MAYIS - HAZİRAN 2013

Babalar Gününüz Kutlu Olsun

festival

festival

goldantalya 1

2 goldantalya

festival

goldantalya 3

4 goldantalya

İmtiyaz SahibiAntalya Kuyumcular Esnaf ve

Sanatkarlar Odası adına

Başkan Ferda ERDEM

Genel Yayın YönetmeniVarol ASTARCIOĞLU

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüHüsniye Seval ACUN

Yayın KuruluMehmet EYİLERRafet ÜGÜMÜ

Ali ÇETİNAhmet ACUN

Muhammet SARICAAli Ender ERYILMAZ

Bülent SÜREKLİMuzaffer ÇELEBİ

Yönetim MerkeziBalbey Mahallesi Fuat Pota İş Merkezi

Kat: 3 No: 17 ANTALYATel: 0 242 248 97 30 Fax: 0 242 248 64 12

www.akod.org.tr

goldantalya dergisi

tarafından hazırlanmıştır.

1315 Sok. No: 9 Kızılırmak İşmerkezi Kat:7 Daire: 703 Çankaya İZMİR

Tel: 0 232 441 26 33 0 554 857 81 56

artiucdanismanlik@gmail.cominfo@artiuc.com

10

28

34

36

18

46

50

53

56

60Bu dergi basın ahlak kurallarına uymayı ta-ahhüt eder ve Antalya Kuyumcular Odası’nın eğitim amaçlı yayın organı olarak hizmet verir. Dergimizde yer alan yazıların hukuksal sorumluluğu yazarlarına aittir. Yayınlanan yazı ve fotoğrafl ar kaynak gösterilerek kullanılabilir.

Baskı Tarihi:

Yıl: 3 Sayı: 15

Grafi k TasarımAytül KULELİ

İçindekiler

BaskıKutlu&Avcı Ofset Form Baskı Rek.San.Tic.LtdMuratpaşa Mah.Emrah Cad.Kutlu-Avcı Plaza

No:17 ANTALYATel: 0 242 346 85 85 Fax: 0 242 335 53 92

E-mail: info@kutluavci.com.tr

IJS 36.randevusunda sektörü buluşturdu

Gaziantep Fuarı Ortadoğulu kuyumcuları buluşturdu

Expo Sılver Antalya gümüşçüleri 17.kez buluşturdu

25 Mayıs buluşmasının son toplantısı Uşak’ta yapıldı

Antalya Lara Eğitim Gönüllülerinin yeni başkanı Ferda Erdem

Sevimçok ‘İşin cılkını çıkardılar’

AKESO 22 ayar bilezikçilerle buluştu

AKESO atölyecilerle kahvaltıda buluştu

AKESO yeni pırlantacılar yetiştirdi

10 bin kuyumcu altın satışı yapan bankalara karşı birleşme kararı aldı

goldantalya 5

6 goldantalya

goldantalya 7

Ferda ERDEMAntalya Kuyumcular Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı

başk

and

an...

Kriz bitme sinyali veriyor,

sezondan umutluyuz

Değerli meslektaşlarım,

Uzun zamandır dünya çapında yaşanan kriz tüm sektörler gibi kuyumculuğu da etkisi altına almıştı. Sektörlerdeki krize bağlı sıkıntılar küçük artçı sarsıntılarla devam etmek-le birlikte bitme sinyalleri veriyor. Bu nedenle, kuyumculuk sektörü olarak yeni sezonun iyi geçeceği konusunda umutlarımız arttı.

Türkiye genelindeki kuyumcu oda ve dernekleri olarak global kriz dışında mesleğimizi olumsuz etkileyen gelişmeleri ortadan kaldırmak adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Özellikle bankalarla ilgili sorunu aşma konusunda, yasaların bize verdiği bütün yetkileri kullanarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Bizim hiçbir sektörle kavga etme amacımız yok. Özellikle de Antalyalı kuyumcuları tek başına protesto eder hale getirme çabası içinde değiliz. Bunun mücadelesini Türkiye çapında veriyoruz.

Tüm meslektaşlarımızın, müşterileriyle birebir iletişimlerinde, kuyum alışverişlerinde bankaların farklılığını, kuyumcudan alışveriş yapmanın güven ve menfaatleri için daha uygun olduğunu dile getirmeleri gerekiyor. Bu çabalar kamuoyunun yönlendirilmesinde çok önemli. Bizler biliyoruz ki müşterilerimize çıkardığımız has hesapları bankalardan farklı. Ancak bu durumu müşterilerimizin de anlaması için onlara çok iyi açıklamak ge-rekiyor. Hatta tekrar tekrar anlatmak gerekiyor.

Oda ve dernekler olarak bizim kamuoyuna yaptığımız açıklamalar var ama sizin birebir ilişkilerinizde bunları anlatmanız çok daha etkili ve ikna edilici oluyor. Bütün meslektaş-larımızın bu açıklamayı yapmaları müşterilerimizin alışverişlerinde kuyumcuları tercih etmesinde daha etkili olacaktır. Bu nedenle müşterilerinizle diyaloglarınızda kuyumcu ile bankadan alışveriş yapmanın arasındaki farkları çok iyi açıklamanızı tekrar tekrar istiyorum.

Değerli meslektaşlarım,

Hepinizin bildiği gibi İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı Yasası’ndaki değişiklikler nedeniyle tüm fi rmalarımızın eğitim alması ve işyerlerinde yasanın zorunlu kıldığı değişiklikleri ve düzenlemeleri yapmaları gerekiyor. Bu konuda hizmet veren çok sayıda fi rma var.

Antalya Kuyumcular Odası olarak, Antalya Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği’nin anlaş-tığı fi rma ile protokol yaptık. Bu çerçevede gerek AESOB toplantı salonunda gerekse odamızın toplantı salonunda eğitimler düzenledik. İş güvenliği konusunda yasanın ta-lep ettiği uygulamalar konusunda tüm meslektaşlarımızdan hassasiyet bekliyoruz.

Hepinize başarılı, sağlıklı, bol kazançlı bir sezon diliyorum.

8 goldantalya

Varol AstarcıoğluAntalya Kuyumcular Esnaf ve

Sanatkarlar Odası Başkan VekiliGenel Yayın Yönetmeni

gene

l yöne

tmend

en...

Sorunlarımızı biraraya gelerek aşacağız

Değerli Meslektaşlarım;

Baharla birlikte yaza merhaba derken sizlerden ayrı kaldığımız süreyi fuarlar, eğitim kursları, bilezik ve atölyeciler toplantısı ile oda başkanlarıyla birlikte mesleki birlik ve beraberlik toplantılarına katılarak değerlendirdik.

Antalya da gerçekleşen Expo Silver Antalya Fuarında fuara katkı veren değişik gümüş fi rmaları ve meslektaşlarımızla birlikte olma şansını yakaladık. Farklı il ve ilçelerden fuara gelerek ziyarette bulunan gümüşçü meslektaşlarımızla birlikte olduk.

Expo Antalya sadece gümüş fi rmalarının katıldığı bir fuar olmakla ayrı bir özelliğe sahip. Ticari alış veriş bakımından katılımcılara ve alışveriş yapan fi rma sahiplerine katkı verdiği kanaatindeyim. Bu nedenle, Expo Silver Antalya önümüzdeki yıllarda da önemini artırarak ilimiz esnafımıza katkı vermeye devam edecektir.

Nisan sonunda Ortadoğu Gaziantep Fuarına katılarak bölgenin değerli oda başkanlarıyla birlikte olma fırsatını yakaladık. Bir araya gelmek aynı zamanda mesleki anlamda yapabileceklerimizi paylaşmanın ve konuşmanın fırsatını sunmakta. Özellikle İzmir de 25 Mayısta yapılması planlanan, oda ve dernek başkanlarının katılacağı toplantıda bir araya gelerek mesleğimizin yarınlarının konuşulması ve sorunlarımızın üst makamlara iletilmesi konusunda büyük faydası olacağı konuşuldu. Bu toplantının büyük olasılıkla geniş katılımlı olacağı ve ortaya konulacak eylem planının da mesleğin geleceğini inşa edeceği kanaatindeyim.

Odamız bünyesinde Detay Akademiyle gerçekleştirdiğimiz başarılı bir kursu daha tamamladık. Katılımcıların kurstan kazandıkları bilgi sektör adına artı bir kazanç ve yönetimimiz içinde bir övünç kaynağı olmaya devam etmektedir. Kış dönemlerinde düzenli periyotlarla bu kursu devam ettirmeye özen gösteriyoruz. Gelecek yıllarda da bu kursun yapılmasına destek vermeye devam edeceğiz. Sertifi kalı arkadaşlarımızın sayısının artmasını sağlayacağız.

Geçtiğimiz ay bilezikçi ve atölyeci arkadaşlarımızla oda bünyesinde yaptığımız toplantılarda bir arada olma fırsatını yakaladık. Bir araya gelmek birlikteliğin güçlenmesine ve esnaf arasındaki ilişkinin gelişmesine olumlu katkı veriyor. Esnaf arkadaşlarımızın bu konudaki takdirleri ve birliktelikleri piyasalarımızı daha düzenli halde tutacaktır. Bu toplantılarda günümüz imalatının getirdikleri yenilikler ve müşteri talepleri üzerine fi kir alışverişleri yapılması imalatın gelişmesine katkı sağlayacaktır. Bu ve benzeri birlikteliklerle esnafl arımızla bir araya gelmeye devam edeceğiz.

Tüm meslektaşlarıma başarılı bir sezon,sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.

festival

goldantalya 9

10 goldantalya

İJS 36. randevusunda

sektörü buluşturduTürk Ekonomi Bankası›nın (TEB) ana sponsorluğunda, UBM Rotaforte tarafın-dan düzenlenen İstanbul Jewelry Show, CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde 21-24 Mart tarihleri arasında gerçekleştirildi.

Kuyumculuk ve mücevherat sektörü-nün uluslar arası buluşma platformu olan İstanbul Jewelry Show, 25 ülkeden 1000›in üzerinde yerli ve yabancı fi rmayı bir araya getirdi. Fuar dört gün boyunca 27 bin kişi tarafından ziyaret edildi. Fuar süresince Türkiye mücevher ihracatının yüzde 80’inin gerçekleştirildiği açıklandı. Sektörün önde gelen markaları, yeni mo-

dellerini 5 salonda 40 bin metrekare bü-yük bir alanda ziyaretçilere tanıttı. Fuar-daki standında kuyum sektöründe uzman personelini görevlendiren TEB Altın Ban-kacılığı, altın kredisi, taksitli altın kredisi, altın tahsilat sistemi ve kuyumcu paket sigortası gibi ürünlerini katılımcılara ve zi-yaretçilere tanıtıyor.

UBM Rotaforte tarafından, Türk Ekono-mi Bankası (TEB) Ana Sponsorluğu’nda organize edilen “ISTANBUL JEWELRY SHOW MART” 2013, özellikle yabancı alıcılarla yapılan işbirlikleri konusunda zir-ve yaptı. Bu sene ki fuarı, geçen yıla oran-la yüzde 30 daha fazla alıcı ziyaret etti.

goldantalya 11

Hong Kong, İtalya ve Tayland’lı fi rma-lar ülke ve grup pavyonlarında katılım sağlarken, Almanya, Belçika, BAE, Hin-distan, İspanya, Mısır, Singapur gibi ülkelerden fi rmalar bireysel katılım ger-çekleştirdi. Fuarı Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri, Hindistan, Lübnan’dan alıcı grupları ziyaret etti. Ekonomi Bakanlı-ğı’nın desteği ile Çek Cumhuriyeti, Fas, Irak, İran, İsrail, Kazablanka, Lübnan, Rusya, Suudi Arabistan, Tunus, Ukray-na ve Ürdün’den alım heyetleri geldi.

UBM Rotaforte Murahhas Üye ve Genel Müdürü Sn. Şermin Cengiz yılda iki kez açılan Fuar’ın Türkiye ve bölge ülkeleri için büyük önem taşıdığını belirterek “27 yıldır organize ettiğimiz Istanbul Jewelry Show’u, sektörden aldığı güçle bugün 1000’i aşan katılımcı sayısıyla alanında dünyanın sayılı fuarlarından biri yaptık. Tüm sektör profesyonellerinin günde-minde en üst sıraya oturan ve önemli bir

buluşma noktası olan Fuarı 36. kez or-ganize etmekten son derece mutluluk ve gurur duyuyoruz. Katılımcı ve ziyaretçile-rin sektörle ilgili tüm yenilik ve gelişmele-ri izleyebildiği Istanbul Jewelry Show’un, dünyanın en büyük mücevher üreticisi ol-mayı hedefl eyen Türkiye için büyük önem taşıdığına inanıyoruz ve bu inancımız sektöre karşı olan sorumluluğumuzu her geçen gün arttırıyor. Mücevher sektörün-de dünyanın lider fuarı olma yolunda bir öncekinden çok daha güvenli adımlarla ilerliyoruz. Bu konuda bize güç veren son yıllarda büyük bir ihracat hamlesi gerçek-leştirerek artık dünya devleri ile yarışan Türk Kuyumculuk Sektörü’ne gönülden teşekkür ediyoruz. Bu yıl da her yıl olduğu gibi 4 gün süren fuar boyunca katılımcı-larla yerli ve yabancı ülkelerden gelen alı-cıları aynı çatı altında topladık. Rakamsal verilere baktığımızda bu yıl da fuarımızı hem katılımcı hem de ziyaretçi açısından başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. ” dedi.

goldantalya 13

Armada markası Nüans ile tüm Türkiye’de

Armada fi rmasının ürünlerini iç piyasaya sunan tek fi rma Nüans Kuyumculuk. İstanbul Jewelry Show’da Armada’nın standında Türkiye genelinden gelen müşterilerini ağırlayan Nüans Kuyumculuk‘un sahibi Ahmet Köker Armada markasını ve Nüans Kuyumculuk’un faaliyetlerini anlattı.

Müşterilerinden yoğun ilgi gördüklerini söyleyen Ahmet Köker, „Ekmek fırından alınır, istikrarı olmayanın istikbali de olmaz. Üretici kimliğimizle istikrarımızın karşılığını bu fuarda müşterilerimizden fazlasıyla aldık. Başarılı bir fuarı geride bıraktık“ dedi.

Fuar süresince 30 kişilik bir ekip ile çalıştıklarını vurgulayan Köker; „100‘ün üzerinde fi rmaya hizmet sunduk. Yurt içi ve yurt dışından onlarca yeni müşterimiz oldu. Satış grafi ğimiz her geçen sene yukarı çıkıyor. Genelde bir kuyumcu vitrininde olması gereken tüm ürünleri servise sunduk. Müşterilerimiz sezon hazırlıklarını tamamladılar. Armada zengin ürün yelpazesi sayesinde ihracatta yine kendi sınırını aştı. Standımızın içi hiç boş kalmadı. Ege, Akdeniz, İç Anadolu bölgelerine hizmet veren Nüans Kuyumculuk Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölge esnafl arıyla ticarete başlamanın mutluluğu ve gururu içinde. İhracatta 25. yılı iç piyasada 10. yılı aile gördüğümüz esnafl arımızla tamamlamanın başarısının önümüzdeki yıllar için bize yüklediği sorumluluk ve bilinciyle daha fazla çalışma gereği hissediyoruz. Standımıza ilgi gösteren tüm meslektaşlarımıza teşekkür ederiz“ diye konuştu.

14 goldantalya

Dijikur İstanbul pazarında sürekli büyüyor

Kuyumculara yönelik online kur aktarım sistemi, barkod otomasyonu hizmeti veren Dijikur, tüm faaliyetlerinde Türkiye genelinde büyüme sağlarken, İstanbul pazarında da istikrarlı büyümeyi sürdürüyor.

İstanbul’da 15 ilçede faaliyet gösteren kuyumculuk mağazalarının Dijikur ekranlarını kullandığını söyleyen Dijikur Genel Müdürü Varol Astarcıoğlu, hedefl erinin 38 ilçede kullanılır hale gelmek olduğunu açıkladı. Astarcıoğlu, “İstanbul’da İstanbul Kuyumcular Odası ile ortaklaşa çalışmalarımız devam ediyor. İlçelerde düzenlenen toplantılarla tanıtımlarımızı sürdürüyoruz. Türkiye genelinde geçen yıl yüzde 50 büyüme sağladık. Hedefi miz bu büyümeyi istikrarlı hale getirmek ve büyüme oranımızı arttırmak” dedi.

2013 yılbaşı itibariyle radyo frekansı üzerinden anlık stok sayımı yapabilen bir ürünü de satışa sunduklarını anlatan Astarcıoğlu, “Bu sistemle bir mağaza büyüklüğü ne olursa olsun 15 dakikadan

daha az sürede bütün stoklarını sayabiliyor. Ayrıca android tablet üzerinden satış işlemini yönetme konusunda bir ürün daha sunduk. Satış elemanı satışını android tablet üzerinden gerçekleştiriyor. Satış sonlandığında anında ana kayıtlara geçiyor ve ürün stoklardan düşüyor. Bu sistemle barkod uygulaması olmayan ziynet ve hurda işlemleri de yapılabiliyor. Yeni ürünlerimizle sektör için çalışmayı sürdürüyoruz. 13 yıllık fi rmayız ve aynı ekiple faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Önceden bizim programlarımızı kullanan fi rmalar tablete daha kolay geçiyorlar” diye konuştu.

Quantum, artık Arıkan Grup markası

Saat ticareti amacıyla 1984 yılında faali-yetine başlayan Arıkan Grup, markaları-nın arasına 2013 yılı başında Türkiye’nin ilk uluslar arası yerli saat markası Quan-tum’u da kattı. Bünyesinde 19 saat marka-sını bulunduran Arıkan Grup, bazı uluslar arası markaların Türkiye distribütörlüğünü yürütürken, bazılarının da üretimini kendi bünyesinde gerçekleştiriyor.

Quantum markasının Arıkan’ın dünyaya açılan penceresi olacağını söyleyen Ser-dar Arıkan, “Markanın yurtiçi ve yurtdışı bayi noktalarını, satış rakamlarını arttı-rarak sektörün uluslar arası arenada da lider markalarından biri olmayı hedefl iyo-ruz. Quantum uzun yıllardır yüksek kalite üretim standardını, hassas teknik detaylar ve kendine has yenilikçi tasarımlarıyla bir-leştirerek, sektörde vazgeçilmez marka-lardan biri haline geldi” diye konuştu.

TEB, IJS’nin ana sponsoru

Kuyumculuk sektörüne yönelik hazırladığı ürünlerle sektöre önemli destekler veren Türk Ekonomi Bankası, Jewex Fuarı’ndan sonra İstanbul Jewelry Show Fuarı’na da ana sponsor olarak büyük katkı sağladı. Fuarda Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı düzeyinde temsil edilen Türk Ekonomi Bankası, Altın Bankacılığı Ürün Bölümü uzmanlarının çalışmaları ile ürünlerini kuyumculuk sektörü temsilcilerine anlattı. Türk Ekonomi Bankası’nın standı ana galeride yer aldı.

Türk Ekonomi Bankası, altına yönelik tüm ürünlerini sektörü destekleme hedefi ne uygun geliştiriyor. Diğer bankaların başlattığı altın toplama işine girmeyen Türk Ekonomi Bankası sadece kuyumculuk sektörünün kredi ve fi nansman ihtiyacına yönelik ürünler sunuyor.

Yamachi Geo koleksiyonunu tanıttı

Babasından devraldığı kuyumculuk faaliyetini özgün tasarımlarıyla geliştiren Arto Yamacı, her yıl sektöre kazandırdığı koleksiyonların sonuncusunu İstanbul Jewelry Show’da sergiledi. Son olarak Geo koleksiyonunu hazırlayan Yamachi, bu koleksiyonun bir bölümünü ilk kez Jewex’te sektöre tanıttı. Koleksiyonun çok hafi f, modern, imalatı zor parçalardan oluştuğunu belirten Arto Yamacı, “Elişi ve makinayı birleştiren, desenleri ve inceliği nedeniyle işlemesi zor takılar hazırladık. Bu modellerimizle İtalyanları geçtik. Koleksiyonumuzda 50’ye yakın yüzük, 20’ye yakın kelepçe, 50’ye yakın da kolye yer alıyor. Roz, beyaz ve yeşil altın kullandık. Koleksiyonun tamamlanan bölümünü Şubat ayında İzmir’de düzenlenen Jewex Fuarı’nda ilk kez sektörün beğenisine sunmuştuk. Mart ayına kadar koleksiyonumuzu tamamladık ve İstanbul Fuarı’nde hem yerli hem de yabancı fi rmalara tanıttık. Büyük ilgi gördü. Bu koleksiyonla yeni pazarlara açıldık” diye konuştu.

goldantalya 17

Ortadoğulu kuyumcuları buluşturdu

Gaziantep Fuarı, Gaziantep’te bu yıl 9. kez düzenlenen Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı gerçekleştirildi. 25-27 Nisan tarihleri arasında düzenlenen fuarın açılışına Bosna Hersek eski Cumhurbaşkanı Haris Slajdzic de katıldı.

Gaziantep Kuyumcular Odası ve Start Fuarcılık’ın işbirliğiyle Ortadoğu Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuarın açılışında konuşan Haris Slajdzic, bölgeyi dünyanın

en gelişmiş yerlerinden biri olmaya aday olarak gördüğünü kaydederek, Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki ticari ilişkilerin daha da artmasını temenni ettiğini ifade etti.

Gaziantep Valisi Erdal Ata ise kuyumculuk sektörünün önemine değindiği konuşmasında altın ve mücevherin, milletin geleneksel tasarruf araçlarından birisi olduğunu kaydetti.

goldantalya 19

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kuyumculuk Sanayi Sektörü Meclisi Başkanı İmam Altınbaş da ihracat alanında, 2012 yılında yıllık bazda en fazla oransal artış gerçekleştiren savunma sanayi sektörünü, mücevher sektörünün takip ettiğini söyledi.

Son yıllarda pırlantalı mücevher pazarının büyüklüğünün de dünyada üç kat arttığının altını çizen Altınbaş, şunları söyledi: “2013 zorlu bir yıl olacak gibi öngörülse de istikrarlı ekonomisi ve yapacağı tasarrufl arla Türkiye büyümeye devam edecek. Türk mücevher sektörü, her geçen gün kazandığı kimlik ve bilinirlikle bugün dünya mücevher sektöründe ilk 5’te ve zirveyi zorluyor. Sektörümüz, dünyada lider olabileceğimiz sektörlerin

başında geliyor. Türkiye’nin özellikle Ortadoğu’daki yeri ve Arap ülkeleriyle olan iyi ilişkileri, yatırım imkanlarına dönüştüreceği bir fırsat haline geldi. Ortadoğu’da yaşanan Türk rüzgarını da dikkate alarak, bu bölgede yaşanan olumlu gelişmeleri hep birlikte takip etmeliyiz.”

Gaziantep Kuyumcular Odası Başkanı Sedat Özdinç de fuarın sektöre yaptığı katkıdan bahsetti. Üç gün açık kalan fuarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin yanı sıra başta İstanbul olmak üzere farklı illerden katılımcı ve ziyaretçi fi rmalar yer aldı.

Fuarda Antalya Kuyumcular Odası’nı Yönetim Kurulu Başkan Vekili Varol Astarcıoğlu temsil etti.

22 goldantalya

AKESO yönetiminde yeni isim

Muhammet Sarıca

Defne Kuyumculuk’un sahibi Muham-met Sarıca, Antalya Kuyumcular Odası yönetimine yeni isim olarak girdi. Aslen Korkuteli’li olan Sarıca, 1999 yılından bu yana sektörün içinde. Mesleğe Altınbaş’ın Assos markasıyla İstanbul’da başlayan Muhammet Sarıca, daha sonra yine aynı fi rmada Akdeniz bölgesinde devam etmiş. Bir süre Sedef Kuyumculuk’ta da çalışan Sarıca, Defne Kuyumculuk adıyla Kon-yaaltı’nda ortak bir perakende mağazası açmış. 2004 yılında mağazayı tek başına devralmış. 2005 yılında Defne’nin şubesi-ni Doğu Garajı’nda açan Sarıca, 2006 yı-lında Konyaaltı’ndaki mağazayı kapatmış. Şimdi Doğu Garajı’ndaki mağazada mes-leğine devam ediyor.

Yaklaşık 3 yıl önce yapılan seçimlerde yedek üye olarak yönetime giren Sarıca, bir üyenin istifası ile yönetim kurulu üyesi oldu.

Antalya Kuyumcular Odası Yönetimi’nde ilk kez görev aldığını belirten Muhammet Sarıca, “Amacımız kuyumculuğa ve ku-yumcu meslektaşlarımıza hizmet etmek. Ekip olarak meslektaşlarımızın sorunlarını çözme çabası içindeyiz. Sektörümüzün en büyük sorunu fi yata dayalı rekabet. Dışar-dan gelen toptancıların odamıza yönlendi-rilmemesi bu sıkıntıyı ortadan kaldırmamı-zın önündeki en büyük engellerden biri. Bu engeli aştığımızda pek çok sorumuzu da çözmüş olacağız” dedi.

goldantalya 23

24 goldantalya

Bilinçli tüketici,

Tüketici Bilinci!..Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem ve Yönetim Kuru-lu’nu ziyaret etti. Gündüz, oda yöneticile-rini 1. Antalya “Tüketici Haklarına Saygılı-yım” etkinlikleri hakkında bilgilendirdi.

AKESO Başkanı Ferda Erdem tüketici ve esnafl arı yakından ilgilendiren “Tüketici Haklarına Saygılıyım” etkinliklerine oda olarak katkı sağlayacaklarını belirtti.

Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz de bankaların tüketici ih-lalleri ile ilgi suç dosyalarının çok kabarık olduğunu ve şimdi de kuyumcu esnafının işlerine el atması nedeniyle ihlallerin daha da artacağına mutlak gözüyle baktıklarını vurguladı.

Gündüz “Unutulmamalı ki hepimiz birer tüketiciyiz. Haklara saygı, sabır gösterdi-ğimiz sürece daha az ihlal ve sorunlarla karşılaşırız. Tüketici haklarının korunma-sında yasal düzenlemeler yapılsa da hak-larını ve yükümlülüklerini bilmeyen esnaf, üretici ve tüketicilerin var olduğu piyasalar-da bu yasaları tam anlamıyla uygulamak mümkün değil. Tüketicileri korumanın yolu eğitimden geçiyor. Bilinçlenmiş bir tüketici istikrarlı ekonominin temelidir. Çünkü hak arama bilincine sahip tüketicilerin rol aldığı bir ekonomi üreticileri de daha kaliteli üre-tim yapmaya, hukuka uygun davranmaya ve tüketici memnuniyetine değer vermeye yönlendirir” dedi.

Tüketiciler Birliği Antalya Şubesi olarak 2013’ü Antalya’nın Tüketici Yılı olarak ilan ettiklerini anlatan Gündüz, ilk etap “Tüke-tici Esnaf El Ele”, ikinci etap “Bilinçli Tü-

ketici, Korunan Tüketici” etkinlikleri ile ger-çekleşeceğini belirtti. Gündüz, “Esnafl arla ilgili çalışmalarımızda işyeri çalışanlarına eğitim seminerleri, ücretsiz broşürler, tüke-tici hak ve sorumluluk sertifi kası ve girişte kapı veya vitrinlerine ‘Tüketici Haklarına Saygılıyım’ çıkartma etiketleri yapıştırıla-rak tüketicilere karşı haklarını ve sorumlu-lukları vurgulanacak. Bu etkinliğimize katı-lan fi rmalar tüketici rehberinde yer alacak. “Bilinçli Tüketici, Korunan Tüketici”, tüm aşamalarda tüketicinin eğitim ve bilgilen-dirilmesine ayrıldı. Bu konuyla ilgili eğitim seminerleri, hastaneler, okullar, alışveriş merkezleri, bilgilendirme toplantıları, semi-nerler, tiyatro oyunları, kültür merkezleri, kamu ve yerel yönetimler de standlar aça-rak ücretsiz broşür ve kitapçıkların dağıtı-mı yapılacak. Amacımız, eğitimli ve bilinçli tüketicilerin piyasada mevcut olan mal ve hizmetleri kalite, sağlık, güvenlik, çevre ve fi yat kriterlerine göre değerlendirerek alış-veriş yapmaları ile tüketici bilincini geliştir-meye çalışacağız” diye konuştu.

26 goldantalya

Serdar PilavcuAntalya Kuyumcular Esnaf ve

Sanatkarlar Odası Genel Sekreteri

gene

l sekr

ete

rden...

VERGİ KAYDI KAPALI ÜYELERİMİZE

ÖNEMLİ DUYURU!ÜYELİĞİN SON BULMASI

Değerli Üyelerimiz;

Son altı ay içerisinde vergi kaydını sildiren üyelerimizin oda kayıtları pasife alınmıştır.

Bilindiği üzere 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununun üyelik şartları başlıklı 7. maddesinin (c) bendinde ‘’Vergi mükellefi olmak ya da vergiden muaf olmak’’ hükmü yer almakta olup bu hüküm doğrultusunda esnaf ve sanat karlarların esnafl ık vasfını kazanabilmeleri için vergi kayıtlarının bulunması ya da vergiden muaf olmaları şartı getirilmiştir.

Aynı kanunun ‘’üyeliğin son bulması’’ başlıklı 8. maddesinde aşağıda belirtilen durumlarda üyenin oda kaydının silinmesine yönetim kurulu tarafından karar verilir, durum sicile bildirilerek kaydın silinmesi temin edilir ve kaydı silinen üyeye oda tarafından on gün içinde üyenin odaya bildirdiği iş yeri veya ikamet adresine yazılı olarak bildirilir.

a) Daimi olarak odanın çalışma bölgesi dışına çıkanlar.

b) 7 nci maddede belirtilen şartlardan herhangi birini kaybedenler veya bu şartlardan herhangi birine sahip olmadığı sonradan anlaşılanlar.

c) Sanat ve mesleğini yapmaktan sürekli olarak men edilenler.

d) Vergi mükellefi yetini sildirenlerden altı ay içinde tekrar vergi mükellefi yeti tesis ettirmeyenler.

Yukarıda belirtilen kanun 8.maddesinin (d) bendi gereğince, üyelerimizden son altı ay içerisinde vergi sicil kaydı silinmiş olanlar Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından odamıza iletilmiştir.

Vergi kaydınızın silinmesi Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği ve Antalya Kuyumcular Esnaf ve Sanatkârlar Odası kaydınızın da otomatik olarak silindiği anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla Pasife alınan üyeliğinizin tamamen silinmesi için odamıza müracaat etmeniz ve sicil terk kaydını alarak Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğine müracaat etmeniz gerekmektedir. Pasifte bulunan üyeliğinizi sicil terkini yapmadığınız sürece oda aidatlarınız taahhuk etmeye devam edecektir.

Yasalar gereği ileri tarihte yasal takiple karşılaşmamanız için hükümlülüklerinizi yerine getirmenizi rica eder, saygılar sunarım.

28 goldantalya

gümüşçüleri 17. kez buluşturduExpo Silver Antalya,

Antalya’da her yıl düzenlenen Gold An-talya Kuyumculuk Fuarı, son üç yıldır gümüşçülere yönelik fuar haline geldi ve adı Expo Silver Antalya Gümüş, Takı ve Saat Fuarı olarak değiştirildi. 12-15 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen 17. Bu-luşmaya 70’in üzerinde gümüş, saat ve sektöre yönelik malzeme üretimi ve satı-şı yapan fi rmalarla sektörel eğitim veren okullar katıldı. Antalya Cam Piramit’te dü-zenlenen fuarın organizasyonunu Sereks Fuarcılık yaptı.

Dünyanın ilk ve tek gümüş takı fuarı olan Expo Silver Antalya’nın 17. buluşmasına İstanbul ve Antalya’dan fi rmalar ilgi gös-terdi.

Gümüş ve saat sektörünün önde gelen fi rmalarının stand açtığı fuarı Antalya ve

çevresinden perakendeciler ziyaret etti.

Fuarın ana sponsoru olan Jack Pierre, fuar süresince defi le gerçekleştirerek, ürünlerini mankenler üzerinde ziyaretçi ve katılımcıların beğenisine sundu.

Sereks Fuarcılık yetkilileri, daha önce kuyum fuarı olan ve Gold Antalya adıyla organize edilen fuarın, sektörün yönlen-dirmesiyle zaman içinde gümüş ağırlıklı bir fuar haline geldiğini belirterek, “Üç yıl önce tamamen gümüş fuarı haline getir-dik. Gümüş sektörünün kendine özel bir fuara ihtiyacı vardı. Biz de Antalya’nın tu-rizm yapısını da dikkate alarak bunu ger-çekleştirdik. Bu değişim hem sektör için hem de bizim için büyük fayda sağladı. Gümüş fi rmaları sezonu Expo Silver An-talya ile açıyor” diye konuştular.

goldantalya 29

Borak’s 9. kez fuardaydı

Kuyumculuk sektörü için atölye ve ma-ğazalara yönelik malzemeler hazırlayıp satan Borak’s, Expo Silver Antalya’da 9. kez yerini aldı. Fuar katılımına büyük önem verdiklerini söyleyen Mustafa Gü-nen, “Hemen hemen tüm kuyumculuk fu-arlarında katılımcı olarak yer alıyoruz. Bu fuar gümüş fi rmalarına yönelik olduğu için biz de gümüş sektörüne yönelik malze-melerimizi tanıttık. Atölyelerde kullanılan temizleme ve kurutma makinamızı tanıt-tık. Borak’s markasıyla fason olarak üret-tirdiğimiz ultrasonic bir cihaz. Sektörden büyük ilgi gördü. Ayrıca alyans için yazı makinası getirdik. Bilgisayar destekli ve Türk malı olan bu ürün en yeni cihazımız. Gümüş sektörünün gelişmesi ve öne çık-ması bizim için olumlu oldu. Biz de gümüş sektörüne yönelik daha fazla makine ve alet sunuyoruz sektörün kullanımına” diye konuştu.

Vitrin malzemeleri ve kutu konusunda kuyumculuk ve gümüş sektörüne yöne-lik imalat, satış pazarlama çalışmaları yürüten Akbel, fuarda en yeni ürünlerini tanıttı. Manken kalıpları, kutu konusunda Avrupa’dan yeni ürünler ithal ettiklerini söyleyen Mahmut Akpınar, ahşap, deri kaplı malzemelerin ilgi gördüğünü belirtti. Akpınar, “Firma olarak Antalya ile başladı-ğımız faaliyetimizi tüm Türkiye’ye yaydık. Batı Anadolu pazarına ağırlık veriyoruz. Gümüş sektörüne yönelik özel ürünler ha-zırladık. Gümüş takılar için özel üretilmiş vitrin dekorasyon ürünleri ve kutularımız var. Expo Silver Antalya Fuarı’nda sektö-rün beğenisine sunduk. Ürünlerimiz bü-yük ilgi gördü” diye konuştu.

Akbel, vitrin malzemeleri ve kutularını tanıttı

30 goldantalya

Hem altın takı hem de gümüş takı konu-sunda faaliyet gösteren Çınar Kuyumcu-luk, Expo Silver Antalya Fuarı’nda gümüş takı markası olan Miavento’yu tanıttı. İtal-yan stil gümüş takı markası olan Miaven-to’nun bayisi olduklarını söyleyen Mehmet ve Ahmet Patlar, “20 yıldır kuyumculuk sektörü içinde faaliyet gösteriyoruz. Antal-ya fuarına bu yıl ilk kez katıldık. Markamı-zı da bu fuarda ilk kez lanse ettik. Daha önce altın ağırlıklı faaliyet gösteriyorduk. Gümüş konusunda yeniyiz. 2 yıldır gü-müş takı konusunda çalışma yapıyoruz. Sektördeki bilinirliğimizi arttırmayı amaç-lıyoruz. Ayrıca fuar sayesinde müşteri grubumuzu da geliştirmek istedik. Yeni fi rmalarla fuar sayesinde iletişim kurduk” diye konuştular.

Çınar Kuyumculuk Miavento markasıyla fuardaydı

Expo Silver Antalya’da 5. Kez yerini alan Antsilver, katılımcı ve ziyaretçilere yeni ko-leksiyonunu tanıttı. Turizm kuyumculuğuna yönelik kauçuk, zirkon, kedi gözü efektli taşlarla hazırlanmış gümüş takılarla oluşturulmuş koleksiyon hazırladıklarını söyleyen Vaner Suvaroğlu, “Firma olarak sezona hazırız. Enerjimiz iyi, umutluyuz. Gümüş takı konusunda gelişim çok iyi. Firma olarak bütün ürünlerimizi Uzakdoğu’dan ithal ediyo-ruz. Ayrıca fuarın Antalya’da düzenlenmesi nedeniyle kendimizi evsahibi gibi hisse-diyoruz. Fuar bizim esnafl a bir araya gelmemiz için iyi bir fırsat oldu. Sezon başında yapılmış olması yeni ürünlerimizi en geniş haliyle esnaf gösterme fırsatı verdi. Özellikle turizm bölgelerinde sezonla birlikte faaliyete başlayan mağazalar da bu fuar sayesinde bizimle iletişime geçme fırsatı buluyor. O anlamda büyük fayda sağlıyor” diye konuştu.

Antsilver, yeni ürünleriyle 5. kez fuardaydı

Takı üretimi konusunda profesyonel bir çalışma sergileyen Antalya Olgunlaşma Enstitüsü de bu yıl Expo Silver Antalya’da 9. Kez yerini aldı. Enstitü bünyesinde ha-zırlanan gümüş takıları sergilediklerini anlatan Nezaket Arslantaş, “Bu yıl tema-mız Lale Devri. Lale motifl i takılara ağırlık verdik. Enstitü olarak 2016 Expo’ya hazır-lanıyoruz. Mayıs ayında çalışmalara baş-ladık. Çocuk ve çiçek temalı takılar, süs eşyaları hazırlıyoruz. Kuyumculuk dışın-daki bölümler de kendi üretimlerinde aynı temayı kullanılarak çalışmalar yapıyorlar. Eğitim kadromuz ve öğrencilerimizin üre-timleri hem satış hem de arşiv amaçlı de-ğerlendiriliyor” diye konuştu.

Antalya Olgunlaşma’nın teması Lale Devri

Antalya’da alyans üretimi konusunda fa-aliyet gösteren Emre Alyans, hem altın hem de gümüş alyanslar üretiyor.

Bu yıl ilk kez fuara katılan Emre Alyans, fuarın gümüş fuarı olması nedeniyle sa-dece gümüş alyanslarını tanıttı.

Alyansları makine, cnc ağırlıklı olan Emre Alyans, elişi alyans üretimi de gerçekleş-tiriyor. Bu yıl renkli alyans modası olma-sı nedeniyle iki renkli ve üç renkli alyans üretimine ağırlık veren fi rma, sadelikten hoşlananlar için tek renk alyanslar da ha-zırladı.

Fuara sadece tanıtım ve reklam amaçlı katılan Emre Alyans’ın fuardan ticari bek-lentisi olmadı.

Emre Alyans, gümüş alyanslarıyla ilk kez fuardaydı

32 goldantalya

goldantalya 33

İstanbul merkezli faaliyet gösteren ve Türkiye’nin ilk kuyumculuk markası ola-rak öne çıkan Arpaş, Antalya fuarında üç yıldır tanıtım yapıyor. Bu yıl sadece gümüş koleksiyonuyla yer alan Arpaş, geniş kitlelere ürünlerini tanıtmayı amaç-ladı. Arpaş Akdeniz Bölge Müdürü Tolga Mutlu, sezondan büyük beklentileri olma-dığını belirterek, 2013 sezonununa 2012 ye göre daha umutlu bakıyoruz. Gerek altın fi yatlarının düşüş trendine girmesi, gerekse bu sezon gelecek yabancı ziya-retçi sayısındaki artış beklentisi işlerimi-ze pozitif yansıyacaktır, en az 2011 gibi bir sezon hedefl iyoruz. Antalya’da turizm sezonu zaman olarak daralıyor,sezon Mayıs-Ekim arasına sıkıştı, bu durum böl-gedeki esnafın sabit maliyetlerini karşıla-yabilmesi için kısa bir süre. Mevcut altın fi yatları ve özellikle Avrupa da etkisini sür-düren ekonomik kriz turistlerinde ilgisini her geçen gün daha hafi f ürünlere kaydır-

masına yol açıyor. Özellikle küpe yüzük kategorisi, gerdanlık ve set kategorisine göre daha çok tercih ediliyor. Tercihler günlük kullanıma yönelik ürünlere oluyor.Altın fi yatlarının son dönemde hızlı artışı nedeniyle,hem üreticilerin hem de tüketi-cilerin gümüş takıya ilgisi artıyor.

Arpaş, gümüş koleksiyonunu tanıttı

Antalya’da eğitim veren İsmet İnönü Kız Teknik ve Meslek Lisesi kuyumculuk teknoloji-si bölümü, öğrenci ve öğretmenlerin birlikte hazırladıkları gümüş takıları fuarda sergile-di. Belli temalar çerçevesinde yıl boyunca öğrencilerin ve öğretmenlerin gümüş takılar hazırladığını söyleyen Leyla Kızgut, “Okumuzdaki üretim tamamen eğitim amaçlı. Öğ-rencilerimizin teorik bilgilerini pratikle pekiştirmelerini ve sektöre el becerileri güçlenmiş olarak hazırlanmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Eğitimimiz tasarım ve uygulamayı kap-sıyor. Öğrencilerimiz önce tasarımları hazırlıyorlar, daha sonra bunu atölyelerde takıya dönüştürüyorlar. Bu yıl ağırlıklı gümüş ve seramikle çocuk takıları çalıştık. Bu çalışma-ları her yıl fuarda sergilemeyi amaçlıyoruz ama her yıl katılma şansı bulamıyoruz” dedi.

İsmet İnönü, öğrenci-öğretmen dayanışmasını sergiledi

Batı Anadolu Kuyumcular Birliği’nin ev sahipliğinde 25 Mayıs’ta İzmir’de düzen-lenecek olan “Türkiye 2023 Hedefi ne Yü-rürken; Kuyumculuk Sektörünün Gelece-ği, Sorunları ve Çözüm Önerileri” konulu organizasyonun hazırlık çalışmalarıyla ilgili son toplantı Uşak Kuyumcular Oda-sı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

Uşak Kuyumcular Odası Başkanı Atalay Savaş’ın ev sahipliği yaptığı toplantıya Batı Anadolu Kuyumcular Birliği ve İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Yılmaz Uça, Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Fer-da Erdem, Denizli Kuyumcular Odası Başkanı Tahir Mutçalı, İzmir Kuyumcular

Odası Yönetim Kurulu Üyesi Turgay Dost-sever, Antalya Kuyumcular Odası Başkan Vekili Varol Astarcıoğlu’nun yanı sıra Af-yon, Aydın oda yöneticileri de katıldı.

Toplantıda 25 Mayıs’ta İzmir Swiss Otel’de gerçekleştirilecek organizasyon-da ele alınacak konular, hükümet temsil-cileri, bürokratlar ve kamuoyuna verilecek mesajlar yeniden değerlendirildi.

Batı Anadolu Kuyumcular Birliği ve İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Yılmaz Uça, tüm oda ve dernek temsilcileri olarak, ku-yumculuk sektörünün mesleki yasa ihtiya-cını dile getirmeleri gerektiğini söyledi.

25 Mayıs buluşmasının son toplantısı Uşak’ta yapıldı

goldantalya 35

36 goldantalya

Ferda Erdem

Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri’nin

yeni dönem Başkanı

Antalyalı yardımseverler tarafından 2008’de kurulan Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri Derneği’nin yeni dönem başkanlığına Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem getirildi. Erdem, görevi düzenlenen törenle geçmiş dönem başkanından devraldı.

Atatürk ve cumhuriyet ilkelerine bağlı, Antalya’da eğitim ve öğretim seviyesinin

üst düzeye çıkarılmasını hedefl eyen, gönüllülük ilkesi ile bir araya gelmiş, nitelikli ve dinamik üye yapısıyla eğitime gönül veren her kişi ve kurumla barışık, karşılıksız bir hizmet kuruluşu olmayı amaçlayan Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri Derneği, halen 50 öğrenciye eğitim bursu veriyor. Yeni dönem Başkanı Ferda Erdem, eğitim desteklerinin artarak devam edeceğini söyledi.

Altının mistik özeliklerine ilişkin inançlar, eski uygar-Altının mistik özeliklerine ilişkin inançlar, eski uygar-lıkların kültüründe önemli bir yere sahipti. Örneğin İn-lıkların kültüründe önemli bir yere sahipti. Örneğin İn-kalar, altının “Güneş’in teri” olduğunu düşünüyorlardı kalar, altının “Güneş’in teri” olduğunu düşünüyorlardı ve altından yaptıkları değerli nesneleri güneş tanrısına ve altından yaptıkları değerli nesneleri güneş tanrısına armağan ediyorlardı. Eski Mısırlılar, altının tahrip ol-armağan ediyorlardı. Eski Mısırlılar, altının tahrip ol-mayan gücüne hayrandılar. Bunun için, başka bir ha-mayan gücüne hayrandılar. Bunun için, başka bir ha-yata doğru yolculuğa çıktıklarına inandıkları ölülerini, yata doğru yolculuğa çıktıklarına inandıkları ölülerini, altın kaplama sarkofajlarla koruma altına alıyorlardı. altın kaplama sarkofajlarla koruma altına alıyorlardı.

Her dokunduğu nesneyi altına çeviren Midas’tan, altın Her dokunduğu nesneyi altına çeviren Midas’tan, altın yumurtlayan tavuğa, tüm çocukluğumuz altın üzerine yumurtlayan tavuğa, tüm çocukluğumuz altın üzerine kurulu öykülerin bombardımanıyla geçti. Kuşkusuz kurulu öykülerin bombardımanıyla geçti. Kuşkusuz bunların çoğu bir efsane... Ama, aralarında gerçek bunların çoğu bir efsane... Ama, aralarında gerçek payı olanların sayısı da az değil. Örneğin, Yunan mi-payı olanların sayısı da az değil. Örneğin, Yunan mi-tolojisine göre tanrı Dionysos, Frigya kralı Midas’a do-tolojisine göre tanrı Dionysos, Frigya kralı Midas’a do-kunduğu her şeyi (buna ayaklarıyla dokunduğu şeyler kunduğu her şeyi (buna ayaklarıyla dokunduğu şeyler de dahildi), altına dönüştürme gücü vermişti. de dahildi), altına dönüştürme gücü vermişti.

Altın konusundaki mitolojik öyküler Midas’la sınırlı de-Altın konusundaki mitolojik öyküler Midas’la sınırlı de-ğil. 17 Şubat 1923 tarihinde arkeolog Howard Carter, ğil. 17 Şubat 1923 tarihinde arkeolog Howard Carter, M.Ö. 1343’te ölen Tutankhamon’un mezarını ortaya M.Ö. 1343’te ölen Tutankhamon’un mezarını ortaya çıkardığında, buradaki altın miktarı hayal tacirlerini ye-çıkardığında, buradaki altın miktarı hayal tacirlerini ye-niden hareketlendirdi.niden hareketlendirdi.

Bir başka efsanevi altın diyarı ise, Eski Ahid’de adı ge-Bir başka efsanevi altın diyarı ise, Eski Ahid’de adı ge-çen “Ofi r” idi. Oradan getirttiği altınlarla, Ya-çen “Ofi r” idi. Oradan getirttiği altınlarla, Ya-hudi kralı Süleyman, Kudüs’teki ünlü hudi kralı Süleyman, Kudüs’teki ünlü Süleyman Tapınağı’nı inşa ettir-Süleyman Tapınağı’nı inşa ettir-mişti. Bilim adamları şimdiye mişti. Bilim adamları şimdiye kadar “Ofi r” diyarının neresi kadar “Ofi r” diyarının neresi olduğunu tam olarak sap-olduğunu tam olarak sap-tayamadılar. Acaba büyük tayamadılar. Acaba büyük ve tehlikeli bir deniz se-ve tehlikeli bir deniz se-ferine çıkan Argonotlar, ferine çıkan Argonotlar, dev yaratıklar Kikloplar’la dev yaratıklar Kikloplar’la mücadelelerinde galip çı-mücadelelerinde galip çı-kıp, o ünlü “Altın Vadi”’yi kıp, o ünlü “Altın Vadi”’yi bulmuşlar mıydı? Günü-bulmuşlar mıydı? Günü-müzde, bu altınların Bal-müzde, bu altınların Bal-kanlar’da ve Kırım bölgesinde kanlar’da ve Kırım bölgesinde yaşayan barbar halkların yağ-yaşayan barbar halkların yağ-malanmasından geldiği kanıtlandı. malanmasından geldiği kanıtlandı.

1800’lerde, Silezya bölgesinde bir başka ef-1800’lerde, Silezya bölgesinde bir başka ef-sane yayılmıştı. Şeytan, bölgede bir yeraltı krallığı sane yayılmıştı. Şeytan, bölgede bir yeraltı krallığı kurmuştu ve buraya giren insanlar büyük acılarla ölü-kurmuştu ve buraya giren insanlar büyük acılarla ölü-yordu. Aslında olay, tüm madencilerin çok yakından yordu. Aslında olay, tüm madencilerin çok yakından

bildiği, grizu gazının etkisinden başka bir şey değil-bildiği, grizu gazının etkisinden başka bir şey değil-di. Altın konusundaki en büyük Ortaçağ efsanesi ise, di. Altın konusundaki en büyük Ortaçağ efsanesi ise, Fafter adlı bir ejderhanın el koyduğu Ren Nehri’nin Fafter adlı bir ejderhanın el koyduğu Ren Nehri’nin altınlarıydı. Bu efsanenin gerçeği ise şuydu: Söz ko-altınlarıydı. Bu efsanenin gerçeği ise şuydu: Söz ko-nusu altın, Alp Dağları’ndaki madenlerden çıkarılıyor-nusu altın, Alp Dağları’ndaki madenlerden çıkarılıyor-du. Onu ilk keşfeden fi lozof ve teolog Albert Mago idi. du. Onu ilk keşfeden fi lozof ve teolog Albert Mago idi. 1342 yılında Salzburg başpiskoposu, bu madenlerin 1342 yılında Salzburg başpiskoposu, bu madenlerin işletilmesini ve çıkan altının küçük teknelerle Ren işletilmesini ve çıkan altının küçük teknelerle Ren Nehri boyunca taşınmasını emretmişti. Daha son-Nehri boyunca taşınmasını emretmişti. Daha son-ra, Latin Amerika’dan getirilen altın daha ucuza gel-ra, Latin Amerika’dan getirilen altın daha ucuza gel-diği için bu yol terk edilmişti. Yani, altınlara el koyan diği için bu yol terk edilmişti. Yani, altınlara el koyan dev ejderhanın adı, ekonomik rekabet idi. Kuşkusuz, dev ejderhanın adı, ekonomik rekabet idi. Kuşkusuz, “Eldorado”’dan söz etmemek olmaz. İspanyol gemici “Eldorado”’dan söz etmemek olmaz. İspanyol gemici Francisco Pizarro, Latin Amerika keşfi ne 177 asker ve Francisco Pizarro, Latin Amerika keşfi ne 177 asker ve 67 at ile başlamıştı. İnkalar, güneşin simgesi olarak 67 at ile başlamıştı. İnkalar, güneşin simgesi olarak gördükleri altına karşı büyük bir inanç besliyorlardı ve gördükleri altına karşı büyük bir inanç besliyorlardı ve tapınaklarında bu madenden yapılmış sayısız zengin-tapınaklarında bu madenden yapılmış sayısız zengin-lik bulunuyordu. Öyle ki, Cuzco’daki ana tapınağın için-lik bulunuyordu. Öyle ki, Cuzco’daki ana tapınağın için-de som altından gemiler bile vardı. Pizarro İspanya’ya de som altından gemiler bile vardı. Pizarro İspanya’ya dönüp bu gördüklerini anlatınca, Avrupa’da ipini kopa-dönüp bu gördüklerini anlatınca, Avrupa’da ipini kopa-ran soluğu Latin Amerika’da aldı. Herkes altın diyarı ran soluğu Latin Amerika’da aldı. Herkes altın diyarı “Eldorado”yu arıyordu. Önce Şili boyunca dolaşıldı, “Eldorado”yu arıyordu. Önce Şili boyunca dolaşıldı, daha sonra Brezilya’ya dönüldü. Ama bir türlü “Eldora-daha sonra Brezilya’ya dönüldü. Ama bir türlü “Eldora-do” bulunamıyordu. Efsaneye göre “Eldorado” kavra-do” bulunamıyordu. Efsaneye göre “Eldorado” kavra-mını çıkaran Amazon ormanlarında yaşayan yerlilerdi. mını çıkaran Amazon ormanlarında yaşayan yerlilerdi.

Beyaz adamın açgözlülüğü ve acımasızlığı Beyaz adamın açgözlülüğü ve acımasızlığı karşısında ürken yerliler, Amazon bölge-karşısında ürken yerliler, Amazon bölge-

sinin güneyindeki içi altınla dolu bir sinin güneyindeki içi altınla dolu bir göl hikâyesini uydurmuşlardı. Böy-göl hikâyesini uydurmuşlardı. Böy-

lece beyaz adamı o yöne doğru lece beyaz adamı o yöne doğru sürmeyi planlamışlardı. Ancak, sürmeyi planlamışlardı. Ancak, Portekizliler, bölgeyi İspanyol-Portekizliler, bölgeyi İspanyol-lar’dan daha iyi tanıyorlardı. lar’dan daha iyi tanıyorlardı. Bu nedenle güneye değil, Bre-Bu nedenle güneye değil, Bre-zilya’dan karaya çıkarak, Ama-zilya’dan karaya çıkarak, Ama-zon Ormanı’nın tam göbeğine zon Ormanı’nın tam göbeğine

yöneldiler ve sonunda ünlü Mi-yöneldiler ve sonunda ünlü Mi-nas Gerais madenlerine ulaştılar. nas Gerais madenlerine ulaştılar.

O günden bugüne “Eldorado” kav-O günden bugüne “Eldorado” kav-ramı, kısa yoldan zengin olmayı he-ramı, kısa yoldan zengin olmayı he-

defl eyen insanların düşlerini simgeliyor.defl eyen insanların düşlerini simgeliyor.

Masallardan istilalara...

Altın efsaneleri...

38 goldantalya

Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Ferda Erdem, burs verdikleri öğ-rencilerin yüzde 80’inin üniversite öğren-cisi olduğunu belirtti.

Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri Derne-ği’nin sağladığı bursların ilkokuldan, üni-versiteye kadar tüm eğitim aşamalarını kapsadığını belirten Erdem, “misyon ve vizyonumuza uygun şekilde hizmetlerimi-zi geliştiriyoruz. İmkanlarımız ve kaynak-larımız çerçevesinde burs koşullarımıza uygun olmak şartıyla başvuruları değer-lendiriyoruz” dedi.

Dernek Başkanı Ferda Erdem, “Burs almaya hak kazanan öğrencile-rin okuduğu okul veya üniversitede-ki başarı durumları kadar, öğrencilerin ailesi ve kişisel konumları ile mali desteğe ihtiyaçlarını da göz önünde bulunduru-

yoruz. Öğrencilerin öğrenim süresindeki tutum ve davranışları, başarı durumu, öğ-renim yaptığı bilim dalı, lisans bilgisi gibi hususlar değerlendirmede esas alınıyor” diye konuştu.

Burs için başvuran öğrenciler ile ayrıca mülakat yapıtıklarını da hatırlatan Antalya Lara Eğitim Gönüllüleri Derneği ve Antal-ya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Er-dem, “Burs alacak öğrencilerin ilköğretim, meslek sanat okullarını da kapsayacak şekilde ortaöğretim veya üniversitede öğ-renim görmesi gerekiyor. Tüm koşulları uyan öğrenciler, derneğimizin eğitim bur-sundan faydalanıyor. Çocuklarımızın eği-tim süreçlerini madde kaygılardan uzak, sadece eğitimlerini düşünerek geçirme-lerini istiyoruz. Tüm çabamız bunun için. Amacımız daha çok çocuğumuzun eğitim alması” dedi.

3

şartıyla başvuruları değerdi.

k Başkanı Ferda Erdem, “Burs maya hak kazanan öğrencile-

rin okuduğu okul veya üniverrı kadar,

konumları ilda göz önün

versitede-öğrenc

e malide bu

rtaöğörmesi gerenciler,

sundan faydalatim süreçlerini m

dece eğitimlerin me-re

ğarımızınlardan uzak,

kaniveTzin

me

şum

ğ-arı

bur

tedkger

u şanrt

caala

natlar ev psğ ,k

umursİm

a uyuz s

rten gun

rdem, kilde h

bea u

eelirt

n ilkm eğitim

en

uz. Tüm çabamız bunun için. ok çocuğumuzun eğitim

İş güvenliği için eğitimlere devam!Antalya Kuyumcular Odası, Antalya Artı Akademi işbirliğiyle kuyumculara yönelik iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri vermeye devam ediyor.

Kuyumcular Odası toplantı salonunda İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Abdullah Cengiz tarafından kuyumculara ve yanlarında çalıştırdıkları personellerine eğitim verildi.

Mesai saati sonrası başlayan eğitimde, iş güvenliği ve sağlığıyla ilgili temel maddeler, iş yerlerinin yerine getireceği

güvenlik tedbirleri ile çalışan personellerin iş yerinde dikkat edecekleri konular ele alındı. Bu kanunun hem işveren için hem de çalışan personel için son derece önemli olduğuna vurgu yapan Cengiz, işyerinde sigortalı personel çalıştıran bütün esnafl arın çalıştırdığı personellerine bu eğitimi aldırmaları ve iş yeri risk analizlerini yaptırmaları gerektiğini söyledi.

Eğitime katılanların konuyla ilgili sorularını da cevaplandıran Cengiz, riskli grupta yer alan kuyum atölyelerinde azami tedbirlerin önemini vurguladı.

40 goldantalya

hem ramat

hem ayarevi işini yürütüyor

Atlas,

Mesleğe İstanbul’da 1994 yılında ramat-çıda başlayan İbrahim Bağrıaçık, uzun yıllar ramatçılık yapmış. 2005 yılında An-talya’ya gelen Bağrıaçık, burada da hem ramat hem de ayarevi olarak çalışmaya devam etmiş.

Antalya’da hem ayarevi hem de ramat üzerine çalışan başka bir atölye olmadı-ğını anlatan İbrahim Bağrıaçık, “Ben An-talya’ya geldiğimde bu işleri ayrı ayrı ya-panlar vardı ama ikisini bir arada yürüten yoktu. Atölyecilerin hem ayarevine hem de ramatçıya ihtiyacı var. Biz bu ihtiyacın

ikisini birden karşılıyoruz. Ancak üretim azaldıkça ramata olan ihtiyaç da azalıyor. Üretimde adetler de gramajlar da düştü. Ayar yaptırma konusunda da ihtiyaç aza-lıyor. Ancak prensipli, sistemli çalışmamız nedeniyle bize güven duyuluyor. Hata oranımızı en aza indirgiyoruz. Sektörün daralması ne mağazaların ne de atölyele-rin elinde değil. Global krize bağlı bir du-rum. Bir yandan altın fi yatları yükseliyor bir yandan da alım gücü düşüyor. Sektör iş yapmaya hazır ama ekonomik koşullar oluşmuyor. Sektörümüzün iş hacmi gide-rek daralıyor” diye konuştu.

goldantalya 41

sezonla birlikte sektöre girdiNova,

Kuyumculuğa 1996 yılında Formül Ku-yumculuk’ta çalışarak başlayan Mustafa Çetin, daha sonra toptan pırlanta satışı ko-nusunda faaliyet göstermek üzere Zen’in bölge müdürlüğü görevini yürütmüş. Ora-dan ayrıldıktan sonra ağabeyleriyle birlik-te Çetin Pırlanta’yı kuran Mustafa Çetin, 3 yıla yakın sürede orada çalıştıktan sonra bu yılın başında tek başına Nova Kuyum-culuk’u kurmuş.

Nova’nın çıplak taş, sade montür, bitmiş ürün konusunda faaliyet göstermek üzere kurulduğunu anlatan Çetin, “İstanbul’da atölyemiz var. Bitmiş ürünleri orada ha-zırlıyoruz. Çıplak taşı Dubai ve Hindis-tan’dan alıyoruz. Montürler İstanbul’da hazırlanıyor. İstanbul’daki ekibimiz bitmiş ürün haline getiriyor. Antalya’daki cen-ter’lara, ilçelerdeki kuyumculara, otel içle-

rindeki kuyumculara pazarlıyoruz. Toptan satışımız ve siparişe dayalı satışımız var. Alanya’dan Tekirova’ya kadar olan bölge-de faaliyet gösteriyoruz” dedi.

Bu yıl turizm sezonundan beklentisinin yüksek olduğunu da vurgulayan Çetin, “Ocak ayından beri turizm sezonuna ha-zırlanıyoruz. Uzun yıllardır sektörün için-deyim. Piyasalar iyiyken, satışlar yük-sekken sektör fazla fi rmayı kaldırıyordu. Ancak piyasalar sıkıntıya girdi ve rekabet zorlaştı. İyi kalitede, uygun fi yatla mal ve-ren ayakta kalıyor. Yurtdışında işçilik ve altın fi yatlarını Türkiye’den yüksek olması nedeniyle Türkiye’deki kuyumcular daha avantajlı. Özellikle pırlanta ve pırlanta-lı ürünlerin satışı Türkiye’de daha kolay. Bu nedenle herkes mücevhere yöneliyor” diye konuştu.

Mustafa KATISerbest Muhasebeci ve

Mali Müşavir

Konu

k ya

zar...

Demirbaş alımları ve amortisman ayrılması

Her ticari işletme, bir mali yıl içinde faaliyet alanlarına göre, ihtiyaç duyduğu çeşit ve miktarda demirbaş alımı yapar. Demirbaş nedir? Alınan bu demirbaşlardan ne miktarda amortisman ayrılmaktadır? Dergimizin bu sayısındaki yazımda demirbaş alımı ve amortisman konusunda kuyumculuk sektörü temsilcilerine kısa bazı açıklamalarda bulunmak istiyorum.

Vergi Usul Kanunu’nun ilgili maddesinde, işletmede kullanılacak bir emtianın demirbaş sayılabilmesi için, alınan emtianın işletmede bir yıldan fazla kullanılması, yıpranmaya, aşınmaya ve kıymetten düşmeye maruz kalması gerektiği belirtilmiştir.

Yine belli tutarı aşmayan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar, amortismana tabi tutulmayarak doğrudan gider yazılabileceği ilgili kanunda belirtilmiştir. Yasa bu tutarı 2013 yılı için 800 Türk Lirası olarak belirtmiştir.

Ancak teknik olarak bir bütünlük sağlayacak nitelikteki demirbaşların topluca dikkate alınması gerektiği de aynı yasada belirtilmiştir. Yani 800.00 TL’nin altında olup olmaması konusuna belli istisnalarla açıklık getirilmiştir.

Adet ve miktar olarak her birinin tutarı 800.00 TL’nin altında olmasına rağmen toplam tutarlarının 800.00 TL ve üzerinde olması durumunda satın alınan malzemenin demirbaş eşya olarak dikkate alınması gerekir. Örneğin, lokantalarda kullanacak sandalyeler veya yemek masaları ya da tabak, çatal gibi.

Amortismanların ayrılması, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar ve kullanım süresine göre amortisman ayırma süresi de değişir. Bu konuda emtiaların çeşidine göre amortisman faydalı ömür listesi ilgili tebliğlerde yayınlandı.

Dikkat edilecek bir diğer husus ise binek otomobillerine ait amortisman uygulaması. Binek otomobillerinde kıst amortisman uygulanacak. Yani Yılın ilk ayında alınan bir binek otomobiline bir yıllık amortismanın tamamı ayrılacak.

Bu tutar gider olarak yazılabilecek. Oysa yılın son ayında alınan bir binek otomobiline bir yıllık amortisman değil bir aylık amortisman uygulanacak. Dolayısıyla bir aylık amortisman tutarı gider olarak yazılabilecek.

Alınan demirbaşlara yıl içerisinde yapılan ve demirbaşın ekonomik ömrünü artırıcı nitelikteki harcamalar demirbaşın alış maliyetine ilave edilecek.

İmalatta kullanılan bir makine için ilave parçaların alınması ve kullanılması gibi harcamalar demirbaşın maliyetine ilave edilmesi gerekir.

Hepinize başarılı bir sezon, sağlıklı günler diliyorum.

42 goldantalya

goldantalya 43

Beril TANAvukat

Avu

kat...

Yeni TTK’da KOBİ’lerle

ilgili düzenlemeler

Bu sayımızda KOBİ’ler (küçük ve orta ölçekli işletme) ile ilgili Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda getirilen değişikliklerden bahsedeceğiz. Kuyumcularımız da Ticaret Kanunu kapsamında KOBİ olarak nitelendirilir.

Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun 1530. maddesinin 5.fıkrası alacaklı küçük ve orta ölçekli işletme (KOBİ) veya tarımsal ya da hayvansal üretici olduğu veya borçlunun büyük ölçekli işletme olması halinde ödeme süresi 60 günü aşamaz düzenlemesi getirir. Bu maddenin açılımından anlaşılacağı gibi KOBİ’lerin diğer KOBİ’lere ve büyük işletmelere yapacağı satışlarda vade 60 günü geçemeyeceği gibi borçlunun büyük işletme olması halinde de azami vade 60 gün olarak belirlenir. Türk Ticaret Kanunu bu düzenlemesi ile KOBİ’ler, diğer işletmelere ve özellikle büyük ölçekli işletmelere karşı korunur.

Türk Ticaret Kanunu’nun 1530. maddesinin 2. fıkrası cari hesapların veya fatura bedellerinin ihtarsız muacceliyetini düzenler. 2. fıkra, borçlu, sözleşmede ön görülmüş bulunan tarihte veya belirlenen ödeme süresinde borcunu ödemez ise ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer demektedir. Maddenin 3. fıkrası 2. fıkraya uygun olarak mütemerrit olan borçlu aleyhine sözleşmede olmasa bile temerrüt tarihinden itibaren faiz işlemeye başlayacağına hükmeder. 4.fıkraya göre ise sözleşmede ödeme günü veya süresi belirtilmemiş ise veya belirtilen süre 5. fıkradaki 60 günlük süreyi aşıyor ise;

a) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin borçluya ulaşmasından itibaren 30 günlük sürenin sonunda,b) Fatura veya eş değer ödeme talebinin tarihi belirsizse mal veya hizmet alımının 30 günlük süresinin sonunda,c) Borçlu fatura veya eşdeğer ödeme talebini mal veya hizmetin tesliminden önce almışsa, bu takdirde mal veya hizmetin teslimi tarihinden itibaren 30 günlük sürenin sonunda, borçlu aleyhine faiz işlemeye başlar.d) Maddenin d fıkrası kanunda veya sözleşmede mal veya hizmet için bir kabul veya bir gözden geçirme usulü belirlenmişse borçlu bu usulü şeklin gerçekleştiği tarihten sonraki 30 günlük sürenin sonunda muaccel duruma düşer. Kabul veya gözden geçirme mal veya hizmetin alınmasından itibaren 30 günü aşıyorsa ve bu durum alacaklı aleyhine ağır bir haksızlık oluşturuyorsa kabul veya gözden geçirme süresi mal veya hizmetin tesliminden itibaren 30 gün olarak kabul edilir.Bütün bu düzenlemeler, küçük ve orta ölçekli işletmeleri alıcılara veya büyük işletmelere karşı korumayı amaçlar. 6. fıkra gecikme faizi ödenmeyeceği veya çok düşük faiz ödeneceği doğrultusunda sözleşmeye konacak hükümlerin geçersiz olacağına hükmeder. Aynı şekilde alacaklının borçlunun uğrayacağı zarardan sorumlu olmayacağı şeklindeki sözleşme hükümleri de geçersizdir.

KOBİ’leri korumayı amaçlayan bütün bu düzenlemelere ilave olarak 7. fıkra faizi de düzenler. Buna göre temerrüt faizi, yasal temerrüt faizi artı yüzde 8’dir. Taksitli ödemelerde 1. taksit bu madde ile düzenlenen süreleri aşamaz ve geciken her taksit için 7. fıkrada belirtilen gecikme faizi geçerlidir.

44 goldantalya

goldantalya 45

46 goldantalya

Sevimçok,

“İşin Cılkını Çıkardılar!”

Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Abdullah Sevimçok, bazı zincir ve hipermarketlerde kredi kartına 8 taksitle altın satılmaya başlanmasına tep-ki göstererek herkesin kendi işini yapması gerektiği sözünü bir kez daha hatırlattı

Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Bir-liği (AESOB) Başkanı Abdullah Sevim-

çok, altın fi yatlarındaki ani düşüşün ar-dından vatandaşların altın alabilmek için kuyumculara akın ettiği bir dönemde bazı hipermarketlerin şark kurnazlığı yaparak kredi kartına 8 taksitle altın satmaya baş-lamasını eleştirdi ve herkesin kendi işini yapması gerektiği sözünün altında yatan manayı tam olarak idrak edemeyenlere bir kez daha uyarısını yaptı.

festival

goldantalya 47

Sevimçok, “Yaz sezonuna yani turizm sezo-nuna girmek üzere olduğumuz şu günlerde herkesin kendi işini yapması gerektiğini ve esnafın rızkıyla oynanmaması gerektiğini daha birkaç gün önce basın yoluyla herkese açıklamış ve herkesin erbabı olduğu kendi işini yapmasını, sırf para kazanmak ve fır-satları değerlendirmek adına bilmediği işleri yapmaması gerektiğini ve işin erbabı ustala-rımıza da saygı duyulması gerektiğini üstü-ne basa basa söylemiş ve de açıklamıştım. Lakin bu açıklamamın üzerinden daha üç gün bile geçmeden, sanki tüm esnaf camia-mız adına ben bu uyarıyı yapmamışım gibi, bazı hipermarketlerin altın fi yatlarının olduk-ça düştüğü ve vatandaşların kuyumculara akın ettiği bir dönemde şark kurnazlığı ya-parak kredi kartına 8 taksitle altın satmaya başladığını görüyorum. Altın satışı yapmak, bu işin eğitimini almış ve çok uzun süre bu meslekte çalışarak tecrübe edinmiş olan kuyumcu esnafımızın işidir. Öyle her önü-ne gelen kişi altın satamaz. Çünkü kuyum-culuk çok hassas bir iştir. Bilgi ve tecrübe ister, güvenilirlik ister. Ticaret serbestliği de bir yere kadardır ve marketlerin diğer pek çok esnafımızın işlerini ellerinden aldıkları gibi şimdi birde kuyumcu esnafının işine göz dikmeleri hiç de etik değildir ve bu durum ticaret ahlakına da sığmaz. Zaten pek çok şeyin artık nakit para değil de kredi kartıyla alınması neticesinde bu ülkede milyonlarca kredi kartı mağduru oluşuyorken şimdi bir de kredi kartına taksitle altın alınması acaba ne kadar doğru olacaktır? Bu durum aile içi dramları da tetikleyecektir. Zaten bankalar tarafından altın satışı yapılması neticesin-de zor durumda olan kuyumcu esnafını bu durum daha da dibe batıracak ve kuyum-culuk sektörünü iyiden iyiye bir darboğaza sürükleyecektir. Ben buradan bir kez daha AVM’lere, hipermarketlere ve onların uzan-tıları olan zincir mağazalara sesleniyorum, esnafın ekmeğiyle oynamayın ve küçük es-nafı öldürmeyin, herkes erbabı olduğu işi yapsın, zanaatkâr bir usta ve esnaf olmak o kadar kolay ve basit değildir!” diye konuştu.

Esnafa kredi müjdesi

Antalya Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği Başkanı Abdullah Sevimçok, esnafa verilen kredilerin faiz oranlarının yüzde 4 ve 5’lere çekildiğini söyledi.

Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Ke-falet Kooperatifl eri Birlikleri Merkez Birliği (TESKOMB)’un Ankara’da ki Esnaf Bilgilen-dirme Toplantısı’na katılan Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (AESOB) Başka-nı Abdullah Sevimçok, Ankara’dan esnafa müjdeli bir haber gönderdi ve esnafın Halk Bankası’ndan kullanacakları kredilerin faiz oranlarının Başbakan Recep Tayyip Erdo-ğan tarafından %4 ve %5’lere çekildiğini iletti. Ankara Ticaret Odası’nda gerçekleş-tirilen ve AESOB Başkanı Abdullah Sevim-çok’un da katıldığı Esnaf Bilgilendirme Top-lantısı’nda kürsüye çıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın esnaf adına çok önemli açıklamalar yaptığını söyleyen Başkan Se-vimçok, en sevindirici açıklamanın esnafl a-ra verilen kredi faizlerinin indirildiği müjdesi-nin olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan’ın açıklamasına göre Sevimçok, esnafl arın Halk Bankası’ndan kullanacakları kredilerin faizlerinin 1 yıla kadar vadeli olan kredilerin-de yüzde 4’e, 1 yıldan fazla olan krediler-de ise yüzde 5’e çekildiğini iletti. Esnafl arın kullandığı kredilerin üst limitlerinin de 5 bin liradan 125 bin liraya yükseltildiğini de ile-ten Başkan Sevimçok böylece Halk Bankası aracılığıyla kredi kullanan esnafl arın kre-di faiz oranlarının da tek haneli rakamlara indirildiğini söyledi. Bu önemli gelişmelerin tüm esnaf ve sanatkârlar için hayırlı olması temennisinde de bulunan Başkan Sevim-çok alışveriş merkezleri ve cep marketlerin kıskacında köşeye sıkışan, artık nefes dahi alamayacak hale gelen esnafl arın, bir nebze olsun faiz oranları aşağı çekilen bu krediler-le birlikte daha rahat nefes alabileceklerini belirtti. Sevimçok, her şeye rağmen esnafın tedbiri elden bırakmaması ve ayağını yorga-nına göre uzatması gerektiğini söyledi.

48 goldantalya

anahtar teslimi proje üretiyor

Antalya Kuyumcular Odası Yönetim Ku-rulu Üyesi Mehmet Eyiler’in Mimar oğlu Ali Rıza Eyiler, kurduğu AE Mimarlık ile anahtar teslimi projeler üretiyor. Eyiler’in bugüne kadar tamamladığı projeler ara-sında kuyumcu mağazaları da bulunuyor.

Antalya’da 1982 yılında dünyaya gelen Ali Rıza Eyiler, Akdeniz Üniversitesi İç Mimarlık Fakültesi’ni bitirdi. Artmim’de Hakan Külahçı ile çalışma fırsatı bulması-nın mesleki gelişim konusunda kendisine büyük tecrübe kazandırdığını anlatan Eyi-ler, “Hakan Külahçı bizim mesleğimiz için önemli bir isim. Onunla 6 yıl çalıştım. Be-nim için büyük bir tecrübe ve fırsat oldu. 6 ay önce de kendi mimarlık ofi simi açtım. Bugüne kadar 2 kuyum mağazası hazırla-dım, konut projeleri, hastane projesi tes-

lim ettim. Büro projeleri yaptım. Anahtar teslimi projeler yapıyorum. Başlangıçta otel konusunda uzmanlaşma hedefi m vardı. Bu konuda da çalışmalar yaptım. Lobi, restoran, oda tadilatları yaptım. Bundan sonra da projeleri anahtar teslimi hazırlamak hedefi ndeyim. Müşterilerimi ona göre yönlendirmeye çalışıyorum. An-talya dışından da projeler alabilirim” dedi.

Mobilya imalatına da yönelip, tüm deko-rasyon kalemlerini hazırlayarak proje tes-lim ettiklerini vurgulayan Ali Rıza Eyiler, “Sevdiğim bir mesleği sürdürüyorum. Me-zuniyetimden sonra çok iyi bir isimle çalı-şarak tecrübe kazandım. Çalışmalarımda bu iki unsur bana güç veriyor ve özgün projelerle müşterilerimin ihtiyaçlarını kar-şılayabiliyorum” diye konuştu.

AE Mimarlık,

goldantalya 49

Takıların da dili var!

Kadınlar tarafından daha zarif görünmek

amacıyla binlerce yıldır kullanılan takıların,

kişinin sosyal statüsünü ve kimliğini temsil

etmesinin yanı sıra değişik işlevleri de bulunuyor.

Günümüzde takılar biraz daha süs eşyası

konumuna gelse de, işte bazı takıların gizemli

hikayeleri:

Kadınların binlerce yıldır kullandığı renkli taşlı

takılar, Afrika kültürlerinde ve Anadolu’da bir süs

eşyasından daha fazla anlam taşıyor.

“Hızmalı Yarim” selam gönderdiHızma, kadının evli veya nişanlı olduğunun bir sem-bolü. Avrupa’da ise genellikle aksesuar amaçlı kulla-nılıyor. Evlenmeye hazır, sözlü veya yeni gelin olmuş kızların kullandığı altın ve gümüş hızmalar bazen kızın babasına “Ben evlenmek istiyorum”, bazen de söz konusu sevgiliye ilk konuşmadan önce gönderilen bir işaret anlamında olabiliyor. Kerkük Türklerinin en önemli takıları arasında yer alan hızmalar Almanya, Hollanda, İsveç ve İtalya’da en fazla ihraç edilen aksesuarlar arasında.

Ses verdi halhalHalhalların sesi tarlada akrep ve yılan gibi zehirli hayvanların kadınlara yaklaşmamasını sağlıyor. Hindistan’da kullanılmaya başlanan, günümüzde tüm ülkelere yayılmış bir süsleme aksesuarı halhal Türkiye’de halk arasında “Ayak bileziği” olarak da bi-liniyor. Farklılık yaratmak isteyen bakımlı kadınların vazgeçilmez eşyası, otantik kıyafetlerin vazgeçilmez unsuru halhallar Anadolu’da bazı yörelerde nişan sim-gesi olarak da kullanılıyor.

Köleler küpe takarmışPara kazanmak için değil yaşamak için çalışan köleler mutlaka kulaklarına altın küpe takarlardı. Köle öldüğü zaman cenaze bu küpe bozdurularak kaldırılırdı.

Acının getirdiği güzellikAfrika’da kadınlar hem inançları hem de kendini gü-zelleştirdiğine inandıklarından boyunlarına halkalar takmışlardır. Bu halkalar yaş ilerledikçe artıyor, ve artan halkalar zamanla çene ve boyun arasında uza-ma meydana getirdiği için bu kadına çevresinde hem hayranlık hem sevgi duygularının uyandırmasına

neden oluyor. Bu hayranlık, çeki-len acının tek tesellisi olurken,

günün birinde kadın bu hal-kaları çıkarınca asıl trajedi o an başlıyor. Çünkü yıllar-ca halkalara alışan boyun kemikleri kafanın ağırlığını

taşıyamayarak kırılmakta ve kadının ölümüne sebep olu-

yorlar.

Erkek olursa altın, kız olursa gümüşEski bir kadın takısı olan tepelik ise Anadolu’da erkek-ler tarafından kadınlarına doğumlarda takılan bir takı olarak kullanılmıştır. Kadın, erkek çocuk doğurduğun-da altın, kız doğurduğunda ise gümüş tepelik takılırdı.Afrika’da ise erkekler, burunlarına taktığı çubuk ve küçük hızmalarla daha sert ve kızgın hale gelmeye çalışırken, doğayla savaşında daha güçlü hale gele-ceklerini düşünüyorlar.

50 goldantalya

altın satışı yapan bankalara karşı

birleşme kararı aldı

10 bin kuyumcu,

Kuyumcular, altın satışı yapan bankalara karşı birleşme kararı aldı. Türkiye gene-linde bölge birlikleri ve federasyon kurma kararı alan kuyumcular tek çatı altında toplanacak.

Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Fer-da Erdem, bankaların altın alım satımına karşı kuyumcu esnafının tüm Türkiye ge-nelinde bölge birlikleri ve federasyon kur-ma kararı aldığını açıkladı.

“Tüketiciye zarar veriyor”

Erdem, sektörde birçok sorun yaşanırken bir de bankaların altın alım satımına baş-lamasının hem esnafa hem de tüketiciye zarar verdiğini söyledi. Bankaların altın alım satımı sorununa ilişkin Türkiye’deki kuyumcu odaları olarak Türkiye Bankalar Birliği ile bir araya gelmek istediklerini be-lirten Erdem, bankaların ise görüşmeye yanaşmadığını belirtti.

52 goldantalya lya

10 bin kuyumcu tek çatıda

Bunun üzerine aralarında karar aldıklarını belirten Ferda Erdem, Türkiye’de kuyum-cular odası sayısı 50’yi geçmediği için konfederasyon bünyesinde toplanama-dıklarını hatırlattı.

O nedenle il il dernekler kurularak, bu derneklerin bağlı olduğu bölge birlikleri-nin oluşturulması ve Türkiye genelindeki tüm kuyumcu esnafının tek çatı altında toplanabileceği bir federasyon kurulması yönünde çalışma başlatıldığını anlatan Ferda Erdem, “İlk toplantımızı 25 Ma-yıs’ta İzmir’de yapacağız. Yaklaşık 10 bin kuyumcu esnafını bu çatı altında toplaya-cağız” dedi.

Kuyumcu esnafı olarak ayakkabıcı, terzi gibi diğer esnafl a aynı kanunlara tabi ol-duklarını belirten Erdem, “Aslında kuyum-cular olarak bizim sorunlarımız ve faaliyet alanlarımız diğer esnafl ardan oldukça

farklı. Örneğin cumartesi ve Pazar günleri 7 bin lira üzerinde bir satış yapamıyoruz, çünkü paranın banka üzerinden geçmesi gerekiyor” dedi.

“Bankayı tercih eden zararda”

Altın alışverişinde bankayı tercih eden tü-keticinin inanılmaz zararlar ettiğini kayde-den Ferda Erdem, hurdayı bankaların ku-yumculara göre çok daha aşağı fi yatlarla aldıklarını söyledi.

Erdem, “Kiri 1 gramsa, 1.5 gram yazıyor-lar. Altın alım satımında bankaların karlılık oranı yüksek. Kuyumcularda ise bu oran çok daha düşük. Ayrıca bankada altını olan kişi geri almak istediğinde bunu altın olarak alamıyor. Ancak parasını veriyor-lar. Bu nedenle birçok vatandaşımız mağ-duriyet yaşadı, yaşamaya devam ediyor. Tüm bu sorunlarımızın çözümü için hükü-metten yasal düzenleme istiyoruz, bunun mücadelesini veriyoruz” diye konuştu.

goldantalya 53

22 ayar bilezikçilerle buluştu

AKESO, Antalya Kuyumcular Esnaf ve Sanatkârlar Odası Antalya ilinde faaliyet gösteren, Antalya’da satış ve pazarlama faaliyeti gösteren Antalya dışındaki 22 ayar bilezikçi atölyeleri ile buluştu. Kahvaltılı toplantıya AKESO adına Başkan Ferda Erdem, Başkan vekili Varol Astarcıoğlu, Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Eyiler, Ahmet Acun, Muhammet Sarıca ile Denetim Kurulu Başkanı Ali Ender Eryılmaz, Başkan Vekili Bülent Sürekli ile Yönetim Kurulu Yedek Üyesi Ali Güvercin katıldı.

Toplantıda Antalya fi rmaları adına Eyiler Bilezik’ten Mehmet Eyiler, Arzu Bilezik’ten İsmail Arzu, Beril Bilezik’ten Turan Tan, Motif Bilezik’ten Ahmet Vefi k Ulugergerli, Karakaş Atlantis’ten Metin Bertan yer alırken, il dışından toptancı fi rmalar adına Burdur Taha Gold’tan Ahmet Diniz, Isparta Eyişleyen’den Hasan Eyişleyen, İzmir Mazlum Cengiz Kuyumculuk’tan Mazlum Cengiz katıldı.

Toplantıda birlik ve beraberliğin sağlanması, fi yat politikaları ile yeni sezon ve dünyada yaşayan krizin piyasalara yansımaları konuşuldu.

Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem, kriz ve altın fi yatlarının ardından bankaların altın toplama çalışmalarının da yatırım altınına ilgiyi azalttığını belirterek, “Türkiye genelinde tüm oda ve dernek başkanlarımızla sorunların çözümüne, meslektaşlarımızın çalışma ortamlarının rahatlatılmasına yönelik yaptığımız yoğun çalışmalarımızı ve girişimlerimizi sürdürüyoruz. Yapılan bu çalışmalarıa destek olmak üzere aynı paralelde meslektaşlarımızdan da beklentilerimiz var. başta birlik ve beraberlik olmak üzere sektörümüzün disiplin altına alınmasına yönelik çaba göstermesi gerekiyor. Oda olarak kuyumculuk sektörümüze olan güvenin devam etmesi, haksız rekabet yaşanmaması için ayar kontrollerimize bu sezonda da devam ediyoruz” dedi.

54 goldantalya

Ali Çelik, Alen Diamond ile perakendeden

pırlantaya geçtiÇıplak pırlanta taş konusunda faaliyet gösteren Alen Diamond’u 2011 yılında ku-ran Ali Çelik, aslında sektörde eski. 1997 yılında perakende alanıyla kuyumculuğa başlayan Ali Çelik, 2007 yılına kadar mes-leğine devam etmiş. 4 yıl farklı sektörlerde ticaret yapan Çelik, 2011 yılında Antalya Kuyumculuk Çarşısı’nda Alen Diamond’u kurarak, çıplak pırlanta taş ile sektöre dö-nüş yapmış. 5 ay önce de ofi sini Çilingi-roğlu İşhanı’na taşımış.

Antalya Kuyumcular Çarşısı’nda showro-om ve büro olarak faaliyet gösterdiklerini anlatan Ali Çelik, “İlk faaliyete geçişimizde çıplak taşın yanı sıra mücevher imalatı hedefi miz de vardı. Ancak mücevherden vazgeçtik ve sadece çıplak taşa döndük. Doğrudan ithalat yaptığımız gibi toptancı-

lardan da taş alıyoruz. Kış aylarını taş se-çerek, alarak değerlendiriyoruz. Sezona girişle birlikte de satış çalışmalarımız baş-lıyor. Sahil ağırlıklı çalışıyoruz. Bölgemiz Alanya ile Fethiye arası. İç piyasaya yö-nelik Antalya içinde de satışımız var” dedi.

Çelik, mücevherden vazgeçiş nedenini de şöyle açıkladı; “Mücevher satışında özel-likle sahil kesimlerinde konsinye sistemi uygulanıyor. Bu bizim ticaret anlayışımıza uymuyor. O nedenle vazgeçtik. Taş ko-nusunda turizm sezonundan umutluyum. Global krizin etkileri devam etse de turizm bu yaz hareketli geçecek diye düşünüyo-rum. Firma olarak sağlam adımlarla iler-lemeyi ve sağlam müşterilerle çalışmayı prensip edindik. Az riskle, riski bölerek çalışıyoruz.”

Kuyumculuk pazarı daralınca spor salonu açtı

Yaklaşık 20 yıldır ramatçılık yapan İbra-him Bağrıaçık, kuyumculuk sektöründeki işlerde daralma başlayınca Muratpaşa’nın Kırcamii mahallesinde spor salonu açtı. 2 kattan oluşan toplam 750 metrekarelik ka-palı alanda açtığı New Life Sport’ta 100 kişi aynı anda spor yapabiliyor.

Salona her gruptan insanın geldiğini an-latan Bağrıaçık, “Kırcamii mahallesi ika-metin yoğun olduğu bir bölge. Aileler, ev hanımları geliyor, işten çıkıp ya da işe gitmeden gelip sporlarını yapıyorlar. Gün içinde bayan ağırlıklı hizmet veriyoruz.

Salonda fi tness, pilates, body building, yoga, aerobic, gym Danca, step, power plate, zumba fi tness programlarımız var. Eğitmenlerimiz akademik kariyerli. Bu ne-denle çalışma alanlarında fi tness alanın-daki son gelişmelere göre çalışılıyor. Son teknoloji ürünü ekipmanlar kullanıyoruz. Aile ve engelli indirimleri uyguluyoruz. İn-sanların geliş sürelerine göre fi yatlar be-lirledik. Herkes kendine uygun fi yatla uy-gun bir program bulabiliyor. Salonumuza devam eden bayanlar daha çok pilates ve zumba programlarına ilgi gösteriyor” diye konuştu.

goldantalya 55

festival

56 goldantalya

AKESO, atölyecilerle

kahvaltıda buluştu

Kuyumculuk sektörünün farklı branşlarındaki fi rmalarla bir araya gelen Antalya Kuyumcular Odası yönetimi, kahvaltıda atölyecilerle buluştu. Çok sayıda atölyecinin katıldığı kahvaltılı

toplantıda Antalya Kuyumcular Odası’nı Başkan Ferda Erdem, Başkan Vekili Varol Astarcıoğlu ile Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Eyiler ve Muhammet Sarıcı temsil etti.

goldantalya 57

Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem, kahvaltı organizasyonunun, birlik ve beraberliği sağlama, sorunlardan ziyade meslektaşlar olarak kaynaşmayı sağlama amacı taşıdığını belirterek, “Atölyeci arkadaşlarımızın sıkıntılarını, gördükleri olumsuzlukları ve bize olan tavsiyelerini de dinlemek istedik. Bu toplantılar sadece Antalya Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu’nun anlatımları ve tavsiyelerinden ibaret değil. Meslektaşlarımızın da eleştirilerini almak onları bire bir dinlemek ve sıkıntılarını

çözmek konusunda çok faydalı oluyor. Biz gerek atölyecilerle gerek 22 bilezikçilerle gerekse perakendeci meslektaşlarımızla bu toplantıları bölgesel olarak daha sık yapmayı hedefl iyoruz. Meslektaşlarımızın eleştirilerini öneri ve tavsiyelerini almak biz yönetim kurulunun yönlendirilmesi ve daha iyi hizmet vermesi açısından büyük faydalar sağlıyor. Bu toplantılara katılım ne kadar çok olursa, meslektaşlarımız eleştirilerini ve tavsiyelerinizi doğrudan söylerse o kadar faydalı olur” diye konuştu.

58 goldantalya

KUYUM SEKTÖRÜ

Türkiye’nin

5 bin yıllık

Anadolu’nun altın

işleme geçmişi çok eskilere

dayanmaktadır. Alacahöyük’te

yapılan arkeolojik kazılarda 5000

yıllık kuyumcu atölyesi ve el aletleri

bulundu.

Lidya Kralı Karun, MÖ 630’da

altın madenlerinden elde ettiği

altından para basmak amacıyla

Ege’de dünyanın ilk rafi neri ve

darphanesini kurdu. Böylece Lidya,

yeryüzünde para kullanan ilk

uygarlık oldu.

Osmanlılarda altın takı üretiminin ivme kazanması, Fatih Sultan Meh-met’in 1453 yılında İstanbul’u fethetmesinin ardından kente bu sanatta ustalıklarıyla bilinen Ermenileri yerleştirmesiyle başladı. İstanbul’da altın takı üretimi 1467 yılında kurulan dünyanın ilk kapalı alışveriş merkezi Kapalıçarşı etrafında yoğunlaştı. İzmir’de tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda 15. yüzyılın ilk yarısında şehirde yoğun olarak yaşayan Ermeniler ve daha sonra 550 yıl önce İspanya’daki engizisyondan kaçarak Türkiye’ye sığı-nan Yahudiler ile kuyum sanatının yaygınlaştığı sanılıyor.

İhracatın gelişmesiTürkiye’de kuyumculuk sanayii, 1983 yılında ihracat yasağının kaldırıl-masından sonra hızla gelişmeye başladı. 1983 yılında neredeyse sıfır olan altın takı ihracatımız bugün yılda yaklaşık 1,5 milyar dolar seviye-sine ulaştı. Bu dönemde külçe altın ithalatına izin verilmiyordu. Külçe altın ithalatı konusunda TC Merkez Bankası’na ancak 1985 yılında izin verildi. 1989’da Merkez Bankası kuyumculuk sektörünün materyal mali-yetini dünyadaki diğer kuyum üreticileriyle aynı seviyeye getirmek ama-cıyla altın pazarını oluşturdu. Bu liberalleşmenin ardından Dünya Altın Konseyi WGC (World Gold Council) İstanbul’da ofi s açtı. Bu gelişimin ardından, 1995 yılında Altın Borsası kuruldu. Aynı yıl külçe altın ithalat yetkisi Merkez Bankası tekelinden alınıp borsaya üye özel sektör temsil-cilerine verildi. Bu girişimler kuyumculuk sanayinin altını dünya fi yatlarına alabilmesine imkân sağladı. Sonraki yıl, kanunlarda yapılan değişiklikle bankalara altın işleri (altın depozito hesapları, yurtdışından altın kredisi getirip arz edilmesi) yapma yetkisi verildi.

Altın üzerineAltın da ölçü birimi karat’tır. 24 ayar altına saf altın denir. Saf altının içine bakır gibi metaller katılarak ayarı düşürülür. Örneğin 18 ayar altın demek satın aldığınız altının içinde yüzde 75 altın var demektir. Resmi olarak basılan ilk altın para, Anadolu’da Lidya Kralı Croisus (Karun) tarafından darp edilmiştir. Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman gibi çok önemli Osmanlı Padişahlarının şehzadelikleri sırasında kuyumculukla uğraşmışlar.

Dünyanın ilk kapalı alışveriş merkezi 1467 yılında kurulan Kapalıçarşı, dünyanın ilk açık alışveriş merkezi ise 2500-3000 yıl önce kurulan Ke-meraltı Çarşısı’dır.

Bu heykel 5.5 ton ağırlığında ve 3 metre yüksekliğinde. Sade bir mimari yapı içinde bulunan altın Buda, 3 metrelik boyu ve 5.5 ton ağırlığıyla Budizm'in en önemli ha-zinesi sayılıyor. 13. yy’da Sukhothai çağından kalan heykel, o dönemde Taylandlılarca düşmanları olan Bur-malılardan gizlemek için çimentoyla sıvanıyor. Aradan yıllar geçip, ku-şaklar değiştikçe Taylandlılar, böyle bir Buda Heykeline sahip oldukları-nı unutuyor, 1950'lere kadar. Altın Buda, şimdiki tapınağına taşınırken, yağmurun etkisiyle dış muhafazası eriyor. Taylandlıların yüzyıllardır ka-yıp diye bildikleri Altın Buda heyke-li ortaya çıkıyor. Altın Buda’nın yanı sıra başka Buda heykellerinin de bulunduğu tapınağa gelenler, Budala-rın ruhuna yemek sunuyor, tütsü yakıyor. Bangkok'taki en eski ve en büyük tapınak olan Wat Pho Tapınağı da kompleks yapısıyla göz kamaştırıyor. Tapınağa giren-

leri ilk karşılayan, 46 metre uzunlu-ğunda, 15 metre yüksekliğinde ya-tan Buda oluyor. Bu tapınağın en büyük özelliği, saf altından yapıl-mış 3 metrelik ve 5.5 tonluk dünya-nın en büyük Altın Buda Heykelini barındırması. Tapınak çevresinde değişik boyutlarda Buda heykelleri ve ölülerini yaktıkları bir bina var. Yerli halk bu Buda heykellerine küçük altın yapraklar yapıştırıp dua ediyorlar. Wat Pho Bangkok'un en eski ve en büyüklerinden. Burada Reclining Buddha denilen uzanmış halde dev bir Buda Heykeli var. Altın ile kaplanmış 46 metre uzun-luğunda, 15 metre yüksekliğindeki

Buda’nın çevresini dönmek bile bayağı zaman alır. Tapınağın olduğu komplekste çeşitli eğitim kurumları vardır. Ruhani, dini ve tıbbi eğitimin bir arada harmo-nize edildiği ideal bir tapınaktır burası. Ülkenin en eski üniversitesi kabul ediliyor.

Buda Heykelleri

göz kamaştırıyor

Altın her toplum ve kültür için çok

değerli bir maden olma özelliğine sahip.

Ancak Uzakdoğu ülkelerinde altına olan

düşkünlük bir parça daha fazla gibi.

Özellikle

heykeller ve mimaride yoğun bir

altın kullanımı gerçekleşirken, Buda

Heykellerinin büyüklüğü ve kullanılan

altın miktarı

duyanları ve görenleri

adeta şaşkına çeviriyor.

goldantalya 59

festival

60 goldantalya ya

yeni pırlantacılar yetiştirdi

AKESO,

Antalya Kuyumcular Odası ile Detay Pırlanta’nın birlikte düzenlediği pırlanta kurslarının altıncısı da tamamlandı ve kursu başarıyla bitirenler belgelerini törenle aldı.

Düzenlenen törende konuşan Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem, kursa katılanlara teşekkür ederek, mesleklerine gösterdikleri hassasiyet ve ciddiyet nedeniyle kutladı.

Erdem, “Bildiğiniz gibi pırlanta, mesleğimizin yükselen trendi. Artık vatandaşlarımızın pırlantalı takılara ulaşması daha kolay. Kuyumculukta karlılıklar artık eskisi gibi değil. Bu kursun

ve aldığınız bilgilerin mesleğinize büyük katkılar sağlayacağına inanıyorum. Pırlantayı bilerek, değerinin farkında olarak satmanız ticaretiniz için maddi manevi büyük fayda sağlayacak. Odamız ile birlikte 6 dönemdir işbirliği yapan Detay Pırlanta’ya, kursumuzu veren Can Gürler’e teşekkür etmek istiyorum. Kursumuzu tamamlayan arkadaşlarımız, günlük ticari faaliyetleri sırasında takıldıkları noktalarda Hocamız Can Gürler’i arayıp bilgilerini pekiştirme imkanına sahipler” dedi.

Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem, Detay Pırlanta’dan Can Gürler’e plaket takdim etti.

goldantalya 61

62 goldantalya

Çocukluğunuza geri dönün. O yıllarda hayran olduğunuz insan kimdi? Dünyanın en güçlü, en akıllı, en başarılı insanı olarak kimi görürdünüz? Tabi ki babanız. O sizin kahramanınızdı. Dünyayı hep onun gözünden gördünüz.

Babalar çocukları için efsanedir. Oynarken düştüğün-de anne diye ağlasa da koşup onu yerden kaldıracak kişinin babası olduğunu bilir. Ona duyduğu güvenle koşar, tırmanır. Başı sıkıştığında yardıma koşacak kişinin babası olduğuna güvenerek yola çıkar. Anne-miz duygusallığımız babamız mantığımızdır.

Özellikle kız çocukları için baba kelimesin-de çok özel anlamlar saklıdır. Bir kızın sevdi-ği ilk adamdır ve bundan sonra tanıyacağı tüm erkekleri babalarının özellikleriyle karşılaştırır.

Anneler Günü kadar eski olmasa da Babalar Günü, baba sevgisinin sembolleştiği özel bir gün. Ba-banızla özel saatler paylaşmak için güzel bir fırsat. Doğumumuzu heyecanla bekleyen, dünya-

ya gelişimizle birlikte büyük sorumluluklar yük-lenen ve bu durumdan hiçbir zaman şikâ-yet etmeyen; aksine bütün çabalarını severek yerine getiren babalarımıza teşekkür edebilmek için iyi bir neden. Bizim için yaptığı tüm fedakârlık-larda tek istekleri bizim mutluluğumuz, bir tek gülü-şümüz, hayata karşı zaferlerimizdir hiç kuşkusuz ki.

Bizi en çok seven iki kişiden biri olan babalarımızın gözyaşı nadir akar. Kızını gelin eden, oğlunu askere uğurlayan babanın gözyaşı döktüğünü görürsünüz. O da herkesi derinden etkiler. Arkamızda vara yoğa ağlayan annelerimizden çok babalarımızın titrek el-leri, konuşan bakışları, nemli gözleri kalır ardımızda. Daha çok içleniriz ağlayan bir baba gördüğümüzde.

Baba en uzağa bakar. Neyi düşündüğünü sorduğu-muzda susar. Ya tahmin etmemizi ya da zamanla an-lamamızı bekler. Hep sorumluluğu vardır. Kaç çocuk, o kadar ağırlık. Ne yaparsak yapalım bizi bırakmaya-cağını biliriz. Bazen en iyi arkadaşımız olur, bazen kalp kırıklığımız. Ama her koşulda yanımızdadır.

BENİM BABAM BİR KA HRA MAN!

goldantalya 63

Babalarımız için kutlama günü yapılmasının tarihi Anneler Günü gibi Antik Roma’ya kadar uzanıyor. Ancak, Babalar Günü’nün geleneksel hale gelişi Batı Virginia’da başlamış.

Batı Virginia’da yaşayan John Dowdy’nin annesi öldükten sonra onun yerini alan babası için böyle bir gün kutlanmasını istemiş.

Annesinin ardından hayatını çocuklarına adayan babası William Smart’a özel bir gün armağan vermek için Babalar Günü fi krini ortaya atmış. Babasının doğum günü olan 5 Haziran’ın Babalar Günü ilan edilmesi için çalışmalara başlamış, bu çalışmalar

ertesi yılın 19 Mayıs’ına kadar sürmüş. Babalar Günü ilk kez 19 Haziran 1910’da Washington’un Spokane şehrinde kutlanmış. Resmi olarak 1924’de ABD Başkanı Calvin Coolidge’in desteğiyle kutlanmış. 1966’da dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının 3. pazarının Babalar Günü olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayımlamış.

Katolikler kutlamayı dini açıdan ele alıp peygamberleri İsa’nın babası anısına, Mart ayının 19. gününü St. Joseph Günü adı altında babalarına armağan ediyorlar. Avrupa’da ilk defa 1954’de İngiltere’de kutlanmış, kıtada yayılmasına öncü olmuş.

64 goldantalya

benim için kapınıza Bu sıcakta tek bir gün bile su bulamadan, su içmeden yaşamak zorunda kaldığınızı düşünün, sokaklardaki hay-vanların neler hissettiklerini o zaman daha iyi anlarsınız.

Aşırı sıcaklardan fazlasıyla etkilenen hayvanlar için; nasıl olsa su bulur düşüncesi tamamen yanlış, su bulma ola-naklarını, doğal yaşam koşullarını el birliği ile yok ettik çünkü. Hayvanlar açlığa daha uzun süre dayanabiliyor-lar. Fakat, susuzluk böbreklerini mahvediyor. Susuzluğu-nu gideremeyen hayvan 3-4 gün içinde de ölüyor.

Bu durumda yardıma muhtaç hayvanlara karşı hepi-mize düşen görev; kapımıza, sokağımızda gölgelik bir köşeye, parklara, ağaç altlarına, kısacası kedi, kö-pek, kuş gibi sokakta yaşayan hayvanların kolayca ulaşabilecekleri her yere her gün bir kap su bırakmak.Pet şişelerin 1,5 ve 5 litrelik olanları ortaların-dan kesilerek kullanılabilir. Aynı amaçla dondur-ma ve yoğurt kaplarını da değerlendirebilirsiniz.

Belediyeler geçmişte mahalle aralarına kurdukla-rı çeşmeler gibi, hayvanlar için suluk alanları oluş-turabilirler. Bugün Karşıyaka’da pek çok yeşil alan-da bu amaçla oluşturulmuş suluklar bulunuyor.

Doğal ortamlarını yok ettiğimiz için, yaşama şansları bi-zim insafımıza terk edilmiş olan sokak hayvanlarını sı-cak yaz günlerinde susuz ve yemeksiz bırakmayalım. Eğer bizler düşünebilen canlılar isek, sokaklardaki dost-larımıza sahip çıkmak insanlık görevimiz. Duyarlı toplum bireyleri olarak sokak canlarımıza sahip çıkalım. Unut-mayalım bu dünyayı onlarla paylaşıyoruz.Kapılarımızın önüne bir kap su koyalım, kuşların, kedilerin ve köpek-lerin bu sulardan içtiğini gördüğünüz zaman içinizde ki mutluluk size yetecektir şüphesiz.

Onlar için kapınızın önüne koyacak BİR KAP SUYUNUZ VAR MI?

“Günlerdir su içmedim

bırakır mısınız?”

bir kap su