu’da yaygın olan, içinde akvaryum, ka-yak ve yarış pisti olan alışveriş merkezlerinin hayal olmaktan çık-tığını ve müşteri için alışverişin ötesinde bir deneyim sunan mer-kezlere dönüştüğünü belirtti. Bel-gü, “Şehrin içinde yer alan, daha fonksiyonel semt alışveriş mer-kezleri ortaya çıkacak. Özellik-le dar alanlarda, şehir merkezle-rinde, kurabiye kalıbı gibi birbiri-ne benzer, kutu şeklinde alışveriş merkezlerini artık daha az göre-ceğiz” dedi.Dikey değil, yatay; en fazla 3 kat-lı AVM’ler geliyorYenilenen şehir planlarının, kentsel dönüşüm projelerinin AVM’lerin de bu dönüşüme uyum göstermesini zorunlu kıldığını vurgulayan Belgü, sözlerine şöy-le devam etti:“Değişen ihtiyaçlar, edindiğimiz deneyimler, dünyadaki gelişme-ler, teknolojik ve dijital yenilikler, alışveriş merkezlerini yeniden şe-killendiriyor. Sektörümüz hızla büyüyor ve bu büyümeyi sürek-li hale getirmemiz lazım. Biz artık bugünün değil, geleceğin proje-lerini yaratmalıyız. Çevresindeki yapıları varlığıyla ezen dev bina-lar değil, şehrin dokusuna uyum sağlayan tasarımlar geliştiriliyor. Çevresi keskin hatlarla belirlen-miş projeler değil; içinden şehrin sokakları, yolları geçen AVM’ler doğuyor. Avrupa’da birçok alış-veriş merkezi parklarla, meydan-larla iç içe. Açık havayla bütün-leşen alışveriş merkezlerini artık daha çok göreceğiz. Tasarımsal

olarak da gün ışığı alan, dikey de-ğil yatay olarak inşa edilmiş, maksi-mum 3 katlı projeler insanlara daha yakın geliyor.” “Hedef 2015 yılında 15 Forum”Multi Development Türkiye CEO’su Hulusi Belgü, Türkiye’de 2004 yılın-dan beri gerçekleştirdiği 3,5 milyar Euro’luk yatırım ve %12’lik pazar payıyla sektör lideri konumda bulu-nan Multi Development Türkiye’nin yatırımlarından da söz etti. Ekim ayında Güneydoğu’daki ilk pro-jesini hayata geçiren Multi Deve-lopment Türkiye’nin, 2015 yılın-da Türkiye’nin 7 bölgesinde 15 Fo-rum Alışveriş Merkezi’ne ulaşmayı hedefl ediğini açıklayan Belgü, ha-len inşaat aşamasında olan Forum Diyarbakır’ın açılışını önümüzdeki yıl yapacaklarını söyledi.

Page 55: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 56: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201456

TAURUS AVM, başarısını yabancı ortakları ile kutlayacak

ABD’li Taurus Investment Hol-dings ve Ensari ailesi tarafından Ankara’da inşa edilen dev AVM yatırımını yabancı ortaklar toplu halde inceledi.Taurus Balgat Alışveriş Merkezi Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Baş-kan Yardımcısı Ertan Dal, açılı-şına sayılı günler kalan Taurus AVM’nin eğlenceli, ergonomik, gürültüsüz, engelli dostu özellikle-ri ve Ankara’nın en gözde semtleri ile içiçe olması nedeniyle tüm An-karalılar tarafından merakla bek-lendiğini kaydetti.Taurus AVM’nin Ankaralılar ka-dar, ABD’li Taurus Investment Holdings’in Alman ve Amerika

ağırlıklı yabancı ortakları tarafın-dan da merakla beklendiğinin altı-nı çizen Dal, şunları söyledi:“Taurus Investment Holdings’in Ankara’daki ilk büyük yatırımı olan ve yaklaşık 200 milyon euroluk har-camayla hayata geçen bu dev ya-tırımın son aşamasını yaklaşık 20-25 kişilik yabancı ortak ile paylaş-mak istedik. Bu kapsamda davet ettiğimiz yabancı ortaklarımızla Ta-urus AVM’nin başarısını hep birlik-te kutlayıp, yeni yatırımların kapısı-nı aralayacağız.”Ertan Dal, Taurus AVM’nin yatırım ortaklarından Ensari ailesinin de ilk AVM projesi olduğunu anımsata-rak, “Dolayısıyla bu proje hepimizi heyecanlandırıyor” dedi.

Page 57: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 57

Page 58: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201458

TESİ

S YÖ

NE

TİM

İ

Tepe Nautilus’a Yılın AVM Müdürü Ödülü

Tepe Nautilus Alışveriş Merke-zi Müdürü Mahmut Metin Gül-tekin, Türkiye perakende sektö-rünün en önemli organizasyonu Perakende Günleri kapsamında düzenlenen ‘Perakende Güne-şi Ödülleri’nde Yılın AVM Müdü-rü ödülünü aldı. Perakende sektörünün gelişimi-ne katkıda bulunan kişi ve ku-rumların ödüllendirildiği Pera-kende Güneşi Ödülleri 21 Ka-sım Perşembe günü Lütfi Kırdar Kongre Sarayı’nda gerçekleşti-

rildi. Perakende Güneşi Ödülle-rinde Yılın AVM Müdürü katego-risinin yanı sıra 12 alanda daha ödül verildi. Perakende Güne-şi Ödül töreninde ödülünü Kiler CEO’su Nihat Özdemir’in elin-den alan Mahmut Metin Gülte-kin, mayıs 2008’den beri müdür-lüğünü üstlendiği Tepe Nautilus Alışveriş merkezini temsil ede-rek sektörün en başarılı organi-zasyonu Perakende Günleri’nde ödül almaktan mutluluk duydu-ğunu ifade etti.

Page 59: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 59

Doğuş Laundry’den Türkiye’nin en hijyenik, en modern tesisi

Doğuş Laundry, İstan-bul Kıraç mevkiinde olan ve 9600 metrekare kapa-lı alana sahip ülkemizin en hijyenik, en modern tesis yatırımını gerçekleştirdi.

Doğuş Laundry ,endüstriyel ça-maşır yıkama alanındaki ihtiyaç-lara yönelik yüksek standartlarda çözümler üretiyor. Doğuş Laundry yakın zamanda yatırımını yaptık-ları ilave tesislerle kapasiteyi art-tırarak günlük 80 ton yıkama ka-pasitesine sahip iki çamaşırhane ile sadece otel çamaşırında gün-lük 40 ton kapasiteye ulaşmış bu-lunmaktadır. Doğuş Laundry tesislerinde yük-sek Alman teknolojisiyle sağlanan kalıcı hijyen zinciri, kirli ve temiz kategorilerine ayrı sistemlerde iş-

lem yapmak suretiyle korunmuş olmakta ve kesinlikle hijyen kural-larına uygun temizlenmektedir.Yıkama ve temizleme işlemlerin-de yeni nesil teknolojik makina-ların otomatik dozajlama sistemi sayesinde maksimum hassasiyet sağlanmaktadır. Doğuş Laundry, konusunda uluslararası bir marka olan Diversey fi rmasının seçkin kimyasallarını kullanmakta, ku-sursuz temizlik ve maksimum ve-rimliliği en düşük maliyetlerle sağ-lamaktadır.Her bir çamaşır ‘Çip Takip Sistemi sayesinde, el değmeden yıkana-rak kurutuluyor ve ütülenerek pa-ketleniyor ve müşteri dilediği tak-tirde çamaşırının hangi aşamada olduğunu internet üzerinden takip edebiliyor. İşinde uzman olan ekip; kalite yö-netimi standartlarına uygun ola-rak, yıkama esnasında kullanılan su, deterjan oranları, su sıcaklı-ğı, su sertliği ve tekstil ürünlerinin proses içindeki süreçlerini her an gözlemleyip raporlamaktadır.Günümüzün en gelişkin teknolo-jisi olan Tünel Yıkama Sistemi-ne sahip makine parkuru ile güç-lü altyapısı ve deneyimli kadro-su ile şu an İstanbul’un en önem-

li büyük hastaneleri ve bilinirliği ve aralarında Amerikan Hastanesi, Florence Nigtingale gibi kurumla-rın da olduğu marka değeriyle be-ğeni kazanmış başarılı özel hasta-nelerin yüzde 80’ine 7/24 hizmet vermekteler. Bunun dışında, baş-ta THY olmak üzere, prestijli hava yolu şirketlerinin uçak tekstillerini yıkamakta, havayolu şirketlerine dünya standartlarında bir hizmet sunmaktadırlar.Bir diğer endüstriyel çamaşır yıka-ma fabrikası yatırımıyla kapasitele-rini günlük 150 tona çıkarabilmek için uygun bir lokasyon tespit ede-rek gerekli fi zibilite çalışmalarını ta-mamlamış ve projeyi çok kısa bir sürede realize edebilecek bir aşa-maya gelmiş bulunmaktalar.Doğuş Laundry; çevre sorumlulu-ğu bilinciyle, tüm faaliyetleri esna-sında çevreye özen göstermeyi, hava, su ve gürültü kirliliğini önle-meyi, ambalaj kullanımı ve atık yö-netiminde titizliği, mümkün oldu-ğunca geri dönüşümlü ambalaj kul-lanmaya özen göstermeyi, doğal kaynaklar ve doğal dengeleri bo-zabilecek faaliyetlerden kaçınma-yı ve personelini bu konuda bilinç-lendirmeyi prensip edinmiş bir ku-ruluştur.

kategorilerine ayrı sistemlerde iş-

Page 60: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201460

YKS Tesis Yönetim Hizmetleri, Yapı Kredi Bankası’nın 60 yıllık kurumsal gücü ile Koray İnşaat’ın 30 yıllık bilgi ve deneyiminin bir-leşmesi sonucunda 1988 yılında kuruldu. Kuruluşundan bu yana tesislerin yönetim hizmetlerini üstlenen YKS, “Tesis Yönetimi” kavramının ülkemizdeki öncü ku-ruluşlarından birisidir. 1990’lı yıl-ların sonuna doğru sektörden ge-len talepler doğrultusunda dışarı-ya da hizmet vermeye başladıkla-rını belirten YKS Tesis Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Ba-hadır ADIYAMAN, “ YKS; bugün yönetimini yaptığı 1.525.000 m2 ofi s/konut / alışveriş merkezi / en-düstri tesisi alanı ve toplam 1.010 personelle hizmet veren tesis yö-netim sektörünün en deneyim-li ve kurumsallaşmış fi rmasıdır. Günümüz itibariyle, YKS’nin hiz-met verdiği tesislerin toplam yatı-rım değeri 1.010 Milyon $, bu te-sislerin yıllık toplam işletme büt-çeleri ise 19 Milyon $ seviyesin-dedir. YKS, organizasyonların hedefl erine optimum maliyetlerle ulaşabilmesi için gerekli tüm des-tek hizmetlerini sağlamaktadır.Te-sis ve enerji yönetimi konusunda kurumlara danışmanlık veren şir-ketimiz aynı zamanda AVM ve bi-nalarda 2. El kiralama konusunda hizmet vermektedir. Bu alandaki esas amacımız; gayrimenkulun gerçek değerinde kiralanması ve aynı şekilde değer kazanmasının sağlanması. Gayrimenkule değer katan en önemi etken tabii ki yö-netim danışmanlığı” dedi.

YKS Tesis Yönetim Hizmetleri’nin ana faaliyet kol-larını değerlendiren Adıyaman,

Şirketimizin faaliyet konularını şu şekilde sıralayabiliriz;•Yönetim ve İşletim Sistemi Oluş-turulması ile Uygulamaların Takibi•Muhasebe, Finans, Bütçe, Ra-

porlama Hizmetleri•Personel ve İdari İşler•Sözleşme Yönetimi•Satın Alma, Stok ve Tedarikçi Yönetimi•Teknik İşletim ve Bakım Onarım Hizmetleri•Özel Güvenlik Hizmetleri•Acil Durum Yönetimi•Temizlik Hizmetleri•Atık Yönetimi

ALIŞVERİŞ MERKEZİ KİRALAMA HİZMETLERİ•Proje Araştırma Hizmeti (Mevcut Durum Analizi Raporu)•Pazarlama Hizmeti•Kiralama Hizmeti

TESİS YÖNETİMİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ•Proje ve İşletme Danışmanlığı•İşletme Projesi Hazırlanması•Yönetim Planı Hazırlanması•Yönetim/İşletim Esasları ile Yö-netim Organizasyonu Oluşturul-ması

ENERJİ YÖNETİMİ HİZMETLERİÖzellikle Kentsel dönüşüm sonra-sında olacak değişiklikleri şu şe-kilde sıralayabiliriz:1- Apartman ya da gecekon-du yaşamından toplu yaşama ge-çilecek2- Toplu yapılarda ortak alan kullanımı kavramı oluşacak3- Binaların teknik hacimleri ortaya çıkacak, bahçe ve peyzaj

alanları ortaya çıkacak4- Sosyal tesis alanları oluşturulacak.Bütün bu konuların düzgün bir şekilde yü-rütülebilmesi için kurallar bütününün oluş-turulması, yaşam senaryolarının belirlen-mesi, yönetim planlarının ve gider payla-şımlarının doğru ve hakkaniyetli bir biçim-de yapılması gerektiğini ifade eden Baha-dır ADIYAMAN, “ Öncelikle sormamız ge-reken soru şu: “Buna ne kadar hazırız?”

“Bugüne kadar sadece kapıcı parası öde-miş olan ya da hiç ödememiş olan bir ev sahibi bundan sonra ortak giderlere katılım payı altında bir bedeli ödemek zorunda ka-lacak. Bu bedel o yapıların düzgün işletile-bilmesi için gerekli olan maliyetlerin mülk sahiplerine ya da kiracılara düşen payın-dan başka bir şey değildir ama buna alışık olmayan kişiler için kabul edilmesi çok da kolay gözükmemektedir.

Yaklaşık çeyrek asırdır tesis yönetimi konusunda hiçbir literatürde bulunmayacak kadar tecrübeye sahibiz

TESİ

S YÖ

NE

TİM

İ

Page 61: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 61

Diğer taraftan ortaya çıkacak ya-pıların işletme maliyetlerinin dü-şürülebilmesi için mutlaka Tesis İşletme Danışmanlığı hizmeti pro-je aşamasında hayata geçirilmeli-dir. Bu sayede daha makul sevi-yelerde aidat bedelleri belirlene-bilir”

Kentsel dönüşüm projesinin en önemli avantajlarını sırala-yan Adıyaman, “ Kentsel dönüşüm projesini avan-tajlarını ; insani yaşam alanlarının oluşturulması, yeşil alanların art-ması, depreme dayanıklı konutla-rın oluşturulması, planlı bir şehir-cilik, olarak sıralayabiliriz” dedi.

Profesyonel tesis yönetimi ile ya-pılan harcamalar üzerinde ciddi tasarrufl arda bulunmanın müm-kün olduğunu belirten Adıyaman,” Türkiye’de küçük ya da büyük, birçok tesis yönetim şirketi faali-yet gösteriyor. Türkiye’de tesis yö-netimi sektörü yakın zamanda ge-lişmekte olan bir sektör. Kişi ken-di binasını işlettiğinde, sadece tek bir bina hakkında deneyimi olu-yor, fakat onlarca ve hatta yüz-lerce bina işlettiğinde o zaman ol-dukça geniş bir deneyim birikimi-ne sahip oluyor ve böylece de so-runları çözümlemede hızlı ve et-kili hale geliyor. Tesis yönetimi-nin de esas niteliği budur. Türki-ye bu sektörde çok yeni; Tesis yö-netimi sektörü, Türkiye’de daha 10 yıllık, gelişimini henüz tamam-layamamış adım adım büyümeye çalışan, hatta yatırımcıların bile yeni farkettikleri bir alan. Şu anda Türkiye’de 10 milyon konut var. Bunların yaklaşık 1 milyonu nite-

likli konut, geri kalanı çok nitelik-li konutlar değil. Yani tesis yöne-timi konusunda hizmet verebile-ceğimiz binalar değil. Fakat kent-sel dönüşüm sonrasında bu biraz daha artacak. Sitelerde yönetim ihtiyacı doğacak ve bu nedenle sektör büyüyecek. Yurtdışında bu işi yapan birçok ülke Türkiye’deki bu pazarın farkında ve önümüz-deki yıllarda Türkiye pazarına gi-riş yapacaklar” dedi.

“Verdiğimiz hizmetin seviyelerinin belirlenmesi ile birlikte performan-sa dayalı ve ölçülebilir bir şekil-de servislerimizi organize etmek-teyiz”

Adıyaman, “ Yaklaşık çeyrek asır-lık bir fi rma olmamız nedeniyle te-sis yönetimi konusunda hiçbir lite-ratürde bulunmayacak kadar tec-rübeye sahibiz. Bu sayede yönet-tiğimiz bütün projelerimizde pro-aktif davranabilme, sorunlar oluş-madan önlem alabilme yeteneği-ni doğal olarak kazanmış durum-dayız” dedi.AVM yatırımcılarına önerileri-niz nelerdir, nelere dikkat et-meliler?

Tasarruf Sağlayıcı Önlemler Yatırımla Beraber Planlanmalı•Yatırımcılar, yatırıma başlama-dan önce hatta araziyi satın alır-ken tasarladıkları proje için en iyi ve en verimli kullanım analizini mutlaka yapmalıdır.• Lokasyonun yanı sıra hedef müşteri kitlesinin tüketim alışkan-lıklarının da detaylı şekilde araştı-rılması gerekmektedir.

•Yönetim ve işletim sistemi proje aşamasında tasarlanmalı, tasarruf sağlayıcı önlemler yatırımla bera-ber planlanmalıdır. Böylece işlet-me projesi, doğru planlama ile opti-mum düzeye çekilebilir.•İşletme projesi içinde enerji tüketi-mi ve maliyetleri önemli yer tutmak-ta olup, bu konuya özel olarak ya-pılacak planlama ve çalışmalar ile enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik uygulamalar yapılabilir.•Projelendirme aşamasından, açı-lış süreci ve sonrası dönem de da-hil olmak üzere vizyoner ve geliş-melere ayak uyduracak inovatif stratejilere önem verilmelidir.

Mağaza Seçimi ve Kira Sözleşmelerine Dikkat Edilmeli!YKS Genel Müdürü Bahadır Adıya-man AVM’de kiralama yapacak şir-ketlere ise şu önerilerde bulundu:Öncelikle AVM lerde mağaza aç-mayı planlayan kiracılar, hayal kı-rıklığına uğramamak adına tıp-kı AVM yatırımcıları gibi alışveriş merkezleri ile ilgili kendileri veya profesyonel bir fi rmadan destek alarak geniş çaplı bir fi zibilite çalış-ması yapmalıdır.•Mağaza seçimi, satış tahmini, ya-tırımın geri dönüşü ve kira sözleş-mesi gibi konular bu çalışmada yer alması gereken önemli unsurlardır.•AVM’lerde kira sözleşmelerinin genel olarak 5 yıllık yapılmasından dolayı kiracılar, üstlendikleri riskin büyüklüğünün farkında olmalı, ko-nuyla ilgili hukuki destek de alma-lıdırlar.•Kiracı, AVM de bir mağaza açtık-tan sonra “tüm borçlarımı, çekleri-mi hemen ödemeye başlarım” diye düşünmemeli çünkü bazı projeler-de işlerin düzene girmesi 24 ayı bulmaktadır.

Adıyaman son olarak, “ Yeni dö-nemde özellikle enerji verimliliği ve tesis işletme danışmanlığı konu-larında hizmetimizi yoğunlaştıra-cağız. Mühendislik kadromuza bu yönde takviyeler yapmak için hazır-lanıyoruz. Ayrıca A ve A plus olarak tanımladığımız projelerimizde önü-müzdeki yıl artış bekliyoruz” dedi.

Page 62: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201462

Asrın Projesi Marmaray’ın Temizliğinde, Safran Makine!Endüstriyel temizlik sektörünün öncü firmalarından Anadolu Teknik Makine işletme sahibi Mustafa Bektaş, 2013 yılının dev projesi olarak hafızalara kazınan Marmaray projelerinde yer almaları ve endüstriyel temizlik sektörüne sundukları hizmetleri değerlendirdi.

Bektaş, ”Anadolu Teknik fi rması olarak, SAFRAN markası ile en-düstriyel temizlik makineleri sek-töründe üretici olarak faaliyet göstermekteyiz” “Başlıca ürettiğimiz ürünler: Ze-min yıkama ve cilalama makinele-ri, profesyonel koltuk yıkama ma-kineleri, yüksek basınçlı yıkama makineleri, battaniye ,yorgan yı-kama makineleri ve son dönem-lerde Türkiye’de ve birçok dünya ülkesine kurmaya başladığımız halı yıkama fabrikaların ihtiya-cı olan tüm makineleri üretmek-teyiz. Bunların haricinde fi rma-mız temizlik makinelerinde stan-dart dışı özel makineleri de proje-lendirip müşterilerimizin hizmetine sunarak mühendislik hizmeti ver-mektedir” dedi.

“En önemli projelerimizden bir tanesi, asrın projesi olarak ha-yata geçen Marmaray Projesi”

Türkiye’nin son dönemlerindeki büyüme hızının her sektörde oldu-ğu gibi temizlik sektörüne de gü-zel fırsatlar oluşturduğunu belir-ten Bektaş, 2013 Yılı projelerimiz-den “ En önemli projelerimizden bir tanesi, asrın projesi olarak ha-yata geçen Marmaray Projesi’nde üretiğimiz ve Türkiye’de ilk olan yürüyen merdivenlerin temizli-ğini sağlayan temizlik makinesi-ni de yapmamız oldu. Daha önce Türkiye’de çok yüksek fi yatlara it-hal edilen bu ürünü, uygun fi -yat ve kalite anlayışı ile imal ede-rek fi rmaların hizmetine sunmak amacındayız. Firmamız bu konu-da önemli bir ihtiyaç haline gelmiş olan bu ürünü tespit edip Ürün ga-mımıza eklediğimiz yürüyen mer-diven temizleme makinesi aslın-da ülkemiz içinde büyük bir kaza-

nım olmuştur” şeklinde konuştu.Bunun yanında bir diğer önemli projemiz ise, Milli Tankımız olan ALTAY tankımızı temizleyecek, ‘Otomatik Tank Temizleme Ma-kinesi’ fi rmamız tarafından üre-tilip teslim edilmiş olmasıdır. AL-TAY Tankı Otomatik Yıkama Ma-kinesi zor arazi şartlarında çalı-şan askeri Tankın; yıkanması-nı, temiz bir hale gelmesini sağla-

mak çok ciddi zaman, emek ve ma-liyet oluşturmaktaydı. Ayrıca isteni-len temizlik elde edilemiyordu. Fir-mamızın yapmış olduğu mühendis-lik çalışmaları sonucunda, iki kişi ile 8 saatte yapılan işi tek kişi ile 20 dakikaya indirilerek tankımızın tek-nik özelliklerine yakışır bir yıkama sistemi geliştirilmiş ve daha temiz, daha çabuk halde yıkanması sağ-lanmıştır.

POR

TAJ

Page 63: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 63

2014 yılında ürün çeşitlerimize 3-4 çeşit ürün kazandırma çalışmala-rımız devam etmektedir” “2014 yı-lının baharına yetiştirmeye çalıştı-ğımız sahil kumu temizleme maki-nemiz bitmek üzeredir.

“Türkiye’de 10, yurt dışın-da ise 5 noktada satış hizmeti sunmaktayız”

Mustafa Bektaş, ”Türkiye’deki satış faaliyetlerimiz 2013 yılının ortaları-na kadar fabrika merkezli satış ya-pan fi rma konumundaydı. Son dö-nemlerde Türkiye de 10 yurt dışın-da ise 5 noktada satış temsilcilikleri-miz ile satış noktalarımızı artırmaya başlamış durumdayız. Üretimimizin % 30 yakını ihracat olarak gerçek-leşmektedir. Şu ana kadar yaklaşık 40 ülkeye ürünlerimizi satmış bulun-maktayız. İhracatımızı artırma çalış-malarımız mevcuttur” dedi.

“Bazı ürün guruplarında Avrupa’dan daha kaliteli oldu-ğumuz müşterilerimiz tarafın-dan kabul edilmektedir”

Endüstriyel temizlik sektöründe özelikle servis ve iş bitirme hızı ola-rak iyi konumda olduklarını belirten Bektaş,” Sektör olarak önemli bir pazarımız olan ve aşırı rekabetten dolayı karı azalan temizlik fi rmaları-na karşı son dönemlerde eskiyi ge-tirin yenisini götürün tarzındaki pa-zarlama teklifi miz temizlik fi rmala-rına rekabet gücü konusunda fay-da sağlamaktadır. Ürünlerimizin ka-lite olarak Avrupa standartlarını ya-kaladığını ayrıca bazı ürün gurup-larında Avrupa’dan daha kaliteli ol-duğumuz müşterilerimiz tarafından

kabul edilmektedir. Genelde üret-miş olduğumuz makineler satış so-rası hizmet gerektiren makinelerdir. Bizim de en çok önemsediğimiz ko-nuların başında gelmektedir” şeklin-de konuştu.Mustafa Bektaş son olarak, ”Ge-nelde temizlik kavramı, hem in-san ve hem de çevre açısından son derece stratejik bir kavram-

dır. Dolayısı ile bu önemli kavra-mın içini insanlığın gelişimine uy-gun, doğru bilgi ve tanımlarla dol-durmak, öncelikle biz üretenlerin temel ilkesel sorunlarından biri ol-malıdır. TESHİAD’ın uzun yılar-dan bu yana üstlendiği bu görev-de sektörün geleceği açısından önemli görevlerden biri olarak gö-rüyoruz” dedi.

Page 64: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201464

TED

AR

İK

Faruk Eczacıbaşı ABD’de Sosyal Medyayı AnlattıSosyal medya, hükümetleri ve yö-netimleri nasıl etkiliyor? ABD Baş-kenti Washington’da Brookings Institution’da bu sorunun yanıtı arandı. 25 Kasım’da Enstitü’nün “Teknoloji İnovasyonu Merkezi” (CTI) tarafından düzenlenen pa-nelde, Türkiye Bilişim Vakfı Baş-kanı Faruk Eczacıbaşı, Kuzey Ca-rolina Üniversitesi öğretim üyesi sosyal medya uzmanı Dr. Zeynep Tüfekçi ile birlikte sosyal medya hakkındaki görüşlerini paylaştı.ABD’nin önde gelen fi kir üretim kurumlarından (think-tank) Broo-kings Institution’un etkinliğine da-vet edilen TBV Başkanı Faruk Ec-zacıbaşı, yaptığı sunumda sosyal medyanın her alanda şeffafl ık ge-tirdiğine dikkat çekti. Twitter ve Facebook başta olmak üzere; kişiler ve toplumlar arasın-da güçlü bir etkileşim yaratan sos-yal medyanın, ülkeler ve yönetim-ler üzerinde de “dönüştürücü” et-

kiler yarattığını belirten Faruk Ec-zacıbaşı, teknolojiyi davranışları-na sindirmiş gençlerin taleplerine hükümetlerin ve iş dünyasının ye-teri kadar cevap vermekten çok uzak olduğunu ifade etti.Panelde katılımcıların sorularını da yanıtlayan Eczacıbaşı, İnternetin ve sosyal medyanın iki yönlü iletişi-

mi olanaklarının dünyayı çok daha di-namik hale getirdiğini ve 1 milyardan fazla kullanıcıya ulaşan Facebook ve 200 milyonu aşkın kullanıcısı bulunan Twitter’ın sosyal medyanın en etkin araçları olduğunu dile getirirken, ge-leceğin egemen medyasının İnternet üzerinde yayın yapacağının da altını çizdi.

Türk Henkel İnsan Kaynakları Direktörlüğü’ne Pınar Tuba Temizkan atandıPınar Tuba Temizkan, 1996 yılın-da Galatasaray Lisesi, 2000 yılın-da İstanbul Teknik Üniversitesi En-düstri Mühendisliği Bölümü‘nden mezun oldu. Temizkan, 2012 yı-lında The Coaches Training Ins-titute (CTI) Co-Active Koçluk Programı’nı, 2013 yılında The Co-aches Training Institute (CTI) Li-derlik Programı‘nı tamamladı.Çalışma hayatına Alternatifbank, Erciyas Biracılık, Setur ve Gillet-te şirketlerindeki projelerde görev alarak başlayan Pınar Tuba Temiz-kan, ardından Arthur Andersen’da Human Capital Bölümü‘nde da-nışman olarak çalıştı. Eli Lilly Türkiye’de İnsan Kaynakları Kı-demli İş Ortağı olarak görev ya-pan Temizkan, çalışma hayatına

Alcatel Lucent’da devam etti. Te-mizkan, Alcatel Lucent’da sırasıy-la Türkiye Ücretlendirme ve Orga-nizasyonel Gelişim Müdürü; Ak-deniz ve Afrika Bölge Ücretlendir-me Müdürü; Türkiye ve Azerbay-can İnsan Kaynakları Grup Mü-dürü; Rusya, Merkez ve Doğu Av-rupa Yetenek Gelişim Müdürü ve Türkiye ile Azerbaycan İnsan Kay-nakları ve Alcatel Lucent Üniversi-tesi İstanbul Direktörü olarak gö-rev yaptı. Pınar Tuba Temizkan, son olarak Amgen Türkiye’de geçiş dönemin-de İnsan Kaynakları Direktörü ola-rak görev yaptı ve aynı zamanda CTI Türkiye ve Management Cen-ter Europe ile danışmanlık proje-lerinde çalıştı.

Page 65: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 65

Page 66: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201466

TED

AR

İK

Nilco’dan yüksek yoğunluklu profesyonel İnfrared Isıtıcı - Nilco SunPower 20Piyasadaki standart ısıtıcılar orta ve düşük yoğunluklu cihazlardır. Nilco SunPower 20 ise yüzey sı-caklığı oldukça yüksek ısıtma özel-liğine sahip halojen ampul marife-tiyle ve ışıma yoluyla anında ısıtma yapmaktadır. Ampul yüzey sıcak-lıkları çalıştıkları andan itibaren 2 saniye içerisinde 2000 C dereceye ulaşabildiğinden, piyasadaki hiçbir elektrikli ısıtıcının yapamadığı ka-dar çabuk ve etkin ısıtma yapabil-mektedir.Böylece özellikle ısıtılma-sı zor, geniş ve yüksek alanlarda, izalasyonu zayıf mekanlarda veya açık alanlarda tasarrufl u ve etkin

ısıtma sağlayabilmektedir.Nilco SunPower 20 Yüksek Pro-fesyonel İnfrared Isıtıcısı piyasa-daki standart infrared ısıtıcılar-dan farklı bir ısıtma teknolojisine sahiptir. Ürünlerin tümünde kulla-nılan Halojen ampuller sayesinde cihaz verimi artarken, daha etkili ve hissedilir bir ısıtma yapılması-na akman sağlamaktadır. Bu sa-yede özellikle yüksek tavanlı me-kanlar veya açık alanlarda kon-forlu ve ekonomik ısınmanın yolu açılmaktadır. Başlıca kullanım yerleri arasında restoran, cafe te-ras alanları, sundurma, şemsi-

ye altları bahçe ve çardak ısıtmaları, havuz kenarları, fabrikalar, atölyeler, depolar,kamp alanları, parklar, fuar ve gösteri alanları, çiçek ve sebze seraları spor salonları, cami, kilise, havra vb ibadethaneler gelmektedir.Ürün yüksek ampul ısısı sayesinde daha yoğun ve uzak mesafeden ısıtma sağlamaktadır.Su geçirmez yapısı, IP 55 standartlarında onaylı,dış ortamına uygun yapıdadır. Rüzgarda sönmez ve dondurucu soğuklarda ısıtma gücünde azalma hissedilmez. Kompakt boyutu sayesinde şemsiye sundurma altı vb yerlere kolayca monte edilerek güven-le kullanıma uygundur.

Page 67: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 67

Ecolab’tan Göze de Hitap Eden Yenilik: Xense Çubuklu Oda Kokuları

Ortamda kalıcı ve güzel kokular sağlayan, kon-santre parfüm içeren ürünleriyle Xense markası çubuklu oda kokusu port-föyüyle ortamlara farklı bir kokulandırma seçeneği daha sunar.

Xense çubuklu oda kokuları kul-lanıldığı ortamın havasını taze-ler ve temizlik algısını destekler. Odalarda, tuvaletlerde, ofi sler-de, genel alanlarda, lobilerde vb. yerlerde kullanılabilen Xense çu-buklu kokular renkli ve özel tasa-rım şişeleriyle göze de hitap eder. 3 farklı koku seçeneği bulunan çubuklu oda kokuları doğal yağ-lar içermekte ve bu doğal yağlar aynı zamanda iyileştirici ve rahat-latıcı etki de göstermektedir. Şi-şenin içine yerleştirilen çubuklar özenle seçilmiş parfüm karışımını emerek kokunun ortama yayılma-sını sağlar. Ortamın büyüklüğüne veya ortamda arzu edilen koku yoğunluğuna bağlı olarak koku seviyesini şişedeki çubuk sayısı-nı azaltarak veya arttırarak belir-leyebilirsiniz. •Xense Fresh – Portakal, misket limonu, greyfurt ve limon kabu-ğunun taze kokularıyla kendini-zi turunç bahçesinde hissetmeni-zi sağlar.• Xense Aqua – Açılıştaki marin notların, gül ve menekşenin na-rin çiçeksi akorları ile sarmala-nan orta notlarla buluştuğu koku, dip notlarda sizi karşılayan beyaz miskler ile bu mavi tonlardaki yol-culuğu tamamlar. • Xense Blue – Bergamot ile ışıltı katılmış, ferahlığı marin notlar ile harmanlanıp Akdenizin eşsiz ma-viliği üzerinde dans eden güneş ışıklarının pırıltılarını sunar.

Page 68: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201468

SEK

TÖR

DE

N

TESHİAD ve MAYBAK işbirliği ile Marmara Araç Yıkama Bakım Kaplama Dernekler Çalıştayı İstanbul’da gerçekleştiTESHİAD’ın Mesleki Yeterlilik Kurumu nezdinde yürütmekte olduğu Ulusal Meslek Stan-dartları Çalışmasının bir parçası olan Araç Temizlik Bakım ve Koruma Görevlisi UMS Çalış-maları, Marmara Araç Yıkama Bakım Kaplama Dernekler Federasyonu işbirliği protoko-lü çerçevesinde İstanbul’da gerçekleştirildi. Çalıştaya; TESHİAD Yönetim Kurulu ve MAY-BAK Federasyonu üyelerinden AUTOCLUB, CARWAX, Elsa Kimya, Cansu Makine firma-larının temsilcilerinin yanı sıra, sektörün önemli firmalarında görev yapan saha uzmanla-rı, yönetici ve temsilcileri de katıldı.

Çalışma kapsamında, 20 – 21 Ka-sım 2013 tarihinde TESHİAD ev sahipliğinde yaklaşık 15 kişinin ka-tılımı ile gerçekleştirilen ilk çalış-tayın açılış konuşması, TESHİAD Genel sekreteri Sayın Zafer Mum-cular tarafından yapıldı. Mumcular, TSHİAD olarak bu ça-lıştaya verdikleri önemi ve bu ça-lıştayda bir sosyal paydaş olarak katılımcıları ağırlamaktan mutluluk duyduklarını dile getirdi. TESHIAD ve MAYBAK işbirliği ile düzenlenen bu çalıştayın amaçlarını ve çalıştay süreçlerini kısaca katılımcılara ak-tardı. Çalıştayın amacının; Araç Te-mizlik Bakım ve Koruma Görevlisi meslek tanımının yapılması oldu-ğunu, tanımlaması yapılacak olan meslek dalı ile ilgili yeterliliklerinin

daha sonra yapılacak çalışmalar ile belirleneceğini özellikle belirt-ti. Çalıştay katılımcılarına teşekkür ederek başarılar diledi.

Açılış konuşmasından sonra söz alan MAYBAK Federasyonu Sa-yın Serkan Bakırtaş; MAYBAK olarak çok önemsedikleri bu Ku-rumsal Sosyal Sorumluluk Proje-sinde gösterdikleri işbirliği için ve desteklerinden dolayı TESHİAD’a ve katılımlarından dolayı tüm da-vetlilere teşekkür etti.

Sunum ve konuşmaların tamam-lanmasını takiben, moderatör Sa-yın Sema Mumcular ikinci otu-rumda meslek tanımı üzerinde çalışılmaya başlanacağını, ön

taslakların hazırlanmasından sonra çalışma gruplarına ayrılarak meslek adı ve görev tanımlarının yapılaca-ğını belirterek oturumu kapattı.

İki gün süren çalıştayın ilk günü TESHİAD Genel Sekreteri ve UMS Proje Koordinatörü Zafer Mumcular tarafından çalıştay katılımcılarına; çalışmanın amacı, izlenecek yön-tem ve uygulamalar hakkında bilgi verildikten sonra, MYK formatı üze-rinden mesleğin tanımı, mesleğin ve meslek erbabının özellikleri, gerekli-likleri tanımlandı.İkinci gün ise katılımcılarla work-shop çalışmaları yöntemi ile torba görevler dışında kalan meslek er-babının görevleri ve bu görevlere bağlı işlemler, katılımcılar tarafın-

Page 69: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 69

dan hazırlanarak genel katılımın görüşüne açıldı ve genel değer-lendirmelerle taslağın son hali verildi.

TESHİAD toplantı salonun-da gerçekleştirilen ikinci çalış-taya katılımın daha yoğun oldu-ğu gözlendi. Çalıştayın ilk günü, mesleğe dair terimler, simgeler ve kısaltmalar, meslek ile ilgili mevzuat ve meslekte kullanılan araç, gereç ve ekipmanlar konu-sundaki tanımlamalar gerçekleş-tirildi. Çalıştayın ikinci günü bir araya gelen UMS Hazırlık Gru-bu, çalıştay boyunca hazırlanan taslağı, içerik ve şekil bakımın-dan taslağa son halini vererek çalışmayı sonlandırdı.

MAYBAK Federasyonu yüz binlerce çalışanı ile sektörün

sesi olmaya devam ediyor18 yıldır araç bakım sektörünün içerisinde olan ve şu an MAY-BAK Federasyonu Genel Baş-kanlık görevini yürüten Serkan Bakırtaş, İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye’de faaliyetle-rini sürdüren Bakırtaş MAYBAK Federasyonu ve Otomobil sektö-rü; alanında çok büyük bir istih-dam sağlayan sektörün yapısı ve gündemine dair sorularımızı ya-nıtladı.

MAYBAK Federasyonunu bize tanıtır mısınız?

Otomobil temizlik, bakım, koru-ma, cam fi lmi ve servis hizmet-leri ile birlikte vale hizmetleri çok büyük bir istihdam sağlamakla birlikte birçok da problemi içinde barındıran bir sektör. On binlerce işletme çatısı altında yüz binler-ce çalışanı barındıran bu büyük sektörü temsil eden bir sivil top-lum kuruluşu olmaması bizi bu konuda çalışmaya yöneltti. Sek-törün en önemli isimlerinin katı-lımı ile kurulan MAYBAK tüm bu sorunları gündeme getirmek ve sorunları çözmek hedefi ile yola çıktı.Kısa sürede 22 dernek ve 15 000 üye sayısına ulaşan MAYBAK sek-törün temsilcisi olarak birçok ku-rum ve kuruluşla ortak çalışmalar yürütüyor.

TESHİAD ve MAYBAK işbirliği ile yürütülen bu projenin

Sektör ve Ülkemize katkısı sizce nasıl olacaktır?

Otomotiv sektörü çok büyük bir sektör olmasına karşın bu sek-törün en önemli kollarından birisi olan “otomobil temizlik, bakım ve koruma” sektörünün çok önemli eksiklikleri var.Personel ihtiyacımız var. Bugün Türkiye genelindeki tüm işletme-lerin personel ihtiyacı var. Buna karşın sektörümüz için personel yetiştiren bir kurum yok. MAYBAK olarak öncelikli hedefi miz bir eği-tim sistemi oluşturmak ve sürek-li personel yetiştiren bir kurum ol-mak. Bu çalışma ile birlikte işsizlik sorununa ciddi bir çözüm yarata-cağımıza inanıyoruz.Sektörümüzün standartlarını be-lirlemek istiyoruz. Şu anda her-hangi bir standardı yok sektörü-müzün. MYK ile protokol imza-ladık, çalışmalarımızı yürütüyo-ruz ve standartları oluşturuyoruz. Burada TESHİAD ile yaptığımız işbirliğinin bizim için büyük fay-

da sağladığını görüyoruz ve işbir-liği yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.

Bu proje dışında meslek stan-dartları hazırlık çalışmaları ile ilgili desteklediğiniz benzer

faaliyetler var mı?Su tasarrufu ile ilgili bir projemiz var. Avrupa Birliği Komisyonları-nın da desteklediği bu projeyi 2014 yılı içinde hayata geçirmeye çalışı-yoruz. Haksız rekabetin önlenmesi üzerine bir çalışmamız var. Eğitim merkezi sayımızın artırılması üze-rine de bir çalışmamız var.

Sektörün şu anki durumu ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?Sektörümüz her geçen gün büyüyen ve standartlarını yükselten bir sektör. Bunun birlikte sorunları ve ihtiyaçları da artıyor. Önem verilmesi ve sorun-larının çözümü halinde gelecek yıllar içinde önemi çok daha fazla artacak bir sektör olacaktır. Hedefi miz mini-mum sorunları olan, standartları be-lirlenmiş ve yüksek istihdam sağla-yan bir sektör yaratmak.

Page 70: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201470

İŞ F

İKİR

LER

İ

Başarısızlık korkusu kalkarsa ‘Girişimcilik’ artacakAmway Avrupa tarafından 4.sü gerçekleştirilen Girişimcilik Araştırması sonuçlarına göre girişimciliğin önündeki en büyük engel ‘Başarısızlık korkusu’. Bu seneki araştırmanın en büyük farklarından biri de katılan ülke sayısı. 2013 araştırması ABD, Kolombiya, Meksika ve Avustralya’nın da dahil olduğu 24 ülkede gerçekleştirildi.

Araştırmada girişimcilik potan-siyelinin yükselişini sürdürdüğü gözlemleniyor, Türkiye ise kendi işine sahip olma oranı en yüksek beş ülke arasında yer alıyor.Amway Avrupa’nın Girişimci-lik Araştırması’nın 4. sünün so-nuçları açıklandı. Dünya Girişim-cilik Haftası için Amway Avru-pa tarafından dünyanın önde ge-len Pazar Araştırma şirketi GFK Almanya’ya ve MünihTeknik Üniversitesi işbirliğinde yaptırılan araştırma bu sene sınır-larını genişleterek dünyanın çeşit-li bölgelerinden 24 ülkeyi (Avust-ralya, Avusturya, Kolombiya, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fin-landiya, Fransa, Almanya, Bü-yük Britanya, Yunanistan, Maca-ristan, İtalya, Japonya, Meksika, Hollanda, Polonya,Portekiz, Ro-manya, Rusya, İspanya, İsviçre, Türkiye, Ukrayna, ABD) kapsadı. 14-99 yaşları arası 26.009 kadın ve erkek arasında gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre ka-tılımcıların %70’i kendi işine sahip olmaya olumlu yaklaşıyor ve ken-di işine sahip olma potansiyeli sü-rekli olarak yüksek düzeyde sey-rediyor (%39), başarısızlık korku-su ise % 70 oranla yeni bir iş kur-manın önündeki en büyük engel olarak göze çarpıyor. Diğer yan-dan, kamu kaynakları, iş kurma kredileri ve girişimcilik eğitimi, iş-letme kurma kararında insanları teşvik ediyor.

Türkiye’nin girişimcileri 30 yaş altından çıkacakGenel amacı, farklı ülkelerdeki gi-rişimcilerin ekonomik potansiyeli-ne işaret etmek ve potansiyel gi-rişimcileri planlarını hayata ge-

çirmelerinde desteklemek olan araştırmada Türkiye’de her 5 ka-tılımcıdan 3’ünün (%61) kendi işine sahip olmaya yönelik tavrı olumlu. Ayrıca üniversite mezu-nu katılımcıların (%67), girişimci-liğe karşı daha olumlu yaklaştık-ları görülüyor. Özellikle 30 yaşın altındaki genç katılımcılar (%53) ve öğrenciler (%56) ciddi bir giri-şimcilik ruhu sergiliyor.

Girişimciliğe en olumu bakan bölge Doğu AnadoluDoğu Anadolu (%78), Karadeniz ve Marmara bölgelerinden (her biri %75) katılımcılar girişimcili-ğe karşı olumlu tavır sergilerken, Ege’deki (%30) komşuları ise dünya ortalamasının (%70) çok altında kalıyor. Başarısızlık korkusu en büyük engel Ülkemizdeki girişimcilik po-tansiyeli halen dünya ortalaması-nın (%39) üzerinde kalmayı sür-dürürken araştırmaya katılan tüm ülkeler arasında da beşinci sıra-da bulunuyor. Ayrıca katılımcı-ların %11’i halihazırda kendi işi-ne sahip olduğunu belirtiyor. Do-layısıyla, Türkiye en yüksek ken-di işine sahip olma oranına sahip beş ülke arasında yer alıyor. Ve tıpkı uluslararası ortalamada ol-duğu gibi (%70), Türkiye’deki her 3 kişiden 2’si (%66) girişimlerinde başarısız olma korkusunu işlet-me kurmalarının önünde bir en-gel olarak görüyor.

Türkler için ekonomik kriz büyük bir engel değil!Türkler, ekonomik şart ve engel-ler karşısında çok daha az en-dişeliler. Uluslararası ölçekte en yüksek sırada yer alan bu durum

“ifl astan kaynaklanan fi nansal yük-ler” (%41) ve “ekonomik kriz teh-didi” (%31) olurken, Türk katılımcı-lar ise bu konulardan çok daha az endişeleniyorlar (sırasıyla %20 ve %15).

Danimarka, Finlandiya ve Avustralya girişimciliğe en olumlu bakan ülkelerAraştırma sonuçlarına genel ola-rak baktığımızda ise Danimarkalılar (%89), girişimciliğe yönelik tavır ko-nusunda araştırmada yer alan ülke-ler arasındaki birinciliğini bu yıl da sürdürüyor. İkinci ve üçüncü sıra-lar ise bu yıl araştırmaya yeni dahil olan ülkelere gidiyor; %87 ile ikin-ci olan Finlandiya’yı %84 ile Avust-ralya takip ediyor. Geçen yıl oldu-ğu gibi, Avusturya (%40), Maca-ristan (%40), Portekiz (%39), ve Almanya’daki (%37) katılımcılar gi-rişimciliğe karşı en olumsuz tavrı gösterenler arasında yer alıyor.Dünya çapındaki araştırmanın ya-pıldığı ülkelerde ortalama kendi işi-ne sahip olma potansiyeli %39 dü-zeyinde seyrediyor. Bu, Kolom-biya (%63), Meksika (%56) ve Yunanistan’da (%53) en yüksek dü-zeye ulaşırken, Yunanistan en yük-sek girişimcilik arzusuna sahip Av-rupa ülkesi olarak konumunu koru-yor.

En cesur ABD, en ürkek JaponyaHalihazırda kendi işine sahip oldu-ğunu teyit eden insanların sayısı ise nispeten düşük. Rusya (%3), Dani-marka ve Finlandiya (her biri %4) son sıralarda yer alıyor. Özellikle gi-rişimciliğe yönelik olumlu bir tavra sahip olan ama kendini bir iş kurar-ken tahayyül edemeyen ülkelerde,

Page 71: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 71

başarısızlık korkusu çok ciddi bir engel olarak öne çıkıyor. Bilhas-sa Japonya (%94), İtalya ve Çek Cumhuriyeti (her biri %91) vatan-daşları girişimlerinin başarısızlıklasonuçlanmasından korkuyor. Tam aksine, ABD (%62), Hollan-da (%55) ve Meksika’da (%50) ise başarısızlıktan korkmayanla-rın yüksek oranlarda olduğu görü-lüyor. Bu başarısızlık korkusu, “if-lastan kaynaklanan fi nansal yük-ler” (%41) ve “ekonomik kriz teh-didi” (%31) gibi farklı etkenlerden oluşuyor.

Girişimciliği istemenin en önemli nedeni ‘bağımsızlık’Araştırma sonuçları aynı zaman-da teşvik edici gerekçeler hakkın-da da net bir ifade sunuyor: Ka-tılımcılar bir çalışandan bağımsız olmayı ve kendi fi kirlerini hayata geçirmeyi (%43) yeni bir iş kurma konusundaki baskın nedenler ola-rak gösteriyor.

Girişimcilerin teşvik edilmesi şart Öte yandan, “kamu kaynakları ve iş kurma kredileri” (%42), “gi-rişimcilik eğitimi ve ticari yetenek-lerin öğretilmesi” (%33) ve “akıl hocalığı, iş ağları üzerinden des-tek” (%27) gibi iş kurulmasını teş-vik edici unsurların hayata geçi-rilmesi gerekiyor. Dahası, başarı-sızlık korkusunun güçlü olduğu ül-keler aynı zamanda “düşük risk-li iş modelleri”nin de özlemini çe-kiyor. Bu, Almanya (%34), İtal-ya (%29), Macaristan, Türkiye ve Ukrayna’da (her biri%26) girişimciliği teşvik eden en büyük üç etken arasında yer alı-yor. Amway Avrupa Kurumsal İliş-kilerden Sorumlu Başkan Yardım-cısı Michael Meissner bu duru-mu, “Amway olarak, doğrudan sa-

tış sektöründe uluslararası ölçekte başarılı düşük riskli bir kariyer fır-satı sunarak kadınlar, yaşlılar, etnik azınlıklar ve gençler arasında gi-rişimciliği teşvik ediyor ve bir nevi iş geliştirme merkezine benzer bir destek sunuyoruz,” diye açıklıyor.

Girişimciliğe dost – düşman ülkelerSon olarak, rapor katılımcıların top-lumun genelini ne kadar girişimci-lik dostu olarak gördüğü konusun-da da içgörüler sunuyor. Uluslara-rası ortalama ülkelerinin aynı dere-cede girişimcilik dostu ve düşmanı olduğunu belirtiyor. ABD (%73) ve Avustralya’daki (%62) katılımcılar kendi ülkelerini en girişimcilik dos-tu ülkeler olarak oylarken, krizden etkilenen ülkelerden katılımcılar ise kendi toplumlarını en girişim-cilik düşmanı olarak görüyor: Por-tekiz (%76), Macaristan (%74), İs-panya, İtalya (her biri %64) ve Ro-manya (%57)

Page 72: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201472

SAĞ

LIK

Yeni Yönetmeliğin Okul Kantinlerine Dair Özel Hijyen Yönetmeliği nin Tanıtım Toplantısı düzenlendi

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Milli Eğitim, Sağlık ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlık-larını bu çalışma için bir araya getiren başlıca amacın, eğitim ve öğretim kurumları bün-yesindeki yemekhane, kantin, kafeterya, büfe, çay ocağı gibi gıda işletmelerinin özel hij-yen şartlarına, gıda güvenliğine ilişkin kuralları belirlemek olduğunu ifade etti.

Yeni yönetmeliğin iki önemli un-suru bulunduğunu belirten Bakan Avcı, bunlardan birinin bu hususta standartların konulması,diğerinin ise gıda işletmelerinde çalışan personelin eğitimi konusunda ge-tirilen düzenlemeler olduğunu kaydetti. ´´Dünyanın en çok ihmal edilen (engelli)leri´´ Hükümetinin engellilerin ve engel-li ailelerinin her alanda karşılaştığı zorlukları aşabilmeleri için geniş kapsamlı projeleri yürürlüğe koy-duğunu belirten Bakan Avcı, şöy-le devam etti: ´´Fakat benim üniversitedeki derslerimde öğrencilerime sıkça sorduğum ve genellikle cevabını pek alamadığım bir soru var. Ora-da ´Dünyanın en çok ihmal edi-len, görmezlikten gelinen, mağdur edilen engellileri, engelliyi bura-da tırnak içerisinde kullanıyorum, kimlerdir veya azınlıkları kimler-dir´ diye sorduğum zaman pek çok azınlık ve engelli grubundan söz edilir. Ama benim de içlerin-

de bulunduğum solakların sıkıntı-ları, dertleri nedense pek günde-me gelmez. Oysa siz farkında ol-sanız da olmasanız da bütün er-gonomik düzenlemeler, çevre dü-zenlemeleri, kapı kollarından te-lefon tuşlarına kadar, otomobille-rin vites kollarına kadar, özellik-le okullarda kolçaklı sandalyele-re kadar her şey sağellerini kulla-nanlara göre düzenlenmiştir. So-laklar bu yüzden genellikle sakar-lıkla suçlanırlar. Çünkü çevre on-lara göre düzenlenmediği için yol-larınıbulmakta çok zorlanırlar.´´

Bakan Avcı´nın arkasındaki poste-ri göstererek ´´Şimdi şuraya otur-duğum zaman arkamdaki şu güzel kızın sol eliyle yazmakta olduğunu görünce dedim ki fırsat bu fırsat, biz şu derdimizi de kamuoyuyla bu ve-sileyle paylaşalım´´ sözleri, salon-dakilerden alkış aldı.

´´Solaklara anlayış gösterelim´´ Bakan Avcı, özellikle öğretmenle-re seslenerek, ´´Sınıfl arındaki so-lak öğrencilere ayrı bir özen göster-melerini rica ediyorum. Çünkü onlar gerçekten kendileri de farkında ol-madan birçok konuda çok zorlanır-lar. Bu zorlanmalar genellikle hak etmedikleri sıfatlarla nitelendirilir, sakarlık gibi´´ dedi. Solaklığın kendine göre başka avantajları olduğuna işaret eden Bakan Avcı,şunları kaydetti: ´´Genel olarak, ´küçükken solak ol-dukları halde sağ ellerini kullanma-ları için zorlanmazlarsa konuşma yetenekleri çok iyi olur´ denir. Onun için iyi bir kanıt olmadığımın farkın-

Page 73: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 73

dayım ama... Bir de güzel sanat-lara, estetik algılara daha açık ol-dukları söylenir ama küçük yaş-larda zorlanmalarıgerçekten sı-kıntılara sebep olabilir. Kekeme-liğe yol açabilir. Solak bir çocuğu zorla hele şiddet kullanarak sağ elini kullanmak zorunda bırakırsa-nız, konuşma merkezinde karışık-lık olduğu için kekemeliğe yol aç-tığı söylenir. Bunun için çocukları-mızıbu bakımdan rahat bırakalım. Solaklara anlayış gösterelim.´´

Sağlık Bakanı Müezzinoğlu

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzi-noğlu, çocukların kantinden temin edecekleri gıdaların hijyenik or-tamda ve hijyen kurallarına uyan bireylerce sunulmasının önemine işaret ederek, ´´Kantinde hizmet veren bireylerin eğitimden geçi-rilmesi ve sertifi kasyonu gelece-ğe dönük en önemli stratejileri-mizden biri olacak´´ dedi. Bakan Müezzinoğlu, Okul Kantinlerine Dair Özel Hijyen Yönetmeliği´nin Tanıtım Toplantısı´nda yaptığı ko-nuşmada, sağlıklı nesiller yetiştiril-mesi için sağlıklı beslenmenin bü-

yük önem taşıdığını, bu çerçeve-de okul kantinlerinde hijyenik bir ortam sağlanması gerektiğini söy-ledi. Eksik ya da hatalı beslenmenin, obezite ya da kansızlık gibi rahat-sızlıklara neden olduğuna dikkati çeken Bakan Müezzinoğlu, sözle-rini şöyle sürdürdü: ´´Çocuklarımızın algılama, adaptasyon, hayata aktif katı-lım gibi sorunlarıda ortaya çıka-biliyor. O nedenle beslenmenin sağlıklı olmasını, yaşam stan-dardının diğer boyutlarıyla da sağlıklı olmasını önemsiyoruz. Bu anlamda da çocukların kan-tinden beslenmesi, kantinden temin edecekleri gıdaların hij-yenik ortamda ve hijyen kural-larına uyan bireylerle sunulma-sı önemli. Bu anlamda önümüz-deki süreçte kantinde hizmet ve-ren bireylerin eğitimden geçiril-mesi ve sertifikasyonu geleceğe dönük en önemli stratejilerimiz-den biri olacak.´´ Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, bu çalışmaların bilimsel temellere oturtulmasının çocukların öğren-diklerini kendi yaşamlarına adap-te edilmesini sağlayacağını ifade etti.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker Toplantıda konuşan Bakan Eker, sağlıklı gıdaya erişme ve hijye-nik gıdanın temini konusuna çok önem verdiklerini söyledi. Tarla-dan sofraya kadar yenilen içilen her türlü gıdanın, sağlıklı üretildi-ğinden, tedarik edildiğinden, am-balajlandığından ve sunulduğun-dan emin olmak gerektiğini belir-ten Bakan Eker, sağlığa zarar ve-rebilecek bulaşanlardan insanları-korumanın temel amaçlarıolduğu-nu vurguladı. Türkiye´nin bu konuda belir-li bir standardı yakaladığını ve AB müzakerelerinde açılan fasıl-lardan birinin de gıda ve hijyen faslı olduğunu hatırlatan Bakan Eker, AB ile müzakere sürecinde

100´ün üzerinde düzenleme yap-tıklarını söyledi. Özellikle toplu tüketim yerlerinde tüketilen gıda maddelerinin sağlıklı ve hijyen olmasının önemine işaret eden Bakan Eker, bunun hem ka-lite hem standartlar hem de sağlık kültürü açısından da çok önemli ol-duğunu vurguladı.-Kantin çalışanlarına hijyen eğitimi- Bu çerçevede çıkarılan önemli dü-zenlemelerden birinin de Okul Kan-tinlerine Dair Özel Hijyen Kuralla-rı Yönetmeliği olduğunu belirten Gıda, Tarım ve Hayvancılık Baka-nı Eker, söz konusu yönetmelik-le çocukların daha hijyenik koşul-larda güvenilir gıdaya ulaşmasının amaçlandığınıifade etti. Türkiye genelinde 12 bin 800 ci-varında okulda kantin bulunduğu-nu ve buralarda 24 bine yakın in-san çalıştığını anlatan Bakan Eker,şöyle konuştu:´´Okullar için Türkiye Gıda ve İçe-cek Dernekleri Federasyonu´nun katkısıyla Okul Kantinleri İçin Hij-yen Kılavuzu hazırladık. Bu kıla-vuzda okul kantinlerinde uyulma-sı gereken pratik bilgiler var. Bu-nun yanı sıra Nisan ayından itiba-ren okul kantinlerinde çalışanlar zorunlu eğitimden geçirilecek. Be-lirli bir süreç içerisinde Türkiye´de kantinlerde çalışan herkes bu eği-timi alacak. Bu eğitimi almayan olursa ceza kesilecek ve hijyen eğitimi almayan kişilerin artık kan-tinlerde çalışmasına izin verilme-yecek.´´ Bakan Eker, eğitimlerin 2014 yılı-na kadar devam edeceğini fakat 1 Haziran 2013 tarihine kadar bitiril-mesinin hedefl endiğine dikkati çe-kerek, 81 ilde Gıda, Tarım ve Hay-vancılık, Milli Eğitim ve Sağlık Ba-kanlığıteşkilatlarından oluşturulan komisyon vasıtasıyla, hafta sonu-na denk gelecekşekilde kantinler-de çalışan görevlilerin eğitimden geçirileceğini vurguladı.Eğitimin ar-dından katılımcılara sertifi ka verile-ceğini kaydeden Bakan Eker, de-netimler sırasında çalışanların söz konusu sertifi kaları ibraz edecekle-rini söyledi.

Page 74: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201474

ÇEV

RE

Dünya sona doğru yaklaşıyor:Km karede 18 bin sentetik maddeDünyada her kilometrekarede yaklaşık 18 bin sentetik madde bulunduğunu tahmin ediyor. Bunların bazıları mik-roskopla görülebilecek kadar küçük. İşte faciadan bazı kesitler...Araştırmacılar ölü kuş ve balıkların midesinde her geçen gün daha fazla plastik parçaları buluyor. Bu durum de-nizlerdeki sentetik madde atığının artığı yönünde bir işaret olarak görülüyor. AB ise çözüm arayışında.

Deniz araştırmacıları 10 yıldan uzun süredir ölü kuşlar aracılığıyla okyanuslardaki kir-lenme konusunda bilgi edinmeye çalışıyor. Günümüzde daha ziyade kıyılara vuran ölü kuşların midesinde 31 plastik parçacığı bulunuyor. Bilim insanları bu veriler ışığında, her kilometrekarede yaklaşık 18 bin sentetik madde bulunduğunu tahmin ediyor. Bun-ların bazıları mikroskopla görülebilecek kadar küçük bazıları da büyük plastik poşetler.

Alman Çevre Koruma örgütlerin-den NABU’nun atık uzmanı Ben-jamin Bongardt, şu değerlendir-mede bulunuyor: “Sorun o kadar büyük ki artık ölçülmesi mümkün değil. Bugün denizlerde ne kadar sentetik madde yüzdüğünü bilmi-yoruz. Sentetik maddeler deniz-lerdeki en sorunlu atıklar. Bu eği-lim giderek artıyor.“

Bongardt, pek çok sente-tik maddenin ancak 450 yıl sonra çözüldüğünü

söylüyor. Kirlenmenin bü-yük bölümü ise plastik po-şetlerden kaynaklanıyor.

Bongardt, “Poşetlerin yüzde 80’i denizden değil karadan geliyor. Yani bu poşetlerin gemilerden de-nize atıldığı değil tam aksine tu-ristler, bölge sakinleri, kıyılar, ne-hirler ya da rüzgârlar aracılığıy-

la denizlere ulaştığı anlamına geli-yor” diyor.Özellikle ilk kullanımdan sonra he-men çöpe atılan çok ince ve ha-fi f poşetler, çöp döküm yerlerinden rüzgârlar aracılığıyla denizlere ula-şıyor. Brüksel’deki Avrupa Komis-yonu bu konuda harekete geçti ve üye ülkelerden plastik poşetlerin büyük oranda azaltılmasını istiyor. AB Komisyonu’nun çevreden so-rumlu üyesi Janez Potocnik, AB’de yılda 100 milyar plastik poşet kul-landığını tahmin ediyor: “8 milyar-dan fazla plastik poşet, atık ola-

Page 75: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 75

rak etrafa yayılıyor ve büyük çev-re sorunlarına yol açıyor. Özellikle de bunların parçalarını yutan hay-vanlar açısından.”

Danimarka ve Finlandiya örneğiPotocnik bu nedenle paketleme düzenlemelerinde değişiklik içe-ren bir yasa tasarısı hazırladı. Ta-sarı, üye ülkelere plastik poşetle-ri azaltma yükümlülüğü getirilme-sini içeriyor. Plastik poşet kullanı-mı ülkeler arasında farklılık göste-riyor. Danimarka ve Finlandiya’da kişi başına yılda dört adet plastik poşet düşerken, bu sayı Polonya, Portekiz ve Slovakya’da 450’nin üzerinde. Almanya’da ise yılda kişi başına 70 plastik poşet düşü-yor.Janez Potocnik, “Bazı üye ülkeler, plastik poşetlerin azaltılmasında büyük başarılar elde etti. Diğerle-ri de bunu izlerse, o zaman AB’de plastik poşet kullanımını yüzde 80 azaltabiliriz” şeklinde konuşuyor.Ülkeler arası fark çok büyük oldu-ğu için, Potocnik, plastik atıkların azaltılmasında ne tür önlemler alı-nacağı konusunu her ülkenin ken-di takdirine bırakmak istiyor.Bir yasak getirilip getirilmeyece-ği konusu ise belirsiz. Çünkü çev-reden sorumlu komisyon üyesinin önerisinin AB düzenlemesi olarak yürürlüğe girebilmesi için Avrupa Parlamentosu, AB Bakanlar Kon-seyi ve üye ülkelerin meclisleri ta-rafından onaylanması gerek. An-cak pek çok çekinceler söz konu-su. Öncelikle plastik poşetlerin en çok kullanıldığı ülkelerde bir yasa-ğa sıcak bakılmıyor. Ayrıca Fran-sa ve Almanya gibi sentetik mad-de sanayi gelişmiş ülkeler öneriyi engellemek için baskı yapabilir.Sosyal Demokrat Avrupa Par-lamentosu milletvekilli Dagmar Roth-Behrend, Potocnik’in plas-tik poşetlerin nasıl ortadan kaldırı-lacağını üye ülkelere bırakmasını eleştirdi. Roth-Behrend, tüm Avru-pa için tek elden bir çözüm bulu-nulması gerektiği görüşünde.NABU’nun atık uzmanı Benjamin Bongardt ise komisyon üyesinin esnek tutumunu memnuniyetle karşılıyor. Önemli olanın bazı ül-kelerin deniz kirliliğine karşı ha-rekete geçmesi olduğunu belirten

Bongardt, İrlanda örneğini veriyor ve başka ülkelerin de onu izleme-sini umut ediyor: İrlanda yıllar için-de plastik poşet kullanımının be-delini artırdı. Şu anda poşet ba-şına 22 cent’lik bir vergi alınıyor. Bongardt, bu durumun plastik po-şet kullanımını yüzde 90 azalttığı-nı belirtiyor.Plastik poşet ve atıklar denizleri kirletmekle kalmıyor, balıklar yo-luyla besin zincirini ve insan sağlı-ğını tehdit ediyor. ABD’de yapılan yeni bir araştır-manın sonuçlarına göre deniz ve göllerdeki plastik atıklar balıkla-rın sağlığını tehdit ediyor, zehir-li maddeler balıklar yoluyla besin zincirine dâhil oluyor.

Plastik poşet yasağıOrtalama olarak her AB vatanda-şı, yılda 200 tane plastik poşet kullanıyor. AB, plastik atıkları sı-nırlandırmak için plastik poşetlerin tüketimine yasaklamalar getirme-yi planlıyor. Ne var ki sorun, AB sı-nırlarını aşıyor.“Scientifi c Reports” adlı e-dergide yayınlanan, ABD’deki Kalifor-niya Üniversitesi’nden Chelsea Rochman’ın önderliğindeki araş-tırma grubunun çalışmasına göre plastik atıkların bulunduğu ortam-da beslenen balıklarda, zarar-lı maddelerden dolayı karaciğer rahatsızlıkları meydana geliyor. Mikroskobik boyuttaki plastik atık parçaları, birçok yapay madde ve kimyasal içeriyor. Zehirli madde-ler, balıkların beslenmesi yoluyla besin zincirine ekleniyor.

Atıklar balıkları zehirliyorRochman ve arkadaşları çalışma-larında kalıcı biyobirikim ve toksik maddelerin (PBTs) balıklar üzerin-deki etkilerini araştırdı. Deneyler-de küçük balıklar, su ve yem yo-luyla, iki ayı aşkın bir süre boyun-ca, plastik poşetlerde ve folyolar-

da bulunan yapay polietilene ma-ruz bırakıldılar. Sonuç olarak, do-kularında zararlı madde oranı ar-tan balıklarda, karaciğer rahatsız-lıkları meydana geldi.Araştırmacılar ‘temiz’ plastikler ile bünyesinde zararlı madde bulunan plastiklerin etkisini karşılaştırdık-larında ulaştıkları sonuç, iki yapay maddenin de karaciğere zarar ver-mesi, fakat ‘kirli’ plastiğin yarattığı zararın daha güçlü bir şekilde or-taya çıkması oldu. Zehirin kaynağı hem plastiğin kendisi hem de içeri-ğindeki zararlı maddeler. Rochman ve arkadaşlarının bundan sonra yoğunlaşmak istedikleri araştırma ise bu maddelerin farklı organiz-malar üzerindeki etkilerini gözlem-lemek. Plastik poşet çevreyi tehdit ediyorBugün tüm dünyada, yılda yaklaşık 280 milyon ton plastik üretiliyor ve bu miktar her geçen yıl daha da ar-tıyor. Üretilen plastiğin üçte biri po-lietilenden oluşuyor. İçeriğinde bü-yük oranda organik zararlı madde-ler bulunduran polietilen, denizler-deki plastik atıklarda en çok rastla-nan madde.AB Komisyonu’nun verilerine göre özellikle plastik poşetler nehir ve denizleri kirleterek çevreye büyük zarar veriyor. Her AB vatandaşı yıl-da ortalama 198 plastik poşet kulla-nıyor. Geri dönüşüm sisteminin ba-şarıyla uygulandığı Almanya’da kişi başına düşen plastik poşet kullanı-mı 71 adet. Aynı verilere göre Por-tekiz, Polonya ve Macaristan’da bu sayı 500’ü aşıyor. Komisyon, üye devletleri plastik poşetlerin kullanı-mını sınırlandırmalara konusunda destekliyor.(© Deutsche Welle Türkçe)

Page 76: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201476

Henkel, üçüncü çeyrekte güçlü bir performans göstererek kârlılığını artırdı

Rorsted, yılın son bölümüyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:“Ekonomik ortam zorlu olmaya devam edecek. Bu nedenle, de-ğişken pazar ortamında esnekli-ğimizi ve verimliliğimizi daha fazla artırabilmek için süreçlerimizi ve yapılarımızı buna göre uyarlama-ya devam edeceğiz. Daha önce-den belirtmiş olduğumuz gibi, or-ganik büyümenin mali yılın tama-mı için yüzde 3 ila 5 arasında ol-masını ve düzeltilmiş imtiyazlı his-se başına kazancın da yaklaşık yüzde 10 civarında artmasını bek-liyoruz. Düzeltilmiş vergi öncesi kar marjımızla ilgili olarak tahmini-mizi yaklaşık yüzde 14,5’ten yak-laşık yüzde 15’e çıkartmaktayız.”

2013 yılı üçüncü çeyrek mali performansıHenkel, 2013 yılının üçüncü çey-reğinde 4 milyar 184 milyon Euro’luk bir satış gerçekleştirdi. Bu miktar, yüzde 6,7 civarında gerçekleşen olumsuz kur etkileri nedeniyle önceki yılın aynı döne-mine ait miktarın altında kaldı. Kur ve satın alma/satış etkilerinden arındırılmış organik büyüme ise yüzde 4,2 artış gösterirken, tüm iş birimleri buna katkıda bulundu.Çamaşır ve Ev Bakımı iş birimi yüzde 5,5’lik sağlam bir organik büyüme sağladı. Güzellik ve Ba-kımyüzde 3,1 ile sağlam bir or-ganik büyüme elde etti. Yapıştırı-cı Teknolojileri de önceki yılın aynı çeyreğine oranla yüzde 4,2’lik bir artışla organik satışlarda sağlam bir büyüme yakaladı.

Her üç iş biriminin de katkısıyla-faaliyet karı yüzde 6,5’lik artışla 631 milyon Euro’dan 672 milyon Euro’ya yükseldi. Satış gelirle-ri yüzde 1,4 gibi önemli bir artışla yüzde 14,7’den yüzde 16,1’e çık-tı. Döneme aitnet gelir yüzde 16,7 artarak 402 milyon Euro’dan 469 milyon Euro’ya çıktı. İmtiyazlı his-se başı kazanç ise 0,90 Euro’dan

2013 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin mali sonuçları değerlendiren Henkel CEO’su Kas-per Rorsted, “Henkel, giderek daha da zorlu bir hal alan pazarda güçlü performansını sürdürerek, 2013 yılının üçüncü çeyreği itibarıyla organik büyümesini hızlandırdı. Vergi öncesi kâr marjımız ilk kez yüzde 16’yı aştı. Tüm iş birimlerimizin ve bölgelerimizin kat-kısı ile sağlam bir organik büyüme elde ettik. Yükselen pazarlar bir kez daha son dere-ce dinamik bir gelişme sergiledi. Ancak kur etkileri, satışlar üzerinde olumsuz bir etkiye sahip oldu” dedi.

1,06 Euro’ya yükseldi.Dokuz aylık döneme ait düzeltilmiş net gelir, yüzde 12,6 artışla 1 mil-yar 203 milyon Euro’dan 1 milyar 354 milyon Euro’ya yükseldi. İmti-yazlı hisse başına kazanç, 2012 yı-lının ilk dokuz ayında bildirilen 2.78 Euro ile karşılaştırıldığında yüzde 12,6’lık önemli bir artışla 3,13 Euro olarak gerçekleşti.

Page 77: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 77

Page 78: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 201478

İTİM

TÜRKİYE TEMİZLİK EĞİTİMİNİN GELİŞİMİ ve TEMİZLİK KİTAPLARIHİJYEN VE SANİTASYONEditör: Prof. Dr. Meryem Akoğlan Kozak

Bugün, hijyen ve sanitasyon ko-nusu, toplu yaşamın olduğu bir çok kurum ve kuruluşta sağlıklı bir ortamın sunulmasında önemli bir faktör haline gelmiştir. Sağlıklı or-tamlarda mal ve hizmet üretmek ve sunmak bir kalite gösterge-si olarak kabul edildiğinden konu her geçen gün daha da ivme ka-zanmaya başlamıştır. Tıp dilinde sağlık bilgisi anlamına gelen hij-yen, birey ve toplumlarda sağlı-ğın korunması ve devam ettirilme-si için gerekli bilgilerin ve uygula-maların toplamıdır. Özellikle, in-sanların toplu yaşamak zorunda oldukları, okul, iş yeri, hastane ve fabrika gibi alanlarda hijyen kural-larına uyulması insan sağlığı için adeta bir zorunluluk haline gel-miştir. Çünkü hijyenle mikroorga-nizmaların çoğalması ve insanla-ra bulaşmasının önlenmesi amaç-lanarak gerekli tedbirler alınmak-tadır. Bu bağlamda ele alınan bir diğer kavram sanitasyondur. Hij-yen ve sanitasyon aslında birbirini tamamlayan ve birbiri ile ilgili olan kavramlardır. Daha çok gıda sek-törü ve besinlerdeki hijyen koşul-larının sağlanması olarak bilinen ve uygulamalı bir bilim dalı olarak kabul edilen sanitasyon; yiyecek-içecek işletmelerinde araç ve ge-reçler ile ortamda bulunan sağlı-ğa zararlı mikroorganizmaların güvenli bir düzeye düşürülmesi-ni sağlamak üzere, gerekli olan ısı ve kimyasal madde kullanımı-nı kapsayan bir süreçtir.

Kitap, yedi bölüm olarak düzen-lenmiş olup, ilk bölümlerde, hij-yen, sanitasyon, dezenfeksiyon ve sterilizasyon kavramları ile ilgi-li açıklamaları kapsamaktadır. Bu bölümlerde, konuyla ilgili tanımlar, bu kavramlarla ilgili farklılıklar, ki-şisel hijyen, personel hijyeni, su hijyeni ve besin hijyenine yer ve-rilmiştir. Daha sonraki bölümler-de, bina hijyeni ve konuyla ilgili fi -

ziksel planlama unsurları üzerin-de durulmuştur. Hijyen, sanitas-yon, dezenfeksiyon ve sterilizas-yon sağlamada kullanılan fark-lı yöntemlerin detaylı olarak açık-landığı bölümlerden sonra, son bölümde temizlik sektöründe ka-lite sistemleri üzerinde durulmuş-tur. Bu bölümde, öncelikle, hijyen ve sanitasyonun kalite sistemleri içerisindeki önemi vurgulanmış; daha sonra ise temizlik, hijyen ve sanitasyon sağlamada öngörü-len bazı kalite güvence sistemle-ri ile ilgili açıklamalarda bulunul-muştur. Kitap, temizlik hizmetleri ile ilgili eğitim alan tüm öğrenciler ve ilgili sektör çalışanlarına yarar-lı olması amacıyla hazırlanmıştır.

KAT HİZMETLERİ YÖNETİMİProf.Dr. Meryem Akoğlan KOZAK

Günümüz de turizm sektörünün hızlı gelişimi, çok sayıda açılan konaklama işletmesi ve buna pa-ralel lise, ön lisans ve lisans dü-zeyinde açılan çok sayıda turizm bölümü Kat Hizmetleri konusun-da kaynak kitap ihtiyacını doğur-muştur. Housekeeping yalnız-ca otellerde gelişme gösterme-miş, hastaneler gibi tüm yataklı kurumlarda da temizlik-hijyen ve dekorasyon konusunda temel bö-lümlerden birisi olmuştur. Özel-likle kentleşme ve sanayileşme-nin artmasına bağlı olarak yeni gelişen Temizlik sektöründe eği-tim kurumu ve kaynak ihtiyacına başlangıçta kat hizmetleri kitapla-rı yanıt vermiştir. Gerek otel işlet-melerinde housekeeping kitapları gerekse Oted tarafından hazırla-nan genel housekeeping kitapları bu boşluğu doldurmuştur.

Turizm sektörünün ihtiyacı olan kat hizmetleri eğitimi konusunda bir kaynak çalışma olmak üze-re hazırlanan bu kitapta, önce-likle, kat hizmetleri departmanın-

daki yönetsel konular yanında, kat hizmetleri yöneticisinin ihtiyacı olan konu ile ilgili çeşitli teknik bilgile-re de yer verilmesine özen gösteril-miştir. Kitap, Otelcilik eğitimi yapan yüksekokul düzeyindeki öğrenciler kadar, turizm sektöründe çalışmak-ta olan kat hizmetleri yöneticilerinin da yararlanabileceği temel bilgileri içermektedir.

1.Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Planlama ve Organizasyon 2. Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında İnsan Kaynakları 3. Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında İletişim 4. Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Materyal Yönetimi5.Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Kontrol 6. Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Bütçeleme 7.Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Temizlik ve Dekorasyon 8.Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Hijyen 9.Bölüm: Kat Hizmetleri Departma-nında Güvenlik 10. Bölüm: Çamaşırhane Yönetimi

Page 79: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 79

Page 80: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

ÜyelerimizTEMİZLİK, SERVİS VE TESİS YÖNETİMİ HİZMETİ VEREN FİRMALAR

Ali Başdurak Ekspress Temz www.ekspresstemizlik.com 212 2703577Ali Ekber Durmaz FMS Temizlik www.fmstemizlik.com.tr 232 4861497Ali Murat Çimen Deça www.deca.com.tr 212 2565680Altan Özbey Destek Temz www.destektemizlik.com 212 2789208Ayşe Kantarcılar Güney İlaçlama www.guneyilaclama.com 242 2410456Berat Pürçek Öztem www.oztem.com.tr 212 4528989Binali Keleş Akademi Grup www.akademihizmet.com 212 2100456Murat Çakmak Sodexo www.sodexo.com.tr 216 3404500Bülent Doğru DGR Group www.dgrgroup.com.tr 212 4528989Caner Geban Eroğlu Cemalettin Doğan Doğuş-Tempar www.dogusgrup.net 212 6299800Cengiz Pala Deniz Temizlik www.artemtesis.com 216 5082900Didem Baba İtemsan Temz www.itemsan.com.tr 216 3140127Dinçer Yalçın Emeksan www.emeksan.com 212 2672449Eflatun Mutlu Artem Tesis Yön www.artemtesis.com 312 3970033Emine Kalkanlar Küresel Hizmet www.kureselth.com 342 2303001Erdoğan Kalay Klüh Profesyonel www.kluhsm.com 212 4233334Recep Ali Aksoylu Sistem İlaçlama www.prosistemilaclama.com 216 5672091Hakan Özalp Etkin Grup 212 5697808Furkan Albayrak Eubsa Turkey www.eubsaturkey.com 216 4700308Güven Kadakal Yağmur Prof Hiz www.yagmurtemizlik.com 212 5831574Mehmet Emin Yıldız 2A Yönetim Hizmet www.eplustr.com 212 2307572Halit Ersoy Ersoylar Temz wwww.ersoylar.com.tr 4446061Ünal Kurumuş Silen Temizlik www.silenhizmet.com 258 2644977Hasan Çapkurt CSS Hizmet www.css.com.tr 216 4280707Hüseyin Sonuk Ecenur Temz www.ecenur.com.tr 216 5727404İpek T. Dumanoğlu Yüksel Yön Hiz www.yukselyonetim.com.tr 212 3441205İsmail Kösem Eko Group www.eko-group.com.tr 212 3344848Cem Alakuştekin Euroserve www.euroserve.com.tr 216 5789800Kadir Turan Cam Pak www.cam-pak.com.tr 212 3519265K.Tunç Buyruk Buyruk Group www.buyrukgroup.com.tr 216 3929259Eyüp Şimşek Misyon 212 2536868Mehmet Ersoy Ersoylar Grup www.ersoylar.com.tr 4446061Ali Ünal Mis Tesis 212 2536868Miktat Kuzhan Tepe Servis www.tepeservis.com.tr 212 2672398Musa Bulut Mispak www.mis-pak.com.tr 216 4559282Müslim Bazkır Çevre Grup www.cevregruptemizlik.com 212 2384288Necati Altın P Group www.pgroup.com.tr 212 2192915Oktay Şirin Ayos Temz www.ayostemizlik.com 212 2235095

Page 81: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

Ocak 2014 81

Orhan M. Çapkurt Online Group www.onlinegrouptr.com 216 5460195Cevat Turan Mis Group 212 2536868Şaduman Uçar Uçar Sosyal Hiz www.ucartemizlik.com 212 8540217Şebnem Özenç Özenç Hizm Yön www.ozenc.com.tr 216 4285405T.Yılmaz Berik Destek Servis www.destekservis.com.tr 212 3585940Yeşim Tekin Bizim Servis www.bizimservis.com.tr 216 5458845Özdemir Köse Mis Servis 212 2536868Zafer Mumcular Group7/24 www.group7-24.com 216 3399724 MAKİNE, KİMYASAL, SEKTÖRE MAMÜL VE HİZMET TEDARİKİ YAPAN FİRMALAR Ali Haydar Gürkan Ecolab www.ecolab.com 216 4412030Ali Tolga Gediz SMG Makina www.smg-tr.com 232 4572723Ahmet Havuz Tak Kozmetik www.takkozmetik.com 212 2219195Arif Ömer Karaşehirli Mss Grup www.mssgrup.com 216 6600898 Emrah Taşçı Bayco End www.bayco.com.tr 282 6512970Erdal Demircioğlu Ermop www.ermop.com 216 4665267Ersin Topak Star Makina www.starmakina.com.tr 216 5727404Ethem Yavuzer Ecz Girişim Paz www.eczacibasi.com.tr 212 3703000Fatih Kutlutaş TMT Pazarlama www.tmtpazarlama.com 212 6593360Göksel Atmaca Saruhan www.saruhan.com.tr 212 2493380G. Maria Aydın Tosay Makina www.tos-ay.com 226 8142450Gürkan Doğanay Diversey www.diversey.com 216 5786400Hamit Bektaş Tektem Makine www.cleanvac.com 216 4999090Hülya Çetin Promak www.promak.com.tr 242 5225656 Kutlukhan Tüte KT www.hizmetinadresi.com 532 3147295Murat Soylu Hayat Makine www.hayatmakine.com 212 6717531Murat Yiğit Öcal Adonis End Ürün www.adonis.com.tr 212 5495059Nesrin Serin Yöndes Yön www.yondes.com 212 3270184Buket Uluarabacı 3M 216 5380777Ömer Annaç Dayland www.dayland.com.tr 224 4433940Sema Mumcular Edim Eğitim www.hijyenakademisi.com 216 3399724Suat Yiğitoğlu Yiğitoğlu www.yigitoglu.com.tr 212 2844337Tayyip Tokar Nilfi sk Advance www.nilfi sk.com.tr 216 4669494Turgut İpkırmaz Doğuş Makina www.dogustemizlik.com.tr 212 4440764İsmail Korkmaz Karcher www.karcher.com.tr 232 2520708Canan Aksu ETS Grup www.etsgrup.com. 216 4932090Umut Delikanlı Ekipman Market www.ekipmanmarket.com 212 3063214Yunus Bingöl Osmanlı Makine www.osmanlimakine.com.tr 216 3980797

Page 82: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014

A B O N E L İ K F O R MU

1 YILLIK ABONELİK BEDELİ 60 TL

Adı Soyadı:

T.C. Kimlik No:

Doğum Tarihi:

Mesleği:

Ev/İş Adresi:

İlçe:

Şehir:

Posta Kodu:

Tel: Fax:

Vergi Dairesi: V.No:

Abonelik Başlangıç Tarihi:

EKONOMİ AJANS YAYINCILIK PAZ.VE

DANIŞMALIK HİZMETLERİ

Adres: Fevzi Paşa Cad. No 2 Sarı Ap.D:6 34750

Küçükbakkalköy – Ataşehir – Istanbul

Tel : +90 (0) 216 572 60 69

Faks : +90 (0) 216 576 89 96

TESHIAD İLETİŞİM:Libadiye Cad. Tahralı Sok.Kavakyeli Plaza A Blok No:7D:30 Ataşehir / İSTANBUL (Soyak Migros Karşısı)Tel : 0216 291 22 58Faks : 0216 291 22 59E-mail : [email protected] : www.teshiad.org.tr

Page 83: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014
Page 84: Hizmet dergisi 76 sayi ocak 2014