Çİmentolar - eng.harran.edu.treng.harran.edu.tr/moodle/moodledata/55/cimentolar.pdf · dayanımı...
TRANSCRIPT
1
ÇİMENTOLAR
Portland çimentosu, kalker ve kil karışımı
hammaddelerin pişirilmeleri ile ortaya çıkan ve klinker
olarak adlandırılan malzemenin çok az miktarda alçıtaşı
ile birlikte öğütülmesi sonucunda elde edilen bir
üründür.
Su ile birleştirildiğinde hidrolik bağlayıcılık özelliği
kazanmaktadır. Su ile birleştirildiğinde sertleşen ve su
içinde erimeyen bağlayıcıya hidrolik bağlayıcı ismi
verilmektedir. Alçı ve kireç gibi maddeler hidrolik
bağlayıcı değildir.
Portland çimentosu toz halindedir ve tane boyutları 1–
200 mikron arasında değişir.
Portland çimentosunun özgül ağırlığı 3.10–3.15 kadardır.
Torbalanmış halde birim ağırlığı 1.5 ton/m3’tür.
Çimento, su ve agreganın karılmasıyla elde edilen beton,
ilk zamanlarda plastik bir yapıdadır. Birkaç saat
içerisinde katılaşmakta ve daha sonra sertleşmektedir.
Sertleşen beton, zaman ilerledikçe daha da büyük
2
dayanım kazanmaktadır. Bu durum, çimentonun
hidratasyonundan kaynaklanmaktadır. Sertleşmiş
betonda zamanla meydana gelecek olan büzülme ve
sünme deformasyonları, çimento hamurunda yer alan
hacim değişiklikleridir. Bu nedenle, çimentonun ne
miktarda beton içinde kullanıldığı, sadece taze betonun
özelliklerini ve sertleşmiş betonun dayanımını değil aynı
zamanda betonun dayanıklılığını da önemli derecede
etkilemektedir.
Portland çimentosunun tarihi gelişimi
1824 yılında, İngiltere’nin Leeds kentinde Joseph
Aspdin isimli bir duvar ustası, hazırladığı ince taneli
kalker ve kil karışımını pişirdikten sonra öğüterek
çimento üretmiştir. Üretilen çimentonun rengi ve diğer
özellikleri, Leeds kentine yakın olan Portland isimli
küçük bir adadan getirilen doğal yapı taşına benzediği
için adına Portland Çimentosu denmiştir.
Joseph Aspdin’in yapmış olduğu Portland çimentosu
yeterli sıcaklıkta pişirilemediği için bazı aksak tarafları
3
olmuştur. 1845 yılında, Isaac Johnson isimli bir İngiliz
Portland çimentosunun özelliklerini iyi bir pişirmeden
sonra iyileştirmiştir. Bugün dünyanın her tarafında bu
çimentoya Portland çimentosu ismi verilmektedir.
Portland çimentosunun üretimi
Şekil Portland çimentosunun üretimi
4
Portland çimentosu üretebilmek için, önce kalkerli ve
killi malzemelerden oluşan hammadde karışımı yüksek
sıcaklıklarda pişirilerek klinker adı verilen bir ürün elde
edilmektedir. Daha sonra, sıcaklığı çevre sıcaklığına
düşerek azalmış olan klinkere %3–6 arasında alçıtaşı
(CaSO4.2H2O) katılarak bu iki malzeme birlikte
öğütülmektedir. Özetle;
Klinker + (%3–6) Alçıtaşı (öğütme)= Portland çimentosu
Klinker üretiminde kullanılan hammaddeler ve
hammadde karışımının hazırlanması
Klinker üretiminde kullanılan hammaddeler, portland
çimentosu üretiminde kullanılan hammaddelerin önemli
bir kısmını oluşturmaktadır. Bu hammaddeler, kalkerli
ve killi malzemelerdir.
Saf kalkerin yapısının tümünde CaCO3 (kalsiyum
karbonat) bulunmasının yanında, bazen çok az miktarda
MgCO3 (magnezyum karbonat), silika, demir oksit,
alümin, kükürt ve alkaliler yer almaktadır.
5
CaCO3, 900 C’ye kadar pişirildiği takdirde, kalsiyum
oksit (söndürülmemiş kireç) ve karbondioksit olarak
ayrışmaktadır. Şayet kalkerin içerisinde bir miktar
MgCO3 varsa, pişirilme esnasında magnezyum oksit ve
karbondioksit olarak ayrışmaktadır. Bu durumlar
aşağıda gösterilmektedir;
Killi malzemeler esas olarak silika ve alüminden
oluşmaktadır. Kil, yaklaşık 500–600 C sıcaklığa kadar
pişirildiği takdirde, SiO2 (silika) ve Al2O3 (alümin) gibi
oksitlere ayrışmaktadır. Killerde çok küçük miktarlarda
demir oksit ve başka yabancı maddeler de
bulunabilmektedir.
Çimento üretimi için gereken oksitlerin kompozisyonu
kullanılan kalkerli ve killi malzemelerden tam olarak
sağlanamadığı durumlarda, bazen kum ve demir oksit
6
içeren malzemelerde hammadde olarak
kullanılmaktadır.
Pişirilme işlemine tabi tutulacak hammadde karışımında
uygun oranlarda CaO, SiO2, Al2O3, Fe2O3 gibi oksitlerin
yer almış olması gerekmektedir. Bu karışımların
hazırlanmasında aşağıda belirtilen bir takım oksit
oranlarının hesaplanmasından yararlanılmaktadır;
Çimentoya gri rengi demir oksit verdiği için, beyaz
çimento üretiminde kullanılacak hammaddede çok az
miktarda demir oksit bulunması gerekmektedir. Böyle
bir karışımdaki demir modülü çok yüksektir.
Pişirilme işlemine tabi tutulacak hammaddelerin
karışımı, çok ince boyutlara getirilmiş kalkerli ve killi
bir karışımdır. Hammadde karışımın hazırlandığı
yönteme göre;
7
� Kuru sistem; Hammadde kuru olarak pişirilir. Bu
işlem ucuzdur. Fakat çok toz açığa çıkar.
� Yaş sistem; Hammaddenin içerisine %35 oranında su
katılır ve çamur durumuna getirilir. Suyu kurutmak için
fazla enerji gerektiğinden, pahalı bir sistemdir. Ancak
toz kontrolü iyidir. Çevre dostu bir sistemdir.
� Yarı kuru sistem; Hammaddenin içerisinde %12-14
arasında su bulunmaktadır.
Son yıllarda çimento üretimi için genellikle kuru sistem
kullanılmaktadır.
Hammaddenin pişirilmesi ve klinker oluşumu
Hammadde döner fırında pişirilmektedir. Fırın, içi boş
ve bir ucu diğer ucuna nispetle daha yüksek olan (eğimi
yaklaşık %3–4 arasında) içi boş bir silindirdir. İç yüzü
ateşe dayanıklı tuğlalarla astarlanmıştır. Çapı 2-6m,
boy/çap oranı 15–30 kadardır. Hammadde karışımının
kuru sistemle hazırlanıp, ön ısıtıcı fırınlarda yaklaşık
900 C sıcaklığa kadar ısıtıldıktan sonra beslendiği
döner fırınlar daha kısadır. Boy/çap oranı yaklaşık
8
olarak 15 civarındadır. Kendi ekseni etrafında saatte
60–180 devir yapabilmektedir.
Fırına girecek hammadde fırının üst ucundan
beslenmektedir. Fırındaki sıcaklık fırının alt ucundan
püskürtülen yakıtla sağlanmaktadır. Yakıt olarak, fuel
oil, doğal gaz veya toz kömür kullanılabilmektedir.
Fırının alt ucu en sıcak kısımdır (yaklaşık 1500 C). Yaş
sistem için kullanılan döner fırınların üst ucu yaklaşık
100 C’dir. Hammaddelerin ön ısıtıcılarla pişirildikten
sonra beslendiği döner fırınların üst ucu yaklaşık 900
C’dir. Hammadde karışımı fırının üst ucundan yavaş
yavaş aşağı doğru hareket etmektedir. Böylece daha
yüksek sıcaklıklarla karşılaşmaktadır.
� Karışımın içinde bulunan kil 500–600 C sıcaklıkta
ayrışarak SiO2 ve Al2O3 gibi oksitlere dönüşmektedir.
� Kalker, 900 C sıcaklıkta CaO ve CO2’ye
dönüşmektedir.
� Sıcaklık etkisi ile hammadde karışımından açığa çıkan
CaO, SiO2, Al2O3 ve Fe2O3 gibi oksitler, sıcaklık
9
arttıkça (yaklaşık 1200 C’de) kendi aralarında kimyasal
reaksiyona başlamaktadır.
� 1250–1300 C sıcaklıkta, hammadde karışımının %20-
30’u sıvılaşmakta ve klinker ismi verilen irili ufaklı katı
tanecikler haline dönüşmektedir.
� Oksitlerin 1200–1400 C sıcaklıktaki kimyasal
reaksiyonları sonucunda ortaya birbirinden farklı
özellikteki ana bileşenler çıkmaktadır.
� Klinkerin yapısı bu ana bileşenlerden oluşmaktadır.
� Döner fırındaki ateşleme bölgesini geçerek daha alt
bölgeye ulaşan malzeme birazcık soğumakta ve fırının
en alt ucundan klinker olarak dışarı çıkmaktadır.
Klinker, gri-siyah renkte, oldukça sert ve boyutları
susam tanesi ile fındık veya ceviz taneleri arasında (1-
25mm) değişen parçacıklardan oluşmaktadır.
10
Şekil Kuru sistemde tipik bir çimento döner fırınında
olaylar ve reaksiyonların şematik gösterimi
11
Oksitler ve ana bileşenler
Oksitler
Portland çimentosunun içerisindeki oksitler ve yaklaşık
miktarları tabloda verilmektedir.
Tablo Oksitler ve miktarları Genel ismi Oksit Sembol Miktarı, % Kireç Silis Alümin Demir Magnezi Alkaliler Kükürt anhidriti
CaO SiO2 Al2O3 Fe2O3 MgO Na2O+K2O SO3
C S A F M
N+K
60–67 17–25 3–8
0.5–6 0.1–4
0.2–1.3 1–3
Çimentolarla ilgili formüllerde yer alan su, kalsiyum
hidroksit, alçıtaşı, karbon dioksit ve kalker gibi bazı
maddelerin çimento kimyasındaki sembolleri aşağıdaki
gibidir;
Su, (H2O) H
Kalsiyum hidroksit, CaOH2 CH
Alçıtaşı, CaSO4.2H2O C H2
Karbon dioksit, CO2
12
Kalker, CaCO3 C
Tabloda yer alan SO3 dışındaki bütün oksitler çimento
klinkerini de oluşturan oksitlerdir. Klinkerin içerisinde
SO3 bulunmamaktadır. Çimentonun içerisinde yer alan
SO3, çimentonun üretimindeki klinkerin yanı sıra
kullanılan alçıdan (CaSO4=CaO.SO3) gelmektedir.
CaO, SiO2, Al2O3 ve Fe2O3 gibi oksitler, çimentonun
ana bileşenlerini oluşturan oksitlerdir.
Çimentonun yapısında yer alan MgO ve alkalilerin
yararlı bir fonksiyonu yoktur. Bunlar hammaddelerde
yer alır. Çimento hamurunda ve betonda genleşmeye
neden olan zararlı etkileri vardır.
Anabileşenler
Hammadde karışımının döner fırında pişirilmesi
sonucunda ortaya çıkan ve klinkerin yapısını oluşturan
anabileşenler tabloda verilmektedir.
Çimentonun yapısını oluşturan anabileşenler,
klinkerdekinin aynısıdır.
13
Tablo Çimentonun ana bileşenleri Anabileşenler Sembol Dikalsiyum silikat, 2CaO.SiO2 Trikalsiyum silikat, 3CaO.SiO2 Trikalsiyum alüminat, 3CaO.Al2O3 Tetrakalsiyum alüminoferrit, 4CaO.Al2O3.Fe2O3
C2S C3S C3A C4AF
Oksitler ve ana bileşenler
Çimento ile su bir araya getirilir getirilmez, her ana
bileşen ile su ayrı ayrı reaksiyona girmekte ve her
anabileşenin reaksiyon hızı, reaksiyon esnasında açığa
çıkan ısı ve reaksiyon sonucunda oluşan ürünün çimento
hamurunun bağlayıcı özelliğine (dayanımına) katkısı
farklı olmaktadır. Tabloda, anabileşenlerin özellikleri
relatif olarak belirtilmektedir.
Tablo Bileşenlerin özellikleri Özellik C3S C2S C3A C4AF Reaksiyon hızı Hidratasyon ısısı Dayanıma katkısı İlk günlerde Sonunda
Orta Orta ------- Yüksek Yüksek
Yavaş Düşük ------- Düşük Yüksek
Hızlı Yüksek -------- Düşük Düşük
Orta Orta ------ Düşük Düşük
14
� Çimento hamurunun kazanacağı nihai dayanım, C3S ve
C2S gibi kalsiyum silikatlı anabileşenlerin hidratasyonu
sonucu oluşmaktadır.
� C2S’nin çimento hamuruna ilk günlerdeki katkısı az,
sonradan daha çoktur.
� C3A’nın çimento hamurunun dayanımına katkısının
hem ilk günler hem de son günler için çok düşük olduğu
belirtilmiştir. Aslında ilk birkaç saat içerisinde
dayanıma katkısı oldukça fazladır.
� Yukarıdaki tabloda, C3A ve C4AF’nin özellikleri
belirtilirken, çimentonun kompozisyonunda bulunan bir
miktar alçıtaşının etkisi de göz önünde tutulmuştur.
C3A ve C4AF’nin su ile birleşmelerinde oluşan kimyasal
reaksiyonlarda alçıtaşı da görev almakta, bu
reaksiyonları yavaşlatmaktadır. Alçıtaşı olmadığı zaman
C3A çok hızlı reaksiyon yapmakta ve dayanımı da katkısı
olmamaktadır. Alçıtaşının etkisi de göz önüne
alındığında çimento hamurundaki anabileşenlerin
15
reaksiyon hızları arasında şöyle bir sıralama
olmaktadır.
Şekil Anabileşenlerin gösterdiği dayanım artışı
Çimentoyu oluşturan anabileşenlerin su ile birleşerek
başlattıkları kimyasal reaksiyonlar açığa ısı çıkaran
türdendir.
Çimentonun hidratasyon ısısı, hidratasyon sonuna kadar
açığa çıkan ısı miktarıdır. Hidratasyon ısısı, kalori/gram
veya joule/gram dır. 1 kalori/gram=4.19 joule/gramdır.
16
Portland çimentosunu oluşturan anabileşenlerin her biri
farklı hidratasyon ısısına sahiptir. Tabloda,
anabileşenlerin hidratasyon ısıları gösterilmektedir.
Tablo Anabileşenlerin hidratasyon ısıları Anabileşen Hidratasyon ısısı, kal/gr
C3S C2S C3A C4AF
120 62 207 100
Portland çimentosunun ortalama ve en yüksek
hidratasyon ısısı değerleri, sırasıyla yaklaşık olarak 100
ve 120 kal/g olarak belirtilmektedir. Aslında bir
çimentonun ne miktarda hidratasyon ısısı açığa
çıkaracağı, çimento hamurunda yer alan anabileşenlerin
miktarlarına ve hidratasyonun ne kadar süreyle yer
almış olmasına bağlıdır. Aşağıda 3 gün ve 1 yıl sonunda
çimento hamurunda açığa çıkan hidratasyon ısılarının
joule/gram cinsiden hesaplanabilmesi gösterilmektedir.
Hidratasyon ısısı (3 gün)=
240(%C3S)+50(%C2S)+880(%C3A)+290(C4AF)
17
Hidratasyon ısısı (1 yıl)=
490(%C3S)+225(%C2S)+1160(%C3A)+375(C4AF)
Barajlarda kullanılan kütle betonlarında hidratasyon
ısısı çok önemli olmaktadır. Betonun sıcaklığı artmakta
ve büzülme meydana gelmektedir. Dış ortamla temasta
olan betonun dış yüzeyi zamanla soğuyarak
büzülmektedir. Ancak sıcaklığını henüz kaybetmeyen iç
kısım böyle davranamamakta ve dış kısmın büzülmesini
önlemeye çalışmaktadır. Böylece betonda farklı
sıcaklıklardan dolayı iç gerilmeler oluşmakta, bunun
sonucunda iç kısımda gerilme yığılmaları ve çatlamalar
oluşmaktadır.
Öte yandan hidratasyon ısısının yüksek olması, soğuk
havalarda dökülen betonlar için bir avantajdır.
Çimentonun anabileşenlerinin miktarlarının değişiklik
göstermesi, değişik özelliklerde portland çimentosu
üretimine olanak tanımaktadır.
Aşağıdaki tabloda anabileşenlerin miktarları
değiştirilerek üretilen çimentolar verilmektedir.
18
Tablo ASTM’ye göre çimento tipleri ve anabileşen miktarları Anabileşenler, % Tip Açıklama
C3S C2S C3A C4AF
I Normal portland çimentosu (Genel amaç için kullanılmakta)
49 25 12 8
II
Değiştirilmiş portland çimentosu (Tip I’e göre daha az hidratasyon ısısına ve daha çok sülfat dayanıklılığına sahip)
46 29 6 12
III İlk dayanımı yüksek portland çimentosu
56 15 12 8
IV Düşük ısılı portland çimentosu (kütle betonlarında kullanılır, hidratasyon ısısı az)
30 46 5 13
V Sülfata dayanıklı portland çimentosu
43 36 4 12
Tabloda görüldüğü gibi, çimento hamurunun kazanacağı
nihai dayanımın C3S ve C2S anabileşenlerinin
hidratasyonu sonucunda elde edildiği ve bu iki
anabileşenin toplamının belirli bir düzeyden daha az
olmaması gerektiği görülmektedir. Bu iki anabileşenin
değerleri toplamı birbirine yakın olurken, değişik tip
çimentolarda bu iki bileşenin değerinin birbirinden
farklı oldukları görülmektedir.
19
Daha önce belirtildiği gibi, C3S’nin çimento hamurundaki
hem ilk günlerdeki hem de nihai dayanıma katkısı
yüksektir. C2S’nin nihai dayanıma katkısı yüksek olmakla
beraber, ilk günlerde azdır. Bu nedenle, Tip III- erken
dayanımı yüksek portland çimentosunun
kompozisyonundaki C3S miktarı, Tip I- normal portland
çimentosunun kompozisyonundaki C3S miktarından daha
yüksektir.
Yine, Tip IV-düşük ısılı portland çimentosunun
kompozisyonundaki C3S miktarı, Tip I-normal portland
çimentosunun kompozisyonundaki C3S miktarından daha
azdır. C3S’nin hidratasyon ısısı, C2S’ninkinden daha
fazladır. Düşük ısılı çimento için C3S miktarı daha az
tutulmakta fakat C2S miktarı daha yüksek olmaktadır.
Oksitler ve anabileşenlerin miktarının bulunması
Oksit miktarlarının tayini ve değerlerin önemi
Oksit miktarları kimyasal analizlerle bulunmaktadır. Bu
konuda TS 687 ve ASTM C 114 standartları
bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloda tipik portland
20
çimentosunun kimyasal analizinden elde edilen değerler
verilmektedir.
Tablo Portland çimentosunu tipik analizi Oksitler ve diğer değerler Miktarları, % (ağırlıkça) CaO SiO2 Al2O3 Fe2O3 SO3 MgO Na2O K2O Çözünmeyen kalıntı Kızdırma kaybı Serbest CaO Cl-
63.6 20.7 6.0 2.4 2.1 2.6 0.1 0.9 0.2 1.4 1.4
En fazla 0.1
CaO, SiO2, Al2O3 ve Fe2O3 miktarlarının önemi
Oksitlerin ne miktarda çimento içerisinde yer aldıkları,
anabileşenlerin miktarlarını etkilemektedir.
Anabileşenlerin miktarları da, çimentonun bağlayıcılık
kazanma hızını, hidratasyon hızını, hidratasyon ısısı gibi
özellikleri etkilemektedir.
SO3 miktarının önemi
21
Çimentonun çok erken priz yapmasını önlemek için,
çimento üretiminde klinker ve az miktarda alçıtaşı
birlikte öğütülmektedir(CaSO4.2H2O). Yeterli miktarda
kullanılmadığında çimentonun priz süresi kısa olmakta,
çok fazla kullanıldığında ise, çimento hamurunun
genleşip hasar görmesine neden olmaktadır.
CaSO4=CaO.SO3 olarak yer alan kalsiyum sülfatın
yapısındaki CaO, kimyasal analizlerde toplam CaO’nun
bir parçası olarak elde edilmektedir. Kimyasal analiz
yöntemi ile sadece çimentodaki SO3 miktarı tayin
edilebilmektedir.
Ca, S ve O için atom ağırlıkları sırasıyla 40, 32 ve 16
dır. Bu nedenle, CaSO4/SO3=1.7 dir. Yani, kimyasal
analizde bulunan SO3 miktarı (% olarak ağırlığı) 1.7 ile
çarpıldığında çimentoda bulunan CaSO4 miktarı
hesaplanabilmektedir. SO3 değerinin belli bir
miktardan fazla olması istenilmez. ASTM standardında
sınır %3 tür.
22
MgO miktarının önemi
Hammadde olarak kullanılan kalkerde bulunabilecek
MgCO3’ten kaynaklanmakta ve pişirme işlemi sonucunda
açığa çıkmaktadır. Çimento yapısında yer alan MgO,
hidratasyon yaparak sertleşmiş olan çimento
hamurunda önce su ile reaksiyona girerek Mg(OH)2’ye
ve daha sonra havadan alınan CO2 ile MgCO3 haline
dönüşmektedir. MgO’nun su ile reaksiyonu sonucunda
hem ısı açığa çıkmakta hem de hacim genleşmesi
meydana gelmektedir. Çimento içerisindeki MgO,
fırında pişirme işlemi sırasında yüksek sıcaklığa maruz
kalmakta ve çimento hamuru sertleştikten sonra su ile
zamanla reaksiyona girmektedir. Çimento hamuru
içerisinde genleşmeye sebep olup, betonun çatlamasına
sebep olmaktadır. %5’ten fazla olması istenmez.
Na2O ve K2O miktarının önemi
Çimento üretiminde kullanılan hammaddelerde
bulunabilecek olan Na2O ve K2O (alkaliler), üretilen
çimentonun yapısında da yer almaktadırlar.
23
Beton yapımında kullanılan agregalar reaktif silis veya
reaktif karbonat içerdiğinde, alkalilerle agrega
arasında alkali-agrega reaksiyonu olarak adlandırılan
kimyasal olaylar gelişmektedir. Sonuç olarak çok büyük
su emme kapasitesine sahip olan alkali-silika jelleri
oluşmakta ve betonda çok büyük genleşmelere yol
açmaktadır.
ASTM Standartlarına göre, Na2O+ 0.66K2O miktarının
%0.6’dan fazla olmaması tavsiye edilmektedir.
Çözünmeyen kalıntı miktarının tanımı ve önemi
Hidroklorik asit içerisine konulan çimento numunesinin
asit içinde çözünmeyen kısmına çözünmeyen kalıntı
denmektedir ve numune ağırlığının yüzdesi olarak ifade
edilir.
Çimentonun anabileşenleri normal olarak hidroklorik
asit içinde çözünmektedir. Fakat anabileşenlerin döner
fırın içerisinde oluşumu esnasında görev almamış bir
miktar silis mevcut ise, bu silis asit içinde
24
çözünmemekte ve çözünmeyen kalıntı miktarının büyük
bir kısmını oluşturmaktadır.
ASTM standardına göre, %0.75’i geçmemelidir.
Kızdırma kaybının tanımı ve önemi
Ağırlığı önceden bilinen (1±0.05gr) bir çimento
numunesinin çok yüksek sıcaklıkta (975 C) kızdırılması
sonucunda meydana gelen ağırlık kaybına kızdırma kaybı
ismi verilir.
Yüksek sıcaklıkta çimentoyu terk edecek maddeler,
nem ve karbondioksittir.
Çimentonun bünyesinde bulunan nemin önemli bir kısmı
havadan alınmakta ve çimentoyu ön hidratasyona
uğratmaktadır. Böylece, çimentonun bağlayıcılık özelliği
azalmaktadır.
Bir miktar nem de, klinkere katılan alçıtaşından
oluşmaktadır.
Çimentonun içerisindeki serbest CaO ve MgO, havadaki
nem ile birleşerek Ca(OH)2 ve Mg(OH)2 oluşmakta ve
25
havadaki CO2 ile birleştikleri zaman da, CaCO3 ve
MgCO3 oluşmaktadır.
İçerisinde nem veya CaCO3 ve MgCO3 bulunduran
çimento numunesi yüksek sıcaklıkta kızdırıldığı zaman,
nem ve CO2 kaybolmakta ve çimentonun ağırlığında
azalma meydana gelmektedir.
Kızdırma kaybı %3’ü geçmemelidir.
Serbest CaO’nun önemi
Hammaddede bulunan CaO’nun tamamının, çimentonun
anabileşenlerinde görev alması gerekmektedir. Ancak
bazen bir miktar CaO çimento içerisinde yer
alabilmektedir.
Serbest CaO, çimento hamurunun içerisindeki su ile
birleşerek Ca(OH)2 oluşturmakta ve havadaki CO2 ile
birleşerek CaCO3 haline dönüşmektedir. Serbest
CaO’nun, Ca(OH)2 oluşturması esnasında açığa ısı
çıkmakta ve hacim genleşmesi olmaktadır.
Serbest CaO, çok yüksek sıcaklıklara tabi tutulduğu
için, CaO ile su arasındaki reaksiyon hemen
26
başlamamakta, çimento hamuru sertleştikten bir süre
sonra yer almaktadır. Bu durumda, sertleşmiş çimento
hamuru çatlamaktadır. %1’den fazla olamaz.
Cl- miktarının önemi
Klor iyonu, beton içerisindeki çelik çubukların
korozyonunu artıran çok önemli bir faktördür. %1’den
az olması gerekmektedir.
Anabileşenlerin miktarının tayini
Üç yöntemden herhangi birisi kullanılarak tayin edilir;
� X ışını kırılma yöntemi
� Elektron tarama mikroskobu ile
� Hesap yöntemi (Bogue Formülleri)
Bogue denklemleri ile anabileşen miktarı tayini
� Al2O3/Fe2O3 ≥ 0.64 ise; yüzde olarak
C3S=4.071CaO-7.600SiO2-6.718Al2O3-1.430Fe2O3-2.852SO3
C2S=2.876SiO2-0.7544C3S
C3A=2.650Al2O3-1.692Fe2O3
C4AF=3.043Fe2O3
� Al2O3/Fe2O3<0.64 ise; yüzde olarak
27
Bu durumda, çimentonun içeriğinde bir miktar alümino
ferrit katı eriyiği, ss(C4AF+C2F) oluşmaktadır.
%ss(C4AF+C2F)= 2.100Al2O3+1.072Fe2O3
%C3S=4.071CaO-7.600SiO2-4.479Al2O3-2.859Fe2O3-2.852SO3
Bu komposizyondaki çimentolarda, C3A oluşmamakta ve
C2S oranı tayini için yukarıdaki denklem aynen
kullanılmaktadır.
Bu denklemlerin kullanılmasında şu kabuller yapılmıştır;
� Anabileşimlerin oluşumuna yol açan kimyasal
reaksiyonlar denge durumuna gelmiştir ve soğuma
koşulları bu dengeyi değiştirmemektedir.
� Hammaddede bulunan oksitlerin tamamı,
anabileşenlerin oluşumunda yer almaktadır.
� Kalsiyum silikatlı ana bileşenler saf haldedir ve
içerlerinde tali oksitler yer almamaktadır.
Bogue denklemlerinde kullanılan CaO miktarı, toplam
CaO-serbest CaO olarak alınmaktadır.
Katkılı çimentoların anabileşenlerinin bulunmasında
Bogue formülleri kullanılmamaktadır.
28
Portland çimentosunun hidratasyon ürünleri
Çimento su ile birleştirilir birleştirilmez, her ana
bileşen su ile ayrı ayrı reaksiyona girmekte ve
hidratasyon sonunda her anabileşen tarafından değişik
hidratasyon ürünleri oluşmaktadır.
Çimento hamurunun özellikleri, hidratasyon ürünlerinin
çimento hamuru içerisinde ne miktarda yer almış
oldukları tarafından belirlenmektedir.
Çimento ve suyun karılmasıyla elde edilen çimento
hamurunun hacmi, kullanılan çimentonun ve suyun
hacimlerinin toplamına eşittir ve anabileşenlerin
hidratasyonu sonucunda çıkan ürünlerin bu hacim
içerisinde yer aldıkları, yani çimento hamurunun
hacminin değişmediği varsayılacaktır.
C3S ve C2S’nin hidratasyonu ve hidratasyon ürünleri
Bu anabileşenlerin su (H) ile reaksiyonları şöyledir;
2C S+6H C S H +3CH3 3 2 3
2C S+4H C S H +CH2 3 2 3
29
C3S ve C2S’nin bir miktar su ile birleştiğinde ortaya
çıkan hidratasyon ürünleri aynıdır.
Bunlar C3S2H3 ve CH dır.
CH, kalsiyum hidroksittir. (CaO.H2O=Ca(OH)2).
C3S2H3 (yani 3CaO.2SiO2.3H2O), “tobermorit” olarak
adlandırılmaktadır. Bu ismin verilmesinin sebebi,
doğada aynı isimle anılan bir minerale benzediğinden
dolayıdır. Kalsiyum-silikat-hidrat olarak adlandırılır ve
C-S-H jeli olarak ta isimlendirilir. Burada “jel” sözcüğü,
koloidal katı malzeme topluluğunu ifade etmektedir.
C3S ve C2S anabileşenlerinin hidratasyonu sonucunda
oluşan C3S2H3 ve CH miktarları farklıdır.
Ca, O, Si ve H için atom ağırlıklarının sırasıyla 40, 16,
28 ve 1 olduğu göz önüne alınacak olursa, hidratasyon
sonucunda oluşacak ürünlerin miktarları aşağıdaki gibi
belirlenmektedir;
2C S + 6H C S H + 3CH456 108 342 222(100) (24) (75) (49)
3 3 2 3
30
2C S + 4H C S H + CH344 72 342 74(100) (21) (99) (22)
2 3 2 3
Birinci sırada yer alan rakamlar atom ağırlıklarını, ikinci
sırada yer alan rakamlar ise, 100 kısım C3S veya C2S
anabileşenin ağırlık olarak kaç kısım hidratasyon ürünü
meydana getirdiğini belirtmektedir. Buradan görüleceği
gibi, anabileşenlerin hidratasyonları için gereken su
miktarları yaklaşık olarak aynıdır. Ancak C3S
anabileşenin hidratasyonu sonucunda ortaya çıkan CH
(kalsiyum hidroksit) miktarı, C2S anabileşenindeki CH
miktarının iki katından biraz fazladır.
Kalsiyum hidroksitin çimentoya kazandırdığı dayanım
çok fazla değildir. Yani çimento hamurunun kazandığı
dayanım C-S-H jelleri tarafından sağlanmaktadır.
Kalsiyum silikat kısmı çimentoya dayanım
kazandırmaktadır. C-C-H jellerinin özellikleri şunlardır;
� Çimento hamurunun kazandığı dayanım, C-S-H
jellerinin miktarına bağlıdır.
31
� C-S-H jelleri bir anda meydana gelmemekte,
hidratasyon devam ettikçe C-S-H jellerinin üretimi de
devam etmektedir.
� C-S-H jelleri, zayıf kristalli (amorfa yakın) koloidal
boşluklardan oluşmaktadır.
� C-S-H kristalleri tipik olarak 1x0.1x0.01 mikrondan
daha küçüktür.
� C-S-H jellerinin (liflerin) dağılımında herhangi bir
düzen yoktur.
� C-S-H jelleri bir dantel veya dokuma parçası gibi iç
içe büyümüş tarzda yer almaktadır.
� C-S-H jelleri, üzerinde küçük dikenleri olan bir kese
görünümündedir.
� C-S-H jellerinin bir parçası olarak, koloidal tabakaya
absorbe durumda su yer almaktadır.
� Katı koloidal tabakaların arasında çok küçük boyutlu
jel boşlukları bulunmaktadır.
32
Şekil C-S-H fiberleri, uzun çubuklar etrenjit
Şekil C-S-H; CH; uzun çubuklar etrenjit
33
C3A’nın hidratasyonu ve hidratasyon ürünleri
C3A ile su (H) arasındaki reaksiyonlar çok büyük hızda
yer almakta ve kalsiyum-alümino-hidratların oluşmasına
yol açmaktadır.
2C A+21H C AH +C AH3 4 13 2 8
Yukarıdaki kalsiyum-alumino-hidratlar kararlı değildir
ve kısa sürede kararlı formdaki kübik hidrogarnet
(C3AH6) durumuna dönüşmektedir.
C3A ile su arasındaki reaksiyonlar çok büyük miktarda
ısı açığa çıkartacak tarzda ve büyük bir hızla
oluştuğundan, çimento hamurunun ani prizine yol
açmaktadır. Ani priz sonunda çimento hamuru aniden
sertleştiği gibi, dayanıma da önemli bir katkı
sağlamamaktadır.