proje 2: sınıf temelli grup rehberliği uygulaması · 2018-08-30 · malzeme: Çalışma...
TRANSCRIPT
Proje 2: Sınıf Temelli Grup Rehberliği Uygulaması
Planlama Raporu
Seçim Rasyoneli
Daha önce Hazırlık A ve 10-C sınıfına uyguladığımız Çatışma Çözme Davranışını
Belirleme Ölçeğinin sonuçlarını değerlendirdiğimiz de 10-C sınıfındaki öğrencilerin daha
fazla çatışma yaşadıkları ve bu çatışmaları çözme konusunda daha çok zorlanabileceğini
düşündük. Ayrıca okul rehber öğretmeni ile görüşmemizde kendisinin de bize 10-C sınıfında
ufak tefek çatışmalar yaşandığını söylemesiyle birlikte bu sınıfta uygulanacak bir "Çatışma
Çözme Becerilerine" dayalı grup rehberliği uygulamasının faydalı olabileceğini kararlaştırdık.
Not: 1. Oturumu uyguladıktan sonra okul rehber öğretmeni Levent Hocamız ile yaptığımız
görüşme sonucunda sınıf içerisindeki dinamiği ve öğrenciler arasındaki ilişkileri dikkate
aldığımızda programımıza çatışma becerilerine ek olarak iletişim ile ilgili etkinlikler
koymanın uygun olacağını kararlaştırdık. Bu nedenle öğrencilerin birbirleriyle ilişkilerinde
özellikle çok katı olmalarını ve hoşgörü düzeylerinin düşük olmalarını dikkate alarak bu
doğrultuda çalışabileceğimiz bir etkinlik ekledik.
Not: 2. Oturumumuzdan sonra okul rehber öğretmeni Levent Hocamız ile yaptığımız
görüşme sonucunda programımıza sınıf içerisindeki kaynaşmayı ve dinamizmi artırıcı ısınma
oyunu koymamızın ve iletişim ile ilgili etkinliklere de ağırlık vererek iletişim-çatışma
ilişkisini bağdaştırarak gitmemizin uygun olacağını konuştuk. 3. Oturum planımızı bu şekilde
oluşturduk.
Teorik Arka Plan
Johnson ve Johnson (1991) dört çeşit çatışmadan söz eder. Bunlar tartışma, kavramsal
çatışma, çıkar çatışması ve gelişimsel çatışmadır (Taştan, 2004 ten aktaran Erkan ve Kaya,
2014 s. 446-447).
1. Tartışma: Kişinin fikirleri, bilgisi, teorileri ve düşünceleri başka birininkine uymadığı
zaman ortaya çıkar ve iki kişi bir anlaşmaya varmaya çalışırlar. Çatışma iki kişinin
anlaşmazlığı çözme çabalarının altında yatar.
2. Kavramsal Çatışma: Kişinin yeni öğrendiği bir bilginin mevcut bilgisi ile tutarlı
olmaması durumunda oraya çıkan çatışmadır.
3. Çıkar Çatışması: Bir kişinin isteklerini yapmasına, gereksinimlerini gidermesine engel
olunması durumunda ortaya çıkan çatışmadır.
4. Gelişimsel Çatışma: Büyüme ve gelişme ile birlikte yaşama bakışın, beklentilerin ve
isteklerin farklılaşması sonucu ortaya çıkar.
İlişkilerde sürekli bir çatışma ve uyuşmazlık vardır. Bu çatışmalar varlığı ise olağan ve
kaçınılmazdır. Açık olmayan iletişimler kişiler arası çatışmalara neden olmaktadır. Yanlış
anlamalar ya da yanlış algılamalar, başkalarının bakış açılarına göre davranıp davranmamalar
kişiler arası çatışmaların oluşmasına neden olabilmektedir (Korkut, 2015 s. 147). Çatışmalar
birbiriyle çelişen ihtiyaçlar, dürtüler veya isteklerden kaynaklanabilir. Kişinin kendi kendiyle
olan çatışması içsel çelişkileri içerir, kişilerarası çatışmalar taraflar arasındaki uyuşmazlıkları,
gruplar arası çatışmalar da grup içinde ya da iki grup arasında uyuşmazlıkları içermektedir.
Bu çatışmalar okullarda görülebilmektedir (Erkan ve Kaya, 2014 s. 446).
Özellikle ergenliğin ilk yılları (12-14 yaş) çatışmanın kaçınılmaz olduğu yıllardır.
Kişisel farklılıklar olmakla birlikte bu dönem fiziksel değişimin en hızlı olduğu dönemdir.
Hormonlardaki değişimler hem biyolojik büyümeyi hem de duygusal tepkileri yoğun olarak
etkilemektedir. Bu dönemde ergenler duygularını kontrol (öfke patlamaları gibi) etmekte
zorlanabilirler, duygu durumlarında ani değişimler (bir an oldukça keyifli iken bir süre sonra
odasına kapanabilir) görülebilir, eleştiriye karşı oldukça duyarlı olabilirler ve oldukça hassas
ve kırılgan bir benlik algıları vardır.
Ergenler arasında en küçük meseleler ve anlaşmazlıklar genellikle büyümekte ve
kavgalara sebep olabilmektedir. Ne yazık ki, pek çok ergen çatışmalar ya da anlaşmazlıklar
ortaya çıktığında kavgadan başka bir seçenek olmadığına inanmaktadırlar. Kimisi öfkesini
kontrol edememekte, kimisi kavgadan çekilmenin zayıflık olduğunu düşünmekte, kimisi de
gerçekten başka yol bilmemektedir. Maalesef şiddete baş vurmanın bir nedeni de toplumda
var olan rol modellerdir. Çocuklar ailelerinde, okullarda, sokaklarda ve medya da yaşanan
şiddete tanık olmakta ve şiddeti çözüm olarak öğrenmektedirler. Çatışmalar ve anlaşmazlıklar
günlük hayatımızın parçasıdır. Ancak bunları şiddete başvurmadan çözebilmek bazı beceriler
edinmeyi gerektirir. Çocuklarımıza çatışma çözme becerileri kazandırmanın sadece
kendilerine ya da arkadaşlarına yararı olmakla kalmaz; aynı zamanda uzun dönemde şiddetsiz
bir toplumun temellerinin atılmasına da katkıda bulunacaktır.
Kreidler' e (1984) göre öğrenciler arasındaki çatışmalar 6 nedenden
kaynaklanmaktadır. Bu nedenler;
1. Öğrencilerin birlikte öğrenmek yerine birbirlerine karşı öğrenmeye çalıştıkları
rekabetçi sınıf ortamı
2. Güvensiz ve arkadaşça olmayan sınıf ortamı
3. Çatışmalara temel oluşturan düşük iletişim, yanlış anlama ve yanlış algılama
4. Duyguların uygun olmayan biçimde ifade edilmesi (öfke duygusunun saldırgan
anlatımı ve engellenme durumunda kendini kontrol edememe
5. Zayıf çatışma çözme becerileri ve çatışmaya yaratıcı tepkiler verememe
6. Gücün yanlış kullanımı, esnek olmayan kurallar, sürekli olarak gücün otoriter tarzda
kullanımıdır ( Türnüklü, 2003' ten aktaran Izgar, 2009).
Bireyler yukarıda verilen çatışmalara çeşitli tepkiler göstererek bu çatışmaları
çözmeye çalışırlar. Çatışma çözme, uzlaşma ve tarafların çatışmalarını çözmek için bir araya
gelerek yaptıkları yatıştırma süreci olarak görülmektedir. Bireylerin kişilik özellikleri dikkate
alındığında çatışma sırasında herkesin aynı tepkiyi göstermesi beklenmez. Çatışmaya
gösterilen tepkiler üç temel grupta toplanabilir: yumuşak tepkiler, sert tepkiler ve ilkeli
tepkiler (Schrumpf ve ark. 2007; akt. Erkan ve Kaya).
1. Yumuşak Tepkiler: İnsanlar durumdan uzaklaşarak, sorunu görmezden gelerek ayrıca
yaşadıkları duyguları inkar inkar ederek çatışmadan kaçınmaya çalışırlar. Her iki taraf
da çatışmayı inkar ettiğinde ve yüzeysel konularla zaman harcadıklarında kaybet-
kaybet sonucu ortaya çıkar. Tarafların gereksinimleri karşılanmaz yani her iki taraf da
kaybeder.
2. Sert Tepkiler: Genellikle amacı zafer kazanmak olan kişiler tarafından gösterilen
tepkilerdir. Çatışma durumunda tehdit etme, saldırganlık ve öfke içeren kavgalı
durumlar olarak tanımlanır. Bireyler sadece kendi çıkarlarını düşünür. İş birliği yoktur.
3. İlkeli Tepkiler: Çatışmada ilkeli tepkiler "verici" değil "alıcı"dır. Kazan kazan ilkesi
vardır. İlkeli tepkileri sorun çözebilen ve amacı yeterlik ve dostluk olan kişiler
gösterir. Bunun için ilk olarak karşı tarafı anlamaya çalışmak, daha sonra karşı
tarafında kendisini anlamasını istemektir.
Bireylerin çatışma yaşama durumlarında veya yaşadıkları çatışmalara verdikleri
tepkilerde ne kadar hoşgörülü oldukları da önem taşımaktadır. İnsanlar arası ilişkilerde
dengeyi koruyan ve onları birbirine yaklaştıran hoşgörü, duygusal bir tavır olarak bireyin her
konuda hem fikir olması, aldırış etmemesi, olaylara kayıtsız kalması veya kendi inançlarından
ve öz benliğinden taviz vermesi değil; farklılıkların bilincine varması, değişik düşünce ve
kimliklere anlayışla bakabilmesidir (Yürüşen, 2001; akt. Çalışkan ve Sağlam, 2012 ).
Hoşgörünün temelinde, doğruluk değerlerini dikkate almadan farklı inanç ve
düşüncelerin de bulunabileceğini kabul etme duygusu yatmaktadır (Öner, 1995; akt. Çalışkan
ve Sağlam, 2012). Hoşgörü, kişinin uygun görmediği bir durumla karşılaştığında söz
konusudur ve bu yüzden önemlidir. Bu nedenle tek taraflı bir yaklaşım tarzı olmayan
hoşgörüde herhangi bir haksızlığa yol açılmaması, bir kişinin sürekli hoşgörü bekleyen,
diğerinin ise hoşgörü göstermek zorunda kalan durumuna düşmemesi büyük önem
taşımaktadır (Tatar, 2009; akt. Çalışkan ve Sağlam, 2012).
Hoşgörüde temel ilke; karşımızdakini istediğimiz gibi olmaya zorlamak değil; ona
istediği gibi olma imkânı sağlamaktır (Yılmaz, 2004; akt. Çalışkan ve Sağlam, 2012).
Bireylerin yaşamlarında çatışma/anlaşmazlık yaşamalarının nedenlerinden birisi de
etkin dinleme becerilerinin zayıf olmasıdır. Etkin dinlemek, fiziksel ve psikolojik olarak
empatik anlayışla aktif dinlemeyi içerir (Açıkgöz, 1994 akt. Erkan ve Kaya, 2014 s.5).
Kişilerarası ilişkilerde etkin dinlemek çok önemli bir iletişim becerisidir. Ancak,
insanlar her zaman etkin dinlemeyi gösteremeyebilmektedir. Konuşmacıya karşı ön yargılı
olmak, yorgun-üzüntülü olmak, konuşmacıdan çekinmek-korkmak, konuşmacının
söylediklerini seçerek dinlemek, bir konuya saplanıp kalmak, dinlemek yerine ne söylediğini
düşünmeyle meşgul olmak, dinleyicinin kendi düşünlerinin, konuşmacının söylediklerinden
daha önemli olduğuna inanmak, görünüşte dinlemek; yani dinleyicinin sözel olmayan
mesajları dinlermiş gibi görünürken zihnin bir başka konu ile meşgul olması gibi çeşitli
nedenlerden dolayı etkin dinleme sağlanamayabilir. Bu durum, bireyin iletişimde sorunlar
yaşamasına neden olabilir (Erkan ve Kaya, 2014 s.5).
Aşağıda Prof. Dr. Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi 10-C sınıfında uygulamak
üzere planlanmış çatışma çözme, hoşgörü ve etkin dinleme temelli program yer almaktadır.
Bu program, çatışma çözme becerilerini geliştirmeyi hedeflemektedir.
Bu programda yer alan etkinlikler 45-50 dk. içerisinde uygulanacaktır. Her oturumun
başında kısa ısınma etkinlikleri gerçekleştirilecektir.
Bu programın amacı öğrencilerin:
Çatışmalara karşı olan tepkilerini fark etmelerini,
Kişilerarası ilişkilerde esnek ve hoşgörülü olmalarını
Çatışmaların çözümünde etkin dinlemenin (iyi bir dinleyici olmanın) önemini
kavramalarını
Farklı çatışma çözme yöntemleri ile ilgili fikir sahibi olarak uygun çatışma çözme
yöntemini seçmelerini sağlamaktır.
1. Oturum Planı
Etkinlik Adı: Sen Nasıl Çözüyorsun?
Amaç: Öğrencilerin çatışmalara karşı olan kişisel tepkilerini fark etmelerini sağlamak
Malzeme: Dört büyük kağıt, tahta tebeşir/ tahta kalemi
Akış:
Bu oturumumuzda sizlere çatışma çözme becerilerinden bahsedeceğiz.
Bazen bir arkadaşımızla bir şey yapmaya karar verirken ikimiz de farklı şeyler
yapmak isteriz. Ya da bir arkadaşımıza bir derdimizi anlatmaya çalışırken o da bize
kendi derdini anlatmaya başlar. Diyelim ki hafta sonu gezmeye gideceksiniz ve mavi
kazağınızı giymeyi planladınız ama o gün kardeşiniz de aynı kazağı giymek istiyor.
Bazen de arkadaşımızla fikir ayrılığımız olur. O bizim kabul ettiğimiz bir görüşü kabul
etmez. Bazen de küçücük bir sözle başlayan bir şey büyüyerek kavgaya dönüşür.
Böyle durumlarda ne olur? (Yanıtları alın). Çatışma yaşarız değil mi? O halde çatışma
ya da anlaşmazlık, farklı ihtiyaçlara ya da görüşlere sahip olduğumuzda ortaya çıkar
ve hayatımızın bir parçasıdır. Önemli olan şiddete yol açmadan çatışmayı
çözebilmektir.
(Dört büyük kağıdın her birisine, Tilki, Aslan, Kaplumbağa ve Kuş başlıklarını yazın
ve duvara asın. Alternatif olarak tahtayı dörde bölüp bu hayvanların isimlerini başlık
olarak yazabilirsiniz). Sizce bu hayvanlar çatışmalara ne tür tepkiler verirler?
(Katılımcıların yanıtlarını alın ve her bir hayvanın altına madde madde yazın.
Muhtemel yorumlar şunlar olacaktır):
1. Tilki: yüzleşme, pazarlık yapma
2. Aslan: kavga, baskın çıkma
3. Kaplumbağa: korkma, saklanma
4. Kuş: başka bir yöne uçup gitme
Şimdi sizlerden ayağa kalkmanızı ve size en yakın gelen tepkinin önünde durmanızı
istiyorum. (Katılımcıların kendilerine yakın gelen tepkileri seçmelerine izin verilir ve
mekan öğrencilerin rahatça kullanabileceği biçimde düzenlenir).
Peki, şimdi tilkiler bir, aslanlar bir grup, kaplumbağalar bir grup ve kuşlar bir grup
olsunlar. Her grup kendi arasında şu noktaları tartışacak:
1. Çatışmaya ilişkin tepkinizde memnun musunuz?
2. Çatışma konusunda neyi daha iyi yapmayı isterdiniz?
(Grupların tartışmalarına izin verin).
Hangi gruptan başlayalım? Neler buldunuz? (Grupların paylaşımlarına izin verin).
Gördüğünüz gibi, hepimiz çatışmaya farklı bir biçimde tepki gösteriyoruz. Bazılarımız
çatışmadan korkuyor, bazılarımız karşımızdakiyle yüzleşiyor, bazılarımız kavgaya
tutuşuyor ve bazılarımız da ortamı terk ediyoruz. Bunların haricinde bir de etkili bir
biçimde çatışma çözümü var. Bundan sonraki oturumlarımızda çatışmayı nasıl etkili
bir biçimde çözeceğimizi göreceğiz.
(Öğrencilere teşekkür edin ve sormak istedikleri bir şey olup olmadığını sorun. Daha
sonra oturumu bitirin).
Kaynakça
L. Yakut TEMÜROĞLU SUNDUR, 2012. Çatışma Çözme ve Arabuluculuk Becerileri
MODÜL 7. "Özellikle Kız Çocuklarının Okullulaşma Oranının Artırılması Projesi
Öğrenci Destek Programı".
2. Oturum Planı
Etkinlik Adı: Hoşgörü Posteri
Amaç: Öğrencilerin kişilerarası ilişkilerde esnek ve hoşgörülü olmalarını sağlamak
Malzeme: Çalışma Yaprağı 1, büyük renkli fon kartonu, küçük renkli kağıtlar, üç farklı renkli
a4 kağıdı, yapıştırıcı
Akış:
Öğrencilere Çalışma Yaprağı 1'de verilen hikaye okunur (Hikaye öğrencilere çıktı
olarak da verilir).
Öğrencilere hikayeden ne anladıkları sorulur ve düşüncelerini paylaşmaları için
cesaretlendirilir.
Öğrencilere hoşgörü ile ilgili aşağıda verildiği gibi açıklama yapılır.
İnsanlar parmak izinden gözün retinasına kadar bir çok yönden tamamen farklı
olabilir ve yaş, cinsiyet, fiziksel özellikler, kişilik, cinsel yönelim, inançlar, etnik
köken, dil, yaşam standartlarına göre tanımlanabilirler Bu nedenle insanların
değerleri, inançları, olaylara bakış açıları farklı farklı olabilir. Bir insan; hangi
dinden, milletten, renkten, coğrafyadan, düşünceden ve anlayıştan olursa olsun
öncelikle insan olduğunun algılanması gerekir. Her birey, saygıya değer bir varlıktır.
Bu nedenle insanın kendisinden farklı olanı hor görmeye hakkı yoktur.
Bu açıklamadan sonra öğrencilere küçük renkli kağıtlar dağıtılır ve hoşgörü sahibi
olan insanların özelliklerini düşünmelerini ve bu özelliklerden bir tanesini yazmaları
istenir.
Öğrencilerin yazdıkları küçük renkli kağıtlar toplanır.
Öğrencilere "Hoşgörü Posteri" hazırlanacağı söylenir, Öğrenciler dört gruba ayrılı ve
gruplara aşağıdaki görevler dağıtılır:
1. Küçük renkli kağıtlardan hoşgörülü davranışları seçme
2. Hoşgörü kavramı ile ilgili akrostiş hazırlama
3. Hoşgörü ile ilgili slogan bulma
4. Hoşgörü sembolü çizme
Hoşgörü kavramı ile ilgili akrostiş, slogan ve sembol oluşturacak olan gruplara birer
renkli a4 kağıdı verilir ve görevlerini yapmaları istenir; diğer gruba ise hoşgörülü
davranışların yazıldığı küçük renkli kağıtlar verilir ve içlerinden en iyi hoşgörü
ifadelerini seçmeleri istenir.
Gruplardan istenen faaliyetler bittiğinde hep birlikte sınıfa asılan Hoşgörü Posteri'ne
faaliyetler yapıştırılır.
Süreç tartışma soruları kapsamında değerlendirilerek sonlandırılır.
1. Etkinlik sırasında neler hissettiniz?
2. Hoşgörülü davranışlar sergilemek zor mudur? Neden?
3. Siz ne kadar hoşgörülü bir insansınız?
4. Hoşgörülü davranışlara örnek verebilir misiniz?
5. Tanıdığınız en hoşgörülü insan kimdir? Neden öyle olduğunu
düşünüyorsunuz?
Bu sorulardan sonra öğrencilere gelecek oturumlarda etkili çatışma çözüm
yöntemlerinin öğrenileceği vurgulanarak oturum sonlandırılır.
"Çalışma Yaprağı 1"
Bir bilgeye sormuşlar:
-Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?
-"Terzimi severim," diye cevap vermiş.
Soruyu soranlar şaşırmışlar:
-"Aman üstad, dünyada sevecek o kadar çok kimse varken terzi de kim oluyor? O da
nereden çıktı? Neden terzi?"
Bilge, bu soruya da şöyle cevap vermiş:
-"Dostlarım, evet ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde, benim ölçümü
yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye
kadar da beni hep aynı gözle görürler."
Kaynakça
Işık, Ş., 2016. Lisede Grup Rehberliği Etkinlikleri (1. Baskı). Ankara: Pegem Akademi
3. Oturum Planı
Etkinlik Adı: Etkin Dinleme
Amaç: Öğrencilerin iyi bir dinleyici olmanın önemli noktalarını kavramalarını sağlamaktır.
Akış:
Öğrencilerle ilk olarak "kabak oyunu" isimli ısınma etkinliği gerçekleştirilir.
Bu etkinlikte; öğrencilerin hepsine bir sayı verilir. Tüm sınıfta bu sayıları bilir. İlk
olarak lider “Tarlayı ektim biçtim. 3 kabak oldu.” Der. Oradaki 3 sayısı, öğrenciye verilen
sayıyı temsil eder. 3 numaralı öğrenci cevap verir “3 kabak olmaz.” diye. Daha sonra lider
cevap verir “Kaç kabak olur?” diye 3 numaralı öğrenciye sorar. 3 numaralı öğrencide başka
bir numarayı söyler “5 kabak olur.” diye. Bu sefer söz hakkı 5 numaralı öğrenciye geçer. 5
numaralı öğrenci 5 kabak olmayacağını söyler ve oyun bu şekilde devam eder. Eğer cevap
verirken geciken veya sözleri karıştıran olursa oyundan elenir. Oyundan elendiğinde eleyen
kişi en başta liderin kurduğu cümleyi kurarak oyunu tekrar başlatır. Oyun bir kişi kalıncaya
kadar devam eder.
Isınma oyunun ardından ikinci etkinliğe geçilir. İlk olarak öğrencilere "etkin dinleme"
ile ilgili şu bilgiler verilir.
İletişim içinde bulunulan kişiyi yargılamadan, sözünü kesmeden, bedene uygun biçim
vererek, göz teması kurularak yapılan dinlemeye etkin dinleme denir. Etkin dinleyen kişi
karşısındakinin yüzüne bakar, göz iletişimini hiç kaybetmez, dinlediğini anladığını ifade
edecek biçimde beden dilini kullanır. Sözlü geri bildirimlerde bulunur. (Evet, anlıyorum, hı
hı..gibi.) Anlamadığı yerleri geçiştirmez, anlamak için sorular sorar.
Bu bilgi verildikten sonra öğrencilere şimdi birlikte bir etkinlik gerçekleştirileceği
söylenir. Daha sonra sınıf ikişerli gruplara ayrılır. A'nın konuşmacı B'nin dinleyici
olacağı söylenir. B'ler bir araya toplanır ve 1. görev (Form-1) yönergeler verilir.
Yönergeleri A'lara göstermemeleri istenir. A'lara da yönergeleri bir araya toplanıp
verilir. 1. görev için 5 dakika süre verilir.
1. görev bittikten sonra 2. görev (Form-1) verilir. A'lara da tatilleri hakkında
konuşmaya devam edecekleri söylenir.
1. A'lara "dinlemeyen biriyle konuşmak nasıl bir duyguydu?" diye sorulur ve
duyguları tahtaya yazılır.
2. B'lere "söylenenleri görmezden gelmek zorunda kaldığınızda neler hissettiniz?
(duygular tahtaya yazılır). Dinlememeye çalışsanız bile neler öğrendiniz, ne
gibi bilgiler topladınız?" soruları sorulur.
Bundan sonra 3. göreve (Form-1) geçilir. A ve B'lere yönergeler verilir.
1. A'lara "Bu sefer kendini nasıl hissettin? (duygular tahtaya yazılır). Farklı olan
şey neydi?" diye sorulur.
2. B'lere "Bu sefer kendini nasıl hissettin? (duygular tahtaya yazılır). Ne tür
bilgiler toplayabildin?" soruları sorulur. Paylaşımlardan sonra etkinlik
sonlandırılır.
Etkinlik bitirildikten sonra dinlemenin önemini vurgulamak üzere öğrencilere şu
paylaşımda bulunulur.
Dinleme, en önemli iletişim davranışıdır. İnsanlar karşısındaki kişi tarafından
dinlenirken kendilerini bulurlar ve kim olduklarını anlarlar. Dinlemesiyle insanları anlayan,
değer veren insan, öyle bir güven ve anlayış ortamı yaratır ki, bu ortam içinde herkes onu
özler, onunla beraber olmak ister. Sonuç olarak, karşımızdaki kişi ya da kişileri etkin
dinlemez isek tüm sosyal yaşamda ilişkiler gelişme potansiyelini ve kalitesini kaybeder.
İşte gündelik hayatta yaşadığımız anlaşmazlıkların/çatışmaların bir kısmı birbirimizi
etkin bir şekilde dinlememekten kaynaklanır. Hatırlarsanız ilk oturumumuzda çatışmalara
karşı bazı hayvanların gösterebileceği tepkilerden bahsetmiştik. Mesela aslanın karşılaştığı
bir anlaşmazlıkta karşı tarafla direkt kavga edeceğini ve baskın çıkmaya çalışacağını
söylemiştik. Burada aslanın belki de karşı tarafı etkin bir şekilde dinlemeden hareket ettiğini
ve çatışmayı karşı tarafı tam anlayamadan çözmeye çalıştığını söyleyebiliriz. Aynı şekilde
kuşun karşılaştığı bir anlaşmazlık/çatışma durumunda uçarak kaçacağını ve ortamdan
uzaklaşacağını söylemiştik. Kuş bu şekilde karşısındaki kişiyi etkin bir şekilde dinlemeden
oradan uzaklaşır ve bu durum ortadaki anlaşmazlığın çözülememesine neden olur.
Karşılaştığımız anlaşmazlık durumlarında birbirimizi etkin dinlemenin bir çok konuda
yararı vardır. Bunlar:
1. Açık ve dürüst iletişim kurmamıza yardımcı olur.
2. Olumsuz duyguları tartışmamıza fırsatı verir.
3. Kişi temel sorununu kendi fark eder.
4. Kişi anlaşıldım duygusunu yaşar, karşıdaki kişiye olumlu duygular besler.
5. Kişiyi karşıdaki kişileri anlamaya ve dinlemeye hazır duruma getirir.
Bu yararları göz önüne aldığımızda etkin dinlemeyi hayatımızın bir parçası haline
getirmeli ve bu becerimizi geliştirmeliyiz. Bu şekilde birbirimizle olan iletişimimiz
kuvvetlenecek ve yaşadığımız anlaşmazlıklar azalacaktır.
Üyelere söylemek istedikleri bir şey olup olmadıkları sorulur ve teşekkür edilerek
oturum sonlandırılır.
FORM-1
I.GÖREV
A kişisi: Karşısındaki kişiye tatilinizi nasıl geçirdiğinizi anlatın. Birlikte olmaktan
hoşlandığınız insanlar, ziyaret ettiğiniz yerler ve yediğiniz yiyecekler hakkında
konuşunuz.
B kişisi: Eşiniz konuşurken mümkün olduğunca ilgisiz olmaya çalışınız. Bakışlarınızı
odanın etrafında dolaştırın, yere bakın, saatinizle oynayın. Göz kontağı kurmayın.
Birkaç soru sorun fakat eşinize bakmayın. Daha fazla açıklama yapmasını ya da bilgi
vermesini istemeyin.
II.GÖREV
A kişisi: Tatiliniz hakkında konuşmaya devam edin.
B Kişisi: Bu sefer konuşmayı bölmeye çalışın. Kendi tatiliniz hakkında konuşarak
konuşmayı kontrolünüz altına almaya çalışın.
III. GÖREV
A kişisi: Karşıdaki kişiyle rüyalarınızın tatili hakkında konuşun: sınırsız seyahat,
sınırsız harcama, istediğiniz kişilerle birlikte olma gibi.
B Kişisi: Bu sefer dikkatinizi konuşan kişiye verin. Ona bakın, başınızı sallayın, biraz
öne doğru eğik şekilde oturun, sık sık göz iletişimi kurun, gülümseyin, sorular sorun
ve daha ilgili olduğunuzu gösterin. 'O evet, hı hı, anlıyorum 'gibi şeyler söyleyin ve
tamamen dikkatinizi ona verdiğinizi gösterin. Yani etkin dinleyin.
Kaynakça
http://mebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/42/25/966350/dosyalar/2013_10/03024727_l
etmbecerleretmprogram%C4%B1.pdf (Erişim Tarihi: 07.04.2017)
http://erzurumram.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/25/21/969720/dosyalar/2014_12/301134
32_%C4%B1snmavekaynamaoyunlar.pdf (Erişim Tarihi: 07.04.2017)
4. Oturum Planı
Etkinlik Adı: Çatışma Çözme Biçimleri
Amaç: Öğrencilerin farklı çatışma yaklaşımlarını ve kazan-kazan yaklaşımının gerektirdiği
becerileri fark etmelerini sağlamak
Malzeme: Tahta-tebeşir/tahta kalemi, katılımcı sayısının yarısı kadar Uygulama Sayfası 2'nin
çıktısı
Akış:
Öğrencilerle ilk olarak "İletişimdir Her İşin Başı Sonu" isimli ısınma etkinliği
gerçekleştirilir.
Sınıf ikişerli gruplara ayrılır. Kravat bağlamayı bilen bir öğrenci ve bilmeyen bir
öğrenci seçilir. Birbirlerine arkası dönük şekilde oturmaları sağlanır. Kravat bağlamasını
bilmeyen öğrenciye bir kravat verilir. Kravat bilmesini bilen öğrenci ise sadece sözel
yönergeler vererek arkadaşına kravatı bağlatmaya çalışır. Sınıftaki tüm öğrenciler kendi
gruplarında bu etkinliği gerçekleştirirler. Bu esnada sınıftaki öğrencilerin birbirlerine
müdahale etmesine izin verilmemelidir (Kravat bağlamayı kimse bilmiyorsa kağıttan uçak,
gemi ya da kurbağa yaptırma gibi etkinliklerde kullanılabilir).
Not: Eğer öğrenciler yukarıdaki ısınma oyunundaki hiç bir etkinliği bilmiyorsa
alternatif ısınma oyunu oynanabilir. "Düğüm" isimli bu ısınma etkinliği şu şekilde
gerçekleştirilir:
Katılımcılar omuz omuza halka şekilde dururlar. Herkes gözlerini kapatır ve ellerini
halkanın merkezine doğru uzatıp yürür ve iki el yakalarlar (aynı kişinin iki elini ya da
yanında duran kişinin elini yakalamamasına oyunu yöneten kişinin dikkat etmesi gerekir).
Herkes iki el yakaladıktan sonra gözlerini açar ve elleri bırakmadan tekrardan düzgün bir
halka olabilmek için harekete geçerler.
Isınma etkinliğinin sonunda ana etkinliğe geçilir.
Bu oturumda farklı çatışma yaklaşımlarından ya da tarzlarından bahsedeceğiz.
Sizce iki taraf arasındaki çatışmanın bir şekilde son bulmasının kaç olası yolu vardır?
(Katılımcıların yanıtlarını alın). (Tahtaya A ve B harfleri yazın) Farz edelim ki A ve B
bir çatışmanın iki tarafı. Aralarındaki çatışmada:
1. Olasılık: A kazanır, B kaybeder ya da B kazanır, A kaybeder. Tek bir tarafın
kazandığı, diğerinin kaybettiği çatışma yaklaşımı.
2. Olasılık: A kaybeder, B de kaybeder. Hiç bir tarafın kazanmadığı ya da iki
tarafın da kaybettiği durumdur.
3. Olasılık: A biraz kazanır, biraz kaybeder. B biraz kazanır, biraz kaybeder. Her
iki tarafın da istediklerinin bir kısmını elde ettikleri ve bir kısmından
vazgeçtikleri durumdur. Uzlaşma olarak da bilinir. Bazıları bunu da kazan-
kazan durumu olarak kabul eder.
4. Olasılık: Her iki tarafın da kazandığı durum. Kazan-kazan durumudur. Her iki
taraf beraberce çözümler üreterek sorunu çözerler, böylece iki taraf da
istediğini alır.
Hatırlarsanız daha önce yaptığımız 1. oturum etkinliğinde çatışma çözümünden
bahsederken bazı hayvanların yaklaşımlarından bahsetmiştik. Şimdi sizlere bir
uygulama sayfası dağıtacağım. Önce dört kişilik gruplar oluşturalım (Her gruba
Uygulama Sayfası 2'yi dağıtın). Sizden istediğim çatışma çözme biçimlerine ve
hayvanlara bakarak bu çatışma çözme biçimlerini kullanan kişilerin nasıl
davranışlarda bulunacaklarını bulmanız.
Hangi grup başlamak ister? (Katılımcıların yanıtlarını alın; gerekiyorsa bilgileri siz
tamamlayın).
Kazan-kazan haricindeki diğer yaklaşımların ne tür sakıncaları olabilir? (Yanıtları alın
ve aşağıdaki bilgileri verin):
1. Eğer çatışmaları güç kullanarak çözmeye kalkışırsak karşımızdaki kişiyi incitir
ve korkuturuz. O zaman istediğimizi diğerleri üzerinde baskı kurarak ya da
zorbalık davranışları göstererek elde etmeye başlarız ki, bu da hiç bir şekilde
kabul edilemez bir durumdur.
2. Peki, sürekli pes ettiğimizde ya da kaçındığımızda neler olur? Bir süre sonra
kendimize olan güvenimizi kaybederiz. Sürekli kaygılanır ve kendimiz
hakkında olumsuz hisler beslemeye başlarız.
3. Uzlaşmak, kazan-kazan durumundan sonra ki en iyi çözümdür. Ancak iki
tarafta tam olarak istediğini elde edemediği için biraz kırgınlık duyguları
yaşanabilir.
Bu açıklamalardan sonra öğrencilere aşağıdaki bilgiler verilir:
Aslında bir çatışma yaşadığımızda biz aynı zamanda nasıl tepki göstereceğimize
ilişkin bir karar da veririz öyle değil mi? Yani bir seçim yaparız. Eğer kötü kararlar verirsek
kazan-kaybet ya da kaybet-kaybet durumu yaşarız. Örneğin biz bir çatışmada öfkemize
kapılırsak, yani öfkelenmeyi seçersek o çatışmayı sağlıklı bir biçimde çözmemize imkan
yoktur. Diğer yandan elimizden geldiğince sakin kalmayı seçersek o zaman çözüm yollarına
da ulaşabiliriz.
Ancak çatışmaları etkili bir şekilde çözebilmek yani kazan-kazan yöntemini
kullanabilmek için şu adımları takip etmemiz uygun olacaktır. Bu şekilde karşılaştığımız
anlaşmazlıkları ve çatışma durumlarını en olumlu şekilde çözebilme imkanına sahip
olabiliriz.
Kazan-Kazan Yönteminin Adımları:
1) Öncelikle birkaç kez derin nefes alın ve kendinizi sakinleştirin.
2) Her iki taraf da karşınızdakini suçlamadan, hakaret etmeden ve sözünü kesmeden
duygularını ve sorunu nasıl gördüğünü anlatsın. Örneğin: "Kantinde bana yerimden
kalk diye bağırman beni çok kırdı. Ben senin orada oturduğunu bilmiyordum ki"
3) Birbirinizi doğru anlayıp anlamadığınızı kontrol edin. Örneğin:"Yani sen o kitabı
bana temelli vermediğini mi söylüyorsun" gibi.
4) Her iki taraf da sorunun ortaya çıkmasındaki rollerinin ne olduğunu görüp kabul
etsin. Örneğin: "Haklısın, ben her şeyin çok iyi olmasını istiyorum. Aslında sen de
ödev için bir şeyler yapmıştın" gibi.
5) Kazan-kazan çözümü bulmak için fikir üretin ve her iki tarafın da memnun olduğu bir
çözümde anlaşın. Örneğin: "Ödev için işbölümü yapıp sonra yaptıklarımızı gözden
geçirelim mi?"
6) Birbirinizi takdir edin, gerekiyorsa birbirinizden özür dileyin.
Bu açıklamalardan sonra katılımcıların soruları olup olmadığı öğrenilir ve
öğrencilerin varsa paylaşımları dinlenir.
Lider tarafından bu oturumun sonuncu oturum olduğu belirtilir ve tüm sürecin kısaca
bir özeti yapılarak her haftanın kazanımlarından kısaca bahsedilir. Lider sürece ilişkin
kendi duygularını ifade ettikten sonra yardımcı lider ve gözlemciye de söz hakkı verir.
Daha sonra öğrencilerin tüm sürece ilişkin görüşleri alınır ve teşekkür edilerek hem
oturum hem de süreç sonlandırılır.
Kaynakça
Işık, Ş., 2016. Lisede Grup Rehberliği Etkinlikleri (1. Baskı). Ankara: Pegem Akademi.
L. Yakut TEMÜROĞLU SUNDUR, 2012. Çatışma Çözme ve Arabuluculuk Becerileri
MODÜL 7. "Özellikle Kız Çocuklarının Okullulaşma Oranının Artırılması Projesi
Öğrenci Destek Programı".
surram.meb.k12.tr/meb_iys.../21/.../31095845_gruprehberligiisinmaoyunlari.doc (Erişim
Tarihi 15.04.2017)
KAYNAKÇA
Çalışkan, H. ve Sağlam, H. İ., 2012. Hoşgörü Eğilim Ölçeğinin Geliştirilmesi ve
İlköğretim Öğrencilerinin Hoşgörü Eğilimlerinin Çeşitli Değişkenler Açısından
İncelenmesi. Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri 12 (2), 1431-1446.
Erkan, S. ve Kaya, A. (2014). Deneysel Olarak Sınanmış Grupla Psikolojik Danışma ve
Rehberlik Programları, Cilt 3, (4. Baskı). Ankara: Pegem Yayıncılık.
Işık, Ş., 2016. Lisede Grup Rehberliği Etkinlikleri (1. Baskı). Ankara: Pegem Akademi.
Korkut Owen F. (2007). Önleyici Rehberlik (4. Baskı). Ankara: Anı Yayıncılık.
L. Yakut TEMÜROĞLU SUNDUR, 2012. Çatışma Çözme ve Arabuluculuk Becerileri
MODÜL 7. "Özellikle Kız Çocuklarının Okullulaşma Oranının Artırılması Projesi
Öğrenci Destek Programı".
https://pdrogrencidayanismasi.wordpress.com/2016/07/29/rol-model-kavrami/ (Erişim
Tarihi: 31.04.2017)
http://mebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/42/25/966350/dosyalar/2013_10/03024727_l
etmbecerleretmprogram%C4%B1.pdf (Erişim Tarihi: 07.04.2017)
http://erzurumram.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/25/21/969720/dosyalar/2014_12/301134
32_%C4%B1snmavekaynamaoyunlar.pdf (Erişim Tarihi: 07.04.2017)
surram.meb.k12.tr/meb_iys.../21/.../31095845_gruprehberligiisinmaoyunlari.doc (Erişim
Tarihi 15.04.2017)