osmanogullarinin drami text
TRANSCRIPT
Diinya'nin en uzun omijriu
hanedan ailesi olan Osmanogullan,
Turk - islam tarihinde miistesna bir rol
oynamtsjardir. Bu bakimdan onlari
sevmek din ve tarih suurunun emridir.
Buna ragmen ne yazik ki; onlarin
kundaklan gocuklanna kadar butiin aile
efradiyla birlikte aziz vatanlanndan
nagihanTbiremirlesikarilisJarinave
yadellerde elli yillik gurbet
hayatlanndaki tahammiilfersa gile ve
izdiraplarla intihara kadar varan
sefalet sahnelerine milletge bigane
kalmmi§tir.
Sebil Yayinevi Osmanogullan
tarihinin meghul kalmis. bu elli yillik
son faslini mevsuk ve mudellel bir
surette aydmlatan boyle bir eseri
yaymlamaktan seref duyarl..
ISBN 975 - 7480 - 01 -
KadirMi!
QSMANOGULLARFNIN
DRAMI^ebilYaymevi
l§bu eser
Turkiye Mill! Kultiir Vakfmin
1974 yik
Jtiri husflsimiMfatomkazanmijtrr.
— OSMANQGULLARI'NIN drami —:
SEBlLYAYINLARI NoKAPAKTERTiBl .
•DlZGl
BASKI - ClLT.
MONTAJ.
151
AYZIN GORGONUKAZ '
UYGUN MATBAACILIK TESlSLERlHOSEYlN TURAN
Kadir Misiroglu
OSMANOfiULLARI'NIN
Cataloging in Publication dataMisiroglu, Kadlr, 1933 -
Osmanogullan'nin Drami : elli gurbet yili.
Bibliography : p. 1
1.Osman House of. 2, Turkey - Sultans 3. Turkey
- Kings and rulers. I. Title • .
929.799
ISBN 975 - 7480 - 01 -
ISTANBUL - 1992
ELLI GURBET YILI(1924 1974)
ALTINC! BASIM
¥1Ankara Cad. Vilayet Han Kat: 1
Cagaloglu - Istanbul
Tel: 526 38 96 Fax: 527 20 99
HER HAKKI MAHFUZDUR
ALL RIGHTS RESERVED
-—
iTHAF
Sehzade-yi civanbaht olarak dogup sevk-ikaderle
5ehzade-yi bedbaht haline gelip yadellerdevatan hasretiyle kivranarak can verenOsmanogullan'nm aziz hatiralanna!..
MUELLiFIN YAYINLANMI? ESERLERi :
8 ISt-AMCI GENCLlGlN EL KlTABI (1981)
8 CEMRE (1992)
«HlCRET (1990)
©ALl §UKRU BEY (1978)
8 ZAFERDEN ZAFERE (1978)
® OSMANOGULLARI'NIN DRAMI (1974)
8L0ZAN ZAFERMl, HEZlMETMl? C.I. (1965)
8L0ZAN ZAFERMl, HEZlMETMl ? CM. (1973)
®LOZAN ZAFERMl, .HEZlMETMl? CHI. (1979)
8 YUNAN MEZALlMl (TORK'ON SlYAH KlTABI) (1966)
©MACAR iHTlLALl (1966)
O AMERiKA'DAZENCi MOSLUMANLIK HAREKETl (1967)
® KURTULU§ SAVA§INDA SARIKLI MOCAHiDLER (1967)
©MOSKOF MEZALlMl C.I (1970)
©MOSKOF MEZALiMl C. II (1972)
© MUSUL MES'ELESi VE IRAK TflRKLERl (1972)
&» A- : '
: «0
w^f
ex
OSMANU DEVLCT ARMASI
KISALTMALAR
Sh. sahifc
C. did
S. sayi
a.g.e. adi ge$en cscr
vd. ve dcvamt
miil. miiteakip
a.y. ayni yerde
a.g-t. adi gccen tefrika
a.g.m. adi gefen makalc
bkz. bakimz
MMTD Millet Meclisi Tutanak Deigjsi
CSTD Cumhuriyct Scnatosu Tutanak Dejgtsi
TDK Turk Dili Kurumu «
TIEM Turk Taiih Enciimeni Mecmuasi MEAL-i KERIMi
«YS Muhammed, de kl: Ey maikQn sahlbl olanAllah'im, Sen miilkO dlledifllne verlrsin; Sen dl!e-diglnl azlz edersln; Sen diledlglni zelil edersin-hayir yalniz Senln ellndedlr; Sen, hl5 ?Qphe yok-tur kl, her $ey'e kaadirsln.»
(KurVn-i Kertm AH imran SOrest)
BlBLtYOGKAFYA
Ali Fuad Tiirkgeldl - Goriip Isittiklerim Ankara 1951
Aysc OSMANOGLU • Babam Abdiilhamid, Istanbul 1960
Nevros MANAVOGLU - El Uyletii HublS, Sam 1340
Ncvsal-I Osmant 1. Cild, Istanbul 1325
2. » » 1326
3. » » 1327
4. » » 1328
Refit Cevad ULUNAVin Hatirati, Tercuman Gazetesi 5 Kasim 1969
ve milteakip niisbalar.
SSmth Naflz TANSU - Madalyon'un Tersi, Istanbul 1970
Tank Mumtaz G6ZTEPE - Sultan Vahiddedin Mutarete Gayyasmda,
Istanbul 1969
Tank Mumtaz GOZTEPE- Sultan Vahidcddin Gurbet Cehenneminde,
Istanbul 1968
Salln Nlgar KERAMET - Halife II. Abdulmecid, Istanbul 1964
SSdlye OSMANOGLU - Hayaumm Act ve Tatli Gunleri, Istanbul 1966
MeclEs Zabitlan
Tarlh Diinyasi Derglsi
Umumf Tarihler
BE§iNCi BASIMIN TAKDJMi
Bu esenn ,1k basimmdan bu yana takriben onbe5 senelik bir zamangccm ls,,r. Resmcn tahrif edilmis. bulunan yatan larih gerccklerinin izharvctladesi bakmrndan, bu zaman zarfmda sayan-, takdir bir gelismeyesahid olunmustur. Heniiz hukuka akscimi s iraasa bile, fiiliyatmgorulen bu haksinasbk temayiilii sebebiyle, bu eserin daha cincekibaskilannda gercek!e
5[irilemeyen bir nctlikle takdimi gerekirdi Hakika-ten esk, baskilarda mecburcii buzlu camlar arkasna konulup te'vil sans,ekle miulmak istenen birtakim gerceklerin bu defa siitresiz ve daha ber-rak bir surctte am icabederdi; Okuyuculann boyle dusiinmeleri ve bOyfcbekleraelengayeilabiidir.
Heyhat ki!.. bu tare bir hareket icin objektif (afakl) sartlar kafi dere-cede musatd kabul olunsa bile, bizim sahsi sardanmrzm alabilcMincegaynmusaidligi bu cserc yap.labilecek her tiirlu mudaheleyi imkansrzktmisur Degil bazi gercekler uzerindcki kamuflaj malzemesinikaldirmak, ilk labidan bu yana toplanan yeni malzemenin ilSvesini bilegerceklcsuremedik!.
Kim derdi ki, biz de "Osmanl, Ailesi»nin felaketlerle dolu elligurbet yihn. anlatmaya ?ali §an bu eseri te'lif ettikten kisa bir rauddetsonra, onlarla aym kaderi paylasmaya mecbur olacaktik.O Cenab-iHakkin nihayelsiz liituf ve keremi icab, olarak "kader" insanoglu icin
„J \ '^'r"surbf ' mu S"""*" sUe!ine memar k'to 'i *»» >**yl.
mouth , Turk.yc den l.sau bgrenmck fane ve periodik bir state genoler gelmcktedir
12 KADIR MISIR06LU
mutlak bir mechuldljr. Oyle ki nagihani bir feiaketiri ustiine dogra git-
tnekte.olanlar bile son ana kadar soyleyip gulmeyc devam ederler.
'ik. Kemal I'asa'mn 1923-24'lerde yaptigimn, yani keyfi bir
surette dilcdigi kimseleri valanlannda yasamaktan mahrum etmenin
altmis yil soma, entipiiften bir ihtilaldcn saglanmisi gecici bir prestijle
fterian Evren ve arkada-jlan taralindan yapilabilecegine kim ihtimal
verebilirdi?!... 1923'lerin badiresipdc vatancuda kilmanlarin resmi ra-
kami "Yuzellilikler"(") adiyla amlmalanndaii dolayi bu dereccde az
samimamahdir. Bu yuzelli ki§ilik resmi liste dismda ccsitli sebeplerle
BuiuV arasmdaki hayranlanmizdan birinin ziyarclini iarfe maksadiyla oturmakla oldugu
eye gittigimizde arkadajlan aradigimiz sahsm baska bir eve tajindigin, sdyleycrck bizi
oraya gotiirduler.
Muvakkatcn burada bulunmakta olan o arkadasm asgarisi ile mahdud olan esyalan
yen! UU)mmiJ hulundugu bu evde heniiz yerlestiriluiis, bir durumda degildi. Kenarda bir
iki bavul, birkac karton kulu ve i9inc geligi giizel kapkacak konmus buyukce bir sepet
goriinuyordu. Baska bir zaman gelmek arzusu lie rahatsiz etmek istcmediysek dc, vaki
israr uzcrc kisa bir tevakkufu ve hie o'mazsa bir bardak {ay icmeyi uygun gordtik.
Ev satlibi ihtimal kmlmanialan iyin giyim kujam ncvinden yumusak esyalar arasina
yerlestirmis oldugu bardaklan kenarda duran kamistan 6rulinii| bir sepetten cikanrken
sayan-1 hayret bir sey oldu: Sepet bardaklann bulunmasi maksadiyla yariya kadar
bosaltildigmda, biitun bu kansik esya icindc bir de nc ciksa begenirsiniz: Osma-
nogiillan'mn Drami isimli eserimiz. Gayri ihtiyari;
- "Kim derdi ki, lstanbul'da basilmis olan bu kitap da gdrbete cikacak ve on yil sonra
yazan ile boyle hayal edilmez bir tesaduflc karsi karsrya gelecek?!.." dedim.
Gene;
- "Hayrr asil s3yan-i hayret olanl o degil, bu kitabtn yazuisindan bes-alli sene sonra
yazannin da bu kitaptaki jahislann hayatlna benczer bir hayati yasamasmin mukadder
olusudur!" dedi.
Bense gayri ihtiyari dokulen goz yaslartmi gostermemeye calijarak her iki olusu bird-
en kader cercevesindeki asK yerinde degerlendirmeye cabjiyorduro.
ii- Yakm tarihimizin en acl ve ayni zamanda enkcroikgcrceklerindcnbiri de bu
yiizeilik'er faciasjdir. SSyle ki Lozan'da, Muttefikler sulh gercekleslikten sonra harb es-
nasmda.bizi.aikadanhancerlcni's. olan gayr-i muslimlcre ceza verecegimizden korktuklan
1*919, .bir.umami;af^rotQkvliinde rsrar etmislcrdir: Bundan cikan miinakasalar sonunda
ariasdmislir ki; gayr-i muslimlerin alfedilmesi tahif karsilanmakla beraber muslurnan-
lardan M» ;Kemal ve ekibine muanz olanlann cezalandinlmasi dtijunulrnektedir. LSkin
bunlann kitnler oldugu, hangi sugu islemis, bulunduklan o anda cevapkuidiniamiyordu.
OSMANOgUUARrNIN DRAMI
birkas bin kisinin yadellerde yasarnaya mahktim edildigi, bunlardaij birbuyuk bsmi icin valan topragimn mezar olarak bite ?ok goriildugii mu-hakkaktir. Bununla beraber Evren ekibinin oz valaninda yasamakranmalirum eltiklerinin adedi de seleflerinin zulmUnden asagi olmayacak brcsurette onbejbin fcijiyi gecmislir, ;,,!>-*
Kufur ve ilbad cephesinde 1923'lerdekine e5 bir siddeUe husDmetemuhatap oiusumuz ihtimal "Ki§i sevdigiyle beraberdir!.." hadis-i5erlfinin yiiklendigi yiice mananin bir tez9hiiriinden ibarettir. Ancak1924 y.li sartlarmdan farkli olarak bugUn Turk Milleti'nin birka? mil-yonluk bir parcasi -mecburt olmasa da- yurt dtsmda oturmaktadir Bodururaun bizira gibi cebrt gurbet sartlan icinde yasayanlar icin elem ve.zdiraplaria mes'uIiyeUeri hem agirlasUran ve hem de hafiflestiren bircokyonii mevcuttur ki; burada sadet di-jidir.
Digcr taraftan Osmanogullan'ru valanlanndan surup cikarmakla Hri-Ieri talmin olmayan, Onlan ySdellerde bile rahat btrakmayip zaman za-man binbir isnat ve ittirayla karalayip halkm gozUnden dusurmeyecalisan {sl|rn dusmanlan, bizim icin de aynt seyleri yapmakan geri kaJ-'
:
maroislardir, Bunun icin bazan bir video kaseti, bazen de basit h£nvayetkafladdedilmistir. Hatlaen son Brneginde goriildugti gibi <
ni)7
Siiylenebilen tek |ey bunlann takribenyti^yuz-elli kisi olab&cekjeri hususu idi. BSyleoe
'
Afv., UmO,„i Pr.tM'« yuzelli kisi mustesnadir, gibi mant* d,|, bir iMre ko-mtlmustur. Dunyan,,,. he, yerinde afvm islisnas, sucun mahiyetiyle bdirlenirken, Lozm daIsrael Pasa'mn tahmini bir rakam olarak kondurdu|u yuzelli saytsmin esas alunhaslylabir Vatan Halnleri Ustesl" ttjkili o devrin nasil kannnsuz. keyfi bir idare oldugunutek basina ispala yetecek bir faciadir. YOzelli rakam, s.bit Icalmak, aart.yk kim kimekiziyor veya koikuyorsa onu bu listeye ilhSl etmeye causmi, ve kim kimi kayirfflalt ii-tiyorsa liste hanende birakmaya ugrasm,s„r. Bu wretle Osmanli DevletiWi-en yiiksekmakamda vazife gorm»i bir sahisla, i siyle gUciiyle mesg^ koyltt Mehmed AgVya kadarb,nb,r,ezatl, bir lisle vSeiid. gelmi,,!,. (Tafsilat ifin baklmz Lozan Zaferrni? Hezimet mi'isimli esenm.zin 'iM.nevr Kayiplar»a tthsis editai, buluiiaw.ufuilc'u.isildinde.kiyiizellillkler bans'.) ..„.:,,;...,.!,..,.
Si-
Bakmiz23Temmuzl086, 19 0cak 1989, lSEkim ftg^ttrMHiirriyetGaz-etesi nfishalan, v.s. -. .*,,,< , -.,,J . - ,.
.
M KADIR MISIROSLU
onbes. yillik Mr vak'a bile dump dumrken yeni bir hadiseymis. gibi it-
ham zcmininde kullamlabilmis.tir. Elinizde tutlugunuz bu kitaba 1976
yilinda verilmis. olan bir mukafat 1989 yilinda market haber
yapilabilrai§tir. Bu, o sirada Reisicumhurluk Makamina namzct olan
Turgut Ozal'in "kali derecede laik ve kemalist" olmadigim is-
pat sadedindc giiya delil olarak ileriye surulmiistur,
Bugtin buliin Diinya miilhis. bir sarsmri gccirmeklc ve asirlik raazisi
olan batillarla, onlanti putlashrdigi sahsiyetler birer bircr yikilmaktadir.
Boyle bir zamanda, bizimkilerin "Giinesji baleikla sivama"ya de-
vam elraeleri kendilerini giiliinc ve gercekten "cag di§i" kilmaktadir.
Bakalim bu sakim rote daha tie kadar devam edcbileceklerdir. Her haido
fazla degil!.:. Mevla-yi miiteal biiyuk Islam inkilabim gerccklestacek
iinan ve ihlas abidesi kadroriun ekseriyetle gene olrriasina atfi nazar
ederek fart-i mcrhamclinden inihal etmekte yani muddeli uzalmaktadir.
Lakin unutmamak gercktir ki, "Her gelecek yakmdir!.."
2Ocakl990
Bournemouth - 1NG1LTERE
YAZAMN, TURKjYE MlLLt KULTUR VAKFININMiJKAFAT TEVZI MlRASlMfNDE YAPTIGI
KONUJMA
Mffliyetci ve mukaddesatci cephenin eniuwali ntaeselerinden biriolan «Tiirkiye Mill! Kultiir Vakfi»KADtR MISIROGLU'NA 1974yil. «juri husOst mMutfetwa tevcih etmigtir. Bu maksadla 15 Maya1976 Curaartesi glinii Park Otel'de KuMr Bakan, Rifk, Dan15man'in dakatild, gl bu merlsim tertib edilmis ve raiikafatlar levzi editaistir BumerSsimde KADlR MISIROGLUna i§bu «Osma,io|ullaf,'„,n Dram.»is.mh esermden dolayi verilen mukafau, Ba§vekalet Mustejan Ekrem
^S^T.f^™ e,mi5Ur-BUnda
" Mnra bir kon»imaWn KADIRMIMROGLU jtinlan soylemi^tir:
Muhterem Bakan,
Muhterem Mute§ar,
Muhterem Miitevelli Hey*eti,
Muhterem jliri ve
Muhterem Davetb'IerL
Osmanogulanmn Dram, isimli naciz eserimden dolayi bana g8sterilenbu teveccQhii,
Sah«mdan ziySde bu eserin bedbaht kahramanlanna aid ka-
16 KADIR MISIROSLU
bul ediyorum. Zira yanm asirdan beri mulemSdi bir suiette aleyhinde
konusulan bir Mlenin, clli yillik gurbet hayatlarmi anlatmaya calisan bu
cserin muhterem juri' tarafindan nail oldugu alakamn, biraz da onun kah-
ramanlarindan dogduguna inamyorum. Bu itjbarla kcndilerini bdyle bir
teroiH yapmalanndan dolayi tebrike sayan gordiigflmu ifade etmek iste-
Aziz dinleyenlerim!
Ben, burada mtikafata layik gdrulen eserimde, aile-yi Osmaniyenin
yasadigi elli yilhk drami anlatmadjm, anlatamadim. Zira Ummandan bir
katre kabilinden bazi hatirat Surmtilari takdim etmekle iktifa eyledim.
giinkii, bizi altibucuk asir zaferlerden zaferlere kofturmuj bir buyuk
Silenin bugiinkii bedbaht cocuklanna bir merhamet taleb etmek mev-
kiinde bulunuyordum. Bunu ise edebe mugayir telaki ettim. Zira, meshur
edip Cenap §ahabeddin Bey'in soyledigi gibi «Kaplan Slrti icm en
tahammul edilmez yiik merhamettir! ..»
Bu itibarla eserimi yazarken biraz da onlar icin merhamet taleb etmek
mevkiinde bulunmaktaydim. Diger taraftan hie de miistahak olmadiklan
bir surette son af kammuna ithal olunarak vaktiyle kovulduklari vatan-
larina avdetleri gerceklesmek uzereyken, yiiksek trajli bii gazetede aleyh-
lerine bajlatilan bir kampanyayi cevaplamak mecburiyetindeydim. Bu ce-
vap mecburiyetiyle, onlar icin merhamet taleb etmenin yakijiksizligi
arasmda mutereddit kaldim. Eserimi okuyanlar bu tereddudlimc yer yel
§ahid olacaklardir. Bu sebeple, bilmecburiye ummandan birkac katre are
ederek, asil faciayi degerli okuyuculanmm tahmin ve tasavvurlarina
havale eylemeyi daha munasip^ordum.
Ancak sunu da arz ve ifade etmeliyim ki; bu eserde bahsi gecen gaz-
eteye cevap mahiyetinde olan mutalealar, benim s.ahsimdan ziyade TQrk
hey'et-i i9timaiyeSinc aidtir. Zira ben bu eserde hif bir jahsi fikir beyan
etmedim. Ne.sSyledimse, amme vicdamnda meknuz olanlarm ke§f ve
ifadesinden ibarettir.
KADlR MISIROGLU'na i?bu "Osmano§ullari'nin Dfami"adli eserden dolayi TOrkiye MilIT KiMOr Vakfi tarafindan vsrilen
juri husOsT mukafati, o zamanki Basvekalet MOstejan
Ekrem Ceyhun Bey tarafindan takdim edilirkan... -
18 KADIR MISIROGLU
Bit mudafaa mecburiyeti dolayisiyla kaleme almati bu esere kargi
muhterem jiiri tarafindan gbslcrilen alakamn, Tiirk fikir hayati
bakimmdan da ayn bir ehemmiyeti vardir. Yazilmasi dirayctten ziyadc
ccs3rete muhtac olan bu gibi mevzulan i§leyen cserleri taltif cdcbilecek
bir Tiirk miinevver kadrosunun bulundugunu gormekle bahtiyanm! Bu
scbeple asil sevincim, jjahsim adma dcgil Tiirk fikir hayati admadir. Ben
do bilmukabil olarak bu dirayet ve liyakali gosterdiklerinden dolayi muh-
terem «TURKlYE MlLLt KtlLTUR VAKFI» miitevelli hey'etini,
O'nun degerli bajkani TURGUT OZAL Bey'in jahsinda tebrik eder,
te^ekkiirlerimi arz ederimL
(SEB1L, Sayi 20)
ICiNDEKiLER
BE?INCI BASIMIN TAKDlMI ,
ONSOZ"
BlRINCl BOI.0M :
OSMANOGULLARI'MIN TARiHgESi, HUSGsiYETLERiVE CIHAN TARiHihIDE OYNADIKLARI MUAZZAM ROL
I - OSMANOfiULLARI'NIN TARIHCESIA - OGUZLAR VE KAYIHAN A§IRETI
a) Oguzlar.3)
b) Kayihanlar , ,
'
3.
B OSMAN QAZI'NIN SAHSlYETI VE OSMANOGULLARI'NINSECERESl
a) Osman Gazi'nin §ahaiyeti38
b) Osmaogullari'nin §eqer§su ......... '
49
II - OSMANOGULLARI'NIN KUSUSlYETLERl VE ClHANTARlHtNDE OYNADIKLARI MUAZZAM ROL
A - OSMANOGULLARI'NIN HUSUSlYETLERla) Manevf Bakimdan
, „b) Siyast Bakimdan
„, _
"64
B - CIHAN TARiHlNDE OYNADIKLARI MUAZZAM ROLa) TOrk Birligi.Bakimmda
70b) Islam Birligi Bakimmdan..
. . , 71
23
iKlNCl B6LUM :
OSMANOGULLARI'NIN VATANDAN QIKARILI§I VE
ACIKLI GURBET HAYATLARINDAN SAHNELER
I OSMANOfiULLARI'NIN YURT DI§1NA CIKARILISJ
A - BUNA SEBEP OLAN HADISELERE KISA BlR BAKI?
a) Mill? Mucadeleye Tekaddflm Eden Gunler 75
b) MlltMucadefe.... 78
> ,. c) Sultan Vahideddin'in HusQsT Durumu „ 81
B - HILAFET ILGASINA VE OSMANOGULLARI'NIN YURT
DISINA CIKARILMASINA MUTEDAIR 431 SAYILI KANUNUN
HAZIRLANMASI.TBMM'DE MUZAKERESl VE TATBlKATI
a) 431 Sayih Kununun Hazirfanmasi 10O
b) Bu Kanun'un TBMMde Muzakeresi 114
c) Tatbikal '39
II - OSMANOeuLLARI'NIN ACIKLI GURBETHAYATLARINDAN SAHNELER
1 - Sultan Vahideddin '83
2 - Abdulmecid Etendi 211
3 • Abdilrrahim Efendi 233
4 - Burhaneddin Efend> 242
5 • Osman Fuad Efardi 246
6 -MahmudSevket Etendi 253
7 Mehmed Abid E'endi 305
8 -Abdulkerim Etendi , , 316
9 - Ve Digerlori 325
UCUNCU BOLUM :
OSMANOGULLARINA KARSI SON HAQLI TAARUZU....337
DORDUNCU BOLUM :
OSMANOGULLARI UZERlNDEN K&BUSUN KALKISI
A - ILK MERHALELER.:
:..... 367
B-SONMERHALE 379
SONSOZ..,.; •428
flNSflZ
f>j iirk Milleti'ni asirlarca zaferlerden zafereko$turmus. bulunan Osmanogullan hakkindaIch ve aleyhte - pek ?ok 5ey yazilipsoylenmistir. Bunlarm ekserisi - maalesef -
guniibirlik siyasetin emrindeki kiralik kalemlerin mah-suludiir. Bu bakimdan billiassa son elli yd i?jnde bumevzudaki buliin yazilip fizilenleri, ihtiyatla karsdamak,akli sellm idibidir. GerS i, Osmanogullan'na kar§.giri;ilmi9 bu adi sogme kampanyasina katilan hisbirciddi earihsi Sikmamistir. Hakikaten bu gibi gen;ek ta-nhSiler -alabildigine gayr-i miisaid olar. sartlara ragmen-bu mevzuudaki geryegi yine de ortaya koymayacalisjmislardir ki, bunlardan bazdanna yeri geldikje te-mas eddecektir. Fakat ne yazik ki; Cumhuriyet devri Hebirlikte bajlayan ve korkunc. bir din ve tarihdusmanligmi aksettiren haksiz ve sirkin bir koiuleme ed-ebiyati, hala devam etmekte ve mektep kicaplanma kadar.ntikal ederek, gercekleri -siff yar. munevverelermuvacehesinde de olsa- sislendirmeye muvaffak olmusgoziikmektedir.
Surasi muhakkakdr ki; son elli yilm hadiseleri heniiztamamen durulmamis. ve bunlarm uzerinden « t a r i hsayilmalan icin gereken z a m an »gesmem.stir. Bu sebeple, yakm tarihimizle alakah bircok§ahis ve vak'alarla birlikte Osmanogullan hakkindakibeyanlarm da, birbirini nakzeden bir mahiyet arzetmele-r.m -bir dereceye kadar- tabii karSilamak gerekir. Au-cak, jayan-i memnuniyet olani 5udur ki; Osmanogullanhakkinda yazilip soylenenler arasinda, onlann gurbeetebmbir mahriimiyet isinde geSen elli yillik siirgftn devrel-
22 KADIR MISIRO&LU
erinde, 1'iirk Devlet ve Milleti aleyliine herhangi bir
beyan veya faaliyette bulunduklarma dair hicbir iddiaya
rastlamlamaz.
Ger^ekten Osmanogullari, ecdadlannin biitiin bir
millet efradi lie birlikte de olsa - asirlarca kinina girnick
bilmeyen keskin kilicJanyla fcthediltnis bulunan dogup
buyiidiikleri aziz vatanlanndan nagihiinJ bir emirle
tikanldiktan sonra, Tiirkiye ve Turk Milleti aleyhinc en
kiiciik bir faaliyette buluninannslardir. Sadece, tekrar
vatanlanna kavusmak i(;in bircok israrli miiracaat ve tal-
cbleri olmustur. Bunun disrada bir de, bugiinkii
Tiirkiye dahilinde ve «Misir, Suriye, lrak»ve hattii «Yunanistan» gib) kaybettigimiz eski
vatan topraklannda yagima edilen eniliik ve einvalleii
etralinda bir takim {alismalan goriilmustiir. Bunlarin
basinda «MusulPetrolIeri» davasi gelir. C°k
del'a bununla alakah faaliyetlerindcn galat olarak,
Tiirkiye aleyhinde. c,alisinis gibi gosterilmek istenmeleri-
nin bagh bulundugu temet maksad ve fiili yanhslar yeri
geidiginde izab edilecektir.
Osmanogullarrmn bugiine kadar Tiirkiye aleyhinde
hicbir faaliyette bulunmadiklarma miitedair hiikmumiizu
kabul etmeyecek hic,bir insaf ve iz'an sahibi bulunamaz.
Bunun tek istisnasi, Tiirk basinuida her nasilsa itibarh (!)
addedilmis bir ga/.etede gejen aylarda yer alan «0 s
manogullari'nin Son y u n u » serlevhali
bir tefrikadir ', Zannimizca Osmanogullari sulalesinden
arta kalan bir iki yash zat tie heniiz vatanlarimn yiiziinii
dahi gormemis bulunan birkac genein yurda dtinmek ihti-
mallerinin belirmesinden endiseye kapilarak alelacele
efka'r-i umurmyeye sunulan bu mesnetsiz ifsaat(!)in
gayr-i ciddi bir sinema senaryosundan hicbir farki yok-
l'>-Bki:'Hithiye«Gazclcst'nde IS - 20 Nisan 1 1 974 arihlcri arasmda «Osmmanlllarin Son y u n u » sciicvhasj ve Nlsyan Yigitimzasiylanejredilen
yazi sens].
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 23
tur. Bu kanaatimizin bircok delilini mahud tefrikanmmuhtevasinda da bulmak miimkiindiir ki; alakah bolumdebunlarin herbirinin teshis ve tenkidine gerektigi kadaryer verilecektir.
Esasen bu eser, o yazitardaki asilsiz isnat ve if-tiralara tarafnnizdan verilmis olan cevapiarin 2 ktSmengcnisletilmesi sOretiyle viicud bulmiistur. Bugiin, osirada bazi endiselerle imza koyamadigimiz 3 bu yazilandaha da gemjletilmis olarak efkar-i umumiyeye takdimedebilmenin derin haz ve saadeti icinde bulunmaktayiz.
Gerei Osmanogullari, her tiirlii miidafaa ihtiyacindanbendirler. Zira onlarin hakkin. teslim etmek icin vasatseviyede bir ecnebi kadar bilgi ve insaf sahibi olmak bilekaf.d.r. Osmanogullan'mn cihan tarihinde kan ve imanla
2 - Bkz ; MillfGazcteMe21Nisan-^4M.y,U974lMMeria.as,nda«Osrn•noinll.no. K.r,i Son H.cl. T...rtuzu».bde*M ve«Bir Tir l h c I » imzasiyla nesredilen lefrika.
3 - mad, mahud 163. (incu maddeden diirt ve 5816 sayd, kanuna istinaden deu9 »ne olmak iizere yedi ,eneyc mahkum olmu s bulunmakta ve Cerrahpasa TipFakullesi Psikiyalri Klinijinc. verilmis { »yhk bir ,ne'zO„iyet sSye.inde muvakka-en d1San oikmij bir d.rumda idik. Raporurmu ise, Adll Tib MeclWna derde,l-itafaote idi. Bu ylizdendir ki, Tnrk - Islam dUimanlannm yeniden, h.smmangramAend.se,, - cok a™ Migimi2 haide . „ yazlta> im2a koymam|z, imkinsl2la!,lrm ,!tl
Mahnd gazeleye gerekli cevab, geeik.irmeden vamiek ise; zarSrel halindeydi J-iraayn, zamand. Osma„oglnlan'„m aziz vatanlanna kav,,!malan„a imkan verenbir«.f kanunu» TBiMlvrde kabul olunnrn, ve Senato'da mnzakere edilniek saf-hasua gelmi, bulunuyordu. Boyle uazik bir zamana bilhassa ,asllalilan bu tezvMln,miBt iradeyi isliro.l edenleri yamllmaya oal.smak gibi srfi! bir gayrctin mahsullioldugo, gozden kacm.yordu. Nilekim 9ok gecmedeu bu tevzirat, Sem,«ye edinen birlenalbrun ag,r b,r lisa„la Osmanogullan'na hueum ettigi goruln,li
5l(ir. Ancak 5ayan-imemnauyel olan, judurki; mahud gazete Ue aju biriiji eden bn .enator, millliradeyedayanmaym i.deeo bir «gece ba S k,„,»tarz,nda icn edilen. 27May, .d a r b e - i h u k <S m e 1 i » nin gelirdigi « t e m e 1 1 i » (invanli, temekizlerden biriy-di...
21 KADIR MISIROGLU
yazdiklan desfanlann goz kamastinci panlti ve sasaasini
izaleye hicbir garezkar kalemin giicii yetmiyecegiciimlenin raalumiidur. Hal boyle iken, hala giinesi
balcikla sivamaya cahsan bazi bedbahtlarm zuhuru dahimiicerret insanlik hesabina cok elem vericidir. Busebeple bizim bir miidafaaname mahiyetindeki bu eseri-
miz, Osmanogullari'ni -mevcut olmayan- suclarindan te-
briye maksadiyla kaleme ahnmis degildir. Belki dahaziyade Osmanli diismanlarimn ger<;ek niyet vehiiviyetlerini teshis ve teshirdir. Bu vcsileyle Turk veIslam tarihinin en biiyiik sahsiyetlerini yetistlren Osma-nogullan'nin son mumessillerine miiteallikbilmecburiye vaki olan- bir miidafaamn n%iz kalemimizicin miimkun ve muhtemel seretterin en bityiigiinii teskil
eyledigini Miliaria ifade etmek isteriz.
Gercekten Osmanogullarr, yeryiiziinde gelmis gecmi§hanedanlarin en uzun imiuilu.su ve en hasmetlisidir. Hiebir milletin tarihinde alti bucuk asir devain etmis bir
hanedan bulmak miimkiin degildir. Turk Milleti'nin
biitiin efradi, bu hanedamn her biri digerinden dahaserefli olan muhterem mensuplari etrafinda ta
baslangictan itibaren kenetlenmi; ve bu suretle biiyiik bir
giic meydana gelmistir. Milletimizin asirlarca birlik veberaberliginin saglanmasinda en nafiz rolii oynayan, buhanedan olmustur. Bu suretle sagianan muazzam kuvvet,
bugiin iizerinde yasadigimiz topraklari vatan kilanamillerin basinda gelir. Osmanli Hanedam sadece Tiirk
Milleti icin san ve sereflerle dolu alti buguk asirlik bir
tarihin viicud bulmasina ami! olmamis, ayni zamandaIsiam AEemi'nin bitip fiikenmek bilmeyen hach taarruz-lanndan masun ve mahfuz kalabilmesini de saglamistir.
Gercekten Osmanogullari'mn tarih sahnesinecikraalarindan once «Hilal-Salib Miicader e"s i *riih cereyan ettigi saha, bugiinkii vatammizla Su-riye^ ve Ifrlistin havaiisiydi.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 25
sgSHHrSSSHggSSESSS
Marsss~«— '"'•.«:
«ir
Bk?„
S
:e
be
nPefr
1
eti
k
9n I.»ran,"ar 'a *"» v*ki <*">«««*
35 KADIR MISIROSlU
kabil-i izahtir. Boyle bir diigmanlik, asirlarca Osmanli
Devleti'nin adalct ve semahati sayesinde huzur ve siikun
iccrisinde yasamis. dahili Hristiyanlar icjn bile munsifane
addedilemezken, bii sbziimona bizdcn kimselerin bitip
tiikenmek bilraeyen Osmanli diis.manligini izah
imkansizhgi meydandadir.
Surasi rauhakkaktir ki; yiikselis devirlerinin sanli mu-
vaffakiyctlerini bu hanedansiz izah miimkiin degildir.
Gercektcn « F a t i h » siz bir « t s t a n b u 1' u n
F e t h i » ni, « K a n u n i » siz bir « M o h a ?
Meydan Muharebesi»ni veya « Yildi-
r i m » siz bir «NigboluZaferini» ilah...
nasil izah edebiliriz?!... Hal boyle iken, bazi kimseler,
hala tarihimizdeki biiyiik muvaffakiyetleri hanedan
-li§mdaki bir takim kiniselere ve hassaten millete mal et-
mekte, buna mukabil bilhassa son devirde ortaya cikan
ve bamba§ka sebeplerin eseri olan muvaffakiyetsizlikleri
lie, Osmanli Hanedani'na yiiklemcktedirler. Halbnki alti
edi asirlik tarihimizde goriilen parlak zaferler kadar,
hatalar da his siiphesiz. btttiin bir millet efradimn
miisterek eseridir. Muhakkak ki; tarih, mantik ve hakka-
niyet icabi olan da budur!...
Son devirlerde ortaya sikan ve tarihimizde bir
«gerileme» olarak tavsif edilen durumun amilleri
ise, cok sefitli ve mev-zuumuz haricidir. Kisaca
sbylemek gerekirse, bu durum ic. ve di§ diismanlarin
sinsi ve planh faaliyetleri yiiziinden imkan yerilmeyen
« s a n a y i i n k 1 1 a b 1 »na zamaninda ve gerektigi
§ekilde katilamamanm bir neticesidir. Avrupa'da ortaya
gikan sinai gelisme ise, Amerika'nin ke§fi ve yeni
ticaret yollannin bulunmasi suretiyle Hindistan'a gidil-
mesi ve biitiin bunlann neticesi olarak da Avrupa'ya
biiyiik bir servetin akmasi gibi biisbiltiin ba$ka sebe-
plerle izah edilebilecek vakialardir. Ne yazik ki; Tanzi-
mat'tan bu yana Sark-Garb muhasebesini layikryla ya-
OSMANOSULLARTNIN DRAMI 27
pam.yan yari munevverlerin suur altlarindalti asagihkduygusu ve Islam diismaialiginin makesi olan yanlisizahlan, hala revactad.r. Bu gibi bilerek veya bilmeye-rek Islam diismanlarinm emellerine alet olanlairin, biiyiikdevletimizin yikrlmasinin gercck amillerinden mesela bir« P e t r o I iiu'eltsii ndeki - tafsiline buradaimkan bulamadigraiz - hatSli tutumianni teshis ve teshjriortaya son derecc ibretli bir tablo c.kanr. Fakat buradamahud lefrika dolayisiyla tespiti elzem olan diger birgercek de sudor ki; akip giden zaman icinde mcs'elelerve bunlann Tiirkiye aleyhinde kulian.lmasindaki iislupdegisse de, dusman faaliyeti durmamakta ve yeni sekilleraltinda devam edip gitmektedir! Hasil. dusman aynidusmand.r ve faaliyetini tatil etmis degildir! Ebette ki et-miyecektir de!...
tesitii dim ve irk hususiyetleri ile birbirimdenapayn bir cok imsuru asirlarca sulh ve siikun icindedirayetle .dare etmis bulunan milletimizin, bubasansinda en biiyiik hisse hie siiphesiz arka arkayadeha olciisiinde bir cok biiyiik sahsiyet yetistirmis bulu-nan Osmanl. Hanedani'nmdir. Bu yiizdendir ki milletim-izm diismanlan, bize karsi duyduklan kin ve nefreti -
adeta- onlarin §ahislannda merkezilejtirmislerdirGercekten elli y.ldan beri bir boy hedefi gibi en cirkin.snat, .ftira ve diismanhklara maruz biraktiklan Osma-nogiillan'ndan, Tiirkliik" ve Miisiiimanl.k hesabma intik-am almak istemislerdir. Ciinkii mill! varligimizindustnanlan, milletimizin has ve beyni olarak daima on-Ian gormus ve bu sebeple oianca hincini onlara.voneitnustir. Gercekten Osmanogullan bin vildanberidevam eden « H i lal-Salip M ii c a d e i e s i
»*'
mn agirlik noktasini teskil etmistir. iste bu yiizdemdtf ki;aziz vatanlarmdan tard edili5lerinin azetTOAs
'yarini'';
yuzyil gectigi halde hala tatmin olmayan bir kinih haksiz
23- KA&IR MISIROtSLU
ve efrkin tezahiirlerine sihid olunmaktadir.
Buna ragmen bu defa yaniltilamayan ve Turk amine
vicdanma bihakkin terciiman olan T.B.M.M. - velev b.r
af kanunu cercevesi icinde de olsa - bu vatanin hur ve'
mes'ud havasini teneffus etmeye herkesten ziyade hak-
lari olan fatih ecdadtmi/.in gurbetzede eviatlarma karsi
elli yildir siirdiirulen korkuni; bir zulmu nihayet beriaraf
eylemisHr. Gerci bu keyfiyetin tahakkuku esnasmda ban
mebuslann ve hatta degcrli bir Sultan Efendi'nin'1 Osma-
nogullan'nin ortada afvedilecek bir suclari bulunmadigi
yolunda son devcce hakli bir itirazlan vaki olmu§tur. Fa-
kat, §ahsen teknik bir /.arurete atfederck
muhimsemedigimiz bu noktadan daha ehemmiyetlisi
judur ki; asd biz, millet olarak, elli yil sonra dahi olsa
biiylesine korkunc bir hatadan dbnerek, ecdad ve tarih
oniinde afvedilip bagisianmamm temin edebilir isek,
yine dc kazanc buyiiktur!.. Osmanogullan hcsabina
diisiinulurse, bu neticenin asd tecssiife Sayan ciheti, bu-
nun bir af kanunu icmde temin edilmis bulunmasi degil
4 - «Osmanl. Hinedan'tna inensup Istanbul'da oturan sultanlat.yi.rda doomc
haklan bulunmayan hanedan mensubu eiteWtain, memlekete doranelefine feel bir
kanunla izin verilmesini istcmislerdir.
Yurda donme iznmin, rakaniacak gcnel afla saglanmasrom kcndilerini (izecefm,
bdlrten sullanlar, .Kocaman bir hSneaaiun mensuplan cant ve hirsizlarm faydalana-
oagt affm kapsam. Ici™ hicbir zaman almamazlar. Bu, asalctimize uygun bir harekct
olmaz»demislerdir.
Osmat.lt Hanedani'mn mensuplartndau Nesllsah Sultan, bu konuda jurtlan
soy.cmi§tir:
- HSnedan'a mensup biiyuklerimizdeil iadece Vas.b Efendl, Az.z Efendl,
Ntam Ve Memduh Efendi'ler hayattadtrlar. Gencler, Avnipa ve Amenka'da
ogtenim yaptynrlar. Bu nedenle geactai. yurda gelip, ye,le;eeekk,rmi sanmryomm.
Onto, oradaki hayata alisrruslard.r. Gelip Turkiye'nin zor s.rtlanna abjamazlar. An-
cak iiikelBini gormck loin gecici olarak gelirler. Yatatz, yasldar bfiyiik btr vauu
5zlcroi'i§ihded.itier-»
SuadHayrifirgiipia'nungelioi Ffa.Ia Urgiiplii de «Ailem.zden clan
OSMANQ0yUARI'NIN DRAMI 29
de, bu zamana kadar gecikmi? olmasidir. Zira, mafcsadbasil oldu amma ba'de barab-el-basra.*..
Evet, ileride kisaca gurbet sergiizestferini okuya-caginiz bircok kiymetli sehzadenin delisetli bir daussilaile kivranarak irtihal-i dar-i beka eylemelerinden sonra!Bugiin, bu imkandan heniiz vatanmin bir tasjm bilegtirmemis olan bir kac gene sehzade ile Tiirkiye'dehicbir gechn imkani bulunmayan bir iki yash zat mi fay.dalanacak?!.. Heyhat!.. Bu vatanda, onlarm bir cogununmal miilk namina bir dikili aga<;larinir, bilebirakilmadigiiii unutmamak lazimdlr. Biz daha doksanya?indaki bir tek Sultan Efendiye bakmaktan bile acizdurumdayiz. O Sultan Efendi de, uziilerek ifade edelimki; davamizin ba§ taci addettigimiz Sultan Abdiilbamid HanMazretleri'nin hayattaki yegSne evlitdidir. Kim biliyor,bugun O'nun ne halde bulundugunu, nerede oturdugunu,ne yiyip kjtiginl?!.. Unutmamak gerekir ki, zulme nzada, zulijmdiir!....
Bu iirada §u hususu da belirtmek gerektir ki; Os-'
manogullan'nin vatana avdetlerine imkan veren kanunidegi|iklik - her ne kadar -bir«af kanunu* icinde
ki(ikrmru«mlck«lmizc donmelcrine izin verilmasi, beni {ok mullu kilar. Zira, bircoguvaslidir. Son gunlcrinde vatanlannt gormclerini arzi edcrim» dcini|tir.»
(Bkz. Milliyet Gazetcsi, 24 Mart 1974 tarihli nilsha).
Tahmin etmak gtic dcgildi, ki, bu haberdo gecen «nedMI», «konu», «genel»,«ozel» «knpiam» ve benzcri uydurma kclimeler gazete inuhabirinin dinlediji sozlerikcntll lisamyla ifade etmesinden dogmustur.
Mcs'eleyc bu nokta-i nazardan bakan yazarlar da gdrulmiistiir:
«§u halde siz kimi, ne i5in afvediyor veya etmiyor sunuz?.., Jjger af kanunuiu™ da 6Ail dikeek.e, bu maddenin ad, «Oamanli Hanedanrna Tdrkiye'de Oturma
Mihaadesi Verilmesi olur. Fakat Osmanogullannm komiinistler i?in etkanlacak bir af
*
knnunuod. kendi isimleiini de gormekten rnenm«niyet duyacaklan pek fiiphelidir.,,
(Ukz: E. Giingop - Osmanogullan Af mi Istiyorlarmis?. Orladogu Gawlesi, 26Nisiin 1974).
"
KADIR MISIROGLU
saglanmqsa da ifade ve tanzim §ekli itibariyle onlara ka-
bil-i izafe bir ciirmiiii mevcud olmadigi gei<;egini de ih-
mal etmemijtir. Hakikaten mezkur kanunun bu hususa
mutcallik sekiz.inci niaddesi, diger niaddelerde oldugu
gibi afvedilen bir ciiriimden bahsctmemektedir. Sadece,
vaktiyle ihdas edilmis, bir « k a n u n i in e lit n u n i -
y e t » i bertaraf etmektedir. Bu foCiliyle diger bir kanunu
tadil cden mustakil bir mahiyet tajimaktadir. Belki lek
ba$ma ve ayn bir kanun olarak tedvini daha dogru olabi-
lirdi. Fakat bu haliyle de onun bir « a f kanunum a d d e s i » mahiyetini tajimadigi agikardir. Velev bir
af kanununun niaddeleri arasinda yer alsa bile!...
HSu vesile ile bir de $unu ifade etmek isteriz ki, Osma-
nogullari'nm acikh gurbet scrgiizestlerini nakletmekten
maksadimiz, efkar-i umiimiyeyi onlara acunak is-
eikaraetinde tabrik degildir. Bilakis bu tacialaru bigane
kaldigiimz ve unlardan habersiz . kendi hevii ve hevesi-
miz istikaraetillde fiitursuzca yajayabildigimiz igin asil
acinacak olan, bizleriz. Ku sebeple onlarin bajlarmdan
gecen facialan okurken gbz ya§i dbkebilirsemiz, bu
yasjar asil kendimiz Ujln olsun!... Belki bu suretle Osma-
nugullan'ntn liailevi gurbet hayatlanni kcndimize bir
ibret aynasi ve ciddi bir nel's mubasebesi vesiles'i ittihaz
edebiliriz!... Ma'lumdur ki; yasarrnayan gbz, gormez!...
9 Temmuz 1974
Beylerbeyi - ISTANBUL
BIRiNCi BOLUM
OSMANOGULLARI'NIN TARiHCESi,
HUSOsiYETLERi VE CiHAN TARiHiNDE
OYNADIKLARI MUAZZAM ROL
I - OSMANOGULLARI'NIN TARtrigESt
A - OGUZLAR VE KAYIHAN AStRETl
a) Oguzlar :
slam ve halt! cihan tarihinin en buyiik devletini kuran Osma-nogullan, mense' itibariyle Oguz Tiirklerindendir.Tiirk tarihinin
bajlangicina aid kaynaklar, bir hayli muahhar btilunduklan ci-
hetle, ilk devirler hakkindaki bilgilerimiz oldukca eksik ve vu-zuhsuzdur. Gerjekten, bu hususa - cogu kere - mesned ittihaz edilmis.
bulunan mill destanlar bile, cok soma kaleme abnnuslardir. Ilk yazili
kaynaklarise Vn. YUzyikndan kalmijolan «Yenisey Kitabeleri» ile VIII. YUzyildankatma«Orhun Abideleri»5
dir.lsfc
5 - TafsilSt icia bkz: HiiseyJn Narmk ORKUN - Eski Tflrk Yazitlan(TDK)Istanbul, 1936 - 1940 -Mutiarrem ENC1N-. Orhun Abideleri Istanbul 1969 -NeclpAsim- Pek Eski Turk yazisi, Istanbul 1328,
S KADIR MISIROSlU
tarmte ilk defa olarak Og^zkelimcsinebu Yenisey Kitabeleri'nin
birinde rastlanmaktadir.'1
Turk tarihi gelcncgine vc Oguzlar'dan babseden kaynaklara gore,
Oguz Han'in alti oglu vardi. Bunlar orduda veya « § o 1 c n » deni-
len ziyafellerdc -kendilcrine atfedilcn ehcmmiyete nazaran- Han'in
saginda vcya solunda ycr alirlardi. Tiirkler'de sag laraf, Mogollar'm
aksine olarak daha serefli kabul olunmaktaydi.7
Gguz Han'in Giin Han, Yildrz Han ve Ay Han adlarmdaki
ijc oglu daima sag laral'la yer abyorlardi. Bunlara « B o z o k 1 u »
denilrockteydi. « O k » keliraesi, kadim Tiirkcc'de boy(kabilc)
manasina kullamliyordu.8 Gok Han, Dag Han ve Deniz Han
admdaki digcr Be oglu isc, sol larafta ycr ahyordu. Bunlara da « c
o k 1 a r » veya « U c o k 1 u » adi vcrilmeklc idi. Bu alti evladin her
birinin idarcsi allinda dorl boy vardi. Bunlar da kcndi aralannda
itibailanna gore siralamyorlardi. Bu surelle Oguzlar'in, yirmidort toy-
dan ' tesckkiil etlikleri goriilmektedir. Bu boylarin her biri eti yenmiy-
en avci bir kusu mukaddes addetmiijlerdi ki; buna « a g u n »
denilirdi. Bir dc, her boyun bir « d a m g a » si vardi. Bu, ugur ad-
dedilerek davarlara, kapkacaga vumlur ve haul raezar ta§lanna bile hak-
kedilirdi. Osmanogullan'mn nes/et cttikleri Kayi Boyu'nun Ongun'u
sahin, damgasi ise, iki ok ile bir yayli oktu. Buna ilk defa tkinci Mu-
rad'in sikkelerinde rastlanmaktadir.
Oguzlar, siyasi bir camia veya memleket icin « e 1 » veya « i 1 » tabirini
7 - Prof. Dr. Faruk SUMER - Oguzlar, Ankara 1972. sh. 205
8 - a.y.
9 - Kasgarh Mahmud, <Divtn-l Lilgat - it -til rk » isimli eserindc
bu boylan 22 olarak gostermistir. Aynca O'nun tasnifinde « K a y i »lara ikinci strada
yer verilmi j ve bu kelime « K a y 1J » suietinde yazdmistir. Ojuz boylanna Sid tarn
liste Re§it-ud Dln'in C S m J - ii t- 1 e v a r i h » isimli eserinde yer almisrir ki, bun-
da « K a y i B o y u » null birinci sirayi isgal cttigi goriilmektedir.
K1NIK-
YIVA--
BUGDUZ-
YlGDlR-
YAPARLI-
DODURGA-DOGER--
YAZIR--
KARA . IVLt-
ALKAEVLl-
BAYAT--
KAYI-
UREOlR- .--
ala-yuntlu—
bymOr—SALUK—
CEPNl- -
CAVULDURBECENE
BAYINDIR
KARKIN--
BEG - DlLl-
KIZIK-
AVSAR-
RE§lD - UI) - DtN'E CORE OGUZ BOYLARI
34 KADIR MISIROSLU
kullaniriardi. Buscbcplc Oguzlar'm siyasi topluluguna ve ulkelcrine
« O g u z c I i », Oguzcli'nin basmdaki hiikijmdara ise, « Y a b g u »
dcnilirdi.
Onuncu Yiizyildan itibaren lslamla§maya basjayip Onbirinci
Yiizyilda lamamcn bu yoni asabiycte inlisab elmis bulunan Oguzlar'a
bundan boylc artik « Til rkm e n » dcnilmeye baskmnushr.
b) Kayihanhlar :
Kayilianlilai veya Kayi Boyu, Oguzlar'm dalia ilibfuh acldcdilen sag
laialla yeralan boylardan, yani Bozoklardaiuli. Bu gruplaki boylann
kcndi aialanndaki suakinmada da en sagda yer aliyordu. Yam Bozok-
lar'dan, Gtin Han'a labi dort boytin on ilibarhsiydi. Eslscn Oguz boy-
lannin lam bir lislcsiiii vcren vc biinlan siyasi chcmmiyeilerinc gore
sirakiyan Resjd-ud-din'in Cfimi-ut-Tcvarih isimli cscrindc Kayi
Boyu'na birinci sirada rasllamlmaktadir. « K a y 1 » nui manasi; « k u v -
vci vc k udrctsfihibi » demcktir, Osmanogullari bu boyun
bunyesindeki « Kara- ke.cll i» asirctindciidilci.
Oguz Boykm, basjayan fetih hareketiyle birlikte Anadolu'ya gcl-
mcyc vc burada yerle^meye bajdamislardir, Ancak bu yerleijme de
dcfalcn vc toplu bir halde gcrgeklesmemistir. Anadolu'ya piuea parca ve
muhtelif larihlcrde gelen Oguz boylan ve onlarin kollan hemen her tara-
fa dagdim§lardu. Buiiuo neticesi olarak buglin bile hala Anadolu'nun
muhtelif yerlerinde Oguz boylaniun adlarnu ta§iyan bucok kby ve kas-
abaya rasllanilmakladir.10 Bunlardan bir kismi da el'an « K a y 1
»
aduu tasiyan koylerdir. f§te « K a y 1 1 a r » da bu suretle Anado-
lu'ya gclmiglerdir. Selguklularin 1071 Malazgiit zaferini muteSkip bir
kisim Oguzlar Anadolu'nun muhtelif yerlerine iskan ettikleri
malumdur. Ancak Kayilar'm bu sirada mi yoksa, daha sonra
10- Bkz: Dahiliyye Vekaleri tarafmdan cikanlan ''k6ylcrirtiiz>> isimli cscr-Nihal ve
Ahmed Nad - Anadolu'da Tiirklcr'e aid yer isimleri, Tiirkiyat Mecnruasi, C.ll -
Profesor Faruk StlMEU - a.g.e. sh. 211 vd.
OSMANOGULLARI'MN DRAMI 35
Celaleddin Harezmjah'in vefati uzcrine o biiylik kumandani yenen
Mogollarla vurusa vurusa mi Anadoluya gelip yerlc§likleri hususu ih-
tilaflidir. Bununla beraber Kayilar'm Dokiizuncu Ylizyilda
Selcuklular'la birlikte Ceyliun Nehri'ni gecerck Iran'a geldikleri mu-hakkaklir. Ancak Osmanogullari'nin ne$'et ettikleri Kayilar'm Anado-
lu'ya gelisleri vc bu esnada cereyan cden hadislcre dair bilgilcrimiz
efsanevi bir mahiyet arzelmcktcdir. ..
Gercekten, rivayetlerc nazaran Kayilar, Ccyhun Nehri'ni gegtikten
sonra, once Horasan'da « M c r v » ve « M a h a n » bolgesine
yerlejmijlersc de, Mogollar'in devam eden hiicumlan sonundaCelaleddin Harezmsah ile birlikte Azerbaycan'a ve Dogu Anado-
lu'da Ahlat taraflarma gSs ctmisjerdir. Ancak Onbirinci Yiizyilda Di-
yarbekir ve Harput'ta hukumet kuran «ArlukogulIan»daKayilar'dan oldugundan bunlarin bir kismmin Anadolu'ya daha once
geenvis, bulunduguna hukmeunek kabildir,
Kayilarm bir kismi Sehjuklu Hiikumdan I. Maud-din Keyku-bat (1219-1236) tarafmdan Ankara havalisindeki, «Karacadag»mintikasina ycrlesiirilmisjerdir. Buradan bilatiere kistok olarak « S 8-
g ii t » yakmindaki ovaya ve yaylak olarak da«Domanic»e nakledil-
mislsrdir. Fakat Anadolu'ya gelisjerinden devletlerini kurduklan bubolgeye yerle§inceye kadar baslarmdan gecen macera, hakkiyle tesbit
cdilebilmi? degildir, Bu husustaki bilgilcr zamanimiza kadar rivayet ha-
linde devam cdip gelrni$tir. Bu rivayetlerin en meghuru sudur:
Anadolu'ya gcldikten sonra bir miiddet Ahlat'ta oturan Kaydar, oia-
dan aynlarak Erzurum, Erzincan ve Amasya taraflarina gflg etmijlerdir.
Fakat hayvanlanni beslemek icin kafi miktarda tnusait arazi bulamatnalan
sebebiyle Haleb'e dogru yola gikmislardu-. Bu su-ada reisleri bulunan
Suleyman §ah'in «Caber Kalesi» civannda Firat Nehri'ni
gecerken bogulmasi'
' iizerine aralannda yola devam edip elmemek husu-
1 1 - Kayilar Sogufe yerlestikleri sirada reisleri bulunan Erlugrul GSzihin babasina
aid bu rivayet birbirinden aaklen biitiin eski.larihleriniijde yer aunasina ragmen rfQgm
.
3S KADIR MISIROGLU
sunda ihtilaf cikrmj vc ikiye aynlmi§lardir. Bu sebeple Kaydar'in bir
kisrm orada kalmij, digcr bir kismi ise geri disniip fukurova'ya gel-
mislir. Burada da Icrkar ikiye bdlunmujler vc bir kismi kuzeye yiSnclcrck
Erzurum civanncla Pasinlar Ovasmdaki « S u r m c 1 i C u k u r »a gelip
yerle|mi§tir. Burada da aralarinda yurt lulma liususunda ihtilaf
cikligmdan bir kismi gcldiklcri asil ycrc dOiimiis, Ertugrul Gazi ile
kardcsi Diindar Bey'in cmrmdcki digcr bit kismi Mogol akinlanndan
btzar kalarak Oria Amdolu'ya gbcctmislcrdir. Sclcuklu hiikumdan
Alaud-din Kcykubat da onlan mliracaallan iizerine Karacadag'a
yerlcsbrmistir.
Heniiz tarn mfmasiyla Icvsik edilcmcmekle licrabcr buraya giderken
Sclcuklu vc Mogul kuvvctlcri arasinda deligetli bir carpismaya rast-
lainisjar vc zayrf olan Selcuklular'a yadim cdcrek, onlann galip gclmele-
rini sagkimisjardir.
Ertugrui Gazi'uin reisligi allmda oucc Karacadag'a gclen ve sonra
da buradan Sbgiit ve Domanic'c naklcdilcn Kaydar, rivSycle nazaran
ddrtyiiz cadirdan ibarcililer. Bu yilzdendir ki, Nanuk Kemal
:
«l!iz ol Ali himem crbab-i cidd-ii ictihadiz kim,
«Ciliangirane bir devlet cikardik bir a§irettcn.»°
dcgildir. S'iikyman §ah'm Firat't gccerkcn bogulmasi ve Caber Kalcsi'nde liala « T u r k
M c z a r i » diyc bibnen yerc dcfncdilmesi hadiscsi en eski kaynaklarda Anadotu
Sclcukilerinin ceddi Siileyman bin Kurttllmus'uu macerasma aynen benzemektedir. Bu
scbcplc bu vak'ayi ancak Siileyman bin Kurtiiltmrg icin dogru kauul etmek miimkiin
griuinmektcdir. Diger bazi kaynaklarda Ertugrui Gazi'nin babasi olarak Siileyman §ah
degil dc, Gijndiiz Alp gcislerumcktcdir. Mesela Tevki-i Mehmet Paja Tarihi (T.T.E.M. nu:
79) Dii.sluniamc-i Enverl (Mukrimin Haul ne^ri sh. SI) vc Ruh'fnin Al-i Osman Tarihi bun-
lar arasmda zikredilebilir. Digcr bazi kaynaklarda daha ba$ka isimlerc dc rastlanmaktadir.
HSsili biitiin bunlar sadece birej ihtimaldir. Heniiz bu husus, tamamen aydinlatilmij dcgildir.
12 - Biz oyte yuce bir himmet, ciddiyet vc gayret sabibi kimsclcriz ki; bir asfretten
ortaya cihangir bir devlct cikardrk, demektir.
Oato
c<c'c _¥3 ©£ >•
cs ;!?
>,»
$£it
CD tJJ
° zen *-
a>
a £n -p a>
£ t»
ra
COc>>ra
14
38 KADIR MISIROGLU
domi^tir.I3
Krtugrul G&zi'nin anasi Domanic'm Cargamba koyiinde medfunHayme Ana'dir.
I4
Kaynaklarmuz Ertugrul Gsi/.i'nin doksan yagim gccmis olarak
1281 vcya I288'de vcfal elligini yazarlar. Tiirbesi bizzat zabfcitigi
SogiU'tedir.
B - OSMAN GAZl'NiN §AHSlYETl VK
OSMANO{*l/lXrARI'NXN $ECKKtSi
a) Osman Gazi'ium Jjahsiyeti
Adi clhan larihinin en biiyiik dcvletinc ttavan olan (Xssnan iia/.i
Hazretlcri, babasimn ycrinc geciigi zaman sadece yirmi iic yatandaydi.
13 - Ilakikiitio koskoca Osmanli imparaiorJugu oyle kGfflciik bir £$freltcn mcydanagelmi? degildir. GflTgi ilk niivc Kayilardir. Fak.it bulunduklan mcvki, lakib eltikicri ilM
gayc dylesine umUmt bir lasvip vc nlaknya mazhar oimujtur ki, cGkmek Elzcrc biiliinan
Sclcuklu Devlcti'nin bir ewk Ileri gcleni ile sail- bcylik vc ajirct nicimiplanmn - all labaka-
lanmn - geni$ Sloiidc miizalieretlerinc nail olmuskidir. Zira bunlar, Osroanlilar'm diger
bcyliklerin aksinc olarak, nazarlanm garba yani kiifl'ar flzerine cevirraig btiiundugunu
goiiiyor, cihad imk3n vc timitlcrinin collar iizcrindc loplandigini lakdir cdiyorlardi. Diger
bcylikler isc biibirlejiyle bogusuyorjardi. I§tc kanaalimizce Osmanli Dcvlcti'ne vucud vcien
asil amil, bu biiyiik miizahcrcl oirnusUir. Buna her bakimdan liiyik olan Kayilar, dim vc
siyasi, icab ve temayulleri sen dercce mahiraue bir jekilde kuUanmasim bajanri^Eaidir.
Ba;ka beylikkr birbirle'ri ile bogujur ve 56k.cn Selcuklu Devlcti'nin ycrini almaya
cah$!rlarken onlar, gaza" vc cihad ile mejgul buhiniiyur ve mctbularma sadakattcn asla
aynlnuyoilardi. kadar ki, Selcuklular'dan sonra onlann yerini alan tlhamler'e
baglanmaktan, bunu la" Orhaii GazJ devrine kadar devam cttirmekien bile
cekinmemis,lerdii-.
,.,., 14 -TOibesi 1892 yilmda II. Sultan Abdulhamid Han tarafmdan yaplirilinis.tir.
Ayni jekilde Ertugrul Gazi'nin bugiinkii tiirbesi de O'mm eseridir.
osman ogullari;nin DRAMI 3?
Babasindan kendisinc kalan heniiz kurulu§ halindc ve iislclik dc elrafi
dii§mai)la cevrili kiigucuk bir « U c B e y 1 i g i »ydi. Fakat yerli vc ya-
baaci kaynaklarin iuifakla bcIirUiklcriue nazaran, nefsindc buyiik biri§
yapacak licrhangi bir kimsc ijin zaruri addolilen buliin mcziyctleri cemet-
mi^ti. Fcvkaladc moid ve ccsurdu. Biiyiik bir hamle ve tegebbus guciine
saliipii. Ycrinde ve zamamnda harekcl ctmesini bilirdi. Son dercce
sogukkanli, metin vc sabirhydi. Dinine ve yoneldigi yiicc gaycyc a§kla
bagliydi. §ah^l hayataida alabildigine mulcvOzi ve kanaalkar olan bu
biiyiik insan, « 1 1 i\ - y 1 k e 1 i m c 1 u 1 1 a h » dSvisinda hudufsuz bir ihti-
ras saliibiydi. Hak yolunda hizmctiiie mSni te§kil eitigi Uikdirdc feda ede-
miyecegi bic bir $cy vcya §ahis yoktu. Bu sebepledir ki, sonsuz bir hilim
vc merhamel sahibi olmasina ragmen, kendi oz amcasuu bile -mnkaddes
gaye.sinc cngel ic§kil cltgi anda- bizzat yok clmckten cekinmemi^ti.'5
15 - KftngTiit dim vefat etligi zaman gcridc iic oglu kalmi^ti, Beyligm idaresini, bir
miiddetlcn bcri haste olan babasma vekaletcn yiiiiitmcktc bulunan Osman Gazi, bunlann
en kiiciigiiydLi. Aynca amcaKi Diindar Bey de hayattaydi. Bazilan «ya5!a vc yolda nlu
olmagm ksvim ve kabikye ba? olacak Diindar'dir^ diyoriardi, «Aiimia kcudii kabilcsi Os-
man'a vcciii gaiiip el altmdan halicrgoudcnip soylejiiler. Dijndar dahi balk ortasma geli-'
cck, halkin Osniana meyil ve itikadin giiricek, beylikten vaz geciip ol dalii OsmanG&Ei'yc biat etii.» (Ne^ri, sh. 28-29)
Bu siirctle Diiiidar Bey Ac yegeninin emrine gintii? oldu. Pakat bonu bir turlii hazmed-
cmiyordu. l^-inde gizli bir mnlialefet vardi, Nihayct 1302 yilinda «K6pruhisai'»ui
fethine ciktlacagi sirada icinduki hislen aciga viirdit.
Ordimmi gefer i?in Yeni^ehir Ovasi'uda toplandigi ve hareketc gccccegi sirada Diindar
Rey, « K 6 p r ii h ; s a r »m fetbinc muh&lif oldugunu ilan ctli. Buna sebep olarak da, bu lia-
rckctin, beyligin bajmi dcrde sokacagmi, zira «Rum tekfurlan ile Germiyan Beyligi'itin
hasedini celbedccegini» ileri suiyyordu. Osman Bey, amcasmi sabir vc siikfinetle dinledi.
Once O'nu bu yersiz fikirlerindcn caydirmaya calisti. Bu sdretle amca ile yegen arasmda bir
miinaka^a ba^ladi. Baglangicta biitiin ileri gelenlcr ittifak halinde Osman Bey'i tasvip et-
mektelerdi. Fakat miinakaja iicrlcdikgc ba'zjtannin Diindar Bey'e meyletmeye
bajladikian goriildii.
Bu sureile ihtilafin biiyumesi ve ordudaki birligin sarsilmasi ihtimali bclimii^ oluyordu.
Durumun nezaketini kavramakia gecikmcyen Osman Bey am birhareketle elini yayina
atmij ve gdz a^ip kapaymcaya kadar kisa bir zaman zarfuida amcasim oklayaiak davayi hal-
43 KADIR MISIROGLU
Ahlaki, edmeriligi vc hayirscvcrligi dillcrc dcslamli. Gereektcn oldii&u
zaman geride mai olarak sadcce ati ilc kihci vc bir kac kaftani kaiin^n. Og
surii de koyunu vardi. Qiinkli kazandigi zaferlcrdcn hisscsinc dii§en
ganimcli fukaraya dagilmis vc liayir i§lcrine surf cylcmigii.
Dii§manlan bile O'nun meziyetlerini kabul vc leslim cfmeklc hie bir
icrcddiii gostcrmemJ$!erdir. Gercekien ya/.digi larih garexkarliklarla
dolu olan Hammer bile: -
«, . .Ostium liakkinda bir hijkiim verilmek la/.un gclii.se, dcriz ki, la-
hakkibii kabul elmeyen jecaatme viis'at-i amal vc biiyiik devlcller
mQessislerimn cGmlcsmin li.:issa-i imiivazi olan iikr i fesebbiisperveri m-
zimam elmi^iir, Bunu <la ilave cdoriz ki, ameasmi oldiimms. olmasiyla
beraber, fa/.TIcli te§kil eden cvsaf-l maneviyycyi lifuz oldugu nakabil-i
inkardir. Ertugrul oghmun hatira-i osmaniyandaki yad-i la'zimiiii - ki,
Osmanli tahlma tier yeni padi§ah calis oldukca millet, (Xsman'm hiisn-i
liulkunn niftlik olmasmi temenni edeeek dereecde amiklir, bu fikrimizin
islinadgahi olmak ilzcre va/.-i enzar eyleriz.»lfi
diyerck O'nu takdir ci-
mckten kciulini alikoyamamistir,
insanlan sevk vc idfirc clmekfe biiyiik bir maliarei sahibi olan Os-
man C&si, olorilesini zoraki bir laliakkiimdcn degil, kai§ilikli saygi vc
sevgidea ahyordu. Hcpsi de biiyiik ve degerli hirer kumandan olan
silah arkada§Jan, O'nun kumandasi allmda bir gazadan digcrinc $cvk
ve ficyccania feo§uyorlarch.
Fizik? biinye itibariylc dahi miikcmmcl bir insandi. Karayagiz
cehrcli vc uzuna yakin orla boytuydu. Bu yiizden bazi larihlerde « K a-
r a O s m a n » veya «Osmancik» (Osmancuk) adiyla amldigt
gbrului'. Zehir gibi aci bir kuvveti vardi . Kilicini kullanmakta ve ata bin-
lctinig vc 01 dnnun harckctini saglamigtir.
Haymllah Efendi Tarihinde, bu hadiseye Dtindar Itcy'in Bflecife Tekfuru laral'indan
O.vniaii GJxTye karji tcilip cdilcn suikasltaii haberdar bidundugu haldc bunu yegenine bil-
dirmemesi ve halts bu sflikasttc Tckfurla btriiktc harckct elmis, olmastnm sebep oldugu bil-
dirilmekledir.
I6-H*mmer-G 1, *h. 110
OSMANOGULLARI'NIN DRAMl 41
mckte c^i cmsali yoktu. Kollan normalden 90k uzundu. Iki yaninasatmdiginda diz kapaklannin altina sarkiyordu.
TuKugu yolda iliihf bir le'yidc mazbar olduguna17
dair kaynak-lanmizda bir cok kayit vardir. Bunlardan biri de ugruna ba§ koydugu
17 - «B;V/i kiilOb-itcvuiili-iiiiuicbcrcdciiniharrcrvcristc keg-i sutflr bulundugii
ve ba'a nviiyat-i mevsukadan oldugu iizcre ^Sultan AlSiiddln-1 SsiiiL-i Selyiik^
bir jahs-i mofluil-iin ncscW kendusiiic peder-i maiievi ittihaz. Idiib bu liali cikan-i dcvlei
vc ffySn hozcrfitma bildirmek gareziyle bir ziyiifct-i muldkSne tcrtib ve crkan-i devlc-
liyle ol flsnn «ullc-i ulunu ve kibar-i mcjayiliini aarayim da'vat vc ba'd-el icrS-yi
merasim-i ziyfifet ol jalus tamfina ifSretlc bu /at-i gerife bizi kendisinc cvlSd idiib bc»
de anlan kcndjmc peder iitiliaz cykdim, dcyu hcynehumada ma'kud olan sirr-i rijtc-i
fibuwet vc bunflvvct^birazara i'lSn ve ijaat eylediktc «Mcv[aii3 Cctaliiddiii-i
Riimi« kaddese sirrchu-s senl Hazittfcri scr amedan-i buz^ardan biilunmagla ki vak'a
injcis5r-i kalb-i piriiiiclcrini mOdb olub derbal mcclisdav kiyam vc bila" tehiyyct-u ielara
meclrese-i gerifderi cSoiblnc hiram b^yummjlar vc ol esnada « Sultan OsmwnGazi » talx; scranu Hazrcllcri «ErrugrnI Bcy>» cfiolblndert ba'zi mevadd-i miihimmc
teMlgi hidmcliyle dar-i sal(anal-i Selvukiyyc ulan Konya §ehri'nc gelmi? vc il'3-yi
mc'muriyci ziinmiida saray-i Sultaniyc miilevccdh bulunmiij olmagla tevfik-i hazret-i
pervedigfir-i ekber kcndiisiiie'yar vc yaYer olarak Saiay-i SultSni ucrdiibam vasatmda
MevlSna-yi miisMinilcyh ha/retlciinc mfisSadefeetml; «Hazrel-i Mevlana» mfr-i
inflsSrunileybf goriincc Osman Key, Alairddin kendisinc bir peder bulmu;, ben de
seni cvlfld cylcdim, buyuniiuslar. Mir-i mu^iiinileyli bu inayct-i nSgeh-zohanlan
/iyadcsiylp memnun olup Imzur-i swllaniye duhul ilc ifa-yi me'muriyel eylediktcn sonra
nicdrcsc-i geiifc-i Mevlana canibine miisaraal vc ba.'<la icra-yi merl$im-i setam vc te-
liiyyct ah/.-i dcsl-i inabct ve sim-i niha\ie-i /Mr-y\ inabet vc sikke-puj-i iradetlcri ola-
rak ol haziclin niiindan-i sidk-binanilan silkinc dehaleile haiz-i seadct-i dunya vc ahiret
okkiklannda haklannda pir-i mu^riinilcyh isar-i himjnet edtib;Saltanat-i seniyye-t
isUmiyye mir-i niti$artinileyhc evjad-i evlsidiria'intikal ve miiddet-i tavile al-i seadct
mefili seiir Sra-yi jevkel-u saltanat olmalarma fatihahiin obnujlarve ahfad-i adSlet ill-'
ImdlanniO cHis-i scrir-i saltaiiat-i islamiye ohiialanni da'vitt-i hayriyyelerindc tahsis-i bi-
•/. zifcr-u beyan buyuimu|Dff...» (T3rih-i AtS, C. I. sh. 18-19).
OSMAN GAS I
-Ttirk ve Islam tarihinin en buyCk devletini kuran ve
O'na kendi adtni veren mubarek bir sima-
. OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 43
Kur'an-i Kcrime gOslcrdigi biiyiik Miami ,silc meshur ruySsidir.
19
Yapacag) isj son cicrecedc miikemmel planlar ve hi? bir §eyi tesadiife
birakmazdi. Ne yazik ki, §ahsiyyel vc icraatindaki azamct hSla layik-i
vechite oriaya konulmu§ degildir. ftiad Kdprulii bir yazisinda
:
18- Kayoakianmizin haV-ilannda Osman G^zi'yc, ba'zikrmda isc Ertugrwl
G&fye, affcdileii bu hadiscyi Hammer jtiyle anlatmaktadir:
«Ertufi» u( Mr scyahattnde takvasiyle mitruf bir /Mm hancsine misafir oldu. Za-
mau-i istirahal gclincc, s8hib-i banc, Krtugrui'im oniindc biiliindiigu dolaptan bir kitap
cikaidi vc daha yiiksek bir mahale va'z cylcdi. Ertugrul bu kitabm ismini ve nedcn
bahsctiigini sna| etmesi fizeiine, hltw sahibi Peygambcr vusitasiyle teblig (dunmu;
«Kc)Slini]lah» yiini Kur'an oldugunii beyan eylcdi. Ertugnii kitab-i kcrimi ahp bfltfin
gece ayakla okudu vc ba'de biraz uyumak istcdi. Uyudu vc sabah uykusu esnasinda ki
sarkhlarm efklnua goru iniillicm riiyalara pck riiiisaidriir. Bir tecelli-i kaxkari vaki olarak
bir scdadan su sozleri isitti. «Madem lei, sen, benim k.cla"m-i kadfmimi okadar hiimietle
wkudun, evlfidin vc evliidm ncslcn ba'den ncsil, nail-i izz-ii san olacaklardir.» (Ham-
mer... C. I. sh. 30) Nejrt vc Ali tarihlerindc Ertugrul GSzl yerinc Ostium G&'a
gecrnektir,
19- «Osman G&ti niyaz elti vc bir lahza; agladi, uyku gSlih oldi. Yatdi, uyudu.
Gordi kim kendulcriin aralannda birm% jeyh var idi. Hayli kerameti zffiiir oJmug idi. Ve
cemi halkun mu'tckadiyidi. Adi dcrvij idi, Vc ilia deivijluk batinmdayidi. Dunyesi ve
iii'meti davan cog idi vc s3hib-i cerag ve a'lem idi... Dayim miisafirbancsi half olmaz
idi. Ve Osman Ga/i dalii gSll gah gclur idi. Bu azfze konuk olur idi. Osman Gazi kim
uyudu. diisindc gordi kim bu azfzin koymndan bir ay dogar, gclur Osman GaViniin koy-
inuia girer. Bu ay kim Osman Ga/jniin koynma girdiigii demdc gobeginde bir agac biter.
Hah golgesi Herri dutar. Golgesiniin altmda daglar var. Ve her dagurt dibinden sular
Vikar ve bu cikan sulardan kimi iter vc kimi bagcalar suvarur ve kimi cesmeler akidur.
Andan uykudan uyandi. Surdi geldi. §eyhe haber verdi. §eyh cyjdur: «0|ul, Osman!.... '.
Nana mujluluk olsun kim Ilak Taala sana ve nesline PSdisalJik verdi. MubSrek olsun»
iiur, Ve «Beniiin KtZOTfl Malhun seniin helaliin old l3> der. Ve hemandem
4) KADIR MISIROSLU
«Osmanh Imparatorlugu'nun teessiisii mes'elesi yalniz Turk
larihinin dcgil, belki biitiin Kurun-i Vusla (orta cag) larihinin en miihim
mcs'elelerindcn biri addolunabilir. Buna ragmen bugiinc kadar bu
biiyiik tarih muammasinm liala halledilemedigini g(jriiyoruz.»20
demek-
ledir.
Degcrli tarihei ismail Hami Danismend de eserindc OsmanGazi'nin §alisiyct vc laaliycti hakkmda su calib-i dikkat miilahazaya
ycr vemicktcdir:
«Osmanh mcnbalarinda devlct miiessesesi olarak tebcil edilen Os-
man Gazi'nin saligiyeti vc klkib ciiigi biiyiik fikirle oynadigi rollln za-
manina gore azamcii maaiCeessuf heniiz lamamiyle tebariiz cttirilcmc-
mistir. Hatla fiiluhati bile bir lakim Rum lekfurlanndan gelisi giizel
kalcler fcthine miinhasir goslcrilmis vc ncticc ilibariyle «Ga ze-
v a t - 1 B a 1 la 1 G a z i »den daha vazih bir scy yapilamatmslir. Hal-
buki Osman Gazi'nin askcri harekatini tarihf bir harita iizcrindc en
salhi bir nazarla bile Ifikip eder clmcz bu biiyiik adamm her seyden cv-
vel muayyen vc munlazam bir plan takip ettigi vc biitiin liarckellcrinin
isle bu miikcmmcl plan daircsinde alilmrs hesapk adimlardan baskabir
sey olmadigi derhal anlasiUr. ilk Osmanli liitiihaltnin buraya kadar en
mUhim noklalanni gozden gecirdigimiz saflialanna dikkat cdilccck olur-
sa Osman Bey'in biiyiik bir itina vc ullizamla lakip etligi plamn ana
hallari kolayca sezilebilir. Heyscyden evvel bir kcrc dcnizlcrc dayan-
mak en biiyiik iicdcl'tir. Karadeniz ve Marmara islikamcilcri isle bundan
dolayi takip cdilmislir. tnkiraza do-gru giden Bizans imparatorlugu'nun
vaziyclini cok iyi takdir cden Osman Gaz'i, bu imparatorltik karsisinda
diger Turk Bcyliklcrine nispetle en kuvvctli rakib scklini alabilmek icin
nikah edijbkizini Osman Gaziye verdi.» (Asik Pa$a-zadc Tanhi, N. AtSHS nejti sh. 95)
Buna benzer bir rfiya da Ogu/lar'a aid Lizeie <i Ca in iii t TevSrih »denakledil-
mektedir. Bu da Tuiklcr arasmda cski bir an'anenin ta Oamananlilarn kadar devam edip
geldigini gdstermektedir.
20 - Fuad ICOPKULt! - Osmanli Imparatoriugu'nun Kurulusu Mes'elesi, Hayat
Mccmuasi S. 11, Istanbul 1927
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 45
O'nu iki denizden lehdid ctmck liizumumi cok iyi takdir etmis
gbriinmcktcdir. Osman Gazi'nin planinda giize carpan hususiyctler-
den biri de.Bizans arazisinin arasina karaa seklinde girinliler yaparak
muhielif parcalara ayumak vc bu parcalar arasinda muvasala ve irlibati
kesmcklir. Isle bu suretlc izmit ve Gcmlik korfezlcrine dayanan Os-
manli kamalan, Bizans'in o mintikada o zamana kadar yekpare olan
arazisini up muhielif parcaya ayirmakla nelicelcnmistir., Bizans
imaparalorlugunun Anadolu arazisinde Izmil, Jznik ve Bursa sehirleri
askcri chcinmiycli haiz vc o devre gore cok mustahkem iic biiyiik mer-
kez hfilindcdir. Osman Gazi'nin clindeki vcsaiile bunlar diger kiiciik
ve ehemmiyetsiz kalcler gibi birer liamlede zapiedilcmiyecegi icin,
buyuk asker bu mcrkezleri « h a v a 1 e » denilen mukabil istihkamlarla
lecrid edip scnclcrce siircn ablukalarla lskat elmek tedbirini iltiliaz etmis
ve her ur; mevkie de tatbik ettigi bu plan sayesinde kendisinden sonra
OrhanGazi uiliayet buralari sirayla felhe muvaffakolmustur.* 21
Gercektcn, babasindan kiiciik bir « U c b c y I i g i » dev-
ralmis bulunan Osman Gazi, onu bu gibi dahiyane tespit ve tatbik
cdilmi§ taktiklerle kisa zamanda saglam temeller ilzerine oturtulmus
bir «d o v 1 e t » liSline getirmistir. Bunu saglamak icin dint hissiyat ve
ccrcyankudan da istifade etmek basiietini gSstermistir. O'nun za-
inamnda Anadolu'da « A h i 1 i k »22 ve « B a b a i 1 i k » adinda iki
miihim tarikat v;irdi. Bunlar asimda bircr « b a t i n 5 » tarikati idiler.
b'akat rcislerinin adi siaca makbul sayilmayan « O s m a n » olan vc
siinniligi siar itiihaz etmis bulunan bir topluluga tarihen sabit olan derc-
cedemuzahir olmalari ancak sehirlestikten sonra sunnilesmis bulunma-
lanyla kaabil-i izahtir.a
21 - Ismail HSmi DANl§MEND - Mufassal Osmanli TSrihi Kronolojisi C. I.
Islanbul 1947 sh. 13-14
22 - Fazla bilgi i?!n bkz; Seyahatname-i ibn-i Baluta (Mehrned Serif Bey terceme-
Iti) C. I. Fuad KOPRflLij - Divan Edcbiyatmda ilk Mutasawiflar.
23 - Bte. Fuad KOPRLFLt) .. a.g.m.
45 KADIR MISIROGLU
Hakikatcn Osman Gazi o zaman ah! ululanndan olan §eyh
Cideliali'mn ktzi Balii (Mai) M Hatun'la evlenerek bu taiikat mensu-
planum geni$ 6lctide destegini saglarmsttr. §eyh Edebali, rivay-
etc nazaran kuiey§? vc scyyiddi. O zaman Adana vilayctinc Ulbi olan
Karaman'da' dogmu§ Misir vc Suriye'dc tahsil g6rmu§tii. Eski§ehir'e
bagh «1 1 b u r n u» mevkiinde tekkesi vardi. Sonradan tekkesini Os-
manh Beyligidahilinc nakletmi§, bu da Ostnan Gazi'ye tcvecciib eden
alaka vc miizahareti arttirmisli.
Osman Gazi'nin buyiik olciide muvaffakiyctini saglayan diger bir
Smil de o sirada Iznik'teki Rum Imparatorlugu'nun istanbul'a naklo-
lunmasiyla hudutlardaki idarcnin gcv$emi§ bulunmasiydi. 25
Fazladan olarak sou dercccde itidSl ile hareket eden Osman Gazi,
biraz kuvvetlenince melbuuna ba§ kaldtrmami$, mthslumanlarla
arasinda ihtilSf cikmamasi iein biiyiSk bir gayrct gostermi§tir. O'nun bu
luiumunim Orhan Gazi devrinde de aynen devam ettirilmeye
cahsddigim gtkmekteyiz. Selcuklu Devletinin yerini, bu devleti 1243
24 - Bu isith kaynaklanmizdan Maltian Hatun, (Ncsri, sh. 82, 83 RSbia Hatun
(Oiuc Bey TSrihi, sh. 9-12) gibi muhtelif jckillcrdc gecmektedir. Eski tarihlerimizin
$ogunda §eyh Eflebtfli Hazretlcri'nin kizinin adi, (Iiatta bizzat seyhin kendi adt bile) Mai
Hatun veya buna yakin fakat farkh jekillerde kayithdir. Bundan Orhan GSzl Uo
A laud din Bey'in dogdugunu yazarUr. Halbukt Orban G£zi'nin bir vakfiycsinde
«Mal Hatun blnti Omer Bey* kaydma rasllanmaktadir. Bu sebcplc Mai Hatun'un
§cyh Edeblll'nin km olmadigi anlasilmaktadir. O'nun kizi Riislem Pa§a Tanhindc
dogru olarak yazjldigi iizere <-Bala Hatun»dur. Bundan da SSdece Sebzade Al&uddln
dogmustun (Bkzr I. Hakki UZUN£ARS;ILI - Osmanli Tarihi. C. I, sh. 105)
25 • Dorduncu Hach seferi, sirasinda Istanbul'a ugrayan Ha?ltlar, jehri
yagmaliyarak clli yil sjirecek bir«L3tin tmparatorluguwkump buraya yerlesmislerdi
(1204). Bizans da merkezini bilmecburiye Iznik'e nakletmijti, mes'ud bir tesadttfle- iste
bu merkczin ycnidcn Istanbul'a nakliyle hudut boylannm binbir za'af vc gcvseklik
icindo bulundugu devreye rastlami$tir.
i""^*^**"' '*u'' ^&*«^!
^ •
-i-v;*
3
O
48 KADIR MISIROGLU
yilmdan beri vcsftycli altinda tutan Mogol Uhanh Dcvlcii ahnca O'na
kargi da ayiu gckildc davramlmi§tir. Gergckten 1335 yihnda ortadan
kalkan illumller'e tii Orhan Gfiaa" zamamnda bile her yd, belli bir vcrgi
vcrildigini gOsteren kayitlar vardir. Bu bakimdan Osmanh Devleti'nin
isiiklali yih olarak bu devlettil munkariz bulundugu 1335 yilmi kabul
etmck mecbnrlyetindeyiz. 26
Osmanogullan Silesiyle birlikic Osmanh Devleti'nin de ilk miibarek
loiricl tagim icskil eden Osmati Gazi Haxretleri'nin gahsiyyel ve fi-
kirlerini en gtizel, O'nun kaynakJarnnrzda yer alan me§hur vasiyeti
ifadc elmeklcdir.
Bursa felhcdilmek iizereyken o, miilcva/.i bir caduda cennet yolcu-
higuna ctkmak uzcre bulunuyurdu. Yanma cagirtligi Orhun
- «Beni gol guitluglU kubbenin allina koyasm!...» demigli. Bununla
oliim aniuda dahi zihninin fctihle me§gul bulundugu vc bunu
sur'allcndirmcyi kasdelligi anlagihyordtl. Sonraogluna doncrek;
- «Oglum!,„» dedi. «Tanri buyrugundan gayri i$
ifjlemyycsin. BiEissedighsi geriat ulemasindan samp, an-
layasinj... jyiee bilraeyince bir i$e ba$lamayasin. Sana
itaat edenlerl hos. tutasin ve askerine in'ami, ihsani eksik
etraiyesin ki; insan ihsanm kuleagizidu. Alenii adiiletle
geulendir vc dhadi 'scrk etmeyerek beni §ad et!... Ulemaya
rifiyet eyle ki, serial igleri nizani bulsun. Nerede bir itim
ebH duyarsan, ona rag bet, ikbaf ve hllim goster. Askerine
ve maima gurar getlrip §eriat ehHnden uzaklasma!... Bfceim
meslegimiz Allah yolu ve maksaduaiz Allah 'in dimini yay-
maktir. Yoksa kuru fcavga ve cihangirJtk davasi
degildir!..* 2V
26 - Bu bakimdan Osttian Gazi devrine aid islikhll iddiahnniri ve bu hususlaki
vesikalann hicbir ash yoktur. <iFerldut* Hey Miiii$eatmdaki bu dcvirlcic aid vcsikalann
kamilen masnu (uydumia) ve imlrcUcp oldugunu dr. dS$umlr3ek» (Fisad KOPRULL -
(a.g.m.) Aynca I. Ef&ni 3f)AM§.\fEND - a.g.e. sh, &
27 - Ajife Paja-zSde - Ne$rf, Bchcet-flt Tevgrih, T3c-iit Tevfirih ilh...
OSMANOGULLARCNIN DRAMI 49
Evct biitiin Osmanogullan'am yolu; Allah yoluydu!.. Kum kavgave cihangirfik davasj degilL Devlclimizin miibarck ve mukaddes yolu-nu. O'nun aziz kuructj.su Rabbine vartnak ilzereyken bbyle cizmi$ vcbu ruhu, halef'lcrine ilahi bir nclba nfilinde armagan ctmi^ii!.,
b) Osmanogullarriiin §eceresi
Osmanogullan, tiirihin kaydettigi en uzun tSmurlii hancdandir.2*
Osman Cazi'nin kiiciieuk U$ Beyligi'nin ba§ina gectigi 1281 yihndan
28 - Cihan taiihiiidc gi riilm uzun itiiHidii hanedanlar jt'iylc siralaiiiriar:
Ounanli Hsnedani (T£i.k) 641 yil (1281-1922)
Piyast HSnedarw d.di) 528 yil (842-1370)
Oldenburg H5ncdani (D.maika) 508 yil (1448-1956)Abbasi Htmedani (Arab) 507 yil (750-1258)
Pan Hoocdani (Iran) 457 yil (M.O. 249 - M.S. 226)
HIiftgHanedanj (Nmve() 456 yd (863-1319)Kun Hancciani Cl'Mc) 446 yil (M.O. 220-M.S. 226)Cengiz Ilanedoni (Mogul) 428 yil (1206-1634)Sasan Hancdam (Iran) 425 yd (226-651)Arpad Hanedaru (Mauir) 418 yil (890-1308)
tlabsbtirg Handam (Alman) 398 yil (1273-1308)
(1438-1740)
(1745-1806)
t 'apel Haoedam (Fransiz) 393 yil (987-1380)
Anjoo Ilaiiedani.
(Ingiliz) 329 yd (1154-1483)
Orange Hancdam (Hollamia) 311 yj (1559-1650)
(1672-1702)A niik Hanedam (TiiriO 300 yil (1108-1408)
Ronianof Manedani (Rus) 294 yil (1623-1917)
Tung Hancdani (W '
289 yil (1700-1932)
Itragansa Hanedanj (Ponekiz) 232 yd (618-907)
Itouitxm Hancdam (ifoans) 270 yil (1640-1910)IvlakcdonyR Pianetiani (Ispaiiya) 189 yil (867-1056)
Vasa Hanedam <lsvc«) 131yd (1523-1654)
SO KADIR MISIROSLU
sallanat'in ilga edildigi 1922 yilma kadar bilafasila lam 641 yil
siirmiismr. Bu da Turk Millcli'nhi tarih boyunca daima anar$iye karsi
olmasi, baja bagh bulunmasi vc istikrara meftuniycti gibi sebeplet
yamnda bir de hie siiphcsiz bu hancdfmm temadi edip gelen larihi me-
zlyetlerinden dogmustur. Millcliroi/.in usliin vasiflannin tck basina
boylesine uzun bir islikrai' icin kafi gclmiyecegi bedihidir.
Osmanh Hancdamndan otuz alii hukiimdar gelmistir. tiki Osman
Gazi, sonuncusu da VI. Mehmed Vahideddin'dir. Sou halife
Abdiilmecid Efendi'nin « S u 1 t a n » sifali mevcut degildt. O,
yalmzca « H a 1 i f c » idi. Osmanogullan Yavuz Sultan Selim
Han'dan itibaren « H i 1 a fe t »i dcderuhte etmisierdir. Ilk halife Ya-
vuz, son halife de Abdiilmecid Efendi'dir. 1517'den 1924 yihna
kadar 407 yil Osmanogullari aym zamanda « H a 1 i f e » sifatini muha-
faza ctmijlcrdir ki; bu da larihle en uzun sUrmiis olan hilafetlir. Haz-
ret-i Elm Bekir'den itibaren hesap edilirsc Yavuz yetmis ikinci,
Abdiilmecid Efendi de yiiz birinci halifcydi.
Abdiilmecid Efendi'nin sallanatsiz hilafeti ancak bir bucuk yd
kadar surmusliir. (18 Kasim 1922 - 3 Mart 1924)
Ancak - ileridc izah edilccegi iizcre - O'nun hilafetinin mesrii added-
ilip addedilemiyccegi munakasahdir.
Osmanogullan, Hiiafeti larihle en muessir ve sumullii bir mevkie
yiikscllmislerdi. O kadar ki, aradan elli yil gccligi halde, bu dint mevkii ye-
niden te'sis vc teskil ctmek ccsaretini gosteren hie bir islam lideri
cikmamisiir. Gcrci bir zamanlar Serif Hiiscyin'de bu temayiil
miisaliede cdilmi§. fakat "Serif" olmasma ragmen O'nun bu arzusunu
bizzat Araplar bile kabul etmemi$lcrdi. Zira Osmanogullan'ndan bosalan
bir ycri dolduracak guc vc ilibar yeryuziinde hie bir ailcde mevcut degildir.
Bu, siySset sahasmda da, din sahasmda da aynen boyledir. Onlarm Turk
ve islam larihinde gercekleshrdikieri uzun sulli, stikiin ve Sdalet devri,
bir daha ele gecmesi imkansiz bir « a 1 1 i n c a g » olaiak tarihe
gomiilmii§sede, dost diisman biitiin insanlar uzerindeki biiyiik te'sirinin
daima tJze ve diri olarak devam etmekte oldugu mus9hede edilmektedii'.
OSMANLI PADtSAHLARININNESEP CETVELt
1. Osman I.
(1299-1326)
I
2. Orhan 1.
(1326-1359)
I
3. Mural I.
(1359-1389)
I
4. Bayazrt I.
(1389-1402)
I I |1 1
Erra Siiloyman Musa rjdcbi 5. Mchmcl I. tsa polcbi Mustafa Celebi(1403-1410) (1410-1413) (1403-1413)
(Tckbasjna 1413-1421)
I
6. Mural H,
(1 inci defa 1421-1444)
(2 inci defa 1444-1451)
, I
7. Falih Mchmet D.
(1 inci defa 1444)
(2 inci defa 1451-1481)
I
8. Bayazit II.
(1481-1512)
I
9. Selta L
(1512-1520)
II - OSMANOGULLARI'NIN HUSUSiYETLERI VE
CiHAN TARiHiNDE OYNADIKLARI
MUAZZAM ROL
A - OSMANOGULLARI'NIN HUSUSlYETLERi
a) Milnevi liakimdan
1 - Dindailik ve linan Asabiycti :
Dindarllk, -liaraalcm manasiyla- dinin, fcrcli emir vc nchiylerinc ri-
ayctkfir bir liayal laraim ifadc cder, limn asabiyeli isc, onu tcrakki vc
teftli ciiircrck lemfidisini saglayacak vocd ve heyecan ttolu hamlelerde
Iczlihiir cden gayrcl-i diniyyenin adidn. Dciiilcbilir ki; bu iki lial, yani,
dindailik vc iman asabiyeli, Osmaiiogullarinin larilt boyunca - adeta -
degismez bir ITirik vasiflanni icskil etmijtir.
Gcrjeklcn, bu ailenin ilk pfidisah Osman Gazi Hazretlcii'nden
son padijah Sultan Vahidecldin'c kadar biiliin mensuplarinm sahsl
hayallan da siyascltc lakib cttikleri yol ve prensiplci de mcydandadir.
Bu yol, devleliraizin vcl! banisi larafindan «kuiu kavga ve
.cihangirlik d a v a s i giitmck d e g i 1, A.1 1 a h' i n
d i n i n i y a y in a k » olarak lavsif ve i'iilen de tcsis ve talbik edil-
mi$tir. Ahiadmiii bu cihad vc giiza yolunda gcigiislcdigi giicliikler ve
katlandigi cziyeder cilian tarihittin en ulasdmaz ferdi kabramanliklarira
Icskil edcr ki, cildler dolusu lavsif vc hikayc cdilse yine de hakkiyle an-
lalilamaz! . . , Oluz kiisur Hack taarruzunun karjisiiia dikilcn bir Murad
Hiidavendigar!.. Anaddu ile Rumeli arasuida yildinm sur'atiylc me-
kik dokuyarak emsalsiz zaferlcr kazanan talihsiz bir Yildinm
ISayezid!.. Belgrad Mubarebesindc ordusunun bozulmaya yiiz tut-
tugunu goriince, lnrsmdan kuvvetle isirdigi dudaklarindan kanlar akark-
en bir er gibi kahramanca diismana saldiran ve bu suretlc maglubiyeti
galibiyete d6nii§turen ve dalia saymakla bitmez efsfmevi kahra-
manliklarla milletini zaferden zafere kostarmus. bulunan bir Fatih!..
10. Siileyman I.
(1520-1566)
I
ll.SelimH
(1566-1574)
12. Mural 111.
(1574-1595)
I
13. Mdimcl III.
(1595-1603)
I
14. Aritnel I.
(1603-1617)
15. Musura I.
(1 inciikifa 1617-1618)
(2intadofi 1622-1623)
16. Osman II.
(1618-1622)
~~~1 :
1
17. Mural IV. 18. Ibrahim I.
(1623-1640) (1640-1648)
19. Mclmir.l [V. 211. Sliliymarl II
(1648-1687) (1687-1691)
21. Alimc.l II.
(1691-1695)
22. MuSlahi II.
(1695-1703)
24. Marimvil I.
(1730-1754)
25. Osman III.
(1754-1757)
23. Ahmci III.
(1703-1730)
I
26. Musiafa III.
(1757-1774)
27. Abtiulhimir. I.
(1774-1789)
L28. Scliin III.
(1789-1807)
29. Moslafa IV. 30. Mahmut II.
(1807-1808) (1808-1839)
i_r31. Abdiilmecil I
(1839-1861)
132. Abdiilaziz I.
(1861-1876).
i —
i
r ~1
3. Marat V. 34. Abdill- 35. Mchmct V. 36. Mohmel VI.
hamil II. Re$al Vahdellin
(1876) (1876-1909) (1909-1918) (1918-1922)
53 KADIR MISIROGLU .
I
Yeiiiceriler gadinni ok yagmuruua tutluklan bir siradaalini dtigmanma
kar§i (ck ba$ina mahmuzlayip « Istcycnler k a r 1 1 a r nn n ya
n i n a dO neb i li r!..» diyc haykiran bir Yavuz!... Atmm iizerindc
clik durabilmek icin bcline urgan saraiak yetmi§ kiisur ya$inda sefere
cikan vc miiddet-i saltanatinda lam 360 dttgman kalesini islam'a mal
elmi§ bulunan bir Kanuni!.. Ve dalia saymakla bitmiyecek bir 90k
kahramanm, hayallarmi istihkar edorek milli tarihimize comertce
ilokiilen icmiz kanlanyla yazdiklan allin sahifelci, hep « i 1 a - y 1 k e I i
m e t u 1 1 a h » dava vc hcyccanmui eseii dcgil midirL .
Biiyiik gair Yahya Kcmal SSey, dogdugu ycr olan « U s k u p »
icin .son derece giizcl vc ijairanc bir tcijbihlc
:
«Uskiib ki, §ar Dagi'ndu devaimydi Bursa'nm
SSir late bahcesiydi ciiikiilmits teraiz kaiun»
diyor. Fakat yalmz Uskiib mti?I Orta Avrupa ovalanndan Yemencollcrine kadar turf iman vc Islam adma harcket eden falih ecdadmiizm
keskin vc kudrcili kihclanylc fctbedilmig uzak vc yakm biitiin beldclerin
dag vc ovalan da Allah yohmda dokulcn o rmibarck kanlarla bir lale
bahcesi haline gelirilmi§ degil miydil..
Yalmz bizim tarihimizin degil, belki -emsalsiz §ahsiyeliyle - cihan
tarihinin de sertaci olan Fatih, Osmanh ailesinin temsil ve takib etligi
davayi
:
«fimtisal-i cahid-u fillati oiuptmr wiyetitn,
«DiB-i tslam'iBi raikeired gayiretidir gayretim,
«FazI~i Hakk-p biiMnet-i ciind-t ricalullah file,
«£hl-i kMni serteser kahreylentektir niyyetim.
«Esibiya vu evliyaya istsraadlam yap benim,
«Liitf-M Mak'dandhr Itemera fiiamid-i fcth-is' Esusretim.
«Hamd-u iilah var gazaya sad fefizaran ragbeftim.
«Ey Mohammed!.. Mucaaat-n aliiiraed-i misMap He,
«Untfirmi galib oia H'da-yi disae devJe4lra*»
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 66
diyerck en giizcl bir sekiklc ilndc elmislir. Bu soylcdiklerini fiilcn de
yaiamij vc taibik ctmistir. Bir misal vcrmek gcrckhse, Anadolu'daRumlugnn son islinadgahi olan Trabzon'u fclhe gidcrken, sarp kaya-liklardan yiiksck vc yolsuz daglardan asmak mccburiyclinde kalmisti.
Yaninda Uzun Hasan'ui Fatih tarafindan kendisinc « a n a » diye hi-
labcdilmck scrcfinc nail olan anasi Sara Hatun da vardi. tslanbul'un
fetbiyle, Kainal'm mcdiari yiice pcygambcrimizin mcdliine mazharolmus. bulunan vc tflrihlcrc namim « E b u - 1 t'eth vcl m e g a zi»olarnk geciren o koca nlikflmdar Trabzon'un arkalannda sarp bir dagdangecil bulmak icin cok miiskiilat cekii. Atmdan inmck vc uzun bir
miiddci yaya yurilmck zoranda kalmr§u. Ajik Pasazade t;uiiii bahadiseyi §oylc anlaimakudrr.
«Bulgar Dagi'na kirn ciktilar Drabuzun (Trabzon) tarafma incr
oldular. Padisali bu dagun (dagin) ckserin yay;ik (yaya) yttridi. Elhasil-
i kelam Drabuzun iizcrinc indilcr. Uzun Hasan'un anasin bile alup
inmis. idi. Sultan Mthmcd'e Sara Hatun eyidlir (soylcr): Hay ogul,
bir Drabuzun (Trabozun ifin) bunca zahmetlcr cekmck nediir" dedi.
Padisab ccvab vcrdi kim, "Aha!.. Bu zahmatlar Drabuzun cundcgiildur. Bu zalimcdcr dtn-i isKm yolmadur kim, ahretde Allah Hazie-iine varicak (vannca) hacil olmayavuz (olmayalim) deyudur (diyedir).
Zira kim biziim eiumiizde islam kihci vardur. Ve cger biz bu zalimali
ibtiyar etmeseviiz (etmesek) bi-zc gazi demek yalan olur» dedi.» *
Bu mevzuda gostcrilebilecek olanlann binlerccsinden sadece binolan bu misal, Osmanogullan'mn larih boyunca gayrct-i diniyye Lie ne
61fD.de mesbO bulunduklanm isbala kafidir samnz. Fazla siize nchJcel ! .. Onlann kurduklan biiyuk devletin temel nizamimn islam §eriau
oldugunda dost dii^man herkes muttefik degil midir?!.. Onu tamamenislarnt esiislar uzerinc kuranlar o dlcude derin bir iman vecdi icindeydiler
ki; askerlerine peygamlwrlerinin adini tasgir ederek «mehmedcik»demijlcrvedevletlerinidebircok kere «Devlet-i Aliyye-yi Mu-
29 - Asikpaja- z5de T5iihi (Nlhal Atsiz nesri) sh. 20S.
55 KADIR MISIROGLU •
h a m ra c d i y c » larzmda tavsif vc i(adc elmisterdir.^
Osmanogullan, islam Dini'ne bagldigi, bir lakim islahat vesiteleriyle
garphlann mtidfthalelerine maruz kaldiklan. Ondokuzuncu yttzyil
basjanna kadar tezatsiz bir sQretle sUrdlSrcbilmi§lcrdir, Bundan sonraki
ufak lefck Iftviz vc inhiraflurda da mubakkak ki, gayr-i miislimlcri
bahaue iilihaz ederek araya giren diism m parnv-.igi buytik olgiidc rol
oynamigtir,
Gcr9ck.cn omiiilcrin i lahsis eliikleri gazfi vc cihad dolayisiyla
«lialifc» olmalarma ragmen umumiyette « c n tyi fikih
b i 1 c n bir i n s a n » mevknne yiikselmedikleri 15111, (itltritidt
Sultan Vahidcddin gibi hoylcleri de mevcul olmakla bcrabcr)
« § c y h u 1 i s I a m 1 1 k M a k a m 1 »iu ihdas edjp .son sozii
ulemaya bindcmi§lat vc icraadanm scr-i ycrif nokta-i wizantidan onlann
kontrolttnc haviile eylemis,lcrdir. By keyfiycl, Osmanli Devleli'ni tarih-
tc es,i gMSlmcmig bir « li u k u k d v I e t i » haline geUrmigtir.
Zna §cr-i senlin kaidek.r iHiki (objektif) liukuk kaulclui oldugu cilic-
tlc, uubikaici mevkiinde bulunan padigahlann t'iiltcrini kendi
iradclerinin mahsulii olmayan bu liukuk kaidelerinc uydurmak [Uzum
vc lnecbiiriyclini bizzat ve samimiyefle kabul ve §eyhulislamlar
30- (JeiccktCi. bu tiiNrin, it \h {yiiksclirj) devii-fcnnilt: di;£il, dovlut n,*in liirtakim ciddi Ivka
endijderinin belirdigi II. Mulm.iiri zainamnda bile kiillawiigi garQlmcktcdir. MeselS 1X21
Mora isySmmrtda taySneti sabit otduguiidar. Milan Patrik Gregoryus vc bftei papayjann
id3myafialanndabu«Devtct-i Aliyyc-yi Muhammediyyc»tev^igepnekteve
aynca «Allali tarafirtdan mtteyyed vc bekSsi Syfit-i semaviyye ilt; sabir
bulunan din ve dcvlct» cfcoilmcktaJir.
Halta doha iimilsiz bir A^vir olan Haib--i Umumi icindeiiejrcdilcn bircserde « H ii k
iimct-i scniyye, vaziyyel-i farihiyyesi iiibariyle himayc-i semedSniyye
ye mevdudur. Devtet-i Osmantyye bizza.t Haztel-i Pey gambciin te'sis
h 11 y ur A u k 1 a r i hi k iim c 1 1 i r. » scrlevliasiyla bu goriis nam uzun anlalilmaktadir. (Bkz.:
Hiiseyll] Nesiisri-i GlRlDt- SShib-i Zuliiir, Istanbul 1332, rij. 204 vd.)
Siradan bir Turk mQaowennin kaleminde ifadesini bulan bu goiQ}, hem bir larihi'.
gercegi ve hem de mill] bir bar.13 ve an'aneyi aksettirmckteydi.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMf 57
vasitasiyla bumm miikemmel bir sfrrette kontrol mckanizmasim kurma-Ian, (arihte emsali nadir rastlanan vukuatiaodir. Zestbillf AJi Efen-dfnin, Yavuz Sultan Selim gibi cdiidetli bir hiikumdarin karjisinacikiuak O'nun Olkcsi daliilindcki bulun gayr-i miislimlcri kilic zoniylaimSna gctirmek luisusundaki niyct vc karannm kuweden fiTle cikmasmi5nlcmcsi, bu konuoliin uzun zainan nc kadar miicssir ve miikemmel birsurctte yuriiliiimus bulundugunij goslcren marujf bir misaldiv.
Sultan Vahideddfn OsmanogulJan'nin Islam'a baghhgmi, buaUenrndiirumunuaigci^kfibirsckilde soyle ifadc elmj$ bulunmaktadir:
^«Bi/im liancdammizdan her tiirlusu gclmistir, sarho§u gclrnistir,
zalimi gelmi§tir, dellsi gelmi5tir, aptali gclmi^iir, fakat dinsizi gelme-mijtir, icimizde en mUbSiStsiz olan SuJtan AbdiiSazix 31 son ne&-Sinde bile Kur'ana sardarak iiyle teslim-i ruh cimisjir. Kara ilomulcrnma ohm Mushaf-i gerifi Yddiz Kiiiuphantoi'nde, siz degGzlerimzle gordQnuz.» 32
31 Suilan AbdfiWrise, SulUa Vahidodrfin'in zar, ve ifSdc e ttigi gibi di.if
mes'elelerda mObalat^ bit kunse degildi. Aksine, OboiuiIi Padijahlan i9m<k hem amelvc hem do iman cihttiyle !slam
;
a en bagl, olaafenlan biriydi. KiSaca ifadc etmck gere- .
kmc; SmriS boyunca nama^, asla ttlkotmemij, d3ii»a Km^tn suyg jemi, ve Avnipa'yascyShato erkarken -Frer.kl.re i,imat etmcycrek- abdcBl suyunu dahj beraberindc^Efirmfiittfr. Fikirk-rinde isc « Y a v „ z D C v r i » kadar mfflf, dinf vc an'anevf his-iiyata leictbtuui ohm bir mUhiyet vanlir.
Onu haksiz vc memasir. ohnk uMuuho indirai ve be, sur, sonra da clniyinil»r sOtette kallctiirailcr, daha sonraki, olur nlmaz « inkilSb has t„l ,g , „„ta ( O lm I) , »JW, mffasvroifajin ilk miux^irleri idiler. Eu l»k™da„ onlar da halcfkl
i
SlW ima.lanndaki vai»-m0,i gizlcycbitek maksadiyla muanzlanna (Soila,, ADdiilfebmeiimma) kar„ jrapnadik ifbri b,rakm,m,
slard,r. lhlimal. O'nun,c|,ade ii hengto.nd.
ancak be, yasmda bir socUk olan Snilar, Vabld.ddir, de bn menfi propangandalarmkVllri allmda Wrraj olmabd.r. Yoksa Sultan AbdllMrij. <jn aZ, ke„disi de son dere-co* dindir vc gercek bir f,k,h Blind olan Sultan VaMdeddn kadar Uttm'a bagl, bir( tsnianogluydu.
32 - All Fuad T0RKGE1BI - G5,iip ijitlikle,™ - Ankara, 1951, si,, 278
2- Ferugat-i nefs ve Fedakarhk :
Osmanogullan, dcvlet vc millet icin katlamlan fcdakarhklar
bakimimlan da dunya'mn hicbir haiicdamyla kiyas edilcmczlcr.
Gcrccktcn millclimizi biiyiik hir fcragaH nefe vc fednkfuhkla zafcrden
zalerc kosUnmus. bulunan Osmanogullan - labir caizsc - bir hancdana
ynkisjnayacak dcrcccde fnkirdiler. Dcvlelin banisi Osmau (jazi'niii
mints olarak ati, kilici ve bir kac koyummdnn baska hie bir fjey
birnkmadigmi cvvclcc zikretmisjik. Son pndisnli Sultan Valiided-
din'in de sadece CengelkGy'de - devrinin bir ^ok pasalannmki kadar da
linsmctli olniayan - bir kbskii vardi. Bunun disinda hicbir seyc malik
dcgildi. Valanmdan aynlmak mccburiyeliiidc kakuklan sonra yadcllcrdc
iki yil yasamis, t'akal bldiigii zanum labuiuna Iiaciz, konulacak dcrcccde
borclu oldugu gbnilmiistiir. 33 Bu ilk vc son iki Osmanoglu arasmda ka-
lanhu" icinde de, pek bylc Avrupa hukumdarlan seviyesinde serve!
sahibi olani yoktu. Halta o kadar ki, bir Osmanh valisiykcn isyan ederck
bubadnn ogula gecmck iiz.cre Mtsir valiligini cldc eden Kavalah A|i
Paga'nul cocuklanrun bile sadece tstanbul'daki emlaki en zengin addc-
dilen bir Osmanoglununkindcn katbekat fazlaydi. Zira Osmanhpadisuhlari - tarih boyunca - gazalardan kcndilerinc scr'an terctlub eden
hisscden baska bir gey almamislardir. Onu da hemen bemen ekscriya
cami, medrese, hastahane ve imarethane gibi ccsitli hayrat cscrlcrine saf-
fetmi§lerdir.
Yavuz Sultan Selim, Misir seferlerinden sonra Suriye ve nisbe-
ten bugiinkii Irak mintikasnida bulunan bazi eiftlikleri hanedanm gecimi
icin tahsis etmisti. iktisadi istiklalin binnetice fikri istiklal dogurdtigunu
dusiinen ve §ehzadeleri kendi mustebid hiikumetlerinin ermine sokinak
isteyen ittihatcdar, bu emlaki hazineye intikal ettirerek hanedan mensu-
33 - Sultan Vahideddin'in binbir lzdirap i9inde gecen guibetteki iki yih
hakkaida tafsilath bilgi edinmek isteyenler yadellere kendisiyle birlikte giden
sadaret yaverlerinden, Tank Mumtaz Gciztepe'nin yaymevimiz tarafindan
ne^redilmi; bulunan «Osmanoglullannin Son Padi^aht Vahideddin
Gurbet Cehenneminde» isimli eserine ba§vurabilirler.
OSMANCMSULLARI'NIN DRAMI 9)
planna hazineden ciizl bir maa§ bagiamrslardir. Bu maas o kadar kifay-
etsizmis ki; §ehzadc Mahmud Sevket Kfendi Hazretleri'nden
Sahsan dinledigimize gore kendileri Sultan Vahideddin zamamndaKunujcsme'de oturarlar vc « Yaveran-t Hazret-i Jehr-iYar i »dcn olduklan halde Yildiz Saraym'na gidebilmek icin arabaya
binemczler ve yiiriimek mccburiyetinde kahrlarmts. Vasitaya bincbilmek
icin maasdan kafi gelmezmij. Mcrhum bu sebeple Sultan Vahided-din'e muracaat cdip kendisine devletce bir fayton tahsis edilmesi icin
vaki muracaatlarmi aradaki kimselerin nasil savsaklayip padigahaulagtuiTiadiklarmda/i dcrt yanmisti.
Osmanogullari, bu fer%at-i nets yaninda devlet icin katlanilan fe-
dakarliklar bakimindan da miiletimizin en cOmerti idiler. Gercckten Os-manh Padi§alu birinci yeniceri ortasintn birinci ncferi addedilir vemaajint ortadan alirdi. Yani devlet ijin feragat ve fedakarlikta ilk sira,
padijahindi. Birjok muharebenin nazik anlannda gazilerden herhangi
birisinin «yok mu bu devlete bir can borcu olan!..» diye nida eyleyip
askerteri durumu diizeltecek ani fedakMiklarda bulunmaya davel eltigi
cok gorulmii^tur. I§te bu, dcvlet icin bajim fedaya davctin giiphesiz ilk
muhatabi padi§ahti. O kadar ki, onlar din ve dcvletin selamet ve saadetl
ifin - ileride izah edilecegi uzero - gerektiginde kardejlerini ve.hatta
cvlatlanni feda etmekten bile asla cekinmemijlerdir. Kendileri ise zaton
talita eiktiklan anda devlete bir can borplu olmak kulfeti altma giriyorlar
ve bu kulfeti nimet telakki ederek icraatla bulunuyorlardi. telerinde ken-dilerine jehadet nasib olsun diye ihtiyar ya§Iannda sefere ctkan Kanunigibileri de vardir.
3 - Tevazu;
islam ahlak ve an'anelerini babadan ogula; her'kademede biraz dalia
siizulmii?, incelmis ve geffaflagmi? olarak tevariis eden Osmanogullan,leb'alarmdan herhangi bir kimse kadar mutevazi idiler. Osmani Jazl'den itibaren bir joklan tab'an oldugu kadar fiflen de dervijtiler. Ilk
padisahlar umumiyetle « A h i T a r i k a t i »na girmi§ ve bu tarikatm
ilci'vbjlerinden farksiz bir hayat surmiijlerdir. Son devirlerde Sultan II.
ISO KADIR MISIROSLU
Abclulliiiniid Han'in « § a z c IT T a r i k a 1 1 »na intisab cderck bu
yolda dmruniin son demlerinde «makam-i r e § a d e t »e kadar
yiikseldigi. Sultan R e § a d 'in ise « M e v 1 c v 1 » bulundugu
bilincn gcrccklcrdcndir. Aradaki diger padisahlann pck cogu da za-
manma gore ccsjlli tankallara mcnsuptular.
Bizdc, Futih'tcn itibarcn, padisahlann balkla miinascbctlcrinm kcsil-
digi vc Divan toplantilanni ikilii kafes arkasindaii dinledlkleri vc bu surc-
tlc dc zamnnla hayaltan bihabcr kalditdan vc la sehzadcliklcrindcn itibitr-
cn bQylc yeti.slikleri iddia edilcgclmi$iir. Bundan, bir nebze hakikat payi
bulunmakla berfiber divan toplantilarimn kafes arkasmdan dinlenmcsi,
zannedildigi gibi Bizans'lan alliums, bir usul degil, cski bir Tiirk
an'ancsinin dcvanuydi. 34 Buna sebep dc bir gun Divan loplanhsma
gclcn bir koyluntin padisahi tanunayip, «Kangnuz (lianginiz)
s a a (I c 1 1 fi h u n k a r s i n 1 z ? » demis olmasidir. Buna iizulen vezirl-
cr, bundan boyle padisahin divan toplanidarina bizzat i§lirak etmeyip,
onu bir kafes arkasmdan lakip etmesi usuliinii basjatmisjardir, Bu
usulun bazi mabzurlari olsa bile,35 hiikumdann mehabetini siyanct gibi -
izalu uzun siirccck- bircok faydalar bulundugu da muhakkaktir. Ancak
bu mes'elede iizcrinc parmak basilacak asii nokla $tidur ki, vezirlcriylc
ictima ctmis. buiunan padisahi, teb'asi tefrik edememektedir. Bu demck-
tir ki, haricen, padi§ahi vczirlcrinden aytrdeden hie bir husus mevcud
degilmisj Giyim, kusam v.s. ilMriyle vezirlerinden ayirdedilemeyen bir
Istanbul Falih'indaki tcvazuu tahmin vc lasavvur ediniz!. Filhakika
padisahlar, sonralardan « Z 1 1 u II a h i f i - 1 A r z » gibi ha$metli
iinvanlarla da anilmijlardir. Fakat hie jiiphesiz adil hiikumdarlar
34 - etKezalik htjkiimdann «kafes» arkasmdan miizakerati dinlemesi usulii
Havarizmileiden miinlakil bir an'aiicdir.» (Qkz.Fiiad KOPRULU - a.g.m.)
35 - Gercekten, Osmanogulkin'mn buna benzer usullcr yiiziinden hayattan uzak-
lasmalan bilbassa sehzadelikleri esnasmda scifccsl ycuscmcmelcii gibi ba'zt mahziirlar
dogunayordu. Ama tahta gectikten sonra, bu gibi tutumlann «hukiimdarhk mehabetini
siyanet» hususunda son derecede faydali oldugu muhakkaktj. Padisahlann efrad-j milleti
teshir eden efsanevi sahsiyctlcri biraz da bu tntumdan kuwet aliyordu.
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 61
hakkmda hadts-i seriflcrdc varld oldugu x icin Osmanli hiikumdarlarma
izafc edilmij buiunan bu sifat, Allah'm(hasa) maddi golgesi manasinadegil, O'nun lutf-u kcrcmi ile icra-yi adalct eden tarzmda telakki ve ifade
edilmij oldugu muhakkaktir. Hakikaten bir hukukcumuzun beyan ettigi
gibi; «Oarbic despot; Ondordiincu Louis'in sahsinda L'6tat e'est moi(Devlet benim!) ifadesiyle tasarruf ve iktidilnna sinir tammayan sistemi-
nin ve esasinin dchsctini dile getirirken, sarkta o nice hasmct iinvlmna,
hatta Allali'm ycryuziindeki gOlgesi olmak gibi iddianin cerceveledigi
hakiki kuwet ve iktidara ragmen, hukiimdar, kadi huzuruna bile
cikardi.» v
Osmanli Sultanlan, «Cuma Selarnligi » na cikarken muvaz-zafbirtaburasker«Magrur olma Padijah im,s endenb ii y ii k Allah var! » diye devamli bir surclle tempo tutardi. Bir
hiikiiradar, gurura kapilma tehlikesi karjisinda bir labur askerin de-
vamli olarak kendisini tevazua davet eden ihtanm bizzat crair ve talcb et-
sin!. Cihan tarihinde bunun bir benzcrini bulmak miimkun miidiir?!..
4 - Teb'aya Velayet ve Merhametle Muatnele:
Osmanli Padisahlan idaresine me'mur bulunduklaii teb'ayi, kendi-
lcrine «vediatullah» yani Allali'm bir cmaneti olarak kabul ederlerdi.
Hak liukuk hususunda mUslirn, gayr-i miislim farki gozclilmeksizin her-
kesin hakettigini, clde edcbilmesi icin elden gelen her fedakarligi yapar-
kudi. Fatlh'in tslanbul'daki maglublara bah§cttigi hak ve imtiyazlarm,
gelmi? ve gelccek hipbir hukiimdara nasib olmamis ve olamiyacak bir
derecede miithi? bir ileri gOriisluliigu ve olciisiiz merhameti aksettirdigi
malumdur. Esasen Osraan Gazi'ninkendisi bile, bir miislim ve gayr-i
miislim arasindaki davaya bakmi; ve muslumanm haksizhgim goriince,
bunu tefhim ve ifade ederek gayr-i miislime hakkini vcrdiimektc hicbir
lereddiid gostcrmemi§ti.
36 - Bkz. §tyhulislam Mustara Sabri . Ciihela MSrifetleri, Yann Gazetcsi
(liimulcino, 1928, S.2, ih.2,
37- A. Relik GCr - Hukuk Tarihi ve Tefckkiirii Bakmimdan iVIecclle- Istanbul
1951, sh. 9
62 KADJR MISIROrSl.il
Tarihimiz, Osmanli Eadi§ahlan'mii hak, adalet ve mcrhamet duygu-
lanndaki usUtuiiliiklerini akseitircn sayisiz misallcrle doludur. Gcrccktcn
bir avuc insanla ayak basliklari Rumcli topraklarmda - sekenenin kahir
bir ekseriyclle gayr-i iniislim olmasma ragmen - asirlarca lulunabilmelcri
dc ancak bu sayedc miimkun olabilmijtir. Hatta Rumcli fiituhatimn
siir'al vc kolaylikla yurutiilcbilmesi de, hep Osmanogullan'niii
tcb'alanna kar^i - milslim ve gayr-i miislim farki gozctmeksizin - biiyiik
bir hassasiyctlc (Skip vc lalbik eylediklcri adalet ve mcrhametin cscri
olmuslur. Hakikalcn bilhassa ilk dcvirlerde, Bizans'm despot
idarcsinden bunalmis gayr-i miislim sekenenin mcrhamet ve adalcli <lil-
Icre destan olan Osmanogullanna mukavemet gostcrmeyip (hatta bazan
hiristiyanl taasubun remzi olan papazlar tarafmdan bile) onlan, iilkclerini
fclhc davct ctlikleri dalii goriilmiisUir. Osmanli fljliihatina kariji cikanlar,
onun adil idaresitli tammayan, dallfl uzak mintikalardan toplamp gelcn
Uach Ordulan olmugtur.
Surasi tarilii bir gcrcckiir ki; Osmanlilar, saf kendi idtaleri altmdaki
veya herhangi bir sefer sonunda kendisine kar?i maglup movkiyc diisen
gayr-i miisliimlcrc degil, aym zamanda baska milletlcrin gadr ve
zulmiine ugramis; olanlara da mcrhamet ve alaka gostermekten gcri kal-
mami§lardrr. Bununen tipikmisali tspanya Yahudi I cr idir.
Bunlar hiristiyanlann zulmiindcn kacacak yer ararken, siginabilccckleri
asiide bir mcv2 olarak ancak Osmanli ulkesini bulabilmiglerdir. Aymsckilde 1848 «Macar 1 h t i I a 1 i » hengaminda hiristiyan Ruslar,
hiristiyan Macarlan kihftan gecirirken binlerce miiltcciyi - hatta bir harbi
goze alarak - siySnet ve himaye etmek serefini Osmanhlar'dan baska ih-
raz eden - hatta herhangi bir hiristiyan devlct bile - cikmami§tir.
Gayr-i miislim tcb'a arasvnda, (bilhassa Ondokuzuncu Asirda) Bal-
kan kavimleri'nden ve miiteakiben de jarki Anadolu Ermeniler'inden
yiikselen gikSyet sayhalan, Osmanli ulkesini parcalamak isteyen emper-
yalist devleflerin propogandalarinin eseri olan sun% temelsiz ve
esassiz iddialardir. Dunyada hicbir millet Osrnanblar kadar kendi dilin-
den, dininden ve irkandan olmayan insanalara adalet ve semahatla mua-mele etmemi$dir. Sekiz asir bir Islam ulkesi olarak yasamis. bulunan
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 63
ispanya'tla bugiin (ek bir musluman yoktur. Meden! olduguna iddia e-den Avrupahlar, Amerika'yi ijgal ve istilaya baslayinca, buranm yerli
sekencsi olan « K i z i 1 d e r i l.i 1 e r »i adim adim batiya dogru itmis. veyok etmi$lcrdir. Osmanlilar ise asirlarca idare ettikleri topraklardaki
hiristiyan uiisuru, degil boyle loptan imha etmck, mevcut niifuslan dahi
artmis, olarak tcrketmisjerdir.
Netice itibariyle hiristiyanlaiin kendi dindaj vc lrkdasjanndan dahi
esirgediklcri adalet ve miisamahayi Osmanlilar idareleri allindaki gayr-i
muslimlere bol bol bah$etmckten asla ictinab etmemijlerdir. TSrihinsayisiz jahadetiyle sabit olan bu gcrcek uzerinde daha fazla sozsoylcmeyi zaid addediyoruz. Ancak §unu beyan edelim ki, bu adllet vemusamahanm birinci amili hij $iiphcsiz Osmanli Hanedani'nm Islam'i
en u!vt vc miikemmel bir suretlc anlamis. ve latbik etmis, bulunanmiistasna" mensiiplari olmu§tur.
5- Bedii Hassasiyet :
Osinanoglullan sadece kihc kullanmakta mahir degildiler. Aym zam-nada derin bir duyus, ve hassasiyeti aksettiren kalemlerini de kullan-
masim biliyorlardi. Bu bakimdan cogu bir « d i v a n » viicuda getirecck
dcrecede sjirle de ugtasmtstir. Denilebilir ki sairlik Osmanogullanndababadan ogula miras kalan bir an'ane gibiydi. Osmanli tarihinin sertaci
olan Fatih, Yavuz ve Kanuni gibi jahsiyetlerin cegitli mahlaslar kul-
lanarak cdebi degerleri yuksek giirler yazdiklan, bunlann divan tejkil
cdecck bir hacme vardigi malumdur. Son devir padisahlanndanSultan Re§ad merhumun da «CanakkaIe Harbi» icin yazdmi§ giizel
bir §iiri vaidir.
Bir coklan da musikide iistad sayilacak derecede dcgerli besteler
meydana getirmijlerdir. HI. Sultan Selim'in haia cahnmakta olanbcstelcri maruftu-. Son devir sehzadclerhlden Sultan Abdiilaziz mcr-hum'un oglu Seyfcdin Efendi'nin de iyi bir bestekar oldugunu biliy-
oruz. Bugiin O'nun hayatta olan iki evladi da kendisi gibi
musikisinastrr. Bunlardan bin halen Nis'te oturan Abdiilaziz Efen-di'dirki eger, veraset usulu devam etseydi, tahtta o bulunacakti. Digeri
64 KADIR MISIROGLU
de birkac seneden bcri tstanbuTda ikamcteden km Gevherl Sultan
Hazretleri'dir. ( Bu cscrin ilk (abmdan somra maalesef bunlarin her iki-
sicfc rahmeli Rahman:) kavu$mu$iur)
Sultan Abdiila/iz merhumun Ressamlar Ccmiyeli Mecmuasinda(K^jcdilniiy bulunan resimleri O'nun 50k ince ruhlu bir ressamoldugunu goslermektedir. Aym zamanda in. Selim gibi gayct usla bir
yokilijc ncy caldigi da malumdur. Sultan Abdiilliamid Han'm isc
dcviolin binbir gailcsi arasinda - n;isil da vakil bulamk - vucudn geiirdigi
z;iril"dogiamn i$Icrini jjiinnia burada ner zarnan gfirmck mUmkiin olmak-
tadir.
Misallcii cogailinaya liizum gdrmuyoruz. Osmanogullan'mn hart)
sahasnida Iczaliilr eden mefanet vc ilirayeileri onlann rultf incclik ve
bcdillmssasiycttcn mahrum kalmalauni inuic etmemisHr. Bilakis bu sa-
il. td;i da biiyiik ve irsi bir kabillyel safubi oldukian gorulmckledir
b) Siya.si Bakimdan
1 - Hamlecilik ;
Osmanogullao farih boyunca mizac iliburiyic hamleci insanlar okirak
lozahur cliniijlerdir. Gereeklen ani karar vermek vc zamamnda harcket
etmck onlann digcr bir J'arik vasiflanni lc§kil edcr, Osmun GazfdcnSaltan Vahideddine kadar hamlecilikle irniftyllz etrni§ bulunan Os-
inanogullan icindc bu vasfi haiz bulumnayan pck az kimse cikmi^tir.
Bunlar da, hastahk, vesair scbeplorle ruhlannda meknuz olan hamle
guciinu tczahiir ettirernenus. bulunan kimselcrdir. Mill! tanhimizin alii
bucuk asir icmadi eden en sanh safahahna vilcfid vercn birinci fimil, hie
SUphesiz, milledmize rebberlik cden Osmanoglulan'ndaki bu hamlegiicu olmtj$tur,
IslSin dSvetini, butiin beseriyetc tesrail etmisiir. Bu yfizden alem-
sumfil bir karakteri haizdir. Bu husus biitiin millet efradi ile birliktc Os-manogullan'nin ruhlarmdaki cihangirlik mcyillerine vc hamle islidadina
son ricrecede tevafuk etmis. ve onlan kit'alardan kit'alara kosmmiusjur.
Bu hamle giicii, islam'i arka arkaya gelen Mogol istiliUan vc hach taa-
ruzlanna kargi asilmaz bir iman seddi halinde aariarca korumughir.
66
2- Vahdetin Emrinde Bir Otoritecilik :
Osmanoguilan'mn hicbir kimse veya alleyle rakib kabul ctmcz, de-
sham bir otoriteleri vardi. Bu, onlara hilkatin ve tarihin bit' hediyesiydi.
Cunkii Turk kavim ve kabfleleri icinde en asil koldan geliyorlar ve
tarihtcn hicbir ailenin yapamadigim ba$armis, bulunuyorlardi. Bu
yiizdendir ki larih boyunca onlarin otoritelerine kargi hie bir rakip
cikmamis. Err. Mill! larihimizdc allibucuk asir devam eden siyasi bir istik-
rann yeganc amili ohm bu duruinun tek istisnasi Kavalali MehmedAli Pajja'dir, Gercckten Osmanogullan'nin otorilesine kar§i cikrnak ve
onlann ycrini almak gibi bir lemayul ilk defabu Arnavut asilh Misir
valisinde goriilmii^ur. Gerci son devirlerde Mitbad Pa§a ve hatta
Knver Pa§a'yy bu isiikamette isnallar yapildigi bilinmektedir. Fakat bu '
hususia bunlarin kendilerinden sadir olmu§ herhangi bir fiil yoktur.
Mithad Pa§a icin boyle bir neves ta§ldigina dair dcdikodular
yapilmi^tir, Knver PagaV3 ^se bu yaki$tumanm diktalorliigiinden galat
oldugu zannindayiz, Filnakika O'nun zamamnda Almanlai', Turkiye'ye
harekct eden bir trcnin iizerine « E n v e r 1 a n d » yani « E n v e r
'
in ii k e s i » yazi.smryazmis,lardir. Cental Pajja'ya ise Suriye'de
Ruslai- Uuafindan sullanhk leklif edildigi bilinmektedir. Ancak bunun
OsmanoguUan'nia ycrini almakla alakasi yoktur. . .
Biitiin bunlara ragmen denilcbilir ki, Cumhuriyet devrinc kadar hk;
kimse Osmanogullan'nm otoritelerine kar§i ^jkmiik temayiiliinii
g5stermemis;tir. Gercckten herhangi bir dahili ihtilSf zuhurunda bu
aileye kabii-i izafe bir liatanm mevcudiyeti kabul olunursa, tahttaki §ahis
indirilir, yerine diger bir Osmanoglu gecirilir ve bu suretle mesele halle-
tlUtnig olurdu. Boylece devletin devam ve bekasmda herhangi bir
,sars:nii viicuda gelmezdi.
Osmanogullarn lahta gcginccyc kadxtr halktan herhangi bir kimse gibi
hayat siirerlcrdi. Fakal « P e y g a m b e r V e k i 1 1 i g i » olan yuce.
inakama olurunca, birdenbire tavir ve hiiviyetleri - adeta - degish'di.
iiakikaten devlet otoritesini kadar hassas bir olfiide korumaya
cali§inard] ki; padi^ah sifatiyla dlen baba, karde^ veya evlSdlarinm cena-
M KADIR MISIROSLU
zclcrindc dahi bulunama.la.di. 38 Zira rente merasirnindc bescriyelcab. olarak aglayabilccetlerindeo, bum, mOjahede edenter IndindeOlorteleriftin zaafa ugrayacagin, licsap cdcrlcidi. Bu gibi ihliyat sebc-biyle, halkm buliin padisahlarm « yedi evl j y a. k u v vetines a h i p » oldugu kanaati ycr amis bulunuyordu.
Osmanogullan, Dcvlet vc Milled., valuta! icin, oloritelerini icabindaen yak.nlai ina kais. bile kullanraaktan cckimnczlcrdi. Bunun ilk vc en li-
pik misali dcvlciimizin volt bfuiisi Osman Gfcti HazreUerl'nin aracgsiDUndar Bey 'i bizzai oklUimiiS butamaSKur. O (arihlen itiMron cvlf.dvc kardcslcrc kai S , bircok kerclcr lalbik cdilmis bulunan bu kaidenin -
manlcscl - pekcok ffleyhfflr. vard.r. Fakal bunlar, dcvlet vcmillctimi/invahdcl vc isnkrann.il nc su.clle saglandignu anlayamaims bulunan »
38 - IVIijahl.k „,d,»c,i„i rohana, aJ^rt, j„gan b„ immm m Mvardrr. Bmlartn biri„ei 5 i. Yavuz S„l„„ Selim'di, Irf, k,nte,i sohzado K„rk,,ru„mteu* Wnrarm, vc cr„u„ ,abu,u„„n ,i„„a giniret ak,K„, efe d6tmIkmc, ,„c. Sult.1 VrtMHldto'dir. o ,1a „fcfi v. kardc s i „I„, Sultan R<J|',„Mfcmta ..imketn.ls.lr. ttaj* feah editor okn bjrBMfe giire sc9i , i5i„dcki Jcte .
pter ytmmdcn Abdlilmedd Etouli'yi halUc kabul aracm.k icab vkm ilk (Yavn*.™« (Vanidcddin) Iralifdcrarasurdaki bu b»wlik «* damoafc caTib-i dikkat.ir Til.>a trr kl; tafc, ara s ,„da Ctaard, hukiimdarlanruu ycg.™ sakallan,,, ,,n, s clcnlcri otaakWcitttmd*. da birbulcrine benarr bir Utbnailik mevculur
P.drsahlarrn balk ararunda tecSS Cir ve gbz yas
, dokn.ck gibi bin za.f ilegeakmmetani le'mrn nraksad.ndan dog,™,, bulunan bu kadim u.aiOa kabe.ini au.ay-amayan buguaku dar dii5imcclil e ri birakrn da baz, ,„u,l,har Oaru.nl, ricali bilegMImu5,u,. Bunlardan biri dc HOrreya G.ze.erMn kucu™ Sadat Si„,avl„i„ ,„«„,Lu.fl Smavt Bey'dir. Onun <,S„llan Menmcd Re,-,, v. Ha!en„in Saraymd.Gorduklcrim. isimli hSl.rat.nda Sultan Vahidaddin 'in, Sultan R«,d',„ccnazesme Ijttek c,mi5 bulunma.r ovulmck.e ve bu h„SU!,aki kadtm an'anc .enkid edil-mckledir.
39- FStih, kendi zamanrn, kadar finer, la.bik edilmi; bulunan ve bu i.ibarla O.manl,amme hukukununu orfT bir kSidciui .ejkil edeb bu mes«eyi n,, !„Ua stlm1ak iS-
""" V6 "" SeteP,e """"nna-mesindeki mes hur maddeye vlicud vem,is tir. Bununla her
ka-de,e ayn, dececede sakana, hakk, Uu^as.yla hakimi-yetiu batlnemema,; pre„sipW•eUfctmek gayesiri giluuusliir. Baz, kim.elcr, « F a 1 1 h Kirnimitl,ndcki bu bilk™ aSl,nda mevcOd otaad,g,„,, zira O'nun gibi bir Sahs iyyeun m,suralannkalbne cevaz vermiyectgini iddia e,ro i,ler<iir. (Bkz: All Hlmmet BERKl - imnbul
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 6?
kimselcrdir. Fatah gibi Pcygamber'in mcthine mazhar olmu§ bir buyuk
insanin dahi cevaz verdigi, Yildinm Bayezid, Yavuz ve Kanuni
gibi miilt larihimiz.in dev §ahsiyellcvinin futursuzca tatbik ctligi bu kaide
son deicccdc ehcmmiyetli ve ibretlidir. Denilebilir ki, bu kaidenin
suislimal cdi!mi§ olmaya miisait bulunmas. yuziinden haksizhklara se-
bep olmaktan kurtulmak da her zaman mumkiin dcgildir. Fakat evlat ve
kaide? kadi bir fitnc c.karmak ihtimaline mebni caiz addedildigine naza-
ran, bu ihtimalin valid olinadig. ahvaldc baz. bigunahlarin'olumune sc-
bep tcjkil edebilirsc dc, bunlar, nihayet birkac kiiiiden ibSret olabililer.
Halbuki biiyle bir kaidenin tatbik.yle onlcnebilccek bir tck fitne dahi bin-
lercc miislumanin olumden kurianlmas.ni saglar. Bu ilibarla bu kaidenin
melluiz kar vc menfaaliyle, muhtemel zarari aiasindan bit raukayesc
yapmak imkansizdir.
Kald. ki padisalilar boyle bir kaiara hodbehod varamazlardi. Devrin
§eyhiil.slaraindan fctva almak mecburiyctindeydilcr. Nitekim tatbikaila
da bOyle olmu§lur, Ulcman.n umumiyetle en scckinleri larafindan iggSl
edilen seyhuLislamhk makamtnea verilen fetvalann isabeli ise sOz
gotunncz bir gcrcekiir. Bu itibarla yanilrnak ihtimaii fok zayiftir. Osma-
nogulliu-i, devlcl ve milletin validctinin sarsilmasi tehlikesinin en ciizt
bir blgude belirdiginde bile biiyiik bii' hassasiyet gostermi? ve Millet icin
kai-deslerini vc hatta cvlatlarmi feda etmekten 5ekinmerai§lerdir. Onlar,
« n i z a m - . a 1 e m» endisclcriyle mesbu olaiak, dcvletin vahdet ve
(emadisini hergeyden iistiin gorrnus ve ona kar§i belirecek bir tehlikeye
mSni olmak icin fedekarlik gerektigindc.can ve lean hesab. yapmak yolu-
na asla sapmamislardir.40
3 - Sleri Giirujluluk :
Osmanogullan buyiik bi.;dirayeile sevk vc idare eldkleri devtet ricali
ile de kiyaslanamayacak derecede mull)i§ bir ileri gorujluluk
Hlihi Sul.au Mehmed Han vc AdSlel Ilayatt - Istanbul 1953 sh. 141, vd.) Bu gortlsur, Wo
bir degeri vc mesnedi yoklur. Zira Fatil, labia gectiginde kundakla bir cocdk olan kardeji
Senz&de AbmerS'i bizzat bogdumnug degil midir?
40- Bu mcs'de liakkindaki fazla bilgi cdinmek islcycnler, JU eserlerf.'baksbBblor.
15«!il 1NALCIK - Kanunriamc-i Sullar.i Bcr Miic*b-i Otf-t OsmSrr! lAnkara 1956, '1
HMUWted MuBKru^ .QsmMili:B>evJMnde SiySscueraKarl, Ankara;1963 ihj.183 Yi>!i>
KADIR MISIROGLU
SESSSS?sa=3
aSSSSHSSs
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI »
hasia olduklan icin sinrfta kalmislardir. Sir kisinin (Sultan
Vahideddin) imtihan kagidi yeniden gdzden ge^irilecekfir.
zaman O'nun da simf gepececji muhakkaktir. Boyle bir
sinif, mukemmel bir simftir.
Osmanh Hanedanindan Gundiiz Beg, Savct Beg, Bayko-
ca Beg ve Aydogdu Beg yani dort tanesi §ehiddir.
Ertugrul, I. Osman, Orhan, Siileyman Pasa, Yildirim
Bayezid, Yakub Celebi, Siileyman Celebi, MehmedCelebi, Isa Qelabi, Mustafa Celebi, II Murad, Fatih, Cem, II.
Bayezid, Yavuz, KanunT, Ilk Mehmed, Gen? Osman, IV. Mu-
rad I). Mustafa, yani yirmi iki kisi gazidirir.
I. Murad, hem gazi, hem sehiddir.
II. Murad'tan baslayarak hemen hepsi sairdir. BuyGk bir
kismi hattat, muzikisinas veya bllgindir...
i Osmanli Hanedani, Turk Tarihindeki ailelerin en
buyiigildur. Tar in i vaztfesini serefle yapip sekilmistir.
Suphesiz onlann da bir takim kusurtari vardi'r. Fakat Os-
manh Padisahlarmi topyekiJn kugtlk gormek ve gSstermeye
tjahijmak nihayet kendi tarihimize ve gesmisjmize karsi
kufran o.lur. Hele pkul kitaplannda bu gibi dtisuncelerin yer
altmasi mill? terbiye bakimindan buyuk bir tehlikedir.
Memleketimizde inkilabi hazmedemeyen bir takim
inkilap hastalan var. Kimisi «Tarihimiz Lozan'dan baslar.»
Iddiasmda bulunuyor. «Genera I*, «Bay», «Ba'yan» tabirleri
gfkar gikmaz me^hur ^air Ziya Pasa'ya «General Ziya»,
Namik K&inaTe «Bay Matruk KemaU diyor ve Turk
Kadmligi yerine, Turk Bayarcligi diyecek kadar garabeti ile-
ri gotiiruyor. Dunya'dan haberi olmayan bir cahil de: «Ah§u padisahlar! Her bin yirmiser tayysre aEsaydi, simdi ne
eok ugagimiz olurdu» fikr-i hakimanesini yiiriituyor.w 41
41 - Nihal ATSIZ - ?0rk £ftft&,&Stt&tll fffa
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 71
B- CiHAN TARlHlNDE OYNADIKLARI MUAZZAM ROL
a) Turk Birligi Baknnindail :
Tinkler, (alible bircok devlctlcr kurmuslardir. Fakat bu dcvlctlcri,
«Orta Asya'da kurulan »ve « On Asy a'da kurulan»devlcder olarak iki grupta toplamak vc ikiyc irca clmek kabildir. Hergruplaki muhlelif dcvlcllcr ayn ayn namlarla yiid cdilmektc iselcr dc,
hunter birbiriran devanu okiuklanndan hepsini bir vo ayni dcvlct olarak
giirmck, miimkiindiir. Zira hunlarda birdevletin Icsekkuliimie as!i un-
surlardan olan din, dil, ahalr vc topiak asagi yukan hep aymdir. Degiscnsadecc hcnedanlarchr. Tcmolsiz ve halta pek 50k yanlij goriisji aksetlircn
taiiiiinde bu moseleyi, Misir'da okudugu ve fakat ismini hatinnda tula-
madigi bir kilapia gordiigiinii siiylcyerek meviuubans eden Dr. RizANiir'ni) da hahiskar bir surcttc tervic eylcdigi 42 bu goriise kalilmamak,imkansiaiir. Gercekten sadecc arazilcrindeki ufak lelck farklar disuida
bu devlellerin Onasya'dakilerini dc, Orta Asya'dakilerini dc birbirlcrinin
devami addctmek mumkiindiir. Dcgisen hanedanlardir. HSnedan, dev-let demck olmadigma nazaran, din, dil, toprak vc ahaliyi tcmMi eltiren
bir devleti, evvelkinin ayni kabu! ctmek yerinde bir goriistiir. §u hale
nazaran Tiirklerin biri Ona Asya'da, digeri de On Asya'da olmak iizcre
iki devlet kunmis buluiiduklarim kabul elmck icab cder. Osmanli Devle-ti, Anadolu Selcuklu Devlcli'nin tabii bir devamidir. Zira Hanedandismdaki diger biiliiii unsurlar, hep aym kalmistir. Buna nazaran Os-manli Devlcli Anadolu Selcuklu Devleti'nin aynidir. Aradaki fark
«SeIfuklu Hanedani»yerine«0smanli Hanedani»ningecmij bulunmasidir. Bizde devletler umumiyetle hanedanlann adiyla
anildigi icin bu notice dogmustur. Eger hanedan adiyla birbirinden tcfrik
edilse, faraza bir Bizans'i bes - on ayri devlet teliikki etmek icab eder.
Fransa, Almanya ve Ingiltere gibi binjok Avrupa devletlerinin durumuda boyledir.
42 - Dr. Rizi> NOR - Tiiit Twit! C- III, Islah'bul '1924. sis. 6- 1 1
.
1071 Malazgirt zaferiyle Anadolu'ya ayak atan Tiirkfcr, kisa zaman-
da Marmara sahiUcrine iilasmiskudi. Fakat Selcuklular devrinde agir ba-
san llacli laarruzlan yiizunden Anadolu'da uzun suren islikrarli bir Turk
hakimiyeti kurulamarmsHr, Sclcuklular'dan sonra ise, her biri kendi
basma buyruk olan bircok bcylik turcmis, Onasya'daki Tiirk birligi daha
da parcalanmisti. Bunu bertaraf ederek birligi saglayan Osmanogullari
olmustur. Gcrccktcn Anadolu'da onlarin otoritcleriyle teessus eden is-
tikrar, zamammrza kadar devam ctmis bulunmaktadir.
Osmanogullari'mn Anadolu'da sagladiklan bu istikrar ve Anadolu
Turk Birligi « T i m u r G a i 1 e s i » ile gecici bir sarsintiya ugramis,
fakat Vildirim'in dirayetli sehzadesi Celebi Mehmed'in eliyle kisa
zamaiida yeniden vc daha csasli bir surette takarrur ve teessus etmistir.
En son, Papalik'la irtibat saglamaya kadar ileri giden Karaman
Ogullari'nm bertaraf cdiimesi ve bu suretle Turk birliginin tam
manasiyla saglanmis olrnasidir ki, Osmanli Devleti'ne daha biiyiik ham-
leler yapmak imkaMm kazandirmistir. Gcrcekten Yavuz ve Kanum
devrindeki buyiik ve cihansiimul zaferler, kuvvetini Anadolu'da garan-
tiye alinmis. bulunan bu Tiirk birliginden aliyordu. Aruk Yildinm dev-
rindeki gibi, ordunun her Rumeli seferine cikisnida, Anadolu'da yeni
bir kan§iklik zuhur etmiyor ve bircok harekati yanda blrkarak Anado-
lu'ya donmek mecbiiriyeti hasil oltnuyordu. Ordu, arkasindan emin ol-
arak sefere crkiyor ve Ust iiste birbirinden parlak zafererle payitahtma
doniiyordu.
b - tslam Birligi Bakimmdan :
Tiirkler Islam tarihinden nafiz bir rol oynamaya Abbasilerie
baskuriiskudir. Zira ancak Turkler'in yardim ve delaletiyle Hilafet'i elde
eden Abbastler, ordulanm lamamen onlardan kurmuslardi. O kadar ki;
Abbasi halifesi Mu'tasim binbir imtiyazla kendi ulkesine celbetti|i
Tiirkmenler'in Araplar'la ihtilatim onlemeye cali§iyor ve bu maksatla -
cengaverlikleri bozulmasin diye- onlarin Arap kizlanyla evlenmelerine
bile mani oluyordu. Turkler ijin hususi §ehirler kurmug ve devletinin
muhafaza ve mudafaasim onlara havale eylemisti. Bu itibarla, islam
72 KADIR MISIRO&LU
tarihinclc Araplartn birinci mcvki. i5gal eitiklcri miiddet, Asm SaadctHulcla-y, Ra5,dm dcvri ve Emcvf saltanan'yla birlifcte bir bucuk asngecmiyordu. ¥
flu lanhten ilibarcn ts&n'm yay.lmas. vc rcviili cdcn HacU Taarrur-tonna kars, muhateasi vaztfcsini- Tinkler deruhte eylcmcycbqtairaslardir. Once Abbastlcr cmrindc, sonra da Selcukta Devlcti oh-rak, ta vczilcyi bihakkn, iff, e<lc„ Turkic,-, mukaddes Islam beldeleridnundc asilmaz bir imfin seddi tcskil cdiyorlard,.
Digcr inraflan Iran, umuroiyelle kabul cdildigme nazaran l,lf,ramcdcnycim, icerden hancerlerne yoluna giderek, « S i a » siyascfini bemmsiyor « ve Islam birtiglrn parcalamak icin elinden gelen hcrscyiyap,yord,, Islam'dan evvel harm Say,l,r bir gecmisi bulunan Farslarslamte, .clnde Turklcr gibi hlkim bir mcvki ijgal edememeoinkirgml.g.yla boyle bir yanli5 yola sMHenmis bulunuyoriardi. §ia, tarU,boyunca Onasya Tiirklugu He Onaasya TUrklOgll aras™ bir baa kalig;bi g,rm, s vc bir biiliinun iki ayn parcasnu taski! cdcn bu alcmlcrinb.r egmcsim mahtele flnleraistir. OsrnanWar'm Anadolu birliginisag amalan vc Rumeliyc srerayarak islam', Orla Avrupa'ya kadar yay-malar, onlar. rakip kabul ctmcz bir dcvlct durumuna yiiksellmisli. Iran4ia siyascli sebebiyie bun,, kendisi icin tclilikeli addctmis vc Osmanlifliatialiiun BnUnu kesmck icin casuslar.ru Rumcli'ye kadargendemekten gcri kalmarmstir. Gcrccklcn -bugiin bile Bckiasiligin raer.
kea Dalmacya sahrllcrindeki Trran'd.r. Bu durum gecmistek, S iaftahycmrm gunumiizc kadar devam cdcn te'sirini ispat eder, Esas.ndaHaci Bekfas. Veli'nin §ia inan5lanyla alakas, olmadiji gibiyeniceriugln ku™iu5unda oynad.g, soylcncn rolim de tariM hfcbirhakrkati yoktur. « Bununla bcrabcr bilaharc Bek(a§ , Tarikab'mn §ia iti-
kadvearfancleriyle kan5trgi vc o biiviycte burundiigu ma'lumdur.
uJ* £,"*H";'mf MMOflw
"M* **- M«^P*~
W-feBradKOniCLO . a.8,„. vc »yni m0d]ifi „ w.B ar ,h „,d.„„ .,„.„Meden.yeti
r.nhi»umIicjerincyazdijiiiavBlcrdcn 101 numaraluiol.
OSMANOGULLARI'NIN DRAM! 73
Eger Osmanhlar, dinT olmaklan ziyade, siyas? bir mahiyyct arz cden
bu §ia siyasctinin tc'sirlcrini izalc ctmek gibi mes'ud bir roi oynamami§
bulunsalardi islam Alemi, daha Yavuz Sultan Selim veya O'nun ilk
bir iki halefi devrinde parcalanmi§ bulunacakti. Bundan sonra temadt
cden Hagli taarruzlarina kar§i koymak asla miimkLin olmaz ve mukaddes
islam bcldelcrinin idrak cltiklcri uzun huzur ve si'tkun dcvri
gerccklafjcmezdi. tgte bu sebeptedirki; Islam birliginin taliakkuk vc
IcmadTsitlde Osmanogullarinm oytiadiklan muazzam rol, her tiirlu tak-
dipn fevkindedir. Osrnanhlardan once « H 1 1 a f e t » bile onlaiin za-
manmdaki kadar giimul ve ehemmiyet kazanmami§U. Zama]i gelmi§,
halifenin ntifuzu, oturdugu §clirin di^ina cikmaz ohnus. veya birden fazla
Jialifetiin meveut bulundugu gdnllmU§tilr, Halbuki Osmanhlar, Hilafeti
islam itliiiadmi saglamak islikamettnde son derecede §umullu bir §ckildc
kullanrm$ ve O'nu her miislumanm itaate muheyya bulundugu nal'iz bir
miiessese haline' gctirmi§lerdir. Gergekten tslSm Alcmi'ndc Fas harig
kalmak tizere, biitiin miisliiman iilkeler, Osmanli halifelcrinin otoritele-
rine tabi olmu§ ve hutbelerirtdc onlanti isimlerini biiyiik bir ihtaramla
yadetmi^lerdir. O kadar ki, Osmanlilann fcthelmcdikleri ve bazati ayak-
lanni bile atmadtklan Merkezi Afrika'dan Uzak §arktaki <^in, Hind vc
Endenozya'ya kadar her tarafta Osmanli Halifelerinin biitiin cSmilerde
adi hilrmede yadedilmi§tir.
Bu durum hilafct siyasetini 50k mahir§ne bir surette kullanmi§ bulu-
nan biiyiik hijkiimdar II. Sultan Abdiilhamid Han devrinde daha
da kuvvellcncrck Tiirkiye'de hilafetin ilgasma kadar devam etmistir.
Hiilii bile Hindislan, Pakistan ve Endonezya camilcrindc -hem de- Sul-
tan Abtfuthamid Han'in isminin okunduguna dair mesmuatimiz
vardir.45
Nasil olmasin ki; bugiin biitiin islam Alemi'nde « H 1 1 a f e t »
45 - Turkiyc'de Tiirk Dili ve Edebiyati (izerine doktora yapim$ bulunan gen^ Pakistan
illimlcrindcn Mlihammetl S^hir, Pakistan'da bir cuma gunii hutbede Sultan
Abdiifhamid Han 'in adiiun okunraasi ve Ona «Zcyy«dal!ahft omrehfl* yani Allah
aaaa omriinu" artirsin diye dua cdilmcsi iizerine camiden ciktiktan sonra bit dufioui
'
iiianasixligim, zira Sultan Abdiilhamid Han'in foktan olmfis bulundugunu soyleyincc.
74 KADIR MISIROGLU
denilincc herfcesin hatinna dcrhal Sultan Abdiilhamid Han gelmek-
tedir. Denilebilir ki, O'nun adl, artik Hilafet miiessesesi'nin Iazim-i
gayr-i miirafiki olmu$tur. Zira Sultan Abdiilhamid, HiWetsiyayell dolayisiyla, tngilizlerle « F i 1 i s t i n Davasi »nda onlara
bel baglami$ bulunan Cihan Siyonizmine, bir 50k tchlikeli dakikalar
ya§almi§ti. O'nun bu miicsseseye kazandirdigi itibar ve getirtligi
canhlik, « i 1 g a » hcngamina kadar dcvam etmijtir. Gergekten Islam
Aleminde geni§ ve miiessir bir harekct halinc gelen « H i 1 5 f e t Harek e I i » Mill! Mticadele esnasinda gcnt§ bir maddi ve manevi miizSharete
nail olmamizi saglami§ vc nana Hind MQsltimanlannia uyam§mda bir
muharrik roltl oynayarak « P a fc i s t a n »in ortaya gikmasuti
saglami§tir. Demek ki Osmanldar, cokerken bile tslSm Alemi icin uy-
andinci ve birlcgtirici mes'ud birrol oyanayabilmi§lcrdir.
halkm «Seni gidi, Ingiliz casusu!.,.» diycrck hijimla (izerirte yfiradugiinii, tstanbuVda"
kalabalik bir gen^lik toptulugu huzunmda bizzat hikfiys etmi§ti. Ayrti gekilde, §am'in
merkczinde bazi cSmilerde de Sultan Abdiilhamid Han'in hutbclcrde adtnin okundugu
bizim dc dShil buhindugumuz kalabalik bir haci grubunun defaatle mesmuu olmu^tur.
Ihtimal bunun bajka misaleri de vardir.
I K.I N C I BOLUM
OSMANOGULLARI'NIM VATANDAN CIKARILI§I
VE ACIKLI GURBET HAYATLARINDANSAHNELER
I - OSMANOGULLARI'NIN YURD DISINAgiKARILI§I
A BUNA SEBEP OLAN HADiSELERE KISABIR BAKI?
:
a) Milli Miicadeieye Tekaddiim Eden Outlier :
1
ndokuzuncu Y u zy 1 1 a gelintiigindc tanhlc « Turk Q a.gi » ka-
\ bui cdien Onaitinci Yijzyil gerilerde kaimi§ ve Diinya §artlari
/ bir hayli degi§mi§ bulunuyordu. Amcrika coktan ke$fedilmi;j
ve Afrika'nm giineyinden dola§ilarak Hindistan'a ula§iimi§ti.
Itu liadiseler Hirisliyan Ban Alemi'ni yeni ve 50k biiyiik servet kaynak-
lanna kavu§turmu;tu. Bu suretle te'min olunan maddi irnkanlann, ta
llacii Scfcrlcri'nden beri Venedik yoluyla §arktan ve kismen de
l-JKiiilus'ten saglanan ilim ve teknilde mezcedilmesinden biiyiik bir sa-
nayi hareketi dogmu5tu.'Buna, - ce§itH ic ve di§ amillerin te'siriyle-
.lyakuydmamayan OsmanU Devletiise, Batr Alemi karsisinda bir
)', e r i k a 1 m 1 5 1 1 k » dummuna do§iiiu§ 'buliiiluycirdir. O'iitiri bii
76 KADIR MISIROGLU
menfi durumunu duzeltmck iddiasiyla bir (akim tedbirlcre tevessiil edil-
mi-5 fakat bunlar, csiisa taalluku bulunmayan satht vc sekilci birer
dcgijikliktcn ibarct kalmisji. Ne yazik ki, mcs'elcyi hallo musiiid bir
muhievuya sahip bulunmayan bu kil'ayctsiz ve bulla gogu yanks, tedbirie-
rin nciicesi, birbirini kovalayan hazin magi Qbiycllcrle dchgclli bir ajagilik
duygnsu olmugtur. Bu suicllc dcrt ve davalar daha da cogalrms. ve gok gi-
rift bir jckil almisbr. Zira, asil gerckli olan sinai tcsebbiislcr yerine, Tan-
zimal da dabil olmak iizere bir lakcm « I s I a h a I H a r c k e 1 1 c r i » ne
girisUmisU. Bunlarla takip cdilcn esas gayc dc gayr-i miislimlcrin huku-
kunu lakviyc cdcrek onlarla muslumanlararasuidaki farklan bcnaraf cl-
mckli. Niliayet bir giii) gcldi ki blntln bu liaraketlerin nelicesinde gayr-i
miislimlcrin, miisliimanlardan da daha gcni$ Iiaklara sahip oldnklari ve
adeta imliya/Ji bir ziimrc teskil ellikleri goriildii.
Bu menfi gidi^e ciddi bir sOretfe kar§i koyan ve mant olmaya caiman
gayrclli bir Osmanoglu Sultan Abdiilnziz bir avuc maceraci dik-
lalorliik licvcslisinin ani bir gccc baskimyla lahilan indirildi ve bir kac
giin sonra da cfuiiyanc bir siiretle katlctlirildi. Yerine V. Sultan Mu-rad gecirildi. Bu gene ve (ccrubesiz Padi§ah, dcvlete hailcvi bir son
hazirlamak gayretleri icinde bulunan Midhad Paja ve aricadasjan la-
rafindan daha schzadeligin.de « M a s o n locasi »na sokulmus ve
oluz iic dcrcccye kadar yukscllilmisli.*
O devirde siyonisder alabildiginc lc§kilAtlanmi§ vc bir cok biiyiik dev-
Iclin siyasi raahl'cllcrine huliil clmis, bulunuyorlardl. Bu devlctlcrin
basuida ingilterc gclmekleydi. Hindistan'a sfihip bulunan IngiUere icin
guzcrgahlaki « M a 1 1 a » ve « K 1 b r 1 s » adaianyla « M i s i r » vc
« I r a k » vol emniyeti bakirmndan biiyiik bir straicjik ehemmiyeti
haizdi. Bunlardan trak, mzladan olarak zengin « P e t r o I » kaynaklara-
na da sahip bulunuyordu. ingiliz, siyasetinin, bu hususlara ehemmiyet
alfederek dehstfli bir Turk - islam dusmahligina silruklenmesi daha ziy-
ade siyonistlerin eseriydi. Zira Yahudiler, « F i I i s t i n » havalisiui
ellerine gecire'bilmek icin buradan evveliycUc Osmanli hakimiyetinin
46 - HatlaTihk Mason Localan antsinda « M n rati Locasi » adiyia O'ra i^ifeten .
kurulmus bir Loca bile vardir
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 77
nez'ini zarilrT addediyoriardi. Ingilizlerin girdiklcri her yerde, milletleri
parcalamak vc her parca arasinda sunt ihlilaflar ihdas etmek gibi bir tak-
tikle luikum siirduklcrini biliyorlardi. Bu sebeplc Ostnanlilardan sonra
parcalanmis, vc birbidcriyle u«ra^ir hale getirilmis olan Araplann elinden
Filistin'i almanm miimkiin vc daha kolay olacagmi du§unmekleydiler.
Buradaki ingiliz tiakimiycti muvakkat bir «geci§ devrcsi»ni
iegkil edccckli.
Bu plan iizcrindc yiiriiyen vc ingiliz siyasetinin arkasina saklanan
siyonisllcr, Sultan Abdiilazi/.'i hal'edip Sultan V. Murad'i lahta
gikarmakla cmcllcri isiikametinde dilhikten dc gok miihim bir adim
aimi§ oluyorlardi. Fakal O'nun kisa zamanda rahalsizlanarak tahti Sui-
lan II. Abdiilliamid'c birakmak mecburiyctinde kalmasi dii^manm
hesaplanni allusl clmi^ii. Zira yeni Padi§ah ender rastlanan bir zeka,
dirayct vc lizakgoru^iililkle devicte oynanmak istenen oyunlan derhal
farkclmi? ve bunun iclc ve di§faki faillerini bQytik bir isabede te§his ey-
Icmigti. Heniiz tahta yeni gectigi bir devicye rastladigi icin dnleyemedigi
« Doks a n iic Harbi »nin me§'um neucelerini vesile itlihaz ede-
rok vatani parcalayip dagitmak istikametindeki temayullere ma'kes
olan « M e c I i s »i ve orada yuvalanmi§ hainlerin biiyiik bir kismini
bcrlaraf elli. IngiH/Jcr'in kar§isma, §ark siyasctine imale ettigi Alman-
lar'i cikararak Onian birbideiine kar§i rakip bir mevkie getirdi.
[ )ii§manlarini, iilkesinc kar§i v5kt talep ve dii^manhklarda birbirlermi
hallalar veya firenler bir duruma sokmak sayesinde devlct ve millete
otuzucyil siiren bir rahal ncfes aldirdi.
Nihayet dcgi§cn diinya ^artlan muvacehesinde her gun biraz daba
kuvvetlencn siyonizmm dahildeki kuklalan vasitasile o da, tahtmdan in-
dirilmek talihsizliginc ugradi. Oyle bir zamandaki, sanayi sahasinda had
bir §ekil alan milletleiarasi rekabet, bir « C i h a n H a r b i » ni adeta
kaciriilmaz bir duruma gelirmi§ bulunuyordu.
Eski Diinya'mn (Asya, Avrupa ve Afrika) en hayati ehemmiyeti haiz
inerkezi kismma sahip vc hakim olan Osmanh Dcv.eti'nin ba§ina
Iniylesine nazik bir zamanda cogu cahil ve hain bir sergerdc takimimn
78 KADIR MISIRO&LU
gccmcsi buyiik bir ialihsizlik olmustur. Zira « tttihad ve Tcrakki C c m i y e t i » adiyla siyasi bir Icsckkiil haline gelmis. bulunan bu
gafillcr vc haulier liizbi, lamamcn siyonist usullcrle vc onlann erminde
fafdiyet gOsteriyorlardl. ic vc dis tahriklerle bir lhtllaflar kumkuinasi
luiline gelirilen ntemlckcli adcta bir sirat kbpriisu iizcrindc maharetle
gecirmcye jaltsan Sultan II. Abdiilliamid'i bcrlaraf eden itiiliad ve
Terakki sergerdesi devleti birbiri arkasindan Trablnsgarp(19U), Balkan
(1912) ve Cilum (1914) Harblcrinc siirukleyerck O'na hailcvT bir son
hazirladdar. Sultan Abdtilhamid Han'm ycrinc gcccn kardcsi, Sul-
tan Resud ise bir diklalorler grubu halinde icra-yt siyasct eden ittiliad
vc Terakki riiesasinin clinde aciz bir oyuncaktan baska bir sey degildi.
Hudutsuz iyi niyetinc ragmen bijylc gasib vc cSn! Wr kadro ile
ugra$abilccek miiteaddl bir sahsiyyete nialik degildi. Bu, scbcple,
buyiik bir (alihsiz hiikumdar olan balcfi Sultan Vahideddin'c, arbk
cehenncmi bir yangin yeri haline gclmis bulunan vaianda alevlcrle
kusalilmij bir laht birakmisu ( 4 Tcmmuz 1918). Ceplelerden iist iistc
maglubiyet haberlcri gelraekle ve mes/um sonun yakla§makta oldugu
liissohmmaklaydt.
b) Milli Miicadele:
tjte bu ahval ve scrait alttnda tahta ctkan Sultan Vahideddin, kuv-
vetle melhuz olan menfi neticeyi degi^tirmek icin hudutsuz bir gayret ve
iyi niyetle ise koyuldu. Ilk icraat olarak veliahtligi zamaninda birlikte
Altnanya'ya seyahct eltigi M.Keinal Pasa'yi Suriye'deki yedinci
ordu kumandanligina tayin etti. Fakat cok az bir rniiddet sonra bu
47- Gerscktcn bilahere teklif edilen Sevr s u 111 projesi »nin bu mahiyette
oldugu goiulmujtiir. Bundan « p r o j e » olarak bahsedisjmiz sebepsiz degildir. Sultan
Vahideddin'in o, Sultan II. Alsdiilhamid'c benzeyen keskin zekastyla «M.ccel-
Ie-iMflsi. bet »admi taktigibu sulh tcklifini imza ve tasdik ctmeycrck (Bkz: Ah-
med Regid Bey (H.Nazim) - Gorduklerini, Yaptiklanm - Istanbul 1945 sb. 299) onun
sadece bir proje, halinde kalmasmi saglamisttr. kadar ki; Scvr'dcn M." Kemal
Paga'nin Nmkunda ve Inoni?'nun hatiralannda bile « p r o j c » olarak liahsedilroekcedir.
(TafsilSt iciribkz: Kadir MIStROGUJ - LbzanrZafct mi.IIezimet mi? C. 1, Istanbul,
1971 ah. 4f'vd!
.)•"" "• ':
*-" '-'•«;' ' ' " - r.i-HM.?.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI »
ccphedc raaruz kaltnan feci maglubiyet, muttefiklcrimizdcn Bulgarlar'in
munferid sulh akdederck kenara cekilmesi ve Almanlar'tn fiilen yenik
diismesi gibi scbepler yijziinden 30 Ekim 1918 de mahud « M o n d 0-
r o s M ii t a r c k e n a m e s i »nin imzalanmasr onlenemedi. Ancak
Sultan Vahideddin bu mularekenin ileride nasil lalbik ediiecegini cok
iyi kaviramisu. Icinde suisiimale musaid madeler,vardi. Bu scbcple onu
miiuefiklcrin teklif cltiklcri tarzda ve ayncn kabul eden hijkumcli
dogisUrdi. Ama bu kali degildi. Baska carder aramaya koyuldu. Bu
strada valam bu badireye siirukliyen tttihad ve Terakki rcislerinin herbiri
bir di§ memlcketc kacmisn. Durum cok nazikti, Gercektcn az bir zaman
sonra Istanbul da daltii olmak uzcre aziz valanimiztn en. kiymetli
parcalari dusman i§gal ve istilalartna ma'ruz ka'ldi. Muttefikler kendi
sttalajik emniyeilcrini ileri siirerek Mordros Mularekenamesinin yedinci
maddesine istinad cdiyorlardt. Sulli §artlartni da bu iggal ve istilalara
mc§ruiyet vcrecek bir bicimde teklif ve tanzim edccekleri muhak-
kaktt.4'. Diger Laraftan Yunanlilar'in Izmir'e Muttefiklcrin musaadesiyle
bir cikarma yapacaklan hakkmda bir sOylenlilcr duyulmaya bastantmsH.
Sultan Vahideddin, ufukta beliren vahim tehlikelere karji Ana-
tlolu da bir mukavemet hareketi diisunup, bunu tepesindeki iggal kuv-
vcllerine ragmen en dikkadi bir sckilde planlandi. Bu cumleden olarak
yaverlerinden M. Kemal Paja'yi genis selahiyet ve imkanlarla te?hiz
cderek Anadolu'ya gonderdi. t§te, yaktn tarihimizde « M i 1 li M u c a
tl e 1 e » adi verilen Turk - Yunan Muharebesi ve onun neticesi olan zaf-
crin gerceklesmesini sagliyan harekederin ilki ve en ehemmiyeflisi bu-
tlur. Bu da Sultan Vahideddin'in eseridir.
Ancak bu biiyiik, fakat talihsiz padi§ahm sonradan « K u v a - y i
lnzibatiye»nin te'sisi ye mahud « f e t v a »lann lsdan gibi M.
Kemal Pa§a ve O'nun giri§tigi miicadelenin aleyhinde gOriilen bazt
tlavram§larda bulundugu goriilmustur. Fakat bunlann birincisi
(lUsmanim gdzunii boyamaya matuf bir muva7aydi. 48 Ikincisi ise biz-
z;tt dusman lazyikinin eseri idi.49 Unutmamak gerektir ki, M. Kemal
48- Bkz: Tank Miimtaz GOZTEPE - OsmaooguUan'ntn Son Padijahi Vahided-
din Miitareke Gayyastnda, Istanbul 1969, sh. 269 vd.
49 - Bkz: Fcvzi Cakraakin . T.B.M.M.'deki konusmasmdan naklen Kadir
MISIROGLU - Kurtulus Savasinda Sanklt Miicahidler, Istanbul 1974, sh. 84 v.d.
» KADIR MISIRO&LU
Pasa Anadolu'ya gondcrilirken bile Istanbul isgal altinda bulunuyorve ijgiil kuvvclleri hcrseyi kontrol altinda tutuyorlardi.Kendisine
«S a m s u n v c h a v a 1 i s i n d c k i a s a y i 5 s i z 1 i g i
ycrindcgoriip g e r e k I i 1 c d b i r I c r i a 1 m a k »
gibi gcrcck maksadi setredcn, bir vazifc verilmij ve yolacikaiitabilmcsi igin i$gal kuvvellcrinin muvatakalini almak mecburiyetlliasil olmujjtu.
Bi/.im burada maksadimiz, Sultan Vahideddin dcvrinin son dc-recc girift vukualmi aydinlatmak dcgildir. 50 Ancak unutmamak gcrektir
ki; zaferden soma Osmanogullan a/.i/. vata'nlanndan cikanhrken bu ha-
rckclin csbab-i miicibcsi olarak Oium baa davramjlanna isiinad edil-
misii. isle bu scbcpledir ki; 0'iiun devrinde vaki olup mcdar-i iuiliam it-
lihaz olunmu; bulunan bazi hadiseler iizerinde durmak veOsmanogullan arasindaki husiisi durum unu, bclinmek istiyoruz.
Ancak bnndan once Midi Miicadclcnin bir iki vasfina temas cdelim.
au) Mill! MUcSdelenin dasitant 5311 ve serclleilc dolu olan urafimt
Tiirk laribi icindc iddia ve ifadc Klildiji kadarehcmmiyclli birmevkiiliaiz dcgildir. Apgi yukan mlisavi kuvvcilerlo Yunanislan gibi kiiciik
bir devlele kajji gcrceklejtirilmisiir. Ancak: memlckerin hartm-i isrne-
linde cercyan etiigi ve vok biiytik bir yikim ve zaruret devresinc rast-
ladigi icin manevi defer ve chcmmiycli cole biiyiikiiir. %te kanaatimizce
omul iizcrindc duralmasi gercken asil ciheti budur. Yunanislan gibi lak-
riben be§ asir idaremiz altinda ya§ayan kiiciik bir devlclin, Sakarya'yakadar gelebilmcsi, milli ;zzet-i nefsimizi agu bir sfirettc yaralamisti. Buredirabi bumk bir ifade ile;
«Ankara'nm ta$ina bak,tiftxumiiziin yagina bak,Biz Yunana esir olduk,§<i talihln ijine bak!...»
diyerek dile getiren halkimiz, raiiyesser olan zaferle gurur ve haysiyeli
nin kuitulmasmm dcrin sevindni yajamijjt.r. Hakikaten Yunan'a maa-
50 - Hum] in^alkfa ileride kaleme alaeagimiz mtistakj] bir e
5ali$atagi7..
- scrcek'ieslimieye
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 81
zallah - yenilseydik, 50k ayip olurdu. MillT gurur vc izzet-i nefsimiz
(Smir kabul etmez bir yara ahrdi. Fakat yendigimiz icin de fazla
oviinmemizi - §ahsen - yaklgiksiz bulmaktayiz. Helc bayrarn iistune
bayram yaparak vc bu hadiseyi miibafagalandirarak ulagilmaz nadir bir
zafer gibi gostermck bilmem bizim gibi biiyiik bir milletc ne kadar
yaki§ir!... Ihtimal bu batalar, o hadisenin ycniliginclcn dogmaktadir.
Ancak MillT Miicadele hakkindaki miibftlagalann hepsini sirf bu sebeple
izah muntkiiii dcgildir. Munakkak ki bunlarm pek cogu da daba sonra
ortaya cikan inkdap harckef lerine mitolojik bir takviyc saglamak heves
ve gayretlerinin cseridir. Gcrceklen Mill! Miicadele, elii yildan beri,
Tanzimalla su yiiziine cikan « G a r b c 1 1 1 k Cereyani »mn tak-
viyesi sadedinde -l&bir caizse- adcta comcrtce harcanan bir scrmaye
Olmu?tur. Bu, MillT Miicadelcnin mahdud bir kac failine dasilan! bir
otorite izafc cdcbilmck ve onlarm garbcilik istikametinde giri§tik!crj vc
girfgecekleri harcketlcri gayr-i kabil-i miinaka§a bir psikolojik vasata
mazhar kilmak igindi. Hala" devam eden bu tafctigirj netieesi, bir takim
dokunulmaz jahis ve muesseselerin ihdiisi ile igtimal hayatinuzda vaki
a/.im dcgi§ikUkleri'n tablilinde « s c v a b » hanesi yanina bir de « h a-
I a » Mncsi acdmasim en agir bir ciirum saymak. olmu5tur.
bb) MillT Miicadele bir veya birkac ferdin degil, biiliin bir milletin
cseddir. Yediden yetmige hcrkes, elinden geteni yapi§lir. O oyle bir
jahlam§ devridir ki; adeta - daglar, la§lar bile ayni mukaddes gayeye
yonelirii§ti. Cunku Tiirk Milleti'nin bin yildir ha§ir ne§ir oldugu cihad
j^ayrcli ve islami vecdini lugyan hSline getirmigti. Bu bakimdan denilebi-
lir ki; zafer, sadece islam 'in eseri olmu§tur!... Ama netice?... O'nun
iizcrindc pek cok §ey soylenebilir, fakat burasi yeri degildir. Biz §imdi,
MillT Miicadele hakkinda bu kadarcik bir beyani kafi addederek Sultan
Vahideddia'in hususT durumunu kisaca izah edelim ; _.
c) Sultan Vahsdeddih'in Hususl Ouruimi : %Evvelcc de temas ettigimiz gibi OsmanoguHan'mn yurt digina
^ikanlmaianna sebep olarak SuJtem Vahideddin'in ba'zi hareketleri
i',ostcrilmi§tir. iddialar dogru olsaydi bite, bu-tard kcyfiyetinin biitfin
62 KADIR MISIROGLU
hancdan mensuplanni §umuliine almasindaki garebet yine de izah oluna-
mazdi. Zira hukukla vazgccilmez umumi kaidelerden bin de « c c z a 1 a
r 1 n § a h s i 1 ig" i » prensipidir.
Hakikatte bu, rejim degijikligiylc aliikali siyast bir tedbirdi. Ancak
mes'ete- istcr islemez - bu sekitdc va'z cdilmemistir. Sultan Vahided-
din'dcn basjayan bir sovmc vc karalama cdcbiyati kisa zamanda butiin
padisahlan vc liatta butiin Osmanll Tarihini sumulline alan bir gcniglik
"
kazanmisn. Hcmcn dairaa bu hucumlann siklct mcrkezini Sullan Va-
hideddin teskil clmijiir. Hala mcktcp'kitaplanna kadar -resmi vcya
oua yalkin biitun cevrclcrde - O bir « v a t a n h a i n i » olarak tavsif
cdilmcktcdir. Aradan clli yd gcctikten sonra olsun - siyast
endisclcrle degil de - miiccrred hakikat sevgisiyle su suali sorabilir
miyiz: Acaba Sultan Vahdeddin liakikaten bir vafan hSini midir?...
Yakm iHrihin gercekleri butiin vuzuliu ilc ortaya konulabilmi§ bulun-
saydi, bugiin boylc bir su3l va'zetmck dahi son derece yersiz ve haksiz
olurdu. Ne ya/ik ki; Sultan Vahideddin ctrafindaki gcrgckler hala
aydinlatllabilmis. dcgiklir. Bu sebepledir ki bugiin O'nun hakkinda bir-
birini nakzcdcn bircok bcyana rasllamlmamaktadir. Bizim gayemiz de
burada O'nun mudafaa.sira yapmak degildir. Ancak O, vcsile cdinilcrek
koskoca bir hanedan vc halta din vc larihimiz kBtiilenmck islendigi icin
bu mevzudaki gercekleri dc bir ncbze tebaruz ettirmck istiyoruz.
Her rejim - biraz da hakh olarak -kendini yerlesdrip oturtrnak icin
ftnceki idariivi sistem ve kadro ltibanyle kotulemek mecburiyelindedir
Bunu bir dercceye kadar tabii saymak gcrckirse de haksiz ve mesnedsiz
bir takim ithamlari ilSnihayc devam eitirmckte ki insafsizlik asjkardir.
Dusunmek gercktir ki, aradan artik yarim yiizyil gecmisur. Bu rejim
hala benimsenmemijse ne zaman benimsenccektir.?! Muhakkak ki, Os-
manogullanna gosterilen bir alakadan rejim hesabina fuzuiT bir endiseye
kapilanlarm gercek niyctleri, biisbiitiin baskadir. Onlar imln ve Islam
heyecam veren serefli mSzimizin iizerine - her nasilsa cekebildikleri -
siyah sahn kaldifilmasindan korkmakladrrlar. Onlar icin Sultan Va-
hiddedin sMece din ve tarihi tahkir ve tezyffe imkan verdigi icin hedef
I OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 83
sccilmektcdir. Ama artik bu istismar da tiikenmek iizeredir. Gercekten'
hala bayram nutuklan ile ihticac cdenler dismda O'nun alcyhinde bir
beyanda bulunabilecck hie kimsc kalmamishr. Zira son zamanda ortaya
cikan bir 50k beyan ve vesika, O'nun aynen Sulantan Abdiilhamidmisalinde oldugu gibi lamamen ters taniulmi? bir sahsiyeti bulundugunu
ortaya koymustur. Bu bcyanlarm sahipleri de cogu Sultan Vahided-din ile.birlikle guniin vak'alan icinde yasamij kimselerdir. Bimlardan
O'nun bajkatipligindc bulunmus Ali Fuad Tiirkgeldi'nm asagi - yuk-
ari resmi bir mucsscsc olan « f & r i li K u r u m u » tarafindan
basilrm? « Oorttp tsittikle rim » isimli eseri bile lek bajmaO'nun beraalinc yetecck delileri ihtiva ctmektedir. ...
Bu muhiercm giirgii sahidi O'nu Sultan Resad ile karsilasbrirken
:«... Sultan Vahideddin ise, bilakis cin fikirli ve seriiilintikiil olup
yanma girince ruhundaki inbisat ve inkibazi gozlerinden hissedcr ve
bugiin sizin canrnrein bir sifantisi var derdi» 51 diyerek O'nun dirayet ve
liyakatinc §ehadct ctmektedir. Aym schadete devrin Dahiliye
Nazirlarmdan A. Rejit Bey de katilmaktadir. Hatiratinda ondan bahse-
derken
:
«Tab'an oldukca zeki, fakat fazla miiteenni ve miiteredditti. Diyebili-
rim ki; zihni idrak ve intikalde seri, karar ve harekette bati idi» 52 de-
mektedir. ,
Ali Fuad Tiirkgeldi gibi hem Sultan Resad 'in ve hem de Sul-
lan Vahideddin'in bajkatipliginde bulunmu? olan Liitiu SimdviItey de O'nun dirayet ve zekasina d8ir brneklcr vermektedir. De|erli ta-
lihgi fsmail Hami Dani§mend, Sultan Vahideddin'in §ehzadeligi
zamamnda Almanya'ya yaptigi seyahat dolayisiyle Liitfu Simavilley'den §u bilgiyi nakletmektedir: «Bu seyahat hakkinda Liitfi BeySlldaret makamina gonderdigi bir raporda da: Mujariinileyh Hazretleri-
nin Viyaiia'ya vuku olan me'muriyetlerinde devlet ve milletin san-ii-
y.rofvehaysiyetiniiia buyurduklan ve kendileriyle temasta bulunanlara
51 - Ali Fuad TIIRKGELDI - Gortip Isitliklerim, Ankara 1954 sh. 274
52 - Ahmed Rejld REV . a.g.e. sh. 256
W KADIR MISIRO&LU
kiymctli bit haiira biiaktiklarim arzctmeyi bir vectbc-i vicdaniyyc addet-
ligindcn bahselmcklcdir. igtc bu «vicdanf» Ic'minattan dolayi LullSimavi Bey, Istanbul's gcldigi zaman Dahiliyc Naziri Tal'at Bey,
kendisine: Size biiliin memkctin einniycl veftirnadi vardir. Bu salirlan
baskasi yazmis olsaydi inanmazdim. Demek ki; Vahideddin Efendilalimiuimiz gibi dcgilmis! diye, Iltihatctlant) onu, kcndilcri gibi
dirayclsiz vc zckasiz bir scy zannclmis. olduklarmi iliraf cEmi.^lir. GeneLiitfi Bey, Vclialu, Vahideddin Efendi'nin Almanya scyahalindcn
baliscdcrkcn: *Musarunileyh Hazrcllcrinin mcl'lur olduklan nczflket,
aki-u kiy.lsci vc cvsaf-i bcrgiizide isc, linparalor Hazrellcrinden bed' ile
kendileriyle icmasta bulunanlarca fevkalade lakdir olunmustur,detai§iir.» 53
Sultan Vahideddin mevcud sartlara ragmen cvvclco Icmas edil-
digi iizcre - « S c v r »i tasdik clrncyerek O'nun sadece bir .pro-j c » halinde kalmastni saJlarrHjtir. Halta bu liususta etrafimn
baskilarma bile giigiis germljtir. Devrinin Dahiiiyc Naziri AhmedItejit Bey bu mcs'cleye Icmas ederken «ZaU saliancnin bu muahedcyisadruzamin ibramina (yani z(irlamasina) ragmen tasdikten
sureti kat'iyede ictinap etliyi siipheden beridir.» demektcdir.54
M. Kemal Pasa'yi Milli Kurtuluj Harckclini planlamasi icin Ana-dolu'ya gbndercn ve icindc bulunulan agir sartlara ragmen bir kurlulu's
caresi arayan da yine O'dur. Halla a kadar ki, bu hususra kendisine
kar§i vSki itiiazlan dahi dinlememistir. Bunlardan biri olarak EnverPu;a'mn « H a r b i y e N e /. a r e t i » anlelli kSgidi iizerine
yazdigi vc Sultan Vahideddin'e gondcrdigi mcklup ayncn §oyledir :
«Harbiye Nezareti
Mahrem
Velinemetimiz, sebeb-i hayalimiz, babamiz, padisatumiz, efcndimiz
Hazrctlerine,
53 - Ismail Hanii DANl§MEND - a.g.e. C. IV. sh. 441
54 - Ahmed Rejld REY - a.g.c, sh. 299
?i
o* S
•Via- j j J *
•v-v>? i>-3 "K«.
» -IN v J - j.
s g
85 KADIR MISIROSLU
Yapmis oldugum tahfcikat nelicesi evvclce arzetmis. oldugum vechile
Mustafa Kemal'in Anadolu'ya gftnderilmcsi badi-i felaketimiz ola-
caktir. tstanbul'da Kavaklik Sadik, Kadikoylii Kcmal ve Karaagac
Fijck Fabrikasi Miiduru Kurt Bilal vesilireden mutcsekkil bir hey'et
kurmuxlar. Ptansiz nakliyc sirketlerinin ve ba/.i eshasm maddiyardimlan ilc alcyhimizc isyan hazirlamaktadirlar. Bendenizin hemenRusya'ya hareketim fare olmusfur. Mustafa Kemal'i vaki davete ica-
bct cltiremcdim. Enver benim i9in Yusuf tzzcddin'c yaptignu bana da
yapacak dcmis. Emirlerinizc inlizardayim cfendim hazrctieri.
Tiirih: F,nv(, r
Site (Iraza)
21. 14 35
Sultan Viihideddini bu hususla lelkin ve lesir altma almak ve busurclle M. Kemal Pasa'nin Anadoluya gundcrilmcsini bnlemeyccalismak isieyen baska kirasclcr de vardir. Fakat o, bunlarin hicbirini
dinlemcmis. ve M.Kemal I'asa'yi her tiirlii imkanla tcchiz ederek Ana-dolu'ya gondermistir. 55 O kadar ki, sahsi atlanm bile satmak sOreti ile
sagiandigi kirk bin allini da O'na vcrmistir.
Kiymelli larih? arastirmalan ilc taninmis bulunan Nihal Atsiz BeyO'nun hakkindaki gonlsijnusoyle hiilasa ctmektedir.
,. «Altinn Mehmed» Osmanli padijahlanmn en talihsizidir. Buyilzden kendisine hSin damgasi vurulmustur. Fakat Irain degil, 1>ulun
Osmanh padigalilari gibi vatanpcrverdir. Vcliahdken Almanya'ya gittigi
zaman Ban Cephcsinde ates hatli siperlerini gezmi§, herhangi bir uroul-
madik lehlikeye karsi basnn egmesi ihtar olundugu zaman: «Tiirk basi
diisman karsismda egilmez!» cevabini vermistir. Zeki ve otoriter
bir padijahti. ittihalcilardan nefrct ediyordu.» 5S
«Mu(arekede, «Saltanat S/fjrasi» ni toplayip kisa bir hitabe ilc ot-
55 - S*Jhalislani Mustafa Sabri - liMm'da imamet-i Kiibra, Yana Gaaelcsi, 1
Tejrimsani 1929 Giimulcine.
56 • Nihal ATSIZ - a.g.e. sh. 85
SULTAN VAHtDEDDlN
(1861 - 1926)
- Tahta gectigi sirada -
83 KADIR MISIROGLU
uriirau a9tiktan sonra salonu terkcderken sarsilmiij, yanmda bulunan
Veliahd Abdiilmecid Efendi (Son Halifc) O'nun koluna girmcyc
mccbur olmug ve gozlerinden yaglar boganan padigah: «Kari gibi..
aghyorum» dcmckten kendisini alamamigtir.
.Nicin Islanbul'u tcrkcdip de Anadolu'daki mill! liarcketin bagina
gecmcdigi sorulabilir. Sultan Vahideddin bunu yapama/di. lstanbul'u
biraktigi lakdirde diigmanlar, lstanbul'u bit daha Turklere geri vermes-
icrdi. JehzMeleri de millt harckctin bagina yolUyaraazdl.
tngilizlcrin bunu bahane cderck kendisini atmalari ve askcri isgfil
allmdaki lstanbul'u siyasi ve cbcdi olarak iggal ctmeleri ihiiinali vardi.
lstanbul'u ve llanedan'i kurtarmak 19m baskilara katlanarak oturmug ve
Anadolu'da harekiila bajlamalan icin giivendigi kumandanlan
gondcriniglir. KSzim Karabekir Paga'yi luizurana kabul edip de
biilun umillerin gene pasalarda oldugumi soylcdiktcn sonra Anadolu'ya
daha kimlerin gondcrilmcsini tavsiyc edebilccegini sormug. Kazan
Karabekir Paga, Mustafa Keinal Paga'mn adim-soylcyince bunu
memnflniyetle kabul olmig, zaten kendi yaveri olan Mustafa Keinal
Pasa'ya biiyiik giiveni oldugu icin O'nu da huzuruna davetlc konugmug
ve Anadolu'ya gidcrck tegkilal yapmasi icin kirk bin allin vcrmistir. Bu
paranin miihim kismi eskiden bcri besledigi degerli yang atlarmi saimak
suretiylc clde edilmigtir. Attinci Mehmed iyi Mr binici ve fikdi bilgini
idi.
Daha sonra mint harckctc kargi lakindigi tavirlar hep ingilizler'in
baskisi ile olmustar. Bunun hicbir (iili degeri olmadigim ve ingilizlcri
yati§lirmak icin baska care bulunmadigim, gurbet yillannda en
yakmlarindan birine soylemiglir. Gurbel felaketine bliyiik bir metanedc
dayanan Altinci Mehined, kendisini lahnndan eden Mustafa Kemal
Pasa aleyhipg hicbir seta soyleinedigi gibi soyletmemigtir de. « Bunun
iierdc tarih halledecektirn demigtir. Son gunlerinde, yukarda zikredilen
yakimna, aiuk vatana donemeyecegmi soylcdikten sonra: «Siz
dondiiklcn sonra benim bir vatan haini olmadigum anlaun» demistir.» 57
57 - Nihal ATSIZ - a.g.e. sh. ?
OSMANOeULLARI'NIN DRAMI W
Degerli tarihei daha sonra yine Sultan Vahideddin mes'elesine
avdet edeiek
:
«Altmci Mchmed heniiz tarih olmamigtir. Ingilizler'le ig birligi
yaptigi hakkindaki sozler dogru degildir. Dogru olsa bile ingilizleri
Tiirkiye islerinc kangmaya davet eden Midhat Paga biiytik bir vatan
sever sayilirken Altinci Mehmed'in ihanetle itham olunroasi garip bir
haksizhktir» 5R demektcdir.
Ali Fuad Tiirkgcldi ise adi gecen eserinde O'nun vatansevcrligini
gSsteren cegitli miigahadesini nakletmektcdir. Bunlardan sadece birini
ibret ifin dikkallerinize sunuyoruz.
«Ramazan icindc bir sabah Nisantagi'nda kain ikametgahrmda heniiz
yatakla iken uykudan uyandinlip Yddiz Sarayi'nin yanmakta oldugunu
haber vcrdiler. Derhal giyinerek ve komgumuz Serkarfn Yaver Pagaile birlcgcrck yaya olmak iizere Ihlamur tarikiyle yola revan olduk. Sa-
raya viirOdumuzda Harem-i Hiimayun'da Sultan Regat merhumun ve-
fat ettigi fevkant ahgap dairede sabaha kargi clcktrikten harik zuhur ve
Hiinkfu'in beytutet eyledigi alt kattaki daireyc dc sirayet ederck az za-
manda cihettc buiunan dairelcr yanip kill olmustur. lngiiiz donan-
masinm itfaiyc takimi sevk cdilcrek kulliyct miktarda su sikilmak
suretiylc harikin devair-i saireye men-i sirayetine {ahgmakta idi.
Viikcladan ve memiiritn-i zabita ve belediyeden heniiz gelen olmamisti.
Kargidan harikm zuhiirunu gcirup en cvvel yetijen Harbiye Niizin
!jevket Turgut Pasa oldu. Zat'i Sahane'nin ncrede bulundugunu
sual ettigimizde Haiem bahcesinin nihayetinde CihannOma KOgkiin'de
olduklarmi haber verdiklerindcn Yavcr Paja ile birlikle yanlanna
gidcrck rcsra-i tazlyeli ifa etlik.
Kiiciik mabeytiin ak sakabi kalleg birbckgibagisi vardi. O da gecelik
kiyafetiyle arkamiza takildi. Zat-i Siihane arkasmda gecelik entarisi ve
iizerindo pardesii oldugu halde kogktin onttnde ayakla duruyor ve eser-i
Idaj izhar etmiyordu. Bekcibagi hizmet ve fedakarhginm dcrecesini
gOsteimek maksadiyie hungur hiingiir aglayarak call tcessiirler ibraz ey-
58 • Nihal ATSIZ - a.g.e. sh. 90
SO KADIR MISIR06LU
lemcye basjaynica Hiinkar : «Bcnim ntilletimin ocaj>i yanryor;
ben onu diisuniiyorum; kendi evim yannu§, ne ehemniiyeti
var? dedi.»59
O'nun hakkindaki iddialata en dcrli toplu ve ikna cdeci cevabi ve-
tenlcrden biri dc mcsjiur gazclccilcrdcn Ni/ameddin Naz.if Bey'dir.
Baktniz nc diyor:
«Son suilanin memletel dijma kaculindan balisedcrlcr. Cam tchli-
kede olan bit adanvsel&meti firarda bulur clbcltc.
Hayaiuu lelilikcdc gorcu hangi hukOmdar vc hangi kahraman it- 1
tirara katlanmamiijUr?
Enver I'asa Hazrclleri mi? Cental Pa§» Hazrclleri mi? Talat
Pas,a Hazietlcri mi?
Yabanct sancagma siginmtj olmak da pek realist goriism bit iiliam
sayilamaz. ikinci Abdiilhantid Han'in lalillan Indirilmesinin asil
mflsebbibi olan eski kolesi Sadriizam §apur Sait Pa§a Hazrctlcri
cariulin lehlikcye gudigini sandigi anda ingiliz Scfareli'nc siginmaniis.
miydi?
Mcsmliyet sampiyonu Milliat Pasa, Izmir Vaiisi oldugu ttalde,
tevkif edilmcklcn korkarak Birinci Kordan'daki Franstz
Baskonsoloslugu binastna, Ikinci Kordon'daki araba kapisindan gizlice
dalip iltica curtis. midir?
Osmanh'da hukiimdar, bir tacit adam degildi. Osmanlt padisahlart
prenslcre, krallara tac giydirmijlerdir; taclarint koruduklan prensler,
krallar da olmustar, ama hicbiri lac giymemi§tir.
. Osmanh padisahlanntn taci yoklu.
Biz.de padisah tac giymez, sadece kiltc kusantrdi. Biiliin ordularm
ve donanmantn baskumandantydt. Baskumandan oldugu icin de devle-
tin baskamydt.
Yanh§ anla§ilmasm
:
59 Ali Fund TURKGELDl - a.g.e. sh. 227.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI "
Dcvlet baskant oldugundan kclli baskumandan degil!
Baskumandanlik yctkisi, padisahtn vekalet verdigi bir general ta-
rafindan degil, Buyuk Millet Meclisi tarafindan t&ytn edilmis. bir merasal
tarafindan kullanildtgi anda, zatcn padijahlik fiilen ortadan kalkmts. de-
mckti. Vahideddin Han'in mcmlekct disma cikmasi vc saltanati
lagveden kanun sadece formaliteyi tamamlamisur.
/ Soziim yabana, buyuk imparator, biiyiik nsker diye tamulan Birinci
Napoleon Bonapart, siki§ttgt Fransa'dan canim kurtarak icin Ameri-
ka'ya kacmaga karar veiince, Bellerofon kalyonuna siginmamis. miydi?
Eh. . . Bu geminin grandi diregindc bir Ingiliz amiralinin forsu dalga-
laniyordu, kicinda da lngiltere Kralltgtnin harb bandirasi! . .
.
.
.
.Ve Napoleon'un en buyuk dusmam Ingiltereydi, Ve hasmetlii im-
parator hazretleri bu ingiliz harb gemisinc sigmdiklan anda Fransa tie
lngiltere arasmda heniiz bir sulh de imzalanmis degildi. O, cantm kur-
tarmak icin boyle yapmt§, Vahideddin Han da cantm kurtarmak icin
Malaya adh ingiliz, zirhlisina binmis,.
Bajka caresi yok. . . Vasita bu.
Nitekim, Istiklal Savafi yillannda Ankara Hiikumctinin Avrupa'ya
gondcrdigi mtlmessiller, Londra'ya gonderdigi murahhaslar da hep
itaiyan.'Fransiz torpidolartyla gidip gelirlerdi. Cunkii, bir Ankara taraf-
tartnt Anadolu'dan Avrupa'ya gotiirebilecek baska emniyetli vasita yok-
tu. Cami Bey hey'eti Italya'ya gidcrken, Bekir Sami Bey'in
baskanlik ettigi hey'et Londra'ya giderken Antalya'dan italyan torpido-
lanna binmistodir. Ve bu stralar da biz italya ile de, Fransa ile de, tipkt
ingiltere'ylc oldugumuz gibi kanli, bisaklt dii§mandik.
Politika adami da, het insan gibi, goz gore gOrc cantm tehlikeye at-
raaktan cekinir. Vahideddin Han ile hajmellu Napoleon I. arasmda
yapttgim kiyaslamada Vahideddin Han elbettc daha jerefli bir durum-
dadir. Zira, Malaya'ya binerfcen essiz devlet hazinesinden bir ktl dahi
almamak asaletini gostermi§tir. Halbuki Napoleon'un Ingiltere'ye
sigintrken Bellerofon'a yiiklcttigi sandiklarda, TuillOri Sarayi hazinesin-
den caldtgi dort bucuk milyon alttn vardt. Biitun metresleri, butun
92 KADIR MISIROGLU
piclcri ve yedi silsilesi rahat yasarni? rahat olmustiir.
Bakkal hesabini odcycmedigi icin (abuiuna haci/, konan bir Vahi-
' dcddin Han elbctte bu Fransiz cihangirmdcn daha gerodi bir hatiradir
larilitc...
Vahideddin Han'm siyast ccplicsi nc olursa olsun, kcndisine su
iki hakki tammamak insafsr/.bk olur
:
1- Anadolu'ya karjl ingilterc'den silah ve askeri yardim
arainumistir.
2- Tahttan ayrildiktao sonra, memleket disinda
Tiirkiye'ye karji hi? bir komplo yapmamistor.
Tarihci, ilcridc yapacagi her tahlildc, Vahideddin Han'in 1922
sartlan icmde memlekeltcn gidisjni haksiz bulmayacakur.
Siyast §arllar isaret ctligi anda firar bir polilika faktoriidur.
Onultinci Lui, Fransiz thtilalinc kafa lulmak kahramanhgini gosterdigi
1511) mi kcUcsinden olmusmr?
Hayir; kacarken cnayice yakalandigi icin... Rasya'nm tkinci Ni-
kola'si da kacamadigi icin yok olmustur.
Fakat Almanya'mn magrur Kayscri tkinci Wilhelm, Hollanda'ya
kacmis. ve kurtulmustur.
Avusturya - Macaristan'in gen; imparaloru §url kacnn.15 ve kurtul-
mustur.
Bulgar Krali Ferdinand, kacmis ve kurtulmustur.
ispanya Krali XIII. Allans kagmis. ve kurtulmustur.
Yunanistan Krali Birinci Kostantin kajmis. ve kurtulmusmr.
Afganistan Krali Amanullali Han kacmis, ve kurtulmastur.
Romanya Krali ikinci Karol, kacmis. ve kurtulmusmr.
Iran Sahinsam Alahazret-i Hiimayun Muhammed Riza Han Peh-
levi kacmis ve kurtulmusmr.
Bunlan sijylemckten maksadim son sultanm canmi kurtarmasim
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI w
tabii bir hak olarak tamdigimi bildirmekle beraber, O'nun siyast hayad
ilc digcr Osmanogullan'mn vatandaslik durumlan arasinda bir ugi kuru-
lamiyacagini da bclirtmektir.
Bizdc herhangi bir seh/lde hatta ikinci ve birinci veliahdlar dahi
polilika icindc ayitamatbcdi. Polilik hiiviyet, k.hc kusamp tahta otur-
makla baslardi. Hancdan.n olcki azSs. ilc bc-ndcgan arasinda mhayet bir
asalct Carta vardi. Hepsi siradan adamlardi. Yazik olmu5lur qnlara,
Memleket disuta c.kanlmalarma hakli goslcrecek en ufak b.r kusurlar.
olmamis.ll.>>60
Biz de « S a r , k 1 . M tt c a h i d 1 e r » isimli escrimizin gins
kismmda, - Turkiyc'de ilk defa olarak - Sultan Vahideddin ve devn-
nin hadiselcrini lahlil ederck demistik ki;
«Sultan Vahideddin'in vatanin kurtulusuna memur ettigi Mus-
tafa Kemal'e kars. gOzukcn sonraki tavir ve hareketlerini nas.l rzah
cdebilecegimiz sorulabilir. Evvcla §u husus bilinmelidir kr Sulun Va-
hideddin, Mustafa Kemal'in saltanat ve Hilafet'e baghlik .fade
cden beyanlarma ttnccleri tamamen inanrmsn. Halbuki o, bu vaz.te He
Anadolu'ya gonderilmcden cok evvel Saltanat.n da Hilafetm de alcy-
hindebirbissiyat tasimaktaydi. Bu hususu, eski «TeskiIat-i
M a h s u , a »c,)ardan Alba, Husameddin ERTURK'e cok daha
6nce Akaretlerdeki evinde aciklaims bulunmakiaydi. Aynca Mustafa
Kemal'in Samsun'a muvasalaundan sonra Rus heyeti lie Havzada
yaphgi goriismeyi de nakleden Albay Husameddin ERTURK bu
Jrusmelerde de O'nun gun icin mevcud olan rejime kar5t dii§iinceler
(asidigini ve Rus heyeti ile bu hususta anlasmalar yaptigini beyan et-
mekledir.
Havza Mustafa Kemal'in Anadolu'ya ilk ayak bast* yer demek-
lir Daha ilk ad.minda Hilafet ve Saltanat alcyhtarlig.m - zimni de olsa -
ortaya koyunca, Sultan Vahideddin elbette kendisine cephe alacakti.
O'nun' sirf sahsina kars, olan bu tav.r ve hissryatinda da kendt
60 - NIBhneddhl Nazif TEPEDELENLIOGLU - Htoeto ve Son Sultan, Yeni
Islikia 30 Kasim 1966 tarih vc 277 nnmarali niisha.
—_^M
94 KADIR MISIROSLU
zaviycsinden hakh sayilmasi gerckir. O, mill! hareketin basina
Mncdandan birinin gccmesini arzu etmis. ve bu maksatla §ehzade(inter Faruk Efendi'yi Anadolu'ya gondermi§, veyahutda OuterFaruk Efendi'nin re'sen Anadolu'ya gitmis oldugu kabul olunsa bile,
Sultan Vahideddin'in en azmdan bu hareketc muvafakat clmisoldugimun kabul ediimesi gercklir. Ciinkii Mustafa Kemal Pasa b>ral'mdan gcri ceviilerck Istanbul's gondcrilen ftnter Faruk Efendi'yi
huzuruna cagiran Sultan Vahideddin'in O'na ccvabi 511 olmu|iur:
« -Sent kabul ermiyecegmi biliyordum, oglum! Fakat MustafaKcmal Pasa'mn Salianat ve Hilafet'c karst koiti emcllcr besledigi bir
kcrc daha Iceyyiid elti!..» demeklc iktifa clmistir. izni veya muvafakaliliaiicindc gitmis olsaydi O'na ceza vcrmesi icab etmez miydi? Boylebulmmli bir zamanda hancdana mensup bir seli/Atonai Anadolu'ya git-
mesi, cibcltc ki; bir cok tefxir ve hadiselerc yol acabilirdi. Dusunu'p
tasinmadan yapifabilecek basil bir is degiidi.
Sultan Vahideddin'in mill! Iiarckctin basina gecmesi maksadtyla
Anadolu'ya gBnderdigi Sdizitde Omer Faruk Efendi Inebolu'dan
gcri donmiism. Bunun scbebi de Mustafa Kemal'den aldigi su siyasl
(!..) telgrafti.
6/497 Makine basinda
inebolu'dan Sehzade-i Necabelpenah Smer Faruk Efendi Haz-retlerine
«Telgrafname-i necabetpenahilerini kemali memnflni-yetle
aldik, Zati rahimanelerinin Anadotu'yu tesrif buyurmalart, emsali
miissife-i tarihiyye delated ile sabil oldugu iizre erkan-i saltanat-i
seniyye arasinda bazi sO-i telakkiyata mahal verebilecegine ve
vahdet-i tamme halinde bulunan etkar-i umumiye-i milliyeyi yenid-
en tesevviise dusiirmek suretiyle de fevkalade dai-i mehazir ola-
cagl muhakkak oldugundan vatan ve milletin butiin hanedan-i sal-
tanat-l seniyye erkamnin hizmetlerinden istitade edecekleri
zamanin huiulune intizaren simdilfk Istanbul'da temdid-i ikamet
buyurmaran meftur olduklan muhabbet-i vataniyye iktizasmdan
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI «
gdruldugij maalihtiram arzolunur efendim...
27Nisan1337
" Ttirkiye Buyiik Millet Meclisi Reisi
Mustafa Kemal»
Bu telgrafin tannine dikkat edilirse 27 Nisan 1337 (1921) oldugu
gorijliir. Yani heniiz hie bir zafer kazamltms. degildir.» 61
Sultan Vahideddin'in bircok meziyetleri yaninda bir de efsanevi
dunistlugiliiii belirlmck icap eder. Bir zaraanlar « A 1 1 1 n c 1 M c h m e d »
sdziindekt « a 1 1 1 n c 1 » kelimesinden kinaye olarak alttn seven bir
adam manast cikanlmak suretiyle itham cdilmi§t.ir. Halbuki gergck,
bugiinc kadar yazibp sbylenilenlerin lamamen aksinedir. Mcmleketten,
biraz asagida anlatacagtmiz sebepler altmda ve pek hakh olarak
aynhrken sahsT mirasi mahiyetinde babasmdan kendisene intikal eden
herseyi bile Hazine-i Hiimayun'a gondermistir. Bu arada kendisinde
bulunan musanna ve murassa bir ahai cekraeceyi de hazineye iade etmis.
oldugu cok sonra yapilan tahkikada meydana cikmtsur. Padisahlar res-
men bir makbuz vermek suretiyle Hazine-i Humayun'daki her seyi gc-
tirttirip yanlarmda alikoyabilirlerdi. Sultan Vahideddin isteseydi bu
usulii taibik etmek suretiyle biitijn Hazine-i Hiimayunu beraberinde
gbtiirebilirdi. O, boyle yapmadjgi gibi nezdindeki kiymetli esyalan da
oraya teslim cdip daha evvel bunlar icin vcidigi makbuzu geri almak yo-
lunu tutmusiur. Tiirkiye Biiyiik Millet Meclisin'ce daha sonra kurulan
hesaplan incelcme komisyonunua reisi Salih Kececi'nin 3 Haziran
1951 taribli Vatan Gazetesi'nde yaytnlanan beySnati Sultan Vahided-
din'in dasitani mamuskarbgina bu- hijeccttir. Kizi Sabilia Sultan, ba-
basinin sadeceelli bin Turk lirasi kagit paraya malik oldugua halde
yurt disma cikttginj bildimtistir.
Sultan Vahideddin'in yatandan aynlisindan sonra hazinc daire-
61 -Kadir MISIROGLU - Kurluluj Savasinda Sarikli Miicahidicr - Istanbul
1969, in. 66 vd.
62 -Ismail Hami DANlSMEND - a.g.e. sh. 443.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI <U
< a.s s
sinde yapilan tespiiler herseyin yerli yerinde oldugunu, kiymetH bir
igiienin dahi O'nun tarafmdan gotiirulmcdigHu gbstermi§iir. Bunadair
tutulan zahit, Topkapi Sarayi Miizcsi arsjvindc (35) numarada kayith
« D a i r e - i H a z i n c - i Hiimayun'un ilmiihaber ve
K u y u d a t - 1 S a i r e D e f t e r i »ndc mahfuzdur. Halbuki kcn-
disi 1926 yihnda San Remo'da vefat ctligi zaman yiiz yirmi bin lira bor-
cu cikiigi icin alacaklilan tarafmdan labutuna haciz konulmu^tur. Tahnit
edilmis, cesedi ancak kizi Sabilui Sultan'm bu parayi temin etrnesinden
soma §anVa naklohmarak Yavuz Selim Camii §erifi'nin avlusuna def-
nolunabilmistir.w6 -1
O'liim liakkindaki en dogru hiikmii yinc insafli birtaVihc.i veimekte-
din
«Altmci Sultan Mehmed Valiideddiu icin «V a t a n h 5 i n i »
derlcr. Ben kiiciik bir U&ve yapacagim: «Vatamna ihanet We idama
mahkum o!up, yasmin cok iterlemis. olmasi, Fraiisa'ya eski hizmctleri-.
nin hatirlanmasi ve Fransa'yi sevdiginden suphe edilmemcsi dolayisiyle
bliim cezasi, muebbet kalebentlige gcvrilen Mare§al Peten gibi»
diyecegim.
Mazileri cok temiz olan ve mcmlckcllcri fclaket girdabma dii§tiikten
soma isbaguia geccn, agir mes'uliyetler yuklenen, yenik milletlerini
daha fazla cignctmcmck icin ncfret edilen, galip diismanlara dostane el
uzalmak durumunda kalan, o kara balith rnsantor, milletierin tarihlerinde
sigorta lambalanna benzerter. Kendilerinin yanmasi biiyiik tesislerin
kurtulmasim lemin eder.
Altinct Suitan Mehmed Vahideddin'in tattugu yol, ba§ta Top-
kapi Sarayi Hazinesi ile, muzeierimizde ve milli kiiluphSnelerimizdeki
kiymetlerine baha bicilmez, en kiicuk bir parcasi yerine konulmaz hazi-
nelerimizin kahhar dusmanlar tarafindan yagmasini onledi.»M
Bu mevzuda ortaya konuktbilecek delillerdcn cok cuz*i bir kismim
63 Kadir MISIROGLU - a.g.e. sh. 95
64 - Re$ad Ekrem KO^'L" - Osmanli Padisahlan - Istanbul 1960 sh, 439.
« KADIR MISIROgLU
naklcdebildik. Ancak bu kadan kargismda bile O'nun son dcrecede
gayr-i miisaid gardar icinde olmasma ragmen vatanin kurtuluju icin elin-
den gelen her $eyi yapmis. bulundugunu gostcrmektedir. MShud«Sevr Sulh Projesi»ni miizakere etraek icin mcmleketin
biiliin ileri gelenlcrini davct ederck bir « S a 1 1 a n a t § r & s I » top-
lamistir. Bu jura sadece bir lek muhalife kar$i lopyekun, « S e v r »in
kabul ve lasdikini kararlasbrmi$tir. Pcki bunlarin hepsi de vatan haini
midir?... Bu [arzda ilham edilmi§ler midir?!.. Hayir degil mi? Peki
neden?!.. Ciinkii icinde bulunulan sarllar onlan mazur gOstcriyor degil
mi?...
/ tste ayni hakkaniyet vc nisfet olciileriylc Sultan Vahldeddin'in
I mcnfi tclakki olunan davramslarmi da mazur gormek lazim ve gcrckli-
dir. Saltanat Surasim acmak iizcre toplanu salonuna girerken
tccssiiriinden bayilan65
ve oradan ayriluken dc gttz yajlarim lulamaya-
rak: «Karilar gibi a g 1 1 y o r u m !.. » diyen66
bir padisaha
« h a i n » diyebilmck bilmem insaf ve vicdan olciileriyle ne derecede
65- Sultan Vahideddin ile hirliklc vatani terkederck San Rcmo'da vcfat cdcn
hususj doktoru Kc§ad Paija bir Franajz gazctesinde nejrolunaii hatirannda ayncn sbyle
dcmcktedir:
«Kendisi milium anlarda bir kacdefa bayginbk gccirmis ve dciiial inudaliuleye liiznm
hasil olmnstu, Bunlardan bir tancsi, Sevr Muahedcsi scriStuli ve mctilini tetkik icin
Icsckkiil eden Silra'yi Saltannl'a riyaset elmck u'zere Muaycde Saloiui'na girecckleri anda
vnkua gelmisti. Sadrazam Damat Ferld Pa§a, uzun stiren ve tela;! mucib olan
bayginiiktan sonra iylimain te'hirini istcmis, fakat Padi jah, muvatakat ctmemisti. Diger
bir bayginlik da. General Harlngton'u davet ederck bir gece icinde Malaya Zirhlisjjle
htanhul'dan miifarakat karannin Ingillere Devleti'nce kabul edildiginin Yaver HamdiPaga tarafmdan arzi sirastnda vukaa gelinisli.»
66- «... Bu mcbhasi derccden maksadim isc nutkun iradim mincakip Htinkar'in me-
dial Terk ettigi bir sjrada re'yul-ayn gemiiis oldugum bir halini tasvirdir: Musariinilcyh
meslisden cikarak Abdiilmecid Efendi dc kolluguna gircrek, orta kattaki daireyi
hususiyclerine avdet etmek iizcre melul ve mahzun bir halde servis merdiveninden
inerken iki gbzunden yas akip « K a r 1 1 a r gibi agliyoruml.. » diyordu.
(Bkz. All Fnad TiJRKCELDt - a.g.c. sh. 215).
OSMANOeULLARI'NIN DRAMI 99
bagdasabilir!...
Vatamndan aynhsim dillerinc dolayarak «k a c 1 1», «f i r a r e 1 1 i
»
gibi sozlerle O'nu itham edenlcr bundan cok az bir miiddet sonra
hanedanin diger biiliin mensuplannin - uzak ve yakui akrabalariyla bir-
likte -.toptan yurt dis.ma surtlldUgilnu neden luiutuyorlar, Sultan Va-
hideddin biraz daha once kendisi giderek hakarcte ugramaklan kuriul-
dugu icin mi hain olmustur? Yoksa bir tngiliz ziriilisina bindigi icin
mi?!. Peki ama, resmen siiriiicn diger hancdan mensuplarini yurt di§uia
Turk nakil vasitalar i mi gStiltmiigtlir? Nc gczer!.. Kim ne vasua bul-
mu^sa onunla gilmislir. Kundaklaki cocuklan bile suruldugiine vc bpn-
lara da ibaneii inutazammm bir fill isnddi kabul olmadigina gore bu ta-
sarrui;
icin medar-i itham bir mesnet de aranmami§ oldugu meydandadrr.
O haldc, sanki Sultan Vahideddin yerinde olursaydi O'na dpkun-
mayacaklarrm§ gibi fikir yuriitmek astan yuziine uydurmaga
caligmaktan baska nedir?. .
.
Son zamanlarda bir 90k kiymetli yazarimiz Sultan Vahideddin'in
hakkini teslim eden yazilar yazinaktadirlar. Bunlardan biri de muhterem
Huseyin Hilmi Ijik'tir. Bu degerli yazar. Sultan Vahideddin'in
sahsiyeti ve devrinin hMiselerini - tarn bir Tiirk ve Miisliiman - hassa-
siyet ve olciileriyle tablil ettikten sonra aynen §oyle demektedir:
«... Sultan Vahideddin Han, ordunun silahlan alindigi, diijman
lilolanmn Canakkale Bogazi'ni a§tiji, tmparatorlugu par9alamaga
bajladtklan bir zamanda halifc oldu. Bir felSkct olan Sevr And-
la§masi'ni imzalamadi. O s m a n 1 1 ordusu olarak §ahsini
korumak icin birakilmi$ olan biricik taburu,
Ayasofya etrafinda sipere soku p CJmi'e fan
lakmak veya miize yapmak isteyenlere ates,
e d i n i z !.". . » emrini verdi. Vatanin, diisman fizmesi altmda kalan
Islanbul'dan kurtanlamiyacagini anladi, Giivendigi pagaiari Anadolu'ya
giinderip, lstiklal Harbini hazirladi. Anadolu'ya subay, cephane, para
kacirdi.
«Kuva-yi lnzibatiye» diye hazirladigi birlikleri de acik;a
100 KADIR MISIROfelU
gondcrip, kumandanlanna, «AnadoIu'daki kuvvetlere kauhmz!...» diye
gizli emir vcrdi. tstanbul'dakl, ijgal ordulanna sczdirmedcn, Kuva-yiMilliycyi kurdu ve kuvvetlendirdi. Biiiiin musliimanlaii cihfida davcl
etti. Biiyiik Alira Abdulhakim-i Arvasi buyurdu ki: «Bcsiktas'ia, Si-
nan Pasa Camiindc vaaz cdip cikiyordum. Kapr cSniinde duran bir saray
arabasindan, kibar bir bey inip, «EI melikii yakraiikes - seiam ve
ye'dikke ifetta'um» dedi. Yam, Sultan, sana sclam cdiyorve seni iftara caginyor, dedi. Araba ile saraya gittik.
tstanbul'un secilmi$ vaizleii iinamlari cagiilmis idi.
Miikellef bir yemekten sonra, ser mtisaliib gcldi. Sultaninselami var. Hepinizden rica ediynr. Anadolu'da kafirlcrle
carpisan kuva-yi Milliyenin galib gelmesi icin dua elmenizive Anadolu'daki miicahidlere para, mal ve duii ile yardimetmeleri, eli siiah tutanlarm onlara katilmalan icin milleti
tesvik etmeiiizi rictt ediyor, dedi. Bu emir tizerine 50k kimseyi
Anadolu'ya goiidcrdim. £ok yardim yapilmasina sebep okium.»CT
Biitiin bu yazihp sBylenenlerden cikan umumT ve nihaJ nelice sudur
ki, arlik zaman. Sultan Valiideddin'in lehine islemekte ve O'nunbiiyiikliigu her gecen gun biraz daha orlaya pikmaktadir.
B - HiLAFET'tN iLGASINA VE OSMANOGULLARI'NINYURT DISINA CIKARILMASINA MUTEDAtR 431 SAYILI KAN-UNUN HAZIRLANMASI, TBMM'DE MtlZAKERESf VETATBlKAT!
a) 431 Sayili Kanunun Hazirlanniasr
Zaferden sonra toplanacak sulh konferansma hem Ankara Hiikiimeli
hem de Istanbul hiikumeti dSvet olunmustu. Sadrazam Tevfik Pasabu davct uzerine 27 Ekim 1922 tarihinde M. Kemal Paja'ya bir tel-
67 • Bkz. Hiiseyln Hilmi I§IK - Seadrt-i Bbediye - Istanbul 1968 (6. Basb)ih. 976 v<J.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 101
graf cckcrek «elde edilen zaferin Ankara It© Istan-
bul arasindaki ikiligi ortadan kaldirdigini»bildirdi ve sulh konfcransinda birlik ve beraberligi saglayacak bazi tek-
lifler ileri siirdu. Fakat M. ECesrial Paja'nin aitik bir Istanbul
Hukumeti tammak istcmemesi ijzerine,«S a 1 1 a n a t » ve «H i I % f e t »i
birbirinden ayirarak Saltanati lagvetmek ve bu suretlc Istanbul
Hukfimcli'ne son vermek yoluna gidildi. T.B.M/M.'dc bu maksatla fevk-
aladc bir celsc aktolundu. Dr. Kiza Nur ve seksen kadar arkadasmin im-
zaladigi bir lakrir gbriisUlerek iki maddelik bir kanun kabul edildi.
«1 - Te§kilaH Esfisiye Kanunu r
yE&. Turkiye Halki, hukuk "ve
hakimiyot-i hiikflmrantsinin mumessi.-i hakikisi oEan Tiirkiye Biiyiik
tVJiliet IMeclisi'nin §ahsiyei-i maneviyeslni gayr-i kabil-i fork ve '<te-
cezzt vb terag olmak iizere temsile, bilfifi istimale ve irado-i milli-
yeye tstinad efmeyefri hig bir kuwet ve foey'eS tanimamaya kmst
verdigi cihelle Wlisak-i Milli" Biudutlan dahHinde Turkiye Biiyiik ftfl.il-
BeQ Meclisi Hukumetfndan ba^ka §ekEi hiikOmet tanimax.
Binaenaleyh Turkiye fialki bSkimiy@t-i ^absiyeye miisSsnid oian
Isianbul'dalu ^ekJi iiiikumati IB Man 1336'dan itibaren v© sbediy-
en Safihe miintakil adcJeSsnfcjlir.
2 • HtEalet Hanedan-i Ai-i Osman'a Sid olup HalifeEig© Turkiye
Siiyuk 'IVsidet ifvieciisi tarahndati fou b^nedsinin ilmert, ah.Sken
ar§o4 ve estah olani intihap oiunur. Turkiye OavieSi, Efekam-i
HiESfei'in istinadgahidsr. 3u gtia ve bu gecenin (2 Kssjm 1922)
bayrasii addi karargir oSmug!ur.»
Salaii VahsdeddiiiK gibi bir ptadisah'in siyas! ikidardan mahrum
bir Hilafeti kabul etmeyecegi muhakkakti. Nitekim az sonra Ankara
Wiikumeti namina fevkal&de bir miimessil sifaUyla Istanbul'a gelmi§
olan Raf'et Pa§a Ysldiz Sarayi'na giderek huzura kabul o!unmu§tur.
Padi^ab'a ahnan bu karari biiyuk bir ndV.aket ve btirmetle si7.etrfii§se de
« - Saltanatsiz bir Hilafeti, Hanedaninuzm er< %tiz. bir fevdmm bile
kabul etmeyeceginden emin olabiiirsiniz, Pa§a!.v,» diycrek gbrusmeye
102 KADIR MISIROSLU
son vermi§tir.
Dcvrinin en iyi hukukcdan kadar fikih bilcn Sultan Vahideddin
bu durumu Islam fikhmin dcvlct rcisine aid kaideleri ilc k3bil-i telif
gOrmtiyordu. Hakikalen - cski tabirle soylcmek gerckirse - telididini
ikaa kaadir olmayan bir halifc, fikbcn halife sayilamazdi. Nilckim O, bu
goriislc yalniz degiidi. Bir misai vermek gerckirse, devrin
Scyhiilislam'larindan Mustafa Sabri Efendi de O'nun gibi
dii$liniiyordu:
«Hakika!en nc idi o, hiikumclsiz Hilafeti... Ahkam-i Ser'iyyenin
icrasina me'mur ve cismant bir hiikiimet reisi olan Hazrct-i Peygam-bcr'ia liafflesi vc vekili olacak z.1tin elinden hukiimeti ahnmca, o zat,
Cenab-i Pcygambcr'in nesinc vckaiet edecekti? Dolmabalice Sarayi'nda
ikamclc me'mur olmaktan ba§ka Abdulmecid Efendi'ye bir va/.ife
ayrilmamis, oldugundan niiisSrunileyhm nasbolundugu ve birbucuk sene
iijgal ettigi makam, kat'iyyen «Makam-i Hilafet» degiidi. Dint ir§iidat
tarzinda uydurulan ve bir gUn ash cikmadiktan baska §ckli bile
gosterilmeycn vezaif-i mcv'ud ise, ulcmaya aid vezaiften ibaiet olacakti.
Ciinkii ulema da veresc-i cnbiya olmak cihetiyle bir nevt biiafet ve
vekaleti haizdirler. UlcmSnin hilafeti ve hulefa'nin hilJfeti arasmdaki
t'ark, birinin elinde hlikumet ve maddt kuvvet bulunarak digerlerinde
bulunmamasiyla hasddrr.w68
Muhakkak ki; bu durum, Hilafet-i de kaldirmak istikamclindeki asil
licdef icin bajvurulmus, gecici bir tedbirdi. Nitekim hadiseler bu tarzda
bir gelisme gostermijtir. Hakikaten aradan cok bir zaman gecmedenSultan Vahideddin'i son derecede diigiinduren vc endijelendiren bir
hadise oldu. Eski devrin en onde gelen nazirlarmdan bin olup Milli
Miicadele'yc aleyhtar yazilariyla tamnan Ali Kemal Bey, islanbul'da
yliicalaiup zorla Izmii'c gotiirulmiig ve orada Nurcddin Pasa'nin em-
riyle. askerlere line ettirilmisti. Saraya hergiin Sultan Vahideddin icin
de iyi dujiiniilmedigini gbsteren haberler gelmckteydi. Bu durumda
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI K»
kendini emniycttc hissetmiyen ve « H a li f e » sifatiyla hakarete
ugiamak veya binbir giicliikle dii§mandan temizlenen vatanda yeni bir
ihtilatm zuhuruna amil olmak istemeyen padi§ah, dogup buyiidiigu ve
hukiimdan oldugu valamndan aynlmak mecburiyetinde kalmi§tir. (17
Kasim 1922.) Esasen bir gun Once de TBIV1M O'nu hiyanet-i vataniye
ile itham eden bir karar airmail.
Bu hSdisc iizerinc Makam-i Hiiafet'in inhilal ettigine hiikmeden
TBM Meclisince bu makaroa Abdiilmecid Efendi secilmi§tir.
Abdiilmecid Efendi - ileride tafsil edilecek oldugu iizere - Kuva-yi
Milfiycyc taraftarligim isgaM kuvvetlerinin gozii oniinde -alenen ve de-
faatle ifade etmi§ bir §ahsiyetti. Sultan Vahideddin'le O'nun arasuida
cok biiyiik farklar vardi. San'atkar ruhlu bir adamdi. Tebelliir etmeye
baglayan yeni siyasetm perde arkasira ve nihai hedeflerini kavrayabile-
cek bir kimse degiidi. l^gal altindaki tstanbul'da Sultan Vahided-
din'in durumundaki nezSketi hesaba katmadan O'nun bazi dav-
ram§lanni alenen tenkid etmi§ ve Kuva-yi Milliye lehinde beyanatlar
vermi§ti.69
Hatta bir ara Ankara'ya gitmesi bile mevzubahs oldu, O da
- Bkz. SeyliiiSSsl&n Mustafa SABRl - IslSm'da tmamet-i Ktibra, Yann Gaxc-
a: 34, Giimiilcine 1928,
69 - HaltS son Halife Abdulmecid Efendi vatanindan aynldiktan sonra bile Ankara
Hiikumeti ve M. Kemal Paja'mn icraattni dcstekleraekten geri kalmamisUr. Ger^ekten
Misir'da Hafiz Ismail Efendt admda bir jahis tarafindan gikanlan «MiisSvat»
isimli gazete Abdulmecid Efendi'nin bir nev? nS^ir-i cfkan idi. Boyle oldugu halde
Tiirkiye'de girijilcn inkilSp harcketini g6klere 9ikarmakta ve bu yiizden antikemalistlere
son derecede hajin bir jekildc catmakuydi. 1928 yilinda bu tutum o kadar ifrat bir sekle'
dokiilmU^tii ki; O'nu Abdiilmecid Efendi'ye §ikayet ve bu ne$riyatU O'nun nzasi olup
olmadigtoi sormak mecbuiiyelinde kalinmigtir. Ancak jayan-i dikkat olan sudur ki, '
«Zeki Pa§a Zade All Rifki Bey» imzisiyla ne^redilen bir a?ik raektupu son dere-
cede calib-i dikkat bir if§aat yer almij bulunmaktadir. §byle ki; mektub sShibi:
«Merhum ve magfur Sultan Vabideddin'den sonra Makam-i Hilafet'i ifgal buyur-
up biraz sonra da dujman-i din-i miibin KemalisUer tarafindan bizim gibi env3-i hakarata
ma'ruz kaldigimzi goriince, bir zamanlar Mustafa Kemal'e kasacaginiz endijesiyle Ha-
life-i mesrfla'mn sizi saraymiza hapsettigini bizzat Scizierinin de tevkif eden zabiCan
meyaninda bulundugumu unutmak isteyerek sizi de selefiniz gibi magdur bir PSdijab
telakki etmeye cali^mistim.B diyor ve soruyor:
1M KADIR MISIROGLU
burnt isliyordu. Mill! hatekalm batjtna hancdandan birinin gccmcsini is-
tcmiycn tngiliztcr O'nu gbz. hapsinc altmglardi. Ankara'ya karst zahiri
bit' alcyhlaihk lavn lakmaii Sultan Valiiricddin de Abdiilniccid
Efendi'nln Aiiadolu'ya gectnesinden endive ctmi§ ve bu Itususta gcrck-
li Icdbirleri aliin^Ii. Ilakikaten ikisi arastnda dalia o z.aiitan bir gtmis.
aynligi belirmigli. Sultan Vahideddin Ankara'daki icraaatin ttercye
varacagint cok iyi takdir ve layin clmigli. Fakal valanm dikjmandan Ic-
miz.lenmcsi icin her scyi sabtr ve tevekkutlc kai^iiiyordu.
Hakikalen Saltanat ilgfi edilirkcn sadece iki ktginin muhalcfct eltigi
girrtilmiitjlu.70
Ziia bu mcs'clcyi mUzakcre eden mQglerek (Ser'iyyc,
Adliyc, Esa.s Tcskilal) encijmende M. Kcmal Paga mallub olan ncti-
ccyc varmak icin icabtnda kan akitinaktan bile cckinmiycccgini orlaya
« Boyle her satin bir ewelkini tekzib eden ve cinnct dercccsinc varan bir hamakallc
hci fazilcte hiicuti, eden bir gazetenin halite tahsisatiyle intijar cttigi sayiasi Mlsirmcyha-
nclcrirtdcn sokaklara sizarken hcrhangi bir lekzibc ma'mz kalmazsa bilcmcyiz ki; bu
seyyiat yalntz « M 6 s a v a t »a mi jntiiihasir kalir? (Bkz. Acik Ariza - Abduhnccid Efcn-
di Hazrctlcrinc - Yann Gaaastesi, Nu: 46, Gumiilcine 1929).
Birmiiddct sonra « HI- Eh ram » gazctesine (27 Aralik 1929) bir bcyanal vercn
Abdiilmccid Efetidl, Tiiikiyc'iiin 1. Cilian Haibi'nc glrtsiaae njuhalif oldngunu bay-
andan sonra:
"Harbde Ttirk kuvvctleri kuilmca Mustafa Kcinal'in ijiin eltigi cihSd-i vatanfyi de-
sleklemistim» diyor vc itavc cdiyordu
:
«Sulh-i nriinferid tcmini icin Franklen Btiyyou'u Ankara'ya ben gondcrdim.
Diklatbrle de balk, kafile kafile tchcirc ba§laymcaya kadar lemSsi muha'faza ettim.»
Bu beyanati ele alan Rifki Bey bu defa, bir kerc daha Afodiiliviecid Kfendi'nin
Halite sayiiamiyacagm, beyan ve bunun kendince dcliUcrini tadad eyleinektedir.
(Bkz: Rifki • Abdttlmecid Efendi'dcn Haltfc Olur Mu? Ya'nn Gazelesi, Nu: 59
Gumiilcine 1930)
70 - Bu takrir okunduktan sonra cidd, olarak tnuhalif vaziyet akmlarin hasjnda iki
zat goriindii. Bunlardan biri Mersin Meb'usu bulunan Miralay Sclahaddill Bey'dir.
lkincisi, lznuYde asilan Zlya Hursjd'dir. Bunlar Saltanatm lagvolunmamas, kanaatinde
bulunduklanni vSzihun izhar ettiler.» (Bkz. M. Kemal Pasa - Nutuk, Ankara ]927,
sh. 421).
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI lc6
koymusUi.11
Esasen ayni kararla biriikte tslanbul'daki hiikumel Erkanimn
< H 1 y ft n c t-
i Vataniyc Kanunu'na i s I i n a d e n
tec-z.iyclcrinin islcndigi» de goriilrnugtur.72
Biiliin bunlar, Saltanal vc Hilafcli birbirinden ayirarak, birini
lagvedip digcrini muhafaz-a etrocnin, uzun siirmcyecek bir « gee it
d e v r c s i »nden ibaicl oWuguna" anlaraaya kaflydi.
~71 - Uc enciimen bir c.dada ie.i.na etti. Riyasetine Hoca Miifid Efcndi'yi intil.ab
eyledi. Me.'clcyi milzakcrc ctmeye basladilar. Jedyye Enciimcnine mensup l.oca efcr.-
diler. Hilafctin Sallanat'lai. milufak (aynlmis) olamiyacagtni, mS'mf safsatalara islinad et-
tirerck, iddia ellilcr. Bu muddciyal.n cerh TO nakzmda sorbe.l idare-i kdam edenler, or-
laya fikar ga-unmcdiler. Biz, cok kalaballk olan aym odanin bir kii.eiinde munakajay.
dinliyordiik. Bu larzda miizikcreuin maksud neliccye iktiranma inlizar etmck, beyhude
idi Bunu anlad.k. NillSyct miistcrek enciimen riyasctinden s6z ald.m. OnBmdcki suan.n
ilstune ctktim. Yilksck !CSlc, SI beyanalta bulundum. iiEfendim. dedim. «Hakimiya ve
Saltanal hie kim.e larafmdan hiS kim!eye, ilim icSbidir diye, rmizikerc ile, munakap ile
verilmez. HSkimiyet, sallanat kuvvcae, kudrelle ve zorla almir. Osmanogullan. zorla
Tiirk Millctinin hakimiyet vc saltanatina va'zi-ul-yed olmujlardi. Bu tasallutlarnll alt.
asirdan beri idii.ne eylemi Slerdi.§imdi de, Tiirk Milleti bu miitecavizlerin hadlerini ihlar
ederek, hakimiyet ve saltanat,,,,, isyan ederek kendi elinc bilfiil. alm, Sbulunuyor. Bu bir
cmrivakidir. Mcvzuu bah. olan, milleto saltanatmi, hakimiyetini b.rakacak m,y,z,
b.rakm.yae.k m,y,z, mes'elesi degildir. Mes'cle zalcn emrivSki olmuj bir hakik.ti
itSdeden ibtrettir. Bu behemeh.l, olaeaktir!... Burada ictima edenler. Meclis ve herkes
mes'eleyi tabit gftrOrsc, fikrimce tnuvafik olur. Aksi takdirde, yine hakikat usul-i
.htiresindc ifado olunacaktir. Fakat ihtimal ba'z, kafalar kesilecektir!» (Bkz. M. Kcmal
I'asa - Nutuk, Ankara, 1927, sh. 422)
72 - M. Knial Pasa - a.g.e. sh. 421
73 - .Efendiler!.. Sallanat devrinden, Cumhuriyet devrine ge5cbilmek icin climlenin
nuVlumu oldugu vevhile. bir intikal devresi yaSadlk. Bu devredc iki fikir vc iftihad, birbi-
,iyle miitcnadiyen mucadele etti. tikirlerden biri, saltanat devrinin idSmcsi idi. bu (ik-
,in taraflarlannt sarib idi. Digcr fikir. sallanat idSresine hitam vererek idare-i cumhunye
.e'sis eylemekti. Bu, biz.im fikrimizdi. Bizim fikrimizi sarih soylemekte mahz.ur
riirtiyord,*. Aneak nokla-i nazanrmzm kabiliy=t-i tatbikiyesini mahfe bulnndurup salta-
106 KADIR MISIROSLU
Fakat Abdiilmecid Efendi bu islerin adami degildi. Bu scbcplc
M. Kemal Pasa'nm -ilcride dercedilecek olan- 19 Tesriftisani 1338
tarihli mektubumi hiisni telakki ederek 24 Kasim 1922 dc Topkapi Sa-
rayinda yapilan biat merasimi ile Makam-i Hilafcte gecti. Bu merasimde
Refet Pa$a ilc Hoca Miifid Efendi'nin de dahil oldugu,
meb'uslardan miitcsekkil bir heyct de bazir bulunmugtur. Ancak yeni
Halifcnin hie bir hareket serbestisinc malik olmadigi derhal ortaya
cikmi§lir. Gercekten M. Kemal Pasa, istanbul'daki mtimessili Refet
Pa§a vasitasiyla Abdiilmecid Efendi'yc su emirleri teblig ettiriyordu:
1 - Tiirkiye Biiytik Millet Mcclisi'nin kcndisini Hilal'et'e inti-
habmdan sarahatcn oeyan-i tnemnimiyet olunacaktir.
2 - Vahideddin Efendi'nin tarz-i harcketi mufassalan takbih edile-
cektir.
3 - Teskilat-i Esasiye Kanunu'nuri onuncu maddesinc kadar olan
raevaddi muliteviyati tarz-i miinasipte ve milium ma'na ve raufadi aynen
zikredilmek suretiyle Tiirkiye-Devleti'mn ve Biiyiik Millet Meclisi'nin
ve Hlikumcliiiin mahiyet-i mahsusasi ve usfil-i idaresiriin Tiirkiye halki
ve biitun Islam Alemi icin enfa' (en faydah) ve evfak (en muvafik)
oldugu zikr-u tcspit kdmacakur.
4 - Tiirkiye mill! halk hukumctinin hidemat-i mesbuka ve mesat-yi
meskuresinden takdirkarane bir Iisan ile bahsolunacaktir.
5 - isbu beyannamede nukat-i mesrudeden (serdedilen noklalardan)
ma'da, siyasi addedilebilecek bir nokta ve fikir derraeyan edilmiyecek-
titf
nat laraftarlanniti fikirlerini taibik sahasmdan uzak]a§tiniiak mecbflriyetinde idik. Yeni ka-
nunlar yapildikca bilhassa te^kilat-i esasiye kanimu yapihrken, saltanat taraftarlan Padi?ah
ve Halifenin hukuk vc selabiyetinin tasrihindc israr ederlerdi. Biz bunun zamani gelme-
digini veya liizum oimadigini bcyaii ederek o ciheti mesktit birakinakta faide goriiyorduk.
Id2re-i devleli, cumhuriyetten bahsetmeksjzin, hakimiyct-i milliye esasati
daircsinde, her an cumhuriyctc dbgru yuriiyen sekilde temcikuz ctlirmeye$alisjyordiik.»
(Bkz. M. Kemal Pa§a - a.g.e. sh. 507 - 508)
74 - M. Kemal Paga - a.g.e. sh. 424 - 425
OSMANOGULLARININ DRAMI 107
Refet Pasa, vcrdigi 19 Kasim 1922 tarihli cevapta, yeni
Halife'nin, imzasimn iistiine « H a 1 i f e - i Miislimln ve
Hadim-ul-Haremeyn» iinvamm kullanmak, Cum'a
giinleri « s e 1 a m 1 1 k resmine c i k m a k », Fatih'e aid
oldugu soylenen sekilde «sarik s a r m a k » ve Alera-i tslam'a
karsi nesri islenen beyannamenin bir de arapcasim nesretmek talebinde
bulundugu ve Sultan Vahideddin'i takbih hususunda ma'zur
gorulmesini/s
istedigi bildirilmi§ti.
Burada calib-i dikkat olunan sudur ki, M. Kemal Pasa'nm muka-
bil cevabmda Abdiilmecid Efendi'nin «Fatih'in Sangi»yerine «redingot» giyebileeegi bildirilmistir.
76Nihayet, Halifenin,
kendisinin Makam-i Hilafet'e secildigine dair M. Kemal Pasa ta-
rafmdan cckilen telgrafta «Halife-i M il s 1 i m T n » yerine « H a 1
ife-i Resulullah» tabirini kullanmi? olmasi imzasmi da « A b
diilmecid bin A b d li 1 a z i z H a n » tarzmda yazmasi uzun
mimakasa ve rniizakerelere sebep tegkil etmistir. Bununla Saltanat fikri-
nin zail olmadigi ileri siiriilmii§tur.77
Bundan bir muddet sonra, « H i 1 a f e t Meselesi» nisM bir
sOrette yatijmis ve bu mes'ele etrafindaki mtinakasalarm azalrnij oldugu
gflruldu. Zira Halifc Abdiilmecid Efendi, Ankara'dan verilen biitiin
cmirlere uymus ve fazladan olarak da Sultan Vahideddin'i defaatle ve
hi? yakisik almayan kclimelerle takbih etmigti.™
Bu esnada 21-27 Aral* 1922 tarihinde toplanan «HindHilafet
75 - M. Kemat Pa$a - a.g.e. (Vesikalar kismi) 266 numarah vesika.
76 - 13kz, M. Kemal Pa?a • a.gx.425 vd.
77 - a.y.-
'
:""
78 - Sultan Vahideddin'iu vatam teikedijini haksiz bulanlanij, o zaman biitun ga-
zatelerde yaymlaiiau bubeyanUrU M. Kemal t'afa'mii maruf Nuiku'nun 423. sahife-
sinden iiibaren O'nun icia « S e f i I » « a d f m a h 1 fi k » gibi yaklflksiz kelimelcrlc
lebalep ifaileleriai dikkat ve insafla okumaianni tavsiye ederiz. Getfi bunlarO'ntm vatan-
<lan aynbjmdan sonradir. Ama alakadailarm, o'nun hakkindaki niyct, fikir ve hissiyat-
lanin tespite yatayan son derecede ehemmiyetli vesikalatdir. . .:.
103 KADIR MISIROSLU
Konferansi» Abduimecid Efendi'nin Halifcligini tasdik vc ka-
bul cylemis. ve az bir zaman sonra da yinc Hind Muslumanlan (arafindan
M. Kemal Pasa'ya « Miinci-i H i I a f e l » yani HilSfel'in kur-
tancisi tinvam tevcih edilmisti. (3 Ocak 1923) Sadccc Ankara'da 15 Ocak
1923 tarihinde Afyon Mebusu §iikrii Hoca (Celikay)mn yazdigi")
«Hilafcl-i Islamiyc vc Btiyiik Millet Meclis»isimli
brojur dagililtmsu ti, bunda T.B.M.M'nin Hilafet'i SallanalUm tcfrik
cderck emu siyasi iktidardan mahnim vc sirf lafzi bir miicsscsc lialinc ge-
tuemiyeccgi ileri surulmu§tur.'
Nihayet 15 Nisan 1923 tarihinde crkarilan 334 sayih «S a 1 1 a n a t a
Aid P r o p a g a n d a ! a r i n Men'ine D a i r K a n u n »la bu
mcs'elc kapatdmak istcnnrn§tir.
Ancak29Ekim 1923 teM bir sOreUe *C u ra huriyct»iianed-
ilincc Hilafet vc Halife'nin durumu yeniden giiiiiin mes'elesi halinc gcl-
di, Gazctelerdc Halife'nin istifa ededeccgine dair haberlcr cikmaya
basjadi. Bizzat Abdiilmecid Eferadi tarafindan yalanlanan bu dedi-
kodular lizerine, cskidenberi « m e § r ft » bir idareye taraftar oldugu
bilinen Istanbul Barosu Reisi Lutfi Fikri Bey, 19 Kasim 1923 larihli
Taain Gazetcsi'nde bk «Acik Mektup» yayinhyarak bunda, Halifcdcu
istifa ctmemesini tafep etmis ve ertesi gun, kendisini tenkid eden Akjam
Gazetesi Bas.yazan NecmeddiR Sadsk Bey'ie aralarmda Hilafet mev-
zuunda bir munakasa bas.latni.su.
Hakikaten Rauf Bey gibi; Cumhuriyetin cok ant bir surcttc ilan
edilmij bulundugu yolunda bazi bey3nlar vermek suretiylo bu
miinakasalara dahil olan baskalan da olmusUir.
1 1 Kasim 1923 tarihli Tanin Gazelesinde «H al i fen i n V a z ife v
e
Ssl&hiyetlerini gosteren birkanun cikanlmasinmI i! z u m u >> iizerinde dnrulmnstor.
tjie tam, Istanbul gazetelerinde Cumhuriyetin aceleyc getiriierek il?<n
79 - Rahmetli K?ref Eriip Bey'in bue sahsen aniauigina nazaran bu bro^'ir §iikrii
Qelikaiay tarafindan degil, kendisi tarafindan yazilmis, fakat, uzerine rrieb'ua obiasi
sebebiyle O'nun ismi konulmii^tuc.
OSMANO<SULLARiNIN DRAMI 109
edildigi iddialan ve Halife'nin durumu etrafmdaki munakajalann hara-
rctlendigisirada (5 Aralik 1923) Tanin ve Ikdam gazetelerinde « i n g
illere islam C e m i y e t i » adina Aga Han ve Emir Aii imza-
lanyla Basvekil tsmet Pa?a'ya gondcrilmi§ 24 Kasim 1923 tarihli bir
mektubun tcrciimesi yaymladi. Bunda « Hilafet Makami'ninmuhafazasi ve hatta lakviyesi ve Halifenin § e
ret vc nlifuzunun i a d c s i gerektigi» iizerinde duru-
luyordu.
Bu nesriyat amine, 8/9 Aralik 1923 geccsi TBMM'nde aktedilen
bir celsede lstanbul'a Cebelibereket Meb'usu Ihsan Bey'in (Topcu
thsan) riyasetinde « t 8 1 1 k 1 a I Mahkemesi» gonderilmcsi ka^
rarlasunldi.
15 Aralik 1923 tarihinde Findrkli'daki eski Meclis-i Mcb'usan bi-
nasmda faaliyete gecen bu mahkeme, Hiiseyin Cahid, Ahmed Cev-
det, Velid Bey gibi mevkufen muhakeme.edilmekte olan bazi gaze-
lecileri kasd-i ciirmileri olmadigi esbab-i mucibesiyle beraat ettirmi§,
fakat Liitfi Fikri Bey'e be§ sene hapis cezasi vermisti.80
Bu suretle «HiiafetMes'elesi» etrafmdaki muhaiefet sindir-
ilince sua O'nu ilgaya gelmis oluyordu.81
Mecliste, biitr;e miizakcreleri
esnasinda Hanedan tahsisati ve « § e r ' i y e » ile « E v k a f » vekaieti
liiitceleri iizerinde gortijuliirken Vasif Cinar Hiiafet'e ve Halife'ye
liiicum ederek « Yiiksek Meclis'in tasdik edecegi
butsede HiiSfetin yeri olmadigi* gorii§unii ileri
siirdii. Hakikatte M. Kemal Pa|a bir ay once re'sen Hilafet'in il-
i TBMM tarafindan afvedil-80 - Liitfi Fikrt Bey'in bu cezasi az bir miiddet s
ini5tir.
81 - Hilafetin ilgasina tckaddum eden gUnlcrdcki miinakasalan «LOZAN»
luikkindaki esercmizin HI. cildinde uzun uzadiya tafsil etroi^ bulundugumuzdan burada
Lisaca nakletmek yolunu tercih cttik. Isteyenler .^u kaynaklardan genij malumat alabilirler.:
Nevsal-i Millf (1923) sb. 176. vd. - )>r. ZSya Gogcm - Halit Beg C. I. tslaobul
l'W4sh. 231. vd.
Hasan Riza SQVAK - Atatiiik'ier, Hanralar C. I. Istanbul 1973 sh. 391 vd.
no KADIR MISIROGLU
gasnia karar vermis? bulunuyordu.82 Butce miizakereleri bunun icin
mimasip bir vcsilc- olarak sccilmi§ti. Vasif (^inar'dan soma konu§an
Mazhar Miifid do Hilafot'in kaldmlmak islcndigitii, §uplic ve lorcddiidc
ycr vcrineyccek bir siiretlc ortaya koymugtu. Nihayel, 1 Marl 1924 lari-
hindc Mediate okudugu nutukla buna tcmas eden M. Kemal Pasa lu-
tulacak yolu kal'T olarak gaslcrmitj oldu.83
Ertesi giin loplanan Halk Firkast Mcclis Grupu;
aa - Siirl Meb'usu Halil Hulki Efendi ve arkada§larinin icklif
elligi « § e r'
i y c », « E v k a f » vc « E r k a* n - 1 II a r b i y c - i
U m fi m i y e » Vekfiletlerinin Iftgi,
bb - Vasif Cmar vc aikadaslannin leklif ettigi « T e v h i d-i.
T o d r i s a l » .
cc - IMa Meb'usu §eyh Saffet Efendi ile clli iic. arkada$mm tek-
lifettig'i «HilSfet'in ilgasi vc Hlncdan'in yurl
d l § l n a c i k a r 1 1 m a s i »na dair miizakcre vc kanunlari kabul
82 - « 1340 (923) senesi iplida.sinda buyiik mikyasta, bir ordu harb oyuiiu yapmak
tckarrur ctinijli. Bu harb oyununu Izmir'de yapacaklik, Bu miinSsebetie 1340
Kanunusatii
(Ocak) iptidasinda Izmir'e gittim. Orada iki ay katlar kaldim.
Ililafctin'in lagvi zamani gcldigine orada iken litikCim vt;rrm$lim.» {Bkz. M. Kcmal
Pasa -a.g.e. sh. 511)
83 - Ger<;i bu kooujmada « H i 1 a f a t » kelimcsi triaft'uz cdilmiyordu. Ama adi ve-
rilmeden O'na hiicUm ediliyordu. Esasen btina hacct dc yoktu. Zira Makam-i Hilafete
birgiin evvel dolu dizgin hticum eden Vasif £mar da Mazhar Miifid dc boyle chem-
miyetli bir mes'eleyi O'nun emir ve lensibi hSricinde ortaya atainazlardi. Hazirlik o kadar
tamamdi ki bir giin sonra, TBMM'de §eyh Saffet. Efendi'nin teklilinin hi'jbir
degijikligc ugramadan kabul edildigi gorfllmiiiftur. Ihlimal ki bu « § e y h » iinvanli
meb'us.kasden se^lmi; ve hazirbirmetneimzakoymustu. Zira herhangi birkanuntek-
lifinin Mcclis'tcn hi? bir degigiklige ugramadan ^ikabilmesi ancak ve sirf M. Kemal
Pa§a'mn arzu ve hissiyatini akscttinnis olmasiyla kabildi. O meclisLe biiyle birbajka
kimse mevcud degildi. *
LUTFi FiKRi BEY
(1872-1934)
- Cumhuriyet devrinde Hiiatet'i ve me§rutf IdSreyi
mudafaa-edeo bir fiklr ve siysset adami -
Mulkiye'yi bitirdikten sonra Paris Hukuk Fakiiltesi'nde lisans tahsili
yapmi§tir. 1908'de kurulan Meclis-i Meb'usan'a Dersim Meb'usu olarak
katilmi? vc tttihadcilarla yaptigi-petin miicadele ile iin kazanmishr. Ga-
m
/.etecilik .vc avukatlik yapnushr. Istanbul Barosu Reisliginde bulunmugUmHilafeti miidafaa eden yazilarmdan dolayi, bin tstanbul'da, digeri Ankara'da
"Imak iizere iki sefer « 1 s t i k 1 a 1 M ahke m es i »nc verilmi§tir. Bir 50k ;
cser vc makaleleri negrolunmugtur. Son derecede dlirUst,. vatansever bir
^ahsiyetti. Samimi kafiaatlerini yilmadan miidafaa eden cesur bir fikir
adamtmizdi.
112 KADIR MIS1ROGLU
etmisd.
Busonuncuya«bttylc b ir harekctin tslam Alemi'ni
I ccs sine sc vk cdeccg i ,b uii d an ancak Ingilizlcr'in
memnun kalacagi vc Hilafet'ln Tlirkiyc icin
1 u i u m I u bit m B e s s e s e b u 1 u n d u g u » yolunda ilirazlar
vaki olmussa da bu itirazi yapanlar(Kony:t Mcb'usu Musa Kazmi ve
Eskischir Mcb'usu Abdullah Asm! Efcndilcr) azinhkta kalmiilar ve
parti grupu bu her lie kanunu da kabul cderek Mcclis'c scvklerini kaiar-
lastirdt,
Hadiscnin bu larzda bir scyir lakip elmesi, bet ijcyin cvvcldcn
plfinhinmiij buliindugunu acikca orlaya koymuyor mil'.'!... Mcclislc olup
bitcnlcr «calinan miiiiire»yc killf lia/.ulamaktan ibaret bir takim for-
malilelerin ikmalindcn ibarelli. Nitekim:
3 Mart 1924 Pazartcsi gi'mli Ali Fetbi liey'in riyascti altuida topla-
nan Meclis mlizakerclcrc bastomis, ve Hilafct'in lagvi ile birlikte baste
Halite Abdulmccid Efcndi olmak uzcrc Osmanogullan'nm bullin fcr-
tlerini, damallar da dahil oldugu halde vatandashktan iskat eden ve yurt
disma cikaian ontlc maddelik §u kanunu kabul etmistir:
HiLAFET'lN ILGASINA VE HANEDAN-I OSMANtNIN
TURKiYE CUMHURlYETl MEMALlKl HARiClNE
CIKARILMASINA DAlR KANUN
3/M art/1 924
Kanun Nu: 431
Madde: 1 - Halilo hal'edilmistir. Hilatet, hiikOmet ve cumburiyet
mana ve mefhumunda esasen miindemic oldugundan Hilafet Mak-
arni mulgadic
Madde: 2 - Mahlo Halite, Osmanh Sal!anat-l mumderiscsi
hanedanmm erkek, kadin bilciimle azasi ve damatlar Tiirklye
Cumhuriyeti memaliki dahilinde ikamet elraek hakkindan ebediyy-
en memnudur. Bu hanedana mensup kadmlardan miitevellid kim-
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI IB
seler de, bu madde hukmiinc tabidirler.
Madde: 3 - Ikinci maddede mezkur kimselerin isbu kanunun
Hani tarihlnden a2ami on gun zartinda Turkiye Cumhuriyeti
arazisini terke mecburdurlar.
Madde: 4 - Ikinci maddede mezkur kimselerin Tiirk vatandasllk
sdati ve hukuku mertudur.
Madde: 5 - Bundan boyle ikinci maddede mezkur kimseler,
Turkiye Cumhuriyeti dabilinde emval-i gayrimenkuleye tasarruf
edemezler. Ilisiklerinin kat'i icin bir sene miiddetle bilvesile
mehakim-i devlete miiracaat edebilirler.
Madde: 6 - ikinci maddede mezkur kimseiera masarif-i seferiy-
elerine mukabil bir defaya mahsus ve derece-i mevkilerine gore
miitefavil olmak iizere hiikumetce tensip edilecek mebalig ila olu-
nacaktir.
Madde: 7 - ikinci maddede mezkur kimseler, Turkiye Cumhuriy-
eti arazisi dahilindeki bilcumle emval-i gayr-1 menkullerini bir
sene zarfinda hiikumetin malumat ve muvalakatiyle tasliyeye moo-
burdurlar. Mezkur emval-l gayr-i menkuleyi tasliye etmedikleri
halde, bunlar, hukumet mariteliyle tasliye olunarak bedelleri ken-
dilerine verilecektir.
Madde: 8 - Osmanli Imparatorlugu'nda padisahhk etmis kimsel-
erin, Tiirkiye Cumhuriyeti arazisi dahilindeki tapuya merbut emvali
menkuller millete intikal etmistir.
Madde: 9 - Miilga Padisahlik saraylarc, kasirlari ve emlak-i
sairesi dahilindeki mefrusat, takimlar, tablolar, asar-i nefise vesair
bil'umum emval-i menkule millete intikal etmistir.
Madde: 10 - Emlak-i hakaniye namr altinda olup evvelce mil-
lete devredilen emlak ile beraber miilga padisahhga ait biloiimle
emlak ve sabik hazine-i hiimayun, muhteviyatlanyle birlikte, saray
ve kasirlar ve mebani ve arazi millete intikal etmistir.
Madde: 11 - Millete intikal eden emval-i menkule ve gayr-i
IM KADIR MISIROSLU
menkulenin tesbit ve muhafazasi Icin bir nizemname tanzim edife-
cektir.
MaddB: 12 . Isbu kanun, tarih-i nasrinden ilibaren mer'iyiil
icradir.
Madde: 13 - isbu kanun icra-yi ahkamma icra vekilleri hey'eti
memurdur.
b) Bh Kanunun TBMM'de Miizakercsi:
3 Mart 1340 (1924) Pazartesi giinii Ali Fethi (Okyar) Bey'inriyaseli allinda (oplanan TBMM bu kanunu miizakcreye bajladi. Tcklif
Mcclis riyaselinc $u csbab-i miicibe ilc lakdim cdilmijti:
RlVASETl CEULEYE
Tiirkiye Cumhuriyeti dahilinde Makam-i Hilafet'in viicudu,
Tiirkiye'yi dahili ve harict siyasette iki basli olmaktan kurtararnadi.
istiklalinde vo bayat-l siyasiyesinde miisareket kabul etmeyanTiirkiye'nin zahiren ve zimmen bile olsa, ikilige tahammulii yak-
Asirlardanberi Tilfk Milleti'nin sebeb-i felakeli ve en nihayefiilen ve ahden bir Turk Imparatorlugunun vasita-i inkirazi otan
Hanedan'm Hilafet kisvesi alnnda Tiirkiye'nin mevoudiyetine dahamiiessir bir tehlike olacagi tecarib-i miitehammilane ile kat'iyyen
sabit olmustur. Bu Hanedan'm Turk Milleti ile miinasebettar olan
her vaziyel ve kuvveti, mevcudiyet-i milliyemiz icin mahz-i tehlike-
dir. Esasen Hilafet, emaret evail-i Islam'da hiikOmet nana ve va-
zifesinde ihdas edilmis oldugundan diinyevr ve uhrevi bilciimle
vazdif-i miitevecciheyi ifa ile miikellef olan zaman-l hazir
fiukuiriat-l islamiyesi'nin yaninda aynca bir Hilafet'in sebeb-i
.mevcOdiyeti yoktur. Hakikat bundan ibarettir. Tiirk Milleti,
Isiamiyet'i muhafaza etmek icin hakikate ittibadan baska bir hatti
hareket ihtiyar edemez. Terakum edegelen tesevvusatm vazih ve
kat'i bir surette halli icin mevadd-i atiyenin bugun, derekap ve
115
mtistacelen miizakeresiyle kanuniyet kesbetmesini teklif ederiz.
2/Mart/134l> SEYH SAFFET (URFA)84
Tcklifin hey'eti umumiyesi iizerinde milzakcteler ba§layinca ilk
StSzU Ekrem Bey (Rize) almis.Hr. O'nun hucQinlannl Fatihe kadar
vardrrdigi konusmasi ayncn spylcoir:
«EKREM BEY (RtZE) - Mcsrutiyetin bidayeti idi. Heniiz mek-
teptcn ciknHSUm. Mckteb-i Harbiye'nin -biliyorsunuz- Talimhaneye
miiteveccih olan mermcr sutunlu mermcr merdivenleri vardir. Bunun
kapismdan bakiyordum. Mermer merdivenin a^agisinda SadaretMcv-
kii'ni ijgSl etmi§ viikelamizdan birini t'erik apoletleri ve mehabetli
vucuduyla arkasiiida hiitttn yaverleriyle ve maiyyctiyle iyi tfflim ve ter-
biyc gornitls, bit nefer vaziyetinde gordiim. Bu zat ve maiyyeti miikellef
bir arabamn Aliunde duruyordu. Fakat arabamn icindekini
gdreraiyordum. Tabil merak ettim, baktira. Bu, Sultan Hamid'in
ondort ODbeg yajindaki sehzadelerindcn biriydi. Bu levha nana derhal
garip bir tes'ir yapti. Qilnku bu cocuk bir hicli ve hie, evsafi olmayan
bir insancik idi. Dikjundum: O zaman bu cocuga eger o hurmet Sultan
Hamid'in oglu oldugundan yapihyorsa, Sultan Hamid denilen adam
o canilcrdendir ki, cinayeti yalniz Mithat Pasa gibi nice insanlan mah-
vetmekten ibaret degil, bir milleti inktraza mahkum etmijtir. Hala O'nun
cezasim cekiyoruz. Sonra haber aldim ki, meger saraylarda be§ altt
yajindaki 50cuklarm oniinde viikela, rical ve ekabir hepsi bayle el-
pense divan dururlarmi?. insanlarm bByle kendi kendilerini esaret altina
sokmalarma karji o zaman derin bir nefret hissetmi§tim. Efendiler!
Bugiiri bu meMre tamamiyle degi§mi§tir ve ben bugunu gordUgum icin
84 - Urfa M«busu §cyh Saffet jEfendi'nin bu teklifini kendisinden bajka elliii^
kiji daha imzalami}ti. Bunlardan bazilan junlardir: Kill? Ali, Mazhar Miifid, Yu-
nus Nidi, Recep Peker, Vasif ginar, CetSl Nurl, R«fik Koraltan, §ukrii
Kaya, llyas SSmi, Rajen Esrrf, Ahmed Agaojlu, Tunali Hllini, Yahya
Gfilip vs.
85-Bu mOzSkerelor isin bkz; lkinci TBMM Zabit Ceridesi, C.7, sh. 31 vc mffl.
116 KADIR MISIROSLU
oliirsem dc gam yemem, ruhum ebediyycn istirahet edcbilir. Amk kim-
sc beg alti yagindaki cocuklarm bniinde cl-pence divan durmayacak ve
hicbir zaman "arzu-yi gahanem, millete ihsan ettim" sbzlerini
igitmeyccck. Yalniz millclin sayesinde yagadiklan halde onu ugak gibi
kullanan bu saltanat dcvrildigi halde, garip olan giirasidir ki; hala biz
gbziimiiziin Bniinde bu fiilenin Hilafct kisvesi altinda, ayni debdcbcyi
surmesine tahammul etmek ve nza gBstermek safderunlugunda bulu-
nuyoruz. Bir g[in gclccek istikbaldc bu giiniin tarihini yazanmliverrihlcr, Anadolu'da, Turk Istiklalini kazanmak ifin bogaz bogaza
gelirkcn, Istanbul'da onun diigmani ile danseden bu hfmcden ailcyi dc-
rbal tardctinedigimizdcn dolayi hayrct cdeceklerdir.
Tarih bizc gostcrir ki; bu zcvat, her zaman bu tahta biiliin kuvvetle-
riylc sanlmiglar ve onu ekfc ctmek icin iciibinda Turk Milleli'nin bogaz
bogaza gclmesini istemiglerdir. (Bravo scslcri) Nicin bunlar bu tahta bu
kadar sanliyorlar? Millete hizmet elmek icin mi? Efendiler! Millete hiz-
met etmig larihimizde bircok sadrazamlar gbsterebilirsiniz. Fakat
Pacligah gbstermck icin mttskilat cckcccksiniz. Bunlann tahta merbut ol-
malanna saik yalniz, menfaal, ihtiras, bundan ibflrettir. Padisahlann
yapnus olduklan bu fenShklar iizcrinde biraz durmak istiyorurn. £iinkii,
bca. inliyorum. Efendiler! Bugiin memleketimin, milietimin terak-
kiyatimn bu kadar geri kalmasmdan dolayi inliyorum. Bir ecnebi ile
kargi karsiya geldigim zaman, onun memleketi ile kendimi mukayese
ettigim zaman, goruyorum ki; onun memleketindeki gimcnduferler ka-
dar, benim memleketimde yol yoktur. Bu ustumdeki, bagimdaki
gordugiinuz dugmeleri ve hatta bazi yerlerde yiyccegin ekmegevanncaya kadar onlardan satm almaya mecbur oluyorum. Bundan do-
layidir ki: bir ecncbi ile kargi kargiya geldigim zaman yjiziim kizanyor.
O halde kendimo soruyorum: Tiirk Milleli'nin bu kadar geri kal-
masindaki sebep nedir? Ya Rabbi! Biz kabiliyetsiz, islidatsiz oldugumuz
icin mi bu kadar geri kaldik? Biitiin ecnebi devletler en yiiksek zirvede,
biz alttayiz... Buna sebep din midir? Bu suaiime kargi derhal
gBriiyorum ki; mazide, Arap Milleti'nin islam Dini ile mitcehhez olan
Arap Milleti'nin medeniyeti bana gosteriyor ki; hicbir zaman din buna
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI "'
mini degildir. O halde kabiliyetsiz olan biz Ttirkler miyiz? Hayir efen-
diler, bunu da gbriiyoium. Bir zabit, bir doktor, bir muhendis, muhitini
buldugu zaman derhal orada ferdi tcfevvuklar yapiyor. Efendiler! Tiirk
Milleti'nin bu kadar geri kalmasina sebep, mes'ul padisahlardir.
Padigahlardir, funku onlar milleti kahhar bir idare-i mutlaka alttnda
bogarak ve yalniz kendi menfaaticrini diigiinerek, onun terakkisi icin
hicbir gey yapmamiglardir. Millet mes'ul kendisi olurdu, gayet
hakimiyet kendi elinde oldugu halde bu kadar geri kalsa idi. §oyle bir
bakarsak ve son inta&b fikri istisuS edilirse, Turk Milleti'nin atti yuz
sene evvelki ruhuyla son zamanlardaki ruhu arasinda hicbir fark yoktur.
Hudutlara bakmiz. Agagi yukari alti yiiz sene evvelki vaziyete gahid ol-
uruz. Omran noklasindan yollar, kOyler hie degigmemigtir. Yalniz or-
manlai' azalmisbr. Butiin bunlann sebebi, mes'ulleri padigahlardir.
Bugiin tstanbul'da ve memlcketin sair tarafinda elleri MSgnmde, kuvvet-
leri oldugu halde, ig bulamamaktan dolayi sefil kalan, binlerce halk bil-
melidii ki, biz altiyuz senenin biriktirdigi nekaisin altinda eziliyoruz. Ve
bu alttyuz senenin biriktirdigi nekaise care bulmak bir kac senede
miimkiin degildir. Bu padi^ahlar bidayet-i saltanatlannda tannin kendil-
erinden evvel vermig oldugu derslerden hi? ibret almamiglardir.
Dugiinmemiglcrdir ki; bir yeri iggal etmek o yeri zaptetmek degildir.
Memleketin ttmrani nokta-i nazarindan caligmamiglardir. Hicbir gey
yapmamiglardir. Bana tarih-i bsmaninin. Sultan Osman'm, fstiklal-i
Osmani'yi lemin etti diye, tebcil ettigi geylerden mi bahs olunacak?
Efendiler! Ben bunu, bu efsaneyi on yaginda iken pek tath olarak
dinledim. Fakat bugiin arttk bu masallan dinlemeye tahammulum yok-
tur. Kimi esaretten kurtarmig, kimin istiklalini temin etmigtir. §ark-Tiirk
Hakanhgi'nm Turkleri bir noktaya toplamak icin olan hareketino Itargi,
bazi Selcuk sultanlannm yaptigi gibi ona tabi olsaydi, bugiin ihtimal ki;
merkezi Asya'da olmak iizere buyiik bir §ark veya TOrk Hakanhgi
te'sis etmig olabilirdi. O zaman bizim ecdadimrz da ha ?ark Tiirk Ha-
kanligimn idaresi alunda bulunmug, ha Sultan Osman'in idaresi yahiit
Karaman Beyi'nin id&resine girmig. Bugiin bu bizim ifin miisavt olur-
118 KADIR MIS1ROGLU
du. Bn ancak Sultan Osmanin gahsi vc O'nun ailesi icin, ihtiras nok-
ty-i nazarmdan miihim olabdir, Binaenaleyh cfendilcr, bu tarihi yuk-
aridan agagiya dogru tcikik edersek, hop cinayet, sahsi ihtiias goriilur.
Yildiniii Beyazid'in Kosova mcydamnda - lahtim, tabuta tahvil eltir-
digi - biukferini gflrilrtlz. Sultan Fatih'tcn mi bahsedeccksiniz? Bciiim
goziimiin Online O'nun sirf bu arzusu icin, en kiymctli sadrazamimiz
olan Mahniud Pasu'yi gcliriyorum. Bu adami cocugu oldugii aksam,
beyaz entari giyerck, satranc oynadigi icin kalletirmisHr. En krymctli
sadrazamlar ki, o zaman yalmz onlar rrtemleketi bir derece tedvir edebi-
liyoiiardi. Hepsinin.kadmlann cli altmda kesildigini gbriiyornz.
Binaenaleyh yukandan a§agi hep bu taht'a ihtiras gorursiintiz. Ve
bagtan asagi cmayctlcrdir! Znnneder misiniz ki efendilcr! Bu taht'a olan
merbutiyei, bugiinku lard clmck icin leklif edilen §u ailede yoklur? Hie
suphesizdir ki; vardir. Fakat o firsali bulamamistardir. Binaenaleyh ncli-
ceye geliyorum. Hie du§iinmcksizin yapdacak olan sey, dcrhal bu
hancdanm bilaistisna liudud haricinc cikanlmasidir. Sair Cuinhuriycti
ilan cden milietlerin bircok kanh tccrubeler pahasina bulmus, olduklan
bu neticeyi elde etmek icin ayni tccrubcleri yapmak ister misiniz? Bunlar
ciktiktan sonra bir nokta gelebilir. Hilalet Mcvkii, bendeniz hakikaten
hayretler icindc kahyorum. Hilafetle bu ailenin munSsebeti nedir?
Mazisi, cinayctierle dolu ve Turk Milletine hizrnet etrnemi§ olan bu
ailenin Hilafetle munasebeti nedir? Hilafet, esasen islam DIni'nin
hiikumetinde mundemictir, bundan ibarettir, Bununla beraber ben bu
isme dc cok ehemmiyet vermem. Artik bu ismiit oynayacagi siyast rol
coktan gecmistir. Bugiin pek giizel gdrdiik, Harb-i Umumi'de, Kanal
Seferi bize Hilatet kuvvetinin hicbir i§e yaramadigim pek aci ve pek pa-
haliya oturtarak anlatmishr. Irak ve Filistin cephelerinde Hind askerleri-
nin pek kanh taamizlanna bu isim hicbir zaman mam olamami§tir. Son
zamanda goriiyoruz ki; Yunanislan'in siyasi bazi menMii, hiristiyan of-
m,asindan ziyade siyast bazi rnenafii sebebiyle yardim gdrmus, fakat
fiirk ordulanmn kahhar darbeleri altmda ezilince biitiin cihan tarafindan
terkedilmi§tir. Binaenaleyh bu ismin artik oynayacak siyasi rolii, tasav-
vuredemiyorum. Binaenaleyh neticeye geii-yorum. Dogrudan dogruya
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 1W
tcklifin gesterdigi veijtiile, bilaistisna hanedan ailesinin hudud haricine
cikanlmasmdan ibarctlir.»
Bundan sonra, Giirnushanc Meb'usu Kadirbeyoglu Zeki
Bey'in so/, istedigi giirlildu. Bu zat, Halk firkasina girmemis. veya-
hut da almmamisU. Meclis'c mtislakil bir meb'us olarak gelmisti.
Kadirbeyoglu Zeki Bey'in yanma bilhassa oturmus. olan Recep
Pcker keridisini ikna edcrck, konusmaklan vaz gefirmcye
paUjiyorfJu. Cunkii ta Erzuruin Kongiesi'nden beri M. Kemal
Pasa'ya inulialif oldugu bilinen, yakin tarihimizin bu en cesur ve
calib-i dikkat siyasi §ahsiyetlerinden biri olan Zeki Bey'in aleyhte
konusacagmi kesiirmek guy dcgildi. O Meclis'in inkilabp1 silah§orlerinin
•hemen hemon- bajinda gelcn Recep Peker'in O'nun konusmasim
iinlcmeye gahjmaklan maksadi, bu kanunun « i 1 1 i f a k 1 a » cikinasmi
saglamakti. BOylcce Tiirkiye Biiyuk MillcC Meclisi'nin Makam-i
Hilafel'in ilgasim daha §erefli (!) bir s urate gerceklestirmcsini is-
tiyordu.
Esasen bu gibi inkilabci haraleler, birinci T.B.M.M. de asla mev-
zuubahs edilmemi?, Ikinci Meclis'e birakilmi^ti. Ikinci Meclis tejekkiil
ettirilmeden de « C u m h u r i y e t Halk Firkasi»kurulmus
ve eski muhaliflerin hicbiri bu siyasi tejekiile almraayarak « t e k
parti vetekliste» usfllu ile gidilen sefimlerle Meclis'i
«dikensiz bir gul bahcesi» hSline getirrnek glyesi
gudiilraa§tu. Ancak Zeki Bey ilk meclis azasmdan oldugu halde &«Erzurum Kongresi»nde tanidigt bu kadro ile asla anlagamiyacagim
dujundugUnden onlara katilmami^ti; sonradan yapacagt seviyeli bir mu-
halefete ihtiyac dojduguna inanarak secime girmi? ve « m u s t a k i 1
»
olarak Meclis'e girmis. bulunuyordu. ,..:..:•
Zeki Bey, Recep Peker'in israrlanna aiding etrneyip:
«- Birak, ben de fikirlerimi soylemek istiyorurh!.» diyerek
kiirsiiye Qikti. Zeki Bey, sik sik sata§malar ve aleyhte tezahuratla ke-
silcn bu tarihi konusmasinda aynen 5»yle demi^tir:
«ZEKi BEY (Gurmishane) - Muhlerem arkadaglar! Gecen giinku
120 KADIR MISIROGLU OSMANOGULLAR1NIN DRAMI 121
biitcc miinascbeliylc Vasif Bey biifidcrimiz.in pek muhik bir beya-
nallari vardi. Bu kijrsi-i milletten hcrkcs, her bir siirelte islediklcri-
ni, hiir fikirlcrini kanaatlcrini sOylemck hakkina malifctir.
(i§itemiyoruz scslcri) Scsimin miisaadesi olmadigi icin bu kadar
soyliycbiliyorum.
TUNAI.I HlLMt BEY (Zonguldak) - O, yalmz Vasif Bey'in
soylcdigi bir hakikal dcgildir.
ZEKt BEY (dcvamla) - Hiir bir fikir soylcnmiyccok mi? KezaVasif Bey biradcrimiz Fransa'nm 1789 inkilfib-i Kebiri'ndcn balise-
dcrcklcn, Fransa lnkilab-i Kebiri'ndcn dolayi Fransa'daki hanedan-i
krallnin idammdaii vc htidud-u mill! liartcinc atildigmdan balisclliler.
Bendeniz yalmz o giinkii nokla-i nazarla bugiinkii vaziycii gormck is-
liyorum.
Acaba bugiin bizim vaziyclimiz dfibilinde biz Cumlluriyeli ilan
ettigimiz vakil, bizim karjimizda Saltanati isteyen bir kuvvct var imydi;
Gecebilir miydi ve olabilir miydi? Kczii Vasif Bey biradcrimiz umde-
Icrimizden bahsederken, «meb'uslar umde-i esasiyeleri kabul ederek
gelmisjerdir vc bu umde-i esasiyclcr dahilindc ifa-yi vazlie clmck bir
namus borcudui .» dedi ki, cok dogru bir seydir.
RAGIP BEY (Kulahya) - O umdeicrde senin alakan yoktur.
ZEKi BF,Y (devamla) - Ben Bulletin efradiridamm, firkamn
degilim. Umdelerden bahsetmeye selahiyetim vardir. Burasi hiir
kursudur. Zat-i alileri de cikarsimz burada nokta-i nazannizi
soylersiniz!..
Acaba bu umde-i esasiyclcr dahilinde boyle kanaat-i milliyemizi ani
surctte sarsmak vc yikmak usMlcri de daliil miydi? Bugiin memleketin
herhangi bir tarafinda mesail-i iktisadiyyeyi, mesSil-i siyasiyeyi ve
dShiliyeyi ve ziraiyyeyi ballettik de, yalmz bu vaziyet icerisinde
yapilmak islcnen bu frui idi? (Gurultuler) Bendenize oyle geliyorki; bu-
nun zamam heniiz gelmemistir ve gclmedigine kaaniyim. (Coktan
gecmi§tir sesleri)
RECEP BEY (Kulahya) - Ne vakit gelecek Zeki Bey?
ZEKi BEY (dcvamla) - Yalmz hey'et-i celilenizin cnzar-i
umumiyesine arz ederim ki; bizim !c§rinisanS tarihli bir karaniniz vardir.
Orada diyoruz ki, vc umdclcrimizle bcrabcr halka ilan cdiyoruz ki; bu,
layetcgayycrdir.
HUSEYiN BEY (Elaziz) - Scnin karismaga hakkm yoktur.
REiS - Hatibin sOziinu kesmeyin!.
ZEKi BEY (dcvamla) - Hilafct Hanedan-i Al-i Osman'a aid olup,
Biiyiik Millet Mcclisi tarafindan bu hanedanin ilmcn ersed ve cslah
evladi intihab olunur. Hey'et-i celilenizin vermis, oldugu bu karan
kaldirmig olan aynca bir layina-yi kanuniye var midir?
MUSTAFA BEY (Tokal) - O karar lie bunun arasinda fark vardir.
Ondan soma nelcr oldu haberin var mi? Uyumal...
ZEKi BEY (dcvamla) - Arkadasjar! Bendeniz mutcdil liberal ve
bununla bcraber miidhis. bir i(tihad-i Islam taraftariyim (Tiirkce sijyle
sesleri!...) Taiihin bu azametini kendi milletimde gOrmek isterim. Be-
nim gayem budur. Bunun icindir ki; memleketimin siyaset-i dShiliyesi
ve hariciyesi namina Hilafetin ilgasim kabul ederek, bugunkii vaziyet-i
dahiliycde bu miidhis. kuvveli dijsmanlann veyahut diger hiikumetlerin
kucagma atmayalim.
• iHSAN BEY (Cebelibcreket) - Kuvvct nerede?
RAGIP BEY (Kiitahya) - Muhalefetin derecesine en biiyiik
misali...
ZEKi BEY (dcvamla) - Arkadasjar! Cumfiuriycl (gurultuler)
bendeniz, agzimla miidafaa ediyorum. Sizin de lisaniruzla miidafaa et-
meniz Iazimdir. (Hakkin yoktur scslcri.) Benim de hakkim vardir. Ben
de sizin gibi bir vckilim. Bu kiirsi-i millette istedigtmi bilaperva
soylerim. Kimseden korkum yoktur!...
ALi RIZA BEY (Istanbul) - Damad Ferid'in dosiusunl..
ZEKi BEY (devamla) - Levazimdaki Inrsizlardan degilim!
122 KADIR MISIROGLU
tHSAN BEY (Ccbclibcrckef) - Fakat jurnalcism!... Damad Fer-
id Pasa'ya jurnal vermis adi bir adamsin!
RAHMi KEY (Trabzon) - Efcndim! Meb'us adi adam oJmaz, rica
ederim.
FUAI) BEY (Kirkkilisc) - §ahislardan bahsetmeyiniz rica ederim.
ZEKt BEY (devamla) - Egcr onlar bahsetmcmis olsa idiler, arka-
daslarnrun kanaatinc hunnct cderdim, fakat edenler dc, bcndcn yiiksck
bir adam degildirlerl... Bunu soylemek mccburiyctindcyim. Biz, Cum-liuriyet, Hakimiyct-i Milliyc vc tcceddiid ediyoruz. Eger bunlar halkm
arzusu ise -ki olduguna bcnim imanim var- bununla bcraber, biz byle
zannediyoruz ki; bu esasat daircsindc iltii'ak ettigimiz takdirdc, halkm
ihliyacat-l umumiycsinc aid olan bu esasali yine halktan veche olarak, o
vechc daircsindc halkm ib(iyacal-i umumiyesini o veche iizerinc leskilat-
! esasiyemiz ve firkanm hcy'et-i umumiyesinin bir umde-i esasiye ola-
rak kabul ettigi esasat daircsindc hiikumete bir vecib vercrck, o surclle
karar vermemiz icab ederdi. Yoksa, biz du$undiikle-rimizi, kendi arzu
cttiklerimizi, dogrudan dogruya halka kabul mu ettirecegiz? Bendeniz,
bugunkii vaziyet-i kanuniycmiz ve teskilat-i esasiyemiz ve firkanm
hcy'ct-i umum iye-i millete umde-i esasiye olarak kabul ettirdiklcri eskal-
i muhtelife iizerinde bu hak ve selahiyetin bugun icin bizde mevcud ol-
madigini goriiyorum. Ya ara-yi urniimiyeye miiracat yahut, yeniden tec-
did-i intihabat yapilm&si lazimdir. {Guriiltulcr, asagi! sesleri) Ve bunlan
bir umde-i esasiye olarak yeniden millete bildirir, o surede o tcskMti ifa
ederdik. Efendiler! Hergiin bir arz ve taleb karsisinda bulunuyoruz. Bu-
mm mcbdcini anladik. Gayesi nedir? Bunu bize sbyleyin!...
ALt SAtB BEY (Kozan) - Seni damat yapalim Zeki Bey!..,
ZEKl BEY (Giimiishine) - Sen varken bize sira gelmez. Bunu
hergiin bir ecnebl diyanna atmaktansa, vaziyet-i siyasiyemiz icabi acaba
bu banedandan yamndaki iki tane sirmali ugagi He dort tane adamdan
mi, .yoksa yine milletin maiyyetine verdigi sekiz tane askerden mi kor-
kuybmz?.Hakimiyetdaima milletindir, Meclis-i alinizindir. Bunu bura-
dan cekip de, Etlik'de bir koskte oturtabiliriz. Efendiler, bugunkii va-
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI
ziyet kanusinda, Hakimiyct...
YAHYA OALtP BEY (Kirsehir) - Bilakayd-u sart milletindir!...
(Handeler...)
ZEKt BEY (Gumiishane) - Hakimiyet bilakayd-u sart milletin
midir? Bilakayd-u jart meclisin midir? Benim kanaatime gore, bugun
hakimiyet biliikayd-u sart milletindir. Bunlar bugiinden itibaren tavaz-
zuh clmeli ve anlasdmalidir. (Meclis'tc, milletindir sesleri...)
TALAT BEY (Ardahan) - Yahu!... Biz o milletin vekili degil
miyiz?
ZEKt BEY (Giimiishane devamla) - Oyle gbriiyorum ki; bugun
verdigimiz bir karardan ertesi glln niikul ediyoruz. Efendiler! Butce
muzakcrcsi miinasebctiyle arz ctmi§tim ki, gerek rical-i hukumet vc ge-
rek miimessil-i millet olan hey'et-i celileniz hiikum verdikieri zaman ve
ziyade milletin arzusunu efkarini diisunerekten vc onlara istinad ederek-
len hiikiim vermek mccburiyetindedir. Yoksa onlarin duygularmin, his-
lerinin haricinde vukfi bulan seyler, hie bir seye istinad edemez!...
YAHYA GALtP BEY (Kirsehir) - Bizim hiikurnetimizde onlar
da dahildir. Hatta olenlerin ruhlan bile dahildir.
REtS - Yahya Galip Bey, hatibin stSzunii kesmeyiniz!...
ZEKt BEY (Gumiishane) devamla - Buraya cikar soylerslniz.
Bendeniz gBruyorum ki efendiler! tyi bir cigira dogru gitmiyoruz. Bel-
ki, Hanedan'a degil, efendiler, bugun kendi memleketimin, su memle-
ketimin, vaziyet-i siyasiyesini dusuniiyorum. Ve bunu bu zaman icin
dus.unmuyorum.
YAHYA GALIP BEY (Kirjehir) - Biz onu Uc dort sene evvel
diisundiik beyefendi!...
ZEKt BEY (Gumii§hane) - Tabit siz daha akilh oldugunuz icin,
daha cabuk diisUndiinuz. Istanbul'da bulundugumu soyleyen beyefendi
bilsin ki; -hangi zatm sfiyledigini bilmiyorum- bu inkilab vlicuda geldifi
zaman, kendisi belki Istanbul'da bilardo oynarken, biz Erzurum, Trab-'
zon kongrelerinde milletin mevcudiyetini kurtarmak igin vc O'nuh liiir
124. KADIR MISIROGLU
bir fikirle calijmasim temin icin biitiin cammizi feda ederek
calisiyorduk. Bcycl'cndiler! Bunu bana sbyleyen efendi, her kimsc, bu-
mya gclsin. Ben kanaallerimi sbyltiyorum.
RAGIP BEY (Kiitahya) - Hayir efcndiler! BOylc degildir.
fslanbul'da Vahideddin'in Sarayi'na devam ediyordu.
ZEKl BEY (Gumiishane) dcvamla - Efendi! Ben, ne Hiinedan-i
Al-i Osman'a ve ne de Hanedan-i Saltanat'a mcnsQbum ve ne de
baskalarinin hissiyle hareket cder bir efendiyim. Ben gbriitidiigii gibi
harekcl eden bir adamim. Ben casus dcgilim. O Bkirdiyi sana iade ede-
rira ve reddederira. Ve Saray'a giden namuzsuzdur, onu siiyleyen en
biiyiik namuzsuzlardir.
REEtK BEY (Kenya) - Efendim! Bu tecaviizlcr ilanihaye devamcdecek midir? Kursi-i Millet, hiirriycti bu kadar suistimale miisaid
midir?
ZEKt BEY (Gumiishane) - Efcndiler! Biz Sallanata diisman
degiliz, eshasa diismaniz. Zira bugiinkil giinde gordugiim vaziyet
sudur: Cumhuriyet devam cltigi halde Saltanala dogni yiiruyor.
(Guriiltiiler).
REtS - Biliyorsunuz ki, Zeki Bey, Halk Pirkasi'na mensup ol-
mayan yegSne azadir. Bunun miitalaatim sUkunetle dinlemek
mecburiyctindesiniz. Hie bir zaman asSbiyet icerisinde bulunmak dogru
degildir. Olmayacak bir ba! oluyor,
MUSTAFA VASFI BEY (Tokat) - Reis bey! Sacma sapansSyliiyor.
tZZET ULVl BEY (Karabisar-i Sahib) - Muhtercm arkadaslar!
Diinya'da her sey tekamule gidiyor. Mancvi seylerde tekamiil vardir.
Hiikumet denilen muessesede de suphesiz tekamiil kanunu caridir.
Efendiler! Biz mutlakiyetin kanli hiikiimdarlannin zulmts altinda
yajamaga layik millet olmadigimizi coktan ispat ettik, Efendiler, Bugiin
diinyanin en miikemmel oldugunu kabul ettigi Curahuriyeti ilan ettik.
Efendiler, biz hiirriyete Cumhuriyetc, halkciliga, milyonlarla insanin
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI
kani pahasma nail olduk, Hala. bu kiirside Hilatetin ilgasina taraftar ol-
mayanlari gordiikce hayret ediyorum. Hayretimden ne soyleyece|imi •
bilemiyorum. Efendiler! Hilafet diye bir mefhum bir iinvan vardir. Aca-
ba bu ncdir? Hepiniz bilirsiniz ki, Hazret-i Peygamber'in vefatmdan
BOnra gelcn Hulefa-yi Rasidin'e, hulefa kelimesinden de anlasdacagi
iizerc, Peygamber'in vckili, halifesi olmak uzere halite denilmistir. (pn-
lar malum scsleri) Evct §uphcsiz m31umdur. Efendiler! Tarihin safa-
hatma gecccck degilim. §unu demek isliyorum ki; Hilafet emareltcn,
hiikumelien ayn bir sey degildir.
YAHYA GALtP BEY (Kusehir) - O iinvan Yemen'de on milyon
Turk yemistir. Bunu kaydedin.
tZZET ULVt BEY (Afyon Karahisar) - Eger biz Cumhuriyeti
ilan cttikten sonra boyle bir iinvan mahiyetinde olan Hilafet'i brrakacak
olursak, bir gun mutlaka saltanata gidecektir. Ciinkii tarihte hiikumetsiz
halifc yoktur. «E1-Miitevekkil alcllah» Misir Kblemenleri'nin eli altinda
iken, nibayet Hilafet'i baskasina vermekten baska care kalmadigmi an-
ladi. Eger iklidari olsaydi, saltanat kuracaktt. Onun icin su kanun pek
mUkemmcldir. Hatta bunun zamam bile gecmistir. Hilafet'in ilgasi
HanedSmn bilaistisnS hudud haricine cikanlmasi ileride kan
dokulmemcsi icin milletin miisalemeti namina en adiljne, sefikanc bir
muameledir. (Kadinlan... scsleri) Hepsini de, hepsini de!...
TUNALI HlLMl BEY (Zonguldak) - Arkadasjar! Gayetle kisa
soyleyecegim. (Kisa sbyle sesleri) Yedi yasmdai idim. (Ooo!..
Giirultuler, ayak patirtilan, alkiglar, handeler...) Arkadaslar! Gayetle
kisa soyleyecegim ve iic hatirSyi soyleyecegim. Kuciikken okudugum.
ezbcrledigim, ilmihaldeki birkac satin hatiruyorum: Allah vardir, Pey-
gamber haktir, O'nun mucizeleri vardir.
YAHYA GALiP BEY (Kirsehir) - Canim bilmedigin seye
kansiyorsun.
TUNALI HtLMt BEY (Zonguldak) - Bu mucizeleri sayarken, o
kiiciik cocuk olan ben, §unu sOyliiyor idim: Peygamberimiz buyur-
mujtur ki,.«Bcnden otuz scne sonra Hilafet yoktur ve bitecektir. Ve
'» KADIR MISIR06LU
hakikaten otuz sene sonra da bitmistir. Ve bu da, diyordura, Peygambc-rimtein mucizcsidir. tkinci vak'a arkadaslar! Abdiilhamid devrindemcklcpie idira. Buhari-i $erif, lbni Haldim tarihi yakdacakmis dcni-liyordu. Oiran lerciimclcii (oplaniyormus. Zira orada Hilafetc aid sahihbir hadis varmis. Bimlar Aldiilbamid'in damanna basiyormus.Kostum ibni Haldim tarihinin Icrciimcsitiden o Hadis-i jerifin kopye-sini buldum, isiinsah cllim. Yani arkadaslar, sizin genclcriniz bu ilmiha-li okumam.shr. Fakal bcnim focuklugumda, liakikaion tslam'w bizimgibi kiiciik cocuklan bile vfikif bulunuyordu. Lakin zaman geldi,Abdiilhamid o liaktkati, islam'in o haklkaiini lalilinin allina giimdii vebiitiin Diinyayi sahih bir hilafet varmi§ gibi aldalli ve aldandi.OcUnclisll arkadaslar! O hfuirfu bu miibarck mcclisin bir aleitf, bir hafi
celsesinde mukayyctdir. Zeki Hey dikkat ct! (Haudelcr). Vay millcti-min hatla Muhammcd Ommeli'nin Hilafcl gidiyor diye liireyenMiisliimanlanL.
YAHYA (JALIP BEY (Kirschir) - Hayir hayir oyle. sey yok!...
TUNAU HtLMl BEY (ZoitguMak) (devamla) - Hayir hayir!...
Giiya Zeki Bcy'in kavlince...
ZEKt BEY (GUmiijhane) - Oyle bir kavil yoklur.
TUNAU HiLMi BEY (Zonguklak) - Arkadaslar, bir gun bun-dan dOrt sene evvel bu kiirsiiden Zeki Bey gibi endi§eyle sozsoylcyeii bir arkadasa karsi bilirsiniz ki -bira'z ara sira alilinra- susiranm arasindan yanm cumlc firlaltim. Alti ay gecti, alent celsede oendiseli bir sozii burada tekrar edince, ben de tckrar eltim. Ociincii ola-rak lekrar ediyornm. Arkadaslar! Hilafei'in ilgasi deniliyor. Arkadaslar!Ben, hilafetin ilgasmi kabul etmiyorum. Arkadaslar! Hilafcl ilga edil-miyor. Hilafei'in rnakarai kaldinliyor. Halbuki o Hilafet mevcultur ar-
kadaslar! Hilafelde burada, imamel de burada... (Bravo, hayir sesleri).
REtS - Efendim, miizakerenin kiffiyetine dair takrirler aldim.
Bundan sonra bu husustaki lakrir okunmus ve re'ye konularak ka-bul edilmi§tir. Bu suretle kanunun hey'et-i umumiyesi iizerindeki
U<
s
W^v.:>!.i;-!
:^\v ;
,>;
v,'; ';.;:-'^
KADiRBEYOGLU ZEKi BEY(1884 - 1952)
Yakm tarihimizin az tanmrni? bir bOyilk simasi -
123 KADIR MISIROGLU
muzakcrcler biimij, maddclere gccilmisur. Ilk olarak sbz alan teklil' sa-
hibi §eyli Saff'et Efeudi, kursliyc gclcrck su konujmayi yapraijOr:
8EYH SAFFET EFKNDt (Una) - tdarc-i Cumhuriycl vczail'-i
asliycsindcn bin vc en birincisi ahkam-i ccltlc-i islamiycnin muhal'a-
zasidir. Hiilafa-yi RasjdSn efendilcrimizden sonra bu devr-i cumhuriyetekadar islamiyet minima clcvoran eden Hilfd'et mcsclcsi, hie; Mr zaman ne
Iclkik cdilmis., nc dc mfikul vc mantiki bir hiikm-i sahJha iktiran
clmisbr. Cumhuriycl'in Tiirkiyc Hakkinda ispal cylcdigi riigd vc kiyaset
vc bizc ic'min cylcdigi hiirriycl vc adiilel sayesinde HdaTcl mcs'clesinin
mahiyclini arlik biiyiik Alcm-i Islam'a kar^i lahlil vc ilan cdccck va-
ziycllc bulunuyoruz. Din-i MUbin-i Islamin her vechile ulviycl vcnezahctini muhal'aza elmek icin Hdafclin mahiyelirii lahlil vc ilan cl-
mcklc bit giin bile Icchhiir elmck caiz dcgildir. Oledenbcri licrbangi bir
siilalcnin, bir sahsm makam-i hukiiindariyc irsen musallat olabilinesiylc
halite ijiivariiiii ihraz etmesi, Din-i isliim'm mukleziyalindan imis, gibi,
bimdan cvvel efkar-i Smincdc bir Iclakki vardir. Fakat Hdafet'in nc de-
rrick oldugunu bakkiyla bilcn Urefa-yi Ijmmet, Din-i tslain'm hakayik-i
aliyesiyle halkin seviyesini miitenasib bulamadiklanjidan zevaliirin
muhMazasiyla idare-i maslahat siySsetini lakip cimiijler idi. Bugiin
miilkiin her larafindan can ve goniilden hiisn-ii tclSkkiye iktiran eden
Cumhuriycl, halk seviyesinin en ali derecelerde oldugunu ispat eyle-
mi$tir. I§tc bu sSyededir ki, bugun bu mes'olenin halli ile iijtigal
ediyoruz.
Efendiler! Hazret-i Davud aleyhisseiam gibi miirseffii-i kiram ha-
zerSlindan idare-i umur-i ammeye me'mur olanlar Hak Teala Hazretle-
ri'nin emreyledigi adl-u ihsan ile her vechile amil olduklanndan Kur'an-
1 Kertm bu zevat-i kiiama hallfe iinvaii-i mubeccelini ltladc buyurmustur.
Adaiet sifat-i ilShiyedendir. Bu sifat-i celileye mazhariyet yeryiiziinde
Cenab-i Hakka, hilafet manasmadir. Hak Teala Hazretleri Davud aley-
hisselama niUben «inna cealnake fil'ardi hal!fe» buyuruyor. Bunumiiteakip «fahkiim beynennaai bil hakk» diyor. §u halde Hdafet'in
mana-yi hakikisi Yeryiiziin'de hak ve adaiet iizere beynennas icra-yi
. OSMANOSULLARI'NIN DRAM1 12?
hiikumcl oldugu anlasdiyor.
Rusul-i Kiram Hazerali her lurlii segSir ve kebSirden mteum ve her
bir harckctlerinde adil olduklanndan Yeryiiziinde Allah'in bircr halifeleri
idiler. Halcm-un-ncbi Peyganibcrimiz, Efendimiz Hazretleri, dahi, Ccn-
ab-i Hakk'in en muazzam bir halifcsidir. Peygamber Efendimiz Hazret-
leri'nden sonra ciliar-i yar-i giizin hazeratina da bu iinvan-i celil verilmis,
idi. Ciinkii birer bircr efdalunnas bu dint zat-i miibeccel escr-i celil-i
nebeviyc tamamiyle iktifa ve idare-i ammcde'Asr-i Saadct'dc oldugu
gibi adl-u ihsani bihakkin muhafaza buyurmusjardi. Bir mucize-i nebe-
viye olarak «Hdal'et, ySni adl-u hak ile kaim bir hukumet benden otuz
seneyc kadardir,» Buyurulmus idi. imain-i Ali cfendimizin miiddet-i
hdafctleriyle otuz sene tamam olunca, zuliim ve adaveti ile Emeviye
Hiikumeti zuhur ctmis. ve hakk-u adlin csasati sarsdmaya basjamisur.
Bu Hadis-i §erif ile sabit oluyor ki, Din-i Islam nazarinda Hilafet
hak ve adl iizere icra-yi hiikumcttir. Biiyle bir hukumet Peygamber
Efendimiz'den sonra ancak «otuz sene» devam edebilmigtir, Halbuki bu
HSncdan-i Risiileti, Kcrbela Cijlleii'nde hak-i helSke seren Yezid ve
KurTin-i Kcnm'i maazallah yerlere carpan II. Velid gibi hazeleye
Halite dcniliyoidu. O zamanlar halkin seviyesi bu fecfetlere tahammul
edebilirdi. Boyle bir 12fz-i bimananin Din-i Islam'a feiiyuk bir iftira
oldugu diijiinulcmiyordu. Bunlar sarahaten gOsteriyor ki, her hangi bir
hiikunnet-i islamiye adl-u hak iizere umur-i ammcyi id8re edersc,
hiikumct yeryuziinde Allah'in halifesidir. Adl-u haktan inhiraf eden
hukumetler, miibeccel sifatdan pek uzaktir. Miirur-i asar ile badisat-i
kevniyedc bejeriyetin bittecriibc buldugu bir hakikat vardir ki, Resul-i
Kiram Hazeratmdan sonra adl-u hak iizere kaim bir hiikumetin ancak
idarc-i cumhuriyede bulunabilmesidir. Zatcn hulSfa-yi Ra§idin devrele-
rinde cumhur-i ashabin efkar-i umumiyesi hakim idi. BinSenaleyh ma-
demki bugun hakk-u adl iizere icra-yi. hukumet ancak cumhuriyetle
ltaimdir, ve idare-i haziramiz da hamdolsun bir id2re-i Cumhuriyettir.
Hilafet'in maldyed aklen ve tnantikan Buyiik Millet Meclisi'nin §ahs-i
raaneviyesinde tamSmiyle tecclli etmij oluyor. §u halde, Din-i islam
1M KADIR MISIROSLU
kasd cylcmis oldugu Hilafetiri hakikati bu Meclis-i Muazzam'in gahs-i
mflneviycsinde tccelli ettnckte iken Hilafet sifat-i mubcccelcsini Biiyiik
Millet Mcclisi haricindc Irakaik-i tslamiyye hilafma bir Bfz-i Mmana dcr-
ekesinc diisiirmek Cumhuriyctlc asla tavafuk elmeyecck bir balet-i
garibcdir. Artik boyle bir garabctc kargi her nc yapilmak lazim ise,
Hilafet'in mana-yi aslisini haiz bulunan liey'cl-i cclilcnizc ailtir. Layiha-i
kanurriyedeki biriiici madde (amAiniyle maruzat-i acizfmcmin bir ncticcs-
idir. Bitifienaleyh kabulunu istirham cderira.»
§eyh Saffet Efendi'dcn soiira soz alan Kastamonu Mobusu Hal-id Bey86 (Akmansii) dc Kanunun alcyhindc bir komisma yapmigdr.Halla bu yiizden Nuluk'da O'ndan bu kanmia « i 1 k i t i r a z e d e n
§ a hi s o I a r a k » bahsediliise87 dc, bu yanlisur. Yukandanbcri nak-letmcye cahsttgirmz Mcclis muzakcrelcri gostermektedir ki, bu kanun'ailk itiraz eden Kadirbeyoglu Zeki Bey olmusmr. Ostelik HalidBey bu konusmasinda Kadlrbeyoglu Zeki Bey gibi Hilafet'inilgasuun kal'i bir lisanla alcyhindc bulunmamts sadece, « T. B. M. M.Makam-i Hilafet yerinc kfiim addedi Idiginenazaran i 1 ga kel irn es in in zikredilm em es in i »ileii stirrnugHir.
88Halid Bey'in bu mutedil konusmasi ayncn soylcdir:
86 • Kurmay Alltay Uadayli Halid Alcniaiisii adiyla bilinen bu dcgerli asker I.
• Cihan Ilarbi'ndc Musul Ccpheii'ndc ve Mill! Mlicadelc'de Gaip Gephesi'nde biiyiik mu-vaffakiyetler kazannt.] bir kimscydi. Ilk defa II. BMMde Kastamonu mcb'usu jifaliyla
siyasT hayala atilmtsti. Mcshur Yiman Baskamundam Trlkopis'i esir alan O'dui. (Bkz;
Or. Ziya GOGEM - a.g.e. sh. 278 vd.)
87 - «llk itiraz, Kastamonu Meb'usu H,tlld Bey tarafmdan vak? oldu.» (Bkz: M.Kemal Pa§a, a.g.c. sh. 514)
88 • Halid Bey'in yegeninc anlaltiklanyla viicud bulan hattratt gostermektedir ki;
kendisi Hilafet'in ilgSsi keyfiycline tamamen karsi oldugu halde, o giinkii siyasf havaichtde ve hele Kadipbeyoglu Zekl Bey'in konus.masmm karsilajtigi aksiilamd
kai^lsmda boyle mutedil bir yol tutmak mecburiyctinde kalmisti.
«... Parti gmbumin cogunlukla verdigi kararlara (tiiztik geregince) mnhalefetedenler tarafindan da uyulmasi gerekiyotdu. Ilalid beg, bo. mlizakereler snasinda, Hilafet
Makaim lehinde bnlunmak maksadt ile,s& istemisti. Lakjn m^ketelemycterligine dair
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 131
RElS - Buyurunuz Halid Bey!..
HALtD BEY (Kastamonu) - Muhlcrem arkadasta! Bendcniz bi-
rinci maddenin ikinci lirkasi hakkmda soylemck isliyorura. Onda detii-
liyor ki; Hilafet, Hiikumet-i Cumhuriye'nin mefnumunda miindemic
oldugundan, Makftm-i Hilafet imilgadir.» Hakikaten simdiki seMiyle
Makam-i Hilafet, bir heyuladan baska birscy degildir. Hoca efendinin
buyurduklan gibi Hilafet'in bilhassa bazi seraiti vardir ki; tenfiz-i
ahkam. mcmlcketin mudafaasi, beyt-til mal vesaire gibi seylcrdir. Hal-
buki bugiinku Hiikumetimizin vaziyetine gore bunlar Meclis-i Ali'de
raevcuttur. Binacnalcyh simdiki Hilafcfin elinde hie bir nufuz ve kuv-
vet yoktur. BMcnaleyh Hoca Efendi'nin buyurduklan gibi bir mahzur
yoktur. Bcndeniz ser'i cihetini degil, siySsi cihetini diisiiniiyorum.
Malum-u aliniz Hilafet 1300 kusur seneden beri, Huiefa-yi Rasidtn,
Emeviler, Abbasiler, soma Fatimiler Misir veslireden gecerek bir silsil-
edir gidiyor. Binaenaleyh binucyiiz senelikbir muessesedir. Bunun icin_
bu makami, mulga demek i?in hcrhalde uzun boylu dusunmek icab eder
kanaatindeyim. Cihct-i ser'isindc hicbir mahzur yoktur. Bendeniz yalmz
siyasi nokta-i nazardan arzediyorum. Arkada§lar! Hepimiz biliyoruz Id;
kiklai Muc3delati ilan edildigi zaman, halkimizui Halife Makamina olan
merbutiyetini nazar-i itibare alarak hepimiz «Halife)fi kurtaracagiz,
sbyle yapacagiz, boyle yapacagiz!» diye telkinatta bulunduk. Hatta
bircok me§ayih ve ulemayi BUyiik Millet Meclisi'ne getirdik. Bu, sirf
halkin hissiyatina hurmet icin idi. Sonra arkadaslar, ben bu'lstiklffl
Muharebatinda kamilen bulundum.. Askerlcre, bUtiin arkadajlarla bcra-
ber bu surette telkinatta. bulunduk. «MakSm-i Hilafeti, butiin vatanlabe-
raber kurtaracagiz» dedik. (Kurtarmadik mi sesleri) Hay tray!... 0am-
dolsun kurtardik. Boyle olmakla beraber bugiin halk Makta-i HllSfet
vedtal Mr Bbir iizerine fikirlerini soyleyemeinis, bnndan cam !ik.lmiS ti. Fnka menso-
bu oldugundan, erte>i gunii Meets miizaketelcE sitasmda no yapacagiot, ><B5ylc tariiil'
ve muhim bir mes'ele hakkmda, miUewekili aifati tie ne rey» vereeegint dastintnekle,
kalbinde bir sikma hisseonekteydi. NiltSyet parti lilzagune nygnn otaaraakla beiator,
Meclis'in a9tk toplanusmda bn mesele mOzSkere edilirken s6z soykmeje fcarar ver-
»#» #tew?arjs««&e*-i a!ra'«t;m$ *"*" *"""»' ""^"^ ;""" '
'
132 KADIR MISIROfeLU
Olmaz ise, Cum'a namazi kilinmaz itikadindadir. (Hayir, hayir seslcri).
Ben de o ifikal da degilim.
TUNALI HlLMt BEY - O ilikadi degistfrecegiz. Bundan bbylehalkl aldatmak yok.
H'AI.iD BEY (dcvamla) - tnsaallah... Binaenalcyh bcndeniz enziyiidc bunun dfihildcki tarz-i tclfikkisine is/irel ediyoruin. Arkadajlar!Bizim dinimizdc, Mlislumanlar, mu'minier kardestirler. Bunun icin
diger devlellerin Tiirkiyc'yc olan nazarlan Makam-i Hdafei'in buradaolmasindan dolayi ciegil. Tiirklcr'in de bir miisluman dcvleti ol-
masmdandir deniliyor. Ve aym zamanda deniliyor ki, «Biz buHilafcl'len nc (aide gordiik? Mcsela Harb-i UmQmide bilakis Araplarbize inyanct el'i vc diisman saflannda bize kariji harbettilcr. Hitidliler
kczfi, hie faideta'ini gormedik» deniliyor. Dogrudur.
Fakal nrkadaidar! Son Yunan taarruzunda Yunanhlar Eskisdiir veAfyon hailina geldikleri zaman, iijgal allmda bulunan yerler Garbvilfiyedm kurlarmak igin bir lek nefer gondercbildi mi? Hayirgiindcrcmedi. CiJnkii magdur idiler. Onlar esir vaztyelie idiler. Onlarlada miinakalaiiraiz yok idi. Binaenalcyh onlan da, esir farz etmek pektabiidir. Bu c.iheti dc nazar-i dikkatc almahdir. Bunuula bcraber bende-niz bu miiccleayi varid gormem. Hangi muvasalayi lemin ctmisjz? Mes-ela bugiin hac farzdir. Haccjn hikraet-i felsefesi o ksdar biiyuktiir ki;
acaba bimdan siyjseten ne istifBde etmijizdir. Hip!.., Soma Araplarbize kar§i soyle yapmis. bbyle yapmi§ diyoruz: Halbuki hep biliyoruz
ki, bu Arabistan'da takip eltigimiz hatah siyaset neticesidir. (Hayir,hayir sesleri!... Baska birinin hatasi bize terettup clmez sesleri.) Bende-niz kanaat-i vicdaniyemi sbyliiyorum. Cunkii, Rcisicumhur Hazretleri
burada trad-i nutuk ederken Makam-i Hilafet hakkmda hie bir kelimesarfeimcdiler. Yataiz Cumhuriyefin hllen ve atiyen masun bulundurul-
rnasmdan bahsetiiler. Bendeniz Hilafet-i muhafaza edelim ve buHanedan'da birakalim demiyorum. Ve fikrirn de yoktur. Yalmz Mak-am-i HiMet hakkmda maruzatta bulunuyonim.
TUNALI HlLMt.BEY (Zonguldak) -;iste burasi.
133
HALiD AKMANSO
(1884 - 1953)
Kurmay albaydi: Birinci Cihan Harbi ile Istiklal Muharebelerinde csphsden
cepheye ko§arak takdire sayan hizmetter ifa etmistir. Mashur Yunan
Salkumandani Trikopis'i esir alan O'dur. Ikincl BOyiik Wilis! Moclisfns Kasia-
monu mob'usu sifatiyle katilmis ve klff" bir iwvm sonra muhalifler arasinda
we/ aldigl gMilmotfur. Bu yilzdar, .-JM Mr m#aMy»l bayalvasamislir.
Mffievazi.ir. ...;ii' i.iftl.Tvfi :o?S"iffnV!si'SI-Si'*W.*r<'»j^S'^.»
1*1 KADIR MISIROfSLU
HALtD BEY (devamla) - BinSenalcyh bcndeniz bu itirazlan pekvarid giirmijyorum. Buna karsi, belki bir cok itirazlar ve cevaplar bulu-nabilir. Yalniz biitiin Alenvi tslam'in bizc karsi gosterdigi tcvecciih vemuliabbel zannediyorum ki, yalmz bir din kardesliginden dcgildir. Aca-ba nicin [ran'a, Afganislan'a, Fas'laki lslamlara gftsterilen tcvecciihbizc gosicrilen tcvecciih kadar dcgildir. Bcndeniz su kanaatleyim ki; bukadar asirlaixfan bcri scyyiat-i idarcmize ragmen ve biiliin Diinyanin na-zar-i iluirasi Istanbul ve Tiirkiye'nin vaziycli uzerinde iken bckamizi,Makam-i Hilafet'in bizdc olmasi ve Tiirkler'in bu makami muhafaza vedini muhafaza ctmck iyin carpismalarmda bulunuyorum, MademkiMakam-i Hilafet'in de hi? bir niifuzu yoktu, biz alii ay evvel burayahepimiz bir umdc nejrederek geldik. Vc o umdeler de Tesrini Sani 38(1922) karannm layctegayyer bir diislur oldugunu ilan etlik. Ve sonradedik ki: tiirkiye'de Biiyuk Millcl Meclisi Makam-i Hilafet'in isti-
nadgahtdir. Ve Makam-i Hilafet beynelislam bir makam-i mualladir, de-dik... Eger a makam bir makam-i mualla degilse, ncden halka ilan et-
meyi liizumlu grircluk? Binaenalcyh bcndeniz btjyle Makam-i HUafe'tmtilgSdir demeyi dogru bulamiyorum. Son soziim budur. Bcndeniz buson sozii yani mulgSdir soziinii biiyle ac*9a sfjylemeyi ve kaydimscr'an degil siyaseten biiyuk bir mahzur telakki ediyorum.
.TUNALI HILMl BEY (Zonguldak) - O halde kapah kay-
dedelim. .-
' HALtD BEY (devamla) - Biiyiik Millet Meclisi'nin sahsiyet-i
maneviyesiude deriz. Dogrudan dogruya millgadir demek hatahdir.
'TUNALI HtLMt BEY (Zonguldak) - Biiyiik Millet Meclisi'nin
sahsHida miindemictir.
HALtD BEY (Kastamonu) - Az zaman sonra te'sirini goriiriiz.
Halid Bey'in «>u mutedil konusmasi Hihtfel-i lagvetmeye kararhve bu itibarla da muhalif rey ve beyanlan dinlemege miitahammilgoziikmeyen Meclis'in heyecaruni nisbeten teskin etroisti. Fakat ondansonra soz alan VSsrf Qnar bilhassa Zeki Bey'ekarsi agir bir sur-
ette<W$«rsSft*a?ii»b^tao^jifcta
OSMANoeULLARI'NIN DRAMI ,35
yiikseltti. 0, yer yer karsilikli atismalata sebep teskil eden
konusmasina:
«Muhtcrem arkadaslar!.. Cumhuriyet ilan eden bir milletin siyasi
idaresi icinde Hilafet'in bekasimn ne kadar muzir oldugunu blitcemn
hey'eti umumiyesinin miizakcresi esnasinda soylemistim.x diye
baslamisn. Vas.f C>nar bundan sonra daha ziyfcde Kadirbeyoglu
Zeki Bcy'i hedef ittihaz ederek tamamiyle sahsiyyata kacan bir
konusma yapmistir. Bir zamarJar Bursa'da mubassirlik (Muallimle ha-
deme arasi bir vazife. Talebeyi susturmak ve onlara nezaretle miikellef
olanlara denirdi.) yapmis olan bu ayagi carikh acikgflz kendisim Maarif
Vekilligine kadar yukselten sayisiz ve emsalsiz dalkavukluklarinin
gun en parlak bir misalini vermisti.
VSstf Cinar'dan sonra soz alan Seyyid Bey -bir hukukcu olmasi
hasebiyle- kendini bu mevzuda en selahiyetli bir insan addederek
mu/akerelerin en uzun konusmasmt yapmistir.89 O'nun kiicuk bir kitap .
hacmindeki bu uzun konusmasindan ancak dikkate deger birkac parcayi
iktibas edebilecegiz.
Seyyid Bey, bu uzun ve teferruatli konusmasina soyle baslaraisur:
«Muhterem efendiler!.. Miisaade buyurursamz bendeniz de bu
Hilafet mes'elesi hakkinda biraz izahat vereyim. Mesele pek milium
oldugundan ve hatta tarihimizde ve belki de bilumiun hadisat-i ic-
timaiyye arasinda en biiyuk bir inkiKb demek oldugundan bu babda ne
kadar site siSylense yine azdir. O'nun icin sabnmzi suistimal edersem
beni ma'zur goriiniiz. Benden evvelki hatibler, bu babdaki kanaatlenm
beyan ettiler. Pek giizcl ve pek samimi soylediler. Bendeniz de bu
89- Bir zama-Ur Istanbul CWveMtedWe «Usfll-iFlklh» hocallgl da
yapmis olan Seyyid Bey'in Hilafetm ilga.mm lllzumuna dSi. tad eykdigi bu uzun nu-
tuk. Hilafet aleyhtadanm «ok fazla memnun elmii ve mevzuda miikemmel ve muazzam
teltkki otamu, olacak ki; zab.tlardan ayn olarak 63 sahifelik bir broiiir halmde
bastmlarak Turkiye'nin her larafmda meecanen dagituroisUK (TBMM'nin 3 Mart 1340
Tarihinde Mun'^it 2. ipimSmda «HilSfelin Mahiyyet-i Sefiyyesi» Hakkmda Adl.ye
Vekili.Sey,W«ey'!ra««datt toOtunarrfiilWJ<Mcari,f.'T»S«*<K«-»i»)
'•
'
136 KADIR MISIROGLU
mes'cleye dair uzun senelerden beri icri elligim tetcbbuat neticesindcbasil olan kanaalimi bcyan etmek isterim. Nitekim, gecen scne Hilfifethakkmda «Hilafet ve Hakimiyet-i Milliye* OnvSniyle bir dc kitap
. nesretmis idim. Dedigim gibi tarih-i Islam'da azim bir inkilapyapiyoruz. Diyebilirim ki, bundan daha biiyiik bir inkilap olamazl. Buinkilabin azametindendir ki; zihinlei bimunla pck mesgnldiir, Kalblerendise ve tercddiid icindcdir. Onun icin ciimlcmizin vicdan vc iz'ani
arzu cdiyor ki, mes'ele tamamiyle lavazzuh etsin!... Yar vc agyar neyapligimizi vc ne yaprnak istcdigimizi bilsin. Suurlu bir surctte mi,guursuz bir haldc mi yapiyoruz, anlasin. Mcclis-i Ali, Hilafclmes'clcsinin mahiyet-i scr'iyye ve siyasiyyesini bilerck mi ittihaz-i kararcdiyor, yoksa bilmeycrok mi?.,. Bu cihctler tamamiyle lavazzuh elsin.Ciinkii tekrar cdiyorum mes'ele hakikaten gaycl muhimdir. Aicm-iislam'da daha simdiye kadar boylc bir inkilap vaki olmamisUr. DcgilAlem-i islam'da bclki Kiirre-i Arz'da vaki olan inkilabatin en biiyiigu,en miihimidir.
(
Bunun icin ezhanda, efkiirda siiphelcr, tereddfldler bulunmainaklazim gelir. Mes'elcyi bilerek hallctmek icab eder. Gcrek dint ciheti vegcrek siyasi ciheti ctrafiyle bizim bilmemiz lizim gelir.
Bu cihetleri bilirsck ne yaprnak istcdigimizi, ne yapacag.mizi bilmisoluruz. Benim asil maksadim, mcs'elenin dini ciliclini tslamiyet'inHiHfet mes'elcsi hakkmdoki tarz-i telilkkisini izah elmcktir. Siyasi cihe-tini beyan, maksadimdan harictir.»
Bundan sonra Hilafet'in ser'i mahiyetini kendine gOre izah eden veislam Tarihinden cejitfi misallcr veren Seyyid Bey'in baslica mesne-di, «Bcnden sonra Hilafct otuz sencdir. Ondan sonra aci veya isinci birmelikiyettir.» Mealindeki hadisi serif oldugu gorulmektedir. SeyyidBey'in bu hadisi jerffi telakki taizmin yanlis oldugunu baska bir cse-rimizde' izah elmis oldugumuzdan burada bunun iizerinde durmaya-cagiz.
90 - Bkz. Kadir MISIROGLU - Lozan Zafcr Mi, Ileaimct Mi7 C. II. Istanbul1973 sh. 128 vc mul. sahifelcrde yer alan 88 numaralt dip not.
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI W
Yer yer Osmanli Padis,ahlanna hiicum eden «Osmanh Halifelerinin
isc, saltanata olan hirs ve tamalilarindan nice masum ve bigiinah
sehzjdc kani dbktuklcrinin malum» oldugunu onlarm hukuk-i
miislimini miisadere ederck emval-i devleti juna buna pes,kes.
cektiklcrini, soyleyen Seyyid Bey cok yakin bir gclccekte yapilacak
ijlerden habcrsizmis ki ilmi, emie uydurmak icin bir hayli zorlandiktan
sonra aynen sbyle demektedir:
«Son soz olarak $u ciheti de arz edeyim ki; islahal-1 adliye nami
altinda alelacelc bir kanun yaprnak dogru olamaz!.. Muzirdir. Almanlar
son kanun-i medenilerini ancak onbes. senedc viicuda gelirebildiler.
Memlckcle, millelin Srf ve adetine, milletin bunye-i ictimaiyyesine uy-
gun kanunlar yaprnak kolay birsey dcgildir. Muhtclif devletlerin muhtel-
if usui ve kavanini var. Garbin orf ve adeti ve hukuku oldugu gibi,
sarkm da memlekclimizin de ttrf ve adeti ve kavaid-i hukukiyyesi
vardir. Bunlari uzun uzadiya tetkik ctmek, etiid etmek, diisjinmek, han-
gi kaidclcrin, hangi ahkamm memleketimize, milletimizin serait-i
ictimaiyyesine, ahval-i hayatiyesine uygun oldugunu tespit eylemck icab
eder. Boyle yapilmayip da alelacelc, gelisjgiizel bir kanun yapilacak
olursa, (aide yerine mazarat hitsil olur. Sonra sik sik iki giindc bir
ta'dile mecbur kalirsimz. Ben size bir ayda biiyiik bir kanun, devletin
kanun-i medenisini bile getirebilirim. Ne yaparim?!.. Alrnan veya
isvicre Kanun-i Medenisini tercume ettirerek hcy'et-i aliyenize takdim
edebilirim. Lakin ona Turkiye kanunu denmez. Muhterem Saracoglu
§Ukru Bey'in tabiri vechile Tiirk'iin ruhundan dogan kanun denmez.
Aiman veya isvicre kanunu denir. Almanya ve IsviQrc bajka, Turkiye
bajkadir. Tiirkiye'de Turkiye kanunu lazimdn.»
Seyyid Bey'in bu uzun ve teferruatli konu§masindan soma
Hiikumetin nokta-i nazanni iffide etmek Uzere kiirsiiyc gikan Basvekil
Esmetinbtiii soze;
«- Muhterem efendilei!... Makam-i Hilafet hakkinda verilecek karar
icin, acilan munakajat, dint ve siyasi iki zemine temas etti.» diye
ba^layarak yapilan munakajalan hulasa ve tahlil ctti. «Dinibir zemin-i
138 KADIR MIS1RO&LU
mun§kas,aya girmek istcmem.» dedigi halde bir liayli de dint miilahaza
ileri siirdli. Hie olmazsa bu hususta ileri siiriilen fikirleri tasvip veya
tenkitetti.
Sonra aleyhteki siyasl miilahazalan ele alarak, dahili siyasette,
halkm bu karan acaba nasi! karsdryacagim dii§iincrek endiselenmenin
yersiz oldugunu, Millt MiicSdcle'dc askerlerin ancak «Makam-i Hilafet'i
kurtaracagiz!» diye cepheye sevkedilebildikleri iddiasimn varid ol-
madigmt, Hilafct'in, sayed muhafaza edilirse dis. siyasette hie bir fayda
saglamasnun melhuz bulunmadigmi ilh... ileri stirdii.
Nihayet O da uzun beyanatim $u sOzlerle bitirdi:
«... Bu esas dahilindc Mcclts-i Ali'mn izhar edecegi karar, Tiirk
Milleti icin vesile-i saadet olacaktir. Kemal-i kat'iyyet ve samimiyetle
tatbik olunacaktir!..»
fsmet Paga'nin bu konu§masmdan sonra verilen kifayet-i
miizakere takriri reyc konularak kabul olunmus, ve miizSkerelere son ve-
rilmi§tir. Kanun'un ikinci maddesine yapilan itirazlar da reddolunarak
teklif Meclis'e geldlgi gibi ve be§ saat gibi kisa bir miiddet sonunda91
91 - «Bu muhSbereden sonra harb oyunu mtinasebetiyle Ismct Paga ve
Mudafaa-i Milliye Vekili bulunan K&ztm Pa§a da tzmir'e gelmislerdi. ErkSn-i Harbiye-i
Umumiye Reisi Fevzi Pa§a da zaten orada bulunuyordu. JlilSfctin ilgasi liizGrnunda ka-
naaflanmiz mutabik idi. Aym zamanda §eflye ve Evkaf Vckaletini de ilgS ve tedrisati tev-
liid eylemek karannda idik.
1340 senesj Marti'nm Birinci Giinfi Meclis'in tarafimdan kiijSdi icap ediyordu.
23 Subat 330 giinii Ankara'ya avdet etmij idik. Orada da icap cden zevati karanmdan
haberdaretiirn.
Meclis'te btitce mezSkerati devam ediyordu. Hanedan tahsisati ve Sertye ve Evkaf
Vekaleti biitceleri uzerinde tevakkuf edtlmek lSzimdi. Arkadaslarmiinakajau miiteveccih
beyanat ve ienkidata bagladilar. Miizakere ve miinakaga idame ettirildi. Bir Mart gunu
Millet Mecljsi'nin besjnci mesai senesi mtinasebetiyle verdigim nutukta su uc noktaya
sflret-i mahsusada isSretettim:
2 Mart gunti Firka Grubu iftimS ettirildi. Ijaret ettigim bu tie mes'ele mevzuubahs ve
muzfikere edildi. Esaslaruzerirideanla§ildi, 3 Mart giinu Medis'b birinci celsesinde, ey-
rak-ivandemeyanindasutakriilerokundu: '
.
..;-
OSMANO^ULLARNMIN DRAM! 139
kanunla§nu§Ur. Ikinci maddeye dair yapilan itirazlar, Hanedan'a mens-
up kadmlarla, damatlann yurd disma cikanlmalarim onlemek istikame-
tindeydL Bu maksalla Trabzon Meb'usu Muhtar Bey, Diyaibekir
Mcb'usu Feyxi, Erzurum Meb'usu Hales, Nigde Meb'usu Ebft Be-
kir Hazim ve Bursa Meb'usu Raif Bey'lcrin tadil teklifi kabul olun-
mamisti. Bunlar, Meclis Riyasetine verdikleri tadil teklifinde kadmlarla
damatlann yurd disma cikanlarak sefalete itilmelcrinin Turklugun san ve
serefinc halel getirecegini, kar§ila§acaklan ce§itli zaruret ve ihtiyaglar
sel>ebiylc ahlakt bir zaafa ugrayabileceklerini ve memlcket dahilinde kal-
malarirun ise, hie bir endi^eye scbebiyet vermiyecegini ileri siirmu§ler,
fakat bu hakli miitaleaya itibar edilmemisti,
c -) Tatbikat:
Evvelce derc edilmis. bulunan 431 sayili Kanunun metninden acikca
1 - Hiiafetin ilgasma ve Hanedan-i Osmanrniti Tiirkiyc haricioe 9)karilmasina dair
§eyli Saffct Efcndi ile elli refikinin teklif-i kanunisi,
2 - ^er'iye vc Evkaf, ErkSn-i Harbiye Vekaletleri'nin ilgasma dair Siirt Meb'usu
Halil Hulkl Efendi ve effi refikinin teklif-i kanfinisi.
3 - Tevhid-i tedrisat hakkinda Saruhan Meb'usu Vfisif Bey ve clli refikinin takrirle-
ri varid olmujtur.
MakSm-i Riyaselte bulunan Fahl Bey «- Efendiml Muteaddid imzalarla gclen bu
teklif-i kaniinTlcrin derhal miizakeresine dair tcklifler vardir, Rey-j alinizc vaxedecegim.»
dedi ve encumcnlere gimiedcn derbal muzakercsini re'yc koydu ve kabul edildigi beyan
etti.
Ilk itiraz Kastamonu Meb'usu HSfld Bey tarafmdan vaki oldu. (Bkz, 87 numarali
not) Miizakerenin ccrcyani esnSsmda HSIid Bey'c daha bir iki zat iltihaketti. Tekliflerin
lehinde, uzun beyanatta bulunan bircok kiymetli hatipler fciirsiye ciktilar. Takrir
sahiplerinden bajka merhum Seyyld Bey'in ve Isniet Paja'mn ilrai ve muknf bitabsle-
ri her SHiman i?in mutalSaya sayandir. Miizakere ve miinakasa be j saat kadar devam ctti.
Saat altt kirkbegte miizSkere hitam bulmuj oldttgu zaman TBMM, 429, 430 ve 431 nci
kanunlan gikarmig bulunuyordu.
Bu kanurdara nazaran Tu±iye Cumhuriyeti'nde, muamelSt-i nSsa dair olan ahkSmin
tcgri1
ve'firfaZFTBMM'ifefOiiraii te^:jl:et«gi<hakaraete Sidve§er'iye ve Evkaf VefeStetii.-
rafllgS oldu.» (Bkz: M. Kemal Pa§a a.g.e., shu-5'L3v5l4}'L: ((;
: ,_ 'ivs - ktj ftbaSv i *S
140 KADiR MISIR06LU
anla§ildigi iizere Hanedan mensuplarina vatani terk it^in «o n g u n 1 u k»
bir miihlel taninmigti. Fakat 6 sirada Istanbul Valisi bulunan Haydar
. Bey ilc Istanbul Emniyct Miidiirii Sadetidin Bey -csasen biitiin tefer-
ruati daha once tesbit etmi§ oldugu uzcre- bu miiddete riayet etmeyerek
hemen gece Dolmabahce Sarayi'na gidip Halifc Abdiilmecid Kfen-
di'yi nihayet bir iki saal zarfwdan yakmlarindan sadecc birkac kadm ve
cocuk ile birlikte yurd di$ma cikmaya icbar ettilcr. O'tin Sirkeci'den
trcnc koymayi malizuiiu (!) addettiklerinden otomobile bindirerek
£atalca'ya gotiirdiiler. Sirkeci'den O'nun yakinlanni hamilen gece
yansi hareket ettirilen trehe Qatalca'da bindirdiler. Bu sirada oe Ha-
life'yi ve ne dc O'mm yakmlanndan herhangi bir kimseyi gazeteeilerle
vcya sair herhangi bir kimse ile asla goriigturmediler, Gercj o sirada,
bazi gazctelcrdc yurt dijina cikanlan Hanedan mensuplanyla yapddigi
iddia cdilen rdporlajlar yaymlnnrrusUr.92 Ancak bunlann Iicpsi de sirf
bir hayal mahsuliiydii.
Halite ve yakinlanni yurt di§»na cikarmaya me'mur olan polislerden
biri bulunan Ra/.i Yalkm'tn sonradan bu hadiseye tlair ne^rettigi
yazdardu93 Vali ve emniyet mensuplan tarafmdan cikanlan kanuna bile
riiiyct olunrniyarak nasil ha§in ve zalimanc davranddigmin kendi
agizfanyle acikea itiraf edildigi goriilmcktcdir. Bunlardan bir kismim
dikkatlerinize sunuyoruz:
Halife Afodiiktiedd Ei'ends:
«- Nasil b!.ur?» diycrdu islamiyct'i siyaset vasilasi olmaktan kurtar-
mak icin HtfUfet Makanu'm yikmak, HaHib-i Resulullafu memleket nan-
cine atmak mi lazimdir'?,. Hayir Iiayir VSIi Bey, bOyle bir karann Millet
92 - Bu roporlajlaidan bin cie o «irna" gazeteci olan Attmcd Ihsao ISfjnim'iu im-
zasiyla ciltrai^ti. Halbuki kendisi hv/s ijabsen a si/aiia yurt dljifta gikanlan hanedan
mensuplanyla ne kendisinin ve.uc de hertimipj bir "azelednin g6rii$liirLilmii$ ddugumi
a^ik^a ifade etinistir. Aynca Ilaltfc ilc biriikte <pksa bazi kimselecden tie bunadini-mesnm-
atirmzvardir
93 - Razi YALKIN- Son Halite Abdiilmecid 've Banecizn-i AH Osman istunbiil'dsn
Nasil £ikanldi? iinvSmyla Tarih Diinyasi (Istanbul 1950) r
iniiieajcip sayilartnda nesredileo tefrika.
OSMANO&ULLARI'NIN DRAM! 141
Meclisinden suduruna ihtimal vercmiyorum bir tiirlii...
HSncdammdan irsen intikal eden Saltanal Makami'ni; mahza milleti
hosnud ve memnun etmek i^in terk ve feregate muvafakat ettim. Fakat
Hilafet Makam-i biitiin Ehl-i tslamin hanedanima ve dolayisiyle
§ahsima bir vediasi olduguna nazaran, Millet Meclisi'nin bu kararim
kabul ctmckte mazur oldugumu, hig vakit gecirmeden Ankara'ya bildir-
menizi, bu karara mutavaatim icin beyhude yerc israr etmemenizi ve
huzurumdan derhal cckilip gitmenizi emir ve ihtar ediyorum size Vali
Bey!.»
Vali Haydar Bey, muhalap oldugu bu aci sozleri ve hele kovulma
keyfiyetini, biiyiik bir sabir ve sukQnetle ve biraz da manali
gulmnsemelerle kar§iliyor, Halife'nin bu karar ve israrh talebinden fe-
ragatini, Biiyiik Millet Meclisinin iradesine mutavaatmi temin i^in dil
dokmckte, nezaket gbstcrmetkte devarn edlyordu:
«- Bu emrinizi yerine gelirmege, ihtarinjza boyun cgmege mevki ve
mamuriyelimin mSni oldugunu, aldigim emrin Turkiye'nin yegane
hakimi olan Buyiik Millet Meclisinin verdigl bu karann, zatialinize
yalniz tcbliginden ibajet degil, aym zamanda behemehal. tatbik etmek
vazifesinin de bana tahmil edilmi§ bulundugunu liitfen nazar-i dikkate
almanizi tekiar rica edeccgim. Bu emrin kat'i ve sizin icin de kabul ve
mutavaatm mecbur oldugunu da...»
Abdiilmecid, VSlinin sbziinii kesiyor ve azametli bir eda ile:
«- Hayir hayir Vali Bey» diyordu. «Sizin de bir musluman sifati ile
Hilafet'i en buyiik dint bir merci ve makam tanimaz, §ahsima mutlak
surette merbut ve hurmetkar bulunmaniz ve bunu en kudsi bir vazife
tammaniz icabetmez mi?.. Bu mecburiyet ve mutavaati bana tahmil
ederken neden bu icaplan dii§iinmeyi ihmal ve israr ediyorsunuz. t§te
size katt olarak ihtar ediyorum ki; memleket harici |ciyle dursun, saray-
dan ve hattS §u salondan bile di§an cikmam ve cikaramazsiniz da beni!
Ta^ciz ve tazyike devamdan vazge?iniz... Yoksa... Ben de...»
Bu defa da, Vali Haydar Bey, Abdulmecid'in sozunu bitirme-
142 KADIR MISIROGLU
sine meydan vermiycrek, Halife'yc dogru bir iki adim ilerliyor, ciddi
bir eda ve kail bir ifadc ile:
«Affimzi rica edcrim Efendi Hazrctleri!» diyor. «Ben Turkiye
Biiyiik Millet Mcclisi'nin biiyiik millelimizi temsil etmektc bulundugunu
vc sadir olan mill! iradeye gerek zaliiilinizce vc gerekse hence, kail
sftrette riayet mecburiyelindc bulundugumuzu tekrar arz ve ifliam eimek
isterim. Bilhassa, bu mill! iradenin [atbik ve infazi hususundaki
mes'uliyel oniinde vazifemin ifiisraa dalia ziyadc miimanaat etmekten
(Bide olmadigim da ilaveyi pek liizumlu buluyorum ve hemen millt tad-
eye mulavaat buyrulmasinin ziitialiniz icin daha hayirh olacagmi da ar-
zclmeyi insant bu- vaztfe addediyorum. Tekrar istirham cderim, beyhude
israr ve ilirazlan lerk ile vazifemizi (eshil ve hareket hazirligini tacil buy-
urunuz.»
Bu ba§i ortiilii ve nazikane tchdid kar§ismda Halife Abdiilmecid
biraz sarsiliyor. Bu csnada Polis Mudiirii Saadeddin Bey de soze
kansiyor. Telash baki$lanni biicgindeki saat ile Halifenin biisblitiln
catiklasan yiizundc gezdirerek:
«- Efendi Hazretleri!...» diyor. «Size tahsis olunan trenin Sirke-
ci'den hareketine bir bucuk saat kadar bir zaman kaldi. Liitfen
hazirlansaniz da bizleri, sizi hazirhga ve harekete icbar gibi, hie de
sSyaii-i arzu olrniyan tescbbiislere muracaat mecbOriyetinde birakmamak
lutfunda bulunsamz. Hem bizi hem de kendinizi beyhude yere iiziip
yormasaniz, daha miinasip olacagi zannindayun.»
Biraz daha apiklanan ve o nisbette de acilafan, ricMan daha ziyade
Smirane bir ihtari andiran bu sozler, Halife Abdiilmecid Efendi'yi ye'se
diisuriiyor... Nihayet, almni kin§tirarak manah bir guliimseme ile, Va-
liyi ve Polis Muduriinii hasten ayaga siizdiikten sonra soruyon
«- Sarayimdan beni cebir ile mi cikaracaksimz?»
Ikisi birden ayru zamanda cevap veriyorlar:
«- Evet... lcabettigi takdirde maalesef oyle efendim!..»
,,«,-,Evet!... Aldiguniz einrin icabi plarafe!_.».
,
; ,. , „-, ;,,,, ,>..-,,.,,..,,,
OSMANOGULLARININ DRAMI 1«
Qehrcsi sararan Halife kajlanni catarak.
«- YaSylemi?!...»
Diyor ve bakistaim Vali ile Polis Mudiiriinlin yere ejjik yiizlerinde
gezdirerek sert bir sesle ilavc ediyor:
«- Muhalefel ve mukavemet gosterirsem ne o!acak?..»
Abdulmecid F.fendi'nin bu suali kadar da tavirlarmdan
anlasdiyordu ki, sarayin if ve di§ vaziyetlerinden haberi yoktu. Kendini
de, giivehdigi adamlanm da, herhalde serbest saniyor, kimbilir tie gibi
kuruntulara kapiliyor, ne gibi tesebbiislerc atilmayi arzuluyordu. Fakat
hi? bir gey yapacak ve yaptiracak; eger hakikaten varsa, taraftailanm ay-
aklanduacak vaziyette degil idi. Ciinkii daha ak$am karanhgi basarken,
saray, millt bir ccmbcr ile cevrclenmi§, haric ile olan miinasebctleri ke-
silmijti. Telgraf dairesi ijgal edilmij, telefonlan kullanilarmyacak bir
tele getirilmisti. Sarayin biitiin koridorlarina alakalt mcmurlar dizilmis.
ve mabeyinci, yaver, katip vesaire gibi biiyiik kiiciik biitun memur ve
miistahdemlcrin bulunduklart odalann Bnierine nobetciterkonimism.
Halife Abdulmecid Efendi, cok ani olarak altnan biitun tedbirleri
bittabi bilmiyor ve Vali ile Polis Mudiiriinun malum karaii kendisine te-
blig icin geldilderini tahmin ediyordu. Bu sebeple de, sik sik kiikriiyor
ve bu hareketlcti ile, ne de olsa Vali ile Polis Miidiiriinu sinirlendiriyor-
du.
Halife Abdulmecid Efeadinin son sualini, kisaca cevaplandiran
Vali ile Polis Mudiirii Beyler, muhataplamu daha fazla heyecan-
landirmamak icin, sukutu tercih etmi§lerdi. Fakat, onlarin bu sessiz-
ligini ve hareketsizligini, kendi lahminlerine uygun olarak yoran
Abdulmecid Efendi gazap puskuren baki<jlan ile hirpaladigi muha-
taplanna dogru hirs ve hi§im ile sokuluyor ve dik bir sesle:
«- Yapacaginiz cebri, ikrar ediyorsunuz degil mi?.. O halde, tekrar
ediyorum i§te!... Ne Hiiafet'in ilgast, ne de memleketten ihracim ka-
ranni kat'iyyen kabul etmiyorum. Istediginizi yapmakta serbest ve muh-
tarstniz efendiler!..» diye bagu-arak, kendini gerisindeld kaditekoltuga
1*1 KADIR MISIRO&LU
atiyor. Geriyc dogru yaslamyor. Ayaklanm ta ileriyc dogru uzatarak,
gittikcc biiyiiycn vc kan biiriiycn gozlcrinin yakici bakijlanni Vali ile
Polis Mudurii'min yiizlcrindc gezdiriyor. Adcla meydan okur gibi, dire-
ncn bir tavir lakiniyor vc sdyleniyor:
«- Hilafci-i Muazzama-i Islftmiye'nin timsali olan sahsima kar§i revl
goriilcn bu muameleyc tahammUl cdomcm artik. Hancdanimin huzur ve
- selamcli n.imma sjimdiyc kadar ne dfidilsrse kabul ve icradan istinkaf ct-
mcdik. Selahiyeli lahdid edilmesine ragmen Hilafet Makarai'ni kabuldede zinh&r tercddiil gbslcrmedik. Milletimizin halinna hilrmcten
gSslerdigim bu fcragat vc fedakfubk sankikafi degilmis. gibi, jimdi de
beni vc hie juphesiz bended soma da hauedflmmizm biittin crkfm vc ef-
radini yad ellcrc atraak isliyorlar...»
Vali ve Polis Miidiirii aruk Abdubnecid Efcndi'nin sUzlerine ku-
lak bile vermiyorlardt. Kapi oniindeki paravananui gerisine
cekilmisjerdi. Yiizyiize gelmislerdi. Alinan emrin yerine gclirilebilmcsi
konusil iizerindc, Polis MUdiir Muavini Kamil Hey iic acizinizin
iijitebilecegi kadar hafif bir scs ile konuguyorlardi:
«- Ne yapaeagiz Saadeddin? Bu adam bizi cok uzccek ve yoracaga
benziyor!...»
«~Eve(... Maiilesefoyte Vali BcyL»
«- O halde?»
«- Siddetli harckete gecmek zorunda kalacagiz galiba...»
«- Ben de byle goriiyorum. Fakat, nasil yapaeagiz bunu?..»
Polis Mudijru Saadeddin Bey, biraz dujundukten sonragiilumsiyerek:
«- Hie §iiphes; 'iyor, «kucaklayip otomobile atacak vc kacirir
gibi bir vaziyet y: dcgiliz.. Biitiin umidlerini krracak ve mill!
ifadcye uymaya m rakacak bir gareye basvurmarmz lazim Vali
Bey!..»
«- MeseB ne gibi Saadeddin?»
OSMANOlSULLARI'NIN DRAMI 145
«- Hatinma gelcn §u... Mescla; ileri siirdiigu taleb ve itirazlan
Hiiyilk Millet Meclisi Reisligi'ne arzetmi$ ve daha sjddetli hareket
lll/Qmuna diiir yeni bir emir almis. gibi goriinsck. Bu suretle inad ve
nuikaveinclini lorarak biraz da korkularak...»
Vali Haydar Bey, Polis Mudiiru'min soziinu kesiyor, memnunluk
ifikte eden bir guliimseme ile:
«- Saadeddin, bu cok miikemmel i§tc!» diyor. Hemen buna bir
^ckil verclim vc harckctc gecelim.
«- O halde, zaaaliniz tckrar O'iran yanma gidcr, vaxiyeti Ankara'ya
t! I ;-;rafla bildirdi^innzi vc ccvap bekledigimzi soylcrsiruz kendisine. Bi
iaz soma da, bendeniz yanmiza gelir alman ccvabi, nasi! emk buyurulur
ise ya zatialinize vcririm yahud da yiiksek sesle okurum. Tabit ki, bu
ccvabi O'nun rnaneviyatmi mrpalayacak timidlerim kiracak bir §iddette
vc cok kaiT bir mahiycuc Icrlip edecegim. Miislerih olunuz siz.»
Vali Haydar Bey, Halifc Abdfitaecid Efendi'nin yanina girerk-
on. Polis Mudiir Bey yammiza geldi... Salondan ijitilecek kadar yiiksek
sesle muavini Kamil Bey'e hitap cderek:
«- Haydi Kamil Bey; Saray telgrafhanesine inccegiz. Ankara ile
munabere edecegiz.» dedi ve clile, kendileri ile birlikte gelmemi i§aret
ctti. Biraz sonra, telgraf odasmda vc telini akjamdan kestirdigimiz ma-
kinenin bulundugu masamn baginda idik. Muavini ile kisa siiren bir
gorugmeden soma, Miidiir Saadeddin Bey soyliiyor.. Ben de
musvedde halinde not ediyordum. Be§ dakika icindc cevap hazrrlanmig,
bir telgraf kagidina yazdmij ve resmi miihurle de damgalanmi§ti.
Saaddedin Bey, o gun, Halifenin sevkine aid yapdan hazirbklar
ile alinacak tedbirler iizerinde ugrajmaktan ve bilhassa Halife'ye yapdan
lebligat esnasinda a|in derecede uzulmeklen yorgun ve halsiz dii^cn
vricfidunu biraz oisun dinlendirmck ve bu suretle gecirilecek vakit ite,
Ankara ile muhabcre edildigi kanaatini halifeye edindirmek ijin, posl-
alianede koltuklardan birine serilmijti. Fakat dinlenmek degildi, otur-
dugu yerde didiniyordu. Muavini Kami! Bey'e, bana ve diger
ta
146 KADIR MISIRO&LU
alakablara cmirlcr veriyor, nakil csnasinda karsdasdmasi ibtimali bulu-
nan lers durumlar, ani saldinmlardan bahsediyor ve bunlara karsi
alinacak gegitli tcdbirler tavsiye ediyordu. Boylece yirmi dakika kadar
vakit gccircn Saaddedin Bey, tcla§h oldugu kadar da yorgun, az
buguk da kirgin bir eda ilc, HattTc'nin bulundugu salona girdi. Vali
Bey'e dogru tez adimlarla ilerlerken yiiksek seslc:
«- Cevabi aldik VSli Bcycfendi! SSdir olan cmrin tayin cdilen
rauddet zarfmda yerine gctirilmcmcsindcn dolayi skldctie muahazc edi-
liyoruz.. Emir buyurulursa okuyayim efendim..» dcdi vc Villi Haydar
Bey'in cevabitu beklemeden, yiiksek ve titrek bir seslc okumaga
bastadi:
'Istanbul Vilayetine.. Cevap... Hakim iyet milletindir. Milleti
temsil eden Meclis karanmn tatbik ve infazmda, tarafmizdan
gosterildigi anla$ilan rehavet mes'uliyet-i azimeyi mQclbdir.
Abdulmecid'in -mill? iradeye Maal etmedigi takdirde-, [cab ederse
kuvVQ'i ceb-riye dahi istimali sAretiyle vakil gegirilmeksizin saray-
dan ihrac ve trene irkfibi, neticenin de yartm saate kadar telgraf
ile i§'ari ihtar otunur. Meclis ve Heyeti Vekile hal-i iciimada ve ve-
rilecek cevaba intixardadir.
Biiyiik Millet Meclisi Riyaseti.»
Okunan cevap, hcle Polis Mudurii Saaddedin Bey'in okuma es-
naswdaki heyecanh jestleri, Abdiilmecid Efendi'nin uzerinde, tahmin
edilendcn 50k daha fazla tesir yapmisu. Ba§i aniine sarkmi§, cehresi ol-
dukca sararrois., derin bir dus.unceye dalmi§ti. Dudaklari oynuyor, bir
seyler sbylemek istiyordu. Fakat sOyleyemiyordu. Belli ki gecirdigi
§iddetli buhran buna mani oluyordu.
Koca salonu derin bir sessizlik kaplami§n. Haydar ve Saadeddin
Bey'ler de yanyana ve olduklan yerlerde kalmi§!ar vaziyetteki bu 3nl
degi§ikligin kar§isinda kimbilir ne gibi diisuncelere dalmtslardi. Pek
hakli olarak birazicik da §a§irmi§lardi hani, ikisi de cehresi gitu'kce sol-
up sararan viicudu ba§tan ayaga seyirip sarsdan Halife Abdiilmecid
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 147
Efendi'ye bakiyor, bakiyor, arasira da birbiri ile manali bakigiyorlardi.
Belki de kapildigi buhranin vermesi ihtimalini gbrdukleri neticeden,
Abdiilmecid Efendi'nin esnada yiiregme inip 01uvermesinden
cekiniyor, korkuyorlardi. Ikisinin de ahnlari kinsmis^ kasjari catilmisn.
Onlar da tipki Halife gibi, belki de O'nunkinden daha derin diisuncelere
dalmi§lardi.
Vakit geciyor, Abdiilmecid Efendi'yi sarsan ve kivrandiran buh-
ran, butun §iddetile de'vam ediyordu. O arahk, kendini biraz topliyan
Vali Haydar Bey, Polis Miidiiru Saadeddan Bey'e dogru dondii.
£okliafif birscsile:
«- Ne dersin Saadeddin, Saray doktorunu getirtsck mi acaba?...»
dedi.
Saudeddin Bey, uzunliilii baki§lanm Vali Bey'in yiiziinde gezdi-
rerek cevap verdi:
«- Evet... diyccegim amma, cok cekiniyorum V21i BeyL.»
«-Ncden?..»
«- Saray halkinm kadinh crkekli telfisjanmalanndan, feryad ve
figana ba§lamalarmdan„.»
«- Evet hakhsin... Amma bu vaziyette ne yapacaj*iz?...»
«- Biraz bekliyeccgiz...»
«- lyi... Fakat... Ya bUsbiitiin fenala§irsa?...»
•
«- Ya bir emr-i Hak vaki oIuverirse?...»
«- Pek sanmiyorum ya! .. Oyle bir jeyin vukuflnda herhal Ankara'ya
bildirir, taiimat.isteriz ham harekelimiz hakkinda...»
Vali Bey, uzilntillii oldugu kadar da telajh bakrjlanni uzandigi yerde
kivranmakra olan HaKfe Abdiilmecid Efendi'nin uzerine joyle bir
gezdirdikten sonra, Saadeddin Bey'e cevirerek:
«- Ne dersin Saadeddin?... Joyle gogsunu bagnni acip hava-
landirsak, sirura ve kollanni yavaj yava§ ogujtursak... Belki acjlir..»
KADIR MISIR06LU 149
«- Ncye icreddtit cdiyorsun Saadeddio?...»
«- Vchme kapihp bagirmasaidan Vali Bey! Sonra da sarayin kangip
bir h&dise cikmasmdan...»
Poiis Miidijru Saadeddira Bey bu diiguncesinde cok hakh idi.
Cunkii, aks/amdanbcri odalarinda kapah bulunan, hie gttphesiz ki hepsi
de endise vc mcrak icinde kivranip bunalan saray crkan-i ve hole harem
dairesindeki sarayhlar, bu icreddullu vaziyctle sabirsizlanmaga
sizlanmaga, hatta bir kismi da huysuxlanmaga basiamiglardh Butunduk-
lan odalaiin kapilanni icerden hire ve hi$nnla vuruyor, sarsryor, pencer-
elerdcn uzanip sarkiyor vc bcklcycn memurlara stk sik soruyorlardi: .™
«- Asiammizi gcMiirdiilcr mi?...»
«- Ne oluyoruz?..»
«- Kapah odalarda daha ne kadar kalacagiz?..,»
«- Sakin sultammiza bir hal olmasm?...»
t^erinde somurtanlar, homurdananlar, kas, catip gazaph gazaph ba§
sallayanlar, civarianndaki nobetci memurlara dil uzatan ve meydan
okuyanlar da yok degildi.
Mernur arkadasjar, bu sorulan rnun§sib sOzlcrle ecvaplandinyor,
bazilaiina teselli veriyor, ta§kmhklara karsr da gOz yumuyorlardi. Fakat,
i$j a§tn dereceye vardiranlara karsi da, sogukkanMiklanm muhafaza ct-
mckle beraber, layiki vechile mukabelede kusur etitiiyorlardi. Gittikce
kararmakta olan hal ve vaziyeti de, sik sik Mudiir Muavini Kamil
Bey'e bildiriyorlardi.
Bu durumda, Haiife Abdulmecid Efendi'nin herhangi bir sebep
ile cikaracagi dikce bir ses, saray halkinda bir giiphe uyandirabilir, ve-
levki mevzii bile olsa saray icinde, vukuu hie de arzu edilmiyen bir
hadiseye sebep olabilirdi. Polis Miidiiru Saadeddin Bey, bilhassa bu
ihtimali duslinerek Vali Bey'in, Abdiilmecid Efendi'nin gogsunu
acmak ve masaj yapmak teklifini cok man&h bir sukut ile kar§ilami§ti.
,:.. :,.•' ,, .': ....
' ;• •:-
..
..:_•. ...
SON HALiFE
ABDULMECID EFENDi
- Makam-i Hilafete gegtigi siralarda
160 KADIR MISIRO&LU
Fakat Vali Bey'in isran iizcrine, zihniiii kcmiren ihtimali aciklamak
vo bu arada odalannda saallcrden beri kapah duran saray erkan-i ile me-
mut vc miistahdcmlerin, billiassa, yaygaracihkla ma'ruf olan harem
agalanmn o andaki durumlarml oldugu gibi anlatmak mecburiyetinde_
kalmisU...
Vali Haydar Hey, aldigi bu izabat iizarinc, vaziyetteki nczaketi, ili-
limalli vchamcli anlamuj, salon kapisi ilo denize nazir pencerclerdcn biri-
nin arasinda duran biiyiik camh dolaba abanarak, Halife Abdiilmecid
Efendi'yc baka baka, dcrin bir dUsjiinccyc dalmiijti Polls mudiirii Saa-
deddin Bey, sogukkauhligim muhafazaya caligiyor, vaziycti islah icin
zihninde caroler arasbrdigi, kas, ve gbz oynatmalarindan, dudak
kipirdatmalanndan anlasdiyordu. Bir taraftan da salonda dolajiyor,
gbziinii Halifc Afcdiilmccid Efcndi'dcn ayirmryordu.
Boyle bir ceyrck saale yakm bir zaman gccliklen sonra, Halife
Abdiilmecid Efendi, gbzlerini acli. Scssiz ve harcketsiz Vali Hay-
dar Bey'e dogiu bakli, bakli, bakti!... Nihaycl, yavas, yavas,
kimildanarak, sik sik yulkunarak dayandigi kanapede dogmldu...
Omidsizlik ifadc eden bakiglanni, salonun tavamnda ve duvarlarda gez-
dirdikten sonra, Vali Haydar Bey'in, ilziintiidcn kinsmi$ yiiziine
mihladi. Bu bakisjardan ne de olsa ferahlanan vc ccsareti dc artan Vali
Bey, giilcr yiizle Halife'ye dogru Uerledl Vali Bey'in tavir vc hareketle-
rinden, Halife'yi teselli etmek niyctinde oldugu aniasrliyordu. Fakat,
buna meydan kalmamisri. Hallfe Abdiilmecid Efendi, sakin bir eda
jlc sormusjlu:
«- Vali Bey!... Gonderilecegimiz mahal tayin edilmis, midir Ankara-
ca?.»
«- Hayir Halifc Hazretleri! ... Bu husus arzunuza birakilmism\»
«- Ya!... §u halde ne ile ve ne larafa hareket edecegiz?...*
«- RiikObunuza tahsis olunan bir tren ile Balkan hududuna...»,
«- Peki... Bu tren bizi nereye kadar goturecek?...»
«- Bu da, arzu vc karar-i alinize birakilrmsur efendiml...»
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 151
«- Bu gece, herhaldc yola cikmak mecburiyctindc oldugumuza gorearbk hazulanmaraz icab eder degil ini?!.. §u halde ben harem dairesinekadar gidcyim ve yapdacak islere nezaret edeyim... Olmaz mi?...»
Bu Site uzcrine aim yinc kansan, kaslan asagi-yukan oynamagabasfiyan, Vali Haydar Bey, Abdulmeeid Efendi'yc biraz dahacgilcrck:
«- Kendinizi yormasamz daha iyi olur. HSlifc Haaetleril £okuziikliiniiz ve buliranlar gecirdiniz. Vlicudii aliniz herhalde istirahatemuhtac bulunmaktadir. Emirlcrinizin tcbligme Saadeddin Bey'in ta-vassutu daha miinasip olur gibi gcliyor bendcnize...» diyor ve Saa-deddin Bey'e donerefc
«- Efendi HazreUeri'ndcn tcbellug edeceginiz emirleri bu emirleremuhalap olacaklara tamamiyle teblig eder ve sayet Efendi Hazretleri ten-sib buyururlar isc, yapilacak hazirliklara nezaret ile tasri edersiniz...»
Hallfe Abdulmeeid Efendi, Vali Haydar Bey'in bu teklifine ev-vcla cevap vcrmiyor, basini Online egerek du Suntiyor, act acigulumsuyor.. Biraz da istihzakar oldugu sezilen bakislan ile hirpaladig.Vali Bey'e:
«- Kuzum sunu acik soyleyin BeyefendiL imah sozlerinizdennezaret altinda, temas vc ihtiHttan mcmnO bir vaziyette bulundugumuaniiyorum. Bir sey daha teklif edecegim size... Polis mudurii yammdabulunmak sarnie. Harem Dairesi'ne gecmemizde de bir mahzur muta-savver m, sizce acaba? Her halde olmasa gerek!..» diyor ve gSzlerimelmde tez ve titiz harekctle cevirmekte oldugu tesbihe dikiyor. Bu csna-da Polls Mudiiru Saadeddin Beyle gozgoze gelen ve manal. manahgulerek gozlerini yine HaEfe'ye ceviren Vali Haydar Bey, daha nazikbir jest lie:
«- Bizce, yalniz rahatsiz olmamaniz, her hangi bir scbep ile ant o-arak tckrar teessure kapilmaraamz matlubdur. Efendi Hazretleri'leeriye te§rif buyrulacagina, hazirlik isleriyle alakalt bendelerimzi emirbuyursaniz da, huzuw alinize gefeek daha iyi degil mi Efendim'" Bu
!SJ
162 KADIR MISIROGLU
ricami kabul buyurmaraz. bilhassa istirham ediyorum za.ialinizden...»OSMANOGULLARI'NIN DRAMI
«Abdulmecid Efendi, Valinin nazikane ve dovamli israr vo ri-
calari, dalia dogrusu yaptigi talcblere apacik ifirazlan kar§ismda nMyet,
Harem Dairesi'ne gccmcklcn dc sarfinazar etmck mccburiyetinde
kahyor.
Hazirlik 19111 kimlerin cagnlmasi icab ediyorsa, salona getirtilen Ha-
rcm-i Hiimayun Hazinadar Ustasi ile kalfasi ve bit de harerriagasma,
kendincc gerckli olan emirleri vcrmi^li. O csnada Vali Haydar Bey dc
hazirlanacak csyunin cins ve nevilerini, miklarlanni layin etmisti. Bu
(eiibiliin Halifc Hazrelleri'nin arzu ve iradesi icabindan oldugunu da
sbzlerine cklcmisli.
Halifc Abdiilmccid Efendi, Vali Haydar Bey'in bu nazikane
lenbili ve ihlarlanm, luzumsuz bir miidalialc ve sahs.na karsi bir tccavuz
saying, yinc de fena haldc cclallcnmemiijti. Soinurtkan bir cchre ve
celallenmenin vcrdigi litizlik ve iczlik ile salonda, asag. yu-kan
dolasiyordu. Hircin bakislart, agirca hiiaplan ile Vali Bcy'i
hirpaliyordu. Fakal, gerek (arilii vakiadaki 50k kiymelli basansi ve
gcrekse Istanbul Valiligiude bulundugu miiddet zarfindaki birbirinden
yiiksek icraati ile buyiik bir idarcci oldugunu ispal eden rahmctli Vali
Haydar Bey, Halife'nin bu, yalniz goniil kinci degil dc, scref ve hay-
siyet kinci sozlcrine hie de mukabelc clmiyor, el ve gozlcri ile yaptigi
askm ve taskin harcketlcri gbrmemezlige geliyordu.
SfSzIcrinin ve harekellerinin gerek Vali Haydar Bey'e ve gerekse
Polis Miiduru Saadeddim Bey'ler tarafindan siikunetle
kar§ilanmasindan, yava§ yavas yumugadi.
Pencereden denize bakmak surctile kendi kendine oyalanmaga
basl.yan Halife Abdijlmecid Efendi, bir arahk yine Vali Haydar
Bey'e dogru geliyor, yari gazapli yari merakli baki^larim yiiziinde gez-
dire gezdire soruyor:
«- Trcne nereden binecegiz Vali Bey?..»
153
Vali Haydar Bey bu sual kars.s.nda biraz duraksar gibi olmussaatlardanben iizulup didinmek.cn daralan yiiregine bir bu sual, cok ac,ve pek hakl, bir siiphe sokmuslu. Cunkii Halife Abdiilmerid Efen-d.n.n Irene Sirkecidcr, bindirilmesinin miinasip ve muvaffik olunolmiyaeagi, dalia o giiniin sabahmda alakal.Iar arasmda goriigiildugusrada, Halite Hazrctleri'nin sevki isi ifc aWah bulunan selm u
S
ardan bin, Halifc ve Hilafe. .mafterlarmm bulunduklanndan suphe edi-lcn baz, kunsclerin, biiyiik ve kiiciik topluluklar halinde isfasyon vc ci-varlannda bir hadise cikarmak, bu stale dc Halife'nin gonderilmesincman, olmak .esebbiisunc gecmelcri ihtimalini, hazrr bulunanlara
«ZtTHZ ,
imal UZe,i"de chem™Wte lurulmasi, buna kars,gerekli tedbirler alinmasi tavsiyesinde bulunmustu...
Digcr alakaklar ve bilhassa Vali Haydar Bey tarafmdan da varid vekabule sayan goruldiigii icin, Halife Abdulraeeid Efendi'nin trcneSirkea istaSy«,nu'ndan degil de Catalea'dan bildirilmcsi karar-aslinlmiji,, venlea bu karar ve hele bu kararm tatbiki icin alinan butiintedbirta vc yapilan hazirlddar, bu isle vazifelcndirilen kimselerden gay-nlcrinctamamiylegizlitutulmustu.
°
Halife AbdWmccid Efendi'nin boyle dump duruken manal,
Lt^« lm^ HaydM "ey '
e 8U"diiz 8W§ulen.eritaWtotoi h ve pek hakl, olarak da ku5kulandirmiSu. Vali Bey'in durak-lamasindaki baslica sebcp bu idi i$te! ...
Vali Haydar Bey'in tavir ve halinde an slzln vukfi bulan budegijikHk de hip suphesiz cok zeki bir zat olan Halife AbdWmecidEfeBdi nin tabu ki; gfeUnden ka5mi§ degildi. O da, bu suali sorduranvc zihnm, tirmaliya, §uphe ve endi5c her ne ise, onun tesirine ValiBeydck, dcg,s ,klrk iizerinc, busbutun kabarmi; ve sahlanm.sir. Yincac. aei k.vranmaga, dudaklann. kemirmege, s.nirli harcketlerle sa-Kaumn tellenni fekip koparmaga baslamisd.
Fakat, bu hali cok surmedi. Kendini pek cabuk tophyan Vali Beyvaziyet ve halindeki deg.sikiigc, toltugu alunda f,kan ve kendisin"gunlerdenbcn kivrandrran e.bamn csnada birdenbire banyan agn ve
1M KADIR MISIROSW
acisimn scbcp oldugunu tarn zamamnda ileri suriivcrmcsi, helc Halife
Abdtilmecid'den af vc oziir dilcmesi vc nfe da, trenc State, den
binilccegini inaad.no bir eda ile sbytcmcsi, yfedc yttz muhakkak olan
aci bir miinakasamn c.kmasim onledi.
Halifo Abdiilmecid Efendi, Vali Haydar Bey'in sctelerinc i-
nanrms. gibi gOtfinmekle boater, herhalde ahnini kcmircn adqertun
sevkiyle yitatlnii fetor bunisturdu vc sen bir seslc sordu:
«- Sirkeciye karadan m. gidcccgiz yoksa dcnizdcn mi?..»
Vali Haydar Bey, sola getisinde dnran vc Hal.fc'ni.i bu suallcri
sualay.p sormasmdan, nc dc olsa, kuskulanan Polls Mudurii1
Sanded-
din Bey'e doner* Halifc'yc l.isscttirmcdcn bir go/, mareti verd. vc
soziine devam ctli.
«- Hangi tariki Icrcih huyurursunuz cfcndim?..»
Halife Abdiilmecid Efcndi, yinc dUsUnccye dalmig kas ve
gfelerlni oyrvatmaga, ».k Sft yutkuiunaga baStam5tt Bir aral.k yme
ayaga kalkt.. Titte ad.mlarla ilcrliyerck, Vali Bcy'c yaklasu.
Itimatsi7.lig.ra hisscltirccek bir ecffi ilc ytellne bate, bakt. vc nuiayet
«- Ben mi Vali Bey?...» diyc hayk.fdi. Vine biraz dusiindukten
sonra soziinu tamamladi:
«- Deniz larikiylc gecmeyi tercih ediyorum Sirkeci'ye ben!...»
Vaziyctin yine caprasdc bir sekil almak uzerc oldugunu hisseden Vali
Haydar Bey aln.ni kinsurarak sordu:
«. Bu tercihinize scbep nedir Efcndi HazrcUcri? Lutfen soyler mi-
siniz acizinize?»
«- Karayoluna ctaakta kar5.las.lmas.nl hahrlad.g.m baz. ehemm.y-
etti mahzurlar!..»
«- Mesela ne gibi mahzurlar efe..dim?..»
«- Soyleyeyim. Yolda bir taarruz ve harekete maruz kalmamiz.. ya-
hud da goriinur goriinmez, bir kazaya ugramamiz filan gibi*
Halife Abdulmecid Efendi nihayet zihnini kemiren endiseyi ac.ga
155
Son Halife AbdOImecid Efendioglu 6msr Farak Efendi ile birlikie
- §ehzadeliginde -
156 KADIR MISIR06W
vurmustu. Milletcn kotktugumi apacik ortaya koymustu.94 Bu ycrsiz vc
yakigiksiz cndiscye, ksaidiUpdcn mi, yoksa yakmlanndan herliangi bi-
rinin vcya kacmin tahrik vctelkinleri ilc mi kapildlgi bilinemez vc an
icin kendisinden dc bu husus sotulup ogrenilemezdi de labii...
Vali Haydar Bey de esasen bunu ogrcnmcyi ve bu isi csclcmck ilc
mevzuu desip genlsletmeyi liizumsuz gbrmiis, belki dc bu sOreilc hem
kcndini hem de muhatabnu sinirlendinraekten cckinmisli. Amma. sualin
cevabmi vcrmckic dc hie gecikmemisti. Tarn bir idare taurine yakisacaK
laili scrl bir ciddiliklc:
«- Efendi Hazrcllcri..» dedi. «Musaadenizle arzedeyim ki; zatialiniz
yok ycre vchme kapibyorsumiz. Hfmr-i alilcrine gclen yahud da ban
kcndini bilmezler tarafindan yapdan telkinler He zat-i almizi endiseye
diisurcn bu mcnlT ihtimaller kac'iyyen varid degildir ve olamaz da.
Biiyiik miUclimiz...»
Vali Bcy'in sbzunii bilirmesinc imkan kataarnisti. Tarn csnflda bi-
raz cvvel saiondan cikan Polis Miiduru Saadeddin Bey, telasla gelmig
vc Vali Bcy'c hitaben, hazirhgin bitligini, e$yalami otomobil ve kam-
yonlara yerlcstirildigini bildirdikten soma eli ilc Halite Abdiilmecid
Ki'endi'yi isarct edcrck sozunc jByle deyamla:
«- Efendi Hazrctlcri'nin maliyel-i alilerinde goliirmck isledigi.ben-
degamnm isimlcri dc mahdumn mUkerrcmleri Efendi Hazretleri'nden
iigrenilmis ve kendilcii olomobillcrc bildirilmistir. He emir buyuru-
luyor...» dedi ve bir kenara celdldi.
Koca salonu, htfeOnIO bir sessizlik kaplamisti. Vali Haydar Bey,
merak ve biraz da tereddut sizan batasjarmi Halite Abdiilmecici Efen-
di'nin yiiziinde gczdiriyor, ellerini ogujlurarak ve sik sik yutkunarak
haliyle, hareket zamaninm geldigini anlatmak istiyordu.
Halife Abdiilmecid Efendi, aynlik zamamnin artik yakinlasMgim
94 - Milletinden mi, yoksa AH Kemal misalinde oldugu gibi bip emir kuriarmcian
m,, korkmak gcrektigini vcya korkulmakta oldugunu okuyucularm takdirlerine
birakryoruz. K.M.
OSMANOSULLAWNIN DRAMI 157
anlamisti. Birden yasanvercn gozlerini yummuj, diisniemek icin sageliyle yandaki orta masamn kenarina tutunmustu. O da aci aci yutku-nuyor, sol cli ardsiz arasiz seyiren sakal.nda oldugu halde kara karadusiiniip duruyordu. Polis Mudiiru Saadeddin Bey de, heyecandankrrpisan gozlerini kol saatinden ayrrm 1yordu. Ara srra Vali Bey'e telasli
ve islifhamli bakislar firlauyor, lisan-i hal lie daha ne dumyoruz, dernekistiyordu.
Bir kac dakika surcn bu sessiz fakat o nisbette heyecanli sahneyiHalife Abdiilmecid Efendi'nin miilevekkil bir eda ve kisrk bir sadaile sbyledigi su s6zler nihayetlendirmisti:
«- Takdir-i Hiidaya uymaktan baska ne gelir elden? Haydi beylerbiz de inelim ve derhal harekei edelim. Yalmz evlatlanrm bulundurmak'istenm. Buna da iriraz ctmemenizi ve arzumu yerine getirmenizi bilhassaricaedcrim.»
Halife Abdiilmecid Efendi nihayct mill! iradeye karsi boynunuegmis, cocuklan ilc birlikte perdeleri kapah otomobite girmisli.»
95
Dikkatlcrinizc arzedilen bu tafsilat bilmecburiye rejimin adarm ol-masi lazim gelen bir polis tarafindan kaleme ahnmisttr. Bunun ne ka-darma inamlabilir onu, kestirmek giictiir. giinkii bir polistir veyazdanm cok sonra nesretmislir. B6yle oldugu halde O'nun verilenemri tatbik ederken nasil amirlerine yaranmak gayreli icinde bulunduguacikfa ortaya sikmaktadtr. Basta zamanki Istanbul VMisi HaydarBey ve Emniyet Miidiiru Saadeddin Bey olmak uzere butiin vazifelil-enn, Halife'yi bir an evvel vatamndan cikarabilmek icin, icabinda gayetrahatlikla yalan dahi soyleyebildikleri, cekilmemis telgraflan pekilmisgibi gestererek O'nu aldaitiklan, kendi agzlyIa sabit bulunmaktadir.Esasen tefrikanin iktibas ctmedigimiz nihayetlerinde hMiseninbaslangicina dtinen polis Hazi Yalkm, Abdulmecid Efendi'yi yurtdisma fLkarabilmek icin daha kanun Meclis'te kabul edilmeden bile Em-nivetce hazirlik yapildrgim itiraftan ve bunun tafsilatim vermekten
95 - Bk2. Sazl YAI.KIN - a.g.t.
,58 KADIR MISIRO&W
ictinab etmcmektcdir.
Bu tefrikamn en calib-i dikkat olan ciheti sudur ki; son Halife
Abdiilmccid Efendi, polislcr sarayinm kapisina dayandigi vc
miis&adesiz huzuruna girip, mahud emri tcblig eltigi anda dahi, kendi-
sinc hazrrlanmakta olan hazin sonu kavrayamamis. bulunuyordu. Hala
sagdan soldan vc bilhassa M. Kemal Paja'dan raedct umdo|u vc
O'na bir Iclgraf cekurcrck vaziyeti kurtarabileccgi limidini besledigi
anlasilmakladir. Halbuki Saltanal'm HilAfct'tcn tcfrik edilerek
lagvcdildigi giin belli olan bu gerccgi anlamak icin, fazla bir siyast
tecriibcye dc ihtiyac yoklu. Fakal evvclce de soyledigimiz gibi rcssam,
mfisikiijinas vc gcrccklcn san'alkar mhlu bir insan olan Abdiilmecid
Efendi hakikatcn bu isterin adami dcgildi,
Raz.i Yalkin'in iklibas cdilen satirlarmdan cikanlacak chemraiyetli
bir uctice de sudur: Polislcr Abdiilmccid Efendi'yi yurl disma
cikarmak icin Dolmabahcc Sarayi'na mahud kanunun Mcclis'cc kabul
edildigi 3 Mart 1924 tarihindcdayanmislardu. Halbuki Kanun dahuRc-
smi Gazeie'de ne$ir bile cdilmcmisti. Kanunlarin negirden evvel
mcr'iycte girracmesi ise, umumi bir hukuk kaidesidir. Kaldl ki; mezkOr
kanun Hanedan fnensuplarma « o n g u n I tt k » bir hazirlanma
miiddeti dc (animaktaydi. Bunu nazar-i iubare almayrak kanunun asdear
bir hukmiinii ihlal cden tscanbul'daki vazifelilcrin, re'sen bu tarzda ha-
reket cdemeyecekleri mcydandadir. Demek ki Abdiilmecid Efcn-
di'nin son dakikada bile medet umdugu Ankara'daki rical, emirlerini
O'na kanunun tamdigi bu on gunliik muhlcte bile riayet etmeyecek tarz-
da ve -anlasddigma nazaran- hatta kanunun Meclis'ce kabuliinden dahi
once coktan vermis bulunuyorlardi.
Son Halife Abdiilmecid EfendMn yurd di$ma cikanh§i es-
nasinda yaninda bulunan hususi katibi S. Keramet Nigar Bey, bu
esnada cereyan eden vak'alan giinii guniine tutugu notlarda su sekilde
anlatmakladir.
« 3 Mart 1924
Dolmabahce sarayi maiyet binasrodan gece yansina dogru Mabeyne
OSMANoeuilAfil'NIN-DRAMI 1»
cagnldim. Kapida bekliyen nObetci, beni basyaver odasma gotiirdiiYiiksck rtitbeli bir zabit telefonla sifre yazdinyordu. Beni gortince bek-Icracmi isaret etti; isini bitirince de kim oldugumu sordu Sonraonundekt elyazili bir kagida bakarak; «Bu gece yola cikacak .olanAbdulmecid Efendi'nin siz de maiyetinde bulunacaksimz, ona giirehazirlanm!» dedi. Sonra, karsisindaki bir meslekdagina, flniindekikagud. gostererck ve guliimseycrek «Son Osmanlt Halifesininmaiyetinde bulundurmak islediklerini bildiren bu yazismi hatira o'araksakliyacagini>> sozlerini ilaveetti.
Koridorda Emniyet Uraum Mudiiru'ne rastladim. Benden pasaportrein iki rcsim istedt. Sonra list kata ciktim, Halife Hazretlerfmn namazodasinda Kur'an-! Kerim okumakta oldugunu acik duran kapidangordiim.
Duasini bitirince huzuruna girdim. Bana «Vali Bey birkac saate ka-dar yola cikacagimizi bildirdi. Nereye gOnderilecegimizden haberimyok. Sizill de beraber bulunmanizi istedim. Bizimle geleceginizden eminoklugum icin de adiniz. kafile defterine gecirdim.» dedi. Hazir bulun-dugumu arzederek vc tazimle elini operek huzurundan aynldim.
Asagiya inince maiyet binasina donmek, esimle vedalasmak bavu-lumu almak istedim. Kap.daki nObetgi: «Siz art* oraya gidemezsinizEsirazi buraya cagirtir bavulunuzu da getirtiriz.» dedi. Boyle de oldu »
« 4 Mart 1924
Yol hazirliklari ancak sabaha karsi tamamlanabildi. Halife Hazretle-n'yle oglu §ehzade Omer Faruk, kizi Dtirrisehvar Sultan veKadinefendiler.verilen haber iizerine, alt kata indiler. Binek tasinda bek-leyen ve elini open esime Efendimiz: «Sizi de biriikte gotiiremedigimizeesef edenm fczim; ileride imkan olursa aynca cagirtmm.» dedi. Kendi-Sim son defa selamlayan yaverini kucakladi, arabasina binmeden Oncede ellenm acarak miUelimizin ve memleketimizin selametine dua etti.
Efendimizin maiyetinde mabiyincisi Hiiseyin Nakib Turban
160 KADIR MISIROGLU
Beyle husust tahibi Doktor SelAtaddim Bey de bulunuyordu. Aile
otomobiUcrinin Oniindcn vc ardindan gidcn arabalar uzun bir kafile
lc§kil cdiyordu. Edirnckapiswa vardigimiz siralarda giin agarmaga
basiamisb.
Cckmccclcrdcn sonraki yolculuk epey zabmclli oldu. Bozuk josede
arabalann camurlara saplanraamasi icin jandarmalar yol kenarlarmdan
biiyiikcc taster lopluyor, lekcrlck ge^illcrinc diisuyorlardi. Arada iki iic
kcre do mola vererck nihayet ogleden soma £atalca dcmiryolu istasyo-
nuna varabildik.
Rumcli Demiryollan ."jirkctinin oradaki amiri pneger bir muscvi
yurddasirmzmi?. Eferidimizin vc iiilcsi azfismm dlnlenmclcrine elverisH
baska bir ycr bulunmadigi'icin list kallaki dairesini boyle habcrsiz gclen
yiiksek misal'irlcrin islirahatinc lahsis elli, coluk gocuguyla da iziiz vc
jki-jmlara koyuklu,
Iclcn gclcn bu saygi vc scvgi yardrnilarnia Efcndimiz Inrafmdao lak-
dirlc lesefckiir ctligimiz zaman da: «Osinanli Hancdam Tiirkiyc muscvi-
Icrinin vclinimctidir. Atalanmiz ispanya'dan surtlldiikleri, kendilcrini
komyacak bir iilkc aradiklan zaman Milan yok olmakian kurtarddar,
dcvletlerinin golgcsindc tckrar can, irz vc mal cmniyclinc, din vc dil
hiirriyetlerinc kavugturdular. Onlara, bu kara gunlcrinde, climizden gcl-
ebildigi kadar hiztnel ctmek bizim vicdan borcumuzdur» dedi vc
g6zlcrimizi yasartti.
Kafilcnin binecegi Simplon Ekspresi ancak gece yansma dogra
(Jatalca'ya gcldi. Yatakli vagonun kapisinda Efendimize Vali Bey
biiyiikcc bir zart lakdim elti ve iyi yolculuklar diledi. Obiir vagontardaki
yolcular koridor pencerclerinden ba§larini cikarmi§, merakla bizlere
bakiyorlardi...»96
Tiirklerin son Halifesi bu sartlar altinda azlz valamndan kovulurken
bir yaliudi, evet bir yahudi vatandasimiz O'na bu suretle ihtiram cdiyor-
du. Peki, ya bizim kcndilerini Turk kabul ettiren vazifelileriraiz nasil ha-
96'- saiih NigSr KERAMET Halife II. Abclfflmecid - Istanbul 1964, sh. 79.
OSMANCmSULLARI'NIN DRAMI 161
reket cdiyorlardi!.., Bunu da Mill! Miicarele vekayii icinde sik sik gccenManavoglu Nevres Bey (Pasa)'den dinleyelim.
Manavoglu Nevres Bey son Halife Abdiilmecid Efendi'ninbir gece yansi yalagindan kaldinlarak dcrhai vataiuni terketmesi emrininkendisine verilisini vc Calalca'da bekletilen Irene bindirilmek iizere Sa-rayin kapisinda otomobile konularak hirsizdan mal kacirumiscasina mil-lele gostcrilmcden gblurultisiinu pek sairane bir surette lasvir eltiktensonra:
«... Otomobil ilerleyemiyordu. Fakal... Efendilerinin emlrlerini icraetmeye, bu hanedan azasim huduttan cikarmak icin Catalca'da bekliyenIrene ortalik agarmadan yelistirmiye mecbur idiler boyle emrediyorvc... boyle istiyordu... Binaenaleyh sunguler ve tabancalarlamusellah... Otomobili camuriarda birakip bu kuzulan yUriiyerekgSturmey, kararlasurddar. Omriinde halidan baska yere basmamis. Sul-tan ayaklan gecenin ayazi ile hareketin azabi altinda fatalca Ovasmincizmeden kunc ceken camurlaniu cebrl bir askcrt yliriiyusle cignemiye
'
mecbur birakildi. En feci levha simdi baslamistir.
Daha Orhan zamanmda babasinin miilkune kahlmis olan Istran-ca'nm soguk riizgan Halife'nin beyaz sakalli feerinde dondurucu birtesirle mazMmane kudst bir hale meydana getiriyor bir ramanlar bilistih-kak baslaiinda bulundugu bu neferciklerc tabi olmak istirannda bulunanFaruk Efendi'nin gozlerinden yildinmlar cakiyor, zavalli Sullanlabicare kadmefendiler dc dinmeyen gBzyaslariyle sanki bastiklan toprak-lardan biraz yiirumek imkam lalep ediyorlard!. Fakat boyle ac susuz vedcrmansiz bu kafile nereye gidiyordu!... Murad, hudud haricine cikmakve simendiferle gitmck ise, bunu Cckmcce'den, Yejilkoy'denBakirkoy'den ve halla Sirkeci'den tertib elmek nicin dQsuniilrnemisti'Madem ki; millet beraberdi kimden korkuluyordu. Hayir eziyet edile-cckti.
Halife aghyordu. GBzlerinden vech-i mubarekine inen yaslar nuranisakahm bulmadan, hiddetten, teessiirden, millelinden gordOSulakaydlden ales kesilen yanaklan uzerinaeftekrar eriyor veyahnd
'
162 . ,,,, KApif?, MiSlRpj^LU ...^
sebncmlcr giinese dondugii gibi, o inci damlalan da yarin ruz-i
kiyainctte bu feci guniin sahidi olmak iizere gBkdc huzuru ilahide
agliyiih miibarek Pcygambcrin gozya$larina kansmiya gidiyordu. Halife
agliyordii. Diisman karsmnda aglamiyan, civanmerdlikte biiliin mille-
tinc numunc-i inilisal olan bir hanedamn son halifcsi, magliibiyclinc, ac-
zihe, felaketine dcgil, ccdadinm mcydana gctirdigi millctten vela
gormediginc aghyordu. Halifc aghyordu...
Cidildi, gidildi. Iskarpini camurda kalan Sultan dipcik yememck
icin, sakali fceir gibi agaran Halifc hakare! gonncmck icin bu miilevves,
bozuk yolu miitcvckkii bir sabir ile katctli. Calalca bckliyordu. Hayir
Catalca uykuda! 'nin Catalca pususuna memur olanlan bckliyor-
du. Tren bu yorgun, hczgin, tcr vc camura mustagrak Halifc-i
Mii'minin ailesini alir almaz kalkti ve tecssurden kilitlenmis. agizlarin
elrafmda mahafizlarin alkoldcn acilmis cenelcri bir halka tcskil ctmi§
oldugu haldc bu slingcrlcri, bu 'in ruyasina girmckten baska tab-
ahati olmiyan masfim ftileyi hududdan diijari d6kmek icin oianca
siir'atiyle yollandi..»" (Bu salirlar kismcn sadelcstirilmis. ve kismen dc
sue iluiva etmck ihlimali olan kelime, salus ismi ve ibarcler atlanmislir.)
. Osmanii Hancdam'na mensup kimselerin evvclce derceyledigimiz
kanunda tayin cdilmis oian « o n g ii. n 1 ii ,k m ii h 1 e I »c riayct olun-
mayaiak, alccacelc tabir caizse-.kapi disan edilmeleri esnasinda bircok
acikli hadis'c cercyan etini§tir. Bunlari sains sains tafsil ve hikaye cltnc-
nin imkansiziigi karsisimia slidece bir tanesini nakille iktifa ediyoruz.
Tiirkiye'den cikanldiktan soma once Misir'da yerlesmis daha sonra
Nasir'm kendisini oradan da teb'idi iizerine «bir§erefmisafiri
o 1 a r a k».Fransa'ya davet edilmis olan ijehzade Mahmud §evket
Efendi,Sehziide Seyfedriin Efendi'nin ogluydu.Hanedan mensu-
planninyurtdisina cikanlmalan esnasmda Turk Ordusu'nda«Amiral»
riitbEsiyle vazife gormekte bulunan §ehzkie Seyfeddin Efendi de
Sultan Abdiilaziz merhmnun ogluydu. Evvelce de soyledigimiz gibi
Hanedan mensuplanyla yurt disina cikijlan esnasinda kendileriylft
97 - Manavogln NEVRES - Elleyleli Hubla, 5«m 14 Matt 1340, lb. 3-4
OSMANOeuLLARfNIN DRAMI 1631
re'sen goriisulme suretiyle birtakim roportajlar yapilmis gibigosterilerck o zaman ki gazetelerde bazi negriyat yapilmisUr. Fakat bun-larin pek cogunun asli, esasi yoktu. Zira, vatan'dan ihrac edilenHancdan mensuplanna karsi gayet siki tcdbirler talbik edilmisdr ve bucsnada kendilcriyle herhangi bir gazetecinin goriisebilmesine pek deimkan verilmcmistir! Bu bakimdan a§agida nakledecegimiz ve §chzadeMahmud Scvket Efendi'nin bir sohbetimiz esnasinda kendi sesiyle
lesbil edilmis. banltan aktanlmij bilgiler, bu mevzfida lamamen nevtsahsina munhasir bir mahiyet ta§imaktadular. Sirf, bir tek JehzSde'nin«yurt disma cikanlmasi» hadisesi esnasinda basindan gecenleri,
digcrJcrine kiyasla bu mevzudaki gercegi kavramak mumkiiiidiir. Mah-miid Sevket Efendi bu sohbetinde diyor ki:
«Sene 1924, 5 Mart Perjembe. Ak§am Turkiye saatine gore, artik
onu pek aklimda lutamiyorum. Hcrhalde daha giines balmamis, saatbe§, aid arasmda gayet terbiyeli. bir gene geldi. Ben o. zaman, Or-takoy'de Naime Sultan'm yani kayinvfdidem'in evinde oturuyordum.
'
Dag larafinda bir kojk vardi, sonradan yanmis. Geldiler, dediler ki; bir
polis var, seni goimek istiyor! Pekai§! Gittim. GSyet terbiyeli selamvcrdi. Ama, adamcagiz titriyor ha!... Uzuliiyor vallahi! Fakat«Buyrun!» dedi. KSgit. Baktim, okudum. Emniyetten bir kagit. Yir-midort saatte memleketi terkedecegiin vc imzaliyacagira o kagidi. Zatenhabcr almi§tim ki; ondan bir gece evvel, amcamizi (son HalifeAbdiilmecid Efendi) Istanbul VSlisi devletlu hamiyellu (!) Haydar Beyyuri
1dijma cikarrnisti. Amcamizi attiktan sonra, bizi de atmalan gayet
tabit idi. Pek fazla siirpriz kargisinda kalmadim. Pekala, cikacagiz!...
Hammim dogrudan dogruya Osmanli ailesinden gelmiyordu. Annetaiafindan geliyordu, ama bunu da birbirine kanstudilar. Meseia damat-lann sugu ncydi? Hepsini cikardilar. Bunlar arasmda o kadar buyiik in-
sanlar vardi ki!... O, halk tabakasindanyetismis, millet icerisinden genedamatlanmiz vardi. Enver'ler, Gazi Osman Pasa'nin oglu, eski ko-daman Nureddin Pasalar v.s. gibi degil, cok kiymetli gencler vardi.
Zavalli, onlar da bizim yiizijmuzden yandilar.
164 KADIR MISIROGLU
Neyse azizim!... Kayinvalidem bizde misafir. Cocugum iic ayhk.
Be§ikte. Nermin!.,. Tabii bu kagidi ona imzalatamazlardt degil mi?!
Igte boyle bajladi benim dramira.
Tabii benim halimi gordii polis... Cok kibar bir efendiydi zavalli.
Allah sclamet vcrsin ya§iyorsa, dldiiyse Allah rahmet eylesin,
gozlcrindcn yaslar bosaldi. Bilmiyonim kac yasjndaydi, ondokuz yimii
yaginda falan bir vaziyette! Boyle oldugu haldc sanldi bcni kucakladi,
gekti gitti yavrucak. Kayinvalidem bana dedi ki:
«- Oglum siz gencsiniz, 50k gencsiniz!... Bu cocugunuzu ahp gidcr-
seniz, 90k sevdigim cocuktan mahrum olmaklan duyacagim izdirap...
Onu bir tarafa birakin. Ama, siz daha cok gencsiniz, kendinize bakmak-
tan acizsiniz cocuga nasd bakarsiruz! ...»
Hakhydi. Size bclki luhaf gelir ama, zamanki, dusiinii§, asagi-
yukan kirk-kirksckiz senc evvelki diisiiniise gore kadmcagrz cok
hakhydi. Cok iyi bir kadmcagizdi. Beni de cok severdi. Cok iyi kibar
bir hanimdi. Eski hammlar!.., onlan nerde bulursunuz efendim? Neyse,
«Onun icin* dedi, «Biz Arnavutluga gidclim, yerlesmege calisahm. t§te
siz Misu'a gidiyorsunuz.» Ciinkii ben Misir'a gitmek istiyordum «gidin
Misir'a Kizipila. (yani benim hamtmmla) egcr rahat ederseniz
yerlesfirsiniz orada. Bizi cagmrsiniz biz geliriz size. Yok egcr biz rahat
edersek Avrupa'da, siz bize gelirsiniz!...» Bundan daha dogru bir sey
olamazdi, «pek dogru» dedim. «Hakkiniz var, oyle yapahm!
»
O gece alelacele bu vaziyetten haberdar olan birkac ahbap geldiler.
Bazi seyler satabildim evden bunlara. Yatak odam kaldi. Fakat yatak
odamdaki haliyi satmismi, dolabi salmi§im da karyolam kalmis. Simdi,
karyolanin kalmasimn sebebi var. Gayet biiyiik ve cok pahah sey. Onu
almak isteyenler var amma cok pahah seye ucuz para vermeye
utaniyorlar, ahbaplarim. CUnkii byle bir karyola ki, Alman imparatoru
Kayzer VVilhelm, Sultan Hamid'e vermi§. Hediye etmi§.
Kayinvalidem de evienirken Sultan Ha in id km oldugu icin O'ria ver-
mis. Ben^de evienirken kaymvalidem bana hediye etti. Gayet kiymetli
bir §ey. Muhte§em bir sey, Tasavvurun fevkinde. Sonra Bulgar Krali
OSMANOGULLARPNINDRAMI iW
Ferdinand yok muydu? Otuzala parcadan murckkep bir tuvalet
takimim Sultan Hamid'e hediye elrhij, Sultan Hamid de kizina yer-;
mis. Kizi da damadi oldugum icin bana hediye etmisti. Butun'b'iil'uf.1
Kapaklannin iizeri altinla islenmis! Bir taiafinda Ferdinand'iii taci,
diger tarafinda Osmanli taci! ... Miithis pahah. Yalmz dedigim gibi h'a'ya
ettiler, almak istemediler. Istiyorlar ama, «alacagiz» diyemiyorlar. Hem-:
almaktan cckiniyorlar. Hissiyatlarma dokunuyor, diger taraftan da az'bir
para teklif clmeye cesaret edemiyorlar. Ben Bunlaii da gordiim ha!...
Ama iukasindan baska dalia neler gordiim onlan da scjyliyecegim!...
Soma ha-zulandim Polis Mudiriyctine gittim. Birinci Sube Miidilrii
Omer Bey vardi. Haia hatinmdadir. Siyah kalpak bajinda, Anado-lu'dan gelmij herif. Pasaport alacagiz, cikmak icin!... Pasaportum haia
bendedir... Pasaportumu aldim. Cok ntoik beni kabul etti, efendiden bir
adamdi.
«- Nereye gitmek istiyorsunuz?» dedi.
«- Misir'a* dedim.
«- Misir'a» dedi, «gidemezsiniz! Gitmeniz icin biz size pasaport ver-
emeyiz!»dedi.
«-Niye?» dedim.
«- Bizim aldigimiz emir budur!» dedi. ,
Simdi bu emri verenler neyi dujiihmUsjer ona bakalim. Ciinku vak-tiyle, Sultan Hamid'e isyan edenler hep kacip Misir'a sigimrlardi.
Misir Hidivleri de Sultan Hamid alcyhinde isyan cikaranlan yedi-
rirler, icirirler, para verirlerdi. Ve ben de Misir'a gidersem, -hepsi liayal
bunlann - belki ben de yardim goruriim. Binaenaleyh Misir'a gitme-liyim. Halbuki Sultan Hamid'i yikmak icin para verirler, yardimederler ama, bize kimse be§ para yardim etmez. Neyse «peki» dedim,aldim. Baktim ki, care yok «0 halde» dedim «ltalya :ya gitmek iizere:»'
Italya'yi niye sSyledim, Vallahi bilmiyorum. Fakat tanicikmak^uzereyken kimse yoktu, Omer Bey'i yalmz buldumV Onun'efendi-liginden, kibarligmdan isttfade ettim. Dedim ki: :;.,.:;;/.!'. 1,
166 KADIR MIS1R06LU
«- Omer Bey, Allahaismarladik, Gidiyorum. Bana son bir iyilik
yapinl Benden de sana bu hediycm olsun!» dedim.
Gayct gtt'/cl bir tabakam vardi cebimde. Cikardim, kendisine ver-
dim.
«- Rica cdcrim kabul et vc bana bir iyilik et! Ben Misir'a gitmek is-
tiyorum!»
Adamcagizin gozlerdoldu.
«-Peki.»dedi.
Emir vcrdi baska bir pasaport.
«- FakaL» dedi. Bak Misir'a diyc yazdim. ttalya tarikiyle Misir'a
git!... Bu ikinci pasaportla...
«- Fakat» dedi, «bu ikinci verdigim pasaportu sakla, kimseye
gosterme! Bir kcre Halya'ya git, halya'ya cikliklan sonra, birinci pasa-
portu yirt at, ne yaparsan yap! ttalya tarikiyle Misir'a dedigimiz pasa-
portu cikar onu kul!au» dedi.
Miiliriinii basti. Bu iyiligi yapti bana Omer Bey. Tc§ekkurler et-
lim. Cok samimi vedalasUk. Ciklim.»98
§ehzade Mahmud §evket Efendi; Birinci §ubeden pasaportunu
aldiktan sonra cercyan eden hadiseleri anlatmaya soyle devam etmekte-
dir.
« Babami gormek istcdim. Babam ayn evde otuiuyordu. §imdi
yanmi§ orasi. Ortakoy'de Fcriye Saraylan vardi cskiden. Komur depo-
su mu olmu§, ne olmusj... Babam orada otururdu... Bahama gittigimde
ne goreyim azizim, bir manger orasi! Yagma ve hucumL Ahaliyc
yagma elliriyorlar. Evet efendim, hem de polisin himayesindc!... !§in
garibi o i§te!.,. ikide bir hamiyetli, devletlu (!) beyefendi Vali Bey,
Haydar Bey dcyi§im onun icin. Onun gondermis. oldugu polislerin
himayesinde ve Te§kil3t-i Mahsusa'ya mensup husust gizli adamlann
98 - Merhumun kendi s
bandindan.
i ihtiva eden vehususf arjivimizdenjahfuzbulunaii teyp
§EHZADE 'MAHMUD SEVKET EFENDJ(1903 1973}
Vatandan gikarildi^i sirada giymeye doyamadigiBahriye (iniformasiyla
168 KADIR MISIRO&LU
yardimlanylababamin evini yagma cdiyorlar. ValUihibdyle!... Babam
nc yapsin!?.. Sinirlt, asab?!.. Daha ya§h oldugu icin O'nun gttrrh[i$
oldugu vaziyellcr ba?ka, cski vaziyellcr ba§ka... Qildrracakti!... Nasil
olup da (Mmedi orada. Bir bakttm o kalabaligjn icerisinde herifin birisi,
muhakkak bir metre var, yerdcn de elli altmi? santim ytiksekliginde
giimu§ bir kutu. Biliyorum, labli ben nc oldugunu. Bu da neydi? Yu-
suf tzxeddin amcam, kii^uk karde$i olan babama, bunu hediyc etmi§,
vermis Efcndim! tccrisinde bclki -tslanbul'da kaldi mi sjjimdi antikaci
diikkiinlaniida kimbilir!? Mlirekkcp lakimi, yazi lakimi. Hcpsi billftr,
altin, murassa. Allah bilir kiyineti nedir? Nasil talimin edebilirim. GSyet
de agir. ^iinkii icerisinde makina var, muzika var, cok agir. Herif bunu
nasil kaldirdi. Hayretier icerisindeydim, akhtna si&mazl... Bizim Ka-
rakoy hamallan kaldnamaz byle kolay kolay efendim!... Pekala ust.il
basi terlemiz biradam! Dayanamadim birader. Derlial herifin yakasina
sanldim,
«- Behey, Allah'lan korkmaz, urahmaz misin, nereye, nedir
gotDrdugiin?» §a§irdi. O, agirhkia beraber arkasim ddndli, ylizUme
bakti. Dedi ki:
«- Bak, beji almazsam, ba§kalari abyor.» dedi, «g6Yiiyorsun, yagma
cdip gidiyorlar. Ben fukara adamim> dedi. Tabit kandtracak beni. Hie.
de fukara bir adam hiili yoktu onda.
«- Fukara ol ama adam ol behey herifJ»
«- Ccbimde ikiyijz Tiirk kagidim var, vereyim alir misin,» dedi.
i§e bak, ama herif gene otekilerc nisbelen biraz namuslu cikti
birader!....
Diisuhdum hani bir sanij'ecik, Benim olsaydi Vallahi birakacaktim,
para almayacakhm. Babama, istedim ki, O'na ku§Uk bir yardim edeyim.
Biliyprdum ki, benim babam fukara adamdir. Suadiye'deki bir evin-
deii'ba§ka hie' biqeyi yoktu babamin. HicJ Onu da borcla, harcla
a!mi§tL Du§undiim ki, hakikaten adamm dedigi dogru, cunku ahp gide-
cekler birader. Alma etme diyen yok, polis himaye ediyor efendim!
.
OSMANOeULLARI'NIN DRAMI 169
«-Pekaiai... Allah yolunu acik etsin!...» dedim.
Aldim, babama vefdim. lste v.s. annem, babam, hep beraberler...Aglasmalar v.s. Evi yagma ediyorlar, cikum evime gittim, ne yapabilir-dim.
Evde de kaymvalidem kiiciik cocugu hazirlamis. onlar gidiyor, bizimrefika da hazirlanmis, Efendim saat beste sokaga cikum. O gun cikmagamecburdum. Zira, miiddct 24 saat. Iki pasaport aldim ya! italya'yagidecek vapur anyorum yok, yok, yok!.. En nihayet Laid Triacic Kiim-panyasi'nin San Remo vapuru muydu neydi. Oyle birjey, yazih bun-lann hcpsi bende. Bir yuk vapuru Mcuk... 1200 tonluk bir ydk vapu-ru. Kargobot dedikleri Ondan ba5ka yok. Pekala!.. Fakat Kargobotinsana bilet vermez, yolcu vapuru degil efendim. En nihayet kapianla it-
lifak ettik, kapiamn kamarasnn kiraladik. Saat bes. bucukia veda ettik bi-zimkilere, yoilandim gittim vapura. Vapur iste, yUk alryor, yiik gemisi!Jurdan burdan sagdan soldan falan derken gece saatonikiyi bulduk. Onikide tstanbul'dan kalktt. Gece...
Ertesi gunU sabah Canakkale'den geciyoruz, o acilar! Canakkale ,
Harbi!.... Dortyiizbin $ehidimiz yatiyor orada!... Neyse yava§ yavas.Canakkele'yi gectik. Ertesi gun Izmir'e vardik. Tiirk Gazetecileri geldil-er...
«- Hissiyatimz nedir efendim?» diye soruyorlar. KUcOk, zipciku bi-risi:
Dedim:
«- Allah'tan kork! Hissiyatim ne olabilir. Ben senin gibi adamdanbaska neyim?» dedim, «defol kar§imdan vallahi seni denize atanm! ..»
Bunu gazeteler yazdi o zaman. Evet, nhtundayiz tabi?. Diger bir..
kumpanyanin vapuruyla ailemizin diger fertleri, babam, Selim gfendiv.s. Onlar da gelmisler. Benim vapur daha evvel geldi, yanasd! pnlarmvapuru da geldi yanimiza yanajh. Simdi, ben bu vapuidan Bteki vapura"gecmek, babamla, annemle gorii§mek, konu§mak istiyorum'.'fki yapuryanyana. Arada kusuciik bir iskele var. O iskeleye polis' beni'
170 IMA KAOJR MISIR06LU/
birakmiyor, obiir vapura gccmck ifin. Tasavvur edin, bir tahta
parca-sina dahi beni birakmiyor. Sonra gazeteci gctmis, de, bcnim his-
siyatimi soruyor.
: ,Ncyse. Evvcla babarmn vapuru kalkti. Sonra biz kaiklik. Ben iabii
guvcrtedeyim, asagiya kamaraya inemiyorum, Bogulmak gcliyor
icimdcn. zamaft tabfi astim basiabgim yok ama, sinirimden, kederirri-.
den, hissiyatimdan deli gibibir agagi biryukan kargobot'un iizerinde
geziyorum. Pckalii, derkcn Giril'e gitlik. Ha" size sflylemeyJ unultum,
ben gece tstanbul'dan cikarkcn, gimdi adamin ismi halmmda dcgil,,bir
polis komiseri de rcfakaiirne takildi. Fakat ne diye takildi, niyc takildi.
Neyin nesi, bugtine kadar hala anlayamadim bu igi. Baijinda kocaman
bir kalpak vapurun iccrisincIcL. Vc bana da bir kalpak alip gclirmez
mi'.' Ne diye giyeyim, vcya ne diyc giymiyeyim? Liizumu ne bu kal-
pagin yani, O zarnari Kuvay-i Milliycciler kalpak giyiyorlardi ya. i§te
adamcagiz tesadilfen kaipagi kafama gccirdi. Kandiye'de vapurun
giivcrtcsindc. Kandiye biliyorsunuz Giril'te. Orasi Rum. Beni gtfren
Rumlar.
«- O, o!... Kemalist, Kemalist!...» diye iizerime yihumiyc kalkmaz-
lar mi? Ben Kemalistlerin hismina ugrami^im, bu sefer.de Rumlann
hismina ugrayacagim. Allah, Allah! Zor beta kendimi kurtardim, valla-
hi. Bayagi hiicum cdiyorlardi vapura!...
Ncyse oradan da kaiklik, Lie. gun, ue gece denizdc, dch^etli bir dal-
ga, fictina kiyamct icerisinde. Sicilya'ya gittik. Sicilya Adasinda Katan-
ya'da bir gece kaldik. Sonra Katanya'dan kalktik. Sicilya Bogazi'm
gecerek Napoli'yc vardik. Tam bir hafta siirdii. Miiihis, dcnizleri yiye
yiye, cunkii vapur gSyet ku^uk yiik vapuru, ne olacak!»"
§ehzSde Mahimud §evket Efendi, bundan sonra seyahatinin bin-
bir isdirapla gecen mulebaki kismini anlatmakta, Misir vizesi alabilmek
icin Roma'da kar§ila§tigi giiclukler, Misir'daki liayatim yirmi-yirmibes.
sene sonra Arnavutluk'ta usera fcampmdan giiclukle buidurup getirtilen
kizi Nermin Suitan'ia acikli buiusmalarmi ve nihayet Nasir iarafindan
99 - Ayni leyp bantmdan.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 171.
Misir'dan cikanlmasi iizerine Fransa'ya yerlesmesine iniiteallik yiirekleracisi hadiseleri lafsil ve hikaye etmekledir ki bunlar ilerde -kismen- nak-ledilecekdr.
Sirf bir misal kabilinden naklettigimiz bu, bir tek Sehzade'nin yurddisma fikanliji csnasindaki, haksiz ve gaddarane muameleleridigerlenne kiyasla bu mevzudaki gercege intikal edebilir ve bu hailevi(dramatik) tabloyu zihninizde, tamamlayabilirsiniz!...
3 Mart 1924 tarih ve 431 sayili kanuna istanaden yurt disinacikanlan Hanedan mensuplari sunlardi:
1 - Abdiilmecid Efendi
(Son Halife, Sultan Abdiilaziz Han'in oglu 1868 yilinda istanbul'dadogmus, 24 Agustos 1944 tarihinde Paris'te vefat etmistir. Na'S1 uzunrauddet tahnid edilmis olarak Paris Camii Serifinde bekletildikten sonraTurkiyc'ye kabul edilmediginden Mcdine-i Miinevvere'ye nakledilerekorada defnolunmustur.)
2 - Mehmed Selim Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in en biiylik oglu, 1872 yilindaIstanbul'da Dolmabahfe Sarayinda Bedrifelek Kadm Efendi'dendogmus 1937 ydinda Beyrut'un banliyfisu Ciinye'de Mmus. Sam'daSultan Sehm Camii Scrifi'nin avlusuna gomulmiijtUr.)
3 - Mehmed Ziyaiiddin Efendi
(Sultan Resad'm oglu, 1873 yihnda istanbul'da dogmustur. Cilthastahklan miitahassisi ve tiimgenaral'di.)
4 - Mehmed Seyfeddin Efendi
(Sultan Abdulaziz Han'in oglu, 1874 tarihinde istanbul'da dogmusBcyrut'da vefat ederek, Sam'da Sultan Selim Camii Serifi'nin avlusunagSmulmii§tiir. Tumamiraldi.)
5 - Burhaneddin Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in Sehzadelerindendi. 1885 yilmdaIstanbul'da Yildiz Sarayi'nda dogmustur. Cumhuriyet ilan edildigi
Sultan AbdOlmahid Han'm en biiyuk oglu
MEHMED SELlM EFENDI(1872-1937)
iUnsi~ Yuri disina cikanlan jahzadelerdan -.
Yurd dl5ma 5ikanlan lehzadelerden Sultan Abdiilhamid Han'm iki oaiu:
Abdurrahim Efendi (sagda) ve Sultan AbdUlaziz merhumuh ogluSuvket Efendi'nin oglu Cemaleddin Efendi (solda).
-' 'j
Yurt disina cikanlan sehzadelerden
Sultan Resad'm oglu Omar HHmt Efendi (sagda) ve
Sultan AbdOlmahid Han'm oglu Ahmed Nureddin Efendi (solda).
174 KADIR MISIROGLU
sirada Avrupa'da seyahatte bulundugundan, vatanma dOnememi§tir,
Amcrika'davefaetmig, cenazesi §am'a gotiiriilerek Sultan Selim Camii
Scrifi avlusuna dcfncdilmi§tir. Deniz albayi idi. Fevkal&dc zevki ve
san'atkSr ruhlu bir adaradi. Alaturka vc alafranga musiki de gercekten
bir vh'tiiaz'du.)
6 - Abdiilkadir Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'm SchzMcIerindcndi. 1878 yilinda Yildiz
Sarayi'nda dogmu§, vatandan aynldiklan soma yerlegtigi Bulgari-
stan'da II. Cihan Harbi esnasmda bir liava hucumu sonunda vefat
etmigtir. Mezart Sofya'dadir.)
7 - Ahmed Nuri Efendi
{Sultan Abdiilhamid Han'in §ehzadelerindendi. tstanbul'da 1878
yilinda Yildiz Sarayi'nda dogmu§, vatandan pikanldiktan soma Fran-
sa'ya yerlesjnis, vc orada oimiislur.)
8 - Ahmed Niliat Efendi
(Sultan Bc§inci Murad'in oglu Selahaddin Efendif
nin
SchzMclcrindcndi. tstanbul'da 1871 tarihinde dogmu$tur. Yurt di§ina
clkanldigina piyade albayi riitbesini haizdir.)
9 - Omer Hilmi Efendi
(Beginci Sultan Mehmed Resad'm §ehziklelerindendir. 1886 yilinda
tstanbul'da dogmu§tur. Vatandan ayrdi§i sirasmda piyade albayi idi.)
10 - Abdiirrahim Efendi
(Sultan Abdiilmahid Han'in S/ehzadelerindendi. 1894 yilinda Yildiz
Sarayi'nda dogmu$tur. Yuri di§ma cikanldiginda albaydi. 20 Ocak
1952 tarihinde Paris'de bir otelde zaruretten intihar ctmi§ ve Bobini
Miisluman Mezarhgina g5mulmu§tur.)
11 • Abdulhalim Efendi
(Sultan Abdiilmecid'in en kticiik oglu Siileyman Efendinin
§ehzadcsiydi. 1894 yilinda lstanbul'da dogmustur. Yurt disma
siiruldiigundc piyade albayi riitbesine haizdi.)
OSMANO&JLLARIWNDRAMI IBS
12 - Osman Fuad Efendi ':
(Bcjinci Sultan Murad'in oglu Selahaddin Efendi'nin ogludur 1,895yilmda tstanbul'da dogmustur. Hassa Mizrakh Siivari General! WSonradan ycrle5tigi Paris'te 1973 yilinda bir otelde zaruret icinde itlat ctmisjir. Mezari Bobini Miisluman Mczarhgindadir.)
13 - Omer Ffiruk Efendi
(Son Halife Abdlilmecid Efendi'nin ogludur. tstanbul'da 1898yilinda dogmustur. Yurt disma siiriildiigunde piyade yiizba5is. idi 1969yilmda Misir'da Datala denilecek dehgctli bir vatan hasrctiylekivranarak vefat etmis vc Kahire'de defnolunmuslur.)
14 - Mehmed Ceinaleddin Efendi
(Sultan Abdiilaziz Han'in Sehzadelerinden Sevket Efendi'ninogludur. 1891 yilinda tstanbul'da dogmustur. Yurt d.jina suruldiigUndetuggeneraldi. 1947 yilmda vefat etmi§tir.)
15 - Ahmed Nureddin Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in Sehzadelerindendir 1901 detstanbul'da Yildiz Sarayi'nda dogmustur. Bir miiddet Roroa'da ikametetmis, bilahare Paris'e geperek orada 1945 yilinda vefat etmistir1 ans te Bobmi Musliiman Mczarugmda medfundur.)
H - Mehmed Abdiilaziz Efendi
(Sultan Abdiilaziz Han'in oglu Scyfeddin Efendi'ninSehzadclenndendir. 1901 yilinda tstanbul'da dogmustur. 1975'leFran-sanm Nice §elirindc vefat ctmigtir.)
17 - Mahmud §evket Efendi
(Sultan Abdiilaziz Han'in oglu Scyfeddin Efendi'ninSehzadelerindendir. 1903 yilinda tstanbul'da dogmustur. 1973 y,hbasmda Fransa'da Bagnols. S/ceze kasabasmda vefat etmis oradasomulmiitiir. ...
IS - Ali Vasib Efendi
(Be5inci Sultan Mehmed Resad'm oglu Selahiiddin Efendi'nin oglu
176 KADIR MISIROSLU
Seyfedcliti Efendi'nin ogludur. Istanbul'da 1904 yilinda dogmus.
1966 yihnda vefat elmistir.)
20 - Mehmed Abid Efendi
(Sultan Abdiilmahid Han'm ogludur. 1905 yilinda Istanbul'da
dogmustur. 8 Aralik 1973 larihindc Beymfda vefat etmis, §am'da Sul-
tan sclim CamiT §erifi avlusuna defnolunmugtur.)
21 - Abdiilkerim Efendi
(Sullan Abdiilharaid Han'in oglu Mehmed Seliin Efendi'nin
ogludur. Istanbul'da 1906 ydinda dogmustur. Meslek Itibariyle Asker-
lige mensub oldugundan vatandan cikankhktan sonra Dogu
Turkistan'da (imitsiz bir istiklal miicadelesine girismi?, maruz kaldigi
muvaffkiyetsizlik iizerine Amcrika'ya yerlesmijiir. 1935 ydinda New-
York'ta bir otelde intihar ederck, orada gdmulmustiir.)
22 - Orhan Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in oglu Abdulkadir Efendi'nin ogludur.
1908 yihnda Istanbul'da dogmustur. Halen Paris'te oturmaktadtf.)
23 - Mehmed NizaraMdin Efendi
(Sultan Abdtilaziz Han'in oglu Yusuf tzzcddin Efendinin ogludur.
1909 yilinda Istanbul'da dogmus, ve 1935 ydinda vefat etmistir.)
24 - Mehmed Nazim Efendi
(Sullan Resad'in sehzadesi Dr. Mehmed Ziyaeddin Efendi'nin
ogludur. 1910 yilinda Istanbul'da dogmu^tur.
25 - Omer Fevzi Efendi
(Dr. Mehmed Ziyaeddin Efendi'nin digcr Jehzadesidir. Istanbul'da
1912 yihnda dogmustur.
26 - Burhaneddin Cem Efendi
(Sehzade Burhaneddin Efendinin ogiu Tevfik Efendinin
SehzSdesidir. Istanbul'da 1920 yihnda dogmustur.)
27 - Mahmud Hiisaameddin Efendi
OSMANOgULLARI'NIrJ DRAMI 177
(Sehzade Mehmed Cemaleddin Efendinin ogludur. istanbul'da 1916yilinda dogmustur.)
28 - Siileyman Saadettin Efendi.
(Bu da Sehzade Cemaleddin Efendinin ogludur. Istanbul'da. 1917yihnda dogmustur.)
29 Necib Ertugrul Efendi
(Sehzade Abdulkadir Efendinin ogludur. 1914 yihnda Istanbul'dadogmustur. Halen Viyana'da yasamakia ve doktorluk yapmaktadir.)
30 - Alaiiddin Efendi
(Abdulkadir Efendinin diger bir Sehzadesidir. Istanbul'da 1915yihnda dogmustur.)
31 Mehmed Fahreddin Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in oglu, Burhaneddin Efendinin§ehza es,d,r. 1911 yihnda istanbul'da dogmustur. lyi bir ressamdr.Amenka'da vefat elmistir.)
32 - Osman Ertugrul Efendi
(Sultan Abdiilhamid Han'in oglu Burhaneddin Efendi'ninSehzadesidir. 1912 y,lmda istanbul'da dogmustur. Halen New York'tayasamakta ve ticaretle mesgfil olmaktadir.)
33 - Mehmed Nam ik Efendi
c J8?"", V
-Mehmad Re5ad
'
1" <*u °me' H'lmi Efendi'ninSehzadesidir. 1914 ydinda istanbul'da dogmu5.ur. 1956 y.hndaNasirtn zindamnda vefat elmistir.
Bunlara ilaveten o gun icin hanedan reisi olan Sultan Vahided-dm'in yegane Sehzadesi Ertugrul Efendi ve kizlan Clviye, SabihaSu tan Efendiler ve diger bendagam ile vatam daha onceden terkefmisDulunuyordu. Ayni sekilde Ferid PaSa da Mediha Sultanmcocuklanyla bu kanundan evvel gidip Fransa'ya yerlesmisti: Osman-ogullari Hanedanma mensup bu erkeklerin yam sira bir de sultan
178 : ICAEIIR misiroslw:
efendi» tabir edilen hanedana mensup erkeklerden dogma kiz
cqcuMan vardi. Bunlar da pek coktular. Misal kfibilinden biikacim zik-
redclim:
Sehzade Selahaddin Efendi'nin kizlan Hatice, Fehime ve Fat-
ma Sultan Efcndiler, Sultan Abdiilliamid Han'in kizlanndan Ze-
kiye, Fatma Naime, Naile, SSdiye, Hamide, Ay$e Sultan
Efcndiler... Bunlardun bu gun sadece §adiye Sullan liayattadir ve
istanbul'da oturmaktadir. (1977 'de vefat elmistir).
Sehzade Abdiilkadir Efendi'nin kizi Bidar Sultan Efcndi.
Sullan Abdiilhamid Han'in biiyiik oglu Selim Efendi'nin kmEmine Nemika Sultan Efendi.
Sehzade Abdurrahim Efendinin kizi Mihrimah Selcuk Sultan
(Halen Misir'da yasamaktadir.)
§chzade Mehmed Ziyaiiddin Efendi'nin kizlan Behiye, Ru-
kiye, Hayriye ve Mihrimah Sultan Efencliier.
Sehzade Omer Hilmi Efendi'nin kizi Emine Mukbile Sultan
Efendi.
§ehzade ibrahim Tevfik Efendi'nin kizlan Arife Kadriye ve
Zehra Kadriye, Ayse Fethiye vc Rabiii Niliifer Sultan Efen-
diler.
§chzade Siileyman Efendi'nin kizi Emine Naciye Sultan
Efendi.
Sehzade Yusuf izzeddin Efendi'nin kizlan Fatma, Jiikriiye ve
Mihri§ah Sultan Efendiler.
§ehzade Omer Faruk Efendi'nin kizlari Nesli§ah ve Hanzade
Sultan Efendiler.
§ehzade, Mahmud §evket Efendi'nin km Nermin.. Sultan
Efendi ilh...
Bunlardan halen kimleriri hayatta bulundugunu, nerede ve nasil
OSMANOGULfcAWNIN DRAMI 179
yasadiklanm tafsil ve hikaye etmek ayn bir mevzudur. Tabiatiyle pekS* dayamlraaz bir yatan hasreti ile yad ellerde vefat mi&t. Iclerindefakru zaruretten in.ihar edenlcri, mezar bulttnmad* icin Man? Deitfizme atdanlan, ailenin 5eref ve haysiyetiyle kabili !elif olmayaeakiflcrdc - b.zzarure - mesgul bulunanlan, Omer Faruk Efendi gibi va-tana kabul cdilmekicn iimidini kesince «m e z a r , „ a k o n u 1 m a kuzere b,r zarf icindc bir avuc vatan topragi»ralcp edenieri yard* Bu, alnbucuk asirhk diinyanm en sanh ailesininba5,na gelcnlcr ne yazmakla biter ve ne de hicbir Turk ve Miisliimanmvicdam bu elim hadiselerin tekrarlanmasma tahammii! cdebilirEsascn boylc bir eserde bunlann - hakktyle - tafsil ve hikayesine neluzum, ve „e de imkan vardir!... LQzum yoktur, cunkii bizim raak-sadmuz, null! tarihimizin e„ sanIl safanallnm gcrfek^^ o ,anve .mmctlenmizin cocuklan icin merhamet dilcnmek degildir. imkSnyoktur, cunku onlar,,, bastomdan gecen binbir faciayi tarn bir §ekildenatal son derece guctiir. Zira onlar, - icine dustukleri cehennemizarurete ragmen - seref ve haysiyetlerini korumakta hie kimseytetayaslanamayacak dereeede buyuk bir ahlak, salabe, gostermislerdir
1
Gbz yaslann. iplerine ak.tarak yas am,slar, dertlerini kimseyeaSmam,5 ard,, Bu bafamdan onlar hatt.ndaki bilgilerimiz tesdduflennyardumyia elde edilebilmis « s e n a r y o p a r c a 1 a r , » gibidirH,c SUphes.z, bu eserde yer alan beyanlar da 6yledir. Tekrar edelim ki-bunta nakletmekten maksadnmz on.ar, okuyuculanm.za ac,nd,rmakdeg.ld,r!... H,c siiphesiz acmaeak ve mcrhamete miistahak gfirUlecekolan aneak fatih ecdM,m ,z,„ bu talihsiz gocuklanna sovmeye hala de-vameden.aramizdakibedbahtlardir. •.: .i„\-i
Simdi de gurbetzede Osmanogullan'ndan bir kaemm Hzin gurbetmacerasmakisacatemas etmek istiyoruz.
: .--~ -?>.::,[,.:'
Fakat bundan flnee, cok ibretli diger bir hususu beiirtmekten teidi?m.z. alamad*. Bu da onlann gittikleri yadellerden ecnebflereWnasd
,180 ;m/ :': KAPIR MISIROGW.
kar$ilandiklan mes'elesidir. Buna dair bir iki misal kaydedclim de,
kcndi lrkda; ve dindaslanndan gdrdiiklcri o agir muamclc ilc bu ecne-
|)ijcrjn hatu harekcti arasindaki azim fark lebeyyiin etsin!...
1 - Son Halife Abdiilmecid Efendi ile birlikte yurt disma
cikanlanlarm Avrupa'ya miitcveccihen karadan gbtiirulerek £atalca'da
Irene bindirildikleri malumdur. Ondan yirmi dart saat sonra diger
§chzadeler bulabildiklcri vasitalarla, gccincbileceklerini iimit ettiklcri
diger bazi memleketlerc gilmi§lerdir. Bunlardan biiyiik bir kafile dc,
Bcyrut'a gitmijti. Bcyrut'un rniislim ve gayr-i miislim biitun halki, bu
fclafctzcde Osmanogullan'na kar§i emsalsiz bir karjilama merSsimi ter-
tiplemijlir. Bunu bir gorgii gahidi olarak anlalan Manavoglu Nevres
Bey diyor ki:
«Vapur Beyrut lirnanina dcmirlemisti. Cumhuriyet-pcrver olan
Fransa'nin Curnhuriyeltcn evvel haksever ve hiirriyetsever olan kibar
rahu kendini gosteimij, a9ikia bulunan bir barb gcmisinin motorlari ka-
raya cikmak icin emirlerine tahsis olundugu bir subay tarafindan ar/o-
lunmusUi. Rrhlimda yer alan resmi bir ihtirara kit'asindan sonra
§aijiran, haia inanmayan hayretten hiddcte, hiddettcn teessiire,
leessurdcn gefkate dii§en Beyrut halki siralanmigti.
Simdi §ehzadeler, Sultanlar crkiyor ve aglayan, inleyen, hickiran
Beyrut halkinm rautemadi act alki§lan arasmda otellerine gidiyorlardi.
O anda Beyrut mahjeri bir §ekilde kaynadi. Ve Beyrut e§rafi
kojklerini, konaklanm Osmanli Ailesi mensuplanna terkederek onlann
istirahatlarmi temin eylemek uzere'bu Hanedam adeta kapi§mi§ti. Bey-
rutlulann kani onlan otellerde gormeye tahammul edememi§ti. Bu Mle
Beyrutlulann sSdece Halifeleri'nin cocuklan idi. YabizimL. Hem hali-
felerirhizin ve hem de p3di§ahlanrmzin ve tWhimizi yazanlarm
SociMarrdegil miydi?
SeiSm Size! At iistijnde bir devlet-i muazzama kuran Buyiik Os-
man'in necip cocuklan seiam size! Adalel ve asSyigle, hiirriyet
OSMANOtgUtMRI'NIN DRAMI midaresiyle harbsiz memleke.ler kazanan miitefekkir Orhan'.n asilMa. Kosova'da ehi-i saIibi^ eden a^SSgN.gbo.u ya yudumhr yagdiran Bayezkfin, isimlerine i ltil,alc, dehilenSeridenn biia Uizum harb-i umumiye grripte binnetice V„„a i ag^mlruz birak , klari gUne kadar^^ ohR
W*»felebtmn al.m ve fazd Fatih'in ve diinyaiara s.gmryan Selirn'inyuksek nastyeli haluk cocuklari, seiam size...»'»»
MaLlle
r1 *?*Sere"Carai ****** anlatlIacak <"=»" §^zadeMahmud Sevket Efendi TUrkiye'den c.kt.k.an sonra MtaA
yer.e5mi§(, Orada var.,k„ ve cocuksuz hataron maU imkanlStar yasama diizcni kurmustu. Fakat .962 yillnda Nas.r taraftndan 24
"WU Vabde Suitan'dan kendisine kalan Yunanistan'daki buyiik bir•mrast, Bunu Yunamstanta koparmay. vaad eden M,s,r Huklednresnrer, tanzim edUmi§ bir vekSietnameyi imzaiay.p vermeml oT-
denyeyek, Rumlann malianna ei k„ymay, asarlami5t, §ehzade
™n>«d 5cvk« Efendi O'nun tanzim ediien veka.etnaL ie nlyajllsted^n, kavradtg, isi„ bu tekiifi reddetm i§ u. Nastr, ha.as,ndTk2
ZIT:"enaIm '5 ' OTabuna ^™^«-Busebepie
5ehzadeye242arnnda Mrsri terketmesi, poiis marife,iyIe tebiig edilmistl ZavaT
I>rd..?! Cunku hie b,r devletin teb'as, degildi. BByle sastnrns bir naldesaga sola ko5arke„ Franstz Sefirinin kendisini LILi LitSivrr;:
farethtasinc gi,mi5ti - sefir m »>**«fiEf n .ye takdtm etrais ve kendisini k.z, Nermin Su.tan efendiyle
^^Bu^Franstzpasaportuydn. Fakat cjiib-i dikk^planrsu
100-Man»vosl» Nevres Bay - a.g.e. sh. S>- 10 uiam'm'.. ,
'162 I.',-!.''."! KAD1R MISIRO&LUV
idi ki; bunlarclaki milliyet hanesinin kar§isma « O s m a n 1 1 » kclimesi
yazdmisb. Demek ki, Fransa Cumhuriyeti, Miisliimaii Nasir'm yirrai
dttrt saat icinde yaka paca hudut di§i ctmek isledigi bir Osmanli
$ehzadesini kiziyla birliklc scrcf raisafiri yapmak isliyor, I)u maksadla
hie bir muracaal viiki olmaksizm kcndiliginden onlara bircr pasaport
lanzim cdiyor vo son derccc cemilckiir bir jesle de milliyetlerini « O s m
anil » olarak gostermis. bulunuyordu. Bu hfidiscdcn fcvkallide
mulchassis olan gehz&de Mahmud ijcvkct Efendi, Fransiz
sefirine, bu iyiligi kcndisinc nigin yaptigini sormasi tteerine de §n cev-
abialiyordu:
«- Senin ccdSdm Kanuni olmasaydi, hugun bir Fransa mevcud ol-
mayacak[i!...»
Bu sozii soylcycn Osmanogullan'nm dinindcn, dilindcn ve ukindan
olmayau bir yabanciydi. Uslelik, larihlc Kanuni'mn Fransa'ya yaptig,
. iyiliklc, biitun Osmanogullan'nm TUrk Milleti'nc karji ifa cyledikleri
hizmet vc iyiliklerin kiyasina imkan olmadig, asdcar degil midir? Boyle
ikcn bizim kundakdaki btgunah cocuklanna kadar bir gecede aziz va-
lanlarmdan lard cltigimiz ffllih ccdadimizin bu feiaketzcdc cocuklanna
ecncbilcrin - bizim yuzumiizii kizarlmasi lazim gelen - bu alakasi sadece
bu bu- iki misalc miinhasu- dcgildir. tstenirse misallcri cogaltmak daima
mumkiindur,
Nasir'a gclince; O'nun Osmanogullan'na kar§i seyyiati sadece
§ehzade Mahmud $evket Efendi'nin mabna mulkiine el koymak-
tan ye Yunanistan'daki mirasnu elc gecirmck icin O'nu yakapaca btidud
haricine cikartmaktan ibaret degildir. Osmanogullan'nin en kiymctli
sehzadelerinden biri olan Namik Efendi'yi nicbir alakasi plrnayan bir
lakim hareketle.rle alakali gostererek zindana atan ve O'nun hayatmm
hapistcson buimasrna sebep olan da Nasir'dir!
', .Hrastiyan memlekellcrde « p r e n s » « p r e n s e s » diye el
tistunde tutulan Osmanogullan'na kar§, bizim veya Nasir gibi bazi
OSMANOSUtMRl'NlN DRAM! Wsozde rniislurnanlann bu adt davrarustandan s,zlamayacak vicdan nevicdandrr!... Kizarmayacak yiiz, hakikaien ne hayas.z biryuzdiirf...
II OSMANOGULLARI'NIN ACIKLI GURBETHAYATLARINDAN SAHNELER
1 SULTAN VAHIDEDDlNSultan Vahiddedin, evyelee de lemas edildigi uzere, hayatin,
ehhfcedc goruncc Is,anbul'dan ayn.may, kararlaguirms ve bu maksatlang,,z ta,, Kuvve„eri Kumandan, Genera, Harington .
a mUracaatelm 131,. Bu, ,ng,l,zler'„, aray.p da bulamad.g, ve - daha dogru bir jfa-dcyle . ydlardan beri pla„lad,klar, iki yuzlii siyasetin matlub olan neti-cesi id,. Bu sebeple, Istanbul ve Londra arasrnda telsizlerle heyeeanlimcsajiar teaati edi.mis ve sonunda da Sultan Vahideddin'e arzusu-nun kabul edildigini bildirmijti.
Sultan Vahideddin, yanmda yegane Sehzadesi Ertugrul Efen-d. ve birkac bendegSn, oldugu halde, « M a 1 a y a , isimli tngiliz harb.gamsmde bUkumdarlara mahsus bir merasimle ka^,la„m,st, Gemi ku-mandan, O'na ingiliz Krai, nam™ «Ho§ geldinizj. demisti. Hemen o
KSg?86"* hMSe tU(U"d""--* "^-sine
Sultan Vahiddedin, yola 9,karken nereye gidecegini dd5unmusve plan.am,5 degddi. O'nu bir miiddet el atada ve g8z bapsiade tut-mak lsteyen Ingilizler, kendisine Mala Adas,'n, lelkin ve tavsiye elffler
Cllnkfl buras, mustahkem bir Ingiliz ussuydu. Bu hususta her-hangi'bir karar ve haz,rl,g, olmayan Sultan Vahiddedin de - simdilik-bulavayeyeuytekgj Kasim 1922'deMatoAdas,'„ae,km,Jt,
v SO!!!!A
lhk dCV 'et rCiSi USUl veicaPla'™ *»» kai^danan Sultan
Vahideddm, ada umuml Valisi Maresal Lord Pljimer, Ingiliz Krai,
184 KADIR MISIROSLU
namma selamlamis ve:
«— Misafiretiniz adamiza vc sahsen bana seref verecek-
tir. Majeste Krai ve fmparator'um, her tiirlii emir ve arzu-
lanmzin ifasma beni me'inur buyurmuslardir» demis Sultan
Vahideddin de:
«—Hasmetlu tngiltere Krali ve Denizasin Dominyon-
lann HUkiimdan ve Hindistan tmparatoru. Hazretlcri'nin
hakkimda gbsterdikleri asil aliika ve misafirperverlikten
pek miitehassisim. Kendilerinc tesekkiiratinii iblag bu-
yurmanini rica eder ve Tiirkler'in Padisahi ve tslamlann
Halifesi Slfatlanmi kat'iyen muhafaza etmegc azmetinis bu-
lundugumu tekrar arz ve te'kit ederhn."101
karsibguu vermisti.
Sultan Vahideddin Malta Adasi'mn; Sclima Kasabasi sahille-
rinde bnlunan eski bir kalcnin surlanyla kusstllmis Pini Kislasi'na
ycrlestirilmisti. Burasi Adadaki vazifeli ingilizlcrin ikameti icin
hazirlanmisti. Sultan Valiideddin'c denize nazir sekiz odali bir kisim
tahsis edilmisli. Buraya oglu Schzade Ertugrul Efendi, iki harem
agasi, Serlabib Nes'et Pasa, Mabeyinci Omer Yaver Pasa, Eski
Sinop Mebusu Ziihiis Bey ile hizmetine bakan emektar kalfalardan
baska tiitiinciibasi, seccMecibasi, ibrikdarbasi ve berberbasiyla buyiik
bir kalabahk teskil cdcn maiyyetiyle birlikte yerlesen Sultan Vahi-
deddin dalra ilk giinden ilibaren hie kimseyle goriismeyi kabul etme-
misli. Halbuki adamn miitecessis yerli halkindan baska bir de Avru-
pa'dan ve hatta Amerika'dan kosup gelen bircok muhabir O'nu
grirmeye ve bir miilakat lemin etmeye can atiyorlardi. Sultan Vahi-
deddin'in kimseyle gBriismeyi kabul etmemesi yuziinden O'nun adaya
gelisiyle tesadiifen basgdsteren biiyiik firtinayi ballandira ballandira
gazelelerine haber vermekle iktifa eden bu rnuhabirler, hemen hi? bir
101 - Tank Miimtaz GOZTEPE - Osmanogullan'mn Son Padisahi Vahideddin
Gurbet Cehennemindc, Istanbul, 1 969, sh. 20
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI las
zaman huzura kabul olunmam.slardn-. Zira, Orada da aynen OsrnanhSaray.ndak. tesrifat usulii derhal te'sis edilmisd. Sultan Vahideddine mde bir nevi eSir olarak bulundugu Maresal riitbesindeki Ada UraumfVfflMnJ dani huzuruna Yddiz Saraymdaki usuller dairesinde kabulediyordu, Ustehk bu vali Turk asc.lar leminine kadar O'nun is.iraha.irein eunden gelen herseyi yapmisu.
Sultan Vahideddin Malta Adas.'nda boylecc - eski diizenin az?ok kurulmus olmas.na ragmen - buraya ad.rmn, ait* andan i.ibarensdalmaia basta.st, Vatamndan ve Site eftadmdan aynlnus.t. Yanmda
,
oglu Ertuuru. Efendi'den baska hicbir yak.m yoktu. "Bir nevi esa-rete ve kalcbemlige benzethgi bu misafirlik Sultan Vahideddin'i dahadk gunden sikmaya baslamis ve O'na pek agir gelmisti.
6„,er vf'"
1? P°"?e*™ d"ra" leSe"eSine P**" Ba
« M^yinci
Metl ^1?id kemiren hiCran"" * Cte 8ibi
'hk^ ke-
" Pa|a> Sehzade Cem facias.n.n deh5etini 5U aJldalaykyle a„l,y„r„m . Benim i|e(i ceddasHnr'diyeinledi.""12 y
Bu arada ingiliz Avam Kamaras.'nda kendisine resmen bir tahsisataynlmas, mevzuubahs edilip de, kuslah bir ingiliz meb'usunun:
"- Bu Turk Padisah.nm y ii2den fazla kans, vard.r. On-
Zln :aT Para ^M'™?" '—da sarfettigi be-
z ya„, Q«,
busbutun elem ve kedere gark etmisti. » Ciinka kendisi.nm boyle b,r talebl olmam,§ , re'sen O'na bir tahsisat aynlmas.
mevzuubafc edilra iS( i. Halbuki bdyle bir 5ey kararla§lmlsa bileS„ZVah,dedd,nbunu kabul edebilecek bir .iynette degildi. Bunun son*,-
102 - Tank Miimtaz GOZTEPE - a.g.e. sh 22
I
,.,){» KADIR MIS1RO&LU
tan pck cok rnisalinc gShid olunmustur.
Adaya gelisjnln uclineii guniindc idi ki, lngiliz Umumi Valisi, ken-
disinc Istanbul malirecli bir haberi arzctti. Bu, TBMM'nin O'nu Hilafet
Makarm'ndan lial'cderefc ycrine Abdiilmecid Ef'endi'yi nasbcyle-
diginc dairdi. Bunu duyar duymaz. son detect; hiddetli bir sesle:
"- Beni ancak rsiiivekkil-i zis.anim hall edebilir," '
demistir.
Malla Adasi'nda imkanlarma gore ycni bir diizen kurarak yasayan
Sultan Vahideddin'e lngiliz Umumi Valisi digcr bir gun do o zaman
Hicaz Krah bulunan §erif Hiiseyin'in kcndisini mukaddcs bcldclcri
ziyfiret icin davct eltigmc dair bir telgraf gctirdi. Bu telgrafta:
"- Yeryiiziiniin Halifesi ve urnum tslamlar'm imami,
Emir-ill rnii'minin, Efendimiz Hazretlerini Hicaz Krali
Hiiseyin kullari, Ka'be-i Muazzama'mn muazzam
misaflrllglne davet eder. Dindarane bir mebutiyetle
hak-j pay-i jahanelerine yiiz surer." denilmekteydi. 105
Hakikatte, §crif Hiiseyin'in telgraftnda bahsettigi « s a d a k a t»le
hicbir alakasi yoktu. Daha evvel Osmanh Devleti'ne kar§i girigtigi
malum hareketlcrle bunu actkca orlaya koymus. bulunuyordu. O'nun
asil maksadi, hi? siiphesiz "Hilafet M a k a m 1 "ni ele
gecirmekti.IX
"187
104 - Tirik Miimtaz COZTEFE a.g.c sh. 25
105 - Tank Miimtaz GOZTEPE - a.f.e. sh. 39
106 - §orif Hiiseyin Tiirkiye'de Hilafct'in ilgasindan cok once Halite olmak
hevesine kapitais bulunuyordu. (Bkz. Tank Miimlaz GOZTEPE, a.g.e. ah. 89 ve
miit.) EsSsen o, daha Birinci Cihan Harbi ba§lad!ginda biiyuk bir Islam Imparatorlugu
hayal etmis. ve bu ugurda mctbuu olan Osmanli Devleti'ne karsi silah cekmekten
cekinmcmisli. (TafsilSl icin bkz. Nflci Kasif Kiciman - Medine MOdafaasi - Istanbul,
1971} bu hususta dayanagi da -maalesef- Ingilizlerdi.
O'nun bu niyette otdugunu cok iyi bilcn Sultan AbdoIStamfd, saltanati boyunca
* ,'.
:KAD!RMISIRQ<5Ltl
Mr.,
Suited Vrtideddi. kendisi de daha ad.m alar alma*s,k,lmayaba
§ lad,g, Malta'da, Hicaz'a giderek Haremeyn'i ziyaretet.ik-ich
fp„ra Mcdtne-i Miinevvere'dc ycr.e^eyi dii s„r,rrni5li, L ££,§W» Huseymm bu davetten astl olan maksadm, anlamamazl.k an
gelmeyucrc.hetb.OerrAten bunu, kendisine davct lelgraftm getiren
ta!^"!
'r^'U""°5VeHiCa2a
«5"'fcn»**i
'
F'k« «*— bihater ota
!::::trf Huswi »** s" <*-r-*—
—
S?rtf HfeeyU, HUM Makam,„ ( Mc ctmck .„ de a.
bjr ,
g.n„m it, ftta. b„ s,,nd, MddE vc Mcdinc e.
b. . M .
f ^ e d.
h.
P .P«_
V.
ik.a**h, beldeyi do sitae Eec™is buI„lltlyordu . Fak„ 5„k Sua jnc n-**M M.,*„, 9ck i,m=ye ve **. do|m k,carak buau„ki , fta, h|,vS,isi,lec,py„ cs,„ cyc .becburedeeeklerdi. (,932) Ahcak gM, HO*,,,,, .onuna kad„HBB«, elde e,„,ek sevdas ,„da„ vazgecme,™,,,. paka , lohaft|r „. „„„„ ^ „
Mulusu E,„i„ El - Hn.^„i-„i„ buhmd„g„ "El Me.li.-il I , 1 | m J » , , .
Jf„" "7,idSre l",'" i KU*''e bil •<""«"' **«* Nt .ak„„ kararlar„I ve
wS '
meV2UU"daki "2Uli"""" "»<»»« *W^. Bu kararta,
1 - Serif Hiiseyin Hllfflel jartlann, hSiz degildir.
2 - Yaluu Kurey, labiles™ meosup bulu„mak jerefi, aft oImak y„ lM birmeziyct le^kij etmcz.
31
- §,rlf Hii^ln, eger as„„ ieap,.™, Ve ltUm Ale=mlto!o ydksek rae„faa,Iar.„,lerakk, ve .efeyyaztau liyiklv,a kav,ayaWle«t bir H , 1 a f e > ? » r a , ,
',e skil«*r».Mtm tort™ umtoiyle naye, elmeyi laabhu, eyle„e , aneak o zaman
Kendisinc hat edilcbilir."
.
B» k«»'h» ?-if H^vM, HilSfc davita,. s„ya du.iirmeye kaf, gel^i,O«.»*. Vallde*.,,,'! raukadde* beldclerin tfyfeine d.ve, «mcs i d. lakip c'igibu .aak,,, ,c,„ gWiltali faaliyeUer eMe.indendi. Faka, bu dave, vaki „lur o!maz Arep5one„„,„ nambliderlerinden SeyyW Tallb'un Naklb fektigi bir lelgrafla Su„a„ vi^fiteftft^ ""»*' **••• (Osn,a^,l,ga «„ dem ir.e kadar bagl, ka -
ta bu eabb, d,kkat Arap Lideri hakkinda,«, i9i„ bkz. Tank MlimtaZ GOZTEPE- ag.c. A 54 ve miil .) Wsen, Soil,. Vahldedd.n'in Ota Birinei Cihar. Harbibaslar,„d.„be„ «kip elli|i bu hil,fM d8vfc ,ndiffl^^^^^
OSMANOSULLARfNIN DRAMI . I*
Ingiliz Umumt Valisi'ne verdigi ju cevap af&ca gftsteimektedir:
"- Asaletracab!... Ha?metlu Kraliniza sa miihim noktayiiblag etmenizi bilhassa rica cderim ki, Ravza-yi Nebiyeyuz siirmck iizere tticaz'a gitnieyi Krai Hiiseyin HazreUe-ri'nin davcti uzerine kabul etmi$ degllim. Ben bu tlaveti
muvekkil-i zi §anim Peygaraberimiz Hazrctleri'nin davetlerioiarak kabul ve emsalsiz bir manevi miijde olduguna imanederek kabul ediyorum." 107
Teklif kabul oluhunca 30 Kasim 1922 tarihinde §erif Hfiseyin'eju cevabt telgraf sekildi:
"Atabe-i Felekmertebe-i Cenab-i Hilafetpenahi-i Ak-desediye hitaben sekilen telgrafname-i hajraetpenahileri,son derece surur-i jahaneyi mucip oldu. Ravza-i Nebiyeyiiz siirmek ve muvekkil-i zijanin davet emirlerini yerinegetirmek iizere derhal harekete karar verdiklerinintejekkurat-i sahaneleriyle birlikte zat-i hajmetpenahilerineiblagini kulunuza irade buyurduklan ve hareket giiniiniin
ayrica if'ar edilecegi maruzdur." I0S
Derhal hazirliklar ikrnal edilerek bUtiin bendegah ile birlikte yolavikan Sultan Vahideddin'i guzergahta ugradiklari Iskenderiye'deSerif Hiiseyin larafindan gonderilmis olan o|lu Emir Abdullahkalabahk maiyeliyle birlikte satafatli bir surette istikbal etraigtir. EmirAbdullah bir {ok illifatian sonra Sultan Vahideddin'e:
"- Velinimetim, Hanedan-, Al-i ganmiza kar? t
ubiidiyetimiz baki ve layezaldir. ' Pederim Hicaz KraliCeladetlu Birinci Huseyin Kulunuz n4mina Atabe-iHilafetpenahilerinize yiiz surerim." demigtir. Bu Sultan Vahi-deddin'e hazirlanan biiyuk bir karsdama merasiminin ilk adimiydi.
Bu sirada, IstanbuI'dan yeni idareyle uyusmasi imkaini olmayaii
107 -Tank Miimtaz GOZTEPE -
I0S-a.y.
i.g.e. sb. 41
190. .,,,., KAplR.MISIRp.StU
eski devlet ricali dc kiraladiklan bir gcmiyle kalabalik bir kafile halinde
Misir'a gclmis, bulunuyorlardi. Bunlar, matbuata akseden Tiirkiye ha-
berleri|nin tesiriyle Misir eflcar-i umumiyesince son derecede sog'uk
k;
ar§ilanmis; ve halta hain okluklanna dair ba'zi yazilar bile
yayihlanmi§«. Gerceklen bunlar arasmda bulunan Seyhulislam Musta-
fa Sabri Efendi, M. Kemal Pa$a bakkinduki me§hur fctvayi vcr-
en '§cyhiilislam zanncdtlerek:
"Felyahya Mustafa Kemal vel yesgut-i! havene!.»" 109
avazeleriyle protesto bile edilmi^ti. Emir Abdullah, Misjr'da iyi
kanjilanmayan bu katabalik gurbel kafilcsinc mcnsup olanlan da,
Hicaz'a davet i$n Sultan Vahideddin'den miisaadc istcmis.li. Bu
suretle Sultan Vahideddin'in maiyyetine kalilan bu eski rical-i askc-
riyye ve ilmiyye tnensuplan kafileyi bir kal daha kalabalikla§tirmisji.
§erif Hiiseyin onlan da Sultan Vahideddin'in gerefine tzaz ve
ikiama gark etmeyj ve bu suretle Osmanh ricalinin hamiligindcn Halife-
lige gecmeyi lasarlami§a.
Bu kalabahk kSfilenin Cidde'de kar$ilams,L cidden gorulmemis. bir
a%i§le cercySn etmi§ti. Sultan Vahideddin'i herhangi bir suretle
ikna ederek O'ndan HilSfeti almayi planlayan Serif Hiiseyin Pa§a
bu mcr&simin gaiafalim saglatnak icin higbir masraftan cekirirnemi§lir.
Bunu Refii Cevad Ulunay'in yukanda bahsi gccen hikiratindan
alinan§usanrlarcokgu'/,cllasyiretmektedir. ,
"Vapurdan cikugi yerden arabalann olduklan maballe kadar ipek
halilar serilmi§ti.
Sultan Vahideddin, sariki hala Osmanh Devleti'nin tahtinda otu-
niyormus, da, Hicaz Krali'ni ziy&rete gidiyormus/gibi merasim
yapihyordu. :'...'.:Butiih Cidde, Osmanh ve Hicaz bayraklan ile donanmi§, bando,
mizikalar, maf§iar gahyorlar, Sultan Vahideddin, ayagini karaya ba-^
sar bastriaz, trjplaratilrnaya basjiyordu.
109 - Yagasm Mustafa Kemal, kahrolsim hainlerl demektir.
OSMANiaiiiiAwWlNTDRAMI mEn °"de AraP b£Ci" SUvari fc^"'"**"**. alhlar gcliyorlar;
Julian Vah.dedd.n, arabanin arkas.n. .yalmz isgal ediyor. KraiHusey.n kar5,smdaki yerde ellerini kavujiur™? olarak, kcmal-i ;„£ram He divan duruyordu. Ondan sonraki arabalarda mevkilerine »8remaiyelycralmi§!ardir. ••
BasareUedavul.irampetsesleriaiasindaMekke'yevanldiKraiHuscym, Sultan Vahideddin'i agirlamak husDsunda, hicbir fc-
dokariiklail cekinmiyor, aynca tecellj icin elinden, daha dogrosu dilin-den golem csirgemiyordu. Sonralan, maiyetindeki zevattan dinledigimegore Krai Hiiseyin hicbir zaman Sultan Vahideddin'in mUsaadesiolmadan huzura girmemisfc
islanbal'da bir Binba5 , Tahsin Bey, Bulgaryal, bir zSbit vardi
InkHapa o da Arabistan'a gecmis ve Krai Hiiseyin'in ordusuna te„.ak ederek Harbiye Vezirligi'ne kadar yiikselmisti. Art* Binbas. Bui-
W<hy°ktU
'
HiC3Z °rdUSU 1CUma" c,ani Vekili Sty* Tahsin
V ^J3 hUZUrda buhmdu&u bir g"« Krai Huseyin, Sultanvahideddin e jbylc soylemisti:
"- Ecdadimizin Hareraeyn-i Serifeyn'e ve dolayisiyle tslamiyet'e et-tikl n hizraet, bUyuk.iir. Alem. inkiklplarla doludur. §ahsiyet-i muhte-remlennin mSruz kaldtklan haletkaderih bir cilvesidir. Jnprthh-pekyabnda lekrar.tac-u lahtinizieiegefirip Dar-ul HilSfeyi tesrif buyurur-sunuz. Ecdad-i izaraanizin icinde, cok daha mii5kil dumralarda olanlarbulunmuslardir. Bunlann hepsi, cilve-i Rabbanldir." "»
Hicaz'daki ikametleri miiddelince, gerek Sultan Vahideddin vegerekse etrafi gftriitaemi? ikram ve iltifatlara gark edilmijlerdir. C
fc
hT ^ T"al2ka Sul,an VohMeddWi kaskulandirmaya
baslan,,?,, Bu kadar biiyUk masraf sebepsiz ihdyar ^dilemezdi! SerifHuseyn Pa5a ta Misir'dan Turk usulu yeraek. pisirmesini
' bileaasyilargeurtmis. Sultan Vahideddin ve raahiyetindekiierin istiraha^
110 - Ml C^,a ULUNAY - a.fri. Tcreami» Ga»te!i, 14 Kasim:
,969"
192 KADIR MISIROSLU
Ierini saglamak icin elden gelen herseyi yapmi$ti. Yavas yavas.
sikilmaya baskiyan Sultan Vahideddin clrafindakilere sik sik:
"- Bu adamin bu derece israrli ikramlari beni sikmayabasjadi. Allah vcre de altindan capan oglu cikmasaydi!"
diyc dcrl yanmaya vc O'nun elindcn kurtulmamn carelerini araraaya
baslamisU. Tara bu sirada yerlilcrm san humtna dediklcri alcgli bir has-
tahga yakalanarak onbes giin oliimtc pcnccles.ti. Bu, oylo bir illetti ki,
yakatananlardan milyonda bir kurtulan olmazdi. Sultan Vahideddinbir jaiis escri olarak kurluJmustu. Bu vcsileylc Mckkc'nin havasimn
kcndisinc agir gcldigindcn bahislc ijerif Hiiseyin'in elindcn kurtul-
inak istcdi. Fakal Serif Huseyin ikram, izas ve iltil'aila daha da ileri
giderek O'nun bu bolgcnin yaylasi mevkiindc bulunai) Taife gittneye
adcta icbar ctli. Sultan Vahideddin bir miiddct dc Taifle agirlandi.
Boyle bir miiddet daha vakit gecirdikten sonra, buradan ayrdmak icin
kat'i bir jckildc karar vcrdi. §erif Huseyin O'na Hac zamanma kadar
kalarak gegitli Islam biiyiiklcriyle giiriif up, konusmasuu ve bu surede
k.-iybclligi lac ve labtina iekrar nail olabileccgini lelkin elmck istediyse
dc kabul eltiremcdi.
Hicaz'dan ayrilan Sultan Vahideddin once Misir'a yerle$mek is-
tedi. Fakat o sirada Misir Krali Birinci Fuad buna pek rSzi
gorunmedi. Ciinkii kendisi de Hica/, Krali Jerif Huseyin gibi HiBfeti
ele gecirmek istiyor ve bu sifali rautiafazada israr ve hassasiyet
gosleren Sultan Vahideddin'in Misir'da ikametini kendisi icin mah-zurlu buluycrdu. Bu durum anlasiiinca, Sultan Vahideddin Avru-pa'da ikametinin daha dogru olacagim dusunmiis, ve bu raaksatla
italya'nin Cenove limamna gelcrek en giizel sayfiye yerlerinden biri
olan "San Reno "ya yerlesmijtir. Burada "VillaParodi"isminde bir koskii kiralayarak orada oturmaya bajladi. Sagdan soldan
diger gurbctzedeler de oraya geliyorlardi. Daha Cenova'da karaya
ayagim basar basmaz bajta tlalyan Krali Viktor Emanuel ile Basvekil
Mussolini olmak uzere parlak bir sekilde istikbal edilmi§ti. Viktor
Emanuel'i daha gehzadcliginden tamyordu. Sultan Abdtilhainid za-
maninda O'nu istanbul'da misafir etmis ve agirlamisti. Bu sebeple
OSMANOSULIARI'NIN DRAMI l«
tlalyan Krali Viktor Emanuel ile Basvekil Mussolini bilahare de
ziyaretine gelmisterdir.
Saltan Vahideddin, vatam terk ediginden buraya kadar gecen
vukuati o zaman Istanbul'da kalmi§ bulunan kizi Sabifna Sultan'a
yazdigi 5U tafsilath mektupta kendisine hOlasatan anlalmiste.
"Benim melekhaslet Sabihom;
IVlektubun ellrne pelt gee vasil olabildUBugun© kadar Klirre-i
Arz'dan haric bir seyyarade ikfimst ediyormuaum gibl maktu-
plasmak mtimkiin olamiyor, Mleye mektup yazip cevabini almak
laakal bir bucuk ay sabra muhtac kahyor ve bu muskiiiata
iiaveten benim bir yarde durmayip tebdil-i mahal ve mekan
edisim biiebatun muhaberoyi l?kai ediyordu. Bir tiirlii roektu-
piarim bulamiyordum. Hamd oteun, simdl, agar cilve-i kadar bisi
baska bir muhile aavkeimezso Kiirre-I Ars dahilinde latif bir imem-
jekeste aram ©tmekteyim. Mektuplasmak, on ve on iki gun xarhnda '
miimkunl... Hemen Miami ahvalimden haberdar kilmak ilzoreykon
aenin Doktor Pasa'ya yazdigtn kegit golds, okudu'm, O esnada bi*
rag basim mahud nevraljlden mucdaripti. Sir gay yasamadim. Ev-
velsi giin 63 gunliik mektubunu alines gayretimi ioplayip p®ri§an
bir likir ve rasedar ellerimin yarduniyle bu ksgidi"karalayip poat-
aya verdim. Bilmom kl, mektubun muhtavi oldugu kelimelerin
mecmOundan bir moSI i3llhrae edabllecek raisin? Esasen (?ielake-
sizlik sebebiyle, kudrej-i tahrlr ve infSdan Aoiz kalemimte bu deta
WIekke'nin (hamam harfirau" dlyeniem, sira hamam hararaiinds
rulubet vardir; ancak hnn hararetsna bertzor) kavumcu sicaginda
haxirlop yumurta gibi pismis bir dlmagin mahsulii aneak bu kadar
olur. Eflasur gor, haaaaten rlea aderitn.
Melegim, mektubumu dlkkatl© oku! Aman, gacan dotaki gibi
yin© aO-i (eiohhiim© kapilma! Sundan akdem, son deros© yais va
aaabiyatls hamsiren© yoEdigun bir kiignta sans aid bir eiimiaya
bambagka bir man4 varerek vaveyla kop«rsai9tlh, Sakin yine (syl©
olmasmt.,. Ben Sabiha'min, naail insan saklinde bir maiek
W KADIR MISIRO&LU
oldugunu bilmez mlyim? Degil, yalmz benim icin, herkes icin
hayirhahligini, icabtnda fedekarligmi lakdir etmez miyfm? Boyle
mi sanirsm nurum?! Sence de malumdur ki; hemsirene biraz
mugberim, Yeis ve felaketin asabrma verdigi zaaf tesiriyle hastl
olan sO-i zan ve serzenis ona aiddi. Her neyse, gecen gecti
giizelim; hem de odestik. Artik bu kadar bahis burada kalsinl... Bi-
raz da ahval-i umflmiye ve hususiyem hakkinda muhtasaranmalGmat vereyim. Gerci verecegim malflmat maalesef pek muhta-sardir. Arzu ettigim ve ettigin gibi tafsilat ve fzahat-i lazimeyi
muhtevi degildir. Sebeb-i miicbir ise, evvei beevvel mezahim-iseferiyenin dimagima verdigi taab sebebiyle 90k yazi yazmaga ta-
hammuliim yok, Saniyen simdiki aramgahimda kalip kalmaya-cagim sabit degil, me§kuk!... Binaenaleyh yakm bir zamanda butahakkuk edecek ve ben de dinlenmis olacagim. insallah bundansonraki mektubumda istedigin gibi tafsilati bulacaksm nurum.
Gelelim srmdilik edecegim hikfiye-i hal ve maziye: Cenab-i
Hafiz-r Mutlaka hezaran hamd-ii siikran! Bedhahlarimrnn her tiiHii
isSalanna ragmen, manayi hakikisiyle sihhat ve afiyetteyim.
Mflcize nevinden olarak ihtiyar ve nahif vucudum maddi vemanevT her turlii ve her giina taab ve alama mukavemet etti veediyor. Yalmz siddette istirahete muhtacim o kadar. Herkestenziyade sana malumdur ki; istanbul'dan nasil bir meeburiyet-i
-
elime ve miicbire ile ciktim. Mufarakatim esnasinda nereye gi-
decegim bence mukarrer degil, mechiildu. ingilizler bir zaman-lmuvakkat icin Malta'yi munasip gordiiklerini bana yolda iken ha-
bor verdiier, zaruri muvaffakat ettim. Dana Malta'ya muvasaiat et-
memistik, vatan-t azime avdet Jhtimalinin husulime ve o an-i
mes'uduri hululiine kadar haysiyet ve sitat-i hususiyem Tcabi
memaiik-i ecnebiyede, bahusus maaile ikamet munasipolamiyacagmdan Ravza-i folutahara-i Cendb-i Risaletpenahiye ilti-
cayi ve vakt-i miisaidc kadar miicaverett sirr hissiyat-i diniyemin
s.evkiyle munasip ve muvafik buidum. Kalben ve viodanen karar
veidim. Hazref-i Peygambere dehalet ve beldesinde ihtiyar-i
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 195
miicaveret hi$bir zaman Melik Hiiseyn'e iltica manasini tazammunedemiyeoegi gibi o belde-i mubareke ise beyn-el muslimmmiisterek bir dar-ul etnan olup kimseniri orada hakk-l temelluk ve
tahakkiimu miinleriden cari olamiyacagmdan her n'e kadar bir
ferd-i muslim sifatryle gidebilir isem de bera-yi Ihtiyat Melik
Huseyin'e miiracati munasip bularak Medine'ye azimet fikrinde
oldugumu Melik-i miisSruniJeyhB is'ar ederek Mekke'yeugramadan dogruca Medine'ye miiteveccihen hareket edecektim.
Ben karanmr is'ar elmege vakit kalmadan Melik Hiiseyn'den birbi-
rini miiteakip aldigim telgraflarla Mekke'ye, d^vel olundum.Esasen bu davet benim karanma muvafik oidugu gibi bu vesiyie
ile Beytullah'l da ziyaret edip badehQ Medine'ye gifmeyi munasipgordiim.
Cenab-i Hak ve Resule malumdur ki; bu iesebbiisiime asla bir
siyasi miitaiea ve tesvikal-i hariciye hakim degil. Sir* vatan
cidalinin te'siri ve hissiyat-i diniyemin galeyani ami! olmustiir.
Vakta ki; Wiekke'ye muvasaiat ettim, (art-i hurmet ve tazim ve fevk-
alfide hiisn-t kabul ve tekrime mazhar oldum. Bu kadar hiisn-i ka-
bul ve misafirperverlige mukabil hemen Medine'ye azimetmunasip olamiyacagmdan birkac giin temdid-i ikamete mecburkaldim. Bu miiddet zarlmda Medjne'nin ahval-i umOmiyesi veasayls-i mahalliyesini tetkit ve tahkik eyledim. Hicbir vechile tem-
did-i tkamete halen sStih olamiyacagma, hususiyle aile eelbine
imkan bufunmadigma kani oldum. Bir taraftan hac mevsimi te-
karriip ediyor, diger taraftan da Mekke'nin harareti giin be giin ta-
hammiiHersa bir surette artiyordu. Biz sicaktan ve adem-i ta-
hammiilden bahis ve sik^yet ettikse Melik Hiiseyin basta eksar-i
iimera ve e§raf memleket-i Taif'in letafet-l havasmdan bahisle
arzu edilirse zaman-i Hacca kadar Taff'te ikameti ve hosnutkatindigi takdirde Silenin oraya celbediimesini musirren tavsiye
ecliyoriardt. Artik bu kadar rica ve tavsiye Cizerine asla orasinmikamete salfh olamiyacagma kani oidugum halde sjrf bera-yj hatir
X&W9 kadar gitmek xahmetini ihtiyar eyledim. On ski gun kaldim
1%. .
.KADIR MISIR06LU.
ve fazla duramayip Mekke'y© avdet ettim. Bu TaiJ seyahali vediger ©sbab-i zaruriye-i hususiye ve emsali gibi seyler ikametimizmiiddetini uzattik^a mevsim ilerliyor, iklimin kavurucu sicagi tesj-
rini gosteriyor, muhalefet-i hava, siddet-i hararet, mugfiyerei-i
maiset gibi takatfersa ahval hasebiyle heyet-i seferiyemiz azasrbtlaislisna giinden giino ve kemal-i sur'alle vticutdan dusiiyor veeriyordu. Esas Itibariyle (Medine-i MUnevvere miistesna) gerekHfcaz ve gerek Misir'da ikamet etmek mesiek-i siyasiye veictihadima muhalif bulundugundan daha evvel aile cefbine mu>valik memah'k~i Islamiyeden bir miinasip rriahalle azfmettesebbiisatthda bulunmustum. Lakin bu aralik biiliin mematik-iIslamiyenin sulh-u umOmi akdolunmak iizere bulunmasimiinasebetiyle vaziyet-i siyasiyeleri ve asayis-r dahiliyeleri
supheli ve sayan-i emniyet olmamasi foeni hayri mesgul ettj.
Nihayet ondan da muvakkaten sarf-i nazar ederek simdilik Avru-pa'nin havasi mutedil ve sihhate muvatrk v© dagdaga-i' alyaseHenhali Italya - Fransa hudud-i cenubiyesine muUasil letafeM hava-siyle mtistehir "San Ramo" kasabasmda ikameti ihtiyar ve tercib
eyledim. Burada yedi ayhk rriiiskul ve muz'19 bir seyahatin yor-
gunlugunu amiakta ve haylice hirpalanmis viicutlarimizi tamir et-
mekleyiz melegiml...
Seyahatimin kism-i ahirinB gelince; husema-yibedhahfarimizm her guna jsaa ve Istanbul matbuatinin kiitliyen
hilaf-i hakikaf nesriyatlarma ragmen Cenab-i Hakka cok siikur hernereya gjttimse hut-met ve feshiial gordum ve miigayir-r hakikat
bir muameteye maruz kalmadim. fptida Malta'ya viirudumdaIngiliz memurtni tarafindan hCikiimdariarina edecekleri muameleyeve Malta Hukumet-i Mahalliyesi ve ahalisi ise, emin of giizelim, omuteassip hark,. Papa'ya gosterecekleri hiirmeti bana da ibraz
eySediler. Oradan Hicaz'a muvasalatimda balada kaydetttgimv»9hilo fart-i hurmai ve taztme mazhar oldum. Bu defa Hieaz'dan
Avrupe'ya azfmetimde Suveysten iskenderiye'ye kadar mesafeyikaf :
i5fin Misir Hiikumet-i Mahalliyesi tarafindan huttfis! treh izhar
OSMANOGULLARI'NfN DRAMI 197
ederek httrmef gosterdiler. Iskenderiye'de 119 gun ikametimi*
miiddetince gayet iatif bir kosk tahsisiyle fevkaldde izaz ve ikram
ettiler. Ben mutenekkiren seyShat elmekte oldugumdan resm? te-
zahu rattan sar(-i nazar, bir htikumdara edilecek hurmeti icrada
kusur etmediler. Eger meslek-i siyasiyeye muhalif olmayip da
Misir'da katmayi ihtiyar etmis olaydim, emin o| bisbir mant yok ve
ekseriyet itibariyle Misrr efkar-r umumiyesi Istanbul halkmin arzu-
su hilafi olarak fehimde idi. Nihayet oradan da Italya'ya geldik.
Cenova'ya muvasalatimizda gayr-i resmt" Hukumet-i Mahalliyeden
pek ctddi htirmet gordum. Bir hafta ik^metin esnasinda her giina
teshilata mazhar oldum. Akibet Cenova mulhakatmdan olup haten
Sram ettigim San Remo'ya geldim geleli Italya memurini ta-
rafindan fevkalade hiirmet gormekteyim. Italya Hiikumet-i Merke-
ziyesi tie kendi memleketlerinde ikdmelimi hos gorduter ve nim
resmi olarak beyan-i memnflniyet bile ettiler.
Hulasa-i keISm, hulaseten bu satirlan karalamafctan maksadimsana bir fikr-i icmali vermektir, Yoksa malQmat furusluk degil!..
Benim hiiviyet-i hakfkiyemi hakkiyle bitmiyenler bu kSgidi okurlar-
sa eminim lefShura veya hamdkate atfederler. Lakin bu mektup
beyannSme olmayip bir pederin pek sevgili ve {jal$inas ve be-
basintn ruhunu ve hissini tamamiyle bitip takdir eden bir evladina
yazdrgi hasbihalnSmesi bulunmasi itibdriyle bir kiymet-i
mahsOsasi olabilir zanntndayim. Oyle degil mi ruhum?
Her ne kadar sadet harici ise de suat etligin icin cevap veriy-
orum. Ewsia gecen seneki oyunlar sebebiyle yazttan bir mektup
sahibinin endi^ede bulundugunu yazmissm. Ben istanbul'dan
9ikmazdan evvel bu gibi evraki tamamiyle mahveuim. Asia mera-
ka mahal yoktur. Saniyen biraz miiddet i$in hi^bir kimseye
muavenet-i nakdiyede butunmakligtoi mumkiin degil, katiyen mu-haldir, beyhude tntar etmeyin: fnsaallah imkSn hSsit olursa (ki
iimtt ediyorum 90k siirmez) tesviye olunur. Salisen dilenin celbi,
bazi eshab-i husQsiyeden dolayi bir muddet-i kalile tehirt lazim
198 KADIR MISIROSLU
geliyor. Bundan sonraki mektubumda buna dair beyan-i malumatedecegim guzelim. Baki o giizel yCiziinii ve gozlerini takbil vefiddeM tahassiirle deragus eyler ve kaffe-i ahvalde yed-i kudrel-ikibrfyaya emanet ve tevdi ederim, benim sevgili Sabiha'cigim,melegiml...
San Remo. Villa Noel
Peder-i Hasretkesin
M. Vahideddin
Sultan Vahideddin vatanr terkcltigi zaman O'nun aile efradi dadigcr Hanedan mcnsuplan gibi kanbul'da kalmisti. Fakat bir mliddelsoma cikanlan 431 sayili kanunla Hilafet ilga cdilip, baslaAbdiilmecid Efendi olmak iizcre butiin hanedan mensuplan yUrt
disma cikanhnca, bunlar da Sultan Vahideddin'in yamna git-
misjerdir.
Sultan Vahideddin'in olurmakta bulundugu villa Parodi ailesi ef-
raduun ve Malta onlarla birlikie digcr bazi guibctzedelerin loplanip
gelmesiyle ariik kifayct elmemeye ba§tamisn. Bu sobcple orasi terkcdil-
erek Villa Manyoli (Manolya VlUasi) admdaki kirk odah digcr bir vil-
laya (a$mmak mecburiycti basil otaustur.
Valani lerk ettigi zaman bir rivayete gore oluzbesbin Ingiliz lirasi 1 '
'
digcr bir rivayete gore ise, ellibin lirasi (kagit para) vardi."2 Bu kadarbiiyiik bir kalabaliga boylcsine az bir parayla ne kadar bakilabilirdi.
Tabiauyle cok gecmeden sefalet basgoslcrmeyc bastadi. Esasen paraisterini idarcye me'mur olan kaymbiradcri Yarbay Zeki Bey'in israf vekumarbazhklari da bu maddi imkansizliklara eklenince malt durum coktasa bir zaman sonra vabim bir sekil almaya bastedi.
Tarn bu sirada Sultan Vahideddin'in icinde bulundugu mali
111 - Tank Miimlaz GOZTEPE a.g.e. sh. 100
112 fsniall HSmi DANt§.MEND . a.°.e. C. IV. sh. 443
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 19?
sikuitiya ragmen ruh asalclini muhafaza cdebildigini gfisteren bir hadisc
ccreyan etmi$tir ki, bunu giirgu $ahidlerinden bid olan Refii CevadUlunay'm kendisilden dinleyclim;
Bir gun Tahir Bcy'lc otururken Basmlisahip Mazhar Aga lelasjaodaya girdi.
« - Oniformah bir zfu geldi. Galiba bu bir general olacak. Ben dilin-
den anlamiyoram. Siz dc g(>ru$iin.»
.
Qdadan ciklik.bahcede piril pinl devo gibi siyab bir fiat, otomobilduruyordu. Yamnda boylu boslu Italyan Ccnerali ilerledi, askercesclamladi:
«- Hasmcil.O Krai Hazrctleri seryaveri. General Giozcppo
Lavri.»
«- Turk Ordusti Sabik Erkan-i Harbiye Miralayi Tahir.»
«- Krai Hazrctleri larafmdan Sullatu ziyarete gcklim.»
Tahir Bey beni de takdim clti, ondan sonra General'c:
«- Buyurunuz!» dedi. Generali koskde bir salona aid*. Pek az son-ra Sultan Vahideddin gorundu. General sabik hiikumdan selamladi.
Bu miilfikatm ehcmmiyelini anlamak icin, Krai Emanuel ile SultanVahideddin arasindaki dostlugun kokiinii gostereyirn.
1
Krai Viktor Emanuel daha vclialit iken Truva harabelerini ziyareticin 190'0'dc lstanbul'a gelir. Suitan Abdulhamid kendisine mihman-dar clarak SenzSde Vahideddin Efendi'yi tayin edcr.
ttalyo Krah Hurnberto'nun bir anarsjst eliyle oldUrtildiigu, tarihbudur! Prcns Viktor Emanuel, italya Krali Viktor Emanuel olarakhalya'ya azimct eder.
O iarihten beri, aralannda mektuplasma eksik olmaz.
Seryaver:
«- Metbuum Krai Hazretleri Zat-i Sffliancierinin memlcketlerini baa
M) KADIR MISIROSLU
hadisat dolayisiyla terk ettikten sonra, kcndi Mkelerine, misafir olma-lanni bflyilk bir iptihac ile karsilarmsjardir. Kendileri Italya topraginaayak bastiklari giinden itibarcn, misafir-i hassi olduklanni arz ederler.Krai Hazrctleri « Z o m b a r d o »da bir <c F 1 o r a n s a » civanndabir sato, « V c n e A i k » de bir saray, « N a p o 1 i »dc yine bir sarayioklugunu ve bunlardan hangisinde ikamct arzu cderlerse, arabalannavarincaya kadar, hersey mevcut olarak, butiin personeUyle emirlcrincamade oldugunu. halirlatmayi bir vazife bilir. Ha$mctpenah iradcnizibekliyor.»
Tahir Bey, bunu tcrciimc edcrken agzi ktilaklanna vanyordu.Garb liayalinin kibar ya§ayi$ina pek milglak oldugu icin,Imparatorlugun inhitatini gostcrir bu fazla $ark usuIU yajayis, ondaendive uyandinyordu.
Sultan Vahideddin'in San Remo'daki masArif karjihgtgoriilmemis bir tczcbzubdii. Hesabin icinden Ziilitii Bey'den baskahie kiinse cikamaz hale gelmi
s ti ve zaten hesab diye bir ;ey yoktu. Va-' zjycti diizeltecck olan ancak Sultan Vahideddin idi.
Mahlu Hilkumdar, tstanbu|'u terkettigi zaman yamnda nakit olarakyalmz yirmi bin altm lira vardi. Boyle herdakika tiirlu masrafa ihtiya?
gostcren bir gurbet hayali icin bunun ug misli bir nakit de olsa yine kargibi erirdi.
Sultan ValiidedcJin Istanbul'dan cikmadan evvel, Hazine-iHiimayOndan, makbuz raukabilinde «Kiyametname» adh fcitabi ge-tirlmis. ve minyaturleri iki milyon degerinde olan bu eseri, makbuzunugetinerek yine Hazine'ye fide etntijti.
O Eaman yakmlan:
«- Padi$ahim! Hazine-i Humayununuzdaki btttOn e$ya ecdadinizave hanedammza, Mkumdarlar tarafmdan hediye edilen esjadir. Bunlarsizin malimzdir! Bahusus iSde buyurmak istediginiz kitabin iki, belkide iic milyona aiicia hazuxkr. Hi? olmazsa bunu bir ifitiyat olarak nezd-i gahanenizde aukoymak dogru degil midir?»
OSMANO&ULLARI'NIN DRAMI 291
Sultan Vahideddin, §u cevabi verdi:
«- Haklssinaz, bunlar Diesabinii kimseye vermeklemiikellef olmadigimiz, jahsi malimizdir. Fakat ecdadim bumilletin hiikumdarlan olmasa idiler, oitlara kim bu hediye-
leri verirdi? Binaenaleyh bu kiymet bicilmez e§ya ve
evaniden, benimi kadar milletin de hakki vardir.'Ben buihaneti kabul edemem!»
Miralay Tahir Bey Kralm dAvetini hirer birer, agir agir tercume
etti. Sultan Vahideddin, uzun uzun dii§iindu, yutkundu:
«- Tahir Bey» dedi, «soyleyecegim sftzleri, bir harfini bile
degi§tirmeden oldugu gibi tercume edeceksin!.»
«- Emredersiniz Efendim.»
«- Biraderim Krai Hazretleri'nc, gosterdigi misafirperverlikten do-
layi samimiyetle tesekkiir ederim, fakat bu davetlerini kabule bilyttk bir
mSni vardir.?»
Tahir Bey afalladi ve sordu.
«- Ne gibi mani efendim?»
«- Soyleyccegim; memleketimdeki vukuat ve hadisat, her ne kadar
beni muvakkaten veya- ebediyyen tac ve tahtimdan ayirdiysa da
iizerirnde « H a 1 i f e 1 i k » sifati raevcuddur. Ben bUtun
miislumanlann Reis-i Ruhanisiyim. Peygamber postunda oturuyorum.
Bu sifat kendi dtnimden olmayan bir zStin teklifini kabulden beni meneder. Bundan dolayt, birlderim Krai Hazretlerinin bu davetlerini kabul
edemiyecegim, beni mazur gormelerint rica ederim.»
Tahir Bey busbutiln afalladi. Zira gerek SuKam VahMedtJia ve
gerek raaiyelini, bu vaziyetten kurtaracak ancak boyle bir {are olabilir-
di. Tahir Bey tercumanh§i bir tarafa birakti. MahlO Hiikiimdan iknS
etmeyecahgn:
«- Efendimiz bugiin iyi kotii sayenizde ya§iyoruz, fakat hazira dag
dayanmaz, bunun yanm da var.»
202, ... . KADIR MISIRO<SLU ,
Sultan Valiideddin ayncn §oyle sflyleyerek mcscleyi kcsip atti:
«- Ne yapalirn azizim, Tahir Bey, sogan ckmek yoriz.!»
Scryaver vaziyeli Ogrendikton sonra Sultan Vahideddin'isclamladi ve salondan cikn...»'
'3
Ustclik tin hadisc O'nun biiyUk lakr-u zarflret icinde vcfat edigindai
sadece bir kac giin once ccrcyaii cdiyordu!...
Sultan Vahideddin'in yard disnula gecen izdirabh hayalim
yakincn bilcnlcrden biri do, devrin bircok Harbiyc Nazinna yaverlik
eden Tank Miimtaz (ioztcpe'dir. Sultan i Vahideddin'in,bugiinku insanlarm kolay kolay anlamayacaklan o kabina vanlmaznamuskai'hgini binbir misfil ile, sahsi miisaliadclcrinc istinaden nak-
lctmi.5 bultlnan Tank Miimtaz Bey'den ibrclli bir pasaji naklediy-
omz:
«Sultan Valiideddin bu miilhis, vaziycti zevcelcrinin bile habef al-
malanna razi olamiyor, tenha odalara cekilip gizli gizli bir taktm faaliy-
etlcrdc bulunuyordu. Bir laraftan da Prens Sami Beyle birlikte, ZekiBey'in israria isicdigi mutl'ak masrafmi ve csnaf borclaruu
karsdayacak bir para tcminine cali$iyorlardi.
Sultan Vahideddin'in o tenha odalarda kapanip gizli gizli yapugi
faaliyetlerin ic yiiziinii yegeni Sami Bey'den baska bilen kimse yoklu.
Mcgerse Sultan Valiideddin, gunlcrden bcri en son iimit olarak bcl
bagladigi, Hanedan-i Al-i Osman ni$aninm iizerindcki iri tajb
miicevherleri kiiciik bir timak makasinin ucu ile sbkmege calisiyormus.
Sultan Vahideddin'in clinde kala kala yalmz Osmanh Padisahlarmin
ve hanedan azalannm takmaiarina mahsus olan bir nisan kalmijti. Buni§an ortada giines seklinde bir bUyiik niganla, buna mcrbut kiiciik
kiiciik mineli plakalardan miirekkep, pek zarif ve boyundan takma bir
gerdanhk. Altm ve platinden yapilan ve uzerinde iri tasli ve kiymetli
1 13 - Refit Cevad ULfJNAY - a..
rihli niishalar.
. Tcrcuman Gazetcsi 18 - 19 Kasim 1969 u-
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 203
miicevlierat bulunan bu nisanin yalmz miicevhcrlerinin maliyet fiyati
bin altttl degerindeydi. t$te bu hesaba aldanarak nisamnin biitim
miicevherlerini sokerck gizlice Prens Sami Bey'e verip satilmak
iizere bledenberi muamelesi olan ((Barclays Bank»agondercn Sultan Vahideddin bu ijle pek biiyiik bir hayal inkisarina
ugrami§ ve biitiin iimidlerini bir anda kaybeimisd.
Prens Sami Bey bu miicevherleri bankaya teslim etu'kten birkacgiin
sonra, baakanin miicevherat miitehassisi ve muhammimleri bu kiymetli
ra§lann hakik! olmayip, degersiz ve taklit bir takim Avrupa tasjan
oldugunu ve ancak, lie, dort bin frank getirebilecegini haber verdikleri
zaman Sultan Vahideddin dudaklarim zehir gibi yakan aci bir le-
bcssiimle, dalia tahta ciktigi gunlerde kendisine oynanan bu oyununkotii aktorlcrini hatirlami§ ve isimlerini de fas, etmekten kendini ala-
mamisti.
Bu vak'adan sonra iki senedenberi giiriil giirill giirleyen Villa Man-yoli'deki kiiciik Yildiz Sarayi hayati birdenbire olmiisfli.
Hazine-i Hassa'ya ve Osmanh Hanedam'na aid muhtelif memleket-lerde bulunan arJzi ve emlake mukabil, Ingiliz Bankasindanyapilabilecck istikraz uraidi de Sultan Vahiileddin'le Abdulmecidarasindaki anlasmazlik yiiziinden suya diismiis. bulunuyordu.
Sultan Vahideddin, Zeki Bey'in son harcketi uzerine kendiidarcsitideki biitim hand ve dahili lelefonlari da kaldmp artumi§, artik
tamamiyle Harem Dairesine cckilip kapanmis, ve Diinyadan clini etegini
cekmi§ti.
Yalmz aksamlan, pek sevdigi bir kac emektarim Harem dairesindeki
kiiciik ve hususi selamhk odasinda kabul ediydr, onlarla dertlesmektebir ncvi teselli bulmaga calijiyordu.
Bilhassa bu saf vc iptidal adamlann riiyalanm dinlemekten ve tabir
etmeklen pek hoslanan Sultan Vahideddin bir akjam esvapfiba§iIbrahim ve berberbasi Mahmud Bey'lerin anlattiklari riiyalanm dik-
kalli dikkalli dinlcdikten sonra cok mahzun o!mu§ ve yava§ca yerinden
234:, i., KADJR MISIROSLU ,
kalkarak:
«- Yakinda Istanbul's gideceksiniz insaallah» diyerek Harem'ocikan kiiciik gizli merdivcnden sfciiliip gitmigti.
Giiniin birinde muhakkak Istanbul's donecegine, tac ve tabUnakavusacagma dair olan sarsilmaz iimiduli hi? bir zaman kaybetmemisolan Sultan Vahideddin'in bu malfzun ifadesinde, memlckctedonmck husOSBndakj biitiin (Imitlerlni kaybetligine delate eden ycisin
aliimctleri seziliyordu.
Villa Manyoli'yc coken bu kasvet yctmiyormus gibi, bardaklan
bosanircasinacilgin vc usandinci bit yagmur baslamis vc bir lahza giiz
actumaclan giinlcrce dcvam eden bu yagmur San Rcmo'ya bir felaket
liavasi sindirmisti.
Manolya ve nortakal bahcelorinden seller gidiyor ve her agacin di-
bindc ayri ayn golcukler kaymyordu.
Zeki Bey kimsenin ba§im disari cikaramadigi bu tufan vekiyametle yine rnOtSduil bozmami? ve kumarhanesine gitmisti.
Ben heniiz uykuya dalmistim. Basucumdaki dabili telefon disandaki
kuduran firlinaya tempo tutan cilgm ve surekli cigbklarla cirpmmagabasladi.
Coktanberi sesini kaybeden bu makinenin o aksam birdenbire
telasla dile gclroesine bir mana veremiyordum. Uyku sersemligiyle
mikrofona sinldigim zaman korkunc bir vaveyla ile karsilasum. Tele-
fonda:
«- Yetisni? Efendimize bir hal oldu?...» diye acikli kadinsesleri haykirryordu.
Askerlikten kalma bir siir'atle derbal giyinip kendiini yagmur der-
yasrmn ortasma attim ve bala cika karsiki binaya kojtum.
Sultan Vahideddin'in Harem Dairesi list kalla bulunuyordu.
Saclarmi bajlarim yolan ve kendilerini yerden yere atan perisan
kadinlann arasindan gecerek dogm Sultan Vahideddin'in bulundugu
.OSMANOSULLAWNIN DRAMI 205
odaya girdim.
Tarn bu sirada hadiseden haberdar edilen Prens SSmi Bey debiiyiik bit teBs icindc oraya yetismis bulunuyordu.
Sultan Vahideddin, bir sezlongun uzerine uzanmij, caiisiz bir
haldo yatiyordu. Sirtinda koyu sari tiiylii bit samur kiirk vardi, Kir vehal'if kivircik saci, sakab dikilmis gibi goriiniiyordu. Rengini heniiz
muhafaza cden ve bir olcii cehrcsini hatira getirmeyen yiizuniin or-
lasinda kiiciik fakat kemerli bir burun dikkati cekiyordu.
Agzi kiiciik bir daire seklinde derin derin nefes ahyormus gibi acik
bulunuyordu. Gozleri sakin bir uyku halinde bulundugu hissini veri-
yor ve kapab duruyordu. Viicudu buz kesilmisli.
Prens Sami Bey'in bu an! felaket karsisinda uykusu basmaacramis kimin yakasma yapisacagmi bilemiyordu.
Villanin her kbsesinde Sultan Valiideddin'e aid kadinlardan biri
katila katila aghyor, emekuir mabcyn adamlan saskinlrktan ne taraf-
lanna konulsa o larafa kostrsuyorlar, gozyaslanm yenlerine silerek bSnbon cfendilcrinin cansiz cesedine bakiyorlardi.
Prens Sami Bey, o meshur nezaketine ragmen cildirmis gibi sagasola saldinyor, vakit vakit o vakur ve agu bazb efendiler ve SultanVahideddin'in son zevcesi Nevzat Hanim'in lizerine yiiriiyerek:
«• Dayrma ne yapuniz?» diye garip garip sualler soruyordu.
Sultan, Vahideddin'in hususf doktoru olan meshur bir ttalyan
profosorii derhal yetismisli. Oliirn, gSyet, Snl oldugu ve Italyan
Hukumeti tarafmdan kendi topragmda Men velevki sab* bir imparalorakarsi buyiik bir dikkatgosterildigi icin bu doklor otopsi amcliyaunaluzum gbrdii.
Ameliyat, Sultan Vahideddin'in yattiji odanm yam basindaki sa-
londa yapilacakli. VUcudu ve mafsallari kaskati kesildigi icin soymak,kurkunii ve mafsallarini cikannak pek zor oluyordu. Oliiye iskence
edilmesine razi olmiyan Sami Bey o kiymetli kurke ve camasrrlara bir
makas atarak bastan asagiya parcalayrp kolayca cikardi. Yuzunden.
2X|,.: v KADJR MISIRp$,LU
gayet zayif vcihtiyar goriinen Sultan Vahideddin'in viicudu gayet
gene, adaleli vo mtitcnasipti. Sol taraf bo§ bogrilnde iri iri mor lekeler
peyda olmugtu. Olijyu beyaz bir patiskaya sardiktan soma Prcns SamiBey'Ie Seryavcr Avni Pa§a, ikinci miisahip Mazhar Aga ve ben
usulca tutup omuzianmiza kaldirdik.
Ellerimiz vc yiizuiriiiz cescde tenuis ettikce viicudumuzu buz gibi bir
hava kapliyordu.
Sultan Vahideddin'in cesedini doktorun diiiindcki masaya boylu
boyunca yatirarak di§an cikip bcklcdik.
Amcliyai uzun sUrmemigti. Doktor kendine lazim olani, yani Oliime
sebebiyet vercn anzayi deihal bulmus, vo clinc alarak yamroiza gelmisti.
«- t§te» diyc goslcrdi.
Bu kuciik ve beyaz bir kcmik parcasi gibi goriioiiyordu.
«- Bu kalbe giden kan damaridit. Tikanmis. ve las, kesiltrii;tir» dcdi.
Bu doktor. Sultan Vahideddin'in kalbini otedenberi zayif bu- .
luyor, bilhassa sigaradan ba§ka hayatta hie bir zevk vc cglcnccsi ol-
madigini sciyleyip duran bu zata, cok sigara icmcyi ve aspirin aimayi
giddetle yasak etmi§ti.
Doktor, kalbin bu vaziyetini goriince Picas Sami Bey'e bakti ve:
«- £ok muhlemeldir ki; majcslclcri siki tavsiyelerimize ragmen cok
miktarda aspirin almisjar ve bu hal oliimijnii intac etmis.tir.»
Sultan Vahideddin'in olumii iizerine kiymetli evrak ve
paralarim muhafaza ettigi kuciik gekmecesi acildigi vakit
icinden on yedi tane ceyrekli Osnianh altini ile, Sa§lari
sokiilmus. bir Hanedan-i Al-i Osmj.ii nigani bulunmus. ve
servet namina bunlardan bafka hie bir §eye tes&diif edile-
memi§ti.
Sultan Vahideddin, o gece aksam yemeginden sonra biitiin
kadinlanm, hazinedarlarim odasma toplamis, ve gee vakitlere kadar pek
tatli ve neseli sohbetlerc dalmi§lardi.
OSMANOSULLARiNtN DRAMI 207
Barrister doniip dolasjp fstanbul'a ve CcngelkSyii'ndeki koske ge-liyor, hcrkes bu gecraig refflha ve genclik hauralanna aid tatli bir hikayeanlaiiyoxdu.
Sultan Vahideddin, bu lath sohbetleri en haraYetli. yerinde kese-rck:
«- Haydi yalsi namazlarmtzi kdiniz da geliniz sohbelimize yine de-vam cdcriz.» demi; vc kadmlar kalkip namazlanni kilmakiizcre disancikmisjar.
Bu esnada. Sultan Vahideddin daima yamnda bulunan ve hiz-
metlerine bakan son zevcesi Nevzat Hanim'a scslenerek:
«- Biraz safrara kabanyor, bana bir tas gctir» demis. Derhal getiri-
len lasa pek az miktarda ve sari bir safradan ibSret istifrag ettiklen son-nr.
«- Aman §u legcni dftk de burada pis kokmasin?» demesi iizerine
Nevzat Hanim dcrhal legeni goturUp musluga dBkmiis. ve aceleodaya dondiigii zaman Sultan Vahideddin'i uzandigi §ezlonguniizerinde cansiz bulmustar.
Sagligmda iken §ahit olmaktan pek korktugu felakete Sultan Va-hideddin'in ccnazesi ve tabutu maruz kaldi.
Prcns Sami Bey dayisimn cesedini sanatkarane bir ceviz tabutyaptirarak. kurjunta kapli bu tabutun icine tahnit ettirip yerlejtirmis. veiizerine de pirinc bir levha ustune su kelimeleri hak etmijtir:
«islamlarm Halifesi, Tiirklerin HaMni, Altinci SultanMehmcd Han Hazretleri burada medfundur?..»
Prens Sami Bey'in §ahsen yaptigi yiiksek para fedakarhgiyleviicMa getirilen bu tabut bir cok alacakh San Remo esnafinm ayaklamphak talep etmeleri iizerine giinlerce villada haciz altinda kalmiju.» "4
114-Bu hadiseyesShid olanlardan bin de Refii Cevad'dir. O da adi gescii
Hatual'inda ju [afsijati vermektedir,
«San Rcnio'ya; Villa Mariolya'ya gltlljim zamail ana baba giinu idi, maiyyei icinde
338 KADIR MISIRO&LU
Villa Manyoli'nin alt kat salonu halilar ve agir perdelerle sfislenerek
tabut gctirilip bu salonun orta ycrine bir sehpa iizerin konulmu§tu.
San Remo'nun ytiksek sosyetesine mensup ailcleri larafindan her sa-
aglayanlar, diijiinenler, nc yapacagim bilmcyenlcr vardi.
Baj miisahib Mazhar Aj*a beni koluindan cekti:
«-Cevad Bey, dedi, h&linuz nc olacak? On paramiz yok, bogazimiza kadar bore
icindeyiz.»
«- Cainm Aga 17.fendil» dedim, «koskoca bir Padijah on pnrasuolur mu?»«- Ncdcn olmaaiii? Efcndimiz Istanbul'dan giktigi zaman 20 bin altmi vardi. Hazira
karmi dayamr? Aylardan beri masraf cdiliyor, kalanim da Ziihdii Bey kumarda critli.
Miijlemilala bakacak olursaniz, butiin esnaf otunnuj para bekliyorfar.* O aralik yanimiza
Miralay Tahir Bey geldi. Baj Miihasip'e:
«- Mazhar Aga» dedi. «Nc yapacagiz? Esnafin, patirtisi, giirtiltiisu ayyukacikiyor.w
BenJaTakan§tim:
«-Icinizde esnafla en yakm miinasebcti olan Ziihdti Bey'dir, onlara, o meram anla-
tabtlir.»
TftMr Bey:
«- Ne miinascbctw dedi, nsoylcdik, aylardan beri on parasiz idSrc ediyoruni, ne
haliniz varsa gonin, ben esnafin yonina bile gitmem» diyor.
Sordurn:
«-Borcun miktan ne kadar?»
Ijin garSbetine bakm, o kadar rezalct oluyor, fakat daha borcun miktanm kimse bil-
miyordu.
Bag Mii$£hib:
«-Bu boyle olmazi...» dedi, «gidelim!»
Schzade Faruk ile Seccadccibaji, banyo odasinda Sultan Vaftldeddln'i yikami;lar
ve mustatil gckilde bir labuta bile koyup kapami§Iardi,
Harcm DSiresi kismina gidildj, ortada acilacak yen kmlmij bir canla duruyor,
etrafinda Sahiha Sultan agliyor, Faruk Efend! ile SSmf Bey da$unuyorlardi. Mira-
lay Tahir Bey bag saghgi dilediklen sonra:
«- Efcndim,» dedi, «alacakldar, agalann, efcndilerjn, daireleriiidc bekliyorlar, borcun
hakiki mikdan daha biliiuniyorsa da onlan biraz para vererck tatmin etroek llzimdir. Buhususdane miimkiin isc yapalim efendim.»
FaYuk Efesidl:
«- Biz de aym jcyi dusfindiik, inerhurmin cantasinin anahtanni bulamadigimiz icin,
onukrrdik, icinde elniaslan, piriantalan sdkulmiig nijanlandan bajka bir gey cjkrnadi. Bi-
zim ise vaziyetimiz maddi fedakSrliga rnusaald dejildir.
osmano6ullari;nin drami a??
bah ziyaret edilen bu tabutun Oniincle, en 50k tesadiif edilen ziyarctciler
arasmda ak sakalli bir pirifani Sultan Abdiilhamid'in me§hur ressamiZanaro ile iki tarafindan diz cokiip dua eden siyahlara biirunmu§ gene
O aralik iceriyc lelSjla Hayrcddta A£a girdi: ..
- «-Efcndiin, csnaf yanlarmda bir mc'inur getirmi§lcr.»
«-Ne menmm?.»
«-tcraineiniirii.»
Hayreddin Aga gozlerinden ya$lan mendiline icjrerek:
«- Vclinimcl Efcnidmiziu cenazelerini haczettireccklermij.w
Busozoitaligialitislcldi..,
«-Na$il olur yaliu?»
«-Ncredeyiz?»
.
c-MedenT bir menilckctde bbyle rczalet olur mu'/»
«-Oia haczedilirmi?»
Tahir Bey:
«-Editir efendim,» dedi. «Bunlar oyle menfaatperest adanilardir ki, haklanm clde et-
mek iciu liervasitaya ba§ vururlar.»
«-Nc yapaca|iz?»
«-Nc yapacagiz?»
<i-Ncyapacagiz?» .
'
SSmi Bey:
«-Hepimizin mali vaziyeti malum, maamati cebimdc ne var ne yoksa vereyim.»Oradakilerin hepsinde az cok bir feyler vardi, son zamanlar mastesna, muntazaman
maaglanni aldiklan ve hif bir masraflan olmadigi icin paralanni biriktirrni^lerdi.
TJihlr Bey:
«-Efendim,» dedi, «biz cenazeyi bah9enin sarmajikla ortiilii kisrrundaki hip acilmayankapisindan kacnacagjz.»
Odadakiler irkildiler.
«-NasiIolur?»
«-Ba?ka cSremiz yok, zira alacakldar bir sancimlcrinden vaz gecmiyorlar. Bu kadarborcu karsilamaya imkanimiz yok. Ben bu parayi size fazlasiyla temin ederim, hattS ce-riazenin nakil masrafun da bulurum.»
Odadakilerin ytizleri bir sorgu ijareti seklini aldi.
«-Arzedeyim, ben derhal Irene atlar Roma'ya saraya giderim. Kral'rn huzurunacikanm, vaziyeti anlatmm, o matemed bir adammi gonderir, biitun borclan tasfiye ettirir
ve bu sikintidan bizi kurtanr.»
Faruk Efendi:
«-DQnyada o]amaz,» dedi. «Hila?et postuna oturmuj birHukrimdan dilendirmck se-
.21.0 KADIR MISIRO&LU.
ve giizel kizian vc bir de Liibnanh bir Arap ailesi(Su!tan Hamid'inOrman ve Maden N^zin Necip Melbame Pa§a) bilhassa dikkati cel-
bediyordu. Nihayct Sabifc Hicaz Krali Hiiseyin ilc Irak Krali Faysal
viyesirte indircmcm, cenizc nakliye masrafmi, HSIifc Hazrcilcri tesfiyc buyururJai, alacak
mcselesini dc nc yaparsauiy, yapm.»
Faruk Efcndi Nice ilc lelcfonla konujdu:
«-I>cdcrim parayi sakalli Rejid Iley'lc giinderiyor. Cenazcyi SORtYK'yc, ogohjrecck.» dedi.
Iki iic saal sonra da sakalli Ri^lti Bey, I2zim gclcn parayi hamilcn Villa Manolya'ya
gcldi, Zahir Bey, Ertugrul Efetidfnin hocasi Mahir Beyle Saml Bcy'i Hayred-din Aga'yi scccadcci bafiyj, ibrikdar basiyj, Agalar Dairesindc toplamp, bagimiaya de-
vani eden bakkal cakkal gfimliuna gondcrdi.
«- Bu adamlan avutunuz, o mQddel zarfinda bix cenazcyi kaciralim.»
Berber ba-ji isiasyona kosduruldu, tck atli bir yiik aiabasi baliceiiin acalmaya acilmaya
kol demiri paslanmis kapismin (inline gctirildi.
Sandigm (abut oldugu belli dcgildi, icinde birolii yathgi da matflni olmuyordu. TShir
Bey:
n-Bir cenaze naklcdildigini belli etmeyin, icinde oleberi olan bir tanla sandigi Ceno-
va'ya gondcriyoruz, onun icin yalniz iki kiji tulup indircccgiz.»
Adamlara yakalanm yirtarak yiiksek scslc aglamalan cmredildi, sandigi basmdan§chzSde Faruk Ei'cndl, ayak larafjndan da TShir Bey tutdu. Bahcc kapismdan
cikanldi, arabaya konuldu. Arabacinm yanina Faruk Efcndi oturdu, arabanm sag ta-
rafinda Tahir Bey, sol tarafmda ben arabamm arkasinda sakalli Reijid Bey, bozukkaldinmlar iizerinde haldir huldur, isiasyona dogrulduk.
Dtisuntiyorum:
Kfilllinf Siifeyman Sigctvar Kalesini fctheiiiklen sonra hayata gdzlcrini yumdu.Sokullu Melimcd Paja, askerin biiyiik teessiirle disiplioi bozacagmdan cekinerek,
Giincs Padisahinm olumunii bo)fikbas.ilardan, kethudalardan, cavu§Iardan ve Yeniceri
emekdarianndan sakladi. Ceset arabada oturur vaziyetdc bulunuyor ve Padisahin raliatsiz
oldugundan dolayi araba ile gitdigi soyleniyordu, nibayet meselc Edirne'ye gclirkcn
anla^ildi, orduclan tekbir sealed, gflmbflr giiinbiir yiikselineyc basladi, Yenicerilerin pala
biyiklannin corbacilann kir sakallannm arasindan gozyaslan sCiziiltiyordu.
Bir bunu, bir de tek atli bir yiik arabasinda tahia sandik icinde dort kisi ile
cenSzesi kacirilan tomnunu mukayese etdim. O zaman Avrupa'yi §arlken'le ikiye bolerek.
sarkim fetheden Irriparatorlugun bu inkirazi karsismda yiiregim burkuldu vc icirnden
bagirdim:
«-Koea Kan&nt! Gel bak, kurdugun tmparatoriuk ne oldu?...»
(Bkz: Refit Cevad ULUNAY- a.g.e.)
OSIdANOGtlLLARfNIN DRAMI ! 2fl
ve Misif Prenseslcrinden Omer Tosun Pasa'lann nakdt yardimlanyla
Sultan Vahideddin'in mutfak bOrslari tasfiye edilmi? ve cena?.e
Tricsle yoluyla ve damadi §ehzade Omer Faruk Efcndi refakatiyle
Bcyrut'a gonderiImi§, o zaman Suriye'de devlet reisi bulunaij ve.Sul-
tan Hamid'in taimeJerindcn Ayje Sultan'm sabik zcvei buliinmasi
dolayisiyle liaia damad diye anilan Ahmed Nam! Bey'in hiraaye venczaretinde tcrtip edilcn bir ccnaze alayiyle Sam'a getirilip Sultan Se-
lim Camii bahcesine ciefnediIm ijtir. ..»
'
15
"'""2- ABDflLMECll) EFENDl
Istanbul VilHsi ve cmniyet Miidiiiu'nUn Hilafet'in lagvi vc Os-inanogullan'mn yurt dijma cikarilmalarmi amir olan 431 Sayili Ka-nun'un koydugu on gunluk muddete riayet etmeksizin bu kanununMcclis'de muzakere vc kabul olundugu gunun gecesi emirlerindeki polis
vc jandarmalarla Dolmabahce Sarayi'ni abluka edip, Halife
Abdiilmecid Ef'endi'yi, otomobille gatalca'ya gaturdiiklerini, orada
Sirkeci'de diger yakmlarinin bindirilmij oldugu trene konularak yurd
di§ma cikanldiginy ewelce anlatmi5tik.
Halife, sarayindan ijylesine bir acele ile cikardmisti ki, bir kac bavul
tedarikine bile imkan bulunamamij, zatl ejyalan, yatak farpflarina
bobca!anmi§ti.
Abdiilmecid Efendi ve beraberindekiler gece karaniiginda
Dolmabahce Sarayindan alinarak bindirildikleri bu trenle nereye gide-
ceklerini bilmiyorlardi. Yolda trene binerken valinin kendilerine veimijoldugu biiyiik bir zartt acmca, bunun icinde kafileye dahil olanlann
sadece sikij icin verilroi§, pasaportlariylc, ikibin stcrlinin mevcudoMugunu giirduler.
" 6 Bu. kafileye ancak birkac hafta yetebilccek bir
meblagdi. Pasaportlar Istanbul'daki isvifre Setareti'nce vize edilmijti.
Bunu goriince, Omer Faruk Efendi'nin tavsiye ve teklifi iizerine.
li5-TarikMiimtazG6ZTEPE-a.g.t. ih. 179 ve mitt.
1 16-S. KerSmet NlGAR • Halife II. Abdiilmecid; Istanbul 1964 sh. 9.
212 KADIR MISIROSLU
tsvicrc'nin « Leman G o 1 ii » kenarmda bulunan « T e r r i
t e t » Kasabasi'ndaki Biiyiik Alp Oteli'ne telgraf cekilcrek liizumu ka-
dar yer ayirtildi. Kafilc, Haltfe Abdiilmecid Efendi'yle oglu OinerFaruk, Kizi Diirriisehvar, bunlann hocasi Salih (Ceramet Bey, iki
kadinefendi, Halife'nin husust katibi Huseyin Nakip vc dokloru Sel-
ahaddin Bey vs. den iniirekkepti.
Tarn Isvicrc bududuna gelindiginde, tren durmus ve pasaport
kontrolii baslamistl. Konlrol sirasi bu kafileye gelincc, oradaki memur,bbyle ehemmiyetli bir sahsiyeti Federal Hukiimet tarafindan husus! bir
izin verilmedikce hudullan iccri sokamiyacagmi, durumu telefonla
Bem'deki alakadarlara soracagim ve alacagi ccvaba gore harcket
edecegini bildirdi. Bu sebeple, tren hudutta bir hayli bekletildi. Memur,IstanbuI'daki Isvicrc Konsolosu'nun vizesine ragmen Halifenin icinde
bulundugu (rem banket ettirmiyordu. Ciinku daha evvel bilaraf bir iilke
olan tsvifre'ye iltica eden Yunan Krak'yla, Avusturya Imparatoru'nun
giristikleri faaliyctler, bazi siyasi ilitilatlara sebcp olmusta. Nihayct bek-
lenen milsaadenin verilmcsiyie tren harcket cttirildi.
Kisa bir yolculuktan soma kafile, Territet Kasabasi'ndaki biiyiik
Alp Oteli'ne inip yerlesti. Otel idaresi, dcrhal kapinui oniindeki direk-
lerden birine koskocaman bir Tiirk Bayragi asti. Cok gecmeden kasaba,
sagdan soldan kosup gelen gazetc muhabirleri ve fotografcilarla doidu.
Abdiilmecid Efcndi, 9 Mart 1924 tarihinde bunlan kabul ederck, re-
sim cekmelerine izin verdi. « L'ltllustration Dcrgisi »nin kadm muhabiri
O'ndan hususi bir miilakat istedi. Halife, yorgun oldugunu sbyleyerek
kendisiyle ayak iistii sadece bir iki dakika g5rii$tu. Bu derginin 15
Mart tarihli sayismda «Sijrgundeki Ha§metlilerden:Abdiilmecid lsvicrede» serlevhasiyla uzun bir makale
nes/edilmis ve ilk sahifede Halife'nin otel taracasinda cekilmis biiyiik ve
gtizel bir resminin yer aldigi goruImu§liir. L'lllustration'un bu yazisinda
Halife'nin « Milletini son derece sevdigi, Tiirkiye'deki inkilab hareketle-
rinden bahsederkende « iki yiiz yilhk geri kalmamtzi, iki yilda ortadan
kaldinnak istiyorlar, gok hizh gitmek dogni degildir. Tabiatin arada bir
dinlenen gidi§ine milletlerin de ilerlemeterinden ayak uydurmalan gere-
OSMANOGULLARININ DRAMI 213
kir» dedigi, miitevekkil vc mctln gorundiigii, kendisini vatamhdanayiranlar hakkinda her hangi birtenkidde bulunmadigi kaydedilmek-teydi.
Abdiilmecid Kfendi'nin kaldigi otele her taraftah felgraflaryagiyordu. Dunyanin bircok yerlcrindeki Musliimanlar tarafindancekilcn bu lelgrafiarda Turkiye'dc Hilafetin Iagvmdan duyulan iizuntubehrtdiyor ve son giinlcrde bu mevzuda ccreyan eden hadiselerhakkinda kendilerinc izahat vcrilmesi rica olunuyordu. Buttin bu tclg-ratlara ayri ayn covap vermeye imkan yoktu. Bu yiizden 1 1 Mart'ta ha-ber ajanslannin muhabirlcrini davct eden Abdiilmecid Efendi, onlar-dan «inul,telif memleketlerdeki Miisluman cemaatlerden gelenteessiir ve istizah telgraflanna cevab teskil etmek tizere ve-recegi yazil, beyamn ajanslan vasitasiyla her tarafa yayil.pdiiyui'ulmasim» rica etli.
Halife'nin bu beklenen beyamnin meali hulasalan §oyleydi
:
Turkiye Buyiik Millet Mep|isi'„i„ Hilatafl ilga karan, yersiz veyolsuzdur. Hilfife, s.deee Tiirkler'm d gil, biitun muslimlerinmuS terek dint ve tarihf miiessesesidir. Tek larafl, bir kararlakaldinlamaz.
Kaldi ki; biiyiik milletimiz, bu yiioe varliga baglil.k derecesiniOsmanl, Saltanali'na son verdiklen son,a da te,rit v.klll.rlninlnmu 5terek reyleriyle, beni, en ehil bularak Haltle seftirmeklegos.ermistir. Simdiki vekillerini da Hllatel'e dSima deetek olmavaadiyle se?miS tir. Bu secim ahdine sld.k kalmayan Meclis'in kar-an vekaleti sartma, dolay.siylo da mint hakimiyet esasina uy-madjgi J9in yolsuzdur.
Bu sebeplerle yersiz ve yolsuz gordugiim karan hukumsuzsaydlgina ve tammad.gim, butiin muslim cemaatlere bildiririm.
Biitiin muslim kardeslerimizin selShiyetli miimessilterini ileridetoplanabileceglni umdugum bir dtnt sOraya davet ederek, miisterekve mukaddes miiessesemizi birlikte destektemek iimidiyle, her ta-rattaki din kardeslerimizin bu buyiik davamrza goniillii ve devaml,
2M KADIR MISIR06LU
yardim.arini beklor, muvaffakiyetimizl Rabbimin inayolinden boklo-riml...» "7
Bu beyanatin iizerindcn dort, be? gun gecmisti ki, isvicre HariciyeVekaleli'nin yakin Dogu §Qbesi Miidiirii ziyaretinc gelcrek Halifc'ye«beyanatm,n Tiirk Hiikumeti'nce fena karsilandig™ ve (svisrcHiikQmeli'nden O'niin bu glbi faaliyellerine miisaadc edilmcmcsi talc-
liindc bulunuldugunu» bildirdi.
Old masranan haflada yiiz stcrlini asiyordu. Buna gore simdidenledbir alinmazsa Halife'nin yakm bit geleccklc biitun maiyctiyle birifldebe§ parasiz kalacagi muliakkakti. Bu yiizden Salih Keramet NigarBey'i miisluman dcvlellctlerin sefirleriyle gortlgmek ve yardimsaglamak icin Paris'o gondcrdi. Salih Keramet Nigar Bey, oradanLondra'ya gecccek ve Hilafet mevzuundaki' mttsbel makaleleriyletemayiiz eden Seyyid Emir Ali ile grjriiscrek O'na da Halife'ninicinde bulundugu mali siimulan anlatarak miisluman devleder nezdinde- -
ki bazi tejebbiisler icin lavassut ve miizahcrelini laleb cdecckli.
Gcrceklen, Seyyid Emir Ali, evvelce bahsedilmis bulunar. veTiirkiye basvekiline gonderilcrek bir cok siyasi dalgalanmalara sebcpolan Aga Han'la miisterekeii imzalamix oldugu meshur mektubundanbaska Hilafet mevzuunda raes'elenin din!, liiiilu ve siyasi ccphelerini
-
lamik edeo, bircok kiymeili makale nesretmis ve Halife'nin biitiin
miisliimanlara kar§i vaki olan son bcyanatini buyiik bir hahiskarlikia
desteklemi§ti.
Salih Keramet Nigar Bey, Paris'te bazi mUsliiman devletlerinsefirleriyle lemas elmisse de, sadra sifa bir nelice islihsal edememisti.Bunun ferine Londra'ya gitti. Seyyid Emir Ali ile de goriistii veO'nun araciligiyla Haydarjibad Nizami'mii Halife AbdiilmecidEfendi'ye ayda iicyiiz sterlinden ibarct bir lahsisat bagfamasmi teminett.
" s
117- S. Keramet NtcAR - a.g.e. sh. 13
IW- S. Kcrimet NlGAR - a.g.e, sh. 31.
Son Halife Abdfllmecid Efendi'nin vatandan fik.nhs.ndar) :
az once Dolmabahge Sarayi'nda 9ikari»m.§ ve husOsi katibiSail* Kw&ttm Migsp Bsy'a imsalajimi? bir rasmi.
2W KADIR MISIROSLU
Uzun siirecegc benziyen bu gurbet ve siirgita hayatim ilanihaye otel
kftgelerinde idame cltirmek muhakkak ki; dogru degildi. Ostclik LemanGOlii kenarmdaki bu Territet Kasabasi'mn rutabetli havasi da,
Haltfe'nin romatizmalanna dokunuyordu. Bu yuzden, Guncy Fransa'da
ikamet etmek icin miisaade istihsal etmesi maksadiyla SMih KerametNigar Bey'i lekrar Paris'e gonderdi. Fiansiz Hiikumeti'nin, lalebi
is'af etmesi iizerinc Nis'e giden Abdiilmecid Efendi, bu sahil ve
sayfiye gehrinin « C i m i e z » admdaki mahallesindc gcnig ve bahceli
bir kogk kiraltyarak burada ikametc bagladi. (Ekim 1924).
Burada sakin ve rautevekkil bir hayat gcciren Abdiilmecid Efendi
kendini ibadete vermigti. Bir ara, haliralarim yazmaya bagladigi duyul-
mugtu. Fakal bugiine kadar O'nun larafmdan yazilmig herhangi bir
hatrrat negredilmig degildir. Sadcce kizi Diirriigelivar'in Hindistan'da
basilmig o giinleri anlatan bir hatirati vardir.
Bu siralarda idi ki, eski sadrazamlardan Avlonyali FeridPaga'mn oglu Celaleddin Paga (Velora), O'nu ziyaret elmig ve budevredeki sakin ve miltevckki! hfflini hauratinda sflyle anlatmijur:
«Abdulmecid'i cocuklugundan beri tamrifn. Zira ikimizin de
Fransizca hocasi aym idi. Babam, Sadrazam Avlonyah Ferit Paga,
Konya'da vali iken Fransa Serareti'nden bgretmenlik yapabilecek bir
kimse istemigti. Sefaret de duyun-i Umumiye'de gahsan MOsyiJ
Guyot'u miinasip gflrmiig ve gondermigti. Bu caligkan ve sempatik
zat, iki sene Konya'da bana hocalik yapliktan sonra, babamin sadrazam
olmasi iizerine Saltan Afcduhlamid'iii gehzadeler icin istedigi lisan
hocalan icine bu Mijsyo Jorj'u da ilave etmiglcrdir. O da,
Baglarbagi'ndaki kbgkte yatar, pazar gUnii Sgleden spnra aynlirdi.
Diiyun-i Umumiye'de de galigirdi. Bu, boyle senelerce devam etti.
Baglarbagi'ndaki kflgk aslen Yusuf Jzzeddin Efendi'ye, hem de
seksen bin altina satdmigti. KOgkii yaptiran Hidiv Ismail Paga idi ve
oglu icin insa ettirmigti. Yalmz bu gunkii bir milyon liraya yakin para
harcanmtgti. Manzarasi harikulade giizel olan kosk, denilebilir ki;
Istanbul'un en guzel tepesine otuitulmug, ici de bir san'at galieseri ola-
OSMANOgULLARI'NIN DRAMI 217
r* islenmis ve kiymetli mobilyalarla lefrig edilmigti. AbdiitaecidEfendi, Sultan Abdiilaziz'in en kuciilc oglu ve dordlincu mahdumukm. Iyi yetismis ciddi bir kimse idi.Jtstanbulda iken daima goriigurdUkmm Miicadele'de Avrupa'da oldugum icin bir ara onlan kaybetmigtimHilafct kaldmldiktan iki sene sonra bir ara Nis'de hemgiremin yamndabulundum. Haber gondermislerdi. Nis'in hakim bir tepesinde kjra-lanmtg bir koske giltim. Olomobiiden inince tegrifatci Hiiseyin Bey'lekarsilastim. Esasen enistem Rumbeyoglu Fahreddin Bey, vaktiyleHalife'nin yamnda cahsirdi. Enistem, eski Maarif Nazin ve OsmanbImparatorlugumm sabik Petersburg sefiri de olmustu. Alelade bir salon-da ayakla gordiigiim Halife'yi epeyce degigmig buldum. En caiib. yeriparlayan ve maviye calan gdzlcri idi. Osmanogullan'na has o kemer bu-run O'nu herkesten ayiriyordu. Beyaz bir sakal. cehresini heybeUi birgekle sokmugtu. Ustiinde siyah bir ceketatay, rayye pantolon veayaginda rugan iskarpinleri vardi. Sojukkanhligmi muhafazayacahgarak bem biraz da mutesebbim bir tavirla kargdadi.
«-Buyurun Paga hazretleri, sizin burada hemgnenizi ziyarete gel-drgimzi haber ahnca hemen gftriigmek arsuzunu hissetum. Eski bir dos-lu gfjrmek insani hayli sevindiriyor...»
«-tltifat buyuruyorsunuz, Hilafetrneab» dedim! ... Act bir tebessiimlesOziimii kesti.
«-Bizim Hilafetmeabugtrruz artik kalmadt, Paga, bir gecede, apar to-par hanedan,m,z.n alt! ytiz sene hukOmran olduju bir memlekettenkogulduk... Kim der di ki, FatiMerin, YavBz'Iann, Kantoi'lerin td-runlan gamagirlarim bile alamadan yolcu edilecekler!...»
Haltfecokmiiteessirdi. O'nun bu teessiirtinii colaltmak istemediSimicin sessizce dinliyordum. Amma, O, bogalmak istiyordu. O'nun icinbaha bagka bir mecraya sokamazdim.
«- Diigiinunuz, giderken bir zarf icinde iki bin dolar llslutfetmiglerr
1 19 - Herhaide p,s«ta„ hafizasl bma yail], s aiMM1)lM^^ aia ta mHi dolar» Je|a, «lt;ii,la Stirling
2)8 KADII? MISIRQSLU
bununla koskoca bir saray halki hangi bir otele ycrlc§ir, hangi masrafi
karsjlayabilir. Biz de baska hiikiimdarlai' gibi gidcrken ve gitmedcn cv-
vcla hazineden pek kiymetli miicevhcrleri kaldirabilirdik, amma nicmlc-
kcic mal olmus. scylcrc cl siirmcyi vicdansizlik addedcrim. Ne yapalim
kcitdi yagimizta kavrulacagiz!... Bu yiizden kizim Diirriijehvar'i Niz-
am Mihraccsi'nin ogluna vcrdim. Biraz kendimize geldik. Eksik ol-
masjn mUsliimanlar bizc bir miktar yardimda bulundular. .Sonra ar-
kamizdan neler i$ihncdik. Yok biz liainmigiz, biz Mill! Miicadelcyle asla
ilgilenmcmijjiz, biz dUsmanla isbirligi etmisjz, biitiin buniann asli csasi
yok! Valiideddin de ctrafindakilere maalesef uydu. O'na bazi scylcr
soylcncbilir. Bana gclincc, Allah da bilir, Pcygambcr de, yann §eiaal
edcceklir. Oglum Onier Faruk'u Anadolu'ya gonderdim. Maksadim
l.slanbul'dan kacip Anadolu'ya gclmck, Islam mucahidlcrinm ba§ina
gecmek vc biitiin Alcm-i islain-i ayaga kadirmak idi. Amma ne yapayim
ki, oglumu lnebolu'dan cevirdiler. Teklifimi reddcttilcr. O zamau.bize
istanbul'da ism sonuna kadar otunnak dii§iii. Milli zaterdcn, bir eqcuk
gibi scvindik. Mustafa Keinal'i kucaklamak, hatta Pasam. kizirhi
O'na vcrmck bile isledim, fakal kimse bunu anlamak istcmcdi. Musta-
fa Kema) Pasa'nin Refet Pa§a'ya:
«Ben Knver Pa§a olmak istemem!» dedigini sbylediler, amma biz
kendisini Enver Pasa yapmak istememi§tik!.'.»
Sozekansbm:
«-Halife hazretleri» dedim, «Cenab-i Hakkm takdiri bu imi§, Os-
manli Hanedani'mn akibeti cok aci oldu. Hepimiz bundan uzuntii duy-
duk...»
Sukunet bulmu§lu. Agir, agir §byle dedi:
«- Bizde ne giizel bir ata sozii vardir: Tahtina oiurmayan, bahtina ot-
urur. £ok dogru. Bana Osmanli Saltanati mukadder olmadi, tahtima
oturamadim, elbet de bahtima oturdum.o da bu kadamusj Yine Cenab-i
Hakka §ijkrederim ki; son Padisah Vahidedin Efendi gibi Avrupa'da
biiyiik bir sefalet ve sikinti icinde yasamiyorum. Allah Miisliiman
karde§lerden razi olsun. Her tarafta benimle ilgilendiler...»
OSMANOGULtARININ DRAMI 219
Kahvelcr geldi, karsdikh ictik. Resimlc me§gul olan ve musikiyiseven eski Haltfe, yaptigi pcyzajlari bana gbsterdi. Yine icinde bir hasretvardi.
«-Amma pasa» dcdi, «hicbir yer, Islanbul'un giizel ve gunejli tepel-erine, mavi sahillerine benzemiyor, o zengin kaynagi, cbcdiyen kaybct-tik.»
«-AlIaIi gostermesin, insaallah memleketinize bir vatanda; gibidOncrsiniz!» dedim. Aci aci giildii.
«-Umar mismiz, asla, oliimiizii bile kabul elmeyeceklerdir. Hembaksaniza, Hilafet'in degeri, hala yerimize bir kimse diisunmcdikleri iie
anlasiliyor. Bclki de Osmanli Hanedani'ndan sonra bu makama otur-maya kimse cesaret edemcyeceklir.
Eski Halife'nin ve OsmanoguIIan'mn bu son miimcssilinin elinigozlerim ya§b siktim. Bir daha birbirimizi g6rmedik.» 120
Haydarabad Nizami tarafindan kendisine baglanan aylik lahsisat,
Andiilmecid Efendi'nin maii sikinulanm nispeten hafifietmis ise de!tamamen oriadan kaldirraamisti. Zira Nis'e yeriestikten sonra sagdansoldan loplamp gelen diger bazi hancdan mensuplanyla eski devrin ricali
de orada barmmaya baslami?lardi. Abdiilraecid Efendi'nin miitevazibutcesi, bu kalabahgin gecimine kifayet etmiyordu. Bu yiizdenTurkiye'deki bazi zati ejyalan samrmak ve Hanedan'a aid emlakindegerlendirilmesiyle imkanlanni genistetmek istemijtir. Fakat muhlelifvcsilelcrle ifade edildigi iizere bu emlakin tasfiyesi ve bilhassa « M u sul Petrolleri uzerindeki Hanedan hi ssesi »mev-zuunda bir fikir ve liarekct beraberligi saglanarmyordu. Bunu saglamakicin Osmanogullan arasinda bircok yazrsma ve gfirusme cereyanetmiglir.121
Abdiiimecid Efendi'nin hususi arjivimizde raahfuz bulunan veSultan Abdiilhamid Han Merhumunun vatandan cikanldiktan sonra
120 - Semili Naflz TANSU . Madalyonnn T=«i (Sadrazam Avlonyill KH^Pa 5a'nin oglu CclaleddinPasa (Veloin)'mn Hatirali) lslanbul 1970, .h. 218 vi
;
:
i: '
121-Tafsilat iein bkz: TSnk Mumraz GOZTEPE a.g,o. sh. 166-'SM'H'J.
220 KADIR MISIROSLU
Beyrul'un C U n y e » adindaki banliyosiinc yerlejen en bilyuk oglu Se-
lim Efendi'ye yazilmis, olan su mektubu, bu durumu son derccede
acikbksckjldeortayakoyinakladir:
Blraderim Etendi Hazretleri,
Ma'liim-i devletleri buyuruldugu ve lekrarmdan miistagni bu-
lundugu iizere Hanedammizin ahval-i maliyesi anbean vehamet
peyda etmektedir. Memleketten cikmak mecburiyet-i elimesi hasll
olduktan sonra Szayi hanedan, zaten medar-l maisetini mSliyeden
muhasses maasa miinhasir olmak hasebiyle sedd-i remak etniek
i5in e§ya>i zatiye ve esas-i bcytiyesini elden cikarmakda muztar
kalarak refto refte oniar da hitama ermi§ oldugundan, elyevrn her
tarafindan zaruret ve miizayaka asarl goriilmege bajladl. Kimse-
nin kimseye muavenet iktidan bulunamamasma mebni el-L yaz-i
billahi teala avakibin pek vahim olacagi Ssikardir. Memlekeiimlz-
den hicbir hayr-i menfaat mo'mul ve munlazir olamadigi igin, ehli
Islam'in sefkat ve miiriivvetme miiraoaatla cclb-i cem'-i iSne ciheti
hatira gelmesiyle simdiye kadar bu babda biddefSat te9ebbiisaW
lazimede bulunmus isem de maatteessiit hi? bit notice istihsali
miimkCin olamadi. §u halde aba-u ecdadimizdan muntakil olan ve
memalik-i metrukede kalan haztne-i hSssoya aid emlak ve
arazinin aide edilmesine tesebbiisden ba§ka bircare-i hal bulmak
imkam kiilliyen mefkuddur. Nezd-i devletlerinde ma'lum oldugu
vechile haztne-i hassaya aid arazi ve emlak iki kisimdir. Bir kisrfll
dogrudan dogruya padisahanin ba-sened-i hakanf uhde-i taaarru-
funda bulunanlardir ki; anlarin vereseye intikali pek labiidir. Diger
kismi hazine-i hassa uhdesinde bulunanlardir ki; anlarin umOm
hanedana be-tarik-il-irs inllkal etmesi lazim gelir. Gerek vrerese-i
padi§ahana ve gerek umum aza-yl hanedana intikali icab eden ve
elyevm memalik-i metruke dahilinde bulunan emlak ve arazinin in-
tikalini teemmiin ile Al-i Osman'in zaruretini lehvfn etmek uhde.
mize miitereUeb vezaifden olarok bu hususda zat-l devlellerinin
de miizaheret ve mu«venetini kaviyyen timid ediyorum. Simdiye
kadar vakl' olan lesebbusat neticesinde bu isi deruhde etmek is-
S*h
Abdiilmocid Efendi'nin Sultan Abdiilhamid Han'm an biiyiik ogluSelim Efendiye yazdigi mektubun Ilk sahifesi.
.22 KADIR MISIROSLU
teyen sirket we gruplann ilEc dermeyan ettikleri §art-i esas, umum
hanedanm miitlehid ve yekviicud olmasldir. §u itlihadl te'mln et-
mek icin kerraren vakl' olan tesebbiisal neticesinde cennelmekan
Sultan;. Abdtilhamid Han Hazretleri hanedaninin tereddiid ve
siibheye dustugiinu ve ittihaddan daima muhteriz bulundugunu
gordiim. Bunun sebebini do kafiyyen ehemmiyelden ari bir sO-i te-
fehhiim oldugunu anladim. Hanedan-i devletleri azasinin pederle-
rinden teyariis etmesi lazim gelen ve sened-i hakaniyyeye inerbul
elan emlak ve arasizine kimsenin iddia-yi hak etmesi. hatirdan
gecmiyeceginden baska bbyle bir seye imkan-r' tasavvur olu-
namiyacagini ser'an ve kanOnen kelm ve intikar-c hak kabil
olamiyacagi en basil hakayiktandir. Boylo bir su-i tefehhiini rieti-
cesi olarak vahdet-i elkar-i imal hSsil olamadigindan her taraf
baska baska tarikleri takip etmek istemektedir. HSlbuki aza-yl
hanedan mtittehid ve tekviicud olmayup da, haklanni aramak ve
ispat etmek icin yayn ayri yollardan gider ve tesebbiisatda bulu-
nur ise, hie bir taral icin iimid-i muvatfakryet yoktur. Erbab-i
vukOfun miitaleati bu merkezde oldugu gibi hanedan-i devletleri-
nin bu giine kadar vaki' olan tesebbiisatimn neticepezir-i muvaf-
lakiyet olmamasi da bunu mueyyed bir delildir. Binaenaleyn su
Isleri bir netice-i hayriyeye isal emek igin Al-i Osman'm vahdelini
le'min hususunda zat-i devletlerine, miiracaat He muavenet ve
miizaheret buyumlmasini teklit edlyorum. Al-i Osman'm
mOrislerinden senedat-i hakaniyye ile emval ve emlak ve arazi
tevariis eden zevatin hukuk-i tasarrufiyesi kafiyyen manful kal-
mak sart-i esasi ittihaz olunarak tesebbiisat-l vakiayi mevki-i mu-
vafakiyele lysal icin Al-i Osmanmih miittehid ve yekvCicud olmasini
ve her taratm menafi-i hukuk-i mesruasmi siyanet ve muhataza et-
mek menfaatine olacagindan, Al-i Osman kendi aralannda emn-u
itimad ettikleri bir kac zatl murahhas tayin ederek onlarla
miizakere ve mtisavere idup ittihazi muktezi tedabiri karar-
lasjirdiktan sonra miivekkillerinin inzimam-i muvaftakatiyle huku-
kunu ispat ve istihsal etmek iizere miitlehiden ve miistereken bir Ayni mektubun ikinci sahrfesi
72A KADIR MISIRO&LU
hay'ele ve yahut gruba tevdf-i iimdr edilse pak miinasip bir todbir
olacaga cihatlo mahz-i senflkarlon ?u amniyeyi tahsil i$in elimden
geldigi doracedo sa'y-ii gayret edecegimden zfit-l davlatleririin de
h£neddn-i allien" azfisi nexdinde legebbiisal-i hayirhahane ve
nasayih-i pederfinado bulunarak muSvenet ve muzSheret buyur-
malanni bilhassa femertni ederim. 6 Cemaziyetevvel 1345.
26 Te§rin-i sfini 1926
Imza
Abdiilmecid Kfendi'nin hususi ar§ivimizde buna benzcr sayisiz
mcktubu vardir. Fakal nc yazik ki o, bu mevzuudaki tesebbuslcrindcn
de hie. bir netiee eldc edememi§tir. Nihayet bir miiddet soma Hay-
darabad Nizami, biiyiik oglu A'zam Cah'a Abdiilmecid Efen-
di'nin biricik kizi Diirrii§ehvar'i, ku^tik oglu Muazzam Cah'a da
§ahz5de Selahaddin Effendi'nin torunu Niliifeir Sultan'i istedi,
Abdiilmeeid EffenrJi, muvafakat edince, damad namzcdleri Nis'c gel-
diler, Eski Osmanh Dahiliye N&zirlanndan Damad §erif Pa§a'nm
alayissiz bir sekilde kiydigi nikah merSsimi sonunda bu iki gene ve
giizel Osmanh Sullan Efendisi Haydarabad Sarayi'na gelin gittilcr, Bu
hMise, Halife Abdiilmecid Efendi'nin maK durumunun bir hayli
diizelmesini sagladi. Bundan sonra, Hilafet mevzuunda Islam
Aleminden umdugu alakayi gtiremediginden kendini daha ziyade
iMdete, resim gaJi§malanna ve musikiye verdi. Nis'te sikrlmaya
ba§lami§ti. Paris'e nakl-i mekan ederek Bulanya ormanlanna nazir bir
villa tuttu. Burada iinlii ressamlann actiklari sergileri kacirmiyan ve sik
sik umumi miize ve kiituphaneleri gezen Abdiilmecid Efendi,
tamSmen gayrf siyasT bir hayat siirmeye ba§lami§ti. Oteden beri garb
musikisine diiskiin olan, §ark musikisine de besteler yapacak kadar vu-
kufu buhjnan Abdiilmecid Efendi, kendini tamamen resim, §iir ve
musiki gibi bedii san'atlara hasretmisti. SSdece Cum'a gunleri Paris'in
meshur camiine gider ve burada hemen hemen butiin musluman memle-
ketierine mensup olan kalabalik cemaatin alSka ve ihtiramlanna hayir
ji ,. ' 225
tot** Ms,'., , .^./rr&&'*'*'f'dWtJijt,
3 </*<& <s &&'^>
Ayni mektubun son sahifesi
dualarla mukabefc ederdi.
Gergi Halife Abdulmccid Efendi, evvelce temas edildigi iizere
Misir'da yayinlanan «mus4vat» isimli gazeteyle aBkadardi. Hattlbu gazcte kendisini bir nevi na§iri-i sftanydi. Fakat burada Turkiye'de
teesslis eden yeni rcjimve onun idarecilerine 5aalmarm§,-ha«aderii-
lebiiirki- taraftarlik ifade eden yaziiar yayinlanmigur. Aynca Paris'te
Keraalist idareye muhalif bir (abm eski rical larafindan cikanlan
«Miicahed e » ve « Zirtcire Vumlmu§ Cu mhuriyet »gibi mevkutelerle de ilgilenmemi^, onlara yazi ve beyanat vermemi? vemaddt deslek sajlamaraijtir. Ustelik bimlardan Miicahede, « H i I a f e t
226, KADIR M1SIROSLU
D a v a s i » inn ba§ rpurevvici olarak orraya cikmi§u.
Halife Abdiilmecid Efendi, Ikinci Cilian H:irbi csnasmda Paris,
bombalanirkcn 23 Agustos 1944 tarihinde hayata gftzlerini yummusmr.Bu sirada ccreyan eden hfidiscleri cok giizel bir siircttc lafsil ve hikaye
cden Ayje Osmanoglu'nun s,u satirlanni dikkatlerinizc sunuyoruz.
«-A!man ordusu arlik Paris'i lerkecckti.
Fransizlar hem scviniyorlar, hem dc millhlj bir korku icinde bulu-
nuyorlardi. General de Gaulle Paris'c girecekii. Amcrikan, ingiliz
ordalan gcliyordu. Fakal acaba Almanlar Paris'i kansiz birakacaklar
miydi? Hcrkes ne alacak diyc delect ve seviiic icindc bckliyordu. Kim-
seler sokaga cikmiyordu. Hcrkes cvine, ininc girmi§, sakitl bir halde
bulunuyor, halla birbiriyle dahi konujamiyordu.
Milis teskiiatinda bulunan askerler, Pctain'e taraftar olanlar, Alman-
larla goruscn kimselcr, Alman dosiu olan kadinlar, kacacak yer ariyor,
kdylere ve juraya buraya gizleniyorlar, hastahanelcre, akil hastahane-
sine gidip doklorlann himayesinc sigintyor, taflanna geleccklcn kork-
tuklan icin her careye ba§ vuruyorlardi.
De Gaulle taraftarlan ise jlmdilik Alman Ordusu burada iken bir
scy yapmiyorlar, fakat sonuuu bekliyorlardi. Vclhasil Paris miilhij
giinler ya§iyordu. Bir hafiadan beri ahval bu jekilde otdugundan biz de
kapidan dujan cikmiyor, evimizdc oturuyorduk.
24 Agustos 1944 Car$amba giinii, saat hire dogru kapimn zili
calindi. Halife'nin daire ujaklanndan biri gelmij, bana mahsus bir kagu
birakarak derhal gitmij. Kagidi altp actim. Bu, Halife'nin kStibi,
dSiresinin mudurii olan kumandan Korsikah Cekaldi'nin bir mcklubu
idi. Mektupia «Halife Hazretleri bugiin saat onbirde ani o-
larak vefat etmi5tir!...» yazih idi.
Okuyunca derhal goz yajlanm bojandi. Hemen oglum Osman'aseslendim: «Oglum Halife vefat ctmi?. Herhen giimeliyiz!» dedim,
Oglum da teessiire kapilmi§ti. Benden tafsilat istiyordu. Tafsilat ol-
madigim, acele gidip anlamamiz icap ettigini soyledim. Osman, sokaga
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 227
cikmanm tehlikesinc isaret ctti. Bu, dogm idi. Fakat gitmemiz demutiaka Ifeimdi. Ciinkii Halife, ailcmizin son rcisi idi. Aynca sahsinada husOsi bir hiirmciim vardi. Allah kcrimdir, diycrek oglumun kolunagirdim, sokaga ciktim.
Sokaklarda insan buiunmuyordu. Avenue la Grande Armee'ye git-tik. Saint -Ferdinand Sokagi'nm basma geldigimiz zaman Alman Ordu-su'min gccmcklc oldugunu goiduk. Almanlar, her zaman oldugu gibifevkSlMe disiplinleriyle geciyorlarcu. Artik Paris'i terkediyorlardl Bun-lar bakiye kalan son hirlikleri idi. Sokak aralannda isgal ctmis olduklanevlcn bit hafiadan beri bosatftnisjardi.
Simdi bunlar gecerken aralanna girmek cok tehlikeiiydi. Esasenbutiin evlerin kapilari fckitau's, pcncercler kapanrais, sokaklarda hayatcsen kalmaiMsti, Orada kuytu bir koseyi tutan bir apartiman kapisininarkasina girdik. Almanlar gecinccye kadar orada hekledik. Kimse ta-rafindan goiiilmekten pek korkuyorduk. Maazallah. yanlis, anlarlarbasimiza bir scy gclebilirdi. Gerci huviyet teskcrelerimiz yatumizda idi.'
Esasen harb cikalibcri hiiviyet kagitlanmiz olmadan sokaga cikamazdikAma y.ne dc bftyle bin* bir anda basimtza birsey gelebilirdi.
Orada Bhminen bir saat kadar kaldik. Askcrin arkasi kesilmi5ti. Bel-la arkadan yine gelenler olacakti. Bundan istifadc ederek Rue Faisande-ne larafina sur'atlc gectik. Kosuyor ve kenarlardan oglumun kolundagidtyordum. Suchet Bulvarim bulmustuk. Marechal-Maunourysokagina nihayet vtal olmustuk. Orasi esasen Alman kumandanl,g,„,nmerkez! idi. Bulvar ustunde olan butiin evleri harice binbir tiirlii renklereboyamijlar, damlaiina agaclar, dallar koymuslardL Bunlar tayyareyekar§i alinan tedbirlerdi. Bu evler simdi bosaltilmisti. Daima buradagorulen askerlerden escr yoktu. Demek iyice gitmisjerdi.
Nihayet Halife'nin evine vardik. Ev disardan sukunet icindegoruliiyordu. Kapiya geldik. Bahfe kaptsi araiiK duruyordu i9eriyc gir-dik. Gems bir nefes aldik. Dairenin kapi zilmi sektik. Kap.yi a?an erme-m hizmetciye bila ihtiyar, «Ne oldu?» diye sordum. «Aii efendim, olan-lar oldu» diye cevap verdi. Buyiik tas merdivenlerin yansini ?ikmi 5tik
228 KADIR MISIROGLU
ki; Halife'nin sadik hazinedan Bthruze Hamm'in feryadi ile
karsUashk! «Ah Sultamm!» Geliniz, geliniz. Amcanizi gtiriiniiz. Gitti.
Kus, gibi elimizdcu uctu!» diyerek basmi merdivenin parmakhgma vu-
Mehisti Ikinci Kadw'm odasina gittik. Kadin Efendi bayilmi§, biraz
Once ayilmi§, gdzya§lan icinde yatiyordu. Yaninda Hiiseyiai Nakib
Bey'in harcmi bulunuyor, kolonya koklaltyordu. Biz dc aghyarak elini
optiik. Artik bu act, ciimlcmizin kalbine i§lemi§ti. Gdz yaglanmiz
arasinda teselli verici sozler sbyluyorduk.
Oradan Jjehsuvar Baskadin'a gittik. Bizi goriincc, «Efendiraiz
na.sildu» diye sordu. Pek sinirli, fakat bthaber bir haldc idi. Esascn
Kadinefendi bir miiddctten bed liasta oldugundan bugiinkli felaketi an-
layamiyor, efendisinin hasta oldugunu zannedcrek biiyiik bir tela§ ipinde
bulunuyordu. Ona da soyliyccck sozii pek bulamiyarak bir kac.sozle
ciktik. Bu haller bizi pek harab elmisji.
Artik HaUfc Hazrclleri'ni son bir kere ziySret etnnek vakti gelmi§ti.
Halife'nin odasina geldik. Kapiyi acip igeii girdik. Biiyiik Hike, ja-
ponvari karyolanm uzerine boylu boyunca yadnlmi§, yiiziine kadar bir
beyaz kctcn $ar§afla lamamen ditiilmu§tu. Bihruze Hanim ayak ucun-
cla yere oturmu§, karyolamn ayak ucuna basmi dayamis, hickmklarla
aghyordu. Biz de aghyarak yakla§tik. Hayatta iken kendisinc kar§i
gosterdigimiz resm-i tazimi ifa ettik. Ondan sonra yiiziinii gormek isle-
digimizi soyledim. Bihruze Hanim yiiziindeki brtiiyu (jekti.
Halife'nin nurani, giizel cehresi ortaya cjkti. Sagtan ve sakali bembe
yazdi. Es,kali, saclannin ve sakahnm yiiziine verdigi sekil Sultan
• Abdulaziz'i hatirlatiyordu. Esasen beyaz olan ceni iizerinde, yanak-
larindaki hafif pernbelik dikkate carpiyordu. Hayatta iken giizel olan bu
cehre, §imdi diyebiliiim ki; bir kat daha giizelle$mi§ti. Gozteri kapah idi.
Sakin ve asude bir uykuya dalmi§ hissini veriyordu. Elleri yanina
dii§mii§tii. Cok mc'yus oldum. Aghyarak egildim, car§afi Optiiin.
«Bedbaht amcacigim! Vatanina ve evlStlanna hasret gittin. Allah cenneti-
ni ihsan etsin!» dedim. Kizi Durrii§ehvar Sultan Hindistan'da, oglu
Omer Famk Efendi Misir'da idi. Bunlar, savas, dolayisiyla baba-
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 229
Iarmm yanina gelemiyorlardi. Halife onlann hasretini ve ondan da dahamiiihis olarak valaranin hasretini cekiyordu.
Carsafi yine yiiziine ortmiislcrdi. Gfizyaslanyla orada oturdumYasin-i serif okudum. Of ihlas, bir fitiha ile odadan ciktim.
Halife'nin cenazesi kalkincaya kadar orada kalmaya karar vennistikCcnazcyi kaldirmak epey giictii. Zira Almanlar cikip, Amerikahlar gir-bu§ oldugundan memleket herciimerc icindcydi. Kendisiyle birlikle vak-tiyle meralcketlcn cikmis olan katibi Hiiseyin Nakib Bey bu is icinateyc beriye kosuyor, elinden gcieni yapryordu.
Ogluna ve kizma telgraf cekmislerdi. Onlar, vasiyeti geregince def-nedilmesini istiyorlanJl. Paris'teki camiin icinde bir kiicuk.odaya koya-caklardi. Buna karar verilmijli.
Talinitini yapmak igin, kendi doktoru olan Profesor Yakovel asis-lanlan ile birlikle geldi. Uzun zarnan durabilmesi i?in lazim geleniyapular. Tabutunu hazirladilar
Mlisluman usulunce yikanmasi lazimdi. Orada bizim aileden, biz-lerden bajka kimseler yoktu. Biraderim Nureddin Efendi, oglumOsman vc Hiiseyin Nakip Bey, lieu birden cenazeyi hamamagecirdder. Hiiseyin Nakib Bey'Ie oglura Osman yikadrlar. Nured-din Efendi de su dtikerek yardim elli. Ondan sonrayine bu. iicii kefen-Iediler. TUrlii gupluklerle yapdip gelen tabula koydular ve uzerine bir salOrttiiler.
Ondan sonra biz kadinlar cumlemiz odaya geldik. Baskadin da gel-misti. «Efendicigim nerede?» diye odaya girip de tabulu gOrtince, he-men kosup uzerine auldi. Oraya dustii. Artik act hakikati biitiin manasiile anlami§u.
Hemen gidip Kadin Efendiyi kollannda tuttum. «Validecigim, metinoIunuz!» diyerek odasina kadar gotuidum. O'nun bu halini hie unu-lamiyacagim. Bedbaht, zavalli kadin ne kadar perisan olmustu. Kendi-siyle saatlerce ugrajtik.
Digerleri de birbirinden beler bir halde idiler. Cenaze icin bir araba
230 KADIR MISIRO&LU
gelmi§ti. Tabula. a§agiya indireceklerdi. Ciimlemiz goz ya§lan ile kapiya
kadar arkasmdan indik. Feryatlar arasinda Halife'nin tabutu arabaya
kondu. Nureddin fcfendi, oglum vc Hiiscyin Nakib Bey bcra-
bercc camiyc kadar giltiler. Bizlcr harab bir halde kaldik.
Haltfe yikannken hatinma gclmi§. «Bir lutam sacmi kesip evlallanna
yadigar olarak veriniz!» dcmisjim. Dedigimi yapmiyjar, Mehisti
Kadin'a vcrmisjcrdi. Bu Atari illiam eden sebep §uydu: Bir gun Haltfe
ile konugurken bana, «Sultanefendi! Ben babamin sa$im buldum,
sakhyorum. Bu benim iein pek mukaddes bir yadigi»rdir.» demi;}, ben
dc nasil buldugunu sormu§lum. «Babainin fesi bendc kalnusb. iginde
bir iki sac icli buldum. Bimlari dikkatle cikarip bir /aria koydum,» diye
cevap vermi§li. i$tc Halifenin cenazesi yikymrkcn akhma bu
komismamiz gclmis. vc saemdan bir tutam kestirip saklamalanni temin
elmi§tim,
l§le artik bugiin, aitemizin bu biiyiik sahsiyeti de bizim icin bir
hatiradan ibaret kalmi§ti,
Haltfe tic d3ima gorusjurdiik. Musiki ve rcsmc merakli idi. Alafranga
gUzcl musiki cserleri arasinda, alaturka parcalardan armomze edilmis. bir
konccriosu, giizel bir bersozii vardi.
Geatan Detaille adinda Fransiz konservatuanndan birincilikle
cikmis, bir gene vardi. Bu gen?, Halife'nin eserlerini fevkalade giizel
calardi. Pek degerli bir sanulkardi. Ben de ekseriya bu musiki cemiyetle-
rinde bulunurdum. Bersozii ben de GaeUin ile bcrabergalardim.
Halife'ye bir mar§ besleleyerck lakdim etmi§tim. Kendisi de, «Sizin
gibi bir prensese ne verilir? Ancak prelud verilir,» diyerek bir preiiid
yazip gbndermigti. Bu arada y3digHr olarak iki tablosunu da vermi$ti.
Ufak tefek §cizane yaptigrm bu resimleri ve baska sanat eserlerini
kendisijie takdim eder, daima lakdir ve ie§vik gorurdum. Sonuna kadar
daima multefit, sanatkar, vatanperver bir §ahsiycl olarak ya§adi ve
boylccc bliip tarihe kansh.
Halife'nin ftlUmiine dair bin tiirlii rivSyet vardir. Korkudan flldii diye
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 231
de sayialar cikmishr. Asagidaki odaya Almanlar kurjun almijiar, kork-
mus. ve bundan blmijs. jeklindeki rivayetin bir ash varsa da yalani davardir. Eve hakikatcn ate§ edilmijti. Lakin bilimil bundan dcgildii.
Suclicl Bulvari askcri biilge idi. Almanlar oradan giderken labii bir
lakim iiiimfiyiijier, coskunluklar olmustur. Bu, yalmz. Halife'nin
sokagina dcgil, askcilerin bulundugu her yere mahsus bir hadisedir.
Halife'nin ovine alcj edilmcsi, ijiiimiinden bir hafta oncedir. Fakat buO'nuii jahsina karji yapiltms. bir hareket clcgildir. Gizli mukave-mclcilerc kai'51 icli. Bizim larafladahi biiyle hSdiseleroluyordu. Yambasmiizdaki bir garaji basarak oiuzalli mukavemelciyi ahp kur§una diz-
dilercli. Amcrikahlar girdikian soma da imikam devri basjamijti. Alman(araflarlaii kfisc bucak saklanttuslardi. Yakalananlar sokaklarda tiirlii
iskcncclcrlc surukleniyor, kadinlann saglari ke.siliyor, alinlan damga-laniyor. liirlii virkil) seyler oluyordu. Kimse cvinden cikamiyordu. Butrailer orlalik yaii§mcaya kadar bir aydan fazla surmiijtu.
Paris'tc hemen her akjam bombardiman olurdu. Bazi §iddeili bom-bardimanlarda §arapncl parcaian balkonlanmiza duscrdi. Ekseriya,
silinaklardan ciknkian soiira bunlan loplardik. Haltfe, Bulonya Or-mam'na yakrn bir kojkie oldugundan, oraya tabii daha 50k diijerdi. Birkac kere bana. inermi parcalanni gbslererek, «bunlan koleksiyon
yapiyorum» demijii.
Halifenin Slumuniin, bu bombardimanlarla ve evine atilan
kurjunlarla hicbir ilgisi yoktur. Oliimii soyle olmustur: Sabah yalaklan
kalkllktan soma yorgunluk hisse(mi§, yalak oclasinda duran biiyuk kol-
luguna oturup biraz kahvalti ctmis. Yanm saat sonra gfigsiinde bir
sikisikhk duyanca, hemen Kadm Efendi, kendisini yillardan beri tedavi
etmekte olan me§hur kalb mulehassisi Profesor Yokovel'e telefon
etmi§. Derhal gelen doktor, Hallfe'yi uzun bir muayeneden gefirip bir
§cy olmadigini soylcmij. Doktorla'epeyce konu§mu§lar. Doktor giltik-
ten sonra Halife'ye yeniden bir kriz gelmis, Ujaklar hemen doktorunpejinden kosmujlar. Yan yoldan geri donen doktor, geldigi zamanHalife'yi 61U bulmuj.
' KADIR MISIR06LU
Takdir ne ise o olur.
Halifc hayatta ikon. Place Manchat'da bulunan camie cuma giinleri
gider ve bayramlarda muntazaman bulunurdu. Orada bulunan
Musliiman cemaat kcndisini tcbrik ederdi. Fas Muslumanlarinin
yaptirmi§ oldugu bu camie biz de bir kac kcre gittik.
Halife'yi i§te bu camiin i^idc kiiciik bir odaya muvakkaten bu'aktilar.
Bir masamn uzerine yesU bir ortii koymuslar, tabutu onun uzerine koy-
up uzerine yesjl bir cuha ortmiisler, fesini ba§ tarafma koymuslardi,
Uzerine, bir de Kur'an-i Kerim koymusjardi. Pcnccreler daima acik .
oldugu gibi tabutun icine bir ucu birakilmi§ olan lastik borunun diger
ucunu bir jise suyun icine koymuslar, bOylece duruyordu.
Paris'te bulundugu miiddet9C birkac kcre ziyaretine gidip Fatiha o-
kudum. Ben Istanbul'a gelinceye kadar bu vaziyette kalmisu. Sonra Me-
dine'ye gcHuriiUip defnedildigini haber aldim.»122-
Halife Abdiilmecid Efendi'nin bu sirada Istanbul'da bulunan
Vekili Sarin Keramet Niglir Bey'in O'nun vefat tarihinden baslamak
iizerc, on sene miiddetle n§§ini Tiirkiye'ye getirip grimmek icin vaki
gayretli ve sabirh faaliyetinden hicbir netice istihsal edilememisUr. 123
Hatta bu sirada kro Diirriisehvar Turkiye'ye gelerek devrin rei-
sicumhuru tnbnii ile gOni§mu§ ve babasmin Paris camiindc tahnid
cdiimis olarak beklemekte olan nasmin vatanina gelirilerek defni icin
soz almi§ olmasina ragmen, mcrhumun na§i yine de Turkiye'ye kabul
edilmemistir. Nihayet biitun bu tegebbuslerden umid kesilence, merhu-
mun na§i Paris Camiinden alinarak Medine'ye golurulmu§, 30 Mart
1954 tarihinde Harem-i §erifte akjam ttzeri kihnan namazinm
mutcakip «Cennet-ill B a k i » ye gOtiiriiliip defnedilmistir.
Vehhabi idaresi miisaade etmedigi icin mezanmn iizerinde herhangi bir
kilfibe ve isaret yoktur.
122- A;s;e OSMANOGLU -Babam Abdiilhamld, Istanbul I960 sh. 223 v.d.
123- Tafsilat iEin bkz. -Sallh Kerjtmet NtGAR a. g. c. sh. 54 vd.
3-ABDURRAHtM EFENOt
Sehzade Abdui-rahim Efendi, Siitan II. AbdyiiHiamidHan'in besmci ve en sevdigi bir $ehzadesi idi. 1894 yilinda Yildiz Sa-rayr'nda dogmusta. Asil adi «Abdiirrahim Hayri» idi. Tahsil ve ter-
biyesine son derecede itina edilmis|i. Yurt disma siiriildiigunde topcumiralayi (albay) idi. Askerlige as* bir insandi. Kendisini, daimariitbesini siiyleyerek lakdim ederdi. Almanya'da tahsil gormiis kiymctlibir topcu subayi olan §ehzade Abdurrahim Efendi, I. Cihan Har-binde « G a 1 i c y a » ve « F i 1 i s t i n » cephelerinde bulunarak cesSretve askeri dirayeti ile kumandanlanni hayran birakmi$ti. Galicya'da birtopcu taburuna, Filistin cephesinde ise, bir topcu alayina liyakatle ku-mandanlik etmisti. Bu hususu sahsi miisahedelerine istinaden ifadeeden Canakkale Ccphesi'nin gerpek kahramanlandan Vehip Pasa'ninbir mektubu, sahsi arsjvimizde mahfuzdur.
§ehzade Abdurrahim Efendi, aym zamanda bir orkestra sefligi
yapabilecek derecede alaturka ve alafranga mOsikiye asina bir kimse idi.
Son derece kiymeUi bir «Miizik Alederi Kolleksiyonu» meydana getir-
mi§ti. Simdi Naimanli Apartmani olan yerde onun muazzam bir saraytvardi. Burasi Osmanli Ordusu'nun kiymetli zabitleriyle, devrinmustkismaslannin adera devamli bir topland mahfeli idi. Son derecedezeki ve cesur bir gencti. Bu sebepledir ki, Anadolu'ya her ittihak edenSaray'a yakm kimseye M. Kemal Pasa'nin, SehzSde AbdurrahimEfendi'nin ahvalinden sual cttigine dair o devri anlatan hatiratlardakayitlara rastlamlmaktadir.
Sultan II. Abdiilhamid Han haksiz ve mesnedsiz bir sekildetahttan indirildigi sirada en sadik bilinen bendegan dahi «Jttihat ve Te-rakki» miitegallibelerinden korkup kacmij ve sarayda soguk bir terorhavasi esmeye bastermsti. O zaman heniiz ondort yasinda bulunanSehzade Abdurrahim Efendi, metanetini muhafaza etmis ve ba-basmin yanindan aynlmamisU. Bu vak'ayi bir gOrgii sahidi olarak nak-leden Ayse Osmanoglu:
KADIR MISIROGLU
Bir aralik babam, anncmc, «kadimm! goluk gocuk kag gundiir ne
yiyorlar?» diyc sordu. Anncm, «Efcndicigim! Hig mcrak ctmeymiz. A?
kalmiyorlar. Ne buluyorlarsa yiyorlar, Biskiivi i'alan da vardi: Sizin
saghgimzdan ba§ka isteklcri yoktur» dcdi, Babam, «Kadinim! Bu kadar
saray halki bu azicik gcyle yagiyabilir mi? Bu zavalli kadinlann
gfmalilan ne ki, acliga mahk-Qrn olsunlar? Bu nasi! dcvam eder? Bir
carcsine bakmah» dcdi. Kapida bekliycn ikinci Masahip Gevher
Aga'ya seslendi. Ba^katibi gagirtti. Be? dakika gecmeden Cevad Bey
gcldi. Babam, «Ba$katip! Bir liafiadan bed goluk gocuk, genci ihliyan,
bu t Lin kadinlar ad eta ac ya§iyorlar. Bu mas.um kadinlarm giinahi ncdir?
Biraz, ckmek lazim degil mi? Bir carcsine nicin bakmiyorsunuz?» diye
sordu. Cevad Bey, iaiibali bir lavirla: «Nc yapalim? Onlan dii§unecek
haldc degiliz. Nc bulurlarsa ycsinlcr. Ycmegi nereden bulayim? A§gilar
gitmi 5, Sarayda kimse kalmami§. Biraz; ckmek gelirtirim. Suya banip
yesinler* ccvabim vcrdi.
Hie beklemcdigi bu cevap iizerine babam pek malizun olmu§, hay-
retler icinde kalmigti. Babamda, karaguniinde herkes rarafindan terkolu-
nan insanlann kirginhgt vardi. «Coluk cocuk acliga mi mabkum edildil-
er? insaniyet onadan kalktt mi? Bir ki§i icin bin kisj feda" edilir mi? Bu
nasi! s8z? Hcrhalde caresini buiuruz» diyerck Kiiciik Salon 'a dogru
yiiriidii.»,24
Abdurrahim Efendi, zavalli cocuk aglayarak geldi. Baba ogul
opii^iip agiasular. Babam, «Oglum! Sen daha cocuk denecek ya^tasiii.
Bu felaketlerc tahammul edemczsin. Sana yazik olur. Haydi sen de be-
nimle veda e(. Buyiik biraMericrin gibi bemsjrclerinm evine git!. Tehlike
icinde bulunmani istemem. Hattil bnradaki uc geng hem§ireni de beraber
gotur. Onlarda burada kalmasinlar,» dedi. Fakatbiraderimiz cesarctle,
«Hayir babacigtm! Sizi birakip gidemem. Tehlikedcn korkmuyorum.
124 - Ajje OSMANOGLU.- a go. ih. 132-133
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 235
Sizden aynlacak degilim. Size nc olursa bana da o olacaktir. Gitmemi »dedi.»
«Biz lie. hemjire ise, biraderimiz gilmis, olsa bile, her tehlikeyegogiis gerccek, yine babamm birakmiyacaktik. Buiiu coktan araimzdakaiarhtstimu§nk. O giinden sonra Abdurrahim Efendi de aramizagirdi. SeMmuk larafmdaki odalardan birinde kiicuk bir kanapede yatipkalkmaya basladi.» 125
ttnhateuar, H. Sutan Abdiilhamid Han'i kendisiden yahudilerinntikamim almak icin -Bilhassa- Seianik'e gOtiiriip yahudi«Alalin i B i r a d c 1 1 c r »in kbskiine hapsetmislerdi. Bniada son derece fee?sartlar alunda uzun bir hapis hayaii yasayan biiyiik hiikumdar II.Abdulliamid Han'in yaninda diger cocuklan meyamnda Abdurra-him Efendi dc vardi. Muhaftt subaylarla sik sik miinakasa eden budegerli schzadc, nihayet kederinden sanlik hasialigina yakalammisu.
Selanik'tcki hapis hayati sona crdikten sonra babasi ve kardesteriyleberaber tslanbu'a gelen Abdurrahim Efendi, 1919 yihnda Misir,Hidiv Hancdanina mensup Nebile Emine Hamm'la evlenmisti. Bu'aym zamanda Osmanh Nazirlanndan olan Abbas Halim Pasa'ninkiziydi. Bu evlilikten Mihrimah SelSuk Sultan adinda bir tekcocuklan olmuslur. tstanbul'da 1920 yihnda dogan Mihrimah SelcukSultan da yine Misir Krai ailesinden Cezzuli Ratip Bey'Ie evlen-mijiir.
Vatandan aynldiktan sonra Fransa'ya yerlesen §ehzade Abdurra-him Efendi ailevl bir gecimsizlik sebebiyle 1933 yihnda haniminibojamis vc ondan sonra bir daha evlenmcmistir. Yurd disma fiktigi za-man « V a I i d e P a 5 a » denilen kayinvalidesi kizma allibin sterlinvermijli. O zamanlar M 1sir Hidivi'nin annesine « V a I i d c P a § a »denilirdi. §ehzadc Abdurrahim Efendi bu para ile bir daire alarakoraya yerlesmisii. Fakat, para hanirnmm oldugu icin tapusunu da O'nuniizenne yaptirmisti. Bu sebeple Nebile Emine Hamra'dan ayrddiktan
125-a.y. .. .. .
236 KADIR MISIROSLU
sonra otele ta§mmak mecburiyetinde kaldi. Hie bir yerden be§ para geliri
yoktu. tstanbul'daki emlakinden de higbir sey alamiyordu. Turkiye'deki
dostlan vasitasiyla mallanm saturmaya cahsjyor ve eline gececek paraya
giivenerek saga sola borclamyordu. Yilluca dchselli bir sefalct icinde
yiizdii. Bu durum, onun hassas mizacina dokunuyor vc gururunu inci-
tiyordu. Bu scfalel, arada bir kizimn Misir'dan gbndcrebildigi mutevazi
paralarla 1952 yihna kadar surdij. Bundan sonrasim iki ya§ kiiciik kiz
karde§i §adiye Sultan Eicndi'nin salts? ar§ivimizdc mahfuz banltaki
konusmasindan dinicyclim:
«Amerika'daki kizim Samiyc Hamm Sultan'dan aynlarak bazi
i§lerimi gormck iizerc tekrar sadcce bir yd igin Paris'c gcldigimde
Sainlc-Honore otclindc ku^ucLik iki odali bir daireyc ycrle§lim.
Biraderim $ehzade Abdurrahim Efendi de aym olelde diger bir
odada kahyordu. O srrada malt durumu son dcrccc bozuklu. Rcfikasi
Nebile Emine Hanim'dan ayrddiktan sonra yabuz ya§iyor vc ko-
vuluncaya kadar ikamct ctmek iizerc bir otclden digcrinc la§iniyordu.
Bana anluttigina gore Misir'daki kizi Mihrimah Sultan'a mektup ya-
zarak ondan para istemis. ye:
«-Benim Tiirkiye'de neyim varsa sana birakiyorum. Satilinca hepsi-
nin parasvni sen abrsinL. Ancak bana hayalta kaldigun miiddclce olcl
masrafimla asgarf gida ihtiyacimi kargdayacak kadar her ay mumazaman
asgari bir para gander!...
Kizim!, durumum fazla beklemeye miisait degildir. Liitfen bunu
bana yapip yapamiyacagmi acele olarak bildir! » demisU.
Aradan epey bir miiddel gectigi halde kizmdan miispet veya menfi
hie bir cevap alamayan biraderim, cok iizuluyordu. Kendisinde terkedil-
mi§ insanlarm o tarife sigmaz srkintili halini miisShede ediyordum. HaJ-
buki, sonradan ogrendigime nazaran zavalli kizimn durumu da O'na
para gondermeye hemen hemen hie miisaid degilmtsj Belki de, teminin-
deki giigliik sebebiyle cevabmi geciktirmis. bulunuyordu. Fakat
biraderim bekledigi cevabi alamaymca, bu durumu kizimn al§kasizhgina
hamlediyor ve sinirleniyordu.
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 237
Bu s.rada stk sik odama gelirdi. DertlesMik. Kendisini teselli et-meye cahsirdim. Kizimn, babasini asla ihmal elmek ihtimali olmadigim,belki de gondcrilen mektubun postada kayboldugunu soyleyerek O'nun'kederini dagitmaya cali51yordum. Fakal o, pek de ikna olmaz, bu bare-keii kizmm ihmalkarligina hamlederdi. Uzuntii ve kederi her gun birazdaha artiyordu. O giine kadar, parasini vcremedigi icin bir cok oteldenkovulmustu. Bu muessif hadisenin bir kere daha tekerriirunden endiseediyordu.
Yegane tesellisi, odama gelip benimle dertlesmek eski giizel giinleri
yad etmekti. Paris'le goriisMgu pek az kimse vardi. Bunlar da,Umumiyetie hanedammiza mensup veya yakm kimselerdi ki hepsininmall durumu birbirinden beterdi.
Bir gun yine bu sekilde odama gelmigti. §uradan buradantonugtnfclan sonra tie bes. gun sonra bir araya gelmeyi kararlastirdik. Ogun bana gelecekti. Ben de, O'nun sevdigi Istanbul yemeklerindenCerkez tavugu vs. yapacaklim. Bunu ben teklif etmisum. Maksadrm,biraderi oyalayip avundnrarak O'nu kederli diistincelerinden kurtar-makti. Fakat kararlastirdigimrz giinden bir gun evvel bir ak5am vakdaniden s ,kip geldi. Ustii basi perisandi. Halinde bir ievkaladelik olduguagikca goruluyordu. Elinde bir file tajtyordu. Filcyi masanm. uzerinekoydu. icindckileri birer birer cikarmaya basladi. Bunlar bir elbisefrrcasi, bir kag konservc ve bir 5ise de kolonya idi. Bunlan bana getir-digini soyluyordu. Once bu hareketin manasim anbyamadim. Qiinkubunlar carjidan alip getirilmis yeni seyler degildi. Elbise fircasinm kul-landmi5 bir sey oldugu goruluyordu. Kolonya si§esi ise esasenyanmdi.
«- Bu konserveleri sen yersin, bana nijin gedriyorsun?! Bu fifca dasana lazim olur. Kezl kolonyayi da kulJanrrsm. Hepsini yine bu fileyekoyalim» dedim.
Her ne kadar israr etlimse de fikrinden caymadi. Nih3yet getirdigi buesyalan masanin uzerine birakarak bir bahane uydurup savustu, gitti.
Bu son derecede garip bir hareketti. Fakat yine de akhma pek katii sey
238 KADIR MISIROSLU
gelmedi. Meger zavalh kardesimin acikli akibetinden soma ortada kala-
cak olan yegane served bu kiiciik filenin icindeki birkap konserve ile
oski bir elbise fueasi ve yum sisc kokmyadan ibarclmisj...
Ertesi sabah O'na vadcttigim ziyafcl icin lavuk vs. almak tizcre
car-jiya cikacagim sirada tclclbnum caldi. Ajjagida otclin satonunda iki
bcyiti bcni bcklemckte olduklan bildiriliyordu. Kim olduklarini sor-
dumsa da,
«-Biliriiyoniz» ccvabini vcrdiler.
«-Allah Ailali sabahm bu crken saatindc belli arayan bu iki erkek kirn
acaba» diyerek a§agiya indim. Tarn merdivenin dibinc geldigimdeSchzade Omer Karuk Efendi ile islam Beg Senfoli AzerbcycanTurklcri'ndcndi. Vakiiyle Rus Ordusunda zabitlik ctmisti. Bizim ailc ile
pek 50k alakadardi. Hanedan'dan lamdigi kimselcrc eldcn geldigi kadar
maddt ve manevr miizfihcrcl giisterirdi. Bu zai, lialen de Paris'tc
yasamaktadir. Onlan goriince:
«- Hayrola ne tiabcr?!..» diyc sordum.
«- Maaiesef kbtli habcr» dediler. Vucudum titremeye baskidi. Acabaailemizden kime nc olmustu? Aklima bircok kfltii ihtimaller gcliyordu
da, zavalh kardesim Abdurrahim Efendi'nin canina kiymis olabi-
leccgi asla gelmiyordu.
Saionun bir kenanna acele ile iiisjverdik. SehzMe Omer FarukEfendi bir taraftan grizlerinin yasini siliyor, bir taraflan da acikli
hadiseyi anlatiyordu.
Anlattiklannm hiilasasi suydu:
Babamin en sevgili Sehzadesi Abdurrahim Efendi, kizina yazdigi
mektuptan miisbet veya menff herhangi bir cevap alamayinca son dcre-
cede miiteessir olmuj, Aksam bir fileye koyudugu, bahsettigim
esyalanni bana getirip biraktiktan spnra oleline dbnmii§. Fazla miktarda
raqrfin alarak iniihar etmis. Biraktigi mektupta «Sadece ikiytiz frank
parasi kaldigwibu sefalete dalia fazla dayanamayacagmi soyliiyormus.
Otclciye olan borcunu ve cenaze masraflanmn doktiniiinii yaparak bu en
son parasiyla karsilanmasmi, kendisine islam! bir usulde techiz ve tekfin
OSMANOSULLARI'NIIM DRAMI 239
yapilmasmi» mUsIiiman mezarhgma gomiilmesini ve arkasirdan Kur'an-iKerim okulturulmasim bizlerden rica ediyormus...
Bunlan anlalan Sehzade Omer Faruk Efendi merhumun yazipbiraktigi mcktubu cikardi, Aglamaktan okuyamiyordum. Nihayet benigiicliikle tcskine muvaffak olabildiler. Hep birlikte zavalli kardesiminodasina ciktik. Mtitcvazi demir karyolasma uzanmis yatiyordu. Ozerinebeyaz bir yatak carsafi cekmisjerdi. Ozerine kapamp aglamayabasladim. Babamin daima yaninda bulundurdugu bu en sevgili
Jchzadesinin sonu bu mu olacakti? Fakat elden ne gelir, insanlar kaderkarsisinda nizgarda savrulan bir kuiu yapraktan baska nedir ki...»
Sehzade Abdurrahim Efendi'nin iniihar tarihi 20 Ocak 1952'dir.
Paris'leki Bobini Miisliiman Mezariigi'na dcfnedilmistir. Mevla Rahmeteylcyel.
Sultan Vahideddin merhumun damadi (Ulviye Sultamn kocasi) ol-
masi dolayisiyle liancdan mcnsuplanm yakwen lanimak firsitim bulandamad ismail Hakki (Okday) Bey, «Vanya'dan Ankara'ya»(Istanbul 1975) isimli degerli hatiratinda Sehzade Abdurrahim Efendihakkmda su calib-i dikkat bilgiyi vermektedir:
«Sehziide Abdurrahim Efendi'nin FedakSrhgi!..
Hatiralanmda vukuati tarafsiz bir kalemle yazmak iddiasindaolduguma gore, Filistin Ccphesinde calib-i dikkat bir hatiramdan dabahsetmeden gccmemeliyim:
Harckat Subesi Miidiir Yardimcisi bulundugum sekizinci Ordu'nunbir topcu alayinin kumandam Sultan Abdulhamid Han'inogullanndan §ehzade Abdurrahim Efendi idi. Bu degerli sehzadecephede biiyuk bir feragatle calisti ve melanetle savasti. Du§manin ustiin
topcu kuvvetlcrine karsi, son top mermisinc kadar biiyuk bir sebatlakarsi durdu. Topcumuz, her seylcri gibi ceplianeleri bol ve ikmalleri ku-sursuz olan Ingiliz topcusunun savurdugu liesapsiz gullclere karsi, ata-
cagi mermileri adeta kiskamp liesap ederek sarfediyodu. gunku ccphanetiikenincearkasimn gelecegi yoktu. Bunun ne demek oldugunu savastabu durumda bulunan topcu subaylan bilir ve takdir ederler. Diismandump dinlenraedcn, hesapsiz guile yagdirticiik, siz. elinizdeki be? on
...
- BlR §EHZADE-Yt BEDBAHT -
Paris'te kaldigi oielde sefalet ve zaruret iginde intihar eden2. Sultan Abdiilhamid Han'i.n en sevdigi oglu
Sehzada Abdurrahim Efsndi.
...,
c .
^>-§ehzade Abdurrahim Efendl'nln askerlik sevgisi ve«MMII M(icadele»yi destekledigini gostsren bir mektubu.
jarapneli ve dSneyi hesaplayarak, acaba yarin, daha zor bir duruma sak-layayim mi? diye dujiine diisline, hesaplaya, kitaplaya atacaksiniz..
Abdurrahim- Efemdi, ijte bOyle bir carpi§mada ceph§nesitiikenince yagmur allmda ve camur iciixte, toplaniun, hie birini kaybet-meden karargaha kadar getirmege muvaffak olmug, Ordu KamandamCevad Pa§a medium ba§ta gelmek jartiyle herkesin takdir ve liay-
ranhjini kazat!n»5ti.» ( a.g.e. sh, 335 vd.)
',''.'.
A
$
§ehzade BurhaneddinEfendi'nin gen?ligi.
4 - BURHANEDDtNEFENDI
Burhaneddin Efendi, Sultan
Abdiilhamid Han'in en cok sevdigi
Sehzadesiydi. 1885 yilinda Yildiz Sa-
luyi'nda do£mus.tur. Son dcrcccdc zcki,
kabiliyelli ve yakisjkhydi, Kabiliyclini,
daha kiiciik yaglarinda bir cok safhada
gOslcrmifj vc ispat elmi$li. Fevkuladc piy-
ano calar vc cok iyi resim yapardi.
Konugmasi vc muhakemesi cocukluk vc
ilk genclik yillannda bile dikkali cckccek
dcrcccdc diizgiin vc miikcmmeldi.
Bu meziycllcri yiiziindendir ki: Sultan Abdiilhamid Han, Onudiger evlfillanndan daha fazla sever vc bu llissini aciga vurmaktan
cekinmczdi. Gcrccktcn, Burhaneddin Efendi, riemen daima
« S a 1 1 a n a I A ra b a s 1 » nda babusinm yahmicla oturdugu baldc,
kendisinden biiyiik kardeijleri bu arabayi alia arkadan lakip ederlerdi.
Padisali cencbi scfirlcrle gbriisiiikcn. bu son dcrcccdc zcvkli giyiuen ve
iyi konusan sehzadesini <lc yamnda bulundururdu. Halts bir dpfasmda
O'nu, Abnan impaniloru'nun cuius yikionuniu miinascbcliylc kendi
adnia lebrikalla bulunmak maksadiyla Alman scfareihanesine
gondcrmisu.
Sultan Abdiilhamid Han'm §ehzade Burhaneddin El'endi'ye
oteki ogullanndan daha ziyade bir kiyinet ve ehemmiyct alfclmesi, sal-
tanat icin an'anevt sirayi bozarak O'nu kendisinc vcliahd yapacagi yo-
lunda dedikodulann cikmasina bile sebep olmu§ui. Gercckten « J 6 n
T ii r k 1 e r »in Avrupa'da yaymlanan bazi mevkiitclcrinde bu
mahiyette bazi iddia ve beyanlar yer almisnr. Gercekic ise bu, asilsiz bir
§ayiadan baska bir jey degildi. Zira §ehzade Burhaneddin Efendi
ile taht arasinda - sira bakimindan - onUg-ondbrt ki§i mevcuttu ki, bun-
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI
larin iicii kendi kardejleriydi. Sullan Abdiilhamid Han'in O'na karji
bol bol izhar cyledigi husust alakadan galat olan bu iddiayi te'yide ya-
rayacak en kiijiik bir barckel ne kendisinden vc ne de babasindan sadu-
olmujlur. Sadece Sullan Abdiilhamid Han'm lttibaicilar tarafmdan
hal' edilip Selanige gondcrildigi sirada §ehzade Burhaneddin Efen-
di'nin bazi hareketleri .jiipheyle kar§ilanmi§ liana bu yiizden resmT bir
lahktkala da maruz kalmij, fakat - her nasilsa- bu Makedonya sergerdel-
crinden yakasini kunarmi§, tehlikcyi ucuz bir surelte allatmi§h.
Ancak tuhafi juydu ki, Sullan Abdiilhamid Han'm bu en sevgili
jehzadesi, kendisinden kiigiik kardesteri Abdurrahim ve MehmedAbid' Efendiler gibi, babasiylc SclSnige gilmiyerek tstanbul'da
kalmisu. Gcrci amcasi, yeni PAdisah Sullan Re§ad'la lemas ctmemi§ vcO'nunla merasimlcre isurak etmemi$tir. Fakat daha kotiisu ttlihad ve Tc-
rakkT Cemiycli'nill ileri gelenlcriyle sua bir dostluk kurmusm. Ancak bulutumu, O'nun ailc saadetmin yikilmasina sebep olmusmr. §oyleki:
Schzade Burhaneddin Efendi aslen Cerkes olan AliyeHanimefendi ile evliydi. Asil adi « M e 1 e k » olan bu, son derecede
zcki ve guzel kadin, bazinedar olan teyzesinin delaletiyle Yildiz Sa-
rayi'na girmis, burada « N a z 1 1 y a r » ismiyle ijtihai etmijti. Burha-neddin Efendi ile evlendikten sonra da « A I i y e » adim almis, bucvlilikten sonradan Amerika'ya ycrlesen Fahreddin (191 1) ve Osman(1912) admda iki oglu olmusmr. I26 Bu munasebeiler, BurhaneddinEfendi'nin bu, iki cocuk sahibi hanimmin kendisinden aynlarak
Ittfliatjilann ilcri gelenlcrinden mejhflr dOnme Maliyeci Cavid Bey'le
evlcnmesini sonuclandirraijur. Bu zcki ve dirayetli §ehzadenin Itlihad ve
Tcrakki ileri gelenleriyle vaki siki miinasebcti ne maksalla te'sis eyle-
126 - §ehz5de Burhaneddin Efendi bu iki ^ocugunun tahsil ve tcrbiyelerine son
derecede itina etmis vc onlan Viyana'daki me$hor «Tcrezyanum» da okmmustur. Fah-
reddin Efendi ressaind], Osman Efendi ise, ticaretle istjgal elmcktedir. Aynca dedesi
gibi marangozlukta da biiyuk maharet sahibi. oldugu duyulmustnr. GOney Afi ika'ya
yerlesmis bir Ingiliz ailcsinin genf ve gii^l kiziyla evienmis, cocugu olmamistir. Fah-
wddin Efendi ise, islanbcl Rumlanndan Papadopulos'un kendisinden on yav biiyiik
kiziyla evienmi^, o'nun da cocugu olmamisar.
2*1 KADIR MISIROGLU
digini lahmin, cidclen mujkuldur. Bunu, suasi gclmcden tahta gecmekgibi bir maksadla yaptigi soylenilcmez. Zira bbylc bir ihdrasi ol-
madigim, daha sonra Arnavutluk Devleti'nin kurulusu sirasinda resmenviiki olan, orada liiikiimdar olraasi tarzindaki teklifi reddedcrck
gostermislir.
>
27 tttihadcilarla munasebcli, baslangicta onlari liakkiyle
tBjliis cdcmcmis. olmasiyla da izah cdilcmez. Zira zcka ve diraycti
herkescc miisellemdi.
Son zamanlarda, tttihatcdarla arasi acdmis. ve bu yiizden lsvicre'ye
gitmisti. Sultan Vahideddin tahta gectigi suada orada bulunuyordu.
Ycni Padijah yurd di|ineteki butiin Sellzadelerin acele olarak valana
donmclcrini emrelmisli. Burhaneddin Efendi - her nedensc - bueinrc uymamis ve Isvicre'de kalmisb. Bu scbcple, Osmanliogullari'iu
anavalanlarmdan apiir topar cikaran 43 1 sayili Katvun crktigi zaman, ozaien coktarc bed Avrupa'da bulunuyordu.
Bilahare Amerika'ya ycrlcsmis, vc orada Madam Charles adinda
zengin bir Amerikah Hammia cvienmistir. Digcr Osmanogullan gibi
gurbelte fakr-u zarurel icindc kivranmamisnr. Bununla bcraber,
kansimn parasiyle yasamamrj, 9ali§ip hayatini kazanmisur. Hatia kan-
serden muzdarip olan lianmn lahminlcr hilafina hayatta kalarak bir kalb
krizi sonunda vefat cden efendi'nin mWsinr yemijlir. O'nunla Amcri-ka'da karsdasrp goriiscn Celaleddin Pasa (Velora) bunu boyle aniat-
«Erlesi gun otcle dondiljurniiz zaman bir garson, giimus, bir tepsi
icinde bir kartvizit uzatti. Ismi okur okumaz hemen bekleme salonuna
indik. Kartvizitte §u ibare vardi. «Prens Burhaneddin Osman-oglu» Evet, karjimda Sultan Abdiilharaid'in en sevgili oglu §ehzadeBurhaneddin Efendi bulunuyordu. Bu, benim icin muazzam bir ilti-
fattr. Oniimii ilikliyerek hurmetkar bir kac, adim attim ve dlerini siktim.
Beni gee aradrklarmdan dolayi afvuni istirham etmigti.
«- Pasa Hazretleri!...» dedi «Gec haber aldim, kusura bakmayimz,amma sizi aramak vazifemdir. Zira babalarimiz bh'birleriylc cok iyi dost
127 - «Bu tckliftn yapildigmi ve Efendi'nin reddettigini ailece tanjdigmiiz esbak
Sadrazam Hiiseyin HHml Pa§a'mn lisanmdan da bizzat duymusnim.»(Bkz; NahidSim ORtK - Abdtilhamid'ui Sevdigi ve En Sevmedigi Ogullan- Tarih Dunyasi, C. III.
s. 23, Istanbul 1951 sh. 973).
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 3*
idiler. lcab eder ki, ogullar da bu muhabbet ve vefflcarliga devam etsin-
Icr!...»
«-t!tlfat buyuruyorsunuz Sehzadc Hazretleri!.. Merhum ve muhte-rem babanizin, pedcrime gosterdikleri asTI himaye ve alakayi bendenizher zaman minnetle hatirlanm. Amma, dogrusu burada, iltifala nail ola-
cagimi hie lahmin etmemi§tim!...»
Ostiindc cok temiz koyu bir eibise, ayaginda rugan iskarpinler vardi.
Cizgili bir kravat ile §akaklanna dokiilen bir kac ak tel sac, O'nugiingormu? Amerikan i§ adamlanna benzetmi$ti. Prens MehmedAli'ye de (Misir Prcnslerinden) levecciih ve nezSket gostcriyordu.
Giilcrck:
«- Otomobilim kapida bekliyor. Tcnsib ederseniz New-York icinde
bir tur aralrm. Sonra bir lokantada bercberce yemek yeriz,»
Kapiya dogru ytirudilk. Otelin kapisinda en son model bir araba du-
rnyordu, Sof'fir, hiirmctkarane kapiyi acti. Sehzadc Hazretleri jofbnin
yamnda olurmayi tercih ettigini soyledi. Prensle ben arkaya ycrlestik.
Ogleye kadar New-York'un icini ve di$tm dolastik. §ehzade yoldasunlan anlatmisli:
«- Pajam, benim icin cok zengin bir Ametikan kadinintn parasiyla
yajiyor, diyorlar. Bunun kat'iyyen asli yoktur. Kanmin serveti vardur^
bu yalan degil, fakat ben biiyiik bir petrol §irketinde meclis-i idare
azasiyim. Iki bin dolar ayhk aliyorum. Bu gordugunilz otomobil de be-
nimdir. Paramla yagiyorum, kanma miihtaj degilim. Be§inci Avenu'da(New-York'un en kibar semti) kiiciik bir apartman katim var. Sizi bir
gun evime de beklcyecegim. 128
Ǥehzadeye veda ettigim zaman, epey uziilmustii, gOzleri ya|h:
«-Sizi gSriince babam Abdiilhamid'in ya§adijini zanneder gibi
olmujtum pasam!...Bu riiyayr da bize cok gordiiniiz. ikimiz deaglayarak kucaklasttk...»129
§ehzade Burhaneddin Efendi Amerika'da 15 Haziran 1949 tari-
hinde gecirdigi ani bir kalb krizi sonunda vefat etmi5,cenSzesi Sam'a
naklolunarak Sullan Selim CSraii avlusunadefnolunmustur.
128 - SSmih Nlfiz TANSU a.g.e. sh. 206 vd.
129 -a.y.
ry-
§ehzade Osman FuadElendi'nin «jocuklugu.
5 - OSMAN FUADEFENDi
Osman Fuad Efcndi, Sul-
tan V.nci Murud'in biiyiik oglu
Selahaddin Efendi'nin en kiiciik
ogludur. 1895 yilmda tslanbul'da
dogmus.tur. Meslek itibariyle asker-
lige intisap etmis. ve generalise ka-
dai' yiikselmistir. Sultan Resad za-
mamnda O'nun, maiyetindeki
birliklerden siivari alayinm kumaii-
danligma getirilmisli.
Trablusgarb Harbi cikinca, Osman Fuad Efendi, icfibinda merke-
zi tammayarak mijstakil harckct etmek selahiyclini de haiz olmak uzere
oraya gondcrilmisti. Bir Alman denizaltisiyla Trablusgarb'a goturiilmus
ve sagdan soklaii gelen diger Turk zabitlcriyle, yerli milislerden tcsckkul
ctlirilen brdunun kumandam olarak ttalyanlar'a kar$i savasimsjir. Fakat
(lalia soma Balkan Harbi 'n In cikmasi, Trablusgarb'i feda etmek
mecburiyetini dogurmugtu. Ciinkii, j,u harbin kazanilmasi devlet icin
data biiyiik bir ehemmiyet fagiyordu. Bu scbeple birinci dcrccede Bal-
kan Harbi'ni kazanmaga gayret eden ba;taki hukiimet, Osman Fuad
Efendi'ye Trablusgarb'i diismana tcslim ederek, gcri cckilmelerini em-
rctmisHr. Grap Kumandam sifatiyla buradaki bin kisilik Osmanh kuvve-
tine kumanda eden Osman Fuad Efendi. Ferik (Tiimgcneral)
rutbesini haizdi. Kurmay Baskanliguu da Abdurrahman Nafiz (Pasa)
yapiyordu. Maiyetiyle mii§avereden sonra, emrindeki kuvvetlerle bir-
likte diismana teslimini isteyen merkezin emrini dinlemeyerek, cole
dogru cekildi. Diisman kuvvetleriyle onun emrindeki kuvvetler arasnda
tabiatiyle bir muvazene yoktu. Bu sebeple Trablusgrab'in arka kesimle-
OSMANO&ULLARI'NIN DRAMI 247
rindcn Tunus'a gecmistir. Bu defa italyanlar'la miilareke akdolun-
duguna ilair yoni bir emir geimesi iizerin Trablusgrab'a doncn OsmanFuad Efendi, emrindeki bta subaylarla birlikte bir bota binip Napoli'yo
gcgli. Burada bir muddet kaldiktan sonra, yurda donen Osman FuadEfcndi, Birinci Cihan Harbi'nde Siivcys. Cephcsi'nde vazifc almistir.
Bu harbin basfnda, Almanya'da Kicl'de bulunuyordu. Bir Alman deniz-
ulttsmm icinde, ingilizlcr'in hiieOmuna ugrami; ve basmdan yara-
lanmigtl. Siivcys. Ccpliesi'nin sulcGlu iizerine Haleb'e gclcn OsmanFuad Efendi, burada basmdaki yaranin niikscimesi iizerine ameliyal
olmak iizcre Almanya'ya gilrnistir.
Bu sirada Sulum Resad oliiiiis,, Sudan Vahideddin labia gecmisti.
Misir Hanedam'ndan Abbas llilmi Pasa'nin ki/j Keriine Halim ile
cvlenmi§, bu milnascbelic Ciragan Sarayi'mla iic giiri iic gece siiren bir
diigiin yapilmisii. Bu sirada liiyin edildigi Merkez Kumandanligi'm bir
muddci ifa etmis nkui Osman Fuad Ef«ndi, once Italya'ya sonra da
oradan Misir'a aecmisli. ttalya'iia bulunduju sirada Tiirkiye'de
Hilafetin lagvi ile Osmanli Hancdaru'nin yurd disina cikanlmasim amir
431 Sayili Kanun kabul edilmis ve latbik mevkiine konulmustu. OsmanFuad Efendi, Roma'da bulunuyordu. Ask'eri bir kurye ile
gondcrilmis bir mektupaldi. Bu roeklupla M, Kemal Pasa O'na
« Q k e s c f 1: d c r i m, a 11a v ;i 1 a 11 d 1 5 r ml a k a 1 1 s. 1 11 1 /.
icin i s I i s i] a y a p a m a d 1 m . K a 11 u a iniwi i d i . »
diye yazilmaktaydi.'"<]
Bundan sonra Misir'a geccn ve bir muddet orada ikamet eden Os-man Fuad Efendi, Misir'ii ailcsinden aynhnca, Almanya, isvi^re ve
Fransa gibi muhtelif Avrupa memlekcilerinde bir otelden digerine
lasraarak dcvamli bir gocebc hayati gcjirmij vepek 50k mail stkinti
cekmijti. Sagdan soldan saglanan kiffiyetsiz ve gayri muniazamyardimlaila gecinen, bir zamanlann bu iinlii sehzadesi, otellerden bircok
130-Bkz:SonOsmanJilar. Hiimyec Gasitesi 19 Mayis 1970.
^8 KADIR MtSIROSLU . .
kcrelcr-maalescf- kovulmu§tur. Buna dair bir m(l§ahede nakledclim.
«- Yarm sabaha fttsdar iki haffalik otet borcunuzu feapatmamzi
isiiyorum, Prens. Aksi holds odamzi bosaltmak zorunda kala-
cagiml» ' •>
PaPis, Mont Parnas'taki Royal Bretagne Oteli mud ires i Madam
Anjel icindo bir yaiak, kilciik bir lavabo ve iki iskemleden ba§ka
e§yasi olmayan dor) numarah odanrn kaprsmi serige kapalarak
dr§an cikti. Havi ka$rm§ ytin bat.aniyeli yatalt iizerinde pijamasi ile
ofuran Prens Osman Fuad'in agzindan iek la? gikmami§fi. UzOn
siire konu§madan durdu. Perdesi yan aralik pencereden di§artya
takildi bakisjan. G6z pinarlannda ya;lar birikmeye ba$lami§ti.
«-Bu hale diis,ecegim kimin aklina gelirdi evISdim? Istanbul
Merkez Kumandani, Trablusgarp'ta Osmanli Ordusu Kumandani,
Ferik Prens Osman Fuad'irt bir giin gelip Paris'He iiciincii sini! bir
otelden kovulacagj„.»
Dudaklarn titremeye, bogazinda kelimelen dugtimlanmage
bas.lamisti, Bir xamantatiin Un\i) askeri Sultan Besjnci Murad'an to-
runu, 76 ya$mdaki Prens Osman Fuad, tek basina yasiyordu bu
basil, gintleri gatlami^ lavabolu otel odas inda, arayani sorani ol-
madan...» I31
Kendisiyle roportaj yapan bir gazcte muhabiri vefatindan sadece bir
iki yil Once $0yle demektedir:
«Senemn biiyiik bir kismmi Gttne'y Fransa'da Cannes'de
geciriyordu Osman Fuad. 46 yildir Avrupa'da siirgiin hayati yasayan
Prens OsinaM Faad'a Fransizlar diplomatik bir pasaport da ver-
mi§Ierdi. Sihhati izin verdikce Cannes'den kalkar, Paristeki kizkarde§i
Adile Sultan*, ziyarete gelirdi. Kimsesi kalmamisu hayatta,
kizkarde§inden ba§ka„
131 - Bkz: a.g.t. 18 Mayis 1970
joiKkl ljj.1 osj2b {,~>3 jjo^i (j^lXl *x.\j» o&j- oji
*.' i»A*i» a*n «tji j,'» .»l.>s s-hf- Ay>. tit frit,* iiu- oKj*.jj-:. .qui 1^1 jfip^ urj^. m &;*..„, oi. i-f u ey vu yjj,
* J-uljil
^JJI -l^llAJl jfcl*' jUjj' iii. j^ Jj
. yj-J .Aic1 " Lit o^ JfJ^JU,
^> ^ Jj'^*; jJi>nrj <-i;--l^« jfc
• -»M<!?. ?& "'ji o^
. <sO^£ M'>^U. *iU.«Ul *^l jl^il>j,l
<rtt"jl >^-3 *y— >*?. WJ&< "•:••> J! "A'j»ji O^ii1-!
•'•'*.« •Jt-U"
(SjjjJv* t^4tililj9 j(^6
§3hjada Osman Fuad Efsndl'nin nikahimndevrin §8yhUlislami Haydartzad® Ibrahim Efendi tarafmdan-eirsgin Ssrayi»nda kiyildigmi bildiren bir gazete kiipuru.
- 26 Rebiulawel 1338 tarih *e 8209 numarah «lkdam Gazetasi.nden-
- MES'IJD BIR HATIRA -
KADiR BfllSlROGLU, aziz vatanlarma kavu§an iki §ehzad@ arasinda
OSWIAN FUAD EFENDl'nin karde§i
AHMED Nlh'AD EFENDl'nin oglu ALi VASiB EFEND1 (Solda)
ile onun oglu OSMAN SELAHADDfN EFEMDi (sagda)
- Beylerbayi 11 Agustos 1974 -
OSMANOgULLARI'NIN DRAMI 251
«-Bizim devrin tstanbul'u gbzlerimin oniinden gitmez.Beyoglu'nim, Bogaz'm, Ortakoy'iin, Yddiz'in ayn giizelligi vardir.
Kimbilir simdi nasil olmustur? Diinya'mn obiir ucuna da gitsemakhm lstanbul'dadir. Aim kirn tanir beni o giizcl diyarlarda artifc, Siz-den ricam, ben gociip gittifcten soma birrcsmimi basin gazetenize, allinada sadece «Osmaii Fuad» diye yazin. Belki hattrlayan bulunur.» 132
«... Son Osmanhlar'in bast idi bu iki biiklum yiiriiyen, sevimli,yUzii derin hallaria kesilmis Besinci Murad'm lorunu Prens OsmanFuad. Ama biitiin Oqytou, ailc icindeki durumu sadece avugbuyiiklugiindeki kartviziti uzerinde kalmtsto.
General Prens Osman Fuad. Osmanltimparatorluk Ailesi § e f i >» yaziyordu bu kartin uzerinde. Alt ..
kosesindc de Cannes'**! bir otelin, Hotel Martine'in ismi.
«- No idik, nc olduk? dedelerimiz, atalarnmz alti asirdan tazlabir zaman ii5 k,rada, Diinya'mn gelip gecmla en biiyOk imparalor-luklanndan birini kurdular. Cok biiyiik isler yapt.lar. Sevaplar,yam s,ra giinahlar, da oldu. Dosllan kadar diismanlan da vardi.Ama onlar an biiyiik dujmanlarmin kurbani oldular. Ve bu gururbugiin banim, benim gibi sayts, alllyl askm son OsmanNlannmahvina yol act,. Vatans.z olup S iktilt. Atalanmizin kllic aalladigi
hokum siirdiigii, tall, act hat.ralanm.zla dolu topraklara ayak baa-amiyoruz artrk. Hak midir bize goriilen, rev*?...iI38
«Yazik, ama cok yaztk oluyor anavatan dismda, cesitli Ulkclerdcstgmti gibi mulled hayab yasayan Osmanlilai'a. Kimi sefaJcte dayana-mayip intihar ediyor, kimisi « T ii r ki y e , T ii r k i y e ! ...» diyesayikiayarak son nefesini veriyor. Dtsarda dogan cocuklar ise, yabancimektcplerde Tiirkce'yi ogrenmeden, tarihimizi, dinimizi tantyamadan bir
132 - Bkz: a.g.t. 19 Mayis, 1970
133 - Bkz: a.g!(. 1? Mayis. 1970
252 KADIR MISIRO^LU
ecnebi gibi yeti$iyor, cok zalim bir son oldu bizler icin bu...
Bc§ikta§'la Ciragan Sarayi'nda 1894 de dogmuijum, Babam Sultan
Behind Murad'in oglu Piens Selubaddin idi. Sarayda hocalarla Szel
egitim gordiiktcn soma Mcktcb-i Harbiye'yc girip bitirdim. Bilahare il-
kin Filistin'e soma lisan ogrcmnek icin Almanya'ya gonderildim. 2,5
sene Wiesbaden ve Berlin'de kaldim.» 134
Osman Fuad Efendi'nin -asagi yukari- biitiin hayati, bu gazete
muhabirinin tasvir ve hifcaye ettigi §ekilde otcl kii§elerindc fakrii zaruret
icinde gccmi§ vc o minval uz.crc de son bulmu§tur. Gercekten 1973
Mayisinda Fransa'nin Nice S.ehrindc liastalanmi§, kalclinldtgi has-
tahanede vefat etmigtir. Na§i, Paris'e nakledilcrek me§hur Bobini Me-
zarhgYna defnedilmi§tir.
Osman Fuad Efendi, gurbette en cok vatan hasretini ceken ve
mail sikintdar icinde kivranmis. bulunan bir sehzMemizdi. Ne yazik ki;
Outer Faruk Efendi ve Mahmud §evket Efendi gibi O'nun da
omrii vef& ctmemi§, Osmanogullan'mn gurbetzedeligini bertaraf eden
18 Mayis 1973 tarih ve 1803 sayih kanunun kabulunii gorememi§tir.
Mevla rahmet eyleye!...
134-Bkz:a,y..
253
6 - Mataud §evket Efewds
§ehzSde Mahmud Sevket Efendi,
Sultan Abdiiluziz Han'in en kiictik
oglu Seyfeddin Efendi'nin ogludur.
1903 yihnda, babasimn Suadiye'deki
mOtevazi evinde dogmusta. Meslek ola-
rak askerligi secmi§ti Bahriye tegmeni
olarak orduya katildiktan az bir muddet
sonra Sultan Vahideddin'inMahmud §evket Efendi'nin yavcrligine tayin olunmustu. BabasibaZ
' ZLZ,7^r6° S^ddi" "*«" * »"»"* kato
yiikselmis bir bahriye zabili idi. Fakat bu
asli meslegi di§mda giizel san'atlann
bazilanylc de oldukca mesguldii. Bilhassa Turk musikisi vadisinde cokdegerli bestelcr meydana getirmi§tir. Yegane miilkii olan Suadiye'deki
miitcvazi evinde sik sik musiki toplanrdan tertip cderdi. MeshDrSaadeddin Kaynak'in ilk musiki terbiyesini aldigi muhitlerden biri
de, merhum Sehzade Seyfeddin Efendi'nin bir cok bestekar veicraciyi sik sik bir araya getiren bu miitevazi eviydi...
Hiisn-i hatta da son derecede diiskiin olan Seyfeddin Efendi, ram-azanlarda biiyiik camilere asilmak ijzere fevkalade giizel « M a h y a » lar
meydana getirirdi. Mahmud Sevket Efendi'nin dogup buyiidugu
Suadiye'deki bu Turk evi, -o zamaii emsati pek cok olan- bir nevi kiiltiir
ve san'at mahfeliydi.
Mahmud Sevket Efendi, meshur Gazi Osman Pasa'nm oglu,
Kemaleddin Pasa'nm kizi Adile Hanimsultan'la evlenmigti.
Kaymvalidesi, Sultan Abdiilhamid Han'in kizi Naime Sultan'di.
O'nun Kurucejme'deki koskiinde oturuyordu. Bu kijgk §imdi komurdeposu olan yerde yolun Sist tarafindaydi. Sonradan yanmijtir Halenorada bu k8§kim harabe halindeki duvarlan mevcuttur.
Sultan Abdiilhamid Han, iki kizim Gazi Osman Pasa'nm iki
254 KADIR MISIROGLU
ogluna vermi§li. Bunlardan biri olan Kemaleddin Pa§a Sehzade
Mahmud Sevket Efendi'nin kayinpedcriydi. O'nun kizi Adile
Ilamm.sultan'la cvliliginden sudcce bir tck cocugu Diinya'ya 8«l-
mfejtir. Nermin Sultan!... Halcn Fransa'da babasinin mcdfun bulun-
dugu «BagnoIs s/ceze» gehrinde tck bagina ya§amakta olan bu rikkat ve
mcrhamet limsali Sultan Efcnili'niti liayati, bir roinan olarak yazilmaya
dcgcr vasifla hazin tablolarla doludur. Hakkiylc tasvir vc tavsif cdilc-
miyccek gcrcek bir dramdir. Mafdcsef sakat olan vc miibalagasrz on iki
lisan bilcn bu cefakar sultan efendi'den ileride bir nebzc bahscdilcccktir.
Osmanogullanm yurd di§ina cikaran mahud 431 sayih kanun kabul cdil-
cligi sirada Mahmud Sevket Efendi'nin ba biricik evladi, hcniiz alii
ayhk bir cocuktu vc knndakiaydi.
Mahmud §evket Efendi'nin yurd di§inaxikanli§i csnasinda cc-
rcyan cdcn hadiseleri-mezkur kanunun lalbikatma misal olmak iizcre-
.
cvvclcc husiisi arjivimizde mahiuz teyp bantindan kendi ifadcsiylc nak-
Iclmijlik. Hatirlanacagi iizcre, bu dcgcrli gchzade bir ecnebi yiik gemisi-
nin kaptan kamarasini kiralayarak once italya'ya gecmi§, oradan da
Misir'a gidip yerle§mi§ti. Alii ayhk kundakta bir cocuk olan kizi Ner-
min Sultan ise kayinvalidesiyle birlikte Arnavulluga gitmisti.
Mahmud Sevket Efendi'nin bu sirada Misir'da oldukca varhkh
bir halasi vardi. Hi? cocugu olmayan bu kadm, sehzadeyi bagnna basa-
rak O'na vatan ve evlad hasretini unutturmaya cali§iyordu. Ne yazik ki,
Misir'a yerlegliginden 50k az bir milddet sonra Arnavulluga giden ora-
dan da Nice'e gccmis, bulunan kaymvalidesindcn bir mektup alarak
kizmin sag kalca kemiginde «kemik veremi » hastahgi zuhur
ettigini ve tedavi icin isvicre'ye gonderilmi§ bulundugunu ogrendi.
§ehzade hergangi bir labiyeti haiz degildi. Hukuki tabiriyle buttin Osma-
nogullan gibi O da haymados yani tabiiyetsizdi. isvicre'ye gitmeye ve
hayatlaki biricik evladimn sihhatiyle ilgilenmiye can atiyordu. Fakat
isvicre'ye hangi pasaportla girebilirdi? Binbir tereddiitten sonra -herseye
ragmen- Misirdaki Tiirk Sefarethanesine ba§vurarak derdini anlatb. Fa-
kal nc yazik ki, sirada Tiirkiyc'nin Kahire sefiri bulunana Topal
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 255
Ragib:
«-Siz buraya nasil gcliyorsunuz, sizi gidi vatan haini alcaklarsizi!...» diyerck O'nu kapi disan kovalam^ti.
Kanb gOzyaflan dokerek oradan aynlan Mahmud Sevket Efen-di, bu vak'adan sonra bir daha ne Turk sefarelliancsinin oniindengccccek ve nc de orada vazifcli hcrhangi bir memurla sclamlasacakti.
Nermin Sultan, bu sirada birbucuk yasjndaydi. Miiteakiben ge-ten bir mektupta O'nun jyilescrek biiyuk anncsinin yanina dondiigu fa-kat az sonra liastahgm yeniden niiksclmesi iizerine tekrar tsvicre'dekitahtahaneyc yalinldigi bildirilmektcydi. Bu sOretle, teati edilcn mek-luplaria kizmin sihhatinden habcr almaya cahsan ve Misir'da caresizlikicindc cupinan Mahmud Sevket Efendi, bir miiddet sonra yeganeteselh kaynagi olan bu mektuplardan da mahrum kalmisti. Acaba neolmusm? Kayinvalidesi ve kizi hayatta de«il miydiler ki, gdnderilenmckluplar gcri gcliyordu? Once vatanmdan, sonra tek sevgili evladindanaynlan ve ondan en kiicuk bir haber bile alamiyan bu talihsiz 5chzade budefa haiurmndan da ayrdmak mccburiyetinde kalmisti. Ana tarafindanSultan Abdiilhamid Han'in, baba tarafindan ise Gazi OsmanPasa'mn torunu olan bu kadm, Schzade Mahmud Sevket Efen-di'nin bizzal bu satnlarin yazarma betafsil anlaltiklarina nazaran ne va-tandan aynlisi, ve ne de cvladmin hastaiigim dert cdinmemis ve olup bi-lenlerden dolayi en kiiciik bir teessiir duymarmsti. Selizade'denaynldikian soma misirli bir toprak zengini ile evlenmijti.
Mahmud Sevket Efendi'nin, kayinvalidesiyle Arnavulluga gidenkizindan Kurucesmede'ki koskle vedffla^ip aynhstmn uzerinden lam yir-mi yil gecmisti ki, bir gun kendisini mes'ud eden bir mektup aldiHayatindan coktan iimid kesmi§ bulundugu kizindan gelen bu mektup,Arnavutluk'tan postalanmisb. O sirada ikinci Cihan Harbi, biitilndehsetiyle devam etmekteydi. Arnavutluk da bu harbin belli bash cerey-an sahalarmdan biriydi. Esirlere mahsus «Bir temerkuz kampmda bu- -
lundugunuo sftyleyen Nermin Sultan'm kisa mektubu ciglik gibi birciimle ile bitiyordu: «Babi ne yapip yapip beni buradan kacirmali, kur-
256 KADIR MISIROCSLU
tarmalisinl,'..135
Caresizlik ieinde saga sola ba$vuran Ijetttadc, nihayet Misir'da
Ingiliz istihbarat scrvisinin basi olarak bulunan Lord Kinros'un
yardimini saglayarak bir Ingiliz askef? ucagryla kizinin Misir'a getirilme-
sini saglayabilmi§tir. Fakat, hava alanmda O'nu karsriamaya gidince
Istanbul'da alti aylikkcn aynldigi evladmi giiclukle tamyabilmistir.
Kampta aclik, bakimsizlik ve pislik ieinde kalarak kemik veremi has-
tahgi niiksetmis bulunan Sultan Efendinin sirtinda haki renkli bir asker
elbisesi vardi ve ancak tekerlekli bir sandalya ile yuriiyebiliyordu.
Kizim bagrma basarak Misir'da ikamcte devara eden §ehzMe Mah-
mud §evket Efendi'nin bundan sonraki hayati da -maalesef- ta-
hammulfcrsa lzdiraplarla gecmi§tir. Misir'da adeta bir hapis hayali
ya§iyordu. Sokaga her ciktiginda kiminle goriistugu ve nerelere girip
ciktigi derhal saraya rapor ediliyordu. Zira fevkalade kuvvetli bir
sahsiyeti olan Sehziide'nin her tiirlii faaliyelinden kuskulanilmakta ve
kendisinin hiirmet gordiijSu ecnebi sefaret mensuplanyle lemasi mahaUI
hukumetcc asla hos, karsdanmamaktaydi. Bu bakimdan kendine
cikanlan giicliiklerin ve O'nu mali rniizayaka ve srkinli ieinde tutmak
icin sarfedilen gayretlerin haddi hesabi yoktu. Mahmud §evket
Efendi, Osmanogullan ieinde Sultan Aziz kolundan gelmekteydi.
O'nun maruz bulundugu bu gijz hapsi, bilhassa bu sifalindan
dojuyordu. Zira, hemen hernen biitun Osmanogullanna muhiilif ve bel-
ki do diisman olan Misir'in o giinkil krali'nin, bunlar ieinde bilhassa
Sultan Abdiilaziz Han'm koluna-ailevi bir saike dayanan -dehsetli
bir kini vardi. Bunun sebebi suydu:
Sultan Abdiilaziz Misir'i ziyaret etligi zaman o gflnktt Hidiv
tsmail Pa§a, padisahin attmn yulanni tutarak adeta bir seyis gibi O'na
biitiin Kahire'yi dolasjtirmisU. Hidiv tsmail Pasa, meshur Krai Fa-
ruk'un dedesiydi. Krai Birinci Fuad, bu hadiseyi Kavalali
Hanedam'na karsi dehsetli bir hakaret saymis. ve biitiin hiikiimdarligi
13S - Ncnnin Sultan Efen'Ji, babasma dair.ia Arapca'da cocuk i
«B a b a » demek olan bu b a b i » kelimesiyle hilap ederdi.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 257
miiddetince daima nefrctle hatirlamijti. Bu yuzden biitiin Tiirkler'e
diismandi. Bu diismanligm siklet mcrkezini Tiirkler ieinde Os-
manogullan, Osmanogullan ieinde ise, Sultan Aziz kolu leskil etmek-
teydi. lste Sehzadc Mahmud Jevket Efendi, iizerindeki rcsmi tazyi-
kin sebebi buydu. Haiasi, Misir'da cok biiyiik bir emlake sahipti. Bun-lan Mahmud §evket Efedi'ye birakmisu. Krai Fuad, cesitli
desiselerle O'nun elinden bu emlaki almaya lesebbiis etraij, hatta haiasi
oldiigii zaman O'nun terekesini resmen tesbit ettircrek buyuk bir
kismina dcvlclce el koydurmu§m. Yillarca raahkerae kapdanndakosusan Mahmud Sevket Efendi, uzun miiddet bu davalara bakan
ve kendisinin yiizde yiiz hakhligma inanan avukatm verdigi aylik
miitcvazi avanslarla gecinmek mecburiyelinde kalraisll... Misir mahke-mclerinde bir notice alamiyan bu cileli selizade nihayet maruz birakildigi
haksizliktan dolayi Krai Fuad'i mclbuu olan ingiliz Kralina sjkayet
ederck uzun boylu ugrasmalardan sonra hakkimn 50k ciizr bir kismini
aiabilmigti. Bu da ancak terffldim eden borclarma kifayet etmis, yine
elinde avueunda bir sey kalmami§ti. Derken Misir'da meshur GeneralNecib inkilabi oldu. Krai Fuad gibi hususi bir maksalla hareket et-
raiyen General Necib ve O'nu takiben de Nasir'in -ilk zamanlarda
munsif goriinen- idaresi zarnaninda bir kisira emlakini kurtarabilmijtir.
Hie suphesiz tarihT tesirlerle her gittigi yerde hiirmet goren Osrnanh
Hanedani roensuplarindan- belki de kendi makami bakimindan bile-
endi§e etrnekte gecikmiyen Nasir, Mahmud Sevket Efendi'yi
Misir'dan cikmaya mccbur buakacak ehemmiyetli bir sebebi kesfetmijti.
Bu, O'nun Pertevniyal Valide Sultan mirasindan istihkaki olan
Yunanislan'daki muazzam servetti. Nasir, onbe§-yirrai milyar tu-
tanndaki bu serveti Yunanistan'dan taleb etmeyi, verilmedigi takdirde demukabele bilmisil olmak uzerc Iskerderiye'deki Rumlarin mal vemiilklerini miisadere etmeyi kafasma koymujtu. Bu sebeple resmen
tayin edilmij bir avukata vekaiet vermeye icbar edilen §ehzade,
Nasir'in hakiki niyetini cabucak ogrenmij bulunuyordu. Esasen kendi-
sine bu maksatia miiracaat eden avukatin elinde hiikumetQe tanzim edil-
mis bir vekaletname mtisveddesi vardi ki, bunda avukatin mirasi liizum
258 KADIR MISIRO&LU
gordiigii anda hiikumcte devredebilcccginc clilir de araya siki|tinlmis
catib-i dikkat bir hiikmc yer vcrilmi§ti. Hcikiki maksadi kavramnaya sirf
bu luisus bile kafi gelirdi. Hukiimct, csbabi mucibe olarak «siz, ar-
kanizda bir dcvlct olmadigi icin hakkimz olau bu serveti alamjyorsunuz.
Biz bunu size alivcrelinv» diyordu.
Mulimud §evket Efendi, bu vckuletnameyi imza ctmek iste-
mcyincc kcndisinc kiziyla birliktc yirmi doit saat zarftnda Misir'i terket-
mcsi icin kat'i bir emir vcrilmi^ti. Bu sartlar altinda ne yapacak, ncrcye
gidccckli. Saga sola bajvumiken duruma multali olan Fransiz Sefiri
kendisinc habcr gondrererefc O'nu sclarelhancye cagirmig vc :
«-Buyurunuz!..» diycrek eline iki pasaport tutusturmujtu. Bunlar-
dan birisi Mahmud §evket Efendi'ye, digcri de Nermin Sultan'a
aiddi. Jjehzftdc, sasirrmsh. Bir musliiman devlet kendisini bilasebeb yir-
mktort saat zarfinda liudud harici ederken, kendisiyle hicbir irki ve dini
bagi bulunmayan Fransa, O'nu « S e r e f m i s a f i r i » oiarak
barindirmayi « Liitf en kabul etmesi r i c asi y la» teklif
cdiyordu. Fransiz sefiri diyordu ki:
«-Durumunuzu bgrenince hariciye vekalctimizc telsizle miiracaat
edip, sizler icin Fransa'da ikamet miisadesi aldim ve namimza bu pasa-
ponlan re'sen lanzim eiiim. Bunlarla Dilnya'nin hangi meraieketine is-
terseniz gidebilirsiniz. Ancak ikamet igin Fransa'yi secerseniz, bize
buyiik bu' jeref bahse(mi§ olursunuz. Umarim ki, bu ricami kabul eder-
siniz. Zira biz Fransa'daki geciminizi de dusUnerek Prenses Hazretle-
ri'ne de yapabilecegi uygun bir is. temin etmi§ bulunmaktayiz. Karar si-
zindir.»
O anda gozlerinin oniinde, kendisini Turk Sefarethanesi'nden
«vatan h a i n i » diye kovan Topal Ragib canlanan sehzade,
sicak gozyajlanm bo§ailirken titreyen ellerine aldigi pasaportlann milli-
yet hancsine « O s m a n 1 1 » yazdi oldugurm gormiisjtii. Heyecanla
farpisn kalbi bir kat daha rikkate gelerek:
«-Sefir cenablan!... Bunu bize nicin yapiyorsunuz? Biz size bir i-
yilik yapmadik ki...» diyebilmisti. Sefirin cevabi, biiUin Turkum ve
OSMANCmSULLARI'NIN DRAMI 255
Miisllimanim diyenlerin yiiziinii kizartacak ve haya damarlanni
gatlatacak bir ulviyct abidesiydi:
«-Siz bize daha ne iyilik yapacaksimz? Biiyuk ceddiniz Kanuni ol-
masaydi bugiin bir Fransa mevcud olmayacakli.!.»
Bundan sonra vaad edilen i§i kacirmamasi icin once Nermin Sul-
tan'nin Misu'dan aynlmasi, fakat gumrukteki bir takim edebsizce
muamelelcr yiiziinden ucagini kacrrarak Paiis'e bir giin sonra varabilme-
si yiiziinden Fransiz karsdayicilarimn, «HerhaJde gelmiyccek!» diyerek
cekip gitmesi sebebiyle be; parasiz hamisiz ve yapayahniz orlada kal-
raasi, arakadan Mahmud §evket Efendi'nin gikisma evvclce zikredi-
len miras'i elc gecirmek isteyen hukiimclce bir cok maniler cikanlmasi
gibi hSdisoler, bu kiymetli sehzade'nin husust arsivimizde mahfuz mek-
tubundan naklen lafsil edilecektir. Fakat, Mahmud Sevket Efen-
di'nin miisliiman bir Ulke diyerek ikinci bir vatan ittihaz edip agindigi
Misir'dan da cikanlraasiyla gidip Fransa'ya yerlcsmesine ve oradaki
cileli hayatnun biilaseten hMyesine gecraeden Once, uzerinde durulmasi
gereken bazi ehemmiyetli hadiseler vardir. Bunlar, Misir'da cereyan
ettigi ve -biraz da- Nasir'in O'nu hudul haric! etmek isteyismin asil seb-
ebini teskil ettigi cibetle mutlaka lebMiz ettirilrnelidir.
Her seyden once, Sehzade Mahmud §evkef Efendi'nin dcrhal
gBze carpan railcadeleci karakteri uzerinde durmak gerektir. Biraz da
karsdastigi girift hadiselerin ve agir sartlann pi§irip biledigi bu kiymetli
gehzade, son derecede cesur, iradeli, zekt, mantik ve muhakemesi kuv-
vetli bir insandi. Diger hanedan mensuplan gibi mtitevekkiltac bir
surette ko§eye cekilmemisti. Misir'da dost dii§man herkesi hayran
birakan ve dikkat nazarlarim celbeden Mahmud fevket Efendi -?ogu
kere- Misir bajvekilierinden ziyade itibar ve alaka gbruyordu. Misir'in
ilim ve siyaset erbabi seckinleri ile ecnebi sefaret mensuplari O'na
biiyuk bir tevecciih gosteriyorlardi.
Nasir ise, is ba§ina ihtilalle gelmi; bir, kirnseydi. Mahmud§evket Efendi gibi Osmanogullari HanedSm'na mensub olmanin ra-
kib kabul etmez owritesine illveten bir de sayisiz raeziyetleri haiz bulu-
250 KADIR MISIRO&LU
nan bir kimsenin O'nu endigeye sevketmesi tabiiydi. Gcrcckten bu
degcrli schz&denin miitevazi evi ecnebi scfarct mensuplariyle, mahalli
nufuzlu sahsiyetlerin sik sik girip ciktiklan bir ncv'i siyasT mahfeldi.
Artik eski Krallik zamamndaki baski da mevzuubahs olmadigi igin Efcn-
di, bircok ehemmiyetli topiantida sik sik goruliiyor ve miibahese ettigi
sahsiyetlerin derin hayranlik vc alakasini celbediyordu. O'nun bu kudret
ve dirayetini meshur $5ir Hiiseyin Siret 7 Mart 1945 (Srihinde,
Kahire'de kendisine «Kargalar» isimli katabmi imzalayip verirkcn
kitabm iizerine yazdigi §u kil'a ile en guzel bir surette iflide etmi§ti:
«Demi§ evvefce Eternal, Han-i Murad hakksnda
§anli §ehzademi hurriyete a§ik buldum
Ben de irfun-u hamiyyette, vatan askinda
Hanedamn topuna §evket'i faik buldum.»
Fakat O'nun gahsiyyet ve dirayetini bundan da daha rnukemmel bir
surette ifadc eden §eyhulislam Mustafa Sabri Efendi'nin oglu
Ibrahim Sabri Bey olmu§tur.
Mahmud §evket Efendi, bilhassa O'nun verakSr km,
Tiirkiye'de teessiis eden yeni idSre iizerine saga sola dagdan eski rical
arasinda gidip Misir'da yerlesen meshur §cyhulislam Mustafa Sabri
Efendi 'ye son derecede hurmetkarane ve mu§fikane bir al§ka
gOstcrmisJerdi. Onlann baba, kiz bu biiyuk alime -halktan lalettSyin in-
sanlann bile gdsteremiyecekleri Olciide- hizmete ko§malan, oglu
tbrahim Sabri Bey'i teshir etmis. ve O'nun, bir defasmda kalcme
sanlarak minnetlarligini giirle anlatmasma sebep olmu^tur. Gercekten
Mahmud §evekt Efendi ile kizimn iskenderiye'ye kadar zahmeti ih-
tiyar ederek hasla yatan §eyhiilislam Efendi'yi ziyarete gelmeleri sebe-
biyle 18 Mart 1951 tarihinde yazilan ve hie bir yerde nesjredilmemis. bu-
lunan degerli s,air Ibrahim Sabri Bey'in bu sjiri baba kiz bu iki
Osmanoglu'nun egsiz ve kabina vardmaz faziletlerinin rnukemmel bir
tavsif ve tasvirleridir.
SULTAN'IN GAZASI
-Uluvv-i Himmet §ehz3demiz Mahmud §evkct
Efendi Hazreflcrine-
«Mohac Muharebesinden dbnii§, gaza dbnii§u,
«Ki§in hululii biraktirdi bagteten d<igu§u.
«Heniiz ufuklan toplarla salliyor <>rdu,
«Vezir-i azam o giin, «Peste»den gecip kurdu,
«Ki/.il otagini Hiinkar'm «ErdiII» iclerine,
«Haztnelerle cevahir dagittt askerine...
«Cahndi kiis ile nekkiire gin cm uttii sema.i.
«Yayildi yerlere seccadeler ipek sirma..
«Namaz kifmdi dualarla bitti mevsim-i ceng
«Yayddi re's-i aduvden asildi fetha celeng
«Gurub vakti giines, kanli bir kefen cekti:
Ǥehidier yine tarihe girdiler ebedi.
«Qbiir tarafta guzatm bakiyye-i serefi
«Haztnelerde alup kam muhte§em sakfi
«Sedefli haymeler altinda giydi hil'atler:
«Bu §anii sahneyi vaktaki sardi zulmetler,
«Aga?lann arasmdan dogup ayin nuru,
«G6riindiiIer iki hicranh cesm-i mahmuru.
«Eliyle bir seri mecruhu oksjayan giizelin.
«Dilermi§ olmayi meydan-i harblerde gelin.
«Gazaya rihlet-i ihbar edtip annesine,
«Dilinde yaresi geimi§ti harb sahnesine...
«Uu sirrt sakladi tarih ketmediip yalmz:
«0 anda sahnede Sultandi aglayan gene kiz.
«Yine tarih olarak hep bu §ehamet badif
«Diinkii §ahane ziyarette tekerriir etti.
2i2 .:"...
. «Hasta haliyle idup kat-i merahil Sultan,
«Pedcrin re's-i firasmda duyarken hicran,
«Butiin endise kcsilmis o harin cesmiyle.
«BeIli olmuseu ki, nicnsub idi hep bir nesle.
«0 Mohaclardaki Iieyla ile bir hisle yine,
«Su kadar var ki fiituhat-i Suleyman yerine.
«I!ir biiyilk kal'a kadar felhederek kaibinim,
«Bu serer yapti o hunkarin asfilctli kizi...»
tste bu herkesce kabul olunan sahsiyyet ve dirayeli scbcbiylcdir ki,
Muhmud §evket Efendi'ye « t s r a i 1 » in kurulusundan once,
« F i 1 i s t i n » Havalisinde tasavvur olunan federatif bir Arab- tsrail
devlclinin hukiimdarligi resmen teklif edilmisti. Biitiin bunlan bilen
Nasir'in, O'nu Misir'dan cikartmak icin bir bahanc aramasindan dahatflbii tie olabilirdi, Bu vesilcyle kendisine teklif edilcn Filislin
hukiimdarligi hakkinda sahsen kendisine sordugumuz suallere verdigi
cevablaii -tarihin karanbk bir sahifesini aydinlatacagi iimidiyle- husfis!
ars.ivimizde mahfuz tcyb bahtmdan aynen aktaiarak dikkatlerinize su-
nuyoruz:
«-Size Filistin'de hiikumdarhk teklif edilmis, degil mi efendim?Murad Scrtoglu Terciiraan Gazelcsi'nde oyle yazdi!»
«-Vallahi ne yazmis bilmiyorum, Halinmda kalraadi. Ne yazdi, be-
nim soylcdiklerimi nasii tefsir etti?... istcdigi gibi evirip ccvirdi mi? Ya-hut nasil anladi bilmiyoruiri. Ama, O'nunla konu§mamiz csnasmda bah-
settigi gibi bu Filistin meselesi gecmisti. Size de kisaca anlatayim:
Hatinmda kaldigina gore, zannedersera 1948 senesindeydi.
ingilizler, Filistin'dcn fekiliyorlardi. Cekilmeden once, orada yerli bir
hukumeti kurmak istcmisjerdi: Bir Filislin Hiikumcti. Fakal bu, ne bir
Arab ve ne de bir Yahudi hukumeti olacakti. Suphesiz, orada bliyiik
cogunluk o zamanlar Araplar'da idi. Gayet az miklarda da yahudi vardi.
Ingilizler, bu iki ceamatten miitejekkil bir hiikumet teskilini
dii§iinmu§Ierdi. Hikayesi uzundur, Araplar bunu kabul etmediler. O za-
OSMANOSUUARI'MN DRAMI 263
man Araplar'in, cski Kudis mliftusii Erain el- Hiiseyni'nin riyaseti
altinda « Lee n et- 1 - ii 1 ulyS uly a e 1-A rabiye-t-iilF i 1 i s t i n i y y e » admda bir cemiyetleri vardi. Teklif edilen devlette
,
her bususta Araplar iicle iki, Yahudiler isc iictii bir nisbclinde temsil ed-
eccklcrdi. Bu cemiyclin vaki teklifi reddelrnis olmasina mukabil. Yahu-
diler kabul ediyor ve bilyiik bir tehaluk gosteriyorlardi. Zira, Yahudiler
azmliktaydilar. Fakat kuvvetli bir azinlik!.., Araplar ise, onlardan
pekcok fazla idilcr, amma bu sadece bir sayi usliinliigu idi, Baskaca bir
manfi ifadc ctmiyordu.
Bu is icin Araplarla Kahire'de temasa gecen Ingilizler, hie bir
miisbet neticc elde edcmcdiler. Emin el-Huseyni'iiin riyaseti
altindaki Arap liderlerinden mutejekkil bu on iic kisilik cemiyet, teklifi
kabule yanasmanngsa da miizakereyi devam ettiriyodu. Bu cemiyet
mensuplanridan mutejekkil bir hey'et bu maksadla Londra'ya
goaderilmisti.
Bu mes'elenin Araplar'la Ingilizler arasmdaki muzakereleri Lon-
dra'da devam ederken ben o zaman Misir Basvekili olan MehmedMahmud Pasa'nm evinin karsisindaki bir apartimanda oturuyordum.
Londra'ya giden Araplar, yine hicbir netice elde edemeden Kahire'ye
donmu§lerdi. Tam o arada bir gun vaktile inglizlcrle mimasebclte
oldugunu sonradan isjttigim bir Turk bana telefon elti. Ve dedi ki:
«-Sizi muhakkak gormck istiyorum. Liitfen beni kabul cder misiniz?»
O ana kadar Misir'da yasadigi ve bir Turk oldugu haldc kendisini
tanimazdim. Fakat nasil «Sizi tanimiyorum, gelmeyin!,„» diyebilirdim.
Ustelik telefon eden bir vatandajimdi. Bu sebeple:
«-Buyurun» dedim.
Adamcagiz az sonra cikip geldi. Kelli felli bir adamdi. Otomobilli,
soforlii filandi. Karin, g6bek de o bicim, Parmaginda giizel, iri tasb
pirlantah mirlantali eski sistem yiizukler vardi. Bir erkegin parmaginda
da boyle kadin gibi mlibalagali yiizukler bulunsun, dogrusu akil alacak
bir sey degil. Nihayet dedi W:
2M KADIR MISIROSLU
«- Efcndim, burada Yahudi « H a g a n a » Cemiyeli'nin bir
miimessili var.»
SOzunu keserek:
«-Pcki bundan bana no?...» diye karjilik verdim.
«-Yoo...» dedi. «Sizinle gdnj^mek istiyor.»
«- Allah, Allah!.. Yahudi Hagana Ccmiyeti'nin miimessilinin benim-
Ic ne alfvkasi var, nicin goriismek istcr?..»
«-Zaran yok» dedi. «Hcrhalde bir soyleyecegi olroali. Nesoylcyccegini ben bilmiyorum ama, bir kcre g6rii§iirseniz iyi olur zan-
nederim.»
Ben ona sorabilirdim. «Madem ne soylcyccegini bilmiyorsunuz
nicin bu goriismeye tavassul cdiyorsunuz? Sizin bu Yahudi Cemiyeti ve
onun mtimcsssili ile rniinisebeliniz nedir?» Nezaketsizlik olmasin diye
sormak islemedim. Aynca da, ben bu ije ehemmiyet atfetmiyor ve
adami ba§lan savmak istiyordura. Kendisini surf bir nczaket eseri kabi-
lindeti kabul etmi§, konuguyordum. O'nunla da goriigmeyi teklif ettigi,
Yahudi Cemiyeli ilc de hicbir munascbelim yoktu ve olamazdi.
«-Vallahi* dedim, «evet vcya hayir diyebilrnek icin, rica ederim bana
bir iki gun miisaade ediniz! SOyle bir du§iincyim, ondan sonra reyimi
sizesbyicrim...»
Kendisinin lelefonu vardi.
«-Sizc telefon ederim beycfendi» diye ilave ettim.
«-Peki» dedi.
Gayct nSzik ve terbiyeli bir adamdi. Zannedersem evvelce
Tiirkiye'de emniyet sube miidiirlerindenmi§. Son derecede zeki ve kur-
naz bir kimseye benziyordu.
Neyse o zaman ikinci Cihan Harbi sebebiyle Misir, askerl ijgal
alunda idi. Kahire'dc tngiliz, Fransiz ve Amerikan askerleri vardi.
Misir, ister istemcz miittefiklerle beraberdi. tngiliz ordulannin yakin
Sark mintrkasimn kumandani da Kahire'de bulunuyordu. O zaman be-
OSMANO<§ULLARI'NIN DRAMI 265
nim lngilizlerle -size sonra da anlatacagim bazi sebeplerle- temasim
vardi. G6rii$tiiklerim bilhassa ordu zabilleriydi. Fakat tngiliz SefSreti,
bana karji iki yiizlii bir siySset takib ediyordu. O zaman Kahire'deki
tngiliz Sefiri Lord Clara idi. Bu, tamamiyle benim aleyhimde idi. Fa-
kat Hamilton isminde Sefaretin birinci sekreteri vardi, bu bana kar§i
daha samimi ve dostca davramyordu. Bir de o sirada tngiliz Entelicans
Scrvisi'nin Yakin §ark'taki faaliyetlerini idare eden bir Lord Kinros
vardi. Onlarin da kimisi samimi, kimisi de gayr-i samimi olmak iizere
benimle gorugiirEcr, aiakadar olurlardi.
Ordu zabitlerindcn de bazi goriijtugum yiiksek riitbeli kimseler
vardi. Mesela General Wilson, Bu, Yakin §ark ingiliz Ordulan
Ba§kumandaniydi. Mesela Kolonel Benster vardi ki, halis tskoc olan
bu sempatik ve ihtiyar adam millhij bir diplomatti. Sonra Philip Tay-
lor vardi. Onunla da 50k iyi gorii§iirduk. Biraz evvel de soyledigim gibi
bunlarla siki fiki g5rii§mekte idim. Bunun da sebebi §u idi:
O zaman Almanlar galip bir vaziyette bulunuyorlardi. Ukrayna'yi
gecmi§ler, O'nu lepeledikten sonra Kmm'i alarak, Kafkaslar'a da-
yanmi§lardi. Elburz DagYna yaktasan Altnan kuvvetleri, ijgal ettiklcri
yerlere Alman bayragmi cekmisjerdi. Fakat bir takim miijkillerle de
kar§i karjiya idilcr. Ordularmi beslemek icin liizim gelen yardimi
alamiyor, iajeyi temin edemiyorlardi. O zaman benim elime, Alman-
lar'm bu sikisA durumundan kurtulmak icin Tiirkiye'yi iggal elmek
maksadiyla hazirladiklan teferruatli bir planlan gecmi§ti. Bu plani
mcjhur «SS» Teskilati hazirlami§ti. Tabii bflyle bir plan bosuna
yapilmi§ olamazdi. Demek ki; Almanlar'in Tiirkiye'yi isgSl etmek husu-
sunda ciddi bir tasavvurlan vardi. Bu rapor, beni cok alakadar etti.
Almanlar bu plan geregince Tiirkiye'ye hiicum edecek olurlarsa, mu-hakkak ki orada kendilerine yardimci kukla bir hiiklimet kurarlardi. Bu
takdirde, tngilizler, Fransizlar ve Amerikalilar mecburen Tiirkiye'ye
kar§i muharib vaziyete gelmij olacaklardi. O zaman, TUrkiye, son de-
recede miiskil bir vaziyette kalacakti. t$te bu sebeple tngilizler'le dostiuk
kurup onlarla temas temin etmeyi dus.unmu$tum. icimdcki arzu, onlann
2S6 KADIR MISIROSLU
bu mesele ctrafmdaki niyct ve tcmayilllerini ttgrcnmek ve vatamma karst
yapabilecegim herhangi bir hizmet olursa, buna siradiden hazirlanmakti.
Evct gaycm tamamiyle bundan ibiirctti. Bu maksatla kisa zamanda bir
cok Ingiliz ilcri geleniyle dostluk kurmuslum.
Sjmdi bu Yahudi Hagana Cemiyeti'ndcn gclen miimcssille,
Inglizlcr'e haber vermcden gorii^meyi dogru bulmadim. Ciinkii, bir
kere Filislin, henuz Sngilizlcrin clindcydi. Ustclik de Misir bile onlarin
i§gal-i askcrisi allindaydi, Bu yiizden Ingiliz Scfarethanesi'ndeki
tanidiklanmdan biri olan Philip Taylor'a teiefon edcrek:
«- Ziyarctinizc gelcbilir miyim?» dcdim.
Adamcagiz:
«- Mcmnuniyctlc.» dedi.
Sefarethaneye gittim ve kendisine dcdim ki:
«-Mcselc boyle, bdyle, boyledir!... Ben sizin arkamzdan bu [eklifr
kabul cdcrck Hagana Cemiyeii'nin miimessili ile gbrusmck istemedim.
Ciinku sizin heniiz Filistin'den cekilmemis bulundugunuxu, oraya
lamamen hakim oldugunuzu biliyorum. Yann oradan cckileceginizi de
biliyorum. Araplar'la Yahudiler'den miitesekkil bir hiikumet kurmak is-
tediginizden de haberim var. Bu hai seklini, Araplarm kabu! etmedigini,
bu hususla Londra'daki miizarekelerden hicbir netice ahnamadigmi da
biliyorum. §imdi boyle bir zamanda, Yahudi Hagana Cemiycti'nc
mensup bir adamla multim bir siyas? mesele icin gorii§meyi size haber
vermeden yapmayi dogru bulmadim. Acaba sefaret bu hususta ne
diisuniir, tekiifi kabul edip, adamla gbrii§eyim mi? Benim o zata
soyliyecek hicbir scyim yoktur. Ctinkii Filistin beni alakadar etmcz.»
«- Bak» dedi, «ben size bir dostunuz sifatryla soyleyeyim ki, bu
zatla gbru§un, fakat bu bcnim sbyledigim, hiikumet agzindan degil,
sefaret agzindandir. Sjmdi lazim gelen yerlerle gbriisiir, konugur, on-
lann bu mesele hakkmda ne dii§ijndiiklerini size bildiririm.»
Tabii derhal yakm §ark Ingiliz Ordulari Bajkumandanligi biirolari ve
Sefaret'in alakali kimseleriyle gdruserek bana teiefon etti ve:
OSMANO&ULLARI'NIN DRAMI 2S7
«- Size» dedi, «Kolonel Benster gelecck. O sizi bit mesele
etrafinda daha fazla aydinlatabilir. Kendisiyle gbriigup konujtuklan son-
ra bir kararavarirsimz!...» ,. ..,
:
Hakikaten de az sonra Kolonel Benster gikip geldi. Biraz yas,H,
cok zengin bir adamdi. Bank National Egypte'in, -zannedersem- di-
rektttruydu. Ingiliz Gencrallcriyle- ashnda bir albay olmasma ragmen-
son derecede scnli benli konusur, gayet riiifuzlu bir kimse idi.
Dediki:
«Ben Wilson (Ingiliz Baskumandam) ile gorustiim, benim bu hu-
susta tarn bir salahiyclim vardir. Siz, Lord Clarn'e (Kahire'deki
Ingiliz Scfiri) degil bana bakin, benim soyledigimi yapin! Bu i§,
Clam'in isi degildir. O boyle ijleri sevmez ve hie bir suretle de
kansmaz. Fakat ordu, O'nun gibi dii§iinmuyor, Hatta Sefaret'in diger
mensuplan da O'nunla aym fikirde dcgildirler. Siz liitfen, bu Yahudi
Hagana Cemiyeii'nin miimessili ile goriista! Kendisini dmleyin ve iste-
digi neyse bundan bizi de haberdar cdin!»
.
«- Pekala» dcdim.
O gitti. Teklifi getiren Tiirk'e teiefon ederck:
«- Bu adami sadece dinlemek sartiyle kabul edebilirim!» dedim.
Biraz sonra ikisi birlikte geldiler. Miimessil, gen9 ve enerjik bir
adam olarak goriinuyordu. Ismi de Mister Shivery (siveri) idi. Amma
sonrad.an'Ogrendira ki, bu Yahudi, Ingiliz ordusunda niifuzlu bir binbaji
imi§. Neyse kisa bir I105 besten sonra adam derhal soze ba§ladi. Ciddi
bir is adami tavnndaydi. Gene ve encrjikti. Bir yere, bir yazihaiieye
kapidan girer girmez, tak, tak, tak!. diye isini planlt bir sekilde gorup
gidceek bir tipti. Vaklini kaybedecek bir kimseye benzemiyordu.
«- Bak» dedi, «tngilizler 1948 senesinde Filistin'den cekilecekler.
istiyorlar ki; orasimii geleccgi. ifin jimdiden ciddi bir adim atsinlar. Bu-
nun icin de bir lakim diisjiinceleri var. Orada ucte iki Arap, ucte bir Ya-
hudi olmak iizere mahallt bir hiikumet kurmayi dii jiiniiyorlar. Evet ucte
iki Araplardan olacak! Hiikumetin bakanlan, polisi, jandarmasi, memu-
258 KADIR MISIROGLU ,
ru, hasih herscyi iicte iki nisbetindc Arap, iicte bir nisbelinde de Yahudiolacak! Araplar, bu teklifi kabul etmiyorlar. Fakat biz memnOniyetle ka-
bul ediyoruz.»
«-Pekala, biz de gazetelerden, radyolardan bu mevzuda bazi seyler
okuyor, isjtiyoruz» dedim.
«-Hayir» dedi, «I§i» baska cihctleri de var. Biz iince bu teklif
gcrccklejsin, istiyoruz. Fakat ikinci olarak da bizi alakadareden diger
miihim bir husus vardir. Devlel Reisi kim olac;ik? Bu mes'ele bizi sondereccde diisiindiiruyor. (Jiinkii bbyle bir dovletin reisinin, Arap ol-
masim istemiyoruz. Sifali ne olursa olsun, bu inuhim degildir. Hakimolsun, cumhurreisi olsun, kral olsun, ne olursa olsun, fakat Arap ol-
masin!... Hole Yahudi hie olmasm! Bunun da imkam yoklur. fiinkuAraplar kabul etmezler.»
«- Biz» dedi, «karar verip, Misir'a gcldik, Misir kral ailesinden bu is
icin birisini sccmek istiyoruz. Bu zali da bulduk, Prens Abbas Ha-lim!»
Boyle acik acik konu§uyordu. Ben, Prens Abbas Halim'i §ahsancok iyi lamrdim, Cok kiymctli bir adimdi. Hakikatcn miithis ve degerli
bir insandi. Zannedersem, bu ailcde biiyiik Mehmed Ali Pasa denilen
adam yok mu, i§le O'nun raoderniydi. Yapia, kurucu, kiiUiirlii, cesurve son derecede kabiliyetli miithis bir adarndi. Haiti sagdrr. Fakat zavalli
hayatim maalesef 90k kaiii sarflar altinda idame ettirebilmektedir. tste
bakm, bazan bbyle kiymetli adamlar hayatta binbir mejakkat icindesurunur de, bes para etmez adamlar bilmem ne olurlar!... Hayat bu!...
Ne yaparsin!.. Kader ne ise o oluyor. Bu, nicin boyledir, diye bir suale
mahal yoktur. Neyse azizim, adam konusmasma devam ederek dedi ki:
«- O, yani Prens Abbas Halim bunu kabul etmiyor. Daha dogrusuedemiyor. Qtinku Misir Hiikumeti bu ije mani oluyor. Misir kral
ailesinden birisinin Filistin'e kral olmasim cesitli sebeplerle dogru bul-muyor. Abbas Halim de bu vaziyet kar§ismda teklifimizi reddetmekmecburiyetinde kalmrjtir. Bu sebeple biz, baska birisini bulmak icin
arajtirmalar yapuk. Ve sizi bu is icin miinasip gordiik. Onun icin geldik,
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 2»
size teklif ediyoruz. Kurulacak bu Filistin devletinde, devlet reisi olmayikabul eder misiniz? tste mesele bundan ibaretlir!»
Ben tabiatiyle 50k sasrrdim. Ciinku Filistin kat'iyyen aklimdan bile
gecmczdi. Ne mimasebefle gececek, geese ne olacakti?!.. Ahalisiivin bir
kismi Arap, diger kismi ise Yahudidir. Ben ise bir Turkiim. Allah, Al-
lah!.. Bu nasil olur? Ben arabi da bilirim yahudiyi de! Qiinkii Araplararasmda cok yasadim. Kendisine bir cevap vcrmek laztmdi. Dcdim ki:
«- Bunun cevabi oyle birden bire verilemez. Verilirse ciddi bir seyolmaz. Bana musailde edin, bir iki gita sonra ben size haber veririm.»
Adamcagiz:
«- Peki» dedi ve ayribp gitti.
Ertesi giinii kendisine telefon ettim. Tekrar kalkti geldi. Bu sefer
yalmzdi. Fakat ben O'nu cagirmadan Once Ingilizler'le temas etmi§ vedurumu bildirmi§tim. Kolonel Benster bana kabul etmemi seylemijti.
Aynca liizumlu yerlerle konusup gbrustiikten sonra tekrar telefon ede-
rek, teklifi kabul etmem icin israr etmisti. Ben, Ingilizler'le yukanda an-
lattigim sebepten dolayi arayi bozmak istemiyordum! fiinkii aklrm fik-
rim Tiirkiye'de idi. Yann Almanlar aziz vatanimiza taarruz ederlerse,
durum ne olacakti? Benim dusiindiigum hep bu idi. Filistin bent
.alakadar etmiyordu.
Neyse Mister Shivery'ye dedim ki:
«- Vallahi siz oyle bir scy soylediniz ki; beni hayrerler igerisnide
birakbniz. Benim Filistin'le hie bir alakam ve ona dair hicbir dusiincem
yoktur. Hie!... Ben bir yabanciyim. Siz yahudisiniz. Benim orada dev-
let reisi olmami siz istiyebilirsiniz, ama, acaba Araplar ne diyecekler? Buzorla olacak bir is. degildir. Orada yasayan Araplarla Yahudiler'in itti-
fakiyla mumkiin olabilir. Araplar'in re'yi hilafrna bu ise girijilemez.
Sonra bu nasd gerceklesebilir, onu da, bilmiyorum. Iste bu sebeple benbu ise girismek niyetinde degffim, Bbyle ihtilafli bir meseleye, kan$makistemem.o
«- Peki» dedi. «Mademki Araplann kabul edip btmemesi noklasmda
270 . KADIR MISIROSlU
tereddiide du^tuglinuz icin bu ise kansmak istemiyorsunuz, o halde
once onlarla lemasa gcginiz! Bunun imkam yok mudur?»
«- Pekaia. Bylc olsun! Tekrar haberlc§iriz» dedim.
Bu mes'eleyi Araplar'a acmak icin bir vasila dHsunmoye koyuldum.Hatirnna meshur Aziz Misri Pasa gcldi. Araplar ttzerindc son dere-
cede niifuzlu bir kimseydi. Kcndisine arada Slrada sokakla rast gdirdim.
Dostca selamlasndik. Fakal oiurup koiiusmuslugum yoktu. Neyse otia
Iclcfon cltim. Sesirai isilince cokcok mcmnun oldu ve:
«- Hay hay!'... Ben size gelirim. Fakat eger kabul ederseniz, siz
kiiciik bir aparlimanda oturuyorsunuz, benirnsc genis bir bahcem var,
bu scbcple siz bana geliniz! O bahcede hem bir ogle yemegi yeriz ve
hem de konusuruz!...» dedi.
«- Pekaia Pasam!» dedim.
Ogle yemegine Pasu'nm cvine girtim. H05 besten soma mes'eleyi
anlattim. Bu hususla lie diisundugunii sordum. Aziz Misri Pasa, bu
liabcre 90k sevindi. Son dereccde memnun oldu ve:
«-Ben» dedi, «AraplarIi buraya cagirinm. Mes'eleyi onlara benimyammda kendiniz anlatirsaraz iyi olur.»
Az bir miiddet sonra. telcfon ederek adamlari davet etti. Gaiiba iki
gun sonrasi idi. Vaki davele hepsi gelmisli. Bunlar Ingilizlerle anlasmak
icin Londra'ya kadar gitmis olan Arap iiderleriydi. Pasa, bizlcre guzel
bir ogle yemegi iki-am eiiiklon sonra iskemlesinden kalkti, mes'eleyi on-
lara ayakta ciddi bir sfirette kendisi izah etti. Arap misafirler, Filistin
davasmi ele almis bulunan alti yedi seckin kimseydi. Bunlar Pasa'yi
hayrefle dinliyorlardi. Pasa dedi ki:
«- Bakiniz, yann Araplarla, Yahudiler arasinda pallayacak oian uzun
mucadelenin en kestirme ydlu budur. Yoksa deride daha fena olacaktir.
Bunu kabul etmelisiniz.»
Bunlar Aziz Misri Pasa'dan son derecede fekinir ve korkarlardi.
piinku kabiieyetli ve niifuzlu bir sahsiyetti. Araplar'la uzun bir ma-cerasi vardi. O loplantida muhataplarmm cogu Pasa'ya «evet» demisti.
. OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 271
Az bir kismi ise «hayir» da dememisler, fakat miistenkif davranmislardi.
Pasa, onlann tereddiidiinu goriince, «Bunu kabul etmclisiniz» diyc israr
etti. Bunlar da cevap olarak:
«- Miiftii ile konusahm. Hey'etimizin rcisi odur. Biz sahib-i
selahiyyet degiliz! » dediler. Pasa:
«- Peki» dedi, «Konusun gbrusiin, fakat vakit kaybetmeyin!»
Ben tabiT dotiiip eve gcldim. Gcreken ycrlerlc tekrar tcmas ettim.
ingilizier, Aziz Misri Pasa'nm mes'eleyi eline almasmdan son de-
recede memnun kaldihr. Gerci O'nu sevmez, kendisinden ncfret edcrlcr-
di. Ciinkii Pasa, son derecede tok sozlu bir adamdi. lrigiiizlere daima:
«- Imparatorlugunuz bir gun yikilacak! Ac kalacaksiniz da, ancak
adalarimzda bahk tutarak ziftleneceksiniz! Yaptiginiz isler fenadir. So-
nunda malivolacaksiniz, bbyle yapmaym, etmeyin!... Biz size dost o-
luruz, fakat bize boyle, esir muamelesi yapiyorsunuz!» derdi. Hem de
bbyle «ziftleneceksiniz!» gibi agir tabirier kullanan acik sbzlii mert bir
insandi. Aziz Misri'nin Araplar iizerindeki genis niifuzunu bilen
tngilizler, verdigim haber iizerine rahat bir nefes almislardi. Artik, Fi-
listin davSsma halledilmis bir mes'ele nazanyla bakiyorlardi. Fakat tarih
huzurunda size bir hakikat sbyleyeyim:
Araplann yaptlklan yaygaralar 90k miibaiagalidir. ingilizier Fi-
listin'i Yahudiler'e terkederek cikmak istememislerdir. Araplar'in bu hu-
sustaki iddialan asdsizckr. ingilizier izah ettigim gibi, hakim unsuru Ar-
aplar'dan olan. miisterek bir devlet kurmak istemislerdir. Maksadlan,
kendileri cekildikten sonra orada anarsik harcketlcrin vuku bulmasini
onlemekti. Filistin'de bir Arap hakimiyetini ibkS etmek istiyorlardi. Ya-
hudiler'i iyi idare edip etmemck mes'clcsi Araplar'in kendi kabiliyetle-
rine terkedilmis olacakti. Fakat Araplar simdi bbyle sbylemiyorlar.
ingilizier bizi aldattilar, kandirdilar ve sonra da Fiiistin'i Yahudiler'e
terkedip ciktilar, diyorlar. Bu dogru degildir. Ciliiku ben isin
icerisindeyim. Cereyan eden muzakereleri cok iyi biliyorum.
Neyse efendim...'Diger taraftan Shivery de benden haber bekli-
272 KAD1R MISIROGLU OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 273
yordu. Araplar'in bu teklif kargismda tie dii§unduklerini ona bildirmem
gerekirdi. Kendisine telefon ettim. Derhal kalkip geldi. Adam hcyecan
icindeydi. Verecegim haberi btiyUk bir merakla bekliyordu. Fakat
aslmda onlar bcnimle Araplar arasinda cereyan edeti miizakerelerden
muhakkakki ax gok haberdarddar. Ctinki) her ycrdc adamlari vardi.
Mcs'deyi gayct siki bir surctte giinii gimunc takip cdiyorlardi. Ka-
hire'de bu i§lc alakah kimler vardir, bunlar nclcr yapmaktadtrlar, tcklifi
kirn kabul ctti, kim kabul clmcdi, az cok habcrleri vardi. Bu yuzden bi-
raz umiilenmi§lerdi. £(inkti ijjfin birinci mcrhalcsi musbc-l ncticelenecek
gibi gcSriinuyordu. Biz de Weisntann'a olup bitcn i§lcr hakkmda
mfllumal vcriyorduk, Mufiu'den gclecek ccvabi beklemck lazimdi. A-
raplarm bir « b u k r a »Iari vardir bilir misiuiz? Yann dcmcklir. Ah ne
SOHSU7. bir §cydir a!... Bukra, bukra diyc bizi oyalamaya basjaddar. Bir
tiiilii cevap vermiyorlardi. t$te Fiiistin bu bukralara kurban gitmi^tir. Ha
bugiln Muftii'ye gittik, ha bugiin MUftii'dcn ccvap geldi, ha bugiin bi-
ziffl taraf muzakerede agir basti, yani evet diycnlcr 90k oldu., Bu minval
lizere ipe un serip durdular. An la^iliyordu ki hala hayir diycnler vardi'.
Zavalhlar anlagamiyorlardi. Cesaretleri yoklu. Dogrusu bir larftan da
mazurdular. Hallerini gcMuyordum. Dogrusu kolay karar verilcbilecek
bir i§ degildi. Acaba istikba! ne gosterecekti? Shivery merak
icerisindeydi. Bana habcr gbnderdi, durumu izah ettim. Derken Dr.
Weismann geldi. Adamlarm acelesi vardi. Qiinkii tngilizler Filis-
tin'den cikmak iizereydiler. Konusup gbrtis,up bu i$i bitirmek istiyor-
lardi. Onlarm hazirliklari da bundan ibaretti. Binaenaleyh bu oluyor mu,
olmuyor mu anlasdmasi lazimdi. Araplar hala «Bugun, yarm..» diyor-
lardi. Shivery sabtrsizlanmaya ba§lami§ti. Nihayet bir giin bana:
«- Muftiiden haber gelecegi yok. Dr. Weismann burada otelde
oturmaya gelmedi», dedi.
Gercekten Dr. Weismann muhim bir sahsiyetti. Kahire'de keyf et-
meye ge!memi§ti. l§i siir'atfe bitirmek istiyordu. Bu arada ben mes'eleyi
bitirmek igin gayret sarfediyordum Aziz Misri Pasa'ya gidiyorum, o
bana geliyor, boyle mi olsun, §Gyle mi olusun, oturup muzakere ediy-
oruz. Pa§a bu i§ten cok memnun, olmasini istiyor, Bu isjn pesmdeyiz.
Mttftu Em in el-Hiiseyni o sirada Filistin'den kacmi§ Lubnan'da
oturuyordu. Miiflii lie g<irU$mek uzun bir merasime labiydi. £itnku
onun muhafizlan vesairesi vardt. Bu i§le me§gu! Tiirk'lerden birisi
kalkip O'nun yanma gitti. Kendisiyle gorii§tu. Miiftii demis. ki:
«- Evet bu mcseleden haberim var. Kahire'deki arkadasjardan duru-
mu Ogrendim. Tamamiyle Aziz Misri Pasa gibi dujjunuyorum.
Ileride ba§imiza gelecek belayi Onlemek icin en kestirme yol budur.
Herhalde cok muvafiktir.»
Bu cevap uzerine bu bizim Tiirk de diyor ki:
«- Peki, bu husustaki diiguncenizi bana sbylcdigmiz gibi bir mcktu-
ba yazip, §ehzade Mahmud §evkefc'e bildirseniz iyi olmaz mi? EH-
nizle yazacagnuz bir mektup verir misiniz bana?»
Bu teklif uzerine Miiftii bu husustaki fikirierini bir mektuba yazarak
zata verdi. O da alip Misir'a getirdi. Bu gelen mektubun Miiftu'niin el
yazisi olup olmadigmda en kuciik bir §uphem yoktu. Ciinkti ^>en
Muftii'y'ii Misirda §ahsan cok iyi tammi§Um. tmzasim da, yazisim da
tamamiyle tefrik edebilecek bir durumdaydim. Mektup gelince Aziz
Misri Paga'yi haberdar ettim. Mektubu kendisine gOsterdim.
«- Bak, i^te Muftii'niin mektubu budur; fikirleri de budur!» dedim.
Pas^ memnun.. Lecne'ye mensup Araplarm birkismi da cok memnun..
Hem de bu memnuniyetlerini heyecanli bir surette izhSr ediyoriar; diger
bir kismi ise hala kan§ik ve muteredid gortiniiyorlardi.
Bir kismi hakikaten samimiyetle memnuniyet gOsteriyordu. £ok
ategliydiler. ^iinkii vaktiyle Fiiistin uzun miiddet Osmanli idatesi altinda
kaldigi igin bunlann analan, babalan, amcalan vesaire Osmanli terbiye-
si'gormu§, onun te'siri altinda kalmi§ti. 5imdi her ne kadar, Araphk
d^vasi var idiyse de, o te'sirler de halS devam ediyordu. Ustelik bu i§in
kendilerine miistakbelde faydak olacagina inamyorladi. Bu sebeple
gercekten memnundular.
MutfU'den haber gelince, ister hizlandi. Dr. Weissmann dSnmek
W if., . KAD|R MISIRQGLU
isliyordu. Fakat bu bukra meselesi bir tuilli ortadan kalkmiyor ve bu is.
bitmiyordu. £unku muftuniin mektubu kafi dcgildi. Hcy'ctin olurup ck-
scriyelle kararalmasi gerekirdi. Bu ise, miimkun olamiyordu. Ciinkii
hcy'ctlcn bazilan hala icrcddiiilc idiler. Olurup kalkiyor, mescleyi
miizakcrc ediyor, fakat bir tilrlii ekseriyetle istcnilen karanalamiyorlurdi. Bu yiizdcn bugiinyann, bugiin diye diye is uzayip gidiy-
ordu. Bu sirada illgilizlcrdc Filislin'den cikmak icin hazirlamyorlardi.
Surada burada Araplar resmen Ingilizlcr'e karjt isyan halindc bulu-
nuyorlardi. tngilizlcr bu piiruzlij vc ihiilMli mes'clcyi bir an once saglam
bir csasa baglamak hususunda accle ediyorlardi. Orada oluran Yahudiler
ise ingilizlcr'in, ekseriyetle Araplar'm icgkil edecegi bir dcvlclc taraftar
olmalarindan dolayi onlara di§ biliyor ve bazi huzursuzluklar
cikarmaklan geri kalmryorlardt. Bu sirada dogrusu tngilizler'in Ara-
plar'a biiyiik bir yaidimi da obnustu. Zira Filistin'Ii Araplar'm hicretle-
rine mani oluyorlardl. Diger [araflan da Yahudiler'in gclip oraya
yerlesjcrck, ckseriyet tc§kil etmelerini onliiyorlardi. Bu son dcrccede
ehemmiyctii bir nokladir. Araplar simdi bu gercckleri unutarak
Ingilizlcr'e ulu orla hiicum ediyorlar, Fakat gercek budur. Bu yiizden
Yahudiler Ingilizlcr'e karji suikastlara, saboiajlara lesebbiis ediyorlardi.
Bundan huzursuz olan Araplar, ingilzilcr'in mani olmasina ragmen
cesjlli yollarla oradan kapyorlardi. Malim salan, bir yolunu bulup,
stvijiyordu. lnanir misimz, bugiin biibucuk milyon Filislinli Arap saga
sola kacrms. bulunmakladir. Bunlar ekseriyetle Filislin'in mal mulk
sahibi zenginleriydiler. Hatta mallanni bu « Le c n e » denilen Arap
Hey'ctine salmayr leklif etmisler, onlar kabul elmcdiklcrinden Yahudi-
lerc salip kacmislardi. Yahudiler bu harcketi tegvik icin Arap mallanna
normalden fazla para veriyorlardi. Bu sebeple Yaliudiler Filistin'in bir
bismmi para ile satin aimijlardir. Bunlar Filistin davasinda esas nokta-
lardir. Hicret meselesi, yerli Araplar'in mal vc miilklerini Yahudiler'e
satip kacmalan meselesi... Tabii, isle nctice bdyle oldu.
]§ler boyle uzaymca Yahudiler fena halde sinirlendiier, kendilerinin
kabuliinii muvafik gormedikleri bir tcklifi dahi Araplar'm, kabul etmey-
crck daha fazlasina talib gorunmcleri onlarm, giristikleri sabotaj, mal
OSMANOfeULLARI'NIN DRAMI 275
mulk satin alma, suiskast gibi ce§itli faaliyetlerini artirmalanna sebep
oldu. Onlan, Araplar'i rahatsiz edip, kacrnna carelerini tatbik mevkiine
koymaya sevk cui. Mrsir'daki « B a n k u 1 A r ab » oradan kacan Ara-
plar'm mal ve miilklerinden eidc ettikleri paraiarla kurulmus. bir ban-
kadtr. Bunun tizcrin Araplardan i§ crkmadigini goren Weismann kalktl
gitti. Arkasindatt Shivery de gild. Bu surctle kala kala ortada
Ingilizler'le ben kaldim. Megerse Miiftii, bana mektubu gondermekle
beraber, arkadan kendi adamlanna ba§ka tlirtii soylemig. Bu isin kabul
edilmcmesini bildirmis. Demek ki Miiftij iki yiizluliik ediyordu. Bana
yazmis. oldugu mcktubun onlara tamamen aksini soyliryordu. Onlar da
sa§irrm$Iar, mektubunda baska tiirlii soyliiyor, arkadan gijvenilir adam-
lari vasitasiyle baska tiirlii haberler gdnderiyordu. Bundan bir
anla^mazhk koptu. Miiftii, icindekini yazmami§, beni oyalamak yolunu
tutmu§tu. Bu dummda Shivery ve Weismann gidince, hastl olan va-
ziyet karsrsmda bu ise tamamiyle taraftan olan ingilizler, bana yeni bir
teklif yaptdar. Bu da su idi: Henuz Filislin'den cekilmeniis. olan tngiliz
Ordusu'nu arkama alarak ve ona dayanarak teklifi gercekie§tirmcm iste-
niyordu. Oraya gidip « F i 1 i s t i n H ii k u m e t i »ni ilan etmem arzu
ediliyordu. Ben bu teklifi kabul etmedim. Ciinkii Filisdn'de Araplar ve
Yahudiler vardi. Araplar ekseriyette, Yahudiler ise ekalliyelte idi.
Yapdacak olan i§i Yahudiler istiyor, Araplar'sa buna taraftar olmuyor-
lardi. Ektdliyetin istedi^i bir seyi gercekie§tirmek icin ekseriyetle
gatt§mak mccburiyeti hasil olacaktt. Ostclik pek tabit olarak kisa bir
milddet sonra Ingiliz Ordusu oradan cekilecekti. O zaman ben, kurula-
cak olan hiikumeti devam ettirebilmek icin Yahudiler'le beraber mi hare-
ket edecektim?! Mevkimi ayakta tutmak icin buna mecbur olacagtm mu-
Iiakkaktf . Sizler benim yerimde olsaydiniz, bunu kabul edip Yahudilcrle
bir olup kendi dinda^Iariniz olan Araplar'a karsi cikar miydintz? l§te ben
de bu du^uncelerle bu teklifi suret-i kat'iyyede reddettim. l§te i§in
hiilasasi biidur.
Gerci mes'elenin daha pekcok teferruatt vardu. Fakat ben size kisaca
anlattim. Esasen evvelce de soyledigim gibi ben bunu ba§langicta istc-
memi§, arzu etmemi§tim. Fakat sonra dusundiim ki, Araplai'la asirlarca
276 KADIR MISIROSLU
beraber yasamijtik. Dinimiz, brf ve Sdctlcrimiz bir, 50k §eyimiz bera-
berdi. Gerccklegtirilmek istenen teklif de onlarin muhakkak ki lehinde
idi. Yann orasi Tiirkiye'yc kar.51 birinci dercccde bir iis olabilirdi. Busebcple sonradan laraflar oldum. Fakat kismet degilmis. t§ bu sckle gi-
rince ingiliz siingiisune isiinad ederek ahaiiniii kendi dinimden olan ek-
seriyetine karsi ve onlara ragmen bir harcketi gerccklestimege calismayi
dogru bulmadim. Belki benden baskasi olsa, hu son teklif istikametinde
dc hareket ederdi. Fakat ben yapamadim. Boyle bir §eye girsimcyi vic-
danima sigdiramadim.
ingilizler dc is. bu §ek]i almca, ateden beri mani olduklan Arapmuhacerctine biganc kalmaya basladilar. Onlar da firsati ganimet bilip
oradan bir an once cikmaya koyuidular. Diger tataftan oraya gelip
ycrlesmek isteyen Yahudilcr'c kariji da musamahakar davranmaya hatta
daha sonralari onlari bu is. icin tesvik bile etmeye basladilar. Acikcasi
Ingilizler Araplar'a:
«Ben sizin basmiza gelecek musibeti Onlcmek isliyordum, siz bunuanlamadiniz, sjmdi ne haiiniz varsa goriin!» demek istiyorlardi:
Bu surctle Dunya'mn her larafmdan Ikinci Cihan Harbi'ni gbrmii§,
tecriibcli mutefonnin, iyi yetijmis Yahudiler'in akin etmcsiyle Filis-
tin'deki niifus miivazenesi alabildiginc degismeye yiiz tutlu. Bunlar A-raplar'in veya bizim bildigimiz o eski Yahudiler degildiler. Cesur, ko-
mitaci, azimli vc cahskan insanlardi. Biliyorsunuz kisa zamanda oraya
hakim oldular ve alti giin icinde de Araplar'i ummadiklan bir
maglubiyete ugratarak pensan ettiler. Allah korusun belki bilmem dahabeter neler de olacak! Bugiinkii harbler artik bambaska olmu§tur.» ,36
Mahmud §evket Efendi, hayatinda cereyan eden hadiseleri muh-telif vesilelerle esine dostuna yazdigi mektuplara hiilasatan dercetmis bu-
lunmakladir. Bu mektuplarin bize ve bazi yakinlanmiza gelmis. olan-
lanndan yiizlerce evet mubalaga etmiyoruz, ytizlcrcesi, gahsi
136 - §ehzade Mahmud §evkct Efendi'nin husust arsivimizde mevcud banttan
nafcledilen bu izahati sadcce fconujma hususiyetlerinden dogan selika bozuklnklaran
diizellilmek suretiyle nakil ve iklibas olunmi!§tur.
OSMANO&ULLARI'NIN DRAMI 277
ars.ivimizde mahfuz bulunmaktadir. Bunlari ileride onun hayatinamiitedair bir eserde mustakil olarak degerlendirmeyi diisiiniiyoruz.
Ayrica Efendi'nin bircok tcyp bantlanyla tcsbit cdilmis. halirat parcalanda elimizdedir. Fakat bu cserin umumi hacmi icinde bir muvazenesizlik
tcskil etmemesi icin bunlardan gerckligi sekilde iklibaslar takdim ede-miyoruz.
1962 yilinda Fransa'ya giderek Giiney Fransa'da «Bagnols sur
S6ze» Kasabasinda yerle§misd. Kasabamn merkezinc onsekiz yirmi kil-
ometre mesafede Cezayir multecileri .icin kurulan bir kampla kizi Ner-min Sultan'na «Asistan Sosyal» Mudireligi verilmisti. O'nun ka-zanciyla burada baba kiz yeniden miitevazi bir hayat kurmu$lardi. Fakatesascn sakat bulunan ve bastonla ise giden bu cilekes Sultan Efendi'nin
bir kere daha kaza gecirerek cahsamaz hale gelmesi iizerine biiyiik
olciidc rnali miizayaka icine dusmus. olan Mahmud §evket Efendi,bmriinun sonuna kadar binbir izdirapla yogrularak 31 Ocak 1973 tari-
hinde Bagnols'da vefat etmislir. Onun vefatina sebep teskil eden hailevi
bir hadiseyle bizim mahud Eskisehir davasi dolayisiyla hapsediligimiz
arasnda nazik bir illiyet mevcuttur. Fakat bugiiniin §artlan icinde bumes'elcnin tafsiline -simdilik- imkan yoktur. Kisaca ifade etmek gere-
kirse, denilebilir ki, 0, olmemig, bldiirulmusffir. Ama bu, fiilen vedogmdan dogruya degil de, dolayisiyla tahakkuk etmi§tir. Burada bukadarla iktifa ederek, bu ktymetli Sehzade'nin son yillannda sahsanmiisahede eyledigimiz bir durumunu hikSye etmek istiyoruz.
1969 Yili Temmuzunda Mahmud Jevket Efendi'yi ikSmet et-
mekte bulundugu GUney Fransa'daki Bagnols sehrinde ziyarete git-
mi§tik. Benimle birlikte iki Tiirk arkadas daha vardi. Bunlar MustafaBilge ile Mes'ud Ugur'du. Bizi goriince vatanina kavu§mu§casmasevinen Efendi
:
«- tyi ki geldiniz yann Nermin, damagindaki bir iltihabtan dolayi
ameliyat i9tn Avingon'a gidecek, Benim burada yalniz kalmama sonderecede uziiliiyordu, Gelisiniz O'nu teselli edecektirx dedi.
O gece lie arkadaj; gerek Sehzade'yi, gerekse muhterem kerimeleri-
278 KADIR MISIR06LU
ni Icselli edip avutmaya calisarak, 50k ho; vakit gecirmi§tik. Gee vakit
otele dunerken Nennin Sultan:
«-Araan sizden Allah ran olsun, iyi ki gcldiniz. Babinin yillardan
beri yanaklan delinerek giildiigiinii ilk defa gbrdtlm. Hastahaneye
miislcrih olarak gideccgim. Sakm beni ziyarcte gclmeye kalki§mayimz.
Sizden rica ederim, btirada olurup, bir nebze babami Cesclli cdcbilirse-
niz, beni mcs'ud cdersiniz.» demisti.
Kcndisini ariik goremiyecegimiz icin sainimt bir surcttc vcdala§rp
ayrdmistik. Erlcsi gun sabahleyin, olelden cikip Sehzadc'nin yamna gel-
digimizdc onu cok kederli bulduk. Ciinkii biricik kizi arneliyat olmak
iizcre Avignon'a gitmi§ti. O gun do kendisini oyalayip, avundurmaya
calistik. tki giin boyle gecti. Ociincu giin kizini ziyaret etmek
diisiinccsiiide oldugunu, kendisiyle birlikie Avignon'a gidersek mem-nun kalacagmi sBylcmesi iizerine bir taksi cagndik. Avignon, Bagnols'a
yctmis. seksen kilometre mesafede idi. Bir laksiye binerck hastahaneye
geldik. Hastahfme unlii Dr. Pastflr'un adim tajiyordu. tstihbaraltan
Suhan Efendinin yattigi odayl iigendik. Hep birlikte bir yukan kata
ciktik. Efendi onde biz arkada kapiya geldik. Efendi, kizina bir buket
cicek yaplirmis. bir file dolusu da O'nun sevdigi yiyeceklcrdcn alip getir-
misli. Yavagca kapiyi agti. Biz dc arkasmdan iccri girdik. Sultan Efendi
penccre tarafindaki bir odada yaliyordu. Yiizii disanya doniiktii. Uyuy-
up uyuinadigi belli degildi. Kapt dibinde bir diger Fransiz kadin
yaliyordu. Sullan Efendi'nin yalagi oniinde bir iskcmle vardi. Efendi bo
sandalye iizerine abanarak, yanindaki hastayi rahatsiz etmemesi icin
yava$ca «Nermin, Nermin!..» diye seslendi. Yatakla, arkadan
cocuk intibaim uyandiran bir viicud hafifce kimddadi ve sese dogru
dbndii. Dagmik saclan yilziine dbkiilmirj, aim yiHardrr cekilen tnesakkat
ve lzduaptan tanjmijti. Babasim ve O'nun arkasinda da bizlcri goriince
hafifce tebiissiim etti. Efendi:
«- Nasilsin kizim, arneliyat nasil gecti?» diyc sordu.
Sultan Efendi bu suale cevap vermedi. Efendi sualini tekrarladi.
Hayret, yine cevap alamami§ti. Dalgm gfiriininedigi halde acaba nicin
OSMANO6ULLARI NIN DRAMI 279'
cevap vcrmiyordu. Efendi sandalyenin uzerine abanmij bir durumdasualini bir kac kcre tekrarladi. Sultan Efendi konusmuyor, sadece bazi
isarctlcrlc birscylcr anlatmak isliyordu. Epcy bu' muskiiattan sonra ka-
lem kftgil istedijini kcsfcdebildik. Kcndisine bir kalem kagit uzattik.
Yattigi ycrde, yan okunur, yari okunmaz bir jekilde kagida §u sozleri
yazdi:
«- Babi, konusamiyorum. Doklorlar beni arneliyat ederken, kazara
dilimi kcsliler!..»
Kagida heyccanla bir goz atan Efendi, bir eliyle almm tularak:
«- Aman Yarabbi, dar-i diinyada bir tek cvladim var. Cekligi buncacileden soma bir dc O'nu boyle dilsiz mi goreccktim» diye adcta inlcdi.
Bu sirada elindc tutmakta oldugu kagida almndan ip gibi terlcr
dokuliiyor, bir laraftan da aghyordu. Goz yasjanyla bu terler biribirine
kansiyordu. Yamindaki arkadaslardan Mustafa Bilge, beni kendinedogru cekcrek:
«-Kadir Bey, yaz bakalim Osmanogullari'mn Dramim!,. Bu sahneyinasil anlatabileceksin merak cdiyorum!» dedi. Bunu sbyledigi zamanher ikimizdc gayr-i ihliyari agltyorduk. Fakat kendimizj koyverecek za-
man degildi. Zira sandalyenin Uzerine bir kiilge gibi gokmils. bulunanEfcndi. fcnalik geciriyordu. Kendisinde hem kalb vc hem dc nefesdarligi vardi. Daima yanmda tagidigi bir fiskiye ile agzma hava sikardi.
Eliyle onu isaret elti. Kapimn kenanna birakmis. oldugumuz filcden alel-
acelc gikararak kcndisine uzattik. Bir muddet agzina sikarak nefes al-
maya galisti. Sonra koluna girip O'nu koridora gikardik.
«Doktorlarla goru§eiim, Sultan Efendi'nin dilsiz kalacagmisanrmyurumU dedik.
Hakikaten doktorla konusragumuz zaman, kisa zamanda iyi-
Jesecegine dair teminat verdi. Fakat Efendi inanmiyor ve kendine gele-
miyordu. O'nu gucliikle teselli ederek tekrar Sultan Efendi'nin yamnadondiik. isaretle babasimn ve benim elimi istedi. Elierimizi iist iiste koy-du ve kendi elieri arasma alarak sikti, sikti! .. Sonra tekrar kagit istedi ve
280 KADIR MISIROGLU
banasunuyazdi:
«- Kadir Bey, beni diislinmeyin! Ba'oami ahp vatanina gottiriin!..
O'nun olmcdcn vatanina kavusmgunu goriir vcya duyarsam olsem de
gam yemem! O'nun nasil bir vatan r/urabi cektigini vc nasd aci duy-
dugunu siz bilcmezsiniz. Sizdcn ric3 ediyorum, bunu sevdiginiz Os-
manogutlarj'ndan aciz, cileli bir kadincagizm bir son vasiyeti sayimz!»
Sullan Efendi o anda babasnun vatanina kabul edilmedigini
dusiinemiyordu. Kendisine:
«-Sultan Efendi Hazretleri, siz iyilcsjn de insallah valammiza hep be-
rabcr gidecegiz!..» dedira. Ve O'nu bu minval iizcre biraz konusarak
tesclli ettneye calistim. Turkiye'ye donmck mes'elesi mevzuubahs
oldugu zaman kukrcyen Mahmud §evket Efendi ise cevap ver-
raiyor, bcyaz bir mendille gbzyasianm siliyordu.
Efcndiyi gCiclukle haslahanedcn ayirabildik. Kendisine bir kriz gel-
mesinden korkuyorduk. Yol boyunca hie konusmadi. Sadece Bag-
nols'a yaklastigimiz zaman.
«-ValIahi, ne yapacagimi bilemiyorum. Zengin adam degilim ki;
kizim hastahanede buiundugu miiddetce Avignon'da bir paasiyon tulup
O'nunla mejgul olayim; veya hergiin buraya gelip gideyira. Otobiis bu
Fransa'da gayet azdir. Taksilerde ise, bizim dolmus. usQlu tatbik edil-
mez. Bu sofor, bizi seven bir Fransiz oldugu hakle buraya ancak seksen
franka geldi,» dedi.
Oturduklan apartimamn online geldigimiz zaman sOfore seksen
frank veren Efendinin cebinde belki de baska hie bir kurus. kalmamisu.
Ekmek parasira sofore vererek kizim bir defacik olsun gormeye gitmek-
ten kendini alikoyamamisti. Biz de, bu faciayi geride birakarak kendi
hay huyumuza kansmak iizere ertesi sabah oradan aynlacaktik. Efendi,
«gurbet icinde gurbel» olan hayatuia 31 Ocak 1973 tarihine kadar devam
edecek ve bu tarihte evine baskin yapan garip maksadh - sozilm ona
OSMANO&UUARI'NIN DRAMI 281
tiirk- mechul sahislarla bogusma sonunda gecirdigi bir kalp krizi ile ve-fat ederek, bulundugu schrin hirisliyan mczarligina defnolunacak, ebedi
uykusuna orada ylizyirmi yasmda vefat eden emektan Yemenli Os-man'iyla dalacakti. Halta orada his bir Turk ve Musliiman'inyasamamasi sebebiyle nasi bile -maalesef-mecburen kiZ1 taraftndan
yikanacakti. Bugiin babasimn kabul cdilmedigi memlckete donmek hu-susundaki (ckliflcri kat'i bir lisanla reddeden ve O'nun mezari basmdanaynlmak istemeyen Nermin Sullan, Bagnol Kasabasi'nda yasamaktave her giin babasimn kabrine giderek gozyaslan dOkmektedir.
?imdi de Mahmud Sevket Efendi'nin husiisi arsivimizde mahfuzbulunan bir cok mektubundan sadece bir (anesini -ehemmiyetine binaen- nakledcrek yasadigi binbir faciadan-fibiri caizse- bir iki kinntiyi kendiifadesiyle dikkatlerinize sunmak istiyoruz.
Tercuman Gazetcsi'nde onun hakkinda «Gurbette Bir§ehzade» serlcvhasiyla yayinlanan al
yazilardaki yanlisjan belirt-
mek maksadiyla yazilan bu uzun mektubu bilhassa tercih ettik. ZiraO'nun hayat hikayesinin -yukanda- birakugimrz yerden bir nevi devarmmahiyelindedir.
Bagnols S/Ce'ze
4-7-1967 „.
Krymetli eski aziz dostum;
Ewelce 3 Temmuz tarihli mektubunuzu almi?, vakil buldukca uzunbir mektup yazmaya koyulmustum. Lakin 4 Temmuz tarihli mektubu-nuzu almca, 8 Temmuz tarihli olarak kisa baska bir mektup takdim et-
tim. Jimdi evvelki mektubunuza cevap veriyor ve evvelS Nermin'insihhf vaziyetinden basliyomm.
Nermin, kiicuk yasinda Fransa'mn Nis Jehri'nde biiyuk annesiyle
137 - Bkz: Terciman Gazeiesinde 27 Haziran - 6 Tcmmu2:;!967 taiihlcri anwindaMurad Sertoglu imzasiyl, i,a|redi]en aGurbetle bir &hzSd«» isimli ttfnka.
OSMANOrSULlARI'NIN DRAMI 283
beraber bulunurken bilmem nasilsa «Cosclgie» yani kemik veremi has-
tahgina tutulmusto. Benim Misir'dan pasaport ahp, yavrumun yanina
gidememeden dolayi, sadecc bijyiik anncsiriin eline kalan Nermin'in
iyi, kafi tedavi edilememesi ve gimdiki iBclann o zaman daha mevcudolamamasi hep bir araya gelince, hastalik sol kalca kemigini 50k fena"
tahrip ettikten sonra, tamamiyle durmamis. ve kapanmamigti.
Benim pasaport alamamam mes'elesini Terciiman Gazetesi yazdi.
Konsolos RSgip Bey'in hezeyam dogrudur. Ama ben kizimla
Misir'dan cikmak islerken Ragib denilen zata gitmista gibi yazrnasi
yanli§tir. Zaten Terciiman Gazetesi pek 50k geyleri birbirine kansiirdi ve
pekcok yanlisjar yapti. Maalesef...
NihSyet kizim, ilk defa olarak 1945'de benim yamma gelmeye mu-vaffak olunca, fazla yaya yiirumedigi, yorulmadigi icin basraza bir beBgelmcmi§ii. Lakin sonra hayri cemiyetlerde ve kolera esnasinda pek cok
yoruldu ve sag kulagi hastalandi. Doktorlar ameliyatin Bzim oldugu
el'an eski koksalji hastaligi dolayisiyle bu ameliyatin tehlikeli oldugunu
soylediler ve cok miiskillMa lesse - passe tedarik edip, 1949 senesi
Temmuz ayimn sonunda Roma'ya gittik. En biiyiik profesorlcrle
i§tisjireden sonra amcliyat yaptik. Hamdolsun muvaffakiyetle neticelen-
di. Sonra eski hasialik yerini, kalcayi ve bel kemigini gostermek icin
italya'nin hatta Dilnya'nin en biiyiik profesarleriden biri tanman meshur
profesor Sikaliyeteni'ye, «Bolonya» sehri'ne gittik. «Eski hastalik,
kalca kemigini tamamiyle kemirmij. Mafflesef vaktinde yam evvelce iyi
tcdSvi edilememis. Ben §imdi amcliyat yapmak igin hicbir sebep
gormiiyorum. Lakin eger yapihrsa kalca sjmdikinden cok 50k saglam
o-^* y -j v9 v^'C^' (L.VI V-^l--' r
°ta- Veilcrideherhangidusmevcyakazaneticcsikolaycacikkmtmaz!>>
; ^ . :"..' dcmisti. iyi hatinmda kaldigma gore «3000 Misir lirasi» isternijti. Bir
<-i '1- //•> v )> UP ->£ ^ V i-^'j-'^ if) *>ameliyat degil, iic ameliyat yapacak, Nermin bir senc hastahanede kala-
i s >" «tCi -i 1^- <-'f^^<*o „i» tj.~s *V)ft
cak ve ben de Nermin'le kalacagim. (Bu para Nermin'Ie benim mas--
,"*. „* . ~V"> ' -' ' " rafim.) L3kin biz Roma'ya kulak ameliyati icin gittigimiz vakit, Misir
<r.y- ~ v3> •„ - . - -y if- to V ,/J^C Hukumeti'nin yanimiza almamiz icin izin verdigi para, kulak ameliyati,
a. ». M , . _ . , __ .,hastahliiie ve bizim masraf hep bir araya gelince bitmisti. Misir'a
?ehi:ade Wlahmud Sevket Efendi'nin dercedilen mektubunun ilk sahlfesi.6 w »u..Su. luuua
KADIR MISIRCxSLU
dondiik. Hiikumctten zor bela izin almak ve miiskiilalla parayi temin et-
mek v.s. derken Nermin, ameliyatlan vazgecmis is bdyle kalmigti. Ner-
min'in sihhal-i uiniimiyesinde de bir kotiiliik musahade etmiyorduk.
Lakin simdi biz Fransa'ya dii§iincc hcrscy dcgisti. Daha tayyaredcii
inip topraga ayak basar basmaz, hie bekleinedigim bir saskmlikla
karsilastim. Facia basladi. (Acaba bir siirli laflarim sizi rahatsiz eder
mi?) Ciinkii Nermin 1962, 13 Nisan, Misir tayyare meydamnda size
sbyliycmcycccgim, (ciinkii ulaniyorum) dcrcccdc rczalct vc vahsct
gbrdiikten sonra yinc de binecegi tayyareye bindirmediler. Tayyare gitti.
Nermin kaldi. Nihayet Nermin'in binecegi tayyara sirkcti olan
Fransiz sjrketi biiliin bu vahseti gordiikten sonra, Nermin'e baska bilet
verdi. Nermin, baska bir tayyareyle Paris yerinc Atina'ya gilti. Ciinkii
hayatmi bu nazik, kibar (?!) Misir kiiciik memurlarindan kurtarmak istc-
di. Ne pabasina olursa olsun Nermin'i te§yie gelen Misir'daki bilhassa
Turk cocuklan hepsini gdzleriyle gordiiler. O derecede ki, merourlar-
Nermin'e senin pasaportun muzavverdir diye ilhama da kalktdar. Der-
dini kime anlatirsin? Allah'tan olacak bizi tesyie gelenlerdcn biri de bi-
zim eski ahbablardan, amma yeni hiikumetle galisan sahislardan biriydi.
O imdada yeti§ip i§e mudahale etmeseydi daha kimbilir neler olacakti.
Cemal Abdiinnasir boyle hergelclerle ne yapsm zavalli bahtsiz
adam(!) Sonradan inkilabin memurlan olmus o kadar hergele var ki!...
G6riilmemi§ bir sey!... Hcpsi inkilab yapmis biiyiik sahsiyetler maske-
sine buriinmus, kahramanlar birer vah§i liayvan olmuslar...
Zavalli Nermin, o gece Atina'ya, Yunanistan'a varmig. Amma elin-
deki pasaport Kahife'den Paris'e oldugu icin Yunan memurlari Atina'ya
inisine musaade elmemisler. Nermin vaziyetini anlatmak istemi§, anla-
mamrslar. Nihayet tayyare meydamndaki, bir rum fisebilillah zamin
olmu§. Bu surelle Nermin, Atina'da bir gece gecirmi§. Ertesi giinii
Fransiz tayyare §irketine gidip vaziyeti anlatmi§. Bunlar da derhal an-
lamislar. Ogle vakti kalkan ba§ka bir Fransiz tayyaresiyle Paris'e vardi.
Yani 14 Nisan sene 1962.. Tabii kendisini karsdayan kimseyi bulmadi.
Bir kiiciik otele gidip kaldi. Ertesi giinii himayesinde bulundugumuz
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 285
Birlesmis. Milletler'de calisan ve bizim i§imizle mesjul olan Beynelmilel
Protestan Cemiyeti'ne gidip kendisini takdim eiti. Halbuki Misirli gay-
rctli mcmurlar bu vahseti yapmasaydi. Nermin 14 Nisan yerinc 13 Ni-
san'da varacak ve Simad ismindeki protestan cemiyeti Nermin'i taya-
yaro meydamnda karsdayacaklardi. Nitekim ki beklemi§ler ama Ka-hire'den gelen tayyare'den Nermin cikmam§...
Nermin, Misir'dan cikmadan evvel Birlesmis Milletler Nermin'eParis'te iyi maasli bir is bulmushirdi. Nermin, Nisan 13'de Paris'e va-
racak, 14 Nisan'da yani ertesi giinii ise ba§layacakti. Lakin olan miiessif
hadise dolayisiyle Nermin bir giin gee kahnca bircok baska is arayan
insanlann talepleri karsismda bu vazifeyi baskasina vcrmisler. Nerminzavalli Misir'm gayretli, hamiyyetli memurlanna kurban gitmis. O mu-azzam koskoca Paris'te bes parasiz, kimsesiz, ijsiz kalmijti. BanaMisir'a mektup, mcktup iistiine, «Aman babi, gabuk gel!...» diye inliy-
ordu. Lakin Protestan Umum Diinya Cemiyeti (yani apajik konusalim.
Bir musliiman cemiyeti yahut Turk Milleti de|il.) tmdada hemen yeti§ip
Nermin'i acliktan kurtardilar. Her hafta yasamasi i$in bore kiiciik bir
para verdiler. Vaziyeti Isvicre'de Birlesmis Milletler Merkezi'ne haber
verdiler ve diger taraflan Nermin'e miinasip bir i§ aramaya koyuldular.
Ben ise o zaman Misir'da pasaport almak i§i ile miicadele ediyordum.
Bu feci hallerden haberim yoktu. Nihayet cammdan beni Mzar ettirdik-
ten sonra Misir Hiikumeti bana ddnmemek uzere onbej giinluk bir
lesse-passe verdi. Cebimde sekiz tngiliz lirasi. Zavalli merhum sevimli
Osman'imm yaninda onbe§ Ingiliz lirasi, O, uc kopegimizle birlikte ve
elimizde iki kiiciik fanta, sene 1962, 16 Agustos'ta Paris'e geldik.
§u arada bazi hakikatlcri sfiylemeliyim. Murad Sertojlu'nunyazdigi gibi Misir Hiikumeti benim mallarimi milsadere etmedi. Bun-dan, Misirlilara yapilan kanunlar dolayisiyle ben de mutazarnr oldum.Biitiin mes'ele budur. Ama tarn manSsiyla mutazarnr oldum. CunkuKalyup §ehri civanndaki toprak emlakimiz gibi hersey elimizden git-
misti. Ijin garibi su ki; tekrar bana verdiler ve sonra da lekrar nihat ola-
rak aldilar. Mahsulii iyi yapmak icin fazla masraf etmigtim. Hepsi ha-
vaya gitti.
286 KADIR MISIRO&LU
Birinci Cihan Harbine kadar Tradi munlazam Osmanh HazTnesine ge-
len Osmanh Ailesine ait Misir'daki emlakin iradi harbdcn sonra kcsil-
mi$, MiSir hukitmdar ailesi iistiinc gecmi§ oldugundan ftilenin bu
kagidan yenidcn cikarmasi bir tiirlii miimkun olamiyordu.
Nihayet ben, b ireok masraflarla bu kagitlann rcsmi sQretlcrini
Sikardim. Ve hUkQmctten butilan isledik. Lakin kabul etmediler. «DevIct
haztnesine gecirdik, millet namma aldik», dedilcr. Bu da bitti. Siz de bi-
Iirsiniz ki; bu gibi musaderclcr vcs&reler hep millet namma yapiimazsa
olamazL. Ama bunlara mukabif Evkaftan bana her ay giiya oliinceyc
kadar vcrilmek tizere oniki Misir lirasi tahsis cttilcr. Ben, bununla
yasayamazdim vc zatcn kizirni Paris'te yabuz bnakamazdim. Her halde
kizimm yanma gideccktim. Evkaf Nezareti'ndeki alibablarimla bii ittifak
yaplim. Bu maa§lan biilUn bulune vaz gecmek sarttyle tciiaziil yoluyla
toptan yijzyirmi Misir lirasi atdim. Cidden pek 90k ihliyacim vardi.
Diger taraftan ben Paris'e gitmck icin Lesse-Passe isteyince, usulti
vechile muayyen bir zamanda vermediier. EvvelS daitbc mes'elesi icin
aylarca canimi cikarddar. Lakin ben bir kolayim bulup nihayet kanuni
bir §ekilde bu i§i bitirdim. Ama bu sefer de, yann bugiin diye Lesse-
Passe vermiyorlardi. Sebebini anhyamiyordum. Bu arada muhaberata
mensup sahislar ve aym zamanda Riyaset-i Cumhuriyc'dc caii§an sek-
retcrler evime dadanmisjardi. Onlar da Iesse-passemin hemen verilmc-
sini temiii edeceklerini soyiediler. Ama binnetice, Mcbir §ey
yapmiyorlardi.
Yine bu arada Naib-Reisi Cumhurlardan biri Yunanistan'daki biiyuk
servetimizi duymus, ve Hiikiimet avukatlarindan birine bir vekalet ver-
mem icin bir zabit vasitasiyla bana tazyik ediyorlardi. Vekalctname cid-
den haddinden giizel ve benim maslahatima gore tanzim edilmi^ti. Lakin
somina dogru koyduklan bir kclirnc ile ic&binda vekaleti Misir
Hiikumetine vermis, olacaktim. i§te bu nokta her §eyi altiist edecckti.
Bundan ba§ka ben kizima kavusmak icin Paris'e gidecegim bir zamanda
Misir'da neden birisine vekalet vermeliydim?... Hele adam Misir
Hiikumeti'ne mensup bir sahis olursa!... Iddialan su idi ki: Misir'da
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 287
yasayan binlercc Yunanlilar'm mallari karjisinda Yunanistan'daki mal-
lanmizi Yunan Htikumetinden almak kolaydi. Lakin Rumlar'dan ko-
panp Misir Hiikumeti'ne teslim ctmckren nc kazanacaktmi? Digcr taraf-
tan Riyaseti Curaliur sekreterligine mensup olan zat, Misir'dan cikmammukabilinde cger muhakkak kizima kavusmam icin gitmek istersem
bana Mistr Hiikumcli ile cali$mak igin Garbi Alinanya'da is teklif ediy-
ordu. Bu belalardan bu eshaslan muhakkak kurtulup, kizima gitmeliy-
dim. Ama nasi)?!.. Ben bunlan oyalayip Iesse-passe almaga muvaffakoldum. Ama izn-i liuruc lazim. Buna muvaffak olamiyordum. Benim bu
husustaki faaliyctlerimden inUmkiin oldugu kadar haber alan yukandayazdigim zabit, avukatima gidip, cger ben vakaleti imzalamazsam,Misir'dan cikamayacagimi tehditle soyledi. Bu ciddi lehlikeli hal
kiu-sisinda accle, kat'i cSrelere bag vurdum. Izn-i huruciyeyi aldmi ve
adeta kagar gibi, canimi kurtanr gibi Misir'dan ciklim. (Bunu bazi
liusiisi ahbablanma mcdyQnum.)
Yukanda yazdigim gibi kizim Paris'te 50k agir sartlar altinda saga
sola is bulmak icin aylarca kosup dururken, Allah/in lutf-u inayefi
yetisti. Dunyaca mesiiur bir Fransiz ressami olan Matis namindaki zaun
tcrekesinde Nermin'e biraktigi kiiciiciik bir tablo imdadimiza yclijti:
Misir'a gelmcdcn, Amavutluga gitmeden evvel bu zatla resmc-
calismisti. Ncreden nereye!... Nihayet Matis'in mirascilan kizirni bul-
mujlar, tabloyu teslim elmisler. Nermin tesekkur etmig ve derhal terek-
cyc bu kiicijk tabloyu don bin franka satmis. ilk isi mcrhum Osman velie kopek icin bana Misrr'a tayyare biletleri gondermek ve bir domuzunbile oturamayacagi kadar berbat olan otelden cikip bir iyicesine gitmek
(Paris'te otel bulmak ne kadar muskiildur, bilemezsiniz. 7 milyon
niifuslu Paris'e vasati hor gun U5 yuzbin yabanci, girip ctkai-. Hele evapartiman bulmak tamamiyle gayr-i iniimkiindiir. Bclki de fahij fiatla
bulunur.) ve aym zamanda i§ ararken koskoca yeralti-yeriistii Par-
is'inde kojarken birkac defa diismesi yuzunden saglam olan sag
bacaginin si§mesi, iltihap yapmasi, tedavi ctmek ve bana Paris'ten
Misir'a telefon edip yirmi yedi dakika konusmasi oldu. Ve benMisir'dan cikmadan iki gun evvel Nermin'e falan gun geliyoruz, filan
2S8 KADIR MISIROfeLU
layyarc ile diyc gifreli ielgraf cektim. Nermiii ne yapip yapar tcmiz
gtlzel bir otelcle bizim icin ifci oda tutmaga muvaffak olmugtu. Hamami,mulfagi vardi. Adcta kiiciik bir aparnmandi. Fakat yemcksiz... Tabii
bunlar hep tablodan aldigi para ile oluyordu. O da giizel amma, bu para
pek cabuk bitince halimiz ne olacakti?..
Ben Misir'dan cikacagim vakit, Birlcgmig Milletler bana Paris'te ig
bulmuglar ve maagl her ay begyiiz ila yedi yiiz dolar arasmda hatla banaMcrkez-i Umumidcn gelen dosyayi gbstcrmiglerdi. Dcmiglerdi ki; Par-
is'e gittiktcn sonra kendini Birlcgmig Milleller'e yahut Simad'a (akdimet! Sana igi onlar verecekler. §u hale gore mulmain olarak gelmigtim.
Paris'e vardigim gece beni kargilayan Nermin'i 90k fena buldum, yor-
gun bitik bir halde ve dugtiigii ayak sancilar icinde, pek'fok zorlukla
yiiriiyor... Ve bizi kargilamaya da Simad'in Muhacirler TejkilSti reisesi
gelmigti. Igimi sordum, boyle bir geydcn haberi olmadigim sOyleyince
gafak soklii. Sana yanlig soylemigler, boyle birgey yok, dedi. Nasi!olur, ben gOzlerimle Misir'da raerkezden gelen dosyayi goriidiim, de-
dim. Orasmi bilmem ama, boyle gey yok, dedi, benim bildijim sadece
budur. Artik lialimi diigununiiz... Lakirdiyi uzatmaktan o gcce bir Sidecikmayacakti. Ertesi giinune bu meseleyi biraktim. Ama beynimden vu-
rulmusa dondum. Cok maddi ve manevi yorgundum. Ama krzimakavugmamm saadeti bana her geyi unutturdu. Nermin'in hazirladigi
otele gittik. Zaten bagimdaki belalardan Misir'dan kizim gittiginden beri
rahat uykulu bir gece gecirmemigtim.
Paris'e geldigim ilk gece kizima kavugmug, merhum Sevimli Os-raan ve Uc kopegimiz yani biitiin aile hep bir arada bulundugumuz icin
rahat ve giizel bir uyku uyudum. Ertesi glinkii mticadele icin hazir ol-
dum. Ertesi gunii Birlesmis Milleller'e ve Simad'a gittim. Meseleyi an-
lattim. Maalesef hie birisi hie bir gey bilmcdiklerini kat'iyyetle
srjylediler. Bunun iizerine Birlegmig Milleller'e Isvicre'den Simadazalanndan olup da bana Kahire'de ism Paris'te hazir, diyen, gimdi de
Atinada bulunan Ingiliz kadina vaziyeti ekspres yazdim. Aradan beg
sene gectigi halde hala cevap yok. Ve derhal Nermin'in diigen bacagini
OSMANOGULLARININ DRAMI 2ffi>
tcdaviyc bagladik. Uc haftalik tedavi ile bacak tamamiyle iyilegti. Ner-
min derdimizi anlatmak ic,in Birlegmig Milleller'e, Isvicre'ye, Genevregchrinc gitti. Ciinkii biz her ikimiz, Misir'dan dalia cikmadan evvel butegkilabn himayesine girmigtik. Nermin'e evet, ingallah, magallah diye
masallar okumuglar. Ncrmin, ben daha Misir'da iken Paris'te tanidigi
Salib-i Ahmer iizasi bir madamin tavsiyesi iizerine bu madamm kocasim
ki, bu zat tsvicre'deki bcynclmilel Salib-i Ahmer Merkez-i UmQmisinmmustegari, O'nu da gbrmiig. Mcs'eleyi anlatmij; Adamcik cidden
miiteessir olmug ve Paris'teki Salib-i Ahmer'c 50k iyi tavsiyeler vermig.
Isle Nermin boylcce lsvi<;re'dc iki gun kaldiktan sonra bu neticc ile gel-
di. Amma bunlara giivenip oturmak olamazdi. Biz dc ne yapip yapip
bagka yollar, caremizi aramaliydik. Gazete ilanlarim okumak i9in hc-
giin sabab gazeteler aldirudik. Bilhassa 36 sahifelik her giin cikan Fig-
aro Gilxetesi cok miihimdi. Salib-i Ahmer, Simad ccmiyeti canla basia
bizimlc mcsgul oluyor ve bize miinasip is ariyoriardi. Ve biz de ayncagece giindiiz Paris sokaklarinda ig arama peginde koguyorduk. Nermir.
ve beni pek 50k yoian gcyferden biri de gu idi ki, oturdugumuz otel, pekfazla feci dejil, temizce ama, yemeksiz. Ycmegimizi yapmak icin
cargiya gitmemiz lazimdi. Bunun ifin de en agagi her.giin yiiz on basa-
makh bir merdivenden inip cukip pazar yapmamiz lazimdi. Bu, her guncckilecek derd degildi. Bu zaman oyle feci haller bagimiza geldi ki, size
yazmayayim daha iyi... Muhakkak aglayacaksimz.. Zaten mektubum,mcktupluktan cikti. Gazete halini aldi. Bu, cok gcyler arasmdaki iic geyi
DUnyada unutamam. Birisi, Tiirkiye'de Halk Partisi'nde kuvvetli akra-
basi olan bir Turk generali... Digeri, Tiirk Ordusundaki bu generalin ak-
rabasi olan cok zengin bir Turk tiiccan ki, levazim-i askeriye mal-
larindan nasil kazandirdi... (Bir roman!...) Ucunciisu de bir yahuditicarel evinin bizi farpmasi...
Nihayet yavag yavag adamlar tamdik. Bir pok tegkilatin yardimiyla
bana Paris'te mill! kiitiiphanelerin birinde tercume kismmda ciddi, iyi,
rahat ve benim sevecegim bir ig buldular. Maagi fazla degildi ama pekala
gefinirdik. Tam bu zamanda Salib-i Ahmer, Nermin'e OrduNezareti'ne tabi olan Sen Morris Kampi'nda (gimdi oturdugumuz
so KADIR MISIROSLU
Banyol Kasabasma 17 kilometre mesafede) is. buldu. Bu i§, Nermin'in
sevdigi «Service Social» Misir'da da Nermin boyle i§Ierle, ccmiyet-
terde para, maas alarak degil. Bilakis cebinden para sarfederck cahsmis.,
Misirh fukaradan kardcslcrimize clinden geleni yapmakla cok faidesi
olmu§, epeyce tccriibc gormii§tii. Maa§i da iyi denilebilecek gibi idi.
Sonra baska bir iyiligi daha vardi ki, bciylece Nermin «Secreteria So-
cials denilen Fransa'yl, Milleti ihya eden bir teskilata dahil olacak, ilac,
doktor, hastaiiane, vesairc gibi seylerde Nermin*e cok faideli olacakti.
Haifa o derecedeki hatia i§siz kalsa dahi acliktan cilmezdi. Derhal Ner-
min kabul etti. Ve Fransa'daki Service Social isjeri cok modern ve sis-
temli, kendisine gore kurs gecirdi. Sonra Paris'e dondiigiinde yine bir
hafta kurstan gecti. Uzun latin kisasi Nermin resmen hiikiimet
me'muresi olarak Accistan Social sifatiyla «Sainte Morice» kampma
tayin edildi. Bunun iizerinc ben, kutiiphiinedeki i§i almadim. Nermin'le
bcrabcr hepimiz 1963 Mart'imn 15'indc sifiralti 12dercccsogiik, karh
bir gecede saal dokuz bucukla Bagnols'a trcnlc geldik. Aman Al-
lahim'im!.. Kimseyc vermesin, diinyanm en k&tii bir oteiine ycrlcstik.
Trcn islasyonunda bizi Paris'teki merkczin tavsiyesiyle Bagnols kasa-
basmin Salib-i Ahmcr Reiscsi ve iki aza malmazeller ve civanmizdaki
atom sanayiinde calisan bir miihendis karsiladilar.
«Size yukarida yazmayi unutmu§tum, daha biz Paris'te iken Ner-
min'i Bagnols civarindaki biiyiik askeri St. Morice kampma hiikumet
gondermis, hem kampa kendisini takdim etmek, hem de is hakkinda
malumat aisin diye. Nermin, o esnada etraftaki kSylerde, kasabalarda
oturmamiz icin bir yer aramis, bulamamisb. NihSyet Nermin ertesi sa-
bah kamp kumandanina telefon edip, isine gitmeye hazrrlandigi sijyledi.
Kumandan «ho§ geldiniz, yarm sabah saat 7.30 otomobil sizi almaya
gelecek» demi§ ve hakikaten ertesi sabah otomobil geldi. Tarn yedi
bucukta... Ama ne otomobil.. Ostii yarn tenekelerle kapli, koskoca bir
askeri kamyon... §u kadar da asker... Gozlerimin yasjanyla Nermin'i
kamyona bindirdim. Dualarla yola koydum gitti. Ak§am saat alu
bucukta kamyonla geldi. Ama ne hava!... Yerde otuz santimetre kar,
ctraf buz, miithis soguk!.. Dcrece sifir alu onikide... O senc Banyol
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI »1
(Bagnols) Kasabasi'ndaki bir cok senelerden beri gorulmemi§ bir soguk
yaplignu yerliler sbyliiyorlardi. BUtiin hafta Nermin, boyle i§ine gitti
geldi. Yalniz Cumartcsi oglcdcn sonra ve Pazar giinlcri ismc gitmiyor-
du. Bu arada ev ariyordu. Simad Cemiyeti'nin Bagnols'daki Proleslan
Pastor'ii (Papazi) vc Salib-i Ahmer, Paris'ten do tamdigimrz iyi bir
ailenin ahbabi olup bizden kirk kilometre uzaklaki Avinyon (Avignon)
§ehrinde oturan eski tayyacecilerden zengince bir zat, Nermin, ben
hep ev aramaya koyulduk. Gerci kampla Nermin'e eger oturmak is-
terse bir csyah giizel oda hazirlamislardi. Ama bu oda yalniz bir kigi,
yani Nermin icindi. Biz iic kisiydik. Uc de kopegimiz vardi. Bu
sebeplo kampta oturamazdik. Behcmchal kendimizc bir miinasip yer
bulmaliydik. Banyol'un eski kismtnda pek cok miiskilafla buldugumuz
yerler, o kadar kiitii idicr ki, domuz yasamazdi. Nihlyct Paris'ten gelen
tavsiye iizcrine buranin valisi bize yeni Banyol'da Eskano'daki giizel,
modern binalarda bir apartman buldu. Acele kontrat yapuk.
Tasmacaktik. Amma cgyamiz yoktu. Pek luzumlu esja almak icin par-
amiz yoktu. Vc bilemezsiniz Fransa'da egyS ne kadar pahalidir. Bir es-
kici diiklcam bulduk. Hem pahali, hem berbat seyler... Bu arada ben
soguklara, karlara dayanamadim, pek fenS hastalandim. Hcmen hemen
oliiydrdum. Nihayet Salib-i Ahmer bize en luzumlu seylerden bir kac
egya bore verdi. Boylelikle simdi oturdugiumuz eve gectik. Hamd ol-
sun, zamanla yavas. yavas bu e§yalari tekrar Salib-i Ahmere iade ettik.
Ciinkii Nermin kamptan liizumu blmayan tahtalar, eski sandiklar getir-
di. Diinya ne tuhaf... Ben, marangoza lazim olan bazi Metier! satin
aldrni. Ve bunlarla esyalar yaptim. Boyadim, giizel kagillarla kap-
ladim... Dolaplar, masalar vesaire yaptim. Bunlari da becermek mukad-
dermis.. Bunlari Murat Sertoglu gordii ve cok begendi.. §a§ti... Bu
kiymetli geyleri Misir'dan getirdigimi zannetmi§... Sultan
Abdiithamid'in eliyle yaptigi yazihaneyi bugiin Cevdet Sunay kul-
laniyormu§... Neden veresesine kalmiyor?.. Diger jeyleri yavaj yavas
taksitle odemek iizere birkac luzumlu seyler de satin aldik. Ijte jimdi
bes. sene sonra bircok ihtiyacimizi temin edecek, giizel, zarif, basit
ejyah bir evimiz oldu. Hie unutmaro, bir yaz mevsiminde derece 45,
292 KADIR MISIROSLU
sicak mlilhig, soguk su ipmck ipin can atiyorum. Musluklan gclen susicak, ipemiyorum. Midcmi bulandinyor. Buz almak ipin bizden iki kil-
ometre uzaktaki buz diikkanma gilmck lazim. Bunu her giin nasil yapa-bilirim? Kovamn ipine musluk suyu koyuyor, giinejsiz, biraz dariizgarh bir yerc koyuyor, kovadaki suyun icine iki iic jige su doldurupbirakiyordum. Biraz gecincc su, boylcliklc soguk oluyordu. Bunuipiyorduk. Hamd olsun, nihaycl simdi bir firijidcre dc sahip olduk.Artik bOtun anlaUUclanm kafi degil mi? Yoksa baska daha Uziicu seylerianlalayim mi'.' Yok, kafi...
Simdi gelcliin Nermin'c: Nermin bes sene fcvkalade kabiliyet,
cesarei, gayreilc calisti ve pek pok Sali§(i. tsini ridden pok iyi aniadi.-Ayni anda gecc evde «Sekreterine Social* «Servis Sosyal» ve«I-okasyon Familiabc aid Kanun kitaplarim czberliyordu. Ve ciddenkampa pok llkuralu bir sahsiyelti. Ve yaptigi islerin bit hulasim EminSarac'a yazmisum. tslerseniz ona sorun, okuyun. Vc bazi zamanlarda«Servis SosyaI»e aid vcrilen biiyiik konferanslarda hazir bulunuyor vebazi zamanlarda da, Cezayirii yiiz bin civanndaki miislumanmubacirlerin bulunduklari kamplan, koyleri tcftise pikryordu. Her dc-fasmda da muvaffak oluyordu. Kampm her gelen yeni kumandani veidarc azalari Nerrain'den cok memnun oluyorlardi. Bu arada Paris'ten
Nczaretlen biiyiik hey'etler geliyordu. Nermin'in gosterdigi biiyiik
hizmet kabiliyetlerinden dolayi Nermin'i tebrik ediyor, tejekkiir
cdiyorlardi. Nermin'e verdikteri sahadeUerini gorseniz jasarsmiz. Cid-den 50k nazik muamcle cdiyorlardi. Bilhassa Cezayirli zavalh miislumanmubacirler, Nermin'i pek 50k seviyorlardi. Idarenin kolaylikla becere-medigi isleri, Nermin beceriyor ve muhacirleri 50k memnun ediyordu.Sonra Nermin bu zavalhlann lisanlarmi da ogrendi. Azizim, sakinArappa deyip gecmeyiniz... Bu muhacirler §evliye, Kabil, Berber, Arapdiye bir kac kisimdir. Ve hepsinin Iisanlan tamamiyle bambaska li-
sandir. O derecedeki mesela Cin lisaniyle Fransizca gibi tamamiylebaska lisan... Lisan hususunda fevkalade kabiliyetli olan Nermin, buIisanlan az zamanda Bgredigi ipin bu zavallilara pok faydah oldu. Cezay-ir'den hala bir pok muhacirlerin tekrar gelmesiyle kamp tiklim tikhm
I
:
1!
5
ii'i;,,s!:.Br4-:.iSs'«:;;.::«-:"::;,«se:;ii
sal *«**ij*i*
Mahsnud §evket Efendi
(1903 - 1973)
Fransa'nin ^..Js S/gez^ §ehrin'deki duvarlan, kendi
sUslO bulunan iki odalik "»'•'*'
j duvarlan, kendi yaptrgi resimlerie
Ilk evinde $alr§ma masasi ba§mda.
»1 KADIR MISIROSLU
doldugundan bunlan iskan ipin hUkumet koyler bina etti: Nermin'eisinden fazla olarak bir kaf koyii dahi idare ipin vcrdiler. YM bizim kiz
amele dahi oldu. IMkin mesafeler birbirlerinden 50k uzak... Nermin her
gun bu kfiylcri da yaya olarak tcftis ediyordu. Ijte bes sene bbyle
yuriimek, Nermin'in camna okudu. Yani kazanin ve hastaligm esasi
buradan ba§ladi. Eski hastaligm tahrip ctligi kalpa kemigi, pek ziyade
yorgunluktan dolayi pok zayifladi. Bu zamanda ben, evde marangozluk,
mobilya yapiyor, bulasik vc pamasu- yikiyor, iitii yapiyor, evi tcmizliyor
ve firsat buldukpa rcsim yapmaya cahyordum. Nih%et yinc Allah'in
liitfu inaycliylc resimlcrimde muvaffak olmaya basladim. Ahbablanm veSimad'ni israrlan iizerine Banyol'da Kiiltiir Salonu'nda yapilan scrgi-
Icrde resimlerimi leshir ettira. Salonda baska resimler oldugu lialde
yalmz benim resimlerim salddi. Sonra Simad bir kae rcsraimi Paris'te
leshir etrack iizcre aldi. Bunlarrn birkapi Paris'te salihnca bana cesaret
gcldi. Hayrcllcr iperisindc kaldim ve tabii cok sevindim. Bu arada Fran-
sa Hiikumeti, bir sjatoyu [ezyin ctmek ipin bana rcsimlcr lsmarladi. 138
Muvaffakiyclle yaptim ve salildilar. Oylc bir zamandaki Nermin'ingepirdigi bir kazadan dolayi son derece paraya ilitiyacnn vardi. Cokmc'yus bir halde idim. Bu para biraz i$imc yaiadi amma, lier zaman re-'
Sim yapip, satip para kazanaraazdim ki... §imdi tabii yine sikmtiya, bil-
hassa Ncrmin'i tam ledavi edemeyecck hale dii$tum. Rcsim yapmayavaktim, kafam yok...
Nerniin, Cumarlcsi ogleden sonra isjne gitmiyor vc tabii pazar
giinu dc.gitmiyordu. Bu gunler, benim Nermin'Ie kaldigim en mes'udgiinlerdi. Sonralart Nermin Cumartesi sabaln da isjne gitmez oldu.
Halbuki diger memurlar Cumartesi ogleden evvel palisjyorlardi. Bununsebebi de §uydu: Sabahlcyin ogle vaktinden saat ikiye kadar kampla i§
yok. Kampin yemegi geldiginde butiin memurlar toplamp ogle yemegini
az para ile yiyorlar. Tabii Nermin de ilk vakitleri boyle yapiyordu.
Lakin memurlann bazilan pek adi, rezil insanlar. Aym zamanda Ner-min'in Musliiman olmasi (isinde gosterdigi kabiliycti kiskanirlardi) ya-
138 - Efendi'nin bizc bizzat soylcdigine nazaran bu gatoda vaktiylc CEM SULTANbirmuddetikSmetetmig imij.
OSMANOSULLARININ DRAMI 295
banci olmasi, Tiirk olmasi v.s. hep bir araya gclince, bu memurlann bir
kaci Nermin'Ie pek adi muamelelerle koyuldular. Buna tahammiil
cdcmcycn Nermin, kampin kumandamna ogle yemegini ycmcycccgini
ve bu saatte pahsacagmi, kampin 50k i§Icri oldugunu sbyliyerek yemek-
tcn vaz gecti. Evden aldigj sandbvipler ve tcrmos sjscsi ile aldigi kahve
ile iktifa edip on ikiden ikiye kadar yazihane yahud koyleri tcftis islerine
koyuldu. Bu sebeple bu hizmcte mukabil Cumartesi giinii ogleden evvel
isine gitmiyordu.
Nihayet 11 Mart 1967 Cumartesi giinii, Nermin evdc mititammi
yikarken sulu, sabunlu yerde ayagi kaydi. Pek fena du^tu. Bir inilti, bir
inilti ki; canlar dayanmaz. Nermin gibi irMesi fevkaiade yiiksek olan
bir kimsenin bu kadar inlemesinin muhakkak pok biiyiik sebebi ol-
mahydi. Nitekim ki, i^ maalescf bbyle pikti. O gun de Cumartesi, aksam
odugu icin doktor bulamadim. Ertesi gun pazar, yine doktor bulmadim.
Pazerlcsi buldugum doktor, bize kalpa kemiginin kinldigim, vaziyetin
ciddi oldugunu sbyleyip acele radyografi istedi. is'af otomobiliI39
ile
hastah&ncyc gidip radyografi yaptik. Ama hicbir §ey gostermedi. Bu ol-
amazdi. Doktor, yanligtir, vakit kaybetmemek ipin hemon Avinyon
§ehri,
nc gidip lomografi yapmamizi acele istedi. Is'af otomobili ile
(Nermin biiyiik rzdirap ipinde) gittik. Tomografi yapurdim.
Bu byle bir alet ki (italyanlar'in ic&di) makinede her §eyin resmini,
ieini di§im aliyor. Ve televizyon gibi aynca da gbsteriybr. Eski has-
taligm tahrip edip, toz haline koydugu yerin icinde parca parca kink
oldugu tamSmiyle tahakkuk etti. Nice, Avinyon, Montclli, Banyol, Or-
anti sehirierindeki en biiyiik profesorlere kostum. Lion, Marsilya, Paris
uzak olduklan ipin gidemedim. Bu doktorlann kimisi eski hastahk ye-
rindeki kink ipin ameliyat yapilmasi pok tehlikelidir, sonra muzSafat ya-
par, dijerleri de ameliyat yapilir dedilr. Bu buyiik miitehassislann bir-
birlerine karsi zit olan reyleri kar§ismda biiyiik bir karar almak, takdir
edersiniz ki; pok, pok muskiildii. Bu i§ti§Sreler esn§sinda kar§ila§ti|im
oyle geyler var ki; hangisini yazayim?... Cok feci...
139 - Caiikurtaran arabasi demektir.
2» KADIR MISIRO&IU
Nihayct bizim husisT doktommuzuii reyinc karar verdik. Karar su:
Jimdilik ameliyat yapilmayacak. Doktor murakabesi altmda ilaclar a-lacak vc kal'f tam bir istirahai edecek. Ayda bir tomografi yapacak.Miislakoclde, vaziyete gore fcabi yapilacak. lste simdi yaptigimiz budur.Ukin ncliccdc kink kaynasa bile saglam olmaz. Bir yanhs. hareket yahutkiiciik bir diisme ncticesi bilhassa orasi yahul baska yer, yinc kinlabilir.
Amcliyalsiz saglam olamaz. Bu turlu tedavi ncticesi hamd olsun, kinkyerde kaynama basjadi. Her giin gcctikcc daha iyi oluyor. Nerminsimdi iki kolluk degnegi ile evdc yiiriiyor. Fakai oturdugu iskcmledenkalkarkcn, yahut bilhassa sabahlan yalaktan kalkarken sanci yapiyor.Helc bazi giinler oluyor ki, lamamiyle belden asagi felce gelmis gibi sa-bahlari kcndi kcndisine asla ve asla kalkamiyor. Ben zorla yavas yavas.kaldinyorum. Kalktigmdan rakriben bir ceyrck sonrasanci kcsiliyorvekolluk degnegi ile yiiriiycbiliyor. Eskisinc nazaran bu hal iyi degil mi?..Pekala.. Ama madem ki kink yer kaymyor, oyle ise niye sanci yapiyor.Yalaktan kalkarkcn ve sonra bazi giinler niye hie kalkamiyor... Sebebinedir'.'.. Bu sore beni cildirmgi icjn, yine radyografi, tomografi... vedokiorla da konusluk. Binneiico basimiza baska bir biiyiik belacrkabilmesi ihtimalinin oldugunu ogrendik, Kink yerden baska elrafi
dahi zcdclendigi icin bu halin muzafau neticesi bel kemiginde hafif birinhina baslamis. Bu inhina biiyiik daman tazyik ediyor, bazi vakitler...
Buna egcr (bchemclial) simdiden bir fare bulunamazsa artabilir. Mazal-lah bir giin tamamiyie belden asagi umumi bir I'clc gelebilir. Bunun ol-masina mani olmak cok, cok, 50k gUctiir. Ama mumkiindiir.
lste aziz, kiymettar, eski doslum!.. Vaziyelimizin ne kadar ciddt-oldugunu goriiyorsunuz. Sonra bu lzdiraplann Nermin'in asabina,kuvve-i maneviyesine yaptigi miithis te'sir de cok ziyadedir. Kendisiniteselli, teskin etmek icin bagka seylerle mesgul etmeye calisiyor, digertai-aftan sihhati icin elimden geicn her seyi yapmaya ugrasiyorum
.
Sonra yine bu hallerin dogurdugu muhtelif seyler varki; cok zordurMesela bunlardan biri baba-kiz kendi yollanmizda ayn ayn calisiyor,
kazancimizi bir araya koyup geciniyorduk. Simdi hastahk yiiziindenisinden cikan Nermin'in dort bucuk aydan ziyade oluyor ki; maagi ke-
OSMANOSULtARl'NIN DRAMI 297
sildi. Kesildi amma bir siirii masraflar arm. Her geyi ben temin etmeyemecbur kaldim. Behemehal ne yapip yapmahyim... Ama nasil? Cevabvcrmck cok,
1
cok guctiir. fare bulmak zor, zor zordur... Bu seyler
inijallah, masaallah, yanliz dua ile olmaz, bilirsiniz. Para da plsa bile
Fransa'da hizmetci yok. Bize yardim cdecek, akraba, ahbab yok.
Tesadufcn giindc bir iki saal soyle yalandan yardim cdecek birisini bul-
saniz, saat basina Misir parasi elli kurustan asagi oiamaz. Ve zaten bunuda hcrgiin bulamazsamz. Hele aylik hizmetci imkansizdir. Lakin eger
ayda sekiz yiiz, dokuz yiiz frank vcrirseniz belki miimkiin olur. Evde ve
ev harici her sey benim iistiimde. Frasada herailenin evinde muhakkakcamasir makinasi, kolayca iitiilemek icin, mahsus iitii masasi ki, cokmiihimdir, havagazi vcya elektrik yahut labii gazla igleycn yemekpijirme makinasi, linn, sicak su ve Mi lsitma lertibati, televizyon,
otomobil, bisiklet yahut da (Bir kelime okunamamijtir) denilen
kiiciik molorlu vasita vardir. Bu, her Fransiz evinde kat'iyyen sarttir.
Bu vasitalar olunca hersey cabuk cabuk yapiliyor. Bizde ise, bunlann
pek cogundan mahrumiyet var. Bulasdc yikamak, cama§ir yikamak ve
iitii yapmak hep benim iistiimde. Tabii makinasiz, elirole yapiyorum.
. Car§iya erzak icin gidip gelme hep yayan, o da bir dert. Hele kismsogugunda bir felaket... Degil otomobil, bisiklet yok... EI arabasi ile
lasiyip getiriyorum. In.arar misiniz, Tiirkiye'den mesaha-yi salhiye itiba-
riyle kiiciik olan Fransa'da gece gundiiz seyr-ii sefer eden 12.000.000
otomobil var. Her 4 kisiyc bir otomobil diisiiyor. Tiirkiye'de ise bunamukabil 177.000 otomobil var. Hem ahali zengin, hem de ictimai ka-
nunlar ahalinin ihliyacma, rahaana gore yapilmis, yani Cumhuriyet var.
Bu memlekette hakikaten cumhunin, milletin, hakimiyeti, efendiligi var.
Her jey, cumhurun saadetiicindir. Bir sinifin digerine tahakkiimu yok-
tur. Amma buna mukabil herkes birbirlerine hurmet eder, bunu herkes
kavramis, nihayet tabii bir hale girmistir.
Isle biitun ihtiyaclan karsilayacak kuvvetim olmadigi halde her ij,
benim bagimda. Simdi havalar sicak, disardaki hizmetlere tahammiil
ediyorum. Amma oniimuzdeki o berbal soguklara nasil tahammul edip,
sokaklarda daima hamalhk edecegim. Ben de hasta olursam, krzima kim
»8 KADIR MISIROlSLU
bakacak. Bir de ya bliirscm kizimin hali ne olacak?
Zalen kuvvc-i maneviyem 50k bozuk, iislclik ihtiyarlik da iki se-
ncden beri pek ziySde, birdcn birc ustiime cbktii. Fazla yorgunum.
Fransizlar'rn zcnginUkleritri, ra'hatlarim gbriiyorum da aci aci her
vakit Tiirkiyc'yi dusunuyorum.
tstanbul'daki Divan Olcli'nde oturan zengin bir Amcrikali'ya
cocugunu satan, diyc i§ittigimiz liiylcr iirpcrtici habcr dogru mudur?
Egcr dogru iso. Yaziklar olsun o adama...
Bu ineklubu insicara olraadan, vakit buldugum kadar lasila ile kisa
kisa yazdim. Kusura bakmayiniz, rica cdcrim. Gelecek mektubumdaMurad Scrtoglu'yla miilakatim hakkinda size cidd? sbyleyeceklerim
var. Yalmz junu bu mektubumda kisaca soyliyeyim ki: Bu zat bazi
seylcrde kanaalim ve liakikat lulrici seyler yazdi. Hatta bununla da kal-
madi, bana cok agir belfdar gelirccek mcvzulara da girdi. Arzu ile
soylcdigim bazr scyleri de yazmadi. Qok tecssiif ve teessiir cdiyoram.
Fatal olan oldu. Bunlar bir daha birer birer elc alimp da nasil lashih edi-
lebilir. Acaba Murad Sertoglu'nun bu yazdari cf-kar-u umumiyede ne
gibi tesir icra etti? Bu mektubu liiftcii Emin Sara? cvBdima okuyunuz
ve isterseniz miinSsip gordiiguniiz kimselere de okuyunuz. 140 Yazi do-
layisiyla bir cok yerlerden mektuplar aliyorum. Hepsine biier birer ce-
vap vermeye vakil bulamadrgimdan 50k iiziiluyorum. Acaba bu zevat,
icinde bulundugum hali, anlayip, beni mazur goriirler mi derisiniz?..
.
Artik pek fazla oldu... Burada mektubuma nibayct veriyorum.
Kizimin ve benim en candan sevgi ve i§tiyaklarimi kabul etmenizi rica
ederirn. Aziz, kiymetter eski dostum! Allah'a emSnet olunuz!. .
.
Mahmud Sevket
Irnza 141
140 - Bu ciimlcnin sonratfan kendisi larafindan uzeri cizilmisjir.
141 - Mahmud §evket Efindl, dcrcettigimiz bu uzun mektubunun son sayfasmm
tepesine 311 notu yazmi^tir
«Bu mektubu, laTihi, vakti, birbirine kangik zamanlarda insicamsiz bir jekilde
yazdim. Beni mazur gSrursuniiz. En son bu satira koydugum tarih 27.7.1967'dir.
BakiniK, ka9ta yazmaya bajladim, ka^ta bitti.s-
,t 5 «* o - 4* I
I » S $ A i>'\
«v
i til I ; i ,.fi rt
"-VfjtJ* 3 4 i'ii
g c a.
J'S'E
•I .sS« n _
ui <n o
i3 -iS
1 • i i
300 KADIR MISIROGLU
§ehzade Mahmud §evket Efendi'nin -cvvelce de zikrelrigimiz
gibi- hususi arjivimizdc mahfuz baska bir cok mektubu daha vardir.
Bunlmn satirlan arasinda Syle aci ifadelere vc Oylc mttdhi§ gerceklere
icmas cdilmcktcdir ki; bunlarclan en ttoemlfleri sefflse bile miislakil bir
cild leskil cdcbilir. Biz bunlardan sadece bir ikisini dikkatlcrinizc sun-
maklan nci'siinizi men cdemedik,
I
MAHMUD SEVKET EFENDl il« 1%S YUinda
Bagnols'daki cvide ^cktirdigimix rcslm
Efendi'nin bu rcsmin arkasina kentli cL yazisiyla dii^tiigii not:
«£ok hymetli KADIR MISIROGLU evlldima.,. 4 Kantm-i" sani 1968 tarihinde
(Banyol) kasabasi'ndaki evimizde birlikte $ikardignmz folografimiz... Acaba o mes'itd
giin bir daha gelecek mi?...»
28.12.1968
(Imza)
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 301
20Eylul 1967(arihlimektuptan:
«... £ok aci dahi olsa, size ve sizlere bir hakikatli sftylemeliyim.
Eger Salib-i Ahmcr, Katoiik, Protesian Cemiyetleri ve papazlan imdada
gbnullu olarak kosmasaydilar, ne Nerrain'i «Le Malou»daki klinige
gijtiircbilir, ne de ev bulur vc tajinabilirdik. Otuz iki milyon Tiirkiye'nin
ve Diyanet Igleri'njii kulaklari cinlasin! Hem fiyle ki, uykudanuyanstnlar da. miisluman milletimize hizmet etsinler. .
.»
8 Agustos 1967 tarihli mcktuptan:
«... Bizim icin iistelik de bu kadar iiziilrneyiniz. Isiirhamla hakkimiza
kavusamiyacagimizi kirk lie sene tecrtibe ettikten sonra, hala bu yolda
devam eden bizirn gibi aciz, miskin kimseler her belaya miistehaktir.
Cektik ve cekiyoruz. Artik kafi degil mi?.. Ya hakkimizi almak yolunda
olecegiz, yahut ceke ceke Olecegiz. Ikisi de olum... Bajka scy yok...
Maalesefkalmach...
inanmiz bana, ben kendim icin cok fazla uzulrmiyorum. LSkin kizira
icin son dcrece miitcessirim. thtiyarlik, yorgunluk, azab, lzdirap hep bir
arada. . . Birdenbire ben filiirsem, bu kizin hali ne olacak?.. Derdimin enbiiyiigii budur.
Gecenki uzun meklubumda yazdiklanm karsda§tigim hazln seylerin
bir kismimn hlilasasidir. Eger kismel olur da size kavusaMirsem, dahasoylcyecek cok jeylerim var. Cidden cok hazin seyler... Az kaldi bir
satonun bekcisi vcya bir aparimanin kapicisi oluyordum. Vesaire,
ves&re. . . Ailemi gecindirmeye mecburdum. . .»
16/X/1967 larihli mektuptan:
«01iimden korkmuyorum, ama Nermin'in yalmz ve cok fenS va-
ziyette kalacagini dus.iindiikce 50k biiyiik azab cekiyorum. Eger Ner-rain'e lazim olani sizlcrin yapacaginizt bilsem, rahat clecegim. YasasmTiirkiye!... Emin olun bu nida butiin kalbimden... Onlar gibi alay et-
miyorum!...»
332 KADIR MISIROGLU
16Ekim 1967 tarihli mekluptan:
«Hayret vc derin aci duydugum bir vak'ayi size yazmaliyim. Bcle-
diycdcn birkac gun cvvcl bcni cagirmislardi. Nihfiyct bir vakit bulup git-
lim. Bir dc ne gorcyim? Fransa'da her aitmis bes yasma varan Franstz'a
Hiikiimet, doktor, ilas ve hastahaneyi parasiz (cmin cdcr, ben Fransiz
teb'asi olmadigim vc altmis bes yasma girmedigim halde, siyast mulledsifatim dolayisiyla Fransiz Hiikumcti bana bu hakki vermis vc buna aid
evraki bana verdilcr. Oturdugumuz vilayctin ecnebilcrc mabsus asislan
sosyal'i arkamdan liabcrim olmadan Hiikuinete miiracat etmis, Hiikumetdc yapmis. Tasavvur cdin, kiymeltar eski aziz dostura!.. Miisliiman
Turk Milled nfimina birkac zorba scnelerce bizleri gurbellerde ccklire
cektire sci'il, hakir olditaeye calijirkeu bu flciayi milletiraiz
gorrnemezlikten gcliyor. Olc taraflan Hnisliyan Fransa, biz miiltcci
Miisliimanlan yasalmaya calisiyor...»
Kendisine Bcyrut'a ycrlcstigi lakdirdc vautnina daha yakm olacaguu,
daha kolaybkla giiriisebilecegrmizi, yazmamiz lincrine 8 Agustos 1967tarihli mektupta bu mes'cleye lemas ederck:
«...Beyrut'tan benira bildigim sunlardir: Bcyrut'ta benim kiiciik bir
erkek kardesim vardi. Zavalb adamcagiz, sizlere omtir... Oldii, gitti...
Na'si, kimsenin liaberi olmadan birkac gun ortada kaldi. Taaffiin etti.
Nihayel, konu komsu bir araya gelip himmetlcriyle bir Miisliiman me-zarligina defnettiler.
Bu arada size bir sey yazmak isterim. Qok sasacaksimz. Benimsiddetli teessuriimii gorcn bir Fransiz ailesi merlmma mczar yapmamifin bana onbes bin Fransiz franfa yani takriben tic bin dolara yakin vezannedersem takriben 27,500 Turk lirasi yapar. Bu parayi bana getirdi.
Ve kabul etmem icin son derecede israr etti. Tabii kabul etmedim. Sonsuz tesekkiirlerimle beraber parayi Sde cttim. Diinyaya bakimz, ne ga-
ripti?... Merliumun nS|i bile vatanma sokulmuyor, biiyiik babasi Sul-tan Abdiilaziz'in medfun oldugu istanbul'daki Suiter) MahmudTiirbesine dcfnedilmiyor da, luristiyan bir Fransiz ailesi mezar yapilmasiicin para vermek istiyor. Bunun drain manlsmdan duydugum biiyuk
OSMANOSULLARTNIN DRAMI 303
aciyi tasavvur edemezsiniz.» diye yazmisn.
Merhura Schzade Mahmud Sevket Efendi'nin bize ve yakin
dostlarma gonderdigi mektuplar, bu gibi aci hatiralarla dolu olarak ve-
fatma kadai' devam etmis bulunmaktadir. Bunlardan, Nermin Sul-
lan'in yiyecek ekmekleri olmadigi bir srrada izdivacma talib olan bir
ingiliz lorduna -nana babasinin sozunii keserek- verdigi sehametli red
cevabi, tahammuT edilmez acilara, ciger yakan vatan hasretine ve maddi
imkansizliklara, ac kalmak pahasina karsi koyus, yasadikca Tiirk olduk-
larmi soyleyerek, Fransiz tabiyetini kabul etmeleri icin vaki teklifleri
kat'iyyetle reddedisleri. Murad Sertoglu'nun ziyaretinde unuttugu bir
Yenicc sigarasinin iizerindeki ayyildizin actigi tahayyiil ve tahassiis
alerni ve nihayet babasinin oliimiinden sqnra Nermin Sultan'm oku-
maya bile dayanilmaz fcryatnarneleri gibi aci buruk iSdeli ylizlerce sa-
hife... FScialar mehseri... Bunlar, yazmakla, anlatmakla bitcn seyler
degiidir. Bu kilabin umumi hacmi icinde daha fazla bir muvazenesizlige
meydan vermemek icin, bu balisi burada kesiyor ve aziz vatanina
kavusamadan vefat ederek 142 yadellerdc kalan merhum §ehzade
Mahmud Sevket Efendi'ye Allah'tan gani gani rahmet ve magfiret
diliyoruz!...
142 - Medium Sehziidc Mahmud §evket Efendi'nin bu « vefat» ve«vata
n a a v d e t» mavzulanndan sahsen bize soylcdikleri - Sdeta bir kchanet gibi- aynen vaki
olmustur. SSyleki:
1968 yilinin ilk giinlerinde kendilerini Fransa'nm Bagnols kasabasinda ziyaret
etmistim. Uzun uzun goriigiriclerimiz arasmda bir ara dcmijti ki:
« - Osroanll Ailcsillin vatana girmesine miisaade edecekler, ama ancak Saltanat devri-
ni, o deviin usiil ve adabim gi>miu§ olan gehzadelerin vefatmdaii sonra!.. cu»kii...»
Birde demi^ti ki:
« - Merhum §eyhdlislain Mustafa Sabri Efcndi Misir'da vefat ettiginde iizulmiis,
aglamijtik. Meger o, ne mes'ud bir oliimmusl... O zaman bunu anhyamadlk.
Anliyamazdik tabii. Qiinku biz de Misit'da ya$ryorduk. O son yotcutuga vc Tflrk
cocuklanninelicri ustiiude ta^tnan Tiirk bayragina 3anli bir tabulla cikmak!... Mezara tck-
birlcr, tehlillerle konulmak!-.. Mihluman bir beldede, bir miisluman mezarligina
•y-h^
Nermin Suttan, babasimn Bagnols'daki kabrini ziyaret ederken
gornijliiiek!.,.
Pcki, simdi ben burada Slimm ne olacak biliyorimmiimz?! Soyleyeyim size... Birkere cenSzcmi y.k.yan buluuamiyacak!... Burda oyle
sey hilmezler... Bir lek mMiimanbulunmaz... CeMdim, fan sesleriyle kaldmlip bir hiristiyan mezarl,Bina defnedili,!..Off!... Aman Allahim!.. vildiracagirnL. Eva, bbyle .otorl... Muhakkak boyk olur!...»
Nilekim do her sey pek az bir farkk ayncn byte oldu... Cescdini km NerminSultan Kk bajoia y,kadl. Tabutun uzerine evindeki kiiciiciik bir Tiirk bayragim bittiiler...
Gerisi ayncn hsystcayken tahmin ettigi gibi...
7 - MKHMED ABID EFENDt;
Sultan Abdiilhamid Han'in ogludur. 1905 yilinda Yildiz Sa-rayinda dogmustur. Anasi Salilia Naciye Kadm efendi'dir. Yurdchjina siiraldugiindchenuz ondokuz yasuida ve askerl liscyi yeni bitir-
rai§ bulunmaktaydi. Once en biiyiik agabcyi Selim Efenrii'nin de dahil
bulutidugu kalabahk bir Hanedan grupu ile Beyrul'a gitmijli. Fakat bu-rada fazla kalmayarak Paris'e gecmij, orada Oniversite'yc devarn cde-rck meshur Sorbon'un « S i y a s i 1 1 i m 1 e r » kismini bitirmislir.
Daha soma doktora cahsmasi da yaparak oradan hukuk doktorupayesini kazanmi§tir.
1963 yihuda Arnavutluk krali Ahmed Zogo'nun 143 kizkardesiPrcnses Seniyye ile evlenmisti. DiigiinJeri Pariste olmustar, Fakat bu
143 - ilayati bir mat-era romam kadar renkli ve heyccarll olan Ahmed Zogo Ama-vutlirgun Miisliimaii esrafindan tamnmis birailenin ogiuydu. Bazi faaiiyetlcri sebebiyle
Birmci Cihan Harbi'nde Graz §ehrinde ikamctc mecbur edilmis.inritaTekede Arnavut-lnk'a dbnerek, once mebus ve 1922 yilinda da basvckil obnustur. Memlekeli diktatbrce
idiire cimeye kalkismasindan dolayi 1924 yilinda pkan bir ayaklanma sebebiyle
Sirbislan'a iijinmaya mecbur kalmistir. Alti ay kadar sGren bu gaybilbai sonunda Sirplar
ve Ingilizler'in yardimiyla Araavorluk'ta kendisinden soma teessus eden Rus tarafian
idareyi ant bri baskinla yikarai, lekrar baja gecmistir. Fakat bu defa meclisi loplayan Ah-med Zogo, once kendisini Reisicurnhnr ilan euirmis, sonra 1928 yilinda -biraz da
3X> KADIR MISIROGLU
evlilikten az soma Amavutluga donen Mehraed Abid Efendl, orada
faal siyasi ve idari hizmetler ifa ctmistir, Ancak Arnavutluk'fa kralhgni
yikdmasi iizerine Ickrar Parisc denmck mecburiyetinde kalmis, ve 1940
yibna'kadar Paris'icki Amavut elciligindc gaU§mi§tir,
1948 yihnda hnnimindan boganan Abid Efendi, bir daba evlenmc-
rai§ vc hayatta hicbir cocugu olmami§tir,
1966 yihna kadar Paris'te yasayan Abid Efendi pck 90k mali
sikinti; cekinigtir. Mahimid Sevket Efondi -en yakinlanndan bid ol-
arak bir meklubunda- bu hususta sunlan soylemcktcdit:
«,..BiIdiginiz gibi SchzSdc Abid, mcrbum Krai Zogo'nun
hem§iresi ile evli idi. Lakin raaalcscl coklau ayrildilar. §ehzadc Abid,
maddelen cok sikinti icinde idi.
Bazi kiicuk licart miiesscselerin komisyonculuguna seyyar olarak
yapiyor, hcrgfln sabahtan ak§ama kadar koca Paris'in sokaklannda bina
kapilanni hirer hirer gekip, hayatmi kazanmaya calyjiyordu. Nibayet bu
yorgunluga dayanamadi. §ehz3de «iramboz»dan hasta dii§tii.
Schzadcnin 50k sikinti icinde Imlundugunii gorcn Tiirkiye'dcki Sultan
Abdulhamid Han'i scvcnler, mkdir edenlerin bir araya gelcrck her ay
§chzadcyc dtirt ytiz dolar gonderdiklerini i§iuim. Her haldc bu haber
dogru olmali. Qunkii hicbir parasi ve kazanci olmadigi halde Paris gibi
Miissoliiil'nin tclkinleriyle-cumlniriyeli, kralliga ccvircrek « A r n a v u t Krali*olniugtur.
Mussolini ve tulyaiuVla ba?layah bn alaka gunden giinc itcrieyerek nihSyei Amavut-
liik'un italya'dau biiyiik miktarda krciiilcr almasma vc buna mukabil dc birgok a?in
tavizlcr vcrmesine scbcp olniujftiir, Bu diirumda yava§ yavag bir lialyan pcyki fiatine gircn
Amavulluk 1939 yilmda fiilen tie bu devletin iggal ve istU&noa maruz kaldi. AhmedZogo, camni giicliikle kurtararak once Yunanistan'a sonradan da Misir'a sigmip
yeriejmiitir.
Yasadigi miiddet^e tefcrar Amavut Kralligini elde etmek icm faSHyet gostcren, bu
ugurda biiyiik paralar saifeden Krai Zogo 1960 yilmda Paris'te vefat elmi^tir. Ama-vut^a'dan bajka Ttirkcc ve Almanca da bilirdi. Esasen tahsilini Selanik Riijdiyeve
IdSdisindc yapmis,ti.tttihatsilardan mejhur Cemal Faga'mn akrabasiydj.
Wlehmed Abid 'Efendi, sonradan Siird WJeb'usu olan Itlihadci
hecalarmdan Mahmud (Soydan) Bey'te kar§i kar?iya.
son derece pahah bir §ehirde miitevazi bir hayat yagayabiliyor ve has-
taligmi tedavi cdebiliyordu. Lakin §ehzade'yi Paris'te hasta ve yalniz
birakmak istemeyen bem§iresinin144 vaktiyle Damad N&mi Bey (ki
sonradan Suriye Devlet reisi olmu§tur) bu Suriyeli zat ile evlenmesinden
dogan yeti§mi§ cocugu, §ehzade Abid'i Suriye'ye yahut LUbnan'a
almi§ orada tedavi ettirmi§. §imdi orada oldu|unu i§ittim.»145
144 - Bu, Ai§e SttitaK Efemdf'dir.
145 - Mahrcud §svket Efendi'uin husfis? arjiivimizdc mabftlZ 3 6 Ektm 1967 tarihli
mektubundan,
308 KADIR MISIROSLU
Paris'ten Beyrul'a giden Mehmed Abid Efendi burada miitevazi
bir tarzda ya§amaya baslamisbr. Beyrut'un eshur Hamra Caddcsinefikan Sadat Caddesi'nde icinde bircok talcbenin banndigi bir pansiyon-dakaliyordu.
Mehmed Abid Efendi'nin biitiin hayati temiz ve dindaranc bir
sckildc gecmi§tir. Bcyrut'la biraz daha da takvS yoluna dciktilen AbidEfendi buradaki bir kac yakin akrabaxiyla olan munasebetleri dismdason dcreccde icine kapah bir hayat yajiyordu. Gcrcekten Beyrut'unme§hur magazinlerinden biri olan «0 s b u g u I A r a b I » Dergi-sinde Onun hakkinda fikan uzun bir makalc bunu acikcagostcrmektedir. Bu dcrginin inuhabiri kcndisinin, sorulan suallere ce-vap vormek istcmcdigini rcsminin cekilmcsine dahi razi olmadigim,siyasetle mesgul olmayarak, icine diSniik miitevazi bir hayat yasadigimanlalmaktadir. Gcrcekten Mehmed Abid Efendi, O'nun israrlt taleb-
Icrinc ragmen sorulan sualicri cevaplandirmak istcmemis ve:
«... Ben flas pinltilanm sevmcra, onlardan daima kacanm...» 146
diye cevap vermistir. Bu muhabir O'nun hakkinda §u hiikmc vanmjiir.
«-Susmayi tercih eder, sanki bu sukuta siguur. Hadiselcri vehatiralanm gizler.
'Hatta urnum! mes'cleler hakkinda bile fazla
konusmaktan hazzelmez.» demektc ve ilavc etmektedin
« - Fotografci ile temas kurraak istedim. Buna izin vermedi. Gaze-tecilerden ve fotografcilardan Paris'te yas.adigi yirmi yil boyuncakactigmi soyledi. Hayatia hicbir sey istemedigini, sadece siikunet icinde
yasamayi diisundiigunu anlatti ve sonra soyle bir sual sordu: «Fotografneye yarar? Madem ki ben siyasede mesgul olmuyorum, bunun kimscyefaydasi olabilir mi?» Ama lsranma karsi ceketinin cebinden bir deftercikardi. Bunun icinde istanbul'da cekilmis cocuklugunu gosteren bir
fotograf ile 1945'de Paris'te cekilmis diger bir resmi vardi. Buniari banaverdi. Ve goriismenin bittigini iflde etmek uzere giiliimseyerekFransizca ve efendice bir sivc ile:
146 - Bkz: Osbujul Arab? ismiyle Bcyrotta $ikan magazjnin 22 Aralik, 1969 tarihli
550'nci sayisi
....:.'...,^,,...-..
.:.;:
:
-;:::;
?:...,.-"*-"'''!.
zz** **£-si iz **
Mehmed Abid Efandi'nin Beyrutta <?skilmi§
fin son resfmiertnden biri.
310 KADIR MISIROGLU
«-t§te boylece beni Liibnan'da kimsc tamyamaz.» dedi.» 147
Muhabirin israrlarina ragmen:
«-Benden nc istiyursunuz, ben siyasellc mesgul olmam. Hatla ondan
bahselmck bile islcmem. Bcnim indimde siyiisctin hie bir degeri yoktur.
Hususf hayatiraa gelincc, o yalnrz bana aid olan bir scydir» 148 diyerek
kcslirip almisur. Mahabii:
«-Lubnan'a nc zaman gcldiniz? Gecen kikbej sencyi yani 1924'ten
sonraki hayalinizi nerede gccirdiniz?» diye sorunca, giitcrck sciylc cevap
vcrmistir:
«Bcni konuswrmaya calismayiniz. Ben kendimi reklam etmeyi scv-
149mem.»
Hakikaten Abid Et'endi son dcrcccde miitcvazi, sakin, nazik ve
dindar bir insandi. Bu satirlann yazan O'niin bu hususiyetlcrine Bcy-
mt'ta tanijip goruserck yakindan s.ahid olmwjlu. Beyrul'taki birkac
yakrmyla, kaldigi pansiyonun civanna kain apailimanimsi bircaraiin zc-
min katmda oturan aslcn Oflu bir meczubtan baska hi? kimscyle
goriismuyordu.
Mehmed Abid Efcndi'nin, kendisine bir arkadasla birlikte
yazdigimiz mektuba verdigi su cevap O'nun nasil miitevazi ve kamil bir
sahsiyyet sahibi oldugimu acikca gostermektedir:
Efendim,
7 Mayts tarihli mektubunuza ancak bugiin cevap verebildim,
Oziir dilerim. §imdiye kedar ski satirllk bir mektupla hatir sormaml§
olmanizdan dolayi miitaessir bulundugunuz beyait ediliyor. Bu
teessXir nabomehaldir. Bilakis, fimdiye kadar yazmak bana
diifmekteydi. Mektiibunuz geleli onbes giinden fazla bir zaman
gectigi halde ancak bugun bu vacibeyi yapabildigimden dolayi
ben sizden oziir diliyoruni.
147- a.y.
148- a.y.
149- a.y.
.; jl av su c^r - as-,^ ^ti, ^.^, ,£-~.\ I* , «•. j>y_ .ca- ,^u ojf> • •&>^, ^J,^ A
/(
, y* . -U jf. frX>. M. left- id .><„ J ^^f ", ju
li'iW ijiy ail ii) w"uV. « V.iA»i>C.f».i rfT /i,'^u ; U^
^» >^f o.ii' jyi> ^ ^x^W t«^ ^/';
P,*/^£L,1 - ^-^ .*J J& Xj* s£* iui ^-^'.^Uj^Wta^
. ^-/<r^ r^- ^VT Aif WJ/tf^ ^-^H ' -^r^ViJj* \fc*~4
A* _>j— ^l' 4—-^
Mehmed Abid Efendi'nin dercedilen mektubunun bir sahifesi
312 KADIR M!SIRO<SLU
Vatan haberlerini biiyiik teehhGrlerle olsa dahi ogrenmekteyim.
Istanbul'daki vekilim her onbes. gundo bir otcudugu gazeteleri to-
plar bir paket yapip gonderir. Postalann ataleti sebebiyle birka§
halta daha geger. Yani azami bir aylik teehhurle memleketimizde
olan !.i iien i ogreniyoruz. Yalniz qv var ki, i;lerin ig yiizilnu taf-
silatiyla anlamak mumkiin olmuyor. Onun igin verdiginiz bilgi ve
haberlerden gok miistetif oldum. Te§ekkur ederim.
Hatirat yazmak keyfiyetine gelince: Ben kendimde hatirat yaz~
maya bir hak tasavvur etmiyorum, ne yazabilirim. <? 6 r 9 i I gibi, D
egol gibi adamlarm hatirat yazmaya haklan vardir. Hayatlarinda
90k ;ey yapmis, gormus kimselerdir. Fakat benim yaptigim bir say-
fa bile tutmaz ve o sayfanin muhteviyati gayet zaif ve basil olur.
Gordiiklerime gelince onlar da pek azdir. NihSyet yirmi sahifeyi
gecmez. Bu vakitler (20 kadar sens evvel) ismii I KamiBey, Merhum da 90k israr etmisti. «Babanizfa Selanik'de, Beyler-
beyi'nde beraber idiniz, bildiginizi yazip bana gdnderinl.„»
demtsti. Sekiz on sahite yazi gdndermi^tim, o kadar. Ben babamla
2,5 ya§imda Selanik'e gittim. 1918 S,ubat'inda vefatinda 12,5
ya$indaydim. 70 yasjm gegmis, bir baba, bu ya§lardaki bir gocugu
adam yerine koyup da ge9mi§Seki hadiseleri, ne yaptigim ve ne
yapmadtgim anlatrr mi? Hususiyle O'nun gibi ihtiyath bir babal...
Hususiyle kendisine diisman Ittihatgi muhafiz zabitlerin iaht-i '•
rassutunda yasayan ve cocugunun yalniz uyumak igin aksamlan
riareme ddridugCiniJ ve Altahtn her giiniinu o zabitler arastnda
selamlikia gegirdigini, onlar Haraftndan fahsil ve terbiye edildiginij
hatta Ecendi aleyhinde felkinier yaplldigini bjlen bir baba!... •
Maamafih aksamlan haretne dondugiimde bana zahiren gayet
basit bazi §eyler sorardi. Meseia: Ogium sana tarih, cogiafya, he-
sap, hendese olaituyorlar, 90k iyi ama hi^bir gun uIGrrH diniyye
okutuyorlar mi? derdi. Ben die hayir efendim!.. dsrdim. O da ba?im
sallar, susardi. Bir gun de boyie eordtl! Sen hergiin bu zabitlerin
igindesin bunlardan hangilerj bes.vakit namaz Ectlar? .Ban de he-
men y&fmz Z e k e r i y a Efendi ve M eh med Ef a n d i
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 3)3
dedim. O da: Ben zaten 6yle tahmin ediyordum dedi ve siikut etti.
Bu ikisini severdl. Fakat digerlerine belli etmemeye dikkat ederdi.(Benim anlad.g.m kadar) Bazen beni atla gezmeye gikanrlardl.Camlica'ya, Fenerbahge'ye filSn gotururlerdi. O giinlerde babammverdigi nasihat: Sakrn oglum atini yokus asagi kosturma!... Bin-meden evvel a tin kolanmin muayene et!... gibi sozlerdi. Tabii notalmadigimdan pek gogunu unuttum. Birgtin laz.m olacagini o yasladiisiinemezdim. Tekrar edeyim ki; butiin biinlan zihnimi zorlaya-rak, kazanarak kismen hatirlasam bite 20 sahifeyi bulmaz ve bun-lan da bugunlerde yazmayi miin^sip bulmuyorum. Ben hi9 kendinibegenmi? bir adam degilim. Onun i9in hatirat filar, yazmak gibi taf-
rafurugluk yapmayacag.m. Fakat su varki, kalemtme giiveniyorum.Onun i?in hi? bir 5ey yazmadan olmek de istemiyorum. Muradim1870-1918 arasrndaki devrin tarihini yazmaktir, yani ilmi bir tarihkitab. yazmak)... Fakat asla tarihi bir roman degiil Bunu yapabil-mek i5in de 50k okumak, takibatta bulunmak lazim. Ben F u s t e I
d e Coulangir'in bir 90k seneler «analyse» ve ancak ondansonra sadece birka5 ay halta bir kag haffahk .« Synthes.> diisturunasadih kalmak tsterim. Kendini begenmis adam degifim amma izzeti
nefsim de vardir. Yazacagirni herkesien 6nce kendimbegenmeliyim. Begenirsem bir ka9 sene sonra bu kitap ortaya5lkar, begenmezsem topunu birden ate5e atarrm, kimse bir5eygormez. Bu mes'ele iizerine soyieyecegim, ^imdiljk buhdanibarettir.
Hediye ettiginiz krtaplan daima okumakta ve istifade etmaktey-im, bunlardan bilmedigim hatta tasavvur bile etmedigim nice$ey|er ogrendim. Sixe 90k mute§ekkirim.
Daha ba§ka eserler gondereceginiz miijdenizden cesaret aia-rak (Amerika'da Zenci MuslumanJfk Hareketi) kitabmt, fazla birnushasi kalmigsa gondermenizi rica edeyorum.
Su vesile iie tesekkQrMrtnt takdim eder, mektubunuza vaziulimza her ikinize ve ayni zamanda bursdan miirO?leri
314 KADIR MISIR06LU
miinasebetiyle kendileriyle ianijSigim zevSta saygi ve selamlarimi
takdim ederim.Mehmed ABlD
(31 Mayis 1972 Beyrul)
197 1 yilimla Hac clOnu^ii kakhgi pansiyonun kars.ismdaki Vestfalya
Otclinin salonundaki sohbctimiz esnasinda kendilerinc:
«- Efcndi Hazrctleri, Cumhuriyetm cllinci yildOniimi) dolayisiyle
umumi bil af cikacaktir. Bu kanuna Osmanogullan'nin yurda donmeleri
hakkindaki manii kaldiran bir maddcnin de konulacagi israria
soylcnilmekledir. Insallah bu tahakkuk cder de, siz dc aziz vatamniza
kavujursunuz* dcmistik. Efcndinin buna kar$i cevabi gu o|mustu:
«- Kadir Bey, ben biitiin gurbet hayatimda clli yddan bcri madden
gurbette fakat hissen ve hayalen daima vatanimdaydim. Biliyorsunuz
bende kalb var. Bu hasta kalbin, vatan-i azlzini goiraenin heyecanma
dayanabileccgmi sanmiyorura!»
Mehraed Abid Efendi, Bcyrut'ta sakin ve miitcvazi bir hayat
yasarken, Osmanogullanni vatanlanna sokmayan mahud kanunun
ilgasina gahid olamadan 8 Aral* 1973 Cumartesi giinii, ogleden soma
Beyrul'ta ant bir kalp krizi sonunda vefat etmi§tir. Kriz kendinise gel-
digi zaman -maalesef- sokakta bulunuyormus. Derhal uzerinden adresi
cikan yakmlan, polisce haberdar edilmig, bundan sonra da 1 1 Aral*
1973 Sah giinu, Sam'da Sultan Selim Camii'nde 6gle namazindan sonra
kilinan namazim muteakib bu camiin avlusunda diger HSnedan men-
suplannin yanina defnedilmigtir. Mevlarahraeieyleye!...
Meghur §eyhulislam Mustafa Sabri Efendi'nin zaman
tskenderiye'de oturan degerli gair ve edib oglu Ibrahim Sabri Bey,
Sehzlde Mehraed Abid Efendi'nin olitmii ifin gu tarihi diigiirmugtur:
« Sabr-u iman misali olrau;tar,
« Buna menfada elli yil |ahid
« Akdi (on katre) (yadr) Ja/ihe
« Jiradi cennettedir emir Abid.»
(1393)
§ehzade Mehmed Abid Efendi'nin cocuklugu
'/l/^i.'^ul.*^ && . ^-'«' ^ j)UjU» ^u • f*,~** '•**^»
.. taC"2Sr"*' " °
§ehzade Mehmed Abid Efendi'nin teyzezadesl AbideHanim Efendi'ye, vefadndan sadece bir kse giin once
yazdigi mektubun son saurian:
«Ruyaniz, kimbiiir belki tahakkuk eder, (Teyzezadesi, O'nun riiyada
vatanma dondugOnii gormiis) belki etmez. Lakin etmese da pekzarar yok. Zira elli serodir, ben, vOcOden gurbetteyira. Lakin, ma'nenve hayalen daima oradayim. Sahite bitti. Allaha emanet olunuz.
Mehmed Abid
Hamis: Mektubumu sOphesiz bayram arifesinde alacaksmiz.
Bayrammiz miibarek olsun.;
.
Sehzade Abdiilkerim
Efendi'nin cocuklugu
316
8 - ABDULKERtM EFENDI
Abdiilkerim Efendi, Sultan Abdtil-
hamid Han'in en biiyiik oglu Selim
Efendi'nin ogludur. O'nun Nilijfer
Hanirn admdaki refikasmdan 1906 yihnda
Istanbul'da Yildiz Saray'mda dogmu$iur.
Selim Efendi'nin bir klzl, bir dc oglu
vaidi. Kizi Ncmika Sultan, oglu da
Abdiilkerim Efendi idi. Selim Efendi,
Osmanogullari yurt dljina suriikliiktcn son-
ra Beyrut'a gitinis, veoras-iom bir sayfiye
banliyosu olan « C u n y e » dc ycrlesmisti.
Araplar larafmdan .Sultan Selim» diye
bilincn bu degcrfi selv/frfcnin Cimye'dcki evi hala « K a s r - u 1 M c 1 i k »
yam sultanm sarayi adiyle anilinaktadir.
iste Sehzade Selim Efendi'nin aile efradi ilo birlikte oglu
Abdiilkerim Efendi de Beyrul'a gilmi§ ve Cunyc'dc yerlejmijti.
Honijz on sckiz yasnula biv dolikanhydi.
Bu sirada kapi komsnlan olan marun? bir ailenin gene vc guzel
kiziyla anlasarak, O'ounla evlenmek isteyen Sehzade Abdiilkerim
Efendi, babasinrn sen bir muhalefeti ile karsdasmisu. Ancak gencler
birbirlcrini vazgecilmez bir sfirette seviyorlardi. Bu yiizden, babasinrn
muhalefetine ragmen sevdigi kizla evlcnen Abdiilkerim Efendi, Bey-
rut'tan Sam'a gecerek orada oturmaya basjadi.
Burada samTmi bir miisluman olarak «Nimet» adint alan
hantmindan bin Karun (1930) digeri de Diindar (1932) adinda iki
Sehzldesi Diinya'ya gelmi$tir. Vefatina kadar kendisinc dargm kalan
babasi Mehmed Selim Efendi, ne kendisini ve ne de gcliniyle torun-
larini yiiztine koymami? onlarla asla aiakadar olmamijtir. Halbuki Os-
manoguilart'mn pek cogunun aslen hristiyan lianimlarla evlendikleri ta-
rihl bir gercektir. Ostelik Nirnet Haruni tarn ve miikemmel bir
miisluman olmu§ ve zevcine gercekten buyiik bir feragat ve fedSkarlikla
OSMANOSULLARI'MIN DRAMI 317
baglanmi$b.
Sam'da coluk cocugwiu gecindirmek hususunda biiyiik bir mali
miizayakaya diiscn Abdiilkerim Efendi, keder ve teessiirunden iki
defa inlihara tesebbiis etmijtir. Bir defasmda arsenik icmi§, ikincisinde
isc bogazim ustura ile kesmeye kalkismi§tir.,5° Fakat her ikisinde de
kurtanlmijtir. Bunun iizerine Sam'daki dostlari kendisine bazi Arapmemleketlerine giderck oralardan maddf yardim saglamasi teklifinde bu-
lunmustadir. Sehzade bu teklife karsdik ;u cevabi vcrmistir:
«- Sehzade Sclim'in oglu ve Sultan Abdiilhamid'in torunu maddtyardim icin aslaelini birkimseycagamaz!...» 151
Bu sirada niifusu bir hayli cogalmis bulunan Japonya arazisini
genislelmek arzusuna kaptimis bulunuyordu. Esasen sanayide de bir
hayli ilerlemis olan bu memleketin, Birinci Cihan Harbi'nin hemen aka-
binde Sibirya ve Mogolistan iizerindeki emelleri su yiiziine cikmi§ti.
Gergekten Rusya'nin Bolsevik IhlilalT'nin sarsintilan diger devletleriri
ise Umumi Harbin yorgunlugu icinde bulunduju sirada Sibirya'ya el
atan Japonya ummadigi bir aksiilamalle karsdasmisb. Amerika veingiltere'nin sort muhalefeti bu harekatt verimsiz kilmrjsa da Japonlar
bu husustaki gayelerinden asla uzaklasmamijlardi. Ancak bu defa dalia
siySst bir yol tulmuslardi. Kendilerinin «T0rant» bir kavim oldugunuileri siiriiyor, bu sebeple de Orta Asya'daki karde5leri!...»nin derdleri
ile alakanlanmayi bir hak ve vazife olarak goriiyorlardi. Bu maksad icin
Dogu TUrkistan vc Mogolistan'da kesif bir propagandaya girismisterdi.
Ilk 15 olarak buralarda Cin'e ve Rusya'ya karsi dahili bir isyan vc kar-
gasalik gikarmak gerekiyordu.
Cok gecmeden bu ugurdaki gayret ve faaliyefler semere vermcyebaslamrsU. Gercekten.«Dungan» da buyiik bir halk hareketi ba?gostermisti. Aynca bilhassa Kazakistan'daki TUrkler arasinda, «bu ihti-
lali Turk subaylarnun meydana getirdigi ve pek yakinda da harekatin
bajina gd;mek iizere bir cok Turk subayimn daha buraya gelecegi»
150 - Savt-ul Ahrar Gazetesi, Sam - 16Agustos 1935
151 - ay.
jL ; J»bi .J1j $1*11 °Xft> h>\ f-:J<i\
Jp ^.U. jUAJl ,_**£ sUJl ^ *».l j_>_
jljUj.Cnr-Ffc£i>jj jl ',-„
11
U?-jJ
*3u»i *o* J^o. jU.i v« V-K -'-. Jl
KVv
»> ft" J \j^-V 1 jaw ji j'
jl^yvO tLaji; -U>j^- t»,X) j OJ ***
*~.j .iJ-l-U- jlkUSI jf I ~L- jUJuJ
jsJljjajaol*
OSMANOSULIARI'NIN DRAMI 319
propagandasi yapiliyordu. Nihayet, Uygur, Taranca, Dungan ve OzbekTurklcri'nin birlestigi ve Japonya'mn yardimi ile kurulacak biiyuk bir
«Tiirkistan frapaialorlugu'iiun ba$ina Sultan Abdiilmahid'in torunu
Sehzade Abdulkcrim Efcndi'nin gojirilmis bulnndugu haberi, biitun
Rus vc fin esiri Turklcrin goniillerinde bir kere daha «tstiklal» arzu-
sunu alevlcndirmi^ti.
Gcrgektcn, bu sirada, arlan Japon nufuz vc propagandasma karjilik,
Ruslar da S/am'daki clcileri vasitasiyla Abdulkerim Efendi'ye'inuracaat edcrck Sirti Turkistan ve Mogolistan'da mahalli bir hukumetkurulmasma ve bunun riyaseiini de O'nun deruhtc ctmesinc yardimci
§ahzado Abdiiltorim Efendi'nin bogu Tilrltistan'da ?in'a kai-jl
agtigi iTiBeadef© -baljii de- SLllan Abdulhamid Han'm ?6hreli
sebebiySe Arap AJemi'nd© gani§ aklsler uyanrfss-ms§ts.
i5ia bir Arab gazatesindekl haber.
§ehsade Abdulkerim Efendi, @am'da Harem Agasi Bahzad Efendiile yakinlartndan Besim Bey arasinda.
fjjjj (J^- ^OlXCji^y I^Jo((^>cikjlic>-'
*$ ia>^J t/^>!fU^ c) !dLyJ^CT
r ^
4>M
Jjdt jmNJI v^j Sj^i o^-1'jU*1 V? ^
i^' $J&X! ii tM-M lA»»' V?1
•^i'.?
f] ,jJ yif
jvL^fi JL.W t.««b' jjl iJU Ja> ft
IJ.-.aJj ±ljii'.j LA SjJ^ J>0t_5 IJjjmJ
^ J! 1
SEHZADE ABDULKERiM EFEMOl'NlN MEWVORK'DA DEFNi
DOLAYtSlYLA YAPILAN MUHTESEM iHTlFAL
Abdulkerim Newyork muslumanlarma na$min arap msmleketlerine
gonderilmesini vasiyet etti. Kahire'deki Musluman Gencler Cemjyeti New-
york'daki Musluman Gangler Cemiyeti'nden Sultan II. Abdulhamid'in oglu Se-
lim Efendi'nin oglu Abdliikerim Efendi'nin yefatini bildiren bir mektup almi§tir.
Newyork'daki MCislliman Gentler Cemiyeti §ehzade'nin cenazesini, Islami
dortyuz seneden fazla bir miiddetle miidafaa etmi§ bulunan ailesine yaki§ir bir
ijekilde kaldirmayl kararta§Iirmi§tir. Cenaze merasimine Newyork ve ciyanrtda
bulunan MaslLlmaniarla bir?ok §arkiyat?llar ve hatta muhtelif vesilelerle §ark
mernleketlerinde va hassaten Tiirkiye'de vazife gorrnQ§ clan bir^ok Amerikali
ve Avrupali ilsri gulen zevai da katilmislardir. Merhum §eh2ade Ikamet et-
mekts bulundugu Kartayl otelinde vefat etmi§tir. Elinde -Newyork'daki Os-
manti Konsoloslugu'nun sabik sekreteri Sah Pir Bey'e hitaben yazilmi? ve
THE BRISTOL HOTEL,
v>''- ,.;"-- >v> >". '
Y'lV «-5C
l.-^ : -> -j •-/
Abdiiikerim Efendi'iiin Seylan'dan hammina gonderdigi mizacim
ve irtini.io bulundugu §artlan aksettiren bir mektup.
na^inin Arap memlekellertne .gfinderilmesinuzira bugOnku vatanin orasi
oldugunu bu sebebla New York MOsiiimanlarmdan bunu talep etmesini" diley-
en bir mektup ve yanm da da tntihar etmek icin kuliandigi saniian bir tabanca
bulunmti§tur.
322 KADIR MISIROGLU
olraak vaadindc bulunmustardi.152 Her iki taral'm da asli maksadim pek
giizel lakdir cden Schziide Abdulkerim Efendi, girisecegi i§tc, Ja-
poolan arkasina almanin daha muvafik olacagun hesab ederck ijnee Hin-
disian'a oradan da Japonya'ya gilmis, gerckli anlasma ve
gciiiismclcrdcn sonra harekelin basma gecmistir. Ancak, Cin, Rus ve
Ja|)on propagandalanoin hasil cltigi kansikhklari bcrlaraf ederck, yerli
lialkui bhligini saglamak kolay degildi. Gcrcckten tam Sehzade
Abdiilkcrim Efendi'nin Tiirkistan'a gecmck iizcre bulundugu sirada
mahalli hiikumctin Hlndislan'daki Pcsavcr Schri'ne fcvkaBdc elci ola-
rak giindcidigi doklor Mustafa Ali Bey, Bcrlin'de cikan bir gazetenin
suallerini su sckildc ccvaplandinyordu:
« - Osinanli Sehzadesi Cemalcddin Efendi'nin sarkl Tiirkistan'a
gideccgi haberi dogru mudur?. O bcldcnin ileri gclenleri ile bir alakasi
varmidir?..»
« - Asia!.. CemAleddin Efendi ile Dclhi'de goriisUim. BendenKas.gar'a gitmck istedigini ve bu hususla kendisine yardim ctmemi rica
elli. Ben do kendisinc bunun dogra ve raiimkiin olraadlgini izah ettim.»
« - Nicin ?!..»
« - Zira oraya gidisj O'nu Maniac ile tulmayanlar arasinda kar-
gasaliga sebep olur. Aynca Sehzade oraya gidcrse, padisahligini ilan et-
mck isleycecktir. BOylece iki taraf yani Cumhuriyetcilerle saltanatcilar
arasinda kargasalik cikacakur. Bu da §ark! Turkistan icin vebali mucip
bir haldir,»
Sonra soyle devam etti:
« - Tiirkistan Cumhuriyet Hiikumeti ise GSzl Mustafa Kemal'in
yolu istikametinde bir siyaset takip etmek istemektedir.»
« - Diyorlar ki; Sehzade Abdiilkerim simdi Japonya'dadir. Acaba
Saiki Tiirkistan'a gitmeye niyet edecek midir?.»
« - Sehzade Abdiilkerim'in Tiirkistan'a gitmesi demek memleket-
imizde Japon nijfuzunu artirmak demektir. Biz ise, boyle yabanci bir
152 - a.y.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 323
devlcti destekleyen garib (yabanci) bir adarm asla sevmeyiz!. Bizinaniyoruz ki, M. Keraal buliin Tiirklerin lidcridir. Bizce muhim olanO'nim sozleridir!.» 153
O sirada anavalan Turkleri de biri «tnkilapeilar» ve digeri de tarihve din suuruna bagli «!ekamiilculer» olarak ikiye aynlmis bulunuyor-du. Bunlarin birine «Kadimciler» digerine ise «Ceditciler» deniliy-ordu. Yukariya derccdilen bcyanatindan anlasUiyor ki, TOrkislan mahallihiikumetinin o sirada Delhi'ye gfjnderdigi bu fevkaladc elci doktorMustafa Ali Bey de memleket dahilindcki cedidciierden biriydi. I§tebu jartlar dahilinde Turkistan'a gecen Sehzade Abdiilkcrim Efendi,Japonlar'dan da tam bir destek sagliyamamisti. Dogu Turkislan'w 6zimkanlanyla bir taraflan Rus, digcr taraftan ise koskoca Cin'e karsi mu-vaffakiyel clde ctmeye elbetle imk3n yoktu.
Buna ragmen kisa zamanda yerli halki teskilJnlandirarak cetin birmiicadeleyc giriscn Abdulkerim Efendi bir hayli muvaffakiyet eldeetmisti, Ancak niifusu on milyona bile varmayan askert ve iktisadlbakimdan bir hayli geri kalmis bulunan Dogu Turkistan'in miitevaziimkanlanyla ne yapilabiiirdi? Nihayet bitip tukenmek bilmeyen denizdalgalari gibi Saldino! gin kuvvetleri karsismda emrindeki derme calmabirlikleri rica'te mecbur kalan Sehzade Abdiilkerim Efendi camnigiiciilkle kurtararak Amerika'ya siyasi miilteci olarak yerlesmek mecbu-riyctinde kaldi. Burada dehsetli bir fakr-u zaruret i?inde bikes kalan budegerfi Sehzade 3 Agustos 1935 tarihindc New-York'ta ikamet etraektebulundugu otelde intihar ederek hayata veda eylemi§tir. Bir musliimanmemlekete nakledilerek defnedilmesini vasiyet etmis. olmasma ragmen -
maalesef- mezan haia New York'tadir. Ancak bu intihar vakasi'birazmejkuktur. Yanmda Sultan Abdiilhamid Han'm oglu AbdulkadirEfendi'nin halen Paris'te yasayan ogln Orhan Efendi vardi. Efenditakip edilmektediydi. Orhan Efendi sigara almak maksadiyla oteldcnbes dakika kadar aynlmi§ti. Iste her ne olduysa bu esnada olmustu.DondugUnde O'nu Olu bulmujtu. Tabancasi elinde olan Abdulkerim
153 - En - Nehar, Beyrut - 20/21 Mayis 1934.
324 KADIR MISIROGLU
Efendi kanlar icinde yatiyordu. Acaba Efcndi hakikaten intiliar mi
etmij, yoksa i§e bu siis mu vcrilmigti? Bunu tayin -bugiin icin-
iinkansizdirL.
§ehzade Aodiilkerim Efcndi, Dogu Tiirkistan'a giderken Ha-run ve Diindar admdaki cigcrparelerlni ccfakar zevccsi Nimetllanim'la yakinlanndan Nizameddin Bey'c birakmigu. Kcndisinin
hazin vcfanndan soma ancak iki yd data hayalta kalan babasi Selim
Efcndi, oglunun feci nkihcline -hie suphesiz- yiircktcn yanmis. fakat
Abdulkerim Efendi'nin ogju Harun Efendioglu Orhan Efendi ile Tiirkiye'de
- Istanbul 20 Tammuz 1974 -
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 32.
inadrndan vaz geccrek torunlanni yamna atmamigtir, Qocuklanmbagnna tag basaiak buyiiten Nimet Hanimi da yiiziine kabul etme-
mistir. Bu gun Allahin llitfu inayetiyle bu cocuklann ikisi de
yeti§mi§lerdir.
Harun Efendi evli ve iki cocuk sahibidir. Cocuklannm biri
(Tiirkiye'ye geldiklerinde) onbir yasmdaki Orhan Efendi, digeri de
heniiz bir yagina basmamis. oian Nurhan Sultam'dir. Bu degerli
jehzade Temmuz 1974'te aile cfradiyle birlikic tstanbul'a gclmis. bir
miiddet kaldiklan sonra tekrar §am'a donmu§liir. Bilahare oradaki
isjerini tasfiyc cderek gelip vatamna yerlcsmistir. Kendisinden iki yas.
kiiciik oian Diindar Efendi de §amda resmi bir fabrikada m'iidurluk
yapmaktadir. Evli ve cocuksuzdur.
8 - VE DIGERLERl :
Osmanogullan'mn gurbette gecen « e 1 1 i yillik drafn»larint lam ve miikemmel bir surette yazmak -evvelce de ifade etmis.
oldugumuz gibi- imkansizdir. Zira, bir kere gerccklerin bijyiik bir kismi
hemen hemen herkesin lam minasiyla mechuludiir. Bilinebilenlcr.um-
mandan bir katre bile degUdir. Bunun da sebebi sudun £ogununmeslegi yurt dijinda para kazanmaya ve gecim saglamaya yaramayan
« a s k e r 1 i k » oian bu asil insanlar, vatanlanndan kovulduktan sonra,
bagirlanna tag basarak yasamistar ve icinde kivrandiklan binbiriaciayi
mutlak bir nisyana gbmmusterdir.
Aynca §unu da belirtmek yerinde oiur ki, aslinda her birinin gmbetserencami hailevi (dramalik) bir roman te§kil edecek kadar genis. oian bu
asil insanlann cektikleri sikindyi ve duyduklan izdirabi hakkiyle tasvir
de miimkun degildir. Bilinebilenlerin iiakli de hie suphesiz asil
gerceklere kiyasen son derece eksik ve soniiktiir. Bunu boylece, tespit
etdkten sonra kabul etmck gerektir ki, bizim birer misal kabilinden te-
mas ettiklerimizin hakkiyle yazdmasi halinde bile orlaya bir kac cildlik
326 KADIR MISIROGLU
bir cser cikabilirdi. Fatal biz, meseleyi derti loplu bir did idnde hiiiasaetmek istcdik. Osmano{uBanndan clbcticki daha Uzerindc durulmasi ge-rckcn bircok kiymelli sahsiyyel vardir. tstc bunlardan bir ikisine dahakisaca (etnas cderck bu balisc bit son vcrmck istiyoruz.
ABDIILKADIR RFENDI
Sultan ikinci Abdiilhamki Han'm oglu olan Schzade AbdiilkadirKfcndi dc Osmanogullan ailesinin yurl disma sUrtllmcsindcn sonrauzun zaman Budapcste'dc ikamcl clmisli. Fcvkaliklc bir muzik lahsiligijrmiis bulunan §ehzadc Abdiilkadir Kfendi, burada Mill! Orkes-(ra'ya girerek hayatim kemamyla kazanmistir. Fakat daha sonra bazisiyasi sebcplerle Bulgarislan'a gecip Sofya'ya ycrlesen AbdiilkadirEfend. o tilgUdc bir zararete surfiklenmistir ki, yegane gcdm vasitasiolan kemamm brie salmak raccburiyetinde kalm.stir. II. Cihan Har-bi'ndc ise bir hava hiicumu sirasmda gitciigi malizende kalbi sikisarakhayata veda etmistir.
AYSE SULTANYurt disinda binbir izdirap ceken Osmanogullan'ndan biri de Sultan
Abdulhamid Han'in Iclzi Ay Se Sultandir. Kendisi gurbeltecektiklerini joyle anlalmaktadir:
«... Nihayel Altinci Mehmedin gitmesiyte Abdiilmecid Efen-di'mn Hilafet'e gecmesi vuku buldu. Halite, Hanedan'm erkek, kaduigent, 'bliyar biitun azisini Dolmabahce Sarayi'na davet ederek bijyiikbir aksam ziyafeli vermisti. Hep birlikte yemek yemistik. Tarihimizdebu ilk defa gortiluyordu. Megcr bu ziyifct ilk oldugu gibi son da oh-cakmis. Oteden beri menu loplamak meraklisi oldugumdan o geceninhattrasi olan menii kollcksiyonumda mahfuzdur.
Bundan sonra gecen gunlerimiz de hie hos degildir. Her an ba§imizafelaket gelecegini diisiiniiyor, taiihimizc aghyordum. Heyhat! Nihayelkorktugumuz giinler gelip calmisti. Memlekcti, sevgili vatani terkctmeyemccbur olmustuk. Hangi diyarlara gidecektik? Biz Tilrkiye'iiintasindan, topragindan yaratilmistik. Cesetlerimiz, kemiklerimiz o top-
OSMANOSUUAWNIN DRAMI 327
ragin mahsulu idi. Yabaiici Olkelerde Olraek istemiyorduk. Sucsuz ola-
rak vatandan kovuluyorduk. Bu ne kadar aci idi.
Biz, Avrupa prcnsesleri gibi yetistirilmi§, hayatm nc oldugunu
gorcn; bilen insanlar da degildik. Ustelik scrvelimiz de yoktu. Yeganeinalimiz, miilkumiiz, yaijadigumz evlerden ibaretti. Millctimizin bizc
bahsctligi, elimize gecen maasjarla betidegSmmiza bakmis., kalanim
liayir iskrinc sarfecmistik. tnsanliga krymet veriyor, paraya asla tamah
etmiyorduk. Boyle g6rmu§, boyle yasamisuk. Jiradi ecnebi diyarmda
yersiz, yurtsuz nc yapacaktik? Encamimiz ne olacakti? Yeganegiinahimiz Hancdan azasi olmaktan ibaretti.
Yol hazirhgimizi yapmak icin eviraizin kapisini aciyor, mevcudc§yamizi harac mezat saliyorduk. Tabii, hem acelemizden, hem de bu
gibi isjeri bilmedigimizden hie bir zaman hakiki degerleriylc sa-
lamiyorduk. Topladrgimiz para ile bizim gibi coluk cocuk sahibi olanlar
kac yil yasayabilirdi?
tstc bu halde, giiz yasjan idnde vatani tcrkettik. O zaman biiyiik
oglum Omer Nam! 12, ikinci oglum Osman Nami 6 yasmda ve en
kiiciik oglum Abdulhamid Rauf 2 yasmda idiler. Bu cocuklari
buyiitmsk, yetistirmek kolay mi idi? Bu gugliikleri idrak eden ananin
kalbi kan aglamaz mi idi?
Zcvcim Mehmed Ali Rauf Bey'Ie birlikte du§iinduk. Gitmek ipin
bize en elverijli yerin Fransa olduguna kanaat getirdik. Bir kere, dil hu-
susunda glicliik cekmiyecektik. Qocuklanma da iyi bir tahsil ve terbiye
verecektik, Artik bundan sonra elimizde olan krymetli evlatlarimizdan
bajka hif bir sey diisUnmiyecektik. Kendimizi her mahrDmiyeteali§trracak, yalmz bu cocuklar icin yasiyacaktik.
Bu dii^unceyle Fransa'ya dogru yola pktik. Elimize biner lira yol
masrafimizi vcrmijler, e§yalanmizi da gecirtmeye miisaade etmislerdi.
Dogruca Paris'e gidip Keyres Oteli'no yerlesiik. O sirada Paris'te 1924
Olimpiyat oyunlan yapiimakta oldugundan kesemize elverijli ev, yahut
barmacak bir yer bulmak pek giictu.
328 KADIR MISIROGLU
Fransizlar bize nezaket vc kolayhk goslcriyorlardi. Bundan dolayi
Fransizlara miilcsckkirim. Zcvcim, Fransa'yi iyi tnnirdi. Cacuklann tab
siii vc ilaha rahat yasamamiz icin banliyodc bir ev tutraak uygim ola-
cagmi.dLisUndii. Talih cscri olarak Versay civannda, Viroftedc kiiciik,
her cihellcn bize elvcrisli bir cv kiraladik. Fransa'ya gclisimizin on scki-
ziuci giinii oraya tasuup ycrlcslik. Biiyiik oglum Omer'i derhal mcktebe
yazdirmaya muvalTak olduk. Versay'da Hcich Lisesi'nc kaydcltirdik.
Digcr ogullarm hcniiz kiiciik olduk Ian icin vakil Icri vardi,
Paris gibi bir sclurdc cvlfu yctislirmek pek kolay tlcgildir. Sirasi ile
her cgicnccdcn istifadc cdcbilirtcrdi. Fakat mfltedil kalmaya mccburdu-
lar. Fransa'da tamdigimiz birkac iyi ailcnin cocuklanyla arkadaslik edc-
ccklcr, biz dc onlarla mc|gul olacaklik. Fransalda yasayip da onun
san'at ve kiilturiindcn isiiiadc etmemck oiamazdi, Oocuklar da, biz dc
elbel bunlari gcSrccck, laytlalanacaktik.
iste bu sOrctlc focuklannuzi biiyuiiiik. Oglum Omer nibayct Hoch Li-
sesi'ni bilirdi. Paris Hukuk Fakiillcsi'iie yazddi. Kamil Pasa'nin oglu
Mirliva Said Paja'nin km Saadet Hanim'Iacvlcndi. Saadet Hannnoglumun halazadcsi idi. Omer, Bcyrut'ta calrsma hayalma alilrji.
Birkac zaman sonra biiyiik biraderimiz Mehmed Selim Efen-
di'nin Bcyrin'ia oldiigiinii habcr alarak yeni bir aci daha duydum. Ai-
lemizin kiymetii buyiigiinii kaybetmistik. Biraz sonra sevgili kiiciik
hemsirem Refia Sultan da gene denilebilccck bir yasla Bcyrut'ta irti-
hal etti. Bu da booi biisbiitun rac'yus etti. iste bu iiziintiilcrle dilhun iken
hayat arkadasim, aziz ve sevgili zevcim Mehmed Ali Rauf Bey'i dc
kaybetmeklc nc kadar bedbaht ve bikes kaldigimizi hakkiyla yazmaktan
acizim. Hanedana mensup zevattan Paris'te ilk defa ijlen, valan hasrc-
tine kurban giden, maalesef kiymetii zevcim ohnustu. Bundan duy
dugum elem ve kederin derecesini nasil yazacagimi bilemiyorum.
Paris'teki C3miye gittigimiz zaman Fas Veziri Ben Gabrit'Ic
goriisurduk. Bilgin vc muhterem bir zam. Bu zat imdadima yetisti.
Esirain bir miisliiman olarak techiz ve tekiTni yaptrrdigim icin Tiirk bay-
ragma sardirarak Camie naklcttirdim. Virofle'deki Fransiz ahbablarimiz, polislcr ve itfaiye heyeti cenaze merasimine istirak ettilcr.
OSMANOgULLARI'NIN DRAMI 329
Miisliiman Araplar tarafindan Camide namazr kihnarak Bobini'deki
islam mezarhgi'na gomiilmc miisaadesi vcriidi. Bu yiizden Bobini'de
Tijrklere mahsus ayn bir ycr dc aynlmis. oldu. Zevcim simdi haia orada
yatmaktadrr. Allah gani gani rahmct cylesin!...
Zcvcimden sonra biitiin yiik iizerimde kalmisb. Hayat arkadasimin
teseili vcrici yardinuni kaybctmistim. ikinci Cihan Harbi'nin arifesinde
bulunuyorduk. Simdi biitiin kuvvclimi ikinci oglum Osman'in tabsilinc
vcrmigtim. Zira iicuncu oglum Abdiilbamid Rauf, malul bir cocuklu.
Bu zavalh yavrunun maluliyeti benim hayatimin en bedbaht tarafidrr.
Bdylccc yasayip giderken ikinci Harb basladl. Simdi yollar ka-
panmis. feiakei biisbiitun gelip catmisti. Biiyiik oglum Omer cahsip
bayatim kazanarak bana para gbndcriyordu. Fakat yollar kapainnca bun-
dan mahrum kaldim. Simdi nc yapacaktik? Oglum Osman, heniiz on
sekizindc bulunuyor, tahsilini lamamlamasi icin daha bir miiddet mek-
tebe gitmesi icab ediyordu. Abdiilhamid ise mirhll ve basta idi. Bu
fclaketin icinden nasil kurtulacaktik?
Eldc avueta ktnnti, dokiintii ne buldumsa, ne kalmissa bir miiddet
onlari satmakla gecindik. Fakat bu da kafi gelmiyordu. Bir zaman cl-
yaztst ile «innallahe ma'ssabirin» (Allah sabirblarla beraberdir!)
yazilmis bir lcvhayi kopya ederck, bir dc tugralar yaparak satmakla vakit
gecirdim. Giindiizleri bunlari hazirbyordum. Aksamlari Osman eve ge-
lince buntan Kttmak icin ahp sokaga cikiyordu. Bir miiddet dc boyle gitti.
Ben gene yasimdan beri pulkua met^tkli iditn. Esasb surette pul kollek-
siyonu yapiyordum. Bir ahbabima bir giin bunn sbylemistim, O ahbab,
halimi bildi garden «§imdi satarsan iyi para eder, r^zi mism?» diye sor-
musm. Derhal kabul ettim. Bir gun Suriyeli bir gen? getirdi. Koileksiyo-
numu gosterdim. Birmilyon franga alacagrni sbyledi. Derhal razioldum.
Kolleksiyonumu yerip piirayt aldtgim zaman gbzlerimden bilSihtiyar
yaslar bosandi. Bu, bende yrllardan beri bir mcraktt. Bu kiidar esya
satmi§lim. Kiymetii elmaslanmi bile satmi§nm. Higbiri icin gbz yaslanm
akmamisti. Fakat pullara cok emek vermi§tim. Saaderimi, girnlerimi sar-
fetmistim. Erdrler buimak icin giinJerce cali§mi§tim, Bunlari toplaniak
330 KADIR MISIROGLU
icin cok ugrasmisHm. Iste bu kadar cmek vcrdigim bir gey elimden gi-
diyordu. Lftkin I119 olmazsa eviailartmi kurtanyordum.
Iste alti yilhk savaja, bu para ile gecirdik. Karaborsadan ckmpk al-
maya bile muvaffak olmustak. Cok siikiir Allah yardimimtzu yclismisti.
Ikinci Cihan Harbi sirastnda kardejim Ahmed Kfcndi bir Iras-
lahfmcdc BldB. O'nu takip cden giinlerin birindc do kardejimAbdiilkadir Efendi'nin Bulgnristan'da bir sigmakta oldugijnii radyo-
dan liaber aldim. Boyle an i liavadislcrin Insail iizcrindcki lesirini
dLi5uncbilnsinii',!...»l
-'i *
ZEKlYE SULTANSultan Abdulhamid Han'in kizlarimn bir cogu da erkek kardesjeri
gibi laliammiilfcrsa maddi ve maiievi sikuiidar cckmislerdir. Bunlaidanbiri de O'nun en bilyiik kizi Zekiye Sultan'dir. Gazi OsinanI'asja'mn oglu Nurcddin Pasa ile evlcnmis. bulunan bu Sullan Efendi
Nis'c yerle§mi5ii. Orada biiyiik bir iniizayaka icinde vefat elmisbr.
Na.51, tahnid cdilmis. olarak bir kilisede yillarca bekletilmiijtir. Maddiimkasizllklar vc kanuni manlier yuzlinden uzun siircn bu bckleyis. so-
nunda varana gelirilemeyeu Zekiye Sullan'in ne oldugu ve nereye
gomuldugii mechul bulunmaktadir.
Onun Fatma Aliye Hammsuitan admda bir kizi vardi. tslanbul'da
Tunel Basnidaki Narmanli Yurdu'nda karanhk, havasiz bir bekarodasmda oturuyordu. Kendisini ziySret eltigimizde «Maddi vaziyeti
diizelirse anncsinin cenazesini valana getirecegini» soylcmisti. O bunu-
sciyledigl zaman Zekiye Sultan vefat edeli otuz seneyi gecmis. bulu-
nuyordu. Belki de kilise idarecilerince coktan bir tarafa kaldinlip
atilmifti.
Fatma Aliye Hamm Sultan'in kendisi de pek cok maddi sikumcekmisti. Ziyaret eltigimizde odasinda bizi buyur edecek bir tek sandal-
yesi bile yoktu^ Bir kosede iizerine tertiplice bir asker battaniyesi seril-
mis. bir divan vardi. Duvarlarda Sultan Abdulhamid Han'la Gazi
154- Ay§c Osmanoglu a.g.e. sh. 220 vd.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 331
Osman Pasa'nin matbu birer porlrclcri asihyordu. Divamn bag ucunda
tersinc cevrilmis. ve iizerine gazete serilmis, bir meyva sandigim masa
olarak kullanmakta bulundugu anlasdiyordu. Kendisine bir sey sormaya
yiirek dayanmazdi. Bizim ziyaretimizden azbir miidded sonra kalmakta
oldugu bu han odasinda - kimbilir nasil?- vefat etmi$, cenazesi Bclc-
diyccekakunlmisU,
SADtYE SULTAN
Sultan Abdulhamid Han'in diger bir kizi olan Siidiye Sultan
da ydlardanberi tslanbul'da yasamaktadir.155 O'nun hayatta olan bu
yegane evlMi da cok bilyiik maddi sikmtilar cekmektedir. Bir
hayirsever'in verdigi iki odali kiicucuk bir evde, Cihangir'de tek bajina
yasamaktadirl. Artik seksen sekiz yajina varan, gozleri iyi gormeyen,
kulaklari dahi isjllmcyen bu muhterem Sultan Efendi Allali gecinden ver-
sin bir giin Blse, kimsenin haberi olmayacaktir. Bundan bir miiddet ev-
vcl, ziyaretine gittimizde O'nu hasta, yatakta bulmugtuk. Meger iki ay-
danberi yatiyormus.. Kaldigi apartmammsi evin kapicisimn kticiik kizi
ugrayip bir gay veya corba yapip kendisine vermese coktan oliip gide-
cekmisj... O cocuk da her zaman ve muntazam ugramiyormugL.
Ziyaretimize sevinen Sultan Efendi:
« - Simdi biri gelip de yann blecegimi soylese ve bu sOziin dogru
oldugunu bilsem, neyim varsa kendisine miijde olarak vcririm!...»
demi§ti. Dustiniinuz §urada burnumuzun dibinde, koskoca Sultan
Abdulhamid Han'in hayattaki tek evlMi ne lzdiraph giinler
geciriyordu ki, bOyle komisabiliyordu. Sultan Abdulhamid Han'i
dillerinden dii$iirmeyen bizler gibi sozde rniislumanlar da bu fiiciadan
habersiz rahat ve huzur icinde yagayabiliyorduk!...
Bugiin, kendisini rahat edebilecegi bir aile yamna nakletmek istiyor
ve fakat -maaiesef- boyle bir Stile bulamiyoruz. O'nu babasinin
yaptirdi|t Dar(l5§afaka'ya yerlestirmek arzusuyla bu miiessesenin veil
155 - Bu muhterem Sultan Efendi hakkinda malumal edjnmek isteyenler O'nun
lstanbul'da 1%6 yilmda bastlmi| «IIayattmin aci ve tatii giinleri» isimli hatiratina bakabi-
lil'Ier.(Bu eserin birinci basinidan azbir mijddet sonra vefat etinistir)
332 KADIR MISIROSLU
labialli miidiirii Hilmi Sencr Sky bizzat kaldigi eve gitmijse de SultanEfcndi, bu tekliften son dercco de miileessir olmustar. Allah bilir, amajurada belki de pek a?, bir orerii kalmis. olan bu Sultan Efendi'yiyamna aup O'na yalmzlik acisjm unuttaracak ve bliirken basmda Kui'anokuyup agzma bir damla su verebilccek bir tek mUsliiman Silenin bulun-maraasi eidden [eesslife sa'yajidir.
BEVZADE FETHt SAM!Sultan Abdulhainid Han'in kiz kardc?i Mediha Sttltan'in to-
runu Bey/ade Fethi Sarai de yurt disma cikarilanhudandi. Bu va-kur vc gimlii Islam vc Turklfik aski ilc yauan beyzade o glinleri sbyleanlatiyor:
,
«Takvimlcr 22 Eylul 1922' yi gasteriyordu. Ferid Pasa Sirke-ci'dcu Irene bindi.gitti. Bijyukanncm Mediha Suttan "Kocamibirakfnam, nercye giderse ben de giderim" diye birlikte gitti. Pederim"Ahali bu adami (I)amad Ferid Pasa'yi) parcalar filan ben de yanmdabulunayim bari anhemi kurtaraim bclki" dedi ve yola cikti. Biz de ba-bamla birlikte yola koyulduk. tngiliz posta geinisi ile seyahat edcceklik.tslanbul'dan cikarken Malta'ya gitmeyi dlisunmuyorduk. Oemici 100ingiliz lirasi istedi. Biitiin aile icin. Yari yolda parasiz kalacagimiz ke-sindi. Avrupa'ya kadar gidcrsck melcleksiz kalacagiz. Malla'ya inmeyekai-ar verdik. Malta'dan Andrea Doria isirali flalyan Vapuru ile Napo-li'ye gectik. Ferid Pasa ve babamin annesi Mediha Sultan Mon-ton'da indilcr. Biz de Manton'a giltik. Villa Faraldo diye bir evde otur-»
duk. »
Sultan Valiideddin'in San Remo'ya gelmesi Uzerine ailece ViIBNoel'c yerlesm ve Vahideddin'in vefatina kadar orda kalan S«miailesinin daha sonrald hayatlanm Fethi Sami Bey soyle anlalmaktadir:
«Villa Riaymond diye bir evde oturuyoruz. Adam bizden iic ay kirabekledi, ama nerden verelim, veremedik. Ejyalanmizi topladik, bavul-lanmizi hazirladik, nereye gidecegimizide bilmiyoruz. Babam gidiyordenizin kenarmda bir bank bulup oturuyor. Caresizlik icindediisunurken omuzuna bir el dokunuyor. Dbniip bakiyor; sasmamak ekte
OSMANOSULLARI'NIN DRAM I 333
degil; karsjsmdaki kigi Rus Prensi Volkonski...(Bols,evik thtilaH
sirasmda Varengel'in ordusu Turkiye'ye geldi. Tiirkler bunlara kucak
acti. istanbul'a doldular, cadirlarda kaldilar. Iclerinde Turk ve
Miislumanlar da vai'di.) Voikonski o zaman babami tstanbul'da
tammi§. Babamin cok yardimi dokunmu$. Adam bu yardimian unut-
mami§. Bahama denizin kenarmda tie aradigmi soruyor. Babam da du-
rumu anlatiyor."0 zaman sen tstanbul'da sokakta kalmi§tm, §imdi de
ben burada sokakta kaldim." diyerek durumunu izab cdiyor.
Prens hemen yakinda bir bo§ villasi oldugunu gidip oturabi-
lecegimizi soyltiyor! "Paraniz oldugu zaman kirasim ddersiniz" diyor.
Dii§unccli ve iizgiin giden babam giile giile geri geldi. Dona kalmisuk,
babam yoksa akhni mi yitiriyor diyc.Durumu ogrenince saskinhgimiz
bir kat daha artiyor. Allah'in kudretine bak!..0, daima darda kalamn
yamndadir!.. Oturacagimiz ev Kralice Victoria'mn Monton'a geldigi
zaman kaldigi villanm ta kendisi.
Ayni sekilde ikinci defa evsiz kali§imiz oldu. Bu defa da Azerbey-
can'h Setimzade Muhsin Bey ayni yerde babami gormti§. Onun
evinde de bir bucuk sene oturduk. Bunlari nasil izah edersin. Bunlar
tes&dufi olamaz. Bir kudretin, bir hikmetin neticesi oldugundan §ilphe
cdemeyiz. Du§iinun yabanci bir memlekette bir bakkal bize iki bucuk
sene erzak verdi. Kredili olarak, para almadi. Kazandikca bdedik. Ka-
sap bize be§ sene para almadan ct verdi. O cekilmez yillar hep bOyle Al-
lah'in yardim ve inayetiyle gecti gitti....
Ne Fransa'da ne de ingilterc'de hie kimsenin teb'asina girmedik. Ne
ftalyan, ne Fransiz, ne de Ingiliz hie birisinin vatanda§i olmadik, pasa-
portunu almadik. Zaman zaman kulagirmza geliyordu "yarisi Ingiliz
oldu, yansi Fransiz" diye. Utanmiyorlar, Tiirkiyc bize yasak oldugu
icin kaldigimiz ulkenin verdigi hiivviyet kartim tasraak zorunda kaldik.
Ama hicbirinin teb'asina girmedik. Allah'a §ukiir. Vatansizlara verilen
"Haymados" hiivviyet kartim ta§idik.>>
334 KADIR MISIR06LU
Beyzade Fethi Saminin anlattiklan bir kac cild roman olacak
dcrecede genis, ve cazib...Babasi Prens Sami Bey ve kalabahk
iiilcsinin Avrupa maccrasinda byle acikh sahncler va* ki yiirek dayan-
maz.
Ailc'nin Rumcli Hisan'nda "Balla Limani Sarayi" da (§imdiki Ke-
mik Vcrern Hastahfmcsi) dahil olmak iizere bin doniim uzcrindc §ahsi
miilkleri var, Fakat burasi kapanm ulindo kalmisju. Kctidilcri Mon-
lon'da (Fransa) otururkcn bir Kibnsh'ya bir parscl arsa satmisjardir.
Boylcce ellennc bir miklar para gccmcc ingilicre yc gitmisjcrdir Zira
Preils Sami Bey "Musul Petrolleri" ilc ugrasligindan bu mes'clenin
lakibi iyin ingilterc'dc oturmnyi dalia uygun ganntislcnlir.
Bir tniiddet sonra ellerindeki para bilmi§ vc yine ac kalm inlaid ir. Bu
sebcple Londra'dan di$an gidcn trcnlcrin ilk harekeket noklasi olan Vic-
toria islasyoini'na gelip bir kcnara kilimlerini scrip olurmu§lar. Once
kcndilcrini, yolcu sanan polisler bir§cy dcmcmis, lakiti buradaki ikamet-
leri iki iic giin suriincc polisler ilgilenmis, ve durumlarmi ogrcmni§.
Kendilermi karakola gbturiip biivviyct lesbitinden sonra her birine
blmeyecek kadar bir haftalik baglamisjar. Ancak " gavur sadakasi ile
yasayamayacagmi" ifade ederek kizkardesjcri Hatice Sami intihar
clmi§. Ueyzade Fethi Sami bu vak'ayi §oyle anlatiyor.
"Krz katde§im Hatice bir giin "ben kendimi pencereden atip canima
kiyacagrm. Artik gavurun vcrdigi yardim ile ya§amaya dayanamiyomm.
Sen evlisin, kann var, ama bizim cektigimiz sikintiyi antayamazsm, bbyle
ya§amak 90k agrima gidiyor" diyordu, Karde§imi ikna etmeye gah§hm,
- Sen Miisliiman degil misin, bu du§unduklcrin Miislirmanhga uyar mi,
musliiman hie kendi canma kiyar mi? - diyerek ikna etmeye cali§um.
Ama benim sOylediklerimin pek tesiri olmayacagi endi§esini
ta§iyordum. Korktugumuz akibetin ba§imrza gelecegi gtin yakrndi san-
ki... Bir sabah karde§im Saip'ten telefon geldi. "Acele gel, Hatice ken-
dini 7. kattan atti" dedi. Polis raporunda ise karde§im du§iip 51mu§tii.
Oldii gitti kizcagi, geride bir terligi kalrmsti. Ne mall ne miilkti giyecegi
bile yoktu.
Bayzade Fethi Sami i§bu eserin muellifi Kadir MtsiroglU' ile
(Londra 1985}
Beyzade Fethi Sami, anlatmaya devam ederek diyor ki:
«Prof.Degran§in "Tarihte gecen hanedanlar" adh bir konferans
veriyordu. Avrupa'da yeli§enleri sayiyor ve diyor ki; "§imdi size bir
hanedandan babsedecegim ki on lane dahi yeti§tirmi§, hem de Avrupa'yt
400 sene titretmis. bir hanedandir." Dinleyenlerden cit cikmiyordu. Her-
kesin agzi acik, onu dinliyordu. "Bu hanedan Osmanhlardir. Asya, Av-
rupa ve Afrika olmak iizere tic kit'ada bir imparatorluk kurmu§lardir,
I.Osman'dan Kanuni'ye kadar ilk on padisah'in hepsi birer dahidir.
Ne b'oyle bir aile, ne de bbyle diMleri fikan ba§ka:bir millet var."
Mektebin Mudiirii konferansdan sonra beni cagirdi. Profiisbr ile
tanisurip, Osmanogullarina mensup oldugumu sbyledigi vakit,
§a§kmliktan koltugunun altindaki kitaplar yere du§tii. Belki de bir
336 KADIR MISIROSLU
Tiirk'iin orada oldugunu bilscydi, soylediklerinin yiizdc birini
siiylcmezdi. Fransiz gcnclcri, dojjruyu hakikali bilsin diyc soylcdi. Be-nin! orada oldugumu halicr vcrmedi diyc diicktbre de kizdi.»
AzizokuyucuL.
Bu facialar yazmakla bitmez!... Osmanli Ailcsi Mensuplan,yfidellerde, valan hasrclinin dayamlmaz Immmasi icinde kiwanmiglanteBu Byle bir izduapnr ki; bunu yasayarak taimayan hie bir kimse hak-
kiylc lakdir ve lahayyiil cdcmcz! Gcrccktcn « V a ! a n s e v g i s i » ni
-tarihlcki en comcrt kan ve can fcdakarliklariyla- kiibina vanlmazbirsurcllc ortaya koymus. ve bunu aildcrinin bir ncvl « a 1 a in c t -
i f a r i
k a »si gibi nesilden ncsile daima tczayiid cdcr bir laizda tevarus ctmis.
bulunan Osmanogullari'mn nasi) bir « a y r 1 1 1 k a c i s i » laldklarini
hakkiyle his vc idrak edcbilmek icin onlardan biri olmak sartlir! Zira, bugayrin asla tahayyiil cdcbileccgi bir keyfiyct degildir.
Ancak yukardan beri anlalilaniar gostermcktedir ki, Osman-ogullan'nm pck cogu, bu dehscdi vatan hasretinin lzdirabi yclmiyormu?gibi, bir de tahammiil edilmcz derecede korkunc bir fakru zartirer vesefalet i?inde cirpunruslardir. O derecede ki; bunlardan bazilan IcvSrus
cllikleri melin imana ragmen- kendi cllcriyle aziz canlanna kiyraayr -bir
nevt kurtulus yolu olarak- intihara mecbur kalmisUu-dir.
Bir zamanlar kundaklanna kar§i gogusleri madalyali gazt miisMerinbile selSraa durdugu, bu Tiirk ve Islam tarihinin en biiyiik ve en gerefli
ailesilun binbir naz-u niyaz ile biiyiitiilmus evlatlanmn, kara, kapkara vesoguk oliime bir kurtulus. caYesi olarak kucak acmalanm intac eden ce-
hennemt mirabi hakkiyla tasvir imkansizdir. Bu bakimdan, bu bahse
burada son veriyor ve sizi onlann yuzyillarca zaferden zafere
kojturdugu biiyiik Tiirk Milleri'nden bir ferd olarak kendi vicdanmizla
basbasa birakiyoruz!..
UQUNCU BOLUM
OSMANOGULLARI'NA KAR§I SONHACLI TAARRUZU
Osmanogullan'm vatan lanna kavu§turacak bir kanuni
de«i§ikligin mevzuubahs cdildigi ve bunun
gergeklegebilecegine dair kuvvetli umidler belirdigi sirada,
Tiirk basiiu da bu mes'eleye bigane kalmarm§ bir cok
degerli makalc yazihp yayinlanmi§ti. §ayan-i memnuniyettir ki, bu
yazilann hcmcn hem en hepsi de onlarm Iehinde idi.156 Bu blikmiia bir tek
istisnasi vardi. O da Hiirriyet Gazetesi'ridc « Osmanogullari'mn
156 - Bunlardan bizim gorebitdiklerimiz junlardir: Ergiin Coze -Osmanogullan
Eirafmdaki Demi rperde. (Terciiman 9 Mart 1974) Miinevv«r Ayagh - Hachkr Dur-
tnuy'or. (Yeni Asya 7 Nisan 1974) - Son Osmanlilar (Hayat Mccmuasi 1 1 Nisan 1 974 ta-
tihli niisha) - Rasiin Cinisli - Osmanogullan vc Tekliftcn ^lkanlati Sekizinci Madde
(Ortadogu 27 Nisan 1974) - Ilgar Muradoglu (Miincwcr Aya|h) - Osmanhya Son
Oyun (BabiSlide Sabah 22 - 23 ve 27 Nisan 1974) - Mtiammer Taylak - Osmanli
H2nedani'r>a Reva" GoriiJen Au ve Hukuk Diji Muamclc (Ortadogu 3-8 Mayis 1974) -
Btit-han l-'clek - Osmanli Hanedam (Milliyo: 4 Mayis 1974) - Yilthrim Zercii - Os-
manli Hanedaru'nin Yurda D6nmc Hakkt (Qrtadogw 1 1 Mayis 1974) - E. Giingor - Os-
mancyullari Af mi istlyorlamiig. (Ortadogu 26 Nisan 1974) Nitiad SSnil Banairis Os-
raanogullan'tia Dsir (Mcydau Mco. 14.5.1974) ve nihaye:t hizim MiSlT Gazcte'de «Bir
Tarih?i» iniatsiyla ns^migiiniz baiisi gc^-.ri ya^ilar.
338 KADIR MISIROSLU
Son Oyou» sericvhasi ve Nuyan Yigit imzasiyla nesrcdilenysu scrisidir. Ancak bu yazilar <> kadar accmice sahnelenmisHr ki; guyagizli kalmig bir hakikat ispat ediliyormus. gibi ortaya afilan iddialannyanli§larmi sayip dbkmek -adeta- imkansizdir. Bu scbepledir ki, biz,
okuyucularimizin sabntanni tiikctmemck ve kiymetli vakitlerini israf ct-
mcmck ipin bunlardan sadece chemmiyetli gorduklerimize temasedccegiz. Kiymct hukumlerindcki hatalar bir tarafa, ilmt ve tarihi
bfltimdan pekcok yanlis ilitiva edcn bu tefrikanin ortaya cikmasinaamilolan gcrcek saik ve scbeplcri de okuyucularimizin ferasctlerine havaleeden ima ve isOreUerle elc alacagiz. MaJiud tefrikanin dafia kimlerinHanedan mensubu sayilabilccegini bile bilmeycn ve ismiyle bir ermenioldugu intibami uyandiran bu acemi ara$ttricisinm bir takim diizme ajanraporianm tariho mesned olacak ciddi vssikatomug gibi gbstcrmck istem-
csindcki garabet ve cehalcti tebfiruz ettirmedcn Once mes'elcyi tarih ilmibakimdan ve herseydcn once « u s U
I
» itibariyle cle almak isliyoruz.»
USUL :
Mahud tefrikanin ba§lamasindan bit giin evvcl gazetcnin adiyla im-zalanan bir yazida: «Gazetecinin asil bdcvi habcr bulmaktir. Ancak«haber» her zaman tekrar ettigitniz gibi gtinluk olaylan okuyucuya ilel-
raek degildir. Bugunim gazeiccisi, artik olaylaii derinligine, genishgineincclcyebilen, bilinmeyenleri ortaya cikarabilen, gcrekirse hatta" tarihi
kanstiran, olaylaii, kuflenmi§, gizli belgelerden, tozlu arsjvlerdensdkebilen adamdir,
Londra tcmsilcimiz Nuyan Yigit, i§tc bunu yapti. Buyiik Atatiirk'e
kar§i hazirlanmi§, fakat mechul kalnus, bir suikast tertibim, ars>Ieri in-
celeye inceleye Ogrendi ve yazdi» denilmekte ve muteakiben de bir gunsonra yayinlanacak olan tefrikanin bir hiilasasi verifmektedir. I57
ButakdimdeacikcagoriildugUiizere ne§redilecegmden bahsedilen
«OsmanItlar'i n Son Oyunu.» isimli tefrika bir nevt
157 - Bkz: 14 Nisan 1974 tarihli Hiimyet Gazetesi'nde yer alan ; «HMrriyettenSize» serlevhali ve «Hiirriyct» imzali yazi.
OSMANO&UUARTNIN DRAMI 339
« T a r i h i Ara§tirma» olarak lavsif ve takdim olunmaktadir.
Halbuki bugun tarih de iideta bir laboratuar ilmi haline gelmistir. Onun
da gercekleri ortaya eikarmak icin kendinc mahsus bir takim ispat
usulleri vardir.
Kisaca soylemek gerekirse, ele gecen vesikalarin sihhat derecelerini
aragtinnak ve bu vesikaiari icabinda ba§kalanyla mukaycse ve kontrol
etmek gibi prensiplere riayct ctmeksizin sihhalli bir arasbrma yapilamaz.
§uradan vcya buradan ele gecmis, herhangi bir vcsikayi katl telakki ede-
rck isc koyulmak ve sadece bunlarla ihticac etmek arasunciyi cok defa
yanlis. neticelere goturiir. Hele bu vesikalar, habcr kaynaklari meskuk ve
-bilhassa- kontrol imkanindan mahrum bir takim ajan raporlan olursa,
onlara sadece bir ihtimal belirtmekten bteye chemmiyet atfetmek
iinkSnsizdir.
Ustelik bu raporlar, bir vcsika olarak telakki olunsalar bile, bunlar,
mulitevalariyla ilzam olunmak istenen kimselerden sSdir olmadiklan ci-
helle ancak bir ncvi hukuktaki «beyyine ba§Iangici» gibi ka-
bul olunabilirler. tleride goriilecegi iizere acemi bir ara§tmci oldugu
yazilanmn muhteva^mdaki cesjtli sakathklarla agikar bulunan Nuyan
Yigit Ingiliz Entellicans'ina mensup casuslann tanzim ettikleri raportar-
dan bu EnteUicans hakkinda degil de Osmanlilar hakkmda son derecede
garip hukiimler Qikarmaktadir,
Bu siiretle gercek bir arasHncimn hie bir zaman ba§vurmayacagi
sakim bir yol tutmu§tur, Gercckten dercedilen vesikalar arasinda Os-
majih Hanedam'na mensup herhangi bir kimseden sMir olmu§ en kiigiik
bir vesika mevcut degildir. Muhakkak ki; bbyle buyiik bir iddia ile or-
taya cikilinca, bu iddiayi, itham edilen §ahislann el yazilanyla veyahut
da bu derecede katiyyet bah§eden vesikalarin delaletiyle ispat gerekirdi.
Adi gecen tefrikada boyle bir §eye rastlanifmamaktadir.
Ostelik, vesika diye dercedilen ajan raporlarinda adi gecen sahislann
com da bu HSnedan'a mensup degildir.
Gercekten Nuyan Yigit, yaziianmn birincisinde guya M. Kemal
Pa§a'ya kars.i pl§nlanmi§ bir suikast tertibi icinde bulunan Hanedan
340 KADIR MISIROSLU
mensuplan olarak Damat Fcrit Paja'mn iivey torunu BahaddinSami ve O'nim da oglii Sami Bey'in (Herhalde, babasi dcnilecekti)
adim onaya koymakladir. Bu maksatla, ingiliz Entellicansina mensupbir ajanin bagh bulundujju daireye takdim eyledigi bir raporu deiccdcn
yazar, bununla gOya Hfinedan mensuplannin M. Kcmal Pasa'yi
Bldflrmek istediklerini ispat ctmis. bulunuyor. Vesikamn derccdilmis.
kismT foiokopisinin allinda su izahat vardir:
«Bahaddin Sami oglu Sami Efendi'yi Ataturk'ii oldtirmck
plfinini gerceklesjirmek iizcrc Londra'ya yollamisn. Sami Efendi
Keith Williams adinda bir bankerlc lemasa gectigi sirada lejcbbiisii
ortaya cikti. Deniz istihbarau Keith Williams'! sikisurmis, biitiln bil-
cliklerini ogrenmi§ti.»lsB
Yazar, tefrikasma tamamen hayal mahsulii bir senaryo usllibuyla
bashlinaktadir:
«Haggallay» gijzliigiinu diizeltti vc kendi kendine, «Bu dcnizcile-
rin islihbarat rapoilaii da daima heyecanli olur» diye minldandr. Ama bu
seferki rapor her zamanki raporlara benzemiyordu.
«- Uciincii suikast tesebbiisil ise ya Kasim 1937'de, ya da Mart
1938'de yapilacak.»
Baggallay heyecanla clindeki raporun tarihine bakti 7 Eyliil 1937yazihydi kagidin iizerinde.
« - islihbarat Boliimu, Bahriye Nezareti, Gizli Tutunuz.»
«Saym Baggallay» diye basiiyordu rapora ekli mektup:
« - Belki ilgi cekici buiur ve harekete gecersiniz diye iyi islihbarat
yapan bir sahsin Bahriye Nezaret'indc baskan yardimcisina vcrdigi bil-
gileri ekte size stmuyomm. Saygilar.
Binbaji Webb' Bowen»
«Binbasnun «ilgi cekici bHluma'» limidiyle gonserdigl raporda sSzii
158 - Bfc?,: Hiirriyct Gaz^tesi IS l'<h*& 19'H
OSMANOSULLARININ DRAMI Ml
edilen suikastin gcrceklesmesinc sadece 50 gun kalmi§li!...»ls5
Tariht bir arajtmna yapmak iddiasi iie ortaya cikan ve OsmanliHanedam hakkmda bugun'e kadar hig bir yerde rastlanmamis boyle bir
ithamda bulunan yazann satulannm. dogiu olabilmesi icin, kendisininingiliz Entellicansina mensup bir casus olmasi gerekmcz mi? Bu tak-dirde aslen Ermeni oldugu iddia edilen bi».kimsenin, bir de ingiliz casu-su olmak gibi menfi bir sifau haiz bulunmasi karsrcinda yazdiklannagiivenmenin nasil mumkiin olabilecegini iakdirlerinize birakiyoruz.Eger, casus degilsc, tngiliz islihbarat Merkczi'nde bulunamiyacaginagore, yukariya alrhan saurian onun rnuhayyilesinden cikmi§, hayaltSeyler olarak kabul etmek mecburiyetinde degil miyiz? Yazann, aklen vefiilen, vaki olmak ihtimali bulunmayan beyanlan bundan ibaret dedegildir. ileride baska misaller de verileccklir.
Aynca bir senaryo uslubuyla takdim edilen adr gecen vesikamusveddesinde bahsedilen Bafiaddin Sarai Osmanli hanedanmamensup bir kimse degildir. «Efendi» tabiri sehzadeler ve Hinedanamensup kimseleriti «Sultan» denilen kiz cocuklan icin kullanilan bir
tabirdir. Gerek yukariya aldigimiz parcalar ve gerekse tefrikamn digerkisimlanndaki gesitli beyanlar gostermdcledir ki; yazar, kimlerin buHanedan'a dahil-addedilebileceklerinden ve HSnedan mensuplannin negibi sifatlarla anildiklanndan habersizdir. Eu sebeple, bu hususta kisabir izahati zlruri addediyoroz:
Bir kimsenin Osmanli Htoedam'na mensup addedilebilmesi icin
onun babasinm Hanedan mensubu oiraasi sarttir. Bunlar erkekse«§ehzade» kiz ise, «Suiiaa» lakabiyia amlirlar. Erkek evlatlarhakimdaki JehzJde tabiri isimden evvel kullamlir ve sonuna da«iEfesidi» kelimesi ilave olunur. Mesela §ehzade Seihn Efendi veyaSehzaoe iVIshnseii Abid Efendi gibi.
Kiz cocukian icin tallamlan «SuiiteB» tabiri ise isimden sonra gelir
ve yine «Efendi» tabiriyle birlikte kuHamHr. Ayge Saltan, Sabiha
342 KADIR MISIRO&LU
Sultan Efcndi veya Sabiha Sultan gibi.
Sultan Efcndi'Icr Hanedana mensub olmayan bir erkekle cvlendikleritakdirdc dogan focuklanna bunlar erkekse «Sultanzadc» kiz ise«Hammsultan» denilir.
Sultanzadcler, babalan HSncdan'dan olmadigi cihelle talit iizerinde
his bif Irak sahibi degillerdir. Ziia, bdylc olmasa, baska bir ailcyc men-sub babamn socugu tahta gcsmis olurdu ki; bu da hanedan ticgisikligi
manasina gelir.
Biraz asagida izah edileccgi iizcrc Hiirriyct yazarmin Hcnadana men-sub lelakki eyledig) kimsclcr, bir Sullanzade'nin oglu (HahaddinSami) ile liayali bir lorunu (Sami) dur. Bunlar, yazann bcyan ettigi
gibi «Efendi» labiriyle yad olunamazlar. Efendi, arzelmis oldugumuzilzerc schzadclcrc raahsns bir Ifikabhr. Bunlardan sadoce «Bey» diyebahscdilir.
Iiahattin Sami ile O'nun asbnda mcvcud olmayan oglu Samininkirn olduklarmi ve Hancdanla aiaka derccelerini belirtmeden once kimle-rin Hanedan mensubu addedilebileceklcrine dair scrdeddigimiz tarihi
malQmati tevsik eden bir kac ciddi kaynagi dikkatlerinize arzetmek is-tiyoru/.:
«§ehz8de, Osmanh Huklimdar stilalesinin erkck evlallan hakkmdakullaiuhr bir tabirdir. Asl. Sab oglu, Padisah oglu demek olan S a h z a d edir. «Sehzade» bunun liafifletilmis. seklidir. Bununla beraber bazivesikalarda « S e h z a d e » surelinde de geser. tlk devirlerde bunun ye-rine « Q e I c b i » denilirdi.
Schzadc iSbiri sonradan kullandmaya baslanmis, Osmanh Saha-nati'ran sonuna kadar devam eimistir.»"°
Sehzadelere son zamanlarda « E f e n d i » denilirdi. Elkab olarak da«Devletlu, Necabetlu» gibi kelimeler kullamlirdi. Veli-ahilar'dan « Necab e Ipen ah Efendimiz» diyebahsonu-
160 - Bk2:Mehni.d Zcki PAKAUN . Tarih Deytmlcn v Terimteri So2lu»ii Fa-
sikffl XXI, sh. 327.
OSMANoeuiXARI'NIN DRAMI a©
lurdu.161
Kiz evlatlara ise «SuItan» denilirdi.'62
«Osmanh Saltanat Hanedam'na mensub erkeklerin biiyuklcrine ilkin
« P a § a » denilmis ise de sonralan bu iinvan vezirlere tahsis vesehzadelere Fatih devrine kadar « C e 1 e b i » denilerek ve dalia sonrabundan da vazgecilerek saltanatm sonuna kadar « E f e n d i » iinvanikabul edilmistir.
^
I. Sultan Ahmcd'e kadar sehzadeler, erkek socuk yapabilirken,O'nun zamamnda s'karilan bir kanunla erkek ziirriyeti yasak edilmis',
Marin erkek {ocuklarma « B ey » kizlanna da « Sultan* de-'nilmistir. Sonradan vezirlcrle evlendirilen sultanlarin erkek socuklarina« B e y » kizlanna «Hanim. Sultan* denilmeyebaslanmistu.» lM
Sultan Efendiler'Ie evlenenlerc gelininbabasi padisah degilse bile«Damad-i Hazrct-i Sehriyari» denilirdi.
1"
« S u 11a n z a d e » saltanat hanedamna mensup kadinlarla evlenen
damatlann erkek gocuklan hakkinda kullaniur bir tabirdir.»,,is
Baton bu izahat kimlerin HSnedan'a mensup addedilebileceklerini veHanedan mensuplannm ne gibi sifatlarla yadedilebileceklerini asikgagostermektedir. Buna nazaran Hiirriyet yazannm Bahaddin Sami'denHanedan mensubu kimseler olarak bahsetmesi ve bunlan bazan«Prens» vebazanda«Efendi»sifaUanylakaydetmesimaksatlidegilse, ilmen katl bir sOrelte yanhstir. Zira prens kelimcsi bizdekisehzadenin karsdigidir. Prenses ise sultan demek olmaktadir. Falcat neyazik ki; Avrupahlar, Osmanh Devleti'nin resmi tefrifat elkabim
161 - Ismail Hakki UZUNCARSIU - Ojmanl, Devletinir, Saray Teskilat. An-kara 1945 sh. 106
162 -ay.
163 - Mehmed Zckl PAKAUN - ag.c. Fasikiil XX, sh. 275.
164 - Halid Ziya U§AKLIGlL - Saray ve Otcsi C II. sh. 93
165 - M. Zeki PAKAUN a.g.e. sh. 277.
*H KADIR MISIROGLU
hafckryla bilmediklcri icin bazan Hfmcdan'a mcnsup yani §ehzadq veyasullan olmayan kimsderi de prens ve prcnses lftkaplanylayfidedegclmisjerdir.
Bunun en (i|)ik misali Prens Sabahaddin'dir. Bu da bir sehzadedegil, sulianzadcdir. Yani sadece anncsi Hfaedtm'a mcnsuplur. Ba-basinin Hancdanla hie bir alakasi yoklur. Sihri akrabal.k (ah! iizerindo
hie bir hak iddiasma imkfm vcmiiycccgi tabetic, bunlann padijahligi asla
mevzutahis olmadigi halde, Hurriyet yazan Bahaddin Sami Hey'ipadi|ah blmak gayreti pejinde gostcrmektedir ki, bunun garabcti birazasagida beliriileccktir.
EcncbUer bu gibi yanlis lavsiilcri bazan kendi siyasetlerine alct olankimsderi buyiilmck ve onlara ilibar kazandirmak icin yaparlar. Mesclayukanda balisi gecen Prens Sabahaddin icin boyle harckct edildigikanaatindeyiz.
Cunkii devlctimizin biranevvel parcalanmasina miincer olacak
« a d e m - i mcrkeziyct» gibi yanlis bir goriisiin ba§ murevvicive su kaliksiz bir ingiliz casusu idi.
Bizdcki ciihela da aslinda sehzade olmadiklari halde ecnebilerinyanlis olarak « p r e n s » lakabiyla andiklan bu gibi sahislan bazanHanedan mensubu zannctmek gafletinden kurtulamamislard.r. Nilekim,Sultanzadc Sabahaddin Bey'in Tiirkiye'deki §ohreti de bu gibicahillcrin isaa etmesi yiizijiiden «Prens Sabahaddin» olarakycrlesmistir.- ihtimal ki; Hurriyet yazan da aytu hataya diiserekIngilizlcrin prens sifatiyla lakdim ettikleri Bahaddin Sami Bey'iHanedandan zannetmi$tir.
Bu izahattan sonra Bahaddin Sami Bey'in kimligi hakkinda dabirkac cumlelik kisa bir izahal verelim.
Sullan ikinci Abdiilhamid Han'in Mediha Sullan adinda birhemsiresi vardi. Bu, Haradullah Suphi Tannover'in amcasi NecipI'asa ile evli idi. Necip Pasa'dan Mediha Sultan'm SSmi Beyadinda bir oglu vardi. Sami Bey'in Riikneddin Sami, Bahaddin
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI &S
Sami, Fethi Sami, Mahmud Sami adinda ve lialen Londra'da ol-
uran cocuklan vardir. Igte Hurriyet muharririnin talit uzcrindc iddia sa-
hibi olarak giislcrmek isledigi Bahaddin SSmi bu Mediha Sul-tanzade Sami Bey'in ogludur. Bunun taht uzerinde bir hak iddia
edebilmesi, asla mevzubahis olamaz! Bilfarz, Hamdullah SuphiTaniiover Osmanh tiihli Uzerinde ne dcrecedc bir hak iddia edcbilirsc,
bunlar da o kadar iddia edebilirler. fiinkii, Hamdullah SuphiTannover ile amca cocuklaridirlar. Arada sadece biiyiik nineleiinin
Hancdan'a mensup olmasi gibi kiifiicuk bir fark mevcuttur. Hal boyleilcea, Hurriyet yazari, 16 Nisan 1974 tarihli Hurriyet Gazetcsi'ne der-
ceyledigi bir ajan raporunda ycr alan:
«Prens Sfimi babasinm tarn ve kesin yetkilerini haizdir. Oc seneonce Mussolini kendisine yaklasmis ve muazzam paralar ile birlikte
Tiirkiyc Sultam olmasi icin diplomatik destek teklif etmijtir..»
cumlelcriyle hanedanla alakasi olmayan kimselerin Osmanh Tahtim ele
gecirmck icin bir lakim siyast faaliyetlere giristiklerini iddia edebilmekgarabetoe suruklenmistir.
tngiliz Entellicansi da -dUnyaca meshur jbhretine ragmen-yamlabilecegi gibi orlaya bir takim maksatli sayialar cikararak kendicmellerini gerceklestirmek arzusunda da bulunabilir. Bu entellicansmcfkar-i umumiyeyc vesika diye takdim ediimis raporlannm orlaya citas
sebeplerinin, girift ve seyrani ingiliz siySsetinin hususiyetleri ile izalu
uzun bir mcscledir. Ancak burada su kadarim soyleyebiliriz ki; bu gibi
heyecan yiiklii raporlari tanzim ve takdim eden ajanlar, sahsenyamlabilecckleri vc hatta mensup olacaklari tcskilati yamltmak mak-sadim takib edebilecekleri gibi, cesitli sSik ve sebeplerle de boyle hatala-
ra siiriiklenmis. olabilirler. Bu hukmiimiiz bazi kimselere garip gele-bilir.
ingiliz Entellicansi gibi, johreUi bir istihbarat teskilatinin maksatli bir-
takim raporlar ihdas edebilccegi mcs'elesinden kat'annazar nasil olup dayamlabilecegi diisuniilebilir. Halbuki bunun herkesce maruf bir misalide vardir. Biz kaydi ihtiyatla vazettigimiz yukandaki hiikiniimuzundogru olabilcceginc kat'iyye yafan bir ihtimaliyet kazandirmak icin sa-
346 KADIR MISIROGLU
dece bu bir lek misali zikrelmekle iktifa edecegiz. Hatulanacagi (izere II,
Cihan Harbi icinde bu entellicansin bajmda bulunan Kim Philby'nin
daha sonra el altmdan Ruslar'a casusluk yapmakla bulundugu sczilmis,
ve kendisi yakalanacagmi anlayinca Rusya'ya kacmigti.? Halen de bra-
ck! bulunmaktadir, Bir zamanlar Ingiliz Entcllicansimn Ortadogu'daki bir
numarah ruknii olup, Beylcrbeyi'ndc bir yalida ikamet cderek haib sen-
crcriniii en girili istihbaraltna istikiimct vermis, bir kim.se oldugu halde,
aslmda ve gizliden giziiye Rusya hcsabina cah§makta olmasinin sasrrhci
gcrcegi oniinde bir nebze durup dii§ikirack lazimdir. Bir cntcllicansin
boylesine ehemmiyefli bir elemani, hasim laraf hcsabina yillarca cali§tr
da o teskilat bunu farketmcz.se Hurriyct mubabirinin vbsika diye takdim
cyledigi ajan raporlarirta tarihi birer vasika goziiylc nas'il bakilabilir?
Kim Pbliby, Rusya'ya kactiktan sonra bir haltral yaymlami§ ve bu
hanrat 18 Mart 1968 tarihinden itibaren Milliyet Gazctesi'nde tefrika
edilmi$tir. Bir enttelicansm - o cnlellicans Ingiliz entellicanst da olsa - ne
blciide yamlabilecegini kavramak istcyenlere bu tefrikayi okumalarim
tavsiye ederiz. Netice olarak, bir ajamn kaynaklari tamamiyle meskuk
istihbaraum aksettiren raporlarmi tarihi bir vesika olarak takdim etmenin
-her nasilsa- ciddi oldugu kanaatini uyandirmi§ bir gazete icin ne dere-
cede yiiz agarlici oldugunu takdir etmeyi okuyucularimiza brrakiyoruz.
Kanaatimizce Efkar-i UmOmiye bu tefrikanrn ne maksatla ortaya ko-
nuldugunu kavramakta asla giicluk cekmemi^tir. Gercekten o sirada
crkanlmak uzere bulunan af kanunu layihasina Osmanh Hanedammn er-
kek azalannin da dahil edilmi§ bulundugu malumdu. Bu vesilcyle Turk
Matbuatinda bu hanedana muteallik cesttli yazilar yaymlanmtgu. §*lyan-i
memnuniyet olan husus §udur ki; biitiln bu yayinlar arasinda tek catlak
ses, bteden bcri bir takim gizli kuvvetlerin emrinde bulundugu sSyi
olmus, bulunan Hiirriyet Gazetesi'nden cikmishr. Gercekten, memleketi-
mizde hala hak ve insaf olcUIerini terketmiyen kalem erbabi da az
degildir. Bunlardan sirf bir misai olmak iizere 11 Nisan 1974 tarihli
Hayat Mecmuast'nda «Son OsmanliIar» serlevhasiyla
yaymlanan objektif bir makaleyi misiU gbsterebiliriz. Burada Osman-
ogullan hakkinda km ve fakat dogru bir bilgi verilerek denilmektc
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 347
dirki:
« 3 Mart 1924'dc Hilafet kaldrnlinca, Hanedamn erkek ve kadmiiyelcri, yurt disma crkarildilar. Halife II. Abdulmecid (AbdulmecidEfendi) ve Silesi, yirmi dort saat icinde Turkiye'yi mahfuzen tcrk etli.
SehzSdelcre ve sullanlara ise iilkcden cikmak icin yedi gun,Tijrkiye'dcki biitiin gayrimenkullerini tasfiye icin de bir yd sure tanindi.
Aslmda bu, siySsi bir tedbirdi tabii. Ciinku Hanedan iiyeleri
arasinda, Milli MucSdeleye, yeni rejime ve Cumhuriyete kar§i koyanolamisn. Daha dagrusu olmujtu, bir kiji olmugtu: VI. Mehmed Va-hideddin. O da coktan, Turkiye'yi terk etmi§ti.»
Gercekten insaf olcilleri icinde kalcme ahnan bu salirlarin da sedeceiki yanlisi vardir. Bunlar da Sultan Vahideddin'in Milli Miicadelc'yekarji gostcrilmig olmasi ve sehzadelere taninan muhlelin yedi degil iki
gun olmasidir.
Hiirriyet muhabiri gurbette ancak iki sene kadar yajiyabilmij olanSultan Vahideddin'c de alabildigftie hiicum etmistir.
Hiirriyct Gazetcsi'nin tarihi arashimalar icin hie bir temel hazirligi ol-
madigi anlajilan sayin yazari, HSnedan'i Tiirkiye ve onun Reisicumhuru
aleyhine bir tertip icinde goslerirken, iddiasina mesned olarak derceyle-
digi ajan raporlannda gecen isimlerden biri de son Halife AbdulmecidEfendi'dir. Gcrci O'nu itham ederken de kendinden sadir olmus, her
hangi bir « d e I i 1 » olmak vasfmi h&z vesikaya istinad edilmemektedir.
ingiliz ajanlannm her nasilsa elde ettikleri giiya bir takim gercekleri ak-
settiren raporlar, Tiirk umumi efkarina dogruluk dcreceleri miinakasa
edilmcden takdim edilmi? bulunmaktadurlar. Bu sebepledir ki, bu rapor-
lann mulitevalarmda fiili vakialar finiinde gayri kabili miidafaa pek cokhususlar yer aldigi gibi cok cesjfli tezadlar da derhal goze carpmakladir.
Gercekten Hiirriyet yazanmn, son Halife Abdulmecid Efendi'nin
admi ilk defa antji, malmd tefrikanrn ikincisinde ve aynen §oyledir:
3H8 KADIR MISIROGLU
«... Kemal Atatiirk Abdiilbamid SIFii smirdisi ettigi zamanken-
disiylc birlikte 24 aile reisi de Turkiyc'yi alclacclc tcrk ctmi§tir. Bunlann
arasmda Prens Sami ile babasi da vardii Halen Montone'de
ya§amakladirlar vc Ingiliz makamlarmm kendilcrine verdikleri vesikalar
ile seyahat. ctmcktcdirlcr. Ellcrinde diplomatik pasaport yoktur.
Ailenin digcrefradi arasinda Halife Abdulmedd de vardi ve bugiin
Tiirkiye'de Sultan O olacaktir, Halife, Alman taraftaridir. Ailenin
cogunlugu da Alraan taraftandirlar ve Alman Hukumeli'nin
yardimlanyla yasamaktadirlar. Bu jahislar son on yd icinde 19 defa Ke-
roal Alaliirk'ii katlctmek itin tertip yapmislardir. Simdi Almanlar Ha-
life'yle yeni bir anlasmaya varmistardir. Kemal oldtiruldukten sonra
Alman Disijfleri Bakanlagi'nm ileri siirecegi §artlar altinda tahta Halife
oturtulacaktir. Alman Hukumeli'nin bir cok ajam, Turk Ordusu icinde
sorumlu mevkileri i§gal etmektedir. Fakat, askerler, Alman
hukumranligmi istcmemckledirler. Ordunun temsilcileri, Prens
Sfimi'ye yaklasmijlar vc Kemal Aialiirk'un hayatma ba$anh bir
sfiikast yapdmasma i?.in verdikleri (akrdirdc, babasimn Osmanli tahtina
oturup Sultan olmak isteyip istemedigini bgrenmck islcmisterdir.
Bu ailenin her leitibi, basanya ulasacagi anda ordu yetkilileri tertibi
aciga vurmuslar ve engel olmu§Iardir.»,fi6
HUrriyet yazannin derceltigi ajan raporlannin leker teker tahlil ve
tcnkidi boyle bir cevabt yazirun hacmine sigmiyacagi cihetle okuyucu-
lanmiza bir mukayese imkani vermek iizere sadece son Halife
Abdiilmecid Efendi vesilesiyle yukariya almmrs bulunan parcayi tahlil
edecek ve burada yer alan yanh§lik ve mantiksizhklan dikkaderinize
arzedecegiz: §6yle ki:
1 - Osmanli Hanedam mensuplan arasinda «AbduThamid I3I»
unvamyla yad olunan bir kimse mevcut degildir. Malum oldugu iizere
sayi sifatlan bu hanedamn sadece tahta gccenleri icin kullanihr. Sultan
II. Abdiilhsmid Han'dan sonra bir baska Abduihamid'in gelmedigi
166 - Hiimyet Gazetesi a.g.t. 16 Nisan 1974
OSMANOGULIARI'NIN DRAMI 3«
veya sehzadelerin bu tarzda yad edilmediklerini bilemiyecek kadarmes'cleden habersiz bir kimse veya raakamin tanztm cttigi sacma birrapor karsismda bulundugumuzu kabul ctmek mecburiyetindo degilmiyiz? Ostelik Abdulhamid admda bir sclizade de yoktu.
2 - Son on yd icinde (yani 1927 - 1937 arasinda) hanedan mensup-larinm calismalan ncticesinde M. Kemal Pasa'ya 19 defa sfiikast ter-tiplcnmis bulundugu iddia edilmeklcdir. On yilda 19 suikast, bunun heryd vasati iki defa tekrarlanmasi demektir. Aklen ve mantiken mumkiinmiidiir ki, boyle bir soy 19 kere tekrarlansm da bundan simdiye kadarhie kimsenin haberi olmasin!... Hicbir kaynakta bundan bahsedilmesin!Briylesine ehemmiyetli ve bu kadar tckerriir eden bir terdb sadece ajanraporlannda sakh kalsml... Guniin birinde Ermeni asilli oldugusiiylenen HUrriyet Gazetcsi yazari, bunlari kesfcdip aleine ilan etsin!...Hem de tarn Osmanogullan'mn gurbetzede mensuplarinm anavatan-larina kavusmalarimn mevzubahis oldugu bir giinde, bu her biri binbirmantiksizhk ihtiva eden ajan raporlan buyiik bir alayisle husus! bir mak-sad takip edilmeden nesredilmis b»lunsunl... Biitiin bu suallerin ceva-blarim, feraseflerinden emin buluhdugumuz saym okuyucularimizm tak-dirlerine birakiyoruz.
3 - Hanedan mensuplarinm ve bilhassa bunlardan Son HalifeAbdiilmecid Efendi'nin yurt dismda hayaUanm «AIman yardim1 a r i y I a » surdurdiikleri iddiasi da kulliyen yalandir. Hakikaten bu hu-sus yukanya alman satirlarda sadece bir ajan iddiasi olarak yer almis bu-lunmaktadir. Halbuki hakikatte son Halife Abdiilmecid Efendi'yeyardim eden Almanlar degil, bu raporu bizzat tanzim eden entellijansindevleti, yani tngiltere olmustur.Gercekten Ingilizlerin « H i n d i s t a ns i y a s e t i » yiiziinden « H i I a f e t M e s s e s i » ile yakinenalakadar olduklan ye bu rauesseseyi kendi taJiakkiimlerine mSni tel&lkieyleyerek yikmaya calistildan cumlenin malumudur. Bu sebepleIngiliz himayesrndeki « HaydarSbad Nizam l m n »sihrtyakmligmdan istifade eyleyerek son Halife Abdiilmecid Efendi'yeyardimda bulunmuslardir. Esaser, Halifenin kai Diirriiehvar Sulta»
£0 KADIR MISIROGLU
Haydariibad Nizarm ile cvli bulunuyordu. Nizam bir kenarda oturup,
Hilafet Miicssesesini ihya gaycsi pcsinde kosniamasi sartryla kcndisine
ayda belli bir maas ddiiyordu. Bunu, metbuu ingiliz Devleti'nin
maiiimah tiaricindc yaptnasma imkaii var miydl? Haifa, Halife'ye
oticTicn bu pararun tngiliz Entellijans'i hcsabina malisup cdilmcdigini
kirn lemin cdcbilir?
Kaldi ki, son Halite Abdiilmecid Efendi siyilselten anliyan, bu
gibi girift me.s'clelcrc kansarak lierluingi bir muvaflakiyct saghyabilecek
ruli ve l'ikriyat sahibi bir kim.se de degildi. Ilakikalcn evvelce antalilmrs
oklugu gibi, san'alkftr ruhlu bir kimscydi. Harb, darb ve kavga, cidal
adami dcgildi. Bunun en tipik misali Sail Tevf'ik Fikret'in butiin Os-
manll tarihinc kufreden meshur « S i s » siirini tablo haline gelinnis bu-
lunmasidir. Resim .san'ati bakimindan - belki - son dcrcce de kiymetli
kabul cdilebileeek olan bu cscri bugunkii « A g i y a n M ii z e s i »nde
temasa edenter, Abdiilmecid Efendi'nin siyascucn nc kadar an-
ladigini (!) kolayca lakdir edcbilirler. Bir .sair cikip sizin meusup
oldugunuz ailcniii lias, amili bulundugu altibucuk asirhk sereili tarihe
kuTrelsin de six o kuTiimamcyi lakdir ve tahsinlc tablolashrm!... Bu ola-
cakbirsey midir!...
Surasi muhakkaklir ki; Abdiilmecid Efendi, her ne kadar
siyasetten anlamayan saf bir kimse ise de, boylesinc batalara
siiriiklenmcsi daha ziyade luibad - Terakki propagandalanna kapilmis
olmasmdandi. tste bu tttihat Terakki laraflarligi yiizlindendir ki, onlarin
amansiz dlismani olan Sultan Vahideddin ile aralannda bir
anlasmazlrk vardi. Belki de yukanya dercedilen ajan raporunun yazar ve
nakilini yamltan husus bu olmustur,
Sultan Vahideddin le, son Halife Abdiilmecid Efendi'nin
arasindaki anlasmazhgin bir diger sebebi de Hilafefin saltanatsiz ka-
buliiniin dogru olup olmamasi mes'elesinden crkmi§tir. Bu mes'eleye
evvelce Hariedan'in yurd disuia crkanhsi vesilesiyle temas edilmisti. Bu-
rada da su kadanm soyliyelim ki, Sultan Vahideddin, Halifenin
«tehdidini ikaa kaadir» yard emrettigi seyi fiilen yerine getirebilecek
OSMANOGULLARININ DRAMI 351.
bir giice sahip olmasmt sart goriiyor ve bu sebeple «SaltanatsizH i 1 a f e t » olamiyacagim iddia ediyordu. Bu goriise kalilmayanAbdiilmecid Efendi, Sultan Vahideddin'in vatandan ayrilismdansonra M. Kemal Pasa'nin kendisini Turkiye Biiyiik Millet Meclisiadina Makam-i Hilafete nasbeden mektubunu hu'snii telakki etmig, vesadece « H a 1 i f e » sifaliyla bu makama gecmigii.
4 - Bu vesileyle §unuda ifflde etmek miimkundilr ki, son HalifeAbdiilmecid Efendi, M. Kemal Paja'yi oldiirmek gibi bir ler-
tiple, uzaktan ve yakindan aHkau olabilecck bir kimse olarak addedile-
mez. Zira M, Kemal Pasa'nin yukarida bahsi gc?en mektubu Anka-ra'daki siyasilerin O'nun sahsiyeti hakkindaki hissiyatini 50k giizel
aksettirmekte ve binnctice iki taraf arasindaki temelleri ttihad-i Terakkilaraftarligina dayanan fikrt beraberligi gayri kabil-i inkar bir surette or-
liiya koymaktadir. Bu mektup, sfiyledir:
HANEDAN-I ALl OSMAN'DAN, HALlFE-l MOSLiMfABBlJLMEClD EFENDl HAZRETLERlNEI...
Amme-yi miislimin i 5in miicib-i mahv olan dugrnan tekalif-i
Sedidesini kabul vo miislimtnin miidafaa-i miicahedelerindediismana muvafakatle beynel muslimiii fko-i 3er ve fesad ve fisk-l
ammeye fiilen tesebbiis ve bu harekatmda devarn ve israr ve bin-
nihaye ecnebi himayesine levdi-i nets ederek bir Ingilij gemisiyleMakarr ve Makam-i Hilafel'ten firar eden Vahideddin Efendi'nin,
Turkiye Buyiik Millet Meclisi §er'iye Vekalefi'nden verilen feleva-
yi serife mucibince hal'ine Meclis heyet-i umDmiyesinin 18Tesrinisani 338 tarlhinde mun'akid 140'inci Ictimanin 8'incl celse-sinde mtittefikan karar verilmislir.
Turkiye Devleti'nin hakimiyetini bilalwydu sart, milletin uhd>-sinde mahfu! tutan Teskilat-i EsSsiye Kanunu'na tevfikan, icra ku-drcti ve tefrt selahiyeti kendisinde miiteeeili ve miitemerkiz bulu-
352 KADIR MISIROGLU
nan milletin, yegane ve hakikt miimossillerinden miirekkep Tiirkiye
Bijyuk Millet Meclisi'nin 1 Tesririisani 338 tarihinde miittelikan ka-
bul ettigi esbab-l mOcibe ve esasat dahilinde Meclis-i alice 18
Tesrinisani 338 tarihinde miin'akid celsede Makam-l Mualla-yi
Hilafet'e intihab buyurulduklarim hiirmet-i mahsusa ile Zat-l Haz-
reti Kilatotpenabilerine arzederim. Keyfiyet, Tiirkiye Biiyiik Millet
Meclisi'nco Alemi islam'a vo Tiirkiye halkina iblag olunmustur.
Intihab-l vakiin Alemi Islam icin miitcyemmcn ve fiiyuzatbahs
olmasml eltat-l ilahiyeden tazarru ve niyaz ederim.
19 Tesrinisani 338
Tiirkiye Biiyiik Millet Nleclisi Reisi
Gazi Mustala Kemal
Bu vcsika gostcrmcklcdir ki; Abdiiltnecid Elendi, M. Kemal
Pasa'mn kciulisinc « h ii r m e t i mahsusa* arz. edcbilccegi bir
kimsedir. Sultan Vahideddin'c karsi olmakta Son Halife, Anka-
ra'daki siyasilcri do gecmisrtr. Gercektcn Halife stfattm iktisap ettikten
doit giin sonra gazctecilcre verdigi bir bcyanatta:
«0, hain yalmz vatammiza ihanet ctmedi. Hfinedaiumizin screfiyle
de oynamisur. Artik vatandan da, hanedamraiz sicilindcn de kovtilan bu
adamdan bahseuneyelim. Yazik ki, benim babam da bu adamm am-
casiydi. Bunu bile diismimediy6' dcraek surctiyle o gun moda olan
« Sultan Vahideddin'i T e 1'i n » yansmda hcrkesi
gecmisti. Gcrci bu hususta Ankara'dan verilen emir karsismda once
taut dilemisti. Fakat, sonradan adeta gbnullii olarak Sultan Vanided-
din'i kotiiledigi goriilmustiir. Hal boyle olunca son Halife
Abdtilmecid Efendi'nin Sultan Vabideddin'den ziylde M. Re-
ntal Pasa'ya yakm bir kimse telakki edilmesindcn daha tabii ne ola-
billr. iste bu yiizdendir ki, Hiirriyet Gazetesi yazannm son Halife
Abdtilmecid Efendi'yi, M. Kemal Pasa'ya karsi bir tertip icinde
167 - Bkz: Vakil Gazetesi, 26 Kasmi 1 926
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI
goslcrmcsinde mantik da yoktur, Sultan Vahideddin'lc aralanndaki
ziddiyclin tesbiti gcrcck ise de, bunun lafsilatma miiledatr izaht yanlistir.
Ciinkii Sultan Valiidcddin, gurbctic ancak iki yil kadar yasayarak,
1926 tarihinde irlihal cylcmistir.
Arlik siyascl salincsindcn cekilmis olan adamla, yani Sultan Vahi-
deddin'lc sallanat icin rekabeti devara eltirraenin frill ve mantrki
imkansi/.Iigi ise her llirlil izfthtan varcslcdir. O'nun yakinlanyle devam
eden bir niiinafcretlcn soz cdilir ise bunun da biraz asagida izah edilecegi
iizcic nc lain ve ne de M. Kemal Pasa'yi bldiirtmek mes'elcsiylc alakasi
yoktur, Bu, dogrudan dogruya ve sirf «Musul PetrollerixUzerindeki hanedan iiakkmdan dogmustur. Esascii kanaatimizce
HUniycl yazannm lngiliz Enlellicansina alfen orlaya koydugu biitiin id-
dialarm bu mes'clclcidcn galat oldugundan sijphe edilmemclidir. Nite-
kim bu gercek, islinad cdilen ajan raporlarindan da acikca belli olmak-
ladir. Hakikaten, 17Nisan 1974 larihli Hiirriyet Gazclesi'ne dcrcedilen
Ajan rapom bu goriisiimuzii teyid eden bir muhteva tagimaktadir,
5 - Son Halife Abdtilmecid Efendi'nin M. Kemal Pasa'ya
karsi vatandan clkanlisindan miinfail olarak, bilahare muhalif bir lavir
lakmmis olabilcccgi ve binnelice Hiirriyet Gazetesi yazarinin, Ingiliz En-
lellicansi raporlarma atfen ortaya koydugu iddialarla alakalt buluna-
bilccegi ileri sijriilcbilir. Ancak, O'nun gnrbetle geccn hayatim yakinen
bilcnlerce boyle bir ihtimalin de asla varid olamiyacagt bir gercektir. Biz
bu goriisii dogrulayan ve Hiirriyet Gazetesi yazarinin iddialariran haki-
katle alakasi olabilme ihtimalini kulliyen bertantf eden mevsuk bir tek
vak'ayt zikrctmekle iktifa cdecegiz.
Bazi Hanedan mensuplan ailcnin biitun fertlerini bir araya toplamak
ve Musul petrolleri uzerindeki ailcvi haklari eldc ederek bir aile §irketi.
kurmalc igin harekete gecmijlcrdi. Bu harckcl, yurd disjna suriildukten
sonra fogu sefalete dii§en Hanedan raensuplarini iktisaden rahatlatmak
ve bilhassa genclerin iyi yeti§melerini saglamak gibi taraamen gayri
siyasi ve temiz bir raaksada baghydi. Fakat Abdtilmecid Efendi
boyle bir faaliyete bir taktm zan ve yakisunnalarla siyasi bir maicsat izafc
3M KADIR MISIROGW
edilmcsindcn endive duymustur. O derecedc ki; bu lesebbiisiin faal cle-
manlanndan biri olan ve bit yd once Fransa'da «valan!... va(an!...»
diye diye vcfat eden Sehzade Mahmut Sevket Efendi'yc bu faaliy-
etlcrde bulundugundan dolayi « A i I e rcisi sifatiylauzcrindekiOsmanli H a n c d a n 1 a z a 1 1 g i s I f a t ( n l kaldird 1 g i n i » leblig ettirmi|tir, Bu tuium, O'nun Osroanogullari ailcsinin
tckrar iklidar elde elmclcri igin faaliyet gOslcrmek soyle dursun, boyle
anlagilabilccck bir gayrt siyasT faaliyctlen dabi cekindigini gijstcrmekte
ve binncticc Hurriyet Gazetcsi yazantun tngiliz Entcllicansina atfen or-
(aya koydugu iddiakm mullak suicilo muhal kilmaktadir.
Abdiilmecid Efcndi'nin bu gcrcegi oriaya koyan mcklubu aynen
soyledir:
«Misir*da etvar ve harekatimz, tasimakta oldugunuz namin
serefine kat'iyyen muvafik olmamasi hasebiyle miikerreren
nesayih-i miiessire ve ihiaraH lazime icra kihndigi halde, hisbir
lesjri olmayip, hatta ahiren elde edilen delail-i kafiyeden
anla^ildlgl iizere ef'al ve harekatimzi zerre kadar tadil etmedikten
ba§ka haysiyet-j zaliye ve ahlakiyBnize kiilliyen mugayir mua-
melalta bulundugunuzdan ve ?u hal ile Hanedan-i Osmanf azasi
silkinde ibkaniz gayri caiz oldugundan Zal-i §evkel3imat-i Hazret-i
Hilatetpenahi haiz oldugu bukuk-i riyaset-r aileye istinaden Al-i
Osman'm seref ve namusunu vikayeten sizden Hanedan-i Osmant
azasi hakklni nez'eylemis olduklanni telakki eyledigim irade-yi se-
niyye-i htimayunlarina mebni teblig ederim.
Katibi-i Hazret-i Hilafetpenahf Hiiseyin Nakip
- 15 Kanunu evvel 1928 -
Hanedan mensuplannin gccimleriyle alfflcali olup Turkiye siyasetine
hicbir surette taalluku bulunmayan boyle mes'elelere bile miisaade et-
miyen, ihtarlanna aldinj edilmeyince de selahiyeti raevzuubahis
OSMANOGULLARININ DRAMI 3S6
olamiyacak bir sekildc ilalii iradenin tayin ettigi «silki Osmanfden o 1 m a k » sifatim orladan kaldirmak seklinde asm bir tasarrufa
kiyam eden bu Abdiilmccid Efendi mi Tiirkiye'yc karsi biiylcsine
olciisuz tesebbiisler icinde bulunabilecck... Bu hususu, okuyucu-lanmizm lakdirieriric buakinz.
6 - Hiirriyet Gazeicsi yazarimn iddialanna mesned ittihaz eylcdigi
ajan raporunun lahlil etmekle oldugumuz paragrafinda:
«... Alman Hiikumeti'niii bir cok ajam Tiirk Ordusu icinde sorumluinevkileri isgal elmckle...» dcnilmektcdir.
Turk Ordusu'nun sercfli mcnsuplarma kar$i ortaya alilan bu cirkin
iftiramn ne o gun icin ve nc de her hangi bir zaman icin varidolamiyacagi meydandadir. Alman Hiikiimeii'nc ajanlik yapabilecek ka-
dar alcalabilen kimselerin Turk Ordusu'nda mcs'ul mevkileri isgal edc-bilcceklcri gibi ham bir hayale yer vermis; olmasi bile bu raporlarin sali-
teligini lek basma izali ve ispata kafidir.
7 - Guya «... Alman Ordusu'nun lemsilcileri, Prens Sami'ye yak-
lajmislar ve K. Atatiirk'un hayalina ba§anh bir suikast yapilmasmaiz.in vermcdiklcri lakdirde babasimn Osmanli tahtma otu-rup sultan ol-
mak islcyip islemedigini 8grenmck» islemisterdir. Halbuki ne Sanii,
Bey(Prei)S Sami degil) ve ne de O'nun babasimn -IiSnedandanol-madiklan ciheile- lahta gccimeyecckleri evvclce izah edilmisli. (MuharrirBahaddin Sami Bey'e S3mi adinda bir evlat uydurmustur. HalbukiSami O'nun babasidir. Fakat biz mecburen nakle ve iddiaya gbre cevapveriyoruz.) Buna, salianat liukuku ile Orf ve taammiillerin asla mUsaidolmadigmi bilemiyecek bir Alman vcya ingiliz Entellicansi tasavvur olu-
nabilir mi? Olunabilirse boyle bir entellicansm lanzim eltigi rapora enkucuk bir ehemmiyet atfedilebilir mi?
8 - Sami Bey, babasi (ashnda oglu) Bahaddin SSmi Bey vebiiliin bu tcrtib ifinde bulunanlann o anda Ingiltere'de ikamet etmektebulunduklari ve ellerinde de bir pasaport mevcud olmadigi beyan edil-
mektedir. Madem dercedilen bu rapor onlarm ingiliz siyasetine karsi ol-
arak Almanlarla bir lakim tertiplere girijtiklerini kabul ediyor, o halde
356 KADIR MISIROGLU
neden tngilicrc'dc ikfimet etmelerine miisaade edilmcklc bulundugunu
izalia imkan VST midir? Bulundugu mcmlckelin siyftseti aleyhine vc o
mcmlekcl igin - daha sonraki rapoilarda izah cdildigi iizerc - vahim ih-
tilatlara sebcp olabilccck bir (akim laaliycllere girigen birkac pasaport-
suz, tabiiyctsiz vc binnetiee himaycsb, kimscyi hudud liarici ctmck giic
raUydil? Halbuki adi gcccn §ahislar haia Londra'da ikamct ctmektcdirfer.
Demek ki; bu raporlarm muhtcvasnia onlann takdim cdildigi resmT ma-
kamlar da hcrliangi bir ehemmiycl at('eimeini$Icrdir. Bunlanndogrulugunu (!) - lier nasdsa - bu gttnc kadar $u Hurriycl Ga/.clesi'yle
onun cok bcccrikli (!..) sayin yazanndan ba§ka hie kim.se lark edeme-
mi§tir. Bu halin. Con Abmed'in «dc vr-i da i m » inakinasmi
ke§fctmcsinden nc farki vardir,
9 - S lym Hilrnyct yazannm dogruluguna ilimad cmg'i uan raporun-
da yurt digina cikanlan Ilancdan mensuplarinin kal'i bir rakam olarak 24
aile reisi olduklan bildirilmcktcdir. Halbuki bu rakam dayanhijlir. Ev-
vclce izah cdilmi$ oldugu iizerc O.smanogullanni yurltan tard eden
niahud karar, damadlan da §umulune aiiyordu. Yam uzak vcya yakin
hanedaii mcnsuplanyle cvli olanlar da kovulmu^ardir.
Ycri gcldigindc izali cdileccgi iizerc, dogup buyiidiikleri aziz vatan-
lanndan bir tedbir olarak isabelli veya isabclsiz bulundugunun
munakasasinda artik faidc buluwmyan bir kararla - (ardedilisjn aci
lzdirabim tadanlar kirk civanndaydi. Bunlar isim isim beyan cdilecek ve
bircogumm Iiazin gurbet hatiralarma kisaca yer verileccktir.
AzizOkuyucu!
Hilniyet Gazetesi yazanndan alinan dokuz satiruk bir paragrafta -
sadece ehemmiyctli noktaJard temas cdilmck usuJii takip edildigi halde-
dokuz yanh§ tcsbit edildigini goriiyorsun. Bu tahlil Sana raporun digcr
kisimlariyle emsallerinin sihhat ve itibar dereccterini takdir edebilmen
icin arzedilmi§ tek bir misaldir. Bundan btesini anlamak akil ve insaf sa-
hipleri icin giig olmasa gerektir.
OSMANOSULlARI'NiN DRAMI 357
Osmanh aiicsi mensuplarinin faydasiz ve hatta cogu kere de zararh
unsurlar olarak gdsterilmi§ olmalan gibi bir iddiaya kar§i soylenecek
pekcok §ey vardir. Ancak biz bu mevzuda Osmanh Ordu Kuman-dan'lanndan Vehip Pa§a'nin kli§esi takdim edilen bir mcktubunda yer
alan vc $ahs! mu§ahcdclere istinaden Osmanli §ebzadclerinin vatan icin
nasil calishklanm bu bir tek vesika i!e ortaya-koymak istiyoruz. Vehip
Pu§a bu mcktubunda El Ehram Gazetesi'nin 19 AgustOS 1933 tarilili
niishasmda Anadol Samfm Bey tarafindan yazilan bir makeleyi oku-
dugutm beyandan soma, bu makalcde §ehz§lerin en son tutumlanna
kar§i yoneltilcn tcnkidleri cevaplandirarak diyor ki:
«... Evet Jjehzadelerin badel miitareke takip ettikleri yol ve . itti-
haz etliklerj tarz ve hareketleri ktiili vueuh sayan-r intikat'tir.
^iiphe edilmez ki, kendileri de bunu hicranlarla tasdik ve kabul et-
mek buyOkliigiinii tbrazdan hSIi kalmazlar. Ancak Harb-j umumfesnasinda biifun milletle yekdll ve yekviicQd olarak gaye-i mu-
kaddeseye dogru canlanyla ve ba^artyla nasif 9ati§tik!anni da un-
ulmak Tiirk'un fitrT ve ezelt olan civanmerlligi tie kabiti lelif ota-
maz. Ben kendi hesabima bunu a?ik bir lisanla zikretmeyi bir
tazilel borcu bilir ve bundan da Anadol Samim Bey'e bu zemin
etrafinda hitab elmeyi luzumlu gorurtim:
1 - Sehzade Abdtirrahim Efendi, Almanya'da ikmal-i tahsil
etmi$ ktymetli bir topcu zabitimiz idi. Gali9ya Cephesinde bir lopcu
laburuna ve Filistin cephesinde de bir topcu alayina kumandaetmi§ ve vazifesinj emsaline faik bir maharet ve cesaretle ifa eyle-
mislir.
2 -Sehzade Cemateddin Efendi, birkac gun alayiyl.a
Seddulbahir grupunda ve ate§> altinda bilfiil raiismi? ve fakat
asabmm bu fetm mubarebeye miitehammil oimamasmi binaere
geri hizmeite rstihdam ediimek uzere merkeze iade kilinmia olup
Istanbul's avde'tini fn'uteakip 3. Ordu Talimgahlar Kumandanligi
vazifesi ile Sivas'a izam ktlinmistir. Sivasta iki sene orduya mual-
358 KADIR MISIROGLU
lim efrad yeti?iirmek suretiyle ifa eftigi hidemat, $iy3ni takdir ve
tahsindir. Batum'un tarafimizdan zaptim miiteakip, talimgah Ba-
tum'a naklolunmu§ ve mevki-i mezkOr kumandanhgi da cdnibi
acizanemden iiave-i memuriyei olarak kendilerine tefviz kllmmi§
idi. Nezaket ve duriist mua-melati lie askerin ve anal in in kalbi mu-
habbet ve hiirmetlerini kazanmi§ idi.
3 - §ehzade Osman Fuad Efendi, pek gen? olmakla beraber mer-
kez He her tiirlii rabitasi miinkati oian Trablusgrab'da ve
miicahedenin ba$inda zamanlarca vucut curiitmu$tu.
4 - $ehzade Abdiilhalim Eiendi, harb-i umumrnin devamt
mtiddetince otomobil kitaatt kumandanligmda ifa-i hfzmel ettigi
mechul degildir.
5 - Veliahdi Zaman Merhum izzeddin Efendi'nin harbi
umumide, Balkan Muharebesinin butiin sio'deiiyle devam etligi bir
giiride, Seddiilbahir ve Anburnu cephelerini teftj? ve gosterdikleri
mekinet-ii sekinetle zabitan ve efrada ruh ve kuwel verdikleri
kabil-i inkar degildir.
6 - Sinn-t askeriye dahil olmayan §ehz£de!er ise, kaffeten
cihad-i azam demek olati tahsil-i iltm ile tne^gul idiler.
7 - Sirtleri gecmi? ve askerlik sinrfiyle esasert iilfe! ve unsiyet
etmemig mutebaki sehzadelerden harb-i umumi'de fiili hizmetler
beklemek ve o hizmetleri ifa etrnedikiermden dolayi onlan muatep
tutmak insafsizlik olur. Muatep aranmak lazrm gelirse, ancak on-
lan yeti§tirmeyenler oniimuze ctkar.
8 - Harekat-i milliyet esnasindaki safahafa gelince, bunlari goz
oniinden gecjirirken xuruf ve zaman'i da itibar nazarina alarak
htikmii ona gore vermek ?iar-i miiruvvet-i tfazilettir.
Vesselamu a|3 menittebealhuda.
GUIehmerf Vehip
*%
Qanakkale Muharebelerinin gergek kahramanlanndan
Vehip Pa§a'nin fehzadelerimizin vatan yolundaki 5ali§malanm
hulasa eden mektubundan bir sahife.
360
r
M-
- ^f - ^Vi>V -r-^—- *c*j>'«jf >
Vehip Pa§a'nm mektubunun diger sahifesi
Bu bir fek vesika bile §chzadelerin vatan ugrunda hizmetten gcri kal-
madiklanmn seiahiyetli bir agizdan ispatma kafi gclecegi kanaatindcyiz.
AzizOkuyucu!...
Osmanogullarinm gurbet liayatlan vc yurt digindaki faaliyctleri
hakkinda soylcnip yazilabilecek olanlari - velev bir hulasa suretiyle de
olsa - boyle bir esere sigdirmaya imkHn olmadigrjfH {akdir buyurursunuz.
Ustelik bunu, aJti tefrikaya en az altmi§ yanh§ dercetmig bulunan bir ga-
zetcnin maksatli nesjriyatim cevapfcmdirmak gibi bir mecburiyeti de ek-
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 361
lerseniz, bu mes'eleyi layiki vechiyle tafsil ve izah etmenin imkansizligi
- daha da bariz bir sQrette - ortaya cikar. Bu bakimdan biz, bu husustaki
cevaplanmizi telegrafik ciimlelerle bir takirn kiymel hukLimlcrine
baglayip, nihayete crdirmek ve cevap verdigimiz mShut tefrikada yer
alan iddialarin ger^ek maksadiyla vanlacak nihat kiymct hukumlerini
«Netice» umumi serlevhasiyla takdim etmek istiyoruz:
1 - Hiirriyet yazarimn istmad ettigi de « V e s i k a » olarak lakdim
eyledigi mesnetsiz ajan raporlarimn ilmT vc tarihi bakimlardan muteber
added ilmelerirte irnkan ybktur. Zira bunlar yanli§lar vc mugalatalarla
malamaldir. §oyIe ki;
a) Bu raporlarda adi geccn Prcns (!) Sami ve oglu Bahaddin
Sami'nin baba larafmdan hanedana mensup olmamalan sebebiyte, Os-
manh Tahti uzcrindc hie bir hak iddialan mevcud degildir. Esasen
asirlarca lalbik cdilegelmig olan «VerasetKanunu»gcicgincc olamazdi da!... Hiirriyet Gazetesi, bunlarla alakali binbir
yanh§a bir de, hayali bir $ahis uydurmak gibi diger bir yanh§i ekle-
migtir. Giiya Babaddiii SAmi Bey'jta «Sami» admda bir oglu
varroi§!... Bu da babasiyle birlikte gerck M. Kemal Paga'yt bldtirmek
vc gcrcksc binneticc Osmanli TaJiti'na gecmek maksadina bagh faaliyer-
lcre(!)i§liraketmi§.168
Halbuki Bahaddin Sami Bey'in hicbir evlSdi mevcud degildir.
Sadece Fethi Silmi Bey'in Leyla adinda bir kizi vardir. O da bugun
ancak onbe^-yirmi ya§larmdadir, Bahaddin Sami Bey kendisi bile
K. Kemal Pa§a'nin hayatta bulundugu devrede ancak yirmi - yir-
mibe§ ya^Iannda bir delikanh idi. Nerede kaldi ki; O'nun, daha o zaman
bu gibi, siyUsi iglcrle me§gul olabilccck «Samb adinda yeti^mig bir er-
kek evl^di olabilsin! §u anda Londra'da tngiliz Hiikumeu'nin, toprak-
lannda mukim her ya§h §ahsa tahsis eyledigi mutcvazt bir « I h t i y a r
lik S i g o r t a s i » He geginen Bahaddin Sami Bey, yelmi§
kiisur ya^inda bulunmaktadir. Ne gariptir ki, hanedandan olmadigi
halde - valci muteaddid muracaatina ragmen - ihtimai ki, Hiirriyet Gazc-
168 - Bkz : Hiirriyet Gazetcsi 16, 17 vc 20 Nisan 1974 larihli nushalar.
362 KADIR MISIROGLU
tcsi'nin cfkftr-i umumiycye iakdim eyledigi bu binbir yanhs. ihtiva eden
ajan raporlan yiiziindcn - Tiirkiye'ye bugune kadar kabul olunmamisur.
Kardegl Riikncclditi Siimi Siey de aym durumdadtr. Halbuki bu ra-
porlara bit bir chcmmiycl alt'cdilemcyccegini Hiirriyet Gazetesi, iistelik
o struda TQrkiyG'de bulunan Ingiliz Elcisi Sir Percy Loraine ilo tc-
inas eden EmeMicans'in en sclfihiyclli kimsclerine alien bcyan ctmckte-
dir. Hakikalcisc, mabud ajan raporlan btinlar tarafindan «Moonsh in e» yani hayat mulisulii oinrak tavsiicdilmektcdir."'
9
Hakikattc bu raporlara maksatli vcya maksatsiz oinrak aksefmis. bu-
lunan yard].1
} malumaun, Hancdan mcnsuplan icin hayat - memat davasi
cmlaklcrini kuriarmak vc « M u s u 1 P c t r o 1 1 e r i » iizerindeki his-
sclcrini ele gcciicbilmck icin giris.tiklcri en labii ve inasumane
les,ebbuslcrden galal oldu^u Htunyet Gazetesiinn biiyuk bir abfyisle
cfkar-i umumiycye sundugu bu ajan raporlanndan dalii kolayca
anlagllmaktadir. Gercekten. 17 Nisan 1974 larihli Hurriyet Gazctcsi'ndc
ycr alan bir raporun eski Ermeni vatandasimiz Giilbenkyan'a Icmas
eden 5. maddesi bunu acikca otlaya koymakiadir. Uslelik bu misal iek
de dcgiklir.
b) Mabud ajan raporlan inonii ve Fethi Okyar 170 Fevzi
Cakmak 171gibi butun hayatlan boyunca M. SCemal I'aga'ya bagh
kalmis. kimselcri bile O'na kar§i girisjlen suikast lcs.cbbijsu icinde
gostermekte ve onlan Hiliifet'in Tiirkiye'de yeniden leessusiine
caltsmakla itbam eylemekledir. Bu sahisiann hayatlanni ve tas.idtklan
fikirleri bilmeyen yoktur. Kendilerine bbyle bir isnadm
yapilabilmesinin imkansizhgi orladadir. Yalmz, cocuklann bile inana-
mayacagi bbylesine dch§etli bir yanh§i ihliva clmis. bulunmasi bile, ma-
hud raporlarm keenlemyekiin addedilmeleri icin kafidir. Gercekten
Hurriyet Gazetesi'nin nesreyledigi diger bir raporda, bu iddialann
hayai otesi bir yanli§i aksettirdigini, tngiliz Entellicansi'nin selahiyetli
169 - Bkz : Hiirriyet Gazetesi, a.g.t. 20 Nisan 1974
170 - Bkz :a.g.t. 18 Nisan 1974.
171 - Bkz : a.g.t. 20 Nisan 1974.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 343
kimselcriyle Ingillerc'nin Ankara biiyiikclcisinin de acikca ifade eltigi
giirulmektedir.172
2 - Hiirriyet Gazetesi, cflcar-i umumiyenin heniiz taze bir hStira ola-
rak muhafaza eyledigi diger bir lefrikasinda173OsmanoguUartm M. K.
Pasa'nm lehinde gostcrmisUr. Esasen, bu tefrikada ycr alan bu ma-hiyclleki bcyanlann, Hanedan"mensuplarrndan sadir olup olmadiklanni
keslirmek dc gercekten kolay degildir. Zira biraz asagida izah edilecegi
iizerc-o tcfrika da bir cok yanhjlar ihtiva etmekiedir. Ancak gercekten
Osmanogullan raensuplari Hurriyet muhabirine o tarzda beyanat vermis,
iselcr bile, Hurriyet'in o sozleri ballandira ballandira nakledigiylc bu tu-
tumu arasmdaki tezat astardir. Hatta Hurriyet Gazetesi, bahsi geceneski tcfrikasinda Osmanli Hanedani mcnsuplannm gurbette geccn acikli
giinlcrine flit beyanlarim da -her yonuyle onlann lehinde olclugu
anlajdan- Turk rsflclt-i umumiyesinin hissiyatini tahrik ve -bir bakimada- tatmin edecck tarzda nakletmisbr. Demek ki; Huiriyet Gazetesr'nin
bir tek asli gayesi vardir: Tiraj! Bunu saglamak ijin bugun sflyledigini
yaiin tckzib etmeye amade oldugu anla§ilmaktadir. §imdi size mahudgazetenin, vaktiyle Osmanogullarmin nasil acikli bir gurbet hayati
gecirdiklcrini ve vatan hasretiyle tie Olciide kivranmakta buJunduklanmhikaye eden yazilartndan bir kac misal nakledclim de bunlart - velev on-lann kendi bcyanlart bulunmu? oisa bile - nasil ballandira ballandira
ne§rettigini ibrctle gortiniiz!...
Hiirriyet Gazetesi 1970 ydinda, Dunya'nin dort bucagina dagilmigbulunan Osmanli Hanedani mensuplanni aratip buldurarak onlarla
roponajIaryaplirmi5ti. BuropOrtajlart «Son Osmanhlar»ser-levbasiyla 18 Mayis 1970 tarihinden itibarcn yaymlanan mihudgazelcde, kah HSnedan mensuplannin agzindan naklen ve kali da muha-birlcri <.Dogan Uluc»un kendi iSdesi olarak pek cokacikh tasvirler
yer aim 15 bulunuyordu.
172 -a.y.
173 - Hiirriyet Gazctesi'nde 1 8 - 25 Mayjs 1 970 larilllcri anisinda nesredilm « S II
O s m a n 1 1 1 a r » isimli cefrika.
364 KADIR MIS1ROGLU
Bunlan okuyunca insan - adcta - gozlerinc bile inanamaz... Ve in-
sanin gayri ihtiyari akhna §u sual gelir:
«Bugun Osmanogullan'mu vatankinna kavusmalanm bnlemek igin
cirkin bir tc/.virata girigen HUrriyet Gazctesi midir bunlan yazan?..»
Bclki denilebilir ki, bu sozlcr Hurriyct muhabirine degil bir Osmanli
§ehzadestne aittir. Ama bunlara inanmayan bir gazcle de, bu stolen hi?
bir kayd-i ituiraz? derceimeden yaymlar mi? Usiclik, Qsmanogullan'mn
gurbeiic gecen clcmli hayallanndan hazui tablolar gizmekte HUrriyet mu-
habirinin §chzadclcri bile geetigi gdriilmcktedir. Bilmcm ki; bunlan,
Turk vc islam larihiuin bu en buytik ailesinde artik hie bir mccal kal-
madigini ilan cderek din vc milliyclimizin btaman du$manlarmin
yiireklcnne soguk su serpmck icm mi yapmi§tir?i Dogrusu, bugdnkU
tuiumlaii insani boyle dOgtinmeye zorlamakiadir. Niiekim, bu icfrikada
bile, bir cok hilar- 1 hakikat beyanlar mevcullur. Buna bir tck misal vere-
lim:
23 Mayis 1970 tarihJi HUrriyet Gazetesi'hde - evvclec uzun uzun le-
mas ettigimiz - Mahmud Jjevket El'endi'den baliscdilirkcn ayncn:
.
« 66 ya$indaki Prcns Mahmud §evket, Tiirkccyi mukemmel
konusjuyordu. Ama. okuyup, yaxamiyordu. Okuyup yazmada km Ner-
min yardim ediyordu kcndisinc...» dcnilmckledir. Bugiin bu iddiayi
tekzib edecek pek cok canli §ahid islanbul'da aramizda yasamaktadir.
Gereekten, uzun zaman Misir'da ikamct etmis. butunan Mahmud§cvket Efendi, oradaki Tiirk talebeleri ile stk sik goriisUr ve bu
suretle vatan hasretini gideriidi, Butilann hepsi de Efendi'nin
Tiirkiye'dcki nc§riyati takip ettigini yakinen bilirler. Hurriyct Gazete-
si'nin bu iddiasindan asil maksad « latin asil.li yeniharflerle okuyup yazmak» ise, bu da yanhsbr. Zira,
. biz kendilerine Efendi'nin bu harflerle yazilmis. el yazdanni takdime
haziriz. Ustelik Babiali'de, muhterem §eiizadenin, vefabna kadar (31
Ocak 1973) iki, yevmt Islanbul Gazetesi'ni muntazaman takip ettigini
bilen bir 90k soztine giivenilir §alus mevcuddur. Ama Hiiniyet gibi bir
gazeteden heyecan ticSreti yapmak maksadiyla gercekleri tahrif etmemesi
OSMANOGULLARI'NIN DRAM!
bekJenebilirmi?
Bakimz ayni tcfrikanm .son yazismda ne cevher yumurtlarms/
«Prcns Omer Namik anne tarafmdan Hz. Muhammed'in ailesin-
den « H a s, m c t i I e r »den gelmekteymi§. Buna ragmen gene,
Osmanli Prcnsinin dint akidelcri yok denceek kadar az...»m §u
« H a 5 m c I i » kelimesini de ilk defa isjliyoruz. Bunu uydurati mu-
habir her halde gene §e!izade'nin mensup oldugu ailenin admi bilme-
digini iddia edecek degil ya!... « H a" § i m t » kelimesini - belki de,
bugiine kadar asla duymamis, ve bunu « H a § m c 1 1 » olarak zaptede-
bilmis, bulunan bir muhabire mi, yoksa O'nun yazdiklanni aynen
siilunlarma aktaran soziim ona ciddi (!...) gazeteye mi acir veya
kizarsimz bilmem!... Bu gibi kalem§orlere ne olciide inanilabileccgini
kiymctli okuyuculaiiinizin takdirlerincbirakiyoniz!...
Osmanogullarrnm valanlarina kavusjnalarmdan endi§eye kapdan ve
girisjigi cirkin bir tczvirat ile bunu bnlemeyc kalki§an HUrriyet Gazete-
si'ne en gtizcl ccvabi yine bir Osmanli SchzSdcsi vcrmektedir. Bunu da
- Allah yamUmi§ olacak ki; - yine Hiirriyet'in adi gecen yazi serisinden
alarak takdim cdiyoruz. Halen Londra'da yasamakta bulunan 1941
Iskendcriyc dogumlu §ehziide Osman Selahaddin Efendi diyor ki
:
« - Sadece garibimc giden Osmanli Hanedani'mn her§ey olup bittik-
len sonra sinir di|] edilmclcri. Bizler Padigah idaresi olmadan da
Turkiye'de oturabilirdik. Bunda da bir kotuliik olmazdi..V 7S ve
§ehzade dcvam.ediyor;
« - Pasaportum ister Fransiz, ister ingiliz damgasmi ta§imi§ olsun,
fark etrnez! Turkiye'de dogmarni§ olmamama, Turkiye'nin bana pasa-
port vennemesine ragmen kendimi Turk addediyorum. Turk'iim ben!...
Cocugum veya cocuklunm da bir Turk olarak dogup yeti§ecekler.
Tiirk ve MusJuman olarak!,..
... ilk firsatta ecdadimm topraklanni istanbul'u gbrmek isterdim.
174 - Bkz : Hurriyet Gazeiesi, a.g.t. 25 Mayis 1970
175 -Bkz : Iliirriyct Gazetesr,n.g.l. 21 Mayis 1970
366 KADIR MISIROGLU
Bogazici'ni, Kapahcar§i'yi, Sultanahmcd Camii'ni ve cligerlerini. Biiliin
bunlun zaman zaman okudugum kitaplardan, mecmualardan az cok
laniyor gibiyim. Her halde pck yahancilik cckmezdim Tiirkiyc'dc. Hcle
tisam da bildiklcn sonra. f-Icrscydcn once §unu bclirimek islcrim ki, bc-
nim, bizlerin yani Osmanli Hfmcdam siirgiinierimn Tiiikiye'de lekrar
kabul edilmelcrindeti ktmscnin zaran o]mayacaklir!..,»176
Evcl aziz sebzadem hie kimscnin zene kadar zaran ohnayacaktir.
Aina Tuik vc Islam dugmanlaniun liissiyati incineeektir!... Zira onlar,
kaiiraman Fiitih'lerm, Yavu/.'lann, Kaiuini'lerin, Abdulha-
mid'lerin ilh... magdur vc mfisum ahladmm vatan-i azizlerinq avdcdcri
hailisesiylc, kin ve gayzlannm tatminine mcdar olau bit imkfmin /ail ola-
cagim diJ§unerek eiidis,eye kapdnu^lardir. Bu mes'ud nclice onlara
asiriardir neeip inillciimiziccndere alhnda lutan «Hag!i Ruhu»nun bir
zaafi vc -bclki dc- maglfibiyeti olarak goziikmckledir!.. Son cirkin laaf-
ruzlanmn asxl saikt de -digcr bit cok scbcp meyaninda- i§ie btidur.L.
Ama bu millctin miintchap vekillerinden tc^ckklil eden TBMM bir gazet-
enin lelkin ve te'siri alluida rey vc kanaat dcgijjtirmcyccegini O'na da
but Lin aleme de g5slermi§ vc ispal elmi§lir.
176 - Bu miihterem §dizade velev muvakkatcn dc olsa Tiirkiye'ye gelmi§ bulun-
maktadir. §u anda Londra'da bulunan.buyuk.biriI35^iricetindc9ali;mak(adir.
DORDUNCU BOLUM
OSMANOGULLARIN UZERINDEN KABUSUNKALKI?!
A - iLK MERHALELER
Hilafct'in ilgasi sirasinda, liizumundan fazla hissi davranan
resml makamlar, Osmanogullan'm yurt disma cikarmakla
kalmamis, onlarm teskil etciklcri gurbet kafilesine bu aileye
sadece, evlilik dolayisiyle bagh bulunan « d a m a d 1 a r i»
da kalmislardi. Fakat bir mijddct sonra, hie olmazsa bunlarm, memle-kete donmeleri ve bundan hie bir mahzur dogmayacagi yazilip
sfiylenmeye baslamis ve mezkur 431 sayih Kanun'un tadili is-
tikametinde bir temayiil belirmeye basjairusu. Gercekten siyasi mahfil-
lerde uzun zamandanberi miinakasa edilmekte olan bu mes'ele nihayet
1949 yili Nisan'inda Meclis'e getirilmisiir.
Bu sirada orlalikta, HSnedan'a aid mallarm bazi kimselerce yok ba-
hasma ele gecirildigi saiyalan dolasiyordu. Hatta Istanbul Mebusu Os-man Nuri Kbni, calib-i dikkat bir sual takriri ile bu mevzuu Meclis'e
getirmis. ve devrin Maliye Vekili Ismail Rii§tu Aksal'dan izahat iste-
misti. Bu takrirde, Hanedan szasma aid mallann Maliyece nasi! tasviye
368 KADIR MISIROGLU
edildigi, nclcrin, kimlcrc nc Hafla satildigi sotuluyor vc sayi otau? bulu-
nan vagina vc lalfini ima cdiliyordtl."7
- Miiliyc Vckili 8 Nisan 1949 larihinde somlan bu suali o gun ccvap-
landirmadi. Cevfibini tadili kararlagtinlmis, bulunan 431 sayiti Kanun(lolayisiyla 18 Nisan'da vaki olacak miiztekata lalik ctiigi gortildii. Fa-
kal. O'nun 18 Nisan larihli cclscdc soylcdikleri de mcs'elcyi
aydmlnimiyordu. Aroma arzu cdilcn ladilai gorjeklejmi?' bulunuyordu.
Hakikalcn43l sayilr Kanun, IS Nisan 1949 tardive 5370 sayih yen! bir
kanuiite liidil cdilcrck dogum itilifuiyle Osmanh Hancdani'ndan olmayip,
ixi llancdan'dan bin ile cvlcnmis. vc 610m vcya bosanma ilc dul kahms.
olan vc cocugu bulunmayan crkck vc kadmlann Tiirkiyc'ye gircbilmcle-
rine imkan vcrilmisli. Bunu millcSkip kabul olunan ayui larih vc 5371
sayih diger bir kauunla da bu gibi kimsclcrin Ickrar « T il r k V a t a n -
d a s 1 1 g i » sifalira ikiisab cdcbilmclcri imkani saglanmtsu. Bu, 431sayih kanunun scbcp oklugu haksizhklan bcmuaf islikametindc ilk vc ip-
lidai bir adimdi, Bu giinlcr, Cumliuriycl Halk Parlisi'nin son iklidar
giinlcriydi.
1950 yilmda iklidar degismij, i§ basroa Dcmokrat Parti gclmijti,
Arlik halkin arzu vc hissiyalina biraz daha hiirmclkar ycni bir fikriyat
cccssiis elmij bulunuyordu. Tiirkiyc'dc lialk cfkar-i umumiycsinintamamcn Osmanogullan Ichindc oldugu muhakkaktr. Bu sirada HalkPariisi karjismda (cmel bir mukabil gorujii olmayan Dcmokrat Parti ise
halk hissiyatmj ofcsayacak ve rcy tcmin edccck bir icraat mevsimi 3511115
bulunuyordu. !§tc bu ciimleden olmak iizcrc 1952 yilmda mezkfir431
sayih kanunun bir kcre daha tadili ile bu defa Hanedan'a mcnsupkadmlann yurda girebilmeleri de saglanmak istenmijtir. Bu rnaksatla
Meclis'e scvkcdilen tadil leklifi Adliyc Komisyenunca da bcnimsenerek
Meclis'e sevkedilmis. ve mlizakeresine basjanilmi£tir. Once, hey'et-i
umumiyesi uzerindc miizakere acdmis ve soz alan haliplcr teklifin le-
hinde konusarak bu mevzudaki gercekleri 50k giizel bir sOretledile ge-
tirmi|lerdir. Bu bakimdan konusmalari, zabitlan aynen iktibas edip dik-
177 - TafsilSt ifin bkz. T.E.M.M. Tutanak Dcrgisi, C. 18 sh. 187 - 88, 8 Nisan
1949tarililiCel5cZap[j.
OSMANOGULLARININ DRAMI 3»
kallerinize sunmayi faydali giirduk:
BALKAN - Tilmij hakkmda siiz islcyen var mi efendim? Ilk sozISurhancddin Onat'uidir.
BURHANKDDiN ONAT (Antalya) - Muhterem arkadaslar, bir-
biriili takihcdcn iki biiyiik Diinya Haiti, Ycryiizu'ndcki dort biiyiik im-paraiorlukla bcrabcr buruann yam sua bir cok hiikumdarliklarin basmivemrslir. Bumm nciicesi olarak tac ve tabuni kaybeden bir hanedanm,bescr ihiiraslanna kapihp tac ve lalitlanna, binacnaleyh menfaatlcrine
kavusmak icin girismcdikleri tesebbiis kalmamisbr. Bircok komplolarakalilmrjlardir, Ncye mal olursa olsun, la? ve tahtlanna kavusmak icin
mcmlckctlcrinin ihtilal vc kan icindc yUzmesine razi olac:ik kadar beseri
iiniraslara kapilinislardir. Arkada-5lar, yalniz Osmanh Hanedam'dir ki,
buna lenezziil etmcmis, bu suretlc mensup olduklan Hanedan'in temizkanini lasidiklanm, biiyiik ruhunu tasjidiklarim ispat cden parlak bir im-tilian gceirmisterdir. Arkadaslar, kadinlan ac kalmijlar, erkckleri
sofbrluk cimislcr, garsonluk etmisler fakat mcmleketleri aleyhinde tev-
cih cdilccck hie bir komploya girmemisjer, her teklifi reddetmislerdir.
Onlar realiieyi gflrmcyi, hakikatleri kabul etmcyi de hilmisterdir. Bu giin
hicbir iddialan yok, hicbir lasaddi vc taaddileri ve kasitlan yoklur. On-lann bugiin maneviyatlarma, rulilanna hakim olan bir sey vardir; iclerini
cayir cayir yakan daiissila acisi, daussila atesi. Bir tasan geldi, bu, Os-manh Hanedaiu'iia mensup kadmlann memlekete donmelerimiisaMcsini istiycn bir tasandir. Arkada§Iar, hicbir mahzur yoktur. Bu-nun vakii zaten foklan gelmis gccmistir. Hatta uzatmadan, onlannlslirabim tcmdid ctmeden bu kanunun en kisa zamanda yuksek heyeti-
nizce maz.har-i kabul olmasini temenni cderim, saygilarimi sunanm(Alki§lar).
BALKAN - Necdet Alkin
NECOET ALKtN (Kutahya) - Muhterem arkadaglar! 431 sayihKarran'la rmdudlanmiz dijina fikanbras olan Osmanh tHnedam'ndankadm ve cocuklarin memleketimize donebilmelerini istihdaf eden veyuksek lasvibinize aizohiiian bu kanun tasansi; takdir buyuracaginiz
370 KADIR MISIROGLU
vechilc, hak vc adiilet esaslarma lamamen uygundur. Tasarmin gc-
rekccsinde dc bclirlilmij oldugti gibi, yaglan liayli ilcrlcmis. olan
Hancdan'a mensup kadmlann Cumhuriycl rcjimimiz icin bit tehlike
mcvzuu olabilcccklcri artik vaiid olamaz. Fransa vc tsvicre'do sahst
miigahcdclcrimc istinadcn ar/. edcrim ki; bu kadmlann bir coklan gunun,
bunun ynrdimlariylc sefil bir haldc kul-i layemul yagamaktadirlar.
Gccinmck icin cckliklcri istirap hakikatcn cok hazirelir. Gorduklerini vc
tjilliklcrim, yiireklcr acisnhr. Ciddcn 50k pcri§an bir duruillda bulunan
bu bcdbahl valandaglarimizm yajayi? tarzlan TiirklUglln liaysiycl ve
jjcreiiylc Ic'lifedilcmcz. Bu zavallilnrin iirtik mcmlckctimizc donmclcrine
mtisaadc cdilmcsi cok yci'indc vc insant bir barckct olur. Yiiksck Me-
clis'inizin bu talihsiz vatandaslanmr/. hakkaida uliivvii cenap aiifctini csir-
gemiyeceginden emin bulunmaktayim. Takdir yliksck Heyetinizindir.
SURKYYA P.NDiK (Canakkalc) - Muhtcicm arkadasjar, bciidcn
evvel konupil arkada$lanmizm da .tcmas cttiklcri gibi, millctin irade ve
idarcsini bizzal kciidisinin elinc almasim hedef lulan rcjimimizi koruma
gayesiyle 43 1 saydi Kanun o zaman cikanlnu§ vc bu kanun mticibince
Osmanh Hancdani liudud harici cdilmijti.
Fakat arkadasjar, sjmdi surasnu mu§ahcde etmek miinikundiir ki; bu
kauun gianun ilitiyaclanna en iyi sekilde cevap vermi§, fakat tarihi va-
zifesini dc yapmistir. Bu itibarla biz de biz.den evvel konugan
arkadasjanmiza istfrak ediyor, hatta kanunun kismen degil,
tamamen kaldinbnasim rica ve teklif ediyoruz.
Muhterem arkadaskir, bu ijte salim bir karara varabilmek icin bu iki
niiihim noktayi goz onunde tutmak icabeder. Bunlardan biri, bilhassa
Burhan Bey arkada§imizin temas ettigi gibi, hudud harici edilen
Hanedan'in dis. raemlcketlerdeki hatli harekelleri, birisi de, yine bir ar-
kada§imizm (emas ettigi rejimimizin kuvvet derecesi. Bu hususlarda ta-
mamen arkadasjanma i§tirak etmiyorum, fakat biiyiik bir cogunlugu, di§
raeraleketlerde bulundugu zaman, asla yurt aleyhinde bulunmami§,
hicbir sahsl emel ve ihtiraslanna atet olmamistadir,
Diger taraftan ikinci nokta olarak, muhakkak ki, herhangi bir tesir ile
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 371
sarsilraayacak §dde ulaginis, olan bir rcjimimiz var. Bu iki esasi
kar§ilastnirsak, bunlar hudud dismda bulunduklan zaman ekseriyetinin
lutiugu yol, dttrust, valansever bir yoldur. Diger taraftan zamandan buzamana kadar, tam manasiyle kuvvetlcnmis, bir rcjimimiz vardir, bununkargismda, bu Hanedan eMdi mcmeleket dismda bulunduklan halde,
rcjim ve mcmleket alcyhine calismamislardir. Binaenaleyh crkek,kadm hepsinin affini icaliettirecek bir durum tagimaktadir.
Sayin arkada§lar;
Biiyiik Atatiirk, arkadasjanna, yuzelliliklerin affini taleb ederkensebebini, bu arzetligim ikinci emniycte islinad ettirmi§tir, rejimin kuv-
vctli olmasina.
Kaldi ki; bu vatandajlanmrz, soydajlaritntz yiizellilikler gibi, bun-lann liayatta olanlari memlekctin karanlik gunlcrinde fenahga igtirak
etmi§ TUrkler dcgildir. O i§lerde rol almtj insanlai degildirlcr. Bunlarmbiricik kusurlarint, Osmanb Hanedant'na mensup olmalart tejkil
etmijtir. Bu mcnsubiyel de bu insanlarin gurbet diyarinda kahtr
cekmesinc, istirap cekmesine kafi bir sebep dcgildir, arkadajlar!
Arkada§lanmin da temas ettigi gibi, vatan liasreti, acilarin enacisidir. Bu itibarladir ki; bu vatanda§lanmiz ve soyda5lanmiz bunuyillarca cekmijlerdir. Perisan olmuslardtr. Buna mukabil mcmleketeolan ba|!an, mcmlekete olan sevgileri co|unluk itibariyle hicbir zamansarsintiya ugramami§tir.
Demin arzetligim gibi, yabanci W5 bir emcle Slet olmami§Iar, dahaagikfasi, yabanci ve gurbet diyarinda bulunan Turkleri, mallimkansizliklarina ragmen, bagirlarina basmij ve onlara gok yardimyapmisjlardir. Bunlara aid bircok misaller mevcuttur.
Bu itibarla bunlan kadin erkek diyc fkiye ayumak, bir kismuii gefkat
ve merhametimizden istifade ettirirken, diger bir kismmi vatan dijinda
daussila ile harab ve perigan bir hale sbkmak adalete pek uygundti§miiyor. O bakimdan arkadasiai', ben rica edeeegim, dig memleket-lerde bulunduklan zaman ieaiisinde memleketiri rejimi"aleyhinde
372 KADIR MISIROGLU
cahsmamis olan ki, Hiikumci, catigmis vc cahsmamis olanlan pckalii bi-
lebilir. O haldc bu sckildc yarim bir kanun cikartmaktansa onlarin,
mcmlckct nleyliinde bulunmamisjariniii topuna §§mil bir kanun
cikarlmak dalia iyi olur. Bu sekilde scfkatimizi ve mcihamctimizi biiliin
Dlinya'ya ilan cderkcn lamfimcn rcjimimizin kuvvelinc inandigimizi da
bUtttn Diinyaya ilan eunis olncagrz. Bizim knnaatimiz budur. (Bravo
seslcri).
KASKAN - Vaklin gccmis olmasina binacn 16 Haziran Pazartesi
giirtH saal 15'tc loplamlmak iizcre Oluruma son vcriyorumV78
16 Haziran 1952 larihindc bu kaminun muzakcrelcrine Ickrar
basjamms ilk olarak soz alan liumdiillali Suphi Buy de §u giizei fa-
kal baza yanhslar vc bclkklc esussiz. mesmuali ihtiva edcn konusmayi
yaprmstir.
BASKAN - Bu 43 1 sayili Kanun'a ck kanun tasansimn bundan
evvelki oturumda muzakeresine baslamlmisti, Soz liamdulfuh Sltp-hi
Tanriover'indir. Buyurun Tanriover...
HAMDULLAH SUPHI TANRIOVER (Manisa) - Muhterem
arkadaslar. basjangici. larihin l^igi alimda olmayan cngin bir muzinin
karanhklarina dalan, milli varhgimiz.ui koskoca bir mcrhalcsi, bclki
biitiin tarih mcrbalelcri arasmda en buyUgii, O-smaiili dcvridir.
Osmanh Dcvleii alii asirdan fazla surdii. Bunun bazi hususiyctieri
ijzcriiie, bircr kclimc ilc dikkalinizi cclbcdeccgim.
Turk Taiihinin alemsumul miihiyeti, Osmanh Devleti'nin bir eseri-
dir. Dalia evvelki Turk devlellerini, Avrupa bilmez vc Diinya bilmez;
bizi Selcuklar'dan dolayi lammazlar. Gaznevtlerden, Harzemllerden do-
layi laniniazlar. Hindistan'da, Afganistan'da, Cin'de, Orta Asya'da,
Saiki Avrupa'da, Afrika'mn gimalinde ve Sarki Roma'da birbirini takip
eden devletier kurmus olan irkimmn, milletimizin larihinde en maruf de-
vil', en sayan-i dikkat devir, Osmanh devri olmusiur.
178 - TISMM. Tutanak Dergisi, C. 16lh.216.v4 BHaziran 1952 larihli Celse'ye
aid zabu.
OSMANOGULLARININ DRAMI 373
Eski Tiirkisiaii'Iar vardir, Rusya'da bir Tiirkislan kalmistir. Uc mil-
yon kilometre sahasi var, orada 19 milyonluk bir halk oturuyor. Icinde
Tiirk ncslinden Olmiyanlar var. Ezici ekseriyel bizdendir, Turk neslin-
dcndir. Bunu Avrupa bilmez, bunu Diinya bilmez. Bilenler bazi
tarihcilcr, miistcsriklcrdir.
Bir (".in Tiirkislan'i vardir, muazzam bir sahadir. Onu Avrupa bil-
mez.
Bir Afganistan Tiirkislan'i vardir, onu Diinya bilmez.
Yepyeni bir Tiirkislan viicuda gclmistir. Bunun dogusu hakkinda
dikkalinizi celbederim. Afrika-Belcikasi gibi yabanibat bir sahada ku-
rulmamishr. O, Madagaskar'da elde cdilmis bir hiikumranhk dcgildir.
Burasi Bclucislan'a benzemez. O, tcmeli Selcuk Medeniyeti olan, eski
kliisik Yunan ve Roma, Asur, Keldant, Misir, Arap medeniyetlerinin
biiyiik devirlerine $ahid olan genis sahalarda kurulmustur. Bu suretle,
evvelkilcre 50k iistun yepyeni bir Tiirkislan viicuda gclmistir. BuTurkislan'm viicuda gelmesi bir dil zaferidir, bir din zaferidir ve nihayet
birbirini lakip edcn ve asirlarca suren cins cins muhtesem Osmanhmiiesseselcrinin basil ettigi bir zaferdir. Cedlerimiz buraya gelip son
devleti kurduklari vakit, karsimizda, bizi tamamen kendisine yabanci tu-
lan ve mtitemad? iizerimizc Ehli Salip Ordulan gondcren bir Avrupakargismda idilcr. Burasi ales ve demir firtinalanmn estigi bir yerdir.
Gene olanlarimiz bundan 19 sene sonra -yalniz 19 scne soma- Anado-lu'da millet vc dcvlet olarak dokuz yiiz sene siiren bir hakimiyctin essiz
bayrammi idrak cdeceklerdir. Biitiin bayramlarimiz arasinda en biiyiik
bayram olacaklir. Muayycn bir toprakta hakimiyetini dokuz asir yalniz
iki hancdan riyasctinde idamc etmenin mamlsim siz takdir edersiniz.
Bunu benim izahima hScet yoktur. Malazgirt'te 1071 de bashyan ve bize
Anadolu kapilarmi acan muharebe hayrct edilecek kadar uzun surmiis
bir taanuz liarbidir. Orla Asya'dan merhale merhalc gelen bu taarruz,
1863 de Viyana surlari oniinde durdu, 612 sene oir yayilma gazasi
karsismdayiz. En gen? olanlarimzi istisna ediyorum, digerleri, az cok
ya§h olanlar iki Cilian Haibini bilirler, Almanya gibi, bir asker! kudietin
374 KADIR M1SIROGLU
sahibl olan mcinlekct, kisa (asdalarla yayilma muharcbeleri yapti, iki de-
lasinda da maglup oldu, geri cckildi.
tstila, licka vc istikrar nokfa-i nnznrindan fevkalficic dikkata layik bir
cscr kaisisindnyiz. Escr vc miiessir cok biiyiikliir. Bizansi bir ucundan
obiir ucuna kadar takip cdcn vcrfisct kavgalan, mcz.hcp kavgalan, Os-
manh tarihi gdz online getnikhgi vc aiada bir muk rycsc yipildigi va let
fark cok biiyiik olmak tizcre bizim lehimizcdir. V-iusi oldu|umuz Si
znns'la on lifmedan birbirini takip clli on kiisui asir zurlinda, biz.de
yalnu iki liauedan dokaz asir zarlinda. Bu nc yamaa istikrardir.
Karsisuida Avrupa gibi dUsman bir alcmin asularca birbirini takip cdcn
saldinsjarnia, Asya'dan gelcn istilft oidulainia, Anadolu bcylcrbcyinin
aynlis niiicadelcriuc ragmen cscr nc kadar saglamdir, kukltidur. Bu cse-
rin en kisa tarifi, llirisliyan Avnipa'mn Sark'a knrsi en ileri kalcsi olan
Bizans'in Islam Sarkin HirisLiyan Aviupa'ya fcar§l en ileri kalesi halinc
gelijilmesidir. Bu bir miicizc...
Oelccck sene Istanbul Fclhi'nin besyuziincii sencsini tes'id
edecegiz. II. Mchmed, 22 yasjmdaki dfihi kaluaman bizc bir dakika
bajtill kaldinp sorsa «Ailcm nerede?» O'na nc diyeccgiz? O'na ccvap
Hiikuinetin gctiidigi kanundur.
Ben ilk soz alanlan dinlcdim, timuyontm ki; yekpare olarak, kanunu
tasdik edecegiz. Hiikumct lazim gelen diger bir ledbiri de almistir.
Vcrasct ihtilaflanna mahal vercbilccek olan yolu kapami§lir. Erkek aza,
dogrudan dogruya tahta varis olmak davasini oitaya atabilccek kimseler
mcmlekete gelemiycccMerdir. Buna bir miiddet icin ben de laraftanm.
Fakat diger azanm dijarda kalmasi icin hie bir sebep yoktur. Onlar
memlekete gclcbilirler, hatta bazilannm vaziyetleri son derccc agudir.
Arkadajlar Paris'ie sizin de benden ijitecek zaman zamanhalirlayacaginiz bir scyi ogrendim. Iki tane Hanedan'a mensup kadin,
yani Sultan Hanim zaruretin son derccesine dii$tuler vc buolann akgam
saatlerinde evlerjn online atdan yiyecek artlklan icin arandiklanni gbren
eski Ermeni vatandaslantruz kendi aralannda toplamyorlar, onlara her
tiirlu yardimda bulunuyorlar, hatta bjrev iutafak kirasini veriyorlar.
431 sayili kanunla yurd difina cpikanlanlardan Osman PuadEfendi'nln babasi Selahaddin Efendi (Sultan V. Murad'm oglu)
Bunu size, Baskonlosumuzun lisanindan aldiguni malumata istinat ede-rek naklediyorum.
Hanedan azasuim bazi hususiyetleri sizin takdirinize laytktir. Hay-darabat Nizami'nin. gelinlerinden biri son Halife'nin kiziDiirriisehvar'dir. Yani Sahane inci. lllustration'un bir cumlesinihatirliyorum. «0, biiyiik bir asSletin en giizel omeklerinden biridir, hiebir zaman bir isim bundan fazla istihkak edilmemistir.» O bundan dortsene evvel istanbul'a geldi|i vakit bir gazete muhabiri sordu,cocuklanniz Tiirkce konusuyorlar mi? Durriigehvar, cpeydu§iindukten soma mahzun ve munfail bir ses su cevabi verdi: «Bcnimbir Turk kadim oldugumu unutabilir misiniz?.»
O'nun en yakin arkadaslanndan bin de Nizam'in ikinci oglunun kansiNiliifer'dir. lllustration'un muhabiri O'na soruyor, «HanedammziAtatiirk memleketten cikardi, hakkmda ne diisuniiyorsunuz?» «Evet»diyor, «Aile olarak muteessirim, vatan topraklanndan uzaktayiz. Fakatbir seyi unutmamanizi rica ederim. Ben bir Turk kadmiyim, vatanimikurtarana karsi olunceye kadar yaimz rainnettarbk hissi tasBimU(Alkijlar, bravo sesleri).
New York'a gitmis bir Sultan Hanim orada evlendi. (Jocuklanaskerlik yasma geldi. Amerikaldar askerlige davet enikieri vakit iki gen-
376 KADIR MISIROGLU
cin vcrdigi ccvap budur: «Biz Turk evlfuhyiz, bir gilii memleketiinize
bizi kabul cdcceklcr, askerligimizl mcmlckclimizde yapacagrz.» (Bravo
scslcri). Bu surcllc Tiirkliik hissini dairna muhntaza ederj vc icinde bir
lane hain, bir (acre medium, uc be§ lane zaif adam cikmasina ragmen
biiyuk vo engin millt tarlhimizin koskoea faslim acrms. olan bu
Hfmedan'm kadinlan, gocuklan, mcusuplan, Hukumctin aldigi tcdbirlcr
daircsindc mcmlckclc avdet edcbilirlcr. Bu zaman gelmijlir ve hicbir
(chlikenin bugiin mevcut olmadigma kaniim. Rcjim kuvvcllidir ve be-
kasi uyarams bir millelin icminali altmdadir. Onlar da Turk valandagi ol-
arak gclsinlcr, kendi mill? bayraklarimn allinda mcs'ud yasjamak imkani
bulsunlar. Buyiik Millet Mcclisi'mn vcrccegi karar onlari minneliar ede-
ccklir vc onlarin isiihkak ciligi bir karar olacatlir. Arkadajimz burni siz-
den islirham ediyor. (Bravo seslcri, alki§Iar).
BALKAN - Miillt Erkuyumcu (Yok scsleri) Tiimii hakkinda
basjka sijz isleyen yoklur. Maddclcre gecilmcsini oyunuza sunuyorum.
Kabul cdcnlcr... Elmiycnlcr... Kabul cdilmi$tir. (ivedilik lakriri var ses-
leri).
Tasarinin ivelidiliklc gorugiilracsi hakkinda bir takrir vardir, okula-
cagim.
Viiksek Baskanliga
Hilafet'in ilgasina ve Hanedan-l Osmani'nin Tiirkiye Cumhuriy-
eti mematiki haricine clkarilmasmi dair olan Kanunun ikinci mad-
desirlin degi§tiri[mesi ve aynl Kanuna bazi maddeler eklenmesi
hakkindaki Kanun tasansinin ivedilik!© gbriisulmesini arz ve teklif
ederim.
Adalet Komisyonu
Bu Rapor Sozciisij
Vacid Asena
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 377
BALKAN - Takriri oyunuza arzediyorum. Kabul edcnler Et-miyenler... Ivediliklc gbriijulmesi kabul cdilmi§lir. 17'
Bundan soma rnaddelere gecilmis, bunlar uzerlerinde miizakercac.Irnaks.zu, [eker leker okunarak re'ye konulmu
5 hepsi de MeelisRtyasetj ne geldikieri
5ek.ldc kabul olurrmuSlardir. Bu surcile oriayac.kan 18 Nisan 1952 tarih ve 5370 say.li Kanun'un memi sudur:
Hilafet'in ilgas.na ve Hanedan-i Osmani'nin Tiirkiye Cumhuriy.en memal.k, haricine c.kanlmasma dair elan 431 aay,ll Kanunun 2nc, maddesinin degistirilmesi ve ayn, kanuna baz, maddeler ek-lenmesi hakkindaki Kanun:
MADDE1 . S Mart 1340 tarihli ve 431 My,,, Kanunun Ikinci
maddesi degistirilmis ve ayn, kanuna asag.da yaz,l, maddeler ek-lenmi^tjr: m
MADDE 2 - Miilga Hilafe, „e mtinderis Osmanl, Sultanat,Hanedaninin padisahlar sulbiinden olan erkek azas, ve buniarmerkek fiiruu Tiirkiye'ye gelmek ve Tiirkiye'den transit olarakgecmekten memnUdurlar. Buniarm d.sinda kalanla, Tiirkiye'ye ne-lebilirler.
EK MADDE 1 - ikinci madde geregince Tiirkiye'ye geiebile-oeklerin muracaatlar, halinde, Tiirkiye'ye gelmek ve Tiirkiye'deikamet etmek sartlar, aranmaks,z,n vatandasllga al.nmalarma Ba-kanlar Kurulu Karar verebilir.
EK MADDE 2 .. | ki„ci madde hiikmiinden istitade edenler bukanunun yiiriirliige girmesinden itibaren umOmt hiikiimlerdauesinde ma, edinebilirler. Bu suretle Tiirkiye'de mal edinen-lerden olenlerin ikinci maddeden is,„ade edemiyen varislerine aidhlsseler sulh mahkemesince bir sene icinde tasfiye olunarak tutar,kendilerine odenir.
170 TBMMTftoakDergisi.C. 16sh.238vd. 16IW™ 1 952 tarihli cel.c »p„
378 KADIR MISIROGLU
EK MADDE 3 - Bu kanuna mijsteniden yurda gelmek hakkini
haiz olanlar 27 Agustos 1324 ve 20 Nisan 1325 larihli iradeler ve
431 sayili tefsir kararl geregince millete intikal elmis olan bilOmum
menktil ve gayrumenkul mallar uzerinde miras sebebiyle veya
diger herhangi bir sebeple hak iddia edernezler.
EK MADDE 4 - Turkiye'ye gelenler veya Tiirk vatandasligini
iktisap edenler usultan, hammsultanlar, kadcnetendi, prens, prens-
ee» gibi Hanedan'a nispet itade eden elkap ve unvanlan kullan-
maktan memnudurlar.
Ikinci madde hiikmunden istifa edenlerden memnuiyet hilahna
harekette bulunan alti aydan iki yila ve bu unvanlan bu kimselet
hakkinda iltizamen kullananlar 3 aydan bir yila kadat hapis oezasi
lie cezalandinlirlar.
MADDE 2 - 431 sayili Kanunun ve diger kanuntartn bu kanu-
na aykin hukiimleri ila 5371 sayili Kanun kaldinlmistir.
MADDE 3 - Bu kanun yayimi larihinde yiiriirluge girer.
MADDE 4 - Bu kanunu Bakanlar Kurulu yurtilur.»,!°
Bu suretle Osmanogullari iizerindeki deh§cili kabusun kalkmasi isti-
kametinde ilk merhale kat'cdilmis, oluyordu. Fakat bunun da asil biiyuk
yaraya merliem yerine nester olan iki noklasi vardi: Bunlardan birisi,
sehzadelerin «Tiirkiye'den transit olarak dahi
gecemiyeceklerinin» tasrihi idi.
Digerleri ise, hie bir rzdiraba benzemeyen « v a t a n h a s r e t i »ni
dindirmek imklram elde eden ba'zi Sultan Efendilerin kosup gelerek
yasU yakmlanni yidellerde yalraz yapayalniz birakmis, olmalandir. Onlar
bunu, «vatana k a v u § m a k » gibi miifhis, bir amil olmasaydi, el-
bette yapmazlardi... Ama ne fare ki, « v a t a n »la « y a k l n 1 a r »i
kar§i karjiya gelmis. ve iki taraftan birini tercih mecburiyeti dogmuftu.
Osmanogullan'mn vatanlanna baghliklanmn ise, bu ugurda kundaktaki
180 -a.y.
Sehzade Suleymari Efendi'nin oglu Mehmad §erefeddinEfendi'nin cocuklugu
{ocuklanra fcdfl etmcye kadat varan atal ve raantik iistu bir a§k ve ihti-ras raevzuu olduju malumdur. t$te bu sehepledir ki, bu aileninkadmlarnu erkeklcrinden ayirmaya scbep olan bu kanun da - maalesefbflyte hesapta olmayan - bir faciaya sebcp olmu5 tu. Zira, niyet lialis
uliyse de yapdan is. eksik ve hatta kusurluydu.
Bununla beraber bu kanun yine de faydah olmujtur. §oyle ki, bun-dan istifade ederek vatana gelen Sultan ve Hammsullan EfendilerinbuLUn eral ve harcketlcriyle rejim .icin his bir telilike lesjkil etmediklerigarulmiis. ve anlasilmistir, Bu da, son merhalenin, yani sehzadelerin devatana kabullerini kolaylajtirmi? ve bu husustaki endisclcrin yetersiz-ligini bedahet haline getirmistir.
B - SONMERHALE
1973 yihna gelindiginde « C u m h u r i y e t i n, Ellinci Yild o n ii m u »nii kutlamak icin genis hazirliklar yapilmaktaydi. Buciimleden olmak iizere son dereccde §umul!ii bir«Af Kanunu*fikamlmasi umumu bir temayiil haiindeydi. Zira bu sirada Turk ha-pishanelerindc sagci ve solcu olarak binlerce siyasi mahkum bulunmak-taydi. Hatta bu satirlann yazari da onlardan biriydi. Yaktasan seciraler
300
'
KADIR MISIROfeLU
dolayisiyle partilcr, bu hususta bir nevi vaad yans.na giri§mi§lerdi.
Secimden soma labiatiylc bu vaadlcrin tahakkuku gcrckiyordu. Bu mak-
sadla hcmetl hemen biiliin partita larafuidan Mcclis Baskanhgi'na birer
«Af Kanunu L a y i h a s 1 » takdim cdilmisli. Bunlardan birisi,
son dcrecc dc calib-i dikkal bir husus olarak mczkur 431 Sayih Ka-
nun'iin tfidiliyle, Osmanogullari'mn kadm kismma evvclce lanmmis
olan haklarin crkeklere dc tesmil edilmesini tc'min cdccck bir madde ih-
tiva cdiyordu. Bu, Demokratik Parti'nin adina yapilmis. olan teklifli. Bu
Particle mes'clcyi ilk (lota olarak eic alan vc biiyilk bir samimiyctle bc-
nimscyen muhtercm SuSdeddin Bilgic Bey olmustur. Bunu af tckli-
fini tan/.im igin toplanan parti mcclisindc onaya atmis vc Baskanlannin
tercddiillerinc ragmen miidafaa cderck ckseriyctcc tasvibini saglamistir.
Daha sonra da bu mcs'clcnin kuvveden Elite cikmasi icin gene ve
kiymclli niilliyclcitcrdcn Erzurum Milletvckili Rasim Cinisli ile Kon-
ya Milletvckili M. Kubilay Jmer'i vazifclcmlinmsur. Gercckten bir
kac giin soma «Konya Millclvekili M. Kubilay tmer, Kars Millet-
vckili Y Bozkurt, Ankara Milletvckili C. Ondw ve Er/.urum Millet-
vckili Rasim Cinisli'nin 29 Ocak 1974 larillinde bir af kanunu
liiyiliasi tanzim cdip Mcclis Baskanligma tevdi eylcdiklcri gorulmiistlir.
Bunun csbab-i mucibc kismmda:
«... Diger laraflan 1952 senesinde Osrnanli Hanedam'na mens-
up kadmlar bakkinda kaldinlan yasaklar ve temin olunan haklann,
erkekler loin de aynen tatbikini saglayaeak bir hukuki degisikligi
zaruri buimaktayrz..> ciimlesine yer verilmistir.181
Bu esbab-i mucibeyle takdimedilen Icklifin besinci rhaddesi ise su
sekilde tanzim edilmisti:
.MADDE 5 - 26 Receb 1342 ve 3 Mart 1340 tarih ve 431
say.li Kanun'un 2 ile 4'imcii maddeleri kaldirilmisw. Bu durumdan
istifade etmek isteyen erkek mensuplar bakkinda 431 sayill kanu-
nu tadil eden 16.6.1952 tarih ve 5958 sayill kanun gereglnce
hadinlara tanman haklar uygulamr.»IK
- TBMM. Tulanak Dergisi, C. 2, ah. 23, 27 Mart 1974 tarihli zabil.
Mcclis BaskanligYna verilmis bulunan butiin af kanunu tekliflerini
mlizakere cdip birlestirerck bunlardan tek bir metin meydana getirenAdalet Komisyonu bu mesele bakkinda: 20 Mart 1974 rarihindc TBMMBaskanligYna takdim edilen raporunda:
«... Mctnin 8 nci maddesiyle ilgili miizakcrelerc baslandig. siradaverilmis bulunan bir onergenin kabulii ile'
83 26 Rcccp 1342 ve 3 Marl1340 tarih vc 431 Sayill Kanun'un 2 vc 4 lined maddelerininkaldmldigma ve bu durumdan istifade ctmck istcyen crkek mensuplarliakkmda 431 sayili kanunu tadil eden 5958 sayill kanun' gcregincekad.nlara tammlan haklarm uygulanacagma dair liiikiim, metne 8 incimadde olarak ilfivc edilmis vc ilave edilen bu maddc ile. icklifin bundansonraki maddeleri birer fazlasi ile teselsiil ettirilmistir.»™ dcnilmckte idi.
Bu raporu imza eden Koraisyon azalanndan bazilarinm bu madde icinmulialcfci serlilcri mevcutlur. Bunlardan Komisyon baskani Yah'yaOguz (C.H.P.) «8 inci maddcye muhalifim» diyerek raporu imzaetmistir. Komisyon Baskan vekili Istanbul Milletvekili A.D. OztuncHatay Milletvekili M.S. Rese, Istanbul Milletvekili 1. Ozbav'Nevschir Milletvckili M.Z. TeWiwr'de bu raporu ayn. muhalcfetserhiyle imzalamislardir. Adana Milletvekili O. fjitink«Osmanogulian'na muhalifim», Mardin Milletvckili T. Oguz«tUmiine muhalifun, soz liakkim mahfuzdur» tarztnda serf] vermisKonya Milletvekili M. Kubilay imer'in ise bu rapora, «Tumiinemuhalilim, muhalefel serliim Anayasa'ya aykinlik dahil ve Osmanblaricm lehte eklidir.» sozleriylc imza koymus bulundugugBrulmektcdir. 1!s
Komisyonda son seklini alan af teklifinin 27 Mart 1974 tarihinde
1S2 - TBMM. Tulanak Dergisi C, 16 sh. 24
183- AdSla KoiimyomVndaki niiizakerclcrdc daha ziySde Hukiimel's mensup
partitarin tekliikri e!as al,nd,Jmda„bu ha slls , bir takrir verilcrck mcine daliil editek is-
Iciimjjtir.
184 - TOMMTutanakDcnislC. 16, sh. 45.
185 - TBMM. Tulanak Deigisi C
M2 KADIR MISIROGLU
TBMM'dc miizakcrcsinc baslamlmi$ttr. Gruplan adina bo layihamn
tBmU iizcnndc sir, alan hatiplerdcn once A.P. Isparta Millctvckil,
SMeyma. Dcmircl, miitcukiben dc C.G.P. Siirt MMetvekih Meh-
met Nebil Oktav, konusma yapmislanta. Bunlar konusmalannda Os-
martllan hskkinda - nc lehte ve m> de aleyhtc - higbir beyanda buiun-
mamislardnr. MulcakibM sfe alan M.S.P. Qotura MiUelvetah Yasm
Hatiboglu heyecanh konusmasmm soramda Osmanogullar. mesclcs.nc
lemas ederck:
« - Muhterem Milleivckillcri, MSP Gtubii bu af kaminlarmtn tUmii
iizciindc miispcl oy kullanacakur.
Banun sebeplcrindcn bittsi dc, seneterce vatancttda yasayan
Hancdan rnensuptoroun crkek cvladlannin yurda donmclerinin teminl de
On gimilmustur. Kostantta DragaMlo lorunlan 1staobulun en
mitea kosclerindc devran sUrericen, ccdd,m I'atih'in k.hc takk, olan
mulkiindc lotunteiiun vatancOda olmasina gBnlOmta rta degldir. Akit
Mcrhum da giizcl demis:
,,Can-i canani biitiin vanmi alsm da Hiida,
Elmesin tek walanimdan beni diinyada ciida»
Hepinize hurmeflcrimi sunarken soztertmi iki misra ile baglamak
isterlm:
«Yikanlar hatit-i nasadimi yarabbi sad olsun!
Benimciin namurad olsun diyenler, bormurad olsun!..
sozlerinibitirmisjlir.'*6
Bu sbzler Osmanogullan lehindc olarak Demokrtik Patti tarafindan
ortaya attlan tettifin Hukiimetin bir kanadim teskil eden MSP ta-
rafmdan da ciddiyet ve samimiyeilc benimsendigini gostenyordu.
Esasen daha evvel de M, Kubilay tmer ve arkadaslannin bu hususta-
ki tekliflermin komisyonca benimsenmesi ve Meclis Baskanhgi na gen-
dnJuvoWikioink«*aSfiii»bu!iinn birk,^m'oW.yffla*.Su't.y'
OSMANOGULLARI'NiN DRAMI 383
rilen mciinde yer alabilmesi de bu Paiii'nin, Adalet Komisyonu'nda faalvazife alan mebuslarmdan (smail Miiftiioglu ve Yasin Hatibnglugibi bazi MSP milletvckillcri sayesinde mumkun olabilmisti.
Biiahare D.P. adina site alan M. Kubilay tmer de Osmanogullanmes'elcsine lemasla:
«... Bu arada belinmek istcdigimiz bir husus var. Adalci Komisyo-nu'nda yeni Cumhuriyel Halk Pariisi mensubu iiyeler d.sindaki ekseriy-el, Osmanli Hanedam'nni erkek ahfadi icin, 1952 de banim racnsup-lanna laranan, yurda giris-cikis imkamnm tamnmasi, vatandasligamiiracaat ve vaiandashk hakkmm tamnmasi yolundaki Dcmokratik Par-ti'nin teklil'indcki maddeyi ve hiikmii kabul cimekle yerinde bir tasarruf-
(abulunmu§tur.
1071'den beri Musliiman Turk Milleti'nin valam olan bu topraklardaulke, millet ve hakimfyet iicIOsii iccrisindc var olan bir Devlet vardu. Busebcplcdir ki; Diiyun-i Umumiye Odenmis yine bu sebepledir ki Os-manli devrinde kabul edilen bir takim kanun, ni/.amname velalimainameler cl'an laibik edilmekledir.
Bi/.e bu gunkij topraklan birakanlarin nasil bizler ahfadi isek,Fatih, Yavuz ve Kanunilerin ahfadi da bu durumdadir. Haklaimdatanllin hiikmii bir yana, bugun icin ellinci yihm idrak eden TiirkiyeCumhunyeti'nde bir hiikiimdarliga ve Cumhuriyel chsindaki bir idareyedonii§e irnkSn yoktur.
Anayasa'nm Cumhuriycfle idare olunacaginuza dair 2'inci ma^desi-mn hiikmii, tek degis&Iik teklif edilemeyecek hiikumdiir. Bu sebeple,sirndi Osmanlz Hancdani'nin gelisi dolayisiyle. sozde hassasiyet vecelSdet gostermek isteyenlerin samimiyetlerinden bahsedilemez. Helebunlara Turkliikle ilgili en firkin ithamlan basinda reva gSren komunistkalemler, evvela mahkemelerde Tiirklu|u, islamiyeti, AUah'i reddeden-lerm affmi nicin istcdiklerinin hesabim vermeden bu Brz girisimlerdebulunamazlar. Osmanli Hanedam mensuplarindan hicbirisi aslmi inkareden haremzadelerden olmamisOr. Kcndileri vatanlanndan daha bncelerigerek gorulen bir kanunla disanda tarakilmis, vatandashk haklanndan
384 KADIR MISIROGLU
iskat edilmisjcrdir; ama, onlan Miisliiman-Turk o'lusjanndan hig kimse
mahrum edcmemisUr, cdemez dc. Bu topraklarda yiyip icerek, blume
dahi gidcnleriylcTuikliigii, Miisliimanligi, Allali'i redvc inkar edenlerin
affi istcnccck, bunlarla klyasi dahi caiz olmayanlarin yurda donusjcrinc,
valandagliga muracaatlannda kabliltinc kargi cikilacak... Buna hangi
akil, manlik vc Imkuk kaidcsi miisaadc cdcr ve ccvaz vcrcbilir? Bunu
hangi vicdan sahibi Miisliiman-Turk ilcri surcbilii'.'
Bu mcvzucla ilave cdeccgimiz s.u olacaklir: Osmanli Ilaiicdani'nm
yurda donll§lerine imkan saglarnak, kanun tcknigi yoniindcn burada
gOril|ttlmesinde hi; bir sakinca olmayan fair husustur. Bu cihcl, komis-
yonda karara, csbab-i miicibcsiylc biriiktc haglanmisiir. Bir umiimi af
mcvzuu icindc boylc bir hukiim yer ahsi isc, bazi basin organlarina ak-
sedcn bcyanlarda oldugu gibi, Osmanli Ilfincdani'mn crkck mcnsu-
plarini. aflan isiencn sanik vc hiikumliilcilc bir tulmak dcgil, mukaycs-
cyc dahi cevaz vcrmcz. Mcscla, sfidccc bir kanun tcknigi yiiiuindcn
nalledilme seklindc dc ele ahnabilir. Tckrar edclim, Osmanli Hancdani
mcnsuplan i?in getirilen hiikum, buna kar§i cikan, Tiirkliigii,
Miisliimanligi, Allab'i inkar cdcn komiinisllcrle asla bir lerazidc
tartilamaz, mukayesc cdilcmcz. Yavuz hirsizlar raisali bagiran
komiinisticri, isbirlikcUcrini vc yardakcilanm Turk kamuoyu {ok
yakindan bitmektedir vc tammaktadir...»18
' demistfr.
Bu kanunun, hey'et-i umuimycsi iizerindcki gorusmeler nihayete
crince rc'ye va'z olunmus, vc ekseriyetle kabul oluiidugu goriilmusWr.
Bundan sonra maddelerin muzakerclerine gccilmis. - usul - vcchile -
her madde okimarak ayn ayri iizerlerindc miizakcre acilmisnr. Bu surct-
Ic goriisule goriisule nihayet sira Osmanogullari mcs'elesini tanzim eden
sckizinci raaddeye gclmijtir. Bu maddenin miizakcresi dolayisiyle vaki
olan konusmalan da Mcdis Zabitlarmdan aynen iklibas ederck dikkatle-
rinize sunuyoruz.
Yedinci madde. hakkindaki miizakere bilip dc bu maddcyi re'yc va'z
cdcn baskan bundan sonra:
187-MMTD.C2.rt.397
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 385
«Sckizinci maddcyi okuyorum» dedi vc bu raaddeyi okudu:
MADDE 8 - 26 Recep 1342 vc 3 Mart 1340 taiih ve 431 sayili
kanunun 2 vc4 ncii maddclcri kaldirilmisnr. Bu durumdan istifade et-
mck isteyen crkck mensuplar hakkinda 431 sayili Kanunu tadil eden16.6.1952 larih vc 5958 saydi Kanun gcregincc kadiniara taranan haklar
uygulanir.
BALKAN - Madde iizerinc Sayin Cinisli, Demokraiik Parti Gru-bu adina; Sayin Nnzim Ba?, Sayin Hayreddin Uysal, Sayin VahidBozarli, Sayin Ataftv, Sayin Akova ve Sayui Karakoc jahislan icin
sozistcmcjlerdir.
Dcmokratik Parti Grubu adina Sayin Cinisli, buyurunuz cfendim.
D.P. GRUBU ADINA RASIM ClNlSLE (Erzurum) - SayinBajkart, sayin milleivckilleri!
Miizakcrcsini yapiigimiz kanun (cklifinin 8'inci maddesi, Osman-oguliannin yurda dijnmelerine imkan vermektedir ve 50 yil once, 3
Mart 1924 tarihindc, Osmanli Hanedam'nm Tiirkiye Cumhuriyeti'ninmcmaliki haricinc cikanlmasi 431 sayili Kanunla kabul edilmijtir. A-radan 50 yil gecmistir. Simdi Cumhuriyetimiz, butiin miicsseseleriyle
50'inci kcmal yasmi idrak etmektedir. Her Tiirk'iin gflnliine kcik salmis.
Cumhuriyeti'mizi, 50'inci ya§mda Yiicc Mectislerimiz Atifct duygu-lariyla kutlayacakur. Bu miinasebctle ele ahnan af teklifinin bclki de enmanali y;mim, bu 8'inci madde gercekleslitecektir.
8'inci madde ile huzurunuza gelen Osmanogullan'nm yurdaddnmesi talebini once hukukun objektifinden bakaiak, sonra da Turksiyasl taribinin faglara sigmayan devamliliginm bir icabi olarakdegcrlendirip, Yiicc takdirlerinize sunmak istyorum.
Once $unu belirtmek isterim: Kanunlan ihlal eden, adli mercilerOnunde raahfeOm olanlann affi ile 8'inci maddenin tanzim tadil teklifini,
birbirinden ayri gdrmek lazimdrr. Burada, 1924 yilmda Cumhuriyet re-
jiminin oturup ycrlejmesini saglamak amaciyla pkanlmis bir fevkaladehal kanunun tadiii babis konusudur. Omriinu tamamlamis olan ve
386 KADIR MISIROGLU
esbiib-i mucibesi kalmayan bir kanun degigtirilmesi bahis konusu edil-
mektcdii'.
Kanun teknigi bakimindan, 431 Sayili Kanunu 1952 yilmda
degi$tircn 5958 sayili kanun gibi, «mustakilen ele alinmasi» gOrUjU
agu'Iik tas.isa da, Dcvlctin 50'inci yd atifetinc mana katacagl gerekcesiyle
burada ele almmasinm lijzumunu kavramak gerckir.
Yiirurliiktcn kaldinlmasini istcdigimiz, 43 1 Sayili Kanun'un ladil
gbren 2'inci maddesi; «Osmanh Saltanati Hanedani'mn, padisahlar'
sulbiindcn gelcn crkek aziisi ve bunlann crkck fui'uu, Tiirkiye'ye gel-
mck vc Tiirkiyc'dcn transit olarak gccmckten memnQdurlar.» diyor.
Degerli milletvckilleri, kanunlar ictimaT zarurctlcrin eseridir. Toplu-
mun fevkalade donemlere girdigi siralarda vcya bir yapi dcgisjkligi
gecirdigi durumlarda alinan tedbirlcr, cok sert vc siddetii olur. Hatl3,
cogu zaman, hikmct-i devlet adina cikanlan istisnai kanunlar, hukukun
prensipleriylc dc ters dus.ebilirler. Bir cok mcmlekcllcrden buna Sid
ctisilli misallct" veriicbilir.
Meseka, 1789 Fransiz thlilali'ni takibeden yillarda 17 Eyliil 1793'le
cikanlan bir kanunla, liakkinda bir kovu§turma olmadigi halde tjiipheli
gbriilen kimselerin, iy huzurun avdetine kadar siiresiz tevkif edilmcleri
imkan icine girmistir.
Yinc 1794 Fransasi'nda kolonilerc kklcler halinde siirgiinler
yapdmishr.
27 Subat 1858 Orsini suikasdinden sonra bir kanun cikanlmis. bu
kanunla lci§leri Bakanina, siipheli gorulen kimselcri entente elmc yetkisi
verilmistir. Hatta hudud di§i gonderme.vcya sbroiirgelere siirgun etme
imkatn da, yetkisi de isjcleri Bakani'na vcrilmi§lir.
Sovyet Rusya'da Komiinist ihtilali'ndcn sonra, 1918'dc ve 1924
Anayasalan Carhk Ailesinin oy verme hakkim elinden almi§tir. 1936
ydinda bu yasak kaldinlmi§trr.
Bu misaller cogakilabiiir.
Bizim yakin tarihimizde de devlctin geleccgi icin buna benzeyen ted-
OSMANOGULLARININ DRAMI 337
birler vardir, almmisur. Ancak maksad hasil olduktan sonra da, bu ted-
birlerkaidirilmigtir.
Ataturk,.MiIliKurtulu§ Savasi'm ba§ardiktan sonra, Milli Kurtulus.
HarckaVna katilmayan ve kalemleriyle basinda buna kargi cikanlanyUzellilik bir liste yapip yurd disma gondermigtir; fakat Cumliuriyet'in
Onuncu Yildoniimti'nde yuzelli'liklcr yurda donmiigler ve bugiine kadarda Cumhuriyet alcyhtan bir davranisjan goriilmemigtir.
1963'te rejimi diktatorluge cevirmek isteyen bir darbe tegebbiisii
onlenmijtir. Suclular daha yargi organlannin huzuruna gctirilmeden
.Parlamcntonun cikardigi bir kanunla affedilmiglerdir.
Kaldlnlmasini istedigimiz 431 Sayili Kanun'un bazi maddelerini,
yinc Yilce Parlarncnto 1952'de dcgigtircrek Hanedan'a raensuphanimlann yurda db'nmelerine imkan vermigtir. 1952'denbuyana22yilgecmigtir. Bu 22 yd iginde yurda gelen HJnedan'a mensup hammlarmsiyast hie bir faaliyeti goriilmemigur.
Ataturk'tin saghgtnda tek partili siyast donemde kapatilanHiirriyetperver Terakkiperver gibi siyast parti harekellerini de icine alan,
1924'ten bugiine kadar hie bir hadiscnin icinde saltanati yeniden tesis et-
mek karakteri goriilmemigtir.
Demck istiyorum ki, tedbir kanunlan gayesini gergeklegtirdikten
sonra kaldmlmiglardir ve kaldinlmalidir. Bunu hukuk devletinin bir
geregi olarak da savunuyoruz.
Degerti arkadaglanm, bugiinkii Tiirkiye elli yd Onceki Tilrkiye'den
farkhdir. Bugiin Anayasammn onuncu maddesi: «Devlet, kiginin temelhak ve hiirriyetlcrini liukuk devleti ilkcleriyle bagdasmayacak surette
sinirlayan siyast engelleri kaldinr.» diyor.
Taraf oldugumuz Avrupa insan Haklan Sozlcgmesi'ne ek 4 numa-raL Protokol'un 3uncu maddesi: «Hic kimse, ferdt veya toplumsal ted-
bir icin dalii olsa, vatandagi oldugu devletin topraklari digina
cikarilarnaz.»
«Hic kimse, vatandagi oldugu devletin topraWarma girme hakkindan
388 KADIR MISIR06LU
mahrum ccHlcmezler.» diycrck mes'elcyc aciklik getirmistir.
Bu hukuki tckamiil karijisinda, elli yil once alliums bir tedbirin artik
bugijn muhal'aza edilmcsinin hig bir gercgi kalmamisjir.
Degerli arkadasjarim, konuya bit de siyasi tSrih yonii ile bakmak is-
tiyorum.
BASKAN - Bir dakikamz kaldi Saym Cinisli.
D.P. GRUBU ADINA RASlM CiNISLl (Devamla) - Yilzyillara.
sigmayan biiyiik millctimizin tfirihi bir billiindiir. Belli bir hadiso ile bi-
(ip, bir baska olayla yeniden basjamaz. Millctlerin larihlerinde siyaasi re-
jim dcgisiklikleri, o milletin tarihinin bUliinlugunu bozmaz.
Bizim larihimiz cihansumuldur. Turk larihinin cihansilmul olusu Os-
manli devrinin eseridir. Osmanli imparalorlugu tic kil'ada hiikiimran
olmujEur. Dalia finceki Turk Devlctlcrini Avrupa iyi bilmczdi. Diinya
yakindan lammazdi. Bizi Sclcuklulardan, Gaznelilcrdcn, oturii iyi
tanimazlar ama, Osmanli devrinde Turk'uii biiyiikliigii Afrikab zencinin
muhayyilcsini bile isgal eimistir.
Tarihimizde bizi Avrupa ile terras haline gctircn yine Osmanli devri
olmustur. Varisi oldugumuz Bizans, on asir icinde on'dan fazla banedan
dcgislirmistir. Bizim 900 yillik dcvlct hayaumizi yalmz iki banedan
siilalesi yasalmisUr. Bu millclimiz icin gercektcn istikrarh bir devredir.
Cag acan, Qagi kapayan biiyuk imparator Fatih Osman-
ogullari'ndandir. Bir mektupla Fransa tahtinda degisjklik yapan Kanunf
de Osmanogullari'ndandir. islam'm ve Tiirkliigiin yiiccligini Cihana ka-
bul ettiren miistesna kumandan Yavuz Osmanogullari'ndandir.
Yiice Hey'clinizin vereccgi kararla vatan topraklarinda olme Iiakkim
kazanacak olanlar Fatih'in, Kanuni'hin ve Yavuz'un torunlandir.
Biiiiin aile fcrtleri ile birlikle yurd disina cikanlali tarn elli yil olmustur.
O zamandan bcri yabanci iilkclerde Tiirklugiin ve allelerinin jerefine en
kiiciik golge dtisiirmeyen kimselere vatanda Olme hakki laniyacaksimz.
Disanda yasadigi siirece Tiirkiye aleyhinde hie bir faaliyetleri olmay-
an bu aile hakkinda; rahmetli Hamdullah Suphi Tannover 1952
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI
yilinda Meclis zabitlannda §u kaydi dusiiyor.
BASKAN - Siireniz doldu Sayin Cinisli, liitfen tamamlayrmz.
D.P. GRUBU ADINA RAsiM CtNISLi (Devamla) - Peki
Baskamm lamamliyorum.
Fransa'da bulunan bir banedan mensubu hanima bu Fransiz gazete-
cisi soruyor, diyor ki «Aialiirk sizi memleketten kovdu, hakkinda ne
dusunuyorsunuz?». «Evcl» diyor Hanedan'a mensup Niliifer
Hanim, «Aile olarak miiteessiriz, vatan topraklarmdan uzaktayiz, fakat
bir seyi unulmamanizi rica ediyorum, ben bir Tiirk kadimyim, vatammi
kurtaranlara kar§i oliinceye kadar minnettarlik duyarim.» diyor.
Degerli arkadastanm, dun bu inancta olanlar bugiin ayni inanctadn'.
Daha Misn'dan, bir lorba ile vatan topragi isteyip mezara vatan topragi
ile beraber girmek isteyen Nazim El'endi hayattadir. Bugiin Paris'te
bir Osmanoglu mezar bckciligi yapiyor.
Degerli arkadasjarim, bunlan bana anlatan zat §u noktaya onem ver-
di: «Bunlan merhamet istemek icin sbylemeyiniz, ve size bunun icin
sdylemiyorum.» dedi. Ama bir rcaliteyi tespit etmck icin sdyliiyorum.
Sdziimu bagliyor ve ftzetliyorum. Bu kanun artik gorcvini tamam-
lamistir. Cumhuriyetimizin bu ellinci yilinda her Turk'un gonliine kok
salmi§ olan Cumhuriyetimizin gucunii ispat etmek icin olsun milletimi-
zin yiiceligine yakisan karan almak tarihi bir tavrr olacaktir.
BASKAN - Siireniz doldu Saym Cinisli, liitfen tamamlayin,
D.P. GRUBU ADINA RASIM CINISLI (Devamla) - Buyalnizca onbes, yirmi ki§inin kisiset hakkini degil tarihi bir diigumu de
?bzecekbr.
Takdir Yiice Hey'etinizindir. Saygilar sunarim. (D.P. siralarmdan
alkislar.)
BALKAN - Saym Nazim Ba|?
NAZIM BA§ (led) - Vaz gectim.
.
BA§KAN - Vazgectiniz:
330 KADIR MISIROSLU
Sayin Hayreddan Uysal?
HAYREDDlN UYSAL (Sakarya) - Vaz gectim.
BA§KAN - Vaz gegtiniz.
Sayin Vfihid Bozatli? Yok.
Sayin ihsan Ataov? Yok.
Sayin Akova?
ENVER AKOVA (Sivas) - Vaz gectim.
BASjKAN - Vazgetiniz.
Sayin Karakoj?.. Yok.
Madde iizei inde basfat soz isteyen sayra liyc olmadigi i<jin miizakcre
bitmiijUr. '
Madde iizerindc degi§iklik dnergcsi vardir, okutuyorum.
Millet Meclisi Baskanligina
Goriisulmekte olan Af kanunti ila iigi 8'inci maddenin asagldaki
sekilde degistirilerek kabuliinii saygilanmla arz ederim.
Konya
Mustafa Kubilay jmer
Samsun
Hilmi Turkmen
Denizli
Sfimi Arslan
Erzurum
Rasim Cinisli
Ankara
Covad C-nder
MADDE 8 16,6.1952 tarih we 5958 sayili Kanunla tadil adilen
26 Reoep 1342 v© 3 Marl 1340 tarihli ve 431 sayili Kanunun 2, 3,
4 V* ,5*1001 maddeleri yus-ikliilften kaldirilmistif. . Bu durumden is-
tiffade atmek isteyen erkak mensuplar hakkinda 431 sayili Kanunu
tadil aden 5958 sayili Kanun geregince Kadin mensuplara tamnan
hakSar uygulanir.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI S?l
BALKAN - Sayin Komisyon, bu dnergeye katiliyor musunuz?Efcndim.
ADALET KOMiSYONU BALKAN VEKlLl DOGAN OZTUNg(Istanbul) - Kalilmiyoruz cfendim.
BALKAN - Sayin Cinisli, oncrgenizi izah icin soz isiiyorsu-
nuz, buyurunuz liitfeii.
RASIM CiNiSl.i - (Erzurum) - Sayin Baskan, degerli arka-
dasjahm; Komisyonun takriiimizi bir daha.tetkik ctmcsini rica edcrek
sozlerime bashyoium, Ciinkii maksatta dcgijiklik yoktur, ayni maksadi
giiimckicdir. Fakat madde lanzim edilirken bir kii0ik noksanlik vardir.
Madde, «43l sayili Kanunun 2'inci maddcsi yilrurlukten
kaldinlacaklrr.» diye bir hliklim var. Aslmda 1924 yilinda tanzim ve ka-
bul cdilcn 43 1 sayili Kanunun 2'inci maddesi, 1952 yilinda S958 sayili
Kanunla meriyetten kakhnlmi$ur. Yani 431 sayili Kanunun 2'inci mad-
dcsi §u anda yiiriirliikte degildir. 5958 sayili Kanunla 2'inci madde ye-
niden Have edilmigtir, Burada bu ifade kullamhrsa, yiirurlukte olmayan
2'inci madde ycniden ilave cdilmistir. Burada bu ifade kaldinlmis. gibi
goziikeccktir. Halbuki maksad 1952 yilinda tadil gtiren, erkck mensu-plann yurda donmesine imkan vermeyen 5958 sayili Kanunun 2'inci
maddesini kaldirmaktadir. Maksadimiz budur. Bu bakimdan kiiciik bir
degi§iklik yapilmisjir.
Zaimediyorum ki; sayin komisyonla maksatta, gayede farkh
du§iinuyoidu. 3'iincii ve 4'uncii maddelerin de bir degisjkligi yoklur.
3'uncii rnadde «2'inci maddede mezkOr kimseler isbu kanunun Hani
tarihinden itibaren azamt on giin zarfinda Tiirkiye Cumhuriyeti arazisini
terke mecburdurlar.» diyor. Bu 3'unctt madde o gun lanzim edilmi§.
BugUn icin geregi kalmamis. ve zaten yurda donmelerine imkansaglamyor. Binaenaley vermis, oldugumuz teklif sayin komisyonla
aramizda bir goriis. farki getirmiyor; yalnizca bir diizeltmeyi muciptir.
Arz eder, Saym Komisyonun bu ricamizi kabul ederek takririmizi
ycniden tekkik buyurmasim rica ederim.
Saygilar sunanm.
392 KADIR MISIROGLU
HA§KAN - Tesckkiir cdcrim Saym Cinisli.
Komisyonun ck bir gorii§ii yok, dcgil mi efendim?
ADALET KOMlSYONU BA§KANVEKtLt DOGAN OZTUNg(Istanbul) - Hayir.
liAJjKAN - Dcgisjklik onergesine Komisyon katilmamis.tir. Oy-
lanniza suniiyoruiri. Kabul edenlcr.
Sonradan gelenlerin liilf'cn bulunduklan yerde kalmalanni rica edi-
yomm.
- Kabul etmeyenler... El'endim tamam, lesekkur ederim.
Efendim. Divanda Icrcddiit hasil olmus.tur, saym iiyclerin yenidcn ve
lulfen ayaga kalkarak oylarim bclirtmeleri rica cdcccgim.
Dcgiijiklik bnergesini kabul cdcnler.
Efendim liitfcn idaicci iiyclcrdcn rica edeyim, disjaridan getcnler bi-
rau once gelsinlcr, lereddiiller onun icin hasil oltiyor. Lutfen siralar
igindc ayaga kalkmamzi rica ediyorum.
Degi§iklik Bnergesini kabul edenler.. Kabul etmeyenler.. Degi§iklik
bncrgcsi kabul edilmistlr el'endim.
Komisyonun herhangi bir lalcbi var mi efendim?
ADALET KOMlSYONU BA§KANI YA1.CIN OfiUZ (Sinop) -
Yok efendim.
BALKAN - El'endim 8'inci maddeyi kabul ettiginiz degisjk
sekliyle oylanniza sunuyorum. Kabul edenlcr... Kabul etmeyenler..
Madde kabul edilmigtir efcndim.»"8
Bu sGretle kanunun hey'et-i umumiyesi icinde bu madde de kabul
cdilmis. ve Osmanogullan'nin yurda donmelerinc imkan saglanmis oluy-
ordu. Fakat mes'ele usul bakimindan heniiz tamamlanmami§ti.
T.B.M.M.'de kabul olunan bu kanunun bir kere dc Senato'da
gbrtis.ijlmcsi gerekiyordu. Bu sirada Senato'da ekseriyet, Adalet Parti-
si'ndeydi, Bu parlinin milletvekilleri Mcclis miizakerelerinde Af Kanu-
188-MMTD-C. 3,!h. ]9vd.
OSMANOGULLARININ DRAMI 393
nu'nun bircok maddeleri aleyhinde konusmus. ve o istikamette rcy ver-
mijlcrdi, Fakat, Osmanogullan'nin yurda donmelerine miiteallik 8.
maddenin ne lehinde ve ne de aleyhinde konu§mu§larsa da, reylerini
miisbet olarak kullanmisjardi. Aym tutumu Senato'da da takip etseler
mes'ele yoktu. Fakat Senato'da da ijler, iimid edildigi gibi cereyan et-
medi.
Senato'ya gclcn Af Kanunu once usul icabi « Senato Adaletve Anayasa Mujtcrek Komisyonu »na havale edildi.
Orada pek cok degisjkliklere ugratildiktan sonra Senato Baskanligi'na
levdi edildi. Bu dcgisjkliklerden biri de Osman-ogullan'nin yurda
ddnmelerini tcmin edecek olan 8. maddenin kanun raporunda bu
degi^iklige neden liiztim gdriildugii izahi edilmemisti. Sadece «8. mad-
denin cikartdmis. olmasi nedeniyle 9. maddeye yapilan atif 8. maddescklinde dcgisdrilinislir.» denilmekteydi."9 Bu komisyonun Adalet Par-
lili baskara Relet Rendeci birkac gun sonra televizyonda yapilan bir
acik oturumda da bu degi§iklige neden liizum gdriildugtmii izah etme-
mis., sadece diger degisiklikler iizerinde durmusm,
Senato Adalcl ve Anayasa Miisjerek Komisyonu'nca bir hayli
dcgijtirilerek Senato Baskanligi'na gethilen yeni mclin 24.4. 1974 tari-
hinde gorii§ulmcye basjanmisur. Once teltlifin hey'eti umumiyesi
iizerinde miizakere acdmi§, soz alan hatipler arasinda bulunan Malatya
Milletvekili Hamdi Ozer bu mcs'elcye temas edcrek deinistir ki:
« - Muhterem arkadasjar! Osmanogullan'na aid bir kanun teklifi Mil-
let Meclisi'mizce kabul edildigi iialdc, Senato Komisyonu'nda tamamen
bu teklil'in icinden cikartilmiijtir.
Muhterem arkadasjar, bu konu hakkinda bazt arkadasjanmiz, «Hissi
olmamak lazim gelir.» dediler. §unu beyan edeyim ki, hem hukuki ola-
cagrz, hem dc hissi olacagiz; hissi olmayamn, vatan duygusu, tarih a§ki,
millet askl da olmaz. Hissi olmayamn, ne vefa duygusu, ne ka-
dirginashk duygusu, ne milliyet ve nc do cibilliyet duygusu da buluna-
189 - Bkz. CSTD • C. 14,sh.3
39/1 KADIR MISIROGLU .
maz, tck kelimc ilc fazilcti dc olamaz! ..
BALKAN - lid dakikamz var cfcndini.
HAMDi OZER (Devamla) - Mulncrcm arkadaslar, biz buruya bir
halite vcyn Padis,ah davct ctmiyoruz. Tiirkiyc Cumhuriycli clli
yiluanbcri koklcsmis vc dcvrimleri SflPamlasJn-misuT. Onu komyan kirk
milyonluk Turk Milled vardir. Nasil ki, anarsjk eylemleri basit
gOrcrcklcn Turk Devlcli kudrcllidir diycbiliyorsak, iig hes lane vatan
cvladini da kendi valaiuna davctimiwlcn ba§ka bir anlam cikarmamak
gcrekiyor.
Sayui bajkan, bu bususia daha gbruslerimiz. olacak; fakal beni iki
dakika ilc sikisliriynrsunu/....
BASKAN - Sikisurmiyorum efendim, Hcycl-i Umumiye'nin ka-
bul clligi miiddet iccrisinde konusacaksiniz.
HAMDl OZER (Devamla) - Sunu arz edcyim ki, once hukukidir.
Hukukidir, ciinkii cagdas bukuk ve Anayasamizin 33'iincii maddesi
«Ceza sorumlulugu sahsidir» dcr. Sonra, dogmayan bir insana da ceza
vcrilmeyeccgini bilmekieyiz. Ancak, tarihdc bildigi, dogmayan iki insa-
na ccza lertip edilmistir. Bunlardan birisi, Nemrud'un Hazret-i
ibrahira'e digeri dc, Firavun'un Hazret-i Musa'ya uyguladigi bir
hukiimdur. Burasi Tiirkiyc'dir. Ataturk, evet zamanmda nizami Slemi
tesis elmek icin Fatih Sultan Mehmed'in fermamna uygun jekilde;
fakat daha da yumusak, daha insancil olarak bu tatbikati yapmistir. Ama
Ataturk simdi hayatta olsaydi, bugiine kadar coktan bu vataran
cvlatlan kendi yurduna doneceklerdi.
BASKAN - Vakiiniz doldu sayin Ozer , hatta bir dakika da gecti.
Rica edecegim cumlenizi baglayiniz efendim. :
HAMDi OZER (Devamla) - Peki efendim. Sultan Osman'in
kurdugu Turk Devleti, O'nun adini lasiyan muhtesem bir imparatorluk
halinde yeni bir fag acmis. ve yeni bir cihan dogurmu§tur. Yedi iklim
dort koseye otagini kuran ve uc kitaya muhriinii vuran Osmanh bizim-
dir. Bu sanh mirasi reddedemeyiz. Bu vatan onun evidir. Bu evin
OSMANOGULIARI'NIN DRAMI 356
kapisira onun ogullarina kapah tutmak Turk'un vcfa ve kadirsinashgmarcva gOriilemez. Sultan Osman'in, Sultan Murad'm, Fatih 'in veKanuni Sultan Suleyman'in torunlarun reddetmek, milletimizi vetarihimizi reddelmektir.
BASKAN - Tamam efendim, vaktiniz doldu soziiniizii kesiyo-rum. •
HAMDi OZER (Devamla) - Cumhuriyetimizin ve devrimlerimizinkbklesmesi icin gecici olarak onlar yurt disi edilmislerdir.
BASKAN - Saym Ozer; iki dakika gecti efendim. Ricaediy-orum, beni mecbur etmeyin soziiniizii kesmeye. Baglayin efendim,
HAMDi OZER (Devamla) - Peki efendim. (A.P. siralarmdan«unuttu» sesleri.) Unulmadim arkadas, cok sey konusacagim ama, su15 dakikaya indirilmesi kasitlidir. Yaziklar olsun size! (A.P.siralarmdan «Maddelerde konusursun» sesleri.)
ORHAN KOR (Izmir) - Sana yaziklar olsun!
BALKAN - Sayin Ozer, vaktiniz doldu ve sozilnuzii kestim efen-dim.
ORHAN KOR (Izmir) - 9 parti degistirdin.
HAMDl OZER (Devamla) - Vicdanim gayet rahat....
BASKAN - Saym Ozer, rica ederim, sOzunOzu kestim.
HAMDi OZER (Devamla) - Peki Efendim Sultan vicdanimidegistirmedim, milliyetimi degi§tirmedim, cibiliyetimi degistirmedim.
BASKAN - Saym Ozer, rica ederim, tiiziik disi konu§uyorsunuz,soziinuz bitti efendim.
ORHAN KOR (Izmir) - Senin vicdamn kansik.
HAMDI OZER (Devamla) - Sizin gibi esir degilim ben, hiiriim.
BALKAN - Sayin Ucnzal, buyurunuz.
HAMDl OZER (Malatya) - Maddelerde konusacagim. (A.P.siralarmdan «Atatiirk'u de suslama* sesleri.) Hcpinizden daha 50k
396 KADIR MISIROgLU
Ataturkgiiyum, daha cok milliyetciyim, Cumhuriyetciyim.
BALKAN - Efcndim, rica edcrim tiizlik di?i konusmayin!..
HAMDi OZER (Malatya) - Fakat hcpinizden dalia 50k bir in-
sanciynn. Savundugumuz dava insanhkur. Bu insan Osraanh da olabi-
lir. Herhangi bir kimse de olabilir."
Bundan sonra sciz alan Eskisdiir A.P. Milletvekili Omcr Ucuzal
da bu meseleye tomas ederek:
«... Bcndcn evvel konusmi degcrli arkada§im bir httkmim
cikanldigim sbylcdi. Dogru, cikanlmis; araa yiicc Cumhuriyet Scnalosu
nice yillardan beri Millet Meclisi'ndcn gelen melinleide dcgi§iklik
yapmisnr. Bu hiikmun cikanh§i bir leknik sebebc dayaniyor sevgili ar-
kada$lanm. 431 sayili Kanunla Hilafet'in kaldirilmasina karar vcril-
misUr. O Kanun hiikmiinc gore, Turkiye'ye gclmcsi gereken ailenin
liirlii, cejitli suclarla mahkurn olmus. kis,ilcr arasinda bu kanun metnine
yerlejtirilerek alfedilmesinc ve getirilmesinc bizim vicdanimiz ve kanun
tcdviii etme tcknigi miisaade ctmez.
Degcrli arkadasjanm, kimse kimseyi aldatmaya, kimse kimscyi il-
hiim elmeye bu kanun scbebiyle yolii cikmamisur. Dogru bildigimizden
aynlmayacagiz. Jahset) Anayasa ve Adalet Komisyonu'muzuri yaptigi
degi§ikliklere beyaz oy vermek icin huzurunuza geldiin; beni dinle-
diginiz icin saygimi sunarken, Tiirkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet
ya§amasi icin calisan biitun arkadasjanma da saygdar sunarak huzur-
larinizdan ayrdryorum. (A.P. siralanndan alkisjanirV"
Tcklifin Heyet-i Umumi'yesi iizerindeki muzakereler tarnam-
landiktan sonra 26.4.1974 tarihindc maddeler iizerinde miizakerelcre
gccildi. Sira 8. maddeye geldiginde Trabzon Senatorii dmer Liitfi
Hocaoglu soz aldi:
O. LUTFi HOCA06LU (Trabzon) - Bir Onerge takdim etmistim
sayin Baskanun; bu arada bir onergem vardi.
190 - Bkz. CSTD - C. 14, jh. 313 vd.
191 - Bkz. CSTD - C. 14, sh. 316-317
OSMANOGULLARI'MN DRAMI 397
BA§KAN - Hangisinde efendim.
ft. LUTFf HOCACKJLU (Trabzon) - 8'inci madde olarak Millet
Mcclisi'nin 8'inci raaddesini (eklif ctmijtim efendim.
BA§KAN - Bir dakika efendim, tetkik edeyim.
Saym Hocaoglu, bunun ayri bir madde olarak tedvini gerekiyor.
Musaade ederseniz; bunu yuriirluk maddesinden evvclki maddelerarasinda bir yeie sikisnrahm, o zaman muameleyc koyahm.
O. I.U'1'Ft HOCA06I.U (Trabzon) - Saym Bajkamm, bu 8'inci
madde Millet Meclisi'nde kabul edilen maddedir.
BASjKAN - Evet anhyorum; ama §imdi bu madde bizim Komisyo-nu'muzda tamamen cikanlmis. oldugu cihetlc bu yeni bir madde teklifi
mahiyetini aliyor. Binaenalcyh, bunu sonlara dogru bir yerde muamel-eye tabi tutacagim efendim; musaade ederseniz. Zaten ba§ka takrirler devar ayni mahiyette.
YIGiT KOKEU (Ankara) - Sayin Baskan, bu takrirleri sjmdigoriismekte yarar var. Mctinden cikarilan 8'inci madde hakkinda bizlcr
dc soz aldik zaten Sayin Baskanim,
BALKAN - maddede abrsimz sbzil Saym KOker."2
Hakikatcn kanunun 20. maddesinin rey'e va'zmdan sonra Baskamnvadeltigi 8. maddeyle alakali takrirler ele atonujtir. Simdi bu takrirlerle
alakali konusmalan dikkallerinize arzediyoruz:
«BA§KAN - ... §imdi daha once bir 8'inci madde olarak metneithali istenen verilmi? Snergcler vardi. Burada hazirlrk ve yuriirluk mad-delerine geldik. Bunlardan 6nce, bu maddenin miizakercsine geciyoruz.Sayel bu maddenin metni bir madde olarak kabulii yuksek heyetinizce
kararlasunhrsa zaman nereye konulacagi hususunu aynca oylaya-cagim.
Verilmis. bununan dbrt adet bnergeyi okutuyorum:
192 - Bkz: CSTD - C. 14, sh. 434-435
338
Muhterem Baskanliga
Millet Meclisince S'inci madde olarak kabul edilip, Sayin Sena-
te Anayasa ve Adalet Komisyonuncs metmden ^ikarilan toiikmiin
aynen tektife dercini, yururBuk maddesinden once sistematik naza-
ra almarak muamele icrasini arz ve teklif ederim.
Istanbul
Ali Oguz
Cumhuriyet Senatosu Baskanligina
Asagidaki metnin 8'inci madde olarak goru§iilmekte olan E<a-
nun teklifine konulmasini arz ve teklif ederim.
Matatya
Hamdi Ozer
Madde 8: 16/6/1952 gun ve 5958 sayih Kanunla ladil edilcn 26
Rcccp 1342 vc 3 Mart 1340 larihli ve 431 sayih Kanunun 2, 3, 4 ve
5'inci maddeleri yiiriulukten kaldirilrm§tir.
Bu durumdan yararlanmak isteyen crkek mensuplar hakkinda431
sayih Kanuiiu ladil eden 5958 sayili Kanun gercgince kadin mensup-
lanna taninan haklar uygulanir.
Gcrekce stfahen arzedileceklir.
Cutnhuriyat Senatosu Voce 3a§kanligma
353 sayilf At Kanunu tasartsimn Millet Wlec&isimde kabul adilip,
Cumhuriyet Senatosu Anayasa ve Adalet Komisyonunca tasandan
cikanlmis bulunan 8'inci maddenin aynen il&vesini arz ve salep
ederim.
Say gi lad ml a.
Kayseri
Husnu Dikecligil
359
Cumhuriyet Senatosu Baskanligina
Goriisiilmekte olan Cumhuriyotin 50'inci yili nedeniyle BaziSue ve Cezalann Afh hakkmda Kanun teklifine asagidaki madde-nin 8'inci madde olarak eklenmesini arz ve teklif ederim.
Trabzon
Omer Lu'tfi HocaogFu
Madde 8 : 16/6/1952 tarih ve 5958 sayih Kanunla tadll cdilen 26Reccp 1342 vc 3 Mart 1340 larihli ve 431 sayih Kanun'un 2, 3, 4 ve5'inci maddeleri yuriirliikten kaldmlmislir.
Bu durumdan istifade clmek isliyen erltek mensuplar hakkinda 43
1
sayih Kanunu ladil eden 5958 sayih kanun gercgince kadin mcnsuplaralamnan haklar uygulanir.
tHSAN SABRt CAGLAYANGtL (Bursa) - Soz isiiyorum.
BASKAN - Saym Qaglayangil, eger grup aduia soz istiyorsanizoncchgiraz vardir. Degilse, sizden Once soz isteycnler var.
1HSAN SABRi CAGLAYANGiL (Bursa) - Grup adina soz is-iiyorum efendim.
ANAYASA VE ADALET KOMtSYONU BASKANI REN-DECf (Samsun) - Saym Baskanim; bu bir lakrir miizakeresidir, maddemiizakeresi dcgildir. Onun icin grup acta soz verilemez.
BASKAN - Dogru soyliiyoisimuz saym Rendeci. SayinCaglayangil bir dakika efendim, islirham edecegim.
Sayin Komisyon Baskani hatirlamlar, yorgunluk nedeni ile bendiisiinemedim, Ozilr dilerim.
Simdi, bunlar hirer takrirdh, madde miizakeresi yapmiyoruz, onunicin grup adina soz vcremeyecegim. Soz snaana gore Ichte, aleyhte sozverecegim.
tHSAN SABRi CAGLAYANGiL (Bursa) - Yeni bir maddetfavesi degil mi?
KADIR MISIROGLU
BALKAN - Madde yok efendim onergedir bu. Halihazirda madde
yok, Qncrgelcr kabul cdilirsc madde olacak. Binacnalcyh s6z istcmc
snasinn gore vermcyc mccburum, oziir dilcrim.
tHSAN SABRt QAGLAYANGiL (Bursa) - Ben
konusamayacak rruyim?
BAgKAN - KoniEjaeaksimz. Bir dakika efendim, once soz isiemis.
arkadasjann isimlerini okuyayim: Saym <^iiglu,yaflgil, Sayin Ozer,
Sayni ECatpaklioglu, Saym Karaman, Sayin Hocaogiu.
ALi QGU7. (Istanbul) - Sayin Bas.kan.im benim takririm var, once
lakrir sahiplerine so/, vermelisiuiz.
BALKAN - Evei efendim, evet, Takrir sahiplerinin hakkidir,
konusmak.
ALJt OGUZ (Istanbul) - Once dort lakririn sahiplcriiie soz vcrilir,
BAgKAN - §im4i efendim, miisaadc buyurun soz vercccgim.
AHidan fazlaoldugu icin tabii siraya koyacagim.
HAMD1 OZER (Malaiya) - Gerekce otmadaa iiasil siraya konula-
cak?...
BALKAN Bir dakika efendim, bir dakika. Onerge sahiplcri
oncrilerini izah ctmek bakkim haizdiilcr. Onu biliyoruz miisaadc buyu-
mn yapayim. Ondan sonra isjeme geceeegim. Miisaade buyurrnuyorsu-
nuz.
MUSA KAZIM KARAAtiAQLIOtiLU (Afyon KaiBhisar) -
Usui bakkinda soz isliyorum Saym Baskan.
BA§KAN - Neyiti usulii hakkinda Sayin Karaagackoglu?...
MUSA KAZIM KARAAGaCLIOGLU (Afyon Karahisar) -
Saym Balkan, verilmis. olan mublclif onergelerin maksatlan biroldugu
icin, Sayin Baskanhkca birlestirilerek genel prodsediir iizerinden bir leh-
te, bir aleyhte birer arkadagimiza soz verraek ve emerge sahiplerinin de
izahlan sOretiyle bu meseleyi ayduiliga kavu§turmak mumkiin olur,
Uzun zamandan beri miizakereler devam etrnektedir. Biitiin aika-
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 401
dasktnmiz da sabnn son dakikasina gclmi§lerdir. Bu hususu takdirleri-
nize arz ederim.
BALKAN - Dogru efendim. Oncrgcler ayni mahiyeitedir,
birlestiriyoruz. Maksat onergelerin isjeme konulmasidir, konusmak
degil; maksadi berkes biliyor.
Saym arkadasjarim, Saym Karaaga^Uoglu'nun da ikaz ettikleri
sekilde; yam Tuzijk hukiimlcri budur, bu hususta arkadasjartmin hepsini
konusturmak Lstcrim: ama Oztir diliyorum ayni mahiyettc oldugu icin
birlesUriyortim, oncrgenin bir iehinde, bir aleyhinde, bir de onerge sahi-
plcri adina bir arkadasa soz vermek suretiyle onergeleri i§Ieme ko-
yacagim.
ALi OGUZ (Istanbul) - Onergeleri be§er dakika ile izah edelim.
BALKAN - Bir dakika efendim
SJmdi Saym CaglayangO, Ichinde mi, aleyhinde mi efendim?
tHSAN SABRt CAGLAYANGlL (Bursa) - Ozcrinde
konusabilir miyim?
BALKAN - Hayir; Iehinde, aleyhinde. Uzcrinde iz$h sadedinde
onerge sahiplerinden birine soz vcrcccgim efendim.
iHSAN SABRt QAGLAYANGIL (Bursa) - Lchindc.
BALKAN - Lehinde. Aleyhinde var mi efendim?.. Aleyhinde
Sayin Kafaman.
Onerge sahipleri bir arkadasa sozcii yapsinlar istirham cdiyo-
rum.
AJUl OGUZ (Istanbul) - Ben bes, dakika konu$;mak istiyorum Sayin
Balkan.
HAMI>1 6ZE« (Malatya) - 3cn dc be§ dakika konusmak istiyo-
rum.
BA§KAN - Olmaz ki, Tuztifti ihlaM cdemem, beni de mazur
gortin.
OMER LUTFl HOCAOGXU (Trabzon) - tlk fjncrgcyi ben ver-
"32 KADIR MISIROGLU
dim. Liitfcn siraya koyun saym baskan.
BALKAN - Bir dakika efendim. Ksmunlar miiduriimuze sorayim.Tabit ben lakip edemedim. Saym Hocaogto, siz hangj larililc vcidinizefendim?
OMER LOTFl HOCAOGLU (Trabzon) - MUzakereier bashd.gigiin etcndim.
BASKAN - Yani 24'iindc. Su halite, diger iki [akrir dc 24'iindcverilmis. Saym Dike$ligil ve Saym Ozer'in lakiirlcri dc ayin 24'undcvcrilmi
§ , Ocii aym larililc verilmis. olduguna gore hangisinin dalia oncevcrildlgini hatirlamiyomm.
HCSNO DtKECLtGlL (Kayscri) - Ben saym Hocaogtu'na ilti-
hak cdiyoruvn.
ALt OGUZ (Istanbul) - Biz dc vcrdik efendim.
BASKAN - PekalS tc§ckkiir ederim. Buyurun Sayin Hocaoglu..
OMER LUTFi HOCAOGLU (Trabzon) - Saym Baskan, ?okdcgerli arkadasjarim;
Huzurunuzda Millcl Meclisindc kabul cdilen metinde 8'inci maddeolarak yer alan ve fakat ne sebcple cikarildigi anjasilamayan 8'inci mad-denin tekrar metine almmasi hususunda yapmis. oldugum teklifi izah et-
mek icin sfiz almig bulunuyorum.
Muhterem arkada§larim, kanaatimce Cumhuriyetin 50.Yildoniimiizde cikanlmak islcnen Af Kanununda en manidar ve herjeyden once yer alrnasi icabeden husus bu 8'inci madde idi.
Muhterem arkadaslanm, Osmanogullan'nin Tiirkiyc distnafikarihsinda siyasi bir sebep vardi ve bu siyasi bir tedbir idi. Sjmdi,biittin bu olup bitenleri gozden gecirdigimiz zaman o zamanki siyasi ted-bir almayi icab ettiren sartlann hie birisinin mevcud olmadigmi goriiriiz.
Aziz arkada§Iarim, i§ bununla da bitmemektedir. Rejim degi§ikligine
ugramrs Cumhuriyete intikal ctmi§ olan bircok ulkelerde bftyieceemsaline rastlanan bir tedbir goriilmemektedir. Cok azinda bu gibi ted-
OSMANOGULLARI'NIN DRAM! 403
birlcr alrnmishr; fakat hie birisi bu derece siirekli ve dovamh olmarmjur.
SIRRI ATALAY (Kars) - Ingiltere'de, Italya'da. •
OMER LUTFi HOCAOGLU (Devamla) - ingiltere'de elan salta-
nat hukilm siirmektedir sayin arkadasim. Italya'da da kralcilar di§an
atilmami§lir.
BA§KAN - Lutfen efendim, fcusilikli konu§mayalim.
OMER LUTFi HOCAOGLU (Devamla) - Muhterem arka-
dajlanm, Fransa, Ispanya, Italya, Almanya, Misrr ve Tunus gibi raem-
leketlcr bu gibi ledbirlere basvurmus,Iardir. Fakat bugiin kral ailesine
mensup kimseler hem Ispanya'da vardir, hem Italya'da vardir, hemAvusturya'da vardir ve hem de Almanya'da vardir.
SIRRI ATALAY (Kars) - italya'da yok.
OMER LUTFi HOCAOGLU (Devamla) - Aziz arkadaslanm,
Turk Milleli, ltalyanlann pesmden gitmek mecbijriyetinde ve durumun-
da dcgUdir tabii.
SIRRI ATALAY (Kars) - Vardir dediniz de.
OMER LUTFi HOCAOGLU (Devamla) - tjin en hazin veuzllntii veren tarafi §urasidir muhterem arkadajlanm; Komiinist Cin'de
bile, son Cin tmparatoru, « M a o R e j i m i » altinda bundan dort
sene Once Pekin'de vefat etmijtir. Yani komiinistler dahi bu derece a§in
ve ha§in olmami§lardir.
Aziz arkadasfanm, Dunya'da gelip gecen, devam eden olaylar; bil-
hassa siyasi tarihteki olaylar tetkik edildigi zaman, goriilmektedir ki;
siyast tedbirler uzun siireli degildir. Nitekim, Cumhuriyet tarihinde debunun birpok emsallerine rastlamak miimkundiir. Oylesine rastlamak '
miimkiindur ki, istiklal Miicadelesine ve Cumhuriyet'e fiilen ve kavlen
kar§i cikmis olan ve « y ii z e 1 1 i k 1 e r » adi ile yurt dijina siirulmiis
bulunanlar, Cumhuriyetin Onuneu yildaniimunde bizzat Atatiirk ta-
rafindan; Ataturk'un direktifi ile affedilmijlerdir. O halde, Cumhuriyet
tarihinde de bu gibi siyasi tedbirlerin oriadan kaldirildigi gbrfilmektedir.
§imdi biz ne istiyoruz, neyin olmasim istiyoruz?.. Aziz arka-
AM KADIR MISIR06LU
dasjlanm, 1952'dtf TQrkiye Biiyiik Millet Mcclisi tarafindan cikanlan ve
Osmanogullan'mn kadinlanna verilen haklann erkeklcrine dc vcrilmesi-
ni istiyoraz. Tiirkiye'ye Osmanogullan'na mensup hammlar gel-
misjerdir dc, bundan memlekelimiz nc zarar gormiisUir ve bu hammlar
Turk Milleii ve Turk valanmm alcyhine no gibi harekette bulun-
musjurdir... Buna aid hicbir arkada§irmn misal vercrneyeceginc cmin
bulunuyonim. Bu ilibarla ayiu haklann Osmunogullari'nin erkeklcrine
de verilmesini sizlerin vicdanlanna liiiap ederck rica ediyomm.
Aziz arkadasjanm, elli ya§ma gircn Cumhuriyeti, iig bes, ki§inin
yikacagmi, ortadan kakbracagma inanmak, benim kanaatimcc Cumhu-
riycli inkfudir, kendimizi inkardir. §6ylc etrafimza bir gttz gezdiriniz;
Senatoda dahi bulunanlann hepsi Cumhuriyet'in yetigtirdigi kimselerdir.
Cumhuriyet devrinin cocuklandir. Bu ilibarla, lis, be§ ki^inin Turkiye
Cumhuriyeti'ni ortadan kaldiracagina inanmamaniz ve bimu
dusunmemeniz gerekir, halirdan gegirmemeniz gerekir.
Aziz arkadasjanm, Millet Meclisi'nin melnindc bulunan rrmddenin
Senato metninden cikanlmasini, hukukcu arkadasjanmdan ogrendigime
gore, bendeniz liukuk prensiplerine de aykin bulrnaklaymi.
Aziz arkadasjanm, hukukcular her zaman tekrar ediyorlar; hukukun
ana prensiplerinden bahsediyorlar, hepiniz dinlediniz, hepimiz dinledik.
Bunlardan bir tanesi de « C e z a 1 a r in § a h s i 1 i g i » diyorlar. Bi-
naenaleyh, cezanm sahstligi du§uniildugij zaman, Osmanogullan'mn
cocukJarimn bu vaiana getirilmemesinin hukukun bu prensipi ile ne der-
ecc bagda§abilecegini sizierin takdirlerine birakiyorum.
MUSTAFA TIGLI (Sakarya) - Ashnda bu ceza degll.
OMER LUTFi HOCAOGLU (Devamla) - Tabiiceza dcgil.
Aziz arkadasjanm, birde iiyesi buiundugurnuz Avrupa insan Hak-
Iari Sozle§mesi var. Bakimz bunun ek 4 numarah protokoluniin 3'uncii
maddesi ne diyor:
«Hic bir kimse, ferdi veya loplumsal tedbir icin dahi olsa, vatanda§i
oldugu devletirt topraklan di§ma cikardamaz.»
OSMANOSULLARTNIN DRAMI «Muhterem arkadasjanm, yine devam ediyor, «Hic. kimse, vatanda§i
oldugu devletin topraklanna girme hakkindan mahrum edilemez.»
Aziz arkadasjanm, goruliiyor ki; metinden cikanlan maddenin
cikanhs, sebebinin izahi ne hukuk prensiplerine ve ne de iiyesi
oldugumuz Avrupa Insan Haklan Sozlcsmesinc uymamaktadir.
Muhterem arkadasjanm, bunlann sucu nedir? Bir arkada§imm ifade
ettigi gibi Osmanogullan'mn sucu yoktur. Zaten kanundan da mUtevellit
yurt di§ma cikanlmis, degilierdir. Bu bir siySsi tedbirdir. Konu§mamin
ba§inda da ifade ettigim gibi sjmdi bu siyasi tedbirin devam etmesini ge-
rektiren her hangi bir sebep de kalmamisjir.
Aziz arkadasjanm, insaflanmza ve mcrhametinize siginiyorum. Her
fusati dusjugii zaman ogundugumuz Tiirk kumandanlan var. Her firsaa
dugtugii zaman ogundugumuz Tiirk hakanlan var. Bcndeniz bu Sena-
to'da da dcfalarca kars.da§tim okullara dahi «Fatih»in ismini vermck
icin scferbcr oluyoruz. Benim vilayetimde en azmdan iic bes, tane okul
ismi «Fittih» aduu tagiyor. Ote tarafa gidiyorsunuz «Hudav«ndiga>»
adi (a§tyor, bcri larafa gidiyorsunuz «Muhte§em Suieyman» adini
ta§iyor, digcr tarafa gidiyorsunuz «Yavuz Selim» adini ta^iyor.
Bundan §una gecmek istiyorum. Bu OsmanoguHan'nin gunahlan
oyle zannediyorum ki Vahdeddin'den geliyor. Yani bunlara Vahded-r
din'in giinahlarini yiikliiyoruz. Valtdeddin'in torunlaridtrdiyoruz vcy-
ahut Vahdeddin'e benzer bir iki ki^inin torunudur diyoruz; bunlara
gunah yukiuyomz; fakat muhterem arkada§lanm, bu arada hie biri-mizin
hatirmdan Yikhnm'lann, FAtih'lerin, Hiid^vcndigar'lann; Muh-
tcjem Siileyman'larm toiunlari oldugunu diis.iinerek, bunlann "seva-
planm bunlann ba§itia koymak gecmiyor.
Aziz arkada^lanm, Cumhuriyet'in 50. Yildftniimu'nde Tiirk
tarihinde, Turkiye Biiyiik Millet Meclisi'nin en biiyiik lutfu bu olacaktu-.
Muhterem arkada^lanm, tarihi ile irtibatini kesmi§ ofan milletler
kokiinden aynlmi§ agaca benzer. Bu agaci, bu fidam hicbir tarafta
birakamazsmiz. Tiirk Millcli'nin, yefi§ecek nesillerine hizmet edenleri
406 KADIR MISIROGLU
lakdir elligini gBslermcsi zarureti vardir. Bu hizmet askmi artrnr, hizmet
sevkini artinr, muhtercm arkadasJarim, Hemen sunn (la halirlatmak istc-
rim ki; vatan scvgisi bambaska ijeydir. Hele hclc bu vatan Tiirkiyc gibi
olursa, O'nun camuru bite kutsaldu. tnsan, Ti'ukiye'nin camurunun
hasretin dahi ccker. Dis. memlekcllc bulunan arkadasjanm bunu iierhalde
en azmdan benim kadiu- bilir. Oram icin lutfcdiniz, liitlcdiniz muhtercm
arkadas.lanm! Osmanogullan'nin gunahsiz torunlannm bu mcmlckciin
topraklarinda yalmasina musaade cdiniz, bu mcmlckciin topiaklanndan
yatmasma miiscaade cdiniz, l>u mcmlcketin topraklarma ytiz siirmesinc
miisaftdc cdiniz.
BAijKAN . Vaktiniz doldu cfendim.
OMER Llh'Fi HOCAOGLU (Devamla) - Bitiriyorum SaymBalkan.
Aziz Arkada§Iarim, hie olmazsa bu Tiirk cocuklanmn atalannm
ttirbesi basmda, atalannin mezari basmda fiUiha okumasma musaade ed-
iniz, bu topraklara ayak basraasina musaSds ediniz.
Saygdanmi sunuyorum. (Alkisjar).
BALKAN Sayin Caglaynngil buyuiunuz.
HUSNU DiKECLiGIL (Kayseri) - Sayin Baskan, ben takririn
Ichindc soz istemisUm.
ISAJKAN - Saym Dikejligil oziir dilcrim; bbyle tespil ctmistim.
Hata ettimse oziir dilerim,
(HSAN SABRt CAGLAYANGiL (Bursa) - Sayin Baskan,
muhterem arkada§Ianm;
Yiiksek huzurunuza arz ediien teklif, Osmanogullari Hanedam'ndan
bazilannin bugiine kadar rnemleketimize girmesi yasaklananlann yurda
dfinmelerini halen goriismekte oldugumuz bu af kanunu ile
gercekle§tirmck amacmi guduyor.
Bu konuya ccjitli $ekillerde yakla§anlar: Katiller hirsizlar affedilir-
ken bir Hancdan'rn mensubu bu aflin dismda kalabilir mi... Millet Me-
clisi'nde kabul edilmis. bir hiikiim Senatoda: bilhassa bu Hanedan'a
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 407
hicbir allerji bcslemeyen kanaallerin agir bastigi bir mecliste nasil
kaldmlrr diyc jajanlar, uzulenlcr vardir. Bu itibarla konuya nasil yak-
lasdmast gcrcktigi hususundaki diisuncclcrimizi aciklamak icin huzuru-
nuza geldik.
Dcgerli arkadaslanm, konuyu bir afjeanumi icinde hallctmek istiyo-
ruz. O haldc af nedir, kominun afla ilgisi nedir'?... O mesele iizerindc bi-
raz durmak lazim. Sizi sikmamaya gayret edcrek ve 90k kisa konujarak
gdrijsjerimi aciklayayim.
AC. yasama organina lanmmis. bir atifct miiesscscsidir. Tarihi
Ickamiil aym zamanda modern hukuk anlayismdaki gelismckr affi,
bugiin hukuki bir miiessese bir gecrnisi unutma miiessesesi halinc degelirmislir. Sue, suclu kamuoyunda unuiuldugu, cezadaki sosyal yarar
ortadan kulkligi zaman, yasama organi sanki, ben eski durumlan biraz
da isleycrck unutmak istiyorum, der gibi af yoluna gilmekte ve af
mijessesesini i$letmektedir.
Hal bByle isc affui jartlaniii Ozetliyelim. Egcr, cezamn infazmda
'
artik bir sosyal yarar kalmamijsa, gecmi§i unutmak, cezaliyi zindandatutmaklan daha yararh hate gelmi§se af ister. Bu sartin elbette ki, bazi
kayitlan da var. Gecmiji unutmak, gelecege tehdit veya tahrip etmek dedegildir. Bu genel kaidedir,
Osmanogullan'nt bu kriterlere vurursamz kendilerini af etmeninhicbir engeli yoktur, ama Osmanogullan'nin yurda gelmemesinisaglayan bir hiikum, bir ceza cikti... Bu bir yasaktir, bu bir tedbirdir;
tedbirin kaldmlmasi gerekiyor. Tedbir de affedilmez, ilga edilir.
Ben Saym Hocaoglu arkadajimla yiirekten beraberim; Ataturk za-
mamnda Osmanh Hanedam'nm hakikaten kadtn azalari yurda sokul-
mu§lar, ama affedilmediler. Benarzedeyim;430ve431 numarah 1924tarihinde crkan Hillfet'in ilgflsi ve Hanedam Osmanin'nin Turkiye Cum-huriyeti Memaliki Haricine Cikaitilmasma Dair Kanun'un ash; «Mul ga-
ve miinderis Osmanh Sultant Hanedam'nm padisahlar siilbiinden olanerkek ve kadm'bilcumle azSsi ve bunlann erkek ve kadin fiiruu
Tiirkiye'ye gelmek hakkmdari mahrumdur.» maddest elc alindi. Bu
403 KADIR MISIROGLU
maddenin sadecc crkekler baki kdmdi, bu iptal cdildi, kadinlar cikanldi,
maddc o sekilde tadll cdilincc, bunlarm yurda avdcti mirmkiin oldu. Af-
fcdilmcdiler. Kcndilcrinin Tikkiye'ye avdclini mcmnu kilan maddc rslah
cdilcrek avdetlcri tcmin kilmdi.
Sonra, 1972 yilinda bir takim mali piiriizler giku. Vaktinizi kisaca al-
mamak icin iki kclimcylc temas cdcccgim. Mabkcmc-i Temyizdcn bir
iclibat karari cikti. Devlcli vc maliycyi son dcrccc muskiil durumda
birakb. Oiada bir maddc vardi; «Bilciimlc, Osmanli lmparalorlugu'nda
padisahbk ctmis. kimsclcrin Tiirkiyc Cumburiycli ariizisi dahilindcki la-
puya mcrbut cmval-i gayrimcnkullcri millclc intikal etmijtir.s jeklinde
idi
Mabkcmc-i Temyiz garip bir ictihal yapti. dcdi ki; Osmanli
imparatorlugu'ndaki padisahlann cmvali ne dcnick? Padisali bir ki§idir;
da Vahdeddin'dir. Ondan cvvclkilcr Oldii; o mal da vcrescyc intikal
elti, binacnalcyb o mallarrn padisahla ilgisi yok; milletc intikal cdcn,
kacnu; Osmanli Padisaln Vahdcddin'in emlakidir. Buna istinadcn ta-
puda mcvctil bilciimle Hazinc-i Hassada cski Hamid, MecidHimedaiu'iia miidcvvcr bilcumlc cmlak, verese narmna dava ikamc cdcn
di^ci Sanii Kbnzberk tarafnuian miisadere cdilip satilmaya basjandi.
Bu ictihal baki kalsaydi, o devrin parasiyla alti milyar lirabk cmlak Ha-
zincdcn vcrescyc intikal cdecek idi. Bu itibarla bir takim mali hukiimler,
bakikatcn kanun tcknigi hrrpalanarak, bu kanuna itlial cdildi, bir kisnn
da Pasaport kanununa itlial ediidi.
§imdi, yijcc hcy'ciiniz af yoluyla bu yasagi kaldiran bir hukiim ge-
lirsc bile Pasaport Kanunu'nda, Hilafctin ilgasi hakkindaki kanunda
mevcut bir takim maddeler, boyle bir avdcti adcta imkansiz kilacak for-
malitcleile dolu olacaktir vc o kanunlar da; nasil Siyiisi Haklarm iadcsi
Kanunu'nda Anayasa'da tadi 1 at yaptinu ama, Secim Kanunu'nu
degislirmedikce, Siyasi Pander Kanunu dcgi§tirilmedikce ktilla-
namryomz, kullandmaz bale gelecektir.
Degerli arkadaglanm, her millet tarihiyle yasar. Tarihini inkar eden
toplum gorulmus degil. Osmanli Hanedam, hasenati ile scyyiati ile Tilrk
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 40?
Milleti'mii kaderinde soz sahibi olmu 5 , biiyiik hizmetlcri gorulmus tSrihibir aile. Bugiln kuk milyonluk Tiirkiye'de bir referendum yapsaniz, buHaiicdan'in takriben yirmi kijiye inen cikek ahfadtnin Turkiyc'yedonmesinde sakinca bulacak kimsclcrin yekununu en kiiciik rakamlarabile cikartamazsinrz.
Tiirkiyc Cumhuriyeti saltanatin ihyasmdan endise duyacak, ya dacski Haiicdan'in monsuplannm doniisunden rahalsiz olacak de'vrelericoktan ajli. Bu prensiptc mutabtkiz, ama birakimz, bu konuyu kendi ye-rindc layik oldugu onemle, itina ve digcr kanuniarla ilgisi ile beraberhalledelim. Bunda hicbirimizin suphesi yoklur. Biz bunun.hic gccikli-rdmeden ycrine gctirilccegine inamyoruz ve bunun icin de ber tiirlu
katktya amade bulundugumuzu arz cdiyoruz. Sayin Hocaoglu'nunkiymctli miilalaalariylc celiski halindc oldugumuz hicbircihet yoktur;ancak, ycri burasi midir, baska yer midir? Mcselcsinde ki fikirlerimizi .
de huzumnuzda aciklamis bulunuyoruz.
Beni dinlcdiginiz icin tesekkur eder, saygdanmi sunanm.
BALKAN - Saym Karaman, aleyhinde.
SUPHl KARAMAN (Tabii Uye) - Sayin Baskan, sayin sena-tdrler;
Soz konusu olan bnerge, Millet Meclisi mctninde 8. madde olarakbulunan meddenin yeniden Cumburiycl Senatosu'nca kabul edilmekteolan mctninin iccrisine ithalinden ibaret. Bununla, 3 Mart 1924 tarihindcCurnhuriyct'in olusumu sirasinda cikardan bir devrim kanummunHilalct'in kaldinlmasmi ongoren bir deviim kanununun bir kac maddes-min dcgistirilmesini iingOrmckte. Bdylclikle, Osmanli Hanedani'mn1952'de Turkiyc'ye girmesine miisaade edilen kadin mensuplannm, da- .
madUniun yam sira, erkek mensuplannm da Tiirkiye'yc girmesi is'ten-
mektedir.
Benden once konusan bir arkadasim. Millet Meclisi metninde kabuledilmi§ bir maddenin Cumhuriyet Senatosu Komisyonu'ndancikanlmasmm hukukt baktmdan sakmcali oldugunu sOylediler. Oysa
m KAD1R MISIROGLU
ben dc mes'eleye baslca yonder, bakmak istiyorum.
Huzurunuzda bufiinan af kanunu tasans. Tiirk Ceza Kanunu'nun
ccsltB maddelerinde ortaya kom.lan bir tarn sue ve ceaalarm affim
oncrmcktcdir vc bBIBn madder.; Sfltiondaki yurliriuk mnddelen nan?
butiin rruuldcleri, Turk Ceza Kanunu'nun ccsitli maddclenm elc almakla
onlann at kapmsamina hangi olciilcrde gireceftini veya gireraeyecegm.
ancrmcktedir. Tefclif cdilcn Oncrgcde ise; Turk Ceza Kanunu'yla uzak-
,an yak.ndan hie ilgisi olmayan bir durum vac. Hilafet'in kald.r.lmasi,
Cumhurlyel'in kurulmasi Brasmda bir tcdbir karan olarak 431 sayui
Kanun ilc al.nan bir kararm kaldirdmasi oncriliyor.
Oylcyse hukuk Icknig. bak.mmdan bir af kanununun icerisindc bu-
lunmas. site konusu olmayan bir durum ilc kars. kars.yay.z. N.tckim
bundan 22 sene cvcl 16 Ha/.iran 1952* cikar.lan 5958 sayil. Kanunla
da bu Kaaunda dogi.?iklik(cr yapilmak sureliylc bir kisim Hancdan men-
suplanmn ulkcmizc girmclcrinc miisMc edilmistir.
Oylcysc mcs'clcnin proscdiiru bir baska kanunla bu mescleyc gir-
mek scklinde olmalidir; af kanurmn kapsami icerisindc bulunmamasi
icap eder.
Mcs'cle bu noktada iken, bugiin Osmanl. Hanedam'ndan nesillcr.
devam edcn. hayatta kalan on onbes. tane erkegin Turk.yc'ye
donmesinin elli yd gecmis bir Cumhuriyet idarcsmde ulkem.z icin tar
sak.nca olmayacagira ne hilaletcilik bak.mmdan, no padfsahc.l.k
bakiraindan bir sakinca olraayacagm. ben de kabul ediyorum; herkes dc
kabul cdiyor, mant.gtn da geregi budur. Tipki, benim manfg.m.n
geregi; 141-142'inci roaddelerden iceri giren bir ka? yuz msamn da
affimn rejime hicbir zarar getirmeyecegi gibi.
Ancak mes'eleye bu noktadan bakmak yanhsnr. Onlar gelecekler ne
padisah olacaklar ne halife olacaklar... Ashnda Turkiye'de cok hahfeler
var simdi. Her mezhep tarikatm.n bir balifesi var. Bir halifcye liizum
yok Turkiye'de. Ama meseleye Cumhuriyefin kurulusu bakimindan,
Mustafa Kemal bak.mmdan, Ulusal Kurtulus Savasi bakimindan
bakmakta fayda var. Biz, Osmanl. Hanedam, Osmanl. devri, Osmanl.
OSMANOGULLWNIN DRAMI 411
Dcvleli derken, elbette ki; tarihimizin sayfalaiinda 50k parlafc sayfalar,cok iftihar ve gurur duyulacak seyler gorliyoruz. Bir Mnrsd-i'HiidavendigaVi. bir §el.id Murad'i, bir Yildmm Bayezid'., birtkinci Murad'r, bir Fatih'i, bir Vavui'u, bir Schid Gen? Osman'i,bir ikinci Mahmud'u, bir§ehid Cciincu Selim'i umitmamn imkamyoktur. Elbclte bunlar tanhimizin, bizim icin guiuila donecck sayfalanmkaplamisjardir. Ama bunun aksinde olanlan da huzurunuzda soylemekistemiyorum. Mes'eleye bu noktadan bakilamaz arkadasfanm. Nelanhimize kaltiklan biiyiik gurur ve zafer sayfalanyla ne sununla, ne bu-nunla bakilabilir. Mes'eleye, Ulusal Kurtulus Savasimiz bak.mmdan,mes'eleye Cumhuriyefin kurulu§u bakimindan, mes'eleye MustafaKemal ve isliklal Sava§. bakimindan bakmak geregindeyiz. («Bravo»sesleri).
nedenle, mes'ele bu noktaya gelmisken miisaade buyurursanizCumliuriyet (arihimizde, Ulusal Egcnemenlik tarihimizde, en malumyeri tutan Birinci Turkiyc Buyiik Millet Meclisi'nin bazi kararlanm oku-mak isterim.
«Turkiye Biiyiik Millet Meclisi'nin hukuk-i hakimiyet vehiikumraniyenin mumcssil-i hakikisi oktoguna dair 1 -2 Tesrinisani 1338(Terimleri taiihe sadakat bakimindan aym ifMelerle okumak istiyorura.)ve 308 say.l. karan:
t - Teskilat-i EsSsiyc Kanunu ilc Tilrkiye halki hukuk-i hakimiyet vehukiimranisinin mumcssil-i hakikisi olan Ttirkiye Buyuk Millet Mecli-si'nin §ahsiyet-i maneviyesinde gayriiabil-i terk ve tecezzi ve ferag ol-mak uzere temsile ve bilfiil istimffle ve irade-i milliye istinad etmeyenhicbir kuvvct ve hey'eti tammamaya karar verdigi cihetlc, Misak-i Mill!hudutlari dahilinde Tilrkiye BiiyUk Millet Meclisi Hiikumeti'nden bas,ka?ekl-i hilkilmet tantmaz.
Binaenaleyh, Turkiye halki, haiijniyet-i §ahsiyeye mustenid olanIstanbul'daki jekli Hiikumeti 16 Mart 1363'den itibaren ve ebediyentarihe miintakil addeyiemistir.»
Heyecan duyuyor musunuz arkada§lanm? («Duyuyoruz, duyuyo-
412 KADIR MISIROSLU
ruz» sesleri).
2 - Hiiafct, Hanedan-i Al-i Osman'a aid olup Halifege Turkiye
Biiyiik Millet Meclisi tarafmdan bu Hanedan'in Omen ve ahlaken crsed
ve es!3h olam inliliap olunur. Turkiye Devleti, Makam-i Hilafet'in isli-
nadgalndir.»
Ve yine Cumhmiyet'in ilanindan soma, bu karardan 14 ay soma, 3
Mart 1340'da cok onemli Dcvriin kanunlari fikartilmigtir. 429 sayilt
§er'iyye ve Evkaf ve Erkan-i Harbiye-yi Uraiiiniye Vckaictlcri'nin
ilgasina dair Kanun, 430 sayili Tcvhid-i Tedrisat Kanunu; ki bu kanun
1961 Anayasasi'mn da teminati altuuladir. 43 1 sayili Hilafet'in ilgasina
vc Hanedan-i Osmani'nin Turkiye Cumhuriycti Memaliki Haricine
gikanlmasma Dair Kanun; §iradi dcgistirilen Kanun.
SALiH TANYERl (Gaziantcp) - Kcske bunu da Anayasa'ya
koysaydiniz.
SUPHi KARAMAN (Devamla) - Arkadaslanm, yine larihe
saygirmzi ortaya koymak yine Birinci Biiyiik Millet Meclisi'nin hcye-
canira yasamak 19111 bunu da okumak istiyorum. Aynca, Saym Baskanm
da bana iki dakika musaade etmesini istirham ediyorum.
Hilafet'in ilgasina ve Hiincdan-i Osmani'nin Turkiye Cumhuriyeti
Memaliki Haricine Cikanlmasina Dair 3 Mart 1 340 Tarihli ve 43 1 Sayili
Kanun.
1 - «Halife hal'edilmisdr. Hilafet, Hiiklimel ve Cumhuriyet mana vc
melbumunda esasen miindemic oldugundan Hilafet Makami mulgadir,
2 - Mahlu Halite ve Osmanli saltanati miinderisesi Hanedan'imn er-
kek, kadin bilcumle azasl ve damadlar, Turkiye Cumhuriyeti, memaliki
dahilinde ikamet etmck hakkindan ebediyen mcmnudurlar.»
Arkadaslanm, Mustafa Kemal bircok nuluklannda «E b e d i y e n,
i 1 e 1 e b e t » tariflerini kullantmshr. Mustafa Kemal'in « E b e d i y e n >>
dedigi surenin sonunu 50 yd mi gariiyoruz? Birakm bunu 100 scne son-
ra, 150 sene sonraki insanlar dusiinsiinlcr. («Bravo, bravo» sesleri»)"3
193 -Bkz : CSTD-- C 14, sh. 493 - 501
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 413
Bundan sonra 431 numarali kanunu diger maddelerini de sonuna ka-
dar okuyan Suphi Karaman siizlerine sbyle devam elmisiir:
«Arkadaslanm, teklif edilen maddede bu okudugum Kanunun 2, 3,
4 ve 5. maddelerinin kaldmldigi itade ediliyor. Ya yann bu Kanunu;Buyuk Alaturk'iin «Ebediyycn» dedigi bir seyi elli yillik bir ta-
rihe baglar, bu maddelcri kaldinrsak; ama birkac sene sonra da millcte
inal cdilcn emlakini dc birkac ba$ka maddc ile kaldirma cihetine gidersek
nc olacakltr devrimlerimizin, Cumhuriyetimizin temeli?
Bu nedenlc onergenin aleyhinde bulunulmasmi are eder, saygilarimi
sunanm. (Alkislar)
BALKAN - Onergeler iizerindcki miizakere bitmijtir. Onergeleraym mahiyettedir, Hukumet ve Komisyon katiliyor mu efen-
dim?
ADALET BAKANI §EVKET KAZAN (Kocaeli Milletvekili) -
Kalihyoruz ef'endim.
ANAVASA VE ADALET KOMtSYONU BA§KANIREFET RENDECi (Samsun) - Katdmiyoruz efendim.
BALKAN - Hukumet katiliyor, Komisyon katilimyor. Onergeleraym mahiyelte oldugu icin bir bnerge scklinde oyluyomm. Onergelerin
dikkate almmasini oylarmiza arz ediyorum. Kabul edenler... Etmeyen-ler... Onergeler kabul cdilmemistir.
HAMDt OZER (Malatya) - Saym Baskan, beni konusturmadimz;fakat bu anergeyi kabul cden Caldiran'dan, Viyana'ya kadar Tiirk
gazilerinin sahadet parmaklarmi bu salondagbruyorum.»mBundan sonra mezkur kanun Senatoca kabul olunan yeni sckliyle
TBMM'nc gelmis ve usul icabi Meclis Adalet Komisyonu'na havalccdilmistir. Komisyon Senato'nun yaptigi degijikliklere itibar etmeyerekpek az farkla Mcclis'cc kabul edilmis eski metin uzerinde israr etmistir.
Tekrar Meclis'e gelen af kanunu, son defa olarak 7 Mayis 1974 tari-
hinde miizakere edilmeye bajlanmijlir. Zira elbettc ki son soz Me-194 -a.y.
414 KADIR MISIRO&LU
clis'indi. Bu milzakerclerde Osmanogullari'mn yurda avdetlerini
saglayacak olaii 8. madde ijzcrhideki konusmalan da dikkallerinize.su-
nuyoruz:
«RA§KAN »
8'inci maddenin komisyon raporimu okutuyorum.
YAStN BOZKURT (Kars) - Saym Baskan, hu maddedc bir
oncrgc verrai§tim. Liilfcn iinergcm okunsun.
Madde 8 - Bu maddcnin Cumhuriyet Scnatosu'nca metinden
cikanlmasi Komisyonumuzca bcnimsenmemistir.
' BALKAN - 8'inci madde hakkinda sftz istcyen var mi? Gerek
sahsi vc gerekse gruplan adina soz istcyen var mi?
ALt tHSAN ULUBAHSl (Afyon Karahisar) - $ahsim adina soz
isUyorum Sayin Baskan.
BALKAN - Kaydcdiyoruz efendim.
YAStN HATitPOGLU (Corum) - Daha once bir laiebim vardi
Saym Baskan. Sahsira adina soz istiyorum.
Millt Selamet Partisi Grubu adina Sayin Sudi Resad Sarulian
buyurunuz.
M.S.P. GRUBU ADINA SUDl RESAD SARUHAN(Rize) - Muhterem Baskan, rnuhterem milletvekilleri!..
Cumhuriyet'in Ellinci YildoniimB miinasebetiyle bazi sug ve
cczalarm affi hakkinda kanun teklifinin 8'inci maddesinin Cumhuriyet
Senatosu'nca tekliften cikanlmis olmasi aleybindeki goriisjerimizi Milli
Selamet Panisi Grubu adina arz etmek iizere birkac dakikanizi istirham
edecegim.
Biliyorsunuz, teklifin 8'inci maddesi Osmanh Hanedani'mn erkek
mensuplannin vatan-i aslilerine donebilmelerini derpfs etmektedir. Bu
,
teklif Millet Meclisi'nde ve Adalet Komisyonu'nda kabul edilmisti. An-
cak Cumhuriyet Senatosu'nda 8'inci maddenin teklif metninden
. tamamen cikanlmis. oldugunu iizuntii ile mujahede ettik. Cumhuriyet
OSMANCkSULLARININ DRAMI 415
Senatosu'nda senator sayilan itibariyle agirhgi bulan Adalet Partili arka-
dasjanmizin reylcriyle bu maddenin teklif metninden cikanldigi hakikati
karsismda, bu noklaya isaret etmedcn gecmek miimkiin olmamistrr.
Zira batin alilerdedir ki, 1952 yihnd Demokrat Parti tarafindan
fikarilan 5958 sayili Kanunla, Osmanli Hanedani'mn hamm mensu-plannin valanlanna donebilmclcri temin edilmisti. Mezkur kanunusimdiki 8'inci maddenin bir mukaddemcsi olarak lebrikle karsiladik.
Ancak aradan gccen 22 scne zarfinda akil vc vicdanlardaki inkisaf vezihiiiyetlerdcki lekamul vc tebcddiikll muvacchesinde lianimefendilerini
bcyefendilcrinden tcfrik etmck isteyen bir diisjinccnin medeii! insan
ruhuml ta/.ip eltigini memnuniyetle milsahede ettik. Bu memnuniyetlebirlikte, clem ve escf duydugumuz bir hususu arz elmeme miisaadelerini
istirham edecegim.
27 Mayis 1960 hadisesinden sonra kurulan Adalet Partisi muhtelifvcsilclerle Demokrat Parti'nin bir devami oldugunu bcyan etmisti. Hatta
bu bcyanlari milietimran ekseriycti tarafindan uzunca bir miiddet, & ki,
mahiyet-i aslilcri meydana gikmcaya kadar da benimsendi. (A.P.
siralanndan giiriiliiilei).
YUSUF UYSAL (Isparta) - Ncymis o mahiyeti aslisi?
SUDi RESAD SARUHAN (Devamla) - Hatta cok yakm bir
mazide eski Demokrat Partililer'in affinin hemen akabinde Adalet Parti-
si'nin eski Demokrat Partililer'in evi oldugunu beyan buyurdular. (A.P.
siraJarmdan «8yle» seslcri. Bu iki vak'ayi nakletmekten muradimiz asla
satasma ve catma degildir. (A.P. siralanndan giiriiltiiler).
Bu arkadasjanmizdan istirhamimiz odur ki; mirasina sahip olmak is-
tedikleri Demokrat Parti'nin 1952 yilmda mukaddemesini yaptiidan Os-manh Hanedam ile ilgili hayirli tasarrufun, simdiki 8'inci maddedetezahiir eden ikinci hayirli bollimune de istirak ve gayret etsinler ki; bumiras kendilerine hclal olabilsin.
Muhterem milletvekilleri, Osmanh Hanedani'mn erkek mensup-lanndan tkisinin halen maruz bulunduklan elim bir hakikati nakletmek
416 KADIR MISIRO&W
istiyorum.
HSnedan'a mensap merhum Mchmed Selim Efendi'nin
kizkardcsmin iki oglundan hirisi halcn Londra'da Muratyan isimli bir
Ermcni'nin otelindc kfitiplik, digcri dc aym oteldc iscilik yapmaktadir.
Vakialan saymak smctiylc onlann lsliraplanm duyabilen kalbleri biraz
dalia muzdarip elmck istcmiyorum. Zira inaniyorum ki; alll yiiz senc
Diinya'mn muhini bir ktsmina hUkmedcn ecclfidimrzm torunlarmm,
ydlarca hasrctini cckliklcri baba yurduna donmclcrine manl 0-
lamayacaksiniz. Kcndi topraklaimda tilmck ve dcfncdilmckten ibarct
olan bu en insatit arzulanni, insan haklarma hiirmctkar insanlar olarak
clbette kabul cdcccksiniz.
Maksatlan vc mahiyclleii miinakasali olan her cinslcn turistlerin dile-
dikleri zainaci Tiirkiyc'yc gelniesine miisaade edildigi bir devrede;
Hfmcdan mciisuplannui turisl olarak dahi vatanlarina girmelerinc mani
olan luikiimleri bertaraf cdeccginize eminira.
Dedelerineisnadolunan bir hauMan dolayi tomnlarmi inahkiim et-
mck hicbir kanun vc adalctlc miimkiin degildir. Elimizdcki af kanunu
dolayisiyla burada sik sik kaderden, kader kurbanlarindan balds cdil-
mckiedir. Osmanh Hanedam mevzuunda kadcrin bir hissi yok nuidur'.'
Jiiphesiz ki, kader her mcs'clede adalet eder. Biz ise kendi ciiz'i ih-
liyanmizla Hfmcdan mensubuiine daha I'azla zulraedilmesinc razi olma-
maliyiz. Bu masum insanlan bu kadar uzun vadeli husumete layik
gormek niillitcraiz.in furatindaki sefkat ve muhabbete miinafldir...
Son olarark iki diisluru arz edecegim. Tarih tekerriirdiir ve tarih ken-
dini inkar cdcnlcri, inkar eder. Bu dusturlara binaen Hancdan mensu-
planna bugttne kadar her nasdsa rcva gorulen tarz-i muarncleye. tarihin
tekerrurii cihetiyle bizira veya bizden sonraki neslin maruz kalabilccegi
bir ihlimal varid deg.il midir?
Bu ihtiraal kapismi biiaz sonra vereccgimiz reylerle ebediyen
kapiyacagimzdan son dcrece iimitvanm. Bu ilmid ve kanaatle huzur-
lannizdan ayrdtrken, Midi Selamet Partisi'nin yukanda ifadesine
caiisuiiim dusOncclerin cok daha fevkinde hisler ve kanaallcric, Millet
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 41?
Meclisi'nin kabul ettigi af kanunu leklifinin Hanedanla ilgili 8. maddesi-ni kaldiran Cumliuriyct Senatosu degisikligmin benimsemeyecegini veMillet Meclisi'nin kabul etligi bu maddenin kanunlasmasi icin sizlerle
birlikte biitun gayretini safr edecegini arz ederiz.
SaygiJanmla. (M.S.P. siralanndan alkisjar.)
BA§KAN - Tesckkiir ederim Sayin Sanihan.
Demokratik Grupu adina, buyurun Saym Rasim Cinisli.
D.P. .GRIJBU ADINA RAStM CtNISLi (Erzurum) - SaymBaskan, muhtercm arkadajlanm;
Goriisiilmekte olan af teklifinin Yuce Hey'etinizce yapilan birincimiizakcresi suasmda soz konusu edilen 8'inci maddeyi degerli oylanizlakabul ctmis ve milletimize bir miijde gibi isaret birakmis idiniz. FakatYuce Senato'da bu teklifin miizakeresi suasmda 8'inci raadde metindencikanldi.
8'inci maddenin metinden cikarilisimn gerekcesinde CumhuriyctSenatosu'nun Anayasa ve Adalet Komisyonu su tiirlii bir kayudiisurmu§tiir. Aynmi zabidardan arz ediyorum.
8'inci maddenin metinden cikardisimn gerekcesinin son iki satmndasu yazthdir:
«Anayasa Mahkemesi'nin Esas 1966/20, Karar, 1968/8 saydi ka-rarinda belirtildigi gibi, siyasl, sosyal ve ekonomik yararlarm arana-cagma yukanda deginmis idik. Komisyonumuz 8'inci maddeye esas aftasansinda da siyast, yahut sosyal, yahut ekonomik yarar kuralianmarastirmamis ve gtiniimuz itibariyle boyle bir yarar miitalea edemedigicihefle sOzii edilen maddeyi isbu genel af kapsamindan cikarmistir.»
Degerli milletvekilleri, Yilce Senato'nun Adalet Komisyonu bu ko-nuyu ara5tirmamistir. Kendisi ifade ediyor. Arastirma, bir seyi tetkiketme, ogrenme, degerlendirme ifin yapilir. Saym Komisyon bu ihtiyaciduymamts, sonunda da bir menfi kanaat sahibi oldugunu ifade etmi$uj.Yani, ara§tirmadi*i bir konuda, «Ben guniin sartlari itibariyle boyle biryarar miitalea etmiyorum» diye zabitlara ve tarihe bir hiikum
418 KADIR MISIRO<§LU
biraktmsUr.
Degerli milletvekilleri, bu konuyu, Yiice Hcy'etinize niyabcten
glircv yapan Adalet Komisyonu'nda bulunan arkada§lanmiz dikkatc
alniijlar ve bir cinceki goriisme sirasuida aunan isabeUi karan yenilemek
igin yiice huzurunuza 8'inci maddcyi yeniden getirmisfcrdir.
Cumhuriyet Senatosu'nun Umum! Hcy'etinde yapilan goriismeler
sirasmda da bazi gerekcclcr Heriye siirulmu§tur. Bu miizakereler
sirasmda en menfi konusmayi yapan, bu konuda aleylite oy kul-
lamlmasini isteyen tabit senator Supbi Karaman, konusmasinin so-
nunda §u tiirlii bir liukiimle konusmasmi bagliyor:
Diyor ki, «Mesele bu noklada iken, bugiin Osmanli Hanedam'ndan
hayalta kalan on onbcg ki$i, nesillcri devam eden, hayatta kalan on
onbe§ lane erkegin Turkiye'ye donmesinin, elli yil gecmis. bir Cumhu-
riyet idaresinde ulkemiz icin bir sakmca olmayacagim, ne hilafetcilik,
Hilatet bakimindan, ne padisahhk bakimmdan bir sakinca olmadigmi
ben de kabul ediyorum.» cilmleleri, kelimeleri aynen okuyorum.
Cumlenin gelisi de, manasi da soz sahibi arkadasmuza aittir.
Dernek ki, kanunun cikmamasini isteyen sayin iiye de bugiine kadar
diisuncelerde en fazla yer ijgSl eden tereddiidii bertaraf etmigtir. BOyle
bir tehlikenin, boyle bir ihtimalin olmadigi hakkinda kanaatini salimen
ortaya koymugtur.
Geriye kaliyor bir teknik konu. Onu da Adalet Partili uyeler ortaya
koyuyorlar.
Muhterem arkadasjanm bu af teklifi icerisinde, «Bir sucu ihlal etme-
dikleri icin suclu kabul edilmeyen ve suclu olmayan bir hey'etin affi soz
konusu degildir.* nokta-t nazanndan hareket ediliyor. Bu nokta-i nazar
dogrudur. Biz de bir Bnceki raiizjkere sirasmda burada bir kanun
hUkmiinii ihBl sebebiyle i§lenmi§ sucun affi sbz konusu degildir diye
Yiice Hey'etinize manizatta bulunmu? idik, Araa bu af teklifinin bir ge-
rekcesi var, Sucu, sucluyu ve cezayi ortadan kaldirmaktrr.
Degerli arkadajlanm, suclu yoktur, sue da yoktur; fakat tedbir ma-
OSMANOGULLARI'MN DRAMI 419
hiyctindc de olsa bir ceza soz konusudur. Bu ceza vatana donmeimkanmi vermiyor, sOz konusu edilen Hanedan'a rnensup erkekiiyelere... Bu bir cezadir. Vatana donmeme bir cezadir, bu cczamn orta-
dan kaldmlmasi icin bu tcklif icerisinde bu konunun ele alinrnasmin bir
manasi vardir. Aynca Saym Cumhuriyel Halk Partisi sozcii arka-
da$lanmin ozellikle uzerinde durdugu siysai suclularin affi icin, 141 ve142'inci maddelerin uzerinde gosterilen hassasiyet kar$ismda suclu ol-
mayan kisjlerin ceza niicligmdcki tedbirlerin kaldmlmasi hakkindatakrnacaklan tavirda son derece dikkale degerolacaktir.
Burada siyasi suclu yoktur, ama siySsi ceza sahipleri vardir. Busiyasi ceza sahiplcrinin iizcrinden bu tedbir kaldinlmali, cezalar bundansoma cekilmcsin diye, Ellinci yilin atifeti bu heyele de tamnmalidir.
Mes'clc bir usul mes'elesi de degildir. Mescle bir Uslup meselesihaiinc gecirilmistir. O halde Sayin Adalet Partili uyclerin bu uslup mesel-csinde bir onccki takmdiklan tawm tekranra beklcmek hakkimizdir.
OftlJZ AYGUN (Ankara) - Zaten biz de takipcisi oluyoruz.
RASlM CiNiSLl (Devamla) - Tesekkiir ederim, konusmarai dabu inancla arz ediyorum. .--.-*
Efendlm bu konu uzerinde basinda Ichte, alcyhte bir hayli nesriyat
cikti. Bununda lehinde olanlan biliyorsunuz. Aleyhindebulunanlarm, nu-
de^.!'i gazetenin tefrika halinde sunmus. oldugu konu dikkakle takip edil-
rnij v !: tefkik cdilmistir. Orada bahis edilen suikast lesebbiisiine girisenzatin ismi Bahattin Sami, Osmanli Hanedam'na mensup degildir, o,
padisahlar sulbiindcn gelen bir kimse degildir. Binaenaleyh, O'nuiipadisuhhgi ibya etmesi gibi bir neticeye vanlmasi sflz konusu olaraaz.
Bu zat damadlar statusiine tabidir, Damatlar slatusune labi olan bir
kisfnin saltanati yeniden ihya etmesi soz konusu degildir. Basinda sagdasolda yazanlar bu konuyu isjediler. Hatta solda yazilan ile; kanaatteri ile
mejhur bir yazanmizda: «8'inci maddenin belfci de Ellinci
Yildenumii'nde pikarilan af kanununun yeg3ne sembdlik maddesioldugunu ileriye siirmiijtur. O halde kanaatlerini payla§an Cumhuriyel
420 KADIR MISIR06LU
Halk Partili arkadasjanmizin da bu nokta-i nazardan harcket etmesini
beklemck clbctte yerinde olacaktjr.
Degerli arkadaslanm, Cumtiuriyel Halk Partili arkada§lanmiz bit
nokta-i nazardan harcket etmektedirlcr. «Bu teklif Meclislordcn ciktigi
gibi kanunlasacaktir. Birinci milzakerede kabul edilen sekliyle neticcye
varacaktir, kanunlasacaktir." diyc ilado ediyorlar.
O batdc 8'inci madde birinci miizakcrc sirasmda yiiksck reylerinizle
kabul edilmis bir maddedir. §imdi de, bu miizakerc sirasmda da bunun
kabulii istikamctinde rey vermenizi, bu prensibinize ve bu soziiniize sa-
dakat olarak telakki ctmek hakkimizdir.
IiA§KAN - Sayin Cinisli, bir dakikaniz kaldi efendim, Kitten
baglayimz.
RASlM CiNtSLi (Devamla) - Hukuk adma siyast suclarm ve
suclulann affi adma konusan degerli sozciilcrinizin gayretlcrini inkar et-
rnck ve bu manadan degerli grup baskan vekilinizin Made ettigi gibi sev-
digini bpmek manasina gelir.
O halde, hukuk adma, hak adma liareket edecegine inandigim yegan
yegfm biitiin millclvckillerinin bu istikamctte rey kullanmasi elbette tarihi
bir diigiimii cdzmus. olacakur.
Degerli rnilletvekilleri, Osmanli Hanedam'mn erkek mensuplariran
yurda donmesini isterken, hukuk acismdan, beynelmilcl hukuk
acisindan •taraftan oldugumuz Avrupa Insan Haklan Sozle§mesi
acisindan ve Tiirk Siyasl Tarihinin gerekleri acismdan daha onceki
miizakereler sirasmda gorus.lerimizi grubumuz adina Yuksek Huzurunu-
za gelimiistir.
Burada yeniden mes'elcyi ele alirken isin teknik tarafinm da bir
biiyiik mahzur teskil ettigini, hatta o kadar ki, Meclislerimizden cikan
kanunlar alakah olmayan bir baska kanunu tadil niteligini de ta§imisur.
Bu meclislerden cikan kanunlann icinde sbzlilk yapihm$tir, bunu bir
teknik mesele haline getirip de burada ele almamak, hukuk teknigine
saygi gosterme bahanesiyle meseleyi savsaklamak manasina gelir. Bu
OSMANOSULLARI'NIN DRAMI 42]
tiirlii bir gayrete kimsenin basvurmayacagi inanci ile tarihi bir dugiimu
burada Cumhuriyetin Ellinci Yildoniimu'nde milletin ve tarihin
biitiinliigunu temin babinda cbzeceginize inamyor, Yijce Heyc-tinizi
D.P. grubu adina saygi ile selamhyorum.(D.P. siralanndan alkislar.)
BA§UCAN - Tcsckkiir. ederim Sayin Cinisli. Sayin CihadBilgehan, A.P. Grubu adina buyurunuz efendim.
A.P. GRUBU ADINA ClHAD BtLGEHAN (Bahkcsir) -
Sayin Baskan, muhtercm arkadasjar;
Millet Meclisi'nce kabul edilen metnin 8'inci maddesindc;
«16.6.1952 tarih ve 5958 sayih Kanunla tadil edilen 26 Recep 1342 ve
3 Mart 1340 tarihli ve 431 sayih Kanunun 2, 3, 4 ve 5'inci madeleri
yiiriirlukten kaldinlmistir. Bu durumdan istifade etmek istiyen erkek
mensuplar hakkinda 431 sayih kanunu tadil eden 5958 sayih Kanun
gcregince kadm mensuplara taninan haklar uygulamr.» Hiikmil Millet
Meclisi'nce kabul edilmisti.
Bu hiikmiin kabulii sirasmda, yuksek malumlari oldugu uzere A.P.
gmbumuz da miisbet oy vermis, bulunmaktaydi. Senatodaki miizakereler
sirasmda bu kisim tamamen kaldinlmistir ve bu kaldrnlma sirasmda
A.P. Grubuna mensup arkada§lanmizi bunun ayn bir kanun ile getiril-
mesi uygun olacagi miitalaasi ile bu kanunun 8'inci maddesinin
kaldinlmasi kabul edilmisti.
Halen Millet Meclisi'ndeki genel temayiilun Osmanh Hanedani'nm
tekrar erkek cocuklannin Tiirkiye'ye gelmesinin uygun olacagi yolunda-
ki genel temayule uyarak ve bilhassa Adalet Komisyonu'nda bunun da
a§agi yukan bir ittifak ile benimsenmis olmasi gozbniinde bulundumla-
rak, bugiin Cumhuriyetin Ellinci yihnda Tiirkiye Cumhuriycti bir taraf-
tan anarsistleri, Devleti yrkmak isteyenleri affetmek durumunda bulu-
nurken, biz A.P. Grubu olarak Cumhuriyet'in o kadar koklii, o kadar
btiyiik, o kadar giiclu olduguna inaniyoruz ki, Hanedan'a mensup olan
erkek evlidlann Tiirkiye'ye gelmesinde bugiin icin hicbir mahzur mu-
talaa etmemekteyiz ve Osmanh Hanedam'nin erkek cocuklannin da
Tiirkiye'ye gelerek burada hayatlannin son demlerini gecirmelerinde
Sultan AbdCalhainsd Han'm torunu Atodulkerim Efendi'nm oglu
Harun Efendi ile Istanbul'da Temmuz 1&74'de gektirdigimiz
bir f©tog raff.
OSMANO&ULLARI'NIN DRAMI 423
Cumhuriyet'in giiciibakimindan higbir mahzur miitalSa etmedigimizi ve
Adalet Komisyonu'nun da bu yoldaki benimseme karanna A.P. Gmbuolarak uygun ve miisbel oy kullanacagimizi saygilanmla arz ederim.
(A.P. siralanndan alkisjar.)
BA§KAN - Tesekkiir ederim Sayin Bilgehan.
Saym Ihsan Ulubahjji, buyurunuz efendim:
ALi IHSAN ULUBAH§1 (Afyon Karahisar) - Sayin Baskan,
sayin milletvekilleri;
Ecdadimiz bu miibarek yurdu, §imdi bizim uzerinde yasadigirmz ve
gelecekteki Miisluman Tiirk cocuklannm da kiyamete kadar iizerinde
ya§ayacaklan bu yurdu kurarken, milletimiz bu toprakIardaolus,urken,
bize Onderlik eden OsmanoguUan'mn torunlarina vatan havasmda
yasama imkanim vermek milletimizin ytice gonliine yara§ir bir hareket
olacaktir.
Muhlercm milletvekilleri, Cumhuriyet Senatosu bu konuya daha
ziySde kamm teknigi a?isindan bakarak, yani mes'elenin miistakil bir
kanunla halli gerektigi miiliihazasiyle Osmanogullan'nm erkek men-
suplannin yurda dOnmelerine imkan veren 8'inci maddeyi metin digi
birakmi§lu\ Bu yoldaki Cumhuriyet Senatosu karanmn benimsenme-
yerek Osmanogullan'mn erkek mensuplarinm da yurda dOnmelerine
irnkan verilmesini istirham igin s5z almis. bulunuyorum.
Esasen Millet Meclisi'nde Adalet Partisi bu istikamette miispet oy
kullanmigtir, Kaldi ki, Adalet Partisi Senato Grubu da Osman-
ogullarTnin erkek mensuplannin Turkiye'ye donmesine tmkan verilme-
sine prensip bakimindan kar§i £ikmami§, aksine, bu aileye yurda doniis,
imkani verilmesi g5rii§iinu savunmu§tur. Nitckim, Sayin Ihsan Sabri
Caglanyangil: «Her millet tarihi ile ya§ar. Tarihi ink§r eden toplum
goriilmus degildir. Osmanli Hanedam Turk Milleti'nin kaderinde soz sa-
hibi olmus, biiyiik hizmetleri goriilmus. tarihi bir ailedu\ Bugiin kixk
milyon niifuslu Turkiye'de bir referandum yapsamz, bu Hanedan'in
takriben yirmi ki§iye inen erkek ahfadimn Turkiye'ye dflnmesinde
424 KADIR MISIRO&LU
sakmca bulacak kimsclerin yekununu en kiiciik rakamlara bile
cikaitamazsmiz. Prcnsipte mutabikiz; ama konuyu kcndi yerinde, liiyik
oldugu Bnemle, ilina ilc ve diger kanunlarla ilgisiyle bcraber halledclim.
Biz bunun hi? geciklirilraeden yerine gelirilecegine inaniyoraz ve bunun
icin de her tiirlli kaikiya amade hulundugumuzu arz ediyoruz.» demek
suretiyle Adalct Paitisi Senalo Grubu'nun, Osmanogullari'nm yurda
dilnmcsi imkamnm saglanmasi g6riisunde oldugunu belirtmistir.
Muhterem milletvekilleri, kanaatimizce Osmanogullan'na 8'inci
madde ile yimta donme imkani vcrilmesinin kanun teknigi bakimindan
bir mahzura yotctur. Zira meclis kabulii olan 8'inci madde, « 16.6. 1952
tarih ve 5958 s lyih Kanunla ladil edilen 26 Reccp 1342 ve 3 Mart 1340
larihli ve 431 ayili Kanunun 2, 3, 4 ve 5'inci maddeleri yiiriirliikten
kaldinlmisnr. Bu durumdan istitade etmek isteyen erkek mcnsuplar
hakkinda 431 sayili Kaiuinu tadil eden 5958 sayili Kanun geregince
kadin mensuplara tanman haklar uygulamr.» ifadesini kullanmak
suretiyle mes'eleyi bu konuda yapilacak miistakil bir kanundan bcklenen
cspri ve maksat icinde cOziime kavusmustur.
Muhtercm milletvekilleri, konuya esas acrandan bakarak, kopamay-
acagimiz larihimizin yapilmasinda ve millctimizin hayatinda biiyiik rolu
ve kalkisi bulunan Osmanogullan'mn erkek torunlanna yabanci diyar-
larda dcgil, kendi gOk kubbemiz altinda nefes almak firsatim verelim.
Saygilanmla. (A.P. siralanndan alkislar.)
BALKAN - Tesekklir ederirn Sayin Ulubahsj.
Sayin Enver Akova?..
ENVER AKOVA (Sivas) - Vazgectim.
BASKAN - Sayin thsan Ataov?.. Yok. Yok. Sayin Cemil
tlnal, buyurunuz efendim.
CEMiL UNAL (Kars) - Saym Baskan, muhterem rnilletvekilleri;
Gen? Cumhuriyelimizui Ellinci Yilinda kaza ve kader kurbanlannin
affedilmesini ve biran evel hapisten cikip hiirriyetlerine
kavusturulmasim cani goniilden arzu etmekteyiz. Kaza ve kader kurban-
OSMANO(5UUARI'NIN DRAMI 425
larmm yaninda, Turk Milleti'nin mazisi kokii olan, Osman-ogullan'nmtorunlan olmaktan ba;k hicbir sue ve giinahi olmayan Osma-nogullan'mn da Yiice Meclisin tasvibiyle affedilmelerini Tiirk Milleti'ne
ve O'nun temsilcilerine yakisan bir hareket olarak grimiek istiyoruz.
Hie bir millet gecmismi, atasini inkar etmek, kotulemek zilleti
iccrisindc olamaz. Alliyuz scne koskoca bir imparatorlugu idare edenOsmanh Padisahlan icerisinde belki yeleneksiz olanlan vardi ama on-Iarin iccrisinden vatana ihanct eden vatamm diismana satan hicbir haincikmamistir. Gene Turkiyc Cumhuriyeti kuruldugu zaman, o zamankisiyasi orlam, mevcut sarilar Osmanogullan'mn valan topraklanndancikarilmalarim gcrekiiriyordu. Yani 431 sayih Kanun Osman-ogullan'nin suclu olduklarmdan dolayi cikanlmamij, o giinkii siyasisartlann neticesinde bir tedbir olarak getirilmistir. Suclu olan babanmhak ettigi cezayi hicbir gunahi olmayan gocuklanna cektirmek miimkiindegildir. Delikanh degil, kiiciik bir cocuk olarak aynldiklan Tiirkiye'den
bckledikleri ve istodikleri tek sey, ala topraklanna sadece yiiz
stirebilmek, ecdadlannin mezari ba|inda dua edebilmektir.
Osmanogullan'mn elli yildan beri, tek bir kelime Cumhuriyet'in,Tiirk Milleti'nin aleyhinde konujtuklan duyulmamistir. Sayilan onbes.yirmi'yi gecmeyen bu insanlar, geregi kadar eziyet cekmisterdir. Aluyiizseno koskoca bir devre adini veren, caglar degistiren Osman-ogullan'nin dz vatanlanna donmeleri Tiirkliik sunrunu tajiyanlara ancakgurur verecektir.
Saygilanmla.
BASKAN - Te§ekkiir ederirn.
Maddenin miizakeresi biunistir.
Adalet Komisyonu'nun benimsememe karanni oylahniza aiz edi-yoram.
YASlN HATiPOGLU (Coram) - Muhterem Baskan, sdz tale-
bimiz vardi.
BAJKAN - Iki kisi konujtuktan sonra devam hakkinda herhangi
426 KADIR MIS1RO&LU
bir takrir almadigirmz icin 1ctiiziik gcregince konu§malar bitmisdr cfen-
dim.
Adalet Komisyonu'nun bcnimsemcmc karanm oylarmiza sunuyo-
rum. Kabul edenler.. Kabul etmeyenler. Kabul edilmigtir efendim.
Madde Karma Komisyon 'a gonderilecektir.
RASJM CJNtSLi (Erzurum) - Zabitlara gecmesi bakitmndan x'.ii-
fakta kabul edildigini kaydcderscniz efendim.
BALKAN - tttifakla kabul edilm i§tir, efendim.»19S
Bu surclle TBMM'dc Scnaloca yapilan dcgisjklik bcnimsenmeyerek
ilk mctin iizerinde israr edilince madde, usul hukumlcri icabi «Mcclis vc
Senato Karma Komisyon u"]ia gdnderilmi^tjj'. §ayan: i memnuniyettirbu
«Karma Komisyon» da bu maddeyi Meclisce kabul edilen sekliyle be-
nimscmi§tir. Bunun uzerinc TBMM'de en son ve katl olarak ele alinan
bu madde o surclle re'ye va'z edilip kabul olunmu§tur.
«BA§KAN -
Karma komisyonun 8'inci maddesini okutuyorum efendim.
Madde 8- 16.6.1952 tarih ve 5958 sayili Kanunla tadil edilen 26
Rccep 1342 ve 3 Marl 1340 tarihli ve 431 sayili kanunun 2, 3, 4 ve
5'inci maddeleri yururluktcn kaldmlmi§tir. Bu durumdan istifade ctmck
isteyen erkek mensuplar hakkmda 431 sayili Kanunu tadil eden 5958
sayili Kanun geregince kadin mensuplara taninan haklar uygulanir.
BALKAN - Muhlerem arkadasjanm, bu madde Cumhuriyet Se-
natosu'nda metinden cikanlmis, oldugu igin, bu madde ile ilgili olarak el-
imizde Cumhuriyet Senatosu metrii yok. Bu nedenle iki metin iizerinde
cahsma yapacagiz.
Bu madde iizerinde stfz isteyen Sayin Akova, Sayin Gencoglu ve
Sayin Yilmaz arkadasjanrniz sdz istekletini geri almis, bulunmak-
tadirlar.
Bu nedenle oylamaya geciyoruz.
195 - Bkz: MMTD - C. 3, sh. 415 vd.
OSMANOGULLARI'NIN DRAMI 427
Muhterem arkadasjarim, okunan 8'inci madde ile ilgili Karma Ko-
misyon metni ile Millet Meclisi metni, hem ta§idij*i numara ve hem de
muhleva ve munderecat itibariyle birbirine lipatip mutabik bulunmak-
tadir. Bu nedenle sirayariayct ctmek suretiyle Karma KomisyGn memmi
is/ari oyunuza aiz ettigim ve bu sekildc oylarinizla kabul cdildigi tak-
dhdc Millet Meclisi metni de kabul edilmi§, anlami hasil olacaktir. Bu
nedenle ikinci bir oylamaya mahal kalmayacakhn
RE§tT CLKER (Istanbul ) - Sayin Balkan, her ne kadar birbirine
-uygunsa da usul baktmindan ayn ayn oylanmasi lazimdir.
BALKAN - Efendim, Karma Komisyon, Mcclis metnini benimse-
mis, zaten, oylamayi iki defa yapmamamda en kiiciik bir sakinca olsa
gorusjinuze i§tirak edcrim. Yani fuzuli muameleden kacmdigim icin
boyle davraniyorum.
Efendim, Karma Komisyon metnini oylarmiza sunuyorum. Kabul
edenler.. (Karma Komisyon metni ile Millet Meclisi metni Upatip aymdir
efendim.) Kabul etmeyenler.. Karma Komisyon metni kabul edilmistir;
bu itibarla ikinci oylamaya mahal yoktur efendim.
(A.P. ve D.P. siralarmdan sttrekli alki§lar.)m
Bu surclle mes'eie kat'l ve nihat olarak halledilmig ve Osman-
ogullan'nm aziz vatanlanna donmeieri irnkan dahiline girmis. oldu.
196-MMTD-C.3 f »h.569
SON SOZ
Osmanogullan'nin tarn yanm yiizyil, icjnde
(irpindiklan korkunc bir « v a t a n h a s r e t i » ve
« f a k r - u z a r u r e t i » in dehsetcngiz alemini
tasvir maksadiyla kaleme alinmig bulunan bu
na(;iz eser, muhakkak ki, esas mevzuunun ancak pek ciiz'i
bir kismim muhtevi bulumnaktadir. Zira onlann elli yillik
gurbet bayatlarioi dolduran binbir f'aciamn iiakkiyle bi-
tinmesi de -bilinebilen pek az bir kismimn- anlatdabilmesi
de cidden imkansizdir. ISu imkansizhgin sebeplerini talimin
ise giic, degiidir.
Bir kere, Osmanli Hanedani mensuplari ansizin
suriildiikleri yaddlcrde gercek bir « d r a m » olan hayatlarmi
bagirlarma tas. basarak yasamijlar vc hallerini -ancak
onlardan beklenebiiccek olan. biiyiik bir asaietle- hi<; kim-
seye belli otmemi§Ierdir. Bajlarma gelen faciayi, iman
suuruyla, son derecede mutevekkilane bir surette karsdayip
kaderin bir cilvesi saymisjardir. Bu yiizden oniarin gurur-
larina inen bu agir darbenin husule getirdigi dramatik
(hailevi) hadiselerin cogu, tarihin mechulii olarak kalmi$tir.
Bizim nakledebildiklerimiz ise, ancak, yakrn temasimiz olan
bazi fehzadelerden- binbir giicjukle ogrenebildigimiz hatirat
kirmtilanndan baska bir §ey degildir. Adeta, tuz-buz o!mu§
niuhtesem bir vazonun eie gecrtilen bir ka; 'kucttk parcasi
gibi... Ancak, sirf bunlann bile, Osroanogullan'mn farik
vasiflarim teskil eden azim, sebat, metanet ve vatonsever-
ligi kavramaya kifayet edebilecegi zannmdayiz. Zira her ne
OSMANOSULLARi'MN DRAMI 429
kadar, -kalemiirnizin niutlak aczi sebebiyle- havi kacmi§ ve
rengi ucmus, 1>ir takim eski kumaf parcalan gibi duneyorlar-
sa da, biinyelerindeki, zail olmaz asalletin ziftfrilerde husule
getirebilecegi intibalara giiveniyoruz.
Zikrs gecen imkansizhgin bar diger sebebi de mevzuun
dehs,etinden dogmaktadir. Gergekten, hayata Biinya'nin
en biiyiik devletini idare eden muhtesem saraylannda bir
«§chzade-yi c'i vanbah t» olarak ba§iayip,
yadellerde uyuncii sinif otellerin peri§an odalarmda, day-
anilmaz bir vatan hasreti ve fakr-u zaruret iginde ktvranarak
kurtulugu intiharda bulan asil insanlann hayatlarmi doldu-
ran facia!an kirn, nasil tasvir edebilir?!. Tabutu alacaklilari
tarafindan haczedilen koskoca bir hadi§ah, gotniilecek bir
yer alinamadigi veya verilmedigi igin cesedi Mans. Denizi'ne
atilan bir §ehzade, tahnid edalmi§ tabutu yillarca izbe kilise
ko§elerinde bekletilen bir sultan efendi... ve nihayet
bakiye-i izaim (kemikieri) bile vatana kabul edilmeyen bir
<;ok Osmanoglu'nun hazin talihsizligine hangi Turk ve
miislumamn yiiregi tahammiil edebilir?!., Bizi~ -millet ola-
rak- yiizyillarca zaferden zaiere ko§turmu§ bulunan velmi-
metlerimiz fatih ecdadimizm bu bedbaht ^ocuklarmin ba§ma
gelen facialann deh§etinden hangi vicdan iirperinez?!. Ve -
hepsinden ehemmiyetli ularak da- tam elli yil devam eden
bu korkun^ i§kenceye seyirci ve bigane kalmamn miithi§
vebalinden kim korkmaz?!..
Ger<;ekten tarihin me^hur « t a n t a 1 i § k e n c e s i »ne
benzeyen bu zulme -zimmen de olsa- riza gostermek ve
binnetice ona i§tsrak etnii§ gibi bir mevkie dii§mek, millet^e
i^inde knvrandigimiz izdiraplann -belki de- manevi saikini
te§kil etmi§tir. Rabbin, imanimizm ytice umde-lerini her Al-
lah 'in gunii fiilen ve kavlen ^igneyen ve onlara en seni bir
surette taarruz eden bir avu§ sergerdeye irak&n ve nifesat
430 KADIR MISIROGLU
vermesi, bilmem bagka turiii izah edilebilir mi?!... Insatiafc
TBMM'iiffl O.smamogul]»rt hakkunda ittiliaz etna is, beilundugu
son karar, bu babdaki vebiHimizin tahfifine ve Tiirkiye'de
yeni ve mes'ud bir devrin a^ilmasma vesile olacaktirt..
Ainu biz, yine de Rabbin « G a f f a r » nsmirae siginrasakta ve
bize ceitnet gibi bir vatan hediye eden fatih ectiadm yiice
ruhaniyetinden aflar dEIo;nekilc gee kalmamabyns,. Zira bu
biiyuk ve balden kurtulu§ scm bagka bit' yol yoktur!..
t§te5
aziz okuyucum!.. Bu naciz eser, seni boylesine
deligehli bir vebalden kurtulugun vftc&buna anandirmak ve
onun esbabma sardman i te'inin etmek icin yazdmisjUr. Yok-
Sa, gecjd bir kac, «ah vah!» cektirmek icjn degiL
Bu eserden bclki -kasden- saltanafcihfc kokusu almak ts-
teyen gayretkesjer gikacaktir, Boylelerine pe§hien §una bfl-
diroiek istenz kl; OsmanoguHari'm sevmek, yiice dinimizin
ve mufate§«m tarihimizin dogurdugu bir zarurettir. Bu
biikime igtirak etimiyecek bir Turk ve miisiumau tasavvur et-
raiyoruz. Burada serdedilmis. fiklrleri boyle bir zaruret
diginda izah, etmeye ka6kas,acak olanlar, bo§una yorulacafc-
lardir. Zira onlar da pekala btlirier ki; OsmanoguUan'na
karfi izhar edilecek muhabbet saltanatcriikla ithama kail ad-
dedilirse, bu ithamm dasjuida pek az kimse kahn'&tn ve
t&rihimizden kopmus. bir avu§ yarj mimevverh.. Oyleyse
boyie bir ithamdan once -hatt& yeni rejimimiz hesabma- pek
50k dusjiiimek gerektir!..
Aziz Okuyucularisn!..
Bu eserde okuduklarm:; iam bir nefs muhasebesine vesile
kiiarak Dimya nimetlerinde vefa ve beka olmadiginn kamil
bir surette kavramabsin! H.QsmanoguMam'nm Drarcu'nda bir
ayraa gibi kendi aczini ve gafletini natigaEiede etmelisin!.. Bu
suretiesza'f-i iman ile ma'l&l! bir aviig insanm yiiice miileSi-
OSMANO<SULLARI'NIN DRAMI - 431
mize nicin ve nasil musallat olabildiginin, onun namina vefakat ona ragmen icra-yi saltanat edebildiginin batmi esrar
ve esbabini kavrayabilirsin!... Bunu yapamazsan, o vakit
de, uyanmak icin -artik sana hie bir ffayda vermeyecek oian
SsrAfil'in « s u r »unu bekle!,.
Osmanoguliari icinse soylenecek olan sou soz §udur:
«Men zale sultana vilSyefihi)
«La zale sultan® 1aziletihi»
yani, bir kimse "vilayetlerin sultanligmi kaybedebilir, am a
faziletlerin sultani ise, o saltanat onda baki kalir!... f§te
Osmanoguilan, bugiin vilayetlerin sultani degilse, ve osifatlarmi z^yi etmi§!erse de faziletlerin sultam olarakkalmi§lardir. Bu eserde okuduklanm, sana bu ispaft etraif
olsa gerektirh.
27 Ramazan 1394
Beylerbeyi/tSTANBUL
FiHRiST 433
Abbas Halim Pasa 235,268Abbasiler 71,72Abdullah Azmi Efendi 112
Abdulhalim Efendi (Sehzade) 174,308
Abdurrahim Efendi (Sehzade) 173,174,233-241,243,367
Abdtilhakim Arvasi 100
Abdulhamid Han, Sultan 29,38,60,64,68,73,77,78, 115,163,219,
233,239,242,243,245,256,306,317,330,331,344,366Abdiilhamid Rauf Bey 327,329Abdulmscid Efendi , Halite 50,66,88,98,102,112,140-162,171,
180,198,211-232,326,347,348,355Abdiilaziz Efendi, Mehmed 63,64,175
Abdulaz1z,Sultan 57,63,76,77,162,217,228
Abdillkadir Efendi 174,326,330
Abdulkerim Efendi 176,316-325Abid Efendi, (Mehmed) 176, 243, 305-315,341
Adile Sultan (Selahaddin Efendi'nin kizi) 248Adile Hamm Sultan (Kemaieddin Pasa'nm'kizi) 243,254Af Kanunu 23,28,29,30,379
Aga Han 109,214Agaoglu ,Ahmed 115
AhTlik 45,59
Ahmed I.Sultan 343
Ahmed Cevdet 109
Ahmed Efendi 330
Ahmed Nihad Efendi 174
Ahmed Nuri Efendi 174
Ahmed Nureddin Efendi 173,175,229,230Ahmed Rami Bey, 211
Ahmed Resid Bay, Bkz. Resid Bey (Dahiliye Naziri)
Ahmed ,Sehzade 67
Aksal, Ismail Rljstu 367Akova, Enver 385,390,426
Ali (r.a) 129
Alaud-din Keykubat 35,36
Alafid-din Efsndi 177
Alfons.Xllljspanya Krali 92
Ali Fathi Bey.(Okyar) 112,114
AliKemalBey .102
L.
434
Ali Riza Bey, (Istanbul Meb'usu) 121
Ali Vasib Efendi 175
Ali Zaib Bey, (Kozan Meb'usu) 121
Aliye Hanim Efendi 243 ,
Alkin.Necdet 369AltinoYdu Devleti 25Amanullah Han,(Afganistan Krall) 92
Anadol Samim Bey 357
Arslan.Sani 39.0
Artukogullan 35Arife Kadriye Sultan Efendi 178
Asena,Vecid 376
Atalay.Sim 403
Ataovjhsan 335Atsiz, Nihal 68
Ay Han 32,33,214
Aydogdu Beg 69
AygOn, Oguz 419
Ay§e Sultan Efendi, (Osmanoglu) 178,226,233,326-330,341
Ay§e Fethiye Sultan Efendi 178
Azara Can 224
Aziz Misri Pasa 270,271,272,273
Babailik 45
Bahaddin Sami Bey 340-344,355,361,419
Bala Hatun Bkz.Mal Hatun
Bangalby 340Ba?, Nazim (icel Milletvekili) 385,389
Baykoca Beg 69
Behiye Sultan Efendi 178
Bekir Sami Bey 91
Bektasi Tarikati 72
Bektasi Veli.Haci 72
Benim,Ahmed ihsan 140
Benster (Kolonel) 265,267,269
Bsyatli, Yahya Kemal 54
Beyazid.ll 69
Bidar Sultan Efendi 178
Bihruze Hanim 228
Bilgehan, Cihad 421,422
Bllgls, Saadeddin 380
Bonopart ,Napo!ean 91
Bozaltll, Vahi 385,389
Bozkurt, Y. (Kars Milletvekili) 380,414
Boz Oklar 32,33
Burhaneddin Efendi 176,242-245
Burhaneddin Cem Efendi 176
Camii Bey 91
Cellaleddin Pasa (Velora) 216,244
Cemal Pasa 65,90
Cemalleddin Efendi (Mehmed) 173,175
Cevad Bey(Bas Kafib) 234
Ceyhun,Ekrem 15,17
Cezzuli Ratlp Bey 235Cinisli, Rasim (Erzurum Milletvekili) 380,385
417,418
Clarn.Lord 267
Cumhuriyet Halk Firkasi 119
388, 390, 391
421,425
Caglayangil, Ihsan Sabri 399-401,400,423
Cakmak, Feza 362
Qelebi Mehmed Bkz.Mehmed Gelebi
?itirik O. (Adana Milletvekili) 381
Dag Han 32,33
Danisman, Rifki 15
Danismend.ismaii.Hakkl 44,83
Dawud (A.S.) 128
De Gaule (General) 226Deriiz Han 32,33
Degransin; Prof. 335
436
Demirel, Siileyman 382
Dike?gil, Husnu 398, 402, 406
Doksan lie Harbi 25,77
Diindar Bey 36,39-40,66
Dflndar Efendi 316, 324, 235, 249,379
Diirrisehvar Sultan 159,212,216,224,228
Ebubekir (r.a.) 50
Ebubekir , Nazim (Nigde Meb'usu) 139
Edebali,§eyh 46
Ekrerri Bey 115
El Meclis-ijl Islamiyetiil Ula 188
Emin el-Hiiseyni 263,273
Emine Mukbile Sultan Elendi 178
Emine Naciye Sultan Efendi 178
Emine Nemika Sultan Efendi 178
Emir Abdullah 190
Emir Ali.Seyyid 109,214
EndulOs EmevT Devleti - EmevTIer 25,72
Endik, Siireyya (Canakkale Mebusu) 370
Enver Pasa 63,84-86,90,163
Erkjyumcu, MOfit 376
Erkani Harbiye Vekaleti 110,139
Ertugrul Efendi (Sehzade) 183,184,185
Ertugrul Gazi 35,36,38,39,40,41,43,69
ErtClrk.Albay Husameddin 93
Erzurum Kongresi 119
E§ref Edib 108
Esref, Rusen 115
Evren.Kenan 12,13
Fatih Kanunnamesi 66,67 -....•Ferid Pasa 98,177
Faruk (Misir Krali) 256
Faruk Efendi 161
Fatma Sultan Efendi (Selahaddin Efendi'nin kizi) 178Fatma Aliye Hanim Sultan 330
Fatma Sultan Efendi (Abid Efendi'nin kizi) 178
Fatma Sultan Efendi (Yusuf fezeddin Efendi'nin kizi) 178
Faysal, Irak Krall 21
Fehime Sultan Efendi 178
Ferdinand (Bulgar Krali) 92,165
Ferid Pasa (Damad) 98,177, 332Ferid Pasa (Avionyak) 21
6
Fethi Bey 139
Fethi Sami Bey 332 - 336,361
Fevzi Pasa 138'
Feyzi Bey (Diyarbaktt Meb'usu) 139
Filistin - Filistin Davasi 74,76,262
Franklen Buyyon 104
Fuad I (Misir Krali) 192,256,257
Fuad Bey (KtrKklise Meb'usu) 122
Gazi Osman Pasa Bkz.Osman Pasa, Gazi
Gen$ Osman Bkz.Osman,GengGevheri Sultan 64
GokHan 32,33
G6ztepe,Tank Miimtaz 202
Gregoryus (Patrik) 56
Gun Han 32,33,34
Gundflz Alp 36
Gundiiz Beg 69
Fahreddin Efendi {Mehmed) 243, 177
Fatih, Sultan Mehmed II 26,52,54,55,61,63,66,69,118,217 343, 366,
374, 382, 383, 388, 394, 395 405, 41
1
Halei Bey {Erzurum Meb'usu) '139
Halid Bey (Akmansu) 130,131132,139
Halil Hulki Efendi (Sllrt Meb'usu) 110,139
436
Halk Firkasi Meclis Grupu 1 1
Hamdi Pasa (Yaver) 98
Hamide Sultan Efendi 178
Hammer 40,43
Hanzade Sultan Efendi 178Harrington,General 98,183
Harzemsah.Celaleddin 35Harun Efendi 316, 324, 422Hatice Sami 334Hatipoglu, Yasin 382, 383, 414, 425Haydar Bey (Istanbul Valisi) 140-157,163,'
Hayme Ana 38
Hayriye Sulfan Efendi 178
Hidiv Ismail Pasa Bkz.lsmail Pasa,Hidiv
Hilal-Salip MUcadalesi 24,27Hilmi Tunali Bkz.Tunali, Hilmi
Hind Hilafet Konferansl 108Hocaoglu, Liitfi 396, 397, 399, 407 .
Hulefa-i Rasjdin Demi 72Hiiseyin Bey (Ebuz) 121
Hiiseyin Cahid 109
Hiiseyin Nakip 212,228,229,230
Islk, Huseyin Hilmi 99
ibrahim (A.S) 394ibni Haldun 126
Ibrahim Sabri Bey 260, 314ihsan'Bsy (Topju) 109,121
Ingiftere islam Cemiyeti 109inonii, Ismet 78,109,137,138139, 362imer, M.Klibulay (Konya Milletvekili) 380 - 383, 390|sa pelebi 69islam Beg 238
Ismail Pasa.Hidiv 216,256Ispartya Yahudileri 62Istanbul'un Fethi 26, 374Ittihad ve Terakki Cemiyeti 78,243, 350Izzet Ulvi Bey (Karahisar-i Sahip) 124,125Izzeddin Efendi 358
Kadirbeyoglu Zeki Bey 119-127,130Kamil Bey (Polis Mudur Muavini) 144,145Kanuni, Sullan Siileyman 26,54,63,67,68,69,71,182,210,217,259
335, 366, 383, 308, 395, 405Kaptltiilasyonlar 68Karaagaclioglu 400,401
Kazan, §evket, 413Karabekir, Kazim Pasa 88,138Karakoc 385,390Karaman Suphi, 409, 412,413,418Karol II 92Kavalali Ali 58,65
Kaya, §iikru 115Kayi Boyu - Kayihanlilar 32,34-38Kaynak, Sadeddin 253Kedeci, Salih 95
Kemaleddin Pasa 253,254Keramet Nigar Bey Bkz.Salih Keramet Nigar BeyKerime Halim 247Kibris 76
KilicAli 115
Konstamin I (Yunan Krali) 92Koraltan, Refik 115Kor, Oman 395
Korkut (Sehzade) 66Koni, Osman Nuri,.(lst.Mebusu) 367KSprUlil, Fuad 43Koker, Yigit, 397 :
Kuva-yi inzibatiye 79,99
4»
Latin Imparatorlugu 46
Leyla Hanim 361
Louis.XIV 61
Louis.XVI 92
Lozan 12,13,69
Liitfi Fikri Bey 109-111
Mustafa Vasfi Bey (Tokat Mebusu) 121,124Muhtar Bey (Trabzon Meb'usu) 139Mussolini 306, 345Musa Kazim 112
MOfid Efendi (Hoca) 150,106,110,115
Muftiioglu, Ismail 383
Wlacar Ihtiiali 62
Mahmud II (Sultan) 56
Mahmud Sevket Efendi (Sehzade) 59,162,163,166,167,170,175,
181,182,252,253-304, 306, 354, 364
Malhun - Mai Hatun 43,46
Mahmud Sami 345
Manavoglu Nevres Bey 161, 180
Medina Sultan Efendi 177, 332, 344,345
Mehmed 111 (Sultan) 69
Mehmed Qelebi 69,71
Memduh Efendi 28
Mevlana Celaleddin-i Rumi 41
Mihrimah Selcuk Sultan Efendi (Sh.Abdurrahim Efendi'nin kizi)
235,336
Mihrimah Selcuk Sultan Efendi (§h.Ziyaiddin Elendi'nin kizi) 178
Mihrisah Sultan Efendi 178
Mithat Pasa 65,76,88,89,90,115
Mohac Meydan Muharebesi 26
Murad II (Sultan) 32,69
Murad IV (Sultan) 69
Murad V (Sultan) 69
Murad Hudavendigar (Sultan) 52,69
Mustafa Kemal 12,78,79,84,86,88,93,94,95,101-110,119,158,190,
21 8,233,247, 339, 340, 348- 355, 362, 363,394,41 0,41 1 ,41
2
Musul Petrolleri 22, 353
Musa (A.S) 394
Mustafa Qelebi 69
Mustafa II 69
Mustafa Sabri Efendi 102,190,260,303 .
Naime Sultan Efendi 163,178,253
Naile Sultan Efendi 178
Namik Efendi (Mehmed) 182, 177
Namik Kemal 36,69
Nami Bey (Damad) 307Nastr 162,181,182,257,259
Nazim Efendi (Mehmed) 28,389, 176Nebile Emine Hanlm 235,236Neoip (General) 257Necip Ertugrul Efendi 177
Necip Pa§a 344Necmeddin Sadik Bey 108Nemika Sultan 316Nemrud 394Nermin Sultan 164,170,178,181,254-304,364Neslisah Sultan Efendi 28,178Nevzat Hanim Efendi 205,207Nikola II 92Nilufer Sultan Efendi 224,316,375,389Nimet Hanim 316,324,325
Nizameddin Efendi (Mehmed) 176
Nizamaddln Nazif Bey 90
Nur.Riza Dr 70,101
Nureddin Pa§a 102,163,330
Nurhan Sultan 325
Ojjuz ,Ali 402
OguzHan 32,33
Oguz,T. 381
442
Oguz TiJrkleri-Oguz Boylarl 31-34
Oguz.Yahya 381
Oguz.Yalcm 392
Oktay Nebil.Mehmed 382
Okyar,Fethi.362
Onat.Burhaneddin 369,370
Ongun 32
Oktay, Nebil Mehmed 382
Orhan Efendi 176
Orhan Efendi (Harun Efendi'nin oglu) 32B
Orhan Gazi 38,46,48,69,161
Orhun Abideleri 31
Osman Efendi (Burhaneddin Efendi'nin oglu) 243
Osman Nami Efendi 226,229,230,327,329
Osman Gazi 38-53,58,59,61,64,66,68,69,117,118,335,394,395
Osman Ertugrul Efendi 177
Osman, Gene 69,411
Osman Pasa.Gazi 253,255,331
Osman, Selahaddin Efendi 365
Ozal.Turgut 14,18
Omer Faruk Efendi(§ehzade) 94,155,159,175,179,211,238,239,
212,218,252
Omer Bey 165,166
6mer Hilmi Efendi 173,174 '
Omer Fevzi Efendi 1 76
Omer Tosun Pasa 211
Omer Nami Efendi 327-329
6mer Namik 365
Onder.Cevad 380,390
OzbayJ. 381
6zer,Hamdi 393,394,395,396,398,400,401,413
Ontuns.Dogan 391
I
Pehleui.M.Riza Han 92Peker.Recep 15,118Perievniyal Valide Sultan 181,257Philby.Kim 346
Pliimer,Lord 183
Rabia Hatun 46Rabia Niltifer Sultan Bkz.Nilufer SultanRafet Pasa 101,106
Ragib Bey (Kiitahya Meb'usu) 120,124Ragib (Topal) 256,258,283Rahmi Bey (Trabzon Meb'usu) 122Rail Bey (Bursa Meb'usu) 139Refia Sultan 328Retldeci.Refet 392,399,413 i
Resad.Sultan 60,63,66,78,83,89Resad Pasa 98,243,246
Re?e,M.S.(]stanbul Milletvakili) 381Rauf Bey 108
Refet Pasa 21
8
Refik Bey 124Resid Bey,Ahmed (Dahiliye Naziri) 83,84,86Resid-Od-Din 32,33,34Riyaset-i Celiliye 114,146Riikneddin Sami Bey 344,362
Saadei Hanim 328Sabiha Sultan Efendi 95,97,177,193,341Saddeddin Bey (istanbul Emniyet Mudurii)Saffet Efendi 110-115,128-136,139Saip Sami Bey 334Sail Pasa 90
Salib-i Amber 289Salih Keramet Nigar Bey 158,212-216Saliha Naciye Kadmefendi 305
4*1
Saltanat §urasi 86
Sami Bey (Prens) 203-209,344-361
Samijlyas 115
Sanayi Inkilabi 26
Saniye Hanim Sultan 236,
Sara Hatun 55
Saracoglu,Sukrti Bey 137
Saruhan.Sudi Resad 414,415
Savoi Beg 69
Selahaddin Bey (Miralay) 104
Selahaddin Bey 344
. Selahaddin Bey (Doctor) 212
Selahaddin Efendi (Sshzade) 178,224,375
Salcuklular-Selcuklu Devleti 35,36,38,70,72
Selim Ill.Sultan 63,64,411
Selim Efendi.Mehmed 169,171,172,220,221,305,316,341
Selimzade Muhsin Bey 333
Senniyye (Prenses) 305
Sertoglu, Murad 262,291,303
Serv 78,84,98
Sevket Turgut Pasa 89
Seyfeddin Etendi .Mehmed 63,162,171
Seyyid Bey 136,137,139
Shivery 267,269,271,272,275
SimavT.Liitfi 66,83,84
Siret Hiiseyin (Saiv) 260
Siileyman Qelebi 69
Siileyman Pa§a 69
Siileyman Sah 35,36
Siileyman Saadettin Etendi
Sadiye Sultan Efendi 178,236,331-332
SahsbfiUin, Cenap 16
§arl (Avusturya-Macar Imparatoru) 92
§azeli Tarikati 60
iehsuvar Ba§kadin 228
Sener.Hilmi 332Sorafeddin Efendi.Mehmed 379§erif Hiiseyin 50,186,188-192
§er'iye ve Evkaf Vekaleti 110,138,139
Sia 72
§iikru Hoca (Qelikay) 108
Tahir Bey (Miralay) 199-201
Tahsin Bey (Binbasj) 191
Tal'at Bey (Dahiliye Nazin)84
Talat Bey (Ardahan Milletvekili) 123Talat Pasa 90
Tanyeri.Salih 412
Taylor.Philip 265,266
Teliver.M.Z. (Nevsehir Milletvekili) 381 i
Tanndver,Hamdullah Suphi 344,345Tevhid-i Tedrisat 110,138
Tevfik Fikret 350
Tevfik Pasa (Sadrazam) 100
Tiglg, Mustafa 404
Timuf 25,71
Tunali.Hilmi Bey (Zonguldak Milletvekili) 115,120,125,126,132Turhan, Hiiseyin Nalib (Mabeyinci) 159Tiirkgeldi, Ali Fuad 83,89
Tilrkiye BiiyQk Millet Meclisi 103-
114,129,139,213,366,392,411,417
Turkiye Mill KultiirVakfi 15,17,18
Turkmen,Hilmi (Samsun Milletvekili) 390
Ucuzal, Omer 396
Ulubahsi 414,423,424
Ulu^.Dogan 363Ulunay.Rsfii Cevad 190,199
Ulviye Sultan Efendi 177Uysal.Hayreddin (Sakarya Milletvekili) 385,390Uyaoi.Yusuf 415
445
Ulker.Resad 427
tlnal.Cemil 424
Urguplil.Fazila 28
Urguplu.Suad Hayri 28
Vahidsddin.VI Mehmed (Sultan) 20,52,56-59,63,67,69,78-80,
81-107,177,177,1 84-21 1 ,21 8,244,247,253,326,332,347,353-405
Vaslb Elendi 28
Vasif.Qmar 109,110,115,120,139
Vehip Pasa 357-360
Vslid Bey 109
Valid II 129
Viktor Emanuel (Italyan Krali) 192,193,199
Volkonski (Rus Prensi) 333
Webb.Bowen 340
Weismatl 272,275
Wllhelmll, Kayser 92,164
Williams.Keith 340
Wilson (General) 265
Yigit.Nuyan 338-339
Yirmiyedi Mayis 23Yusuf Izzeddin (Craer) 86,1
6
Yuzellilikler 12,403
Zago,Ahmed (Krai) 305,306Zeki Bey (Yarbay) 1 98,204Zekiye Sultan Efendi 178,330-331Zehra Kadriye Sultan Efendi 178Zembilli Ali Elendi 57Ziya Hursid 104Ziya Pasa 69Ziyauddin Efendi,Mehmed 171
Zilhtii Bey (Sinop Meb'usu) 184
Yakub Qelebi 69
Yahovel.Prof. 229,231
Yahya Galip Bey (Nevsehir Meb'usu) 115,123,125,126
Yalkin.Razi 140,157,158
Yaver Pasa (Serkarin) 89,184,185
Yavuz Sultan Selim Han 50,52,57,58,63,66,67,69,71,72,217,366,
383,388,405,408
Yenisey Kitabeleri 31
Vszid 129
Yllrinm Beyazid 26,52,67,69,71,118,405
Yildiz Han 32,33
!