kerimisamveri.org/pdfdrg/d200730/2010/2010_yasarogluk.pdfsergi yürütme ve düzenleme komitesi...

16
1400. Kerim . ' KÜLTÜR YAYlNLARI

Upload: others

Post on 12-Jan-2020

9 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

1400. yılında

Kur'an-ı

Kerim

. ' ~ ANCJ'I~ A.Ş. ~ KÜLTÜR YAYlNLARI

Page 2: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

Sergi Yürütme ve Düzenleme Komites i Başkaru

Serncenin Şahin

7iirk ve Islam Eserler Müzesi

Mı1ze Mıidıirıi

Küratör

Ali Serkande r Demirkol

Tı'lrk ve Islam Eserler Müzesi

Mt'lze Mıldılr Yardmıcısı

Sevgi Kutluay

Türk ll(! Islam Eserler Müzesi

Yazı ve Yazma Eserler Bölüm Sonuulusu

Genel Koordinatör

Turgay Artarn

Anlik A.Ş.

Makale ve Katalog yazarları

Serac<;:Uin Şahin

Ali Serknnder Demirkol

Sevgi Kutluay

Prof. Dr. Zercn Tanındı

Dr. Tayyar Altıkulaç

Dr. M. Kamil Yaşaroğlu

Dr. Süleyman Berk

Hatice Karagöz

Gürcan Mavili

Restoratö rle r

1-hıtlce Karagöz

Gürca n M:ıvi l i

Merve Er

Sergi Proje Yönetimi

Olgaç Artarn

Editör

Müjde Unusıas ı

Redaks iyon

Ümınühan Kazanç

Viidan Baysal

Fotoyaflar

Mustafa Yılmaz

Kitap Tasanm ve Uygulama

TUT Ajans

İç Hizmetler Birimi

Ayku t Şaur

Mimari Projesi Yönetim ve Uygulama

MiDO Mimarlık lnş.

Reklam Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi

Interaktif Uygulamalar

Sman is

Baslo ve Renk Aynmı

Pmm:ıt Basını Yayın San. ve Tic. A.Ş.

Tel: 0212 622 63 63 www.promat.coın.tr

Ana Sponsor

Teşekkürler

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü

Istanbul .Büyükşehir Belediyes i

~ Antik A.Ş. Kültür Yayınları : 1 l

Tel: 02 12 236 24 60 www.antikas.conı

Yayıncı Senifika No: 0807-34-008941

C 2010, Külrür ve Turizm Bakanlığı

C> 2010, Bu kitapıa yayımlanan yazı ve resimlerin tüm hakları saklıdır.

Türk ve Islam Eserleri Müzesi, Yazı ve Yazma Eserler Seksiyonuna kayıtlı

o lan eserle rin görüntüleri Kültür ve Turizm Bakanlığı ile M üze

Müdllrlllğünün yazıl ı izni alınmaksızın fotoko pi dahil , o ptik, elektronik ve

me kanik herhangi bir yolla kopyalanamaz, çoğalulamaz, yayunlanamaz.

Kitapta yayımlanan tüm yazı ları n yayın hakkı yazariarına ait olup, kaynak

gösterilmeksizin alıntı dahi yapılamaz.

ISBN: 978-975-7843-15-3

Eylül 2010

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

Külrür Varlıklan ve

Müzeler Genel Müdürlüğü'nün

izni ile yayımlanınışı.ır.

• Y 1 L D 1 Z * H O L D 1 N G ~ ANcriE A.Ş.

~ KÜLTÜR YAYlNLARI

Page 3: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

Kur'an-ı Kerim ve Hz. Muhammed Dr. M. Kirnil Yaşaroğlu

Son peygamber Hz. Muhammed'e indirilen Kur'an-ı Kerim, Allah kelamı olması sebebiyle diğer bütün sözlerin üstündedir ve bu özelliğinden dolayı kursald ır. İhtiva ettiği hakikader herhangi bir insanın ortaya koyabi­leceğinin çok ötesindedir. Peygamberler dahil hiçbir insanın sözünün ka­rışmadığı Kur'an 1, Mushaflarda yazılı olmasının yanı sıra ezberlenmiş, sa­habe neslinden itibaren sözlü olarak da günümüze kadar kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bu özelliğiyle yeryüzünde hiçbir kitap için söz konusu olma­yan bir ayrıcalığa sahiptir.

Bütün peygamberler aldıkları mesajı sadece duyurmakla kalmamış­lar, söyledikleriyle davranışları arasında uyum olabilmesi için öncelikle kendi hayariarına yansıtmışlardır. Hz. Peygamber de Kur'an'ın emir ve tav­siyeleri doğrultusunda hareket etmiş, insanlara ulaştırmakla görevli olduğu ilahi mesajı öncelikle kendi hayatında uygulayarak en mükemmel örnekliği ortaya koymuştur. Bu hususta eşi Hz. Aişe'nin şu ifadesi oldukça anlamlı­dır: ''Allah Resıllü'nün ahlakı Kur'an'dı"2 • Dolayısıyla Kur'an'ı Hz. Peygamber' den uzak ve ayrı bir metin olarak algılamak ya da Hz. Muhammed'i Kur' an' ı sadece iletmekle görevli bir elçi olarak nitelendirmek mümkün değildir.

I.Kur'an'a Göre Hz. Muhammed

A. Dindeki Konumu Hz. Muhammed'in peygamberliğine inanmak İslam'ın önde gelen

inanç esaslanndan biridir. Kur'an-ı Kerim' de birçok ayette onun Allah ta­rafından peygamber olarak gönderildiği bildirilmekte ve son peygamber olduğu ifade edilmektedir.3 Kur'an'ın muhtevası içinde Hz. Peygamber ile ilgili ayetler çok önemli bir yer tutar. Aslında Kur'an'ın her ayeti Hz. Pey­gamber ile ilişkilidir. Çünkü o hem kutsal kitabın ilk muhatabıdır hem de Kur' an' ı insanlara ulaştırmakla görevli bir elçidir. Çoğu defa diğer peygam­berlerle birlikte kendisinden de bahsedilmekte, birçok ayette "ey peygam­ber" şeklinde doğrudan kendisine hitap edilmektedir. Dört ayette Muham­med ismi geçmekte, pek çok ayette ise "Allah ve resulü" ifadesiyle Allah'ın adının yanında zikredilmektedir4

• Hz. İsa'nın kendisinden sonra gelecek

ı el-Hakka 69/44-47. 2 Buhari, "Edeb", 309. 3 el-Ahzab 33/40; CasimAvcı (cd.), Son Peygamber Hz. Muhammed, İstanbul2009, s. 131. 4 Avcı, a.e., s. 132.

Page 4: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

peygamberi müjdelerken onun adının Ahmed olacağını söylediği bildiril­mektedir.5 Kur'an'da üç yüzden fazla ayet in Hz. Muhammed 'e yönelik "de

ki" hitabıyla başlaması6 Kur'an'ın ilk muhacabının dikkatini sürekli canlı tutmaya yönelik bir üsluptur. Mi'rac dolayısıyla İsra ve Necm surelerinde Resulullah'ı yücelcici ifadeler kullanılmış, Kevser suresinde birçok iyilik ve

güzelliğin ona verildiği zikredilmiştir? Kur'an-ı Kerim' de peygamberlere gelen ilahi emir ve yasakları tebliğ

edip kişi ve toplumlan manevi arınmaya tabi tutma, onlara kitap ve hikme­

ti öğreterek hak dini yaşayacak bir olgunluğa kavuşcurma görevinin Hz. Muhammed'e de verildiği ifade edilmekcedir.8 Hz. Muhammed'in pey­

gamberlikle görevlendirHip gönülleri gerçekiere açık olan topluluklara gön­derilmesi ilahi bir lütuf olarak nitelendirilmektedir.9

Çeşitli ayetlerden hareketle bir Müslüman'ın Hz. Peygamber'e karşı görevlerini, dolayısıyla gerçek bir mürnin olmasının şartlarını ona inan­

mak, itaat etmek, onun izinden gitmek, onu sevmek ve salatü selamla an­mak şeklinde sıralamak mümkündür. Kur'an'da Hz. Muhammed'in pey­gamberliğinin bütün insanları kapsaclığını belirten ayetin devamında Al­

lah ile birlikte resulüne de iman edilmesi emredilmiş10, bu emir başka ayet­lerde iman ve itaat şeklinde cekrarlanmıştır.11 Allah'a iraade resulüne itaat beraber zikredilmiş, resule itaat edenin Allah'a itaat etmiş sayılacağı belir­tilmiş, Allah ile birlikte resulüne itaatin kadın ve erkek müminlerin şiarı

(ülküsü) olduğu bildirilmiştirP Kur'an-ı Kerim' de geçmiş peygamberlere, seçkin kullara ve cennet ehline Allah'ın selamı ifade edildiği gibi, Allah'ın

ve meleklerinin Peygamber'e salar ettikleri bildirilerek mürninlerden de

ona salatü selam getirmeleri istenmiştir13 • Allah'ın bir kimseye sala.cı "rah­met, günahlardan arındırma, manevi makamını yücelcme" manasma kabul

edilmiş, meleklerin ve müminlerin salatı da o kimsenin bağışlanıp yüceltil­mesi şeklinde yorumlanmıştır.14

Tebliğ yani Allah'ın mesajını insanlara ulaştırmak, hak ve doğru ola-

S es-Saf 61/6. 6 Muhammed Fuad Abdülbaki, ~i-Mu'mm"t'l-müfthm li ~lfozi'l-Kurimi'I·K~rim, "k vi" md. 7 Bekir Topaloğlu," Muhammed (Oindeki Konumu)", Türkiy~ Diyan~l Vakfı Islam Ansiklop~disi, XXX, 439

vd. 8 eş-Şura 42/13. 9 Al-i lmran 3/164. 10 ci-A'raf7/ IS8. ll Al-i !m ran 3/32; en-N isa 4/ 136. 12 ec-Tevbe 9/71. 13 cJ-Ahzab 33/56. 14 Rağıb cl-lsfchani, el-Müfredat, "sly" md.

43

Page 5: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

na davet etmek ve inananları sonsuz saadede müjdelernek bütün peygam­berlerin ortak görevidir. Kur' an' da peygamberlerin görevlerinin apaçık bir tebliğ olduğu pek çok kez belirtilmektedir. 15 Hz. Peygamber' e özellikle teb­liğ kelimesi kullanılarak kendisine indirileni insanlara bildirmesi emredil­rniştir.16 O da önce eşi Hz. Hatice ve yakın arkadaşlarıyla başladığı tebliğini bir müddet gizli tutmuştur. Daha sonra dini açıktan tebliğ etmeye başla­mış, karşılaştığı zorluklara rağmen hem bireysel hem de tOplumsal planda davetini sürdürmüştür.

Hz. Muhammed sadece Allah 'tan aldığı vahyi insanlara ulaştıran bir elçi değildir. Dinin insanlar tarafından doğru bir şekilde aniaşılıp pratik hayata aktarılması konusunda da önemli fonksiyenlara sahiptir. İnsanlara ulaştırdığı ilahi mesajları sözlü veya uygularnalı olarak açıklamak onun bir diğer görevidir. Hz. Muhammed Kur'an'ın ilk muhatabı ve Allah'ın elçisi olması sebebiyle Kur'an ayetlerinin ilk yorurnlayıcısıdır. Bu nedenle onun ayetlerle ilgili açıklamaları Müslümanlar açısından büyük önem taşımakta­dır. Onun bu görevi Kur'an-ı Kerim tarafından şöyle ifade edilmektedir: "insanlara, kendilerine indirileni açıklaman ve onların da (üzerinde) dü­şünrneleri için sana bu Kur'an'ı indirdik."17 Nitekim Kur'an'ın inciirildiği dönemde Müslümanlar manasını tam olarak anlayamadıkları ayetlerin açıklamalarını doğrudan Hz. Peygarnber'e sorarak öğrenmişlerdir. Onun Kur'an'ı yorumlaması Kur'an'dan sonra ikinci ana kaynak kabul edilen "Sünnet"in önemli bir bölümünü oluşturur. Hz. Peygamber'in sünnetinin dindeki yeri önceWde Kur'an-ı Kerim tarafından belirlenrniştir. 18 Hayan­nın peygamberlik sonrası dönemi İslam'ın ibadet ve hukuk hükümleri ba­kımından özel bir önem taşır.

Kur'an-ı Kerim' de geçmiş peygamberler gibi Hz. Peygamber için de abd (kul) ve beşer (insan) kelimeleri kullanılmış19, bu husus birçok hadiste de yer almıştır. Hz. Muhammed'in Allah'ın elçisi (resul) olduğu açıkça be­lirtilrniş20 ve buna iman etmeleri insanlara emredilmiştic21 • Hz. Muhammed'in Kur'an-ı Kerim' de belirtilen bir diğer özelliği son peygam­ber oluşudur2• Bu hususu, bizzat Hz. Peygamber'in kendisi de "Benden

15 M. F. Abdülbakl, 11.g.e., "blğ" md. 16 ei-Maide S/67. 17 cn-Nahl 16/44. 18 ei-Haşr 59/7. 19 d-KehfıS/ 110.

20 ei-Feth 48/ 29; Yasin 36/ 1-4; Muhammed 65/29; ei-Ahzab 33/45-46. 21 el-Hadld 57/7; ct-Tcgabün 64/8. 22 cl-Ahzab 33/40.

Page 6: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

sonra artık gelecek olan peygamber yoktur" şeklinde ifade etmiştir23 • Önce­ki peygamberler kendi topluıniarına veya belirli bölgelere gönderilmiş iken ayetlerden onun belli bir millete, ırka ve bölgeye değil bütün insanlara gön­derilmiş evrensel bir peygamber olduğu anlaşılmaktadır.24 Hz. Muham­med alemiere rahmet olarak gönderilmiştir. 25 Onun m üm iniere kendi can­larından daha yakın olduğu26, sıkıntıya düşmeleri halinde üzülüp üzerleri­ne titreyen, şefkat ve merhamet gösteren bir duyarlılığa sahip bulunduğu27

ifade edilmektedir.

B. Hz. Muhammed'in Mucizesi Olarak Kur'an Mucize, peygamberlerin doğruluğunu kanıtlamak için Allah tarafın­

dan yaratılan ve benzeri başka insanlarca gerçekleştirilemeyen olağanüstü olay anlamına gelir. Tarih boyunca bütün peygamberlere kendi dönemle­rinde önemli görülen bazı konularda mucizeler verilmiştir. Hz. Muhammed 'e de kendi devrinde en çok itibar gören dil, üslup, hitabet ve edebi sanatlar alanında olağanüstü bir özelliğe sahip olan Kur'an-ı Kerim indirilmiştir. Dolayısıyla Hz. Muhammed'in en büyük mucizesi Kur'an-ı

Kerim' dir.28 Hz. Peygamber de bu konuda şöyle buyurur: "Her peygambere mutlaka mucizeler verilmiştir. Bana verilen mucize ise Allah'ın bana vah­yettiği Kur' an' dır. Kıyamet günü, (diğer peygamberler içinde) bağlıları en fazla olanın ben olacağıını umuyorum."29

Hz. Muhammed, kendisinin Allah'ın elçisi olduğunu ve Allah katın­dan vahiy aldığını insanlara ilan edip herkesi yenidine davet faaliyederine başlayınca putperest Mekkeliler ona şiddetle karşı çıkrılar.3° Kur'an'ın Al­lah kelamı değil beşersözü olduğunu, onu Muhammed'in kendisi uydurup Allah'a nispet ettiğini söylemdere ı, Hz. Muhammed'i çeşitli zamarılarda mecnun, şair, kahin veya sihirbaz ya da büyüye tutulmuş olmakla itharn etmeleri üzerine32 Kur' an' da bu iddiaların gerçek dışı olduğu belirtilmiş,33

23 Müsliın, "Feıailü 's-sahabe", 30. 24 Sebe 34/28; el-A'raf7/JS8; er-Teğabün 64/8; d-Fcch 48/13. 25 d-Enbiya 21/106-7. 26 el-Ahzab 33/6. 27 er-Tevbe 9/128-129. 28 en-Nisa 4/153; el-İsra 17/90; ei-Furk:\n 25/8; el-Ankebuc 29/51. 29 Buhari, "İ'risilm", l; İ. Hakkı Ünal, "lik Muhacabuun Dilinden Kur'an", Diyanet Aylık Dergi, sayı : 232

(Nisan 2010), s. 15. 30 Suat Yı l dırım, " Kur'an (İ'cazı ve Üslubu)", Türkiye Diyanet Vakfi islam Ansiklopcdisi, XXVI. 393 vd. 31 el-Mü'nıinı'\n 23/38; d-Müddessir 74/24-25. 32 Yunus 10/2; el-Hicr 15/6; el-İsra 17/47; el-Furkiin 25/8; Sad 38/4; ec-TUr 52/29-30. 33 d -Hakka 69/41-42; er-Tekvir 81/25; el-Bakara 2/97; eş-Şuara 26/193-194.

45

Page 7: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

yeri ve gökleri yaratan alemierin rabbi katından inciirildiği beyan edilmiş­ti24. inkarcılar eski kavimlere dair ibret hikayelerinin anlatıldığını görün­ce Kur'an'ın Muhammed'e dikte edilen eski milletierin efsaneleri olduğu yakıştırmasını yaptılar.35 Kur'an, apaçık Arapça ile indirilen bir kitabı ana dili Arapça olmayan bir kişinin dikte etmesini mantık dışı bulup reddet­mektedir.36

Kur'an'ın edebi üslubu ve çarpıcı mesajlarını duyan, şiir ve güzel söz söyleme sanatını iyi bilen Cahiliyye Dönemi Arapları adeta kulaklarını tı­

kayarak onu hiç duymak istemiyorlardı.37 Kur'an kendisinin mucize oluşu­nu Allah'tan başka hiçbir gücün onun bir benzerini gerçekleştiremeyeceği­ni bildirmek ve bu hususta inkarcılara meydan okumak suretiyle ispat et­miştir. Başka mucize arayışlarına girişıneden Kur'an'ın yeterli bir delil ola­rak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir.38 Araplar arasında edebi rekabe­tin yaşandığı bir dönemde Hz. Muhammed'in peygamberliğini inkar ve Kur'an'ın Allah kelamı değil insan sözü olduğunu iddia edenlere karşı yine Kur'an'la meydan okunması, onun, bütün insanları benzerini ortaya koy­maktan aciz bırakan (i'dz) bir mükemmelliğe sahip olduğunun ilanıdır. Üç aşamada gerçekleşen bu meydan okumada önce inkarcılardan, eğer ger­çekten Kur'an'ın kul sözü olduğuna inanıyorlarsa o zamana kadar inen kıs­mının bir benzerini kendilerinin yazıp getirmeleri istenmiştir.39 Bunu ba­şaramadıkları anlaşılınca ikinci aşamada iddialarında samimi iseler Kur' an' da yer alan surdere benzer on sure hazırlayıp getirmeleri, aksi halde gerçeği kabul edip Müslüman olmaları talep edilmiştir.40 Üçüncü aşamada ise Kur'an'ın Allah'tan başkası tarafından uydurulmuş bir söz olmadığı, alemierin rabbinden geldiğinde kuşku bulunmadığı teyit edildikten sonra inkar edenlerden Kur'an'ın bir suresinin benzerini getirmeleri istenmiştir41

Bu son aşamadaki meydan okuma Medine döneminde tekrar edilmiştir.42

Kur'an'ın Hz. Muhammed'in mucizesi oluşu, ayetlerde ifade edildiği

34 Taha 20/4; eş-Şuari 26/192; es-Secde 32/2; ci.Vikıa 56/80. 35 ei-Furk~n 25/4-5. 36 en-Nahl 16/103. Arap edebiyarını en iyi bilenlerden olan müşriklerin önde gelen ismi Velid b. Muğire'nin

Kur'an'dan etkilenerek onun bilinen hiçbir edebi türe benzemedjğiıli, rekabet edilemeyecek bir iistünlüğe sahip olduğunu iriraf etmiş, bw1a rağmen inadı nı ve kibri.ni yenemeyip, "Başkalarından aktarılmış bir sihir, beşer sözü" iddiasına sığınmışcır (el-Müddessir 74/1 1-25).

37 Müşriklerin, "Bu Kur'an'ı djnlemeyin. O okunurkcn yaygara koparın, belki o zaman baskın çıkarsınız" diyerek ilahi kclamın mucizevi etkisini azaltmak istediklerini Kur'an habervermektedir (ei-Fussılet41/26).

38 d·Ankebiit 29/50-51. 39 er-Tur 52132·34. 40 Hud 11/13-ı4. 41 Yiinus 10/37-38. 42 cl-Bakara 2/23-24.

Page 8: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

üzere onun beşersözü değil Allah kelamı olmasından kaynaklanır. Bir ben­zerini ortaya koymanın imkansızlığı da Allah kelam ı oluşunun zorunlu bir sonucudur. Kur'an Arapça inmiş olmakla birlikte kelimelerin seçiminde, cümlelerin teşkilinde ve konuların ifade ediliş şeklinde kendine has eşsiz bir anlatım tarzına sahiptir. Onun üslubunda insani zaaflan görmek müm­kün değildir. Kur'an-ı Kerim üslubu, edebi tasvirleri, içerik bütünlüğü, farklı seviyedeki insanlara hitabı, gönüllere etkisi, i'cazı ve görünmeyen ale­me ilişkin haberleriyle erişilmesi mümkün olmayan bir kitaptır. Kur'an'ın

söz dizimini ve üslubunu inciirildiği dönemde mevcut olan nazım ve nesir türlerinden hiç birine dahil etmek mümkün değildir. ifadelerini oluşturan kelimelerin seçiliş şeldi eksiklik ve fazlalık söz konusu olmadan maksadı anlatır. Kısa ve özlü anlatırnın tercih edildiği yerlerde anlam ihmal edilme­diği gibi içeriğin ayrımısına girilmesi gereken yerlerde de söz israfına gidil­mez.

Kur'an'ın insanı etkileyici bir özelliği vardır. Bazı ayetleri kulaklara çarptığı anda insana huzur verir ve ferahlatır; bazı ayetler ise korku ve deh­şetle ürpertir. Kur' an' daki harflerin kelimelerin ve cümleleri n seslendiril­mesi esnasında ortaya çıkan, kulağa ve ruha hoş gelen, diğer söz türlerinde hiç rastlanmayan bir musiki vardır. Kur'an'a has üslup tarzlarından biri de onun akla ve duyguya aynı anda hitap ederek her ikisini birden tatmin et­mesidir.

C. Kur'an Ayetleri Işığında Hz. Muhammed'in Özellikleri Peygamberler vahiy yoluyla kendilerine bildirilen inanç, ibadet, ahlak

ilkelerini tebliğ etme yanında bunların anlaşılması ve uygulanması husu­sunda insanlara model olma sorumluluğu da taşımaktadırlar. Kur'an-ı Kerim' de bütün peygamberlerin kendilerine uyulması, dolayısıyla model alınmaları için gönderildiği belirtilir.43 Pek çok ayet ve hadiste Resulullah'ın bildirdiği ve hayatında uyguladığı hükümlere uyulması ve onun izinden gi­dilmesi emredilmiştir. Hz. Peygamber din konusunda kendiliğinden bir şey ortaya koymamış, yalnız kendisine vahyedilenleri bildirmiş4'\ yaşayışın­da da sadece kendisine vahyedilenlere uymuştur45 . Ona itaat etmek Allah'a itaat etmek demektir.46

43 en-N isa 4/64. 44 en-Necnl 53/3·5. 45 el-En' am 6/50. 46 en-N isi 4/80.

47

Page 9: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

Kur'an-ı Kerim' de ve hadislerde dünya ve ahirette sadece Hz. Peygamber'e ve onun ümmetine bazı meziyetlerin verileceği belirtilmekte­dir. Bu özel durum Resul-i Ekrem'in diğer peygamberlerden, insanlardan ve hatta meleklerden üstün olduğunu ortaya koymaktadır. Allah Tea.Ia'nın bü­tün peygamberlerden Hz. Muhammed'e inanmalan ve kendisine yardım etmeleri için söz alması47, onu bütün varlıklara peygamber gönderip rahmet vesilesi kılması,48 kendisini son peygamber olarak gönderip dini onunla ta­mamlaması49, varlığının sadece inananların değil inanmayanların da dün­yada ilahi azapla yok olup gitmesine engel olması50, Allah'ın insanlar içinde sadece onun adına yemin etmesi51, diğer peygamberlere adlarıyla hi tapta bulunurken ona "nebi" ve "resul" diye yüceltki bir üslupla hitap etmesi52,

sahabilerin ona birbirlerine seslenir gibi seslenmelerine izin vermemesi53,

onun bütün günahlarını bağışlaması54, kıyametekadar değişmeyecek olan Kur'an-ı Kerim'i ona vermesi55, kendisini isra ve mi'rac (en yüksek makam)

ile şereflendirmesi56, ahirette en yüksek derece olan vesile, fazile ve makarnı mahmudu, ümrnetini ahiret sıkıntılarından kurtaracak olan şefaati sadece ona lutfetrnesi kendisine olan üstün sevgisini ve ona verdiği şerefi göster­mektedir.57

Çok sayıda ayette Hz. Peygamber inancındaki sebatı, Allah 'a bağlıL­ğı, ibadete düşkünlüğü, tövbe ve bağışlanınayı dilerne konusundaki titizli­ği, Allah yolunda kararlı davranışları ve fedakarlıkları, düşmanları karşı­sındaki sabır ve se batı, savaşlardaki kahramanlığı; insanlara, diğer canlılara ve özellikle rnüminlere karşı duyduğu sevgi ve şefkati, affediciliği, alçak gö­nüllülüğü, dürüstlük ve adaleti, nihayet üstün ahlakını ve kişiliğini oluştu­ran pek çok meziyet ve erdemiyle anılrnakta ve insanlara bir örnek olarak gösterilmektedir. "Ben ahlak güzelliklerini tamamlamak için gönderil­dim" mealincieki hadis de58 bunun gerekçesini ve amacını ortaya koymakta­dır. Bu husus, "Hiç şüphe yok ki sizin için, aranızdan Allah'ın lutfuna ve

47 Al-i lmıin 3/81. 48 d-Enbiyall / 107; Scbe' 34/ 28. 49 ci-Ahzab 33/40. 50 ei-.EnfU 8/33.34. 51 cl-Hicr 15/72 52 cl-Ma ide 5/ 4 ı. 67; el-En fal 8/ 64, 65. 53 cn-Nfır 24/63. 54 ei-Ferh 48/2. 55 cl-Hicr 15/9. 56 d-İsra 17/1; en-Necm 53/3-18. 57 M. Yaşar Kandem ir, "Muhammed (Şahsiyerit, Türkiy~ Diya1ut Vakfı lsl.nmAnsik/opedisi, XXX, 424. 58 el-Muvntta', "Hüsnü'l-huluk", 8.

Page 10: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

ahiret gününe inananlar ve Allah'ı çokça ananlar için Resulullah'ta güzel bir örneklik vardır" mealincieki ayette59 özlü bir ifadeyle dile getirilmiştir.

Kur' an' da Hz. Peygamber' e "Ey örtüsüne bürünen! Kalk ve uyar"60

emriyle kendisinin insanları uyarınakla görevli olduğu belirtilmiştir. Bir başka ayette ise "Ey Peygamber, biz seni bir şahit, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik" buyrulur.61 Hz. Peygamber kıyametekadar gelecek in­sanlara örnek bir şahsiyet, davranışlarından ders alınacak bir rehber olarak gönderildiği için62 hayatın her yönünü kapsayan üstün bir ahiakla donatıl­mıştır.63 Devlet başkanlığından aile reisliğine kadar her alanda üstün bir ahlak ortaya koymuştur. İlahi destek ve denetim altında bulunduğu ve ge­rektiğinde rabbinin yardımını gördüğü halde sıradan bir insan gibi hayatın bütün zorluklarını yaşamıştır. Onun bütün hayatı kucaklayan bu doğal ya­şama biçimi, ahlakının her devirde birbirinden farklı insanlar tarafından örnek alınabileceği inancını güçlendirmiştir.

Hz. Muhammed'in tevekkülü ve Allah'a teslimiyetiyle ilgili olarak hicret yolculuğu sırasında Hz. Ebubekir ile birlikte gizlendiği mağaradaki sözleri Kur' an' da şu şekilde ifade edilmiştir: Siz ona (peygambere) yardım etmezseniz, Allah O'na yardım etmiştir. Hani kafider ikiden biri olarak O'nu (Mekke' den) çıkarrnışlardı; ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: 'Hüzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir' Böylece Allah O'na 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, O'nu sizin görmedi­ğiniz ordulada desteklerniş, inkar edenlerin de kelimesini (inkar çağrılan­nı) alçaltmıştı. Oysa Allah'ın kelimesi, yüce olandır Allah üstün ve güçlü­dür, hüküm ve hikmet sahibidir".64 Hz. Muhammed bütün davranışlarında sadece Allah'ın hoşnucluğunu aramış, hiçbir çıkar veya dünyevi bir kazanç düşünmemiştir. 65 Kur' an' da sıklıkla inkarcıların sözlerine karşı sabırlı ol­ması tavsiye edilir66. Bu tavsiyeler doğrultusunda peygamberliği boyunca karşılaştığı zorluklarla karşı büyük bir sabır göstermiş, her durumda Allah 'a yönderek O'nun yardımını istemiş ve müminlere de sabrı ve tevekkülü tav­siye etmiştir. Çevresinde bulunan farklı karakteriere mensup insanlara hoş­görüyle yaklaşmış, her birinin eksiklerini ve hatalarını düzelernek için onla-

59 d·Ahzab 33/21. 60 cl·Müddessir74/ l-2. 61 d-Ah:ıab 33/45. 62 el-Ahzab 33/21. 63 el-Kalem 68/4. 64 et-Tevbe 9/40. 65 Sad 38/86; Sebc 34/47; el-Eni m 6/ 162. 66 KafS0/39.

49

Page 11: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

rı uyarmış, temizliklerinden inançlarına kadar onları her türlü konuda eğitmeye çalışmıştır. Onun bu şefkatli, hoşgörülü, anlayışlı ve sabırlı tavrı, birçok insanın kalbinin İslam'a ısınmasına ve Hz. Peygamber'e büyük bir içtenlik ve sevgiyle bağlanmasına vesile olmuştur. Hz. Peygamber'in çevre­sindekilere gösterdiği bu güzel tavır Kur' an' da şöyle ifade edilmektedir: "Allah'tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları ba­ğışla, onlar için bağışlanma dile."67 Bir başka ayctte ise çevresindekilere kar­şı nasıl davranması gerektiği şu şekilde ifade edilir: "Biz onların neler söyle­diklerini daha iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorba değilsin. Şu halde, benim kesin tehdidimden korkanlara Kur'an ile öğüt ver".68

Hz. Muhammed'in Müslümanlar arasında verdiği hükümler, diğer din mensuplarına karşı adil ve hoşgörülü tutumu, zengin veya fakir ayırımı yapmaksızın herkese eşit davranması tüm insanlar için çok büyük bir örnek oluşturmaktadır69• Zor şartlara rağmen Allah'ın emrine uymuş ve hiçbir zaman adaletten taviz vermemiştir. Onun adaleti, Müslümanlar için oldu­ğu kadar farklı din mensupları için de bir huzur ve güvence kaynağı olrnuş­tur.70

Kur'an Hz. Muhammed'in bir müjdeci ve uyarıcı olduğunu ifade et­mektedir?' O, insanları cehennem azabına karşı uyarmış, aynı zamanda inanan ve erdemli davranışlarda bulananları sonsuz cennet hayatı ile müj­delemiştir. insani ilişkilerinde şefkat, anlayış ve sevgi hareket etmiştir. Dostlarının, yakınlarının, kendisine tabi olan tüm müminlerin her türlü sorunlarıyla ilgilenmiş, sağlık ve huzurlu bir hayat yaşamaları için onlara koruyucu kanatlarını germiştir.72 Kur' an' da kendisine ernredildiği üzere'73

müminlerle İstişare etmiş, onların fikirlerini almıştır. Kur' an' da birçok ayette Hz. Peygamber'in dualarına da yer verilmek­

tedir. O dualarında sürekli olarak Allah 'ı anıp O'nu yüceltmiştir. Kur' an' da zikredilen dualarından biri şöyledir: "De ki: "Ey mülkün sahibi Allah'ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır Senin elindedir. Gerçekten Sen, her

67 Al-i İmdn 3/159. 68 KafS0/45. 69 en· N isa 4/135; el-Ma ide S/ 42. 70 eş-ŞurH2/ıS.

71 d-Ah:ıib 33/45; d-Bakara 2/119; d-isra ı7/105. 72 cş-Şuara 26/215. 73 Al-i İmran 3/159.

Page 12: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

şeye güç yetirensin"74 Kendisine inanmayanların uyguladığı baskılara, şey­tanın olumsuz telkinlerine ve manevi saldırılarına karşı Allah 'tan şöyle yar­dım istemesi emredilmiştir: "De ki: "Rabbim şeytanın kışkırtmalarından sana sığınırım. Onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığını­nın Rabbim''.75 Dualarında Allah'tan bağışlanma dilemesi ve O'nun mer­hametini zikretmesi de emredilir: "Rabbim bağışla ve merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın".76

II. Hz. Muhammed'in Hadisleri Işığında Kur'an Kur'an'ın ilk muhatabı olan Hz. Muhammed'in ilahikelam hakkın­

daki ifadeleri ve hayatındaki yeri Müslümanlar açısından son derece önem­lidir. Hz. Peygamber, insanlara tebliğ etmek üzere kendisine bırakılan bu emanetin öneminin farkında olarak aldığı vahyi unutmamak endişesiyle tekrar ediyor, bazen telaşa kapılıyordu. Fakat "bu konuda endişeye gerek olmadığı"77, "onun Allah tarafından korunacağı"78, "Kur'an kendisine vah­yedilen ağır bir söz olmakla beraber"79

, "güçlük olması için değil, kalbinde Allah korkusu bulunanlara bir öğüt ve uyarı olsun diye gönderildiği"80 Al­lah tarafından ifade edilmişti. Hz. Peygamber'in görevi sadece tebliğ etmek olduğu halde81, davetine icabet etmeyip ilahi mesajdan yüz çevirenleri gör­dükçe aşırı üzüntüye kapılmaktan da kendini alamıyordu.82

Hz. Peygamber Kur'an'ın öğrenilmesini ve başkalarına öğretilmesini teşvik etmiştir. Bu konuda "Sizin en hayırlınız Kur'an'ı öğrenen ve öğreteninizdir"83, "Evlerinizikabirlere çevirmeyin,"84 "Kalbinde Kur'an'dan bir miktar bulunmayan kimse harap bir ev gibidir"85, "Tekrar tekrar okun­ması onu hiç aşındırmaz, manaları tükenmez."86 buyurmuştur. Kur'an'ı

okuyup ona uygun davranışlar sergileyenlerin gıpta edilecek kimseler oldu­ğunu, okunan Kur'an'ın her harfine karşılık on sevap verileceğini, okuyan­lar için Kur'an'ın dünyada huzur kaynağı, ahirette de af için vesile olacağını

74 Al-i lmran 3/26. 75 d-Mü'miniın 23/97-98. 76 d-Mü'miniın 23/118. 77 d-A' U. 87/6-8; ei-Kıy3me 75/16-19. 78 d-Hicr 15/9. 79 d-Müzzemmil 73/5. 80 Tahii .• 20/2-3. 81 Al-i İmran 3/20. 82 ei-Kehf, 18/6; Onal,n.g.m., s. lS. 83 Buhari, "Fezailü'l-Kur'an", 21; Ebiı Daviıd, "Vicir", 14,15,19. 84 Müslim, "Salacu'l-müsatlrtn", 212. 85 Tirmizi, "Fezailü'l- Kur'an", 18. 86 Tirmizi, "Sevabü'l-Kur'an", 14.

Page 13: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

bildirmiştir.87 Bir defasında kendisine '~lah'ın en çok sevdiği kimdir"? diye soran bir kişiye "Konup göçendir" cevabını vermişti. Aynı kimse "Ko­nup göçen kimdir?" diye sorunca, "Kur' an' ı başından sonuna kadar okuyan, bitirince de tekrar başlayandır" buyurdu.88

Hz. Muhammed Kur'an'ın ilk muhatabı olduğu için onun Kur'an'ı okuyuş şekli Müslümanlar için çok önemlidir. Resul-i Ekrem inen ayetleri büyük bir özenle okuyor ve hemen ashabına aktarıyor, ondan öğrenenler de bu okuyaşları başkalarına naklediyordu. Hz. Peygamber'in her yıl ramazan ayında Cebrail'in huzurunda o güne kadar indirilen Kur'an ayetlerini oku­duğu, bazı sahabilerin de dinlediği, bu okuyaşların vefat ettiği yılın rama­zan ayında iki defa gerçekleştiğine dair rivayet89 konunun önemini ortaya koyacak nitelikredir.90 Aslında Kur'an'ın hem Resulallah hem de ümmeti tarafından doğru ve güzel okunınası onun bir emri dir. '~ğır ağır ve dikkat­lice okumak" anlamına gelen "tertil" kelimesinin yer aldığı ayeder91 gere­ğince Hz. Muhammed dinieyenin rahatça anlayacağı bir tarzda tane tane, ağır ağır, üzerinde düşünerek ve hüzünlü bir şekilde okur, çoğunlukla her ayetin sonunda dururdu92• Secde ayeti geçtiğinde secde ederdi.93 Hz. Mu­hammed Kur'an'ın anlaşılınadan hızlı hızlı okunmasını uygun bulmamış­tır.94 Sahabe de onun bu hassasiyerini dikkate alarak ayetleri onarlı gruplar

halinde öğrenmişler, bir grubun manasını iyice aniayıp uygulamadan diğe­rine geçmemişlerdir.95 Hem kendisi Kur'an'ı doğru ve güzel okur, hem de sürekli olarak ashabını güzel okumaya teşvik ederdi. Bazen yüksek sesle, bazen de sessizce içinden okurdu. Tatlı ve yumuşak bir sesi olan Hz. Mu­hammed etkileyici ve ahenkli bir okuyuşa sahipti. Kur'an okurken yapılan dualara Allah'ın karşılık verdiğini belirterek Fatiha Suresi'ni okuyan kişi­nin her okuduğu ayete Allah'ın mukabelede bulunduğunu (karşılık verdi­ğini) söylerdi.96 Allah'ın yüceliğinden bahseden bir ayet geldiğinde tesbi­hatta bulunur (Allah'ı sıfatınalayık ifadelerle yadetmek), dua edilmesi gere­ken bir konuda dua eder, Allah 'a sığınma yı ifade eden bir ayet okuduğunda

87 Bu had, "Fezfülü'l-Kur'an",17, 20; Müsüm, "Salatü'l-ınüsafırtn", 243, 266,268. 88 Tirmizi, " Fczailü'l-Kur'an'' ll. 89 Buhar!, "Fezailii'l-Kur'an", 7. 90 Abdülhamit BLnşLk, "Kıraac", Türkiye Diyanet Vakfi İslamAnsiklopedisi, XXV, 427 vd. 91 ei-Fuikan 25/32; ei-Müzzemınil73/4. 92 Müsned, VI, 288, 302; Buhari, "Fczailü' l-Kur'an", 29, 30. 93 Müslim, "Mesacid", 20. 94 Darimi. "Sal:\c", ı73.

95 Ünal, a.g. rn., s. ıs. 96 Miislim, "Salrtt",l 1.

Page 14: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

da O'ndan sakınırdı.97 "Beni, Hud, Vakıa, Mürselat, Nebe' ve Tekvir sure­leri ihtiyarlattı"98 buyurarak taşıdığı ağır sorumluluğun yanı sıra bazı sure­lerin sarsıcı etkisini de vurgulamak istemişti.99

Kur' anı Kerim'in temel özelliklerinden biri de güzel sesle ve kendine has eda ile okunan bir kitap olmasıdır. Bunun kaynağı bizzat Kur'an'ın ken­disi, Hz. Muhammed'in aynı doğrultudaki uygulaması ve sonraki dönem­lerde görülen uygulamadır. Kur'an'ın etkili üslubunun farkında olan Hz. Peygamber, onu güzel sesle ve usulüne uygun olarak okumaya özen gösterir­di. Sahabilerden Bera b. Azib bir yatsı namazında Tin Suresi'ni okuduğunu işittiği Allah Resulü için, "ses veya okuyuş olarak ondan daha güzel olan birini duymadım" demiştir.100 Abdullah b. Muğaffel de Mekke'nin fethe­dildiği yıl Hz. Peygamber'i, devesinin üzerinde sesini yükselterek Fetih suresi'ni okurken görmüştü101 . Ayrıca Resuluilah güzel sesle okuyanları övmüş, 102 güzel sesle okunan Kur' an' ı meleklerin de dinleyeceğini ifade et­miştir. 103 Hz. Peygamber, güzel okuyuşundan etkilendiği Ebu Musa el­Eş' ari'yi sesinin güzelliğiyle örnek gösterilen Hz. Davüd'a benzeterek övdü­ğü nakledilmektedir.104 Resulullah'ın yakın arkadaşı ve ilk Müslümanlar­dan olan Hz.Ebubekir, Mekke döneminin sıkıntılı zamanlarında, evinin bahçesinde ibadet ediyor, Kur'an okuyor, etrafına toplanan müşrik

(Allah'tan başkasına ibadet eden) kadınlar ve çocuklar da hayret ve beğe­niyle onu izliyorlardı. Kur'an okurken gözyaşiarına hakim olamayan Hz. Ebubekir'in hali etrafındakileri etkilediği için Kureyş'in ileri gelenleri, ka-

97 Müslim, "Sala[U'I-müsafırin", 27. 98 Tirmizi, "Tefsiru'l-Kur'an", 56. 99 Ünal,a.g.m.,s. 16. 100 Buhad, "Tevhid", 52. 101 Müslim, "Salatu 'l-müsafirin", 35. 102 Buhar!, "Fczailü'l-Kur'an", 31, 32, 33; İbn Macc, "İkamecü 's-salar", 176. Bir defasında Hz. Peygamber Übey

b. Ka'b'a, "Allah bana Kur'an'ı sana okunnamı em re tti" deyince Übeyy'in, "Allah beni isim olarak söyledi mi?" sorusuna da "evet" cevabını vermiştir (Buh:l.ri, "Mcnakıbü' l-cns:l.r", 16; Tirmizi, "Menakıb", 33). Resıllullah'ın İbn Mes'ud, Zeyd b. Sabit ve Salim'le ilgili de övgüleri bulunmaktadır.

103 Bu konuda sahabiler arasında güzel sesi ve etkileyici Kur'an okuyuşu ile ranınan kişilerden Üseyd b. Hudayr'ın yaşadı~ı bir olay dikkar çekicidir. Üseyd bir gece hurma bahçesindeyken Bakara Suresini okumaya başladı. Tam bu sırada yakınında bağlı bulunan at şahlandı. Kur'an okumaya ara verdi~i anda atın sakinleşti ği ni farketti. Okumaya devam edince atın yeniden şahlandığı nı gördü. Atın yakınında uyumakca olan oğlu Yahya'ya zarar gelmemesi için kıraatını kesti ve çocuğu geriye çekci. O sırada başını yukarıya doğru kaldırdığında beyaz bulutlar halinde bireakım parılrılar gördü. O parılrılar bir süre sonra, göğe doğru çekilerek gözden kayboldular. Bu manzaradan çok etkilenen Üseyd, sabah olur olmaz koşarak Hz. Muhammed'in huzuruna gicci ve gördüklerini anlattı. Hı. Muhammed:· Ey Üseyd! Onlar neydi biliyor musun? diye sordu. ·"Hayır" cevabını alınca Hz. Peygamber: · Gördükleri n ıneleklerdi. Okudu~un Kur'an'ı dinlemeye gelmişlerdi. Eğer devam etseydin sabaha kadar seni dinlcyecekler, sabah olunca da herkes onları görebilecekri. Çünkü insanlardan gizlenmeyeceklerdi." buyurdu (Buhar!, "Fezailü'I-Kur'an", 15; Müsliın, "Salatü'l-müsafirin", 242).

104 Müslim, "Salaıu'l-müsaflrin", 34.

53

Page 15: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

dınlarını ve gençlerini etkileyeceği endişesiyle ona karşı tedbir almışlardı.105

Kaynaklarda okuyuş güzelliğine sahip olan sahabileri Kur'an hacası olarak çeşidi bölgelere gönderdiğine dair bilgiler bulunmaktadır. 106 Zaman zaman ashabına Kur'an akutmuş kendisi de dinlemiştir.107

Üç aylarda ve bilhassa ramazanlarda camilerde ve evlerde daha çok sabah, öğle, ikindi namazları öncesinde hafızlar tarafından okunan Kur'an'ı takip etmek suretiyle hatim indirme geleneği (mukabele) Cebrail'in rama­zan aylarında her gece Hz. Peygamber' e gelerek o ana kadar indirilmiş olan ayet ve surderi karşılıklı okuyup kontrol etmelerine dayanır. Kur'an'ın ra­mazan ayında indirilmeye başlaması, bu ayda yapılan ibadederin diğer za­manlara göre daha değerli kabul edilmesi de geleneğin yaygınlaşmasında etkili olmuştur. Resuli Ekrem'in vefatından önceki son ramazanda muka­bele iki defa gerçekleşmiştir08•

Hz. Peygamber Kur'an'ı ezberinden okuyanların kerem ve şeref sahibi meleklerle beraber olacağını, zorlanarak da olsa okuyana iki kat sevap veri­leceğini bildirmiştir. 109 Onun ifadesine göre Kur' an' ı öğrenen, öğreten ve gereğini yerine getiren kimse, kokusu her tarafa yayılan misk dolu bir kap, onu öğretmeyen kimse ise ağzı bağlı olduğu için kokusu yayılmayan bir m isk kabı gibidir110

• Bir başka hadisinde de, Kur'an okuyan mümini, tadı ve kokusu güzel olan turunca; okumayan mümini, tadı güzel olup kokusu ol­mayan kuru hurmaya benzetmiştir.U 1 Aynı zamanda Kur'an'ın unutulma­ması konusunda uyarılarda bulunmuştur. Nitekim bir hadiste şöyle buyu­rulur: "Kur'an'ı muhafaza etmeye özen gösterin. Allah'a yemin olsun ki Kur'an'ın kişinin ezberinden kaçması devderin bağlarından boşanıp kaç­masından daha kolaydır."112 Kur' an' ı ezberledikten sonra unutmayan kişile-

lOS Buhari, "Kefale",4; Ünal,a.g.m .• s. IS. 106 Beni Amir kabilcsine Kur'an'ı ve İslam'ı öğretmek üzere gönderip Bi'rimafıne hadisesinde öldürülen Suffe

ehli sahabiler i~in büyük üzüntü duyması ve bir ay boyunca kariliere beddua ermesi (Miislim, "Mesacid", S4) Kur'an bilgisine sahip olanlara verdiği değerin bir başka göstergesidir.

107 Birışı k, n.g.e., s. 25. Bu konuda Abdullah b. Mes'ud bir hanrasını şöyle nakleder: "Hz. Peygamber bir gün "Bana, Kur'an oku" dedi. Ben de: "Ey Allah 'ın ResOlii! Kur'an sana inm iş olduğu halde benden okumaını ını istiyorsunuz?" dedim. Cevaben: "Kur'an'ı başkasından dinlemekhoşuma gidiyor." buyurdu. Bunun üzerine Nisa SOresi'ni okumaya başladım. "Acaba her toplu luk i~inden birer şah id getireceğimiz ve seni de onlara şah id tutacağım ı ı ıaman halleri nice olacak?" md lindeki ayete (en-N isa 4/41) geldiğimde: "Bu kadaryecer" buyurdu. Bakcığımda, gözlerinden yaşlar süzülüyordu" (BuM.ri, ~Fezailü'I-Kur'an", 32, 33, 35; Müslim, "Saliitü'l-müsafırin", 247-248).

ı08 Buh~ri, "Bcdü'l-vahy", 5; "Bedü'l-halk", 6; "lsriıan", 43; Miislim, "Fezailii's-sahabe", 98, 99; NebiBozkurr, "Mukabele", Türkiy~ Diynnet Vakfı Islam Amiklop~disi, XXXI, ıOO vd.

109 Müsned, VI, 110; Tirmizi, "Fezailii'I-Kur'an", 13; Darimi, "Fezailü'I-Kur'an", IL 110 Tirmizi, "Fezliilü'l-Kur'an", 2. lll Müslinı, "Salitü' l·miisafirin", 37. 112 Bu hi ri, "Fezailii'l-Kur'an", 23; Miislim, "Salitü 'l-müsafirin", 231; Birışık, a.g.~:., s. 29.

Page 16: Kerimisamveri.org/pdfdrg/D200730/2010/2010_YASAROGLUK.pdfSergi Yürütme ve Düzenleme Komitesi Başkaru Serncenin Şahin 7iirk ve Islam Eserler Müzesi Mı1ze Mıidıirıi Küratör

re gösterilecek saygının delaylı olarak Allah'a saygı anlamına geleceği ifade edilir.ı 13 Kur'an'la meşgul olanlara ehlü'l-Kur'an ve sahibü'l-Kur'an da de­nilmiş, bir hadiste ehli Kur' an, "ehlüllah ve Allah'ın has kulları" olarak ni­

celendirilmiştir. 114

Müslümanların Kur'an-ı Kerim'e verdikleri değer ve onun okunma­sıyla ilgili emir ve teşvikler sebebiyle sahabiler ve onları takip eden nesiller Kur'an okumaya, onunla meşgul olmaya daima önem vermişlerdir. Hz. Pey­gamber Kur'an'ı tertip üzere okuyarak hatim indirmeyi Allah'ın en çok sev­diği işlerden biri olarak nitelendir miştir. ı ıs Ramazan aylarında genellikle camilerde ve evlerde Kur'an okucup dinlemek suretiyle hatim indirmek İs­lam dünyasında adet haline gelmiştir. Hatim süresiyle ilgili olarak Hz. Peygamber'in "Üç günden daha az bir zamanda Kur'an'ı hatmeden kişi ne okuduğunu anlamamıştır" dediği kaydedilmektedir. ı 16 Ezberleme amacı dışında Kur'an okumanın amacı önce onu anlamak, sonra da anladığını

tatbik etmek olduğu için Kur'an'ı acele etmeden, geniş zaman içinde oku­ınayı tavsiye etmiştir.117

KAY NAKÇA: Muhammed Fuad Abdülbakt el-Mu'umrt'l-miifohres li e/fdzi'l-Kuriınll-Kerim, Istanbul 1984, "kvl" md. Rağıb d-lsfc:hani, ei-Mrifreddt flgaribi'l-Kur'an, Beyrur rs. (Daru'l-ma'rifc:), "sly" md. Malik b. Encs, a-Muvatta', Istanbul 1980, "Hüsnü'l-huluk", 8. Ahmed b. Hanbel, Mümed, Kah i re 1313, III, 128, 242; VI. 110,288, 302. Buhari, ei-Camiu's-sal;ih,lsranbul l980, "Bedü'l-vahy", S; "Bc:dü '1-halk ", 6; "Ed cb·. 309; "lsti'zan ", 43; "hisarn ", 1; "Fc:dilü 'I-Kur'an", 7. 15, 17, 20; 21, 23,29,30 31, 32, 33, 35; "Kefale", 4; "Menakıbü'l·ensar'', 16; "Tcvhld", 52. Müslim, ei-Camiu's-SahiiJ, lsranbuJ 1980, "Salar" ll; "Mesacid •• 20, 54; "Fc:zii lü 's-sah:ibc:", 98, 99; "Salarü']. ınüsafırin", 27,34-35,37,212,231.242-243.247-248,266,268. EbCı Oavud, u-Sıinm, İstanbul 1980, "Edeb", 20; "Kıraar", 1. Tirınizl, es-Sıinm, İstanbul 1980, "Menakıb", 33; Tefsiru'I-Kur'an, 56; "Scvfibü'I-Kur':ın", 14; "FczaUü'I­Kur'an", 2, 1 ı , 13, 18; "Kıra:lr", ll, 13. lbn Milcc:, es-Sünm,İstanbull980, " ikamctü's-salat", ı76, 178. Darim!, es-Sürıen, İsranbul1980, "Fezailü'l-Kur'an", l, ll. 33; "Salar", 173. M. Yaşar K:ındcıııir, "Muhammed (Şahsiyeri)", Türkiye Diyrmet Vakfı Ma m Ansiklopedisi, XXX, 424. Bekir Topaloğlu," Muhammed { Dindeki Konumu)", Türkiyt Diyanet VakfllslrımAnsiklopcdisi, XXX, 439 vd. AbdülhaıniLI3irışık, "Kıraar", Türkiye Diyanet Vakfı İslam .1/mikloptdisi, XXV, 427 vd. Nebi Bozkurt, "Muk:ıbclc", Türkiye Diyann Vakfi Islam Ansiklopedisi, XXXI, l 00 vd. Abdurrahman Çetin, "Hatim", TürkiyeDiyanct Vakfı ls/arn Ansiklopcdisi, XVI, 469. Abdullah Aydeınir, Hz. Peygamber ve Sahabenin Dilindm Kur't/n Kcrtm'in Faziletleri,İımir 1981 . Ali Akpınar, Kur'an Nifin ve Nasıl Okunmalı?, Konya 2000, s. 46 vd.; 60-63. Abdülhamit Birışık. Kıraat ilmi ve Tarihi, Bursa 2004, 23-29. Casian Avcı (ed.), Son Peygamber Hz. Muhammed, tsranbul2009. 1. Hakkı Ünal, "lik Muharabının Dilinden Kur'an", Diyancl Aylık Dergi, sayı: 232 (Nisan 2010), s. 14-17.

I 13 Ebu DMıd, "Edc:b", 20. 114 Mümed,lll, 128, 242; Darimi, "Fc:zaUü'l-Kur'an", 1. 115 Tirmizi, "KırUr", 13; Darimi, "Fczrulü'l-Kur':ın", 33; Abdurrahman Çetin, "Hacim", Türkiye Diyanet

Vakfıislam .1/nsik/opediri, XVI, 469. 116 lbn Mkc:, "lkaınetü's-sal:ir", 178; Ebu OavOd, "Kı mar", 1; Tirmizi, "Kıralir", 13. 117 Tirmizi, "Kırilar", ll;. DİA harim

ss