uluslararasi sosyal bİlİmler dergİsİ

19

Upload: others

Post on 24-Mar-2022

22 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ
Page 2: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018, Sayfa / Pages: 309-326

TÜRKİYE’DE ÖZÇEKİM KÜLTÜRÜ VE SANAL KİMLİK PERFORMANSI: KADIN VE ERKEK ÖZÇEKİM FOTOĞRAFLARININ BÖLGESEL FARKLILIKLARA

GÖRE İNCELENMESİ

İnanç ALİKILIÇ1

Özge ERGİN2

ÖZET

Sosyal ağların ve mobil cihazların hayatın her alanına nüfuz etmesiyle bireylerin estetik açıdan görüntülerini paylaşma merakı en üst noktaya ulaşmıştır ve bireyler görsel temsillerini sürekli dışa vurmaya başlamıştır. Toplumsal bir görünürlüğe sahip olmayı amaçlayan bireyler sosyal ağlarda yarattıkları bu görsel temsilleri ile kim olduklarını ve ne yaptıklarına dair bir bilgi akışı oluşturmuştur ve çevrimiçi ortamlarda sanal bir kimlik elde etmeye başlamışlardır. Özellikle son yıllarda özçekim fotoğrafları da bu aktarımı sağlayan en önemli araçlardan biri haline gelmiştir. Öyle ki özçekim fotoğrafları ile bireyler ruh halini, değişimlerini, maddi ve manevi değerlerini başkalarına aktarma imkânına sahip olmuşlardır.

Bu çalışmada Türkiye’deki öz çekim kültürü, Goffman’nın temsil kuramı ve diğer çalışmaların ışığında araştırılmış ve coğrafi açıdan bölgesel farklılıkların özçekim fotoğraflarında bir etken olup olmadığını irdelenmiştir. Bu bağlamda Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinden temsili birer il seçilmiş ve bu 7 temsili ilde toplam 1000 özçekim fotoğrafı Instagram konumlar başlığı altından 23-24 Nisan 2018 tarihlerinde seçilip incelenmiştir. Seçilen özçekim fotoğrafları kadın-erkek sayısı, beden dili, jest, mimikler, filtre kullanımı, arka fon ve manzara kullanımı gibi çeşitli temalar oluşturularak değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular ışığında, Türkiye’de özçekim fotoğraflarının bölgelere göre farklılaştığı ve her bölgenin coğrafik yapısının özçekim fotoğraflarına etki ettiği sonucuna ulaşılmıştır.

Anahtar Sözcükler: Özçekim, Türkiye’de özçekim, Instagram, Goffman, Kimlik

1 İzmir Ekonomi Üniversitesi Yarı Zamanlı Öğretim Görevlisi, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi İletişim Araştırmaları Doktora Programı Öğrencisi, [email protected]

2 Yaşar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Tezli Yüksek Lisans Öğrencisi, [email protected]

Page 3: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

310 SELFIE CULTURE AND VIRTUAL IDENTITY PERFORMANCE IN TURKEY: ANALYSING MEN AND WOMEN SELFIES ACCORDING TO REGIONAL

DIFFERENCES

ABSTRACT

With social networks and mobile devices penetrating every aspect of life, the curiosity of sharing an aesthetically pleasing image of individuals has reached the top, and individuals have begun to show their visual representations. Individuals aiming to have a social visibility have created a flow of information about who they are and what they are doing with these visual representations and they are beginning to acquire a virtual identity online in online platform. Especially in recent years selfie photos have become one of the most important means of providing this transfer. So, with selfie photos, individuals have the opportunity to transfer their mood, their changes, their material and spiritual values to others.

In this study, selfie culture in Turkey was investigated in the light of Goffman’n the representation theory and other studies, and selfie photos were scrutinized in terms of geographically regional differences. In this context, it was selected 7 representative provinces fromTurkey’s seven geographical regions and a total of 1000 photographs of these seven representatives were selected and reviewed on 23-24 April 2018 under the title of Instagram locations. The selected selfie photos were evaluated bycreating a number of themes such as the number of men and women, body language, gestures, mimics, fitler use, background and landscape use. In the light of the findings, it has been achieved that selfie photos differ according to the regions and the geographical structure of each region affected the selfie photos.

Keywords: Selfie, Selfie in Turkey, Goffman, Identity

1. Giriş

İnsanlık tarihinin altın dokunuşlarından olan internet, toplumsal ve sosyal yaşamda derin etkiler bırakmıştır. İnternetten önce yani web 2.0 teknolojisinden önce kitle iletişim araçları bireyleri sessizliğe mahkûm ederken internetin hayatımıza dâhil olmasıyla bireyler aktif ve görünür olmaya başlamışlardır. Geleneksel kitle iletişim araçları yani gazete, televizyon ve radyo vb. araçlar etkileşime kapalı iken günümüzdeki sosyal ağlar tamamen karşılıklı iletişime odaklıdır. Sosyal ağların bireylere vermiş olduğu bu katılımcı ve özgür ortamda bireyler çevrimiçi ortamlarda günden güne daha fazla söz sahibi olmuşlardır. Aynı zamanda kendi içeriğini üretebilme şansına sahip olan bireyler online ortamlara daha fazla vakit ayırmaya başlamışlardır. 2018 verilerine göre bir Türk internet kullanıcısı günün 7 saati internete bağlı geçirirken, sosyal medya bunun yaklaşık 3 saatini kapsamaktadır (wearesocial, 2018). Tüm bu gelişmeler bireylerin bu ortamda daha fazla zaman geçirmesine, görünür olmayı daha çok istemesine ve toplumsal hayatta kimliğini bu ortamda şekillendirmesine olanak vermiştir. Sosyal ağların ve yeni medya olgusunun bireyler üzerindeki etkisini iyice arttırmasıyla artık bireylerin yaşamları da sanallaşmış ve sanal ortamdaki belli semboller kimliklerimizi belirleyen etmenler olmuştur. Örneğin insanların sosyal medyada sergiledikleri ortamlar veya alışveriş yaptıkları mağazalar artık bireyler için bir gösterge haline gelmiştir.

Sosyal ağlardaki çoklu ortamın bireyler üzerinde psikolojik baskı yapmasından dolayı bu ortamın gerektirdiği koşullar üzerinden bireyler toplumsal hayattaki kimliklerini dönüştürmeye

Page 4: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

311başlamışlardır. Bireyler kendi otobiyografisini hazırlar gibi diğer kişilere kendi hakkında bilinmesini istedikleri her şeyi verip bilinmesini istemediklerini ise gizleme uğraşındadırlar. Kendi hayatlarını ve bedenlerini mükemmel göstermek ve kusursuzlaştırmak belki de en çok öz çekim fotoğraflarında ortaya çıkmaktadır. Çünkü öz çekim fotoğraflarında kişi aracı konumunda olan yani fotoğrafı çeken kişiyi soyutlamış ve fotoğrafı çeken kişinin görüşünü ve kontrolünü kaldırmıştır. Yani burada kişi, kendini çeken ikinci bir kişiyi aradan çıkararak, ikinci bir bakış açısını reddetmiş ve kendini, kendi bakış açısı ve kendi görme biçimiyle şekillendirmeyi seçmiştir. Bu nedenle bu tarz fotoğraflar kişi hakkında daha fazla ipucu barındırır. Aynı zamanda bu tür fotoğraflar kişiyi kalabalığın içinden soyutlayarak bireysel özelliklere daha fazla ışık tutar.

2. Görünür Olmak

Görünür olmak da beğenilmek, takdir edilmek, değer görmek gibi yaşamsal ihtiyaçlarımızdan biridir. İnsan ırkının ilk çağlardaki mağara resimlerine dayanan görünür olma isteği aşamalı olarak resim, heykel, minyatür portre gibi tekniklerle vücut bulmuştur. Fotoğraf makinesinin icadı ile daha çok büyüyen bu istek günümüzdeki teknoloji ile en üst noktaya çıkmıştır. Dijital teknolojilerin ve mobil cihazların gelişimi bireyin kendini görünür yapma biçimini de değiştirmiştir. Akıllı telefonların fotoğraf çekme gibi donanımlar kazanması fotoğraf makinesinin gerekliliğini etkisiz hale getirmiştir. Mobil cihazların sosyal medya ile entegre olması ile de fotoğraf etkinliği tamamen çevrimiçi ortamlar ile bütünleşmiştir. Mobil cihazların ve sosyal ağların birbiriyle bütünleşmesi bireyler için sosyal ağlarda sürekli bir görünür olma isteğinin başlangıcı olmuştur. İçinde bulunduğumuz an itibarı ile de sosyal ağlarda görünür olmak bireyler için görüntü odaklı bir yaşama dönüşmüştür. MacLuhan’a göre ise ilgiyi ve hayranlığı üzerine çekebilen modanın aksine, “görüntü”, özel bir anlam taşımayan, benzerlerinden farklı bir etki bırakan video görüntüsü gibi, dokunmatik ekran görüntüsü gibi en aşağı fonksiyonlu bir imajdır. Görüntü modanın sınırını aşmış, hatta bir fark ölçütü olmaktan da çıkmıştır. Farklılığa kabul etmeksizin bir farklılık serpiştirir. Aslında farksızlığı getirir (Aktaran; Baudrillard, 1990, s. 27). İçinde bulunulan zamanda ise bireyler var olma ve görünür olma durumlarını sosyal medyadaki aktif olma durumları ile eş değer tutmaya başlamışlardır. Bu nedenle bireyler için görünür olmak sosyal ağların bütününde var olmak ile aynı anlama gelmektedir. Eskiden görünür olmak fiziksel yakınlık ve somut birliktelik anlamına gelirken şimdilerde görünür olmak sosyal ağlarda aktif olmak ya da beğeni sayısı ile eşdeğer olarak görülmektedir. Bilgili ve Şener’e göre insanların varoluştan itibaren görünür olma arzusu insan ırkının sanal ortamlarda kendi dijital evrenini oluşturma fikri ile sosyal medyayı oluşturmuştur. Sosyal medyanın kimlikleri gizleyen veya mahremiyeti sergileyen ortamlarında bireyler iktidar, güç, hırs ve arzu gibi olguları bu ortamda arayarak var olmaya çalışmaktadır. Özçekim fotoğrafları ise bireyleri görünür kılan en güçlü görsel araçlardan biri olarak kabul görmektedir. Günümüzde insanlar özçekim sayesinde nereye gittiklerini ne yediklerini ne yaptıklarını ne giydiklerini kısaca hayatı hakkında bütün detayları paylaşır hale gelmişlerdir (Aktaran; Uzundumlu, 2015, s. 236).

Baudrillard, ‘Kötülüğün Şeffaflığı’ kitabında; her kişinin kendi görünümünü aradığını, kendi varoluşunu ispatlamak için ne var olmayı ne de bakılıyor olmayı umursamadan boy göstermekten başka bir şey yapmadığını ifade etmiştir. Bireylerin fiziksel var olmanın daha ötesinde yaratılan imajın kendisini var ettiğine inandığı, “Varım, o zaman buradayım” safhasından “bir imajım bana bak” boyutuna transfer olduğunu belirtmiştir. Baudrillard bunun Narsizm bile olmadığını,

Page 5: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

312 sığ bir dışadönüklük ve herkesin kendi görünüşünün menajeri haline geldiği bir reklamcı saflığı olduğunu dile getirmiştir (Baudrillard, 1990, s.27). Yaşanılan çağ ile birlikte çevrimiçi platformların getirmiş olduğu görünür olma tutkusu, bugün bireyler için bir fotoğraftan çok daha fazlasını ifade etmektedir.

3. Özçekim Kültürü

Özçekim ya daSelfie sözcüğü genel anlamda akıllı telefon ya da web kamerası ile çekilen sosyal medya aracılığı ile paylaşılan, kişinin kendisini çektiği fotoğraf” olarak tanımlanmaktadır (Oxforddictionaries, 2018). Selfie sözcüğünün Türkçe karşılığı TDK’nınresmî sitesinde henüz mevcut olmasa da TDK Bilim Kurulu selfie sözcüğünün Türkçe karşılığını özçekim olarak belirlemiştir (Anadoluajansı, 2018). Selfie kelimesinin kökenine bakıldığında ise İngilizce bir kelime olduğu ve self + ie eklerinin türetilmesinden oluştuğu görülmektedir.

Özçekimin tarihine bakıldığı zaman tarihte bilinen ilk özçekim fotoğrafının 1839 Ekim’inde Robert Cornelius tarafından çekildiği sanılmaktadır. Philadephia eyaletinde çekilen ilk özçekim fotoğrafının arkasında “Çekilen ilk ışıklı fotoğraf” notu yazmaktaydı. Bunu 1913’te Rus Çarı’nın kızı Düşes AnastasiaNikolaevna’nın kendini aynadan çektiği fotoğraf takip etmiştir. 1920 yılında ise New York’lu fotoğrafçı Joseph Byron ve arkadaşları birlikte bir binanın çatısında ilk özçekim fotoğraflarından birini çekmiştir (BBC, 2018). Bu öncü özçekimlerden sonra birkaç özçekim denemeleri daha gerçekleştirilse de özçekimin fenomen hale gelmesi 2000’li yılların başına denk gelmektedir. Buna göre “özçekim”, bir sosyal fotoğraf paylaşım ağı olan Flickr ‘de “selfy” adında bir grubun oluşturulması ve bu grupta kişilerin kendilerini çektikleri dijital fotoğrafların yer alması ile kullanılmaya başlanmıştır. Bu gruptaki kişilerin çoğunluğunun genç kızlar tarafından oluşması nedeni ile özçekim ilk başta genç kızların kendi fotoğrafını çekmesi olarak nitelendirilirse de kısa bir süre içerisinde özellikle 2010 yılından itibaren tüm dünyada en etkili gösterim araçlarından biri olmuştur. 2012 yılının sonunda, Time dergisi özçekim sözcüğünü yani selfie’yi yılın en iyi 10 sözcüğünden biri olarak göstermiştir. 2013 yılında ise Oxford sözlüğü kelimeyi yılın kelimesi olarak seçmiştir ve internet sitesindeki sözlüğe eklemiştir (oxforddictionaries, 2018). Özçekimin tamamen tüm dünyada popüler hale gelmesi 2014 yılında 86. Oscar Ödül Töreni gecesinde sunucu Ellen De Generes’in seyircilerin arasına girerek ünlü oyuncularla çektiği özçekim fotoğrafı ile olmuştur. Twitter’dapaylaşım rekoru kıran fotoğraf 3,4 milyondan fazla tekrar paylaşılmıştır (t24, 2018). Oscar özçekiminin ardından bu tarz özçekim fotoğrafına benzer çekimler olmuştur. Çeken kişinin önde diğer bireylerin arkada göründüğü özçekimler çoğalmıştır. A Milli Futbol takımı tarafından çekilen bu tarz özçekim fotoğrafı da Twitter üzerinden paylaşılmıştır.

Özçekimin popülaritesi mobil cihazların gelişmesiyle paralellik göstermektedir. Özellikle hem ön hem arka kamerası olan telefonların rağbet görmesi ve kişilerin kendi fotoğraflarını çekerek bunu sosyal ağlarda paylaşması aynı zamanda bu sosyal ağların da popülerliğini giderek arttırması özçekim merkezli bir dönemin doğmasına neden olmuştur. Öyle ki bu dönem insanların özçekim fotoğraflarla bütünleştikleri ve onları hayatlarını bir parçası yaptıkları noktaya kadar ilerlemiştir. Özçekimi gün geçtikte yaygınlaşması en çok sosyal medya ortamında bulunan bireyleri etkilemiştir. Bu etki sosyal medyada bireylerin özçekim ile güne başlaması ve çektikleri iyi geceler özçekimi ile günü kapatması kadar ileri bir boyuta taşınmıştır. TDK’nınselfie karşılığında özçekim kelimesini ortaya koyması özçekimlerin aynı zamanda ülkesel dil bazlı değişikliklere kadar etki edebileceğini göstermiştir (Ünal, 2014). Tüm bu

Page 6: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

313eylemler özçekim fotoğraflarının bireyler üzerindeki etkisinin ne derece büyük olduğunu gözler önüne sermekle kalmayıp aynı zamanda özçekim fotoğraflarının yeni görevler üstlendiğini göstermektedir. Bu görevlerden birisi de özçekimfotoğraflarının bireyleri sosyal ağlarda sürekli bir performans sergilemesine yol açmasıdır. Bireyler sosyal ağlarda özçekim fotoğrafları ile kimliklerine dair bilgileri peş peşe vermekte ve günlük tutarmışçasına sürekli bir performans dinamiği yaratmaktadır.

Son yıllarda ise öz çekim fotoğrafları sosyal medyanın görüntü odaklı yapısı ve çevrimiçi paylaşımlardan dolayı bireyler için önemli bir ifade aracı olmuştur. Geçmişte bireylerin görünürlüğünü ispat etmesi için yazıyı kullanması gerekirken, içinde bulunduğumuz zamanda bireyler fotoğraf çekip paylaşarak kendi varlığını ve kimliğini ispat etmeye çalışmaktadır. Bu nedenle fotoğraf paylaşımının bireyler için bir kimlik performansı olduğu söylenebilir. Çünkü fotoğraf sosyal ortamdaki diğer yazılı, görsel ve işitsel araçlarla mukayese edildiğinde kişiler hakkında daha kapsamlı bir bilgi barındırır. Bu nedenle sosyal ağ profilleri için eylemden ve sözden daha çok gösterme üzerine kurulu kimlik inşası ve temsil yeridir denilebilir (Şener ve Özkoçak, 2013, s.125).

4. Sanal Kimliklerimiz: Özçekim Fotoğrafları

Sosyal ağların en kritik noktalarından biri bireyleri sürekli bir kimlik performansına çekmesidir. Bireyler kendini her saniye kim olduğunu göstermek zorundaymış gibi hisseder. Çevrimiçi ağlarda durum güncellemesi yapmak, fotoğraf paylaşmak, yorum yazmak, beğeni almak veya vermek, özel hayat hakkında bilgi vermek, beğeni ve zevklerini göstermek veya yaşadığı çevreyi sergilemek gibi faaliyetlerde bulunarak bir nevi kendi belgeselini hazırlar ve bunu ortamda bulunan diğer kullanıcıların huzuruna sunar. Kullanıcı bu tarz bilgileri vererek kendi kişisel portfolyosunu hazırlar ve bu sayede toplumsal bir görünürlük hedefler (Şener, 2010).

Çoğu özçekim fotoğrafında kişinin kendisini karşı tarafa, güzel, çekici ve olumlu yanlarını sergilemeye çalışması mevcut kişiliğini geri plana atmaktadır. Kişinin beğenmediği yönünü gizleyerek özçekimler aracılığı ile özgüven kazanması da kişinin asıl gerçek varlığına gölge düşürmektedir. Aynı zamanda özçekim fotoğraflarının yaratmış olduğu bu aldatmaca, kişinin kendini farklı biri olarak görme merakının artmasına, olası kimlik problemlerinin yaşanmasına, başka bireylerin düşüncelerine mahkûm olunmasına ve diğer bireyler tarafından kabul görmeme gibi ruhsal problemlerin yaşanmasına neden olabilir. Çünkü kimlik performansı iki taraflı iletişime dayanır. Performansı sergileyen kişinin amacı aslında izleyici grubunu etkilemektir. Bu nedenle özçekim fotoğrafları ani ve doğal olan değil planlı ve üzerine düşünülen fotoğraflardır. Genellikle özçekim fotoğraflarındaki beklenti karşı taraftan beğeni ve yorum alabilmesidir. Günlük iletişimde ve toplumsal hayatta da önemli olan başkaları tarafından kabul görme özçekim fotoğraflarındaki benliğin inşasında sınırını aşarak başkalarının kontrolü altına girme boyutuna kadar ilerlemiştir. Yani bireyler kendisine ideal bir görüntü ararken aynı zamanda toplumsal onay için de çaba harcar vaziyettedir (Şener ve Özkoçak, 2013, s.126).

Saltz ise özçekim fotoğrafları ile ilgili çalışmasında, özçekim fotoğraflarını ortak noktalar üzerinden değerlendirir. Özçekim fotoğraflarının aptal, tipik ve sıkıcı olduğunu belirtirken, genelde bu tür fotoğraflarda erkeklerin vücutlarını özellikle kaslarını gösterdiğini, kadınların ise daha çok yüze odaklandığını ve ördek dudak hareketi yaptığını veya bireylerin ünlü isimlerle ya da sanatsal yapıtlar önünde fotoğraf çekildiğini ifade etmiştir. Fotoğrafı çekme şekline göre de özçekim fotoğraflarının farklılaştığı görülmektedir. Ayna yardımı ile çekilmiş olan özçekim

Page 7: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

314 fotoğraflarının dışında hepsinin kol uzunluğu ile sınırlı olduğu görülmektedir. Ayna yardımı olmayan özçekim fotoğraflarında ise cep telefonlarının kamera açısının geniş olması nedeniyle burun ve çenenin olduğundan daha büyük ve abartı durduğu görülmüştür. Ayna yardımının ve çerçevede iki elin de görünür olması durumunda, çekilen bu fotoğraf özçekim fotoğrafı değil, bir portre fotoğrafıdır. Kısacası özçekim fotoğrafları kaza ile çekilmezler ya doğaçlama ya da özen gösterilmiş şekilde çekilirler ve kullanıcının izni ile de sosyal ağlara yüklenirler (Aktaran; Pösteki ve Velioğlu, 2014, s.14).

4.1. Kuramsal Yaklaşımlar Işığında Özçekim Olgusu

4.1.a. Goffman ve Temsil Kuramı

Goffman sosyal ilişkileri ve etkileşimleri açıklayabilmek için bir rol kuramı geliştirmiştir. Bu rol kurumana destek olarak 1959 yılında “The Presentation of Self in Everyday Life” (Gündelik Yaşamda Benlik Sunumu) adlı eseri yayınlamıştır. Eserde Goffman bu kuramı tiyatro metaforu ile anlatmıştır. Goffman bu kuramda hayatı bir tiyatro oyunu ile bağdaştırmış ve bu oyunda her bireyin farklı rolleri olduğunu ve bireylerin izleyicilere sürekli olarak kendi imgelerini sunduklarını söylemiştir. Goffman’a göre insanlar, sosyal kimliklerine göre farklı rolleri hayata geçiren aktörlerdir (Rosenfeld vd. 1995’den akt. Demir, 2002, s.11). Tiyatro oyunundaki seyircileri bireyin etkileşimde bulunduğu grup veya kişiler oluştururken, tiyatro oyuncusunu ise birey ile bağdaştırmıştır.

Goffman bireylerin çevresindeki kişiler üzerinde iyi izlenimler bırakmak için çeşitli rolleri en iyi şekilde oynadıkları ve bu performans sayesinde aktörler gibi alkış almayı beklediklerini söylemiştir. Tüm bu sürecin nihai aşamasında da arzu edilen kimliğe kavuşma amacı olduğunu ifade etmiştir (Goffman, 2009’dan akt. Alikılıç, 2016, s. 544). Özetle Goffman sahnenin yapmacık ve doğal olmayan imgeler sunduğunu, gerçek yaşamın ise prova edilmemiş ve daha gerçekçi imgeler barındırdığını işaret etmektedir.

Özçekim fotoğraflarında da aslında buna benzer bir sürecin işlediği, bireylerin özçekim fotoğraflarında her zaman olduğundan daha farklı bir hale büründüğü ve bu yeni halleri ile çevresindekiler tarafından onay görme isteklerinin olduğu görülmektedir.

4.1.b. Baudrillard, Simülasyon Kuramı ve Hipergerçeklik

Jean Baudrillard’ın simülasyon kuramı 20. Yüzyılda kitle iletişim araçlarının temelini ve bireyler üzerindeki etkilerini anlamaya yönelik bir kuram olarak ortaya çıkmıştır. Baudrillard’a göre kitle iletişim araçları toplumsal hayatta önemli bir işlevi olan ve kurgusal gerçeklik üreten çeşitli imajlar, işaretler ve kodlar içeren simülasyon makineleridir (Baudrillard, 2005, s.8). Bu kurama göre kitle iletişim araçları gerçek olanı bünyesine alır ve bu gerçeğe kendisi şekil vererek bireylere sunar. Buna paralel olarak da simülasyon evrenini oluşturur. Baudrillard bireylerin artık medya tarafından sunulan bu kurgusal gerçekliği ayırt edemez durumuna geldiğini ve sunulan bu kurguyu gerçek olarak algıladıklarını belirtmiştir (Baudrillard, 2015, s.69). Aynı mantık ile özçekim fotoğrafları incelendiğinde paralel işleyen bir süreç görülmesi muhtemel bir durumdur. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bu kurgusal gerçeklik daha fazla gerçeğe benzemektedir. Sosyal medya bir maske metaforu ile ele alındığı takdirde maskenin dış yüzeyini sosyal ağlarda yaratılan ve milyonlar ile paylaşılan görsel içerikler özellikle özçekim fotoğrafları temsil etmektedir. Bu fotoğraflar da bireyler sürekli mutluymuş, kusursuzmuş gibi kendini ve özel hayatını teşhir eder. Maskenin arka kısmını ise sosyal ağlarda yer almayan

Page 8: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

315bireylerin paylaşmak istemediği görsel içerikler temsil etmektedir. Yani özçekim fotoğrafları simülasyon kuramı içinde değerlendirildiğinde özçekim fotoğrafları gerçeğin yapılandırılması olarak nitelendirilebilir. Benzer olarak sosyal medyada paylaşılan özçekim fotoğrafları aslında bireylerin oluşturduğu bir simülasyondur. Kadın özçekim fotoğraflarında kullanılan ördek dudak, aşırı makyaj, filtre kullanımı da bu simülasyona yardım eden eylemlerdir. Bireylerin normal yaşantısında da kendini bu şekilde ifade etmesi olanaklı olmadığından çoğu özçekim fotoğrafının gerçeğin kurgusal bir benzeri olduğu söylenebilir.

4.1.c. Narsizm

Narsizm kendine hayran olma ve kendine aşırı değer verme anlamlarına gelen günümüzde mobil teknolojilerin ve sosyal platformların yaygınlaşması ile kişilerin sıklıkla göstermiş olduğu ruh halidir. Narsisizm kavramı, mitolojiden köken almaktadır. Mitoloji sözlüğüne göre, bu kavram, suda gördüğü kendi hayaline âşık olan genç adam Narkissos’dan gelmektedir. Hikâyeye göre bir peri kızı olan Ekho, bir gün avlanan bir avcı görür ve ona âşık olur. Narkissos adındaki bu avcı peri kızının aşkına karşılık vermez. Bunun üzerine peri kızı aşkına karşılık bulamadığı için hastalanarak ölür. Diğer tanrılar bu duruma çok kızar ve Narkissos’u cezalandırarak kendi suretine âşık olmasını sağlar (blogmilliyet, 2018). Hikâyenin en çarpıcı noktası olan kendi suretine âşık olma durumu aslında bugün özçekim fotoğraflarında da benzer bir şekilde görülür. Bireyler kendi suretini hayranlıkla izleyerek kendilerine bir nevi abartılmış bir sevgi beslemektedir. Özellikle özçekim fotoğrafları bireyleri kendi ile baş başa bıraktığı için kendi suretini en iyi görme biçimine bu tarz fotoğraflarda rastlanır.

Türkçe’de özsevi, özseverlik anlamına gelen narsizm, kişinin kendisi ile ilgili hissettiği benzersizlik, üstünlük, kendini çok önemli görme, her yaptığını olumlu görme olarak ifade edilebilir (tdk, 2018). Kendini sevme durumu insandan insana büyük farklılıklar gösterir. Kendini seven diğer insanlarla birlikte olmak yani birliktelik duygusu normal narsizm olarak adlandırılırken bu birliktelik durumunu itici bulanlar ise patolojik narsizm grubuna girer (Özmen, 2011, ss. 72-73). Narsist kişiler kendini diğerlerinden ayırarak, kendini daha üstün ve önemli bir gruba koyar. Kendisine hayran olmakla birlikte, mevcut durumundan kendini çok daha güzel, akıllı ve zeki olarak görür. Ve diğer insanların kendilerine normal birisi olarak davranmasına tahammül edemezler. Narsist kişilere göre onlar sıradan değildir ve özel bir muameleyi hak ederler (Özmen, 2011, ss. 58-60). Sosyal medya platformlarının günümüzde bireyler üzerinde infial etkisi yaratmasıyla bireyler arasında popüler olmak, beğenilir olmak çok daha fazla konuşulmaya başlanmıştır. Beğenilir olmak da narsisizmi tetiklemiştir. Özçekim fotoğrafları ile bireyler sürekli bir beğenilme beklentisi içine girmekte ve beğeni sayılarını birbirleriyle yarıştırmaktadır. Sık sık güncellenen profil fotoğrafları da ayrıca bireylerin sürekli bir dikkat çekme, görünür ve beğenilir olma isteklerini gözler önüne serer.

5. Araştırma

5.1. Araştırmanın Amacı ve Önemi

Bu araştırmanın temel amacı, özçekim fotoğraflarının bölgesel olarak incelenmesi ve bölgesel farklılıkların kadın ve erkek özçekim fotoğraflarını nasıl şekillendirdiğini ortaya koymaktır. Bu amaçla, günümüzde fenomen haline gelen özçekim fotoğraflarının, Türkiye’nin her bölgesinde nasıl yer aldığı, bölgesel farklılıkların kadın ve erkek özçekim fotoğraflarını nasıl etkilediği incelenmiştir. Çalışma kapsamında daha önce literatürde özçekim fotoğraflarının cinsiyet ve

Page 9: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

316 bölgesel farklılıklara göre incelendiğine yönelik bir çalışmanın mevcut olmadığı görülmüştür. Bu nedenle, bu çalışmanın alanında özgün olacağı ve bundan sonraki çalışmalar için önem teşkil edeceği düşünülmektedir.

5.2. Araştırmanın Soruları

1. Türkiye’de Instagram ’da çekilen özçekim fotoğraflarında demografik ve coğrafi farklılıklar var mı?

1.a. Kadın özçekim fotoğraflarında il bazında değişiklikler mevcut mu?

1.b. Erkek özçekim fotoğraflarında il bazında değişiklikler mevcut mu?

2. Türkiye’de Instagram’da çekilen özçekim fotoğraflarında öne çıkan ögeler nelerdir?

2.a. Kadın özçekim fotoğraflarında il bazında öne çıkan ögeler nelerdir?

2.b. Erkek özçekim fotoğraflarında il bazında öne çıkan ögeler nelerdir?

5.3. Araştırmanın Evreni ve Örneklem

Araştırmanın evrenini Türkiye’de paylaşılmış bütün özçekim fotoğrafları oluşturmaktadır. Zaman ve uygulanabilirlik açısından çalışmayı bu şekilde yürütmek mümkün olmadığı için araştırma oluşturulacak örneklem üzerinden gerçekleştirilecektir. Bu nedenle amaçlı örneklem türlerinden kolay ulaşılabilir durum örneklemesi araştırmanını örneklemini oluşturmuştur. Bu örneklem türünde araştırmacı kendisine ulaşılması yakın durumu seçer ve araştırmaya hız ve pratiklik kazandırmış olur (Yıldırım ve Şimşek, 2008). Buna göre Marmara Bölgesi’nden İstanbul, Ege Bölgesi’nden İzmir, İç Anadolu Bölgesi’nden Ankara, Akdeniz Bölgesi’nden Antalya, Karadeniz Bölgesi’nden Trabzon, Doğu Anadolu Bölgesi’nden Erzurum, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden ise Şanlıurfa’daki özçekim fotoğrafları örneklem olarak seçilmiştir.Seçilen bu şehirlerden İstanbul, Ankara ve İzmir için ilk 200 selfie fotoğrafı, diğer iller için ise ilk 100 selfie fotoğrafı 23- 24 Nisan 2018 tarihinde toplanmış ve incelenmiştir. Ankara, İstanbul ve İzmir’deki post sayısının diğer illere göre daha fazla olması nedeniyle bu illerde 200 özçekim fotoğrafı değerlendirilirken, diğer illerdeki özçekim fotoğraflarının kısıtlı olmasından dolayı bu illerde ilk 100 özçekim fotoğrafı incelenmiştir.

5.4. Araştırmanın Sınırlılıkları

Araştırma kapsamında belirlenen şehirler için araştırma tarihi aralığında (23-24 Nisan) Instagram platformundan toplam 1000 özçekim fotoğrafı toplanmıştır. Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu İstanbul, Ankara ve İzmir için ilk 200 özçekim fotoğrafı toplanırken diğer şehirler için 100 özçekim fotoğrafı toplanmıştır. Örneklemin Türkiye temsilinin sağlanması için her bölgeden bir ilin seçilmesi ve araştırmanın sonuçlarının elde edilen örneklem ve veriler ile sınırlı olması, evren için genelleme yapılamaması araştırmanın kısıtlarını oluşturmaktadır.Ayrıca araştırma sadece betimsel veriler ile yapılmış olup, ilişkisel analizlere yer verilmemiştir. Araştırma sonucu elde edilen verilerin frekansları üzerinden araştırma yapılmıştır.

5.5. Yöntem

Bu çalışma kapsamında görsel içerik analizinden yararlanılmıştır. İçerik analizi veriden onun içeriğine ilişkin tekrarlanabilir ve geçerli sonuçlar çıkarmak üzere kullanılan bir araştırma tekniğidir (Krippendorff 1980, s. 25). Görsel verilerde tıpkı yazılı gibi okunabilir, araştırılabilir veya sayısallaştırılabilir. Araştırma kapsamında kullanılacak görsel içerik analizi ile toplam

Page 10: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

3171000 özçekim fotoğrafı il ve cinsiyet bazında değerlendirilecektir.

İçerik analizinin uygulanması sırasında izlenmesi gereken yollar açıklanmıştır (Bilgin, 2006, ss. 11–15; Yıldırım ve Şimşek, 2000, s. 163 ). Araştırma sorusunun seçimi, örneklem seçimi, kavramsallaştırma, kayıt birimlerinin geliştirilmesi, kod kategorilerinin geliştirilmesi, veri toplama, kodlama, temalara (kategorilere) ulaşma, betimleme, değerlendirme, çıkarsama ve yorumlama sırası ile izlenmesi gereken yollar olarak belirtilmiştir. Bu bağlamda; içerikler 2 ana grup altında (Kadın – Erkek), 7 il bazında(İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa) yapılmıştır. Araştırmada temalar odak noktası, çekimde ışık ayarı, çekim şekli, çekim açısı, arka fon kullanımı, yapaylığı arttıran faktörler, yüz ifadeleri olarak belirlenmiştir. Temalar alt kategorilerde incelenmiştir.Birden fazla analizcinin birlikte çalıştığı durumlarda, kodlama güvenirliğine ilişkin bir çalışma yapmak gerekmektedir. Bu durumda araştırmacılar, aynı veri setini kodlar ve ortaya çıkan kodlama benzerliklerini ve farklılıkları %70 düzeyinde bir güvenirlik yüzdesine ulaşmak gerekir (Yıldırım ve Şimşek, 2000, s. 168). Bu araştırmadaki içerik analizinin güvenilirlik düzeyi %86 olarak tespit edilmiştir.

İçerik analizinde ilk kullanılan teknik olan frekans analizi ile araştırmacı, belli bir kayıt birimini sayabilir. Bu sayede araştırmacı yüzdesel ve oransal değerlendirmelere ulaşılıp, sayılan birimin yoğunluğu ve önemi hakkında tespitlerde bulunulabilir. Frekans analizi sayesinde araştırmacı birimleri önem sırasına göre sıraya sokulabilir ve sıklığı göre bir sınıflama yapılabilir (Bilgin, 2006, s. 18). Bu araştırmanın temelini de frekans analizi oluşturmaktadır.

5.6. Araştırmanın Bulguları ve Değerlendirmesi

Toplanan veriler incelendiğinde paylaşımların erkek ve kadın dağılımlarına bakıldığında İzmir, Antalya ve Trabzon illerinde kadın paylaşımlarının erkek paylaşımlardan fazla olduğu, bunun tam tersi olarak Erzurum ve Şanlıurfa illerinde erkek paylaşımlarının fazla olduğu erkek paylaşım oranının %70 seviyelerinin üzerine çıktığı görülmektedir. Bu neden ile özçekim sayısı açısından erkekler ile kadınlar bölgelere göre değerlendirildiğinde, Akdeniz ve Ege bölgesi ile kısmen Karadeniz bölgesinden kadınların özçekim paylaşımlarının fazla olduğu, buna karşın Doğu ve Güneydoğu bölgesinde ise erkeklerin özçekim sayılarının fazla olduğu ve Marmara ve İç Anadolu bölgesinde ise erkek ve kadın özçekim paylaşım sayılarının eşite yakın olduğu söylenebilir (Tablo 1).

Page 11: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

318 Tablo 1

f % Geçerli YığılmalıElenen Paylaşım Sayısı 19 0,10 0,10 0,10 Kadın Paylaşım 87 0,44 0,44 0,53 Erkek Paylaşım 94 0,47 0,47 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 200 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 23 0,12 0,12 0,12 Kadın Paylaşım 87 0,44 0,44 0,55 Erkek Paylaşım 90 0,45 0,45 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 200 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 31 0,16 0,16 0,16 Kadın Paylaşım 107 0,54 0,54 0,69 Erkek Paylaşım 62 0,31 0,31 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 200 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 15 0,15 0,15 0,15 Kadın Paylaşım 58 0,58 0,58 0,73 Erkek Paylaşım 27 0,27 0,27 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 100 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 16 0,16 0,16 0,16 Kadın Paylaşım 50 0,50 0,50 0,66 Erkek Paylaşım 34 0,34 0,34 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 100 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 13 0,13 0,13 0,13 Kadın Paylaşım 13 0,13 0,13 0,26 Erkek Paylaşım 74 0,74 0,74 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 100 1,00 1,00

Elenen Paylaşım Sayısı 18 0,18 0,18 0,18 Kadın Paylaşım 10 0,10 0,10 0,28 Erkek Paylaşım 72 0,72 0,72 1,00 Toplam Paylaşım Sayısı 100 1,00 1,00

Post Sayısı ve Kadın Erkek Oranı

Geçerli

Geçerli

Geçerli

Geçerli

Geçerli

Erzurum

Şanlıurfa

Geçerli

Geçerli

İstanbul

Ankara

İzmir

Antalya

Trabzon

Elde edilen bilgiler ışığında resimlerdeki kişilerin sayısı incelendiğinde İzmir, Ankara, İstanbul ve Antalya illerinde kadınların sadece kendilerini çektikleri fotoğrafların oranının %40düzeyinde olduğu, buna karşın Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa illerinde tek kadın fotoğraf oranının %25-%35 aralığında gerçekleştiği görülmektedir. Yani kadınlar Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu illerinde sadece kendi resimlerini paylaşmamakta, grup halinde kalabalık resimleri paylaşmaya özen göstermişlerdir (Tablo 2).

Page 12: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

319Tablo 2

f % f % f % f % f % f % f %Kadın Tek Çekim 73 0,42 80 0,43 95 0,44 47 0,41 27 0,27 7 0,25 7 0,35 Kadın Kalabalık Çekim 14 0,08 17 0,09 12 0,06 11 0,09 23 0,23 8 0,29 3 0,15 Kadın Yüz Odaklı 79 0,45 83 0,44 100 0,47 36 0,31 46 0,46 13 0,46 10 0,50 Kadın Vücut Odaklı 8 0,05 7 0,04 7 0,03 22 0,19 4 0,04 0 - 0 - Toplam 174 1,00 187 1,00 214 1,00 116 1,00 100 1,00 28 1,00 20 1,00 Erkek Tek Çekim 69 0,37 68 0,38 51 0,41 21 0,39 21 0,31 50 0,34 41 0,28 Erkek Kalabalık Çekim 25 0,13 22 0,12 11 0,09 6 0,11 13 0,19 24 0,16 31 0,22 Erkek Yüz Odaklı 77 0,41 86 0,48 57 0,46 23 0,43 34 0,50 74 0,50 72 0,50 Erkek Vücut Odaklı 17 0,09 4 0,02 5 0,04 4 0,07 0 - 0 - 0 - Toplam 188 1,00 180 1,00 124 1,00 54 1,00 68 1,00 148 1,00 144 1,00

Erzurum ŞanlıurfaPost Sayısı ve Kadın Erkek Oranı

Kadın Kişi ve Odak Noktası

Erkek Kişi ve Odak Noktası

İstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon

Elde edilen bulgulara göre Ankara, İzmir, Trabzon ve İstanbul ilinde paylaşım yapan kadınların %3-%5 aralığında vücut odaklı paylaşımlar yaptığı, bunun yanında Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde (Erzurum ve Şanlıurfa) kadınların hiç vücut odaklı paylaşımda bulunmadıkları tespit edilmiştir (Tablo 2). Erkeklerin çekim tercihleri incelendiğinde erkeklerin genellikle kendi fotoğraflarını paylaştıkları lakin Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa illerinde kalabalık çekim oranlarının artış gösterdiği, Şanlıurfa ilinde fotoğrafların %22’sinin kalabalık resimlerden oluştuğu tespit edilmiştir (Tablo 2). Erkeklerin yüz odaklı resimler çektiği bu oranın %40-%50 aralığında olduğu, Antalya ve İstanbul illerinde ise erkeklerin vücut odaklı paylaşımlara da yer verdiği tespit edilmiştir. Erkeklerin vücut odaklı resim paylaşım oranı İstanbul ilinde %9, Antalya ilinde ise %7 olarak tespit edilmiştir.

Çekimlerde gün ışığı değerlendirildiğinde İstanbul, İzmir ve Ankara illerinde kadınların %15-%20 aralığında resimlerinde gün ışığı kullandıkları, buna karşın Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa illerinde kadınların %35-%46 aralığında resimlerinde daha fazla gün ışığına yer verdikleri tespit edilmiştir. İstanbul ilinde kadınların %45’i iç mekânda resimlerini paylaştıkları tespit edilmiştir. Ankara illinde ise bunun tam tersi resimlerin %39, İzmir ilinde ise %46 oranında dış mekânda çekilip paylaşılmıştır. Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa illerinde ise kadınlar iç mekânda resim çekip paylaşmayı göreceli olarak tercih etmişlerdir (Tablo 3).

Tablo 3

f % f % f % f % f % f % f %Kadın Gün Işığı Mevcut 33 0,19 28 0,16 32 0,15 28 0,29 38 0,38 12 0,46 7 0,35

Kadın Gün Işığı Mevcut Değil 54 0,31 59 0,34 75 0,35 20 0,21 12 0,12 1 0,04 3 0,15 Kadın İç Mekan 78 0,45 20 0,11 8 0,04 23 0,24 33 0,33 8 0,31 7 0,35

Kadın Dış Mekan 9 0,05 67 0,39 99 0,46 25 0,26 17 0,17 5 0,19 3 0,15 Toplam 174 1,00 174 1,00 214 1,00 96 1,00 100 1,00 26 1,00 20 1,00

Erkek Gün Işığı Mevcut 19 0,10 46 0,26 9 0,07 22 0,40 33 0,49 66 0,45 65 0,45 Erkek Gün Işığı Mevcut Değil 75 0,40 44 0,24 53 0,43 5 0,09 1 0,01 8 0,05 7 0,05

Erkek İç Mekan 71 0,38 59 0,33 43 0,35 5 0,09 4 0,06 59 0,40 38 0,26 Erkek Dış Mekan 23 0,12 31 0,17 19 0,15 23 0,42 30 0,44 15 0,10 34 0,24

Toplam 188 1,00 180 1,00 124 1,00 55 1,00 68 1,00 148 1,00 144 1,00

Erzurum Şanlıurfa

Kadın Çekimde Işık Ayarı ve Yeri

Erkek Çekimde Işık Ayarı ve Yeri

Çekimlerde Işık Ayarı ve Mekan Kullanımıİstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon

Erkekler açısından bakıldığında ise resimlerde iç mekân kullanımı İstanbul, Ankara, İzmir ve Erzurum illerinde %30- %40 bandında gerçekleşmiş, Antalya ve Trabzon illerinde ise erkekler paylaştıkları resimlerde dış mekânlarda bulunmayı tercih etmişlerdir (Tablo 3). İstanbul ve İzmir illerinde erkekler resimlerinde gün ışığı kullanmayı tercih etmeyip, Antalya, Trabzon, Erzurum ve Şanlıurfa illerinde ise resimler gün ışığında çekilip paylaşılmıştır (%40-%50 aralığında).

Page 13: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

320

Şekil 1. Çekimlerde Işık Ayarı ve mekân kullanımı

Şekil 1 ile veriler görselleştirilmiştir. Bu çalışmadaki görselleştirmeler Tableau Desktop 2018.1.0 ile yapılmıştır.

Tablo 4

f % f % f % f % f % f % f %Kadın Çekim Şekli Ön Kamera 80 0,92 79 0,91 89 0,83 46 0,79 45 0,90 11 0,85 10 1,00

Kadın Çekim Şekli Arka Kamera (Ayna) 7 0,08 8 0,09 18 0,17 12 0,21 5 0,10 2 0,15 0 -

Toplam 87 1,00 87 1,00 107 1,00 58 1,00 50 1,00 13 1,00 10 1,00 Erkek Çekim Şekli Ön Kamera 75 0,80 83 0,92 97 0,91 26 0,96 32 0,94 72 0,97 72 1,00

Erkek Çekim Şekli Arka Kamera (Ayna) 19 0,20 7 0,08 10 0,09 1 0,04 2 0,06 2 0,03 0 -

Toplam 94 1,00 90 1,00 107 1,00 27 1,00 34 1,00 74 1,00 72 1,00

Erzurum Şanlıurfa

Kadın Çekim Şekli

Erkek Çekim Şekli

Çekim Şekli ve Kamera Kullanımıİstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon

Telefonun kamerasının kullanımı incelendiğinde kadın ve erkeklerin tüm illerde büyük bir çoğunluk ile telefonlarının ön kamerasını kullandığı tespit edilmiştir. İzmir ili ve Antalya ili kadınlarının %20’ye yakın bir oranının ayna karşısında arka kamera ile paylaşımda bulundukları, erkeklerde ise arka kamera kullanımının İstanbul ili paylaşımlarda gerçekleştiği (%20) tespit edilmiştir (Tablo 4, Şekil 2).

Şekil 2. Çekim Şekli

Page 14: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

321Çekim açısı değerlendirildiğinde Erzurum ve Şanlıurfa kadınlarının düz açı ile resimleri paylaştıkları, Ankara ve Trabzon ilindeki kadınların göreceli olarak yukarı açıdan pozlar verdikleri, İzmir, Antalya ve İstanbul’da kadınlarının da büyük oranda düz çekim gerçekleştirdikleri sonucuna ulaşılsa da göreceli olarak aşağı açıdan resimlerini de çekip paylaştıkları tespit edilmiştir. Ankara ve Trabzon illerindeki yukarıdan çekim olan fotoğraflarda daha çok manzara kesitini almak için çekim açısının bu yönde ayarlandığı görülürken Erzurum ve Şanlıurfa’daki fotoğraflarda yüz odaklı çekimlere paralel olarak çekim açısının düz olarak ayarlandığı tespit edilmiştir.

Tablo 5

f % f % f % f % f % f % f %Kadın Çekim Açısı Kadın Düz 80 0,82 62 0,71 79 0,74 45 0,78 32 0,64 13 1,00 10 1,00

Kadın Yukarı 12 0,12 22 0,25 17 0,16 6 0,10 12 0,24 0 - 0 - Kadın Aşağı 5 0,05 3 0,03 11 0,10 7 0,12 6 0,12 0 - 0 - Toplam 97 1,00 87 1,00 107 1,00 58 1,00 50 1,00 13 1,00 10 1,00

Erkek Çekim Açısı Erkek Düz 67 0,71 71 0,79 42 0,68 22 0,81 22 0,65 59 0,80 52 0,72

Erkek Yukarı 18 0,19 6 0,07 12 0,19 5 0,19 11 0,32 9 0,12 10 0,14 Erkek Aşağı 9 0,10 13 0,14 8 0,13 0 - 1 0,03 6 0,08 10 0,14 Toplam 94 1,00 90 1,00 62 1,00 27 1,00 34 1,00 74 1,00 72 1,00

Antalya Trabzon Erzurum ŞanlıurfaÇekim Açısı

İstanbul Ankara İzmir

Trabzon ilinde erkeklerin yukarı açılı resimlerinin oranı %32 ile en yüksek oran olarak karşımıza çıkmaktadır (Tablo 5, Şekil 3.). Trabzon ilinde manzara kesiti fotoğraf oranına paralel olarak çekim açısının da bu yönde yukarı açıda olduğu tespit edilmiştir. Erzurum ve Ankara’da yüz odaklı çekimler sebebiyle düz açının tercih edildiği görülmekle birlikte İstanbul ve İzmir’de vücut odaklı paylaşımların da ana etkeni olan düz açının tercih edildiği saptanmıştır. Şanlıurfa ilinde aşağı çekim fotoğraflarının %14 olması dikkat çekici diğer bir nokta olmuştur.

Şekil 3. Çekim Açısı

Konum kullanımları değerlendirildiğinde İstanbul, Ankara ve İzmir illeri içindeki kadın ve erkek paylaşımlarında mevcut konumun kullanıldığı görülmektedir. Kadınlar ve erkekler konum amacından ziyade bireysel duruma dikkat etmişlerdir. Antalya ilinde kadınların manzara fonu

Page 15: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

322 kullanımları %10 seviyesinde, erkeklerin manzara kullanımları ise %37 olarak tespit edilmiştir. Bu ildeki kadın ve erkek özçekim fotoğraflarında daha çok manzara dolayısı ile fotoğraf çekilme amacının olduğu görülmüştür.Trabzon ili kadınların yaptıkları paylaşımlarda mevcut konum resimlerine ek olarak %14 lük bir manzara fonu göze çarpmaktadır. Erkelerde ise durum daha göze batar bir hal almaktadır. Bu ilin erkeklerinin %53 manzara fonu kullanmıştır. Şanlıurfa kadınları ise en fazla manzara fonu kullanan kadınlar olarak %20 oran ile tespit edilmiştir (Tablo 6, Sekil 4).

Şekil 4. Arka Fon Kullanımı

Tablo 6

f % f % f % f % f % f % f %Kadın Arka Fonu Manzara 2 0,02 0 - 2 0,02 6 0,10 7 0,14 1 0,08 2 0,20

Tarihi Yapı 0 - 1 0,01 0 - 1 0,02 0 - 0 - 0 - Mevcut Konum 85 0,98 86 0,99 106 0,98 51 0,88 43 0,86 12 0,92 8 0,80 Toplam 87 1,00 87 1,00 108 1,00 58 1,00 50 1,00 13 1,00 10 1,00

Erkek Arka Fonu Manzara 3 0,03 1 0,01 2 0,03 10 0,37 18 0,53 1 0,01 0 -

Tarihi Yapı 3 0,03 1 0,01 1 0,02 1 0,04 0 - 0 - 2 0,03 Mevcut Konum 88 0,94 88 0,98 59 0,95 16 0,59 16 0,47 73 0,99 70 0,97 Toplam 94 1,00 90 1,00 62 1,00 27 1,00 34 1,00 74 1,00 72 1,00

Arka Fon Kullanımıİstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon Erzurum Şanlıurfa

Yapaylık ve aşırılık teması ile bulgular değerlendirildiğinde; Kadınların Aşırı makyaj ölçütüne göre Şanlıurfa ili hariç her ilin resimlerinde bu kategoriye rastlanmış olup, en aşır makyaj ile paylaşım yapan iller Erzurum ve Antalya ili olmuştur. Kadınlarda lens kullanarak çekilen resimlere rastlanmış, İstanbul, İzmir ve Trabzon illerinin kadınlarının paylaşımlarında bu unsura göreceli olarak fazla yer verdikleri tespit edilmiştir. Yapılan araştırmada aksesuar kullanımının sadece Erzurum ilinde tespit edilememiştir. Dijital filtre kullanımın her ilde gözlemlendiği, lakin göreceli olarak Erzurum ve Ankara illerindeki paylaşımlarda oransal olarak yüksek olduğu tespit edilmiştir. Jest ve mimiklerdeki aşırılıklara göre ise İstanbul ili %26 ile ilk sırada yer almaktadır. Antalya ve Erzurum illeri ise arkasından gelmektedir (Tablo 7, Sekil 5.).

Page 16: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

323

Şekil 5. Yapaylığı Arttıran Faktörler

Erkekler baz alındığında tüm illerde aksesuar kullanımının öne çıktığı, resimlerde dijital filtrelerin kullanıldığı tespit edilmiştir (Trabzon ilinde dijital filtre kullanımı tespit edilememiştir). Sadece İstanbul ilindeki erkeklerin küçük bir bölümünde %6 oranında jest ve mimiklerin aşırı kullanımına rastlanmıştır (Tablo 7).

Tablo 7

f % f % f % f % f % f % f %

Aşırı Makyaj 22 0,16 7 0,09 17 0,18 12 0,22 8 0,21 3 0,33 0 - Lens Kullanımı 13 0,09 4 0,05 11 0,11 3 0,06 4 0,11 0 - 0 - Aksesuar Kullanımı 40 0,29 33 0,43 32 0,33 22 0,41 13 0,34 0 - 7 0,88 Dijital Filitre Kullanımı 28 0,20 23 0,30 24 0,25 6 0,11 9 0,24 4 0,44 1 0,13 Jest ve Mimiklerin Aşırı Kullanımı 36 0,26 10 0,13 12 0,13 11 0,20 4 0,11 2 0,22 0 - Toplam 139 1,00 77 1,00 96 1,00 54 1,00 38 1,00 9 1,00 8 1,00

Aşırı Makyaj 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - Lens Kullanımı 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - Aksesuar Kullanımı 18 0,58 11 0,50 9 0,53 8 0,67 6 1,00 17 0,65 9 0,64 Dijital Filitre Kullanımı 11 0,35 9 0,41 8 0,47 4 0,33 0 - 9 0,35 5 0,36 Jest ve Mimiklerin Aşırı Kullanımı 2 0,06 2 0,09 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - Toplam 31 1,00 22 1,00 17 1,00 12 1,00 6 1,00 26 1,00 14 1,00

Şanlıurfa

Kadın Çekimde Yapaylığı Arttıran

Faktörler

Erkek Çekimde Yapaylığı Arttıran Faktörler

Yapaylıkİstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon Erzurum

Yüz ifadeleri incelendiğinde tüm illerde genellikle olumlu bir yüz ifadesi ile çekimler paylaşılmıştır. İstisnai durum Ankara ve İzmir ilinde gerçekleşmiştir. Bu illerdeki kadınların paylaşımları incelendiğinde Ankara ilinde paylaşımların %61 ile İzmir ilindeki paylaşımların %52’de ifadeler nötr olarak karşımıza çıkmaktadır (Tablo 8).

Page 17: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

324 Tablo 8

f % f % f % f % f % f % f %Olumlu 69 0,79 34 0,39 51 0,48 38 0,66 44 0,88 12 0,92 8 0,80

Olumsuz 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - Nötr 18 0,21 53 0,61 56 0,52 20 0,34 6 0,12 1 0,08 2 0,20

Toplam 87 1,00 87 1,00 107 1,00 58 1,00 50 1,00 13 1,00 10 1,00 Olumlu 61 0,65 30 0,33 45 0,73 22 0,81 25 0,74 52 0,70 52 0,72

Olumsuz 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - 0 - Nötr 33 0,35 60 0,67 17 0,27 5 0,19 9 0,26 22 0,30 20 0,28

Toplam 94 1,00 90 1,00 62 1,00 27 1,00 34 1,00 74 1,00 72 1,00

Şanlıurfa

Kadın Yüz İfadesi

Erkek Yüz İfadesi

Yüz İfadesiİstanbul Ankara İzmir Antalya Trabzon Erzurum

Erkeklerin yüz ifadeleri de genelde olumlu olarak tespit edilmiş, lakin Ankara ili erkeklerin resim paylaşımlarında %67 oranında nötr ifade ile karşılaşılmıştır (Tablo 8, Sekil 6.).

Şekil 6. Yüz İfadeleri

Araştırmanın Değerlendirilmesi

Özçekim sonuçları incelendiğinde illere göre kadın ve erkeklerin özçekim sayıları farklılıklar göstermektedir. Elde edilen verilere göre doğu ve güneydoğu bölgesinde erkeklerin özçekim sayıları kadınlara oranla çok daha fazladır. Bunun yanında İzmir, Antalya ve Trabzon illerinde de kadınların paylaşım sayılara erkeklere oranla yüksektir. Ege – Akdeniz ve Karadeniz bölgesinde kadınlarında erkeklere oranla daha fazla özçekim paylaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Bölgeler arası farklıkların bulunması amaçlanan çalışmada özçekim paylaşım sayılarının bölgelere ve illere göre farklılık gösterdiği sonucu ulaşılmıştır. Bölgeler arası farklıkların bulunması amaçlanan çalışmada kadın ve erkek özçekim paylaşımlarının oluşturulan kategorilere göre bölgelere ve illere göre farklılık gösterdiği sonucu ulaşılmıştır. Elde edilen bulgulara göre batı bölgelerinde kadın özçekim fotoğraflarında kadın oranı, tek çekim sayısı, vücut odaklı çekim, arka kamera kullanımı, arka fon olarak manzara ve mevcut konum ve görsel ilavelerin kullanımı fazla iken batı illerinde erkek özçekim fotoğraflarında ise tek çekim, vücut odaklı çekim ve manzara çekimlerinin daha belirgin olduğu tespit edilmiştir. Doğu bölgelerinde kadın ve erkek özçekim fotoğraflarında kalabalık çekim, yüz odaklı çekim, gün ışığı kullanımı dikkat çekerken erkek özçekim fotoğraflarının paylaşım oranın kadınlardan yüksek olması önemli bir fark olarak ortaya çıkmıştır.

Page 18: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES

Cilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

325Sonuç ve Tartışma

Araştırmada örneklem sayısının azlığı, sadece yedi ilin dikkate alınması ve araştırma süresinin kısalığı gibi birçok kısıt bulunmaktadır. Genel olarak kadın ve erkek özçekim fotoğraflarının Türkiye’nin yedi farklı coğrafi bölgesinde nasıl şekil aldığı ortaya konmaya çalışılmış, kadın ve erkek özçekim fotoğraflarının il bazında değişiklik gösterdiği tespit edilmiştir. Araştırma verileri ile sadece betimsel frekans analizi yapılmış, araştırmanın ilişkisel analizi yapılmamıştır. Daha sonra tüm illeri kapsayacak araştırma için pilot bir çalışma olmasından dolayı örneklemin Türkiye temsilinin sağlanması için her bölgeden bir ilin seçilmiştir. Mevcut zaman dilimi içinde 81 il için tabakalı örneklem seçilmesinin imkânsızlığı ve bunun bir pilot çalışma olmasından dolayı, sonraki araştırmada tüm iller için nüfus yoğunluğuna bağlı tabakalı örneklem ile analizi planlanabilir. Yani bundan sonraki araştırmalarda örneklem sayısının arttırılması ve ilişkisel boyutların incelenmesi ile ancak çok daha detaylı bir sonuca ulaşabileceği tespit edilmiştir.

KAYNAKÇA

Alikılıç, Ö. (2016). İletişimde “Post” Yazılar. Göztaş, A., Kazaz, M., Tiryaki, S. (ed.), Sosyal Medyada Kimlik Temsil Aracı: “Selfie”ler (ss. 544) İstanbul: Literatür Akademi

Anadolu Ajansı. (2014, 05 22). TDK kararını verdi, selfie “özçekim” oldu, Erişim tarihi: 19 Mart 2018, https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/tdk-kararini-verdi-selfie-ozcekim-oldu/157620 adresinden alındı.

Baudrillard, J. (1990). Kötülüğün Şeffaflığı (6. Baskı). İstanbul: Ayrıntı Yayınları

Baudrillard, J. (2005). Şeytana Satılan Ruh ya da Kötülüğün Egemenliği, Çeviren: Oğuz Adanır, Ankara: Doğu-Batı Yayınları.

Baudrillard, J. (2015). Sessiz Yığınların Gölgesinde, Ankara: Doğu Batı Yayınları.

Bbc. (2017, 11 20).Selfie’nin 178 yıllık tarih, Erişim tarihi: 14 Nisan 2018, https://www.bbc.com/turkce/haberler-42046806 adresinden alındı.

Biçer, S. (2014). Goffman metodolojisinden hareketle Facebook üzerinde akademisyenlerin kendini sunma davranışı. Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (16).

Bilgin, N. (2006). Sosyal Bilimlerde İçerik Analizi: Teknikler ve Örnek Çalışmalar (2.Baskı ed.). Ankara: Siyasal Kitapevi

Demir, K. (2002). Türkiye’deki Resmi ve Özel Lise Öğretmenlerinin İzlenim Yönetimi. Yayımlanmamış Doktora Tezi. Ankara Üniversitesi, Ankara

Krippendorff, K. (1980). Content Analysis: An Introductionto is Methodology. Beverly Hills: Sage.

Milliyet. (2010, 09 16). Mitolojide Echo ve Narcissus’unHikâyesi, Erişim tarihi: 15 Nisan 2018, http://blog.milliyet.com.tr/mitolojide-echo-ve-narcissus-un-hik-yesi/Blog/?BlogNo=264674 adresinden alındı.

Oxford Dictionaries. (2018). Definition of selfie in English, Erişim tarihi: 15 Nisan 2018, https://en.oxforddictionaries.com/definition/selfie adresinden alındı.

Özmen, E. (2011). Kendini tanıma rehberi (2. bs.). İzmir: Meta Basım.

Page 19: ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER DERGİSİINTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCESCilt / Vol.: 1, Sayı / Is.: 2, Yıl / Year: 2018

326 Pösteki, N., Velioğlu, Ö. (2014). Bireyin Kendini Sunuş ve Konumlandırış Biçimindeki Dönüşüm: Selfie Kimlikler. I. Uluslararası İletişim Bilimleri ve Medya Araştırmaları Kongresi Bildiri Kitabı, I. Uluslararası İletişim Bilimleri ve Medya Araştırmaları Kongresi, Cilt 2

Şener, G. (2010). Sosyal Ağlarda Kimlik ve Cemaat, Mostar Dergi, (62)

Şener, G. ve Özkoçak, Y. (2013). “Sosyal Ağlarda Görünür Olmak: Facebook Fotoğraflarında Bireyin Kendini Sunum Stratejileri”, Sosyal Medya ve Ağ Toplumu-2, Kültür, Kimlik, Siyaset içinde, Can Bilgili ve Gülüm Şener (Ed.), İstanbul: Beslenme Saati Kitapları, 125-126.

TheGuardian. (2014, 03 07). Thefirst ever selfie, taken in 1839 - a picturefromthepast, Erişim tarihi: 15 Nisan 2018, https://www.theguardian.com/artanddesign/picture/2014/mar/07/first-ever-selfie-1839-picture-from-the-past

Türk Dil Kurumu. (2018). Narsisizm tanımı, Erişim tarihi: 15 Nisan 2018, http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.5b0bc19476fd66.72340669

T24. (2014, 03 03).Oscar gecesinde ünlülerin ‘selfie’ pozu Twitter’da rekor kırdı, Erişim tarihi: 16 Nisan 2018 http://t24.com.tr/haber/oscar-gecesinde-unlulerin-selfie-pozu-twitterda-rekor-kirdi,252423 adresinden alındı.

Uzundumlu, Ö. (2015). Bir İletişim Unsuru Olarak Sosyal Selfie Uygulamaları. Atatürk İletişim Dergisi, 236.

Ünal, Ş. (2014). TDK kararını verdi, selfie “özçekim” oldu. Anadolu Ajansı. https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/tdk-kararini-verdi-selfie-ozcekim-oldu/157620?amp=1

WeAreSocial. (2018). Global Dijital Report 2018, Erişim tarihi: 25 Mart 2018 https://digitalreport.wearesocial.com/adresinden alındı.

Yıldırım, A., ve Şimşek, H. (2000). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri (2.Baskı). Şeçkin Yayınları.

Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2008). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri, (6.Baskı). Ankara: Seçkin Yayıncılık.