tÜrkİye'de tarimsal kooperatİflerİn yenİden … · pek çok ülkede tarımsal ticaretin...

12
TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN YAPILANMASI Ayhan ÇIKIN, O. M.KOÇTÜRK**, Nermin KIZILDAĞ', Baki DOĞRUYOL 1. GİRİŞ Kooperatifçilik hareketi modern anlamda 1844'ten itibaren bütün dünyada yayılmış ve ülkelerin ekonominlerinde önemli bir unsur olmuştur. Tarımsal kooperatifler ise, çiftçilerin yeni teknolojiler arayarak, tarımsal üretimi işleme ve pazarlama sistemine uyduracak şekilde yönlendirme çabaları ile, tarım, balıkçılık ve ormancılık gibi hammadde üreticilerinin sorunlarının çözümü için devreye girmiştir, örneğin AB ülkelerinde (AB 12), 1990 yılı verilerine göre, 104 bin kooperatife 54 milyon civarında insan ortaktır. Bu kooperatiflerin cirosu 1.2 trilyon ECU'yu aşmış durumdadır. Kooperatiflerin iş hacimlerinin GSYİH’ya oranı Fransa’da %43.5, Hollanda'da %42.5, Almanya'da %41.2 gibi oldukça yüksek düzeydedir(Kızıldağ, 1995). Yine AB'da tarımsal kooperatifler tarımsal girdi pazarlarının % 50'sinden fazlasını, çıktı toplama, işleme ve pazarlarının % 60'dan fazlasını (süt sektöründe %75’den fazlası) (Bekkum and Dijk, 1997) denetlemektedir. AB'da tarımsal kooperatifçilik hareketi ile Birliğin tarımsal gelişimleri arasında bir paralellik olduğu gözlemlenmektedir. Türkiye'de ise 8900 civarında tarımsal kooperatife, 4.5 milyon civarında çiftçi ortaktır. Bu sayısal çokluğa karşın, ülke de tarımsal kooperatiflerin tarım ekonomisindeki ağırlığı yeterince hissedilmemektedir. Bu nedenle Türkiye'de, tarımsal kooperatiflerin ulusal düzeyde yeniden bir yapılanmaya gitme ihtiyacı gündeme gelmektedir. Çünkü tarımsal kooperatifler ülke kalkınmasında, global ve entegre tarım politikalarının oluşmasında ve uygulamaya aktarılmasında ve tarımın stratejik hedeflerine ulaştırılmasında kullanılabilecek en etkin araçlardır. Bu bildiride son yıllarda Türkiye’de tarımsal kooperatifçilik hareketinin mevcut durumu belirlenecek ve daha etkin ve ülke tarım politikasıyla daha entegre yeni bir yapılanmanın nasıl olması gerektiği sorusuna yanıt aranacaktır. 2. TÜRKİYE’DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN MEVCUT DURUMU Birçok gelişmiş ülke de dahil olmak üzere, genellikle tarım işletmeleri küçük aile işletmelerinden oluşmuştur. Bu nedenle de tarımsal* Ege Ümv. Zir. Fak Tarım Ekonomisi Bölümü Bornova İzmir. * TARİŞ Ar-Ge Müdürlüğü Bornova İzmir. 174

Upload: others

Post on 24-Jan-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDENYAPILANMASI

Ayhan Ç IK IN , O. M.KOÇTÜRK**, Nermin KIZILDAĞ', Baki DOĞRUYOL

1. GİRİŞ

Kooperatifçilik hareketi modern anlamda 1844'ten itibaren bütün dünyada yayılmış ve ülkelerin ekonominlerinde önemli bir unsur olmuştur. Tarımsal kooperatifler ise, çiftçilerin yeni teknolojiler arayarak, tarımsal üretimi işleme ve pazarlama sistemine uyduracak şekilde yönlendirme çabaları ile, tarım, balıkçılık ve ormancılık gibi hammadde üreticilerinin sorunlarının çözümü için devreye girmiştir, örneğin AB ülkelerinde (AB 12), 1990 yılı verilerine göre, 104 bin kooperatife 54 milyon civarında insan ortaktır. Bu kooperatiflerin cirosu 1.2 trilyon ECU'yu aşmış durumdadır. Kooperatiflerin iş hacimlerinin GSYİH’ya oranı Fransa’da %43.5, Hollanda'da %42.5, Almanya'da %41.2 gibi oldukça yüksek düzeydedir(Kızıldağ, 1995). Yine AB'da tarımsal kooperatifler tarımsal girdi pazarlarının % 50'sinden fazlasını, çıktı toplama, işleme ve pazarlarının % 60'dan fazlasını (süt sektöründe %75’den fazlası) (Bekkum and Dijk, 1997) denetlemektedir. AB'da tarımsal kooperatifçilik hareketi ile Birliğin tarımsal gelişimleri arasında bir paralellik olduğu gözlemlenmektedir.

Türkiye'de ise 8900 civarında tarımsal kooperatife, 4.5 milyon civarında çiftçi ortaktır. Bu sayısal çokluğa karşın, ülke de tarımsal kooperatiflerin tarım ekonomisindeki ağırlığı yeterince hissedilmemektedir. Bu nedenle Türkiye'de, tarımsal kooperatiflerin ulusal düzeyde yeniden bir yapılanmaya gitme ihtiyacı gündeme gelmektedir. Çünkü tarımsal kooperatifler ülke kalkınmasında, global ve entegre tarım politikalarının oluşmasında ve uygulamaya aktarılmasında ve tarımın stratejik hedeflerine ulaştırılmasında kullanılabilecek en etkin araçlardır. Bu bildiride son yıllarda Türkiye’de tarımsal kooperatifçilik hareketinin mevcut durumu belirlenecek ve daha etkin ve ülke tarım politikasıyla daha entegre yeni bir yapılanmanın nasıl olması gerektiği sorusuna yanıt aranacaktır.

2. TÜRKİYE’DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN MEVCUT DURUMU

Birçok gelişmiş ülke de dahil olmak üzere, genellikle tarım işletmeleri küçük aile işletmelerinden oluşmuştur. Bu nedenle de tarımsal * *

E ge Ü m v. Zir. F ak T a rım E k o n o m is i B ö lü m ü B o r n o v a İzm ir .* T A R İŞ A r-G e M ü d ü rlü ğ ü B o rn o v a İzm ir .

174

Page 2: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

kooperatiflerin düşük maliyetli girdi tedarikinden başlayarak, tarımsal ürünlerin daha etkin pazarlanmasına kadar varan pek çok faaliyetleri yerine getirmesi zorunluluğu ortaya çıkmakta, bu işlevler ise tarımsal kooperatifleri yöresel ve toplumsal kalkınmanın önemli araçları durumuna getirmektedir.

Türkiye tarım potansiyeli yüksek bir ülkedir. Çalışan nüfusun yarısı tarımda istihdam edilirken, tarımın ulusal gelirdeki payı %15'lere düşmüştür. Öte yandan kırsal kesimden kentlere doğru büyük bir göç olgusu yaşanmaktadır. Bu durumda Türkiye bir taraftan kırsal kesimin gelirini yükseltmek, diğer bir taraftan da kentlerde toplanan çok sayıdaki işsizlere istihdam yaratmak için sanayileşmek zorundadır. Ancak mevcut durumda uygulanan ve daha çok fiyat paritelerine dayanan tarımdan kaynak aktarma, tarımsal kesimin göreli olarak sürekli fakirleşmesine sebep olmaktadır. Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer edilmekte, hem de tarımdan sanayiye kaynak aktarılabilmektedir(Çıkın ve Olgun, 1995).

Ülkede tarımsal kooperatiflerin mevcut durumu anlatılırken, konunun birkaç ana başlık altında özetlenmesi yararlı olacaktır.

a) Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Hukuki Yapısı;Türkiye'de kooperatif mevzuatının ilk başlangıç tarihi 1863’lere kadar gitmektedir. Cumhuriyet döneminde de kooperatifçilik mevzuatı ile ilgili pek çok yasa çıkarılmıştır. Bugün Türkiye'de tarımsal kooperatiflerle ilgili biri genel nitelikli, üçü özel nitelikli dört kooperatifçilik yasası bulunmaktadır. Bunlar(Çıkın, 1994);

1. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu. Bu yasa ile kurulan ve çalışma tarzıbu yasa çerçevesinde düzenlenen başlıca kooperatifler şunlardır: Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifleri, Tarımsal KalkınmaKooperatifleri, Sulama Kooperatifleri, Su Ürünleri Kooperatifleri, vb.

2. 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu.

3. 2834/3186 Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Kanunu.

4. 1196 sayılı Tütün Tarım Satış Kooperatifleri Kanunu.

b) Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Nicelik OlarakGelişimi; Ülkede, 1996 yılı sonu itibariyle 8873 adet tarımsal birim kooperatif mevcuttur (toplam kooperatiflerin %17,91'i). Bu birimkooperatiflere 4,5 milyon (toplam ortakların %60,92’si) çiftçi ortak durumundadır. Tarımsal kooperatifler 74 ll-Bölge Birliği ve bir adet Merkez Birliği içinde örgütlenmiştir. Ancak bu Merkez Birliği sadece Tarım Kredi Kooperatifleri’ne aittir. Diğer tarımsal amaçlı kooperatiflerin Merkez Birlikleri henüz bulunmamaktadır. Birim tarımsal kooperatiflerin 7302’si İl-Bölge Birliklerine üye durumundadır. 1992-96 döneminde birim tarımsal kooperatif sayısı %7,1 artarken üye çiftçi sayısı %1,6, il-bölge

175

Page 3: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

birlikleri sayısı % 1,4 artarken bu birliklere üye birim kooperatif sayısı % 83,3 artmıştır(Çıkın ve Kızıldağ, 1998).

Görüldüğü gibi tarım kesiminde, özellikle bölge birliklerinin oluşum sürecinde 1990'lı yıllarda bir canlılık görülmektedir. Türkiye'de tarımsal kooperatifleri iki alt başlık altında incelemek daha doğru olacaktır. Bunlar; a)özel yasalarla kurulmuş tarımsal kooperatifler, b) 1163 sayılı yasayla kurulmuş tarımsal kooperatifler.

Özel yasalarla kurulmuş tarımsal kooperatifler Tarım Kredi Kooperatifleri, Tarım Satış Kooperatifleri ve Tütün Tarım Satış Kooperatifleri’dir. 1996 yılı itibariyle Türkiye'de bulunan bu grup birim kooperatiflerin sayısı 2976 (toplam tarımsal kooperatiflerin %33.54'ü) ve bunlara üye çiftçi 2.3 milyon (toplam tarımsal kooperatif ortaklarının %50.37’si) civarındadır. Özel yasalarla kurulmuş kooperatifler 32 Bölge Birliği ve 1 Merkez Birliği içinde toplanmışlardır. Birim kooperatiflerin 2929’u (grup toplamının %98.42'si) Bölge Birliği üyesi durumundadır. Bu grup kooperatiflerde 1992-1996 döneminde birim kooperatif sayısında %2’lik bir artış görülürken, ortak çiftçi sayısında ancak %0.2'lik bir artış gözlenmiştir. Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği, Tarım Satış Kooperatifleri Bölge Birlikleri düzeyine kadar üst örgütlenmeye giderken, son yıllarda bir hareketlilik gösteren Tütün Tarım Satış Kooperatifleri henüz üst örgütlerini oluşturamamışlardır (Tablo 1). 1163 sayılı yasaya göre kurulmuş olan kooperatifler Türkiye'de çitçi tabanına dayanan ve çiftçilerin önderliğinde yönlendirilen çok amaçlı kooperatiflerdir. Ülkede 1996 yılı itibariyle ikinci gruba giren, 5897 adet birim tarımsal kooperatife, 2.237.684 üretici üye durumundadır. 42 adet il-bölge birliğine 4.373 adet birim kooperatif üye bulunmaktadır (Tablo 1).

c) Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Tarımsal Ekonomideki Durumu: Ülkede tarımsal kooperatiflerin ekonomiye katılımı yüksek düzeylerde değildir Özellikle 1163 sayılı yasaya tabi olan tarımsal amaçlı kooperatiflerde bu oran oldukça düşüktür.

Türkiye'de geleneksel bazı tarım ürünlerinin pazarlanmasında kooperatiflerin payı değişik sektörler itibariyle düşük düzeydedir. Bununla birlikte Türkiye'de tarım satış kooperatiflerinin ülkesel düzeyde etkin olduğu ürünler de bulunmaktadır. %48.6 ile pamukta kooperatiflerin pazar payı en yüksektir. Daha sonra %36.7 ile fındık, %31.8 ile ayçiçeği ve %27.7 ile incir gelmektedir (Eraslan, Mülayim; 1993).

1985-1993 döneminde Türkiye'de üretilen pamuğun ortalama olarak % 25 4'ü, çekirdeksiz kuru üzümün % 25 3'ü, kuru incirin % 18.4'ü, kabuklu fındığın % 24.8'l, ayçiçeğinin % 38.4'ü, zeytinyağının % 14.5'i T.S.K. ve Birlikleri tarafından satın alınarak , toplanmış, işlenmiş ve pazarlanarak değerlendirilmiştir (Koçtürk, 1995; Çıkın ve Kızıldağ, 1998). Yine Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin bazı ürünlerde ihracat payı oldukça yüksektir Bunlar, %54.75 ile kütlü pamuk, %20.73 ile antep

176

Page 4: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

fıstığı, %25 ile gülçiçek ve gülçiçekyağı, %70.96 ile yaş kozadır (Gündoğmuş ve Gönenç, 1994).

Tarım kooperatiflerinin girdi tedarikindeki payları ise tohumda %8.45, karma yemde %9.63, kimyasal gübrede %34.1, tarımsal mücadele ilacında % 32.09, tarım alet ve makinalarında %14.7 ve sulamada ise %8.63'dür. Buradan da görüldüğü gibi tarımsal girdi tedarikinde ülkedeki tarımsal kooperatiflerin etkinliği gerektiği düzeyde değildir.

d) Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Eğitim ve Araştırma Açısından Durumu: Kooperatifçiliğin geliştirilmesi amacıyla kooperatif ilke ve yöntemlerinin kooperatif ortaklarına, yöneticilerine, memurlarına ve bütün halka öğretilmesi şeklinde ifade edilen kooperatif eğitimini geliştirilmesi ilkesi, kooperatifçiliğin yedi ilkesinden birisidir(Mülayim, 1995).

Kooperatifçilik eğitimi ve bu konuda yapılacak araştırmalar, Türkiye için de büyük önem taşımaktadır. Oysa ülkemizde kooperatifçilik eğitimine gereken önemin verildiğini söylemek güç olacaktır. Birçok ülkede kooperatifçilik eğitimi yaygın olarak bulunduğu halde, ülkemizde böylesi bir yapı mevcut değildir. Çeşitli meslek okullarında ve fakültelerde kooperatifçilik eğitimi verilmekle birlikte , bunların ülkenin bütünü düzeyinde yeterli olduğu söylenememektedir. Bu nedenle bugün kooperatifçilik eğitimi ve bu konuda yapılacak araştırmalar, kooperatifçiliğin en önemli sorunlarından biri olarak çözüm beklemektedir.

e) Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Denetim Açısından Durumu: Türk kooperatifçiliğinin gelişimi ile yakından ilgili olan bir konu da kooperatiflerde denetim sorunudur. Çünkü görüldüğü kadarıyla Türk kooperatifçiliğinde etkili bir denetim maalesef yapılamamaktadır. Halbuki etkili bir denetim, kooperatif ortağının ve Türk kooperatifçiliğinin en büyük güvencesidir.

3. TÜRKİYE’DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN YAPILANMASI

3.1. Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Hukuki Çerçevede Yeniden Yapılanması

Ülke tarımsal kooperatifçiliğinde yeni bir yapılanma düşünülürken, ilk ele alınması gereken nokta hukuki yapıda söz konusu olan ve yukarıda değinilen dağınıklığın giderilerek tek bir “çerçeve yasa” oluşturulması ve tüm kooperatiflerin demokratik bir yapıda bütünleştirilmesidir. Bu çerçeve yasa, tüm kooperatifleri, bir yasa çatısı altında toplamalı ve demokratik ve çağdaş kooperatifçilik ilkelerini esas alacak biçimde kooperatiflerarası işbirliğinin gelişmesini düzenlemelidir. Bu yeni yasada; kooperatiflerin yasal dayanakları, farklı Bakanlık ve devlet kuruluşlarından tek bir Bakanlığa doğru kaydırılmalıdır. Bu

177

Page 5: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

çerçeve yasada kooperatif türlerine dayalı farklılıklar ile kooperatif uzmanlık alanlarına girilmemeli ve bunlar anasözleşmelere bırakılmalıdır. Ayrıca kooperatiflerin üst örgütlenmesinin gerçekleştirilebilmesinde gerekli yapılanmanın sağlanabilmesi için kooperatifler arasındaki yasal farklılaşmanın ortadan kaldırılması bu çerçeve yasada çözümlenmelidir.

Oluşturulacak çerçeve yasada, ülkede uygulamada olan bazı yasalardaki kooperatif yapılanmayı engelleyici maddeler ortadan kaldırılmalıdır. Ayrıca çerçeve yasa, kooperatiflerin gelişen ekonomik yapıya ayak uydurabilmeleri için kooperatif dışı sektörlerle ve benzer hukuki statülü kurumlarla işbirliğine girebilme imkanını yaratabilmelidir. Son olarak çerçeve yasada kooperatiflerin daha rasyonel çalışabilmeleri için onların kendi aralarında şirketler kurmalarına veya kurulmuş şirketlere ortak olmalarına (kooperatiflerin hukuki ve ekonomik bağımsızlığına engel olmamak koşuluyla), şubeler verme veya şubeler açmalarına ve aynı kategoride faaliyet gösteren kooperatiflerin ortak şubeler açarak yoğunlaşmasına imkan tanımalıdır.

Hukuki yapı içinde yer alabilecek diğer önemli bir nokta ise kooperatifçilikte mevcut durum içinde değinilen denetim yapısındaki sorunlardır. Genel olarak ortakların denetim hakları Kooperatifler Kanunu’nda belirlenmiştir; bilgi edinme ve suret isteme hakkı (K.K.* 24/1- 2), kooperatifin ticari defterlerini özel izinle inceleme hakkı (K.K.'nun 25. maddesi) . Ancak bu konuda temel birkaç yetersizlikten söz etmek gerekmektedir. Bunlar; ortaklararasında iletişim eksikliği olması ve yine ortaklar ve denetim kurulu üyelerinin kooperatif işlemlerini değerlendirecek şekilde bilgi, eğitim ve deneyime sahip olmamalarıdır. Bu nedenle yasal olarak da denetim kurullarının oluşumlarım yeniden düzenlemek, dış denetim olanaklarına imkan tanıyacak değişikliklere yer vermek yeni bir yapılanmada dikkat edilecek noktaları oluşturmaktadır. Bununla birlikte bağımsız "Kooperatif Denetim Birlikleri” nin kurulması da yeni bir yapılanmada önemli bir diğer noktadır. Bu birliklerle iç ve dış denetimde özellikle ekonomik ve yasal açıdan düzenli bir çatının oluşturulması da zorunluluk taşımaktadır.

3.2. Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Ekonomideki Gelişmelere Uyumu

İçinde bulunduğumuz yüzyılın 2. yarısı dünyada ekonomik, sosyal ve siyasal açıdan önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemdir. Özellikle 1970'li yıllarda hızını ve etkisini artıran neo-liberalizm, doğu blokunun da çözülmesiyle küresel bir gelişme göstermiştir. Bu sürecin etkileri kendisini, bir yandan serbest ticaret bölgelerinin inşa edilmesi, uluslararası ekonomik birliklerin oluşturulması, kapalı ekonomilerin uluslararası pazara entegrasyonu ve sermayenin uluslararası dolaşım

K.K.; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu

178

Page 6: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

imkanlarının gelişmesi şeklinde ekonomide gösterirken, diğer yandan "ulusal ekonominin" kapsamının sorgulanması ve daraltılması ve dolayısıyla "sivil organizasyonların (non-governmental organizations) öneminin artması şeklinde siyasal ve sosyal alanlarda göstermiştir.

Yukarıda genel hatlarıyla belirtilen gelişmelerin Türkiye’ye yansıması ise en somut ifadesini "1980 24 Ocak kararlan" ile “ithal ikameci kalkınma modeli"nin terkedilmesiyle bulmuştur. “Serbest piyasa ekonomisi" adı verilen yeni modelle hedeflenen; ihracata yönelik sanayinin geliştirilerek uluslararası rekabete açılmasıdır.

Belirlenen hedefe ulaşabilmek için uygulanan politikaların başlıcaları ise; serbest faiz, döviz kurlarının serbest bırakılması, ihracatı teşvik eden maliye politikaları, ithalatta gümrük indirimleri, kamu harcamalarının kısıtlanması, özelleştirme, düşük ücret politikası, tarımsal ürün fiyatlarının düşük tutulması ve tarıma yönelik sübvansiyonların azaltılmasıdır (Baray, Ergun 1990).

Sözü edilen politikaların genelde Türkiye tarımına ve özelde tarım kooperatifçiliğine faydalı sonuçlar verdiğini söylemek güçtür. Bir yandan kooperatiflerin (yada sahip oldukları işletmelerin) özelleştirme kapsamına alındığı, öte yandan örgütlenme olanaklarının yasal tedbirlerle sınırlandırıldığı bu sürecin etkilerine, başta tarım kesimi olmak üzere toplumun ilgili kesimlerinin bir çözüm bulması gerekmektedir.

Türkiye, hızla küreselleşen dünyada, ekonomik ve siyasal yapılanmada yerini almak zorundadır. Bunun için dışa açılarak, sektörlerarası bütünleşmede önemli katkılar koyabilecek bir kooperatifçilik yapısının oluşturulması gereklidir. Ekonomide, kalite kontrol ve yönetimi sistemi içinde etkin olarak rol alan kooperatifler, ülkede milli gelirin dengeli bir şekilde dağılmasına, dış ticaret gelirlerinin artmasına, yeni istihdam olanaklarının yaratılmasına, yeniliklerin tarım işletmelerinde uygulamaya aktarılmasına kısaca ülkede ekonomik ve sosyal refahın artmasına katkı sağlayacaktır.

Sonuç olarak, Türk kooperatifçiliğinin bugüne kadar ki ekonomik gelişmesi üzerine genel bir değerlendirme yapıldığında olumlu bir yargıya ulaşılması mümkün değildir. Türk kooperatifçiliği kendisinden beklenen amacı; aracı ve tefeciyle savaşımda, iç ve dış satımda, sanayileşme ve demokratikleşmede gerçekleştirememiştir. Bu nedenle hızla gelişen ekonomik koşullara ayak uydurması ve yeni yapılanmada yerini alması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bunlar, gittikçe artan çok uluslu şirketlerle rekabet edebilecek üst örgütlerin oluşturulması, kooperatiflerin kendi aralarında şirket kurarak mevcut yatırımlarda ölçek büyüklüğünün arttırılması, kooperatiflere yardımcı olabilecek özel statülü şirketlerin oluşturulması, diğer sivil örgütlerle her konuda işbirliğine gidebilmesi, aynı konuda çalışan kooperatiflerin gerektiğinde biraraya gelebilmesinin sağlanması olarak sıralanabilir.

179

Page 7: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

3.3. Türkiye'de Tarımsal Kooperatiflerin Finansman Açısından Yeniden Yapılanması

Kooperatiflerin en önemli sorunlarından biri hiç kuşku yok ki finansman sorunudur. Kooperatifler açısından evrensel olan bu sorun, Türkiye'nin özgül şartlarından dolayı daha da ağırlaşmaktadır. Ülkedeki ağır eflasyonist şartlar, örgütlenme bilinç ve sorumluluğunun yetersizliğinden dolayı zayıf olan kooperatiflerin öz kaynaklarını hızla kemirmektedir.

Dış kaynaklar ve kredi olanakları açısından ise durum daha vahimdir. Bunun en bilinen nedeni kooperatiflerin kendilerinidestekleyecek ve böylece kredi gereksinimlerini karşılayacak özel bir finansman kuruluşuna sahip olmamalarıdır. Buna ek olarak, kooperatifler, genel ekonomi politikalarından dolayı, kredi sağlama konusunda yeni güçlüklerle karşılaşmakta ve oldukça yüksek kredi faizleri ile adeta yok edilmek istenmektedirler. Bilindiği üzere bir ekonomik girişimin en önemli unsuru sermayedir. Tarımsal kooperatifler oluşturanlar ise ağırlıklı olarak dar gelirli, küçük çiftçilerdir. Sermaye sorununun çözülmesi iki şekilde sağlanabilir; iç ve dış kaynaklar vasıtasıyla. İç kaynaklar kooperatifin özsermayesinin arttın İmasıdır ki bunu gerçekleştirmek güç olacaktır. Çünkü ortaklar dar gelirli çiftçilerden oluşmaktadır. Bu nedenle dış kaynaklar önem kazanmaktadır. Kooperatiflere düşük faizli kredi olanağı yaratılmalı ve yatırımlara özendirici hibe verilmesi sağlanmalıdır. Bununla birlikte daha önce belirtilen "Kooperatifler Bankası" yasallaştırılarak uygulamaya aktarılmalıdır.

Türkiye'de faaliyet gösteren binlerce kooperatif, gerek özsermayeleri, gerekse kredi olanaklarının yetersizliği ile finansman güçlüğü ile karşılaşmaktadırlar Oysa kooperatiflerin ve üst örgütlerinin, çoğu zaman rekabet ettikleri aracı, tefeci ve sanayici kadar, hem varlıklarını daha güçlü devam ettirebilmek ve onlarla rekabet edip ayakta durabilmek ve hemde yapabilecekleri tesisler (yatırımlar) için sermaye ve krediye gereksinimleri vardır. Bu nedenle ivedilikle açılacak bir “Kooperatifler Bankası" sorunun çözümünde son derece önemli bir adım olacaktır. Kurulacak olan kooperatifler bankası genel olarak, kooperatiflerin mevcut kaynaklarını biraraya getirerek oluşturdukları, kooperatiflerin bankacılık alanına giren işlerini yöneten, kooperatiflere kredi temin eden ve hisselerinin önemli oranda veya tümüyle kooperatiflere ait olan bir bankadır.1974'de TBMM'ne sunulmuş olan "Kooperatifler Bankası Yetki Kanunu Tasarısı", Meclise kadar gelmiş ancak yasalaşamamıştır 1991 yılı sonunda hükümet programında tekrar ele alınmış ancak bu işlem eyleme dönüştürülememiştir. Günümüzde bir an evvel bunun yasalaştırılarak uygulamaya girmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Burada unutulmaması gereken nokta, tarımsal kooperatiflerin finansmanı planlanırken tarım kesimininde finansmanını içine alabilecek şekilde örgütlenmesidir.

180

Page 8: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

3.4. Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Üst Örgütlenme Açısından Yeniden Yapılanması

Türkiye’de kooperatifçiliğin en hayati sorunlarından birisi de kooperatiflerin ulusal düzeyde politikalar belirleyecek, taleplerini yürütme organına iletebilecek, ulusal ekonomi politikalarına etkide bulunabilecek ve faaliyette bulunduğu sektördeki güçlü merkezi kurumlarla rekabet edebilecek bir örgütsel yapıya sahip olmamasıdır.

Kooperatiflerin, yapıları gereği en güçlü yönü, rekabet ortamındaki “örgütsel bütünlükleridir. Kooperatiflerin elinden her düzeyde örgütlenme olanağı alınırsa geriye hemen hemen hiç bir şey kalmayacaktır.

Fakat Türkiye’de gerek hükümet politikaları gerekse yasal düzenlemeler kooperatiflerin üst seviyede örgütler oluşturmasını engellemektedir. 1969 yılında 1163 sayılı Kooperatifler Yasası ile üst birlikler kurma olanağına kavuşan kooperatifler, KÖY-KOOP, TARKO gibi kooperatif merkez birlikleri deneyimlerinde önemli ilerlemeler kaydetmiş olmalarına rağmen, bu birlikler 1980'den sonra kapatılmışlardır (Mülayim, 1990).

Türkiye’de kooperatifçiliğin gelişebilmesi ve dünya kooperatifçiliğine entegre olabilmesi için (Mülayim, 1990) kooperatiflerin bağımsız üst örgütlerini ve federatif örgütlenmeye gidilerek “Ulusal Kooperatifler Birliğini” en kısa zamanda kurmaları gerekmektedir. Oluşturulacak güçlü bir federatif sistem, birim kooperatifleringirişemeyeceği önemli teşebbüslere girişebilir ve küçük, dağınık işletmeler olan birim kooperatiflerin teknik ve ekonomik noksanlıklarını gidererek, kooperatif ortaklarının ekonomik ve sosyal haklarını daha geniş bir platformda koruyabilir. Ayrıca yeni bir yapılanmada iyi bir üst örgütlenme kooperatif ilkeleri açısından da önemlidir. Çünkü kooperatiflerarası işbirliğinin temelleri üst örgütlenme ile atılabilir. Bu konuda öncelikle tarım kesiminde faaliyet gösteren tüm kooperatif türlerinin ulusal birliklerini oluşturarak, "Türkiye Tarım Kooperatifleri Konfederasyonu" nu oluşturmalıdır.

3.5. Türkiye’de Tarımsal Kooperatiflerin Siyasal Çerçevede Yeniden Yapılanması

Türkiye'de örgütlenme konularına ilişkin olarak Anayasalar ve diğer yasalarda yeralan hükümlerin genellikle kısıtlayıcı olduğu görülmektedir. Ayrıca, mevcut yasa kurallarının yorumlanıp, uygulanmasında karşılaşılan durumların da, örgütlenme özgürlüğünü desteklemekten uzak olduğu saptanmaktadır (1982 Anayasası).

Örgütlenme hukuku, herşeyden önce bir özgürlük sorunudur. Bir temel insan hakkının tanınması ve hayata eksiksiz geçirilmesi, kısaca bir

181

Page 9: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

demokrasi sorunudur. Siyaset yasağı, örgütlenme özgürlüğü üzerinde olumsuz etkiler yapmakta ve "örgütlü toplum"a ulaşılmasını engelleyen bir etken olmaktadır. Bu yasak ve kısıtlamalar, sivil örgütlerin kuruluş aşamalarıyla sınırlı kalmamakta, kuruluştan sonraki faaliyet ve çalışmaları da olumsuz etkilemektedir (Aybay, 1992),

Kooperatifçilik hareketi insanlara demokratik bir yapı içinde seçme ve seçilmeyi öğretmektedir. Birçok ülkede kooperatifler uygulamalı demokrasi okulu olarak görülmektedir Özellikle ülkemizde olduğu gibi sendikal ve siyasal örgüt enmesini tam olarak tamamlayamamış kırsal toplumlarda kooperatifler demokratik uygulamaların yerleşmesinde köprü vazifesi görebilme nitelikleri ile öne çıkmak durumundadır, Uygulamalardan görülmüştür ki demokrasi sadece yasal kurallarla kurulup İşleyememektedir. Bu nedenledir ki demokrasiyi daha geniş tabanlara yani topluma yayabilecek, ona işlerlik kazandırabilecek demokratik örgütlerin ve bunların en önemlilerinden biri olan kooperatiflerin önemli görevler üstlenmesi gerekmektedir.

3.6. Türkiye'de Tarımsal Kooperatiflerin Eğitim ve Araştırma Açısından Yeniden Yapılanması

Bilindiği gibi kooperatiflerin başarılı olabilmesi kooperatiflere özgü bir bilinç biçiminin bu faaliyete katılan bireyler tarafından özümsenmesine bağlıdır. Tarımsal kooperatiflerde önemi daha da artan eğitim ve araştırma sorununun çözümlenmesi için Türkiye'de - akademik çerçevede kalan az sayıdaki bireysel girişimler sayılmazsa- kaydadeğer adımların atıldığım söylemek ne yazık ki mümkün değildir.

Kooperatiflerin temel örgütlenme güdüleri sermayenin kazanımlarına bağlı olmadığı, diğer bir deyişle üye bireyler; dayanışma, kendine yetme, sosyal sorumluluk gibi kavramlarla kooperatif faaliyette bulundukları için, ilk ortaya çıkışından beri eğitim sorunu kooperatiflerin en öncelikli konularından biri olmuştur.

Bu nedenle dünyadaki ilk kooperatif tecrübesinden itibaren kooperatif faaliyetin çerçevesini oluşturan ilkeler belirlenmiştir.Kooperatifçilik eğitimi örgün ve yaygın eğitim olarak ele alınmalı ve bu çerçevede tekrar gözden geçirilmelidir. Genel olarak uygulamada ziraat fakültelerinin sadece tarım ekonomisi bölümlerine, birkaç kredilik ders olarak verilmekte olan kooperatifçilik dersleri, ziraat fakültelerinin diğer bölümlerine de yayılmalıdır. Ayrıca daha önce birçok iktisat fakültesinin kooperatifçilik anabilim dallan varken şu anda eğitimin sadece ders düzeyine indirilmesinin olumsuz etkileri ortaya çıkmaktadır. Bu etkilerin ortadan kaldırılması için kapatılan anabilim dallarının tekrar açılması gerekmektedir. Hedef toplum olarak çiftçi kesimine ulaşılarak, daha ilkokulla temel eğitimden başlanması ve üreticiye kooperatifçilik bilincinin yerleştirilmesi yararlı olacaktır. Çünkü genellikle ülkemizde üretici çeşitli sebeplerden dolayı eğitimine ilkokuldan sonra devam edememektedir.

182

Page 10: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

Yeni yapılanmada önemli olan bir diğer konu ise tüm dünyada gittikçe önem kazanan kooperatifçilik yayımının yapılması ve üreticiye kooperatifçilik bilincinin yerleştirilmesidiir.

Sonuçta, konu temel olarak dört ana başlık altında ele alınmalıdır. Bunlar; temel eğitim okullarına örgün eğitim içinde kooperatifçilik dersleri verilmesi, kooperatif yöneticilerinin teknik tarımsal yayımla bir bütünlük içinde eğitilmesi, karar üreten ve karar alan ülkenin üst düzey yöneticilerinin eğitilmesi ve son olarak tüm halkın bu eğitime dahil edilmesidir. Böyle bir yapılanmada da önceliği "bilgi üretim merkezleri" ve bu çalışmaları organize edebilecek ve üretebilecek araştırma kurumlan almalıdır

4.ÖZET VE SONUÇ

Türkiye'de tarım sektörü ile ticari ve sanayii sektörler tam anlamı ile bütünleşememiştir. Bunun sonucu olarak çok sayıda üretim birimine sahip tarım kesimi daha az sayıda üretim ve hizmet birimine sahip tarım dışı sektör ile normal koşullarda rekabet edememektedir Dolayısıyla tarım kesimi girdileri pahalı temin etmekte, tarımsal ürünlerini de oldukça ucuz fiyatlara satmak zorunda kalmaktadır

Tarımın bu sorunlarını çözebilmesi için, gelişmiş ülkeler örneğinde olduğu gibi, kooperatif yöntemlerden yararlanması gerekmektedir.

Bilindiği gibi Türkiye tarımı 125 yılı aşkın bir zamandan beri kooperatiflerle iç içe olmasına rağmen, tarımın, tarım dışı sektörlerle rekabetinde tarım lehine ekonomik kazanımlar elde edilememektedir. Bu çerçeveden bakıldığında Türkiye'de tarım kooperatifleri; yasal bakımdan farklılıklar göstermekte, ekonomik bakımdan da çok küçük birimler oluşturmaktadır Aynı zamanda çok uluslu firmaların dünya çapında yayılması karşısında üst düzeyde örgütlenemeyen kooperatifler, tarımı ulusal ekonomi ölçeği yanında dünya ölçeğinde de rekabet edemez duruma getirmektedir.

Bu açıdan, bu tebliğde tarımsal kooperatiflerin yeniden yapılanması sorunu tartışılmıştır Çözüm önerileri;

1- Tarımsal kooperatif mevzuatının tek bir yasa içinde toplanması,

2- Kooperatiflerarası işbirliğinin geliştirilmesi (kooperatiflerin üst örgütlerini oluşturmaları, aynı faaliyeti gösteren ve birbirine yakın kooperatiflerin birleşmeleri, yönetiminde kooperatiflerin egemen olduğu anonim şirketi tiplerinin geliştirilmesi vb.),

3- Kooperatiflerin finansman sorununu gözerken bir kooperatifler bankasının kurulması ve bu finansal kurumun tarımı da kapsayacak şekilde ele alınması,

4- Tarım politikalarının uygulanmasında kooperatiflere önem veren bir çerçevenin oluşturulması,

I83

Page 11: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

5- Kooperatiflerin denetim sorunlarının sağlıklı bir şekilde çözülmesi ve

6- Kooperatifler için bilgi üreten ve bilgi aktaran eğitim ve araştırma kuruluşlarının oluşturulması,

olarak özetlenebilir.

5. LİTERATÜR

ANONİM; İkinci Kooperatifçilik Kurultayı, Türkiye Milli Kooperatifler Birliği Dayanışma Kurulu Adına Kurultaya Sunulan Tartışma Bildirisi, Ankara, 26-27 Haziran 1993,AYBAY, Rona; Ekonomik ve Toplumsal Gelişme Sürecinde Demokratik Örgütlenme ve Hukuki Düzenlemeler, Friedrich Ebert Vakfı Ekonomi Forumu Yayınları, 19 Aralık 1992, İstanbul.BARAY, A. ilkin ve Temel ERGUN; 1980 Sonrası Dönemde Türkiye'nin Tarımsal Yapısında Ortaya Çıkan Değişmeler, Friedrich Ebert Vakfı Araştırma Sonuçları, İstanbul, 1990.BEKKUM, Onno Frank van and Geri van DIJK; Agricultural Cooperatives in the European Union, Printing by Van Gorcum, Assen, Nerherlands, 1997.ÇIKIN, Ayhan ve Ayşen OLGUN; Tarımda Üretici Örgütlenmesi (Çiftçi Örgütlenmesi Yayımı), Kooperatif Dünyası Dergisi, Yıl: 25, Sayı: 289, Nisan, 1995.ÇIKIN, Ayhan; “Tarımda Örgütlenme Sorunu”, TYUAP-1 Ege Marmara Dilimi Tarla-Bahçe Bitkileri Ortak Toplantısında Sunulan Bildiri, Menemen, İzmir, 19 Ekim 1993.ÇIKIN, Ayhan ve Nermin KIZILDAĞ, Avrupa Birliği ve Türkiye’de Tarımsal Kooperatifçilik Hareketleri, Basım aşamasındaki kitap, 1998. ÇIKIN, Ayhan ve Ali Rıza KARACAN; Genel Kooperatifçilik, Ege Üniv. Basımevi, Bornova, İzmir, 1994.ERASLAN, Gülten, Ziya Gökalp MÜLAYİM, Türkiye'de Tarımsal Ürünlerin Pazarlanmasında Kooperatiflerin Payı, Kooperatif Dünyası, Yıl: 23, Sayı: 268, 1993.GÜNDOĞMUŞ, Erdemir ve Sertaç GÖNENÇ, "1980'den Günümüze Tarım Satış Kooperatiflerindeki Gelişmeler", Kooperatifçilik Dergisi, Sayı: 106, Ekim-Kasım-Aralık, Ankara, 1994.KIZILDAĞ, Nermin; Avrupa Topluluğu ve Türkiye'de Tarımsal Kooperatiflerin Çeşitli Açılardan Karşılaştırılması Üzerine Bir Araştırma, E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Bornova, 1995.KOÇTÜRK, O.Murat; Türkiye'de Çiftçi Organizasyonlarının Genel Görünümü ve Ege Bölgesi nde Seçilmiş Bazı İllerde Çiftçi Örgütlenmesi Düzeyi Üzerine Bir Araştırma, Basılmamış Doktora Tezi, E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Bornova, İzmir, 1995.MÜLAYİM, Ziya Gökalp; Kooperatifçilik, Yetkin Yayınları , Ankara, 1995. MÜLAYİM, Ziya Gökalp; Türk Kooperatifçiliğinin Temel Sorunları ve Çözüm Önerileri, Friedrich Ebert Vakfı Ekonomi ve Toplum, İstanbul 1990.

184

Page 12: TÜRKİYE'DE TARIMSAL KOOPERATİFLERİN YENİDEN … · Pek çok ülkede tarımsal ticaretin ve tarımsal sanayilerin kooperatifler eliyle yapılmasıyla, hem tarıma gelir transfer

Tab lo 1: T ü rk iye 'd e T a rım s a l K o o p era tif Ç eşitleri ve S ay ıla rı (1 9 9 2 -1 9 9 6 ) (31 A ralık itibariyle)

K O O P E R A T İFÇ E Ş İT L E R İ

Tabıo lduğu

Y asa No.

B İR İM K O O P E R A T İF L E R K O O P E R A T İF B Ö L G E B İR L İK L E R İ

M E R K E Z B İR L İK L E R İ

K o o p e ra t i f Sayıs ı O r ta k Sayıs ı Bir lik Sayıs ı O r ta k K oop S ayıs ı

M e rkez Bir liğ i S ays ı

O r ta k B ir lik S ay ıs ı

1992 | 1996 1992 | 1996 1992 1996 1992 | 1996 1992 | 1996 1992 | 1996

A. TARIMSAL KOOPERATİFLERa) Ö ze l Y a s a la r la K u ru lm u ş T a r ım s a l K o o p e ra t i f le r

1 T a r ım K red i K oop 1581 /3223 2 .483 2 513 1 560 438 1 570 000 16 16 2 483 2513 1 1 16 16

2 T a r ım S a tış K oop 2 8 3 4 /3 1 8 6 411 419 705 ,229 692 .842 17 16 410 416 — ■ — —

3 T ü tü n T a r ım Satış K o o p e ra t i f le r i

1196 23 44 2 114 8 .479 '—1 — — — — — —

A R A T O P L A M (I) 2 .917 2 976 2.267 .781 2 .271 .321 33 32 2 092 2 929 1 1 16 16

b) G ene l K o o p e ra t i f Y a s a s ın a G ö re K u ru lm u ş K o o p e ra t i f le r

4 P a n c a r E k ic i le r i K o o p e ra t i f le r i

1 163 /3476 28 28 1 470 818 1.535 .716 1 1 28 20 — — ---■ —

5. T a r ım s a l K a lk ın m a K o o p e ra t i f le r i

1163 /3 4 7 6 3 7 1 9 4 4 7 0 538.557 549 883 32 33 926 3 465 — — ■—“ —

6 S u la m a K oo p 1163 /3 4 7 6 İ . 356 1 .086 143 936 135 500 2 3 76 3157. Su Ü rü n le r i K oop 1163 /3476 262 313 15.034 15.783 5 5 58 525 — — —

A R A T O P L A M (II) 5 365 5 .897 2 16B.345 2 .2 3 7 684 40 42 1 090 4 373 — — — —

TOPLAM A (l+ll) 6 .2 8 2 8.873 4.436.126 4.509.005 73 74 3 .983 7 302 1 1 16 16