Çukurova Ünİvers tes fen b l mler enst tÜsÜ … · Çalışmada değişik miktarlarda uçucu...
TRANSCRIPT
I
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
YUMURTALIK SUGÖZÜ UÇUCU KÜLÜ İÇEREN BETONLARIN BASINÇ, EĞİLME VE AŞINMA DAYANIMLARININ
ARAŞTIRILMASI
İdris GÜNİNDİ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI
Bu tez ...../...../ 2005 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu İle Kabul Edilmiştir.
İmza.............................................. İmza...................................... İmza................................................
Doç.Dr.İsmail Hakkı ÇAĞATAY Doç.Dr.Cengiz DuranATİŞ Yrd.Doç.Dr.Sıdıka Seren Güven
DANIŞMAN ÜYE ÜYE
Bu tez Enstitümüz İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No
Prof.Dr.Aziz ERTUNÇ
Enstitü Müdürü
• Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.
II
ÖZ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
YUMURTALIK SUGÖZÜ UÇUCU KÜLÜ İÇEREN BETONLARIN BASINÇ, EĞİLME VE AŞINMA DAYANIMLARININ
ARAŞTIRILMASI
İdris GÜNİNDİ
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI
Danışman : Doç. Dr. İsmail Hakkı ÇAĞATAY
Yıl : 2005, Page 67 Juri : Doç. Dr. İsmail Hakkı ÇAĞATAY Doç. Dr. Cengiz Duran ATİŞ
Yrd. Doç. Dr. Sıdıka Seren GÜVEN
Bu çalışmada, yüksek oranda Yumurtalık-Sugözü uçucu külü içeren betonun basınç, eğilme ve aşınmaya karşı direnci deneysel olarak incelenmiştir. Çalışmada değişik miktarlarda uçucu kül kullanılarak farklı beton karışımları elde edilmiş ve süper akışkanlaştırıcı yardımı ile sabit su-çimento oranında betonlar üretilmiştir. Bu beton karışımlar teste tabii tutulmuş olup, elde edilen deney sonuçları aralarında karşılaştırılmıştır. Uçucu kül ile çimento miktarından tasarruf sağlanmıştır. Beton basınç dayanımı arttıkça aşınma direncinin de arttığı görülmüştür. Uygun uçucu kül kullanımı ile ağırlıkça %10 yer değiştirme oranında normal beton dayanımına eşdeğer dayanım elde edilebileceği sonucuna varılmıştır. Uçucu kül içeren betonun dayanım özellikleri ile normal betonun özellikleri arasındaki ilişkinin benzer olduğu sonucuna varılmıştır. Laboratuvarda elde edilen verilere dayanarak mevcut uçucu külün çimentoyu %10-%40 oranında ikame edebileceği ve incelenen betonun, uygun bir şekilde dizayn edildiği takdirde özellikle beton yol kaplaması olarak kullanılabileceği kanaati oluşmuştur.
Anahtar Kelimeler : Uçucu kül, Dayanım, Aşınma
III
ABSTRACT
MSc. THESIS
INVESTIGATION OF COMPRESSIVE, FLEXURAL AND ABRASION RESISTANCE OF CONCRETE CONTAINING FLY ASH FROM
YUMURTALIK SUGOZU
İdris GÜNİNDİ
DEPARTMENT OF CIVIL ENGINEERING
INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES
UNIVERSITY OF ÇUKUROVA Supervisor : Assoc. Prof. Dr. İsmail Hakkı ÇAĞATAY Year : 2005, Page 67 Jury : Assoc. Prof. Dr. İsmail Hakkı ÇAĞATAY Assoc. Prof. Dr. Cengiz Duran ATİŞ
Assist. Prof. Dr. Sıdıka Seren Güven In this work, compressive, flexural and abrasion resistance of concrete containing Yumurtalık-Sugözü fly ash were investigated. In the work, concrete mixtures were prepared using different amounts of fly ash to obtain different mixes were prepared with superplasticizer using fixed water-cement ratio. These concrete mixtures were tested, the results were compared with each other. Using fly ashes are employed to provide savings on amount of cement. In general, it has been determined that the stronger the concrete is the higher the abrasion resistance. The results show that a fly ash concrete having a similar strength value to that of conventional concrete can be produced at a 10% (by mass) replacement of cement by fly ash is provided. The relation between the strength characteristic of concrete containing fly ash was found to be similar to that of conventional concrete. Based on data obtained from laboratory study, it was concluded that the current fly ash might replace the cement ratio at about 10%-40% and it was concluded that the concrete studied can be used for road pavements when it is properly designed.
Key Words : Fly ash, Strength, Abrasion
IV
TEŞEKKÜR
Yüksek lisans tez konumun belirlenmesi ve yürütülmesi esnasında
çalışmalarımı ilgi ile izleyip yön veren, değerli fikir ve katkılarıyla
çalışmalarıma ışık tutan, bana her türlü desteği sağlayan danışman hocam,
sayın Doç. Dr. İsmail Hakkı ÇAĞATAY’a en içten teşekkürlerimi sunarım.
Yüksek lisans çalışmam esnasında deneysel çalışmaların yürütülmesinde
ve tez yazımında katkılarını esirgemeyen Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği
Arge Direktörü sayın Prof. Asım YEĞİNOBALI ve çalışanları, Adana Oyak
Hazır Beton Tesis Şefi İnş. Yük. Müh. İ. Hakan ÖZBEBEK, Laboratuvar
Teknisyeni Rauf YÜRÜK, olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürü bir
borç bilirim.
Ayrıca Yüksek lisans çalışmamda benden desteklerini esirgemeyen sevgili
eşim ve aileme teşekkür ederim.
V
İÇİNDEKİLER SAYFA
ÖZ............................................................................................................................. ІІ
ABSTRACT.............................................................................................................ІІІ
TEŞEKKÜR........................................................................................................... .ІV
İÇİNDEKİLER......................................................................................................... V
ÇİZELGELER DİZİNİ............................................................................................VІІ
ŞEKİLLER DİZİNİ.............................................................................................. VІІІ
SİMGELER VE KISALTMALAR....................................................................... ІX
1.GİRİŞ......................................................................................................................1
2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR.....................................................................................3
2.1. Betonu Meydana Getiren Malzemeler...........................................................3
2.1.1. Bağlayıcı Maddeler............................................................................3
2.1.1.1. Çimento......................................................................................3
2.1.1.2. Agrega........................................................................................5
2.1.1.3. Beton Karışım Suyu...................................................................5
2.1.1.4. Katkılar.......................................................................................6
2.2. Beton...............................................................................................................6
2.2.1. Taze Beton Özellikleri........................................................................8
2.2.2. Sertleşmiş Beton Özellikleri.............................................................10
2.2.3. Dayanım............................................................................................11
2.2.4. Betonun Dayanımını Etkileyen Faktörler.........................................14
2.3. Uçucu Küller.................................................................................................15
2.3.1. Uçucu Küllerin Sınıflandırılması Ve Standartları.............................18
2.3.2. Uçucu Küllün Kimyasal Bileşenleri Ve Özellikleri..........................20
2.3.3. Uçucu Küllerin Fiziksel Özelliklerine Göre Sınıflandırılması..........21
2.3.4. Betonda Uçucu Kül Kullanımı..........................................................22
2.3.5. Uçucu Kül İkame Metodları...............................................................23
2.3.5.1. Basit İkame Metodu.................................................................23
2.3.5.2. Değiştirilmiş İkame Metodu....................................................24
2.3.5.3. Rasyonel Metod........................................................................24
2.3.6. Uçucu Külün Beton Özellikleri Üzerine Etkileri..............................24
VI
2.3.6.1 Basınç Dayanımı....................................................................25
2.3.6.2. Eğilme Çekme Dayanımı.......................................................26
2.3.6.3. Aşınma Direnci......................................................................26
2.4. Beton Yollar...........................................................................................27
2.4.1. Beton Yolların Tarihçesi.................................................................28
2.4.2. Beton Yolların Asfalt Yollarla Kıyaslanması.................................30
2.4.3. Beton Yol Uygulaması....................................................................31
2.4.4. Beton Yolların Üstünlükleri............................................................32
3.MATERYAL VE METOD..................................................................................33
3.1. Kullanılan Malzemeler Ve Özellikler........................................................33
3.1.1. Çimento...........................................................................................33
3.1.2. Uçucu Kül.......................................................................................34
3.1.3. Su....................................................................................................35
3.1.4. Agrega............................................................................................35
3.1.4.1.Agrega Granülometrisi.............................................................36
3.1.5. Katkılar...........................................................................................38
3.2. Beton Karışım Oranları, Yapılan Deneyler Ve Kür Durumu................38
3.3. Aşınma Mukavemetinin Bulunması......................................................40
4.BULGULAR VE TARTIŞMA............................................................................41
4.1. Basınç Dayanımı.....................................................................................41
4.2. Kiriş Numunelerin Eğilme Dayanımları.................................................45
4.3. Küp Numune Aşınma Ağırlıkları Ve Yüzdesi.......................................56
5.SONUÇ VE ÖNERİLER.....................................................................................60
KAYNAKLAR.......................................................................................................62
ÖZGEÇMİŞ............................................................................................................67
VII
ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA
Çizelge 2.1. Portland Çimentosunu Oluşturan Oksitler Ve Miktarları.........................4
Çizelge 2.2. Çimento Türleri........................................................................................4
Çizelge 2.3. Agregada Aranan Önemli Özellikler........................................................5
Çizelge 2.4. Beton Sınıfları Ve Dayanımları................................................................7
Çizelge 2.5. Betonun Özellikleri..................................................................................8
Çizelge 2.6. Uçucu Küllerin Sınıflandırılması...........................................................19
Çizelge 2.7. Uçucu Külün Beton Karışımında Kullanılmasının Etkileri..................25
Çizelge 2.8. Beton Yolların Tarihçesi........................................................................30
Çizelge 3.1. Kullanılan Çimentonun Kimyasal Bileşimi.......................................33
Çizelge 3.2. Kullanılan Çimentonun Fiziksel Özellikleri......................................34
Çizelge 3.3. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Kimyasal Kompozisyonu................34
Çizelge 3.4. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Kimyasal Analiz Raporu..................35
Çizelge 3.5. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Özellikleri.........................................35
Çizelge 3.6. Kullanılan Agregalar............................................................................36
Çizelge 3.7. Agrega Granülometrisi...........................................................................36
Çizelge 3.8. Agrega Standart Sınırları........................................................................37
Çizelge 3.9. Üretilen Betonların Yaklaşık Malzeme Miktarları................................39
Çizelge 3.10. Üretilen Taze Betonun Yoğunluğu.......................................................39
Çizelge 4.1. Beton küp numunelerin basınç dayanımları ..........................................41
Çizelge 4.2. Beton küp numunelerin ağırlığı ve yoğunluğu.......................................44
Çizelge 4.3. Beton kiriş numunelerin kırılma yükleri ...............................................45
Çizelge 4.4. Kiriş numunelerin eğilme dayanımları ..................................................46
Çizelge 4.5. Küp numunelerin basınç, kiriş numunelerin eğilme dayanımları..........48
Çizelge 4.6. Beton numunelerin eğilme dayanımının, basınç dayanımına oranı.......48
Çizelge 4.7. Beton Küp Numunelerin 100 ve 500 Devirdeki Ağırlıkları...................56
Çizelge 4.8. Beton Küp Numunelerin 100 ve 500 Devirdeki Yüzdesel Aşınması....57
Çizelge 4.9. Beton Küp Numunelerin 500 Devirdeki Ortalamalarının Yüzdesel
Aşınması.................................................................................................57
VIII
ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA
Şekil 2.1. Bir beton numunenin basınç dayanımı yönteminin şematik gösterimi......12
Şekil 2.2. Bir beton numunenin yarmada çekme dayanımı yönteminin şematik
gösterimi....................................................................................................13
Şekil 2.3. Bir beton numunenin eğilme ayanımın üçtebir noktalarından
yüklenmiş basit kiriş yönteminin şematik olarak gösterimi.....................14
Şekil 3.1. Beton karışımında kullanılan agregaların karışım gradasyonu..................37
Şekil 4.1. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç dayanım
grafiği.........................................................................................................42
Şekil 4.2. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük eğilme dayanım
grafiği..........................................................................................................47
Şekil 4.3.%0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımları zaman grafiği..........................................................................49
Şekil 4.4. %0 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımlarının grafiği................................................................................50
Şekil 4.5. %10 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımlarının grafiği................................................................................51
Şekil 4.6. %20 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımlarının grafiği................................................................................52
Şekil 4.7. %30 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımlarının grafiği................................................................................53
Şekil 4.8. %40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımlarının grafiği................................................................................54
Şekil 4.9. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E)
dayanımları grafiği......................................................................................55
Şekil 4.10. %0-40 U.K. betonların 500 devirdeki aşınmalarının yüzdesel
grafiği..........................................................................................................58
IX
SİMGELER VE KISALTMALAR
UK : Uçucu Kül
fck : Beton (Silindir) Basınç Dayanımı
fc : Beton (Küp) Basınç Dayanımı
fctk : Beton Çekme Dayanımı Ec : Elastisite Modülü
P : Kırılma Yükü
A : Beton Numunenin Kesit Alanı
d : Beton Numune Çapı
l : Beton Numune Boyu
b : Beton Numune Eni
S/Ç : Su/Çimento
NPÇ : Normal Portland Çimentosu
THBB : Türkiye Hazır Beton Birliği
1
1. GİRİŞ
Beton, dünyada yaygın olarak kullanılan bir yapı malzemesidir ve
çimento, kum, su ve agregadan oluşmaktadır. Betonun basınç, eğilme ve
aşınma dayanımını artırmak için çeşitli mineral katkılı malzemeler
kullanılmaktadır. Bu amaçla, portland çimentosunun bir kısmı yerine mineral
katkı malzemesi olarak uçucu kül kullanılabilmekte, böylece uçucu kül katkılı
beton elde edilebilmektedir.
Uçucu kül, elektrik üreten termik santrallerde toz haline gelmiş kömürün
bir ürünü olarak elde edilmektedir. Termik santral fırınlarında yanan öğütülmüş
yakıttan dolayı oluşan küllerden bir kısmı sıcaklığın etkisi ile yüksek
bacalardan dışarı doğru uçuşurlar. Uçucu kül olarak adlandırılan bu atık madde
mekanik filtreler yada elektronik toplayıcılar vasıtasıyla toplanır. Böylece,
uçucu küllerin bacadan çıkıp civar bölgeleri kirletmesine engel olunur. Uçucu
külün puzolanik olduğu bilinmektedir. Bu özellik nedeni ile son zamanlarda
uçucu küller çimento içinde katkı malzemesi olarak beton üretiminde
kullanılmaktadır (Atiş, 2001).
Gerek şehir içi, gerekse şehirlerarası karayollarımızın son yıllarda giderek
artan bakım-onarım giderleri, Türkiye’nin bu sorunu kendi kaynaklarını daha
çok kullanarak akıllı bir şekilde çözme zorunluluğunu ortaya koymaktadır.
Günümüzde artık karayollarına ayrılan sınırlı bütçenin büyük bir bölümünü
ancak bakım-onarım giderlerinde kullanabilen Türkiye; artık daha dayanıklı,
uzun yıllar bakım-onarım gerektirmeden kullanabilecek yollar yapmak
zorundadır. Bu noktada akla ilk gelen seçenek ise beton yollardır. Ülkemizin
ithal ettiği ürünler içerisinde en büyük yüzdeyi oluşturan ürün petroldür.
Asfalta alternatif olarak betonun ham maddesi %100’ü yerlidir. Türkiye’de 5
Rafineriye karşılık 39 Çimento Fabrikası bulunmaktadır. Amerika ve birçok
Avrupa ülkesinde yıllar önce beton yol kaplamalarının yapımına yer
verilmesine rağmen Türkiye’de bu konu üzerine yeterli hassasiyet ve önem
gösterilmemiştir. Sadece bazı belediyeler küçük cadde ve sokakları beton kilit
taşları ve beton yol kaplaması yapmıştır (THBB, 2003).
2
Bu çalışmada Yumurtalık-Sugözü Termik santralından çıkan uçucu külün
beton ve beton yol kaplaması içinde kullanabilirliği araştırılmıştır. Araştırmada,
TS 19 (1992) ile uyumlu olan Portland çimentosu, tane boyutu dağılımı TS
706 (1980) ile uyumlu agrega kullanılmıştır. Çalışmanın amacına ulaşmak için
beş farklı uçucu kül ikame oranı ile su-çimento oranı sabit tutularak betonlar
üretilmiştir.
Yapılan çalışmada, uçucu külün beton dayanımı üzerindeki etkilerini
araştırmak amacıyla, çimento, her bir karışımda ağırlıkça %0 (şahit beton),
%10, %20, %30, %40 oranlarında uçucu kül ile ikame edilmiştir. Her bir
karışımdan 15x15x15 cm’ lik ve 5x5x5 cm’ lik üçer adet kübik beton
numuneler, 15x15x60 cm’ lik ikişer adet prizmatik beton numuneler beş farklı
uçucu kül ikame oranı ile üretilmiştir. Her bir beton numune (15x15x15 ve
15x15x60) 1, 3, 7, 28. ve 90. günlerde kırılarak deney sonuçları elde
edilmiştir.
Çalışmanın tümünde farklı beton karışımlarının basınç mukavemetleri
incelenmiştir. 15x15x15 cm’ lik beton numunelerin basınç dayanımları,
15x15x60 cm’ lik beton numunelerin ise eğilme dayanımları incelenmiştir.
Ayrıca 5x5x5 cm’ lik beton numunelerin aşınma dayanımları Los Angeles
Tamburuna atılarak 100 ve 500 devir döndürülerek incelenmiştir. Bu çalışmada
amaç;
Uçucu külün katkı malzemesi olarak kullanılmasıyla beton ve beton yol
kaplaması üzerindeki etkisinin araştırılması
Uçucu kül kullanılarak beton ve beton yol kaplamalarının üretiminin daha
dayanıklı ve ekonomik olması planlanılması
En uygun oranlarda uçucu kül kullanılarak beton üretilmesi
Elde ettiğimiz bulguların yorumlanmasıyla bir atık malzeme olan uçucu kül
kullanılarak üretilen betonun basınç, eğilme ve aşınmaya karşı
dayanımının tespit edilmesi amaçlanmaktadır.
3
2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR
2.1. Betonu Meydana Getiren Malzemeler
2.1.1. Bağlayıcı Maddeler
2.1.1.1. Çimento
Çimento, ana hammaddeleri kalker ve kil olan ve mineral parçalarını
(kum, çakıl, tuğla, biriket vs.) yapıştırmada kullanılan bir yapı malzemesidir.
Çimentonun bu yapıştırma özelliğini yerine getirebilmesi için mutlaka suya
ihtiyaç vardır. Çimento, su ile reaksiyona girerek sertleşen bir bağlayıcıdır.
Kırılmış kalker, kil ve gerekiyorsa demir cevheri ve/veya kum katılarak
öğütülüp toz haline getirilir. Bu malzeme 1400-1500 ºC’de döner fırınlarda
pişirilir. Meydana gelen ürüne ‘‘klinker’’ denir. Daha sonra klinkere bir miktar
alçı eklenir ve çok ince toz haline öğütülerek Portland çimentosu elde edilir.
Portland çimentosunu oluşturan oksitler ve yaklaşık miktarları Çizelge 2.1.’de
verilmiştir (Özkul ve ark., 1999).
Katkılı çimento üretiminde; klinker ve alçı taşı dışında, çimento tipine
göre tek veya birkaçı bir arada olmak üzere tras, yüksek fırın cürufu, uçucu
kül, silis dumanı vb. katılır. Çimento birçok beton karışımında hacimce en
küçük yeri işgal eden bileşendir; ancak beton bileşenleri içinde en önemlisidir.
En çok kullanılan çimento tipleri Portland Kompoze Çimento, Katkılı
Çimento, Cüruflu Çimento ve Sülfata Dayanıklı Çimento’dur. Bunun dışında
özel amaçlar için Beyaz Portland Çimentosu, ve diğer bazı tip çimentolar
kullanılmaktadır. Çimentolar kullanılacakları ortama, dayanımlarına, içlerinde
bulunan minerallere ya da rengine göre bir çok sınıflara ayrılmaktadır.
Türkiye’de üretilen ve TSE tarafından kabul görmüş çimento türleri Çizelge
2.2.’de verilmiştir (Özkul ve ark., 1999).
Portland Çimentosu : TS 19 Portland çimentosu klinkerinin, bir miktar alçı
taşı ile birlikte öğütülmesi sonucu elde edilen hidrolik bağlayıcıdır.
4
Çizelge 2.1. Portland Çimentosunu Oluşturan Oksitler Ve Miktarları
Oksit
Sembol
Çimento Kimyasına
Göre Sembolü
Miktar (%)
Kireç CaO C 60-67
Silis SiO2 S 17-25
Alümin Al2O3 A 3-8
Demir Oksit Fe2O3 F 0,5-6
Kükürt Trioksit SO3 S 1-3
Magnezyum Oksit MgO M 0,1-4
Alkaliler Na2O+K2O N+K 0,2-1,3
Çizelge 2.2. Çimento Türleri 1 Portland Çimentoları (PÇ 32.5, PÇ 42.5, PÇ 52.5) TS 19
2 Beyaz Portland Çimentosu (BPÇ 32.5 ve BPÇ 42.5) TS 21
3 Uçucu Küllü Çimento (UKÇ 32.5) TS 640
4 Portland Cüruflu Çimento (PCÇ/A, PCÇ/B) TS12139
5 Katkılı Çimento (KÇ 32.5) TS10156
6 Traslı Çimento (TC 32.5) TS 26
7 Kompoze Çimento (KZC/A, KZC/B) TS12142
8 Portland Kompoze Çimento (PKÇ32.5,PKÇ42.5,PKÇ 52.5) TS12143
9 Sülfata Dayanıklı Çimento (SDÇ 32.5) TS10157
10 Yüksek Fırın Cüruflu Çimento (CÇ 32.5, CÇ 42.5) TS 20
11 Harç Çimentosu (HC 16) TS 22
12 Süper Sülfat Çimentosu (SSÇ 32.5) TS 809
13 Erken Dayanımı Yüksek Çimento (EYÇ 52.5) TS3646
14 Portland Kalkerli Çimento (PLÇ/A, PLÇ/B) TS12140
15 Portland Silika Füme Çimento (PSFC) TS12141
16 Puzolanik Çimento (PZÇ/A, PZÇ/B) TS12144
Beyaz Portland Çimentosu : Bu çimento gerçekte bir portland çimentosudur.
Rengi beyaz olan bu çimento, özellikle mimari ve estetik işlerde kullanılır.
Uçucu Küllü Çimento : Portland çimentosu klinkerinin bir kısmının, termik
santrallerden elde edilen uçucu kül ile değiştirilip, alçı taşıyla birlikte
öğütülmesi sonucu üretilir. TS 640 Uçucu Küllü Çimento Standardına göre
5
klinker ve uçucu kül karışımının ağırlıkça %10-%30’luk kısmı uçucu külden,
%90-%70’lik kısmı klinkerden oluşmaktadır.
2.1.1.2. Agrega
Beton üretiminde kullanılan kum, çakıl, kırmataş gibi malzemelerin
genel adı agregadır. Beton içinde hacimsel olarak %60-75 civarında yer işgal
eden agrega önemli bir bileşendir. Agrega, çimento ve su ile birlikte betonu
oluşturan temel malzemelerden birisidir (Erdoğan, 1995c). Agregalar tane
boyutlarına göre ince (kum, kırma kum gibi) ve kaba (çakıl kırmataş gibi)
agrega olarak ikiye ayrılır. Agregalarda aranan en önemli özellikler Çizelge
2.3.’de gösterilmektedir.
Çizelge 2.3. Agregada Aranan Önemli Özellikler
- Sert, dayanıklı ve boşluksuz olmaları
- Zayıf taneler içermemeleri (deniz kabuğu, odun, kömür gibi)
- Basınca ve aşınmaya mukavemetli olmaları
- Toz, toprak ve betona zarar verebilecek maddeler içermemeleri
- Yassı ve uzun taneler içermemeleri
- Çimentoyla zararlı reaksiyona girmemeleridir.
Agreganın kirli (kil, silt, mil, toz,...) olması aderansı olumsuz
etkilemekte, ayrıca bu küçük taneler su ihtiyacını da arttırmaktadır.
Beton agregalarında elek analizi, özgül ağırlık ve su emme gibi deneyler
uygun aralıklarla yapılarak kalite sürekliliği takip edilmelidir. Ayrıca betonda
kullanılacak agregalar TS 706’ya uygun olmalıdır.
2.1.1.3. Beton Karışım Suyu
Çimento ve agrega ile birlikte betonu oluşturan temel malzemelerden
birisidir. Su, beton yapımında üç değişik amaca hizmet etmek için
6
kullanılmaktadır. (1) Çimento ve agrega ile betonun karılmasında, ‘‘karışım
suyu olarak’’, (2) yerleştirilen prizini almış taze betonun yüzeyine uygulanan
‘‘bakım yada kür suyu’’ olarak, (3) betonda kullanılacak agregaların
temizlenmesi ve karıştırıcının temizlenmesi adına, ‘‘yıkama suyu’’ olarak.
Bunların en önemlisi ilk sırada belirten amaç olmaktadır.
Beton mukavemeti su/çimento oranına bağlıdır. Genel olarak içilebilir
nitelik taşıyan bütün sular betonda kullanıma uygundur. Ancak, betonda
kullanılacak suyun içilebilir özellikte olması şart değildir. Bir takım ön
deneyler yapılmak kaydıyla, içilmeyen sularda bile gayet kaliteli beton
üretilmektedir (Özkul ve ark., 1999).
Bununla birlikte karışım suyu içinde bulunabilecek tuz, asit, yağ, şeker,
lağım ve endüstriyel atıklar gibi bazı maddeler betonda istenmeyen etkiler
yaratabilir. Karışım suyun analizlerle belirlenmesi ve kalitesinin belli aralıklarla
denetlenmesi şarttır.
2.1.1.4. Katkılar
Betonun özelliklerini geliştirmek üzere üretim sırasında veya dökümden
önce beton karışımına az miktarda ilave edilen maddelere katkı adı verilir.
Katkı maddelerini kökenine göre kimyasal ve mineral katkılar olarak ayırmak
mümkündür .
Kimyasal katkılar; Su azaltıcılar (akışkanlaştırıcılar), priz geciktiriciler,
priz hızlandırıcılar, antifrizler, hava sürükleyici katkılar, su geçirimsizlik
katkıları olarak sınıflandırılır. Kimyasal katkılar betonun kalitesini ve
dayanımını artırdığından dolayı bütün inşaat sektöründe betonun ayrılmaz bir
parçası olmuştur.
2.2. Beton
Beton; su, çimento, agrega ve kimyasal veya mineral katkı maddelerinin
homojen olarak karıştırılmasından oluşan, başlangıçta plastik kıvamda olup,
7
şekil verilebilen, zamanla katılaşıp sertleşerek mukavemet kazanan düşük
teknoloji ile üretilen bir yapı malzemesidir (Özkul ve ark., 1999).
Beton, çok geniş kullanım alanına sahiptir. Betona çeşitli katkı
maddeleri katılarak betonun dayanımı artırılır. Beton karışımı kolayca
taşınabilmeli, homojen olmalı, yeterince akıcı olmalı, fazla enerji harcamadan
kolayca sıkıştırılabilmeli, yüzeyi kolayca perdahlanabilir olmalıdır.
Betonlar genelde ağırlıklarına, yapım tekniklerine ve dayanımlarına göre
sınıflara ayrılmaktadır. Betonlar ağırlıklarına göre; ağır beton, normal ağırlıklı
beton, hafif ağırlıklı beton, yapım tekniklerine göre; vakumlanmış beton,
agregası önceden yerleştirilmiş beton, lifli beton, püskürtme beton, silindirle
sıkıştırılabilen beton, dayanımlarına göre ise; normal ve yüksek dayanımlı
betonlar olarak sınıflara ayrılmaktadır. Beton sınıfları ve dayanımları Çizelge
2.4.’de gösterilmektedir. Bu çizelgede BS 25’e kadar olan betonlar normal
dayanımlı, diğerleri de yüksek dayanımlı olarak adlandırılır.
Çizelge 2.4. Beton Sınıfları Ve Dayanımları (TS 500)
Beton Sınıfları
fсk,Silindir
Basınç
Dayanımı
kgf /cm2
(N/mm2)
fc,Eşdeğer Küp
Basınç
Dayanımı
kgf /cm2
(N/mm2)
fctk,Çekme
Dayanımı
kgf /cm2
(N/mm2)
Ec,Elastisite
Modülü kgf /cm2
(N/mm2)
BS 14 (C14) 140 (14) 160 (16) 13 (1,3) 261500 (26150)
BS 16 (C16) 160 (16) 200 (20) 14 (1,4) 270000 (27000)
BS 20 (C20) 200 (20) 250 (25) 16 (1,6) 285000 (28500)
BS 25 (C25) 250 (25) 300 (30) 18 (1,8) 302500 (30250)
BS 30 (C30) 300 (30) 350 (35) 19 (1,9) 318000 (31800)
BS 35 (C35) 350 (35) 400 (40) 21 (2,1) 332000 (33200)
BS 40 (C40) 400 (40) 450 (45) 22 (2,2) 345500 (34550)
BS 45 (C45) 450 (45) 500 (50) 23 (2,3) 358000 (35800)
BS 50 (C50) 500 (50) 550 (55) 25 (2,5) 369500 (36950)
8
Betonun mutlak hacmini %75 oranında agrega (kum, çakıl, mıcır), %10
oranında çimento, %15 oranında su oluşturur. Gerektiğinde, çimento ağırlığının
%2’sinden fazla olmamak kaydıyla, katkı malzemesi ilave edilebilir.
Betonu günümüzün en yaygın taşıyıcı yapı malzemesi yapan özellikleri
Çizelge 2.5.’de şöyle sıralamak mümkündür;
Çizelge 2.5. Betonun Özellikleri
- Ucuzluğu
- Bilgisayar kontrollü santrallar, transmikserler, pompalar vb. ile üretim, taşıma
ve yerleştirme aşamalarında büyük gelişmelerin sağlanmış olması
- Şekil verebilme kolaylığı
- Çelik donatı ile (betonarme) çekme mukavemetinin yetersizliğinin
dengelenmesi
- Yüksek basınç dayanımlarına ulaşılması
- Fiziksel ve kimyasal dış etkilere karşı dayanaklılığı (uzun ömür, bakım
kolaylığı)
- Hafif agrega ile hafifletilmesi, pigmentlerle renklendirilmesi
Betonun mukavemeti;
- Çimento hamurunun mukavemetine
- Agrega tanelerinin mukavemetine
- Agrega taneleri ile çimento hamuru arasındaki yapışmanın gücüne (aderans)
bağlıdır.
2.2.1. Taze Beton Özellikleri
Agrega ve çimento karışımına su katıldıktan sonraki ilk birkaç saatte
beton, sıvıya benzer akıcılık özellik taşır ve kolayca şekil verilebilir; bu
aşamadaki karışıma taze beton denir. Beton zaman içerisinde çimentonun
hidratasyonu sonucunda akıcılığını kaybederek katılaşır ve dayanım kazanır.
Taze betonda dikkat edilmesi gereken en önemli özelliği işlenebilirliktir.
İşlenebilirlik taze betonun, ayrışmaya uğramadan, taşınması, dökülmesi,
yerleştirilmesi, sıkıştırılması ve sonlanması işlemlerinin kolaylıkla yapılabilmesi
9
özelliği olarak tanımlanabilir (Özkul ve ark., 1999). Taze betonun
işlenebilirliğini etkileyen etkenler olarak; karışımdaki su miktarı, hava miktarı,
karışım oranları, agrega özellikleri, agrega tane dağılımı, çimento özellikleri,
katkılar, zaman ve sıcaklık sayılabilir.
Kıvam: İşlenebilirliği etkileyen en önemli faktör taze betonun su miktarıdır.
Kıvam betonun akışkanlığını gösteren bir ölçüdür. Betonda artan su miktarı
kıvamı, diğer bir deyişle, betonun akışkanlığını artırır. Çünkü artan su miktarı,
betonun akmaya, yerleşmeye ve sıkışmaya karşı direncinin temel sebebi olan
katı taneler arasındaki sürtünme katsayısını düşürür. Ancak, su miktarı çok
yüksek olan beton işlenebilir beton anlamına gelmez. Ayrışma, taze betonda iri
agrega tanelerinin harçtan ayrılarak kalıpların alt kısmına çökelmesidir (Özkul
ve ark., 1999). S/Ç oranı, kum-çakıl tane yapısı ve kum-çakıl tane boyutu
dağılımı kıvamı sağlayan etkenler olarak sıralamak mümkündür. Sıralamada da
görüldüğü gibi S/Ç oranı kıvam belirlemede önemli bir yer tutmakta olup
çimentonun su ile tepkimesi (hidratasyon) açısından belli bir oranda suyun
beton karışımına katılması zorunlu olmaktadır. Diğer yandan kum-çakıl
(agrega) karışımındaki tanelerin göreceli daha yuvarlak, yüzeylerinin de daha
pürüzsüz oluşu birbiri üzerinden kaymasını kolaylaştırmaktadır. Tane boyutu
dağılımının (granülometri) süreklilik arz edecek biçimde bir karışım oluşturması
da yine kıvam açısından son derece önemli sayılmaktadır.
Çimento Hamuru-Agrega Oranı: Sabit bir su/çimento oranındaki betonda,
çimento hamuru-agrega oranının artmasıyla beton daha kolay işlenebilir bir
durum alır. Çünkü bu durumda betondaki katı maddelerin birim yüzeyine
düşen kayganlaştırıcı çimento hamuru miktarı artar ve betonun yerleştirilmesi
sırasında katı maddeler birbirleri üzerinden daha kolay kayar (Özkul ve ark.,
1999).
Agrega Tane Dağılımı: Sabit su/çimento oranında ve sabit çimento dozajında
betonun ayrışmadan işlenebilmesi için en uygun tane dağılımına sahip agrega
kullanılmalıdır.
Agrega Şekli ve Yüzey Özellikleri: Sabit su/çimento oranı kullanıldığında
betona ilave edilecek agreganın daha köşeli ya da pürüzlü bir yüzeye sahip
10
olması taze betonun su miktarını, dolayısıyla çimento miktarını artıracaktır.
Çünkü köşeli ve pürüzlü bir agreganın yüzey alanı aynı hacimdeki küresel bir
agreganın yüzey alanına göre daha fazladır.
Bu durum ise köşeli ve yüzeyi pürüzlü agrega kullanılması halinde
betonda ıslatılması gereken yüzey miktarının artmasına neden olur. Bu şartlar
altında beton karışımlarına aynı miktarlarda su koyduğumuzda köşeli ve
pürüzlü yüzeye sahip agrega kullanılan beton daha zor işlenir Ayrıca bu
yapıdaki agrega tanelerinin beton içerisindeki diğer tanelerle arasındaki
sürtünme katsayısı küresel agregalara göre daha fazladır. Bunun nedeni ise
betonu karıştırırken, yerleştirirken ve sıkıştırırken daha fazla enerji harcanması
sonucunu doğurur (Özkul ve ark., 1999).
Zaman: Zaman içerisinde taze beton, çimentonun su ile reaksiyona girmesi
(hidratasyon) neticesinde akışkanlığını ve plastikliğini kaybeder. Bu nedenle
çimentonun suyla karıştırılmasını takip eden sürenin uzaması betonda
işlenebilirliğin azalmasına sebep olur.
Sıcaklık: Artan sıcaklık karışım suyunun daha kolay buharlaşabilmesine sebep
olur. Bu nedenle betonda kıvam kaybı (çökme miktarında azalma) zamanla
daha çok olacaktır. Kıvam kaybı ise doğrudan işlenebilirliği azaltır.
2.2.2. Sertleşmiş Beton Özellikleri
Taze beton özellikleri betonun tüm ömrünün en başındaki birkaç saatlik
bölümünü kapsar. Taze beton özellikleri betonun daha sonraki özelliklerine de
etki eder. Sertleşmiş beton özellikleri ise betonun geri kalan tüm ömrü
bakımından önemlidir. Sertleşmiş beton özellikleri genel başlıklar olarak
dayanım, dayanıklılık ve rötre olarak gruplandırılır. Genellikle, dayanım
sertleşmiş betonun en önemli özelliği olarak kabul edilir. Ancak, bir çok
durumda diğer özelliklerin önem kazandığı görülür (Özkul ve ark., 1999).
11
2.2.3. Dayanım
Betonun dayanımı taşıyabileceği en yüksek gerilme olarak tanımlanabilir.
Basınç dayanımının yanı sıra, çekme ve eğilme dayanımlarının da belirlemek
gereklidir. Betonun çok düşük olan çekme dayanımı hesaplarda genelde
dikkate alınmadığından, üzerinde durulan en önemli özelliği basınç
dayanımıdır. Aksi belirtilmedikçe betonun dayanımından söz edildiğinde bu
dayanım basınç dayanımıdır.
Basınç Dayanımı: Beton basınç dayanımı, 15 cm veya 20 cm boyutlarındaki
standart küp numuneler veya çapı 15 cm boyu 30 cm olan standart silindir
numuneler kullanılarak saptanır. Numuneler hazırlanırken, taze beton kalıplara
konmadan kalıpların iç yüzeyleri hafifçe yağlanır; beton vibratörle
sıkıştırılacaksa kalıp tamamen doldurulur, tokmakla sıkıştırılacaksa, küplerde
iki, silindirlerde üç eşit tabaka halinde doldurulur ve sıkıştırılır. Genellikle,
çökme değeri 75 mm’den çok olan betonlar tokmakla, 25 mm’den az olan
betonlar vibratörle, 25-75 mm arasında olanlar ise her iki yöntemden biri
kullanılarak sıkıştırılır. Bir deneyde kullanılacak tüm numuneler aynı koşullarda
hazırlanmalı ve sıkıştırılmalıdır. Beton kalıplara konup sıkıştırıldıktan sonra
numunenin üst yüzeyi mastarlanarak düzeltilir. Daha sonra üzerleri, betonla
temas etmeyecek şekilde nemli bez örtülerek kapatılır. 24 saat süreyle hava
ceryanından uzak bir yerde bekletildikten sonra numuneler kalıptan çıkarılır ve
kür tankında veya kür odasında %95 + 5 bağıl nem ortamında deney zamanına
kadar 23 ± 2°C sıcaklıkta tutulur. Basınç deneyi yapılmadan önce, silindir
numunelerin alt ve üst yüzeyleri çimento hamuru, ince harç veya kükürtle
başlıklanır. Numuneler uygun bir test presi altında, uygulanan gerilme hızı
saniyede 0,15-0,35 N/mm2 olacak şekilde ayarlanarak, kırılır ve kırılma yükü
belirlenir. Bu yük, uygulandığı alana bölünerek numunenin basınç dayanımı
hesaplanır (Özkul ve ark., 1999). Beton basınç dayanım testi Şekil 2.1.’de
şematik olarak gösterilmiştir.
Bir beton numunenin basınç dayanımı, aşağıdaki formül yardımı ile
hesaplanır.
12
σB = P / A (2.1.)
σB: Betonun basınç dayanımı (kgf/cm2)
P : Deney presinde kırılma anındaki en büyük yükü (kgf)
A : Numunenin kesit alanı
Şekil 2.1. Bir beton numunenin basınç dayanımı yönteminin şematik gösterimi
Çekme Dayanımı: Betonun çekme dayanımı, basınç dayanımın yaklaşık olarak
%10 civarındadır ve direkt olarak çekme dayanımın belirlenmesi oldukça
güçtür. Bu nedenle, yarmada çekme dayanımı adı verilen daha pratik bir
dolaylı çekme testi uygulanır (Özkul ve ark., 1999). Bu test yöntemi Şekil
2.2.’de şematik olarak gösterilmiştir.
Bir beton numunenin yarmada çekme dayanımı aşağıdaki formüller
kullanılarak bulunur.
Silindir numune kullanılmış ise;
σ = 2P/ π x d x l (2.2.)
P : Uygulanan kırılma yükü
D : Numune çapı
l : Numune boyu
Küp numune kullanılmış ise;
σ = 2P / π x l² (2.3.)
13
P : Uygulanan kırılma yükü
l : Küp numune boyutu
Şekil 2.2. Bir beton numunenin yarmada çekme dayanımı yönteminin şematik
gösterimi
Eğilme Dayanımı: Betonun eğilme dayanımı kiriş numuneler üzerinde (a)
üçtebir noktalarından yüklenmiş basit kiriş yöntemi, (b) orta noktasından
yüklenmiş basit kiriş yöntemi ile belirlenir. Bunlardan birincisi daha gerçekçi
sonuç verir (Özkul ve ark., 1999). Şekil 2.3.’de üçtebir noktalarından
yüklenmiş basit kiriş yöntemi şematik olarak gösterilmiştir. Bir beton
numunenin eğilme dayanımı aşağıdaki formüller kullanılarak bulunur.
Üçtebir noktalarından yüklenmiş basit kiriş yönteminde, kırılma orta
üçtebirlik kısımda meydana gelmişse,
σE = P x l / b x h2 (2.4.)
Kırılma orta üçtebirlik kısmın dışında meydana gelmişse,
σE = 3P x a / b x h2 (2.5.)
14
Şekil 2.3. Bir beton numunenin üçtebir noktalarından yüklenmiş basit kiriş yönteminin şematik olarak gösterimi
Burada:
σE = Eğilmede çekme dayanımı, (kgf/cm²)
P = Deney presinde kırılma anındaki en büyük yük, (kgf)
L = Yükleme tablası mesnetleri arasındaki açıklık, (cm)
h = Kırılma kesitinin ortalama yüksekliği, (cm)
b = Kırılma kesitinin ortalama genişliği, (cm)
a = Kırılma çizgisi ile yakındaki mesnet arasındaki ortalama mesafe, (cm).
2.2.4. Betonu Dayanımını Etkileyen Faktörler
Betonun dayanımını etkileyen faktörler (a) deney yöntemi ile
ilişkili faktörler ve (b) deney yönteminden bağımsız olan faktörler olmak üzere
iki ana grubta toplanır.
(a) Deney yöntemi ile ilişkili faktörler: Yukarıda belirtildiği gibi, dayanım
deneyleri oldukça basit deneylerdir. Bu Faktörlerden bazıları aşağıda
sıralanmaktadır.
Numune boyutu ve geometrisi: Genel olarak, numune boyutları küçüldükçe
dayanım artar. Silindir numunelerde boy-çap (l/d) oranı arttıkça dayanım azalır.
Yükleme hızı: Genel olarak, yükleme hızı arttıkça dayanım artar.
Numunenin rutubet durumu: Kuru numuneler ıslak numunelere oranla daha
yüksek dayanım gösterirler.
15
Deney ortamın sıcaklığı: Deneyin yapıldığı ortam sıcaklığı yükseldikçe
dayanım düşer.
(b) Deney yönteminden bağımsız olan faktörler: Betonun dayanımı
bileşenlerinin nitelikleri ve miktarlarıyla ve karıştırma, yerleştirme ve sıkıştırma
koşullarıyla doğrudan ilişkilidir. Bu faktörlerin bazıları aşağıda sıralanmıştır.
Su-çimento oranı: Uygun bir şekilde sıkıştırılmış bir betonun içerdiği boşluk
miktarı su-çimento oranıyla doğrudan ilişkilidir. Ancak, kullanılan su miktarı
arttıkça dayanım azalır.
Sıkıştırma düzeyi: Betonun dayanımını etkileyen bir diğer parametre ise
sıkıştırma düzeyidir. Beton, içindeki boşluk miktarının mümkün olan en az
düzeye indirilmesi amacıyla sıkıştırılır.
Betonun yaşı: Uygun sıcaklık ve nem ortamı sağlandığı sürece betonun
dayanımı yaşla birlikte artar. Dayanım artış hızı erken yaşlarda daha yüksektir.
Pratikte, betonun 28 günlük dayanımı büyük önem taşır. Bunun nedeni,
betonun zaman içinde ulaşabileceği en yüksek dayanımının yaklaşık %70’ini
ilk 28 gün içinde elde etmesidir. Dayanım kazanma hızını etkileyen bir diğer
faktör ise kullanılan su-çimento oranıdır. Su-çimento oranı düşük olan
betonların dayanım kazanma hızı daha yüksektir.
Kullanılan çimento: Çimentonun kimyasal kompozisyonu ve inceliği betonun
basınç dayanımına etki eden önemli faktörlerden birisidir.
Kullanılan agrega: Agreganın dayanıma etkisi daha çok şekli ve yüzey
pürüzlülüğü ile ortaya çıkar. Ancak hafif betonlarda ve yüksek dayanımlı
betonlarda agrega dayanımı önem kazanır.
2.3. Uçucu Küller
Gelişmekte olan ülkelerin ekonomik büyümeleri enerji tüketimlerinin
artmasına neden olmaktadır. Ülkemizde de nüfus artışı, yaşama standardının
yükselmesi, sanayileşme ve kentleşme enerji gereksinimini hızlı bir şekilde
artmıştır. Bu gereksinim karşısında mevcut potansiyeller mümkün olduğu kadar
çabuk bir biçimde harekete geçirilmiş ve hidroelektrik ve termik santraller
16
kurulması bir çözüm olarak gerçekleştirilmiştir. Özellikle endüstriyel yakıt
olarak kullanılma imkanı olmayan düşük kalorili kömür yatakları yakınına
büyük kapasiteli termik santraller kurulması enerji üretimini artırma maksadıyla
yürütülen çalışmalar arasında başta gelenlerden birisidir. Ancak, enerji
üretiminin artırılmasında tutarlı bir çözüm olarak görünen kömüre dayalı
termik santrallerin sayısının artması önemli ekolojik, ekonomik ve teknik
sorunları da beraberinde getirebilecek olan kül üretiminin de artmasına neden
olmaktadır. Bu küllerin santrallerden uzaklaştırılması ve depolanması muhtemel
çevre kirliliğinin yanı sıra işletme enerji üretim kaybı v.b. konularda da
parasal ve teknik problemler yaratabilmektedir (Tokyay ve ark., 1998).
Çoğu ısı ile çalışan güç üretim tesislerinde öğütülmüş taş kömürü yada
linyit yakılarak elektrik üretilir. Öğütülmüş bu kömürün %80’lik kısmı 75µ
(no:200) eleğinden geçecek inceliğe sahiptir. Bu kömür tozları sıcak hava ile
karıştırılarak yanma için fırına gönderilir. Bu yanmanın sonucunda değişik
özelliklerde çeşitli gazlar ve bazı atıklar meydana çıkar. Bu atıklardan büyük
bir bölümü (%75-%80 civarında) bacalardan çıkan gazlarla birlikte, sıcaklıktan
dolayı, uçup giden küllerdir. Bunların bacalardan çıkıp gitmelerine izin
verilmez. Aksi takdirde çevreyi kirletir. Bu küller bacadan yukarı giderken
elektrostatik yada filtre torbaları yardımı ile tutulur. Çağdaş güç üretim
tesislerinde gazlarla birlikte uçuşan bu küllerin %99’undan fazlası
tutulmaktadır. Uçucu kül, bu güç üretim tesislerinde bacadan gazlarla birlikte
uçup gitmeye çalışan küllere verilen isimdir. Endüstriyel bir yan ürün yada
atık olarak bilinir (Atiş, 2000).
Ortaya çıkan bu uçucu küller, gerek taşıma ve gerekse depolama
sırasında önemli sorunlar oluştururlar. Uçucu küller ya kuru olarak atık
depolarına atılmakta ya da suyla karıştırmak suretiyle kül barajlarına
pompalanmaktadır. Her iki durumda da çevrenin kirlenme riski vardır (Özcan,
1997).
Uçucu külün esas bileşenleri Si02, Al2O3 ve FeO3’tür. Ayrıca uçucu kül
tipine bağlı olmak üzere belli miktarda CaO, MgO, SO3 ve yanmamış karbon
içerir (Özturan, 1991; Türker ve ark., 2003). Betonda kullanılan mineral katkı
17
maddeleri portland çimentosuna benzer minerolojik ve kimyasal bileşimler ile
fiziksel özelliklerine sahip olmalarına rağmen büyük çoğunluğunun kendi
başlarına bağlayıcılık yetenekleri yoktur. Bu maddeler puzolanik aktiviteleri
nedeniyle hidratasyon ürünlerinin oluşumunda etkinlik göstererek bağlayıcı
hamur yapısını değiştirirler. Böylece betonun çeşitli özellikleri iyileştirilirken
puzolanik aktivitesi yüksek olan mineral katkı maddeleri, boşluk yapısını
iyileştirerek daha yoğun bir bağlayıcı hamurun oluşmasını, agrega-hamur ara
yüzeyindeki aderansın artmasını sağlamakta ve yüksek mukavemetlere
erişilmesi mümkün olabilmektedir (Özturan, 1991)
Beton üretiminde bağlayıcı madde olarak kullanılan portland
çimentosunun bir kısmı yerine mineral katkı maddesi olarak kül
kullanılabilmekte, böylece uçucu kül katkılı beton elde edilebilmektedir. Bazen
beton üretiminde kullanılan ince agreganın ince tanelerini oluşturmak üzere de
uçucu kül kullanılabilmektedir (Alataş, 1996).
Enerji ihtiyacındaki artışa paralel olarak üretim miktarı büyük ölçülere
ulaşan uçucu küllerin tarımdan kimya endüstrisine, zemin ıslahından çeşitli
yapı malzemeleri üretimine kadar çok sayıda potansiyel kullanım alanları
mevcuttur (Abdunnur, 1961). Uçucu küllerin en çok kulanılabileceği alanların
başında inşaat sektörü gelmektedir. Bu alanda yapılan çalışmaların çoğunluğu
uçucu küllerin çimento, beton, tuğla, hafif agrega üretiminde, zemin
stabilizasyonu ve dolgu yapımında kullanılmasına yöneliktir (Tokyay ve ark.,
1998).
Son zamanlarda, silindirilebilen beton uygulaması ile yapılan beton yol
kaplaması karışımında uçucu kül kullanımı oldukça yaygın bir hale gelmiştir.
Uçucu külün bu şekilde kullanılması hem ekonomik olmakta hemde betonun
işlenebilirlik, dayanım, rötre, v.s. gibi bazı özelliklerini değiştirmektedir.
Ayrıca, endüstriyel atık bir malzeme olan uçucu külün depolanma sorunu da
böylelikle çözülmektedir . Yol kaplaması yapımında başarı ile kullanılmış olan
silindirle sıkıştırılabilen beton, çok geniş uygulama alanlarına sahiptir. Bu
uygulama alanlarının bazıları normal yollar, fabrika içi yollar, yapım için
18
kullanılacak geçici yollar, havaalanı pist ve ulaştırma yolları, ağır trafikle
yüklü yollar ve oto yolların temel ve kaplama tabakalarıdır (Atiş, 2000).
Özel işlemlerde uçucu külden dayanıklı hafif agrega elde edilebilir.
Diğer kullanım alanları arasında; beton ve asfalt yollarda, yol temel
tabakalarında filler olarak, zemin stabilizasyonunda, kireç-kumtaşı blokların,
endüstriyel seramik ve refrakterlerin, boyaların üretiminde kullanımları
sayılabilir. Uçucu külün bilinçli olarak çeşitli alanlarda kullanımı hem
kullanıcı, hem de külü üreten için ekonomik avantaj sağlar, atık bir madde
ortadan kalktığı için çevre korunmuş olur. Bugün Dünya’da ortaya çıkan uçucu
kül miktarı yılda 600 milyon ton civarındadır. Çeşitli ülkelerde uçucu küllerin
önemli miktarlarda kullanılmaya başlanması, baraj inşaatları sırasında ve
betonda hidratasyon ısısını düşürmek amacıyla yapılmıştır. Örneğin A.B.D.’de
ilk kullanım 1940’lı yıllarından önce Hoover daha sonra Hungry Horse
barajlarındadır. Ülkemizde ise 1960’lı yıllarda Gökçekaya ve Porsuk baraj
inşaatlarında uçucu kül kullanılmasına karar verildi ve Türk Standartları
Enstitüsü uçucu kül (TS 639) ve uçucu küllü çimento (TS 640) standartlarını
hazırlayarak yayınladı. DSİ baraj uygulamaları dışında Karayolları Genel
Müdürlüğü bazı köprü ve yol inşaatlarında deneme amacı ile uçucu kül
kullanılmıştır (Türker ve ark., 2003).
Son yıllarda, özellikle hazır beton endüstrisinin gelişmesi ve Avrupa’dan
uyarlanan yeni çimento ve beton standartları, çimento ve beton endüstrilerinde
uçucu küle olan ilgiyi artırmış bulunmaktadır. (Türker ve ark., 2003). Buna en
iyi örnek Afyon’da uçucu kül kullanılarak Nisan 2004’te T.Ç.M.B. tarafından
yapılması başlanan şehirler arası 15 km. lik beton yoldur.
2.3.1. Uçucu Küllerin Sınıflandırılması Ve Standartları
Uçucu küller kimyasal kompozisyonlarına göre değişik şekillerde
sınıflandırılmaktadır. ASTM C618’e göre uçucu küller, kimyasal bileşenlerine
göre iki grupta sınıflandırılmaktadır. Uçucu kül, taş kömüründen elde edilen
uçucu küller F sınıfı olarak sınıflandırılır ve çimento katkısı olarak
19
kullanılabilmesi için SiO2 + Al2O3 + Fe2O3 ≥ %70 olması gerekir. Linyitten elde
edilen uçucu küller C sınıfı kabul edilir ve çimento ile kullanılabilmesi için
SiO2 + Al2O3 + Fe2O3 ≥ %50 olması gerekir (Türker ve ark., 2003). Çizelge
2.6.’da uçucu küllerin sınıflandırılması tablo şeklinde verilmektedir.
Çizelge 2.6. Uçucu Küllerin Sınıflandırılması Sınıf Tanım
F SiO2+Al2O3+Fe2O3 ≥ %70, CaO muhtevası %10’dan az olduğundan
sadece puzolanik özelliğe sahiptirler.
C SiO2+Al2O3+Fe2O3 ≥ %50, CaO muhtevası %10’dan fazla olduğundan
hem bağlayıcı hem de puzolanik özellik gösterirler.
Kireç ve SO3 Miktarına Göre Sınıflandırma: Bu sınıflandırmaya göre,
(a) esas yapısı sikikoaluminatlardan meydana gelen ve genellikle taş
kömüründen elde edilen uçucu küllere silikoaluminöz uçucu küller, (b)
genellikle linyit kömüründen elde edilen ve diğerlerine oranla yüksek
miktarda SO3 ve CaO içeren küllere sülfokalsik uçucu küller, (c) yine
genellikle linyit kömürlerinden elde edilen kireç ve silika miktarı yüksek
uçucu küllere ise silikokalsik uçucu küller adı verilir (Aticin ve ark., 1986;
EİE 1979).
CaO Miktarına Göre Sınıflandırma: Son yıllarda oldukça geniş kabul
gören bir başka sınıflandırma ise uçucu külün içerdiği analitik CaO miktarına
dayanmaktadır. Buna göre, CaO miktarı % 10’un altında olan uçucu küller
düşük kireçli veya düşük kalsiyumlu, % 10’un üstünde olanlar ise yüksek
kireçli veya yüksek kalsiyumlu uçucu küller olarak adlandırılırlar (Tokyay ve
ark., 1998).
CaO muhtevası % 10’dan az olan uçucu küller kalsiyum miktarı az
olan uçucu kül (low-lime) olarak bilinir. CaO muhtevası % 10’dan fazla olan
uçucu küller ise kalsiyum miktarı fazla olan (high-lime) uçucu kül olarak
bilinir. Uçucu kül içinde bulunan CaO miktarı güç üretim tesisinde kullanılan
kömür tipine bağlıdır. Taş kömürün yanmasından elde edilen uçucu külde CaO
20
oranı % 10’dan daha az iken linyitin yanmasından elde edilen uçucu külün
CaO oranı % 10’dan fazladır. Araştırmalara göre high lime uçucu külün
kullanımının beton özellikleri üzerinde herhangi bir kötü yan etkisi yoktur
(Sevim, 2003).
ENV 197-1 Sınıflandırması: Avrupa Çimento Standardı ENV 197-1’e göre
uçucu küllü çimentolarda kullanılabilecek uçucu küller:
a) Silisli Uçucu Küller (V),
b) Kalkerli Uçucu Küller (W) olarak iki gruba ayrılmaktadır.
a) V sınıfı küller esas itibariyle reaktif silika ve aluminadan meydana
gelmiş olan, reaktif CaO miktarı %5’in altında, reaktif SiO2 miktarı
ise %25’in üstünde olan uçucu küllerdir.
b) W sınıfı uçucu küller ise esas itibariyle reaktif CaO, reaktif SiO2
ve aluminadan oluşan, reaktif CaO %5’in üstünde olan uçucu küllerdir
(Tokyay ve ark., 1998).
TS EN 197-1’e göre sınıflandırmada uçucu küller silissi (V) ve kalkersi (W)
olmak üzere iki gruba ayrılırlar: V sınıfı uçucu küller, çoğunluğu puzolanik
özelliklere sahip küresel taneciklerden meydana gelen ince bir toz olup; esas
olarak reaktif silisyum dioksit (SiO2) ve alüminyum oksitten (Al2O3)
oluşan;geri kalanı demir oksit ve diğer bileşenleri içeren küllerdir. Bu küllerde,
reaktif kireç (CaO) oranının %10’dan az, reaktif silis miktarının %25’den fazla
olması gerekmektedir.W sınıfı küller ise, hidrolik ve/veya puzolanik özellikleri
olan ince bir toz olup; esas olarak reaktif kireç (CaO), reaktif SiO2 ve
Al2O3’den oluşan; geri kalanı demir oksit (Fe2O3) ve diğer bileşenleri içeren
küllerdir. Bu küllerde, reaktif kireç (CaO) oranının %10’dan fazla, reaktif silis
miktarının da %25’den fazla olması gerekmektedir (Türker ve ark., 2003).
2.3.2. Uçucu Külün Kimyasal Bileşenleri Ve Özellikleri
Uçucu küllerin ana bileşenleri SiO2 (%35-60), Al2O2 (%10-30), Fe2O3
(%4-20) ve CaO (%1-35) olarak bulunur. Bu oksitlere ilaveten düşük oranda
MgO ve SO3 ve alkaliler bulunur. Uçucu külün bacadan toplanırken içinde
21
bazı yanmamış karbon partikülleride uçucu külün önemli bir bileşenini
oluştururlar. Uçucu küller ; F ve C sınıfı olarak adlandırılmaktadır (Türker ve
ark., 2003).
Uçucu küldeki yüksek kalsiyum varlığı külün minerolojik
karakteristiklerini ve reaktivitesini değiştirir. Birinci olarak uçucu külün ana
bileşeni; örneğin cam yapısında daha fazla kalsiyuma sahip olur. İkinci olarak,
ikincil bileşenler; örneğin C3A, Cs ve C4A3s gibi kristal bileşikler yüksek
reaktivitedir. Bu kristal bileşikler çimentolaşır, çünkü hidratasyon ürünü
oluşturmak için çimentonun kalsiyum hidroksidine ihtiyaçları yoktur.
Sonuç olarak yüksek kalsiyumlu uçucu küller düşük kalsiyumlu uçucu
küllerle kıyaslandığında yalnızca puzolanik davranış bakımından daha aktif
değildirler, aynı zamanda çimentolaşırlar. Kalsiyumun önemli rolü uçucu külün
davranışının değiştirmesidir, bu da uçucu külü sınıflandırırken kalsiyum içeriği
dikkate almayan standart şartnameler için süprizdir (Mehta, 1983).
2.3.3. Uçucu Küllerin Fiziksel Özelliklerine Göre Sınıflandırılması
Akakın (2004)’e göre şekil, incelik, tane büyüklüğü dağılımı ve
yoğunluğu taze betonun özelliklerini, dayanım gelişimini ve sertleşmiş betonun
dayanımını etkiler. Bunun ana nedeni tanelerinin beton karışımının su ihtiyacı
üzerine etkisidir. Ayrıca farklı uçucu kül kaynaklarından gelen küller farklı
renkli sahiptirler. Kullanılan uçucu külün rengi ve miktarı betonun rengini
etkiler. Betonun rengi özellikle mimari olarak devamlı aynı bir rengin
sağlanması gereken brüt betonlarda önem taşır.
Ayrıca uçucu küllerde renk değişimi, uçucu küllerin özelliklerinde
değişiklikler olduğuna işaret eder (Yakma koşulları, kömür kaynağı, karbon
miktarı, demir miktarı gibi).
Atiş (2000)’e göre uçucu küllerin fiziksel özellikleri tane şekli, tane
dağılımı, incelik ve yoğunluktur. Bu özellikler taze yada katılaşmış betonun
özelliklerini etkilerler. Uçucu külün rengi ve kullanılacağı miktar sonuçta elde
edilecek betonun rengini etkileyebilir.
22
ASTM C618’e göre uçucu külün inceliğinin yanısıra dayanım aktivite
indisi, su ihtiyacı, homojenliği ve su muhtevasıda uçucu külün fiziksel özelliği
olarak araştırılmalıdır.
Amerikan Standartları (ASTM C618, 1991) gibi birçok standart
şartnameleri betonda uçucu kül için fiziksel ve kimyasal şartlar açıkça belirtir.
Ayrıca şartnameye göre SiO2, Al2O3 ve FeO3 gibi oksit bileşenlerinin
toplamının %70 olması gerekir.
Mehta (1986)’ya göre uçucu kül, cüruf ve silika dumanın betonda
kullanılması ile ilgili şartnamelerin, performansı baz almaktan ziyade sıkı
kurallar koyan bir yapıda olmasından kaynaklandığı sonucuna varmıştır. Mehta
(1986)’ya göre bu çok uygun değildir, çünkü betonun performansı bakımından
kullanılan bu malzemeler benzer avantaj gösterebilirler. Bir kullanıcı için
malzemenin diğer malzemelerle karşılaştırıldığında, malzemenin betonda nasıl
davranacağının bilinmesi daha önemlidir. Mehta (1986)’ya göre ürünün
uniformluğunu ve kalitesini sağlamak için incelik, kızdırma kaybı ve puzolanik
indeksin test edilerek sınırlandırılmasını önermiştir.
2.3.4. Betonda Uçucu Kül Kullanımı
Atiş (2001), uçucu kül içeren, silindirle sıkıştırılabilen betonun
özelliklerini ölçmüştür. Uygun uçucu kül kullanımı ile ağırlıkça %50 yer
değiştirme oranında normal beton dayanımına eşdeğer dayanım geliştiren beton
üretilebileceği ve ağırlıkça %70 yer değiştirme oranında ise oldukça doyurucu
dayanım elde edilebileceği sonucuna varmıştır.
Avustralya’da çimento yerine %75 oranında uçucu kül içeren betonlar
yol alt temeli olarak ve fabrika döşemelerinde kullanılmıştır. Bu betonlar hem
standartlardaki kriterleri sağlamış olup, hem de rötrede azalma, yüksek çekme
deformasyonu kapasitesi, yüksek yoğunluk ve geçirgenlikte azalma meydana
getirmiştir (Munn, 1984).
23
Dunstan (1984)’a göre uçucu küllü beton birçok yol ve havaalanı
inşaatında kullanılmıştır. Düzgün bir şekilde tasarlanan uçucu kül, betonun
erken yaş dayanımı geleneksel Portland çimentosu betonu ile kıyaslanabilecek
düzeydedir. Ayrıca Dunstan (1984) uçucu kül içeren betonun dayanım
gelişiminin en az 500 gün sürdüğüne dikkat çekmiştir.
Nelson ve ark. (1992), uçucu küllü beton kaplamalarla yaptıkları
çalışmalara göre su/çimento oranı 0.31 ve 0.41 olan, su azaltıcı ve hava
sürükleyici katkı içeren uçucu küllü betonlar tatmin edici işlenebilirlik,
durabilite, kanama, priz zamanı, ısı yükselmesi ve mukavemet performansı
göstermişlerdir
EPRI (1993) araştırma raporu, su/çimento oranı 0.33 olan 128 beton
karışımı ile yapılan çalışmanın sonuçlarını sunmaktadır. Hava sürükleyici ve su
azaltıcı katkı içeren betonlar çok iyi işlenebilirlik, durabilite, kanama, priz
zamanı, ısı yükselmesi ve mukavemet performansı göstermişlerdir.
Ülkemizde ise betonda uçucu kül, çeşitli baraj ve yol inşaatlarında
kullanılmıştır ve kullanılması devam etmektedir.
2.3.5. Uçucu Kül İkame Metodları
Birçok araştırmacı karışım oranları ve uçucu külün ikamesi ya da beton
karışımına katılması konusunda çalışmalar yapmışlardır. Uçucu kül ikame
metodları aşağıdaki şekilde sınıflandırılmıştır (Munday ve ark. 1983).
2.3.5.1. Basit İkame Metodu
Bu metodda, kontrol karışımının çimentosunun bir kısmı yerine hacimce
veya ağırlıkça eşit miktarda uçucu kül konularak uçucu küllü beton
üretilmektedir. Bu metod kolaylığından dolayı birçok araştırmacı tarafından
kullanılmıştır, örneğin Brooks ve ark. (1982), Atiş ve ark. (2001), Atiş ve ark.
(2002), Atiş ve ark. (2004).
24
Literatürde uçucu küllü betonlarla çalışma yapan birçok araştırmacı
uçucu küllü çimentonun %10’u ile %30’u aralığında ikame etmektedir Bu
yüzden şartnamelerde %30’a kadar olan yer değiştirme oranları normal yer
değiştirme seviyesi olarak kabul edilmiştir, %30’dan fazla ikame ise yüksek
hacimli uçucu kül ikamesi olarak hesaba katılır (Sevim, 2003).
2.3.5.2. Değiştirilmiş İkame Metodu
Basit ikame metodu ile dizayn edilen beton karışımlarının erken
dayanım düşüklüğü, araştırmacıları yeterli erken yaş dayanımı veren bir başka
ikame metodu bulmaya itmiştir. Bu yüzden Dunstan (1984), tarafından düşük
erken yaş dayanımının üstesinden gelen ve basit ikame metodunu modifiye
eden çeşitli yöntemler önerilmiştir. Bütün metodlarda ortak göze çarpan
özellik, karışıma konan uçucu külün fazla konulan miktarı ince agrega yerine
kullanılır.
2.3.5.3. Rasyonel Metod
Uçucu küllü betonun şartnamelerdeki işlenebilirlik ve mukavemet
şartlarıyla uyuşması gerektiği gerçeği, betonun bu özelliklerini etkileyen uçucu
kül karakteristiklerini göz önüne almak gerektiğini ortaya koymuştur. Birçok
karışım tasarım metodu, Munday ve ark. (1983) tarafından önerilmiştir.
Önerilen bu metodlar esas olarak Abraham’ın su/çimento oranı-dayanım
ilişkisine dayanır, aralarında ise küçük farklar vardır.
2.3.6. Uçucu Külün Beton Özellikleri Üzerine Etkileri
Uçucu külün beton karışımında kullanımı taze ve katılaşmış betonun
özelliklerini oldukça etkiler. Bu etkenler Çizelge 2.7’de gösterilmektedir.
25
Çizelge 2.7. Uçucu Külün Beton Karışımında Kullanılmasının Etkileri
Faydalı Etkiler
- Sabit su miktarında işlenebilirliğini artırır
- Pompalanabilirliği iyileştirir
- Kanamayı ve ayrışmayı önler (özellikle F sınıfı uçucu kül)
- Uzun dönemde dayanım kazanmayı artırır
- Rötreyi azaltır
- Alkali-silika reaksiyonunu azaltır
- Sülfata karşı dayanımı artırır
- Ekonomi sağlar
Potansiyel Bozucu Etkiler
- Özellikle soğuk havalarda rötreyi artırır
- Yavaş dayanım kazanma sağlar
- Dikkatli ve uzun süre küre ihtiyaç duyar
- Karbon içeriğine bağlı olmak üzere, sabit miktarda hava sürükleme için hava
sürükleyici katkısının dozajını artırır
2.3.6.1. Basınç Dayanımı
Cabrera ve Plowman (1981), sabit su-bağlayıcı oranında, betonda kısa
dönem dayanımının NPÇ’na göre daha düşük olacağını rapor etmişlerdir.
Brooks ve ark. (1982), çimentonun ağırlıkça %30’unun yerine uçucu
kül kullanımının erken yaşlarda dayanımı azalttığı sonucunu çıkarmıştır. Fakat,
uçucu kül içeren betonun uzun dönemde gerçekleşen dayanım gelişimi,
NPÇ’nun dayanımından daha yüksek olmuştur.
Cabrera ve Woolley (1985), uçucu kül içern betonun uzun dönemde
dayanım kazanmaya devam ettiğini açıklamışlardır.
Mehta (1986), uçucu külün puzolanik reaksiyonundan dolayı, uçucu kül
içeren betonun dayanım gelişmesinin, genellikle ilk zamanlarda daha yavaş
olduğunu ifade etmiştir.
26
Gebler ve Klieger (1986), C sınıfı ve F sınıfı uçucu küllerle yaptıkları
çalışmalar sonucunda, içinde C sınıfı uçucu kül bulunan betonların erken
basınç dayanımı gelişiminin F sınıfı kül bulunan betonlara göre daha fazla
olduğunu, düşük kür ısısında F sınıfı küllerle üretilen betonların basınç
dayanımlarının C sınıfı küllerle üretilen betonlara göre oldukça düşük olduğunu
belirtmişlerdir.
2.3.6.2. Eğilme Çekme Dayanımı
Birçok araştırmacıya (Franklin, 1981, Brooks ve ark., 1982) göre
çimentosu %30’luk oranda kısmi olarak uçucu kül ile yer değiştirilerek
üretilen betonun çekme dayanımı, basınç dayanımından tahmin edilebilir.
Araştırmacılar uçucu kül betonunun eğilme çekme dayanımı ve basınç
dayanımı arasındaki oranın NPÇ betonunda bulunan orana benzer olduğu
sonucunu çıkarmışlardır. Uçucu kül betonunun çekme dayanımı NPÇ
betonunun eğilme çekme dayanımı ile karşılaştırılabilir niteliktedir.
EPRI Raporuna (1993) göre özellikle yüksek miktarda uçucu kül içeren
betonda, betonun çekme dayanımı ileriki günlerde (28 gün ve sonrası)
tatminkar sonuçlar veriyor görünmektedir.
Atiş (2003a)’a göre, %50 ve %70 ikame oranlarına sahip uçucu küllü
betonlarla yaptığı çalışmalar sonucunda normal Portland çimentosu betonu ile
kıyaslandığında yüksek çekme ve basınç dayanımına sahip betonlar elde
etmiştir.
2.3.6.3. Aşınma Direnci
Gebler ve Klieger (1986), kontrol betonunun ve uçucu küllü betonların
aşınma dayanımlarının basınç dayanımlarına bağlı olduğunu söylemişlerdir.
Atiş (2000), yüksek oranda uçucu kül kullanımı ile elde edilen betonun
aşınmaya karşı direncini incelemiştir. Beton basınç dayanımı arttıkça aşınma
direncinin de arttığını görmüştür. Çok yüksek beton basınç dayanımlarında,
27
yüksek oranda uçucu kül kullanımı (Çimento ağırlığının %70’i ile yer değişim)
ile üretilen betonun aşınma direnci şahit betonun aşınma direncinden daha
yüksek olduğunu gözlemlemiştir.
2.4. Beton Yollar
Beton yol kaplama yapılmasında maliyetin oldukça önemi vardır. Bu
nedenle teknik ve ekonomik kıyaslamalarla birlikte hangi üst yapının ülkemizin
çeşitli koşulları için uygun olacağının ve bununda ülke ekonomisi açısından
doğuracağı sonuçlarının çok iyi analiz edilmesi gerekmektedir.
Ülkemizde ise beton yollarla ilgili çalışmalar hızla sürmektedir.
Çalışmaların artmasıyla birlikte çeşitli katkı malzemeleri kullanılarak beton
yolların üretiminin daha dayanıklı ve ekonomik olması planlanılmaktadır.
Bu çalışmaların bir kısmı uçucu külün katkı malzemesi olarak
kullanılmasıyla beton yollar üzerindeki etkisi araştırılmaktadır.
Son zamanlarda, silindirlenebilen beton uygulaması ile yapılan yol
kaplaması beton karışımında uçucu kül kullanımı oldukça yaygın bir hale
gelmiştir. Uçucu külün bu şekilde kullanılması hem ekonomik olmakta hemde
betonun işlenebilirlik, dayanım, rötre,v.s. gibi bazı özelliklerini değiştirmektedir.
Ayrıca, endüstriyel atık bir malzeme olan uçucu külün depolanma sorunuda
böylelikle çözülmektedir. Yol kaplaması yapımında başarı ile kullanılmış olan
silindirle sıkıştırılabilen beton, çok geniş uygulama alanlarına sahiptir. Bu
uygulama alanlarından bazıları normal yollar, fabrika içi yollar, yapım için
kullanılacak geçici yollar, havaalanı pist ve ulaştırma yolları, ağır trafikle yüklü
yollar ve otoyolların temel ve kaplama tabakalarıdır (Atiş, 2000).
Beton, yol kaplaması yapımında kullanıldığı zaman, rötreden dolayı
oluşan hacim değişmeleri oldukça önemli olmaktadır. Çünkü, pratikte taneli
malzemeden oluşan ve yüksek sürtünme sağlayan alt-temel üzerine oturan,
beton yol kaplaması bünyesinde rötre kısalmasından dolayı oluşacak hareket
kısmen yada tamamen tutulu olmakta dolayısıyla çekme gerilme oluşmasına
sebep olmaktadır. Bununla birlikte gerekli önlemler de alınmamış, uygun
28
aralıklarda derz bırakılmamış yada beton çelik ile donatılmamış ise çekme
gerilmelerine maruz kalan beton yol kaplaması üzerinde yer yer rötre çatlakları
oluşacaktır (Atiş, 2001).
THBB (2003), beton yollar üç çeşit yöntemle yapılmaktadır;
a) Derzli donatısız beton kaplama
b) Dersiz donatılı beton kaplama
c) Derzli donatılı beton kaplama
Beton yolların farklı yapım tekniğine bağlı farklı biçimleri de vardır;
a) Öngerilmeli beton kaplama
b) Silindirle sıkıştırılan beton kaplama
c) Kompozit kaplama
Artık günümüzde beton yollar, en çok hazır beton kullanılarak beton
finisheri ile yapılmaktadır.
2.4.1. Beton Yolların Tarihçesi
İlk olarak Romalılar M.Ö.1. yüzyılda yollarda taşları birbirine bağlamak
için puzzolanik bağlayıcılar kullanmışlardır. Çok eskiye dayanan bu örnekten
sonra beton yollar konusunda gelişmeler 19.yüzyılın sonlarına dayanmaktadır.
İlk beton yollar A.B.D.’’de yapılmıştır. 1891 yılında Ohio’da bir sokak bilinen
en eski beton yoldur (THBB, 2003).
İlk geleneksel beton kaplama 1865 yılında İskoçya’da inşa edilmiştir.
Aradan yaklaşık 50 yıl sonra, 1910’lu yıllarda bir çok ülkede silindirle
sıkıştırılan beton kaplamalar yapılmıştır. Silindirle sıkıştırılan beton
kaplamaların bilinen ilk modern örneği 1970 yılında, İspanya’da, düşük hacimli
trafiğin olduğu bir yolda uygulanmıştır. Ağır trafik taşıyan diğer bir beton
kaplama uygulaması da 1976 yılında Kanada’da yapılmıştır. 1980 yılından
sonra, Fransa, Almanya, Norveç, İsveç, Finlandiya, deneme yol olarak
kullanmaya başlanmıştır (Ağar, 2004).
Gerçek anlamda endüstriyel döneme 1933 yılından itibaren girilmiştir.
Almanya’da işsizlikle mücadele etmek için ve asgari birimlerin hızlı ve
29
güvenli bir şekilde yer değiştirmelerini sağlamak amacıyla ilk beton otoyol
şantiyeleri kurulmuştur. Daha sonra Belçika ve Fransa, beton otoyol yapmaya
başlamışlardır. Deforme olmayan kalıplar ve beton santralleri sayesinde kalite
garanti altına alınmaya başlamıştır ve bu sayede beton yol yapımı hız
kazanmıştır. Sırf 1960’lar ve 1970’lerde A.B.D.’de 70.000 km’lik bir beton yol
ağı bitirilmiştir. Önce A.B.D.’de başlayan bu gelişmeler, Almanya, Belçika ve
Japonya’da da gerçekleşmiştir (THBB, 2003).
Bugün otoyollarla birlikte 63,000 km uzunluğundaki karayollarımızın
ancak 8,300 kilometrelik bölümü ‘‘asfalt betonu’’ yani sıcak karışım ve
sıkıştırmayla yapılan asfalt yol, 50,000 kilometrelik bölümü ise ‘‘sathi asfalt
kaplama’’dır. Türkiye’deki ağır taşıt trafiğinin Avrupa ortalamalarının epey
üzerinde olduğu gerçeği de bunun üzerine eklenince, ortaya çıkan manzara,
sonu bir türlü gelmeyen bakım-onarım çalışmaları olmaktadır. Üstelik bu
durum, gelir ve performans beklentilerini karşılamaktan çok uzak kalan
otoyollarımız için de farklı değildir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın
verilerine göre, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün trilyonlarca lira ödeyerek
Rafinelerden aldığı asfaltın çok büyük bir bölümü ancak bakım-onarım
çalışmalarında kullanılmaktadır. Belediyelerde de durum farklı değildir (THBB,
2003).
Özetle, karayollarımızdaki bakım-onarım çalışmalarının, son yıllarda
büyük bir daralma yaşayan ve kaynak sıkıntısı çeken ekonomimiz açısından
hiç de azımsanmayacak bir yük olduğunu ortaya koymaktadır. Bu arada sık
bakım-onarım çalışmalarıyla aksayan ulaşımın yol açtığı akaryakıt sarfiyatıyla,
iş ve enerji kaybının getirdiği külfetin ve sürücülerin yaşadığı sıkıntının da
ayrıca hesaba katılması gerekir.
Öyleyse, çözüm seçeneklerinden başlıcası daha dayanıklı ve daha az
bakım-onarım gerektiren, ana malzemesi kendi kaynaklarımızdan, uygun
maliyetlerle temin edilebilecek yollar yapmak olabilir. Bu seçenek, beton
yollardır. Amerika’da 100 yılı, Avrupa’da ise 75 yılı aşkın süredir kullanılan
beton yollar, az sayıdaki bazı kent içi ve köy yolu çalışmaları dışında
30
Türkiye’de ne yazık ki bugüne kadar ciddi şekilde değerlendirilmemiştir. Beton
yolların tarihçesi Çizelge 2.8.’de verilmiştir (THBB, 2003).
THBB (2003), beton yol teknolojisinde yaşanan hazır beton,
kayar kalıp, geçirimli beton, lifli beton, ön gerilmeli beton, sürekli betonarme
gibi yenilikler ve hızlı gelişmelerle beton kaplama, günümüzün modern yolları
için asfalt kaplamalara karşı vazgeçilemez bir seçenek haline gelmiştir.
Çizelge 2.8. Beton Yolların Tarihçesi (THBB, 2003). M.Ö.I.YY Romalıların çimento benzeri puzolanik bağlayıcılar kullanarak
yaptıkları yollar.
1865 İskoçya’da ilk beton yol denemeleri.
1880 Avustralya’da ilk beton yollar yapılmaya başlandı.
1891 Ohio’da Amerika’nın, bugün de kullanılmakta olan ilk beton yolu
yapıldı.
1913 Arkansas’ta Amerika’nın ilk beton otoyolu yapıldı.
1914 Amerika’da 3,500 km beton yol yapımı tamamlandı; yol yapımında
‘‘Silindirle Sıkıştırılan Beton’’(RCC) kullanılmaya başlandı.
1924 Fransa’da beton yol yapımı programı başlatıldı.
1930 Almanya’da 4000 km uzunluğunda beton otoyol yapımına başlandı.
İsviçre, Belçika başta olmak üzere, diğer Avrupa ülkelerinde de
beton yol yapımına başlandı.
1950 Kayar kalıp kullanımıyla beton yol yapımında hız ve kalite arttı.
1960-1970 ABD ve Kanada’da beton yol yapımı yoğunlaşmaya
başladı;ABD’de 70,000 km beton yol yapıldı.
1990 Beton teknolojisindeki ilerlemelerle beton yol yapımında yeni
gelişmeler kaydedildi: Betonda lif kullanımı, öngerme
teknolojisi,akıcı-kuru kıvamlı beton üretimi yaygın hale geldi.
2.4.2. Beton Yolların Asfalt Yollarla Kıyaslanması
Avantajları
- Ham maddesi ( çimento-agrega ) bol miktarda ülkemizde mevcuttur ve asfalta
oranla daha ucuzdur.
31
- İklim koşullarına ( yağmur vs.) asfalta oranla daha dayanıklıdır.
- Geçirimsiz yüzeye sahiptir.
- Islak zeminde bile yüksek bir kayma sürtünme katsayısına sahiptir.
- Asfalta göre daha uzun ömürlüdür ve dolayısıyla daha ekonomiktir.
- Bakım ve onarıma daha az gereksinim duyulur dolayısıyla daha ekonomiktir.
- Kaplama olarak kullanılmayacak hale geldiklerinde, üzerinde asfalt betondan
bir örtü tabakası seçilmek sureti ile temel tabakası görevi yapabilmektedir.
- Gerektiğinde demir donatı kullanılarak daha güvenli ve daha uzun ömürlü
olabilmektedir.
Dezavantajları - Yapım süresi uzundur.
- Yapım ve onarım sırasında trafiğe tamamen kapatılarak ulaşımın servis
yolundan yapılması gibi zorlukları vardır.
- Derz nedeni ile oluşan pürüzler sürüş konforunu olumsuz etkiler.
- Mevcut yolların iyileştirilmesinin maliyeti yüksektir (Ağar ve ark., 1996).
2.4.3. Beton Yol Uygulaması
Beton yol yapımında kullanılacak beton tasarımı, ilgili standart dikkatte
alınmakla birlikte, çevre koşullarına ve uygulamaya göre değişebilmektedir.
Beton yolların tasarımında beton kalitesi basınç dayanımından çok dayanıklılığa
(durabilite) ve eğilmede çekme direncine göre belirlenir (THBB, 2003). Beton
yol yapımında genel olarak iki tür uygulama yöntemi kullanılır. Sabit kalıp
kullanımı ve kayar kalıp kullanımı; sabit kalıpla beton yol yapımında, yol
boyunca ahşap veya çelik kalıplar kurulur. Makineler bu kalıplar arasında
döküm yapar. Mastarlama işi genelde el aletleriyle yapılır. Bu yöntem, kayar
kalıp kullanımına göre daha fazla işçilik gerektirdiğinden, eni fazla olan yol
yapımlarında pek tercih edilmez. Kayar kalıp kullanımında, makinede bulunan
vibratörlerle istenen boyutlarda ve yüksek kalitede beton yerleştirilmesi
sağlanır. Betonlama alanı ip veya lazer ışını kılavuzuyla, hasas olarak
32
kılavuzlanarak, sürekli derzsiz ve aynı nitelikte betonlama olarak yapılır. Kıvam
olarak çökme değeri düşük betonlar kullanılır.
Artık günümüzde beton yollar, hazır beton kullanılarak beton finisheri
ile yapılmaktadır.
2.4.4. Beton Yolların Üstünlükleri
- Beton kaplama ile asfalt kaplama yolların maliyet karşılaştırılması, taban
zeminin taşıma gücüne ve trafik hacmine göre değişmektedir. Taban zeminin
zayıf olması durumunda beton yollar, asfalt yollara kıyasla küçük trafik
hacimlerinde bile daha ekonomik olmaktadır.
- Beton yollar genellikle hiçbir alt zemine gerek olmaksızın doğrudan toprak
üzerine döşenirken, asfalt üst yapılarında her zaman mıcırlı bir alt temel
hazırlanması gerekir. Türkiye’ de yolun hizmete açıldığı yılda asfalt yol, beton
yola kıyasla daha ucuz görülebilmektedir. Ancak 8-10 yıllık analiz periyodu
içinde beton yollar daha ekonomik olmaktadır. 10-15 yıllık analiz periyodu
sonunda her türlü maliyet hesabında sürekli olarak beton yollar ekonomiktir
(Ağar ve ark., 1996).
- Beton yolları oluşturan çimentonun hammaddesi %100 yerlidir. Ülkemizde
bol miktarda mevcuttur ve ülkemizde çimento üretimi her geçen yıl
artmaktadır.
- Uçucu kül gibi katkı malzemeleri kullanılarak beton yollar daha dayanıklı
(durabilite ) ve ekonomiktir.
- Ekonomik parametreler göz önünde tutulduğunda, bitümlü malzeme azlığı,
yüksek kaliteli agrega eksikliği, enerji azlığı ve hidrolik bağlayıcı olan
çimentonun kolay ve ucuza temini gibi durumlarda beton yollar tercih
edilmelidir.
- Beton yollar daha kısa durma mesafesi sağlar .
- Beton yollar gece görüşünü kolaylaştırır (Ağar ve ark., 1998).
33
3. MATERYAL VE METOD
Bu bölümde, deneysel çalışmada kullanılan malzemelerin kimyasal
bileşimi ve fiziksel özellikleri ile beton karışımlarında kullanılan malzeme
miktarları verilmektedir .
3.1. Kullanılan Malzemeler ve Özellikleri
3.1.1. Çimento
Bu çalışmada kullanılan çimento, TS 19 (1992) ile uyumlu PÇ 42,5
olup, özgül yüzey ağırlığı 3,10 gr/cm3 olup Adana Çimento tarafından
üretilmiştir. Çimentonun taze olarak kullanılmasına özen gösterilmiştir.
Kullanılan PÇ 42,5 çimentosuna ait kimyasal ve fiziksel özellikler TS 24 ile
karşılaştırılmıştır. Çizelge 3.1. ve Çizelge 3.2.’de verilmiştir .
Çizelge 3.1. Kullanılan Çimentonun Kimyasal Bileşimi Kimyasal Analiz Analiz Sonuçları (%)
SiO2 20,65
Al2O3 5,60
Fe2O3 4,13
MnO3 0,06
CaO 61,87
MgO 2,60
SO3 2,79
Kızdırma Kaybı 0,50
Na2O 0,14
K2O 0,83
Toplam Alkaliler 0,68
34
Çizelge 3.2. Kullanılan Çimentonun Fiziksel Özellikleri
Fiziksel Özellikler
Özgül Ağırlık(gr/cm3) 3,16
İlk (saat:dakika) 3:17 Priz Süresi
Son (saat:dakika) 4:08
Özgül Yüzey (cm2/gr) 3140
0,200 mm elekte kalıntı
(%)
0,0
İncelik
0,090 mm elekte kalıntı
(%)
0,4
3.1.2. Uçucu Kül
Adana Yumurtalık ilçesi sınırları içerisinde bulunan Sugözü termik
santralde linyit kömürün yakılmasıyla ortaya çıkan uçucu kül kullanılmıştır.
Kullanılan bu külün özgül ağırlığı 2,30 gr/cm3, blaine özgül yüzeyi ise 2840
cm2/gr dır. Kimyasal kompozisyonu bakımından Adana-Yumurtalık Uçucu Külü
standart dışı bir küldür (ASTM C618, TS 639). Uçucu küle ait kimyasal analiz
değerleri Çizelge 3.3.-3.4.-3.5’de verilmiştir.
Çizelge 3.3. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Kimyasal Kompozisyonu (03.07.2004) Bileşenler Ortalama
SiO2 56,91
Fe2O3 6,52
Al2O3 21,85
CaO 3,33
MgO 2,57
K.K. 2,36
Toplam Alkali -
K2O -
SO3 0,26
Na2O -
Cl 0,0057
35
Çizelge 3.4. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Kimyasal Analiz Raporu (Türkiye Hazır Beton Birliği Analiz Raporu-18.10.2004)
Termik Santral %Kızdırma
Kaybı
%Cl %SO3 %Serbest CaO
Yumurtalık 4,333 0,048 1,075 0,128
Standart ( TS
EN 450 )
5 0,1 3 1
Çizelge 3.5. Adana-Yumurtalık Uçucu Külün Özellikleri (Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Analiz Raporu-08.06.2004)
ÖZELLİK UÇUCU KÜL NUMUNESİ
Kızdırma Kaybı 2,67
SO3(%) 0,46
Cl(%) 0,0057
Serbest CaO(%) 0,18
Yoğunluk(g/cm3) 2,27
90 Mikron Elek Bakiyesi 4,6
45 Mikron Elek Bakiyesi 16,5
28 Günlük Puzolanik Aktivite İndeksi (%) 76,0
3.1.3. Su
Deneylerde kullanılan karışım ve bakım suyu şehir şebekesinden alınan
içme suyudur.
3.1.4. Agrega
Agregaların özgül ağırlık ve su emme kapasitesi tayini, TS 3526
(1980)’ya göre belirlenmiştir. Buna göre, ince agregalar için piknometre
yöntemi, iri agregalar için ise Arşimet terazisi kullanılmış ve rastgele alınan
numuneler üzerinde deney tatbik edilmiştir. Kullanılan agregalar Çizelge
3.6.’de verilmiştir.
36
Çizelge 3.6. Kullanılan Agregalar Malzeme Kaynak Özgül Ağırlık İncelik Modülü
1 Nolu Agrega (0-5 mm) Salbaş 2,64 gr/cm3 2,4
2 Nolu Agrega (0-7 mm) Salbaş 2,67 gr/cm3 3,8
3 Nolu Agrega (7-15 mm) Salbaş 2,70 gr/cm3 6,6
4 Nolu Agrega (15-25 mm) Salbaş 2,71 gr/cm3 7,8
3.1.4.1. Agrega Granülometrisi
Agrega üzerinde yapılan elek analizi sonucunda agreganın TS 706’da
belirtilen sınır eğrilerinden A ile B arasında kalmıştır. Agrega granülometrisi ve
standart sınırları Çizelge 3.7.’de ve 3.8.’de verilmektedir. Karışımda agrega
olarak, %23 1-Nolu agrega, %21 2-Nolu agrega, %30 3-Nolu agrega, %26 4-
Nolu agrega kullanılmıştır. Üretilen betonlarda kullanılan karışım agregaları
Çizelge 3.8.’de verilmektedir.
Çizelge 3.7. Agrega Granülometrisi Elek Açıklığı
(mm)
1 Nolu Agrega
(mm)
2 Nolu Agrega
(mm)
3 Nolu Agrega
(mm)
4 Nolu
Agrega (mm)
31,5 100,0 100,0 100,0 100,0
22,4 100,0 100,0 100,0 100,0
19,0 100,0 100,0 100,0 56,9
16,0 100,0 100,0 100,0 20,7
12,5 100,0 100,0 100,0 20,7
8,0 100,0 100,0 29,7 1,9
4,0 97,4 86,1 4,2 1,5
2,0 93,6 58,1 1,8
1,0 92,9 40,7
0,5 62,2 19,5
0,25 13.4 10,1
0,125 2,0 5,4
0,063 1,8 3,4
37
Çizelge 3.8. Agrega Standart Sınırları Elek Açıklığı
(mm)
TS 706 Alt Limiti
(%)
TS 706 Orta
Limiti (%)
TS 706 Üst
Limiti (%)
Karışım
Agregası (%)
0,25 2 8 15 5,20
0,50 5 20 28 18,40
1 8 28 42 29,91
2 14 37 53 34,27
4 23 47 65 42,13
8 38 62 77 53,40
16 62 80 89 79,38
31,5 100 100 100 100
Şekil 3.1. Beton karışımında kullanılan agregaların karışım gradasyonu
Şekil 3.1.’de yapılan çalışmada üretilen betonların karışımında kullanılan
agregaların karışım gradasyonu grafiğinin TSE standartlarına uygun olduğu
görülmektedir.
KARIŞIM GRADASYONU
5,20
18,40
29,9134,27
42,13
53,40
79,38
100,00
0,00
10,00
20,00
30,00
40,00
50,00
60,00
70,00
80,00
90,00
100,00
0,25 0,5 1 2 4 8 16ELEK ÇAPI (mm)
ELEK
TEN
GEÇ
EN %
KARIŞIM TSE LİMİT TSE LİMİT TSE LİMİT
38
3.1.5. Katkılar
Katkı olarak süper akışkanlaştırıcı (SA) Daracem 140 kullanılmıştır.
Karışıma çimento ağırlığının %1 oranında karıştırılmıştır. Daracem 140 beton
için süper akışkanlaştırıcıdır. Betonun çok yüksek performanslara ulaşmasını
sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Daracem 140, gerek taze gerekse sertleşmiş
durumdaki beton kalitesinin artmasını sağlayacak şekilde formüle edilmiştir. 100
kg. çimento için 800-1500 (%0.8-1.5 aralığında) gram kullanılır.
Avantajları; 1) Taze beton etkileri: Daracem 140 ile oluşturulmuş beton düşük
bir su/çimento oranı olmasına rağmen, kolay bir uygulama sağlayan yüksek
akışkanlık ve işlenebilirlik sağlar.
2) Sertleşmiş beton etkileri: Basınç ve eğilmeye karşı çok yüksek mekanik
dayanım sağlar.
3.2. Beton Karışım Oranları, Yapılan Deneyler ve Kül Durumu
Yapılan bu çalışmada beş farklı uçucu küllü ikame oranı ile üç farklı
kontrol betonu üretilmiştir. Su/çimento oranı 0,45 alınarak tüm beton
karışımlarında sabit tutulmuştur. Deneyler, TS 3068 şartlarına göre yapılmıştır.
Beton karışımı K1-00 olup, çimento miktarı birim metre küp için
yaklaşık 350 kg’dır. K1-00 serisinde (150x150x150 mm lik ve 50x50x50 mm’
lik) üçer adet beton numuneler hazırlanmıştır. K1-00 serisinde (150x150x600
mm’ lik) ikişer adet beton numuneler üretilmiştir. Bu kontrol beton karışımları
uçucu kül ile değişime uğratılarak, çimentonun ağırlıkça %10, %20, %30 ve
%40’ı uçucu kül ile yer değiştirerek yeni uçucu kül içeren beton karışımları
elde edilmiştir. K1 kodunda olan ve uçucu kül içeren betonlar (K1-00, K1-10,
K1-20, K1-30, K1-40), beş farklı uçucu küllü çimento ikame oranı ile
adlandırılmıştır.
Toplam bağlayıcı miktarı yaklaşık 350 kg/m³ alınmıştır. Kodların
yanında bulunan 0, 10, 20, 30, 40 ifadeleri ise uçucu kül yer değiştirme
oranını göstermekte olup, yer değiştirme ağırlık bazında yapılmıştır.
39
Basınç dayanımların tespitinde kullanılmak üzere bir kenarı 150 mm
olan küp numuneler, eğilme dayanımlarını tespit etmek üzere 150x150x600 mm
prizma numuneler hazırlanmıştır. Aşınmaları tespit amacıyla bir kenarı 50 mm
olan küp numuneler hazırlanmıştır. Aşınmaları tespit amacıyla kullanılan bu
numuneler Los Angeles Tamburunda 100 ve 500 devirde döndürülerek aşınma
yüzdeleri bulunmuştur. Beton numuneler döküldükten 1 gün sonra kalıplardan
alınmış ve basınç deneyine maruz kalacakları güne kadar sıcaklığı 23ºC olan
su içinde kür edilmişlerdir. Üretilen betonlarda birim hacim için kullanılan
yaklaşık malzeme miktarları Çizelge 3.9.’da verilmektedir. Üretilen taze
betonların yoğunluğu ile ilgili veriler Çizelge 3.10.’da verilmektedir.
Çizelge 3.9. Üretilen Betonların Yaklaşık Malzeme Miktarları Uçucu
Kül
Oranı
(%)
Karışım
Slump
(cm)
Çimento
(kg/m3)
Uçucu
Kül
(kg/m3)
Agrega
(kg/m3)
S/Ç
Oranı
Su
(kg/m3)
SA
(kg/m3)
Daracem
(140)
Toplam
Miktar
(kg/m3)
0 7,0 350 0 1921 0,45 157,50 3,50 2432,00
10 6,0 315 35 1936 0,45 141,75 3,15 2430,90
20 7,0 280 70 1948 0,45 126,00 2,80 2426,80
30 6,0 245 105 1965 0,45 110,25 2,45 2427,70
40 6,0 210 140 1981 0,45 94,50 2,10 2427,60
Çizelge 3.10. Üretilen Taze Betonun Yoğunluğu Uçucu Kül Oranı
(%)
Beton Sıcaklığı
(ºC)
Çimento Sıcaklığı
(ºC)
Taze Beton
Yoğunluğu
(kg/m3)
0 20,0 21,0 2446
10 19,0 19,0 2433
20 20,0 20,0 2453
30 19,0 19,0 2455
40 20,0 20,0 2458
40
3.3. Aşınma Mukavemetinin Bulunması
5x5x5 cm lik küp numuneler halinde hazırlanan beton numunelerin 1, 3,
7, 28 ve 90 günlük aşınma mukavemeti bulunmuştur. Numuneler kür
havuzundan çıkarıldıktan sonra yüzeyleri kurulanarak ağırlıkları bulunmuştur.
Küp numuneler, Los-Angeles aletinin tamburuna yerleştirilmiştir.
Her bir numunenin tambur içinde 100 ve 500 turluk aşınma sağlayan
çevrimlere maruz bırakılmıştır. 100 ve 500 turluk çevrimlerini tamamlayan
numuneler çıkarılarak ağırlıkları tartılmıştır. Kür havuzundan çıkarıldıktan
sonraki ağırlıklarının, aşınmaya maruz bırakıldıktan sonraki ağırlıklarına oranı
bulunmuştur. Böylelikle her bir numunenin yüzdesel aşınma değerleri bulunmuş
olmaktadır. Aşındırma küreleri tambur içine konularak 100 ve 500 devir
döndürülmüştür ve küp numunelerin büyük kısmının parçalandığı görülmüştür.
Bu nedenle yapılan aşınma deneyinde aşındırma küreleri tambur içine
konulmamıştır.
41
4.BULGULAR VE TARTIŞMA
4.1. Basınç Dayanımı
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait basınç dayanımları
Çizelge 4.1.’de verilmektedir. Çizelge 4.1.’den görüleceği üzere üretilen bütün
beton numunelerin basınç dayanımları zaman içinde artmaktadır.
Çizelge 4.1. Beton küp numunelerin basınç dayanımları K1 (N/mm²) (S/Ç:0,45) (15x15x15 cm3 )
Karışım No
1.Gün
Basınç
Dayanımı
(N/mm2)
3.Gün
Basınç
Dayanımı
(N/mm2)
7.Gün
Basınç
Dayanımı
(N/mm2)
28.Gün
Basınç
Dayanımı
(N/mm2)
90.Gün
Basınç
Dayanımı
(N/mm2)
17.7 33.9 42.8 53.4 64.3
19.9 35.2 47.4 52.3 60.8
16.9 33.7 44.4 48.9 50.5
K1-00
Ortalama = 18.2 34.3 44.9 51.5 58.3
15.4 34.5 40.9 52.4 61.6
14.7 30.7 43.9 41.7 55.5
16.9 33.0 43.1 51.4 50.9
K1-10
Ortalama = 15.7 32.7 42.6 50.5 56.0
5.5 27.0 33.6 45.1 54.4
5.4 25.9 34.7 44.2 49.3
5.2 24.5 31.9 41.5 46.6
K1-20
Ortalama = 5.4 25.8 33.4 43.6 50.1
4.4 24.0 30.3 42.9 54,3
4.1 23.6 31.6 37.1 48.4
4.2 23.4 32.8 39.5 46.5
K1-30
Ortalama = 4.2 23.6 31.6 39.8 49,7
3.4 21.2 31.3 36.9 48,5
4.4 19.9 29.5 38.0 48.3
3.8 22.5 32.3 35.9 44.3
K1-40
Ortalama = 3.9 21.2 31.0 36.9 47.0
42
Şekil 4.1. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç dayanım grafiği
Şekil 4.1.’de %0-40 arasında uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç dayanımları – zaman grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir ve numunelerin ortalamaları alınarak
şekilde görüldüğü gibi grafikleri çizilmiştir. Genellikle %10 oranında uçucu kül
içeren betonların basınç dayanımları kontrol betonların basınç dayanımlarıyla
çoğunlukta eşdeğere yakın çıkmıştır. %20-40 oranında uçucu kül içeren
0
10
20
30
40
50
60
70
0 10 20 30 40 50 60 70 80 90
Zaman (Gün)
Basın
ç D
ayanım
ları
(MPa
)
%0 UK%10 UK%20 UK%30 UK%40 UK
43
betonların basınç dayanımları ise kontrol betonların basınç dayanımlarına göre,
basınç dayanımlarının azaldığı görülmüştür. En yüksek beton basınç
dayanımını elde edebilmek için S/Ç oranı 0,45 alınmıştır. Bu gözlemlerden
uçucu kül oranı %0 ile %10 arasında çok iyi, %10 ile %20 arasında iyi, %20
ile %40 arasında normal basınç dayanımının verdiği anlaşılmaktadır.
Şekil 4.1.’den görüleceği üzere 0,45 S/Ç (Su/Çimento) oranı sabit
tutularak ve farklı ikame oranları miktarları kendi içinde karşılaştırıldığında,
uçucu kül ilavesi ile üretilen betonların erken yaşlarda (1. gün) kontrol
betonlarından daha az dayanım geliştirdikleri gözlenmektedir. Ancak, aynı
karşılaştırma (3. gün ve sonrası) basınç dayanımları arasında yapıldığında, bu
durumun aksine uçucu kül ilavesi ile elde edilen betonların kontrol betonlarıyla
karşılaştırılabilecek düzeyde basınç dayanımı geliştirdikleri görülebilir.
Şekil 4.1.’den görüleceği üzere üretilen betonların basınç dayanımlarının
büyük bir kısmını 28 günlükken aldığı tespit edilmiştir. Beton zamanla
dayanım kazanan bir malzemedir. İlk 7 günde çok hızlı olan dayanım
kazanımı, yavaşlayarak devam eder. Beton, genel olarak 7 günde öngörülen 28
günlükken dayanımının yaklaşık %70’ ine ulaşır. Bu nedenle, betonun 28
günlük dayanımını, özellikle ilk hafta içinde bulunduğu ortamın nem oranı ve
sıcaklığı önemli ölçüde etkiler. Tüm uluslararası ve ulusal yönetmeliklerde 28
günlük dayanım standart dayanım kabul edilmiştir. Betonarmede kullanılan
betonun 28 günlük basınç dayanımı genelde 140 ile 500 kgf./cm² arasında
değişir (Ersoy, 1985). Şekil 4.1.’den görüleceği üzere yapılan çalışmada üretilen
betonların 28 günlük basınç dayanımlarının yüksek dayanım gösterdiği
görülmektedir.
44
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait beton küp numunelerin
(15x15x15 cm3) ağırlığı ve yoğunluğu Çizelge 4.2.’de verilmektedir. Gün sayısı
artıkça beton basınç dayanımının artmasıyla beton yoğunluklarında genelde
artığı tespit edilmiştir.
Çizelge 4.2. Beton küp numunelerin ağırlığı ve yoğunluğu (gr-gr/cm3)(15x15x15 cm3)
Karışım
No
Slump(Sl)
1.Gün
Ağırlık -
Yoğunluk
(gr-gr/cm3)
3.Gün
Ağırlık -
Yoğunluk
(gr-gr/cm3)
7.Gün
Ağırlık -
Yoğunluk
(gr-gr/cm3)
28.Gün
Ağırlık -
Yoğunluk
(gr-gr/cm3)
90.Gün
Ağırlık -
Yoğunluk
(gr-gr/cm3)
8251-2444.7 8296-2458.1 8280-2453.3 8350-2474.1 8412-2492.4
8280-2453.3 8273-2451.3 8224-2436.7 8287-2455.4 8295-2457.8
8271-2450.7 8266-2449.2 8211-2432.9 8315-2463.7 8303-2460.1
K1-00
Sl=7cm
Ortalama= 8267-2449.6 8278-2452.8 8238-2441.0 8317-2464.4 8337-2470.1
8246-2443.3 8279-2453.0 8340-2471.1 8378-2482.4 8250-2444.4
8205-2431.1 8177-2422.8 8298-2458.7 8334-2469.3 8339-2470.8
8275-2451.9 8264-2448.6 8318-2464.6 8297-2458.4 8311-2462.5
K1-10
Sl=6cm
Ortalama= 8242-2442.1 8240-2441.5 8318-2464.8 8336-2470.0 8300-2459.2
8160-2417.8 8234-2439.7 8148-2414.2 8295-2457.8 8298-2447.1
8206-2431.4 8147-2413.9 8106-2401.8 8260-2447.4 8309-2461.9
8170-2420.7 8114-2404.1 8145-2413.3 8266-2449.2 8295-2457.8
K1-20
Sl=7cm
Ortalama= 8178-2423.3 8165-2419.3 8133-2409.8 8273-2451.5 8301-2455.6
8159-2417.5 8227-2437.6 8190-2426.7 8174-2421.9 8294-2457.5
8156-2416.6 8219-2435.3 8220-2435.6 8260-2447.4 8200-2429.6
8186-2425.5 8233-2439.4 8228-2437.9 8253-2445.3 8282-2453.9
K1-30
Sl=6cm
Ortalama= 8167-2419.9 8226-2437.4 8212-2433.4 8229-2438.2 8259-2447.0
8216-2434.4 8285-2463.7 8225-2437.0 8185-2457,8 8258-2446.8
8203-2430.5 8256-2446.2 8187-2425.8 8245-2447,4 8290-2456.3
8229-2438.2 8262-2430.2 8182-2424.3 8204-2449,2 8266-2449.2
K1-40
Sl=6cm
Ortalama= 8216-2434.4 8257-2446.7 8198-2429.0 8211-2451.5 8271-2450.8
45
4.2. Kiriş Numunelerin Eğilme Dayanımları
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait beton kiriş numunelerin
(15x15x60 cm3) kırılma yükleri Çizelge 4.3.’de verilmektedir. Beton kiriş
numunelerin kırılma yükünden eğilme dayanımının bulunması aşağıda
verilmiştir.
Çizelge 4.3. Beton kiriş numunelerin kırılma yükleri P(KN) (S/Ç:0,45)(15x15x60 cm3 )
Karışım No
Slump
(Sl)
1.Gün
Kırılma Yükü
P(KN)
3.Gün
Kırılma Yükü
P(KN)
7.Gün
Kırılma Yükü
P(KN)
28.Gün
Kırılma Yükü
P(KN)
90.Gün
Kırılma Yükü
P(KN)
21.06 40.51 42.80 51.17 60.90
21.73 40.30 43.40 50.86 57.20
K2-00
Sl=7cm
Ort. = 21.40 40.41 43.10 51.02 59.05
15.80 33.30 43.53 48.91 61.32
15.60 33.50 42.15 48.37 55.91
K2-10
Sl=6cm
Ort. = 15.70 33.40 42.84 48.64 58.62
5.96 29.12 34.99 46.03 52.33
5.66 29.21 33.91 44.37 49.47
K2-20
Sl=7cm
Ort. = 5.81 29.17 34.45 45.20 50.90
4.00 21.90 27.76 45.28 49.59
4.15 22.11 28.31 42.86 48.44
K2-30
Sl=6cm
Ort. = 4.08 22.01 28.04 44.07 49.02
3.70 21.13 28.60 43.62 48.54
4.00 21.28 26.19 43.39 45.33
K2-40
Sl=6cm
Ort. = 3.85 21.21 27.40 43.51 46.94
TS 3286 Eğilme Day. Hesaplanması = P=21,06 KN ise, P=21060 N =
21060/9,81=2146,7 kg.
σe = P.L / b.h² = P.45/15.15²=45.P / 3375
σe = 0,013P=0,013.(2146,7)=27,90 kg/cm²=2,79 N/mm²
46
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait beton kiriş numunelerin
(15x15x60cm3) eğilme dayanımları Çizelge 4.4.’de verilmektedir.
Çizelge 4.4. Kiriş numunelerin eğilme dayanımları (N/mm2) (S/Ç:0,45)(15x15x60 cm3)
Karışım No
Slump
(Sl)
1.Gün
Eğilme
Dayanımı
N/mm2
3.Gün
Eğilme
Dayanımı
N/mm2
7.Gün
Eğilme
Dayanımı
N/mm2
28.Gün
Eğilme
Dayanımı
N/mm2
90.Gün
Eğilme
Dayanımı
N/mm2
2.79 5.36 5.67 6.78 8.07
2.88 5.35 5.75 6.74 7.58
K1-00
Sl=7cm
Ort. = 2.84 5.36 5.71 6.76 7.83
2.09 4.41 5.77 6.48 8.13
2.07 4.44 5.59 6.41 7.41
K1-10
Sl=6cm
Ort. = 2.08 4.43 5.68 6.45 7.77
0.79 3.86 4.64 6.10 6.93
0.75 3.87 4.49 5.88 6.56
K1-20
Sl=7cm
Ort. = 0.77 3.87 4.57 5.99 6.75
0.53 2.90 3.68 6.00 6.57
0.55 2.93 3.75 5.68 6.42
K1-30
Sl=6cm
Ort. = 0.54 2.92 3.72 5.84 6.50
0.49 2.80 3.79 5.78 6.43
0.53 2.82 3.47 5.75 6.00
K1-40
Sl=6cm
Ort. = 0.51 2.81 3.63 5.77 6.22
47
Şekil 4.2. % 0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük eğilme dayanım grafiği
Şekil 4.2.’de % 0-40 arasında uçucu kül içeren betonlara ait eğilme
dayanımları – zaman grafiği verilmektedir. Burada 0.45 su/çimento oranı ile 1,
3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için farklı üç adet beton numune
üretilmiştir ve numunelerin ortalamaları alınarak grafiği çizilmiştir. Genellikle
%10 oranında uçucu kül içeren betonların eğilme dayanımları kontrol
betonların eğilme dayanımlarıyla çoğunlukta eşdeğere yakın çıkmıştır. %20-40
0
1
2
3
4
5
6
7
8
9
0 10 20 30 40 50 60 70 80 90
Zaman (Gün)
Eğilm
e D
ayanım
ları
(MPa
)
%0 UK%10 UK%20 UK%30 UK%40 UK
48
oranında uçucu kül içeren betonların eğilme dayanımları ise kontrol betonların
basınç dayanımlarına göre, eğilme dayanımlarının azaldığı görülmüştür. En
yüksek beton eğilme dayanımını elde edebilmek için S/Ç oranı 0,45
alınmıştır. Bu gözlemlerden uçucu kül oranı %0 ile %10 arasında çok iyi, %10
ile %20 arasında iyi, %20 ile %40 arasında normal eğilme dayanımının
verdiği anlaşılmaktadır.
Çizelge 4.5.’te 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük küp numunelerin basınç ve
kiriş numunelerin eğilme dayanımlarının ortalama değerleri verilmiştir.
Çizelge 4.5. Küp numunelerin basınç, kiriş numunelerin eğilme dayanımları (N/mm2) (K:karışım,B:basınç, E:eğilme,)(15x15x15 ve 15x15x60 cm3)
K 1.Gün
B
N/mm2
1.Gün
E
N/mm2
3.Gün
B
N/mm2
3.Gün
E
N/mm2
7.Gün
B
N/mm2
7.Gün
E
N/mm2
28.Gün
B
N/mm2
28.Gün
E
N/mm2
90.Gün
B
N/mm2
90.Gün
E
N/mm2
K1-00 18,2 2,84 34,3 5,36 44,9 5,71 51,5 6,76 58,3 7,83
K1-10 15,7 2,08 32,7 4,43 42,6 5,68 50,5 6,45 56,0 7,77
K1-20 5,4 0,77 25,8 3,87 33,4 4,57 43,6 5,99 50,1 6,75
K1-30 4,2 0,54 23,6 2,92 31,6 3,72 39,8 5,84 49,7 6,50
K1-40 3,9 0,51 21,2 2,81 31,0 3,63 36,9 5,77 47,0 6,22
Çizelge 4.6.’da beton numunelerin basınç dayanımının eğilme dayanımına
oranı (%) verilmiştir. Yapılan çalışmada uçucu küllü beton numunelerin eğilme
dayanımının, basınç dayanımına oranının genel ortalaması %7,48 bulunmuştur.
Çizelge 4.6. Beton numunelerin eğilme dayanımının, basınç dayanımına oranı (%) (B:basınç,E:eğilme)(ŞB:şahit beton)(UK:uçucu kül)
Karışım
No
1.Gün
%=B/E
3.Gün
%=B/E
7.Gün
%=B/E
28.Gün
%=B/E
90.Gün
%=B/E
K1-00 6,41 6,40 7,86 7,62 7,45
ŞB Genel Ort. 7,15
K1-10 7,54 7,38 7,50 7,83 7,21
K1-20 7,02 6,67 7,31 7,28 7,42
K1-30 7,78 8,08 8,49 6,82 7,65
K1-40 7,65 7,54 8,54 6,40 7,56
UK Ortalama 7,50 7,42 7,96 7,08 7,46
UK Genel Ortalama
7.48
49
Şekil 4.3. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)- eğilme(E) dayanımları zaman grafiği Şekil 4.3’de %0-40 U.K. beton numunelerin 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük
basınç-eğilme dayanımlarının ortalamalarının zaman grafiği verilmiştir. Her bir
gün için farklı üç beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Uçucu kül betonun eğilme
çekme dayanımı, NPÇ betonunun eğilme çekme dayanımı ile karşılaştırılabilir
niteliktedir. Yapılan çalışmada uçucu küllü betonların eğilme dayanımı, basınç
dayanımına oranı yaklaşık %7,48 bulunmuştur. Betonun eğilme çekme
dayanımı basınç dayanımının yaklaşık %10 civarındadır (Ersoy, 1985; Özkul
ve ark., 1999). Franklin (1981) ve Brooks ve ark. (1982), uçucu kül betonun
eğilme çekme dayanımı ve basınç dayanımı arasındaki oranın Normal Portland
Çimentosu betonunda bulunan orana benzer olduğu sonucunu çıkarmışlardır.
Atiş (2003a), %50 ve %70 ikame oranlarına sahip uçucu küllü betonlarla
yaptığı çalışmalar sonucunda NPÇ betonu ile kıyaslandığında yüksek eğilme
çekme ve basınç dayanımına sahip betonlar elde etmiştir.
0
10
20
30
40
50
60
70
0 10 20 30 40 50 60 70 80 90
Zaman (Gün)
Basın
ç-Eğ
ilme
Day
anım
ları
(MPa
)
B-0B-10B-20B-30B-40E-0E-10E-20E-30E-40
50
Şekil 4.4. %0 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.4.’de %0 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=8,2764x – 5,7356 ve R²=0,9671 olarak bulunmuştur.
y = 8,2764x - 5,7356R2 = 0,9671
0
10
20
30
40
50
60
70
0 2 4 6 8 10Eğilme Dayanımı (MPa)
Basın
ç D
ayanımı (
MPa
)
%0 UKDoğrusal (%0 UK)
51
Şekil 4.5. %10 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.5.’de % 10 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=7,3368x + 0,7472 ve R²=0,9907 olarak bulunmuştur.
y = 7,3368x + 0,7472R2 = 0,9907
0
10
20
30
40
50
60
70
0 2 4 6 8 10
Eğilme Dayanımı (MPa)
Basın
ç D
ayanımı (
MPa
)
%10 UKDoğrusal (%10 UK)
52
Şekil 4.6. %20 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.6.’da % 20 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=7,4776x – 1,1668 ve R²=0,9956 olarak bulunmuştur.
y = 7,4776x - 1,1668R2 = 0,9956
0
10
20
30
40
50
60
0 1 2 3 4 5 6 7 8Eğilme Dayanımı (MPa)
Basın
ç D
ayanımı (
MPa
)
%20 UKDoğrusal (%20 UK)
53
Şekil 4.7. %30 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.7.’de % 30 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=7,1433x + 1,8927 ve R²=0,9754 olarak bulunmuştur.
y = 7,1433x + 1,8927R2 = 0,9754
0
10
20
30
40
50
60
0 1 2 3 4 5 6 7
Eğilme Dayanımı (MPa)
Basın
ç D
ayanımı (
MPa
)
%30 UKDoğrusal (%30 UK)
54
Şekil 4.8. %40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.8.’de % 40 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=6,909x + 1,8289 ve R²=0,9566 olarak bulunmuştur.
y = 6,909x + 1,8289R2 = 0,9566
0
10
20
30
40
50
0 1 2 3 4 5 6 7
Eğilme Dayanımı (MPa)
Basın
ç D
ayanımı (
MPa
)
%40 UK
Doğrusal (%40 UK)
55
Şekil 4.9. %0-40 U.K. betonların 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç(B)-eğilme(E) dayanımlarının grafiği
Şekil 4.9.’da % 0-40 uçucu kül içeren betonlara ait numunelerin
ortalamalarının basınç-eğilme dayanımları grafiği verilmektedir. Burada 0.45
su/çimento oranı ile 1, 3, 7, 28 ve 90 gün olmak üzere her bir gün için
farklı üç adet beton numune üretilmiştir. Üretilen beton numunelerin
ortalamaları alınarak şekildeki grafik çizilmiştir. Şekilde de görüldüğü üzere
basınç dayanımı, eğilme dayanımına doğru orantılı olarak çıkmıştır.
Aralarındaki bağıntı y=7,3249x + 0,2876 ve R²=0,9756 olarak bulunmuştur.
%0-40 UK
y = 7,3249x + 0,2876R2 = 0,9756
0
10
20
30
40
50
60
70
0 2 4 6 8 10
Basınç Dayanımı (MPa)
Eğilm
e D
ayanımı (
MPa
)
56
4.3. Küp Numune Aşınma Ağırlıkları Ve Yüzdesi
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait beton küp numunelerin
(5x5x5 cm3) 100 ve 500 devirdeki aşınma ağırlıkları Çizelge 4.7.’de
verilmektedir.
Çizelge 4.7. Beton küp numunelerin 100 ve 500 devirdeki aşınma ağırlıkları
Karışım
No
İlk Ağırlık
100. Devir
500. Devir
1.Gün
Ağırlık
(gram)
3.Gün
Ağırlık
(gram)
7.Gün
Ağırlık
(gram)
28.Gün
Ağırlık
(gram)
90.Gün
Ağırlık
(gram)
İlk Ağırlık 352-350-349 357-355-354 358-356-353 358-358-357 366-359-354
Ortalama = 350.33 355.33 355.67 357.67 359.67
100. Devir 306-300-288 341-333-331 340-335-333 340-339-339 342-339-338
Ortalama = 298.00 335.006 336.00 339.33 339.67
500. Devir 48-40-33 289-287-280 298-290-287 299-298-290 316-310-310
K1-00
Ortalama = 40.33 285.33 291.67 295.67 312.00
İlk Ağırlık 349-348-348 353-353-351 357-356-349 357-357-356 373-368-358
Ortalama = 348.33 352.33 354.00 356.67 366.33
100. Devir 294-288-286 334-333-333 339-334-333 341-340-336 353-348-334
Ortalama = 289.33 333.33 335.33 339.00 345.00
500. Devir 36-33-30 288-284-281 294-285-283 294-286-286 336-330-316
K1-10
Ortalama = 33.00 284.33 287.33 288.67 327.33
İlk Ağırlık 349-348-345 351-350-347 352-352-349 353-352-350 365-354-353
Ortalama = 347.33 349.33 351.00 351.33 357.33
100. Devir 287-285-284 334-334-330 337-335-331 337-337-335 342-335-330
Ortalama = 285.33 332.67 334.33 336.33 335.67
500. Devir 36-31-30 278-277-265 288-280-278 295-291-286 308-303-302
K1-20
Ortalama = 32.33 273.33 282.00 290.67 304.33
İlk Ağırlık 348-348-344 350-347-345 352-350-347 352-351-350 348-347-338
Ortalama = 346.67 347.33 349.67 351.00 344.33
100. Devir 285-283-282 331-328-325 336-333-332 336-336-332 329-327-324
Ortalama = 283.33 328.00 333.67 334.67 326.67
500. Devir 33-31-31 267-253-212- 284-284-278 285-284-282 303-302-302
K1-30
Ortalama = 31.67 244.00 282.00 283.67 302.33
İlk Ağırlık 348-347-343 351-346-343 352-349-345 352-350-347 340-340-339
Ortalama = 346.00 346.67 348.67 349.67 339.67
100. Devir 284-284-280 321-308-305 344-327-326 334-334-331 322-320-318
Ortalama = 282.67 311.33 332.33 333.00 320.00
500. Devir 30-28-28 264-254-211 288-278-276 285-283-280 297-295-293
K1-40
Ortalama = 28.67 243.00 280.67 282.67 295.00
57
Laboratuvar çalışması sonucunda üretilen ve değişik zamanlarda elde
edilen, 0,45 S/Ç oranı ile üretilen bütün betonlara ait beton küp numunelerin
(5x5x5 cm3) 100 ve 500 devirdeki aşınma yüzdeleri Çizelge 4.8.’de
verilmektedir. 500 devirdeki aşınma yüzdelerin ortalaması ise özet olarak
Çizelge 4.9.’da verilmektedir.
Çizelge 4.8. Beton küp numunelerin 100 ve 500 devirdeki yüzdesel aşınması (S/Ç:0,45)(5x5x5 cm3)
Karışım
No
100. Devir
500. Devir
1.Gün
Aşınma
(%)
3.Gün
Aşınma
(%)
7.Gün
Aşınma
(%)
28.Gün
Aşınma
(%)
90.Gün
Aşınma
(%)
100.devir 13-14-17 4-6-6 5-6-6 5-5-5 7-6-5 K1-00
500.devir 86-88-90 19-19-21 17-19-19 16-17-19 14-14-12
100.devir 16-17-18 5-6-5 5-6-5 5-5-6 5-5-7 K1-10
500.devir 90-91-91 18-20-20 18-20-19 18-20-20 10-10-12
100.devir 18-18-18 5-5-4 4-5-5 5-4-4 6-5-7 K1-20
500.devir 90-91-91 21-21-24 18-20-20 16-17-18 16-14-14
100.devir 18-19-18 5-5-6 5-5-4 5-4-5 5-6-4 K1-30
500.devir 91-91-91 24-27-39 19-19-20 19-19-19 13-13-11
100.devir 18-18-18 9-11-11 2-6-6 5-5-5 5-6-7 K1-40
500.devir 91-92-92 25-27-38 18-20-20 19-19-19 13-13-14
Çizelge 4.9. Beton küp numunelerin 500 devirdeki ortalamalarının yüzdesel aşınması (S/Ç:0,45)(5x5x5 cm3)
Karışım
No
500. Devir
1.Gün
Aşınma(%)
3.Gün
Aşınma(%)
7.Gün
Aşınma(%)
28.Gün
Aşınma(%)
90.Gün
Aşınma(%)
K1-00 Ortalama 88 20 18 17 13
K1-10 Ortalama 91 19 19 19 11
K1-20 Ortalama 91 22 19 17 15
K1-30 Ortalama 91 30 19 19 12
K1-40 Ortalama 92 30 19 19 13
58
Şekil 4.10. %0-40 U.K. betonların 500 devirdeki ortalamalarının aşınma yüzdesi
Şekil 4.10.’da gösterilen değerler Los Angeles Tamburun 500. devirdeki
numunelerin ortalamalarının aşınma yüzdesinin grafiği verilmektedir. Şahit,
%10-%40 uçucu küllü beton numunelerin 1, 3, 7, 28 ve 90 günlük aşınma
yüzdesi değerleri elde edilmiştir. Beş farklı günde birbirinden farklı üç seri
beton numuneler üretilmiştir. Şekillerde de görüldüğü gibi ilk günde yeterli
basınç dayanımını elde etmemiştir ve yüksek oranda aşınma olmuştur. Diğer
0
10
20
30
40
50
60
70
80
90
100
0 10 20 30 40 50 60 70 80 90
Zaman (Gün)
Aşı
nma
(%)
%0 UK%10 UK%20 UK%30 UK%40 UK
59
günlerde ise aşınmanın büyük ölçüde azaldığı görülmüştür. Farklı günlerde
üretilen beton numunelerin ortalamaları alınarak Şekil 4.10.’daki grafik
çizilmiştir. Böylece beton numunelerde betonun aşınma yüzdesinin basınç
dayanımı ile doğru orantılı olduğu sonucuna varılmıştır. Uçucu küllü beton
numunelerde basınç dayanımı arttıkça betonun aşınma direncinin de arttığı
kanaati oluşmuştur.
Gebler ve Klieger (1986), Atiş (2000), yüksek oranda uçucu kül
kullanımı ile elde edilen betonun aşınmaya karşı direncini incelemişlerdir. U.K.
betonların basınç dayanımları arttıkça aşınma direncinin de arttığını
belirtmişlerdir.
500. devirdeki değerler, 100. devirdeki değerlere göre daha iyi sonuç
vermiştir. Yapılan deneyin sonucunda U.K. betonun aşınma yüzdesinin en iyi
sonucun 500. devirde elde edildiği sonucuna varılmıştır.
60
5. SONUÇ VE ÖNERİLER
Yapılan laboratuvar çalışmalarının sonucunda aşağıdaki sonuçlar elde
edilmiştir.
1. Uçucu kül ile üretilen betonların 3.gün ve daha sonraki günlerde
basınç, eğilme ve aşınma dayanımının erken yaşlarda oldukça yüksek
ya da yeterli dayanım gelişmesi göstermiştir. Böylece %10 - %40
oranında uçucu kül ile yapılan beton ve yol kaplamaların, çimento
yerine ikame edilmesinin uygun olduğu kanaati oluşmuştur. Ayrıca, 3
günde yeterli mukavemeti alması trafik akışı yoğun olan yerlerde zaman
açısından büyük bir engel teşkil etmeyeceği anlaşılmıştır.
2. Genellikle %10 oranında uçucu kül içeren betonların basınç dayanımları
kontrol betonların basınç dayanımlarıyla çoğunlukta eşdeğere yakın
çıkmıştır. %20-40 arasında uçucu kül içeren betonların basınç
dayanımları ise kontrol betonların basınç dayanımlarına göre, basınç
dayanımlarının azaldığı görülmüştür. Bu gözlemlerden uçucu kül oranı
%0 ile %10 arasında çok iyi, %10 ile %20 arasında iyi, %20 ile %40
arasında normal basınç dayanımının verdiği anlaşılmaktadır
3. Yapılan çalışmada Yumurtalık Sugözü uçucu küllü içeren beton
numunelerin eğilme dayanımlarının, basınç dayanımlarına oranının 90
gün sonunda genel ortalaması %7,48 olarak bulunmuştur.
4. Yapılan çalışmada beton numunelerinin basınç dayanımı artıkça, aşınma
ve eğilme direncinin de artığı tespit edilmiştir.
5. Çimentonun %10-%40 oranında uçucu kül ile yer değiştirmesi
sonucunda, NPÇ betonunun dayanımına eşdeğer dayanım elde etmesi
olası görülmüştür.
6. Beton yol kaplamaları gibi büyük kapsamlı çalışmalarda gereken beton
miktarları göz önünde tutulduğunda yüksek oranda uçucu kül kullanımı
ile elde edilen betonun çok büyük ekonomik ve ekolojik fayda
sağlayacağı kanaati oluşmuştur.
61
7. Uçucu kül ile üretilen betonların basınç, eğilme ve aşınma dayanım
özelliklerinin uzun dönemde ölçülmesi ve araştırılması gerekmektedir.
8. Beton yol kaplaması olarak kullanıldığında önem taşıyan aşınma
değerlerinin iyi sonuç vermesi, üzerinde çalışılan betonların yol
kaplamasında kullanılabileceğini göstermektedir.
9. Yukarıda sıralanan sonuçlara dayanarak, uçucu kül içeren betonun,
beton yol kaplamasında uygun bir malzeme olarak kullanılabileceği
kanaatine varılmıştır.
Hızla büyüyen ve gelişen Türkiye için uçucu kül ile üretilen beton ve yol
kaplamaların önemi anlaşılmalı ve araştırmalar hızla devam etmelidir.
Ülkemizde üretilen uçucu küllerin bir çoğu çimento ve çimentolu
sistemlerde kullanılma açısından elverişli görünmektedir. Ancak, herhangi bir
uçucu külün kullanılması düşünüldüğünde, özelliklerinin bir çok parametre
tarafından etkilenebileceği göz önünde bulundurularak, kesinlikle detaylı
inceleme yapılmalıdır. Kullanım sırasında da bu incelemeler periyodik olarak
sürdürülmelidir.
62
KAYNAKLAR
ABDUNUR, E. A., 1961. Fly Ash in Concrete: An Evalution, Highway
Research Board Bulletin No.284, Washington D. C., 138s.
AĞAR, E., SÜTAŞ, İ, ÖZTAŞ, G., 1996. Asfalt Kaplama ile Beton Yol
Karşılaştırılması, THBB Hazır Beton Dergisi- Beton Yollar Özel Eki.
AĞAR, E., SÜTAŞ, İ., ÖZTAŞ, G., 1998. Beton Yollar, İTÜ, İstanbul.
AĞAR, E., 2004. Sıkıştırılabilen Beton Yol Kaplamaları, www.thbb.org., Beton
Yollar, makale, Nisan, İstanbul.
AİTCİN, F. A., CHARLES - GİBERGUES, A., AND VAQUİER, A.,
1986.Comparative Study of The Cementitious Properties of different Fly
Ashes’’, Proceedings of 2nd International Conference on the Use of Fly
Ash, Silica Fume, Slag and Natural Pozzollans in Concrete, Madrid
AKAKIN, T., 2004. Uçucu Küller. Dünya İnşaat Dergisi. 21 No.2004-07, s.
102-105.
ALATAŞ, T. 1996. Afşin-Elbistan Termik Santrali Uçucu Külünün Yol
Stabilizasyonunda Çeşitli Malzemelerle Birlikte Kullanımı Üzerine Bir
Araştırma, Doktora Tezi, Fırat Üniversitesi, Elazığ.
ASTM C-618, 1991. Standarts specifications for coal ash and raw or calcined
natural pozzolan for use as a mineral admixture in Portland Cement
Concrete, Annual book of ASTM Standarts.
ATİŞ, C. D., 2000. Yüksek Oranda Uçucu Kül Kullanımı ile Betonun
Aşınması, İMO Teknik Dergi, Yazı 154, 11(4) 2217-2230.
ATİŞ, C. D., 2001. Uçucu Kül İçeren Silindirle Sıkıştırılabilen Betonların
Özellikleri. Turkish Journal of Engineering&Enviromention Sciences,
Vol. 25, No. 5, pp. 503-515.
ATİŞ, C. D., ÖZCAN, F., AKÇAÖZOĞLU, K., SEVİM, U. K., BİLİM, C., 2001.
Afşin-Elbistan Uçucu Külü İçeren Silindirle Sıkıştırlabilen Betonların
Basınç Dayanımı. 3. Kentsel Altyapı Ulusal Sempozyumu, Eskişehir, s.
247-260.
63
ATİŞ, C. D., 2002. Heat Evaluation High Volume Fly Ash Concrete.Cement
And Concrete Research, Vol. 32, pp. 751-756.
ATİŞ, C. D., BİLİM, C., ÖZCAN, F., AKÇAÖZOĞLU, K., SEVİM, U. K. 2002.
The Use of a Non Standard High Calcium Fly Ash in Concrete and
İts Response to Accelerated Curing, Materials de Construccion Vol.52
No.267, September, pp. 5-17.
ATİŞ, C. D., 2003a. High Volume Fly Ash Concrete with High Strength And
Low Drying Shrinkage. Journal of Materials in Engineering, Vol. 15,
No. 2, pp. 153-156.
ATİŞ, C. D., KILIÇ, A., SEVİM, U. K. 2004. Strength and Shrinkage
Properties of Mortar Containing a Nonstandard High Calcium Fly Ash
Cement and Concrete Research.
BROOKS, J. J., WAİNWRİGHT, J.B., CLİPWELL, J.B. 1982. Time Dependent
Properties of Concrete Containing Pulverized Fuel Ash and Super
Plasticizer International Symposium on The Use of PFA in Concrete
April 14-16, Leeds, pp. 209-220.
CABRERA, J. G., PLOWMAN, C., 1981. Hydration and Micro Structure of
High PFA Content Concretes. Proceedings of the International Constr.
Industry Res. And Infor assoc. (CIRIA), June, Vol. 4(1), pp. 4-30.
CABRERA, J. G., WOOLLEY, G. R., 1985. A Study of 25 Year Old
Pulverized Fuel Ash Concrete Used in Foundation Structures Proc. Inst.
Civ. Eng., Part 2, March, pp. 149-165.
DUNSTAN, M. R. H., 1984. Design of Mix Proportions for the Efficient
Use of Fly Ash in Concrete. Second International Conf. On Ash
Technology and Marketing, September, London, pp. 445-454.
EİE, 1979. Türkiye Uçucu Küllerinin Özellikleri ve Kullanılma Olanakları,
Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Direktörlüğü Yayın No. 81-45, 164s.
EPRİ REPORT, 1993. Investigation of High Volume Fly Ash Concrete
Sytems, Epri Jr-103151 Project 3176-06 Final Report, October.
ERDOĞAN, T. Y., 1995c. Agregalar. Türkiye Hazır Beton Birliği, 162s.,
İstanbul.
64
ERDOĞAN, T. Y., 1997. Admixtures for Concrete. Middle East Technical
University, ISBN 975-429-113-6, 188s., Ankara.
ERSOY, U, 1985. Betonarme Temel İlkeleri ve Taşıma Gücü Hesabı, O.D.T.Ü.
İnşaat Mühendisliği Bölümü, 18-28s., Ankara.
FRANKLİN, R. E., 1981. The Effect of Pulverized Fuel Ash on the
Strength of Pavement-Quality Concrete. Transport and Road Research
Laboratory, TRRL 982.
GEBLER, S. H., KLIEGER, P., 1986. Effect of Fly Ash on the Durability
of Air Entrained Concrete. Proceedings of ACI/Canmed Second
International Conference on Fly Ash, Silica Fume, Slag and Natural
Pozzolans in Concrete SP-91, SPAIN-Madrid, pp. 483-519.
MEHTA, P. K., 1983. Pozzolanic and Cementitious By Products as Mineral
Admixtures for Concrete – A Critical Review, Proc. Of 1st Intern. Conf.
On the Use Of Fly Ash, Silica Fume, Slag and Other mineral by-
products in Concrete, Canada, Montebello, July 31 August 5, Editor. V.
M. Malhotra; ACI SP-79, Detroit, 1-48.
MEHTA, P. K. 1986. Standard Specifications for Mineral Admixtures an
Overview, Proceedings of ACI/Canmet Second International Conference
on Fly Ash, Silica Fume, Slag and Natural Puzzolans in Concrete, SP-
91, SPAIN, Madrid. Pp. 637-658.
MUNDAY, J. G. L., ONG, L. T., DHIR, R. K. 1983. Mix Proportioning of
Concrete with PFA Critical Review Proc. First International Conference
on the Use of Fly Ash, Silica Fume, Slag and other Mineral By
Products in Concrete, Montello, Canada, July 31-August 5, Editor V.
M. MALHOTRA ACI Special Publication, pp. 235-254.
MUNN, R. L., 1984. Fly Ash in Rolled Concrete Pavement and Slipformed.
Second International Conference On Ash Technology and Marketing,
September, London, pp. 455-460.
NELSON, P., SRIVIVATNANON, V., KHATRI, R., 1992. Devolopment of
High Volume Fly Ash Concrete for Pavements. Proceedings of the 16th
of the ARRE Conference, Perth, Aust., Nov., 9-12, pp. 37-47.
65
ÖZCAN, M., 1997. Tunçbilek ve Seyitömer Uçucu Küllerin Beton
Özelliklerine Etkisi ve Etkinlik Katsayılarının Belirlenmesi, Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul.
ÖZKUL, H., TAŞDEMİR, M. A., TOKYAY, M., UYAN, M., 1999. Meslek
Liseleri İçin Her Yönüyle Beton. Aralık, TÇMB, Ankara.
ÖZTURAN, T., 1991. Beton Üretimimde Uçucu Kül Kullanımının
İrdelenmesi, Türkiye İnşaat Mühendisliği XI. Teknik Kongresi Bildiriler
Kitabı, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, 149-158s., İstanbul.
SEVİM, U. K., 2003. Afşin-Elbistan Termik Santralı Uçucu Külünün Çimento
Hamuru ve Harç Numuneler Üzerindeki Etkisinin Araştırılması, Doktora
Tezi, ÇÜ., Adana.
THBB, 2003. Bir Seçenek Daha Var Beton Yollar, Ekim, İstanbul.
TOKYAY, M., ERDOĞDU, K., 1998. Türkiye Termik Santrallerinden Elde
Edilen Uçucu Küllerin Karakterizasyonu. TÇMB Yayınları, TÇMB/AR
GE/Y-98.3.
TS EN 197-1, 2002. Genel Çimentolar - Bileşim, Özellikler ve Uygunluk
Kriterleri. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS EN 450, 1998. Uçucu Kül-Betonda Kullanılan Tarifler, Özellikler ve Kalite
Kontrolü. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 19, 1992. Çimento-Portland Çimentoları. Türk Standartları Enstitüsü,
Ankara.
TS 24, 1985. Çimentoların Fiziki ve Mekanik Deney Metotları. Türk
Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 500, 1984. Betonarme Yapıların Hesap ve Yapım Kuralları, Türk
Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 639, 1975. Uçucu Küller. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 640, 1975. Uçucu Küllü Çimento. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 706, 1980. Beton Agregaları. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 1900, 1987. İnşaat Mühendisliğinde Zemin Laboratuvar Deneyleri, Türk
Standartları Enstitüsü, Ankara
66
TS 3068, 1978. Laboratuvarda Beton Deney Numunelerin Hazırlanması ve
Bakımı. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 3286, 1979. Betonun Eğilmede Çekme Dayanımının Şantiyede Tayin
Deneyleri. Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TS 3526, 1980. Beton Agregalarında Özgül Ağırlık ve Su Emme Oranı
Tayini.Türk Standartları Enstitüsü, Ankara.
TÜRKER, P., ERDOĞAN, B., KATNAŞ, F., YEĞİNOBALI, A., 2003.
Türkiye’deki Uçucu Küllerin Sınıflandırılması Ve Özellikleri, TÇMB
Yayınları, Ankara.
67
ÖZGEÇMİŞ
10.05.1975’de Almanya’da doğdum. İlk, orta, lise ve üniversite öğrenimimi
Adana’da tamamladım. Üniversiteye 1993’te girdim ve 1998 yılında Çukurova
Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesinden İnşaat Mühendisi olarak
mezun oldum. Aynı bölüme 2003’de girerek Yüksek Lisans öğrenimine
başladım. Askerliğimi yedek subay rütbesinde Hv.k.k.’lığı Merkez Karargah
Ankara’da İnşaat Mühendisi olarak yaptım. 1998-2004 tarihlerinde çesitli
firmaların yapmış olduğu inşaat ve taahhüt işlerinde şantiye şefi olarak
çalıştım. İyi derecede İngilizce ve Almanca bilmekteyim.
.