tobb ve tÜsİad’'dan ekonomik duruma İlişkin ortak...

AĞUSTOS 2018 | Yıl 27 | Sayı 315

TOBB ve TÜSİAD’'dan Ekonomik Duruma İlişkin Ortak Açıklama

Mersin Limanı'nda Tarife Değişikliği

Anamur Önemli Bir Turizm Kapısı Olacak

İÇİNDEKiLER

MDTO’nun Aylık Yayın Organı

AĞUSTOS 2018, Yıl: 27 Sayı: 315

MDTO Basın Meslek İlkelerine Uyar.

Limanda bir gemi

Kocatepe’den Zafer’e..

30 Ağustos …Büyük Zafer’in 96. Yıl Dönümü…26 Ağustos sabahı Kocatepe’den Büyük Taarruzu başlatan Mustafa Kemal’in emrindeki Türk Ordusunun düşmana karşı büyük zaferi kazandığı gün.Ki, bu Zafer aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atılması demekti.Ve sonrasında 29 Ekim 1923’de devletin yönetiminin Cumhuriyet olarak ilan edilmesi…Yani, tek adam yönetimine ve saltanata son verilmesi!Devamında art arda yapılan devrimler.Ve de yedi düvelin Türkiye Cumhuriyeti’ni tanıyarak, onun önderi Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Ulusuna saygı ve sevgiyle yaklaşımı.Saygı her şeyin başıdır.Saygı olmazsa sevgi de olmaz!Bu nedenledir ki Atatürk’e Asrın Lideri ve Devlet Adamı sözleri boşuna söylenmemiştir.Bunu yalnız birkaç ülke değil, tüm dünya hatta savaşı kaybeden devletler bile kabullenmiştir. Gelelim Malazgirt gerçeğine;Türkler Anadolu’da 26 Ağustos 1071’de kazanılan Malazgirt Zaferi ile var olmaya başlamışlardır.Alparslan bu zaferle Anadolu yolunu açmıştır.Atatürk de 30 Ağustos’ta Anadolu’dan ayrılmayacaklarını dosta düşmana kanıtlamışlardır.Her iki zaferin kendine has bir önemi vardır.Malazgirt, Türklerin Anadolu’ya girişinin ve burayı yurt kabul etmelerinin, 26 Ağustos’ta Büyük Taarruz ve devamında 30 Ağustos Zaferi ise Anadoluda kalıcı olduğumuzun bir belgesidir!Bunun içindir ki Kocatepe’nin tarihimizde ayrı bir yeri ve önemi vardır.Bu arada, Malazgirt Savaşı’nın simgesi olarak Ahlat’a otağ yapılacakmış.Tabi ki yapılabilir.Peki ya Kocatepe öksüz mü kalacak?Kocatepe, 30 Ağustos Zafer’ine giden yolun başladığı yerdir.Kocatepe’ye de Müze yakışmaz mı?Ben onu beşi bilmem!Kocatepe’de çok güzel bir Atatürk Anıtı var.Onun yanına bir Atatürk Müzesi yakışır…Ki, o müzede Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan kalan sergilenecek çok anı olur…Hiç olmazsa Kocatepe’ye gidenler o günleri daha derinden hisseder.Benimki bir öneri.Büyük Zafer’in 100. yılında bir sürpriz bekliyorum!

Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: M. Cihat LOKMANOĞLUGenel Koordinatör: Ali ADALIOĞLUYayın Kurulu: M. Cihat LOKMANOĞLU, Jozef ATAT, Atahan ÇUKUROVA, Mişel ŞAŞATİ, İskender BOTROS, Bedii CANATAN, Özcan BARUT, Korer ÖZBENLİYayın Danışmanı: Esra KAYADELEN, Yayın Planlama Yönetimi : Tetis Medya Ajansı, Grafik Tasarım: Nazan USLUBasım Yeri: LOTUS LIFE AJANS Rek.Tan.Bas. Yay.Org.Amb.İth.İhr.San ve Tic. Ltd.ŞtiAdres: Şehit Cevdet Özdemir Mh.Sokullu Cd.Perçem Sk. No:9/A Çankaya Tel: 0312 433 23 10 (pbx) Faks: 0 312 434 03 56 [email protected]

Basım Tarihi : Ağustos 2018Yönetim Yeri: Pirireis Mh. İsmet İnönü Bulvarı No:45 Mersin/TürkiyeTel: 0 324 327 00 00 Faks: 0 324 329 52 30 e-posta: [email protected] / [email protected]. / www.mdto.org.tr

5TOBB ve TÜSİAD’dan Ekonomik Duruma İlişkin Ortak Açıklama

6-11MTDO'dan Haberler

12-17Kısa Kent Haberleri

19-27Denizcilik Haberleri 28-32Anılardaki Mersin

34-35 Denizcilik Gündeminden Kısa Kısa 37Deniz Feneri

38-39Anamur Türkiye’nin Akdeniz’e AçılanÖnemli Bir Turizm Kapısı Olacak

40-46Türk Gemi Adamlarının Uluslararası Deniz İş Gücü Piyasalarında İstihdamı İçin Özel İstihdam Bürolarının Önemi

47-49Sirküler 50İstatistik

SaygıylaAli ADALIOĞLU

Mersin Deniz Ticareti 5

MDTO’DAN HABERLERAĞUSTOS 2018

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: *Hükümetin açıkladığı ekonomik programın hedefleri ve alınmakta olan önlemlerin başarısı için iş dünyası azimle destek olmaya kararlıdır. *Son dönemde karşılaştığımız finansal zorlukları milleti-mizle dayanışma içinde aşacağız. *Türkiye ekonomisinin temelleri sağlamdır ve bu süreçte reel sektörümüzün üretim ve istihdam kapasitesinin ko-runması son derece büyük önem arz etmektedir. *Ülkemiz ekonomisinde gerek küresel gelişmeler gerekse iç dinamiklerimiz nedeniyle hassas bir dönem içerisinde-yiz. *Bu durumun reel ekonomi üzerinde kalıcı bir etkiye ne-den olmaması için gerekli tedbirlerin gecikmeden alınma-sı ve şu adımların atılması gerektiğine inanıyoruz:

*Merkez Bankası’nın likidite yönetimi için attığı olumlu adımların yanı sıra, kurun istikrara kavuşması için daha sıkı bir para politikasına geçilmesi, *Sıkı para politikasını destekleyecek tasarruf tedbirlerini içeren maliye politikasının en kısa sürede açıklanması, *Enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi için güven verici somut bir yol haritasının bir an önce hazırlanması,

*En önemli ekonomik partnerimiz olan Avrupa Birliği ile ilişkilerin yeniden olumlu çerçeveye kavuşturulması,

*ABD ve Türkiye’nin mevcut sorunların stratejik ortaklık çerçevesinde diplomasi yoluyla ve ivedilikle çözülmesi için çaba göstermeye devam etmesi. *İş dünyası olarak, gerekli önlemlerin uygulanmasıyla, ekonomimizin yeniden dengelenerek sürdürülebilir büyü-me sürecine süratle döneceğine inancımız tamdır.

TOBB ve TÜSİAD’dan Ekonomik Duruma İlişkin Ortak Açıklama

İş dünyasının iki büyük ör-gütü dolar kurundaki yük-seliş ve ekonomik duruma ilişkin bir değerlendirme toplantısı yaptı. İstişa-re toplantısının ardından yapılan ortak açıklamada “Türkiye ekonomisinin te-melleri sağlamdır ve bu süreçte reel sektörümü-zün üretim ve istihdam kapasitesinin korunması son derece büyük önem arz etmektedir” denildi.

6 Mersin Deniz Ticareti

MDTO’DAN HABERLER AĞUSTOS 2018

Mersin Liman İşletmesi’nin (MIP) 1 Eylül 2018 tarihi itibariyle uygula-maya koyacağını duyurduğu liman hizmet tarifesi konusunda görüş alışverişinde bulunmak ve yeni dü-zenlemenin liman kullanıcıları ve böl-ge ticareti açısından olası sonuçları-nı değerlendirmek amacıyla MDTO Konferans Salonu’nda bir toplantı düzenlendi. 6 Ağustos günü gerçek-leştirilen toplantıda planlanan zam-lara ilişkin görüş bildiren üyelerin büyük çoğunluğu zamların ardından bölge yüklerinin İskenderun’a kaya-cağını düşünüyor. Toplantının açılış konuşmasını yapan

ve MIP’nin uygulamayı planladığı tarife güncellemesi hakkında katı-lımcıları bilgilendiren MDTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat, söz konusu düzenlemelerin MIP tara-fından aslında geçtiğimiz mart ayın-da yapılacağını ancak o dönemde MDTO Yönetimi olarak MIP yetkilileri ile yaptıkları görüşmelerde, ekono-mideki belirsizlikler nedeniyle tarife değişikliğinin uygun olmayacağını belirttiklerini, bu doğrultuda MIP ta-rafından zamlı tarifenin uygulamaya konulmadığını anlattı.

Genel olarak MIP’nin hizmetlerinden

memnun olduklarını bildiren Atat, li-manın çalışmasını istediklerini ancak dolar kurunda dalgalanma yaşandığı böyle bir dönemde yapılan zamların liman kullanıcılarını zorlayacağını vurguladı.

MDTO Genel Sekreter Yardımcısı Kpt. Halil Delibaş ise mevcut tarife ile güncellenen tarife arasındaki farkları anlattığı sunumunda, limanın devra-lındığı 2007 yılında doların 1.34 TL olduğunu ve toplantının gerçekleşti-rildiği gün itibariyle 5.15’e ulaştığını belirterek 2007 yılından bugüne ka-dar yüzde 384 zamlandığını söyledi.

Mersin Limanı’nda Tarife Değişikliği

MIP liman hizmet tarifesini 1 Eylül 2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere güncelleyece-ğini duyurdu. Zamlı tarifeyi endişe ile karşıladıklarını belirten liman kullanıcıları dolar kurunun bu kadar hareketli olduğu bir dönemde yapılan zamların kendilerini çok zorlayacağını ve bölge yüklerinin İskenderun’a kaymasından endişe ettiklerini belirtti. Yapılan görüşmeler sonrası MIP, tarifeye ilişkin yeni bir duyuru yayınladı.



Bölge Yükleri İskenderun’a Kayabilir

Yapılan bilgilendirmelerin ardından zamlar konusunda görüş bildiren MDTO üyeleri, tarife değişikliği ile başta Gaziantep ve Kahramanmaraş olmak üzere bölge yüklerinin İsken-derun Limanı’na kayacağından en-dişe ettiklerini belirttiler. Planlanan zamların sadece Mersin’i etkilemedi-ğine dikkat çeken acente temsilcileri, MIP’nin tarife artışından sonra İsken-derun Limanı’nın da kendi tarifesinde güncelleme yapacağını ve bölge tica-retinin bu durumdan olumsuz etkile-neceğini dile getirdi. Toplantıda ayrıca armatörlerin gemile-rini Mersin Limanı’na getirmek istedik-leri ancak son zamlardan sonra yeni-den İskenderun Limanı ile görüşmeye başladıkları bildirildi.

Türkiye’nin muhtelif limanları ile çalış-tıklarını belirten hat temsilcileri, Mersin Limanı’nın çalıştıkları en pahalı liman olduğunu, en yüksek tarifeyi Mersin’de ödediklerini, hatlarını Mersin’den çek-meyi düşündüklerini açıkladı. Ça-lıştıkları diğer terminallerin hepsi ile anlaşmayı baştan yaptıklarını ve söz konusu limanlarda acentelerin kapasi-tesine göre fiyat aldıklarını belirten hat temsilcileri, sadece Mersin’de kapasi-te gözetmeksizin tüm acentelere aynı fiyatın uygulandığını aktardı.

“Geri Alınamıyorsa Ötelensin”

Geri alınamadığı takdirde, zamların yılbaşına kadar ötelenmesinin uygun olacağını belirten acente temsilcileri, 10 gün kadar sürecek sistem güncel-lemelerinin yanı sıra armatörlerini ikna etme süreci de yaşayacaklarını, 2019 yılı bütçe planlamalarını gerçekleştir-dikleri bir dönemde yapılan zamların kendilerini pek çok açıdan sıkıntıya sokacağını söylediler.

MDTO Yönetimi, MIP ile Görüştü

Tarife değişikliği konusunu yönetim kurulu toplantısında değerlendiren MDTO yöneticileri, MIP yetkilileri ile görüştü.

MIP Yönetimi ise 1 Eylül 2018 tarihin-den itibaren geçerli olacağı belirtilen fiyat tarifesindeki revizyonu 17 Ağus-tos 2018 tarihinde yayınlandığı yazı ile duyurdu. MIP Fiyat Tarifesi ve Özel Koşulları adıyla yayınlanan duyuruda,

• Yeni tarifede belirtilen indirimlerin ve arttırılan kalemlerin 1 Eylül 2018 tari-hinden itibaren geçerli olacağı,

• Artış yapılan kalemlerden dolayı oluşan farkın 31 Aralık 2018 tarihine kadar iade olarak geri ödeneceği be-lirtildi.

Yapılan açıklamada söz konusu kara-rın, ülkemizin yaşamakta olduğu mev-cut koşullar ve istikrarsız döviz kurları nedeniyle müşterileri desteklemek adına alındığı kaydedildi.

MDTO Yönetim Kurulu Başkanı Ci-hat Lokmanoğlu ile Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat, Oda Yönetim Kurulunun ve üyelerinin gö-rüşlerini Liman Yönetimine aktardık-ları toplantıda, döviz kurundaki yük-selişten dolayı ekonomik zorlukların

yaşandığı bir dönemde yapılan son tarife düzenlemesinin zaten zor du-rumda olan ithalat ve ihracatçılarımı-zın ürettikleri ürünlerin maliyetlerini olumsuz etkileyebileceğini belirterek, tarife düzenlemesinin yeniden değer-lendirilmesi önerisinde bulundu.

MIP Yeni Bir Duyuru Yayınladı



MDTO’nun ağustos ayı meclis top-lantısına katılan AKP Mersin Milletve-kili Zeynep Gül Yılmaz MDTO Meclis Başkanı Levent Dipçin ve Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu tarafından karşılandı.

Meclis Başkanı Levent Dipçin, Yıl-maz’ın ziyaretinden duyduğu mem-nuniyeti dile getirerek Oda yönetimi adına teşekkürlerini iletti. Toplantıda Yılmaz’a kentin denizcilik sorunla-rının yanı sıra Mersin ve Taşucu Li-manları hakkında bilgiler aktarıldı.

Mersin denizcilik sektörünün yaşa-dığı sorunların kendisine her zaman iletilmesini isteyen Milletvekili Zey-nep Gül Yılmaz, sorunların ilgili ba-

kanlıklar nezdinde çözümü için çaba göstereceğini kaydetti.

Toplantıda Taşucu Limanı özelleştir-me ihalesi de gündeme geldi. Konu ile ilgili söz alan MDTO Genel Sekre-teri Korer Özbenli, Taşucu Liman Sa-hası’nda bulunan ‘Sanayi Tesis Alanı Taşınmazı’nın ‘satış’ yöntemiyle ve ‘Taşucu Limanı ve Lojistik Tesis Alanı Taşınmazı’nın ise ‘işletme hakkının verilmesi’ yöntemiyle ayrı ayrı olarak değil bir bütün halinde özelleştirme-sinin odaların bütçelerini aştığını dile getirdi. Özbenli MDTO’nun ve bölge iş insanlarının ihaleye katılmayı plan-ladıklarını ancak ihalenin bu haliyle bütçelerini aştığı için geri adım at-mak zorunda kaldıklarını söyledi.

Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz’danMDTO’ya Ziyaret

AKP Mersin Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz, Mersin Deniz Ticaret Odası’nı ziyaret etti.


MDTO’DAN HABERLER AĞUSTOS 2018

Üniversite-sanayi iş birliğinin en iyi örneklerinden biri olarak gösterilen Liderlik Akademisi ve Strateji Çalıştayında katılımcılara,

• Takım oluşturma,• Vizyon sahibi olma,• Etik davranma,• Karizmatik liderlik,• Stratejik düşünme,• İşbirliğine yatkın olma,• Koordinasyonu gözetme,• Kurumsallaşma ve ihracat fikrini geliştirme gibi konuları kapsayan ser-tifikalı eğitim programı sunuluyor.

3 gün sürecek çalıştayda, insanları etkileme becerisine odaklanan çeşitli eği-tim-öğretim etkinlikleri, seminerler, akademik oturumlar, paneller, b2b görüşme-ler ve atölye çalışmaları yer alacak.

Silifke,Liderlik Akademisi ve Strateji Çalıştayı’na

Ev Sahipliği Yapacak

Silifke Ticaret ve Sanayi Odası ev sa-hipliğinde Mersin Üniversitesi, TOBB Ekonomi Ve Teknoloji Üniversitesi, Mersin Deniz Ticaret Odası ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası iş birli-ğiyle 18-20 Ekim 2018 tarihlerinde “Liderlik Akademisi ve Strateji Çalıştayı” düzenle-necek. Ulu Resort Hotel’de gerçekleştiri-lecek çalıştaya TOBB Başkanı Rifat Hisar-cıklıoğlu’nun da katıl-ması planlanıyor.

Konuya ilişkin yaptığı açıklamada liderlerin toplumu etkileme ve yönlendirme becerilerinin sosyo-kültürel açıdan işletmeleri doğrudan etkilediğini ve kurum-sallaşmanın önünü açtığını belirten Silifke Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Kaynar, “Liderliğin doğuştan gelen bir yetenek olma-dığından hareketle, örgütlü yaşamın gereği olarak oda ve borsa yöneticileri-nin liderlik eğitimlerini almalarının tüm sosyal paydaşları için olumlu çıktılar sağlayacağı düşünülmektedir. Liderlik Akademisi ve Strateji Çalıştayı bu doğ-rultuda atılmış en önemli üniversite-sanayi İşbirliği adımlarından birini oluştur-maktadır” dedi.



3 Temmuz tarihinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Osmaniye TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Ersoy’un adının verildiği toplantı salonunun açılışı ve kınama toplantısı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun katılımı ile gerçekleştirildi. Toplantıya Mersin Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu ile Genel Sekreter Korer Özbenli de katıldı.

Törende konuşan TOBB Yönetim Ku-

rulu Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu men-fur saldırıyı kınayarak, saldırının 365 odaya, 1,5 milyon üyeye ve tüm iş dünyasına yapıldığını söyledi. Osma-niye Ticaret ve Sanayi Odası’nın yalnız olmadığını belirten Hisarcıklıoğlu, “Os-maniye’yi ve hiçbir yeri 3-5 çapulcuya bırakmayız” ifadelerini kullandı.

Hasan Ersoy ile uzun yıllara dayanan bir dostluğu olduğunu belirten Hisar-cıklıoğlu, ülke ekonomisi için birlikte emek verdiklerini vurgulayarak Er-soy’un geride pek çok eser ve hizmet

bıraktığını söyledi. Hisarcıklıoğlu, Os-maniye TSO Yönetimine ve Meclisine, anma programına katılan oda-borsa başkanlarına ve tüm katılımcılara te-şekkürlerini iletti. Tören sonunda, Osmaniye TSO Yö-netim Kurulu Başkanı Devrim Aksoy, Hisarcıklıoğlu’na günün anısı olarak Hisarcıklığlu ile ve Ersoy'un bir arada bulunduğu bir fotoğrafı takdim etti Rı-fat Hisarcıklıolu ile oda ve borsa baş-kanlarından oluşan heyet, daha sonra Ersoy’un ailesini ve Osmaniye Ticaret Borsası'nı ziyaret etti.

Osmaniye TSO’daAnma ve Kınama Toplantısı

Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası, uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Başkan Yardımcısı Hasan Ersoy için anma ve saldırıyı kınama toplantısı düzenledi.


KISA KENT HABERLERİ AĞUSTOS 2018

30 Ağustos Zaferi’nin 96’ıncı yıl dönü-mü dolayısıyla sabah saat 09.00’da Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzen-lendi. Vali Ali İhsan Su’nun tören kıta-sını selamlamasıyla başlayan törene, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Önder Gürbüz, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Koca-maz, milletvekilleri, askerler, gaziler, il protokolü ve vatandaşlar katıldı. Tö-

rende, Vali Su, Tuğamiral Gürbüz ve Başkan Kocamaz’ın Atatürk Anıtı’na çelenk sunmalarının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı eşliğinde Türk bayrağı göndere çekildi.

Törenden sonra Cumhuriyet Meyda-nı’ndaki Kültür Merkezi’ne geçen Vali Su, Tuğamiral Gürbüz ve Başkan Ko-camaz ile birlikte Şeref Salonu’nda tebrikleri kabul etti. Törenin ikinci bö-lümünde yeniden Cumhuriyet Meyda-nına çıkan Su, Gürbüz ve Kocamaz, törene katılanların ve halkın bayramını kutladılar.

Günün anlam ve önemine ilişkin ko-nuşma yapan Akdeniz Bölge ve Gar-nizon Komutanlığı’nda görevli Deniz Piyade Binbaşı Mustafa Karahasa-noğlu, "Yüce Türk ulusunun bağım-sızlık ve ulusal onuru uğruna neleri başarabileceğinin mükemmel ve an-lamlı örneği olan, Türk tarihine 96 yıl önce altın harflerle yazılan büyük ta-

arruzu büyük bir coşkuyla kutluyoruz. 30 Ağustos tarihin her döneminde hür yaşamış yüce Türk ulusunun Ulu Önderin etrafından kenetlenerek, milli birlik ve beraberlik içerisinde 'ya istik-lal ya ölüm' parolasıyla sürdürdüğü bağımsızlık mücadelesinin zaferidir. Türk milletine esareti reva görenlere karşı Ulu Önder Gazi Mustafa Ke-mal Atatürk’ün önderliğinde başlatı-lan hürriyet mücadelesi zincirinin en önemli halkası 30 Ağustos zaferiyle tamamlanmıştır. Her safhasıyla düşü-nülmüş, planlanmış, üstün bir başarıy-la sevk ve idare edilmiş bir harekatın neticesinde elde edilen bu zafer Türk milletinin hürriyet ve istiklal fikrinin, vatanını, kanı ve canı pahasına koru-ma azim ile kararlılığının, ordusunun yüksek kudret ve kahramanlığının bir yansımasıdır" dedi.

30 Ağustos zaferiyle Türk milleti tara-fından egemenliğin kayıtsız ve şartsız olarak elde edildiğini vurgulayan Ka-

30 Ağustos Zafer Bayramı Coşkuyla Kutlandı

Mersin'de 30 Ağustos Zafer Bayramı, coşkuyla kutlandı. Mersin Valisi Ali İhsan Su, kutlamalar çerçevesinde Kültür Merkezi’nde tebrikleri kabul etti.


KISA KENT HABERLERİAĞUSTOS 2018

rahasanoğlu, "Yeni Türk devletinin ve genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmış, Dumlupınar’da akıttıkları kanla bu semalarda yükselen şehit ruhları Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ebedi muhafızları olarak yerlerini almışlardır. Bugün Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensupları olarak 96. yıl dönümünü kutladığımız bu büyük zaferi oluştu-ran büyük Türk milletinin ve ordusu-nun mensubu olmanın onur ve gururu içinde olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum. 30 Ağustos 1922’de kazanılan zafer sadece Türk ulusu-nun kesin bağımsızlığını sağlamakla kalmamış, Asya ve Afrika’da sömürge durumunda olan uluslara kurtuluş mü-cadeleleri için emsalsiz bir örnek teşkil etmiş, mazlumlara yol göstermiş, ışık tutmuş, tüm dünyada ulus bilincinin ilk

kıvılcımı olmuştur. Bu zaferi takip eden süreçte Ulu Ön-der Mustafa Kemal Atatürk sayesinde en çağdaş yö-netim şekli olan Cumhuri-yet ile idare edilen yeni bir Türk devleti kurulmuştur. Kurulan Türkiye Cumhuri-yeti Atatürk’ün eşsiz öngö-rüsüyle belirlediği somut hedefler sayesinde sağlıklı ve istikrarlı bir şekilde bu-günlere gelmiş ve çağdaş uygarlık hedefine ulaşma yolunda önemli adımlar

atmıştır. Türk ulusu ve onun ayrılmaz parçası olan TSK 30 Ağustos Zaferini, başta Ulu Önderimiz olmak üzere bu zaferi oluşturan tüm kahramanlarını hiçbir zaman unutmayacak, kendisine emanet edilen bu eseri daha yüksekle-re taşımak için var gücüyle çalışacaktır. TSK dün olduğu gibi bugün de demok-rasinin tesis ve idaresi için halkıyla bü-tünleşerek, milletinin emrinde ve kendi-sine verilecek her türlü görevi yapmaya daima hazırdır" diye konuştu.

Konuşmanın ardından şiirler ve Bü-yükşehir Belediyesi Halk Oyunları Eki-bi’nin gösterileriyle devam eden tören, resmi geçitle sona erdi. 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlama

etkinleri kapsamında TCG Alemdar isimli arama kurtarma gemisi halkın zi-yaretine açıldı. Mersin Limanı'nda de-mirli bulunan gemiyi, Mersin Valisi Ali İhsan Su, Büyükşehir Belediye Başka-nı Burhanettin Kocamaz, milletvekilleri Olcay Kılavuz, Baki Şimşek, Zeynep Gül Yılmaz ve Hacı Özkan da ziyaret etti. Protokol üyeleri, 'kaptan köşkü' olarak bilinen köprüüstünü gezdi. Se-yir ve acil durumlarda kullanılan radar, AIS, sart gibi cihazları inceleyip Gemi Komutanı Yarbay Selim Gökdeniz'den bilgi alan protokol üyeleri, güvertede hatıra fotoğrafı çektirdi.

Öte yandan ünlü şarkıcı Hadise, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı’nda bir konser verdi. Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen konseri binler-ce Mersinli izledi. 30 Ağustos Zafer Bayramı ile ilgili konuşma yapan Bü-yükşehir Belediye Başkanı Burhanet-tin Kocamaz, "Yurdumuza, canımız pahasına kara sevdalılar gibi bu top-raklara aşığız. Selam olsun hürriyet aşıklarına, selam olsun toprağı vatan yapanlara, selam olsun vatanı kutsal sayanlara" dedi. Kocamaz, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arka-daşları olmak üzere, vatan için canla-rını veren şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere ise sağlık diledi.(İHA)

CMA CGMa leading worldwide

shipping group

WHITECMA CGMLOGONº dossier : 20170217EDate : 8/06/17Validation DA/DC :Validation Client :

www.cma-cgm.com

CMA CGM, founded by Jacques R. Saadé, is a leading worldwide shipping group. Its 445 vessels call 420 ports in the world on all 5 continents. With a presence in 160 countries and through its network of 600 agencies, the Group employs 29,000 people worldwide. In 2016, The Group carried 15.6 million TEU (twenty-foot equivalent units).Now headed by Rodolphe Saadé, CMA CGM enjoys a continuous growth and keeps innovating to offer its customers new maritime, terrestrial, and logistics solutions. The Group is, also, partner with numerous logistics, inland and port projects in South Turkey and all around the world.For more information, please contact CMA CGM SOUTH TURKEY.Mersin: +90 324 237 2424 Iskenderun: +90 326 614 6767 Antalya: +90 242 259 2393



MTSO'dan yapılan açıklamada, değer-lendirme kurulunun kararına yer verile-rek, “Ülkemizde ve Mersin’de edebi-yat ilgisini geliştirmek ve ulusal ölçekte bir verime dönüştürmek, edebiyat okurlarının dikkatini nitelikli örneklere çekmek üzere yapıtlarıyla Türk edebi-yatının gelişmesine katkıda bulunmuş kişileri onurlandırmak, daha yaygın okunmasını sağlamak için MTSO’nun öncü girişimiyle kent adına verilen 'Mersin Kenti Edebiyat Ödülü' konu-sundaki çalışmalar, ilgili yönetmelik gereğince yürütülmüştür" denildi.

Bu kapsamda Celal Soycan, Metin Cengiz, Yavuz Özdem, Cemal Sakallı ve Ogün Kaymak'tan oluşan değerlendirme kurulunun, 'Mersin Kenti Edebiyat Ödülü' için genç okurlarla didaktik olmayan, sahici ve şef-katli bir edebiyat dünyasında buluşarak, kuşaktan kuşağa gürleşerek süren bir bağ kuran Türkiye’nin önemli yazarla-rından İpek Ongun'u değer gördüğü bildirildi. Ongun’a ödülü, 14 Aralık 2018 Cuma günü düzenlenecek Mersin Kenti Edebiyat Ödül Töreni ile takdim edilecek. Ongun'a ödülün verilme gerekçesi ise şöyle açıklandı: "Ülkemizde 'ilk gençlik edebiyatını özgün ölçütler ve de-ğerler ışığında kurumsallaştıran öncü eserler oluşturması, bu eserlerdeki yetkin dil kullanımı üzerinden genç okurların toplumsal ve kültürel değerlerle temasını sağlaması, onla-

ra yalıtık koşulların ötesinde bir düşünme ve duyumsama imkanı sunması, genç okurların özdeşleşebileceği kendi varlık koşullarına özgü sorunlar ve çözüm seçenekleri üze-rinden, onları derinliğine tartışabilen etkin okurluğa hazır-laması, vicdan, sorumluluk, vefa, sabır, metanet, şefkat ve aile bağı gibi temel insani düzeyleri, bir yaşama kültürü olarak üç kuşak okura aktarması, dış dünyayı genç okurun iç dünyasıyla buluşturan kurgularıyla, edebiyatın bir ahlaki iyileştirme imkanı olduğunu yeniden hatırlatması, eril dilin rekabeti ve kazanmayı kollayan, güce dayalı hoyrat dünya-sını onarıcı karakterler oluşturarak, kadın sesini, koruyucu duyuşunu, inceliğini ve bakım etiğini öne çıkarması, genç okurlarla didaktik olmayan, sahici ve şefkatli bir edebiyat dünyasında buluşarak, kuşaktan kuşağa gürleşerek süren bir bağ kurması." (İHA)

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) öncülüğünde 12 yıldır sürdürülen ‘Mersin Kenti Edebiyat Ödülü'ne bu yıl, Türkiye’nin önemli yazarlarından İpek Ongun değer görüldü.

Mersin Kenti Edebiyat Ödülü İpek Ongun’un


KISA KENT HABERLERİ AĞUSTOS 2018

Bedensel Engelliler Yelken Milli Takı-mı, Mersin'de kampa girdi. 16-22 Ey-lül tarihlerinde Amerika'da yapılacak olan Paralimpik Dünya Yelken Şampi-yonası'nda kadınlarda Miray Ulaş, er-keklerde ise Hasan Hüseyin Akbulut, Türkiye'yi temsil edecek. Sporcular bu yıl Türkiye'ye yeni alınan Hansa 303 tekneleriyle antrenman yapar-ken, hedeflerinin olimpiyat şampiyon-luğu olduğunu açıkladılar.

Türkiye'de ikinci kez yapılan Bedensel Engelliler Türkiye Yelken Şampiyona-sı'nda 25 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında şampiyon olan Miray Ulaş ile Hasan Hüseyin Akbulut, milli takı-ma seçildi. Milli Takım Antrenörü Ce-mal Özdiyar yönetiminde Mersin'de kampa giren sporcular, hedeflerinin önce dünya şampiyonluğu, ardından olimpiyat şampiyonluğu olduğunu belirtti. Çalışmaları ve hedefleriyle ilgili İHA muhabirine konuşan Cemal Özdiyar: " Bedensel Engelli Yelken Türkiye Şampiyonası’nın ilkini 2017 yılında yaptıklarını söyledi. O şampi-yonada 11 sporcunun yarıştığını kay-deden Özdiyar, "Orada da milli takım seçmesi yapıldı ve dünya ile Avrupa

şampiyonası için sporcular belirlen-di. Orada sporcularımız Miray Ulaş, Hasan Hüseyin Akbulut ve Ali Doğan dereceye girerek şampiyonalara ka-tıldılar. Bu sene 2. si düzenlenen Tür-kiye şampiyonasında ise 22 sporcu yarıştı. Çok zevkli, çekişmeli bir ya-rışma yapıldı. Bu yarışma milli takım seçmesiydi. Bu seçmeler sonucunda kadınlarda Miray Ulaş, erkeklerde ise Hasan Hüseyin Akbulut Amerika’da yapılacak dünya şampiyonasına ka-tılmaya hak kazandılar. İkisi de Türki-ye şampiyonu oldular. Sporcularımız geçen senenin de Türkiye şampiyo-nuydu. İstikrarları devam ediyor" diye konuştu.

"Hedefimiz en tepe"

2 sporcuyla birlikte Milli Takım kampı-nı başlattıklarını vurgulayan Özdiyar, şu ifadelere yer verdi: "Hedefimiz en tepe. Onun için de dur-mak yok. Sonunda Federasyonumuz ve teknik kurulumuz sayesinde Türki-ye’de olmayan Hansa 303 tekneleri-miz alındı ve onlarla Amerika’da yarı-şacağız. 1,5 sene sonra teknelerimize kavuştuk. Artık bu teknelerle çok sıkı

antrenman yapıp, bütün dünyaya kim olduğumuzu göstereceğiz. Zaten dünya genelinde özellikle kadınlar-da Miray, dünyada ilk 5 içinde. Bizim hedefimiz bu yıl dünya şampiyonu olmak.Erkeklerde de en iyi dereceyi yapmayı hedefliyoruz.

“Daha çok çalışarak hedefi-mize ulaşacağız."

Cemal Özdiyar, yeni alınan teknelerin özelliklerinden de bahsederek, Bu teknelerin son 1,5 yıldır bütün dün-yada çok yaygınlaştığını ancak Tür-kiye’de bulunmadığını söyledi. Yurt dışına yarışmalara bu sınıfta gittikle-rinde oradan tekneyi kiralayıp, 2 gün antrenman yapıp rakipleri ile yarıştık-larını kaydeden Özdiyar, rakiplerinin haftada 3-4 gün 4’er saatten antren-man yaptıklarını kendilerininse bu antrenmanları yapamadıkları halde onlarla kafa kafaya yarıştıklarını an-lattı. Artık teknelerinin geldiğini 2024 olimpiyatları için bu teknelerle daha çok çalışarak daha fazla yarışlara ka-tılacaklarını belirten Özdiyar, hedefle-rinin olimpiyatlarda madalya kazan-mak olduğunu söyledi. (İHA)

Engelli Yelkenciler Teknelerine Kavuştu

Artık Hedef Olimpiyat

Şampiyonluğu



Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğ-rultusunda belirlenen 17 kalkınma hedefine uyum sağlayan projeleri ve hizmetleri dolayısıyla pilot projeye ev sahipliği yapan Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin hizmetleri iki gün süren çalıştay boyunca UCLG-MEWA yetkilileri tarafından değerlendirildi.

Çalıştayın ikinci gününde Büyükşehir Belediyesi’nin Daire Başkanlıkları bazında proje ve faaliyetleri değerlendirilerek, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında sınıflandırıl-dı. Büyükşehir Belediyesi’nin ve Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (MESKİ) göreve geldiği günden bu yana hayata geçirdiği ve başarılı bir şekilde sürdürdüğü 300’den fazla proje kalkınma hedeflerine uyumluluğuna göre sınıflandırıldı.

Sivil toplum kuruluşları, kamu kurum ve kuruluşları ve akade-mik çevreden katılımın yoğun olduğu çalıştayda, Büyükşehir Belediyesi’nin kültür, sosyal, sağlık, eğitim, ulaşım, çevre, turizm alanlarında eşitlikçi, toplum refahını gözeten ve va-tandaş odaklı projeleri yetkililerle birlikte farklı bakış açıları ile değerlendirilerek, kalkınma hedeflerine göre konumlan-dırıldı. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Yeni Kentsel Gündem

Hakkında UCLG-MEWA Genel Koordinatörü Salim Kork-maz’a, Büyükşehir Belediyesi Daire Başkanları ve yetkilileri tarafından tanıtılan projeler, Proje Sorumlusu Barış Timur ve Melis Şahin tarafından oluşturulacak rapor için proje/faaliyet sınıflandırılması noktasında ön bilgilendirme amaçlı istatistik grafiği oluşturdu.

Hazırlanan rapor BM’ye sunulacak

Çalıştay sonunda gerçekleştirilen genel değerlendirme top-lantısında UCLG-MEWA Genel Koordinatörü Salim Kork-maz, çalıştayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Çalıştayın katılımı yüksek, oldukça ilgili ve verimli geçtiğini belirten Korkmaz, Büyükşehir Belediyesi’nin 300’e yakın projesinin hedefleri desteklediğini ve projeler doğrultusunda hazırlana-cak raporun Birleşmiş Milletlere sunulacağını ifade etti.

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne uyan projelere sahip yerel yönetimlerin belirlendiği ve uluslararası alanda tanı-tılmasına olanak sağlayacak olan, 'Birleşmiş Milletler Sür-dürülebilir Kalkınma Hedeflerinin Türkiye Haritalandırılması Projesi' sayesinde Büyükşehir Belediyesi, projelerini ve faa-liyetlerini ulusal ve uluslararası alanda tanıtılabilecek. (İHA)

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Çalıştayı Sona Erdi

Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen ‘Sürdürülebilir Kalkın-ma Hedefleri Türkiye Haritalandırılması Pilot Projesi Çalıştayı' sona erdi.


DENİZCİLİK HABERLERİAĞUSTOS 2018

Dünya Bankası, 2018 Lojistik Perfor-mans Endeksi’nin 2018 sonuçlarını açıkladı. Türkiye bu yıl 13 sıra birden gerileyerek 47. ülke oldu. UND Baş-kanı Çetin Nuhoğlu, “Bu düşüş Türk ürünlerinin uluslararası rekabet gü-cünün zayıflaması anlamına geliyor.” dedi.

Dünya Bankası organizasyonunda çeşitli kurum ve kuruluşların destek-leriyle yürütülen ve iki yılda bir yayın-lanan “Küresel Lojistik Performansı Endeksi”nin 2018 sonuçları açıklandı. Türkiye, 13 sıra gerileyerek 47. oldu.

Lojistik Performans Endeksi çalışma-sının ilk kez yapıldığı 2007 yılında 30. sırada yer alan Türkiye 2010 yılında 39. sıraya gerilemiş, ancak özellikle gümrük alanında yapılan iyileştirme-ler ile 2012 yılında 27. sıraya yüksel-meyi başarmıştı. 2014 yılından itiba-ren ise Türkiye, istikrarlı bir gerileme profili çizerek 2012 yılında 12 ülkeyi geride bırakarak gösterdiği yüksel-me performansının bu sefer tam tersi yönünde, yani 2016 yılında 34. sıra-da yer alırken 2018 yılında 13 ülkenin daha gerisinde kaldı.

Rekabetçi Fiyatta 53. Sırada

İki yılda bir yapılan ve 6 kritere göre ülkelerin değerlendirildiği “Küresel Lo-jistik Performansı Endeksi” araştırma-sında Türkiye; “Gümrük” başlığında 58’inci, “Rekabetçi Fiyatlar” başlığın-da 53’üncü, “Lojistik Yeterlilik” başlı-ğında 52’inci, “Zamanında Teslimat” başlığında 44’üncü, “Altyapı” başlığın-da 33’üncü, “İzleme ve Takip” başlı-ğında ise 42’inci sırada yer aldı. Kü-resel Lojistik Performansı Endeksinde en fazla düşüş yaşanan başlıklar ise 22 basamak düşüş ile “Gümrük”, 18 basamak düşüş ile “Rekabetçi Fiyat-lar” ve 15 basamak düşüş ile Lojistik Yeterlilik” kriterleri oldu.

“Gümrük performansı endişe verici”

Küresel Lojistik Performansı Endek-sindeki düşüşü değerlendiren Ulus-lararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, “ Lojistik performansındaki düşüş, ülkemizde lojistik maliyetlerinin ve dolayısıy-la üretim maliyetlerinin artması ile bir yandan iç piyasada enflasyonun olumsuz etkilenmesi diğer yandan Türk ürünlerinin uluslararası rekabet gücünün zayıflaması anlamına geli-yor” dedi.

UND Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu; “2014 yılı endeksi ile baş-layan düşüş 2018 yılı itibari ile sürü-yor. Yurtdışında Türk taşımacılarına uygulanan haksız ve engelleyici kısıt-lamalar ve pahalılaştırıcı uygulamalar Türkiye’nin lojistik performansını geri-leten en önemli faktör. Sınır kapıların-daki beklemeler, dış ticaret işlemle-rindeki belge sayısı ve ücretlerindeki

fazlalık, yoğun bürokrasi ve kurumlar arasındaki eşgüdüm sorunları lojistik performansında bizleri geriye götü-ren diğer önemli hususlar” şeklinde konuştu.

Gümrük işlemlerine ilişkin ülke per-formansına değinen Çetin Nuhoğlu, “Gümrük işlemleri başlığındaki per-formans düşüşü endişe verici boyut-ta. Ticareti ve gümrük işlemlerini zor-laştıran uygulamalar, kamu kurumları arasındaki eşgüdüm sorunları sebe-biyle artan sınır kapılarındaki bekle-meler, gümrük bürokrasisi, aşılması gereken öncelikli gümrük sorunlarıdır. Gümrük ve Dış Ticaret Bürokrasisinin Ticaret Bakanlığı bünyesinde toplan-mış olması bizler için büyük bir fırsat. Bu yönüyle Cumhurbaşkanlığı hükü-met modeliyle birlikte Ticaret Bakan-lığımızın, lojistik performansımızı ve dış ticaretimizin hızını arttırmak için gerekli adımları atacağına inanıyoruz. Bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız” dedi. (Deniz Haber Ajansı)

Uluslararası Rekabet Gücünde 'Lojistik Performans' Uyarısı


DENİZCİLİK HABERLERİ AĞUSTOS 2018

Antalya Serbest Bölge'de 2000 yılından itibaren başlanan süper lüks yat ve tekne üretiminde 2017 yılı sonu itibarıyla toplam 6 bin 881 metre uzunluğunda ve 957 milyon dolar değerinde 372 tekne üretilerek, ihraç edildi. Bu yıl haziran ayı itibarıyla denize indirilen 9 tekneyle birlikte toplam tekne sayısı 381'e, toplam uzunluk 7 bin 79 metreye, toplam satış değeri de 1 milyar 9 bin dolara yükseldi.

6 Ayda 53 Milyon Dolarlık 9 Yat

Süper lüks yat üretiminde dünyanın en önemli 3 merke-zinden biri, Türkiye'de ise ilk sırada olan Antalya Serbest Bölge'de, 2018 yılı haziran ayı itibarıyla aralarında süper lüks yatların da bulunduğu 9 tekne denize indirildi. Antalya Serbest Bölge A.Ş. (ASBAŞ) Genel Müdürü Zeki Gürses, bu yıl denize indirilen 9 teknenin toplam uzunluğunun 198 metre, toplam satış değerinin de 53 milyon dolar olduğunu dile getirdi.

5 Ülkeye Satıldı

Bu yıl denize indirilen teknelerin 13 metre ile 33 metre ara-sında olduğunu belirten Zeki Gürses, bu teknelerin Hollan-da, İngiltere, Umman, Katar ve ABD'ye satıldığını söyledi. Gürses, bu teknelerden 33 metrelik 2'si ile 18 metrelik ola-nının, sahil güvenlik botu olarak Katar'a satıldığını kaydetti.

15 metrelik 2 teknenin ticari, 19 metrelik olanın ise kata-maran olarak üretildiğini aktaran Gürses, temmuz- ağustos aylarında ise 26, 46, 54 ve 60 metrelik teknelerin denize indirileceğini açıkladı.

Yıl Sonu Hedefi 150 Milyon Dolar

2018 yılı sonu itibarıyla bu yıl denize indirilmesi hedeflenen tekne ve süper lüks yat sayısının 30 olduğunu kaydeden Gürses, "Bunlardan 1'i 60 metre, 4'ü 40 metre üzeri, 11 ade-di 24 ile 39 metre arası, 15'i de 23 metreye kadar çeşitli boylardaki teknelerden oluşuyor. Bu yıl haziran ayı sonu itibarıyla Antalya Serbest Bölge'de üretilen ve satışı yapılan teknelerin toplam değeri 1 milyar doları aştı. 2018 yılı hede-fimiz ise 150 milyon dolar" dedi.

Bakım- Onarım Geliri 23.4 Milyon Dolar

Süper lüks tekne üretiminin yanı sıra dünyanın birçok ülke-sinden bu türdeki yatların bakım- onarım merkezine de dö-nüşen Serbest Bölge'ye 2008 yılından itibaren toplam 107 teknenin bakım- onarım için geldiğini belirten Zeki Gürses, "Bunlardan 91'inin bakım-onarımı tamamlanarak, sahipleri-ne teslim edildi ve 23 milyon 470 bin dolarlık gelir sağlandı. 16 teknenin bakım- onarımı devam ediyor" diye konuştu. (Deniz Haber)

Süper Lüks Yat İhracatı 1 Milyar Doları Aştı

Dünyanın en önemli süper lüks yat merkezleri arasında ilk 3'te yer alan Antalya Serbest Bölge'de, haziran ayı itibarıyla toplam 7 bin 79 metre uzunlukta 381 süper yat, 1 milyar 9 bin dolara satıldı.



M/V Yueyingde Cargo 8030,Beyciang Nehri'nde Battı!Çin'in güneyindeki bir nehir-de kargo gemisinin batması sonucu 7 kişi yaşamını yitirdi.

Şinhua ajansının haberine göre, ülke-nin Guangdong eyaletinde bulunan Beyciang Nehri'nde, "Yueyingde Car-go 8030" adlı kargo gemisinin batması sonucu 7 kişi hayatını kaybetti.

Geminin alabora olmasından sonra cesetlerin arama tarama faaliyetleri sonucu sudan çıkarıldığı bildirildi.

Ayrıca geminin enkazının olduğu böl-geye hem enkazın çıkarılması hem de ilave bir soruşturmanın yürütülmesi için bir ekibin gönderildiği kaydedildi.(Deniz Haber)

Sudan'ın kuzeyindeki Nil Nehri'nde öğrencileri taşıyan bir teknenin bat-ması sonucu 22'si öğrenci 23 kişi ha-yatını kaybetti.

Sudan resmi ajansı SUNA'nın habe-rine göre, Nil Nehri Eyaleti'ne bağlı El-Buheyra bölgesinde Nil Nehri'nde 40'tan fazla öğrenciyi taşıyan bir tek-ne, bölgede etkili olan şiddetli yağış ve rüzgarın etkisiyle motorunda olu-

şan arıza nedeniyle battı. Olayda 22'si öğrenci, 1'i kadın 23 kişi yaşamını yitirdi. Sivil savunma birim-lerinin nehirde arama kurtarma çalış-malarına devam ettiği belirtildi.

22 Haziran'dan bu yana şiddetli ya-ğışların etkili olduğu Sudan'da şid-detli yağış nedeniyle okulların tatil edildiği bildirildi. (Deniz Haber) Fotoğ-raf İHA

Tayvan’nın Kaohsiung şehrinde karaya oturan Sierra Leone bayraklı ‘M/V JIN HUA’nın 12 Endonezyalı mürettebat kurtarıldı.

Tayvan’daki Kaohsiung şehrinde karaya oturan Sierra Leone bayraklı ‘M/V JIN HUA’nın 12 Endonezyalı mürettebat kurtarıldı.

113 metre uzunluğunda, 19 metre genişliğinde olan geminin karaya oturmasın-dan sonra mürettebatı gemide kalmayı tercih etti. Havanın günden güne kötü-leşmesiyle birlikte, mürettebat tahliye talebinde bulundu. Kısa sürede olay yerine gelen Tayvan Sahil Güvenliği, geminin 12 mürettebatını kurtardı.

Kaohsiung Limanı yetkilileri, geçen hafta yaşanan fırtına nedeniyle karaya oturan beş gemi için kurtarma çalışmalarının devam ettiğini bildirdi. Yetkililer, limandaki hava koşullarının zorlu olduğunu ve ileriki günlerde de sağanak yağışın etkili olacağını söyledi.

Bölgede oluşabilecek su baskınları nedeniyle Gushan, Yancheng, Fongshan ve Sanmin ilçelerini uyardı. Liman yetkilileri zorlu hava koşulları nedeniyle bölgedeki okulları tatil etti. (Deniz Haber)

M/V JIN HUA’nın Mürettebatı Kurtarıldı

Sudan'da Öğrencileri Taşıyan Tekne Battı: 23 Ölü !Nil Nehri'nde öğrencileri taşıyan bir teknenin batması sonucu 22'si öğrenci 23 kişi hayatını kaybetti.



Kazakistan’ın Aktau kentinde Cumhurbaşkanı Nazarba-yev’in katılımıyla Kuryk Limanı'nın tanıtımı, Özbekistan Başbakan Yardımcısı Açilbay Ramatov’un yanı sıra Azer-baycan, Türkiye, Gürcistan, Türkmenistan, İran, Çin, Rus-ya, Tacikistan ve Kırgızistan’dan ulaştırma ve lojistik firma yöneticileri ile TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürü Veysi Kurt’un katıldığı törenle gerçekleştirildi. Törende ayrıca, Khorgos kuru limanından Kuryk Limanı'na ve Trans Hazar Koridoru ile Avrupa’ya düzenli konteyner tren seferleri baş-latıldı.

Cumhurbaşkanı Nazarbayev yaptığı konuşmada, Kuryk Li-manı üzerinden Trans-Hazar güzergahının, Çin, Özbekis-tan, Kırgızistan, Tacikistan ve Ural ve Sibirya bölgesinden Türkiye ve Avrupa’ya yük taşımacılığının etkin bir şekilde yapılmasının sağladığını belirterek, “Bu, 2020 yılına kadar Kazakistan’ın transit taşımacılığından gelirin yılda 5 milyar dolara çıkarılmasına vesile olacak” dedi.

Yükler, 13-16 Günde Avrupa’ya Ulaşacak

Yılda 7 milyon tondan fazla yük geçirme kapasitesine sahip olan ve uluslararası ulaştırma koridoru ağına giren Kuryk

Limanı, modern teknolojilerle donatıldı. Gümrük işlemleri-nin en fazla 30-40 dakika sürdüğü limana, yükler Çin’den karayoluyla getirilerek Avrupa’ya 13-16 günde ulaştırılıyor.

Avrupa ile Asya arasındaki kıtalararası taşımacılığının ge-lişmesinde aktif bir şekilde çalışmalar yapan Kazakistan ile Türkiye arasında da işbirliği de güçleniyor. Kazakistan, son 10 yılda ülkenin taşımacılık ve lojistik alanına 30 mil-yar dolar yatırım yaparken, 2020’ye kadar daha 8.4 milyar dolar yatırım yapılması bekleniyor. Bu yatırımlar, Bakü-Tif-lis-Kars Demiryolu Hattının önemli bir parçası olan Demir İpek Yolu olarak adlandırılan “Orta Koridor”un daha da et-kin hale gelmesini sağlıyor.

Bilindiği üzere, bu kapsamda Kazakistan/Kostanay’dan Türkiye’ye ilk ve direkt demiryolu hattı geçen sene açılmış-tı. BTK ile Kostanay’dan Mersin’e kesintisiz demiryolu ağı-nın sağlanmasıyla birlikte, un, tahıl yem vb. ürünlerinden oluşan yükler, BTK ile Mersin’e ulaştırıldı. Asya’dan Avru-pa, Ortadoğu’ya ya da tersi yöndeki taşımalarda en kısa, en hızlı, en ekonomik ve iklimi en uygun hat olan BTK ile ulaşım maliyetlerinde önemli düşüşler olurken, yük taşıma hacminde de önemli artışlar yaşanıyor. (Deniz Haber)

Türkiye Üzerinden Avrupa'ya Yük Taşımacılığı Başladı

Kuryk Limanı'nın tanıtımı, Azerbaycan, Türkiye, Gürcistan, Türkmenistan, İran, Çin, Rusya, Ta-cikistan ve Kırgızistan’dan ulaştırma ve lojistik firma yöneticileri ile TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürü Veysi Kurt’un katıldığı törenle gerçekleştirildi.



Kazakistan Demiryolu Şirketi Kargo Taşımacılığından So-rumlu Genel Müdür Yardımcısı Sagındık Jumabayev, 'Ku-rık-Alyat-Akhalkalaki-Kars-Mersin yeni rotası boyunca konteynerlerde ayda 10 bin ton tahıl ürünlerinin taşınması planlanıyor' dedi.

Kazakistan Demiryolu Şirketi (KTJ), Kurık Limanı'ndan Mer-sin Limanı'na ayda 10 bin tona kadar tahıl ürünleri gönder-meyi planladıklarını duyurdu. KTJ'dan yapılan açıklamada, bu yıl demir yolu aracılığıyla 10 milyon tona yakın yağlı to-hum ve tahıl ürünleri taşımacılığının hem yurt içi hem de yurt dışına yapılmasının planlandığı kaydedildi.

KTJ Kargo Taşımacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardım-cısı Sagındık Jumabayev, konuya ilişkin değerlendirmesin-de, tahıl taşımacılığında yeni teknolojilerin uygulandığını belirterek, "Kurık-Alyat-Akhalkalaki-Kars-Mersin yeni rotası boyunca konteynerlerde ayda 10 bin ton tahıl ürünlerinin taşınması planlanıyor." ifadesini kullandı.

Kazakistan tarım üreticilerinin rekabet gücünü artırmak için yakın ve Uzak Doğu ülkelerine taşımacılık tarifelerinde ko-laylıklar sağlanmasına ilişkin çalışmaların yapıldığını akta-ran Jumabayev, şu anda Afganistan ve İran’a gönderilecek tahıl ve un için tarife koşullarının geçerli olduğunu kaydetti.

Jumabayev, demir yolu taşımacılığının zamanında yapılma-sının sağlanması için yeterli sayıda vagonların olduğunu, 1 Ekim itibarıyla tahıl ürünlerinin gönderileceği Kostanay ve Akmola eyaletlerinde gece gündüz tahıl taşımacılığını or-ganize edecek grupların çalışacağını bildirdi.

Dünyanın önemli tahıl üreticisi ülkelerinden Kazakistan; Çin, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, İran, Hollanda, Almanya, Polonya ve Türkiye'nin de ara-larında bulunduğu çok sayıda ülkeye tahıl ve diğer tarım ürünleri ihraç ediyor. (Deniz Haber)

Kazakistan, Mersin Limanı'na Ayda 10 Bin Ton Tahıl Gönderecek



Uluslararası Sitler ve Anıtlar Konseyi (ICOMOS) Sualtı Kültür Mirası Komis-yonu Genel Sekreteri Doç. Dr. Hakan Öniz, Kültür Bakanlığı izniyle ve Silifke Müzesi Başkanlığı’nda Mersin’in Silif-ke ilçesinde bulunan Dana Adası üze-rindeki çalışmaların 2015 yılında baş-ladığını belirtti. Bilimsel danışmanlığı yaptığı çalışmalarda Dana Adası’nın arkeolojik öneminin giderek yoğun bi-çimde ortaya çıktığını kaydeden Doç. Dr. Öniz, “Dana Adası’nda 2016 yılın-da 276 antik çekek yeri ortaya çıkar-mıştık. Geçen yıl ve bu yıl ise toplam 220 sarnıç tespit ettik. Bunların hep-

sinin tek tek çizimleri yapıldı, hacimle-ri hesaplandı. 2018 yılında yaptığımız çalışmalarda gemilerin sandallarının da özel çekek yerlerinde yapıldığını gördük. Bu da muhtemelen bu alan-da dünyada ilk kez karşımıza çıkıyor. Özel olarak dizayn edilmiş 14 sandal çekek yeri tespit ettik” dedi.

Dana Adası’ndaki antik tersanenin dünyadaki varlığını ve bütünlüğünü korumuş en büyük ve muhtemelen en eski tersane olabileceğini düşündük-lerini aktaran Doç. Dr. Öniz, “Bu ter-sanenin en az 3 bin yaşında olduğu-

nu tahmin ediyoruz. Tunç Çağı’ndan itibaren Demir Çağı, Klasik Dönem, Helenistik Dönem, Roma ve Bizans dönemlerinde çok yoğun kullanıldığı-nı gösteren kanıtlara ulaştık. Savaş ve ticaret gemilerinin yapımı gerçekleş-miş. Döneminin denizcilik endüstrisini yansıtan muazzam bir tersane” diye konuştu.

2018 yılı çalışmalarında tersane iş-çileri, güvenlikte kullanılan askerler, tersane işçilerinin aileleri olmak üzere ada üzerinde yaşayan toplam nüfu-sun kaç kişi olduğuna yönelik bir ça-

3 Bin Yıllık Tersanede 14 Çekek Yeri Bulundu

Mersin’in Silifke ilçesine 2 kilometre uzaklıkta, yaklaşık 6 kilometrekare büyük-lüğündeki Dana Adası’ndaki 3 bin yıllık tersanede, 220 sarnıç ve 14 çekek yeri bulundu.



lışma da yürüttüklerini belirten Doç. Dr. Öniz, şunları kaydetti; “Çalışma-larımızda ada üzerindeki 220 sarnıç tespit ettik, ama bunların 300’den fazla olduğunu düşünüyoruz. En az 12 bin kişinin yaşadığını düşündüğü-müz adada bu sarnıçlar sayesinde su problemi olmadan hayatın sürdü-rüldüğünü tahmin ediyoruz. Adada tarım için kullanılabilecek arazi kısıtlı sahada yapılmış. Kendilerine yete-cek kadar tarım yapmaya çalışmışlar. Hayvancılık hemen hemen hiç yok. Ada üzerinde M.Ö. 6’ncı binlerde ya-şam olduğunu tespit ettik. İnsanlar en azından o dönemde adaya avlanma-ya gelmiş. Muhtemelen M.Ö. binden itibaren de ada üzerinde tersane en-düstrisi başlamış.”

Dana Adası’nın Kilikya bölgesindeki

tüm kentlerle ilişki içinde olduğunu da anlatan Doç. Dr. Öniz, “Adanın Kıbrıs ile de bağlantısı var, çünkü M.Ö. 7-6’ncı yüzyıla tarihlenen Kıbrıs amforaları bulduk” dedi. Yüzey araş-tırmaların adada en az 8 bin yıldır insanların varlığını kanıtladığını ifade eden Doç. Dr. Öniz, sözlerini şöyle sürdürdü:“Halen adadaki tersane alanındaki bazı yapıların dünyada benzeri yok. Yapılan çalışmalar, M.Ö. 2 ve 1’inci yüzyıllardaki meşhur Kilikya korsanla-rının gemilerinin de bu adada yapıldı-ğını kanıtlıyor. Bu tersanenin dünyada ayakta kalan bir benzeri yok. Dana Adası, denizcilik ve tersanecilik ala-nında dünyada bugüne kadar bilim dünyasının görmediği birçok yeni şeyi karşımıza çıkarmaya devam ediyor.” (Deniz Haber)

Türkiye’nin, dünya denizciliği için eşsiz bilgi kaynağını koru-mayı başardığını vurgulayan Doç. Dr. Öniz, “2018 yılında şu ana kadar ada üzerinde yüzey-den görülebilen yapıların tespit-leri ve çekek yerlerinin çizimleri ve plana alınması gerçekleşti. Artık bundan sonraki hedefimiz Dana Adası’nın gerçekte hangi dönemlerde kullanıldığını tam olarak kanıtlayabilecek bilimsel verilere ulaşmak. Bunun için de Kültür Bakanlığı ile birlikte ada üzerinde kazılara başlamayı he-defliyoruz. Bu kazılar dünya de-nizcilik tarihine önemli katkılar sağlayacak” ifadelerini kullandı.

Denizcilik tarihine

önemli katkılarsağlayacak



Dünyanın en büyük taşımacılık şirketi Maersk, bir ilke imza atarak konteyner gemisiyle kutup dairesinde sefere çıktı. Danimarkalı şirket, buzulların erimesi ile daha önce hiç giri-lemeyen kuzey hattını ilk kez kullanmaya başlıyor. Böylece Süveyş Kanalı güzergahı artık daha az kullanılacak, yol sü-resi 10-15 gün azalacak.

Buzullar sebebiyle daha önce konteyner gemileri için uy-gun olmayan rota, küresel ısınmanın etkisiyle buzların eri-mesi sonucu kullanılabilir hale geldi. Test seferinin başarılı olması halinde bu işten en karlı çıkan ülkelerden biri de Rusya olacak.

Kuzey Denizi rotasının Doğu Asya ve Avrupa arasındaki yolu önemli ölçüde kısaltması ve iki kıta arasındaki ticareti hızlandırması bekleniyor.

Bazı uzmanlar bu rotanın büyük bir küresel nakliye arteri haline gelebileceğini ve Mısır'ın Süveyş Kanalı'na alternatif olabileceğini düşünüyor. Fakat Maersk sözcüsü şu an için bu yolu halihazırdaki rotalara alternatif olarak görmedikleri-ni çünkü burada yolculuğun şimdilik yılın sadece üç ayında mümkün olduğunu belirtti.

Öte yandan Rus yetkililer yeni nesil buz kırıcı gemilerin 2020'lerden itibaren bu rotanın yılın 12 ayında açık kalma-sını sağlayabileceğini vurguluyor.

Yeni güzergahın Süveyş Kanalı'nı kullanan Doğu Asya-Av-rupa hattını 21 bin kilometreden 12 bin 800 kilometreye dü-şürmesi ve transit süresini 10-15 gün kısaltması bekleniyor.Güzergah mevcut Süveyş Kanalı üzerinden gidilen rotadan çok daha kısa olsa da deniz taşımacılığı için uygun olup

olmadığı Maersk'in denemesinden sonra belli olacak.

İlk seferi düzenleyecek olan konteyner gemisi Venta Maer-sk, Rusya'dan gönderilen balıkları ve Güney Kore menşeili elektronik ürünleri taşıyor. Rusya'nın doğu kıyısındaki Vla-divostok limanından ayrılan geminin önce Güney Kore'deki Busan'a gitmesi, daha sonra buradan ayrılarak 1 Eylül ci-varı Bering Boğazı'ndan geçmesi planlanıyor. Gemi eylül sonunda St. Petersburg'a varacak.

Kuzey Denizi'nden geçmek isteyen gemiler, şu ana kadar ancak nükleer enerjili Rus buzkıranlar eşliğinde seyrede-biliyordu.

Venta Maersk, rotaya yelken açan ilk konteyner gemisi olsa da diğer gemi tipleri daha önce bu rotayı kullanmıştı. Ör-neğin Rus doğalgaz üreticisi Novatek, ilk sıvılaştırılmış do-ğalgaz (LNG) yükünü temmuz ayında Kuzey Denizi Yolu ile Çin'e ulaştırmıştı. (Deniz Haber)

Buzulların Erimesiyle Kuzey Hattı İlk Kez Kullanılmaya Başlandı

Dünyanın en büyük taşımacılık şirketi Maersk, bir ilke imza atarak konteyner gemi-siyle kutup daire-sinde sefere çıktı.



Geçtiğimiz Eylül ayında CMA CGM, CSSC ile dokuz ultra büyük konteyner gemisinin inşasına kapsayan bir sözleş-me imzalamıştı. 400 metre uzunluğu ve 61.3 metre geniş-liğe sahip olacak ultra büyük konteyner gemileri, LNG ya-kıtıyla çalışabilecek.

220 bin DWT kapasiteli konteyner gemilerinin inşası bittik-ten sonra 61 metre genişliğe sahip ilk ultra büyük kontey-ner gemileri olacak. Ayrıca 22 bin TEU’luk gemilerde TEU hacminin yüzde yirmisi kadar soğuk hava depolu kontey-nerler bulunacak.

CMA CGM CEO’su Rodolphe Saadé, siparişle ilgili olarak, '22 bin TEU’luk konteyner gemilerimizi çevreyi korumaya

odaklanmış bir teknolojiyle donatmak için cesur bir karar aldık’ dedi.

Fransız konteyner operatörü CMA CGM’in filosunda 505 konteyner gemisi bulunuyor. Bu gemilerden 127’sine sa-hip, 378’i kiralık ve 17’sinin ise inşası devam ediyor.

Yılport Holding’in yüzde 24 hissesine sahip olduğu CMA CGM için inşa edilen yeni konteyner gemilerinin 2019’da teslim edilmesi bekleniyor. CMA CGM Ocak 2018’de 20 bin TEU’luk konteyner gemilerinin ilki olan 400 metre uzun-luğa ve 59 metre genişliğe sahip CMA CGM ANTOINE DE SAINT EXUPERY’yi teslim aldı. (Deniz Haber)

22 Bin TEU'luk KonteynerGemisinin İnşasına Başlandı

CMA CGM’in iki ultra büyük 22 bin TEU’luk konteyner gemilerinin inşasına Çin’de başlandı.

28 Mersin Deniz Ticaret

1915 YILI ABD TİCARET RAPORLARINDA MERSİN (2)

İthalat yöntemleri Bölgedeki toptan ticaret Mersin ve Adana’daki bir kaç tüccar ve ihracatçının elindedir. Ço-ğunun küçük, gösterişsiz işyerleri yaptıkları işin hac-mi hakkında fikir vermez. İthalat sadece mevcut talebi karşılayacak miktarda yapılır ve gelir gelmez peraken-decilere dağıtılır. Perakende satışlar kasabaların pazar yerlerindeki küçük dükkanlarda yapılır. Ancak bazı bü-yücek dükkanlar da mevcut olup yakın zamanda Ada-na’da büyük bir mağaza açılmıştır (*). İthalat bedelleri genelde konşimentoları ellerinde tutan mahalli bankalar üzerinden yapılır. Yabancı kredi istisnai olarak, iyi bili-nen firmalara ve makine ekipman gibi taksitle satış uy-gulanabilen mallar için verilir. Tahmin edileceği üzere bu koşullarda iş yapmaya razı olan Amerikan firmalarının sayısı çok azdır. Sonuçta burada satılabilen Amerikan malları kalite veya fiyat açısından Avrupa mamullerinden avantajlı olanlardır.

Bazı ithal ürünleri – Amerikan malları 1913 yılı ra-kamları ile kıyaslamada kullanılabilecek 1914 yılı ithalat istatistikleri mevcut değildir, ancak inceleme çoğu ka-lemdeki azalmanın genel toplamdaki azalmaya orantılı olduğunu göstermiştir. Bahar döneminde yapılan ithalat-ta genelde düşüş yoktur. 1913 yılında buğday ve pamuk için ithal edilen çuval ve kaneviçenin değeri 188,000 $ iken 1914 yılı tahmini değeri 165,000 $’dır. Makine/ekip-man yılın ilk aylarında gelmekte olup siparişler 1913 se-nesine kıyasla azalmıştır. İthalat bedeli 110,000 $’ın al-tında kalmış olup önceki yılın dörtte biri seviyesindedir. Daha önceki gibi 250 adet Amerikan biçer döveri ithal edilmiş ancak çoğu satılmamış, elde kalmıştır. Ameri-kan malı pompa ithalatı bedeli 2,541 $’dan 650 $’a düş-müştür. Dikiş makinelerinde artış görülmüştür; 1913’te 42,697 $ olan ithalat bedeli 1914’te 52,800 $’a çıkmıştır. Bunların hiçbiri Amerikan malı değildir.

Mersin Deniz Ticaret 29

1914 yılındaki margarin ithalatı 10,000 $’ın altındadır. 1913’te bu tür ithalat 146,867 $ olup sadece 10,653 $’lık bölümü Amerikan menşeli idi. 1914 yılı Amerikan petrolü ithalatı 19,300 $ olup 1913 senesindeki 22,000 $ rakamıyla uyumludur. 1914’te ilaveten Amerika’dan 3,808 $ değerin-de 536 varil madeni yağ ve 2,400 $ değerinde 800 kasa motor alkolü ithal edilmiştir. 1913 senesinde Amerika’dan ithal edilen nişasta ve şeker bedeli 9,147 $ iken bu rakam 1914’te 1,702 $ olmuştur.

Galvanizli çelik sac ithalatı 1913’te 65,714 $ iken 9,202 $’a düşmüştür. 1913’teki sevkiyatın 2,022 $’lık küçük bir bö-lümü Amerika’dan iken 1914’teki ithalatın tamamı İngiliz menşelidir. 1914’te ayrıca Amerika’dan 1,000 $ değerinde, İngiltere’den ise 1,200 $ değerinde dikenli tel ithalatı ya-pılmıştır. Sonbaharda teslim edilmek üzere yüklü miktarda sac ve çivi Amerikan firmalarına sipariş edilmiştir.

En ciddi düşüşlerden biri kömür konusunda olmuştur. 1913’teki 227,614 $’a karşılık 1914 değeri 48,875 $’dır. Pa-muklu mallar ithalatı 2,420,000 $ iken 1,560,000 $’a düş-müş olup çoğu İngiltere ve İtalya menşelidir. Amerika’dan hiç ithalat yapılmamıştır.

Ticaret beklentileri – Amerikan mallarına ilgi Mevcut koşullar gelecek için ümit verici görünmemekle birlikte, savaş biter bitmez bölgenin savaşın tesirlerinden süratle çıkacağı söylenebilir. Pamuk ürününü iyi fiyatla satan ve borçlarının ertelenmesi ile moraturyumdan korunan çiftçi-nin elinde bol miktarda nakit vardır. Mamul stokları, özellik-le gıda, hırdavat ve pamuklu ürünler tükenmiştir veya yakın zamanda tükenecek olup yenilenme gerekecektir. Savaşın başında darbe yiyen tüccar artan fiyatlar ile önceki zarar-larını telafi etmiş durumdadır. Deniz taşımacılığı yeniden başladığında Amerikan malları hazır bir pazar bulacak, tüccar da mal bedellerini ödemeye hazır ve müsait du-


ÜLKE SAYI TONAJ

AVUSTURYA 33 64.997

BELÇİKA

BULGARİSTAN 2 5.071

FRANSA 14 30.768

ALMANYA 25 47.104

YUNANİSTAN 33 37.223

İTALYA 201 272.097

HOLLANDA 1 1.676

İRAN 7 3.436

ROMANYA 10 12.975

RUSYA 62 132.593

İSVEÇ 1 1.021

TÜRKİYE 1 853

BİRLEŞİK KRALLIK 103 168.599

AMERİKA B. DEVLETLERİ 62 44.248

TOPLAM 555 822.661

SAYI TONAJ

8 8.000

4 2.753

1 2.537

27 8.057

200 272.560

1 453

4 2.447

17 25.803

48 15.474

310 338.084

MERSİN ANTALYA

rumda olacaktır. Mahalli ithalatçıların Amerikan mallarına ilgileri sürmekte olup bu konsolosluktan ticari katalog ta-lepleri devam etmektedir. Önde gelen tüccarın çoğunun Amerikan Levant Ticaret Odası (**) üyeliği devam etmek-tedir. Yazar tarafından 1914 yılında Birleşik Devletler’de verilen ticaret konferansları mahalli tacirlerin Amerikan firmaları ile yakın temas kurmasına hizmet etmiştir.

İmtiyazlar ve durdurulan işletmeler 1914 yılında İngi-liz şirketlerine bir tanesi Toros Dağlarında ağaç kesmek, diğeri Ayas civarında demir cevheri yataklarını işletmek için iki önemli imtiyaz tanınmıştı. Savaş nedeniyle her iki konuda da çalışmalar durdurulmuştur. Mahalli krom ma-denleri de pratikte ihmal edilmiştir. Adana için planlanan su işleri ve diğer kamusal iyileştirme çalışmalarından vazgeçilmiş, Mersin’in elektrikle aydınlatılması için tesisi başlamak üzere olan proje de savaş başlayınca durmuş-tur. Amerikan petrol şirketlerinin Türkiye’de giderek artan faaliyetlerini kolaylaştırmak üzere yapmayı planladıkları inşaat işlerinden de vazgeçilmiştir.

Mersin ve Antalya’da denizcilik Savaşa rağmen 1914’te Mersin’e uğrayan buharlı gemi sayısı 555 olup 1913 se-nesinden 32 fazladır. Antalya’da bu sayı 310 olup1913 senesinde 136 idi. Hareketliliğin ana nedeni savaş nede-niyle Avusturya ve Alman gemilerinin azalması ve onların yerini alan İtalyan gemilerinin daha sık sefer yapmasıdır.

Kasım’dan sonra İtalyan gemileri neredeyse tekel oluş-turmuş durumdadır. 1914 yılı sefer ve tonaj özeti aşağıda verilmektedir.

Antalya Limanı

Mersin Deniz Ticaret 31


(*) Orosdi–Back mağaza zinciri, bir Macar su-bayı olan Adolf Orosdi tarafından kurulan giyim mağazası ile başlamıştır. Adolf Orosdi 1855’de İstanbul'a gelir ve Galata semtinde ilk giyim ma-ğazasını açar. Bu mağaza uzun süre ‘Ömer Efen-di'nin Giyim Mağazası’ adıyla faaliyet gösterir. İs-tanbul’daki Yahudi kökenli Back ailesi bu işe ilgi duyar. Adolf Orosdi ve Herman Back bir ortaklık kurarak Orosdi–Back mağaza zincirini kurmaya başlarlar. Mağazanın merkezi Paris’tedir. Döne-min en önemli ürünlerinden biri pamuktur ve pa-muğun kaynağı Ortadoğu ve Arap ülkelerindedir. Bunun nedeni Amerikan iç savaşıdır.

Orosdi–Back Mağazaları Osmanlı Bankası’nın finans desteğini de arkasına alır ve 1903 yılına kadar Filibe, Bükreş, Selanik, İzmir, Kahire, İsken-deriye, Tunus mağazalarını açar. Adana Mağaza-sı 1906’da açılır. Burası uzun yıllar halk ağzında ‘Horoz Dibak’ olarak bilinir ve anılırdı.

1909 Nisan ayında Adana’da meydana gelen Er-meni-Müslüman çatışmaları piyasaları olumsuz etkilemişti. Adana’da şirketi temsil eden Frolin Orosdi bu olayları gerekçe göstererek Adana ma-ğazasının kapatılmasını önermiş, aile bu yönde karar alarak aynı yıl içinde mağazayı kapatmış-tı. Mağazanın girişindeki Orosdi–Back tabelası 1926 yılına kadar muhafaza edildi. Nedeni bel-li olmayan bir yangınla bina 1926’da tamamen yandı. 1943 yılında Türkiye’deki faaliyetlerini ta-mamen sonlandıran Orosdi–Back bir süre son-ra tekstil işkolundan da tamamen çekildi. Gü-nümüzde Paris merkezli bir finans şirketi olarak ticari faaliyetlerini sürdürmektedir.

(**) Amerikan Levant Ticaret Odası hakkında gelecek sayıda bilgi verilecektir.

DENİZCİLİK GÜNDEMİNDEN KISA KISA AĞUSTOS 2018

İMEAK Deniz Ticaret Odası Aliağa Şubesi Kuruluyor

İMEAK Deniz Ticaret Odası'nın temmuz ayı Olağan Meclis Top-lantısında Aliağa'ya DTO şubesi kurulması oy birliği ile kabul edil-di. Şubenin yönetim kurulunun belirlenmesine yönelik çalışmalar başladı. Şu anda 150 üyesi bulu-nan Aliağa şubesine Foça, Ayvalık, Bergama, Menemen gibi ilçelerin üyelerinin de bağlanması planla-nıyor. Kurucu başkanın ise Adem Şimşek’in olmasına kesin gözüyle bakılıyor. (Deniz Haber)

Newcastle Limanı'na yeni konteyner terminali

inşa ediliyor

Avustralya’daki Newcastle Limanı CEO’su Craig Carmody, limanda dünya standartlarında bir konteyner terminali inşa edeceklerini açıkladı. Seçilen alan, yılda iki milyon TEU’luk elleçleme başarısına sahip olup, 10 bin TEU’ya kadar olan gemileri ba-rındırabilen bir nakliye kanalını idare ediyor.Terminalin, Yeni Güney Galler’deki Hunter bölgesindeki iş fırsatlarını artırması ve Newcastle’ın demiryolu bağlantısının genişletilmesiyle bir-likte kara yoluna olan ihtiyacın azal-ması bekleniyor. Newcastle, Avust-ralya’nın doğu kıyısındaki en büyük liman ve dünyanın en büyük kömür limanı olma özelliği taşıyor. Bunlarla beraber kömür talebinin önümüzde-ki on yıl içinde ciddi düşüş yaşaya-cağı tahmin ediliyor. (Deniz Haber)

EKOL'ün Ro-Ro'ları Yunanistan ile Fransa arasında seferlere

başladı

Ekol, Yunanistan (Lavrio Limanı) ile Fransa (Sète Limanı) arasında dü-zenli Ro-Ro seferlerine başlıyor. Yeni hat ile başta Yunanistan, İs-panya, Fransa ülkeleri arasındaki Avrupa içi taşımadan aldıkları payı artırmak istediklerini ileten Taşıma-cılık Genel Müdürü Murat Boğ şun-ları söyledi. “Yeni Ro-Ro hattımız sayesinde Lavrio Limanı’nı, Yalova ve Trieste’nin (İtalya) ardından Sète Limanı’na (Fransa) da network ola-rak bağlamış olduk. Sète Limanı üzerinden; Yunanistan’a Fransa, İspanya, Portekiz, Benelux ve İn-giltere’yi kapsayan coğrafi alan için intermodal çözümler sunuyoruz. RoRo seferleriyle entegre olarak planlanmış şekilde, Sète-Bettem-bourg(Lüksemburg) ve Sète–Ze-ebruge (Belçika) hatlarında gidiş dönüş olmak üzere blok tren hiz-metlerimizle müşterilerimize yeni-likçi karayolu çözümleri sunuyoruz. Böylelikle Ekol İspanya, Ekol Fran-sa ve Ekol Yunanistan müşterileri için pazardan farklılaşmış, sürdü-rülebilir taşımacılık çözümlerini su-nabiliyoruz.” (Deniz Haber)

YILPORT Holding, Taranto Konteyner Terminali'nin imti-

yaz hakkını alıyor

İyonya Denizi Liman Müdürlüğü İtalya’daki Taranto Limanı’nın im-tiyaz ihalesinde Yılport Holding’in teklifine olumlu değerlendirmede bulundu. Limanda bulunan Ta-ranto Konteyner Terminali’nin im-tiyaz hakkı için verilen olumlu ka-rar, 3 Ağustos’ta askıya çıkarıldı.

Taranto Konteyner Terminali, Yılport’un global portföyünde 21. terminal ve şirketin İtalya’daki ilk terminali olacak. Terminalin şu anki yıllık konteyner elleçleme ka-pasitesi yaklaşık 2 milyon TEU ve su derinliği 16,5 metre olarak öl-çülüyor. Yılport’un iş planına göre gelecek 10 yıl içinde limanın ka-pasitesi 4 milyon TEU’ya yüksel-tilecek. Yılport Holding, alt yapı, ekipman ve teknoloji yatırımları yapacak. İlk yatırımlar STS kon-teyner vinçleri, raylı gantry vinçleri ve Navis terminal işletim sistemi-nin kurulması üzerine olacak.

Yıldırım Şirketler Grubu’nun bir iştiraki olan Yılport Holding, 2025 yılına kadar dünyanın ilk 10 kon-teyner terminali işletmecisi ara-sında yer almayı hedefliyor. 8 ül-kede 20 liman ve 6 kara terminali işleten Yılport Holding, Drewry’nin yıllık araştırmasına göre global konteyner terminali operatörleri arasında 13’üncü sırada yer alı-yor. Yıldırım Holding ayrıca dün-yanın üçüncü büyük konteyner taşımacılığı şirketi CMA CGM’de %24 hisseye sahip bulunuyor. (Deniz Haber)

Paylaştığın senindir, biriktirdiğin değil. Yunus Emre

Tüm büyük hataların altında gurur yatar.

John Ruskin

İnsan doğduğunda yumuşak ve güçsüz-dür, öldüğündeyse sert ve bükülmez. Bitkiler canlıyken yumuşak, öldüklerinde serttirler. Bu yüzden sertlik ve bükülmez-lik ölümün, narinlik ve yumuşaklık hayatın yoldaşlarıdır.

Lao Tzu

Eğer herkes başka bir televizyon

seti yerine barış isteseydi,

o zaman barış olurdu.

John Lennon

Birçok insan mutluluğu,

burnunun üstünde unuttuğu gözlük gibi

etrafta arar.

Nietzce

Görmek isteyenler için yeterinde ışık, istemeyenler için yeterince karanlık vardır. Blaise Pascal

Öfke ve kızgınlık zehri kendiniz içip, başkasının zehirlenmesini beklemektir. Çin Atasözü

Bir insanın bildiğini

zannettiği bir şeyi öğrenmesi

imkansızdır. Epiktetos

Öldüğünüzde ölü olduğunuzu

bilmezsiniz ve acısını başkaları

çeker. Aptallıkta da aynı durum

geçerlidir.

Philippe Geluck

Birini eleştirmek istiyorsanız en uygun yer aynanın karşısıdır George Bernard Shaw

Önüne çıkan şeyi sorgulamadan keyfini çıkaran iyi insanlara güzeldir hayat. Doğa dırdırdan hoşlanmaz. Emerson

Ne yaparsanız onun sanatçısı olun.Sokak süpürgecisi de olsanız onun Picasso’su

olun. İşinizi severek yapın. Martin Luther King

Cahillik üç türlüdür:Hiçbir şey bilmemek, gerekeni bilmemek ve bir sürü gereksiz şey bilmek.

Thomas Fuller


AĞUSTOS 2018

Kamil Cömertler

Türkiye’nin Akdeniz’e Açılan

Önemli Bir Turizm Kapısı Olacak

Liman inşaatının tamamlanmasıyla Anamur-KKTC arasında turizm köprüsü kurulması hedefleniyor.

Anamur’da inşaatı devam eden iskelenin temel kazıklarında son aşamaya gelindi. KKTC’ye en yakın nokta olması nede-niyle Anamur-Girne arasında bir turizm köprüsünün kurul-ması hedeflenen iskele inşaatının tamamlanmasıyla birlikte Anamur’da turizm alanında çıta yükseltecek.

Bazı kaynaklara göre Türkiye’nin Akdeniz’e açılan önemli bir turizm iskelesi olacağı belirtilen Anamur İskelesi' 49,5 met-re genişliğinde, 367 metre uzunluğunda olacak ve 2019 yılı mart ayında bitirilerek hizmete açılacak.

Anamur Liman Projesi tamamlandığında İspanya, İtalya, Yunanistan, Fas, Tunus, Mısır ve İsrail arasında bulunan ve Akdeniz çanağında gezen yaklaşık 200 bin yat ve gezi teknesinin Anamur iskelesine yanaşmasıyla kente anlamlı

bir kaynak akacak. Buna paralel olarak Anamur Limanı’nda Ro-Ro taşımacılığı da yapılabilecek.

Kruvaziyer gemileri ile kuru yük gemilerinin de yanaşma im-kanı bulabileceği Anamur iskelesinde en önemli hedef KK-TC’nin Girne kentiyle Anamur arasında bir turizm köprüsü kurulması çalışmaları yapılabilecek olması...

KKTC’nin başta Girne olmak üzere Lefkoşa ve Magosa’da bulunan üniversitelerde 24 ülkeden yaklaşık 50 bin öğrenci öğrenim görüyor. Bu öğrenciler Ada’nın yanı sıra Türkiye’ye de gelmek, gezmek ve görmek istiyorlar. Anamur İskelesi bu öğrenciler için büyük bir şans olacak. Bu da Anamur ekonomisi için bulunmaz bir şans olarak değerlendiriliyor.Feribot ve deniz otobüsleriyle Girne-Taşucu arası 3-4 saat,

Yeni İskele Projesi

Anamur

İskele Eski Hali


AĞUSTOS 2018

Girne-Alanya arası 5-6 saat. Girne-Anamur arası sadece 45 dakika...

Sayıları binleri aşan emekli İngiliz aileler yaşamlarını Girne’de sürdürüyor. Bu aileler yılın belirli zamanlarında Türkiye’ye tu-rist olarak geliyorlar. Bu aileler Anamur İskelesi’nin açılma-sıyla birlikte ilk durak olarak Anamur’a gelecekler ve böylece Anamur bu ailelerden de önemli bir turizm girdisi sağlayabi-lecek...

Türkiye’nin dördüncü büyük antik kenti Anemurion Anamur’a 2 kilometre mesafede, UNESCO listesinde koruma altı-na alınması beklenen Mamure Kalesi Anamur kent sınırları içinde, Dünya’nın en derin 14.mağarası olması ile ünlenen Peynirlikönü Mağarası ile görsel güzelliğiyle ilgi odağı olan Köşekbükü Mağarası, rafting yapılan Dragon Çayı, yamaç paraşütü ile ünlenen Azı Tepesi, Anamur turizminin gelişmesi

için önemli destinasyonlar ara-sında bulunuyor.

Tüm bunlar üst üste konunca Anamur turizminin geleceğinin İskele ve gümrük binalarının tamamlanmasıyla ilgi odağı olacağı ortaya çıkıyor.

İskelenin tamamlanması ve buna paralel olarak gümrük kapısının açılmasıyla birlikte Anamur turizm alanında yatı-

rımcıları bekleyecektir.17 kilometrelik sahil şeridi, antik çağ kalıntıları, doğal güzel-likleri ile Anamur, yatırımcılar için bir cazibe merkezine dönü-şecektir.

Girne’de 24 ülkeden 50 bin öğrenci üniversitelerde öğrenim görü-yor, binlerce İngiliz emekli aile Girne’de yaşıyor. Girne’de bulunan ulusal ve uluslararası otellerde dünyanın her tarafından gelen ziya-

retçiler tatil yapıyor. KKTC’ye her yıl 2 milyon kişi geliyor.

Feribot ve deniz otobüsleriyle Girne-Taşucu arası 3-4 saat, Girne-Alanya arası 5-6 saat. Girne-Anamur arası sadece 45 dakika...


AĞUSTOS 2018

Yrd. Doç. Dr. Aziz MUSLUOrdu Üniversitesi

Fatsa Deniz Bilimleri FakültesiDenizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü

Türk Gemi Adamlarının Uluslararası Deniz İş Gücü Piyasalarında İstihdamı İçin

Özel İstihdam Bürolarının Önemi 1

Bu çalışma Ulusal ve Uluslararası gemi adamı istatistikleri, BIMCO/ISF Manpower 2015 raporu ve konu ile ilgili çalışma-lardan yararlanılarak hazırlanmıştır. Küresel gemi adamı piya-sasındaki durumu ortaya koyan her beş yılda bir BIMCO ta-rafından hazırlanan BIMCO/ISF Manpower 2015 raporu gemi adamı arz talep koşullarını incelemektedir. Türkiye ulusal ve uluslararası düzenlemelere uygun özel istihdam büroları ile küresel ölçekte gemi adamlarını istihdam olanaklarından is-tifade edebilecektir. Deniz işgücü piyasalarına ilişkin Cardiff üniversitesinin ve Dünya çalışma örgütünün yapmış olduğu çalışmalar mevcuttur. Türkiye'nin gemi adamı envanteri, D.H. ve Ulaştırma bakanlığının kayıtlarında yer almaktadır ve ça-lışma içinde aktarılmıştır. Denizcilik okullarının mevcutlarına çalışmada yer verilmiştir. Çalışmanın amacı Türk gemi adam-larının küresel deniz işgücü piyasalarında istihdam edileme-mesi problemini araştırıp çözüm yolları sunmaktır. Bu konuda mevcut literatürden yararlanılmış, yasal düzenlemeler incelen-miş, yapılmış araştırma raporlarındaki sonuçlar değerlendiri-lip analiz edilmiştir. Yapılan çalışmalarda gemi adamı arz ve talep dengesizliği konusu işlenmiştir ancak aday bulma ve yerleştirme problemleri ile ilgili bir akademik çalışma mevcut değildir. Özel istihdam bürolarının yasal düzenlemesi de ol-dukça yenidir. 2003 yılına kadar özel sektörün iş ve işçi bulma aracılık faaliyetlerine iş kanunu yasal olarak izin vermemiştir. 2003 yılında iş kanunda düzenlenmiştir. Ancak denizcilik sek-töründe simsar müesseseleri bu faaliyetleri yürütmekteydi. Sonuç olarak Türkiye'nin gemi adamı arz fazlasına istihdam olanaklarının küresel piyasalarda oluşturulması özel istihdam büroları aracılığıyla gerçekleştirilebileceği tespit edilmiş. Bu çalışmada belirtildiği üzere bu kurumların olmamasının yanı sıra deniz iş gücü piyasasında düzensiz aracı kişi ve kurumla-rın olduğu görülmektedir. MLC 2006 ve Ulusal düzenlemelere uygun nitelikli gemi adamını istihdam edecek nitelikli özel is-tihdam bürolarına ihtiyaç olduğu çalışmada ortaya konulmuş-tur.

Küresel deniz iş gücü piyasalarında yaşanan hızlı değişmeler gemi adamlarının istihdamında bir dizi değişikliklere yol aç-mıştır. 1970'li yılların Keynesyen politikaları ile oluşan ekono-mik refah döneminde gelişmiş ülkelerin vatandaşları meşak-katli denizcilik mesleğinden uzaklaşmıştır. Bu dönemde gemi işletme maliyetlerini kısmak amacıyla ticari gemilerin okyanus aşırı kolay bayrak ile (FOC)2 donatılması ortaya çıkmıştır. Ar-matörlerin, gemilerin işletme maliyetlerini kısmak amacıyla ortaya çıkan gemi işletme firmalarının bir kısmı gemi adamı istihdamına aracılık işini üstlenmeye başlamıştır. Bazı çevre ülkeler gemi adamı arzını artırmış gelişmiş ülke gemilerinde çalışmaya başlamıştır. Özellikle Filipinler tayfa sınıfı gemi ada-

mı olarak dünya gemi adamı istihdam piyasasına hızla girmiş-tir. “Filipinler'in Denizaşırı İstihdam İdaresi Filipinli denizcilerin sayısının son 5 yılda yaklaşık % 20 arttığını öngörmektedir” (Leggate, 2007, s. 4).

Günümüzde deniz iş kolu emeğin en fazla küreselleştiği iş koludur. Hazırlanan raporlarda gemi adamı açığının artacağı tespit edilmektedir. Bu açık özellikle zabitan sınıfında görül-mektedir. Tayfa sınıfında gemi adamı açığı görülmese de ya-şam boyu istihdamın deniz iş kolunda olmaması bu nedenle iş gücü devir oranının yüksek olması nedeniyle tayfa sınıfı gemi adamına küresel deniz işgücü pazarında talep hep olacaktır. Çin tarafından giderek artan sayıda uluslararası denizci arz edilmektedir. Türkiye'de özellikle tayfa sınıfında gemi adamın-da arz fazlası mevcuttur. İşsizlik sorunu gemi adamı arzının küresel gemi adamı talebine cevap vermesi ile azaltılabile-cektir. Fakat gemi adamının piyasanın talep ettiği denizcilik eğitimi ve kültürü ile tayfa sınıfı gemi adamlarının donatılması gerekmektedir. Yetmişli yıllarda işletme maliyetlerini kısmak için elverişli bayrak kullanımının yaygınlaşması üçüncü dünya


AĞUSTOS 2018

ülkelerinden gemi adamı istihdamını hızlandırmıştır. Özellikle Filipinli denizcilerin tüm gemi tiplerinde çalıştıkları gözlemlen-mektedir. İngilizce dil yeterliliği Filipinli ve Hintli gemi adamı istihdam sayısını artırmıştır. “Şu anda, endüstri içinde bulunan veya aktif olan Hintli denizcilerin sayısının doğru bir şekilde yayınlanmış bir değerlendirmesi bulunmamaktadır. Hindistan Denizcilik Genel Müdürlüğü, 13.000 güverte ve 11000 makine zabiti içeren 24000 zabitanın bulunduğunu tahmin etmektedir.

Bununla birlikte hükümet, sendika ve armatörler arasında, za-bitanın %70'inin uluslararası filoda ve % 30'unun Hint filosunda istihdam edildiği ifade edilmektedir.” (Leggate, 2007, s. 6). Bu ülkelerden gemi adamı tercih edilmesindeki bir diğer etken ise bu ülkelerin gemi adamlarının OECD ülkelerine göre daha düşük ücret almalarıdır. Deniz iş kolunda çalışma koşullarının zor oluşu, örneğin aile ve sosyal yaşamdan uzak meşakkat-li çalışma şartları, bu mesleğin tercih edilmesini azaltmakta olup tercih edenlerin büyük bir kısmı ise orta yaşlarda mes-lekten ayrılmaktadırlar. Gelişmiş ülke vatandaşları karadaki iş olanaklarının artması gibi nedenlerle denizciliği tercih etme-mektedirler. “Nitekim önümüzdeki yıllarda, yaşlanan OECD gemi adamlarının yerine geçmek üzere söz konusu ülkelerden (Filipinler ve Hindistan) daha fazla sayıda zabitan sınıfının is-tihdam edilmesi beklenmektedir” (Leggate, 2007, s. 10).

Gemi adamlarının aynı gemi içinde çok uluslu olarak istihdam edildiği gözlemlenmektedir. Teknolojide yaşanan değişmeler gemilerde istihdam edilen personel sayısını azaltmaktadır fa-kat bir yandan dünya deniz filosu hızla büyümeye devam et-mektedir. Bu büyüme yeni gemi adamlarının talebini artırmak-tadır. Günümüzde gemilerin nitelikleri, donanımları ve yasal zorunluluklar nedeniyle daha eğitimli ve nitelikli gemi adamı istenmektedir. Geçmişe oranla gemi adamları emek piyasaları daha düzenli bir şekilde işlemektedir. Özellikle kolay bayrakla mücadele ekseninde, liman devleti kontrolleri ve son olarak da MLC 2006 sözleşmesi gibi bir dizi düzenleme gelmiştir.

Bu düzenlemeler denizcilik sektöründe kaliteyi artırmaktadır. MLC 2006, gemi adamlarının sosyal haklarını düzenlemekte ve gemi yönetim firmalarının, istihdam bürolarının bu esasla-ra aykırı olmadan çalışmalarını önermektedir. Küresel deniz iş gücü piyasalarında Türk gemi adamının istihdamı geçmişe oranla daha zordur. Bunun nedenlerinden biri, eski doğu blo-ğu ülkelerinin gemi adamlarının piyasada çalışmaya başlama-sıdır. Bir diğer neden ise, artık gelişmiş ülke vatandaşlarının da artan işsizlik sebebiyle deniz iş kolunu tercih etmeleridir.

Bu ülkelerin gemi adamlarının en önemli avantajlarından biri, sahip oldukları vize kolaylığıdır. Gemi adamı piyasalarındaki rekabet ortamına karşın gerekenler yapıldığında Türk gemi adamının uluslararası piyasalarda istihdamı mümkündür. Ön-celikle nitelikli gemi adamı arz edilmelidir ve bu gemi adamını pazarlayacak doğru istihdam büroları kurulmalıdır. MLC 2006 sözleşmesi ile gemi adamlarının özel istihdam bürolarından hizmet aldığında bu hizmetin karşılığının hiçbir şekilde gemi adamından ücret alınamayacağı belirtilmiştir. Gemi adamla-rının işe alınma, yerleştirme veya istihdam sağlama için doğ-rudan ya da dolaylı, tamamen veya kısmen, gemi adamının ulusal tıbbi sertifika, gemi adamı cüzdanı, pasaport veya diğer benzer kişisel seyahat evraklarının ücretleri haricinde, arma-törün yansıtacağı vize ücreti hariç, hiçbir ücret veya kesintinin yansıtılmaması zorunlu kılar. (MLC 2006, Kural 4.a). MLC 2006 kural 4.1’de gemi adamının işe alım süreciyle ilgili standart-lar belirlenmiştir. Türkiye gemi adamları için istihdam büroları günümüze kadar uluslararası standartların altında kuralsızlıkla işlemektedir. Gemi adamlarının istihdamı için nitelikli özel istih-dam bürolarına sahip değildir. Gemi adamlarının kendi arala-rında simsar olarak adlandırdıkları bir takım firmalar yasalara aykırı olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Yasal düzenlemele-re aykırı olarak iş bulma sonucu aldıkları hizmet ücretini gemi adamından almaktadırlar. İlgili düzenlemelere göre bu hizmet bedelini işverenden (donatandan) almaları gerekmektedir. Bu durum gemi adamı devir oranını artırmakta ve kaliteyi düşür-mektedir. Gemi adamı örgütlerinin ve sendikaların zayıf olması da ülkemizdeki negatif bir durumdur. Gemi adamlarının ulus-lararası piyasalarda istihdamı için nitelikli, ulusal ve uluslarara-sı düzenlemelere uygun kaliteli aracı kurumlara ihtiyaç vardır.

Bu kurumlar ile işsizliğin azaltılmasına ve gemi adamlarının istihdamına katkı sunulabilecektir. AB Komisyonu ilerleme Raporu Lizbon Stratejisinde, istihdamı artırmak için istihdam bürolarının öneminin üzerinde özellikle durulmaktadır. Türkiye çalışma bakanlığı nezdinde istihdam büroları ile ilgili önemli çalışmalar yapmıştır. Fakat denizcilik sektöründe gemi adamı işgücü piyasalarında kuralsız aracı kuruluşlar faaliyetlerini sür-dürmektedir. Bu haliyle Türk gemi adamının uluslararası piya-salarda istihdamı mümkün görünmemektedir.

Gemi Adamalarının Küresel Piyasalarda Arz ve Talebi

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de iş - yaşam dengesinin sağlanamaması nedeniyle gemi adamlarının denizde ortala-ma çalışma süreleri diğer işlere oranla kısa süreli olmaktadır. Çalışma koşulları çetin doğa şartlarıyla mücadele etmeyi ge-rektirmektedir. Deniz kazalarının sıklığı gemi adamlarının mes-leğe bağlılık düzeyini düşürmekte zaman zaman kariyerin ilk yıllarında meslekten ayrılmalara neden olmaktadır. Mesleğin


AĞUSTOS 2018

zorluklarına karşın 1,2 milyon gemi adamı denizlerde çalış-maktadır. Bütün bu nedenlerden dolayı gemi adamı arzının tahmin edilmesi oldukça zordur. Denizcilik sektöründe öngö-rülemeyen konjonktürel dalgalanmaların ve yapısal değişim-lerin olması gemi adamı talebinin tahminini zorlaştırmaktadır. Veriler genellikle istihdam istatistiklerine dayanıyor istihdam, bu veriler aktif çalışan için mevcut olan sayının belirlenmesi sorunu ortaya çıkarıyor (Leggate, 2007: 4). Gemi adamı kü-resel piyasasında oluşan değişmeleri ve gelecek öngörülerini tespit etmek için BIMCO/ISF Man Power raporu oluşturulmak-tadır. Bu rapor en son 2015 yılında hazırlanmıştır. Denizcilik işletmeleri ve deniz iş gücü piyasaları için emek ve sermaye düzleminde oluşan değişmeler analiz edilmektedir. Denizcilik sektöründe ilk sırada gelen üretim faktörleri emek ve sermaye-dir. “Her ne kadar çeşitli gemi filosuna sahip olunursa olunsun gemi işletmesinin en önemli unsuru gemilerin operasyonla-rında yer alan gemi adamlarıdır”(Carbone, 2005, s. 67). Bu nedenle özellikle profesyonel uluslararası firmalar gemi adamı tercihlerini titizlikle yapmaktadırlar. Operasyon süreçlerini so-runsuz sağlayacak nitelikli gemi adamı istihdamına dikkat et-mektedir. İş ve deniz kazalarının engellenmesi, acil durumlara müdahale yeteneği olan, nitelikli gemi adamı piyasa tarafın-dan talep edilmektedir. Bu yönüyle sadece düşük ücretli gemi adamı istenmemektedir. Yine de, Avrupalı armatörlerin mali-yet konusunda görüşleri kârlılık ve rekabet kapasitesini büyük oranda etkileyecek olan personel giderlerindeki değişikliktir.

Bir örnek verecek olursak, her ikisinde de tüm sosyal öde-nekler içinde olarak, Avrupa Birliğindeki bir usta gemicinin en yüksek ücreti, AB ülkeleri dışındaki bir usta gemicinin en dü-şük ücretinin 15 katı oranında fazladır. Aynı şekilde birinci zabit için ise 5,6 kat oranında fazladır (Cömert, 2008, s. 72) “Kü-resel deniz iş gücü piyasasında bugün ve gelecekte zabitan sınıfında talep karşısında arz eksikliği tayfa sınıfında kısmen arz fazlası gözlemlenmektedir. 2015 yılı tahmini gemi ada-mı arzı 1.647.500 gemi adamı 774.000 zabitan ve 873.500'ü Tayfa sınıfıdır” ( BIMCO ISF Manpower, 2015, s. 11). Bugünkü gemi adamı arz ve talebindeki durum 16.500 zabitan açığı ve 119.000 Tayfa fazlası mevcuttur. Bu durumda toplam 102.500 gemi adamı fazlası mevcuttur. Şekil 1'de Dünya filosundaki karma personel istihdam edilen gemilerin yüzdeleri mevcut-tur. Görüldüğü üzere toplamda % 65,80 oranında dünya filosu

karma personel ile çalıştırılmaktadır.

Küresel gemi adamı arzı geçtiğimiz beş yıl içinde artmakta, her iki sınıfta kalifiye zabitan ve kalifiye tayfa sınıfı uluslararası ticaret dünya ticari filosuna arttığı sürece sağlanabilmektedir. Zabitan sınıfının 2005 ve 2010 yılları arasında % 34 artmış ve geçtiğimiz beş yılmada % 24 arttığı tahmin edilmektedir. Aşağıda küresel gemi adamı sayısının 2005'ten itibaren tah-mini verilmektedir. Çin İletişim Bakanlığı, şu anda 340.000 (% 68) Çin filosunda, 160.000'i (%32) yabancı filoda olmak üze-re Çin'de yaklaşık 500.000 gemi adamı bulunduğunu tahmin ediyor. Bunlardan 40.000' yabancı bayrak gemilerde istihdam edilmektedir ve bu da son on yılda on kat artmıştır (Leggate, 2007, s. 4).

Küresel gemi adamı arzı, son beş yılda hem nitelikli zabitan sayısı ve hem de tayfa sınıfında, uluslararası ticarete açık dünya ticaret filosunun devam eden artışıyla, zabitan sınıfı-nın 2005 ve 2010 yılları arasında % 34 artmış ve geçtiğimiz beş yılda %24 arttığı tahmin edilmektedir. 2005 ve 2010 yılları arasında çalışanların sayısı %34 artmış ve son beş yılda %24 oranında arttığı tahmin edilmektedir. Aşağıdaki rakam, 2005 yılından bu yana dünya genelinde gemi adamları arzının nasıl arttığının bir özetini vermektedir

Tablo 1: Tahmini gemi adamı arzının özeti 2005-2015 (BIMCO / ISF Manpower, 2015, s.32)

“Zabitan arz ve talep dengesinin geleceği ile ilgili temel tah-minde, 2015 yılında % 2,1 oranında yönetilebilir bir zabitan açığı, 2020'de ise %11,7 oranında ciddi bir zabitan açığı ve 2025'e kadar 18,3 oranında zabitan açığı tahmin edilmektedir” (BIMCO/ ISF Manpower, 2015, s. 32).

Dünya ticaret filosu, 2015 raporu için 68.723 gemi olarak ta-nımlanmaktadır. En geniş kategori genel kargo gemileri top-lam gemiler içinde %31, %16 ile dökmeci gemiler % 10 açıkde-niz hizmet gemileridir. 2015 raporu tanker endüstrisi ve çeşitli ofshore gemiler için gemi adamı talep göstergelerini vermek-tedir. Küresel gemiadamı talebi 2015 yılında tahmini 1.545.000 olup, endüstri yaklaşık 790.500 zabitan ve 754.500 tayfa talep etmektedir. 2010 yılından itibaren yaklaşık %24,1 oranında zabitan talebi artış gösterirken tayfa sınıfı % 1 oranında artış göstermiştir (BIMCO/ISF Man Powers, 2015, s. 43).

Tablo 2: Tahmini zabitan sınıfı gemi adamı arz ve talebindeki durum (BIMCO / ISF Man Powers 2015, s.13)

2005 2010 2015

Zabitan 466.000 624.000 774.000

Tayfa 721.000 747.000 873.500

Toplam 1.187.000 1.371.000 1.647.500

2015 2020 2025

Gemi adamı arzı 774.000 789.500 805.000

Gemi adamı Talebi 790.500 881.500 952.500

Arz eksiği/ Arz Fazlası -16.500 -92.000 -147.500

% olarak -2.1% -11.7% -18,3 %


AĞUSTOS 2018

Basit olarak zabitan sınıfı arz talep dengesi %2,1 yönetilebilir bir oranda zabitan açığında artış göstermiş, daha ciddi bir za-bitan açığı %11,7 ile 2020 ve %18,3 ile 2025 yılındadır. (BIMCO/ISF Man Powers 2015, s.13) Tablo 3: Gemi adamı arz eden ilk beş ülke (BIMCO/ISF Man Power 2015, s. 33)

Genel olarak incelendiğinde küresel gemi adamı pazarı iki net karakteristik özelliği bulunmaktadır. Bunlardan ilki işgücü pi-yasasında herhangi bir milliyet sınırlaması yoktur. Başka bir ülkenin gemi adamı herhangi bir ülkenin bayrağıyla donatılmış bir gemide gerekli sertifika ve yeterliliklere sahip olduğunda çalışabilir. Bu nedenle deniz iş gücü piyasaları dünyanın en küreselleşmiş iş gücü piyasasıdır. İkinci neden ise denizcilik sektöründe iş bulma ve yerleştirme süreçlerinin farklı ağlar va-sıtasıyla iyi şekilde organize olmasıdır (ILO, 2001). Bu organize ağ içinde Türk gemi adamının istihdamı güç değildir. Yapılma-sı gerekenler bu ağ içinde yer alabilecek nitelikli istihdam ku-rumlarına sahip olmak ikincisi talebi karşılayacak nitelikli gemi adamına sahip olmak. Türk gemi adamının yaşam boyu eğitim ile sürekli kalitesinin arttırılması önemlidir. Sadece sertifikaları alırken katıldıkları eğitimler yeterli değildir. STCW konvansi-yonu gereği bu eğitimlerden zorunlu olarak geçmektedirler. Sadece bu zorunlu eğitimler uluslararası piyasalarda istihdam için yeterli değildir. İngiltere'de Cardiff Üniversitesinin ulusla-rarası gemi adamı araştırma merkezince oluşturulan dünyada ana uluslararası bu limanlara giriş çıkış yapan gemi adamla-rıyla ilgili yapılan çalışmalarda, bu limanlara sefer yapmış olan gemilerde bulunana Türk gemi adamlarının rakamı 23.810 ki-şiye çıkmıştır (SIRC Cardiff University, 2003, s.6). Bu oran top-lam gemi adamı arzı ile kıyaslandığında düşük kalmaktadır.

Tablo 4'te yer alan araştırmada, gemi adamının işe alımında yaşanan zorluluklara ilişkin göstergeleri tespit edilmek ama-cıyla, gemi sahibi şirketlere, gemi adamı tedarik ettikleri ül-kelerin hangilerinde işe alım ve yerleştirme konusunda zorluk yaşadıkları ve bu zorlukların hangi kademe ve rolleri kapsadığı sorulmuştur. Şirketler, tecrübelerine istinaden, işletmelerinin işe alımlarda sıkıntı yaşadıkları birkaç ülkeyi listelemişlerdir.

Tablo 4: Şirketlerin işe alım ve yerleştirme konusunda daha ciddi sorun yaşadıkları ülkeler (BIMCO/ISF Manpower, 2015, s. 26)

Tablo 5: Gemi adamı istihdam etme sorunu yaşayan gemi tipleri (BIMCO/ISF

Manpower, 2015, s. 27)

Türkiye'deki Gemi Adamı Arz ve Talebi Türkiye' de gemi adamı arz rakamlarına liman başkanlıkları kayıtlarından ulaşılmaktadır. 2017 yılı itibariyle UDHB kayıt-larına göre Zabitan (Aktif) 31.213 tayfa (Aktif) 74.590 olarak verilmiştir. İstihdam edilen gemi adamı konusunda gemilerin kolay bayrak ile donatılması nedenliyle net rakamlara ulaşı-lamamaktadır. Zabitan sınıfında olan açık son yıllarda açılan yeni okullar ile kapatılmaya çalışılmıştır. 2017 yılı itibariyle 50 Denizcilik alanları olan Meslek Lisesi, 15 Denizcilik Fakültesi, 7 Meslek Yüksek Okulu ve 2 Enstitü bulunmaktır. Toplamda 7.055 öğrenci bu oklularda eğitim almaktadır. Zabitan sını-fında açık kapatılmak amacıyla okul sayılarında hızlı bir artış yaşanmıştır. Türk filosu ile karşılaştırıldığında sadece gemi adamı tarafında değil zabitan sınıfında Türk bayraklı filo ile karşılaştırıldığında bir arz fazlası oluşmaktadır. Personel devir oranının yüksek olması ve mesleğin erken yaşta bırakılması bu arz fazlası duruma etki etmemektedir. Bu koşullar altında Türk gemi adamlarının uluslararası piyasalarda istihdamı mümkün gözükmemektedir. Bunun en önemli nedeni uluslararası gemi adamı piyasasının taleplerine cevap verecek doğru aday yön-lendirebilecek, sağlıklı aday havuzu oluşturacak özel istihdam bürolarının olmamasıdır. Bir diğer önemli neden mesleki ola-rak yetersiz gemi adamlarının çoğunlukta olması uluslararası denizcilik piyasalarında Türk gemi adamlarının tümünün yetkin olmadığı algısını oluşturmaktadır.

“Türk sahipli büyük tonajda (10.000 dwt üstü) yabancı bayrak oranı yüzde 73’e kadar çıkmaktadır 1.200 adeti Türk bayraklı olmak üzere toplam 2.853 adet Türk sahipli koster bulunmak-tadır” (Kocabaş, 2014). Türk Bayrağına kayıtlı 2016 yılı itibari ile 150 groston üzeri 1.951 adet toplam 8.283,995 grosa tica-ri gemi bulunmaktadır. Bu rakamlarla Türkiye'de gemi adamı arz fazlasının olduğu görülmektedir. Bu duruma birde yabancı gemi adamı istihdamını eklediğimizde bu fazla dehada art-maktadır. Gemi adamının niteliklerinin arttırılarak küresel piya-salarda istihdamı ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor.

Türkiye'de Özel İstihdam Büroları ve Gemi Adamları

Gemi adamı sertifikalarının zorunlu olmadığı yıllarda gemi adamlarının davulla anons edilerek tedarik edildiği ifade edil-mektedir. Kahvehaneler vasıtasıyla istihdam edilmesi günü-müze kadar sürmüştür. 90'lı yıllara kadar zabitan sınıfının bile bu şekilde istihdam edildiği bilinmektedir. Bu yıllarda, yüksek denizcilik mezunlarının buluşma yeri olan Beşiktaş'ta Barba-ros isimli kahveye gelen gemi sahiplerinin gemi kaptanları ile burada görüşme yapmaları suretiyle aday seçme ve yerleştir-me işlemleri gerçekleştirilmekteydi. Sivil toplum kuruluşlarının etkili olduğu yıllarda sendikalar, aday bulma seçme ve yerleş-


Tüm Gemi adamları Zabitan Tayfa

Çin Çin Filipinler

Filipinler Filipinler Çin

Endonezya Hindistan Endonezya

Rusya Federasyonu Endonezya Rusya Federasyonu

Ukrayna Rusya Federasyonu Ukrayna

Sektör/Gemi Tipi Gemi adamı istihdamında sorun yaşayan firmalar

LPG Tankerleri %50

LNG Tankerleri %36

Kimyasal Tankerler %33

Dökme Gemiler %23

Offshore Gemiler %20

Rütbe/ Rol Ülke (Gemi adamının Milliyeti)

Güverte Zabiti - Yönetici düzeyi Hindistan, Japonya, Hollanda, Filipinler, İngiltere, Ukrayna

Güverte Zabiti - Operasyon düzeyi Japonya, Hollanda, Filipinler, Ukrayna

Makine Zabiti - Yönetici düzeyi Yunanistan, Hindistan, Japonya, Hollanda

Güverte Zabiti - Operasyon düzeyi Hırvatistan, Japonya,

Tayfa (Güverte/Makine) - Destek düzeyi


AĞUSTOS 2018

tirme işlemlerinde armatörlere yardımcı olmuştur. İŞKUR, gü-nümüze kadar özel bir alan olduğu için denizcilik sektöründe aday bulma işleminde etkin bir faaliyette bulunmamıştır. Gemi adamı kahvehaneleri ile ortaya çıkan ve simsar olarak ifade edilen aracı kişiler günümüzde de faaliyette bulunmaktadır. Bu aracılar, ofisler açarak işletme düzeyinde çalışmaya baş-lamışlardır. Son yıllarda işe alım sürecinde elektronik işe alım büyük oranda önemli bir rol almaktadır. “Elektronik işe alım, açık işlere etkili ve verimli bir biçimde işe yerleştirme amacıyla kurumun değişik elektronik araçları vasıtasıyla yaptığı eylem ve uygulamalar olarak ifade edilmektedir” (Lee, 2005, s. 89). Simsarlar sosyal medya ve internet kullanarak aday bulma iş-lerine aracılık etmektedirler. Bu kurumların yasal düzenleme-lere uygun çalışması özel istihdam büroları yönetmeliği esasa-larına göre olmalıdır. Türk Gemi adamlarının İstihdamı konulu Kosder3 Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) yap-mış olduğu çalıştayda Türkiye’de Personel Acentesi (Manning Agency) bulunmamasının Sektörümüze etkisi aşağıda ifade edilmiştir. Personel acentesi olarak ifade edilen özel istihdam bürolarıdır. Sektörümüzün böyle bir hizmete mutlak ihtiyacı olduğu ancak bu kurulumun faydalı hale gelebilmesi ve rekabetle yüksek standart yakalanması için birkaç tane İstihdam Bürosu olma-lıdır. IMO ve İşkur gerekliliklerine haiz bir resmi kurulum için MLC Sertifikası vs belgeler alınması gerektiği, Türk Personelle bu işin nasıl yürüyeceğinin ve Türk Armatörün bu oluşuma na-sıl bakacağının tereddüt oluşturduğu ancak böyle bir profes-yonel oluşumun sektörümüze gerekli olduğu ve bir an önce kurulması gerektiği ifade edilmiştir.

“İş Kurumu İl Müdürlükleri bürolarla ilgili izin verme, izin yeni-leme, izleme, idari para cezası uygulama ve izinlerin iptali gibi konularda yetkili ve sorumludur. Mevcut işyeri yanı sıra veya sadece internet üzerinden iş ve işçi bulma aracılığı faaliyetin-de bulunmak isteyen büroların, kurumdan büro izin belgesi almaları gerekmektedir” (Özel İstihdam Büroları Genelge-si 2013/1). Günümüzde elektronik iş ve işçi arama motorları aktif olarak kullanılmaktadır. Denizcilik sektöründe elektronik destekli aday havuzu oluşturup gemi sahiplerine hizmet ve-ren simsarlar mevcuttur. Simsarların büyük bir kısmının günü-müzde internet ve sosyal medyayı kullandığı görülmektedir. İş arayan kişiler aracı işletmelere ait işe alım web siteleri veya iş arama motorlarından istifade ederek işlerle ilgili bilgi toplarlar. Bu internet siteleri internet ortamında işveren veya iş arayanlar hakkında enformasyon toplamada aracılık yapar (Lin, 2010, s. 64). Özel istihdam bürolarının çalışma esasları ile ilgili bir düzenleme yapılmış olmasına karşın simsarlık müessesi fa-aliyetlerini yasalara uygun olmayan şekilde sürdürmektedir. Simsarlar yabancı ülkelere ait panama, Belize, Gürcistan vb. gibi ülkelere ait gemi adamı ehliyetlerini gemi adamı adayla-rına yüklü paralar karşılığı sağlamaktadırlar. “Yüksek maaş, garanti iş” sloganı ile gazetelere ilan veren dolandırıcılar, yüz-lerce işsiz vatandaşı “gemi cüzdanı alacağız” vaadi ile 2 mil-yon TL dolandırdıkları ortaya çıktı (Deniz Haber, 2009). Gemi adamı kurslarının iş garantili gemi adamı kursu verdikleri iddi-asıyla zaman zaman bu aracılık işlerine girdikleri gazete ilan kupürlerinde görülmektedir. Sıklıkla etik dışı iş vaadiyle ücret alınarak gemi adamı adaylarının dolandırıldığı görülmektedir. “Denizciliğe adım atarak gemi, yat ya da balıkçı teknesinde

çalışmak isteyen miço, silici ve kamarotlar için düzenlenen stcw kursları, son yıllarda dolandırıcıların yeni alanı oldu” (Ntv Haber, 2010). Gemi adamı piyasasında, kurumsal eksiklikler nedeniyle sağlıklı işleyen bir iş gücü piyasası yoktur. Gemi işletmecilerinin de sağlıklı bir aday havuzu oluşturup çalış-madıkları görülmektedir. Çalışma yaşamındaki bu düzensiz-lik gemi adamı devir oranının artmasına ve kontrat bitmeden istifalara neden olmaktadır. Gemi adamalarının istihdamında maalesef profesyonel bir aracılık müessesi oluşamamıştır. Gemi adamlarının kısmi sözleşmelerle çalışması sürekli iş araması nedeniyle karada enformasyon ağı olan bir üçüncü kişi tarafından iş sağlanması gemi adamının önemli bir ihti-yacıdır. Bu ihtiyaca cevap veren simsarlar çalışan kesimden para almakta ya da firma aracılığıyla işe yerleştirilen kişinin maaşından kesinti yaptırmaktadır. Bazen iş bulma vaadiyle iş arayan kişiden para alınmakta ancak bu kişi işe yerleştirilme-mekte veya bu kişiye bulunacak iş konusunda gerçeğe uygun olmayan beyanda bulunulmaktadır. Bu konuda Türkiye’deki yasal düzenleme Türkiye iş kurumu ve Türkiye iş kurumunun denetimde özel istihdam bürolarına izin vermektedir. Fakat bu kural denizcilik sektöründe uygulanmamaktadır. Uygulanma-ması çarpık bir emek piyasası yapısını ortaya çıkarmaktadır. Özel istihdam bürosu: İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık yapmak üzere, iş piyasasının ihtiyaçları dikkate alına-rak belirlenecek sayıda ve aranan koşullar çerçevesinde se-çilmek ve Kurumca izin verilmek kaydıyla iş arayanlar ya da işverenlerle bir işyerinde birebir görüşme yapılarak ve/veya 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanununda yazılı araçlar-la ya da radyo, televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzer yayın araçlarından biri ile birebir görüşme yapılmaksızın aracılık hizmetine ortam sağlanmasına ilişkin faaliyet gösteren gerçek veya tüzel kişile-ri,(Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği, Md.3). Özel istihdam büroları, “kamu kurum ve kuruluşları dışında iş arayanların yurt içi ve yurt dışında elverişli oldukları işlere yer-leştirilmek ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracı-lık etmek amacıyla İŞKUR tarafından kurulmasına izin verilen, gerçek veya tüzel kişiliğe haiz kuruluşlar” şeklinde tanımla-nabilir (Öğüt, 2007, s. 30). Kuruluşların birçoğu elektronik işe alım teknolojilerini bünyelerine, özel istihdam bürosu internet siteleri veya kurumsal internet sitelerindeki insan kaynakları sayfaları aracılığıyla dâhil etmektedir. Fakat özel istihdam bü-rosu internet siteleri adayların ilgisini daha çok çektiğinden, birçok işletme bu sitelerin aday havuzundan faydalanmayı tercih etmektedir. Böylece işletmeler birçok açıdan avantajlı duruma geçme olanağına sahip olmaktadır (Güler, 2006, s 21-22). Özel istihdam büroları üç ayda bir iş başvuruları ve ise yerleştirilenlerle ilgili istatistiki bilgileri Türkiye İş kurumuna bil-dirmek zorundadır. Özel istihdam bürolarını üçe ayrılmaktadır: Aracılar, vasıflı eleman sağlayanlar ve doğrudan hizmet sağ-layanlar. Aracı büroların temel görevi; istihdam ilişkisinin tara-fı olmaksızın işe yerleştirme hizmeti sunmaktır. Bu büroların amacı; işverenden gelen talepler doğrultusunda iş arayanla-rın işe yerleştirilmelerini sağlamaktır. Bürolar, işçi ve işverenle doğrudan sözleşme yapmazlar. Sözleşme, işçi ile işveren ara-sında kurulur. Aracı bürolar; ücret/komisyon karşılığı hizmet verir. Vasıflı eleman sağlayan bürolar işveren konumunda olup elemanlarına işletmelerde iş imkânı vermektedirler. Bu büro-


AĞUSTOS 2018

lar, işverenlerle sözleşme yaparak, daha önce anlaşıp bün-yelerine kattıkları elemanlardan işverenlerin taleplerini karşı-layabilecek nitelikte olanları geçici süreli olarak onun emir ve talimatına sunarlar. Doğrudan hizmet sunan bürolar; doğru-dan işgücü arz ve talebini buluşturma görevinin yanında eği-tim ve danışmanlık faaliyetini yürütürler. Bu bürolar, temelde işçi ve işveren arasında iş sözleşmesi yapmazlar (Öğüt, 2007, s. 13-14). Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği, 25/6/2003 tarihli ve 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanununun 32'nci madde-sine dayanılarak hazırlanmıştır. “Türkiye'de şu anda İŞKUR'a kayıtlı faaliyet gösteren 452 özel istihdam bürosu (ÖİB) vardır. 2015'te ÖİB'ler aracılığıyla işe yerleştirilen personel sayısı ise sadece 13 bin 702'dir. Bu bürolar bugüne kadar sadece işe yerleştirme yapıyor, yerleştirdikleri kişinin pozisyonuna göre de yerleştirdikleri şirketten bir yüzde alıyorlardı. Adaylardan ise hiç bir şekilde ücret talep edilmiyordu” (Hürriyet İk, 2016, s. 1). 452 özel istihdam bürosundan sadece bir tanesi deniz-cilik alanında faaliyet göstermektedir. Diğer bütün denizcilik iş kolunda faaliyet gösteren gemi adamı istihdamındaki aracı firmalar yasaya aykırı olarak faaliyet yürütmektedir. “Dünya genelinde her yıl 260 bin özel istihdam bürosu ve bu özel istih-dam bürolarında görev alan 1,6 milyon personel, 40,2 milyonu dönemsel projeler aracılığı ile olmak üzere, 60,9 milyon insanı iş piyasası ile tanıştırıyor ” (Hürriyet İk, 2016, s.1). Denizcilik sektöründe gemi yönetim firmaları olarak ifade edilen özel is-tihdam büroları gemi adamı istihdamında oldukça yaygın ve etkindir. Aşağıda deniz işgücü istihdamında küresel ölçekte öneme sahip köklü gemi yönetim firmaları yer almaktadır. Vsips: Gemi yönetimi ve gemi adamı istihdam ofisi, Thome grup: Gemi yönetimi ve gemi adamı istihdam ofisi Singapur merkezli, Bernhard Schulte: Gemi yönetimi ve gemi adamı is-tihdam ofisi, Harren Parthner, Gemi yönetimi ve gemi adamı istihdam ofisi Almanya merkezli, Oldendorf, Gemi Yönetimi ve Armatör. Bu kurumlarla iş birliğinin geliştirilmesi çalışma şekil-lerinin kıyaslama yoluyla örnek alınması gerkelidir. MLC 2006 sözleşmesi ile küresel anlamda gemi adamı çalış-ma ilişkileri düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere aykırı olmadan özel istihdam büroları faaliyetlerini sürdürmelidir. Yukarıda sa-yılan firmalar köklü geçmişe sahip kurumsal bir yapı ile gemi adamı istihdam işlerini profesyonel şekilde yürütmektedir. Kıyaslama yöntemi kullanarak bu firmalar Türkiye'de açılacak firmalar için model oluşturabilir. Ayrıca Avrupa birliği kendi iç hukukunda özel istihdam bürolarının çalışma esasları be-lirlenmiştir. Özel istihdam büroları AB ülkelerinde oldukça yaygındır. “OECD verilerine göre Avrupa'da isçilerin yaklaşık %40'ının bu kanaldan istihdam edildiği belirtilmektedir” (Liz-bon Strateji, 2016)

Özel istihdam büroları: İş ve işçi bulmaya aracılık faaliyeti ya-par. İşgücü piyasası ile istihdam ve insan kaynaklarına yönelik hizmetleri yürütebilir. Mesleki eğitim düzenleyebilir. Aracılık faaliyeti, iş arayanlar ya da işverenlerle bir işyerinde birebir görüşme yapılarak ve/veya 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Ba-sın Kanunu’nda yazılı araçlarla ya da radyo, televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzer yayın araçlarından biri ile de görüşme yapılmaksızın sunulabilir. Özel istihdam büroları, kamu kurum ve kuruluş-larının kadro ve pozisyonları için aracılık faaliyeti yapamaz. Kurumdan izinalmaksızın; bir işyerinde veya 5187 sayılı Ka-nunda yazılı araçlarla ya da radyo, televizyon, video, internet,

kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzeri yayın araçları ile iş ve işçi bulmaya aracılık yapılamaz. Basın ve yayın kuruluşları ile diğer bilgi iletişim araçları vasıtasıyla iş ve işçi bulmaya aracılık faaliyeti gösteren kişilere ait reklam ve ilanların yayını yapılamaz. Özel istihdam bürolarının aracılık faaliyeti kapsamında yurt dışına işçi göndermesi hâlinde, işçi-lerin yurt dışı hizmet akitlerinin Kuruma onaylatılması zorunlu-dur. Özel istihdam bürolarının aracılık faaliyetleri ile ilgili olarak; 22’nci maddenin ikinci fıkrasında öngörülenler dışında, iş ara-yanlarla bedel alınması konusunda yapılan anlaşmalar veya onlardan herhangi bir şekilde menfaat sağlamaları hâlinde özel istihdam büroları ile işverenler arasında yapılmış bulunan anlaşmalar, İşçinin kayıt dışı çalışması, sendikaya üye olması veya olmaması ya da asgari ücretin altında ücret ödenmesi şartlarını taşıyan anlaşmalar, Bir işverenin veya iş arayanın, işe yerleştirme faaliyeti için diğer özel istihdam bürolarından veya Kurumdan hizmet almalarını engelleyen anlaşmalar, geçersiz-dir. (Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği, Md.4).

Türkiye'de özel istihdam bürolarının çalışma esaslarının dü-zenlenmesi olumludur. İşsizliğe çözüm getirebilecek önemli araçlardan biridir. Ancak doğru düzenlenmesi ve yaptırımların uygulanması gereklidir. Özellikle denizcilik sektöründe emek piyasasını doğru düzenleyebildiğinizde kaliteli insan kaynağı-nın denizciliği meslek olarak tercih etmesi sağlanacaktır. Bu şekilde Türkiye'deki deniz iş gücü küresel ölçekte hatırı sayılır bir noktaya gelecektir. Nitelikli gemi adamları küresel piyasa-larda istihdam edildiğinde ülkedeki mevcut işsizlik giderilmiş olacak aynı zamanda ödemeler dengesine katkı sağlayacak döviz girişi sağlanacaktır. Türk denizcilerinin istihdamı deniz-cilik sektöründe uzun vadede farklı dışsal ekonomiler ortaya çıkarabilecektir. Bu nedenle Türk gemi adamlarının küresel piyasalarda istihdamını sağlayacak istihdam büroları teşvik edilmeli küresel piyasalar hizmet verecek şekilde donatılmalı ve desteklenmelidir.

Sonuç Türk gemi adamının küresel ölçekte istihdamının bu haliyle gerçekleşmesi mümkün gözükmemektedir. Hem işletmeler hem de kamu nezdinde gemi adamının kalitesine etki edecek


AĞUSTOS 2018

önemli gelişmeler ve değişiklikler yapılması gerekmektedir. Köklü küresel denizcilik işletmelerinin talep ettikleri ve gemi adamında bulunması gereken özellikler karşılanmalıdır. Bu doğrultuda hazırlanacak bütünlüklü bir denizcilik istihdam politikası ile eksikler giderilmelidir. Yeni yetiştirilecek gemi adamlarının küresel ihtiyaçlara göre yetiştirilmesi gerekmek-tedir. Dil yeterliliği, mesleki yeterlilik konusunda eksiklerin gi-derilmesi gerekir. Yeni yetişen gemi adamlarının çok uluslu gemiler ve şirketlerde mevcut denizcilik çalışma kültürüne uyum sağlayacak bir programla eğitilmesi gerekmektedir. Sürekli eğitim merkezleri ile gemi adamlarının gelişimi sağ-lanmalıdır. Özel istihdam büroları gemi adamları için sürekli eğitim modelleri geliştiren kurumlar olarak katkı sunabilir. Bu kurumlar aday bulma seçme ve yerleştirme işlemini yaparken doğru işe doğru gemi adamının yerleştirmesi sürecini, gemi adamının sürekli eğitimi ile daha başarılı şekilde gerçekleşti-rebilecektir.

Denizcilikle ilgili kurumlarla sağlıklı ilişkiler ve işbirlikleri kurul-malıdır. Dünya Armatörler Federasyonu (ISF) ve Uluslararası Taşıma İşçileri Federasyonu (ITF) ile ilişkiler geliştirilmelidir. Küresel olarak hizmet veren özel istihdam bürolarının bu or-ganizasyonlarla ilişki halinde olduğu görülmektedir. Bu ku-rumların Türkiye'de şubeler açmaları teşvik edilmelidir. Özel istihdam büroları hem nicelik hem de nitelik olarak artırılmalı-dır. Simsar müessesesi ortadan kaldırılmalıdır. Yasaya aykırı faaliyette bulunan simsar firmalar kapatılmalı ve cezalandırıl-malıdır. Özel istihdam bürolarının denizcilik sektöründe faa-liyet gösterenleri MLC 2006 esaslarına göre çalıştırılmalıdır. Uluslararası gemi yönetim firmalarının Türkiye ofislerinin açıl-ması ve istihdam faaliyetlerinde bulunması teşvik edilmelidir. Küresel denizcilik şirketlerinin Türkiye'de talep ettikleri perso-neli temin edip kendi gemi adamlarını yetiştirebilmeleri için gerekli olanaklar sağlanmalıdır. Denizcilikle ilgili özel istihdam büroları ile ilgili ülkemizde kümelenme çalışmaları yapılma-lıdır. Gemi adamlarının coğrafi olarak kümelenilen yerlerde eğitilmeleri, iş bulmalarına katkı sunacak faaliyetler özel is-tihdam bürolarınca yapılmalıdır. İŞKUR ve U.H. ve Denizcilik bakanlığına bağlı şubeler bu merkezlerde açılmalıdır. Bütün-lüklü bir gemi adamı ihracı politikası ile özel istihdam bürola-rının kurumsallaşması, çalışma esaslarının küresel normlara göre oluşturulması sağlanmalıdır. Türkiye’de gemi adamı arz fazlası mevcuttur. Özellikle tayfa sınıfında daha yoğunlaştığı görülmektedir. Gelecekte denizcilik okullarının sayısının ço-ğalması ile zabitan sınıfında da arz fazlası görülecektir. Söz konusu gemi adamı arz fazlasının istihdam edilebilmesi ge-rekmektedir. Bunun için, küresel deniz işgücü piyasalarında Türk gemi adamlarının istihdam olanaklarının oluşturulması önemli bir alternatiftir. Sonuç olarak arz fazlası gemi adamı is-tihdamı için küresel piyasanın talep ettiği nitelikli gemi adamı-nı bulma ve yerleştirme işlerini yapabilecek profesyonel gemi adamı özel istihdam bürolarının kurulması önemli bir ihtiyaç-tır. Böylelikle yeni istihdam olanakları yaratılabilecek ve Türk denizciliğine yeni bir vizyon kazandırılabilecektir. Bu kurulan özel istihdam büroları küresel deniz iş gücü piyasasına hakim ülkelerdeki özel istihdam kurumları ile rekabet edebilmelidir. Bunun için aday bulma, yerleştirme ve eğitim fonksiyonlarını başarılı şekilde geçekleştirmelidir. Bu çalışmada sonuç ola-rak özel istihdam bürolarının rolünün önemi ve Türkiye’deki eksiliği somut olarak ortaya konmuştur. Bu eksiklik gideril-

diğinde Türk gemi adamı istihdamının Türk denizciliğine önemli dışsal ekonomik kazanımları sağlayacağı da önemli bir gerçektir. Notlar:1 Bu Çalışma ERUEFE’16 Avrupa Birliği İlişkileri Ekonomi Fi-nans Ekonometri kongresinde bildiri olarak sunulmuştur. Ay-rıca “Gaziantep University Journal of Social Sciences” dergi-sinde yayımlanmıştır.2 Elverişli Bayrak: Bir donatının (armatör) gemisine kendi uy-rukluğu dolayısı ile çekeceği bayrak yerine, türlü kolaylıklar gösteren bir başka devletin bayrağını çekmesi Elverişli Bay-rak veya Kolay Bayrak olarak ifade edilmektedir. 3 Türk ticaret filosunun adet olarak büyük kısmını oluşturan 1000 - 10.000 dwt arası kuru yük gemileri, denizcilik sektö-ründe koster olarak adlandırılıyor.

Kaynakça Cömert, A. (2008). Türkiye'de Gemi adamı Piyasası: Arz ve İstihdam Üzerine Bir Model Önerisi, (İstanbul Üniversitesi, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Deniz İşletme-ciliği Anabilim Dalı). Güler, E. Ç. (2006). İşletmelerin e-insan kaynakları yönetimi ve e-işe alım süreçle-rinde ki gelişmeler, Ege Akademik Bakış Dergisi, Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Cilt.6, Sayı.1, Ocak 2006.s.17-23 Garantili iş vaadiyle dolandırıcılığa dikkat (2010). http://www.ntv.com.tr/turkiye/garantili-is-vaadiyle-dolandiriciliga-dikkat,XR96x50sckm6rD1uLMLPZA Erişim Ta-rihi 07 Temmuz 2017 Geçici işler özel bürodan, (30 Mayıs 2016). Hürriyet Gaze-tesi. http://www.hurriyet.com.tr/gecici-isler-ozel-burodan-40110833 Erişim Tarihi 07 Temmuz 2017 Gemi adamı simsarları dolandırıcı çıktı, (2009). http://www.denizhaber.com.tr/gemi-adami-simsarlari-dolandirici-cikti-haber- 17921.htm Erişim Tarihi 07 Temmuz 2017 Türk Gemi adamlarının istihdamı çalıştayı (2017). Kosder Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER), İstanbul Türkiye İş Kurumu, (2013). Özel İstihdam Büroları Genelgesi (2013/1) http://www.iskur.gov.tr/Portals/0/dokumanlar/Kurumsal%20Bilgi/Mevzuat/Genelgeler/%-C3%96%C4%B0B%20Genelgesi-2013-1.pdf, Erişim Tarihi: özel15 Haziran 2017 Kahveci E., Lane T., Sampson H., (2002). Transnational Seafarer Communities, Car-diff Üniversitesi. Kocabaş, H.(2014), Türk Bayrağı ve Kolay Bayrak Mukayesesi, http://www.kosder.net/assets/images/site/library/T%C3%9CRK-BAYRA%C4%9EI-VE-KOLAY-BAY-RAK-MUKAYES%C4%B0-H%C3%9CSEY%C4%B0N-KOCABA%C5%9E.pdf, Erişim tarih 01 Temmuz 2017. Lee, I. (2005). E-recruiting: categoriesand analysis of fortune 100 career web sites. In TorresCoronas,T.& Arias-Oliva, M.(ed), E-human resources management: mana-ging knowledge people (ss.87-100). USA: Western Illinois University. Leggate, H. (2004). The future shortage of seafarers: will it become a reality? Mari-time Policy & Management The flagship, Journal of international shipping and port research, http://www.tandfonline.com/loi/tmpm20, Erisim Tarihi 07 Temmuz 2017 Lin, H. F. (2010). Applicability of the extended theory of planned behavior in pre-dicting job seeker intentions to use job-search web sites. International Journal of Selection and Assessment, 18(1), 64-74 Lizbon Stratejisi, (2006) http://www.eurociett.org/fileadmin/templates/eurociett/docs/position _ papers/Eurociett _ Position _ Paper _ Lisbon _ Strategy _ Mar-ch _ 2006.pdf).Erişim Tarihi 07 Ekim 2016 Manpower Report (2015). The Global supply and demand for sefarers in 2015, London:BIMCO. Öğüt, A. (2007).Türkiye'de Özel İstihdam Bürolarının Halkla İlişkiler, Reklam ve Ta-nıtım Faaliyetlerinin İncelenerek İŞKUR'un Bu Alandaki Uygulamalarıyla Karşılaştırıl-ması (Uzmanlık Tezi), T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü, Ankara.Özel İstihdam büroları yönetmeliği (2016). Resmi Gazete Tarihi: 11.10.2016 Resmi Gazete Sayısı:29854 yönetmelik. Md.3-4 Sampson,H. (2003). Powerful Unions, Vulnerable Workers; the representation of seafarers in the global Labour market, SIRC Cardiff University, s.6 The impact on seafarers livingand working conditions of changes in the structure of the shipping industry, (2001) Genova: ILO2 http://staging.ilo.org/public/libdoc/ilo /2001/101B09 _ 3 _ engl.pdf Erişim Tasrihi 07 Temmuz 2017.


SİRKÜLERAĞUSTOS 2018

T.C. Tunus Büyükelçiliği'nden Dışişleri Ba-kanlığı'na iletilen yazıya atfen Türkiye Oda-lar ve Borsalar Birliği tarafından gönderilen 1.08.2018 tarihli yazıda, Tunus’un 18-19 Tem-muz 2018 tarihlerinde Lusaka’da düzenlenen 20. COMESA (Doğu ve Güney Afrika Ortak Pazarı) Zirvesi vesilesiyle COMESA’ya resmi olarak katıldığı bildirildi.

Yazıda Tunus’un COMESA’ya dahil olmasının dinarın avro-ya karşı giderek değer kaybetmesi, enflasyon ve işsizliğin artması gibi nedenlerle ekonomik olarak zor dönemden geçen ülkeye ihracat ve doğrudan yabancı yatırımların artması bakımından yeni ufuklar açacağının değerlendi-rildiği belirtildi. Ayrıca COMESA’nın kamu ve özel sektör, yatırımcılar ve finans, eğitim, gıda, işleme, mühendislik ve finans başta olmak üzere pek çok alanda Tunus ürünleri

ve kurumlarının etkin olması-na imkan sağlayacağının mütalaa edildiği ifade edildi.

Yazıda dijital serbest ticaret bölgesi COME-SA’nın Tunus ile birlikte 20 Afrika ülkesinin 600 milyondan fazla nüfus barındırdığı ve Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının 1.2 trilyon dolar civarında olduğu kaydedil-di.

COMESA’nın Türkiye ihracatçıları açısından Tunus üze-rinde üye ülkelere açılım sağlamasına imkan verebilecek nitelikte olduğu, Türkiye’ye Afrika’da yeni kapılar açabile-ceği belirtildi.

Tunus’un COMESA’ya Katılımı


SİRKÜLER AĞUSTOS 2018

Söz konusu yazıda Paris Liman Devleti Kontrolü (Paris MoU) üyesi limanlara gidecek Türk bayraklı gemilerin işle-tici ve kaptanlarının söz konusu limanlara girmeden önce ve denetime tabi olma durumunda Deniz ve İç Sular Dü-zenleme Genel Müdürlüğü’nün ilgili uzmanları ile iletişime geçmeleri hususunun bildirildiği ancak geçen süre içerisin-de bazı gemi sahiplerinin ve işleticilerinin anılan talimata uymadığı bazılarının da söz konusu talimattan bilgisi olma-dığı belirtildi.

Paris MoU üyesi limanlara uğrak yapacak gemi bilgileri so-rumlu uzmanlara iletildiğinde bu gemilerle ilgili olarak Pa-ris MoU kapsamında denetlemeye tabi olup olmayacağı, uğrak yapılacak limanda olası PSC denetiminde özellikle

dikkat edilecek hususlar vb bilgilerin paylaşılabileceği ay-rıca PSC denetimi süresince iletişim halinde olunup eksik maddelerin giderilmesi hususunda fikir alışverişinde bu-lunularak olası tutulma durumlarının önlenmesinin sağla-nacağı, bu kapsamda Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürlüğü’nün web adresinde (www.didgm.gov.tr) “Gemi Denetim Modülü” sekmesi altında aşağıda belirtildiği şek-liyle bazı güncellemelerin yapıldığı belirtildi.

Paris MoU Denetimleri:2018 yılı içerisinde Paris MoU denetimlerinde Türk bayraklı gemilerde tespit edilen eksiklik maddeleri liman bazında yer almakta olup her ayın ilk haftası içerisinde güncellen-mektedir.

Türk Bayraklı GemilerinTutulmalarının Engellenmesi

Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürlüğü Türk bayraklı gemilerin tutulmalarının engellenmesi konulu yazısında denizcilik sektörüne yönelik uyarılarda bulundu.


SİRKÜLERAĞUSTOS 2018

Bu kapsamda söz konusu verilerin güncel tutulmasını te-minen Paris MoU’da denetime girilmesine müteakip tüm denetim raporlarının ilk fırsatta gemi.denetim @udhb.gov.tr adresine gönderilmesi büyük önem arz etmektedir.

Paris MoU üyesi limanlara sefer yapacak gemilerde, önce-likle liman/ ülke bazında daha önce tespit edilen eksiklikle-rin DPA’lar tarafından analiz edilerek benzer eksiklikler için önlem alınması, gemi personelinin de konuyla ilgili olarak bilgilendirilmesi gerekmektedir.

Sorumlu personelParis MoU’ya üye ülke limanlarına uğrak yapılması duru-munda planlanan sefer öncesinde ve PSC çıkması duru-munda ülkeye göre irtibat sağlanacak/bilgi verilecek Paris MoU Ülkeleri Sorumlu Personel ve İletişim Bilgileri Ek -1’de ve Lmanlar bazında Ön Sörvey Sorumlu Personel Listesi Ek-2’de de yer almaktadır.

DPA Uygulamaları Bu kısımda üç aylık veriyorlar ile yapılacak ön sörvey uygu-lamalarına tabi DPA’lar ile sorumlu oldukları gemiler listesi yer almaktadır. Sertifikalandırılmış DPA’lar listesi Ek-3’tedir.

TalimatlarGemi Denetim Dairesi Başkanlığı görev uhdesinde sektöre gereği bilgilendirme/maksadıyla yapılan talimatlar yer al-maktadır.

ABD Ürünlerine Ek Vergi Getirildi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ndeABD menşeli bazı ürünlerin ithalatında ek mali yükümlülük oranlarının yüz-de 100 artırılmasına dair Cumhurbaşkanı kararı Resmi Gazete de yayımlandı.

ABD ile Türkiye arasında yaşanan ekonomik gerginliğin ardından, ABD ile ticareti yapılan ürünlerin vergilendiril-mesinde değişikliğe gidildi. Pek çok üründe yüzde 100’e varan oranlarda ek vergilendirmeler uygulandı.

Buna göre, ek mali yükümlülük oranları; kuruyemiş ürün-lerinde yüzde 20, pirinçte yüzde 50, etil alkol, damıtım yoluyla elde edilen alkollü içkiler, likörler ve diğer alkollü içeceklerde yüzde 140, yaprak tütün ve tütün dökümle-rinde yüzde 60, taşkömürü ile ondan elde edilen briket, toprak ve benzeri yakıtlarda yüzde 13.7, taşkömürü, linyit ve turbodan elde edilen kömürlerde yüzde 10, kozmetik ürünleri yüzde 60 , el yapısı kağıt ve kartonlarda yüzde 20, birincil elyaf, kağıt ve kartonlarında yüzde 20, otomo-tiv ürünlerinde yüzde 120 oranında artırıldı.


AĞUSTOS 2018

TOPLAM YÜKLENEN VE BOŞALTILAN YÜK (TON) = 3.226.211 Ton

YÜKLEME BOŞALTMA

MERSİN LİMANI 2018 YILI MAYIS AYI YÜK-TONAJ BİLGİLERİ

MERSİN LİMANI KONTEYNER HAREKETİ (TEU) 2018 YILI MAYIS AYI

YÜK CİNSİ KABOTAJ İHRACAT TRANSİT TOPLAM KABOTAJ İTHALAT TRANSİT TOPLAM

ÇİMENTO 114 114

HUBUBAT 7.732 996 8.728 49.529 1.014 50.543

KİMYASALLAR 102.627 5.570 108.198 223.853 5.741 229.593

NARENCİYE 926 743 1.670 3.970 1.144 5.114

KONTEYNER 18.029 18.029 52.062 52.062

İNŞAATMAKİNALARI

919 84 1.004 19.693 330 20.023

PAMUK 5.255 401 5.656 9.301 9.301

GÜBRE 4.400 24.652 176 29.227 77.176 572 77.749

GIDAMALZEMELERİ

169.234 5.556 174.776 113.074 7.918 120.992

DONDURULMUŞET 1.208 300 1.508 2.153 699 2.852

MEYVE 6.319 271 6.589 24.790 49.161 73.951

KARIŞIKYÜKLER 846 351.193 32.485 384.523 2.022 338.373 44.517 384.912

CAM 11.782 72 11.854 2.756 320 3.075

BAKLAGİLLER 17.399 143 17.542 32.878 96 32.974

MAKİNA 52 11.721 276 12.049 14.137 847 14.985

MİNERALLER 164.079 374 164.452 87.153 38 87.192

PETROLÜRÜNLERİ

795 174 969 59.014 523.042 210 582.265

PİRİNÇ 9.152 220 9.373 46.785 1.396 48.181

SODYUMKARB. 58.690 20 58.710 4.522 4.522

ŞEKER 1.034 330 1.364 8.235 1.003 9.238

TEKSTİLÜRÜNLERİ

20 35.732 1.129 36.880 43.870 2.666 46.536

AHŞAP 1.489 1.170 2.659 7.442 480 7.922

BİTKİSELYAĞ 14.636 197 14.834 61.245 179 61.424

ARAÇ 2.975 1.490 4.464 26.035 4.113 30.148

CANLIHAYVAN 4.006 4.006

TOPLAM 6.759 1.189.569 70.206 1.266.535 61.036 1.724.020 174.621 1.959.677

8.553

61.976

70.529

25.093

51.890

76.983

33.646

113.866

147.512

tobb ve tÜsİad’'dan ekonomik duruma İlişkin ortak...

Documents