forza europe

Bu metin, SFR Film tarafından yürütülen ve Avrupa Komisyonu tarafından desteklenen “Avrupa Yayında II” programı kapsamında hazırlanmıştır. Metnin içeriğininAvrupa Komisyonu’nun resmi görüşlerini yansıttığı

düşünülmemelidir.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 2Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

“Futbolun sırrı topun kendisidir”

Ali ABADAY

Futbolun yüzyılın en sevilen sporu olmasındaki sebeplerden biri herhalde her du- rumda oynanabilir olmasıdır. Özel bir kıyafet ya da oyun alanına gerek yoktur. Herkes, istediği her an oynayabilir. Top bulunamaz ise poşetler içi içe geçirilerek bir top yapılına bilinir, meşin olmazsa plastik top olur. Basketbol da ki gibi topu sektirme sorunu da olmadığından ayakla vurulunca biraz giden her topla veya topa benzer nesneler ile oynanabilir.

Günümüz futbolundaki deri toplaGünümüz futbolundaki deri toplardan önce keten ile doldurulmuş deri toplar varmış, bazen saman ve tohum kabuklarıyla doldurulup renkli kumaşlar ile kaplandığı da olurmuş. Kimi zaman ise yenilen düşmanın kafası. Bazen şişirilmiş veya dikilmiş hayvan mesanesi olurmuş top. Tabi topun şeklinin düzgün olmayışı hareketlerinin belirlenememesine yol açtığından oyun daha eğlenceli hale geliyormuş. Günümüzde bile bazı hak edilmeyen sonuçların sebebi delikanlı ol-mayan top değil midir?

Bildiğimiz deri kaplı hava ile şişirilmiş topu ise ilk olarak Kuzey Amerikalı Charles Goodyear bulmuş. O zamanki hali ile futbol topu daha çok basket toplarına benzi- yor, ki modern basketbol da o zamanlar bu topu kullanıyormuş. Topun yanında şişirildiği geniş yarık dikildiği için topa kafa vurmak pek kolay değilmiş. Zaman içinde 3 Arjantinli subaplı ve enjektörlü pompa ile şişirilen topu geliştirmişler ve 1938 Zaman içinde 3 Arjantinli subaplı ve enjektörlü pompa ile şişirilen topu geliştirmişler ve 1938 Dünya Kupasında ilk olarak kullanılmasına izin verilmiş. O tarihten beri de güzelim kafa golleri sahalarda görülmeye başlanmış.

Futbol topu üzerine kesin bir karar varılamaması yüzünden 1930’da ki ilk Dünya Kupası finalinde Arjantin ile Uruguay kendi toplarıyla oynamak için ısrar etmişler. Hakem ilk yarıda Arjantin topuyla, bu yarıyı Arjantin 2-1 önde kapamış, ikinci yarıyı Uruguay topuyla oynanmasına karar verdi. Maçı 4-2 Uruguay kazanmış.

FFutbol topunun rengi 1950’lerde değişime uğramış. Akşam üzerleri oynanan maçlarda seyirciler daha iyi takip edebilsin diye top beyaz olmuş, karlı havalarda ise turuncu. 1960’larda sentetik topun bulunması ile deri top yavaş yavaş kullanılmamaya başlanmışsa da 1980’e kadar tam olarak kullanılmaktan vazgeçilmemiş. Daireye tam yakınlıkta bir futbol topu yapmak içinse farklı bir tasarım denenmiş ve yüzeyinde 20 tane altıgen ve 12 tane beşgenden oluşan bildiğimiz 32 dilimli klasik top tasarlanmış. FIFA’ nın 1970 Meksika Dünya Kupasında onay verdiği bu topun siyah beyaz olmasının nedeni ise televizyonların o dönem siyah beyaz olması. Televizyon da ki izleyiciler daha iyi görebilmeleri için beşgenleizleyiciler daha iyi görebilmeleri için beşgenler, siyah altıgenler beyaza boyanmış,

1970 Meksika Dünya Kupasında televizyondan canlı yayın yapılan ilk dünya kupasıdır. Teknolojini ilerlemesi ile futbol topları da değişmeye devam etti ve son Dünya Kupasında geleneksel 32 dilimli top yerine 14 dilimli topa geçildi. Yeni geliştirilen top modelleri ile futbol daha eğlenceli ve seyri zevkli hale getirilmeye devam ediliyor.