senin...senin adına 1 ÖnsÖz 2010 yılında baladığım iir ve söz yazma yaamına. İlk bu...
TRANSCRIPT
Senin Adına
1
ÖNSÖZ
2010 yılında başladığım şiir ve söz yazma
yaşamına. İlk bu kitapla değerlendirmeyi düşünmüştüm.
2015-2017 yılları arası yazdığım çoğu şiir “Senin Adına”
kitabında bulunmaktadır. Birilerini özel olarak sevmenin o
hissi yaşadığım zamanlarda gönlümden geçenleri akıl
süzgecinden geçirip. Kalemi iğne, kelamları iplik ve
kâğıdı kumaş gibi kullanarak işlediğim satırlar yer
alacaktır. Her işte olduğu gibi bunda da yazdıkça piştim,
geliştim. Bunu sizde sayfaları okudukça, şiirlerin içlerine
daldıkça fark edeceksiniz. Şimdiden hayırlı okumalar,
dizelerde kendinizden bir parça bulma dileği ile.
Sen dizelerimin ilhamı, yazma nedeni
Seni aklımın odalarında gezdirerek
Düşüncelerimin aklına soktum seni
Senin adını anarak düşlerimi düşledim
Senin Adına yazdım tüm bu dizeleri...
@amakalem_official
@AeeKorKalem
Âmâ Kalem
@AeeKorKalem
Senin Adına
2
Ey Sevgili…
Ey sevgili yar...
Sen benim yanımda oldukça
Elimi tutup, gözüme baktıkça
Kokunu alıp, kollarına dolandıkça
Beni sevip, saydıkça
Bu bedende sonsuza denk mutluluk sürer
Ey ölümsüz sevgilerin annesi!
Gözün gözümde oldukça
Sen bu kalbin tahtında oturdukça
Her daim birlikte oldukça
Yürüdüğümüz yol aynı ve el ele oldukça
Ölümsüz sürecek sürdürdüğün nesil...
Senin Adına
3
Postacı Yaşar
Koy sevgini zarfa gönder bana
Postacı Yaşar’a ver zarfı
O bulur beni nerde olsam da...
Ya da boşver bunları
Ben geleyim sana koşa koşa
Gelince sarıl bana sıkı sıkı
Sevgini öyle göster bana
Göçelim
Göçelim bu diyardan yârim
Göçmen kuşun kanadında
Gezelim diyar diyar
Bütün sıkıntıları geride bırakıp...
Senin Adına
4
Kalıcı
Zorlamaya ne gerek var gidenleri
Gidenler değil kalanlardır kalıcı
Ayırmak günah değil mi sevenleri?
Gidenlerin bıraktığı yaralar kalıcı
Yağmur
Yağmurun yağması banada güzel
Gözümde akan yaşları gizler
Hüzünle içimde biriken yaşlar
Bu fırsattan istifade akıp gider
Senin Adına
5
Hediye Kalbim
Kalbimi sana hediye etsem
Sen ona güzel güzel baksan
Onu sevip, bağrına bassan
Üzerine kendini işlesen
Sadece bana ara sıra geri versen
Verdiğinde onu yerine koyup
Sevgini tüm bedenimde dolandırsın
Sonra sen tekrar al
Onu yine sev, öp, kokla, kolla
Hayatını onla yaşa
Bende kısa süre kalsa kâfi
Sonra tekrar alırsın yine...
Senin Adına
6
Özledim Seni
Özledim...
Bedenimi ısıtan
Hasretini bitiren
Sarılışını özledim
O çözücü
Beni eritip, bitiren
Kimyasal madde olan
Gözlerini özledim...
Sensiz nefes anlamıyorum
İşte ben o
Bir türlü doyamadığım
Kokunu özledim...
Beni ışığıyla
Paklayan, temizleyen
Hiç bitmesini istemediği
Sevgini özledim...
Senin Adına
7
Beni büyüleyen
Hayata bağlayan
Manzarasına bayıldığım
Kalbindeki eski yerimi özledim...
Velhasıl kelam seni özledim...
Senin Adına
8
Şafak Vakti
Şu an duyduğum ezan sesi gibi
Sesin huzur veriyor bana
Senle ilgili her şey geliyor da
Bir sen gelemiyorsun yamacıma
Sığmıyor artık göğsüme
Bir yumruğum büyüklüğündeki et parçası
Kafesi parçalayıp sana koşmak ister
İster de sen kabul eder misin,
Sadece sana ait olan et parçasını
Feryat, figan ediyor gönlüm
Derinden gelen kırılgan sesiyle
Bu sesi sadece ben mi duyuyorum?
Sen duyuyor musun bu kırılgan sesi?
Şu an sesini duyasım var
Arar’ımda, kıyamam o mışıl mışıl uykuna
Koşarak sana gelme isteğim var
Gelirimde, bilmiyorum sevgini tutsak eden adresi...
Senin Adına
9
Hava nasıl oralarda?
Bedenim donar, içim yanar burada
Tenimi buz, gönlümü kor kapladı
Gel! erit bu buzu, söndür içimdeki koru...
Tek suçum seni sevmek
Bunun cezası kalbinde müebbet
Gözlerin gardiyan, saçların parmaklık
Ben çekerim hükmü tez vakit
Hayatım senin iki dudağın arasında
Ya dizine koyarsın başımı
Ya da bir musalla taşına
Seçim senin, seç birini...
Hissettiklerim...
Gözüme, sayfama, sözlerime yansır
Hislerim her zaman tazeliğini korur
Hissizleşmiş bile olsan, yine yapar bunu deli gönül
Senin Adına
10
Sen gözümde biri değilsin
Herkese baktığım gibi bakamıyorum sana
Kanatları eksik bir meleksin
Bu yüzden görmez bu gözler başka birilerini
Vazgeçmem bu sana gelen yoldan
O yolda ne kadar engel olsa da.
Bütün kapılar kapanıyor da olsa
Sana kapanmaz kalbimin kapısı hiçbir zaman
Sen orada üzülürken, ben burada kendimi paralarım
Sen bir üzül, ben bin parçaya olurum.
Ne kadar haklı olsam da
Artık sen haklısın, ben boynumu büküp susarım
Güneş doğuyor...
Elmacık kemiklerimdeki ıslaklığı buharlaştırıyor
Sende doğ artık, güneşsiz hayatıma
Buharlaştır içimdeki gölü...
Senin Adına
11
Yazma Gecesi
Yine doldu bu Kalem
Yazacak çok şey var
Ama yetersiz kalır kalem
Yetmez içimi dökmeye sayfalar
Sen barutu ateşledin Midilli
İçimdeki aşkı sen uyandırdın
Nasibini almadan yol aldın
Şimdi hangi gül nasibini alır bu aşktan
Nasibimde varsa olursun yanımda
Kaçamazsın alın yazından
Nasibimde eğer yoksan
Çık o zaman bir an önce buradan
Elimizde olmayanlar var yüreğimizde
Çıkmak bilmez mi bu bedenimizden
Yaşamaya devam mı eder hep içimizde
Acısını devam ettirir, çoğaltarak her saniyesiyle
Senin Adına
12
Bir Gün Anlarsın
Bir gün anlarsın sende beni
Tüm bu yazdıklarımın nedenini
Yaşadıklarım sebebini
Elbet bir gün anlarsın
Unutamamak neymiş anlarsın bir gün
Aklına nasıl kazandığını
İçinden bir türlü atamadığını
Anlarsın sende bir gün
Vazgeçememek nasıl bir şeymiş anlarsın bir gün
Bir ihtimali bile olmadan
Her şeyin aksi olduğu durumda bile
Vazgeçilmek neymiş anlarsın
Bırakamamanın nasıl olduğunu anlarsın bir gün
Sana acı, keder, hüzün verdiği halde
Seni hiç sayıp, görmezden geldiği halde
Bırakılmak neymiş onu da anlarsın
Senin Adına
13
Sevmenin ne olduğunu anlarsın bir gün
Her şeyin vermeye hazırken, onun vazgeçmesi
Ve yine de sevmeye devam ettiğini,
Gün gelir anlarsın
Aşkın ne olduğunu da anlarsın bir gün
İnsana nasıl bir his verdiğini
Nasıl sarhoş ettiğini
Gün gelir sende anlarsın
Sende anlayacan günü geldiğinde beni
O taş kafan anlayacak beni bir gün
Bütün bunları anladığında geç olur belki...
Sonuçta anlayacan kaybettiğini beni
Senin Adına
14
Fırtına
Ben bir denizdim
Okyanusa döküldüm
Tek değildim döküldüğümde
Ama beyaz gül tarafından terkedildim
Okyanusun havası değişti
Dalgası boyumu, fırtınası ruhumu aştı
Cebelleşiyorum bir başıma
Kalbim kendini aştı
Okyanusta ve içimde birer fırtına
Hepsinin de şiddeti arttı
İçimdeki kopan fırtınadan
Kimlerin haberi vardı
Birinci kademeyi bilen çokta
İkinciyi duyan az
Çok olmadı daha
Üç ay önceden beri bu haz...
Senin Adına
15
Tonlarca dert bıraktım
Sigaranın bir fırtına
Lakin bir derdi bırakmadım
Sigaranın bin fırtına
Bıraktım kendimi okyanus akıntısına
Götürüyor beni hayrın olduğu diyara
Zorlamıyorum artık kendimi
Vazgeçen bu yar'a
Senin Adına
16
Haziran
Haziran çoktan geldi
Sanki gelmemiş gibi
Ortasındayız ayın
Yaz sanki başlamamış gibi
Bu ayın birinde kavuşacaktık
Birbirimize doyup taşacaktık
Ama olmadı, yine olmadı
Benim tutuşturup bıraktı
Yağmur yağıyor yine
Sağanak bir şekilde
Bende fırsattan istifade
Yağmurun tam altında
İçimdeki ateş büyük
Söndürmekte büyük yük
Saatlerce ıslanıyorum
Lakin ateşte dinme yok
Senin Adına
17
Herkesin rüya gördüğü şu vakitlerde
Ben kalemimle barışığım
Beynim haykırıyor uyku diye
Ben kalbimi dinlemeye alışığım
Son değil bu bekleyişler
Her şeye tanık bu kalem ile defter
Vazgeçmediler, bırakmadılar bir kere bile
Ona değil Aşka bu serzenişler
Senin Adına
18
Sabaha Karşı
Sabahın beşinde uykularım peşimde
Hatırlıyorum da bir hayalimiz vardı beşikte
Ben şimdi Erciyes dağının tepesine tırmanırken
Hatırlıyorum da bir hayalimiz vardı Haziranın birinde
Çok çabuk geçiyor zaman
Sen o günleri ne çabuk unuttun
Senaryo böyle yazılmış, ellerim bağlıyken
Merak ediyorum sonunda ben ne kadar mutlu
Beyaz gül yokken Aşk gizemliydi
Yoksa Aşk denen şey sadece dizelerde miydi?
Geri dönmeyeceğini bilsen dahi seversin
Çünkü Aşkın kanunu böyleydi
Bir sabah, gözünü açtığında karşında o var
O mutluluk gelir tam on beş okka
Duyulur! Bu sevinç ta karşıdan
Her şeye rahmen unutulur geçmiş, o an
Senin Adına
19
İsmail Abi
Gemi limandan ayrıldı bir kere
Bıraktı arkasında yaralı bir er...
Gitti ben hariç her yere
Oysaki liman esrarengiz bir yer
Her gemi limanda uzun süre kalamaz
Ama ben öyle sandım
Kalacaktı orda sonsuz
Ama oda kaldı çok az
Şu an neyle cebelleşiyor bilemem
Dilinden ne çıkar duyamam
Ne halde olduğunu göremem
O da benim çektiğimi bilemez
Ben en azından döküyorum içimi
O bunları bile yapamaz
En azından bilsin içimi
Biri göstersin ona yazdıklarımı biraz
Senin Adına
20
Karıştırıyorsun aklımı sürekli
Bu yaptıkların bir nedenli
Düşüncelerinin aslını bilmeliyim
Ve böylelikle karışıklığımı giderebilirim
Çok oldu onun demir alalı
Az oldu içimde hüzün olalı
Dünyada yokmuş gibi davranmaktansa
Ne oldu diye bir etrafına bakmalı
İsmail abinin dediği gibi
'O gemi mutlaka gelecek' mi?
Yoksa bir daha hiç mi hiç
Yakınımda bile yol kat etmeyecek mi?
Hadi döndü bir gün
Kalacak mı şimdiki yeri?
Olacak mı limanda olan
Bu has, bu yoğunluk, bu sevgi?
Ne olacağını bilemezsin
Ama bildiğim bir gerçek
Her nasıl ve nedenli olursa olsun
O gemi bir gün gelecek...
Senin Adına
21
Derdik
Her şey başladı kışın son ayı
Merak vardı birazda sıkıntı
Dedim bu gönül sana vuruldu
Dedi düşünemem daha hiçbir şey
Dedim yok mu bunun bir yolu?
Dedi sevgiden önce güvendir yolu
Dedim o vakit beraber vakit geçirmek gerek
Dedi o vakit öyle yapmak gerek
Dedim bu gönül hayran sana
Dedi benimki de ayna sana
Dedim o al yanağa bir buse kondursam
Dedi olmaz önce güvenin tam olması gerek
Başımıza bir dert geldi
Annesi istemem bitsin demiş
Dedim ondan mı bu soğukluk?
Dedi ondandır kalbimdeki bu düşüşün
Dedim ne düşünüyorsun?
Dedi tam sınırdayım, karar veremiyorum
Dedim ben beklerim
Senin Adına
22
Dedi sonunu bilmiyorum
Dedim beni hiç düşünür müsün?
Dedi aklımdan hiç çıkmaz ki yüzün
Dedim o vakit bu can senindir
Dedi daha yolumuz uzundur
Her şeyi tam yoluna koyduk
Geldi bizi bağlayan darbe
Dedim sil artık şu gözündeki yaşı
Dedi yanıma gel sil gözümdeki yaşı
Dedim bu can seni bırakmaz
Dedi benim ki de seni bırakmaz
Dedim yâr nasıl bitecek bu hasret
Dedi bilmem, büyüyor bendeki hasret
Dedim kokunsuz nefes alamam
Dedi sarılmadan ısınamam
Dedim bu beden senle yanar
Dedi bu kalp senle atar
Bulduk fırsatı hasret giderdik
Yârin gözyaşı dindi, benimki şenlendi
Senin Adına
23
Dedim hayal yazmamı ister misin?
Dedi olsun ama yirminci yılın
Dedim sen her şeyimsin artık
Dedi sende ömrümsün artık
Dedim sen rüyalarımda yaşarsın
Dedi sen kollarımda dolaşırsın
Dedim korkarım seni kaybetmekten
Dedi korkma aldım önlem ben
Dedim oluyor içimde hep bir endişe
Dedi olmasın ,yapma hiç bir endişe
Elim yârin omzundayken görüldük
Korktuğum başıma geldi, artık gömüldük
Dedim geçecek buda
Dedi görüşmicez bir daha
Dedim nasıl yapayım ben bunu?
Dedi korkuyorum ben, anlaşalım bir yerde
Dedim olur, içinde sen olan her şekilde
Dedi konuşmayacaz üç yıl hiç bir şekilde
Dedim olur, sen gel yeter ki bir şekilde
Dedi sende kötü olma bir şekilde
Dedim kalbinde yerim varsa bir şey olmaz
Dedi öyleyse artık sorun olmaz
Senin Adına
24
Yâr yolundan döndü, vazgeçti
Beni de bu yolda yalnız eyledi
Dedim nedendir bu karar?
Dedi vazgeçtim, sende bırak
Dedim seven nasıl bunu yapar?
Dedi sevmiyorum artık
Dedim bu ettiğin vefa mıdır?
Dedi nasıl oluyor bu kadar sevgi
Dedim sevginin vakti yoktur
Dedi vazgeç, unut artık
Dedim o zaman bunlar kime?
Dedi senle ilgisi yok, niye alınıyorsun ki üzerine
Dedim al bunlar içimdir, o vakit hakkını helal eyle..
Senin Adına
25
Yorgun Adım Marş
Sakallarıma bulandı pas
Dinmiyor gönlümdeki yas
Saçlarımın yüzde biri ak
Hala ilk günkü gibi bu has
İstediğiniz oldu, mutlumusunuz?
Ne geçti elinize, huzurlumusunuz?
Bir umut filizini kuruttunuz
Şimdi rahatça uyuyormusunuz?
Deydi mi hayalleri yıktığınıza?
Bir sevgiye son buldurduğunuza
Refah mı bu yaptığınız?
Geçti mi artık korkularınız?
Sardınız onu korkuyla
İnkar eder bunu ama biliyorum
Vazgeçtirdiniz tehdit yoluyla
Daha fazla dayanamadı biliyorum
Senin Adına
26
Gerçek hissini duruma yaz
Böylelikle onu alırım baz
Bir şey bul eline al
Adımı kalbin derinliklerine kaz
Ne hissettiğini bilmiyorum
Bildiğimde çoğu şeyi değiştireceğimi biliyorum
Düşüncelerin tam kesin değil
Kafandaki karışıklığı görebiliyorum
Son zamanlarda olanlar
Acaba çok mu tesadüf?
Yaptıkların aklımı kurcalıyor
Neyi alıyorsun hedef?
Sana bir can daha versek
Hatalarımızı telafi edek
Sönmüyor içimdeki ateş
Bana bir nehir gerek
Kurumuyor gözümdeki yaş
Dinle gözümü son kez arş
Bitmez bu bendeki aşk
İlerliyoruz! Yorgun adım marş
Senin Adına
27
İlk Aşk, İlk Film
Çekildi bir klasik Yeşilçam filmim
Konu aynı, acılar içinde bir gencim
Her saniyesi heyecan dolu
İzleyenlerin gözleri dolu
Gencin ona olan güveni de tam
Sevgisi de, aşkı da tam...
Kızın ise kafasında hep bir soru işareti
Nedenini kendisi bile bilmediği
Her filmde olduğu gibi
Bunda da vardı kötü kişiler
Hep bir zorlayıcı ve engelci
Genci yargısız infaz ettiler
Yine de bazı sahnelerinde güzeldi
Heyecan verici, mutlu edici
Bazıları ise çok duygusal
Göz doldurucu, umut verici
Senin Adına
28
Her film gibi buda mutlu biter sandık
Ama hiç öyle olmadı, olmuyor
Belki bitmemiştir, devamı gelir
Ama ben burada noktalıyorum artık
İlk filmimde böyleymiş, bundan tecrübelendim
Kendime güzel ders çıkardım
Bana verdiğin bu başrol nedeniyle
Seni alkışlayarak tebrikliyorum
Senin Adına
29
Mandalda Ay
AY doğdu yine geceme,
Yaptı yine yapacağını bu acıklı geceme.
Yolumu aydınlattı,
Kaybolmama mı sağladı bu gecede...
Her gece olduğu gibi,
Yine bakıyorum fotoğraflarına.
Bu gece farklı bir durum var,
Hepsi karşımda asılı iki MANDAL arasında....
Senin Adına
30
Sisli Dağa
Sen yüksek dağın
Tepesindeki tek beyaz güldün
Sana ulaşmaktı tek gayretim
Delicesine tırmanıyordum yokuşu
Bazen yoruluyordum
Kat ettiğim mesafeyi geri alıyordum
Direniyordum, dayanıyordum
Sana ulaşmak ümidiyle
Seni azda olsa görüyordum
Zirvede olduğunu biliyordum
O yüzden hiç vazgeçmiyordum
Savaşıyorum tüm gücümle
Şimdi sis çöktü dağın tepesine
Görünmüyor ne gül nede zirve
Durakladım, bir soluk aldım
Kararın en hat safhasına vardım
Senin Adına
31
Bir kez de, derin nefes aldım
Vazgeçmedim, yine tırmanıyorum
Şimdi zirvede gül olsun olmasın
Ben dönmüyorum yolumdan
Zamanı gelir sis ortadan kalkar
Zirvede beyaz gül olmaz, belki
Pembe, Kırmızı gül olur
Daha çok güç harcarım beyaz güldeki gibi
Ama ben bu sis varken de
Vazgeçmicem, dönmem yolumdan
Her ne kadar aşağı düşsem de
Tekrar tırmanıcım, dönmem yolumdan...
Senin Adına
32
Son Dalda
Hani derler ya her şeyin fazlası zarar
Şimdi tam anladım doğru olduğunu
Sevginin fazlası bile zarar
Kalbi etkiliyor, en ağır şekilde
Çoğu kişinin sevgisi karnını şişiriyor
Benimki balon gibi kalbimi
Çoğu kişinin Aşkı sahte
Tarife gibi kalp değiştiriyorlar
Yine kaldı son bir dal
Mutluysan eğer dönme, orda kal
Yine sardı ciğerimi duman
Mutsuzsan eğer, tez vakitte yanıma gel
Uzun zaman oldu
Bana gelen yolu unutmuşundur
Rüzgara karşı yürü
O zaman kavuşulur
Senin Adına
33
Gelmez bu satırların sonu
Yazsam bir paket sonuna kadar
Binlerce kelime, yüzlerce cümle
Anlarmısın bir tanesini bile?
Lütfen cevap ver bu kez
Senin Adına
34
Sarılışın
Az önce yan tarafımda bir çift vardı
Sarılıyorlardı birbirlerine
Yine sen geldin aklıma
Yine doldu gözlerim
Sarılışını özlediğimi fark ettim
Beni ısıtan, bana mutluluk veren
Sevgini yansıtan sarılışını
Tutamadım yine gözümün yaşını
Sen utanırdın sarılamazdın
Ben isteyince yapardın
Onda bile utanırdın
Sevgin utangaçlığında saklıydı
Senin Adına
35
Kâbus Ve Rüya
Yine uyandım, çığlıklar içinde
Kan ter içindeyim kabuslar yüzünden
Yine gördüm seni hüzünler içinde
Canım yandı, seni öyle görünce
Uyumak istiyorum artık
Her gece aynı felaket
Kaçıncı bu, haddi hesabı yok
Kalbimin buna dayanacak gücü yok
Oysa önceden ne güzeldi
Mutluyduk, neşeliydik, birdik
Yıllar sonra yaşayacağımız gelecekti
Hayallerini yazdığımın özetiydi
Sen bile görmüştün
Benim gördüğüm rüyayı
Sana yazdığım hayaller
Rüyalarımda gördüğüm gelecekti
Senin Adına
36
Yani onlar uydurma değil
Ya da o anlık değil
Önceden rüyalarıma yansıyan
İkimizin geleceğiydi
Senin Adına
37
Görmek
Ay'ı görüyorum gülü de görüyorum
Gülü görürken de ay'ı görüyorum
Şu an ay'ı görüyorum
Uzun zaman oldu görmeyeli, gülü göremiyorum
…siz
Nasıl gidiyor hayat bensiz
Benimki gayet sensiz
İyi gidiyor aslında
Ama bir o kadar da sessiz
Boğucu
Sabah uyandığım gibi
Aklıma yine geldin
Ama bu sefer farklıydı
Bir gariplik vardı
Gözlerim doldu...
Tutamadım kendimi
Boğuldum kendi göz yaşımda
Senin Adına
38
İçimdeki Savaş
Sen aklımla, kalbim arasındaki
Eşsiz benzersiz bir senfoniydin
İkisi de senin için hem fikirdi
Sana olan güvenleri tamdı
Aklım artık kazan kaldırdı
İmzalanan antlaşmayı bozdu
Kalbime savaş açtı
Şimdi içim çetin savaşlarla dolu
Kalbim kuşatma altında
Aklım kalbimin düşüncesini değiştirme çabasında
Bütün gücüyle saldırıyor
Tüm gücünü gösterme çabasında
Her an yağmalanıyor kalbim
Ne yapacağını bilmiyor
Çünkü onun aklı hala sende
Bir umut bekliyor, sadece bir umut
Senin Adına
39
Gel gör içimin halini
İzle bu kanlı savaşı
İçin dayanır mı buna bilmiyorum
Ama benim canımı çok yakıyor
Kalbim taarruz altında...
O kadar çetin geçiyor ki
Her an yüzlerce kayıp veriyor
Kandan nehirler oluşuyor
...
Senin Adına
40
Ağır Yük
Olacakmış gibi olsun içimde bir umut
En azından bir neden olur
Ama sen yine de bunları unut
O umut gerçek olsa senin halin ne olur
Bir kişi değilim ben
Bir bedende iki kişi
Birbirinin tersini düşünen
Ve bunun için cenk eden iki kişi
Zarar veriyor bedene
Yok ediyor içten içe her gece
Ocak ayına tez vakitte dönmeli
En azından düşünceler döner eskiye...
Şu an hiçbir şey yapamıyorum
Ellerim bağlı şekilde duruyorum
Çaresizlik bindi sol tarafımdan sırtıma
Bu yükü taşımakla cebelleşiyorum
Senin Adına
41
Son Umutlar
Bana hala sevmek için neden verin
Umudu bitti, önceki nedenlerin
Kalbimdeki açtığın yara baya derin
Hadi buna da bir sevin
Kalbindeyim hala bilinmeyen yerin
Şu an burası bir hayli serin
Sırtımda ağır bir yük var
Altındayım hayalini kurduğumuz evin
Senin Adına
42
Demlenelim
Ben kurumuş bir çay yaprağıyım
Sen bir berrak su
Ben bir şiirim sen masalsın
Ben kırmızıyım sen beyazsın
Yine de yetmedi bunlar bize
Ayrılığın olmasına engel olmadı
Aslında aşk için her şey fazlaydı
Ayrılık içinde bir o kadar azdı
Korkuyorduk ikimizde
Ben senden ayrı düşmekten
Sen başına gelebileceklerden
Ve o korkun benim korkumu yaşattı...
Sarmıştı bedenini
İlk önce aklını ele geçirdi
Sonra kalbini...
Ve sen bunun kendi kararın olduğunu düşünüyorsun
Senin Adına
43
Bilmiyorum artık ne olacağını
Ya senin yanlışların doğru çıkacak
Ya da benim yanlışlarım doğru çıkacak
Nasip deyip çekiliyorum artık
Senin yanlışların doğru çıkarsa eğer
Gel seher vakti
Biraz senden biraz benden
Bir demlikte demlenelim
Bir ince bellide buluşalım
Senin Adına
44
Tükenme Sendromu
İçten içe kendini tüketen bedenim
Ve bu bedene sığmayan bir ruhum var
Gönlümde sönmeyen bir yangın
Tekne bile gelmeyen bir limanım var
Mutsuzluktan dolayı asık olan suratım
Bahtsızlığımdan ötürü sönük olan bir kalbim
Saçlarımdan boy göstermiş yılların kır atı
Kalbimde eşşek olmuş geçmek ister sıratı
Senin Adına
45
Çaresizlik
Uzun zamandır taşıyorum ben
Aşk denen bu yükü
Son aylarda baya ağırlaştı
Ama altında kalmam bu yükün
Vazgeçmek zayıfların işi
Bedenim zayıf ama ruhum eder üç kişi
Yolumu buldum mart ayında
Sapmamda başka yollara
Tam buldum dedim
İlk kez bu kadar birine güvendim
İlk kez arkamı döndü
Ve tek bir hamlede işim bitti
Zor olsa da kalktım ayağa
Az da olsa toparlandım birkaç ayda
Kendimi bir silkeledim
Ve sırtımdaki yükle devam ediyorum yoluma
Senin Adına
46
Yeni Sayfa
Yeni sayfayla birçok şey yapılabilir
Bir gemi, bir uçak, bir kuğu olabilir
Ya da bir şiir yazılabilir
İçinde hislerin ve benzetmeler olan
Bazen hayatına yeni sayfa açmalısındır
Yaşadıkların bunu gerektirir
Yeni tatlar, yeni yollar ve yeni aşklar
Geçmişin yaralarına sarmak adına
Özellikle ihanet yaşadıysan
Sırtında derin bir bıçak yarası varsa
Tez vakitte yeni sayfa açmalısın
O yaraları kapatabilmek adına
Ben bunları yaşadım ki biliyorum
Sırtımda koca bir yara
Kalbim talan, bedenim göçük altında
Kendi imkanlarımla toparlanmaya çalışıyorum
Senin Adına
47
Beyaz gül yok artık benim için
Karardı, kurudu, soldu oldu işte bir şeyler
Yok artık bende eski yeri
Fizan da artık yeni yeri
Biraz acı, biraz tatlı
Payımı alıp devam ederim yoluma...
Alınmaz bir daha sol yanımda adı
Ama yazılır kara kaplı deftere...
Yeni dönemin meyvelerini almaya başladım
Yeni dostlar, yeni lezzetler keşfettim
Ama bunlarda bile geçmişin etkisi sürüyor
Bana nedensiz korku veriyor
Son zamanlarda değişti yine kalbimin ritmi
Bir gülüşü, bir sesi, bir bakışı yetiyor...
Mutluluk sebebim oldu sanki
Bakışlarında gözlerinin içi gülüyor
Senin Adına
48
Seni ona buna değil de
Sana anlatabilsem Gül Pembe
Gerçek hislerimi bir öğrensen
Devam eder misin bana böyle bakmaya?
Ne yaşadıklarımız elbet önemli
Bize hayatın gerçeğini öğretir
Ama yine de geçmişe bir sünger çekelim
Gereken dersimizi alıp devam edelim
Yeni sayfaya bir gül lazım
Kokusunun, güzelliğinin geçtiği
Pembe gül yakındır, yakışırda
Kendisi ne düşünür bilmiyorum
Mutlu olmaya meyilliyim
Aşkın en doruk zirvesindeyim
Bana bir ayna gerekir
Sevgi imparatorluğun en yüksek mertebesindeyim...
Senin Adına
49
Varamadım Kaleme
Uzun zamandır yazamadım bi...
Seneler öncelerdi
Sırtımda eski bir çanta, kaplumbağa misali
Zihnimde gitmek, yıllarda olma hayali
İçimde tüm bedenimi talan bir arayış tutkusu
Neyi, neden aradığımı bilmeden
Yazmaya kapanmıştım o dönemde
Herkesten ve her şeyden kopmuş bir halde
Yalova dibinde bile bana özlemdi, hasretti adeta
Uzaktan bakıyordum bu küçük şehre
Bunca sevdiğim, ilham bulduğum şehri
Her yanım yara bere içinde sanki
Yanlış sevdalar, yorgun hatıralar, üst üste sıkıntılar
Elimde bir silgi
Siliyordum kendi kendimi satır satır
Yeniden kendime taze Gül bulup
Tekrardan yazabilme umuduyla...
Senin Adına
50
Eski ve Yeni
Yalnızım bu şehrin kalabalığında
Korkudan kendinden kaçmaktayım
Kaçarken de kendimi unuttum
Unuttum kendi yolumu
Aranıyorum bilmeden
Hayatın içinde kaybolmuşken
Tek ruh ve bedenle ben
Ölesiye ızdırab çekiyorum...
Yalnızım artık kendi kalabalığımda
Korkularıma koşar adım gitmekteyim
Ruhumun derinliklerine inmekteyim.
Orada kendimi tanıdım
Varlığımın mucizeleri ile tanıştım
Artık unutmam bu yolu
Cenneti içimde bulmuşken
Hayatımı cehenneme çevirmem...
Senin Adına
51
Aşkı Arıyorum
Ben çok sevdim ama aşık olamadım
Çünkü onu hak edecek kişiyi bulamadım
Onlar öyle sandı ama doğrusu buydu
Ben daha gönlümün kraliçesini bulamadım
Aşka meyilliyim, gönlüm sürekli arar
Lakin yapamam tek başıma, karşılık gerekir
Yılmadan arayacak bu gönül, kaybetmeden umudumu
Kapanmayacak kalbime giden yollar
Senin Adına
52
Şiir Yazmadım Kalemle Dertleştim
Son zamanlarda ne oluyor bana
Hiçbir bilgim yok
Ne yediğim yemekten ne de içtiğim sudan
Hiçbir şeyden zevk alamaz oldum
Anlam veremiyorum bütün bunlara
Beş dakika önce gülerken, birden asılı veriyor suratım
Sonra tekrardan gülmeye başlıyorum
On dakikada bütün duyguları yaşıyorum
Bana sormayın artık bu halimin nedenini
Ben bilmiyorum ki size nasıl anlatayım
Bilmiyorum deyince de nasıl bilmezsin diye azarlamazlar
mı?
Sebeplerini bilmediğim şeyleri sizlere açıklayamam
Sormayın artık bana böyle sorular
Öyle belirsiz ki ruh halim
Benim bile kafamda cevaplayamadığım binlerce sorun
var
Bırakın da kendime geleyim kalmıyor artık mecalim
Senin Adına
53
Mutlu değilim, iyi hiç değilim
Kırığım biraz, hüzün dolu içim
Sebebini sormayasınız diye
Beyaz yalanlara bulandı dilim
Dilimin çıkaramadığı kelimeler içimde birikti
İçimde ki birikinti kalbimi şişirdi
Bu kalpteki şişkinlik beni eritti
Galiba bu da bu halimi getirdi
Her türlü açıdan bakıyorum
Ama bir türlü bulamıyorum
Ne kafamda biri var nede başka yerde
Ama yine de bir türlü sorunu çözemiyorum
İçimde gram sıkıntı yok
Ne varsa bir şekilde dışa vurdum
Kafamdaki soruların bunu yapacak hali yok
Çünkü hepsinin cevabı benim için ölen kişide
Ama bu olayın olması iyi oldu
Beni hangi insanın umursadığını gördüm
Kimin kim olduğunu gösterdi
İlerideki ışıkları şimdiden gördüm
Senin Adına
54
Üç Nokta
Sorarlar bana "nedir bu derdin?" diye
İçimi dökemediğimdendir tüm bu derdim
Sürekli içimde bir sıkıntı dolanıp durur
"Ben içimi anlamıyorum" derdim
Anlam veremiyorum bu duygu halime
Sabit değil, sürekli değişim içinde
Cevabını bilmediğim, veremediğim sorular
Sürekli dolanıp durur kafamın içinde
Bulamıyorum derdimi anlatacak birilerini
Ya da anlattıklarımı anlatacak birini
Doluyor içim gün geçtikçe
Bulamıyorum boşalacak bir kap kacak
İki ayı geçti elim kalem tutmayalı
İki ay geçti defterle kalem buluşmayalı
Kalem ile defter bir hayli özlemişler birbirlerini
Şimdi ben anlatır, kalem yazar, defter saklar tüm bunları
Senin Adına
55
Ben bu ikisini keşfettiğimden beri
En büyük sırdaşlarım oldular
Gücüm kalmadığında kaleme dayanıyorum
Defterde arkamdan beni sırtlar
Ama son zamanlarda onlara dahi anlatamıyorum
Ya da içimdekileri anlatacak cümleler kuramıyorum
Bir şeyler hep içimde kalıyor
Bu yüzden de sıkıntı yaratıyor
Sayfalarca yazar ve nasır tutar ellerim
Tükenmez kalemim ama yorgun düşer gözlerim
Hiç umurumda olmaz yazar durur kalemim
Ama yine de yetmiyor içimdekileri dökmeye
Her defasında daha ağır bir şekilde yazıyorum
29 harfi de kullandım içimdekileri anlatmaya
Yine de yetmedi, sonuna üç nokta koyuyorum
Siz içimi nasıl görüyorsanız yazı verin oraya...
Bir değil bin kalem bitirsem dahi
İçimdekiler his bir zaman tükenmez
Takvim yaprakları tükene dek yazsam bile
Anlatmak istediklerimin sonu gelmez
Senin Adına
56
Öyle ki, odandaki perde gittikçe saralır
Yazarken farkında olmadan yelkovanla akarsın
Biraz başın ağrır ve gözlerin kısılır
Artık kelimeler yetersiz kalır ve mecburen noktayı
koyarsın...
Senin Adına
57
Hakikat
Yaralarım çoğaldığından beri düşünüp durdum
Nerede yanık dökük bir gemi var hep bana geldi
Kendi yaralarını sarıp bana yara açtılar
Hep yarı yolda bırakıldım ve ben bu yüzden durgunum
Kaderdir diye her seferinde sustum
Ve her defansında kendimi avuttum
Bir yalan bulup yatıştırma çabasındaydım
Artık yalanlara inanmak gelmiyor içimden
İçimi boşaltacak bulamadım bir kap kacak
Ve günden güne şişiyor, ansızın patlayacak
Zor zapt ettim kalbimi şimdi derin uykusunda
Ve zamanı geldiğinde uykusundan kalkacak
Esti seher, yanaştı bir yabancı gemi
Günlerdir birbirimize dökülüp dururuz
Senin rüzgârın bana sürekli eser mi?
Derdimiz sanki aynı, aynı kefede duruyoruz
Senin Adına
58
Görünmüyor bu hallerimizin sonu
Dert tasa aynı bizler farklıyız
Kimimiz daha sabırlı, kimimiz daha alçak gönüllü
Ama yine de bir noktadayız
Sonu gözükmeyen bir yolda ilerliyorum
Bu yolun nereye varacağını tahmin dahi edemiyorum
Ama yine de içimde bir tek şüphe bile yok
Çünkü bu yolun hayır olduğuna inanıyorum
Hakikata inanıyorsak eğer gerisi gelir
İnanmalısın önce sonrası kerim
Hâkim Allah, en doğrusunu bilir
O yüzden huzurludur içim
Gökteki bereketin, tek tek toprağa inişi
Toprağın bu bereketi sünger misali içine çekişi
Nasıl onun izniyle oluyorsa eğer
Elbet bir gün o gül tohumu da kalbime düşer
Senin Adına
59
Filizlenir orada ağır ağır
İçimi görecek şekillenir
Zamanı gelir açar yavaş yavaş
Hayatım sonsuza denk şenlenir
Senin Adına
60
Beyaz Gül
Gördüm herkesin ki gibi senin de diğer yüzünü
Görseydim en başta bu yüzünü
Anlardım amacını, baştan bulaşmazdım
Çekmezdim bu kadar hüznü...
Ben hüzün yaşarken sen güldün
Sen özgürlük hayatı yaşarken, ben mahpus...
Bütün bu olanlar senin özgürlük düşkünlüğünden
O yüzden hayat ortamın hep pus
Pustan dolayı görünmedi gerçek
Yaptıkların hayatımı kesti buz
Açtığın yaralar ne zaman geçecek
Kim, ne zaman yaralara basacak tuz?
Elbet bir zaman bu yaralar kapanacak,
O zaman hiçbir yerde adın anılmayacak
O zaman senden eser kalmayacak
Zamana bıraktım artık her şeyi
Senin Adına
61
Pişman değilim seninle harcadığım zamana
Zamanın kıymetini anladım çünkü
Zaman zaman iyi zaman zaman kötü
Birçok tat yaşadık bu zamanda
Bu zamanın bitme sebebi
Senin korkak olman
Bir daha biz olma olasılığı olsa dahi
O ihtimali yaşatmam bir daha
Benim için batırdığın güneş
Elbet bir gün tekrardan doğacak
Soğuyan hayatım birden ısınacak
Güneş, sen dahil herkesten hesap soracak
Bu sefer ben gülüp sen ağlayacaksın
Gülerken birden ağlamanın nasıl olduğunu anlayacaksın
Öyle ki o zaman gözlerin yanacak
Sonra kendi kendine nedenini soracaksın
Yalnızlığınla uzunca boğuşurken
Ben gülümle arşa ulaşacağım
Ve içimdeki yangınla tutuşurken
Sen sıcaklığımla bir kar tanesi gibi eriyip damlayacaksın
Senin Adına
62
Sabahlara kadar sürecek uykusuzluğun...
Günü birlik değil saniyelik yaşayacaksın mutluluğu
Bu seferde bu yüzden yapacak gözlerin buğu
Gün geçtikçe artacak duygusuzluğun…
Sen acını başkalarıyla avutturmuşsun
Bir hayal peşinde koşturmuşsun
Saflığını da herkese yutturmuşsun
Sen kendi kendini unutturmuşsun
Son gördüğümde seni, derin bir oh çektim
Bende hiçbir tepki olmadı, her şey stabilize
Anladım ki içimdeki savaş bitmiş
Ve gördüm ki beyaz gül çoktan kurumuş
Öyle bir kurumuş ki hem de
Eskiye dahil hiçbir şey kalmamış
Yitirmiş bütün çekiciliğini
Sadece dikenleri elimde kalmış
Senin Adına
63
Benden çok şey aldın
Ve çok şey götürdün
Derin yaralar açtın
Ve hepsinin ayrı ayrı bir hikayesi vardır
Şimdi beni sen olmayan bir diyara götür
Benden aldıklarını getir git
Sana verdiğim değerleri yitir
Bana bıraktığın hüznü alıp git
Ben tamamen gittiğimde bitecek
Ve maalesef elimde değil
Çünkü her anım senden izler taşır
Bu izler silinmeden bitmeyecek
Ama elbet o gün gelece,
Ortadan sis kalkacak, görünecek gül
Ve ben o tepede ona ulaşacağım
Sonunda hedefime varacağım...
Senin Adına
64
O gün senle olan her şey silinecek
Bir not parçası bile kalmayacak...
Duyacak senin bende öldüğünü alem
Dilime adın bir daha dolanmayacak
Sana tek cümle dahi kurmayacak Kalem...
Senin Adına
65
Son Kez
Sana yazdıklarımı bana geri verdiğin o gün
Çok kötü olup, yıkılmıştım
Özellikle senin yazmadığın o notu okuduktan sonra
Per perişan olmuştu halim
Hiç öyle bir gün yaşamamıştım
Hiçbir zaman öyle üzülmemiştim
Hiçbir zamanda öyle ağlamamıştım
Daha önce kimse beni öyle görmemişti o gün
O günden sonra çok şey değişti bugüne...
O gün bu gündür bir daha göz yaşı dökmedim
O günden bugüne hiç öyle üzülmedim.
O gün ki yaşadıklarım öyle bir şeydi ki
O günü ancak bugün yazabildim
Senin Adına
66
Bu sonuncu şiirim, senin adının geçtiği
Bana göre ölüsün ve ben ölüler için yazmam
Kanıt olacak senin benim için bittiğin
Ve ben bu yolda yürürken arkama bakmam
Sen sebep oldun bu yaşananlara
Onca acıya ve dökülen göz yaşına
Savaş etmeden direk pes ettin
Korkundan dolayı hemen boyun eğdin
Oysa ki ben senin için her şeyi yapamaya hazırdım
Gözümü karartmıştım dünyayı dahi yakardım
Nice satırlarımı şehit vermiştim uğruna
Sense beni en savunmasız yerimden vurdun
Yaptıklarının elbet hesabı görülür...
Sırtımdan çıkardığım hançer gönlümde bilenir
Acı çekeni alimallah, söz bilenin
Bu gönül can pahasına zalimlere direnir
Senin Adına
67
Bir gün dank eder tüm bu olanlara
O zaman iş işten geçmiş olacak çoktan
Senle yürüdüğüm bu yollara
Geri dönmicem, söylüyorum bunu en içten
Senin Adına
68
Kasım
Doğarken ağladım, kurumadı hala gözyaşım
Ruhumda derin kesikler var on sekiz yaşım
Yüksek dağın zirvesi gibi olmuş başım
Kalbimi doyuracak yok mu bir aşım
Sükûnet içinde mi geçti yıllarım?
Hep bir engel içinde olan yollarım
Yine de engelleri sonuna kadar zorlarım
Ben en içten dualarımı rabbe yollarım
Ben Mecnunun bu nesildeki simgesi
Bedenim gül kırmızısına bürünmüş
Yüreğimde ki berraklık görünmüş
Hak yoluna bu diyarda sürünmüş...
Neyleyim ben Leylasız olan bu yüreği
Ne işe yarar, içinde bir yar bulunmazsa
Sence boşa mı çekip dururum bu küreği?
Değmeyen kişilerle mi avuttum bu sineyi?
Senin Adına
69
Ömür geçti de yaralar geçmek bilmedi
Zamanla geçer, bir şey kalmaz dendi
Ömür geçti de, yaralar kabuk dahi tutmadı
Olan geçen ömre olduğuyla kaldı
Kaldı geride on sekiz bahar
Saça birkaç tane daha beyaz katar
Gelip geçti esintisiyle sonbahar
Yapraklarımı döktüm sonuna kadar
İnsanı olgunlaştıran yaşadıklarıdır
Yaşadıklarıma rağmen eğmedim bu başı
Her yarada biraz daha çok yoruldum, yıkıldım
Bedenin on sekiz, ruhun kırk, kalbin bir asır yaşı...
Beni bu kadar yoran neydi böyle
Belimi bükene kaç kalem tükendi söyle
Gönlümü hoş eden birkaç kelam sözle
Ve rengini dahi bilemediğim, görmediğim o gözle
Senin Adına
70
Nasip olsun, yâri dünya gözüyle görmek
Dönmek isterim o gözlerin ekseninde
Uyuya kalmak isterim yârin dizlerinde
Göz yaşımdan bir deniz, şuan dizlerimde
Yar gelsin, yüreğim tekrardan tutuşsun
Ve bu deniz buharlaşıp uçuşsun
Gel bir olsun temiz kalpler
Sağlam yürekler buluşsun...
Senin Adına
71
Ne Olur
Beş sene mi verdim dizelere
Seni birilerini anlatabilme ümidiyle
Dikkatli baktım senin tepki verdiğin gözlere
Seni mutlu edebilme ümidiyle...
Ama tepki verdiklerin hep ters tepti
Gördüğümüz yüzlerin karışışında ürktün
Bizim niyetimiz her seferinde iyidi
Onlar insafsızca üzerimize çöktü
Bu nedenle de sen iyicene kapandın
Her tepki verdiğinde korktun
Geçmişe dönüp yaşananları andın
Ve sen kendi kendini burktun
Seni çok yaraladılar, yordular
İnsafsızca yaptılar tüm bunları...
Çöllere düştüm, tek soru sordular
Yaktı mı seni çöl kumları?
Senin Adına
72
Biliyorum yıprandın, usandın artık
Parçalara bölünüp tekrar toparlanmaktan
Kansız kalıp, duracak kadar sıkılmaktan
Yalan yanlış kişilerle içini doldurmaktan
Dayan kalbim durma at
Geçecek bunlar, az sabır eyle
Sen gücüne güç kat
Tüm bunları yapanlara inat
Sabır eyle, sabrın sonu selamet
Girdiğimiz bu yolun sonu rahmet
O yüzden ferah tut içini
Zorlandığında rabbine dua et...
Kalbimin, aklımla arasında ki tek engel virgül
İstediği sadece, tek bir gül
Daha mutlu olmamıştır tek bir gün
Kalbim böyle olma, ne olur biraz gül...
Senin Adına
73
Zaman
Zaman, akıp giden bir nehir
Ne geri alınır ne de ileri
Zamandan geri kalırsan ölüm varır
Zamandan ileri gidersen ömür alır
Zaman merhem olur zaman zaman
Zaman zamanda acı olur insana
Kararınca bırakmalısın zamana
Ne fazla ne eksik, tam olmak zorunda
Zamanla düzelmez her şey hiçbir zaman
Karar verip çabala, sonra bırak zamana
Eğer hiçbir şey yapmadan bırakırsan zamana
Kendini intihara sürüklersin zamanla
Zamansız geldi bana insanlar
Ve zamansız oldu hep ayrılıklar
Gelirken yaralara biraz merhem oldular
Gidecekleri zaman daha fazla yaraladılar
Senin Adına
74
Zamanla her türlü insanla karşılaştım
Geçen zaman zarfında tanıdım
Tanıdıkça gerçek yüzleriyle karşılaştım
Ve o zaman bazılarına bir kez daha hak tanıdım
Sonradan fark ettim de...
İnsanı geçen zamanla değil de
Beraber geçirdiğin zamanla tanıyorsun
Ancak o zaman kişiliğini görüyorsun
Her şeyin bir zamanı var doğru
Her şeyi zamanında yaşamak en doğrusu
O zaman alırsın lezzetlerin tadını doğru
Çünkü zamansız olaylar acı doğurur
Ben geçen zamanda birçok şey yaşadım
Her şeye erken başlayıp, zamansız yol aldım
Zamanın önüne geçip, yaşamaya kalkıştım
Geçen zaman, gelecek zamanımdan aldı
Geldi gitti zaman hiç bilinmedim
Gel gitli zamanda hiç sevinmedim
Zamanında birilerini sevdim de
Geçen zamanda hiç sevilmedim
Senin Adına
75
Zamanda hep akmayacak, duracak bir gün
Ama o zaman ne zaman kalacak ne dünya
Hiçbir şeyin önemi kalmayacak ne yarının ne bugünün
Toplanacak millet, gösterilecek hakikat, bitecek bu rüya...
Senin Adına
76
İyi Ki Varsın
İçimin güzelliğinin yaratıcısı
Ruhumun en temiz şifası
Mutluluk kaynağım
Gönlümün huzur bakıcısı...
Yüreğime esen rüzgârın sureti
Kalbime mesken tutan sükuneti
Karanlık yolumun tek kutup yıldızı
Aklımın en yeni hükümeti...
İliğime işleyen bahar esintisi
Sen diğer yarımın kesintisi
Gönlümün kurak yerlerine
Yapmış olduğun bereket gezintisi...
Bedenime can suyu veren cansın
Sen naçizane, eşsiz bir karsın
Benim dünyamda iyi ki varsın
İyi ki doğun gül yüzlüm
Sen bana mutluluk yağarsın....
Senin Adına
77
Aşk ( Aşka Dair )
Aşk, sadece üç harften ibaret midir?
Her harfinden kırkar anlam çıkartırsın
Ve her anlamdan birçok mânâ çıkar
Bu yüzden aşkı tam olarak açıklayamazsın
Eskilerde temiz yüreklerde bulunurdu
Temiz ellerde işlenirdi dantellere
İnce ince işlenirdi, gönülleri kazanırdı
Bunlardan önce aşka saygı vardı bir kere
Şimdi ise her hoşlandıklarını öyle hitap ederler
İlgiyi sevgi, sevgiyi aşk sanıyorlar
Tarife değiştirir gibi sevgili değiştiriyorlar
Nasıl bir şeydir bu aklım almıyor
Aşkı ilgiyle, hoşlantıyla ve sevgiyle karıştırmayın
Hepsi birbirinden farklı seviyedeler
Hepsinin bir sırası, bir zamanı vardır
Bunları sınıf anlatmak gibi düşün
Senin Adına
78
İlgiden sevgiye
Sevgiden aşka
Aşktan vecde
Sorarım siz kaçıncı sınıfsınız?
İlgide ve sevgide karşılık beklenir
Bekleyende, bu sizin en doğal hakkınız
Ama aşkta beklemeyin, beklenmez
İstediğin kadar bekle, gelmez
Ama sen karşılıksız da olsa devam edersin
Sana bakmasa da, görmezden gelse de
Seni kırıp dökse de, parçalasa da seversin
Çünkü aşkın kanunu böyle...
Aşk sadece bir insana karşıda olmaz
Ağaca, çiçeğe, toprağa, böceğe
Aklına gelebilecek her şeye
Hatta bir ucu kırık, kör kaleme...
Senin Adına
79
Aşk sadece görmekle de olmaz
Bazen hissedersin göremediğini gözle
Karmaşık duygulara kapılırsın
Anlatamazsın bunları bir sözle
Bir gülüşüne dilin lal olur
Öyle baka kalırsın
Bir kelam eder, mutlu olursun
Kendini gökyüzünde bulursun
Dedim ya Anlatamazsın bunları bir sözle
İçinde ki kopan fırtınayı, tufanı
Yaşadığın gözleri ve duyuları
Anlatamazsın hiçbir şekilde
Çünkü aşk öyle bir şeydir ki
Hiçbir sözlükte yoktur manası
Ve hiçbir kalıba sığmaz
Çünkü! aşk yaşanır, anlatılmaz
Senin Adına
80
Yeniden doğarsın, dirilişin olur
Elinin ayağının nizamı kayar
Onu görünce, sesini duyunca
Konuşamaz, kekelersin anca
Göremediğinde hiçlenirsin, üzülürsün
Onsuz vakit geçmek bilmez
Bir zaman sonra rüyalarında görürsün
Rüyalarına âşık olursun
Aşkı bulmak için
Sevgiyi tam yaşamalısın
Sevgide karşılıklıdır
Onunda sevmesi gerekir
Bunların hepsi bir bakıma onun elindedir
O yaşatır sana tüm bunları
O ancak bunları canlandırabilir
Elindedir kalbinin anahtarı...
Senin Adına
81
Sevgi Yoksunu
Yine her zamanki gibi deniz kenarındayım
Saat gece ikiye gelmiş, ben hala yürüyorum
Kafam bu sefer İstanbul sokaklarından daha karışık
Kendi aklımın sokaklarında kayboldum...
Gecenin yarası, hava buz kesmiş
Ellerimi cebime koymuşum
Dilimde bir dörtlük dolanıp durur
Hayal dünyamda kaybolmuşum...
Rüzgâr esiyor hafiften sol yanıma
Adeta okşarcasına esiyor yanağıma
Yüzümde garip bir tebessüm belirginleşti
Ve daha önce yüzümün okşanmadığını hatırlattı bana
Bana sevdiğini hissettiren olmadı daha
Ne doğru düzgün dile getirdiler
Ne de bunu yaşattılar
Sevgi yoksunu ama içi sevda dolu biri olmuşum...
Senin Adına
82
Anlaşıldığı üzere ne sevgi görmüşüm
Ne de sevgimin karşılığını vereni
Ben onca yıl biriken sevdamı kalbime gömmüşüm
Hiç kimsede gelip çıkarmayı düşünmedi
Usul usul su damlaları düşüyor gökyüzünden
Önce saçlarım sonra yüzüm ıslanmaya başladı
Ağır ağır süzülürken damlalar yüzümden
Fırsattan istifade döküldü gözyaşları
Uzun zaman olmuştu böyle yaş dökmeyeli
Hazirandı sanırım, onca hiç uğruna döktüğüm
O gün, işte o günden bu güne hiç ağlamamıştım
Ya dökecek yaş kalmamıştı, ya da öyle duyguyu
yaşayamadım
Ey kalbimin esintisi
O dökülen yaşlar hiç uğrunaydı
Bu yaşları bari sen boşa tüketme
Onlar gibi heba etme...
Senin Adına
83
Gel de, bu yüreği yerle yeksan etme
Sen yüzünde, bir gülüş yer ette
İstersen saltanatımı mesken etme
Yeter ki, kalbine sevgi tohumu ekte
Senin Adına
84
Buğu
Hayatta yaşadığın her olay, bir sınavdır
Muaf olunmaz, geçmek gerek sınavı umut
Her sınavda bir ipucu vardır
Onu bulup dersini almalısın umut
Baş kaldırdım dünyaya, artık huzur gerek
Fizanda da olsa gül tohumum
Onu bulup bu kalbe ekerek
Mutluluğu yaşamam gerek
Sardı bu gönlü sevgi sarmaşığıyla
Gülü bulmak arzusuyla yandı kalp
Onca zaman geçti, onu bulmak amacıyla
Bu zaman zarfında çektiğim onca ızdırap
Fakat yakınlarda bir yerlerde hissediyorum onu umut
Ama orda da çözülmeyi bekleyen bir denklem var
Al payını ve yaşanan geçmişi unut
Çünkü kalbim için vakit dar
Senin Adına
85
Elimden düşmeyen bir kalem var, elim düştü
Ne çok sıkıntı varmış, hepsi başıma kar üşüştü
İçime öfke değil bencillik yer etti tam
Ve yerinde hiç eksik olmayan bir gam
Sevgiye muhtaç büyüdüm, birazcık üşüyorum
Şefkat görmedim etkisi nasıldır bilmiyorum
Zor geçen bir çocukluk var onu biliyorum
Ve bunu geleceğime yansıtmak istemiyorum
Yokluk içinde büyüdüm, bolluğun değerini biliyorum
Ama bolluğu görmedim onu nasıl seçiyorum
Bak umut! Nasıl istersen öyle yazıyorum
Bir zamanlar bende umutluyum ve mutlu olmak
istiyordum
Buğulu penceremde hayallerim vardı
Ahşap bir kafesin içinde, hepsi hiçliğe daldı
Hayaller kurduğum bir hayalet vardı
O da içimdeki ateşe dayanamayıp yandı
Senin Adına
86
Hiç kimsenin sözü tam doğru değildir
Yalan bu, öyle bir zamanda gelir ki
Sevgin olur, bir ölüm hudutu
Ve gözlerinde oluşur, yağmur bulutu
Kalbimi çok yaraladım ben
Çocukken hastalık ve ergenlikte hüzün
Bu böyledir umut, bu tür şeyler sıkıntı
Ve bunlardan dolayı gülmez yüzün
Beni sevmeyin sevdikçe yaşıyorum
Geçen her gün bu sevgiyi aşıyorum
Zamanında çok şey istedim ve de oldu
Demek ki sevilmemek istedim, kalbim sevgiyle doldu
Lise sondu bir kız vardı
Sevgimi uyandırıp, kalbimi eline aldı
Boğarcasına sıktı, haykırışını duydum
Ve orada öldü kalp yerine hüzün koydum
Bak umut! Senden, bende çok vardı
Onların ayakta tutan, eski bir yardı
Şimdi üstünü kapatan siyah kardı
Hepsi yok oldu, elimde bir tek sen kaldın
Senin Adına
87
Geldin
Fırtınalı hayatıma, yıldırım gibi düştün
Sevgi yoksunu kalbe sevgiyle üşüştün
Sen sular altında kalan limanımdan
Yaptığım haykırışları, çok uzaklardan duydun
Kalbimi derin uykusundan uyandırdın
Sen kurtardın beni, kalmışken elimde son canım
Gönül mabedime hoşgeldin kadınım
Bir hışımla sevdim seni ben cananım...
Senin Adına
88
Anladım
Sensiz geçen vaktin hiç olduğunu
Sensiz olan ömrün değersiz olduğunu
Seninle geçmeyen zamanlarda hiç olduğumu
Ben sensiz olan hayatın olmadığını anladım
Anladım sen yokken çektiğim onca ızdırabı
Yaşadığım acıların, hüzünlerin sebebini
Bu zamana kadar yaşadığım cefanın
Bir hışımla gelen yaşayacağım sefasısın
Senden önceki sevgilerin hiç olduğunu
Edilen sözlerin yalandan ibaret olup
Boşuna bir hiçliğe durmadan koştuğumu
Sen gelince bunların hepsini anladım
Anladım ki sensiz havayı solumak
Ciğerlerime dibine çöken katran
Senin bulunmadığın ortamda bulunmak
Bedenimi yakan harlı bir yangın
Senin Adına
89
Sensin benim gönlümün habitatı
Bundan sonraki hayatın anlamı
Bir bunu anladım, birde bunu
Sensin sevginin gerçek anlamı
Benim için ne yapabileceğini
Neleri göze alabileceğini anladım
Lakin teninin hissini ve mis kokusunu
Bir tek bunları anlayamadım...
Senin Adına
90
Sen Baki Ol
Suya yazılanı gördüğümden beri
Aklımın aklı karışık
Görmediğimi hissettiğimden beri
Uykum gecelerle barışık
Kalbim bir hayli uçuk ve aklım aşık
Sevgi yoksunu yüreğimin yoktur bir aşı
Gönül mabedim bir hayli karmaşık
Sen mutluluk saçan zehirli sarmaşık
Kalbini neden bir hiçliğe yorarsın?
Kendini sonu acı olan yola sokarsın?
Tüm bunları önceden kendime sorardım
Kalbimle bir müddet küs yaşardım
Canımı karmaşanın içinde buldum
Çıkardım onu ince bir cımbızla
Öylece içimi döküp durdum
Sonra tek umudumu avucuna koydum
Senin Adına
91
Ne zaman bitecek hasret denen şey?
Hey! Sana söylüyorum vakit dar
Beni al, kalp damarlarınla sar
Sen baki ol, bu kaleme yâr
Şu gök gürültüsü, iç sesimim tizi
Yağan sağanak, gözlerimin esiri
Eller bir oldu da kavuşturamadık bizi
Bu gecenin fırtınası, sevdamın eseri
Senin Adına
92
Bendeki Sen
Ben bir müddet yanındayım
Aslında her an solundayım
Göğüs kafesinin boşluğunun
Sol tarafındayım...
Sensiz ben hangi diyardayım?
Aslında ben sensiz diyarsızım
Sessiz kalmakta kararsızım
Bu diyarlarda artar sızım
Tez gel, nefesin yapışsın enseme
Anlam kat bendeki gülümsemeye
Varayım artık gözlerindeki eksene
Sende beni tek gezegenin etsene
Varmak isterim artık her şeyine
Gözlerinin kahvesinden, özündeki sevgine
Vermek isterim artık her şeyimi
Gözümdeki yaştan, bendeki sene
Senin Adına
93
Ben yüzünü görecem, sen gözümde seni
Görürsün beni, eğer sen seversen seni
Çünkü ben sana büründüm, zerre yok beni
Ne ararsan ara bende, sadece bulursun seni
Senin Adına
94
Ihlamur
Zaman mı geçmek bilmiyor?
Yoksa ben mi yanılıyorum?
Günler mi ard arda gelmiyor?
Ben zamana mı çok takılıyorum?
Bir gün olsun yanmadan geçmiyor
Ne yapacağımdan bir habersizim
Yudum sular ateşime yetmiyor
Sadece daha fazla yanmamı oyalıyor
Ne ararsam bir bedende toplanmış
Ve o bedene gidip varamıyorum ya
Geçen zamanlar hep onsuz ya
Ondan varmıyor gözlerim uykuya
Gecelerle dost olunca uykular firarda
Bir resme bakıp, aklımın odalarında
Geçmişe dönüp düşünüyorum geleceği
Yaşanmamışlıkları yaşamak adına
Senin Adına
95
Ciğerlerimi orman yangınından farksız
Nefes almak hiç bu kadar zor değildi
Hayat onsuz bu kadar mı olur tatsız?
Bir can nasıl yaşar bir başsız
Mağrur oldu gözlerim uykusuzluktan
Ciğerlerim sönük yetersizlikten
Yüzümde ona ait koku maskesi
Rüyalarımda bulunduğum yer ıhlamur bahçesi
Senin Adına
96
Bekledim
Bir hazan mevsiminin orta ay'ı
Gözlerimi açtım dünyanın zalimliğine
Hayat, bardağımda bıraktı bir dudak payı
Can bildiğim insanların hainliği ile
Tutunacak bir dal gerekliydi yaşamaya
Bir insan ihtiyaçtı derdimi anlatmaya
Ve ardından geçecektim sonraki aşamaya
Lakin insan bulamadım ki zehri atmaya...
Diyarlar arası aralıksız uçuştum
Bir sağlam dal bulabilmek için
Sevgi gördüğümle bir bir buluştum
Acı yüzleri ile tanışınca tutuştum
Her yangından ferhatlarla kaçtım
Bir yolunu bulup kendimi toparladım
Gözlerimi bir gerçeğe daha açtım
Dünyalık ne varsa kalbimde, hepsini aştım
Senin Adına
97
Duruldum, Mecnuna bürünüp durdum
Serzenişler yerine sükûnet kuruldu
Ah çektikçe mabedimde demir ocakları kurdum
Piştikçe kalp odalarımda biriken kurumdu...
Hayata girenleri sık dokuyup ince eledim
Müzdaripli olanların doğrularını ekledim
Bazen yoruldum sancılardan, tekledim
Ama vazgeçmedim acılar la bekledim...
…
Senin Adına
98
Lodosa
Ne desem de gülü bana getirir bu lodosa
Nokta konulur mu içimdeki derin kaosa
Bana, onu uçurup Anadolu’nun bağrından
Bir hışımla sevda bahçelerine koysa
Oysa adını vücudumun her zerre köşesine
Bir esintiyle, gönül mabedimde bitse
Adına okunabilecek olan binlerce güfte için
Yeter hepsine, sadece kalbinin içine itse
Gözlerinin iltişamının da mahrum kaldığımdan
Bir gıpte barını verdi iç yerimde
Yumuklarına buse konduramadığımdan
Sevda özünü tek seferde içerimde
"Sarhoş edermiş, bu hal adamı." öyle diyorlar...
Tıpkı beni benden alan his gibi
Kaç kadeh içtim, içtikçe içesim geldi
Etkisindeyim ama hala ayaktayım...
Senin Adına
99
Neredeydin?
Neredeydin, içimdeki yangın günden güne harlanırken?
Umutlarımı kaybedip, her gün şehit verirken
Düşlerimi unutup, hayallerimi duvar altında bırakırken
Sırtımdaki tonlarca yükle, ciğerlerim katran solurken
Çevremdekilerin yalan sevgileriyle avutulmuşken
Acıyla bir tavada karıştırılıp içten içe kavrulmuşken
İçimdeki kor yangına su aramışken
Sen bilindik diyarlarda koşuştururken
Ben zalim ordusuyla cenk ederken
Yüreğimde kutup rüzgarları eserken
Gözyaşlarım beni ard arda terk ederken
Göğsüm ağrıdığında sen neyleydin?
Sebeplerim kuş olup uçuşmuşken
Göz pınarlarım çatlarcasına kurumuşken
Bir yudum mutluluğa susamışken
Nefes alamadığım zamanlar sen neredeydin?
Senin Adına
100
Yollara koyulmuşum, seni bulabilmek için
Yollarda kaybolmuşum, yalanlara inanıp
Yalancıların, yalanlarıyla yüz göz olup
İstemediğim suretlere bürünmüşüm
Gerçek dışı diyarlarda aramışım seni
Huzur ararken yerine hüzün buldum
Çok farklı durumlarda buldum beni
Mutluluk yolunda, kendimden kayboldum
Onca vakit, yanlış mabetlerde dolanmışım
Yanlış üstüne yine yanlışlar yapmışım
Sensiz geçen zamanı mundar edip
Kendimi kıvranışlar içine kaptırmışım
Nerendeydin, üstüme dünya çökerken
Tanıklarının nedenlerinin hiçbirini bilmezdin
Gecelerle barışık olup, sabahlarken
Gözyaşlarımda boğulurken neredeydin
Senin Adına
101
Ruhani
Gel! Bir an önce, dinsin yangın
Ya da sen, kendini hiç yorma
Yoluma rehberlik eder Ay ışığın
O ışık öyle bir göz alır ki sorma
Seni, bedenimde hissetmeyişim
Kor ateş, acı hissettirir bedene
Burnumda tüttükçe sahip oluyorum
Zaman zaman ruhani gövdene
Göremiyorum buradan çıplak gözle
Nefesinde bitmem gerek artık
Halim anlatılmaz, hiçbir sözle
Hasret sözde değil bir çift gözde
Parmaklarımızı birbirine örüp
Vakit geldi, değmeli artık göz göze
Yüzüne karşı kalbi önüne döküp
Arada gülümsemelisin bir çift söze
Senin Adına
102
Seni hissedişim yetiyor, bir o kadarda yetmiyor
Gökyüzündeki yıldız kadar, içimde duygu var
Aslına bakarsan derdim sensizlik değil
Sensizlikten dolayı başıma yağan bu kar
Aklımın bir türlü alamadığı ince bir husus
Nasıl olurda, derin his besler görmediğine
Ve nasıl bir duygu, doğmadı geçen 18 senede
Sarılır, koklar her gece düşlediği zarif bedene
...
Senin Adına
103
Sözler
Bir sözün soğuk estirir
İçimdeki ateşi dindirir
O sözlerini tekrarlaman
Beni bu halimden kurtarır
Beni bilirsin sözümü yemem
Sevgini bilirsen sözünü yeme
Ben yolumdan dönmem
Oldukça sen, yâr kimseye demem
Bu buzları da elbet bir gün aşıcaz
Mutluluğa koşar adım kaçıcaz
Sen ben, biz olduğumuz sürece
Aşkı ebedi şekilde yaşıcaz
Kulağıma fısılda kalbini
Sana sevgi ve aşk daimî
Yok iç sesimin albenisi
O sözler şimdide sahi mi?
Senin Adına
104
Gözler
Yaşanmışlıkları döktüm önüne
Birbiri ardına döküldü sözler
Açıldı gönül kapısı gönlüne
Ve sustu dil konuştu gözler
Dile getirirdi birer birer
Ne varsa gönül odasında
Açılmamak üzere kitlendiler
Ardına geçildi kalp kapısında
Verirdi birbirine sözler
Ve bazen de döküldü gözler
Ne olacağı bile düşünmeden
Yine de bırakmam deyişler
Şimdi ne oldu ne değişti
Ölüm bile ayıramaz demişti
Ya bunlar öylesine bir deyişti
Ya da bu aylar boşa gelişti
Senin Adına
105
Bir güvercin uçur bana
Gelicem de bir gün sana
Bana mantığını değilde
İç sesini gözüme anlatsana
Senin Adına
106
Geceden Sabaha
(Âmâ Kalem)
Sözlerin kifayetsiz kalır, mantığınla sus
Gözleri ovuştur, kalbinle gözüme konuş
Düşünceler senin değil, etkili buna pus
Sana varan yol uzun ve dik bir yokuş
Vardır her şerrin, hayra bulan gecesi
Sensiz dünya da oluş, getirir kalbe eceli
"Severken ayrılmak bir garip tecelli"
Seni biraz tanımak sadece, kalbe teselli
Ölüm bile ayırmazdı, ayıran bir ölümlü
Ölümlünün sözleri akla bir bir gömülü
En büyük gönle dokunan ölümlü kızı
Bir hamlede silişin, bu ise kalbe gömüldü
Ben sözümden dönmem ve bu yoldan çıkmadım
Gel demek yetersiz kalır aklımdan çıkmadın
Her şeyi terazide iyice tart, karara var
Her kapı kapansa bu kapıyı kapamadım
Senin Adına
107
(Ömer Merken)
Gülüşler hain, soğuk suratlar adi
Bana dişbudak ruh hali sen ne bok yedin be kalbim?
Yeryüzüm yok abim, bana gül yüzün harami
Bugün hislerim firari, kimse durduramaz yani
Sadri’nin hüznüyle alışığım, bu da gol değilmiş
Yalnız da büyüyor insanın yaşı, bu da zor değilmiş
Var olmak istemenin sebebi kaybolunca delirdik
İzmarit dudaklarımda yerini buldu yenildim
Sebebim oldu güvendiklerim, sevgimi yitirdim
Senin yaşlarında dostum hedeflerimi bitirdim
Çocukluğum bu koca şehrin sokaklarına itildi
Yine bitkin, bir tek iç çektim yine içimden küfrederim
Senin Adına
108
Söz Diyorum
Tüm sahil boyu deniz kayalıkları
Gir hayatıma, doldur boşlukları
Marmara’nın arınmamış suları
Yüreğime serpil, dindir yangıları
Limanım sakin, ölümü bekliyorum
Huzur veren sesi, hayata ekliyorum
Her ne kadar iyim ben desemde
Kendimden habersiz şekilde tekliyorum
Gönül çeşmemin bereketli akıntısı
Benimki Mecnun gibi Leyla takıntısı
Virane halde olan sol yanımın
Altında esir kalan sevgi kalıntısı
Çocukken yeterdi, bir sevgi kırıntısı
Yârin benden uzak kaldığında beri
Göğsümde yer beliren uzay karartısı
"Unut, boşver" demesin başka biri
Senin Adına
109
Hala o günün etkisinde ruh ve beden
Cambaz ipi gibi ince bir eşikteyim
Dayanmaz gönül, yok oluşun eşindeyim
Sevdamın değil, sevdanın peşindeyim
Dayan, bir gün mutlu olacağını diliyorum
Duygularıma hitaben bir çift söz diyorum
Yol tekin ama sonu doğru biliyorum
İsteğini alacaksın kalbim, söz diyorum
Senin Adına
110
Misal
Her kelamın bir işaret misali
Durumlar vahim, sevgi işgali
Sol yanımın, dumanlı tanımı
Ve gönül ormanımın solmuş hali
Sensizlik ciğerlerimde biriktiren kurum
Hayat bize müşterek mi, bu nasıl durum
Her şeysiz olurda bir sensiz olamam
Kokunsuz ben sadece ölüm solurum
Aç kalbini haber ver varlığın ötesinden
Hayalleri yaşat, yansıtma içini tersinden
Geçelim bizde bu hayatın zor testinden
Kazı adını yüreğin tam orta kesitinden
Seni yaşamışken, kimse sildirmez
Ölüm bile aklımdan seni öldüremez
Bedenim toza toprağa karışsa bile
Ruhum var oldukça ölümlü gömdüremez
Senin Adına
111
Ne senli ne sensiz bu hayat yaşanır
Aşkı öyle bir yaşarım ki uzaktan
Senin gibi melekler bile kıskanır
Bende olmadığında, kalbin ömrü kısalır
Yüzün yüzüme gülerse, kalp atışı hızlanır
Yakar bedeni ansızın gidişin
Gittiğin yolu karış karış izlerim
Bir işaret var gibi beklerim ben
Bir var bir yok gibi yaşar giderim
Senin Adına
112
Baş Koydum
Ben sevdanın en fazla birikeniyim
Ben Mecnunun şimdiki temsilcisiyim
Ben aşk için kurban edilen kişiyim
Ömür bitti ve çalar veda müziği
Sen sevebileceğim en doğru kişi
Sevgi yeterli lakin zaman bozdu işi
Bana varmakta biraz gecikirken
Ben sana bir hayli vardım erken
Mesken ettiğim yer bir çöl iklimi
Bana gelen yola serdiğim sevgi kilimi
Güneşim kavurur, bırakmaz zerre su
Rahatlamak isterken, göz pınarlarım kuru
Seni görebilmek için her seraplara dalan
Gerçeği fark edince hevesi kursakta kalan
Bu engel ikimiz için onca acı doğururken
Sende hüzün gözyaşı dökülür bende kan
Senin Adına
113
Almak isterken seni, yollarıma taş konur
Yollar kesilir, önüme zehirden aş koyup
Kana kana yudumlarım hiç düşünmeden
Ben bu yolda daimî ilerlerim baş koyup
Hayırlısıyla hayırlı etsin seni yaradan
Kurtularım sonrasında onca yaradan
Ne sen bana sırt çevir ne de yaşam
Bir tek sensin bende yara saran
Bir nefesle kurulan onca hayale dal
Yaşanan az ama yaşanacaklarda kal
Yaşanacaklar bile bu kadar güzelken...
Umudumu tutuyorsan hala, haber sal
Yedi renk güzel gülün tüm anlamı
Sevmek güzelken, var mı acının anlamı
Gözyaşın asit gibi içime damlarken
Yumuklarından mahrum etme bu adamı
Senin Adına
114
Deli şair bile zorlanıyor artık, kelam seçerken
Kabin atışı hızlanıyor yanımdan az geçerken
Sana gel demekten başka bir şey diyemiyorum
Öyle bir zamanda gel ki, ben canımdan vazgeçerken
Senin Adına
115
Semazen
Yaprak ne solar ne de son kez açar
Hayat bu, biri biter biri başlar
Sen kovaladıkça o hep kaçar
Nasip neyse insan onu yaşar
Ben giderim liriklerim sizle kalsın
Ben bitince beni dizelerim yaşatır
Yaşadıkça adım, akla gelir acılar
Acılarım sadece hayallerde yaşansın
Sen benim elde kalan son umudum
İşlenmiş sevdam sana el bezinden
Günlerdir sessizim, sensizim, kurudum
Ne olur iyi bir haber gönder en tezinden
Sen istersen kalp kalbe daimî yaklaşır
Sen niyet edince, tüm yollar bana ulaşır
Kavuş mabedime tekrar hayalleri yaşatıp
Gözyaşlarıma dokunma, acılarım bulaşır
Senin Adına
116
Birkaç yarama sende bilince
Dayanamadın, acıma büründün
Tüm yaralarıma el sürünce
Miden kaldırır mı bunu söyle?
Zorlandı şartlar, ruh ve benden hüzünlenir
Ağıtlandı sayfalar, bu Kalemin özeni
Şimdi kim düzeltecek kalbin dirhemini
Gözler yoğunlaşır, bu yağmurun semazeni
Kalemimden her kelam sana taptı
Senden beri her cümlem sana hitaptı
Senin Adına, seni anlatan ilk kitaptı
Bilindik bir söz "her insan bir kitaptır"
Hangi adam yazmıştır sana Bey tül gazeli
Sana yol çeviren her berduş acemi
Sen gidince sönmüş Kalemin alemi
Kim toplar ipte sallanan cenazemi