orhan velidedeo¤lu kapris - butundunya.com · meryem’e verilen bir s›fat; ‘bakire’...
TRANSCRIPT
97
öyle kimselere durup durur-ken “kaprisli” dememifller ...Sözcü¤ün ‘difli yaban keçisi’anlam›ndaki Latince “capre”den türetildi¤i dikkate al›n›r-
sa, kaprisli kiflilerin bencil isteklerininyerine getirilmesi için direnmelerininnedeni anlafl›l›r: Keçi inad›…
Ya, ‘keçi’ nin Farsças›n›n ne oldu-¤unu biliyor muyuz? Bilmiyorsakafla¤›daki ilginç söylefliden ö¤renebi-liriz:
Dergimizin Eylül say›s› için çocukisimleriyle ilgili yaz›m› gönderdiktenbir süre sonra 19 A¤ustos 2012 tarihliHaber Türk gazetesinde baflar›l› röpor-
Türk DiliOrhan Velidedeo¤lu
...........................ÇocukAdlar›
II
Kapris
Bütün sözlüklerde “kapris” sözcü¤ü, benzerbiçimde flöyle tan›mlan›r:
Kapris: Gelip geçici, yersiz ve bencil istek.Kaprisli: Tutars›z isteklerinin yerine getirilmesi
için direnen, inat eden...
B
98
tajlar› ile dikkat çeken ‹zzet Çapa’n›n,ünlü halkla iliflkiler uzman› Say›n Be-tûl Mardin ile yapt›¤› söylefliyi oku-dum. Haber Türk gazetesinin sürdü-rümcüsü olmayan okurlar›m için builginç söyleflinin girifl bölümünü özet-liyorum:
Say›n Çapa’n›n “Nereden bafllasakBetül Han›m” sorusu üzerine BetûlHan›m, “‹smimin ‘Betül’ de¤il ‘Betûl’
olmas›, iyi bir bafllang›ç olabilir: Betül
Farsça ‘keçi’ demek. Betûl ise Hz.Meryem’e verilen bir s›fat; ‘bakire’anlam›na geliyor” diyerek söylefliyebafllarlar.
etûl han›m do¤du¤u gün an-nesinin babas› Molla Nec-meddin Efendi isim bulmakiçin Kuran-› Kerim’i getirti-yor, bir sayfa aç›yor ve ras-
gele bir kelimeye parma¤›n› bas›yor:‘Betûl’
Say›n Betûl Mardin y›llar sonrabu ad› tafl›yan biriyle daha tan›fl›yor,o da bir davette birlikte olduklar› fiair
Abdulhak Hamit’in efli Lüsyen Ha-n›m. Lüsyen Han›m Müslüman oluncaad›n› ‘Betûl’ koymufllar. ‹ki Betûl kar-fl›lafl›rlar ama Betûl Mardin hamiledir;ad› ‘bakire’ olan bir hamile…
Lüsyen Han›m, “Benim ad›m› da‘betûl’ koydular ama hamile kalmammümkün de¤il, hep bakire kalaca¤›m;çünkü kocam yafll›” der. (!)
Anne-baban›n ya da aile büyükle-rinin yeni do¤an bebe¤e,onun gelece¤ini, gelecek-te yaflayabilece¤i s›k›nt›-lar› düflünmeden ad koy-malar›n›n do¤urabilece¤iolumsuzluklara dikkat çe-kici bir örnek de¤il mi bu? ***
n iki y›ld›r yaz›-lar›m› dikkatleizleyen, aradabir de telefon
ya da email ile iletiflimkurdu¤umuz de¤erli oku-
rum Nam›k Kemal Nomak, çocuk ad-lar›yla ilgili yaz›m üzerine ‹zmir’denbir ileti yollam›fl:
“1973’te k›z›m›z do¤du¤undaeflim Semra ile benim (semRANAm›k)adlar›m›z›n hecelerinden yararlan›pRANA, 1980’de do¤an o¤lumuza daayn› yöntemle (SEmraNAm›k) SENA
ad›n› verdik” diyor.De¤erli okurum ve efli, güzel bir
buluflla çocuklar›na bu “anlaml›” ad-lar› vermifller; Tanr›, ömürlerini uzunetsin!..
Nam›k Bey, rahmetli annesindende ilginç bir an› aktar›yor: Annesininbir arkadafl› çocuklar›na Ufuk, Tan,
BD KASIM 2012
B
Betûl Mardin
re gibi isimler koyuyorlar. Bu do¤rumudur?
El cevap: “Bu bahsetti¤iniz isim-leri koymakta bir sak›nca yoktur.” (!)
Ben, Prof. Bayrakl›’dan, “Sak›ncayoktur; ama Kuran’dan, anlam›n› bilebilmedi¤iniz Arapça sözcüklere yönel-mektense dilimizde çok güzel ve an-laml› adlar› ye¤lemek daha do¤ruolur” demesini beklerdim.
Ebrar, Arapça “berr (hay›r iflle-yen)” sözcü¤ünün ço¤uludur (ebrâr:hay›r iflleyenler).
Çokluk bildiren sözcüklerden adolur mu?
Ecrin, Arapça “ecr” den, ‘ifl karfl›-
l›¤› ödenen ücret’ anlam› yan›nda ‘ma-nevi bir karfl›l›k, âhiret ödülü’ anlam›-n› da tafl›r.
Bir di¤eri; 11 Kas›m 2011 tarihli
99
Do¤an, Günefl adlar›n› vermifl; hepsinebirden seslenirken anlaml› bir tümceolsun diye: Ufuk-Tan Do¤an Günefl!..
***
tkili Konuflma ve Sosyal ‹le-tiflim seminerlerimin baflar›l›kat›l›mc›lar›ndan RessamAlev At›lgan Han›mefendi de“Çocuk Adlar›” bafll›kl›
yaz›m› okumufl ve konuya bir an›s›ylakatk›da bulunmak istemifl; diyor ki:
“1970’lerin son y›llar›nda Do¤uhizmeti yapan bir subay yak›n›mdandinledim. O yörede tan›flt›¤› bir aile,k›zlar›ndan ilkine ‘Güzel’, ikincisine
‘Engüzel’, üçüncüsüne ‘Kiraz’ adlar›-n› vermifller. “Adlar bir yana, soyadlar›çok daha ilginç: Tavasap›”
Güzel Tavasap›, Engüzel Tava-
sap›, Kiraz Tavasa-
p›… (?)
***Dergimizin Eylül
say›s›ndaki yaz›mdailâhiyatç› iki profesör-den örnekler vermifl-tim.
“‹lahiyat Profe-
sörü Bayraktar Bay-
rakl›’ya bir vatandaflsoruyor:
“Hocam, Kuran’da geçiyor diye çocuk-lara Ebrar, Ecrin, Ber-
BD KASIM 2012
E‹lahiyat Profesörü Yaflar Nuri Öztürk: "Aleyna,‘üzerimize olsun’ anlam›nda Arapça
edatt›r, çocuklara böyle ad verilir mi?"
.....................................
100
TV program›nda Sabâ Tümer’inkonu¤u, ‹lahiyat Profesörü Yaflar
Nuri Öztürk anlat›yor:“Adam, k›z›n›n ad›n› Aleyna koy-
mufl; ama anlam›n› bilmiyor. Aley-na, ‘üzerimize olsun’ anlam›ndaArapça edatt›r, çocuklara böyle adverilir mi?..
“Karadenizli bir vatandafl da yenido¤an ikizlerinin ad›n› Hamme veTamme koymufl ve bu ahenkli söz-cükleri Kuran’dan aray›p buldu¤unuanlat›yormufl, övünerek. Oysa bu söz-cükler ölüm ve felaket bildiriyormufl.Say›n Öztürk’ün uyar›s› üzerine “Benne yapm›fl›m!..” diyerek hemen mah-kemeye baflvurup düzeltilmesini is-temifl.”
***Ekim 2012 tarihli Haber Türkgazetesinde ilginç bir haberyay›mland›:“Müftüden isim fetvas›:
Kuran’da var diye her isim
çocu¤a konmaz!”
“Samsun Müftüsü Yrd. Doç. Dr.Hayrettin Öztürk, Kuran’da geçen herkelime isim olmaz. Baz›lar›n›n kötüanlamlar› da vard›r. Aileler ismin Kur-an’da geçmesine önem gösteriyor.Ancak Kuran’da geçen her ismin ço-cu¤a verilmesi uygun de¤il. ‹simlerinanlamlar›n› do¤ru bilmek gerekir. Biruzmana dan›fl›lmal›d›r. Örne¤in:
“K›z çocuklara verilen ad Sanem,put anlam›na geliyor...
[Kâfirlerin tapt›klar› madenî puta‘sanem’, a¤açtan yap›lana ‘vesen’denir. Sanem, de¤iflmeceli olarak (me-cazen) ‘güzel kimse’ anlam›nda dakullan›l›yor.]
“Abdüluzza: Putun kulu; Asiye:
Allaha isyan eden; Aleyna: s›k›nt›,bela; Bâde: far. flarap; Bekir: deveyavrusu (Hz. Ebubekir’in ismi ‘Abdul-lah’d›r, ‘Ebubekir’ lakab›d›r); Ecrin:
ücret; Eflal: yara, zarar, bozukluk;Efra: bofl dolaflan; Efsa: sihirbaz,hileci; Gülsüm: gariban, kimsesiz,zavall›; Hüreyre: kedicik; ‹rem: sahtecennet; Jülide: da¤›n›k, periflan; Kay-
ra: tanr› [ihsan, kerem, lütuf]; Kez-
ban: yalanc›; Melis: tanr›ça, fliflman,tembel; Rumeysa: gözü çapakl› ka-d›n; Suden: sorumsuz.
Hayrettin Öztürk “Allah’›n isimle-rinin verilmesi de uygun de¤ildir.Rahman, Celil, Resul, Nebi, Cebrail,
Azrail, Mikail, ‹srafil isimleri konul-mamal›, hofl de¤il. Samet’de ‘hiç kim-seye muhtaç olmayan’ demektir ki busadece Allah’a mahsus bir durumdur.Peygamber isimleri verilebilir. Alara,
Rosa, ‹leyda: Bunlar ‹slam isimleride¤il, gayrimüslim isimleridir veçocuklara konulmamal›d›r” diyor.
Haberi yay›mlayan gazetecilerAhmet Cirik ve Yaprak Koçer’in Prof.Dr. Süleyman Uluda¤’dan ald›klar›görüfl: “‹sim, iyi araflt›r›lmal›d›r. ‹lginçolsun, diye anlam›n› bilmedikleri isim-ler koyuyorlar. ‹sim baflka dinde yada mitolojide bir tanr›y› ya da kutsal›karfl›lamamal›d›r.”
‹lâhiyatç› Ali R›za Demircan daflöyle yorumluyor: “Anne baban›ngörevlerinden biri de çocu¤una güzelisim vermektir. Kuran’da geçen herkelime güzel anlaml› de¤ildir. Kuran’dan isim koyma zorunlulu¤u da yok-tur. •
BD KASIM 2012
9