Her Şey IoT İçin!

SAYI 31

01 - 02 / 2017

Büyük Veriye Yatırımlar Zamanla Değere Dönüşüyor • Microsoft, CES 2017’de Gelecekte Çıkacak Ürünlerini Gösterdi

2016 Yılının En Büyük Siber Saldırıları • IDC, 2017 Yılında Türkiye BT Harcamalarının 22 Milyar Dolar’ı Geçeceğini Açıkladı Dell, CES Fuarı Kapsamında Devrim Yaratacak PC’lerini Görücüye Çıkardı • AMD Ryzen İşlemci Ekosistemi Hazır

Nissan Intelligent Mobility Teknolojisinin Geleceğini Tanıttı • LG, CES 2017’de Çok Sayıda Yeni Ürününü Tanıttı

Her ŞSey IoT IŞçin!

CES 2017’de Öne Çıkan Olaylar!

~

.

editör

2016 yılının başlarında BT sektörü olarak yıla umutlu bir bakış açısıyla gir-miştik. Fakat sektörümüz dışında yaşanan olarak hemen hemen her sektörü etkiledi. Hatta bir dönem neredeyiz biz bile dedirtti. 2017 yılı içerisinde bu tür olumsuzluklar yaşamazsak el birliğiyle yaşananları unutup gelecek için iyi bir şeyler yapacağımız düşüncesindeyim.

Eğer bizler olumlu bir tablo çizersek, yatırımcıların da yakın bir süreç içe-risinde buna ayak uyduracağını düşünüyorum. Döviz konusunda yaşanan dalgalı kur tabii ki bizim gibi dışa bağlı sektörleri derinden etkiledi. Fakat bu durumun çok da fazla olumsuzluk yaratacağını düşünmüyorum. 90’lı yıllarda yüzde 100’ün üzerinde faizler ve yaşadığımız dalgalanmaların çok daha fazlasını gördük ve geçirdik (tabii ki olumsuzluklar yaşandı). Ama bir şekilde yolumuza devam ettik ve bu günlere geldik. Günümüzdeki bu zorlu sürecinde yakın zaman içerisinde tarihe karışacağını biliyorum ve bu konuda sizlerin de aynı düşünceleri paylaştığına eminim.

Yatırımlar Durmamalı!

Son dönemde fazlasıyla Dijital Dönüşüm konusuna eğiliyoruz. Sizlere hem dergi hem de online yayınlarımda bu konuyla ilgili detaylı makaleler ve haberler paylaşıyoruz. Bu konuda hala harekete geçmemişseniz geç kalmış değilsiniz. Öncelikle büyük firmaların Dijital Dönüşüm çerçevesinde yatırım-larına devam etmeleri şart. Bunun en büyük kanıtı; büyük firmaların yaptığı yatırımları birkaç ay içerisinde kara dönüştürdükleri ile açıklanabilir. Döviz kurları her ne kadar artsa da rekabet gelişen teknolojinin daha uygun fiyata elde etmemize ön ayak oluyor. Bunu unutmamalı ve yatırmalara hız kesme-den devam etmeliyiz.

Geçtiğimiz dönemde elimden geldiğinde dünyanın farklı ülkelerinde yapılan BT fuarları ve etkinliklerine katılıyorum. Tabii ki ilk amacımız sizlere sıcak sıcak haber ve yenilikleri aktarabilmek. Bunun yanı sıra Türkiye’nin yurt dışındaki imajını da bir nebze olsun yukarılara çekebildiysem ne mutlu bana. Çünkü tanıştığım tüm yabancılar ile bu konuda sohbetler yaparak bizlerin çalışma azmi ve hırsından bahsediyorum. Yaşananlara rağmen, Türkiye 90 milyonun üzerinde kişinin yaşadığı bir ülke ve pazarımız büyüye devam edecek. Bizler refah seviyesinde yaşamaya devam etmek için çalışmalıyız, çalışmalıyız, çalışmalıyız. Eğer küsersek sadece kendimizi değil bağlı oldu-ğumuz sosyal ekonomik yapıyı da etkilemiş olacağız. Bilişim sektörü olarak araştırma firmalarının 2017 beklentileri hep olumlu. 2017 sonunda çok daha iyi yerlerde olacağımıza eminim.

2016 Zor Bir Yıl Oldu!2017 yılına başlarken 2016 yılında yaşadıklarımızı unutmak istiyorum. Türkiye olarak bunları hak etmediğimiz görüşündeyim ve 2017 yılı hem ülkemiz hem de sektörümüz için başarılı bir yıl olsun…

Ali Yavuz ŞAHİNGenel Yayın Yönetmeniyavuz@btgunlugu.com

3

4

künye

içindekiler

06 Haberler

10 Sektörden: David Emm

12 Sektörden: Murat Mediçeler

14 Sektörden: Serhan Ünalan

16 Sektörden: Nilgün Ercan

17 Sektörden: Haluk Tekin

18 CES 2017’de Öne Çıkan Olaylar!

26 AMD Ryzen İşlemci Ekosistemi Hazır

34 HP CES 2017’ye Yeni ve Güçlü

Bilgisayarlarıyla Damgasını Vurdu

38 Microsoft, CES 2017’de Gelecekte Çıkacak

Ürünlerini Gösterdi

44 LG, CES 2017’de Çok Sayıda Yeni Ürününü

Tanıttı

50 Kapak Konusu: Her Şey IoT İçin!

54 IDC, 2017 Yılında Türkiye BT Harcamalarının

22 Milyar Dolar’ı Geçeceğini Açıkladı

56 2016 Yılının En Büyük Siber Saldırıları

58 Büyük Veriye Yatırımlar Zamanla Değere

Dönüşüyor

60 BT Günlüğü Test Merkezi

Yazı İşleri

Ali Yavuz ŞAHİNGenel Yayın Yönetmeni

(Sorumlu)

yavuz@btgunlugu.com

Ecevit BIKTIMYayın Danışmanı

ecevit@btgunlugu.com

Mehmet Ali GündüzProdüksiyon Sorumlusu

info@btgunlugu.com

Editörler

Süleyman SertkayaBarış TerunCan DevecioğluMutlu ÇavuşMustafa Hanlıinfo@btgunlugu.com

KreatifCreative Solutionsdiyalog@creativesolutions.com.tr

Reklam

Reklam Departmanıreklam@btgunlugu.com

AdresEylül Medyaİnönü Caddesi No: 8 Bulut İş Merkezi 4. Kat Daire: 72 ÇeliktepeKağıthane / İstanbulTel : 0212 270 36 37 PBXFax: 0212 270 36 37

DağıtımEtkin Dağıtım

Baskı ve CiltÖzgün OfsetAytekin sokak no:21 4.Levent / İstanbul

Tel : 0212 280 00 09

Fax: 0212 264 74 33

Faaliyet göstermeye başladığımız 1995 yılından bu yana dünya değişti. Özel yaşamın ve iş

aktivitelerinin internet üzerinden hiç olmadığı kadar “birbirine bağlı” olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Bizi hep bir adım önde olmaya teşvik eden ve aynı zamanda motive eden yeni fikirler ve yeni oyuncular pazara giriş yapıyor. Operatör ve veri merkezi bağımsız eşleştirme (peering), bağlantı hizmetleri ve ekosistemleri alanındaki global oyunculardan biri olarak, başarılı bir gelecek için adımlarımızı planladık. DE-CIX olarak hizmet ve çözümlerimizde üç temel alana odaklanıyoruz.

1: Sürekli büyüyen trafikIP – internet trafiği durmak bilmeden büyümeye devam edecek. Lokal eşleştirme ise trafik büyümesinin en büyük faktörü. Bu noktada DE-CIX olarak müşterilerimizin tarafında, esnek ve güvenilir bulut bağlantılar gibi yeni ihtiyaçların ortaya çıktığını görüyoruz. Bu tür ihtiyaçları gidermek üzere “DirectCLOUD”u da içeren yeni çözümlerle ürün portföyümüzü her geçen gün genişletiyoruz. DirectCLOUD müşterilerimizin, DE-CIX bağlantısı bulunan bulut hizmet sağlayıcılarına özel bağlantılar sayesinde erişimini mümkün kılıyor. Böylece müşteriler DirectCLOUD ile, gelişmiş bir ağ performansı, artırılmış güvenlik ve daha düşük altyapı maliyeti gibi avantajlar elde ediyor.

Amazon Web Services (AWS), ilk bulut sağlayıcı olarak hizmet vermeye başladı. Mevcut müşteriler için DirectCLOUD aracılığı ile bir bulut sağlayıcısına bağlanmak sadece birkaç dakika alıyor. Yeni müşteriler için ise bu süre birkaç günden fazla değil. DirectCLOUD, “DE-CIX etkin siteler” olarak adlandırılan Frankfurt bölgesinde tüm DE-CIX lokasyonlarında kullanıma hazır durumda.

2: Bağlantı talebiApollon platformumuz, ölçeklendirilebilir ve genişletilebilir şekilde tasarlandı. Yani ilerleyen dönemde DE-CIX lokasyonlarımızın birbiri ile bağlantısını daha da geliştireceğiz. GlobePEER Remote Frankfurt-New York’un başarıyla pazara sunulmasından sonra, hizmetlerimizi iki lokasyona daha ulaştıracağız. Bu yılın başlarında, Hamburg veya Münih’teki müşterilerimizin Frankfurt’taki müşterilerimizle veya tersi olacak şekilde eşleşmesini mümkün hale getireceğiz. Frankfurt’taki 730’un üzerinde ASN’ye (Otonom Sistem Numarası) anlık erişim, yeni müşterilerin de eklenmesiyle bu lokasyonlardaki lokal eşleştirme hizmetlerini de destekleyecek. GlobePEER Remote Frankfurt-New York ile büyük deneyim kazandık. Şimdi bu deneyimi, GlobePEER Remote Frankfurt – İstanbul ve Frankfurt – Düsseldorf hizmetlerimize de aktarmayı planlıyoruz.

3: GüvenlikHer geçen gün daha çok cihaz internete bağlandıkça güvenlik, hiç olmadığı kadar önemli bir öncelik haline geldi. Nesnelerin İnterneti dolayısıyla oluşan güvenlik zaafları nedeniyle halihazırda pek çok büyük DDOS saldırısına tanık olduk. Esneklik ve kullanılabilirlik konusuna önemle odaklanıyoruz ve her durumda %100 güvenilir bir platform sağlamaya devam etmek istiyoruz. Bu noktada

“DE-CIX gelecek için doğru yolda – Eşleştirme (Peering) alanındaki liderlikten “birbirine bağlı”

yeni dünyanın öncülüğüne”sektörde öne çıkan Blackholing hizmetimizi (Karadelik oluşturma) yeni bir aşamaya taşıyoruz. DE-CIX olarak, IXP ve IP’lere karadelik oluşturma sinyali vermede standart bir yöntem sunan RFC 7999’a eklemeler yaparak, ciddi bir yatırım gerçekleştirdik. RFC 7999 dünya genelinde tüm DE-CIX internet değişim noktalarında kullanıma hazır durumda.

DE-CIX olarak ayrıca hizmetlerimize ilişkin düşünce sistematiğimizi de yeniden tasarladık. Yeni DE-CIX hizmet modelimiz, mantıksal bir ayrımla portu iki bölüme ayırıyor: Apollon platformuna fiziksel erişim ve sanal hizmetler. Böylece ilerleyen dönemde, DE-CIX GlobePeer Hizmeti gibi bilinen çözümlerimizin yanı sıra, MetroVLAN ve DirectCloud gibi ürünlerimiz de Apollon Platformu’na sağlanan tek bir erişim üzerinden alınabilecek. Bu yeni hizmet modeli, yeni ürün, hizmet ve özelliklerimizin pazara sunumuna da olanak sağlayacak. Fiyatlandırmada hizmet modeli bazında gerçekleştirdiğimiz değişim, süreçleri basitleştirmenin yanı sıra müşterilerimize, ihtiyaçlarını ayrı ayrı karşılama imkanı da verecek. Örneğin gelecekte müşterilerimiz hizmetlerimizden yararlanmak için artık Otonom Sistem Numarası’na (ASN) ihtiyaç duymayacak. Yeni hizmet modeli, bu yılın başlarında hayata geçecek. Hizmetlerimizi bu model altında DE-CIX Frankfurt’ta sunmaya başlayacağız, diğer lokasyonlarımız ise sene içinde dahil olacak.

Özetle, DE-CIX olarak dünya genelinde sağlıklı ekosistemler inşa etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz ve bu bizim asıl önceliğimiz olacak. Eşleştirme hizmetimiz yaptığımız işin ana odağı olarak kalacak ama müşterilerimizin dünya genelinde ihtiyaçlarını karşılamak üzere platformumuza daha fazla hizmet eklemeye de devam edeceğiz.

DE-CIX Türkiye Bölge Direktörü Bülent Şen, şirketin hem mevcut hem de yeni hizmetleriyle geleceğe nasıl hazır olduğunu anlattı

bu

bir

ilan

dır

www.de-cix.net

DE-CIX_Advertory_turkish_lay#4.indd 1 10.01.17 10:58

Faaliyet göstermeye başladığımız 1995 yılından bu yana dünya değişti. Özel yaşamın ve iş

aktivitelerinin internet üzerinden hiç olmadığı kadar “birbirine bağlı” olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Bizi hep bir adım önde olmaya teşvik eden ve aynı zamanda motive eden yeni fikirler ve yeni oyuncular pazara giriş yapıyor. Operatör ve veri merkezi bağımsız eşleştirme (peering), bağlantı hizmetleri ve ekosistemleri alanındaki global oyunculardan biri olarak, başarılı bir gelecek için adımlarımızı planladık. DE-CIX olarak hizmet ve çözümlerimizde üç temel alana odaklanıyoruz.

1: Sürekli büyüyen trafikIP – internet trafiği durmak bilmeden büyümeye devam edecek. Lokal eşleştirme ise trafik büyümesinin en büyük faktörü. Bu noktada DE-CIX olarak müşterilerimizin tarafında, esnek ve güvenilir bulut bağlantılar gibi yeni ihtiyaçların ortaya çıktığını görüyoruz. Bu tür ihtiyaçları gidermek üzere “DirectCLOUD”u da içeren yeni çözümlerle ürün portföyümüzü her geçen gün genişletiyoruz. DirectCLOUD müşterilerimizin, DE-CIX bağlantısı bulunan bulut hizmet sağlayıcılarına özel bağlantılar sayesinde erişimini mümkün kılıyor. Böylece müşteriler DirectCLOUD ile, gelişmiş bir ağ performansı, artırılmış güvenlik ve daha düşük altyapı maliyeti gibi avantajlar elde ediyor.

Amazon Web Services (AWS), ilk bulut sağlayıcı olarak hizmet vermeye başladı. Mevcut müşteriler için DirectCLOUD aracılığı ile bir bulut sağlayıcısına bağlanmak sadece birkaç dakika alıyor. Yeni müşteriler için ise bu süre birkaç günden fazla değil. DirectCLOUD, “DE-CIX etkin siteler” olarak adlandırılan Frankfurt bölgesinde tüm DE-CIX lokasyonlarında kullanıma hazır durumda.

2: Bağlantı talebiApollon platformumuz, ölçeklendirilebilir ve genişletilebilir şekilde tasarlandı. Yani ilerleyen dönemde DE-CIX lokasyonlarımızın birbiri ile bağlantısını daha da geliştireceğiz. GlobePEER Remote Frankfurt-New York’un başarıyla pazara sunulmasından sonra, hizmetlerimizi iki lokasyona daha ulaştıracağız. Bu yılın başlarında, Hamburg veya Münih’teki müşterilerimizin Frankfurt’taki müşterilerimizle veya tersi olacak şekilde eşleşmesini mümkün hale getireceğiz. Frankfurt’taki 730’un üzerinde ASN’ye (Otonom Sistem Numarası) anlık erişim, yeni müşterilerin de eklenmesiyle bu lokasyonlardaki lokal eşleştirme hizmetlerini de destekleyecek. GlobePEER Remote Frankfurt-New York ile büyük deneyim kazandık. Şimdi bu deneyimi, GlobePEER Remote Frankfurt – İstanbul ve Frankfurt – Düsseldorf hizmetlerimize de aktarmayı planlıyoruz.

3: GüvenlikHer geçen gün daha çok cihaz internete bağlandıkça güvenlik, hiç olmadığı kadar önemli bir öncelik haline geldi. Nesnelerin İnterneti dolayısıyla oluşan güvenlik zaafları nedeniyle halihazırda pek çok büyük DDOS saldırısına tanık olduk. Esneklik ve kullanılabilirlik konusuna önemle odaklanıyoruz ve her durumda %100 güvenilir bir platform sağlamaya devam etmek istiyoruz. Bu noktada

“DE-CIX gelecek için doğru yolda – Eşleştirme (Peering) alanındaki liderlikten “birbirine bağlı”

yeni dünyanın öncülüğüne”sektörde öne çıkan Blackholing hizmetimizi (Karadelik oluşturma) yeni bir aşamaya taşıyoruz. DE-CIX olarak, IXP ve IP’lere karadelik oluşturma sinyali vermede standart bir yöntem sunan RFC 7999’a eklemeler yaparak, ciddi bir yatırım gerçekleştirdik. RFC 7999 dünya genelinde tüm DE-CIX internet değişim noktalarında kullanıma hazır durumda.

DE-CIX olarak ayrıca hizmetlerimize ilişkin düşünce sistematiğimizi de yeniden tasarladık. Yeni DE-CIX hizmet modelimiz, mantıksal bir ayrımla portu iki bölüme ayırıyor: Apollon platformuna fiziksel erişim ve sanal hizmetler. Böylece ilerleyen dönemde, DE-CIX GlobePeer Hizmeti gibi bilinen çözümlerimizin yanı sıra, MetroVLAN ve DirectCloud gibi ürünlerimiz de Apollon Platformu’na sağlanan tek bir erişim üzerinden alınabilecek. Bu yeni hizmet modeli, yeni ürün, hizmet ve özelliklerimizin pazara sunumuna da olanak sağlayacak. Fiyatlandırmada hizmet modeli bazında gerçekleştirdiğimiz değişim, süreçleri basitleştirmenin yanı sıra müşterilerimize, ihtiyaçlarını ayrı ayrı karşılama imkanı da verecek. Örneğin gelecekte müşterilerimiz hizmetlerimizden yararlanmak için artık Otonom Sistem Numarası’na (ASN) ihtiyaç duymayacak. Yeni hizmet modeli, bu yılın başlarında hayata geçecek. Hizmetlerimizi bu model altında DE-CIX Frankfurt’ta sunmaya başlayacağız, diğer lokasyonlarımız ise sene içinde dahil olacak.

Özetle, DE-CIX olarak dünya genelinde sağlıklı ekosistemler inşa etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz ve bu bizim asıl önceliğimiz olacak. Eşleştirme hizmetimiz yaptığımız işin ana odağı olarak kalacak ama müşterilerimizin dünya genelinde ihtiyaçlarını karşılamak üzere platformumuza daha fazla hizmet eklemeye de devam edeceğiz.

DE-CIX Türkiye Bölge Direktörü Bülent Şen, şirketin hem mevcut hem de yeni hizmetleriyle geleceğe nasıl hazır olduğunu anlattı

bu

bir

ilan

dır

www.de-cix.net

DE-CIX_Advertory_turkish_lay#4.indd 1 10.01.17 10:58

6

haberler

Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan Aruba‘nın sponsorluğunda Economist Intelligence Unit (EIU) tara-fından gerçekleştirilen araştırmaya göre, işyerinde veya dışarda mobil teknolojinin kullanımı, sağlık sektörü ça-lışanlarının verimliliklerine ve işten memnun olmaları-na olumlu olarak etki ediyor. Çalışanların yaklaşık onda altısının (%59) mobil teknoloji ile işlerinde daha verimli olduklarını bildirirken, yaklaşık yarısı (%48) işverenle-rinin mobil çalışma uygulamalarının iyi bir sağlayıcısı olduğunu hissederlerse işlerinden daha memnun olu-yorlar. Mobil teknoloji kullanımı son yıllarda popülerlik kazanırken, bazı hastaneler tıbbi cihazlarda parazit yaratacağı korkusu ile bina içinde mobil telefon kul-lanımını hâlâ sınırlıyorlar. Ayrıca raporda, çalışanların mobilite taleplerinin artık göz ardı edilemeyeceği ileri sürülüyor: Çalışanların neredeyse üçte biri (%29) şimdi mobil cihazlarını iş için kullanmalarına izin vermeyecek bir şirkette çalışmayacaklarını belirtiyorlar. Raporda diğer dikkat çekici hususlar: %39‘u, her zaman her yerde çalışmanın işten memnun olma konusunda en büyük etkiyi yaptığını söylüyor. Çalışanların %38‘i, etkin bir şekilde işbirliği yapma yeteneğinin, işlerindeki yaratıcı-lıkları üzerinde önemli bir etkisinin olduğunu söylüyor. %31‘i, sadakat için en büyük etkinin ofiste istenen yerde

çalışma özgürlüğü olduğunu belirtiyor. Aruba’da Kıdem-li Direktör olan Jon Moger bu konuda şunları söyledi: “Sağlık sektörü, giyilebilir cihazlar ve hasta sağlığına inanılmaz katkılar yapan kişisel fitnes uygulamaları ile birlikte, her zaman yenilikçiliği ile ilgi odağı olmuş, mobil teknoloji devriminin öncüsü olarak tanınmıştır. Spektrumun diğer ucunda da, çalışanlar için daha iyi mobil pratik açısından net bir talep var. “Bu bulgular, sağlık sektörünün yalnızca çalışanların memnuniyeti-ni artırmakla kalmayıp, aynı zamanda halka sağlanan hizmeti de güçlendirecek gerçek bir fırsata sahip oldu-ğunu göstermektedir. Bu hedefe ulaşmak için, işverenler büyüyen mobil işgüçlerini genişletmek amacıyla gerekli olan eğitim ve araçları sağlamalıdırlar.”

Sağlık Sektöründe Mobil Çalışma, İyileştirilmiş Verimlilik ve İş Memnuniyetine Bağlı

Veriye ulaşmanın zorluğu günümüz koşullarında yavaş yavaş ortadan kalkı-yor. Yeni teknolojilerin getirdiği faydalar sayesinde veriye zamanında erişe-rek sorunlara hızlıca müdahale edilebiliyor ve yeterli bilgiye kolayca ulaşı-labiliyor. Son dönemde yaptığı yatırımlar ve geliştirdiği ürün ve çözümler ile birçok alanda adını sıkça duyduğunuz Turkcell, yine bir ilke imza atarak dev operasyonunun süreçlerini takip etmek ve gelişmeler hakkında gerçek zamanlı bilgiler almak için geliştirdiği Dijital Kokpit uygulamasıyla bir ilki gerçekleştirmiş durumda. Dijital Kokpit, Turkcell’in tüm yöneticilerinin şirket hedeflerini anlık takip ederek şirketle ilgili bilgilere tek ekrandan (Tablet, cep telefonu, TV ekranı) ulaşabildikleri Turkcell’e özel bir uygulama. Dijital Kokpit ile Turkcell yönetim takımı işleri tek yerden takip ederek daha hızlı stratejik kararlar verebiliyor. Uygulama sayesinde Excel, Powerpoint gibi programlarda bulunan yüzlerce tablo, grafik ve sunumların tek formatta özet bir şekilde uygulama içeri-sine konulabiliyor. Yüzlerce maille ulaşılabilecek bilgiye 7/24 tek tıkla tek formatta ulaşılabiliyor. Uygulama fikri ve isim babası Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu. Kaan Terzioğlu’nun veriye daha hızlı ve tek ekran üzerinden erişme isteği Turkcell Bilgi ve İletişim Teknolojileri Grup Başkanı Serkan Öztürk ve ekibi tarafından hayata geçirilmiş durumda. Şimdi-lerde Turkcell yöneticileri, çalıştıkları alan ve yetkilerine göre Dijital Kokpit uygulaması içerisinden verilere hızlıca erişe-rek daha hızlı hareket etme yeteneğine sahipler. Dijital Kokpit uygulaması içerinde 6 ana başlıkla ilgili bilgiler yer alıyor: Abonelik, Finans, Satış, Servis, Müşteri deneyimi yönetimi ve Network. Başlıklar üzerinden yaklaşık 200 adet temel hedef takip ediliyor ve bunlar yaklaşık 150 grafik üzerinden izlenebiliyor. Şirket içinde yaklaşık 100 kullanıcının erişim yetkisi bulunuyor (Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Direktör, Müdür) Aylık ortalama 5 bin kullanım oluyor. Günlük orta-lama kullanım ise 200. 180 farklı kaynaktan alınan veriler tek bir ortamda özel görsel tasarımla bir araya getiriliyor.

Turkcell Bu Uygulama ile Şirket Hedeflerini Takip Ediyor

8

haberler

HID Global, hedefine ulaştığını kanıtlamak isteyen gezginler için güvenli bir interaktif deneyim yaratmak amacıyla, dünyanın en yenilikçi NFC teknolojisi (HID Trusted Tag Services) kullanımı ile hayır kurumlarına bağış yapmayı birleştiren yeni bir kampanya başlattı-ğını duyurdu.

Nuseir Yassin (kısaca “Nas”) isimli Harvard’da eğitim görmüş ve sonradan gezgin olmuş bir yazılım mü-hendisi, insanların ilginç destinasyonlara gitmek istemesini daha da cazip hale getirmek için, dünyanın en ücra köşelerinden birine ve en ünlü ve kalabalık şehrine birer HID Trusted Tag yerleştirmeyi kabul etti. Bu hedef onun yeni deneyimler yaşama ve insanları, kültürleri, mekanları ve şeyleri birbirine bağlamak için güvenli teknolojiyi kullanma tutkusunu güçlen-dirdi. Nas’ın videoya alınan eşsiz, cesur ve enerji dolu girişimi sayesinde Şili açıklarındaki Paskalya Adası’na, ve New York kentinin kalbi sayılan Park Avenue cad-desine dünyanın en yenilikçi teknolojisi HID Trusted Tag yerleştirildi. Oraya gittiğini kanıtlamak isteyen herkes, telefonunu bu “etiket” e dokundurabilir. HID Global her bir dokunuş için ilgili bölgedeki bir yardım

kurumuna 1 ABD doları bağışta bulunacak.

HID Global’in Kurumsal Strateji ve İş Geliştirmeden sorumlu Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Samuel Asarnoj’un sözleriyle: “Dünyanın her yerinde dokun hareketine siz de katılın, ve orada olduğunuzu kanıt-layın”. Hayır kurumlarına bağış yapmak gibi bir amacı gerçekleştirmek amacıyla, gezginlere deneyimler ya-şatmak için düzenlenmiş olan “Dünyanın Her Yerinde Dokun” kampanyasında, Nas gibi trend oluşturan bir gezgin ile işbirliği yapmaktan çok memnunuz. Pas-kalya Adası ve New York gidilecek hedefler arasında sadece başlangıç “ dedi.

HID Global, İyilik İçin “Dünyanın Her Yerinde Telefonunla Dokun” Kampanyası Başlattı

FARO, tüm FARO Focus lazer tarayıcı portföyü için yeni bir giriş fiyatı-performans standardını duyurdu. FARO FocusM 70 çözümü (www.faro.com/focus), inşaat BIM/CIM’i ve kamu güvenliği adli bilişimi pazarlarında lazer taramayı kullanmayı düşünen tüm profesyonel kullanıcılar için, ideal bir giriş noktası sağlıyor. FARO SCENE ile birlikte FARO FocusM 70, ödüllü FARO Focus Lazer Ta-rayıcı portföyünün endüstriyel sınıf performansından ödün vermeyen, €25,000’nun altında sunulan ilk profesyonel sınıf tarayıcı çözümüdür. Önemli özellikleri arasında, fazla parçacıklı ve ıslak hava koşullarında kullanılması için IP 54’lük bir Giriş Koruma Derecesi, HDR görüntüleme, saniyede 500,000 nokta veri toplama hızı ve genişletilmiş ısı yelpazesi vardır. Ayrıca kullanıcılar, FARO FocusM 70 tarafından elde edilen verilerin çeşitli üçüncü parti yazılım paketleri ile kullanılabilmesiyle birlikte, yazılım araçlarını kendi iş akışlarına en fazla faydayı sağlayacak şekilde kullanmak için sınırsız seçim özgürlüğüne sahiptirler. FARO FocusM 70, özellikle 70 metreye kadar ve +/- 3 mm’lik bir hassaslıkta tarama gerektiren hem iç hem de dış mekân uygulamaları için tasarlanmıştır. FARO’nun Başkanı ve CEO’su Simon Raab, “FocusM 70 tarama çözümü ile inşaat ve kamu güvenliğinde lazer taramasını düşünen profes-yoneller, şimdi sınıfının en iyi fiyat/performans oranı sağlayan ideal bir giriş noktasına sahipler. Yeni lazer tarayıcı platformumuzu tanıtarak, tüm lazer tarayıcı portföyü için fiyat/performans oranlarımızı sıfırladık. FARO, sınıfının en iyi performansı ile bir kez daha piyasayı karıştırdı” dedi.

FARO’dan Yeni Tarayıcı: FocusM 70

10

Her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Günümüzde bu durum, bildiğimiz bilgisayarlardan çok daha fazlasını içeriyor. Her geçen gün daha çok evde mobil telefonlar, fitness bi-leklikleri, televizyonlar, webcam-ler gibi daha bir çok “akıllı” cihaz kendisine yer ediniyor. Onları “akıllı” yapan ise WiFi ile İnter-net’e bağlanmaları ve veri alıp gönderebilmeleri. Bu devasa ve büyümeye devam eden, birbirine bağlı cihazlar, “Nesnelerin İnter-neti”ni (IoT – “Internet of Thin-gs”) oluşturuyor. Evimizde bu tür bağlantılı cihazlar bulundurmanın en büyük avantajı ise bize sağla-dıkları kolaylıklar; onları uzaktan akıllı telefonlarımızla kontrol edebiliyoruz.

Siber Güvenlik Riski Akıllı Cihazlarla Artıyor

Ne yazık ki, akıllı cihazların güvenliği sağlanmadığı sürece başkaları (siber suçlular da dahil) onların kontrolünü ele geçirebilir. Çok kısa bir süre öncesine kadar bunlar bilim kurgu filmlerinde görülebilecek şeyler gibiydi. Fakat 2016’nın sonlarında birçok haber kaynağının bildirdiği üzere siber

suçlular kapalı devre kameralar ve yazıcılar gibi internet bağlantılı ev cihazlarını kullanarak bir DNS ser-vis sağlayıcına başarıyla saldırdı ve dolaylı olarak Twitter, Spotify, AirBnB ve Reddit gibi popüler web sitelerine erişimi etkiledi. Bugün artık bilindiği üzere söz konusu saldırı, en azından kısmen, Nes-nelerin İnternet’i cihazlarından oluşan bir botnet kullanılarak gerçekleştirildi. Saldırganlar savunmasız cihazlara Mirai adlı zararlı yazılımla sızmıştı. Kaynak kodu açık bir şekilde yayınlandığı için de bugün artık birçok Mirai botnetinin varlığı söz konusu.

Saldırganların cihazlara sızmak için kullandığı yöntemin çok basit olduğu ve cihazlarını varsayılan ayarlarla piyasaya sunan üreticiler ile bu ayarları değiştirmeden kul-lanmaya başlayan tüketiciler gibiinsan hatalarından faydalandıkları görülüyor. Saldırganlar, yönlen-diriciler (router), IP kameraları ve dijital video kayıt sistemleri de dahil olmak üzere, internete bağlı cihazlara erişim sağlamak için varsayılan kullanıcı adı ve şifre-leri kullanıyor. Zararlı kod cihaza yazıldıktan sonra botnetlerinin bir parçası haline geliyor. Her DDoS

saldırısında olduğu gibi, saldır-ganlar ele geçirilmiş cihazları kul-lanarak kurbanlarının web sitesine yoğun bir şekilde trafik yaratıyor ve böylece sitenin normal bir şe-kilde faaliyet göstermesini engel-liyorlar. Zararlı bir kodun bir IoT cihazına yazılabilmesi için cihazda yeterli depolama alanı bulunma-sı gerekiyor. Bu sebeple, örneğin kahve makineleri gibi bazı cihaz-lar bu amaca hizmet edemese de, kötüye kullanılabilecek ve kulla-nılmış birçok cihaz bulunuyor.

Bağlantılı cihazların bir saldırı-ya araç olarak kullanılmasına ilk defa şahit olmuyoruz. Son yıllarda bebek monitörleri ve webcamler, zayıf noktaları sebebiyle suçlula-rın erişerek kötü amaçlar için kul-lanabileceği cihazlar olarak çeşitli haberlere konu oldu. IoT cihaz-larının cazip birer hedef olması-nın sebebi, suçluların rahatlıkla kötüye kullanabileceği, varsayılan kullanıcı adı ve şifreler kullanıyor olmaları. Birçoğu için donanım yazılımı güncellemeleri bulunmu-yor ve genellikle 7/24 internete bağlılar.

10 Yıl İçinde Her Cihazın Kab-losuz Bağlantı Özelliği Olacak

Akıllı Cihazlar ve Siber Güvenlik İlişkisi

Her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Günümüzde bu durum, bildiğimiz bilgisayarlardan çok daha fazlasını içeriyor ve buna

bağlı olarak siber güvenlik riski günden güne artıyor.

sektörden

11

Büyük tüketici elektroniği fuarı CES’de bu sene görülebildiği gibi, önümüzdeki on yıl içerisinde, fonksiyonel eşyalardan gereksiz olanlarına kadar neredeyse her şeyin bir yazılımı ve kablosuz bağlantı özelliği olacak. Dünyanın buna hazırlıklı olması gerekiyor.

• Öncelikle cihazlar konu-sunda, bireylerin, kuruluşların ve üreticilerin zararlı yazılımların ve diğer saldırı çeşitlerinin oluş-turduğu güvenlik tehditlerini anlaması ve güvenlik konusunu en baştan ele alarak temel korunma önlemlerini, cihazlar internete bağlanmadan almaları gerekiyor.• İkinci olarak, yarının suç mahallinin Nesneleri İnternet’i olacağına tüm dünyanın hazırlan-ması gerekiyor. Geçtiğimiz gün-lerde bir cinayet vakasının çözül-mesine yardım etmesi amacıyla Amazon’dan bir Echo Dot cihazı-nın topladığı verilerin talep edil-mesi (Amazon işbirliğini reddetti), bağlantılı cihazların cezai soruş-turmalarda oynadığı rolün giderek büyüdüğünü gösteriyor. Bu tarz, sesle aktif hale gelen yazılım-lar CES’te de sergilendi. Cihazın yakınlarında gerçekleşen diyalog-ları potansiyel olarak kaydetme yeteneğini unutmamak gerekiyor. Erişim için kullandığınız kullanıcı adı ve şifre gibi detaylarınız güçlü değilse, sizi başka kimlerin dinle-diğini bilemezsiniz.• Bu sistemlerin bütünlüğü giderek daha kritik hale gelecek. Bazı geliştiriciler halihazırda ses kayıtlarına ekleme yapabilen veya onları değiştirebilen, bir nevi “ses için Photoshop” olarak tanım-lanabilecek yazılımlar üzerinde çalışıyor. Görüldüğü üzere, siber güvenlik dünyasında hareketsiz kalmak için zaman yok.

Bağlantılı cihazların, dünyayı daha mutlu, sağlıklı ve üretken kılabi-lecek birçok faydalı, etkileyici ve eğlenceli tarafları var. Ancak, ko-

rumasız bir şekilde kullanılırlarsa, bizi niyetleri pek de iyi olmayan başkaları karşısında savunmasız bırakabilirler. Buna izin vermeme-liyiz.

Evlerinde IoT cihazları kullanan-lara verilebilecek en iyi tavsiye, başkaları tarafından uzaktan erişi-mi engellemek için tüm cihazların varsayılan şifrelerini benzersiz ve karmaşık şifrelerle değiştirmeleri. Buna evinizin ağına giriş sağlayan “router”, yani yönlendiricinin şif-resi de dahildir. Bazılarımızın eği-limi, bu tür bir haberi okuduktan sonra tüm cihazların internet bağ-lantısını iptal etmek olabilir fakat günümüzün bağlantılı dünyasında bu pek gerçekçi olmayacaktır. An-cak yine de akıllı cihazların özel-liklerini incelemek ve ihtiyacınız olmayan fonksiyonları devre dışı

bırakmak her zaman iyi bir fikirdir. En nihayetinde iyi şifreler seçmek ve onları iyi saklamak, siber suçlu-ları cihazlarınızdan uzak tutmakta önemli bir rol oynar.

Tabii ki bu konuda bağlantılı cihaz üreticilerine ve güvenlik sektörüne de bir rol düşüyor. Güçlü bir ko-rumanın ve yama yönetiminin en baştan tasarlandığından emin ol-mak için işbirliği gerekiyor. Bir ürün piyasaya çıktıktan sonra artık çok geçtir. Bunun yanında IoT cihazları için güvenlik standartları oluştur-mak konusunda hükümetlere de rol düşüyor. Çocuk oyuncaklarından mobilyaya kadar birçok günde-lik eşyanın fiziksel olarak güvenli olduğunu gösteren onay damgaları görmeye alıştığımız bir dünyada ya-şıyoruz. Gelecekte aynı şeyin dijital objelere de yayılması gerekecektir.

David Em

m / K

aspersky Lab Baş Güvenlik A

raştırmacısı

12

Yazılım tanımlı altyapılar ve dijital liderliğin bir araya geldiği bir IoT ekosistemi, sadece daha hızlı büyümekle kalmayacak aynı zamanda

işletmelerin, yaşamlarımızı kolaylaştıran ürün ve hizmetleri tam kapasite ile sunabilmesinin de önünü açacak.

Nesnelerin İnternetini Yaygınlaştıracak İki Temel

Unsur: Yazılım ve Dijital Liderler

sektörden

Fiziksel bir yapılanmadan, dijital, mobil ve bulut tabanlı, değişken bir yapılanmaya geçişin sürdüğü bir çağı yaşıyoruz. İşletmeler, üreti-min yanı sıra hizmet sunma ve müşteriyle etkileşim süreçlerini bu dönüşüme göre uyarlıyor. Bu uyum sürecine yönelik yeni iş modelle-ri de ortaya çıkıyor. Bu alanda en dikkat çekici gelişmelerden biri de nesnelerin interneti (IoT) konu-sunda yaşanıyor. 2020 yılına kadar IoT teknolojileri ile yaklaşık 50 milyar cihazın birbirine bağlanması bekleniyor. Bu teknolojiyi, önü-müzdeki günlerde günlük hayatı kolaylaştıran, verimliliği artıran ve

maliyetleri büyük ölçüde düşüren etkili bir çözüm olarak daha sık görüyor olacağız. Bu, işletmeler için verimlilik artırıcı bir unsur, son kul-lanıcılar içinse hayatı kolaylaştırıcı bir yenilik. Bu süreçte işletmeleri dönüştürecek önemli bir teknoloji de “Yazılım Tanımlı Altyapı” olacak. Nesnelerin internetinin hükmettiği bir dünyada, işletmeler kendilerine sunulan yazılım odaklı teknolojiler-le hitap ettikleri kitleleri etkileyip, onları satışa yönlendirebilir. İşlet-meler, aynı konseptle müşterileri-nin sorunlarını da kolayca çözebilir. Bu nedenle gelecekte ağır işleyen ve değişime açık olmayan donanımlar yerine, iş süreçlerinin merkezine yerleşen yenilikçi sistemler haya-tımızın ve iş dünyasının odağında olacak.

VMware ise bu dönüşümün tam merkezinde yer alan bir şirket. IoT ekosisteminde kritik rol oynayan bulut ve sanallaştırma teknolojile-rimizle dünyada lider konumdayız. Yazılım ve verilerin günümüzde likit varlıklar haline dönüşmesiyle birlikte NSX ağ sanallaştırma plat-formumuz, hizmet olarak altyapı (IaaS) hizmetlerimiz ve sunduğu-muz “Yazılım Tanımlı Gelecek” vizyonumuzla bu dijital dönüşüm

çağında kurumların çevik, rekabetçi ve yenilikçi nitelik kazanma süreç-lerine destek oluyoruz.

Diğer yandan IoT’un yaygınlaşması ile birlikte kurumlar, bu dönüşüme ayak uydurmalarını sağlayacak ve bu uyum sürecini yönetecek liderle-re de ihtiyaç duymaya başladı. Deği-şim ve dönüşümün baş döndürücü bir hızla sürdüğü bu çağda kurum-ları rekabetçi kılacak yaklaşımları geliştirmek de “dijital becerilere” sahip dijital liderlere düşüyor. Bu alanda özellikle son zamanlarda Chief Digital Officer (CDO) önemli bir rol oynuyor. Veriyi kazanç olarak ele alan ve ondan değer elde etmeye odaklanan CDO’ların üstleneceği dijital liderlik, gerek bireysel olarak gerekse kurum nezdinde, nesnele-rin internetinin oluşturacağı yeni ekosistemin gerekliliklerini sağ-layacak düşünce tarzını mümkün kılacaktır.

Yazılım tanımlı altyapılar ve dijital liderliğin bir araya geldiği bir IoT ekosistemi, sadece daha hızlı bü-yümekle kalmayacak aynı zamanda işletmelerin, yaşamlarımızı kolay-laştıran ürün ve hizmetleri tam ka-pasite ile sunabilmesinin de önünü açacaktır.

Murat M

ediçeler / VM

ware Türkiye Ü

lke Müdürü

13For more information: Onur Hamitoğlu, ohamitoglu@idc.com, 0533 301 8998www.idc-cema.com/events/ IDCTurkiye

Save the Date!

Cloud & Datacenter RoadshowSapanca - Mar 15Ankara - Mar 22

CIO SummitAntalya - Apr 12 - 14

Big Data & Analytics SummitSapanca - May 9 - 10

Security SummitSapanca - Sep 21 - 22

Finance ConferenceIstanbul - Oct 3

Retail SummitSapanca - Oct 19 - 20

Manufacturing SummitSapanca - Nov 16 -17

IDC FutureScape 2017Istanbul - Jan 25

IT Security RoadshowIstanbul - Feb 9 Ankara - Feb 22

Public CIO SummitAntalya - Nov 9 - 10

IDC Türkiye 2017 Events

14

Nesnelerin interneti teknolojisine bugünden adapte olmayan ülke ve şirketleri gelecekte çok büyük tehlikeler bekliyor. Bu adaptasyon sürecini hızlandıracak unsurlar ise güvenlik, mahremiyet ve bağlantı alanındaki

gelişmeler olacak.

Nesnelerin İnterneti Ekosistemini Güçlendirecek

3 Ana Faktör

sektörden

Günümüzde nesnelerin interne-tinin (Nİ) ortaya çıkarmış olduğu büyük veri hem şirketlerin hem de bireylerin hayatını daha da kolay-laştırıyor. Şirketler artık nesnele-rin internetinin sunduğu büyük veriyi analiz ederek müşterilerinin beğeni ve taleplerini isabetli bir şekilde analiz edebiliyor ve onlara özel fırsatlar sunabiliyor. Bu saye-de müşteri sadakati arttırılırken müşteri tabanı da genişletilebiliyor. Otomobilden bankacılığa tekstilden turizme birçok sektörün bu yeni ekosistemden oldukça fazla yarar-landığına her geçen gün daha fazla şahit olmaktayız.

Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı gelişmekte olan ülkeler ve endüstri devleri de hızla bu yeni ekosisteme adapte olmaya çalışıyor. Dünyada şirketler nesnelerin interneti tek-nolojilerini iş modellerine adapte etmeye uğraşırken teknoloji firma-ları bu talebi karşılama konusunda oldukça istekli görünüyor. Sunulan rekabetçi, entegre yazılım ve do-nanım çözümleri; sağlıktan, ulaşı-ma, perakendeden enerjiye birçok farklı alanda nesnelerin internetine çok daha hızlı adaptasyon imkanı sağlıyor. Bu sayede güvenli altya-pılar üzerinden iletişim kurabilen nesneler, büyük veri analizinin de sayesinde çok daha akıllı kararların otomatik ve hızla verilmesini müm-kün hale getiriyor.

Ancak nesnelerin interneti tek-nolojileri ile çalışan uygulamalar; birbirine bağlı cihazlar ve ileri analitikten daha fazlasına da ihti-yaç duyuyor. Bunlar ise güvenlik, mahremiyet ve bağlantı. Bu fak-törlerin sağlam olması şüphesiz bu adaptasyon sürecini daha da hızlan-dıracaktır.

Bu nedenle Türkiye’de 4,5G’nin ha-yatımıza girmesi nesnelerin inter-neti ekosisteminin yaygınlaşması

açısından da olumlu bir gelişmedir. Diğer yandan bu ekosistemden tam olarak yararlanmak için yalnızca indirme hızları değil aynı zamanda yükleme hızları da ivedilikle iyileş-tirilmelidir.

Ayrıca Nİ tüm cihazların bağlandığı bir yapı olduğundan oluşabilecek riskler büyük önem arz ediyor. Bu risklerin başında ise güvenlik ve mahremiyetin geldiğini söyleyebili-riz. Bu yeni ekosistemde giyilebilir teknolojilerden, akıllı ulaşım sis-temlerine hatta evlerimizde kulla-nacağımız kapı kilitlerine, ampul-lere kadar birçok cihaz hem kendi aralarında hem de kullanıcılar ile anlık iletişim halindeler. Bu durum, hayatımıza katacağı kolaylıkların yanı sıra kişisel verilerimizin gizli-liği ile ilgili sorunları da beraberin-de getiriyor. Bu doğrultuda ortaya çıkabilecek güvenlik açıklarının önlenebilmesi için ise Ar-Ge çalış-malarına önem verilmelidir.

Güvenlik, mahremiyet ve bağlantı-nın güç verdiği bir Nİ ekosisteminin yaygınlaşması daha da hızlanacak-tır. Diğer tüm teknolojilerde oldu-ğu gibi bu ekosistemi de en hızlı şekilde yaygınlaştırabilen ülkeler, uluslararası arenada öne geçecektir.

Serhan Ünalan / Proline Strateji ve İş G

eliştirme M

üdürü

15

16

Veri koruma ve bilgi yönetimi çözümlerinde global bir lider olan Commvault bt altyapıları kurumsal verilerin korunması ve iş sürekliliğine uygun bir şekilde hizmet vermeye odaklıdır. Bu nedenle verinin korunması ve olası kayıpların engellenmesi

kurumsal kimliğin korunması ve sürekliliği açısından önem taşımakta.

Commvault Veri Yedekleme ve Koruma Konusunda Lider Konumda

sektörden

Commvault kurumsal veri yöne-timi anlamında şirketlere farklı çözümler sağlamaktadır. Bu çö-zümler verinin üretildiği noktada korunmasına yönelik olabileceği gibi, bulut bilişim entegrasyonun-dan, sanal veya fiziksel işletim sis-temleri entegrasyonuna, kurumsal uygulamalardan,eposta ve dosya sunucusu arşivine, son kullanıcı yedeklerine kadar bir çok konuyu kapsamakta. Geleneksel yedekle-me yazılımları birden çok silodan oluşmaktadır. Sanal sunucular için farklı çözümler, fiziksel sunucular için ayrı çözümler, tekilleştirme donanımı ihtiyaçları, bulut bili-şim altyapılarına veri göndermek için gateway tipinde özel cihazlar, arşivleme için ayrı ve bağımsız ça-lışan platformlar bu silolara örnek gösterilebilir. Commvault tek bir mimari altında sanal, fiziksel, veri

depolama sistemi yönetimi, tekil-leştirme, son kullanıcı yedekleri, arşivleme ve kurumsal raporlama fonksiyonlarını sağlamaktadır.

Kullanılan bu tümleşik mimari sayesinde genel veri yönetimi tek bir ekrandan gerçekleştirilmekte ve tüm veri bir platform üzerinde saklandığı için bağımsız siloların yönetilmesi ve birden çok yazılım/donanım yatırım ve yönetim mali-yetini ortadan kalkmaktadır.

Özellikle veri depolama ürünleri ile ilgili yönetimler veri yönetim yazılımlarından beklenen unsur-lardır. Ancak bu yönetim detaylı bir entegrasyon gerektirmektedir. Bunun sağlanamadığı senaryolar-da sistem yöneticileri özel betikler hazırlayarak bu işlemleri otoma-tize etmek istemektedir. Ancak bu tip çözümler sadece günü kurtar-mak üzere bir yaklaşım sergileye-bilmektedir. Commvault kurumsal birçok veri depolama sistemini yönetebilmektedir. Bu yönetim sayesinde uygulama tutarlı veri depolama anlık imajları(appli-cation aware storage snapshot) alınabilmektedir. Yüksek kapasite-li uygulamala verileri söz konusu olduğunda bu çözüm iş sürekliliği-ne yüksek oranda katkı sağlamak-tadır.

Türkiye dışında veri koruma ve iş sürekliliği ile ilgili sağlanan çözümler farklı noktalarda sağ-

lanmaktadır. Özellikle bulut bilişim altyapıları ve move to cloud yaklaşımları oldukça fazla sayıda müşteri tarafından tercih edilmekte. Bu tercih nedeniyle veri yönetimi yazılımlarının bu fonksiyonlara sahip olması ve entegre çözümler sağlıyor olması önem taşımaktadır. Commvault verilerin bulut ortamına yazılma-sı veya yedeklerin doğrudan bulut ortamına aktarılması veya farklı sanallaştırma katmanları arasın-dan geçiş yapabilme özellikleri nedeniyle oldukça fazla sayıda müşteri tarafından tercih edil-mektedir. Ülkemizde veri koruma ile ilgili alınan tedbirler sadece belirli noktalara yönelik çözümler sağlamaktadır. Ancak sahip olu-nan yazılımın bugünün ihtiyaç-larının yanısıra gelecekte ortaya çıkacak ihtiyaçları karşılamaya yönelik çözümler sunması toplam sahip olma maliyeti açısından önem taşımaktadır.

Commvault vizyonunu ve bunu her sene gerçekleştirmeyi kendi-sine hedef olarak belirlemiş bir firmadır. Bulut altyapılarına en-tegrasyon, sanal platformlar arası geçiş yapılabilmesi, kurumsal tüm işletim sistemlerinin ve uygula-maların desteklenmesi, sanallaş-tırma platformlarındaki destek matrisi, veri depolama sistemle-rine entegrasyon gibi konularda sağladığı çözümleri daha ileriye taşımaktadır.

Nilgün Ercan / Com

mvault K

anal Müdürü

17

Son yıllarda nereye bakarsak bakalım karşımıza Nesnelerin İnterneti (IoT) kavramı çıkıyor. Bu yeni teknolojilerin işimize ve hayatımıza katacakları

konusunda her kafadan bir ses çıksa da, asıl olan yaşamımızı kolaylaştıracak teknolojilere adaptasyonun hızlandırılması. Peki, tüm bunlar nasıl olacak?

Nesnelerin İnterneti Tüm BT Düzenini Değiştirecek

sektörden

Nesnelerin interneti (IoT); sen-sörler, mobil cihazlar, makineler ve taşıtlar gibi her türlü akıllı cihazı veya içinde akıllı cihaz barındıran her şeyi birbirine ve buluta bağlar. IoT verisinin ana-lizi her şeyden önce kurumlara büyük fırsatlar tanıyan bir geliş-medir. Bu analizler sonucu daha hızlı karar alabilir, iş süreçlerini iyileştirebilir, yeni uygulamalar hatta yeni iş modelleri geliştirebi-lirler. Bu açıdan baktığımızda IoT, enerji, sağlık, ulaşım, peraken-decilik, otelcilik, imalat ve finans hizmetleri başta olmak üzere tüm sektörleri etkilemektedir.

Tüketiciler için IoT, evinizdeki radyatörleri okyanus ötesinden bile ayarlayabileceğiniz anlamına gelir. Kurumlar için IoT ise, hem yeni müşteri ve yeni iş ortaklarıy-la iletişime geçebileceğiniz, hem de inanılmaz hacimde veri topla-yıp saklayabileceğiniz ve analiz edebileceğiniz fırsatlar sağlar.

Öte yandan, yeni ürün ve hiz-metlerle sektöre dahil olan startup’lardan tutun da, tüm alt-yapı ve bilgisini tamamen yeni pazarlara açılmak için kullanan köklü kuruluşları düşündüğü-nüzde artık rekabetin her yerden geldiğini görebilirsiniz. Bu ya-rışta önde olmak için rekabette-ki değişiklikler karşısında reaktif olamazsınız. Proaktif olmak zorundasınız.

IoT ile sensor verileri, tekno-loji kullanan cihazlar, internet üzerinde çalışan cihazlar, RFID etiketler ve akıllı cihazlar gibi tüm cihazlar birbiriyle IP üzerin-den iletişime geçiyor olacak. Bu da sizin muazzam miktarda bilgi toplayacak olmanız demektir.

IoT Aracılığıyla Toplanan Bilgi Neden Bu Kadar Önemli?

Kurumların bu yeni teknolojileri, özellikle de nesnelerin interne-tini benimseyip adapte olmaları şart ama BT departmanları da bir yandan kurumlarını, bu verileri toplayabileceklerine ve gerçekten de anlamlı bir şekilde kullanabi-leceklerine ikna etmek zorunda-lar.

Verilerin tek başına bir anlamı yoktur ama birbiriyle ilişkilendi-rilmiş verilerden yola çıkıp ku-rumsal bir çözüme gitmek, paha biçilmez bir değere sahiptir. Bu nedenle kurumlar IoT aracılığıyla toplanan verileri nasıl yönete-ceğine karar vermelidir. Buna müşteri deneyimini iyileştirme, uç noktalardaki davranış model-lerini anlama, ürün güvenilirliğini ve performansını belirlemenin yanı sıra Ar-Ge’ye girdi sağlama ve gerçek zamanlı operasyonel veri toplama da dahildir.

Dünya genelinde kurumlar nesne-lerin internetinin getirdiği fayda-

ları artık anlamaya başladılar. IoT kavramı birbirine bağlı ve akıllı olmanın çok daha ötesinde bir kavram. Nesnelerin internetinin getirdiği faydalar arasında: Üret-kenliğin ve etkinliğin artması, Müşteri deneyiminin zenginleş-mesi, Hızlı karar alma, Süreç oto-masyonu, Rekabette farklılaşmak gibi konular öncelikle sayılabilir.

Kurumsal IoT’nin geleceği sizin kontrolünüz altında. Alacağınız hizmetin güvenli, sağlam ve es-nek olup olmayacağına siz karar vereceksiniz.. Öte yandan baş-langıçta düşük bir maliyetle veya geniş bir kapsamla başlamak, te-darikçiye bağımlılık veya mevcut güvenlik açıkları gibi konular da seçimlerinizde hesaba katmanız gereken konular. O nedenle öne-rim şu: Dikkatli bir seçim yapın!

Haluk Tekin / Red H

at Türkiye Genel M

üdürü

İlk CES 1967 yılında New York City’de gerçekleşmiş. Bundan tam 50 yıl önce. Bir-çoğumuz hayatta olmasa da tam tamına 50 yıldır devam

eden bir etkinliğin dünyada ne kadar ilgi gördüğünü tahmin ede-bilirsiniz. İlk günden bu yana tabii ki teknoloji ve tüketici elektroniği konusunda teknolojinin gelişimi-ne paralel olarak birçok değişikliğe gidilmiş.

50 yıl sonra; içinde kablosuz sis-temler, araç teknolojileri, dijital imaj işleme, ev sinema sistemleri, bilgisayar ve yan ürünler, kablosuz iletişim ve fiber teknolojileri gibi

20’den fazla kategoride ürün ve teknolojilerin sergilendiği dünya-nın en büyük tüketici teknolojileri olayı haline geldi. Türkiye’den sa-dece 12 basın mensubunun katıldı bu yılki CES fuarında BT Günlüğü olarak yerimizi aldık ve günlük olarak yeni gelişmeleri online ya-yınlarımızdan sizinle paylaştık.

Bu yılki CES fuarı sürecinde oluşturulan içeriklerin; Türkiye içerisinde 10 milyonun üzerinde bir kitleye ulaştırıldığını düşünü-yorum, toplam gösterimin ise 50 milyonun üzerinde olduğu düşün-cesindeyim. Böyle büyük ve ilgi çeken bir fuarın özetini sizler için

kaleme almak istedim.

Önümüzdeki sayfalarda CES 2017 içerisindeki popüler olaylar ve yeni teknolojilerin yer aldığı ürün-ler ile karşılaşacaksınız. Şimdiden güzel vakit geçirmeniz dileğiyle…

Dünyanın En Popüler Tüketici Elektroniği Fuarı

150 farklı ülkeden 170 binin üze-rinde katılımcıyla gerçekleştirilen dünyanın en büyük teknoloji olayı CES 2017’nin tarihe hatırlanacak bir iz bıraktığını söyleyebiliriz. Bu yılki fuarın 50. yıldönümü-nü kutlaması CES için önemli

CES 2017’de Öne Çıkan Olaylar!Yurt dışındaki en popüler fuarlardan biri olan, tüketici elektroniği söz

konusu olduğunda en yeni ve en gelişmiş ürünlerin her yıl düzenli olarak sergilendiği Consumer Electronics Show (CES) bu yıl 5 Ocak – 8

Ocak 2017 tarihleri arasında Las Vegas'da gerçekleştirildi.

Ali Yavuz ŞAHİNyavuz@btgunlugu.com

18

bir kilometre taşını işaret ediyor. CES 2017, teknolojideki yenilikleri öğrenmek ve önümüzdeki eğilim-leri belirlemek için yapılan önemli etkinlik oldu. Fuar iki önemli me-kanda kuruldu: Las Vegas Kongre Merkezi ve Sands Kongre Merkezi. Ayrıca ünlü Las Vegas şeridindeki çeşitli otellerdeki diğer etkinlik alanları da CES 2017 sergi alanları olarak yine fuar sürecinde katı-lımcılarına kapılarını açtılar. Tüm fuarın toplam taban alanı 1 mil-yon metre karenin üzerinde. (Şova katılıyorsanız, rahat ayakkabıları unutmamalısınız!)

İşte Önemli Olaylar

CES çerçevesinde tüm etkinliklere katılıp tüm yeni teknolojileri ürün-lerini görmeniz ve deneyimlemeniz mümkün değil. Tüm bu söylediğimi yapabilmek için sanıyorum 4 aya yakın bir zaman lazım ki, bu da bi-zim elimizde olamayan bir şey. Bu sebepten sizler için fuar alanında deneyimlediğim ve gözlemlediğim önemli olayları kaleme alım. Şimdi başlıyoruz…

Akıllı Otomobiller ve Kişisel Araçlar

Otomobil endüstrisi on yıllardır CES’e katılmış durumda. Ancak bu katılım şimdiye kadar sadece; ses sistemleri, araç içi eğlence sistem-leri ve son zamanlarda seyir ürün-leri ile sınırlı kalmıştı. CES 2017’de ise birçok otomobil üreticisinin akıllı ve kişisel otomobillerini ser-gilemesi fuarın yavaş yavaş farklı bir yöne kaydığını göstergesi olarak karşımıza çıktı. Teknoloji artık her alanda kullanılıyor ve tüketicilerin kullandığı bu yeni teknolojiler de dünyanın en büyük tüketici elekt-roniği olan CES ‘de gösteriliyor. Bu

gösterge önümüzdeki yılların nasıl olacağını bize fısıldıyor gibi.

Otomobil Üreticilerinin İlgisi Artıyor

Her geçen yıl daha fazla ototmobil üreticisi fuara ilgi gösteriyor ve teknoloji açısından yeni geliştir-dikleri ürünlerini sergiliyorlar. CES 2017’nin temel taşlarından birinin ototmobil endüstri olduğunu söy-lemek mantıksız olmaz.

Fuarda otomobilleri daha akıllı hale getirmek için eklenebilecek çok sayıda ürün gördük. Corning firmanın bir aracın tüm ön pa-nelinin camdan yapıldığı bazı yenilikçi tasarımları ve “akıllı” camın gelecekteki otomobilleri-mizle nasıl etkileşim kuracağımızı gösteren demoları deneyimledik. Ayrıca Nissan’ın gerçekleştirdiği tanıtım toplantısında CEO Carlos Ghosn’un kişiselleştirilmiş araçlar konusunda yeni araç ve teknolo-jilerini göstermesi ilgi çekiciydi. Bunun yanı sıra Faraday Future’ın

Teslaya rakip olarak çıkardığı FF91 modeli de yine CES 2017 kapsa-mında gösterildi. Diğer büyük otomobil olaylarına baktığımızda; otonom sürüş, elektrik enerjisi ve daha iyi bağlantılara doğru iler-leyen eğilimlerin öne çıktığını görüyoruz.

VR, AR ve Karma Gerçeklik

İki yıl önce, Oculus VR, Rift ürü-nünü tanıtmış ve anında o yılki şovun en büyük hitlerinden biri olmuştu. Oculus, o zamandan bu yana evrim geçirdi ve Facebook tarafından satın alındı. HTC, Sony ve Samsung da diğerleri arasında rakip VR cihazlar duyurdu. Bu-nunla birlikte, VR şu ana kadar oyunlara odaklanmış durumda. İş dünyasında ki kullanım alanına baktığımızda gayrimenkul, seya-hat ve diğer birçok görsel odaklı iş disiplinleri gibi alanlara VR geti-ren dikey uygulamalar hedefleni-yor. VR, ciddi bir deneyim sunmak için güçlü (ve pahalı) gözlük veya gözlük (ve ucuz) gerektirdiğin-

19

CES 2017 özel

den, tüketicilere tam anlamıyla ulaşmasının biraz daha zaman alacağı görüşündeyim. Ancak VR, bu yıl CES’de büyük ilgi gördü. Pek çok uygulama ve cihaz, VR ve AR uygulamalarının görsel deneyimle örtüştüğü, artmış ve karışık gerçe-ğe odaklanmış durumda.

CES 2017’deki sanal gerçeklik ürünleri bir önceki yıla göre çok daha fazla yer kaplıyordu. Tay-van merkezli HTC yeni modeliyle daha fazla VR deneyimi yaratma-ya yönelik girişimlerini başlattı. HTC’nin bu yeni ürününü dene-yimlemek için farklı alanlarda birçok stand kurulmuştu ve ürünü deneyimleyenlerden tam not aldı diyebiliriz. HTC bu konuda sade-ce ürün üretmek ve satmak için çalışmıyor aynı zamanda yeni kurduğu VR geliştirici ekosistemi-ni de tanıttı ve bu konuda geliş-tiricilere maddi ve manevi destek vereceğinin altını çizdi. Şimdiden ekosistem içerisine giren geliş-tiriciler var ve yakın zamanda bu geliştiricilerin ilk ürünleri

HTC’nin VR cihazlarıyla birlikte çalışmaya başlayacaklar. Bu sayede VR cihazlar sadece video izleye-bileceğiniz veya oyun oynayabile-ceğiniz bir cihazın dışında farklı alanlarda kullanılabilecek ürünler olarak karşımıza çıkacak. Ayrıca HTC, üçüncü parti şirketlerin Vive deneyimlerini kullanması için çevre birimleri kurmasına olanak tanıyan yeni Tracker sisteminin örtüsünü de kaldırdı. Oyuncak tabancadan eldivenlere, beyzbol sopalarına kadar olan yeni VR pro-jeleri açıklandı.

4K ve 8K TV’ler

4K TV’ler veya Ultra HD TV’ler son üç yıldır CES şovunda sıcak bir ko-nuydu. Bu konunun sıcaklığını yi-tirmeden devam ettiğini söyleme-liyim. Aklınıza gelebilecek tüm TV üreticilerinin standı CES 2017’de yer aldı ve katılımcılara yeni ürün-lerini gösterdiler. Bunun yanı sıra fiyatlarda bir gerileme var ve 4K TV’ler daha uygun fiyatlı hale gel-di. 4K içeriğinin yayılması her ne

kadar yavaş yavaş olsa da TV’lerini yenileyen herkesin 4K’ya geçtiği-ni görüyoruz. Ancak 2017’de 4K eğilimleri daha da artacak ve bu konuda üretilen içeriklerinde çok daha fazla olacağı kesin.

TV Seçimi Günden Güne Zorlaşıyor Büyük soru şu olacak: LCD, OLED veya Quantum Dot modeli mi satın almalısınız? Sony, LCD’nin çok iyi olduğunu, ancak LG ise herkesi OLED’e taşımak istediğini savu-nuyor. Samsung, Quantum Dot’un TV ekranlarının geleceğini sergile-diğini söyledi. Tabi ki tüm bunlar birer pazarlama politikası. BU ürünlerin kötü olduğu veya birbir-lerine üstünlük sağladığı anlamını içermiyor. Seçim kararı verirken karşınıza çıkacak en önemli konu-lardan biri ise maliyet. LCD’ler bü-yük miktarlarda üretiliyor, kaliteyi üst safhalarda ve şu an OLED’den daha az maliyetli. Quantum Dot TV’ler LCD’den daha pahalı, ancak her üçü de son derece rekabetçi ve her birinin değeri seyircisine göre değişiyor. Çünkü bu konu sanat gibi ve sanatı beğenmek veya be-ğenmemek kişinin kişisel tercihine kalmış durumda. Hali hazırda gör-düğümüz TV teknolojileri de sanki bir sanat misali karşımıza çıkıyor. Sundukları ile bizi yerimizden hoplatabilir veya gözümüzü kapa-tarak geçmesini beklediğimiz bir olaya dönüşebilir.

8K TV’ler El Yakıyor

Tüm bunların yanında bir de 8K TV seçenekleri mevcut. Tabii ki bu ürünlerin fiyatları el yakıyor. Fakat CES 2017 de bu tarz yeni ürünler de sergilendi ve görüntü kalitesi açısından (en azından benden)

20 21

tam not aldı. Bu gösterimlerin asıl amacı 2020 Tokyo Olimpiyatları-nın olduğu söylenebilir. Önümüz-deki olimpiyatların 8K formatında yayınlanacağı tahmin ediliyor. Bu durum da üreticileri harekete geçirmiş durumda ve yakın gele-cekte tüm firmaların bu ürünlerini tüketicilere sunacağını tahmin ediyorum. Tabii ki ilk zamanlarda fiyatlar yüksek olacak. Bu duru-mun üç yıl içerisinde tersine döne-ceğini söyleyebilirim.

Bye Bye 3D

TV üreticileri 3D’yi bıraktı. Bunun yerine daha iyi kalitede sunumlar ve daha ince TV’lere odaklandı. LG Electronics, “duvar kağıdı” ince televizyonunu sergilerken rakiple-ri Sony ve Samsung daha gerçekçi görüntüler için sunduğu teknolo-jileri ön plana çıkarmaya çalıştılar. Tüm bunlar bizleri 4K Ultra zengin ekranlar almaya ikna etmek için bir adım oldu.

Benim Asistanım Nerede?

Bu yıl birçok hoparlör üreticisinin hali hazırda kullanılan ses tanıma sistemleriyle birlikte akıllı asis-tanlarını sergilediğini gördük. Bu-nun yanı sıra prototip aşamasında olan yeni ürünler de gözlerimize takıldı. Kısacası sanal asistanlar artık ne söyleyebildiğimiz anlıyor ve söylediğimi birçok şeyi yorum-layarak bizlere cevap verebiliyor. Bu tarz asistanların yakın gele-cekte arabalar, buzdolapları, masa üstü saatler gibi birçok alanda kullanıldığını göreceğiz. Kısacası etrafımızı sanal asistanlar saracak. Peki bu bizi yalnızlığa ve sanal ya-şama mı itecek? Bunu hep beraber bekleyip göreceğiz. Bu konuda tek geçebileceğim ürün ise Amazon’un

sunduğu Alexa. CES 2017’de bu ses asistanını cihazlara, televizyonla-ra, hoparlörlere, lambalara, oto-mobillere ve daha pek çok alana entegre eden onlarca yeni ürün ve hizmet gördük.

Nesnelerin İnterneti

CES 2017 içerisindeki Nesnele-rin İnterneti kavramının hemen hemen her alanda kullanıldığını gördük. Bunların arasında birbi-rine bağlı cihazlar, yeni giyilebilir ürünler, sağlıkla ilgili cihazlar ve araç kullanım örneklerini dene-yimledik. Gösterilen her ürün bir şekilde yeni bağlantı teknoloji-leriyle donatılmış durumda. CES 2017’yi bir “IoT Show” olarak adlandırabilirim.

Kişisel Robotlar, Kişisel Taşıma Cihazları ve Dronlar

Kişisel robotlarla ilgili gördüğümüz yeni teknoloji ve ürünler ele alındı-ğında bu yılki CES’te ilginç bir kate-

gorinin doğduğunu söyleyebilirim. Bu robotlardan bazıları endüstri odaklı kahve yapıcılar gibi görevlere bağlı çalışıyorlardı. Ancak bazıları ise; sizi takip eden ve kişisel asis-tanlar haline gelen küçük robotlar-dı. Ayrıca hoverboards gibi kişisel ulaşım araçları da yine CES 2017 yer aldı. BU ürünlerin varyasyonlarının önümüzdeki günlerde hızlıca arta-cağını söyleyebilirim. Ayrıca, hem işletmeyi hem de tüketicileri hedef-leyen düzinelerce yeni cihaz yine CES 2017 kapsamında gün yüzüne çıktı. Bunlardan Pepper, KuriKuri-Kuri ve LG’nin Hub Robotunun bazı örnekler olduğunu söyleyebilirim. Robotlar yeni beceriler ve kişilikler ile sergilendi ve gelecekte neler ya-pabilecekleri gün yüzüne serildi.

Benim gözümden, CES 2017 öne çıkan kavramların bunlar olduğunu söyleyebilirim. Önümüzdeki sayfa-larda yer alan haberler içerisinde global firmaların CES 2017 ortaya çıkardığı yeni ürünlerinin haberle-riyle karşılaşacaksınız.

20 21

CES 2017 özel

22

Lenovo’nun Amazon‘la iş birliği içinde geliştir-diği Amazon Echo benzeri olan ilk Akıllı Asistanı CES 2017’de tanıttı. Amazon’nun sanal asistanı Alexa desteğiyle karşımıza çıkan Lenovo’nun akıllı hoparlörü, Amazon Echo modeline benzerliğiyle dikkatleri üzerine çekiyor. Böylelikle Lenovo da ilk Akıllı Asistan deneyimini bizlere yaşatmış oluyor. Akıllı sistemlerde yeni çözümler arayan ve geliştir-meye açık cihazlar üreten Lenovo, Amazon iş Sahip olduğu mikrofonlar sayesinde sesli komutları yerine getirebilen akıllı asistan, listeler oluşturma, alarm kurma, müzik çalma ve internetten aramalar yapma gibi yeteneklere sahip. Yeşil, gri ve turuncu olmak üzere 3 farklı renk seçeneğiyle karşımıza çıkan akıllı asistan, Intel Atom işlemci barındırıyor. Biraz daha teknolojik detaylara inecek olursak 360 dereceye eşit bir şekilde ses verebilen akıllı asistan, üzerinde 8 adet mikrofon bulunduruyor ve 5 metreye kadar ses algılayabiliyor. Bunların yanı sıra akıllı asista-nın Lenovo akıllı ev aletleri ve diğer üçüncü parti cihazlarla uyumlu olacak şekilde tasarlanıyor. Kısaca Lenovo akıllı asistan konusunda oldukça ciddi ve eli-ni çabuktutuyor gibi görünüyor. Aynı zamanda akıllı hoparlörün Harmon Kardon versiyonu olacağıda şirket tarafından belirtildi. Özellikle ses performan-sına önem gösteren kullanıcılar tarafından tercih edilecek olan Harmon Kardon versiyonun daha yüksek bir fiyat etiketiyle geleceğini ve siyah renk seçeneğine sahip olacak. Kısaca bu akıllı asistana ve özelliklerine tam erişim için cebinizden biraz fazla para çıkacak.

Lenovo Akıllı Asistanını Tanıttı

Teknoloji geliştikçe birçok alanda özellikle uygulamalarda her gün yeniliklere şahit oluyoruz. Onlardan biri görme engellilere özel olan Akıllı Gözlük uygulaması Aira. Hem akıllı gözlükler hem de akıllı telefonlarla çalışabilen Ai-ra’nın tek amacı, görme engelliler için hayatı kolaylaştır-mak. Aira servisini kullanan görme engelliler bir sorunla karşılaştıklarında gözlüklerine dokunarak Aira’yı etkin-leştirebiliyorlar. Sonrasında ise akıllı gözlüğün kamerası etkinleşerek Aira çalışanıyla bağlantı kuruyor. Akıllı Göz-lük kuşkusuz görme engelliler içinbüyük bir lüks haline dönüşüyor. Hem lokasyon bilgilerine hem de akıllı gözlük sayesinde canlı yayına sahip olan Aira çalışanları sorunla-rı çözmek için kullanıcılarla sesli görüşmeler de yapabili-yor. Durum böyle olunca özellikle ses teknolojisiyle büyük kolaylıklar sağlanmış oluyor. Özellikle görme engellilerin ulaşımı açısından önemli bir sorunu çözen Aira, bir başka seçenek olan akıllı telefonların kamerasıyla da kullanıla-biliyor. Uber çağırmaktan tutun da market alışverişlerine kadar aklınıza gelecek her şey için yardım alabileceğiniz Aira, CES 2017‘nin ilgi çeken yeni uygulamaları arasında bulunuyor. Özellikle sağlık alanında uygulama geliştirici-lerinin devrim yaptığı bu dönemde akıllı gözlükleri görme engeli olanlar için geliştirmek büyük bir yenilik olarak göze çarpıyor. Eh bu kadar fazla fırsat sunan uygulama da doğal olarak per de ucuzbir servis değil. Aira kullanıcıları-na 3, 6 ve 12 aylık teklifler sunuyor. 3 ay için toplamda 750 dakika, 6 ay için 3000 dakika ve son olarak 12 ay içinse 10000 dakika yardım sağlıyor. Fiyatlara bakacak olursak Aira servisine sahip olmak isteyen kullanıcıların 3 ay için 300, 6 ay için 1000, 12 ay içinse 2500 doları gözden çıkar-maları gerekiyor. Bu da ilk etapta küçük bir servet olarak nitelendirilebilir. Fakat sunduğu hizmete bakınca paranın pek de bir önemi kalmıyor.

Görme Engellilere Özel Akıllı Gözlük Uygulaması: Aira

CES 2017 özel

23

Ekim ayın da tanıtılan ve bir akıllı asistan servisi olan Google Asistan daha fazla ön plana çıkarmak için ha-zırlanıyor. Google Asistan yakında Android TV ve bir çok farklı kanalda kullanılabilmesiyle artık gündemde. Yakın zamanda yapılan duyurular ve haberlerde Goog-le Asistan özellikli Pixel & Pixel XL telefonlarını Ekim ayında tanıtarak ilk çıkışını gerçekleştirdiğini biliyo-ruz . Geçtiğimiz haftalarda da geliştiricilerin Google Home için Google Asistan temelli uygulamalar geliş-tirebilmesinin önü de açıldı. Nunu fırsat bilen Google geliştiricileri yaptıkları çalışmalar sonucunda yeni gelen güncellemelerle Google Asistan’ın kullanım alanlarını oldukça genişleteceği sinayallerini veriyor.Yakın zamanda birçok haber kaynağında dolaşan ve dedikodu niteliğinde olan söylentiler Google’ın resmi blogunda yapılan açıklamalarla da doğrulanmış oldu. Böylece Android TV destekli televizyonlar ve uydu ci-hazları üzerinden Asistan desteği alabilecek. Yani Go-ogle Asistan ile konuşarak istenilen içerikleri izlemek mümkün olacak. Bu duyuru ile birlikte Google tekno-loji yeniliklerine bir yenisini daha eklemiş durumda.Peki ya bu yenilik ne işe yarıyor? Bize artıları ne ola-

cak? Google Asistan & Android TV birlikteliğiyle kul-lanıcılar sesli komutla bir içeriği oynatabilecek, içerik/film araması yapabilecek, içerikler hakkında bilgi alabilecek veya ışık ayarı gibi özellikleri yönetebilecek.Android TV ise önce NVIDIA SHIELD ile ardından ABD’deki Android 6.0 ve Android 7.0 sürümlü tüm Ad-roid TV’lerde (AirTV Player, Sharp Aquos, Sony Bravia, Xiaomi Mi Box vs.) kullanılabilecek.

Google Asistan, Android TV ve Giyilebilir Cihazlara Geliyor

Kedilerin internet alemini ele geçirmesi hızla devam eder-ken yeni bir atakla Catspad Uygulama olarak hayatımıza gi-riyor. Nesnelerin İnterneti insanların olduğu kadar kedilerin de hayatını kolaylaştırma atılımlar yapmaya tam gaz devam ediyor. Kedinizi siz uzaktayken beslemeye devam eden akıllı besleme ve su ünitesini CES 2017’de tanıtIldı. Catspad Uygulama , üretime geçmek için geçtiğimiz günlerde büyük çaplı bir Kickstarter kampanyası başlattı. Özellikle kedielrin sosyal medyada yükselişe geçmesi birçok girişimcinin de uyarılmasını sağladı. Her yerde gördüğümüz kediler için artık geliştiriciler uygulamalarını hayata geçirmeye başla-dı. Bunlardan biri de Catspad olarak karşımıza çıkıyor. Peki Catspad tam olarak ne yapıyor? Catspad, kedilerin insan müdahalesi olmadan bir ay boyunca taze kuru mama yemelerini ve temiz su içmelerine olanak tanıyor. 1,7 kg kuru mama ve 8 litre su alan haznesinin yanında besleme ünitesi internete bağlanıyor ve mobil uygulamadan kontrol edi-liyor. Mobil uygulama üzerinden, kedi mama ve su kaplarında ne kadar yiyecek ve içecek kaldığını görebiliyor; gerekli gördüğünüzde kapların doldurulmasını sağlayabiliyorsunuz. Sensörlerle donatılmış cihaz, beslediği kedileri renkleri-ne göre tanıma gibi özellikleri bulunduğu söyleniyor. Bu sayede beslenen her bir kedi için ayrı bir profil oluşturma ve kedileri ayrı ayrı takip etme imkanınız oluyor. Catspad ile kedileri beslemek için mama kaplarını takip edebileceğiniz gibi, beslenme saatlerini otomatize etmeniz mümkün. Kedinizin, ne zaman, hangi sıklıkta ve ne kadar besleneceği bilgilerini uygulamaya giriyorsunuz ve ardından Catspad her şeyin üstesinden geliyor.

Catspad Uygulaması Kedinizi Tanıyıp Besliyor

24

Kingston Digital, CES 2017’de tanıttığı 2TByte USB flash bellek ile flash sürücülerde yeni bir doruk nokta-sına ulaştı. Kingston, 2TByte USB flash bellek sürücü-sü olan DataTraveler Ultimate Generation Terabyte’ı tanıttı. DataTraveler Ultimate GT, 2TB’a kadar alan ve USB 3.1 Gen 1 (USB 3.0) performansı sunuyor. Yoğun kullanıcılar bu sayede, tek bir 2TB sürücüde 70 saatlik 4K kalitesinde videoya kadar veri dahil olmak üzere, küçük bir alanda çok büyük miktarda veri saklaya-bilecek. Darbelere karşı dayanıklı olması için çinko alaşımlı metal bir gövdesi olan DataTraveler Ultimate GT, üst seviye bir tasarımın içerisinde üstün kalite su-nuyor. Kingston’un yeni flash belleği, kompakt boyutu ile teknoloji meraklılarına olduğu kadar profesyonel kullanıcılara da yüksek kapasiteli verileri saklamanın ve aktarmanın kolay taşınabilir bir çözümünü sunu-yor. Flash Bellek Ürünleri Müdürü Jean Wong, yaptığı açıklamada, “Kingston olarak limitleri hep zorluyo-ruz.” dedi ve şöyle devam etti: “DataTraveler Ultimate GT ile kullanıcıların mobil olarak veri saklama kabili-yetini artırıyoruz. 2013’te piyasaya sunduğumuz 1TB kapasiteli sürücümüzün ardından kapasiteyi iki katına çıkararak çok iyi bir devam ürünü çıkarttık. Artık kullanıcılar çok daha büyük miktarda veriyi rahatlıkla

saklayıp aktarabilecek.” Kingston DataTraveler Ulti-mate GT Özellikleri: Kapasite: 1TB, 2TB, Hız: USB 3.1 Gen. 1, Boyutlar: 72mm x 26.94mm x 21mm, Çalış-ma sıcaklığı: -25°C to 60°C, Saklama sıcaklığı: -40°C to 85°C, Garanti: Ücretsiz teknik destekle birlikte 5 yıl garanti, Uyumluluk: Windows 10, Windows 8.1, Windows 8, Windows 7 (SP1), Mac OS v.10.9.x+, Linux v.2.6.x+, Chrome OS.

2 TByte USB Flash Bellek Görücüye Çıktı

2017 yılı içersinde amiral gemisi akıllı telefonlarda kul-lanılması için Qualcomm tarafından üretilen Snapdragon 835 artık CES 2017 ile birlikte resmiyet kazandı. 10nm FinFET işlem teknolojisi ile üretilen işlemci birçok farklı özelliğiyle ön plana çıkıyor. Yeni yonga seti, akıllı telefonların yanında, sanal gerçeklik ekranlarında, IP kameralarda, mobil bilgisayarlarda ve tabletlerde üstün perfromans sağlayacak. Qualcomm Kryo 280 CPU ve Qualcomm Hexagon 682 DSP ile can bulan işlemci, makine öğrenimi için TensorFlow, görüntü işlemi için ise Halide ile geliyor. Bu yeni yonga setinin göze çarpan diğer bir özelliği ise önceki nesline oranla yüzde 25 daha az enerji tüketmesi ve yüzde 35 daha küçük olması. Ayrıca Qualcomm Quick Charge 4 ile daha iyi bir hızlı şarj imkanı sunuyor. Bunların yanında, 30 fps 4K Ultra HD kaydı, 60 fps 4K Ultra HD video oynatım, H.264 (AVC) ve H.265 (HEVC) desteği.Ultra HD Premium uyum, 4K @60fps, geniş renk aralık desteği, Saniyede 4,6 gigabite kadar hız sunan 802.11ad çoklu-gigabit Wi-Fi, OpenGL ES 3.2, Full OpenCL 2.0, Vulkan ve DX12 desteğinin yanında Adreno 540 GPU, Saniyede bir gigabite kadar indirme hızı kullanabilen Kategori 16 LTE ve saniyede 150 megabiteupload hızı verebilen Kategori 13 LTE entegre Snapdra-gon X16 LTE modem ve 2,45 GHz’ye ulaşabilen dört performans çekirdeğinin yanında 1,9GHz’e çıkabilen dört verimlilik çekirdeği bulunan Kryo 280 CPU özelliklerinden sadece birkaçı. Şimdilik üretim tezgahında bulunan ürün için çıkış tarihi olarak 2017 yılının ilk yarısı işaret ediliyor.

Qualcomm Snapdragon 835 Resmileşti

AMD’nin geçtiğimiz dönemde Nvidia tarafından geliştirilen GSync’e rakip olarak çıkardığı ve raki-binden üstüm durumda olduğu FreeSnc teknolo-jisi yenilendi ve CES 2017’de katılımcılara gös-terdi. Özellikle oyunlarda yaşanan kırılması yok eden teknoloji sayende bilgisayarın görüntüyü yenileme hızı ile monitörün görüntüyü yenileme hızı senkronize olarak çalışıyor. bu sayede görün-tülerdeki kırılmaların önüne geçiliyor. Nvidia’nın monitörlere ek 100 dolarlık masraf gerektiren teknolojisinin yanında ek bir masraf gerektirme-yen AMD teknolojisi kısa süre içerisinde pazarda hem daha uygun fiyata hem de daha yaygın ola-rak kendisine yer edinmişti. Teknolojinin yenile-nen versiyonu ile birlikteyse pek çok yeni özellik geliyor. Gecikme süresini en aza indirmek için farklı yöntemlere geçilmişken aynı zamanda HDR içerikler için de özelleştirmeler yapılmış. sRGB’ye göre 2 kat daha fazla renk aralığı sunan sistem bu sayede inanılmaz bir renk aralığı sunacak. HDR destekli olduğu için siyahların tam siyah parlak renklerin ise tam olarak parlak olacağı monitörler de çok geniş renk aralığı sayesinde HDR tekno-lojisinin de önüne geçmiş olunabilecek. AMD teknolojisinde gecikme sürelerini en aza indi-rebilmek için de iş yükünü ekran kartına almış. Normalde gecikmeye neden olan renk aralığının kontrolü, ortam parlaklığı gibi değerlerin kont-rolünü artık ekran kartı üstlenecek. bu sayede de gecikme süresi azaltılmış olacak.

Üst Düzey Monitörlerin Yeni Bir Sertifikası Var: Freesync 2

Bosch, dünyanın en büyük tüketici elektronik ürünleri fuarında global teknoloji ve servis tedarikçisi olarak şu alanlara odaklanıyor: akıllı evler, akıllı şehirler, ağa bağlı mobilite ve Endüstri 4.0. Ayrıca Bosch, elektronik ürünle-rinin yüzde 100’ünün ağa dahil edilmesi ve her bir ürün için ağa bağlı servis paketi sunmayı hedefliyor. Ürünlerin ve çözümlerin bağlanabilirlik aracılığıyla kişiselleştirilme-si sayesinde bu giderek daha mümkün hale geliyor.CES 2017’de, ilk ticari robotu olan ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 2017 yılının sonunda piyasaya sunulması planlanan Kuri’yi sergiledi. Robot yaklaşık 50 cm uzun-luğunda ve pek çok sensör içeriyor. Mümkün olan en kısa güzergahlarla ilgili notlar alarak oda içerisinde hareket edebiliyor. Kuri, ev sakinleri ile etkileşim kurduğundan ailenin bir üyesi konumunda. Örneğin Kuri, müzik çala-biliyor veya trafikte sıkışan anne ve babalara çocuklarının okuldan döndüğü bilgisini verebiliyor. 30’dan fazla robot mühendisi ve tasarımcısı, start-up şirketinin Redwo-od City, California’daki merkezinde çalışmalar yapıyor. Özellikle kreatif özgürlükten ve ilham verici Silikon Vadisi start-up şirketi kültüründen fayda sağlıyor. Asistanlar, ağa bağlı üretimde de önemli bir rol oynuyor. Örneğin APAS robotu, esnek ve etkin üretimi mümkün hale getiriyor. Zorlu, tehlikeli ve monoton görevleri üstlenen APAS, in-sanlar ile yakın bir işbirliği içerisinde olması için tasarlan-dı. Sensör kabuğu sayesinde otomatik üretim asistanı, bir kişi çok yaklaştığında bunu tespit ediyor ve derhal kendi-sini kapatıyor. Bosch, APAS’ı özellikle Endüstri 4.0’da veya bir başka deyişle Ağa Bağlı Endüstride kullanmak üzere tasarladı. Endüstri 4.0 teknolojilerinin baş sağlayıcısı ve kullanıcısı olarak Bosch, diğer hiçbir şirkette mevcut olmayan bir düzene sahiptir. Yeni IoT Gateway çözümü ile şirket, ağa bağlı endüstrinin faydalarını eski makinelerin operatörlerine de sunabiliyor.

Bosch Akıllı Asistanlara Odaklanıyor

CES 2017 özel

25

AMD yeni yüksek performanslı masaüstü işlemci ailesi Ryzen’in yarattığı heyecanın ardından bu işlemcilerin uyumlu olacağı AM4 soketli

anakartları duyurdu. AMD ayrıca CES 2017 kapsamında 17 ileri PC sistem entegratörünün ürettiği AMD Ryzen işlemci tabanlı en yüksek performanslı

bilgisayar sistemlerini sergiledi.

AMD Ryzen İşlemci Ekosistemi Hazır

Üçüncü parti CPU soğu-tucu tasarımlarının da yer aldığı alan büyük ilgiyle karşılandı. PC OEM üreticilerinin

ürettiği AMD Ryzen tabanlı sistem-lerin lansman zamanında açıklan-ması bekleniyor.

Yeni Yonga Setleri ve Anakartlar

AMD ASRock, Asus, Biostar, Giga-byte ve MSI’ın gelecek iki masaüstü Ryzen yonga seti olan X370 ve X300 üzerine inşa ettiği yeni anakartları duyurdu. Hız aşırtma ve çift gra-fik kartı desteği sunan X370 yonga seti temelli anakartlar en yüksek performansı, en yeni özellikleri ve üstün I/O bağlantıları birlikte sunuyor. X300 ise mini-ITX küçük form faktörlü performans sistemle-ri için tasarlandı. Her iki kartın da sahip olduğu özellikler şöyle: Çift kanal DDR4 bellek, NVMe, M.2 SATA cihaz desteği, USB 3.1 Gen 1 ve Gen 2, PCIe 3.0 yeteneği. AM4 yonga setleri kullanıcılara USB, grafik, veri ve diğer I/O’lar için özel PCIe yolları sunarak güçlü, ölçeklenebilir ve ka-rarlı performans deneyimi sunuyor. CES 2017 kapsamında sergilenen anakartlar ise şöyle: ASRock X370 Taichi, ASRock X370 Gaming K4, ASRock AB350 Gaming K4 & ASRock A320M Pro4; Asus B350M-C; Biostar X370GT7, Biostar X350GT5 & Bios-

tar X350GT3; Gigabyte GA-AX370-Gaming K5, Gigabyte GA-AX370-Gaming 5, Gigabyte AB350-Gaming 3 & Gigabyte A320M-HD3; MSI A320M Pro-VD, MSI X370 Xpower Gaming Titanium, MSI B350 Toma-hawk & MSI B350M Mortar.

Masaüstü bilgisayarlara özlenen yenilikçilik ve rekabeti getirme amacıyla AMD ile birlikte çalışan Cyberpower, Maingear ve Origin gibi özel bilgisayar tasarımcıları AMD Ryzen işlemcilerini temel alan bir dizi rüya bilgisayar tasarladı. Egzotik özel su soğutmalı tasarımlardan daha rafine pratik çözümleri de kapsayan bu bilgisayarlar CES 2017

kapsamında sergileniyor.

Yeni 3. Parti Soğutma Çözümleri

Seçkin, sessiz ve etkili soğutma çözümlerine odaklanan veya hız aşırtmak isteyen bilgisayar tutkun-ları için AMD 15 en iyi soğutma üre-ticisi ile birlikte çalışıyor. Yeni AM4 uyumlu ürünlere yönelik ultra sessiz hava soğutma için Noctua NH-D15 ve NH-U12S’i duyururken EKWB ise AM4 desteğini özel su soğutma çözümlerine dahil ettiğini açıkladı. AMD Ryzen işlemci tabanlı PC’ler, AM4 anakartlar ve uyumlu soğutma çözümlerinin 2017 yılının ilk çeyre-ğinde pazara sunulması bekleniyor.

26

CES 2017 özel

TP-Link, CES 2017’deki standında en son teknolojiye sahip ağ yönlendiricileri ve akıllı ev çözümlerini tanıttı.

TP-Link, Akıllı Yaşam Çözümleri İle CES 2017’deydi

TP-Link, CES’de daha ba-sit, daha keyifli ve daha çok cihazın birbirine bağlı olduğu bir yaşam için gerekli olan çözüm-

leri sergiledi. TP-Link CES’de ayrı-ca, her geçen gün daha fazla sayıda cihazın ağa bağlı olduğu evlerde, daha hızlı ve daha güvenilir İnter-net bağlantısı sunan yeni Ev Wi-Fi Sistemi serisi olan Deco’yu tanıttı.

Deco M5 Router evin her odasında kesintisiz kablosuz bağlantı sağla-mak için en yeni Wi-Fi ağ teknoloji-sini sunuyor.

Powerline’lı Deco M5 Plus Router, bütünleşik powerline teknolojisi-

ne sahip en gelişmiş yönlendirici niteliğinde. Bu yönlendirici, Wi-Fi ve elektrik hattı teknolojilerini, tek bir küçük kutuda toplayan ve evdeki kablosuz cihazlar için daha güçlü bir bağlantı sağlayan ilk Ev Wi-Fi Sistemi özelliğine de sahip.

TP-Link Deco ve akıllı ev aksesuar-larının yanı sıra CES’deki standında iki yeni ağ ürününü de tanıtıyor:

AC2300 Wireless MU-MIMO Gigabit Router, ‘2. Dalga WiFi’ teknolojisi sayesinde 4K film izleme ve yüksek hızda oyun oynama keyfi sunuyor. Bu güçlü yönlendirici, aynı anda birçok cihazla bağlantı yapabili-yor ve performansı en üst düzeye

çıkarmak için her birini en iyi Wi-Fi bandına yerleştiriyor. Kullanıcıların oyunlara, filmlere ve diğer içeriğe öncelik vermesine ya da en çok kullandığı cihazlara daha fazla bant genişliği ayırmasına olanak veriyor.

Ölü WiFi Bölgeleri Tarihe Karışıyor

RE650 AC2600 Wi-Fi Menzil Geniş-letici, evlerde güçlü Wi-Fi’yi genişle-terek ölü bölgeleri, bağlantı kopma-larını ve kalitesiz sinyalleri ortadan kaldırıyor. RE650, geniş Wi-Fi kapsa-ma alanını ve performansını evin dört bir yanındaki cihazlara ulaştı-rabilmek için her marka ve model Wi-Fi yönlendirici, erişim noktası ya da modemle uyumlu olarak çalışa-biliyor.

TP-Link ABD Başkan Yardımcısı Lewis Wu, “TP-Link’in 20 yıllık ağ mirasına dayanarak, yenilik yapma-ya ve yeni ve heyecan verici ağ ve akıllı ev ürünlerini tanıtmaya devam ediyoruz. En yeni çözümleri bu yılki CES’de sergilenmekten gurur duyuyoruz” diyor. Nihai hedefleri-nin birlikte çalışan tümleşik ev ağı çözümleri sunmak olduğunu açıkla-yan Wu, “Her odada mükemmel bir şekilde çalışan Wi-Fi için çözümler ile evi istediğiniz gibi yönetmenize olanak tanıyan akıllı ürünleri, birlik-te çalışabilir halde, bir paket olarak sunmak için çalışıyoruz” diyor.

27

CES 2017’de dünyanın en küçük InfinityEdge ekranlı 13-inç 2'si 1 arada bilgisayarı, ödüllü XPS portföyüne katıldı. Dünyanın ilk 32 inçlik 8K ekranı Dell UltraSharp’ın yanı sıra dünyanın en güçlü ve ilk VR uyumlu mobil iş

istasyonu Dell Precision 7720 tanıtıldı.

Dell, CES Fuarı Kapsamında Devrim Yaratacak PC’lerini

Görücüye Çıkardı

H er yıl düzenlenen Tüketici Elektroni-ği Fuarı’nda (CES) bu yıl Dell, PC’leri yeniden tanımlayan

ve dünyada ilk kez kullanıcılarla buluşan birçok yeniliği tanıttı. Dünyanın en küçük InfinityEdge ekranlı 13-inç 2’si 1 arada bilgisa-yarı ödüllü XPS portföyüne katıldı. XPS ve Precision serilerine, tam frekans aralıklı, yüksek kaliteli sesine sahip dünyanın ilk Hepsi Bir Arada PC’leri eklendi. Dell Ult-raSharp 32 Ultra HD 8K Monitör, dünyanın ilk 32 inç 8K ekranı tanı-tılırken, dünyanın ilk dokunma ve kalem becerilerine sahip yatay akıllı çalışma alanı Dell Canvas 27 ve dünyanın en güçlü ve ilk VR uyumlu mobil çalışma istasyonu Dell Precision 7720 tüketicilerle buluştu.

Tüm Dell PC portföyü, tüketicile-rin ve profesyonellerin üretkenliği ve yaratıcılığı maksimuma çıkar-masına ve gerçeğe en yakın gö-rüntüleme deneyimlerinin keyfine varmasına yardımcı olan Microsoft Windows 10 ve yeni 7. nesil Intel® Core™ işlemcilerini içeriyor.

Dell Canvas 27 – Düşünce Hızında Çalışın

2014 yılında Dell akıllı masa kon-septi olarak başlayan çalışmalar Dell Canvas 27’ye dönüştü. Bu yeni kategori, içerik geliştiriciler ve tasarımcılar için kreatif üret-kenliği artıran akıllı çalışma alanı teknolojisini kapsıyor. 27-inç QHD akıllı çalışma alanı, masaüstünde açılı veya düz olarak kullanılabili-yor. Böylece profesyoneller ka-lemle kâğıt üzerinde yaparcasına doğal bir şekilde düşüncelerini ve fikirlerini yaratabiliyor, iletebili-

yor ve ifade edebiliyorlar.

Örneğin dokunma, dijital kalem ve totem kullanımı yoluyla Dell Canvas 27, çizim sürecini diji-tal iş akışının bir parçası haline dönüştürüyor ve uyumu artırıyor. Neredeyse tüm Windows 10 taban-lı masaüstü, dizüstü bilgisayarlar veya AIO’larla (Hepsi Bir Arada) çalışan Dell Canvas 27, herkesin içindeki yaratıcı dehayı ortaya çıkarmak için aralarında Adobe, Autodesk, AVID, Dassault Sys-tems, Microsoft ve SolidWorks’un de bulunduğu ortakların yazılım çözümlerine sorunsuz bir şekilde bağlanıyor.

XPS 13 Şimdi 2’si 1 Arada

Dell XPS 13, Dell’in tarihindeki tüm cihazlardan çok daha fazla bireysel ürün ödülü kazandı. Bu başarının üzerine Dell de sevilen XPS ailesine dünyanın en küçük 13-inç 2’si 1 arada bilgisayarı olan XPS 13’ü ekliyor. Birden çok üretkenlik ve görüntüleme seçene-ği için 360 derecelik bir menteşe, 15 saate kadar pil ömrü* ve 2’si 1 arada bilgisayarlarda bir başka ilk olan UltraSharp QHD+ (5,7M piksel) InfinityEdge dokunmatik ekran ile gözleri kamaştıracak bir netlik sunuyor.

Tasarımı, onu sessiz kılarken hızlı açılan SSD, onu saniyeler içinde kullanıma hazır hale getiriyor. Kurumsal müşteriler için XPS 13 2’si 1 arada, tümü Dell’in global ProSupport hizmetleriyle des-teklenen 7. Nesil Intel® Core™ vPro™ işlemciler, Dell BIOS ve yönetilebilirlik yazılımları ile yapılandırılabiliyor. Mobiliteden ödün vermeden, BT yöneticilerinin ihtiyacı olan ve çalışanların 2’si

CES 2017 özel

29

30

CES 2017 özel

1 arada PC’lerden talep ettiği her şeyi sunuyor.

Aynı zamanda Dell; 7. Nesil In-tel® Core™ işlemciler, NVIDIA Pascal™ mimarisi, GeForce GTX 1050 grafik kartları ve bir parmak hareketiyle parolasız giriş için parmak izi okuyucu ile dünyadaki en küçük 15-inç dizüstü bilgisayar olan XPS 15’i de güncelledi.

Tüm Hepsi Bir Arada PC’ler İçinde En İyi Ses Kalitesi

Günümüzde piyasadaki bazı Hepsi Bir Arada (AIO) PC’ler, ses dene-yimine sonradan akla gelen bir konuymuş gibi davranıyor. Gram-my™ ödüllü prodüktör ve Waves Audio Kreatif İnovasyon Direktörü Jack Joseph Puig ile birlikte yaratı-lan yeni XPS 27 Hepsi Bir Arada ve onun kurumsal benzeri Precision 5720 Hepsi Bir Arada, şimdi yerle-şik ses kalitesi ile sesi yepyeni bir

düzeye taşıyor. Hem XPS 27 hem de Precision 5720, kanal başına 50W’da ses veren 10 hoparlörü ile bugüne kadar bir AIO’daki en iyi sesi sunan yüksek frekans aralıklı, yüksek kaliteli yerleşik ses siste-mine sahip, dünyanın ilk Hepsi Bir Arada bilgisayarları.

İzleme deneyimi de yüzde 100 Adobe RGB’li şık UltraSharp 4K Ultra HD (3840 x 2160) uçtan uca dokunmatik ekran ile aynı derece-de etkileyici. Precision AIO, Intel® Xeon® işlemciler ve AMD Rade-on™ Pro WX serisi grafik kartları ile daha fazla performans seçeneği ve de AVID ve SolidWorks gibi üst düzey programların yanı sıra lider güvenlik ve yönetim yazılımları için ISV sertifikası ile olağanüstü güvenilirlik sunuyor.

Dünyanın İlk VR Uyumlu Mobil İş İstasyonu

Dell, Oculus ve HTC gözlük setle-rini destekleyen XPS, Alienware ve Precision iş istasyonları ile piyasada en çok PC seçeneği bulu-nan firma olarak sanal gerçeklikte dünya lideri. Özel olarak VR içerik yaratımı için tasarlanmış dünya-nın ilk VR uyumlu mobil çalışma istasyonu olan Dell Precision 7720 mobil çalışma istasyonu, en yeni 7. Nesil Intel® Core™ ve Xeon® işlemciler ile NVIDIA Pas-cal™ Quadro profesyonel grafik kartları sayesinde dünyanın en güçlüsü olarak öne çıkıyor. Mobil olduğundan yaratıcı profesyonel-ler, şimdi ilham buldukları her yerde VR içeriği geliştirme şansı-na sahip.

5K Dünde Kaldı, Dell 8K Monitör İle Sınırları Zorluyor

Dell UltraSharp 32 Ultra HD 8K Monitör, dünyanın ilk 32-inç 8K çözünürlüklü ekranı. 1 milya-

31

rın üzerinde renk, 33,2M piksel çözünürlük, yüzde 100 Adobe RGB ve sRGB özelliği ve de benzeri olmayan 280ppi’ye sahip. Bu da Ultra HD 4K çözünürlüğün dört katından fazla ve Full HD’nin 16 katından fazla içerik anlamına geliyor. Bu olağanüstü seviyede çözünürlük ile Dell PremierColor netliğini ve geçişini sunan mo-nitörler, derinlemesine görüntü yakınlaştırmanın önemli olduğu, her biri bu teknolojiyi ilk olarak kullanmaya başlanan fotoğraf ve video düzenleme, ilaç ve tanı araştırması, benzin ve gaz arama gibi ticari alanlarda önem taşı-yor. Ayrıca neredeyse çerçevesiz ekran, müşterilere son derece kompakt bir paket içinde 32-inç ekran alanı veriyor.

Daha Geniş Renk Aralığı İle Daha Canlı Görüntüler

Buna ek olarak Dell, olağanüstü canlı görüntüler için daha geniş renk aralığı, gözle görünür şe-kilde daha canlı dokular ile daha yüksek netlik ve de çok sayıda doğal tonu ve nüansı yakalamak için daha fazla kontrast yoluyla görsel deneyimi güzelleştirmek için HDR özelliğine sahip birkaç yeni monitörün de duyurusunu yaptı. Modern bir tasarıma, dün-yanın genel olarak en ince profi-line, InfinityEdge ekrana, Quad HD teknolojisine ve USB Tip-C bağlantı özelliğine sahip Dell 27 Ultra İnce Monitör’e ek olarak; ödüllü Waves Maxx Audio ile profesyonel bir şekilde ayarlanan ikili 6W harici hoparlör de içeren Dell 24 ve 27 InfinityEdge Moni-törler, HDR özelliğine sahip bu yeni monitörlerden bazıları.

Dell Bireysel ve Kurumsal Cihazlar Serisinin Tamamı Yenileniyor

Dell’in XPS, Inspiron ve Alienware bireysel cihazları ile OptiPlex, La-titude ve Precision kurumsal ürün serilerinin tamamı; 7. Nesil Intel® Core™ işlemciler, Thunderbolt™ 3 USB-C bağlantı seçenekleri ve de NVIDIA ve AMD’den güncellenmiş profesyonel grafik kartları ile ge-liştiriliyor. Dell, ekran kategorisin-deki dünya liderliğini sürdürerek monitör serisini de yeniliyor.

Dell Precision çalışma istasyonları ve Latitude dizüstü bilgisayarları, 7. Nesil Intel® Core™ vPro™ ve Xeon® işlemciler ve de yeni ultra ince dizüstü ve 2’si 1 arada bil-gisayar tasarımlarına sahip olup, müşterilerin üretkenlik, güvenlik ve yönetilebilirlikten ödün verme-yen ince ve hafif profesyonel ürün talebini yansıtıyor. Örneğin Dell, dünyanın en ince 15-inç mobil çalışma istasyonu ve kreatif pro-fesyonellerin gözdesi olan Preci-sion 5520 ile iş istasyonlarındaki liderliğini genişletiyor.

Yeni Latitude’ler Göz Dolduruyor

Seriye yeni Latitude 7000 Serisi

Ultrabook’lar ve ödüllü 12 inç Latitude 5000 Serisi 2’si 1 arada bilgisayarları ekliyor. Bu takılıp çıkarılabilir 2’si 1 arada, 1 kilog-ramdan daha hafif olup, birden çok görüntüleme açısı için 150 dereceye kadar uzanan benzersiz bir otomatik kurulumlu destek çubuğuna ve birden çok bağlantı seçeneğine sahip.

Yerden tasarruf sağlayan tasa-rımlar arayan masaüstü tutkun-ları için güncellenmiş OptiPlex küçük ve mikro form faktörlü masaüstü serisi, kompakt bir ana gövde içinde üretkenlik sağlıyor ve masa yüzeyini boşaltmak için uyumlu ekranların arkasına veya bir masanın altına monte edile-biliyor.

Bir masaüstü veya dizüstü bilgi-sayar ile eşleştirmek için başa-rılı olan yeni monitörler, aynı zamanda gizlilik kapağına sahip yerleşik iki megapiksel Full HD IR kamera, gürültüyü yok eden mikrofon ve ikili 5W hoparlörler içeren Dell 24 Video Konferans Monitörü ve Dell 24 Dokunmatik Monitörü de kapsıyor.

32 33

Nesnelerin İnterneti, 5G gibi yeni nesil iletişim teknolojileri ve gömlek cebinize bile sığabilecek PC’ler konusunda geliştirmelerini gösteren Intel gelecekte neler yapabileceğini CES 2017 fuarı kapsamında katılımcılara

gösterdi.

Intel CES Fuarı Kapsamında Yeni Nesil Teknolojilerini Gösterdi

CES 2017 özel

Dünyanın ilk global 5G modemi CES 2017’de Intel tarafından tanıtıl-dı. Intel dünya çapında herkesin 5G kurulu-

munda bu yeni ürünü kullanmasını amaçlıyor. Yeni 5G modelinin sektör için bir mihenk taşı olduğunu belir-ten Intel, bu ürünün tüm dünyada şirketlerin 5G kurulumu için aynı cihazı kullanabilmesine olanak tanı-yacağını iddia ediyor. Intel bu sayede şirketlerin 5G uyumlu cihazları daha hızlı geliştirebilmesini hedefliyor.

Intel’in yeni 5G modeminde 6GHz altı ve mmWave özelliklerine sahip yeni bir 5G alıcıya sahip. Ayrıca Intel’in 3GPP 5G NR adını verdiği, düşük ağ bekleme süreleri ve geliş-miş kodlama özelliklerine sahip bir teknolojisi de cihaza güç veriyor.Intel, 5G global modemlerinin 5G denemeleri yapan şirketler tarafın-dan ilgi görmesini bekliyor. Intel, 5G ağ teknolojisinin sürücüsüz araçlar-dan, acil durumları tespit edip yar-dıma giden drone’lara ve tamamen akıllı şehirlerin kurulmasına kadar bir çok alanda çok büyük bir potan-siyeli ortaya çıkaracağına inanıyor.

Kredi Kartı Kadar Bilgisayar

Kredi kartı kadar bilgisayar üreten Intel, akıllı cihazların donanımını

bu yolla güçlendirmeyi hedefliyor. CES 2017’de tanıtılan Intel Compute Card, her türlü cihaz için büyük bir potansiyelin kapılarını açıyor. 9,5 cm x 5,5 cm ölçülerinde ve sadece 5 mm kalınlığındaki cihaz gereken tüm donanımları bünyesinde barındırı-yor. 7. nesil Intel Core işlemci, bellek, depolama alanı gibi bileşenlere sa-hip olan Intel Compute Stick, Wi-Fi ve Bluetooth bağlantı seçeneklerini de barındırıyor. Intel Compute Stick, USB-C plus adlı uzantıyla diğer cihazlara bağlanıyor. Bu uzantı hem USB ve PCIe veri bağlantısını, hem de HDMI ve DisplayPort görüntü sinyallerini aktarabiliyor.

Cihazın tasarımının kart şeklin-de olması bir tesadüf değil. Intel

bu cihazı ile piyasaya çıkacak bazı ürünlerde yer alması beklenen kart girişi şeklindeki yuvaya uygun tasar-lamış. Intel bu ürünün, donanımla-rının güçlendirilmesi zor olan akıllı televizyonlar, otomobiller, kiosklar ve hatta buzdolapları gibi cihazları güçlendirmek için kullanılmasını hedefliyor. Intel, cihaz üreticilerinin ürünlerine basit bir şekilde bir Intel Compute Card girişi ekleyerek, bu ürünlerin kolaylıkla yeni donanıma kavuşmasını sağlayabileceklerini belirtiyor.

Compute Card ve kart girişlerini kendisinin üreteceğini de belirten Intel, şimdiden HP, Dell, Lenovo, Sharp gibi markaların bu yeni ürünle ilgilendiğini açıkladı.

32 33

Yeni teknolojilere ve özellikle otonom sürüş teknolojisine yatırım yapmaya devam eden Nissan, Las Vegas’ta gerçekleştirilen Tüketici Elektroniği Fuarı (CES) 2017’de markanın gelecek vizyonunu, yeni

teknolojileri ve tüketici beklentilerini karşılayan teknolojiler geliştirmek üzere hayata geçireceği yeni işbirlikleri de açıkladı.

Nissan Intelligent Mobility Teknolojisinin Geleceğini Tanıttı

Japon otomotiv devi Nissan, CES 2017’de Nissan Intelli-gent Mobility teknolojisinin markanın gelecek vizyonunu gerçekleştirmedeki önemini

a anlattı. Nissan ayrıca günü-müzde olduğu gibi gelecekte de tüketicinin hayatını kolaylaştıra-cak yeni teknolojik gelişmelerle yeni işbirliklerini de açıkladı.

Nissan’ın otomotiv sektörüne yö-nelik önemli bir değişimi ve fırsatı CES 2017 kapsamında gündeme getirmesinden duyduğu memnu-niyeti ifade eden Nissan Başkan ve CEO’su Carlos Ghosn: “Nissan, otomobilleri güçlü ve sürülebilir kılan ve geniş kitlelerle bütünleş-tiren teknolojiler geliştirme ko-nusunda köklü bir geçmişe sahip. Günümüz teknolojileri gelecekteki sıfır emisyonlu araçlara ve sıfır

ölüm oranına sahip yollara ulaşma noktasında önemli bir yapı taşı oluşturuyor. Yenilikçi vizyonu-muzla geleceğe umutla bakıyoruz” dedi. Ghosn şirketin yeni teknoloji ve işbirliklerini anlatarak sözlerini sürdürdü.

Nissan Intelligent Mobility oto-mobilleri güçlü ve sürülebilir kılma ve geniş kitlelerle bütün-leştirme noktasında ilham veren üç yenilik alanını kapsıyor. Nissan Intelligent Mobility müşterilere daha güvenli, daha kontrollü ve araç içerisindeki herkese daha konforlu bir yapı, aynı zamanda daha temiz ve daha verimli oto-mobillerle benzersiz bir sürüş deneyimi ve bunun yanı sıra üstün bağlanabilirlik özellikleriyle daha geniş kitlerle bütünleşme imkanı sunuyor.

Geleceğe Işık Tutan Teknolojiler ve İşbirlikleri

Nissan CES 2017 kapsamında oto-nom sürüşe giden yolda önemli birer yapı taşı olan yenilikler ve işbirlik-lerini de açıkladı. Nissan tarafından NASA teknolojisiyle geliştirilen So-runsuz Otonom Sürüş (Seamless Au-tonomous Mobility - SAM) çok daha kısa sürede çok daha fazla otonom sürüş özelliğine sahip aracın yollara çıkmasını sağlayacak olan önemli bir inovasyon olarak öne çıkıyor.Nissan ve Japonya’nın önde gelen internet şirketi DeNa Japonya’da sürücüsüz otomobillere yönelik saha testlerine başlayacaklar. Hedef ise 2020 yılına kadar otonom sürüş özelliğine sahip araçların ticari kul-lanımına yönelik testlerin kapsamı-nı genişletmek. Nissan ayrıca yakın gelecekte satışa sunacağı yeni Leaf modelini otonom sürüş teknolojisi ProPILOT ile donatacak.

Renault-Nissan Ortaklığı gelişmiş bağlantılı araç teknolojilerinin ge-liştirilmesi ve tesis edilmesi sürecini hızlandırmak üzere Microsoft ile işbirliği yapıyor. Örneğin Cortana teknolojisi sürüşü daha üretken ve eğlenceli kılma potansiyelini bera-berinde getiriyor. Nissan, Rockefeller Vakfı öncülüğünde otonom sürüş, elektrikli otomobiller ve yeni mobi-lite hizmetleri planlama noktasında yardımcı olmak üzere hızla gelişen 100 kent ile işbirliği yapıyor.

34 35

CES 2017’de yeni kurumsal dönüştürülebilir bilgisayarı, benzersiz tasarım deneyimi sunan Spectre x360’ı, yeni nesil Sprout by HP bilgisayarı ve kavisli oyun ekranını tanıtan HP kullanıcıları daha iyi bir bilgisayar

deneyimine davet ediyor.

HP CES 2017’ye Yeni ve Güçlü Bilgisayarlarıyla

Damgasını Vurdu

34 35

HP, CES 2017’de tüke-ticilerin bilgisayarla-rıyla etkileşimlerin-de devrim yaratacak yeni bilgisayarlarını

ilk kez gün yüzüne çıkardı. HP Kişisel Sistemler Başkanı Ron Coughlin, yeni ürünler hakkında şunları söylüyor: “HP geçtiği-miz yıl inovasyona odaklanmıştı. Bu ivmeyi, hem kişisel hem de kurumsal kullanıcılara yönelik olağanüstü deneyimler yaratan bilgisayar portföyümüzdeki önem-li ilerlemelerle bu yıla da taşıdık. Müşterilerimizden sürekli olarak fikir olarak yeni bilgisayar dene-yimleri tasarlamayı ve sunmayı sürdürüyoruz.” HP premium bilgisayarlar ister evde, ister hareket halinde, ister işte olsun, tüm tüketicilerin cihaz-larıyla neler başarabileceklerine dair beklentileri yükseltmek için tasarlandı. CES fuarında tanıtılan ürünler şöyle: HP EliteBook x360

Dünyanın en ince kurumsal dö-nüştürülebilir bilgisayarı olma özelliğini taşıyor. Ürün, HP Spe-ctre’nin güçlü ince ve hafif tasa-rımını, HP EliteBook Folio’nun iş birliğine dayalı çalışma becerileri ve HP Elite’in kurumsal seviye-de güvenlik ve dayanıklılığıyla birleştiriyor. HP EliteBook x360, 16 saat 30 dakikaya varan sürey-le dönüştürülebilir bilgisayarlar için dünyanın en uzun pil ömrünü sunuyor.

HP EliteBook x360’ın entegre iş birliğine dayalı çalışma becerileri, üretkenliği artırmanın yanı sıra, konferans görüşmelerine özel olarak ayrılmış tuşlar, güçlü ses ve

opsiyonel 13,3” diyagonal 4K UHD ekran (Windows Hello özellikli) ve elektronik kalem desteğiyle toplantılara canlılık katıyor.

Dünyanın en güvenli ve en yö-netilebilir bilgisayarları HP Elite ailesinin bir üyesi olan bu ku-rumsal dönüştürülebilir bilgisa-yar, dünyanın tek kendi kendini iyileştirebilen BIOS seviyeli gerçek zamanlı bellek (SMM) koruması olan HP Sure Start Gen3 gibi son yenilikleri içerisinde barındırıyor. Ürün ayrıca, geleceğin ofislerini, bilgisayar yönetimine yönelik en gelişmiş akıllı telefon uygulaması olan HPWorkWise ve bir ilk niteli-ğindeki Kurcalamaya Karşı Koru-ma özelliğiyle koruyor.

HP’nin 13,3” diyagonal modelinin başarısını takip eden HP’nin 15,6” diyagonal x360 modeli HP Spect-re x360, Spectre portföyünün en güçlü üyesi olma özelliğini taşı-yor. Daha büyük piliyle 12 saat 45 dakikaya varan pil ömrü sunan HP Spectre x360 15 inç, mikro kenarlı 4K ekrana da sahip. Pil ömrü ise geçen yıl piyasaya sunulan Full HD model ile aynı.

Yeni HP Spectre x360 15 inç, en yeni Intel Core işlemciler, yüksek performanslı NVIDIA GeForce 940MX ekran kartının yanı sıra iki adet ön cepheye bakan ve yön aya-rı Bang & Olufsen tarafından ya-pılmış hoparlör ve Windows Hello için IR kamerası ile donatılmış.

HP’nin 13 inç’lik Spectre x360, en başarılı dönüştürülebilen ultarbo-oklardan bir tanesi. Güncellenmiş 15,6 inçlik boyutun cazibesini inkar etmek zor. Gerçekten iyi bir tasarım, burada “kül grisi ve bakır” renk kombinasyonunda görülü-

CES 2017 özel

36 37

yor ve HP, müşterilerinin dizüstü bilgisayardan ne istediklerini tam anlamıyla anlamış ve bir yıla yakın bir süreden sonra teknik özellikleri güncelleyerek yeni HP Spectre x360 15 inç modelini gö-rücüye çıkardı. Sahip olduğu yeni-likçi 7. nesil Intel Kaby Lake Core i7 işlemci, 16GB bellek, 512GB’a kadar SSD depolama birimi ve bir Nvidia GeForce 940MX ekran kar-tının performansı sizleri hayrete düşürecek derecede.

90 Dakikada Yüzde 90 Şarj

Bunların yanı sıra HP Spectre x360 modelinin bir diğer güzel bir özelliği ise 90 dakika içinde % 90’a kadar HP Hızlı Şarj seçeneği sunması. Normalde bu tarz büyük pilli bilgisayarların pil dolumu 2.5 – 3 saat arasında, bunun 90 dakikalık bir süreye indirgenme-si sevindirici. Ürünün üzerinde bulunan genişleme yuvaları her türden kullanıcıyı tatmin edecek seviyede.

HP Spectre x360 ‘in 4K ekranında Windows Ink uyumlu kalem deste-ği bulunuyor. Ancak cihaz üzerin-de kullanılacak kalemin saklama haznesi bulunmuyor. Ürün yakın zaman içerisinde piyasaya sunu-lacak.

HP ENVY Curved All-in-One 34

HP ENVY Curved All-in-One 34 firmanın ödüllü ve dünyanın en geniş kavisli çok fonksiyonlu bilgi-sayarının yeni sürümü olma özel-liğini taşıyor. HP ENVY Curved All-in-One 34, gerçekçilik seviyesi çok yüksek içerik deneyimleri için daha fazla işlem gücü sunuyor. Yeni kavisli AIO, 34 inç diyagonol Technicolor Color sertifikalı Ultra WQHD mikro kenarlı ekran ile donatılmış bulunuyor.

Bang & Olufsen Ayrıcalığı

Ekranın altında yer alan ses sis-temi Bang & Olufsen tarafından yapılmış, entegre dört hoparlörlü

ses sistemi kullanıcısına iti bir ses deneyimi sunuyor. Ekran, gece kullanıldığında hafif mavi ışık moduna alınabiliyor ve bu saye-de gözlere daha rahat bir seyir sağlıyor.

PC hakkında söylemiz gereken en önemli özelliklerden bir tanesi Qi Kablosuz Şarj işlevselliğinin taba-na yerleştirilmiş olması. Envy’nin donanım özelliklerine veya üstün ekranına karşı küçük bir özellik gibi gözükse de yine de önem-li olduğunun altını çizeliyiz. Bir hepsi bir arada aygıta ekleneceğini düşündüğünüz bir özellik değil, ancak bu çok mantıklı ve düşman çatlatıcı bir düşünce.

Bilgisayar ile Kablosuz Şarj

Diğer AIO modelleri arasında ka-rar verirken kablosuz şarj özelli-ğine sahip bir akıllı telefonunuz varsa akılınız Envy’e kayabilir. Envy’nin kavisli monitörü ve ince monitör çerçevesi ve güçlü dona-nım bileşenleri cihazı güçlü bir paket haline getiriyor gibi görünü-yor. 8GB RAM ve 1 TB HDD ile ge-len Core i5 modeli HP web sitesin-de 11 Ocak tarihinden başlayarak 1749 US Dolar karşılığında satışa sunulacak. Gelecek aya kadar, Core i7 modelini raflarda görmeye baş-layacağız. 26 Şubat’ta daha güçlü model 16GB RAM, 256GB SSD ve 1 TB HDD ABD’de 1999 dolardan satışa sunulacak.

Sprout Pro by HP

HP, ticari müşterilerinin ihti-yaçlarına daha iyi yanıt vermek için, sarmalayıcı çok fonksiyonlu bilgisayarlarının ikinci nesli olan yeni Sprout Pro by HP’yi CES 2017 fuarında tanıttı. Tepeden tırnağa

CES 2017 özel

36 37

yeniden tasarlanan Sprout Pro , 2,2mm kalınlığında, 20 noktalı kapasitif Dokunmatik Mat ekran ile donatılmış durumda. Ekran 1080p’ye yakın yansıtma çözü-nürlüğü sunuyor. Gelişmiş tekno-lojiler ve yeni özellikler; eğitim, perakende ve üretim sektörlerinde yüksek görsellikte içerikler suna-rak etkileşimli deneyimler yara-tıyor ve fiziksel dünya ile dijital dünyayı harmanlıyor.

HP Sprout Pro serisinin bu üye-si Windows 10 Pro ile etkileşimi kolaylaştırırken, Sprout’un daha hızlı tarama ve bir ilk niteliğindeki yüksek hassasiyetli 3D tarama gibi kilit özelliklerine erişim sağlayan yazılımlar sunuyor. Ürüne, not alma ve tasarım için basınç du-yarlılığına sahip Active Elektronik Kalem de dahil. Ürünün bu sürü-mü, Intel Core i7 işlemci, 512GB SSHD depolama alanı, 16GB DD4-2400 bellek ve daha hızlı 3D tarama sağlayan NVIDIA GeForce GTX 960M ekran kartı ile birlikte geliyor.

OMEN X 35 Kavisli Ekran

Ağustos ayında ilk kez kullanı-cılarla buluşan HP’nin OMEN X markasının yeni modeli HP OMEN X 35 Kavisli Ekran CES 2017 fuarı kapsamında duyuruldu.

Oyuncular Sanal Dünyaya Transfer Oluyor

HP OMEN X 35 oyunseverleri sanal dünyaya her zamankinden daha yakın hale getiriyor. NVI-DIA G-Sync teknolojili ilk OMEN ekranı olan OMEN X 35 sayesinde oyunseverler duraksama ya da gecikme gibi sorunlarla karşılaş-madan oyunlarının zevkini çıkartı-

yorlar. Ayrıca daha yüksek yeni-leme hızları sonucu daha doğal, gerçekçi ve capcanlı oyun dene-yimlerine sahip oluyorlar. Ekran, oyuncuların tüm görüş alanını doldurmak ve daha iyi bir deneyim sunmak için tasarlanmış.

UWQHD 21: 9 ekran 16: 9 QHD ekrana oranla yüzde 34 daha fazla görünebilir alan sunuyor. Ekran, 2,500: 1 statik kontrast oranıyla mümkün olan derin siyah seviye-lere sahip. Bu renklerin canlı ol-duğu anlamına geliyor ve siyahlar gerçekten siyah sunuluyor. Ke-narlarda 7 milimetreden daha az kenarlık olan üç taraflı bir mikro kenar tasarımı ise ürünü tamam-lıyor.

Ayrıca, 3 milisaniye tepki süresi ve 100 hertz yenileme hızı olan ekran görüntülerin yırtılmasını ve gecikmesini ortadan kaldırmak için Nvidia G-Sync teknolojisini kullanıyor. Ayarlanabilir yükseklik standı 130 milimetre hareket ve çevre döndürülebilme özelliğine sahip. Ekranda 1,800R eğriliği var,

bu da daha geniş bir görüş alanı için sol ve sağ kenarları içe doğru getirerek göz yorgunluğunu engel-liyor. Monitörün bir DisplayPort, HDMI konektörü ve üç entegre USB 3.0 genişleme yuvası bulunu-yor.

Fiyat ve Erişim

HP EliteBook x360’ın EMEA bölge-sinde ocak ayının sonlarında 1.099 avrodan başlayan fiyatlarla satışa sunulması bekleniyor. HP Spectre x360 15.6”’nın EMEA bölgesin-de ocak ayının sonlarında 1.599 avrodan başlayan fiyatlarla satışa sunulması bekleniyor. HP ENVY Curved All-In-One 34’ün EMEA bölgesinde ocak ayının sonlarında 1.999 avrodan başlayan fiyatlar-la satışa sunulması bekleniyor. Sprout Pro by HP’nin EMEA böl-gesindeki fiyatı ve satış şartlarının Mart ayında ticari kullanıcılara açıklanması bekleniyor. OMEN X 35 Ekranın EMEA bölgesinde nisan ayında 1.299 avrodan başlayan fiyatlarla satışa sunulması bekle-niyor.

38 39

Yapılan araştırmaya göre, 2017’de yaygınlaşmaya devam edecek en gözde teknoloji trendleri olarak sanal gerçeklik, yapay zekâ, nesnelerin

interneti, blockchain, beyin dalgaları, insan odaklı olmak, kişisel tıp (genetik tabanlı), hane tipi enerji çözümleri, sosyal robotlar ve giyilebilir

teknolojiler dikkat çekiyor.

Microsoft CES fuarı kapsamında birçok yeniliği katılımcılara gösterdi. Bunlar arasında; firmanın yeni geliştirdiği akıllı araç platformu, Windows 10 destekli VR gözlükleri ve yeni nesil Windows 10 işletim sistemli PC’ler

yer alıyor.

Microsoft, CES 2017’de Gelecekte Çıkacak Ürünlerini

Gösterdi

38 39

Microsoft’un duyur-duğu Connected Vehicle Platform sayesinde araçlar doğru ve emniyet-

li bir şekilde yönlendirilebilecek. ‘Microsoft Connected Vehicle Plat-form ‘ olarak adlandırılan platform, Microsoft Azure altyapısı tara-fından destekleniyor ve otomobil üreticilerini güçlendirmek için bir dizi hizmet veriyor.

Platform, otomobil üreticilerinin akıllıca bakım, otomobil üretkenli-ğini artırma, gelişmiş navigasyon, müşteri analizleri ve özerk sürüş yetenekleri geliştirmeye yardım-cı olurken özel olarak bağlı sürüş deneyimlerini kolayca oluşturma-larına olanak tanıyor.

Renault-Nissan İttifakı Açıklandı

Renault-Nissan ittifakı, CES fuarı kapsamında araçların yeni nesil bakım, uzaktan izleme, gelişmiş navigasyon. Ve araçların daha iyi bir sürüş deneyimi için ‘Microsoft Connected Vehicle Platform unu kullanacağını duyurdu.

Microsoft ölçeklenebilir bir plat-form geliştirmek için BMW ile ortaklığa girmiş durumda. CES 2017 içerisinde BMW’de Microsoft Cortana desteği sunan aracını gös-terdi. Sunulan yeni servis sayesin-de BMW araç içi verimlilik servisle-ri sağlayacak. Bu sevindirici haber tam da Volvo Cars’ın geçtiğimiz hafta yeni 90 Serisi otomobillerde Skype for Business’ı tanıtması son-rasında geldi.

Şirket CES 2017 içerisindeki Ericsson kabinindeki yeni XC90 modeliüzerinde Skype for Business kullanımını gösteriyor.

Microsoft VR Ürünleri Hazır!

Geçtiğimiz Ekim ayında Microsoft VR cihazlar konusundaki ortaklık-larını açıklamıştı. Acer, HP, Dell, Lenovo ve 3Glasses’ın yeni Mic-rosoft VR ürünleri CES 2017’de görücüye çıktı.

Microsoft’un Partner Showca-se’inde gösterime çıkan bu yeni Microsoft VR ürünler henüz satışa çıkmış değil, fakat geleceğin bir göstergesi. Ürünleri deneyimleme şansımız olmadı, çünkü ürünler son halini almamış olabilir ve Microsoft bu ürünleri cam çerçeve arkasında sergiledi.

Ayrıca cihazların hiçbirisinin şimdilik bir adı yok. Fakat fiyat konusunda Microsoft yetkililerin-den bilgi aldık. Bu yeni Microsoft VR ürünlerin Amerika fiyatı 299 dolardan başlayacak. Bu fiyatın Ekim ayında çıkan söylentilerle örtüştüğünü de belirtmeliyim.

Microsoft bu yeni VR ürünlerin 50 dolarlık bir PC’de çalışacağı-nı söylüyor. Bu da Microsoft VR kullanmak isteyenlerin Amerika fiyatıyla yaklaşık 800 dolarlık bir bedeli cebinden çıkarması demek. Bu değerin uygun olduğunu söyle-mem de fayda var. Çünkü eğer bir Oculus Rift veya HTC Viwe alacak-sanız toplam bedelin daha yüksek olacağı kesin.

Lenovo’nun VR ürtünü aldığımız bilgilere göre 400 dolar civarında bir bedelle satışa sunulacak. Bu da Lenovo VR ürününün Mirosoft VR cihazları içerisnde en ucuzu olma-yacağını gösteriyor. Acer, Dell, HP ve Lenovo VR ürünlerine dışarı-dan baktığımızda ufak kozmetik farklılıkların olduğunu görüyoruz.

CES 2017 özel

40 41

Buna karşın dahili kulaklık olarak ek donanım kullanılmış tek cihaz 3Glasses’ın ürünü.

2017, Microsoft için ilginç bir yıl olacak gibi. Çünkü VR ve AR ko-nusunda başarılı olmak istiyorlar. Bunu da hemen hemen herkesin sahip olduğu Windows ile yapabi-lirler.

Yeni Windows 10 PC’ler Görücüye Çıktı

Hepsi bir arada çözümler, ikisi bir arada PC’ler, sanla gerçeklik ve Windows 10 Tablet bilgisayarlar yeni bir dünyanın kapsını aralıyor.CES 2017 fuarında birçok PC üreticisi yeni ve üstün ürünleri-ni katılımcılara gösterdi. Acer, Dell, Lenovo, LG, MSI, Samsung ev Toshiba Windows 10 işletim sistemnine sahip onlarca yeni PC’yi kullanıcıların beğenisine sunuyor. Bu PC’ler arasında 2’si bir arada dönüştürülebilir bilgisa-yarlar, hepsi bir arada bilgisayar-

lar, dizüstü bilgisayarlar, masaüstü bilgisayarlar ve oyun bilgisayarları yer alıyor.

İşte Sizlere Bazı Önemli Olaylar

Acer üstün performans ve yeni tasarıma sahip, etkileyici dene-yimler sunan yeni oyun PC’lerini piyasaya sürdü.

Acer’ merakla beklenen kavisli ekran Predator 21 X oyun dizüstü bilgisayarı. eğimli bir 21-inç IPS ekran kullanıyor. Dizüstü bilgi-sayar özellikle Tobii göz izleme teknolojisi ile birleştirildiğinde gerçekten etkileyici bir oyun dene-yimi sunuyor. Eğimli ekran NVI-DIA G-SYNC teknolojisi ile pürüz-süz ve keskin bir deneyim sağlıyor. Acer, aynı zamanda VR’a hazır PC: ve 4K çözünürlüklü görsel sunum yapan Aspire GX masaüstü cihaz-larını da görücüye çıkardı.

Dell, kullanıcıların yaratıcılığını güçlendiren benzersiz bir PC ve

çevresel yenilikler sundu. Ayrıca yeni XPS 13, 2’si bir arada bilgisa-yarda görücüye çıktı.

Dell bir dizi yenilik de açıkladı. Bunlar arasında; Windows 10 ile inşa edilen Dell Canvas, 13 inçlik 2’si bir arada XPS 13, Precision All-in-One; Dell UltraSharp 32 Ultra HD 8K Monitör yer alıyor.

Windows 10’lu Dell Tuval, içerik geliştiricileri ve tasarımcılar için yaratıcı üretkenliği artıran yeni bir akıllı çalışma alanı kategorisi sunuyor. 27 inç QHD akıllı çalışma alanı masa üzerine bir açıda veya düz olarak kullanılabilir, böylece kağıt üzerinde kalemle yaptığı-nız gibi doğal olarak fikirlerinizi oluşturabilir, iletişim kurabilir veya ifade edebilirsiniz. Neredeyse herhangi bir Windows 10 ciha-zıyla çalışan Dell Canvas, Adobe, Autodesk, AVID, Dassault Systems, SolidWorks ve Microsoft gibi or-takların sunduğu yazılım çözüm-lerine sorunsuz bir şekilde destek sağlıyor.

HP Yeniden Tasarlanan Sprout Pro’da Güç ve YenilikçiTasarıma Önem Vermiş

Yeniden tasarlanmış Sprout Pro gelişmiş teknolojileri ve dijital dünyaları harmanlayarak interak-tif deneyimler yaratmak için ta-sarlanmış. Bu cihazın yanında HP EliteBook X360’da yine yeni ürün-ler arasında yerini almış. Bu PC’ler üzerinde 7. Nesil Core işlemciler ve Windows 10 Pro işletim sistemi çalışıyor.

Lenovo, Yeni Oyun Markası PC’sini Tanıttı

Lenovo Legion adındaki bu yeni

CES 2017 özel

40 41

ürün Lenovo’nun oyunculara özel ürettiği bir alt marka. Bu yeni ürün grubunda şimdilik iki farklı model bulunuyor. Lenovo Legion Y720 ve Y520 dizüstü bilgisayar-lar, oyunun içine tamamen girmek için oyunculara son teknolojiyi su-nuyor. Bu yeni PC’ler her anlamda daha büyük bir oyun deneyimini için tasarlanmış. en yeni NVIDIA grafikleriyle VR’ı güçlendiriyor, Dolby Atmos ile daha iyi ses ve Intel’in en yeni 7. Gen Core i7 işlemcisi ile artan performans. Le-novo, bu yeni oyun dizüstü bilgi-sayarlarının yanı sıra daha önceki modellerden daha ince, daha hafif ve daha güçlü ThinkPad X1 ailesi cihazlarına yönelik güncellemeleri de açıkladı.

LG’den Üstün Taşınabilirlik ve Uzun Pil Ömrü

Tüy kadar hafif olan LG Gram, 512GB SSD, maksimum 16GB DDR4 Çift Kanallı Bellek, Full HD ekran, 7. nesil Intel Core işlem-ciler, Windows 10 ve Dokunma-tik Ekran teknolojisiyle birlikte geliyor. LG Gram serisi dizüstü bilgisayarlar üç farklı ekran boyu-tunda geliyor, 13.3-inç ve 14.0-inç modeller sırasıyla 940 gram ve 970 gram ağırlığında iken en büyük model etkileyici 15.6 inç büyük ekrana rağmen yalnızca 1.090 gram ağırlığında. Süper ince çerçeveler, Windows 10 ile doğal etkileşim ve kullanmak için sofis-tike bir deneyim sunuyor.Geleneksel masaüstlerinin gücü-nü son safhaya çıkaran yeni MSI dizüstü bilgisayarlarla oyun oyna-maya başlayabilirsiniz.

Windows 10, en yeni Intel 7. nesil işlemciler ve NVIDIA GeForce GTX 10 GPU’ları destekleyen bu

yeni bilgisayarın performansı uç noktalarda geziyor. TWIN FROZR VI oyun masaüstü bilgisayarları ve Gaming Gear çevre birimleri ile donatılmış yepyeni VR uyumlu dizüstü bilgisayarlar, oyun ana-kartları, oyun ekran kartları, tüm dünyadaki oyunculara en yeni ve en ileri teknolojileri getirmek için tasarlanmış. Yeni MSI GT83VR, GT73VR, GS73VR, GS63VR ve GS43VR oyun dizüstü bilgisayarla-rı, NVIDIA GeForce GTX1050 Ti ve GTX1050 oyun ekran kartları ile güçlendirilmiş. Gelişmiş ses dene-yimi oyunculara hızlı ve hareket halindeyken sorunsuz VR deneyi-mi yaşatıyor.

Samsung’dan Oyun Bilgisayarı

Samsung’un Windows 10 ile güçlendirilen ilk oyun bilgisayarı olan Samsung Notebook Odyssey 17.3 inç ve 15.6 inç ekrana sahip. Windows 10 işletim sistemiyle gelen Samsung Notebook Odyssey oyun deneyimi sunmak için seçkin özellikleri ile güzel bir tasarıma sahip. 7. Nesil Intel Core i7 işlemci

(Quad Core 45W) ile güçlendirilen Samsung Notebook Odyssey’nin her iki modeli de birinci sınıf gra-fik teknolojileri ile yüksek grafik performansı sunuyor.

Samsung ayrıca yakın zamanda güncellenen Samsung Notebook 9, 15 inç dizüstü bilgisayarını da CES 2017’de sergiledi. Notebook 9, 15 inç 7. Nesil Intel Core i7 İşlemci ile donatılmış. Canlı ve tam renkli bir HD ekrana sahip olan cihaz dahili parmak izi okuyucu ile fark yara-tıyor. Tek bir şarjla 15 saate kadar performans sunan ürünün becerisi yüksek. Toshiba’dan İş Kullanıcılarına Özel 2’si Bir Arada Güçlü Bilgi-sayarlar

Yeni Toshiba Portégé X20W, Windows 10 Pro ile çalışan bir iş bilgisayarı. 15.4 mm inceliğindeki ürün 1.14 kg ağırlığında. Portégé X20W Cortana ve Windows Hello desteği sunuyor. Portégé X20W mobil profesyoneller, eğitimciler ve öğrenciler için tasarlanmış.

42 43

telekom

Logitech G Serisinin Yeni Kulaklığı Tanıtıldı

Logitech G serisinin yeni kablosuz oyun kulaklığı G533 CES fuarı kapsamında ziyaretçilerin beğenisine sunudu.

Profesyonellere uygun kablosuz teknolojisi, ABD patentli Pro-G™ ses sürücüleri ve DTS Kulaklık X® 7.1 dörtlü

stereo özelliklerine sahip ürün, sade tasarımıyla dikkat çekiyor. Logitech G533 Wireless Gaming Headset ayrıca, uzun pil ömrü ve gelişmiş performansıyla, oyun maratonlarında maksimum kon-for sağlıyor.

Patent başvurusu yapılan ileri Pro-G ses sürücüleri, daha önce sadece üst seviye kulaklıklarda bulunan ve performans sağlayan malzemelerle üretildi. Sürücüler, en yüksek ve en düşük sesi bile minimum bozulmayla sunuyor. DTS Kulaklık: X® dörtlü stereo ses teknolojisi, 7.1 hoparlör yerle-şimiyle oyun içinde gerçek ha-yattaki ortamı yaratarak, çevrede gizlice gezinen düşmanları veya

özel yetenek efektlerini net bir şekilde duymayı sağlıyor. Oyuncu, yedi ses kanalının her birinin ses seviyesini ayarlayabiliyor.

Ses mühendislerinin, en etkili ve en doğru PC oyun deneyimini sunan bir kulaklık hazırlamak için yola çıktığını belirten Logi-tech G Genel Müdür Yardımcısı Ujesh Desai, “DTS Kulaklık: X® ve Pro-G™ sürücüyle sonuç şaşırtıcı

42 43

oldu. G533 ile oyunun efektlerini en hassas şekilde deneyimlemek için, ses seviyelerini değiştirmek mümkün oluyor.” dedi.

Logitech G533 kablosuz oyun kulaklığı, Ocak 2017 itibarıyla, 149 € tavsiye edilen satış fiyatıyla piyasaya sunuluyor.

Logitech G533 Wireless Gaming Headset’in Başlıca Özellikleri

Ses Performansı Patent başvurusu yapılan ileri Pro-G ses sürücü-leri, daha önce sadece üst seviye kulaklıklarda bulunan ve per-formansı arttıran malzemelerle üretildi. Sürücüler, en yüksek ve en düşük sesi bile minimum bo-zulmayla sunuyor.

DTS Kulaklık

X® dörtlü stereo ses teknolojisi, 7.1 hoparlör yerleşimiyle oyun içinde gerçek hayattaki ortamı yaratarak, çevrede gizlice gezi-nen düşmanları veya özel yetenek efektlerini net bir şekilde duy-mayı sağlıyor. Oyuncu, yedi ses kanalının her birinin ses seviyesi-ni ayarlayabiliyor.

Kablosuz Teknoloji

Kayıpsız dijital ses iletimi özelli-ğine sahip Logitech G533, 15 met-re mesafeye kadar, kablosuz ve yüksek güvenilirlikli ses sunuyor. Kulaklık, yakınlarda düzinelerce kablosuz sinyal olduğunda dahi, yüksek elektromanyetik karışma ayarlarıyla bağlantıyı koruyor.

Ultra düşük gecikmeli kablosuz bağlantı, ses ve oyun arasında ne-

redeyse hiç gecikme yaşatmıyor. Böylece filmi ve yayın akışını iz-lerken üstün performans sağlıyor.

Tasarım

En yeni malzeme ve üretim teknikleriyle üretilen Logitech G533 Wireless Gaming Headset, hafifliğiyle uzun saatler boyunca kullanılabiliyor. Dayanıklı, nefes alabilen, esnek dokulu kulak yas-tıkları, temizlemek için kolayca çıkarılabiliyor.

Akıllı Ses Kısma ve Mikrofon

Gürültü önleme özelliği geliş-tirilen Logitech G533, ekolayzır ayarları sayesinde, oyun içinde sohbet etmeyi ve iletişim kurmayı mümkün kılıyor. En net ses aya-rını sağlayan filtresiyle, sesteki

çatlakları ve tıslamaları azaltıyor.

Pil Ömrü

Değiştirilebilir şarjlı piller, 15 saate kadar kesintisiz güç sağ-layarak, oyun maratonları için mükemmel bir seçenek sunuyor.

İnce Ayar Denetimleri

Logitech G533 Wireless Gaming Headset, sesli sohbet ve iletişim için sunduğu katlanabilir mikro-fon sayesinde, temiz ve kesintisiz ses sağlıyor. Sol kulaklıkta bulu-nan kolay erişilebilir mikrofon tuşu, sesi ayarlamayı ve kapat-mayı kolaylaştırıyor. Logitech Oyun Yazılımı, ekolayzır, dörtlü stereo mikrofon ve arka plan ses seviyelerini oyuna göre ayarlaya-biliyor.

CES 2017 özel

44 45

telekom

LG, CES 2017’de Çok Sayıda Yeni Ürününü

TanıttıLG, CES 2017 kapsamında yaptığı tanıtım ile yeni akıllı TV’lerini, orta ve giriş seviyesi akıllı telefonlarını, devrim niteliğindeki ev eğlence

sistemlerini ve Nesnelerin İnterneti (IoT) ekosistemi içerisindeki yeni robotik ürünlerini tanıttı.

44 45

Bugüne kadarki en ge-lişmiş renk artırıcı LCD panel teknolojisini kul-lanan LG Electronics, LCD TV’lerin görüntü

kalitesini yeni bir seviyeye taşıyan Nano Cell teknolojili SUPER UHD TV’lerini (SJ9500, SJ8500 ve SJ8000 modelleri), Las Vegas’ta düzenle-nen Tüketici Elektroniği Fuarı CES 2017’de tanıttı.

LG’nin Nano Cell teknolojili üçüncü nesil LG SUPER UHD TV serisi, en gerçekçi görüntüleri daha geniş bir izleme açısıyla sunarken oldukça ayrıntılı ve isabetli renkler üretebiliyor. LG’nin tüm SUPER UHD TV modelleri, Dolby Vision özellikli Aktif HDR teknolojisi sayesinde çoklu HDR formatlarını da görüntüleyebiliyor. Böylece tüm kullanıcılar yüksek kalitede HDR içeriklere istedikleri gibi erişebi-liyorlar. LG SUPER UHD TV’lerde bulunan en yeni sürüm kullanıcı dostu webOS Smart TV platformu, güçlü ses özellikleri ve her mode-lin kendine has estetik tasarımı sayesinde, kullanıcılar ihtiyaç ve beklentilerine uyacak mükemmel TV’yi bulmakta hiçbir zorluk çek-meyecekler.

Nano Cell LCD ekranların yakla-şık bir nanometre çapındaki eşit boyutlu parçacıkları kullanarak oluşturduğu ayrıntılı ve isabetli renkler, Quantum Dot ekranlar da dâhil olmak üzere diğer tüm TV’lere göre daha geniş bir izle-me açısından görülebiliyor. Nano Cell’li LG SUPER UHD TV’ler, doğrudan ekranın karşısından veya 60 derecelik bir açıdan izleyenler fark etmeksizin herkese tutarlı renkler ve aynı kalitede görüntüyü sunuyor.

Nano Cell, aşırı ışık dalga boyları-nı emerek, ekranda görüntülenen renklerin saflığını arttırıyor ve etkileyici sonuçlar elde ediyor. Bu ışık emme özellikleri, LG’nin yeni LCD ekranlarının farklı renkleri çok daha hassas bir şekilde filtrele-mesine ve her rengin orijinal içerik üreticisi tarafından tasarlandığı gibi görüntülenmesine olanak ta-nıyor. Örneğin, geleneksel TV’ler-deki yeşil renkler, sarı veya mavi gibi diğer renk dalga boylarıyla karışarak soluklaşıyor, sonrasında ise sarımsı veya açık mavi tonlara dönüşüyor. LG Nano Cell teknolo-jisi renk solması, görüntü ve renk bozulması gibi sorunları önemli ölçüde azaltıyor. Nano Cell tekno-lojisi, yoğun ışıklı ortamlarda dahi yüksek görüntü kalitesini korumak için ekran parlaklığını azaltabili-yor.

Hollywood’un görüntü ve renk uzmanı Technicolor da LG’nin Nano Cell SUPER UHD TV’lerinin başarılı görüntü kalitesini onaylı-yor. Technicolor, sinema profesyo-nellerinin sanatsal beklentilerini karşılayacak seviyede bir görüntü kalitesi sunmak için LG ile yeni bir ortaklığa imza atıyor. Bu sayede evde film izlemeyi seven kullanı-cılar, Technicolor’un, 100 yıllık tecrübesini yansıttığı ve SUPER UHD TV’lerinde mümkün olan en doğru renkleri sunmak için tasar-ladığı Technicolor Expert Mode ile keyifli bir deneyim yaşayacaklar. Bu ortaklık, LG’nin 4K TV’lerinin mevcut etkileyici renk üretim tek-nolojilerini temel alarak, Hollywo-od stüdyolarının çoğunluğu tara-fından benimsenen Technicolor’un yüksek standartlarıyla tutarlı olan en canlı renkleri sunmayı hedefli-yor.

CES 2017 özel

46 47

LG’nin yeni Nano Cell teknolojili TV’leri, daha parlak ve daha keskin görüntüler sunmak için geliştiri-len ULTRA Parlaklık teknolojisini kullanıyor. Yeni ürün ayrıca Dolby Vision™, HDR10 ve Hybrid Log Gamma veya HLG gibi çeşitli HDR formatlarını da destekliyor. Bu çok yönlü özellikler SDR içeriklerin gö-rüntü kalitesini yükselten yeni bir HDR Efekti ile de güçlendiriliyor. HDR Efekti ile kare kare işlenen SDR görüntülerdeki belli alanların parlaklık ve kontrast oranları artı-rılıyor ve daha hassas görüntüler elde ediliyor.

LG SUPER UHD TV’ler BT.2020 desteği ve ürettikleri bir milyar-dan fazla renk seçeneği ile birlikte Aktif HDR ve Dolby Vision des-teği ile donatıldı. Bu sayede daha parlak görüntüler ve daha ayrıntılı gölgeler sunmak üzere tasarla-nan yeni nesil HDR içerikleri de görüntüleyebiliyorlar. Aktif HDR özelliği ise HDR görüntülerin kare kare işlenmesine ve gerektiğinde

dinamik verilerin eklenmesine olanak tanıyor. Bu işlem sayesinde LG SUPER UHD TV’ler orijinal HDR içeriklerin dinamik ya da statik olması veya meta veri içermemesi fark etmeksizin en iyi görüntüyü sunuyorlar.

Tüm premium LG TV serisi en yeni webOS Smart TV platformunun kolay kullanım özellikleriyle ol-dukça kullanıcı dostu hale geliyor. LG webOS 3.5 geliştirilmiş Sihirli Kumanda ve yeni Sihirli Link özel-liği ile daha kolay kontrol ve daha hızlı erişim sağlamak için çeşitli geliştirmeler de sunuyor. İzleyici-ler, uzaktan kumandadaki tek bir düğmeye basarak Netflix ve Ama-zon gibi favori hizmetlere anında erişebiliyor ve birçok eğlenceli 4K içeriğe kolaylıkla ulaşabiliyorlar.

Yeni Sihirli Link tuşu, favori içeriği bulmak ve ekrandaki oyuncu ve karakterler hakkında bilgilere eriş-mek için hızlı bir geçiş sunuyor. İz-leyiciler geliştirilmiş Sihirli Zoom

ile ekranın herhangi bir bölümüne yakınlaşıp kayıt yapabiliyorlar.

Ayrıca USB bağlantısıyla bir cep telefonu veya PC’ye de bağlana-bilen LG SUPER UHD TV’lerle göz kamaştırıcı 360 derece VR içerik-lerin de tadını çıkarabiliyorsunuz. Sihirli Kumanda’yı kullanan izleyi-ciler, daha fazla ayrıntı görebilmek için görüntüyü herhangi bir yönde hareket ettirebiliyor veya kaydırma tuşuyla yakınlaştırıp uzaklaşabili-yorlar.

LG SUPER UHD TV’nin Ultra Slim tasarımı ve şık standı, en ince noktası yalnızca 6.9 mm olan 55 inç’lik SJ9500 modeline benzer-siz şekilde havada süzülüyormuş görüntüsü veriyor. LG SUPER UHD TV, sehpa üzerinde ya da duvarda olması fark etmeksizin her eve güzellik katıyor. LG’nin Orta Segment Akıllı Telefonları CES 2017’de

LG, orta segment akıllı telefon pazarının giderek genişlemesiyle birlikte, geniş bir bütçe aralığına hitap eden dört yeni K Serisi akıllı telefonu ve yeni nesil LG Stylus 3’ü Las Vegas’ta düzenlenen CES 2017’de duyurdu.LG’nin yeni orta segment akıllı cihazları, 120 dere-ce geniş açılı ön kamera ve parmak izi tarayıcısı gibi LG’nin amiral ge-misi akıllı telefonlarında yer alan popüler ve gelişmiş teknolojileri de kullanıcılara sunuyor.

LG’nin güncellenmiş K Serisi, kullanıcıların artık birbiriyle aynı özellikleri taşıyan akıllı telefonlar istemediğini biliyor ve bu felsefey-le yola çıkıyor. LG K Serisi, sabit bir akıllı telefon modeli sunarak kul-lanıcıların buna adapte olmasını

CES 2017 özel

46 47

beklemek yerine, onların farklı ih-tiyaçları odak noktasına alan farklı modeller etrafında şekilleniyor.

LG K10, bulunduğu segmentin en iyisi olan 5.3 inç HD hücre içi dokunmatik ekranıyla iç ve dış mekanlarda kusursuz bir görüntü deneyimi sunuyor. Ayrıca selfie objektife sahip 120 derece geniş açılı 5MP ön kamera ile LG’nin amiral gemisi G serisi cihazlarında da kullanılan 13 MP arka kamerası kusursuz şekilde birbirini tamam-lıyor. LG K10’un bu kategorideki diğer akıllı telefonlarda bulunma-yan gelişmiş özelliklerine baktığı-mızda ise 7.9mm kalınlıkta ince ve oldukça sağlam metalik U-çerçeve ile 2.5D kavisli tasarımı da oldukça dikkat çekiyor.

LG’nin akıllı kullanıcı arayüzüne (UX) sahip K8, 5 inçlik HD hücre içi dokunmatik ekranının yanı sıra Otomatik Çekim (Auto Shot) ve Hareketle Çekim gibi özelliklerle geliştirilen 5 MP ön ve 13M arka kameralarıyla yüksek kalitede bir performans sunuyor. Hareketle Çekim özelliği ise fotoğraf çekmek için deklanşöre basma veya telefo-nu sallama gibi işlemleri ortadan kaldırarak sadece kullanıcının yaptığı bir el hareketiyle selfie çekebiliyor.

LG K4, hassas 5 inç HD hücre içi dokunmatik ekran, 5MP ön ve arka kameralarının yanında LG K8’de de bulunan Otomatik Çekim ve Hare-ketle Çekim gibi popüler özellik-lerle donatıldı. Oldukça çekici bir akıllı telefon olan LG K4, 7.9mm inceliğinin yanı sıra, 2500mAh çı-karılabilir pili ile ek depolama için bir microSD yuvası da sunuyor.

Serinin en küçük boyutlu akıllı

telefonu olan LG K3 ise 4,5 inçlik Hücre Üstü (On-cell) Dokunmatik Ekran ve Hareketle Çekim özel-liğiyle desteklenen 5MP arka ve 2MP ön kamerayla geliyor. mic-roSD yuvası ve 2.100mAh çıkarıla-bilir pile sahip LG K3, bu kategori-deki diğer rakip akıllı telefonlarda bulunmayan birçok özelliği kulla-nıcılara sunuyor.

LG ayrıca, orta segment Stylus akıllı telefonlarının en yenisi olan (Amerika Birleşik Devletleri’n-deki Stylo modeli) üçüncü nesil LG Stylus 3 modelini de kullanı-cıların beğenisine sunacak. LG Stylus 3, 1.8 çapındaki elyaf uçlu Stylus’uyla daha da geliştirilen kalem deneyimi sayesinde kullanı-cılarına ekrana gerçek bir kalemle yazı yazma hissiyatı sunuyor. LG Stylus 3, Pen Pop 2.0 ile daha da geliştirilmiş bir parmak izi ta-rayıcısı ve kullanıcı arayüzüyle beraber popüler Pen Keeper ve Ekran Kapalı Memo özelliklerini

de içeriyor. Pen Pop 2.0 özelliği ile notlarınız hiçbir zaman ortadan kaybolmuyor. Ayrıca Stylus’u her çıkardığınızda notlarınızın ekran-da görüntülenmesi sağlanıyor. Pen Keeper ise Stylus’un telefondan çok uzaklaştığı durumlarda kay-bolmasını engellemek için kullanı-cıyı uyarıyor. Bunun yanında Ekran Kapalı Memo özelliğiyle de ekran kapalı olduğunda bile kullanıcıla-rın doğrudan ekranda not almasına olanak tanıyor.

LG’nin Uçan Hoparlörü Ziyaretçileri Büyüledi

LG, tüketici elektroniği alanındaki heyecan verici teknolojik gelişimin ulaştığı en üst noktayı temsil eden yeni ürünü, havada asılı duran fütüristik taşınabilir hoparlör LG PJ9’u CES® 2017’de sergiledi. Eşsiz bir ses kalitesine sahip olan LG PJ9 kablosuz hoparlör, bera-berindeki Levitation Station’ın üzerinde havada asılı duran tasa-

48

CES 2017 özel

rımıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Çarpıcı görünümüne ek olarak, ev veya dış mekan fark etmeksizin müzik, podcast ve diğer tüm ses içeriklerini sorunsuz bir şekilde oynatma olanağı da sunu-yor.

LG PJ9, sahip olduğu büyülü gö-rüntüsünü Levitation Station’ın içinde bulunan güçlü elektromık-natısları kullanarak sağlıyor. Bu sayede herhangi bir yüzeye temas etmeden ya da kabloya ihtiyaç duymadan müzik ve sesleri oy-natabiliyor. Çekirdek kısımda ise Levitation Station içine gömülü, türbin bıçağından esinlenilen tasarıma sahip olan 360 derecelik çok yönlü hoparlör, aynı zamanda bir subwoofer’ın derin bas etkisini kullanıcılara sunuyor. LG PJ9, aynı zamanda orta aralıktaki ses ton-larını ve keskin tizleri kaliteli bir şekilde duyurmak için Dual Passive Radiator teknolojisine sahip.

LG PJ9’un 10 saate kadar kulla-nım sunan bataryası azaldığında ise havada asılı duran akıllı ve taşınabilir hoparlörü, otomatik olarak Levitation Station’a iniyor ve kablosuz olarak şarj olmaya başlıyor. LG PJ9 bu işlemi gerçek-leşirken müziği kesintiye uğrat-mıyor ve kullanıcının herhangi bir müdahalesine gerek duymuyor. LG PJ9, IPX7 uyumluluğu sayesinde açık hava kullanımlarında olumsuz hava koşullarından etkilenmiyor. Multipoint teknolojisi ise daha fazla rahatlık ve çok yönlülük sağlamak için LG PJ9’un eşzamanlı olarak iki Bluetooth cihazına bir-den bağlanabilmesini sağlıyor.

LG, Nesnelerin İnterneti (IoT) Ekosistemini, Yeni Robotik Ürünleriyle Genişletiyor

LG Electronics (LG) IoT ekosistemi ve yapay zeka ürünleri arasında yer alan, çığır açan yeni akıl-

lı robot serisini CES® 2017’de tanıtacak. LG’nin akıllı robot serisi, akıllı ev ağ geçidi ve akıllı ev bildirim merkezinin sağladığı olanakları iki katına çıkararak kullanıcıların günlük yaşamlarını kolaylaştırmaya devam ediyor. LG ayrıca, IoT ve akıllı teknolojinin sunduğu imkânları evlerin dışına taşıyıp, havaalanı ve diğer kamu-sal alanlarda kullanılmak üzere tasarlanan gelişmiş robotlarla ekosistemini genişletiyor.

Hub Robot: Daha Akıllı Bir EvGöz alıcı Hub Robot, evdeki diğer akıllı cihazlara bağlanıp, Ama-zon Alexa’nın ses tanıma tekno-lojisinden de faydalanabiliyor. Böylece klima ya da kurutma makinesini sadece sözlü komut-larla kullanmanızı sağlayıp akıllı ev teknolojisini bir üst seviyeye taşıyor. Hub Robot kullanıcılara sunduğu birçok bildirim sayesin-de adım adım sesli komutlarıyla yemek tariflerini anlatabiliyor ya da interaktif ekranı sayesinde buzdolabının içindekileri göstere-biliyor.

Ayrıca Hub Robot, Alexa’nın geniş bilgi birikimine erişim sağla-yabildiği için; müzik dinlemek, alarm kurmak, hatırlatma notları oluşturmak ya da hava ve trafik durumunu öğrenmek gibi imkân-ları da kullanıcılara sunuyor.

LG Hub Robot kullanıcı dostu ve antropomorfik tasarımıyla, tüm aile bireylerinin rahatça kullana-bilmesi için tasarlandı. Ekranda beliren yüz sayesinde, geniş bir duygu yelpazesi dahilinde hisle-rini ifade edebilmenin yanı sıra, hareket ettirilebiliyor ve döndü-rülebiliyor. Kendisine yöneltilen

49

basit sorulara kafa sallamak gibi beden dili hareketleri ile yanıt ve-rebilecek şekilde tasarlanan Hub Robot, eve gelen, evden ayrılan ya da uyuyan aile bireylerinin fa-aliyetlerinden de haberdar olabi-liyor. Kamerası sayesinde her bir aile üyesini tanıyıp, her biri için farklı bir selamlama kullanacak şekilde programlanabiliyor.

Hub Robot, mutfak veya oturma odası gibi aile bireylerinin sık bulunduğu ortak alanlara yerleş-tirildiğinde en iyi performansı gösteriyor. Aynı zamanda evin diğer odalarına Hub Robot’u ta-mamlayıcı mini robotlar yerleşti-rilebiliyor. Görsel ekranlara sahip bu mini robotlar Hub Robot’un birer uzantısı oldukları için aynı işlevleri gerçekleştirebiliyorlar.

Airport Guide Robot (Havalimanı Rehber Robotu): Yolcuların En İyi Arkadaşı

LG’nin akıllı hizmet ekosistemini genişletme çabası sadece evler-le sınırlı değil. Yakın bir zaman içinde Kore Incheon Uluslararası Havaalanı’nda görülecek olan Havalimanı Rehber Robotu, yol-culara akıllı bir bilgi asistanlığı sağlayıp, İngilizce, Çince, Japonca ve Korece olmak üzere dört dilde soruları yanıtlıyor.

Biletinizi basit bir şekilde tarattı-ğınızda, uçağa biniş saati, kapısı ve hatta gideceğiniz yerin hava durumu hakkında ayrıntılı bilgiye kolayca ulaşabilmenizi sağlıyor. Bu robot, yürüme sürenizi de hesaba katarak, tahmini varış sü-renizi hesaplayabiliyor ve havaa-lanı içinde gitmek istediğiniz yere kadar size eşlik edebiliyor.

Airport Cleaning Robot (Havalimanı Temizlik Robotu): Endüstriyel Boyutta Temizlik

Robotik elektrikli süpürgelerin ilk ve yenilikçi örneklerinden olan bu seri, endüstriyel büyüklükte bir süpürge olmadan tamamlanmış sayılamazdı.

LG Havalimanı Temizlik Robotu, çok sayıda fırça ve motorun yanı sıra, geniş kapasiteli bir toz kutusu ile donatılmış olan süper boyutlu bir robotik elektrik süpürgesidir. Fayanslardan halı zeminleri-ne kadar her noktayı temizleme kapasitesine sahip olan bu robot, en kalabalık havaalanlarında bile güvenli ve etkili performans sağla-mak için yeni tasarım akıllı sensör-ler ve çoklu kamera ile donatıldı. Havalimanı Temizlik Robotu, ışık algılama ve uzaklık tayini (LIDAR) özelliğine sahip çoklu sensörleriy-le engelleri algılayabiliyor. Ayrıca eşzamanlı yer belirleme-haritala-ma teknolojisi (SLAM) sayesinde

de her zaman konumunun farkında olabiliyor.

Lawn Mowing Robot (Çim Biçme Robotu): Kusursuz Görünümlü Bahçeler

LG’nin Çim Biçme Robotu (Lawn Mowing Robot), markanın CES 2017’deki gelişmiş robot serisini tamamlayan son ürün olarak öne çıkıyor. Birçok alan için uygun olan bu robot, çimlerin doğru ve isabetli ve en önemlisi de güvenli bir şe-kilde düzeltilmesi için HOM-BOT robot süpürgenin gelişmiş tekno-lojisinden faydalanıyor. LG Havali-manı Robotu’nda bulunan gelişmiş sensörlere ve tamponlara sahip olan LG Çim Biçme Robotu, her an nerede olduğunu biliyor ve ağaç ya da çit gibi her engelin yerini tespit edebiliyor. Çim biçme perfor-mansını en üst düzeye çıkarmak için tasarlanan bu robot, çimlerin kusursuz görünmesini sağlayan ve çok hızlı hareket eden bir bıçak kullanıyor.

50 51

Teknolojinin hızla ilerlediği günümüzde Nesnelerin İnterneti (IoT) kavramının yarattığı akımı hiçe saymak gelecekte yaşayacağınız

sorunların sayısını arttırmanıza sebep olacak. Şimdiden IoT ile tanışıp işinize uygulama konusunda çalışmalara başlamanız gerekiyor.

Her Şey IoT İçin!

kapak konusu

50 51

Günümüzde teknolojik gelişmeler sadece insan-lara daha iyi bir hayat sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda heyecan verici

yeni ürünleri merakla bekleyen kulla-nıcıların yaşam tarzlarını da şekillen-diriyor. Bu inovasyonlardan bazıları oldukça hızlı bir şekilde hayatımıza giriyor ve iş yapış şekillerimizi de de-ğiştiriyorlar. Bazı konseptler ise yakın gelecekteki üç boyutlu gerçekliğimiz-de yer alacaklar ya da alamayacaklar.

Yakın zaman önce Nesnelerin İn-terneti (IoT) konseptinin birçok yeni inovasyona yol açacak bir dalga yaratacağını ve bu şekilde hızlıca yayılacağını konuşuyorduk. Nesnele-rin İnterneti’nin bu hızlı gelişiminin getireceği devrim ise çok uzakta değil. Nesnelerin İnterneti konsepti gelir-leri ve verimliliği artırmanın yanında birçok farklı sektörün iş süreçlerinde yaşadığı sorunları çözmek için önemli bir kaldıraç etkisi yaratıyor.

IoT Fenomen Olmak İçin Yoluna Devam Ediyor

Nesnelerin İnterneti kavramı yaklaşık 10 yıldır hayatımızda olmasına rağ-men, son 20 yıldaki iki büyük gelişme Nesnelerin İnterneti’nin paradigma değiştiren bir fenomen olarak orta-ya çıkmasını sağladı. Bunlardan ilki mobil cihazlar ve uygulamaların kul-lanımının inanılmaz derecede artışı ikincisi ise kablosuz ağların yaygınlı-ğının oldukça yüksek olması.

Hâlihazırda başlayan Nesnelerin İnterneti çağıyla birlikte artık odak noktasını bağlantılı cihazlardan ziya-de bu cihazlarla verilen hizmetlerin nasıl daha gelişmiş hale getirileceğine kaydırmak gerekiyor. İnternet tekno-lojisinin ilk zamanlarında modemler,

52 53

yönlendiriciler, bağlantı ve ISP (İnternet Hizmet Sağlayıcılar) gibi kavramlar oldukça popülerdi. Günümüzde ise herkes bu cihaz ve teknolojilerden ziyade internetin hayatımızda nasıl bir yer kapladı-ğıyla ilgileniyor.

Daha Kat Edecek Çok Yol Var

Endüstrideki gelişmelere göre dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlası internet erişimine sahip. Birkaç yıl önce ise bu sayı yüzde 1’den daha düşüktü. Bu hızlı artı-şın altındaki en önemli neden ise herkesin internetin gücü ve kapasi-tesi konusunda büyük bir farkında-lık yaşaması.

Küresel çaptaki ağ teknolojisi dev-lerinin ölçümlerine göre günümüz-de 15 milyar olan dünya çapındaki bağlantılı cihaz sayısı 2020 yılında 50 milyara ulaşacak. Hatta daha da iyimser tahminlere göre yine aynı dönemde bağlantılı cihaz sayısı 200 milyara ulaşabilir.

Diğer taraftan araş-tırma şirketi IDC’nin verilerine göre gü-nümüzde 656 milyar dolar olan küresel çapta Nesnelerin İnterneti cihazları ve hizmetlerine yapılan harcama 2020 yılında 1.7 trilyon dolara ulaşacak. Tüm bu bağlantılı cihazların bu hızlı artışı karşı-layabilmek için ağ donanımı, yazılım ve işlemcilerinin opti-mize edilmesi gerek-li. Bu talebi karşıla-mak ve Nesnelerin İnterneti sistemlerinin kurulum-ları için ölçeklenebilir çözümler, kümelenen verilerin analizi için analitik sistemler ve güncel tehdit-leri engellemek için gelişmiş siber güvenlik porföyü de ağ teknolojisi üreticileri tarafından sunuluyor.

Yeni İş Alanları, Yeni Fırsatlar

Önümüzdeki döneme bakacak olursak dün-ya yakın zaman için-de tamamen interne-te bağlı olan günlük nesnelerle dolacak. Nesnelerin İnterneti konsepti ise birçok iş alanı için yeni fırsat-lar sunacak. Nesnele-rin İnterneti uygula-maları sıradan ya da içgörü sahibi olması fark etmeksizin her endüstride iş süreçle-rinin her seviyesinde kendine yer bulacak.Tüm dünya Nesnele-

rin İnterneti teknolojilerini izli-yor. Birçok gösterişli cihaz büyük etkiler yaratsa da insanların asıl görmek istedikleri şey, kol saatiy-le bağlantılı hale gelen bir akıllı telefonun ya da üzerinde tablet bulunan bir buzdolabının hayatla-rına katacağı anlamlı değişimler. Geçtiğimiz birkaç yılda Nesnelerin İnterneti inovasyon için slogan bir sözcük ve her şeyi daha bir hale getirmek için yeni bir çağın başladığını gösterir hale geldi.

İşletmelerin Sorunları Ortadan Kalkıyor

Nesnelerin İnterneti konsepti bir-çok işletmenin karşılaştığı sorun-larla ilgili sunduğu cevaplar saye-sinde bu problemlerin azalmasını ya da tamamen ortadan kaybol-masını sağladı. Bulut bilişim, akıllı şebekeler, nano teknoloji ve robotik gibi diğer teknolojik gelişmelerle karşılaştırıldığında girmek üzere olduğumuz Nesne-lerin İnterneti dünyası çok daha

kapak konusu

52 53

verimli, üretken, güvenli ve kârlı bir ekonomik ortam sunuyor.

Nesnelerin İnterneti alanı içinde-ki yeni gelişmeler, son kullanıcı perspektifinden çok daha yüksek ölçekli faydalar sağlama ihtiyacı-nı artıracak. Çok daha iyi yiyecek saklama imkânı sunan akıllı ev aletlerine sahip akıllı bir evin ya-şam kalitemizi yükseltmesi ya da klima veya hava temizleyicilerin sahip olduğu kullanıcı verilerini daha iyi kullanarak daha temiz bir çevre ve sağlıklı yaşama sahip olmamızı sağlamalarını örnek gösterebiliriz.

Nesnelerin İnterneti Tüm Sektörleri Etkileyecek

Sektör uzmanlarının öngörülerine göre yakın gelecekte Nesnelerin İnterneti teknolojileri tarafın-dan etkilenmeyen ya da değişime uğramayan hiçbir sektör kalma-yacak. Nesnelerin İnterneti yakın zamanda tüm operasyonlar için

zorunlu hale gele-cek. Aynı zamanda gelecek yıllarda bu sektörler, Nesne-lerin İnterneti’nin sunmayı vaat ettiği avantajların ger-çekleşmesi için de destek olacaklar.

Nesnelerin İnterne-ti’nin küresel çapta yeni bir ekonomik çağ başlatacağından hiçbir şüphe yok. Nesnelerin İnter-neti’nin sunacağı avantajlar, mevcut ekonomik modeller

ve süreçler üzerine basit geliş-tirmeler olmaktan ziyade tama-men bu süreçleri dönüştüren bir kapsamda yenilikler sunuyor. Nesnelerin İnterneti ekonomisi şirketlerin üretimi, fonksiyonu ve davranışlarında devrimsel etkiler yaratacak. Bu değişim ise bundan önceki tüm endüstriyel devrim-lerden çok daha hızlı bir şekilde gerçekleşecek.

Tartışmalar De-vam Ediyor

Bu yıl en çok etki yaratan teknolojik kavramlar arasında yer alan Nesnelerin İnterneti hakkında, etkisinin nasıl en üst seviyeye çıkarı-lacağı ve en büyük faydanın nasıl elde edileceği konusunda bazı tartışmalar da devam ediyor.

Nesnelerin İnterneti platformları tarafından üretilen oldukça yoğun bilgi seliyle birlikte robotik ve ya-pay zekâ sektörlerinin de yükseli-şe geçeceğini göreceğiz.

Düzgün bir şekilde birlikte kul-lanılan robotik ve yapay zekâ teknolojilerinin, uzay araştırması, bilimsel deneyler ve hatta daha önceden görülmemiş bir şekilde sürdürülebilir olan üretim süreç-leri gibi sosyo-ekonomik konular-da oldukça büyük faydalar sağla-dığı da kanıtlandı.

Robotlar İnsanlara Hizmet İçin Var

Robotik Teknoloji, Makine Öğ-renimi ve Nesnelerin İnterneti alanlarındaki hızlı gelişmelerle birlikte bu gelişimi sağlamak için tüm teknolojilere ve bunları uygu-layarak yaşam tarzlarımızı yeni-den şekillendirebilecek olanaklara sahip durumdayız.

54

IDC, 2017 yılı içerisinde Türkiye’de gerçekleşecek BT harcamalarını 22,3 Milyar USD olarak açıkladı. Microsoft Genel Merkezi’nde düzenlediği yıllık

“IDC Öngörüleri” etkinliğinde, uluslararası teknoloji araştırma ve danışmanlık hizmetleri veren firma, ülkenin önde gelen CIO’larıyla ve BİT tedarikçileri ile

2017 yatırım önceliklerini ve tartışmak üzere bir araya getirdi.

Dijital dönüşüm çalışmalarının ülkenin en fazla harcama yapan kurumlarında yavaş-layarak da olsa devam edeceğini belirten IDC Türkiye Ülke Müdürü Nevin Çizmeci-oğulları, sözlerine şöyle devam etti: “Özel-

likle kısıtlanan BT bütçelerinin ortaya çıkardığı maliyet

optimizasyonu ihtiyacı, yazılım ve BT hizmetleri et-rafındaki harcamaları etkileyecek. Telekomünikasyon, finans, sağlık, eğitim ve perakende sektörlerinde ise altyapı harcamaları 2017’de ilerlemeye devam edecek.”

IDC, 2017 yılında Türkiye telekomunikasyon kısmı

IDC, 2017 Yılında Türkiye BT Harcamalarının 22 MilyarDolar’ı Geçeceğini Açıkladı

Süleyman SERTKAYAinfo@btgunlugu.com

54

55

haricinde kalan, BT pazarının 10,9 Milyar USD bü-yüklüğüne ulaşmasını beklemekte, bu da 2016 yılında öngörülen %1,9 oranındaki yıllık büyümeyle eşleşmek-te. Sermaye yatırımının (CAPEX) düşürülmesi, tüm kurumlar için ana öncelik haline geleceğinden, bulut ve dış kaynak hizmetleri gibi işletme giderlerine (OPEX) dayalı iş modelleri artarak itibar kazanacaktır. Aynı za-manda, BT hizmetleri ve yazılım bölümleri de, IDC’nin öngördüğü tahmini %7,1 ve %6,2’lik yıllık büyüme oranlarıyla 2017 yılında Türkiye’nin en hızlı büyüyen bölümleri olması beklenmekte.

Sektör bazında bakıldığında ise IDC, sağlık, kamu hizmetleri ve ulaşım sektörlerinin harcamalarında 2017 yılında en yüksek büyüme oranlarını göreceğini beklerken, iletişim, finans, üretim ve kamunun yılın en büyük harcama yapanlar olacağı beklenmekte. Pera-kende sektörünü ise zorlu bir yıl beklemekte, karlılık endişesi yaşayan bazı piyasa oyuncularını, ya çalışan sayısını azaltarak, ya da şube sayısını düşürerek (veya her ikisini yaparak) operasyonlarını küçültmeye itti.

IDC’ye göre, 2017 yılı ve ötesi için beş kapsayıcı eğilim Türkiye’nin yatırımlarını şekillendirecek.

Bulut’un Ateşi Dinmiyor

Bulut teknolojileri 2017’de yeni bir uyum seviyesine yükselerek, tedarikçiler arasında artan rekabet, agre-sif fiyatlandırma, paket satış ve müşteri hizmetlerine neden olacak.

Büyük veri ve analitiğin tanımlayıcı olmasından ziyade doğası gereği daha çok öngörücü olacak. Bu da keşif ve araştırma, performans yönetimi ve operasyonel zeka alanları çevresinde yeni kullanıcı örneklerinin çıkması-nı sağlayacak.

Sürdürülebilir güvenlik ülkenin CIO’larının karşı karşı-ya geleceği birinci zorluklardan biri olacak ve güvenlik çözümleri harcamalarının 2017 yılında 230 Milyon USD’lik çizgiyi aşacak.

Dijital Dönüşüm Çalışmalarına Devam

Dijital dönüşüm çalışmaları itici güç olmaya devam edecek Türkiye’de, IDC araştırmasının verilerine göre kurumların yaklaşık %70’i bunu ya planlarına almış durumda ya da girişimlerini başlatmak üzere.

Akıllı Şehir girişimleri 2017’de daha pragmatik bir yaklaşımla ele alınacak, kamu kurum ve ortakları yenilikçi ulaşım, vatandaş işleri, ve acil cevap hizmet-

lerini mümkün kılarak, sakinlerinin hayatlarında gözle görülebilir iyileştirmeler yapacak.

Microsoft Yapay Zekaya Daha Fazla Yönelecek

Etkinliğin ev sahipliğini yapan Microsoft Türkiye’nin Genel Müdürü Murat Kansu “Microsoft olarak misyo-numuz kurumlara ve bireylere daha fazlasını başara-bilmeleri için güç katmak” olduğunun altını çizerek sözlerine şöyle devam etti: “İçinde bulunduğumuz dijital dönüşüm çağının en önemli itici güçlerinden biri olan yapay zeka konusunu da bu sene en önemli odak alanlarından biri olarak belirledik. Yapay zekada vizyo-numuz 4 ana unsurdan oluşuyor: Birincisi; bireylerin uygulamalar ve bilgisayarlar ile olan iletişimini doğal iletişim modelleri ile yeniden tanımlamak. İkincisi; uygulamaların daha akıllı olmasını sağlamak, üçüncüsü yapay zeka teknolojilerini yazılım geliştiricilerin kulla-nımına açmak ve son olarak dünyanın en büyük süper bilgisayarını bulutta inşa etmek.”

Öğrenciler En Büyük Hazine

“Bu vizyon doğrultusunda 2017’de üç ana hedefimiz var” diyen Kansu şunları söyledi: “Birincisi sektö-rel bazda Türkiye için önemli olan finans, üretim, perakende, sağlık, otomotiv ve kamu sektörlerinde, en az üçer tane yapay zeka bölgesel başarı hikayesi oluşturmak. İkincisi ise girişimcilik özelinde; ülke-mizdeki startup ve girişimcilik ekosisteminden dünya çapında yapay zeka inovasyon örnekleri çıkartmak is-tiyoruz. Üçüncü hedefimiz ise Eğitim. Lise-Üniversite öğrencilerinin yapay zeka ve büyük veri teknolojileri-ni öğrenmelerini ve proje yapmalarını sağlamak için kollarımızı sıvadık, bu alanda kalifiye insan gücünün yetişmesi için var gücümüzle çalışacağız.”

Sektörün Öndegelenleri Planlarını Anlattı

2017’nin öngörüleriyle yatırım planlarını ve vizyon-larını anlatan sektörün öndegelen liderleri arasında Borusan Holding CIO’su Ali Fuat Çötelioğlu, Migros BT Direktörü Kerim Tatlıcı, Eureko Sigorta CDO’su İlker Arabacı, Turkcell CIO’su Serkan Öztürk, Carre-fourSA BT Direktörü Önder Kaplancık, Yapı ve Kredi Bankası CIO’su Cengiz Arslan, Denizbank COO’su Dilek Duman, KoçSistem genel Müdürü Mehmet Nalbantoğlu, Netaş CEO’su C.Müjdat Altay, IBM Ülke Müdürü Defne Tozan, HPE Genel Müdürü Güngör Kaymak, Dell-EMC Genel Müdürü Sinan Dumlu, SAP Genel Müdürü Zeynep Keskin, Huawei Enterprise Ülke Müdürü Serdar Yokuş ve Cisco Genel Müdürü Cenk Kıvılcım yer aldı.

55

56 57

2016 Yılının En Büyük Siber Saldırıları

Siber saldırılar kurumlar ve kişilere zarar vermeye devam ediyor. 2016 yılında gerçekleşen en büyük ve dikkat çekici siber saldırıların en çok para ve kimlik

hırsızlığına yoğunlaştıkları görülüyor.

Siber suçluların gerçek-leştirdiği saldırılar, yeni teknolojiler ve cihazlarla giderek dijitalleşen dün-yada kişileri ve kurumları

çok daha derinden etkilemeye baş-ladı. İşte 2016’nın en büyük siber saldırıları:

Mirai İle Yapılan DDOS Saldırıları İnterneti Felç Etti

Ekim ayında gerçekleşen saldırı-da Mirai isimli bir zararlı yazılımı kullanan siber saldırganlar DDOS adı verilen saldırı yöntemini kulla-narak Amerika Birleşik Devletleri

başta olmak üzere tüm dünyada interneti felç ettiler. Bu saldırıda bilgisayarların yanında internet bağlantılı akıllı beyaz eşyalar gibi Nesnelerin İnterneti platformları da kullanıldı. Bu cihazlar kulla-nılarak yaratılan aşırı yoğun veri trafiğiyle birçok internet sitesi ve

Mustafa HANLIinfo@btgunlugu.com

56 57

web hizmetinin altyapısı kilitlendi. Bu saldırıyla Twitter, Etsy,Netflix, Spotify, PayPal, Amazon gibi pek çok büyük web sitesi ve internet hizmetinin yanı sıra çok daha küçük web siteleri saatlerce erişile-mez hale geldi. Bu olay DDOS sal-dırılarını farklı bir boyuta taşıyarak siber saldırıların hangi noktalara kadar uzanacağını gösteren önemli bir örnek oldu.

Yahoo! İki Kere Saldırıya Uğ-radı

Eylül 2016’da Yahoo! tarafın-dan yapılan duyuru sonucunda 2014’ün sonlarında en az 500 milyon Yahoo! kullanıcısının hesap bilgilerinin bir bilgisayar korsanı tarafından çaldığı ortaya çıktı. Ele geçirilen hesaplar e-posta adresi, şifre, kullanıcı adı, doğum tarihi ve telefon numaraları gibi bilgiler içeriyor. Buna ek olarak 2016’nın Aralık ayında ortaya çıkan bir başka veri sızıntısında ise 2013 yılındaki bir güvenlik ihlaliyle bir milyar kadar Yahoo! hesap bilgisi-nin korsanlar tarafından çalındığı belirlendi.

LinkedIn’den 117 Milyon He-sap Bilgisi Sızdırıldı

2016’nın Mayıs ayında ise popüler sosyal iş ağı LinkedIn’den 2012 yılında çalınan 117 milyon e-posta ve şifre bilgisi internete sızdırıl-dı. LinkedIn bu sızıntı nedeniyle 2012’den önce açılan tüm kullanıcı hesaplarının şifrelerini sıfırladı.

SWIFT Sistemini Hedef Alan Saldırıyla 81 Milyon Dolar Çalındı

Finans sektörü tarafından yoğun-lukla kullanılan SWIFT sistemine yapılan saldırı da 2016 yılının en önemli siber saldırıları arasında yer alıyor. 2016’nın Şubat ayında

Bangladeş’teki bir bankanın zayıf güvenlik sisteminden dolayı SWIFT sistemine sızan siber suçlular, 81 milyon doları kendi hesaplarına transfer ettiler.

Tumblr da Hacklendi

Sosyal blog sitesi Tumblr da 2016 yılında siber korsanların hedefin-deydi. Mayıs ayında gerçekleşen saldırıda 65 milyona yakın kul-lanıcı hesabına ait bilgiler siber korsanlar tarafından sızdırıldı. 68 Milyonu Aşkın Dropbox Hesabının Bilgisi Çalındı

2016’nın Ağustos ayında popüler dosya paylaşım platformu Drop-box’u hedef alan saldırıda 68 mil-yondan fazla Dropbox kullanıcısı-nın kullanıcı adı ve şifresi tehlikeye girdi. Dropbox yaptığı duyuruyla 2012’den beri şifresini yenileme-yen kullanıcıların şifre güncelle-mesi yapmalarını istedi.

AdultFriendFinder.com Saldırısı

AdultFriendFinder adındaki ye-tişkinlere yönelik arkadaşlık sitesi ise son iki yıl içinde iki kez büyük saldırılara maruz kaldı. 2016 yılı Kasım ayında gerçekleşen saldırıda ise hackerların yaklaşık 412 milyon kullanıcın bilgisini çaldığı belirlen-di. Fakat bu saldırı AdultFriendFin-der tarafından doğrulanmadı.

Oracle MICROS Sistemi Saldı-rısı

Ağustos ayında ise 180’i aşkın ül-kede 330 binden fazla yazarkasada kullanılan MICROS POS sistemine de sahip olan Oracle’da önemli bir güvenlik açığı ortaya çıktı. Rus siber saldırganlar, MICROS siste-minin müşteri destek portalındaki sistemlere yerleştirdikleri zararlı yazılımla, kullanıcı bilgilerini ele

geçirmeye çalıştılar.

270 Milyondan Fazla E-Posta Bilgisi Siber Saldırganların Eline Geçti

Mayıs ayında ortaya çıkan bul-gulara göre 57 milyon Mail.ru, 40 milyon Yahoo!, 33 milyon Hotmail ve 24 milyon Gmail hesabı başta olmak üzere toplamda 270 milyonu aşkın kullanıcının e-posta bilgileri Rus siber suçluların eline geçti. Bu hesapların nasıl çalındığı ise hala ortaya çıkarılamadı.

Kendinizi Nasıl Koruyabilirsiniz?

Kapsamlı ve sürekli güncellenen bir veri güvenliği yazılımı kul-lanmalısınız. E-postaların ekinde bulunan e-faturalar, fotoğraflar, metin belgeleri, videolar ve diğer dosyaları bilgisayarınıza indir-meden önce güvenlik taramasın-dan geçirmelisiniz. Kaynağından emin olmadığınız e-postalardaki dosyaları açmamalısınız. Aldığı-nız e-postaların kim tarafından gönderildiğini her zaman kontrol edin ve e-postalarla gelen bağlantı adreslerine doğrudan tıklamamalı-sınız. Bunun yerine bu adresi web tarayıcısına yazarak siteye giriş yapmalısınız.

Mobil uygulamaların güvenli ol-duğundan ve herhangi bir zarar-lı yazılım içermediğinden emin olduktan sonra cihazınıza indirip kullanmaya başlamalısınız. Fa-cebook, Twitter, Linked-in gibi sosyal medya hesaplarınızı herkese açık tutmamalı ve tanımadığınız kişilerin erişimini kısıtlamalısı-nız. E-devlet gibi uygulamaları kullanırken bağlantı adreslerin-de bulunan güvenlik simgelerini kontrol etmelisiniz ve doğru siteye bağlandığınızdan emin olmalısı-nız. Önemli verilerinizi her zaman yedeklemelisiniz.

Mustafa HANLIinfo@btgunlugu.com

58

telekom

Büyük Veriye Yatırımlar Zamanla Değere Dönüşüyor

Şirketlerin %83’ü orta ila büyük ölçekte yatırım yaptıklarını söylerken, sadece %33’ü büyük veriden fayda elde edebildiklerini söylüyor;

neredeyse yarısı için ise bir sonuçtan bahsetmek için henüz çok erken.

Büyük veri hızla büyü-meye devam ediyor, fakat bundan aynı oranda büyük sonuçlar elde edildiğini söyle-

mek için henüz erken olabilir.

Büyük veri alanında çalışan pro-fesyoneller arasında geçtiğimiz günlerde yapılan bir anketten çı-kan sonuca göre, kurumsal şirket-ler büyük veri alanına kayda değer ölçekte yatırım yapıyor. Dünya

analitik lideri olan SAS’ın yürüt-tüğü ankete göre katılımcıların %83’ü, şirketlerinin yaptığı yatı-rımı “orta dereceli” veya “kayda değer” olarak nitelendiriyor.

Yatırımlar Erken Aşamada

Fakat yatırım yapılan söz konusu projelerin birçoğu henüz erken aşamada. Katılımcıların sadece %33’ü değer elde ettiklerini söy-lerken, %49 ise bir sonuç çıkarmak

için henüz çok erken olduğunu belirtiyor.

Büyük ölçekli şirketlerin, büyük veri çözümlerinin önemini an-laması ve doğru yönde adımlar atması sevindirici bir şey.

Bu trend ne kadar teşvik edici olsa da söz konusu şirketlerin büyük çoğunluğu için veriye erişim ve kalite hala aşılması gereken zor-luklar olarak karşımıza çıkıyor.

Mustafa HANLIinfo@btgunlugu.com

59

Anket katılımcıları, genel olarak büyük verinin şirketlerine rekabet avantajı yaratacağına inanıyor. Aynı zamanda da veri entegrasyo-nu, karmaşıklığı ve bütünlüğünün yanı sıra, yapılandırılmamış veri yakalama ve yönetme konularında aşmaları gereken zorluklar oldu-ğunu belirtiyorlar. Diğer problem-leri ise kültür, beceriler ve gerekli teknolojiye erişimle ilgili.

Veri Erişimi

Birçok kuruluş, veri erişimini veri bilimcilerin ve iş analistlerinin işi olarak görüyor. Sadece %13’ünün veriye BT gözetiminde olmadan, self-servis erişimi bulunuyor.

Katılımcıların yaklaşık üçte birinin ihtiyaç duydukları veriye anında erişimi bulunuyor. Fakat %28’inin veriye ulaşması bir hafta, %8’nin bir ay ve %3’ünün ise bir aydan fazla sürüyor.

Ankete katılan şirketlerin yarısın-dan biraz azının bünyesinde veri yönetiminden sorumlu bir çalışan bulunuyor. Diğer durumlarda söz konusu veriden BT departmanı çalışanları sorumlu oluyor.

Buluta Taşınmak

Bulut teknolojilerine adaptasyon yavaş. Şirketlerin sadece %19’u verilerine buluttan ulaşıyor. Di-ğerleri ise veriyi yerinde saklama-ya devam ediyor.

Hadoop Kullanımı Giderek Artıyor

büyük veriyle ilgili aktif bir giri-şimde bulunanların %56’sı Hado-op merkezli bir çözüm satın almış. Bunların %87’si ise söz konusu çözümü uygulamaya koymuş.

En popüler Hadoop dağıtımı, %44

ile Cloudera ve onun ardından da %29 ile Hortonworks.

Bir diğer %40, halihazırda var olan veri ambarının yerine Hadoop kul-lanmayı düşünüyor.

Bütçe Artırdıkça Değer Artıyor

Her on şirketten altısı, geçtiğimiz iki yıl içerisinde veri altyapısına ayırdığı bütçeyi artırmış.

Bulut depolamaya geçiş konusun-da hala ihtiyat söz konusu; hatta halihazırda boğazlarına kadar bü-yük veriye gömülü olanlarda bile. Başka araştırmalar gösteriyor ki, bulut depolamayla ilgili en büyük endişe, güvenlik.

Makine Öğrenimi ve Yapay Zeka

Şirketlerin yaklaşık beşte biri makine öğrenimi veya yapay zeka teknolojilerini kullanıyor.

Bir diğer %23’ü ise makine öğre-nimi veya yapay zekayı deneysel olarak kullanmış.

En büyük kesim olan %42 ise ya-pay zeka çözümlerini araştırıyor fakat henüz yatırım yapmamış durumda.

Projeler Veri Odaklı Olmalı

Katılımcıların neredeyse tamamı veri odaklı projelerinden olumlu geri dönüş alıyor. Hemen hemen yarısının veriyle ilgili birçok ba-şarı hikayesi bulunuyor. Anket so-nuçları, büyük veri girişimlerinin gelişim gösterdiğini ve ilgi çekme-ye devam ettiğini gösteriyor.

SAS’ın anketi, ABD merkezli bü-yük şirketlerin iş ve teknoloji per-sonelinin katılımıyla gerçekleş-tirildi. Katılımcılar, şirketlerinin büyük veri alanındaki girişimle-rinden haberdar kişiler arasından seçildi.

60 61

BT Günlüğü Test Merkezi, bundan böyle her ay yeni çıkan ürünleri mercek altına alıyor. Deneyimli bir kadro ile özellikle mobil hayatın inceliklerine parmak basacak olan BT Günlüğü, sunuculardan tutunda basit bir cep telefonuna kadar düşünebileceğiniz her türden ürünü sizlere anlatmak ve açıklamak için çabalayacak. Eskiden kurumsal ve son kullanıcı olarak iki ayrı ürün grubu pazarı bulunuyordu, fakat son yıllarda bu pazar ayrımı yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Kurumsal pazara hitap eden ürünlerin çalışan kullanıcılar için tasarlandığı bir gerçek. Ama şunu da unutmamamız gerekiyor her kurumsal kullanıcı aynı zamanda bir son kullanıcı ve birçok çalışan kendi özel teknolojik cihazını aynı zamanda işyerinde de kullanıyor. Yapacağımız ürün incelemelerindeki amacımız ise siz değerli okuyucularımıza satın alma kararı konusunda yardımcı olmak. Bu konuda aklınıza gelebilecek herhangi bir soruyu istediğiniz zaman bizlere sorabilirsiniz. E-Posta adresimiz info@btgunlugu.com.

donanım

60 61

Asus Zen AiO Z240, sahip olduğu tasarımı ile tüm gözleri üzerine çekmeyi başarıyor. Bu ürün gerek er-gonomisi gerekse de alüminyum kasası ile sağlam bir görüntü oluşturuyor. Yüksek bir malzeme kalitesi ve işçilik ile karşımıza çıkan Z240, kullanıcılarda ciddi bir albeni oluşturuyor. Ürün sadece tasarım ve ergonomisi ile ilgi çekmiyor. Sahip olduğu 24 inç dokunmatik IPS ekran, resim ve videoları 4K çözünürlüğünde göstere-biliyor. 7.5 ms’lik bir tazeleme oranına ulaşan bu ek-ran, hareketli video ve oyunlarda istenilen performansı vererek kullanıcıyı zor durumda bırakmıyor. Parlak ve 185 ppi piksel yoğunluğu ile keskin bir görüntü sunan Asus Zen Aio Z240, renk doğruluğunda %85’lik bir değer ile ne yazık ki rakiplerinin (iMac %93) gerisinde kalıyor.

Asus, ürünü zarif ve ince yapabilmek için tıpkı iMac de olduğu gibi bir optik sürücüsünden vazgeçti. Bu sayede Z240’ın yanlarını inceltebilen Asus, tüm bağlantıları ekranın arkasında yuvalandırdı. 4 adet USB 3.0 girişi-nin yanı sıra, 2 adet USB 2.0, 2 adet HDMI çıkışı, RJ45 Gigabit Lan girişi, kart okuyucu, kulaklık, mikrofon ve bir adcet Type C girişi konumlandırılmış durum-da. Üründe beğendiğimiz bir özellik en son teknoloji standardı olan 802.11ac WLAN teknolojisin üzerinde bulundurması. Benzer bir durum Bluetooth 4.0LE için de geçerli.

Performans

Asus Zen AiO Z240, kullanıcıya yüksek bir performans sağlamak için Intel’in Skylake i7-6700T işlemcisini ter-

cih etti. Intel ailesinin yüksek performanslı işlemcile-rinden biri olan i7-6700T, dört çekirdeğini 2.8 GHz sis-tem frekansında çalıştırabiliyor. Daha fazla performans ihtiyaç duyulduğunda tek çekirdeği 3.6 GHz’e yüksel-tebilen bu işlemci genel olarak yüksek bir performans sağlıyor. Tabi burada 16 GByte belleği ve 1 TByte disk ile birlikte sunulan 128 Gbyte SSD diski unutmamak lazım. Bu birleşenler bir araya geldiğinde takılmayan, zorlanmayan ve yüksek bir performansta çalışan bir PC sistemi ile karşı karşıya kalırsınız. Yaptığımız deneme-lerde Internet ve Office uygulamalarında beklenenin üzerinde bir performansa ulaştık. SSD sayesinde video işleme veya oyun yükleme süreleri minimuma indi.

Buraya kadar herşey güzel. İşin içine oyun girdiğinde ise orta seviye GTX950M grafik yongası ister istemez zorlanıyor. Bunda da çok şaşırmamak lazım. Çünkü grafik yongası FullHD ekran ile kıyasla 4K ekranda çok daha fazla işlem yapmak zorunda. Bu da ister istemez oyun akışını olumsuz yönde etkiliyor. Oyun oynarken 1920x1080 çözünürlüğünü tercih ettiğinizde tüm bu zorlama ortadan kalkıyor ve takılmadan oyununuzu oynayabiliyorsunuz.

iMac’e Pazarı Dar Edecek ÜrünAsus Zen AiO Z240

Asus’un yeni hepsi bir arada cihazı olan Zen AiO Z240, ergonomisi ve alüminyum tasarımı ile Apple iMac’lere inanılmaz andırıyor. Masaüstü sistemlerinin yerine düşünülen ve iMac’e pazarı dar etmesi planlanan Asus Z240’a yakından bakıyoruz.

Teknik Özellikler:

Ekran: 24 inç 3840x2160İşlemci: Intel i7 6700TEkran kartı: 2 GByte Geforce GTX 950MBellek: 16 GByteKapasite: 1TB, 128 GByte SSDBoyut: 585 x 434 x 52 mm

62 63

donanım

Idol 4S’in 5.5 inç büyüklüğündeki ekran yerine Idol 4’de 5.2 inç büyüklüğünde bir ekran kullanıldı. Abisinin QHD yani 2560x1440 çözünürlük değeri, Idol 4’de Full HD yani 1920x1080 piksel çözünürlüğüne indirgendi. Ekranın per-formansına baktığımızda ortalama seviye geçmediğini söylemeliyiz. Yine de ekranın kontrast değerinin yüksek ve renk derinliği zengin olduğunu belirtmek isteriz. Idol 4’ün teknik özelliklerine baktığımızda orta sınıf ürünlerle yarışacak güçte olduğunu görebilirsiniz. Idol 4, 1.7 Ghz sistem frekansında çalışan sekiz çekirdekli Qualcomm’un Snapdragon 617 işlemcisini kullanıyor. 3 Gbyte bellek ile donatılmış olan Idol 4, günlük kullanımda yüksek bir performans sergiliyor. Oyun performansına gelince , Asphalt Nitro gibi 3D oyunlar takılmadan ve yüksek per-formanslı olarak oynanabiliyor. Antutu ve Geekbench gibi test yazılımlarda iyi bir skor elde eden Idol 4, kendisini Galaxy S4 ile S5’in arasında konumlandırıyor. Idol 4 tıpkı Blackberry DTEK 50 gibi iki kameraya sahip. 13 MP’lik arka kamera ile beraber ön tarafta 8 MP’lik bir kamera yer alıyor. Her iki tarafta Led flash ile donatılmış olan Idol 4,

özellikle Selfie tutkunları için önemli bir avantaj sağlıyor. Alcatel Idol 4’un kameraları ortalama performans değeri-ni ne yazık ki geçemiyor. TLC, orta sınıfa konumlandırdığı bu ürün için ekstra bir gayret sarf etmemiş. Dolaysıyla bol ışıklı ortamlarda iyi bir kalite yakalayan bu kameralar, düşük ışıklı ortamlarda kumlu görüntülü fotoğraflar çe-kiyorlar. Alcatel Idol 4, düşük ışıklı fotoğraflarda yüksek grenin önüne geçemiyor.

Brother, yeni geliştirdiği siyah beyaz lazer baskı istasyonu Brother MFC-L5755DW sayesinde, çalışma gruplarının baskı verimliliğini artırıp masrafları düşürmeyi hedefliyor. Brother MFC-L5755DW, L5000 serisi Monochrome Lazer baskı üniteler arasında en donanımlı ürünlerinden biri olma özelliğini taşıyor. Sahip olduğu çift taraflı tarama ünitesi sayesinde benzer ürünlerinden kendisini farklılaştıran bu yeni ürün, Duplex ADF kağıt haznesi sayesinde birden çok dokümanı otomatik olarak tarayabiliyor. Bu esasında çok önemli bir özellik. Çünkü birden fazla dokumanı el değmeden arkalı önlü olarak 1200×1200 dpi çözünürlüğünde tarayıp, sahip olduğu network desteği ile dijital ortama aktarabilen Brother MFC-L5755DW, kullanıcının işini kolaylaştırdığı gibi zamandan da tasarruf sağlıyor. Üzerinde bulunan Dublex unite sadece tarama işini kolaylaştırmıyor. Brother MFC-L5755DW, çift taraflı baskı ve kopyalama görevlerini de yerine getiriyor. Tüm bu işlemleri cihazın üzerinde bulunan 12.3 cm büyüklüğünde renkli ekrandan takip edebiliyorsunuz. Dokunmatik olan bu ekran sayesinde kolay kurulum ile birlikte kolay da bir yönetilebilirlik sunu-luyor. Örneğin taradığınız dokümanları, DropBox, Google Drive veya OneDrive gibi ortamlara iki tuşa basarak yükleyebiliyorsunuz. Brother MFC-L5755DW yüksek hızda yani dakikada 40 sayfa baskı yapabiliyor. Yazıcının ısınması için sadece 7.2 sn bekliyorsunuz. 802.11 b/g/n Wi-Fi arabiriminden baskı alabildiği gibi Gigabit Ether-net üzerinden veya üzerinde bulunan USB 2.0 arabiriminden baskı işleri alabiliyor. Çift taraflı baskı söz konusu olunca baskı hızı dakikada 20 sayfaya düşüyor.

Uygun Fiyatlı ve GüçlüAlcatel Idol 4

Baskı Maliyetinizi DüşürünBrother MFC-L5755DW

Teknik Özellikler

İşlemci: Snapdragon 617, 8 çekirdekliEkran: 5.2 inç, 1920x1080Boyut: 147 x 72,5 x 7,1 mmKamera: 13 MP arka/ 8 MP önBellek/Kapasite: 3/16 GByteAğırlık: 134 gr

Teknik Özellikler

Yazıcı tipi: Siyah Beyaz LazerBaskı Hızı: Dakikada 40 sayfaFonksiyonlar: Yazdırma, Fotokopi, Tarama, Faks, PC FaxBağlanabilirlik: WLAN, Gigabit Eternet, USB 2.0Boyut: 435 x 427 x 486 mm Ağırlık: 15.2 Kg

62 63

Lenovo ThinkPad X1 Tablet, Magnezyum ve PPS Hybrid-Injection olarak adlandırılan özel bir plasitk malzemeden oluşuyor. Siyah kırmızı bir tasarıma sahip olan bu ürün, sağlamlığı ile bilinen ve Lenovo’nun iş çevreleri için tasarladığı Thinkpad ailesinden olduğu hemen belli ediyor. Surface Pro ile kıyaslandığında 750 gr ağırlığı ile oldukça hafif olan X1 Tablet, klavye tasa-rımlı kılıfı ile beraber sadece 1048 gr’lık bir ağırlığına ulaşıyor. Bu esasında önemli bir özellik. Çünkü Dell XPS 12, HP Spectre X2 veya Asus Zenbook UX305CA ile kıyaslandığında 1.2 kg sınırının çok altında olduğunu söylemeliyiz.

Elbette ürünün sadece hafif olması yeterli değil. Ürün aynı zamanda sağlam ve stabil olmalı. Lenovo Leno-vo ThinkPad X1 Tablet genel olarak bu özelliğe sahip. Ama bunu yaparken de kapalı kutu tasarımından çok, teknik servisin de zorlanmayacağı bir tasarımı seçti. Bu çok önemli bir avantaj. Çünkü bu sayede batarya, SSD, WLAN adaptörü ve anakart piline rahatça erişilebiliyor.

Ekran ve Performans

12 inç büyüklüğünde bir IPS ekrana sahip olan X1 Tab-

let, 2160x1440 piksel çözünürlüğüne ulaşıyor. Ekra-nın 216 PPI değerinde piksel yoğunluğu günlük kul-lanım için fazlasıyla yeterli. 315 cd/m²’lık parlaklık değeri buna karşın benzer ürünlerle kıyaslandığında ortalama seviyede. 460:1’lik kontrast ise ne yazık ki en zayıf noktası. Parlak ve canlı renkler sunan X1 Tablet genel olarak positif bir izlenim yaratıyor.

Performans konusuna gelince, Lenovo ThinkPad X1 Tablet’in bu alanda iyi bir iş çıkardığını söylemeli-yiz. Core m7-6Y75 işlemcisi normalde 7 Watt’lık TDP değeri ile iyi bir performans değerine ulaşıyor. Pasif soğutmalı ürünlerde, işlemcinin fazlasa ısınmaması için bu değer 4.5 Watt’a düşürülüyor. X1 Tablet, her ne kadar pasif soğutmalı olsa da işlemci 7 Watt TDP değerinde çalışıyor. Bunun anlamı işlemci perfor-mansını tam olarak verebilmesi. Söz konusu olan bu performans Business uygulamalarında istenileni rahatlıkla verebiliyor. İşlemciye yüklenen resim ve video işleme gibi uygulamalarda ise ciddi anlamda zorlanıyor. 8 GByte bellek ve hızlı bir SSD bile burada yardıma koşamıyor. Benzer bir durum oyunlar için de geçerli.

Sonuç

Lenovo, ThinkPad’ın klasik tasarımını X1 Tablet ile bozuyor. Yaptığı tasarım değişiklikleri ile Micro-soft’un Surface tasarımını ve ergonomisinden fazla-sıyla faydalandı. Bu değişiklikler sayesinde de Sur-face Pro’ya karşı ve iş çevrelerini hedef alarak ciddi bir alternatif oluşturdu. Sessiz ve performanslı bir çalışma sunan X1 Tablet, normal kullanımda yaklaşık 10 saat dayanabiliyor. Yük altında çalışma söz konu-su olduğunda ise, çalışma süresi 2 saat’e kadar iniyor. Benzer ürünlerle kıyaslandığında, pil kullanım süre-sine ortalamanın altında.

Lenovo Tabletlere Devam EdiyorLenovo ThinkPad X1 Tablet

Lenovo, Surface Pro sayesinde hareketlenen ikisi bir arada pazarında pay alabilmek için Lenovo ThinkPad X1 Tablet adlı ürünü ile kullanıcıların karşısına çıktı.

Teknik Özellikler:

İşlemci: Intel Core m7-6Y75Ekran: 12 inç IPS 2160x1440Bellek: 8 GByteKapasite: 512 GByteBoyut: 291,5 x 209,5 x 13 mmAğırlık: 1048 gr

64 65

donanım

PS4 Pro’nun kuşkusuz en büyük yeniliği donanımsal olarak 4K teknolojisini desteklemesi. PS4 oyunla-rı 1920x1080 çözünürlüğünde oynatırken, PS4 Pro oyunları 3840x2160 çözünürlüğünde oynatıyor. Ayrıca yüksek çözünürlüğün yanı sıra oyunları ve filmleri daha zengin bir kontrast sağlayan HDR teknolojisi de entegre edilmiş durumda.

Sony, bu alanda kullanıcıları üzememek adına HDR teknolojisini sadece PS4 Pro’da değil, PS4 ve PS4 Slim ürünlerinde de bu teknolojiyi entegre edecek. Eski konsollar bir sistem güncellemesi ile bu teknolojiye ücretsiz sahip olacaklar. Elbette her oyundan HDR teknolojisini beklemek yanlış olur. Örneğin Titanfall 2 HDR teknolojisini destekleyemeyecek. Uncharted 4 ve The Last of US Remastered ise HDR’a uyumlu olacak.

PS4 Pro ile tam performans alabilmek için 4K ve HDR destekli bir televizyona ihtiyaç var. Kullanacağınız kablo mutlaka HDMI 2.0a standardına uyumlu olmak zorunda. Ayrıca Televizyon bağlantısı genelde HDMI 1 olan 10 bit HDMI girişinden yapılmalı. Buna ek olarak Televizyonun menüsünde HDR sinyal girişi de etkin olmalı.

PS4’e Uyumlu

PS4 Pro, PS4 ve PS4 Slim’e yüzde yüz geriye dönük uyumlu. Farkı, daha hızlı bir bellek, daha yeni bir işlemci ve 4.2 Teraflops performansı ile iki kat daha güçlü bir grafik yongasına sahip olması. PS4 Pro’nun bu kadar güçlü olması zaten bekleniliyordu. Aksi takdirde oyunları 4K çözünürlüğünde televizyonlarda oynatamazdı. Kare başına 8 milyon pikseli, saniyede 30-60 kare olarak hesaplamak çok yüksek bir perfor-mans gerektiriyor. PS4, 2 milyon pikseli HD çözünür-

lüğünde hesaplıyor.PS4 Pro, genel performans olarak çok güçlü. Peki kapasitede durum nedir? Sony, kapasite kısmında muhtemelen fiyatı düşünerek klasik bir sabit disk kullanıyor. 1 TByte kapasiteli olan bu sabit disk, genel olarak yeterli kalıyor. Daha fazlasını isteyen kullanı-cılar bu sabit diski bir SSD ile değiştirebilirler. Burada beğendiğimiz bir özellik, SSD montajının çok kolay ve sorunsuzca olması.

Sonuç

Evinizde 4K televizyon var ise ve Playstation 4’e de sahip değilseniz Sony PS4 Pro tam almanız gereken bir oyun konsolu. Oyunları 4K da oynamak önemli bir avantaj. Hatta bazı VR oyunları, PS4 ile kıyasla çok daha iyi göründüğünü de söylemeliyiz. Evinizde zaten bir PS4 var ise, Sony PS4 Pro’ya geçiş, sadece oyun fanatikleri veya en iyisini isteyen kişiler için tavsiye olunur. PS4 kullanıcılarının yaşayacakları değişim on-ları tatmin etmeyeceklerini söylemeliyiz. PS4 Pro’nun 4K Blu-Ray oynatıcısına sahip olmaması en büyük eksiklik. Ev sineması keyfi ne yazık ki yarım kalacaktır.

Oyuncuları Şaşkına UğrattıSony PS4 Pro

4K ve HDR teknolojilerle güncellenen ve Sony PS4 Pro adını taşıyan Sony’nin yep yeni oyun konsoluna yakından bakıyoruz.

Teknik Özellikler:

Kapasite: 1 TByteOptik Sürücü: Blu-RayBağlantı: LAN, WLAN, BluetoothÇözünürlük: 720p, 1080i, 1080p Full HD, 2160p Ultra HDBoyut: 295 × 55 × 327 mmAğırlık: 3.3 kg

64 65

5.7 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip olan V20, Phablet sınıfına giriyor. 159,7 x 78,1 x 7,6 mm boyut değerleri ile benzer ürünlerle kıyasla daha kompakt olan bu ürün çok ince bir çerçeveye sahip. USB Typ C bağlantısı ile beraber gelen bu ürün, ikinci bir mikro-fon ve kızılötesi sensörü bulunuyor. V20’nin önemli bir özelliği, arka kapağının çıkarılabiliyor olması. SIM ve microSD kart yuvası burada yer alıyor. G serisin-den bildiğimiz güç düğmesi de arka tarafta yer alıyor. Kontrolü kolaylaştıran bu güç düğmesi aynı zamanda başarılı bir parmak izi okuyucusu.

5.7 inç büyüklüğündeki QHD IPS ekran 1440x2560 piksel çözünürlüğüne ulaşıyor. Ekranın koruması ola-rak Gorilla Glass 5 yerine Gorilla Glass 4 tercih edil-miş. 513 ppi değerindeki piksel yoğunluğu ise, ekrana olumlu yansıyor. LG V20, sahip olduğu yüksek kont-rast değeri sayesinde güneşli ortamlarda bile rahat bir çalışma sağlıyor. Ekranın beyaz dengesi hafiften maviye kayıyor. Ama siyah renk gösterimi kullanıcıya gerçekten siyah olarak yansıyor.

LG V20, tıpkı V10 gibi ikinci bir ekrana sahip. 2.1 inç büyüklüğünde ve ana ekranın üzerinde bulunan bu

ekran 160x140 piksel çözünürlüğüne sahip. Bu ikinci ekranda çeşitli uygulamaların kısa yolları yer alıyor.

Performans

LG V20, piyasanın en performanslı işlemcilerinden biri olan Snapdragon 820 yongasına sahip. Adreno 530 GPU ile birlikte 4 GByte’lık bir bellek bulunduran V20, 32 ve 64 Gbyte kapasite olmak üzere iki farklı sürüm ile piyasada satılıyor. Bu kapasiteye microSd kart yu-vası yardımı ile 256 GByte eklenebiliyor.

Yaptığımız testlerde LG V20’nin tüm isteklerimizi karşılıksız yerine getirdiğini gördük. V20, yüksek per-formanslı ve stabil bir telefon olduğunu bize göster-di. Geekbench’de elde ettiğimiz 3730 skoru, V20’nin piyasanın en hızlı telefonu olmadığını ama en yavaşı da olmadığını bize gösterdi. Bu ürün Sony Xperia XZ ile yarışabilecek güçte. Asphalt 8 ile yaptığımız oyun testinde ise oldukça keyif aldık ve üründe herhangi bir zayıflık gözlemleyemedik.

LG, ürünlerinde genelde kaliteli kameralar kullanmaya özen gösteriyor. Dolaysıyla V20’de G5’den tanıdığımız bir kamera sisteminin olması bizi çok şaşırtmadı. Arka tarafta bulunan iki kameradan ilki 16 MP’lik bir sen-sor ve f/1.8 diyafram aralığı ile boy gösterirken, ikinci kamera 8 MP’lik geniş açı sensorü ve f/2.4 diyafram aralığı ile kamera sistemini tamamlıyor.

Bunun anlamı, V20 ile sıra dışı fotoğraflar çekmek mümkün. Bu birçok kullanıcının hoşuna gideceği kesin. Fakat, fotoğraf kalitesine gelindiğinde piyasada çok daha iyi fotoğraf çekebilen üst seviye akıllı tele-fonların olduğunu söylemeliyiz. Ne yazık ki V20’nin sahip olduğu görüntü sabitleme teknolojisi bile bu durumu düzeltemiyor.

LG’nin Yeni Amiral GemisiLG V20

Günümüzde birçok akıllı telefon birbirine fazlasıyla benzemeye başladı. Artık ürünleri ayırt etmek oldukça zor oldu. Bunu dikkate alan LG, yeni ürünü olan V20 ile bunu değiştirmek istiyor.

Teknik Özellikler:

İşlemci: Snapdragon 820Ekran: 5.7 inç 2560 x 1440 PixelKamera: 16 MP ön, 5 MP arkaKapasite/Bellek: 64/4 GByteBoyut: 159,7 x 78,1 x 7,6 mmAğırlık: 173 gr

66 PB

editör

Dünyada mobil cihazlar üzerinden TV ve video izleme oranı ise son 6 yılda yüzde 85 arttı; TV gibi sabit ekrandan izleme oranı ise aynı dönemde yüzde 14 azaldı. Türkiye’de özellikle 16-19 ve 20-24 yaş arası gruplar TV ve video izle-mek için en çok akıllı telefonu tercih ediyor. Bu grubun toplam izleme zaman-larının %29u akıllı telefonlar üzerinden gerçekleşiyor. Globalde kullanıcıların yüzde 40’ı sınırsız video izleyebilecekleri paketlerle ilgilendiklerini belirtiyor. Türkiye’de video izlemek için sınırsız mobil veri paketiyle ilgilenebilecek kulla-nıcıların oranı ise yüzde 50 dolaylarında. Türkiye’de talebe bağlı seç-izle video platformlarında ilk sırayı yüzde 98 izleme oranı ile Youtube çekiyor.

İçerik Bulmak, Ne Kadar Zor Olabilir ki?

Raporda öne çıkan bir diğer nokta da tüketicilerin izlemek için içerik ararken hatırı sayılır bir vakit harcaması… Amerikalı kullanıcıların yüzde 44’ü,Tür-kiye’deki kullanıcıların ise yüzde 55’i günlük bazda TV’de izleyecek bir şey bulmakta zorlandıklarını söylüyor. Bazı seç-izle platformlarında bu zorluğu çekenlerin oranı Türkiye’de yüzde 36’da kalıyor. Türkiye’de izleyiciler, ekran başında geçirdikleri zamanın yüzde 19’unu, sadece izleyecek bir şey bulmak için harcıyor. Bu da ortalama bir ömrün 1,5 yıllık kısmına tekabül ediyor.

Seç-izle Hizmetler Bir Hayli Popüler

Dünyada diziler, filmler ve diğer TV programlarını içeren seç-izle içerikleri izleme oranının 2010’dan bu yana yüzde 50 arttığı görülüyor. Artan bağlılık ve tatmin oluşturan seç-izle hizmetlerine ilişkin diğer bulgular şöyle: Türkiye’de, kullanıcılar bir içeriği kısa sürede ard arda izlemek fikrinden (binge watching) vazgeçmiyor; izleyicilerin yüzde 39’u haftalık olarak tek seferde bir dizinin iki veya daha fazla bölümünü izliyor, yüzde 23’ü ise bunu günlük olarak yapıyor. Global çapta katılımcıların yüzde 40’ı her gün Youtube’a girdiklerini ve yüzde 10’u ise günde üç saatten fazla zamanlarını Youtube’da geçirdiklerini söylüyor. Türkiye’de haftalık olarak en az bir kere Youtube izleyenlerin oranı ise yüzde 90 seviyesinde, günde 3 saat izlediklerini iletenler ise yüzde 19 sevi-yesinde.

Mobilden Video İzleme Yılda 250 Saat ArttıTV ve video izleme davranışını inceleyen bir araştırmaya göre, Türkiye’de 2014’den günümüze mobil cihazlar üze-rinden içerik izleme yılda kişi başına 250 saat arttı.

Ecevit BIKTIMYayın Danışmanıecevit@btgunlugu.com

BT YöneticileriBu Adreste Buluşuyor

BTGunlugu.com