dua ve-önemi

47
İnsan ve acziyeti. (Unutkanlık, hata vs.) İnsan ve ihtiyaçları. Köle ve efendi (Kul ve Ma’bud). Sıkıntılarımız ve sığınma ihtiyacımız. Hatalarımızın onarılması gereği. Değer verilme ihtiyacımız.

Upload: suekrue-oezer

Post on 05-Jul-2015

1.277 views

Category:

Documents


2 download

DESCRIPTION

DUA

TRANSCRIPT

Page 1: Dua ve-önemi

İnsan ve acziyeti. (Unutkanlık, hata vs.) İnsan ve ihtiyaçları. Köle ve efendi (Kul ve Ma’bud). Sıkıntılarımız ve sığınma ihtiyacımız. Hatalarımızın onarılması gereği. Değer verilme ihtiyacımız.

Page 2: Dua ve-önemi

Dua Nedir? Dua Arapça bir kelime olup “çağırmak,

birisine mesaj vermek, onunla irtibat kurmak” manalarına gelir. Özel kullanımı esas alındığında ise “kulun Allah'a yalvarması, halini arzetmesi, içini dökmesi, ihtiyaçlarını dile getirmesi” demektir.

Page 3: Dua ve-önemi

Dua günümüzde sadece beş vakit namazın veya belli bir kısım ibadetlerin sonuna sıkıştırılarak küçültülmüştür. Öncelikle dua, imanın en önemli göstergelerinden birisidir. Duâ, Allah'la kul arasında kuvvetli bir bağdır. Başka bir ifade ile, kulun düşüncesinin Rabb'e arz edilmesi şeklidir duâ. Kul erişemeyeceği ve iktidarıyla elde edemeyeceği her şeyini, mutlak iktidar sahibi olan Kadîr-i Mutlak'tan ister; işte bu isteğin adıdır duâ. O, helezonlar hâlinde kuldan Rabb'e yücelen tatlı bir nağmedir...

Page 4: Dua ve-önemi

Duâ imanın en berrak bir göstergesi olduğu gibi aynı zamanda kulluktur, ibadettir. Hatta Peygamber efendimizin beyanıyla ibadetin özüdür o. Duâ Rabb'e dönüş ve yönelişin adıdır. Yine duâ, kuldan Rabb'e yükselen kulluk nişanı, Rab'den kula inen rahmet simgesidir. Daha doğrusu o, Allah'la kul arasında olan münasebetin tam odak noktasıdır. Kulluktan bahsedilen bir yerde, duâdan bahsetmemek mümkün değildir.

Page 5: Dua ve-önemi

Numan b. Beşir (r.a) rivayetiyle Peygamberimiz şöyle buyurmuştur. "Dua, ibadetin ta kendisidir.” Sonra; Rabbiniz buyurdu ki: “Bana dua edin de duanızı kabul edeyim.” Bana ibadet etmeyi (dua etmeyi) kendilerine yediremeyenler cehenneme zelil olmuş bir halde gireceklerdir. Mealindeki ayeti okudu.

(Gafir.60) Tirmizi-Ebu Davut

Page 6: Dua ve-önemi

Dua kulluğun simgesi ve başlı başına bir ibadet olduğuna göre sadece insana has bir olgu değildir. Bu yönüyle kainattaki bütün mahlukat onunla ilgilidir. Toprağın bağrına atılan bir tohum, çatlamak, başını topraktan çıkarmak ve güneşe doğru filizlenmek için dua eder. Ama biz onun dilini anlamayız. Yumurtaları üzerinde yatan kuş, yavruları için dua eder. Ama kendi lisanında. Ağaçlar, mevsimi geldiğinde meyve vermek için dua ederler. Ama insan bunun farkında değildir. İşte müminin kainata bakışı budur.

Page 7: Dua ve-önemi

Kur'an-ı Kerim'de buyrulur ki: "Kainatta hiçbir şey yoktur ki hamd

ile Allah'ı tesbih etmesin, Onu anmasın, Ona dua etmesin. Fakat

siz onların bu tesbihlerini, zikirlerini, dualarını anlamazsınız".

Page 8: Dua ve-önemi

Yine Kur'an'da;

Allah korkusundan yarılan, dağlardan,

Yuvarlanan taşlardan,

Gök gürültüsünün hamd ile Allah'ı tesbih ettiğinden bahsedilir.

Page 9: Dua ve-önemi

Evet Allah'tan korkan taşlar, insanları seven dağlar, Allah'ı zikreden canlı veya cansız mahluklar. Müminin kainata bakışı budur. Biz bu mahlukatın dillerini anlasaydık fırtınalı denizin "Ya Celil, Ya Celil" diye zikrettiğini duyacaktık. Dillerini anlasaydık, kedilerin "Ya Rahim, Ya Rahim" diye dua ettiğini işitecektik. Yani sözün kısası sadece insanlar dua etmez. Bütün mevcudat, bütün varlık kendi dilinde dua eder.

Page 10: Dua ve-önemi

Duanın Hayatımızdaki Önemi:

Duanın önemi hakkında söylenmesi gereken en önemli şey Furkan suresinde geçen şu ayet olmalıdır:

Page 11: Dua ve-önemi

"Habibim, insanlara de ki, duanız olmasaydı

Allah katında

ne öneminiz vardı".

Page 12: Dua ve-önemi

Evet Allah katında bizim ehemmiyetimiz, değerimiz duamız sayesindedir. Duamız yoksa bir değerimiz de yok demektir. Onun için Allah'ın bütün sevgili kulları duadan bir an bile uzak kalmamışlardır. Mesela Kur'an'da peygamberler anlatılırken hep onların duaları nazara verilir ve onların dua insanları oldukları vurgulanır. Hz. Adem dua eder ve hatası affedilir. Hz. Nuh o denli gürül gürül dua eder ki, onun duası neticesinde tufan gerçekleşir ve o da tufan peygamberi olur.

Page 13: Dua ve-önemi

. Hz. İbrahim dua dua yalvarır, ve nesiller sonra Peygamber Efendimiz diyecektir ki "Ben dedem İbrahim'in duasıyım". Hz. Musa her dem dua halindedir ve duasıyla kardeşi Hz. Harun, bir insana lutfedilen en büyük makama mazhar olur, yani peygamber olma şerefiyle şereflendirilir. Hz. Yunus'un, Hz. Eyyub'un ne hazin duaları vardır. Hz. Zekeriya, Hz. İsa hep dua insanlarıdır.

Page 14: Dua ve-önemi

Başka bir ayette Rabbimiz "Anın beni, anayım sizi" buyurmaktadır. Cenab-ı Hakk'ın bizi anması ne büyük bir şeydir. İşte kul, bu büyüklüğe ve bahtiyarlığa O'nu anmakla ulaşır. Dua etmek de O'nu anmaktan başka nedir ki?

Page 15: Dua ve-önemi

Duâ, aynı zamanda gazabın da paratoneridir. Evet, hakkımızda rahmeti ve rızayı celp, gazap ve öfkeyi def edecek olan müessir bir ubudiyettir duâ. Çok defa beşer imkânının tükendiği noktada duâ şuuru başlar. Rabbin kapısına duâ ile varılır, o kapıda duâ ile konuşulur. Rahmeti hakkımızda sağnak sağnak celbeden dua olduğu gibi belayı ve musibeti de ortadan kaldırır.

Page 16: Dua ve-önemi

Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır: "Allah

katında duadan makbul ve kıymetli hiçbir şey yoktur".

Çünkü Rahmeti Sonsuz olan Allah, bizden dua etmemizi

istemektedir.

Page 17: Dua ve-önemi

Dualarda Neler Söylenmeli, Neler İstenmeli? Dualarımızda her şeyi isteyebiliriz. Ancak

öncelikle ve daima en önemli şeyleri istemeliyiz. Nedir en önemli olan şey? . Her şeyden öte, her şeyin üstünde, her şeyden önemli olan Allah'ın rızasıdır. O kazanıldığı zaman diğerleri de kazanılmış demektir. Öyle ise dualarımızda mütemadiyen Onun rızasını istemeliyiz.

Page 18: Dua ve-önemi

Mü'min bencil değildir. Biz dualarımızda kendimiz için istediklerimizi en yakın daireden başlayarak ailemiz için de istemeliyiz.

Peygamber Efendimiz bize bunu talim buyurmaktadır. Daha sonra akrabalarımız, komşularımız, ARKADAŞLARIMIZ adına da dua etmeliyiz. Bu, mü'min olmanın gereğidir. Bir hadis-i şerifte buyrulur ki: "Bir kimse kendisi için istediğini mü'min kardeşi için istemedikçe hakiki mü'min olamaz".

Page 19: Dua ve-önemi

Daha sonra daireyi genişleterek ülkemizin dirliği ve birliği için dua

etmeliyiz. Vatanımızı milletimizi dualarımızda ihmal

etmemeliyiz.

Page 20: Dua ve-önemi

"Kullarım sana beni sorduğunda söyle onlara ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm. O halde kullarım da benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki doğru yolu bulurlar. (Bakara suresi 186. ayet)

" Bana dua edin size icabet edeyim, cevap vereyim" (Gafir Suresi 60. ayet)

Page 21: Dua ve-önemi

DUA NE ZAMAN KABUL OLACAK? Allah Yaptığımız Dualara Çok Önem

Veriyor. Ancak Bazen Duada İstediğimiz Şeyler Gerçekleşmiyor?

Page 22: Dua ve-önemi

Dualarımızla alakalı bir-kaç hususa dikkat etmemiz gerekiyor. Birincisi: Dua ikiye ayrılır. Birisi fiilî dua (tavır ve hareketle yapılan dua), ikincisi kavlî dua (dilimizle yapılan dua). Bir şeyin gerçekleşmesi için bu iki duaya riayet edilmeli. Mesela hasat mevsiminde bereketli mahsul için dua dua yalvaran kimsenin bu duasının gerçekleşmesi için öncelikle fiilî duasını bihakkın eda etmesi ve toprağın bağrına tohum atması gerekir. Zamanı gelince tarlasını sürmesi, gerekiyorsa sulaması hep fiilî dua kapsamındadır. İmtihanında başarılı olmak için dua eden öğrencinin öncelikle ders çalışmak suretiyle fiilî duasını yapması gerekmektedir.

Page 23: Dua ve-önemi

İkincisi: Duanın bir ibadet olduğunu söylemiştik. Dolayısıyla duanın semeresi, neticesi uhrevîdir, ahirete aittir. Dünyaya ait maksatlar ise duanın sebebi değil vakitleridir. Mesela yağmursuzluk hali, yağmur duası ibadetinin vaktidir. Bir hadis-i şerif konumuzu aydınlatması bakımından önem arzeder: "Kul duasında şu üç şeyden birisini mutlaka kazanır: ya duası sayesinde günahı bağışlanır, veya dünyada mükafatını alır, veya ahirette mükafatını kazanır." Yani dua ettiğimizde, mutlaka kazanç içinde bulunmaktayız.

Page 24: Dua ve-önemi

Üçüncüsü: Bize şahdamarımızdan yakın olan Rabbimiz, bizi bizden iyi bilmektedir. Dolayısıyla bir şey istediğimizde, o şeyin bizim için hayırlı olup olmayacağını da en iyi O bilir. Mesela erkek evlat isteyen bir kula Hz. Meryem gibi bir kız evlat lutfedildiğinde duası kabul olunmadı denmez. Allah daha hayırlısını verdi denir. Yine mesela ben mal istediğimde Allah'ın bana nasib edeceği mal benim Karun gibi yerin dibine batmama sebep olacaksa, Allah'ın beni fakir yaşatması Onun ayrı bir rahmet tecellisidir.

Page 25: Dua ve-önemi

Nasıl Dua Etmeliyiz? Duanın Adab ve Erkanı:

Peygamber Efendimizin ve maneviyat büyüklerimizin talim buyurduğu bir takım dua adabı ve erkanı vardır:

Birincisi: Dua için bazı şerefli vakitleri kollamak. Mesela sene içinde bayram ve arefe günleri, duanın makbul olduğu günlerdir.

Page 26: Dua ve-önemi

Aylardan Ramazan dua için en uygun, altın bir zaman dilimidir. Bir hadiste ifade buyurulduğuna göre oruçlunun duası kesinlikle kabul edilir. Dolayısıyla mübarek Ramazan'da oruçlu dillerimizle mümkün olduğu kadar çok dua etmeye gayret etmeliyiz.

Page 27: Dua ve-önemi

Mesela Cuma günleri de dualar için en elverişli günlerdir. Gün içinde seher vakitleri tam dua vakitleridir. Efendimiz buyurur ki; "Allah seher vakitlerinde rahmetiyle dünya semasına nüzul eder. 'Yok mu dua eden duasını kabul edeyim, yok mu bağışlanmak isteyen onu bağışlayayım' der".

Page 28: Dua ve-önemi

İkincisi: Kıbleye yönelinir ve eller kaldırılır. Bir hadis meali şöyledir: "Kulları, ellerini kaldırıp bir şey istedikleri zaman Allah onları boş çevirmekten haya eder".

Page 29: Dua ve-önemi

Üçüncüsü: Her hayırlı şeye besmele ile başlanıldığı gibi duaya da besmele ile başlamalı. Başta Cenâb-ı Hakk'a, can u gönülden bir iştiyakla hamd ve senâ edilir. Meselâ, "Rabb'im, gökleri ve yeri yaratan Sensin. Kalbimden geçenleri bilen Sen'sin. İçime îmân ve itminânı yerleştiren sensin. Gönlümü arzuyla dolduran ve buna mukâbil Cenneti de şimdiden donatan Sen'sin. Bülbülü şakıtan, güle rengini bahşeden yine Sen'sin.

Page 30: Dua ve-önemi

. Bundan sonra salavat-ı şerife okunmalı. Peygamber Efendimiz için yaptığımız salât ü selamlar mutlaka kabul edilecek dualardır. Bundan dolayı duanın başında ve sonunda salât ü selam okunur ve ikisi arasında dile getirilen duaların da bunlarla beraber kabul edileceği ümidi beslenir.

Page 31: Dua ve-önemi

Dördüncüsü: Duayı hafif sesle, gönülden ve hüzünle yapmaktır. Âraf suresinde buyurulur ki: "Rabbinize gönülden ve için için yakararak dua edin."

Duada yapmacık sözlerden kaçınılmalı ve ses yükseltilmemelidir.

Page 32: Dua ve-önemi

Beşincisi: İstenilen şeylerin muhakkak surette Cenâbı Hak tarafından kabul göreceğine, zerre kadâr tereddüt göstermeden, kıvrana kıvrana ve duânın ayrılmaz bir şartı olan yalvarış, yakarış edâsıyla.. meselâ; deniz ortasında, bir tahta parçası üzerinde kalmış ve bütün kurtulma ümidinin ortadan kalktığını anlamış bir insanın teslîmiyeti içinde ve böyle bir ruhla teveccüh edip Cenâb-ı Hakk'a yönelmektir ki, duânın özü, hayatı da işte bu ihlâs ve bu samimiyettir.

Page 33: Dua ve-önemi

Altıncı husus: Duaların kabul olmasında günahlardan tevbe etmek ve kul haklarını ifa etmek çok önemlidir. Onun için çevremizdekilerle helalleşmeli ve dualarımızı istiğfar ve tevbe ile bezemeliyiz.

Page 34: Dua ve-önemi

Duaları Makbul İnsanlar Kimlerdir? Allah'ın en sevgili kulları peygamberler. Allah'ın sevgili kulları. Ana-babanın evladına duası. Mazlumun, mağdurun duası. Misafirin duası. Hastaların duası. Gıyabında din kardeşine yapılan dua. Hocaların ve üzerinde emeği olanların duası.

Page 35: Dua ve-önemi

DUANIN YARARI Dua eden ibadet yapmış olduğundan Allah’ın rızasını

ve ecrini kazanmış olur. Allah’ın yardımına, ihsanına, rahmetine nail olur. Allah’la aramızda sürekli bir bağ kurmuş oluruz. Rızkımızın artmasına, ömrümüzün bereketlenmesine,

nimetlere kavuşmamıza yol açan Allah’a itaat etmiş oluruz.

Dua eden bu dünyada veya ahirette karşılığını muhakkak görmüş olur.

İnsana gelecek kimi bela ve musibetlerin uzaklaşmasını sağlar,

Page 36: Dua ve-önemi

Psikolojik bir rahatlama sağlar. Özellikle sıkıntıda ve hasta olanların yönelişi şifaya vesile olur. Yeter ki inanarak yapılsın.

Kendi acziyetimizi, Rabbimizin büyüklüğünü öğrenmiş oluruz.

“Evet dua müslüman için çok büyük bir silahtır. Bütün meşru ihtiyaçların görülmesi için... Dünya ve ahiret selameti için... Felaket, bela, musibet, afet ve kazalardan emin olmak

için... Düşmanların şerlerinden korunmak için...

Page 37: Dua ve-önemi

Borçlardan, dertlerden, hastalıklardan kurtulmak için... Şeytanın ve nefsin kötülüğünden halas bulmak için... Kendi aklının ve idrakinin ermediği iyiliklere nail olmak

için... Ana babasına, yakınlarına, akrabalarına, dostlarına,

din kardeşlerine hayırlar, iyilikler ulaşması için... Henüz İslamiyeti kabul etmemiş insanların hidayet

bulması, doğru yola gelmesi için... Velhasıl bütün hayırları celbi ve bütün kötülüklerin defi,

uzaklaştırılması için dua ne güzel, ne tesirli, ne faydalı bir silahtır...” (57/A)

Page 38: Dua ve-önemi

RESULULLAH’IN DUALARINDAN ÖRNEKLER Allah’ım, senden dünya ve ahirette afiyet istiyorum.

(77) Allah’ım, kalbimi dinin üzere sabit kıl.(78) Allah’ım, senden hayrın her çeşidini isterim.

Yakın olsun uzak olsun, bildiğim bilmediğim bütün şerlerden sana sığınırım.(79)

Allah’ım senden hidayet, takva, iffet ve (gönül) zenginliği istiyoruz.

Ey Allah’ım! Beni hatalarımdan öyle temizle ki kardan paklanan beyaz elbise gibi olayım. Allah’ım beni hatalarımdan su, kar ve dolu ile yıka. (80)

Page 39: Dua ve-önemi

Allah’ım beni amellerin ve ahlakın en iyisine sevk et. Bunların en iyisine senden başka sevk eden yoktur. Beni kötü amellerden ve kötü ahlaktan koru. Bunların kötülüklerinden ancak sen korursun.(81)

Ey Allah’ım bize dünyada da bir hayır ve iyilik ver, ahirette de bir hayır ver ve bizi cehennem azabından koru.(82)

Allah’ım yeterince helalinden vererek bizi haramından koru. Lütfunla ver başkasına muhtaç etme başkasına muhtaç etme.(83)

Page 40: Dua ve-önemi

Allah’ım acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, düşkünlük derecesine varan ihtiyarlıktan, cimrilikten sana sığınırım. Ve yine kabir azabından sana sığınırım. Yaşam ve ölüm fitnesinden de sana sığınırım.(84)

Allah’ım ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten, kabul olunmayan duadan, fayda vermeyen ilimden ve bu dört şeyden sana sığınırım.

Page 41: Dua ve-önemi

Ey Allah’ım, bilerek bir şeyi sana ortak tutmaktan yine sana sığınırım. Bilmediğim şeyler için senden mağfiret diliyorum. Gaybı hakkıyla bilen ancak sensin.*

Page 42: Dua ve-önemi

KUR’AN-I KERİM’DEN DUA ÖRNEKLERİ “Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl,

neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize usullerimizi göster, tövbemizi kabul et; zira tövbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin.”(58)

“Onlardan bir kısmı da, ‘Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru.’ Derler.”(59)

Page 43: Dua ve-önemi

“Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme.

Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme.

Bizi affet. Bizi bağışla. Bize acı! Sen bizim Mevla’mızsın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et. (60)

Page 44: Dua ve-önemi

“Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi eğriltme. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfu en bol olan sensin.

Rabbimiz! Gelmesinde şüphe edilmeyen bir günde, insanları mutlaka toplayacak olan sensin. Allah asla sözünden dönmez.”(61)

Page 45: Dua ve-önemi

“Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda) sabit kıl. Kafirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl.”(63)

“Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vaad ettiklerini de ikram et. Ve Kıyamet gününde bizi rezil rüsvay etme. Şüphesiz sen vadinden caymazsın.”(64)

Page 46: Dua ve-önemi

“Rabbim, beni yalnız bırakma. Sen varislerin en hayırlısısın, her şey sonunda senin elindedir.”(74)

“Rabbim, yüreğime genişlik ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimden bağı çöz ki sözümü anlasınlar.”(73)

Page 47: Dua ve-önemi

İLGİNİZE TELEKKÜRLER.