notre dame'ın kamburu - turuz - dil ve etimoloji kütüphanesi...çevrilen notre dame'ın...

2780

Upload: others

Post on 23-Mar-2021

8 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 2: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 3: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Notre Dame'ınKamburu

Page 4: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Victor Hugo

Fransızca aslından çeviren: NesrinAltınova

İmge Kitabevi

Page 5: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Victor Hugo

Fransız romantik akımının engüçlü yazarlarından Victor Hugo(1802-1885), gençlik dönemindekraliyetten yanaydı; sonrakiyıllarında, Romantizm akımınınöncülerinden Rene deChateaubriand'dan etkilendi.Zamanla, çağının cumhuriyetçigörüşlerinin ateşli bir savunucusuoldu ve toplumsal sorunlarlailgilenmeye başladı. Savunduğusiyasi görüşlerden ötürü sürgüne

Page 6: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gönderildi. 1822'de, henüz yirmiyaşındayken şiirlerinin yer aldığıilk kitabı, Odlar ve Çeşitli Şiirleradıyla yayınlandı. Şiir ve oyunyazarlığını asla bırakmayan Hugo,kısa sürede bütün Avrupa dillerineçevrilen Notre Dame'ın Kamburuadlı romanının başarısından sonraromancı olarak ün kazandı. Bubüyük romanın ardından Sefillergeldi. Kitabın yayıncısı Avrupaçapında bir tanıtım kampanyasıbaşlattı. Böylece Sefiller edebiyattarihinde kitlesel tanıtımı yapılan

Page 7: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ilk roman olarak da tarihe geçmişoldu. Kitabın "Fantine" başlıklı ilkbölümü gazetelerde dizi olarakyayınlandı. Kitap basıldığında biriki saat içinde tükendi ve Fransıztoplumunu derinden etkiledi. Taine,d'Aurevilly ve Flaubert gibidönemin edebiyatçıları, bir romanolarak Sefiller'i gerçekçilikaçısından eleştirdilerse de, sıradaninsanların görülmeyen dramınıanlatan bu büyük eser halktarafından coşkuyla benimsendi,bütün toplumsal kesimleri etkiledi

Page 8: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve Hugo'nun en popüler romanıolma unvanını günümüze kadarkorudu. Victor Hugo, daha sonrakihayatında, son romanı Doksan Üçİhtilali'ne (1874) kadar pek çokeser verdi; romanlar, şiirler, tiyatrooyunları ve denemeler yazdı. Buson kitap, Hugo'nun hayatı boyuncaele almaktan kaçındığı bir konuyu,Fransız Devrimi sırasında yaşananterörü ele aldığı için büyük ilgiuyandırdı. Fransa'da ÜçüncüCumhuriyet'in kurulduğu 1870yılında, sürgün olarak yaşamakta

Page 9: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğu Belçika'dan Paris'e dönenVictor Hugo'yu halk bir kahramanolarak karşıladı. Fakat büyük yazar,bu zirve noktasından sonra süreklibir çöküş yaşadı. 1871 yılında ParisKomünü'ne tanık oldu.Komünarların bağışlanması için birhareket başlattıysa da başarılıolamadı. 1872'de yapılan UlusalMeclis seçimlerini kaybetti. Oçöküş yıllarında yakınlarını da peşpeşe kaybeden Hugo, 22 Mayıs1885'te, 83 yaşında hayata gözleriniyumdu. Cenaze töreninde iki

Page 10: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

milyondan fazla insan yürüdü. Halkonunla sadece bir edebiyatçı olarakdeğil, Üçüncü Cumhuriyet'inkuruluşuna katkıda bulunan büyükbir siyaset adamı olarak davedalaştı. Pantheon'a, AlexandreDumas ve Emile Zola'nın yanıbaşına gömüldü.

Victor Hugo'nun Romanları:

Bug-Jargal (1818)

Page 11: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İzlanda Hanı (1823)İdam Mahkûmunun Son Günü(1829)Notre Dame'ın Kamburu(1831)Claude Gueux (1838)Sefiller (1862)Deniz İşçileri (1866)Gülen Adam (1869)Doksan Üç İhtilali (1874)

Page 12: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Nesrin Altınova

10 Ekim 1920'de İstanbul'dadoğdu. İlkokulu Sainte-Jeanne d'ArcFransız Okulu'nda, ortaokul veliseyi de Notre Dame de SionFransız Kız Lisesi'nde tamamladı.1941-43 yılları arasında İstanbulÜniversitesi Fen Fakültesi FizikBölümü'nde yüksek öğrenim gördü.1943 yılında evlenerek yarımbıraktığı yüksek öğrenimini bu kez196368 yıllarında yine İstanbulÜniversitesi Edebiyat Fakültesi

Page 13: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Fransız Filolojisi'nde sürdürdü.1968 Mayıs'ında, üniversitedekiprofesörlerinin deyönlendirmesiyle, Victor Hugo'nunSefiller adlı romanıylaçevirmenliğe başladı. Kırk yılayakın süren bu uzun solukluçevirmenlik yaşamında Fransız veRus edebiyatının temel direklerisayılan elliye yakın kitap çevirdi.Hugo, Balzac, Zola, Tolstoy,Dostoyevski gibi dünya edebiyattarihinin ünlü isimlerinin elliyeyakın eserini, bu yazarların ruhunu

Page 14: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hoşnut edecek kıvam ve ustalıktaçevirerek Türkçeye kazandırdı.Çevirdiği klasik romanlar arasındaNotre Dame de Faris, EugenieGrandet, Genninal, KaramazovKardeşler, Deniz İşçileri, AnnaKarenina ve Suç ve Cezasayılabilir. Ayrıca, 1968-70yıllarında Meydan-Larousseva daçevirmen olarak görev aldı. 1993yılında, çevirileri nedeniyle,Fransız Milli Eğitim Bakanlığı'nca"Palmes Academiques" şövalyeliknişanı ve yine aynı yıl Fransız

Page 15: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kültür Bakanlığınca da "Arts etLettres" şövalyelik nişanıylaödüllendirildi. 9 Kasım 2011'deİstanbul'da hayata veda etti.

Page 16: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çevirmenin Önsözü

Fransız edebiyatının oldukçadonuk bir döneminde, daha çocukdenecek yaşta bir şair parlamıştı.Günün büyük şairi Chateaubriand(1768-1848) onun için "yüceçocuk" deyimini kullanıyordu. Bu"çocuk" on bir yaşında şiiryazıyordu, on yedi yaşında biredebiyat dergisi kurdu, yirmiyaşında ilk şiir kitabını yayınladı,yirmi sekiz yaşında da ilk büyük

Page 17: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tiyatro yapıtını veriyordu: Hernani(1830). Chateaubriand'ın bu gençyazara yücelik kondurmuş olmasınahak verdiler. Yapıt, Fransızedebiyat ve sanat çevreleri içinbüyük bir olaydı. Yazarın kendisiiçin ise bunda hiç de şaşılacak birşey yoktu, çünkü o zaten edebiyattadevrim yapmak için ortaya atılmıştı.Fransa'da bir siyasal devrimolacağını biliyor, bunun ilk adımınısanat alanında kendisinin atacağınainanmış bulunuyordu: "Siyasal birdevrimin en güçlü kanıtı yazınsal

Page 18: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

devrimdir," diyordu. Dediği gibi deoldu: Genç şair oyunuyla, edebiyatalanında devrim yapmış, Parissokaklarındaki çarpışmalardan beşay önce tiyatrolarda "HernaniKavgası" kopmuştu. Bir yıl sonrada, yirmi dokuz yaşında –daha önceyayınlanan orta derecedeki üçromanından sonra– ilk büyükromanını verdi: Notre Dame'ınKamburu (1831). Böylece, Fransızyazınında romantizm çağı büyük birgüçlülükle, sağlam bir temel atmışoldu, roman bu çığırın "pek yüce

Page 19: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değerde bir temsilcisi" olarak kabuledildi.

Fransız yazınında, dolayısıyladünya yazınında çığır açan bu yazar,çağların büyük yazarı Victor Hugoidi, şiirden romana, oyundanincelemelere kadar, seksen üç yıllıkbir ömür içinde en azından yetmişyıl elinden kalemi bırakmayan,XIX. yüzyıl Fransız edebiyatınabaştan sona imzasını atan büyükdahi yazar.

Page 20: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hızlı Gençlik

Victor-Marie Hugo 26 Şubat1802'de Besançon'da dünyayageldi. General Leopold-SigisbertHugo'nun oğluydu. Çocukluğu,babasının görevleri nedeniyle,Napoleon'un ordularının peşindedolaşmakla geçti. Altı yaşındaykenİtalya'ya gitti; dokuz, on yaşlarıarasında iki yıl İspanya'da kaldı.Babası onu da asker yapmakistiyordu; oysa çocuğun ne olacağıdaha o yaşlarda belliydi: On

Page 21: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaşında Latinceyi, Grekçeyiöğrenmiş, bu dillerden çevirileryapmaya başlamıştı; on bir, on ikiyaşlarında, şiirler yazıyordu; onyedisinde bir edebiyat dergisininbaşına geçti. İddialıydı, çünkükendine güveniyordu. Bir günşiirlerini alıp bir yayınevine gitti.Yayınevinin sahibi, koltuğununaltında bir tomar kağıtla karşısınadikilen ve, "Şiir kitabımı bastırmakistiyorum," diyen bu "çocuğa"güldü. "Çocuk" da ona güldü:"İleride pişman olacaksınız,

Page 22: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arkamdan koşacaksınız!" dedi. Budediği çok geçmeden doğru çıktı.

V. Hugo yirmi yaşında kendinidünyanın en mutlu insanı sayıyordu:Odes et Poesies Diverses (Övgülerve Çeşitli Şiirler) adını verdiği ilkkitabı yayınlandı, bu kitaptan aldığıparayla da, yıllardan beri sevdiğikızla, Adele Foucher ile evlendi(1822).

Hernani Kavgası

Page 23: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

On yıla yakın, Hugo yaşamınınen mutlu günlerini yaşadı. Aşkınçatısı altında mutlu bir yuva kurmuş,sanatının bütün hızıyla çalışmaya,yapıtlar yaratmaya koyulmuştu. İkişiir kitabı daha yayınladı:Nouvelles Odes (Yeni Övgüler,1824), Odes et Ballades (Övgülerve Balad'lar, 1826). İlk üç romanınıda üçer yıl ara ile verdi: Hand'Islande (İzlanda Hanı, 1823),Bug-Jarval (1826), Le Dernier Jourd'un Condamne (Bir Mahkûmun SonGünü, 1829). Bu arada ilk tiyatro

Page 24: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapıtını da yazmış, bununönsözünde romantik çığırın ilkhaberlerini vermişti: Cromwell(1827).

Victor Hugo'nun ikinci tiyatroyapıtı: Hernani ou l'HonneurCastilları (Hernani ya da KastilyalıOnuru, 1830) büyük bir yazınsalkavgaya yol açtı. Yazın tarihineHernani Kavgası adıyla geçen buolayda romantik akım kesin utkuyuelde etti: Yapıt ilk oynandığı geceyeni akımdan yana olanlar

Page 25: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

heyecandan coşup haykırıyorlar,tutucular ise yuhalıyorlardı. Oyunarka arkaya tam kırk beş günsahnelendi. Her gece yenilikçilerbiraz daha coştular, eskiler sinmeyebaşladılar ve en sonunda kavgaalanından kaçtılar. Romantizminbüyük utkusuydu bu. Ondan sonrakavga yazın çevrelerinde,dergilerde bir süre daha sürdü,ertesi yıl Notre Dame'ın Kamburuyayınlanınca yeni akım kendisinikesinkes kabul ettirdi. Sanatdünyası romantik bir görüşle büyük

Page 26: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapıtlar yaratılabileceğine artıkiyice inanmıştı. Genç yazar yeniakımın başkanı, edebiyat dünyasınıntartışmasız baştacı olmuştu.

Mutlu Günlerden Sonra

V. Hugo'nun bu romanındakaramsar bir hava vardır. Yazardaha sonra, Notre Dame'ınKamburu'nda kişinin dinle,Sefiller'de toplumla, Denizİşçileri'nde doğayla çatışmasını ele

Page 27: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aldığını söylemiştir. Karamsarlıkbelki de dinin Ortaçağ'dabüründüğü uğursuz karanlıklardanileri geliyordu. Nitekim, Hugo buromanını kilisenin duvarınayazılmış "yazgı" sözcüğü üzerinekurduğunu yapıtın önsözünde açıkçabelirtiyor. Ne var ki, kimi edebiyattarihçileri yazarın bukaramsarlığının biraz da, belki dedaha çok, o sırada yaşadığı acılıgünlerden ileri geldiğini önesürerler. Gerçekten de, şairin mutluevlilik günleri sona ermiştir,

Page 28: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kuşkular içinde geçen acı günlerbaşlamıştır. Karısı Adele ünlüeleştirmen Sainte-Beuve'üsevmektedir. Bu ilişki oldukçaaçığa vurulmuştur. Nitekim, Sainte-Beuve 7 Temmuz 1830 tarihlimektubunda Hugo'ya şöyleyazmıştır:

"Yüce yüreğinizikurcalayan acıya alet olmamnedeniyle kendimi temizeçıkarabilmek için yazgınınüzerine atılmak gereksinimini

Page 29: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duyuyorum."

Öte yandan, Notre Dame'ınKamburu'nun karalamaları arasındaVictor Hugo'nun bir şiiribulunmuştur ki şair burada, henüzyirmi dokuz yaşında olmasınakarşın "gençlik aşklarına" özlemduymakta ve "yaşamının baharını"acı acı anmaktadır. (Bu şiiriromanın başında bulacaksınız.)

Her ne olursa olsun, şurasıkesin bir gerçektir ki Hugo buromanı gerek yaşamının en duyarlı,

Page 30: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerekse sanatının en yüksekdöneminde yazmıştır. Kitabıyazmaya 25 Temmuz 1830'dabaşlamış, araya giren beş, altıhaftalık bir kesintiyle birlikte, altıay sonra, 15 Ocak 1831'debitirmiştir.

Koca Hugo, 22 Mayıs 1885'te,seksen üç yaşında, yaşama gözleriniyumarken, yetmiş yıllık yazıhayatının ardında gotik sanatyapıtları gibi göklere baş diken uluanıtlar bırakıyordu ki, Notre

Page 31: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dame'ın Kamburu da bunlarıniçinde hiç kuşkusuz en yücelerindenbiri olarak yükseliyordu.

Nesrin Altınova

Page 32: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yazarın Önsözü

Siz ey gençlik aşklarım,hayatımın baharı!Ey bütün anılan alt edenanılarım!Siz ey güneşli günler, ey fırtınayılları!Yaş bakımından daha o çağayakın olmak,Yürek bakımından ise o çağabunca uzak!

Page 33: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Victor Hugo

Bundan birkaç yıl önce, NotreDame'ı gezerken, daha doğrusu,oraya buraya burnunu sokarken, bukitabın yazarı, kulelerden birininkaranlık bir köşesinde duvara ellekazılmış şu sözcüğü buldu:

'AN'AГKH[1]

Grek alfabesinin büyükharfleriyle yazılmış, duvara oldukça

Page 34: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derin kazılmış, eskilikten kararmışbu sözcüğün çizilişinde, duruşundagotik yazıya özgü bilmem nasıl tuhafbir biçim vardı; sanki oraya bunlarıyazanın bir Ortaçağ eli olduğu belliedilmek istenmişti. Bir yandan bu,bir yandan da, daha çok, busözcüğün içerdiği karanlık, uğursuzanlam yazarı derinden etkilemişti.

"Eski kilisenin alnına bu suç yada felaket damgasını vurmadan budünyadan ayrılmak istemeyen acıiçinde kıvranan ruh acaba kimindi?"

Page 35: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye düşündü, bunu keşfetmeyeçalıştı.

O günden bu yana duvarıbadanalamışlar ya da kazımışlar(hangisi, bilmiyorum), yazıkaybolmuş. Çünkü, aşağı yukarı ikiyüzyıldır Ortaçağ'ın o harikuladekiliselerine karşı böyledavranılıyor. Kiliselerde yapılan busakatlamalar, değiştirmeler heryandan geliyor, gerek içeriden,gerek dışarıdan. Bunları işgüzarrahip badanalıyor, mimar kazıyor,

Page 36: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra halk çıkageliyor, o da yakıpyıkıyor.

Böylece, bu kitabın yazarınınburada ona ayırdığı şu ufacık anınındışında, Notre Dame'ın o karanlıkkulesinin içine kazılmış bu gizemlisözcükten de, bunun pek üzünçlü birbiçimde özetlendiği o bilinmezyazgıdan da bugün hiçbir izkalmamıştır. O duvara bu yazıyıyazan kişi, gelip geçen kuşaklararasında, yüzyıllardan beri yok olupgitmiş, yazı kilisenin duvarlarından

Page 37: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

silinmiş; belki kilise de yakındayeryüzünden silinip gidecek, kimbilir.

Bu kitap işte o sözcük üzerineyazıldı.

Şubat 1831Victor Hugo

Page 38: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 39: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birinci Bölüm

Page 40: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IToplantı Salonu

Bundan tam üç yüz kırk sekizyıl, altı ay, on dokuz gün öncebugün[2] Parisliler Cite'nin,Üniversite'nin, Kent'in[3]

oluşturduğu üçüz çevre içinde hepbirden bütün güçleriyle çalan kiliseçanlarının gürültüsüyle uyandılar.

Oysa, 6 Ocak 1482 hiç detarihin kaydettiği bir gün değildi.

Page 41: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Taa sabah karanlığında çanları veParislileri böyle harekete geçirenolayda kayda değer hiçbir şeyyoktu. Bu ne Picard'lıların, ne deBurgonya'lıların bir saldırısı, nedinsel bir ayinle götürülen birkutsal emanetti, ne Laas Bağları'ndabir öğrenci ayaklanmasıydı, ne "pekçekindiğimiz, saydığımız KralımızEfendimizin" kente tantanalı birgirişi, ne de hatta ParisAdliyesi'nde yankesici, hırsız kadınya da erkeklerin şöyle dört başımamur ipe çekilmesiydi. On beşinci

Page 42: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzyılda pek sık rastlanan o sırmalı,şeritli, işlemeli sorguçlu bir elçilikheyetinin ansızın kente girivermesibile değildi. Krala hoş görünüpyaranmak uğruna bütün o Flamanbelediye başkanlarının kaba sabakalabalığına güleryüz göstermek,bardaktan boşanırcasına yağan biryağmur kapısının önündeki ogüzelim görkemli halılarınısırsıklam ıslatırken BourbonKonağı'nda pek nefis bir "moralite","sotie", "farce"[4] şöleni çekmekzorunda kalan Bourbon Kardinali

Page 43: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hazretleri'nin sonsuz can sıkıntısınaneden olan kafile, yani veliahtprensle Flandralı Marguerite'inevlenme sorununu sonuçlandırmaklagörevli Flaman elçilerinin son atlıkafilesi daha iki gün önce Paris'egirmişti.

6 Ocak, Jehan de Troyes'nındediği gibi, "bütün Paris halkınıheyecanlandıran" şey, ta ezeldenberi bir arada kutlanan KrallarGünü ile Deliler Cümbüşü'nün çifteşenliğiydi.

Page 44: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O gün Greve Alanı'nda şenlikateşi yakılır, Braque Kilisesi'nde, ogünün onuruna, kurdelelerledonatılmış yeşil ağaç dikilir, AdliyeSarayı'nda "mystere"[5] oynatılırdı.Bu olay, bir gün önceden Parisşehremini beyefendinin, mor yünlükumaştan görkemli savaşçı ceketlerigiymiş, göğüslerinde büyük beyazhaçlar bulunan adamları tarafından,dört yol kavşaklarında, borularöttürülerek halka duyurulmuştu.

Böylece, daha sabah

Page 45: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlığında, evlerini, dükkanlarınıkapayan kentsoylu hanımlar vebeyler kalabalığı dört bir yandan,bildirilen bu üç şenlik yerindenbirine doğru yollanıyorlardı.Bunların her biri kesin kararınıvermişti; kimisi şenlik ateşine,kimisi dikilecek kurdelelerle süslüyeşil ağaca, kimisi temsilegidiyordu. Paris avarelerinin o ezeliebedi sağduyularına bir övgü olaraksöylemek gerekir ki, bu kalabalığınbüyük bir bölümü, tam damevsimine uygun düşen şenlik

Page 46: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ateşine ya da Adliye Sarayı'nıniyice örtülü, kapalı olan toplantısalonunda verilecek olan dinseldrama doğru yöneliyordu;meraklılar, zevksizce yarımyamalak çiçeklendirilmiş zavallıağacı, Braque Kilisesi'ninmezarlığında, ocak ayının bozbulanık göğü altında, zemherisoğuğunda, tek başına titremeyebırakmak için söz birliğiediyorlardı.

Halk, özellikle, Adliye

Page 47: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sarayı'na açılan caddelere hücumediyordu, çünkü iki gün önce gelenFlaman elçilerinin dinsel dramıseyretmeye, gene aynı toplantısalonunda yapılacak olan ÇılgınlarBaşkanı'nın seçimine katılmayıtasarladıkları biliniyordu.

O dönemde dünyanın en büyükkapalı salonu olarak bilinmesinekarşın bu toplantı salonuna girmek ogün hiç de kolay bir iş değildi.(Şurası gerçektir ki Sauval,Montargis Şatosu'nun büyük

Page 48: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

salonunu daha ölçmemişti.) Halklatıkanan Adliye Alanı,pencerelerdeki meraklılara, beş,altı caddenin, tıpkı ırmak ağızlarıgibi, her an yeni dalgalar halindeinsan başları akıttığı bir deniz gibigörünüyordu. Durmadan kabaran buinsan kalabalığı dalgaları, alanınengebeli havzasında, tıpkı burunlargibi şurada burada çıkıntılaroluşturan evlerin köşelerineçarpıyordu. Adliye Sarayı'nınyüksek, gotik mimari tarzıcephesinin tam ortasında bulunan

Page 49: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

merdiven –aradaki sahanlığınaltında kırıldıktan sonra, genişdalgalar halinde yandaki yamaçlarınüzerine dökülen çifte bir akımın hiçdurmadan çıkıp indiği merdiven–bir göle akan çağlayan gibi aralıksızdökülüyordu. Çığlıklar, kahkahalar,bu binlerce ayağın tepişmesi büyükbir gürültü, korkunç bir uğultuyaratıyordu. Arada sırada bu uğultu,gürültü artıyor, bütün bu halkkalabalığını büyük merdivene doğruiten akıntı geri dönüyor, bulanıyor,dalgalanıyordu. Bu ya bir zabıta

Page 50: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görevlisinin birdenbire bir vuruşuya da bir belediye çavuşunun düzenikurmak için şahlanan atıydı;şehreminliğinin belediye zabıtasına,belediye zabıtasının polise, polisinParis jandarma kuvvetine mirasbıraktığı güzel bir gelenektir bu.

Kapılarda, pencerelerde, tavanarası pencerelerinde, damlarınüzerinde, Adliye Sarayı'na bakan,kalabalığı seyreden, daha fazlasınıda aramayan, olanıyla yetinen sakin,namuslu, binlerce saf kentli yüzleri

Page 51: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaynaşıyordu; çünkü Paris'te pekçok kimse seyircileri seyretmekleyetinir; zaten bizim için, arkasındabir şeyler geçen bir duvar ilgiçekici bir şeydir.

Bizlere, 1830 insanlarına, onbeşinci yüzyılın bu Parislilerinesadece düşüncemizde katılabilmek,karışabilmek, onlarla birlikte,çekiştirilerek, itilip kakılarak,dirsek dirseğe, yuvarlanarak AdliyeSarayı'nın 6 Ocak 1482'de daracıkkalan bu görkemli salonuna

Page 52: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

girebilme olanağı verilebilseydigörünüm ne ilgiden ne deçekicilikten yoksun bulunurdu,çevremiz de bunca eski olduklarıiçin bize yepyeni görünecekşeylerle çevrilirdi.

Eğer okuyucu razı olursa,Ortaçağ pelerinli, yünlü kumaştansavaşçı ceketli, zırh gömlekli birkalabalık arasında, bu toplantısalonunun eşiğini bizimle birliktegeçince edineceği duyguyukafamızda canlandırmaya

Page 53: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çalışacağız.

Önce kulaklarda uğultu,gözlerde şaşkınlık ve hayranlık.Başlarımızın üzerinde, oymalı tahtakaplamalı, gök mavisi boyalı, altınyaldızlı zambak çiçekleriyle[6]

süslü, yumurta biçimi bir çift kubbe;ayaklarımızın altında, siyah-beyazmermer döşeli bir zemin. Bizdenbirkaç adım ötede bir filayağı,sonra bir başkası, sonra bir tanedaha; salonun boyunca, genişliğininortasında, çift kubbenin kemer

Page 54: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boyunlarına destek olan tam yeditane filayağı. İlk dört filayağınınçevresinde, camdan, madendenpullarla, incik-boncukla pırıl pırılparlayan satıcı dükkanlarıyerleşmişti; sondan üçününçevresinde, davacıların poturlarıyladava vekillerinin cüppelerininaşındırıp parlattığı meşe ağacındansıralar vardı. Salonun çevresinde,yüksek duvarlar boyunca, kapılarınaralarında, pencerelerin arasında,filayaklarının arasındaPharamond'dan beri gelmiş geçmiş

Page 55: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bütün Fransa krallarının bitmeztükenmez yontu dizisi; kollarısarkık, gözleri yere eğik, tembel,gevşek krallar; elleri, başlarıcesaretle, cüretle gökyüzüne kalkıkyiğit, kahraman, savaşçı krallar...Sonra, uzun, yumurta biçimipencerelerde bin bir renkli camlar;salonun geniş çıkış yerlerinde incebir sanatla işlenmiş görkemlikapılar ve bütün bunların hepsi,kemerler, filayakları, duvarlar,pervazlar, tahta kaplamalar, kapılar,yontular, hepsi baştan aşağı şahane

Page 56: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir maviyle, altın yaldızlakaplanmıştı. Bunlar bizimgördüğümüz dönemde bir parçadonuklaşmaya başlamıştı bile;1549'da Du Breul, geleneğe uyarakonları hayranlıkla seyrettiğindetozlar altında, örümcek ağlarıiçinde neredeyse bütün bütün yokolmuştu.

Şimdi, bir ocak ayının solukışığıyla aydınlanan bu eni boyundanuzun görkemli salon, duvarlarboyunca akın eden, yedi filayağının

Page 57: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevresinde dolanan alacalı bulacalı,gürültücü bir kalabalığın saldırısınauğradığı sırada göz önüne getirilsin,merak uyandıran ayrıntılarımbelirtmeye çalışacağımız tablonuntümü üzerinde belli belirsiz bir fikiredinilebilir.

Şurası gerçektir ki Ravaillac,IV. Henri'yi öldürmemiş olsaydı,Adliye Sarayı'nın kalemine sunulanRavaillac Davası belgeleri deolmayacaktı; sözü edilen belgeleriyok etmekte yararı bulunan suç

Page 58: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortakları bulunmayacaktı; böylecede başka çare olmadığından,belgeleri yakmak için mahkemekaleminde yangın çıkarmak,mahkeme kalemini yakmak için deAdliye Sarayı'nı yakmak zorundakalan kundakçılar bulunmayacaktı;en sonunda da, dolayısıyla, 1618yangım olmayacaktı. Eski Saray da,eski toplantı salonuyla hâlâ ayaktakalacaktı; ben de okuyucuya, "Gidiponu gördüm," diyebilecektim; herikimiz de, ben böyle birtanımlamayı yapmaktan, okuyucu da

Page 59: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

okumaktan kurtulacaktı. Bu durumyepyeni bir gerçeği kanıtlıyor:Demek ki büyük olaylarınhesaplanamayan sonuçları oluyor.

Bir kere Ravaillac'ın suçortağının olmaması, sonra da bu suçortaklarının, eğer varsalar, 1618yangınına katılmamış olmalarıpekâlâ mümkün olabilirdi.Bunlardan başka akla pek yakıngelen iki açıklama şekli dahavardır. Birincisi, herkesin bildiğigibi, 7 Mart'ta gece yarısından

Page 60: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra, gökten Saray'a düşen, birkulaç yüksekliğindeki büyük alevliyıldız. İkincisi, Theophile'indörtlüğü:

Elbet oyun acı bir sonaerdi:Paris'te Bayan Adalet her saatKullandığı için fazla baharatBütün Saray'ı ateşe verdi.

Bu Adliye Sarayı'nın 1618'dekiyangınının siyasal, fiziksel veşairane üçlü açıklaması konusundaher ne düşünülürse düşünülsün, ne

Page 61: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yazık ki gerçek olgu yangındır. Bufelaket sayesinde, özellikle, afettenkurtulanları mahveden, art ardagirişilen onarım çalışmalarısayesinde, bugün o saraydan pek azbir şey kalmıştır; Kral Roberttarafından inşa ettirilen,Helgaldus'ün de tanımını yaptığışahane binaların izinin araştırıldığıbu saray, Fransa krallarının bu ilkkonutu, Louvre'un ağabeyi olan busaray, daha Yakışıklı Philippezamanında eskimişti. Şimdi hemenhemen her şey yok olmuş bulunuyor.

Page 62: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ermiş Louis'nin[7] "izdivacınıaktettiği" Adliye Nezareti odası neoldu? Ermiş Louis'nin "sırtındakaba kumaştan işporta malı bir içgömleği, kolsuz çuha bir yelek vesiyah bir pelerinle, halıların üzerineyatarak, Joinville ile birlikte"adalet dağıttığı bahçe ne oldu?İmparator Sigismond'un odasınerede? Ya IV. Charles'ın odası?Topraksız Jean'ın odası? VI.Charles'ın af fermanını resmen ilanettiği merdiven ne oldu? Marcel'in,veliahtın gözlerinin önünde, Robert

Page 63: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de Clermont ile ChampagneMareşali'ni boğazladığı mermerdöşeme ne oldu? Kilise'nin kabuletmediği uydurma papa Benedict'infetvalarının paramparça edildiği,bunları getirenlerin, alaya alınarak,rahip cüppeleriyle, başlıklarıylabütün Paris'te alenen günahçıkararak, tarziye vererek gerigittikleri o küçük kapı nerede? Ya,altın yaldızlarıyla, gökmavisiyle,sivri pencereleri, yontuları,filayaklarıyla, oymalı muazzamkubbesiyle büyük toplantı salonu?

Page 64: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yaldızlı oda? Hz. Süleyman'ıntahtındaki aslanlar gibi başı öneeğik, kuyruğu bacaklarının arasında,adaletin karşısındaki kudreteyaraşan alçakgönüllü bir tutumlakapıda duran aslan? O güzelkapılar? O canım güzel renklicamlar? Biscornette'i umutsuzluğadüşüren o eşsiz sanat yapıtları, ooymalı demirler? Du Hancy'nin onarin doğrama işleri? Bu harikalarızaman da, insan da ne hale getirdi!Bütün bunlara, bütün bu Galyatarihine karşılık, bütün bu gotik

Page 65: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanatına karşılık bize ne verdiler?Bay de Brosse'un, Saint-GervaisKapısı'nın bu beceriksiz mimarınınbasık hantal kemerleri... İşte sanatınkarşılığı; tarihe gelince,Patrü'lerin[8] dedikodularıyla hâlâçınlayan iri filayağının gevezeanıları var elimizde.

Bu da pek bir şey değil. Bizgene gerçek eski Saray'ın gerçektoplantı salonuna dönelim.

Bu dev boyutlu dikdörtgenin iki

Page 66: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ucundan birinde ünlü mermer masabulunuyordu; bu masa öyle uzun,öyle geniş, öyle kalındı ki eski tapuarşivlerinin Gargantua'nın[9] ağzınısulandıracak bir biçemleyazdıklarına bakılırsa "dünyadabuna benzer bir mermer dilimi" aslagörülmemiştir. Öbür uçta da XI.Louis'nin Hz. Meryem'in önünde dizçökmüş durumda yaptırdığı kendiyontusunu koydurduğu ve kralyontuları dizisinde bıraktığı iki boşduvar oyuğunu umursamadan,Fransa kralı olarak cennette pek

Page 67: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saygın bir yerleri olduğunuvarsaydığı iki ermişin, Charlemagneile Ermiş Louis'nin, yontularınıkaldırıp oraya yerleştirttiği küçük içkilise vardı. Daha altı yıl önceyapılmış olan, hâlâ yepyeni birdurumda bulunan bu küçük kilise,bizde Gotik çağın sonunu belirten,Renassance'ın o olağanüstügüzellikteki beğenisinde XVI.yüzyılın ortasına kadar süren onarin mimari, nefis işlemeler, inceve derin oymalar zevkine tamamıylauygundur. Cümle kapısının

Page 68: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerindeki, bir yandan öbür yanadelinmiş oymalı küçük gülbezek birincelik, bir zarafet başyapıtıdır;dantelden bir yıldız sanırsınız.

Salonun ortasında, büyükkapının tam karşısında, yaldızlıodanın geçidindeki bir penceredenözel bir giriş kapısı açılmış, duvaradayalı, altın sırmalı kumaş döşelibir tribün vardı; bu seki, Flamanelçileriyle, dinsel dramın temsilineçağrılı daha başka yüksek mevkilikişiler için hazırlanmıştı.

Page 69: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gelenek uyarınca, dinsel drammermer masanın üzerinde temsiledilecekti. Masa buna göre dahasabahtan hazırlanmıştı; avukatlarıntopuklarıyla baştan başa çizikiçinde kalan görkemli mermertabanına oldukça yüksek tahta biryapı iskelesi kondurulmuştu; bununda bütün salonun rahatçagörebildiği üst alanı sahne vazifesigörecekti, halılarla, örtülerlegizlenen iç tarafı da oyundakikişilerin giyinme odası olacaktı.Dış tarafa safiyane yerleştirilen bir

Page 70: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

merdiven sahne ile giyinme odasıarasında bağlantı sağlayacaktı, dikbasamakları da girişlere, çıkışlarayarayacaktı. Bu merdivendençıkmak zorunda olmayan bir tekkişi, bir tek olay, bir tek tiyatrodarbesi yoktu. Sanatın, aygıtlarınmasum, saygıdeğer çocukluğu!

İdam günlerinde olduğu gibişenlik günlerinde de halkın bütüneğlencelerinin kaçınılmaz, zorunlubekçileri, Adliye Sarayı idareamirinin dört zaptiye çavuşu

Page 71: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mermer masanın dört köşesindeayakta duruyordu.

Temsil ancak Adliye'nin büyüksaati öğlenin on ikinci darbesinivurduğu anda başlamalıydı. Bu, hiçkuşkusuz, bir tiyatro temsili için pekgeçti; ama elçilerin saatine uymakgerekmişti.

Oysa, bütün bu kalabalıksabahtan beri bekliyordu. Bugünahsız meraklıların pek çoğugünün ilk ışıklarından beriAdliye'nin büyük merdiveni önünde

Page 72: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

soğuktan titreşiyordu; hatta kimileri,içeriye herkesten önce girebilmekamacıyla, geceyi büyük kapınıngirintisinde geçirdiklerinisöylüyorlardı. Halk her dakika dahada artıyor, kalabalık gitgidekabarıyordu; taşan bir su gibiduvarlar boyunca yükselmeye,filayaklarının çevresindekabarmaya, sütun tabanlarınınüzerine, sütun başlıklarına,saçaklara, pencere pervazlarına,mimarinin bütün çıkıntılarınınüzerine, oymacılığın bütün

Page 73: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kabartılarının üzerine tırmanmayabaşlıyordu. Böylece, rahatsızlık,sabırsızlık, can sıkıntısı, birutanmazlık ve çılgınlık günününözgürlüğü, her vesileyle –sivri birdirsek ya da demir kabaralı birayakkabı yüzünden– patlak verenkavgalar, dalaşmalar, uzun birbekleyişin yorgunluğu, dört duvararasına kapatılmış bu karmaşık,sıkışık, çiğnenen, bunalan halkınyakınmasını daha şimdiden, yanielçilerin gelme saatinden çok öncehırçın, hoyrat, haşin, acı bir duruma

Page 74: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sokuyordu. Flamanlar'a karşı, Parisesnaf kâhyasına, Adliye idareamirine, Bourbon Kardinali'ne,Avusturyalı Bayan Marguerite'e[10]

değnekli belediye çavuşlarına,soğuğa, sıcağa, kötü havaya, ParisPiskoposu'na, Çılgınlar Papası'na,filayaklarına, yontulara, şu kapalıkapıya, bu açık pencereye karşısızlanmadan, yakınmadan,ilenmeden başka bir şeyduyulmuyordu; kalabalık içinedağılmış olan bütün buhoşnutsuzluğa muzipliklerini,

Page 75: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alaylarını katan ve âdeta genelöfkeyi iğneleyen öğrenci ve uşaktopluluklarını da bütün bu olupbitenlerin hepsi son dereceeğlendiriyordu.

Bunlar arasında, özellikle buneşeli şeytanlardan oluşan birtopluluk vardı; bir pencerenincamını kırdıktan sonra, korkusuzcaduvar saçağına oturmuşlardı;böylece, bakışlarım, alaylarınısırasıyla hem içeriye, hem dışarıya,hem salondaki kalabalığa, hem

Page 76: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alandaki halka yöneltiyorlardı.Onların alaylı öykünmelerinden,şakrak kahkahalarından,arkadaşlarıyla salonun bir ucundanöbürüne şakacı seslenmelerinden bugençlerin öbür seyircilerin cansıkıntısını, yorgunluğunu hiçpaylaşmadıkları anlaşılıyordu;onlar kendi özel eğlenceleri için,gözlerinin önünde bulunandan,ötekini sabırla bekleten bir temsilçıkarmasını pek iyi biliyorlardı.İçlerinden biri, bir sütun başlığınınkabartmalarına asılmış, sarışın,

Page 77: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevimli, muzip yüzlü, bir çeşitküçük şeytana:

"Vay, siz miydiniz, JohannesFrollo de Molendino!" diyeseslendi. Jehan du Moulin, tam sizegöre bir ad[11] doğrusu ya! İkikolunuz, iki bacağınız havada dönendört değirmen kanadına benziyorçünkü. Ne zamandan beriburadasınız?"

Johannes Frollo:

"Şeytanın inayetiyle, tam dört

Page 78: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saatten fazladır burada tünüyorum,"dedi. "Umarım ki bunlar Araf'tageçireceğim zamana sayılır. SicilyaKralı'nın sekiz kilise şarkıcısının,Sainte-Chapelle'de saat yedideokudukları ilahiyle ayinin ilkayetlerini duydum."

Beriki:

"Mükemmel kilise şarkıcıları,doğrusu ya!" dedi. "Sesleri dekülahlarından sivri! Ermiş JeanHazretleri'ne bir ayin düzenlemedenönce, kral onun güneyli ağzıyla

Page 79: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Latince dua okunmasını sevipsevmediğini öğrense daha iyi ederdigibime geliyor!"

Pencerenin altındaki kalabalığıniçinden yaşlı bir kadın:

"Bunu Sicilya Kralı'nın ouğursuz kilise şarkıcılarınıkullanmak için yaptı!" diye sertçebağırdı. "Ne demek bu, sorarımsize! Bir ayin için tam bin Parislirası, hem de Paris toptancı halinindeniz ürünleri vergisindenalınarak!"

Page 80: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Balıkçı kadının yanında,burnunu kapatıp durmuş, iri yarı,ağırbaşlı bir adam:

"Kes sesini bakalım, acuze!"diye atıldı. "Elbette ki bir ayindüzenlemek gerekiyordu, hatun!Kralın yeniden hastalanmasını mıisterdiniz siz yoksa, haa!"

Sütun başlığına yapışmış oküçük öğrenci:

"Doğrusu ya, kahramanca birkonuşma, kralın kürkçübaşısı Gilles

Page 81: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Lecornu Efendi!" diye bağırdı.

Kralın zavallı kürkçübaşısınıntalihsiz adı, bütün öğrencilerinkahkahalarıyla karşılandı.

Bir bölümü:

"Lecornu! Gilles Lecornu!"diyordu.

Bir bölümü de:

"Cornulus et hirsutus!"[12]

Page 82: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sütun başlığındaki küçükşeytan:

"Hey! Elbette ya," diyesürdürdü. "Ne var bundagülünecek? Kral malikânesininkâhyası üstat Jehan Lecornu'nünkardeşi, Vincennes Ormanı'nınbaşkapıcısı Mahiet LecornuEfendinin oğlu saygıdeğer insanGilles Lecornu, hepsi Parishemşerisi, babadan oğula hepsievli!"

Neşe daha da arttı. Şişman

Page 83: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kürkçü, bir tek sözcük bile yanıtvermeden, her yandan üzerinedikilmiş olan bakışlardankurtulmaya çabalıyordu; ama boşyere çırpınıp terliyordu, soluksoluğa kalmıştı: Tahtaya saplananbir kama gibi, yaptığı her hareket,hırstan ve öfkeden kıpkırmızıkesilen ablak suratının komşularınınomuzlarına daha bir sıkıcakarışmasından başka bir işeyaramıyordu. En sonunda, yanındabulunanlardan, tıpkı onun gibi kısaboylu, şişman, saygıdeğer birisi

Page 84: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

imdadına yetişti.

"Ne iğrenç şey! Okul çocuklarısaygın bir efendiyle bu biçimkonuşsun! Nerede görülmüş bu!Bizim zamanımızda bir kucakdeğnekle onlara bir güzel sopaçekerler, sonra da o değneklerleonları yakarlardı."

Gençler hep bir ağızdan birkahkaha attılar.

"Hey, hey! Kolay gelsin! Kimdirorada ötüp duran? Hangi uğursuz

Page 85: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

baykuş o?"

İçlerinden bir tanesi:

"Aa, ben onu tanıyorum!" dedi."Andry Musnier Efendi o."

Beriki de:

"Çünkü Üniversite'nin yeminlidört kitapçısından biridir de o!"dedi.

Bir üçüncüsü atılıp:

Page 86: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O dükkânda her şey dörderdörderdir," diye bağırdı. "Dört ulus,dört fakülte, dört yortu, dört vekil,dört seçmen, dört kitapçı."

Jehan Frollo söze karışıp:

"İyi ya öyleyse," diye atıldı."Biz de onlara dünyanın dört bucakolduğunu öğretelim."

"Musnier, kitaplarınıyakacağız."

"Musnier, uşağını döveceğiz."

Page 87: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Musnier, eşine rahatvermeyeceğiz."

"Zavallı şişko MatmazelOudarde."

"Bir dul kadar körpe ve neşeli."

Andry Musnier Efendi:

"Hepinizin cam cehenneme!"diye homurdandı.

Hâlâ sütun başlığına asılı duranJehan:

Page 88: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Andry Efendi, kes sesini, yoksatepene düşerim!" diye bağırdı.Andry Efendi başını kaldırdı, bir anfilayağının yüksekliğini, haylazoğlanın ağırlığını hesaplar gibidavrandı, aklından, bu ağırlığınhızını karesiyle çarptı ve sustu.

Jehan savaş alanını egemenliğialtına almıştı; utkunun üstünlüğüyle:

"Her ne kadar bir başdiyakozkardeşiysem de, söylediğimiyaparım!" diye sürdürdü.

Page 89: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Vah bizim Üniversite'ninzavallı efendileri! Böyle bir gündeayrıcalıklarınıza bile saygınlıksağlayamadınız, onları bir türlükabul ettiremediniz! Canımefendim! Kentte donanma şenliklerivar, ağaçlar donandı; Cite'de dinseltemsil, Çılgınlar Papa'sı, Flamanelçiler var; Üniversite'deyse, hiçbirşey."

Pencerenin pervazına rahatçayerleşen öğrencilerden biri:

"Oysa Maubert Alanı da

Page 90: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oldukça geniş!" diye söze karıştı.

Johannes: "Kahrolsun, Rektörde, vekiller de, seçmenler de!" diyebağırdı.

Beriki hemen:

"Bu akşam, Andry Efendi'ninkitaplarıyla Champ-Gaillard'da birşenlik ateşi yakmalı" diye atıldı.

Onun yanındaki:

"Kâtiplerin rahlelerini de

Page 91: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakmalı!" diye sürdürdü.

"Fakülte kapıcılarınındeğneklerini de!"

"Dekanların tükrük hokkalarınıda!"

"Vekillerin yemek dolaplarımda!"

"Seçmenlerin sandıklarım da!"

"Rektörlerin iskemlelerini de!"

Page 92: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Küçük Jehan bir kilise ilahisiezgisiyle:

"Kahrolsun!" diye atıldı."Kahrolsun Andry Efendi, fakültekapıcıları ve kâtipler;tanrıbilimciler, hekimler vefetvacılar; seçenler, seçilenler veRektör de kahrolsun!"

Andry Efendi kulaklarınıtıkayarak:

"Demek ki dünyanın sonu geldi,a dostlar!" diye mırıldandı.

Page 93: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pencerede bulunanlardan biri:

"Rektör dediniz de... İşte o daalandan geçiyor," diye bağırdı.

Artık bunun üzerine alandanyana dönen dönene.

İç tarafta bir filayağınatutunduğundan, dışarıda olupbitenleri göremeyen Jehan Frollo duMoulin:

"O geçen gerçekten de bizimsaygıdeğer rektörümüz Thibaut

Page 94: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendi mi?" diye sordu.

Öbürleri hep bir ağızdan:

"Evet, evet!" diye yanıt verdiler."Rektör Thibaut Efendi'nin kendisi,ta kendisi."

Gerçekten de, elçilerikarşılamaya giden Rektör'leÜniversite'nin ileri gelenleri,törenle, kafile halinde geçerlerken,o anda Adliye Alanı'na gelmişlerdi.Pencereye üşüşen öğrenciler onlarıtaşlamalarla, alaylı alkışlarla,

Page 95: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iğneli sözlerle karşıladılar.Kafilenin başında ilerleyen Rektörilk küfür sağanağına yakalandı;saldırı pek şiddetliydi, doğrusu ya.

"Günaydın, Rektör Bey! Hey,hey! Günaydın dedik!"

"Koca kumarbaz, nasıl olmuş daburaya gelmiş? Zarlarından ayrıldıdemek ki?"

"Katırın sırtında ne de güzelgidiyor, şuna bakın! Katırınkulakları onunkilerden daha kısa."

Page 96: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hey, hey! Günaydın, RektörThibaut Efendi! Tybolde aleator!"[13] Kocamış ahmak seni! Kocakumarbaz!"

"Tanrı sizi korusun! Bu gece sıksık düşeş attınız mı?"

"Ah! Kumar uğruna, zar uğrunarengini yitiren yorgun, bitkin, köhnesurat!"

"Sırtınızı Üniversite'ye dönmüşKent'e doğru nereye gidiyorsunuzböyle bakalım, Tybolde ad dados?

Page 97: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehan du Moulin:

"Hiç kuşkusuz ThibautodeCaddesi'nde bir ev aramayagidiyordur!" diye bağırdı.

Bütün güruh çığlık çığlığa, yerigöğü inleten şiddetli alkışlarlatekerlemeyi yineledi.

"Thibautode Caddesi'nde evaramaya gidiyorsunuz, değil mi,büyük oyunlar kumarbazı RektörBey?"

Page 98: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Derken, öbür ileri gelenleri deele aldılar.

"Kahrolsun Üniversitegörevlileri! Kahrolsun eli asalılar!"

"Buraya bak, Robin Poussepain,şur'daki adam kimin nesi, kuzum?"

"Gilbert de Sully, Gilbertus deSoliaco, Autun Koleji'nin başkanı."

"Al şu benim pabucumu, seninyerin benimkinden daha elverişli;şunu onun suratına fırlatıver."

Page 99: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Saturnalitias mittimus eccenuces."[14]

"Beyaz cüppeli altı tanrıbilimcikahrolsun!"

"Tanrıbilimciler bunlar mı?Roogny tımarı için, Sainte-Genevieve tarafından kente ihsanedilen altı beyaz kaz sanmıştım benonları."

"Kahrolsun hekimler!"

"Kahrolsun kardinallerle, kaba

Page 100: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şakacıların kavgaları!"

"Sen benim gecelik külahımaanlat, Sainte-Genevieve başkanı!Sen bana haksızlık ettin. Bakın, bugerçektir! Normandiya ulusununiçindeki yerimi, İtalyan olduğu için,Bourges eyaletine bağlı küçükAscanio Falzaspada'ya verdi."

Bütün öğrenciler hep birağızdan:

"Haksızlık bu! Adaletsizlik bu!"diye bağırdılar. "Kahrolsun Sainte-

Page 101: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genevieve başkanı!"

"Hey, hey! Joachim de LadehorsEfendi! Hey, hey! Louis Dahuille!Hey, hey! Lambert Hoctement!"

"Alman ulusunun vekilini şeytangötürsün!"

"Kurşuni kürkleriyle, Sainte-Chapelle Kilisesi papazları dakahrolsun; cum tunicis grisis!"[15]

"Seu de pellibus grisisfourratis!"[16]

Page 102: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hey, hey! Sanat bilgini ustalar!Bütün güzel kara kaftanlar! Bütüngüzel kırmızı kaftanlar!"

"Rektör'e yaraşır bir kuyrukoluşturmuşlar."

"Sanırsınız ki, su üstü evlenmetörenine giden bir Venedik dukası."

"Buraya bak, Jehan! İşte Sainte-Genevieve piskoposluk kuruluüyeleri!"

"Cehennemin dibine batsın

Page 103: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

piskoposluk kurulu!"

"Rahip Claude Choart! DoktorClaude Choart Hoca! Marie laGiffarde'ı mı arıyorsunuz?"

"Glatigny Sokağı'ndabulunuyor."

"Ahlâksızlar kralının yatağınıdüzeltiyor."

"Kadın dört dinar borcunuödüyor; quator denarios."

Page 104: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aut unum bombum."

"Paraları suratınıza atmasınıister misiniz?"

"Arkadaşlar! Terkisinde eşiyle,Picardie seçmeni Siman SanguinEfendi göründü!"

"Post equitem sedet atra cura."[17]

"Ha gayret, Simon Efendi!"

"Günaydın, sayın seçmen

Page 105: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

efendi!"

"İyi geceler, Hanımefendi!"

Hâlâ sütun başlığınınyapraklarına asılı duran Johannesde Molendino, içini çekerek:

"Bütün bunları görebilenlere nemutlu!" diyordu.

Bu arada, Üniversite'nin yeminlikitapçısı Andry Musnier Efendi,Kral'ın kürkçübaşısı Gilles LecornuEfendi'nin kulağına eğildi:

Page 106: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İnanın bana, Efendiciğim,dünyanın sonu geldi. Öğrencigüruhunun böylesine taşkınlık ettiğihiçbir zaman görülmemiştir. Herşeyi mahveden de çağımızın lanetolasıca yeni buluşları. Toplar,yılancık topları, taş gülleler atansavaş topları, hele de Almanya'nınbir başka türlü zararlı buluşu olanbaskı makinesi. Artık ne elyazmasıkaldı, ne de kitap! Basım kitapçılığıöldürüyor, azizim. Dünyanın sonugeldi, dedim ya."

Page 107: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kürkçü de:

"Kadife kumaşlardakiilerlemeden bunun ben deayrımındayım," dedi.

O sırada saat on ikiyi çaldı.

Bütün kalabalık tek bir ağızdan:"Hah!" dedi.

Öğrenciler sustular. Sonrabüyük bir karışıklık oldu, müthiş birgürültü patırtı koptu; ayakların,başların büyük bir devinimi, büyük

Page 108: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir genel öksürük tufanı ve ortayaçıkan mendiller. Herkes kendineçeki düzen verdi, yerine daha biryerleşti, ayaklarının ucundayükseldi, öbekleşti; sonra büyük birsessizlik çöktü; bütün boyunlargerilmiş, bütün ağızlar açılmış,bütün gözler mermer masaya doğruçevrilmiş, öyle kalakaldılar. Oradahiçbir şey görünmedi. Boyalı dörtyontu gibi çavuşlar, hâlâ dimdik,kımıldamadan duruyorlardı. Bütünbakışlar Flaman elçilerine ayrılantribüne doğru döndü. Kapı kapalı,

Page 109: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tribün bomboş duruyordu. Bukalabalık sabahtan beri üç şeyibekliyordu: Öğle vaktini, Flamanelçilerini, dinsel temsili. Yalnızöğle saati tam vaktinde gelmişti.

Artık bu kadarı fazlaydı,doğrusu ya.

Bir, iki, üç, beş dakika, birçeyrek beklediler; gelen gidenyoktu. Tribün ıssız, tiyatro sessizduruyordu. Bu arada, sabırsızlığınyerini öfke almıştı. Alçak sesle –orası gerçek– öfkeli sözler

Page 110: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dolaşıyordu. "Temsil! Temsil!" diyeboğuk boğuk mırıldanıyorlardı,kafalar kızmaya başlıyordu. Dahahenüz gürlemeye başlayan fırtınakalabalığın yüzeyinde uçuşuyordu.Bunun ilk kıvılcımını fırlatan Jehandu Moulin oldu.

Sütun başlığının çevresindeyılan gibi kıvrılarak:

"Dinsel dramı isteriz, Flamanlarcehennemin dibine batsın!" diyeciğerlerinin bütün gücüyle bağırdı.

Page 111: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Halk alkışladı.

"Dram!" diye yinelediler."Flandra cehennemin dibinebatsın!"

Öğrenci de: "Biz hemen şimdi,derhal temsili isteriz!" diyesürdürdü.

"Yoksa bana öyle geliyor kigüldürü ile ahlâki temsil yerineAdliye İdare Amiri'ni ipe çekmemizgerekecek."

Page 112: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kalabalık halk kitlesi:

"Pek doğru bir söz etti!" diyebağırdı. "Asılma işlemini onunçavuşlarından başlatalım."

Bu sözlerin ardından çılgın biralkış koptu. Zavallı dört adamsapsarı kesilen yüzlerle birbirlerinebakışmaya başlamışlardı. Kalabalıkonlara doğru atılıyordu,adamcağızlar kendilerini halktanayıran çelimsiz, çerden çöpten tahtaparmaklığın kalabalığınabanmasıyla bükülüp bel verdiğini

Page 113: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görüyorlardı.

Durum son derece gergin vetehlikeliydi.

"Ölüm! Ölüm!" diye dört biryandan bağırıyorlardı.

İşte tam o sırada, yukarıdatanımlamaya çalıştığımız giyinmeodasının örtüsü kalktı, bir adamdışarı çıktı. Onun sadece görülmesihalkı birdenbire durdurdu ve âdetabir büyüyle, öfkeyi merak halinedönüştürdü.

Page 114: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Susun! Susun!"

Kendini pek güvenlik içindegörmeyen ve her yanı tir tir titreyenbu adam mermer masanın ucunakadar ilerledi; yaklaştıkça daha çokdiz çökmeyi anımsatan eğilipbükülmelerle selamlar veriyordu.

Bu arada, yavaş yavaş dinginlik,sessizlik geri geldi. Ortada artıkkalabalığın suskunluğundan yayılano her zamanki hafif uğultudan başkahiçbir şey kalmamıştı.

Page 115: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adam, "Kentsoylu beyler,kentsoylu küçükhanımlar," dedi."Pek saygıdeğer KardinalHazretleri'nin huzurunda 'Hz.Meryem'in Adaleti' adında pekyararlı bir ahlâki temsil vermekonuruna erişeceğiz. Jüpiter'i benoynuyorum. Kardinal Hazretleri şuanda pek saygıdeğer AvusturyaDükü Hazretleri'nin pek sayınelçilerinin yanında bulunuyor;sözünü ettiğimiz topluluk da şusaatte Baudets Kapısı'nda sayınÜniversite Rektörü'nün konuşmasını

Page 116: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dinlemek üzere yolundanalıkonuldu. Kardinal Hazretlerigelir gelmez başlayacağız."

Adliye'nin o zavallı dörtçavuşunu kurtarmak için hiç kuşkuyok ki, Jüpiter'in bu araya girmesiyeterliydi. Bu pek gerçek öyküyüuydurmak mutluluğuna erseydik,böylece de Kutsal EleştiriTanrıçası'na karşı ondan sorumluolsaydık, şu anda hiç kimse bizekarşı şu klasik "Nec deus intersit"[18] temel kuralına sığınamazdı.

Page 117: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üstelik, Sayın Jüpiter'in giysisi pekgüzeldi, halkın dikkatini üzerineçekerek onu yatıştırmaya bir hayliyardım etti. Jüpiter'in sırtında siyahkadife kaplı, yaldız çivili zırhgömleği vardı; başına da yaldızlıgümüş düğmelerle süslü,omuzlarına kadar inen zırh miğferigiymişti; her biri yüzünün biryarısını kapatan allıkla kocamansakal da olmasa, elinde tuttuğu,alışkın gözlerin kolayca yıldırımıtanıdıkları yaldızlı mukavva boruolmasa, Grekvari kurdelelerle

Page 118: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sarılmış ten rengi ayakları olmasa,kıyafetinin ağırbaşlılığı bakımından,sayın De Berry Dükü'ne bağlıbirliğin Bretanyalı bir okçusunabenzetilebilirdi.

Page 119: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIPierre Gringoire

Bununla birlikte, giysisininherkes üzerinde yarattığı hoşnutluk,hayranlık adam konuştukça dağılıpgidiyordu ve "Kardinal Hazretlerigelir gelmez başlayacağız,"sözleriyle talihsiz sonucaulaştığında da sesi, yeri göğüçınlatan yuhalar arasında yitip gitti.

Halk, "Hemen şimdi başlayın!

Page 120: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Temsil! Derhal temsili istiyoruz!"diye bağırıyordu. Bütün seslerinüzerinde de, bir curcuna içindekikaval gibi Johannes deMolendino'nun sesi duyuluyor,öbürlerinin hepsini bastırıyordu.Öğrenci:

"Hemen başlayın!" diyehaykırıyordu.

Pencerenin pervazına tünemişolan Robin Poussepain ile öbüröğrenciler de:

Page 121: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Jüpiter de, Bourbon Kardinalide kahrolsun!" diye avazları çıktığıkadar bağırıyorlardı.

Halk kalabalığı:

"Hemen temsil!" diyeyineliyordu. "Derhal! Hemen!Oyuncularla Kardinal'e ölüm,darağacı!"

Zavallı Jüpiter şaşkın, ürkek birhal almış, allıklarının altındasapsan kesilmişti, yıldırımını attı,zırhlı miğferini eline aldı; sonra da,

Page 122: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kardinal Hazretleri... elçiler...Flandralı Sayın BayanMarguerite..." diye bir şeylerkekeleyerek sağa sola selamlardağıtıyor, tir tir titriyordu. Nediyeceğini bilemiyordu. Aslında,ipe çekilmekten korkuyordu.

Beklerse halk tarafından,beklemezse kardinal tarafındanasılmak vardı... Her iki yanda daancak bir uçurum görebiliyordu:Darağacı.

Bereket versin ki birisi geldi de

Page 123: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onu sıkıntıdan kurtarıp sorumluluğuyüklendi.

Parmaklığın berisinde, mermermasanın çevresinde serbestbırakılan arada duran biriydi bu;ince-uzun bedeni yaslandığıfilayağının çapıyla görüş açısındangizlendiği için daha kimse onunayırdında olmamıştı. Dediğimizgibi, uzun boylu, zayıf, solukbenizli, sarışın bir adamdı bu. Alnı,yanakları kırışmış olmasına karşıngenç yaşta, parlak bakışlı, güleç

Page 124: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağızlı bir delikanlıydı. Sırtındayıpranmış, eskilikten parlamış,siyah kaba yünlüden bir giysi vardı.Mermer masaya yaklaştı, zavallımahkûma bir işaret yaptı; amaberiki iyice şaşkına dönmüştü,hiçbir şey görmüyordu.

Yeni gelen adam bir adım dahaattı: "Jüpiter!" dedi. "AzizimJüpiter!"

Beriki hiçbir şey duymuyordu.

En sonunda, uzun boylu sarışın

Page 125: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adamın sabrı tükendi, Jüpiter'inhemen hemen burnunun ucundaavazı çıktığı kadar bağırdı:

"Michel Giborne!"

Jüpiter sarsılarak ansızınuyandırılmış gibi, "Kim çağırıyorbeni?" dedi.

Siyah giysili adam, "Ben," dedi.

Jüpiter de, "Yaa!" diyekekeledi. Beriki:

Page 126: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hemen başlayın," diyesürdürdü. "Siz halkın isteğini yerinegetirin."

Yargıcı yatıştırmayı benüzerime alıyorum; o da Kardinal'iyumuşatır."

Jüpiter rahat bir soluk aldı.Hâlâ kendisini yuhalayan halkaciğerlerinin bütün gücüyle: "Peksaygıdeğer Efendilerim!" diyebağırdı. "Hemen oyuna başlıyoruz."

Öğrenciler: "Evoe, Jüpiter!

Page 127: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Plaudite, cives!"[19] diye bağırdılar.

Halk, "Yaşasın! Yaşasın!" diyebağırdı.

Müthiş bir alkış yeri göğüinletti. Jüpiter perdenin altınagirdiği halde bütün salon hâlâalkıştan sarsılıyordu.

Bu sırada, bizim eski, peksevgili Corneille'imizin dediği gibi,tansık yaratırcasına "fırtınayısütliman hale döndüren" kişi, büyükbir alçakgönüllülükle, arkasına

Page 128: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sığındığı filayağının gölgesinegömülmüştü gene. Ve seyircilerinilk sırasında oturan iki genç hanımonun Michel Giborne-Jüpiter'lekonuşmasının ayırdında olup daeteğinden çekmeselerdi, o geneorada eskisi gibi görünmeden, hiçkıpırdamadan, sessiz duracaktı.

Hanımlardan bir tanesi ona,yaklaşması için işaret ederek:"Üstat!" dedi. Onun yanındaki genç,güzel, süslü hanım da:

"Sussanıza, canım

Page 129: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Lienarde'çığım" dedi. "O papazçömezi değil, halktan biri, ona Üstatdeğil Efendi demek gerekir."

Bunun üzerine, Lienarde:"Efendi!"

Kimliği bilinmeyen adamparmaklığa yaklaştı. Telaşla:

"Nedir benden istediğiniz,küçükhanımlar, bir arzunuz muvar?" diye sordu.

Lienarde utançtan yerin dibine

Page 130: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçerek:

"Yoo! Hayır, hiçbir isteğimizyok!" dedi. "Sizinle arkadaşımGisquette la Gencienne konuşmakistiyor."

Gisquette kıpkırmızı kesilerek:

"Yoo, hiç de değil!" diye atıldı."Lienarde size 'Üstat' dedi; ben deona 'Efendi' dendiğini söyledimsadece."

Her iki genç kız da bakışlarını

Page 131: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önlerine indirmişlerdi. Aralarındabir konuşma kapısı açmayı canıgönülden isteyen genç adam dagülümseyerek onlara bakıyordu:

"Gerçekten de bana söyleyecekbir şeyiniz yok mu,küçükhanımlar?"

Gisquette, "Yoo, hayır! Hiçbirşey yok," diye yanıt verdi. Lienardeda, "Hiçbir şey yok," dedi.

Uzun boylu sarışın delikanlıyerine dönmek üzere bir adım attı;

Page 132: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ama meraklı iki genç kız hiç de onuellerinden kaçırmak niyetindedeğillerdi.

Gisquette ansızın açılan bir subendi ya da birden karar veren birkadın coşkusuyla:

"Bakar mısınız, Efendim," dedi."Temsilde Hz. Meryem'in rolünüoynayacak olan şu askeri tanıyormusunuz?" diye sordu.

Adsız kişi, "Jüpiter rolünü müdemek istiyorsunuz?" diye sordu.

Page 133: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet ya! Elbette," diye atıldıLienarde. "Ne kadar da aptal şey!Jüpiter'i tanıyorsunuz, öyle mi?"

Adsız genç adam:

"Michel Giborne'u mu?" diyeyanıtladı. "Evet, tanıyorum,efendim."

Lienarde, "Ne kadar dagörkemli sakalları var!" dedi.

Gisquette, çekinerek, "Şimdioynayacakları şey güzel mi acaba?"

Page 134: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye sordu.

Adsız kişi, bir an bileduraksamadan:

"Hem de pek güzel,Küçükhanım!" diye yanıt verdi.

Lienarde, "Adı nedir acabaoynayacakları temsilin?" diyesordu.

"Hz. Meryem'in Adaleti. Ahlâkipiyes, Küçükhanım."

Page 135: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Lienarde, "Yaa! Öyle mi? Obaşka!" diye sürdürdü.

Kısa bir sessizlik oldu.Sessizliği genç adam bozdu:

"Bu yepyeni bir ahlâki temsil vedaha hiç oynanmadı."

Gisquette, "Demek ki, iki yılönce, Papa'nın vekili geldiği günoynanan temsil değil, öyle mi?"dedi. "Onda üç tane güzel kızvardı..."

Page 136: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Lienarde, "Deniz perilerinicanlandırıyorlardı," dedi.

Delikanlı da, "Hem deçırçıplak!" diye ekledi.

Lienarde utanarak başını önüneeğdi. Gisquette de ona baktı,kendisi de onun gibi yaptı.Delikanlı gülümseyerek sürdürdü:

"Seyrine doyum olmaz biroyundu o. Bugün Flandra Prensesiiçin özel olarak yazılmış bir ahlâkitemsil oynanacak."

Page 137: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gisquette, "Çoban kızları şarkısöyleyecekler mi?" diye sordu.

"Kesinlikle hayır! Ahlâki biroyunda! Asla! Türlerikarıştırmamak gerek. Oyun birgüldürüyse, o zaman olur."

Gisquette, "Ne yazık!" dedi. "Ogün, hiç unutmuyorum, PonceauÇeşmesi'nde savaşan, birbirleriyleçatışan, küçük dinsel parçalarlaçoban şarkıları okuyarak çeşitlidurumlara giren yabanıl kadınlarlaerkekler vardı."

Page 138: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adı bilinmeyen adam sertçe:

"Bir Papa vekiline uygun olanbir prensese uygun gelmez," dedi.

Lienarde, "Onlara da pek güzelsesler çıkaran birçok çalgı eşlikediyordu," dedi.

Gisquette de, "Gelip geçenlerinsusuzluğunu gidermek amacıylaçeşmenin üç ağzından şarap, süt vetarçınlı tatlı şarap akıyordu, heristeyen dilediğinden bol boliçiyordu," diye sürdürdü.

Page 139: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Lienarde, "Ponceau Alanı'ndanaz aşağıda, Trinite Kilisesi'nde deoynayanların konuşmadancanlandırdıkları bir 'passion'[20]

vardı," dedi.

Gisquette de, "Ya, ben de iyianımsıyorum!" diye haykırdı. "İsaçarmıha çivilenmişti, iki hırsız dasağındaki, solundaki çarmıhtaydı!"

Sözün burasında gençdedikoducu hanımlar, Papavekilinin kente girişini anımsayıp

Page 140: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

coşarak, bir ağızdan konuşmayabaşladılar:

"Daha da beride, Porte-aux-Peintres'de pek görkemli giysilerkuşanmış başka kimseler vardı."

"Ya Saint-İnnocent Çeşmesi'ndebüyük bir köpek ve av borularıgürültüsüyle, bir geyik kovalayan şuavcı!"

"Ya Paris Mezbahası'nda,Dieppe Hapishanesi'ni simgeleyeno darağaçları!"

Page 141: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Anımsıyor musun, Gisquette,Papa'nın vekili geçerken, saldırıyageçildi de bütün İngilizlerin boynuvurulduydu, hani?"

"Châtelet Kapısı'nın karşısındada pek yakışıklı kimseler vardı!"

"Ya üzeri baştan başa halılarlaörtülmüş olan Pont-au-Change!"

"Ya Papa'nın vekili geçtiktensonra, köprünün üzerinden havayasalıverilen her türden iki yüzdüzineden fazla kuş! Aa! Doğrusu

Page 142: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ya, pek güzeldi, Lienarde!"

İki genç hanımın konuşmasınıbüyük bir sabırsızlıkla dinliyormuşgibi görünen adsız kişi:

"Bugün daha da güzel olacak,"dedi.

Gisquette, "Bu temsilin güzelolacağı konusunda bize kesin sözveriyor musunuz?" diye sordu.

Beriki de: "Hiç kuşkunuzolmasın!" diye yanıt verdi, sonra da

Page 143: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belirli bir kasılmayla, tumturaklı birsesle: "Temsilin yazarı benim,küçükhanımlar," diye ekledi.

Genç kızlar büsbütün şaşkınadönmüşlerdi.

"Gerçekten mi?" dediler.

Ozan bir parça böbürlenerek:

"Gerçek ya!" diye yanıt verdi."Daha doğrusu, biz iki kişiyiz:Tahtaları, tiyatronun iskelesinikuran, bütün marangozluk işlerini

Page 144: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapan Jehan Marchand ve piyesiyazan da ben. Benim adım PierreGringoire."

"Cid"in yazarı bundan dahaazametle "Pierre Corneille"diyemezdi.

Okuyucularımız, Jüpiter'inörtülerin arkasına çekildiğidakikayla, yeni ahlâki piyesinyazarının, Gisquette ile Lienarde'ınmasum hayranlığı üzerine, böyleansızın, hiç beklenmedik andakendini açıkladığı dakikaya kadar

Page 145: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

epeyce bir zaman geçmiş olduğunadikkat etmişlerdir. Şaşılacak şey:Birkaç dakika önce o kadar gürültüpatırtı eden bu kalabalık şimdi,oyuncunun sözüne inanarak, büyükbir hoşgörü ve bağışlayıcılıklabekliyordu; bu da, seyirciyi sabırlabekletmenin en iyi yolunun, oyunaderhal başlanacağını ona bildirmekolduğunu ve her güntiyatrolarımızda denenen ezeligerçeği kanıtlar.

Bununla birlikte, öğrenci

Page 146: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Johannes uyumuyordu. Karışıklıktansonra çöken sessizlik içinde,birdenbire:

"Hey, hey!" diye bağırdı."Jüpiter, Hz. Meryem Anamız,şeytanın maskaraları! Bizimle alaymı ediyorsunuz? Temsil! Temsil!Başlayın çabuk, yoksa biz yenidenbaşlıyoruz."

Bu kadarı yeterliydi.

Ahşap iskelenin arkasındaninceli kalınlı bir çalgı sesi duyuldu;

Page 147: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

örtü kalktı; içeriden rengârenkgiysili, yüzleri boyalı dört kişi çıktı,dik merdiveni tırmandı; üsttekisahanlığa gelince seyircilerinkarşısına dizildi, yerlere kadareğilerek selam verdi; o zamansenfoni sustu. Dinsel temsilbaşlıyordu.

Dört kişi selamlarınınkarşılığını alkış olarak bolcatopladıktan sonra, dindarca birsessizlik ortasında, okuyucuyubağışladığımız bir başlangıca

Page 148: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

girişti. Zaten, bugün de olduğu gibi,seyirci oyuncuların oynadıklarırolden çok, giydikleri giysilerleilgileniyordu; bu da gerçekten pekhaklı bir davranıştı, pek yerindeydi.Oyunculardan dördünün de sırtındayarısı san, yansı beyaz giysilervardı; aralarındaki ayrım ancakkumaşın türünden anlaşılıyordu:Birincisi altın ve gümüş tellerledokunmuş brokardan; ikincisiipekli, üçüncüsü yünlü, dördüncüsüde dokuma bezdendi. Oyunculardanilkinin sağ elinde bir kılıç,

Page 149: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ikincisinde iki altın anahtar,üçüncüsünde bir terazi,dördüncüsünde de bir bahçe küreğivardı. Bütün bu açıkça belirtilenözellikleri gene de tam olarakkavrayamamış olan tembel kafalarayardım etmek için de, iri siyahharflerle, sırmalı giysinin eteğine"BENİM ADIM SOYLU SINIF";ipekli giysinin eteğine "BENİMADIM RUHBAN SINIFI"; "yünlügiysinin eteğine "BENİM ADIMTİCARET"; dokuma giysinineteğine de "BENİM ADIM TARIM"

Page 150: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye işlenmişti. İki erkek simgenincinsiyeti kafası işleyen, kavrayışlıher seyirciye daha kısa giysileri vebaşlarındaki takkeyle belirtilmişti;dişi simgeler de daha uzungiyinmişlerdi, başlarında da başlıkvardı.

Başlangıç konuşmasınındizelerinden Tarım'ın Ticaret'le,Ruhban Sınıfı'nın da Soylu Sınıflaevli olduğu, bu mutlu iki çiftin ortakolarak altın bir veliahtlarıbulunduğunu, onu ancak dünyanın en

Page 151: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güzel kızına vereceklerini ilerisürdüklerini anlamamak için pekkötü niyetli olmak gerekti. Böylece,dünyayı dolaşıyorlar, bu güzeliarıyorlardı. Sırasıyla GolcondeKraliçesi'ni, Trabzon Prensesi'ni,Tatar Hanı'nın kızını, vb., vb., vb...,yüz geri ettikten sonra, dördü deAdliye Sarayı'nın mermer masasıüzerinde dinlenmeye gelmişlerdi,hiçbir günahı olmayan dinleyicilerebir sürü özdeyiş, atasözü söyleyipduruyorlardı.

Page 152: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bütün bunlar gerçekten de pekgüzeldi.

Yalnız, dört simgenin âdetabirbirleriyle yarışırcasına üzerinemecaz dalgaları döktüğü bukalabalıkta, az önce iki güzel kızaadını söylemek zevkinden kendinialamayan yazarın, ozanın, o safPierre Gringoire'ın gözünden,kulağından, boynundan veyüreğinden daha dikkatli bir kulak,daha çarpıntılı bir yürek, dahaheyecanlı bir göz, daha gerilmiş bir

Page 153: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boyun yoktu. Yazar, genç kızlarınbirkaç adım ilerisindeki filayağınınarkasındaki yerine dönmüştü; orada,dinliyor, bakıyor, gıdım gıdım herdizenin tadını çıkarıyordu.Başlangıç dizelerinin ilk sözlerinikarşılayan hoşgörü sahibi alkışlarhâlâ yüreğinin en ince damarlarındaçınlıyordu; geniş bir dinleyicikalabalığının sessizliği içinde,oyuncunun ağzından birer birerdökülen kendi düşüncelerinigörünce, bir yazarın düştüğü o birçeşit kendinden geçmiş hayranlığa

Page 154: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iyice gömülmüştü. İlâhi, PierreGringoire!

Bunu söylemek bizi bir hayliüzüyor; ama o ilk heyecan çabucakdağıldı. Gringoire o sarhoş edicisevinç kadehini, utku kadehini dahadudaklarına henüz yaklaştırmıştı kiiçine acı bir damla karıştı.

Kalabalığın arasında yitipgittiğinden, sadaka toplayamayan,hiç kuşkusuz, çevresindekilerincebinden de yeteri kadar birtazminat alamamış olan hırpani

Page 155: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kılıklı bir dilenci, bakışları vesadakaları çekmek için, iyice gözeçarpar bir yere tünemeyidüşünmüştü. Giriş bölümünün ilkdizelerinde, özel olarak ayrılantribünün direklerinden yararlanarak,onun alt tarafındaki parmaklığınkenarındaki çıkıntıya kadartırmanmıştı; hırpani kıyafetiyle, sağkolunu kaplayan iğrenç bir yaraylakalabalığın dikkatini, acımasınıçekerek, oraya oturmuştu. Bununlabirlikte, bir tek sözcük bilesöylemiyordu.

Page 156: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dilencinin sessiz oturuşusayesinde, giriş konuşması kazasızbelasız yürüyordu; talihsizlik,Johannes tırmandığı sütununtepesinden dilenciyi, onun yapmacıkhallerini görmek istemeseydi,hissedilir hiçbir kargaşalıkçıkmayacaktı. Tepedeki gençsoytarıyı çılgın bir kahkaha tufanıyakaladı; ne temsili kestiğini, ne degenel dikkati dağıttığınıumursuyordu, küstahça bağırdı:

"Şuna bakın hele! Sadaka

Page 157: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

isteyen şu uyuza bakın!"

Kurbağa dolu bir göle bir taşatan ya da bir kuş sürüsüne bir elateş eden bir kimse, genel dikkatinarasında bu yersiz sözlerin yarattığıetkiyi rahatça göz önüne getirebilir.Gringoire bir elektrik akımınaçarpmış gibi ürperdi. Girişkonuşması olduğu yerde zırp diyekesildi, bütün başlar gürültülü birkargaşalıkla dilenciye doğru döndü.O da, hiç istifini bozmadan,şaşalamadan, bu olayda iyi bir

Page 158: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kazanç fırsatı gördü, gözlerini yankapatarak, acındıran bir sesle,"Sadaka, Tanrı rızası için sadaka,acıyın, lütfen!" demeye başladı.

Johannes, "A, durun hele, yeminederim ki Clopin Trouillefou'nun takendisi bu!" diye haykırdı. "Benişeytan çarpsın ki, o! Hey, hey!Arkadaş, bacağındaki yara seni çokmu rahatsız ediyordu ki onu oradanalıp koluna yerleştirdin?"

Böyle konuşurken, bir maymunçevikliğiyle, dilencinin yaralı

Page 159: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koluyla uzattığı pilav tası gibi yağlı,pis şapkanın içine bir metelik attı.Dilenci sadakayla alayı hiç sesiniçıkarmadan kabul etti ve acıklı birsesle:

"Tanrı rızası için, bir sadaka!"diye sürdürdü.

Bu olay dinleyicileri pekoyalamış, eğlendirmişti ve baştaRobin Poussepain ile bütün öbüröğrenciler olmak üzere, seyircilerinpek çoğu giriş konuşmasınınortasında, cırlak sesiyle öğrencinin,

Page 160: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değişmez teranesiyle dilencinindoğaçtan yarattıkları bu garipkonuşmayı büyük bir neşeylealkışlıyordu.

Gringoire bu durumdan hiç dehoşnut değildi. İlk şaşkınlıktansonra kendini toparlayınca, oyunukesintiye uğratan o iki insana horgören, aşağılayıcı bir bakış bilefırlatmaya tenezzül etmeden,sahnedeki dört oyuncuya avaz avazbağırıyordu:

"Devam edin siz! Hay kör

Page 161: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şeytan! Devam edin!"

Tam o sırada, Gringoire eteğininçekildiğini hissetti; oldukça öfkelibir halle döndü ve gülümsemek içinepeyce zorluk çekti. Oysa, gülmesigerekliydi. Gisquette laGencienne'in parmaklık arasındanuzanan güzel koluydu bu. Genç kızböylece onun dikkatini çekmekistemişti.

"Devam edecekler mi,efendim?" diye sordu.

Page 162: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu sorudan oldukça gocunanGringoire, "Elbette, ona ne şüphe,"diye yanıt verdi.

Beriki en tatlı sesiyle:

"Öyleyse, efendim, lütfen banaanlatır mısınız?" diye sürdürdü.

Gringoire da, "Nesöyleyeceklerini mi?" diye gençkızın sözünü kesti. "Pekâlâ öyleyse,dinleyin!"

"Hayır, hayır," diye haykırdı

Page 163: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gisquette, "ne söyleyeceklerinideğil de, şimdiye kadar nesöylediklerini!.."

Gringoire, kanayan yarasınadokunulmuş bir kimse gibibirdenbire irkildi, ağzının içinde:

"Hay Tanrı'nın cezası aptal,mankafa küçük kız!" diye söylendi.

O andan sonra da, Gisquetteaklından silinip gitti.

Bu arada, oyuncular onun

Page 164: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

buyruğuna uymuşlardı; onlarıntekrar konuşmaya başladıklarınıgörünce, seyirciler de yenidendinlemeye koyulmuşlardı; yalnız,böyle birdenbire kesilen piyesin ikiparçası arasında bir hayli güzelyerleri kaçırmışlardı. Gringoirebunu, içinden, acı acı düşünüyordu.Bununla birlikte, sessizlik yavaşyavaş geri gelmişti; öğrencisusuyor, dilenci şapkasının içindekibirkaç meteliği sayıyordu; piyesüstün gelmişti.

Page 165: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu gerçekten de pek güzel biryapıttı, bize öyle geliyor ki, bugünbile kimi düzeltmelerle pekâlâondan yararlanılabilir. Biraz uzun,biraz da boş, yani kurallara uygunolan giriş pek basitti. Gringoirevicdanının saf derinliklerinde onunduruluğuna hayran oluyordu. Tahminedileceği gibi, o simgesel dört kişi,altın veliahtlarından gerektiğibiçimde kurtulamadan dünyanın üçkıtasını dolaşmış olmaktan dolayıbir parça yorgun düşmüşlerdi.Bunun üzerine, Flandra Prensesi

Page 166: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Marguerite'in, Amboise'da pek içleracısı bir şekilde dört duvar arasınakapanmış olan, Tarım ile RuhbanSınıfı'nın, Soylu Sınıf ile Ticaret'inkendisi için dünyayıdolaştıklarından haberi bileolmayan genç nişanlısına oharikulade balığın bin bir nazikanıştırmayla yapılan övgüsünegirişirler.[21] Demek ki, sözü edilenveliaht gençti, yakışıklıydı,güçlüydü, özellikle de (hükümdarerdemlerinin görkemli başlangıcı!)Fransa aslanının oğluydu. Bence bu

Page 167: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cüretli benzetme hayran olunacakbir şeydir; tiyatro tarihi de, birsimgeler ve görkemli övgülergününde, bir aslanın oğlu olan biryunus balığından hiç de tedirginolmaz. Heyecanı doğuran da, onudoruk noktasına ulaştıran da işte buaz bulunur, coşkulu ve anlaşılmazkarışımdır. Bununla birlikte,eleştiriye de yer vermek amacıylasöyleyelim ki, ozan bu güzel fikriiki yüzden daha az dize ile deanlatabilirdi. Dinsel temsilinŞehremini Efendi'nin buyruğuyla

Page 168: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saat on ikiden dörde kadar sürmesigerekiyordu, bir şeyler söylenmeside gerekirdi elbette. Zaten herkessabırla dinliyordu.

Birdenbire, Bn. Ticaret ile Bn.Soylu Sınıf arasında bir kavganıntam ortasında, B. Tarım'ın "Hiçkimse ormanda bundan daha utkuluhayvan görmedi," gibi olağanüstübir dize okuduğu sırada, konuklaraayrılan tribünün o zamana kadar pekyakışıksız biçimde kapalı durankapısı daha da yakışıksız bir

Page 169: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biçimde açıldı: Mübaşirin gür sesihaber verdi:

"Bourbon Kardinali Hazretleri!"

Page 170: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIISayın Kardinal

Zavallı Gringoire! Saint-Jean'ıno kocaman çifte kestane fişeğiningümbürtüsü, kancalı yirmi arkebüztüfeğinin salvosu, 29 Eylül 1465'teParis kuşatmasında, bir atışta yediBurgonyalıyı birden öldüren BillyKalesi'ndeki o ünlü yılancıktopunun patlaması, Porte-du-Temple'da depolanan bütün barutunhavaya uçması bile, şu kutsal ve

Page 171: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dramatik anda kulaklarını birmübaşirin dudaklarından dökülen şubirkaç sözcük kadar parçalamazdı:

"Bourbon Kardinali Hazretleri"

Bu, Pierre Gringoire'ınkardinalden çekindiğinden ya daonu hor gördüğünden değildi. Ne okadar zayıftı, ne de öylesineküstahtı. Bugün kullanabileceğimizbir deyimle, gerçekten bir şeye körükörüne bağlanmayıp değişik şeylerarasından iyi ve güzel bulduklarınıseçen bir kimseydi o; yüksek fikirli,

Page 172: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

metin, ılımlı, ölçülü, dingin birinsandı; her şeyin tam ortasındakalmasını bilirdi (stare in dimidiorerum), kardinallere önem vermeklebirlikte mantık ve liberal felsefesahibiydi. Nesli asla tükenmeyendeğerli filozoflar soyudur bunlar.Sanki bilgelik onlara, tıpkı Arianegibi, dünyanın kuruluşundan beri şuyeryüzü şeylerinin dolambaçlıyollarında yumaklayıp durduklarıbir çile iplik vermişti.[22] Onlaraher dönemde, hep aynı biçimde,yani her zaman her döneme uygun

Page 173: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olarak rastlanır. Hak ettiği,fazlasıyla layık olduğu ünükendisine sağlayabilseydik,Gringoire bu filozofların XV. yüzyıltemsilcisi olurdu; onu hesabakatmazsak, hiç kuşkusuz Du BreulBaba, XVI. yüzyılda bütünyüzyıllara yaraşır saf yücelikteki şusözleri yazdığında onların ruhunucanlandırıyordu: "Ulus bakımındanParisliyim; konuşmada"parrhis"liyim; madem ki"parrhisia" eski Yunancada"konuşma özgürlüğü" anlamına

Page 174: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geliyor, konuşmada "parrhis"liyim:Ben bu dili biri Conty Prensi'ninamcası, biri de kardeşi olan peksaygıdeğer kardinallerle bilekonuştum: Onların yüceliğinegereken saygıyı göstermekten bir anbile geri kalmadım, pek kalabalıkolan maiyetlerinden hiç kimseyi degücendirmedim, kırmadım."

Demek oluyor ki, Kardinal'ingelişinin Pierre Gringoire üzerindeyarattığı kötü izlenimde ne kinvardı, ne hor görme. Tam tersine;

Page 175: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ozanımızın, yapıtının girişindebulunan pek çok anıştırmanın,özellikle Fransa aslanının oğluyunus balığının övülmesinin sonderece önemli, pek yüksek, pekdeğerli bir kulak tarafındanduyulmasına özel bir değer verecekkadar sağduyusu ve pek deyıpranmış bir giysisi vardı. Ne varki, ozanların soylu yaradılışlarındaçıkar duygusu hiçbir zaman üstüngelmez. Ozanın bütününü 10'lagösterirsek, ozanı irdeleyen,Rabelais'nin dediği gibi "imbikten

Page 176: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçiren" bir kimyager onun, ondabir çıkara karşılık onda dokuzözsaygıdan oluştuğunu görür.Böylece, kapı Sayın Kardinal'egeçit vermek üzere açıldığında,Gringoire'ın halkın hayranlığıylaşişen ve kabaran onda dokuzözsaygısı olağanüstü bir gelişmedurumundaydı; az önce ozanlarınyapısında bulunduğunu belirttiğimizo gözle görülmez çıkar molekülü,adeta boğulmuş, özsaygısınınaltında yitip gitmişti. Hem zaten buçıkar molekülü çok güçlü bir öge,

Page 177: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güçlü bir maddedir, gerçeğin veinsanlığın safrasıdır; o olmasaozanların ayakları yere basmazdı.Gringoire, rezil, ahlâksız,serseriden oluşmuş, ama ne olursaolsun gene de, şaşkın, donmuşkalmış, düğün övgüsünün heryanından her dakika beliren, ortayaçıkıveren uzunca konuşmalarkarşısında soluğu kesilmiş bütün birtopluluğu duyumsamak, görmek, onuadeta eliyle yoklamaktan sonsuz birzevk alıyordu. Kesinliklesöyleyebilirim ki, kendisi de genel

Page 178: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mutluluğu paylaşıyordu, "Florentin"adındaki güldürüsünün temsilinde,"Bu rapsodiyi hangi kendini bilmezyazdı?" diye soran La Fontaine'intersine, Gringoire gönül rahatlığıylayanındakilere "Bu başyapıtın yazarıkim?" diye sorabilirdi. İşte şimdiKardinal'in ansızın çıkagelmesininonun üzerinde nasıl bir etki yarattığıanlaşılabilir.

Korktuğu şey fazlasıyla başınageldi. Kardinal Hazretleri'nin gelişidinleyicileri allak bullak etti. Bütün

Page 179: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlar tribüne doğru döndü. Artıkkimse kimseyi duymuyordu. Bütünağızlar: "Kardinal! Kardinal geldi!"diye yineliyordu. O bahtsız girişkonuşması ikinci kez yarıda kesildi.

Kardinal bir an tribününeşiğinde durdu. O oldukça ilgisizbakışlarını seyircilerin üzerindegezdirirken, gürültü artıyordu.Herkes kardinali daha iyigörebilmek istiyordu. Başınıkomşusunun omuzuna dayayandayayana.

Page 180: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böyle beklenmedik bir andaiçeri giren kişi, gerçekten de,yüksek düzeyde bir kimseydi, onuseyretmek herhangi bir güldürüyebedeldi, hatta belki daha bile iyiydi.Başpiskopos ve Lyon Kontu,Galyalı piskoposlar yargıcı,başpapaz, Bourbon KardinaliCharles, hem Kral'ın kızıylaevlenen erkek kardeşi BeaujeuSenyörü Pierre yönünden XI.Louis'nin, hem de annesi Agnes deBourgogne yönünden KorkusuzCharles'ın akrabasıydı. Oysa, Sayın

Page 181: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kardinal'in yaradılışının en önemli,en belirleyici ve en ayırt ediciözelliği dalkavuk saraylı ruhunasahip olması ve kudret sahiplerinetapınmasıydı. Bu çifte akrabalığınkendisine yüklediği sayısız zorluktahmin edilebilir. Dinsel ve tinselgemisini, ne Louis'ye çarparak, nede Charles'e bindirerek batırmamakiçin, tehlikeli bütün cismani vemaddi gizli kayalıklar arasındavolta vurmak zorunda kalmıştı;çünkü bu Charybde ve o Scylla[23]

daha önce Nemours Dükü ile

Page 182: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Fransa Başkomutam'nın başınıyemişti. Tanrı'ya şükürler olsun,Kardinal bu deniz yolculuğunutehlikesizce atlatmış ve kazasızbelasız Roma'ya ulaşmıştı. Ne varki, limanda bulunmasına karşın,özellikle de limanda bulunduğu için,bunca zaman korkulu, zahmetligeçen siyasal yaşamının çeşitlievrelerini hep derin bir kaygıylaanımsardı. Bu nedenle, 1476 yılınınkendisi için "siyah ve beyaz" olarakgeçtiğini söylemeyi alışkanlıkhaline getirmişti; bununla o aynı

Page 183: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yılda hem annesi BourbonnaisDüşesi'ni, hem de dayısının oğluBourgogne Dükü'nü yitirdiğini, biracının öbürünü avuttuğunubelirtmek istiyordu.

Hem zaten, aslında iyi birinsandı. Neşeli bir kardinalyaşantısı sürüyor, kralınChalluau'daki şaraplarıylakeyifleniyor, Richarde la Garmoiseve Thomasse la Saillarde'danoldukça hoşlanıyordu, onlara karşıen küçük bir nefret bile

Page 184: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duymuyordu, yaşlı kadınlardan çok,genç ve güzel kızlara sadakaverirdi; işte bütün bu nedenleryüzünden de Paris halkına peksevimli gelirdi. Sayın Kardinalyanında yüksek düzeyli, soylu,kadın düşkünü, çapkın, açık saçıkşeyler söyleyen, gerektiğinde bolbol yiyip içen küçük bir piskoposve rahip topluluğuyla yürürdü herzaman; pek çok kez, akşam vaktiBourbon Konağı'nın aydınlıkpencerelerinin altından geçen Saint-Germain d'Auxerre'in saf dindar

Page 185: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hatunları, gün içinde kendilerinekilisede ayin yaptıran aynı seslerinbardak şıkırtıları arasında, Papalıktacına üçüncü bir taç ekleyen PapaXII. Benoit'nın içkiyle ilgiliatasözünü: Bibamus papaliter'i[24]

bir ilahi ezgisiyle okuduklarınıduyarak yerin dibine geçmişler, fenahalde kızmışlardı.

Hiç kuşkusuz, KardinalHazretleri'ni, içeri girdiğinde, azönce son derece öfkeli ve hoşnutsuzolan, bir papa seçeceği günde bir

Page 186: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kardinale saygı göstermeye hiç deniyeti olmayan halk kalabalığınınkötü karşılamasından, ileri geri lafetmesinden onu pek haklı olarakelde ettiği bu halk sevgisi korudu.Parisliler pek kin tutmazlar; sonrada, temsili kendi buyruklarıylabaşlatarak, kentin halkı Kardinal'eüstün gelmişti, bu utku da onlarayetiyordu. Hem zaten SayınBourbon Kardinali yakışıklıadamdı, kendisine pek yakışangüzel kırmızı bir giysi vardısırtında; yani, bütün kadınlar ondan

Page 187: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanaydı, dolayısıyla dinleyicilerinyarısından çoğu onu tutuyordu. Hiçkuşkusuz, böylesine yakışıklı,giydiği güzel kırmızı giysiyikendine yakıştıran bir erkek olursa,temsile geç kaldığı için birkardinali yuhalamak haksız ve pekyakışıksız bir davranış olurdu.

Kardinal Hazretleri içeri girdi,orada bulunanları büyüklerin halkakarşı takındıkları o babadan kalmagülümsemesiyle selamladı vebambaşka şeyler düşünüyormuş gibi

Page 188: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir tavır takınarak, ağır adımlarla,kızıl kadife kaplı koltuğuna doğruilerledi. Bizim bugün "kurmayı"diyebileceğimiz, piskoposlarlarahiplerden oluşan maiyeti de onunpeşinden tribünde göründü, bu daparterdeki gürültüyü ve merakı ikikatına çıkardı. Artık onları birbirinegösteren gösterene, adlarınısöyleyen söyleyeneydi, hiç olmazsaonlardan bir tanesini tanıyantanıyanaydı: Kimisi, MarsilyaPiskoposu'nu –yanılmıyorsam–Alaudet'yi; kimisi, Saint-Denis

Page 189: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Papaz Meclisi Başkanı'nı; kimisi,XI. Louis'nin bir gözdesinin şu sefiherkek kardeşi Saint-Germain-des-Pres rahibi Robert de Lespinasse'ı:Bunların hepsi de pek çokyanılmayla, ahenksiz seslerlebirbirine karışıyordu.

Öğrencilere gelince, onlarküfürler savurup duruyorlardı. Günonların günüydü, onların ÇılgınlarŞenliği, doludizgin eğlenmegünleriydi, avukat kâtipleriyleöğrencilerin yıllık çılgınca şenlik

Page 190: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

günleriydi. O gün için haklı, kutsalolmayan hiçbir rezalet yoktu. Sonrada, halk içinde aklı bir karış havadauygunsuz kadınlar da vardı, SimoneQuatrelivres, Agnes la Gadine,Robine Piedebou. Böylesine güzelbir günde, din adamlarıyla sefahatkadınlarının oluşturdukları bu kadaruygun bir topluluk içinde insankeyfince küfür edip bir parça daTanrı'ya karşı gelmez de ne yapar,kuzum? İşte onlar da bundan gerikalmıyorlardı. Ve uğultununarasında, yılın geri kalan günlerinde

Page 191: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ermiş Louis'nin[25] kızgın demirininkorkusuyla kilitli duran bütün budillerden, papaz okullarıöğrencileriyle sivil öğrencilerindillerinden kurtulan korkunç birküfür ve çirkin söz varvarasıtavanları, direkleri çınlatıyordu!Zavallı Ermiş Louis, onun AdliyeSarayı'nda ona nasıl da meydanokuyorlardı! Sövüp sayanların herbiri, tribüne yeni gelenlerden kara,kurşuni, beyaz ya da mor bircüppeye[26] saldırıyordu. JohannesFrollo de Molendino'ya gelince, bir

Page 192: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başdiyakoz kardeşi olarak büyükbir yüreklilikle kırmızı cüppeyesaldırmıştı, küstah bakışlarımKardinal'e dikerek, avaz avaz,"Cappa repleta mero!"[27] diye birşarkı tutturmuştu.

Okuyucuyu aydınlatmakamacıyla burada açıkladığımızbütün bu ayrıntıları salondakikalabalığın gürültüsü öylesinebastırıyordu ki, özel tribüneulaşamadan yitip gidiyordu. Zaten ogünün özgürlükleri o kadar gelenek

Page 193: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haline gelmişti ki, Kardinal onlarıduysa bile gene de peketkilenmezdi. Üstelik, kendisiniyakından izleyen, hemen hemenonunla birlikte tribüne giren birbaşka kaygısı vardı ki bu da bütünyüzünde açıkça okunuyordu.Tasasının kaynağı Flaman elçilikheyetiydi.

Kardinal derin bir siyasa adamıolduğundan değildi bu; dayısınınkızı Burgonya PrensesiMarguerite'in, amcasının oğlu,

Page 194: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Viyana Sarayı veliahtı Charles ileevlenmesinden doğacaksonuçlardan kaygılandığından dadeğildi; Avusturya Dükü ile FransaKralı'nın kırık dökük yenidenkurulan anlaşması, yüzeydeki iyigeçinmeleri bakalım ne kadarsürecekti, kendi kızınınbeğenilmeyip hor görülmüşolmasını İngiltere Kralı nasılkarşılayacaktı: Bütün bunlarKardinal Hazretlerini pekkaygılandırmıyordu, her akşam, XI.Louis'nin IV. Edouard'a (saray

Page 195: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hekimi Coictier tarafından bir parçaelden geçirilip düzeltildikten sonraelbette) dostça armağan ettiği aynışarabın birkaç şişesinin gününbirinde XI. Louis'yi IV. Edouard'dankurtaracağını aklından bilegeçirmeden, kralın Chaillot Bağlarıürünü olan şarabına her akşamiltifat etmekten geri kalmıyordu.Avusturya Dükü Hazretleri'nin pekSayın Elçileri Kardinal'e bukaygılardan hiçbirini getirmiyorlar,ama onu başka bir yönden tedirginediyorlardı. Gerçekten de, bu

Page 196: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kitabın ikinci sayfasında dasöylediğimiz gibi, onun –yaniCharles de Bourbon'un– rastgele birkasabalı heyetini güler yüz gösteripiltifatlara boğarak karşılamakzorunda kalması; onun gibi kardinalolup da Flaman belediye müdüryardımcılarına; Fransız olup da,kendisi ince bir zevkle yiyipiçmesini bilirken, bira içenFlamanlara iltifat edip onları hoşkarşılamak zorunda kalması, hem debunu herkesin önünde yapması nedemekti! Bu, hiç kuşkusuz ki,

Page 197: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral'ın güzel keyfi için şimdiyekadar katlandığı en ağırangaryalardan biriydi.

Böylece, mübaşir gür bir sesle,"Avusturya Dükü Hazretleri'ninSayın Elçileri" diye bildirdiğizaman dünyanın en büyükzarafetiyle (o derece kendinikolluyordu) kapıya doğru döndü.Bütün salonun da aynı şeyi yaptığınısöylemeye elbette ki hiç gerek yok.

Bunun üzerine, Charles deBourbon'un neşeli, kabına sığmaz

Page 198: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahipler kafilesinin ortasında büyükbir çelişki oluşturan derin birciddiyetle, Avusturya DüküMaximilien'in kırk sekiz elçisiikişer ikişer içeri girdi: Başlarında,Saint-Bertin Rahibi, Toison d'Or(Altın Yapağı) Mühürdarı peksaygıdeğer Peder Jehan ile, GandBaşyargıcı, Dauby Senyörü Jacquesde Goy vardı. Seyirciler derin birsessizliğe gömüldüler, bununlabirlikte, gelenlerin her birininşaşmaz bir biçimde mübaşiresöylediği, onun da adları ve

Page 199: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rütbeleri karmakarışık, kırıpbozarak kalabalığa haykırdığı obirbirinden garip adlarlaunvanlarını dinlerken zorlabastırılan gülüşmeler duyuluyordu.Gelenlerden kimileri şunlardı:Louvain kenti Belediye BaşkamSayın Loys Roelof; BruxellesŞehremini Sayın Clays d'Etuelde;Flandra başkam, VoirmizelleSenyörü Sayın Faul de Baeust;Anvers kenti Belediye BaşkamSayın Jehan Coleghens; Gand şehirmeclisi birinci başkam Sayın

Page 200: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

George de la Moere; aynı kentinbelediye başkan yardımcısı SayınGheldolf van der Hage ve SayınBierbecque Senyörü ve Sayın JehanPinnock ve Jehan Dymaerzelle vefalanlar ve filanlar; yargıç, belediyebaşkam, bucak müdürü; bucakmüdürü, belediye başkam, yargıç;hepsi de baston yutmuşçasınadimdik, azametli, kasılmış,yapmacıklı; yabanlık giysilerikadifeden ve Şam ipeklisinden;Kıbrıs sırmasından püskülleribulunan başlıkları siyah

Page 201: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadifedendi.

Gene de her şeye karşın kendihalinde, vakur, ağırbaşlı, ciddiyüzlü kimseler; Rembrandt'ın "Gecedevriyesi" tablosunda pek güçlü vepek belirgin biçimde gösterdiğikişiler soyundandılar;Maximilien'in bildirisinde dediğigibi "sağduyularına,yürekliliklerine, deneyimlerine,dürüstlüklerine, krala bağlılıklarınakendisini tam olarak teslim etmekte"haklı olduğu adeta alınlarında yazılı

Page 202: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kimselerdi bunlar.

Bununla birlikte içlerinden birtanesi bunların dışında kalıyordu.İnce, zeki, kurnaz, hilekâr, bir çeşitmaymun ve diplomat suratlı biriydibu; Kardinal onu karşılamak üzerederin bir reverans yaparak üç adımilerledi; oysa beriki sadece Gandkenti senato üyesi ve başyargıcıGuillaume Rym adını taşıyordu.

O sıralarda Guillaume Rym'inne biçim bir insan olduğunu pek azkimse biliyordu. Bir devrim

Page 203: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürecinde olayların yüzeyinde parılparıl parlayarak göze çarpacak pekender rastlanır bir dâhiydi; ama onbeşinci yüzyılda gizli entrikalarlayetinmek, Saint-Simon Dükü'nündediği gibi, "yeraltında yaşamak"zorundaydı. Zaten, Avrupa'nınbirinci sınıf "yeraltı kazmacısı"tarafından pek beğeniliyordu, XI.Louis ile dostça, büyük biriçtenlikle entrikalar çeviriyor, sıksık Kral'ın gizli işlerine el atıyordu.Bütün bunlar, gösterişsiz, önemsizgörünüşlü Flaman devlet adamına

Page 204: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşı Kardinal Hazretleri'nintakındığı nezakete hayran olan bukalabalığın kesinlikle bilmediğişeylerdi.

Page 205: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVJacques Coppenole

Efendi

Gand Başyargıcı ile KardinalHazretleri âdeta yerlere kadareğilerek birbirlerini selamlarlarken,daha da alçak bir sesle bir ikisözcük konuşurlarken, uzun boylu,ablak suratlı, geniş omuzlu bir adamGuillaume Rym ile birlikte içerigirmek üzere davrandı: Bir tilkininyanında bir buldok köpeği

Page 206: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanırdınız. Fötr şapkası, deri ceketiçevresini kuşatan kadifelerleipekliler arasında bir leke gibiduruyordu âdeta. Mübaşir onuyolunu şaşırmış bir seyis sanmıştı,durdurdu:

"Hey, arkadaş! Geçilmez," diyeuyardı.

Deri ceketli adam berikiniomzuyla geri itti.

"Bu kendini bilmez benden neistiyor?" dedi borazan gibi öten bir

Page 207: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle. Yüksek perdeden çıkan sesbütün salonun dikkatini bu garipkonuşmaya çekmişti. "Heyettenolduğumu görmüyor musun?"

Mübaşir, "Adınız?" diye sordu.

"Jacques Coppenole."

"Sıfatlarınız?"

"Gand'da Trois Chainettes (ÜçZincir) çorap mağazasınınsahibiyim."

Page 208: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mübaşir geriledi. Belediyebaşkanlarını, bucak müdürlerinibildirmek, hadi neyse de, birçorapçının adını haykırmak, zordudoğrusu ya. Kardinal dikenüstündeydi. Bütün halk dinliyor vebakıyordu. Tam iki gündür KardinalHazretleri bu Flaman ayılarını birparça insan içine çıkacak durumasokmak için uğraşıyordu; eh,doğrusu ya, bu düşüncesizlikfazlaydı. Bu sırada, Guillaume Rym,o ince hilekâr gülümseyişiylemübaşire yaklaştı:

Page 209: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Gand kenti belediye müdürleriavukatı Jacques CoppenoleEfendiyi bildirin," diye alçak seslefısıldadı.

Kardinal yüksek sesle atıldı:

"Mübaşir, ünlü Gand kentibelediye müdürleri avukatı JacquesCoppenole Efendi'yi bildirin," dedi.

Bu bir hataydı. Guillaume Rymyalnız olsa zorluğu geçiştirebilirdi;ama Coppenole Kardinal'indediklerini işitmişti. O gök

Page 210: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gürültüsünü andıran sesiyle:

"Hayır, Ulu Tanrım! Hayır!"diye bağırdı. "Jacques Coppenole,çorapçı. Anlıyor musun, mübaşir?Ne fazla, ne de eksik! Çorapçı,yeteri kadar güzel değil mi, yahu?Arşidük Hazretleri defalarca benimçoraplarımın arasından kendineçorap seçmiştir."

Dört bir yandan kahkahalar vealkışlar koptu. Alaylı bir sözParis'te hemen anlaşılır ve zevkinevarılır, dolayısıyla da her zaman

Page 211: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alkışlanır.

Coppenole'ün halktan olduğunu,kendisini çevreleyen kalabalığın dahalk olduğunu ekleyelim. Bunedenle onlarla kendisi arasındakiiletişim elektrik akımı gibi, çabucakve hemen hemen denebilir ki hiçbirengele rastlamadan, rahatçakurulmuştu. Flamandiyalıçorapçının kendini beğenmiş çıkışısaray halkını küçük düşürürken,bütün bir halk tabakasının ruhunda,XV. yüzyılda henüz pek anlaşılmaz

Page 212: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve belirsiz olan bir saygınlıkduygusunu dalgalandırmıştı.Kardinal Hazretleri'ne kafa tutan şuçorapçı onların eşiti, dengiydi!Kardinal'in ayin giysisinin eteğinitaşıyan Sainte-Genevieve rahibininmaiyet yargıcının çavuşlarınınuşaklarına karşı saygıya ve itaatealışmış olan bu zavallıcıklarınkulakları için bu sözler pek tatlı birşeydi.

Coppenole azametle Kardinal'iselamladı, o da XI. Louis'nin

Page 213: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çekindiği kudretli kasabalınınselamına karşılık verdi. Sonra da,Philippe de Comines'in dediği gibi,"akıllı ve kötücül" bir insan olanGuillaume Rym herkesi alaylı veher şeyi küçümseyen birgülümsemeyle onlara bakarken,berikilerin her biri kendine ayrılanyere oturdu; Kardinal şaşkın vekaygılıydı, Coppenole dingin vekibirliydi, kılını bilekıpırdatmamıştı, hiç kuşkusuz, kendiçorapçı sanının başka herhangi birunvana eşit olduğunu, bugün

Page 214: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

evlendirdiği Marguerite'in annesiBurgonya Prensesi Marie'nin deçorapçı olmayıp da Kardinal olsakendisinden daha az çekineceğinidüşünüyordu: Çünkü KorkusuzCharles'in kızının nedimelerinekarşı Gand'lıları bir kardinalayaklandıramazdı; çünkü FlandraPrensesi nedimelerinindarağaçlarının dibine kadar gelipde onlar için halkına yalvardığızaman onun gözyaşlarına vericalarına karşı kalabalığı birsözcükle bir kardinal

Page 215: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güçlendiremezdi; oysa, ey siz yücederebeyleri, Guy d'Hymbercourt,Adalet Bakanı Guillaume Hugonet,sizin başlarınızı uçurmak içinçorapçının deri dirseğini kaldırmasıyetmişti!

Bununla birlikte, zavallıKardinal'in çilesi henüz bitmemişti,böylesine kötü bir ortamdabulunmak zorunda kaldığı içinçekmediği acı kalmayacaktı.

Daha giriş konuşmasının ilksözlerinde gelip Kardinal

Page 216: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tribünü'nün saçaklarına yapışanyüzsüz dilenciyi okuyucu belki deunutmamıştır.

Birbirinden ünlü konuklarıngelişi onu kesinlikle yerindenkımıldatmadığı gibi, rahipler veelçiler tam Flamandiya ringalarıgibi tribünün sıralarına balık istifidoluşurken, beriki rahatçayerleşmiş, korkusuzca da bacakbacak üstüne atmıştı. Bu az rastlanırbir küstahlıktı ve ilk anda, dikkatlerbaşka yöne çevrildiğinden kimse de

Page 217: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bunun ayırdında olmamıştı. O da,salonda olup bitenlerin ayırdındadeğildi; bir Napoli'liumursamazlığıyla başını sallıyor,ehnde olmayan bir alışkanlık gibi,gürültü, uğultu içinde arada sırada,"Tanrı rızası için, sadaka!" diyeyineleyip duruyordu. Hiç kuşkusuz,bütün bu kalabalık içindeCoppenole ile mübaşir arasındakiçekişmeye başını bile döndürmeyetenezzül etmeyen tek insandı.

Rastlantıya bakın ki, halkın daha

Page 218: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şimdiden pek sevdiği, bütüngözlerin üzerine dikildiğiçorapçıbaşı gelip tam dilencininüstündeki tribünün ilk sırasında, biryere oturdu. Bu Flaman elçisinin,gözlerinin önünde oturan dilenciyiiyice inceledikten sonra,paçavralarla örtülü omuzuna dostçabir şaplak vurduğunu görünceherkes bir hayli şaşırdı. Dilencidöndü; her iki yüzde de şaşkınlık,minnettarlık, neşe coşkusu vb.belirdi; sonra da seyircilere zerrekadar aldırış etmeden çorapçıyla

Page 219: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hastalıklı dilenci, el ele tutuşarak,alçak bir sesle konuşmayabaşladılar. Clopin Trouillefou'nuntribünün altın sarısı örtüleri üzerineyayılan hırtı pırtı giysileri portakalüzerindeki bir tırtıla benziyordu.

Bu görülmemiş garipliktekisahnenin değişikliği salonda öylebir çılgınlık ve neşe uğultusu yarattıki, Kardinal de bunun ayrımınavarmakta gecikmedi; öne doğru birparça eğildi ve bulunduğu yerdenTrouillefou'nun iğrenç ceketinin pek

Page 220: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

az bir bölümünü görebildiğinden,pek doğal olarak dilenci sadakaistiyor sandı ve bu cürete isyanederek haykırdı:

"Sayın Adliye Başkanı, şuutanmaz sırnaşık herifi ırmağa atın,lütfen."

Coppenole, Clopin'in elinibırakmaksızın:

"Ey Ulu Tanrım! KardinalHazretleri," dedi, "o benimdostlarımdan biridir."

Page 221: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kalabalık hep bir ağızdan:

"Yaşasın! Yaşasın!" diyebağırdı.

O andan sonra da, CoppenoleEfendi, Gand'da olduğu gibi,Paris'te de, halkın gözünde büyükbir saygınlık kazandı; çünkü oçaptaki insanlar halkı fethederler,"der Philippe de Comines.

Kardinal dudaklarını ısırdı.Yanında oturan Sainte-GencvieveRahibi'ne doğru döndü ve alçak

Page 222: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle ona:

"Prenses Marguerite'i bizetanıtmak için Sayın Arşidük pek hoşelçiler göndermiş, doğrusu ya!"dedi.

Rahip de, "Kardinal Hazretleribu Flaman domuzlarla nezaketleriniyitiriyorlar," yanıtını verdi."Margaritas ante porcos."[28]

Kardinal gülümseyerek:

"Daha doğrusu: Porcos ante

Page 223: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Margaritam," diye yanıtladı.

Cüppelilerden oluşan bütün oküçük saraylı topluluğu bu sözcükoyununa hayran kaldı. Kardinal debir parça ferahladı, yüreğine suserpildi: Coppenole ile ödeşmişti,onun da alaylı sözü alkışlanmıştı.

Şimdi, okuyucularımızdan,günümüzde dendiği gibi, birimgeyle bir düşünceyi genelleştirmeyeteneğine sahip olanlar,dikkatlerini çektiğimiz şu anda,Adliye Sarayı toplantı salonunun

Page 224: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oluşturduğu geniş dikdörtgeningözlerinin önüne serdiği görünümüpek belirgin olarak hayallerindecanlandırıp canlandıramadıklarınısormamıza izin versinler lütfen.Salonun ortasında, batı duvarınadayalı, bir mübaşirin cırtlak sesiylebirbiri ardından bildirilen yüksekdüzeyli, ağırbaşlı, önemli kişilerinyumurta biçimi küçük bir kapıdankafile halinde girdiği altın sırmalıkumaş kaplı geniş, görkemli birtribün. İlk sıralarda kakımdan,kadifeden ve lal rengi kumaştan

Page 225: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

takkeler giymiş saygıdeğer birçokkişi yerlerini almıştı bile. Suskun vesaygın bir halde duran tribününçevresinde, aşağıda, tam karşıda,her yanda, büyük kalabalık vebüyük gürültü. Tribündeki heryüzün üzerinde halkın binlercegözü, her ad üzerine binlerce fısıltı.Hiç kuşkusuz, görünüm pek merakçekici ve seyircilerin ilgisini hakediyor. Ne var ki, şurada, ta uçta,üzerinde rengârenk boyalı dörtkukla, altında da dört kukla ile şusehpaya benzer cambazhane

Page 226: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tiyatrosu nedir öyle? Sehpanınyanında duran siyah ceketli, solgunyüzlü o adam kimin nesi, kuzum?Ne yazık ki, aziz okuyucum, sözüedilen şeyler Pierre Gringoire ileonun yazdığı piyesin girişkonuşması.

Pierre Gringoire'ı hepimiz iyiceunutmuştuk.

İşte o da asıl bundan korkuyorduya.

Kardinal'in içeri girdiği andan

Page 227: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beri giriş konuşmasının esenliği vekurtuluşu için çırpınmaktan birsaniye bile geri kalmamıştı. Büyükbir duraksama geçiren oyuncularaönceleri devam etmelerini veseslerini yükseltmelerinibuyurmuştu; sonra, hiç kimsenindinlemediğini görünce, onlarıdurdurmuştu. Bu durumun sürdüğüyaklaşık bir saatten beri de habireayağını yere vuruyor, çırpınıyor,Gisquette ile Lienarde'a sesleniyor,yanındakileri giriş konuşmasınıdinlemeye yüreklendiriyordu, ama

Page 228: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hepsi de boşuna zahmetti. Hiç kimseo geniş görüş açılarının tek odağıhaline gelen Kardinal'den,elçilerden, tribünden gözleriniayırmıyordu. Üzülerek belirtelim ki,Kardinal'in o kadar korkunç birbiçimde şaşırtma harekâtı yaparakiçeri girdiği sırada, galiba girişkonuşması dinleyicileri hafiftenrahatsız etmeye başlamıştı bile. Ensonunda, mermer masada olduğugibi, tribünde de hep aynı görünümsergileniyordu: Tarım ile RuhbanSınıfı'nın. Soyluluk ile Ticaret'in

Page 229: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlaşmazlığı, çatışması. Pek çokkimse de bunları kafiyeli konuşanve âdeta Gringoire'ın sırtlarınageçirdiği sarı ve beyaz entarileriniçinde, saman doldurulmuşhayvanlara benzeyen boyalı, süslüşekiller halinde görmektense, şuFlaman heyetinde, ruhbanmeclisinde, Kardinal'in giysilerialtında, Coppenole'ün ceketininiçinde, etten ve kemikten, yaşayan,soluk alan, kımıldayan, dirsekdirseğe oturan canlılar halindeseyretmeyi yeğliyordu.

Page 230: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ozanımız, dinginliğin,sessizliğin bir parça geri geldiğinigörünce, her şeyi kurtaracak birkurnazlık düşündü.

Yanındakilerden birine, sabırlıyüzlü, kendi hahnde, şişman biradama doğru dönerek:

"Bayım," dedi, "ne dersiniz,yeniden başlasalar mı?"

"Neye?" dedi yanındaki adam.

Gringoire da, "Canım, neye

Page 231: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olacak, temsile," dedi.

"Nasıl isterseniz," diye yanıtverdi komşusu da.

Bu yarı onay Gringoire'a yettide arttı bile ve kendi işini kendigörerek, kalabalığa elinden geldiğikadar karışarak bağırmaya başladı:

"Temsile devam edin! Devamedin! Haydi başlayın!"

Johannes de Molendino:

Page 232: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hay kör şeytan!" dedi. "Oradane halt karıştırıyorlar öyle?"(Çünkü Gringoire dört kişilikgürültü çıkarıyordu.) "Burayabakın, arkadaşlar! Temsil bitmedimiydi, kuzum? Bunlar yenidenbaşlamak istiyorlar. Yoo, buhaksızlık, doğrusu."

Bütün öğrenciler hep birağızdan:

"Hayır! Hayır!" diyebağırıştılar. "Kahrolsun temsil!Kahrolsun!"

Page 233: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ama beri yanda da Gringoireparalanıyor ve daha da yüksek seslebağırıyordu.

"Başlayın! Başlayın!"

Bütün bu gürültü patırtı,bağırışıp çağırışmalar Kardinal'indikkatini çekti.

Birkaç adım ötesinde duran,siyahlar giyinmiş, uzun boylu biradama:

"Sayın Adliye Başkanı," dedi.

Page 234: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bu kendini bilmezler vaftiz suyunadüşmüş şeytanlar gibi neden böylebağırışıp gürültü koparıyorlar?"

Adliye Başkanı bir çeşit çiftyaşayışlı yüksek yargıçtı, adlidüzenin bir tür yarasasıydı: Hemfareye, hem kuşa; hem yargıca, hemde askere benzerdi.

Hemen seyirtip KardinalHazretleri'ne yaklaştı ve onunhoşnutsuzluğundan bir hayliçekinerek, kekeleye kekeleye,halkın nezaket kurallarını hiçe sayan

Page 235: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

densizliğini anlattı: Öğlenin on ikisiKardinal Hazretleri'nden öncegelmişti, oyuncular da KardinalHazretleri'ni beklemeden temsilebaşlamak zorunda kalmışlardı.

Kardinal kahkahalarla güldü.

"Vallahi, sayın ÜniversiteRektörü de aynı şeyi yapmalıydı.Siz ne dersiniz, üstat GuillaumeRym?"

"Efendi Hazretleri," dedi,"güldürünün yarısını kaçırmış

Page 236: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmakla yetindim. Zararınneresinden dönülse kârdır."

Adliye Başkanı hemen atıldı:

"Şu edepsizler oyunlarınadevam edebilirler mi?" diye sordu.

Kardinal, "Devam edin, devamedin" dedi; "umurumda bile değil. Osırada ben de dua kitabımı okurum."

Adliye Başkanı tribünün ucunakadar ilerledi, elinin birdevinimiyle sessizliği sağladıktan

Page 237: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra bağırdı:

"Kentliler, kasabalılar, kentinyerlileri, oyunun yenidenbaşlamasını isteyenlerlebitirilmesini isteyenleri hoşnutetmek için, Kardinal Hazretleridevam edilmesini buyuruyorlar."

Her iki yan da buna katlanmakzorunda kaldı. Bununla birlikte,yazar ve halk bu yüzden uzun zamanKardinal'e kin bağladılar.

Ve böylece, sahnedeki kişiler

Page 238: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yorumlarına yeniden başladılar.Gringoire da, hiç olmazsa yapıtınıngeri kalan bölümünün dinleneceğiumuduna kapıldı. Bu umudu dabütün öteki hayalleri gibi kırılmaktagecikmedi. Gerçekten de,dinleyiciler kesin bir sessizliğekavuşmuşlardı; ama Gringoire,Kardinal devam etme buyruğunuverdiğinde, tribünün iyicedolmaktan pek uzak olduğununayrımında değildi ve Flamanelçilerinden sonra, kafileye dahilolan, adları ve rütbeleri piyesteki

Page 239: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konuşmanın arasına mübaşirinaralıklı haykırışıyla fırlatılan yenikimselerin çıkageldiğinin deayrımında olmamıştı. Gerçekten de,bir temsilin ortasında bir mübaşiriniki uyak arasında, çoğunlukla da birdizenin tam ortasında şuna benzersözler fırlattığını bir düşünün hele:

"Üstat Jacques Charmolue,Kral'ın Kilise Meclisi'nde vekili!"

"Jehan de Harlay, Has Ahırlarmüdürü, Paris kenti gece devriyezabıtaları komutanlık muhafızı!"

Page 240: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sayın Galiot de Genoilhac,şövalye, Brussac derebeyi, KraliyetTophane amiri!"

"Üstat Dreux-Raguier, KralımızEfendimizin Champagne ve Brieeyaletlerinde su yolları ve ormanlardenetçisi!"

"Sayın Louis de Graville,şövalye, nazır ve Kral'ınmabeyincisi, Fransa amirali,Vincennes Ormanı başmuhafızı!"

"Üstat Denis Le Mercier, Paris

Page 241: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Körler Bakımevi muhafızı!" Vb.,vb., vb.

Bu durum dayanılmaz bir halalıyordu.

Piyesin izlenmesini zorlaştıranbu acayip eşlik etme Gringoire'ıgittikçe öfkelendiriyordu; çünküyapıtının gitgide daha çok ilgiyiçektiğini ve sadece doğru dürüstdinlenmesi gerektiğini düşünmektenkendini alamıyordu. Gerçekten debundan daha ustaca hazırlanmış,daha dramatik bir kurgu, bir düzen

Page 242: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünmek zordu. Venüs, "veraincessu patuit dea"[29] kendilerinegöründüğü sırada, oyununbaşlangıcındaki dört kişi öldürücüsıkıntılarından yakınıyorlardı.Tanrıça Venüs'ün sırtında Pariskentinin simgesi olan gemi armalıgüzel bir gömlek vardı. Dünyanınen güzel kızına sözlü olan veliahtıVenüs kendisi gelip istiyordu.Vestiyerden yıldırımlarınıngürültüsü işitilen Jüpiter de onudestekliyor, ondan yana tutumtakınıyordu. Tanrıça tam üstünlüğü

Page 243: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

elde edip de veliahtla evleneceğisırada, Şam ipeklisinden beyaz birgiysi kuşanmış, elinde (açıkçaFlaman Prensesi'ni simgeleyen) birpapatya tutan gencecik bir kızçocuğu Venüs ile çarpışmayagelmişti. Tiyatro darbesi ve birçokolay. Tartışmalardan sonra, Venüs,Marguerite ve bütün ötekiler Hz.Meryem'in sağlıklı, şaşmazadaletine başvurmaya kararvermişlerdi. Güzel bir rol dahavardı: Mezopotamya Kralı DonPedren'in rolü.

Page 244: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ne var ki, bunca kesintiarasında onun ne işe yaradığınıanlamak pek güçtü. Bunların hepside yukarı dayalı merdivendençıkmışlardı.

Olanlar olmuştu. Bugüzelliklerin hiçbiri neduyumsanmış, ne de anlaşılmıştı.Sanki Kardinal'in içeri girmesiyle,gözle görülmez, tılsımlı bir bağbirdenbire bütün gözleri mermermasadan tribüne, salonun güneyucundan batı ucuna çekmişti. Artık

Page 245: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hiçbir şey dinleyicileri bu büyüdenkurtaramazdı. Bütün bakışlar orayadikilmişti ve yeni gelenler, onlarınlanet olasıca adları ve yüzleri,giysileri sürekli bir oyalanmavesilesiydi. Pek can sıkıcı,kahredici bir durumdu bu. Gringoiregiysilerinin kolunu çekiştirdikçearada sırada dönen Gisquette veLienarde'dan, bir de sabırlı şişmanadamdan başka kimse dinlemiyor,yüzüstü bırakılan zavallı ahlâkitemsile dönüp de bakmıyordu bile.Gringoire artık yüzlerin yandan

Page 246: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünüşünden başka bir şeygörmüyordu.

Bütün o utku ve şiir yapısınınparça parça yıkıldığını ne büyük biracılıkla, ne derin bir üzüntüyleseyrediyordu! Hem düşünün ki,onun yapıtını dinlemeksabırsızlığıyla bu halk neredeyseAdliye Başkanı'na karşı ayaklanmaküzereydi! Şimdi yapıt onlarasunuluyordu ya, aldırış bile ettikleriyoktu. Öylesine tam bir anlaşmayla,âdeta oybirliğiyle alkışlanarak

Page 247: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlayan şu temsil! Halkın sevgi veitibarının şu ezeli gel-giti!

Düşünün ki. Adliye Başkanı'nınçavuşlarını asmalarına ramakkalmıştı! Yeniden o coşkun sevgianında olmak için neler vermezdiki!

Bununla birlikte, mübaşirinkaba monolugu sonunda bitti.Herkes gelmişti: Gringoire da rahatbir soluk aldı. Oyuncular yılmadan,yiğitçe sürdürüyorlardı. Ne var ki,tam o sırada çorapçı Coppenole

Page 248: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendi birdenbire ayağa kalkmazmı? Gringoire, genel ilgi ortasında,adamın şu iğrenç konuşmayıyaptığını duydu:

"Paris'in sayın kentsoyluları vesoylular! Tanrı hakkına, burada neişimiz olduğunu bilmiyorum.Şurada, şu köşede, şu sehpanınüzerinde dövüşmek istermiş gibi birhalleri olan birtakım insanlargörüyorum. Sizin dinsel temsildediğiniz bu mudur, bilmiyorum; nevar ki, hiç de eğlenceli bir şey

Page 249: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değil. Bunlar dilleriyle kavgaediyorlar sadece, başka bir şey yok.Tam bir çeyrek saatten berivuruşmanın ilk darbelerinibekliyorum. Hiçbir şey olduğu yok.Hakaretle birbirlerini yaralayankorkaklar bunlar. Londra'dan,Roterdam'dan güreşçilergetirilmeliydi; işte o zaman tamolurdu, doğrusu ya! Sesi ta alandanduyulan yumruklar seyrederdiniz.Ama bunlara insan sadece acır,hepsi o kadar. Hiç olmazsa birArap-İspanyol dansı yapsalardı ya

Page 250: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da danslı başka herhangi bireğlence düzenleselerdi! Banaanlattıkları hiç de böyle değildi. Birpapa seçileceğini, bir ÇılgınlarŞenliği yapılacağını söylemişlerdibana. Gand'da bizim de birÇılgınlar Papamız vardır, bu konudahiç de geri kalmış değiliz! Amabakın biz nasıl yapıyoruz: Buradaolduğu gibi, yoğun bir kalabalıktoplanıyor. Sonra herkes, sırasıyla,başını bir delikten geçiriyor,öbürlerine yüz buruşturuyor. Ençirkin yüz buruşturmayı yapan,

Page 251: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

herkesin alkışlarıyla, papa seçilir.İşte bu kadar. Pek eğlenceli olur.Sizin papayı da bizim memleketinyöntemince seçelim, ister misiniz?Herhalde, bu gevezeleridinlemekten daha az can sıkıcıdır!Eğer gelip de delikten yüzburuşturmak isterlerse, onları daoyuna alırız. Ne dersiniz, kentsoylubeyler? İşte burada Flamanyöntemince gülünecek her ikicinsiyetten de yeteri kadar gülünçörnek var, güzel bir yüz buruşturmaumacak kadar da çirkin suratlarız

Page 252: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hepimiz!"

Gringoire buna yanıt vermekisterdi. Şaşkınlıktan, hırstan,öfkeden dili tutuldu. Zatençorapçının önerisini "soylu" diyenitelendirildikleri için gururdankoltukları kabaran bu kentsoylularöyle bir coşkuyla karşıladılar ki,her türlü direnme yararsızdı. Artıkkendini akıntıya bırakmaktan başkayapılacak bir şey yoktu. Gringoire,Timanthe'ın Agamemnon'u[30] gibibaşını örtmek için bir pelerine

Page 253: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sahip olma mutluluğunaerişemediğinden, yüzünü iki eliylegizledi.

Page 254: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VQuasimodo

Coppenole'ün önerisiniuygulamak üzere, hemen kaşla gözarasında her şey hazırlanıverdi.Kentsoylular, öğrenciler vehukukçular takımı hemen işekoyuluvermişti. Mermer masanıntam karşısındaki küçük iç kilise yüzburuşturmalara sahne olarak seçildi.Kapının üzerindeki o güzelim gülbiçimi pencerede kırılan bir camın

Page 255: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

meydana getirdiği taş çemberdenyarışmacıların başlarını geçirmelerikararlaştırıldı. Oraya ulaşmak için,nereden alındığı pek bilinmeyen, iyikötü üst üste yerleştirilen iki fıçınıntepesine çıkmak yet erliydi. Hiçkimseyi etkilememek için heradayın, kadın ya da erkek (kadınpapa da olabilirdi), yüzburuşturmak için ortaya çıkıncayakadar küçük kilisenin içinde, yüzüörtülü olarak gizlenip beklemesikararlaştırıldı. Göz açıpkapayıncaya kadar geçen bir

Page 256: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zamanda küçük kiliseyarışmacılarla doldu; kapıyıüzerlerine kapadılar. Coppenoleolduğu yerden her buyruğu veriyor,her şeyi yönetiyor, her şeyidüzenliyordu. Gürültü patırtıarasında, Gringoire kadar şaşkınadönen Kardinal, özel işlerini veakşam ayinini bahane ederek, bütünmaiyetiyle birlikte çekilmişti.Gelişinde pek heyecanlanankalabalığın şimdi kıh bilekıpırdamamıştı. KardinalHazretleri'nin geri çekilişini

Page 257: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yalnızca Guillaume Rym ayırtetmişti. Halkın dikkati, güneş gibi,yörüngesini izliyordu; Salonun birucundan başlayarak, bir süreortalarda oyalandıktan sonra, şimdide öbür başa gelmişti. Mermermasayla altın simli kumaş kaplıtribün devirlerini tamamlamışlardı,şimdi sıra XI. Louis'nin küçük içkilisesindeydi. Bundan böyle, bütündelilikler için meydan serbestti.Ortada artık yalnız Flamanlarlaayaktakımı kalmıştı.

Page 258: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüz buruşturmalar başladı.Kırık camlı pencereden ilk görünenyüz, tersine çevrilmiş kıpkızılgözkapaklarıyla, hayvan ağzı gibiaçık ağzıyla, bizim İmparatorlukdöneminin süvari çizmeleri gibikırış kırış alnıyla öyledurdurulamaz bir kahkaha tufanıkoparttı ki, bütün bu ne idüğübilinmezleri Homeros görse tannsanırdı hiç kuşkusuz. Ne var ki,toplantı salonu hiç de bir OlymposDağı değildi, Gringoire'ın zavallıJüpiter'i de bunu herkesten daha iyi

Page 259: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biliyordu. Bir ikinci yüz, birüçüncüsü göründü; ardından birbaşkası, bir başkası daha,kahkahalar da, neşe tepinmeleri degittikçe artıyordu. Bu görünümdeanlatılamaz, kendine özgü bilmemnasıl bir başdönmesi, bir taşkınlık,bilmem nasıl bir sarhoşluk ve sihirgücü vardı; günümüzün vesalonlarımızın okuyucularına bununhakkında bir fikir vermek pek güçolurdu. Birbiri ardından, üçgendenyamuk dikdörtgene, koniden çokkenarlıya kadar bütün geometrik

Page 260: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şekilleri; öfkeden şehvete kadarbütün insan ifadeleri; yeni doğanbebeğin kırışıklarından can çekişenihtiyarın buruşuklarına kadar bütünyaşlan; Faune'dan Belzebuth'e[31]

kadar bütün dinsel doğaüstüyaratıkları, yırtıcı hayvan ağzındankuş gagasına kadar bütün hayvanağızlarını simgeleyen bir sürü yüzdizisini gözlerinizin önüne getirin.Pont-Neuf'teki o kabartma süsmaskelerini, canlanıp soluk alarak,birer birer karşınıza geçip yakıcıgözleriyle size bakan, Germain

Page 261: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pilon'un usta elleri altında taşlaşmışo karabasanları; dürbününüzdenbirbiri peşi sıra geçen VenedikKarnavalı'nın bütün maskelerini;kısacası bir insan kaleydoskopunugözünüzde canlandırın.

Cümbüş gitgide daha çokFlamanvari bir hal alıyordu.Ressam Teniers bile olsa bunukesinlikle tam olarak yansıtamazdı.Salvator Rosa'nın savaş tablosunucurcunalı eğlenti halinde göz önünegetirin. Artık ne öğrenci, ne elçi, ne

Page 262: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kentsoylu, ne erkek, ne kadın vardı;ne Clopin Trouillefou, ne GillesLecornu, ne Marie Quatrelivres, nede Robin Poussepain. Ortakbaşıbozukluk, sefahat her şeyi yokediyordu. Toplantı salonu her ağzınbir çığlık, her gözün bir şimşek, heryüzün bir buruşturma, herkesin birduruş olduğu geniş bir yüzsüzlük,utanmazlık ve neşelilik fırınıydı.Tümü bağırıyor, çığlık atıyordu.Sırasıyla pencereye gelip dişgıcırdatan birbirinden garip yüzlerharlı ateşe atılan alevli bir çalı

Page 263: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

demetiydi sanki. Kaynayan, coşkulubütün bu kalabalıktan, kazanınbuhan gibi acı, sivri, keskin, birsineğin kanatları gibi vızıltılı biruğultu yayılıyordu.

"He Hey! Lanet olsun!"

"Şu surata bak, şu surata!"

"Beş para etmez."

"Bir başkası gelsin!"

"Guillemette Maugerepuis, şu

Page 264: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boğa suratına bir bak hele! Sadeceboynuzları eksik. Kocan değil mio?"

"Bir başkası gelsin!"

"Hay gözün kör olsun, e mi!Nedir o yüz buruşturma öyle?"

"Hey, hey! Buraya bakın!Hilekarlıktır bu. Yalnız yüzlergörünecek dedik, değil mi?"

"Şu yezit Perrette Callebotte! Oyapar bunu ancak."

Page 265: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Yaşasın! Yaşasın!"

"Boğuluyorum!"

"İşte bir tane daha, bunun dakulakları sığmıyor!" Vb., vb.Bununla birlikte, dostumuz Jehan'ınhakkım teslim etmemiz gerek. Bugürültü patırtının ortasında onunhâlâ, gabya çanaklığındaki miçogibi, filayağının tepesinde durduğugörülüyordu. İnanılmaz birçılgınlıkla çırpınıyordu. Ağzı fırınkapağı gibi açıktı, oradanişitilmeyen bir haykırış çıkıyordu;

Page 266: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırışın işitilmeyişi, ne kadaryoğun olursa olsun, salondakigürültüden boğulduğu için değil,ama hiç kuşkusuz duyulabilen en tizperdenin sınırlarını aştığı içindi:Sauveur'e göre on iki bin ya daBiot'ya göre sekiz bin titreşimdi bu.

Gringoire'a gelince, ilkumutsuzluk, bezginlik anı geçtiktensonra kendini iyi kötü toparlamıştı.Felâkete karşı diklenmişti. Üçüncükez oyuncularına, şu konuşanmakinelere, "Devam edin!" diye

Page 267: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırmıştı. Sonra da mermermasanın önünde iri adımlarladolaşırken, hiç olmazsa şu nankörhalka yüz buruşturma, nanik yapmazevkine erişmek için küçük içkilisenin yuvarlak penceresindengörünmek isteğine kapılıyordu.Sonra da:

"Yok canım, bu bize yakışmaz;öç almak yok! Sonuna kadarsavaşalım," diye yineliyorduiçinden. "Halk üzerinde şiirinkudreti çok büyüktür; onları gene

Page 268: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şiire döndürürüm. Görürüz bakalımkim üstün gelecek, yüzburuşturmalar mı, yoksa söz sanatımı."

Ne yazık ki, Gringoire kendipiyesinin tek seyircisi olarakkalmıştı.

Durum öncekinden daha dabeterdi. Ozan şimdi artık sadecesırtları görüyordu.

Yanılıyorum. Önemli bir andafikir danıştığı sabırlı şişman adam

Page 269: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tiyatroya doğru dönük olarakkalmıştı. Gisquette ile Lienarde'agelince, onlar çoktan sıvışmışlardıbile.

Tek seyircisinin bağlılığıGringoire'ı ta yüreğininderinlerinde etkiledi. Hemen onayaklaştı, hafifçe kolunu sarsalayarakkonuşmaya başladı; çünküadamcağız parmaklığa dayanmışuyukluyordu.

Gringoire ona:

Page 270: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Beyim, size çok teşekkürederim," dedi.

Şişman adam esneyerek:

"Niçin teşekkür ediyorsunuz,efendim?" diye sordu.

Ozan, "Sizin canınızı sıkanşeyin ne olduğunu pek iyianlıyorum," dedi. "Keyfinizceduymanıza engel olan bütün bugürültü patırtı sizi rahatsız ediyor.Ama hiç üzülmeyin, adınız gelecekkuşaklara kalacak. Adınızı bağışlar

Page 271: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mısınız, lütfen?"

"Renault Château, Paris,Châtelet Ağır Ceza Mahkemesimühürdarı kulunuz."

Gringoire, "Beyim, burada esinperilerinin tek temsilcisisiniz,"dedi.

Mühürdar da, "Çok naziksiniz.Beyim," diye yanıt verdi.

Gringoire, "Piyesi gereğinceizleyen tek kişisiniz. Nasıl

Page 272: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

buldunuz?" diye sürdürdü.

Şişman adliyeci yarı yarıyauyanmış: "O! O! Gerçekten deoldukça canlı, neşeli," diye yanıtverdi.

Gringoire bu övgüyle yetinmekzorundaydı, çünkü müthiş birhaykırışmayla karışan bir alkıştufanı konuşmalarını yarıda kesti.Çılgınlar Papa'sı seçilmişti.

"Yaşasın! Yaşasın! Yaşasın!"diye halk dört bir yandan

Page 273: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırıyordu.

Gerçekten de, o sırada kapınınüzerindeki pencerede pekolağanüstü bir yüz buruşturmagörünmüştü. Cümbüşünheyecanlandırıp coşturduğuhayallerde yaratılan gülünçlük,acayiplik simgesinicanlandıramadan şu yuvarlakpencereden birbirinin ardındangeçen bütün o altıgen, sekizgen vehiçbir şekle uymaz karmakarışıkyüzlerden sonra bütün oyları

Page 274: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

toplamak için ancak orada bulunankalabalığın gözlerini kamaştıranböylesine yüce bir yüz buruşturmagerekirdi. Coppenole Efendi bilealkışladı, düşünün bir kez;yarışmaya katılan ve kim bilir yüzüne beterin beteri bir çirkinlikderecesine ulaşabilen ClopinTrouillefou da yenilgiyi kabul etti.Biz de öyle yapacağız. Bu piramitbiçimli burnu, at nah şeklindekiağzı, sağ göz kocaman bir et benininaltında kaybolurken çalı gibi kızılbir kaşın kapattığı o küçücük sol

Page 275: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözü, bir kalenin mazgalları gibişurası burası çentikli o biçimsizdişleri, o dişlerden birinin filin dişigibi üzerine bindiği nasırlı dudağı,o sivri çeneyi, hele bütün bunlarınüzerine yayılan suratı, o hınzırlık,şaşkınlık ve üzgünlük karışımıifadeyi okuyucunun kafasındacanlandırmaya uğraşmayacağız.Eğer elden gelirse, bunların tümüdüşlensin.

Alkış geneldi. Herkes küçük içkiliseye saldırdı. Çılgınların pek

Page 276: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mutlu papasını oradan törenleçıkardılar. Ama işte o zamanhayranlık ve şaşkınlık doruğunaulaştı: Yüz buruşturma bu adamınasıl yüzüydü.

Daha doğrusu, onun bütünkişiliği muazzam bir yüzburuşturmaydı. Diken diken kızılsaçlarla örtülü kocaman bir baş; ikiomuzu arasında, tepkisi öndehissedilen kocaman bir kambur;öylesine garip bir biçimdeyumulmuş bir kalça ve bacak yapısı

Page 277: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ki ancak dizlerde birbirinebitişebiliyordu, önden bakılınca,saplarından birleştirilmiş iki orağabenziyordu; son derece büyükayaklar, son derece iri eller; bütünbu biçimsizliğin yanı sıra daanlatılamaz korkunç bir güçlülük,çeviklik ve yüreklilik havası.Güzellik gibi, gücün de uyumdangelmesini isteyen ezeli kuralın garipayrıklaması. Çılgınların kendilerineseçtikleri papa işte böyle biryaratıktı.

Page 278: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Parça parça kırılmış da iyiyapıştırılamamış bir dev sanırdınız.

Bu devinimsiz, bodur ve âdetaeniyle boyu birbirine eşit, bir büyükadamın dediği gibi, alt tabanı dörtköşe, bu tek gözlü canavar içkilisenin eşiğinde görününce, yarısıkırmızı, yarısı mor, üzeri gümüşküçük çıngıraklarla kaplı uzunceketinden, özellikle deçirkinliğinin kusursuzluğundan halkonu hemen tanıdı, bir ağızdanbağırdı:

Page 279: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Quasimodo bu, kilise çancısıQuasimodo! Quasimodo, Notre-Dame'ın kamburu Quasimodo bu!Tekgöz Quasimodo! TopalQuasimodo! Yaşasın! Yaşasın!"

Görüldüğü gibi, zavallıyaratığın pek çok takma adı vardı.Öğrenciler, "Aman, gebe kadınlardikkat etsinler!" diye bağırıyorlardı.

Johannes, "Ya da gebe kalmakisteyenler!" diye ekledi.

Gerçekten de kadınlar yüzlerini

Page 280: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapatıyorlardı.

Kadınlardan biri, "Ah! Hınzırmaymun," diyordu.

Bir başkası da, "Çirkin olduğuölçüde de kötü!" dedi.

Bir üçüncüsü, "Şeytanın takendisi," diye ekledi.

"Notre-Dame'ın ta yakınındaoturmak felâketine uğradım; bütüngece bunun yağmur oluklarındadolaştığını duyuyorum."

Page 281: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kedilerle birlikte."

"Her zaman damlarımızınüzerinde."

"Bacalarımızdan büyüyağdırıyor üzerimize."

"Geçen akşam gelip kapınınpenceresinden dilini çıkardı. Birerkek sandım. Aman, öyle korktumki!"

"Eminim ki büyücülerincumartesi toplantılarına

Page 282: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

katılıyordur. Bir keresinde bizimbulaşık yolunda bir süpürgebıraktı!"

"Ah! İğrenç kambur yüzü!"

"Ah! Sefil yaratık!"

"Ah! Ah!"

Tersine, erkekler pekmemnundu, alkışlıyorlardı.

Bütün bu gürültü patırtınınkonusunu oluşturan Quasimodo,

Page 283: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hâlâ iç kilisenin kapısında, ayakta,kaygılı ve düşünceli bir tavırladikilip duruyordu, herkesin hayranbakışlarını üzerine çekiyordu.

Bir öğrenci, galiba RobinPoussepain'di, pek yakınına gelip,alay ederek suratına karşı güldü.Quasimodo onu belindeki kuşaktantutup halkın arasına, on adım öteyefırlatmakla yetindi. Bunu bir teksözcük söylemeden yaptı.

Coppenole Efendi büyük birhayranlıkla ona yaklaştı.

Page 284: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Tanrım! Yüce Tanrım! Senyaşamımda gördüğüm en mükemmelçirkinliksin. Sen Paris'te olduğugibi Roma'daki Papalığa dayaraşırsın."

Bunu derken, Coppenole elinineşeyle onun omzuna koymuştu.Quasimodo kımıldamadı.Coppenole sürdürdü:

"Seninle patlayıncaya kadaryiyip içmek için şiddetli bir istekduyuyorum. Sen ne dersin?"

Page 285: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo yanıt vermedi.

Çorapçı, "Kahretsin! Sağırmısın sen, yahu?" dedi.

Quasimodo gerçekten de sağırdı

Bununla birlikte, Coppenole'ündavranışları sabrını tüketiyordu,öylesine korkunç bir diş gıcırtısıylabirdenbire ona doğru döndü ki.Flaman devi geriledi, tıpkı birkedinin karşısındaki buldok gibi.

Bunun üzerine, bu garip

Page 286: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaratığın çevresinde, on beş adımyarıçapında bir dehşet ve saygıçemberi meydana geldi. Yaşlı birkadın Coppenole'e Quasimodo'nunsağır olduğunu anlattı.

Çorapçı gürültülü bir Flamankahkahasıyla:

"Sağır mı?" dedi. "YüceTanrım! Eksiksiz bir papa buöyleyse!"

Quasimodo'yu daha yakındangörmek için en sonunda sütun

Page 287: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlığından inen Jehan:

"Hey! Durun bakayım, ben bunutanıyorum!" diye haykırdı."Başdiyakoz ağabeyimin kilisesininçancısı bu."

"Merhaba, Quasimodo!"

Düşmenin utancından hâlâkurtulamayan Robin Poussepain:

"Tanrı'nın belası herif!" dedi."Ortaya çıkıyor: Bir kambur.Yürüyor: Bir topal. Size bakıyor:

Page 288: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir gözü kör. Siz ona sözsöylüyorsunuz: Bir sağır. İyi ama,bu Polypheme[32] dilini ne yapıyor,kuzum?"

Yaşlı kadın:

"O canı istediği zaman konuşur,"dedi. "Kilise çanı çalmaktan sağırolmuş. Dilsiz değildir."

Jehan, "İşte bu da onun eksikyanı!" diye belirtti.

Robin Poussepain, "Bir gözü de

Page 289: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fazla," diye ekledi.

Jehan, pek yerinde birdüşünceyle:

"Hiç de değil," dedi. "Tek gözlübir insan körden daha da eksiktir:Nesi eksik olduğunu bilir."

Bu arada öğrencilere katılanbütün dilenciler, bütün uşaklar,bütün yankesiciler törenle gidip,dolaptan Çılgınlar Papası'nınmukavva tacını, gülünç cüppesinialdılar. Quasimodo, hiç

Page 290: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

direnmeden, azametli bir uysallıkla,kendisini giydirmelerine izin verdi.Sonra da onu alacalı bulacalı birsedyeye oturttular. ÇılgınlarBirliği'nden on iki üye sedyeyiomuzlarına aldı. Biçimsizayaklarının dibinde bütün buyakışıklı, dimdik, biçimli erkekbaşlarını görünce tek gözün üzgünsuratında hor gören, küçümseyenacı bir gülümseme belirdi. Sonra,avaz avaz bağıran, hırpani kılıklıkafile, gelenek uyarınca,sokaklarda, caddelerde gezinmeden

Page 291: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önce, Adliye Sarayı'nın içgalerilerini dolaşmak üzereyürümeye başladı.

Page 292: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIEsmeralda

Bütün bu olaylar sırasındaGringoire'ın da, piyesinin de iyidayandığını okuyucularımızabildirmekle mutluyuz.

Ozanın sıkıştırması üzerine,oyuncular komedisini okumayısürdürmüşlerdi; o da yazdıklarınıdinlemekten geri kalmamıştı.Gürültü patırtı karşısında kesin

Page 293: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kararını vermiş, hiç istifinibozmadan, halkın ilgisinin yenidentemsile döneceği umudunuyitirmeden, sonuna kadar dayanmayıtasarlamıştı. Quasimodo'nun,Coppenole'ün, Çılgınlar Papası'nınpatırtıcı kafilesinin müthiş birşamatayla salondan dışarıçıktıklarını gördüğü zaman bu umutışığı yeniden canlandı. Halk dakafilenin ardından dışarı fırladı.

Gringoire, "İyi," diye düşündü."İşte bütün arabozucular çekilip

Page 294: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gidiyorlar."

Ne yazık ki "bütünarabozucular" dediği seyircilerdi.Kaşla göz arası toplantı salonuboşalıverdi.

Doğruyu söylemek gerekirse,hâlâ birkaç seyirci vardı; birbölümü dağınık, bir bölümüsütunların çevresinde kümelenmiş,uğultudan, patırtıdan usanankadınlar, yaşlılar, çocuklargörülüyordu. Birkaç öğrenci hâlâpencerelerin girintisinde oturup

Page 295: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalmış, meydanı seyrediyordu.

Gringoire, "Her neyse," diyedüşündü. "Temsilimin sonunuduymak için bunlar bile yeterli.Sayıları az; ama seçme dinleyiciler,okumuş kimseler."

Bir süre sonra, Hz. Meryem'ingelişinde en büyük etkiyi yapmasıgereken senfoninin yokluğuhissedildi. Gringoire orkestranınÇılgınlar Papası kafilesiyle birliktegötürüldüğünün ayırdına vardı.Büyük bir metanetle, kahramanca:

Page 296: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aldırış etmeyin, devam edin,"dedi.

Kendi piyesinden söz ettiklerinisandığı bir öbek kentsoylununyanına yaklaştı. İşte kulağınaçalınan söyleşi kırıntıları:

"Eskiden B. de Nemours'a aitolan Navarre Konağı'nı biliyormusunuz, Cheneteau Efendi?"

"Evet, Braque Kilisesi'nin tamkarşısındadır."

Page 297: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İşte onu Devlet Hazinesi,yıllığı altı lira sekiz Parismeteliğine, tarihçi GuillaumeAlixandre'a kiraladı."

"Aman canım, kiralar da nekadar yükseldi!"

Gringoire içini çekerek:

"Eh neyse!" diye düşündü. "Hiçdeğilse ötekiler dinliyorlar."Penceredeki genç haylazlardan biriansızın:

Page 298: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Arkadaşlar!" diye bağırdı."Esmeralda! Esmeralda! Alanda!"

Bu sözcük sihirli bir etki yarattı.Salonda arta kalanların hepsigörmek için duvarlara tırmandılar."Esmeralda! Esmeralda!" diyeyineleyerek pencerelere saldırdılar.

O sırada dışarıdan şiddetli biralkış sesi duyuluyordu.

Gringoire derin bir üzüntüyleellerini kavuşturarak: "Esmeraldada ne demek oluyor, kuzum?" diye

Page 299: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söylendi. "Ah! Yarabbi! Galibaşimdi de sıra pencerelerde!"

Mermer masaya doğru döndü vetemsilin büsbütün durduğunu gördü.Bu da tam Jüpiter'in, elindeyıldırımla, sahnede görüneceğiandı. Şimdi ise Jüpiter, tiyatronunaltında, hiç kımıldamadanduruyordu.

Ozan öfkeyle:

"Michel Giborne!" diye bağırdı."Orada ne işin var? Senin rolün

Page 300: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değil mi şimdi? Çıksana sahneye,be adam!"

Jüpiter, "Ne yazık ki çıkamam,"dedi. "Bir öğrenci merdiveni alıpgötürdü."

Gringoire baktı, adamındedikleri gerçekten de doğruydu.Düğüm noktasıyla sonuç arasındakibütün bağlantı kesilmişti.

Gringoire, "Alçak" diyemırıldandı. "Peki, merdiveni nediye aldı?"

Page 301: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jüpiter acıklı bir sesle:

"Gidip Esmeralda'yı görmekiçin," yanıtını verdi. "Öğrenci, 'İşte,hiçbir işe yaramayan bir merdiven,'dedi ve alıp gitti."

İşte bu artık son darbeydi.Gringoire onu da yazgıya boyuneğerek karşıladı. Oyunculara:

"Hepinizin cam cehenneme!"dedi. "Ben paramı alırsam, siz dealırsınız."

Page 302: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, Gringoire, iyisavaşmış bir general gibi, başıönünde; ama en sonuncu olaraksavaş alanından geri çekildi. AdliyeSarayı'nın eğri büğrümerdivenlerini inerken:

"Bu Parisliler de pek aptal veham ahlat insanlar, doğrusu ya!"diye ağzının içindehomurdanıyordu. "Buraya bir dinseltemsil görmeye geliyorlar, hiçbirşey dinlemiyorlar! Her şeyle,herkesle, Clopin Trouillefou ile.

Page 303: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kardinal ile, Coppenole ile,Quasimodo ile, kör şeytanla bileilgileniyorlar! Ama Hz. Meryem'egelince, ııh! Kesinlikle hayır! Benbilseydim gösterirdim size Hz.Meryem'leri, budalalar! Ya ben!Herkesin yüzünü görmeye gelip desadece sırtlarını görmekleyetinmeme ne dersiniz? Şair olup dasadece bir köy eczacısınınbaşarısıyla yetinmek! Homeros'uneski Yunan kasabalarında dilendiği,Ovidius Nason'un Moskoflararasında sürgünde öldüğü de bir

Page 304: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerçektir ya; ama beni şeytançarpsın şu Esmeralda sözcüğününne demek olduğunu bilmiyorum! Birkere bu sözcük ne demektir?Çingenece bir söze benziyor!"

Page 305: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 306: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İkinci Bölüm

Page 307: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ICharybde'den Scylla'ya

Ocak ayında gece erken bastırır.Gringoire Adliye Sarayı'ndançıktığında sokaklar kararmayabaşlamıştı bile. Bu gece karanlığışairin hoşuna gitti; bir an önce ıssız,karanlık bir ara sokağa dalıp, oradarahat rahat düşünebilmek içinsabırsızlanıyordu, filozof daböylece ozanın yarasına ilkmerhemi, ilk sargıyı koyabilirdi.

Page 308: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zaten felsefe onun tek barınağıydı,çünkü nerede yatacağınıbilmiyordu. Tiyatro denemesiningürültülü başarısızlığından sonra,Port-au-Foin'ın karşısında bulunanGrenier-sur-l'Eau Sokağı'ndaoturduğu eve gitmeye cesaretedemiyordu: Paris dolaylarındaçiftçilik yapan, ev sahibi GuillaumeDoulx-Sire Efendi'ye borcu olanaltı aylık kirayı, yani on iki parisismeteliğini ödeyebilmek içinŞehremini Efendi'den düğünövgüsüne karşılık alacağı paraya

Page 309: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güvenmişti: Bu borç onun hayatta,pantolonu, gömleği, başındakikülahı dahil, sahip olduğu her şeyinon iki katına bedeldi. ŞimdilikSainte-Chapelle Kilisesiveznedarının kasvetli evinin küçükkapısının saçağı altına barınarak, ogece nerede yatabileceğini bir süredüşündü: Paris'in bütünkaldırımları emrinde olduğuna göre,geçen hafta, Savaterie Sokağı'ndabir ayan üyesinin kapısı önünde birbinek taşı gördüğünü vegerektiğinde bunun bir dilenciye ya

Page 310: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da bir ozana mükemmel bir yastıkvazifesi görebileceğini aklındangeçirdiğini anımsadı. Bu güzeldüşünceyi aklına getirdiği içinTanrı'ya şükretti. Ne var ki, bugünde hâlâ dokuz katlı evleriyle ayaktaduran bütün o eski sokakların,Barillerie, Vieille-Draperie,Savaterie, Juiverie, vb. sokaklarınınkıvrılıp uzandığı Cite'nin o eğribüğrü dolambaçlarına dalmakamacıyla Adliye Sarayı Alanı'ndangeçmeye hazırlanıyordu ki, şiddetlibağırışmalar, meşalelerin görkemli

Page 311: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aydınlığı ve kendisinin, Gringoire'ınmızıka takımıyla Adliye Sarayı'ndançıkan ve yolunu keserek üzerinedoğru yürüyen Çılgınlar kafilesinigördü. Bu görünüm ozanıngururunda açılan yaraları kanattı;kaçtı. Bu tiyatro başarısızlığınınacılığı, üzüntüsü içinde, o gününşenliğini kendisine anımsatan herşey onu kızdırıyor ve yarasınıkanatıyordu.

Saint-Michel Köprüsü'nesapmak istedi; orada da çocuklar

Page 312: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ateşli mızraklar ve havai fişeklerleşurada burada koşuşuyorlardı.

Gringoire, "Havai fişeklerincanı cehenneme!" dedi ve ardındanda Pont-au-Change'a doğru yöneldi.Köprünün başındaki evlere kralı,veliahtı ve Prenses Marguerite deFlandre'ı simgeleyen üç bayrakla,Avusturya Dükü'nü, BourbonKardinali'ni, B. De Beaujeu'yü, Bn.Jeanne de France'ı ve nikâh dışıdoğumlu B. de Bourbon ile dahabaşka bilmem kimleri temsil eden

Page 313: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altı küçük bayrak asılmıştı; hepsinide meşaleler aydınlatıyordu. Halkkalabalığı bütün bunları büyük birhayranlıkla seyrediyordu.

Gringoire ciğerlerini paralayanbir iç çekmeyle:

"Ressam Jehan Fourbault'ya nemutlu!" dedi ve bayraklarlabayrakçılara sırtını döndü.

Önünde bir sokak uzanıyordu.Gringoire onu öylesine karanlık veöylesine ıssız buldu ki, orada

Page 314: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şenliğin bütün parıltısından olduğugibi gürültüsünden dekurtulabileceğini umdu. Hemen osokağa daldı. Birkaç dakika sonraayağı bir şeye takıldı; sendeledi vedüştü. Adliye kâtiplerinin, o gününonuruna, bir parlamento başkanınınkapısına sabahleyin bıraktıklarıkurdelelerle süslü yeşil ağaçtı bu.Gringoire bu yeni rastlantıyasabırla, kahramanca katlandı.Doğrulup ayağa kalktı, suyunkıyısına kadar gitti. Sorguyargıcının dairesiyle ağır ceza

Page 315: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkemesini arkasında bırakıp da,çamurun ayak bileklerine kadarçıktığı bu kaldırım taşı döşenmemişrıhtımda, Kral Bahçeleri'nin büyükduvarı boyunca yürüdükten sonra,Cite'nin batı ucuna geldi ve oradan,daha sonraları tunç at yontusuylaPont-Neuf'ün altında yitip gidenPasseur-aux-Vaches Adacığınıseyretti. Karanlıkta o küçük adaona, aradaki daracık beyazımsıırmağın ötesinde, kapkara bir kütlegibi görünüyordu. Hafif bir ışığınparıltısında, sığırları karşı yakaya

Page 316: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçiren salcının gece barındığı arıkovanı biçimindeki kulübeseçiliyordu.

Gringoire, "Ne mutlu sana,ırmağın sığır salcısı!" diyedüşündü. "Ne zafer düşleripeşindesin, ne de düğün övgüsüyazıyorsun! Evlenen krallar veBurgonya düşesleri umurunda mısenin! Senin tanıdığın bütünpapatyalar nisan ayında çayırındayetişen ve ineklerin geveledikleripapatyalardır! Bense yuhalanan bir

Page 317: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şairim, soğuktan titriyorum, on ikimetelik borcum var, pabucumun altıöylesine saydam ki senin el fenerinecam diye takılabilir. Sana teşekkürederim, sığır salcısı! Kulübengözlerimi dinlendiriyor ve banaParis'i unutturuyor!"

Bu hemen hemen şairaneesriklikten, birdenbire, o mutlukulübeden çıkan çifte Saint-Jeankestane fişeği atışıyla uyandı. Bunuo günün eğlencesine katılan sığırsalcısı fırlatmıştı.

Page 318: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu fişek Gringoire'ın tüylerinidiken diken etti.

"Lanet olasıca şenlik!" diyehaykırdı. "Her yerde peşimden migeleceksin? Ah! Ulu Tanrım! Tasığır salcısına kadar mı?"

Sonra, ayaklarının dibindekiSeine Irmağı'nın sularına baktı veiçinde korkunç bir istek uyandı:

"Ah!" dedi, "su bu kadar soğukolmasaydı, ne de gönül rahatlığıylakendimi boğardım!"

Page 319: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, umutsuzca birkarar verdi; Madem ki çılgınlarınpapasından, Jehan Fourbault'nunbayraklarından, kurdeleli, süslüpüslü ağaçlardan, kestanefişeklerinden ve alevli mızraklardankurtulamıyordu, o halde cesaretleşenliğin ta ortasına dalmaya veGreve Alanı'na gitmeye karar verdi.

"Hiç olmazsa," diye düşündü,"orada belki biraz ısınabileceğimbir neşe kıvılcımı bulurum, belki dekentin genel büfesine yerleştirilen

Page 320: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şekerden yapılmış o üç krallıkarmasından arta kalan birkaçkırıntıyla karnımı doyurabilirim."

Page 321: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIGreve Alanı

O zamanki Greve Alanı'ndanbugün pek belli belirsiz bir izkalmıştır. Bu da, alanın kuzeyköşesini kaplayan sevimli kuledir.Daha şimdiden, bu küçük kuleoymalarının keskin köşelerinikalınlaştıran iğrenç badanalarınaltına gömüldü, kim bilir, belki depek yakın bir zamanda, Paris'inbütün eski yapılarını büyük bir

Page 322: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hızla kemirip yok eden o yeni evlerdalgasıyla boğularak yok olmaya oda mahkûmdur.

Bizim gibi, XV. Louisdöneminden kalma iki harap evinarasında boğulan o zavallı kuleyeacıyan ve sevgi dolu bir gözlebakmadan Greve Alanı'ndankesinlikle geçemeyen kimseler,eskiden onun da bir parçasınıoluşturduğu yapıların tümünüzihinlerinde rahatça yenidencanlandırabilirler ve böylece de

Page 323: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

XV. yüzyılın eski gotik alanınıeksiksiz olarak görebilirler. Alan,bugün olduğu gibi o zaman da biryandan rıhtımla, öbür yandan dayüksek, daracık ve karanlık evlerdizisiyle çevrili bir yamukdikdörtgendi. Gündüz bu binalarınçeşitliliği hayranlıklaseyredilebilirdi. Hepsi de taştan yada tahtadan oymalı bu binalarOrtaçağ'ın, XV. yüzyıldan XI.yüzyıla inerek değişik evmimarisinin eksiksiz örnekleriydi.Sivri tepeli gotik biçeminde

Page 324: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pencereleri tahtından indirmeyebaşlayan geniş pencerelerden,yerlerini sivri tepeli pencerelerinaldığı Roman mimarisinin dolgunkemerlerine kadar, hepsinden vardı.Alanın Seine Irmağı üzerinde,Tannerie Sokağı yönünde köşesinioluşturan şu eski Tour-RolandKonağı'nın birinci katında bukemerlere hâlâ rastlanıyordu. Gece,bu binalar kütlesinden yalnızca,alanın çevresine sivri köşelerzincirlerini seren kara kara dişlerseçiliyordu. Çünkü o dönemin

Page 325: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kentleriyle çağımız kentleriarasındaki başlıca ayrımlardan biride şudur: Bugün alanlara, sokaklaraevlerin önyüzleri bakar; oysa eskiçağlarda sokağa üçgen biçimindekiçatı tepeleri bakıyordu. İki yüzyıldan beri evler ters döndü.

Alanın doğu yönünün tamortasında, yan yana sıralanmış üçevden oluşan, ağır, karma mimaridemelez bir yapı yükseliyordu.Tarihini, amacını, mimarisiniaçıklayan üç ad vermişlerdi ona:

Page 326: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Veliaht Dairesi derlerdi, çünkü V.Charles veliahtlığı sırasında buevde oturmuştu; Ticaret Odasıderlerdi, çünkü Belediye Konağıolarak kullanılıyordu[33] üç katınadestek olan bir dizi kalın sütunyüzünden de Sütunlu Ev (domus adpiloria) derlerdi. Kent orada, Parisgibi kent denmeye layık bir yeregerekli olan her şeyi buluyordu:Tanrı'ya dua etmek için bir küçükkilise; davalara bakmak ve gerektiğizaman kralın adamlarım püskürtmekiçin bir mahkeme; çatılarda da silah

Page 327: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dolu bir silahhane. Çünkü Parislilerher durumda Cite'nin çıkarları içinsadece dua etmenin, dava açmanınyetmediğini çok iyi biliyorlardı,onun için de Belediye Konağı'nıntavan arasında her zaman yedekolarak paslı birkaç arkebüz tüfeğibulunduruyorlardı.

Daha o zamandan GreveAlanı'nın uğursuz bir görünüşüvardı. Uyandırdığı iğrenç düşünceve Sütunlu Ev'in yerini alan,Dominique Bocador'un şu kasvetli,

Page 328: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlık Belediye Konağı alanın okorkunç görünüşünü bugün de hâlâolduğu gibi korur. Yolun ortasınayan yana dikilen daimi bir darağacıile bir teşhir direğinin –o dönemdedendiği gibi, bir adaletle birmerdivenin– onca sağlıklı ve yaşamdolu yaratığın can çekiştiği buuğursuz alandan gözleri çevirmeyepek çok katkıda bulunduğunu dasöylemek gerekir; elli yıl sonraburada şu "Saint-Vallier nöbeti"denilen, bütün sayrılıkların enberbatı, en korkuncu olan –çünkü

Page 329: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tanrı'dan değil, insandangeliyordu– o darağacı dehşetisayrılığı doğacaktı.

Sırası gelmişken şunu dasöyleyelim ki, üç yüz yıl önce,demir tekerlekleriyle, taştan idamsehpalarıyla, yere çakılı bütün osürekli işkence aletleriyle GreveAlanı'nı, Halles'leri, DauphineAlanı'nı, Croix-du-Trahoir'ı,Marche-aux-Pourceaux'yu, şu iğrençMontfaucon'u, Sergents Kapısı'nı,Place-aux-Chats'yı, Saint-Denis

Page 330: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kapısı'nı, Champeaux'yu, BaudetsKapısı'nı, Saint-Jacques Kapısı'nısaran idam cezasının, bütünkoskoca Paris'imizde sadece GreveAlanı'nın onursuz bir köşesindekaldığını düşünmek avundurucudur.Üstelik o dönemlerde idam cezasıverme yetkisi bulunan sayısızaşamada belediye başkanları,piskoposlar, rahipler, ruhbanmeclisi üyeleri vardı; ayrıca SeineIrmağı'nda tüzel (adli) boğulmalarısaymıyoruz. Ölüm cezasının bugünsilahlarının bütün parçalarını,

Page 331: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işkence tantanasını, düşsel ve keyficezalandırmasını, Grand-ChâteletHapishanesi'nde beş yılda bir meşinşiltesini yenilediği işkence odasınıbirbiri ardından, peşpeşe yitirdiktensonra, yasalarımızdan vekentlerimizden âdeta kovulan,yasadan yasaya kovalanan, alandanalana sürülen ölüm cezası,derebeylik toplumunun o köhnemişyaşlı despot egemeninin yerinişimdi, suçüstü yakalanmaktankorkarmışçasına, işini bitirdiktensonra hemen alelacele ortadan

Page 332: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kayboluveren kaçak, korkak, ürkek,kaygılı, utangaç, sefil bir giyotininalmış olduğunu düşünmekavundurucudur.

Page 333: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIBesos Para Golpes[34]

Pierre Gringoire, GreveAlanı'na geldiği zaman, soğuktanâdeta donmuştu. Pont-au-Change'daki gürültücü kalabalıkla,Jehan Fourbault'nun bayraklarındankaçınmak için Pont-aux-Meuniers'yesapmıştı; ne var ki, geçerken depiskoposun bütün değirmenlerininçarkı onu ıslatmıştı, giysileritepeden tırnağa sırsıklam olmuştu.

Page 334: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üstelik de, yapıtının uğradığıbaşarısızlık kendisini soğuktan dahaçok etkiliyormuş gibi geliyordu ona.Bu nedenle, alanın ortasındagörkemli bir biçimde yanan şenlikateşine yaklaşmakta acele ediyordu.Ne var ki, ateşin çevresini büyükbir kalabalık kuşatmıştı.

"Lanet olasıca Parisliler!" diyekendi kendine söylendi, çünküGringoire gerçek dramatik bir şairolduğundan, sık sık böyle kendikendine konuşurdu. "İşte şimdi de

Page 335: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ateşi benden gizliyorlar! Oysa,sıcacık bir ocak başına öylesinegereksinme duyuyorum ki!..Ayakkabılarım su çekiyor, bir debütün o uğursuz değirmenlerüzerime gözyaşlarını döktüler!Değirmenleriyle birlikte okahrolasıca Paris piskoposunuşeytan çarpar umarım! Birpiskoposun bir değirmeni neyapabileceğini bilmek isterdim,doğrusu ya! Piskoposluktanvazgeçip de değirmenci mi olmayıtasarlıyor nedir? Bunun için sadece

Page 336: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benim lanetim, bedduanıgerekiyorsa, onun hem kilisesine,hem de değirmenlerine lanet olsun!Şu boş gezenin boş kalfası aylaklarabakın kuzum Tanrı aşkına,yerlerinden bile kımıldıyorlar mıhiç! Sorarım size, orada ne işlerivar onların?! Haspalar ısınıyorlar!Sevsinler, ne de güzel bir eğlence,doğrusu ya! Kocaman bir çalı çırpıdemetinin yanışını seyrediyorlar;güzel bir görünüm, neme lazım!"

Biraz daha dikkatle inceleyince,

Page 337: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

halkanın kralın ateşinde ısınmakiçin gereğinden çok daha büyükolduğunun ayırdına vardı; bu seyircikalabalığının sadece yanan çalıçırpı demetlerinin güzelliği içinoraya üşüşmediğini anladı.

Halkla ateş arasında serbestkalan geniş bir alanda bir genç kızdans ediyordu.

Bu genç kız insan mıydı, perimiydi, yoksa melek miydi? Kuşkucubir filozof, alaycı bir ozan olmasınakarşın, Gringoire bu konuda ilk

Page 338: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anda hemen kesin bir kararveremedi; bu göz kamaştırıcıdüşlem öylesine büyüleyiciydi ki!

Genç kız uzun boylu değildi;ama öyle görünüyordu, çünkü dalgibi incecik bedeni öylesine cüretleatılıyordu ki! Esmerdi, ama günışığında derisinin Endülüslü,Romalı kadınlarınki gibi güzelparlak bir ışıltısı olduğu tahminedilebilirdi. Narin ayacığı daEndülüslüydü, çünkü zarifayakkabıları içinde hem sımsıkı

Page 339: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sarılmıştı, hem de rahattı.Ayaklarının altına gelişi güzel atılaneski bir İran halısının üzerinde dansediyor, dönüyor, kasırga gibiuçuyordu; her dönüşünde ışık saçanyüzü önünüzden geçerken iri karagözleri size şimşekler fırlatıyordu.

Genç kızın çevresindeki bütünbakışlar durağan, bütün ağızlaraçıktı; gerçekten de, saf, tertemiz vetombul kollarının başı üzerindekaldırdığı kurdelelerle süslü tefininvızıltılı sesiyle, bir yaban arısı gibi

Page 340: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ince, narin, canlı; kırışıksız altınsarısı bluzu, kabarık alacalıbulacalı etekliğiyle; çıplakomuzları, zaman zaman etekliğininarasından görünüveren biçimliincecik bacakları, kapkara saçları,alev gibi gözleriyle böyle dansederken doğaüstü bir yaratıktı.

Gringoire içinden: "Gerçekte,bu bir ateş perisi," diye geçirdi;"bir dağ perisi, orman perisi, superisi; bir tanrıça; MenakenDağı'nın Bacchus rahibesi!"

Page 341: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tam o sırada ateş perisi"semender"in saç örgülerinden birtanesi çözüldü ve orada bağlı olansarı bakırdan madeni bir para yereyuvarlandı.

"Yoo, hayır!" dedi Gringoire,"bir Çingene bu!"

Bütün düşlemler yitip gitmişti.

Genç kız yeniden dans etmeyebaşladı. Yerden iki tane kılıç aldı,ucunu alnına dayadı, kendisi biryöne dönerken onları öbür yönde

Page 342: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döndürdü. Bu gerçekten de düpedüzÇingene'ydi. Ama her ne kadarGringoire'ın sihri bozulduysa da butablonun bütünü hiç de çekicietkiden ve büyüden yoksun değildi.Şenlik ateşi onu çiğ, kırmızı birışıkla aydınlatıyordu. Bu ışıkçepeçevre öbeklenmiş halkınyüzünde, genç kızın esmer alnındaparlak, canlı ışıltılarla titriyordu;alanın öbür ucunda da, bir yandaSütunlu Ev'in köhne, kapkara, yaşlı,bumburuşuk önyüzüne, öbür yandada idam sehpasının taştan kollarına

Page 343: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

genç kızın ve halkın titrekgölgelerine karışan soluk biryansıma düşürüyordu.

Bu ışığın kızıla boyadığıbinlerce yüz içinde özellikle birtanesi dansözün seyrine kendiniöbürlerinden daha çok kaptırmışabenziyordu. Sert, haşin, dingin vekaygılı bir erkek yüzüydü bu.Sırtındaki giysisi, çevresindekilerinarasında sıkışıp kaldığı içingörünmeyen bu adam otuz beşyaşından yukarı göstermiyordu;

Page 344: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bununla birlikte saçları dökülmüştü;sadece şakaklarında birkaç tutamseyrek ve daha şimdiden ağarmışsaç vardı; geniş ve yüksek alnındaderin kırışıklar başlıyordu; içeriçökük gözlerinde ise olağanüstü birgençlik, ateşli, coşkulu bir yaşam,derin bir tutku parlıyordu. Bakışlarıhep Çingene kızının üzerindeydi veon altı yaşındaki bu çılgın genç kız,herkesi hoşnut ederek dans eder veadeta uçarken, adamın düşüncelerigitgide daha kaygılı, daha karanlıkbir hal alıyordu. Zaman zaman bir

Page 345: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iç çekme ve bir gülümsemedudaklarında rastlaşıyordu; amagülümseme iç çekmeden çok dahaacıklı, çok daha yürek paralayıcıidi.

Soluk soluğa kalan genç kız ensonunda durdu, halk da onu büyükbir sevgi ve coşkuyla alkışladı.

Çingene kızı: "Djali!" dedi.

Bunun üzerine, Gringoire o anakadar hanımının dans etmesiniseyrederek halının bir ucunda

Page 346: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yumulup oturan beyaz, çevik,uyanık, boynuzları parıl parılyaldızlı, ayakları yaldızlı, tasmasıyaldızlı, güzel, küçük, şipşirin birkeçinin geldiğini gördü. Şair onudaha önce hiç görmemişti.

"Djali," dedi oyuncu kız, "şimdisıra sende!"

Genç kız yere oturarak zarif birdevinimle zilli tefini keçiye uzattı.

"Djali," dedi, "yılın hangiayındayız?"

Page 347: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Keçi ön ayağını kaldırdı, tefebir kere vurdu. Gerçekten de birinciayda bulunuyorlardı. Çevredekikalabalık alkışladı.

Genç kız tefini başka bir yanaçevirerek:

"Djali, ayın hangi günündeyiz?"diye sürdürdü.

Djali altın gibi yaldızlı palasınıkaldırdı ve tefe altı kez vurdu.

Çingene kızı gene tefin yeni bir

Page 348: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oyunuyla:

"Djali, günün hangisaatindeyiz?" diye sordu.

Djali yedi kez vurdu. Tam osırada da Sütunlu Ev'in saati yediyiçaldı.

Halk hayran olmuştu.

Kalabalığın içinden ansızınuğursuz bir ses yükseldi:

"Bunun altında bir büyücülük

Page 349: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işi var," dedi.

Çingene kızından gözleriniayıramayan çıplak başlı adamınsesiydi bu.

Genç kız ürperdi, arkasınıdöndü; ne var ki, çılgın bir alkışkoptu ve o haşin sözleri bastırdı.

Bu alkışlar, o sözleri kızınzihninden öylesine silip süpürdü ki,keçisiyle konuşmayı sürdürdü.

"Djali, kentin mızraklı süvariler

Page 350: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

komutanı Guichard Grand-RemyEfendi Chandeleur Yortusu'ndakiayin alanında nasıl duruyor?"

Djali arka ayaklarının üzerindedikildi, meleyerek öyle şirin birciddiyetle yürümeye başladı ki,orada bulunan bütün seyirci halkasımızraklı süvari komutanının çıkarabağlı dindarlığının öykünmesinekahkahalarla güldü.

Artan bu başarıyla iyiceyüreklenen genç kız:

Page 351: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Djali," dedi, "kralın kilisevekili Jacques Charmolue Efendinasıl vaaz veriyor?"

Keçi arka ayaklarının üzerineoturdu, meleyerek ön ayaklarınıöyle garip bir şekilde oynatmayabaşladı ki, kötü Fransızcasıyla,bozuk Latincesi bir yanadevinimler, ses, davranış, her şeytıpkı tıpkısına JacquesCharmolue'nün kendisiydi.

Halk da daha bir şiddetlealkışladı.

Page 352: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tepesi çıplak adamın sesi:

"Kutsal varlıklara saygısızlık!Küfür!" diye sürdürdü.

Çingene kızı bir kez dahadöndü.

"Aa!" dedi, "Gene o kötüadam!"

Sonra da, alt dudağını üstdudağından öteye uzatarak, alışıkolduğu hemen belli olan küçük birhareket yaptı, topuğunun üzerinde

Page 353: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fırıldak gibi döndü, tefinin içinekalabalığın bağışlarını toplamayabaşladı.

Büyük, küçük, gümüş, bakır,metelikler, mangırlar, bir yığın parayağıyordu. Birdenbire genç kızGringoire'ın önünden geçti.Gringoire öyle düşüncesizce elinicebine götürdü ki, beriki durdu.

Ozan cebinin dibindeki gerçeği,yani boşluğu bulunca:

"Hay kör şeytan!" dedi.

Page 354: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu arada güzel kız, irigözleriyle bakarak, tefini onauzatmış, bekleyerek orada öyledikilip duruyordu. Gringoire iriterler döküyordu.

Hani, cebinde Peru'nun bütünserveti olsaydı, hiç kuşkusuz ki, biran bile duraksamadan hepsinioyuncu kıza verirdi; ne var ki,Gringoire Peru'ya sahip değildi,zaten Amerika daha henüzbulunmamıştı.

Bereket versin ki hiç

Page 355: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beklenmedik bir olay imdadınayetişti.

Alanın en karanlık, en kasvetliköşesinden gelen haşin, hırçın birses:

"Defolup gidecek misin sen,Mısır çekirgesi Çingene?" diyebağırdı.

Genç kız ürkerek arkasınadöndü. Bu seferki başı saçsızadamın sesi değildi artık; bu birkadın sesiydi, yobaz ve kötü bir ses.

Page 356: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızını korkutan buhaykırış oralarda dolaşıp duran biryığın çocuğu neşelendirdi. Düzensizkahkahalarla gülerek bağrıştılar:

"Bu azarlayan Tour-Roland'dakio dünyadan elini eteğini çekmiş,torbalı rahibe! Akşam yemeğiniyemedi mi acaba? Ona şu açıkbüfeden birkaç artık götürelimbari!"

Bunu diyerek hepsi birdenSütunlu Ev'e doğru koşuştular.

Page 357: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu arada Gringoire, oyuncukızın heyecanından yararlanaraksıvışıp gitmeyi başarmıştı.Çocukların haykırışları kendisininde yemek yemediğini anımsatmıştıona. Hemen büfeye koştu. Ne var ki,küçük haylazların bacaklarıonunkilerden çok daha iyikoşuyordu: Büfeye ulaştığında,küçükler masayı çoktan silipsüpürmüşlerdi bile. Libresi beşmeteliğe olan o ağza alınmaz berbatçöreklerden bile bir tanekalmamıştı. Kala kala duvarda

Page 358: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

1434'te Mathieu Biteme tarafındanboyanan, gül dallarıyla karışık, uzunboylu zambak çiçekleri kalmıştı. Buda pek doyurucu bir yemek değildi.

Akşam yemeği yemeden yatmakpek can sıkıcı bir şeydir; amayemek yememiş olmak ve üstelik denerede yatacağını bilememek dahada sevimsiz bir durumdur.Gringoire işte bu durumdaydı. Nebir lokma ekmeği, ne de başınısokacak bir yeri vardı; dört biryanım yoksulluğun, yoksunluğun

Page 359: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sardığını görüyordu, yoksulluğu dapek amansız buluyordu. Gringoire,Jüpiter'in insanları bir "insansevmezlik" nöbeti sırasındayarattığı ve bütün bilge yaşamıboyunca da filozofun yazgısınıkendi felsefesinin sıkıyönetimialtında bulundurduğu gerçeğinikeşfedeli epey zaman olmuştu.Kendisine gelince, ablukanın bukadar tam olduğunu hiçbir zamangörmemişti; midesinin kıyametlerikopardığını duyuyordu, kötüyazgının felsefesini açlıkla ele

Page 360: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçirmesini de pek yakışıksızbuluyordu.

Bu üzünçlü, acı düşünce onunkafasını gitgide daha çokkurcalamaya başlamıştı ki, her nekadar yumuşaklık dolu olsa da, birgarip şarkı onu düşlerindenbirdenbire koparıp aldı. Şarkıyısöyleyen Çingene kızıydı.

Genç kızın sesi de, oyunu vegüzelliği gibi, Gringoire'ı büyüledi.Bu anlatılamaz ve pek sevimli birezgiydi; saf, tertemiz, ötümlü, sesi

Page 361: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iyi yansıtan, hava gibi hafif, kanatlıbir şeydi adeta. Sürekli sevinçaçılmaları, gelişmeleri, ezgiler,beklenmedik ses ahenkleri, sonra dakeskin ve ıslıklı notalarserpiştirilmiş yalın müzik cümleleriizliyordu, daha sonra da bir bülbülüşaşkına döndürecek kadar değişik,gene de ahengin var olduğu perdeatlamaları, genç şarkıcının göğsügibi yükselip alçalan oktavlarınyumuşak dalgaları. Genç kızın ogüzelim yüzü, garip bir oynaklıkla,en çılgın esinlerden en lekesiz

Page 362: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saygıya kadar, şarkının bütünişlevlerini yansıtıyordu. Onu kimizaman bir deli, kimi zaman birkraliçe sanırdınız.

Genç kızın okuduğu şarkınınsözleri Gringoire'ın tanımadığı birdildendi, genç kızın kendisinin debu dili bilmediği belliydi, çünküşarkıya verdiği ifade sözcüklerinanlamına hiç mi hiç uymuyordu.Böylece, şu dört dize onun ağzındançılgın bir neşeyle dökülüyordu:

Un cofre de gran riqueza

Page 363: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hallaron dentro un pilarDentro del, nuevas banderasCon figuras de espantar.[35]

Bir dakika sonra da genç kızınşu dörtlüğe verdiği ahenkle:

Alarabes de cavalloSin poderse menear,Con espadas, y los cuellos,Ballestas de buen echar.[36]

Gringoire gözlerinin yaşardığınıhissetti, bununla birlikte, genç kızınşarkısından özellikle neşe

Page 364: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yayılıyordu; kendisi de tıpkı bir kuşgibi sükûnetle ve ilgisizlikleşakırmışa benziyordu.

Çingene kızının şarkısıGringoire'ın düşüncelerinibulandırmıştı; ama tıpkı kuğukuşunun suyu bulandırması gibiydibu. Şair onu bir çeşit hayranlıkla,her şeyi unutarak dinliyordu. Birhayli saatten beri, acı çekmediği ilkdakikalardı bunlar.

Bu an kısa sürdü.

Page 365: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızının dansını yarıdakesen o aynı kadın sesi şarkısını dayarıda kesti. Alanın hep o aynıkaranlık köşesinden:

"Susacak mısın sen, cehenneminağustosböceği?" diye bağırdı.

Zavallı ağustosböceği hemensustu. Gringoire kulaklarını tıkadı.

"Ah!" diye bağırdı, "Gelip desazı kıran lanet olasıca kör testere!"

Bu arada, öbür seyirciler de

Page 366: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onun gibi mırıldanıyorlardı.

"Cehennemin dibine git, hınzırtorbalı rahibe!" diyordu pek çoğu.

Ve orada bulunanlar, tam osırada geçen Çılgınlar Papası'nınalayıyla oyalanmamış olsalardı,görülmeyen o yaşlı ordubozan,Çingene kızına karşı olansaldırılarından ötürü, pişmanolabilirdi. Kafile bir hayli sokaktan,caddeden geçtikten sonra, bütünmeşaleleriyle, gürültü patırtısıylabirlikte, Greve Alanı'na sökün

Page 367: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

etmişti.

Okuyucularımızın AdliyeSarayı'ndan yola çıktığınıgördükleri bu alay yol boyuncadüzenlenmiş, Paris'te ne kadarserseri, aylak, avare hırsız varsahepsini toplamıştı. Böylece, GreveAlanı'na geldiğinde hatırı sayılır birgörünüşe bürünmüştü.

En önde Mısır yürüyordu.Başta, at üstünde, atının dizginini,üzengisini tutarak yaya gidenkontlarıyla Mısır Dükü; onların

Page 368: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ardında, sırtlarında, omuzlarındabağrışan küçük çocuklarıyla,karmakarışık, kadın, erkek MısırÇingeneleri; hepsi –dük, kont,ayaktakımı– paçavralar ve hırtıpırtılar içinde. Sonra Argo Krallığıgeliyordu; yani rütbesine vesaygınlığına göre sıralanmış,Fransa'nın bütün hırsızları. Enönemsizleri en başta geliyordu.Böylece, bu garip birlik içindekiderecelerinin çeşitli işaretleriyle,simgeleriyle dörder dörderyürüyorlardı; pek çoğu kötürüm, bir

Page 369: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bölümü kolsuz, öbürleri topal ya daçolak; giysilerinde deniz kabuklarıdikili dilenciler, ağzına sabun alıpsaralı gibi köpükler saçanlar, hastaöykünmesi yapanlar, serseriçocuklar, miskinler, korkaklar,çelimsiz hastalıklılar, çoluk çocukyangın felaketine uğradıklarınısöyleyerek dilenenler, düzenbazlar,öksüzler, cüzzamlılar; Homeros'uusandıracak bir sayma.Cüzzamlılarla dilencilertopluluğunun ortasında, iki büyükköpeğin çektiği küçük bir arabanın

Page 370: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içine çömelmiş oturan, dilencilerinbaşı, Argo kralı pek zorluklaseçiliyordu. Argo Krallığı'ndansonra, Galilee İmparatorluğugeliyordu. Galileeİmparatorluğu'nun hükümdarıGuillaume Rousseau, şarap lekeleriiçinde kırmızı giysisiyle, önündedövüşen, ateş dansı yapansoytarıları, çevresinde asataşıyıcıları, suç ortakları ve maliyedairesinin yazmanları ile birlikte,azametle, kasılarak yürüyordu. Ensonda da, çiçeklerle, kurdelelerle

Page 371: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

süslü yeşil ağaçları, siyahcüppeleri, büyücülerin cumartesitoplantılarına yaraşır çalgıları, sarıbalmumundan kocaman mumlarıyla,eğlence kolları geliyordu. Bukalabalığın tam ortasında, ÇılgınlarBirliği'nin yüksek rütbeligörevlileri, omuzlarında, vebasalgınında Sainte-Genevieve'insırmalı sandukasındakilerden dahaçok mumla donatılmış bir sedyetaşıyorlardı. Bu sedyenin üzerindepapalık asası, kaftanı ve başlığıylaçılgınların yeni papası, Notre-

Page 372: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dame'ın çancısı KamburQuasimodo parıl parıl parlıyordu.

Bu gülünç alayın her bölümününayrı ayrı özel çalgısı vardı.Çingeneler "balafo"larını ve Afrikadümbeleklerini çalıyorlardı.Müziğe pek yetenekli ve düşkün birırk olmayan Argo'lular daha henüzkemençede, boruda ve on ikinciyüzyılın gotik rubabındaydılar.Galilee İmparatorluğu onlardandaha ileri değildi. Onların çalgılarıarasında, sanatın emekleme

Page 373: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çağından kalma, hâlâ re-la-mi'nintutsağı tek tük, birkaç sefil üç tellikemençe seçiliyordu. Ama o çağınbütün müzik zenginliği, görkemli birahenksizliğin içinde, asıl ÇılgınlarPapası'nın çevresinde kendinigösteriyordu. Orada artık üç tellikemençelerin her çeşidi, üstelik dezurnalar, daha başka nefesli sazlarbol bol görülüyordu.

Heyhat! Okurlarımızanımsayacaklardır, ozanGringoire'ın orkestrasıydı bu.

Page 374: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adliye Sarayı'ndan GreveAlanı'na gelinceye kadarQuasimodo'nun üzünçlü ve çokçirkin yüzünün eriştiği o kibirli vepek mutlu sevinç derecesikonusunda okuyucularımıza bir fikirvermek çok zordur. Bu onun bütünömründe duyduğu ilk gururlanmazevkiydi. O güne kadar, durumuyüzünden, sadece aşağılanma, horgörülme ve kişiliği nedeniyleiğrenmeyle karşılaşmıştı. Bununiçin, sağır olmasına karşın, gerçekbir papa gibi, nefret edildiğini

Page 375: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sezinlediği için nefret ettiği bukalabalığın alkışlarının ve taşkıngösterilerinin zevkini çıkarıyordu.Varsın uyrukları bir yığın çılgın,kötürüm, hırsız, dilenci olsun, neumrunda! Gene de bir halktı ya;kendisi de onların sultanıydı ya!Bütün bu alaylı alkışlar, bütün bugülünç saygı gösterilerini ciddiyealıyordu; şunu da belirtmemizgerekir ki, bütün bunlara gene debir parça halkın gerçek korkusukarışıyordu: Çünkü kambur pekgüçlüydü; çünkü topal son derece

Page 376: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevikti; çünkü sağır haindi:Gülünçlüğü hafifleten üç nitelik.

Hem zaten, çılgınların yenipapasının yaşadığı, esinlendirdiğiduyguların da hesabını kendikendine verebileceğine inanmaktançok uzağız. Bu kusurlu, özürlübedene yerleşen düşüncenin dekaçınılmaz bir biçimde eksik,özürlü ve sağır bir yanı elbette kibulunacaktı. Bu nedenle, şu andaduyumsadıkları pek bulanık, pekbelirsiz ve pek karmakarışıktı.

Page 377: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sadece sevinç görülüyor, gurur,kendini beğenmişlik üstüngeliyordu. Bu kasvetli, kaygılı vebahtsız yüzün çevresinde neşe vesevinç egemendi.

Böylece, Quasimodo bu yarısarhoşluk içinde, büyük bir zaferleSütunlu Ev'in önünden geçerken, hiçbeklenmedik bir anda, birdenbirebir adamın, halkın arasındanatılarak, öfkeyle onun elindenÇılgınlar Papalığı'nın simgesi olanyaldızlı tahtadan asayı kaptığını

Page 378: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gören kalabalığın korkusu veşaşkınlığı pek büyük oldu.

Bu adam, bu cüretkâr kişi, azönce, Çingene kızının çevresindekikalabalığa karışarak tehdit ve nefretsözcükleriyle zavallı kızcağızıkorkudan donduran başı saçsızkimseydi. Sırtında rahip giysisivardı. Halkın arasından çıktığısırada, şimdiye kadar onu hiç farketmeyen Gringoire adamı hementanıdı.

Şaşkınlıktan bir çığlık atarak:

Page 379: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bakın hele!" dedi. "Benimbüyücülük, müneccimlik ve simyaüstadım, Başdiyakoz Dom ClaudeFrollo'nun ta kendisi! Bu sevimsizkörden ne ister, kuzum? Kendisiniparçalatmak niyetinde galiba."

Gerçekten de tam o sırada, birdehşet çığlığı duyuldu. O korkunçQuasimodo kendisini sedyedenaşağı atmıştı, kadınlar da onunBaşdiyakoz'u parçaladığımgörmemek için gözlerini yanaçevirmişlerdi.

Page 380: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo bir adımda rahibinyanına kadar sıçradı, ona baktı veönünde diz çöktü.

Rahip onun başındaki tacı kapıpaldı, asasını kırdı, madeni pulişlemeli kaftanını yırttı.

Quasimodo hâlâ diz çökmüşhalde duruyordu, başını eğdi,ellerini kavuşturdu.

Sonra, bu iki adam arasındaişaretlerden, el hareketlerindenoluşan garip bir söyleşi başladı;

Page 381: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çünkü ne biri, ne de öbürükonuşuyordu. Rahip ayakta, öfkeli,tehditkâr, buyurgandı; Quasimodo,yerlere kapanmış, alçakgönüllü, yalvarıcı. Bununla birlikte,Quasimodo'nun rahibibaşparmağıyla ezebileceği kesin birgerçekti.

En sonunda BaşdiyakozQuasimodo'nun güçlü omzunu sertçesarsarak ona ayağa kalkmasını vepeşinden gelmesini işaret etti.

Quasimodo ayağa kalktı.

Page 382: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, ilk şaşkınlığıgeçen Çılgınlar Birliği böylesinesert bir biçimde tahtından indirilenpapasını korumak istedi. MısırlıÇingeneler, Argo'lular, bütünötekiler rahibin çevresinde bağırıpçağırmaya başladılar.

Quasimodo hemen rahibinönüne geçti, güçlü yumruklarınınkaslarını oynattı, saldıranlara kızgınbir kaplanın diş gıcırdatmalarıylabaktı.

Rahip düşünceli ve kaygılı

Page 383: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ciddiyetine yeniden büründü,Quasimodo'ya bir işaret yaptı vesessizce uzaklaştı.

Quasimodo rahibin yoluüzerindeki halkı dağıtarak onunönünden yürüyordu.

Halk kalabalığını ve alanıgeçince, meraklı aylaklar güruhu daonların arkasından gelmek istedi. Ozaman Quasimodo artçı korumayageçti ve geri geri yürüyerek, bodur,kavgacı, yırtıcı, saçı sakalı dikendiken, kollarını, bacaklarını bir

Page 384: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

araya toplayarak, yabandomuzununkileri andıran dişleriniyalayarak, yırtıcı bir hayvan gibihomurdanarak ve bir devinimi ya dabir bakışıyla halka muazzamdalgalanmalar yaptırarakBaşdiyakoz'un peşinden gidiyordu.

Hiç kimsenin arkalarındangitmeye cesaret edemeyeceği dar vekaranlık bir sokağa girdiklerinigörünce, engel olmadılar: Dişlerinigıcırdatan Quasimodo ejderi onlarayolu kapatmaya yetiyordu.

Page 385: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "İşte bu harikulade!"dedi. "İyi ama, ben bir lokmayiyeceği Tanrı'nın hangicehenneminde bulacağım, kuzum?"

Page 386: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVGece Sokaklarda GüzelBir Kadının PeşindenGitmenin Sakıncaları

Gringoire, rastgele, Çingenekızının peşinden gitmeye başlamıştı.Onun keçisiyle birlikte CoutellerieSokağı'na saptığını görmüştü; o dabu sokağa saptı.

Kendi kendine, "Nedenolmasın?" demişti.

Page 387: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Paris sokaklarına alışık birfilozof olan Gringoire, nereyegittiğini bilmediği güzel bir kadınınardından gitmek kadar düş kurmayaelverişli bir şey olmadığını da çokiyi ayırt etmişti. İnsanın kendiarzusuyla istencinden özgeçidebulunmasında, kendisinin hiç deayrımında olmadığı bir başka isteğekapılan bu arzuda acayip birbağımsızlık, körü körüne bir itaatle,kölelik ve özgürlük arası bilmemnasıl bir karışım vardır. Bu durum,her şeyden önce karma bir düşünce

Page 388: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sahibi olan, kararsız ve karmaşıkbir yaradılışta bulunan, her ucun enucuna bağlanan, boyuna insancılisteklerin, eğilimlerin arasındaboşlukta kalan, onları birbirleriyleçarpıp sıfıra indirgeyenGringoire'ın pek hoşuna gidiyordu.Kendini gönül rızasıyla,Muhammed'in mezarınabenzetiyordu: Mıknatıslı iki taşlaiki ters yöne çekilen ve ebediyenyukarıyla aşağı arasında, kubbe iledöşeme arasında, düşme ileyükselme arasında, gökyüzünün

Page 389: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başucu ile ayakucu arasındaduraksıyordu.

Günümüzde yaşasaydı, hiçkuşkusuz Gringoire klasik akımlaromantik akım arasında ne güzel birortayı tutardı!

Ne var ki, üç yüz yıl yaşayacakkadar ilkel değildi; bu da,gerçekten, üzünülecek bir şeydir.Onun yokluğu bugün kendisini pekbelli eden bir boşluktur.

Hem zaten, böyle sokaklardan

Page 390: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçenlerin, özellikle de kadınlarınpeşine takılmak için, Gringoire'ınen iyi mazereti nerede yatacağınıbilmemesiydi.

İşte böylece, adımlarınısıklaştıran kentlilerin evlerinedöndüklerini, o gün açıkbulunabilen tek dükkânlar olanmeyhanelerin bile kapandığınıgördükçe güzel keçisini koşturangenç kızın peşinden düşünceli birhalde yürüyordu.

Gringoire aşağı yukarı şöyle

Page 391: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünüyordu:

"Her şeye karşın bu kızın genede bir yerlerde bir barınağı olmasıgerek. Çingene kızları iyiyüreklidirler. Kim bilir, belli olmazki..."

Kafasından sessizce geçirdiğibu düşüncenin peşinden yürüttüğübu noktalarda bilmem nasıl oldukçahoş bir anlam vardı.

Bu arada, kapılarını kapatankentlilerin son öbeklerinin önünden

Page 392: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçerken, zaman zaman güler yüzlü,gönül okşayıcı varsayımlarınınzincirini koparan konuşmalardanbirkaç kırıntı yakalıyordu.

Bu, kimi zaman birbirineyaklaşan iki ihtiyardı:

"Thibaut Fernicle Efendi,farkında mısınız ki, hava peksoğudu?"

(Gringoire bunu ta kışınbaşından beri biliyordu.)

Page 393: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aa, evet ya, elbette, BonifaceDisome Efendi! Acaba gene üç yılönceki gibi, hani odunun çekisisekiz meteliğe satıldığı '80 yılındakigibi bir kış mı olacak, ne dersiniz?"

"Amaan! Adam sen de! Bu birşey değil, Thibaut Efendi'ciğim,Saint-Martin yortusundanChandeleur'e kadar, her yanındonduğu 1407 kışının yanında onunlafı mı olur! Hem de, bir bilseniz,ne şiddetli bir soğuktu! Meclis'intutanak yazmanının kalemi, toplantı

Page 394: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

salonunda, her üç sözcükte birdonuyordu da tutanaklar yarıdakesiliyordu."

Daha ileride, sisin cızırdattığımumlarla pencereden pencereyekonuşan komşu kadınlararastlıyordu.

"La Boudraque Hanım'cığım,felâketi eşiniz size anlattı mı?"

"Hayır. Nedir olanlar, TurquantHanım'cığım?"

Page 395: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Châtelet Noteri B. GillesGodin'in atı Flamanlardan veonların alayından ürkmüş, PhilippotAvrillot'yu, hani şu Celestins'lerManastırı'nın başrahibini çiğnemiş."

"Deme! Sahi mi?"

"Bal gibi sahi!"

"Bir başıbozuğun atı! Bu birazaşırı gitmek oluyor, doğrusu ya! Hiçolmazsa bir süvari subayının atıolsaydı, canım yanmazdı, hadineyse gene, derdim!"

Page 396: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve ardından pencerelerkapanıyordu. Ama Gringoire genede düşüncelerinin ucunu yitirmişti.

Bereket versin ki, hâlâ önündenyürüyen Çingene kızı ile Djalisayesinde düşüncelerinin ipiniçabucak yakalıyordu, uçları kolaycabirbirine bağlayabiliyordu. Narin,nazlı, şirin iki yaratık: Gringoireonların küçük ayaklarını, güzelbiçimlerini, zarif hareketlerini,daldığı derin düşünceler içindeadeta ikisini birbirine karıştırarak,

Page 397: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hayran hayran seyrediyordu. Zekâve candan arkadaşlık bakımındanher ikisini de bir genç kızabenzetiyordu; hafiflik, çeviklik veyürüyüşteki kıvraklıkta da herikisini keçi olarak görüyordu.

Bu arada, sokaklar dakikadandakikaya daha ıssızlaşıyor, hava dagitgide daha çok kararıyordu. "Mumsöndür" çanı çalalı bir hayli zamanolmuştu, artık pek seyrek olarakyoldan bir geçene, pencerelerde birışığa rastlanıyordu. Gringoire,

Page 398: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızının peşinden, darsokakların, dört yol ağızlarının,çıkmaz sokakların içinden çıkılmazdolambaçlarına dalmıştı, bunlareski Saints-Innocents Türbesi'ninçevresindeydiler, bir kedinindağıttığı iplik çilesinebenziyorlardı.

Gringoire, "İşte hiçbir mantığıolmayan sokaklar!" diyordu.

Boyuna dönüp dolaşıp kendiüzerine kapanan bu binlerce geçitteo kaybolmuş gibiydi; ama genç kız,

Page 399: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek iyi bildiği anlaşılan bu yolda,gitgide daha hızlı adımlarla, hiçduraksamadan ilerliyordu.Gringoire'a gelince, geçerken, birsokağın dönemecinden, VerdeletCaddesi'nin hâlâ aydınlık birpenceresi üzerine keskin çizgilerlekaraltısı düşen, Halles Alanı'ndakiteşhir direğinin sekiz köşelikitlesini görmeseydi, neredebulunduğunu hiç bilemeyecekti. Birsüreden beri genç kızın dikkatiniüzerine çekmişti. Genç kız birkaçkez, kaygıyla, başını ona doğru

Page 400: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevirmişti, hatta bir keresindebirdenbire durmuş, aralık bir fırınkapısından saçılan ışıktanyararlanarak, onu yukarıdan aşağıdikkatle incelemişti. Bu bakışıfırlattıktan sonra, Gringoire onun,daha önce de gözüne çarpan oküçük yüz buruşturmasıyla suratınıekşitip dudak büktüğünü gördü,genç kız sonra da umursamadanyürüyüp gitmişti.

Bu küçük surat ekşitmeGringoire'ı düşüncelere sürükledi.

Page 401: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu sevimli yüz buruşturmada hiçkuşkusuz hor görme ve alay vardı.Bu nedenle adam yürürken başınıeğmeye, kaldırım taşlarını saymayave kızı uzaktan uzağa izlemeyebaşlamıştı ki, onu kendi görüşaçısından gizleyen bir dönemeçtekızın keskin bir çığlık kopardığınıduydu.

Adımlarını sıklaştırdı.

Sokak zifiri karanlığagömülmüştü. Yalnız, sokağınköşesindeki demir bir kafesin

Page 402: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içinde, Hz. Meryem'in ayaklarınındibinde yanan bir yağ kandilinintitrek ışığı sayesinde, GringoireÇingene kızının, çığlıklarınıboğmaya çalışan iki erkeğin kollarıarasında çırpındığını gördü. Fenahalde ürken zavallı küçük keçihabire boynuz vuruyor, bir yandanda acı acı meliyordu.

Gringoire, "İmdat, devriyeler,yetişin!" diye bağırdı ve büyük biryüreklilikle ileri atıldı. Kızı tutanerkeklerden biri ona doğru döndü.

Page 403: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Korkunç yüzlü Quasimodo'ydu bu.

Gringoire kaçmadı; ama biradım daha ileri gidemedi.

Quasimodo ona doğru gelip,Yaradan'a sığınıp, elinin tersiyleşöyle bir vurup adamı dört adımöteye, kaldırım taşlarının üzerinefırlattı ve ipek bir eşarp gibikolunun üzerine bükülmüş olan gençkızı sımsıkı kavrayarak, çabucakkaranlıklara daldı. Arkadaşı daonun peşinden seğirtiyordu; zavallıküçük keçi de, yakınma dolu bir

Page 404: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle meleyerek, hepsininarkasından koşuyordu.

Zavallı Çingene kızı, "İmdat!Can kurtaran yok mu! Adamöldürüyorlar!" diye bağırıyordu.

Birdenbire, yandaki sokaktançıkıp köşeyi dönen bir süvarininsesi:

"Kımıldamayın, sefiller!Bırakın o kadını bakayım!" diyegürledi.

Page 405: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu, kılıç elde, tepeden tırnağakadar silahlı, kralın emrindeki okçusüvarilerinin komutanıydı.

Subay, şaşırıp kalanQuasimodo'nun kollarından Çingenekızını kurtardı, eyerinin üzerineçaprazlama yerleştirdi ve tamkorkunç kamburun şaşkınlıktankurtulup da kendini toparlayarakavını geri almak amacıyla üzerinesaldırdığı anda da, komutanlarınınpeşinden gelen on beş, on altı okçusüvari, ellerinde palalarıyla

Page 406: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belirdiler. Bu Paris Belediyesimuhafızı Robert d'Estouteville'inbuyruğuyla devriye dolaşan birbölüktü.

Quasimodo sarıldı, yakalandı,sımsıkı bağlandı. Kükrüyor,köpürüyor, ısırıyordu. Gün ışığıolsaydı, hiç kuşkusuz, sadeceöfkeden daha da çirkin bir halegelen suratı bile bütün birliğikaçırmaya yeterdi. Ama geceleyin,adamcağız en korkunç silahından –çirkinliğinden– yoksundu.

Page 407: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu çarpışma sırasında arkadaşıortadan kaybolmuştu.

Çingene kızı subayın eyerindebüyük bir zarafetle doğruldu, ikielini delikanlının omuzlarınadayadı, onun yakışıklı görünüşüneve kendisine koşturduğu yardımapek sevinmiş gibi, birkaç saniyeona dikkatle baktı. Sonra sessizliğibozarak, tatlı sesini daha datatlılaştırarak:

"Polis Efendi, adınız nedir?"diye sordu.

Page 408: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Subay kasılarak:

"Yüzbaşı Phoebus deChâteaupers, güzelim!" dedi.

"Teşekkür ederim," dedi berikide.

Yüzbaşı Burgonyalı bıyıklarınıburarken, genç kız, yere düşen birok gibi, attan aşağı süzüldü vekaçtı.

Bir şimşek bundan daha hızlıkaybolamazdı.

Page 409: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı, Quasimodo'yubağlayan kayışları sıktırırken:

"Kahretsin, e mi!" diyesöylendi. "Kızı alıkoymayıyeğlerdim, doğrusu ya!"

Jandarmalardan biri:

"Eh, ne yaparsınız, Yüzbaşım!"dedi. "Tarlakuşu uçtu, yarasa kaldı."

Page 410: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VSakıncaların Arkası

Gringoire, düşmenin nedenolduğu sersemlemeyle, sokağınköşesindeki Meryem Ana'nınönünde, kaldırım taşlarının üzerindekalakalmıştı. Yavaş yavaş kendinegeldi. Önce, bir süre, Çingenekızıyla keçinin tüy gibi hafifyüzlerinin Quasimodo'nun kurşungibi yumruğunun ağırlığıylabirleştiği, hiç de yumuşaklıktan

Page 411: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yoksun olmayan bir çeşit yarıuykulu bir düşlemin içinde yüzergibi kaldı. Bu durum kısa sürdü.Vücudunun taşla temas edenbölümünde duyduğu oldukça keskinbir soğuk onu birdenbire uyandırdıve aklını başına getirdi. Ansızınkendi kendine:

"Bu serinlik bana neredengeliyor, kuzum?" diye söylendi.Bunun üzerine, yan yarıya sokaktakiçirkef birikintisinin ortasındabulunduğunu ayrımsadı.

Page 412: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Canın cehenneme senin,kahrolasıca kambur tek göz!" diyehomurdandı.

Ayağa kalkmak istedi; ama peksersemlemişti, fena halde de canıyanmıştı. Bu nedenle, olduğu yerdeKalmak zorundaydı. Neyse ki, elioldukça serbestti; burnunu tıkadı veiçinde bulunduğu duruma boyuneğdi.

"Paris'in çamuru" diye düşündü.Çünkü barınağının şu çirkef suyuolacağına artık kesinlikle inanmış

Page 413: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibiydi. Bir barınakta dadüşünmekten başka ne yapılabilirki? "Şu Paris'in çamuru da özelliklepek pis kokulu. Hiç kuşkusuz, içindebol miktarda uçucu ve nitratlı,güherçileli tuzlar var. Aslında bu,üstat Nicolas Flamel'in, bir de şugizli bilimlerle uğraşanlarındüşüncesi ya..."[37]

Bu "gizli bilimler" sözcüğübirdenbire aklına BaşdiyakozClaude Frollo düşüncesini getirdi.Az önce gördüğü o zorbalık

Page 414: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sahnesini anımsadı; Çingene kızı ikierkek arasında çırpınıyordu;Quasimodo'nun yanında biri dahavardı ve Başdiyakoz'un kaygılı,azametli yüzü hayal meyal aklındangeçti.

"İşte bu pek acayip olurdu,doğrusu ya!" diye düşündü.Böylece, bu veriyle bu temelüzerine filozofların şu iskambilkâğıdından şatosu olanvarsayımların garip binasınıkurmaya başladı. Sonra ansızın, bir

Page 415: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kez daha içinde bulunduğu gerçeğedönerek:

"Aa! Olur şey mi yani!Donuyorum!" diye haykırdı.

Bulunduğu yer, içine düştüğüdurum, gerçekten de, gitgidedayanılmaz hale geliyordu. Çirkefçukurunun her molekülüGringoire'ın vücudundan yayılan birısı molekülünü alıp götürüyordu veböylece, vücudunun ısısı ile subirikintisinin ısısı arasındaki dengehoyrat bir biçimde kurulmaya

Page 416: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlıyordu.

Birdenbire ozanı büsbütünbaşka türden bir can sıkıntısıkuşattı.

Ezelden beri, "sokak haylazı"adı altında Paris sokaklarınıaşındıran, bizim de çocukluğumuzdapantolonumuz yırtık olmadığıgerekçesiyle okul dönüşlerinde herakşam üzerimize taş atmış olan oyalınayak küçük yabanıllardan birsürü çocuk, komşuların uykusunuzerre kadar umursamadan

Page 417: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kahkahalarla, çığlıklarla,Gringoire'ın yerlerde süründüğüdört yol ağzına doğru koşuyordu.Peşleri sıra biçimsiz bir torbayabenzer bir şeyi de sürüklüyorlardı;ne var ki, ayaklarındaki tahtatabanlı pabuçlar bir ölüyü bileuyandırırdı. Çok şükür ki henüz oduruma gelmemiş olan Gringoireolduğu yerde şöyle bir yarıdoğruldu.

Sokak haylazları:

"Hey, Hennequin Dandeche!

Page 418: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hey, Jehan Pincebourde!" diye avazavaz bağrışıyorlardı. "Şu köşedekidükkâncı yaşlı adam, EustacheMoubon öldü. Onun ot minderinialdık, bununla şurada bir şenlikateşi yakacağız. Bugün Flamanlarıngünü!"

Ve böylece Gringoire'ıgörmeden, ta yanı başına kadargelmişlerdi, ot minderi adamınüzerine atıverdiler. Aynı zamandada, içlerinden biri bir tutam samanalıp gitti Meryem Ana'nın

Page 419: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kandilinde yaktı.

Gringoire, "Ey Ulu Tanrım!"diye homurdandı. "Acaba şimdi deçok sıcaktan ter mi dökeceğim,nedir?"

Durum son derece nazikti.Gringoire suyla ateş arasındakalacaktı; insanüstü bir çabagösterdi, kaynar suya atılmaküzereyken kurtulmaya çalışan birkalpazan hamlesi yaptı. Dimdikayağa kalktı, ot minderi çocuklarınüzerine attı ve kaçtı.

Page 420: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çocuklar, "Ey Ulu MeryemAna!" diye ciyak ciyak bağırdılar."Dükkâncı hortladı!"

Ve her biri bir yana kaçıştı.

Ot minder savaş alanının tekegemeni olarak kalakaldı. YüceYargıç, Peder Belleforet ileCorrozet'nin kesinliklebildirdiklerine göre, ertesi gün otminderi mahallenin kilise ilerigelenleri büyük bir törenle yerdenalmışlar ve götürüp Sainte-Opportune Kilisesi'nin hazine

Page 421: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dairesine bırakmışlar; Oradagörevlendirilen her kutsal emanetlerbekçisi de, 1789'a kadar bununlabir hayli servet topladı: Güya 1482yılının o unutulmaz 6 Ocak'ı 7'yebağlayan gecesinde, MauconseilSokağı köşesindeki Meryem Anayontusu sadece oradaki varlığıylabir mucize göstermiş de, EustacheMoubon'un ölüsünü cinlerdenkurtarmış, çünkü bu adam ölürkenşeytana güzel bir oyun oynamakamacıyla, ruhunu ot minderininiçine gizlemişti.

Page 422: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 423: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIKırık Testi

Bizim şair, nereye gittiğinibilmeden, kafasını bir hayli sokakköşesine çarpa çarpa, bir sürüçirkef birikintisinden atlayarak birhayli sokaktan, çıkmaz sokaktan,dört yol kavşağından geçti.Halles'ler Mahallesi'nin eskikaldırım taşlarının bütündolambaçları arasından kaçacak,geçecek bir yol arıyordu; büyük bir

Page 424: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korku içinde, fermanların o güzelimLatincesinin "tota via, cheminum etviaria"[38] adını verdiği şeyiaraştırarak, bir süre bacaklarınınbütün gücüyle koştu, sonra ozanımızbirdenbire durdu, önce soluğukesildiği için, sonra da ansızınaklına geliveren bir ikilemin sankiyakasına yapıştığını hissettiği için.

Parmağını alnına dayayarak,kendi kendine:

"Bana öyle geliyor ki, Pierre

Page 425: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire Efendi," diye söylendi,"âdeta bir çılgın gibi koşuyorsunuz.Küçük haylazlar da sizden, sizinonlardan korktuğunuzdan hiç dedaha az korkmadılar. Bana öylegeliyor ki, siz kuzeye kaçarkenonların güneye doğru koşan tahtapabuçlarının gürültüsünü işittiniz.Şimdi iki şeyden biri: Ya çocuklarkaçtılar; o zaman da korkularınınarasında unuttukları o ot mindersizin sabahtan beri peşindenkoştuğunuz yatağın, Hz. Meryem'inonuruna yaptığınız ahlâki temsile

Page 426: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşılık ödül olarak mucizevi birbiçimde yolladığı o konukseveryatağın ta kendisidir ya da çocuklarkaçmadılar da ot minderi yaktılar, ozaman keyiflenmek, kurunmak veısınmak için gereksinim duyduğunuzmükemmel bir ocak başı demektir.Her iki halde de, ya güzel bir ateşya da rahat bir döşek olarak, otminder Tanrı'nın bir armağanıdemektir. Kim bilir belki deMauconseil Sokağı'nın köşesindekikutsal Hz. Meryem AnamızEustache Moubon'u sırf bunun için

Page 427: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öldürdü. Böylece, önünüzdearadığınızı arkanızda bırakarak,peşinizden atlı kovalıyormuş gibi,çılgıncasına kaçmak deliliktir. Sizbir aptalsınız."

Bunun üzerine, geri döndü.Burnu havada, kulağı kirişte,yönünü kestirerek ve çevreyiaraştırarak, o mutlu ot minderibulmaya çalıştı. Ama boşuna!Karşısına sadece kesişen evler,çıkmaz sokaklar, dörtyol ağızları,beş yol ağızları çıkıyordu. Bunların

Page 428: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında habire duraksıyor,kuşkulanıyordu. Bu kapkaranlıksokaklar karmaşasında, TournellesKonağı'nın[39] dolambaçlıyollarında başına gelebileceğindendaha çok engellenmiş, balçığabatmıştı. En sonunda sabrıtükenerek avaz avaz bağırdı:

"Dörtyol ağızlarına lanet olsun!Onları şeytan elindeki çatalabenzeterek yapmış! Kahrolsunlar!"

Bu haykırış onu bir parça

Page 429: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahatlattı. Ve tam o sırada, uzun darbir sokağın ucunda gözüne çarpankızılımtrak bir ışık da maneviyatınınyükselmesini tamamladı.

"Tanrı'ya şükürler olsun!" dedi."Orada! İşte benim yanan otminderim!" Ve kendini, gece batanbir geminin kaptanına benzeterek,dua eder gibi, "Salve," diye ekledipek dindar bir tavırla, "salve, marisstella!"[40]

Bu yakarış kırıntısını Hz.

Page 430: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Meryem'e mi, yoksa ot mindere miyöneltiyordu? İşte bunu kesinliklebilemiyoruz.

Taş döşenmemiş, gittikçe dahaçamurlu, daha eğik bir hal alanbayır aşağı, daracık upuzun sokaktadaha henüz birkaç adım atmıştı ki,oldukça garip bir şey gözüne çarptı;Bu daracık bayır ıssız değildi.Yerde, sokağın boyunca, şuradaburada belirsiz, şekilsiz birtakımkaraltılar sürünüyordu; tıpkı gecekaranlığında bir çoban ateşine

Page 431: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğru, bir tutam ottan bir tutam otasürüklenen o ağır böcekler gibi,hepsi de sokağın ucunda titreyenışığa doğru gidiyordu.

Para kesesinin yeriniduyumsamamak kadar hiçbir şeyinsanı serüven peşinden koşturmaz.Gringoire ilerlemeyi sürdürdü ve azsonra da, öbürlerinin ardındantembel tembel sürünen kurtçuğayetişti. İyice yaklaşınca anladı kibu, sadece iki ayağı kalan bir çayırörümceği gibi, iki elinin üzerinde

Page 432: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zıplayarak ilerleyen sefil bir kesikbacaklıdan başka bir şey değildi.Bu insan suratlı örümceğin yanındangeçerken, kendisine doğru yakaranbir ses yükseldi:

"La buona manda, signor! Labuona manda!"[41]

Gringoire, "Şeytan kaldırır seniumarım!" dedi. "Dediklerinden birşey anlıyorsam, beni de seninlebirlikte götürsün!"

Hiç umursamadan yürüdü gitti.

Page 433: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu gezginci kütlelerden birbaşkasına ulaştı, onu iyice inceledi.Bu hem kötürüm, hem topal, hem deçolaktı; bu öylesine çolak ve okadar topaldı ki, kendisine destekolan koltuk değnekleriyle tahtabacakların karmaşık düzeni onayürüyen bir duvarcı iskelesigörünüşü veriyordu.

Soylu ve klasik benzetmeleriseven Gringoire onu aklındanVulcain'in canlı sehpasına benzetti.

Bu canlı sehpa geçerken onu

Page 434: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

selamladı; ama şapkasınıberberlerin tıraş çanağı gibi, tamGringoire'ın çenesinin düzeyindetutup, kulağının dibinde avaz avazbağırarak:

"Senior caballero, paracomprar un pedaso de pan!"[42]

"Öyle görünüyor ki," dediGringoire, "bu da konuşuyor; amazor bir dilde. Söylediğini anlıyorsa,benden daha mutlu demektir."

Sonra birden aklına bir şey

Page 435: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelmiş gibi alnına vurdu:

"Şimdi anımsadım, sahi,sabahleyin o Esmeraldalarıyla nedemek istiyorlardı bunlar acaba?"

Adımlarını hızlandırmak istedi;ama tam üçüncü kez yolunu bir şeykesti. Bu bir şey ya da dahadoğrusu, bu birisi, bir kördü,sakallı, Yahudi suratlı küçük birkör. Çevresindeki boşluğubastonlayarak, kocaman bir köpeğinpeşinden sürüklene sürüklenegidiyordu. Macar ağzıyla, burundan

Page 436: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelen bir sesle:

"Facitote caritatem!"[43] diyebağırdı.

"Hay ömrüne bereket!" dediPierre Gringoire. "İşte en sonundabir Hıristiyan dili konuşan biradam. Benim de pek sadaka vericibir yüzüm olmalı ki, kesemin buçelimsiz halinde bile benden böylesadaka dileniyorlar." Köre doğrudöndü: "Son gömleğimi geçen haftasattım, dostum; yani, madem ki

Page 437: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cicero'nun dilinden anlıyorsun:Vendidi hebdomade nuper transitameam ultimam chemisam."'

Bunları söyledikten sonra sırtınıköre döndü ve yeniden yolakoyuldu. Ne var ki, kör de onunlaaynı zamanda adımlarımsıklaştırmaya başladı, derken birkötürüm, ardından bacakları kesikolan, her biri bulundukları yandan,taşların üzerinde koltuk değneklerive sopalarıyla, tahta çanaklarıylabüyük gürültüler çıkararak, büyük

Page 438: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir telaşla alelacele çıkageldiler.Sonra da üçü birden zavallıGringoire'ın peşi sıra atılıpbirbirlerini itip devirerek kenditeranelerini okumaya başladılar:

Kör, "Caritatem! "diyordu.

Bacakları kesik olan: "La buonamanda!"

Topal da bu ezgili cümleyi:

"Un pedaso de pan!" diyetamamlıyordu.

Page 439: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire kulaklarını tıkadı.

"Ey Babil Kulesi,nerelerdesin?!" diye bağırdı.

Ozan koşmaya başladı. Körkoştu. Topal koştu. Kesik bacakkoştu.

Sonra da, Gringoire sokaktailerledikçe, kesik bacaklar, körler,topallar çevresinde kaynaşıyordu.Tek kollular, çolaklar, tek gözlüler,açık yaralarıyla cüzzamlılar...kimisi evlerden çıkarak, kimisi

Page 440: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küçük yan sokaklardan, kimisibodrum pencerelerinden...bağırarak, böğürerek, uluyarak,hepsi de düşe kalka, gelişi güzel,ışığa doğru saldırarak veyağmurdan sonrakisümüklüböcekler gibi çamurlarayayılarak ozanı dört bir yandankuşatıyordu.

Gringoire hâlâ peşindeki üçişkencecisiyle, işin sonunun nereyevaracağını da bilmeden ilerliyordu;ürkek bir tavırla, onların ortasında,

Page 441: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

topalların çevresinden dolanarak,bacağı kesiklerin üzerindenatlayarak, ayakları bu sakatlaryuvasında birbirine dolanarak, biryengeç sürüsünün içinde karayaoturan şu İngiliz kaptan gibibocalayıp duruyordu.

Geri dönmeyi denemek aklınageldi. Ne var ki, geç kalmıştı. Bütünbu ordu arkasında kapanıvermiştive üç dilenci de yakasınıbırakmıyordu. Böylece, hem bukarşı konulmaz dalgayla, hem

Page 442: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korkuyla, hem de bütün bunlarkadar korkunç bir düş haline getirenbir baş dönmesiyle yoluna devametti.

En sonunda, Gringoire sokağınöbür ucuna ulaştı. Sokak pek genişbir alana açılıyordu; orada, geceninbelli belirsiz pusu içinde, dağınıkbinlerce ışık parlıyordu. Gringoire,bacaklarının bütün hızıyla, paçasınayapışmış olan üç sakat hayalettenkurtulabileceğini umarak, kendisinioraya attı.

Page 443: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kötürüm, orada koltukdeğneklerini fırlatıp:

"Onde vas, hombre!"[44] diyebağırdı ve Paris kaldırımlarındadüzenli adım atabilen en ölçülü ikibacağın en iyileriyle onun peşindenkoşmaya başladı.

Bu arada, ayaklarının üzerindedikilip kalkan kesik bacaklı, demirçivili ağır çanağını Gringoire'ınbaşına geçiriyordu, beri yanda körde ateş saçan gözlerle karşıdan ona

Page 444: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakıyordu.

Şair dehşete kapılarak:

"Neredeyim ben?" dedi.

Onların yanına yaklaşandördüncü bir hayalet:

"Mucizeler Sarayı'ndasın,"[45]

yanıtını verdi.

Gringoire da, "Şeytan çarpsınki," diye sürdürdü, "çok doğru.Bakan körleri, koşan topalları

Page 445: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görüyorum; iyi ama, Kurtarıcınerede?"

Buna hepsi birden uğursuz birkahkahayla cevap verdi.

Zavallı ozan gözleriniçevresinde gezdirdi. Gerçekten deşu anda o korkunç MucizelerSarayı'nda bulunuyordu. Şimdiyekadar, böyle bir saatte, hiçbirnamuslu adamın girmediği şuMucizeler Sarayı. ChâteletHapishanesi'nin subayları vebelediye çavuşlarının yanılıp da

Page 446: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adımlarını attıkları anda un ufakolup kayboldukları şu sihirli daire;Paris'in suratında iğrenç bir et benigibi duran hırsızlar beldesi;başkentin sokaklarında her zamanakan bu kötülük, dilencilik veserserilik deresinin her sabahçıktığı ve her akşam geri dönüpkokuştuğu lağım; toplum düzeninineşekarılarının akşamlarıganimetleriyle geri döndüklerimuazzam kovan; Çingene'nin, aforozedilmiş eski rahibin, yoldan çıkmışöğrencinin, İspanyol, İtalyan,

Page 447: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Alman, her ulusun, Musevi,Hıristiyan, Müslüman, putperest,her dinden serserinin, boyalıyaralarla kaplı olarak, gündüzdilenciyken, gece haydut kılığınagirdiği yalancı hastane; kısacası,hırsızlığın, fuhuşun, cinayetin Pariskaldırımlarında oynadığı o bitmeztükenmez ezeli komedinin bütünoyuncularının o dönemde giyinipsoyundukları uçsuz bucaksızvestiyer.

Burası, o zamanlar bütün Paris

Page 448: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alanlarında olduğu gibi, doğrudürüst bir taş bile döşenmemiş,düzensiz, yamru yumru geniş biralandı. Orada, çevresinde acayiptoplulukların kaynaştığı ateşler yeryer parlıyordu. Herkes gidiyor,geliyor, bağırıyordu. Keskinkahkahalar, çocuk ağlamaları, kadınsesleri duyuluyordu. Işıklı zeminüzerinde kapkara görünen bukalabalığın elleri, başları bin birgarip şekil çiziyordu. Zaman zamanateşlerin belirsiz büyük gölgelerlekarışan aydınlığının titrediği zemin

Page 449: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerinde insana benzeyen birköpeğin ya da köpeği andıran birinsanın geçtiği görülüyordu. Bircehennemin merkezindeki gibi, bubeldede ırkların ve türlerin sınırıkaybolmuşa benziyordu. Bu insanlararasında erkek, kadın, hayvan, yaş,cinsiyet, sağlık, hastalık, her şeyortaklaşaymış gibi görünüyordu; herşey karmakarışık, birbirine geçmiş,üst üste konmuş, birlikte sürüpgidiyordu; orada herkesin her şeydekatkısı vardı.

Page 450: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, o büyük heyecanıarasında, ateşlerin titrek ve cılızışığında geniş alanın çevresinikuşatan eski evlerin oluşturduğuiğrenç bir çerçeve ayırt ediyordu.Bunların kurt yeniği içinde,pörsümüş, buruşmuş, kavruk,çelimsiz, her biri bir ya da ikiaydınlık pencereyle delinmişönyüzleri karanlıkta Gringoire'a,büyücülerin cumartesi cümbüşünügöz kırparak seyreden o canavargibi, huysuz, hırçın, çember halindedizilmiş koca koca yaşlı kadın

Page 451: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başları gibi görünüyordu.

Bilinmez, işitilmemiş, biçimsiz,yerde sürünen, kaynaşan, düşsel,inanılmaz, yepyeni, depdeğişik birdünya gibiydi bu.

Gitgide daha çok ürkenGringoire, üç kıskaçla tutulur gibi,üç dilenciye yakalanmıştı;çevresinde dalgalanan ve avaz avazbağıran bir yığın başka yüzle âdetasersemleyen bahtsız Gringoire,günlerden cumartesi olupolmadığını anımsamak için var

Page 452: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gücüyle aklını başına toplamayaçalışıyordu. Ne var ki, ne yapsanafile, bütün çabaları boşunaydı;belleğinin ve düşüncesinin zincirikopmuştu; her şeyden kuşkulanarak,gördükleriyle hissettikleri arasındakesin karara varamadanduraksayarak, şu karşılıksız soruyukendi kendine soruyordu:

"Ben bensem, bu var mıdır? Ovarsa, ben ben miyim?"

Tam o sırada, şairi çevreleyengürültücü kalabalıktan belirli bir

Page 453: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haykırış yükseldi:

"Onu Kral'a götürelim! Haydin,onu Kral'a götürelim!"

Gringoire kendi kendine:

"Ey ulu Meryem Anamız!" diyemırıldandı. "Buranın kralı hiçkuşkusuz, bir tekedir.[46]

Bütün sesler hep bir ağızdan:

"Kral'a! Kral'a!" diye yineledi.

Page 454: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire'ı sürüklediler. Onapençesini atan atanaydı. Üç dilenciozanı kesinlikle ellerindenbırakmak istemiyorlardı ve "Obizimdir!" diye avaz avazbağrışarak berikilerin pençesindenkapıyorlardı onu.

Şair'in zaten epey hasta olangiysisi bu çekişmede son nefesiniverdi.

O korkunç alanı geçerken, başdönmesi yok oldu. Birkaç adımattıktan sonra, gerçeğin bilincine

Page 455: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeniden kavuşmuştu. Bulunduğuyerin havasına alışmaya başlıyordu.İlk anda, onun şair kafasından, belkide yalın ve pek basit, pek bayağı birşey; ama boş midesinden, eşyalarlakendisi arasına yayılan âdeta birduman, bir buhar yükselmişti;böylelikle bu buhar her şeyikarabasanın tutarsız sisi içinde;bütün çevre çizgilerini titreten,bütün şekillere yüz buruşturtan,eşyaları ölçüsüz derecede büyüköbekler halinde bir araya getiren;nesneleri ejderha boyutlarına ve

Page 456: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

insanları hayalet biçimine ulaştırandüşlerin o zifiri karanlıkları içindebelli belirsiz ayrımsamasınısağlamıştı. Yavaş yavaş bu sanrının(halüsinasyon) yerini daha az şaşkınve daha az büyüten bir bakışalmıştı. Çevresindeki gerçek günyüzüne çıkmaya başlıyor, gözlerineçarpıyor, ayaklarına dolaşıyor veönceleri dört bir yanındankuşatıldığını sandığı bütün okorkunç şiiri parça parça yıkıyordu.Cehennemin Styx Irmağı'nda değilde çamur içinde yürüdüğünü,

Page 457: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

devlerle değil hırsızlarla dirsekdirseğe bulunduğunu ayrımsamakzorunda kaldı; söz konusu olanınsadece ruhu değil asıl ve sadeceyaşamı olduğunu kavramak zorundakaldı: Çünkü pek etkili bir biçimdehaydutla namuslu adam arasında yeralan şu pek değerli uzlaştırıcıdan –para kesesinden– yoksundu. Ensonunda, Gringoire bu sefahatcümbüşünü daha yakından ve dahasoğukkanlılıkla inceleyince,büyücülerin cumartesicümbüşünden düpedüz meyhane

Page 458: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cümbüşüne düştü.

Gerçekten de, Mucizeler Sarayıbir meyhaneden başka bir şeydeğildi; ama şarapla olduğu ölçüdekanla da kıpkızıla boyanmış bireşkıya meyhanesiydi.

Hırpani kılıklı koruyucularıkendisini en sonunda gidecekleriyere bıraktıkları zaman gözlerininönündeki görünüm, cehennemşiirine de olsa, onu yeniden şiiredöndürmeye hiç de elverişlideğildi. Her zamankinden çok

Page 459: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

meyhanenin daha da bayağı, daha dakaba gerçeğiydi bu. Hani, onbeşinci yüzyılda olmasaydık,Gringoire'ın Michelangelo'danCallot'ya indiğini söylerdik.

Geniş yuvarlak bir taşdöşemenin üzerinde yanan,alevleriyle o sırada boş duran birsacayağının kızarmış ayaklarınaişleyen büyük bir ateşin çevresindeşurada burada, rastgele, kurt yeniğibirkaç masa hazırlanmıştı. Geometrimeraklısı herhangi bir uşak onların

Page 460: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koşutluğunu sağlamaya ya da enazından pek alışılmamış, hiçkullanılmayan açılarla birbirlerinikesmemelerine özen göstermektenezzülünde bulunmamıştı.Masanın üzerinde şarap ve biraylaıslanmış birkaç çanak parlıyordu;bu çanakların çevresine de ateştenve şaraptan kızarmış bir sürü sarhoşsuratı toplanmıştı. Bir yandakocaman karınlı ve güleç yüzlüneşeli bir adam, şişman, etli canlıve kaba bir sokak kızını gürültüyleöpüyordu. Beride bir çeşit sahte

Page 461: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

asker, argoda dendiği gibi, birdüzenbaz, ıslık çalarak yalancıyarasının sargılarını çözüyor vesabahtan beri bin bir türlü bağıniçinde sımsıkı sarılı kalan sağlamve güçlü kuvvetli dizininuyuşukluğunu gideriyordu. Öteyanda bir çelimsiz sıska da,kırlangıçotu ve öküz kanı ile ertesigünkü Tanrıya kalmış bacağınıhazırlıyordu.

İki masa ötede, üstü başıböcekkabuğu kaplı bir dilenci,

Page 462: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eksiksiz hacı giysisiyle, tekdüzeezgiyi ve burundan gelen seslerikesinlikle unutmaksızın, Sainte-Reine ilahisini ezberliyordu.Beride, genç bir dilenci, kendisinebir parça sabun çiğneyerek köpüksaçma sanatını öğreten yaşlı birsabun köpüğü saçıcı dilenciden sarailleti dersi alıyordu. Hemen yanda,karnı su toplamış biri şişkinliğinigideriyor ve aynı masada oturan, oakşam çalınan bir çocuğusahiplenmek yüzünden cıyak cıyakçekişen dört hırsız kadın da burnunu

Page 463: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tıkıyordu. Tarihçi Sauval'in dediğigibi, iki yüzyıl sonra "sarayda sonderece gülünç bulunarak kralaeğlence olan ve dört bölüme ayrılanve Petit-Bourbon Tiyatrosu'ndaoynanan 'Gece' adlı kraliyetbalesinde giriş olarak sunulan"bütün durumlar.

1653'ün bir tanığı da şunlarıekliyor:

"Mucizeler Sarayı'ndaki obirdenbire değişmeler asla bu kadaruygun bir şekilde, başarıyla temsil

Page 464: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

edilmemiştir. Benserade bizi bunaoldukça açık saçık dizelerlehazırlamıştır."

Mucizeler Sarayı'nın heryanından gürültü, kaba kahkahalar,müstehcen türküler duyuluyordu.Herkes, yanındakini dinlemeden,küfür edip, yorumlar yaparak kendibaşına bir terane tutturuyordu.Şarap çanakları tokuşturuluyor veçanakların tokuşturulmasındankavgalar doğuyor, ardından daçatlak çanaklar hırtı pırtı giysileri

Page 465: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yırtıyordu.

İri bir köpek, kuyruğununüzerine oturmuş, ateşe bakıyordu.Bu rezalete birkaç çocuk dakatılmıştı. Çalınan çocuk hemağlıyor, hem gülüyordu. Birbaşkası, dört yaşında şişman biroğlan çocuk, bir hayli yüksek birsırada bacakları sallanarakoturuyordu, masa ancak çenesinekadar geliyordu; çocuğun hiç sesiçıkmıyordu. Bir üçüncüsü, birmumdan akan erimiş balmumunu

Page 466: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parmağıyla büyük bir ciddiyetlemasanın üzerine yayıyordu. Birsonuncusu da, küçük bir çocuk,çamurların içine çömelmiş, bir tuğlaparçasıyla kazıyarak Stradivarius'ubayıltacak bir ses çıkardığıkocaman bir kazanın içinde âdetakaybolmuştu.

Ocağın hemen yanı başında birfıçı vardı, üzerinde de bir dilenci.Tahtında oturan Kral'dı bu.

Gringoire'a sahip çıkan üç kişionu fıçının önüne getirdiler.

Page 467: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çocuğun oturduğu kazanın dışında,bütün bu gürültülü içki ve sefahatâlemi zırp diye derin bir sessizliğegömüldü.

Gringoire ne soluk almaya ne degözlerini kaldırmaya cesaretediyordu.

Kendisini sahiplenen o üçkopuktan biri:

"Hombre, quita tu sombrero,"[47] dedi.

Page 468: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve Gringoire daha bunun nedemek olduğunu anlamadan, berikişapkayı başından almıştı bile. Sefil,içler acısı bir külahtı bu gerçekte;ama hâlâ güneşli ya da yağmurlugünlerde pekâlâ işe yarıyordu.Gringoire içini çekti.

Bu arada, Kral, fıçısınıntepesinden ona seslendi:

"Bu ahlâksız kimin nesi böyle?"

Gringoire iliklerine kadarürperdi. Bu ses ona, tehditle

Page 469: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vurgulanmasına karşın, daha osabah dinleyiciler arasında,"Sadaka, Tanrı rızası için sadaka!"diye vızıldayarak dinsel temsilineilk darbeyi indiren sesi anımsattı.Başını kaldırıp baktı. Bu, gerçektende Clopin Trouillefou idi.

Krallık simgeleriyle kaplıgiysilerini sırtına geçirmiş olanClopin Trouillefou'nun üzerinde neeksik ne de fazla bir paçavra vardı.Kolundaki yara kaybolup gitmiştibile. Elinde, o dönemde, kamçılı

Page 470: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çavuşların halkı sıkıştırmak içinkullandıkları ve "boullayes" adıverilen, beyaz meşin kayışlardanoluşan kamçılardan birini tutuyordu.Başında, etrafı çemberli ve tepesikapalı bir başlık vardı; ama bununpamuklu bir çocuk takkesi mi, yoksabir kral tacı mı olduğunu anlamakpek güçtü, çünkü bu iki nesne sonderece birbirine benzer.

Bu arada Gringoire, MucizelerSarayı Kralı'nın, toplantısalonundaki o kahrolasıca dilenci

Page 471: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu anlayınca, nedenini kendide bilmeden biraz umudakapılmıştı.

"Üstadım," diye kekeledi. "KralHazretleri... Haşmetli Efendim...Size nasıl seslenmem gerekiyoracaba?" dedi en sonunda. Sesinin enyüksek noktasına varmıştı ve artıkses tonunu nasıl indiripyükselteceğini bilemiyordu.

"Kral Hazretleri, haşmetmeapya da düpedüz arkadaş de, canınnasıl isterse bana öyle hitap et. Ama

Page 472: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çabuk ol. Savunman için bana nesöyleyeceksin?"

Gringoire, "Savunmam içinmi?" diye düşündü. "İşte bu hiç mihiç hoşuma gitmedi," diye içindengeçirdikten sonra, kekeleyereksözlerini sürdürdü: "Ben busabah..."

Clopin Trouillefou, "Seni şeytanparalasın!" diye gürleyerek onunsözünü kesti. "Adını söyle,ahlâksız! Başka şey istemez. Dinlebak. Sen burada kudretli üç

Page 473: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hükümdarın karşısındabulunuyorsun: Biri ben,Ahlâksızların büyük kralının yerinegeçen halefi, Metelik Kralı, ArgoKrallığı'nın yüce hükümdarı ClopinTrouillefou; şurada başı birpaçavrayla sarılı gördüğün, şu yaşlısarı adam Çingeneler ve BohemlerDükü Mathias Hungadi Spicali; bizidinlemeyip de bir sokak fahişesiniokşayan şu şişko da Galileeİmparatoru Guillaume Rousseau.Bizler senin yargıçlarınız. Sen ArgoKrallığı'nın uyruğu değilken Argo

Page 474: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ülkesine girdin, kentimizinayrıcalıklarına tecavüz ettin.Namuslu, kibar insanların dilince,hırsız, dilenci ya da düpedüzserseri değilsen,cezalandırılmalısın. Söyle bakalım,bunlara benzer bir şey misin?Kendini temize çıkar. Niteliklerinibir bir say da görelim hele."

Gringoire:

"Ne yazık ki o onuraerişemedim," dedi. "Ben temsilinyazarıyım..."

Page 475: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Trouillefou onun sözünütamamlamasına vakit bırakmadan:"Yeter!" diye sürdürdükonuşmasını. "Asılacaksın.Namuslu kentsoylu efendiler!Elinize düştükleri zaman,bizimkilere karşı siz nasıldavranıyorsanız, kentimize girensizinkilere karşı biz de aynı şekildedavranıyoruz. Sizin dilencilere,serserilere uyguladığınız yasalarıdilenciler sizin için kullanıyor. Eğero yasa kötüyse, kabahat sizin.Kenevir gerdanlığın üzerinde arada

Page 476: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sırada bir namuslu adam yüzügörmek gerek. Bu, olaya onurkazandırır. Hadi bakalım, arkadaş,dünyalıklarını kendi isteğinle şumasum kızlarla paylaş hele.Serserileri eğlendirmek için benseni astıracağım, sen de içki almakiçin para keseni onlara vereceksin.Yapacağın herhangi bir maskaralıkvarsa, orada, küçük taş havanıniçinde Saint-Pierre-aux-Boeufs'dençaldığımız pek güzel taştan bir İsavar. Ruhunu ille de onun başınamusallat etmek istiyorsan ancak dört

Page 477: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dakikan kaldı."

Konuşma pek korkunçtu.

Galilee İmparatoru, masasınınayağını desteklemek için çanağınıkırarken:

"Tanrı şahit, çok güzel söyledi!"diye haykırdı. "Clopin Trouillefoutıpkı kutsal papa gibi vaaz veriyor!"

Gringoire büyük birsoğukkanlılıkla:

Page 478: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sayın İmparator ve KralHazretleri," dedi. Nasıl oldu dametanetine kavuştu bilmem; amakesin ve kararlı bir seslekonuşuyordu. "Böyle bir şeyiaklınıza bile getirmezsiniz. Olacakşey değil. Benim adım PierreGringoire. Bu sabah AdliyeSarayı'nın toplantı salonunda temsiledilen dinsel piyesin yazarıyım."

Bunun üzerine Clopin:

"Ya! Demek sensin haa, üstad!"dedi. "İki gözüm kör olsun ki, ben

Page 479: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de oradaydım! İyi ama, arkadaş,sabahleyin bizi sıkıntıdan patlatmışolman akşama asılmaman içingeçerli bir neden midir?"

Gringoire, "Ben bu işin içindenzor kurtulacağım, selamete çıkmakiçin akla karayı seçeceğimdemektir," diye düşündü. Bununlabirlikte, gene de bir çaba dahagösterdi:

"Şairlerin neden serserilerledilenciler arasına katılmadığını birtürlü anlayamıyorum," dedi.

Page 480: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aesopus serseriydi; Homerosdilenciydi; Mercurius hırsızdı."

Clopin onun sözünü kesti:

"Sen galiba bir sürü anlaşılmazsözler söyleyip çalçene ederek biziuyutmaya çalışıyorsun. Şeytançarpsın seni! Bu numaraları bırakda, kendini adam gibi astır, bitsingitsin!"

Gringoire elindeki olanaklarıadım adım savunarak:

Page 481: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kusura bakmayın, MetelikKralı Hazretleri," dedi. "Bu,zahmete değer... Bir dakika, lütfen!..Dinleyin beni... Beni dinlemedenmahkûm edemezsiniz..."

Gerçekten de, çevresindekigürültü onun zavallı cılız sesinibastırıyordu. Küçük oğlan kazanınıher zamankinden daha büyük bircoşkuyla kazıyordu. Üstelik de, tamo sırada yaşlı bir kadın kıpkızılsacayağının üzerine içyağı dolu birtava yerleştirmişti, ateşin üzerine

Page 482: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oturtulan tavadan da bir karnavalmaskelisini kovalayan bir yığınçocuğun çığlıklarını andıran birgürültü geliyordu.

Bu arada, Clopin Trouillefou,Çingene Dükü ve zilzurna sarhoşolan Galilee İmparatoru ile bir sürekonuşup akıl danışır gibi göründü.Sonra sert ve kaba bir seslebağırdı:

"Susun be!"

Kazanla tava onu dinlemeyip

Page 483: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ikili türkülerini sürdürdüklerinden,beriki fıçısının üzerinden aşağıatladı, kazana bir tekme attı, kazançocukla birlikte on adım öteyeyuvarlandı; bir tekme de tavayavurdu, onun da bütün yağı ateşedöküldü. Sonra, ne çocuğun boğukboğuk ağlayışına, ne de bütünakşam yemeği bembeyaz alevlerhalinde uçup giden yaşlı kadınınhomurtularına kulak asarak, büyükbir ciddiyetle, çıkıp tahtına oturdu.

Trouillefou bir işaret yaptı, Dük

Page 484: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de, İmparator da, başyardımcılarlacüzzamlılar da gelip, onunçevresinde at nah biçimindedizildiler; bütün vücudu hâlâ müthişbir korkunun pençesindenkurtulamayan Gringoire da bununtam ortasında bulunuyordu. Hırtıpırtı kılıkların, paçavraların,madeni pulların, çatal yabaların,baltaların, aşın derecede sarhoşbacakların, çıplak iri kolların,iğrenç, pis, cam çekilmiş vesersemlemiş suratların meydanagetirdiği bir yarım daireydi bu.

Page 485: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dilenciliğin, ahlâksızlığın buyuvarlak masasının ortasında,Clopin Trouillefou, bu senatonunbaşkam olarak, bu senyörlüğünkralı, bu ruhani toplantının papasıolarak, önce fıçının bütünyüksekliğince, sonra da bilmemnasıl azametli, vahşi, yırtıcı vekorkunç bir tavırla hepsineegemendi. Bu durum onungözbebeklerini parlatıyor veyabanıl suratındaki dilenci soyununhayvansal görünüşünü bir parçayumuşatıyordu. Domuzlar arasında

Page 486: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir yaban domuzu sanırdınız.

Clopin nasırlı elleriyle biçimsizçenesini okşayarak Gringoire'a:

"Buraya bak," dedi. "Seninasılmaman için bir nedengöremiyorum. Bunun senin hiçhoşuna gitmediği açıkça görülüyor;bu da pek doğal, sizler, kentsoyluefendiler, buna alışık değilsiniz.Olayı gözünüzde pekbüyütüyorsunuz. Her şeye karşın,biz senin kötülüğünü istemeyiz. İştesana şimdilik yakanı kurtaracak bir

Page 487: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çare. Aramıza katılıp bizlerden biriolmak ister misin?"

Bu önerinin, yaşamın elindenkaçtığı, her şeyden ayrılmak üzereolan Gringoire'ın üzerinde yaptığıetkiyi anlamak hiç de zor değildi.Şair bu öneriye bütün gücüyleyapıştı.

"İsterim, elbette, öyle de biristerim ki!" dedi.

Clopin, "Yankesiciler sınıfınakatılmaya razı oluyor musun?" diye

Page 488: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürdürdü.

Gringoire, "Yankesicilersınıfına. Elbette!" diye yanıtladı.Metelik Kralı, "Bizimtopluluğumuzun bir üyesi olduğunukabul ediyor musun?" diye sordu.

"Bu topluluğun bir üyesiolmaya."

"Argo Krallığı'nın bir uyruğuolmaya?"

"Argo Krallığı'nın bir uyruğu

Page 489: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmaya."

"Serseri ve dilenci?"

"Serseri ve dilenci."

"Yürekten mi?"

"Yürekten."

Bunun üzerine Kral:

"Şunu da belirteyim ki," dedi,"bütün bunlarla birlikte gene deasılabilirsin."

Page 490: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şair, "Tüh! Hay kör şeytan!"dedi.

Clopin sakin sakin, hiç istifinibozmadan:

"Yalnız," diye sürdürdü, "dahasonra, daha da görkemli bir törenle,yufka yürekli, acıması bol Pariskenti hesabına, güzel bir taşdarağacında, namuslu kişiler eliyleasılırsın. Bu da bir avuntudur."

Gringoire da, "Öyle, dediğinizgibi," dedi.

Page 491: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Daha başka yararlar da var.Bir derebeyinin uyruğu olduğuniçin, Parisli kentsoyluların ödemekzorunda oldukları temizlik veaydınlanma gibi vergilerdenhiçbirini ödemeyeceksin."

Gringoire, "Pekâlâ, öyle olsun,"dedi. "Razı oluyorum. Dilenciyim,Argo'luyum, yankesiciyim,istediğiniz her şeyim. Sayın MetelikKralı, ben eskiden de bütünbunlardım zaten, çünkü filozofumben ve bildiğiniz gibi "et omnia in

Page 492: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

philosophia, omnes in philosophocontinentur."[48]

Metelik Kralı kaşlarını çattı.

"Sen beni kim sanıyorsun,arkadaş? Sen orada hangiMacaristan Yahudisi argosudırlanıp duruyorsun, bakayım?İbranice bilmem ben. Haydutolduksa, Yahudi olmadık ya. Hemben artık hırsızlık bile etmiyorum, oişlerin çok üstündeyim; adamöldürüyorum. Boyun vurucu, evet;

Page 493: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kese-vurucu, hayır."

Gringoire, öfkenin daha dakesikleştirdiği bu sert sözlerinarasına birkaç özür sözcüğüsıkıştırmaya çalıştı:

"Özür dilerim, Efendimiz.İbranice değil, Latinceydisöylediklerim."

Clopin müthiş bir öfkeyle:

"Bak sana gene söylüyorum,"diye sürdürdü. "Yahudi değilim ben

Page 494: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve seni de, astıracağım, havrasıbatasıca, anladın mı! Seninyanındaki şu küçük Yahudi esnafbozuntusunu da astıracağım ve tıpkıkalp parayı çiviler gibi bir tezgâhaçivilendiğini görmeyi umuyorum!"

Trouillefou böyle konuşurken,parmağıyla kısa boylu, sakallı birMacar Yahudisini gösteriyordu.Adam, o ezeli facitate caritatemtekerlemesiyle Gringoire'ayanaşmıştı ve başka dil bilmediğiiçin de, Metelik Kralı'nın öfkesinin

Page 495: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendi üzerine taşmasına bir anlamveremeden, şaşkın şaşkınbakıyordu.

En sonunda Clopin hazretleriyatıştı.

"Serseri!" dedi bizim ozana,"demek ki hırsız olmak istiyorsun,öyle mi?"

Ozan da, "Elbette," diye yanıtverdi.

Asık suratlı Clopin:

Page 496: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İstemek her şeyi çözümlemez,"dedi "İyi niyet çorbaya bir soğandaha koymaz, sadece cennetiboylamaya yarar; cennetle argo ayrıayrı iki şeydir. Argo ülkesine kabuledilmek için bir işe yaradığınıkanıtlamalısın; bunun için demankeni yoklaman gerekiyor."

Gringoire, "İstediğiniz her şeyiyoklarım," dedi.

Clopin bir işaret yaptı. BirkaçArgo'lu halkadan çıktı, az sonra dadönüp geldiler. Alt uçlarında

Page 497: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tahtadan iki ayakla sonuçlanan,onlar sayesinde rahatça döşemeyeyerleşebilen iki direk getirdiler. İkidireğin üst ucuna enlemesine birhatıl yerleştirdiler, böylece ortayaportatif, güzel bir darağacı çıktı.Gringoire da bunun, kaşla göz arası,karşısına dikiliverdiğini görmeklebüyük bir memnunluk duydu.Darağacının hiçbir eksiği yoktu,kalasın üzerinde zarafetle sallananip bile yerli yerindeydi.

Gringoire, derin bir kaygıyla,

Page 498: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içinden, "Bunlar ne yapmakistiyorlar acaba?" diye geçiriyordu.

Tam o sırada duyduğu birçıngırak sesi kaygısına son verdi.Dilenciler bir mankeni boynundandarağacındaki ipe asıyorlardı. Bu,kırmızılar giydirilmiş korkuluk gibibir şeydi ve üzerinde o kadar çokçıngırak ve küçük çan vardı ki,onlarla rahatça otuz tane Kastilyakatırı donatılabilirdi. Bu binlerceçıngırak ipin sallantısıyla bir süretitredi, sonra azar azar hafifledi ve

Page 499: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

en sonunda kum saatiyle su saatinitahtından indiren o sarkaç yasasınauyarak hareketsiz kaldı.

İşte o zaman Clopin mankeninaltına yerleştirilen sallantılı eskiçürük iskemleyi işaret ederek,Gringoire'a:

"Çık şunun üzerine!" dedi.

"Kahretsin! Hay kör şeytan!"diye söylendi beriki. "Kafamıpatlatacağım. İskemlenizMartialis'in bir dörtlüğü gibi

Page 500: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

topallıyor; bir ayağı altı hece, öbürayağı beş hece."

Clopin, "Çık dedim" diyegürledi.

Gringoire iskemlenin üzerineçıktı, kollarını ve başını bir haylidalgalandırdıktan sonra oradadengesini güçlükle bulabildi.

Metelik Kralı:

"Şimdi de, sağ ayağını solbacağının çevresine dola ve sol

Page 501: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayağının ucunda dikil."

Gringoire:

"Aman Efendimiz," dedi,"demek ki, kolumu ya da bacağımıkırmamı kesinlikle istiyorsunuz,öyle mi?"

Clopin başını salladı:

"Bak dinle, arkadaş, sen çokkonuşuyorsun. İşte konu kısaca şu.Dediğim gibi, ayağının ucundadikileceksin; böylece, mankenin

Page 502: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cebine ulaşabilirsin; mankeniyoklayacaksın, içinde bulunankeseyi çekip çıkaracaksın; bütünbunları bir tek çıngırak sesiduyulmadan yaparsan, ne âlâ;dilenci olabilirsin. Bizim artık senitam sekiz gün boyunca sopayaçekmekten başka işimiz kalmaz."

Gringoire:

"Kahretsin! Nasıl yaparım benbunu!" dedi. "Peki ya çıngıraklarıöttürürsem?"

Page 503: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O zaman asılacaksın. Anlıyormusun?"

Gringoire içini çekerek:

"Hiçbir şey anlamıyorum," dedi.

"Bir kez daha dinle. Mankeninceplerini araştıracaksın, parakesesini bulup alacaksın. Bu işsırasında bir tek çıngırak oynarsa,asılacaksın. Bunu anlıyor musun?"

Gringoire, "Evet," dedi. "Bunuanladım. Sonra?"

Page 504: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Çıngıraklar duyulmadan keseyiçekip çıkarmayı başarırsanserseriler arasına katılacaksın,sekiz gün peş peşe sopayaçekileceksin. Artık iyiceanlamışsındır, değil mi?"

"Hayır, Efendimiz, hiçbir şeyanlamıyorum. Benim kazancımnedir? Birinde asılacağım,öbüründe dövüleceğim..."

"Ya dilencilik?" diye sorduClopin. "Ya dilencilik? Onun hiçönemi yok mu? Senin iyiliğin için

Page 505: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döveceğiz seni, dayağa alışmaniçin."

Ozan, "Yoo! Çok teşekkürederim," dedi.

Kral, davul gibi ses veren fıçıyaayağıyla vurarak:

"Hadi bakalım, çabuk ol hele,"dedi. "Mankenin ceplerini karıştırda bu iş de bitsin. Son bir kez dahauyarıyorum seni: Eğer bir tekçıngırak sesi duyarsam mankeninyerini sen alacaksın."

Page 506: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Argo'lular çetesi Clopin'in busözlerini alkışladı. Darağacınınçevresine fırdolayı yerleştiler;öylesine insafsızca, acımadangülüyorlardı ki, Gringoire onlarıfazlasıyla eğlendirdiği içinkendilerinden korkmamasıgerektiğini anladı. Ozanın kendisinebuyrulan o korkunç eylemibaşarmanın zayıf şansından başka,artık hiçbir umudu kalmamıştı. Bunudenemeye karar verdi; ama öncesoyacağı mankene içinden, canıgönülden, yana yakıla dua etti; bu

Page 507: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ruhsuz kuklayı yumuşatmak, kendineacındırmak dilencileriyumuşatmaktan daha da kolayolabilirdi. Küçücük bakır dilleriylebu binlerce çıngırak ona ısırmaya,ıslık çalmaya hazır karayılanlarınaçık ağzını anımsatıyordu.

"Ah!" diyordu alçak sesle,"Yaşamım bu çıngırakların enönemsizinin en küçük bir kımıltısınabağlı, öyle mi?" Sonra da ellerinikavuşturarak, "Çıngıraklar, eyçıngıraklar, sakın çalmayın, ne olur!

Page 508: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ey ziller, sakın ötmeyin, olmaz mı!"diye yalvarıyordu.

Trouillefou'yu acındırmak içinbir çaba daha gösterdi:

"Ya birdenbire sert bir rüzgâreserse?" diye sordu.

Beriki bir saniye bileduraksamadan:

"Asılırsın!" yanıtını verdi.

Ozan, ne erteleme, ne kurtuluş,

Page 509: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ne de kaçamak olanağı bulunduğunugörünce, bütün yürekliliğiyle kesinkararım verdi. Sağ ayağını solbacağının çevresinde döndürdü, solayağının ucunda dikildi ve kolunuuzattı; ne var ki, tam mankenedokunacağı sırada, sadece tek ayağıkalan bedeni olup olacağı üç ayağıolan iskemlenin üzerinde sallandı.Gringoire elinde olmaksızın,mankene dayanmak istedi, dengesibozuldu ve elinin itmesiyle, öncekendi çevresinde dönen, sonra daiki direk arasında görkemli bir

Page 510: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biçimde sallanan mankenin binlerceçıngırağının o uğursuz titreşimiyleâdeta sersemleyip sağırlaşarak,bütün ağırlığıyla, küt diye yeredüştü.

Gringoire düşerken:

"Kahretsin! Lanet olsun!" diyebağırdı ve yüzükoyun, ölü gibi,olduğu yerde kalakaldı.

Bu arada tepesindeki çıngırakseslerini ve serserilerin şeytansıgülüşlerini, üstelik bir de

Page 511: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Trouillefou'nun, "Kaldırın şusersemi de bir güzel asın," diyensesini duyuyordu.

Ozan ayağa kalktı. Kendisineyer açmak için mankeni çengeldençıkarmışlardı bile.

Argo'lular Gringoire'ıiskemlenin üzerine çıkardılar.Clopin yanına gelip, ipi boynunageçirdi ve omzuna vurarak:

"Elveda, arkadaş! Papa'nınsülalesinden bile olsan, artık

Page 512: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurtulamazsın," dedi.

"Acıyın bana!" sözüGringoire'ın dudaklarında canverdi. Şair bakışlarım çevresindedolaştırdı. Hiçbir umut yoktu: Hepsigülüp eğleniyordu.

Metelik Kralı iriyarı birdilenciye:

"Bellevigne de l'Etoile!" diyeseslendi. Beriki hemen kalabalıktanayrılıp ortaya çıktı. "Hatılın üzerinetırman."

Page 513: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bellevigne de l'Etoile büyük birçeviklikle iki direğin arasındakihatıla çıktı ve biraz sonra Gringoiregözlerini kaldırınca onun,tepesindeki direkte, çömelmişdurduğunu dehşetle gördü.

Clopin Trouillefou:

"Şimdi," dedi, "ben ellerimiçırpar çırpmaz. Kızıl Andry, sen debir dizinle vurarak iskemleyidevirirsin; François Chante-Prune,sen de bu serserinin ayaklarınaasılırsın; sen de, Bellevigne,

Page 514: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

omuzlarına atılırsın; her üçünüzaynı anda, anladınız mı?"

Gringoire iliklerine kadarürperdi.

Clopin Trouillefou, bir sineğesaldıran üç örümcek gibi,Gringoire'ın üzerine atılmaya hazırbekleyen o üç Argo'luya:

"Hazır mısınız?" diye sordu.

Zavallı idam mahkûmu korkunçbir bekleme anı geçirirken, Clopin

Page 515: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayağının ucuyla alevlerinyetişemediği birkaç asma dalınısakin sakin ateşin içine doğruitiyordu.

"Hazır mısınız?" diye yineledive birbirine vurmak üzere elleriniaçtı.

Bir saniye sonra her şey bitmişolacaktı.

Ama sanki aklına birden bir şeygelmiş gibi zırp diye duruverdi.

Page 516: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bir dakika!" dedi. "Az kalsınunutuyordum!.. Onu isteyen birkadın bulunup bulunmadığınısormadan hiç kimseyi asmayız biz,geleneğimiz böyledir. Arkadaş, busenin son çaren. Bir dilenci kadınlaevlenmelisin, yoksa ipe çekilirsin."

Bu Çingene yasası, okuyucuyane kadar garip görünürse görünsün,bugün bile eski İngiliz hukukkurallarında bu uzun uzadıyayazılıdır.

"Burington's Observations'a

Page 517: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakınız."

Gringoire bir soluk aldı. Yarımsaatten beri ikinci kez olarak, ölümekıl payı kala, yeniden yaşamadönüyordu. Onun için, buna da pekgüvenmeye cesaret edemiyordu.

Yeniden fıçısının üzerine çıkanClopin:

"Hey, buraya bakın!" diyebağırdı. "Hey, kadınlar, kadıncıklar!İçinizde, büyücüden dişi kediyekadar bu ahlâksız herifi isteyen bir

Page 518: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ahlâksız kadın var mı? Heey!Charonne'lu Colette! ElisabethTrouvain! Simone Jodouyne! MariePiedebou! Sırık Thonne! BerardeFanouel! Michelle Genaille! Kulak-Kemiren Claude! MathurineGirorou! Heey! Thierrye'li İsabeau!Gelin de bakın! Bedavadan birerkek! İsteyen var mı?"

İçinde bulunduğu bu sefildurumda Gringoire hiç kuşkusuz pekiştah verici halde değildi. Dilencikadınlar öneriyle pek fazla ilgilenir

Page 519: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi görünmediler. Zavallı adamonların, "Hayır! Hayır! Asın onu!Bütün kadınlar bundan zevkduyacaktır!" dediklerini işitiyordu.

Bu arada üç kadın kalabalığıniçinden sıyrıldı, gelip ozanıkokladı.

Birincisi dörtköşe suratlışişman bir kızdı. Filozofun içleracısı uzun ceketini büyük birdikkatle inceledi. Giysi pekaşınmıştı ve bir kalburdan daha dadelik deşikti. Kız yüzünü

Page 520: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

buruşturdu.

"Eskici torbası!" diyehomurdandı ve sonra da Gringoire'adönerek:

"Paltonu görelim hele, bakalımnasıl bir şey!"

"Yitirdim," dedi Gringoire.

"Şapkan?"

"Başımdan aldılar."

Page 521: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ayakkabıların?"

"Artık neredeyse hiç tabanlarıkalmayacak duruma geldiler."

"Para kesen?"

"Ne yazık ki," diye kekelediGringoire, "tek bir meteliğim bileyok."

Dilenci kadın sırtını dönerek:

"Asılmaya razı ol, bir de üstelikteşekkür bile et!" diye karşılık

Page 522: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdi.

Yaşlı, kara kuru, bumburuşuk,iğrenç, Mucizeler Sarayı'na lekedüşürecek bir çirkinlikteki ikincikadın Gringoire'ın çevresindedöndü dolaştı. Gringoire kadınkendisini isterse diye korkuyla tirtirtitriyordu. Ama hatun ağzınıniçinde:

"Çok sıska," diye mırıldanarakuzaklaştı.

Üçüncüsü oldukça körpe bir

Page 523: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızdı, pek de çirkin değildi.

Zavallı adamcağız alçak sesleona:

"Beni kurtarın!" dedi.

Kız bir süre onu acıyan gözlerleinceledi, sonra bakışlarını yereindirdi, eteklerinin kıvrımlarınıdüzeltti ve öylece bir türlü kararveremeden, ikircikli kaldı. Ozangözleriyle onun bütün devinimleriniizliyordu; bu onun son umut ışığıydı.

Page 524: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız en sonunda:

"Hayır! Hayır!" dedi. "Hayırolmaz, Guillaume Longuejoue benidöver."

Ve yeniden kalabalığın içinedaldı.

Clopin, "Arkadaş, talihin yok!"dedi.

Sonra da fıçısının üzerindeayağa kalktı ve bir açık artırmagörevlisinin sesine öykünerek:

Page 525: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bunu hiç kimse istemiyor mu?"diye bağırdı. Herkesin neşesi doruknoktasına ulaşmıştı. "Kimseistemiyor mu bunu? Bir, iki, üç!"Sonra da darağacına dönerekbaşıyla bir işaret yaptı:"Saaattımm!"

Bellevigne de l'Etoile, KızılAndry, François Chante-Pruneyeniden Gringoire'a yaklaştılar.

Tam o anda Argo'lulararasından bir bağrışma yükseldi:

Page 526: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Esmeralda! Esmeralda!"

Gringoire ürperdi, gürültününgeldiği yana doğru döndü.Kalabalık aralandı ve saf, temiz,parlak güzellikte bir yüze yol verdi.

Gelen Çingene kızıydı.

Gringoire bütün heyecanıiçinde, büyük bir şaşkınlıkla:

"Esmeralda!" dedi.

Ozan, günün bütün anılarının bu

Page 527: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sihirli sözcükle ansızındüğümlenivermesi karşısındaşaşırıp kalmıştı.

Bu olağanüstü yaratık, taMucizeler Sarayı'nda bileçekiciliğinin ve güzelliğininegemenliğini sürdürüyormuşabenziyordu. O geçerken kadınlıerkekli Argo'luların hepsi usulcayana çekiliyordu ve kaba, haşinyüzleri onun bakışıylaaydınlanıyordu. Esmeralda, o tüygibi hafif yürüyüşüyle, mahkûma

Page 528: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaklaştı. Güzel keçisi Djali depeşindeydi. Gringoire canlıdan çokölüye benziyordu.

Genç kız bir süre sessizce onuseyretti. Sonra da büyük birciddiyetle Clopin'e:

"Bu adamı asacak mısınız?"diye sordu.

Metelik Kralı:

"Evet, hemşire," diye yanıtverdi. "Ya da sen onu kendine eş

Page 529: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olarak kabul edesin."

Genç kız alt dudağıyla o sevimlibüzüştürmeyi yaptı.

"Kabul ediyorum," dedi.

O zaman Gringoire sabahtanberi düş gördüğüne, bunun da odüşün devamı olduğuna kesinolarak inandı. Gerçekten de,serüven sevimli olmakla birliktepek sarsıcıydı.

Boynundaki ipi çözdüler, Şair'i

Page 530: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iskemleden indirdiler. Heyecanı okadar büyüktü ki, oturmak zorundakaldı.

Çingene Dükü bir tek sözcüksöylemeden bir toprak testi getirdi.Çingene kızı onu Gringoire'a uzattıve:

"Bunu yere atın," dedi.

Testi dört parçaya bölünerekkırıldı.

Bunun üzerine, Çingene Dükü

Page 531: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ellerini ikisinin alnına koyarak:

"Kardeş," dedi, "bu kız senineşindir; bacım, bu adam seninkoçandır. Dört yıl için. Hadi gidin."

Page 532: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIIDüğün Gecesi

Birkaç dakika sonra, ozanımızkendini, sivri kubbeli, her yanıkapalı, sıcacık, küçücük bir odadabuldu. Önünde oturduğu masa yanıbaşında asılı duran tel dolaptankimi şeyler istemeye pek canatarmışa benziyordu. Beri yandanda, rahat bir döşeğin umuduyla,güzel bir kızla baş başabulunuyordu.

Page 533: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Serüven bir sihri andırıyorduâdeta. Gringoire kendini, ciddiolarak, peri masallarındakikahramanlardan birinin yerindegörmeye başlıyordu; zaman zaman,kendisini cehennemin ta esfelisafilinden cennete bu kadar çabuk,göz açıp kapayıncaya kadar kısa birsürede taşıyan, kanatlı iki ejderhakoşulu ateşten arabanın hâlâoralarda olup olmadığını araştırmakistermişçesine gözlerini çevresindedolaştırıyordu. Zaman zaman dagerçeğe yapışmak ve ayaklarını

Page 534: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büsbütün yerden kesmemek için,bakışlarını inatla giysilerinindeliklerine dikiyordu. Düşevrenlerinde oradan oraya savrulanaklı artık sadece bir pamuk ipliğinebağlı gibiydi.

Genç kız ona hiç aldırışetmiyormuşa benziyordu; odanıniçinde gidip geliyor, herhangi birtahta iskemleyi yerinden oynatıyor,keçisiyle konuşuyor, şuna bunadudak büküyordu. En sonunda, gelipmasanın yanına oturdu, böylece

Page 535: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire da onu rahatçaseyredebildi.

Ey okuyucu, siz de bir zamanlarçocuk oldunuz, belki de hâlâ çocukolmak mutluluğundasınızdır. Hiçsanmıyorum ki, güzel bir yazgününde, bir akarsu kıyısında,çalılıktan çalılığa, keskin açılarçizerek uçan, bütün dalların ucunuöpen, yeşil ya da mavi güzelim birkızböceği kovalamış olmayasınız.Bana gelince, yaşantımın en iyikullanılmış günlerini oralarda,

Page 536: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızböcekleri kovalayarak geçirdim.Çırpınarak uçan, vızıldayan,kanatları allı morlu, ortasında kendidevinimlerinin hızıyla gizlenen,örtünen ele geçmez bir şeklin uçtuğuo küçücük kasırgaya gözlerinizin vedüşüncenizin nasıl meraklasaplandığını anımsarsınız herhalde.Bir kanat ürpermesinin arasındahayal meyal beliren havai yaratıksize düşsel, temelsiz, elle tutulmaz,gözle görülmez gibi gelirdi. Ne varki, kızböceği en sonunda bir sazıntepesinde dinlenirken, siz de,

Page 537: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

soluğunuzu keserek, tül gibi inceuzun kanatlarını, mineli uzunentarisini, billur iki küreyiincelerken, ne derin hayranlıklaradalardınız ve şeklin gölgeye,yaratığın hayalete dönüşerekyeniden çekilip gitmesini görmektenne kadar korkardınız! Bu duygularıanımsayın ki Gringoire'ın o zamanakadar sadece dansın, şarkının,gürültünün kasırgası arasındanancak ayırt edebildiği buEsmeralda'yı görülen, elle tutulanşekli altında seyrederken neler

Page 538: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hissettiğini kolayca anlayabilesiniz.

Şair, genç kızı dalgın bakışlarlaizlerken, gitgide daha çok düşleredalıyordu:

"İşte, demek ki Esmeraldabuymuş!" diye düşünüyordu."Tanrısal bir yaratık! Bir sokakdansözü! Onca şey ve bu kadarcıkşey! Bu sabah temsilime öldürücüdarbeyi vuran oydu, akşam hayatımıkurtaran da o. Kötülük meleğim!Kurtarıcı meleğim! Şerefim hakkıiçin, çok güzel bir kadın! Beni

Page 539: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

böylece, bu halimle kabul ettiğinebakılırsa, bana çıldırasıya tutkunolmalı. Sahi, bak dedim de aklımageldi!" diyerek, yaradılışının,felsefesinin temelini oluşturan ogerçek bilinciyle, birdenbire ayağakalktı. "Bu işlerin nasıl olupbittiğini pek bilmiyorum; ama onunkocasıyım ben!"

Kafasında ve gözlerinde budüşünceyle, genç kıza öyle sert veöyle çapkınca yaklaştı ki,Esmeralda geriledi.

Page 540: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Benden ne istiyorsunuz,kuzum?" dedi.

Gringoire, "Bunu bana nasılsorabilirsiniz, tapılası Esmeralda ?"diye yanıt verdi.

Şair bu sözleri öyle tutkulu birsesle söylemişti ki, kendi bile bunuduyunca şaşırdı.

Çingene güzeli o iri gözlerinifal taşı gibi açtı.

"Ne demek istediğinizi

Page 541: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlamıyorum," dedi.

Gitgide ateşlenen ve önündesonunda sadece bir MucizelerSarayı erdemiyle karşı karşıyabulunduğunu düşünen Gringoire:

"Nasıl olur!" dedi. "Ben senindeğil miyim, tatlı sevgilim? Senbenim değil misin?"

Büyük bir saflıkla genç kızınbeline sarıldı.

Çingene kızının beli

Page 542: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yılanbalığının derisi gibi adamınellerinden kaydı. Genç kız birsıçrayışta hücrenin öbür ucunaatladı, eğildi, bu kamanın neredençıktığını Gringoire'ın anlamasınabile vakit kalmadan, elinde küçükkamayla doğruldu. Kızın öfkeli veazametli bir tavrı vardı, dudaklarıkabarmış, burun delikleri açılmış,yanakları elma gibi kızarmıştı,gözbebeklerinde de şimşeklerçakıyordu. Aynı zamanda da, beyazbir keçi gelip, kızın önüne yerleştive Gringoire'a yaldızlı, epeyce

Page 543: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sivri, güzel iki boynuz yükselen birsavaş kalkanı sundu. Bütün bunlargöz açıp kapayıncaya kadarolmuştu.

Kızböceği eşekarısınadönüşüvermişti, zehirli iğnesiylesokmak için can atıyordu.

Bizim filozof, sersemlemişbakışlarını bir keçiye, bir genç kızaçevirerek, şaşkın şaşkınbakakalmıştı.

En sonunda, şaşkınlıktan

Page 544: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurtulup da konuşabilecek halegelince:

"Ulu Tanrım!" dedi. "İşte,dünyaya metelik vermeden yaşamınkeyfini çıkaran iki yaratık!"

Beri yanda Çingene kızı dasessizliği bozdu.

"Sen gerçekten de pek küstahrezilin biri olmalısın!"

Gringoire gülümseyerek:

Page 545: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kusura bakmayın; amaKüçükhanım" dedi, "niçin beni eşolarak aldınız, kuzum?"

"Senin asılmana seyirci mikalmalıydım?"

Aşk umutlarında bir parça düşkırıklığına uğrayan şair: "Demekki," dedi, "benimle evlenirken benidarağacından kurtarmaktan başkabir düşünceniz yoktu, öyle mi?"

"Başka nasıl bir düşüncemolmasını istiyordun?"

Page 546: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire dudaklarını ısırdı.

"Evet," dedi, "aşkta sandığımkadar üstün gelmiş değilim henüz,anladık. Ama öyleyse, o zavallıtestiyi kırmak neye yaradı ki?"

Bu arada, Esmeralda'nınkamasıyla, keçinin boynuzları hâlâherhangi bir saldırıya karşıkoymaya hazır haldeydi.

Ozan, "Bayan Esmeralda," dedi,"anlaşmaya varalım. Ben ChâteletHapishanesi'nde tutanak yazmanı ya

Page 547: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da avukat yardımcısı değilim, sizede Sayın Belediye Başkanı'nınbuyruklarına, yasaklarına karşıgelerek, Paris'in göbeğinde böylehançer taşıdığınız için dava açacakdeğilim. Biliyorsunuz ki, sekiz günönce, Noel Lescripvain birsaldırma taşıdığı için on metelikceza ödemeye mahkûm edildi. Herneyse, bu benim işim değil, benolaya geliyorum. Cennetteki yerimüzerine yemin ederim ki, sizinizniniz olmadan sizeyaklaşmayacağım; ama bana

Page 548: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yiyecek bir şeyler verin."

Aslında Gringoire, B.Despreaux gibi "pek azşehvetliydi". Genç kızlarısaldırıyla, zor kullanarak elde edeno şövalye, silahşor yaradılışlıkimselerden değildi. Başkakonularda olduğu gibi, aşkkonusunda da, uygun bir fırsatbeklemeyi, ılımlı davranmayıyeğlerdi. Güzel bir yemek, hele desevimli bir arkadaşla başbaşa yenenyemek, hele de karnı açsa, ona bir

Page 549: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aşk serüveninin başlangıcıylasonucu arasındaki güzel bir perdearası gibi görünürdü.

Çingene kızı hiç karşılıkvermedi. Hor görerek dudak büktü,bir kuş gibi başını kaldırdı, sonrada kahkahayla güldü ve o minicikkama, Gringoire arının iğnesininereye sakladığını göremeden,geldiği gibi ansızın ortadankayboldu.

Az sonra, masanın üzerinde birçavdar ekmeği, bir dilim peynir,

Page 550: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biraz yağ, buruşuk birkaç elma, biribrik de bira belirdi. Gringoirehırsla yemeğe koyuldu. Tenekeçatalının çini tabağındaki öfkelişıkırtısını duyunca, bütün aşkınıniştah haline dönüştüğünü sanırdınız.

Genç kız, adamın karşısındaoturmuş, sessizce ona bakıyordu.Narin eliyle, dizlerinin arasındagevşekçe sıkışan keçinin akıllıbaşını okşarken, kafasında, aradasırada gülümsediği bambaşka birdüşünce olduğu besbelliydi.

Page 551: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu, bir yandan oburluk, biryandan da düşlem sahnesini sarı birmum aydınlatıyordu.

Bununla birlikte, midesinin ilkaçlık melemeleri bastırılıp,Gringoire, ortada kala kala bir tekelma kaldığını görünce, yalancıktanutanır gibi oldu.

"Siz yemiyor musunuz. BayanEsmeralda?"

Genç kız başıyla olumsuz birişaret yaptı ve düşünceli bakışlarını

Page 552: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döndürüp hücrenin kubbesine dikti.

Gringoire onun baktığı şeyebakarak, "Acaba ne düşünüyor buböyle?" diye içinden geçirdi. "Onundikkatini böylesine çeken şey,kubbenin kilit taşına oyulmuş şutaştan cücenin yüz buruşturmasıkesinlikle olamaz. Kahretsin! Bubenzetmeyi sineye çekmem gerek!"

Ardından sesini yükseltti:"Küçükhanım!"

Genç kız onu duymuyor gibiydi.

Page 553: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beriki daha yüksek bir sesle,"Bayan Esmeralda!" dedi.

Boşuna gayret! Genç kızın aklıbaşka yerdeydi. Gringoire'ın sesi deonu uyarmaya yetecek güçte değildi.Bereket versin ki, keçi işe karıştı.

Yavaşça hanımının kolundançekiştirmeye başladı.

Çingene kızı, sanki bir uykudanansızın uyandırılmış gibi, sertçe:

"Ne istiyorsun, Djali?" dedi.

Page 554: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kızın konuşmaya başladığınıgörünce pek sevinen Gringoire:

"Karnı aç onun da," dedi.

Esmeralda ekmek ufalamayabaşladı, Djali de büyük birzarafetle onun avucunun içindenonları yedi.

Beri yanda Gringoire da onunyeniden düşlere dalmasına vakitbırakmadı. Nazik bir soruyöneltmek cesaretinde bulundu.

Page 555: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Demek beni kendinize eşolarak istemiyorsunuz, öyle mi?"

Genç kız gözlerini ona dikti ve"Hayır," dedi.

"Peki, âşığınız olarak?"

Genç kız dudağını büzdü ve"Hayır" diye karşılık verdi.

"Ya dostunuz, arkadaşınızolarak?"

Genç kız bakışlarını gene ona

Page 556: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikti, bir süre düşündükten sonra:

"Belki," dedi.

Filozoflar için pek değerli olanbu "belki" Gringoire'ıyüreklendirdi.

"Dostluğun ne demek olduğunubiliyor musunuz?" diye sordu.

Çingene kızı, "Evet" diyeyanıtladı. "Ağabeyle kızkardeşolmaktır; birbirine karışmadanbirbirine yaklaşan iki ruh, elin iki

Page 557: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parmağıdır bu."

Gringoire, "Peki, ya aşk nedir?"diye sürdürdü.

Esmeralda, "Ah! Aşk mı!" dedi.Sesi titriyor, gözleri parlıyordu. "İkiolup gene de sadece bir tek olmaktırbu. Bir melek şeklinde birbirindeeriyen bir erkekle bir kadındır.Cennettir bu."

Dansöz kız böyle konuşurken,Gringoire'ı garip biçimde etkileyenbir güzellikteydi ve ona sözlerinin

Page 558: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

âdeta Doğulu coşkusuyla tam biruyum içindeymiş gibi görünüyordu.Pembe, tertemiz dudakları yarıgülümsüyordu; saf ve dingin alnı,üzerine üflenen bir ayna gibi, zamanzaman düşüncesinin altındabuğulanıyor, bulanıyordu; aşağı eğikuzun, kapkara kirpiklerindenyüzünün yandan görünüşüne bir ışık–Raffaello'nun daha sonralarıbekâretin, analığın, tanrısallığınmistik kesişme noktasında yenidenbulduğu o eşsiz tatlılığı veren,anlatılmaz bir ışık– yayılıyordu.

Page 559: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire gene de:

"Sizin hoşunuza gitmek içinnasıl olmalı?" diye sürdürdü.

"Erkek olmalı."

"Peki, ya ben... ben neyimöyleyse?

"Bir erkeğin başında miğfer,elinde kılıç, topuklarında da altınmahmuzlar vardır."

"Anlaşıldı," dedi Gringoire, "at

Page 560: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmayınca erkek de olmuyor.Sevdiğiniz biri var mı?"

"Aşkla mı?"

"Aşkla."

Esmeralda bir süre düşünceleredaldı, sonra garip bir ifadeyle:

"Bunu pek yakındaöğreneceğim," dedi.

Bunun üzerine şair sevecenlikle,"Neden bu akşam olmasın?" dedi.

Page 561: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Neden ben olmayayım?"

Genç kız ona gururlu bir bakışyöneltti:

"Ben ancak beni koruyacak birerkeği sevebilirim."

Gringoire saçlarının kökünekadar kızardı, ne demek istendiğinianladı. Hiç kuşkusuz, genç kız ikisaat önce içinde bulunduğu ciddidurumda onun kendisine gösterdiğipek önemsiz desteğe anıştırmayapıyordu. O akşamın bütün öbür

Page 562: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

serüvenlerinin sildiği bu anı aklınageldi. Eliyle alnına vurdu.

"Ah! Gerçekten de, dediniz deaklıma geldi, Küçükhanım, sözeoradan başlamam gerekirdi. Çılgındalgınlığımı bağışlayın.Quasimodo'nun pençelerinden nasılkurtulabildiniz?"

Bu soru üzerine Çingene kızıürperdi. Yüzünü elleriyle örterek:

"Ah! İğrenç kambur!" dedi.Şiddetli bir soğukta kalmışçasına

Page 563: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

titriyordu.

Bir türlü düşüncelerinin peşinibırakmayan Gringoire:

"Gerçekten de, iğrenç vekorkunç!" dedi. "Peki ama, ondannasıl kurtulabildiniz?" diye sordu.

Esmeralda gülümsedi, içiniçekti ve hiç sesini çıkarmadı.

Gringoire başka bir yoldan genesorusuna dönmeye çalışarak:

Page 564: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Neden peşinize takıldığınıbiliyor musunuz?" diye sürdürdü.

Genç kız, "Hayır, bilmiyorum,"dedi. Ardından da hemen çabucak:

"İyi ama, siz de peşimdengeliyordunuz, siz beni nedenizliyordunuz?" diye ekledi.

Gringoire da, "Doğrusunusöylemek gerekirse, ben debilmiyorum," dedi.

Bir süre sessizlik oldu.

Page 565: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire elindeki bıçakla masayaçentik yapıyordu. Genç kızgülümsüyor ve duvarın ötesinde birşeye bakarmış gibi duruyordu.Birdenbire, zorlukla işitilen birsesle şarkı söylemeye başladı:

Quando las pintadas a vesMudas es tan, y la tierra...[49]

Ansızın sustu ve Djali'yiokşamaya koyuldu.

Gringoire, "Güzel bir keçinizvar," dedi.

Page 566: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O benim kız kardeşim," diyekarşılık verdi beriki de.

"Size neden Esmeraldadiyorlar?"

"Hiç bilmiyorum."

"Ama nasıl olur?"

Genç kız, boynuna tesbihağacının tohumlarından yapılmış birzincirle asılı duran, eni boyundanuzun, küçük bir torbaya benzer birşey çıkardı göğsünden. Bu

Page 567: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

torbacıktan keskin bir kâfuru kokusuyayılıyordu. Üzeri yeşil ipekli birkumaşla kaplıydı ve tam ortasındada zümrüt öykünmesi kocaman bircam vardı.[50]

Genç kız, "Kim bilir, belki debunun yüzünden," dedi.

Gringoire torbacığı eline almakistedi. Beriki geri çekildi.

"Sakın dokunmayın! Bu birmuska; ellersen ya sen büyüyübozarsın ya da büyü seni çarpar."

Page 568: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ozanın merakı gitgide daha çokartmıştı.

"Onu size kim verdi?"

Genç kız bir parmağınıdudaklarının üzerine koydu vemuskayı koynuna sakladı. Ozanbaşka sorular denedi; ama genç kızhep yarım yamalak, kaçamakyanıtlar verdi.

"Bu Esmeralda sözcüğü neanlama geliyor?"

Page 569: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız da, "Bilmiyorum,"dedi.

"Hangi dilden bu?"

"Galiba Çingenece."

"Ben de kuşkulanmıştım zaten,"dedi Gringoire, "siz Fransa'nınyerlisi değil misiniz?"

"Hiçbir fikrim yok."

"Ananız, babanız, akrabalarınızvar mı?"

Page 570: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Esmeralda çok eski bir ezgiyleokumaya başladı:

"Babam bir erkek kuş,Anam bir dişi kuş,Aşarım denizi teknesiz,Aşarım denizi gemisiz.Anam bir dişi kuş,Babam bir erkek kuş."

"Peki," dedi Gringoire,"Fransa'ya kaç yaşında geldiniz?"

"Pek küçük geldim."

Page 571: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Paris'e ne zaman geldiniz?"

"Geçen yıl. Biz Porte-Papale'den içeri girerken çalılardanbir çalıbülbülünün havaya doğruuçtuğunu gördüm; ağustossonlarıydı; kendi kendime, 'Kışşiddetli olacak,' dedim."

Böylece başlayan bu söyleşidenson derece hoşnut olan Gringoire:

"Oldu da," dedi. "Ben o kışı hepparmaklarımın ucuna üfleyerekgeçirdim. Demek sizin geleceği

Page 572: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilme yeteneğiniz var, öyle mi?"

Genç kız gene kısa heceliyanıtlar vermeye başladı:

"Hayır."

"Şu Çingene Dükü dediğinizadam sizin kabilenin başkanı mı?"

"Evet."

Bunun üzerine ozan çekinerek:

"Bizi de o evlendirdiydi," diye

Page 573: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ekledi.

Beriki gene her zamanki gibidudağını büzdü:

"Senin adını bile bilmiyorum,"dedi.

"Adım mı? Pek istiyorsanızsöyleyeyim: Pierre Gringoire."

"Ben çok daha güzel bir adbiliyorum," dedi genç kız.

Şair buna, "Hain!" diye karşılık

Page 574: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdi. "Ama ne olursa olsun, beniöfkelendiremezsiniz. Bakın, benidaha iyi tamsanız, belki deseversiniz, kim bilir. Sonra da sizbana öykünüzü öyle bir güvenleanlattınız ki, ben de size karşı güvenduymak zorundayım. Bilin ki adımPierre Gringoire'dır. GonesseKöyü'nden çiftçi oğluyum. Yirmi yılönce, Paris kuşatmasında babamıBurgonyalılar astılar. Picard'lar daanamın kamını deştiler. Böylece,altı yaşında, ayağımda pabuç tabanıolarak Paris kaldırımları bulunduğu

Page 575: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

halde, yetim, öksüz kaldım. Altıdanon altı yaşma kadar olan arayı nasılaştım bilmiyorum. Bir manav kadınarada bir erik veriyordu, bir fırıncızaman zaman önüme bir ekmekkabuğu fırlatıyordu; akşamları neyapıp edip kendimi kolbaşılarayakalatıyordum, onlar da beni hapseatıyorlardı; orada adeta benibekleyen bir saman yığınıbuluyordum. Bütün bunlargördüğünüz gibi, büyümeme,zayıflamama engel olmadı. KışınSens Konağı'nın revağı altında,

Page 576: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güneşte ısınırdım ve Saint-Jeanşenlik ateşinin ağustos sıcağındayakılmasını pek gülünç bulurdum.On altı yaşında, bir meslek sahibiolmak istedim. Sırasıyla her şeyidenedim. Asker oldum; amayeterince yürekli değildim. Rahipoldum; ne var ki yeterince dindardeğildim. Sonra, içki içmesini debilmiyordum. Başka çarekalmayınca marangoz yanına çırakgirdim; yeterince güçlü değildim.İlkokul öğretmenliğine daha çokhevesim vardı; okuma yazma

Page 577: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilmediğim bir gerçekti; ama bu birneden değildir.

"Bir süre sonra ayrımına vardımki, her şey için bende eksik olan birşey vardı; hiçbir işe yaramadığımıgörünce, kendi isteğimle şair vebesteci oldum. Bu, insanın, avareolunca, her zaman girebileceği birmeslektir. Arkadaşlarımdan olanbirkaç eşkıya oğlunun banaöğütledikleri gibi, hırsızlıketmekten de daha iyidir. Büyük birtalih eseri olarak, günün birinde

Page 578: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Notre-Dame'ın pek saygıdeğerbaşdiyakozu Claude Frollo'yarastladım. Benimle ilgilendi. Eğerbugün gerçek bir okur yazarsam,Latinceyi Cicero'nun "DeOfficiis"inden, Celestinsrahiplerinin "Mortuologe"una kadarbiliyorsam, ne skolastikte, ne şiirde,ne de uyakta, hatta ne de, şubilgelerin bilgesi gizli bilimlerdekara cahilsem, hepsini onaborçluyum. Büyük bir zaferle,halkın da katılımıyla bugün AdliyeSarayı'nın toplantı salonunda

Page 579: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sergilenen dinsel oyunun yazanbenim. Bir adamın çıldırmasına yolaçan 1465 yılının o harikuladekuyrukluyıldızı üzerine de altı yüzsayfalık bir kitap yazdım.

"Daha başka başarılarım daoldu. Bir parça askeri marangozolduğumdan, Jean Maugue'un şukocaman humbara topununyapımında da çalıştım; hani,bilirsiniz, denemesi yapıldığı günCharenton Köprüsü'nde patlayıp dayirmi dört meraklı seyircinin

Page 580: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ölümüne neden olan top.Görüyorsunuz ki, ben hiç deevlenmek için kötü bir kısmetdeğilim. Keçinize öğretebileceğimpek çok hokkabazlık biliyorum; sözgelimi, değirmenleri Pont-aux-Meuniers boyunca gelip geçenlereçamur sıçratan şu lanet olasıcaParis Piskoposu'nun öykünmesiniyapmak gibi. Sonra, eğer ücretimiöderlerse, temsilim bana çok paragetirecek. Her neyse, ben zekâmla,bilgimle, öğrenimimle, eğitimimleemrinizdeyim, Küçükhanım, artık

Page 581: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

siz nasıl isterseniz, tertemiz,namusluca ya da neşe içinde, eğerhoşlanırsanız, karı-koca olarak,öylesini yeğlerseniz ağabey-kızkardeş gibi, sizinle yaşamayahazırım."

Gringoire bu uzun konuşmasınıngenç kız üzerindeki etkilerinibekleyerek sustu. Berikinin gözleriyere dikilmişti. Alçak sesle:

"Phoebus," diyordu. Sonraozana doğru dönerek, "Bu Phoebussözcüğünün anlamı nedir?" diye

Page 582: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sordu.

Kendi konuşmasıyla bu soruarasında nasıl bir bağlantıbulunabileceğini pek kavrayamayan,ama gene de bilgisini ortayadökmekten geri kalmayan Gringoireböbürlenerek:

"Bu Latince bir sözcüktür, güneşanlamına gelir," dedi.

Genç kız da:

"Güneş mi?" diye sürdürdü.

Page 583: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "Tanrı olan pekyakışıklı bir okçunun adıdır bu,"diye ekledi.

Çingene kızı:

"Tanrı mı?!" diye yineledi. Vesesinde düşünceli, tutkulu bir şeyvardı.

Tam o sırada, genç kızınkolundaki bileziklerden biri açıldıve yere düştü. Gringoire onudüştüğü yerden almak için çabucakeğildi. Doğrulduğu zaman, kızla

Page 584: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

keçi kaybolmuşlardı. Bir sürgü sesiişitti. Bu hiç kuşkusuz, yandakihücreyle bağlantısı olan, dışarıdankapanan küçük bir kapıydı.

"Hiç olmazsa bana bir yatakbıraktı mı acaba?" diye düşündü.

Hücrenin dört bir yanını dolaştı.Üzerinde uyumaya elverişli eşyaolarak, uzunca bir tahta sandıktanbaşka bir mobilya yoktu; onun dakapağı oymalı olduğundan, orayauzandığı vakit, Alp Dağları'nıntepesinde boylu boyunca yatan

Page 585: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Micromegas'ın hissedeceği duyguyayakın bir duyumsamaya kapıldı.

İyi kötü yerleşerek:

"Eh, hadi bakalım!" dedi."Katlanmamız gerek. Pek garip birdüğün gecesi, doğrusu ya. Çokyazık! Bu kırık testili evliliktehoşuma giden, Tufan öncesiçağlardan kalma ve saf bir şeyvardı."

Page 586: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 587: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üçüncü Bölüm

Page 588: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

INotre-Dame

Hiç kuşku yok ki, bugün bileNotre-Dame de Paris Kilisesigörkemli ve yüce bir yapıttır. Nevar ki, yaşlanırken güzelliğini okadar iyi korumuş olmasına karşın,zaman ve insanların el ele vererek,ilk taşı koyan Charlemagne'a da,son taşı yerleştiren Philippe-Auguste'e de hiçbir saygıduymadan, bu saygıdeğer yaşlı anıta

Page 589: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaptıkları sayısız yaralama,verdikleri zarar ziyan karşısında iççekmemek, öfkelenip üzülmemekpek güçtür.

Katedrallerimizin bu yaşlıkraliçesinin yüzünde, bir kırışığınyanında daima bir yara izinerastlanır. "Tempus edax, homoedacior."[51] Ben bunu rahatlıklaşöyle çevirebilirim: "Zaman kördür,insan ahmak."

Bu antik kiliseye yapılan

Page 590: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tahribatın çeşitli izlerini okuyucuylabirlikte, birer birer incelemeolanağını bulsaydık, bunda zamanınpayının az olduğunu insanlarınkinin,özellikle sanat adamlarınınkinin,pek çok olduğunu görürdük. "Sanatadamları" demek zorundayım,çünkü son iki yüzyılda mimarniteliğine bürünen kimseler oldu.

Bir kere, sadece en önemlibirkaç örneği sayarak söyleyelim,hiç kuşku yok ki bu kiliseninönyüzünden daha güzel bir mimarlık

Page 591: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapıtı pek azdır. Burada, yumurtabiçimi oyuk üç büyük kapı, yirmisekiz kraliyet hücresinin işlemeli vetırtıllı şeridi, başrahipleyardımcıları gibi iki tarafında yanpencereleriyle ortadaki muazzamgül biçimi pencere, inceciksütunlarının üzerinde ağır birsahanlık taşıyan yonca yaprağıbiçimi kemerleri bulunan yüksek venarin galeri, en sonunda görkemlibir bütünün ahenkli parçaları, üstüste konmuş, dev gibi o beş kathalindeki kayağan taşından

Page 592: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

siperlikleriyle iki siyah ve kocamanağır kule, gözlerin önünde hepbirden ve büyük bir düzenle serilen,karışıklığa meydan vermeden sürüpgiden sayısız yontuculuk, oyma,yontmacılık yapıtları, ayrıntılar,bütünün dingin yüceliğine büyükölçüde katılarak art arda, aynızamanda gelişir. Taştan muazzambir senfoni dersiniz adeta. Bir adamve bir ulusun, tıpkı kardeşi olduğuIliada Destanı ve İspanyol halkdestanları gibi, hem tek hem de aynızamanda karmaşık dev boyutlu

Page 593: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapıtı. Her taşın üzerinde,sanatçının dehasıyla düzene sokulanve eğitilen işçinin hayalininyüzlerce biçimde belirdiği görülen,bir çağın bütün güçlerinin katkısıylamucizevi yapıt. Kısacası, çifteözelliğini: Çeşitlilik veölümsüzlüğünü aşırmışa benzediğitanrısal yaratma gibi güçlü veverimli bir çeşit insan yaratması.

Ve bizim burada önyüz içinsöylediklerimizi bütün kilise içinsöylemek gerekir. Ve Paris'teki bu

Page 594: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

katedral için söylediklerimiziOrtaçağ Hıristiyanlığının bütünkiliseleri için söylemek gerekir.Kendi kendine gelen bu sanatta herşey uyumlu, mantıklı ve dengelidir.Devin ayak parmağını ölçmek, deviölçmek demektir.

Biz gene Notre-Dame'ın,tarihçilerin dediğine göre; "quoemole sua terrorem incutitspectantibus"[52] dehşete düşürenağırbaşlı, vakur ve güçlü katedralibüyük bir saygı ve sevgiyle

Page 595: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seyretmeye gittiğimiz zaman, bugünhâlâ bize göründüğü haliyle,önyüzüne dönelim.

Bugün bu önyüzde üç önemlişey eksiktir. Önce, eskiden onuyerden yükselten on bir basamaklımerdiven; sonra, üç kapınınhücrelerinde bulunan yontuların altdizisi ve ellerinde "imparatorlukelması"nı tutarak, birinci katıngalerisini süsleyen Childebert'denPhilippe-Auguste'e kadar, Fransakrallarının en eski yirmi sekizinin

Page 596: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üst dizi yontuları.

Cite'nin toprak düzeyini karşıkonulmaz ve ağır bir ilerlemeyleyükselterek merdiveni yok edenzamandır. Ama Paris kaldırımınınbu yükselen dalgasına, binanıngörkemli yüksekliğini artıran on birbasamağı birer birer yutturarak,zaman kiliseye belki de aldığındançoğunu verdi; çünkü, anıtlarınyaşlılığını onların güzelliğinin yaşıhaline getiren yüzyılların o koyurengini önyüze yayan da zamandır.

Page 597: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İyi ama, o iki sıra yontuyu kimdevirdi? Hücreleri kim boş bıraktı?

Merkezdeki cümle kapısının tamortasına şu yepyeni ve biçemsizsivri pencereyi kim yonttu? Demirciustası Biscornette'in elinden çıkmaarabesklerin yanına XV. Louistarzında işlenmiş şu yavan ve ağırtahta kapıyı oraya yerleştiren kim?İnsanlar, günümüzün mimarları,sanatçıları.

Şimdi buyurun, bir de binadaniçeri girelim: Tıpkı bütün salonlar

Page 598: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında Adliye Sarayı'nın toplantısalonu gibi; çan kuleleri arasındaStrasbourg Kulesi gibi; yontulararasında dillere destan olan ErmişChristophe'un dev boyutluyontusunu kim devirdi? Ya, kubbealtının ve koro mahallinin bütünsütun aralarını dolduran, dizçökmüş, ayakta, at üzerinde, erkek,kadın, çocuk, kral, piskopos,jandarma, taştan, mermerden,altından, gümüşten, bakırdan, hattabalmumundan o binlerce yontuyuvahşicesine kim süpürüp götürdü?

Page 599: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zaman değil herhalde.

Peki, ya o, göz kamaştırıcı,görkemli bir biçimde ermişkemiklerinin saklandığısandukalarla ve kutsal emanetmahfazalarıyla dopdolu o eski gotikbiçemdeki mihrabın yerine, melekbaşlarıyla ve bulutlarla kaplı, Val-de-Grâce'ın ya da Invalides'ineşinden ayrılmış bir örneğinebenzeyen şu ağır, hantal mermerlahiti kim koydu? Hercandus'unCarlovingien dönemi döşemesine şu

Page 600: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağır taş tarihe aykırılığı, aptalcasınakim gömdü? XIII. Louis'ninvasiyetini yerine getiren XIV. Louisdeğil mi?

Ya o, babalarımızın hayranbakışlarını büyük cümle kapısınınüzerindeki gülle, mihrabın sivripencereleri arasında duraksatan"diri, canlı renkli" o vitraylarınyerine soğuk beyaz camları kimkoydu? Ya şu bizim yakıp yıkan,bilisiz, kaba başpiskoposlarımızınkatedrallerini sözüm ona

Page 601: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boyadıkları o güzelim sarı badanayıgörse on altıncı yüzyıl kiliseşarkıcısı ne derdi acaba? Bunun,celladın "kötülük ve cinayet yuvası"yapılara sürdüğü renk olduğunuanımsardı; başkomutanın ihanetiyüzünden baştan başa sarıyaboyanan Petit-Bourbon Konağı'nıanımsardı, Sauval: "Öyle has birsarı boya, öyle özenle yapılmış biriş ki, yüzyılı aşan bir zaman bileonu solduramadı," der. Kiliseşarkıcısı kutsal yerin utanç vericirezilce bir yere dönüştüğünü sanır

Page 602: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve kaçardı.

Ya bir de, her türden bin biryabanıllığın, uygarsızlığınkarşısında durmadan, kiliseninyukarısına çıkarsak, pencereninkesişme noktasına yaslanan vekomşusu Sainte-Chapelle'in çankulesinin alemi kadar (hoş, o dayıkıldı ya) narin ve cüretli olan çankulesini –ince, uzun, sipsivri,görkemli, sesi iyi yansıtan, dantelgibi delikli motiflerle oyulmuş,kulelerden daha da ileri, gökyüzüne

Page 603: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saplanan o şirin küçük çan kulesini–ne yapmışlardı? Zevk sahibi birmimar (1789) onu kesti ve yarayıbir tencere kapağına benzeyen şugeniş kurşun yakıyla gizlemeninyeterli olacağını sandı.

Ortaçağ'ın harikulade sanatınahemen hemen bütün ülkelerde,özellikle Fransa'da işte böyledavranıldı. O sanatın yıkıntılarıüzerinde, her üçü de onu değişikderinliklerde zarara uğratan üç çeşithasar görülür: Önce, şurayı burayı

Page 604: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yavaş yavaş, pek belli etmedençentikleyen ve yüzeyini her taraftapaslandıran zaman; sonra, doğalarıbakımından kör ve öfkeli olansiyasal ve dinsel devrimlergürültüyle onun üzerine saldırdı,yontularla ve oymalarla süslügörkemli giysisini yırttılar, gülbiçimi pencerelerini deldiler,arabesklerden ve küçük yontulardanoluşan gerdanlıklarını kırdılar,yontularını kimi zaman rahipbaşlıkları için, kimi zaman da kraltaçları için kopardılar; en sonunda.

Page 605: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yeniden Doğuş'un (Rönesans)anarşik ve görkemli sapmalarındanberi gitgide daha aptal, daha gülünçbir hale gelen modalar mimarininkaçınılmaz çöküşünde birbirinikovaladı. Değişik modalardevrimlerden daha çok kötülükyaptı. Can alacak yerinden kestiler,sanatın kemikli iskeletinesaldırdılar, yapıyı kesip biçtiler,düzenini bozdular, simgede olduğukadar biçimde, onu güzellikteolduğu kadar mantıkta öldürdüler.Sonra da yeniden yaptılar; hiç

Page 606: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değilse, ne zaman, ne de devrimböyle bir işe kalkışmamıştı.Modalar, ince beğeni (zevkiselim)adına, gotik mimarinin yaralarıüzerine, bir günlük ömrü olan sefilsüslerini, mermer kurdelelerini,maden ponponlarını küstahçayerleştirdiler. Bunlar Catherine deMedicis'nin küçük kilisesindesanatın yüzünü kemirmeye başlayanve iki yüzyıl sonra da, ona işkenceederek, yüz buruşturarak sanataDubarry'nin küçük salonunda sonnefesini verdiren, yumurta biçimi

Page 607: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bezemeler, kıvrımlar, kırışıklar,kumaş kıvrımları, yapraklı çiçeklibezekler, püsküller, taştan alevler,tunçtan bulutlar, tombul aşktanrıları, şişman melekler kılığındagerçek derin yaraydı.

Böylece, buraya kadarbelirttiğimiz noktalan özetlersek,bugün gotik mimariyi üç türlü yıkımçirkinleştirip biçimsizleştiriyor.Derideki buruşuklar ve siğiller:Bunlar zamanın işidir; şiddetler,hoyratlıklar, yaralar, bereler,

Page 608: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kırıklar: Bunlar, Luther'denMirabeau'ya kadar devrimlerineseridir. Sakatlamalar, kesmeler,kolunu bacağını koparmalar,"restorasyonlar". Vitrivius veVignola'ya göre, profesörlerinYunan, Romalı ve barbarçalışmalarıdır, Vandalların meydanagetirdiği o görkemli sanatı akademiüyeleri öldürdüler. Hiç değilsetarafsızca ve yücelikle, soyluluklayakıp yıkan yüzyıllara, devrimlerezevksizliğin ayırt etme yetisi veseçmesiyle bozan, değersizleştiren;

Page 609: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Parthenon'a büyük zafer sağlamakiçin gotik dantellerin yerine XV.Louis'nin hindibalarını koyanokullu, beratli, yeminli bir sürümimar gelip katıldı. Can çekişenaslana atılan eşek tekmesidir bu.Tepesi kartlaşıp kuruyan, üstelik debu yetmiyormuş gibi bir detırtılların soktuğu, kemirdiği, delikdeşik ettiği yaşlı çınardır bu.

Robert de Cenalis'in Notre-Dame de Paris'yi, Herostratos'uölümsüzleştiren, eski putataparların

Page 610: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onca ısrarla istedikleri Efes' teki şupek ünlü Artemis Tapınağı ilekarşılaştırarak Galya Katedrali'ni"uzunluk, genişlik, yükseklik veyapı bakımından ondan çok dahamükemmel" bulduğu o çağ ne kadaruzakta kaldı.

Zaten Notre-Dame de Pariskesinlikle eksiksiz, belirli,sınıflandırılmış diyebileceğimiz biranıt değildir. Roman mimarisindenbir kilise değildir artık; henüz gotiktarzında bir kilise de değildir. Bu

Page 611: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapı bir örnek değildir. Notre-Damede Paris'de, Tournus Manastırı'ndaolduğu gibi, vakur ve kunt endam,yuvarlak ve geniş kubbe, dondurucuçıplaklık, geniş alan yerine yanındaire biçiminde kemerleri bulunanyapılardaki görkemli sadelik yoktur.Notre-Dame de Paris, BourgesKilisesi gibi sivri pencerelermimarisinin hafif, çok şekilli, gür,tıkız, diken diken, çiçeklenmişgörkemli ürünü değildir. Onu,karanlık, gizemli, basık ve yarımdaire biçimindeki kemer altında

Page 612: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adeta ezilmişe benzeyen o antikkiliseler ailesine de katamayız;sözünü ettiğimiz bu kiliselerinhepsi, tavanları dışında, hemenhemen Mısır mimarisindedir; hepside hiyeroglif gibi, hepsi ruhani,hepsi simgesel; süslemeleriinsandan çok hayvanlarla,hayvanlardan çok çiçeklerle,çiçeklerden çok baklava biçimlerive zikzaklarla doludur; mimardançok piskoposun eseridir; tamamıylakökünü Roma İmparatorluğu'nun sondönemlerinden alan ve Fatih

Page 613: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Guillaume'a kadar süren dinerkil(teokratik) ve askerce disiplininetkisinde, sanatın ilk değişikliğidirbu.

Bizim bu katedralimizi, oyüksek, adeta tüy gibi hafif, zenginvitraylı ve oymalı kiliseler arasınada katmamız olanaksızdır. Onlarınşekilleri keskin, tavırları cüretlidir;siyasal simge olarak bölgesel vekentsoylu, sanat yapıtı olarak özgür,kaprisli ve ölçüsüzdür, mimarininartık hiyeroglif gibi, değişmez ve

Page 614: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ruhani değil de, sanatçı, ilerici vehalkçı olan, Haçlı Seferleri dönüşübaşlayan ve XI. Louis ile bitenikinci değişikliğidir bu. Notre-Dame de Paris birinciler gibi safRoma ırkından olmadığı gibi,ikinciler gibi saf Arap ırkından dadeğildir.

O bir geçiş dönemi yapısıdır.Saksonyalı mimar daha sahının ilkfilayaklarının yerleştirilmesinitamamlamıştı ki, Haçlı Seferi'ndengelen sivri pencere biçemi bir fatih

Page 615: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi, sadece yarım daire biçimikemerleri taşıyacak olan o genişRoma tarzı sütun başlıklarınınüzerine yerleşti. O zamandan beriüstün bir egemenlik kazanan sivripencere biçemi kilisenin geri kalanbölümünü tamamladı. Bununlabirlikte, başlangıçta deneyimsiz veçekingen iken, giderek açılıyor,genişliyor, kendini tutuyor ve dahasonraları onca harikuladekatedralde yaptığı gibi, mızraklarve oklar halinde atılmaya pekcesaret edemiyor. Âdeta ağır, hantal

Page 616: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Roma biçemi filayaklarınınkomşuluğunun etkisindenkurtulamamış sanırsınız.

Zaten, Roma mimari biçemindengotik biçeme geçiş döneminin buyapıları inceleme açısından saförnekler kadar değer taşır. Onlarolmasaydı yitip gitmeye mahkûmolacak bir sanatın küçük ayrımlarımifade ederler. Bu, yarım dairebiçimindeki kemere sivripencerelerin aşılanmasıdır.

Notre-Dame de Paris bu türün

Page 617: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ilginç bir örneğidir. Bu saygıdeğeranıtın her yüzü, her taşı, değilsadece memleket tarihinin, üstelikbilim ve sanat tarihinin de birsayfasıdır. Önemli birkaç örnekvermek için söyleyelim: KüçükKırmızı Kapı XV. yüzyılda gotikinceliklerinin hemen hemen sınırınayaklaşırken, sahının filayakları,oylumları ve ağır başlılıklarıylaSaint-Germain-des-Pres'ninCarlovingien dönemi manastırınakadar geri gider. Bu kapıyla ofilayakları arasında altı yüzyıl var

Page 618: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanırsınız. Hatta, Saint-Jacques-de-la-Boucherie Kilisesi bilimlerininhiç eksiksiz bir hiyeroglifi olansimyacılar bile cümle kapısınınsimgelerinde gizli bilimlerininyeterli bir kısaltmasınıbuluyorlardı. Böylece, romanbiçeminde manastır, gizemli kilise,gotik sanat, Saksonya sanatı, VII.Gregoire'ı anımsatan ağır, hantalyuvarlak filayağı, Nicolas Flamel'inLuther'e öncülük ettiği simyasimgeciliği, papalık birliği, dininaslından ayrılma, Saint-Germain-

Page 619: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Des-Pres, Saint-Jacques-de-la-Boucherie, hepsi Notre-Dame'daerimiş, birleşmiş, karışmıştır. Bumerkezi ve doğurucu kilise, Paris'ineski kiliseleri arasında adetamitolojideki başı, göğsü aslan,karnı keçi, kuyruğu ejderha olan birmasal hayvanı gibidir; birininbaşını, berikinin kollarınıbacaklarım, öbürünün sağrısınıalmıştır; her birinden bir şeylervardır onda.

Yineliyoruz: Bu melez yapılar

Page 620: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanatçı için, antikacılar için, tarihçiiçin bir hayli ilgi çekicidir. Buyapılar, kanıtladıklarıyla mimarininne dereceye kadar ilkel bir şeyolduğunu hissettirirler, dev boyutluanıt kalıntıları da, Mısır ehramlarıda, o dev boyutlu Hint pagodalarıda mimarinin en büyük ürünlerininkişisel yapıtlar olmaktan çok,toplumsal yapıtlar olduğunu; dehasahibi insanların yaratmasındançok, sancı çeken uluslarındoğurduğu varlıklar olduğunu; birulusun bıraktığı tortu olduğunu;

Page 621: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzyılların oluşturduğu yığılmalar;insan toplumunun artlarda gelenbuharlaşmalarının kalıntısıolduğunu; kısacası oluşum çeşitleriolduğunu hissettirir. Zamanın herdalgası kendi tortusunu üstüstekoyar, her ırk kendi katmanını anıtınüzerine bırakır, her birey kenditaşını getirir. Kunduzlar böyleyapar, arılar böyle yapar, insanlarböyle yapar. Mimarinin büyüksimgesi Babil Kulesi bir arıkovanıdır.

Page 622: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Büyük binalar, büyük dağlargibi, yüzyılların işidir. Çoğu zaman,sanat değiştiği halde, yapılar hâlâaskıdadır: "Pendent operainterrupta;"[53] değişen sanata göreyapılar sakin sakin sürüp gider.Yeni sanat anıtı bulduğu yerden elealır, oraya iyice yerleşir, sımsıkıyapışır, onu sindirir, kendine maleder, onu kendi keyfince, canınınistediği gibi geliştirir ve olanakbulursa tamamlar. Olgu heyecansız,çabasız, tepkisiz, doğal ve sakin biryasaya uyarak gerçekleşir. Bu,

Page 623: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortaya çıkıveren bir aşılamadır,dolaşan bir özsudur, yeniden köksalan bir bitkidir. Hiç kuşkusuz ki,aynı yapıda sayısız yüksekliktekibirçok sanatın bu art arda gelenlehimlenmelerinde bir yığın kocakoca kitaba ve çoğu zamaninsanlığın evrensel tarihine konuolacak maddeler vardır.Yaratıcısının adı olmayan bu büyükkütlelerin üzerinde insan, sanatçı,birey silinir; orada sadece insanzekâsı özetlenir ve toplanır. Zamanmimardır, halk da duvarcı.

Page 624: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Burada sadece, Doğu'nun büyükduvarcılıklarının küçük kardeşiolan Avrupa Hıristiyan mimarisinigöz önüne alırsak, karşımıza, üstüste konmuş, iyi dilimlenmiş üçkuşağa ayrılan yüce bir oluşumçıkar: Roman kuşak,[54] gotik kuşak,rahatlıkla grekoromen adınıverebileceğimiz Rönesans kuşağı.En eskisi, en derini olan romankatmanda, Rönesans'ın çağdaş veüst tabakasında Grek sütununüzerinde yeniden beliren yarımdaire şeklinde kemer yer alır. Sivri

Page 625: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pencere biçemi ikisinin arasındadır.Bu üç katmandan sadece birtanesine ait olan yapılar açıkçabelirlidir, tek ve eksiksizdir. BuJumieges Manastırı'dır, ReimsKatedrali'dir, Sainte-Croixd'Orleans' dır. Ama üç kuşak, güneştayfındaki renkler gibi, kenarlardakarışır ve birleşir. Karmaşıkbiçimdeki anıtlar, nüans ve geçişdönemi yapıları bundan meydanagelir. Bir tanesinin ayakları roman,ortası gotik, başı greko-romendir.Çünkü o anıtı inşa etmek için tam

Page 626: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altı yüzyıl geçmiştir. Bu tür çokenderdir. Etampes kale burcu bununbir örneğidir. Ne var ki, ikioluşumlu yapılara daha sık rastlanır.Bu, ilk filayaklarıyla, Saint-Denis'nin cümle kapısı ve Saint-Germain-des-Pres'nin salımınındaldığı o roman kuşağa gömülensivri pencereli bir yapı olan Notre-Dame de Paris'dir. Bu, romankatmanının yan gövdesine kadargeldiği Bocherville'in yarı-gotik,şipşirin ruhban toplantı salonudur.Bu, orta çan kulesinin aleminin ta

Page 627: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ucu Rönesans kuşağındayüzmeseydi gotik biçeme girecekolan Rouen Katedrali'dir.[55]

Zaten, bütün bu ince ayrıntılar,bütün bu küçük ayrımlar yapıtlarınsadece yüzeyini etkiler. Derideğiştiren sanattır. Hıristiyankilisesinin asıl yapısı hiç zarargörmemiştir. Her zaman hep aynı içyapı, bölümlerin aynı mantıklıdüzeni korunmuştur. Bir katedralinoymalı ve işlemeli zarfı her neolursa olsun altında her zaman, hiç

Page 628: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değilse yeşerme ve başlangıçhalinde. Roma bazilikasınarastlanır. Bu, aynı yasaya uyarak,yeryüzünde sonsuza kadar gelişir.Bunlar kesinlikle değişmez birşekilde, haç biçimi kesişen, üsttaraftaki ucu mihrap şeklindeyuvarlanarak koro yerini meydanagetiren iki şahındır; bunlar herzaman kilise içi dinsel alaylar için,küçük iç kiliseler için esas şahınınsütun aralıklarından taştığı bir çeşityan geçit olan yan sahınlardır. Bunuböylece belirttikten sonra, küçük iç

Page 629: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kiliselerin, cümle kapılarının, çankulelerinin sayısı yüzyılın, halkın,sanatın heveslerine, isteklerine göresonsuz şekilde değişebilir. Dinselhizmet bir kere hazırlanıp,sağlandıktan sonra, mimarlık artıkcanının istediğini yapıyor. Yontular,vitraylar, gül biçimi pencereler,arabeskler, tırtıllar, sütun başlıkları,alçak kabartmalar, mimari iştebütün bu düşlemleri kendine uygungelen logaritmaya göre birleştirir,içlerinde düzenin, birliğin üstünolduğu bu yapılardaki olağanüstü

Page 630: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dış değişiklik işte bundan gelir.Ağacın gövdesi değişmez, yeşillikbiçimden biçime girer.

Page 631: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIKuş Bakışı Paris

Okuyucu için şu harikuladeNotre-Dame de Paris Kilisesi'nionarmaya çalıştık. Kısaca, onun XV.yüzyılda sahip olduğu ve bugünartık bulunmayan güzelliklerininpek çoğunu belirttik; ne var ki, enönemlisini unuttuk, bu da, odönemde kilisenin kulelerinintepesinden görülen Paris'tir.

Page 632: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçekten de, çan kulelerininkalın duvarlarını diklemesine delenkaranlık helezonda uzun zaman elyordamıyla ilerledikten sonrabirdenbire ışık ve havayla dopdoluiki yüksek sahanlıktan birisineçıkıverince, her yandan aynızamanda bakışlarımızın altındaserilen pek güzel bir görünümdü bu.Okuyucularımızdan, hâlâ birkaçtanesi ayakta kalabilen,Bavyera'daki Nürnberg,İspanya'daki Vittoria ya da hattadaha küçük ölçüde, elverir ki iyi

Page 633: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korunmuş olsunlar, Bretanya'daVitre, Prusya'da Nordhausen gibi,bütün, eksiksiz, türdeş, tutarlı gotikbir kent görmek mutluluğunaerenlerin kolayca fikiredinebilecekleri "sui generis"[56]

bir görünüm.

Üç yüz elli yıl öncesinin Paris'i,on beşinci yüzyılın Paris'i daha ozaman dev bir kentti. Biz Parisliler,o zamandan beri kazandığımızısandığımız toprak konusunda genelolarak aldanıyoruz. Paris, XI. Louis

Page 634: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döneminden beri üçte birden dahafazla artmadı. Hiç kuşku yok ki, kentkazandığı büyüklükten çoğunugüzellikten yitirdi.

Bilindiği gibi, Paris bir beşikbiçimindeki şu eski Cite Adası'ndadoğdu. Bu adanın kumsalı ilksurlarını, Seine Irmağı da onun ilkhendeğini oluşturdu. Paris birkaçyüzyıl, biri kuzeyde, öbürü güneydeiki köprüyle, aynı zamanda hemkapıları, hem de kaleleri olan ikiköprü başıyla, sağ kıyıda Grant-

Page 635: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châtelet, sol kıyıda Petit-Châteletile, ada halinde kaldı. Sonra, dahailk hanedanın krallarıyla, adasındapek sıkışık durumda olan vekımıldayacak yeri kalmayınca, Parissuyu geçti. O zaman, Grand-Châtelet'nin ötesinde, Petit-Châtelet'nin ötesinde ilk surduvarları ve kuleler SeineIrmağı'nın iki yakasındaki kırsalalanlara saldırmaya başladı. Bueski sur duvarlarından geçenyüzyılda hâlâ birkaç kalıntı vardı;bugün onların sadece anıları, şurada

Page 636: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

burada bir gelenek, Baudets ya daBaudoyer Kapısı, "Porta Bagauda"kaldı. Yavaş yavaş, her zamankentin ortasından dışarı itilen evlerdalgası bu çevre surlarını kemirdi,aşındırdı ve yok etti. Philippe-Auguste ona yeni bir set yaptırdı.Böylece, Paris'i kalın, yüksek vesağlam kulelerden oluşan dairebiçiminde bir halkanın içinehapsetti. Yüz yılı aşan bir sürede,evler sıkıştı, yığıldı ve birsarnıçtaki su gibi, bu havuzdakidüzeylerini yükseltti. Evler

Page 637: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derinleşmeye başladı, katlarınüzerine katlar koydular,birbirlerinin üzerine bindiler,sıkıştırılan her özsu gibi yukarıdoğru fışkırdılar ve artık, bir parçahava alabilmek için başınıkomşusunun üzerinden aşıranaşıranaydı. Sokak gitgide dahaoyuldu ve daha daraldı; her alanağzına kadar doldu ve yok oldu.

En sonunda, evler Philippe-Auguste sur duvarlarının üzerindenatladı ve çılgınlar gibi neşelenerek

Page 638: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çarpık çurpuk, düzensiz bir biçimdekırsal alanlara yayıldı. Orada şöylebir rahatça yerleştiler, tarlalardankendilerine bahçeler biçtiler,gönence kavuştular. Daha 1367'dekent varoşlara öylesine yayıldı ki,özellikle sağ kıyıya yeni bir duvarçevirmek zorunda kaldılar. Bu yenisur duvarını V. Charles yaptırdı. Nevar ki, Paris gibi bir kent sürekli birkabarma demektir. Sadece böylesikentler başkent olabilir. Bunlar birülkenin bütün coğrafi, siyasal,tinsel, entelektüel alanlarının, bir

Page 639: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulusun bütün doğal eğilimleriningelip ulaştığı bir hunidir; bunlarabir bakıma "uygarlık kuyuları"diyebiliriz; bunlar aynı zamanda daticaretin, sanayinin, zekânın, halkın;bir ulusta özsu olan, yaşam olan herşeyin, ruh olan her şeyin, durmadandamla damla, yüzyıldan yüzyılasüzülüp biriktiği lağımlardır.

İşte böylece, V. Charles'ın surduvarları da Philippe-Auguste'ünkilerin akıbetine uğradı.Daha on beşinci yüzyılın sonlarında

Page 640: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerinden aşıldı, öteye geçildi vevaroş daha da uzaklara koştu. Onaltıncı yüzyılda, sur duvarları gözgöre göre geriler ve gitgide eskikentin içine dalar, öyle ki dahaşimdiden dışarıda yeni bir kentkalınlaşmaya, yoğunlaşmaya başlarbile. Böylece, burada durmak içinsöyleyelim ki, daha on beşinciyüzyılda Paris, Julien l'Apostatdöneminde Grand-Châtelet ve Petit-Châtelet içinde âdeta filiz halindebulunan surların ortak merkezli üçdaire şeklindeki duvarım

Page 641: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aşındırmıştı bile. Güçlü kent tıpkıbüyüyen bir çocuğun geçen yılkigiysilerini patlatması gibi, dörtduvar kuşağım art arda çatlatmıştı.XI. Louis döneminde yer yer, bu evdenizinde, sel baskınındaki dağtepeleri gibi, yenisinin altındaboğulan eski Paris'in takımadalarıgibi, eski surların yıkıntısı halindebirkaç kale topluluğunun başverdiğigörülüyordu.

O zamandan beri Paris,gözlerimiz için ne yazık ki daha da

Page 642: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değişti; ne var ki, sadece bir tek surduvarını aştı, onu yaptıran kralayaraşır, onu öven ozana yaraşır, şusefil çamur ve tükürük duvarını,XV. Louis'nin duvarını aştı:

"Paris'i çeviren duvar Paris'imırıldandırır."

On beşinci yüzyılda Paris hâlâbirbirinden tamamıyla değişik veayrı, her birinin kendi fizyonomisi,özelliği, örf ve gelenekleri, kendiayrıcalıkları, kendi tarihleri olan üçkente bölünmüş durumdaydı: Cite,

Page 643: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üniversite, Kent. Adayı kaplayanCite en eskisi, en küçüğü ve öbürikisinin anasıydı, benzetmeyibağışlayın; iki güzel ve yetişkingenç kızın arasındaki küçücük yaşlıbir kadın gibi, ikisinin arasınasıkışmış kalmıştı. Üniversite, bugünbiri Şarap Hali, öbürü Darphaneolan iki noktayı oluşturanTournelle'den Nesle Kulesi'ne kadarSeine Irmağı'nın sol yakasınıkaplıyordu. Bunun sur duvarıJulianus'un kaplıcalarını kurduğu okırsal alanı oldukça geniş bir

Page 644: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biçimde oyuyordu. Sainte-Genevieve Tepesi onun içindekalıyordu. Bu sur duvarlarıeğrisinin en yüksek noktası PortePapale idi, yani aşağı yukarıbugünkü Pantheon'un yeri. Paris'inüç parçasından en büyüğü olan Kentsağ kıyıya sahipti. Ama gene de,bozulan, parçalanan ya da birçokyerinden kesintiye uğrayan rıhtımı,Seine Irmağı boyunca, BillyKulesi'nden Tahta Kule'ye kadar,yani bugün Tahıl Ambarı'nınbulunduğu yerden Tuileries

Page 645: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sarayı'nın bulunduğu yere kadaruzanıyordu. Seine Irmağı'nınbaşkent surlarını kestiği bu dörtnokta, Tournelle ile Nesle Kulesisolda, Billy Kulesi ile Tahta Kulesağda, pek yerinde olarak "Paris'indört kulesi" adını taşırlardı. Kent,Üniversite'den de daha fazla, kırsalalanlara doğru ilerliyordu. Kentsurlarının (V. Charles'ın yaptırdığısurların) en yüksek noktası, yerlerihiç değişmeyen Saint-Denis veSaint-Martin Kapıları'ydı.

Page 646: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yukarıda da söylediğimiz gibi,Paris'in bu üç büyük bölümündenher biri bir kentti; ama eksiksizolamayacak kadar özel bir kentti,öbür ikisinden kesinliklevazgeçemeyecek bir kentti. Bunedenle, apayrı yapıda üçgörünümdü bunlar. Cite'de bolsayıda kilise vardı, Kent'te saraylar,Üniversite'de okullar. Burada eskiParis'in ikinci derecedekiözelliklerini, Yollar İdaresihukukunun cilvelerini bir yanabırakarak, genel bir görüş

Page 647: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açısından, ilçe yönetim haklarınınkargaşalığından yalnız bütünleri,kütleleri ele alarak diyebiliriz ki,ada piskoposa, sağ kıyı şehreminine(belediye başkanı), sol kıyı darektöre aitti. Hepsinin üzerinde de,kentin değil, sadece kralın memuruolan Paris Belediye Başkanı vardı.Cite'nin Notre-Dame'ı, Kent'inLouvre'u ve Belediye Sarayı,Üniversite'nin de Sorbonne'u vardı.Kent'te Halles'ler, Cite'de Hotel-Dieu yoksullar hastanesi,Üniversite'de Pre-aux-Clercs Çayırı

Page 648: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vardı.

Öğrencilerin sol kıyıda, kendiPre-aux-Clercs'lerinde işlediklerisuçlar adada Adliye Sarayı'ndayargılanır, sağ kıyıdaki MontfauconHapishanesi'nde cezalandırılırdı.Rektör kralı zayıf, Üniversite'yigüçlü görür de işe el koyarsa, obaşka. Çünkü, kendi bölgelerindeasılmak öğrencilerin bir ayrıcalığıidi.

(Bu arada, sırası gelmişken,şunu da belirtelim ki, bu

Page 649: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayrıcalıkların pek çoğu hatta –bundan çok daha iyileri bile–krallardan ayaklanmalarla,isyanlarla, tehditlerle zorlaalınmıştı. Fi tarihinden kalma birdüzendir bu. Kral ancak halkkopardığı zaman bırakır. Bağlılıkkonusunda, bunu büyük bir yüreksaflığıyla anlatan eski bir fermanvardı. Şöyle der: "Civibus fidelitasin regres, quae tamen aliquotiesseditionibus interrupta, multapeperit privilegia."[57]

Page 650: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

On beşinci yüzyılda, SeineIrmağı Paris sur kemeri içinde beşadayı kuşatıyordu: O dönemdeağaçlar bulunan, bugün ise sadecetahta bulunan Louviers Adası; birkulübe dışında her ikisi de ıssızolan, her ikisi de piskoposun ruhanibölgesine bağlı olan Vaches Adasıile Notre-Dame Adası (on yedinciyüzyılda bu iki adayı birleştirip tekadaya dönüştürdüler, evler yaptılarve biz bugün ona Saint-Louis Adasıadını veriyoruz); en sonunda, Citeve tam ucunda da, o zamandan beri

Page 651: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pont-Neuf'ün dolma seti altındaharap olan sığır salcısının adacığı.O dönemde Cite'de beş köprüvardı: Üçü sağda, taştan yapılmışNotre-Dame Köprüsü ile Pont-au-Change; ahşap Pont-aux-Meuniers;ikisi de solda, taştan Petit-Pont;ahşap Pont-Saint-Michel: Bu beşköprünün hepsinin de üzeri evlerledoluydu. Üniversite'nin, Philippe-Auguste tarafından yaptırılmış altıtane kapısı vardı: Bunlar,Tournelle'den başlayarak, Saint-Victor Kapısı, Bordelle Kapısı,

Page 652: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Porte-Papale, Saint-Jacques Kapısı,Saint-Michel Kapısı, Saint-GermainKapısı idi. Kentte V. Charlestarafından yaptırılmış altı kapıvardı: Bunlar, Billy Kulesi'ndenbaşlayarak, Saint-Antoine Kapısı,Temple Kapısı, Saint-MartinKapısı, Saint-Denis Kapısı,Montmartre Kapısı, Saint-HonoreKapısı idi. Bütün bu kapılargüçlüydü, üstelik çok da güzeldi;güzellik güce zarar vermez. Kışınsular kabarınca sert akıntılı olangeniş, derin bir hendek Paris'in

Page 653: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevresindeki sur duvarlarınınayaklarını yıkardı; kentin suyunuSeine Irmağı sağlardı. Gece oluncakapılar kapatılır, ırmak kentin ikiucunda kalan demir zincirlerlekesilir ve Paris rahat uyurdu.

Kuş bakışı göründüğünde, bu üçkasaba: Cite, Üniversite, Kent,bunların her biri gözler önüne garipbir şekilde karışmış, dolaşmış,sokakların içinden çıkılmaz birörgüsünü sererdi. Bununla birlikte,ilk görünüşte bu üç kent parçasının

Page 654: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir tek gövde oluşturduğuanlaşılırdı. Bakar bakmaz iki caddegörünürdü; hiç kesintisiz, hiçbirkarışıklığa, düzensizliğeuğramadan, hemen hemen dümdüz,upuzun giden, birbirine koşut, aynızamanda üç kentin içinde birucundan öbür ucuna uzanan,güneyden batıya, Seine Irmağı'nı dikaçı çizerek geçen iki cadde. Bunlarüç kenti bağlar, birbirine karıştırır,kaynaştırır, durmadan birininahalisini öbürünün duvarları içinedöker, aktarır, üçünü bir tek kent

Page 655: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haline getirirdi. Bu iki caddedenbirincisi Saint-Jacques Kapısı'ndanSaint-Martin Kapısı'na uzanırdı;Üniversite'de Saint-JacquesCaddesi adını alırdı. Cite'deJuiverie Caddesi, Kent'te de Saint-Martin Caddesi adını alırdı.Birincisinde Petit-Pont, ikincisindeNotre-Dame Köprüsü adıyla,ırmağı iki yerden geçerdi. Solkıyıda Harpe Caddesi, adadaBarillerie Caddesi, sağ kıyıda daSaint-Denis Caddesi, SeineIrmağı'nın bir kolunda Saint-Michel

Page 656: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Köprüsü, öbüründe Pont-au-Changeadını alan ikinci cadde,Üniversite'deki Saint-MichelKapısı'ndan Kent'teki Saint-DenisKapısı'na kadar uzanırdı. Zaten,bunca değişik ad altında, önündesonunda olup olacağı iki caddeydi;ama iki ana cadde, kol veren ikicadde, Paris'in iki şahdamarıydıbunlar. Üç kentin bütün ötekidamarları ya onlardan beslenirdi yada onlara boşalırdı.

Paris'i genişlemesine bir uçtan

Page 657: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öbürüne kesen, bütün başkentinortak geçidi olan bu belli başlı ikicaddeden ayrı, Kent'in deÜniversite'nin de kendi özel anacaddeleri vardı; bunlaruzunlamasına, Seine Irmağı'na koşutve geçerken iki Ana Cadde'yi dikaçı olarak kesiyorlardı. Böylece,Kent'e Saint-Antoine Kapısı'ndanSaint-Honore Kapısı'na doğru çizgiüzerinden iniliyordu; Üniversite'dede Saint-Victor Kapısı'ndan Saint-Germain Kapısı'na iniliyordu. İlkiki caddeyle kesişen bu iki büyük

Page 658: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yol, her yönden düğümlenen vesıkışan Paris sokaklarının köstebekyuvasını andıran ağının taslağınıoluşturuyordu. Bu ağın içindençıkılmaz resminde, dikkatleincelendiğinde, ayrıca, biriÜniversite içinde, öbürü Kentiçinde genişleyen iki demet gibi,açılıp yayılarak köprülerdenkapılara doğru giden büyüksokaklardan iki deste ayırt edilirdi.

Bu geometrik plandan bugünbile hâlâ bir şeyler vardır.

Page 659: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şimdi, bu bütün, 1482'de Notre-Dame'ın kulelerinin tepesindenbakılınca, ne şekilde görünüyorduacaba? Biz de işte bunu anlatmayaçalışacağız.

Bu yüksek noktaya soluk soluğaulaşan seyirci için önce bu birdamlar, bacalar, sokaklar, köprüler,alanlar, alemler, çan kuleleritopluluğunun verdiği bir gözkamaşmasıdır. Her şey aynızamanda gözlerinizi alıyordu:Yontulmuş, üçgen biçimi çatılar,

Page 660: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sivri damlar, duvarların köşesineasılmış kulecikler; on birinciyüzyılın taştan piramidi, on beşinciyüz yılın kayağan taşındandikilitaşı, kalenin yuvarlak veçıplak kulesi; kilisenin dikdörtgenve işlemeli kulesi; büyük, küçük,kunt, tüy gibi hafif binbir şey. Bakış,cephesi boyalı ve oymalı, dıştançatmalı, basık kapılı, katları dışakaymış en önemsiz evden, odönemde bir sıra kulesi bulunankraliyet sarayı Louvre'a kadar,özgünlüğü, nedeni, dehası, güzelliği

Page 661: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmayan, sanattan gelmeyen hiçbirşey bulunmayan o dolambaçlı yollariçinde, uzun zaman derinlemesinekayboluyordu. Ama göz bu binalarkargaşalığına alışmaya başlayınca,ayırt edilen belli başlı kütlelerşunlardı:

Her şeyden önce Cite.Karmakarışıklığı arasında kimizaman biçem güzelliklerine sahipolan Cite. Sauval'in dediği gibi:"Cite Adası bataklığa saplanan vesuyun akıntısıyla Seine Irmağı'nın

Page 662: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortasına doğru karaya oturan büyükbir gemiyi andırır." Az önceaçıkladığımız gibi, on beşinciyüzyılda bu gemi beş köprüyleırmağın iki yakasına bağlanmıştı.Bu gemi şekli arma yazarlarının dadikkatini çekmişti; çünkü Favyn vePasquier'ye göre, Paris'in eski armalevhasındaki gemi resmiNormandiyalılar kuşatmasındandeğil, buradan gelir. Çözmesinibilenler için arma bir cebirdir, armabir dildir. Ortaçağ'ın ilk yarısınınbütün tarihi roman kiliselerinin

Page 663: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

simgeciliğinde yazılı olduğu gibi,ikinci yarısınınki de armalardayazılıdır. Bunlar teokrasininkilerdensonra derebeyliğin hiyeroglifleridir.

Demek ki, Cite gözlere önce,doğuda pupası, batıda da pruvasıylagörünür. Pruvaya doğru dönünce,insanın önüne sayısız bir eski damsürüsü çıkıyordu, bunların üzerinde,sırtında kulesi bulunan bir filinsağrısmı andıran, Sainte-Chapelle'in kurşun kaplı baş tarafıgenişçe bir yuvarlak meydana

Page 664: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

getiriyordu. Yalnız burada, bu kule,dantel gibi oymalı konisi arasından,dünyada şimdiye kadar gökyüzünügöstermiş olan en cüretli, enişlemeli, en inceltilmiş, en tırtıllıçan kulesiydi. Notre-Dame'ınönünde, en yakında, üç cadde,güzelim eski evleri bulunan güzelbir alan olan kilisenin avlusunaboşalıyordu. Bu alanın güneyyanında Hotel-Dieu'nün buruşuk veabus suratlı önyüzü ve yaralarla,siğillerle kaplıymış gibi duran damıeğiliyordu. Sonra, sağda, solda,

Page 665: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğuda, batıda, Cite'nin odamdaracık çevresinde, hertarihten, her biçimde, herbüyüklükte, Saint-Denys-du-Pas'nıno bodur, kurt yenikli roman çankulesinden, Saint-Pierre-aux-Boeufs'nün ve Saint-Landry'ninincecik, tığ gibi kulelerine kadar,yirmi bir kilisenin çan kuleleriyükseliyordu. Notre-Dame'ınarkasında, kuzeyde, gotikgalerileriyle manastır uzanıyordu;güneyde, piskoposun yarı-romanbiçemindeki sarayı; doğuda

Page 666: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Terrain'in ıssız ucu. Bu evler yığınıiçinde bir de, o dönemde saraylarındamlarındaki en yüksek pencerelerisüsleyen o delikli, oymalı yüksektaş başlıklardan, VI. Charlesdöneminde kent tarafından Juvenaldes Ursines'e armağan edilen konakgöze çarpıyordu. Biraz daha ileride,Marche-Palus'nün zift kaplıbarakaları; beride, gene 1458'deFebves Sokağı'nın bir ucuylauzatılan, Saint-Germain-le-VieuxKilisesi'nin yepyeni mihrabı; sonrada yer yer, halk kalabalığının

Page 667: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tıkadığı bir dörtyol ağzı, bir sokağınköşesine dikilmiş bir teşhir direği,yolun ortasında, atların ayaklarınınkaymaması için çiziklenmiş şahanetaşların oluşturduğu ve on altıncıyüzyılda "Birlik taşları" denen,zavallı çakıl döşemeyle pek kötübir biçimde değiştirilen Philippe-Auguste kaldırımlarının güzel birparçası; on beşinci yüzyılda yapılanve bugün hâlâ BourdonnaisCaddesi'nde bir tanesine rastlanan osaydam merdiven kulelerindenbirinin bulunduğu ıssız bir arka

Page 668: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

avlu. En sonra da, Sainte-Chapelle'in sağında, gün batısınadoğru, Adliye Sarayı suyun kıyısınao kuleler topluluğunu oturtuyordu.Cite'nin batı ucunu kaplayan KralBahçeleri'nin sık ağaçları sığırsalcısının küçük adacığınıgizliyordu. Suya gelince, Notre-Dame'ın kulelerinin tepesindenbakıldığında Cite'nin iki yanındanancak görülebiliyordu. Seine Irmağıköprülerin altında, köprüler deevlerin altında kayboluyordu.

Page 669: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve bakışlar, suyun buharıylavaktinden önce küflenerek göz göregöre yeşillenen damlarıyla buköprüleri aşıp da, soldaÜniversite'ye doğru yönelince, gözeilk çarpan yapı iri ve basık birkuleler demetiydi: Petit-Châtelet.Bunun açık duran cümle kapısıPetit-Pont'un ucunu yutuyordu.Sonra, eğer bakışlarınız kıyıdadoğudan batıya doğru, yaniTournelle'den Nesle Kulesi'nedoğru uzanırsa, evlerin oluşturduğuuzun bir şerit görürdünüz; oymalı

Page 670: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hatılları olan, renkli camlı, kattankata kaldırıma doğru taşan, bitmeztükenmez bir orta halli sivri çatızikzağı oluşturan bir evler dizisi.Bu şeridi sık sık bir sokak ağzı,zaman zaman da, bahçeleri veavlularıyla, binaların ana bölümlerive müştemilatlarıyla, bir ayaktakımıyığını arasındaki güçlü bir derebeyigibi, bu sıkışık ve dapdaracık evkalabalığının arasına rahatçayerleşen büyük bir taş konağınönyüzü ya da köşesiyle kesilirdi.Bernardins'lerle Tournelle'e komşu

Page 671: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyük araziyi bölüşen LorraineKonutu'ndan, en büyük kulesi Paris'isınırlayan ve sivri çatıları yılın üçayında kara üçgenleriyle batangüneşin kızıl çemberini yırtmaçlamakudretine sahip olan NesleKonağı'na kadar, bunlardan beş, altıtanesi rıhtıma dizilmişti.

Zaten Seine Irınağı'nın bu yakasıiki yakadan en az tecimsel olanıydı.Burada esnaftan çok, öğrencikalabalığı ve öğrenci gürültüsüvardı. Doğruyu söylemek gerekirse,

Page 672: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rıhtım denecek rıhtım da sadeceSaint-Michel Köprüsü'nden NesleKulesi'ne kadar olan kesimdeydi.Seine Irmağı'nın geri kalan kıyısı,kimi zaman, Bernardins'lerdenötede olduğu gibi, çırçıplakkumsaldı, kimi zaman da, iki köprüarasında olduğu gibi, ayaklarıdoğrudan doğruya suya basan evleryığınıydı. Burada büyük birçamaşırcı gürültüsü vardı; kadınlarsabahtan akşama kadar, tıpkıgünümüzde olduğu gibi, suyunkıyısında bağırırlar, konuşurlar,

Page 673: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şarkı söylerler ve bir yandan daçamaşırlarını tokaçlarlardı. Bu daParis'in hayli önemlieğlencelerinden biriydi.

Üniversite, göze tek bir kütlehalinde görünürdü. Bir baştan birbaşa tutarlı ve sıkışık bir bütündü.Bu sık, köşeli, birbirine yapışık,hemen hemen hepsi aynı geometriköğeden oluşan binlerce dam,yukarıdan bakılınca, aynı maddeninbillurlaşması görünümünüveriyordu. Caddelerin o kaprisli

Page 674: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uçurumları bu ev yığınını aşırıderecede orantısız bir biçimdekesmiyordu. Kırk iki okul burayaoldukça eşit bir biçimdeserpiştirilmişti ve her yandabulunuyordu. Bu güzelim binalarındeğişik ve eğlenceli çatılan, aşıpüzerinde yükseldikleri sade, yalındamlarla aynı sanatın ürünleriydi vekısacası aynı geometrik şeklin iki yada üç katıyla çarpılmasındanibaretti. Demek ki, bütünübozmadan çoğaltıyorlar,ağırlaştırmadan tamamlıyorlardı.

Page 675: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Geometri bir ahenktir.

Birkaç güzel konak da şuradaburada sol yakanın güzelgörünümlü, ilginç tavanaralarınıntepesinde görkemli çıkıntılaroluşturuyordu: Bugün artık kaybolanNevers Konağı, Roma Konağı,Reims Konağı; sanatçıyı avutmakiçin hâlâ yaşayan, ayakta kalan vebirkaç yıl önce aptalcasınakulesinin tepesini yıktıkları ClunyKonağı. Cluny Konağı'nın hemenyakınında, sütunlu güzel

Page 676: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kubbeleriyle şu Romalı sarayıJulianus Kaplıcaları'ydı.Konaklardan daha dindar birgüzellikte, daha vakur bir yücelikteolan, ama hiç de çirkin ve dahaküçük olmayan pek çok manastırvardı. Her şeyden önce, ilk gözeçarpan, üç çan kulesiyle BernardinsManastırı; bugün hâlâ ayakta durankare biçimindeki kulesi yokolanlara pek üzülmemize yol açanSainte-Genevieve Manastırı; yarıokul, yarı manastır olan Sorbonne,bu manastırdan görkemli bir salım

Page 677: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve Mathurins rahiplerinindikdörtgen biçimindeki o güzelimavluları günümüze kadargelebilmiştir; komşusu Saint-BenoitAvlusu, bu kitabın yedincibaskısıyla sekizinci baskısıarasında onun da duvarları arasınabir tiyatro çırpıştıracak zamanbulabildiler; yan yana sıralanmışkocaman, sipsivri üç çatısıylaCordeliers rahiplerinin manastırı;zarif sivri çan kulesinin, NesleKulesi'nden sonra, Paris'in bukesimine batıdan itibaren ikinci

Page 678: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tırtılını oluşturan Augustinsrahiplerinin manastırı. Gerçektende, manastırdan dünya yaşamınageçiş halkası demek olan okullar,konaklarla manastırlar arasındakibinalar dizisi içinde, zarafet dolubir ciddiyetle, saraylarınkindendaha az havai bir oymacılıkla,manastırlarınkinden daha az ciddibir mimariyle tam orta yeritutuyorlardı. Gotik sanatın oncakesinlikle, zenginlik ve tutumluluğuşurasına burasına yerleştirdiği oyapılardan ne yazık ki bugün hemen

Page 679: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hemen hiçbir şey kalmadı. Kiliseler–hem de Üniversite'de çok sayıdave pek görkemlileri vardı; orada damimarinin bütün çağlarını, Saint-Julien Kilisesi'nin yarım dairebiçimi kemerlerinden Saint-SeverinKilisesi'nin sivri pencerelerinekadar hepsini art arda diziyorlardı–bunların hepsine egemendi ve sankibu ahenk kütlesine aşırı eklenmişbir uyum gibi, her an yontulmuşalemlerin, dantel gibi işlenmiş çankulelerinin sivri çatılarının sayısıztırtıllarını yarıp dışarı fırlıyorlardı.

Page 680: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üniversite'nin toprağı inişliçıkışlıydı. Sainte-Genevieve Tepesiorada, güneydoğuda kocaman birkabarıklık yapıyordu, o daracıkgirintili çıkıntılı sokaklar yığını –bugünkü Quartier Latin'in[58]– oyüksekliğin tepesinden her yöneyayılarak, yamaçların üzerindensuyun kıyısına kadar karmakarışık,düzensiz biçimde ve âdetadiklemesine atılan, bir bölümüdüşermiş, bir bölümü tırmanırmış,hepsi de birbirine tutunurmuş gibibir halleri olan karmakarışık ev

Page 681: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

salkımları Notre-Dame'ıntepesinden görülecek bir şeydi.Kaldırım taşlarının üzerindekarşılaşan binlerce noktanınmeydana getirdiği sürekli bir akıntıgözlere her şeyi devinim halindegösteriyordu. Halkın yukarıdan veuzaktan görünüşüydü bu.

En sonunda, bu damların, busivri alemlerin, Üniversite'nin enson çizgisini pek garip bir biçimdebüken, kıvıran ve tırtık tırtık edenbu sayısız bina engebelerinin

Page 682: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aralıklarında, yer yer, bir kalesimgesi olarak yosunlanmışkocaman bir duvar parçası, kalınbir yuvarlak kule, mazgallı bir kentkapısı seçiliyordu; Philippe-Auguste setiydi bu. Daha ötedeçayırlar yeşeriyordu; daha ilerideboylu boyunca, dış mahalleninuzaklaştıkça daha da seyrelen tektük evlerinin hâlâ süründüğü yollaruzayıp gidiyordu. Bu kenarmahallelerden birkaçı oldukçaönemliydi. Önce, Tournelle'denbaşlayarak, Saint-Victor bucağı: Bu

Page 683: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bucağın Bievre Irmağı üzerinde tekkemerli bir köprüsü vardı; ŞişmanLouis'nin mezar yazıtı "epitaphiumLudovici Grossi" okunan manastırıve dört yanında on birinci yüzyılınküçük çan kuleleri bulunan sekizköşeli sivri alemi olan kilisesivardı (bunun tıpkı bir eşiEtampes'da görülebilir; o dahahenüz yıkılmadı); sonra, daha ozaman üç kilisesiyle bir demanastırı bulunan Saint-Marceaubucağı. Sonra, GobelinsDeğirmeni'ni ve onun beyaz dört

Page 684: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duvarını solda bırakırsak, dörtyolağzındaki güzel oymalı haçı ile, odönemde gotik, sivri ve son dereceşirin bir yapı olan Saint-Jacques-du-Haut-Pas Kilisesi, Napoleon'unsaman ambarı yaptığı on dördüncüyüzyılın o güzelim sahınlı Saint-Magloire Kilisesi, Bizansmozaikleri bulunan Notre-Dame desChamps görülüyordu. En sonunda,bölmeli küçük bahçeleri vehayaletlerin pek iyicedolduramadığı Vauvert'inyıkıntılarıyla, Adliye Sarayı'nın

Page 685: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çağdaşı görkemli bir yapı olanChartreux rahiplerinin manastırınıtarlaların ortasında bıraktıktansonra, insanın gözleri batıdakiSaint-Germain-des-Pres'nin romanbiçemi sipsivri üç çan kulesikülahına takılıyordu. Daha ozamanlar büyük bir bucak olanSaint-Germain kasabası arkada onbeş, yirmi sokak oluşturuyordu.Saint-Sulpice Kilisesi'nin sivri çankulesi bucağın köşelerinden birinibelirtiyordu. Hemen yanında, bugünpazarın bulunduğu yerde, Saint-

Page 686: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Germain panayırının dikdörtgençevre duvarları seçiliyordu. Sonra,rahibin teşhir direği geliyordu; bu,tepesinde kurşun bir külah bulunangüzel küçük bir yuvarlak kuleydi.Kiremit fabrikası daha uzaktaydı vebasbayağı bir fırına ulaşan Four(Fırın) Sokağı ve tepenin üzerindekideğirmen, tek başına, hiç de hoşkarşılanmayan bir evceğiz olancüzzam hastanesi daha da ötedeydi.Ne var ki, gözleri çeken ve uzunzaman oraya bağlayan, asılmanastırın kendisiydi.

Page 687: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hiç kuşku yok ki, hem kilise,hem de soylu kişi konağı olarakyüce bir görünüşü olan bu manastır,Paris piskoposlarının bir geceorada yatmakla kendilerini mutlusaydıkları bu piskoposluk sarayı,mimarinin bir katedralin havasını,görkemli güzelliğini verdiği, gülbiçimi şahane bir pencereylebezediği şu yemekhane, şu zarifMeryem Ana iç kilisesi, şu anıtsalmuhteşem yatakhane, şu uçsuzbucaksız bahçeler, şu iner kalkarparmaklık, şu iner kalkar köprü,

Page 688: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevredeki çayırlıkların yeşilliğinigözlerde bölük pörçük eden şumazgallı dış görünüş, sırmalı papazcüppelerine karışan savaşadamlarının parıldadığı, hepsininde gotik bir mihrabın üzerine sıkıcaoturan yarım daire biçimindeki üçyüksek çan kulesinin çevresindetoplanıp birleştiği şu avlular ufuktaolağanüstü bir görünümyaratıyordu.

En sonunda, Üniversite'yi uzunsüre seyrettikten sonra, sağ kıyıya

Page 689: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğru, Kent'e doğru döndüğümüzzaman görünümün niteliğibirdenbire değişiyordu. Gerçektende, Üniversite'den çok daha büyükolan Kent tek bir bütün de değildi.İlk bakışta onun garip şekilde farklıbirçok kütleye bölündüğügörülüyordu. Önce, doğuda, adınıbugün hâlâ Camulogene'in Sezar'ıçamura batırdığı bataklıktan alankesimde bir yığın saray vardı. Busıkışık küme suyun kıyısına kadariniyordu. Hemen hemen birbirineyapışık dört konak, Jouy, Sens,

Page 690: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Barbeau Konakları ile Kraliçe'ninEvi, ince uzun, narin kuleciklerlebölünmüş kayağantaşı kaplıçatılarının Seine sularındakiyansımasını seyrediyorlardı. Budört yapı NonaindieresSokağı'ndan, çan kulesinin sivrikülahının dört konağın üçgen biçimiçatılarının ve mazgallarınınçizgisini zarif bir biçimde belirttiğiCelestins rahiplerinin manastırınakadar olan yeri dolduruyordu. Bumuhteşem konakların önünde suyaeğilmiş, yeşile çalan renkli birkaç

Page 691: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

virane onların önyüzlerinin güzelaçılarını, taş çerçeveli dört köşe,geniş pencerelerini, yontu dolu söbebiçimi cümle kapılarını, düzgünşekilde kesilmiş duvarların keskinköşelerini, gotik sanatın bu ahengi,bu düzeni her yapıda yinelermişgibi bir hal almasına yol açan bütüno sevimli mimari rastlantılarıgörmeye engel olmuyordu. Busarayların arkasında, o akıl almazderecede görkemli Saint-PolKonağı'nın, kimi zamanuzunlamasına kesilen, parmaklıkla

Page 692: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevrilen ve bir kale gibimazgallanan, kimi zaman da büyükağaçlarla bir rahibe gibi örtünen,dört bir yana uzanan uçsuz bucaksızve binbir şekle bürünen çevresikapalı bir bahçe vardı. Bu konaktaFransa kralı kendi veliahtı veBurgonya Dükü düzeyinde yirmi ikiprensi, uşakları ve maiyetleriylebirlikte, görkemli bir biçimdeağırlayabilir, yedirip içiripyatırabilirdi üstelik; büyükderebeylerini ve Paris'i görmeyegeldiği zaman İmparator'u da ve

Page 693: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hatta kraliyet konağında kendi ayrıkonakları olan aslanları bileağırlayabilirdi. Sırası gelmişkenburada şunu da söyleyiverelim ki, odönemde bir prens dairesi törensalonundan ayin odasına kadar,galerileri, hamamları, terlemehalvetleri ve her dairede bulunan"fuzuli yerlerle" on bir salondanaşağı değildi; ayrıca kralın herkonuğunun özel bahçesi de vardı;bunlardan başka mutfaklar, kilerler,şarap kilerleri, erzak ambarları,maiyet erkânının genel

Page 694: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yemekhanesi; şarap dağıtımyerinden hırdavat deposuna kadaryirmi iki çalışma yerinin bulunduğugeniş arka avlular; bin bir çeşitoyun; kümes gibi büyük kuşkafesleri, balıkhaneler, hayvankoleksiyonlarının dairesi, at ve sığırahırları; kitaplıklar, silahhaneler vedökümhaneler. İşte o çağda bir kralsarayı, bir Louvre, bir Saint-Polbuydu: Kent içinde bir kent.

İçine yerleştiğimiz kuleden,sözünü ettiğimiz dört binanın hemen

Page 695: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hemen yarı yarıya gizlediği Saint-Pol Konağı gene oldukça büyüktüve gerçekten de görülmeye değerharikulade bir yerdi. Ana binayavitraylar, ince sütunlu uzun galerilerve büyük bir ustalıkla bağlanmışolmasına karşın, V. Charles'ınsarayına kattığı üç konak: Çatısınıbüyük bir zarafetle süsleyen dantelgibi parmaklarıyla Petit-MuceKonağı; bir derebeyi şatosununçizgilerine sahip olan, kocaman birkulesi, tepe mazgalları, mazgaldelikleri, geniş kapının üzerinde

Page 696: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

inip kalkan köprünün iki geçmesiarasında rahibin arması bulunanRahip Saint-Maur'un Konağı; tepesiharap olan, horoz ibiği gibi çentiklikale burcu, gözlerin önündeyuvarlaklaşan d'Etampes Kontu'nunKonağı; şurada burada, kocamankarnıbaharlar gibi demet halinde,üç, dört yaşlı meşe ağacı, ışıkla vegölgeyle kırpışan balık havuzlarınınduru sularında kuğuların oynaşması;güzel manzaralı parçaları görünenbir hayli avlu; kısa filayaklarınınüzerindeki basık sivri pencereleri,

Page 697: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

inip kalkan parmaklığı, süreklikükremesiyle Aslanlar Konağı; bubütünün arasından Ave-MariaKilisesi'nin balık sırtı süsleriylesivri çan kulesinin külahı; solda,dört yanında incecik oyulmuş dörtküçük kulesiyle Paris şehreminininkonutu; dip tarafta, tam ortada, V.Charles döneminden beri çoğaltılanönyüzleri, art arda gelensüslemeleriyle, iki yüzyıldan berimimarların o sıradaki heveslerinindoldurduğu melez ekler, çıkıntılar,iç kiliselerin bütün mihrapları,

Page 698: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

galerilerinin bütün sivri çatıtepeleriyle, dört rüzgâra dönenfırıldakları, kenarı yukarı kıvrıksivri şapkalara benzeyen, alt tarafımazgallarla çevrili koni biçimindeçatısı, birbirine bitişik yüksek ikikulesiyle asıl Saint-Pol Konağı pekgüzel seçiliyordu.

Uzakta, arazi üzerinde yayılanbu saraylar amfi-tiyatrosununkatlarını çıkmaya devam ederek,Saint-Antoine Caddesi'nin geçtiğiyolu belirten, Kent damları arasında

Page 699: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oyulmuş derin uçurumu atladıktansonra göz –biz de hep sadece enönemli, belli başlı anıtlarlayetiniyoruz– Angouleme Konağı'natakılıyordu: Bütünün içinde, mavibir giysideki kırmızı yamadan dahaiyi kaynaşıp uyum sağlayamayan,sırıtan yepyeni ve bembeyazbölümleri bulunan, birçok dönemingeniş bir yapısıydı bu. Bununlabirlikte, bu gıcır gıcır çağdaşsarayın oymalı su oluklarıylaçevrili, üzerinde şıkır şıkır parlayanyaldızlı bakır kakmaların düşsel bin

Page 700: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir arabesk şeklinde yuvarlandığıkurşun levhalarla örtülü, garipbiçimde sivri, son derece acayip birşekilde demir üzerine altın vegümüş işlemeli dam, eskiliktençöküp birbiri üzerine yığılan veyukarıdan aşağıya doğru çatlayanfıçılar gibi, yaşlılıktan şişerekdüğmeleri çözülmüş şişmankimselerin karnına benzeyenkocamış, köhne kalın kuleleriyle fitarihinden kalma binanın esmerrenkli harabelerinin ortasında,büyük bir zarafetle yukarı doğru

Page 701: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

atılıyordu. Arkada, TournellesSarayı'nın sivri külahlarının ormanıyükseliyordu. Dünyanın hiçbiryerinde, ne Chambord Şatosu'nda,ne Elhamra Sarayı'nda bualemlerden, küçük çan kulelerinden,bacalardan, fırıldaklardan,helezonlardan, zımbalanmış gibiduran, ışıkla delinmiş asmafenerlerden, küçük köşklerden tığgibi sipsivri, her biri değişik biçim,yükseklik ve tavırdaki incecikkulelerden daha büyüleyici, dahahavai, daha sihirli bir görünüm

Page 702: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yoktur. Dev boyutlu taştan birsatranç tahtası sanırdınız.

Tournelles Sarayı'nın sağında,birbirinin içine giren, çepeçevre birhendekle sımsıkı bağlanmış gibiduran, bir mürekkep siyahlığındakişu muazzam kuleler demeti,pencereden çok mazgal delikleribulunan şu kale burcu, hep kalkıkduran şu kale köprüsü, hep inikduran şu demir parmaklık,Bastille'dir. Mazgallardan uzananve sizin uzaktan su oluklarına

Page 703: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benzettiğiniz şu siyah gagalarıandıran şeyler de top namlularıdır.

İşte, onların gülleleri altında, okorkunç binanın dibinde, ikikulesinin arasına gömülen Saint-Antoine Kapısı.

Tournelles Sarayı'nın ötesinde,V. Charles'ın sur duvarlarına kadarbol yeşillikli, çiçekli bölmelerle,sarayın tarlaları, bahçeleri birkadife halı gibi uzanıyordu.Bunların ortasında, içinden çıkılmazdolambaçlı yollarıyla, ağaç

Page 704: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

labirentleriyle, XI. Louis'ninCoictier'ye ihsan ettiği ünlüDedalus Bahçesi seçilebiliyordu.Bu bilim adamının gözlemevi,labirentlerin ortasında, başlıkyerinde küçük bir ev bulunan iri birsütun gibi yükseliyordu. Bu bilimyuvasında müthiş yıldız fallarınabakılmıştı.

Bugün orada Royale Alanıvardır.

Okuyuculara ancak en ünlülerinibelirterek bir parça fikir vermeye

Page 705: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çalıştığımız saraylar mahallesi,dediğimiz gibi, V. Charles surlarınındoğuda Seine Irmağı'yla yaptığıköşeyi dolduruyordu. Kentinmerkezini ise halka ait bir yığın evkaplıyordu. Gerçekten de, Cite'ninsağ kıyısının üç köprüsü burayaaçılıyordu; köprüler de, saraylardanönce evler meydana getirirler. Arıkovanındaki petek gözleri gibibirbirine sıkışan bu orta halli aileevleri yığınının kendine özgü birgüzelliği vardı. Bir başkentindamları da bir denizin dalgaları

Page 706: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibidir, yüce bir şeydir bu. Bir kerebirbirini kesen, karmakarışıksokaklar kütlesinin içinde yüzlerceeğlenceli şekil meydana getiriyordu.Halles çevresinde bin bir çizgili biryıldız gibiydi. Saint-Denis ve Saint-Martin Caddeleri, sayısızkollarıyla, birbiri peşinden,dallarını birbirine katan iki kalınağaç gibi uzanıyordu. Sonra da eğribüğrü çizgiler, Plâtrerie, Verrerie,Tixeranderie Caddeleri vb...hepsinin üzerinde kıvrılarakgidiyordu. Bu sivri çatı tepeleri

Page 707: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

denizinin taş kesilmişdalgalanmalarını delip geçen çokgüzel yapılar da vardı. Şurada,arkasında Seine sularının Pont-aux-Meuniers Değirmeni'nin çarklarıaltında köpüklendiği görülen Pont-aux-Changeurs (Köprüsü)nünbaşındaki yapı, Julien l'Apostatdöneminde olduğu gibi artık Romakulesi değil, kazmanın üç saatteancak bir yumruk kalınlığında birparça koparabileceği sert taştanyapılmış, on üçüncü yüzyıldankalma bir derebeylik kulesi,

Page 708: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châtelet idi. Şuradaki de, onbeşinci yüzyılda tamamlanmamışolmasına karşın gene de oymalarlakeskinliği giderilmiş köşeleriyle, ohaliyle bile görkemli bir yapı olanSaint-Jacques-de-la-Boucherie.Yapı, özellikle, bugün bile, damınındört köşesine konarak yeni Paris'eeskinin gizlerini çözdürmek istermişgibi bir halleri olan şu dörtsfenksten yoksundu; yontucu Raultonları ancak 1526' da yerleştirdi veemeğinin karşılığı olarak da yirmifrank aldı. Okuyucuya biraz fikir

Page 709: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdiğimiz Greve Alanı'na açılanSütunlu Ev'di bu. Şuradaki de ozamandan sonra, "sağbeğenili" bircümle kapısının berbat ettiği Saint-Gervais idi; şu eski sivripencereleri artık hemen hemenyarım daire şeklinde kemerleredönüşen Saint-Mery Kilisesi idi; şuda çan kulesinin şahane sivri külahıdillere destan olan Saint-JeanKilisesi. Bu karanlık, dar ve derinsokaklar kargaşalığına harikalarımgömmekten çekinmeyen daha yirmikadar başka anıt.

Page 710: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunlara bir de dörtyolkavşaklarında darağaçlarından dahada bol rastlanan oymalı taştanhaçları da ekleyin; uzaktan,damların üzerinden mimari değertaşıyan çevre duvarları ayırt edilenInnocents Gömütlüğü'nü;Cossonnerie Sokağı'nın iki bacasıarasından tepesi görünen Halles'inibret direği; her zaman halklakapkara dolu olan dörtyol ağzındaCroix-du-Trahoir'ın merdiveni;Tahıl Pazarı'nın çember biçimisıralanmış kulübeleri; sarmaşıkların

Page 711: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kemirdiği kulelerle, harap olmuşkapılar, yıkıldı yıkılacak durumdave biçimsiz duvar parçalarıylaevler arasında boğulup kalan,şurada burada fark edilen, Philippe-Auguste'ün eski sur duvarlarınınparçalan; bin bir dükkânı ve kanderyası içindeki mezbahasıylarıhtım; Pont-au-Foin'dan For-l'Eveque'e kadar vapurlarla doluSeine Irmağı ve işte l482'de Kent'inmerkezi trapezinin ne olduğukonusunda belli belirsiz birgörüntüyü gözlerinizin önünde

Page 712: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

canlandırabilirsiniz.

Birisi konaklar, öbürü evlerlekaplı bu iki mahalleyle birlikte,Kent'in gözler önüne serdiği üçüncügörünüm şuydu: Doğudan batıyadoğru hemen hemen bütün çevresiniboydan boya kuşatan ve Paris'ikapatan müstahkem sur duvarlarınınarkasında ona manastırlardan ve içkiliselerden meydana gelen ikincibir iç suru oluşturan upuzun birmanastırlar kuşağıydı bu. Böylece,hemen Tournelles Sarayı'nın

Page 713: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parkının bitişiğinde, Saint-AntoineSokağı ile eski Temple Sokağıarasında, sadece Paris'in surduvarıyla sınırlanan uçsuz bucaksızekin tarlalarıyla Sainte-CatherineManastırı vardı. Eski ve yeniTemple Sokakları arasında,mazgallı geniş bir avlunun ortasındayüksek, dimdik ayakta ve tekbaşına, uğursuz bir kuleler destesihalinde Temple Manastırı vardı.Neuve-du-Temple Sokağı ile Saint-Martin Sokağı arasında, bakımlıbahçelerinin ortasında şahane Saint-

Page 714: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Martin Manastırı yer alırdı; bununkuleler kuşağı ile çan kulelerinintacı, görkem ve kudret bakımındanancak Saint-Germain-des-Pres ileboy ölçüşebilirdi. Saint-Martin veSaint-Denis sokakları arasındaTrinite Kilisesi'nin avlusuuzanıyordu. En sonda da, Saint-Denis Sokağı ile MontorgueilSokağı arasında, Filles-Dieurahibeler hastanesi. Bunun hemenyanında, Mucizeler Sarayı'nınçürümüş damlarıyla, taşlarıdökülmüş çevre duvarı göze

Page 715: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çarpıyordu. Bu, dindar manastırlarzincirine katılıp da kutsal olmayantek halkaydı.

En sonunda, sağ kıyının damlaryığınında kendiliğinden beliren veçevre duvarının batı köşesiyle,aşağıdaki suyun kıyısını kaplayandördüncü bölme, Louvre Sarayı'nıneteklerine sıkışan yeni bir saraylarve konaklar düğümüydü. Philippe-Auguste'ün köhne Louvre'u,kocaman kulesinin yirmi üç anakuleyle, sayısız küçük kuleyi

Page 716: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevresinde topladığı bu son derecebüyük yapı uzaktan Alençon Konağıile Petit-Bourbon'un gotikbiçemindeki çatılarının arasındaçakılmış gibi duruyordu. Hepgöklere dikilmiş yirmi dört başı,kurşunla ya da balık sırtı nakışlıkayağantaşıyla kaplı, hepsi demadeni parıltılarla parlayancanavar gövdeleriyle, Paris'in devboyutlu bekçisi, bu kuleli ejderhaKent'in batıdaki görünüşünü hayretverici bir şekilde tamamlıyordu.

Page 717: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, Romalıların "insula"[59] adını verdikleri uçsuz bucaksız,sağda, solda, birisi Louvre, öbürüTournelles Sarayı ile bezenen ikisaraylar topluluğuna dayanan,kuzeyde uzun bir manastırlar veekin tarlaları kuşağıyla sınırlanan,hepsi de birbirine karışan, gözlerdeeriyen muazzam bir orta halli evleryığını; kiremit ve kayağantaşı kaplıdamları birbiri üzerine onca garipzincirler çizen bu binlerce yapınınüzerinde sağ yakanın kırk dörtkilisesinin dövmeli, nakışlı,

Page 718: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

menevişli çan kuleleri; ortasındasayısız, hesapsız sokaklar; sınırolarak bir yanda dört köşe kuleli,yüksek duvarlar (Üniversite'ninduvarı yuvarlak kuleliydi); öbüryanda köprülerle bölünen, bir sürügemiyi sürükleyen Seine Irmağı:İşte on beşinci yüzyıldaki Kent.

Kalın sur duvarlarının ötesindebirkaç dış mahalle Kapılar'asıkışmıştı; ama Üniversite'ninmahallelerinden daha az sayıda vedaha seyrektiler. Bunlar, Bastille'in

Page 719: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arkasında, Croix-Faubin'in garipoymaları ve Saint-Antoine-des-Champs Manastırı'nın destekkemerlerinin çevresine kümelenmişyirmi kulübeydi; sonra buğdaybaşakları arasında kaybolanPopincourt; ardından neşelimeyhane köyü Courtille; çan kulesiuzaktan bakılınca, Saint-MartinKapısı'nın sivri tepeli kulelerineeklenmiş gibi görünen kilisesiyleSaint-Laurent bucağı; geniş Saint-Ladre arazisiyle Saint-Denis dışmahallesi; Montmartre Kapısı'nın

Page 720: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dışında, beyaz duvarlarla çevriliGrange-Bateliere; onun arkasındatebeşirli yamaçlarıyla, o dönemdehemen hemen değirmenlerisayısında kilisesi bulunanMontmartre; bugün elinde kala kalasadece değirmenleri kaldı, çünkütoplum artık yalnızca bedeninekmeğini arıyor, istiyor. Ensonunda, Louvre'un ötesinde,çayırlar, tarlalar arasında, daha ozaman oldukça önemli bir yer olanSaint-Honore dış mahallesininuzandığı, Petite-Bretagne'ın

Page 721: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeşerdiği ve ortasında kalpazanlarıhaşladıkları korkunç fırınınyusyuvarlak yer aldığı Marche-aux-Pourceaux yayılır. Courtille ileSaint-Laurent arasında ıssız ovalaraçömelmiş bir tepenin doruğunda,uzaktan, kazılmış bir temel üzerindeayakta duran harabe halinde bir sırasütuna benzer bir yapı gözünüzeçarpmıştır. Bu ne bir Pantheon, nede Olympus Dağı'nda bir Zeustapınağıydı. Bu, Montfaucon'du.

Şimdi, bunca yapının sayımı,

Page 722: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek kısa olmasına özengöstermemize karşın, okuyucununzihninde, biz onu kurdukça, eskiParis'in genel görünümünü parçaparça bölemediyse, birkaç sözcükleözetleyelim. Tam ortada, biçimiylekocaman bir kaplumbağayabenzeyen ve kurşuni damlarkabuğunun altından da bacaklarıandıran kiremit pullu köprüleriniuzatan Cite Adası. Solda,Üniversite'nin diken diken,sımsıkışık, yoğun, sağlam, tek parçataştan yamuk dörtgeni. Sağda,

Page 723: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kent'in, bahçelerle, anıtlarla dahaçok karışmış engin yarım dairesi.Sayısız yollarla harelenmiş üç blok,Cite, Üniversite, Kent. Ortasında,adalarla, köprülerle, gemilerletıkanmış, Du Breul Baba'nın"sağmal inek Seine" dediği SeineIrmağı. Çepeçevre etrafında, bin birçeşit tarımla yamalanmış, güzelköyler serpilmiş, uçsuz bucaksız birova. Solda Issy, Vanvres, Vaugirard,Montrouge, yuvarlak kulesi ve karekulesi ile Gentilly, vb. sağda.Conflans'dan Ville-l'Eveque'e kadar

Page 724: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yirmi tanesi daha. Ufukta, birhavuzun kenarı gibi yusyuvarlakbiçimde yerleşen bir tepelerkıvrımı. En sonda da, uzakta,doğuda Vincennes ve dört köşe yedikulesi; güneyde Bicetre ve sivrikuleleri; kuzeyde, Saint-Denis veipincecik sivri kulesi; batıda, Saint-Cloud ve kale burcu. İşte 1482'deyaşayan kargaların Notre-Dame'ınkulelerinin tepesinden gördükleriParis buydu.

Oysa Voltaire bu kentin "XIV.

Page 725: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Louis'den önce sadece dört güzelyapısı olduğunu" söylemişti:Sorbonne'un kubbesi, Val-de-Grâce,çağdaş Louvre, dördüncüsünüunuttum, belki de Luxembourg'du.Bereket versin ki, Voltaire"Candide"i de yazdı; insanlıktarihinin uzun dizisinde birbiri ardısıra gelip geçen bütün insanlararasında en başarılı şeytani gülüşüolan da odur. Bu da zaten, insanıngüçlü bir deha olup da, katkıdabulunmadığı, içinde olmadığı birsanattan hiçbir şey anlamadığını

Page 726: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kanıtlar. Moliere, Raffaello veMichelangelo'ya "Çağlarının şuMignard'ları"[60] derken onları pekçok onurlandırdığını sanmıyormuydu?

Biz gene on beşinci yüzyılParis'ine dönelim.

Paris o zamanlar sadece güzelbir kent değildi; tutarlı bir kentti de;Ortaçağ'ın mimari ve tarihi birürünü, taştan bir tarihti. Sadece ikikatmandan meydana gelmiş bir

Page 727: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kentti: Roman katman ve gotikkatman, çünkü Roma katmanı,Ortaçağ'ın kalın kabuğunu deliparasından göründüğü JulianusHamamları dışında, çok uzunzamandan beri kaybolmuştu. Keltkatmanına gelince, kuyular kazarkenbile artık hiçbir örneğinerastlanmıyordu.

Elli yıl sonra, Rönesans gelipde son derece ciddi, ağırbaşlıolmakla birlikte gene de pek çeşitliolan bu bütünlüğe düşlemlerinin ve

Page 728: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sistemlerin göz kamaştıranihtişamını, roman biçemi yarımdaire kemerler, Grek biçemisütunlar, gotik basıklıklaraşırılıklarını, son derece zarif veeşsiz oymalarını, arabesk ve yaprakbiçimi süslere özel düşkünlüğünü,Luther çağdaşı mimari putataparlığını kattığı zaman, Paris belkide, göze de, düşünceye de daha azahenkli gelmesine karşın, daha dagüzelleşti. Ne var ki, bu harikuladean uzun sürmedi. Rönesans yansızolamadı; sadece inşa etmekle

Page 729: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yetinmedi, yıkmak istedi. Alana dagereksinmesi olduğu bir gerçektir.Bunun için, gotik Paris sadece birdakika eksiksiz olabildi. Saint-Jacques-de-la-Boucherie dahahenüz tamamlanmıştı ki, eskiLouvre'u yıkmaya başlıyorlardı.

O zamandan beri, koca kentgünden güne biçimsizleşti. Altındaroman biçemi Paris'in kaybolduğugotik Paris de yok oldu. Ama onunyerini hangi Paris'in aldığısöylenebilir mi?

Page 730: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hâlâ pek ince zevkli iki yapıolan Tuileries'de Catherine deMedicis'nin Paris'i, BelediyeSarayı'nda da 11. Henri'nin Paris'ivardır; Royale Alanı'nda IV.Henri'nin Paris'i vardır: Taş köşelituğla önyüzlerle, kayağantaşı kaplıdamlarıyla üç renkli evler; Val-de-Grâce'da XIII. Louis'nin Paris'i:Ezilmiş ve bodur bir mimari, sepetsapı biçiminde kemerler, sütunlardabilmem nasıl göbekli ve kubbelerdede kambur bir hal; Invalides'de XIV.Louis'nin Paris'i: Büyük, görkemli,

Page 731: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaldızlı ve soğuk; Saint-Sulpice'deXV. Louis'nin Paris'i: Kıvrımlar,kurdele fiyonkları, bulutlar, telşehriyeler, hindibalar, hepsi detaştan; Pantheon'da XVI. Louis' ninParis'i: Roma'daki Saint-PierreKilisesi'nin kötü bir kopyası (binabeceriksizce kurulmuş, bu daçizgilere uygun düşmemiş); TıbbiyeOkulu'nda Cumhuriyet'in Paris'i: lll.yıl anayasası Minos yasalarına nekadar benzerse, Colosseum'a ya daParthenon'a o kadar benzeyen birzavallı Grek ve Roma beğenisi;

Page 732: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mimaride buna geçiş dönemibeğenisi adı verilir; VendomeAlam'nda Napoleon'un Paris'i: İştebu Paris yücedir, uludur; toplardanyapılmış tunç bir sütun; Borsabinasında Restauratioriun Paris'i:Bembeyaz bir sütunun üzerindedümdüz bir şerit; tümü karedir veyirmi milyona mal olmuştur.

Ayırt edici bu yapılardan herbirine bir beğeni, biçim ve tavırbenzerliğiyle çeşitli yerleredağılmış ve uzmanların gözlerinin

Page 733: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kolayca seçtiği, tarihini belirttiğibir miktar ev de bağlanır. İnsanbakıp da görmesini bilince, biryüzyılın ruhunu, bir kralın yüzifadesini bir kapı tokmağında bilebulur.

Demek ki bugünkü Paris'inhiçbir genel yüz ifadesi yok. Birçokyüzyılın örneklerinin birkoleksiyonudur; bu örneklerin engüzelleri de yitip gitmiştir. Başkentsadece evlerle genişliyor, hem dene evler! Paris bu gidişle, her elli

Page 734: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yılda bir yenilenecek demektir. Bunedenle, mimarisinin tarihselanlamı her gün siliniyor. Anıtlarkentte gittikçe seyrekleşiyor, âdetaevlerin içinde boğularak yavaşyavaş gömülüp battıklarını görürgibi oluyoruz. Babalarımızın taştanbir Paris'i vardı; oğullarımızalçıdan bir Paris ile yetinmekzorunda kalacaklar.

Yeni Paris'in çağdaş anıtlarınagelince, onlardan söz etmektenkendimizi bağışık tutacağız. Onları

Page 735: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerektiği ölçüde takdiretmediğimizden değil. Hiçkuşkusuz, B. Soufflot'nun Sainte-Genevieve'i şimdiye kadar taştanyapılmış Savoie pastalarının engüzelidir. Legion d'Honneur Sarayıda son derece soylu bir pastaörneğidir. Tahıl Pazarı'nın kubbesibüyük ölçekli bir İngiliz cokeykasketidir. Saint-Sulpice'in kulelerikocaman iki zurnadır; önündesonunda bu da bir biçimdir; yamruyumru, buruşuk suratlı telgraf direğibunların çatılarında sevimli bir

Page 736: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

engebe meydana getiriyor. Saint-Roch'un cümle kapısının ihtişamıancak Saint-Thomas d'Aquin ile boyölçüşebilir. Bir mahzende yüksekkabartma halinde yontulmuşçarmıhtaki İsa heykeli ve yaldızlıtahtadan bir güneş simgesi vardır.Bütün bunlar çok güzel şeylerdir.Botanik Bahçesi'nin labirentindekifener de pek usta işidir. BorsaSarayı'na gelince, sütunlarıylaGrek, yarım çember biçimindekikapı ve pencere kemerleriyleRomalı, basık, büyük kubbesiyle

Page 737: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rönesanslı olan bu yapı, hiç kuşkuyok ki çok düzgün ve çok saf biranıttır. Kanıtı da şudur ki, Atina'dabile görülmeyen, şuradan buradanzarafetle soba borularının kestiği,güzel bir düz çizgi halindekiparmaklıklı bir çatı katıylataçlandırılmıştır. Şunu da ekleyelimki, bir yapının mimarisinin yapılışamacına uygun olması bu amacın dabinanın sadece görünüşünden kendikendisini ele vermesi usuldense, hiçayrım gözetmeksizin, bir kralsarayı, bir meclis binası, bir

Page 738: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belediye sarayı, bir okul, at eğitimyeri, bir akademi, bir antrepo, biradliye binası, bir müze, bir kışla,bir lahit, bir tapınak, bir tiyatroolabilen yapıya insan ancakhayranlık duyabilir. Ama bu yapışimdilik Borsa Sarayı'dır. Bir yapıüstelik iklime de uyum sağlamalıdır.Bu bina, hiç kuşkusuz, bizim soğukve yağmurlu havalarımız içinyapılmıştır. Doğuda olduğu gibi,âdeta dümdüz bir damı vardır, bunedenle kışın kar yağdığı zamandamı süpürürler, besbelli ki dam

Page 739: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

denen şey de süpürülmek içinyapılmıştır. Az önce sözünüettiğimiz amaca gelince, onu dapekâlâ yerine getiriyor, eskiYunan'da tapmak olabileceği gibi,Fransa'da Borsa binasıdır.Önyüzündeki güzelim çizgilerinsaflığını bozabilecek olan saatkadranını gizlemek için mimargerçekten de oldukça sıkıntı çekmiş;ama buna karşılık binanınçepeçevre etrafını dolanan şu sırasıra sütunlara sahip olduk; bunlarınaltında dinsel kutsallığı olan önemli

Page 740: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

günlerde kambiyo memurları,ticaret simsarları kafilesi büyük birgörkemle yayılabilir.

Kesinlikle kuşku yoktur ki,bunlar son derece görkemliyapılardır. Bunlara bir de RivoliCaddesi gibi, eğlenceli ve değişikbirçok sokağı da ekleyelim ve birgün balon uçuşu görülen Paris'in, buçizgi zenginliğini, ayrıntı bolluğunu,bu görünüş çeşitliliğini, bir damatahtasının özelliğini oluşturansadelikteki o bilmem nasıl bir

Page 741: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüceliği ve güzelliktebeklenilmeyeni, umulmayanı gözlerönüne sermesinden hiç de umudumukesmiyorum.

Bununla birlikte, bugünkü Parissize ne kadar güzel, ne kadargörkemli gelirse gelsin, on beşinciyüzyılın Paris'ini hayalinizdecanlandırın, onu aklınızdan yenibaştan kurun, sipsivri kuletepelerinin, kalelerin ve çankulelerinin şu şaşkınlık verici çitiarasından gün ışığına bir bakın,

Page 742: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

muazzam kentin ortasına serpin,adaların sivri ucuyla yırtın, biryılanın gömleğinden daha değişkenolan Seine Irmağı'nı yeşil ve sarıgeniş bataklıklarıyla köprülerinkemerlerinde büzüştürün, gökmavisi bir ufkun üzerinde o kocamışköhne Paris'in gotik yüzünü açıkçabelirtin, onu sayısız bacasınayapışan bir kış pusunun içinde oyüzün çevresini dalgalandırın; onuderin bir gecenin içinde boğun vebu karanlık yapılar labirentininiçindeki zifiri karanlıklarla ışıkların

Page 743: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

garip oyununu seyredin; onu bellibelirsiz çizen ve sislerin içindenkulelerinin kocaman başlarınıortaya çıkaran bir ayışığını orayaatıverin ya da şu kapkara siluetiyeniden ele alın, çan kulelerininalemlerini, sivri çatıların binlercedar açılarını gölgelerle yenidencanlandırın ve bir köpekbalığıçenesinden daha da tırtıllı olan bugörüntüyü batının bakır kızılı göğüüzerinde belirtin. Sonra dakarşılaştırın.

Page 744: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve yeni kentin artık sizeveremeyeceği bir duyguyu eskikentten almak isterseniz, çıkın,büyük bir şenlik sabahı,Paskalya'nın ya da Pentecote'undoğan güneşinde, bütün başkentiayaklarınızın altındagörebileceğiniz yüksek bir yereçıkın ve neşeli çan seslerininuyanışında bulunun. Gökyüzündenkopan bir işaretle –çünkü bu işaretigüneş verir– bu binlerce kiliseninhep birlikte titrediğini görün.Bunlar önce, tıpkı çalgıcıların

Page 745: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlayacaklarını birbirlerine haberverdikleri gibi, bir kilisedenöbürüne giden dağınıkçınlamalardır; sonra birdenbirebakın, –çünkü kimi zaman kulağında gözü vardır sanki– her çankulesinden, aynı anda, bir sessütunu gibi, bir ahenk dumanı gibibir şeyin yükseldiğini görün. Önce,her çanın titreşimi dümdüz, saf,âdeta ötekilerden ayrı olaraksabahın parlak göğünde yükselir.Sonra, yavaş yavaş, büyüyerekbunlar birbirleriyle birleşirler,

Page 746: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birbirlerine katılırlar, birbirininiçinde kaybolurlar, görkemli birkonser halinde birbirlerinekarışırlar. Sayısız çandan durmadanyayılan, uçan, dalgalanan, sıçrayan,kentin üzerinde dönen, salınımların,titreşimlerinin sağır edici halkasınıufkun çok ötelerine uzatan bir seslititreşimler kütlesidir bu artık.Bununla birlikte, bu ahenk denizibir düzensizlik, bir kaos değildir.Bütün iriliğine ve bütün derinliğinekarşın saydamlığından hiçbir şeyyitirmemiştir. Orada, çanlardan

Page 747: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıkan her nota topluluğunun ayrı aynkıvrıldığını görürsünüz; orada,kaynana zırıltısıyla kalın seslikocaman çanın, sırasıyla bir kalın,bir cırtlak söyleşileriniizleyebilirsiniz; orada, oktavlarınbir çan kulesinden öbürünezıpladıklarını görürsünüz; onlarınkanatlanmış gibi, hafifçecik, ıslıkçalaraktan gümüş çandan ileriatıldıklarına, kaynana zırıltısından,kırılmış, sakatlanmış, topallayarakdüşüşlerine bakarsınız; onlarınarasında Saint-Eustache Kilisesi'nin

Page 748: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yedi çanının durmadan inip çıkanzengin sesler dizisini seyredersiniz.Bütün bunların arasında koşuşan,berrak, hızlı notaların ışıklı üç, dörtzikzak yaptığım, şimşekler gibikaybolup gittiğini görürsünüz.Şuradaki keskin, çatlak sesli şarkıcıSaint-Martin Manastırı'dır; burada,Bastille'in uğursuz, öfkeli sesi; öbüruçta inceyle kalın arası sesiyleLouvre'un iri kulesi. Sarayın şahaneçanı, durmadan, dört yana parlakses titreşimlerini serper: Bunlarınüzerine eşit aralarla Notre-Dame'ın

Page 749: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulesinden tek yönlü bir sesdökülür, onları çekiç altındaki örsgibi kıvılcımlandırır. Zaman zamanSaint-Germain-des-Pres'nin üçlüçanından gelen türlü çeşit sesingeçtiğini görürsünüz. Sonra genearada sırada bu yüce sesler kütlesiaralanır, Ave-Maria'nın bir yıldıztuğu gibi ortaya çıkan, parlayan,kalından inceye geçen sesine yolverir. Altında, konserin enderinlerinde, kiliselerin,kubbelerinin ürpertili gözenekleriarasından fışkırarak taşan iç

Page 750: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şarkısını belli belirsizayrımsarsınız. Hiç kuşkusuz,dinlemek zahmetine değen biroperadır bu. Genellikle, gündüzParis'ten taşan gürültü, konuşankenttir; gece soluk alan kenttir;burada ise şarkı söyleyen kenttir.Çan kulelerinin şu "hep birden"inekulak verin, hepsinin üzerine yarımmilyon insanın mırıltısını, ırmağınbitmez tükenmez sızlanmalarını,rüzgârın sonsuz esintilerini, süslü,görkemli org dolapları gibi,ufuktaki tepelerin üzerine yerleşen

Page 751: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dört ormanın ağır, uzak dörtlüezgilerini yayın; böylece de orada,açıkla koyu arası renklerde olduğugibi, merkezi gürültüde bulunabilençok boğuk, çok tiz bütün seslerikısın; sonra da dünyada bu çanlar,çıngıraklar gürültüsünden, bumusiki cehenneminden, üç yüz ayakyükseklikteki taş boruların içindehepsi birden şarkı söyleyen bubinlerce tunç sesten, artık sadecebir orkestra olan bu kentten, birfırtınanın gürültüsünü yaşatan busenfoniden daha zengin, daha neşeli,

Page 752: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha yaldızlı, daha parlak bir şeybiliyorsanız, söyleyin.

Page 753: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 754: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dördüncü Bölüm

Page 755: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IMerhametli Kişiler

Bu öykünün geçtiği dönemdenon altı yıl önce, güzel birQuasimodo Yortusu'nun bir pazar[61]

sabahı, Notre-Dame Kilisesi'ndekiayinden sonra, soldaki son cemaatyerinde, yere çakılı tahta yatağınüzerine canlı bir yaratıkbırakılmıştı. Des Essarts ŞövalyesiAntoine'ın taştan oyulmuşyontusunun 1413'ten beri, hem

Page 756: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

evliyayı, hem de mümini devirmeyekarar verdikleri günden beri dizçökerek seyrettiği ermişChristophe'un şu "büyük sureti"nintam karşısında bir yerdi bu yaratığınbırakıldığı nokta. Genel olarak,bulunmuş çocukların bu tahtaüzerinde halkın acımasınasunulması bir gelenek halindeydi.Kim isterse onları oradan alırdı. Butahta peykenin önünde bakır birsadaka tası da dururdu.

1467 yılının Quasimodo sabahı

Page 757: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu tahtanın üzerinde yatan canlıyaratık benzeri şey, çevresinetoplanan oldukça büyük birkalabalığın son derece merakınıçekmişti. Topluluğun çoğunluğunucinsi latif oluşturuyordu. Bunlarınhemen hemen hepsi de yaşlıkadınlardı.

İlk sırada ve tahta peykeyedoğru en çok eğilmiş olanlararasında, sırtlarındaki bir tür rahibegiysisi ve kurşuni pelerinlerindenbir dinsel topluluğa bağlı oldukları

Page 758: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlaşılan dört tanesi özellikle gözeçarpıyordu. Bu alçakgönüllü,saygıdeğer dört hanımın adlarınıöykünün geleceğe aktarmasında birsakınca görmüyorum. Bunlar: Agnesla Herme, Jehanne de la Tarme,Henriette la Gaultiere, Gauchere laViolette idi; dördü de dul, dördü deEtienne-Haudry Manastırı'na bağlırahibelerdi; vaaz dinlemek üzere,Pierre d'AilIy'nin tüzüğü uyarınca,başrahibelerinin izniyle evlerindençıkmışlardı.

Page 759: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hem zaten bu saf yürekli"Haudriettes"ler şu anda Pierred'Ailly'nin kurallarına uygundavranıyorlarsa da, onlarakonuşmamayı insafsızca buyuranMichel de Brache'ın ve PisaKardinali'nin kurallarını seve sevecanı gönülden çiğniyorlardı.

Agnes bunca bakıştan ürkerektahta döşeğin üzerinde haykıran,kıvranan küçük yaratığı seyrederkenGauchere'e:

"Nedir bu böyle,

Page 760: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hemşireciğim?" diyordu.

Jehanne da, "Şimdi çocuklarıböyle yapıyorlarsa eğer, halimiznice olur?" diyordu.

Agnes, "Çocuklar konusunda hiçbilgim yok; ama buna bakmaklainsan mutlaka günah işler," dedi.

"Bu çocuk değil ki, Agnes."

Gauchere de, "Bu ucube birmaymun olacak," diye bir fikiryürüttü.

Page 761: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Henriette la Gaultiere, "Bu birmucize," diye atıldı.

Agnes, "Öyleyse," diye belirtti.'Laetare' Yortusu pazarından beri butam üçüncüsü. Çünkü daha bir haftaönce, Notre-Dame d'Aubervillierstarafından pek kutsal bir biçimdecezalandırılan hacılar alaycısınınmucizesini gördük, o da bu ayınikinci mucizesiydi."

Jehanne, "Bu sözümonabulunmuş çocuk tam bir iğrençlikcanavarı," diye sürdürdü.

Page 762: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gauchere, "Bu, bir kiliseşarkıcısını bile sağır edecek kadarbağırıyor," dedi. "Sus bakalım,küçük geveze!"

La Gaultiere ellerinikavuşturarak, "Ne demezsiniz! Bugarabeti B. de Paris'ye B. de Reimsgönderiyor!" diye ekledi.

Agnes la Herme, "Öylesanıyorum ki," dedi, "bu bir hayvan,bir canavar, bir dişi domuzla birYahudi'nin birleşmesinin ürünü;yani Hıristiyan olmayan, suya ya da

Page 763: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ateşe atılması gereken bir şey!"

La Gaultiere de, "Umarım hiçkimse bunu istemez," dedi.

Agnes, "Ah! Yarabbi!" diyehaykırdı, "Irmaktan aşağı inerkensokağın alt başında SayınPiskopos'un evinin yanındabulunmuş çocuklar evindekisütnineler var ya hani, ya bu küçükcanavarı emzirmeleri için onlaragötürürlerse! Bir vampire memevermeyi yeğlerim, doğrusu ya."

Page 764: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehanne, "Şu zavallı Herme dene saf şey!" diye atıldı."Hemşireciğim, görmüyor musunuz,bu küçük canavar en aşağı dörtyaşında var, sizin sütünüzden çok,tandır kebabına gereksinmesi varonun."

Gerçekten de, bu "küçükcanavar" yeni doğmuş bir bebekdeğildi. (Doğruyu söylemekgerekirse, biz de ona küçükcanavardan başka bir adveremeyeceğiz.) Bu, o dönemde

Page 765: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Paris piskoposu olan SayınGuillaume Chartier'nin markasıbasılmış bir bez çuvaldan dışarıçıkan bir baş, hayli köşeli ve haylidevinimli küçük bir kütleydi.Hapsedildiği torbadan dışarı taşanbu baş oldukça biçimsiz, çirkin birşeydi. Orada sadece bir kızıl saçormanı, bir göz, bir ağız, bir dedişler görünüyordu. Göz ağlıyor,ağız bağırıyor, dişler de sankiısıracak bir şeyler arıyordu. Bütünüde, çevrede durmadan artan,yenilenen halk kalabalığının büyük

Page 766: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şaşkınlığı karşısında torbanın içindeçırpınıp duruyordu.

Altı yaşlarında kadar pek güzel,şipşirin bir kızcağızın elindentutmuş, arkasında başındakihotozunun altın iğnesinden ta yerekadar uzun bir örtü sürüyen zenginve soylu bir hanım, Aloise deGondelaurier, geçerken tahtayatağın önünde durdu, talihsizyaratığı bir süre seyretti. O sırada,ipekliler, kadifeler içindeki sevimliküçük kızı Fleur-de-Lys de

Page 767: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gondelaurier güzel parmağıylatahta yatağa asılı duran tabelayıheceliyordu: BULUNMUŞÇOCUKLAR.

Soylu hanım tiksintiyle başınıçevirirken:

"Ben burada sadece çocuklarteşhir edilir sanırdım," dedi.

Metelikler arasında tatlı birsesle şıkırdayan ve Etienne-HaudryManastırı'nın zavallı rahibeleriningözlerini fal taşı gibi açmalarına

Page 768: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

neden olan gümüş lirayı sadakaçanağına atıp, sırtını döndü.

Bir süre sonra, kralın başkâtibio azametli, ağırbaşlı ve bilginRobert Mistricolle, bir kolundakocaman bir dua kitabı, öbürkolunda da eşi (Guillemette laMairesse Hanım), böylece hemtinsel, hem de cismani ikidüzenleyicisini yanında taşıyarak,oradan geçti.

Tahta sehpanın üzerindekinesneyi yakından inceledikten

Page 769: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra:

"Bulunmuş çocuk!" dedi."Görünüşe bakılırsa PhlegetoIrmağı[62] kıyısında bulunmuş!"

Guillemette Hanım da:

"Bunun sadece bir tek gözügörünüyor," diye belirtti. "Ötekininüzerinde kocaman bir et beni var."

"Canım, o et beni değil," diyeitiraz etti Robert Mistricolle Efendi.

Page 770: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Tıpkı buna benzer bir canavargizleyen bir yumurtadır o, onun da,içinde başka bir şeytan bulunanküçük bir yumurtası var; bu böylecesürüp gider."

Guillemette la Mairesse:

"Siz bunu neredenbiliyorsunuz?" diye sordu.

"Çok güvenilir bir kaynaktanbiliyorum."

Gauchere de, "Sayın Başkatip,

Page 771: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu sözümona bulunmuş çocuğungeleceği konusunda ne tahminediyorsunuz?" diye sordu.

Mistricolle de: "En büyükfelaketler," yanıtını verdi.

Dinleyiciler arasındaki yaşlı birkadın:

"Ah Yarabbim!" dedi, "hem dedaha geçen yıl vebayı andıranşiddetli bir hastalık salgını olmuştu;İngilizlerin Harefleu'ye askerçıkardıkları da söylenip duruyor."

Page 772: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Topluluk içinden başka birkadın:

"Bu olay belki de Kraliçe'ninEylül ayında Paris'e gelmesineengel olur!" dedi. "Alış-veriş zateno kadar kötü gidiyor ki!"

Jehanne de la Tarme:

"Bana öyle geliyor ki," diyehaykırdı, "bu küçük büyücünün birtahta üzerinde yatacak yerde bir çalıyığınının üzerinde yatması Parishalkı için çok daha iyi olurdu!"

Page 773: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Deminki yaşlı kadın da:

"Bol alevli bir çalı yığını!" diyeekledi.

Mistricolle, "Öylesi dahasakınımlı bir davranış olurdu,"dedi.

Birkaç dakikadan beri, genç birrahip rahibelerin düşünceleriyle,başkatibin hükümlerini dinliyordu.Ciddi ve sert bir yüz, geniş bir alın,derin bir bakıştı bu. Sessizcekalabalığı geri itti, "küçük

Page 774: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyücü"yü inceledi ve elini onunüzerine doğru uzattı. Tam zamanındayetişmişti. Çünkü bütün budindarlar şimdiden "bol alevli çalıyığınını" ağızları sulanarakdüşünüyorlardı.

Rahip, "Bu çocuğu evlatediniyorum," dedi.

Onu cüppesinin içine koydu vealıp götürdü. Orada bulunanlarınhepsi onun ardından ürkek gözlerlebakakaldılar. Adam bir süre sonra,o çağlarda kiliseden manastıra

Page 775: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulaşan Kırmızı Kapı'dan geçipkaybolmuştu bile.

İlk şaşkınlık anı geçtikten sonraJehanne de la Tarme, Gaultiere'inkulağına eğilip:

"Bu genç rahip Bay ClaudeFrollo'nun büyücü olduğunu bensize söylememiş miydim,hemşireciğim?" dedi.

Page 776: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIClaude Frollo

Gerçekten de, Claude Frollorastgele bir kimse değildi. Geçenyüzyılın o densiz, haddini bilmezdilinde hiç ayrım gözetmeksizin"yüksek kentsoylular" ya da "küçüksoylular" adı verilen o orta halliailelerin birinden geliyordu. Buaileye Paclet Kardeşler'den ParisPiskoposluğu'na bağlı bulunan,yirmi bir konutu on üçüncü yüzyılda

Page 777: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ruhani mahkeme huzurunda birçokdavaya konu olan TirechappeMalikânesi miras kalmıştı. ClaudeFrollo da bu malikânenin sahibisıfatıyla gerek Paris'te, gerekbanliyölerde arazi vergisi isteyenderebeylerden biriydi; bu nitelikleonun adı uzun zaman, François LeRez Efendi'ye ait TancarvilleKonağı ile Tours Okulu arasında,Saint-Martin-des-Champs'dakimanastır vakıf sicilinde görüldü.

Claude Frollo'yu ailesi daha

Page 778: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çocukluğunda ruhban sınıfınaadamıştı. Ona Latinceöğretmişlerdi. Gözlerini yereeğmeye ve alçak sesle konuşmayaalıştırılarak yetiştirilmişti. Dahaküçücük bir çocukken, babası onuÜniversite'deki Torchi ManastırOkulu'na yerleştirmişti. Çocukorada dua kitabıyla okuma kitabıarasında büyüdü.

Zaten, tutkuyla çalışan ve çabuköğrenen durgun, ağırbaşlı, üzgüntavırlı bir çocuktu. Teneffüslerde

Page 779: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

avaz avaz çığlıklar koparmazdı.Fouarre Sokağı'ndaki içkiâlemlerine pek seyrek katılırdı,"dare alapas et capilloslaniare"nin[63] ne olduğunu bilmezdive yazarların "Üniversite'nin altıncıkarışıklığı" adı altında kaydettikleri1463 ayaklanmasına hiç mi hiçkatılmamıştı. Montagu'nün yoksulöğrencilerinin kendilerine adınıveren kısa kaputlarıyla ya daDormans Okulu'nda parasız yatılıokuyan öğrencilerin tepeleri tıraşedilmiş başlarıyla, hele üç renkli –

Page 780: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tirşe, mavi, mor– Quatre-CouronnesKardinali fermanının dediği gibi"azurini coloris et bruni" çuhadanuzun ceketleriyle pek ender alayederdi.

Buna karşılık, Jean-de-BeauvaisSokağı'ndaki büyüklü küçüklübütün okulların gedikliöğrencisiydi. Kilise Hukuku'nuokumaya başlayacağı anda RahipSaint-Pierre de Val'in ilk gözüneilişen öğrenci, hep Claude Frolloidi: Saint-Vendregesile Okulu'nda,

Page 781: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kürsünün tam karşısında, birfilayağına yapışmış gibi durur,elinde boynuz diviti, kaleminigeveler, aşınmış dizinin üzerindeyazı karalar, kışın da parmaklarınınucuna üflerdi. Kararnameleröğretmeni Sayın Miles d'Islier'ninher pazartesi sabahı, Chef-Saint-Denis Okulu'nun kapıları açılırkensoluk soluğa geldiğini gördüğü ilkdinleyici Claude Frollo idi.Böylece genç rahip adayı daha onaltı yaşında mistik teolojide birkilise büyüğüne, hukuki teolojide

Page 782: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ruhani meclis rahibine, skolastikteolojide de bir Sorbonneprofesörüne kafa tutacak durumagelmişti.

Teolojiyi aştıktan sonra PapalarKararnameleri bilimine daldı."Mahkeme Hükümleri Üstadı"ndan"Charlemagne Fermanları"nainmişti. Bilim doymazlığıyla, üstüste, Papa buyrultularını yutmuştu;Hispale piskoposu Theodore'un,Worms piskoposu Bouchard'ın,Chartres piskoposu Yves'in

Page 783: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fermanlarını; sonra CharlemagneFermanları'nın yerini alan GratienPapalık Fermanı'nı; daha sonra IX.Gregoire'ın risalesini, IILHonorius'un "Super specula"mektubunu, adeta yuttu. Ortaçağkaosu içinde çarpışan ve hazırlıkevresinde bulunan bu genişyurttaşlık hukuku ve kilise hukukudönemini, Piskopos Theodore'un618'de açtığı ve Papa Gregoire'ın1227'de kapattığı o dönemi kendisiiçin berrak ve rahat, kolay anlaşılırhale getirdi.

Page 784: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu işi de tamamladıktan sonra,tıp bilimine, zekâ çalışmalarıisteyen sanatlara atıldı. Otlar vemerhemler bilimini öğrendi.Şiddetli ateşler, yaralar-bereler,irinli şişler ve çıbanlar konusundauzman oldu. Jacques d'Espars onuiç hastalıkları uzmanı, RichardHellain de cerrah olarak yanlarınaalırlardı. Bütün sanat lisans, ihtisasve doktora aşamalarını başarıylageçti. Yabancı dilleri, Latinceyi,İbraniceyi, Yunancayı, o çağda pekisteklisi bulunmayan bu üç kutsal

Page 785: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dili öğrendi. Bilim konusunda nevarsa hepsini elde etmek vebiriktirmek tutkusu onda adetagerçek bir hastalığa dönüşmüştü.On sekiz yaşında dört fakülteyibitirmişti. Genç adama öylegeliyordu ki, yaşamın tek amacıvardır: Öğrenmek.

Aşağı yukarı o günlerde,1466'nın şiddetli yazında, ParisVikontluğu'nda tam kırk binden fazlakişiyi götüren büyük veba salgınıpatlak vermişti ve bu ölenler

Page 786: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında Jean de Troyes adıylaanılan "pek erdemli, yetenekli,bilgin ve zarif bir kimse olan, kralınmüneccimbaşısı Arnoul Efendi" devardı. Hastalığın en çok TirechappeSokağı'nı kasıp kavurduğusöylentileri Üniversite'de yayıldı.Claude'un anası babası daemlaklarının ortasında, oradaoturuyorlardı. Genç öğrenci birhayli telaşlanarak hemen baba evinekoştu. İçeri girdiğinde anası dababası da bir gün önce ölmüşlerdi.Daha kundakta olan bir erkek

Page 787: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kardeşi sağdı, beşiğinde avaz avazbağırıyordu. Bu çocuk Claude'aailesinden kalan tek varlıktı.Çocuğu hemen kucağına aldı vederin düşüncelere dalarak evdençıktı. Genç adam o zamana kadarsadece bilim dünyasında yaşamıştı,şimdi artık hayatın içinde yaşamayabaşlıyordu.

Bu felaket Claude'un yaşamındabir bunalım yarattı. On dokuzyaşında yetim öksüz bir ağabey, biraile başkanı olarak, okul

Page 788: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşlerinden bu dünyanıngerçeklerine çekildiğini pek acı birbiçimde duyumsamıştı. Bununüzerine, yüreğinin derinlerindebüyük bir acıma duyarak bu çocuğa,kardeşine, sonsuz bir tutku veözveriyle bağlandı; şimdiye kadarsadece kitapları sevmiş olankendisi için insan sevgisi pek garip,pek tatlı bir şeydi.

Bu sevgi şaşılacak bir dereceyekadar gelişti. Böylesine eldeğmemiş, bakir bir ruhta bu sevgi

Page 789: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ilk aşk gibi bir şeydi.Çocukluğundan beri, pek az tanıdığıana babasından ayrı kalan,manastıra kapatılan, âdeta kitaplarıniçine hapsedilen, her şeyden önceçalışmak, öğrenmek hırsında olan, ozamana kadar sadece bilim içindegenişleyen zekâsına, edebiyat içindebüyüyen düşlerine özen gösteren,onlara bağlı olan zavallı öğrenciyüreğinin yerini hissedecek zamanıdaha bulamamıştı. Gökten ansızınkucağına düşen bu anasız-babasızerkek kardeş, bu bir damla

Page 790: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yavrucak, onu yepyeni bir insanhaline getirdi. Şu dünyadaSorbonne'un kuramlarından veHomeros'un dizelerinden dahabaşka bir şeylerin de bulunduğunu,insanoğlunun sevgiye gereksinmeduyduğunu, sevgisiz, aşksız yaşamınkuru, çıplak, yaygaracı ve kulaktırmalayıcı gıcırtılı bir çarktanbaşka bir şey olmadığını öğrendi.Yalnız, sandı ki, çünkü hâlâdüşlemlerin ancak gene düşlemlerinyerini aldığı yaştaydı, kan bağları,aile sevgileri zorunlu olan tek

Page 791: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevgilerdir, sevilecek bir küçükkardeş de bütün bir yaşamıdoldurmaya yeter.

İşte böylece, daha şimdiden,derin, ateşli, yoğun bir yaradılışıntutkusuyla, kendini canla başlaküçük Jehan'ın sevgisine gömdü. Buzavallı, narin, güzel, sarışın,pembe-beyaz, kıvır kıvır saçlıyaratık, bir yetimden başkadayanağı olmayan bu öksüz,yüreğinin en derin noktalarına kadaronu alt-üst ediyordu. Yaradılışı

Page 792: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakımından ciddi bir düşünceyesahip olduğu için de, Jehan'ı sonsuzbir acımayla düşünmeye başladı.Büyük bir dikkat ve özen isteyençok narin bir şey gibi onun içintasalanmaya ve ona emek vermeyebaşladı. Çocuğa ağabeyden de öte,anne oldu.

Küçük Jehan, annesiniyitirdiğinde hâlâ meme emiyordu.Claude onu sütnineye verdi.Tirechappe Malikanesi'nden başka,Gentilly Kulesi'ne bağlı Moulin

Page 793: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mülkü de ona babasından miraskalmıştı. Winchestre Şatosu(Bicetre) yakınında, bir tepeninüzerinde bir değirmendi bu. Oradagüzel tombul bir çocuğu emzirendeğirmenci kadın vardı.Üniversite'ye de yakındı. Claudeküçük Jehan'ı ona kendisi götürdü.

Ondan sonra, omuzlarındataşıması gereken bir yükü olduğunudüşünerek, yaşamı son derececiddiye aldı. Küçük kardeşinindüşüncesi onun sadece tek

Page 794: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eğlencesi değil, aynı zamanda daçalışmalarının amacı olmuştu.Kendini Tanrı huzurunda sorumluolduğu bir geleceğe bütün bütünadamaya, kardeşinin mutluluğundan,gönencinden başka ne bir eş, ne debir çocuk sahibi olmamaya kararverdi. Böylece, rahiplik esinine herzamankinden daha çok bağlandı.Değeri, bilgisi, doğrudan doğruyaParis piskoposuna bağlı olandurumu kilisenin kapılarını onaardına kadar açıyordu. Papalığınözel izin belgesiyle, yirmi yaşında

Page 795: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahip olmuştu; Notre-Dame'ın engenç rahibiydi; pek geç saatteyapılan akşam ayininden dolayı"altare pigrorum"[64] adı verilenmihrapta ayini yönetiyordu.

Orada, ancak MoulinMalikânesi'ne koşmak için birsaatçik ayrıldığı sevgili kitaplarınaher zamankinden daha da çokdalmıştı. Onun yaşında pek enderrastlanan o bilgi ve sertlik karışımıona pek kısa bir zamanda manastırınsaygısını ve hayranlığını

Page 796: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kazandırmıştı. Genç Claude'unbilginlik ünü manastırdan halkayayılmıştı; bu ün de halk arasında, oçağlarda pek sık rastlandığı gibi,biraz büyücülüğe dönmüştü.

Claude Frollo, Quasimodogünü, sahına dönük koro kapısınınyanında, sağ kolda, Hz. Meryem'inresmine yakın olan kendimihraplarında tembellere vaazverdikten sonra dönerken, bulunmuşçocukların yattığı tahtanın başındahaykırıp duran yaşlı kadınlar

Page 797: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

topluluğu dikkatini çekmişti.

Böylesine nefret edilen,böylesine tehditler savrulan bahtsızküçük yaratığın yanına yaklaştı. Buderin acı, bu biçimsizlik, bu yüzüstübırakılmışlık ona kardeşinianımsattı; günün birinde kendisiölürse sevgili küçük Jehan'ın daböyle bulunmuş çocuklar tahtasıüzerine pek sefilce atıhvereceğidüşüncesi birdenbire aklınagelivermişti. Bütün bunların hepsibir anda yüreğine doluşmuştu:

Page 798: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İçinde büyük bir acıma dalgasıkabarmış, çocuğu alıp götürmüştü.

Claude Frollo çocuğu torbadançıkarınca, onu gerçekten de pekbiçimsiz, pek çirkin buldu.Zavallıcığın sol gözünün üstündebir et beni vardı; başı omuzlarınınarasına gömülmüş, belkemiği eğri,göğüs kemiği dışarı çıkık, bacaklarıçarpıktı; ama pek canlı, pekhareketli bir şeye benziyordu. Herne kadar, hangi dilden kekelediğinianlamak olanaksız ise de, çığlığı

Page 799: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gücünü, gürbüzlüğünü belliediyordu. Bu çirkinlik karşısındaClaude'un acıması daha da arttı;içinden, bu çocuğu kardeşininsevgisi uğruna büyütmeye ant içti;öyle ki, ileride, küçük Jehanherhangi bir suç işlerse, her şeyekarşın, kendi adına yapılan bu iyilikona karşı gelsin. Bu, kardeşi adınayapılan bir nevi hayır işleriyatırımıydı; bu, önceden onun içinbiriktirmek istediği önemsiz biriyilikti; günün birinde, cennetkapısında tek geçerli ayakbastı

Page 800: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

akçesi bu olduğundan, küçük haylazbelki de ona gereksinme duyardı,kim bilir.

Evlat edindiği çocuğu vaftiz etti,ona "Quasimodo" adını verdi; yaonu bulduğu günü belirtmek ya dazavallı küçüğün ne dereceye kadarnoksan, sadece taslak halindebulunduğunu anlatmak istemişti:Gerçekten de, tek gözlü, kambur,dizleri bitişik, bacakları çarpık olanQuasimodo ancak bir "yaklaşık" tanbaşka bir şey değildi.[65]

Page 801: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 802: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIImmanis Pecoris Custos,

Immanior Ipse[66]

Böylece, 1482'de, Quasimodoartık büyümüştü. Birkaç yıldan beri,babalığı Claude Frollo sayesinde,Notre-Dame'ın çancısı olmuştu:Tanrı'nın yardımıyla XI. Louis kralolmuş, Guillaume Chantier ölünce,kralın berberi olan amiri Olivier leDaim'in desteğiyle 1472'depiskopos olan üstü Louis de

Page 803: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beaumont sayesinde Claude Frollodajosas başdiyakozu olmuştu.

Demek ki, Quasimodo şimdiartık Notre-Dame'ın çancısıydı.

Zamanla, çancıyı kiliseylebirleştiren, sıkı sıkıya aralarındailişki kuran bilmem nasıl içten birbağ oluşmuştu. Meçhul doğumu vebiçimsiz yaradılışının ikiliuğursuzluğu nedeniyle ebediyen dışdünyadan ayrılan, çocukluğundanberi bu aşılmaz çifte dairenin içinehapsedilen zavallı bahtsız yaratık,

Page 804: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisini gölgelerinin içine alıpbağrına basan bu dindar duvarlarındışında, bu dünyadan hiçbir şeygörmemeye alışmıştı. O büyüyüpgeliştikçe Notre-Dame onun içinsırasıyla yumurta, yuva, ev, yurt,evren olmuştu.

Hiç kuşku yok ki, bu yaratıklabu yapı arasında gizemli, öncedenvar olan bir çeşit ahenk vardı. Dahaküçükken, yapının kubbelerininkaranlıklarında sıçrayarak, eğri-büğrü haliyle sürüklenirken, insan

Page 805: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzü, hayvan uzuvlarıyla, üzerineroman tarzı sütun başlıklarınıngölgesinin onca acayip şekilleryansıttığı bu nemli, karanlık taşdöşemenin doğal bir sürüngeninebenziyordu.

Daha sonraları, hiçdüşünmeden, ilk kez çan kulelerininipine yapıştığı ve oraya asıldığı,çanı harekete geçirdiği günClaude'a, babalığına, dili çözülenve konuşmaya başlayan bir çocukgibi göründü.

Page 806: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, yavaş yavaş, hepkilise çerçevesi içinde gelişerek,orada yaşayarak, orada uyuyarak,oradan hemen hemen hiççıkmayarak, her saat gizemli baskıaltında kalarak, en sonunda kendiside ona benzedi; katedralinbölünmez bir parçası haline geldi,oraya çakıldı kaldı. Onun çıkıntılıköşeleri –deyimi bağışlayın–yapının girintili köşelerine uydu vedeğil sadece orada yerleşip oturanı,üstelik doğal içeriği gibiydi. Hemenhemen oranın biçimini almıştı

Page 807: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

denebilir, tıpkı salyangozunkabuğunun biçimini alması gibi. Buonun evi, deliği, zarfıydı. Yaşlıkiliseyle onun arasında öyleiçgüdülü derin bir sevgi, öylemanyetik bir benzerlik vardı ki,oraya kaplumbağanın kabuğunauyduğu gibi uyuyordu. Sert pütürlükatedral onun kabuğuydu.

Bir insanla bir yapının bu garipbakışımlı benzerliği, doğrudandoğruya adeta aynı özden gelen bubirleşmeyi ifade etmek için

Page 808: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kullanmak zorunda kaldığımızbenzetmeleri sözcüğü sözcüğünekabul etmemesi için okuyucuyuuyarmak gereksizdir. Bu kadar uzun,böylesine iç içe bir ortak yaşayıştansonra bütün katedralle ne dereceyekadar içli dışlı olduğunu söylemekde yersizdir. Bu konut, bu barınakona özgü bir yerdi. Quasimodo'nuninmediği bir tek derinliği,çıkmadığı, tırmanmadığı bir tekyüksekliği yoktu. Defalarca, yalnızoymaların çıkıntılarındanyararlanarak, önyüzün birçok

Page 809: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüksekliğine tırmandığı daoluyordu. Dimdik bir duvarda kayanbir kertenkele gibi onun dış yüzündesürünerek çıktığı sık sık görülen oson derece yüksek, son derecekorkunç yerler olan şu dev ikizler,çan kuleleri ona ne baş dönmesi, nedehşet, ne de göz kararmasıveriyordu; elinin altında onları okadar yumuşak, uysal, tırmanmaya okadar elverişli görenlerQuasimodo'nun bu sarp yüzlükuleleri evcilleştirdiğini sanırlardı.Bu dev boyutlu kilisenin uçurumları

Page 810: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortasında bir hayli zıplayıp,tırmanıp oynadığından, dahayürümeden yüzen, küçücükkendenizle oynayan Kalabriyalı çocukgibi, o da bir çeşit maymun,dağkeçisi gibi bir şey olmuştu.

Hem zaten, yalnız bedeni değil,fikri de katedralin biçimini almışabenziyordu. Ruhu ne durumdaydı,bu yabanıl yaşam içinde, budüğümlü zarf içinde nasıl bir biçimalmıştı, nasıl bir alışkanlığayatkınlaşmıştı, belirtmesi güç bir

Page 811: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şeydir bu. Quasimodo tek gözlü,kambur, topal doğmuştu. Pek büyükemekle, pek büyük sabırla ClaudeFrollo ona konuşmayıöğretebilmişti. Ne var ki, zavallıbulunmuş çocuğun peşine biruğursuzluk takılmıştı. On dörtyaşında Notre-Dame'ın çancısıolunca, yeni bir sakatlık gelip onutamamlamıştı: Çanlar kulak zarımpatlatmıştı; sağır olmuştu. Doğanınona dünyaya sonuna kadar açıkbıraktığı tek kapı da birdenbireebediyen kapanmıştı.

Page 812: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu kapı, kapanırken,Quasimodo'nun ruhuna hâlâgirebilen tek sevinç ve ışıkparıltısını da kesti. Bu ruh bundanböyle zifiri karanlık bir geceyeyuvarlandı. Zavallının kederi debiçimsizliği gibi, umarsız, eksiksizbir hale geldi. Şunu da eklemedengeçmeyelim ki, sağırlığı onu birbakıma dilsiz etti. Çünkübaşkalarına gülünç olmamak için,sadece yalnız kaldığı zamanlarbozduğu bir suskunluğa gömüldü.Claude Frollo'nun onca emekle

Page 813: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çözdüğü o dili kendi isteğiylebağladı. Bu nedenle, durum onukonuşmaya zorladığı zaman, diliağırlaşmış, beceriksiz bir haldekalakalıyordu, tıpkı rezeleripaslanmış bir kapı gibi.

Şimdi, şu kalın, sert kabuğunarasından Quasimodo'nun ruhunakadar girmeyi bir deneseydik, kötüyapılmış şu bünyenin derinlikleriniaraştırabilseydik; saydam olmayanşu uzuvların arkasına meşaleylebakabilseydik, bu donuk yaratığın

Page 814: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlık içini inceleyebilseydik,karanlık köşelerini, anlamsızçıkmaz sokaklarımaydınlatabilseydik de bu inin tadibine zincirlenen ruhun üzerinebirdenbire parlak, kuvvetli bir ışıktutabilseydik hiç kuşkusuz obahtsızı, çok alçak, çok kısa bir taşkutunun içinde ikiye katlanmış birhalde ihtiyarlayan, Venedik'teki oünlü kurşun kaplı çatıların altındakizindanın mahpusları gibi rastgele,büzülmüş, kurumuş, çelimsiz,zavallı bir durumda bulurduk.

Page 815: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kusurlu bir bedende düşünceninde cılızlaştığı bir gerçektir.Quasimodo, içinde, kendi biçimineuygun bir ruhun körü körünekımıldadığını pek az sezinliyordu.Eşyanın etkileri onun düşüncesineulaşmadan önce büyük bir kırılmayauğruyordu. Beyni özelliği olan biryerdi: İçinden geçen düşünceleroradan eğri büğrü çıkıyordu. Bukırılmanın sonucunda meydanagelen düşünce kaçınılmaz olarakuzaklaşan, doğru çizgiden ayrılanbir görüntüydü.

Page 816: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, düşüncesinin sapıttığı,kimi zaman çılgın, kimi zamanahmak binlerce görüş aldanması,binlerce muhakeme hatası, binlercesapma doğuyordu.

Bu uğursuz bünyenin ilk etkisieşyaya yönelttiği bakışıbulandırmaktı. Onlardan hemenhemen hiçbir dolaysız görüş eldeedemiyordu. Dış dünya ona bizeolduğundan çok daha uzakmış gibigeliyordu.

Bahtsızlığının ikinci kötü etkisi

Page 817: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onu kötü bir insan yapmasıydı.

Gerçekten de kötüydü, çünküyabanıldı; yabanıldı, çünküçirkindi. Onun yaradılışında dabizimkindeki gibi bir mantık vardı.

Olağanüstü bir biçimdegelişmiş olan gücü kötülüğününbaşka bir nedeniydi, Hobles'undediği gibi "malus puer robustus."[67]

Zaten Quasimodo'nun hakkınıteslim etmek gerekir, kötülük onda

Page 818: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belki de doğuştan değildi. İnsanlararasındaki ilk adımlarından beri,aşağılandığını, horlandığını, itilipkakıldığını hissetmiş, sonraları dagörmüştü. İnsan ağzından çıkan hersöz onun için hep ya bir alaydı yada bir lanet. Büyüdükçe, çevresindesadece kin bulmuştu. Bunukabullenmişti. Genel kötülüğekatılmıştı. Kendisini yaraladıklarısilahı yerden almıştı.

Bütün bunlardan sonra, artıkyüzünü insanlardan yana istemeye

Page 819: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

istemeye çeviriyordu. Katedrali onayetiyordu. Orası mermer yüzlerledoluydu; krallar, ermişler,piskoposlar, onlar hiç olmazsasuratına karşı kahkahalarlagülmüyorlardı; ona sakin,iyiliksever, hoşgörülü bir gözlebakıyorlardı. Öbür yontular,canavarlar, şeytanlar ona kinbeslemiyorlardı, çünkü kendisi deonlara pek benziyordu. Bunlar dahaçok öbür insanlarla alayediyorlardı. Ermişler onundostuydu, onu kutsuyorlardı;

Page 820: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

canavarlar onun dostuydu, onukoruyorlardı. O da saatlerce onlarladertleşiyordu. Kimi zaman saatlercebu yontulardan birinin önüneçömeliyor, tek başına onunlakonuşuyordu. Birisi geliverirse,sevgilisinin penceresinin altındaşarkı söylerken yakalanan bir âşıkgibi kaçıveriyordu.

Katedral onun için yalnız dostve arkadaş topluluğu değil, aynızamanda bütün evrendi, bütündoğaydı. Her zaman çiçekli

Page 821: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vitraylardan başka bahçe; sütunbaşlıklarında açan, kuşlarla dolu şutaştan yaprakların gölgesindenbaşka gölge; kilisenin dev boyutluçan kulelerinden başka dağ; onlarınayaklarının dibinde uğuldayanParis'ten başka okyanusdüşünemiyordu.

Anası yerine koyduğu bu yapıdaen çok sevdiği şey çanlardı, onunruhunu uyandıran, ininde öylesisefilce katlanmış tuttuğu o zavallıkanatlarını ona açtırtan, onu kimi

Page 822: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zaman mutlu eden de çanlardı.Onlara âşıktı, onları okşuyor,onlarla konuşuyor, onların dilinianlıyordu. Kilise binasının yankolundaki sivri ince kulenin küçükçanından, cümle kapısının kocamançanına kadar hepsini ayrı ayrıseviyordu. Ortadaki çan kulesiyleiki kule ona göre kendi büyüttüğü,sadece kendisi için şakıyan kuşlarınbulunduğu üç büyük kafes gibiydi.Gerçekte, bu çanlardı onu sağıreden; ne var ki, analar çoğu zamankendilerine en çok acı çektiren

Page 823: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çocuklarını daha çok severler.

Doğruyu söylemek gerekirse,çanların sesi Quasimodo'nunduyabildiği tek sesti. Bu bakımdan,büyük çan onun sevgilisiydi.Bayram ve yortu günleri onunçevresinde kıpırdayıp duran bugürültücü kızlar ailesindeQuasimodo'nun gözdesi oydu. Bubüyük çanın adı Marie idi. Kendikafesinin yanında biraz daha küçükbir kafesin içine hapsedilen, dahaküçük boydaki kız kardeşi

Page 824: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jacqueline ile birlikte, güneyebakan kulede tek başınaydı. BuJacqueline adını onu kiliseyearmağan eden jean de Montagu' nüneşinin adından almıştı; ne var ki, buarmağan adamcağızın Montfaucon'agidip başsız görünmesine engelolamamıştı. İkinci kulede başka altıçan daha vardı. En sonunda, enküçük altı çan da yan kolda; yalnızPaskalya'dan önceki perşembe günüöğleden sonra başlayıp Paskalyaarifesi cumartesi sabahına kadarçalınan tahta çanla birlikte

Page 825: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oturuyorlardı. Demek ki,Quasimodo'nun sarayında on beşçanı vardı; ama şişman Marie tekgözdesiydi.

Bütün çanların çalındığıgünlerdeki Quasimodo'nunsevincini hiçbir sözcükleanlatamayız. Başdiyakoz onusalıverip de, "Haydi!" der demez,Quasimodo kulenin sipsivrimerdivenini bir başkasınıninmesinden çok daha çabuk çıkardı.Soluk soluğa, büyük çanın havadaki

Page 826: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

odasına girerdi. Bir süre onukendinden geçercesine ve sevgiyleseyrederdi; sonra da, sanki çan uzunbir koşuya çıkmaya hazırlanan cinsbir atmış gibi, alçak sesle ona tatlıtatlı bir şeyler söyler, onu okşardı.

Yorulacağı için, çekeceğizahmet için ona acırdı. Bu ilkokşamalardan sonra, kulenin altkatında bulunan yardımcılarınabaşlamaları için bağırırdı. Onlaripe asılırlar, bocurgatlar gıcırdar,muazzam madeni kapçık ağır ağır

Page 827: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kımıldardı. Quasimodo heyecandantitreyerek, onu bakışlarıyla izlerdi.Çanın tokmağıyla tunç çeperin ilkçarpışması onun üzerine takılıpkurulduğu kalası ürpertirdi.Quasimodo da çanla birliktetitreşirdi. Çılgın bir kahkahayla,"Hah!" diye bağırırdı. Bu arada,kalın sesli çanın devinimi hızlanır,çizdiği açı büyüdükçeQuasimodo'nun gözleri de gitgidedaha çok parlayıp ışıldayarakaçılırdı.

Page 828: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

En sonunda, çanların cümbüşübaşlardı. Bütün kule, kalaslar,kurşunlar, kesme taşlar, hepsi hepsititrer, temel kazıklarından tepedekiyonca yaprağı biçimindeki süslerekadar her şey bir ağızdan gürlerdi.İşte o zaman Quasimodo fokur fokurkaynardı; gider, gelir, baştan ayağaçan kulesiyle birlikte titrerdi.Zincirlerinden boşanan, öfkeli çan,kulenin iki duvarına da, sırasıyla,dört fersah öteden duyulan o kasırgagibi soluğun döküldüğü tunç ağzınıgösterirdi. Quasimodo bu açık ağzın

Page 829: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşısına yerleşir, çanın gidipgelişleriyle çömelip doğrulurdu; buşaşırtıcı soluğu içine çeker,sırasıyla iki yüz ayak altındakaynaşan derin alana ve saniyedensaniyeye gelip kulağına haykırankoskocaman bakır dile bakardı. Buonun duyduğu tek sözcüktü, onuniçin evrensel sessizliği bozan teksesti. Güneşte salınan bir kuş gibigenişlerdi. Birdenbire çanınçılgınlığı ona da bulaşırdı; bakışlarıgaripleşirdi; sineği bekleyenörümcek gibi koca çanın geçişini

Page 830: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bekler, her şeyi göze alarak çılgıngibi onun üzerine atılırdı. İşte ozaman uçurumun üzerine asılarak,çanın korkunç sallantısıylafırlatılarak, tunç canavarıkulaklarından yakalar, onu iki diziarasına sıkıştırır, topuklarıylamahmuzlar, vücudunun bütüngücüyle, bütün ağırlığıyla çanınşiddetini artırırdı. Bu arada, kuletitrerdi; Quasimodo bağırır,dişlerini gıcırdatırdı, kızıl saçlarıtepesinde diken diken olur, göğsübir demirci körüğü gibi ses çıkarır,

Page 831: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözleri alevler saçar, altındakicanavar benzeri çan soluk soluğakişnerdi. İşte o zaman artık neNotre-Dame'ın kalın sesli çanıvardı ne de Quasimodo. Artık birdüş, bir kasırga, bir fırtınaydı bu;gürültünün sırtına binmiş başdönmesi, göz kararması; uçan birsağrıya yapışmış bir hayalet; yarısıinsan, yarısı çan, garip bir yaratık;canlı tunçtan mucizeler yaratan birkanatlı atın uçurduğu bir çeşitürkünç Astolphe.[68]

Page 832: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu olağanüstü yaratığın varlığıkatedralde bilmem nasıl bir yaşamsoluğu estiriyordu. Sanki –dahadoğrusu, halkın gittikçe artanboşinanlarına göre– Notre-Dame'ınbütün taşlarını canlandıran, yaşlıkilisenin yüreğini en derinköşelerine kadar titreten gizemli birşeyler yayılıyordu. Onun oradaolduğunu bilmek galerilerdeki,cümle kapılarındaki binlerceyontunun yaşadığını, kımıldadığınıgörür gibi olmaya yetiyordu. Vegerçekten de, katedral onun eli

Page 833: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altında uysal ve yumuşak başlı biryaratığa benziyordu; koca sesiniyükseltmek için onun istekduymasını bekliyordu; bir ocakperisine bağlıymış gibi,Quasimodo'ya tutkun ve onunladopdoluydu. Sanırdınız ki okoskoca yapıya o soluk aldırıyordu.Gerçekten de, orada her yerde hazırve nazırdı; yapının her noktasındangörünüyordu. Kimi zaman insan,kulenin en yükseklerinden birinetırmanan, kıvranan, dört ayaküzerinde sürüklenen, emekleyen,

Page 834: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dışarı doğru, uçurumun üzerineinen, çıkıntıdan çıkıntıya zıplayan,oyma bir devin karnını araştıranacayip bir cüce görür, dehşetekapılırdı; karga yuvalarını bozanQuasimodo'ydu bu. Kimi zamankilisenin karanlık bir köşesindeçömelmiş homurdanan bir çeşitcanlı hayalete çarpardı insan:Düşünceye dalan Quasimodo'ydubu. Kimi zaman da bir çanın altında,bir ipin ucunda çılgınlar gibisallanan koskocaman bir başla biralay düzensiz uzuv yığını

Page 835: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünürdü: Öğle ya da akşamduasını bildirmek üzere çan çalanQuasimodo'ydu bu. Çoğu zamangece, kulelerin tepesinde, mihrabınçevresinde tırtıl tırtıl karaltısıdüşen narin parmaklığın üzerindekorkunç bir şeklin dolaştığıgörülürdü; bu da gene Notre-Dame'ın kamburuydu.

İşte o zaman, komşu kadınlar,bütün kilisenin düşsel, doğaüstü,korkunç bir hal aldığım söylerlerdi;şurada burada gözler, ağızlar

Page 836: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açılıyordu; koskocaman, korkunçkilisenin çevresinde boyunlar ileridoğru uzanmış, ağız açık, gecegündüz nöbet tutan taştanköpeklerin, yedi başlı yılanların,canavarların havladığı duyuluyordu;eğer gecelerden Noel gecesiysehırıldar gibi olan büyük çan,müminleri gece yarısı ayinineçağırırken karanlık önyüzdenortalığa öyle bir hava yayılıyorduki, cümle kapısı halkı yutuyor, gülbiçimi pencere de onu seyrediyorsanırdınız. Bütün bunlar

Page 837: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun başının altındançıkıyordu. Eski Mısır görse onu butapınağın tanrısı sanırdı; Ortaçağonu oranın şeytanı sanırdı. O,oranın ruhuydu.

O kadar ki, Quasimodo'nunyaşamış olduğunu bilenler içinbugün Notre-Dame ıssız, cansız,ölüdür. Ortada kaybolan bir şeyvarmış gibi gelir. Bu muazzambeden bomboştur; o sadece biriskelettir; ruh onu bırakıp gitmiştir;sadece yeri görülüyor, işte hepsi bu

Page 838: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadar. Bu tıpkı, gözlerin yerindehâlâ delikler bulunan, ama bakışıolmayan bir kafatası gibidir.

Page 839: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVKöpekle Efendisi

Bununla birlikte,Quasimodo'nun başkalarına yaptığıkötülüklerden, beslediği kindenuzak tuttuğu ve katedral kadar, belkiondan da çok sevdiği bir yaratıkvardı: Claude Frollo.

Olay çok basitti. Claude Frolloonu almış, evlat edinmiş, beslemiş,büyütmüştü. Quasimodo

Page 840: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küçücükken, çocuklar ve köpeklerpeşini kovalayınca, koşup ClaudeFrollo'nun eteklerine sığınmayıalışkanlık haline getirmişti. ClaudeFrollo ona konuşmayı, okuyupyazmayı öğretmişti. En sonunda,Claude Frollo onu çan çalıcısıyapmıştı. Quasimodo'ya büyük çamvermek demek, Romeo'ya Juliette'ivermek demektir.

Bu nedenle, Quasimodo'nunminnettarlığı derin, tutkulu, ateşli vesonsuzdu. Her ne kadar babalığının

Page 841: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzü çoğu zaman asık ve ciddi,sözleri hep genellikle sert, haşin vebuyurgan ise de, bu minnettarlıkduygusu bir an bile sarsılmamıştı.Başdiyakoz Quasimodo'da en bağlı,en sadık köleyi, en uysal uşağı, enuyanık bekçi köpeğini buluyordu.Zavallı çancı sağır olunca, onunlaClaude Frollo arasında gizemli,ancak ikisinin anladığı bir işaretdili kurulmuştu. BöylelikleBaşdiyakoz, Quasimodo'nuniletişimini sürdürdüğü tek insandı.Bu dünyada o sadece iki şeyle

Page 842: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ilişkideydi: Biri Notre-Dame,öbürü de Claude Frollo.

Başdiyakoz'un çancı üzerindekiegemenliği ile çancının ona karşıolan bağlılığına benzer bir şeybulmak olanaksızdır. Claude'un birişareti ya da onu hoşnut etmekdüşüncesi Quasimodo'nun kendiniNotre-Dame'ın kulelerinintepesinden aşağı atmasına yeterdi.Bütün bu bedensel gücünQuasimodo'da böylesine üstün birgelişmeye ulaşması ve kendisi

Page 843: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tarafından körü körüne birbaşkasının emrine verilmesiolağanüstü bir şeydi doğrusu. Genebunda da, hiç kuşkusuz, derin birevlat özverisi, uşak bağlılığı; birruhun başka bir ruh tarafındanbüyülenmesi de vardı. Yüksek vederin, güçlü ve üstün bir zekânınkarşısında başı eğik, gözleriyalvarıcı, süklüm püklüm durançekingen, beceriksiz zavallı birbünyeydi. En sonunda, daha doğrusuher şeyden önce, minnettarlıktı bu.Öylesine sonuna kadar götürülen bir

Page 844: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

minnettarlık ki, onu neylekarşılaştıracağımızı bilemiyoruz.Bu erdem, en güzel örnekleriinsanlar arasında bulunanerdemlerden değildir. Diyebilirizki, Quasimodo babalığını şimdiyekadar ne bir köpeğin, ne bir atın, nede bir filin sahibini, efendisini aslasevmediği kadar seviyordu.

Page 845: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VClaude Frollo'nun

Devamı

1482 yılında, Quasimodo aşağıyukarı yirmi yaşlarındaydı. ClaudeFrollo da otuz altısında vardı:Birisi büyümüş, öbürü yaşlanmıştı.

Claude Frollo artık TorchiOkulu'nun basit bir öğrencisi, birküçük bebeğin sevgi dolukoruyucusu, çok şey bilen, daha pek

Page 846: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çoğundan habersiz olan genç vedüşler evreninde yüzen filozofdeğildi. Sert, ağırbaşlı, asık suratlıbir rahipti; bir ruhlar elçisiydi;Montlhery ve Châteaufortdekanlıklarının, yüz yetmiş dört köypapazının sorumluluğunu taşıyan,piskoposun ikinci yardımcısı, Josasbaşdiyakozuydu. Tören giysilerininiçinde koroda şarkı okuyançocukların, ikinci derecedeki kiliseşarkıcılarının, Saint-AugustinBirliği rahiplerinin, Notre-Dame'ınsabah ayinlerine katılan ruhban

Page 847: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

okulu öğrencilerinin karşısında tirtir titredikleri bir kimseydi. Koroyerinin yüksek pencereleri altından,ağır adımlarla, muhteşem,düşünceli, kolları göğsündekavuşmuş, başı sadece saçsız genişalnı görünecek biçimde göğsüneeğilmiş bir halde geçerken kendinisaydıran, ağırbaşlı bir adamdı.

Dom Claude Frollo yaşamının oiki uğraşını, ne bilimi ne dekardeşinin eğitimini bırakmıştı.Yalnız, yıllar geçtikçe, bu pek tatlı

Page 848: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şeylere biraz acılık karışmıştı. PaulDiacre'ın dediği gibi, en iyi tereyağıbile zamanla acılaşır. Büyütüldüğüyere bakarak "du Moulin" adıtakılan küçük Jehan Frolloağabeyinin ona vermek istediğiyönde büyümemişti. Ağabey onundindar, uysal, bilgili, saygıdeğer biröğrenci olacağını ummuştu. Kardeşiise, bahçıvanın emeklerini şaşırtanve inatla güneşin ve havanın geldiğiyöne dönen körpe fidanlar gibi, gürve bereketli güzelim dallarınısadece tembelliğe, bilgisizliğe ve

Page 849: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haylazlığa, sefahata doğru uzatıyor,geliştiriyor ve yeşertiyordu. Bu,rahip Claude'a kaşlarını çattıranoldukça düzensiz, gerçek birşeytandı; ama ağabeyi gülümsetenpek neşeli, pek eğlendirici ve incebuluşlu gerçek bir haşarıydı. Claudeonu da, kendisinin ilk yıllarını bilimuğruna her şeyden elini eteğiniçekerek geçirdiği o aynı TorchiOkulu'na emanet etmişti; bu kutsalyerin daha önce çok şey kazandığıFrollo adıyla bugün utanç duyar birduruma gelmiş olması ona büyük

Page 850: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

acı veriyordu. Kimi zaman Jehan'apek sert ve bir hayli uzun öğütlerdebulunuyordu; küçük de bunlarayılmadan katlanıyordu. Bütüngüldürülerde görüldüğü gibi, gençhaylazın altın gibi bir yüreği vardı.Gel gelelim, vaaz bitince, generahat rahat eski gürültü patırtısına,haylazlıklarına devam ediyordu:Kimi zaman, bir "acemi çaylağa"(Üniversite'ye yeni gelenlere bu adverilirdi) "hoş geldin" diyecekyerde, onu hırpalardı; günümüzekadar özenle sürdürülen değerli bir

Page 851: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelenek! Bir keresinde, bir sürüöğrenciyi harekete geçirdi, onlar daklasik kurallara uygun bir biçimde,"quasi classico excitati", birmeyhanenin üzerine çullanmışlardı;sonra "saldırgan sopalarla"meyhaneciyi bir temiz dövmüşler,bodrumdaki şarap ölçekleriniyıkıncaya kadar meyhaneyi neşeyle,güle oynaya bir güzel yağmaetmişlerdi. Bütün bunlardan sonrada Jehan şu içler acısı "Rixa, primacausa vinum optimum potatum"[69]

ek yazısıyla Dom Claude'a latince

Page 852: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güzel bir rapor getiriyordu. Bir dediyorlar ki –on altı yaşında birçocuk için korkunç şey–taşkınlıkları pek çok kez GlatignySokağı'na kadar uzanıyordu.

Bütün bunlarla insansevgilerinde üzüntüye kapılıpumutsuzluğa düşen Claude kendinidaha da şiddetle bilimin, hiçolmazsa sizinle alay etmeyen,verilen emekleri kimi zaman pekgeçer akçe olmamakla birlikte, genede karşılığını veren şu kardeşin

Page 853: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kucağına atmıştı. Böylece, gitgidedaha bilginleşti; aynı zamanda dadoğal bir sonuç olarak, rahip olarakgitgide daha sert, insan olarak dahaüzgün bir hal aldı. Her birimizde,zekâmız, huylarımız veyaradılışımız arasında birtakımbenzerlikler vardır; bunlar hiç aravermeden gelişip serpilirler veancak yaşamın büyükçalkantılarında, değişikliklerindekoparlar.

Claude Frollo ta gençliğinden

Page 854: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beri olumlu, dış ve meşru beşeribilgilerin çemberinin hemen hemenher yanını dolaştığından, hiçolmazsa "ubi defuit orbis"[70]

durmamak için, daha ileri gitmek,zekâsının doymak bilmez çabalarınayeni besinler bulmak zorunda kaldı.Antik çağların şu kuyruğunu ısıranyılan simgesi en çok bilimeuygundur. Claude Frollo bunusezmişe benziyordu. Ağırbaşlı pekçok kimsenin bildirdiğine göre,beşeri bilginin "fas"mı bitirdiktensonra "nefas"a[71] girme cüretinde

Page 855: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunmuştu. Dediklerine bakılırsa,zekâ ağacının bütün elmalarınısırasıyla tatmıştı; açlıktan ya dabıkkınlıktan en sonunda yasakmeyveyi da ısırmıştı. Okurlarımızıngördükleri gibi, sırasıyla,Sorbonne'da tanrıbilimcilerinkonferanslarına, sanatçıların Saint-Hilaire benzeri toplantılarına,hukukçuların Saint-Martin'dekiçekişmelerine, hekimlerin Notre-Dame'ın kutsal su dairesindeki –"adcupam Nostrae Dominae"–topluluğuna katılmıştı; dört fakülte

Page 856: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adı verilen bu dört büyük mutfağınhazırlayıp bir zekâya sunabildiği,izin verilen, kabul edilen bütünyemeklerini yutarcasına yemiş veaçlığı geçmeden bıkkınlık gelmişti;bunun üzerine, bütün bu kusursuz,eksiksiz, özdeksel, sınırlı biliminaltını daha ileriye, daha aşağıya,dibine doğru kazmıştı; böylecebelki de ruhunu tehlikeye atmış vemağarada, İbn-i Rüşd'ün, Guillaumede Paris'nin, Nicolas Flamel'inOrtaçağ'da ucunu tuttukları veDoğu'da yedi kollu şamdanın

Page 857: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ışıkları altında Hz. Süleyman'a,Pythagoras'a ve Zerdüşt'e kadaruzanan simyacıların, müneccimlerinve Hermesçilerin o gizemlimasasına oturmuştu.

Daha doğrusu, haklı ya dahaksız böyle tahmin ediliyordu.

Şurası kesindir ki, Başdiyakoz,Saints-Innocents Gömütlüğü'negidip 1466 veba salgınının ötekikurbanlarıyla birlikte gömülenannesiyle babasının kabirlerini sıksık ziyaret ediyordu; ne var ki,

Page 858: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onların gömütlerindeki haçınönünde, tam onların yanında yapılanNicolas Flamel ile ClaudePernelle'in lahitlerinin üzerindekigarip resimlerin karşısındaolduğundan daha az dindargörünüyordu.

Şurası da kesindir ki, onun sıksık Lombards Sokağı'ndan geçtiğinive Ecrivains Sokağı ile MarivaulxSokağı'nın tam köşesinde bulunanküçük bir eve gizlice girdiğinigörenler vardı. Bu, Nicolas

Page 859: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Flamel'in yaptırdığı, 1417'ye doğruiçinde öldüğü evdi. Bu ev ozamandan beri hep boştu, bütünülkelerin Hermesçileri vesimyacılar, her madeni altınadönüştüren kimya taşı arayıcıları,adlarını kazıyarak duvarlarıöylesine aşındırmışlardı ki evharabe haline gelmiş, neredeyseyıkılmaya yüz tutmuştu. Hatta kimikomşular bir keresinde, bir bodrumpenceresinden, BaşdiyakozClaude'un, temel direkleriniNicolas Flamel'in sayısız dizelerle

Page 860: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve hiyerogliflerle karaladığı her ikibodrumda da toprağı kazdığını,karıştırdığını ve çapaladığınıgözleriyle gördüklerini yemin billâhederek söylüyorlardı. Flamel'inkimya taşını bu bodrumlaragömdüğünü tahmin ediyorlardı veMagistri'den Rahip Pacifique'ekadar, simyacılar tam iki yüzyılboyunca toprağı durmadan hallaçpamuğu gibi attılar, ancak o kadaracımasızca araştırılan ve altı üstünegetirilen ev ayaklarının altında unufak olup toz haline dönüştükten

Page 861: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra bu işi bıraktılar.

Şurası da kesindir ki,Başdiyakoz,Notre-Dame'ınsimgesel cümle kapısına, PiskoposGuillaume de Paris tarafından taşayazılmış bir büyücü kitabı sayfasıdiyebileceğimiz o türlü simgelerledolu kapıya, garip bir tutkuylavurulmuştu; hiç kuşku yok ki Parispiskoposu Guillaume, binanın gerikalan bölümünün sonsuza kadarokuduğu kutsal destana bu kadarcehennemi bir başlık koyduğu için

Page 862: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

lanetlenmiştir. BaşdiyakozClaude'un ermiş Christophe'un devboyutlu yontusu ile, o dönemde soncemaat yerinin girişinde bulunan vehalkın alayla "Bay Legris" adınıverdiği şu upuzun yontuyu derindenderine, özenle incelediği desöyleniyordu. Ne var ki, herkesinayrımsayabildiği, onun son cemaatyerinin parmaklığına oturup cümlekapısının oymalarını seyrederek,kimi zaman devrilmiş lambalarıylaçılgın bakireleri, kimi zaman düzduran lambalarıyla uslu bakireleri

Page 863: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

inceleyerek geçirdiği o sonsuzsaatlerdi; daha başka zamanlar,soldaki cümle kapısına bitişik olan,kimya taşının Nicolas Flamel'inbodrumunda değilse, kesinliklegizlenmiş olduğu yere, kiliseningizemli bir noktasına bakan şukarganın görüş açısını hesaplayaraköylece olduğu yerde duruyordu.Sırası gelmişken şunu da söyleyelimki, o çağda Notre-Dame Kilisesiiçin değişik iki yönden, böylesinebağlılık ve sadakatle sevilmek,Claude ile Quasimodo gibi

Page 864: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birbirinden o kadar ayrı iki yaratıktarafından bu derece sevilmek garipbir yazgıydı: İçgüdüsel ve yabanılbir yarı-insan olan biri onugüzelliği için, yüceliği için,görkemli bütününden yayılanahenkler için seviyordu; bilgin vetutkulu bir zekâya sahip olan öbürüise onu içerdiği anlam için, mitosuiçin, duygu için seviyordu, tıpkı birparşömende[72] ikincisinin altındanbirinci metnin okunduğu gibi,kilisenin önyüzündeki yontularınaltında dağınık duran simgeler için

Page 865: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seviyordu; kısacası onu, ebediyenzekâya sunduğu muamma içinseviyordu.

En sonra, şurası da kesindir ki,Claude Frollo iki kuleden GreveAlanı'na bakanında, çanlar kafesininhemen yanında, kendine son derecegizli bir hücre düzenlemişti; kendiizni olmadan oraya hiç kimse, hattapiskopos bile giremezdi. Bu hücreeskiden, kendi zamanında oradabüyü yapan piskopos Hugo deBesançon'un karga yuvalarının

Page 866: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında, hemen hemen kulenin tatepesinde oluşturduğu hücreydi.Bunun içinde neler bulunduğunu hiçkimse bilmiyordu; ama çoğu zaman,geceleri, Terrain kumsallığından,hücrede, kulenin arka tarafına bakanbir küçük pencerede kızıl biraydınlık görüldüğü olmuştu; kısa veeşit aralıklarla bir görünen birkaybolan, sonra yeniden görünen birışıktı bu; bir körüğün solukalışlarıyla yanıp söner gibi, birışıktan çok bir alevden gelir gibigörünen aralıklı garip bir aydınlıktı

Page 867: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu. Karanlıkta, o yükseklikte, garipbir etki yaratıyordu. Temiz yürekliyaşlı kadınlar, "işte," diyorlardı,"başdiyakoz üflüyor, yukarıdacehennem kaynıyor!"

Her şeye karşın, bütün bunlardabüyücülüğe dair kesin kanıtlaryoktu; ama gene de ateş olduğunutahmin etmek için bir hayli dumanvardı; Başdiyakoz'un da oldukçakorkunç bir ünü vardı. Bununlabirlikte, belirtmemiz gerekir ki,Notre-Dame'ın ruhani

Page 868: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkemesinin sayın yargıçlarıönünde Mısır bilimlerinin, ruhçağırmanın, büyücülüğün, enhayırlısı, en masumu bile olsa,ondan daha büyük düşmanları,ondan daha amansız ihbarcılarıyoktu. İster içtenlikli bir nefretolsun, isterse, "Hırsız var!" diyebağıran hırsızın oynadığı oyunolsun, bu gene de ruhban meclisininbilgili başlarının başdiyakozucehennemin bekleme odasına giren,gizli düzenlerin mağaralarındakaybolan, büyü, fal gibi gizli

Page 869: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilimlerin karanlıklarında elyordamıyla ilerleyen bir ruh olarakgörmelerine engel olamıyordu. Halkda bu konuda yanılmıyordu: Birparça aklı olan bir kimseningözünde Quasimodo şeytanın takendisiydi, Claude Frollo dabüyücü olarak kabul ediliyordu.Belliydi ki çancı belirli bir süreiçinde Başdiyakoz'a hizmet edecek,sonunda da hizmetinin karşılığıolarak ruhunu alıp cehennemegötürecekti. Bu nedenle, yaşamınınaşırı sertliğine karşın,

Page 870: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz'un dindar kişilerarasında pek kötü bir ünü vardı, onuhiç tutmazlardı; ne kadar acemiolursa olsun onun büyücülüğününkokusunu almayan bir tek dindarkadın burnu yoktu.

Ve eğer yaşlandıkça,Başdiyakoz'un biliminde uçurumlarmeydana geldiyse, ruhunda dauçurumlar oluşmuştu. Ya da, hiçdeğilse, ruhunun ancak karanlık birbulutun arasından ışıldadığı görülenşu yüz incelenince insanın buna

Page 871: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

inanası geliyor, doğrusu ya, busaçsız alın, bu hep eğik duran baş,iç çekmelerle boyuna inip kalkan şugöğüs ona nereden geliyordu,kuzum? Çarpışmaya hazırlanan ikiboğa gibi çatık kaşları birbirineyaklaşırken, hangi gizli düşünceağzını bunca acılıklagülümsetiyordu? Artakalan saçlarıneden daha şimdiden ağarmıştı?Kimi zaman bakışlarında gözlerinibir fırın çeperinde oyulmuş birdeliğe benzetecek kadar parlayan oiç ateş neyin nesiydi acaba?

Page 872: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şiddetli bir tinsel düşünceninbu belirtileri, özellikle de buöykünün geçtiği dönemde en yüksekyoğunluk derecesine ulaşmıştı.Bakışları öylesine garip, öylesineparlaktı ki, pek çok kez ilahiciçocuklardan biri ona kilisede tekbaşına rastlayınca ürkerek kaçmıştı.Pek çok kez de ayin saatinde,korodaki sıra komşusu onun kiliseilahisine ad omnem tonumanlaşılmaz ekler kattığını işitmişti.Pek çok kez Terrain mahallesinin"ruhanileri yıkamakla" görevli

Page 873: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çamaşırcı kadını, JosasBaşdiyakozu'nun cüppesinde tırnakizleri, kasılmış parmakların izlerinigörmüştü.

Hem zaten, Claude Frollosertliğini ve kendine işkence etmeyigittikçe artırıyordu, hiçbir zaman buderece örnek alınacak bir rahipolmamıştı. Durumu bakımındanolduğu kadar yaradılışı bakımındanda kadınlardan hep uzak durmuştu;şimdi onlardan her zamankindençok nefret eder görünüyordu. Bir

Page 874: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ipekli giysinin fışırtısı bile onunkukuletasını gözlerinin üzerineindirmesine yetiyordu. Bu konuda okadar kıskançcasına sert vesakınımlıydı ki, 1481 yılının Aralıkayında kralın kızı Bn. de BeaujeuNotre-Dame'ın rahipler dairesiniziyarete geldiğinde, Frollo "yaşlı yada genç, hanım ya da hizmetçi, herkim olursa olsun" bütün kadınlaramanastıra girmeyi yasaklayan, 1334Saint-Barthekmy Yortusu arifesindekaleme alınmış olan "Kara Kitap"yasasını piskoposa anımsatarak

Page 875: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

prensesin içeri girmesine ciddiyetleve kesinlikle engel olmuştu. Bununüzerine piskopos ona kimi soyluhanımlara ayrıcalık tanıyan papalıkvalisi Odo'nun buyruğunuanımsatmak zorunda kalmıştı:"Aliquae magnates mulieres, quaesine scandalo evitari non possunt."[73] Başdiyakoz gene de karşı çıktı,papalık valisinin buyruğunun1207'de "Kara Kitap"tan yüz yirmiyedi yıl önce yayımlandığını,böylece de fiilen onun feshedilmişbulunduğunu bildirdi. Prenses'in

Page 876: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşısına çıkmayı da reddetmişti.

Ayrıca, onun Kıpti ve Çingenekadınlarına karşı olan nefretinin birsüreden beri arttığı da gözeçarpıyordu. Piskopostan, çingenekızlarının kilise alanına gelip dansetmelerini, tef çalmalarınıkesinlikle yasaklayan bir buyrultualmıştı; o zamandan beri de ruhanimahkemenin küflenmiş arşivlerinielden geçiriyor, büyücülüktekoçlarla, dişi domuzlarla ya dakeçilerle suç ortaklığı ettikleri için

Page 877: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakılmaya ya da asılmaya mahkûmedilmiş kadın ve erkek büyücülerindosyalarını bir araya getirmeyeçalışıyordu.

Page 878: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIHalkın Gözünden Düşme

Başdiyakoz ile çancıyı,yukarıda da dediğimiz gibi,kilisenin dolaylarındaki alt tabaka,üst tabaka halk pek fazlasevmiyordu. Claude ve Quasimodobirlikte sokağa çıktıkları zaman –buda pek sık oluyordu– onların birarada, efendiyle peşinden gelenuşak gibi, Notre-Dame çevresindekiserin, daracık ve karanlık

Page 879: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sokaklardan geçtiklerini görüncepek çok kötü söz, pek çok alaycımırıltı, hakaret dolu pek çok kabaşaka yol boyunca onları hırpalardı;meğer ki Claude Frollo başı dik vehavada, ciddi, hemen hemen yücealnını hayretler içinde kalanhomurtuculara göstererek yürüyüpgitsin, bu da pek seyrek olurdu.

Her ikisi de, Başdiyakoz ileçancı, Regnier'nin sözünü ettiği"ozanlar" gibi, kendi semtlerinde,kendi mahallelerindeydiler:

Page 880: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şairlerin ardından hertürlü halk gider,Nasıl ki baykuşları bağırarakçalıbülbülleri izler.

Kimi zaman, Quasimodo'nunkamburuna bir iğne batırmanınanlatılmaz zevkine ermek için etini,kemiğini, canını tehlikeye atan sinsibir yumurcak musallat olurdu. Kimizaman, olması gerekenden dahahoppa, daha küstah güzel bir gençkız, burnunun dibinde şu alaycı"Nanik, nanik! Şeytan yakalandı!"

Page 881: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

türküsünü okuyarak rahibin karacüppesine sürtünürdü. Aradasırada, gölgede, bir kapınınbasamaklarına sıralanıp, çömelmişcamgöz bir kocakarı topluluğu,Rahip'le çancı geçerken, gürültüylehomurdanır, sövüp sayarak şuyüreklendirici hoşgeldini onlarafırlatırdı: "Hıımm! İşte şunlarabakın hele, birinin ruhu tıpkıötekinin ruhu gibi!" Ya da kaydırakoynarken hep birden ayağa kalkıp,onları klasik şekilde Latinceyuhalayan öğrenci güruhuna

Page 882: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rastladıkları da olurdu: "Eia! Eia!Claudius cum clauda!"[74]

Ama çoğu zaman hakaretRahip'le çancı ayrımındaolmaksızın geçip giderdi. Bütün bupek zarif şeyleri duyabilmek içinQuasimodo çok sağırdı, Claude daçok dalgın.

Page 883: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 884: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beşinci Bölüm

Page 885: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IAbbas Beati Martini[75]

Dom Claude'un ünü uzaklarayayılmıştı. Bu ona, Bn. Beaujeu'yügörmeyi reddettiği sıralarda, uzunzaman anısını sakladığı bir ziyaretkazandırdı.

Bir akşam üzeriydi. Ayindensonra Notre-Dame Manastırı'ndakirahip hücresine yeni çekilmişti.Buranın, belki de, bir köşeye

Page 886: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bırakılmış, havai fişek barutuna pekbenzeyen, oldukça kuşkulu bir tozladolu birkaç cam şişe dışında, hiçbirgarip, gizemli hali yoktu. Şuradaburada, duvar üzerinde birkaç yazıvardı; ama bunlar tam anlamıyladeğerli yazarlardan alınmış bilimselya da dinsel hükümlerdi.Başdiyakoz, üzeri elyazmasıkitaplarla dolu geniş bir konsolunönüne, üç kollu bakır bir şamdanınışığına oturmuştu. Dirseğini, önündeaçık duran, Honorius d'Autun'ün"De Praedestinatione et libero

Page 887: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arbitrio"[76] adlı kitabına dayamışve derin bir düşünceye dalarak yenigetirdiği matbaa basımı dergininsayfalarını karıştırıyordu.Hücresinde bulunan tek basılı yapıtbuydu. Düşüncelerinin ortasındakapısı vuruldu. Bilgin kişi,kemiğinin başında rahatsız edilen açbir buldok köpeğinin sevimlisesiyle bağırdı:

"Kim o?"

Dışarıdan bir ses yanıt verdi:

Page 888: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Dostunuz Jacques Coictier."

Rahip gidip kapıyı açtı.

Gelen gerçekten kralınhekimiydi. Sert yüzü ancak hilekârbir bakışla yumuşayan, elliyaşlarında bir adamdı bu. Yanındabiri daha vardı. İkisinin de sırtında,bellerinde kılıç kemerleri bulunan,içi sincap kürkü kaplı kiremit rengi,kapalı uzun cüppeler, başlarında daaynı kumaştan, aynı renk külahlarvardı. Elleri yenlerinin içindeydi,ayakları cüppelerinin etekleri

Page 889: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altında, gözleri külahlarının altındakayboluyordu.

Başdiyakoz, onları içeri buyurederken:

"Tanrı yardımcım olsun,efendiler!" dedi. "Böyle bir saattebu kadar onur verici, saygıdeğer birziyareti hiç beklemiyordum."

Bu nazik ve kibar tavırlakonuşurken, bir yandan da kaygılıve araştırıcı bakışlarını hekimdenarkadaşına götürüp getiriyordu.

Page 890: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Franche-Comte ağzıyla bütüncümleleri kuyruklu bir cüppeninhaşmetiyle sürükleyerek konuşanHekim Coictier:

"Dom Claude Frollo deTirechappe kadar saygın bir bilginiziyaret etmek için hiçbir zaman,vakit çok geç değildir," diye yanıtverdi.

Bunun üzerine, Hekim'leBaşdiyakoz, o çağda geleneğe uygunolarak bilginler arasındaki herkonuşmadan önce yapılan, gene de

Page 891: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onların birbirlerinden canıgönülden nefret etmelerine engelolmayan o övgü dolubaşlangıçlardan birine daldılar.Aslına bakarsanız, bugün de aynıyöntem sürmektedir ya; bir başkabilgini öven her bilginin ağzı balkarıştırılmış bir zehir kavanozudur.

Claude Frollo'nun JacquesCoictier'ye yağdırdığı övgülerinasıl konusu, özellikle, sayınhekimin, pek haset edilen mesleğisüresince, Kral'ın her hastalığından

Page 892: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

elde etmesini bildiği sayısızdünyasal çıkarla ilgiliydi, bunlarfelsefe taşının peşinde yapılan türlüsimya işleminden çok daha kârlı,sonucu çok daha kesin birçalışmaydı.

"Gerçekten de, azizim DoktorCoictier, yeğeniniz, büyüğüm SayınPierre Verse'nin piskoposluğayükseldiği haberini alınca sonderece sevindim. Amiens piskoposudeğiller mi kendileri?"

"Evet, Sayın Başdiyakoz,

Page 893: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tanrı'nın bir lütfu, bir inayetidirbu."

"Biliyor musunuz ki, Noel günü,Sayıştay Birliği'nin başında pekyüce, pek görkemli bir görünüşünüzvardı, Sayın Başkan?"

"Başkan vekili, Sayın DomClaude. Ne yazık ki daha fazlasıdeğil."

"Saint-Andre-des-ArcsSokağı'ndaki görkemli evinizininşası ne âlemde? Tam anlamıyla

Page 894: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir Louvre. Büyük bir inceliktaşıyan şu sözcük oyunuylakapısının üzerine oyulan kayısıağacı pek hoşuma gidiyor:

A L'ABRICOTIER.[77]

"Hiç sormayın, üstadım! Bütünbu duvarcılık işçiliği bana pekpahalıya mal oluyor. Evyükseldikçe, ben mahvoluyorum."

"Oo! Paris hapishanesinin veAdliyesi'nin gelirleriyle, suriçindeki bütün evlerin, kasap

Page 895: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dükkânlarının, kulübelerin, satışbarakalarının gelirini siz almıyormusunuz? Doğrusu ya, güzel birersağmal inektir bunlar."

"Poissy'deki şatomun arazisi buyıl bana hiçbir şey getirmedi."

"Evet ama, Triel'den, Saint-James'den, Saint-Germain-en-Laye'den aldığınız ayakbastıparaları her zaman tatminkârdır,değil mi?"

"Topu topu yüz yirmi lira, o da

Page 896: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

'parisis' bile değil."[78]

"Kral'ın danışmanlığınıyapıyorsunuz. Bu değişmez birgelirdir hiç olmazsa."

"Evet, meslektaşım Claude.Yalnız, üzerinde bunca gürültükoparılan şu lanet olasıca PolignySenyörlüğü, üç aşağı beş yukarı,bana ancak altmış altın getiriyor."

Dom Claude'un JacquesCoictier'ye yönelttiği övgülerde,adi, pespaye bir adamın

Page 897: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yoğunlaşmış gönenciyle bir aneğlenmek için oynanan üstün değerlive bahtsız bir adamın şu üzgün vegaddar gülümseyişi, şu acı, içteniçe alaylı havası vardı.Karşısındaki bunun böyle olduğununayrımında değildi.

En sonunda, Claude adamınelini sıkarak:

"Ruhumun selameti üzerineyemin ederim ki," dedi, "sizi bukadar sağlıklı görmek beni peksevindirdi."

Page 898: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Teşekkür ederim, üstat."

Dom Claude, "Sahi, dedim deaklıma geldi!" diye haykırdı."Haşmetli hastanız nasıl?"

Doktor Coictier, yanındagetirdiği arkadaşına doğru bir gözatarak:

"Hekimine yeteri kadar ücretvermiyor," dedi.

Arkadaşı da, "Öyle mi dersiniz,Coictier Efendi?" diye atıldı.

Page 899: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şaşkınlık, sitem ve kınama dolubir sesle söylenen bu sözcüklerBaşdiyakoz'un dikkatini şu yabancıkişinin üzerine yöneltti; zaten,doğruyu söylemek gerekirse, buyabancı adam hücrenin eşiğindeniçeri atladığından beri Rahip onubir an bile unutmuş değildi. Hatta,Xl. Louis'nin kudretli hekimi,Doktor Jacques Coictier'ye hoşdavranmak, güler yüz göstermekiçin binlerce neden olmalıydı ki onuböyle, yanında bir kimse olduğuhalde odasına kabul etsin. Onun

Page 900: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

için, Jacques Coictier kendisine:

"Dediniz de aklıma geldi, DomClaude, ününüzden ötürü sizigörmek isteyen bir meslektaşımıgetirdim size," derken, rahibinyüzünde hiçbir içtenlikli ifadeyoktu. Sadece:

"Bey de meslekten mi?" diyesordu.

Başdiyakoz içe işleyenbakışlarını Coictier'nin arkadaşınadikmişti. Yabancının kaşları altında

Page 901: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisininki kadar delici vekuşkucu bir bakış buldu.

Lambanın zayıf ışığının bukonuda bir değerlendirme yapmayaizin verdiği ölçüde, altmışyaşlarında, orta boylu, oldukçahasta görünüşlü bir adamdı bu.

Pek alelade, bayağı çizgiliolmasına karşın, yüzünde pekkudretli ve sert bir şey vardı,gözbebekleri derin göz çukurlarınıniçinde bir mağaranın ta dibindekibir ışık gibi parlıyordu. Burnuna

Page 902: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadar düşen külahının altında birdahi kafasının geniş tasarılarınındöndüğü seziliyordu.

Başdiyakoz'un sorusuna yanıtvermeyi kendisi üzerine aldı. Kalınve ciddi bir sesle:

"Pek saygıdeğer üstat," dedi,"ününüz ta bana kadar geldi, ben desize danışmak istedim. Bilginlerinhuzuruna girerken ayakkabılarınıkapının dışında çıkaran bir zavallıtaşra köylüsünden başka bir şeydeğilim. Adımı öğrenmeniz gerek.

Page 903: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adım Tourangeau Efendi'dir."

Başdiyakoz, "Soylu bir kişi içinpek garip bir ad!" diye düşündü.

Bununla birlikte, gene dekendini güçlü ve ciddi bir şeyinkarşısında duyumsuyordu. Kendiyüksek zekâsının önsezisiyle,Tourangeau Efendi'nin kürklükülahının altında da kendininkindenhiç de aşağı olmayan bir zekânınbulunduğunu tahmin ediyordu ve buciddi yüzü incelerken, tasalı, asıksuratında Jacques Coictier'nin

Page 904: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

orada bulunuşunun uyandırdığıalaycı sırıtma, bir gece ufkundakiakşamın alacakaranlığı gibi yavaşyavaş silindi. Düşünceli ve sessiz,geniş koltuğuna yeniden oturdu,dirseği masanın üzerinde alışıkolduğu yeri buldu, alın da elindekiyerini aldı. Bir süre kendi âleminedaldıktan sonra, konuklarınaoturmalarını işaret etti, sonra daTourangeau Efendi'ye döndü: "Banadanışmaya geldiniz, ama acabahangi bilim dalı üzerinde?"

Page 905: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tourangeau Efendi:

"Saygıdeğer rahibim," dedi,"hastayım, hem de çok hastayım.Sizin de eski Yunan'ın hekimliktanrısı Esculape (Asklepios)değerinde olduğunuz söyleniyor,ben de sizden tıbbi bir danışmadabulunmak için geldim."

Başdiyakoz başını sallayarak:

"Tıbbi danışma mı?" dedi. Biran kendi kendine düşünceye dalargibi durdu. Sonra, "Tourangeau

Page 906: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendi," dedi, "ne yapalım, mademki adınız bu; başınızı çevirin.Vereceğim yanıtı duvarda yazılmış,hazır bulacaksınız."

Tourangeau Efendi söyleneniyaptı ve başının üzerinde duvarakazılmış olan şu yazıyı okudu:"Hekimlik düşlerin kızıdır.""JAMBLIQUE."[79]

Bu sırada, Hekim JacquesCoictier arkadaşının sorusunuişitince kızmıştı; Dom Claude'un

Page 907: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdiği yanıt öfkesini büsbütünartırmıştı. Tourangeau Efendi'ninkulağına eğilip, Başdiyakoz'unişitmemesi için alçak sesle, çokalçak bir sesle:

"Onun deli olduğunu ben sizehaber vermiştim. Siz onu görmekistediniz!" dedi.

Tourangeau Efendi de, genealçak sesle ve acı birgülümsemeyle:

"Bu deli pekâlâ haklı da

Page 908: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olabilir, Hekim Jacques!" diye yanıtverdi.

Coictier sertçe:

"Nasıl isterseniz!" dedi. SonraBaşdiyakoz'a dönerek, "İş başındaçevik ve beceriklisiniz, DomClaude ve bir maymunun birfındıktan çekinmediği ölçüde siz deHippocrates Hekim'dençekinmiyorsunuz. Hekimlik birdüşmüş! Burada bulunsalardıeczacıların ve hekimlerin sizi taşatutacaklarından hiç kuşkum yok.

Page 909: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Demek ki iksirlerin kan üzerindeki,merhemlerin deri üzerindekietkisini siz yadsıyorsunuz, öyle mi!İnsan adı verilen o ebedi hasta içinözel olarak hazırlanmış, dünyadenen şu ebedi çiçekler vemadenler hastanesini yadsıyorsunuz,ha!"

Dom Claude soğuk bir sesle:

"Ben ne hastayı, ne de eczaneyiyadsıyorum. Hekimi yadsıyorumben!" dedi.

Page 910: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Coictier coşkuyla atıldı:

"Demek ki, damla illetinin üçtebir tuzlubalgam olduğu, bir topyarasının üzerine kızartılmış birsıçan konularak iyileştirildiği,uygun bir biçimde verilen genç birkanın yaşlı damarlara gençliği geriverdiği sizce gerçek değil, öyle mi?İki kere ikinin dört ettiği, tetanostansonra kas kasılmasının ortayaçıktığı gerçek değil, öyle mi?"

Başdiyakoz hiçheyecanlanmadan yanıt verdi:

Page 911: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Benim değişik biçimdedüşündüğüm bazı şeyler var."

Coictier öfkeden kıpkırmızıoldu.

Tourangeau Efendi, "Hadi, hadi,azizim Coictier, öfkelenmeyelim,"dedi, "sayın Başdiyakozdostumuzdur."

Coictier alçak sesle, "Ensonunda delinin biri bu!" diyehomurdanarak yatıştı.

Page 912: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tourangeau Efendi bir süresustuktan sonra:

"Hay çok yaşayın siz, ClaudeEfendi!" dedi. "İşimi çokgüçleştirdiniz. Size iki konudadanışmak istiyorum; birisisağlığımla ilgili, öbürü deyıldızımla."

Başdiyakoz, "Beyim," dedi,"eğer bütün düşünceniz buysa,merdivenlerimin basamaklarındasoluk soluğa kalmasanız çok dahaiyi ederdiniz. Ben hekimliğe

Page 913: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

inanmıyorum, müneccimliğe deinanmıyorum."

Tourangeau büyük birşaşkınlıkla:

"Sahi mi?" dedi.

Coictier zoraki bir gülüşlegülüyordu. Tourangeau Efendi'yealçak sesle:

"Görüyorsunuz ki, bu adamdeli," dedi. "Müneccimliğeinanmıyormuş!"

Page 914: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dom Claude sözlerinisürdürerek:

"Her yıldız ışınının bir adamınbaşına bağlı bir tel olduğunudüşlemekten başka bir şey değildirbu!"

Tourangeau Efendi:

"Ee, peki, siz neyeinanıyorsunuz, öyleyse?" diyehaykırdı. Başdiyakoz bir sürekararsız kaldı. Sonra da, yanıtımyalanlar gibi görünen karanlık bir

Page 915: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gülüşle:

"Credo in Deum," dedi.[80]

Tourangeau Efendi de bir haçişareti yaparak:

"Dominum nostrum,"[81] diyeekledi.

"Amin!" dedi Coictier de.

Tourangeau, "Saygıdeğer üstat,"diye sözü yeniden aldı, "sizin dinebu kadar bağlı olduğunuzu görmek

Page 916: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beni bütün ruhumla memnun etti.Yalnız, büyük bir bilgin olduğunuzagöre, bilime inanmayacak kadar mıbüyüksünüz?"

Başdiyakoz TourangeauEfendi'nin kolunu yakalayarak:"Hayır," dedi ve donukgözbebeklerinin içinde bir coşkuşimşeği yeniden parladı. "Hayır,bilimi yadsımıyorum. Ben, önümde,ta uzaklarda, karanlık galerininucunda bir ışık, bir alev, herhangibir şey, hiç kuşkusuz, sabır

Page 917: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

erbabının ve bilgelerin yakaladığı ogöz kamaştırıcı laboratuvarınyansısı olan şeyi fark etmedenmağaranın sayısız kolları arasında,yüzükoyun ve tırnaklarımı toprağasaplayarak boş yere yerlerdesürünmedim."

Tourangeau, "Peki, siz şimdi ensonunda hangi şeyi gerçek ve kesinolarak kabul ediyorsunuz?" diyeonun sözünü kesti.

"Simyayı."

Page 918: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Coictier öfkeyle itiraz etti:

"Amma da yaptınız, DomClaude! Hiç kuşkusuz, simyanın dabir haklı yanı var; ama hekimliğe vemüneccimliğe neden küfür etmeli?"

Başdiyakoz büyük bir üstünlüktavrı takınarak:

"Sizin insanbiliminiz de boş,ahret biliminiz de!" dedi.

Hekim alaycı birgülümsemeyle:

Page 919: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Epidaurus ve Kalde illeriniihtişamla yaşatmak demektir bu,"diye yanıt verdi.

"Bakın dinleyin, Bay Jacques.Bunu iyi niyetle söylüyorum. Kral'ınhekimi değilim ben, Kral Hazretleride yıldızları seyretmem içinDedalus Bahçesi'ni armağan etmedi.Öfkelenmeyin de beni dinleyin. Pekçılgınca bir şey olan hekimliktendeğil de, müneccimlikten hangigerçeği elde ettiniz? Kırık çizgilieski Yunan yazısının üstünlüklerini,

Page 920: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

'ziruph' sayısıyla, 'zephirod'sayısının getirdiği buluşlarısöyleyin bana."

Coictier bunun üzerine:

"Köprücük kemiğinin sinirgücünü ve gizli bilimlerin ondantürediğini yadsıyor musunuz?" dedi.

"Yanılıyorsunuz, Bay Jacques!Formüllerinizin hiçbiri gerçeğeulaşmıyor. Oysa, simyanın buluşlarıvar. Sözgelimi, şuna benzersonuçlara karşı çıkabilir misiniz?

Page 921: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bin yıl toprak altında kalan buzkaya billuruna dönüşür. Kurşunbütün madenlerin ağababasıdır.(Çünkü altın bir maden değildir,altın ışıktır.) Kurşunun, sırasıyla,kurşundan kızıl arsenik halinegeçmesi, kızıl arsenikten kalaya,kalaydan gümüşe dönüşmesi içinher biri iki yüzyıllık dört çağagereksinmesi vardır. Bunlar birerolgu değil mi? Köprücük kemiğine,dolu çizgiye inanmak. Çinliler gibidüşünüp sarıasma kuşununköstebeğe dönüştüğüne, buğday

Page 922: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tanelerinin de sazan balığınadönüştüğüne inanmak kadargülünçtür!"

Coictier, "Ben simya okudum!"diye bağırdı. "Şunu belirtmekisterim ki..."

Başdiyakoz fena haldeöfkelenmişti, ona sözünütamamlatmadı:

"Ben de tıp, yıldızbilim vesimya okudum. Gerçek ancakburadadır, (bunları söylerken,

Page 923: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konsolun üzerinden, daha öncesözünü ettiğimiz o tozla dolu küçükşişeyi eline almıştı), ışık ancakburadadır! Hippocrates bir düştür,Urania bir düştür, Hermes birdüşüncedir. Altın ise güneştir, altınyapmak, Tanrı olmaktır. İşte, tekbilim bu. Tıp bilimiyle yıldızbilimien ince noktalarına kadar araştırdımdiyorum size! Boş! Boş! İnsanvücudu, koyu karanlıklar; yıldızlar,zifiri karanlıklar!"

Güçlü ve esinlenmiş bir tavırla

Page 924: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeniden koltuğuna yığıldı.Tourangeau Efendi sessizce onuinceliyordu. Coictier alaylı birsırıtışla gülümsemeye çalışıyor,belli belirsiz omuzlarını silkiyor vealçak sesle:

"Deli!" deyip duruyordu.

Tourangeau birdenbire atılarak:

"Ee, peki, ya o görkemli, oşaşılası amaca ulaşabildiniz mi?Altın yaptınız mı?" diye sordu.

Page 925: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz, düşünen bir kimsegibi sözcüklerini ağır ağırheceleyerek:

"Eğer altın yapmış olsaydım,Fransa kralının adı şimdi Louisdeğil, Claude olurdu," diye yanıtverdi.

Tourangeau kaşlarını çattı.

Dom Claude küçümseyen, horgören bir gülümsemeyle:

"Ben de neler söyleyip

Page 926: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyorum burada?" diye sürdürdü."Doğu imparatorluğunu kurabilecekolursam, Fransa tahtının lafı mıolur?"

Tourangeau, "Ha şöyle!" dedi.

Coictier de, "Vah! Zavallı deli!"diye mırıldandı.

Başdiyakoz artık sadece kendidüşüncelerine yanıt verir gibikonuşuyordu:

"Yok canım, ben daha yerlerde

Page 927: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürünüyorum; yeraltı yolununçakıllarında yüzümü ve dizlerimiyırtıp kanatıyorum. Seyretmiyorum,hayal meyal görüyorum!Okumuyorum, heceliyorum!"

Tourangeau, "Peki, okumasınıöğrenince, altın yapacak mısınız?"diye sordu.

Başdiyakoz, "Ondan kuşku muvar?" dedi.

"Öyleyse, Meryem Anamızbiliyor ki, benim paraya son derece

Page 928: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gereksinmem var ve okumayı sizinkitaplarınızdan öğrenmeyi pekisterdim. Bakın, saygıdeğer üstat,sizin biliminiz Meryem Anamızadüşman olan ya da hoşa gitmeyecekbir bilim midir?"

Adamın bu sorusuna, DomClaude dingin bir üstünlüklekarşılık vermekle yetindi:

"Ben kimin başdiyakozuyum?"

"Orası gerçek, üstadım. Pekiöyleyse! Bana da biliminizin

Page 929: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gizlerini öğretir misiniz? İzin verinben de sizinle birlikteheceleyeyim."

Claude âdeta bir Hz. Süleymanhaşmeti ve ruhani başkan tavrınabüründü.

"İhtiyar, gizemli şeylerinarasından bu yolculuğa girişmekiçin elinizde kalan yıllardan çokdaha fazlasına gereksinme var.Saçlarınız iyice ağarmış!Mağaradan ancak bembeyazsaçlarla çıkılır; ama oraya sadece

Page 930: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

siyah saçlarla girilir. Bilim insanyüzlerini, tek başına, oymasını,soldurmasını, kurutmasını pekâlâbilir; yaşlılığın ona bumburuşukyüzler getirmesine hiç gereksinmesiyoktur. Ama gene de bu yaştaöğrenmeye başlamak, bilginlerinkorkunç alfabesini çözmek isteğiyleyanıp tutuşuyorsanız, bana gelin,pekâlâ, bir denerim. Ben size, sizzavallı ihtiyara, ne antik çağlarınHerodot'unun sözünü ettiğiehramların o gömüt odalarınıziyaret etmenizi, ne Babil'in

Page 931: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tuğladan kulesini, ne de EklingaHint tapınağının beyaz mermerdenmuazzam mihrabını gidip görmenizisöyleyeceğim. Sikra'nın kutsalbiçimine uygun olarak inşa edilenKaide yapılarını, Süleyman'ın harapolan tapınağını, İsrail krallarınınmezarının kırık taş kapılarını sizingibi ben de görmedim. Biz şuradabulunan Hermes'in kitabınınparçalarıyla yetineceğiz. Ben size,Tohum Atanlar'ın simgesi olanErmiş Christophe'un yontusunu,Sainte-Chapelle'in büyük

Page 932: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapısındaki, hani şu bir tanesininbir eli bir vazonun içinde, öbürübulutlarda bulunan iki meleğinyontusunu açıklayacağım..."

Sözün burasında, Başdiyakoz'uncoşkulu ve sert sözleriyle iyiceşaşkına dönen Jacques Coictierkendini toparladı ve bir başkasınaöğüt veren, onun yanlışını düzeltenbir bilginin utkulu, sevinçli tavrıylaonun sözünü kesti:

"Erras, amice Claudi.[82] Simge

Page 933: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sayı değildir. Siz Orfeus'u Hermesile karıştırıyorsunuz."

Başdiyakoz da ciddiyetle, ağırağır:

"Asıl siz yanılıyorsunuz," diyeyanıt verdi. "Dedalus temel, Orfeusduvarlar, Hermes de binadır. Bu birbütündür." Claude Frollo buradaTourangeau'ya dönerek, "İstediğinizzaman gelebilirsiniz," diyesürdürdü, "Nicolas Flamel'inpotasının dibinde kalan altınkırıntılarını gösteririm size, siz de

Page 934: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onları Guillaume de Paris'ninaltınıyla karşılaştırırsınız. SizeGrekçe "peristera"[83] sözcüğününgizli erdemlerini öğretirim. Ama nevar ki, her şeyden önce, birbiripeşinden alfabenin mermerharflerini, kitabın granit sayfalarınıokuturum. Piskopos Guillaume'uncümle kapısıyla, Saint-Jean-le-Rond'dan Sainte-Chapelle'e, sonrada, Nicolas Flamel'in MarivaulxSokağı'ndaki evine, Saints-Innocents Gömütlüğü'ndekimezarına, Montmorency

Page 935: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sokağı'ndaki iki hastanesinegideriz. Size, Saint-GervaisHastanesi'nin cümle kapısındaki veFerronnerie Sokağı'ndaki dört iridemir ocak ızgarasını kaplayanhiyeroglifleri okuturum. Genebirlikte Saint-Come'un, Sainte-Genevieve-des-Ardents'ın, Saint-Martin'in, Saint-Jacques-de-la-Boucherie'nin önyüzleriniheceleriz..."

Tourangeau, bakışlarının pekzeki olmasına karşın, epeyce bir

Page 936: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

süreden beri artık Rahip Claude'unsöylediklerinden hiçbir şeyanlamıyormuşa benziyordu. Onunsözünü kesti.

"Hey ulu Tanrım! Nedir bu sizinkitaplarınız böyle?"

Başdiyakoz, "İşte bir tanesi,"dedi.

Ve hücrenin penceresini açarak,yıldızlı bir gökyüzü üzerine, ikikulesiyle taştan yanlarının, canavarabenzeyen sağrısının kapkara

Page 937: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

siluetini yansıtarak, kentin ortasınaoturmuş iki başlı dev gibi birSfenks'i andıran muazzam Notre-Dame Kilisesi'ni parmağıylagösterdi.

Başdiyakoz sessizce bir süre,dev boyuttaki yapıyı dikkatleseyretti, sonra içini çekerek, sağelini masanın üzerinde açık durankitaba, sol elini Notre-Dame'adoğru uzattı, üzgün bakışlarınıkitaptan kiliseye çevirdi.

"Ne yazık ki, bu şunu

Page 938: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öldürecek," dedi.

Telaşla kitaba yaklaşanCoictier:

"İyi ama, o kadar korkulacak nevar bunda?" diye haykırmaktankendini alamadı. "Glossa İnEpistolas D. Pauli. Norimbergae,Antonius Koburger. 1474. Bu yenibir şey değil ki. Hükümler ÜstadıPierre Lombard'ın bir kitabı.Basılmış olduğu için mı?"

Claude Frollo, "İyi söylediniz,"

Page 939: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dedi. Derin bir düşünceye dalmışgibiydi, işaret parmağını şu ünlüNurenberg basımevlerinden çıkanderginin üzerine dayamış, ayaktaduruyordu. Sonra da şu gizemlisözcükleri ekledi: "Ne yazık! Neyazık! Küçük şeyler büyük şeylerinhakkından geliyor! Bir diş birkütleye üstün geliyor. Nil faresitimsahı öldürüyor, kılıç balığıbalinayı öldürüyor, kitap yapıyıöldürecek!"

Hekim Jacques alçak sesle

Page 940: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arkadaşına gene o "Bu adam deli!"nakaratını fısıldadığı sıradamanastırın mum-söndür çanı çaldı.Hekimin arkadaşı da bu kez şöyleyanıt verdi: "Sanırım ki evet."

Bu, manastırda hiçbiryabancının kalmayacağı saatti. İkikonuk ayağa kalktı.

Tourangeau, ayrılırken:

"Üstat," dedi, "bilginleri, büyükdüşünürleri severim, size özel birdeğer veriyorum. Yarın Tournelles

Page 941: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sarayı'na gelin, Rahip Saint-Martinde Tours'u sorun."

Başdiyakoz şaşkın bir haldeodasına döndü. Bu TourangeauEfendi'nin kim olduğunu sonundaanlamıştı. Saint-Martin de ToursManastır sicilindeki şu parçayıanımsamıştı:"Abbas beati Martini,SCILICET REX FRANCIAE, estcanonicus de consuetudine ethabet parvam praebendam quamhabet sanctus Venantius et debetsedere in sede thesaurarii."[84]

Page 942: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O dönemden sonra,başdiyakozun XI. Louis ilehaşmetmeap Paris'e geldikçe peksık konuşmalar yaptığı ve DomClaude'un saygınlığının Olivier leDaim ile Jacques Coictier'yigölgelediği, bu sonuncunun, alışıkolduğu biçimde, bu yüzden Kral'aoldukça sert davrandığısöyleniyordu.

Page 943: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIBu Şunu Öldürecek

Hanım okuyucularımız,Başdiyakoz'un şu gizemli "Bu şunuöldürecek. Kitap yapıyı öldürecek,"sözcüklerinin altında gizli olandüşüncenin nasıl bir şey olduğunuaraştırmak için bir an durmamızıbağışlarlar sanırım.

Bize kalırsa, bu düşüncenin ikiyüzü vardı. Bu önce bir rahip

Page 944: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşüncesiydi. Yeni bir etkenin –matbaanın– karşısında rahipsınıfının korkusuydu bu.Gutenberg'in ışıklı, pırıl pırıl baskımakinesi karşısında tapınakadamının duyduğu ürküntü ve gözkamaşmasıydı bu. Minberle elyazmasının, konuşulan sözle yazılısözün basılı sözden korkuptelaşlanmasıydı bu; Alay Cini'nin[85]

altı milyon kanadım açtığını görenbir serçenin şaşkınlıktan gözlerinifal taşı gibi açmasına benzer birşeydi bu. Uyanan insanlığın

Page 945: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hışırdayıp kıpırdandığını işitmeyebaşlayan, gelecekte zekânın inancıbaltalayacağını, kanının inanışınyerini alacağını, dünyanınRoma'yı[86] sarsacağını görenpeygamberin çığlığıydı. Basımlabuharlaşan insan düşüncesinindinerkil (teokratik) çanaktanuçtuğunu gören filozofun tanısıdırbu. Tunçtan yapılmış koç başınıinceleyerek, "Kale yıkılacak," diyenaskerin dehşeti. Bir gücün başka birkudretin yerini alacağı anlamınageliyordu bu. "Matbaa kiliseyi

Page 946: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öldürecek," demekti bu.

Ne var ki, bize kalırsa, hiçkuşkusuz, ilki ve en yalını olan budüşüncenin altında, daha yeni,ayrımsanması daha zor, tartışmasıdaha kolay olan, birincininkaçınılmaz, doğal sonucu olarak,artık sadece rahibin değil, bilgininve sanatçının da aynı derecedefelsefi bir görüşü vardı.

Bu, insan düşüncesinin biçimdeğiştirirken ifade tarzını dadeğiştireceğinin, her kuşağın en

Page 947: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önemli düşüncesinin aynı maddeyleve aynı biçimde yazılmayacağının,bunca sağlam ve dayanıklı, uzunömürlü olan taş kitabın yerini dahada sağlam ve daha da uzun ömürlükâğıt kitaba bırakacağınınönsezisiydi. Bu bakımdanBaşdiyakoz'un belirsiz formülününikinci bir anlamı daha vardı: Birsanatın başka bir sanatın yerinialacağını anlatıyordu. "Matbaamimariyi öldürecek" demekistiyordu.

Page 948: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçekten de, ta başlangıcındanMilat döneminin XV. yüzyılınakadar, (XV. yüzyıl dahil) mimarlıkinsanlığın büyük kitabıdır, ister güçolarak, ister zekâ olarak,gelişmesinin çeşitli evrelerindeinsanın en belli başlı ifadesidir.

İlk ırkların belleği aşırıderecede yüklendiğini sezinleyince,insanlığın anılar yükü, çıplak veuçucu olan sözcüğü, yolunu şaşırmatehlikesiyle karşılaşacak kadar ağırve belirsiz hale gelince, onları daha

Page 949: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünür ve daha dayanıklı, aynızamanda da daha doğal biçimdetoprağın üzerine yazdılar. Hergeleneği bir yapıyla damgaladılar.

İlk anıtlar, ilk yapılar, MusaPeygamber'in dediğine göre,"demirin dokunmadığı" basit kayamahalleleriydi. Mimarlık da heryazı gibi başladı. Önce alfabe oldu.Dimdik bir taş saplıyorlardı, bu birharf oluyordu; her harf de birhiyeroglifti, her hiyeroglifinüzerinde bir sütunun üzerindeki

Page 950: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlık gibi, bir düşünce topluluğubulunuyordu. İşte, dünyanın bütünyüzünde, aynı anda, her yerde ilkırklar böyle yaptılar. Keltlerin"Kalkık Taşı"na Asya'nınSibirya'sında da rastlanır,Amerika'nın pampalarında da.

Daha sonra sözcükler yapıldı.Taşın üzerine taş koydular, bu granitheceleri birleştirdiler, fiil de kimidüzenler denedi. Dolmen'ler, Kelt"kromlek"leri, Etrüsk höyükleri,İsrail kurganları hep sözcüklerdir.

Page 951: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birkaç tanesi, özellikle höyük, özeladlardır. Hatta kimi zaman, elde pekçok taş, geniş bir kıyı olunca; bircümle bile yazılıyordu. SonsuzKarnak yığıntısı bütün birformüldür.

En sonunda kitapları meydanagetirdiler. Gelenekler, ağaçgövdesinin yapraklar altındakaybolması gibi, altındakayboldukları simgeleridoğurmuşlardı. İnsanlığın inandığıbütün bu simgeler gitgide büyüyor,

Page 952: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

artıyor, birbirini kesiyor, birbirinekarışıyordu. İlk anıtlar onlarıiçermeye yetmiyordu artık; simgelerdört bir yandan taşıyordu; buyapılar, hemen hemen hiç denecekbiçimde kendileri gibi sade, yalın,çıplak ve yerde yatan ilk geleneğiancak ifade ediyorlardı. Simgeninyapının içinde gelişip açılmayagereksinmesi vardı. İşte o zamanmimarlık insan düşüncesiylebirlikte gelişip serpildi; bin birbaşlı, bin bir kollu bir dev oldu.Bütün bu havadaki simgeciliği

Page 953: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ebedi, gözle görülür, elle tutulur birşekil altında saptadı. Kuvvet olanDedalus ölçerken, zekâ olan Orfeusşarkı söylerken, bir harf olanfilayağı, bir hece olan kemer, birsözcük olan ehram, bir geometriyasası ve bir şiir yasasıyla aynıanda harekete geçirilerek, topraküzerinde toplanıyor, birleşiyor,karışıyor, iniyor, çıkıyor, yanyanageliyor; gökyüzüne doğru kat katyükseliyor, ta ki bir çağın geneldüşüncesinin buyruğuna uyarak,aynı zamanda olağanüstü anıtlar

Page 954: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olan şu olağanüstü kitaplarıyazıncaya kadar: Eklinga Pagod'u,Mısır'daki Rhamseion, Hz.Süleyman'ın Tapınağı.

Ana fikir, söz, bu yapılarınsadece temelinde değil,biçimlerinde de vardı. Söz gelimi,Süleyman'ın tapınağı yalnız kutsalkitabın cilt kapağı değildi, kutsalkitabın ta kendisiydi. Aynı merkezebağlı her çevre duvarında rahiplerçevrilen, gözler önüne serilen sözüokuyabilirlerdi; böylece de, onun

Page 955: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değişimlerini tapınaktan tapınağa, tason tapınağında, gene mimari olanen soyut şeklinde onu yakalayıncayakadar kovalarlardı; bu son kemerdi.Böylece, söz yapının içinekapatılmıştı; ama biçimi, birmumyanın tabutu üzerindeki insanyüzü gibi zarfının üzerindeydi.

Binaların yalnız biçimi değil,seçtikleri yer bile simgelediklerifikri meydana koyuyordu. İfadeedilecek simgenin zarif ya dakaranlık oluşuna göre, eski Yunan,

Page 956: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dağlarının tepesini göze ahenkligörünen bir tapmakla süslüyordu.Hindistan kendi dağlarını dev birgranit gibi fil dizilerinin taşıdığı obiçimsiz yeraltı pagodalarım oymakiçin deliyordu.

Böylece, ilk altı bin yılboyunca, Hindistan'ın ta fitarihinden kalma, çok eskipagodasından Köln'deki kiliseyekadar, mimarlık insan türününbüyük yazısı olmuştur. Bu o kadargerçektir ki, yalnız her dinsel

Page 957: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

simgenin değil, her düşüncenin bumuazzam kitapta kendi sayfası,kendi anıtı vardı.

Her uygarlık dinerki ile başlarve demokrasiyle biter. Birliktensonra gelen bu özgürlük yasasımimarlıkta da yazılıdır. Çünkü, şunokta üzerinde ısrar edelim,duvarcılığın sadece tapınakyapmak, söylence ve ruhanisimgeleri ifade etmek, taştansayfalar üzerine yasanın gizemliçizelgelerini hiyerogliflerle çizmek

Page 958: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gücünde olduğunu sanmamakgerekir. Eğer öyle olsaydı, bütüntoplumlarda kutsal simgeninaşındığı, özgür düşünce altındagittikçe silindiği, insanın rahiptenkaçtığı, felsefelerin, sistemlerinçıkıntılarının dinin yüzünüaşındırdığı bir zaman geldiği için,mimarlık insan düşüncesinin o yenihalini bir daha meydanagetiremezdi; ön tarafı dolansayfaların arkası boş kalır, yapıtıgüdük, kitabı tamamlanmamışolurdu. Ama hayır, hiç de öyle

Page 959: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmadı.

Örnek olarak Ortaçağ'ı alalım;bize daha yakın olduğu için oradaher şeyi daha açık seçikgörebiliyoruz. İlk döneminde,dinerki Avrupa'ya düzen verirken,Vatikan, Capitole'ün çevresindeyıkılmış yatan Roma ile meydanagetirilen bir Roma'nın öğelerinikendi çevresinde birleştirip yenidensınıflandırırken, Hıristiyanlık dahaönceki uygarlığın yıkıntılarıarasında toplumun bütün katlarını

Page 960: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aramaya giderken, bu yıkıntılarda,kilit taşı ruhanilik olan aşamasırasına göre yeni bir dünyakurarken, bu hercümerç içinde, önceçıktığı duyulan, sonra da yavaşyavaş, Hıristiyanlığın nefesi,barbarların eli altında, ölmüş Grekve Roma mimarlık yığıntılarından,Mısır'ın ve Hindistan'ın dinerkilduvarcılıklarının kardeşi, safKatolikliğin aşınmaz işareti,papalık birliğinin değişmezhiyeroglifi şu gizemli Romanmimarisinin ortaya çıktığı görülür.

Page 961: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçekten de, o çağın bütündüşüncesi o karanlık roman tarzındayazılıdır. Orada, her yanda, yetke,birlik, anlaşılmazlık, kesinlik, VII.Gregoire sezilir; her yanda rahip,hiçbir yerde insan; her yerde kast,sınıf, hiçbir zaman halk. Ne var kiHaçlı Seferleri'nin eli kulağında. Bubüyük bir halk hareketidir; nedeni,amacı ne olursa olsun, her büyükhalk hareketi, her zaman sontortusundan özgürlük düşüncesiniçıkarır. Yenilikler gün ışığınaçıkacak. Artık Jacquerie'ler,

Page 962: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Praguerie'ler, Ligue'ler gibiayaklanmaların fırtınalı dönemibaşlayacaktır. Yetke sarsılır, birlikikiye ayrılır. Derebeylik (feodalite)kaçınılmaz bir biçimde halk ortayaçıkıp da her zamanki gibi aslanpayını kendine ayırmadan önce,teokrasiyle bölüşmek ister. "Quianominor leo."[87] Demek ki ruhbansınıfının altından derebeylik,derebeyliğin altından "komün"ortaya çıkmaya başlar. Avrupa'nınyüzü değişmiştir. İyi ya işte!Mimarlığın yüzü de değişmiştir.

Page 963: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Uygarlık gibi, o da sayfayı çevirir;çağların yeni ruhu onu söyleyeceğişeyleri yazmaya hazır bulur. HaçlıSeferleri'nden mimarlık sivripencerelerle, uluslar özgürlükledöndüler. Bunun üzerine, Romaİmparatorluğu yavaş yavaşdağılırken, Roman mimarlığı daölür. Hiyeroglif, kiliseyi bırakıpderebeyliğe şan olsun diye kaleburcuna arma olmaya gidiyor.

Kilisenin kendisi bile, eskiden okadar inakçı (dogmatik) olan şu

Page 964: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapı bile, artık kentsoylunun,komünün, özgürlüğün işgalineuğrayarak, rahipten kurtulupsanatçının yetkisi ve egemenliğialtına girer. Sanatçı onu kendiisteğine göre inşa eder. Elvedagizem, mitos, yasa! İşte artık hayalve geçici istek ve heves. Yeter kirahibin büyük kilisesi ve mihrabıolsun; söyleyecek başka hiçbir sözüyoktur. Dört duvar sanatçınındır.Mimarlık kitabı artık ruhbansınıfına, dine, Roma'ya ait değildir;o artık düşlemin, şiirin, halkın

Page 965: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

malıdır. Altı, yedi yüzyıllık birömrü olan Roman mimarlığınındurgun devinimsizliğinden sonra,sadece üç yüzyıllık geçmişi olan bumimarlıkta son derece şaşırtıcı,çarpıcı, o hızlı ve sayısızdeğişimlerin nedeni işte budur. Buarada sanat dev adımlarıyla ilerler.Halkın dehası ve özgünlüğüpiskoposların yapmış olduğunuyapar. Her ırk geçerken bu kitabakendi satırını yazar; katedrallerinönyüzündeki eski Romanhiyerogliflerini karalar, onun (gelip

Page 966: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçen ırkın) yerleştirdiği yenisimgenin altında, şurada buradaolsa olsa inakın (dogma) delipgeçtiği görülebilir. Halk örtüsüdinsel iskeleti belli belirsiz tahminettirir. O çağda mimarların, hattakiliseye karşı bile giriştikleri kuraldışı davranışları konusunda bir fikirileri sürmek olanaksızdır. ParisAdliye Sarayı'nın OcaklıSalonu'nda olduğu gibi, pek utançverici bir biçimde yan yanagetirilmiş rahiplerle rahibelerdenörülü sütun başlıkları bunlardan

Page 967: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sadece biridir. Bourges'daki büyükcümle kapısının altına Hz. Nuh'un"harfi harfine" hiçbir şeygizlemeden oyulan serüveni de birbaşka örneği oluşturur. BochervilleManastırı'nın rahiplerinin ayinsırasında ellerini yıkadıkları özellavabonun üzerindeki gibi, elindeiçki bardağı, bütün bir cemaatinsuratına gülen eşek kulaklı, sarhoşbir rahiptir bu. O çağda, taşayazılan düşünce için, tıpkı bizimbugünkü basın özgürlüğüne benzerbir ayrıcalık vardı. Mimarinin

Page 968: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

özgürlüğüdür bu.

Bu özgürlük pek ileriye varır.Kimi zaman bir cümle kapısı, birönyüz, bütünüyle bir kilise, dineiyice yabancı, hatta kiliseyedüşman, simgesel bir anlamısergiler. Daha XIII. yüzyıldaGuillaume de Paris, XV. yüzyıldaNicolas Flamel ortalığı karıştırıcıbu sayfalardan yazdılar. Saint-Jacques-de-la-Boucherie tümüylebir muhalefet kilisesidir.

O zamanlar düşünce ancak bu

Page 969: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şekilde özgürdü: Bu nedenle, o dabütünüyle yapı denilen bu kitaplarayazılıyordu. Bu bina şekliolmasaydı, tehlikeye atılacak kadarsakınımsız olsaydı, elyazması kitapbiçiminde, celladın eliyle kentalanında yakıldığını görürdü; kilisecümle kapısı biçimindeki düşüncekitap şeklindeki düşüncenin işkencecezasına çarptırıldığını görürdü.Bunun için, elinde ancak bu çarebulunduğundan, duvarcı ustalığı,kendini gün ışığına çıkarabilmekiçin, her yanda ona atılıyordu.

Page 970: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Avrupa'yı kaplamış olan sonsuzsayıdaki kilise bunun sonucudur, buöyle şaşılacak bir sayıya ulaşmıştıki, iyice araştırılıp doğruluğukesinlikle saptandıktan sonra bileinanılması pek güçtür. Toplumunbütün maddi güçleri, bütündüşünsel güçleri aynı noktadatoplanıyordu: Mimarlık. Böylece,Tanrı'ya tapınaklar yükseltmekbahanesiyle, sanat muhteşemboyutlarda gelişiyordu.

O günlerde, şair doğan bir

Page 971: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kimse mimar oluyordu. Kütleleriniçinde dağınık olan, derebeylikyönetimi altında, tunç kalkanlardanmeydana getirilen bir "testudo"[88]

altındaymış gibi her yandansıkıştırılan deha, ancak mimarlıkyönünden bir kurtuluş yolubuluyordu ve onun İlyada Destanlarıkatedraller biçimini alıyordu. Bütünöteki sanatlar mimarlığa boyuneğiyor, onun buyruğu altınagiriyordu. Büyük yapıtın işçileriydihepsi de. Mimar, şair, usta, onunönyüzünü yontan oymacılık,

Page 972: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vitraylarını renkli resimlerlebezeyen boyacılık, çanını devinimegeçiren, orglarını üfleyen müzikonun kişiliğinde bir arayageliyordu. Hatta sadece şiir denen,elyazmalarında ölmeyecek kadaryaşamaya çabalayan o zavallı bilebir değer kazanabilmek amacıylailahi ya da "düzyazı" şekline giripyapıya katılmak zorunda kalıyordu;en sonunda, Greklerin dinselbayramlarında Eschyle'intrajedilerinin, Hz. SüleymanTapınağı'nda da "Yaradılış"ın

Page 973: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oynadığı rolün aynısıdır bu.

Böylece, Gutenberg'e kadar,mimari en önemli, evrensel yazıdır.Doğu'nun başlattığı, antik Grek veRoma döneminin sürdürdüğü bugranit kitabın son sayfasını Ortaçağyazdı. Zaten, yukarıda, Ortaçağ'daincelemiş olduğumuz bu bir sınıfmimarisinden sonra gelen bir halkmimarisi olayı, tarihin öteki büyükçağlarında insan zekâsında ona çokbenzer devinimlerle yinelenir.Böylece, kitaplar dolusu

Page 974: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açıklamaya gereksinim gösteren biryasayı burada kısaca bildirelim ki:İlkel çağların beşiği olan Doğu'daHint mimarisinden sonra, Arapmimarisinin o zengin, doğurgananası Fenike mimarisi; İlkçağ'daEtrüsk biçemi ve dev boyutluyapıları bir çeşitlilikten başka birşey olmayan Mısır mimarisindensonra, Roma biçemi; Kartacakubbesinin aşırı derecede yüklü biruzantısından başka bir şey olmayanGrek mimarisi; çağdaş zamanlarda,roman mimarisinden sonra gotik

Page 975: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mimari. Bu üç diziyi ikiye bölersek,üç büyük kardeşte, Hint, Mısır,Roman mimarisinde, aynı simgeyibuluruz: Teokrasi, sınıf, birlik,dogma, mitos, Tanrı; üç küçükkardeşte de, Fenike, Grek, Gotikmimarisinde de, hem zatendoğalarına ayrılmaz biçimde bağlıolan biçim değişikliği her ne olursaolsun, hep aynı anlama rastlanır:Özgürlük, halk, insan.

İster Brahman rahibi, istermüneccim ya da papa adını taşısın

Page 976: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hintli, Mısırlı ya da Romanduvarcılıklarında, hep rahip,yalnızca rahip sezilir. Halkmimarisinde durum aynı değildir.Bunlar daha zengin ve daha azkutsaldır. Fenike mimarisinde,tüccar kokusu vardır; Grekmimarisinde, cumhuriyetçi; Gotikmimarisinde burjuva kokusu vardır.

Her teokratik mimarinin genelnitelikleri değişmezlik, ilerlemedenkaçınma; geleneksel çizgilerinkorunması, ilkel örneklerin

Page 977: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kutsallaştırılması, insanın vedoğanın bütün şekillerinin simgeninanlaşılmaz heveslerine sürekliuymasıdır. Bunlar, sadece bilenleringizemini çözebildiği karanlık,karışık kitaplardır. Üstelik, oradaher biçimin, her biçimsizliğin onudokunulmaz hale getiren bir anlamıvardır. Hint, Mısır, Romanduvarcılıklarından nakışlarınıyenilemesini ya da yontuculuğunuilerletmesini istemeyin. Hermükemmelleşme onlar için birdinsizliktir. Bu mimarilerde

Page 978: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dogmanın sertliği ikinci birtaşlaşma gibi taşın üzerineyayılmıştır sanki. Buna karşılık,halk duvarcılıklarının genelbelirtileri çeşitlilik, ilerleme,yenilik, zenginlik, süreklihareketliliktir. Bunlar zaten dindenoldukça koptukları içingüzelliklerini düşünürler, ona özengösterirler, durup dinlenmedenyontu ya da arabesk bezeklerinidüzeltirler. Yüzyılın malıdırlar.Altından hâlâ göründükleri kutsalsimgeye durmadan kattıkları beşeri

Page 979: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şeyleri vardır. Hâlâ simgeselolmakla birlikte, doğa gibianlaşılması kolay olan ruhun, herzekânın, her düşleminetkilenebileceği yapılar bundandoğmuştur. Dinsel mimariyle bununarasında, kutsal dille halk diliarasındaki, hiyeroglifle sanat,Süleyman ile Phidias arasındakiaynın vardır.

Binlerce kanıtı, binlerceayrıntının itirazını bir yanabırakarak, buraya kadar kısaca

Page 980: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belirttiklerimizi özetleyecekolursak, şu sonuca varırız: Mimarion beşinci yüzyıla kadar insanlığınen önemli ve başlıca kütüğüolmuştur; bu süre içinde,yeryüzünde hemen yapı halinialmayan bir tek az buçuk karışıkdüşünce çıkmamıştır; her dinselyasa gibi, her halk düşüncesinin deanıtları olmuştur; en sonunda,insanoğlunun taşla yazmadığı bir tekönemli düşüncesi olmamıştır. Peki,bu niçin böyledir? Çünkü, isterdinsel, ister felsefi olsun, ölümsüz

Page 981: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalmak her düşüncenin kendiçıkarınadır, çünkü bir kuşağıdevinime getiren bir fikir başkakuşakları da harekete getirmek, izbırakmak ister. Oysa elyazmasıkitapların ölümsüzlüğü ne kadar daeğreti ve güvenilmezdir! Bir yapıise ne kadar daha sağlam, sürekli vedayanıklı bir kitaptır! Yazılı birsözü yok etmek için bir meşale, birbarbar yeter. İnşa edilmiş bir sözüyıkmak için ise bir toplumayaklanması, bir yeryüzü devrimigerekir. Kolosseum'un üzerinden

Page 982: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

barbarlar geçti, Ehramlarınüzerinden de belki tufan geçmiştir.

On beşinci yüzyılda her şeydeğişir.

İnsan düşüncesi kendiniölümsüzleştirmek için, mimaridenyalnız daha ömürlü, daha dayanıklıdeğil, daha da sade ve daha dakolay bir çare keşfetti. Mimaritahttan düştü. Orfeus'un taştanharflerinin yerini Gutenberg'inkurşun harfleri aldı.

Page 983: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kitap yapıyı öldürecek.

Matbaanın icadı tarihin enbüyük olayıdır. Bu Ana devrimdir.Baştan başa yenilenen insanlığınifade tarzıdır, bir şekilden soyunup,bir başkasına bürünen insandüşüncesidir, Âdem Peygamber'denberi zekâyı temsil eden şu simgeselyılanın tam ve kesin gömlekdeğiştirmesidir.

Matbaa şekli altında, düşünceher zamankinden daha da ebedidir.Ölümsüzdür; uçucu, ele geçmez,

Page 984: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tahrip edilemez haldedir. Havayakarışır. Mimari döneminde dağhaline giriyordu ve bir yüzyıla, biryere büyük ölçüde sahip çıkıyordu.Şimdi kuş sürüsüne dönüştü, dörtbir yana dağıldı, havanın, uzayınbütün noktalarını aynı zamandakapladı.

Yineliyoruz: Düşüncenin buşekilde çok daha durağan, çok dahabozulmaz, yıkılmaz olduğunugörmeyen var mı? Düşüncesağlamken, uzun ömürlü, dayanıklı

Page 985: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hale geldi. Devamlılıktanölümsüzlüğe geçti. Bir kütleyiyıkabilirsiniz, her yerde aynızamanda bulunmanın kökünü nasılkoparabilirsiniz? Bir tufangelmeyegörsün, dağlar çoktan sularaltında kaybolsa bile, kuşlar hâlâgöklerde uçuşurlar ve bu tufanınyüzeyinde bir tek gemiyüzmeyegörsün, kuşlar orayakonarlar, onunla birlikte suyunüzerinde yüzerler, onunla birliktesuların çekilmesini seyrederler vebu karmakarışıklıktan çıkacak olan

Page 986: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeni dünya, uyanırken, tepesindeuçan, sulara gömülen dünyanınkanatlı ve canlı düşüncesinigörecektir.

Bu ifade tarzının, değil sadeceen tutucu olanı, aynı zamanda da ensadesi, en basiti ve en kullanışlısı,her şeye en uygunu olduğudüşünülürse, büyük bir yüktaşımadığı, ağır aletler kullanmadığıgöz önünde bulundurulursa,düşüncenin bir yapı şeklindekendini ifade edebilmesi için dört,

Page 987: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beş tane başka sanatı, tonlarcaaltını, dağlar gibi taşı, ormanlarcakeresteyi, bütün bir işçi milletiniharekete geçirmek zorunda kaldığıda anımsanırsa, düşünce kendinikitap halinde belirtirken bu iş içinbir parça kâğıt, bir parçamürekkeple bir de kalem yeterliolduğuna göre, zekânın, matbaauğruna mimariden ayrılmasına nasılşaşılır? Bir ırmağın yatağını,düzeyinin altında kazılan bir kanallabirdenbire kesiverin, ırmakyatağından ayrılır.

Page 988: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu nedenle, bakın, matbaanınicadından beri mimari nasıl azarazar kuruyor, zayıflıyor veçıplaklaşıyor. Suyun alçaldığı,özsuyun çekildiği, çağların veulusların düşüncesinin ondanuzaklaştığı nasıl da belli oluyor!Soğuma on beşinci yüzyılda hemenhemen pek sezilemeyecekderecededir, matbaa daha henüz pekçelimsizdir, güçlü mimariden olsaolsa aşırı bir yaşam canlılığımçekebiliyordu. Ne var ki, dahahemen on altıncı yüzyılda mimarinin

Page 989: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hastalığı gözle görülür halegelmiştir; artık sadece toplumuifade etmiyor; içler acısı birbiçimde, klasik sanat şeklinegiriyor; Galyalı, Avrupalı,yerliyken, Grek ve Romalı oluyor;gerçek ve çağdaşken, sözde antiktavırlar takınıyor. İşte Rönesansdedikleri bu çöküntüdür. Gene degörkemli bir çöküntü; çünkü eskigotik deha, Mayence'ın o devboyutlu matbaa makinesininarkasında batan bu güneş, bütün buKorent biçemi dizilerinin melez

Page 990: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yığıntısını bir süre daha, sonışınlarıyla aydınlatıyor.

Bizim bir şafak sandığımız iştebu güneştir.

Bununla birlikte, mimari deherhangi bir sanat dalı gibi bir sanatolduğuna göre, eksiksiz sanat, üstünsanat, zorba sanat niteliğini yitiriryitirmez öteki sanatları elinde tutmagücünden yoksun kalır. Böylece,onlar da özgürlüklerine kavuşurlar,mimarinin boyunduruğundankurtulurlar, her biri kendi yönüne

Page 991: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gider. Bu ayrılıktan onların her birikazançlı çıkar. Yalnızlık, tek başınakalmışlık her şeyi yüceltir.Oymacılık yontuculuğa dönüşür,resimcilik ressamlığa dönüşür, ayinmüzik olur. Büyük İskender'inölümüyle parçalanan eyaletlerikrallıklarını ilan eden birİmparatorluk sanırsınız.

İşte, Rafaello, Michelangelo,Jean Goujon, Palestrina, on altıncıyüzyılın bu göz kamaştırıcıgörkemleri bunun sonucudur.

Page 992: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sanatlarla birlikte, düşünce deher yanda özgürlüğüne kavuşur.Ortaçağ'ın dinde yenilikçileriKatolik dinine büyük zararlarvermişlerdi. On altıncı yüzyıl dinselbirliği parçalar. Matbaanınbulunuşundan önce dinde yeniliksadece bir mezhepten ayrılmaniteliğini taşırdı, matbaa onudevrim haline dönüştürdü.Matbaayı kaldırın, dindeyenilikçiler gevşer. İsterkaçınılmaz, ister rastlantı olsun,Gutenberg Luther'in öncüsüdür.

Page 993: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bununla birlikte, Ortaçağ güneşiiyice battıktan sonra, sanat ufkundagotik deha ebediyen sönünce,mimari gitgide daha donuklaşır,renksizleşir, yok olur. Yapının şukemirici kurdu, basılı kitap, onuemer ve kemirir. Mimaridüşkünleşir, yoksullaşır, göz göregöre zayıflar. Artık değersiz,aşağılık bir şeydir, yoksuldur, birhiçtir. Artık hiçbir şey ifade etmez,hatta başka bir dönemin sanatanısını bile anlatmaz. İnsandüşüncesi onu bıraktığı için, başka

Page 994: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanatlar tarafından terk edilip dekendi kendine bırakılınca, o dasanatçı yokluğunda işçileri çağırır.İşlemeli renkli vitrayların yerinidüz cam alır. Oymacının yerini taşyontucu alır. Elveda her türlü özsu,her türlü özgünlük, her türlücanlılık, her türlü zekâ. Kopyadankopyaya, atölyelerin içler acısızavallı dilencisi, sürünür durur. Hiçkuşkusuz, on altıncı yüzyılda onunöldüğünü sezmiş olanMichelangelo'nun aklına son birdüşünce, bir umutsuzluk düşüncesi

Page 995: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geldi. Bu sanat devi, Parthenon'unüzerine Pantheon'u yığmış,Roma'daki Saint-Pierre'i yapmıştı:Mimarinin son özgünlüğü, kapanandev boyutlu kütük defterinin altındadev bir sanatçının imzası, tekkalmaya değer yüce yapıt.Michelangelo öldükten sonra, birgölge, bir hayal gibi ölmeyipsürünen bu sefil mimari ne yapıyor?Roma'daki Saint-Pierre'i ele alıyor,ona körü körüne, gülünç birbiçimde öykünüyor. Bu tuhaf birmeraktır. İçler acısı bir şeydir. Her

Page 996: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzyılın kendine özgü Saint-Pierre'ivardır; on yedinci yüzyılda Val-de-Grâce; on sekizinci yüzyılda Sainte-Genevieve. Her ülkenin kendiSaint-Pierre'i vardır. Londra'nınvar. Petersburg'un var. Paris'te ikiya da üç tane var. Anlamsız birvasiyetname, ölmeden önceçocukluk haline dönüşen yaşlı, yücebir sanatın son sayıklaması.

Yukarıda sözünü ettiklerimizgibi özelliği olan anıtlar yerine, onaltıncı yüzyıldan on sekizinci

Page 997: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzyıla kadar sanatın genelgörünüşünü incelersek, aynıgerileme, zayıflama olaylarını ayırtederiz. ll. François'dan beri yapınınmimari şekli gitgide daha silinir,zayıflayan bir hastanın kemik çatısıgibi geometrik şeklin çıkıntılarınayer verir. Sanatın güzel çizgileriyerlerini mühendisin, geometriuzmanının soğuk, sert çizgilerinebırakır. Bir yapı artık bir binadeğildir, çokyüzlü bir cisimdir.Bununla birlikte, mimari buçıplaklığı gizlemek için çırpınıp

Page 998: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

durur. İşte bir Roma alınlığı üzerineişlenmiş bir Grek alınlığı ya dabunun tersi. Bu hep Parthenon'uniçinde Pantheon'dur."[89] Roma'nınSaint-Pierre'idir. İşte, IV. Henridevrinin taş köşeli tuğla evleri;Royale Alanı, Dauphine Alanı. İşteXlll. Louis döneminin ağır, bodur,basık, tıknaz bir kambur gibi birkubbe yüklü kiliseleri. İşte Quatre-Nations (Dört-Ulus)'un kötü İtalyanöykünmesi, Mazarin dönemimimarisi.[90] İşte, saraylılarla doluupuzun, soğuk, sert suratlı, can

Page 999: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sıkıcı kışlalar örneği XIV. Louis'ninsarayları. En sonunda, işte şu köhne,dişleri dökülmüş, zarafet düşkünü,yaşlı, eski mimariyi şekilsizleştirenhindiba yaprakları ve telşehriyeleriyle, bütün siğilleri vebütün mantarlarıyla XV. Louisdönemi. ll. François'dan XV.Louis'ye kadar hastalık geometrikdiziyle arttı. Sanatın kemikleriüzerinde kala kala sadece derisikaldı. Sefilcesine can çekişiyor.

Bu arada, matbaa ne âlemde

Page 1000: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

acaba? Mimariden ayrılan bütün oyaşam ve canlılık ona gidiyor.Mimari çöktüğü ölçüde, matbaakabarıyor, büyüyor. İnsan düşüncesiyapılara harcadığı güçlersermayesini bundan böyle kitaplaraharcıyor. Bu nedenle, daha onaltıncı yüzyıldan beri matbaa çökenmimarinin düzeyine kadaryükseliyor, onunla çarpışıyor veonu öldürüyor. On yedinci yüzyıldaartık oldukça duruma egemendir,utkuludur; dünyaya büyük biryazınsal yüzyıl şenliği sunacak

Page 1001: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadar utkusunun üzerine sıkıcayerleşmiştir. On sekizinci yüzyılda,XIV. Louis'nin sarayında uzun süredinlendikten sonra, Luther'in eskikılıcını yeniden kaptı, onuVoltaire'in eline tutuşturdu vegürültüyle koşup, zaten daha öncemimari ifadesini öldürmüş olduğuşu yaşlı Avrupa'ya saldırdı. Onsekizinci yüzyıl biterken, matbaaher şeyi yıktı, mahvetti. Ondokuzuncu yüzyılda yeniden inşaedecek.

Page 1002: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şimdi, soruyoruz: Bu ikisanattan hangisi üç yüzyıldan beriinsan düşüncesini gerçek birbiçimde temsil ediyor? Hangisi onudile getiriyor? Hangisi,insanoğlunun yalnız yazınsal,skolastik tutkularını değil de, geniş,derin, evrensel hareketini de ifadeediyor? Hangisi, hiç durmadan,hiçbir boşluğa yer vermeden, binbir ayaklı bir canavar gibi yürüyeninsanlığa ekleniyor? Mimari mi,yoksa matbaa mı?

Page 1003: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Matbaa. Hiç kimse bu konudakesinlikle yanılmasın, mimari öldü,geri gelmeyecek biçimde öldü,basılan kitapla öldürüldü, daha azda, yandığı için öldürüldü, dahapahalıya mal olduğu için öldürüldü.Her katedral bir milyardır. Şimdi,mimari kitabı yeniden yazmak içinne kadar sermaye gerektiği gözönüne getirilsin bir kere; yenidenyeryüzünde binlerce binayıkaynaştırmak için; bir görgütanığının "sanki dünya silkinerek,beyaz bir kiliseler giysisine

Page 1004: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bürünmek için eski giysilerinisırtından atmıştı." Erat enim ut simundus, ipse excutiendo semet,rejecta vetustate, candidamecclesiarum vestem indueret(Glabert Radulphus), dediği orandabir yapılar kalabalığının bulunduğuo çağlara geri dönmek için ne kadarsermaye gerektiğini bir göz önünegetirin.

Bir kitap ne kadar çabukmeydana getirilir, ne kadar ucuzamal olur, ne kadar dayanıklıdır,

Page 1005: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

etkilidir! Bütün insan düşüncesininbu bayırdan aktığına nasıl şaşmalı?Bu demek değildir ki mimarininhâlâ şurada burada güzel bir yapısı,tek kalmış bir başyapıtı yoktur.Matbaa çağında da hâlâ zamanzaman, sanırım ki bütün bir ordukullanarak, bir araya getirilen,harman edilen toplarla yapılacakbir sütuna –mimarinin saltanatdöneminde, bütün bir ulustarafından birbiri üzerine yığılan,eritilen rapsodilerle, İlyadaDestanları ile, Romancero'larla,

Page 1006: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mahabâhrata'larla veNiebelungen'lerle yapılanlar gibibir sütuna– rastlanacaktır. Büyükbir rastlantı olarak, on üçüncüyüzyılda bir Dante çıktığı gibi,yirminci yüzyılda da bir mimarçıkabilir. Yalnız, mimari artıktoplum sanatı, ortak sanat, üstünsanat olamaz. İnsanlığın büyükdestanı, büyük binası, büyük yapıtıartık bundan böyle inşaedilemeyecek, basılacaktır.

Ve bundan böyle, mimari eğer

Page 1007: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rastlantıyla kalkınabilse bile, üstünbir duruma, egemen bir konumagelemez. Eskiden yasayı edebiyatondan almışken, şimdi o edebiyatınyasasına boyun eğecektir. Her ikisanatın rolleri yer değiştirmişolacaktır. Hiç kuşkusuz ki, mimariçağında pek ender olan destanlar,anıtlara benzer. Hindistan'daVyasa[91] bir pagoda gibikarmakarışık, garip, içine girilemezhaldedir. Mısır şiirinde, yapılargibi, çizgilerin yüceliği, dinginliğivardır. Antik Yunan'da güzellik,

Page 1008: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dinginlik, erinç vardır; HıristiyanAvrupa'da da katolik yüceliği, halksaflığı, bir yenilenme çağınınzengin, bereketli gelişmesi. İncilEhramlara benzer, İlyada DestanıParthenon'a, Homeros da Phidias'a.On üçüncü yüzyıldaki Dante sonRoman biçemi kilisedir; on altıncıyüzyılda Shakespeare son gotikkatedraldir.

Böylece, buraya kadar zorunluolarak eksik ve güdük bir şekildesöylediklerimizi özetlersek,

Page 1009: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

insanlığın iki kitabı, iki kütük sicili,iki kutsal vasiyetnamesi vardır:Mimari ve Matbaa; taş İncil ile,kâğıt İncil. Hiç kuşkusuz, yüzyıllariçerisinde o kadar geniş biçimdeaçılan bu iki İncil seyredildiğizaman, granit yazının gözle görülenululuğunun sütun dizileri, dört köşesütunlar, dikilitaşlar halindeşekillenen dev boyutlu alfabeleri,ehramdan çan kulesine, Keops'tanStrasbourg'a kadar, dünyayı vegeçmişi kaplayan şu insan dağlarınıözlemle anmak hiç de yadırganmaz.

Page 1010: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Geçmiş bu mermer sayfalardaokunmalıdır. Mimarinin yazdığıkitap hiç durmadan seyredilmeli,yaprakları tekrar tekrarçevrilmelidir; evet, ama kendisırasınca, matbaanın da yükselttiğiyapının büyüklüğü yadsınmamalı.

Bu yapı dev boyutludur. Bilmemhangi istatistik meraklısınınhesapladığına göre, Gutenberg'denberi basılan bütün kitaplarbirbirinin üzerine konabilse, Dünyaile Ay arasındaki mesafe

Page 1011: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doldurulurmuş. Bizim sözünü etmekistediğimiz yücelik bu değil. Yalnız,insan günümüze kadarki matbaaürünlerinin tümünün eksiksiz birhayalini düşüncesinde canlandırmakisterse bu şekil bize, bütün dünyayadayanan, insanlığın hiç durmadanuğruna çalıştığı, canavara benzerbaşı geleceğin sonsuz sisleriarasında kaybolan muazzam bir yapıgibi görünmez mi? Zekâlarınkaynaştığı karınca yuvasıdır bu.Bütün düşlemlerin, şu yaldızlıarıların ballarıyla üşüştükleri

Page 1012: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kovandır bu. Yapının bin bir katıvardır. Şurada burada, bu katlarıneğik düzeylerinde, bilimin karanlıkmağaralarının açıldığı görülür;bunlar yapının derinliklerindebirbirleriyle kesişirler. Yüzeyininher yanında sanat arabesklerini, gülbiçimi pencerelerini, dantellerininbolluğunu gözler önüne serer.Burada, ne kadar kaprisli, ne kadartek başına görünürse görünsün,bireysel her yapıtın gene de bir yerive çıkıntısı vardır. Ahenk bütününsonucudur. Shakespeare'in

Page 1013: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

katedralinden Byron'ın camisinekadar, binlerce küçük kule evrenseldüşüncenin bu başkentindekarmakarışık yığılır. Temeline,mimarinin kaydetmediği, insanlığınbirkaç eski başlığı yeniden yazıldı.Girişin soluna Homeros'un beyazmermerden o eski kabartmasınıgömdüler; sağda, çok dilli İncilyedi başını havaya kaldırıyor.Romancero ejderi, başka birkaç damelez şekil, Veda'lar veNiebelungen'ler daha uzaktadikiliyor. Hem zaten bu olağanüstü

Page 1014: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapı hâlâ tamamlanmamış birdurumda bekliyor. Matbaa,toplumun düşünceyle ilgili bütünözsuyunu durmadan emen bu devboyutlu makine, yapıtı için gerekliolan yeni yeni malzemeleridurmadan kusuyor. İnsanoğlubütünüyle inşaat iskelesininüzerinde. Her fikir duvarcıdır. Enbasiti bile ya bir boşluğudolduruyor ya da bir taşıyerleştiriyor. En hırçın Breton atıkendi payına düşen sıva küfesinigetiriyor. Her gün yeni bir taş dizisi

Page 1015: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yükseliyor. Her yazarın kendineözgü, kişisel taksidinden ayrı olarakortak vergi payları var. On sekizinciyüzyıl "Encyclopedie"yi verir,Devrim "Moniteur" Gazetesi'nikatar. Elbette ki, bu da sonsuzhelezonlar şeklinde büyüyen veyığılan bir yapıdır; burada dadillerin karışıklığı, hiç durmayanetkinlik, yorulma bilmeyen emek,baştan başa bütün insanlığın inatçıkatkısı vardır; yeni bir tufana, yenibir barbar baskınına karşı zekâyasunulan bir barınaktır bu. İnsanlığın

Page 1016: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ikinci Babil Kulesi'dir bu.

Page 1017: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 1018: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Altıncı Bölüm

Page 1019: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IEski Yargıçlar Sınıfına

Tarafsız Bir Bakış

O mübarek 1482 yılında,şövalye, Beyne derebeyi, Yvri veSaint-Andry-en-la-Marche Baronu,kralın danışmanı ve mabeyincisi,Paris şehremini olan soylu Robertd'Estouteville son derece mutlu birinsandı. Bundan yaklaşık on yedi yılönce, 7 Kasım 1465'te,kuyrukluyıldız[92] yılında kral ona

Page 1020: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şu ünlü Paris belediye başkanlığınıihsan etmişti; bu yüksek makam birvazifeden çok, bir onur göreviydi,Joannes Loemnoeus, "Dignitasquae cum non exigua potestatepolitiam concernente, atquepraerogativis multis et juribusconjuncta est,"[93] der. Atanmabelgeleri XI. Louis'nin evlilik-dışıdoğan kızının gayrimeşru BourbonPrensi ile evlendiği tarihe kadaruzanan bir soylu kişinin Kral'ınbuyruğuyla bu göreve tayinolunması 82'de gerçekten

Page 1021: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olağanüstü bir olaydı. Robertd'Estouteville'in Paris belediyebaşkanlığında Jacques deVilliers'nin yerini aldığı gün, üstatJean Dauvet adliye başkanlığındasayın Helye de Thorrettes'ingörevini devralıyordu, JeanJouvenel des Ursins Fransa AdaletBakanlığında Pierre deMorvilliers'nin yerine geçiyordu,Regnault des Dormans da kralındanıştay başkanlığı görevindePierre Puy'yi düş kırıklığınauğratıyordu. Oysa Robert

Page 1022: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

d'Estouteville Paris belediyebaşkanlığında bulunduğundan beri,başkanlık, adliye başkanlığı, başkanvekilliği kaç tane başın üzerindedolaşmıştı! Başkanlık ona, atamamektubunun bildirdiği gibi,"korumak üzere" verilmişti veelbette ki kendisi de bunu çok iyikoruyordu. Ona yapışmış, onuniçine girmiş, onunla tek vücutolmuştu. Öyle ki güvensiz, kuşkucu,muzip ve çalışkan bir kral olan, sıksık yinelenen atamalarla, soylularlaiktidarının esnekliğini korumaya,

Page 1023: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürdürmeye önem veren Xl.Louis'nin tutulduğu değişiklikçılgınlığından kurtulmuştu. Dahasıda var: Bu yaman şövalye ayrıcaoğlu için, kendisi öldükten sonra,görevini miras yoluyla elde etmehakkını da koparmıştı; iki yıldanberi de, henüz şövalye ilanedilmemiş olan genç soylu Jacquesd'Estouteville'in adı Paris belediyebaşkanlığı sicilinin en başında,babasının adının yanındagörünüyordu. Hiç kuşku yok ki, pekender rastlanan önemli bir lütuftu

Page 1024: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu! Doğruyu söylemek gerekirse,Robert d'Estouteville iyi biraskerdi, krala olan büyükbağlılığıyla kamu malları derneğinekarşı şövalye mızrağının ucundansancağını yükseltmişti ve 14..'deParis'e girdiği gün kraliçeye pekgüzel, sevimli bir geyik armağanetmişti. Üstelik kral konağıgörevlilerinin komutanı SayınTristan I'Hermite'in derindostluğunu da kazanmıştı. Demek ki,pek rahat ve hoş bir yaşamsürüyordu bu Robert d'Estouteville

Page 1025: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendi! Bir kere, dolgun maaşıvardı, buna, asmasına ayrıcaeklenen salkımlar gibi, belediyebaşkanlığı hukuk ve cezakalemlerinin geliri, Embas duChâtelet mahkeme salonlarınınhukuk ve ceza gelirleri, öte yandanMantes ve Corbeil Köprüleri'ninbirkaç küçük geçiş vergisi,odunculardan ve tuzculardan alınanvergiler de ekleniyordu. Buna birde, kent içindeki atlı gezintilerinde,yardımcılarının ve kolbaşılarınınyarısı al, yarısı kahverengi

Page 1026: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

elbiselerinin üstünde, bugün hâlâNormandiya'daki ValmontManastırı'ndaki gömütününüzerindeki yontusunda hayranlıklaseyredebileceğiniz kendi muhteşemsavaş giysisini ve Montlhery'dekiyamru yumru tolgasını gözler önüneserip üstünlüğünü belirtmek zevkinide ekleyin. Sonra, düzinelerlebelediye çavuşunun, Châtelet'ninkapıcısının ve gözcüsünün,Châtelet'nin iki yeni görevlisinin,"auditores Castelleti", on altımahallenin on altı komiserinin,

Page 1027: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châtelet zindancısının, tımarlı dörtçavuşun, atlı yüz yirmi çavuşun,sopalı yüz yirmi çavuşun, alt-nöbetçi, yan-nöbetçi, art-nöbetçisiyle nöbet şövalyesininüzerinde üstünlük sağlamak az şeymidir? Bunca onurla, yedi soylumahkemeyle tımarlanan şu ParisVikontluğunda, eski fermanlarındediği gibi, "in prima instantia" enbaşta gelen hüküm sürme yetkisinisaymazsak bile, idam cezasıvermek, adli işlere bakmak yetkisini–döndürmek, asmak, sürüklemek

Page 1028: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yetkisini– kullanmak az şey midir?

Sayın Robert d'Estouteville'in,Grand-Châtelet'de, Philippe-Auguste'ün geniş ve basık, sivriuçlu pencereleri altında, her günhükümler, kararlar vermesindendaha tatlı bir şey düşünülebilir mi?Sonra da, alışkanlık haline getirdiğigibi, her akşam, Palais-RoyalMahallesi'ndeki Galilee Sokağı'nda,eşi Bn. Ambroise de Lore sayesindesahip olduğu o sevimli eve gidip,birkaç kişiyi hücreye göndermiş

Page 1029: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmanın verdiği yorgunluğugidermekten daha zevkli bir şeyolabilir miydi? Paris belediyekâhyaları ve belediyebaşçavuşlarının kendi hapishanelerisaydıkları "bu daracık hücreEscorcherie Sokağı'nda, on bir ayakuzunluğunda, yedi ayak dört parmakgenişliğinde, on bir ayakyüksekliğinde" bir yerdi.

Sayın Robert d'Estoutevillesadece belediye başkanı, ParisVikontu olarak sahip bulunduğu özel

Page 1030: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adalet yetkisinden başka, kralınyüce adaletinde de payı, şöyle birgöz atıvermesi ve diş atıvermesi devardı. Bir parça yüksek hiçbir başyoktu ki cellada düşmeden önceonun ellerinden geçmiş olmasın. B.de Nemours'u Halles'e, B. De Saint-Pol'ü de Greve Alanı'na götürmeküzere kendisi gidip Saint-AntoineHapishanesi'nden almıştı. B. deSaint-Pol sızlanıyor vehaykırıyordu, bu da Sayınbaşkomutanı hiç sevmeyen Sayınbelediye başkanını sonsuz

Page 1031: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevinçlere boğuyordu.

İşte, hiç kuşkusuz bir yaşantıyımutluluğa ve üne kavuşturmak,Paris belediye başkanları tarihindeönemli bir sayfayı hak etmek içinbütün bunlar yeter de artardı bile.Paris belediye başkanları tarihigerçekten de pek ilgi çekicidir.Oudard de Villeneuve'ünBoucheries Caddesi'nde bir eviolduğunu, Guillaume de Hangast'nınbüyük ve küçük her iki Savoie'yısatın aldığını, Guillaume

Page 1032: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Thiboust'nun Clopin Sokağı'ndakievlerini Sainte-Genevieverahibelerine verdiğini, HuguesAubriot'nun Porc-Epic Konağı'ndaoturduğunu, daha birçok aileviolayları biz hep oradan öğreniyoruz.

Bununla birlikte, yaşamı sabırlave zevkle kabul etmek için ortadabunca neden varken, Sayın Robertd'Estouteville 7 Ocak 1482 sabahıpek öfkeli ve asık suratla uyanmıştı.Bu öfke nereden geliyordu? İştebunu kendisi bile açıklayamazdı.

Page 1033: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Acaba gökyüzünün kapalıolmasından mıydı? Eski Montlherykılıç kuşağının tokası iyitakılmadığından, onun belediyebaşkanı şişmanlığını fazla askercesıktığı için miydi acaba? Sokakta,penceresinin altından, gömleksizceketler, tepesiz şapkalar giymiş,yanlarında heybeler, şişeler, dörderkişilik topluluklar halinde,kendisine hiç aldırış etmeksizingeçen serserileri gördüğündenmiydi? Yoksa gelecek yıl, ilerideVIII. Charles olacak kişinin

Page 1034: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belediye başkanlığı gelirindenkeseceği üç yüz yetmiş lira on altıkuruş, sekiz meteliğin önsezisimiydi bu? Okuyucu artık istediğiniseçebilir; bize gelince, biz onunsadece öfkeli olduğu için öfkeliolduğuna inanmak eğilimindeyiz.

Hem zaten bir bayram ertesiydi;herkes için sıkıntılı bir gündü bu,özellikle de Paris'te bir bayramınmeydana getirdiği her iki anlamdada pisliği ve çöplüğü temizlemeklegörevli yüksek rütbeli bir görevli

Page 1035: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

için can sıkıcı bir gündü. Sonra da,Grand-Châtelet'de bir duruşmayakatılacaktı. Biz şuna dikkat ettik:Genel olarak, yargıçlar duruşmagünlerinin aynı zamanda öfkegünleri olmasına çalışıyorlardı kikral adına, yasa ve adalet adınarahatça suçlayabilecek birisinibulabilsinler.

Bu arada, duruşmaya onsuzbaşlamışlardı. Alışılmış gelenekleruyarınca, yardımcıları hukuk, cezave daha başka davalarda onun işini

Page 1036: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapıyorlardı. Sabahın sekizindenberi Embas du Châtelet'nindinleyicilere ayrılan yan karanlıkbir köşesinde sağlam bir meşeparmaklıkla duvar arasına yığılanve sıkışan hayli kalabalık sayıdakadınlı erkekli dinleyiciler sayınbaşkanın yardımcısı, ChâteletMahkemesi üyesi üstat FlorianBarbedienne'in bir parçakarmakarışık, pek gelişigüzelyönettiği hukuk ve ceza davalarınınçeşitli ve eğlenceli manzarasınıbüyük bir mutlulukla

Page 1037: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seyrediyorlardı.

Mahkeme salonu küçük, basık,kemerliydi. Dipte zambakçiçekleriyle süslü bir masayla meşeağacından büyük bir koltuk vardı;koltuk başkanındı ve boştu. Solda,mahkeme üyesi üstat Florian içinbir iskemle vardı. Aşağıda yazılarçiziktiren tutanak yazmanıduruyordu. Tam karşıda halkbulunuyordu; kapının ve masanınönünde de beyaz haçlı, kabayünlüden mor renkli ceketler giymiş

Page 1038: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çok sayıda belediye çavuşudikiliyordu. Sırtlarına yarısıkırmızı, yarısı mavi Toussaintceketlerini giymiş, kibarlara ayrılandinleyici salonunun iki çavuşu,dipte, masanın arkasında alçak birkapının önünde nöbet tutuyordu.Kalın duvara sıkıca gömülmüşyumurta biçimi bir tek pencere,biçimsiz, yamru yumru kaba ikiyüzü, kubbenin kilit taşma tavangöbeği olarak oyulmuş taştanşeytanı ve salonun öbür ucundazambak çiçeklerinin üzerine

Page 1039: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oturmuş yargıcı ocak ayının solukbir ışınıyla aydınlatıyordu.

Gerçekten de, başkanlıkmasasında, ağır ceza mahkemesiüyesi üstat Florian Barbedienne'igözünüzün önüne getirin. İki tomardava dosyası arasında, dirseklerinedayanmış, ayağı düz kahverengiçuhadan giysisinin eteği üzerinde,yüzü sanki kaşları oradanfırlıyormuş gibi duran beyaz kuzukürkünün içinde; kıpkırmızı vehırçın; gözünü kırparak,

Page 1040: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanaklarının çenesinin altındabirbirine ulaşan yağını azametletaşıyarak oturuyordu.

Şimdi bakın: Bu mahkeme üyesisağırdı. Hani, bu kadarcık kusurkadı kızında da bulunur dediklerigibi, bir mahkeme üyesi içinönemsiz bir kusurdur bu. ÜstatFlorian gene de davaları yargıtayagitmeyi gerektirmeden ve pek uygunbir biçimde yürütürdü. Hiçkuşkusuz, bir yargıcın dinler gibibir tavrı olması yeter; sayın üye de,

Page 1041: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hiçbir gürültüyle ilgisi dağılmadığıiçin, iyi adalette önemli olan bu tekkoşulu pek mükemmel bir şekildeyerine getiriyordu.

Bununla birlikte, dinleyicilerarasında, onun tutumunu, durumunuamansız bir biçimde eleştiren birivardı: Dünkü şu küçük öğrenci,Jehan du Moulin, profesörlerinkürsüsünün önü hariç, Paris'te heryerde kendisine her zamanrastlayacağınıza eminolabileceğiniz şu piyade.

Page 1042: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehan gözlerinin önünde geçensahneleri yorumlarken yanındasırıtıp duran arkadaşı RobinPoussepain'e alçak sesle:

"Bak hele," diyordu. "İşteJehanneton du Buisson.Yenipazar'daki Haylaz'ın güzel kızı!Şeytan beni çarpsın ki, bunak onumahkûm ediyor! Demek kulağıolmadığı gibi artık gözleri de yokbunun. Boynuna iki tespih taktığıiçin on beş kuruş dört metelik!Oldukça pahalı, doğrusu ya. "Lex

Page 1043: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duri carminis."[94] Bu da kim?Zırhlı asker gömleği yapıcısı RobinChief-de-Ville! Mesleğinde üstatpayesini aldığı için mi? Bu onungiriş parası. Hey! Ahlâksızlararasında iki soylu! Aiglet de Soins,Rutin de Mailly. İki yaver, "CorpusChristi!"[95] Ya! Zar oyunuoynadılar. Rektörümüzü burada nezaman görebileceğim? Kral'a yüzlira para cezası ödenecek!Barbedienne Efendi bir sağır gibivuruyor, gibisi var mı, sağır ya!Beni kumardan, gündüz oynamaktan,

Page 1044: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gece oynamaktan, kumardayaşamaktan, kumarda ölmekten vegömleğimden sonra ruhumunüzerine oynamaktan alıkoyacağınıbilsem ağabeyim gibi başdiyakozolmak isterdim! Ulu Tanrım! Nekadar da kız var! Kuzucuklarım, birigidiyor, biri geliyor! AmbroiseLecuyere! İsabeau la Paynette!Berarde Gironin! Tanrı hakkı için,hepsini de tanıyorum. Para cezası!Para cezası! İşte, yaldızlı kemerlertakmanın ne demek olduğunu öğretirbunlar size! On metelik! Haspalar!

Page 1045: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ah! Sağır, ahmak, moruk yargıç!Ah! Beceriksiz, hantal Florian! Ah!Ahmak Barbedienne! İşte sofrayakurulmuş! Davacıdan yiyor,davadan yiyor, yiyor, çiğniyor,tıkınıyor, şişiyor! Para cezaları,mahkeme harcamaları, harçlar,vergiler, ücretler, zarar-ziyanlar,cehennem, hapishane, zindan,mahkeme harcıyla birlikte mahpuszinciri, bunların hepsi ona göreNoel şekeri, Paskalya çöreği! Şunabak, kuzum, şu domuza bak! Eh,hadi bakalım! İyi ya! Al sana âşık

Page 1046: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kadın daha! Thibaud laThibaude, ta kendisi, ne eksik nefazla! Glatigny Sokağı'ndançıktığına göre! Kim şu delikanlı!Gieffroy Mabonne, oklu süvarijandarması. Tanrı'nın adına küfüretmiş. Thibaude Kadın, para cezası!Gieffroy, para cezası! Her ikisinede para cezası! Bunak sağır iki işibirbirine karıştırmış kesinlikle!Bire karşı onla bahse girerim kiküfürü kıza, aşkı jandarmayaödetiyor bu herif! Dikkat et, RobinPoussepain! İçeri ne sokacaklar

Page 1047: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

acaba? İşte bir sürü çavuş birikmiş!Hay kör şeytan! Av köpeğisürüsünün bütün tazıları burada. Buhiç kuşkusuz avın en büyük, enönemli parçası. Diyelim, bir yabandomuzu. Ta kendisi, Robin! İyibilmişim, ta kendisi. Hem üstelik deen güzeli. Vay canına! Bu bizimdünkü kralımız, Çılgınlar Papamız,çancımız, tek gözlümüz,kamburumuz, yüz buruşturucumuz!Quasimodo'nun ta kendisi bu!"

Gerçekten de ondan başkası

Page 1048: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değildi.

Kayışla bağlanmış,çemberlenmiş, sicimlenmiş, sımsıkısarılmış ve sıkı koruma altındaQuasimodo'ydu bu. Çevresini sarançavuşlara nöbetçi şövalye kendisiyardımda bulunuyordu; şövalyeningöğsünde Fransa'nın, sırtında dakentin armaları işlenmişti.Quasimodo'da, biçimsizliği vesakatlığı bir yana, bütün bu olukluoklar, mızraklar takım taklavatımhaklı gösterecek hiçbir şey yoktu.

Page 1049: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İçine kapalı, kaygılı, sessiz vedurgundu. Tek gözü ancak aradasırada, kendini kıskıvrak edenbağlara şöyle sinsi ve öfkeli birbakış yöneltiyordu.

Bu bakışı çevresinde degezdiriyordu; ama öylesine sönmüş,öylesine uykulu idi ki, kadınlar onusadece alay edip gülüşmek içinbirbirlerine parmaklagösteriyorlardı.

Bu arada üye üstat Florian,tutanak yazmanının kendisine

Page 1050: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzattığı, Quasimodo aleyhinedüzenlenmiş şikayet dosyasınıdikkatle karıştırdı. Bu göz atmadansonra, bir an düşünür gibi durdu.Bir soruşturmaya başlayacağı andaher zaman almaya özen gösterdiğibir önlem sayesinde suçlununniteliklerini, suçlarını öncedenbilirdi; önceden bilinen sorularaönceden bilinen karşılıklarverilirdi; sağırlığını pek bellietmeden, soruşturmanındolambaçlarından sıyrılmayıbaşarırdı. Davanın dosyası onun

Page 1051: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

için körün köpeği gibiydi. Aradasırada, uygunsuz bir yanıtla ya daanlaşılmaz bir soruyla sakatlığıortaya çıkacak olursa, bunu kimisidalgınlık, kimisi ahmaklık olarakkabul ederdi. Her iki durumda dayargıçlık onuruna en küçük bir lekebulaşmamış oluyordu; çünkü biryargıcın ahmak ya da dalgın olarakkabul edilmesi sağır olmasındandaha iyiydi. Böylece, sağırlığınıherkesten gizlemeye son dereceözen gösteriyordu; bunda da,genellikle öylesine başarıya

Page 1052: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulaşmıştı ki, kendi kendini bileinandırmıştı. Aslında busanıldığından daha da kolaydır.Bütün kamburlar başı yukarıdayürürler, bütün kekemeler uzun vetumturaklı konuşmalara girişirler,bütün sağırlar alçak seslekonuşurlar. Ona gelince, olsa olsakulağının bir parça dikkafalıolduğuna inanıyordu. Bu onun, açıkyüreklilik, vicdan murakabesianlarında, bu konuda halkınkanısına yaklaştığı tek noktaydı.

Page 1053: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, Quasimodo olayınıkafasında iyice evirip çevirdiktensonra, başını arkaya devirdi vedaha da azametli ve tarafsızgörünmek amacıyla gözlerini yarıyarıya kapadı: Öyle ki, o anda hemsağır, hem de kördü. Bu iki koşulolmadan kusursuz bir yargıçdüşünülemez. İşte bu bilgiçliktaslayan tavırla soruşturmayabaşladı.

"Adınız?"

Oysa, "yasanın öngörmediği"

Page 1054: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir durum vardı ortada: Bir sağırınbir sağırı sorguya çekmesi.

Quasimodo, kendisineyöneltilen sorudan hiçbir şekildehaberi olmadığı için, yargıca hâlâgözünü kırpmadan öyle bakıyordu;hiçbir yanıt vermedi. Beri yandayargıç da sağır olduğundan,suçlunun sağır olduğundan haberiyoktu, suçluların her zaman yaptığıgibi yanıt verdiğini sandı, obilinçsiz aptal kendine güveninisürdürdü.

Page 1055: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki, kaç yaşındasınız?"

Quasimodo bu soruya da yanıtvermedi. Yargıç karşılık verdisanarak devam etti:

"Şimdi de, mesleğiniz?"

Hep aynı sessizlik. Bu aradadinleyiciler fısıldaşmaya,birbirlerine bakmaya başlıyordu.

O bildiğinden şaşmaz mahkemeüyesi, suçlunun üçüncü karşılığı datamamladığını varsayınca:

Page 1056: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Yeter!" dedi. "Hepimizinhuzurunda şunlarlasuçlandırılıyorsunuz: Bir kere gecekarışıklık çıkarmak; ikincisi, delibir kadına taammüden onursuzcasaldırıda bulunmak; üçüncüsü,Kralımız Efendimizin buyruğundakiaskerlere karşı isyan, itaatsizlik.Bütün bu noktaları açıklayınbakalım. Tutanak yazmanı, suçlununburaya kadar söyledikleriniyazdınız mı?"

Bu talihsiz soru karşısında,

Page 1057: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tutanak yazmanından dinleyicilerekadar öyle şiddetli, öyle çılgın, öylebulaşıcı, öyle genel bir kahkahayükseldi ki, her iki sağır da bununfarkına varmak zorunda kaldılar.Quasimodo umursamaz bir tavırlakamburunu silkerek döndü. ÜstatFlorian da onun gibi şaşırmıştı;seyircilerin kahkahalarına suçlununsaygısız bir yanıtının yol açtığınısandı; onun omuzlarını silkmesiylebu durumun kendisi için görünürhale geldiğini düşünerek öfkeyleQuasimodo'ya seslendi:

Page 1058: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Utanmaz adam! Şuradaverdiğiniz yanıt idam cezasınıgerektirirdi! Kiminlekonuştuğunuzun ayırdında mısınızsiz?"

Bu çıkış genel neşe kaynağınıyatıştırmaya hiç de elverişlideğildi. Bu herkese öyle yersiz,garip ve ipsiz-sapsız göründü kikahkaha tufanı, aptallık üniformalarıgiymiş bir çeşit maça valesinebenzeyen mahkeme çavuşlarınakadar yayıldı. Sadece Quasimodo

Page 1059: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ciddiyetini korudu; şu haklı nedenleki, çevresinde olup bitenlerdenhiçbir şey anlamıyordu. Gitgidedaha da öfkelenen yargıç, böylecesuçluyu dehşete ve korkuyadüşürerek dinleyicileri de etkileyipsaygılı olmaya zorlayacağınıumarak, aynı şekilde devam etmesigerektiğini düşündü.

"Bu demektir ki, sizi ahlâksız veyağmacılar ustası sizi! Châteletmahkeme üyesine, yüksek rütbelibir görevliye hakaret demektir bu!

Page 1060: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Suçluları, kötü yolları aramakla,bütün meslekleri kontrol etmekle,tekeli yasaklamakla, sokaklara iyibakmakla, tavuk türünden kanatlıhayvanları, av hayvanlarını ikincielden satanlara engel olmakla,kütükleri, daha başka çeşit odunlarıölçtürmekle, kenti çamurdan, havayıbulaşıcı hastalıklardantemizlemekle, durmadan halkınişleriyle uğraşmakla yükümlü birgörevliye; kısacası, ödeneksiz birgörevliye, herhangi bir maaş umudubulunmayan, Paris halkının

Page 1061: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güvenliğini omuzlarında taşıyan birgörevliye hakaret, haa! Belediyebaşkanının öz vekili, üstelik yüksekgörevli sorgu yargıcı olduğumu,mahkeme başkanlığı yetkisinitaşıdığımı, adımın FlorianBarbedienne olduğunu biliyormusunuz?"

Bir sağırla konuşan bir sağırındurması için hiçbir neden yoktur.Söylev denizine çalakürek böylecedalmış olan üstat Florian'ın, diptekialçak kapı birdenbire açılıp da

Page 1062: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sayın başkana yol vermemişolsaydı, nerede, ne zaman karayaçıkacağını bir Tanrı bilir.

Başkanın içeri girişiyle üstatFlorian ne diyeceğini hiç deşaşırmamıştı, ama topuklarınınüzerinde geriye çark ederek, bir anönce Quasimodo'ya yağdırdığışiddetli konuşmasını birdenbirebelediye başkanına yöneltti:

"Pek saygıdeğer Efendim," dedi,"adalete karşı ağır ve şaşılacakderecede korkunç hakaretten dolayı,

Page 1063: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

huzurunuzda bulunan suçluya sizinistediğiniz cezayı vermenizidiliyorum."

Alnından düşen ve önündekiparşömen kâğıtlarını gözyaşı gibiıslatan iri ter tanelerini kurulayarak,soluk soluğa yerine oturdu.

Sayın Robert d'Estoutevillekaşlarını çattı, Quasimodo'ya öylebuyurgan ve anlamlı bir el hareketiyaptı ki, sağır bundan bir şeylersezinleyebildi.

Page 1064: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başkan sert bir tavırla sordu:

"Ne yaptın da buraya geldin,söyle, ahlâksız?"

Zavallı yaratık, başkanınkendisine adını sorduğunu sanarak,her zamanki sessizliğinden çıktı,boğuk, kalın bir sesle karşılıkverdi:

"Quasimodo."

Bu yanıt, soru ile o kadarbağdaşmıyordu ki kahkaha tufanı

Page 1065: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeniden dolaşmaya başladı. Başkanöfkeden kıpkırmızı kesilerekbağırdı:

"Sen benimle de mi alayediyorsun, rezil herif?"

Quasimodo kim olduğunuyargıca açıklamak gerektiğinisanarak:

"Notre-Dame'ın çancısı," dedi.

Başkan, "Notre-Dame'ınçancısıymış!" diye sürdürdü. Az

Page 1066: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önce de söylediğimiz gibi, başkansabahleyin oldukça öfkeli kalkmıştı,o nedenle, öfkesini alevlendirmekiçin bu kadar garip karşılıklara hiçde gerek yoktu. "Çancıymış! BenParis'in yol kavşaklarında seninsırtında davul çaldırırım dagörürsün sen! Anladın mı, ahlâksızherif?"

"Öğrenmek istediğiniz yaşımsa,Saint-Martin Yortusu'nda galibayirmi yaşına basacağım."

İşte bu kadarı fazlaydı, doğrusu

Page 1067: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ya; belediye başkam artıkdayanamadı.

"Ya! Demek sen başkanlıklaalay ediyorsun ha! Meydanokuyorsun, demek ha, sefil!Değnekli çavuş efendiler, bu alçağıGreve Alanı'ndaki ibret direğinegötürürsünüz, bir temiz döversiniz,onu orada bir saat döndürürsünüz.Şimdi görürsün sen, mendebur!Verilen bu kararın ParisVikontluğu'nun yedi bucağında dörttrampet çavuşuyla ilan edilmesini

Page 1068: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

istiyorum!"

Tutanak yazmanı kararı hemenyazmaya başladı.

Küçük öğrenci Jehan Frollo duMoulin:

"Kahretsin! İşte tam yerinde birkarar, doğrusu," diye bulunduğuköşeden bağırdı.

Başkan geri döndü, ateş saçangözlerini yeniden Quasimodo'yadikti:

Page 1069: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Galiba bu alçak kahretsin!dedi. Tutanak yazmanı efendi, küfüriçin de on iki mangır para cezasıekleyin, onun da yarısı Saint-Eustache Kilisesi'ne verilsin. Saint-Eustache'a özel bir bağlılığımvardır."

Birkaç dakika içinde karar ilamıhazırlandı. İlam sade ve kısaydı.Paris belediyesinin vevikontluğunun töresi başkan ThibautBaillet ile kralın avukatı RogerBarmne tarafından daha henüz

Page 1070: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurulmamıştı. Bu iki adliyecininXVI. yüzyılın başlarında orayadiktikleri muhakeme usullerinin şuyüksek ve sık ormanıyla adliyehenüz tıkanmamıştı. Her şeyaydınlık, kolay, açık ve belirliydi.Dosdoğru amaca yürünüyordu,çalısız ve dönemeçsiz her yolunucunda işkence çarkı, darağacı yada teşhir direği hemen görülüyordu.İnsan hiç olmazsa nereye gittiğinibiliyordu. Tutanak yazmanı kararıbaşkana sundu, o da oraya mührünübastı, o gün Paris'in bütün

Page 1071: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zindanlarını dolduran ruh haliylemahkemelerdeki denetimine devametmek üzere çıktı. Jehan Frollo ileRobin Poussepain bıyık altındangülüyorlardı. Quasimodo her şeyeilgisiz, şaşkın bir tavırla bakıyordu.

Bu arada, üstat FlorianBarbedienne imzalamak üzerekararı bir de kendisi okuduğusırada, tutanak yazmam bu zavallıgarip mahkûma karşı içinde biracıma duydu ve cezanın bir parçahafifletilebileceğini umarak, elinden

Page 1072: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geldiği kadar üyenin kulağınayaklaştı ve ona Quasimodo'yugöstererek:

"Efendim, bu adam sağır," dedi.

Bu sakatlık ortaklığının üstatFlorian'ın mahkûm lehine ilgisiniuyandıracağını umuyordu. Ne varki, yargıç bir kere, kendisağırlığının ayırdında olunmasınıhiç mi hiç istemezdi. Sonra da,kulağı öylesine sağırdı ki tutanakyazmanının söylediklerinden bir teksözcük bile duymuyordu. Gene de

Page 1073: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlamış gibi görünmek istedi:

"Ya? O başka öyleyse," dedi."Ben bunu bilmiyordum. Öyleyse,teşhir direğinde bir saat dahakalsın."

Ve bu şekilde değişen kararıimzaladı.

Hâlâ Quasimodo'ya diş bileyenRobin Poussepain:

"Oh olsun!" dedi. "İnsanlarakarşı sert davranmanın ne demek

Page 1074: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu öğrenir belki."

Page 1075: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIFareler Çukuru

Okuyucu kendisini, dün,Esmeralda'nın peşinden gitmeküzere, Gringoire ile birlikteayrıldığımız Greve Alanı'na gerigetirmemize izin versin lütfen.

Saat sabahın onu. Her şeybayramın, şenliğin ertesi günkühavasını taşıyor. Sokaklar çöplerle,kurdelelerle, paçavralarla, sorguç

Page 1076: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tüyleriyle, kalın mumlarındamlalarıyla, genel yemeğinkırıntılarıyla kaplıydı. Pek çokkentsoylu bey, şenlik ateşininsönmüş kütüklerini ayağıylakımıldatarak, bir gün öncekigüzelim süslü örtülerini anımsayıp,Sütunlu Ev'in önünde hayranlıkduyarak, günün son eğlencesi olançivilere bakarak, her zamankullandığımız bir deyimle, şuradaburada aylak aylak geziniyordu.Şıra ve bira satıcıları fıçılarınıkalabalık arasından yuvarlıyorlardı.

Page 1077: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Telaşlı kimseler gidip geliyorlar.Esnaf konuşuyor, dükkânlarınınkapısından birbirlerine sesleniyor.Şenlik, elçiler, Coppenole,Çılgınlar Papası herkesin ağzında.Artık eleştiren eleştirene, alay edipkahkaha atan atana. Bu arada gelipibret direğinin dört ucuna dikilenatlı dört belediye çavuşu, alanındört bir yanına dağılmış olan veküçük bir idam umuduyla kendinidevinimsizliğe ve can sıkıntısınabırakan halkın büyük bir bölümünüçevrelerinde toplamışlardı bile.

Page 1078: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şimdi eğer okuyucu, alanın hernoktasında oynanan şu canlı vegürültülü sahneyi seyrettikten sonra,bakışlarım batıda rıhtımın köşesinimeydana getiren Tour-Roland'ın şuyarı gotik, yarı roman biçemi evineçevirirse, cephenin köşesinde,küçük bir saçakla yağmurdan, genede sayfaları karıştırmaya olanakveren bir parmaklıkla dahırsızlardan korunan, zengin, süslübüyük bir dua kitabını görebilir. Budua kitabının yanı başında yumurtabiçimi dar bir pencere vardır. Haç

Page 1079: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biçimi iki demir çubukla kapalıolan bu pencere alana bakar. Eskievin zemin katında duvarın kalınlığıiçine açılan ve Paris'in enkalabalık, en gürültülü alamçevresinde ne kadar kaynaşır, nekadar çığlık çığlığa haykırışırsa, okadar derin bir huzur, o kadar tasalı,üzgün ve neşesiz bir sessizlikledopdolu olan kapısız küçük birhücreye bir parçacık hava ve ışıkişte bu tek pencereden girer.

Bu hücreyi Haçlı Seferleri'nde

Page 1080: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ölen babasının yasım tutan Bn.Rolande de la Tour-Roland, orayaebediyen kapanmak için, kendievinin duvarına oydurmuştu.Sarayından bir tek bu hücreyi,kapısı duvarla örülmüş, penceresiyaz kış açık duran bu barınağıkendine alıkoymuş, geri kalan herşeyi yoksullara ve Tanrı'yavermişti: Bu hücre yaklaşık üçyüzyıldan beri Paris'te pek ünlüydü.Gerçekten de kederli, üzgün hanımkız bu vaktinden önce hazırlananmezarda, babasının ruhu için gece

Page 1081: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gündüz dua ederek, başının altındataştan olsun bir yastık bilebulunmaksızın, küllerin içindeuyuyarak, sırtında bir kara çuval,gelip geçenlerin acıyarak pencerekıyısına bıraktıkları ekmek ve suylayaşamış, böylece hayır yaptıktansonra hayır toplayarak, yirmi yılölümü beklemişti. Öldüğünde, öbürgömüte geçeceği sırada, bu gömütübahtsız kadınlara, analara, dullara,kız evlatlara, başkaları ya dakendileri için pek çok dua etmegereksinmesi duyanlara, canlı canlı

Page 1082: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyük bir kedere ya da büyük birtövbeye gömülmek isteyenkadınlara ebediyen mirasbırakmıştı. Çağının yoksullarıgözyaşlarıyla, hayır dualarıyla onagörülmemiş derecede görkemli bircenaze töreni yapmışlardı; ama neyazık ki, arkası, koruyucusuolmadığı için, bu dindar kızcağızevliyalık mertebesineyükseltilememişti. İçlerinden birparça dinsiz olanlar bu işinCennet'te Roma'dakinden çok dahakolaylıkla gerçekleşebileceğini

Page 1083: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ummuşlar ve ölen kız için büyük birsaflıkla, papa yerine, Tanrı'yayakarmışlardı. Pek çoğu Rolande'ınanısını kutsallaştırmakla, eskigiysilerini kutsal emanet halinegetirmekle yetinmişti. Kent de kendiyönünden, kızcağızın adına hücreyebir genel dua kitabı koydurdu. Bunupencerenin yanına yerleştirdiler ki,gelip geçenler arada sırada orada,hiç olmazsa dua etmek içindursunlar da, dua onlara sadakayıanımsatsın, böylece de Bn.Rolande'ın zindanının mirasına

Page 1084: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konanlar, dünyadan elini eteğiniçekmiş zavallılar orada bütün bütünaçlıktan, unutulmuşluktanölmesinler.

Ortaçağ kentlerinde buna benzergömütler hiç de seyrek rastlananşeyler değildi. En işlek sokakta, enrenkli, en gürültülü pazar yerinde,tam ortada, adeta atların ayaklarınınaltında, arabaların tekerleklerinindibinde, duvarla örülmüş,parmaklıklı bir bodrum, bir kuyu,bir tımarhane hücresine sık sık

Page 1085: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rastlanırdı; bunun ta dibinde de,kendi arzusu ve istenciyle, ezeli biracıya, bir büyük kefarete kendiniadayan bir yaratık gece gündüz duaederdi. Bugün bizde sayısızdüşünceler uyandırabilecek olan bugarip manzaranın, evle gömütarasında, gömütlükle kent arasında,bir çeşit geçiş halkası olan bukorkunç hücre, insanlartopluluğundan çıkıp da artık ölülerevreninde sayılan bu canlı, sondamla yağma kadar karanlıktatükenen bu lamba, bir çukurda

Page 1086: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sallanan bu yaşam artığı, bu soluk,bu ses, bir taş kutunun içindeki busonsuz dua, ebediyen öbür dünyayadönen şu yüz, daha şimdiden birbaşka güneşle aydınlanan şu göz,gömütün duvarına dayanan şu kulak,bu bedende hapis kalan şu ruh, şuzindanda mahpus bu beden, bu ettenve granitten çifte zarf içinde azapçeken şu ruhun mırıltısı, bütünbunların hiçbirini dışarıdakikalabalık ayırt etmezdi. O çağın aklıda, duygusu da az olan dindarlığı,dinsel bir davranışta çeşitli

Page 1087: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cepheler görmezdi. Olayı bir bütünhalinde ele alırdı ve özveriye saygıgösterir, onu yüceltir, gerektiğindekutsallaştırırdı; ama onun acılarınıincelemez, pek de acımazdı. Aradasırada zavallı tövbekâra ya daçilekeşe bir parça yiyecekgetirirler, yaşayıp yaşamadığınıanlamak için delikten bakarlardı.Onun adını sanını bilmezlerdi, kaçyıldan beri ölmeye başladığınıhayal meyal bilirlerdi. Bu mahzendeçürüyen canlı iskelet konusunda birşeyler soran yabancıya komşular

Page 1088: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sadece:

"Dünyadan elini eteğini çekmişbiri," der geçerlerdi.

O çağlarda her şeyi işte böyle,metafiziğe başvurmadan,abartmadan, büyütecin altınakoymadan, çıplak gözle görürlerdi.Mikroskop daha henüz icatedilmemişti, ne özdeksel şeyleriçin, ne de tinsel şeyler için.

Hem zaten, pek az hayranlıkduyulmasına karşın, az önce de

Page 1089: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dediğimiz gibi, kentlerin tamortasında bu çeşit dünyadan el etekçekme örnekleri, gerçekten de pekçoktu. Tanrı'ya dua edilecek buhücrelerden Paris'te de bir haylivardı; hemen hemen hepsi dedoluydu. Şurası bir gerçektir ki,ruhban sınıfının buraların boşkalmasıyla pek tasalandığı yoktu, buda müminlerin bir hoş olmasına yolaçıyordu. Böylece, tövbekârbulunmayınca oralara cüzzamlılarıyerleştiriyorlardı. GreveAlanı'ndakinden başka bir tane

Page 1090: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Montfaucon'da vardı, bir taneInnocents Gömütlüğü'nün ölükemikleri mahzeninde vardı, bir debilmem nerede, galiba ClichonKonağı'nda vardı. Daha birçokyerde başkaları da bulunuyordu;binalar kalmadığı için, izlerine hâlâgeleneklerde rastlanıyor.Üniversite'nin de kendi hücresivardı. Sainte-GenevieveTepesi'nde, bir Ortaçağ Hz. Eyüb'ütam otuz yıl boyunca bir sarnıcındibinde, gübre yığınının üzerinde,tövbenin yedi ilahisini okudu durdu;

Page 1091: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biri bitince yeniden başlıyordu,geceleri daha yüksek sesleokuyordu, "magna voce perumbras"[96] bugün antikacı hâlâPuits-qui-parle (Konuşan Kuyu)Sokağı'na girince onun sesiniduyduğunu sanır.

Biz sadece Tour-Rolandhücresiyle yetinmek için, burasınınhiçbir zaman boş kalmadığınısöylemek zorundayız. Bn.Rolande'ın ölümünden beri pekseyrek olarak bir ya da iki yıl boş

Page 1092: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalmıştı. Pek çok kadın, orada,ölünceye kadar, ailelerine,sevgililerine, hastalarına gözyaşıdökmüştür. Her şeye, hatta kendisinien az ilgilendirene bile karışanParis muzipliği orada pek az dularastladığını ileri sürüyordu.

O dönemin modası uyarınca,duvara çizilen Latince bir ibareyoldan geçen okumuş bir kimseyebu hücrenin dindar amacınıbildiriyordu. Kapının üzerineyazılan kısa bir ibareyle bir binayı

Page 1093: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açıklama geleneği XVI. yüzyılınortasına kadar sürmüştür. BöyleceFransa'da Tourville DerebeyleriKonağı'nın hapishane kapısıüzerinde "Sileto et spera"[97] yazısıokunur; İrlanda'da, FortescueŞatosu'nun büyük kapısınınüzerindeki armanın altında: "Fortescutum, salus ducum,"[98]

İngiltere'de, Cowper kontlarınınimareti, düşkünlerevi binasınıncümle kapısının üzerinde: "Tuumest"[99] yazılıdır. Çünkü o dönemdeher bina bir düşünceydi.

Page 1094: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tour-Roland'ın duvarla örülmüşhücresinde kapı olmadığından,pencerenin üzerine Roman biçemiiri harflerle şu iki sözcüğükazımışlardı:

TU, ORA(1)[100]

Böylece de, sağduyusu her şeyininceliğini kavrayamayan veLudovico Magno'yu Saint-DenisKapısı olarak çeviren halk bukaranlık, üzünçlü, nemli çukura da"Fareler Çukuru" adını vermişti.

Page 1095: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Belki öbürü kadar yüce biraçıklama değil; ama buna karşılıkçok daha renkli bir anlatış biçimi.

Page 1096: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIMayalı Hamurdan Bir

Mısır Çöreğinin Öyküsü

Bu öykünün geçtiği dönemdeTour-Roland hücresinde biri vardı.Eğer okuyucu orada kiminoturduğunu öğrenmek istiyorsa,dikkatini Fareler Çukuru'naçektiğimiz anda, kent kıyısından,Châtelet'den, Greve Alam yönüneçıkarak tam da aynı yere doğruilerleyen geveze üç hatunun

Page 1097: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konuşmasını dinlemesi yeter.

Bu hanımlardan ikisi Paris'invarlıklı hanımları gibi giyinmişti.İnce beyaz yakalıkları, kırmızı-maviçizgili yün eteklikleri, uçları renklive nakışlı, bacaklarında pek gerginduran el örgüsü beyaz çorapları,kızılımtrak deriden küt burunlu,siyah tabanlı ayakkabıları, özelliklede başlıkları, bugün hâlâChampagne eyaleti kadınlarının,Rus imparatorluk muhafız erleriyleyarışırcasına giydikleri şu

Page 1098: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurdeleler ve dantellerle süslü,pulla işlenmiş, bir çeşit boynuzabenzer başlıkları onların, uşakların"kadın" dedikleriyle "hanımefendi"adım verdiklerinin tam ortasındakiyeri tutan şu zengin esnaf sınıfındanolduklarını belirtiyordu. Neyüzükleri ne de altın haçları vardı;bunun onlarda yoksulluktan değil deçocukça bir saflıkla bir cezakorkusundan geldiği kolayca bellioluyordu. Üçüncü kadın da hemenhemen tıpkı onlar gibi giyinmişti;ama onun giyinişinden, tavrından

Page 1099: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilmem nasıl bir taşra noteri eşininhavası yayılıyordu. Kalçalarınınyukarısında duran kemerininhalinden pek uzun zamandan beriParis'te bulunmadığı anlaşılıyordu.Bir de buna pliseli bir yakalığı,ayakkabılarındaki kurdelefiyonklarını ekleyin; etekliğinçizgileri uzunlamasına değil deenine alınmıştı; işte bunun gibizevki rahatsız eden binlercekabalık.

İlk ikisi, taşralılara Paris'in ne

Page 1100: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu anlatan o Parislihanımlara özgü adımlarlayürüyorlardı. Taşralı hanım,avucunda kocaman bir çörek tutantombul bir oğlan çocuğunu elindenkavramıştı.

Şunu da üzülerek eklemekzorundayız ki mevsimin şiddetindendolayı çocuk dilini mendil olarakkullanıyordu.

Çocuk âdeta kendinisürükletiyordu, Vergilius'un dediği

Page 1101: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi, "non passibus aequis"[101] veher dakika sendeliyor, anasını çığlıkçığlığa bırakıyordu. Oğlanın gözlerikaldırım taşlarından çok elindekiçörekteydi. Hiç kuşkusuz önemli birneden onu (çöreği) ısırmaktankendisini alıkoyuyordu, çünkü onusevgiyle seyretmekle yetiniyordu.Gerçeği söylemek gerekirse, buçöreği anne taşımalıydı. Bu tombulçocuğa cehennem azabı çektirmekacımasızlıktı doğrusu.

Bu arada üç hanım –

Page 1102: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hanımefendi sözcüğü o çağdasadece soylu hanımlar içinkullanılırdı– hep birdenkonuşuyorlardı.

Üçünün en genci, aynı zamandada en şişman olanı, taşralıya:

"Çabuk olalım, MahietteHanım," diyordu. "Geç kalmışolmaktan pek korkuyorum.Mahkemede bize onu hemen ibretdireğine götüreceklerinisöylüyorlardı."

Page 1103: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öbür Parisli hanım:

"Aman canım!" dedi. "Siz nediyorsunuz, Oudarde MusnierHanım? İki saat ibret direğindekalacak. Bol bol vaktimiz var.Mahiette'çiğim, siz hiç ibretdireğine konan insan gördünüz mü?"

Taşralı kadın, "Evet," dedi,"Reims'de gördüm."

"Adam sen de! Sizin Reims'dekiteşhir direği nedir ki! Yalnızköylülerin teşhir edildiği zavallı bir

Page 1104: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kafes. Aman, ne büyük şey!"

Mahiette, "Yalnız köylüler mi!"dedi. "Kumaş Pazarı'nda! Reims'de!Biz oralarda anlı şanlı nice katillergördük, hem de analarını, babalarımöldürmüşlerdi! Köylülermiş! Sizbizi ne sanıyorsunuz kuzum,Gervaise?"

Hiç kuşku yok ki, memleketininteşhir direğinin onuru uğruna, taşralıhatun öfkelenmek üzereydi. Bereketversin ki, sakin yaradılışlı OudardeMusnier Hanım tam zamanında

Page 1105: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konuşmanın konusunu değiştirdi.

"Mahiette Hanım, şu bizimFlaman elçilere ne dersiniz?Reims'de de böyle görkemli elçilervar mıdır?"

"Ne yalan söyleyeyim," dediMahiette, "onlar gibi Flamanlarancak Paris'te görülür."

Oudarde, "Elçilik heyetindekişu çorapçı büyükelçiyi gördün mü?"diye sordu.

Page 1106: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet," dedi Mahiette."Saturnus'a benziyor tıpkı."

Gervaise de, "Ya suratı çıplakbir karına benzeyen şu şişmana nedersiniz?" diye söze karıştı. "Ya şukıpkırmızı, devedikeni gibikırışıklı, kenarları girintili çıkıntılıgözkapaklarıyla çevrelenmiş,minicik gözleri olan kısa boyluya nebuyrulur?"

Oudarde, "Onların asıl atlarıgörülmeye değer," dedi."Ülkelerinin modasına uygun olarak

Page 1107: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

süslemişler!"

Taşralı Mahiette de bir üstünlükhavası takınarak:

"Ah! Kardeşçiğim," diye onunsözünü kesti. "On sekiz yıl önce,'61'de, Reims'deki taç giymetöreninde prenslerin, kralınmaiyetinin atlarını görseydiniz nederdiniz acaba, bilmem ki! Herçeşit at zırhları, eyerler; kimisininkiiçi samur kürkle kaplı, ince sırmalıçuhadan, Şam çuhasından; öbürlerikürkle kaplı kadifeden; kimisi de

Page 1108: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

elmas kakmalı, koca koca altın,gümüş çıngıraklı! Bütün bunlar kaçamal olur, düşünsenize! Ya bu atlarınüzerindeki o güzel, süslübeyzadeler!"

Oudarde Hanım hışımla yanıtverdi:

"Bütün bunlara karşın,Flamanların çok süslü, çok güzelatları var. Dün de BelediyeSarayı'nda Şehremini beyin konuğuolarak görkemli bir akşam yemeğineçağrılı imişler. Orada onlara badem

Page 1109: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şekerleri, şekerli, tarçınlı sıcakşarap, baharat ve daha birçokdeğişik şey sunmuşlar."

Gervaise, "Siz nelersöylüyorsunuz, komşucuğum!" diyehaykırdı.

"Flamanlar Petit-BourbonSarayı'nda Kardinal hazretlerininakşam yemeğine çağrılı imişler."

"Yoo, hayır, hiç de değil.Belediye Sarayı'ndaymışlar!"

Page 1110: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ben gerçeği söylüyorum! Petit-Bourbon Sarayı'ndaymışlar!"

Oudarde daha bir hışımla:

"O kadar iyi biliyorum kiBelediye Sarayı'nda olduğunu!"dedi. "Doktor Scourable onlarınpek hoşuna giden Latince birkonuşma yapmış. Bunu yeminlikitapçı olan kocam söyledi."

Gervaise hiç de daha aşağıkalmayan bir hışımla:

Page 1111: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Petit-Bourbon Sarayı'ndaolduğundan o kadar eminim ki,"dedi, "Kardinal hazretlerininvekilinin onlara neler ikram ettiğinisize bir bir sayabilirim: On iki çiftölçek beyaz, şekerli ve tarçınlısıcak şarap; yirmi dört sandıkLyon'un çift badem kurabiyesi; aynımiktarda beheri iki librehk simitler;bulunabilenlerin en iyi cinsindenhafif kırmızı altı çift ölçek Beauneşarabı. Umarım ki bütün bunlargerçektir. Bunları bana kocamanlattı, kocam ağır ceza

Page 1112: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkemesinde elli kişilik müfrezekomutanıdır. Bu sabah, son kraldöneminde Mezopotamya'dan gelen,kulaklarında halkalar bulunan Prete-Jan'ın ve Trabzon imparatorununelçilerini Flaman elçileriylekarşılaştırıyordu."

Bütün bu görkem sayıpdökmeleri karşısında kılını bilekıpırdatmayan Oudarde:

"Akşam yemeğini BelediyeSarayı'nda yedikleri öylesinegerçek ki!" diye karşılık verdi.

Page 1113: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Şimdiye kadar hiçbir zaman böylebir et ziyafeti, badem şekeri bolluğugörülmemiş."

"Ben de size kesinliklesöylüyorum ki, onlara Petit-Bourbon Sarayı'nda belediyeçavuşu Le Sec hizmet etmiş. İşte sizburada yanılıyorsunuz."

"Belediye Sarayı'nda diyorumsize!"

"Petit-Bourbon Sarayı'nda,şekerim! O kadar ki, büyük cümle

Page 1114: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapısının üzerinde yazılı bulunanUmut sözcüğünü sihirli camlarlaaydınlatmışlar."

"Belediye Sarayı'nda! BelediyeSarayı'nda! Hem de Husson le Voirflüt çalıyormuş!"

"Hayır diyorum size!"

"Evet diyorum size!"

"Hayır diyorum size!"

Tombul Oudarde'cık yanıt

Page 1115: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vermeye hazırlanıyordu ve belki dekavga başlıklara saldırmaya kadargidecekti ki, tam o anda Mahiettebirdenbire haykırdı:

"Karşıda, köprünün ucunatoplanan şu insanlara baksanızahele! Ortalarında bakıp durduklarıbir şey var."

Gervaise, "Gerçekten de," dedi."Tef sesi duyuyorum. Keçiylemaskaralıklar yapan küçükEsmeralda galiba. Hadi, hadi,çabuk Mahiette, adımlarınızı

Page 1116: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sıklaştırın, çocuğunuzu dasürükleyin bakalım. Siz burayaParis'in garip, merak uyandırıcışeylerini görmeye geldiniz. DünFlamanları gördünüz, bugün deÇingene kızını görmelisiniz."

Mahiette birdenbire yolunuçevirip, oğlunun kolunu sımsıkıyakalayarak:

"Çingene kızı mı!" dedi. "Tanrıbeni korusun! Sonra çocuğumuçalsın, değil mi! Gel, Eustache!"

Page 1117: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve ardından da rıhtımda GreveAlanı'na doğru koşmaya başladı,köprüyü iyice arkasında, pek uzaktabırakıncaya kadar gitti. Bu aradasürükleyip durduğu çocuk dizlerininüzerine düştü; annesi soluk soluğakalınca durdu. Oudarde ileGervaise de ona yetiştiler.

Gervaise, "Bu Çingene kızısizin çocuğunuzu mu çalacak!" dedi."Doğrusu ya pek garipdüşünceleriniz var."

Mahiette düşünceli bir tavırla

Page 1118: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başını salladı.

Oudarde, "Asıl garip olan karatorbalı rahibenin de Çingenelerkonusunda aynı şeyi düşünmesi,"dedi.

Mahiette, "Nedir bu torbalırahibe?" diye sordu.

Oudarde, "Eh işte, RahibeGudule," dedi.

Mahiette, "Nedir bu RahibeGudule?" diye üsteledi.

Page 1119: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Oudarde, "Bunu bilmediğinizegöre, siz gerçekten Reims'lisiniz!"dedi. "Fareler Çukuru'ndaki kadın."

Mahiette, "Nasıl!" diye sordu."Şu çöreği götürdüğümüz zavallıkadıncağız mı?"

Oudarde başıyla olumlu birişaret yaptı.

"Elbette, az sonra onu GreveAlanı'na bakan küçük penceredegöreceksiniz. Tef çalıp halkın falınabakan bu serseri Çingenelere o da

Page 1120: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sizin gözünüzle bakıyor.Çingenelere ve Kıptilere karşı buölesiye nefreti neredenkaynaklanıyor, hiç kimse bilmiyor.Ama siz, Mahiette, onları dahauzaktan görür görmez niçin böylekaçıyorsunuz?"

Mahiette elleriyle çocuğununyuvarlak başını kucaklayarak:

"Ah!" dedi, "Paquette laChantefleurie'nin başına gelenlerinbenim de başıma gelmesiniistemem."

Page 1121: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gervaise onun koluna girerek:

"Ah! İşte bize anlatmanızgereken bir öykü, Mahiette'çiğim,"dedi.

Mahiette de, "Peki anlatayım.Ama görüyorum ki böyle bir şeyibilmiyorsunuz, sizler de gerçektenParislisiniz! Şunu söyleyeyim ki, –ama bunu anlatmak için durmanızgerekmez– Paquette laChantefleurie benim de o yaşlardaolduğum gibi, yani tam on sekiz yılönce, on sekiz yaşında pek güzel bir

Page 1122: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızdı, bugün benim gibi, bir erkeği,bir de oğlu olan otuz altı yaşında,etli-canlı, bir ana değilse, kendihatasıdır. Hoş on dört yaşından beriartık iş işten geçmişti ya! Paquettegemilerde şiir okuyan saz şairiGuybertaut'nun kızıydı. Guybertaut,VII. Charles'ın taç giyme törenindebizim Vesle Irmağı'nda Sillery'denMuison'a kadar inip de kralınkarşısında saz çalan şairin takendisidir, hatta gemide Bn. laPucelle de[102] vardı. Paquette dahaküçücük çocukken yaşlı babası

Page 1123: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öldü; artık hayatta yalnız annesikalmıştı. Annesi de Paris'te, Parin-Garlin Sokağı'nda tunç avadanlıkyapan kazancı ustası Bay MathieuPradon'un kız kardeşiydi.Adamcağız geçen yıl öldü.Gördüğünüz gibi, Paquette iyi biraile kızıydı. Anası iyi yürekli, safbir kadıncağızdı. Ne yazık kiPaquette'e ancak bir parça kurdele,şerit işçiliğiyle, oyuncakçılıköğretebilmişti; bu da kızcağızınbüyüdükçe pek yoksul kalmasınaengel olamıyordu. Ana-kız

Page 1124: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Reims'de, ırmak kıyısında, Folle-Peine Sokağı'nda oturuyorlardı.Bakın, bana öyle geliyor ki,Paquette'e uğursuzluk getiren,felaketine sebep olan da bu oldu.'61 yılında, Tanrı uzun ömürlerversin, kralımız XI. Louis'nin taçgiyme töreninde Paquette öylesineneşeli, öylesine güzeldi ki, onu artıkher yerde "Chantefleurie" diyeçağırıyorlardı. Zavallı kızcağız! Pekgüzel dişleri vardı, onlarıgöstermek için de durmadangülümserdi. Gülmeye düşkün bir

Page 1125: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kız ise, ağlamaya doğru yol alır;güzel dişler güzel gözleri mahveder.İşte Chantefleurie bu yoldaydı.Annesiyle birlikte ekmek paralarınıpek zorlukla kazanıyorlardı. Sazşairinin ölümünden beri pekdüşmüşlerdi. Kurdele ve şeritsüsler onlara haftada altı dinardanfazla getirmiyordu, bu da beşmetelik bile değildi. BabaGuybertaut'nun sadece bir taç giymetöreninde bir şarkıyla on iki Parislirası kazandığı dönemlernerelerdeydi şimdi? Bir kış –gene o

Page 1126: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

'61 yılında– bu iki kadıncağızın neodunu, ne de çalı çırpısı vardı, havada pek soğuk olduğundanChantefleurie'nin yanakları al alolmuş, pek renklenmişti, erkeklerona Paquette adını vermişlerdi, pekçoğu ona Paquerette[103] adını verdi,işte böylece kızcağız mahvoldu. –Eustache, hele çöreği ısırdığını birgöreyim, bak ne yaparım sonra!–Bir pazar günü kiliseye boynundaaltın bir haçla geldiğini görünceonun mahvolduğunu hemen anladık.On dört yaşında! Düşünün hele bir!

Page 1127: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Önce, doğum yeri Reims'ten üççeyrek fersah öteden biri, gençCormontreuil Vikontu; ardından,kralın süvarilerinden Henri deTriancourt; sonra bundan da aşağı,çavuş Chiart de Beaulion; sonragiderek daha da aşağı inerek, GueryAubergeon, kralın uşağı; sonra,veliahdın berberi, Mace de Frepus;sonra, kralın ahçısı Thevenin leMoine, sonra hep böyle dahayaşlıdan daha aşağı tabakaya ine ineköy kemancısı Guillaume Racine'e,fenerci Thierry de Mer'e kadar

Page 1128: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düştü. Ondan sonra zavallıcık bütünbütün herkesin oldu. Altın parasınınson meteliğine gelmişti artık. Sizedaha ne söyleyeyim,hanımcağızlarım? Taç giymetöreninde, gene o '61 yılında,sefiller kralının yatağını o hazırladı!Aynı yıl içinde!"

Mahiette içini çekti ve gözpınarlarında toplanan yaşı sildi.

Gervaise, "Hiç de olağanüstübir öykü değil bu," dedi. "Bütünbunların Çingeneler ve çocuklarla

Page 1129: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ilgisini göremiyorum."

Mahiette, "Hele bir parçasabredin!" diye sürdürdü. "Şimdibir çocuk çıkacak ortaya. '66yılında –o yıl Sainte-PauleYortusu'nda tam on altı yıl olacak–Paquette bir kız çocuğu dünyayagetirdi. Zavallı bahtsız kadın! Buolaydan öyle bir mutluluk duydu ki,anlatamam size. Uzun zamandanberi bir çocuk istiyordu. Anasıölmüştü. Hoş, sağken de her şeyegözlerini yummaktan başka bir şey

Page 1130: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilmezdi ki. Artık Paquette'indünyada sevebileceği hiç kimsesiyoktu. Onu seven hiç kimse yoktu.Düştüğü beş yıldan beri, acınacak,zavallı bir yaratık olmuştu.Yalnızdı, bu dünyada yapayalnızdı,parmakla gösteriliyordu, sokaklardailan ediliyordu; belediye çavuşlarıdövüyor, hırpani kılıklı küçükoğlanlar alay ediyorlardı. Sonra da,yirmi yaş gelip çatmıştı, yirmi yaşda aşk kadınları için yaşlılıkdemektir. Bu çılgınlıklar eskiden,oyuncakçılıktan kazandığından daha

Page 1131: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fazlasını getirmiyordu. Ortaya çıkanher kırışık bir meteliği alıpgötürüyordu. Kış ona gene pekşiddetli, pek dayanılmaz gelmeyebaşlıyordu, gene ocağında odunbulunmaz hale gelmişti, teldolabında da ekmek pek seyrekgörülüyordu. Artık çalışamıyorduda, çünkü şehveti arttıkçatembelleşmişti; daha çok da acıçekiyordu, çünkü tembelleştikçeşehvet düşkünlüğü artmıştı. Dahadoğrusu, rahip de Saint-Remy buçeşit kadınların, yaşlanınca neden

Page 1132: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öbür yoksul kadınlardan daha çoküşüdüklerini, daha çok açlıkçektiklerini bize böyle anlattı."

Gervaise hemen atıldı:

"Ee, peki, hani Çingeneler,nerede?"

Daha sabırlı bir dikkatledinleyen Oudarde arkadaşınaçıkıştı:

"Bir dakika bekleyin, kuzumGervaise!" dedi. "Her şey

Page 1133: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlangıçta olursa, sonuna nekalacak? Anlatın siz, Mahiette, ricaederim. Şu zavallı Chantefleurie!"

Mahiette yeniden anlatmayakoyuldu:

"İşte böylece, pek üzgün, peksefildi; yanaklarını gözyaşlarıylaoyuyordu. Ne var ki, utancıarasında, deliliği ve yoksulluğuiçinde, o bırakılmış halinde,dünyada sevebileceği, kendisinisevebilecek birisi olsa daha azutanacağını, daha az çılgın, daha az

Page 1134: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kimsesiz ve yoksul olacağınıdüşünüyordu. Bunun bir çocukolması gerekti, çünkü ancak birçocuk bu iş için yeteri kadar masumolabilirdi. Kendisini sevebilecektek adam olan bir hırsızı sevmeyeçalıştıktan sonra bunu kabul etmişti:Kısa bir zaman sonra hırsızınkendisini hor gördüğünü ayrımsadı.Bu aşk kadınlarının gönlünüdoldurmak için bir âşık ya da birçocuk gerekir; yoksa çok mutsuzolurlar. Bir âşık edinemeyince,bütün bütün bir çocuk istemeye

Page 1135: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yöneldi. Dindarlıktan aslaayrılmadığı için, Tanrı'ya derinderin dua etti. Tanrı da onun halineacıdı, ona bir küçük kız evlat ihsanetti. Sevincini anlatamam size. Birgözyaşı, okşama, öpücükçılgınlığıydı bu. Çocuğunu kendisiemzirdi, yatağının bir tekörtüsünden ona bezler, kundaklaryaptı. Artık ne soğuk ne de açlıkduyuyordu. Bu ona yeni bir güzellikverdi. Yaşlı kızdan güzel anne çıkar.Gönül işlerine yeniden başladı.Gene Chantefleurie'yi görmeye

Page 1136: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelenler oldu. Gene malına pazarbuldu. Bütün bu iğrenç şeylerden debebek takımları, zıbınlar, takkeler,dantel önlükler, atlas başlıklar yaptıda kendine bir battaniye almayıdüşünmedi bile. –Eustache Efendi,çöreği yememenizi size kaç kezsöyledim, değil mi?– Hiç kuşku yokki küçük Agnes –bu çocuğun adıydı,vaftiz adı, çünkü soyadına gelince,zavallı Chantefleurie'nin epeyzamandan beri soyadı yoktu– neyse,hiç kuşkusuz, bu küçük kız birveliaht kızından daha çok

Page 1137: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurdeleyle, dantelle, işlemeylekundaklanıyordu. Hele bir çiftpatiği vardı ki, hiç sormayın! KralXI. Louis'nin bile kesinlikle bunabenzer patiği olmamıştır! Onlarıanacığı kendi elleriyle dikmiş,işlemiş, onlara Meryem Anamızınbir giysisine yaraşır incelikte sırma,ipek şerit işçiliğinin bütün ustalığınıvermişti. Bunlar gerçekten de,dünyada görülebilecek en sevimli,en minik iki tane pembe patikti.Olsun olsun da başparmağımbüyüklüğünde olsun. İnsan, çocuğun

Page 1138: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

o minicik ayaklarının bu patiktençıktığım görmese onun içinesığabileceğine dünyada inanmazdı.Gerçekten de o minicik ayaklaröylesine küçük, öylesine güzel,öylesine pembe pembeydi ki!..Patiğin atlasının pembesinden dahada pembeydi! Çocuk sahibi olunca,o minik ayaklardan, o minikellerden daha güzel bir şeybulunamayacağım siz de anlarsınız,Oudarde."

Oudarde içini çekerek:

Page 1139: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ah, nerede o günler, ben decanı gönülden onu istiyorum ama,"dedi, "Bay Andry Musnier'nin gönlüolsun diye bekliyorum."

"Üstelik de, Paquette'inçocuğunun güzel olan yalnızayakları değildi ki. Ben onugördüğümde ancak dört aylıkkadardı. Pek tatlı bir şeydi!Ağzından daha iri gözleri vardı.Daha o zaman kendi kendinekıvrılan, dünyanın en sevimliincecik kapkara saçları vardı. On

Page 1140: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altı yaşında, ünlü bir esmer güzeliolabilirdi! Anacığı onun için gitgidedaha çok çıldırıyordu. Kızımokşuyor, öpüyor, gıdıklıyor, yıkıyor,süslüyor, adeta onu yiyordu! Onuniçin deli oluyordu, durmadanTanrı'ya şükrediyordu. Heleçocuğun o güzel minik ayaklarıbitmez tükenmez bir hayranlık, birsevinç taşkınlığıydı onun için.Dudakları hep onlara yapışıktı,onların minicikliğine şaşmaktankendini alamıyordu. O ayacıklarıküçük patiklerin içine koyuyor,

Page 1141: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıkarıyor, seyrediyor, hayran oluyor,arasından ışığa bakıyor, onlarıyatağın üzerinde yürütmeyeçalışırken gözleri yaşarıyordu;bütün ömrünü, canı gönülden, çocukİsa'nın ayakları gibi, önünde dizçökerek, onları giydirip çıkarmaklageçiriyordu."

Gervaise alçak sesle: "Masaliyi hoş da, Çingeneler bununneresinde, kuzum?" dedi.

Mahiette, "İşte burada" dedi."Günün birinde, Reims'e pek garip

Page 1142: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir çeşit atlılar geldiler. Bunlardüklerinin, kontlarının yönetimindeülkede dolaşan dilenciler veserserilerdi. Renkleri esmer, saçlarıson derece kıvırcık, kulaklarıgümüş halkalıydı. Kadınlarerkeklerden de daha çirkindi.Suratları daha esmerdi, yüzlerini dehiç örtmüyorlardı. Sırtlarındabellerine kadar inen berbat birsüvari ceketi, omuzlarındandüğmeli, ipten dokunmuş birpelerin, at kuyruğu biçimindesaçları vardı. Bacaklarının arasında

Page 1143: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yuvarlanıp duran çocuklarmaymunları bile korkuturlardı. Birsürü dinsiz, kiliseden kovulmuşinsan. Bütün bunlar, Polonyayoluyla, doğrudan doğruya AşağıMısır'dan geliyordu. Dediklerinebakılırsa, Papa onların günahınıçıkarmış ve ceza olarak da yedi yılüst üste, yataklarda yatmadandünyayı dolaşmalarını istemiş. Bunedenle, bunlara Penanciers adıverilmişti. Pek de pis kokuyorlardı.Güya bunların kökeni vaktiyleIspanya ve Kuzey Afrika'daymış; bu

Page 1144: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nedenle de Jüpiter'e inanırlarmış.Asalı, papa başlıklı bütünbaşpiskoposlardan, piskoposlardanve rahiplerden on Tours lirasıisterlermiş. Bunu onlara Papa'nınbir buyrultusu sağlamış. Cezayirkralıyla Almanya imparatoru adınafal bakmak için Reims'e gelmişler.Tahmin ettiğiniz gibi, kentegirmeleri için bu kadarı bile yeterde artardı. Bunun üzerine, bütüntopluluk gönül hoşluğuyla BraineKapısı yakınlarında, bir değirmenbulunan küçük tepenin üzerinde,

Page 1145: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eski kireç ocakları çukurlarınınyanına çadırlarını kurdu. ArtıkReims'e gidip onları görengöreneydi. Elinize bakıyorlardı,şaşılacak şekilde falınızıokuyorlardı. Hani neredeyseJudas'ya[104] papa olacağını bilesöyleyebilirlerdi. Bu arada onlarkonusunda, çocuk çaldıkları, parakeselerini aşırdıkları, insan etiyedikleri gibi kötü söylentiler dedolaşıyordu. Akıllılar delilere,"Sakın oraya gitmeyin!" diyorlardıve kendileri gizlice oraya

Page 1146: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koşuyorlardı. Bu bir çılgınlık halinegelmişti. Gerçek şu ki, bu adamlarbir kardinali bile şaşırtacak şeylersöylüyorlardı. Çingenelerçocukların avucunda yazılı olan herçeşit mucizeyi okuduklarından beri,analar yavrularıyla övünüyorlardı.Birininki imparatordu, öbürününkipapa, berikininki komutan. ZavallıChantefleurie de meraka kapıldı. Oda, nasıl bir çocuğu olduğunuöğrenmek istedi; güzel küçükAgnes'inin bir gün Ermenistanimparatoriçesi ya da başka bir şey

Page 1147: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olup olmayacağını öğrenmekistiyordu. Bunun üzerine, kızını alıpÇingenelere götürdü. Onlar daçocuğa hayran oldular, onu sevipokşadılar, kapkara ağızlarıylaöptüler, minicik ellerine şaştılar,hayran kaldılar. Ne yazık ki, anayıbüyük bir sevince boğdular. Hele ogüzel ayaklar' güzelim patiklerkarşısında adeta şenlik yaptılar.Çocuk henüz b' ir yaşında bileyoktu; ama birkaç sözcükkekeliyordu, küçük bir çılgın gibianasına gülücükler yapıyordu.

Page 1148: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çocuk tombul ve yusyuvarlacıktı;cennetteki meleklerin bin birsevimli küçük cilvesini yapıyordu.Çingene kadınlardan pek korktu veağladı. Ama anacığı onu sıkıcabağrına basarak kuvvetle öptü vefalcı kadınların küçük Agnes'i içinsöyledikleri faldan son derecehoşnut, evine döndü. Bebek ilerideahu gibi güzel olacak, bir erdemörneği, bir kraliçe olacaktı.Böylece, Paquette Chantefleurie,yanında bir kraliçe getirmeklegöğsü övünçle kabararak, Folle-

Page 1149: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Peine Sokağı'ndaki kulübesinedöndü."

"Ertesi gün, çocuğun yatağınınüzerinde derin derin uyuduğu birandan yararlanarak –çünkü onu hepkoynunda yatırıyordu– yavaşçakapıyı aralık bırakıp, kızı Agnes'inİngiltere kralının ve Habeşistanarşidükünün hizmet edeceğisofralara oturacağını ve daha başkabinlerce şaşılacak şeyi anlatmaküzere Sechesserie Sokağı'ndaki birkomşusuna koştu. Dönüşünde,

Page 1150: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

merdivenleri çıkarken sesduymayınca kendi kendine, "lyi!Çocuk hâlâ uyuyor," dedi. Kapıyıkendi bıraktığından daha da çokaçık buldu. Zavallı ana, gene deiçeri girdi ve doğru yatağa koştu...Artık orada çocuk yoktu, yeri debomboştu. Çocuktan güzelim küçükpatiklerin biri dışında, hiçbir şeykalmamıştı. Kadıncağız hemenodadan dışarı fırladı,merdivenlerden aşağı atıldı vekafasını duvarlara vurarakbağırmaya başladı:"Evladım!

Page 1151: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Evladım kimde? Yavrumu bendenkim aldı?" Sokak ıssız, ev ücra biryerdeydi; kimsecikler ona bir şeysöyleyemedi. Kentin içine daldı,bütün sokakları araştırdı. Bütüngün, çılgınlar gibi, şaşkın, korkunç,–yavrularını yitiren yabanıl, yırtıcıhayvanlar gibi–, kapıları,pencereleri koklayarak oradanoraya koştu. Soluk soluğa kalmış,saçı başı dağılmıştı, görünüşüdehşet vericiydi ve gözlerindeyaşlarını kurutan bir ateş vardı.Yoldan gelip geçenleri durduruyor:

Page 1152: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kızım! Kızım! Güzel minicikkızım! Bana kızımı geri verenin kulukölesi, hizmetçisi, köpeğininhizmetçisi olurum, o isterseyüreğimi bile yiyebilir!" diyebağırıyordu. Kadıncağız Saint-Remy Rahibi'ne rastladı, ona,"Rahip efendi, toprağı tırnaklarımlasürerim; ama bana çocuğumu gerigetirin, ne olur!" diye yalvardı.İçler acısı bir şeydi, Oudarde veben son derece sert, acımasız biradamın, dava vekili üstat PonceLacabre'ın ağladığını gördüm. Vah!

Page 1153: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zavallı ana! Akşam, evine döndü."

"O yokken, bir komşukucaklarında bir çıkınla iki Çingenekarısının gizlice odasına çıktığını,kapıyı kapadıktan sonra da aşağıinip aceleyle kaçtığını görmüştü.Onlar gittiğinden beri, Paquette'inodasında çocuk sesine benzer birçeşit feryatlar duyuluyordu. Anakahkahalarla güldü, kanatlanmışgibi merdivenleri tırmandı, bir topgüllesi gibi kapıyı açıp içeri girdi...Korkunç bir şey, Oudarde! O

Page 1154: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pembe-beyaz, taptaze, körpecik,Tann'nın bir lutfu olan sevimliküçük Agnes'in yerine iğrenç, topal,tek gözlü, kambur, yamru yumru,küçük bir canavar, yaygarakopararak döşeme üzerindesürüklenip duruyordu. Kadıncağızdehşetle gözlerini kapadı. "Ah!"dedi, "yoksa büyücüler kızımı bukorkunç hayvan biçimine misoktular?" Çabucak küçük topalıoradan uzaklaştırdılar. Paquettedelirebilirdi. Kendini şeytana verenbir Çingene kadının canavara

Page 1155: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benzer çocuğuydu bu. Aşağı yukarıdört yaşlarında kadar görünüyordu.İnsan dili olmayan bir dillekonuşuyordu, söyledikleri de pekacayip sözcüklerdi. PaquetteCliantefleurie, sevmiş olduğu tekvarlıktan kendisine kalan tek şeyolan küçük patiğin üzerine atıldı.Orada, kımıldamadan, sessiz, solukbile almadan öylesine uzun birzaman kaldı ki, kadın oracıktaölüverdi sanırdınız. Birdenbirebütün vücudu titredi, o kutsalemaneti çılgın öpücüklerle kapladı

Page 1156: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve sanki yüreciği çatlamış gibi,hıçkırıklara boğuldu. Inan olsun,hepimiz de onunla birlikteağlıyorduk. "Ah! Benim küçükkızım! Benim güzel küçük kızım!Nerelerdesin?" diyordu. Bunlarinsanın yüreğini burkuyordu.Aklıma geldikçe hâlâ ağlarım.Bakın, görüyor musunuz,evlatlarımız âdeta kemiklerimiziniliğidir. Ah! Benim Eustache'çığım!Öyle de güzelsin ki sen! Bilseniz nekadar sevimlidir! Dün bana,"Jandarma olmak istiyorum ben,"

Page 1157: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diyordu. Ey benim Eustache'çığım.Ya ben de seni kaybedersem!Paquette Chantefleurie birdenbireayağa kalktı, sokağa fırladı, kentiniçinde bağırarak koşmaya başladı:"Çingene çadırlarına! Çingeneçadırlarına! Büyücüleri yakacağız,çavuşlar!" Çingeneler gitmişlerdi.Gece karanlığı her yanı kaplamıştı.Onların peşinden gidilemezdi."

"Ertesi gün, Reims'ten iki fersahileride, Gueux ile Tilloy arasında,bir fundalıkta, bir meydan ateşinin

Page 1158: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalıntılarını, Paquette'in çocuğunaait olan birkaç kurdeleyle kandamlaları, teke pisliği buldular.Orada geçirdikleri gece tam bircumartesi gecesiydi. Hiç kimseninartık zerre kadar kuşkusu kalmadıki, Çingeneler bu fundalıktabüyücülerin cumartesi toplantısınıyapmışlardı. Müslümanlar arasındaâdet olduğu üzere, ŞeytanBelzebuth'ün eşliğinde çocuğuyemişlerdi."[105]

"Paquette Chantefleurie bu

Page 1159: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

müthiş şeyleri öğrendiği zamanağlamadı; sanki konuşmak istermişgibi dudaklarını kıpırdattı; amakonuşamadı. Ertesi gün saçlarıağarmıştı. Daha ertesi gün deortadan kayboldu."

Oudarde, "Gerçekten de pekkorkunç bir öykü," dedi. "BirBurgonyalıyı bile ağlatabilir."

Gervaise de, "Çingenekorkusunun sizi bu kadarürkütmesine artık hiç şaşmıyorum!"dedi.

Page 1160: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Oudarde: "Hem de az önceEustache ile birlikte kaçmakla okadar iyi ettiniz ki!" diye üsteledi."Zaten bunlar da Polonyaçingeneleri."

Gervaise hemen atılarak:

"Yoo! Hiç de değil," dedi."Dediklerine bakılırsa, İspanya'dan,Katalanya'dan geliyorlarmış."

Oudarde, "Katalanya mı?Olabilir" diye karşılık verdi."Polonya, Katalanya, Valonya... Ben

Page 1161: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu üç eyaleti hep birbirinekarıştırırım. Yalnız kesin olan birşey varsa o da bunların Çingeneolduklarıdır."

Gervaise, "Hiç kuşkusuz, küçükçocukları yiyecek kadar uzun uzundişleri vardır," dedi. "Esmeraldaher şeyi pek beğenmez gibi tavırlartakınmasına karşın onun bile birparça yemesine hiç de şaşmam,doğrusu! Bunların altında birdinsizlik, bir inançsızlıkbulunmaması için bir neden yok,

Page 1162: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beyaz keçisinin pek şeytancaoyunları var çünkü."

Mahiette hiç sesini çıkarmadanyürüyordu. Sarsıntıyı yüreğin ta enderinlerine kadar, titreşimdentitreşime geçerek, yaydıktan sonraancak yatışabilen, acıklı biröykünün devamı gibi bir şey olandüşüncelerin içine dalmıştı. Buarada Gervaise ona dönerek:

"Peki, PaquetteChantefleurie'nin ne olduğu hiçöğrenilemedi mi?" diye sordu.

Page 1163: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mahiette buna hiç karşılıkvermedi. Gervaise onun kolunusarsıp, adıyla seslenerek sorusunuyineledi. Mahiette düşüncelerindenuyanır gibi oldu.

"Paquette Chantefleurie ne mioldu?" dedi. Ayrımında olmadan,kulağında en son iz bırakansözcükleri yinelemişti. Sonra busözcüklerin anlamını kavramak içinçaba gösterir gibi oldu. "Ha!" dediçabucak, "Onu bir daha görenolmadı."

Page 1164: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir süre sustuktan sonra daşunları ekledi:

"Kimileri akşam karanlığındaonun Flechembault Kapısı yoluylaReims'ten ayrıldığını gördüklerinisöylediler; daha başkaları şafaksökerken eski Basee Kapısı'ndangeçtiğini ileri sürdüler. Bir yoksul,panayır kurulan tarladaki taş haçınüzerinde onun asılmış duran altınhaçını bulmuş. '61 yılında onumahveden, felakete sürükleyen buküçük mücevher olmuştu. İlk

Page 1165: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

âşığının, o yakışıklı CormontreuilVikontu'nun armağanıydı. En koyusefalete düştüğü zaman bilePaquette onu elden çıkarmayadünyada yanaşmamıştı. Ona canıgibi bağlıydı. Bu haçı bıraktığınıişitince, hepimiz onun öldüğünüdüşündük. Yalnız, Cabaret-les-Vantes'dan birtakım kimseler onunyalınayak çakıllar üzerindeyürüyerek Paris yolundan geçtiğinigördüklerini söylediler. Ama ozaman da Vesle Kapısı'ndan çıkmışolması gerekir. Bunların hiçbiri

Page 1166: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öbürüne uymuyordu. Ya da, dahadoğrusu, öyle sanıyorum ki,gerçekten de Vesle Kapısı'ndançıktı; ama bu dünyadan da çıktıgitti."

Gervaise, "Ne demekistediğinizi anlayamadım," dedi.

Mahiette üzgün birgülümsemeyle:

"Vesle bizim kentin ırmağıdır,"diye yanıt verdi.

Page 1167: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Oudarde ürpererek, "ZavallıPaquette Chantefleurie, boğuldudemek ki!" dedi.

Mahiette de, "Boğuldu!" diyeüsteledi. "Kayığında türkü söyleyipsuyun akıntısına uyarak TinqueuxKöprüsü'nün altından geçen zavallıGuybertaut Baba'ya bir gün sevgiliküçük Paquette'inin de bu köprününaltından geçeceğini; ama türküsüz,kayıksız gideceğini kimsöyleyebilirdi?"

Gervaise, "Peki, ya küçük patik

Page 1168: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ne oldu?" diye sordu.

Mahiette de, "Anneyle birliktekayboldu," dedi.

"Zavallı patikçik!" dediOudarde.

Şişman, duygusal bir kadın olanOudarde da Mahiette ile birlikteiçini çekmekle pekâlâ yetinebilirdi;ama Gervaise daha meraklıydı,sorularının daha sonuna gelmemişti.Birdenbire, Mahiette'e:

Page 1169: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki, o canavar?" dedi.

Beriki de şaşırarak:

"Hangi canavar?" diye sordu.

"Paquette Chantefleurie'ninkızına karşılık büyücü kadınlarınbıraktıkları küçük Çingenecanavarı! Onu ne yaptınız? Umarımki onu da boğmuşsunuzdur!"

Mahiette, "Yoo, hiç de değil!"diye karşılık verdi.

Page 1170: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Nasıl olur! Yakıldı öyleyse,değil mi? Aslında, bu daha doğruolurdu. Büyücü bir çocuk!"

"Ne öyle ne de böyle, Gervaise.Başpiskopos, Çingene çocuğuylailgilendi, onu şeytanın etkisindenkurtardı, kutsadı, büyük bir özenleonun bedeninden şeytanı çıkardı,bulunmuş bir çocuk gibi Notre-Dame'ın tahta yatağına bırakılmaküzere Paris'e gönderdi."

Gervaise homurdanarak, "Ah!Şu piskoposlar!" dedi. "Bilgin

Page 1171: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oldukları için hiçbir şeyi herkesgibi yapmazlar. Sorarım size,Oudarde, şeytanı bulunmuş çocuklararasına katmak ne demektir, kuzum?Çünkü hiç kuşkusuz, o küçükcanavar şeytanın ta kendisiydi. Ee,peki, Mahiette, onu Paris'te neyaptılar acaba? Yufka yürekli birtek insanın bile onu isteyeceğini hiçsanmam."

Reims'li hanım, "Orasınıbilmiyorum," dedi. "işte tam osıralarda kocam, kentten iki fersah

Page 1172: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ötedeki Beru nahiye müdürlüğünüsatın aldı, biz de artık bir daha buöyküyle ilgilenmedik; hem de öyleki, Beru'nün tam karşısındaCernay'nin iki küçük tepesibulunduğundan Reims Katedrali'ninçan kuleleri bile görünmez."Böylece konuşarak, bu üçsaygıdeğer hanım Greve Alanı'nagelmişlerdi. Kafalarını kurcalayanbin bir düşünce arasında, hiçdurmadan Tour-Roland'ın genel duakitabının önünden geçmişler, hiçbirşeyin ayırdında olmayan,

Page 1173: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevresinde kalabalığın habire arttığıteşhir direğine doğru ilerliyorlardı.Hiç kuşkusuz, şu anda bütünbakışları üzerine çeken görünümonlara Fareler Çukuru'nu da, oradabir süre durma isteklerini debüsbütün unutturacaktı; ama bereketversin ki, Mahiette'in elindençekeleyip durduğu altı yaşındaki otombalacık Eustache onlarabirdenbire amaçlarını anımsattı.Sanki bir içgüdü Fareler Çukuru'nunarkada kaldığını ona anımsatmıştı.Çocuk:

Page 1174: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Anneciğim, şimdi artık çöreğiyiyebilir miyim?" dedi.

Eustache daha çok becerikli,yani daha az obur olsaydı, birazdaha beklerdi, ancak dönüşte,Üniversite'nin içinde, evde, B.Andry Musnier'nin Madame-la-Valence Sokağı'ndaki evinde,Fareler Çukuru'yla çörek arasınaSeine Irmağı'nın iki koluyla Cite'ninbeş köprüsü girdiği zaman şuçekingen "Anneciğim, şimdi artıkçöreği yiyebilir miyim?" sorusunu

Page 1175: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortaya atardı.

Eustache'ın yönelttiği bu peksakınımsızca soru Mahiette'indikkatini uyandırdı:

"Ah, gerçekten de, dedin deaklıma geldi," diye haykırdı,"dünyadan elini eteğini çekmiş şukadını unutuyorduk! Aman, bana şusizin Fareler Çukuru'nu gösterin de,çöreği vereyim ona."

Oudarde, "Hay hay, hemen,"dedi. "Sevaptır."

Page 1176: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu hiç de Eustache'ın işinegelmedi.

"Al işte çöreğimi!" diyerek ikiomzunu sırasıyla kulaklarıyladürttü; böyle bir durumda sonsuzbir hoşnutsuzluk işaretidir bu.

Üç kadın geri döndü ve Tour-Roland'ın evinin yakınına gelinceOudarde ötekilere dedi ki:

"Üçümüz birden deliktenbakmayalım, yoksa torbalıyıürkütürüz. Siz ikiniz 'dominus'

Page 1177: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayetini dua kitabından okurmuş gibiyapın, ben de o sırada pencereyeyaklaşayım. Torbalı hatun beni birparça tanır. Yaklaşabileceğinizzamanı ben size bildiririm."Oudarde tek başına küçücükpencereye gitti. Bakışları içeriyedaldığı anda yüzünün bütünçizgilerinde sonsuz bir acımabelirdi, neşesi ve bütün yüzü sankibir güneş ışınından bir ayışığınageçmiş gibi birdenbire ifadesi,rengi değişti. Gözleri yaşardı,ağlamak üzereymiş gibi dudakları

Page 1178: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büzüldü. Biraz sonra parmağımdudaklarının üzerine koyarak, gelipgörmesi için Mahiette'e işaret etti.

Mahiette son dakikalarımyaşayan, can çekişen bir kimseninyatağına yaklaşır gibi üzgün vesessiz, ayaklarının ucuna basa basageldi.

Gerçekten de, iki kadınkımıldamadan, soluk bile almadanFareler Çukuru'nun parmaklıklıpenceresinden içeri baktıklarındagözlerinin önündeki görünüm pek

Page 1179: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içler açısıydı.

Hücre dardı, derinliğinden çokgenişliği, sivri bir kubbesi vardı,içeriden görünüşü büyük birpiskopos başlığının çukurunabenziyordu. Tabanı kaplayan taşınüzerinde, bir köşede, bir kadınoturuyordu; daha doğrusu,çömelmişti. Çenesi dizlerinedayanmıştı, çaprazladığı kolları dadizlerini kuvvetle kavramış,göğsüne doğru bastırıyordu;böylece, kendi üzerine toplanmıştı.

Page 1180: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sırtında, geniş kıvrımlarla onubaştan aşağı saran kahverengi birçuval vardı; yüzünden aşağı,bacaklarından ayaklarına kadardüşen, önüne dökülmüş, ağarmışsaçlarıyla, ilk bakışta, üçgen biçimiacayip bir şekil gibi görünüyordu.Hücrenin karanlık öbür ucundabeliren bu şekil, pencereden gelengün ışığıyla, çiğ bir ışıkla, birikaranlık, biri aydınlık iki renkayrımıyla bölünüyordu. Tıpkıdüşlerde ya da Goya'nın oolağanüstü yapıtlarında görülen

Page 1181: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

soluk, hareketsiz, uğursuzhayaletlere, bir mezarın üzerineçömelmiş ya da bir zindanınparmaklığına dayanmış duran şuyarısı gölge, yarısı ışıkhayaletlerden birine benziyordu.Bu, ne bir kadın ne bir erkekti; necanlı bir yaratık, ne de belirli birbiçimdi; sadece bir şekildi bu;üzerinde gölgeyle aydınlık gibi,gerçekle düşlemin kesiştiği bir çeşithayalet. Yerlere kadar yayılansaçlarının altında zayıflamış bir yüzhayal meyal seçiliyordu; kaskatı,

Page 1182: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

donmuş taşın üzerine büzülmüşçıplak bir ayağın ucu giysinineteğinden belli belirsizgörünüyordu. Bu yas örtüsününaltında ayırt edilen azıcık insanşekli de ürperti veriyordu.

Yere gömülü sanacağınız buşeklin sanki ne devinimi, nedüşüncesi, ne de soluğu vardı. Buincecik dokuma çuvalın altında,ocak ayında, taş üzerinde çırçıplakve odsuz ocaksız... Yanlamasınaduran penceresinden dışarının

Page 1183: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sadece ayazı giren, asla güneşgirmeyen bir zindanın karanlığınagömülmüş... acı çekmez, hattahissetmez gibi görünüyordu.Sanırdınız ki zindanla birlikte taşkesilmiş, mevsimle birlikte buzolmuştu. Ellerini birbirinekavuşturmuştu, gözlerini bir noktayadikmiş, öyle duruyordu. İlk bakıştainsan onu hayalet sanırdı,ikincisinde de yontu.

Bununla birlikte, arada sıradamorarmış dudakları bir solukla

Page 1184: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aralanıyor ve titriyordu; amarüzgârla uzaklaşan yapraklar kadarölü, onlar kadar bilinçsiz.

Bu arada donuk gözlerinden, birbakış, anlatılamaz bir bakış, derin,üzgün, değişmez, hücrenin dışarıdangörülmeyen bir köşesine dikilmişbir bakış; felakete uğramış bir ruhunbütün karanlık düşüncelerinibilmem hangi gizemli bir eşyayabağlarmış gibi görünen bir bakışkaçıyordu.

İşte, barınağı nedeniyle

Page 1185: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"çilekeş", sırtındaki giysilernedeniyle de "torbalı" adını alanyaratık buydu.

Üç kadın, çünkü Gervaise deMahiette ile Oudarde'ın yanınagelmişti, pencereden bakıyordu.Başları zindanın hafif ışığınıkesiyordu, böylece ışıktan yoksunbıraktıkları zavallı bahtsız kadınonları ayrımsamamıştı bile.

Oudarde alçak sesle, "Onurahatsız etmeyelim," dedi."Kendinden geçmiş, dua ediyor."

Page 1186: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu arada Mahiette boyuna artanbir kaygıyla, rengi solmuş, tazeliğigeçmiş, yıpranmış, pörsümüş,saçları dağılmış bu başı dikkatleseyrediyor ve gözleri yaşarıyordu.

"İşte bu pek garip, doğrusu ya,"diye mırıldandı.

Bodrum penceresininparmaklıkları arasından başınıgeçirdi ve böylece de, bakışlarını,bahtsız kadıncağızın gözlerinin hiçdeğişmeden dikili olduğu yerekadar ulaştırabildi.

Page 1187: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mahiette başını penceredençektiğinde, yüzü gözyaşlarıylasırsıklam olmuştu.

Oudarde'a dönerek:

"Siz bu kadına ne adveriyorsunuz?" diye sordu.

Oudarde da, "Biz ona GuduleHemşire diyoruz," yanıtını verdi.

Mahiette, "Ben de ona Paquettela Chantefleurie adını takacağım,"dedi.

Page 1188: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sonra da, bir parmağınıdudaklarına götürdü, şaşırıp kalanOudarde'a başını pencereden sokupiçeri bakmasını işaret etti.

Oudarde baktı, çilekeş kadınınbakışlarının böylesine derin birkendinden geçmeyle dikildiğiköşede, bin bir altın, gümüş pullaişlenmiş, pembe atlastan küçücükbir patik gördü.

Oudarde'in ardından Gervaisede baktı. Bunun üzerine, üç kadın,bahtsız anayı seyrederek ağlamaya

Page 1189: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başladılar.

Ne var ki, onların ne bakışlarıne de gözyaşları kadıncağızınilgisini dağıtabilmişti. Elleri hâlâkavuşmuş duruyordu; dudaklarısessiz, gözleri bir noktaya dikilioturuyordu ve onun öyküsünübilenler için böylece seyredilen bupatik gerçekten yürek paralayıcıydı.

Üç kadın da henüz bir teksözcük söylememişlerdi; alçaksesle bile olsa konuşmaya cesaretedemiyorlardı. Bir tek şeyden başka

Page 1190: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

her şeyin silindiği bu derinsessizlik, bu büyük üzüntü, bubüyük kendinden geçme onlaraPaskalya ya da Noel ayini etkisiyapıyordu. Susuyorlar, derindüşüncelere dalıyorlardı, neredeysediz çökmeye hazırdılar. Onlara öylegeliyordu ki, Karanlıklar Yortusugününde bir kiliseye girmişlerdisanki.

En sonunda üçünün enmeraklısı, böylece de en azduygulusu olan Gervaise çilekeş

Page 1191: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadım konuşturmaya çalıştı:

"Hemşire! Gudule Hemşire!"

Bu şekilde üç kez seslendi, herseferinde sesini daha dayükseltiyordu. Kadın kıpırdamadıbile. Ne bir söz, ne bir bakış, ne biriç çekme, ne bir yaşam belirtisi.

Oudarde bu sefer daha tatlı,daha okşayıcı bir sesle:

"Hemşire!" dedi. "Ermiş GuduleHemşire!"

Page 1192: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Aynı sessizlik, aynı kıpırtısızlık.

Gervaise haykırdı:

"Garip bir kadın. Top patlasaumrunda bile olmayacak!" Oudardeiçini çekerek:

"Belki de sağırdır," dedi.

Gervaise de, "Belki de kördür,"diye ekledi.

Ardından Mahiette, "Belki deölmüştür," dedi.

Page 1193: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şurası kesin ki, ruh bu cansız,uyuşmuş, gevşek bedenden henüzayrılmadıysa bile, en azından, dışuzuvlarının duyumsamalarının artıkulaşamadığı derinlikleregizlenmişti.

Oudarde, "Çöreği pencereninkenarına bırakmak zorundakalacağız," dedi. "O zaman dayoldan geçen bir çocuk onu oradanalır. Ne yapmalı, nasıl etmeli deonu uyandırmalı?"

O ana kadar, oradan geçip giden

Page 1194: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iri bir köpeğin çektiği küçük birarabayla oyalanmış olan Eustache,birdenbire üç hanımın penceredeniçeri, bir şeye baktıklarını gördü; oda meraka kapılarak, bir binektaşının üzerine çıktı, ayaklarınınucunda yükselip, pembe-beyazkocaman suratını deliğe yapıştırarakbağırdı:

"Anneciğim, hele ben degöreyim!"

Bu duru, körpe, gür çocuk sesiüzerine bahtsız kadın ürperdi. Çelik

Page 1195: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir yayın o sert ve ani hareketiylebaşını döndürdü; uzun iki eli gelipalnındaki saçları itti; şaşkın, zehirgibi acı, üzgün gözlerini çocuğadikti. Bu bakış bir şimşek kadarsürdü.

Birdenbire başını dizlerininarasına gizleyerek, "Ey UluTanrım!" diye bağırdı. Boğuk sesigeçerken göğsünü yırtıyordu sanki."Ne olur, hiç olmazsa, başkalarınınçocuklarını bana gösterme!"

Çocuk büyük bir ciddiyetle,

Page 1196: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Günaydın, efendim," dedi.

Bu darbe çilekeş kadımuyandırmıştı sanki. Uzun bir titremebaştan ayağa bütün vücudunu sarstı,dişleri birbirine çarptı, başını yarıyarıya doğrulttu ve dirseklerinikalçalarının üzerinde sıkarak,ısıtmak istermiş gibi ayaklarınıellerinin içine alıp:

"Ah! Müthiş soğuk!" dedi.

Oudarde derin bir acımaduygusuyla:

Page 1197: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Zavallı kadıncağız!" dedi. "Birparça ateş ister misiniz?"

Kadın "hayır" der gibi başınısalladı.

Oudarde ona bir şişe uzatarak:

"Peki öyleyse," dedi, "işte siziısıtacak tarçınlı, şekerli kırmızışarap. Alın, için."

Kadın gene başını salladı,gözünü kırpmadan Oudarde'a baktıve "Su," dedi.

Page 1198: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Oudarde ayak diredi:

"Hayır, Hemşire, su, ocak ayınıniçkisi değildir. Bir parça şarap içip,bir de şu sizin için pişirdiğimizmayalı mısır unu hamurundan çöreğiyemelisiniz."

Kadın, Mahiette'in uzattığıpastayı geri itti.

"Kara ekmek," dedi.

Bu kez de Gervaise'in acımadamarı kabardı. Yünlü kumaştan

Page 1199: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mantosunu sırtından çıkararak:

"İşte alın bakalım, sizinkindenbiraz daha sıcak tutan şu pelerini deomuzlarınıza koyun," dedi.

Kadın şişeyle pastayı yaptığıgibi, pelerini de geri itti.

"Bir çuval," yanıtını verdi.

lyi yürekli Oudarde:

"Peki ama canım," dedi, "dünkügünün şenlik olduğunu sizin bir

Page 1200: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parça ayrımsamış olmanız gerek!"

Çilekeş kadın:

"Olmaz olur muyum,ayrımsıyorum elbette," dedi. "İştetam iki gündür, testimde bir damlasu yok." Bir süre sustuktan sonra da,"Şenlik var, beni unutuyorlar. İyi deediyorlar. Niçin ben âlemidüşünmezken, âlem beni düşünsün?Sönmüş kömüre soğuk kül," diyeekledi.

Sanki bu kadar konuşmaktan

Page 1201: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yorulmuş gibi, başını genedizlerinin üzerine bıraktı. Saf veyufka yürekli Oudarde, bu sonsözlerden onun hâlâ soğuktanyakındığını sanarak, pek masum birtavırla:

"Öyleyse, bir parça ateş istermisiniz?" diye sordu.

Çuvallı rahibe garip bir sesle:

"Ateş mi!" dedi. "On beş yıldanberi toprak altında olan zavallıyavruma da ateş sağlayabilecek

Page 1202: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

misiniz?"

Bütün vücudu titredi, sesiürperiyor, gözleri parlıyordu,dizlerinin üzerine kalkmıştı.Birdenbire, o beyaz, sıska elini,şaşkın şaşkın kendisine bakançocuğa doğru uzattı:

"Bu çocuğu götürün buradan!"diye bağırdı. "Az sonra Çingenekızı geçecek!"

Bunu dedikten sonra yüzükoyunyere düştü, alnı, taşa çarpan bir taş

Page 1203: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gürültüsüyle yere çarptı. Üç kadında onu öldü sandılar. Biraz sonrakımıldadı. Dizleri ve dirsekleriüzerinde sürüne sürüne, küçükpatiğin bulunduğu köşeye doğrugittiğini gördüler. İşte o zamanbakmaya cesaret edemediler. Onuartık görmediler; ama bin biröpücüğe, bin bir iç çekmeye karışanyürek paralayıcı çığlıklarladuvarlara çarpan bir başın çıkardığısese benzer boğuk vuruşlar işittiler.Her üçünü de oldukları yerdesarsan son derece şiddetli o

Page 1204: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vuruşların birinden sonra hiçbir şeyişitmez oldular.

Gervaise atılıp başını bodrumpenceresinden içeri sokarak:

"Acaba kendini mi öldürdü?"dedi. "Hemşire! Gudule Hemşire!"diye seslendi.

Oudarde da, "Gudule!Hemşire!" diye seslendi.

Gervaise, "Aman Yarabbi! Hiçkımıldamıyor," dedi. "Öldü mü

Page 1205: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

acaba? Gudule! Gudule!"

Mahiette konuşamayacakderecede heyecandan boğuluyordu.Büyük bir çaba göstererek:

"Durun hele," dedi. Sonrapencereye doğru eğilerek,"Paquette!" diye seslendi. "Paquettela Chantefleurie!"

Bu adın apansız GuduleHemşire'nin hücresine fırlatılışınınyaptığı etki üzerine Mahiette öylebir dehşet duydu ki, iyi yanmamış

Page 1206: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kestane fişeğinin fitilinemasumane üfleyip de fişeğinsuratının önünde patladığını görenbir çocuk bile bu kadar dehşetduymazdı.

Çilekeş kadının bütün vücudutitredi, çıplak ayaklarının üzerindedikilip kalktı ve öylesine ateş saçangözlerle pencereye doğru sıçradı ki,Mahiette ile Oudarde ve öbürkadınla çocuk da rıhtımınkorkuluğuna kadar geri çekildiler.

Bu sırada kadının korkunç yüzü

Page 1207: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bodrum penceresinin parmaklığınayapışmış bir halde görünüyordu.Korkunç bir kahkahayla:

"Ah! Ah!" diye bağırdı."Çingene karısı beni çağırıyor!"

Tam o sırada teşhir direğindegeçen bir sahne onun yabanılbakışlarını durdurdu. Alın dehşetlekırıştı. Odasından dışarı iskeletkolu gibi sıska kollarını uzattı vehırıltıya benzer bir sesle bağırdı:

"Gene sensin demek ki ha,

Page 1208: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızı! Bana seslenen sensin,çocuk hırsızı! İyi ya öyleyse, lanetolsun sana! Lanet! Lanet! Lanet!

Page 1209: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVBir Damla Su için Bir

Gözyaşı

Bu sözcükler, denebilir ki, ozamana kadar her biri kendi özelalanında aynı anda, birbirine koşutolarak gelişen iki sahnenin birleşmenoktasıydı: Biri, az önce okudunuz,Fareler Çukuru'nda; öbürü, şimdiokunacak olan teşhir direğininmerdiveni üzerinde. Birincinintanıkları okuyucunun az yukarıda

Page 1210: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tanıştığı hanımlardı; ikincisininseyircileri daha az önce GreveAlanı'nda, teşhir direğinin,darağacının çevresinde toplandığınıgördüğümüz o halk kalabalığı.

Sabahın saat dokuzundan beriteşhir direğinin dört ucuna yerleşendört güvenlik görevlisi bukalabalığa bir ceza uygulanacağıumudunu vermişti. Bu, hiç kuşkusuz,bir asılma falan değil; ama enazından bir kamçılanma, bir kulakkesme, işte buna benzer bir şeyler

Page 1211: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olabilirdi. Kalabalık öyle bir hızlaartmıştı ki, pek yakından kuşatılandört çavuş halkı defalarca, büyükkamçı darbeleriyle, at sağrısısavurmayla, o çağda dendiği gibi,"sıkmak" gereksinimi duymuştu.

Aleni cezalarla idamlarıbeklemeye alıştırılmış olan bu halkpek fazla sabırsızlık göstermiyordu.On, on beş ayak yüksekliğinde, içiboş, küp şeklinde bir duvardanoluşan, pek sade bir çeşit yapı olanibret direğine bakmakla

Page 1212: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eğleniyordu. Yontulmamış taştanoldukça dik, tam yerinde bir adverilmiş olan bir "merdiven" üstsahanlığa çıkıyordu; bu sahanlığınüzerinde meşe tahtasından yatay vedolu bir tekerlek göze çarpıyordu.İşkence yapılacak kimse, dizçökmüş, elleri arkasında, butekerleğin üzerine bağlanıyordu.Küçük yapının içinde gizli birbocurgatın çevirdiği tahtadan birsap tekerleği döndürüyordu. Butekerlek hep yatay dururdu; böylecemahkûmun yüzü alanın her

Page 1213: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

noktasından sırasıyla görülmüşoluyordu. İşte bunun adına birmahkûmu "döndürmek" deniyordu.

Görüldüğü gibi, GreveAlanı'ndaki ibret direği HallesAlanı'ndaki direğin verdiğieğlencelerin hepsini sağlamaktançok uzaktı. Mimari hiçbir yönüyoktu. Anıtsal bir hali de yoktu. Nedemir haçlı çatısı, ne sekiz cephelifeneri, ne yaprak, ne çiçek oymalısütun başlığı şeklinde çatınınkenarına gelip açılan incecik, narin

Page 1214: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sütunları, ne düşsel, canavarcayağmur olukları, ne oymalı tahtaları,ne de taşın içine derinlemesinekazılan ince oymaları vardı.

Sıvadan yapılmış bu dörtduvarla sünger taşından payandalararasında diklemesine duran süngertaşından iki plakayla, bir de yandasıska, çıplak taştan bir darağacıylayetinmek gerekiyordu.

Gotik mimari yapıtlarınameraklı olanlar için, bu ziyafet pekyavandı, hiç de doyurucu değildi,

Page 1215: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğrusu. Doğruyu söylemekgerekirse, Ortaçağ'ın saf, avarekişileri kadar anıtlara meraklıolmayan kimseler pek az bulunur;bunun için, bir ibret direğiningüzelliğiyle, zarafetiyle fazlailgileri yoktu.

En sonunda mahkûm birarabanın arkasına bağlanmış olarakgeldi, sahanlığa çıkarılıp da, alanınher noktasından onun iplerle,kayışlarla ibret direğinintekerleğine bağlandığı görülünce,

Page 1216: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kahkahalara, alkışlara karışankorkunç bir yuhalama alanı çınlattı.Quasimodo'yu tanımışlardı.

Bu mahkûm gerçekten de oydu.Dönüş pek garipti. Dün Çingenedükü, Metelik kralı, Sayıştayloncası imparatoru kafilesindeÇılgınlar Papası ilan edildiği,alkışlanıp selamlandığı yerdedireğe bağlanmıştı. Kesin olan birşey vardı ki, halk kalabalığı içindebir tek kişi, hatta sırasıyla utkulu,bir mahkûm olan kendisi bile, bu

Page 1217: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakınlaştırmayı aklında belirli birbiçimde kavrayamıyordu. Bugörünümde Gringoire ilefelsefesinin yokluğu hissediliyordu.

Az sonra, Kralımız Efendimizintrompetçisi Michel Noiretkalabalığı susturdu ve karan sayınşehremini beyin talimatı ve buyruğugereğince okudu. Sonra da, sarayüniformalı, savaşçı ceketliadamlarıyla birlikte, arabanınarkasına çekildi.

Quasimodo sakin, soğukkanlı

Page 1218: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyor, hiç kıpırdamıyordu, aldırışbile etmiyordu. Her türlü direniş,karşı koyma, o çağda cezamahkemesi deyimiyle, "bağlarınşiddet ve metaneti" sayesinde,mahkûm için olanaksız halegetirilmişti; yani, ince kayışlar,zincirler besbelli onun etinesaplanıyordu. Zaten, bu birhapishane ve zindan geleneğidir;kelepçeler, yüzyıllar boyuncakaybolmadığı gibi, uygar, uysal,insancıl ulus olarak bizim aramızdada geleneğini hâlâ özenle

Page 1219: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürdürüyor (söz arasında, bunakürek mahkûmluğu ile giyotini deekleyin).

Quasimodo götürülmesine, itilipkakılmasına, taşınıp yukarıçıkarılmasına, bağlanıp sımsıkısarılmasına karşı koymamıştı.Yüzünden sadece bir yabanılın yada bir aptalın şaşkınlığından başkabir şey anlamak olanaksızdı. Sağırolduğu biliniyordu, üstelik kör desanılırdı.

Yuvarlak tahtanın üzerine onu

Page 1220: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diz üstü yerleştirdiler; direnmedi.Ceketini, gömleğini çıkarıp belinekadar soydular; direnmedi. Onuyeni bir kayış-toka düzeniyleyuvarladılar; tokalar takılıp iplerbağlanırken de direnmedi. Yalnızarada sırada, kasap arabasınınkenarından başı sarkan, sallanan birdana gibi, gürültüyle soluyordu.

Jehan Frollo du Moulinarkadaşı Robin Poussepain'e:

"Mankafa ahmak!" dedi. Çünküiki öğrenci, haklı olarak, mahkûmun

Page 1221: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

peşinden gelmişlerdi. "Bir kutuyakapatılan mayıs böceğinden beter,ne olacağını anlamıyor bile!"

Quasimodo'nun çıplakkamburunu, deve göğsünü andırangöğsünü, çıkık kemikli, tüylüomuzlarını görünce halk bir kahkahatufanına tutuldu. Sürüp giden bütünbu neşe taşkınlığı sırasında kısaboylu, güçlü yapılı, kentin özelüniformasını giyinmiş bir adamsahanlığın üzerine çıktı ve işkenceyapılacak adamın yanında durdu.

Page 1222: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adı çabucak halk arasında ağızdanağıza dolaştı. Châtelet'nin işkencegörevlisi Pierrat Torterue Efendi idibu.

Önce işkence sehpasının birköşesine içi kırmızı kumla dolu,siyah bir kum saati yerleştirdi. Kumüst bölmeden alt bölmeyesüzülüyordu. Sonra, iki parçalıkaputunu çıkardı ve o zaman, sağelinde, ucunda uzun, beyaz, parlak,düğümlü, örülmüş, madeni tırnaklıensiz kayışlar bulunan incecik bir

Page 1223: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kamçının sallandığı görüldü. Soleliyle, umursamaz bir tavırla,gömleğinin sağ kolunu koltuk altınakadar sıvadı.

Bu arada Jehan Frollo, sapsarıkıvırcık başını kalabalığın üzerindeyükselterek (bunun için de RobinPoussepain'in omuzlarına çıkmıştı)bağırıyordu:

"Beyler, hanımlar, gelin görün!İşte şimdi Josas başdiyakozuağabeyimin çancısı, sırtı kubbeşeklinde, bacakları burmalı sütun

Page 1224: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biçiminde garip bir Doğumimarisini andıran QuasimodoEfendi'yi kesin olarakkamçılayacaklar!"

Halk da buna gülüyordu,özellikle çocuklar ve genç kızlar.En sonunda işkenceci ayağım yerevurdu. Tekerlek dönmeye başladı.Quasimodo bağlarının altındasarsıldı. O biçimsiz çirkin suratınabirdenbire yayılan şaşkınlıkçevredeki kahkaha tufanınıbüsbütün artırdı.

Page 1225: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birden, tekerlek dönüşüsırasında Quasimodo'nun çıkıntılısırtını Pierrat Efendi'nin tamkarşısına getirdiği anda adamkolunu kaldırdı, ince uzun kayışlar,bir deste engerek yılanı gibi,havada acı acı ıslık çaldı ve hışımlazavallının sırtına indi.

Sanki sıçrayarak uyanırmış gibi,Quasimodo olduğu yerde hopladı.Artık durumunu anlamayabaşlıyordu. Bağları içinde kıvrandı;şiddetli bir şaşkınlık ve acı

Page 1226: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büzülmesi yüzünün kaslarınıperişan hale getirdi; ama bir tekinilti bile koparmadı. Sadece, tıpkısığır sineği sokunca dananın yaptığıgibi, başını sallayarak arkaya, sağa,sonra sola çevirdi.

Birincisinden sonra, ikinci birkamçı daha indi. Sonra birüçüncüsü, bir yenisi, bir başkasıdaha... Bu böylece sürüp gitti.Tekerlek durmadan dönüyordu,kamçı da durmadan iniyordu. Kısabir zaman sonra kan fışkırdı,

Page 1227: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

binlerce sızıntı halinde kamburunkara omuzlarından aktığı görüldü;ensiz uzun kayışlar da havayı yırtandönmeleri sırasında, kanı damladamla halkın üzerine sıçratıyordu.

Quasimodo, hiç olmazsagörünüşte, başlangıçtaki metanetineyeniden kavuşmuştu. Önce içten içe,pek dışarıdan belli olmayacak birşekilde, bağlarını koparmayıdenemişti. Gözünün parladığı,kaslarının gerildiği, kollarıylabacaklarının toparlandığı,

Page 1228: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kayışlarla ince zincirlerin gerildiğigörülmüştü. Gösterdiği çaba pekgüçlü, korkunç ve çılgıncaydı; amabelediyenin eski işkence bağları iyidayandı. Sadece çatırdadı, hepsi okadar. Quasimodo yorularak kendinibıraktı. Yüzünün çizgilerindekişaşkınlığın yerini acı ve derin birumutsuzluk aldı. Tek gözünü yumdu;başı göğsünün üzerine düştü, ölügibi kaldı.

Ondan sonra artık hiçkımıldamadı. Hiçbir şey ondan bir

Page 1229: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tek hareket koparamadı. Nedurmadan akan kan, ne şiddetiniartıran vuruşlar, ne kendi kendinecoşan ve cezanın uygulanışıylaadeta sarhoşa dönen işkencecininöfkesi, ne de Afrikasivrisineklerinin iğnelerinden dahakeskin, daha ıslık gibi öten korkunçmeşin şeritlerin gürültüsü.

En sonunda, karalar giyinmiş,kara bir ata binmiş ve cezauygulamasının başından berimerdivenin yanında duran

Page 1230: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châtelet'nin bir mübaşiri abanozağacından değneğini kum saatinedoğru uzattı. İşkenceci durdu.Tekerlek durdu. Quasimodo'nungözü yavaş yavaş açıldı.

Kamçılama bitmişti. İşkencegörevlisinin iki uşağı mahkûmunkanayan omuzlarını yıkadılar, bütünyaraları hemen kapatan bilmemhangi melhemle sırtını ovuşturdular,üzerine atkı biçimi sarı bir peştemalörttüler. Bu arada Pierrat TorterueEfendi kıpkırmızı ve kana bulanmış

Page 1231: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ince kayışları kaldırımın üzerineakıtıyordu.

Quasimodo için henüz her şeybitmiş değildi. Üstat FlorianBarbedienne'in pek adilane birbiçimde Sayın Robertd'Estouteville'in kararına eklediğişu bir saat teşhir cezasını çekmeside gerekiyordu. Bunların hepsi Jeande Cumene'in fizyolojik veruhbilimsel eski sözcük oyununa enbüyük utkuyu kazandırıyordu:"Surdus absurdus"[106]

Page 1232: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, kum saatini tersçevirdiler ve adaletin sonuna kadaryerini bulması için de kamburutahtanın üzerinde bağlı bıraktılar.

Aile içinde çocuk neyse, –özellikle Ortaçağ'da– toplum içindede halk odur. İlk bilgisizlik içinde,tinsel ve entelektüel çocuklukortamında bulunduğu sürece, çocukiçin olduğu kadar, halk için de şusözler söylenebilir:

Bu yaş amansızdır.[107]

Page 1233: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'dan, genel olarak,doğruyu söylemek gerekirse, birçokneden yüzünden, nefret edildiğinidaha önce belirtmiştik. Bu kalabalıkiçinde Notre-Dame'ın kamburundanyakınmayan ya da yakınmadakendini haklı sanmayan belki bir, ikikişi bile yoktu. Onun için, kamburunteşhir sehpasında görülmesi genelsevince yol açtı. Ona uygulanan sertceza ve bunun sonucu içine düştüğüacıklı durum halkı acındıracakyerde, bir nebze neşelendirerekkinini daha da hain bir şekle

Page 1234: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sokmuştu.

Bu nedenle "vindicte publique"[108] yerini bulduktan sonra, sırabinlerce öcün alınmasına geldi.Adliye Sarayı'nın salonunda olduğugibi burada da özellikle kadınlartaşkınlık ediyorlardı. Hepsinin onabir kini vardı; kimi muzipliğindenötürü, kimi de çirkin olduğu içinona düşmandı. Bu sonuncular enşiddetli davrananlardı.

Biri, "Ah! Seni Deccal suratlı

Page 1235: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seni!" diyordu.

Öbürü de, "Süpürge sapındanatla koşan büyücü!" diyebağırıyordu.

Bir üçüncüsü, "Acıklı yüzburuşturma ustası!" diye avaz avazbağırıyordu. "Bugün dün olsaydı buustalık seni bir güzel ÇılgınlarPapası yapardı, doğrusu!"

Bir kocakarı da, "Bu iyi!" diyesöze karıştı. "İşte ibret direğinin yüzburuşturması. Darağacınınki ne

Page 1236: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zaman?"

"Yüz ayak yer altında kocamançanını ne vakit kafana giyeceksin,lanet olasıca çancı?"

"Oysa ayin çanlarını da buşeytan çalıyor!"

"Ah! Sağır! Tek gözlü! Kambur!Canavar!"

"Bütün kocakarı ilaçlarındanda, bütün otlardan da daha iyi çocukdüşürtecek surat!"

Page 1237: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İki öğrenci de, Jehan du Moulinile Robin Poussepain, avaz avaz şueski türküyü söylüyorlardı:

AsılanaBir kangal ip!YakılanaBir demet çalı!

Daha binlerce küfür, hakaret,yuha, lanet, kahkaha, şuradanburadan da taşlar yağıyordu.

Quasimodo sağırdı; ama gözüiyi görüyordu; halkın öfkesi de

Page 1238: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzlerde sözcüklerden çok dahakuvvetle beliriyordu. Zaten atılantaşlar kahkahaları iyice açıklıyordu.

Quasimodo önceleri iyidayandı; ama işkencecinin kamçısıaltında sarsılmayan bu sabır buböcek sokmaları karşısında yavaşyavaş gevşedi, geriledi. Boğagüreşçisinin saldırılarıyla pekheyecanlanmayan Asturya boğasıköpeklere ve kurdeleli kargılaraöfkelenir.

Önce tehdit dolu bakışlarını

Page 1239: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

halkın üzerinde dolaştırdı. Ne varki, bu sımsıkı bağlı durumda,bakışları yarasını ısıran şu sineklerikovma gücünden yoksun kaldı. Ozaman kayışların, zincirlerin içindeşiddetle kıpırdadı ve bu öfkeli, sertsıçramaları direğin köhnetekerleğini ince padavralarıüzerinde inletti. Bütün bunlarınsonucu olarak da alaylar, yuhalardaha da arttı.

İşte bunun üzerine, zavallıbahtsız, zincire vurulmuş yırtıcı

Page 1240: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hayvan tasmasınıkoparamadığından, yeniden yatıştı.Yalnız, arada sırada, öfkeli, korkunçbir iç çekmesi göğsünün bütünderinliğini şişiriyordu. Yüzünde neutanma, ne de kızarma vardı.Toplumsal durumdan çok uzak,doğal duruma çok yakın olduğundanutanmanın ne demek olduğunubilmiyordu. Zaten, biçimsizliğin,çirkinliğin bu derecesinde onura,özsaygıya sürülen leke pek birduygu uyandırır mı? Ama öfke, kin,büyük keder, umutsuzluk bu iğrenç

Page 1241: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüze yavaş yavaş, daha karanlık, tekgözünde bin bir şimşek çaktıran birelektrikle gitgide daha yüklü birbulut indiriyordu.

Bununla birlikte, bu bulut halkınarasından, sırtında bir rahip bulunanbir katır geçerken bir an içinaydınlandı. Bu katırla bu rahibi tauzaktan ayırt eder etmez mahkûmunyüzü yumuşadı. Onu büzüştürenöfkenin yerini bir tatlılık, bir erinç,anlatılamaz bir sevgi dolu garip birgülümseme aldı. Rahip yaklaştıkça,

Page 1242: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu gülümseme daha belirli ve dahaaçık, daha neşeli bir hal alıyordu.Felakete uğramış birininselamladığı kurtarıcının gelişi gibibir şeydi bu. Yalnız, rahip mahkûmutanıyabileceği kadar teşhir direğininyakınına geldiği anda bakışlarınıyere indirdi ve birdenbire yolunudeğiştirdi; sanki küçük düşürücüsavlardan kurtulmakta ve böyle birdurumda bulunan bir zavallıcıktarafından selamlanıp tanınmakderdinden kaçınmakta acele edergibi, hayvanı mahmuzladı.

Page 1243: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu rahip, Başdiyakoz SayınClaude Frollo idi.

Bulut daha da karararakQuasimodo'nun yüzüne indi. Onabir süre daha gülümseme karıştı;ama acı, umutsuz, son derece üzgünbir gülümsemeydi bu.

Vakit ilerliyordu. En aşağı birbuçuk saatten beri, yaralanmış,horlanmış, durmadan alay edilmiş,adeta taşa gömülmüş bir halde,buradaydı.

Page 1244: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birdenbire, artan birüzgünlükle, zincirlerinin içindeyeniden sarsıldı; öyle ki, üzerindebulunduğu bütün tahtaları inletti,titretti, o ana kadar inat ettiğisessizliği bozarak, bir insansesinden çok bir havlamayı andıran,yuhaların gürültüsünü bastıranboğuk, şiddetli bir sesle bağırdı:

"Su!"

Onun bu acı çığlığı acımaduygularını uyandıracak yerde,merdivenin çevresindeki saf Parisli

Page 1245: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

avam tabakasına ayrıca bir eğlenceoldu ve şunu da söylemedengeçemeyeceğiz, kütle halinde,kalabalık olarak ele alınınca,bunlar, daha önce okuyucuyugötürdüğümüz, sadece en aşağı halkkatmanı olan şu dilencilerin,serserilerin korkunç kabilesindenhiç de az zalim, daha azhayvanlaşmış değildi. Zavallıhükümlünün çevresinde onunsusuzluğuyla alay eden seslerdenbaşka bir tek ses yükselmedi. Hiçkuşku yok ki, kızarmış, ter içindeki

Page 1246: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzü, şaşkın bakışı, öfkeden veacıdan köpük köpük olan ağzı, yarıyarıya dışarı sarkan diliyle,acınacak durumda olmaktan çok,gülünçtü ve iğrençti. Şunu dasöylememiz gerekir ki, bu kalabalıkarasında sıkıntı içindeki şu zavallısefil yaratığa bir bardak sugötürmek isteğini duyan iyiliksever,yufka yürekli bir kimse bulunsaydıbile, teşhir direğinin onur kırıcıbasamakları çevresinde öyle birutanç ve rezalet önyargısı hükümsürüyordu ki, iyi yürekli

Page 1247: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Samaryalı'yı[109] dahi geriçevirmeye yeterdi.

Birkaç dakika sonra Quasimodoson derece üzgün bakışlarını halkınüzerinde dolaştırdı, daha da yürekparalayıcı bir sesle bir daha inledi:

"Su!"

Hepsi de kahkahayı bastı.

Robin Poussepain sokaktakiçirkef sularında sürünmüş birsüngeri Quasimodo'nun suratına

Page 1248: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fırlatarak:

"Al şunu iç! Al, hain sağır! Bensana minnet borçluyum!" diyebağırdı.

Bir kadın da onun kafasına taşfırlattı:

"Al işte, bu sana gece yarısı bizio şeytan çanlarınla uyandırmanın nedemek olduğunu öğretir!"

Koltuk değnekleriyle onavurmaya çalışan bir kötürüm:

Page 1249: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hey, evlat!" diye avaz avazbağırıyordu, "Bize gene Notre-Dame'ın çan kulelerinin tepesindenuğursuzluk yağdıracak mısınbakayım, haa?"

Adamın biri onun göğsüne kırıkbir testi atarak:

"İşte sana su içmek için birçanak!" diyordu. "Sadece önündengeçmekle, karımın iki başlı birçocuk doğurmasına neden olansensin, hınzır!"

Page 1250: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yaşlı bir kadın da, "Benim dişikedimin de altı ayaklı bir yavrudoğurmasına sen neden oldun!" diyebağırarak ona bir kiremit fırlattı.

Quasimodo soluk soluğa, "Suu!"diye üçüncü kez inledi.

Tam o sırada, halkın bir yanaçekildiğini gördü. Garip şekildegiyinmiş bir genç kız kalabalığıniçinden çıktı. Yanında boynuzlarıyaldızlı, beyaz küçük bir keçi vardı,elinde de bir tef tutuyordu.

Page 1251: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun gözü parladı.Bu, bir gece önce kaçırmayaçalıştığı Çingene kızıydı, şu andakendisinin cezalandırılmasına yolaçtığını belli belirsiz sezinlediği okapışmayı anımsadı; oysa aslınıararsanız, hiç de öyle değildi,çünkü sağır olma, üstelik de birsağır tarafından yargılanmabahtsızlığına uğradığı içincezalandırılıyordu. Genç kızın daöç almak ve ötekiler gibi kendisinevurmak için geldiğinden hiç kuşkusuyoktu.

Page 1252: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçekten de, Quasimodo onunhızla merdiveni çıktığını gördü.Öfkeden ve kızgınlıktan boğulacakgibiydi. İbret sehpasını devirmekudretinde olmayı istedi, bakışınınşimşeği yıldırım yağdırabilseydi hiçkuşku yok ki Çingene kızı dahasahanlığa ulaşamadan, toz halinegelmiş olurdu.

Genç kız bir tek sözcüksöylemeden, kendisinden kurtulmakisteğiyle boş yere kıvranıp duranmahkûma yaklaştı, kemerindeki

Page 1253: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

matarayı çözerek, yavaşçacık,zavallı sefilin kurumuş dudaklarınayaklaştırdı.

Bunun üzerine, o zamana kadarkupkuru ve alev alev yanan o tekgözün içinde iri bir damla yaştoplandı ve ağır ağır bu biçimsiz,çirkin ve derin bir üzüntüyle uzunzaman kasılmış olan yüzden aşağıkaydı. Bu belki de zavallı bahtsızınhayatında döktüğü ilk gözyaşıydı.

Bu arada su içmek aklına bilegelmiyordu. Çingene kızı

Page 1254: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sabırsızlıkla hafifçe dudağını büzdüve gülümseyerek mataranın deliğiniQuasimodo'nun dişleri sıkılı ağzınadayadı. O da uzun yudumlarla içti.Susuzluğu yakıcı bir hal almıştı.

İçmesi bittikten sonra,zavallıcık, hiç kuşkusuz, kendisineyardım eden güzel eli öpmek üzere,o kapkara dudaklarını uzattı. Ne varki, genç kız, belki de tam güvenduymadığı ve geceki şiddetli saldırıdenemesini anımsadığı için birhayvan ısıracak diye korkan bir

Page 1255: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çocuğun ürkek hareketiyle eliniçekti.

Bunun üzerine, zavallı sağırsitemle, anlatılamaz bir hüzünledolu bir bakışla gözünü ona dikti.

Her nerede olursa olsun, şukörpe, saf, sevimli, aynı zamandada güçsüz güzel kızın buncasefaletin, çirkinliğin ve kötülüğünimdadına böyle âdeta dindarcasınakoşması acıklı bir görünümolabilirdi. Bir teşhir sehpasında iseyüce bir görünümdü bu.

Page 1256: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bütün şu halk bile onunetkisinde kaldı. "Yaşasın! Yaşasın!"diye bağırarak alkışladı.

İşte tam o sırada, çilekeş kadın,deliğinin dar penceresinden, teşhirsehpasının üzerindeki Çingenekızını gördü, ona şu uğursuzbedduasını fırlattı:

"Lanet olsun sana, Çingene kızı!Lanet! Lanet!"

Page 1257: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VÇörek Öyküsünün Sonu

Esmeralda sarardı, titreyereksehpadan aşağı indi. Kadının sesihâlâ onun peşini kovalıyordu: "İnaşağı! İn! İn! Hırsız Çingene, seni!Nasıl olsa oraya gene çıkacaksın!"

Halk, "Torbalı'nın gene babalarıüstünde!" diye mırıldandı; dahafazla bir şey diyen olmadı. Çünkübu biçim kadınlardan ürkülürdü, bu

Page 1258: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da onları kutsallaştırırdı. O çağda,gece gündüz dua eden bir kimseyegönül hoşluğuyla saldırmazlardı.

Quasimodo'yu geri götürmezamanı gelmişti. Bağlarını çözdüler,halk da dağıldı.

Mahiette iki arkadaşıyla birliktegeri dönerken Büyük Köprüyakınlarında, birdenbire durdu:

"Sahi, bak şimdi aklıma geldi,Eustache! Çöreği ne yaptın?"

Page 1259: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çocuk, "Anneciğim," dedi,"demin siz delikteki şu hanımlakonuşurken, kocaman bir köpekçöreğimi ısırdı. O zaman ben deyedim."

"Nasıl, Efendi?" dedi annesi,"Hepsini yediniz mi?"

"Anneciğim, köpeğin kabahati.Ben ona söyledim, beni dinlemedi.Ne yapayım ben de ısırdım."

Anne hem gülümseyerek hem deazarlayarak:

Page 1260: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Korkunç bir çocuk bu!" dedi."Bakın, Oudarde'çığım,Charlerange'daki bahçemizdekibütün bir ağacın kirazını dahaşimdiden tek başına yiyor!Büyükbabası da, bu yüzden ileridebunun büyük bir komutan olacağınısöylüyor. Hele bir daha böyle birşey yaptığınızı göreyim, EustacheEfendi! Hadi bakalım, koca aslan!"

Page 1261: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 1262: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yedinci Bölüm

Page 1263: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IGizini Bir Keçiye Emanet

Etmenin Tehlikesi

Aradan haftalar geçmişti.

Mart'ın ilk günlerindeydi.Benzetmenin şu klasik dedesiDubartas'nın daha "mumların şahı"adını vermediği güneş gene peksevinçliydi, bu yüzden de pırıl pırılparlıyordu. Bunca tatlılığı, güzelliğibulunduğu için bütün Paris'in

Page 1264: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alanlara, gezi yerlerine yayılarakoraları pazar günündeki gibişenlendirdiği o bahar günlerindenbiriydi. Bu aydınlık, sıcaklık vedinginlik günlerinde öyle bir saatvardır ki, Notre-Dame'ın büyükcümle kapısını mutlaka seyretmekgerekir. Bu, batıya doğru eğilengüneşin katedrale âdeta tamcepheden baktığı andır. Gitgidedaha yatay bir hale gelen güneşışınları yavaş yavaş alanıntaşlarından çekilir; kiliseninönyüzünde tam diklemesine

Page 1265: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yükselirken onun binlerce yüksekkabartmasını gölgeleriyle daha dabelirli hale getirir; önyüzünalınlığındaki gül biçimi pencere dedemirhanenin parıltılarıylaalevlenen tek gözlü canavarın gözügibi alev saçar.

İşte günün bu saatindeydiler.

Batan güneşin kızıl bir rengeboyadığı o yüksek katedralin tamkarşısında, alanla Parvis Sokağı'nınköşesini oluşturan gotik biçemindezengin bir evin cümle kapısı

Page 1266: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerindeki taş balkonda güzelbirkaç genç kız, her türlü zarafet veçılgınlıkla gülüşüp konuşuyordu.İncilerle çevrili sivri tepelibaşlıklarının ucundan topuklarınakadar inen peçenin uzunluğundan, oçağın cazip modası uyarınca o güzelbakire göğüslerinin başlangıcınıaçık bırakarak omuzlarını örtenişlemeli bluzların inceliğinden,pelerinlerinden daha değerli(harikulade özenti!) iç eteklikleriningörkeminden, bütün bunlarınkaplandığı bürümcükten, ipekten,

Page 1267: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadifeden ve özellikle de onlarınişsiz, avare kimseler olduklarınıgösteren ellerinin beyazlığından,soylu, zengin ailelerin kızlarıoldukları kolaylıkla anlaşılıyordu.Bunlar gerçekten de, Fleur-de-Lysde Gondelaurier ile arkadaşlarıDiane de Christeuil, Amelotte deMontmichel, Colombe deGaillefontaine, bir de küçük deChampchevrier idi; hepsi de, osırada dul Bn. de Gondelaurier'ninevinde toplanan iyi aile kızlarıydı,Picardie'ye gidilip de Flamanlardan

Page 1268: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alınacak veliahtın eşi PrensesMarguerite'e eşlik edeceknedimeleri seçmek üzere nisandaParis'e gelecek olan Monsenyör deBeaujeu ve sayın eşi hanımefendiyüzünden burada bir arayagelmişlerdi. Otuz fersah çevredekibütün soylu kişiler kızları için buonurun peşinde koşuyorlardı,onların pek çoğu kızlarım dahaşimdiden Paris'e ya göndermişler yada kendileri getirmişlerdi. Bu gençkızları aileleri kralın eski bir okçuustasının dul eşi olup, tek kızıyla

Page 1269: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birlikte Paris'te Notre-Dame avlusuAlanı'ndaki evine çekilen Bn.Aloise de Gondelaurier'nin kibar vesaygıdeğer gözetimine teslimetmişlerdi.

Bu genç kızların bulunduklarıbalkon, duvarları altın yaldızlıkıvrımlı dallar basılmış kızılımtrakFlandre derisiyle görkemli birbiçimde kaplanmış bir salonaaçılıyordu. Tavam koşut bir şekildeçizgileyen kirişler boyalı, yaldızlıbin bir garip oymayla, nakışla gözü

Page 1270: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oyalıyordu. Oymalı konsollarınüzerinde şurada burada şahanemineler pırıl pırıl parlıyordu.Çiniden yapılmış bir yabandomuzubaşı görkemli bir camlı dolabıntepesini süslüyordu; bu dolabın daiki rafı, evin hanımının, askertoplayabilen tımar sahibi birşövalyenin eşi ya da dulu olduğunubelli ediyordu. Dipte, yukarıdanaşağı armalı ve arma şekilleriylesüslü yüksek bir ocağın yanında, alkadife kaplı şahane bir koltukta, ellibeş yaşı giysisinde olduğu kadar

Page 1271: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzünden de belli olan Bn. deGondelaurier oturuyordu. Onunyanında, bir parça kendinibeğenmiş, kahraman özentisiolmakla birlikte bir hayli azametlitavırlı, ağırbaşlı erkeklerle,fizyonomi uzmanlarının omuzsilkmelerine karşın, bütünkadınların pek iyi anlaştıkları şuyakışıklı gençlerden biri ayaktaduruyordu. Bu genç süvarininsırtında kralın emrindeki okçuyüzbaşısının parlak üniformasıvardı; bu da, öykümüzün ilk

Page 1272: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bölümünde hayranlıkla seyredilenJüpiter'in giysisine pek fazlabenzediği için okuyucuya ikinci birtanımlama külfetini yüklemiyoruz.

Soylu genç hanımların birbölümü salonda, bir bölümübalkonda, kimisi de altın sırma köşesaçakları bulunan Utrechtkadifesinden dört köşe minderlerde,geri kalanlar çiçekler, şekilleryontulmuş meşe ağacındaniskemlelerde oturuyorlardı. Herbirinin kucağında, birlikte

Page 1273: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işledikleri, büyük bir parçasıyerdeki hasırın üzerinde duranbüyük bir elişinin bir parçası vardı.

Aralarında, içinde hep birdelikanlı bulunan, gizli bir genç kızgörüşmesinin o fısıltılı sesiyle, obastırılan yarı gülüşmeleriylekonuşuyorlardı. Varlığı bütün okadınca özsaygıları söz konusuetmeye yeten genç erkeğe gelince,onun böyle şeylere pek aldırış ettiğiyok gibiydi; genç kızlar aralarındaonun dikkatini çekmek için âdeta

Page 1274: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birbirleriyle yarışırken, o, geyikderisi eldivenleriyle kemerinintokasını parlatmakla uğraşırgörünüyordu.

Arada sırada yaşlı hamın alçaksesle ona bir şeyler söylüyordu; oda beceriksiz ve zoraki birnezaketle, elinden geldiği kadaryanıt veriyordu. Bn. Aloise'ınyüzbaşıyla konuşurkengülümsemesinden, aralarında gizlibir anlaşmayı belirten işaretleryapmasından, kızı Fleur-de-Lys'e

Page 1275: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

göz kırpmasından, delikanlıylaFleur-de-Lys arasında tasarlananbir nişanın, pek yakın gelecektekidüğünün söz konusu edildiğinianlamak pek kolaydı. Subayınsıkıntılı soğukluğundan da, hiçolmazsa onun yönünden kesinlikleaşkın söz konusu olmadığı pekrahatlıkla seziliyordu. Bütün yüzü,bugün garnizon teğmenlerimizin pekgüzel bir biçimde, "Ne baş belasıbir angarya!" diye belirttikleri birhuzursuzluk ve bir can sıkıntısıdüşüncesini ifade ediyordu.

Page 1276: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kızı konusunda büyük bir inatlaçaba harcayan hanımcağız, zavallıbir ana olduğundan, subaydakiheyecan yetersizliğinin hiçayrımında olmuyordu. Fleur-de-Lys'in iğnesini batırışındaki ya daiplik çilesini açısındaki o sonsuzkusursuzlukları alçak sesle gençadama belirtmeye çalışıyordu.

Kulağına söylemek için subayıngiysisinin kolunu çekiştirerek:

"Bakın, oğlum," diyordu. "Şunabakın hele! İşte şimdi de eğildi."

Page 1277: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Delikanlı da, "Evet, gerçektende öyle," diyor, gene o dalgın vebuz gibi soğuk sessizliğinekapanıyordu.

Bir süre sonra, yeniden eğilmesigerekiyordu. Bn. Aloise ona:

"Sizin şu sözlünüzden dahasevimli, daha neşeli birini hiçgördünüz mü?" diyordu. "Hiçbirgenç kız bundan daha beyaz, dahasarışın olabilir mi? Şunlar enkusursuz eller değil mi? Ya şuboyun, büyük bir zarafetle kuğunun

Page 1278: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bütün biçimlerini alınıyor mu? Kimizaman size o kadar imreniyorum ki!Sizi çapkın sizi! Erkek olmakla nekadar mutlusunuz! Benim Fleur-de-Lys'ciğim tapılacak kadar güzel vesiz de ona çılgınlar gibi âşıksınız,değil mi?"

Genç adam büsbütün başka birşey düşünerek:

"Hiç kuşkusuz," diye yanıtveriyordu.

Bn. Aloise delikanlıyı

Page 1279: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

omuzundan iterek, birdenbiredamdan düşer gibi:

"Hadi, gidip onunlakonuşsanıza, canım!" dedi. "Ona birşeyler söyleyiverin. Pek de sıkılganoldunuz."

Okurlarımız kesinlikle eminolsunlar ki, sıkılganlık yüzbaşınınne erdemi, ne de kusuruydu. Genede kendisinden istenileni yapmayaçalıştı.

Fleur-de-Lys'e yaklaşarak:

Page 1280: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Güzel dayım-kızı," dedi,"işlediğiniz bu gergefin konusunedir?"

Fleur-de-Lys küskün, sitemli birsesle:

"Soylu halam-oğlu, bunu sizetam üç kez söyledim. Neptunus'unMağarası."

Hiç kuşkusuz, Fleur-de-Lysyüzbaşının soğuk ve dalgındavranışlarını annesinden çok dahaiyi, çok daha açıkça anlıyordu.

Page 1281: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç adam bir parça konuşmakzorunluluğunu hissetti.

"Peki, bütün bu Neptunusöyküsü kimin için hazırlanıyor?"diye sordu.

Fleur-de-Lys başınıkaldırmadan:

"Saint-Antoine-des-ChampsManastırı için," dedi.

Yüzbaşı işlemenin bir ucunueline aldı:

Page 1282: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Güzel dayım-kızı," dedi,"yanaklarını şişirerek borazanüfleyen şu şişko jandarma da neninnesi, kuzum?"

Fleur-de-Lys, "Trito," yanıtınıverdi.

Fleur-de-Lys'in verdiği kısayanıtlarda hep bir parça dargın vesomurtkan bir ses perdesi vardı.Genç adam onun kulağına bir şeyler,herhangi saçma bir söz, bir iltifat,her ne olursa olsun bir şeysöylemenin kaçınılmaz olduğunu

Page 1283: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlıyordu. Böylece eğildi, amabelleğinde şunlardan daha tath vedaha içtenlikli bir şey bulamadı:

"Anneniz neden hep VII.Charles dönemindeki ninelerimizgibi armalı kısa bir elbise giyiyor,kuzum? Güzel dayım-kızı, bununartık bugünün modası olmadığını,giysilerinin üzerine arma işaretiolarak işlenen çengel ve defnedalının ona yürüyen bir ocak örtüsühavası verdiğini kendisine söyleyin,kuzum. Gerçekten de, yemin ederim

Page 1284: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ki artık kimse böyle kendisancağının üzerine oturmuyor."

Fleur-de-Lys sitem dolu güzelgözlerini onun üzerine dikti vealçak sesle:

"Bana yemin edeceğiniz bundanbaşka bir şey yok mu?" dedi.

Bu arada, Bn. Aloise, onlarınböyle birbirine eğilmişfısıldaştıklarını görünce peksevinmişti. Dua kitabınınkopçalarıyla oynayarak:

Page 1285: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Göz yaşartıcı aşk sahnesi!"diyordu.

Yüzbaşı gitgide daha dasıkılıyordu. Yeniden elişine döndü:

"Bu gerçekten de pek sevimlibir iş!" diye haykırdı.

Mavi şanı ipeklilerinin içinesıkıca sarınmış, duru beyaz tenlibaşka bir sarışın güzel, Colombe deGaillefontaine, bu sözleri işitince,yakışıklı yüzbaşının buna kesinlikleyanıt vereceğini umarak çekine

Page 1286: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çekine Fleur-de-Lys'e aynı konudaşunu sordu.

"Sevgili Gondelaurier'ciğim,Roche-Guyon Konağı'ndakielişlerini gördünüz mü?"

Pek güzel dişleri olduğu için,vara yoğa gülen Diane de Christeuilgülerek, "Louvre'un LingereBahçesi'nin bulunduğu konak, değilmi?"diye sordu.

Öbürünün güldüğü gibi, nedenolduğunu bilmeden boyuna içini

Page 1287: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çekmek alışkanlığı olan kıvırcıksaçlı, körpecik bir esmer güzeliolan Amelotte de Montmichel:

"Hani içinde Paris'in en eskisurlarından kalma şu yıkık irikulenin bulunduğu yer mi?" diyeekledi.

Bn. Aloise, "SevgiliColombe'cuğum," diye söze karıştı,"Kral VI. Charles dönemindederebeyi Bacqueville'e ait olankonaktan mı söz ediyorsunuz?Gerçekten de dikey taraklı pek

Page 1288: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şahane duvar halıları vardır."

Genç yüzbaşı, bıyığını yukarıdoğru burarak:

"VI. Charles! Kral VI. Charles!"diye homurdandı. "İlahi!Hanımefendi eski şeyleri ne kadarda iyi anımsıyorlar!"

Bn. Gondelaurier sözünüsürdürdü:

"Gerçekten de çok güzel duvarhalılarıdır onlar. Öylesi değerli bir

Page 1289: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iş ki, nadir bir sanat yapıtı olarakkabul edilmiştir!"

O sırada, balkonun yonca biçimideliklerinden alanı seyreden yediyaşında, ince uzun, fidan gibi narinküçük bir kız çocuğu, Berangere deChampchevrier:

"Aa! Bakın! Bakın! Güzel vaftizanacığım Fleur-de-Lys, şuradakaldırım taşları üzerinde dans eden,halk tabakasından efendilerinortasında tef çalan şu güzel oyuncukıza bakın, ne olur!"

Page 1290: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçekten de, bir tefin güzelsesli titreyişleri işitiliyordu.

Fleur-de-Lys, ilgisiz ve isteksiz,alana doğru dönerek:

"Çingenenin biri!" dedi.

Genç kızın arkadaşları büyükbir heyecanla:

"Biz de görelim! Biz degörelim!" diye bağırıştılar.

Hepsi birden balkonun kenarına

Page 1291: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koştu; nişanlısının soğukluğunudüşünen Fleur-de-Lys de, ağır ağır,onların peşinden gidiyordu.

Genç adam da, sıkıntılı birkonuşmayı yarıda kesen bu olayladertten kurtulmuş, nöbeti devredenbir askerin hoşnut tavrıyla salonunöbür ucuna doğru gidiyordu. Oysa,güzel Fleur-de-Lys'in hizmetindebulunmak sevimli ve hoş birgörevdi, ona da eskiden öylegörünmüştü; ama yavaş yavaşbıkkınlık duymaya başlamıştı; yakın

Page 1292: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelecekte bir evlilik olasılığı daonu günden güne daha çoksoğutuyordu. Zaten oynak, vefasızbir yaradılıştaydı ve söylesek miacaba? Bir parça da bayağızevkliydi. Her ne kadar pek soylubir kökten geliyorsa da, askerlikmesleğinde, kocamış askeralışkanlıklarından pek çoğunukapmıştı. Meyhaneden ve ona bağlışeylerden hoşlanıyordu. Ancak kabaşakalar, asker çapkınlıkları, çabukelde edilen güzeller, kolay başarılararasında rahat edebiliyordu. Oysa

Page 1293: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ailesinde iyi bir eğitim ve terbiyegörmüş, görgü edinmiş, kibartavırlar öğrenmişti. Ne var ki, pekgenç yaşta memleketi dolaşmış,kışla yaşamına atılmıştı ve soylukişi cilası onun jandarmapalaskasının sert sürtünmesinde hergün siliniyordu. Kendisinde hâlâizine rastlanan o "sonra herkes neder?" korkusundan Fleur-de-Lys'iarada sırada görmeye gelmesinekarşın onun yanında iki katrahatsızlık ve sıkıntı duyduğunuhissediyordu. Bir kere, aşkını her

Page 1294: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çeşit yerde dağıttığı için onasevgisinin pek azını saklayabilmişti;sonra da onca sert, kusursuz, sonderece rabıtalı, güzel ve soyluhanımın içinde küfürlere ve kabasözlere ahşan ağzının, birdenbiregemi azıya alıp da meyhane ağzıkonuşmalarını kaçırıvermesindenödü patlıyordu her zaman. Bunundoğuracağı güzel etkiyi bir gözönüne getiri verin!

Hem zaten, bütün bunlar ondasonsuz bir zarafet, süslenme ve

Page 1295: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kibar tavırlar takınma isteklerinekarışıyordu. Bu gibi şeyleri herkesnasıl isterse öyle düzenlesin. Bensadece tarihçiyim.

Genç adam işte böylece,düşünerek ya da düşünmeyerek, birsüreden beri ocağın oymalarlasüslü pervazına dayanmış, hiçkonuşmadan öyle duruyordu.Birdenbire geri dönen Fleur-de-Lysona seslendi. Her şeye karşın,zavallı genç kız ona istemeyerek,yüreği paralanarak küsüyor, surat

Page 1296: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

asıyordu.

"Soylu halam-oğlu, siz bize ikiay önce, gece devriye gezerken,düzineyle hırsızın elinden bir küçükÇingene kızını kurtardığınızıanlatmamış mıydınız?"

Yüzbaşı, "Galiba evet, evet,güzel dayım-kızı," dedi.

"İyi ya öyleyse! Belki de şimdikilise alanında dans eden şuÇingene kızıdır. Soylu halam-oğluPhoebus, gelin bakın bakalım,

Page 1297: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tanıyor musunuz onu?"

Genç kızın, yanına gelmesi içindelikanlıya yaptığı bu tatlı çağrıda,onu adıyla çağırmasında gizli birbarışma isteği seziliyordu. YüzbaşıPhoebus de Châteaupers (çünkü bubölümün başından beri okuyucunungözleri önünde bulunan odur) ağıradımlarla balkona yaklaştı.

Fleur-de-Lys elini sevgiylePhoebus'ün koluna koyarak:

"İşte, bakın," dedi. "Şu halkanın

Page 1298: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içinde dans eden küçük kıza bakın.Sizin Çingene kızı mı?"

Phoebus baktı ve:

"Evet," dedi. "Keçisindentanıdım."

Amelotte hayranlıkla ellerinikavuşturarak:

"Aa! Gerçekten de, ne kadarsevimli güzel bir keçicik!" dedi.Berangere, "Boynuzları sahicialtından mı acaba?" diye sordu.

Page 1299: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bn. Aloise koltuğundankımıldamadan söze karıştı:

"Geçen yıl Gibard Kapısı'ndangelen Çingenelerden biri miacaba?"

Fleur-de-Lys, tatlı bir sesle:

"Pek saygıdeğer anneciğim,"dedi, "o kapının adı bugünCehennem Kapısı."

Genç kız annesinin bu modasıgeçmiş şekillerde konuşmasının

Page 1300: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzbaşıyı ne derecesinirlendirdiğini biliyordu.Gerçekten de, Phoebus alaylı alaylısırıtarak ağzının içinde, "GibardKapısı! Gibard Kapısı! Kral VI.Charles'ı geçirmek içindir!" diyemırıldanmaya başlamıştı bile.

Durmadan kıpır kıpır hareketeden gözlerini birdenbire Notre-Dame'ın çan kulelerinin tepesinedoğru kaldıran Berangere: "Vaftizanneciğim," diye haykırdı, "şuyukarıdaki siyahlı adam kimin nesi,

Page 1301: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kuzum?"

Bütün genç kızlar bakışlarınıyukarı doğru kaldırdılar. Gerçektende. Greve Alam'na bakan kuzeydekiçan kulesinin en üst korkulukpervazına bir adam dirseklerinidayamıştı. Bu bir rahipti. Giysisi,ellerine yaslanan yüzü açık seçikbelli oluyordu. Üstelik adam hiçkımıldamıyor, yontu gibi duruyordu.Bakışları alana dikilmişti. Bir serçeyuvasını keşfeden ve gözünükırpmadan ona bakan bir çaylağın

Page 1302: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

devinimsizliğine benzer bir şeydibu.

Fleur-de-Lys, "Sayın Josasbaşdiyakozu," dedi.

Gaillefontaine, "Onu buuzaklıktan tanıdıysanız, çok keskingözleriniz var demektir, doğrusu!"diye fikir yürüttü.

Diane de Christeuil, "Oyuncukıza nasıl da bakıyor!" dedi. Fleur-de-Lys, "Vay geldi küçük Çingenekızının başına!" dedi. "Çünkü

Page 1303: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz, Çingeneleri hiçsevmez."

Amelotte de Montmichel, "Buadamın o küçük oyuncu kıza böylebakması gerçekten de çok yazık,"diye ekledi. "Çünkü, doğrusu ya,kızcağız çok güzel dans ediyor."

Fleur-de-Lys birdenbire, "Soyluhalam-oğlu Phoebus," dedi, "sizmadem ki bu küçük Çingene kızınıtanıyorsunuz, yukarı gelmesi içinişaret ediverin şuna. Biz de böylecebiraz eğleniriz."

Page 1304: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bütün genç kızlar, "Ya, evet,evet!" diye el çırparak hep birağızdan bağırıştılar.

Phoebus, "Ama buna düpedüzçılgınlık denir!" diye yanıt verdi."Hiç kuşkusuz kız beni unutmuşturbile, üstelik de ben onun adını dabilmiyorum ki. Bununla birlikte, sizküçükhanımlar, mademki bunu okadar istiyorsunuz, bir deneyeyim."Ve bunu dedikten sonra balkonunparmaklığından aşağı doğrueğilerek, "Psst, küçük!" diye

Page 1305: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seslendi.

Oyuncu kız da o sırada tefiniçalmıyordu. Bu sesin geldiği yönedoğru başını çevirdi, parlakbakışları Phoebus'ün üzerine dikildive birdenbire zırp diye durdu.

Yüzbaşı, "Psst, küçük!" diye birkez daha yineledi ve eliyle gelmesiiçin kıza işaret etti.

Genç kız ona gene baktı, sonra,yanaklarına bir alev çıkmışçasınakızardı ve tefini koltuğunun altına

Page 1306: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sıkıştırarak, şaşırıp kalanseyircilerin arasından geçti, ağıradımlarla, sendeleyerek, bir yılanınsihrine kapılan kuşun o büyülenmişbakışıyla Phoebus'ün kendisineseslendiği evin kapısına doğruilerledi.

Biraz sonra kapının işlemeliörtüsü kalktı. Çingene kızıkıpkırmızı, şaşkın, soluk soluğa, irigözleri yere eğik, bir adım bileilerlemeye cesaret edemedensalonun eşiğinde belirdi.

Page 1307: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Berangere ellerini çırptı.

Bu sırada oyuncu kız kapınıneşiğinde kımıldamadan duruyordu.Onun ortaya çıkması bu genç kıztopluluğunda garip bir etkiyaratmıştı. Hiç kuşku yok ki, hepsinibir belli belirsiz yakışıklı subayakendini beğendirme isteği sarmıştı;şahane üniformanın bütün cilve veişvelerin hedefi olduğu ve o buradabulunduğundan beri, aralarında,kendi kendilerine bile itirafetmekten çekindikleri, gene de her

Page 1308: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dakika hareketlerinden,davranışlarından ve sözlerindenortaya çıkan gizli ve içten içe birrekabet olduğu açıkça belliydi.Bununla birlikte, hepsi de aşağıyukarı aynı derecede güzel olduğuiçin eşit silahlarla çarpışıyordu; herbiri de zaferi umut edebilirdi.Çingene kızının gelişi bu dengeyibirdenbire bozdu. Genç kız öylesineender rastlanan bir güzellikteydi kisalonun kapısında belirdiği andaoraya kendine özgü bir ışıksaçarmış gibi oldu. Bu sıkışık

Page 1309: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

odada, bir koyu renk örtüler vetahta kaplamalar çerçevesininaltında kent alanında olduğundanölçülemeyecek derecede dahagüzel, daha parıltılıydı. Günışığından birdenbire karanlığagetirilen meşale gibiydi. Soylu gençkızların ellerinde olmaksızın gözlerikamaştı bu ışıktan. Onun karşısındaher biri âdeta kendi güzelliğininyaralandığını hissetti. Bu nedenle –deyimi bağışlayın– birbirlerine teksözcük söylemeden, savaş cephelerihemen değişti. Ne var ki, aralarında

Page 1310: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek iyi anlaşıyorlardı. Kadınlarıniçgüdüleri erkeklerin zekâsındançok daha çabuk anlaşır ve uyuşur.İçlerine bir düşman girmişti: Hepsibunu seziyor, hepsi birleşiyordu.Bir bardak suyu kırmızıya boyamakiçin bir damla şarap yeter; bütün birgüzel kadınlar topluluğunu belirlibir öfkeyle boyamak için de dahagüzel bir kadının çıkagelmesi yeter;hele üstelik bir de orada tek erkekbulunuyorsa.

Böylece, Çingene kızına yapılan

Page 1311: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşılama son derece dondurucuoldu. Onu yukarıdan aşağı süzdüler,sonra kendi aralarında bakıştılar veher şey söylenmiş oldu. Soyluhanım kızlar anlaşmışlardı. Buarada Çingene kızı kendisiylekonuşmalarını bekliyordu, öylesineheyecanlıydı ki göz kapaklarını bilekaldırmaya cesaret edemiyordu.

İlk önce sessizliği yüzbaşıbozdu. Yürekli bir kendinibeğenmişlik tavrıyla:

"Yemin ederim ki," dedi, "pek

Page 1312: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevimli bir yaratık! Siz ne dersiniz,güzel dayım-kızı?"

Daha kibar bir hayranın hiçolmazsa alçak sesle yapacağı bukonuşma Çingene kızının karşısındatetikte duran kadın kıskançlıklarınıhiç de yok edecek nitelikte değildidoğrusu.

Fleur-de-Lys yavan biryapmacıklı hor görmeyle yüzbaşıya:"Eh, fena değil," yanıtını verdi.

Öbürleri fısıldaşıyorlardı.

Page 1313: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

En sonunda, kızı hesabınakıskanç olduğu için, hiç de en azkıskanç olmayan Bn. Aloise oyuncukıza:

"Yaklaşın, küçük," diyeseslendi.

Boyu ancak kızın kalçasınagelen Berangere de gülünç birciddiyetle:

"Yaklaşın, küçük!" diyeyineledi.

Page 1314: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızı soylu hanıma doğruilerledi.

Phoebus de genç kıza doğrubirkaç adım atarak tumturaklı birsesle:

"Güzel çocuk," dedi, "bilmemtarafınızdan tanınmış olmanınyüksek onuruna erişebildim mi..."

Çingene kızı tatlı birgülümsemeyle bakarak onun sözünükesti:

Page 1315: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"A! Evet ya," dedi.

Fleur-de-Lys, "Belleği pekkuvvetli," dedi.

Phoebus, "Oysa, geçen akşamçabucak kaçıverdiniz," dedi. "Yoksasizi korkutuyor muyum?"

Çingene kızı, "Yoo, hayır!"dedi.

"A! Evet ya"dan sonra söylenenbu "Yoo! Hayır"ın söylenişindeFleur-de-Lys'i yaralayan

Page 1316: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlatılamaz bir şey vardı.

Sokakların bir kızıylakonuşurken dili çözülüverenyüzbaşı:

"Güzelim, kendi yerinize bana,galiba piskoposun çancısı, oldukçahuysuz, tek gözlü ve kambur biradamı bıraktınız," diye sürdürdü."Onun bir başdiyakozun gayrimeşruçocuğu ve doğuştan şeytan olduğunusöylediler bana. Pek de eğlencelibir adı var, Quatre-Temps mı,Mardi-Gras mı, Pâques-Fleuries mi

Page 1317: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

neydi bilmem! Her neyse, çanlarçalınarak ilan edilen o yortulardanbirinin adı! Şuna bakın hele, sankikilise hizmetlilerine göreymişsinizgibi, sizi kaçırma cüretindebulunuyordu, öyle mi? İşte bukadarı da fazla doğrusu ya! Buyarasa sizden ne istiyordu, kuzum?Haa? Söylesenize!"

Beriki de, "Bilmem ki," diyeyanıt verdi.

"Böyle bir küstahlığıdüşünebiliyor musunuz? Bir kilise

Page 1318: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çancısının, sanki bir vikontmuş gibi,bir kızı kaçırması! Soylu kişilerinavlarında kaçak avlanan bir köylü!İşte bu görülmüş şey değil. Hemzaten bunu pek pahalıya ödedi.Pierrat Torterue Efendi herhangi birahlâksızı tımar eden, şimdiye kadargörülmüş en sert seyistir. Eğer busizi memnun edebilirse size şunuhaber vereyim ki, kilise çancısınınderisi pek kibarca onun ellerindengeçti."

Çingene kızı, "Zavallı

Page 1319: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adamcağız!" dedi. Yüzbaşınınsözleri ibret sehpasındaki sahneninanısını canlandırmıştı.

Genç subay kahkahayla güldü.

"Vay canına! İşte size birdomuzun kıçına takılan tavuk tüyükadar yerinde bir acıma, doğrusuya! Bir papa kadar göbekli olmayarazıyım, eğer..."

Birden zırp diye duruverdi.

"Özür dilerim, hanımlar! Az

Page 1320: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalsın uygunsuz bir sözcükkaçıracaktım."

Gaillefontaine, "Yazıklar olsunsize. Bayım!" dedi.

Öfkesi dakikadan dakikaya artanFleur-de-Lys alçak sesle:

"Şu yaratıkla onun anladığıdilden konuşuyor!" diye ekledi.

Çingene kızından, daha çok dakendi kendinden pek hoşlananyüzbaşının, saf ve askerce kaba bir

Page 1321: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çapkınlıkla:

"Şeytan beni çarpsın ki, çokgüzel bir kız!" diye yineleyerektopuklarının üzerinde döndüğünügördüğü zaman bu öfke hiç deazalmadı.

Diane de Christeuil bütündişlerini ortaya çıkaran bir gülüşle:

"Pek de yabanıl bir biçimdegiyinmiş!" dedi.

Bu sözler bütün ötekiler için bir

Page 1322: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işaret ışığı oldu. Çingene kızınınzayıf yönünü onlara gösterdi.Güzelliğine diş geçiremeyince,giysilerine saldırdılar.

Montmichel, "Evet ama, küçük,"dedi, "gerçekten de sokaklardaböyle başlıksız, pelerinsiz koşmaknereden aklına geldi?"

Gaillefontaine de, "İşte insanıürkütüp irkiltecek kısalıkta biretek!" diye ekledi.

Fleur-de-Lys oldukça sert bir

Page 1323: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle:

"Yaldızlı kemeriniz sizindevriye çavuşları tarafındanyakalanmanıza neden olacak,şekerim!" dedi.

Christeuil acımasız, gaddar birgülümsemeyle:

"Küçük, küçük," diye atıldı,"kolunun üzerine doğru dürüst biryen koysan, güneşte daha azyanardın."

Page 1324: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu, gerçekten de, Phoebus'tendaha akıllı bir seyirciye yaraşır birgörünümdü; bu güzel kızların zehirlive öfkeli dilleriyle sokakdansözünün çevresinde nasılkıvrandıkları, süzüldükleri veeğilip büküldükleri görülmeyedeğer bir şeydi. Acımasız vezariftiler. Çingene kızının allı pullu,boncuklu, zavallı ve çılgın giysisinisözle, habisçe karıştırıyor,araştırıyorlardı. Bitmez tükenmezkahkahalar, alaylar, küçükdüşürmeler birbirini kovalıyordu.

Page 1325: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızının üzerine acı alaylar,azametli hor görmeler, hain bakışlaryağıyordu. İnsan bunları, güzel birköle kadının göğsüne altın iğnelerbatırarak eğlenen şu Romalı gençhanımlar sanırdı. Efendilerininbakışıyla, parçalamalarını yasakettiği zavallı bir geyiğin çevresinde,burun delikleri açılmış, gözleri ateşiçinde dönüp duran zarif dişi tazılargibiydiler.

Önünde sonunda, bu soyluailelerin kızlarının gözünde kent

Page 1326: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alanının sefil bir oyuncu kızı neydiki! Onun orada bulunuşuna hiçaldırış etmez gibi görünüyorlar,karşısında, onun hakkında yükseksesle, oldukça pis, oldukça iğrenç,epeyce güzel şeyler konuşuyorlardı.

Çingene kızı bu iğne batışlarınahiç de duyarsız değildi. Zamanzaman bir utanç kızıllığı, bir öfkeşimşeği gözlerini ya da yanaklarınıtutuşturuyordu; hor gören bir sözcükdudaklarının üzerinde duraksargibiydi. Küçük görür gibi,

Page 1327: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

okurlarımızın o pek iyi tanıdıklarıdudak bükmesiyle dudaklarıbüzüldü; ne var ki, susuyor, hiçsesini çıkarmıyordu. Kıpırdamadanduruyor, boynu bükük, üzünçlü vetatlı bir bakışla Phoebus'ebakıyordu. Bu bakışta bir mutluluk,bir sevgi de vardı. Oradankovulmaktan korktuğu için kendinitutuyor sanırdınız.

Phoebus'e gelince, gülüyor vebir küstahlık ve acıma karışımıylaÇingene kızının tarafını tutuyordu.

Page 1328: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç adam, altın mahmuzlarınışakırdatarak:

"Bırakın istediklerinisöylesinler, Küçük!" diyordu. "Hiçkuşku yok ki, giysiniz bir parçaacayip ve yabanıl görünüşlü; amasizin gibi tatlı, sevimli bir kız içinbunun ne önemi var ki!"

Sarışın Gaillefontaine, acı birgülümsemeyle o kuğu boynunudoğrultarak:

"Aman Tanrım!" diye haykırdı.

Page 1329: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bakıyorum da, kralın yaveri okçuBeyler Çingenelerin güzel gözlerikarşısında kolayca alev alıyorlar."

Phoebus de, "Neden olmasın?"dedi.

Yüzbaşının, nereden geldiğibilinmeyen ve düştüğüne bile dikkatedilmeyen bir taş gibi ilgisizcefırlattığı bu yanıt üzerine Colombe,Diane ve Amelotte ile aynı zamandagözleri de yaşaran Fleur-de-Lys degülmeye başladılar.

Page 1330: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Colombe de Gaillefontaine'insözleri üzerine bakışlarını yereindiren Çingene kızı şimdi sevinçve gururla parlayan gözlerinikaldırdı, yeniden Phoebus'e dikti.Genç kız şu anda son derecegüzeldi.

Bu sahneyi seyreden yaşlıhanım, kendini hakarete uğramışsayıyordu; ama ne olduğunu da pekanlamıyordu. Bir ara:

"Ulu Tanrım!" diye bağırdıbirdenbire. "Nedir bu ayaklarımın

Page 1331: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında kımıldayıp duran? Ay!Hınzır hayvan!"

Bu, hanımını aramak amacıylagelen keçiydi ve ona doğru atılırkenboynuzlarını soylu hanımın oturduğuvakit ayaklarının üzerine birikengiysilerinin kumaş yığınının içinedolaştırmıştı.

Bu bir değişiklik oldu. Çingenekızı, tek sözcük söylemeden,keçisini çekip kurtardı.

Berangere sevinçle zıplayarak:

Page 1332: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aa! İşte altın ayaklı küçük birkeçi!" diye bağırdı.

Çingene kızı diz çökerek yereçömeldi, yanağını küçük keçininokşayıcı başına dayadı. Sanki onuaşağıda tek başına bıraktığı içinözür diliyordu.

Bu arada Diane da eğilmişColombe'un kulağına bir şeylerfısıldıyordu.

"Hey Yarabbi! Ben bunu nedendaha önce düşünemedim? Keçili

Page 1333: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çingene kızı bu! Onun büyücüolduğunu söylüyorlar, keçisi dedans ederek mucizevi soytarılıklaryapıyormuş."

Bunun üzerine Colombe:

"Öyleyse," dedi, "keçinin debizi eğlendirmesi ve bize birmucize göstermesi gerek."

Diane ile Colombe birdenbireÇingene kızına seslendiler:

"Küçük, keçine bir mucize

Page 1334: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaptırsana."

Oyuncu kız, "Ne demekistediğinizi anlamıyorum," dedi.

"Bir mucize, bir sihir, birbüyücülük, her ne olursa olsunişte."

Çingene kızı, "Bilmem ki," dedi.Ve "Djali! Djali!" diye yineleyerekgüzel hayvanı okşamaya başladı.

Tam da o anda Fleur-de-Lys'ingözüne keçinin boynunda asılı

Page 1335: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nakışlı deriden bir küçük torbaçarptı. Çingene kızına:

"Bu nedir?" diye sordu.

Çingene kızı o iri, şahanegözlerini ona doğru kaldırdı veciddi bir tavırla:

"O benim gizim!" diye yanıtverdi.

Fleur-de-Lys, "Senin gizinin neolduğunu öğrenmeyi pek isterdim,doğrusu," diye düşündü.

Page 1336: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu arada yaşlı hanım öfkeyleyerinden kalkmıştı:

"Aa! Hadi bakalım, Çingenekızı, ne senin, ne de keçinin bizegösterecek bir hüneriniz yoksa,burada ne işiniz var?"

Çingene kızı hiç yanıtvermeden, ağır ağır kapıya doğruilerledi. Ne var ki, oraya doğruyaklaştıkça adımları yavaşlıyordu.Sanki gözle görülmez bir mıknatısonu tutuyordu. Birdenbire yaşlarlaıslanan gözlerini Phoebus'e çevirdi

Page 1337: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve durdu.

Yüzbaşı, "Ey ulu Tanrım!" diyehaykırdı. "İnsan böyle başını alırgider mi hiç! Geri dönün, bize bir,iki dans, bir şeyler gösterin. Sahi,sırası gelmişken sorayım, aşktanrıçası, adınız ne sizin?"

Oyuncu kız gözlerini ondanayırmadan, "Esmeralda," dedi.

Bu garip adı işitince, gençkızlar arasında bir kahkahadırkoptu.

Page 1338: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Diane, "İşte bir genç kız içinkorkunç bir ad!" dedi.

Amelotte da, "Görüyorsunuzya," diye atıldı, "büyücünün takendisi!"

Bn. Aloise, "Azizem" diyetumturaklı bir sesle haykırdı,"ailenizin bu adı size vaftizin kutsalsu kabından çıkarmadığı belli."

Bu sırada, bir süreden beri,kimsenin ilgilenmediği Berangere,bademli bir çörekle keçiyi salonun

Page 1339: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir köşesine çekmişti. Bir an içindeikisi de pek candan dostoluvermişlerdi. Meraklı çocukkeçinin boynunda asılı durantorbacığı çözmüş, açmış veiçindekileri yerdeki hasırın üzerineboşaltmıştı. Bu, her harfi küçük birşimşir tahtaya ayrı ayrı yazılmış biralfabeydi. Bu oyuncaklar hasırınüzerine daha yeni yayılmıştı ki,çocuk, keçinin yaldızlı ayaklarıylakimi harfleri çektiğini ve onlarıyavaşça itip özel bir düzendeyerleştirdiğini görerek pek şaştı:

Page 1340: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Besbelli onun "mucizelerinden"biriydi bu. Biraz sonra, keçininyazmaya pek alışkın olduğuanlaşılan –çünkü onu meydanagetirirken pek az duraksamıştı– birsözcük ortaya çıktı. Berangere dehayranlıkla ellerini kavuşturarakbirdenbire haykırdı:

"Vaftiz anneciğim Fleur-de-Lys,gelin de keçinin yaptığını görün, neolursunuz!"

Fleur-de-Lys koşup geldi veiliklerine kadar ürperdi. Döşemenin

Page 1341: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerine yerleştirilen harfler şusözcüğü oluşturuyordu:

PHOEBUS

Genç kız boğuk bir sesle:

"Bunu keçi mi yazdı?" diyesordu.

Berangere de, "Evet, vaftizanneciğim," diye yanıtladı.Kuşkulanmak olanaksızdı: Çocukyazı yazmasını bilmiyordu.

Page 1342: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İşte kızın gizi buymuş!" diyedüşündü Fleur-de-Lys.

Bu arada çocuğun haykırışınaherkes, anne de, genç kızlar da,Çingene kızı da, subay dakoşuşmuşlardı.

Çingene kızı keçinin yaptığıaptallığı gördü. Önce kıpkırmızıkesildi, sonra sarardı, kendisinehoşnutluk ve şaşkınlıklagülümseyerek bakan yüzbaşınınkarşısında bir suçlu gibi titremeyebaşladı.

Page 1343: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kızlar, şaşkın şaşkın,fısıldaşıyorlardı:

"Phoebus! Yüzbaşının adı bu!"

Fleur-de-Lys taş gibi donupkalan Çingene kızına:

"Olağanüstü bir belleğiniz var!"dedi. Sonra da yüzünü güzelelleriyle gizleyip hıçkırıklaraboğularak, "Ah!" diye acıylakekeledi, "Bu kız bir büyücü!"Yüreğinin ta derinlerinden daha acıbir sesin kendisine, "Bu bana bir

Page 1344: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rakip!" dediğini duyuyordu.

Genç kız düşüp bayıldı.

Annesi dehşete düşerek:

"Kızım! Evladım!" diye bağırdı."Defol, cehennem Çingenesi!"

Esmeralda kaşla göz arasında ouğursuz harfleri yerden topladı,Djali'ye işaret etti ve Fleur-de-Lys'ibir kapıdan götürürlerken o da öbürkapıdan dışarı çıktı.

Page 1345: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı Phoebus yalnız kalıncaiki kapı arasında bir an duraksadı;sonra, Çingene kızının peşindengitti.

Page 1346: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIRahip ve Filozof İki Ayrı

Şeydir

Genç kızların, kuzeydeki çankulesinin ta tepesinde ayırt ettikleri,alana doğru eğilmiş, Çingenekızının dansını büyük bir dikkatleizleyen rahip gerçekten deBaşdiyakoz Claude Frollo idi.

Okurlarımız, onun bu kuledekendisine ayırdığı gizemli hücreyi

Page 1347: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

unutmamışlardır herhalde. (Buarada, sırası gelmişken söyleyeyim,bugün orada hâlâ görülen oda mıdırbunu bilmiyorum. Çan kulelerininyukarı doğru atıldığı sahanlıkta,doğuya bakan, insan boyunda, dörtköşe küçük bir pencereden bugünbile bu odanın içi görülebilir. Şimdiçıplak, yıkık, boş ve sıvalan dökükduvarlarını, bugün bu saat, şuradaburada, kilisenin önyüzlerinibetimleyen sarı, kötü ve değersizbirkaç resmin süslediği bakımsız,küçük, pis bir oda. Bana öyle

Page 1348: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geliyor ki, şimdi bu berbat delikteyarasalarla örümcekler birlikteoturuyorlar, böylece de sineklereçifte yok etme savaşı açılmışoluyordur.)

Her gün, güneşin batmasındanbir saat önce, Başdiyakoz çankulesinin merdivenini tırmanıyor,kimi zaman geceler boyu kaldığı buhücreye kapanıyordu. O gün genebarınağının basık kapısı önüne gelipde, kuşağının yanında asılı duranbüyük kesenin içinde, hep yanında

Page 1349: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

taşıdığı karmaşık küçük anahtarıkilide sokarken kulağına bir tef vekastanyet sesi gelmişti. Bu seskilise alanından yükseliyordu. Dahaönce de söylediğimiz gibi, hücreninkilisenin gövdesine açılan bir tekpenceresi vardı. Claude Frolloçabucak anahtarı geri çekti ve birsüre sonra çan kulesinin tepesinde,genç kızların kendisini gördükleri okaygılı ve düşünceli halinebüründü.

Orada, bir bakışın ve bir

Page 1350: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşüncenin içine dalmış, ciddi birtavırla, hiç kımıldamadanduruyordu. Bütün Paris, binalarınınbinlerce ince kulesiyle, yumuşaktepeli yuvarlak ufkuyla,köprülerinin altında kıvrılarakuzanan ırmağıyla, sokaklarındadalgalanan halkıyla, bacadumanlarının bulutuyla, gittikçeağlarıyla Notre-Dame'ı sıkıştırandamların inişli-çıkışlı zinciriyle,ayaklarının altındaydı. Ne var ki,Başdiyakoz bütün bu şehirde sadecebir tek noktaya bakıyordu: Parvis

Page 1351: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Alanı'na; bütün bu kalabalık içindebir tek yüze: Çingene kızınabakıyordu.

Bu bakışın ne tür bir bakışolduğunu, ondan fışkıran alevinnereden geldiğini söylemek pekzordu. Bu durağan bir bakıştı; amagene de heyecan ve huzursuzlukdoluydu. Rüzgârdaki bir ağaç gibi,bilinçsiz bir ürpertiyle arada sıradabelli belirsiz sarsılan bütüngövdesinin derin hareketsizliğinden,üzerine dayandıkları parmaklıktan

Page 1352: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha da çok mermer kesilendirseklerinin sertliğinden, yüzünübüzen taş gibi donmuşgülümsemenin görünüşünden,Claude Frollo'da yalnızca gözlerincanlı olduğu söylenebilirdi.

Çingene kızı dans ediyordu.Tefini parmaklarının ucundadöndürüyor, havaya Provence oyunhavalarının ezgilerini fırlatıyordu;kıvrak, tüy gibi hafif ve neşeliydi;tepesine dimdik inen korkunçbakışların ağırlığını hissetmiyordu.

Page 1353: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kızın çevresinde yoğun birkalabalık kaynıyordu. Arada sırada,sırtında sarılı kırmızılı geniş kollubir ceket bulunan bir adam çevreyibiraz genişletiyordu, sonra dadönüp oyuncu kızdan birkaç adımötedeki sandalyeye oturuyor,keçinin başını dizlerinin arasınaalıyordu. Bu adam Çingene kızınınarkadaşına benziyordu. ClaudeFrollo bulunduğu o yüksek noktadanadamın yüz çizgilerini seçemiyordu.

Bu yabancı adam gözüne

Page 1354: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iliştiğinden beri, Başdiyakoz'undikkati genç kızla onun arasındabölünmüş gibi oldu, yüzü gitgidedaha da kaygılı ve düşünceli birhale büründü. Birdenbire,bulunduğu yerde doğruldu, bütünvücudunu bir titreme kapladı:

"Bu adam da kimin nesi böyle?"dedi ağzının içinde. "Ben bu kızıhep tek başına görmüştüm!"

Bunun üzerine, yeniden helezonbiçimi merdivenin eğri büğrükubbesinin altına daldı ve aşağı

Page 1355: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

indi. Çan odasının aralık durankapısı önünden geçerken gözüne birşey çarptı: Quasimodo, kocamanpancurlara benzeyen şu kayağantaşından siperliklerin bir deliğindeneğilmiş, o da alana bakıyordu.Öylesine derin bir hayranlıklaseyrediyordu ki, babalığınıngeçtiğinin ayırdında bile olmadı.Yabanıl gözünde garip bir anlatımvardı. Büyülenmiş tatlı bir bakıştıbu.

Claude, "İşte bu pek garip!"

Page 1356: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye mırıldandı. "Acaba Çingenekızını mı seyrediyor?"

İnmeye devam etti. Birkaçdakika sonra, tasalı Başdiyakoz çankulesinin alt tarafındaki kapıdankilise alanına çıktı.

Tefin bir araya getirdiğiseyirciler topluluğuna katılarak:

"Çingene kızı ne oldu, kuzum?"diye sordu

Hemen yanında duranlardan

Page 1357: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

biri:

"Bilmem ki," dedi. "Birdenbireortadan kayboluverdi. Çağırıldığışu karşıdaki evde bir parçakastanyet çalıp dans etmeye gittigaliba."

Başdiyakoz, az önce Çingenekızının dansının kaprisli kıvrakşekilleri altında arabesklerikaybolan halının üzerinde, onunyerine kırmızılı sarılı erkektenbaşkasını göremedi; o da, birkaçmetelik kazanabilmek umuduyla,

Page 1358: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dirsekleri kalçalarında, başı arkayadevrilmiş, yüzü kıpkırmızı, boynugerilmiş, dişlerinin arasında birsandalyeyle, halkanın çevresindedolaşıp duruyordu. Bu sandalyeninüzerine de, bir komşu kadınınkendisine ödünç verdiği, budurumdan fena halde ürktüğü apaçıkbelli olan bir kediyi bağlamıştı.

İri iri ter döken sokak soytarısıdişlerinin arasındaki iskemle vekedi ehramıyla tam önündengeçerken Başdiyakoz:

Page 1359: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hey ulu Tanrım!" diyehaykırdı. "Üstat Pierre Gringoireburalarda ne arıyor böyle?"

Başdiyakoz'un sert sesi zavallıadamcağızı öyle bir ruhsalheyecanla sarstı ki dişlerininarasındaki bütün yapısıyla birliktebir anda dengesini yitirdi veiskemle de, üzerindeki kedi de,bitmek tükenmek bilmeyen yuhalarortasında, karmakarışık, seyircilerinkafasına düştü.

Eğer kargaşalıktan

Page 1360: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yararlanmakta acele edip de,Claude Frollo'nun kendisine,peşinden gelmesi için işaret ettiğikiliseye sığınmamış olsaydı belkide üstat Pierre Gringoire'ın (çünkübu ta kendisiydi) kedili komşusuylave çevresindeki bütün o berelenen,tırmalanan yüzlerle fena halde başıderde girecekti.

Katedral daha şimdidenkaranlık ve ıssızdı. Kubbeleröylesine kapkara kesilmişti ki,çeyrek kubbe altları karanlıklarla

Page 1361: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dolmuş ve küçük iç kiliselerinlambaları yıldız yıldız parlamayabaşlamıştı. Yalnızca binlerce rengiyatay bir güneş ışınına boğulan,önyüzdeki o gül biçimi büyükpencere, koyu gölge içinde birelmas yığını gibi parlıyor ve tayfınışahının öbür ucuna kadaryansıtıyordu.

Kilisenin içinde birkaç adımattıktan sonra, Dom Claude birfilayağına yaslandı ve bakışlarınıGringoire'ın üzerine dikti. Bu bakış,

Page 1362: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ciddi ve bilgin bir kimse tarafındansokak soytarısı kılığında görülmüşolmaktan utanç duyan Gringoire'ınkorktuğu bakış değildi. Rahibin onayönelttiği bakışta hor gören, alaycıhiçbir şey yoktu; ciddi, sakin vekeskin bir bakıştı bu. Sessizliği ilkolarak Başdiyakoz bozdu.

"Buraya gelin, Pierre Efendi.Bana pek çok şeyi açıklayacaksınız.Bir kere, nasıl oldu da, hemenhemen iki aydan beri sizi görenolmamışken, bugün birdenbire yol

Page 1363: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kavşaklarında görünüverdiniz? Hemde gerçekten pek güzel bir kılıktaortaya çıkıverdiniz! Mustabeyarmudu gibi, yarısı sarı, yarısıkırmızı!"

Gringoire içler acısı bir tavırla:

"Efendim," dedi, "bu, gerçektende işitilmemiş, görülmemiş,olağanüstü bir kılık. Bu nedenle,beni karşınızda başına su kabağıgeçirmiş bir kedi kadar mahcupgörüyorsunuz. Biliyorum, devriyeçavuşlarını bu kılık altında

Page 1364: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pitagoras felsefesine bağlı birfilozofun kol kemiğine değnekvurmak zorunda bırakmak pek kötübir şey. Ama ne yaparsınız, peksaygıdeğer üstadım? Elimden birşey gelmez ki! Bütün kabahat, dahakış başında, lime lime döküldüğünüve bir paçavracının küfesinde gidipdinlenmeye pek gereksinmeduyduğunu bahane ederek benialçakça bırakıveren setrepantolonumda. Ne yapabilirdim ki?Uygarlık henüz Diojen'in istediğigibi, herkesin çırılçıplak

Page 1365: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gezebileceği noktaya ulaşmadı.Buna bir de son derece soğuk birrüzgârın estiğini ekleyin; eh, kabuledersiniz ki insanlığa bu yeni adımıattırmak için ocak ayında başarılıbir denemeye girişilemez. Bu ceketkarşıma çıktı. Bunu aldım, kendisiyah giysimi de orada bıraktım.Doğrusunu isterseniz, benim gibikendi kabuğuna çekilmiş bir kimseiçin pek yırtık pırtık bir halegelmişti, sıkıca kapatacak durumukalmamıştı. İşte ben de böylecekarşınızda Ermiş Genest gibi,

Page 1366: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

soytarı kılığında bulunuyorum. Neyaparsınız, bu bir batış. Apollo daAdmetes'in domuzlarını gütmüştüya."

Başdiyakoz, "Çok güzel birmeslek seçmişsiniz, doğrusu, hiçdiyecek yok," dedi.

"Kabul ediyorum, üstadım.Felsefe yapıp şiir yazmak, alevifırına üflemek ya da onu esinperisinin elinden almak, kedilerihoplatmaktan çok daha iyidir. Onuniçin, siz bana seslendiğiniz vakit bir

Page 1367: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kebap dolabının önündeki eşekkadar aptallaştım. Ama ne yapayım,efendim? Yaşamak gerek vedünyanın en güzel on ikilik dizeleridişin altında bir parçacık Balkankaşarının yerini tutmuyor. Ben deFlandre Prensesi için bildiğiniz şudüğün övgüsünü yazdım, iyiolmadığı bahanesiyle, kent hakkımolan ücreti vermiyor, sanki dörtmeteliğe Sophocles trajedisiyazılabilirmiş gibi. Ben de böyleceneredeyse açlıktan ölecektim.Bereket versin ki, çene kemiklerim

Page 1368: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

epeyce güçlüdür, ben de çenekemiklerime dedim ki: "Kuvvetgösterileri yap, denge gösterileriyap, kendi kendini besle, yani 'ale teipsam'. İyi arkadaş olduğum birsürü serseri dilenci bana yirmi çeşitpehlivan harcı gösteri öğretti, şimdiben de her akşam dişlerime alnımınteriyle kazandıkları ekmeğiveriyorum. En sonunda, 'concedo',kabul ediyorum ki kafayeteneklerimi üzücü bir şekildekullanıyorum, insan da ömrünü, tefçalıp iskemle ısırmakla geçirmek

Page 1369: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

için yaratılmamıştır. Gelgelelim,sayın üstadım, hayatını geçirmekleiş bitmez, onu kazanmak gerekir."

Dom Claude sessizcedinliyordu. İçine gömülmüş gözleribirdenbire öyle akıllı ve keskin birifadeye büründü ki, Gringoire bubakışla âdeta ruhunun ta derinlerinekadar araştırıldığını hissetti.

"Pekâlâ, Pierre Efendi, amanasıl oluyor da siz şimdi şu Çingeneoyuncu kızın yanındabulunuyorsunuz?"

Page 1370: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Doğrusunu isterseniz," dediGringoire, "o benim karım, ben deonun kocası olduğum için."

Rahibin karanlık bakışıalevlendi.

Gringoire'ın kolunu öfkeyleyakalayarak:

"Bunu nasıl yapabildin, sefilherif?" diye bağırdı. "Tanrı'dan bukadar mı uzaklaştın ki elini o kızauzatabildin, haa?" Gringoire bütünvücudu tir tir titreyerek:

Page 1371: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Cennetteki yerim üzerine yeminederim ki. Efendim" diye yanıtverdi, "ona kesinlikle elimi biledokundurmadım, eğer sizikaygılandıran buysa."

Bunun üzerine rahip de:

"Peki, nedir öyleyse o sözünüettiğin karı kocalık konusu?" dedi.

Gringoire, okurlarımızınönceden bildiklerinin hepsinielinden geldiği kadar kısacaanlatmaya çalıştı. Mucizeler

Page 1372: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sarayı'ndaki serüvenini, kırık testilievlenmesini, hepsini birer bireranlattı. Zaten açıkça anlaşılıyorduki, bu evlenme hâlâ bir sonuçvermemişti; her gece Çingene kızı,ilk günkü gibi, zifaf gecesini ondanel çabukluğuyla aşırıveriyordu.

Ozan sözlerini bitirirken:

"Bu da bir dert," dedi. "Amanideyim ki, bir bakireyle evlenmekbahtsızlığına uğradığım için böyleoluyor."

Page 1373: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu öyküyü dinlerken yavaşyavaş yatışan Başdiyakoz:

"Ne demek istiyorsunuz?" diyesordu.

Şair de, "Anlatması oldukçagüç, Efendim" diye karşılık verdi."Bir boşinan. Çingene dükü adınıverdiğimiz yaşlı bir dilencinin banaanlattığına göre, karım bulunmuş yada kaybolmuş bir çocukmuş; bununikisi de aynı kapıya çıkar ya, neyse.Herkesin kesinlikle söylediği de şu:Boynunda taşıdığı bir muska onu bir

Page 1374: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gün kaybolan ailesinekavuşturacakmış, ama kız erdeminiyitirirse muska da bütün özelniteliğini yitirirmiş. Bunun sonucuolarak her ikimiz de son derecenamuslu oturuyoruz."

Yüzü gittikçe aydınlanan ClaudeFrollo:

"Demek ki, Pierre Efendi," diyedevam etti, "siz bu yaratığın hiçbirerkeğe yaklaşmadığına kesinlikleinanıyorsunuz, öyle mi?"

Page 1375: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bir erkeğin bir boşinanla nasılbaşa çıkmasını beklersiniz. DomClaude? Bu onun kafasına işlemiş.O kadar kolayca yola getirilen o birsürü Çingene kızının arasında böylevahşicesine korunan bir rahibeerdeminin nadir rastlanan bir şeyolduğunu biliyorum elbette. Ne varki, kendini korumak için üç şeyonun hizmetinde: Birincisi onukanatlarının altına alan Çingenedükü; adam belki de onu gününbirinde bir zengine satacağınıumuyordur. İkincisi, ona âdeta bir

Page 1376: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Meryem Ana gibi, garip bir kutsalsaygıyla bağlı olan bütün kabilesi.Üçüncüsü de, o küçük aşüfte,belediyenin bütün buyruklarınakarşın, üzerinde bir yerde minicikbir hançer taşıyor; sadece onunbelini tutmak bile o hınzırı hemenortaya çıkarıyor. Başa çıkılmaz bireşekarısı, gördünüz ya!"

Başdiyakoz Gringoire'ı soruyağmuruna tuttu.

Gringoire'ın dediğine göre,Esmeralda zararsız, sevimli, güzel,

Page 1377: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

o kendine özgü dudak bükmesinekadar cana yakın bir yaratıktı; saf,tutkulu, her şeyin acemisi ve herşeye karşı heyecan duyan bir kız;düşte bile bir kadınla bir erkeğinayrımını bilmiyordu; böyleyaratılmıştı; özellikle dansa,gürültüye, açık havaya çılgıncasınavurgundu; ayaklarında görünmezkanatlar bulunan, girdap içindeyaşayan bir arı-kadındı. Buyaradılışını o gezginci yaşamaborçluydu. Gringoire en sonunda,onun, ta çocukluğunda İspanya'yı,

Page 1378: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Katalonya'yı, hatta Sicilya'ya kadarher tarafı dolaştığını öğrenebilmişti;hatta onun bulunduğu Çingenekervanıyla, Mora'daki Cezayirkrallığına da götürüldüğünüsanıyordu; o Mora ülkesi ki biryandan küçük Arnavutluk'a, biryandan Yunanistan'a, bir yandan daKonstantinopolis'e yolu olan SicilyaDenizi'ne komşuydu. Gringoire'agöre. Çingeneler, beyazMağribi'lerin başkanı niteliğiyle,Cezayir kralına bağlıydılar. Kesinolan bir şey varsa, Esmeralda'nın,

Page 1379: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha pek küçükken Macaristan'danFransa'ya geldiğiydi. Genç kızbütün bu gezdiği ülkelerdenbirtakım garip dillerin, diyalektlerinkırıntılarını, acayip şarkılar,düşünceler getirmişti. Bu da onundilini yarı Parisli, yarı Afrikalıgiysisi kadar alacalı bulacalı birhale getiriyordu. Hem zaten,dolaştığı mahallelerin halkı onuneşesi, sevimliliği, terbiyesi, canlıhareketleri, dansları ve şarkılarıiçin seviyordu. Bütün kenttekendisinden sadece iki kişinin, sık

Page 1380: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sık korkarak sözünü ettiği ikikişinin, nefret ettiğini sanıyordu;Tour-Roland'daki torbalı rahibe,hani şu, Çingene kadınlarınabilinmez nasıl bir hıncı olan,penceresinin önünden her geçişindezavallı oyuncu kızı lanetleyen ogaddar, kötü, çilekeş kadın; bir de,ona her rastlayışında kendisiniürküten bakışlar ve sözler atmadangeçmeyen bir rahip.

Bu sonuncusu Başdiyakoz'u birhayli heyecanlandırdı; ama

Page 1381: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire bu heyecana pek dikkatetmedi; o iki ay tasasız ozanaÇingene kızına rastladığı o geceningarip ayrıntılarını ve bütün bunlarıniçinde de Başdiyakoz'un varlığınıunutturmaya yetmişti. Zaten küçükoyuncu kız hiçbir şeydençekinmiyordu: Fal bakmıyordu, buda onu Çingene kadınlarınınaleyhine sık sık açılan büyücülükdavalarından koruyordu. Sonra da,Gringoire ona eş olmasa da ağabeyyerini tutuyordu. Her şeye karşın, buplatonik evlenmeye bizim filozof

Page 1382: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek büyük bir sabırla katlanıyordu.Hiç yoktan iyiydi; bir barınakdemekti bu onun için, ekmekdemekti. Her sabah serserileryatağından, çoğu zaman Çingenekızıyla birlikte çıkıyor, yolkavşaklarında onun metelikleri vemangırları toplamasına yardımediyordu; her akşam onunla birlikteaynı dam altına giriyor, onunhücresine kilitlenmesine gözyumuyor, sonra da rahat uykusunuuyuyordu. "Her şeye karşın,"diyordu, "oldukça tatlı, düşlemlere

Page 1383: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek uygun bir yaşam tarzı." Sonrada, bizim filozof, ruhça da, bedencede Çingene kızına çılgınca âşıkolduğuna pek emin değildi. Hemenhemen aynı ölçüde küçük keçiyi deseviyordu. Sevimli, yumuşak başlı,zeki, akıllı bir hayvan, hünerli birkeçiydi bu. Herkesin hayran olduğu,öğreticilerini de sık sık odunateşine götüren bu hünerli hayvanOrtaçağ'da pek olağan şeylerdenbiriydi. Hele de bu ayacıklarıyaldızlı keçinin büyücülüğü pekzararsız şeytanlıklardandı.

Page 1384: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire bütün bu ayrıntılarlapek ilgilenir görünen Başdiyakoz'ahepsini açıkladı. Keçiden istenilensoytarılığı elde etmek için, çoğuzaman tefi şu ya da bu şekildeuzatmak yetiyordu. Keçiyi bu iş içinÇingene kızı yetiştirmişti; kızın buinceliklerde öylesine enderrastlanan bir yeteneği vardı ki tahtaharflerle keçiye "Phoebus"sözcüğünü yazmayı öğretmesine ikiay yetmişti.

Rahip, "Phoebus mü!" dedi.

Page 1385: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Neden Phoebus?"

Gringoire, "Bilmiyorum," dedi."Bu belki de kızın sihirli ve gizlibir erdemi olduğuna inandığı birsözcüktür. Kendini yalnız sandığızamanlar, sık sık alçak sesle busözcüğü yineler."

Claude insanın içine saplanan okeskin bakışıyla:

"Bunun sadece bir sözcükolduğuna, bir ad olmadığına eminmisiniz?" diye sordu.

Page 1386: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kimin adı olabilir ki?"

"Ne bileyim ben!"

Ozan, "Bakın, benim aklıma negeliyor, Efendim," dedi. "BuÇingeneler bir parçacık Zerdüştdinindendirler, güneşe taparlar.Phoebus oradan geliyordur."[110]

"Bu olay bana, size olduğukadar aydınlık görünmüyor, PierreEfendi."

"Zaten, bütün bunlar pek

Page 1387: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

umurumda değil ya. Phoebus'ünüistediği kadar mırıldansın dursun.Kesin olan bir şey varsa o da şudur,Djali daha şimdiden beni deEsmeralda'yı sevdiği kadarseviyor."

"Bu Djali de nedir?"

"Keçi."

Başdiyakoz çenesini elininüzerine dayadı, bir an düşünceyedalmış gibi durdu. Birdenbiresertçe, hışımla Gringoire'a doğru

Page 1388: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döndü.

"Ona elini bile sürmediğinebana yemin edebilir misin?"

"Kime?" dedi Gringoire,"keçiye mi?"

"Hayır, o kadına."

"Karıma mı? Yemin ederim ki,el sürmedim."

"Onunla sık sık yalnız kalıyormusun?"

Page 1389: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Her akşam, tam bir saateyakın."

Dom Claude kaşlarını çattı.

"Ah! Ah! Solus cum sola noncogitabuntur orare Pater noster."[111]

"Şeytan beni çarpsın ki 'Pater'duasını da, 'Ave Maria'yı da, 'Credoin Deum patrem omnipotentem'dualarını da okuyorum, o gene debana bir tavuğun bir kiliseyegöstereceği ilgiden fazlasını

Page 1390: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

göstermiyor."

Başdiyakoz hışımlı bir seslegene:

"Ananın kutsal adına yemin etyaratığa parmağının ucunu biledokundurmadığına!" diye yineledi.

"Babamın başına da yeminedebilirim, çünkü o iki şeyinbirbiriyle birden fazla ilişkisivardır. Yalnız, pek saygıdeğerüstadım, izin verirseniz ben de birşey sorayım."

Page 1391: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sorun, Bayım."

"Bu sizi neden ilgilendiriyor?"

Başdiyakoz'un solgun yüzü birgenç kız yüzü gibi kıpkırmızıkesildi. Bir süre yanıt veremedendurdu, sonra gözle görülen birsıkıntıyla konuştu.

"Dinleyin, Pierre GringoireEfendi. Henüz cehennemlikolmadınız, bildiğim kadarıyla.Sizinle ilgileniyorum ve siziniyiliğinizi istiyorum. Şimdi bakın,

Page 1392: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu şeytanın Çingenesiyle en ufak birtemas sizi İblis'in kulu halinegetirir. Çok iyi bilirsiniz ki, ruhumahveden hep bedendir. Vayhalinize eğer bu kadınayaklaşırsanız! İşte hepsi bu kadar."

Gringoire kulağını kaşıyarak:

"Bir kez denedim," dedi. "İlkgünüydü. Ama dersimi aldım."

"Bu küstahlıkta bulundunuz mu,Pierre Efendi?"

Page 1393: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve Rahip'in suratı yenidenkaygıyla karardı.

Şair gülerek sürdürdü:

"Bir başka seferinde de,yatmadan önce, ona anahtardeliğinden baktım ve çıplakayağının altında karyolanınkolanlarını gıcırdatan, dünyanın ennefis gecelikli kadınını gördüm."

Rahip korkunç bir bakışla vehayranlıkla âdeta kendinden geçenGringoire'ı omuzlarından iterek:

Page 1394: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Cehennemin dibine git, defolkarşımdan!" diye bağırdı ve iriadımlarla kilisenin en loş kemerlidehlizlerine daldı.

Page 1395: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIKilise Çanları

Teşhir direği olayından beri,Notre-Dame'ın komşularıQuasimodo'nun çan çalmatutkusunun epeyce soğuduğunu farkeder gibi olmuşlardı. Eskiden hervesileyle çanlar çalınırdı. Sabahınsaat altı duasından akşam duasınınson bölümüne kadar uzun çansesleri duyulurdu. İlahili bir ayiniçin çan kulesi sarsılır, bir nikâh

Page 1396: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

töreni, bir vaftiz töreni için zenginmüzik perdeleri küçük çanlardagezinir, havalarda her türlü sevimliseslerden oluşan bir nakış gibibirbirlerine karışırlardı.Ürpertilerle, seslerle dolugüngörmüş yaşlı katedral sürekli birçan sevinci içindeydi. Orada bütünbu bakır ağızlarla şarkı söyleyen birgürültü, bir istek ruhunun varlığıboyuna sezilirdi.

Şimdi bu ruh yok olmuşabenziyordu; koca kilise pek üzgün

Page 1397: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibiydi ve sanki kendi isteğiylesuskun duruyordu. Yortuların vecenaze törenlerinin soğuk, çıplak,dinsel törenin gerektirdiği kadarı,daha fazlası değil, sade ve basitçanları çalınıyordu. Kiliseninçıkardığı çifte sesten –içeride org,dışarıda çan– sadece org kalmıştı.Sanırsınız ki çan kulelerinde artıkhiç müzisyen kalmamıştı. OysaQuasimodo gene oradaydı. Onuniçinde ne gibi bir değişiklik olmuştuacaba? Yoksa yüreğinin taderinlerinde hâlâ teşhir direğinin

Page 1398: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

utancı ve üzüntüsü mü sürüpgidiyordu? Ya da işkencecininkırbaç vuruşları ruhunda durmadanyansıyordu da böyle bir davranışındoğurduğu üzüntü onda her şeyihatta çanlara karşı duyduğu tutkuyavarıncaya kadar her şeyi öldürüyormuydu? Yoksa Notre-Dame'ınçancısının gönlünde Marie'nin birrakibesi mi vardı, o koskoca çanlaon dört kız kardeşi çok dahasevimli, çok daha güzel başka birşey için mi ihmale uğramıştı?

Page 1399: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öyle bir rastlantı oldu ki, okutsal 1482 yılındaAnnonciation[112] Yortusu 25 MartSalı gününe rastladı. O gün hava okadar temiz, o kadar hafifti ki,Quasimodo'ya çanlarının aşkı birparçacık olsun geri gelir gibi oldu.Böylece, aşağıda kilise görevlisikilisenin, o dönemde üzeri derikaplanmış, yaldızlı demir çivilerleçevrelenmiş, "pek yapay birbiçimde hazırlanmış" oymalarlaçepeçevre süslü, sağlam tahtadanmuazzam kapılarını ardına kadar

Page 1400: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açarken, Quasimodo da kuzeydekiçan kulesine çıktı.

Çanların yüksek odasınagelince, Quasimodo sanki yüreğindeonlarla kendisi arasına yabancı birşey sokuluvermesinden ötürüinlermiş gibi, üzüntüyle başınısallayarak bir süre altı çana baktı.Ama sonra onları harekete geçiripde bu çan salkımının elinin altındakımıldadığını hissedince iş değişti:"Titreyen, ürperen çınlamaların, birdaldan bir dala atlayan bir kuş gibi

Page 1401: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir ses ıskalasının inip çıktığınıgörünce –çünkü duymuyordu–inceden kalına yükselmeleri, sestitreşimlerinin parlak, cıvıl cıvıldestesini sarsan şu iblis –müzikşeytanı– zavallı sağırı ele geçirince,yeniden mutlu haline döndü; herşeyi unuttu: Genişleyen yüreğiyüzünü aydınlattı, neşeye boğdu.

Quasimodo gidip geliyordu,ellerini çırpıyor, bir ipten öbürünekoşuyor, altı şarkıcıyı da sesle,hareketle coşturuyordu, tıpkı akıllı

Page 1402: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

virtüozları kışkırtan bir orkestraşefi gibi.

"Hadi," diyordu, "hadi,Gabrielle, bütün gürültünü dök şualana! Bugün yortu günü. Thibauld,tembellik istemez! Yavaşlıyorsun,bak. Hadi, hadi bakalım! Yoksapaslandın mı, tembel? Bu iyi işte!Çabuk! Çabuk! Tokmak görünmesin.Hepsini de benim gibi sağır et. İşteböyle. Aferin Thibauld! Aferinsana! Guillaume! Guillaume! Sen enbüyüklerisin, Pasquier en

Page 1403: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küçüğünüz, öyle olduğu haldePasquier en iyi gideniniz. Bahsegirerim ki duyanlar onun sesiniseninkinden daha iyi işitiyorlardır.Güzel, güzel! BenimGabrielle'ciğim, daha hızlı! Dahahızlı! Hey! N'apıyorsunuz siz ikinizor'da, ta yukarılarda. Serçe beyler,bakayım? Sizin en küçük bir sesçıkardığınızı görmüyorum. Nediror'daki bakır gagalar, ağızlar şarkısöylenmesi gerektiği zamanesnermiş gibi duruyor? Tamam!Herkes çalışsın. Bugün

Page 1404: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Annonciation Yortusu. Güzel birgüneş var. Şahane bir çan sesi gerekbuna. Zavallı Guillaume! Bak soluksoluğa kaldın, şişkom benim!"

Birbirleriyle yarışırcasına altısıbirden zıplayan, parlak sağrılarını,arabacının haykırışıyla şuradanburadan iğnelenen İspanyol katırlarıgibi sallanan çanları kışkırtıyor,coşturuyordu.

Birdenbire, çan kulesinindimdik duvarını belirli biryükseklikte kaplayan geniş

Page 1405: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kayağantaşı balık sırtı süslerarasından bakışını aşağı doğrukaydırınca Quasimodo alanda birtopluluk gördü: Pek acayip birbiçimde giyinmiş bir genç kız yerekilim sermiş, bir keçi de üzerineoturuvermişti. Bunların çevresinihemen bir kalabalık kuşatmıştı. Bugörünüm birdenbire çancınındüşüncelerinin akışını değiştirdi veesen bir yelin erimiş bir reçinayıdondurması gibi onun müzikheyecanını, coşkusunudonduruverdi. Quasimodo durdu,

Page 1406: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sırtını çanlara döndü,kayağantaşından siperliğin arkasınaçömeldi; bir keresindeBaşdiyakoz'u şaşırtmış olan odalgın, tatlı ve yumuşak bakışıylaoyuncu kıza gözlerini dikti. Buarada unutulan çanlar, birdenbire,hepsi aynı anda sustu; böylece Pont-au-Change'ın üzerinde büyük isteklecam gönülden çan sesini dinleyençan meraklılarını büyük bir düşkırıklığına uğrattı. Bunlar da ilikligüzel bir kemik gösterip de kafasınabir taş fırlatılan köpek gibi süklüm

Page 1407: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

püklüm, şaşkın şaşkın çekilipgittiler.

Page 1408: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IV'AN'AГKH[113]

Gene o aynı mart ayının güzelbir sabahı, sanırım ki 29'ucumartesi günü, Saint-EustacheYortusu'nda, genç dostumuz öğrenciJehan Frollo du Moulin giyinirken,kesesinin bulunduğu poturun hiçbirmadeni ses çıkarmadığını ayrımsar.

"Zavallı kesecik!" diyerek onucebinden çekip çıkardı. "Nasıl, en

Page 1409: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küçük bir metelik bile de mi yok?Zarlar, bira kupaları ve bir deVenüs, hiç acımadan senin karnınıdeşmiş! Bak nasıl da bomboş,bumburuşuk ve gevşeksin! Yaşlı bircadının göğsüne benziyorsun!Sorarım size Bay Cicero, BaySeneca, kemik gibi sertleşenkitapları şurada döşeme taşlarınınüzerinde yayılıp dağılan sizleresorarım: Bir darphane müdüründenya da Pont-aux-Changeurs'deki birYahudi'den daha iyi, her altın,gümüş ya da bakır paranın değerini

Page 1410: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

meteliğine kadar bilmenin bana neyararı var? Ah! Konsül Cicero!Süslü uzun cümlelerle,"quemadmodum"larla, "verumenim vero"larla[114] içindençıkılacak bir dert değil bu!"

Üzgün üzgün giyindi.Potinlerinin bağım bağlarken aklınabirden bir şey geldi; ama onu geriitti. O düşünce gene geldi; yeleğiniters giydi ki bu, içinde bir savaşkoptuğunun açık belirtisiydi. Ensonunda başlığını hışımla yere

Page 1411: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çarptı ve bağırdı:

"Amaan, n'apayım! Ne olursaolsun. Ağabeyime giderim. Bana birgüzel vaaz çeker; ama hiç olmazsapara da koparırım." İçi kürk kaplıgeniş kollu paltosunu aceleylegiydi, yerden başlığını kaptı veumutsuz bir tavırla dışarı fırladı.

Harpe Sokağı'ndan aşağı,Cite'ye doğru ilerledi. HuchetteSokağı'nın önünden geçerkendurmadan dönen o şahanekebapların mis gibi kokusu koku

Page 1412: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duyusunu gıcıkladı, bir günFransisken papazı Calatagirone'yeşu "Veramente, queste rotisseriesono cosa stupenda!"[115] gibidokunaklı bir çığlık koparttıran odağ gibi kebaba sevgi dolu birbakış yöneltti. Ama Jehan'ın yemekyiyecek parası yoktu, derin bir iççekmeyle, Cite'nin girişinde nöbettutan heybetli kulelerin çift-yoncası,Petit-Châtelet'nin revakı altınadaldı.

Gelenek haline geldiği üzere,

Page 1413: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VI. Charles'ın Paris'ini İngilizlereteslim eden Perinet Leclerc'inyontusuna geçerken bir taş atmakiçin bile oyalanmadı; onun, yüzütaşlarla ezilmiş ve çamurlakirlenmiş yontusu üç yüzyıldan beriHarpe Sokağı ile Buci Sokağı'nınköşesinde, tıpkı ebedi bir teşhirdireğindeymiş gibi bu suçunkefaretini ödemişti.

Petit-Pont'u geçince, Neuve-Sainte-Genevieve Sokağı'nı daaşınca Jehan de Molendino kendini

Page 1414: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Notre-Dame'ın önünde buldu. Ozaman, kararsızlığı onu yenidenyakaladı. "Vaaz kesin, parakuşkulu!" diye kaygıyla yineleyerekB. Legris'nin yontusu çevresinde birsüre dolandı durdu.

Sonra, manastırdan çıkan birkayyumu durdurdu:

"Sayın Josas başdiyakozu acabaneredeler?" diye sordu.

Kayyum da, "Kuledeki gizlihücresinde galiba," dedi. "Onu

Page 1415: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şimdi orada rahatsız etmemeniziöğütlerim size; papa ya da kralhazretleri gibi birisi tarafındangeliyorsanız o başka."

Jehan sevinçle ellerini çırptı:"Oh! Yaşasın! İşte şu ünlübüyücülük hücresini görmek içinmükemmel bir fırsat!"

Bu düşünceyle kesin kararınıvererek, azimle siyah küçükkapıdan içeri atıldı ve kulenin üstkatlarına ulaştıran Saint-Gilleshelezonunu tırmanmaya koyuldu.

Page 1416: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yukarı çıkarken bir yandan da,"Göreceğim bakalım!" diyordukendi kendine. "Hz. Meryem'inkargalarının başı üzerine! Sayınağabeyimin tıpkı "pudendum"[116]

gibi gizlediği bu hücre pek meraklıbir yer olacak, hiç kuşkusuz!Dediklerine bakılırsa, oradacehennem ocağı yakıyor, harlı ateştemadenleri altına çevirecek olankimya taşım pişiriyormuş. Adamsen de! Kimya taşı bir çakıl taşıkadar umrumda değil. Ağabeyiminocağı üzerinde dünyanın en büyük

Page 1417: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kimya taşı yerine domuz yağındapişmiş Paskalya yumurtalarındanbir omlet bulsam daha iyi olur,doğrusu ya!"

İnce sütunlu galeriye gelincedurup biraz soluk aldı ve bu bitmeztükenmez merdivene karşı bilmemkaç milyon araba dolusu şeytanlıküfürlerini de savurduktan sonra,kuzey kulesinin bugün halka kapalıolan dar kapısından yukarı doğrutırmanmaya devam etti. Çan kafesinigeçtikten birkaç dakika sonra

Page 1418: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yandaki bir girintiye yerleştirilmişküçük bir sahanlığa ulaştı.Kubbenin altında tepesi sivri, basıkbir kapı vardı. Duvarın yuvarlakçeperine açılmış bir mazgaldeliğinden gelen aydınlık kocamankilidi, güçlü demir çerçeveyiincelemesini sağladı. Bugün bukapıyı görme merakına kapılankimseler onu kara duvarlar üzerinebeyaz harflerle kazılmış şuyazılardan tanıyabilirler;CORALIE'Yl ÇILGINLAR GİBİSEVİYORUM. 1829. İMZA

Page 1419: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

UGENE. imza sözcüğü de metindevardır.

"Uuff!" dedi öğrenci bir solukalarak. "Hiç kuşkusuz burasıdır."

Anahtar kilidin üzerindeydi.Kapı tam yanı başındaydı. Delikanlıgevşekçe itti ve başını aralıktaniçeri uzattı.

Okurlarımız hiç kuşkusuz, resimsanatının Shakespeare'i demek olanRembrant'ın harikulade yapıtına gözatmıştır. Onca güzel gravürün

Page 1420: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında, özellikle bir tanesi vardırki, Doktor Faust'u betimlediğitahmin ediliyor; insanın gözükamaşmadan bunu seyretmesiolanaksızdır. Bu, son derece loş birhücredir. Ortada, üstü iğrençşeylerle, ölü başları, küreler,imbikler, pergeller, üzerlerihiyerogliflerle karalanmış parşömenkâğıtlarıyla dolu bir masa vardır.Doktor, sırtında kalın, bol kaftanı,başında da ta kaşlarına kadar inenkürk kaplı külahıyla bu masanınönündedir. Yalnız belden yukarısı

Page 1421: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünür. Kocaman koltuğunda yarıyarıya doğrulmuş, yumruklarınımasanın üzerine dayamıştır: Sihirliharflerin oluşturduğu, karanlıkodada güneş tayfı gibi diptekiduvarın üzerinde parlayan büyükbir ışıklı daireyi merakla vedehşetle seyreder. Bu sihirli güneşgözle bakılınca titrer gibidir,gizemli ışığıyla donuk hücreyidoldurur. Hem korkunç, hem degüzel bir şeydir bu.

Aralık kapıdan içeri başını

Page 1422: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzattığında Jehan'ın gözlerineFaust'un hücresine oldukça benzerbir şeyler göründü. Burası da tıpkıöyle loş ve pek az aydınlanmış biryerdi. Burada da büyük bir koltuklabüyük bir masa, pergeller, imbikler,tavana asılı hayvan iskeletleri,yerlerde yuvarlanan bir küre, içindealtın yapraklarının titreştiğikavanozlarla karmakarışık atbaşları, şekillerle, harflerlealacalanan tirşelerin üzerineyerleştirilmiş ölü başları, parşömenkâğıdının çabuk kıvrılan köşelerine

Page 1423: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hiç acımadan, açık olarak yığılanelyazması kalın kitaplar... biliminbütün süprüntüleri; her yanda da, bukarışıklığın üzerinde, tozlar,örümcek ağları. Ama orada ışıklıharf çemberi yoktu; kartalın güneşebaktığı gibi, parlak hayalikendinden geçerek seyreden Doktorda yoktu.

Gene de hücre boş değildi. Biradam koltuğa oturmuş, masanınüzerine eğilmişti. Sırtını dönmüşolduğu için Jehan onun sadece

Page 1424: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

omuzlarını ve kafatasının arkasınıgörebiliyordu. Ne var ki,Başdiyakoz'un karşı konulmazrahiplik esinini dıştan bir simgeylebelirtmek istermiş gibi doğanınebedi bir saç traşı yaptığı bu çıplakbaşı tanımakta hiç güçlük çekmedi.

İşte demek ki Jehan ağabeyinitanıdı. Ne var ki, kapı öylesineusulca açılmıştı ki Dom Claude'uhiçbir şey kardeşinin varlığındanhaberdar etmemişti. Meraklıöğrenci hücreyi birkaç dakika

Page 1425: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahatça incelemek için bundanyararlandı. Koltuğun solunda,pencerenin altında, ilk bakışta pekseçilemeyen geniş bir fırın vardı.Bu açıklıktan içeri giren gün ışığıyusyuvarlak bir örümcek ağınıniçinden geçiyordu; bu ağ küçükpencerenin sivri tepesinde narin gülbiçimi bir süsü ince bir zevkleçiziyordu; tam ortasında da mimarböcek, bu dantel tekerleğin paryasıgibi, hiç kımıldamadan duruyordu.Fırının üzerine her çeşit kap, toprakşişe, cam imbik, kömürden yapılmış

Page 1426: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzun boyunlu kimya aracı düzensizbir biçimde yığılmıştı. Jehan bir tektava ya da bir tek tencerebulunmadığını görünce içini çekti:

"Mutfak takımlarına eldeğmemiş!" diye düşündü.

Zaten fırında ateş yoktu, uzunzamandan beri de ateş yakılmışapek benzemiyordu. Kimyagerlikavadanlığının arasından Jehan'ıngözüne cam bir maske ilişti.Korkunç bir madde üzerindeçalışmak gerektiğinde

Page 1427: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz'un yüzünü koruduğuanlaşılan bu maske bir köşede,sanki unutulmuş gibi, toz toprakiçinde duruyordu. Onun hemenyanıbaşında da, hiç de daha az tozluolmayan bir körük yatıyordu, üstbölümünde bakır kakmayla şusözcükler vardı: SPIRA, SPERA.[117]

Duvarlara simyacıların modasıuyarınca daha başka sözcükler deyazılmıştı; bir bölümü mürekkepleçizilmişti, ötekiler madeni sivriuçla kazınmıştı. Gotik harfleri, Grek

Page 1428: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

harfleri, Romen harfleri, İbraniharfleri karmakarışıktı; yazılarrastgele taşarak, bu şunun üzerinebiniyor, en yeniler en eskilerisiliyordu; bir çalılığın dalları gibi,göğüs göğüse bir savaştakimızraklar gibi hepsi birbirinin içinegirmişti. Bu, gerçekten de bütünfelsefelerin, bütün düşlerin, bütüninsansal bilgilerin oldukça belirsiz,karmaşık bir çatışmasıydı. Şuradaburada, mızrak demirleri arasındakibir sancak gibi öbürlerinin üzerindeparlayan bir yazıya rastlanıyordu.

Page 1429: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu çoğu zaman, Latince ya daGrekçe, Ortaçağ'ın pek güzeltanımladığı kısa bir özdeyişti:"Unde? Inde?", "Homo haminimonstrum.", "Astra, castra, namen,numen,", "Mega biblion, megacanon", "Sapere ande,", "Fiat ubivult"[118] vb; kimi zaman görünürhiçbir anlamı olmayan Grekçe birsözcük; "Anagkofagia"; belki demanastır yaşamına acı bir anıştırmagizliydi, kim bilir; kimi zaman dakurallara uygun bir altılık dize ileifade edilen basit bir manastır

Page 1430: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

disiplinini anlatan bir özdeyiş:"Coelestem dominum, terrestremdicito domnum."[119] Bir depassim[120] çetrefil karalamalarvardı ki, zaten pek az Grekçe bilenJehan bunlardan hiçbir şeyanlamıyordu; bunların hepsininüzerinden de yerli yersiz, yıldızlar,insan ya da hayvan resimleri,birbirini kesen üçgenler geçiyordu;bu da hücrenin karalanmışduvarlarını maymunun mürekkebebatırılmış bir kalemi üzerindedolaştırdığı bir sayfa kâğıda

Page 1431: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benzetmeye bir hayli yardımcıoluyordu.

Ayrıca, hücrenin bütünü genelbir başıboşluk, bir ören görünümüsergiliyordu; mutfak eşyasınınderbederliği buranın efendisinin birhayli zamandan beri başka işleryüzünden bunlardan uzaklaştığınıdüşündürüyordu.

Bununla birlikte, garipresimlerle süslü büyük birelyazmasının üzerine eğilen buefendi düşüncelerine durmadan

Page 1432: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

takılan bir fikirle eziyet çekiyormuş,bunu bir türlü kafasındanatamıyormuş gibiydi; bu dahadoğrusu Jehan'ın, ağabeyinin yükseksesle düş gören bir ham hayalcigibi, ara sıra bağırdığını işitincevardığı bir yargıydı:

"Evet, Manou öyle söyler,Zerdüşt de onu öğretirdi, güneşateşten doğar, ay güneşten. Ateşbüyük bütünün ruhudur. Onun basitatomları boyuna, sonsuz akımlarlayeryüzüne dökülür, akar ve yayılır.

Page 1433: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu akımlar, gökyüzünde kesiştiklerinoktalarda ışık doğururlar;yeryüzünde kesişme noktalarındaaltın üretirler. Işıkla altın aynışeydir: Somut halde ateş. Aynımaddenin görülebilenden .dokunulabilene; akışkandan katıya;su buharından buza olan ayrımıdır,başka hiçbir şey değil. Bunlar hiçde düşlem değildir, doğanın genelyasasıdır bu. Ama ne var ki, bugenel yasanın gizemini bilimeçekmek için ne yapmalı acaba?Nasıl! Elime yayılan bu ışık, altın,

Page 1434: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öyle mi? Belirli bir kurala uyarakgenişleyen şu aynı atomlar! Nasıletmeli? Kimisi bir güneş ışınınıtoprağa gömmeyi düşündü. İbn-iRüşd... evet, evet, İbn-i Rüşd. Buİbn-i Rüşd Kordoba'daki büyükMüslüman cemaatinin camisinde,soldaki ilk filayağının dibinebunlardan bir tanesini gömdü; nevar ki, çalışmanın başarıya ulaşıpulaşmadığını anlamak için mahzenancak sekiz bin yıl sonraaçılabilecek."

Page 1435: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hay aksi şeytan!" diye söylendiJehan kendi kendine. "Bir altınlirayı beklemek için pek uzun birzaman, doğrusu ya!"

Başdiyakoz dalgın dalgınsürdürdü:

"...Kimisi de Sirius yıldızınınbir ışınıyla çalışmanın daha doğruolduğunu düşündü. Ne var ki, buışını saf olarak ele geçirmek pekgüç, çünkü gelip ona karışan birçokyıldızın varlığını da hesaba katmakgerekir. Flamel'e gelince, o

Page 1436: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğrudan doğruya yeryüzündekiateşle çalışmanın daha kolayolduğunu söyler. Flamel, bu işe nekadar uygun, önceden saptanmış birad! "Flamma!"[121] Evet, ateş.Hepsi bu kadar işte. Elmas kömürüniçinde, altın ateşin içinde. Evetama, onu oradan nasıl çıkarmalı?Magistri'nin söylediğine göre,çalışma sırasında anılması bu işiçin yeterli olan öyle tatlı, öylegizemli bir sihir dolu cazip kadınadları varmış ki! Bu konudaManou'nun söylediklerini okuyalım:

Page 1437: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kadınların saygı gördükleriyerlerde tanrılar hoşnuttur; onlarınhor görüldüğü yerde Tanrı'ya duaetmek faydasızdır. Bir kadının ağzılier zaman saftır; bu, akan bir sudur,bir güneş ışınıdır. Bir kadının adısevimli, tatlı, düşsel olmalıdır; uzunsesli harflerle bitmeli, kutsanmışsözcüklere benzemelidir." Evet,bilge bilginin hakkı var; gerçektende, Maria, Sophia, Esmeral... Tüh,lanet olsun! Hep bu düşünce!"

Kitabı hışımla kapadı.

Page 1438: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kendisini tedirgin eden budüşünceyi kovmak istermiş gibielini alnından geçirdi. Sonramasanın üzerinden bir çiviyle, sapısihirli harflerle garip biçimdeboyanmış küçük bir çekiç aldı.

Başdiyakoz acı birgülümsemeyle:

"Bir süreden beri bütündeneylerimde başarısızlığauğruyorum!" dedi. "Bir saplantıbeni eline geçirdi, ateşten birdamga gibi beynimi dağlıyor.

Page 1439: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sadece lambası fitilsiz, yağsızyanan Cassiodorus'un gizini elegeçiremedim. Oysa pek basit birşey bu!"

Jehan ağzının içinde:

"Vay canına!" diye söylendi.

Rahip sürdürdü: "...Demek ki,bir adamı zayıflatıp deli etmek içinsefil bir tek düşünce yetiyor! Ah!Claude Pernelle benim bu halimlene kadar alay ederdi, o kadın kiNicolas Flamel'i büyük yapıtını

Page 1440: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

devam ettirmekten bir an biledurduramamıştı! Ne demek!Zechiele'nin sihirli çekicini elimdetutuyorum! O korkunç hahambaşınınhücresinin derinlerinden, bu çekiçlebir çiviye her vuruşunda mahkûmettiği düşmanlarından birini, isterseiki bin fersah ötede olsun, onuyutuveren toprağın altına tam birkulaç batırıyordu. Bir akşam bukeramet sahibi kişinin kapısınıdikkatsizce çarptığı için Fransakralı bile kendi Paris'ininsokaklarında diz kapağına kadar

Page 1441: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

toprağa gömüldü. Bu tam üç yüzyılönce oldu. Ee, peki, çekiç ve çivibende; bunlar benim elimde taşyontucunun elindeki araçlardan hiçde daha korkunç değil. Söz konusuolan da sadece Zechiele'ninçivisinin üzerine vururken söylediğisihirli sözcüğü bulmak!"

"Çocuk oyuncağı!" diyeaklından geçirdi Jehan.

Başdiyakoz öfkeyle: "Durbakalım, hele bir deneyelim" diyesözlerini sürdürdü. "Eğer

Page 1442: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başarırsam çivinin başından mavikıvılcım fışkırdığını göreceğim.Emen-hetan! Emen-hetan! Hayır, budeğil. Sigeani! Sigeani! Bu çiviPhoebus adını taşıyan kimseninmezarını açsın!.. Lanet olsun! Hepo... hep aynı düşünce!"

Ve öfkeyle çekici attı. Sonrakoltuğun içine, masanın üzerineöylesine bir yığıldı ki muazzamarkalığı ardında Jehan onu gözdenyitirdi. Birkaç dakika, sadece, birkitabın üzerinde titreyerek büzülen

Page 1443: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yumruğunu görebildi.

Birdenbire Dom Claude ayağakalktı, bir keski aldı, sessizceduvara büyük harflerle şu Grekçesözcüğü kazıdı:

'AN'AГKH

Jehan kendi kendine, "Ağabeyimçıldırmış," diye söylendi; "Fatum"[122] diye yazsa çok daha yerindeolurdu. Herkes Grekçe bilmekzorunda değil ki!"

Page 1444: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz döndü, koltuğunaoturdu ve başı ağır ve ateşler içindeyanan bir hastanın yaptığı gibikafasını ellerinin üzerine koydu.

Öğrenci şaşkın şaşkın ağabeyiniinceliyordu. Kendisi yüreğini açıktutar, dünyada yasa diye ancakdoğanın saf yasasına uyardı;tutkuların eğilimleri üzerindeakmasına karşı koymazdı, büyükheyecanlar gölünde her sabahöylesine bol bol yeni arklaraçıyordu ki, onun gölü hep

Page 1445: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kupkuruydu. Bu nedenle, delikanlışu insan tutkuları denizinin birçıkıştan yoksun edildiği zaman nasılbir şiddetle köpürüp kaynadığını,nasıl biriktiğini, nasıl kabardığını,nasıl taştığını, yüreği ne dereceoyduğunu, setlerini yıkıp, yatağınıçatlatıncaya kadar nasıl içhıçkırıklarla, boğuk titremelerlepatladığını bilmiyordu. ClaudeFrollo'nun sert ve dondurucu dışgörünüşü, şu sarp, aşılmaz, soğukerdem yüzeyi Jehan'ı hep aldatmıştı.Etna Dağı'nın karlarıyla kaplı şu

Page 1446: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzün altında ne derece kaynar,şiddetli, derin lavlar bulunduğununeşeli, kaygısız öğrenci asladüşünmemişti.

Bunları birdenbire ayrımsadımı, bilmiyoruz; ama bütünhavailiğine karşın, görmemesigerekeni gördüğünü, ağabeyiniruhunun en gizli davranışlarındanbirinde habersizce yakaladığım veClaude'un bunun ayırdındaolmaması gerektiğini çok iyi anladı.Kardeşinin başlangıçtaki

Page 1447: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hareketsizliğine yenidengömüldüğünü görünce, yavaşçacıkbaşını geri çekti, yeni gelen vegeldiğini haber veren bir kimsegibi, kapının arkasında birtakımgürültüler yaptı.

Hücrenin içinden Başdiyakoz:

"Girin!" diye bağırdı. "Ben desizi bekliyordum. Anahtarı mahsuskapının üzerinde bıraktım. Buyurun,üstat Jacques."

Öğrenci cesaretle içeri girdi.

Page 1448: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böyle bir yerde, böyle bir ziyaretinfazlasıyla rahatsız ettiğiBaşdiyakoz, oturduğu koltuktaürperdi.

"Nasıl! Jehan, sen misin?"

Jehan o kıpkırmızı, küstah veneşeli yüzüyle:

"Eh!" dedi, "Önünde sonundagene de biri," dedi.

Dom Claude'un yüzü yenidenciddi ifadesine bürünmüştü.

Page 1449: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne yapmaya geldiniz buraya?"

Öğrenci terbiyeli, alçakgönüllüve acıklı bir tavır takınmayaçalışarak ve masum bir hallebaşlığını ellerinde döndürerek:

"Ağabeyciğim," dedi, "sizdenbir ricada bulunmaya..."

"Ne?"

"Pek büyük bir gereksinmeduyduğum bir ahlâk dersi istemeyegeldim," diyen Jehan, "Daha da çok

Page 1450: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gereksinme duyduğum bir parçapara istemeye," diye eklemeyecesaret edemedi. Cümlesinin bu sonbölümü yayımlanamadı.

Başdiyakoz soğuk bir sesle:

"Efendi, sizden hiç hoşnutdeğilim," dedi.

Öğrenci, "Çok yazık!" diyerekiçini çekti.

Rahip Claude koltuğunu çeyrekdaire döndürdü ve gözlerini Jehan'a

Page 1451: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikerek:

"Sizi gördüğüme çok memnunoldum," dedi.

Bu korkunç bir konuya girişdemekti. Jehan zorlu bir çarpışmayahazırlandı.

"Jehan, bana her gün sizinhakkınızda yakınmalar getiriyorlar.Küçük Vikont Albert deRamonchamp'ı sopaylayaraladığınız o dövüşme nediröyle?..."

Page 1452: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehan, "Aman canım!" dedi, "nebüyük şey! Atını çamurların içindekoşturup öğrencileri yukarıdanaşağı çamura bulayarak eğlenen beşpara etmez bir maiyet beyzadesi!"

Başdiyakoz üsteledi:"Giysilerini yırttığınız şu MahietFargel olayı nedir? 'Tunicamdechiraverunt'[123] diyor şikâyetmektubu."

"Adam sen de! Montaigu'nünkötü bir hırkası! Hepsi bu kadar

Page 1453: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işte!"

Şikâyet "tunicam" diyor,"cappettam" demiyor. Latincebiliyor musunuz?"

Jehan buna yanıt vermedi.

Rahip başını sallayarak:

"Evet!" diye üsteledi. "İşteöğrenim ve yazın bu dereceleredüştü şimdi. Latince şöyle böylebiliniyor, Süryanice hiç bilinmiyor,Grekçeden öylesine nefret ediliyor

Page 1454: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ki, en bilginler için bile sözcüğüokumadan atlamak hiç de bilgisizliksayılmıyor da deniliyor ki:'Graecum est, non legitur.'"[124]

Öğrenci korkusuzca ve kararlıbir tavırla gözlerini kaldırdı:

"Saygıdeğer ağabeyciğim,şurada, duvarda yazılı olan şuGrekçe sözcüğü güzel Fransızdiliyle açıklamama izin verirmisiniz?"

"Hangi sözcük?"

Page 1455: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"'AN'AГKH"

Bir yanardağın gizlisarsıntılarını dışarıya bildirenduman tutamı gibi, Başdiyakoz'unsapsarı yanaklarına hafif bir kızıllıkyayılıverdi. Öğrenci bunu bellibelirsiz ayrımsadı.

Ağabey büyük bir çabayla:

"Ee, Jehan," diye kekeledi, "busözcüğün anlamı nedir?"

"YAZGI"

Page 1456: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dom Claude gene sapsarıkesildi, öğrenci de kaygısız tavrıylasürdürdü.

"Şu biraz yukarıdaki, aynı elinkazıdığı Grekçe 'anagneia' sözcüğüde 'kirlilik'. Görüyorsunuz ki,Grekçemizi az buçuk biliyoruz."

Başdiyakoz hiç sesiniçıkarmadan duruyordu. Bu Grekçedersi onu dalgınlaştırmıştı. Şımarıkbir çocuğun bütün inceliklerinesahip olan küçük Jehan isteğiniortaya atma zamanının geldiğine

Page 1457: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karar verdi. Böylece, son derecetatlı bir sesle söze başladı:

"Ağabeyciğim, haklı bir davadabilmem hangi delikanlılara veyumurcaklara, 'quibusdammormosetis'e savrulan birkaç kötütokat ve yumruk için bana bukorkunç suratı takınacak kadar mıbenden nefret ediyorsunuz?Görüyorsunuz ya, Claudeağabeyciğim, Latincemi debiliyorum pekâlâ."

Ne var ki, bütün bu okşayıcı

Page 1458: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüze gülücülüğün ağabeydealışılagelen o her zamanki etkisigörülmedi. Üç başlı cehennembekçisi köpek ballı pastayıısırmıyordu. Başdiyakoz'unalnından tek bir çizgi bile silinmedi.

Sert bir sesle, "Sözü nereyegetirmek istiyorsunuz?" dedi.

Jehan yüreklilikle, "Aa, evet,konuya gelelim! Sorun şu!" dedi."Paraya gereksinmem var."

Bu küstah açıklama karşısında,

Page 1459: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz'un yüzü tam anlamıylaöğüt verici babacan bir ifadeyebüründü.

"Biliyorsunuz ki, Bay Jehan,bizim Tirechappe Malikânesi, yirmievin haracıyla gelirini üst üstekorsanız, bize ancak otuz dokuzParis lirası, on bir metelik, altıdinar getiriyor. Paclet Kardeşlerzamanına göre yarı yarıya daha çok;ama gene de fazla bir şey değil."

Jehan ayak direyerek, "Parayakesinlikle gereksinmem var," dedi.

Page 1460: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Biliyorsunuz ki, ruhanimahkeme bizim yirmi bir evin tampiskoposluk tımarının içinedüştüğüne ve bunu ancak sayınpiskoposa altı Paris lirasıdeğerinde yaldızlı gümüş iki marködeyerek satın alabileceğimizekarar verdi. Oysa, bu iki markıhenüz bir araya getiremedim. Bunusiz de biliyorsunuz.

Jehan tam üçüncü kez, "Benparaya gereksinmem olduğunubiliyorum," diye yineledi.

Page 1461: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki, bu parayı neyapacaksınız?"

Bu soru Jehan'ın gözlerinde birumut ışığı parlattı. Yüze gülücü vetatlı tavrına büründü hemen:

"Bakın, sevgili Claudeağabeyciğim, size hiç de kötü birniyetle başvurmuyorum. Sizinparacıklarımızla meyhanelerdehovardalık etmeye, Parissokaklarında altın sırma işlemelibir palto ve peşimde uşağımla, 'cummeo laquasio', gezinmek söz konusu

Page 1462: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değil. Hayır, ağabey; bu parayı birhayır işi için istiyorum."

Claude bir parça şaşırarak:

"Hangi hayır işi?" diye sordu.

"Arkadaşlarımdan ikisi dindarbir yoksul dul kadının çocuğu içinkundak takımı almak istiyorlar.Sevaptır. Üç florine mal olacak, bende kendi payıma düşeni vererekkatkıda bulunmak istiyorum."

"O iki arkadaşınızın adları

Page 1463: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nedir?"

"Tepeleyici Pierre ve Palaz-Yiyen Baptiste."

Başdiyakoz, "Hımmm!" dedi."İşte, bir büyük mihraba birhumbara topunun yakıştığı kadarhayır işlerine yaraşan adlar."Doğruyu söylemek gerekirse, Jehanpek yersiz arkadaş adları seçmişti.Bunun çok geç ayırdında oldu.

Akıllı, zeki Claude, "Sonra da,"diye üsteledi, "üç florine mal

Page 1464: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olacak bu kundak takımı nasıl şeyöyle? Hem de dindar bir kadınınçocuğu için! Ne zamandan beri dulve yoksul kadınların çocuklarıkundağa konuluyor?"

Jehan bir kez daha buzları kırdı:

"Peki öyleyse! Evet, bu akşamVal-d'Amour'da Isabeau laThierrye'yi seyretmeye gitmek içinparaya gereksinmem var!"

"Pis sefil!" diye haykırdı rahip.

Page 1465: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Anagneia," dedi Jehan da.

Öğrencinin belki de muziplikolsun diye hücrenin duvarındanaldığı bu söz rahip üzerinde garipbir etki yaptı. Adam dudaklarınıısırdı ve öfkesi yüzünün kırmızılığıiçinde yatıştı. Bunun üzerineJehan'a:

"Gidin buradan," dedi. "Birisinibekliyorum."

Öğrenci bir çaba daha gösterdi:

Page 1466: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Claude ağabeyciğim, hiçolmazsa karnımı doyurmak içinbana bir küçük Paris lirası olsunverin."

Dom Claude, "Gratien'in'Papalık Fetvaları'nınneresindesiniz?" diye sordu.

"Defterlerimi yitirdim."

"Latin edebiyatının neresinegeldiniz?"

"Horatius kitabımı çaldılar."

Page 1467: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Aristoteles'te nereye kadargeldiniz?"

"Aa, sahi, ağabey! Sapkınlıkmezhebindekilerin hatalarını herzaman Aristoteles metafiziğininçalılarına gizlediklerini söyleyen şuulu rahip kimdi, kuzum? Lanet olsunAristoteles'e! Ben dinimi onunmetafiziğinde parçalayıp yaralamakistemiyorum." Başdiyakoz,"Delikanlı!" diye sözlerinisürdürdü, "Kral'ın son gelişindePhilippe de Comines adında bir

Page 1468: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

soylu kişi vardı, atının haşasıüzerinde size düşünmeniziöğütleyeceğim şu özdeyiş vardı;Qui non laborat non manducet."[125]

Öğrenci, parmağı kulağında,gözü yere dikili, öfkeli bir suratla,bir süre sesini çıkarmadan durdu.Sonra birdenbire, birkuyruksallayan kuşunun canlıçevikliğiyle Claude'a doğru döndü.

"Demek ki, benim iyi yürekliağabeyciğim, ekmekçiden bir parça

Page 1469: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kuru ekmek almak için bir meteliğide bana çok görüyorsunuz, öylemi?"

"Qui non laborat non manducet."

Başdiyakoz'un bu acımasızyanıtı üzerine Jehan, hıçkırarakağlayan bir kadın gibi, başınıellerinin içine gömdü, büyük birüzüntü ifadesiyle bir şeylerhaykırdı: "Otototototay!"

Bu çılgınca çıkış karşısında pekşaşıran Claude:

Page 1470: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bu da ne demek böyle,Efendi?" diye sordu.

Öğrenci, "Ee, peki, ne varyani?" dedi. Bir yandan da,gözyaşlarının kızarıklığını vermekiçin yumruklarını bastırdığı küstahgözlerini Claude'a dikmişti."Grekçe bu! Eschyle'in acıyı çok iyibelirten ölçülü bir sözü."

Sözün burasında öylesinemaskara ve öylesine çıngıraklı birkahkaha kopardı ki, rahibigülümsetti. Bu, gerçekten de

Page 1471: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Claude'un hatasıydı; bu çocuğu bukadar şımartacak ne vardı?

Bu gülümsemeyle yüreklenenJehan:

"Ah, benim iyi yürekli Claudeağabeyciğim!" dedi. "Şu tabanıdelik ayakkabılarıma bir bakın.Dilini çıkaran pabuçlardan dahatrajik bir şey var mıdır budünyada?"

Başdiyakoz çabucak ilksertliğine dönmüştü: "Size yeni

Page 1472: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

potinler yollarım; ama para asla."

Jehan, "Ah, ağabeyciğim, bir tekliracık, n'olursunuz!" diye sürdürdüsözlerini yalvararak. "Sözveriyorum, Gratien'i ezbereöğreneceğim, Tanrı'ya inanacağım,gerçek bir bilim ve erdemPythagoras'ı olacağım. Ama n'olur,lütfen, bir tek liracık! Şurada, takarşımda bir yabanıldan ya da birrahip burnundan daha karanlık, dahapis kokulu açık ağzıyla duranaçlığın beni ısırmasını mı

Page 1473: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

istiyorsunuz yoksa?"

Dom Claude kırışık başınısalladı; "Qui non laborat..."

Jehan onun sözünütamamlamasına fırsat vermedi:

"Pekâlâ öyleyse!" diye bağırdı."Canım cehenneme! Yaşasın neşe!Meyhaneye gideceğim,dövüşeceğim, şarap çanaklarınıkıracağım, gidip kızlarlabuluşacağım! Var mı dahadiyeceğin!" Bunları söyledikten

Page 1474: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra, başlığını duvara fırlattı,parmaklarım da kastanyet gibişaklattı.

Başdiyakoz kaygılı bir tavırlaona baktı.

"Jehan, sizin hiç ruhunuz yok."

"Öyleyse, Epicurius'a göre, adıolmayan bir şeyden yapılmış birbilmem neden yoksunum ben."

"Jehan, ıslah olmayı ciddi birbiçimde düşünmeniz gerek."

Page 1475: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öğrenci, sırasıyla birağabeyine, bir de fırındakiimbiklere bakarak:

"Aa! Yoo!" diye bağırdı."Burada her şey, düşünceler de,şişeler de boynuzlu demek ki!"

"Jehan, çok kaygan bir eğiminüzerindesiniz. Nereye gittiğinizibiliyor musunuz?"

"Meyhaneye," dedi Jehan.

"Meyhane ibret direğine

Page 1476: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

götürür."

"O da bir başkası gibi bir fenerdireğidir. Kim bilir, belki de Diojenbununla aradığı adamı bulurdu."

"İbret direği darağacınagötürür."

"Darağacı bir ucunda bir insan,öbür ucunda da bütün dünya olanbir terazidir."

"Darağacı cehenneme götürür."

Page 1477: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O büyük bir ateştir."

"Jehan, Jehan, sonu fena olur."

"Başlangıcı iyi olmuş olur."

Tanı o sırada merdivende birayak sesi işitildi.

Başdiyakoz bir parmağınıdudaklarına götürerek:

"Sus!" dedi. "İşte üstat Jacquesgeliyor." Sonra da alçak sesle,"Dinleyin, Jehan," diye ekledi.

Page 1478: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Burada görüp işittiklerinizdenhiçbir zaman, hiç kimseye bir şeysöylemeyin. Çabucak şu fırınınaltına saklanın ve sakın sesiniziçıkarmayın."

Öğrenci fırının altına saklandı.Orada aklına parlak bir fikir geldi.

"Claude ağabey, aklıma geldi,sesimi çıkarmamam için bir florinisterim."

"Susst! Söz veriyorum."

Page 1479: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bunu bana hemenvermelisiniz."

Başdiyakoz öfkeyle ona kesesiniatarak:

"Al öyleyse!" dedi.

Jehan fırının altına sokuldu vekapı açıldı.

Page 1480: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VKaralar Giyinmiş İki

Adam

İçeri giren adamın kara bircüppesi, karanlık bir yüzü vardı.Pekâlâ tahmin edebileceğiniz gibi,her şeyi kendi isteğince görüpdinleyebilecek şekilde köşesineyerleşen dostumuz Jehan'ın ilkbakışta gözüne çarpan şey, bu yenigelen kimsenin giysisinin de,yüzünün de son derece üzgün

Page 1481: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oluşuydu. Bununla birlikte, bu yüzeyayılan bir yumuşaklık, bir tatlılıkvardı; ama bu bir kedi ya da yargıçyumuşaklığı idi, tatsız, yavan biryumuşaklıktı. Saçları bir hayliağarmıştı, yüzü buruşuk, yaşıaltmışa yakındı; gözlerinikırpıştırıyordu; adamın kaşlarıbeyaz, dudakları sarkık, elleriiriydi. Jehan adamın ne menem şeyolduğunu, yani hiç kuşkusuz birhekim ya da bir adliyeci olduğunuanlamıştı. Adamın burnu ağzındançok uzaktaydı ki bu, ahmaklık

Page 1482: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işaretidir. Öğrenci bütün bunlarıgörüp saptadıktan sonra, bu kadarrahatsız bir durumda, böylesinesevimsiz kimselerle geçireceği obitip tükenmek bilmeyen zamanaüzülerek, deliğine iyice büzüldü.

Bu arada Başdiyakoz bu adamgelince ayağa bile kalkmamıştı.Gelene kapının yanında duran biriskemleye oturmasını işaret etti.Daha önceki bir düşüncenindevamına benzeyen birkaç dakikalıksessizlikten sonra ona koruyucu bir

Page 1483: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle:

"Günaydın, üstat Jacques," dedi.

Karalar giyinmiş adam da:

"Günaydın, üstadım!" diye yanıtverdi.

Bu, bir yanda "üstat Jacques"ile öbür yanda "üstadım"sözcüklerinin söylenişlerindeki ikitarzda, "sayın bay"la "bay"arasındaki, "domine" ile "domne"arasındaki ayrım vardı. Bu hiç

Page 1484: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kuşkusuz üstatla çırağınınkarşılaşmasıydı.

Üstat Jacques'ın bozmaktançekindiği yeni bir sessizliktensonra, Başdiyakoz:

"Ee, başarabiliyor musunuz?"diye sordu.

Beriki üzgün bir gülümsemeyle:

"Ne yazık ki, hayır, üstadım,"dedi. "Hâlâ üflüyorum. İstediğinizkadar kül. Ama bir tek altın

Page 1485: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kıvılcımı bile yok."

Dom Claude bir sabırsızlıkişareti yaptı.

"Ben size onu sormuyorum,üstat Jacques Charmolue. Şu sizinsihirbazın davasını soruyorum.Sayıştay kâhyasının adı MarcCenaine mi demiştiniz?Büyücülüğünü itiraf ediyor mu?Soruşturma işinize yaradı mı?"

Üstat Jacques hep o üzgüngülümsemesiyle:

Page 1486: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne yazık ki, hayır," diyeyanıtladı. "O avuntuyu henüz eldeedemedik. Bu adam bir çakıl taşı.Onu Marche-aux-Pourceaux'dafokur fokur kaynatsak, gene deağzından bir tek sözcükkoparamayız. Bununla birlikte,gerçeğe ulaşmak için hiçbir şeydenkaçınmıyoruz. Adam şimdidenparamparça oldu. Şu yaşlı komikPlautus'un dediği gibi, Saint-Jean'ınbütün otlarını kullanıyoruz:

Advorsum stimulos,

Page 1487: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

laminas, crucesgue,compedesgue,Nervos, catenas, canceres,numellas, pedicas, boias.[126]

Hiçbir yarar sağlamıyor. Buadam korkunç! Ne diyeceğimibilemiyorum, sözcük bulamıyorum."

"Evinde yeni hiçbir şeybulamadınız mı?"

Üstat Jacques kemerinde asılıduran kesesini karıştırarak:"Bulmaz olur muyuz, bulduk

Page 1488: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

elbette," dedi. "Şu parşömenkâğıdını bulduk. Üzerinde bizimanlamadığımız sözcükler var. Oysacinayet davası avukatı B. PhilippeLheulier biraz İbranice biliyor,Brüksel'de Kantersten Sokağı'ndakiYahudiler davasında öğrenmiş."

Bunları derken, üstat Jacquesparşömeni açıyordu. Başdiyakoz,"Verin bana," dedi, sonra yazılarabir göz atarak, "Safi büyü, üstatJacques!" diye haykırdı. "Emen-hetan! Cadıların, büyücülerin

Page 1489: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cumartesi gecesi toplantısınageldiklerindeki haykırışlarıdır bu.'Ter ipsum, et cum ipso, et inipso!'[127] Şeytanı cehennemdeyeniden kilit altına alan buyrukturbu. 'Hax, pax, max.' Bu daHekimlikle ilgili bir söz. Kuduzköpeklerin ısırmasına karşı birformül. Üstat Jacques! Siz kilisemahkemesinde kralın vekilisiniz, buparşömen korkunç bir şey."

"Adamı yeniden sorguyaçekeriz," dedikten sonra, Üstat

Page 1490: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jacques yeniden kesesinikarıştırarak, "Bir de bakın," diyeekledi, "Marc Cenaine'in evinde nebulduk."

Rahip Claude'un fırının üzerinidolduran kaplar ailesinden bir kaptıbu. Başdiyakoz:

"A! Bir simya potası!" dedi.

Üstat Jacques o çekingen vebeceriksiz gülümsemesiyle:

"Size şunu itiraf edeyim ki,"

Page 1491: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dedi, "bunu fırın üzerinde denedim,benimkinden daha fazla bir başarıelde edemedim."

Başdiyakoz kabı incelemeyebaşladı:

"Potanın üzerine neler kazımış?Och! Och! Pireleri kaçıran birsözcük! Şu Marc Cenaine bilgisizinbiri! Bununla altınyapamayacağınıza pekâlâ inanırım!Yazın yatak odanıza koymaya yararancak, hepsi o kadar!"

Page 1492: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kralın dava vekili:

"Madem ki burada hatalardansöz ediyoruz," dedi, "yukarıgelmeden önce aşağıdaki büyükcümle kapısını inceledim. Siz, sayınüstadım, kapıdaki maden işlemeninHotel-Dieu tarafında bulunduğuna,Notre-Dame'ın ayağının dibindekiyedi çıplak resimden topuğundakanatlar bulunanın Mercuriusolduğuna kesinlikle emin misiniz?"

Rahip, "Evet," diye yanıt verdi."Bunu Augustin Nypho, hani

Page 1493: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisine her şeyi öğreten sakallıbir şeytanın sahibi şu İtalyan doktoryazıyor. Zaten, aşağı ineceğiz, bensize bunu kitaptan anlatırım."

Charmolue yerlere kadareğilerek:

"Çok teşekkür ederim, üstadım,"dedi. "Bakın, az daha unutuyordum!Şimdi aklıma geldi: Küçük büyücükızı ne zaman yakalatmamıistersiniz?"

"Hangi büyücü kızı?"

Page 1494: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sizin çok iyi tanıdığınız şuÇingene kızı; kilise mahkemesininyasağına karşın gelip her günavluda dans eden Çingene! Birkeçisi var ki Picatrix gibi matematikbiliyor, okuyup yazıyor; boynuzlarıda şeytanın boynuzları gibi; bütünÇingene milletini astırmaya yetecekbir keçi. Dava hazır bile. Yakındatamam olur, görürsünüz! Şeytanbeni çarpsın ki, çok güzel biryaratık bu oyuncu kız! Dünyanın engüzel kara gözleri onda! Mısır'ındeğerli iki elması. Ne zaman işe

Page 1495: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başlayacağız?"

Başdiyakoz'un benzi sapsarıkesilmişti. Duyulur duyulmaz birsesle:

"Ben size bildiririm," diyekekeledi. Sonra da zorluklakonuşarak, "Siz Marc Cenaine ileilgilenin," diye sürdürdü.

Charmolue gülümseyerek:

"Merak etmeyin," dedi. "Şimdidöner dönmez onu yeniden meşin

Page 1496: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işkence şiltesine bağlatırım. Amapek yaman bir adam! Benden dahabüyük elleri olan PierratTorterue'yü bile yoruyor. Şu ustaPlautus'un dediği gibi:

Nudus vinctus, centumpondo, es quando pendes perpedes.[128]

İşkence bocurgatta sürecek! Bu,elimizde olanın en iyisi. O daoradan geçecek."

Dom Claude derin bir

Page 1497: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünceye dalmış gibiydi.Charmolue'ye doğru döndü.

"Pierrat Efendi... Yani JacquesEfendi demek istedim, MarcCenaine ile ilgilenin."

"Peki, peki. Dom Claude.Zavallı adam! Mummol gibi acıçekmiş olacak. Büyücülerincumartesi ayinine gitmek de neredenaklına gelmiş, bilmem ki! Birsayıştay kâhyasının Charlemagne'ınmetnini bilmesi gerekirdi: Stryga

Page 1498: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vel masca![129] Küçük kıza gelince,–onların dediği gibi, Esmeralda–emirlerinizi bekleyeceğim. Ah!Cümle kapısının altından geçerken,kilisenin girişinde görülen düzrenkli bahçıvan resminin de neanlam taşıdığını bana anlatırsınız!'Tohum ekici' değil mi o? Hey, üstat,siz hangi düşüncelere daldınızböyle?"

Kendi iç evrenine dalan DomClaude onu artık dinlemiyordu.Charmolue rahibin baktığı yöne

Page 1499: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözlerini çevirince onun, dalgındalgın, pencereyi kaplayan birörümcek ağma gözlerini dikmiş,baktığını gördü. O sırada, martgüneşini arayan şaşkın bir sinekgelip de ağlara atıldı, oraya yapıştı.Ağının sallandığını duyunca iriörümcek hızla ortadaki hücresindendışarı çıktı, sonra da bir sıçrayıştasineğin üzerine atıldı; onu önayaklarıyla bükerken iğrençiğnesiyle de kafasını kurcalıyordu.

Kralın kilise mahkemeleri

Page 1500: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vekili, "Zavallı sinek!" dedi ve onukurtarmak amacıyla elini kaldırdı.Başdiyakoz sıçrayarak uyanmışgibi, titreyen bir şiddetle onunkolunu tuttu.

"Üstat Jacques," diye bağırdı,"yazgının yerine gelmesine engelolmayın!"

Kralın dava vekili ürkerek geridöndü. Ona, demirden bir kerpetenkolunu yakalamış gibi geldi.Rahibin bakışı sabit, şaşkın, haşin,alev alevdi ve sinekle örümceğin

Page 1501: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oluşturduğu küçük iğrenç topluluğadikilip kalmıştı.

Rahip ruhunun ta derinlerindengelirmişe benzeyen bir sesle:

"Ya! Evet," diye sözlerinisürdürdü. "İşte her şeyin simgesi:Sinek uçuyor; neşe içinde, daha yenidoğmuş; baharı ve açık havayı,özgürlüğü arıyor. Evet ya! Ne varki, uğursuz pencereyeçarpmayagörsün, oradan hemenörümcek çıkar, iğrenç pis örümcek!Zavallı oyuncu kız! Yazgısı önceden

Page 1502: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çizilmiş zavallı sinek! ÜstatCharmolue, sakın engel olmayın!Yazgı bu! Ne yazık ki, Claude,örümcek sensin. Claude sen aynızamanda sineksin de! Bilime, ışığa,güneşe uçuyordun, ezeli gerçeğinsonsuz aydınlığına ulaşmaktanbaşka bir tasan yoktu. Ama öbürdünyaya, açıklık, zekâ ve bilimdünyasına açılan göz kamaştırıcıpencereye doğru atılırken, sen eykör sinek, çılgın bilgin, yazgınınışıkla senin arana gerdiği o incecikörümcek ağını görmedin; hiçbir şey

Page 1503: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünmeden, her şeyi göze alarakkendini oraya attın, sefil çılgın! İşteşimdi de, başın parçalanmış,kanatların kopmuş, yazgının demirtelleri arasında çırpınıp duruyorsun!Üstat Jacques! Üstat Jacques!Örümceğe engel olmayın!"

Hiçbir şey anlamadan onabakakalan Charmolue:

"Emin olun ki elimi bilesürmem," dedi. "Ama üstadım,lütfen kolumu bırakın! Kerpetengibi eliniz var."

Page 1504: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz onu işitmiyordu;gözlerini pencereden ayırmaksızın:

"Ah! Çılgın!" dedi. "Şu korkunçağı, o incecik sinek kanatlarınlaparçalayabilseydin bile, ışığaulaşabileceğini mi sanıyorsun! Neyazık ki, daha ilerideki şu camı, şusaydam engeli, bütün felsefeleriGerçek'ten ayıran, tunçtan daha sertolan şu billur duvarı nasılaşabilirdin? Ey bilimin boş kendinibeğenmişliği! Nice bilgin buncauzaktan uçarak geldi de başını

Page 1505: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

orada parçaladı! Nice bilim sistemikarmakarışık, vızıldayarak şu ebedicama çarptı!"

Rahip sustu. Onu yavaş yavaşkendiliğinden bilim dünyasınadöndüren bu son düşüncelerBaşdiyakoz'u yatıştırmışabenziyordu. Jacques Charmolue şusoruyu yönelterek onu büsbütüngerçeğin bilincine çekti.

"Üstadım, altın yapmak için nezaman gelip bana yardımedeceksiniz? Başarıya ulaşmak için

Page 1506: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sabırsızlanıyorum."

Başdiyakoz acı birgülümsemeyle başını salladı:

"Üstat Jacques, MichelPsellus'ü okuyun: Dialogues deenergia et operatione daemonum?Bizim yaptığımız hiç de masum biriş değil."

Charmolue, "Aman üstadım,yavaş konuşun! Ben de bununayırdındayım," dedi. "Ne var ki,yılda otuz gümüş lirayla sadece

Page 1507: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kilise mahkemesinde kralın vekiliolunca, bir parça gizli kimyaya elatmak gerekiyor. Yalnız alçak seslekonuşalım."

Tanı o sırada fırının altındangelen bir çene ve çiğneme sesiCharmolue'nün kuşkulu, kaygılıkulağına çarptı.

"Nedir bu?" diye sordu.

Gizlendiği yerde pek rahatsızdurumda olan ve son derece canısıkılan öğrenci oralarda bayat bir

Page 1508: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ekmek kabuğuyla, küflenmiş birparça peynir bulmuş, hem biravuntu, hem de bir yemek yerine,hiçbir şeye aldırış etmeden, onlarıyemeğe koyulmuştu. Karnı çok açolduğundan çok gürültü yapıyor, herlokmayı kuvvetle çiğniyordu; bu dakralın dava vekilini telaşlandırıpkaygıya düşürmüştü.

Başdiyakoz çabucak, "Benimkedi," dedi. "Şunun altında birsıçanla karnını doyuruyor."

Bu açıklama Charmolue'yü

Page 1509: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tatmin etti. Saygılı birgülümsemeyle:

"Gerçekten de, üstadım," diyeyanıt verdi, "bütün büyükfilozofların yakınlık duyduklarıhayvanlar olmuştur. Servius'unsöylediklerini bilirsiniz: Nullusenim locus sinegenio esâ."[130]

Bu arada Jehan'ın yeni birgürültü yapmasından korkan DomClaude sayın öğrencisine cümlekapısının birlikte incelemeleri

Page 1510: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gereken kimi işlemeleribulunduğunu anımsattı da, ikisibirlikte hücreden çıktılar, dizininçenesinin biçimini almasından ciddiolarak korkan öğrenci de geniş bir"Ohh!" çekti.

Page 1511: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIAçıkta Söylenen Yedi

Küfürün YaratabileceğiEtki

Jehan Efendi deliğindençıkarken: "Te deum laudamus!"[131]

diye haykırdı. "İşte neyse, iki yarasaçekilip gitti. Och! Och! Hax! Pax!Max! Pireler! Kuduz köpekler!Şeytan! Bıktım bunlarınkonuşmalarından! Kafamın içi kilise

Page 1512: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çam gibi uğulduyor. Bir de üstelikküflü peynir! Haydi bakalım! Aşağıinelim artık, ağabeyimin kesesinialalım, içindeki bütün paralarışişelere çevirelim!"

Değerli kesenin içine sevgi vehayranlıkla bir göz attı, üstünübaşını düzeltti, potinlerini parlattı,külden boz bir renk alan zavallıkolluklarının tozunu silkeledi,ıslıkla bir hava tutturdu, bir ikiadım zıpladı, hücrede alınacak birşeyler kalıp kalmadığını araştırdı,

Page 1513: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fırının üzerinde şurada burada adicamdan, Isabeau la Thierrye'yemücevher yerine vermeyeyarayacak birkaç muskayı tırtıkladı,en sonunda da, ağabeyinin son birhoşgörüyle, kendisinin de son birkötülükle açık bıraktığı kapıyı ittive bir kuş gibi sıçrayarak yuvarlakmerdivenden aşağı indi.

Helezonun zifiri karanlıklarıiçinde, homurdanarak bir köşeyeçekilen bir şeyle dirsek dirseğegeldi. Bunun Quasimodo olduğunu

Page 1514: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tahmin etti. Bu ona o kadar gülünçgeldi ki, merdivenin geri kalanbölümünü gülmekten kasıklarını tutatuta indi. Kilise Alanı'na çıktığındahâlâ gülüyordu.

Kendisini toprak üzerindebulunca, ayaklarını yere vurdu:

"Oh!" dedi. "Kurban olduğumParis kaldırımı! Hz. Yakub'unmerdivenindeki melekleri bile soluksoluğa bırakacak lanet olasıcamerdiven! Nereden aklıma geldi deo gökyüzünü delen taş burgunun

Page 1515: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içine sokuldum, kuzum! Topu topuda küflenmiş bir parça peyniryemek ve bir tavanarasıpenceresinden Paris'in çankulelerini görmek için!"

Delikanlı birkaç adım attı, ikiyarasayı, yani Dom Claude ile üstatJacques Charmolue'yü, cümlekapısının bir oymasını hayranhayran seyreder bir durumda gördü.Ayaklarının ucuna basa basa onlarayaklaştı, Başdiyakoz'un alçak sesleCharmolue'ye:

Page 1516: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kıyıları yaldızlı şu laciverttaşın üzerine bir Hz. Eyüp resmikazdıran Guillaume de Paris'dir,"dediğini işitti. "Hz. Eyüp, kusursuzhale gelmek için denenmesi, hattaçok acı çekmesi gereken kimyataşının üzerinde görünür. RaymondLulle'ün dediği gibi: 'Subconservatione formae specificaesalva anima.'"[132]

Jehan, "Umurumda bile değil,"dedi, "para kesesi bende ya!"

Page 1517: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O sırada, arkasından, gür vekuvvetli bir sesin müthiş bir küfürdizisini sıraladığını işitti:

"Tanrı'nın belâsı! Kahrolasıca!Şeytanın arka bacağı! Ölüsükandilli! Cehennem zebanisi! Şeytankovalayasıca! Cehennem direği!"

Jehan, "Şeytan çarpsın ki," diyehaykırdı, "bu, dostum YüzbaşıPhoebus'ten başkası olamaz!"

Bu "Phoebus" sözcüğüBaşdiyakoz'un kulağına, tam da

Page 1518: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kralın dava vekiline içinden dumanve bir kral başı çıkan banyoyakuyruğunu gizleyen ejderhayıanlattığı sırada çarptı. Dom Claudeürperdi, Charmolue'yü büyük birşaşkınlığa salarak, sözünü zırp diyekesti, arkasına döndü, GondelaurierKonağı'nın kapısında uzun boylu birsubaya doğru yaklaşan kardeşiJehan'ı gördü.

Bu, gerçekten de YüzbaşıPhoebus de Châteaupers'di.Nişanlısının evinin köşesine

Page 1519: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dayanmış, bir kâfir gibi küfürediyordu.

Jehan onun elini tutarak:

"Doğrusu ya, Yüzbaşı," dedi,"pek büyük bir coşkuyla sövüpsayıyorsunuz!"

"Hepsini şeytan kovalasın!"dedi.

"Şeytan sizi kovalasın!" diyeyanıt veren öğrenci, "Durunbakalım, soylu Yüzbaşım, bu güzel

Page 1520: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söz taşkınlığı size nereden geldiböyle?"

Phoebus onun elini sallayarak:

"Özür dilerim, dostum Jehan,"diye haykırdı. "Parlayan atbirdenbire durmaz. İşte ben dedörtnala küfrediyordum. Şu akıllıuslu hanımların evinden geliyorum,oradan çıktığımda hep gırtlağımağzıma kadar küfür dolu oluyor;onları tükürmek zorundayım, yoksaboğulurum, şeytan çarpsın ki!"

Page 1521: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öğrenci, "Gidip bir şeyleriçmek ister misiniz?" diye sordu.

Bu öneri Yüzbaşıyı yatıştırdı.

"Hem de nasıl isterim; amabende metelik nanay."

"Bende var!"

"Vay canına! Görelim hele biryol!"

Jehan azamet ve sadelikle, parakesesini Yüzbaşının gözlerinin

Page 1522: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önünde açtı.

Bu sırada, Charmolue'yü derinşaşkınlıklar içinde, yüzüstü bırakanBaşdiyakoz da onların yanına kadargelmiş, birkaç adım ötede durarakher ikisini de dikkatle inceliyordu.Berikiler kendilerini keseninseyrine öylesine kaptırmışlardı ki,onun farkında bile olmadılar.

Phoebus, "Jehan, sizin cebinizdebir para kesesi demek, bir kovasuda ay demektir," diye haykırdı."Onu orada görürsünüz; ama orada

Page 1523: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değildir. Orada sadece gölgesivardır. Kahretsin! Bahse girerim kibunların hepsi de çakıl taşıdır!"

Jehan soğukça, "İşte kesemedöşediğim çakıl taşları!" dedi.

Sonra da, bir tek sözcükeklemeden, keseyi, yurdunu kurtaranbir Romalı gibi, oradaki bir binektaşının üzerine boşalttı.

Phoebus, "Ey ulu Tanrım!" diyehomurdandı. "Metelikler, mangırlar,gümüşler, dinarlar, Paris

Page 1524: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

metelikleri... daha neler de neler!Göz kamaştırıcı bir şey bu!"

Jehan ağırbaşlı ve heyecansız,öyle duruyordu. Birkaç mangırçamura yuvarlanmıştı. Yüzbaşı, ocoşkuyla, onları yerden almak içineğildi. Jehan ona engel oldu:

"Yazıklar olsun, YüzbaşıPhoebus de Châteaupers!"

Phoebus parayı saydı, gösterişlibir tavırla Jehan'a doğru döndü:

Page 1525: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Jehan, burada tam yirmi üçParis meteliği olduğundan haberinizvar mı? Coupe-Gueule(Boğazkesen) Sokağı'nda bu gecekimi soydunuz siz, kuzum?"

Jehan sarışın ve bukleli başınıarkaya doğru attı, hor görengözlerini yarı yarıya kısarak:

"Başdiyakoz ve ahmak birağabeyim var," dedi.

Phoebus, "Hay şeytanınboynuzu!" diye haykırdı,

Page 1526: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Saygıdeğer adam!"

Jehan, "Hadi gidip içelim,"dedi.

Phoebus de, "Nereye gidelim?"dedi. "La Pomme d'Eve (Havva'nınElması)'e mı?"

"Hayır, Yüzbaşım. La VieilleScience (Eski Bilim)'e gidelim.Testereyle kulp kesen yaşlı kadın.[133] Bu bir sözcük oyunudur. Pekseverim böyle şeyleri."

Page 1527: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sözcük oyunlarına lanet olsun,Jehan! Pomme d'Eve'de şarap dahaiyidir. Sonra da, kapının yanındagüneşte bir asma var, içki içerkenbeni eğlendiriyor."

Öğrenci, "Pekâlâ, hadi öyleolsun! Havva ile elmasına gidelim,"dedi.

Ve Phoebus'ün koluna girerek,"Şimdi aklıma geldi, azizimYüzbaşı, az önce Coupe-GueuleSokağı dediniz. Pek yakışıksız birkonuşma biçimi bu. Şimdi artık

Page 1528: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eskisi gibi yabanıl değiliz. Coupe-Gorge Sokağı diyoruz."

Böylece iki arkadaş la Pommed'Eve meyhanesine doğru yolakoyuldular. Bunların daha önceyerden parayı aldıklarını,Başdiyakoz'un da peşlerindengittiğini söylemeye hiç gerek yok.

Başdiyakoz kaygılı ve şaşkınonların ardı sıra gidiyordu.Gringoire ile görüşmesinden berilanetli adı bütün düşüncelerinekarışan Phoebus bu muydu?

Page 1529: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bilmiyordu; ama önünde sonundabu da bir Phoebus'tü ya. Sadece busihirli ad bile Başdiyakoz'un,tasasız iki arkadaşı sessiz ve sinsiadımlarda izlemesine, onlarınkonuşmalarını dinlemesine ve enufak hareketlerini dikkatli birkaygıyla incelemesine yetiyordu.Zaten berikiler, gelip geçenleregizlerini yarı yarıya paylaştırmaktanhiç de çekinmeyerek öylesine avazavaza konuşuyorlardı ki, nesöylediklerini duymaktan dahakolay bir şey olamazdı. Düellodan,

Page 1530: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızlardan, şarap testilerinden,çılgınlıklardan söz ediyorlardı.

Bir sokağın dönemecinde,yakınlardaki bir yol kavşağındangelen bir tef sesi kulaklarına çarptı.Claude Frollo subayın öğrenciye:

"Tüh! Vay canına! Adımlarımızısıklaştıralım," dediğini işitti.

"O da neden, Phoebus?"

"Çingene kızının benigörmesinden korkuyorum."

Page 1531: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hangi Çingene kızı?"

"Bir keçisi olan küçük kız."

"Esmeralda mı?"

"Ta kendisi, Jehan. Onun oşeytan çarpası adını hepunutuyorum. Çabuk olalım, benitanıyıverir. Bu kızın sokakta yanımagelmesini istemiyorum."

"Onu tanıyor musunuz,Phoebus?"

Page 1532: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sözün burasında BaşdiyakozPhoebus'ün arsız arsız sırıttığını veJehan'ın kulağına eğilerek alçaksesle ona birkaç kelime söylediğinigördü. Sonra da Phoebus birkahkaha attı ve başını utkulu birtavırla salladı.

Jehan, "Gerçekten mi?" dedi.

Phoebus, "Şeytan beni çarpsınki gerçek!" dedi.

"Bu akşam mı?"

Page 1533: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bu akşam."

"Geleceğine emin misiniz?"

"Deli misiniz siz, Jehan? Bugibi şeylerden hiç şüphe edilir mi?"

"Yüzbaşı Phoebus, siz mutlu birjandarmasınız!"

Başdiyakoz bütün bu konuşmayıişitti. Dişleri birbirine çarptı. Gözlegörülen bir ürperti bütün vücudunusardı. Bir an durdu, sarhoş gibi, birbinek taşına dayandı, sonra yeniden

Page 1534: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

neşeli iki çapkının peşine düştü.

Onlara yetiştiği sırada, berikilerkonuyu değiştirmişlerdi. Avaz avazeski bir şarkıyı söylediklerini işitti:

"Petits-Carreaux'luçocuklarDanalar gibi asılırlar."

Page 1535: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIIAsık Suratlı Rahip

Ünlü la Pomme d'Evemeyhanesi Üniversite'nin içinde,Rondelle Sokağı ile BatonnierSokağı'nın kesiştiği köşedeydi.Burası, zemin katta, oldukça geniş,pek basık, ortadaki kemer boynusarı boyalı iri bir desteğe dayanankubbeli bir salondu; her yandamasalar, duvara asılı parlak, kalaylımaşrapalar vardı; her zaman çok

Page 1536: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sayıda içki içenle dolu olur, birsürü kız bulunurdu; sokağa bakanbir camekanı, kapısında bir asması,bu kapının üstünde de bir elmaylabir kadın resmi boyanmış,yağmurdan paslanmış, demir bir şişüzerinde rüzgârda dönen sactancırlak bir levha görülürdü.Kaldırıma bakan bu bir çeşitfırıldak meyhanenin tabelasıydı.

Hava kararıyordu. Yol kavşağıkapkaranlıktı. Mumlarla dolumeyhane, uzaktan, karanlıklar

Page 1537: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içindeki bir demirhane gibi pırılpırıldı. Bardakların, tıkınmaların,küfürlerin, kavgaların kırıkcamlardan dışarı taşan gürültüsüişitiliyordu. Salonun sıcaklığınıncama yaydığı pus arasından,belirsiz yüzlerce suratın kaynaştığıgörülüyordu. Arada sırada dagürültülü bir kahkaha sivrilipçıkıyordu. Sokakta kendi işlerinegiden insanlar bu parıltılı camınönünden gözlerini orayaçevirmeden geçerlerdi. Yalnız,arada sırada, hırpani kılıklı bir

Page 1538: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küçük oğlan camın pervazına kadarayaklarının ucunda yükselipmeyhaneye, o zamanlar sarhoşlarınpeşini kovalayan o alaycı eskiyuhalamayı fırlatırdı: "Baykuşlar,sarhoşlar, sarhoşlar!"

Bu arada, gürültülü meyhaneninönünde, bir adam, boyuna orayabakarak, mızraklı bir devriye erininnöbet kulübesinden ayrılmadığıgibi, oradan uzaklaşmayarak, bıkıpusanmadan sakin sakin geziniyordu.Geniş pelerini gözlerine kadar

Page 1539: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıkıyordu. Bu pelerini, hiçkuşkusuz, mart gecelerininsoğuğundan korunmak yahut belkide giysilerini gizlemek amacıyla,meyhanenin bitişiğindeki eskicidükkânından yeni almıştı. Aradasırada kurşun kafesli bulanıkcamların önünde duruyor, dinliyor,bakıyor ve ayağını yere vuruyordu.

En sonunda meyhanenin kapısıaçıldı. Onun da beklediği buydugaliba. İçeriden iki sarhoş çıktı.Kapıdan dışarı vuran ışık bir an

Page 1540: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onların neşeli yüzüne kızıl bir renkverdi. Pelerinli adam sokağın öbüryanında, bir kapının içinegizlenerek, gözetlemesini sürdürdü.

Sarhoşlardan biri, "Şeytançarpsın hepinizi!" dedi. "Neredeysesaat yediyi çalacak. Benim buluşmasaatim de bu."

Arkadaşı da ağırlaşan bir dille:

"Size Mauvaises-Paroles(Kötü-Sözler) Sokağı'ndaoturmadığımı söyledim," diye ayak

Page 1541: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diriyordu, "Indignus qui inter malaverba habitat.[134] Benim evimJean-Pain-Mollet Sokağı'nda, invico Johannis-Pain-Mollet. Bununaksini söylerseniz bir tekboynuzludan daha daboynuzlusunuz! Herkes bilir ki birayının sırtına bir kez binen bir dahahiç korkmaz; ama sizin burnunuzhep eğlence kokusu alıyor, tıpkıSaint-Jacques de l'Hopital gibi."

Öbürü de, "Jehan, dostum, sizsarhoşsunuz," diyordu.

Page 1542: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beriki yalpalayarak:

"Bunu söylemek hoşunuzagidiyor; ama Phoebus, Platon'unyüzünün yandan görünüşünün avköpeğine benzediği kanıtlandı."

Hiç kuşkusuz okuyucu dahaönceden bizim ahbapları, yüzbaşıile öğrenciyi tanımıştır. Onlarıkaranlıklar içinden gözetleyenadamın da onları tanıdığı belliydi;çünkü öğrencinin yüzbaşıyayaptırdığı bütün zikzakları ağıradımlarla izliyordu. İçkiye daha

Page 1543: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alışık olan yüzbaşı bütünsoğukkanlılığını koruyordu.

Pelerinli adam dikkatledinleyince şu ilginç konuşmayıtümüyle işitebildi:

"Hey fitil! Düzgün yürümeyeçalışın bir parça, öğrenci efendi.Biliyorsunuz ki sizden ayrılmamgerekiyor. İşte saat yediyi çaldı. Birkadınla buluşacağım."

"Siz beni bırakın, a canım!Yıldızlar, ateş mızrakları

Page 1544: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görüyorum ben. Siz tıpkıkahkahadan çatlayan DampmartinŞatosu gibisiniz."

"Ninemin siğillerinin başı için,Jehan, bu aşırı bir inatlasaçmalamaktır, doğrusu ya. Sahi, iyiki aklıma geldi, Jehan, bir parçacıkparanız arttı mı?"

"Pek sayın Rektör efendi, hiçhata yok, küçük bir öldürme, parvaboucheria."

"Jehan, dostum Jehan!

Page 1545: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Biliyorsunuz ki, şu küçükle Saint-Michel Köprüsü'nün ucundabuluşacağım, onu köprünün kötükadını Falourdel'in evinden başkabir yere götüremeyeceğimi ve onada oda parası vermem gerektiğinide biliyorsunuz. Bıyığı ağarmışahlâksız kocakarı bana veresiye deyapmaz. Jehan! Lütfen! Rahibinbütün kesesini içtik mi yoksa biz?Bir tek meteliğiniz bile kalmadımı?"

"Geçen saatleri iyi

Page 1546: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değerlendirmiş olmak bilinci çokyerinde ve lezzetli bir yemeğin tuzubiberidir."

"Hay senin canın cehenneme, emi! Yeter bu kadar saçmalık! Banabakın, şeytanlar götüresice Jehan,bir parça bozuk paranız kaldı mı?Verin onları bana, yoksa üstünüzübaşınızı arayacağım, ister Eyüp gibicüzzamlı olun, ister Sezar gibiuyuz!"

"Efendi, Galiache Sokağı'nın birucunda Verrerie Sokağı, öbür

Page 1547: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ucunda da Tixeranderie Sokağıvardır."

"Peki, evet, benim aziz dostumJehan, benim zavallı arkadaşım,Galiache Sokağı, evet, peki, pekâlâ.Ama Tanrı aşkına, kendinize gelin.Bir tek meteliğe gereksinmem var,hem de saat yedide."

"Hepiniz susun da şu nakaratadikkat edin:

Fareler kedileri yediğizaman.

Page 1548: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral Arras'ya senyör olacak;Büyük ve engin denizin,Saint-Jean Yortusu'ndadonduğu an.Görülecek ta buzun üstünden,Arraslıların çıktıklarıyerlerinden.

Phoebus, "Pekâlâ dinsizinöğrencisi, ananın barsakları keşkeseni boğsaydı da doğmaz olsaydın!"diye bağırdı, sonra da sarhoşöğrenciyi sertçe itti, o da duvaraçarparak kaydı ve gevşekçe,

Page 1549: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Philippe-Aguste'ün kaldırımıüzerine düştü.

Phoebus bir sarhoşunyüreğinden hiçbir zaman ayrılmayano kardeşçe acıma kalıntısıyla,Jehan'ı, Tanrı'nın inayetinin Paris'inbütün binek taşlarının köşesindehazır bulundurduğu ve zenginlerinçöp yığını diye hor görerek küçükdüşürdükleri o yoksulyastıklarından birinin üzerineayağıyla yuvarladı. Yüzbaşı,Jehan'ın başını bir lahana koçanının

Page 1550: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eğik düzlemi üzerine yerleştirdi,öğrenci de hemen o anda şahane birbaso sesiyle horlamaya başladı.Bununla birlikte, yüzbaşınınyüreğindeki kin büsbütünsönmemişti. Uyuyan zavallıöğrenciye:

"Çöp arabası geçerken seni dealır giderse, oh, olsun sana!" dedive uzaklaştı.

Onun peşinden hâlâ ayrılmayanpelerinli adam, bir an yerde, çöpleriçinde yatan öğrencinin önünde

Page 1551: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

durdu; bir kararsızlık içindebocalıyormuş gibiydi; sonra derinbir iç çekerek, o da yüzbaşınınardından uzaklaştı.

Eğer okurumuz isterse, biz deonlar gibi, Jehan'ı yıldızlarınhoşgörü dolu bakışları altındauyumaya bırakır, ötekilerin peşinetakılırız.

Yüzbaşı Phoebus Saint-Andre-des-Arcs Sokağı'na sapar sapmaz,birisinin peşinden geldiğiniayrımsadı. Bir rastlantıyla başını

Page 1552: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çevirince, arkasından, duvarlarasürünerek ilerleyen, gölge gibi birşey gördü. Durdu, gölge de durdu.Yeniden yürümeye başladı, gölge deyürüdü. Bu durum Phoebus'ü pekfazla kaygılandırmadı, doğrusu ya."Adam sen de!" dedi kendi kendine,"Meteliğim bile yok."

Autun Koleji'nin önündeYüzbaşı mola verdi. Kendisinin"öğrenimim" adını verdiği şeye iştebu okulda başlamıştı. Hâlâ sürüpgiden muzip öğrenci alışkanlığıyla,

Page 1553: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kardinal Pierre Bertrand'ın cümlekapısının sağında duran yontusuna,Horatius'un taşlamasında, "Olimtruncus eram ficulnus."[135]

Priapos'un o kadar acı acı yakındığıo bir çeşit hakareti yapmadanoradan asla geçemezdi. Bunu öylebir inat ve şiddetle sürdürmüştü ki,"Eduensis episcopus"[136] ibaresihemen hemen silinmişti. Böylece,her zamanki gibi yontunun önündedurdu. Sokak ıssızdı. Burnu havada,tembel tembel kordonlarınıbağladığı sırada, gölgenin ağır

Page 1554: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adımlarla kendisine doğruyaklaştığını gördü, öyle ağıradımlarla ilerliyordu ki, Phoebus bugölgenin bir pelerini ve şapkasıolduğunu rahat rahat ayrımsayacakzamanı buldu. Gölge Yüzbaşınınyanına gelince durdu ve KardinalBertrand'ın yontusundan daha dakıpırtısız olduğu yerde kaldı.Bununla birlikte, gece bir kediningözbebeklerinden çıkan o belirsizışıkla dolu bir çift gözü Phoebus'edikmiş bakıyordu.

Page 1555: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı yürekliydi ve elindekamayla karşısına çıkan birhırsızdan pek kaygı duymazdı. Nevar ki, bu yürüyen yontu, taş kesilenbu adam onu buz gibi dondurdu. Osıralarda dünya âlem Parissokaklarında dolaşan gece serserisisuratsız rahibin bilmem ne türdenöyküleriyle çalkalanıyordu. İştebunlar belli belirsiz belleğindeuyanıverdi. Birkaç dakika şaşkınlıkiçinde kaldı ve en sonunda gülmeyeçalışarak sessizliği bozdu:

Page 1556: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Efendi, eğer umut ettiğim gibi,bir hırsızsanız, ceviz kabuğunasaldıran bir balıkçıl kuşu izlenimiuyandırıyorsunuz bende. Azizim,ben soylu bir ailenin iflas etmişoğluyum. Siz bitişiğe başvurun. Şuokulun iç kilisesinde gümüştakımlar arasında saklanan çokdeğerli bir haç vardır."

Gölgenin eli pelerinin altındançıktı, bir kartal pençesi ağırlığıylaPhoebus'ün koluna atıldı. Aynızamanda da gölge konuştu:

Page 1557: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Yüzbaşı Phoebus deChâteaupers?"

Phoebus, "Vay canına!" dedi."Adımı biliyorsunuz, demek!"

Pelerinli adam o gömütten gelensesiyle:

"Sadece adınızı bilmeklekalmıyorum," diye sürdürdü. "Buakşam birisiyle buluşacaksınız."

Pek şaşıran Phoebus, "Evet,"dedi.

Page 1558: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Saat yedide."

"Bir çeyrek saat sonra."

"Falourdel Kadın'ın evinde."

"Gerçekten de öyle."

"Saint-Michel Köprüsü'ndekikötü kadın."

"Pazar duasının dediği gibi,büyük melek Saint-Michel'in."

Hayalet, "Dinsiz kâfir!" diye

Page 1559: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

homurdandı. "Bir kadınla mı?"

"Confîteor."[137]

"Adı da..."

Phoebus neşeyle, "Esmeralda,"dedi. Bütün tasasızlığı yavaş yavaşgeri gelmişti.

Bu adı işitince, gölgeninpençesi Phoebus'ün kolunu öfkeylesarstı.

"Yüzbaşı Phoebus de

Page 1560: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châteaupers, yalan söylüyorsun!"

O anda Yüzbaşının alev alevyanan yüzünü, kendisini yakalayankıskaçtan kurtulacak kadar şiddetlegeriye doğru sıçrayışını, elinikılıcına atışındaki soylu ve yiğittavrını ve bütün bu öfke karşısındapelerinli adamın kaygılıhareketsizliğini herhangi bir kimsegörebilseydi, korkardı. Don Juan ileyontunun çarpışmasına benzer birşeydi bu.

Yüzbaşı, "Hay, şeytan çarpasıca

Page 1561: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

herif!" diye bağırdı. "İşte, birChâteaupers'in kulağına pek enderolarak saldıran bir sözcük! Bunu birdaha söylemeye cesaret edemezsin."

Gölge hiç istifini bozmadan,zerre kadar heyecanlanmadan:

"Yalan söylüyorsun!" dedi.

Yüzbaşı dişlerini gıcırdattı. Oanda, suratsız rahibi, hayaleti,boşinanları, hepsini unutmuştu.Karşısında sadece bir adam ve birhareket görüyordu. Şiddetli bir

Page 1562: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öfkenin boğduğu bir sesle:

"Ya! İşte bu pek güzel,doğrusu!" diye kekeledi. Kılıcınıçekti, sonra da öfke de korku gibiinsanı titrettiğinden, kekeleyerek:

"Buraya gel! Hemen! Hadi!Kılıçlar! Kılıçlar! Şu taşlarınüzerine kan dökülmeli!" dedi.

Bu sırada beriki hiçkıpırdamıyordu. Hasmının silahınıçektiğini ve sağ ayağını öneuzatarak saldırmaya hazırlandığını

Page 1563: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünce, acı acı titreyen sesiyle:

"Yüzbaşı Phoebus," dedi,"randevunuzu unutuyorsunuz."

Phoebus gibi adamların öfkesisaman alevi gibidir, bir damla subunu hemen söndürmeye yeter. Bubasit sözler Yüzbaşının elindeparlayan kılıcı indiriverdi.

Beriki sürdürdü:

"Yüzbaşı, yarın, öbür gün, biray sonra, on yıl sonra, beni,

Page 1564: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boğazınızı kesmeye hazır karşınızdabulursunuz; ama önce randevunuzagidin."

Phoebus, sanki kendi kendisiyleuzlaşmak istermiş gibi:

"Gerçekten de," dedi, "bunlar,bir kılıçla bir kız, insanın öncedensöz verip de buluştuğu sevimli ikişeydir; ama her ikisine de sahipolacakken birini öbürü yüzündenneden kaçıracakmışım,anlamıyorum."

Page 1565: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kılıcını kınına yerleştirdi.

Bilinmeyen adam, "Hadi şimdirandevunuza gidin," dedi.

Phoebus biraz sıkılarak,"Beyim, nezaketinize pek çokteşekkür ederim," dedi. "Gerçektende, yarın Adem Baba giysilerimizdeyırtmaçlar, düğme delikleri açmaktahiç de geç kalmış olmayız. Bir süredaha hoş vakit geçirmem için banaizin verdiğinizden dolayı sizeminnettarım. Sizi şu çirkef deresineuzatıp gene de güzele vaktinde

Page 1566: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yetişmeyi umuyordum; hem zaten bugibi durumlarda kadınları bir parçabekletmek uygun düşer. Ne var ki,siz sağlam, dinç birinebenziyorsunuz; onun için, eğlenceyiyarına bırakmak daha doğru olacak.İşte böylece, ben de randevumagidiyorum. Bildiğiniz gibi, saatyedideydi." Sözün burasındaPhoebus kulağını kaşıdı: "Hay körşeytan! Az daha unutuyordum!Kulübenin giriş parasını verecekmetelik yok bende, ihtiyar orospuda ücreti peşin ister. Bana hiç

Page 1567: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güveni yoktur."

"İşte alın ödeyeceğiniz parayı."

Phoebus yabancı adamın soğukelinin kendi eline geniş bir madenipara sıkıştırdığını hissetti. Buparayı almaktan, o eli sıkmaktankendini alamadı.

"Hay Tanrım!" diye haykırdı."Siz iyi bir insansınız!"

Adam, "Bir koşulla," dedi."Hata ettiğimi ve sizin bana gerçeği

Page 1568: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söylediğinizi kanıtlayın. O kadınıngerçekten sizin adım söylediğinizkadın olduğunu görebileceğim birköşeye beni gizleyin."

Phoebus, "Ohoo! Bana görehava hoş, vız gelir!" dedi. "BizSainte-Marthe'lı odayı tutacağız. Sizde yandaki köpek kulübesi gibiyerden istediğiniz kadargörebilirsiniz."

Gölge, "Hadi, gelin öyleyse!"dedi.

Page 1569: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı da, "Emrinizdeyim,"dedi. "Sizin bizzat Şeytan'ın kendisiolup olmadığınızı bilmiyorum. Amabu akşam dost olalım. Yarın sizebütün borçlarımı öderim, hem keseborcunu, hem de kılıç borcunu."

İki erkek hızlı hızlı yürümeyekoyuldular. Birkaç dakika sonra,ırmağın sesi, o zamanlar evlerledolu olan Saint-MichelKöprüsü'nün üzerindebulunduklarını onlara bildirdi.

Phoebus arkadaşına, "Önce sizi

Page 1570: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içeri sokayım, sonra da gidip Petit-Châtelet yakınlarında beni bekleyengüzeli alıp geleyim," dedi.

Arkadaşı buna hiç karşılıkvermedi. Yan yana yürüdüklerindenberi bir tek sözcük söylememişti.Phoebus alçak bir kapının önündedurdu ve sertçe vurdu. Kapınınaralıklarından bir ışık belirdi.Dişsiz bir ağız:

"Kim o?" diye bağırdı.

Yüzbaşı, "Tanrı'nın cezası!

Page 1571: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tanrı'nın gazebi! Tanrı'nınmusibeti!" diye karşılık verdi.

Kapı hemen açıldı ve yenigelenlere, her ikisi de titreyen yaşlıbir kadınla eski bir lamba gösterdi.Yaşlı kadın iki büklüm olmuştu,hırpani kılıklı, titrek başlı, minicikgözlü bir kadındı bu; kafasında örtüdiye bir paçavra vardı; elleri,boynu, suratı, her yanı kırış kırıştı;dudakları dişetlerinin altınagiriyordu; ağzının çevresinde,kendisine bıyıklı bir kedi suratı

Page 1572: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

veren, beyaz kıllardan fırçalarvardı.

Viranenin içi kadından daha dabeterdi, her taraf yıkık döküktü:Kireç badanalı duvarlar, tavandakapkara kirişler, saçaklarıdökülmüş bir ocak; bütün köşelerdeörümcek ağlan; ortada sallantılı birsürü topal masa ve iskemle; külleriçinde pis bir çocuk; dipte de birmerdiven ya da daha doğrusutahtadan asma bir merdiventavandaki deliğe ulaşıyordu.

Page 1573: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus'ün gizemli arkadaşı buinden içeri girince pelerinini tagözlerine kadar kaldırdı. Bu aradaYüzbaşı, bir Afrika Arabı gibiküfür ederek, değerli Regniermizindediği gibi, "bir mangırda güneşiparlatmak" telaşına düştü. "Sainte-Marthe'lı oda," dedi.

Yaşlı kadın onu bir beyefendigibi karşıladı ve parayı hemen birçekmeceye koydu. Pelerinli adamınPhoebus'e verdiği paraydı bu.Kadın arkasını dönünce, küllerle

Page 1574: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oynayan, saçı başı karmakarışık,hırpani kılıklı küçük oğlan ustalıklaçekmeceye yaklaştı, oradan parayıaldı, bir çalı demetinden kopardığıbir kuru yaprağı da onun yerinekoydu.

Yaşlı kadın, onlara taktığı adlaiki "soylu kişiye" peşindengelmelerini işaret etti ve onlarınönü sıra merdiveni çıktı. Üst katagelince, lambasını bir sandığınüzerine koydu, Phoebus de evin birgediklisi gibi, karanlık, mezbele

Page 1575: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

halinde bir odaya açılan kapıyı ittive arkadaşına:

"Buraya girin, dostum," dedi.

Pelerinli adam bir tek sözcüksöylemeden denileni yaptı. Kapıarkasından kapandı. AdamPhoebus'ün kapıyı sürmelediğini,sonra da yaşlı kadınla birlikte aşağıindiğini duydu. Işık kaybolmuştu.

Page 1576: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIIIIrmağa Bakan

Pencerelerin Yararı

Claude Frollo (çünküPhoebus'ten daha akıllı olan okurunbütün bu serüvende Başdiyakoz'danbaşka asık suratlı rahip görmediğinitahmin ediyoruz) dediğimiz gibiClaude Frollo, kendisiniYüzbaşının dışarıdan sürgülediğizifiri karanlık hücrede birkaçdakika el yordamıyla araştırdı.

Page 1577: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Burası, mimarların kimi zamançatıyla dayanma duvarınıbirleştirdikleri noktadaoluşturdukları kıyı-bucaklardanbiriydi. Phoebus'ün pek yerindeolarak "köpek kulübesi" diyeadlandırdığı bu yeri dikinekesersek, ortaya bir üçgen çıkardı.Ne penceresi, ne de yuvarlaktavanarası penceresi vardı. Tavanıneğik düzlemi insanın ayaktadurmasına engel oluyordu; bunedenle, Claude toz toprak arasına,altında ezilen molozların, dökük

Page 1578: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sıvaların içine çömeldi. Başı ateşgibi yanıyordu. Elleriyle çevresiniaraştırırken yerde kırık bir camparçası buldu, aldı alnına bastırdı;camın serinliğiyle bir parçaferahladı.

Başdiyakoz'un karanlık ruhundao anda acaba neler geçiyordu? Bunuancak kendisi ve bir de Tanrıbilebilir.

Esmeralda'yı, Phoebus'ü,Jacques Charmolue'yü, çamurlariçinde yüzüstü bıraktığı o pek

Page 1579: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevgili kardeşini, başdiyakozcüppesini, şu Falourdel Kadın'ınevinde belki de iki paralık olansaygınlığını, bütün bu düşlemleri,bütün bu serüvenleri düşüncesindeacaba hangi uğursuz düzenleyerleştirmişti? Bunu açıklayacakdurumda değilim. Ama hiç kuşkuyok ki, bu düşünceler kafasındakorkunç bir öbek oluşturuyordu.

Claude Frollo orada bir çeyreksaatten beri bekliyordu; ona aradanbir yüzyıl geçmiş gibi geliyordu.

Page 1580: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birdenbire, tahta merdiveninçubuklarının çıtırdadığını işitti.Birisi yukarı çıkıyordu. Merdivenkapağı yeniden açıldı ve bir ışıkbelirdi. İçine kapatıldığı pishücrenin kurt yenikli kapısındaoldukça geniş bir çatlak vardı.Yüzünü oraya yapıştırdı.

Böylece yandaki odada bütünolup bitenleri görebiliyordu.Merdiven kapağından önce, elindelambasıyla yaşlı kadının kedi suratıçıktı; ardından, bıyığını buran

Page 1581: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus; sonra da üçüncü bir kişi,o güzel, o sevimli yüz, Esmeraldagöründü. Rahip onun yerden gözkamaştıran bir hayalet gibi çıktığınıgördü. Claude tepeden tırnağatitredi, gözlerinin üzerine bir bulutyayıldı, damarları hızlı hızlı attı;çevredeki her şey hışırdıyor,uğulduyor ve fır fır dönüyordu.Ondan sonra hiçbir şeyi ne gördü nede işitti.

Kendine geldiği zaman, Phoebusile Esmeralda yalnızdılar,

Page 1582: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz'un gözlerinin önüne oiki gencecik yüzü ve çatı odasınındibinde sefil, perişan bir yatağısergileyen lambanın yanına, tahtasandığın üzerine oturmuşlardı.

Sefil yatağın yanında, üzerineyağmur yağmış bir örümcek ağı gibicamı delik deşik bir pencere vardı;ağın kopmuş ilmekleri arasındangökyüzünün bir köşesi, uzaktayumuşacık bulutlardan bir örtününüzerine yatmış ay görünüyordu.

Genç kız kıpkırmızı, şaşkın ve

Page 1583: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

heyecan içindeydi. Aşağı inik uzunkirpikleri kızarmış yanaklarınıgölgeliyordu. Gözlerini kaldırıpbakmaya cesaret edemediği subayınsevinçten etekleri âdeta zilçalıyordu, neredeyse ayakları yerebasmıyordu. Genç kız sevimli birbeceriksizlikle, dalgın, düşünceli,sıranın üzerine parmaklarınınucuyla anlaşılmaz birtakım çizgilerçiziyordu ve gözleriniparmaklarından ayırmıyordu. Ayağıgörünmüyordu, küçük keçi üzerineyatmıştı.

Page 1584: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı pek zarif giyinmişti,yakasında ve bileklerindekurdeleler, danteller, sırmalarvardı: O çağın büyük şıklığı.

Rahip Claude, şakaklarındazonklayan kanın uğultusu arasında,onların birbirlerine nelersöylediklerini bir hayli zorluklaişitebildi. (Bu âşıklar konuşması da,hiçbir olağanüstülüğü olmayan,hayli yavan, alelade bir şeydir.Bitmez tükenmez bir "Seniseviyorum"dur bu. Birkaç ara

Page 1585: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nağmeyle süslenmediği zaman,dinleyen ilgisizler için son dereceçıplak ve pek yavan bir müzikcümlesidir. Ne var ki, Claudeilgisiz bir yabancı gibidinlemiyordu.)

Genç kız gözlerini kaldırmadan:

"Ah, Sayın Bay Phoebus, benihor görmeyin. Yaptığım şeyin kötüolduğunu hissediyorum," diyordu.

Subay da buna üstün ve kibarbir zarafetle:

Page 1586: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sizi hor görmek mi, güzelçocuk," diye yanıt veriyordu. "Sizihor görmek mi? Ey, ulu Tanrım!Neden hor görecekmişim?"

"Sizin peşinizden geldiğimiçin."

"Bu konuda anlaşamıyoruz,güzelim. Sizi hor görmek değil,sizden nefret etmeliydim."

Genç kız ona korkuyla baktı:

"Benden nefret etmek mi? Ne

Page 1587: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaptım ki ben?"

"Kendinize o kadaryalvarttığınız için."

Genç kız, "Ah! Ne yazık ki biradağa ihanet ediyorum..." dedi."Ailemi bulamayacağım... Muskabütün değerini yitirecek. Ama neönemi var? Şimdi artık anaya,babaya ne gereksinmem var?"

Bunu derken sevinçten vesevgiden nemlenen o iri karagözlerini Yüzbaşıya dikmişti.

Page 1588: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus, "Sözlerinizden bir şeyanlıyorsam beni şeytan çarpsın!"diye haykırdı.

Esmeralda bir an sessiz durdu;sonra gözlerinden bir damla yaş,dudaklarından bir iç çekme çıktı:

"Ah! Efendim, sizi seviyorum,"dedi.

Genç kızın çevresinde öylesinebir namus, utanma havası, öylesinebir erdem sihri vardı ki Phoebuskendisini onun yanında tam olarak

Page 1589: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahat ve huzurlu hissedemiyordu.Bununla birlikte bu sözler onucesaretlendirdi. Coşkuyla:

"Beni seviyorsunuz!" dedi vekolunu Çingene kızının belinedoladı. Zaten bu fırsatı kolluyordu.

Rahip onun bu davranışınıgördü ve göğsünde gizli tuttuğuhançerin ucunu parmağıyla yokladı.

Çingene kızı, yüzbaşınınyapışkan ve inatçı ellerini yavaşçabelinden çözerken:

Page 1590: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Phoebus," diye sözlerinisürdürdü, "siz iyi yüreklisiniz,cömertsiniz, yakışıklısınız. Benikurtardınız. Çingeneler dünyasındayitip gitmiş zavallı bir çocuk olanbeni kurtardınız. Uzun zamandanberi hayatımı kurtaracak bir subayıdüşlüyordum. Sizi tanımadan öncede düşlediğim sizdiniz, Phoebus'ümbenim. Düşümdekinin de sizin gibigüzel bir üniforması vardı, kibar birtavrı, kılıcı vardı. Adınız Phoebus,güzel bir ad bu. Adınızı seviyorum,kılıcınızı seviyorum. Phoebus,

Page 1591: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kılıcınızı çekin de göreyim."

Yüzbaşı, "Çocuk!" dedi vegülümseyerek kılıcını kınındançıkardı.

Çingene kızı kabzaya, kılıcınkeskin çeliğine baktı, son derecetatlı bir merakla kabzadaki markayıinceledi ve kılıcı öperek:

"Siz bir yiğidin kılıcısınız.Yüzbaşımı seviyorum," dedi.

Phoebus, bu fırsattan

Page 1592: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yararlanarak, onun öne doğrueğilmiş güzel boynuna bir öpücükkondurdu. Genç kız kiraz gibikızararak doğruldu. Rahip zifirikaranlıklar içinde dişlerinigıcırdattı.

Çingene kızı, "Phoebus," dedi,"bırakın da sizinle konuşayım.Şöyle biraz yürüyün hele de siziboylu boyunca göreyim,mahmuzlarınızın şıkırtısını işiteyim.Ne kadar da yakışıklısınız!"

Yüzbaşı mutlu bir

Page 1593: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gülümsemeyle onu hafifçeazarlarken, genç kıza hoş görünmekiçin ayağa kalktı:

"Ne kadar da çocuk gibisiniz!Sırası gelmişken sorayım, tatlım, sizbeni tören giysilerimle hiç gördünüzmü?"

"Ne yazık ki göremedim!" diyeyanıt verdi beriki de.

"Asıl güzel olan odur işte!"

Phoebus döndü geldi, onun

Page 1594: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanına oturdu; ama öncekinden çokdaha yakınına yerleşti.

"Dinleyin, güzelim..."

Çingene kızı güzel eliyle,çılgınlık, zarafet ve neşe doluçocukça bir davranışla onun ağzınabirkaç kez vurdu:

"Hayır, hayır, sizidinlemeyeceğim. Beni seviyormusunuz? Beni sevip sevmediğinizisöylemenizi istiyorum."

Page 1595: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı onun önünde yarı dizçökerek haykırdı:

"Seni sevmek mi, hayatımınmeleği! Bedenim, kanım, canım,ruhum, hepsi senin, hepsi senin için.Seni seviyorum, senden başkasınıasla sevmedim."

Yüzbaşı bu cümleyi buna benzernice durumlarda o kadar çokyinelemişti ki, şimdi de bir solukta,hiçbir şey unutmadan, bir çırpıdasıralayıverdi. Bu tutkulu aşk ilanıkarşısında Çingene kızı meleksi bir

Page 1596: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mutluluk dolu bakışlarınıgökyüzünün yerini tutan pis tavanakaldırdı:

"Ah!" diye mırıldandı, "İşteinsanın ölmesi gereken an!"

Phoebus ondan yeni bir öpücükkoparmak için o anı uygun buldu; buda sefil Başdiyakoz'u köşesindederin acılara boğdu.

Tutkun Yüzbaşı, "Ölmek mi!"diye haykırdı. "Siz nelersöylüyorsunuz öyle, güzel meleğim?

Page 1597: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tam yaşanacak zamandayız ya daJüpiter korkağın biri! Bu kadar tatlıbir şeyin başlangıcında ölmek mi!Yazıklar olsun, ne kötü bir şaka buböyle! Olmaz öyle şey. Benidinleyin, sevgili Similar...Esmenarda... Özür dilerim; amaöyle olağanüstü bir adınız var ki birtürlü içinden çıkamıyorum. Tıpkıbir çalılıkmış gibi takılıpkalıyorum."

Zavallı kızcağız, "Ah! UluTanrım," dedi, "ben de değişikliği

Page 1598: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nedeniyle bu adın güzel olduğunusanıyordum! Ama madem ki sizinhoşunuza gitmiyor adımın Gotonolmasını isterdim."

"Yoo! Bu kadarcık şey içinüzülüp gözyaşı dökecek değiliz ya,güzelim! Alışılması gereken bir ad,hepsi bu kadar. Onu bir kezezberledim miydi, her şey yolunagirer. Bakın, beni dinleyin, sevgiliSimilar'çığım, derin bir tutkuylatapıyorum size. Sizi öylesineseviyorum ki mucize gibi bir şey bu.

Page 1599: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu yüzden kıskançlıktan kuduran birküçük kız tanıyorum..."

Kıskanç genç kız onun sözünükesti; "Kimmiş o?"

"Ondan bize ne, canım?" dediPhoebus. "Siz de beni seviyormusunuz?"

Genç kız, "Ah!..." dedi.

"Pekâlâ! İşte hepsi bu kadar.Benim de sizi ne kadar sevdiğimianlayacaksınız. Eğer sizi dünyanın

Page 1600: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

en mutlu yaratığı halinegetirmezsem, beni de en büyükşeytan çarpsın! Bir yerlerdesevimli, güzel küçük bir odamızolur. Okçularıma sizinpencereleriniz altında geçityaptırırım. Hepsi de at sırtında.Yüzbaşı Mignon'unkilere meydanokuyor. Kargılı piyadeler, okçusüvariler, el topçuları var.Parislilerin Rully Ambarı'ndakibüyük gösterilerine götürürüm sizi.Görülecek şeydir! Silahlanmışseksen bin baş; otuz bin beyaz

Page 1601: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koşum, cepken ya da zırhlı gömlek;meslek loncalarının altmış yedibayrağı, Parlamento'nun,Sayıştay'ın, generaller hâzinesinin,mâliyenin sancakları; sözün kısası,bir şeytan debdebesi! KralKonağı'ndaki aslanları seyretmeyegötürürüm sizi, bunlar yırtıcıhayvanlardır. Bütün kadınlarbundan hoşlanırlar."

Birkaç dakikadan beri tatlıdüşüncelere dalan genç kız, erkeğinsözlerinin anlamına kulak vermeden

Page 1602: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesinin ahengiyle düşler kuruyordu.

Yüzbaşı genç kızın kuşağınıyavaşça çözerken, bir yandan da:

"Ah! Mutlu olacaksınız, bakıngörürsünüz," diye sözlerinisürdürüyordu.

Çingene kızı sertçe:

"Ne yapıyorsunuz, kuzum?" diyehaykırdı. Bu zor ve şiddet yolu,etkili eylem onu düşlerindenkoparmıştı.

Page 1603: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus, "Hiiç," diye yanıtverdi. "Sadece diyordum ki,benimle olduğunuz zaman şuçılgınlık ve sokak giysisiniçıkartmanız gerekecek."

Genç kız derin bir sevecenlikle:

"Seninle olduğum zaman, benimPhoebus'üm!" dedi.

Yeniden düşüncelere daldı vesuskunlaştı.

Onun bu yumuşaklığından

Page 1604: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüreklenen Yüzbaşı, genç kızdahiçbir direnişle karşılaşmadanbeline sarıldı, sonra da küçükfısırtılarla zavallı çocuğungiysisinin göğsündeki şeritleriçözmeye başladı ve yakalığınıöylesine yerinden oynattı ki, soluğukesilen rahip kumaşın altındanÇingene kızının o güzel çıplakomzunun, yuvarlacık ve esmer,ufuktaki sis içinden yükselen ay gibiortaya çıktığını gördü.

Genç kız Phoebus'e engel

Page 1605: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmuyordu. Olup bitenlerinayırdında değilmiş gibiydi. CüretliYüzbaşının gözleri parlıyordu.

Esmeralda birdenbire ona doğrudöndü ve sonsuz bir sevgiifadesiyle:

"Phoebus," dedi, "bana dininiöğret."

Yüzbaşı kahkahayla gülerek:

"Benim dinim mi!" diyehaykırdı. "Ben size dinimi

Page 1606: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öğreteyim, öyle mi? Hay kör şeytan!Ne yapacaksınız benim dinimi?"

Genç kız, "Evlenmemiz için,"dedi.

Yüzbaşının yüzü şaşkınlık, horgörme, tasasızlık ve çapkınca tutkukarışımı bir ifadeye büründü:

"Adam sen de! Evleniyor muyuzki?" dedi.

Çingene kızı sapsarı oldu vebaşını üzüntüyle göğsüne eğdi.

Page 1607: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus sevecenlikle:

"Güzel sevgili, nedir buçılgınlıklar böyle?" dedi. "Sankiönemli bir şeymiş evlilik! Birrahibin tezgâhında Latince üç buçuksözcük gevelemezse, insan daha mıaz sever?"

En tatlı sesiyle böylekonuşurken bir yandan da Çingenekızına iyice yaklaşıyordu, okşayıcıelleri gene o incecik, kıvrak belinçevresindeki yerlerini almıştı,bakışı gitgide alevleniyordu ve her

Page 1608: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şey Phoebus Efendi'nin, Jüpiter'inbile, o iyi yürekli Homeros'un birbulutu imdadına çağırmak zorundakalacağı kadar saçmalıklar yaptığı oanlardan birine yaklaşmış olduğunugösteriyordu.

Bu arada Claude Frollo her şeyigörüyordu. Kapı, onun yırtıcı kuşbakışlarına aralarında geniş yollarbırakan, baştan başa çürümüş fıçıtahtalarından ve çatı direklerindenyapılmıştı. O zamana kadarmanastırın sert bekâretine mahkûm

Page 1609: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

edilen bu esmer derili, geniş omuzlurahip bu aşk, gece ve şehvet sahnesikarşısında hem tir tir titriyor, hemde fokur fokur kaynıyordu. Bu ateşlidelikanlıya yaka paça bir yandateslim olan genç ve güzel kız onundamarlarından erimiş kurşunakıtıyordu. İçinde olağanüstü birşeyler kıpırdıyordu. Bakışı şehvetlibir kıskançlıkla, çözülen bütünkopçaların altına dalıyordu. Şuanda, bu zavallının kurt yeniklitahtalara yapışan yüzünü bir görenolsaydı, kafesinin dibinden, ceylan

Page 1610: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yutan çakalı seyreden bir kaplansanırdı. Gözbebekleri kapınınyarıkları arasında bir mum gibiparlıyordu.

Birdenbire, Phoebus hızlı birhareketle Çingene kızının yakalığınıçıkardı. Sapsarı kesilen benziyledalgın, düşünceli duran zavallıçocuk, âdeta sıçrayarak uyanmışgibi oldu. Sert bir tavırla, ansızıngirişken subaydan uzaklaşıverdi;çıplak omuzlarına ve göğsüne birgöz atınca kıpkırmızı kesildi,

Page 1611: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahcup oldu ve utancından dilitutularak, göğsünü saklamak içingüzel kollarını kavuşturdu.Yanaklarını tutuşturan alevolmasaydı, onu böyle sessiz,kıpırtısız görünce insan bir utanma,sıkılma yontusu sanırdı. Gözlerihâlâ yere inik duruyordu.

Bu arada, Yüzbaşının birhareketi genç kızın boynundataşıdığı gizemli muskayı ortayaçıkarmıştı. Ürküttüğü bu güzelyaratığa yaklaşmak için bu bahaneyi

Page 1612: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakalayarak:

"Bu nedir böyle?" dedi.

Genç kız şiddetle:

"Sakın ona elinizi sürmeyin!"diye atıldı. "O benim koruyucumdur.Ona layık kalırsam beni ailemekavuşturacak. Ah! Sayın Yüzbaşı,bırakın beni! Anneciğim! Benimzavallı anneciğim! Nerelerdesin!Yetiş imdadıma! Anneciğim! Neolursunuz. Bay Phoebus, lütfenyakalığımı geri verin!"

Page 1613: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus geriledi ve soğuk birsesle:

"Oo! Küçükhanım! Görüyorumki beni sevmiyorsunuz," dedi.

Zavallı bahtsız yavrucak yanınaoturttuğu genç adamın boynunasarılarak:

"Seni sevmiyor muyum!" diyehaykırdı. "Seni sevmiyor muyum,Phoebus'üm benim! Hain, yüreğimiparçalamak için neler söylüyorsunsen öyle? Ah! Hadi öyle olsun! Al

Page 1614: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beni, her şeyi al! Bana ne istersenyap. Seninim. Ne umurumda muska!Ne umurumda annem! Mademki seniseviyorum, annem de sensin!Phoebus! Phoebus'üm, sevgilim,beni görüyor musun? Bu benim, bakbana. Senin geri çevirmemeyi kabulettiğin şu küçük kız geldi, kendisiseni almaya geldi. Ruhum, hayatım,bedenim, kişiliğim, bütün bunlarsize ait, Yüzbaşım. Pekâlâ, hayır!Evlenmeyelim, bu senin canınısıkıyor. Hem ben neyim ki?Sokakların zavallı bir kızı, oysa

Page 1615: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sen, benim Phoebus'üm, sen soylukişisin. Güzel şey doğrusu ya, biroyuncu kızın bir subayla evlenmesi!Ben çıldırmıştım. Hayır, Phoebus,hayır, senin kadının, eğlencen,isteğin olurum... istediğin zamansenin olan bir kız... ben ancak bununiçin yaradılmışım, sadece bunayararım; lekelenmiş, onurunuyitirmiş; ama ne olursa olsun, genede sevilen bir kız. Kadınların engururlusu ve en neşelisi olacağım.Yaşlandığımda ya daçirkinleştiğimde, Phoebus, sizi

Page 1616: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevebilecek durumdan çıktıktansonra, değerli efendim, hizmetinizdebulunmam için bana katlanırsınız.Başka kadınlar size çevreler işler.Onları gözetecek, sakınacakhizmetçi benim. Mahmuzlarınızıparlatmama, giysilerinizifırçalamama, süvari çizmelerinizintozunu almama izin verirsiniz. Buiyi yürekliliği, bu lütfü bendenesirgemezsiniz, değil mi,Phoebus'cüğüm? O vakte kadar,şimdilik, al beni! İşte Phoebus,bütün bunlar sana ait. Yeter ki beni

Page 1617: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sev! Biz Çingene kızlarına sadecebunlar gereklidir: Hava ve aşk."

Bunları derken, kollarınısubayın boynuna atıyor, onayalvararak, gözyaşlarına karışmışgüzel bir gülümsemeyle, aşağıdanyukarı doğru bakıyordu. O narin,nefis göğsü çuha cekete, sertişlemelere sürtünüyordu. Yarıçıplak güzel vücudunu onundizlerinin üzerinde kıvrandırıyordu.Sarhoşa dönen yüzbaşı ateşlidudaklarını bu güzel Afrikalı

Page 1618: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

omuzlara yapıştırdı. Arkaya doğrudevrilen, gözleri tavana dalan kızbu öpüşün altında heyecan içindeürperiyordu.

Birdenbire, Phoebüs'ün başınınüzerinden bir başka baş lanetlenmişbir bakışla mosmor, yemyeşilolmuş, kasılmış bir başka yüz dahagördü. Bu yüzün yanında hançertutan bir el vardı. Rahibin yüzü ileeliydi bu. Kapıyı kırmış, oradaduruyordu. Phoebus onu göremezdi.

Genç kız o korkunç görüntünün

Page 1619: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşısında, yusyuvarlak gözleriylebüyük deniz kartalının tamyuvasının içine baktığı anda başınıkaldıran bir güvercin gibi, buz gibidonarak, sessiz ve hareketsizkalakaldı.

Bir çığlık bile atamadı.Hançerin Phoebüs'ün üzerineindiğini, dumanı tüterek kalktığınıgördü.

Yüzbaşı, "Lanet olsun!" dedi veyuvarlandı.

Page 1620: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız bayıldı.

Gözlerinin kapandığı, her türlüduygunun içinde dağıldığı anda,dudaklarının üzerine bir ateşindeğdiğini, celladın kızıl demirindendaha yakıcı bir öpüşün yapıştığınıhissetti.

Kendine geldiğinde, çevresinidevriye erleri kuşatmıştı. Kendikanıyla ıslanan Yüzbaşıyıgötürüyorlardı. Rahip ortadankaybolmuştu, odanın dibinde,ırmağa bakan pencere ardına kadar

Page 1621: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

açıktı, Yüzbaşıya ait olduğu sanılanbir pelerini yerden alıyorlardı, gençkız çevresinde:

"Yüzbaşıyı bu büyücü kadınhançerledi," dediklerini işitiyordu.

Page 1622: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 1623: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sekizinci Bölüm

Page 1624: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IKuru Yaprak Haline

Gelen Para

Gringoire ve bütün MucizelerSarayı öldürücü bir kaygıyagömülmüştü. Aradan geçen koskocabir aydan beri Esmeralda'nın neolduğunu kimse bilmiyordu, budurum Çingene dükü ile dostlarıserseri dilencileri çok üzüyordu,keçinin nerelerde olduğu dabilinmiyordu, bu da Gringoire'ın

Page 1625: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

acısını bir kat daha artırıyordu.

Bir akşam, Çingene kızıkayboluvermişti, o zamandan beride hayatından bir haberalınamamıştı. Bütün araştırmalarboşa çıkmıştı. Birtakım eziyetçimuzipler Gringoire'a o akşam kızaSaint-Michel Köprüsü'nündolaylarında bir subayla giderkenrastladıklarını söylüyorlardı. Nevar ki, Çingene geleneklerine pekuygun olan bu koca zor inanan birfilozoftu; hem zaten karısının ne

Page 1626: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derece bakire olduğunu daherkesten daha iyi biliyordu.Muskayla Çingene kızının birbirinekarışan erdemin– den nasıl sağlam,karşı konulmaz bir edebin meydanageldiğini deneyleriyle görmüştü; butemizliğin karşı durma gücünüsaniyesine kadar matematik olarakhesaplamıştı. Böylece, o yöndengönlü rahattı.

Bu nedenle, bu ortadankayboluşa bir türlü akıl sırerdiremiyordu. Derin bir üzüntüydü

Page 1627: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu. Zayıflayabilse, bu yüzdenzayıflardı. Bu yüzden her şeyiunutmuştu, edebi zevklerine kadar,eline geçecek parayla bastırmayıtasarladığı büyük yapıtı "De figurisregularibus et irregularibus"a kadar.Çünkü, Hugues de Saint-Victor'un,Vindelin de Spire'in ünlü baskıharfleriyle yayınlanan"Didascalon"unu gördüğünden beribir kitabını bastırmayı sayıklayıpduruyordu.

Günün birinde, üzgün üzgün

Page 1628: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cinayet mahkemesi Tournelle'inönünden geçerken Adliye Sarayı'nınkapılarından birinin önünde birtopluluk gözüne çarptı. Oradançıkan bir delikanlıya:

"Ne oluyor burada?" diye sordu.

Delikanlı da, "Bilmiyorum,beyim," dedi. "Bir jandarmayıöldüren bir kadının yargılandığınısöylüyorlar. Bu işin altında birbüyücülük olduğu sanıldığındanpiskoposla kilise mahkemesi dedavaya katıldılar. Josas

Page 1629: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başdiyakozu olan ağabeyim deömrünü orada geçiriyor. Onunlagörüşmek istiyordum; ama kalabalıknedeniyle yanana yaklaşamadım;buna da pek canım sıkıldı doğrusu,çünkü paraya gereksinmem var."

Gringoire da, "Ne yazık ki,beyim," dedi, "size biraz ödünçverebilmeyi pek isterdim; amapoturumun cepleri delikse, bilin kimangırlar yüzünden değil."

Bu arada, Gringoire delikanlıyaağabeyi başdiyakozu tanıdığını

Page 1630: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söylemeye cesaret edemedi; canınısıkan bir savsaklamayla, kilisedekisahneden beri bir daha onunlagörüşmemişti.

Öğrenci çekilip yoluna gitti,Gringoire da duruşma salonununmerdivenini çıkan halkın peşindenilerlemeye başladı. Onundüşüncesine göre, yargıçlar genelolarak öylesine gönül eğlendiricibir aptallıktaydılar ki, insanınkaygılarını, üzüntülerini dağıtmakiçin bir cinayet davasından daha iyi

Page 1631: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir şey olamazdı. Aralarınakarıştığı halk yürüyor, dirsekdirseğe ilerliyordu. AdliyeSarayı'nın içinde bu eski yapınınbarsak kanalı gibi kıvrımlanan loşbir koridorda, yerindesayarmışçasına ağır bir yürüyüştensonra, bir salona açılan basık birkapının yanına ulaşabildi. Uzunboyu sayesinde kalabalığındalgalanan başları üzerindeniçerisini bakışlarıyla araştırabildi.

Duruşma salonu geniş ve loştu;

Page 1632: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu da onu olduğundan daha da genişgösteriyordu. Hava kararıyordu;uzun, yüksek pencerelerden ancaksoluk bir ışık giriyor, oymalıtahtalardan bir kafesi andıran ve binbir şekli gölgeler içinde bellibelirsiz kıpırdarmışa benzeyenkubbeye kadar varamadansönüyordu. Masaların üzerinde,şurada burada, tutanakyazmanlarının kâğıtların içinegömülü başları üzerinde parlayanbir hayli mum yakılmıştı bile.Salonun ön bölümünü halk

Page 1633: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doldurmuştu; sağda solda,masalarda adliyeciler vardı; dipte,bir setin üzerinde, son sıralarıkaranlıklar içine gömülen birçokyargıç; kıpırtısız ve uğursuz yüzlerseçiliyordu. Duvarlara sayısızzambak çiçeği serpilmişti.Yargıçların tepesindeki büyük birhaç belli belirsiz seçiliyordu. Vedört bir yanda, mumların ışığıylauçlarına ateşten benekler konanmızraklar, kargılar.

Gringoire yanındakilerden

Page 1634: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birine, "Dinsel meclis üyesirahipler gibi şuraya sıralanan bütünbu insanlar kimin nesi böyle?" diyesordu.

Beriki de, "Beyim, sağdakileryüce meclis üyeleri, soldakiler desoruşturma üyeleri; kara cüppelileravukatlar, kırmızı cüppeliler denoterler."

Gringoire, "Şurada, onların üsttarafında, ter döken şu kıpkırmızışişko kim?" diye sürdürdü.

Page 1635: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O sayın başkan."

Gringoire bu kez de, "Ya onunarkasındaki şu koyun sürüsü kim?"diye sordu; daha önce desöylediğimiz gibi Gringoireyargıçları hiç sevmezdi. Bu belki dedramının başına gelen aksiliktenberi Adliye Sarayı'na karşıbeslediği kinden kaynaklanıyordu,kim bilir.

"Onlar kral sarayının dilekçeavukatları."

Page 1636: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki, ya önündeki şu yabandomuzu?"

"Parlamento mahkemesinintutanak yazmanı."

"Peki, sağdaki şu timsah?"

"Üstat Philippe Lheulier, kralınolağanüstü avukatı."

"Peki, soldaki şu koskoca karakedi?"

"Üstat Jacques Charmolue,

Page 1637: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kralın kilise mahkemesindeki vekili,yanında da kilise mahkemesininsayın rahipleri."

Gringoire, "Peki beyim, bütünbu yüksek mevkili kişilerin buradane işleri var?" diye sordu.

"Yargılıyorlar."

"Kimi yargılıyorlar? Ben ortadahiçbir sanık göremiyorum."

"Bir kadını yargılıyorlar, beyim.Onu göremezsiniz. Sırtı bize dönük;

Page 1638: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sonra halk onu görmemize engeloluyor. Bakın, kadın şurada, birkargı topluluğunu gördüğünüzyerde."

Gringoire, "Kimin nesi bukadın? Adını sanını biliyormusunuz?" diye sordu.

"Hayır, beyim. Ben de az öncegeldim. Kilise mahkemesinindavaya katıldığına bakılırsa, işiniçinde büyücülük var sanırım."Bizim filozof, "Eh, hadi bakalım!"dedi. "Bütün bu hukuk adamlarının

Page 1639: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

insan eti yemelerini seyredeceğizdesenize. Önünde sonunda bu da birseyirdir."

Yanındaki adam:

"Üstat Charmolue'nün pekyumuşak bir tavrı olduğununfarkında mısınız, beyim?" diyesordu.

Gringoire, "Hımm!" dedi."Burun delikleri kısılmış, incedudaklı bir yumuşaklığa ben hiçbirzaman güvenmem."

Page 1640: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sözün burasında yanlarındakileriki konuşmacıyı susmaya zorladılar.Önemli bir tanık dinleniyordu.Salonun ortasında, yürüyen birpaçavra yığını sanılacak kadar yüzügözü giysilerinin altında kaybolanyaşlı bir kadın konuşuyordu:

"Sayın Efendilerim, olay okadar gerçek ki, kırk yıldan beriSaint-Michel Köprüsü'nde oturanFalourdel Kadını'ın ben olduğumkadar gerçek. Efendilerime kazançvergimi, veraset vergimi, tımar

Page 1641: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vergimi hiç aksatmadan meteliğinekadar öderim, ırmağın yukarıtarafındaki boyacı Tassin-Caillart'ınevinin kapı karşı komşusuyum. Eskigünlerin güzel kızıyken şimdi yaşlıbir kadınım, Sayın Efendilerim!Birkaç günden beri bana, 'FalourdelKadın, çıkrığım akşamları çevirme,'diyorlardı. 'Şeytan yaşlı kadınlarıniğini boynuzlarıyla taramasını peksever. Geçen yıl Templedolaylarında dolaşan asık suratlırahip bu yıl, kesin olarak Cite' dedolanıp duruyor. Falourdel Kadın,

Page 1642: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aman dikkat edin, gelip de kapınızıçalmasın,' diyorlardı hep. Birakşam çıkrığımı çeviriyordum. Kapıvuruldu. 'Kim o?' diye seslendim.Biri küfür etti. Kapıyı açtım. İçeriiki adam girdi. Yakışıklı bir subaylakaralar giymiş kapkara biri. Karalargiymiş olanın yalnızca gözlerigörünüyordu; iki kor. Geri kalanıpelerinle şapkaydı. Bunlar bana,"Sainte-Marthe'lı odayı istiyoruz,"dediler. Bu benim yukarıdakiodamdır, sayın Efendilerim, entemiz odamdır. Bana gümüş bir

Page 1643: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

teklik verdiler. Parayı çekmeminiçine koydum, kendi kendime de,'Bununla yarın GlorietteMezbahası'ndan işkembe, paçaalırım,' dedim. Yukarı çıktık. Odayagelince, ben sırtımı çevirirçevirmez, karalar giyinmiş adamortadan kayboldu. Bu beni birazcıkşaşırttı. Yüce bir soylu kişi gibiyakışıklı olan subay benimlebirlikte aşağı indi. Dışarı çıktı.Çilenin çeyrekte birini eğirecekkadar bir zaman geçti geçmedi,güzel bir kızla döndü, azıcık saçı

Page 1644: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başı düzenlense güneş gibiparlayacak bir taşbebek. Genç kızınyanında bir teke, kocaman bir tekevardı, siyah mı beyaz mı, pekanımsayamıyorum. Doğrusu ya, bubeni düşündürdü. Kız, o beniilgilendirmez; ama teke!.. Buhayvanları hiç sevmem; sakalları,boynuzları vardır. Tıpkı bir erkekgibi. Üstelik de cumartesiyi[138]

anımsatır. Bununla birlikte, bengene de sesimi çıkarmadım. Paramıalmıştım ya, gerisi vız gelir. Haklıdeğil miyim sayın Yargıç? Kızla

Page 1645: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzbaşıyı yukarıdaki odayaçıkardım, onları yalnız bıraktım,yani tekeyle birlikte. Aşağı indim,iplik eğirmeye koyuldum. Size şunuda söyleyeyim ki evim bir zemin birde birinci kattan ibarettir, köprüdekibütün öbür evler gibi, arka cephesiırmağa bakar, zemin katınpenceresiyle birinci katın penceresisuya açılır. Dediğim gibi, ben iplikeğirmekle uğraşıyordum. Bilmemneden, tekenin aklıma getirdiği asıksuratlı rahibi düşünüyordum; sonrada güzel kızın giysileri biraz

Page 1646: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yabanıldı. Birdenbire, yukarıdan birçığlık işittim, yere bir şeyindüştüğünü ve pencerenin açıldığınıduydum. Tam yukarıdakinin altındabulunan kendi pencereme koştum veo anda gözlerimin önünden kapkarabir şeyin geçip suya düştüğünügördüm. Rahip kılığına girmiş birhayaletti bu. Ayışığı vardı. Onuiyice gördüm. Cite yönündeyüzüyordu. Bunun üzerine, tir tirtitreyerek nöbetçileri çağırdım.Devriye gezen bu beyler içerigirdiler ve hatta biraz çakırkeyf

Page 1647: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduklarından, neyin söz konusuolduğunu bilmediklerinden, benidövdüler. Onlara her şeyi bir biranlattım. Yukarı çıktık, bir de negörelim? O zavallı güzelimodacığını kanlar içinde kalmamışmı? Yüzbaşı boynunda bir hançerleboylu boyunca yere serilmişti, kızölüye öykünüyordu, teke de fenahalde ürkmüştü. 'İyi,' dedim kendikendime, 'döşeme tahtalarınıtemizlemek için artık on beş gündenfazla uğraşmalıyım. Kazımamgerekecek, korkunç bir yorgunluk

Page 1648: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olacak.' Subayı alıp götürdüler,zavallı delikanlı! Yaka paça biryanda, üstü başı darmadağınık, saçbaş karmakarışık, kızı da alıpgittiler. Durun. Daha beterin beterivar: Ertesi gün, işkembe almak içinparayı aradığım zaman yerinde birkuru yaprak bulmaz mıyım!"

Kocakarı sustu. Dinleyicilerarasında bir dehşet mırıltısı dolaştı.

Gringoire'ın yanındakilerdenbiri:

Page 1649: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O hayalet, o teke... bütünbunlarda bir büyü kokusu var,"dedi.

Bir başkası da, "Ya o kuruyaprak!" diye ekledi.

Bir üçüncüsü söze karışarak,"Hiç kuşku yok ki bu, subaylarısoymak için asık suratlı rahipleilişkisi olan bir büyücü kadın,"dedi.

Gringoire bile bütün bunlarıkorkunç ve gerçeğe uygun

Page 1650: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulmaktan pek de uzak değildi.

Sayın başkan azametle:

"Falourdel Kadın," dedi,"adalete söyleyecek başka sözünüzyok mu?"

Yaşlı kadın, "Hayır, sayınBaşkan," diye yanıt verdi. "Yalnızşunu belirtmek isterim ki, bildiridebenim evimi uygunsuz, pis birvirane olarak göstermişler, bu banahakarettir, namusuma dokundu,doğrusu. Çok kalabalık olduğu için,

Page 1651: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Köprü'nün evleri pek iyi durumdadeğil; ama gene de zengin, temizpak ve güzel hanımlarla evlikimseler olan kasaplar da oradaoturmaktan hiç de yüksünmüyorlar."

Gringoire'a bir timsah etkisiyapan adliyeci ayağa kalktı:

"Susun artık!" dedi. "Sanığınüzerinde bir kama bulunduğunugözden kaçırmamalarını sayınbeylerden rica ederim. FalourdelKadın, şeytanın size verdiği parakuru yaprak biçimine girmiş, o

Page 1652: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaprağı yanınızda getirdiniz mi?"

Kadın, "Evet, sayın Efendim,onu buldum. İşte burada," dedi.

Bir mübaşir kuru yaprağıkadından alıp timsaha verdi, o daüzgün üzgün başını sallayarak bunubaşkana uzattı. Başkan da yaprağıkilise mahkemesinde kralın vekilinegönderdi; öyle ki yaprak bütünsalonu dolaştı.

Üstat Jacques Charmolue:

Page 1653: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bu bir kayın ağacı yaprağı,"dedi. "Büyücülüğün yeni bir kanıtı."

Bir üye söz aldı:

"Tanık, evinizde iki erkek aynızamanda yukarı çıktı. Önce ortadanyittiğini, sonra da rahip giysileriyleSeine Irmağı'nda yüzdüğünügördüğünüz karalar giyinmişadamla subay. Parayı bunlardanhangisi size verdi?"

Yaşlı kadın bir süre düşündüve:

Page 1654: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Subay verdi," dedi.Kalabalığın içinde bir uğultudolaştı.

Gringoire da, "A! İşte bu beniminancımı sarstı!" diye düşündü.

Bu arada, kralın olağanüstüavukatı üstat Philippe Lheulieryeniden söze karıştı:

"Sayın beylere şunu anımsatmakisterim ki, saldırıya uğrayan subay,başucunda yazılan ifadesinde,karalar giyinmiş adam sokakta

Page 1655: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanına yaklaştığında, bunun asıksuratlı rahip olabileceğidüşüncesinin belli belirsiz aklındangeçtiğini bildirirken, gidip sanıklailişki kurması için hayaletinkendisini çok sıkıştırdığını vekendisinin, yüzbaşının, beş parasızolduğunu bildirmesi üzerine de onapara verdiğini, yani sözü edilensubayın Falourdel Kadın'a ücretolarak ödediği gümüş parayıverdiğini sözlerine eklemişti.Demek ki o gümüş cehennemparasıdır."

Page 1656: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu inandırıcı gözlemGringoire'ın da, dinleyicilerarasındaki öbür şüphecilerin debütün kuşkularım dağıtır gibi oldu.

Kralın avukatı yerine otururken:

"Belgelerin dosyası sayınbeylerde; Phoebus deChâteaupers'in ifadesiniaraştırabilirler," diye ekledi.

Bu adı işitince sanık ayağakalktı. Başı halkın üzerinden aştı.Gringoire dehşete kapılarak

Page 1657: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Esmeralda'yı tamdı.

Genç kızın benzi pek soluktu;eskiden pek zarif bir biçimdeörgülü, sarı pullarla süslü ogüzelim kara saçları karmakarışıksarkıyordu; dudakları morarmıştı;çukura batmış gözleri insanaürküntü veriyordu. Ne yazık kişaşkın şaşkın, sayıklar gibi:

"Phoebus mü!" dedi. "Neredeo? Ey benim sayın Efendilerim!Beni öldürmeden önce, ne olur,sağsa... lütfen söyleyin bana!"

Page 1658: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başkan, "Kesin sesinizi, kadın!"dedi. "Bizim davamızın konusu budeğil."

Genç kız zayıflayan güzelellerini kavuşturarak:

"Ah! Acıyın!" dedi. "Yaşıyorsabana söyleyin, lütfen!" Veelbisesinin boyunca zincirlerintitreştiği işitiliyordu.

Kralın avukatı sert bir tavırla:

"Pekâlâ öyleyse," dedi. "Ölmek

Page 1659: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzere. Memnun oldunuz mu şimdi?"

Bahtsız kız ses çıkarmadan,gözyaşı dökmeden, balmumundanbir yontu gibi bembeyaz, sanıksandalyesine yığıldı.

Mahkeme başkanı ayaklarınındibinde duran, başında sırmalıtakke, sırtında kara cüppe,boynunda bir zincir, elinde değnekbulunan bir adama doğru eğildi.

"Mübaşir, ikinci sanığı içerialın."

Page 1660: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bütün gözler açılan küçük birkapıya doğru döndü ve Gringoire'ınyürek çarpıntıları arasında,boynuzlan ve ayakları yaldızlı güzelbir keçi içeri girdi. Zarif hayvan,sanki bir kayanın tepesinde dikilipde ayaklarının altında geniş bir ufukvarmış gibi, boynunu uzatarak birsüre kapının eşiğinde durdu.Birdenbire Çingene kızı gözüneçarptı ve masanın, tutanakyazmanının başı üzerindensıçrayarak iki hamlede onundizlerine ulaştı. Sonra, bir sözcük

Page 1661: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ya da bir okşama dileyerek, büyükbir zarafetle hanımının ayaklarınınüzerinde yuvarlandı. Ne var ki,sanık hiçbir hareket yapmadı,zavallı Djali'ciğe bir göz bileatmadı.

Yaşlı Falourdel Kadın:

"Al işte ta kendisi... benim kötühayvan bu," dedi. "ikisini de okadar iyi tanıyorum ki!"

Jacques Charmolue söze karıştı:

Page 1662: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sayın Efendilerim hoşgörürlerse, keçinin sorgusunabaşlayalım."

Keçi gerçekten de ikinci sanıktı.O çağda bir hayvana karşıbüyücülük davası açmaktan dahakolay, daha doğal bir şey olamazdı.Bunlar arasında, şehremanetinin(belediye) 1466 hesaplarında,"Corbeil'de ayıp davranışlarıyüzünden idam edilen" Gillet-Soulart ile dişi domuzunundavasının mahkeme harcından söz

Page 1663: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

edildiğine rastlanır. Orada her şeytamamdır: Dişi domuzun konulduğuçukurlara ödenen para, MorsantLimanı'ndan alınan beş yüz demetçalı çırpının, tutuklunun kardeşçecellatla paylaştığı son yemekteki üçölçek şarapla ekmeğin, beheri sekizParis meteliğinden dişi domuzun onbir günlük bakım, yiyecek bedeli...Kimi zaman hayvanlardan daha daileri gittikleri olmuştu. Charlemagneile Louis le Debonnaire'inbuyrultularında havada görünmekcüretinde bulunan alevli hayaletlere

Page 1664: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağır cezalar verirler.

Bu arada kilise mahkemesisavcısı haykırmıştı:

"Bu keçiyi çarpan ve onukovmak için yapılan bütün dualara,ayinlere karşı koyan şeytan, eğerkötülüklerinde devam ederse veonlarla mahkeme heyetini dehşetedüşürürse, ona karşı darağacı ya daodun ateşi cezasına başvurmakzorunda kalacağımızı kendisinehaber veririz."

Page 1665: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire soğuk terlere battı.Charmolue Çingene kızının birmasanın üzerinde duran tefini aldıve onu belirli bir biçimde keçiyeuzatarak sordu:

"Saat kaç?" Keçi akıllıgözleriyle ona baktı, yaldızlıayağını kaldırdı ve yedi kez vurdu.Gerçekten de, saat tam yediydi.Halkın üzerinden bir dehşet dalgasıgeçti.

Gringoire dayanamadı, yükseksesle:

Page 1666: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Mahvoluyor! Görüyorsunuz kine yaptığını bilmiyor," diye bağırdı.

Mübaşir sert bir sesle:

"Salonun ucundaki efendiler,susun!" diye haykırdı.

Jacques Charmolue tefin bunabenzer hareketleriyle günün tarihi,yılın ayı gibi konularda keçiye dahabaşka birçok maskaralıkyaptırmıştı. Bütün bunlara okuyucudaha önce tanık olmuştu. Adliduruşmalara özgü bir görüş

Page 1667: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanılsamasıyla, belki de Djali'ninbu masum muzipliklerini yolkavşaklarında defalarca alkışlamışaynı seyirciler Adliye Sarayı'nınkubbeleri altında bunlardanürktüler. Hiç kuşku yok ki keçişeytanın ta kendisiydi.

Daha da beteri oldu: Kralınvekili Djali'nin boynunda asılıduran, elle dizilen harflerle dolu birderi çantayı döşeme taşlarınınüzerine boşaltınca dağınıkharflerden, keçinin ayağıyla şu

Page 1668: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uğursuz adı çıkardığı görüldü:"Phoebus". Yüzbaşının kurbanedildiği büyüler karşı konulmaz birbiçimde kanıtlanmış gibi göründü.Herkesin gözünde de, zarafetiylegelip geçenleri defalarca hayranbırakan Çingene kızı, şu fevkalâdegüzel oyuncu kız, artık bir büyücücadıdan başka bir şey değildi.

Zaten o da hiçbir yaşam belirtisigöstermiyordu. Ne Djali'nin zarifhareketleri, ne yargıçlarlaavukatların verdiği gözdağları, ne

Page 1669: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dinleyicilerin boğuk lanet sesleri,hiçbir şey onun bilincine vedüşüncesine kadar gidemiyordu.

Kızcağızı uyandırmak için birçavuşun acımasızca sarsması,başkanın da sesini azametleyükseltmesi gerekti.

"Kız, siz kendini büyücülüğevermiş Çingene ırkındansınız. Siz,davaya katılan büyülenmiş keçininde suç ortaklığıyla, geçen 29 Martgecesi, şeytanlarla anlaşarak,büyülerle, işvelerle kralın hassa

Page 1670: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alayı mızraklı süvarilerinden biryüzbaşıyı, Phoebus deChâteaupers'i yaraladınız vebıçakladınız. Yadsımakta direniyormusunuz?"

Genç kız yüzünü ellerinin içinegömerek haykırdı:

"Ne korkunç şey! Phoebus'ümbenim! Ah! Cehennem azabı bu!"

Mahkeme başkanı sert bir sesle:

"Yadsımakta direniyor

Page 1671: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

musunuz?" diye sordu.

Genç kız, "Elbette yadsıyorum!"diye haykırdı korkunç bir sesle.

Ayağa fırlamıştı, gözleri alevsaçıyordu.

Mahkeme başkanı dobra dobrasordu:

"Peki öyleyse, aleyhinizdekiolguları nasıl açıklayacaksınız?"

Genç kız kesik kesik bir sesle:

Page 1672: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Daha önce de söylemiştim,"diye yanıt verdi. "Bilmiyorum. Birrahipti. Tanımadığım bir rahip. Hiçpeşimi bırakmayan, çok kötü, şeytangibi bir rahip!"

Yargıç, "Ta kendisi," diye atıldı."Asık suratlı rahip."

"Ey sayın Efendilerim! Acıyınbana! Zavallı bir kızım ben..."

Yargıç, "Çingene kızı," dedi.

Üstat Jacques Charmolue

Page 1673: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tatlılıkla söze başladı:

"Sanığın bu üzücü direnmesikarşısında sanığa işkenceuygulanmasını talep ediyorum."

Mahkeme başkanı, "Kabuledildi," dedi.

Bahtsız kızın bütün vücuduürperdi. Gene de harbeli askerlerinbuyruğu üzerine, ayağa kalktı,önünde Charmolue ile kilisemahkemesinin rahipleri, iki sıramızrağın arasında, oldukça metin

Page 1674: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adımlarla, birdenbire açılan vearkasından hemen kapanan bir yankapıya doğru yürüdü. Bu, kaygılıGringoire'a kızcağızı yutuverenmüthiş bir canavar ağzı gibigöründü.

Genç kız kapının ardındakaybolunca içler acısı, yakınmadolu bir meleme işitildi. Küçükkeçiydi bu; ağlıyordu.

Duruşmaya ara verildi. Bir üye,beylerin yorgun olduğunu veişkencenin sonunu beklemenin uzun

Page 1675: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

süreceğini belirtti; bunun üzerine,Başkan:

"Bir adliyeci kendini görevinefeda etmesini bilmelidir," dedi.

Yaşlı bir yargıç da, "Dahayemek yemediğimiz bir sırada,kendisine işkence cezası verdirencan sıkıcı, densiz cadaloz!" dedi.

Page 1676: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIKuru Yaprak Haline

Gelen Paranın Devamı

Gün ortasında bile lambalarlaaydınlatılan kapkaranlık geçitlerdebirkaç basamak çıkıp indiktensonra, hâlâ korkunç muhafızlarınçevrelediği Esmeralda Kızı adliyeçavuşlarından biri uğursuz birodaya itti. Daire biçimindeki buoda, yüzyılımızda bile hâlâ yeniParis'in eskisini bütünüyle kaplayan

Page 1677: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çağdaş yapılar tabakasını delen okocaman kulelerden birinin zeminkatındaydı. Bu mahzende pencereyoktu; basık ve muazzam bir demirkapıyla kapanan giriş yerindenbaşka da delik yoktu. Bununlabirlikte, orası gene de ışıktanyoksun değildi. Duvarın kalınlığıiçine bir ocak yapılmıştı. Oradayanan harlı bir ateş kızılyansımalarıyla mahzeni dolduruyorve bir köşeye bırakılan zavallımumu bütün aydınlığından yoksunediyordu. Ocağı kapatmaya yarayan

Page 1678: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikenli parmaklık, o sırada, yukarıkaldırılmıştı, kapkaranlık duvarüzerinde bu alevli pencereninağzında sadece bir dizi kapkara,sivri, keskin ve aralıklı diş sırasıgibi, çubuklarının alt ucugörünüyordu, bu da ocağısöylencelerdeki o alev saçanejderha ağızlarından birinebenzetiyordu.

Oradan yayılan ışıkta, tutuklukız odanın çevresinde, ne iştekullanıldıklarını bilmediği korkunç

Page 1679: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aygıtlar gördü. Odanın tamortasında, hemen hemen doğrudandoğruya yere konmuş bir meşin şilteseriliydi, üzerine de kubbenin kilittaşına oyulmuş yayvan, yassıburunlu bir canavarın ısırdığı bakırbir halkaya bağlı tokalı bir kayışsallanıyordu. Kıskaçlar,kerpetenler, geniş saban demirleriocağın içini dolduruyor ve korlarınüzerinde karmakarışık bir biçimdekızdırılıyordu. Cehennem ocağınınkanlı ışığı bütün odanın içindesadece bir korkunç şeyler yığınını

Page 1680: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aydınlatıyordu.

Bu odanın adı sadece işkenceodası idi.

Yeminli işkenceci PierratTorterue şiltenin üzerindeoturuyordu. Yardımcıları, dört köşesuratlı, meşin önlüklü, dokumakayışlı biçimsiz iki cüce, korlarınüzerindeki demirlerikurcalıyorlardı.

Zavallı kızcağız elinden geldiğikadar cesaretini toplamaya

Page 1681: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çalışmıştı. Ne var ki, bu odaya girergirmez dehşete kapıldı.

Adliye Sarayı çavuşları biryana, kilise mahkemesinin rahipleribir yana dizildiler. Bir köşede, birtutanak yazmanı, bir yazı takımı, birde masa vardı. Üstat JacquesCharmolue pek yumuşak, tatlı birgülümsemeyle Çingene kızınayaklaştı.

"Yavrucuğum," dedi,"yadsımakta hâlâ direniyormusunuz?"

Page 1682: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız daha şimdiden ölü birsesle, "Evet," dedi.

"Öyleyse, size istediğimizdendaha fazla ısrarla işkence yapmakbizim için pek acıklı olacak. Şuşiltenin üzerine oturmak zahmetinekatlanın, lütfen. Pierrat Usta,Küçükhanım'a yer verin, kapıyı dakapatın."

Pierrat homurdanarak ayağakalktı:

"Kapıyı kaparsam, ateşim

Page 1683: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söner," diye mırıldandı.

Bunun üzerine, JacquesCharmolue:

"Öyleyse, azizim, açık bırakın,"diye yanıt verdi.

Bu arada, Esmeralda Kız ayaktaduruyordu. Üzerinde kim bilir nicebahtsızın kıvrandığı bu meşin şilteonu korkutuyordu. Dehşetkemiklerinin içindeki iliğidonduruyordu. Ürkmüş, şaşkın,orada öylece durup duruyordu.

Page 1684: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Charmolue'nün bir işareti üzerine,iki yardımcı onu yakaladı ve yatağınüzerine oturttu. Genç kızın canınıhiç acıtmadılar; ama o adamlarkendisine dokununca, şu meşinkendisine değince, bütün kanıyüreğine doğru çekilir gibi oldu.Şaşkın gözlerle odanın çevresinebakındı. Her yanda, şimdiye kadargördüğü araç gereçler içinde,böceklerle kuşlar arasındayarasalar, kırkayaklar veörümcekler neyse onlar gibi duranbütün bu biçimsiz işkence

Page 1685: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aygıtlarının vücuduna tırmanmak,onu ısırmak ve çimdiklemek içindört bir yandan kendisine doğrukımıldadığını ve yürüdüğünü görürgibi oluyordu.

Charmolue, "Hekim nerede?"diye sordu.

Genç kızın o ana kadargörmediği kara bir cüppe:"Buradayım!" dedi.

Genç kız ürperdi.

Page 1686: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kralın kilise mahkemesindekivekili okşayıcı sesiyle:"Küçükhanım," dedi,"suçlandırıldığınız olayları üçüncükez yadsımakta direniyor musunuz?"

Kızcağız bu kez sadece bir başişareti yapabildi. Sesi çıkmadı.

Jacques Charmolue, "Direniyormusunuz?" diye yineledi. "Öyleyse,çok üzgünüm; ama görevimingereğini yerine getirmekzorundayım."

Page 1687: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pierrat ansızın söze karıştı:

"Kralın sayın vekili, neredenbaşlayacağız?"

Charmolue uyak arayan birşairin çapraşık yüz buruşturmasıylabir süre duraksadı. Sonra da:

"İşkence ayaklığından," dedi.

Bahtsız kızcağız kendisiniTanrı'nın da, insanların da yüzüstübıraktıklarını öylesine derindenhissetti ki, başı hiç gücü olmayan

Page 1688: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cansız bir şey gibi, göğsüne düştü.

İşkenceci ile hekim aynı andaona yaklaştılar. Bu sırada da, ikiuşak iğrenç ve korkunç silahlarıarasında birşeyler araştırmayabaşladı.

Bu ürkünç demirlerin şıkırtısınıişitince, bahtsız yavrucak elektrikakımına tutulan ölü bir kurbağa gibititredi.

"Ah! Ey benim Phoebus'üm!"diye öyle alçak sesle mırıldandı ki,

Page 1689: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hiç kimse işitmedi.

Sonra, yeniden yontuhareketsizliğine ve mermersuskunluğuna gömüldü. Bu görüntü,yargıç yüreklerinden başka heryüreği parçalardı. Cehenneminkıpkızıl kapısı altında İblis'insorguya çektiği zavallı günahkâr birruh sanırdınız. Az sonratesterelerin, çarkların, işkencesehpalarının bu korkunçkalabalığının yapışacağı zavallıbeden, cellâtların haşin ve sert

Page 1690: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ellerinin, kıskaçlarınınkurcalayacağı yaratık demek ki busakin, yumuşak, beyaz ve narinyaratıktı. İnsan adaletinin öğütmekiçin o korkunç değirmen taşlarınaverdiği zavallı darı tanesi!

Bu arada, Pierrat Torterue'nünyardımcılarının nasırlı, haşin elleri,Paris'in yol kavşaklarında,güzellikleri ve sevimlilikleriylegelip geçenleri defalarca hayraneden o güzel bacağı, o küçücükayağı hoyratça soyup ortaya çıkardı.

Page 1691: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İşkenceci, bu zarif ve narinbiçimleri seyrederek:

"Çok yazık, doğrusu!" diyehomurdandı.

Başdiyakoz orada bulunsaydı,hiç kuşkusuz örümcekle sineksimgesini anımsardı.

Zavallı kızcağız, az sonra,gözlerinin üzerine yayılan birbulutun arasından "işkenceayaklığı"nın yaklaştığını gördü, azsonra da demirli ince tahtalara

Page 1692: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçirilen ayağının korkunç aygıtınaltında kaybolduğunu gördü.

İşte o zaman korku ona yenidenkuvvet verdi. Öfkeyle: "Çıkarınşunu ayağımdan!" diye bağırdı. Vesaçı başı darmadağınık, doğrularak,"Acıyın bana!" diye haykırdı.

Genç kız kralın davavekilininayaklarına kapanmak amacıylameşin şilteden dışarı atıldı; amabacağı meşe ağacından vedemirlerden yapılmış o ağırkülçenin içine yakalanmıştı,

Page 1693: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kanadının üzerine kurşun konan birandan daha da bitkin, işkenceayaklığının üzerine yığıldı.

Charmolue'nün bir işaretiyleonu yeniden işkence şiltesininüzerine yerleştirdiler; kocaman iriiki el kubbeden sarkan kayışı kızınincecik beline bağladı.

Charmolue sarsılmaz,soğukkanlı iyi yürekliliğiyle:

"Son bir kez daha, davada sözkonusu edilen bütün olguları itiraf

Page 1694: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ediyor musunuz?" diye sordu.

"Ben masumum."

"Peki öyleyse, Küçükhanım,aleyhinizdeki koşulları nasılaçıklıyorsunuz?"

"Ne yazık ki, sayın Efendim,ben de bilmiyorum!"

"Yadsıyorsunuz demek ki?"

"Hepsini!"

Page 1695: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Charmolue Pierrat'ya, "İşinizigörün," dedi.

Pierrat bocurgatın kolunuçevirdi, işkence ayaklığı sıkıştı,kızcağız yazımı hiçbir insan dilindebulunmayan o korkunç çığlıklardanbirini kopardı.

Charmolue Pierrat'ya, "Durun,"dedi. Çingene kızına da, "İtirafediyor musunuz?" diye sordu.

Zavallı kızcağız, "Hepsini!"diye bağırdı. "İtiraf ediyorum! İtiraf

Page 1696: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ediyorum! Acıyın bana!"

İşkence cezasını göze alırken,kızcağız kendi gücünühesaplayamamıştı. O zamanakadarki yaşantısı o kadar neşeli,tatlı, yumuşak geçen zavallıyavrucak! İlk acıda yenilmişti.

Kralın vekili, "İnsanlık benisize şunu bildirmeye zorluyor,"dedi. "İtiraf ederseniz, ölümübeklemeniz gerekecek."

Genç kız, "Ben de öyle

Page 1697: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

umuyorum," dedi.

Yarı ölü bir halde, iki büklümolmuş, göğsünden tokalanan kayışaasılmış bir durumda kendinibırakarak meşin yatağın üzerineyığıldı yeniden.

Pierrat Efendi onu doğrulturken:

"Ha gayret, güzelim!" dedi."Bay de Bourgogne'un boynundakimutondor kürküne benziyorsunuz."

Jacques Charmolue sesini

Page 1698: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yükseltti:

"Tutanak yazmanı, yazın: GençÇingene kızı, karakoncoloslar,maskeler ve gece cadılarıylabirlikte, dost sofralarına,büyücülerin cumartesitoplantılarına ve cehennembüyülerine katıldığınızı itiraf ediyormusunuz? Sorduğuma yanıt verin."

Genç kız o kadar alçak birsesle, "Evet," diye yanıt verdi ki,sözü soluğunun içinde kayboldu.

Page 1699: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Büyücülerin cumartesitoplantılarını bir araya getirmekiçin Belzebuth'ün bulutların içindeortaya çıkardığı ve sadecebüyücülere görünen koçugördüğünüzü itiraf ediyormusunuz?"

"Evet."

"Temple tarikatındakilerin şuiğrenç putlarına, Bophometbaşlarına tapındığınızı itiraf ediyormusunuz?"

Page 1700: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet."

"Davaya eklenen, evcil bir keçişeklindeki şeytanla ilişkinizolduğunu?"

"Evet."

"En sonunda, şeytanın ve halkarasında asık suratlı rahip denenhayaletin yardımıyla, geçtiğimizMart'ın yirmi dokuzuncu gecesi,Phoebus de Châteaupers adındakiyüzbaşıyı yaralayıp öldürdüğünüzüitiraf ve kabul ediyor musunuz?"

Page 1701: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız o iri durağan gözleriniadliyeciye doğru kaldırdı vetitremeden, sarsılmadan, bilinçsizbir halde, dalgın dalgın:

"Evet," diye yanıt verdi. Ondaartık her şeyin parçalandığı,kırıldığı apaçık belliydi.

Charmolue, "Yazın, yazmanEfendi," dedi. Sonra daişkencecilere dönerek, "Tutukluçözülsün ve duruşmaya gerigötürülsün," dedi.

Page 1702: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tutuklunun ayağındaki işkenceayakkabısı çıkarılınca, kralın kilisemahkemesindeki vekili, hâlâ acıylauyuşuk olan ayağı inceledi.

"Hadi, hadi!" dedi, "Büyük birzarar yok. Tam zamanındabağırdınız. Gene dans edebilirsiniz,güzelim!"

Sonra kilise mahkemesindekiyardımcılarına döndü:

"İşte en sonunda adaletaydınlandı! Bu, insanı rahatlatıyor,

Page 1703: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beyler! Küçükhanım elden geldiğikadar yumuşak davrandığımızatanıklık edebilir!"

Page 1704: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIKuru Yaprak HalineGelen Paranın Sonu

Esmeralda duruşma salonunasapsarı bir yüzle, topallayarakgirince, onu genel bir memnunlukmırıltısı karşıladı. Dinleyicileraçısından bu, tiyatroda komedininson perde arası bitip de örtü açılıp,son perde başlarken duyulan omemnunluk verici sabırsızlıkduygusuydu. Yargıçlar açısından

Page 1705: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ise, az sonra akşam yemeğinekavuşmak umudu. Küçük keçi desevinçle meledi. Hanımına doğrukoşmak istedi; ama onu sırayabağlamışlardı.

Artık gece iyice bastırmıştı.Sayıları arttırılmayan mumlar okadar az ışık veriyordu ki, salonunduvarları görünmüyordu. Karanlıkorada bütün eşyayı bir çeşit sislekaplıyordu. Duygusuz, hantal birkaçyargıç yüzü belli belirsizseçiliyordu. Onların tam karşısında,

Page 1706: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzun salonun ucunda koyu renkzemin üzerinde belirsiz beyazlıktabir noktayı görebiliyorlardı. Bu,sanıktı.

Zavallı kızcağız yerinesürüklene sürüklene gelmişti.Charmolue de bütün azametiylekendi yerine gelince oturdu, sonraayağa kalktı ve başarısınınböbürlenmesini pek fazla bellietmeden:

"Sanık her şeyi itiraf etti," dedi.

Page 1707: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mahkeme başkanı:

"Çingene kızı," dedi, "bütünbüyücülüğünüzü, sihirbazlığınızı,fahişeliğinizi ve Phoebus deChâteaupers'i öldürdüğünüzü itirafettiniz mi?"

Genç kızın yüreği sıkıştı.Gölgeler içinde, hıçkıra hıçkıraağladığı duyuldu. Zayıf bir sesle:

"İstediğiniz her şeyi," dedi."Yalnız beni çabuk öldürün!"

Page 1708: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Mahkeme başkanı:

"Kilise mahkemesinde kralınsayın vekili," dedi, "mahkemeheyeti isteklerinizi dinlemeyehazırdır."

Üstat Charmolue ortaya korkunçbir defter çıkardı, pek çok elhareketi ve avukatlık sanatınınabartmalı ses tonuyla, Latince birsöylevi okumaya başladı. Davanınbütün kanıtlarının kendi gözdekomedi yazarı olan Plautus'tanalman parçalarla desteklenen

Page 1709: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cicero'vari benzetmeler üzerinekurulmuş bir söylevdi bu. Buönemli parçayı okurlarımızaveremediğimiz için gerçektenüzgünüz. Konuşmacı bunu pekolağanüstü el hareketleriyleokuyordu. Daha başlangıçbölümünü bitirmemişti ki alnındanterler boşanmış, başında da gözlerdışarı uğramıştı. Birdenbire bircümlenin tam ortasında zırp diyeduruverdi; her zaman oldukçayumuşak, hattâ bir hayli aptalcaolan bakışı yıldırımlar saçan bir

Page 1710: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parıltıya büründü.

"Beyler," diye haykırdı, (bu kezFransızca, çünkü defterde yazılıdeğildi) "İblis bu olaya o kadarkarışmış ki işte şimdiduruşmalarımıza katılıyor ve Kralhazretlerine öykünüyor. Bakın!"

Charmolue bunları derken,eliyle küçük keçiyi gösteriyordu:Hayvancık Charmolue'nün el kolhareketleri yaptığını görünce,gerçekten de onun gibi davranmasıpek yerinde olur düşüncesiyle,

Page 1711: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaidesinin üzerine oturarak elindengeldiği kadar, ön ayaklarıyla,sakallı başıyla, kilisemahkemesinde kral vekilinindokunaklı pantomimini yineliyordu.

Bu, anımsanacağı gibi, keçininen sevimli yeteneklerinden biriydi.Bu olay, bu son belge büyük etkiyaptı. Keçinin ayaklarım bağladılar,kralın vekili de uz diline kaldığıyerden devam etti.

Bu pek uzun sürdü; ama güzelbir sonuçla bitti. İşte son cümlesi;

Page 1712: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

buna üstat Charmolue'nün kısıksesini, yorgun el kol hareketlerinide ekleyin.

"Ideo, Domni, coram strygademonstrata, erimine patente,intentione criminis existente, innomine sanctae ecclesiae Nostrae-Dominae Parisiensis, quae est insaisina habendi omnimodam altamet bassam justitiam in illa hacintemerata Civitatis insula, texorepraesentium declaramus nasrequirere, pıimo, aliquandam

Page 1713: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pecunariam indemnitatem;secundo, amendationemhonorabilem ante portaliummaximum Nostrae-Dominae,ecclesiae, cathedralis; tertio,sententiam in virtute cujus istastryga cum sua capella, seu intrivio vulgariter dicto la Greve,seu in insula exeunte in DuvioSequanae, juxta poin– tam jardiniregalis, executatae sint!"[139]

Takkesini başına giydi ve yerineoturdu.

Page 1714: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire üzüntüyle içiniçekerek, "Eheu! Bassa latinitas!"[140] dedi.

Kara cüppeli başka bir adamsanığın yanında ayağa kalktı. Buonun avukatıydı. İyice acıkanyargıçlar mırıldanmaya başladılar.

Mahkeme başkanı, "AvukatEfendi, kısa konuşun," dedi.

Avukat da, "Sayın Başkan," diyeyanıt verdi, "mademki suçlu suçunuitiraf etti, benim Beylere söyleyecek

Page 1715: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir tek sözüm var. İşte cezayasasından bir madde: 'Bir gececadısı bir erkeği yediyse, suçu dakanıtlanırsa, sekiz bin dinarlık birpara cezası öder ki, bu da iki yüzaltın metelik eder.' Mahkeme heyetimüvekkilimi para cezasına mahkûmetmek lütfunda bulunsun!"

Kralın olağanüstü avukatı: "Bumadde yürürlükten kaldırılmıştır,"dedi.

Avukat, "Nego,"[141] diye

Page 1716: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşılık verdi.

Bir üye, "Oylamaya gidilsin!"dedi. "Suç meydanda, hem de vakitgeç oldu."

Duruşma salonundan ayrılmadanoylama yapıldı. Yargıçlar oylarımkülâhlarıyla bildirdiler, acelelerivardı. Başkanın alçak seslekendilerine sorduğu uğursuz soruyakarşılık vermek için, yarıkaranlıkta, başlıklı kafaların birbiriardından açıldığı görülüyordu.Zavallı sanık onlara bakıyormuş

Page 1717: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibiydi; ama bulanık gözü artıkhiçbir şey görmüyordu.

Sonra tutanak yazmam yazmayabaşladı; ardından da uzun birparşömen kâğıdını başkana uzattı.

O zaman bahtsız kız halkınkımıldadığını, mızrakların birbirineçarptığını, dondurucu bir sesinkonuştuğunu işitti:

"Çingene kızı, KralımızEfendimizin dileyeceği gün, öğlesaatinde, bir sanık arabasında,

Page 1718: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gömlekle, yalınayak, boynunuzdaiple, Notre-Dame'ın büyük cümlekapısının önüne götürüleceksiniz veorada elinizde iki libre ağırlığındabir meşaleyle suçlarınızı halkınönünde itiraf edeceksiniz ve oradankentin darağacında asılıpboğulacağınız Greve Alanı'nagötürüleceksiniz ve keçiniz desizinle birlikte; kilise mahkemesinede, tarafınızdan işlenen, tarafınızdanitiraf edilen büyücülük, sihirbazlık,fahişelik ve Phoebus deChâteaupers'i öldürmek suçlarının

Page 1719: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kefareti olarak üç altınödeyeceksiniz. Tanrı ruhunuzukurtarsın!"

Genç kız, "Ah! Bu bir düşolmalı!" diye mırıldandı. Vekendisini götüren sert elleri hissetti.

Page 1720: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVLasciate OgniSperanza[142]

Ortaçağ'da bir yapıtamamlandığı zaman, hemen hemendışarıda olan kadarı da toprağınaltındaydı. Notre-Dame gibikazıklar üzerine kurulmadıysa, birsarayın, bir hisarın, bir kiliseninhep çifte gövdesi vardı.

Katedrallerde, ışık içinde yüzen

Page 1721: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve gece gündüz org sesleriyle, çansesleriyle çınlayan üstteki kubbeninaltında, yeraltında, basık, karanlık,gizemli, kör ve dilsiz bir çeşitbaşka bir katedral vardı; kimizaman bu bir gömüttü. Saraylarda,büyük hisarlarda bu birhapishaneydi, kimi zaman da birgömüt, kimi zaman ikisi birden.Başka bir yerde kuruluş ve gelişmeşekillerini açıkladığımız bu güçlüyapıların sadece temelleri değil,denebilir ki, âdeta toprak içindetıpkı yukarıdaki yapı gibi odalar,

Page 1722: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

galeriler, merdivenler halinde dalbudak salarak ilerleyen köklerivardı. Böylece, kiliseler, saraylar,büyük hisarlar yarı bellerine kadartoprak içindeydiler. Bir yapınınmahzenleri, çıkılacak yerde inilenbir başka yapıydı ve tıpkı kıyıdakiormanlar ve dağların altındaki birgölün parlak sularına devrilen oormanlar ve dağlar gibi, yapınındışarıdaki katlarının yığını altındakendi yeraltı katlarınıoluşturuyordu.

Page 1723: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Saint-Antoine Hisarı'nda, ParisAdliye Sarayı'nda, LouvreSarayı'nda bu yeraltı yapılarıhapishaneydi. Toprağın içinegömüldükçe bu hapishanelerinkatları gitgide daralıpkaranlıklaşırdı. Bunlar dehşetderecelerinin sıralandığı bölgelergibiydi. Dante cehennemi içinbundan daha iyisini bulamamıştı. Buzindan hunileri, genel olarak,Dante'nin Şeytan'ı toplumun daölüm mahkûmunu yerleştirdiği fıçıdipli bir yeraltı zindanının içine

Page 1724: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulaşırdı. Bahtsız, sefil bir varlık birkez buraya gömülmeyegörsün, artıkelveda gün ışığı, hava, yaşam, "ognisperanza". Oradan ancak yadarağacı ya da odun ateşi içinçıkardı artık. Kimi zaman da oradaçürürlerdi bunlar. İnsan adaletibuna unutmak diyordu. Mahkûm,insanlarla kendisi arasında, başıüzerinde bir taş ve zindancılaryığınını ve bütün hapishaneninağırlığını hissederdi; ağır, kunt hisarartık onu canlı dünyanın dışınakilitleyen kocaman karmaşık bir

Page 1725: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kilitten başka bir şey değildi.

Darağacına mahkûm edilenEsmeralda'yı, hiç kuşkusuzkaçmasından korktukları için, LaTournelle'in "inpace"sinde,[143]

Ermiş Louis'nin[144] kazdırdığıyeraltı zindanlarında, tepesinde devboyutlardaki Adliye Sarayı ile butürden bir fıçı dibine bırakmışlardı.Bu duvar taşlarının en küçüğünübile kımıldatma yeteneğindenyoksun zavallı sinek!

Page 1726: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hiç kuşku yok ki, yazgı da,toplum da aynı ölçüde haksızdavranmıştı; bu kadar narin biryaratığı ortadan kaldırmak içinbunca felaket ve işkence bolluğunahiç de gerek yoktu.

Kızcağız orada, karanlıklariçinde gömülmüş, gizlenmiş,kaybolmuştu. Onun güldüğünü vegüneşte dans ettiğini gördüktensonra bu durumda görebilen birkimse ürperirdi. Gece gibi soğuk,ölüm gibi soğuktu, saçlarında artık

Page 1727: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tek bir hava esintisi bile yoktu;kulaklarında bir insan sesi,gözlerinde bir gün ışığı yoktu; ikibüklüm olmuş, zincirlerle ezilmiş,bir testiyle bir ekmeğin yanına,zindanın sızıntılarından toplanan subirikintilerinin üstündeki bir parçasamanın üzerine çömelmiş, hiçkıpırdamadan, neredeyse soluk bilealmadan kalakalmıştı, artık acıçekecek durumda bile değildi.Phoebus, güneş, öğle zamanı, açıkhava, Paris sokakları, alkışlaraltında dans, subayla tatlı aşk

Page 1728: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cıvıltıları, sonra rahip, arabulucukadın, hançer, kan, işkence,darağacı... Bütün bunlar, kimizaman neşeli ve pırıl pırıl yaldızlıbir düşlem, kimi zaman biçimsiz birkarabasan gibi hâlâ aklınageliyordu; ama bu artıkkaranlıklarda yitip giden korkunç vebelirsiz bir çarpışma ya dayukarıda, yeryüzünde çalınan,bahtsız kızın düştüğü bu derinlikteartık duyulmayan uzak bir müzikti.

Esmeralda burada

Page 1729: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunduğundan beri ne uyanıktı nede uyuyordu. Uğradığı bu felakette,içine düştüğü bu zindanda, geceyigündüzden ayıramadığı gibi,uyanıklığı düşten, düşü de gerçektenartık ayırt edemiyordu. Bütünbunlar düşüncesinde karışmış,kırılmış, dalgalı, belirsiz birşekilde yayılmıştı. Artıkhissetmiyor, bilmiyor,düşünmüyordu. Olsa olsa hayalediyordu. Hiçbir canlı yaratıkhiçliğe bu kadar derinlemesinedalmamıştır.

Page 1730: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böyle uyuşmuş, donmuş, taşkesilmiş bir durumdayken, üzerindebir yerlerde, bir parçacık ışık bilegeçirmeden açılan bir kapağınsesini üç kez hayal meyalayrımsamıştı: Bir el oradankendisine bir parça kara ekmekatmıştı. Oysa zindancının belirlizamanlarda gelişi insanlarlaarasında kalan tek ilişkiydi.

Bir tek şey hâlâ bilinçsizceEsmeralda'nın kulağınıkurcalıyordu: Başının üzerinde,

Page 1731: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kubbenin küflü taşları arasındannem sızıyordu ve eşit aralıklarla birdamla su oradan ayrılıyordu. Budamlanın, yanındaki su birikintisinedüşerken çıkardığı sesi aptal aptaldinliyordu.

Su birikintisine düşen bu damla,onun çevresinde hâlâ kımıldayan tekhareketti, zamanı bildiren tek saat,yeryüzünde yapılan bütüngürültülerden ona kadar ulaşabilentek sesti.

Her şeyi söylemek gerekirse,

Page 1732: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zaman zaman bu çamur ve karanlıkbataklığında şuradan buradanayağının ya da kolunun üzerindengeçen soğuk bir şey hissediyor veürperiyordu.

Ne kadar zamandan berioradaydı, hiç bilmiyordu. Biryerlerde birisi hakkında bildirilenbir ölüm cezasını, sonra dakendisini götürdüklerini ve gecenin,sessizliğin içinde, donmuş bir haldeuyandığını anımsıyordu. Ellerininüzerinde sürünmüştü, o zaman da

Page 1733: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

demir halkalar ayak bileklerinikesmiş, zincirler şakırdamıştı. Dörtbir yanının duvar olduğunu, altındasuyla örtülü taş bir döşemenin vebir demet samanın bulunduğunuanlamıştı. Ama ne lamba vardı nede bir bodrum penceresi. O zaman,samanın üzerine oturmuştu. Kimivakit de, değişiklik olsun diye,zindanındaki bir taş merdivenin sonbasamağına oturuyordu. Bir ara, sudamlasının düşme süresini ölçenkaranlık dakikaları saymayıdenemişti; ama az sonra hasta bir

Page 1734: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beynin bu üzüntülü çalışmasıkafasında kendiliğinden kopmuş veonu uyuşukluk içinde bırakmıştı.

En sonunda bir gün ya da birgece (çünkü bu mezarda geceyarısıyla gün ortası aynı renkteydi),başının üzerinde, ekmeğini, testisinigetirdiğinde zindancının her zamanyaptığı gürültüden daha kuvvetli birses duydu. Genç kız başını kaldırdı,"inpace"nin kubbesindeki kapıya yada kapağa benzer şeyinaralıklarından kızılımtrak bir renk

Page 1735: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gördü. Aynı zamanda ağır demirleracı ve keskin bir ses çıkardı, kapakpaslı rezelerinin üzerindegıcırdayarak döndü ve genç kız birfener, bir el ve iki erkek vücudununalt kısmını gördü, kapı çok basıkolduğundan başlarını göremiyordu.Işık onu öyle şiddetle rahatsız etti kigözlerini sımsıkı yumdu.

Gözlerini yeniden açtığındakapı kapanmış, fener merdivenin birbasamağı üzerine konulmuştu, biradam, tek başına, karşısında ayakta

Page 1736: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyordu. Kara bir kolsuz papazcüppesi ayaklarına kadar iniyor,aynı renkte bir başlık da yüzünügizliyordu. Hiçbir yerigörünmüyordu, ne yüzü, ne deelleri. Bu âdeta, karşısında ayaktaduran, altında bir şeyin kımıldadığısezilen kapkara bir kefendi. Gençkız birkaç dakika gözünü kırpmadanbu hayalet gibi şeye baktı. Bu arada,ne genç kız ne de beriki konuşmuştu.Yüz yüze gelen iki yontu sanırdınız.Mahzende sadece iki şey yaşıyordusanki: Fenerin havadaki nem

Page 1737: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzünden çıtırdayan fitili; bir detavandan damlayan, bu düzensizçıtırtıyı tek düze şıpırtısıyla kesen,fenerin ışığını su birikintisinin yağlıyüzeyinde menevişlerle titreten sudamlası.

En sonunda tutuklu kız sessizliğibozdu:

"Kimsiniz siz?"

"Bir rahip."

Sözcük, konuşma tarzı, ses tonu

Page 1738: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızı ürpertti.

Rahip boğuk bir sesle ağır ağırkonuşarak:

"Hazırlandınız mı?" diye sordu.

"Neye?"

"Ölmeye."

"Ah! O kadar yakında mı!"

"Yarın."

Page 1739: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kızın sevinçle kalkan başıdönüp göğsüne çarptı.

"O kadarı bile çok uzun!" diyemırıldandı. "Hemen bugün olsaonlara ne zararı dokunurdu ki?"

Kısa bir sessizlikten sonrarahip:

"Demek ki o kadarmutsuzsunuz?" diye sordu.

Genç kız da, "Çok üşüyorum,"dedi.

Page 1740: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üşüyen bahtsızların alışıkoldukları bir hareketle, daha öncede Tour-Roland'daki çilekeş kadınınyaptığını gördüğümüz gibi,ayaklarını elleriyle tuttu, dişleribirbirine çarpıyordu.

Rahip başındaki külahınaltından gözlerini zindanınçevresinde gezdirir gibi oldu.

"Işıksız! Ateşsiz! Sular içinde!Korkunç bir şey!"

Genç kız felaketin kendisine

Page 1741: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdiği şaşkın halle:

"Evet," diye yanıt verdi. "Günherkesindir. Niçin geceyi banavermiyorlar?"

Rahip yeni bir sessizliktensonra:

"Niçin burada olduğunuzubiliyor musunuz?" diye sordu.Esmeralda, sanki belleğine yardımetmek istiyormuş gibi, sıskaparmaklarını kaşlarının üzerindengeçirerek:

Page 1742: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Galiba biliyordum; ama artıkanımsamıyorum," dedi.

Birdenbire çocuk gibi ağlamayabaşladı.

"Buradan çıkmak istiyorum,efendim. Üşüyorum, korkuyorum vevücuduma tırmanan hayvanlar varburada."

"Peki öyleyse, gelin benimle."

Böyle derken, rahip onun kolunututtu. Bahtsız kız ta iliklerine kadar

Page 1743: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

donmuştu; ama gene de bu el onabuz gibi geldi.

"Ah!" diye mırıldandı. "Ölümünbuz gibi dondurucu eli bu! Kimsinizsiz, kuzum?"

Rahip başlığını kaldırdı. Gençkız baktı. Uzun zamandan beripeşini bırakmayan o uğursuz yüzdübu; Falourdel Kadın'ın evindesevgili Phoebus'cüğünün o tapılasıbaşının üzerinden kendisinegörünen o iblis kafası, son kez birhançerin yanında parladığını

Page 1744: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gördüğü o göz.

Kendisini felaketten felakete,işkenceden işkenceye iten,kendisine hep uğursuzluk getiren buhayalet onu içine gömüldüğüuyuşukluktan kurtardı. Ona,belleğinin üzerinde kalınlaşan oörtü gibi şey yırtılıyormuş gibigeldi. Üzücü serüveninin bütünayrıntıları, Falourdel Kadm'ınevindeki gece sahnesindenTournelle'deki mahkûmiyetine kadarhepsi birden aklına geliverdi; hem

Page 1745: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de şimdiye kadar olduğu gibibulanık ve belirsiz bir biçimdedeğil de, belirli, açık seçik,belirgin, heyecanlı ve korkunç birhalde. Acının aşırılığı ile yarısilinen, hemen hemen aşınan buanıları, tıpkı eczalı mürekkepleyazılan görülmez harflerin ateşinyaklaşmasıyla kâğıdın üzerindetaptaze ortaya çıkıvermesi gibi,karşısındaki karanlık yüzcanlandırıverdi. Ona yüreğininbütün yaraları yeniden açılıyor vehep birden kanıyormuş gibi geldi.

Page 1746: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Elleri gözlerinin üzerinde,çırpınmalı bir titremeyle haykırdı:

"Ah! Rahip bu!"

Sonra umudu kırılarak, kollarınıyanlarına sarkıttı, başı önüne eğik,gözleri yere dikilmiş, suskun, hâlâtitreyerek, oturduğu yerde kalakaldı.

Rahip ona, ekinler arasınabüzülmüş zavallı bir tarlakuşununçevresinde, gökyüzünün tayükseklerinde uzun zaman uçan,uzun zaman uçuşunun korkunç

Page 1747: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dairelerini sessizce daraltan vebirdenbire şimşeğin oku gibi avınınüzerine atılan ve onu yarı ölü birhalde, pençesinde tutan biratmacanın bakışıyla bakıyordu.

Genç kız alçak seslemırıldanmaya başladı:

"Öldürün! Öldürün! Sondarbeyi indirin!"

Ve kasabın topuzu vurmasınıbekleyen koyun gibi, dehşetle başınıomuzlarının arasına gömüyordu.

Page 1748: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adam en sonunda:

"Demek sizi korkutuyorum, öylemi?" dedi.

Genç kız hiç yanıt vermedi.Beriki gene:

"Sizi korkutuyor muyum?" diyeüsteledi.

Kızın dudakları sankigülüyormuş gibi büzüldü:

"Evet," dedi, "cellat mahkûmla

Page 1749: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alay ediyor. Aylardan beri peşimikovalıyor, bana gözdağı veriyor,beni korkutuyor! Tanrım! O yokkenben ne kadar mutluydum! Beni buuçuruma atan odur! Ey ulu Tanrım!O öldürdü... O öldürdü! BenimPhoebus'ümü o öldürdü!"

Kızcağız sözün burasındahıçkırarak ve gözlerini rahibe doğrukaldırarak:

"Ah! Sefil!" dedi. "Kimsinizsiz? Size ben ne yaptım? Benden bukadar çok mu nefret ediyorsunuz?

Page 1750: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ah! Bana karşı ne gareziniz var?"

Rahip de, "Seni seviyorum!"diye bağırdı.

Kızın gözyaşları birdenbire zırpdiye kesiliverdi. Ona bir budalanıngözleriyle baktı.

Beriki diz çökmüş, yakıcıgözlerle ona bakıyordu.

"Seni seviyorum! Anlıyormusun?" diye bağırdı.

Page 1751: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bahtsız kız ürpererek:

"Ne aşk!" dedi.

Beriki de, "Bir lanetlinin aşkı,"dedi.

Her ikisi de heyecanlarınınağırlığı altında ezilmiş, erkekçılgın, kız şaşkınlıktan sersemlemişbir halde, birkaç saniye sessizkaldılar.

En sonunda, rahip, garip birdinginliğe kavuşarak:

Page 1752: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Dinle bak," dedi. "Her şeyiöğreneceksin. Şimdiye kadar, buncazifiri karanlıklar yüzünden Tanrı'nınartık bizi görmediği sanılan gecenino derin saatlerinde gizlicevicdanımı sorguya çektiğim zaman,kendi kendime bile ancak sormayacesaret edebildiğim şeyi sanasöyleyeceğim. Bak dinle. Genç kız,sana rastlamadan öncemutluydum..."

Esmeralda hafifçe içini çekti:

"Ben de!" dedi.

Page 1753: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sözümü kesme. Evet,mutluydum, hiç olmazsa, öyleolduğumu sanıyordum. Tertemizdim,ruhum duru bir ışıkla dopdoluydu.Benimkinden daha gururlu ve dahaparlak bir baş yükselemezdi.Rahipler bakir kalabilmekkonusunda, bilginler de bilgikonusunda bana danışırlardı. Evet,bilim benim için her şeydi. Bir kızkardeşti ve bir kız kardeş de banayetiyordu. Yaşım ilerledikçe aklımabaşka düşünceler de gelmezdeğildi. Pek çok kez, bir kadın şekli

Page 1754: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçerken, tenim heyecanlanmıştı.Çılgın delikanlılık dönemimde,yaşam boyu boğupsusturabileceğimi sandığım şu erkekcinselliğinin ve kanının o kuvvetiben sefili mihrabın soğuk taşlarınagömen demir andlar zincirini pekçok kez çırpıntıyla ürperterekkaldırmıştı. Ne var ki, oruç, dua,bilim, manastırın eziyetleri ruhuyeniden bedene egemen halegetirmişti. Sonra da, kadınlardankaçmıyordum. Zaten, biliminparlaklığı karşısında beynimin

Page 1755: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bütün kirli dumanlarının silinipkaybolması için bir kitap açmamyeterliydi. Birkaç dakika içinde,dünyanın kaba şeylerinin bendenkaçtığını seziyordum ve ebedigerçeğin dingin parıltısı karşısındakendimi yatışmış, gözleri kamaşmışve dupduru hissediyordum. Şeytan,bana saldırmak için, kilisede,sokaklarda, kırlarda gözleriminönünden dağınık olarak geçen vedüşlerime pek az giren, silik kadıngölgeleri gönderdiği sürece, onlarınhepsini rahatlıkla yendim. Ne yazık

Page 1756: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ki, eğer üstünlük bende kalmadıysa,bunun suçu, insanla şeytanı eşitgüçte yaratmamış olan Tanrı'nındır.Dinle. Bir gün..."

Burada rahip durdu ve tutuklukız onun göğsünden bir hırıltı vekoparılma sesi çıkaran iççekmelerin yükseldiğini işitti.

"...Bir gün, hücreminpenceresine yaslanmıştım... Hangikitabı okuyordum o sırada acaba?Ah! Bütün bunlar kafamın içinde birçevrinti gibi. Her neyse, kitap

Page 1757: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

okuyordum. Pencere bir alanabakıyordu. Bir tef ve bir müzik sesiişittim. Düşüncelerimin arasındaböyle rahatsız edildiğime kızarak,alana baktım. Benim gördüklerimibenden başkaları da görüyordu,oysa, insan gözleri için yaratılmışbir görünüm değildi bu. Orada,sokağın ortasında, –vakit öğleydi–pırıl pırıl güneş altında, bir yaratıkdans ediyordu. Öyle güzel biryaratık ki, İsa onu Meryem'eyeğleyebilir ve onu kendine anaolarak seçer, dünyaya geldiğinde bu

Page 1758: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaratık hayatta olsaydı, ondandoğmak isterdi! Gözleri kapkara veşahaneydi, kapkara saçlarınınarasında güneşin içine işlediğibirkaç tel saç altın telleri gibi sarısan parlıyordu. Ayakları, hareketleriiçinde, hızla dönen bir tekerleğinara değnekleri gibi kayboluyordu.Başının çevresinde, o kapkara saçörgülerinin içinde, güneşteışıldayan, alnında yıldızdan bir taçoluşturan madeni parçacıklar vardı.Pullar serpiştirilmiş giysisi mavimavi ve bir yaz gecesi gibi binlerce

Page 1759: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kıvılcım çakılmışçasınapırıldıyordu. Kıvrak, esmer kollarıbirer çevre gibi beline bağlanıpçözülüyordu. Vücudunun biçimişaşılacak güzellikteydi. Ah!Güneşin ışığında bile aydınlık birşey gibi beliren o parlak yüz!.. Neyazık ki, genç kız, bu sendin.Şaşkınlık içinde, sarhoş gibi,büyülenmiş, seni seyretmektenkendimi alamıyordum. Sana öylebakıyordum ki birdenbire dehşetleürperdim, yazgının beni kıskıvrakpençesine aldığını hissettim."

Page 1760: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Soluğu kesilen rahip gene birsüre durdu. Sonra yenidensürdürdü:

"Daha o zaman yarı yarıyabüyülendiğimden, âdeta bir çekimeuğradığımdan, bir şeye yapışmayave kendimi düşmekten korumayaçabalıyordum. Daha önce deşeytanın bana kurduğu tuzaklarıanımsıyordum. Gözlerimin altındakiyaratıkta ancak cennetten ya dacehennemden gelebilecek oinsanüstü güzellik vardı. Bizim

Page 1761: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

toprağımızın bir parçacığıylayaratılan ve içinden bir kadınruhunun titrek ışığıyla hafifçeaydınlatılan basit, sıradan bir kızdeğildi bu. Bir melekti! Ama sadecekaranlıklardan, sadece alevdenyaratılmıştı, ışıktan değil. Bunudüşündüğüm sırada, senin yanında,gülerek bana bakan, büyücülerinhayvanı, bir keçi gördüm. Öğlegüneşi keçinin boynuzlarınıateştenmiş gibi parlatıyordu. Ozaman şeytanın tuzağını gördüm vesenin cehennemden geldiğinden,

Page 1762: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oradan beni mahvetmek içingeldiğinden artık hiç kuşkumkalmadı. Buna inandım."

Sözün burasında rahip kızınyüzüne baktı ve sertçe ekledi:

"Buna hâlâ inanıyorum. Bununlabirlikte, büyü yavaş yavaş etkisinigösteriyordu. Senin dansın benimbeynimde dönüyordu, büyününgizemli kötülüğünün içimdegerçekleştiğini hissediyordum,uyanık kalması gereken her şeyruhumda uyuyordu ve karda donup

Page 1763: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ölenler gibi, bu uykununbastırmasından zevk duyuyordum.

"Sen birdenbire şarkısöylemeye başladın. Ben sefil, neyapabilirdim ki? Şarkın dansındanda güzeldi. Kaçmak istedim.Olanaksız. Çivilenmiştim, toprağakök salmıştım. Döşemenin mermeridizlerime kadar çıkmış gibigeliyordu bana. Sonuna kadarkalmak zorundaydım. Ayaklarım buzkesilmişti, başım kaynıyordu. Ensonunda, sen belki de bana acıdın,

Page 1764: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şarkını kestin ve ortadan kayboldun.Göz kamaştırıcı hayalin ışıltısı,büyülü müziğin sesi gitgidegözlerimden ve kulaklarımdansilindi. O zaman yerinden sökülenbir yontudan daha sert ve dahagüçsüz, pencerenin köşesineyığıldım. Akşam ayininin çanı beniuyandırdı. Doğrulup kalktım,kaçtım. Ama ne yazık ki düşen vebir daha doğrulamayacak bir şey,benim kaçamayacağım, birdenbireortaya çıkan bir şey vardı."

Page 1765: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gene bir süre durdu ve sonrasürdürdü:

"Evet, o günden sonra içimdebenim tanımadığım bir adam vardı.Bütün çarelerimi, hücre, mihrap,çalışma, kitaplar, hepsini kullanmakistedim. Ne çılgınlık! Ah!Tutkularla dolu bir başı insanüzüntü ve umutsuzlukla orayaçarptığı zaman bilim ne kadar dakof bir ses verir! O zamandan berikitapla aramda hep ne görüyorumbiliyor musun, genç kız? Hep sen,

Page 1766: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

senin gölgen, bir gün önümdekialandan geçen parlak birgörüntünün hayali. Ne var ki, buhayal artık aynı renkte değil; gözünükırpmadan güneşe bakan sakınımsızkişinin bakışına uzun süre takılıpkalan kara daire gibi, koyu renkli,yaslı ve karanlıktı.

"Ondan kurtulamayınca,kafamda hep şarkının vızıldadığınıduyunca, dua kitabımın üzerindeboyuna senin dans eden ayaklarınıgördükçe, gece düşte hayalinin hep

Page 1767: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tenimin üzerinde süzüldüğünühissettikçe, seni yeniden görmek,sana dokunmak, kim olduğunuöğrenmek, senden bana kalankusursuz hayale seni gerçektenbenzer bulup bulamayacağımıgörmek, belki de gerçekledüşlemimi dağıtmak istedim. Her neolursa olsun, yeni bir etkinin ilkinisileceğini umuyordum, ilki benimiçin artık dayanılmaz bir halegelmişti. Seni arıyordum. Yenidengördüm. Felaket! Seni iki kezgörünce, bin kez görmek istedim;

Page 1768: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

her zaman, hep görmek istedim. Ozaman –bu cehennem bayırındanasıl durulur ki?– o zaman ben benolmaktan çıktım, artık kendime aitdeğildim. Şeytan kanatlarımabağladığı ipin öbür ucunu da seninayağına bağlamıştı! Ben de seningibi kararsız, gezginci oldum. Senikapı önlerinde bekliyordum, sokakköşelerinde gözlüyordum, kulenintepesinden gözetliyordum. Herakşam, daha büyülenmiş, dahaüzgün, daha umutsuz, daha tutkun,daha perişan kendi içime

Page 1769: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dönüyordum.

"Senin kim olduğunuöğrenmiştim, Kıpti kızıydın,Çingene'ydin, büyüden artık nasılemin olmazdım? Dinle. Açılacakbir davanın beni büyüdenkurtaracağını umuyordum. Birbüyücü kadın Bruno d'Ast'ıafsunlamıştı, adam kadını yaktırdıve iyileşti. Bunu biliyordum. İlacıdenemek istedim. Gider de bir dahadönmezsen seni unutacağımı umarakönce Notre-Dame'ın önündeki alanı

Page 1770: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sana yasaklamayı denedim. Sen onaaldırış etmedin. Gene geldin. Sonraaklıma seni kaçırmak geldi. Birgece onu da denedim. İki kişiydik.O sefil subay ortaya çıktığında seniele geçirmiştik bile. O seni kurtardı.Böylece senin, benim ve kendifelaketini başlatıyordu. En sonunda,artık ne yapacağımı, ne olacağımıbilemediğimden seni kilisemahkemesine ihbar ettim. Brunod'Ast gibi iyileşeceğimisanıyordum. Bir davanın seni banateslim edeceğini, bir hapishanede

Page 1771: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seni yakalayabileceğimi, seni eldeedeceğimi, orada bendenkaçamayacağını, uzun zamandanberi sen bana sahip olduğuna görebenim de sana sahip olacağımı bellibelirsiz aklımdan geçiriyordum.İnsan kötülük edince, her kötülüğüyapmalı, sonuna kadar gitmeli.Canavarlıkta bir ortada duruvermekçılgınlıktır! Suçun sonunda sevinçheyecanları vardır. Bir rahiple birbüyücü kız, sonunda, bir zindanınsaman demeti üzerinde çılgıncaheyecanlarla birleşebilirler!

Page 1772: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Böylece seni ele verdim. İşte ozamanlar rastlaşmalarımda senikorkutuyordum. Sana karşıdüzenlediğim oyun, başının üzerineyığdığım fırtına, bendenkorkutmalar, şimşekler halindeçıkıyordu. Bununla birlikte, gene deduraksıyordum. Tasarımın benigerileten korkunç yönleri vardı.

"Belki de ondan vazgeçerdim,belki de iğrenç ürününü vermedenbeynimde kuruyup giderdi. Budavayı sürdürmenin de, koparmanın

Page 1773: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da hep bana bağlı olduğukanısındaydım. Ne var ki, her kötüdüşünce amansızdır ve kesinliklegerçekleşmek ister. Ama kendimimutlak kudret sahibi sandığımyerlerde yazgı benden daha dagüçlüydü. Ne yazık! Ne yazık! Seniele geçiren, benim el altındanyapmış olduğum makinenin korkunçdişlerine teslim eden odur, yazgıdır!Dinle. Sonuna geldim.

"Bir gün, –başka bir güzelgüneşli gün– önümden senin adını

Page 1774: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söyleyen, gülen, gözlerinden şehvettaşan genç bir adamın geçtiğinigördüm. Lanet olsun! Onun ardınadüştüm. Sonunu biliyorsun."

Rahip sustu. Genç kızsöyleyecek tek bir söz bulabildi:

"Ey benim Phoebus'üm!"

Rahip şiddetle onun kolunuyakalayarak:

"O ad yok!" diye haykırdı."Söyleme o adı! Ah! Bizler ne

Page 1775: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadar zavallıyız! Bizi mahveden oad oldu! Ya da daha doğrusu,yazgının anlaşılmaz, akıl sır ermezoyunuyla birbirimizi mahvettik! Acıçekiyorsun, değil mi? Üşüyorsun,karanlık gözlerini körleştiriyor,zindan seni çevreliyor; ama belki dehâlâ ruhunun derinliklerinde bir ışıkvardır; hiç olmazsa, senin kalbinleoynayan o boş adama karşı seninçocukça aşkın var! Oysa benzindanı bile kendi içimdetaşıyorum; kış, buz, umutsuzlukbenim içimde; ruhumda gece

Page 1776: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlığı var. Ne acılar çektiğimibiliyor musun? Senin davandabulundum. Kilise mahkemesisıralarında oturuyordum. Evet, orahip başlıklarından birinin altındabir lanetlinin kıvranışları vardı.Seni getirdiklerinde ben oradaydım.Seni sorguya çektiklerinde benoradaydım. Kurtlar ini! Seninalnında yavaş yavaş yükseldiğinigördüğüm kendi suçumdu. Hertanıkta, her belgede, her savunmadaben oradaydım; acıklı yoldakiadımlarının her birini sayabildim.

Page 1777: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ben gene oradaydım, o yırtıcıhayvan... Ah! İşkenceyidüşünmemiştim! Dinle. İşkenceodasına senin peşinden geldim.İşkencecinin o alçak ellerinin senisoyduğunu ve yarı çıplak seniellediğini gördüm. Bütün birimparatorluğa karşılık bir teköpücük kondurup sonra da uğrundaölmek istediğim o ayağın, altındabaşımın ezildiğini onca zevkduyarak hissedeceğim o ayağın,canlı bir yaratığın uzuvlarını kanlıbir çamur haline getiren o korkunç

Page 1778: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işkence ayakkabısının içindesıkıştırıldığını gördüm. Ah! Sefil!Olanları görürken, kefeniminaltındaki bir hançerle göğsümünderisini şahrem şahremdoğruyordum. Senin kopardığın ilkçığlıkta onu etime sapladım; ikincibir çığlıkta hançer yüreğimegirecekti! Bak. Hâlâ kanıyorgaliba."

Rahip cüppesini açtı. Gerçektende göğsü bir kaplan pençesiyleyırtılmış gibiydi, böğründe de

Page 1779: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oldukça geniş, pek de iyikapanmamış bir yara vardı.

Tutuklu kız dehşetle geriçekildi.

Rahip, "Ah! Genç kız, acıbana!" dedi. "Sen kendini bahtsızsanıyorsun. Ah! Ah! Bahtsızlığın neolduğunu bilmiyorsun sen. Ah! Birkadını sevmek! Rahip olmak! Nefretedilmek! Onu ruhunun bütün şiddetlitutkularıyla sevmek, onun en küçükbir gülümsemesi için kanını, canını,saygınlığını, ruhunun selametini,

Page 1780: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ölümsüzlüğünü ve ebediyeti, budünyayı ve öbür dünyayıverebileceğini bilmek; ayaklarınınaltına daha büyük bir tutsakkoyabilmek için kral, dâhi,imparator, baş melek, tanrıolmadığına yerinmek; onu gecegündüz düşleri ve düşünceleriylekucaklamak ve onun bir subayüniformasına âşık olduğunu görmek!Ve sadece onu korkutacak veiğrendirecek pis bir rahipcüppesinden başka ona sunacak birşeyi olmamak! O, sersem bir

Page 1781: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kahraman bozuntusu sefile aşk vegüzellik hazinelerini bol bolverirken, kıskançlık ve öfke içindeorada hazır bulunmak! Sadecebiçimi bile sizi yakan o vücudun, onefis göğsün, o tenin bir başkasınınöpücükleri altında ürperdiğini vekızardığını görmek! Ey Tanrım!Ayağını, kolunu, omuzunu sevmek,hücresinin taş döşemesi üzerinde,onlar yüzünden geceler boyuncakıvranacak kadar mavi damarlarını,esmer derisini düşünmek, sonra daonun için düşlenen okşamaların

Page 1782: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işkenceye ulaştığını görmek! Onusadece meşin şilteye yatırmayıbaşarabilmek! Ah! İşte asıl bunlarcehennem ateşiyle kızdırılmışgerçek kıskaçlardır! Ah! İki tahtanınarasında biçilen, dört atlaçekiştirilip kolları, bacaklarıkopartılan kimse çok mutludur!Uzun geceler boyunca kaynayandamarlarının, çatlayan yüreğinin,kopan başının, ellerini ısırandişlerinin kişiye çektirdiği oişkence nedir biliyor musun sen?Kızgın bir ızgara üzerindeymiş gibi

Page 1783: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir aşk, kıskançlık ve umutsuzlukdüşüncesi üzerinde seni hiçdurmadan döndüren inatçıişkenceciler! Genç kız, acı bana!Bir an ara ver! Şu korlu ateşe birparça kül serp! Yalvarırım sana,alnımdan iri damlalarla akan terisil! Çocuk! Bana bir elinle işkenceyap, ama öbürüyle okşa! Genç kız,acı bana! Acı bana!"

Rahip yerlerdeki suyun içindeyuvarlanıyor, alnım taşbasamakların köşelerine

Page 1784: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çarpıyordu. Genç kız onu dinliyor,ona bakıyordu. Beriki yorgun vesoluk soluğa sustuğu zaman alçaksesle gene:

"Ey benim Phoebus'üm!" diyeyineledi.

Rahip iki dizi üzerinde onadoğru sürüklendi:

"Yalvarırım sana," diyehaykırdı, "şu kadarcık yüreğin varsabeni geri çevirme! Ah! Seniseviyorum! Ben bir sefilim! O adı

Page 1785: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağzına aldığın vakit, sanki dişlerininarasında yüreğimin bütün liflerinieziyormuşsun gibi oluyor! Acı bana!Sen cehennemden geliyorsan, bende seninle oraya gidiyorum. Bunuhak etmek için her şeyi yaptım.Senin bulunacağın cehennem benimcennetimdir, senin görünüşünTanrı'nınkinden daha sevimlidir!Ah! Söyle, ne olursun! Beniistemiyor musun? Bir kadının böylebir aşkı geri çevirdiği gün dağlaryerinden oynar sanırdım. Ah! Eğeristeseydin!.. Ah! Ne kadar mutlu

Page 1786: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olabilirdik! Kaçardık, –ben senikaçırırdım– bir yerlere giderdik,yeryüzünde en çok güneş, en çokağaç, en çok mavi gökyüzü olan yeriarardık. Sevişirdik, ruhlarımızıbirbirine boşaltırdık, birbirimizesönmez bir susuzluk duyardık;birlikte durmadan o tükenmezkaynaktan, aşktan içerdik!"

Genç kız korkunç ve gürültülübir kahkahayla onun sözünü kesti.

"Bakın, bakın, Peder!Tırnaklarınızın ucunda kan var!"

Page 1787: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahip birkaç dakika taşkesilmiş gibi, gözleri ellerinedikilmiş, kımıldamadan öylekalakaldı. En sonunda garip biryumuşaklıkla yeniden söze başladı:

"Pekâlâ, pekâlâ, bana hakaret et,benimle alay et, beni suçla! Ama neolur, gel! Gel! Çabuk olalım. Baksöylüyorum: Yarın için kararlaştı.Greve Alanı'ndaki darağacı, biliyormusun, hep hazırdır. Ne korkunçşey! Senin o mahkûm arabasındagittiğini görmek! Ah! Acı bana! –

Page 1788: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Seni ne kadar sevdiğimi şimdikikadar hiçbir zaman anlamamıştım.–Ah! Benimle gel. Seni kurtardıktansonra beni sevecek zamanıbulursun. İstediğin kadar uzunzaman benden nefret edebilirsin.Ama şimdi gel. Yarın! Yarın!Darağacı! Senin işkencen! Ah! Kaç!Beni kurtar!"

Rahip kızın kolunu tuttu, kendinikaybetmişti, onu sürüklemek istedi.

Genç kız hiç kıpırdamadangözlerini ona dikti.

Page 1789: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Benim Phoebus'üm ne oldu?"

Rahip onun kolunu bırakarak:

"Ah!" dedi."Hiç acımanız yoksizin!"

Genç kız soğuk tavırla,"Phoebus ne oldu?" diye üsteledi.

Rahip de, "Öldü!" diye bağırdı.

Genç kız gene buz gibi, hiçkımıldamadan durdu:

Page 1790: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Öldü mü!" dedi. "Siz, sizkarşıma geçmiş yaşamaktan sözediyorsunuz?"

Adam onu dinlemiyordu. Kendikendine konuşur gibi:

"Ah! Evet," diyordu, "gerçektenölmüş olması gerek. Kamanındemiri çok ileriye gitti. Ucuylayüreğe dokunduğumu sanıyorum.Ah! Hançerin ucuna kadaryaşıyordum!"

Genç kız kızgın bir dişi kaplan

Page 1791: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi adamın üzerine atıldı vedoğaüstü bir güçle onu merdiveninbasamakları üzerine itti.

"Defol, canavar! Defol, katil!Bırak da öleyim! Her ikimizin kanıda senin alnında ebedi bir lekeoluşturur, umarım! Senin olmak mı,rahip? Asla! Asla! Bizi hiçbir şeybirleştiremez, cehennem bile!Defol, lanetli! Asla!"

Rahip merdivende sendelemişti.Ayaklarını usulca cüppesinineteklerindeki kıvrımlardan kurtardı,

Page 1792: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fenerini eline aldı ve kapıya ulaşanbasamakları ağır ağır çıkmayabaşladı; kapıyı açtı ve çıktı.

Birdenbire, genç kız onunbaşının yeniden belirdiğini gördü.Bu baş korkunç bir ifadeyebürünmüştü ve adam ona bir öfkeve umutsuzluk hırıltısıyla:

"O öldü diyorum sana!" diyebağırdı.

Esmeralda yüzükoyun yereyuvarlandı ve artık bu zindanda

Page 1793: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlıklar içinde su birikintisiniürperten damlanın iç çekmesindenbaşka ses işitilmiyordu.

Page 1794: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VAna

Dünyada, evlâdının minicikpatiğinin görünüşü karşısında birananın yüreğinde uyanandüşüncelerden daha tatlı bir şeyolabileceğini sanmıyorum.Özellikle de bu, bayram, pazar,vaftiz günleri patiği ise; ta tabanınınaltına kadar işlenmiş bir patikse;çocuğun onunla daha bir tek adımbile atmadığı bir patikse. Bu patiğin

Page 1795: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öylesine bir zarafeti, inceliği,minicikliği vardır ki, yürümek onuniçin öylesine olanaksızdır ki anasanki kendi evlâdını görüyormuşgibi olur. Ona gülümser, onu öper,onunla konuşur. Bir ayağıngerçekten de bu kadar küçük olupolamayacağını kendi kendine sorarve çocuk orada bulunmasa bile, otatlı, narin yaratığı onun gözlerininönüne getirmek için güzel bir patikyeter. Ana yavrusunu gördüğünüsanır, onu bütünüyle görür: Onucanlı, neşeli, narin elleriyle,

Page 1796: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yuvarlacık başı, saf tertemizdudakları, akı mavimsi olan berrakgözleriyle görür. Mevsim kışsa,şuradadır, halının üzerinde emekler,zorlukla bir iskemleye tırmanır,ateşe yaklaşacak diye anacığınınödü patlar. Mevsim yazsa, avluda,bahçede yerlerde sürüklenir,emekler, taşların arasından otkoparır; saf saf iri köpeklere,kocaman atlara korkmadan bakar;böcek kabuklarıyla, çiçeklerleoynar; çiçek tarhlarında kum, bahçeyollarında toprak bulan bahçıvanı

Page 1797: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

homurdatır. Çevresinde her şeyonun gibi güler, pırıldar, tasaçlarının delişmen bukleleriarasında yarışırcasına oynaşanesintilere ve güneş ışınına kadar.Patik bütün bunları anaya gösterirve yüreğini ateş karşısındakibalmumu gibi eritir.

Ne var ki, çocuk kaybolduğuzaman, küçük patiğin çevresindetoplanan bu binlerce sevinç, sihir,sevgi düşlemi bir o kadar korkunçşey haline dönüşüverir. O güzelim

Page 1798: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

işlemeli patik artık ananın yüreğinisonsuza kadar ezen, çiğneyen birişkence aygıtından başka bir şeydeğildir. Titreyen hep aynı liftir, enderin ve en duyarlı lif; ne var ki,onu bir melek okşayacak yerde birşeytan burkar.

Bir sabah, mayıs güneşiGarofalo'nun tablolarında haçtanindiriliş sahnelerini yerleştirmeyipek sevdiği o koyu mavi göklerdenbirinde yükselirken, Tour-Roland'daki çilekeş kadın Greve

Page 1799: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Alanı'nda bir tekerlek, at ve demirgürültüsü işitti. Bu onu pekuyandırmadı, kendini sağırlaştırmakamacıyla saçlarını kulaklarınınüzerine topladı, sonra da dizçökmüş bir halde, on beş yıldanberi böyle tapındığı cansız şeyiyeniden seyretmeye koyuldu. Dahaönce de söylediğimiz gibi, bu küçükpatik onun gözünde bütün evrendi.Düşüncesi onun içine hapsedilmiştive ancak ölümünde oradançıkabilirdi. Bu pembe atlastansevimli çocuk oyuncağı yüzünden

Page 1800: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onun gökyüzüne doğru fırlattığı acıbedduaları, dokunaklı sızlanmaları,duaları ve yürek paralayıcıhıçkırıkları ancak Tour-Roland'ınkaranlık mahzeni bilir. Bundan dahasevimli, daha zarif bir şey üzerinehiçbir zaman bundan daha çoküzüntü ve umutsuzlukdökülmemiştir.

O sabah sanki acısı herzamankinden daha şiddetlifışkırıyordu ve insanın yüreğiniparalayan yüksek ve tekdüze bir

Page 1801: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesin ağlayıp sızlandığı dışarıdanduyuluyordu.

Bu ses, "Ey benim kızım, nazlıkuzum!" diyordu, "Kızım, benimzavallı bahtsız sevgili küçükyavrum! Artık seni hiçgöremeyeceğim demek ki! Demekher şey bitti! Bana hep sanki dahadünmüş gibi geliyor! Tanrım!Tanrım! Mademki onu çabucakbenden geri alacaktın, onu bana hiçvermesen daha iyi olmaz mıydı?Çocuklarımızın bizim yüreğimizin

Page 1802: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ta derinlerine kadar işlediğini veevladını yitiren ananın artık Tanrı'yainanmadığını siz bilmiyor musunuz?Ah, ah! Ben sefil! Ne vardı o günsokağa çıkacak! Ey Tanrım! Tanrım!Onu benden böyle nasıl ayırdın?Onu kendi iç ateşimde neşeyleısıttığım zamanlar, onun minicikayaklarını göğsümün üzerinden tadudaklarıma kadar yürüttüğümzamanlar, meme emerken banagüldüğü zamanlar bana hiç mibakmamıştın, beni hiç migörmemiştin, ey Tannm! Bütün

Page 1803: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bunlara bakmış ve görmüşolsaydınız, sevincime acırdınız dayüreğimde kalan tek sevgiyielimden almazdınız!Cezalandırmadan yüzümebakamayacağınız kadar sefil biryaratık mıydım ben? Ah, ah! İştepaticiği, ya ayak nerede? Bunun üsttarafı nerede? Çocuk nerede?Kızım, kızım, evladım benim! Senine yaptılar? Tanrım onu bana geriver. Tam on beş yıldan beri sanadua etmek ve yalvarmak içindizlerimin derisi yüzüldü, Tanrım

Page 1804: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yetmez mi? Onu bana geri verin, birgün için, bir saat için, bir dakika,bir dakika için, ulu Tanrım! Sonrada beni ebediyen cehennemzebanilerinin önüne atın! Ah, ah!Giysinizin eteğinin neredesüründüğünü bilseydim iki elimleoraya yapışırdım da, siz de benimevladımı geri vermek zorundakalırdınız! Onun o güzelim küçücükpatiği, ona hiç mi acımıyorsunuz,Tanrım? Bir zavallı anayı bu on beşyıllık işkenceye mahkûm edebilirmisiniz? Meryem Ana'cığım!

Page 1805: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cennetteki Meryem Ana'cığım!Benim İsa çocuğumu, onu bendenaldılar, onu benden çaldılar, birçalılığın üzerinde onu yediler,kanını içtiler, kemikleriniçiğnediler! İyi yürekli MeryemAna'cığım, acıyın bana! Kızım!Bana kızım gerek! Onun cennetteolmasından bana ne? Sizinmeleğinizi istemiyorum, kendievladımı istiyorum! Ben bir dişiaslanım, yavrumu istiyorum. Ah!Toprağın üzerinde kıvranırım, taşıalnımla kırarım, kendimi cehenneme

Page 1806: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

atarım ve sana lanet ederim,Tanrım, eğer çocuğumu alıkor dabana geri vermezsen! Görüyorsunuzki, kollarım baştan başa ısırık,Tanrım! Artık Tanrı'nın acıması mıyok acaba? Ah! Bana sadece tuzlakara ekmek ver, yeter ki kızım,kızıma kavuşayım ve beni bir güneşgibi ısıtsın! Ne yazık ki, ulu Tanrım,ben sefil bir günahkârım;; amakızım beni dindar ediyordu, onunsevgisi uğruna dinle, inançladoluydum ve onun gülümseyişiarasından, gökyüzünün bir

Page 1807: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

aralığından görür gibi, sizigörüyordum. Ah! Yalnız bir kez, birkez daha, bir tek kez daha şupaticiği onun pembe minicik güzelayağına giydireyim, sonra daMeryem Ana'cığım, sizi kutsayaraköleyim. Ah! On beş yıl! Şimdibüyümüş, kocaman olmuştur!Bahtsız çocuk! Nasıl! Onu bir dahagöremeyeceğim demek ki? Cennettebile! Çünkü ben orayagitmeyeceğim ki. Ah! Ne acı!Desenize ki, işte onun patiği, hepsibu kadar!"

Page 1808: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zavallı bahtsız kadın buncayıldan beri avuntusu ve üzüntüsüolan o patiğin üzerine atılmıştı,tıpkı ilk günkü gibi hıçkırıklarlagene ciğeri paralanıyordu. Çünküevladını yitiren bir ana için hep ilkgündür. Bu acı yaşlanmaz. Yasgiysisi istediği kadar yıpransın,aşınsın ve ağarsın: Yürek hepkapkara kalır.

O sırada, hücrenin önündenkörpecik ve şen çocuk sesleri geçti.Çocuklar bakışlarına ya da

Page 1809: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulaklarına çarptığı her seferindezavallı ana mezarının en karanlıkköşesine atılır ve âdeta onlarıduymamak için başını taşın içinedaldırmaya çalışırdı. Bu kez, tamtersine, sıçrar gibi doğruldu vedoymak bilmezcesine dinledi.Küçük oğlanlardan biri, "Çünkübugün bir Çingene kızını asacaklarda," demişti.

Ağının titremesiyle, bir sineğinüzerine atıldığını gördüğümüz oörümceğin birdenbire sıçramasıyla,

Page 1810: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilindiği gibi, Greve Alanı'na bakanpenceresine koştu. Gerçekten de,sabit darağacının yanına birmerdiven yükseltmişlerdi, cellat dayağmurla paslanan zincirleridüzeltmeye çalışıyordu. Çevredebirkaç kişi vardı.

Çocukların neşeli topluluğuuzaklaşmıştı bile. Torbalı çilekeşkadın, gözleriyle, soruyöneltebileceği birini araştırdı. Tamhücresinin yanında bir rahip gördü.Rahip genel dua kitabını okurmuş

Page 1811: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi yapıyorsa da "demir kafesliyazılar"dan çok, arada sıradakaranlık ve korkunç bir bakışfırlattığı darağacıyla ilgileniyordu.Kadın, evliya gibi bir adam olansayın Josas başdiyakozunu tanıdı.Hemen ona:

"Sayın Peder, orada kimiasacaklar acaba?" diye sordu.

Rahip ona baktı ve hiç yanıtvermedi. Kadın sorusunuyineleyince de:

Page 1812: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bilmiyorum," dedi.

Çilekeş kadın, "Şurada az önce,çocuklar, bir Çingene kızınınasılacağını söylüyorlardı," diyeüsteledi.

Rahip de, "Öyle galiba," dedi.

Bunun üzerine, Paquette laChantefleurie bir sırtları kahkahasıattı.

Başdiyakoz, "Hemşire," dedi,"Çingenelerden o kadar mı nefret

Page 1813: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ediyorsunuz?"

Çilekeş kadın, "Onlardan nefretmi ediyorum?" diye haykırdı."Çingene kadınların hepsi büyücücadıdır, çocuk hırsızıdır! Onlarbenim kızcağızımı, yavrumu, tekevladımı yediler! Artık benim hiçyüreğim yok. Çingene karıları onuyediler!"

Kadının görünüşü pekkorkunçtu. Rahip onasoğukkanlılıkla bakıyordu. Kadınanlatıyordu:

Page 1814: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İçlerinde nefret ettiğim ve lanetyağdırdığım özellikle bir tanesi varki! Bu genç bir Çingene kızı, onunanası benim kızımı yemeseydi,kızım da bu yaşta olacaktı. Bu gençengerek yılanı hücremin önündenher geçişinde kanımı allak bullakediyor!"

Bir gömüt yontusu kadar soğukduran rahip:

"Pekâlâ öyleyse, hemşire! Artıksevinin," dedi. "İşte bugün onunöldüğünü göreceksiniz."

Page 1815: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunu dedikten sonra, başıgöğsüne düşen rahip ağır ağıroradan uzaklaştı.

Çilekeş kadın sevinçle kollarınıbüktü.

"Günün birinde orayaçıkacağını ben ona önceden habervermiştim! Teşekkür ederim, RahipEfendi!" diye bağırdı.

Sonra da, saçı başıdarmadağınık, gözleri ateş saçarak,omuzlarını duvara çarparak, uzun

Page 1816: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zamandır aç olan ve yemek saatininyaklaştığını hisseden kafesekapatılmış bir dişi kurdun o yırtıcıhaliyle penceresinin parmaklıklarıönünde iri adımlarla dolaşmayabaşladı.

Page 1817: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIAyrı Yaradılışta Üç Erkek

Yüreği

Bu arada, Phoebus ölmemişti.Bu türden adamlar dokuz canlıdır.Kralın baş avukatı üstat PhilippeLheulier zavallı Esmeralda'ya, "Cançekişiyor," dediği vakit yayanılıyordu ya da alay ediyordu.Başdiyakoz zindandaki kıza, "Oöldü!" diye bağırırken, gerçektehiçbir şey bilmiyordu; ama öyle

Page 1818: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu sanıyor, öyle olmasınıdiliyor, bundan asla şüphe etmiyor,öyle olacağını umuyordu. Sevdiğikadına rakibinin iyilik haberlerinivermek ona pek güç gelirdi. Onunyerinde olan her erkek aynı şeyiyapardı.

Phoebus'ün yarası ağır olmasınaağırdı; ama Başdiyakoz'unövündüğünden daha hafifti. Devriyeerlerinin onu ilk anda götürdüklerihekimbaşı sekiz gün onunyaşamından kaygı duymuştu, hatta

Page 1819: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bunu kendisine de Latincesöylemişti. Bununla birlikte, gençliküstün gelmiş ve sık sık olduğu gibide doğa, tanılara ve tahminlerealdırmayarak, hekimin burnunundibinde hastayı kurtarmaklaeğlenmişti.

Phoebus daha hekimbaşınındöşeğinde yatarken PhilippeLheulier ile kilise mahkemesininsorgu yargıçları ilk soruşturmasınıyapmışlardı. Bu da onun pek canınısıkmıştı. Böylece, günün birinde,

Page 1820: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendini daha iyi hissedince, hekimbozuntusuna ücret yerine altınmahmuzlarını bırakmış ve sıvışıpgitmişti. Zaten bu da davanınkovuşturulmasında hiçbir karışıklıkyaratmamıştı. O dönemin adaleti bircinayet davasının açıklığına veberraklığına pek önem vermezdi.Yeter ki sanık asılsın, işte onagerekenin hepsi buydu. Yargıçlarınelinde bu konuda Esmeraldaaleyhinde pek çok belge vardı.Phoebus'ü öldü sanmışlardı;böylece de söylenecek bir şey

Page 1821: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalmamıştı.

Phoebus'e gelince, pek uzağakaçmamıştı. Sadece, Paris'tenbirkaç menzil ötede, Ile-de-France'ta, Queue-en-Briegarnizonundaki birliğine katılmıştı.

Üstelik de, bu davada görünmekhiç de hoşuna gitmiyordu. Oradagülünç bir varlık olacağını bellibelirsiz hissediyordu. Aslında,bütün bu olaylar konusunda nedüşüneceğini pek bilmiyordu. Saltasker olan her asker gibi, hiç dindar

Page 1822: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değildi, birtakım da boşinanlarıvardı; o nedenle, bu serüvenkonusunda kendi kendini sorguyaçektiği zaman, keçiden, Esmeraldaile o garip karşılaşmasından, kızınsevgisini hiç de daha az acayipolmayan bir biçimde belliedişinden, onun Çingene oluşundan,en sonunda da asık suratlı rahiptenoldukça kaygı duyuyor, bunlara pekgüvenemiyordu. Bu öyküde aşktançok büyüyü, hiç kuşkusuz birbüyücüyü, belki de şeytanı sezinlergibi oluyordu; kısacası bir güldürü

Page 1823: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ya da o çağın diliyle söylersek,kendisinin pek beceriksizce roloynadığı, vuruşmalar vemaskaralıklar rolünü üstlendiği peksevimsiz dinsel bir temsildi.Yüzbaşı bundan pek utanıyordu. LaFontaine'in çok güzel dile getirdiğişekilde utanç duyuyordu:

"Bir tavuğun yakaladığı bir tilkikadar mahçup."

Olayın dışarı sızmayacağını,kendisi bulunmayınca, adının oradapek az geçeceğini, hiç olmazsa

Page 1824: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkemedeki duruşmanın ötesindeduyulmayacağını umuyordu. Bundada yanılmıyordu, o çağda"Mahkeme Gazetesi" yoktu, Paris'insayısız mahkemelerinden birindekaynar suda haşlanan kalpazan,asılan büyücü kadın, odun ateşindeyakılan dinsiz bulunmadan geçen birtek hafta olmadığı için, derebeylikçağının yaşlı Themis'ini[145] herdörtyol kavşağında, kolları çıplak,mintan yenleri sıvanmış, çatalyabalar, merdivenleri vedarağaçlarıyla görevini yaparken

Page 1825: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görmeye o kadar alışılmıştı ki, artıkböyle şeylere pek aldırış edenolmuyordu. O zamanın yüksek sınıfısokağın köşesinden geçenmahkûmun adını pek bilmezdi bile,halk tabakası ise olsa olsa bu kabayiyeceğin tadını çıkarmaya bakardı.Bir idam nalbantın ocağı ya da deriyüzücünün mezbahası gibi,sokakların her günkü, alışılmış birolayıydı. Cellat biraz daha koyu,biraz daha esmer bir kasaptan başkabir şey değildi.

Page 1826: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, Phoebus büyücüEsmeralda'nın ya da onundeyimiyle, Similar'ın etkisinden,Çingene kızının ya da asık suratlırahibin –hangisi olursa olsun, pekumurunda değildi– hançersaplayışından, davanın sonucundanzihnini epeyce çabuk kurtarıpdinginliğe kavuşmuştu. Ne var ki,gönlü bu yönden boşalır boşalmazFleur-de-Lys'in hayali oraya hemenyeniden döndü. Yüzbaşı Phoebus'üngönlü, o çağın fiziği gibi, boşluğuhiç sevmezdi.

Page 1827: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hem zaten, nalbantlar ve elleriçatlak içindeki sığır çobanı kadınlarköyü, yarım fersah boyuncaanayolun her iki yakasına sıralanmışuzun bir kulübe ve virane dizisiolan Queue-en-Brie tatsız tuzsuz,yavan bir yerdi.

Fleur-de-Lys Yüzbaşının sondanbir önceki tutkusuydu, güzel bir kız,sevimli bir çeyiz; işte böylece âşıksüvari, bir sabah, iyice iyileşmişolarak, aradan geçen iki aydansonra Çingene kızı olayının unutulup

Page 1828: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gittiğini varsayıp caka satarak,binbir gösterişle GondelaurierKonağı'nın kapısına geldi.

Kilise alanında, Notre-Dame'ınbüyük cümle kapısının önündebiriken büyük bir halk kalabalığınaaldırış etmedi; mayıs ayındabulunduklarını anımsadı; ya birdinsel tören vardı ya PentecoteYortusu'ydu ya da bir şenlik vardı.Yüzbaşı atını kapının girintisindekibir halkaya bağladı ve neşeylegüzel sevgilisinin yanına çıktı.

Page 1829: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız annesiyle yalnızdı.

Fleur-de-Lys büyücü kız, keçisi,keçinin o lanetli alfabesi vePhoebus'ün uzun süren yokluğununetkisini hâlâ yüreğinde duyuyordu.Yüzbaşının içeri girdiğini görünce,onu öylesine sağlıklı, süvariceketini öylesine yeni, kılıcınınomuz kayışını öylesine parlak,tavrım da öylesine tutkulu buldu ki,sevinçten kızardı. Soyluküçükhanım da her zamankindendaha sevimliydi. Şahane sarı saçları

Page 1830: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çok güzel örülmüştü, Colombe'unkendisine öğrettiği bir zarafetle,beyaz tenli kadınlara pek yaraşanuçuk maviler giymişti, gözleri debeyaz tenli kadınlara daha da çokyaraşan o tatlı aşk yorgunluğuyladoluydu.

Güzellik konusunda, uzunzamandan beri Queue-en-Brie'ninbayağı sokak kadınlarındanbaşkasını görmeyen Phoebus, Fleur-de-Lys'i görünce âdeta başı döndü,bu da yüzbaşımıza öyle nazik, öyle

Page 1831: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kibar bir tavır verdi ki, çabucakbarış sağlandı, hemen bağışlandı.Geniş koltuğunda hep eşsiz bir anasevecenliğiyle oturan Bn. deGondelaurier bile ona çıkışmakgücünü kendinde bulamadı. Fleur-de-Lys'in azarlarına gelince, bunlarda tatlı cıvıltılar halinde sönüp gitti.

Genç kız pencerenin yanınaoturmuş, hâlâ Neptunus'unmağarasını işliyordu. Yüzbaşı onunsandalyesinin arkalığına dayanmış,ayakta duruyordu, genç kız alçak

Page 1832: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle, okşayıcı azarlarla onaçıkışıyordu.

"Hain! Koskoca iki aydırnerelerdeydiniz, kuzum siz?"

Bu sorudan bir parça rahatsızolan Phoebus:

"Yemin ederim ki, bir piskoposudüşlere daldıracak kadargüzelsiniz!" diye yanıt verdi.

Genç kız elinde olmadangülüyordu.

Page 1833: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Pekâlâ, pekâlâ, Beyefendi.Şimdi benim güzelliğimi bir yanabırakın da soruma yanıt verin. Negüzellik, doğrusu ya!"

"Peki, peki, sevgili dayım-kızı,garnizona çağrılmıştım da."

"Peki, garnizon neredeydi,lütfen söyler misiniz? Niçin gelipbana veda etmediniz?

"Queue-en-Brie'de."

Birinci sorunun ikinciyi

Page 1834: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

savuşturmasına yardım ettiği içinPhoebus pek memnundu.

"İyi ama, Beyefendi, hemenşuracıkta, pek yakın bir yerdeymiş.Nasıl oldu da bir kerecik olsun benigörmeye gelmediniz?" Sözünburasında, Phoebus ciddi birbiçimde sıkıntıya düştü. "Çünkü...görev... hem sonra da güzelim,hastalandım."

"Hastalandınız mı?" diyehaykırdı genç kız dehşetle.

Page 1835: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet... yaralandım."

"Yaralandınız mı?"

Zavallı yavrucak pekheyecanlanmıştı.

Phoebus hiç önemsemez birhalle:

"Ah! Ne var bu kadar ürkecekcanım," dedi. "Önemli bir şeydeğildi ki. Bir kavga çıktı, bir kılıçdarbesi yedim; size ne bundan?"

Page 1836: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Fleur-de-Lys yaşlarla dolu ogüzel gözlerini kaldırarak:

"Bana ne mi?" diye haykırdı."Ah! Bunu söylerken nedüşündüğünüzü açıkçasöylemiyorsunuz. Nedir bu kılıçyarası böyle? Her şeyi öğrenmekistiyorum."

"Pekâlâ, sevgili güzel! Mahe-Fedy ile kavga ettim, bilmem onutanır mısınız? Saint-Germain-en-Laye'de teğmendir, işte böylecebirbirimizin derisini birkaç parmak

Page 1837: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boyunda yırttık. Hepsi bu kadarişte."

Yalancı Yüzbaşı pekâlâbiliyordu ki, bir onur kavgası erkeğiher zaman kadının gözündeyükseltir. Gerçekten de, Fleur-de-Lys korkudan, memnunluktan vehayranlıktan tepeden tırnağaheyecanlanarak onun yüzünebakıyordu. Bununla birlikte, gene detam olarak gönlü rahat etmemişti.

"Phoebus'cüğüm, yeter ki siztamamıyla iyileşmiş olasınız!" dedi.

Page 1838: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"O sizin Mahe-Fedy'nizitanımıyorum; ama çok kötü bir insanolmalı. Peki, bu kavga neden çıktı?"

Sözün burasında, hayali peköyle yaratıcı olmayan Phoebus,kahramanlığının içinden nasılsıyrılacağım artık bilemez olmayabaşladı.

"Aa! Ne bileyim!.. Bir hiç, birat, bir söz yüzünden belki!" Bunudedikten sonra da, konuyudeğiştirmek amacıyla, "Güzeldayım-kızı, kilise alanındaki bu

Page 1839: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gürültü nedir böyle?"

Genç adam pencereye yaklaştı:

"Ohoo! Aman Tanrım! Güzeldayım-kızı, alanda bir hay|ikalabalık toplanmış!"

Fleur-de-Lys, "Bilmiyorum,"dedi. "Söylediklerine göre,sonradan asılacak olan bir büyücükadın bu sabah kilisenin önünde,herkesin karşısında suçunu itirafedecekmiş."

Page 1840: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşı şu Esmeralda kızdavasının sonuçlandığına o kadarinanıyordu ki, Fleur-de-Lys'in busözlerinden pek heyecanlanmadı.Bununla birlikte gene de ona bir, ikisoru yöneltti:

"Bu büyücü kadının adıneymiş?"

"Bilmiyorum."

"Peki, ne yapmış bu kadın?"

Genç kız bu kez de bembeyaz

Page 1841: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

omuzlarını silkti:

"Bilmem ki."

Bu sırada anne söze karıştı:

"Ah! Ulu Tanrım! Günümüzde okadar çok büyücü var ki, galibaartık adlarını öğrenmeden onlarıyakıyorlar. Gökyüzündeki herbulutun adım öğrenmeye çalışmakdaha iyidir. Ne olursa olsun, artıkherkesin gönlü rahat edebilir.Tanrı'nın kütük defteri iyidüzenlenmiş."

Page 1842: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sözün burasında, saygıdeğerhanım ayağa kalktı ve pencereyegitti. "Tanrım!" dedi, "Hakkınız var,Phoebus. Büyük bir kalabalıktoplanmış. Tanrı'ya şükürler olsun!Ta damların tepesine kadar dolmuş.Biliyor musunuz, Phoebus, bu banaeski güzel günlerimi anımsattı:Gene böyle büyük bir kalabalığıntoplandığı bir günde, VII. Charles'ınParis'e girişi gözümün önüne geldi.Hangi yıldı, pek anımsayamıyorum.Ben bunları anlatırken çok eski birşey gibi geliyor size, değil mi?

Page 1843: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Oysa bana, gencecik, yepyeni birşey etkisi yapıyor. Ah! O vakitlerşimdikinden çok daha güzel bir halkvardı. Saint-Antoine Kapısı'nın tepemazgallarının üzerine kadarkalabalık toplanmıştı. Kralkraliçeyi atının terkisine almıştı vekral soyundan prenslerin ardındanbütün soylu hanımlar, soylu beylerinterkisinde ilerliyorlardı. Bugün gibianımsıyorum, çok kısa boylu olanAmanyon de Garlande'ın yanındayığınla İngiliz'i öldüren dev yapılıbir şövalye olan Sire Matefelon

Page 1844: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunduğundan, herkes pekgülmüştü. Bütün bunlar güzelşeylerdi. Göz önünde kıpkızılkesilen sancaklarıyla, Fransa'nınbütün soylu kişilerinin geçit töreni.Mızrak ucunda üçgen biçimindeflamalar vardı, sancaklılar vardı...Ne bileyim ben! Sözgelimi, Sire deCalan, sancakla; Jean deChâteaumorant, sancakla; Sire deCoucy, flamayla ve Bourbon Dükübir yana, öbürlerinin hepsindendaha şişmandı... Ne yazık! Bütünbunların yaşamış olduklarım, artık

Page 1845: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onlardan hiçbir şey kalmadığınıdüşünmek ne üzüntü verici!"

İki sevgili saygıdeğer hanımınsözlerini dinlemiyorlardı. Phoebusgeri gelip nişanlısının sandalyesininarkalığına dayanmıştı; çapkınbakışının Fleur-de-Lys'in yakasınınbütün açıklıklarından içeri daldığıpek hoş bir yerdi burası. Bu inceyakalık öyle uygun zamanda, tamyerinde aralanıyordu ve ona dahabaşkalarını tahmin ettirerek, öylenefis şeyler gösteriyordu ki, atlas

Page 1846: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ışıltılı derinin karşısındaPhoebus'ün gözleri kamaşıyordu,kendi kendine, "Beyaz tenli birkadından başkası nasıl sevilebilir?"diyordu.

Her ikisi de sessiz duruyordu.Genç kız arada sırada, hayran, tatlıbakışlarını delikanlıya doğrukaldırıyordu ve saçları bir bahargüneşinin ışığında birbirinekarışıyordu. Fleur-de-Lysbirdenbire alçak sesle:

"Phoebus," dedi, "üç ay sonra

Page 1847: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

evleneceğiz, benden başka birkadını sevmediğinize yemin edinbana bakayım."

Phoebus, "Yemin ederim, güzelmelek!" diye yanıt verirken Fleur-de-Lys'i inandırmak için de,yürekten gelen sesine tutkulubakışını da ekliyordu. O anda, belkikendi de dediklerine inanıyordu.

Bu arada, nişanlıları bu kadaranlaşmış bir halde görmekten büyükmutluluk duyan zavallı annecikherhangi bir ev işi için salondan

Page 1848: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dışarı çıkmıştı. Phoebus bunuhemen ayrımsadı. Bu yalnızlıkserüven düşkünü Yüzbaşıyıöylesine yüreklendirdi ki, aklına oanda pek garip düşünceler üşüştü:Fleur-de-Lys onu seviyordu, kendiside onun nişanlısıydı; genç kızonunla baş başa kalmıştı, subayınona karşı duyduğu eski istek bütüntazeliğiyle değilse bile, bütünşiddetiyle uyanmıştı; üstelik degelirini ucundan kıyısından,önceden yemek büyük bir suçdeğildi ya, şöyle bir tadına

Page 1849: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakıverirdi. Bütün bu düşünceleraklından geçti mi bilmem; amakesin olan şu ki, Fleur-de-Lys onunbakışının ifadesinden birdenbireürktü. Genç kız şöyle çevresine birbakındı, annesini göremedi.Kıpkırmızı kesilerek kaygıyla:

"Aman Yarabbi!" dedi. "Burasıne kadar da sıcak!"

Phoebus, "Gerçekten de," diyekarşılık verdi. "Öğle saati pek yakıngaliba. Güneş rahatsız ediyor.Perdeleri kapatıvermek yeter."

Page 1850: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zavallı kızcağız, "Hayır, hayır!"diye bağırdı. "Tam tersine, açıkhavaya gereksinmem var benim."

Ve av köpeklerinin soluğunuensesinde hisseden bir ceylan gibiyerinden fırladı, pencereye koştu,kanadı açtı ve kendini balkona attı.

Phoebus'ün oldukça canısıkılmıştı; o da genç kızın peşindenbalkona çıktı.

Bilindiği gibi, balkonun baktığıNotre-Dame Alanı o sırada pek

Page 1851: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korkunç ve garip bir görünümsergiliyordu. Bunu görünceçekingen Fleur-de-Lys'in dehşetininniteliği birdenbire değişti.

Bütün yan sokaklara taşanmuazzam bir kalabalık asıl alanıdolduruyordu. Ellerinde ince uzunsilahlarıyla, sık bir süvari vemızraklı çavuş çitiylesağlamlaştırılmasaydı, avluyuçevreleyen dirsek yüksekliğindekiküçük duvar orayı korumayayetmezdi. Bütün bu mızrak ve

Page 1852: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arkebüz tüfekleri ormanı sayesindekilisenin avlusu boş kalabilmişti.Giriş yerini piskoposun armalarınıtaşıyan piyade birliği koruyordu.Kilisenin geniş kapıları kapalıydı;bu da alana bakan, ta sivri çatıpencerelerine kadar açık, âdetacephanelikte bir top parkındakigülle kümeleri gibi birbiri üstüneyığılmış binlerce başın göründüğüsayısız pencereyle çelişkihalindeydi.

Bu kalabalığın yüzeyi kurşuni,

Page 1853: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kirlı, tozlu ve donuk renkliydi. Buhalk topluluğunun beklediği görüntüde hiç kuşkusuz kalabalığın içindene kadar murdarlık, ne kadar pislikvarsa onu dışarı çekmek vedoğurmak ayrıcalığına sahip olanlartüründendi. Bu sarı başlıklar vekirli saçlar kaynaşmasından yayılangürültü kadar iğrenç bir şey olamaz.Bu halk kalabalığında,bağırışmadan çok kahkaha, erkektençok kadın vardı.

Arada sırada keskin ve cırtlak

Page 1854: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir ses genel uğultuyu delipgeçiyordu.

"Hehey! Mahiet Baliffre! Kadınıburada mı asacaklar acaba?"

"Sersem sen de! Burada,gömlekle, herkesin önünde suçunuitiraf edecek! Tanrı onun suratınaLatince tükürecek! Bu iş hepburada, öğle vakti olur. Seninistediğin darağacıysa, GreveAlanı'na git!"

"Sonra gideceğim."

Page 1855: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Buraya bakar mısınız,Boucanbry Hatun? Günah çıkarmakiçin giden bir rahibi kadın geriçevirmiş diyorlar. Gerçek midersin?"

"Dediklerine bakılırsa,öyleymiş, Bechaigne Hatun."

"Dinsiz karıyı görüyor musunuzhele!"

"Beyim, teamül böyle.Mahkeme başsavcısı yargılanansuçluyu, idam için, sivil halktansa

Page 1856: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Paris Şehremini'ne, rahipsepiskoposluk mahkeme heyetineteslim etmek zorundadır."

"Verdiğiniz bilgiler için çokteşekkür ederim, beyim."

Fleur-de-Lys acıyarak:

"Aman Yarabbi! Vah, zavallıyaratık!" diyordu.

Bu düşünce, kızın halkkalabalığı üzerinde dolaştırdığıbakışını üzüntüyle dolduruyordu.

Page 1857: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu ne idüğü belirsizler yığınındançok nişanlısıyla ilgilenen Yüzbaşı,büyük bir aşkla, arkasından onunbelindeki kuşağı buruşturuyordu.Fleur-de-Lys yalvaran vegülümseyen bir tavırla arkasınadöndü:

"Lütfen, beni bırakın, Phoebus!Annem içeri giriverse, elinizigörür."

Tam o sırada, Notre-Dame'ınsaati ağır ağır on ikiyi çaldı.Kalabalık içinde bir hoşnutluk

Page 1858: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mırıltısı dolaştı. On ikinci vuruşunson titreşimi daha yeni bitiyordu kibütün başlar, bir esintininetkisindeki dalgalar gibi köpürmeyebaşladı ve sokaklardan,pencerelerden, damlardan muazzambir uğultu yükseldi:

"İşte! İşte! Geliyor!"

Fleur-de-Lys görmemek içinelleriyle gözlerini kapattı.

Phoebus, "Güzelim, içerigirmek ister miydiniz?" dedi.

Page 1859: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız, "Hayır," diye yanıtverdi ve korkuyla kapattığıgözlerini merakla yeniden açtı.

Güçlü bir Normandiyakatanasının çektiği, beyaz haçlı morüniformalarıyla süvarilerinçevresini sardığı bir yük arabasıSaint-Pierre-aux-BoeufsSokağı'ndan alana girdi. Devriyeçavuşları kamçılarını savurarakhalkın içinde arabaya yolaçıyorlardı. Arabanın yanında,siyah giysilerinden, at üzerindeki

Page 1860: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beceriksiz duruşlarından tanınanbirkaç adliye ve güvenlik görevlisivardı. Üstat Jacques Charmolueonların başında çalımla ilerliyordu.

O uğursuz arabada, elleriarkasından bağlanmış, yanındarahip bulunmayan bir genç kızoturuyordu. Sırtında sadece birgömlek vardı, uzun siyah saçları,darmadağınık, yarı çıplak göğsüneve omuzlarına dökülüyordu. Oçağın modası uyarınca, bu saçlarancak darağacının dibinde

Page 1861: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kesilecekti.

Karga tüylerinden daha kara veparlak olan bu dalgalı saçlararasından narin köprücükkemiklerini yaralayan ve bir çiçeğinüzerindeki solucan gibi, zavallıkızcağızın sevimli boynuna sarılankurşuni, kalın ve sert bir ipinbükülüp bağlandığı görülüyordu.Bu ipin altında yeşil pullarla,boncuklarla işlenmiş, küçücük,süslü bir muska parlıyordu,kuşkusuz ölüme gidenlerden hiçbir

Page 1862: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şey esirgenmediği için bunu onabırakmışlardı. Pencerelere yerleşenseyirciler, arabanın dibindemahkûmun âdeta son bir kadınlıkiçgüdüsüyle altına gizlemeyeçalıştığı çıplak bacaklarınıgörebiliyorlardı. Ayaklarınınucunda sımsıkı bağlanmış küçük birkeçi vardı. Tutuklu kadın iyibağlanmamış olan gömleğinidişleriyle tutuyordu. Sanırdınız kifelaketinin içinde bir de böyle âdetaçırılçıplak herkesin gözleri önüneserilmekten acı duyuyordu. Ne yazık

Page 1863: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ki utanma bu tür ürpertiler içinyaratılmamıştır.

Fleur-de-Lys heyecanlaYüzbaşıya:

"Aman Tanrım!" dedi,"Baksanıza hele, yakışıklı halam-oğlu! Şu keçili kötü Çingene kızıbu!"

Genç kız bunları derkenPhoebus'e doğru döndü. Yüzbaşıgözlerini arabaya dikmişti. Yüzüsapsanydı. Kekeleyerek:

Page 1864: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hangi keçili Çingene kızı?"dedi.

Fleur-de-Lys, "Nasıl olur,canım!" dedi. "Anımsamıyormusunuz yoksa?"

Phoebus onun sözünü keserek:

"Ne demek istediğinizianlamıyorum," dedi.

Yüzbaşı balkondan içeri girmekiçin bir adım attı; ama Fleur-de-Lys'in, eskiden aynı Çingene kızının

Page 1865: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öylesine şiddetle uyandırdığıkıskançlığı yeniden tepreşmişti,genç kız erkeğe içe işleyen vegüvensizlik, kuşku dolu bakışlarlabir göz attı. Fleur-de-Lys, o anda,bu büyücü kızın davasına karışanbir yüzbaşıdan söz edildiğini bellibelirsiz anımsadı. Phoebus'e:

"Neniz var, kuzum?" dedi. "Bukadın sizi adeta allak bullak etti."

Phoebus alaycı birgülümsemeyle sırıtmaya çalıştı:

Page 1866: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kiim? Ben mi? Hiç de değil!Zerre kadar!"

Bunun üzerine, genç kızbuyurgan bir sesle:

"Öyleyse burada durun da,sonuna kadar görelim," dedi.

İşi ters giden Yüzbaşı oradadurmak zorunda kaldı. Ona birparça gönül rahatlığı veren,mahkûmun gözlerini arabanındöşemesinden ayırmamasıydı.Kesinlikle Esmeralda idi bu. Yüz

Page 1867: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karasının, utancın ve felaketin sonbasamağında bile güzeldi,yanaklarının çökmesi yüzünden o irikara gözleri daha da irigörünüyordu, soluk benizli yüzününyandan görünüşü saf ve yüceydi.Masaccio'nun bir Meryem'ininRafaello'nun bir Meryem'inebenzediği gibi o da kendi eskihaline benziyordu: Daha güçsüz,daha ince, daha zayıf.

Hem zaten, şaşkınlık veüzüntüden öyle derinden derine

Page 1868: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bitmiş, tükenmişti ki, onda adetaboşlukta sallanmayan, utanma vesıkılmanın dışında, rastlantıyabırakmadığı hiçbir şey yoktu.Arabanın her sarsıntısında vücuduölü ya da kırık bir şey gibisıçrıyordu. Bakışı donuk veçılgındı. Gözbebeğinde hâlâ birdamla yaş görünüyordu; amahareketsiz ve adeta donmuş gibi.

Bu arada, kasvetli atlılarkafilesi, sevinç çığlıkları ve garipdavranışlar arasında, halkın içinden

Page 1869: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçmişti. Sadık bir tarihçi olmakiçin şunu da söylememiz gerekir ki,Esmeralda'yı bu kadar güzel, üzgünve ezilmiş görünce pek çoğu, hemde en sert, en duygusuz yürekliolanlar, duygulanmış ve onaacımıştı.

Araba kilise avlusuna girmişti.Ortadaki cümle kapısının önündedurdu. Muhafızlar, yalın kılıç, heriki yana dizildiler. Halk kalabalığısessizleşti, kutsallık ve kaygı dolubu sessizliğin ortasında büyük

Page 1870: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapının iki kanadı, kendiliğindenmişgibi, gayda sesini andıran birgürültüyle gıcırdayarak rezeleriüzerinde döndü. O zaman bütünuzunluğunca, karanlık, yas örtüleriasılmış, orta mihrapta uzaktanpırıldayan birkaç mumla bellibelirsiz ışıldayan, pırıl pırılparlayan, aydınlıktan gözkamaştıran alanın ortasında birmağara ağzı gibi açılan derin kilisegöründü. En dipte, mihrabıngölgeleri içinde, kubbedendöşemeye kadar inen kara bir çuha

Page 1871: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerine yayılan dev boyutlu, gümüşbir haç ayırt ediliyordu. Bütünsalım bomboştu. Bununla birlikte,koronun uzaktaki sıralarında birkaçrahip başının kımıldadığı bellibelirsiz görülüyordu. Büyük kapıaçılınca kiliseden mahkûmun başıüzerine sanki dalgalar halindeacıklı şarkı parçaları atan kalın, gürsesli ve tekdüze bir ilahi yayıldı.

...Non timebo milliapopuli circumdantis me:exsurge, Domine; salvum me

Page 1872: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fac, Deus!Salvum me fac, Deus,quoniam intraverunt aquaeusque ad animam meam....Infixus sum in limoprofundi; et non estsubstantia.[146]

Aynı zamanda, korodan ayrıbaşka bir ses mihrabınmerdiveninde şu üzünçlü kutsamaduasını okuyordu:

"Qui verbum meum audit,

Page 1873: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

et credit ei qui misit me, habetvitam aeternam et in judiciumnon venit; sed transit a mortein vitam."[147]

Karanlıklar içinde kaybolanbirkaç ihtiyarın uzaktan, gençlik veyaşam dolu ılık bahar havasınınokşadığı, güneş ışığına boğulan bugüzel yaratık için okuduğu ilahiölüler duasıydı.

Halk kendinden geçmiş,dinliyordu.

Page 1874: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Zavallı kız ürkmüştü,düşüncesini ve bakışını kiliseninderin karanlıkları içinde kaybetmişgibiydi. Bembeyaz dudakları duaediyormuş gibi kıpırdıyordu,celladın uşağı arabadan inmesineyardım etmek için ona yaklaştığızaman alçak sesle şu sözcüğüyinelediğini işitti: "Phoebus."

Genç kızın ellerini çözdüler,ayakları çözülüp, kendini serbestgörünce sevinçle melemeyebaşlayan keçisiyle birlikte arabadan

Page 1875: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

indirdiler; yalınayak, sert taşlarınüzerinde, cümle kapısınınmerdivenlerinin alt basamağınakadar yürüttüler. Kızın boynundakiip arkasından sürükleniyordu. Bu,onun peşinden gelen bir yılandısanki.

Bunun üzerine kilisedeki ilahikesildi. Büyük bir altın haçla birdizi mum karanlıklar içindenharekete geçti. Alacalı bulacalıgiysiler içindeki kilise kavaslarınınmızraklarının şıkırtısı işitiliyordu.

Page 1876: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birkaç dakika sonra da ağır ağır,sureler okuyarak, mahkûma doğruilerleyen sırmalı ayin kaftanlarınıgiymiş rahipler ve ayingömleklerini giymiş diyakozlarhalkın ve mahkûmun gözlerininönüne serildi. Ne var ki, kızınbakışı en başta hemen haçtaşıyıcısının arkasında yürüyeninüzerinde durdu. Ürpererek alçaksesle, "Ah!" dedi, "Gene o rahip!"

Gerçekten de Başdiyakoz'du bu.Solunda ikinci ilahici, sağında da

Page 1877: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görevinin asasıyla başilahici vardı.Başdiyakoz başı arkaya devrilmiş,gözleri açık ve bir noktaya dikili,gür bir sesle ilahi okuyarakilerliyordu:

De ventri inferi clamavi,et exaudisti vocem meam,Et projecisti me in profundumin corde maris, et flumencircumdedit me.[148]

Tepesi sivri yüksek cümlekapısının altında, gün ışığında, kara

Page 1878: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir haç çizili geniş gümüşlü bir ayinkaftanına sarınmış olarakgöründüğü sırada benzi o kadarsararmıştı ki, halk arasında pek çokkimse bunu korodaki gömüttaşlarının üzerine diz çökmüşpiskopos yontularından biri sandı.Sanki yerinden kalkmış da, gömütüneşiğinden, ölmek üzere olan kadınıkarşılamaya geliyordu.

Benzi daha da sarı, daha yontugibi duran genç kız, eline yananağır, sarı bir mum verildiğini hayal

Page 1879: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

meyal ayrımsamıştı, herkesinönünde suçunu itiraf etmebelgesinin o uğursuz metnini okuyantutanak yazmanının cırlak sesinidinlememişti; kendisine "Amin"diye karşılık vermesi söylenince"Amin" demişti. Ona biraz canlılıkve bir parça güç vermek için,rahibin muhafızlarınauzaklaşmalarını işaret ettiğini ve tekbaşına ona doğru ilerlediğinigörmesi gerekmişti.

O zaman, kanının başında

Page 1880: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaynadığını hissetti ve dahaşimdiden uyuşan ve soğuyan o ruhtabir öfke kalıntısı yeniden alevlendi.

Başdiyakoz ağır ağır ona doğruyaklaştı. Bu son anda bile kızcağızçıplaklığının üzerinde onunşehvetle, kıskançlıkla ve istekleyanan bakışlarının dolaştığınıgördü. Sonra rahip yüksek sesleona:

"Genç kız, hatalarınız vekusurlarınız için Tanrı'dan afdilediniz mi?" dedi. Ardından da

Page 1881: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulağına eğilip (seyirciler kızın sonitirafım dinlediğini sanıyorlardı):"Beni istiyor musun? Seni hâlâkurtarabilirim!" diye ekledi.

Esmeralda gözünü kırpmadanona baktı:

"Defol, şeytan! Yoksa seni ihbarederim!" dedi.

Beriki korkunç bir sırıtışlagülmeye başladı:

"Sana inanmazlar ki. Bir suça

Page 1882: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir rezalet eklemiş olursun. Çabuksöyle: Beni istiyor musun?"

"Sen benim Phoebus'ümü neyaptın?"

"Öldü o," dedi Rahip.

O sırada sefil Başdiyakozdüşünmeden başını kaldırdı vemeydanın öbür ucunda,Gondelaurier Konağı'nınbalkonunda, Fleur-de-Lys'inyanında ayakta duran Yüzbaşıyıgördü. Sendeledi, ellerini

Page 1883: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözlerinin üzerinden geçirdi, birdaha baktı, bir beddua mırıldandıve yüzünün bütün hatları şiddetlekasıldı. Ağzının içinde:

"Peki, öyleyse! Sen de öl.Kimse sana rahip olamayacak,"dedi.

Ondan sonra, elini Çingenekızının üzerine doğru kaldırarakuğursuz bir sesle haykırdı:

"I nunc, anima anceps, et sittibi Deus misericors!"[149]

Page 1884: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu, benzer türden iç karartıcı,üzünçlü törenlerin sonundasöylenmesi âdet olan korkunç birdeyimdi. Bu rahipten celladakararlaştırılmış olan işaretti.

Halk diz çöktü. Cümlekapısında kalan rahipler:

"Kyrie Eleison," dediler.[150]

Dalgalı bir denizin şıpırtısı gibibütün başların üzerinden hızlageçen bir mırıltıyla halk yineledi:

Page 1885: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kyrie Eleison."

Başdiyakoz, "Amin," dedi.

Sırtını mahkûm kıza döndü, başıgöğsüne düştü, elleri çaprazlandı,rahipler kafilesine katıldı ve bir ansonra da , onun haç, mumlar ve ayinkaftanlarıyla, katedralin puslukemerleri altında kaybolduğugörüldü; gür sesi de şu küçüküzüntü ayetini okuyarak derecederece koroda kayboldu:

"Omnes gurgites tui et fluctus

Page 1886: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tui super me transierunt!"[151] Aynızamanda da, kilise kavaslarınındemir uçlu mızraklarının aralıklıgürültüsü, sahmın sütun aralarındaazar azar yok olurken, mahkûmkadının son saatini çalan bir saattokmağı etkisi yapıyordu.

Bu arada, Notre-Dame'ın açıkkalan kapısından mumsuz ve sessizkilisenin bomboş, ıssız, üzgün,yaslara bürünmüş içi görünüyordu.

Mahkûm kız kendisine

Page 1887: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerekenin yapılmasını beklerken,olduğu yerde, hiç kıpırdamadanduruyordu.

Bütün bu sahne süresince,büyük cümle kapısının, kimine göreHz. İbrahim'in oğlunu kurbanedişini, kimine göre de, güneşimelekle, ateşi çalı demetiyle, işçiyiHz. İbrahim ile simgeleyen simyaçalışmasını gösteren alçakkabartmaları inceleyen ÜstatCharmolue'yü kamçılı çavuşlardanbiri uyarmak zorunda kaldı. Onu bu

Page 1888: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seyirden ayırmakta büyük güçlükçektiler; ama en sonunda döndü veyaptığı bir işaret üzerine, sanlargiymiş iki adam, celladınyamakları, ellerini bağlamak üzereÇingene kızına yaklaştılar.

Uğursuz arabaya binip de sondurağına doğru yol alacağı andabahtsız kız belki de içler acısı biryaşama özlemine tutuldu.Kıpkırmızı ve kupkuru gözlerinigökyüzüne, güneşe, şurada buradayamuklar ve üçgenlerle bölünen

Page 1889: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gümüş renkli bulutlara doğrukaldırdı, sonra da bakışlarınıçevresine, yeryüzüne, kalabalığın,evlerin üzerine indirdi. Sarılıgiysili adam dirseklerini birbirinebağlarken, genç kız birdenbirekorkunç bir çığlık kopardı, birsevinç çığlığı. Orada, alanınköşesindeki şu balkonda, onu,arkadaşını, efendisini, Phoebus'ü,yaşantısının öbür görünüşünü farkedivermiştilYargıç yalansöylemişti! Rahip yalan söylemişti!Bu tam da ona uygun bir davranıştı,

Page 1890: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bundan asla kuşkusu yoktu; işteorada, parlak üniforması sırtında,başında tüy, kılıcı yanında, bütünyakışıklılığıyla, capcanlıduruyordu!

"Phoebus!" diye bağırdı,"Phoebus'üm benim!"

Ve aşktan, hayranlıktan titreyenkollarını ona doğru uzatmak istedi;ama onları bağlamışlardı.

Bunun üzerine Yüzbaşınınkaşlarım çattığını, ona yaslanan

Page 1891: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güzel bir genç kızın da delikanlıyaalaycı dudaklar ve öfkeli gözlerlebaktığını gördü. Sonra da Phoebus,aşağıdaki kıza kadar gelmeyenbirkaç sözcük söyledi ve ikisibirlikte, telaşla, yeniden kapananbalkonun camlı kapısı ardındagözden kayboldular. Esmeraldaçılgınlar gibi bağırdı:

"Phoebus! İnanıyor musunbunlara?"

Birdenbire aklına korkunç birdüşünce geliverdi: Phoebus de

Page 1892: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Châteaupers'i öldürmekten mahkûmedildiğini anımsayıvermişti.

O ana kadar her şeyedayanmıştı. Ama bu son darbe çokşiddetliydi. Birden yerdeki taşlarınüzerine düştü ve hareketsiz kaldı.

Charmolue, "Hadi bakalım, onuarabaya taşıyın da bu işi bitirelim!"dedi.

Cümle kapısının hemen üzerineoyulmuş kral yontuları galerisinde ozamana kadar hiç kimsenin gözüne

Page 1893: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çarpmayan garip bir seyirci vardı.Olup biten her şeyi öylesinegerilmiş bir boyunla, öylesinebiçimsiz bir suratla, öyle büyük birhareketsizlik içinde seyrettiği için,yarı kırmızı, yarı mor giysisiolmasa, altı yüzyıldan beriağızlarından kilisenin uzun suoluklarının aktığı o canavarlardanbiri sanılırdı. Bu garip seyirci,öğleden beri Notre-Dame'ın cümlekapısı önünde olup bitenlerdenhiçbir şeyi gözden kaçırmamıştı.Hiç kimse onu incelemeyi

Page 1894: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünmediğinden, daha ilkdakikalarda, galerinin sütunlarındanbirine düğümlü kalın bir ipi sıkıcabağlamıştı, ipin ucu aşağıda büyükmerdivenin üzerinde sürünüyordu.Bu iş bittikten sonra sakin sakinbakmaya, arada sırada, önünden birkaratavuk geçtiği zaman ıslıkçalmaya başlamıştı. Birdenbire,cellat yamaklarının Charmolue'nünsoğukkanlı buyruğunu yerinegetirmeye hazırlandıkları sıradagalerinin parmaklığını aştı, ipiayakları, dizleri ve elleriyle

Page 1895: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakaladı, sonra da, bir camınüzerinde kayan bir yağmur damlasıgibi, cephenin üzerinden aktığını,damdan düşen bir kedi hızıyla ikicellada doğru koştuğunu, iri ikiyumrukla onları yere serdiğini, birçocuğun bebeğini kaldırdığı gibiÇingene kızını bir eliylekaldırdığını, kızı başının üzerineyükselterek ve korkunç bir sesle:"Barınak!"[152] diye bağırarak, birsıçrayışta, ta kilisenin içine kadarzıpladığını gördüler.

Page 1896: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bütün bunlar öyle büyük birhızla gerçekleşmişti ki, geceolsaydı, hepsi bir tek şimşekışığında görülebilirdi.

Halk da, "Barınak! Barınak!"diye hep bir ağızdan bağırdı vebinlerce alkış Quasimodo'nun tekgözünü sevinç ve gururla ışıldattı.

Bu sarsıntı mahkûmu kendinegetirdi. Gözkapağını açtı,Quasimodo'ya baktı, kurtarıcısındanürkmüş gibi yeniden çabucakgözünü yumdu.

Page 1897: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Charmolue şaşırıp kaldı,cellatlar da, bütün muhafızlar daşaşırmışlardı. Gerçekten de, Notre-Dame'dan içeri girince, mahkûm kızdokunulmazlık kazanıyordu.Katedral bir barınak yeriydi. Hertürlü insan adaleti onun eşiğindeson bulurdu.

Quasimodo büyük cümlekapısının altında durmuştu. Genişayakları, kilisenin döşeme taşlarıüzerinde, roman biçemi ağırfilayakları kadar sağlam

Page 1898: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünüyordu. Uzun saçlı iri kafası,gür yeleleri olup da boynu olmayanaslanların kafası gibi omuzlarınagömülmüştü. Tir tir titreyen gençkızı, beyaz bir sancak gibi nasırlıellerine asılı tutuyordu. Ne var ki,onu öyle dikkatle ve özenletaşıyordu ki kırmaktan ya dasoldurmaktan korkarmış gibiydi.Sanki onun kendininkilerden başkaellere yaraşır narin, nefis ve değerlibir şey olduğunu sezinliyorsanırdınız. Zaman zaman, onasoluğuyla bile dokunmaya cesaret

Page 1899: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

edemez gibi bir hali vardı.

Sonra, birdenbire, onasarılarak, kendi malı gibi, hazinesigibi, o çocuğun anasının yapacağıgibi, onu kemikli, köşeli göğsünebastırıyordu. Genç kızın üzerineeğilen o biçimsiz cüce gözü onusevgiyle, acı bir üzüntüyle veacımayla sarıyor, sonra da ansızıniçinde şimşekler çakarak yukarıkaldırıyordu. İşte o zaman, kadınlarhem gülüyor, hem ağlıyorlardı, halkheyecandan tepiniyordu, çünkü o

Page 1900: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anda Quasimodo gerçekten degüzelliğe erişmişti. Quasimodo, şuyetim, şu bulunmuş çocuk, şulanetlenmiş yaratık güzeldi; kendiniyüce ve güçlü hissediyordu, içindenkovulduğu ve gene de böylesinekudret ve etkinlikle içine karıştığışu topluma, elinden avını koparıpaldığı şu insan adaletine, bomboşağızlarıyla çiğnemek zorunda kalanbütün şu kaplanlara, şu polisgörevlilerine, şu yargıçlara, şucellatlara, sakat olmasına karşın,kendisinin Tanrı gücü sayesinde

Page 1901: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parçaladığı kralın bütün o gücünekarşıdan bakıyordu.

Sonra da, bu kadar biçimsiz,çirkin bir yaratıktan bu kadarbahtsız bir yaratığa yöneltilen bukoruma, Quasimodo'nun bir idammahkûmunu kurtarışı, doğrusu ya,dokunaklı, duygulandırıcı bir şeydi.Doğa ile toplumun birbirineyaklaşan ve birbirine yardım edenen son iki sefaletiydi bunlar.

Bununla birlikte, birkaçdakikalık zaferden sonra,

Page 1902: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo birdenbire, yüküylebirlikte kilisenin içine dalmıştı. Hertürlü kahramanlığa vurgun olanhalk, onu gözleriyle karanlıksahında araştırıyor, alkışlardan bukadar çabuk kaçmasına üzülüyordu.Ansızın, onun Fransa krallarıgalerisinin uçlarından birindeyeniden belirdiğini gördüler. Eldeettiğini kucağında yukarı kaldırıp,çılgınlar gibi koşarak ve "Barınak!"diye bağırarak galeriden geçti. Halkyeniden alkışladı. Galeriyi geçtiktensonra kilisenin içlerine doğru daldı.

Page 1903: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Biraz sonra, Çingene kızı hâlâkucağında, gene çılgınlar gibikoşarak, gene, "Barınak!" diyebağırarak üst sahanlıkta belirdi. Vehalk alkışlıyordu. Sonunda, küçükçan kulesinin tepesinde üçüncü kezgöründü; oradan, bütün kente,kurtardığı kızı gururla gösterirgibiydi, gür sesiyle de –pek seyrekolarak işitilen, kendisinin ise hiçduymadığı o ses– çılgınlar gibi, tabulutlara kadar, üç kez üst üsteyineledi:

Page 1904: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Barınak! Barınak! Barınak!"

Beri yanda halk da:

"Yaşasın! Yaşasın!" diyebağırıyordu. Ve bu muazzam alkış,karşı yakada Greve Alanı'ndakikalabalığı, hâlâ gözleri darağacınadikili bekleyen çilekeş kadınışaşkınlıklar içinde bırakıyordu.

Page 1905: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 1906: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dokuzuncu Bölüm

Page 1907: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IAteş

Bahtsız Başdiyakoz'un Çingenekızını yakaladığı ve kendisinin deonunla birlikte yakalandığı uğursuzkördüğümü manevi oğlu böylesinebirdenbire keserken Claude Frolloartık Notre-Dame'da değildi. Ayingiysilerinin bulunduğu bölmeyedönünce, beyaz rahip giysisini,işlemeli kaftanı ve atkıyıyalarcasına çekip çıkarmış, hepsini

Page 1908: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şaşkına dönen kayyumun ellerineatmış, manastırın gizli birkapısından sıvışmış, Terrain'dekibir kayıkçıya kendisini SeineIrmağı'nın sol yakasına götürmesinibuyurmuştu. Karaya çıkınca da heradımda, büyücü kadının asılışınıgörmeye "vaktinde" yetişmek içinSaint-Michel Köprüsü'ne doğruneşeyle, hızlı hızlı ilerleyen kadınlıerkekli topluluklara rastlayarak;salıverilen bir gece kuşundan dahaheyecanlı, daha kör ve daha ürkek,gün ortası peşine takılan bir çocuk

Page 1909: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

topluluğu tarafından kovalanarak,benzi sapsarı, şaşkın şaşkın,Üniversite'nin inişli çıkışlısokaklarına dalmıştı. Artık neredebulunduğunu, ne düşündüğünü, düşgörüp görmediğini bilmiyordu.Gidiyor, yürüyor, koşuyor, rastgelebir sokağa giriyor, hiçbiriniseçmiyordu, sadece Greve Alanı,belli belirsiz arkasında hissettiği okorkunç Greve Alanı, onu hep ileriitiyordu.

Böylece Sainte-Genevieve

Page 1910: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tepesi'nin eteğinden geçti ve ensonunda Saint-Victor Kapısı'ndançıkıp kentten ayrıldı. Arkasınadöndükçe Üniversite'nin kuleliçevre duvarlarını, dış mahalleninseyrek evlerini gördüğü sürecekaçmayı sürdürdü. Ne var ki, ensonunda, bir arazi kıvrımı o iğrençParis'i ondan büsbütüngizlediğinde, kendini oradan yüzfersah ötede, kırlarda, bir çöldesandı da durdu, biraz soluk alır gibioldu. O zaman aklından korkunçdüşünceler geçti. Ruhunu çırçıplak

Page 1911: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gördü ve bundan ürperdi. Kendisinimahveden, kendisinin de mahvettiğio bahtsız kızı düşündü. Şaşkıngözlerini, yazgının kendiyaşamlarına, onların birbirineçarparak amansızca parçalandığıkesişme noktasına kadar izlettiğieğri büğrü çifte yol üzerindegezdirdi. Ebedi antların çılgınlığını,bekaretin, bilimin, dinin, erdeminboş gururunu, Tanrı'nınyararsızlığını düşündü. Büyük birzevkle, baştan kara, kötüdüşüncelere daldı, bunlara daha da

Page 1912: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daldıkça, daha da derine indikçe,içinde şeytanın kahkahasınınçınladığını duyuyordu.

Böylece ruhunu kazarken,doğanın orada tutkulara ne kadargeniş yer hazırladığını görünce,daha da acı acı güldü. Yüreğinindibindeki bütün hıncını, bütünkötülüğünü karıştırdı; sonra da birhastayı inceleyen bir hekiminduygusuz göz atışıyla bu hıncın, bukötülüğün bozulmuş aşktan başkabir şey olmadığını; aşkın, kişideki

Page 1913: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

her türlü erdemin bu kaynağının birrahip yüreğinde korkunç şeyleredönüştüğünü ve kendiyaradılışındaki bir erkeğin, rahipolurken şeytan olduğunu kabul etti.O zaman korkunç kahkahalarlagüldü ve birini darağacına, öbürünücehenneme ulaştıran kendi uğursuz,kaçınılmaz tutkusunun, o kemirici,zehirli, kinci, amansız aşkın, enkorkunç, en kötü yönünüseyrederken birdenbire yenidensapsarı kesildi: Kız mahkûm olmuş,kendisi lanetlenmişti.

Page 1914: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Derken, Phoebus'ün hayattaolduğunu düşününce gene gülmeyebaşladı; her şeye karşın, Yüzbaşıyaşıyordu, neşeliydi, hoşnuttu; herzamankinden daha güzel süvariceketleri, eskisinin asıldığımgörmeye götürdüğü yeni birsevgilisi vardı. Ölümünü istediğicanlı yaratıklar içinde nefretetmediği tek yaratık olan Çingenekızının, lanetini isabet ettirdiği tekinsan olduğunu düşününce sırıtmasıarttı.

Page 1915: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, düşüncesiYüzbaşıdan halka yöneldi ve içindegörülmemiş, işitilmemiş türden birkıskançlık uyandı. Sevdiği kadınıhalkın da –bütün halkın– gömlekle,hemen hemen çırçıplak görmüşolduğunu düşündü. Karanlıkta,sadece kendisinin ayrımsayacağışeklinin kendisine yüce bir mutlulukvereceği o kadının, gün ortasında,öğle vakti, bütün bir halka, birşehvet gecesine hazırlanır gibigiyinmiş olarak teslim edildiğinidüşününce, kıvrandı. Kutsallığı

Page 1916: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ebediyen saygısızlığa uğrayan,lekelenen, çıplak bırakılan,soldurulan bütün o sevgi gizemleriiçin öfkesinden ağladı. Kim bilirnice kirli bakışın iyi bağlanmayan ogömlekten yararlandığı aklınageldikçe öfkesinden ağladı. O güzelkızın, el değmemiş zambağın, ancaktitreyerek dudaklarını yaklaştırmayacesaret edebileceği o edep ve zevkkupasının, Paris'in aşağı halktabakasının, hırsızların,dilencilerin, uşakların hayasız,küstah ve ahlâksız bir zevki hep

Page 1917: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birlikte oradan içmeye geldikleribir çeşit karavana şeklinegetirildiğini düşlemleyerek ağladı.

O bir Çingene kızı olmasaydı,kendisi de bir rahip olmasaydı,Phoebus diye biri yeryüzündebulunmasaydı ve kız kendisinisevmiş olsaydı, dünyadabulabileceği mutluluğu düşünmeyeçalıştıkça; bir sükunet ve aşkyaşamının kendisi için de olasılıkkazanabileceğini, şu andayeryüzünde şurada burada portakal

Page 1918: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağaçlarının altında, dere kıyısında,batan güneşin, yıldızlı bir gecenindurgunluğunda uzun konuşmalaradalan mutlu çiftler bulunduğunu,Tanrı istemiş olsaydı, kendisinin deo kızla bu mutlu çiftlerden birinioluşturabileceğini aklına getirdikçeyüreği sevgi ve üzüntüyle eriyordu.

Ah! O yok mu o! Boyuna gerigelen, işkence eden, beyninitırmalayan, yüreğini parçalayan odüşünce! Esef etmiyor, pişmanolmuyordu; bütün yaptıklarını

Page 1919: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeniden yapmaya hazırdı. OnuYüzbaşının kollarında görmektense,celladın ellerinde görmeyiyeğliyordu; ama acı çekiyordu. Hemde öylesine acı çekiyordu ki, zamanzaman ağarıp ağarmadıklarınıgörmek için, avuç avuç saçlarınıyoluyordu.

Özellikle, öyle bir an geldi ki,sabahleyin gördüğü iğrenç halkanınöylesine narin, öylesine zarifboynun çevresinde çelik düğümünüsıkıştırdığı dakikanın belki de şimdi

Page 1920: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şu içinde bulunduğu dakikaolabileceği aklına geldi. Budüşünce üzerine derisinin bütüngözeneklerinden dereler gibi terboşaldı.

Şeytancasına kendine gülerkengene öyle bir an oldu ki, Esmeraldakızı hem ilk gördüğündeki gibicanlı, tasasız, neşeli, süslü, danseder, kanatlı ve ahenkli olarak, hemde son günkü gibi, sırtındagömlekle, boynunda ip, yalınayak,darağacının köşeli merdivenini

Page 1921: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıkarken gözünün önüne getirdi; buçifte tablo aklına o şekilde geldi kikorkunç bir çığlık koparmaktankendini alamadı.

Bu büyük üzüntü ve umutsuzlukkasırgası ruhunda her şeyi . kırar,koparır, büker, kökünden sökerken,rahip çevresindeki doğaya baktı.Ayaklarının dibinde birkaç tavukgagalarıyla çalıları araştırıyordu;alaca renkli donuzlan böceklerigüneş altında koşuşuyordu; başınınüzerinde beyazlı kurşunili birkaç

Page 1922: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

küme bulut masmavi gökyüzündekaçışıyordu; ufukta Saint-VictorManastırı'nın çan kulesinin külahıküçük tepenin eğik çizgisinikayağantaşından dikilitaşıyladeliyordu; Copeaux Tepeciği'ndekideğirmenci de ıslık çalarakdeğirmeninin hamarat kanatlarınıseyrediyordu. Çevresinde bin birşekilde görünen bütün bu etkin,düzenli, dingin yaşam ona acı verdi.Rahip yeniden kaçmaya başladı.

Kırlar, tarlalar içinde böylece

Page 1923: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

akşama kadar koştu. Doğadan,yaşamdan, kendi kendinden,insanlardan, Tanrı'dan, her şeydenkaçış bütün gün sürdü. Kimi zamankendi kendini yüzükoyun yere atıyorve tırnaklarıyla körpe buğdaysürgünlerini koparıyordu. Kimizaman da ıssız bir köy sokağındaduruyordu, düşünceleri öylesinedayanılmaz şeylerdi ki, başını ikielinin arasına alıyor ve onu taşlarınüzerinde parçalamak içinomuzlarının arasından koparmayaçalışıyordu.

Page 1924: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Güneşin battığı saatlere doğru,yeniden kendi kendini inceledi;kendini adeta deli olarak kabulediyordu. Çingene kızını kurtarmakumudunu ve istencini yitirdiği andanberi içinde sürüp giden fırtına, ofırtına vicdanında sağlıklı bir tekdüşünce, ayakta bir tek fikirbırakmamıştı. Aklı o fırtınanıniçinde hemen hemen tamamıylamahvolmuş, yatıyordu. Kafasındabelirli olarak sadece iki imge vardıartık: Esmeralda ve darağacı.Ondan gerisi kapkaranlıktı. Bu iki

Page 1925: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

imge birbirine yaklaştırılıncagözlerinin önüne korkunç birtopluluk seriyordu ve elindekalabilen bütün dikkati vedüşünceyi oraya topladıkça onlarındüşsel bir ilerlemeyle birininzarafette, sevimlilikte, güzellikte veışıkta; öbürünün ise dehşette dahaarttıklarını, kabardıklarınıgörüyordu; öyle ki, en sonundaEsmeralda ona bir yıldız gibi,darağacı da etleri dökülmüşkocaman bir kol gibi görünüyordu.

Page 1926: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Önemli bir başka şey de şudur:Bütün bu işkence süresince, ölmekdüşüncesi ciddi olarak rahibinaklına hiç gelmedi. Sefil adamınyaradılışı böyleydi. Yaşamabağlıydı. Kim bilir, belki de arkadacehennemi görüyordu.

Bu sırada gün gittikçealçalıyordu. Hala içinde yaşayancanlı yaratık belli belirsiz dönüşüdüşündü. Claude Frollo Paris'tençok uzakta olduğunu sanıyordu; amayönünü bulunca, ancak

Page 1927: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üniversite'nin duvarları çevresindedönüp durduğunu ayrımsadı. Sağda,Saint-Sulpice'in sivri çan kulesininkülahıyla, Saint-Germain-des-Pre'nin yüksek üç sivri kulesi ufkuaşıyordu. Rahip o yana doğruyöneldi. Saint-Germain'in mazgallıkuşatma siperlerinin, istihkamçevresindeki manastır başrahibininsilahlı adamlarının "Kim varorada?" diye seslendiklerini işitincegeri döndü, manastır değirmeniyle,kasabanın cüzzamlılar hastanesiarasında önüne çıkan patikaya

Page 1928: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daldı. Birkaç dakika sonra dakendini Pre-aux-Clercs Çayırı'nınkıyısında buldu. Bu çayırlık, oradagece gündüz gürültülerle ünsalmıştı; Saint-GermainManastırı'nın zavallı rahiplerinin"ejder"iydi; "quod monachisSancti-Germani pratensis hydrafuit, clericis nova semperdissidiorum capita suscitantibus."[153]

Başdiyakoz oralarda birinerastlamaktan çekindi; her insan yüzüonu korkutuyordu; Üniversite'den,

Page 1929: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Saint-Germain kasabasındankaçınmıştı, sokaklara elindengeldiği kadar geç girmek istiyordu.Pre-aux-Clercs'in kıyısındanilerledi, bu çayırı Dieu-Neuf'tenayıran ıssız keçiyoluna saptı ve ensonunda suyun kıyısına ulaştı. DomClaude orada bir kayık buldu.Kayıkçı onu birkaç metelikkarşılığında Cite'nin burnuna kadar,Seine Irmağı'ndan yukarı çıkardı,okurun daha önce, Gringoire'ın düşkurduğunu gördüğü, Passeur-aux-Vaches Adası'na koşut, Kral

Page 1930: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bahçeleri'nin ötesinde uzanan oıssız arazi çıkıntısına bıraktı.

Kayığın tekdüze sallantısı vesuların fışırtısı bahtsız Claude'u birbakıma uyuşturmuştu. Kayıkçıuzaklaşınca, karşısına bakarak veartık her şeyi sadece bir çeşit hayaloyunu haline getiren büyültücüdeğişimler, kararsızlıklar arasındangörerek, kumsalda şaşkın şaşkındikilip kaldı. Büyük bir acınınverdiği yorgunluğun zihin üzerindebu etkiyi yaptığı hiç de az rastlanır

Page 1931: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir olay değildir.

Güneş yüksek Nesle Kulesi'ninarkasında batmıştı. Akşamınalacakaranlığının bastırdığı andı.Gökyüzü bembeyazdı, ırmağın sulanbeyazdı. Bu iki beyazlık arasında,Claude'un gözlerini diktiği Seine'insol kıyısı karanlık kütlesini suyayansıtıyordu ve görünüş bakımındangitgide incelerek kara bir ok gibiufkun sislerine gömülüyordu. Solyaka evlerle doluydu; ama bunlarınancak gökyüzünün ve suyun açık

Page 1932: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

renk zemini üzerinde koyu renklerlekuvvetle beliren karaltıları ayırtediliyordu. Şurada buradapencereler kordan delikler gibiışıldamaya başlıyordu. Gökyüzüyle,o noktada oldukça genişleyenırmağın çifte beyaz örtüsü arasındaböylece yalnız kalan o muazzamkara dikilitaş Claude Frollo'nunüzerinde garip bir etki yaptı: Bunu,Strasbourg çan kulesinin dibine,yere sırtüstü yatıp da koskocamansivri kulenin başı üzerinde akşamınalacakaranlıklarına dalışını

Page 1933: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seyreden bir adamın duyacağıduygulara benzetebiliriz. Yalnız,burada ayakta olan Claude, yerdeyatan da dikilitaştı. Ne var ki, ırmakgökyüzünü yansıtırken uçurumunuonun altında devam ettirdiği içingeniş burnu da, her kilisenin sivrikülahı gibi, cesaretle, cüretleboşluğun içine atılır gibi duruyordu;bunların her ikisi de kişiye aynıizlenimi veriyordu. Hatta buizlenimin ayrıca garip ve daha daderin bir yönü vardı: Bu gerçektende Strasbourg Katedrali'nin çan

Page 1934: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulesiydi; ama iki fersahyüksekliğindeki bir StrasbourgKulesi, işitilmemiş, dev boyutlu,ölçüsüz bir şey, hiçbir insangözünün görmediği bir yapı, birBabil Kulesi. Evlerin bacaları, surduvarlarının mazgalları, damlarınsipsivri çatısı, Augustins'lerin sivriçan kulesinin külahı, Nesle Kulesi,dev boyutlu dikilitaşın yüzünüçentikleyen bütün bu çıkıntılar, sıksık, karmaşık ve düşsel bir oymanınkesitlerine garip biçimdeöykünerek, benzetmeyi daha da

Page 1935: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

artırıyordu.

Claude Frollo, içinde bulunduğuo halüsinasyon durumunda,cehennemin kulesini gerçektengördüğünü, canlı gözleriylegördüğünü sandı; korkunç kuleninbütün yüksekliğince yayılanbinlerce ışık ona muazzam iç ocağınbir o kadar kapıları gibi göründü;oradan çıkan sesler ve uğultular biro kadar can çekişme hırıltılarıgibiydi. O zaman, korktu; işitmemekiçin elleriyle kulaklarını kapadı,

Page 1936: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görmemek için sırtını döndü; iriadımlarla korkunç hayaldenuzaklaştı.

Ne var ki, hayal onun içindeydi.

Yeniden sokaklara daldığızaman, dükkan camekanlarınınışığında, dirsek dirseğe sürtünerekgelip geçenler onun üzerinde,çevresinde dönen hayallerin ezelibir gidiş gelişi etkisini yapıyordu.Kulaklarında garip çatırtılıgürültüler vardı. Acayip hayallerdüşüncesini bulandırıyordu. Ne

Page 1937: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

evleri görüyordu, ne kaldırımları,ne arabaları, ne erkekleri, ne dekadınları; sadece uçlarındanbirbirine karışan bir belirsizeşyalar karmaşası görüyordu.Barillerie Sokağı'nın köşesinde birbakkal dükkanı vardı; ta başlangıcıbilinmeyen bir zamandan beri sürenbir gelenek uyarınca, bunun kepenksaçağı, çepeçevre, kastanyetler gibişakırdayarak rüzgârda birbirineçarpan bir deste tahta şamdan asılıo teneke çemberlerle süslenmişti.Montfaucon'un bir iskeletler

Page 1938: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

destesinin karanlıkta çarpıştığınıişittiğini sandı.

"Ah!" diye mırıldandı, "Gecerüzgârı bunların bir bölümünüöbürleri üzerine doğru kovalıyor,zincirlerinin gürültüsünükemiklerinin gürültüsüne katıyor! Okız da belki burada, onlarınarasındadır!"

Adeta çılgın gibiydi, nereyegittiğini bilmiyordu. Birkaç adımsonra kendini Saint-MichelKöprüsü'nde buldu. Bir zemin

Page 1939: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

katının penceresinde ışık vardı.Yaklaştı. Çatlak camlardan, aklındabelirsiz bir anıyı uyandıran pis biroda gördü. Zayıf bir lambanın iyiaydınlatamadığı bu odada gürültülükahkahalarla, pek utanmazcagiyinmiş bir genç kızı kucaklayıpöpen neşeli, körpe ve sarışın birdelikanlı vardı. Lambanın yanındada iplik eğirip titrek bir sesle türküsöyleyen yaşlı bir kadın oturuyordu.Delikanlı arada bir kahkahasınıkestiğinde, yaşlı kadının türküsübölük pörçük rahibe kadar

Page 1940: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geliyordu. Anlaşılmaz ve korkunçbir şeydi bu:

Havla, Greve Alanı, kayna,Greve Alanı!Eğir, eğir, örekem,İpini büküver, zindanavlusundaIslık çalan cellada.Havla, Greve Alanı, kayna,Greve Alanı!

Ey kendirden güzel ip!Issy'den Vanvre'a kadar tohumatın,

Page 1941: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kendir ekin, sakın buğdayolmasın.Hırsız hak ediverdiGüzel kendir ipini.

Kayna, Greve Alanı, havla,Greve Alanı!Görmek için günahkar kızıÇapaklı sehpada asılı,Birer gözdür, bilin pencerelerKayna, Greve Alanı, havla,Greve Alanı!

Bunun üzerine, delikanlıgülüyor ve kızı okşuyordu. Yaşlı

Page 1942: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadın Falourdel Kadın'dı; kız, birsokak kızıydı; delikanlı da rahibinküçük kardeşi Jehan'dı.

Dom Claude bakmayı sürdürdü.Bir başkası olacağına varsın bugörünüm olsun.

Rahip, Jehan'ın odanın dibindebulunan bir pencereye gittiğini,kanadı açıp, uzakta, aydınlatılmışbinlerce pencerenin ışıldadığırıhtıma bir göz attığını gördü,ardından da, pencereyi kapatırken:

Page 1943: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ruhumun selameti üzerine! İşteartık iyice gece oluyor. Kentlilermumlarını, Tanrı da yıldızlarınıyakıyor," dediğini işitti.

Sonra Jehan sokak kadınınadoğru geldi ve masanın üzerindeduran bir şişeyi kırarken:

"Kahretsin, boşalmış bile!" diyehaykırdı. "Hiç de param kalmadı!Isabeau, sevgilim, ancak seninbeyaz memelerini, gece gündüzBeaume şarabı emebileceğim ikisiyah şişeye dönüştürdüğü zaman

Page 1944: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jüpiter'den hoşnut olabilirim."

Bu güzel şaka fahişeyigüldürdü, Jehan da dışarı çıktı.

Rahip Claude kardeşiylerastlaşmamak, karşıdan görülüp detanınmamak için kendini yereatabilecek kadar zamanı ancakbulabildi. Bereket versin sokakepeyce karanlıktı, öğrenci deoldukça sarhoştu. Öyleyken, gene dekaldırımlarda çamur içinde yatanBaşdiyakoz'u gördü.

Page 1945: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Oh! Oh! İşte bugün neşeli biryaşam sürmüş birisi!" dedi.Soluğunu tutan rahip Claude'uayağıyla dürtükledi: "Körkütüksarhoş. Ağzına kadar dolmuş.Fıçıdan zorla kopan gerçek birsülük." Eğilip baktıktan sonra da,"Başı da kel," diye ekledi;"moruğun biri! Fortunate senex."[154]

Sonra Dom Claude onun şunlarısöyleyerek uzaklaştığını duydu:

"Ne olursa olsun, akıl güzel bir

Page 1946: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şey, ağabeyim Başdiyakoz da bilgilive paralı olduğu için, doğrusu ya,pek mutlu."

Bunun üzerine, Başdiyakozyerden kalktı ve karanlıkta evlerinüzerinden kocaman kulelerininfırladığını gördüğü Notre-Dame'abir solukta koştu.

Soluk soluğa kilise avlusununalanına geldiği anda, geriledi veuğursuz binaya bakmaya cesaretedemedi. Alçak sesle, "Ah! Böylebir olayın daha bu sabah burada

Page 1947: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçmiş olması gerçek olabilir mi!"dedi.

Bununla birlikte, gene dekendini zorlayarak, kiliseyebakabildi. O sırada sağdaki kulenintepesinde sona eren önyüzkaranlıktı. Arkadaki gökyüzüyıldızlarla parlıyordu. Ufuktanyükseliveren yeni ay o sıradasağdaki kulenin tepesinde durmuştu,kara yonca yaprakları oyulmuşparmaklığın kıyısında ışıklı bir kuşgibi tünemişti sanki.

Page 1948: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Manastırın kapısı kapalıydı.Ama, Başdiyakoz laboratuarınınbulunduğu kulenin anahtarını hiçyanından ayırmazdı. Kiliseyegirmek için ondan yararlandı.

Claude Frollo kilisede birmağara karanlığı ve sessizliğibuldu. Geniş parçalar halinde heryandan dökülen büyük gölgelerdensabahki dinsel törenin örtülerinindaha kaldırılmamış olduğunuanladı. üzerine birkaç parlak noktaserpilmiş büyük gümüş haç bu

Page 1949: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gömüt gecesinin Samanyolu gibiparlıyordu. Koro yerindeki uzunpencerelerin sivri üst uçları karaörtülerin üzerinden görünüyordu.Bunların, içinden bir ay ışını geçenvitraylarında sadece ölülerinyüzünde rastlanan bir çift mor,beyaz ve maviden oluşan, geceninkuşkulu renkleri kalmıştı.Başdiyakoz koro yerinin bütünçevresinde bu soluk renkli penceretepelerini ayrımsayınca, lanetlenmişpiskoposların başlıklarınıgördüğünü sandı. Gözlerini yumdu,

Page 1950: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yeniden açtığında da, onlarıkendisine bakan soluk benizli biryüzler çemberi sandı.

Claude Frollo kilisenin içindekaçmaya başladı. O zaman ona öylegeldi ki, kilise de sallanıyor,oynuyor, kımıldıyor, canlanıyor,yaşıyordu; her büyük sütun geniş taştabanıyla zemini döven kocaman birayak haline geliyordu; dev boyutlukatedral artık, soluyan ve ayakyerine filayaklarıyla, hortum yerinede o iki kulesiyle, sırtının kalın

Page 1951: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derisi yerine de o muazzam karaörtüyle yürüyen olağanüstü bir çeşitfilden başka bir şey değilmiş gibigeliyordu ona.

Böylece, rahibe basan ateş yada çılgınlık öyle bir yoğunluğaulaştı ki, dış dünya bahtsız adamiçin artık sadece gözle görülen, elletutulan korkunç bir kıyametgününden başka bir şey değildi.

Rahip bir an rahatladı. Yangalerilere daldığında, birfilayağının arkasında kızılımtrak bir

Page 1952: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ışık gördü. Bir yıldıza doğru koşargibi oraya koştu. Bu, Notre-Dame'ınbir tel kafes altındaki dua kitabınıgece gündüz aydınlatan zavallılambaydı. Bir parça avuntu ya daherhangi bir cesaret bulmaumuduyla, hırsla, doymak bilmezbir istekle kutsal kitabın üzerineatıldı. Kitap Eyüp bölümünün birparçasında açık duruyordu, rahipdurağan bakışlarını onun üzerindegezdirdi: "Ve yüzümün önünden birruh geçti, hafif bir soluk işittim,tüylerim diken diken oldu."

Page 1953: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu üzünçlü yazıyı okuyuncaClaude Frollo'nun içinde, yerdenaldığı bir değneğin etine battığınıhisseden bir körün duyacağıduygular uyandı. Dizlerinin bağıçözüldü, o gün ölen kızcağızıdüşününce taşların üzerine yığıldı.Beyninin içinden o kadar çok sayıdakorkunç duman geçtiğini ve aktığınıhissediyordu ki sanki başıcehennem bacalarından biri halinialmış gibi geliyordu.

Artık hiç düşünmeden, şeytanın

Page 1954: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eli altında ezilmiş ve edilgin, uzunzaman o durumda kalmış olmalıydı.En sonunda, kendinde bir parça güçbuldu, kuleye gidip sadıkQuasimodo'nun yanına sığınmayıdüşündü. Ayağa kalktı, korktuğu içinde yolunu aydınlatmak amacıyla duakitabının lambasını aldı. Bu, kutsalşeylere karşı bir saygısızlıktı; amaböylesine küçük şeylere aldırışedecek durumda değildi artık.

Rahip Frollo kulelerin gizli birdehşet dolu merdivenini ağır ağır

Page 1955: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıktı. Bu dehşet, bu kadar geç saattemazgal deliğinden mazgal deliğine,ta çan kulesinin tepesine kadarçıkan lambasının gizemli ışığıyla,alandan geçen tek tük yolcuya kadaryayılacaktı.

Birdenbire yüzünde bir serinlikhissetti ve kendini en yüksekgalerinin kapısında buldu. Havasoğuktu; gökyüzü bulutlarısürükleyip duruyordu; bunlarıngeniş beyaz dalgaları köşelerdenezilerek birbirinin üzerine taşıyor

Page 1956: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve kışın bir ırmaktaki buzlarınçözülmesini andırıyordu. Bulutlarınarasına düşen yeni ay havanın bubuz parçaları arasına sıkışan gökselbir gemiye benziyordu.

Dom Claude bakışlarını indirdive bir an, iki kuleyi birleştiren incesütunlu parmaklığın arasından,uzakta bir sis ve duman tülüarasından Paris'in bir yaz gecesindesakin bir denizin dalgalan gibi sivri,sayısız, sık sık ve küçük damlarınınsessiz kalabalığını seyretti.

Page 1957: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ay gökyüzüne de, yeryüzüne debir kül rengi veren hafif bir aydınlıkserpiyordu.

O sırada kilisenin saati ince veçatlak sesini yükseltti. Rahip öğlevaktini düşündü. O zaman da saaton iki kez çalmıştı. Alçak seslekendi kendine, "Ah! O şimdisoğumuştur bile!" dedi.

Birdenbire bir esinti lambasınısöndürdü ve hemen aynı anda dakulenin karşı köşesinde birgölgenin, bir beyazlığın, bir şeklin,

Page 1958: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kadının belirdiğini gördü.İliklerine kadar ürperdi. Bu kadınınyanında, melemesini saatin sonmelemesine katan küçük bir keçivardı.

Rahip bakacak gücü kendindebuldu. Bu oydu!

Kız sapsarıydı, üzgündü, saçlarısabahki gibi omuzlarınadökülüyordu. Ama, artık boynundaip yoktu, elleri bağlı değildi.Özgürdü, ölmüştü.

Page 1959: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beyazlar giymişti, başında dabeyaz bir örtü vardı.

Genç kız, gökyüzüne bakarakağır ağır rahibe doğru geliyordu.Doğaüstü keçi de onun peşindeydi.Adam taş kesildiğini vekaçamayacak kadar ağırlaştığınıhissediyordu. Kızın öne doğru attığıher adımda, o da geriye doğru biradım atıyordu, hepsi bu kadar işte.Böylece merdivenin karanlıkkubbesinin altına girdi. Kızın dabelki oraya gireceği düşüncesiyle

Page 1960: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

donup kalmıştı; eğer kız gerçektenöyle davransaydı, adam dehşettenölürdü.

Genç kız, gerçekten de,merdivenin kapısının önüne geldi,birkaç dakika orada durdu, gözünükırpmadan karanlığa baktı; ama hiçde rahibi ayrımsamış gibigörünmedi ve geçip gitti. Adamasağken olduğundan daha uzun boylugöründü; rahip onun beyazgiysisinin arasından ayı gördü; kızınsoluğunu işitti.

Page 1961: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız geçtikten sonra, DomClaude saçları dimdik, sönüklambası hâlâ elinde, kendini dehayalet sanarak, hayalette gördüğüağırlıkla merdivenden aşağı inmeyebaşladı; sarmal biçimi basamaklarıinerken kulağının içinde gülerek:

"...Yüzümün önünden bir ruhgeçti ve hafif bir soluk işittim,tüylerim diken diken oldu," diyeyineleyip duran bir sesi çok açıkseçik işitiyordu.

Page 1962: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIKambur, Bir Gözü Kör,

Topal

Ortaçağ'da her kentin, XII.Louis'ye kadar da Fransa'da herkentin barınak yerleri vardı. Kentikaplayan ceza yasaları ve yabanılyargılama yöntemleri tufanıortasında bu barınak yerleriinsansal adalet düzeyinin üzerindeyükselen bir çeşit adalar gibiydi.Oraya ayak basan her suçlu

Page 1963: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kurtulmuş demekti. Her semttehemen hemen darağacı kadar dabarınak vardı. Bu, işkence aşırılığıyanında cezasız kalma aşırılığı idi;her ikisi de kötüydü, biri öbürüylekendini düzeltmeye çalışıyordu.Kral saraylarının, prenskonaklarının, özellikle dekiliselerin barınak hakkı vardı.Kimi zaman da nüfus sayısınınartırılması gereken bütün bir kentigeçici olarak barınak yeriyapıyorlardı. 1467'de XI. Louisbütün Paris'i barınak yaptı.

Page 1964: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Suçlu bir kere ayağını barınağaatınca kutsallaşıyordu; ama oradankesinlikle çıkmamaya dikkatetmeliydi. Tapınaktan dışarı biradım atarsa, dalganın içine yenidendüşerdi. Tekerlek cezası, darağacı,darağacına bağlanma cezası barınakyerinin çevresinde sıkı nöbet tutar,geminin çevresindekiköpekbalıkları gibi durmadanavlarını gözetlerdi. Böylece birmanastırda, bir sarayınmerdivenlerinde, bir manastırıntarlasında, bir kilise kapısında

Page 1965: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaşlanıp saçını, sakalını ağartanmahkûmlar görülmüştür; bu şekildebarınak da bir tür hapishaneydi.Kimi zaman da mahkemenin resmibir kararı barınağındokunulmazlığını bozar vemahkûmu cellada geri verirdi; nevar ki, bu ender rastlanan birdurumdu. Mahkemelerpiskoposlardan çekinirlerdi ve buiki cüppenin arası açılacak olursa,yargıç cüppesi rahip cüppesinekarşı hiç de üstünlük sağlayamazdı.Bununla birlikte, kimi zaman Paris

Page 1966: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

celladı Petit-Jean'ın katillerinindavasında ve Jean Valleret'nin katiliEmery Rousseau davasında olduğugibi, adalet kilisenin üzerindenatlar, kararlarının uygulanmasıyoluna giderdi; ne var ki, birmahkeme kararı olmaksızın, silahlıbir saldırıyla bir barınak yerinindokunulmazlığını bozanın vayhaline! Fransa Mareşali Robert deClermont ve Champagne MareşaliJean de Chalons'un nasıl öldükleriniherkes bilir; oysa söz konusu olanherhangi bir Perrin Marc'tı, bir

Page 1967: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sarraf çırağı, sefil bir katil; ama heriki mareşal de Saint-MeryKilisesi'nin kapılarını kırmışlardı.İşte bağışlanmaz hata buydu.

Barınakların çevresinde öylebir saygı egemendi ki, geleneğindediğine bakılırsa, kimi zaman busaygı hayvanları bile kapsarmış.Aymoin'ın anlattığına göre,Dagobert'in kovaladığı bir geyikermiş Denys'nin gömütünün yanınabarındığında, avı kovalayan köpeksürüsü havlayarak orada zırp diye

Page 1968: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruvermişti.

Genellikle kiliselerin, ricalarıkabul etmek üzere hazırlanmışküçük bir hücreleri vardı. 1407'deNicolas Flamel bu gibi kimseleriçin Saint-Jacques-de-la-Boucherie'nin kubbeleri altında,kendisine dört lira, altı metelik onaltı dinara mal olan bir odayaptırmıştı.

Notre-Dame'da bu, yangalerinin çatısı üzerinde, manastırıntam karşısında, bugünkü kuleler

Page 1969: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bekçisinin eşinin kendine küçük birbahçe düzenlediği yerdeydi. Bubahçe Babil'in asma bahçeleriyanında, bir hurma ağacının yanındabir marul neyse, Babil melikesiSemiramis'e göre bir kapıcı kadınneyse, öyle kalırdı işte.

Quasimodo, kuleler ve galerilerüzerinde çılgın ve utkulukoşusundan sonra, Esmeralda'yıburaya bırakmıştı. Bütün bu koşusüresince genç kız kendinegelememişti; yarı baygın, yarı

Page 1970: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uyanık, havada yükseldiğinden,dalgalandığından, uçtuğundan, birşeyin kendisini toprağın üzerinekaldırdığından başka bir şeyhissetmemişti. Arada sırada,Quasimodo'nun gür kahkahasını,gürültülü sesini kulağının dibindeduyuyor, gözlerini aralıyordu; ozaman altında, kırmızı mavi birmozaik gibi kayağantaşından vekiremitten binlerce damıylabeneklenmiş Paris'i belli belirsizgörüyordu; başının üstünde de,Quasimodo'nun korkunç ve neşeli

Page 1971: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yüzünü görüyordu. O zamangözkapakları kapanıyordu; her şeyinbittiğini, baygınlığı sırasındakendisini astıklarını ve yazgısınıngidişini yöneltmiş olan o biçimsizve çirkin ruhun kendisini yenidenele geçirdiğini ve alıp götürdüğünüsanıyordu. Ona bakmaya cesaretedemiyor ve öylece sürüklenipgidiyordu.

Ama ne var ki, saçı başıdarmadağınık, soluk soluğa kalankilise çancısının onu barınak

Page 1972: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hücresine bıraktığı, kollarını acıtıpyaralayan ipi iri elleriyle yavaşyavaş çözdüğünü hissettiği zaman,karanlık bir gecenin ortasındakaraya oturan bir gemininyolcularını sıçrayarak uyandırantürden bir sarsıntı geçirdi.Düşünceleri de uyandı ve birerbirer aklına geldi. Notre-Dame'ıniçinde olduğunu gördü, celladınellerinden koparılıp alındığını,Phoebus'ün sağ olduğunu, artıkkendisini sevmediğini anımsadı;biri öbürünün üzerine onca acılık

Page 1973: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döken bu iki düşünce zavallımahkûm kıza aynı zamanda vebirlikte göründüklerinden,karşısında ayakta duran ve kendisinikorkutan Quasimodo'ya doğrudöndü ve:

"Beni neden kurtardınız?" dedi.

Quasimodo ona, ne dediğinitahmin etmeye uğraşırmış gibi,kaygıyla baktı. Genç kız sorusunuyineledi. O zaman kilise çancısı onason derece üzgün bir bakış yönelttive kaçtı.

Page 1974: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız şaşırıp kaldı.

Birkaç dakika sonra,Quasimodo gene geldi, onunayaklarının dibine bir çıkın attı.Bunlar iyiliksever kadınların kızıngiymesi için kilisenin eşiğinebıraktıkları giysilerdi. O zamanEsmeralda gözlerini kendi üzerineeğdi ve hemen hemen çıplakolduğunu gördü ve kızardı. Yaşamgeri geliyordu.

Bu utanmadan Quasimodo birşeyler sezinler gibi oldu. Geniş

Page 1975: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eliyle gözünü kapadı ve bir kezdaha uzaklaştı; ama bu sefer ağıradımlarla.

Esmeralda telaşla giyindi.Beyaz bir giysiyle beyaz bir başörtüsüydü bu. Hotel-DieuHastanesi'ne yeni gelen bir rahibegiysisi.

Giyinmesi henüz bitmişti ki,Quasimodo'nun yeniden geldiğinigördü. Kilise çancısının bir kolununaltında bir sepet, öbürünün altındada bir şilte vardı; sepetin içinde bir

Page 1976: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şişe, ekmek ve kimi yiyeceklerbulunuyordu. Sepeti yere koydu ve"Yiyin," dedi. Şilteyi mermerinüzerine serdi ve "Uyuyun," dedi.Kilise çancısının gidip getirdiğikendi yemeği ve kendi şiltesiydi.

Çingene kızı ona teşekkür etmekiçin gözlerini kaldırdı; ama bir teksözcük söyleyemedi. Zavallıadamcağız, gerçekten de pekkorkunçtu. Genç kız bir dehşetürpertisiyle başını önüne eğdi.

Bunun üzerine Quasimodo, "Sizi

Page 1977: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ürkütüyorum. Çok çirkinim, değilmi?" dedi. "Bana hiç bakmayın.Sadece beni dinleyin. Gündüzburada kalırsınız; gece bütünkilisede dolaşabilirsiniz. Ne gecene de gündüz, kiliseden sakınçıkmayın. Mahvolursunuz. Onlarsizi öldürürler, ben de ölürüm."

Esmeralda heyecanlanmıştı. Busözlere karşılık vermek için başınıkaldırdı. Quasimodo kaybolmuştu.Genç kız yalnız kaldı, neredeysecanavarı andıran bu yaratığın garip

Page 1978: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sözlerini düşünüyordu. Adamın okadar boğuk, bununla birlikte okadar tatlı olan sesi onu şaşırtmıştı.

Genç kız sonra da hücresiniinceledi. Burası ancak birkaç metrekarelik bir odaydı, yassı taştandamın hafifçe eğik düzeyinde küçükbir penceresi ve bir kapısı vardı.Hayvan suratlarını simgeleyenbirçok su oluğu kıza doğru eğilir vepencereden onu görmek içinboyunlarını uzatır gibi duruyordu.Damın kıyısından, Paris'in bütün

Page 1979: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ocaklarının dumanını gözlerininaltında yukarı püskürten binlercebacanın üst kesimi görünüyordu.Bulunmuş çocuk, idam mahkûmu,bahtsız yaratık, yurtsuz, ailesiz,yuvasız zavallı Çingene kızı içinüzünçlü bir görünüm.

Yalnızlığının bilinci onaböylece her zamankinden daha içleracısı bir biçimde göründüğü anda,tüylü ve sakallı bir başın, dizlerininüzerinden ellerinin arasına doğrusüzüldüğünü gördü. Ürpererek baktı

Page 1980: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

(şimdi artık her şey onuürkütüyordu). Zavallı çevik küçükkeçi Djali'ydi bu. Quasimodo'nunCharmolue'nün birliğini dağıttığıanda hanımının peşinden kaçıpcanını kurtarmıştı; şimdi de, tam birsaate yakındır, bir bakış bile eldeedemeden sahibinin ayaklarıdibinde bin bir okşama savurupduruyordu. Çingene kızı onu doyadoya öptü, sevdi, bağrına bastı.

"Ah! Djali'ciğim, seni nasıl daunutabildim! Demek sen hâlâ beni

Page 1981: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünüyorsun, haa, öyle mi? Senhiç de nankör değilsin!" diyordu.

Aynı zamanda da, sankigözyaşlarını bunca zamandan beriyüreğinin içine sıkıştıran ve oradazapt eden ağırlığı görünmez bir elkaldırıvermiş gibi, ağlamayabaşladı. Gözyaşları aktıkça daüzüntüsünde en yakıcı ve en acı nevarsa onlarla birlikte çekilipgittiğini hissediyordu âdeta.

Akşam olunca, Esmeraldageceyi öyle güzel, ayı öyle tatlı

Page 1982: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

buldu ki kilisenin çevresindekiyüksek galeride gezindi. Yeryüzü buyükseklikten bakılınca, ona öyledingin göründü ki içinde bir parçarahatlama duydu.

Page 1983: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIISağır

Esmeralda ertesi sabahuyandığında, uyumuş olduğunuanladı. Bu garip şey onu şaşırttı.Pek uzun zamandan beri uykualışkanlığını yitirmişti. Doğangüneşin neşeli bir ışınıpenceresinden içeri giriyor ve geliponun yüzüne çarpıyordu. Opencerede güneşle birlikte,kendisini ürküten bir şey gördü:

Page 1984: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun bahtsız yüzü. Elindeolmayarak gözlerini yumdu; amaboşuna; pembe gözkapaklarınınarasından bu bir gözü kör, ön dişleridökük çirkin cüce maskesini hepgörür gibi oluyordu. Sonra,gözlerini hep kapalı tutarken, sertbir sesin büyük bir tatlılıkla,yumuşacık bir tonla, "Korkmayın!"dediğini işitti. "Ben sizindostunuzum. Sizin uyuyuşunuzuseyretmeye gelmiştim. Uyumanızıseyretmek için gelirsem, size birzararı dokunmaz, değil mi?

Page 1985: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gözleriniz kapalıyken benim buradabulunmamın size ne kötülüğüolabilir ki? Şimdi ben gidiyorum.Bakın, duvarın arkasına çekildim.Gözlerinizi gene açabilirsiniz."

Bu sözlerden daha da acıklı birşey vardı: Bunları söyleyen sesintonu. Çingene kızı duygulanmıştı,gözlerini açtı. Gerçekten de,Quasimodo artık pencerede değildi.Genç kız kalkıp pencereye gitti,zavallı kamburu acıklı, yazgıyaboyun eğmiş bir durumda, bir duvar

Page 1986: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

köşesine büzülmüş gördü.Kamburun kendisine verdiğiiğrenme duygusunu yenmek için birçaba gösterdi. Yavaşça, "Gelin,"dedi.

Onun dudaklarının oynayışındanQuasimodo kendisini kovuyorsandı; bunun üzerine ayağa kalktı vetopallayarak, ağır ağır, başı önüneeğik, derin bir acı ve umutsuzlukdolu bakışlarım ona çevirmeye bilecesaret edemeden uzaklaştı.Esmeralda, "Gelsenize, canım!"

Page 1987: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye bağırdı.

Ne var ki, beriki uzaklaşmayısürdürdü. Bunun üzerine genç kızhücresinden dışarı atıldı, ona doğrukoştu ve kolundan tuttu. Genç kızkendisine dokununca Quasimodotepeden tırnağa titredi. Yalvaran tekgözünü kaldırdı ve kızın kendisiniyanına doğru çektiğini görüncebütün yüzü sevinç ve sevgiyleparladı. Esmeralda onu hücresinesokmak istedi; ama beriki eşiktekalmak için ayak diredi.

Page 1988: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hayır, hayır," dedi, "baykuştarlakuşunun yuvasına giremez."

Bunun üzerine, genç kızayaklarının dibinde uyuyankeçisiyle birlikte yatağının üzerinezarafetle oturdu. Her ikisi de birkaçdakika hiç kımıldamadan durdu,Quasimodo bunca zarafeti,Esmeralda da bunca çirkinliğisessizce seyrediyordu. Genç kız heran Quasimodo'da yeni bir çirkinlik,herhangi bir biçimsizlikkeşfediyordu. Kızın gözleri, çarpık

Page 1989: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dizlerinden kambur sırtına, kambursırtından tek gözüne gidipgeliyordu. Bu kadar beceriksizcetaslak haline getirilmiş bir yaratığınbulunabileceğini bir türlüanlayamıyordu. Bununla birlikte,bütün bunların üzerine öyle birhüzün ve öyle bir yumuşaklıkyayılmıştı ki kızcağız ona alışmayabaşladı. tik olarak sessizliğiQuasimodo bozdu:

"Demek ki geri gelmemisöylüyordunuz bana, öyle mi?"

Page 1990: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız da, "Evet," diyerekbaşıyla olumlu bir işaret yaptı.

Beriki baş hareketini anladı."Ne yazık ki," dedi âdeta sözünütamamlamaktan çekinir gibiduraksayarak, "ben... sağırım da."

Çingene kızı iyiliksever biracıma ifadesiyle, "Zavallı adam!"diye haykırdı.

Beriki acı acı gülümsemeyebaşladı.

Page 1991: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Benim sanki tek eksiğimin buolduğunu düşünüyorsunuz, değil mi?Evet, sağırım. Ben böyle yaratıldım.Müthiş bir şey, değil mi? Siz okadar güzelsiniz ki!"

Zavallı adamın sesinde,sefaletinin öyle derin bir bilincivardı ki genç kız kendinde bir teksözcük söyleyecek gücü bulamadı.Hem zaten, söylese de adamduyamazdı.

Quasimodo, "Çirkinliğimihiçbir zaman bugünkü kadar

Page 1992: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görmemiştim," diyordu. "Kendimisizinle karşılaştırdığımda, nezavallı, ne bahtsız bir canavarolduğumu görüp kendime öyleacıyorum ki! Size bir hayvan gibigörünüyorum, değil mi? Siz, siz birgüneş ışını, bir çiğdem damlası, birkuş cıvıltısısınız! Bense, korkunçbir şeyim, ne insan, ne hayvan; birçakıl taşından daha sert; ayaklaraltında daha ezilmiş, daha biçimsizbilmem nasıl bir şey!"

Bunu dedikten sonra gülmeye

Page 1993: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başladı ve bu gülüş dünyadaolabilecek en acıklı, en yürekparalayıcı şeydi.

"Evet, sağırım. Ama, sizbenimle el hareketleriyle,işaretlerle konuşursunuz. Bu şekildebenimle sohbet eden bir efendimvar. Hem sonra, ne istediğinizidudaklarınızın oynayışından,bakışlarınızdan çabucak anlarım,"diye sürdürdü.

Genç kız gülümseyerek:

Page 1994: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki, beni niçin kurtardığınızısöyleyin bana bakayım!" dedi.

O konuşurken, Quasimododikkatle ona bakıyordu.

"Anladım," dedi. "Sizi niçinkurtardığımı soruyorsunuz. Bir gecesizi kaçırmaya yeltenen bir sefili,hemen ertesi gün de onların şuiğrenç teşhir direklerinde yardımettiğiniz bir sefili unutmuşsunuz. Birdamla su, bir parça acıma... İşteyaşamımla bile ödeyebileceğimdenfazlası. Siz bu sefili unuttunuz; o

Page 1995: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sizi anımsadı."

Esmeralda onu derin biracımayla dinliyordu. Kiliseçancısının gözünde bir damla yaşbelirdi; ama akmadı. O bir damlagözyaşını içine akıtmayı bir onursorunu yaptı. Gözyaşınındüşmesinden artık korkusukalmayınca yeniden konuştu:

"Bakın, dinleyin: Burada çokyüksek kulelerimiz var, oradandüşen bir insan kaldırıma varmadanölür; oradan düşmemi istediğiniz

Page 1996: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anda bir tek sözcük söylemenizebile gerek yok, bir bakış yeter."

Bunu dedikten sonra ayağakalktı. Çingene kızının kendisi de okadar bahtsız olmasına karşın, bugarip yaratık onda hâlâ bir acımaduygusu uyandırıyordu. Kız onakalmasını işaret etti.

Quasimodo, "Hayır! Hayır!"dedi. "Uzun zaman kalmamalıyım.Siz bana bakarken rahatedemiyorum. Acıdığınız içingözlerinizi benden çevirmiyorsunuz.

Page 1997: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Siz beni görmeden sizigörebileceğim bir yere gidiyorum.Böylesi daha iyi olur."

Cebinden küçük bir madenidüdük çıkardı.

"Bunu alın," dedi. "Banagereksinme duyduğunuz zaman,gelmemi istediğiniz zaman, benigörmekten fazla dehşetedüşmediğiniz zaman bunuöttürürsünüz. Bu sesiduyabiliyorum."

Page 1998: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Düdüğü yere bırakıp kaçtı.

Page 1999: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVKumtaşı ile Billur

Günler birbirini kovaladı.

Esmeralda'nın ruhu yavaş yavaşyatışıyordu. Aşırı sevinç gibi, aşırıkeder de pek kısa süren şiddetli birşeydir. İnsan yüreği bir uçta uzunzaman kalamaz. Çingene kızı okadar acı çekmişti ki, ona artıkbunların sadece şaşkınlığı kalmıştı.

Güvenle birlikte umut da

Page 2000: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duymaya başlamıştı. Toplumundışında, yaşamın dışındaydı; amaoraya dönebilmenin belki deimkânsız olmayacağını belli belirsizsezinliyordu. Gömütünün biranahtarını yedekte saklayan bir ölügibiydi.

O kadar uzun zamandan beripeşini bırakmayan korkunçhayallerin yavaş yavaş kendisindenuzaklaştığını hissediyordu. Bütüniğrenç hayaletler, Pierrat Torterue,Jacques Charmolue, hatta garip

Page 2001: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahip bile kafasından silinipgidiyordu.

Sonra da Phoebus yaşıyordu,sağdı, bundan kesinlikle emindi;onu gözleriyle görmüştü.Phoebus'ün hayatta olması onun içinher şeydi. İçinde her şeyi yıkanuğursuz sarsıntılar dizisinden sonra,ruhunda ayakta kalan bir tek şey, birtek duygu bulmuştu: Yüzbaşıya olanaşkı. Çünkü aşk bir ağaç gibidir,kendiliğinden biter, köklerini bütünvarlığımızın derinliklerine kadar

Page 2002: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzatır ve harabe haline gelmiş biryürekte de yeşermeyi sürdürür.

Açıklanması zor olan da şudurki, bu tutku ne kadar kör olursa oölçüde de inatçıdır. En çok damantıksız olduğu zaman sağlamdır.

Hiç kuşkusuz, Esmeralda'nın acıbir üzüntü duymaksızın Yüzbaşıyıdüşündüğü olmuyordu. Hiçkuşkusuz onun da aldatılmış olması,o imkânsız şeye inanmış olması,onun için binlerce hayat verebilecekbir kızdan bir hançer yediğini

Page 2003: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sanması korkunç bir şeydi. Gene deona pek kızmamalıydı: Kendisisuçunu itiraf etmemiş miydi? Zayıfkadın, işkenceye yenilip boyuneğmemiş miydi? Bütün kabahatkendisindeydi. Böyle bir şeysöyleyecek yerde bütün tırnaklarınısöktürmesi gerekirdi. En sonunda,Phoebus'ü bir tek kez, bir tek dakikagörebilse, onu yanlış düşüncesindenkurtarmak, yeniden kendinedöndürmek için bir tek söz, bir tekbakış yeterdi. Bundan asla kuşkusuyoktu. Pek çok garip şeye de akıl

Page 2004: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

erdiremiyordu. Herkesin önündesuç itirafı gününde Phoebus'ün deorada bulunuşuna, onun yanındakigenç kıza da şaşırıp kalıyordu.Besbelli kız kardeşiydi. Akla pekyakın olmayan bir açıklama; amabununla yetiniyordu, çünküPhoebus'ün hâlâ kendisinisevdiğine, yalnız kendisinisevdiğine inanmaya gereksinimivardı. Delikanlı bunun için yeminetmemiş miydi? Kendisi gibideneyimsiz, saf bir kız inanmak içindaha ne isterdi ki? Sonra, bu olayda

Page 2005: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görünüşler ondan çok kendialeyhinde değil miydi? Böylecebekliyordu. Umuyordu.

Şunu da sırası gelmişkenekleyelim ki, kilise de, kendisiniher yandan çevreleyen, koruyan,kurtaran o engin kilise de, yüce biryatıştırıcıydı. Bu yapının uluçizgileri, bu mimari, kızınçevresindeki her şeyin dinseltutumu, bu taşın bütüngözeneklerinden âdeta fışkırıpyayılan dinsel ve dingin düşünceler'

Page 2006: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisi ayrımında olmadan onuetkiliyordu. Bir de, yapının öylekutsayıcı ve öyle görkemli sesleri,gürültüleri vardı ki, bu hasta ruhuuyuşturuyordu. Rahiplerin tekdüzeilahisi, halkın rahiplere kimi zamanmırıltı halinde, kimi zaman da gürbir sesle yanıt verişi, renklivitrayların ahenkli ürpertisi,yüzlerce borazan gibi ses veren org,iri arılar kovanı gibi vızıldayan üççan kulesi, üzerinde bir halkkalabalığından bir çan kulesinedurmadan inip çıkan dev boyutlu bir

Page 2007: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

müzik perdesinin fışkırdığı bütün oorkestra genç kızın belleğini,hayalini, üzüntüsünü âdetasağırlaştırıyordu. Özellikle çanlaronu oyalıyordu. Bu geniş aygıtlaronun üzerine büyük dalgalar halindegüçlü bir manyetizma yayar gibiydi.

Bu nedenle, her doğan güneşonu daha yatışmış, daha iyi solukalır, benzi daha az soluk buluyordu.İç yaraları kapandıkça, zarafeti vegüzelliği yeniden yüzündeçiçekleniyordu; ama daha dalgın ve

Page 2008: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha dinlenmiş olarak. Eski huyunada kavuşuyordu, hatta neşesinden,güzel dudak büküşünden, keçisinesevgisinden, türkü söylemezevkinden, utanmasından bir şeylergeri geliyordu. Sabahları, komşuevlerin tavanarasında oturan birkimsenin pencereden görmesindençekinerek, küçük hücresininköşesinde giyinmeye özengösteriyordu.

Phoebus düşüncesi ona birparça fırsat verdiği zamanlarda

Page 2009: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'yu düşünüyordu. O,insanlarla, canlı yaratıklarlaarasında kalan tek bağlantıydı, tekilişkiydi, tek bağdı. Zavallı kız!Quasimodo'dan daha da çoktoplumun dışındaydı! Rastlantınınkendisine verdiği bu gariparkadaştan bir şey anlamıyordu.Çoğu zaman, göz yumacak birminnettarlık duyamadığı için kendikendini kınıyordu; ama gene dezavallı kilise çancısınaalışamıyordu. Pek çirkindi.

Page 2010: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun kendisineverdiği düdüğü yerde bırakmıştı.Bu, gene de, ilk günlerdeQuasimodo'nun arada sıradagörünmesine engel olmadı. Adamyiyecek sepetini, su testisinigetirmek üzere geldiğindeEsmeralda büyük bir tiksintiylebaşını çevirmemek için elindengeleni yapıyordu, ama çancı bu türdavranışların en hafifinin bileayırdında oluyordu, bunun üzerinede üzgün üzgün oradanuzaklaşıyordu.

Page 2011: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir keresinde, genç kız Djali'yiokşarken çıkageldi. KeçiyleÇingene kızının oluşturduğu bu zariftopluluk karşısında birkaç dakikadüşünceli düşünceli durdu. Ensonunda, o ağır, biçimsiz başınısallayarak:

"Benim bahtsızlığım şu ki, genede insana benziyorum. Bir keçi gibibüsbütün hayvan olmak isterdim,"dedi.

Esmeralda şaşkınlık dolubakışlarım ona doğru kaldırdı.

Page 2012: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo da bu bakışa:

"Ah! Neden olduğunu ben debilmiyorum!" diye yanıt verdi veçabucak çekilip gitti.

Bir başka sefer, Esmeraldaİspanyolca eski bir türküsöylüyordu; sözlerini anlamıyordu;ama Çingene kadınları onuçocukken bu türküyle uyuttuklarıiçin kulağında kalmıştı. Tam osırada Quasimodo hücreninkapısında göründü. Zaten içeri hiçgirmezdi. Esmeralda, türkünün

Page 2013: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortasında birdenbire ortayaçıkıveren bu çirkin yüzü görünce,elinde olmaksızın ürküntüsünü belliederek, duruverdi. Zavallı çancıkapının eşiğine diz çöktü; biçimsiz,koskocaman ellerini yalvaran birtavırla birleştirdi. Büyük bir üzüntüve acıyla:

"Ah! Yalvarırım size, devamedin, ne olur! Beni de kovmayın!"dedi. Genç kız onu üzmek istemedi;baştan ayağa titreyerek türküsünüsürdürdü. Gitgide korkusu dağıldı,

Page 2014: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendini söylediği o üzünçlü vetekdüze ezginin etkisine kaptırdı.

Quasimodo'nun elleri dua edergibi kavuşmuş, bakışı Çingenekızının parlak gözbebeklerinedikilmiş, öylece diz çöküp kalmıştı;dikkatle bakıyor, soluk almaktanbile korkuyordu. Sanırsınız kitürküyü gözlerinden duyuyordu.

Gene bir keresinde beceriksiz,utangaç bir tavırla ona doğru gitti.Güçlükle:

Page 2015: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Dinleyin beni," dedi. "Sizesöyleyecek bir şeyim var."

Bunun üzerine, Çingene kızı onadinlediğini işaret etti. O zamanQuasimodo içini çekmeye başladı,dudaklarını araladı; bir ankonuşmaya hazırmış gibi oldu,sonra kıza baktı; başıyla olumsuzbir hareket yaptı. Alnı elinin içinde,Çingene kızını şaşkınlıklar içindebırakarak ağır ağır geri çekilerekgitti.

Duvara oyulmuş garip kişiler

Page 2016: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arasında, kilise çancısının özelliklesevdiği, sık sık kardeşçe bakışırgibi olduğu bir tanesi vardı. Birdefa Çingene kızı onun şöyledediğini işitti:

"Ah! Neden ben de senin gibitaştan değilim!"

En sonunda, bir gün, bir sabah,Esmeralda damın kıyısına kadarilerlemişti ve Saint-Jean-le-Rond'unsipsivri çatılarının üzerinden alanabakıyordu. Quasimodo orada,hemen arkasındaydı. Kendiliğinden,

Page 2017: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızı kendisini görme sıkıntısındanelinden geldiği kadar kurtarmak içinhep böyle dururdu. BirdenbireÇingene kızı ürperdi, gözlerinde birsevinç yaşıyla bir sevinç şimşeğiaynı anda parladı. Damın ucuna dizçöktü, büyük bir kaygıyla, kollarınıalana doğru uzatarak bağırdı:

"Phoebus! Gel! Gel! Bir sözcük,bir tek sözcük, ne olur! Phoebus!Phoebus!"

Sesinde, yüzünde, davranışında,bütün varlığında, ufukta bir güneş

Page 2018: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ışını içinde uzaktan geçen neşeli birgemiye imdat işareti veren bir denizkazazedesinin ifadesi vardı.

Quasimodo alana doğru eğildive bu sevgi dolu, çılgın yalvarışınkime olduğunu gördü: Alanın öbürucundan, atını oynatarak, döndürüpdolaştırarak geçen bir genç adam,bir yüzbaşı başındaki sorgucuylabalkonda gülümseyen genç ve güzelbir hanıma selam veriyordu.Silahlar, süsler içinde, pırıl pırıl,yakışıklı bir süvariydi bu. Subay

Page 2019: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisine seslenen bahtsız kızıduymuyordu. Çok uzaktaydı.

Ne var ki, zavallı sağırduyuyordu. Derin bir iç çekmeylegöğsü kalktı. Arkasını döndü.Yüreği, içine akıttığı bütüngözyaşlarıyla şişmişti; sıkılmışyumrukları başının üzerine çarptı,ellerini çektiğinde her birinde bireravuç kızıl saç vardı.

Çingene kızı ona aldırışetmiyordu. Quasimodo dişlerinigıcırdatarak alçak sesle

Page 2020: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

söyleniyordu:

"Lanet olsun! İşte böyle olmakgerekmiş! Dış görünüşün yakışıklıolması yetermiş!"

Bu arada genç kız diz üstüçöküp kalmış, çılgın bir telaşlaboyuna bağırıyordu:

"Ah! İşte attan iniyor! Şu evegirecek! Phoebus! Beni duymuyorbile. Phoebus! Ne kötü bir kadın,benimle aynı zamanda konuşuyorPhoebus'le! Olacak şey mi?

Page 2021: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus! Phoebus!"

Sağır ise genç kıza bakıyordu.Bu pantomimi anlıyordu. Zavallıçancının gözleri yaşlarla doluyordu;ama bir tekini bile akıtmıyordu.Birdenbire, kızı usulca giysisininkolundan çekiştirdi. Kız döndü,adam sakin bir tavır takınmıştı.

"Gidip onu size getireyim mi?"dedi.

Esmeralda sevincinden birçığlık kopardı.

Page 2022: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ah! Hadi! Git! Koş, çabuk!Durma! Şu yüzbaşı! Onu banagetirin! Sizi severim!"

Genç kız o coşkuyla kamburundizlerini öpüyordu.

Beriki acı acı, üzüntüyle başınısallamaktan kendini alamadı. Zayıfbir sesle:

"Onu size getireceğim," dedi.

Sonra başını çevirdi;hıçkırıklarla boğularak, iri

Page 2023: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adımlarla merdivene doğru atıldı.

Alana geldiği zamanGondelaurier Konağı'nın kapısınabağlanmış güzel attan başka bir şeygöremedi. Yüzbaşı az önce içerigirmişti.

Quasimodo bakışlarım kilisenindamına doğru kaldırdı. Esmeraldahâlâ orada, aynı yerde, aynıbiçimde duruyordu. Quasimodo onaüzgün üzgün başını salladı. Sonra,Gondelaurier Konağı'nın binektaşlarından birine sırtım dayadı ve

Page 2024: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüzbaşının çıkışını beklemeyekarar verdi.

Bu, Gondelaurier Konağı'nda,düğünden önceki ziyafetgünlerinden biriydi. Quasimodo pekçok kimsenin içeri girdiğini gördü,hiç kimsenin çıktığım görmedi.Arada sırada dama doğrubakıyordu. Çingene kızı da, onungibi, yerinden hiç kımıldamıyordu.Bir seyis gelip atı çözdü, götürüpkonağın ahırına soktu.

Bütün gün böyle geçti.

Page 2025: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo binek taşında,Esmeralda damın tepesinde,Phoebus de hiç kuşkusuz Fleur-de-Lys'in ayaklarının dibindeydi.

En sonunda, hava iyice karardı,gece bastırdı, aysız bir gece,kapkaranlık bir gece. Quasimodobakışlarım Esmeralda'ya dikmeyeçalışıyordu. Çok geçmeden gecekaranlığında bir beyazlıktan başkabir şey göremez oldu; sonra hiçbirşey göremedi. Her şey silindi; herşey kapkara olmuştu.

Page 2026: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo GondelaurierKonağı'nın cephesindekipencerelerin yukarıdan aşağıaydınlandığım gördü. Alana bakanöbür pencerelerin de birbiriardından aydınlandığım gördü;onların en sonuncusuna kadarsöndüğünü de gördü. Bütün gecenöbet yerinde kaldı. Subay dışarıçıkmıyordu. Son gelip geçenler deevlerine döndükten sonra, öbürevlerin bütün pencerelerikarardıktan sonra Quasimodobüsbütün yalnız, büsbütün

Page 2027: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karanlıkta kaldı. O dönemde Notre-Dame'ın avlusunda ışık yoktu.

Bu arada, GondelaurierKonağı'nın pencereleri geceyarısından sonra bile aydınlıkkalmıştı. Quasimodo kımıldamadanduruyor, dikkatle bakıyordu. Bin birrenkli vitraylardan neşeli, danseden bir yığın gölgenin geçtiğinigörüyordu. Sağır olmasaydı, uyuyanParis'in gürültüsü kesildikçeGondelaurier Konağı'nın içindengitgide daha belirli bir biçimde, bir

Page 2028: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şenlik, kahkaha ve müzik sesiduyardı.

Saat sabahın birine doğrukonuklar gitmeye başladılar.Karanlıklara sarılan Quasimodoonların meşalelerle aydınlatılankapıdan geçişlerini seyrediyordu.Hiçbiri Yüzbaşı değildi.

Kilise çancısı üzüntülüdüşüncelere dalmıştı. Zaman zaman,canı sıkılan insanlar gibi havayabakıyordu. Kapkara, ağır,parçalanmış, yarılmış büyük

Page 2029: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulutlar yas örtüleri gibi, geceninyıldızlı kemeri altında sarkıyordu.Bunlar gökkubbenin örümcekağlarıydı.

Böyle anların birinde, taşparmaklığı başının üzerindeşekillenen balkonun kapısınınbirdenbire gizemli bir biçimdeaçıldığını gördü. İnce cam kapı ikikişiye geçit verdi ve arkalarındansessizce kapandı. Bu bir kadınla birerkekti. Erkeğin Yüzbaşı, kadınında sabahleyin gene aynı balkonun

Page 2030: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tepesinden subayı karşılayan gençhanım olduğunu tanımaktaQuasimodo bir hayli güçlük çekti.Alan zifiri karanlıktı. Kapı yenidenkapandığı anda arkasından hemeninen bir çift fesrengi perde desalonun ışığının balkona vurmasınaengel oldu.

Delikanlıyla genç kız,söylediklerinin bir tekini bileduyamayan bizim sağırın anladığıkadarıyla, pek tatlı bir konuşmayadalmış gibiydiler. Genç kız subayın

Page 2031: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kolundan kendisine bir kuşakyapmasına izin vermişe benziyorduve bir öpüşe pek gevşekçe karşıkoyuyordu.

Quasimodo, görülmemesigerektiği oranda seyredilmesi hoşolan bu sahneyi aşağıdangörüyordu. Bu mutluluğu, budoyulmaz güzelliği acılıkla,üzüntüyle seyrediyordu. Hem zaten,bu zavallı yaratıkta doğa hiç desağır değildi ve onun belkemiği de,her ne kadar berbat bir şekilde

Page 2032: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yamru yumru ise de, hiç de birbaşkasınınkinden daha az ürpertilideğildi. Adamcağız yazgınınkendisine verdiği o içler acısı,zavallı payı, kadının, sevinin,şehvetin sonsuza dek gözlerininönünden gelip geçeceğini,kendisinin de sadece başkalarınınmutluluğunu görmekle yetineceğinidüşünüyordu. Ne var ki, bugörüntüde ona en çok dokunan,yüreğini paralayan, küskünlüğüneöfkeyi de katan, Çingene kızınınbunu görse pek acı çekeceğini

Page 2033: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşünmesiydi. Şurası bir gerçekti kigece son derece karanlıktı, eğerEsmeralda hiç kımıldamadanyerinde beklediyse (ki bundan hiçkuşkusu yoktu), çok uzaktaydı, zatenkendisi de balkondaki sevgililerihayal meyal seçebiliyordu. Bu onuavutuyordu.

Bu arada, sevgililerinkonuşmaları gitgide daha bircanlanıyordu. Genç hanımkendisinden daha fazla şeyleristememesi için subaya

Page 2034: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yalvarıyormuşa benziyordu.Quasimodo bütün bunlardan sadecegenç kızın birbirine kavuşmuş güzelellerini, gözyaşlarına karışangülümsemelerini, yıldızlara doğrukalkan bakışlarını, Yüzbaşının onaçevrilen ateşli gözleriniseçebiliyordu.

Bereket versin ki, –çünkü gençkız artık pek gevşekçe karşıkoymaya başlıyordu– birdenbirebalkonun kapısı açıldı, yaşlı birhanım belirdi, genç güzel hanım

Page 2035: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

utanmış göründü, subay öfkeli birtavır takındı, üçü de içeri girdiler.

Biraz sonra, kapının önünde birat ön ayaklarıyla yeri eşeledi, karapelerinine sarınmış yakışıklı, parlaksubay hızla Quasimodo'nun önündengeçti.

Kilise çancısı onun köşeyidönmesini bekledi, sonra da birmaymun çevikliğiyle peşindenkoşmaya başladı; bir yandan da:

"Hey! Yüzbaşı!" diye

Page 2036: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırıyordu.

Yüzbaşı durdu.

Karanlıklar içinde, sallanarakkendisine doğru koşan bu kalçakemikleri çıkık şekli görünce kendikendine:

"Bu ahlâksız da benden neistiyor?" diye söylendi.

Bu sırada Quasimodo onunyanına gelmiş ve çekinmeden,korkusuzca atının yularını

Page 2037: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakalamıştı:

"Benimle gelin, Yüzbaşı," dedi."Şurada sizinle konuşmak isteyenbiri var."

Phoebus, "Hay kahrolasıca!"diye homurdandı. "İşte, saç başbirbirine karışmış, kötü haberulaştırıcısı acayip bir kuş! Durbakayım, ben bunu bir yerdegördüm galiba. Heyy! Efendi,atımın yularını bırakır mısın,bakayım?"

Page 2038: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sağır, "Konuşmak isteyenin kimolduğunu sormuyor musunuz,Yüzbaşı?" diye yanıt verdi.

İyice sabırsızlanmaya başlayanPhoebus:

"Atımı bırak diyorum sana!"diye gürledi. "Atımın başlığınaasılan bu ahlâksız herif ne isterböyle? Sen atımı darağacı mı sandınyoksa?"

Quasimodo atın yularınıbırakmaya hiç de niyetli değildi,

Page 2039: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hayvanın yolunu çevirmeyehazırlanıyordu. Yüzbaşının karşıkoymasına bir anlamveremediğinden ona çabucakşunları söyledi:

"Gelin, Yüzbaşı. Sizi bir kadınbekliyor," ardından da büyük birgüçlükle, "sizi seven bir kadın."

Yüzbaşı, "Beni seven ya dasevdiğini söyleyen bütün kadınlaragitmek zorunda olduğumu sananender rastlanır küstah herif! Yakadın sana benziyorsa, baykuş

Page 2040: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

suratlı? Seni gönderene evlenmeküzere bulunduğumu, cehennemindibine gitmesini söyle!"

Quasimodo genç adamınisteksizliğini bir sözle yeneceğinisanarak:

"Bakın dinleyin," diye haykırdı,"gelin, saygıdeğer efendim!Tanıdığınız Çingene kızı bekliyorsizi."

Bu sözler gerçekten dePhoebus'ün üzerinde büyük bir etki

Page 2041: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yarattı; ama sağırın beklediği etkideğildi bu. Anımsanacağı gibi,bizim çapkın subay, Quasimodo'nunmahkûmu Charmolue'nün ellerindenkurtarmasından birkaç dakika önce,Fleur-de-Lys ile birlikte içerigirmişti. O zamandan beriGondelaurier Konağı'na hergelişinde, her ne olursa olsun, anısıkendisine acı veren o kadından birkez daha söz etmekten kesinliklekaçınmıştı; beri yandan Fleur-de-Lys de, kendi açısından, Çingenekızının sağ olduğunu ona söylemeyi

Page 2042: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek uygun görmemişti. Böylece,Phoebus zavallı Similar'ın bir, ikiay önce öldüğünü sanıyordu. Şunuda ekleyelim ki, Yüzbaşı birkaçdakikadan beri gecenin zifirikaranlığını, garip ulağın doğaüstüçirkinliğini, mezardan gelirmişebenzeyen sesini, vaktin çoktan geceyansım geçtiğini, sokağın asıksuratlı rahibin kendisine yaklaştığıakşamki gibi ıssız olduğunu veatının Quasimodo'ya bakaraksoluduğunu düşünüyordu. Hemenhemen büyük bir ürküntüyle:

Page 2043: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Çingene kızı mı?" diyehaykırdı. "Hey, buraya bak, yoksasen öbür dünyadan mı geliyorsun?"

Ve bunu derken elini hançerininkabzasına götürdü.

Sağır, atı sürüklemeyeçalışarak:

"Çabuk, çabuk!" dedi."Buradan!"

Phoebus onun göğsüne güçlü birtekme indirdi.

Page 2044: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun gözündeşimşekler çaktı. Yüzbaşının üzerineatılmak için bir hamle yaptı. Sonra,kendini tutarak:

"Ah! Sizi seven biri bulunduğuiçin ne kadar mutlusunuz!" dedi.

"Biri" sözcüğünü üzerinebastırarak söylemişti. Sonra atınyularını bırakarak:

"Defolun!" dedi.

Phoebus küfür ederek atı her iki

Page 2045: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanından mahmuzladı. Quasimodoonun sokağın sisleri içine dalışınabaktı. Zavallı sağır alçak sesle:

"Ah!" diyordu, "Böyle bir şeyyüz geri edilebilir mi hiç?"

Quasimodo Notre-Dame'a geridöndü, lambasını yaktı ve kuleyeçıktı. Düşündüğü gibi, Çingene kızıhâlâ aynı yerdeydi.

Esmeralda, ta uzaktan onu görürgörmez hemen ona doğru koştu.Güzel ellerini acıklı bir halle

Page 2046: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birleştirerek:

"Yalnız mı döndün?!" diyehaykırdı.

Quasimodo soğuk bir tavırla,"Onu bulamadım," dedi.

Genç kız öfkeyle:

"Bütün gece onubeklemeliydin!" dedi.

Kilise çancısı onun öfkelidavranışını gördü, çıkışmayı anladı.

Page 2047: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başını eğerek:

"Bir başka sefere onu daha iyigözetlerim," dedi.

Esmeralda ona, "Defol!" diyehaykırdı.

Beriki süklüm püklüm onunyanından ayrıldı. Genç kızkendisinden hoşnut değildi, onukızdırmıştı. Esmeralda'yıüzmektense, ondan kötü muamelegörmeyi yeğlemişti. Bütün acıyıkendine saklamıştı.

Page 2048: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O günden sonra, Çingene kızıonu artık hiç görmedi. Quasimodoonun hücresine artık hiçgelmiyordu. Esmeralda olsa olsa,arada sırada, bir kulenin tepesinde,çancının kendisine dikilen üzgün,tasalı yüzünü görebiliyordu. Ne varki, genç kız ona bakar bakmaz,beriki hemen yitiveriyordu.

Şurasını açıkça belirtmemizgerekir ki, zavallı kamburun bugönüllü yok oluşundan dolayı gençkız pek üzgün değildi. Yüreğinin ta

Page 2049: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derinliklerinde bu nedenle onaminnet bile duyuyordu. Quasimododa bu yönden pek düşlerekapılmıyordu zaten.

Genç kız onu görmüyordu; amaçevresinde iyi bir perininbulunduğunu seziyordu. Kendisiuyurken, yiyeceklerini görünmez birel yeniliyordu. Bir sabahpenceresinde bir kuş kafesi buldu.Hücresinin üstünde kendisinikorkutan bir kabartma vardı. Bunupek çok kez Quasimodo'nun önünde

Page 2050: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belirtmişti. Bir sabah uyandığında(bütün bu işler gece yapılıyorduçünkü) onu artık göremedi.Kırmışlardı. O kabartmaya kadartırmanan kimse yaşamını tehlikeyeatmak zorunda kalmıştı.

Kimi zaman, akşamları, çankulesinin siperlikleri altına gizlenenbir sesin sanki onu uyutmak istermişgibi, acıklı ve garip bir türküsöylediğini duyuyordu. Bunlar, birsağırın yapabileceği gibi, uyaksızdizelerdi.

Page 2051: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yüze bakma, genç kız,Sen bak gönüle.Yakışıklı delikanlının yüreğiçirkindir çoğu kez.Öyle yürekler vardır ki içindeaşk barınamaz.

Çam güzel değildir, gençkız,Kavak gibi güzel değil.Ne var ki kış gelince yaprağınıdökmez o.

Ne yazık ki boşuna bütünbunlar, öyle ya!

Page 2052: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Güzel olmayan şeyin hakkı yokyaşamaya;Güzellik olur güzellikten yana,Nisan sırt çevirir ocak ayına.

Güzellik kusursuzdur,Güzellik her şeyi yapabilir.Yarım olmayan tek şey sadecegüzelliktir.

Karga ancak gündüz uçar,Baykuş ancak gece uçar.Kuğu hem gece hem de gündüzuçar.

Page 2053: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir sabah, genç kız uyanınca,penceresinin kenarında çiçek doluiki vazo gördü. Bir tanesi çok güzel,çok parlak billur bir vazoydu; amaçatlaktı. Ona konulan bütün suakmış, içine yerleştirilen çiçeklerde solmuştu. Öbürü kumtaşından,kaba ve adi bir kaptı; ama bütünsuyunu tutmuştu, içindeki çiçeklerde taptaze ve pırıl pırıl kalmıştı.

Bir art düşünceyle mi,bilmiyorum; ama Esmeralda solmuşçiçekleri aldı ve bütün gün

Page 2054: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

göğsünde taşıdı.

O gün kuledeki sesin türküsöylediğini duymadı.

Buna pek aldırış etmedi.Günlerini Djali'yi okşamakla,Gondelaurier Konağı'nın kapısınıgözetlemekle, alçak sesle kendikendine Phoebus'ten söz etmekle veekmeğini kırlangıçlara ufalamaklageçiriyordu.

Çingene kızı Quasimodo'yubüsbütün görmez ve işitmez

Page 2055: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmuştu. Zavallı çancı kilisedenyitmişe benziyordu. Derken,Esmeralda, bir gece hep o yakışıklıYüzbaşıyı düşündüğü için,uyuyamamıştı; hücresinin yanındabir soluk işitti. Ürkerek ayağa kalktıve ayışığında, kapısının önündeenlemesine yatan bir kütle gördü.Quasimodo'ydu bu. Orada, bir taşınüzerinde uyuyordu.

Page 2056: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VKızıl-Kapı'nın Anahtarı

Bu arada, kamuoyu Çingenekızının nasıl mucizevi bir biçimdekurtarıldığını Başdiyakoz'aöğretmişti. Bunu öğrendiği zamaniçinde neler hissettiğini kendi debilemedi. Esmeralda'nın ölümüylekendine bir düzen kurmuştu.Böylece, artık rahattı, duyabileceğiacının ta sonuna ulaşmıştı. İnsanyüreği (Rahip Claude bu konular

Page 2057: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerinde derin derin düşünmüştü)ancak belirli bir ölçüde acı vefelaket içerebilir. Sünger iyice suyuemince, deniz istediği kadar onunüstünden geçebilir, ona artık birdamla bile ekleyemez.

İşte şimdi, Esmeralda ölünce,sünger suyu iyice içmişti, ClaudeFrollo için yeryüzünde son sözsöylenmişti. Ama, genç kızın da,Phoebus'ün de yaşadığını bilmek,rahip için yeniden başlayanişkenceler, sarsıntılar, seçenekler,

Page 2058: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaşam demekti. Claude ise bütünbunlardan bezmiş, yorgun düşmüştü.

Bu haberi öğrenince,manastırdaki hücresine kapandı. Nerahip toplantılarına katıldı ne deayinlere. Kapısını herkese kapadı,hatta piskoposa bile. Böylece, uzunhaftalar boyu dört duvar arasındakapanıp kaldı. Onu hasta sandılar.Gerçekten de hastaydı.

Böyle içeri kapanmış neyapıyordu acaba? Bahtsız adamhangi düşünceler altında çırpınıp

Page 2059: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyordu acaba? Korkunçtutkusuyla son bir savaşa mıgirişmişti? Genç kızın ölümü,kendisinin de mahvolması için sonbir tasarı mı hazırlıyordu yoksa?

Jehan'cığı, sevgili kardeşi,şımarık çocuğu, bir kez onunkapısına geldi, kanada vurdu, küfüretti, yalvardı, on kez kendi adınısöyledi. Claude açmadı.

Rahip, sabahtan akşama kadaryüzü pencerenin camına dayalıduruyordu. Manastır hücresinde

Page 2060: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunan bu penceredenEsmeralda'nın hücresini görüyordu;sık sık da genç kızı keçisiyle, kimizaman da Quasimodo ile birliktegördüğü oluyordu. Çirkin sağırınÇingene kızına karşı gösterdiği inceve nazik ilgi gözüne çarpıyordu.Claude Frollo, çancının bir akşamoyuncu kıza diktiği garip bakışıanımsıyordu; anımsıyordu, çünkübelleği çok kuvvetliydi, bellek dekıskanç kişilerin işkencesidir. Kızıkurtarmaya Quasimodo'yu neyinittiğini kendi kendine sorup

Page 2061: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyordu. Çingene kızıyla sağırınarasında geçen binlerce küçüksahneye tanık oldu. Bütün bunlar,uzaktan bakılınca, sevgi belirten birpantomim gibi görünüyordu. Claudekadınların garip davranışlarındankuşkulanırdı. O zaman içinde hiçummadığı, beklemediği birkıskançlık, utançtan ve öfkedenyüzünü kızartan bir kıskançlığınuyandığını belli belirsiz hissetti."Hadi, Yüzbaşı için neyse; ama yabu!" Bu düşünce onu allak bullakediyordu.

Page 2062: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahibin geceleri pek korkunçgeçiyordu. Çingene kızının sağolduğunu öğrendiğinden beri, bütünbir gün boyunca onu rahatsız vehuzursuz eden o soğuk hayalet vegömüt düşünceleri yok olmuştu veşehvet isteği onu yenidenkamçılamaya başlamıştı. O esmerkızın bu kadar yakınındabulunduğunu düşünerek, yatağındakıvranıyordu.

Her gece, çılgın hayali onaEsmeralda'yı damarlarındaki kam

Page 2063: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

en çok kaynatmış olan bütündurumlarda gösteriyordu: Onu,hançerlenen Yüzbaşının üzerineserilmiş, gözleri kapalı, o güzelimçıplak göğsü Phoebus'ün kanıylabulanmış bir halde, Başdiyakoz'un,bahtsız kızın yan ölü olduğu haldeyakışını hissettiği o öpücüğü solukdudaklarına kondurduğu o doyulmazzevk anında görüyordu. Onuişkencecilerin yabanıl ve hoyratelleriyle soyulmuş, demir vidalıişkence ayaklığına sokmak içinsoyulup meydana çıkarılmış minicik

Page 2064: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayağıyla, narin ve yuvarlakbacağıyla, kıvrak ve kar gibi beyazdiziyle görüyordu hep. Torterue'nünkorkunç aygıtının dışında kalan ofildişi beyazlığındaki dizkapağınıda görüyordu hep. En sonunda, gençkızı âdeta çırılçıplak, sırtında birgömlek, boynunda ip, omuzlarçıplak, yalınayak, onu son güngördüğü gibi gözünün önünegetiriyordu. Bu şehvetdüşlemleriyle yumruklarım sıkıyorve belkemiğinde uzun bir ürpertidolaşıyordu.

Page 2065: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hele bir gece, bütün budüşlemler onun bakir kalmış rahipkanını damarlarında öylesineamansızca tutuşturdu ki, yastığımısırdı, yatağından dışarı fırladı,geceliğinin üzerine rahip cüppesiniattı ve elinde lambası, yarı çıplak,ürkmüş ve şaşkın, gözleri alev alevyanarak hücresinden çıktı.

Manastırdan kiliseye ulaşanKızıl-Kapı'nın anahtarını neredebulacağını biliyordu ve bilindiğigibi de kulelere çıkan merdivenin

Page 2066: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir anahtarım hep üzerinde taşırdı.

Page 2067: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIKızıl-Kapı'nın

Anahtarının Devamı

O gece Esmeralda, şaşkınlık,umut ve tatlı düşlemler içinde,hücresinde uyuyakalmıştı.Çevresinde bir ses duyar gibiolduğunda, her zamanki gibi genedüşünde Phoebus'ü görerek birsüreden beri uyuyordu. Uykusu, kuşuykusu gibi hafif ve tedirgindi. Enufak bir pıtırtı onu uyandırıyordu.

Page 2068: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız gözlerini açtı. Gecezifiri karanlıktı. Öyleyken gene depenceresinden kendisine bakan biryüz gördü. Bu hayaleti aydınlatanbir lamba vardı. Esmeralda'nınkendisini ayrımsadığını görünce buyüz lambayı üfledi. Gene de gençkız onu görebilecek kadar zamanbulmuştu. Gözkapakları dehşetleyeniden kapandı. Kısık, boğuk birsesle:

"Ah!" dedi, "Rahip!"

Geçmişteki bütün felaketi bir

Page 2069: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şimşek gibi aklına geldi. Buz gibidonarak yatağının üzerine yığıldı.

Bir süre sonra, vücuduna birşeyin dokunduğunu hissetti; bu onuöyle bir ürpertmişti ki, uyanıpöfkeyle doğrularak yatağaoturmuştu.

Rahip genç kızın yanınasüzülmüştü. İki koluyla onasarılmıştı.

Esmeralda bağırmak istedi,başaramadı.

Page 2070: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öfke ve dehşetten titreyen, kısıkbir sesle:

"Defol, canavar. Defol, katil!"dedi.

Rahip dudaklarını genç kızınomuzlarına yapıştırarak:

"Acı! Acı bana!" diyemırıldandı.

Kız iki eliyle onun çıplak başınıartakalan saçlarından yakaladı vesanki bunlar birer ısırıkmış gibi

Page 2071: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

onun öpücüklerini uzaklaştırmayaçabaladı. Bahtsız adam habire:

"Acı bana!" diye yineliyordu."Sana duyduğum aşkın ne olduğunubilseydin!.. Yüreğimin içinde ateş,erimiş kurşun, binlerce bıçak sankibu!"

İnsanüstü bir güçle genç kızıniki kolunu da durdurdu.

Esmeralda çılgına dönmüş birhalde:

Page 2072: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bırak beni, yoksa yüzünetükürürüm!" dedi.

Adam kızı bıraktı.

"Bana hakaret et, döv, vur bana,kötülük et! Ne istersen yap! Ama,ne olur, sev beni!"

Bunun üzerine, genç kız birçocuk öfkesiyle ona vurdu. Adamınyüzünü acıtmak, tırmalamak,yaralamak için güzel ellerinisertleştirip geriyordu.

Page 2073: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Defol, şeytan!"

Zavallı rahip onun üzerindeyuvarlanarak, vuruşlarınaokşamalarla karşılık vererek:

"Sev beni! Sev beni! Acı bana!"diye bağırıyordu.

Birdenbire, genç kız onunkendisinden daha güçlü olduğunuhissetti.

Adam dişlerini gıcırdatarak:

Page 2074: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bu işe bir son vermek gerek!"dedi.

Genç kız rahibin üstün gücükarşısında yeniliyor, titriyor,yoruluyordu; onun kolları arasında,adamın isteğine, emrinebırakılmıştı. Üzerinde şehvetli birelin dolaştığını hissediyordu. Sonbir çaba gösterdi ve avazı çıktığıkadar:

"İmdat! Yetişin! Vampir var!Vampir var!" diye bağırmayabaşladı.

Page 2075: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ne gelen vardı ne giden. SadeceDjali uyanmıştı, kaygıylameliyordu.

Soluk soluğa kalan Rahip,"Sus!" diyordu.

Çırpınıp, yerlerde sürünürken,Çingene kızının eli birdenbire soğukve madeni bir şeye rastladı.Quasimodo'nun düdüğüydü bu.Genç kız, bir umut ürpertisiylehemen düdüğü kaptı, dudaklarınagötürdü ve artakalan bütün gücüyleüfledi. Düdükten berrak, tiz ve

Page 2076: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

keskin bir ses çıktı.

Rahip, "Bu da ne?" dedi.

Hemen hemen aynı anda güçlübir kolun kendisini kaptığı gibiyukarı kaldırdığını hissetti; hücrekaranlıktı, rahip kendisini buşekilde yakalayanın kim olduğunuaçıkça ayrımsayamadı; yalnızöfkeyle birbirine çarpan dişlerinsesini duydu; karanlığın içinde debaşının üzerinde bir kamanınparladığını görmesine yetecek kadardağınık bir ışık vardı.

Page 2077: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahip, Quasimodo'nun şeklinigörür gibi oldu. Bunun ondanbaşkası olamayacağını düşündü.İçeri girerken, ayağının dışarıdakapının önünde enlemesine uzanmışbir yığına takıldığını vesendelediğini anımsadı. Bununlabirlikte, yeni gelen bir tek sözcükbile söylemediği için neyeinanacağını bilemiyordu. Kamayıtutan kolun üzerine atılarak:

"Quasimodo!" diye bağırdı.

Bu büyük tehlike anında,

Page 2078: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo'nun sağır olduğunuunutmuştu.

Göz açıp kapayıncaya kadar,rahip yere serildi ve kurşun gibi birdizkapağının göğsüne kapandığınıhissetti. Bu dizin çıkıntılı izindenQuasimodo'yu tanımakta güçlükçekmedi. Ama ne yapmalı? Nasıledip de kendini tanıtmalıydı?Gecenin zifiri karanlığı sağın körediyordu.

Rahip mahvolmuştu. Genç kız,kızgın bir dişi kaplan gibi

Page 2079: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

amansızdı, onu kurtarmak için arayagirmiyor, kılım bilekıpırdatmıyordu. Kama başınadoğru yaklaşıyordu. İçindebulunduğu an son derece nazikti.

Rahibin üzerine atılan adambirdenbire duraksar gibi oldu.Boğuk bir sesle:

"Kızın üstüne kan sıçramasın,sakın!" dedi.

Bu gerçekten de Quasimodo'nunsesiydi.

Page 2080: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O sırada rahip iri bir elinkendisini ayaklarından tutuphücreden dışarı sürüklediğinihissetti. İşte orada ölecekti. Bereketversin ki, bir süreden beri ayyükselmişti.

Küçük hücrenin kapısınıaştıkları vakit, ayın soğuk ışığırahibin yüzüne vurdu. Quasimodokarşıdan ona baktı, tir tir titremeyebaşladı, rahibi bırakıp geri geriçekildi.

Hücrenin eşiğine kadar gelen

Page 2081: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Esmeralda rollerin birdenbiredeğiştiğini büyük bir şaşkınlıklagördü. Şimdi gözdağı veren,korkutan rahipti, yalvaran daQuasimodo'ydu.

Sağıra öfe ve azarlamahareketleriyle çıkışan rahip, onasertçe çekilip gitmesini işaret etti.

Sağır başını eğdi, sonra da gelipÇingene kızının kapısının önündediz çöktü. Kalın ve yazgıya boyuneğen bir sesle:

Page 2082: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Pek saygıdeğer Efendim" dedi,"sonra ne isterseniz yapın; ama öncebeni öldürün."

Bunu derken, kamasını rahibeuzattı. Öfkeden gözü dönen rahipkamburun üzerine atıldı; ama gençkız ondan daha çevik davrandı.Hemen Quasimodo'nun elindenbıçağı kaptı ve öfkeyle bir kahkahaattı. Rahibe:

"Yaklaş hele!" dedi.

Genç kız bıçağı yukarı

Page 2083: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaldırmıştı. Rahip kararsız kaldı.Hiç kuşku yok ki, Çingene kızı onuvururdu.

Esmeralda, "Artık yaklaşmayacesaret edemezsin, alçak!" diyebağırdı. Sonra da, amansız birifadeyle rahibin yüreğini bin birkızgın demirle parçalayacağını bilebile, "Ah! Phoebus'ün ölmediğinibiliyorum!" diye ekledi.

Rahip bir tekmeyleQuasimodo'yu yere devirdi veöfkeden tir tir titreyerek merdiven

Page 2084: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kubbesinin altına daldı.

O gittikten sonra, QuasimodoÇingene kızını kurtaran düdüğüyerden aldı. Onu genç kıza geriverirken:

"Paslanıyordu," dedi. Sonra dagenç kızı yalnız bıraktı.

Bu zorlu şiddet sahnesiyle allakbullak olan Esmeralda bitkin birhalde yatağının üzerine yığıldı vehıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.Ufkunu yeniden uğursuzluk

Page 2085: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaplıyordu.

Öte yandan, rahip el yordamıylahücresine dönmüştü.

Olan olmuştu. Claude Frollo,Quasimodo'yu kıskanıyordu!

Düşünceli, dalgın bir tavırlauğursuz sözünü yineledi.

"Ona hiç kimse sahipolamayacak!"

Page 2086: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 2087: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Onuncu Bölüm

Page 2088: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IBernardins Sokağı'nda

Gringoire'ın AklınaArtlarda Birçok Güzel

Düşünce Geliyor

Gringoire bu işin ne gibi birbiçim aldığını ve bu komedininbaşlıca kahramanlarını hiç kuşkusuzipe çekilme, asılma ve daha başkacan sıkıcı şeylerin beklediğinigördüğünden beri bunlara

Page 2089: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulaşmayı artık aklının ucuna bilegetirmemişti. Serseriler, ne de olsabunların Paris'in en iyi topluluğuolduklarını göz önünde tutarakaralarında kaldığı serseriler,Çingene kızıyla ilgilenmeyisürdürmüşlerdi. Gringoire, bu kızgibi, Charmolue'den ve Torterue'denbaşka gelecekleri olmayan vekendisi gibi Pegasus'un[155] ikikanadı arasında düşsel bölgelerdeat koşturmayan kimseler için bunupek olağan bulmuştu. Onlarınkonuşmalarından kırık testili eşinin

Page 2090: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Notre-Dame Kilisesi'ne sığındığınıöğrenmiş ve buna pek sevinmişti.Ne var ki, gidip onu görmek isteğinibile duymuyordu. Arada sıradaküçük keçiyi düşünüyordu, hepsi okadar işte. Hem zaten, gündüzleriekmek parasını çıkarmak içinkuvvet gösterileri yapıyordu; gecede uykusunu feda ederek, Parispiskoposuna karşı bir borç listesihazırlıyordu; çünkü onundeğirmenlerinin çarklarıyla baştanayağa ıslandığını hiç aklındançıkaramıyordu, bu yüzden de ona

Page 2091: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşı müthiş bir hınç duyuyordu.Noyon ve Tournay piskoposu KızılBaudry'nin güzel yapıtı "De CupaPetrarum"un[156] yorumunu kalemealmakla uğraşıyordu; bu da ondamimarlığa karşı şiddetli bir hevesuyandırmıştı; bu eğilim deGringoire'ın yüreğinde simyacılıktutkusunun yerini almıştı; zatensimyacılıkla duvarcılık arasındasıkı bir bağ bulunduğu için,mimarlık da simyacılığın kuşkugötürmez doğal bir sonucuydu.Gringoire bir düşüncenin

Page 2092: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevgisinden, bu sevginin şeklininsevgisine geçmişti.

Bir gün, Saint-Germain-l'Auxerrois'nın yanında, "Le For-LeRoi" (Kral Yargıevi) adı verilen birkonağın tam karşısında bulunan "LeFor I'Eveque" (Piskopos Yargıevi)denilen bir başka konağın köşesindedurmuştu. Bu For-l'EvequeKonağı'nda, mihrap bölümüsokaktan yana olan, XIV. yüzyıldankalma güzel bir küçük kilise vardı.Gringoire dindar bir saygıyla bu

Page 2093: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kilisenin dış oymalarınıinceliyordu. Sanatçının dünyadasadece sanatı gördüğü ve sanattadünyayı gördüğü o bencil, saltık,yüce zevk anlarından birindebulunuyordu. Birdenbire, bir elinbüyük bir ciddiyetle omuzunakonduğunu hissetti. Döndü. Eskidostu, eski ustası, sayınBaşdiyakoz'du bu.

Gringoire şaşırdı kaldı.Başdiyakoz'u uzun zamandan berigörmemişti; Rahip Claude Frollo

Page 2094: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

da, görüşüldüğü zaman şüpheci birfilozofun dengesini bozan o yüce vetutkulu kimselerden biriydi.

Başdiyakoz birkaç dakika sessizkaldı, bu süre içinde de Gringoireonu rahatça inceleyebildi. Rahibipek değişmiş buldu; benzi bir kışsabahı gibi soluktu; gözleri çökmüş,saçları adeta bembeyaz olmuştu.Sessizliği en sonunda rahip bozdu.Durgun, buz gibi bir sesle,"Nasılsınız, Pierre Efendi?" diyesordu.

Page 2095: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "Sağlığım mı?" dedi."Eh, işte, şöyle böyle gidiyoruz.Gene de bütün olarak iyiyim. Hiçbirşeyi aşırı kullanmam. HippocratesHekim'e göre sağlıklı kalmanın gizineymiş, biliyor musunuz, üstat? Idest cibi, potus, somni, Venus,omnia moderata sint."[157]

Başdiyakoz gözleriniGringoire'a dikerek:

"Sizin hiçbir tasanız, derdinizyok mu kuzum, Pierre Efendi?" diye

Page 2096: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üsteledi.

"İnanın ki, yok."

"Şimdi neyle uğraşıyorsunuz?Ne yapıyorsunuz?"

"Gördüğünüz gibi, üstadım, şutaşların yontuluşunu, şu alçakkabartmaların işlenişiniinceliyorum."

Rahip, ağızın uçlarından yalnızbir tanesini yukarı kaldıran o acıgülümsemeyle gülmeye başladı.

Page 2097: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ve bu sizi eğlendiriyor, öylemi?"

Gringoire, "Cennette gibiyim!"diye haykırdı. Sonra da canlıacayiplikler göstericisinin hayranyüzüyle oymaların üzerine eğildi."Sözgelimi, şu değişik oymanınbüyük bir ustalıkla, zarafetle vesabırla işlendiğini kabul etmiyormusunuz siz? Şu ince sütuna bakın.Hangi sütun başlığının çevresindebundan daha yumuşak, oymacıkalemiyle daha iyi okşanmış

Page 2098: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yapraklar görebilirsiniz? İşte JeanMaillevin'in üç tane kabartması.Bunlar o büyük dahinin en güzelyapıtları değil. Bununla birlikte,gene de yüzlerin safiyeti,yumuşaklığı, tatlılığı, duruşların,giysilerin kıvrımlarındaki neşe, içaçıcılık ve bütün kusurlara karışano anlatılması olanaksız hoşluk,sevimlilik küçük yontuları hattabelki de biraz fazlasıyla pek neşelive pek narin bir hale sokuyor.Bunun eğlendirici, oyalayıcıolduğunu kabul etmiyor musunuz?"

Page 2099: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahip, "Yoo! Gerçekten deöyle!" dedi.

Konuşkan coşkusuyla ozansürdürüyordu:

"Ya bir de bu küçük kiliseniniçini görebilseydiniz!.. Her yandaoymalar. Bir lahananın göbeği gibiukış tıkış! Mihrabın pek dindar birhavası var, öyle de özel bir biçimdeyapılmış ki eşini hiçbir yerdegöremedim!"

Claude Frollo onun sözünü

Page 2100: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kesti:

"Demek ki mutlusunuz, öylemi?"

Gringoire ateşli bir coşkuyla:

"Şerefim üzerine, evet!" dedi."Önceleri kadınları sevdim, sonrahayvanları. Şimdi de taşları. Bu dakadınlar ve hayvanlar kadareğlenceli, üstelik de daha az hain."

Rahip elini alnına götürdü. Buonun alışılmış bir hareketiydi:

Page 2101: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Gerçekten de öyle!" dedi.

Gringoire, "Bakın!" dedi."İnsanın zevkleri var!" Bunu derken,rahibin koluna girdi, o da hiç karşıkoymadı, böylece Gringoire ClaudeFrollo'yu For-l'Eveque Konağı'nınmerdiveninin küçük kulesine soktu."İşte bir merdiven! Bunu hergördüğümde mutlu oluyorum. Bu,Paris'in en sade ve en nadirrastlanan yapılışta merdivenidir.Bütün basamaklar alttanyontulmuştur. Güzelliğiyle sadeliği

Page 2102: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birbirine sarılmış, birbirine geçmiş,girift olmuş, zincirlenmiş, birbirininiçine gömülmüş, birbirinin içineoyulmuş, sağlam ve pek sevimli birşekilde birbirine takılan bir ayakeninde ya da ona yakın genişliktebasamaklara dayanıyor!"

"Hiçbir isteğiniz yok mu?"

"Hayır."

"Hiçbir şeye üzülmüyormusunuz?"

Page 2103: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne üzüntü, ne istek. Yaşantımıdüzenledim."

Claude, "İnsanlarındüzenlediğini nesneler bozar," dedi.

Gringoire da buna:

"Ben kuşkucu bir filozofum, herşeyin dengesini koruyorum,"yanıtını verdi.

"Peki, geçiminizi nasılsağlıyorsunuz?"

Page 2104: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hâlâ şuraya buraya destanlar,trajediler yazıyorum; ama bana asılen büyük geliri sağlayan, sizin debildiğiniz hünerim, mesleğimdir,üstadım. Dişlerimle sandalyelerpiramidini taşımak."

"Bir filozof için kaba birmeslek, doğrusu."

Gringoire buna da:

"İşte bu da dengedir," yanıtınıverdi. "İnsanın bir düşüncesi oluncaonu her şeyde gene bulur."

Page 2105: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz, "Biliyorum," dedi.

Bir süre sustuktan sonra rahip:

"Ama, gene de epeyce yoksul,sefil bir yaşantınız var, değil mi?"diye sürdürdü.

"Yoksul, evet; mutsuz, hayır."

O anda nal gürültüleri duyuldu.Bizim iki geveze de sokağın öbürucundan, başta subayları, yalınkılıç, kralın bir mızraklı emir süvaribölüğünün geçtiğini gördü. Atlı

Page 2106: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçit pek parlaktı, kaldırım taşlarınıçınçın öttürüyordu.

Gringoire, Başdiyakoz'a:

"Şu subaya nasıl dabakıyorsunuz!" dedi.

"Onu tanıyor gibiyim de."

"Adı nedir?"

Claude, "Phoebus deChâteaupers, galiba," dedi.

Page 2107: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Phoebus! Garip bir ad doğrusu!Bir de Foix Kontu Phoebus vardır.Bir zamanlar, Phoebus adına tapan,onu hiç dilinden düşürmeyen bir kıztanıdığımı anımsıyorum da."

Rahip, "Benimle gelin," dedi."Size söyleyecek bir şeyim var."

Bu askeri birliğin geçişindenberi Başdiyakoz'un buz gibi soğukgörünüşü altından bir huzursuzlukbeliriyordu. Yürümeye başladı.Derinden derine etkileyip sözünügeçirme yeteneğine sahip bu adama

Page 2108: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kez yaklaşan herkes gibi,dediğine boyun eğmeye alışık olanGringoire onun peşinden gitti. Hiçkonuşmadan, epeyce ıssız olanBernardins Sokağı'na kadargeldiler. Rahip Frollo orada durdu.

Gringoire, "Bana nesöyleyeceksiniz, üstadım?" diyesordu.

Başdiyakoz, derin düşünceleredalmış gibi bir tavırla, "Az öncegördüğümüz süvarilerin giysilerisizinkinden de, benimkinden de çok

Page 2109: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha güzel değil mi?"

Gringoire başını salladı:

"Yalla, bilmem ki! Sarılıkırmızılı giysimi şu demir ve çelikpullara yeğlerim, ne yalansöyleyeyim. Yürürken DemircilerRıhtımı'nın depremde çıkardığıgürültüye benzer sesler çıkarmakgüzel bir eğlence, doğrusu!"

"Demek ki, Gringoire, savaşgömlekli bu yakışıklı gençlerehiçbir zaman imrenmediniz, öyle

Page 2110: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mi?"

"Nelerine imreneceğim, sayınBaşdiyakoz? Güçlerine, zırhlarına,sıkı bir disiplin altındabulunmalarına mı? Felsefe vehırpani kılıklı özgürlük bunlardandaha iyidir. Aslan kuyruğuolmaktansa sinek başı olmayıyeğlerim."

Dalgın ve düşünceli görünenrahip:

"Bu pek acayip doğrusu!" dedi.

Page 2111: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Şöyle pırıl pırıl, görkemli birüniforma güzeldir, neme lazım!"

Gringoire onun derindüşüncelere daldığını görünceyanından ayrılıp, yandaki bir evinkapısını seyretmeye gitti. Elleriniçırparak geri geldi.

"Savaş insanlarının görkemligiysileriyle daha az ilgilenseydiniz,sayın Başdiyakoz, gidip şu kapıyıgörmenizi rica ederdim. Ben hepsöylemişimdir: Aubry Efendi'ninevinin girişi dünyadaki en görkemli

Page 2112: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapıdır."

Başdiyakoz, "Pierre Gringoire,"dedi, "şu oyuncu küçük Çingene kızıne yaptınız?"

"Esmeralda'yı mı? Konuyu pekbirdenbire değiştiriyorsunuz."

"Sizin eşiniz değil miydi o?"

"Evet, kırılan bir testiaracılığıyla. Dört yıl içinevlenmiştik." Gringoire yarı alaycıbir tavırla Başdiyakoz'a bakarak,

Page 2113: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bakın, dedim de aklıma geldi,"diye ekledi, "onu hâlâ düşünüyormusunuz, kuzum?"

"Ya siz, onu artık hiçdüşünmüyor musunuz?"

"Pek az. Düşünecek o kadar çokşeyim var ki!.. Yarabbim, küçükkeçi ne kadar da güzeldi!"

"O Çingene kızı sizin hayatınızıkurtarmamış mıydı?"

"Tanrı için, bakın bu doğru."

Page 2114: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Peki öyleyse, ne oldu o kız?Onu ne yaptınız?"

"Size bir şey söyleyemem. Onuastılar galiba."

"Öyle mi dersiniz?"

"Doğrusunu isterseniz, bundanpek emin değilim. Ötekini berikiniasmak istediklerini anlayınca,oyundan çekildim."

"Bu konuda bütün bildiklerinizbu kadar mı?"

Page 2115: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Durun bakayım. Bana, onunNotre-Dame'a sığındığını, oradagüvenlik içinde bulunduğunu dasöylediler. Buna pek sevindim; amakeçinin de onunla birlikte kurtulupkurtulmadığını öğrenemedim. İştebenim bütün bildiklerim bu kadar."

Rahip Claude hışımla:

"Şimdi de benden daha fazlasınıöğreneceksiniz!" diye bağırdı. Ozamana kadar kalın, ağır ve âdetaboğuk çıkan sesi gürleşmişti. "Evet,gerçekten de, Notre-Dame'a sığındı.

Page 2116: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ama, üç gün sonra mahkeme onuoradan alacak ve kız GreveAlanı'nda asılacak. Mahkemeninkararı var."

Gringoire, "İşte bu çok cansıkıcı," dedi.

Rahip göz açıp kapayıncayakadar gene o soğuk ve durguntavrını takınmıştı.

Ozan, "Peki ama," dedi, "kızıyakalama kararını istemek kiminaklına gelmiş, kuzum? Bundan ne

Page 2117: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zevk almış acaba? Mahkemeyi rahatbırakamazlar mıydı? Zavallı birkızın Notre-Dame'ın kemerlerialtında, kırlangıç yuvalarınınyanında barınmasının ne zararıvardı?"

Başdiyakoz, "Dünyada iblisçok," diye karşılık verdi.

Gringoire, "Bu pek şeytancadüzenlenmiş bir iş," diye belirtti.Bir süre sessizlikten sonraBaşdiyakoz, "Demek ki kız sizinhayatınızı kurtardı, öyle mi?" diye

Page 2118: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürdürdü.

"Evet, sevgili serseridostlarımın yurdunda. Beni azkalsın asıyorlardı. Böyle bir şeyyapmış olsalardı, bugün peküzülürlerdi, doğrusu ya."

"O kız için bir şeyler yapmakistemiyor musunuz?"

"Bunu canı gönülden isterim,rahip Claude. Ama, ya eğer başımakötü bir iş sararsam?"

Page 2119: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne olursa olsun, adam sen de!"

"Ya? Çok tuhaf doğrusu! Neolursa olsun, öyle mi? Çok iyiyüreklisiniz siz, üstadım. Benimbaşlanmış iki büyük yapıtım var."

Rahip elini alnına vurdu.Takındığı sakin tavra karşın aradasırada şiddetli bir davranış içsarsıntılarını açığa vuruyordu. "Onunasıl kurtarmalı? Ne etmeli?"

Gringoire ona, "Üstadım, sizebunun yanıtını vereyim," dedi.

Page 2120: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ilpadelt, Türkçede bu, Tanrı'danumut kesilmez demektir."[158]

Rahip Claude düşünceli birtavırla, "Onu nasıl kurtarmalı?"deyip duruyordu habire.

Bu kez de Gringoire alnınavurdu.

"Dinleyin, üstadım. Benimdüşlemim kuvvetlidir. Size kurtuluşçareleri bulurum: Kraldanbağışlama istense?"

Page 2121: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kral XI. Louis'den mi?Bağışlama, haa?"

"Neden olmasın?"

"Git de kaplanın ağzındankemiğini al!"

Gringoire yeni çareler aramayabaşladı.

"Peki öyleyse! Bakın! Gidip ebekadınlardan kızın gebe olduğunubelirten bir bildiri almamı istermisiniz?"

Page 2122: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu sözler rahibin bomboş bakangözbebeklerini kıvılcımlandırdı.

"Gebe mi dedin! Alçak! Yoksabir bildiğin mi var?"

Gringoire adamın halindenürktü. Çabucak:

"Bizim evliliğimiz gerçek bir'forismaritagium'[159] idi. Bendışarıda kaldım. Ama her ne olursaolsun, bir erteleme eldeedilebilirdi."

Page 2123: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Çılgınlık! Alçaklık! Kessesini!"

Gringoire homurdanarak:

"Öfkelenmekte hataediyorsunuz," dedi. "Bir ertelemekoparılır, bunun hiç kimseye birzararı dokunmaz ki, yoksul kadınlarolan ebelere de kırk Paris dinarıkazandırır."

Rahibin onu dinlediği yoktu:"Her ne pahasına olursa olsun, onunkesinlikle oradan çıkması gerek!"

Page 2124: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye mırıldandı. "Karar üç güniçinde yerine getirilecek! Zatenyakalama kararı çıkmayacaktı ya,ah! Şu Quasimodo! Kadınların pekaşağılık, pek bayağı zevkleri var!"Sonra, sesini yükselterek, "PierreEfendi, bu konuyu iyice düşündüm.O kız için tek bir kurtuluş yolu var."

"Hangisi? Ben artık hiçbir yolgöremiyorum?"

"Bakın, dinleyin, Pierre Efendi,ona hayatınızı borçlu olduğunuzuanımsayın. Size düşüncemi açıkça

Page 2125: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlatacağım. Kilise gece gündüzgözetleniyor. Sadece içerigirdiklerini gördükleri kimselerinoradan çıkmasına izin veriyorlar.Demek ki siz içeri girebilirsiniz.Gelirsiniz. Ben sizi onun yanınagötürürüm. Onunla giysilerinizideğiştirirsiniz. O sizin ceketinizigiyer, siz de onun etekliğini."

Filozof, "Buraya kadar iyi de,ya sonrası?" diye sormaktan kendinialamadı.

"Sonrası mı? Kız sizin

Page 2126: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

giysilerinizle dışarı çıkar; sizonunkilerle içerde kalırsınız. Sizibelki asarlar; ama o kurtulmuşolur." Gringoire pek ciddi birtavırla kulağını kaşıdı.

"Bak hele!" dedi. "İşte bukendiliğinden hiçbir zaman aklımagelmezdi, ne yalan söyleyeyim."

Rahip Claude'un bubeklenmedik önerisi karşısındaozanın açık ve yumuşak yüzü,güneşin üzerine bir bulut yapıştıranters bir rüzgâr çıkıverdiği zamanki

Page 2127: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

neşeli bir İtalya görünümü gibi,birdenbire kararıverdi.

"Eee? Gringoire! Bu çarekonusunda ne düşünüyorsunuz?"

"Diyorum ki, üstadım, benibelki asmazlar; ama kesinlikleasarlar."

"Bu bizi ilgilendirmez."

Gringoire, "Vay canına!" dedi.

"Kız sizin hayatınızı kurtardı.

Page 2128: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sizin yapacağınız bir borçödemektir."

"Daha pek çokları var kiödemiyorum."

"Pierre Efendi, bu kesinlikleböyle olmalı."

Başdiyakoz buyururcasınakonuşuyordu.

Büyük bir üzüntü duyan ozan:

"Dinleyin, Rahip Claude," diye

Page 2129: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşılık verdi. "Siz bu düşüncedeayak diriyorsunuz; ama haksızsınız.Niçin bir başkasının yerine kendimiastıracakmışım, anlamıyorum,doğrusu!"

"Sizi bu kadar yaşama bağlayanneniz var ki, kuzum?"

"Ohoo! Bin bir neden var!"

"Hangileri, lütfen söylermisiniz?"

"Hangileri mi? Hava, gökyüzü,

Page 2130: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sabah, akşam, ayışığı, sevgilidostlarım serseriler, kötü kadınlarlaaçıktan açığa alay etmelerimiz,Paris'in incelenecek güzel mimariyapıtları, bir tanesi piskoposladeğirmenlerine karşı olmak üzereyazılması gereken üç büyük kitap...daha ne bileyim ben! Anaxagorasgüneşi hayranlıkla seyretmek içindünyada bulunduğunu söylermiş.Sonra da, sabahtan akşama kadarbütün günlerimi deha sahibi biradamla, kendimle, geçirmekmutluluğuna sahibim, bu da son

Page 2131: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

derece hoş bir şey."

Başdiyakoz, "Çıngırak kafalıherif!" diye homurdandı. "Heey!Söyle bakalım, pek sevimligördüğün o yaşamı sana kimbağışladı? Kim korudu onu? Buhavayı solumayı, bu gökyüzünügörmeyi, o kuş beynini hâlâ bin birsaçmalıkla, çılgınlıklarlaeğlendirmeyi kime borçlusun? Oolmasaydı sen nerelerde olurdun?Demek ki onun sayesinde hayattaolduğun insanın ölmesini

Page 2132: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

istiyorsun? Güzeller güzeli, tatlı,tapılmaya değer, dünyanın ışığı içinzorunlu olan, Tanrı'dan daha kutsalşu yaratık ölsün de, yarı-bilgin,yarı-çılgın, bir şeylerin yararsıztaslağı, yürüdüğünü vedüşündüğünü sanan bitki bozuntusu,ondan çaldığın hayatla, tam gününortasındaki mum kadar gereksiz senyaşamaya devam edeceksin, öylemi? Hadi, hadi, biraz acı,Gringoire! Sen de cömert ol. Önceo başladı, sen de sürdür."

Page 2133: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahip büyük bir coşkuylakonuşuyordu. Gringoire önce onukararsız bir tavırla dinledi, sonraduygulandı, en sonunda, solukyüzünü, karnı ağrıyan yeni doğmuşbir bebeğin yüzüne benzeten acıklıbir şekilde buruşturdu.

Bir damla gözyaşını silerek:

"Gerçekten de pek dokunaklıkonuşuyorsunuz," dedi. "Pekâlâ,öyle olsun. Bu konu üzerindedüşünürüm. Aklınıza gelen, pekgarip bir düşünce, doğrusu ya." Bir

Page 2134: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

süre sustuktan sonra da, "Üstelik de,kim bilir, belki de beni asmazlar,"diye sürdürdü. "Her nişanlananmutlaka evlenmez. Beni o küçükhücrede, eteklik ve başlıkla pekgülünç bir biçimde giyinmişgörünce, belki de kahkahalarlagülerler, ne bileyim. Sonra da, beniasarlarsa, eh, varsın assınlar! İptesallanmak da herhangi bir ölüm gibibir ölümdür ya da daha doğrusunusöylemek gerekirse, herhangi birölüm gibi değildir. Bütün ömrüncekararsızlık içinde bocalamış, hep

Page 2135: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duraksamış bir bilgine yaraşır birölümdür, gerçek bir kuşkucunundüşüncesi gibi iki şey arasındakalmış kararsız, ne idüğü belirsizbir ölüm; baştan başa kuşkuculuk,duraksama izleri taşıyan,gökyüzüyle yeryüzü arasında tamortada bulunan, sizi sallantıdabırakan bir ölüm. Bu bir filozofölümü, belki de ben buna öncedenadanmıştım, kim bilir. İnsanınyaşadığı gibi ölmesi pek şahane birşeydir."

Page 2136: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rahip onun sözünü kesti:

"Kararlaştırıldı, değil mi?"

Gringoire coşkuyla:

"En sonunda, iyice düşünülecekolursa, ölüm nedir ki?" diyesürdürdü. "Kötü bir an, bir geçişücreti, azdan hiçe geçmek. BirisiCercidas'a isteye isteye miöleceğini sorduğunda, 'Nedenolmasın?' yanıtını vermiş; 'çünküöldükten sonra şu büyük adamları,filozoflar arasında Pythagoras'ı,

Page 2137: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tarihçiler arasında Hecataeus'u,şairler arasında Homeros'u,müzisyenler arasında Olympus'ugöreceğim,' demiş."

Başdiyakoz elini uzattı:

"Karar verildi, değil mi? Yarıngeleceksiniz."

Bu el hareketi ve bu sözlerGringoire'ı gerçeğe döndürdü.Uykudan uyanan bir adamın sesiyle:

"Yoo, asla! Hayır!" dedi.

Page 2138: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Asılmak mı! Çok anlamsız bir şey.İstemiyorum, ziyade olsun."

Başdiyakoz, "Öyleyse, elveda!"dedi. Sonra da ağzının içinde, "Senigene ele geçiririm ben!" diyeekledi.

Gringoire da, "Bu Tanrı'nınbelası herifin beni gene elegeçirmesini istemiyorum" diyedüşündü ve Rahip Claude'unpeşinden koştu. "Bakın, sayınBaşdiyakoz, eski dostlar arasındadargınlık, kırgınlık olmasın! Siz, şu

Page 2139: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızla, yani benim eşimle demekistiyorum, ilgileniyorsunuz, pekâlâ.Onu Notre-Dame'dan sağ salimçıkartmak için bir kurnazlıkdüşündünüz. Ne var ki, sizinbulduğunuz çare ben Gringoire içinberbat bir şey. Ya ben de bir başkaçare buldumsa! Size haber vereyimki şu anda pek parlak bir esin doğduiçimde. En ufak bir yağlı ipleboynumu tehlikeye atmadan onu okötü durumdan kurtarmak için uygunbir düşüncem varsa ne dersiniz? Busize yetmez mi? Sizin hoşnut

Page 2140: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olmanız için benim kesinlikleasılmam mı gerekli?"

Rahip sabırsızlıktan cüppesinindüğmelerini koparıyordu.

"Ağız kalabalığı! Neymiş seninbulduğun çare?"

Gringoire kendi kendinekonuşarak ve düşünce belirtisiolarak da işaret parmağıyla burnunadokunarak:

"Evet, tamam!" dedi. "Serseriler

Page 2141: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iyi çocuklardır. Çingene kabilesi deonu sever. İlk sözcükle hepsiayaklanır. Bundan daha kolay birşey olamaz. Korkusuzca yapılacakbir iş. Karışıklık sayesinde onurahatça kaçırırlar. Yarın akşamdantezi yok... Seve seve kabul ederler."

Rahip onu sarsalayarak:

"Ya çare! Hani nerede?Konuşsana, be adam!" dedi.

Gringoire azametle ona doğrudöndü:

Page 2142: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Beni rahat bıraksanıza, kuzum!Görüyorsunuz ki, yapıthazırlıyorum!"

Birkaç dakika daha düşündü.Sonra kendi düşündüklerinialkışlamaya başlayarak:

"Harika! Kesin başarı!" diyebağırdı.

Claude öfkeyle:

"Hani çare?" diye sordu.

Page 2143: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sevinçten Gringoire'ın eteklerizil çalıyordu.

"Gelin de bütün bunları sizealçak sesle anlatayım. Bu gerçektende gözüpek bir girişim, hepimizi debeladan kurtaracak. Tüh! Kabuletmek gerekir ki ben de pekgöründüğüm kadar ahmak değilim."Sonra birden sözünü keserek, "Ah!Dedim de aklıma geldi! O küçükkeçi kızın yanında mı?" diye sordu."Evet. Canın cehenneme, e mi,hınzır herif!"

Page 2144: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Çünkü onu da asacaklardı,değil mi?"

"Keçinin asılması umrumda mıbenim?"

"Evet, onu da asacaklardı.Geçen ay bir dişi domuzu bal gibiastılar ya. Cellat bu işi pek seviyor.Sonra da hayvanı afiyetle mideyeindiriyor. Benim güzel Djali'ciğimiasacaklar, ha! Zavallı kuzucuk!"

İyice sabrı tükenen rahipClaude:

Page 2145: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hay lanet olasıca!" diyehaykırdı. "Asıl cellat sensin. Alçak,nasıl bir kurtuluş çaresi buldun,söylesene? Senin kafandakidüşünceyi forsepsle midoğurtmalı?"

"Sakin olun, üstadım! İşte çare."

Gringoire Başdiyakoz'unkulağına eğildi, hiç kimsecikleringeçmediği sokağın bir ucundan öbürucuna kaygıyla bir göz atarak alçaksesle ona bir şeyler söyledi.Konuşmasını bitirdiği zaman

Page 2146: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Claude Frollo onun elini tuttu vesoğuk bir tavırla, "Pekâlâ. Yarıngörüşürüz," dedi.

Gringoire da, "Yarıngörüşürüz," diye yineledi.Başdiyakoz uzaklaşırken o da alçaksesle kendi kendine konuşarak öbüryana doğru gitti.

"Al sana zorlu bir iş, PierreGringoire Efendi! Aman, adam sende, n'apalım. Küçük olduğumuz içinbüyük bir girişimden korkacakdeğiliz ya! Biton kocaman bir

Page 2147: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

boğayı sırtında taşıdı;kuyruksallayan kuşları,çalıbülbülleri, kuyrukkakan kuşlarıpekâlâ denizi aşıyorlar ya!"

Page 2148: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IISiz de Serseri Olun

Başdiyakoz manastıra dönünce,hücresinin kapısında kendisinibekleyen, beklemenin cansıkıntılarım bir kömür parçasıyladuvara ağabeyinin koskocaman birburunla süslediği resmini çizerekhafifleten kardeşi Jehan du Moulin'ibuldu.

Rahip Claude kardeşine şöyle

Page 2149: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir baktı. Şimdi kafasında başkadüşünceleri vardı. Parıltısıylarahibin kaygılı, sıkıntılı yüzünüdefalarca dinginleştirmiş, tasalarınıgidermiş olan o neşeli yüz şimdiartık şu bozulmuş, pis kokulu vedurgun ruhun üzerinde her gün dahakalınlaşan ve yoğunlaşan sisieritmek ve dağıtmak gücündenyoksundu.

Jehan çekine çekine,"Ağabeyciğim," dedi, "sizi görmeyegeldim."

Page 2150: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz başını çevirip deona bakmadı bile.

"Eee, sonra?"

İkiyüzlü oğlan, "Ağabeyciğim,"dedi, "siz bana karşı o kadar iyidavranıyorsunuz, bana o kadargüzel öğütler veriyorsunuz ki, herzaman hep size dönüyorum."

"Sonra?"

"Ne yazık ki, ağabeyciğim,bana, 'Jehan! Jehan! Cessat

Page 2151: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doctorum doctrina, discipulorumdisciplina,'[160] dediğiniz zamanyerden göğe kadar haklıymışsınız.'Jehan, bilgin olun; Jehan, bilgiliolun;' Jehan, haklı bir mazeretinizya da öğretmenin izni olmadangeceyi okul dışında geçirmeyin.Picard'lılan dövmeyin, yani noli,Joannes, verberare picardo.Bilgisiz bir eşek gibi, quasi asinusillitteratus, okulun samanlarıüzerinde çürüyüp kalmayın. 'Jehan,bırakın da öğretmen size istediğikadar ceza versin. jehan, her akşam

Page 2152: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kiliseye gidin ve orada Hz. MeryemAnamıza bir ayet okuyun, dua edinve ilahi söyleyin.' Ne yazık ki,bütün bunlar pek haklı, mükemmeluyarılarmış!"

"Peki, sonra?"

"Ağabeyciğim, karşınızda birsuçlu, bir cani, bir sefil, dinsiz birhaylaz, korkunç bir adam var!Sevgili ağabeyciğim, Jehan sizinkarşılık beklemeden verdiğiniz iyiyürekli öğütleri ayaklar altındaçiğnenen saman ve gübre haline

Page 2153: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

getirdi. Ben bunun cezasını bolcaçektim, Tanrı olağanüstü derecedeadildir. Param olduğu zaman yedim,içtim, çılgınlıklar yaptım, sefih biryaşam sürdüm. Ah! Önden bakılıncapek hoş bir şey gibi görünen sefahatarkadan ne çirkin ve ne asık suratlı!Şimdi bir tek meteliğim bile yok,sofra örtümü, gömleğimi ve elhavlumu sattım, neşeli yaşamapaydos! Güzel mum söndü, artıkbalmumu içinde tüten berbat yağkandilinden başka bir şeyimkalmadı. Sokak kızları benimle alay

Page 2154: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ediyorlar. Su içiyorum. Vicdanazapları ve alacaklılarlakıvranıyorum."

Başdiyakoz, "Ee, sonra?" dedi.

"Ne yazık ki, pek azizağabeyciğim, daha düzenli, daha iyibir yaşam sürmek istiyorum.Pişmanlık dolu bir halde sizegeldim. Tövbekâr oldum.Günahlarımı itiraf ediyorum.Şiddetli yumruklarla göğsümüdövüyorum. Benim bir gün diplomaalmamı ve Torchi Okulu'na

Page 2155: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öğretmen yardımcısı olmamıistemekte ne kadar da haklısınız.İşte şimdi bu meslek için kendimdepek yüce bir istek duyuyorum.Yalnız, hiç mürekkebim yok, almamgerekiyor; hiç yazı kalemim yok,onu da sağlamam gerek; hiç kâğıdımyok, hiç kitabım yok, onları daalmalıyım. Bunun için bir parçaparaya büyük bir gereksinmem var.Size de, ağabeyciğim, yüreğimbaştan başa pişmanlıkla dolu olarakgeliyorum."

Page 2156: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hepsi bu kadar mı?"

"Evet," diyen öğrenci ardındanda, "Biraz para," diye ekledi.

"Hiç param yok."

Bunun üzerine öğrenci ciddi,aynı zamanda da kesin kararlı birtavırla:

"Pekâlâ öyleyse, ağabeyciğim,"dedi, "başka yerlerden bana pekparlak öneriler yapıldığını üzülereksize bildirmek zorundayım. Bana

Page 2157: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

para vermek istemiyor musunuz?Hayır mı? Öyleyse ben de serseriolacağım."

Jehan bu korkunç sözcüğüsöylerken başına yıldırımlarındüşmesini bekleyen bir Ajax[161]

havasına büründü.

Başdiyakoz ona sert bir tavırla,soğukça:

"Serseri olun," dedi.

Jehan onu yerlere kadar eğilerek

Page 2158: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

selamladı ve ıslık çalarakmanastırın merdivenini indi.

Avluda, tam ağabeyininhücresinin penceresinin altındangeçerken bu pencerenin açıldığınıduydu, gözlerini yukarı kaldırdı veaçılan camdan Başdiyakoz'un öfkelibaşının uzandığını gördü. RahipClaude ona:

"Canın cehenneme!" diyordu;"İşte benden görüp göreceğin sonpara."

Page 2159: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunu derken aynı zamanda daJehan'a, öğrencinin alnındakocaman bir şişlik oluşturan birkese fırlattı. Jehan da, iliklikemiklerle taşa tutulan bir köpekgibi, hem öfkeli, hem de sevinçli,uzaklaşıp gitti.

Page 2160: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIYaşasın Neşe!

Okuyucu, Mucizeler Sarayı'nınbir bölümünün kentin eski surduvarıyla kapandığını belkiunutmamıştır. Bu surların çoğununkuleleri daha o zaman yıkıntı halinegelmeye başlamıştı bile. Bunlardanbir tanesini de serseriler eğlenceyerine dönüştürmüşlerdi. Alt kattakibasık salonda meyhanebulunuyordu, geri kalan da üst

Page 2161: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

katlardaydı.

Bu kule serseriler yurdunun encanlı, dolayısıyla da en iğrençyeriydi. Burası gece gündüzuğuldayan bir çeşit korkunç ankovanı gibi bir yerdi. Gece,dilencilerin, kopukların bütündöküntüsü uyuduğu zaman; alandakievlerin toprak renkli cephelerindebir tek ışıklı pencere kalmadığızaman; bu sayısız evden, buhırsızlar, kötü kadınlar, çalınmışçocuklar ya da piçler yuvasından

Page 2162: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

artık bir tek çığlık duyulmadığızaman, neşeli kule yaptığıgürültüden, bodrum pencerelerinde,katların pencerelerinde, çatlakduvarların yarıklarında ışıldayan,âdeta bütün gözeneklerindenfışkıran kızıl ışığından tanınırdı.

Dediğimiz gibi, bodrummeyhaneydi. Oraya basık birkapıdan, on iki ayaklı klasik birdize kadar dik bir merdivenleinilirdi. Kapının üzerinde tabelayerine, çil çil metelikleri ve

Page 2163: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kesilmiş tavukları betimleyen,altında da şu sözcük oyunu bulunanpek güzel bir resim vardı: "Ölümçanı çalanların yeri."

Bir akşam, Paris'in bütüngözetleme kulelerinden ateş söndürçanı çalındığı sırada, devriyeçavuşları korkunç MucizelerSarayı'na girebilselerdi, serserilermeyhanesinde her zamankindendaha çok gürültü yapıldığını, dahaçok içki içildiğini, daha rahatlıklaküfürler savrulduğunu görürlerdi.

Page 2164: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dışarıda, alanda, büyük bir oyuntasarlandığı zamanlarda olduğugibi, alçak sesle konuşan pek çoktopluluk, şurada burada da kötü birdemir parçasını bir taşın üzerindebileyen çömelmiş bir adam vardı.

Bununla birlikte, meyhanedeşarapla kumar o akşam serserileryurdundakilerin kafasındakidüşünceler için öyle güçlü biroyalanmaydı ki, içenlerinkonuşmalarından neyin söz konusuedildiğini anlamak pek güç olurdu.

Page 2165: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yalnız, her zamankinden daha neşelibir halleri vardı, hepsininbacaklarının arasında bir silahın,bir bağcı bıçağının, bir baltanın,kocaman bir nacağın ya da ilkel bireski arkebüz kancasının parladığıgörülüyordu.

Yuvarlak biçimdeki salon çokbüyüktü; ama masalar öyle sıkışık,içki içenler de öyle kalabalıktı kibütün meyhanede bulunanlar,kadınlar, erkekler, bira testileri,içenler, uyuyanlar, sızanlar, kumar

Page 2166: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oynayanlar, sağlamlar, sakatlar biristiridye kabuğu yığını kadardüzenle, ahenkle karmakarışıkyığılmış gibiydiler. Masalarınüzerinde birkaç yağ kandili vardı;ama meyhanenin gerçek aydınlatmaaracı, meşalesi ise, bir operasalonundaki avizenin yerini tutanateşti. Bu bodrum öyle nemliydi ki,yazın tam ortasında bile ocağı hiçsöndürmezlerdi. Pek büyük birocaktı bu, oymalı yaşmaklı, birbaştan bir başa dizilen ağır demirızgaraları ve mutfak araç

Page 2167: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gereçleriyle dopdolu; geceleri, köysokaklarında, karşıdaki duvarlarınüzerinde demirhane pencerelerininhayaletlerini kıpkızıl belirten oharlı odun ve yer kömürü karışımıateşlerinden birinin gürül gürülyandığı bir ocak. Büyük birciddiyetle küllerin içine oturmuş iribir köpek korların önünde et dolubir şişi çeviriyordu.

îlk bakıştan sonra, karışıklık neolursa olsun, bu kalabalık içinde,okuyucunun daha önceden tanıdığı

Page 2168: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üç kişinin çevresine sıkışan bellibaşlı üç topluluk seçilebilirdi. Buüç kişiden biri, bir yığın Doğulukıyafetlerle garip biçimde giyinmişolanı, Çingene Dükü MathiasHungadi Spicali idi. Serseri, bacakbacak üstüne atmış, parmağıhavada, bir masanın üzerineoturmuştu. Çevresinde bulunanlara,ağzı açık bir yığın insana, yükseksesle kişi ve toplumun iyiliğine yada kötülüğüne yönelen büyübilimini dağıtıyordu. Bir başkakalabalık, tepeden tırnağa silahlı,

Page 2169: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eski dostumuz Metelik Kralı'nınçevresinde yoğunlaşıyordu. ClopinTrouillefou, son derece ciddi birtavırla ve alçak sesle, gözlerininönünde boydan boya delinen, bollukboynuzlarından dökülen elmalar veüzümler gibi, yığınla baltanın,kılıcın, çakmaklı tüfeğin, zırhlıgömleğin, mızrak, kargı demirinin,alelade okların, dönerek gidenokların taştığı, ağzına kadar silahdolu koskocaman bir fıçının yağmaedilişini düzenliyordu. Yığındanherkes bir şey alıyordu: Kimi

Page 2170: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

miğfer, kimi ince uzun kılıç, kimikabzası haç biçiminde pala.Çocuklar bile silahlanıyorlardı.Hatta, içki içenlerin bacaklarıarasından zırhlanmış büyük birdonuzlan böceği gibi geçenkötürümlere varıncaya kadar herkestepeden tırnağa silahlanmıştı.

En sonunda, en gürültücü, enneşeli ve en kalabalık üçüncü birtopluluk sıralan ve masalarıdoldurmuştu. Bunların ortasında,miğferden mahmuzlara kadar

Page 2171: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eksiksiz ağır bir zırhın altındançıkan incecik bir ses upuzun birsöylev çekip küfürler savuruyordu.Vücudunun üzerine böylece bir zırhtakımım vidalamış olan kişi savaşgiysisinin altında öylesine yitipgitmişti ki, ondan sadece küstah,kırmızı, yukarı kalkık bir burun, birsarı saç lülesi, pembe bir ağız vecüretli bakışlar görülebiliyordu.Kemerinde palalar, hançerler,yanında büyük bir kılıç, soltarafında paslanmış bir zemberekliok, önünde geniş bir şarap testisi,

Page 2172: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sağında da, yaka paça bir yanda,toplu bir kız. Bu zırhlara bürünmüşkimsenin çevresindeki bütün ağızlargülüyor, küfür ediyor ve içiyordu.Buna ikinci derecede, yirmiye yakıntopluluğu da ekleyin; başlarındatestilerle koşan, hizmet edenkızlarla oğlanları; zıpzıp, üç-taşoyunları, zarlar, coşkulu çubukoyunu üzerine çömelmişkumarbazları, bir köşede kavgalar,öbüründe öpüşmeler... Ve işteböylece, meyhanenin duvarlarındaölçüsüz derecede büyük ve gülünç

Page 2173: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

binlerce gölgeyi oynatan, alev alevyanan büyük bir ocağın aydınlığınınüzerinde titreştiği bu toplulukkonusunda daha iyi bir fikiredinebilirsiniz.

Gürültüye gelince, büyük birhızla, bütün gücüyle çalan bir kiliseçanının içi gibiydi.

İçinde yağmur gibi yağserpintilerinin çıtırdadığı, şişteçevrilen kebapların suyunu veyağını toplayan çanak da salonunbir ucundan öbürüne uzanan o bin

Page 2174: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir konuşmanın aralarım süreklicızırtısıyla dolduruyordu.

Bu gürültünün ortasında,meyhanenin dibinde, ocağıniçindeki sıranın üzerinde, ayaklarıkülün içinde, gözleri korlaradikilmiş düşünen bir filozof vardı.Pierre Gringoire'dı bu.

Clopin Trouillefou adamlarına:

"Hadi, sallanmayın! Eliniziçabuk tutun, silahlanın! Bir saatekadar yola koyulacağız!" diyordu.

Page 2175: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir kız türkü mırıldanıyordu:

İyi geceler anacığım,babacığım!Sona kalanlar söndürsün ateşi.

İki kumarbaz kavga ediyordu.İkisinden yüzü en çok kızarmışolanı öbürüne yumruğunugöstererek:

"Bacak!" diye bağırıyordu."Seni ispatiyle yeneceğim. Kralhazretlerinin iskambil oyunundaispati bacağının yerini alabilirsin."

Page 2176: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genizden konuşmasıyla tanınanbir Normandiyalı avaz avazbağırıyordu:

"Öf be! Nedir bu böyle! İnsanlarburada Caillouville'deki ermişyontuları gibi üst üste yığılmış!"

Çingene dükü de, cırlak birsesle konuşarak dinleyicilerine:

"Evlatlar," diyordu, "Fransa'nınbüyücü kadınları cumartesiayinlerine süpürgesiz, yağsız,bineksiz, sadece birkaç tılsımlı

Page 2177: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sözcükle gidiyorlar. İtalya'nınbüyücü kadınlarının ise kendilerinikapılarında bekleyen birer tekesivar. Hepsi de bacadan çıkmakzorundadır."

Tepeden tırnağa silahlı olangenç çapkının sesi uğultuyubastırıyordu:

"Yaşasın! Yaşasın! Bugün ilksilah çatışmam benim! Serseri! Benserseriyim, be! İçki verin bana,içki! Dostlarım, benim adım JehanFrollo du Moulin. Üstelik de soylu

Page 2178: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kişiyim. Benim düşünceme göre,Tanrı jandarma olsaydı, kesinlikleyağmacı olurdu. Kardeşler, güzelbir sefere çıkacağız. Hepimizyiğidiz. Kiliseyi kuşatmak, kapılandevirmek, güzel kızı oradançıkarmak, onu yargıçlardankurtarmak, rahiplerin şerrindenkorumak, manastırı yıkmak,piskoposu piskoposluk binasıiçinde yakmak... Biz bütün bunlarıbir belediye başkanının bir kaşıkçorba içmesi için gerekli zamandandaha kısa bir sürede başaracağız.

Page 2179: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bizim davamız haklıdır. Notre-Dame'ı yağma edeceğiz, sonsözümüzü söylemiş olacağız.Quasimodo'yu asacağız. Hanımlar,Quasimodo'yu tanır mısınız? BüyükPentecote Yortusu gününde onukoca çanın üzerinde soluk soluğahiç gördünüz mü? Hay şeytanboynuzu! Tadına doyulmaz birgörünümdür, neme lazım! Bir fırınağzının üzerinde bir şeytansanırsınız. Dostlarım, beni dinleyin;ben yüreğimin ta derinliklerinekadar serseriyim; ruhum külhanbeyi.

Page 2180: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dünyaya kopuk olarak geldim ben.Bir zamanlar çok zengindim, bütünservetimi yedim. Anam beni subay,babam diyakoz çömezi, teyzem desoruşturma mahkemesi üyesiyapmak istiyordu; ninem kralınmektupçusu olmamı, büyük halamadliye haznedarı olmamı istiyordu.Ben serseri oldum. Bunu, lanetiniyüzüme tüküren babama da, şu ateşızgarasındaki kütük gibi zırıl zırılağlamaya ve tükürükler saçmayabaşlayan zavallı yaşlı hanıma, yanianama da söyledim. Yaşasın neşe!

Page 2181: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ben gerçek bir tımarhanekaçkınıyım! Meyhaneci hanım,sevgilim, şarabı tazele hele!Ödeyecek param var daha. ArtıkSuresnes şarabı istemiyorum.Gırtlağımı tırmalıyor, rahatsızediyor. Bir sepetle gargara yapmayıonu içmeye yeğlerim!"

Bu arada, kalabalık kahkahalaratarak onu alkışlıyordu, öğrenci deçevresinde gürültünün arttığınıgörünce:

"Ne güzel gürültü!" diye

Page 2182: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırdı. "Populi debacchantispopulosa debacchatio![162] Gözlerizevkten çakmak çakmak yanarak,akşam duasını okuyan bir büyücüsesiyle ilahi söylemeye başladı:"Quae cantica! Quae organa!Quae cantilenae! Quae melodiaehic sine fine decantatur! sonantmelliflua hymnorum organa,suaviima angelorum melodia,cantica canticorum mira!.."[163]

Bir süre konuşmasına ara verdiktensonra, "Şeytanın meyhanecisi,yemek getir bana!" diye bağırdı.

Page 2183: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir süre yarı sessizlik oldu. Osırada, bu kez de Çingene dükününsert sesi işitildi. Çingenelerine birşeyler öğretiyordu:

"...Gelinciğin adı Aduine'dir,tilkinin adı Mavi-Ayak ya daOrmanlar Koşucusu; kurdun adıKurşuni-Ayak ya da Yaldızlı-Ayak;ayının adı Moruk ya da Dede. Bircücenin külahı görüneni görünmezhale getirir, görünmeyeni degösterir. Vaftiz edilen her kurbağakırmızı ya da siyah kadifeler

Page 2184: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

giyinmeli; boynunda bir çıngırak,ayaklarında bir çıngırak. Vaftizbabası önden gider, vaftiz anasıarkadan gelir. Kızları çırılçıplakdans ettirmek gücüne sahip olanşeytan Sidragasum'dur."

Jehan onun sözünü keserek:

"Ayinin başı için!" dedi, "şeytanSidragasum olmak isterdim."

Bu arada, meyhanenin öbürucunda serseriler aralarındafısıldaşarak silahlanmayı

Page 2185: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sürdürüyorlardı.

Bir Çingene, "ZavallıEsmeralda'cık! O bizim kızkardeşimiz! Onu oradankurtarmamız gerek," diyordu.

Yahudi suratlı birisi de:

"Hâlâ Notre-Dame'da mı?" diyesordu.

"Evet, ya!"

Yahudi suratlı bağırdı:

Page 2186: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"İyi ya öyleyse! Arkadaşlar,Notre-Dame'a! Üstelik de ermişFereol ve ermiş Ferrution'a adananküçük iç kilisesinde iki yontu var;biri ermiş Jean-Baptiste'in, öbürüde ermiş Antoine'ın, ikisi de somaltından, birlikte en azından birokka on beş dirhem eder, altınsuyuna batmış gümüşten ayaklıklarıda bir okka yüz dirhem gelir. Bunuiyi biliyorum. Kuyumcuyum ben."

Sözün burasında, Jehan'ınakşam yemeğini getirdiler.

Page 2187: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Delikanlı da yanındaki kızıngöğsüne yayılarak:

"Halkın ermiş Goguelu adınıverdiği ermiş Voult-de-Lucques'ünbaşı için burada pek mutluyum!Şurada, tam karşımda, bir arşidükünköse suratıyla bana bakan bir ahmakvar. İşte bir tane de solumda. Öylede uzun dişleri var ki, çenesinigizliyor. Sonra da ben, PontoiseKuşatması'ndaki Gie Mareşaligibiyim. Sağ yanım küçük birtepeciğe dayanıyor. Hay

Page 2188: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kahrolasıca! Arkadaş! Sen bir eltopu satıcısına benziyorsun, sonrada gelip benim yanı başımaoturuyorsun. Ben soylu kişiyim,arkadaş! Alışveriş, esnaflıksoylulukla bağdaşmaz. Çekil gitşur'dan, hadi! He-heeyy! Sizler!Dövüşmeyin bakayım! Nasıl, Palaz-Yiyen Baptiste? O kadar güzel birburnun varken onu şu hantal herifinyumruklarına karşı tehlikeye miatacaksın? Sersem sen de! Noncuiquam datum est habere nasum.[164] Sen gerçekten de tanrısal bir

Page 2189: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaratıksın, Kulak-KemirenJacqueline! Yazık ki saçların yok.Hey, buraya bakın! Benim adımJehan Frollo'dur, ağabeyim debaşdiyakozdur. Adam sen de, canıcehenneme! Size bütünsöylediklerim gerçeğin ta kendisi.Serseriler arasına katılarak,ağabeyimin bana söz verdiği ocennette bulunan evin yarısındangönül hoşluğuyla vazgeçtim.Dimidiam domum in paradisf.[165]

Metni aynen okuyorum. TirechappeSokağı'nda bir malikânem var ve

Page 2190: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bütün kadınlar bana vurgun. ErmişEloy nasıl mükemmel birkuyumcuysa, soylu Paris kentininbeş mesleği nasıl sepicilik,dericilik, saraçlık, kesecilik ve alınteriyse, ermiş Laurent'ın yumurtakabuklarıyla yakıldığı ne kadargerçekse bu da o kadar gerçek.Yemin ederim, arkadaşlar,

Biber içeyim bir yılboyuncaBu sözlerimde yalanım varsa!

"Güzelim, ayışığı var, bodrum

Page 2191: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

penceresinden şuraya baksana,rüzgâr bulutları nasıl buruşturuyor!Ben de senin yakalığını öyleburuşturuyorum. Heeyy! Kızlar!Çocukları sümkürtün, mumlarınyanık fitillerini de kesin. Hay körşeytan! Nedir benim şuradayediğim, ey Jüpiter! He-hey!Arabulucu karı! Sermayen olanorospuların başında bulunmayansaçlar omletlerinin içinden çıkıyor.Hey, kocakarı! Ben omletleri saçsızseverim. Seni şeytan şaşırtırumarım, e mi! Orospuların

Page 2192: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çatallarla tarandıkları, Belzebuth'üngüzel oteli!"

Bunları söyledikten sonra,tabağını döşeme taşının üzerine atıpkırdı ve avaz avaz bağırarak birtürkü söylemeye başladı:

"Bana gelince, benim,Bakın, yemin ederim,Ne inancım var, ne yasam,Ne ocağım, ne odam,Ne kralım,Ne Tanrım!"

Page 2193: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu sırada, Clopin Trouillefousilahların dağıtımını bitirmişti.Ayakları bir ateş ızgarasınınüzerinde, derin bir düşe dalmışgörünen Gringoire'a yaklaştı.Metelik kralı:

"Dostum Pierre, nedir düşünüpdurduğun?" dedi.

Gringoire üzgün birgülümsemeyle ona doğru döndü:

"Ateşi severim, saygıdeğerEfendim. Ateşi, ayaklarımızı ısıtır

Page 2194: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ya da çorbamızı pişirir diye bayağıbir neden yüzünden değil de,kıvılcımları olduğu için severim.Kimi zaman saatlerce kıvılcımlarıseyrederim. Ocağın kapkaranlıktabanına serpilen bu yıldızlarda binbir şey keşfederim. Bu yıldızlar dabirer evrendir."

Serseri, "Eğer bir şeyanladımsa, yıldırım çarpsın beni!"dedi. "Saat kaç, biliyor musun?"

Gringoire, "Bilmiyorum," diyeyanıtladı.

Page 2195: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, Clopin, Çingenedüküne yaklaştı. "Arkadaşım,Mathias, vakit hiç elverişli değil.Kral XI. Louis'nin Paris'tebulunduğu söyleniyor."

Yaşlı Çingene, "Kız kardeşimizionun pençelerinden kurtarmak içinal sana bir neden daha!" karşılığınıverdi.

Metelik Kralı, "Sen erkekçekonuşuyorsun," dedi. "Zaten işikolayca başarırız, tereyağından kılçeker gibi. Kilisede çekinilecek bir

Page 2196: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşı koyma yok. Piskoposlukkurulu üyeleri tavşan gibi korkaktır,biz de güçlüyüz. Mahkeme üyeleriyarın onu almaya geldiklerinde,avuçlarım yalayacaklar! Şeytanınuşakları! Güzel kızın asılmasınıistemiyorum!"

Clopin meydana çıktı.

Bu sırada Jehan kısık bir seslehaykırıyordu:

"Yiyorum, içiyorum, sarhoşum,Jüpiter'im ben! Hey! Tepeleyici

Page 2197: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pierre, bir daha bana o biçimbakarsan, tırnaklarımla burnununtozunu alırım ha, bak haberinolsun."

Beri yanda Gringoire da daldığıderin düşüncelerinden ayrılmış,ağzının içinde homurdanarakçevresindeki ateşli, gürültülüsahneyi seyretmeye başlamıştı:

"Luxuriosa res vinum ettumultuosa ebrietas.[166] Ne yazık!İçki içmemekle ben ne kadar

Page 2198: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haklıyım, Ermiş Benoit da ne güzelsöylüyor: 'Vinum apos tatare facitedam sapientes'"[167]

O sırada Clopin döndü geldi vegök gürültüsünü andıran bir sesle:

"Gece yansı!" diye avazı çıktığıkadar bağırdı.

Mola veren bir süvari alayınaeyer vurma komutu etkisini yapanbu söz üzerine, kadın, erkek, çolukçocuk, bütün serseriler, büyük birsilah şakırtısı ve demir gürültüsüyle

Page 2199: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hep birden meyhaneden dışanfırladılar.

Ay gizlenmişti.

Mucizeler Sarayı zifirikaranlıktı. Hiç ışık yoktu. Öyleyken,ıssız olmaktan çok uzaktı. Orada,alçak sesle konuşan bir sürü kadınve erkek seçiliyordu. Onlarınvızıltısı duyuluyor, zifiri karanlıklariçinde çeşit çeşit silahın parladığıgörülüyordu. Clopin büyük bir taşınüzerine çıktı.

Page 2200: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Tabur olun, Külhanbeyler,"diye bağırdı. "Tabur olun,Çingeneler! Tabur olun,Loncalılar!"

Karanlıkta bir hareket oldu.Muazzam kalabalık kol nizamınagirer gibi göründü. Birkaç dakikasonra Metelik Kralı sesini yükseltti:

"Şimdi Paris'in içinden geçmeküzere susun! Parola: 'Amaçsızyanan küçük alev!' Meşaleler ancakNotre-Dame'da yakılacak! İlerimarş!"

Page 2201: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

On dakika sonra, o geniş HallesMahallesi'nde her yöne açılan eğri-büğrü sokaklardan Pont-au-Change'a doğru inen kapkara, sessizinsanların meydana getirdiği uzunbir kafilenin önünde devriyesüvarileri dehşete kapılarakkaçıyorlardı.

Page 2202: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVBeceriksiz Bir Dost

O gece Quasimodo uyumuyordu.Kilisede son devriyesini yapmıştı.Kapıları kapadığı sırada, yanındanBaşdiyakoz'un geçtiğiniayrımsamamıştı. Başdiyakoz iseonun kapıların geniş kanatlarına birkale duvarı sağlamlığı verenmuazzam demir levhaları dikkatlesürgüleyip asma kilitleri de astığınıgörünce hayli kızmıştı; Quasimodo

Page 2203: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bunun da ayrımında olmamıştı.

Rahip Claude'un herzamankinden daha düşünceli birhali vardı. Zaten hücredeki geceserüveninden beri Quasimodo'yadurmadan sert davranıyordu. Ne varki, onu istediği kadar terslesin, hattaarada bir dövsün, efendisine bağlıkilise çancısının bağlılığını, sabrını,özverili boyun eğişini hiçbir şeysarsmıyordu. Başdiyakoz'un herşeyine, ondan gelen her davranışa,hakaretlere, korkutmalara,

Page 2204: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vurmalara, hiç yakınmadan, hiçsızlanmadan, gık bile demedenkatlanıyordu. Olsa olsa, ClaudeFrollo kulenin merdivenini çıkarkenQuasimodo onu kaygılı bir tavırlagözleriyle izliyordu, ama zatenBaşdiyakoz kendiliğinden Çingenekızının gözüne görünmektenkaçınıyordu.

İşte böylece, o gece Quasimodopek yüzüstü bıraktığı sevgiliçanlarına, Jacqueline'e, Marie'ye,Thibauld'ya bir göz attıktan sonra,

Page 2205: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kuzey kulesinin ta tepesine kadarçıkmış, oradan, iyice kısılan hırsızfenerini kurşunların üzerineyerleştirerek Paris'i seyretmeyekoyulmuştu. Daha önce desöylediğimiz gibi, gece zifirikaranlıktı. O dönemde hemen hemenhiç aydınlatılmayan Paris göze,şurada burada Seine sularınınbeyazımtrak çizgisiyle kesilen karakütlelerin belli belirsiz bir yığınıgibi görünüyordu. Quasimodo oyığın içinde, Saint-Antoine Kapısıyönünde, belirsiz karaltısı damların

Page 2206: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerinde pek güzel çizilen uzak birbinanın bir penceresindeki ışıktanbaşka bir şey görmüyordu. Oradada uyumayan birisi vardı.

Çancı bu sisler ve karanlıklarufkunda tek gözünü gezdirirken,içinde anlatılmaz bir kaygıduyuyordu. Günlerden beritetikteydi. Kilisenin çevresindekızın barınağından gözleriniayırmayan uğursuz suratlı adamlarındurmadan dolaştığını görüyordu.Belki de bahtsız kızcağıza karşı

Page 2207: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kötü bir oyun düzenlendiğinidüşünüyordu. Kendisine karşıolduğu gibi kıza karşı da halkın birhıncı olduğunu sanıyor, pek yakındabir şeylerin meydana gelebileceğinisezinliyordu. Bu nedenle, çankulesinin tepesinde, pusudabekliyor, Rabelais'nin dediği gibi,düş yerinde düş görerek, gözü birhücrede, bir Paris'te, iyi bir bekçiköpeği gibi aklında bin birgüvensizlikle, koruduğunu iyicekoruyarak, öylece duruyordu.

Page 2208: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birdenbire, doğanın bir çeşitdenkleştirme, ödünleme olarakQuasimodo'da eksik olan ötekiduyuların yerini tutabilecekderecede keskin yarattığı o tekgözüyle büyük kenti araştırırken,Vieille-Pelleterie Rıhtımı'nınkaraltısında garip bir şey varmışgibi geldi çancıya: Köprünün siluetideğişmiş gibiydi, o noktada birkaynaşma vardı sanki; suyunbeyazlığı üzerinde kapkara belirenkorkuluk çizgisi öbür rıhtımlardakigibi düz ve sakin değildi ve dikkatli

Page 2209: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakılınca bir ırmağın dalgalan ya dayürüyen bir kalabalığın başlan gibidalgalanıyordu.

Bu durum Quasimodo'ya garipgöründü. Dikkatini daha bir artırdı.Kaynaşma Cite'ye doğru gelirgibiydi. Zaten hiç de ışık yoktu.Rıhtımın üzerinde bu böylece birsüre devam etti, sonra, yavaş yavaş,sanki orada olup bitenler adanıniçine giriyormuş gibi akıp gitti,sonra da büsbütün durdu ve rıhtımınçizgisi de yeniden dümdüz ve

Page 2210: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kımıltısız halini aldı.

Quasimodo varsayımlar içindekendini tükettiği sırada, kaynaşmaNotre-Dame'ın cephesine dikeyolarak Cite'ye uzanan ParvisSokağı'nda yeniden belirir gibioldu. En sonunda, karanlık ne kadaryoğun olursa olsun, bu sokaktan birkol nizamı başının çıktığını ve biran içinde, büyük bir kalabalığınalana yayıldığını gördü. Zifirikaranlıkta bunun ancak bir kalabalıkolduğu görülüyor, başka bir şey

Page 2211: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayırt edilemiyordu.

Bu görünüm pek dehşetvericiydi. Kuşkusuz ki, derin birkaranlık içine gizlenmeye bu kadarönem veren bu garip kafile, biryandan da sessiz davranmaya sonderece özen gösteriyordu. Bukalabalıktan herhangi bir gürültü,hiç olmazsa bir ayak sesi çıkıyorolmalıydı. Ne var ki, bu ses bizimsağıra kadar ulaşmıyordu. Vesadece belli belirsiz bir şeylergörebildiği, hiçbir şey duyamadığı

Page 2212: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bu kalabalık, gene de o kadaryakınında kımıldayan, yürüyen bubüyük kalabalık, sessiz, elletutulamaz, bir duman içinde yitipgitmiş bir ölüler topluluğu gibigeliyordu ona. Sanki insanlarla dolubir bulutun üzerine doğruyürüdüğünü, karanlıkta gölgelerinkımıldadığını görüyormuş gibiydi.

İşte o zaman korkularını yenidenanımsadı, Çingene kızına karşı birsaldırı girişimi düşüncesi aklınageldi. Quasimodo zor] ıı bir duruma

Page 2213: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaklaştığını belli belirsiz sezinledi.O tehlikeli anda, böylesine kötüdüzenlenmiş bir beyindenumulmayacak kadar iyi ve çabuk birdüşünce yürüterek, kendi kendine,içinden durumu tartıştı. Çingenekızını uyandırmalı mıydı? Onukaçırmalı mıydı? Nereden?Sokaklar sarılmıştı, kilisenin arkasıırmaktı. Kayık yok! Çıkış, kurtuluşyolu yok! Yapılacak tek bir şeyvardı; Notre-Dame'ın eşiğindeölümü beklemek; hiç değilse, biryardım gelinceye kadar –o da

Page 2214: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelecekse– direnmek, karşı koymakve Esmeralda'nın uykusunubozmamak. Bahtsız kız ölmek içinne kadar geç uyandırılırsa o kadariyi olurdu. Bir kere bu kararavardıktan sonra, "düşman"ı daha birsükûnetle incelemeye koyuldu.

Kilise avlusundaki kalabalık herdakika artıyor gibiydi. Yalnız,Quasimodo'nun varsayımlarınagöre, bunlar pek az sesçıkarıyorlardı, çünkü sokaktaki vealandaki bütün pencereler kapalı

Page 2215: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duruyordu. Birdenbire bir ışıkparladı, yedi sekiz meşale, başlarüzerinde, karanlığın içinde alevdemetlerini sallayarak dolaştı. Ozaman Ouasimodo, ellerinde bin birucu ışıldayan oraklar, mızraklar,bağcı bıçakları, harbeler, hırpanikılıklı bir kadın erkek sürüsününkilise alanında kaynaştığını açıkçagördü. Şurada burada kapkara çatalyabalar bu iğrenç, korkunç yüzlereboynuz ekliyordu. Kilise çancısı buayaktakımı kalabalığını bellibelirsiz anımsadı ve birkaç ay önce

Page 2216: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisini Çılgınlar Başkanı olarakselamlayan bütün başları tanır gibioldu.

Bir elinde meşale, öbür elindeucu kayışlı kamçı tutan bir adam birbinek taşının üzerine çıktı ve birkonuşma yapar gibi göründü. Geneaynı zamanda, o garip ordu kiliseninçevresinde savaş düzeni alıyormuşgibi birkaç manevra yaptı.Quasimodo fenerini yerden aldı vedaha yakından görüp, korumayolları düşünüp araştırmak

Page 2217: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

amacıyla kulelerin arasındansahanlığa indi.

Clopin Trouillefou, Notre-Dame'ın büyük cümle kapısınınönüne gelince, gerçekten deordusunu savaş düzenindeyerleştirmişti. Hiçbir direnmebeklememekle birlikte, sakınımlıbir general olarak, gerektiğindedevriyenin ya da oklu zabıtabirliğinin apansız saldırısına karşıcephe kurabilmeyi sağlamak üzerebu düzeni olduğu gibi korumak

Page 2218: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

istiyordu. Böylece, takımını oşekilde sıralamıştı ki, yukarıdan,uzaktan bakılınca, RomalılarınEknomon Savaşı'ndaki Romalıüçgeni, İskender'in domuz-başı yada Gustave-Adolphe'un ünlü köşesisanırdınız. Bu üçgenin tabanı,Parvis Sokağı'nı kapatacak biçimde,alanın ta öbür ucuna dayanıyordu;yanlardan biri Hotel-Dieu'ye, öbürüde Saint-Pierre-aux-BoeufsSokağı'na bakıyordu. ClopinTrouillefou, Çingene Dükü,dostumuz Jehan, gözünü budaktan

Page 2219: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

esirgemez, ağzından sabun köpüğüsaçan en gözü pek, en atakdilencilerle birlikte üçgenintepesine yerleşmişti.

Serserilerin, dilencilerin osırada Notre-Dame'a karşıgiriştikleri bu saldırı Ortaçağkentlerinde hiç de seyrek rastlananbir olay değildi. Bugün bizim"polis" adını verdiğimiz örgüt ozamanlar yoktu. Kalabalıkkentlerde, özellikle de başkentlerde,tek, düzenleyici, merkezi bir güç

Page 2220: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yoktu. Derebeylik bu büyükbucakları garip bir şekildekurmuştu. Bir site, onu her biçimde,her büyüklükte bölmelere ayıran binbir derebeyliğin bir arayagelmesiydi. Bu nedenle, birbiriyleçelişen binlerce polis vardı; yanipolis yoktu. Sözgelimi, Paris'te,tımar vergisi toplayan yüz kırk birderebeyinden bağımsız olarak, yargıhakkı, vergi hakkı olan, yüz beşsokağı bulunan ParisPiskoposu'ndan başlayarak dörtsokağı olan Notre-Dame des

Page 2221: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Champs'ın başrahibine kadar yirmibeş tanesi vardı. Bütün buderebeylik, yargı yetkisine sahipderebeyler kralın krallık yetkisiniancak ad olarak kabul ediyorlardı.Bunların hepsi sokakları kendiegemenliği altında bulundururdu.Hepsi kendi evinde gibiydi. XI.Louis, Richeheu ile XIV. Louis'ninkrallığın yararına devamettirdikleri, Mirabeau'nun da halkınyararına tamamladığı, derebeylikyapısını yıkmaya pek geniş birbiçimde başlayan bu yorgunluk

Page 2222: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bilmez işçi, evet, XI. Louis Paris'ikaplayan bu derebeyler ağını, içineiki, üç genel polis muhafızını şöylebir şiddetle fırlatarak, delmeye çokuğraşmıştı. Böylece, 1465'te kenthalkına, gece olunca, pencerelerinimumlarla aydınlatmak, köpeklerinide içeri kapatmak buyruğu verildi;yoksa asılarakcezalandırılacaklardı. Gene o yıl,gece sokakları demir zincirlerlekapatma emri verilmişti, gecesokaklarda kama ya da saldırmayayarar başka bir silah taşıma yasağı

Page 2223: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

konulmuştu. Ne var ki, bütün bubelediye yasaları kısa zamandahükümsüz hale geldi. Kentlilerpencerelerindeki mumları rüzgârınsöndürmesine, köpeklerininsokaklarda başıboş dolaşmasınaaldırış etmediler; demir zincirlersadece sıkıyönetim zamanlarındagerildi; bıçak taşıma yasağı daCoupe-Gueule Sokağı'nın Coupe-Gorge Sokağı adını almasındanbaşka bir değişiklik getirmedi, eh,bu da apaçık bir ilerlemedir,doğrusu ya. Derebeylik yargı

Page 2224: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yetkilerinin köhne yapısı ayaktakaldı; kentin üzerinde karşılaşan,birbirini rahatsız eden, birbirinegeçen, birbirinin ağına takılan,birbirini delen muazzam biryargıçla derebey yığını; arasındaneşkıyalığın, çapulculuğun,ayaklanmanın silah gücüyle geçtiğio işe yaramaz gözetleme, alt-gözetleme, karşı-gözetleme denenbataklık orman. Demek ki budüzensizlik içinde ayaktakımının birsaraya, bir konağa, bir evesaldırması en kalabalık

Page 2225: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahallelerde de işten bile değildi,sık sık rastlanan bir olaydı. Çoğuzaman komşular yağmacılık ancakkendilerine kadar gelirse işekarışıyorlardı. Can cana baş başabir hal. Fitilli tüfek atışmakulaklarını tıkıyorlar, pancurlarınıkapatıyorlar, kapılarınıbarikatlıyorlardı; çekişmenindevriyeli ya da devriyesizsonuçlanmasını bekliyorlardı; ertesigün de Paris'te, "Bu gece EtienneBarbette'in evi zorlanmış","Clermont Mareşali'ne

Page 2226: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saldırmışlar," vb. gibi sözlerediliyordu. Onun için, yalnız kralkonutlarının, Louvre'un, Saray'ınBastille'in, Tournelles'in değil,sadece soylu kişilerin konutlarınınbile, bu arada Petit-Bourbon'un,Sens Konağı'nın, AngoulemeKonağı'nın, vb. duvarlarındamazgallar, kapılarının üzerinde tepemazgalları vardı. Kiliselerikutsallıkları koruyordu. Bununlabirlikte, kimileri berkitilmişti(tahkim edilmişti); Notre-Damebunlar arasında değildi. Saint-

Page 2227: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Germain-des-Pres başrahibi birbaron gibi mazgallarla kuşatılmıştı,kilisesinde, çanlara kullanılandançok, taş gülle atan toplara harcanankurşun vardı. Rahibin hisarı1610'da hâlâ ayaktaydı,görülüyordu. Bugünse sadece kilisekalmıştır.

Biz gene Notre-Dame'adönelim.

İlk hazırlıklar tamamlandıktansonra –burada serseriler arasındakidisiplini övmek için belirtmemiz

Page 2228: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerekir ki Clopin'in buyruklarıbüyük bir sessizlik içinde veolağanüstü bir kesinlikle yerinegetirildi– çetenin saygıdeğerbaşkanı kilise avlusununkorkuluğunun üzerine çıktı, rüzgârladalgalanan ve her an kendidumanıyla örtülen ışığıyla kiliseninkızılımtrak cephesini bir gösteripbir kaybeden meşalesini sallayarakNotre-Dame'a doğru döndü veboğuk, hiddetli sesini yükseltti:

"Sana, Paris Piskoposu,

Page 2229: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkeme meclisi üyesi olan eyLouis de Beaumont, ben ClopinTrouillefou, Metelik Kralı,ahlâksızların yüce başkanı,Külhanbey Prensi olarak sanadiyorum ki, büyücülükten mahkûmolan kız kardeşimiz senin kilisenesığındı; ona barınak vermek, onukorumak senin boynunun borcu;oysa, mahkeme kurulu onu oradanalmak istiyor, sen de buna razıoluyorsun; o kadar ki eğer Tanrı ileserseriler burada olmasaydı onuyarın Greve Alanı'nda asacaklardı.

Page 2230: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böylece, sana geldik, piskopos.Senin kilisen kutsalsa, bizim de kızkardeşimiz kutsaldır; bizim kızkardeşimiz kutsal değilse, senin dekilisen kutsal değildir. İşte bunedenle, kiliseni kurtarmakistiyorsan kızı bize geri vermeni,yoksa onu alacağımızı, kiliseyi deyağma edeceğimizi bildiriyoruzsana. Hoş böylesi daha iyi olur ya!Bunun kanıtı olarak da sancağımışuraya dikiyorum, Tanrı senikorusun, Paris Piskoposu!"

Page 2231: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kaygı verici ve yabanıl birazametle söylenen bu sözleri neyazık ki Quasimodo duyamadı.Serserilerden biri Clopin'esancağını uzattı, o da törenle bunuiki taş arasına dikti. Dişlerindenkanlı bir hayvan leşinin bir parçasısallanan bir çatal yabaydı bu.

Metelik Kralı, bu işi bitirdiktensonra, arkasına döndü ve gözlerini,bakışları neredeyse mızraklar kadarparlayan yabanıl kalabalığın,ordusunun üzerinde dolaştırdı. Bir

Page 2232: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlık bir aradan sonra:

"İleri, evlatlar!" diye bağırdı."İş başına, savaşçılar!"

Kolları, bacakları gelişmiş,çilingir suratlı, güçlü kuvvetli otuzkişi, omuzlarında çekiçler,kıskaçlar, demir çubuklarla,sıralarından ayrıldı. Kiliseninbüyük kapısına doğru ilerledi,merdivenleri çıktı ve kısa bir zamansonra, hepsinin, kemerin atındaçömelerek, kapıyı kıskaçlarla,kaldıraçlarla kurcaladığı görüldü.

Page 2233: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Onlara yardım etmek ya daçalışmalarını seyretmek için biryığın serseri peşlerinden gitti.Kapının on bir basamağı heponlarla doluydu.

Kapı dayanıyordu.Serserilerden biri:

"Hay kör şeytan! Hem sağlam,hem de inatçı!" diyordu.

Bir başkası, "Kocalmış dakemikleri boynuz gibi sertleşmiş,"diyordu.

Page 2234: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Clopin söze karışarak: "Hagayret, arkadaşlar! Göreyim sizi!"diyordu. "Bir terliğine karşıbaşımın üzerine bahse girerim ki,bir tek kayyum uyanmadan sizkapıyı açar, kızı kaçırır ve mihrabısoyar, çırılçıplak bırakırsınız bile.İşte bakın! Kilit kırılıyor galiba!"

Tam o sırada arkasında gürleyenkorkunç bir çatırtı Clopin'in sözünükesti. Döndü baktı. Gökten aşağımuazzam bir kalas düşmüştü;kilisenin merdiveni üzerinde on iki

Page 2235: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kadar serseriyi öldürmüş, hâlâşurada burada, çığlık çığlığakaçışan dilenciler kalabalığı içindebacaklar kırarak, bir top güllesigürültüsüyle kaldırımın üzerindesıçrıyordu. Göz açıp kapayıncayakadar Parvis Alanı boşalıverdi.Kapının derin oyuklu kemerleriylekorunmuş olmalarına karşınsavaşçılar oradan ayrıldılar, Clopinbile kiliseden bir hayli uzağaçekildi. Jehan avazı çıktığı kadar:

"Tehlikeden kıl payı kurtuldum!"

Page 2236: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye bağırıyordu. "Çıkardığı rüzgârıduydum kör olasıcanın! Ne var ki,Tepeleyici-Pierre tepelendi!"

Bu kalasla birlikte haydutlarınüzerine nasıl korkuyla karışık birşaşkınlığın düştüğünü anlatmakolanaksızdır. Birkaç dakika, gözlerihavada, öyle kalakaldılar. Bu tahtaparçası onları kralın yirmi bin okçuaskerinden daha çok ürkütmüştü.

Çingene Dükü, "İblis!" diyehomurdandı. "Bu işin altında birbüyü kokusu var!"

Page 2237: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kızıl Andry, "Bu kütüğü bize ayattı," dedi.

François Chanteprune de sözekarışarak:

"Bir de derler ki ay MeryemAnamızın dostudur!" diye fikiryürüttü.

Clopin, "Hepinizi şeytangötürsün! Hepiniz sersemsiniz!"diye bağırdı; ama şu koskocakalasın düşmesini nasılaçıklayacağını bilemiyordu.

Page 2238: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bununla birlikte, meşalelerinışığının ta tepesine erişemediğicephenin üzerinde hiçbir şeygörünmüyordu. Ağır meşe kerestesiavlunun ortasında boylu boyuncayatıyordu. Onun ilk çarptığı ve taşbasamakların köşesinde karınlarıikiye yarılan zavallıların iniltileriduyuluyordu.

Metelik Kralı, ilk şaşkınlıktankurtulunca, arkadaşlarına akla yakıngörünen bir açıklamayı en sonundabuldu.

Page 2239: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kahretsin! Yoksa rahipefendiler kendilerini misavunuyorlar dersiniz? Öyleyse,hadi bakalım, yağma! Yağma!"

Bütün kalabalık şiddetli birhurra çığlığıyla, "Yağma!" diyeyineledi.

Ve kilisenin yüzüne oklar,mızraklar yağdırdılar.

Bu gürültüye, çevredeki evlerdeoturanlar uyandılar. Birçokpencerenin açıldığı, gecelik

Page 2240: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

külahının, şamdan tutan elincamlarda belirdiği görüldü.

Clopin, "Pencerelere nişanalın!" diye bağırdı.

Pencereler hemen kapandı. Buaydınlık ve gürültü sahnesine ürkekürkek bir göz atacak kadar vakitbulabilen zavallı adamcağızlar,şimdi de Notre-Dame'ın avlusundabüyücülerin mi toplandıklarını,yoksa '64 yılında olduğu gibi geneBurgonyalıların mı saldırdığınıkendi kendilerine sorarak eşlerinin

Page 2241: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanına dönerken korkudan terdöküyorlardı. Böylece, kocalarhırsızlığı, kadınlar ırza geçmeyidüşünüyor ve hepsi titriyordu.

Külhanbeyler, "Yağma! Yağma!"diye yineliyorlardı. Ama,yaklaşmaya bir türlü cesaretedemiyorlardı. Bir kiliseyebakıyorlar, bir kalasa bakıyorlardı.

Kalas kımıldamıyordu. Yapıgene sakindi, ıssızdı; ama bir şeyserserileri donduruyordu.

Page 2242: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine Trouillefou:

"Hadi iş başına, savaşçılar!"diye bağırdı. "Kapı zorlansın."

Kimse bir adım atmadı.

Clopin, "Hay tabansız herifler,hay! İşte bir hatıldan korkanerkekler!" diye bağırdı.

Yaşlı bir savaşçı ona doğrudönerek:

"Komutan," dedi, "bizim

Page 2243: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

canımızı sıkan hatıl değil, baştanbaşa demir çubuklarla örülmüşkapı. Kıskaçlar işlemiyor."

Clopin de, "Peki, onu çökertmekiçin size ne gerekiyor?" diye sordu.

"Ah! Bize koçbaşı gerek."

Metelik Kralı gözünü bilekırpmadan, korkusuzca o müthişkalasa doğru koştu, ayağını üzerinekoydu:

"İşte, alın size bir koçbaşı!"

Page 2244: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye bağırdı. "Onu bize rahipefendiler gönderdi." Sonra dakiliseye doğru gülünç bir selamvererek, "Sağ olun, rahipefendiler!" diye ekledi.

Bu meydan okuma iyi etki yaptı,kalasın tılsımı bozulmuştu.Serseriler iyice yüreklendiler. Azsonra, onların yüzlerce güçlükoluyla bir tüy gibi kaldırılan ağırhatıl, daha önce de sarsmayıdenedikleri büyük kapıya geldi,hızla çarptı. Serserilerin tek tük

Page 2245: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

meşalesinin alana saçtığıalacakaranlıkta bakınca, insan biryığın adamın taşıdığı, koşarakkiliseye doğru yönelttiği bu uzunhatılın, bin bir ayaklı bir canavarınbaşı önünde, taştan bir devesaldırdığını görür gibi oluyordu.

Hatılın çarpmasıyla, yarımadeni kapı muazzam bir tef sesiçıkardı. Çatlamadı; ama bütünkatedral ürperdi; yapının derinkovuklarının homurdandığı duyuldu.Tam o sırada, bir iri taş yağmuru

Page 2246: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

cephenin tepesinden saldıranlarınüzerine yağmaya başladı.

Jehan, "Hay aksi şeytan!" diyebağırdı, "yoksa şimdi de kulelerparmaklıklarını tepemize misilkeliyor, nedir?"

Ne var ki, herkes bir kere hızınıalmıştı, Metelik Kralı hepsine örnekoluyordu, bu hiç kuşkusuz kendinisavunan piskoposun direnişiydi,berikiler de kapıyı, sağda soldabaşları yaran, kafataslarını çatlatantaşlara aldırış etmeden, daha büyük

Page 2247: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir hırsla dövüyorlardı.

Bütün taşların teker tekerdüşmesi dikkat çekiciydi, doğrusuya; birer birer, ama hiç aralıksızbirbiri peşinden geliyorlardı.Külhanbeyleri bunların çarpışınıikişer ikişer duyuyorlardı; birinibacaklarında, öbürünü debaşlarında. Hedefini bulmayan taşpek azdı. Artık iyice öfkelendikleriiçin durmadan yenilenensaldırganların ayaklarının altındadaha şimdiden, kan kaybeden,

Page 2248: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çırpınan geniş bir ölü ve yaralıtabakası oluşmuştu bile. Uzun kalas,bir çan tokmağı gibi düzenliaralıklarla kapıyı dövmeye, taşlarda yağmaya devam ediyordu.

Okuyucu hiç kuşkusuz,serserileri çılgına çeviren bubeklenmedik direnişinQuasimodo'dan geldiğini anlamaktagüçlük çekmemiştir. Kötü bir taliheseri olarak, zavallı sağıra rastlantıda yardım etmişti. Quasimodokulelerin arasından sahanlığa

Page 2249: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

indiğinde, kafasındaki düşüncelerkarmakarışıktı. Birkaç dakika,deliler gibi, gidip gelmiş, kiliseyesaldırmaya hazır olan serserilerinyoğun kalabalığını yukarıdangörünce, Tanrı'ya ya da şeytana,Çingene kızını kurtarması içinyalvararak uzun galeride koşupdurmuştu. Güney kulesine çıkıptehlike çanı çalmak aklına gelmişti;ama kendisi büyük çanı dahayerinden oynatmaya, Marie'nin kalınsesi tek bir gürültü çıkarmayakalkmadan, berikiler kilisenin

Page 2250: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kapısını on kez deviremezler miydi?Bu, tam da savaşçıların çilingiraletleriyle kapıya doğruilerledikleri andı. Ne yapmalıydı?

Quasimodo, birdenbire,duvarcıların bütün gün güneydekikulenin duvarım, çatısını, damınıonarmak için çalışmış olduklarınıanımsadı. Ansızın kafasında şimşekçakar gibi oldu. Duvar taştanörülmüştü, dam kurşundu, çatı datahtadandı. Bu muazzam çatıöylesine tıkışıktı ki, ona "orman"

Page 2251: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adını vermişlerdi.

Quasimodo hemen o kuleyekoştu. Alt odalar gerçekten demalzeme doluydu. Yığınlarla taş,tomarlarla kurşun levha, destelerlehatıl, testereyle yarılmış sağlamkirişler, yığınlarla moloz vardı.Eksiksiz bir cephanelik.

Vakit daralıyordu. Aşağıdakıskaçlar, çekiçler çalışıpduruyordu. Tehlike duygusunun onkatma çıkardığı bir güçle,Quasimodo hatıllardan birini, en

Page 2252: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağırını ve en uzununu kaldırdı,yuvarlak bir çatı penceresindendışarı çıkardı; sonra da kulenindışından yakalayarak, sahanlığınçevresindeki parmaklığın köşesinekaydırdı ve boşluğa bırakıverdi.Muazzam kalas, yüz altmış ayakyükseklikten düşünce, duvarıkazıyarak, kabartmaları kırarak,havada tek başına bir değirmenkanadı gibi, kendi üzerinde birçokdefa döndü. En sonunda yere ulaştı,korkunç çığlıklar yükseldi, karahatıl taşların üzerinde zıplarken

Page 2253: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sıçrayan bir yılana benziyordu.

Quasimodo kalasın düşmesiyleserserilerin bir çocuk soluğuylasavrulan kül gibi dört bir yanakaçıştıklarını gördü. Onlarındehşete düşmelerinden yararlandıve berikiler gökten düşen topuzaboşinanlı bakışlarını diktikleri vekapıdaki taştan ermişleri oklar,domuz saçmaları yağdırarak körederken, Quasimodo sessiz sedasız,hatılın fırlatılmış olduğuparmaklığın kenarına molozları,

Page 2254: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

taşlan, duvar taşlarını, duvarcılarınaraç gereç çantalarına kadar herşeyi yığıyordu.

Böylece, onlar büyük kapıyıdövmeye başlar başlamaz, taş,toprak, sıva yağmuru da yağmayabaşladı; sanki kilise kendiliğindenkafalarına yıkılıyormuş gibi geldiadamlara.

Quasimodo'yu o sırada birgören olsaydı ürkerdi. Parmaklığınüzerine yığdıklarından başka ayrıcasahanlığa da bir küme taş yığmıştı.

Page 2255: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dış kenara toplanan duvar taşlarıtükenince kümeden almaya başladı.İnanılmaz bir aceleyle eğiliyor,doğruluyor, yeniden eğiliyor,doğruluyordu. O kocaman cüce başıparmaklığın üzerinden aşağısarkıyor, sonra iri bir taşdüşüyordu; derken bir başkası,ardından gene bir başkası. Aradasırada güzel bir taşı bakışıylaizliyor, taş aşağıda birini güzelceöldürdüğü vakit de, "Hıh!" diyordu.

Bununla birlikte, dilenci

Page 2256: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

serseriler gene de umutlarınıkesmiyorlardı. Şimdiye kadarüzerinde inatla uğraştıkları kapı,meşe koçbaşının yüz adamıngücüyle çarpılan ağırlığı altında,yirmi defadan fazla titremişti.Tahtalar çatırdıyor, oyma işleriparçalanıyor, her sarsılışta rezelersıçrayarak yuvalarından oynuyordu;padavralar yerinden çıkıyordu;tahta, ezilmiş un gibi demirkabartmalar arasından dökülüyordu.Quasimodo'nun yararına, bereketversin ki, kapıda tahtadan çok demir

Page 2257: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vardı.

Yine de, Quasimodo büyükkapının sarsıldığını hissediyordu.Kulakları işitmiyorsa da, herkoçbaşı vuruşu hem kiliseninmahzenlerinde, hem de onunyüreğinin ta derinlerindeyankılanıyordu. Zafer sevinci veöfkeyle dolu serserilerinkapkaranlık cepheye doğruyumruklarını salladıklarını tayukarıdan görüyordu; Çingenekızıyla kendi hesabına, başı

Page 2258: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üzerinden yığın yığın uçup kaçışanbaykuşların kanatlarına hasetediyordu.

Taş, toprak ve moloz yağmurusaldırganları püskürtmeye yeterlideğildi.

Bu şiddetli kaygı anında,külhanbeylerini ezip gözaçtırmadığı parmaklığın birazaşağısında, hemen büyük kapınınüzerinde, taştan uzun iki su oluğugözüne çarptı. Olukların iç ağzısahanlığın taş döşemesine

Page 2259: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulaşıyordu. Aklına hemen o anda birşey geldi. Koştu, odasından çalıçırpı demeti getirdi, demetlerdenbirinin üzerine bir sürü tahtadestesi, bir yığın kurşun tomarıyerleştirdi. Bunlar şimdiye kadarkullanmadığı yeni bir cephaneydi.Bu iki odun yığınını her iki oluğundelikleri önüne iyice yerleştirdiktensonra, feneriyle tutuşturdu.

Bu sırada, serseriler, artıkbaşlarına taş yağmadığı için, yukarıbakmaktan vazgeçmişlerdi.

Page 2260: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yuvasındaki bir yaban domuzunuzorlayan bir av köpeği sürüsü gibi,soluk soluğa kalan haydutlar,koçbaşının vuruşlarıyla biçiminiiyice yitiren, ama gene de ayaktadurabilen kapının çevresine,gürültüyle toplanıyorlardı.Heyecanla titreyerek, büyük vuruşu,kapıyı delecek vuruşu bekliyorlardı.Kapı açılınca, içeriye, üç yüz yılınservetinin gelip yığıldığı geniş depoolan görkemli zengin katedrale ilksaldıranlar arasında bulunmak içinelden geldiği kadar yakında

Page 2261: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunmak isteyen isteyeneydi.Sevinç ve iştah çığlıklarıyla, güzelgümüş haçları, altın sırma işlemelikumaştan değerli papaz kaftanlarını,altın yaldızlı gümüşten güzelgömütleri, koro yerinin büyükzenginliklerini, göz kamaştırıcıyontuları, şamdanlarda pırıl pırılparlayan Noel'leri, güneşteışıldayan Paskalya'ları;sandukaların, şamdanların, ayinekmeği kaplarının, kutsal eşyadolaplarının, kutsal emanetmahfazalarının mihrapları bir altın

Page 2262: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve elmas tabakasıyla kabarttığıbütün o parlak törenleri birbirlerineanımsatıyorlardı. Hiç kuşkusuz, şumuhteşem anda, cüzzamlılar,hastalıklılar, ailece dilenenler,ahlâksızlar, Çingene kızınınkurtarılmasından çok, Notre-Dame'ın yağmalanmasınıdüşünüyorlardı; hatta pek çoğu içinEsmeralda'nın sadece bir bahaneolduğuna rahatlıkla inanırız, eğerhırsızların bir bahaneyegereksinmeleri olsaydı.

Page 2263: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Birdenbire, her birinin kesinvuruşu bütün gücüyle indirebilmekiçin soluğunu tutup, kaslarınısertleştirerek koçbaşının çevresindeson bir çaba göstermek amacıylatoplanıp bir araya geldikleri sırada,aralarından, daha önce kocamanhatılın altında kopup gene oradasönen çığlıktan daha da korkunç birçığlık yükseldi. Bağırmayanlar, hâlâhayatta olanlar baktılar: Yapınıntepesinden kalabalığın en yoğunyerine iki oluk halinde erimişkurşun akıyordu. Bu insan denizi,

Page 2264: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düştüğü iki yerde, sıcak suyun kardayaptığı gibi, kalabalık içindekapkara ve dumanı tüten iki çukurmeydana getiren erimiş madenaltında çökmüştü. Orada yarı kömürhaline gelmiş, acıdan böğürerek cançekişenlerin kımıldadığıgörülüyordu. Bu iki belli başlıakıntının çevresinde, o korkunçyağmurun saldırganların üzerineserpilen, alevden burgular gibikafataslarına giren damlaları vardı.Sefilleri bin bir dolu tanesiyle delipgeçen ezici bir ateşti bu.

Page 2265: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bağırışmalar, çığlıklar yürekparalayıcıydı. Kalası ölülerinüzerine atarak, en gözüpekleri de enkorkakları gibi karmakarışık, itişipkakışarak kaçtılar ve kiliseninavlusu ikinci kez boşaldı.

Bütün gözler kilisenin tepesinedoğru kalkmıştı. Gördüklerikorkunç, olağanüstü bir şeydi: Enyüksek galerinin tepesinde, ortadakigül biçimi pencereden daha dayüksekte, iki çan kulesinin arasındakıvılcım çevrintileriyle yükselen

Page 2266: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyük bir alev, rüzgârın zamanzaman bir parçasını dumanlabirlikte alıp götürdüğü düzensiz veşiddetli koskocaman bir alev vardı.Bu alevin altında, kor halindekiyoncalarla süslü karanlıkparmaklığın yanında, canavar ağzıbiçimindeki iki su oluğu durmadan,cephenin aşağısındaki karanlıklarüzerinde gümüş yaldızlı akıntısınıbelirten bu yakıcı yağmurukusuyordu. Yere yaklaştıkça erimişiki kurşun akıntısı, bahçe kovasınınbin bir deliğinden fışkıran su gibi,

Page 2267: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir demet halinde genişliyordu.Alevin üzerinde, her biri açık vebelirli iki cephesi görünen –birikara, biri kıpkırmızı– muazzamkuleler, gökyüzüne kadar uzattıklarıgölgenin bütün sonsuzluğuyla dahada büyük görünüyordu. Bunlarınsayısız şeytan ve ejderha oymalarıüzünçlü bir hal alıyordu. Alevinkaygı verici aydınlıkları onlarıinsanın gözüne kımıldarmış gibigösteriyordu. Gülüyormuş gibi birhali olan yedi başlı yılanlar,şapırtısı duyulduğu sanılan canavar

Page 2268: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağızlı su olukları, ateşe üfleyensemenderler, dumanın içindeaksıran canavarlar vardı. Ve bualevle, bu gürültüyle taşuykularından böylesine uyandırılanbütün bu canavarlar arasında,yürüyen bir şamdanın önündengeçen bir yarasa gibi, arada sıradayakıcı ateşin önünden geçtiğigörülen bir canavar daha vardı.

Hiç kuşkusuz bu garip fener,uzaklarda, Bicetre Tepeleri'ninoduncusunu uyandıracaktı. Adam

Page 2269: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Notre-Dame'ın çan kulelerinin odev boyutlu gölgesinin fundalarüzerinde sallandığını görüncebesbelli dehşete düşecekti.

Serseriler arasında bir korkusessizliği oldu. O sırada da sadecemanastır hücrelerinde kapalı kalanve yanan bir ahırdaki atlardan dahada kaygılı olan keşişlerin korku veimdat çığlıkları; çabucak açılıpçabucak kapanan pencerelerinkaçamaklı sesleri; can çekişenlerinson hırıltıları; evlerin ve Belediye

Page 2270: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hastanesi Hotel-Dieu'nün gürültülüpatırtısı; alevin içindeki rüzgâr vekurşun yağmurunun kaldırımdakisürekli çıtırtısı duyuldu.

Bu sırada üst düzeydekiserseriler Gondelaurier Konağı'nınkapı boşluğuna çekilmişler,tartışıyorlardı. Çingene Dükü birbinek taşının üzerine oturmuş, düşevrenlerini andıran ateşin yerden ikiyüz ayak yukarıda, havalardaparıldayışım âdeta dinsel birkorkuyla seyrediyordu. Clopin

Page 2271: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Trouillefou öfkeden o iriyumruklarım kemiriyordu. Ağzınıniçinden:

"İçeri girmek olanaksız!" diyemırıldandı.

Yaşlı çingene Mathias HungadiSpicali:

"Eski bir perili kilise!" diyehomurdanıyordu.

Savaşa katılmış olan saçı sakalıağarmış bir sinsi söze karışarak:

Page 2272: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Papa'nın bıyıklarına yeminederim ki, Lectoure'un tepemazgallarından daha iyi kafanızaerimiş kurşun tüküren kilise oluklarıbunlar!" dedi.

Çingene Dükü, "Ateşin önündengidip gelen şu iblisi görüyormusunuz?" diye haykırıyordu.

Clopin, "Kahretsin," dedi,"lanet olasıca çancı o!Quasimodo'nun ta kendisi!"

Yaşlı çingene başını sallıyordu:

Page 2273: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ben de size diyorum ki, okalelerin iblisi, büyük MarkiSabnac'ın ruhudur o. Aslan başlı,silahlı bir asker şeklindedir. Kimizaman da iğrenç bir ata biner.İnsanları taş haline sokar, onlarlakuleler inşa eder. Elli alaya komutaeder. Bu ta kendisi! Onu tanıdım.Arada sırada Türkler gibi, altınsırmalarla işlenmiş güzel bir kaftangiyer."

Clopin, "Bellevigne de l'Etoilenerede, kuzum?" diye sordu.

Page 2274: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dilenci kadınlardan biri,"Öldü," dedi.

Kızıl Andry aptal aptal gülerek:

"Notre-Dame, Hotel-Dieu'ye işgönderiyor!" diyordu.

Metelik Kralı ayağını yerevurarak:

"Şu kapıyı zorlamanın çaresiyok mu allaseniz?" diye haykırdı.

Çingene Dükü üzüntüyle ona,

Page 2275: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

fosforlu iki uzun şerit gibi kapkaracepheyi durmadan çizen iki kaynarkurşun deresini gösterdi. Sonra daiçini çekerek:

"Böyle kendi kendini savunankiliseler görülmüştür," dedi."Konstantinopolis'teki Ayasofya,bundan tam kırk yıl önce, onunbaşları demek olan kubbelerinisilkeleyerek Muhammed'in hilaliniart arda üç kez yere attı. Bu kiliseyiinşa eden Guillaume de Paris birbüyücüydü."

Page 2276: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Clopin, "Kovulmuş uşaklar gibiböyle başımız önde çekilip gidecekmiyiz yoksa?" dedi. "Başlıklıkurtların yarın asacakları kızkardeşimizi burada mıbırakacağız?"

Ne yazık ki adınıöğrenemediğimiz bir serseri de:

"Ya o arabalar dolusu altınbulunan kutsal eşya dairesi?" diyeekledi.

Trouillefou, "Tüh! Yazıklar

Page 2277: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olsun!" diye bağırdı.

Deminki serseri, "Bir kez dahadeneyelim!" dedi.

Mathias Hungadi başını salladı:

"Kapıdan giremeyiz. Yaşlıperinin zırhındaki kusuru, zayıfnoktayı bulmak gerek. Bir delik,gizli bir yol, herhangi bir ek yeri, nebileyim!"

Clopin birden haykırdı:"Benimle gelen var mı? Kapıya

Page 2278: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gidiyorum gene. Sahi, dedim deaklıma geldi, tepeden tırnağasilahlanan küçük öğrenci Jehannerelerde, kuzum?"

Birisi, "Hiç kuşkusuz ölmüştür,"dedi. "Artık güldüğü duyulmuyor."

Metelik Kralı kaşlarını çattı:

"Vah! vah! Çok yazık oldu.Bütün o demirlerin altındakahraman bir yürek vardı. Peki, yaüstat Pierre Gringoire ne oldu?"

Page 2279: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kızıl Andry, "Komutan Clopin,"dedi, "biz daha Pont-aux-Changeurs'e gelmemiştik ki osıvışıp kaçtı."

Clopin ayağını yere vurdu:

"Kahretsin, şeytan kafalı herif!Bizi buraya o itti, sonra da tam işinortasında bizi bırakıp savuştu haa!Başına terlik giymiş, korkakgeveze!"

Parvis Sokağı'na doğru bakanKızıl Andry:

Page 2280: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Komutan Clopin, işte küçüköğrenci!" diye bağırdı.

Clopin, "Plüton'a[168] şükürlerolsun!" dedi. "Evet ama, nedir opeşinden sürüklediği şeytankuyruğu?"

Bu, gerçekten de, Jehan'dı. Biryandan ağır savaşçı giysilerinin,öbür yandan taşlar üzerindekahramanca sürüklediği uzun birmerdivenin elverdiği oranda hızlıkoşuyordu; boyundan yirmi kez daha

Page 2281: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

uzun bir otu çekiştiren birkarıncadan daha da soluk soluğakalmıştı.

"Zafer! Te Deum.[169] İşte sizeSaint-Landry Limanı'ndaki gemiboşaltıcılarının merdiveni!" diyehaykırıyordu.

Clopin ona yaklaştı:

"Çocuk! Bu merdivenle neyapmak istiyorsun sen?"

Jehan soluk soluğa:

Page 2282: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Oh, neyse! Onu ele geçirdim,"dedi. "Nerede olduğunu biliyordum.Kaymakam'ın evinde, sundurmanınaltında duruyordu. Orada tanıdığımbir kız var, beni Cupido[170] kadaryakışıklı bulur. Merdiveni elegeçirmek için ondan yararlandım.Ve merdiveni elde ettim işte!Zavallı kız, sırtında sadecegecelikle gelip bana kapıyı açtı."

Clopin, "Hepsi iyi hoş da, bumerdiveni ne yapacaksın?" diyesordu.

Page 2283: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehan adama muzip, bilgiç birtavırla baktı ve parmaklarınışaklattı. O anda, bu küçük öğrencigerçekten de yüceydi. Başında,ejder biçimi sorguçlarıyla düşmanıdehşete salan XV. yüzyılın okabartmalı miğferlerinden birivardı. On tane demir gagayla dikendiken duran bu miğfer sayesindeJehan, Homeros'un destanındakiNestor'un gemisinin, şu korkunç"dekembolos"[171] niteliğiylerekabet edebilirdi.

Page 2284: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Merdiveni ne mi yapacağım,yüce Metelik Kralı? Şurada, üçkapının üzerindeki şu aptal suratlıyontu dizisini görüyor musunuz?"

"Evet. Eee, n'olmuş onlara?"

"İşte orası Fransa krallarınıngalerisidir."

Clopin, "Bundan bana ne?"dedi.

"Hele bekleyin biraz! Ogalerinin ucunda sadece bir kapı

Page 2285: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

koluyla kapanan bir kapı var. Bumerdivenle oraya çıkarsam,kilisenin içinde olurum."

"Çocuk, bırak da ilk bençıkayım."

"Yoo, hayır arkadaş, merdivenbenim. Gelin, siz de ikinciolursunuz."

Suratsız Clopin, "Hay seniBelzebuth paralasın, e mi!" dedi."Ben kimsenin arkasında olmakistemem, anlaşıldı mı!"

Page 2286: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Öyleyse, Clopin, sen dekendine bir merdiven ara!"

Ve bunu dedikten sonra, Jehanmerdiveni sürükleyerek ve biryandan da:

"Benimle gelin, çocuklar!" diyebağırarak alanda koşmaya başladı.

Kaşla göz arasında, hemen biranda merdiven doğrultuldu, yankapılardan birinin üzerindeki altgalerinin parmaklığına dayandı.Serseriler kalabalığı büyük sevinç

Page 2287: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çığlıkları atarak, oraya çıkmak içinmerdivenin dibine yığıldı. Ama,Jehan hakkını korudu, ilk olarakayağını basamaklara o koydu.Mesafe oldukça uzundu. Fransakrallarının galerisi bugünkaldırımdan yaklaşık altmış ayakkadar bir yüksekliktedir. Odönemde, kapının on bir basamağıonu daha da yükseltiyordu. Jehanağır zırhıyla epeyce zorluğauğradığı için yavaş yavaş çıkıyordu.Bir eliyle basamağı, öbür eliyleokunu tutuyordu. Merdivenin

Page 2288: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ortasına gelince, kilisemerdivenlerini dolduran ölmüşzavallı külhanbeylerin cesetlerineüzgün üzgün bir göz attı.

"Çok yazık!" dedi. "İşte İliadaDestanı'nın beşinci şarkısına yaraşırbir ceset yığını!"

Sonra gene çıkmayı sürdürdü.Serseriler de peşinden geliyorlardı.Her basamakta onlardan bir tanevardı. Karanlıkta bu zırhlı sırtlarçizgisinin dalgalanarak çıktığınıgören, kilisenin üzerinde dikilmiş,

Page 2289: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çelik pullu bir yılan sanırdı. Yılanınbaşını oluşturan ve ıslık çalan Jehandüşlemi tamamlıyordu.

Öğrenci en sonunda galerininbalkonuna ulaştı ve bütün serseritopluluğunun alkışları altındaoldukça çevik bir zıplayışlaüzerinden atladı. Böylece kaleyi elegeçirince bir sevinç çığlığı kopardıve birdenbire âdeta taş kesilerekzırp diye durdu. Bir kral yontusununarkasında, karanlıklar içinegizlenmiş, gözünden kıvılcımlar

Page 2290: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saçılan Quasimodo'yu görmüştü.

İkinci bir saldırganın galeriyeadım atmasına vakit kalmadan,korkunç kambur merdivenin başınaatladı, bir tek sözcük söylemedenmerdivenin iki ucunu da güçlüelleriyle yakaladı, dayandığı yerdenkopardı, duvardan uzaklaştırdı,dehşet çığlıkları arasında,yukarıdan aşağı serserilerle dolu buuzun ve esnek merdiveni bir süresalladı, sonra da, birdenbireinsanüstü bir güçle, bu insan

Page 2291: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

salkımını alana attı. En gözüpekolanların bile heyecanla titredikleribir an oldu. Arkaya doğru itilenmerdiven, bir süre dimdik, ayakta,sanki duraksarmış gibi durdu; sonrasallandı, ardından da birdenbire,yarı çapı seksen ayak olan korkunçbir çember çizerek, zincirleri kopanbir iner-kalkar köprüden dahabüyük bir hızla, basamaklarındakihaydut yüküyle birlikte sokağıntaşları üzerine devrildi. Küfürlerlekarışık muazzam bir lanet haykırışıyükseldi, sonra hepsi yitip bitti,

Page 2292: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bahtsız birkaç sakat sürünerekölüler yığınının altından kendilerinikurtardı.

Saldıranlar arasında, ilk zaferçığlıklarından sonra, bir acı ve öfkeuğultusu yükseldi. Hiç istifinibozmayan, kılı bile kıpırdamayanQuasimodo dirsekleri parmaklığınüzerine dayalı, bakıyordu.Penceresinden bakan uzun saçlıyaşlı bir krala benziyordu.

Jehan Frollo çok tehlikeli birdurumdaydı. Galeride, seksen ayak

Page 2293: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yükseklikteki dikey bir duvarlaarkadaşlarından ayrılmış, korkunçkilise çancısıyla tek başına kalmıştı.Quasimodo merdivenle uğraşırken,öğrenci açık bulacağını sandığı gizligeçide koşmuştu. Oysa umduğu gibideğildi. Sağır, galeriye girince,arkasından orayı kapatmıştı. Bununüzerine Jehan, soluk bile almayacesaret edemeden, taştan bir kralınarkasına gizlendi ve tıpkı, birhayvanat bahçesi bekçisininkarısıyla dostluk kurup da bir akşambuluşmaya giderken, tırmandığı

Page 2294: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duvarı şaşıran ve birdenbire birbeyaz ayıyla başbaşa kalan şu adamgibi, o canavar kambura ürkekbakışlarla, gözlerini kırpmadanbakıyordu.

Kambur önceleri ona pek dikkatetmedi; ama en sonunda başınıdöndürdü ve birdenbire doğruldu.Öğrenciyi görüvermişti.

Jehan şiddetli bir saldırıyahazırlanmıştı; ama sağır hiçkımıldamadı; sadece öğrenciyedoğru dönmüş ona bakıyordu.

Page 2295: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jehan kambura, "Hey, hey! O tekve üzüntülü gözünle ne bakıpduruyorsun öyle?" diye seslendi.

Böyle derken genç adam biryandan da sinsi sinsi yaylı okunuhazırlıyordu.

"Quasimodo! Senin takma adınıdeğiştireceğim. Bundan sonra kördiyeceğiz sana!" diye bağırdı.

Ok yaydan çıktı. Tüylü demir okıslık çalarak gitti kamburun solkoluna saplandı. Kral Pharamond

Page 2296: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir sıyrıktan nasıl ürkmezse,Quasimodo da bundan hiç heyecanduymadı. Elini oka götürdü, çekipkolundan çıkardı ve sakin sakin, okocaman dizinin üzerinde kırdı.Sonra, iki parçayı yere atmadı dadüşürdü. Ama, Jehan'ın ikinci birdefa nişan almasına vakitbırakmadı. Oku kırdıktan sonra,Quasimodo gürültüyle soludu, birçekirge gibi sıçradı ve öğrencininüzerine atıldı. Jehan'ın zırhıduvarda yamyassı oluverdi.

Page 2297: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

O zaman, meşalelerin dışarıdanvuran ışığının dalgalandığı bualacakaranlıkta korkunç bir şey farkedildi.

Quasimodo sol eliyle, artıkmahvolduğunu anladığından hiççırpınmayan Jehan'ı iki kolundanyakaladı. Sağ eliyle, sessizce,uğursuz bir yavaşlıkla onun zırhınınbütün parçalarını, kılıcı, kamaları,miğferi, zırhı, kol zırhlarını tekerteker çıkardı. Ceviz ayıklayan birmaymun gibiydi tıpkı. Quasimodo

Page 2298: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öğrencinin demir kabuğunu parçaparça ayaklarının dibine atıyordu.

Jehan bu korkunç ellerinarasında kendini silahsız, soyulmuş,zayıf ve çıplak görünce bu sağırlakonuşmaya çalışmadı; onun yüzünekarşı arsız arsız gülmeye ve on altıyaşındaki bir çocuğun korkusuztasasızlığıyla o dönemde pek tutulanbir türküyü söylemeye başladı:

Cambrai kenti,Pek süslü giyinmiş,Marafin soydu onu...

Page 2299: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Öğrenci türküsünütamamlayamadı. Quasimodo'nungalerinin parmaklıklı küpeştesindeayakta durduğunu gördüler,öğrenciyi bir eliyle ayaklarındantutmuş, boşlukta savura savuradöndürüyordu. Sonra bir duvaraçarpan bir kemik kutusunun sesi gibibir ses duyuldu ve yolunun üçtebirinde yapının bir çıkıntısındaduran bir şeyin düştüğünü gördüler.İki büklüm olmuş, belkemiğikırılmış, kafatası patlamış, ölü birvücuttu bu. Oraya asılıp kalmış.

Page 2300: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Serseriler arasında bir dehşetçığlığı yükseldi. Clopin:

"Öç alalım!" diye bağırdı.

Kalabalık yanıt verdi.

"Yağma edelim! Saldırın!Saldırın!"

O zaman, içine her dilin, herdiyeleğin, her ağızın karıştığımuazzam bir haykırış duyuldu.Zavallı öğrencinin ölümü bukalabalığa öfkeli bir azgınlık

Page 2301: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vermişti. Bu kadar uzun bir zaman,bir kambur yüzünden, bir kiliseninönünde başarısızlığa uğratılmışolmanın öfkesi, utancı hepsinisarmıştı. İyice kabaran öfkemerdivenler buldu, meşaleleriçoğalttı, birkaç dakika sonra daQuasimodo bu korkunç kalabalığınNotre-Dame'ın her yanından birdensaldırıya geçtiğini gördü ve çılgınadöndü. Merdivenleri olmayanlardüğümlü iplere, düğümlü ipleriolmayanlar da oymalarınkabartmalarına tırmanıyorlar,

Page 2302: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birbirlerinin yırtık pırtık giysilerineasılıyorlardı. Bu korkunç suratlarınyükselişine karşı durmanın hiçbiryolu yoktu. Öfke bu yırtıcı, yabanılyüzleri parlatıyordu; topraklarabulanmış alınlarından şakır şakır terakıyordu; gözleri çakmak çakmakyanıyordu. Bütün bu yüzburuşturmalar, bütün bu çirkinliklerQuasimodo'yu dört bir yandankuşatıyordu. Sanki bir başka kiliseNotre-Dame'a saldırmak içincanavarlarını, buldoklarını, dişgıcırdatan efsanevi hayvanlarını,

Page 2303: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iblislerini, en korkunç, en inanılmazyontularını, kabartmalarınıgöndermişti. Cephenin taşcanavarları üzerinde canlı bircanavar tabakası varmış gibiydiâdeta.

Bu arada, alan binlercemeşaleyle aydınlanmıştı. O zamanakadar karanlıklara gömülmüş olanbu düzensiz sahne birdenbire bolışıkla parıl parıl aydınlanmıştı.Kilisenin avlusu parlıyor,gökyüzüne ışıklar fırlatıyordu.

Page 2304: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tepedeki sahanlıkta tutuşturulanodunlar hâlâ yanıyor, uzaktan uzağabütün kenti aydınlatıyordu. İki çankulesinin uzakta Paris damlarınınüzerine yayılan muazzam karaltısıbu aydınlık içinde geniş bir gölgeyırtmacı oluşturuyordu. Kentheyecana düşmüş gibiydi. Uzaktakitehlike çanları yakınıp duruyordu.Serseriler avaz avaz bağırıyorlar,soluyorlar, küfür ediyorlar,tırmanıyorlardı. Quasimodo dabunca düşman karşısında güçsüz,Çingene kızı için korkuyordu;

Page 2305: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunduğu galeriye gitgide daha çokyaklaşan öfkeli korkunç yüzlerigördükçe Tanrı'dan bir mucizeyaratmasını diliyor, umutsuzluklakıvranıyordu.

Page 2306: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VFransa Kralı B. Louis'ninDualarını Okuduğu Sakin

Yer

Quasimodo'nun, çan kulesinintepesinden Paris'i araştırırken,serserileri ayrımsamadan önce,yalnız parlayan bir tek ışıkgördüğünü, onun da Saint-AntoineKapısı'ndan yana, yüksek, koyu renkbir yapının en üst katında birpencerede ışıldadığını okuyucu

Page 2307: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belki de unutmamıştır. İşte o yapıBastille'di, o ışık da Xl. Louis'ninşamdanı.

Gerçekten de, kral XI. Louis ikigünden beri Paris'te bulunuyordu.İki gün sonra da Montilz-les-ToursKalesi'ne dönecekti. Paris'te,çevresinde yeteri kadar gizli tuzak,darağacı, İskoçyalı yaylı okçularbulamadığı için bu iyi yürekli safkente ancak pek seyrek gelir ve pekkısa kalırdı.

O gün Bastille'de yatmaya

Page 2308: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelmişti. Louvre Sarayı'nda, on ikikocaman hayvan ve on üç de büyükpeygamberle süslü büyük ocağıyla,on ikiye on bir ayak boyutundakikoskocaman yatağıyla yaklaşık onaon metre karelik o büyük yatakodasından hiç mi hiçhoşlanmıyordu. Bütün bubüyüklükler içinde yitiyordu. Ortahalli yaradılıştaki bu kral küçük birodacıkla, sade yataklı Bastille'iyeğliyordu. Sonra da BastilleLouvre Sarayı'ndan daha güçlüydü.

Page 2309: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral'ın ünlü devlethapishanesinde kendisine ayırdığıbu odacık gene de epeyce genişti;bir burcun içinde bulunan küçük birkulenin bütün en üst katınıkaplıyordu. Tabanı parlak hasırkaplı, tavan kirişleri yaldızlıkalaydan zambak çiçekleriylesüslenmiş, duvarlarla kirişaralarına beyaz kalaydan çiçeklerserpiştirilmiş ve çeşitli renklerkarıştırılarak elde edilen güzel biraçık yeşile boyanmış, üzerine beyazkalaydan minicik güller serpilmiş

Page 2310: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değerli tahtalarla kaplı yuvarlak birodaydı bu.

Odada bir tek pencere vardı.Pirinç tellerle ve demir çubuklarlakafeslenmiş, bir levhası tam yirmiiki mangıra mal olmuş, kral ilekraliçenin armalarıyla süslü renklicamlarla kapatılmış upuzun birpencereydi bu.

Odanın bir tek girişi vardı.Basık kemerli, içten bir duvarhalısıyla kaplı, dışarıdan da, yüzelli yıl önceki eski evlerde hâlâ pek

Page 2311: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bol görülen, garip şekilde işlenmişince doğramacılık ürünü o İrlandatahtasından meydana getirilenrevaklardan biriyle süslenmiş,modern bir kapıydı. Bu konudaSauval üzülerek, "Bulunduklarıyerleri biçimsizleştirip bozmalarınakarşın yaşlılarımız bunları aslaelden çıkarmak istemezler veherkese karşın onları koruyupsaklarlar," diyor.

Bu odada alışılmış eveşyalarından hiçbiri yoktu; ne sıra

Page 2312: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vardı, ne peyke, ne sehpa, ne sandıkbiçimi alelade iskemle, ne de tanesidört mangıra satılan, ayaklar veayak aralarıyla desteklenen ogüzelim iskemleler. Orada ola ola,sadece açılır kapanır son derecegörkemli, kollu bir sandalye vardı:Bunun tahtası kırmızı zemin üzerinegüllerle boyanmıştı, oturacak yeriuzun ipek saçaklarla süslü, binlercealtın çiviyle çakılmış kızıl Kordobaderisindendi. Bu sandalyenin tekoluşu odada sadece bir kişininoturma yetkisine sahip olduğunu

Page 2313: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gösteriyordu. Sandalyenin yanındave pencerenin pek yakınında,üzerinde kuş şekilleri bulunan birhalıyla kaplı bir masa vardı. Bumasanın üzerinde mürekkeplekeleriyle dolu bir hokka, birkaçparşömen kâğıdı, birkaç yazı tüyüile kalemle işlenmiş gümüşten birsu kupası duruyordu. Biraz dahauzakta, küçük bir ayak tandırı, kızılkadife kaplı, altın çıkıntılarla süslüiki dua iskemlesi görülüyordu. Endipte de pulsuz, dantelsiz, sadesaçaklı, sarılı-narçiçeği kırmızılı

Page 2314: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Şam kumaşı kaplı basit bir karyola.XI. Louis'nin uykusunu ya dauykusuzluğunu sırtladığı için ünkazanan bu karyola bundan ikiyüzyıl önce bir hükümet üyesininevinde hâlâ görülebiliyordu;Cyrus'te Arricidie ya da CanlıAhlâk adı altında ünlü olan yaşlıBn. Pilou da bu karyolayı işte oradagörmüştü.

"Fransa kralı B. Louis'nindualarını okuduğu sakin köşe" adıverilen oda işte böyle bir yerdi.

Page 2315: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Okuyucuyu oradan içerisoktuğumuzda bu sakin köşe epeycekaranlıktı. Ateş söndür çanı bir saatönce çalmıştı. Gece olmuştu. Odadaçeşitli biçimde toplanmış olan beşkişiyi aydınlatmak için masanınüzerine bırakılan titrek bir mumdanbaşka bir şey yoktu.

Işığın aydınlattığı ilk kimse,gümüş simlerle çizgili lâl rengi kısabir pantolon ve setre, en üzerine dekalın şeritlerle süslü, siyalı nakışlıaltın sansı çuhadan geniş kollu bir

Page 2316: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

üstlükle, pek şahane giysili birsoylu kişiydi. Üzerinde ışığın binbir meneviş çizerek oynaştığı bugörkemli giysinin her kıvrımı alevleparlatılmışa benziyordu. Bunu giyenadamın göğsünde canlı renklerlearması işlenmişti: Sivri bir şeritleyürür halde gösterilen bir alageyik.Arma sağında bir zeytin dalına,solunda da bir geyik boynuzunayaslanıyordu. Bu adam beline, birsavaş tulgası biçiminde işlenmiş,üzerinde kontluk tacı bulunan,gümüş kabzalı pek değerli bir

Page 2317: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hançer takmıştı. Adamın kötü birhavası, kibirli bir yüzü vardı, başıhep yukarıdaydı. İlk bakıştayüzünden küstahlık, ikinci bakıştahilekârlık okunuyordu.

Baş açık, elinde uzun bir yafta,kollu sandalyenin arkasında ayaktaduruyordu. Bu sandalyede bedenisevimsiz, çirkin bir biçimde ikibüklüm olmuş dizleri birbirininüzerine binmiş, dirseği masayadayalı, son derece kötü giyimlibirisi oturuyordu. Gerçekten de,

Page 2318: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görkemli Kordoba derisisandalyenin üzerinde, dizleribirbirine bitişik, ayaklarıbirbirinden uzak, çarpık bacaklı,siyah bir yün örgüsü giymiş sıskaiki but, tüyden çok derisi görünenkürkle süslü kaba yünlüden birpelerine sarınmış bir gövdeyigözünüzün önüne getirin hele; ensonunda da, hepsine tüy diken,üzerinde kurşundan şekiller bulunanyuvarlak bir şeritle çevrelenmiş enberbat türde siyah çuhadan, yağlıeski bir şapka. İşte, ancak bir tek tel

Page 2319: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

saçı dışarıda bırakan pis birbaşlıkla oturan adamdangörünenlerin hepsi buydu. Başınıöylesine göğsünün üzerine eğiktutuyordu ki, gölgeler içinde kalanyüzünün, üzerine ışık düşen veuzunca olması gereken burnundanbaşka hiçbir yanı görünmüyordu.Buruşuk elinin sıskalığından buyaşlı adamın kimliği tahminediliyordu. XI. Louis idi.

Onların arkasında, biraz geride,Flaman modasınca giyinmiş iki

Page 2320: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adam alçak sesle konuşuyordu; pekfazla karanlıkta kalmadıkları için,Gringoire'ın dinsel temsilindebulunan bir kimse bunların Flamanelçilerinin en önemlilerinden ikisi,Gand'lı bilgin yürütme gücü başkanıGuillaume Rym ile, pek tanınmışünlü çorapçı Jacques Coppenoleolduğunu hemen anlardı.Anımsanacağı gibi, bu iki adam XI.Louis'nin gizli siyasetinekarışmışlardı.

En sonra da, ta dipte, kapının

Page 2321: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanında, bodur gövdeli, askerkıyafetli, pelerini armalı, patlakgözlerle delinmiş, koskocaman birağızla yarılmış, kulakları pırasagibi dümdüz saçlardan oluşan genişiki yarısakal altında gizlenmiş,alınsız dört köşe yüzü hem köpeğe,hem de tilkiye benzeyen güçlükuvvetli bir adam, yontu gibi hiçkımıldamadan, karanlıktaduruyordu.

Kral'dan başka hepsi baş açıktı.

Kral'ın yanındaki soylu kişi bir

Page 2322: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çeşit upuzun bir bildiriyi okuyordu,kral hazretleri de bunu dikkatledinler görünüyordu. İki Flamanaralarında fısıldaşıyorlardı.

Coppenole, "Kahretsin, e mi!"diye homurdanıyordu. "Dikilipdurmaktan ayaklarıma kara sularindi! Burada hiç sandalye yok muacaba?"

Rym kaygılı bir gülümsemeyle,"hayır" der gibi başını salladı.

Böyle sesini alçaltmak zorunda

Page 2323: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaldığına pek cam sıkılanCoppenole:

"Kahretsin!" diye üsteledi,"Dükkânımda yaptığım gibi, çorapçıusulü, şuraya bağdaş kurupoturmaya öyle bir can atıyorum ki!"dedi.

"Aman, Jacques Efendi, sakınöyle bir şey yapmaya kalkışmayın!"

"Ööff! Guillaume Efendi! İnsanburada sadece ayak üstü mü durur,kuzum?"

Page 2324: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rym de, "Ya da diz üstü," dedi.

Tam o anda Kral'ın sesiyükseldi. Berikiler hemen sustular.

"Uşaklarımızın giysileri ellimangır, tahtımızın yazmanlarınınpelerinleri on iki lira! Oh! Ne âlâ,doğrusu diyecek yok! Fıçılar dolusualtını dökün bakalım! Çıldırdınız mısiz, Olivier?"

Bunları söylerken, yaşlı adambaşını kaldırdı. Boynunda Saint-Michel nişanının altın halkaları

Page 2325: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parlıyordu. Mum da onun zayıf vesomurtuk yüzünü yandan iyiceaydınlatıyordu. Berikinin elindenkâğıdı çekip aldı. Çukura batmışgözlerini yazıların üzerindegezdirerek:

"Bizi mahvediyorsunuz!" diyebağırdı. "Nedir bütün bunlar? Bukadar görkemli bir maiyete negereksinmemiz var? Her biri aydaon liradan iki hükümdar papazı, yüzmangıra da bir iç kilise çömezi!Yılda doksan liraya bir oda uşağı!

Page 2326: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beheri yılda yüz yirmi liradan dörtaşçı yamağı! Her biri ayda onliradan bir kebapçıbaşı, birçorbacıbaşı, bir salçacıbaşı, biraşçıbaşı, bir kilerci, iki kilerciyamağı! Sekiz liraya iki mutfakyamağı! Ayda yirmi dört liraya birseyisle iki de seyis yamağı! Birpostacı, bir pastacı, bir fırıncı, ikiarabacı, her biri yılda altmışliradan! Bir de nalbant, yüz yirmilira da ona! Bir de haznedar, bin ikiyüz lira da ona, tahsildara da beşyüz! Ne bileyim ben? Daha neler!

Page 2327: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çılgınlık bu! Hizmetkârlarımızınaylıkları Fransa'yı yağma ediyor!Louvre'un bütün para keseleri böylebir harcama ateşinde eriyip gider!Böyle sürerse, sofra tabaklarımızısatarız! Gelecek yıl da, Tanrı ve Hz.Meryem Anamız (sözün burasındaşapkasını kaldırdı) ömür verirse,ıhlamurlarımızı kalay taslardaiçeriz!"

Bunları söylerken, yaşlı kral,masanın üzerinde parlayan gümüşsu kupasına bir göz attı. Öksürdü

Page 2328: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ve:

"Olivier Efendi," diye sözlerinisürdürdü, "Kral ve imparator gibi,büyük topraklar üzerinde saltanatsüren prensler kendi evlerindeihtişam yaratılmasına engelolmalıdırlar; taşrada dolaşan o ateşişte bundan doğar. Demek ki,Olivier Efendi, bunu iyice aklınayerleştir. Harcamalarımız her yılartıyor. Bu da benim hiç hoşumagitmiyor. Nasıl olur, canım? '79'akadar otuz altı bin lirayı aşmamıştı.

Page 2329: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

80'de kırk üç bin altı yüz on dokuzliraya ulaştı, sayı iyice aklımdakalmıştır, '8l'de altmış altı bin altıyüz seksen lira; bu yıl da seksen binliraya ulaşmazsa adam değilim!Dört yılda iki kat! Korkunç!"

Soluk soluğa durdu, sonraöfkeyle yeniden girişti:

"Çevremde benim zayıflığımdansemiren kimseler görüyorumsadece! Bütün gözeneklerimdenpara emiyorsunuz!"

Page 2330: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hepsi susuyordu. Geçmesinibekledikleri öfkelerden biriydi bu.

"Tahtın büyük görev veyükümlülükleri adım verdikleri şeyiyeniden düzeltmemiz için FransaBeyliği'nin şu Latince dilekçesi gibibu! Gerçekten de yükümlülük! Beniezen yükümlülük! Ah! Efendiler!"Dapifero nullo, buticularionullo."[172] saltanat sürdüğümüziçin, bizim kral olmadığımızısöylüyorsunuz! Biz size gösteririzTanrı'nın izniyle kral mıyız, değil

Page 2331: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

miyiz!"

Sözün burasında, kudretininüstünlüğü bilinciyle gülümsedi,öfkesi yumuşadı ve Flamanlaradoğru döndü.

"Görüyor musunuz, GuillaumeEfendi? Ekmekçibaşı, şarapçıbaşı,başmabeyinci, başkomutan enönemsiz uşağın bile yerinitutamıyor. Coppenole Efendi, şunuiyice aklınıza yerleştirin: Hiçbirihiçbir işe yaramıyor. Onların böyleKral'ın çevresinde hiçbir işe

Page 2332: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yaramadan durduklarım gördükçe,Philippe Brille'in yepyeni bir halegetirerek onardığı saatin, saraydakibüyük saatin çevresindeki dörthavariyi düşünüyorum. Bunlar pırılpırıl yaldızlıdırlar; ama saatibildirmezler; yelkovan onlarsız dapekâlâ işini görebilir."

İhtiyar kral bir süre sessiz vedüşünceli durdu. Sonra yaşlı başınısallayarak:

"Ah! Ah!" diye ekledi. "MeryemAnamızın başı için, ben Philippe

Page 2333: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Brille değilim, büyük soyluları altınyaldıza bulayamam. Kral Edouardile aynı fikirdeyim: Halkı kurtarınve soylu kişileri öldürün. Devam et,Olivier."

"...Paris şehremanetiadliyesinde mühürdar AdamTenon'a, öncekilerin eskiliğinden vekullanılmaz hale gelmiş olmasından,yeniden yaptırılan adı geçenmühürlerin kazılması ücreti olarak,on iki Paris lirası.

"Guillaume Frere'e, bu yılın

Page 2334: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ocak, Şubat ve Mart aylarında,Tournelles Konağı'nın ikigüvercinliğindeki güvercinleribesleyip doyurma emeğine veharcamalarına karşılık dört Parislirası ve dört metelik; kuşlarındoyurulması için de yedi ölçek darıkullanıldı.

"Bir suçlunun günahlarınıçıkarması için bir Cordelierrahibine dört Paris meteliği."

Kral hiç sesini çıkarmadandinliyordu. Arada sırada

Page 2335: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öksürüyordu. O zaman gümüşkupayı dudaklarına götürüyor veyüzünü buruşturarak bir yudumiçiyordu.

"Bu yıl mahkemenin buyruğuylaParis yol kavşaklarında boruyla ellialtı ilan verildi. Görülmesi gerekenhesap."

"Paris'te olduğu kadar başkayerlerde de, gizlendiği bildirilen vehiçbiri bulunamayan paralar içinbirtakım yerlerde yapılan kazılar vearaştırmalar için kırk beş Paris

Page 2336: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

lirası."

Kral, "Bir meteliği topraktançıkarmak için bir mangırı toprağagömmek!" dedi.

"...Tournelles Konağı'nda, demirkafesin bulunduğu yere beyaz camlevha yerleştirilmesi için on üçmetelik. Kral buyruğuyla,canavarlar gününde adı geçensenyörün armalarını taşıyan, bütünçevresi gül başlıklarla süslü dörtarma levhası yapılıp teslimedilmesi için, altı lira. Kral'ın eski

Page 2337: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ceketine yeni iki kol takmak içinyirmi metelik. Kral'ın çizmeleriniyağlamak için bir kutu yağ, on beşdinar. Kral'ın kara domuzyavrularını yerleştirmek içinyeniden yapılan bir ahır, otuz Parislirası. Saint-Paul'deki aslanlarıkapatmak için yapılan birçokbölme, döşeme ve kapak, yirmi ikilira.

XI. Louis, "İşte bir haylipahalıya mal olan hayvanlar," dedi."Ama, ne olursa olsun, güzel bir

Page 2338: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kral ihtişamı. Sevimliliği içinsevdiğim büyük bir kızıl aslan var.Guillaume Efendi, onu gördünüzmü? Prenslerin bu görkemlihayvanlardan edinmeleri gerekir.Kral olan bizler için köpeklerimizaslan, kedilerimiz de kaplan olmalı.Ululuk tahtlara yaraşır. Jüpiter'indinsizleri zamanında, halktapınaklara yüz sığırla yüz koyunbağışladığı vakit imparatorlar yüzaslanla yüz kartal ihsan ederlerdi.Pek yırtıcı, pek yabanıl, pek degüzel bir davranıştı bu. Fransa

Page 2339: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kralları tahtlarının çevresinde hepbu aslan kükremelerini duydular.Yalnız, şu hakkımı da teslimedeceklerdir ki ben bu işlerdeonlardan çok daha az paraharcıyorum, aslan, ayı, fil ve parsbakımından daha alçakgönüllüyüm.Hadi bakalım, Olivier Efendi,devam edin. Flaman dostlarımızabunu söylemek istiyorduk."

Guillaume Rym yerlere kadareğildi; Coppenole ise, asıksuratıyla, Kral hazretlerinin sözünü

Page 2340: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ettiği o ayılardan birine benziyordu.Kral buna dikkat etmedi.Dudaklarını gene gümüş kupayadaldırmıştı. "Ööff! Tüh! Berbatıhlamur!" diye ağzındakinitükürüyordu. Bildiriyi okuyan kişisürdürdü:

"Ne yapılacağına kararverilmesi beklenirken, mezbahanınbir hücresinde altı aydan beri kilitlibulunan ahlâksız bir piyadeninbeslenmesi için altı lira dörtmetelik."

Page 2341: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral okuyan adamın sözünükesti:

"O da nedir öyle? Asılmasıgerekeni beslemek mi! Kahretsin!Bu yiyecekler için artık bir tekmetelik bile vermem! Bu konuda B.d'Estouteville ile anlaşın, Olivier,bu akşamdan tezi yok o çapkınındarağacıyla evlenme hazırlıklarınabaşlayın. Devam edin."

Olivier baş parmağıyla ahlâksızpiyade maddesine bir işaret yaptıve geçti.

Page 2342: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Paris adliyesinde soylukişilerin başcelladı HenrietCousin'e, saygıdeğer Parisbaşyargıcının buyruğuyla, uygunsuzdavranışları yüzünden adalettarafından mahkûm edilen kimseleriidam etmek üzere boyunlarınıvurmaya yarayan geniş ağızlı büyükbir kılıç, buna gerekli olan kın vedaha başka şeyleri almak için adıgeçen saygıdeğer yargıcın belirterekbuyurdukları harcamaların tutarıolarak altmış Paris meteliği; sayınLouis de Luxembourg'u idam

Page 2343: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ederken çatlayan ve körleşen eskikılıcı hiç belli olmayacak şekildedüzelttirip onartmak için de..."

Kral gene onun sözünü kesti:

"Yeter! O tutarın verilmesiniseve seve emrediyorum. İşte parayahiç acımadan yaptığım harcamalarbunlar. Bu paraya hiç pişmanolmadım. Devam edin."

"Büyük bir kafes-hücreyiyenilemek için..." Kral iki eliylesandalyenin kollarını tutarak, "Ya!"

Page 2344: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dedi. "Bu Bastille'e bir şey içingeldiğimi çok iyi biliyordum.Durun, Olivier Efendi. Bu kafes-hücreyi kendim görmek istiyorum.Ben onu incelerken siz de banaederini okursunuz. FlamanEfendiler, gelin şunu siz de görün.Pek ilginç bir şeydir."

Kral ayağa kalktı, konuştuğuadamın koluna yaslandı, kapınınönünde duran o dilsiz kılıklıyaönden gitmesini, iki Flaman'a dapeşinden gelmelerini işaret etti ve

Page 2345: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

odadan çıktı.

Kral'ın tek başına yaşadığıodanın kapısında, Kral ileyanındakilere, demirlerleağırlaşmış silahşorlarıyla, ellerindeşamdan tutan dal gibi narin saraylıgenç soylular katıldı. Topluluk birsüre, duvarların derinliklerinekadar merdivenler ve koridorlaraçılmış karanlık burcun içindeilerledi. Bastille'in komutanı baştayürüyor, hasta, beli bükülmüş,yürürken öksüren yaşlı Kral'ın

Page 2346: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önünde kapıları açtırıyordu.

Her kapıda, yaşlı adamınyılların büktüğü başı dışında, bütünbaşlar eğilmek zorunda kalıyordu.

Kral dişetlerinin arasından,"Hımmm!" diyordu, çünkü ağzındabir tek dişi kalmamıştı, "artıkmezarın kapısından geçmeye iyiceyaklaştık: Basık kapıya, eğilmişyolcu."

En sonunda, bir sürü kilitlekarmakarışık olduğu için ancak bir

Page 2347: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çeyrek saatte açılabilen son birkapıdan da geçtiler, yumurta biçimiyüksek ve geniş bir salona girdiler.Meşalelerin alevinde, bu odanıntam ortasında, duvar, demir vetahtayla yapılmış küp biçimikocaman, kunt bir kütlegörülüyordu. Bunun içi oyuktu.Devlet tutuklularının konulduğu vekralın küçük kızları adı verilen ünlükafeslerden biriydi bu.Duvarlarında kalın demirçubuklarla öylesine sık deliklekafeslenmiş iki, üç küçük penceresi

Page 2348: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

vardı ki, camı görünmüyordu.Kapısı, gömütlerde olduğu gibi, düztaştan büyük bir kapaktı. Ancakgirmek için kullanılan kapılardandıbu. Yalnız, buradaki ölü canlıydı.

Kral dikkatle inceleyerek küçükyapının çevresinde ağır ağıryürümeye başladı. O sırada dapeşinden gelen Olivier Efendielindeki raporu yüksek sesleokuyordu.

"Gövdesindeki ve çatıkirişlerindeki kollamaları iri

Page 2349: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hatıllardan yapılmış, iki tabanarasında sekiz ayak genişliği, dokuzayak derinliği ve yedi ayakyüksekliği olan, iri demir çivilerleişlenmiş, Saint-Antoine Kalesi'ninkulelerinden birinde olduğu için birtek odadan ibaret bulunan büyükhücrenin içine oturtulan büyük tahtakafesin yenilenmesi için –Kralımızefendimizin emriyle, daha önceeski, kullanılmaz hale gelen kırıkdökük kafeste bulunan bir tutukluburaya konuldu ve hapsedildi–doksan altı yatay hatılla elli iki

Page 2350: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikey hatıl, üç 'toise' (yaklaşık altımetre) uzunluğunda on tane kollamakullanılmış, sözü edilen tahtayıBastille'in avlusunda yirmi günsüresince yontmak, işlemek vekesmek için on dokuz doğramacıçalıştırılmıştır..."

Kral yumruğuyla tahtayavurarak:

"Çok güzel meşe tahtaları,"dedi.

Beriki okumayı sürdürdü:

Page 2351: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"...Bu kafesin yapımında,ortalama en fazla yüksekliği dokuzve sekiz ayak olan iki yüz yirmidemir kazık kullanılmıştır. İşte budemir kazıklara gerekli tekerlekler,kurşun süzgeçler ve köşebentlerlebirlikte bütün demir bölümler üçbin yedi yüz otuz beş libreağırlığındadır. Bundan başka, adıgeçen kafesi bağlamak için hepsibirden iki yüz on sekiz libreağırlığında sekiz tane iri halka,kancalar, çiviler, ayrıca kafesinyerleştirildiği odanın pencerelerine

Page 2352: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçirilen demir kafesler, kapınındemir çubukları ve başka şeylerinde..."

Kral, "Bir kafanındüşüncesizliğini sıkıca tutabilmekiçin işte böyle demir gerekir!" dedi.

"...Toplam üç yüz on yedi lirabeş metelik yedi dinara mal oldu."

Kral, "Kahretsin!" diye bağırdı.

XI. Louis'nin pek sevdiği buküfür üzerine, kafesin içinden sanki

Page 2353: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birisi uyanırmış gibi oldu, yerlerdegürültüyle sürüklenen zincir sesleriduyuldu ve gömütten gelirmiş gibihafif bir ses yükseldi:

"Efendimiz! Acıyın bana!Efendimiz!"

Bunları söyleyen kişiyi görmeolanağı yoktu.

XI. Louis, "Üç yüz on yedi lirabeş metelik yedi dinar!" diyesürdürdü.

Page 2354: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kafesten çıkan içler acısı sesorada hepsini, hatta OlivierEfendi'yi bile iliklerine kadardondurmuştu. Sadece Kral onuduymamış gibi davranıyordu.Haşmetmeabın buyruğu üzerine,Olivier Efendi yeniden okumayakoyuldu. Kral hazretleri de enküçük bir heyecan duymadan kafesiinceliyordu.

"...Bundan başka, pencerelereparmaklıkları takmak üzere delikleraçan, ağırlığı nedeniyle döşeme bu

Page 2355: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kafesi taşıyamayacağı için, kafesinbulunduğu odanın döşemesiniberkiten bir duvarcıya yirmi yedilira dört Paris meteliğiverilmiştir..."

Kafesteki ses yenidensızlanmaya başladı:

"Acıyın bana, Efendimiz! Yeminederim ki ihaneti yapan AngersPiskoposu'dur, ben değilim."

Kral, "Yaman bir duvarcıymış,doğrusu!" dedi. "Devam et,

Page 2356: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Olivier."

Ve Olivier devam etti:

"...Bir marangoza pencereler,yataklar, delinen ayakyolu ve dahabaşka işler için yirmi lira iki Parismeteliği..."

İçerideki ses de devamediyordu:

"Ne yazık, Efendimiz! Benidinlemeyecek misiniz? Size yeminederim ki o şeyi Monsenyör de

Page 2357: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Guyenne'e ben yazmadım, SayınKardinal Balue yazdı!"

Kral, "Marangoz pahalı olmuş,"diye belirtti. "Hepsi bu kadar mı?"

"Hayır, Efendimiz. Sözü edilenodanın camları için bir camcıyakırk altı metelik sekiz Paris dinarıödendi."

"Acıyın bana, Efendimiz! Bütünemlakimi, arazimi yargıçlarıma,sofra takımlarımı B. de Torcy'ye,kitaplarımı üstat Pierre Doriolle'e,

Page 2358: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duvar halılarımı Roussillon valisinevermiş olmaları yetmez mi? Bensuçsuzum. İşte tam on dört yıldanberi bir demir kafesin içindesoğuktan titreyip duruyorum. Acıyınbana, Efendimiz! Bunun karşılığınıcennette görürsünüz."

Kral, "Olivier Efendi, toplamnedir?" diye sordu. "Üç yüz altmışyedi lira, sekiz metelik, üç Parisdinarı."

Kral, "Ulu Tanrım!" diyebağırdı. "İşte haddini aşan bir

Page 2359: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kafes!"

Sonra da Olivier Efendi'ninelindeki defteri çekti aldı vekendisi, sırasıyla kâğıdı ve kafesiinceleyerek, parmak hesabıylasaymaya başladı. Bu aradatutuklunun hıçkırdığı duyuluyordu.Karanlıkta bu pek yürek paralayıcıbir şeydi; yüzler sapsarı kesilerekbirbirine bakıyordu.

"On dört yıl, Efendimiz! Tam ondört yıl oldu! 1469 yılının nisanayından beri. Hz. İsa'nın Kutsal

Page 2360: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Anası'nın başı için beni dinleyin,Efendimiz! Bütün bu süre içinde sizgüneşin sımsıcak ışığındanyararlandınız. Sıska, çelimsiz ben,bir daha gün ışığını göremeyecekmiyim? Bağışlayın, Efendimiz!Merhametli olun. Bağışlayıcılık,öfkenin sürgünlerini koparankrallara yaraşır güzel bir erdemdir.Efendimiz hiçbir hakareti cezasızbırakmamış olmanın ölüm saatindebir kral için büyük bir memnunlukolduğuna mı inanıyor? Zaten,Efendimiz, ben Majestelerine karşı

Page 2361: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hiçbir ihanette bulunmadım, onu B.d'Angers yaptı. Ayağımda pek ağırbir zincir, ucunda da gerektiğindençok daha ağır kocaman bir güllevar. Ey! Efendimiz! Acıyın bana!"

Kral başını sallayarak:

"Olivier," dedi, "bakıyorum, oniki metelik değerindeki alçı ölçeğinibana yirmi metelikten hesapetmişler. Bu hesap pusulasınıyeniden yazın."

Bunu derken Kral sırtım kafese

Page 2362: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

döndü ve odadan dışarı çıkmayakoyuldu. Şamdanların, seslerinuzaklaşmasından zavallı tutukluKral'ın gittiğini anladı. Büyük birumutsuzluk ve acıyla: "Efendimiz!Efendimiz!" diye bağırdı.

Kapı kapandı. Kafesteki tutukluartık hiçbir şey göremez oldu;sadece kulaklarının dibinde türküsöyleyen kapıcının boğuk sesiniduydu:

Jean Balue EfendiPiskoposluklarını

Page 2363: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gözden yitirdi;Bay de Verdun'ün deBir tane bile yok elinde;Hepsi birden gitti.

Kral sessizce gene odasınaçıkıyordu, tutuklunun soniniltileriyle dehşete düşen maiyetide peşinden geliyordu. Majesteleribirdenbire Bastille Komutanı'nadöndü:

"Şimdi aklıma geldi," dedi, "okafeste birisi vardı, değil mi?" Busoru karşısında şaşkına dönen

Page 2364: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Komutan:

"Elbette, Efendimiz!" dedi.

"Peki, kimdi o?"

"Sayın Verdun Piskoposu."

Kral bunu herkesten daha iyibiliyordu; ama bu garip biralışkanlıktı.

İlk kez aklına geliyormuş gibisaf bir tavırla:

Page 2365: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ya!" dedi. "Guillaume deHarancourt, Kardinal Balue'nündostu. Babacan, iyi birpiskopostur!"

Birkaç dakika sonra tek başınayaşadığı odasının kapısı yenidenaçıldı, sonra da okuyucunun bubölümün başında gördüğü beşkişinin ardından yeniden kapandı.Beşi de gene oradaki eski yerlerinegeçtiler, gene eski tutumlarınıtakındılar ve alçak seslekonuşmalarına yeniden başladılar.

Page 2366: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral'ın yokluğunda, masanınüzerine resmi birkaç kâğıtbırakmışlardı, onların mühürleriniKral kendisi açtı. Sonra çabucak artarda onları okumaya koyuldu,Kral'ın yanında nazır yerini tutargibi görünen Olivier Efendi'ye elinebir yazı tüyü almasını işaret etti,resmi kâğıtlarda neler yazılıolduğundan ona hiç söz etmeden,verilecek yanıtları alçak sesleyazdırmaya başladı. Olivier de pekrahatsız bir biçimde masanın önünediz çökerek, söylenenleri yazıyordu.

Page 2367: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Guillaume Rym dikkatleçevresini inceliyordu.

Kral öyle alçak seslekonuşuyordu ki Flamanlar onunyazdırdıklarından, şuradan buradantek başına, anlaşılmaz birkaç cümlekırıntısından başka bir şeyduyamıyorlardı:

"...Şimdi verimli yerleriticarete, verimsiz yerleri de yapım-evlerine ayrılsın..." - "İngilizsoylularına bizim dört havan topu:Londra, Brabant, Bourg-en-Bresse,

Page 2368: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Saint-Omer gösterilsin..." -"Şimdilerde savaşın daha aklayakın bir şekilde yapılmasınınnedeni topçu kuvvetidir..." -"Dostumuz B. Bressuire'e..." -"Vergi olmadan orduların bakımısağlanamaz..." gibi.

Bir keresinde Kral sesiniyükseltti:

"Kahretsin! Olur şey değil!Sicilya Kralı mektuplarını birFransa Kralı gibi sarı balmumuylamühürlüyor. Buna izin vermekle

Page 2369: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belki hata ediyoruz. Soylu amcam-oğlu de Bourgogne rastgele herkesearma dağıtmazdı. Hanedanlarınyüceliği ayrıcalıklarınınbütünlüğüyle sağlanır. Bunu şurayayaz, Olivier Efendi."

Bir başka sefer de, "Oh! Oh!"dedi. "Ne kadar yüklü bir mektup!Kardeşimiz imparator bizden neleristiyor acaba?" Okumasınıünlemlerle keserek mektubu gözdengeçirdi: "Elbette, ona ne şüphe!Almanlar öylesine büyük ve

Page 2370: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güçlüdürler ki, inanılır gibideğildir. Yalnız biz eski atasözünüunutmuyoruz: En güzel kontlukFlandra'dır; en güzel dukalıkMilano, en güzel krallık da Fransa.Öyle değil mi, Flaman Efendiler?"

Bu kez Coppenole de GuillaumeRym ile birlikte eğildi. Çorapçınınyurtseverlik duygusu okşanmıştı.

Son bir resmi yazıyı görünceXI. Louis kaşlarını çattı.

"Bu da neyin nesi?" diye

Page 2371: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haykırdı. "Picardie'dekikarargâhlarımıza karşı yakınmalar,sızlanmalar! Olivier, hemenMareşal de Rouault'ya yazınız.Ordu düzeni gevşiyor... Emir süvaribirliğinin jandarmaları, soylular,okçular, İsviçreli ücretli askerlerhalka sonsuz kötülük yapıyorlar...Savaşçıların, çiftçilerin evindebuldukları şeylerle yetinmeyerekonları, değnekle ya da kargıyladöve döve, kente gidip şarap, balık,baharat ve daha birçok aşırı şeyalmaya zorluyorlar. Kral hazretleri

Page 2372: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de bunların hepsini biliyor...Halkımızı zararlardan, hırsızlardanve yağmacılardan korumakistiyoruz... Tanrı adına bu bizimirademizdir! Üstelik de hiçbirçalgıcının, bir erin ya da savaşuşaklarının prensler gibikadifelerle, ipek kumaşlarla, altınhalkalarla giyinmesini kesinlikleonaylamıyoruz... Bu boş ve yararsızşeyler Tanrı'nın gazabına uğrar...Biz ki soylu kişiyiz, arşını on altımetelik çuhadan giysiyle yetiniyoruzpekâlâ... Ne idüğü belirsiz hödük

Page 2373: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

efendiler de pekâlâ oraya kadarinebilirler... Bildirin ve emredin...Dostumuz de Rouault Efendi'ye...İyi."

Bu mektubu yüksek sesle,kararlı bir tavırla ve kesik kesiksöyleyerek yazdırdı. Tam bitirdiğianda, kapı açıldı ve ürkmüş birhalle haykırarak birisi içeri daldı:

"Efendimiz! Efendimiz! Paris'tebir halk ayaklanması var!" XI.Louis'nin ciddi yüzü kasıldı. Ama,heyecanındaki bu gözle görülen şey

Page 2374: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir şimşek gibi geldi geçti. Kendinitoparladı ve sakin bir öfkeyleçıkıştı:

"Jacques Efendi, pek birdenbireve pek kaba bir biçimdegiriyorsunuz!"

Jacques Efendi soluk soluğa:

"Efendimiz! Efendimiz! Birayaklanma var!" diye üsteledi.

Ayağa kalkan Kral sert birtavırla onun kolunu yakaladı ve

Page 2375: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yalnız onun işitebileceği bir ses vezor zaptedilen bir öfkeyle,Flamanlara da yan yan bakarak,adamın kulağına:

"Kes sesini ya da yavaş konuş!"dedi.

Yeni gelen anladı, pek alçak birsesle ve pek ürkek bir şekilde, olupbitenleri anlatmaya koyuldu. Kralbunları sakin sakin dinliyordu, beriyanda da Guillaume RymCoppenole'e işaret ediyor ve yenigelenin yüzünü, Sayıştay Başkanı

Page 2376: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu belirten kürklü külahını:Caputia fourrata, kısa cüppesini:Epitogia curta, siyah kadifegiysisini gösteriyordu.

Bu kimse Kral'a daha ancakbirkaç açıklama yapmış,yapmamıştı ki XI. Louiskahkahalarla gülerek haykırdı:

"Gerçekten de! Daha yükseksesle konuşun, Coictier Efendi. Nevar böyle fısır fısır konuşacak?Tanrı bilir ki aziz dostlarımızFlamanlardan gizleyecek hiçbir

Page 2377: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şeyimiz yok."

"Ama, Efendimiz..."

"Daha yüksek sesle!"

"Coictier Efendi" şaşkınlıktandili tutulmuş, öylece durupduruyordu.

Kral, "Demek ki, bizim sevgiliParis kentimizde –konuşsanıza,Efendi– bir halk heyecanlanmasıvar, öyle mi?" diye üsteledi.

Page 2378: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet, Efendimiz."

"Dediğinize göre de bu AdliyeSarayı başyargıcına karşı, öyle mi?"

Efendi, kralın düşüncelerindebirdenbire oluşan bu ani veanlaşılmaz değişiklikten hâlâşaşkın:

"Öyle görünüyor," diyeyanıtladı kekeleyerek.

XI. Louis, "Devriye kalabalığanerede rastlamış?" diye sordu.

Page 2379: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Grande-Truanderie'den Pont-aux-Changeurs'e doğru ilerlerken.Efendimizin buyruklarını yerinegetirmek için buraya gelirken bende rastladım. Birkaç tanesinin'Kahrolsun Adliye başyargıcı!' diyebağırdığını işittim."

"Peki, başyargıca karşı olanhınçları nedenmiş?"

Jacques Efendi, "Ah!Efendimiz! Neden olacak!Başyargıç onların derebeyi deondan!" dedi.

Page 2380: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Öyle mi!"

"Evet, Efendimiz. BunlarMucizeler Sarayı'nın serserileri.Zaten uzun zamandan beri bağımlıoldukları başyargıçtan yakınıpduruyorlardı. Onu ne adliyeci, ne deyollar genel müdürü olarak tanımakistiyorlar."

Kral boş yere gizlemeyeçalıştığı bir hoşnutlukgülümsemesiyle:

"Yok canım!" dedi.

Page 2381: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jacques Efendi anlattı:

"Adliye'ye verdikleri bütündilekçelerde sadece iki efendileriolduğunu ileri sürüyorlar: BiriEfendimiz, öbürü de sanırsamşeytanın ta kendisi olan tanrıları."

Kral, "Oh! Oh!" dedi.

Ellerini ovuşturuyor, yüzünüaydınlatan o iç gülüşle gülüyordu.Her ne kadar arada sırada kendinitoparlıyorsa da, sevincinigizleyemiyordu. Bundan kimse bir

Page 2382: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şey anlamıyordu. Hatta "OlivierEfendi" bile. Kral bir süre,düşünceli ve hoşnut bir tavırlasessiz durdu. Sonra birdenbire:

"Bunlar çok kalabalık mı?" diyesordu.

"Evet, elbette, Efendimiz."

"Ne kadar?"

"En azından altı bin."

Kral, "lyi!" demekten kendini

Page 2383: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alamadı. "Silahlanmışlar mı?"

"Oraklar, mızraklar, arkebüztüfekleri, kazmalar. Çok şiddetli hertürlü silah."

Bu sayıp dökmeden Kral hiç dekaygılanmış görünmedi. JacquesEfendi:

"Efendimiz acele olarak yardımyollamazlarsa, başyargıçmahvolur," diye eklemesigerektiğini düşündü.

Page 2384: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral yapay bir ciddiyetle,"Göndeririz," dedi. "İyi, iyi. Elbetteki yollayacağız. Başyargıç Efendidostumuzdur. Altı bin mi! Bunlarpek gözüpek adamlar doğrusu.Cüret güzel şeydir; ama buna pekkızdım. Yalnız, bu gece çevremizdeçok az insan var. Yarın bir çaresinebakarız elbette."

Jacques Efendi, "AmanEfendimiz! Hemen, hemengöndermelisiniz!" diye haykırdı."Yarına kadar başyargıçlık yirmi

Page 2385: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kez yağma edilir, malikâneyesaldırırlar, başyargıcı da asarlar!Tanrı adına, Efendimiz! Yarınsabahtan önce yollayın."

Kral adamın yüzüne baktı:

"Yarın sabah dedim size."

Karşı gelinmeyen o bakışlardanbiriydi bu.

Bir süre sustuktan sonra XI.Louis yeniden sesini yükseltti:

Page 2386: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Jacques Efendi'ciğim, bunu sizbileceksiniz? Neydi o ..." Derkenkendini toparladı: "Başyargıcınderebeylik yargı bölgesinereleridir?"

"Efendimiz, Adliye başyargıcıCalandre Sokağı'ndan HerberieSokağı'na kadar, Saint-MichelAlanı'ndan, genel olarak Mureauxadı verilen Notre-DameKilisesi'nin..." Sözün burasında XI.Louis şapkasının kenarını hafifçekaldırdı... "yanında bulunan

Page 2387: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

binalara kadar. Bu konakların sayısıtam on üçtür. Bir de MucizelerSarayı, bir de Banlieu adı verilenMaladerie, bir de Maladerie'denbaşlayıp Saint-Jacques Kapısı'ndasona eren bütün yol. Başyargıç buçeşitli yerlerin genel müdürüdür,mutlak egemeni, yetkili efendisidir."

Kral sağ eliyle sol kulağınıkaşıyarak:

"Ya!" dedi. "Bu kentimin epeycebüyük bir parçası demektir! Ya!Yargıç efendi bütün bunların kralı

Page 2388: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

idi demek?"

Bu kez artık sözünü düzeltmedi.Dalgın dalgın, sanki kendi kendinekonuşuyormuş gibi, "Yavaş gelin,yargıç efendi!" dedi. "Paris'imizinhatırı sayılır bir parçasınıdişlerinizin arasına kıstırmışsınız."

Birdenbire parladı: "Kahretsin!Nedir bu bizim kendi evimizdekendini yollar genel müdürü, mutlakegemen, derebey ilân eden bütün buinsanlar? Her vesileyle vergi alan,haraç kesen, her dörtyol ağzında,

Page 2389: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

halkımızın arasında kendiadaletleri, kendi cellatları olan buadamlar nedir böyle? Tıpkı sahipolduğu çeşme sayısı kadar tanrısıolduğunu sanan eski Yunanlılar,gördüğü yıldızlar sayısınca tanrısıolduğunu sanan Persler gibi,Fransız'ın da gördüğü darağacıkadar kralı var! Nedir bu böyle!Çok kötü bir şey bu; neden olduğukarışıklık da hiç hoşuma gitmiyor.Pek merak ediyorum, doğrusu:Paris'te kraldan başka yollar genelmüdürü, adliyemizden başka bir

Page 2390: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adalet, bu imparatorlukta bizdenbaşka imparator olması Tanrı'nıninayeti mi! Ruhumun selameti adına!Fransa'da, tıpkı ahrette bir tek Tanrıbulunduğu gibi, bir tek kral, bir tekderebey, bir tek yargıç, bir tekdarağacının bulunacağı gününgelmesi kesinlikle gerekecek!"

"Tanrı" derken gene şapkasınıkaldırdı; hâlâ dalgın, düşünceli, avköpeklerini sinirlendirip içerisaldırtan bir avcının hali ve sesiyle:

"Oh! Oh! Ne iyi!" dedi. "Ey

Page 2391: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benim yiğit halkım! Kahramanca! Şuyapay beyleri parçala! Ödeviniyerine getir! Ha gayret! Ha gayret!Yol şunları, yağmala, ipe çek onları,vur, kır dök!.. Yaa! Kral olmak mıistiyorsunuz, sayın efendiler?Haydi! Halkım! Haydi!"

Sözün burasında birden zırpdiye durdu, sanki yarı dağılandüşüncesini toplamak istermiş gibidudağını ısırdı, o içe işleyen keskinbakışını çevresinde bulunan beşkişinin her biri üzerinde gezdirdi.

Page 2392: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ve birdenbire şapkasını iki eliylekavradı ve ona bakarak:

"Ah! Eğer kafamın içindekileribilseydin, seni yakardım!" dedi.

Sonra da, sinsice inine dönentilkinin o dikkatli ve kaygılıgözleriyle yeniden çevresinebakarak:

"Her neyse, önemli değil!" dedi,"Başyargıç efendiye yardımedeceğiz. Ama, ne yazık ki şu sıradao kadar halka karşı elimizde çok az

Page 2393: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kuvvet var. Yarına kadarbeklemek gerek. Cite'ye yenidendüzen verilecek ve her yakalanan dahemen asılacak."

Coictier Efendi, "Dediniz deaklıma geldi, Efendimiz!" dedi. "İlkheyecan içinde bunuunutuvermiştim: Çetenin geridekalmış iki adamını devriye elegeçirdi. Efendimiz görmekisterlerse, buradalar."

Kral, "Görmek ister miyim! Nedemek!" diye haykırdı. "Ulu Tanrım!

Page 2394: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böyle bir şeyi nasıl unutabilirsin!Sen, Olivier, koş çabuk! Git getironları!"

Olivier Efendi çıktı ve az sonraKral'ın emir eri okçularla çevrilmişiki tutukluyla birlikte geri geldi.Adamlardan birincisinin alık,sarhoş ve şaşkın, kaba bir yüzüvardı. Sırtına hırtı pırtı giysilergeçirmişti ve dizini bükerek,ayağını sürükleyerek yürüyordu.İkincisi, okuyucunun daha öncedentanıdığı solgun ve güleç yüzlü bir

Page 2395: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adamdı.

Kral hiçbir şey söylemeden birsüre onları inceledi, sonrabirdenbire birincisine dönerek:

"Adın ne senin?" diye sordu.

"Gieffroy Pincebourde."

"Mesleğin?"

"Serseri."

"Şu lanet olasıca ayaklanmada

Page 2396: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ne iş görecektin?"

Serseri aptal aptal kollarınısallayarak Kral'a baktı. Bu, iyigelişmemiş, zekânın hemen hemenmum söndürme külahının altındakiışık kadar rahat olduğu o başlardanbiriydi.

"Bilmem," dedi. "Herkesgidiyordu, ben de gittim."

"Efendiniz Adliye başyargıcınaküstahça saldırmaya ve malınımülkünü yağma etmeye gitmiyor

Page 2397: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

muydunuz?"

"Birinden bir şey alınacağınıbiliyorum. Hepsi bu kadar."

Bir er Kral'a serserininüzerinde yakalanan bir bağcıbıçağını gösterdi. Kral:

"Bu silahı tanıyor musun?" diyesordu.

"Evet, benim bıçağım. Benbağcıyım."

Page 2398: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

XI. Louis öbür tutukluyugöstererek:

"Peki, bu adamın seninarkadaşın olduğunu kabul ediyormusun?" diye sordu.

"Hayır, onu hiç tanımıyorum."

Kral, "Yeter," dedi. Daha önceokuyucunun dikkatini çektiğimiz,kapının yanında sessiz, hiçkımıldamadan duran adamaparmağıyla bir işaret yaptı. "TristanEfendi, işte işinize yarayacak bir

Page 2399: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adam."

Tristan l'Hermite eğildi. Zavallıserseriyi götüren iki okçu erinealçak sesle bir emir verdi.

Bu sırada Kral bakla gibi iri iriter döken ikinci tutukluyayaklaşmıştı:

"Adın?"

"Pierre Gringoire, Efendimiz."

"Mesleğin?"

Page 2400: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Filozof, Efendimiz."

"Utanmaz alçak seni! DostumuzAdliye başyargıcı efendiyesaldırmaya nasıl cüret edebildin vebu halk heyecanını nasılaçıklayabileceksin?"

"Efendimiz, ben onlarınarasında değildim."

"Hadi, hadi ahlâksız herif! Okötü topluluk içinde yakalamadılarmı devriyeler seni?"

Page 2401: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hayır, Efendimiz, yanlışlık var.Bu bir talihsizlik oldu. Bentrajediler yazarım. Efendimize benidinlemelerini rica ederim. Benşairim. Geceleri sokaklardadolaşmak benim mesleğimdekikimselerin başlıca tasalarıdır. Buakşam da oradan geçiyordum. Tambir rastlantı oldu. Beni haksız yereyakaladılar. Bu halk fırtınasında benmasumum. Serserinin de benitanımadığım Efendimiz gördüler.Yemin ederim ki, Efendimiz..."

Page 2402: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral, ıhlamurundan bir yudumalarak:

"Kes sesini!" dedi. "Kafamızışişirdin!"

Tristan l'Hermite ilerledi veparmağıyla Gringoire'ı göstererek:

"Bunu da asabilir miyiz,Efendimiz?" diye sordu.

O ana kadar adamın ağzındançıkan ilk sözdü bu.

Page 2403: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral umursamaz bir tavırla,"Adam sen de! Bence hiçbirsakıncası yok!" dedi.

Gringoire hemen atılarak:

"Bana göre pek çok sakıncavar!" dedi

Bizim filozof o anda birzeytinden daha da yeşildi. Kral'ınsoğuk ve ilgisiz yüzünden kendisiniancak pek olağanüstü bir şeyinkurtarabileceğini anladı. Umutsuz,üzgün bir el-kol hareketiyle:

Page 2404: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Efendimiz beni dinlemektenezzülünde bulunacaklardır," diyehaykırarak XI. Louis'nin ayaklarınakapandı. "Efendimiz! Benim gibi bukadar önemsiz, değersiz bir şeyüzerine yıldırımlarınızı fırlatmayın.Tanrı'nın yüce yıldırımı bir maruladüşmez. Efendimiz, siz pek kudretliyüce bir hükümdarsınız, bir buzparçasının kıvılcım yaratamayacağıgibi, bir ayaklanmayı ateşlendirmeyeteneğinden yoksun, daha dayoksun olan dürüst, namuslu biradama acıyın! Pek lütufkâr

Page 2405: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendimiz, yumuşak huyluluk, iyiyüreklilik aslanlara ve krallaraözgü bir erdemdir. Ne yazık ki,şiddet ruhları ürkütmekten başka birişe yaramaz; poyrazın şiddetliesintileri yolcuya pelerininiçıkarttıramaz da, ışıklarını yollayangüneş onu azar azar öylesine ısıtırki adamı sadece bir gömleklebıraktırır. Efendimiz, siz güneşsiniz.Size yemin ederim ki, benim yüceKral'ım ve Efendim, ben serseri,hırsız, uygunsuz bir kişi değilim.Ayaklanma ve haydutluk Apollo[173]

Page 2406: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

takımının yapacağı şey değildir.Ayaklanma gürültüleriyle patırtıçıkaran o halk kalabalıklarına gidipkatılacak adam değilim ben.Efendimizin sadık bir kuluyum ben.Bir kocanın eşinin onuru ve namusuiçin gösterdiği kıskançlığı, birevladın babasının sevgisine karşıduyduğu titizliği iyi bir uyruk dakralının ünü ve görkemi içinduymalıdır; onun hanedanına hizmetyolunda çabalarının artması uğrunakendini tüketmelidir. Onu kendindengeçip sürükleyecek bir tutku ancak

Page 2407: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çılgınlık olur. İşte, Efendimiz,benim devlet düsturlarını. Demekki, benim şu dirsekleri aşınmışgiysimden benim de isyancı veyağmacı olduğuma hükmetmeyin.Beni bağışlarsanız, Efendimiz,giysimin diz kapaklarını gecegündüz sizin için Tanrı'ya duaetmekle aşındırırım! Yazık ki sonderece zengin değilim, orası birgerçek; hatta biraz yoksulum bile.Ama, böyle olduğum için kötüahlâklı değilim. Bu benim kusurumdeğil. Herkes bilir ki, büyük

Page 2408: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

servetler edebiyatla elde edilmez,özlü kitaplara en çok kendileriniverenler kışın her zaman ateşbulamazlar. Sadece avukatlık bütünkazançları topluyor, öbür bilimmesleklerine ancak sapla samankalıyor. Filozofların, aydın kişilerindelik deşik pelerinlerinin üzerinekırk tane çok güzel atasözü vardır.Ah! Efendimiz! Bağışlama yüce birruhun içini aydınlatabilen tek ışıktır.Bağışlama meşaleyi bütün öbürerdemlerin önüne taşır. O olmasa,el yordamıyla Tanrı'yı arayan

Page 2409: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

körlere benzer herkes.Bağışlamayla aynı şey olanmerhamet hükümdarın en güçlümuhafızı olan kullarının sevgisiniyaratır. Yüzleri hep güldüren sizEfendimize, yeryüzünde bir zavallıadamın daha bulunması ne zararverir ki? Boş midesinin üzerindetıntın öten boş cebiyle, felaketinkaranlıkları içinde yuvarlanıp duranzavallı suçsuz bir düşünürden sizebir kötülük gelir mi? Zaten,Efendimiz, ben okumuş, mürekkepyalamış bir insanım. Edebiyatı

Page 2410: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korumakla yüce krallar taçlarına birinci eklemiş olurlar. Herculeskendisine verilen Şiir Perileri Başıününü hiç de küçük görmezdi.Mathias Corvin, matematiğin övünçkaynağı, onuru olan Jean deMonroyal'i korurdu. Okumuşları,aydın kişileri idam etmek edebiyatıkorumanın kötü bir şeklidir.Aristoteles'i astırsaydı Büyükİskender için ne silinmez bir lekeolurdu! Bu, onun ününü yüzündegüzelleştiren küçük bir ben değil,çirkinleştiren berbat bir yara

Page 2411: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olurdu. Efendimiz! Flandraprensesiyle pek yüce Veliahthazretleri için çok uygun bir düğünövgüsü yazdım. Bu bir ayaklanmafitili değildir ki. Majestelerigörüyorlar ki ben bir kötü yazardeğilim; mükemmel bir eğitimgördüm; sonra yaradılıştan dabüyük bir doğal uzdilliğe sahibim.Beni bağışlayın. Efendimiz! Böyledavranmakla da Meryem Ana' mızınhoş karşılayacağı bir şekildehareket etmiş olursunuz; sonra da,size yemin ederim ki, asılmak

Page 2412: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düşüncesi beni pek ürkütüyor."

Son derece üzgün olanGringoire böyle konuşurken biryandan da Kral'ın terlikleriniöpüyordu.

Guillaume Rym de alçak sesleCoppenole'e, "Yerlerde sürünmekleçok iyi ediyor," diyordu. "KrallarGirit Adası Jüpiter'i gibidirler,onların kulakları ayaklarındadır."

Çorapçı da Girit Adası'nınJüpiter'i ile ilgilenmeden, gözlerini

Page 2413: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire'a dikmiş, ağır birgülümsemeyle:

"Oh! Ne güzel, ne iç açıcısözler bunlar!" diyordu. "NazırHugonet'nin benden merhametdileyişini işitir gibi oluyorum."

Gringoire en sonunda soluksoluğa durduğu zaman titreyerekbaşım, poturunun dizindeki birlekeyi tırnağıyla kazıyan Kral'adoğru kaldırdı. Majesteleri sonra dagümüş kupadaki ıhlamurdan içmeyebaşladı. Zaten ağzını açıp da tek

Page 2414: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sözcük söylemiyordu, bu sessizlikde Gringoire'a işkence gibigeliyordu. En sonunda Kral onabaktı ve:

"İşte korkunç bir geveze!" dedi.Ardından da Tristan l'Hermite'edoğru dönerek, "Adam sen de!Salıverin şunu!" dedi.

Gringoire, sevinçten dehşetekapılarak, kaidesinin üzerineyıkıldı.

Tristan, "Salıvermek mi!" diye

Page 2415: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

homurdandı. "Majesteleri onu birsüre kafeste tutmamızı istemezlermiydi acaba?"

XI. Louis, "Efendi!" dedi, "Bizüç yüz altmış yedi lira sekiz meteliküç dinarlık kafesleri bu kuşlar içinmi yaptırdık sanıyorsun sen? Şuçulsuz heriifi." XI. Louis"Kahretsin," deyimiyle birliktegüleryüzlülüğünün temelinioluşturan bu sözü pek seviyordu,"...vurup tekmeleyerek dışarı atıngitsin!"

Page 2416: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "Oh! İşte yüce birkral!" diye haykırdı.

Ve bir karşı-emirden korkarak,Tristan'ın pek isteksizce açtığıkapıya doğru saldırdı.

Askerler onu sert yumruklarlaiteleyerek, Gringoire ile birlikteodadan çıktılar. Gringoire dabunlara gerçek stoacı bir filozofolarak ses çıkarmadan katlandı.

Başyargıca karşı düzenlenenayaklanma kendisine

Page 2417: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bildirildiğinden beri Kral'ın neşesiher şeyde kendini belli ediyordu.Bu alışılmamış bağışlama bunun hiçde yabana atılamayacak birişaretiydi. Köşesine çekilen Tristanl'Hermite bir şey görüp de eldeedemeyen bir buldoğun suratımtakınmıştı.

Bu sırada Kral parmaklarıylakoltuğunun kolunda neşeyle Pont-Audemer marşını çalıyordu. Sinsi,içinden pazarlıklı bir hükümdardı;ama üzüntülerini sevinçlerinden

Page 2418: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daha iyi gizlemesini biliyordu. Heryeni gelen iyi haberde neşegösterileri kimi zaman çok uzaklaravarıyordu; sözgelimi, KorkusuzCharles'ın ölümünde Saint-Martinde Tours'a gümüş parmaklıklaradayacak kadar; tahta çıktığı zamanda babasının cenaze töreni emrinivermeyi unutacak kadar.

Jacques Coictier birdenbire,"Eee! Efendimiz! Beni çağırttığınızşiddetli hastalık nöbeti ne oldu?"diye haykırdı.

Page 2419: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral da, "Ah!" dedi, "gerçektende pek fazla acı çekiyorum,efendiciğim. Kulaklarım uğulduyor,kızgın parmaklar göğsümütırmalıyor."

Coictier kralın elini tuttu veyetenekli bir insan yüzüylehükümdarın nabzının atışlarınısaymaya başladı.

Rym alçak sesle, "Bakın, bakın,Coppenole," diyordu, "işte Kral,Coictier ile Tristan'ın tam arasında.Onun bütün saray erkanı bu.

Page 2420: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kendisi için bir hekim, başkalarıiçin bir cellat."

Kral'ın nabzını tutarken Coictiergitgide daha telaşlı bir hal alıyordu.XI. Louis ona oldukça kaygılıbakıyordu. Coictier'nin üzüntülü birhal aldığı açıkça belli oluyordu.Zavallı adamcağızın Kral'ınhastalığından başka çiftliği yoktu ki.O da bunu elinden geldiği kadarişletiyordu.

En sonunda, "Ah! Ah!" diyemırıldandı, "Gerçekten de, bu çok

Page 2421: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

önemli."

Kral kaygıyla, "Değil mi?" dedi.

Hekim, "Pulsus creber,anhelans, crepitans, irregularis,"[174] diye sürdürdü.

"Kahretsin!"

"Üç güne varmadan, bir adamıgötürür bu."

Kral, "Ulu Tanrım!" diyehaykırdı. "Hacı nedir bunun,

Page 2422: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

efendi?"

"Ben de onu düşünüyorum ya,Efendimiz."

Coictier Efendi XI. Louis'yedilini çıkarttırdı, başını salladı,yüzünü buruşturdu ve bütün buyapmacıklar arasında, birdenbire:

"Elbette, Efendimiz," dedi,"münhal bir piskoposluktahsildarlığı bulunduğunu, benim debir yeğenim olduğunu size anlatmamgerek."

Page 2423: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kral, "Tahsildarlığı yeğenineverdim gitti, Jacques Efendi," dedi."Yalnız, sen göğsümdeki şu ateşiçıkar!"

Hekim bununla yetinir mi hiç!"Efendimiz bu kadar merhametliolduklarına göre, şu benim Saint-Andre-des-Arcs Sokağı'ndakievimin yapımında bana bir parçayardım etmeyi de esirgemezlerelbette."

Kral, "Hööh!" dedi.

Page 2424: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Doktor, "Bütün param tükendi,"diyordu. "Ev damsız kalırsa,gerçekten de pek yazık olur. Sonderece sade ve ortahalli olan evedeğil; ama tahta kaplamalarısüsleyen Jehan Fourbault'nunyağlıboya resimlerine yazık olur.Havada uçan bir Diana[175] var; amaöylesine mükemmel, öylesineyumuşak, narin, öylesine masumtavırlı, başı yeni doğan bir aylaöyle güzel bezenmiş ve taçlanmış,teni öylesine beyaz ki, ona pekmerakla bakanlar baştan çıkıyor

Page 2425: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

âdeta. Bir de Ceres[176] var. Bu dapek güzel bir tanrıçadır. Başında,tekesakalı ve daha başka çiçeklerleörülmüş güzel bir başak çelengiylebuğday demetlerinin üzerineoturmuş. Onun gözlerinden daha aşkdolu, bacaklarından daha yuvarlak,tavrından daha soylu, giysisindendaha iyi kuşanmış bir şey görmekolanaksızdır. Fırçanın yarattığı enmasum, en kusursuz güzelliklerdenbiridir bu."

XI. Louis, "Cellat!" diye

Page 2426: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

homurdandı. "Sözü nereye getirmekistiyorsun?"

"Efendimiz, bu resimlerinüzerine bir dam gerek, bu pekönemsiz bir şey olmakla birlikte,benim hiç param kalmadı."

"Senin dam için kaç paragerekiyor?"

"Yani şey... işlemeli, yaldızlıbakır bir dam, en fazla iki bin lira."

Kral, "Ah! Katil!" diye bağırdı.

Page 2427: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bir dişimi bile elmas değerinegetirmeden çekmiyor!" diye bağırdı.

Coictier, "Dama kavuşabilecekmiyim?" dedi.

"Evet! Canın cehenneme; amabeni iyileştir."

Jacques Coictier yerlere kadareğilerek:

"Efendimiz," dedi, "hastalığıiçeri yansıtan bir ilaç sizikurtaracak. Belinize zeytinyağlı

Page 2428: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

balmumu merhemiyle, kilermeni,yumurta akı, yağ ve sirkeyleyapılmış bir yakı koyarız.Ihlamurunuza devam edersiniz. BizEfendimize kefiliz."

Yanan bir mum sadece birsineği çekmez ki. Olivier Efendi de,Kral'ın cömert davranışını görüp,zamanın elverişli olduğunudüşünerek yaklaştı.

"Efendimiz..." dedi.

XI. Louis, "Gene ne var?" diye

Page 2429: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sordu.

"Efendimiz, Simon RodinEfendi'nin öldüğündenMajestelerinin haberi var mı?"

"Eee, ne olmuş?"

"Kendisi Danıştay'da kralındanışmanıydı."

"Eee, peki?"

"Efendimiz, onun yeri boşaldı."

Page 2430: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Böyle konuşurken, OlivierEfendi'nin kendini beğenmişyüzündeki küstah ifadenin yeriniaşağılık, bayağı bir ifade almıştı.Bir saraylı yüzünün tekdeğişikliğidir bu.

Kral gözünü dikerek OlivierEfendi'ye pek sert sert baktı ve kurubir sesle:

"Anlıyorum" dedi. Sonra da,"Olivier Efendi," diye sürdürdü,"Mareşal de Boucicaut derdi ki:'Denizde kum, kralda ihsan'.

Page 2431: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Görüyorum ki, siz de B. deBoucicaut'nun düşüncesindesiniz.Şimdi sözlerime iyice kulak verin:Bizim belleğimiz kuvvetlidir, kolaykolay unutmayız. '68 yılında sizişövalyelik öğreniminiz içindairemize seçtik; '69'da yüz liramaaşla (siz Paris lirasıistiyordunuz) Pont de Saint-CloudŞatosu muhafızlığına getirdik.Kasım '73'te Gergeole'e verilenbuyrultuyla sizi, yaver GilbertAcle'in yerine, Vincennes Ormanıkomutanlığına getirdik; '75'te,

Page 2432: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jacques Le Maire'in yerineRouvray-lez-Saint-Cloud Ormanımuhafız başkomutanı; '78'de yeşilbalmumlu çifte mühürlemühürlenmiş beratla size veeşinize, Saint-Germain Okuluyanındaki pazar yerinde, on Parislirası bir gelir bıraktık; '79'da sizi,zavallı Jehan Daiz'in yerine SenartOrmanı muhafız başkomutanı atadık;ardından da Loches Şatosukomutanı; sonra Saint-Quentinvalisi; sonra Pont de Meulankomutanı yaptık, siz de kendinize

Page 2433: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

oranın kontu adını verdiniz. Biryortu gününde sakal tıraşı yapan herberberden alınan metelik cezanınüçü sizin, geri kalanını da bizalıyoruz. Yüzünüze pek benzeyenLe Mauvais[177] soyadınızıdeğiştirmenize razı olduk. '74yılında, soylularımızın büyükhoşnutsuzluğuna karşın, size birtavus kuşu göğsü oluşturan bin birrenkli armalar ihsan ettik. Kahretsinbe! Daha doymadınız mı? Denizinkumu yeteri kadar parlak ve verimlideğil mi? Bir alabalığın daha

Page 2434: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eklenmesinin geminizibatırabileceğinden korkmuyormusunuz? Efendi, kibir sizimahvedecek. Kibrin hemenarkasında hep felaket ve utançvardır. Bunu düşünün ve susun."

Sertlikle söylenen bu sözlerüzerine Olivier Efendi'ninöfkelenen yüzüne yeniden küstahlıkgeldi. Adeta yüksek sesle:

"İyi, bugün Kral'ın hasta olduğubelli. Hekime her şeyi veriyor,"diye mırıldandı.

Page 2435: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

XI. Louis bu küstah çıkışakızacak yerde oldukça yumuşak birsesle:

"Bakın, sizi Prenses Marie'ninnezdine Gand elçisi atadığımıunutuyordum," diye sözlerinisürdürdü. Kral sonra da Flamanlaradönerek, "Evet, Beyler, bu adamelçilik etti," diye ekledi. YenidenOlivier Efendi'ye dönerek, "İşteböyle, Olivier Efendi, darılmacayok, biz çok eski dostuz. Vakit birhayli geç oldu. İşimizi bitirdik.

Page 2436: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hadi, beni tıraş edin bakayım."

Hiç kuşku yok kiokuyucularımız, Olivier Efendi'ninşu büyük üstat dram yapımcısıYazgı'nın XI. Louis'nin uzun vekanlı komedisine o kadar ince birsanatla kattığı o korkunç Figaro[178]

olduğunu anlamak için buraya kadarbeklememişlerdir. Bu garip kişiyiburada anlatmaya girişmeyeceğiz.Bu kral berberinin üç adı vardır.Sarayda ona Geyik Olivier, halkarasında Şeytan Olivier derler.

Page 2437: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gerçek adı ise Olivier Le Mauvaisidi.

Böylece, Olivier Le MauvaisKral'a surat asarak, JacquesCoictier'ye ters ters bakarakkımıldamadan durdu. Ağzınıniçinde: "Evet, evet! Hekim!"diyordu.

XI. Louis garip birbabacanlıkla:

"Evet, ya! Hekim," dedi."Hekimin senden daha çok itibarı

Page 2438: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

var. Bu pek basit. O bütünbedenimizi elinde tutuyor, oysa sensadece çenemizi tutuyorsun. Hadi,hadi, aldırma, benim zavallıberberim, her şey düzelir. Ben debir eliyle sakalım tutma alışkanlığıolan Kral Chilperic gibi olsaydımne derdin, senin görevin ne olurdu?Hadi bakalım, Efendi, işinin başına,beni tıraş et. Git de gereken şeylerigetir."

Olivier, Kral'ın alay etmeyekararlı olduğunu ve onu kızdırmanın

Page 2439: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bile olanaksızlığını görünce,buyrukları yerine getirmek üzere,homurdanarak dışarı çıktı.

Kral ayağa kalktı, pencereyeyaklaştı ve birdenbire, olağanüstübir heyecanla camı açıp elleriniçırparak:

"Aa, evet!" diye haykırdı. "İşteCite'nin göğünde bir kızıllık.Başyargıç yanıyor. Bundan başkabir şey olamaz. Ya! Benim babacanhalkım! İşte en sonundaderebeylerinin yıkılmasında sen

Page 2440: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bana yardımcı oluyorsun!"

Sonra da, Flamanlara dönerek:

"Beyler, gelin bakın," dedi."Kızıl alevler saçan bir yangındeğil mi bu?"

Gand'lı iki hemşeri yaklaştı.

Guillaume Rym, "Büyük biryangın," dedi.

Birdenbire gözleri parlayanCoppenole de:

Page 2441: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ah!" diye ekledi, "Bu banaHymbercourt derebeyinin evininyanışını anımsattı. Orada büyük birayaklanma olmalı."

"Öyle mi dersiniz, CoppenoleEfendi?"

Bunu derken, XI. Louis'ninbakışı da hemen hemen çorapçınınkikadar neşeliydi.

"Buna direnmek, karşı koymakçok zor olur, değil mi?"

Page 2442: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Vallahi, Efendimiz! Majesteleriorada pek çok savaşçı birliğinikırdırabilirler!"

Kral, "Ah! Ben mi! Bu başka,"diye yanıt verdi. "Eğer benisteseydim! ..."

Çorapçı cesaretle karşılıkverdi:

"Eğer bu ayaklanma benimtahmin ettiğim gibiyse, sizistediğiniz kadar isteyin,Efendimiz!"

Page 2443: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

XI. Louis, "Efendi," dedi,"emrimdeki kuvvetlerden ikibirlikle, bir de yılancık topuateşiyle bir ayaktakımıkalabalığının hakkından gelinir."

Çorapçı, Guillaume Rym'inkendisine yaptığı işaretlere karşın,Kral'a kafa tutmaya kararlıgörünüyordu:

"Efendimiz, İsviçreliler de halktabakasıydı. Sayın Bourgogne Dükübüyük bir soyluydu ve buayaktakımına zerre kadar kulak

Page 2444: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

asmıyordu. Efendimiz, GrandsonSavaşı'nda, sayın dük, "Topçular!Şu köylülerin üzerine ateş!" diyebağırıyordu ve Saint-Georges adınayemin ediyordu. Ama, BaşyargıçScharnachtal balyozuyla veadamlarıyla o güzel soylu dükünüzerine saldırdı; manda deriliköylülerle karşılaşınca da, o parlakBourgogne ordusu, bir taş çarpıncakırılan cam gibi, parçalandı. Oradaserseriler pek çok şövalyeyiöldürdüler; Bourgogne'un en büyüksenyörü olan B. de Château-

Page 2445: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Guyon'u küçük bir bataklık tarladairi kır atıyla birlikte ölü buldular."

Kral, "Arkadaş," dedi, "siz birsavaştan söz ediyorsunuz. Buradasöz konusu olan bir ayaklanma.Kaşlarımı çatmak istediğim andahakkından gelirim."

Beriki ilgisizce karşılık verdi:

"Olabilir, Efendimiz. O halde,daha halkın saati gelmemişdemektir."

Page 2446: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Guillaume Rym araya girmesigerektiğini düşündü.

"Coppenole Efendi, güçlü birkral ile konuşuyorsunuz."

Çorapçı büyük bir ciddiyetle,"Biliyorum," diye yanıt verdi.

Kral da, "Dostum Bay Rym,bırakın söylesin," dedi. "Buaçıksözlülük hoşuma gidiyor.Babam Yedinci Charles gerçeğinhasta olduğunu söylerdi. Bensegerçeğin öldüğünü ve günahlarını

Page 2447: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çıkaracak rahip de bulamadığınısanıyordum. Coppenole Efendi banayanıldığımı gösteriyor."

Bunun üzerine, elini teklifsizceCoppenole'ün omuzuna koyarak:

"Jacques Efendi, diyordunuz ki?..." dedi.

"Evet, Efendimiz, diyordum ki,belki siz haklısınız, halkın saatisizin ülkenizde daha gelmemişolabilir."

Page 2448: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

XI. Louis ona keskin bir gözlebaktı.

"O saat ne zaman gelir, Efendi?"

"Onun çaldığını duyarsınız."

"Acaba hangi saat kulesindeçalacak, söyler misiniz?"Coppenole dingin ve köylüsoğukkanlılığıyla Kral'ı pencereyeyaklaştırdı:

"Dinleyin, Efendimiz! Şuradabir burç, bir çan kulesi, toplar,

Page 2449: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

askerler var. Kulenin çanlarıuğuldadığı, toplar gürlediği, kaleburcu büyük gürültüyle yıkıldığı,kentliler ve askerler avaz avazbağırışıp birbirlerini öldürdüğüzaman saat çalacaktır."

Louis'nin yüzü kaygılı ve dalgınbir hal aldı. Bir süre sessiz durdu.Sonra, yavaşça, bir atın boynunuokşar gibi eliyle burcun kalınduvarına vurdu.

"Yoo! Hayır!" dedi. "Sen öylekolay kolay yıkılmazsın, değil mi,

Page 2450: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benim sevgili Bastille'ciğim?"

Sonra da haşin bir hareketle,cüretli Flaman'a doğru dönerek:

"Siz hiç ömrünüzde birayaklanma gördünüz mü, JacquesEfendi?" diye ekledi.

Çorapçı, "Görmedim, yaptım,"dedi.

Kral, "Bir ayaklanma yapmakiçin nasıl davranıyorsunuz?" dedi.

Page 2451: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Coppenole: "Ah! Hiç de zor birşey değil. Yüzlerce şekli varbunun," diye yanıt verdi. "Öncekentten hoşnut olmamak gerek. Buduruma da sık sık rastlanır. Sonrakentlilerin karakteri önemli. Gandkentinde yaşayanlar ayaklanmayaelverişlidirler. Onlar hephükümdarın oğlunu severler,hükümdarı hiç sevmezler. İşteböyle! Bir sabah, diyelim, benimdükkâna gelirler. 'Coppenole Baba,durum şöyle şöyle. Flandra Prensesibakanlarım kurtarmak istiyor,

Page 2452: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

başyargıç haracı iki katınaçıkarıyor," derler ya da daha başkaşeyler söylerler. Canları ne isterse,çekinmeden söylerler. Ben de, işigücü orada bırakırım, çorapçıdükkânımdan dışarı fırlar, sokağaatılırım ve: "Yağmaya!" diyebağırırım. Oralarda her zaman delikbir fıçı bulunur. Hemen üzerineçıkarım ve avaz avaz bağırarakiçimden geleni, içimde dert olan herşeyi söylerim. Eh, insan kendi dehalktan olunca, Efendimiz, hep içinedert olan bir şeyler vardır. O zaman

Page 2453: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

herkes toplanır, bağırışır, kilisedetehlike çanları çalınır, askerlerinsilahları ellerinden alınır, halksilahlandırılır, pazar yerindekikimseler de buna katılır, herkesayaklanır! Derebeyliklerdederebeyler, kasabalarda kasabalılar,köylerde köylüler bulunduğu sürecebu hep böyle olacaktır, Efendimiz."

Kral, "Peki, kime karşı böyleayaklanıyorsunuz? Yargıçlarınızakarşı mı? Efendilerinize karşı mı?"diye sordu.

Page 2454: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kimi zaman yargıçlara karşı.Artık duruma göre. Kimi zaman dadüke karşı."

XI. Louis dönüp yerine oturduve gülümseyerek:

"Eh! Burada şimdilikyargıçlarla uğraşıyorlar!" dedi.

Tam o sırada Geyik Olivieriçeri girdi. Ardından da Kral'ıngiysilerini taşıyan iki genç soylugeliyordu. Ne var ki, XI. Louis'ninasıl dikkatini çeken, Olivier

Page 2455: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Efendi'nin yanında bir de, sonderece üzgün görünen ParisBelediye Başkanı ile devriyekomutanının da bulunmasıydı. Kinciberber de pek üzgün görünüyordu;ama içten içe sevinçliydi. Söze ilk obaşladı:

"Efendimiz, getirdiğim uğursuzhaberden dolayı Majestelerindenözür dilerim."

Kral hışımla dönerkensandalyesinin ayaklarıyladöşemenin üzerindeki hasırı yırttı.

Page 2456: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne demek o öyle?"

Geyik Olivier, şiddetli birdarbe indirmeye hazırlandığı içinetekleri zil çalan bir adamın kötüyüzüyle:

"Efendimiz, ayaklanan halkAdliye Sarayı başyargıcının üzerineyürümüyor," diye yanıt verdi.

"Ya kimin üzerine yürüyoröyleyse?"

"Sizin, Efendimiz."

Page 2457: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yaşlı Kral bir delikanlı gibi,dimdik ayağa fırladı:

"Sözlerini açıkla, Olivier!Sözlerini açıkla! Kellene de iyidikkat et, efendi, çünkü Saint-Lohaçı üzerine yemin ederim ki, eğerbize yalan söylüyorsan,Luxembourg derebeyinin boynunukesen kılıç seninkini biçemeyecekkadar çentikli değil henüz!" Yeminkorkunçtu. XI. Louis ömründe ancakiki kez Saint-Lo haçı üzerine yeminetmişti.

Page 2458: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Olivier karşılık vermek üzereağzını açtı:

"Efendimiz..."

Kral hışımla onun sözünü kesti:

"Diz çök! Tristan, bu adama gözkulak olun!"

Olivier diz çöktü ve korkusuzcakonuştu:

"Efendimiz, bir büyücü kadımsizin mahkemeniz ölüme mahkûm

Page 2459: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

etmiş. Kadın Notre-DameKilisesi'ne sığınmış. Halk zorabaşvurarak onu oradan almakistiyor. Söylediklerim doğrudeğilse, beni yalanlamak için,ayaklanmadan gelen sayın belediyebaşkanıyla sayın devriye komutanıişte buradalar. Halk Notre-Dame'ıkuşattı."

Sapsarı kesilen ve öfkeden tirtir titreyen Kral alçak sesle:

"Olur şey değil!" dedi. "Notre-Dame haa! Demek ki benim iyi

Page 2460: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yürekli koruyucumu kendi Notre-Dame Katedrali'nde kuşatıyorlar,öyle mi? Ayağa kalk, Olivier.Hakkın var. Simon Rodin'ingörevini sana verdim. Saldırılanbenim. Büyücü kadın kiliseninkoruması altında, kilise benimkorumam altında. Ben debaşyargıcın söz konusu olduğunusanıyordum! Bu bana karşı!"

Bunun üzerine, Kral öfkedenâdeta gençleşerek, iri adımlarlayürümeye başladı. Artık

Page 2461: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gülmüyordu, korkunçtu, gidipgeliyordu. Tilki şimdi sırtlanadönüşmüştü. Konuşamamaktantıkanır gibi oluyordu, dudaklarıkıpırdıyor, sıska yumruklarıkasılıyordu. Birdenbire başınıkaldırdı, içeri dönük gözleri ışıksaçar gibi oldu, sesi de borazan gibiçınladı:

"Vur, Tristan! Aman verme, vurşu alçakları! Hadi, Tristan, dostum!Öldür! Öldür!"

Bu taşkınlık geçtikten sonra,

Page 2462: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geldi yerine oturdu ve zor tuttuğuşiddetli bir öfkeyle:

"Buraya gel, Tristan! Bizimyanımızda, bu Bastille'de, Gif Vi-kontu'nun mızraklı elli mangası var,hepsi üç yüz süvari eder, onlarıalırsınız. Emir subayımız B. deChâteaupers'in okçu birliği de var,onu da alırsınız. Siz jandarmakomutanısınız, jandarma kıtanızdaadamlarınız var, onları da alırsınız.Saint-Pol Konağı'nda, Veliahthazretlerinin yeni muhafızlarından

Page 2463: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kırk okçu bulursunuz, onları da alın;sonra da bütün bunlarla Notre-Dame'a koşarsınız. Ya! Paris'inişsiz güçsüz efendileri, işte böyleFransa tahtına, Notre-Dame'ınkutsallığına, bu toplumun huzurunasaldırırsın, öyle mi? Hepsini öldür,Tristan! Hepsini öldür! Kaçabilenancak Montfaucon[179] için kaçmışolsun!"

Tristan eğildi.

"Başüstüne, Efendimiz!" dedi.

Page 2464: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir süre sustuktan sonra da,"Büyücü kadım ne yapayım?" diyeekledi.

Bu soru kralı düşündürdü.

"Ya!" dedi, "Büyücü kadın! B.d'Estouteville, halk onu ne yapmakistiyordu?"

Paris Belediye Başkanı,"Efendimiz, öyle sanıyorum ki,"dedi, "mademki halk onu sığındığıNotre-Dame barınağından koparıpalmaya geldi, demek ki bu cezasız

Page 2465: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalma işi halkın içine sinmedi, onurahatsız etti ve büyücü kadını asmakistiyor."

Kral derin derin düşünür gibioldu, sonra Tristan l'Hermite'edönerek:

"Pekâlâ, efendi, halkı kılıçtangeçir, büyücü kadını da ipe çek,"dedi.

Rym alçak sesle Coppenole'e:

"İşte," dedi, "halkı istediği şey

Page 2466: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

için cezalandırmak, sonra da onunistediğini yapmak."

Tristan, "Başüstüne,Efendimiz," dedi. "Büyücü kadınhâlâ Notre-Dame'ın içindeyse,barınak hakkına karşın onu oradanalmalı mı?"

Kral kulağını kaşıyarak:

"Kahretsin, barınak ya!" dedi."Oysa bu kadının asılması gerek."

Sözün burasında, Kral sanki

Page 2467: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

birden aklına bir şey gelmiş gibi,diz çökerek hemen iskemlesininönüne saldırdı, şapkasını çıkardı,oturacak yere koydu ve şapkasınınüzerindeki kurşun muskalardanbirine dindar bir saygıyla bakarakellerini kavuşturdu:

"Ah! Notre-Dame de Paris,"dedi, "benim lütufkâr koruyucum,bağışlayın beni. Bunu bir bu seferyapacağım. Bu suçlu kadınıncezalandırılması gerek. Size yeminederim ki, Kutsal Meryem Anamız,

Page 2468: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benim iyi yürekli koruyucum, busizin sevimli korumanıza hiç delayık olmayan bir büyücü.Biliyorsunuz ki, çok dindar bir haylihükümdar, Tanrı'nın zaferi,hükümetin gereği uğruna kiliselerindokunulmazlığını çiğnedi. İngilterePiskoposu Ermiş Hugues, KralEdouard'a bir büyücünün kendikilisesinde yakalanmasına izinverdi. Benim Efendim, Fransa KralıErmiş Louis (IX. Louis) aynıkonuda Ermiş Paul'ün Kilisesi'nindokunulmazlığını bozdu; Kudüs

Page 2469: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kralı'nın oğlu Alphonse da Saint-Sepulcre (Kutsal Mezar) Kilisesi'nesaldırdı. Onun için, bu seferlik benibağışlayın, n'olursunuz, Notre-Dame de Paris! Bir daha asla böylebir şey yapmam; size de geçen yılNotre-Dame d'Ecouys'a verdiğimineşi, güzel bir gümüş yontu armağanederim. Tanrı kabul etsin, amin."

İstavroz çıkardı, ayağa kalktı,şapkasını giydi ve Tristan'adönerek:

"Çabuk olun, efendi," dedi. "B.

Page 2470: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

de Châteaupers'i yanınıza alın.Tehlike çanlarını çaldırırsınız.Halkı ezersiniz. Büyücü kadını dayakalarsınız. Karar verildi. İdamkovuşturmasını da sizin yapmanızıistiyorum. O konuda bana hesapvereceksiniz. Hadi bakalım,Olivier, bu gece yatmayacağımartık. Beni tıraş et."

Tristan l'Hermite eğildi vedışarı çıktı. Bunun üzerine Kral birel işaretiyle Rym ile Coppenole'eizin verirken:

Page 2471: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Tanrı sizi korusun, benim iyidostlarım Flaman efendiler," dedi."Gidip biraz dinlenin siz de. Geceilerliyor, akşamdan çok sabahayakınız."

Berikiler birlikte çekildiler.Bastille komutanının önderliğindedairelerine giderken CoppenoleGuillaume Rym'e:

"Hımın!" diyordu, "Öksüren buKral'dan bıktım artık! BurgonyaKralı Sarhoş Charles'ı gördüm ben,hasta XI. Louis'den daha iyi

Page 2472: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yürekliydi."

Guillaume Rym de, "JacquesEfendi," diye yanıt verdi, "krallarınıhlamurları şaraplarından dahaacımasızdır da ondan."

Page 2473: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIBoşuna Yanan Küçük

Alev

Gringoire, Bastille'den çıkarçıkmaz, ipini koparan bir at hızıylaSaint-Antoine Sokağı'ndan aşağıindi. Baudoyer Kapısı'na gelince,dosdoğru, alanın ortasında dikiliduran taştan yapılmış haça yürüdü;sanki haçın basamaklarında oturankara giysili, kara külahlı adamınyüzünü karanlıklar içinde

Page 2474: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görebilirmiş gibi:

"Siz misiniz, üstat?" dedi.

Karalar giyinmiş adam ayağakalktı:

"Ölüm ve tutku! Benikızdırıyorsun, Gringoire, tepemintasım attırıyorsun. Saint-GervaisKulesi'ndeki adam sabahın saat birbuçuğunu ilan etti."

Gringoire, "Ah! Suç bendedeğil, devriyede, Kral'da," yanıtını

Page 2475: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verdi. "Büyük bir tehlikeden kılpayı kurtuldum! Hep asılmaktehlikesiyle karşılaşıyorum. Bu dabenim yazgım."

Beriki de, "Sen hiçbir şeyi tamyapamazsın," dedi. "Neyse, hadiçabuk gidelim. Parolayı öğrendinmi?"

"Üstadım, düşünün ki, Kral'ıgördüm ben! Oradan geliyorum.Bacağında yünlü kumaştan bir poturvar. Tam bir serüven bu."

Page 2476: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ah! Laf dolabı! Seninserüvenin benim umurumda mı?Serserilerin parolasını öğrendinmi?"

"Öğrendim, gönlünüz rahatetsin. 'Boşuna yanan küçük alev'.İşte parola bu."

"İyi. Yoksa dünyada kiliseyekadar gidemezdik. Serseriler bütünyolları tuttular. Bereket versin kidirenmeyle karşılaştılar galiba.Belki gene de vaktindeyetişebiliriz."

Page 2477: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Evet üstat. İyi hoş da, Notre-Dame'dan içeri nasıl gireceğiz?"

"Kulelerin anahtarı bende."

"Peki, sonra nasıl çıkacağız?"

"Manastırın arkasında Arazi'ye,oradan da ırmağa ulaşan küçük birkapı var. Onun da anahtarı bende;bu sabah da oraya bir kayıkbağladım."

Gringoire gene, "Gerçekten deasılmaktan kıl payı kurtuldum!"

Page 2478: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dedi.

Beriki, "Ee, hadi bakalım!Çabuk ol!" dedi.

Hızlı hızlı Cite'ye doğruyürümeye başladılar.

Page 2479: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

VIIChâteaupers İmdada

Yetiş!

Okuyucu belki de Quasimodo'yuiçinde bıraktığımız zor durumuanımsıyordur. Her yandan sarılanzavallı sağır bütün cesaretinideğilse de, en azından, kendinideğil, çünkü kendini düşünmüyordu,Çingene kızını kurtarma umudunuyitirmişti. Çılgınlar gibi galeridekoşuyordu. Notre-Dame serserilerin

Page 2480: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eline geçecekti. Birdenbire,dörtnala gelen atların nal sesiyandaki sokakları doldurdu, uzunbir meşale dizisiyle, mızraklarınıindirip doludizgin gelen kalabalıkbir süvari kolu, korkunç seslerle,bir kasırga gibi alanı doldurdu:

"Fransa! Fransa! Serserileribiçin! Châteaupers, imdada yetiş!Jandarma kıtası! Jandarma kıtası!"

Fena halde ürken serserileryüzgeri ettiler.

Page 2481: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hiçbir şey duymayanQuasimodo yalın kılıçları,meşaleleri, kargıların demirini,başlarındaki Yüzbaşı Phoebus'ütanıdığı bütün o süvari birliğini,serserilerin şaşkınlığını,kimisindeki dehşeti, en iyilerindekiheyecanı, telaşı gördü ve buumulmadık yardımdan öyle bir güçkazandı ki, galeriye adım atan ilksaldırganları kiliseden dışarıfırlattı.

Bu birdenbire çıkagelenler

Page 2482: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerçekten de kralın birlikleriydi.

Serseriler kahramancadavrandılar. Kendilerini umutsuzbir şekilde savundular. Koltukaltından Saint-Pierre-aux-BoeufsSokağı ile, arkadan Parvis Sokağıile sarılmışlardı, hâlâ kuşattıklarıve Ouasimodo'nun koruduğu Notre-Dame'a sıkıştırılmışlardı. Hemkuşatan, hem kuşatılandurumundaydılar. Daha sonraları,1640'da Torino Kuşatması'nda,kuşattığı Savoie Prensi Thomas ile

Page 2483: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendisini kuşatan Leganez Markisiarasında kalan ve gömüt yazıtınındediği gibi "Taurinum obsessoridem et obsessus"[180] Kont Henrid'Harcourt'un içinde bulunduğu ogarip durumdaydılar.

Göğüs göğüse çarpışma çokkorkunç oldu. P. Mathieu'nün dediğigibi, kurt etine köpek dişi.Aralarında Phoebus deChâteaupers'in pek yiğitçedavrandığı süvariler hiç kimsenincanını bağışlamıyorlardı, ince uzun

Page 2484: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kılıçtan kurtulanı pala yakalıyordu.İyi silahlanmamış olan serserileröfkeden köpürüyorlar, rastgeleniısırıyorlardı. Erkekler, kadınlar,çocuklar atların sağrısına, göğsüneatlıyorlar ve kediler gibi dişleriyle,ellerinin, ayaklarının tırnaklarıylaoraya asılıyorlardı. Kimisimeşalelerini okçuların suratınadayıyordu, kimisi demir kancalarısüvarilerin boynuna saplıyor vekendine doğru çekiyordu. Düşenleriparçalıyorlardı.

Page 2485: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İçlerinden bir tanesinin elindekiparlak geniş orakla uzun zamanatların bacaklarını biçtiği görüldü.Adam korkunçtu. Burundan gelenbir sesle şarkı söylüyor, durmadanda orağını savurup geri çekiyordu.Her vuruşta çevresinde kesilmişuzuvlardan geniş bir çemberçiziyordu. Böylece, atların en yoğunolduğu yere doğru, bir buğdaytarlasını biçmeye başlayan çiftçinindingin yavaşlığı, baş sallaması,düzenli soluğuyla ilerliyordu.Clopin Trouillefou idi bu. Bir

Page 2486: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

arkebüz yaylım ateşi onu yere serdi.

Bu arada pencereler yenidenaçılmıştı. Kralın adamlarının savaşçığlıklarını işiten komşular olayakarışmışlardı, bütün katlardanserserilerin üzerine kurşunyağıyordu. Parvis Alanı, fitilli tüfekyaylım ateşinin çizdiği kalın birdumanla dolmuştu. Orada Notre-Dame'ın cephesi, bir de, çatıpencerelerinin tepesinden bakansoluk benizli birkaç hastayla,eskilikten dökülen köhne Hotel-

Page 2487: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dieu Hastanesi seçiliyordu.

En sonunda, serseriler boyuneğdiler. Yorgunluk, iyi silahyoksunluğu, ansızın gelen baskınınverdiği korku, pencerelerden açılanfitilli tüfek yaylım ateşi, kralınadamlarının kahramancaçarpışması, hepsi, hepsi, onlarıyendi. Kuşatanların hattımzorladılar, Parvis Alanı'nda biryığın ölü bırakarak dört bir yanakaçışmaya başladılar.

Bir an bile çarpışmaktan geri

Page 2488: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalmayan Quasimodo, bu geriçekilişi görünce, iki dizinin üzerineçöktü, ellerini gökyüzüne kaldırdı;sonra da, sevinçten sarhoş birhalde, uçan bir kuş hızıyla, öylesinekorkusuzca, gözünü budaktanesirgemeden savunduğu o hücreyedoğru çıktı. Artık bir tek düşüncesivardı: İkinci kez kurtardığı gençkızın karşısında diz çökmek.

Hücreye girdiği vakit orayı boşbuldu.

Page 2489: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük
Page 2490: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

On Birinci Bölüm

Page 2491: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IMinik Patik

Serseriler kiliseyi kuşattığındaEsmeralda uyuyordu.

Kısa zaman sonra, binanınçevresinde boyuna artan gürültü,kendisinden önce uyanan keçisininmelemesi onu bu derin uykudanuyandırmıştı. Genç kız doğrulupoturmuş, çevreyi dinlemiş, bakmış,sonra da ışıktan, gürültüden ürkerek

Page 2492: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kendini hücreden dışarı atmış,bakmaya gitmişti.

Alanın görünüşü, orada çırpınangörüntü, bu gece saldırısınındüzensizliği, kurbağa sürüsü gibizıplayan, karanlıklar içinde hayalmeyal seçilebilen bu iğrenç halktopluluğu, bu boğuk seslikalabalığın kurbağa viyaklaması, bukaranlıkta, bataklıkların sinsiyüzeyini çizip geçen gece ışıklarıgibi koşan, karşılaşan şu birkaçkızıl meşale... Bütün bu görünüm

Page 2493: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

genç kızın üzerinde büyücühayaletleriyle kilisenin taşcanavarları arasında açılan gizemlibir savaş etkisi yarattı.Çocukluğundan beri Çingenekabilesinin inançlarıyla dopdoluolduğundan ilk düşüncesi şu oldu:Geceye özgü bu garip yaratıklarıbelki de, uğursuz büyücülüklerisırasında, birdenbire, habersizcegörüvermişti. O zaman, dehşetekapıldı, sefil yatağından, daha azkorkunç karabasanlar bekleyerek,koşup hücresine saklandı.

Page 2494: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ama ne var ki, korkunun ilkdumanları yavaş yavaş dağılmıştı;durmadan artan gürültüden vegerçeğin daha başka birçokişaretinden, çevresinin hayaletlerledeğil, insanlarla sarılmış olduğunuhissetti. Bunun üzerine, dehşetiartmadan biçim değiştirdi.Kendisini barınağından çekipalacak bir halk ayaklanmasıolasılığını düşündü. Yaşamını,umudunu, ilerisi için hep bellibelirsiz aklına getirdiği Phoebus'üyeniden yitirme düşüncesi,

Page 2495: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zayıflığının derin hiçliği, herkapının kapalı oluşu, hiçbir destekbulunmaması, yüzüstü bırakılmışolması, yalnızlığı... Bütün budüşünceler ve daha binlercesi gençkızı ezmiş, gücünü tüketmişti. Başıyatağının üzerinde, elleri de başınınüstünde kavuşmuş, kaygı, tasa,ürperti içinde diz üstü yereçökmüştü. Bir Çingene'ydi, putatapardı, dinsizdi; ama gene dehıçkırıklarla sarsılarak, yüceTanrı'dan merhamet istemeye,barınağının sahibi Meryem Ana'ya

Page 2496: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dua etmeye başladı. İnsan, hiçbirşeye inanmasa bile, hayatta öyleanlar vardır ki, hep hemen o andaelinin altında bulunan tapınağındininden biri oluverir.

Uzun zaman böylece, dizçökmüş bir halde, gerçekte duaetmekten çok titreyerek, bu öfkelikalabalığın gitgide yaklaşansoluğuyla donarak, bu şiddettenhiçbir şey anlamadan, nelerinhazırlandığını, ne yapıldığını ve neistendiğini bilmeden, yalnız korkunç

Page 2497: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir sonucu sezerek, olduğu yerdedonup kaldı.

İşte tam bu sıkıntının ortasında,genç kız yanı başında birininyürüdüğünü duydu. Döndü: Birininelinde fener bulunan iki adamhücresine girmişti. Esmeralda hafifbir çığlık kopardı.

Kendisine hiç de yabancıgelmeyen bir ses:

"Korkmayın, benim," dedi.

Page 2498: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız da, "Siz kimsiniz?"diye sordu.

"Pierre Gringoire."

Bu ad Esmeralda'ya güvenverdi. Gözlerini kaldırdı vegerçekten de ozanı tanıdı. Ne var ki,onun yanında karalar giyinmiş,başından ayağına kadar örtülü birisivardı ki bu adam genç kızı dilsizediyordu.

Gringoire sitemli bir sesle:

Page 2499: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ya!" dedi, "Djali beni sizdenönce tanıdı!"

Gerçekten de küçük keçicikGringoire'ın kendisini tanıtmasınıbeklememişti. Daha şair içeri girergirmez sevgiyle, dizlerinesürtünerek onu okşamalarıyla ve kargibi beyaz tüyleriyle kapladı; çünkütüy değiştirme mevsimindeydi.Gringoire da onun okşamalarınıkarşılıksız bırakmadı.

Çingene kızı alçak sesle, "Kimvar orada yanınızda?" diye sordu.

Page 2500: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "Merak etmeyin,"dedi, "dostlarımdan biri."

Bunun üzerine, filozof feneriniyere koyarak, döşeme taşlarınınüstüne çömeldi, Djali'ye sarılarakheyecanla haykırdı:

"Ah! İşte zarif bir hayvan, hiçkuşkusuz büyüklüğünden çoktemizliği bakımından saygıdeğer biryaratık; ama akıllı, becerikli, bir dilbilgini gibi de okumuş! Hadibakalım, Djali'ciğim, güzelhünerlerini unutmadın ya umarım!

Page 2501: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Üstat Jacques Chamolue nasılyapıyor?..."

Karalar giyinmiş adam onunsözünü tamamlamasına fırsatbırakmadı. Gringoire'a yaklaştı,omuzundan sertçe itti. Gringoiredoğrulup ayağa kalktı.

"Gerçekten de," dedi, "acelemizolduğunu unutuyordum. Ama,üstadım, gene de insan bundandolayı böylesine zorlanır mı?!..Sevgili güzel kızım, sizin de,Djali'nin de hayatı tehlikede. Sizi

Page 2502: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakalamak istiyorlar. Biz sizindostunuzuz, sizi kurtarmaya geldik.Arkamızdan gelin."

Allak bullak olan genç kızbüyük bir heyecanla: "Gerçektenmi?" diye haykırdı.

"Evet, hem de pek gerçek.Çabuk gelin!"

Esmeralda, "Peki öyle olsun,"diye kekeledi. "Ama arkadaşınızniçin hiç konuşmuyor?"

Page 2503: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gringoire, "Ah!" dedi,"Anasıyla babası garip yaradılışlıinsanlarmış, onu da böyle sessizyaradılışlı yapmışlar."

Genç kızın bu açıklamaylayetinmesi gerekiyordu. Gringoireonun elini tuttu. Arkadaşı feneriyerden aldı ve önden yürümeyebaşladı. Korku genç kızı şaşkınaçevirmişti. Kendisini götürmelerinekarşı koymadı, hiç sesini çıkarmadı.Keçi de zıplayarak onların peşindengidiyordu, Gringoire'ı gördüğüne

Page 2504: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hayvancık öyle sevinmişti ki,boynuzlarını onun bacaklarınınarasına sokmaya çalışıyor, her anonu sendeletiyordu.

Filozof her düşme tehlikesiatlattığında, "İşte hayat budur,"diyordu. "Bizi düşürenler, çoğuzaman en iyi dostlarımızdır!"

Çabucak kulelerinmerdivenlerini indiler, zifirikaranlıklar ve yalnızlık içindekorkunç bir çelişki oluşturan müthişbir gürültüyle çın çın öten kilisenin

Page 2505: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içinden geçtiler, Kızıl Kapı'danmanastırın avlusuna çıktılar.Manastır ıssızdı; rahipler birliktedua etmek için piskoposluğakaçmışlardı. Avlu bomboştu.Ürkmüş birkaç uşak karanlıkköşelere büzülüp gizlenmişti. Buavludan boş Arsa'ya açılan kapıyayöneldiler. Karalar giyinmiş adamyanındaki bir anahtarla kapıyı açtı.Bu arsanın, kilisenin arkasında,Cite'den yana duvarlarla çevrili,adanın sınırını oluşturan, Notre-Dame'ın ruhani meclisine ait bir

Page 2506: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

toprak dili olduğunu okurlarımızbilirler. Burasını pek ıssız buldular.Burada havada bile daha az uğultuvardı. Serserilerin saldırı uğultusuonlara daha çok bulanık ve daha azcırlak bir perdeden geliyordu.Suyun akıntısı boyunca esen serinrüzgâr Arsa'nın ucuna dikili tekağacın yapraklarını oldukça hatırısayılır hışırtıyla kımıldatıyordu.Öyleyken gene de tehlikenin pekyakınındaydılar. Kendilerine enyakın binalar piskoposluklakiliseydi. Piskoposluğun içinde

Page 2507: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyük bir kargaşalık olduğu iyicebelliydi. Kapkaranlık kütlesi birpencereden öbürüne koşan ışıklarlaçizgilenmişti; tıpkı kâğıt yakıldığızaman, üzerinde parlakkıvılcımların binlerce garip hareketyaptığı karanlık bir kül yığınınınkalması gibi. Yanda, Notre-Dame'ıno muazzam kuleleri, üzerindeyükseldikleri uzun sahınla birlikte,avluyu dolduran kızıl ve geniş ışıküzerinde kapkara ortaya çıkıyordu,böyle arkadan bakılınca, bir devlerocağının azman boyutlu iki kütük

Page 2508: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

desteğine benziyordu.

Paris'in dört bir yanındangörülebilen her şey insanın gözündeışıkla karışan bir gölge içindesallanıyordu. Rembrandt'ıntablosunda böyle zeminler vardır.

Fenerli adam dosdoğru Arsa'nınucuna yürüdü. Orada, suyun tamkıyısında, ince tahtalarla birbirinekenetlenmiş kazıklardan yapılmışbir çitin kurt yenikli yıkıntısı vardı,üzerine de alçak bir asma, açık birelin parmakları gibi yayılan sıska

Page 2509: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dallarıyla dolanmıştı. Arkada, buparmaklığın oluşturduğu gölgeniniçinde, küçük bir kayık saklıydı.Adam, Gringoire ile yanındaki kızabuna binmelerini işaret etti. Keçi deonların peşinden kayığa atladı.Adam en son bindi. Sonra kayığınipini kesti, uzun bir kancaylatekneyi kıyıdan uzaklaştırdı ve ikikürek yakalayarak, öne oturdu,bütün gücüyle açığa doğru kürekçekmeye başladı. Seine Irmağıorada bir hayli akıntılıdır; bunedenle, adam adanın ucundan

Page 2510: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayrılmakta epeyce zorluk çekti.

Kayığa biner binmez,Gringoire'ın ilk işi keçiyi dizlerininüzerine almak oldu. Kendisi arkayayerleşti, yabancıdan yana anlatılmazbir kaygı duyan genç kız da ozanınyanına büzülüp oturdu.

Bizim filozof kayığın yolakoyulduğunu anlayınca elleriniçırptı, Djali'nin boynuzlarınınarasını öptü:

"Oh!" dedi, "İşte çok şükür

Page 2511: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dördümüz de kurtulduk!" Derin birdüşünür tavrıyla da şunları ekledi:"Büyük girişimlerin mutlusonuçlarını insan kimi zaman daböyle hileye borçludur."

Kayık ağır ağır sağ kıyıya doğruilerliyordu. Genç kız gizli birdehşetle yabancı adamı inceliyordu.Adam hırsız fenerinin ışığını büyükbir dikkatle yeniden örtmüştü.Karanlıkta, teknenin başında birhayalet gibi ancak seçilebiliyordu.Hep inik duran külahı ona âdeta bir

Page 2512: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

maske oluşturuyordu, kürekçekerken de geniş kara yenlerinsarktığı kollarını her aralayışındaiki büyük yarasa kanadı sanırdınız.Üstelik de, şimdiye kadar ağzınıaçıp tek sözcük söylememişti,soluğu bile çıkmamıştı. Kayığınboyunca suyun binlerce kıvrımınınfışırtısına karışan, küreğin gidipgelirken çıkardığı sesten başka dases yoktu teknede.

Gringoire birdenbire:

"Ruhumun selameti adına!" diye

Page 2513: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

haykırdı. "Askalafoslar[181] kadarşen ve neşeliyiz. Pitagorasçılar yada balıklar gibi sessiz duruyoruz!Kahretsin! Dostlarım, birisininbenimle konuşmasını isterdim. İnsansesi insan kulağı için tatlı birmüziktir. Bunu söyleyen bendeğilim, İskenderiyeli Didymos'turve bunlar pek ünlü sözlerdir. Hiçkuşkusuz, İskenderiyeli Didymosküçümsenecek bir filozof değildir.Bir tek sözcük, güzel kızım!Yalvarırım, bir tek sözcük söyleyinbana. Sahi, dedim de aklıma geldi:

Page 2514: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hani sizin acayip, küçük, garip birdudak bükmeniz vardı? Hep yapıyormusunuz? Biliyor musunuz ki,güzelim, mahkemenin barınakyerleri konusunda tam bir yargıyetkisi vardı ve siz Notre-Dame'daki hücrede büyük birtehlikeyle karşı karşıya idiniz? Neyazık ki minicik sinekkuşu yuvasınıtimsahın ağzının içine kurar. Üstat,işte şimdi ay da ortaya çıktı. Tanrıvere de kimse bizi fark etmese!Küçükhanım'ı kurtarmakla övülecekbir iş yapıyoruz; ama yarasalar bizi

Page 2515: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakalasalar, gözümüzün yaşınabakmadan, kral adına asarlar Tanrıbilir. Ne yazık! İnsancıl eylemler ikiyönlüdür. Sende ödüllendirilenibende yere çarparlar. Catilina'yıayıplayan Sezar'ı beğenir. Öyledeğil mi, üstadım? Bu felsefekonusunda fikriniz nedir? Beniçgüdü, doğa felsefesinden yanayım,'ut apes geometriam'[182] Eh! Hadibakalım! Kimse bana yanıtvermiyor. Her ikinizin de ne kadartersliği üzerinde! Tek başımakonuşmam gerekiyor. Biz buna,

Page 2516: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

trajedide 'monolog' deriz.Kahretsin! Size haber vereyim ki,Kral XI. Louis'yi gördüm ben veondan bu küçük küfürü öğrendim.Demek ki, kahretsin! Cite'de hâlâkorkunç bir gürültü koparıyorlar.Berbat kötü yaşlı bir kral o. Baştanaşağı kürklere sarınmış. Hâlâ banao düğün övgüsünün parasınıverecek; üstelik de, dün akşamasılmaktan zor bela kurtuldum onunelinden, bu da, doğrusu ya, hiçişime gelmezdi. Değerli adamlarakarşı son derece eli sıkı davranıyor.

Page 2517: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Köln'lü Salvien'in 'Adversusavaritiam'[183] adlı dört kitabınıokuması gerek. Gerçekten de,edebiyatçılara karşı tutumunda peksıkı davranan ve son derece barbaracımasızlıklar yapan bir kral bu.Halkın üzerine, para çekmek içinkonulmuş bir sünger. Onun cimriliğibütün öteki uzuvların zayıflığınedeniyle şişen dalak gibi. Buyüzden de, dönemin sertliğine karşıyükseltilen yakınmalar hükümdarakarşı mırıltı haline geliyor. Buyumuşak, dindar hazretin görünüşü

Page 2518: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

altında, çengeller asılmışinsanlardan kırılıyor, cellatkütükleri kandan çürüyor,hapishaneler çok dolu bir mide gibipatlıyor. Bu kralın alan bir eli veasan bir eli var. Tuz VergisiHatun'la, Darağacı Efendi'nindavavekilidir o. Büyükleronurlarından oluyor, küçükler dedurmadan yeni yükümlülükleraltında eziliyorlar. Sının aşan, çokölçüsüz bir hükümdar bu. Ben bukralı hiç sevmiyorum. Ya sizüstadım?"

Page 2519: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Karalar giyinmiş adam gevezeşairin eleştirilerine,çekiştirmelerine hiç sesiniçıkarmıyordu. Cite'nin burnunubugün bizim Saint-Louis Adasıadını verdiğimiz Notre-DameAdası'nın pupasından ayıran sert vezorlu akıntıya karşı savaşıpduruyordu hâlâ.

Gringoire birdenbire yenidensöze başladı:

"Dedim de aklıma geldi, üstat!Biz o kudurmuş serseriler arasından

Page 2520: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geçerek tam avluya geldiğimizsırada, şu sizin sağır zavallının birküçüğün beynini krallar galerisininparmaklığı üzerinde parçaladığınıgördünüz mü? Benim gözüm uzağıpek iyi görmez de, kim olduğunutanıyamadım. Acaba kim olabilir,biliyor musunuz?"

Kimliği bilinmeyen adam bir teksözcük bile söylemedi. Ama,birdenbire kürek çekmeyi bıraktı,kolları kırılmış gibi kesildi, başıgöğsüne düştü, Esmeralda da onun

Page 2521: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çırpıntılı bir biçimde içini çektiğiniduydu, o da ürperdi. Bu iççekmeleri daha önce de işitmişti.

Başıboş bırakılan kayık suyunakıntısıyla birkaç dakika yolundanayrıldı. Ama, karalar giyinmiş adamen sonunda doğruldu, kürekleriyeniden ele aldı, gene akıntıya karşıilerlemeye başladı. Notre-DameAdası'nın burnunu geçti, Port-au-Foin İskelesi'ne doğru yöneldi.

Gringoire, "Aa! İşte oradaBarbeau Konutu!" dedi. "İşte üstat,

Page 2522: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakın, ayın, kabuğu kırılmış biryumurta sarısı gibi ezilip yayıldığışu alçak, karmaşık, kirli ve pis bulutyığınının üzerinde garip açılar çizenşu kara damlar topluluğuna bakın.Güzel bir evdir, doğrusu ya! Pekgüzel çizilmiş bezeklerle doluküçük bir kubbesi bulunan bir içkilisesi vardır. Üzerinde ince birsanatla işlenmiş çan kulesinigörebilirsiniz. Pek hoş bir debahçesi vardır. Bir minicik göl, birgüvercinlik, bir yankı, bir gezintiyeri, dolambaçlı yollar, yabanıl

Page 2523: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hayvanlar için bir evle, Venüs'ünpek hoşlanacağı sık ağaçlı bir alayyol... Bir de, ünlü bir prensesle,çapkın ve nükteci bir Fransabaşkomutanının eğlencelerinehizmet ettiği için 'sefih' adı verilenyaramaz bir ağaç vardır. Ne yazık!Bir lahana, kırmızı turp tarhı LouvreSarayı'nın bahçesine oranla neyse,biz zavallı filozoflar da Fransabaşkomutanına oranla oyuz işte.Ama, gene de, ne önemi var ki?İnsanoğlunun yaşamı bizler içinolduğu kadar büyükler için de iyi ve

Page 2524: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kötüyle karışıktır. Acı ve dert hepsevincin yanındadır; iki uzun hece,bir uzun bir kısa heceninbitişiğindedir. Üstadım, bu BarbeauKonağı'nın öyküsünü sizeanlatmalıyım. Pek acıklı birbiçimde sonuçlanıyor. Fransakrallarının en uzun boylusu olan V.Philippe döneminde, 1319yılındaydı. Kıssadan çıkan hisse şu:İçimizden gelen dürtülertehlikelidir, kötüdür. Duygularımızonun güzelliğine ne kadar duyarlıolursa olsun, komşunun eşine

Page 2525: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakışlarımızı fazla dikmeyelim.Zina çok edepsizce bir düşüncedir.Zina başkasının şehvetine duyulanmeraktır... Hehey! Orada gürültüamma da artıyor!"

Gerçekten de, Notre-Dame'ınçevresinde gürültü artıyordu.Dinlediler. Oldukça açık seçik birbiçimde zafer çığlıklarıduyuluyordu. Birdenbire, silahadamlarının miğferlerini ışıldatanyüzlerce meşale, kilisenin üzerineher yükseklikte, ta yukarılara kadar,

Page 2526: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulelerin, galerilerin üzerine, destekkemerlerinin altına yayıldı. Bumeşaleler bir şey arıyormuşabenziyordu; az sonra da uzaktaki obağırışmalar açıkça ta kaçaklarınkulağına kadar ulaştı:

"Çingene kızı! Büyücü karı!Kahrolsun Çingene kızı!"

Bahtsız kız başını ellerininarasına bıraktı, bilinmeyen adam dakorkunç bir öfkeyle kıyıya doğrukürek çekmeye koyuldu. Bu sıradabizim filozof düşünüyordu.

Page 2527: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kollarının arasındaki keçiyi bağrınabastırıyor, elinde kalan tek sığınakgibi gitgide daha çok kendisinedoğru sokulan Çingene kızındanyavaşça uzaklaşıyordu.

Hiç kuşku yok ki, Gringoirekorkunç bir şaşkınlık içindeydi."Mevcut yasalar uyarınca", elegeçerse, keçinin de asılacağını,böylece de keçiye pek yazıkolacağını düşünüyordu. ZavallıDjali'cik! Böylece, kendisinesarılan iki mahkûmun fazla

Page 2528: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olduğunu, arkadaşının da Çingenekızının sorumluluğunu yüklenmeyecan attığını aklından geçiriyordu.Gringoire'ın düşünceleri arasında,"İliada Destanı"nın Jüpiter'i gibi,sırasıyla Çingene kızıyla keçiyitarttığı şiddetli bir savaş oluyordu;gözleri yaşlı, dudaklarınınarasından, "İkinizi birdenkurtaramam ya!" diye mırıldanarakbirbiri ardından her ikisine debakıyordu.

En sonunda, bir sarsıntı kayığın

Page 2529: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kıyıya yanaştığını bildirdi. Uğursuzgürültü hâlâ Cite'yi dolduruyordu.Kimliği bilinmeyen adam ayağakalktı, Çingene kızının yanına geldi,kayıktan inmesine yardım etmekamacıyla kolunu tutmak istedi. Gençkız hemen onu itti ve Gringoire'ınkoluna asıldı; o da keçiyle uğraştığıiçin, genç kızı âdeta geri itti. Bununüzerine, Esmeralda kendi kendinekayıktan dışarı atladı. O kadarheyecanlı, öylesine şaşkın birhaldeydi ki, ne yaptığını, nereyegittiğini bilmiyordu. Bir süre,

Page 2530: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

öylece, dalgın dalgın suyun akışınıseyrederek olduğu yerde kaldı. Birparça kendine geldiğinde, rıhtımdayabancıyla yapayalnızdı.Gringoire'ın karaya çıkmatelaşından yararlanarak, keçisiylebirlikte Grenier-sur-l'EauSokağı'ndaki evler arasındansıvışıp kaçtığı besbelliydi.

Esmeralda bu adamlayapayalnız kaldığını görünceürperdi. Konuşmak, bağırmak,Gringoire'ı çağırmak istedi, dili

Page 2531: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ağzının içinde cansız gibiydi,dudaklarından bir tek ses çıkmadı.Birdenbire yabancının elini elininüzerine koyduğunu hissetti. Soğukve güçlü bir eldi bu. Genç kızındişleri birbirine çarptı, benzikendisini aydınlatan ayışığındandaha da fazla soluklaştı. Adam birtek sözcük bile söylemedi. Kızıelinden tutarak, geniş adımlarla,Greve Alanı'na doğru ilerlemeyebaşladı. Esmeralda o dakikadayazgının karşı konulmaz bir güçolduğunu belli belirsiz sezinledi.

Page 2532: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Artık hiç direnci kalmamıştı, adamyürürken kendisi onun peşindenkoşarak sürüklenip gidiyordu.Orada rıhtım yokuş yukarıçıkıyordu. Öyleyken genç kıza birbayırdan aşağı iniyormuş gibigeliyordu.

Kızcağız dört bir yana bakındı.Gelip geçen bir tek insan yoktu.Rıhtım tam bir ıssızlık içindeydi.Sadece, Seine Irmağı'nın birkolunun kendisini ayırdığı ve ölümçığlıklarına, "Kahrolsun!"

Page 2533: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırışmalarına karışan kendiadının kulaklarına kadar ulaştığı ogürültülü ve kıpkızıl Cite'den seslerduyuyor, insanların devindiğinihissediyordu. Paris'in geri kalankesimi büyük gölge kütlelerihalinde genç kızın çevresineyayılmıştı.

Bu arada, yabancı adam hâlâaynı suskunluk içinde ve aynı hızlaonu sürükleyip duruyordu.Yürüdüğü, geçtiği yerlerin hiçbirinibelleğinde bulamıyordu. Aydınlık

Page 2534: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir pencerenin önünden geçerken,genç kız bir çaba gösterdi vebirdenbire dikleşerek:

"İmdat!" diye bağırdı.

Pencerenin sahibi olan kimsecamı açtı, elinde lambası, sırtındagecelik entarisiyle orada belirdi;şaşkın bir tavırla rıhtıma baktı, gençkızın duymadığı birkaç sözcüksöyledi, sonra da pencereninpancurunu kapadı. Sönen son umutışığıydı bu.

Page 2535: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Karalar giyinmiş adam bir teksöz söylemedi, genç kızı sımsıkıtutuyordu, sonra da daha hızlıyürümeye başladı. Esmeralda artıkdirenmedi ve bitkin bir halde onunpeşinden gitti.

Genç kız arada sırada bir parçagüç topluyor, kaldırımın sarsıntılarıve hızlı yürüyüşün verdiği soluktıkanmasıyla kesilen bir sesle:

"Siz kimsiniz? Kimsiniz siz,kuzum?" diye soruyordu.

Page 2536: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Beriki hiç yanıt vermiyordu.

Böylece, hep rıhtım boyuncailerleyerek, oldukça geniş bir alanageldiler. Bir parça ay vardı. BurasıGreve Alanı'ydı. Tam ortadakapkara dikilmiş duran bir haçseçiliyordu. Darağacıydı bu. Gençkız bütün bunları tanıdı ve neredebulunduğunu anladı.

Adam durdu, genç kıza doğrudöndü ve külahını kaldırdı. Taş gibidonup kalan kızcağız:

Page 2537: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ah! Gene o! Bunu biliyordumya!" diye kekeledi.

Gerçekten de rahipti bu karalargiymiş adam. Kendi hayaletigibiydi. Bu, ayışığının bir etkisiydi.İnsana bu ışıkta eşyanın sadecehayaletini görüyormuş gibi gelir.

Adam genç kıza:

"Bak dinle," dedi. Beriki de,uzun zamandan beri duymadığı buuğursuz sesi işitince ürperdi. Adamdevam etti. Sarsıntılarıyla derin iç

Page 2538: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

titremelerini ortaya vuran o kesik,soluk soluğa ve düzensizkesintilerle tane tane konuşuyordu."Dinle. Bak işte buradayız. Seninlekonuşacağım. Burası Greve Alanı.Burası en son nokta. Alınyazısı bizibirbirimize teslim etti. Ben seninyaşamın hakkında karar vereceğim,sen de benim ruhumun selametikonusunda son sözü söyleyeceksin.Işte ondan öte hiçbir şeygörülmeyen bir alan ve bir gece.Şimdi dinle beni. Sana... Bir kere,sakın bana Phoebus'ünden söz etme.

Page 2539: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

(Bunları söylerken, bir türlüyerinde duramayan bir kimse gibi,gidip geliyor, kızı da peşindensürüklüyordu.) Sakın bana ondansöz etme. Bak görüyor musun? Eğero adı ağzına alacak olursan, neyapacağımı bilmiyorum; amabesbelli korkunç bir şey olacak."

Bunu dedikten sonra, ağırlıkmerkezini bulan bir cisim gibi, genekımıldamaz hale geldi. Ama, sözlerigene de bir hayli heyecanı vesıkıntıyı belli ediyordu. Sesi gitgide

Page 2540: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

alçalıyordu.

"Başını habire öyle çeviripdurma. Beni iyi dinle. Çok ciddi birkonu bu. Önce, şimdiye kadar nelerolduğuna bir göz atalım. Sana yeminederim ki bütün bunlarda hiç degülünecek bir yan yok. Nediyordum? Anımsat bana! Ha, evet!Seni yeniden darağacına götürecekbir mahkeme kararı var. Senionların elinden çekip aldım. Ama,işte bak, onlar hâlâ seninpeşindeler. Bak!" Adam kolunu

Page 2541: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cite'ye doğru uzattı. Gerçekten de,orada araştırmalar hâlâ devamediyormuşa benziyordu. Uğultularyaklaşıyordu. Greve Alanı'nın tamkarşısında bulunan komutan evininkulesi gürültü ve ışıkla doluydu;karşı rıhtımda da askerlerin,meşaleler ve "Çingene kızı! Neredeo Çingene kızı! Kahrolsun!Kahrolsun!" çığlıklarıylakoşuştukları görülüyordu.

"İyice görüyorsun ki, hâlâ seninpeşini kovalıyorlar, sana hiç de

Page 2542: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yalan söylemiyorum. Ben seniseviyorum. Sakın ağzını açayımdeme, benden nefret ettiğinisöylemek içinse sakın benimlekonuşma daha iyi. Bunu artık birdaha işitmemeye kesin olarak kararverdim. Senin hayatını kurtardım.Bırak da önce sözümü bitireyim.Seni büsbütün kurtarabilirim.İstemek senin elinde. Sen nasılistersen öyle davranacağım."

Konuşmasını birdenbire kesti:"Hayır, söylenmesi gereken bunlar

Page 2543: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

değil."

Adam koşarak, kızı dakoşturarak, –çünkü onun elinidünyada bırakmıyordu– doğrucadarağacına yürüdü ve onuparmağıyla kıza göstererek, boğukbir sesle, "İkimizden birini seç,hadi," dedi.

Esmeralda adamın elindenkurtuldu ve o uğursuz desteğesarılarak idam sehpasının dibineyığıldı. Sonra o güzel başını yarıçevirerek omzunun üzerinden rahibe

Page 2544: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

baktı. Haçın dibinde bir Hz.Meryem sanırdınız. Rahip hiçkımıldamadan, hâlâ parmağıdarağacına doğru uzanmış, olduğuyerde bir yontu gibi duruyordu.

En sonunda, Çingene kızı ona:

"Bu bana sizden daha az dehşetveriyor!" dedi.

Bunun üzerine, rahip ağır ağırkolunu indirdi ve derin birbezginlikle kaldırıma baktı:

Page 2545: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Eğer bu taşlar konuşabilseydi,evet, işte son derece bahtsız biradam derlerdi," diye mırıldandı.

Rahip yeniden konuşmayabaşlamıştı. Darağacının önüne dizçökmüş, uzun saçlarının arasındakaybolmuş gibi duran genç kız dahiç sözünü kesmeden onudinliyordu. Adamın şimdi, yüzçizgilerinin kibirli sertliğiyle acıklıbir biçimde çelişen yakınmalı vetatlı bir sesi vardı.

"Ben sizi seviyorum. Ah! İşte

Page 2546: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gerçeğin ta kendisi. Yüreğimi yakanbu ateşten dışarı hiçbir şeyvurmuyor demek ki! Ah! Ne yazık,genç kız! Gece gündüz, evet, gecegündüz! Bunun en ufak bir acınmayahakkı yok mu? Gecenin ve gündüzünaşkı bu, diyorum size! Bu birişkence. Ah! Çok acı çekiyorum,zavallı yavrucuğum! Emin olun kiacımaya değer bir şey bu.Görüyorsunuz ki sizinle artıktatlılıkla konuşuyorum. Artık banakarşı o dehşeti ve nefretiduymamanızı isterdim. Ne de olsa,

Page 2547: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kadını seven bir erkek; suç onundeğil!.. Ah! Tanrım!.. Nasıl! Benihiç bağışlamayacak mısınız yoksa?Benden hep nefret mi edeceksiniz?Demek her şey bitti, öyle mi? İştebeni kötü hale getiren, kendimdenbile iğrendiren bu, anlıyormusunuz?.. Yüzüme bilebakmıyorsunuz! Şurada, ayaktadikilmiş ve tir tir titreyerek, herikimizin de sonsuzluğunun sınırındasizinle konuşurken belki de sizbaşka şey düşünüyorsunuz!.. Aman,hele o subaydan sakın söz etmeyin

Page 2548: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bana! Nasıl! Sizi sevdiğimisöylemek için ayaklarınızakapanayım... nasıl! Ayaklarınızıdeğil –çünkü siz bunu istemezsiniz–ayaklarınızın altındaki toprağıöpeyim ve bir çocuk gibihıçkırayım, göğsümden sözler değil;ama yüreğimi, ciğerlerimi koparıpçıkarayım da hepsi yararsız olsun,öyle mi? Oysa, bütün ruhunuzdasevecen ve merhametli duygulardanbaşka bir şey yok; en güzeltatlılıkla, yumuşaklıkla pırılpırılsınız, bütününüzle tatlı, iyi,

Page 2549: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sevecen ve merhametlisiniz,sevimlisiniz. Ne yazık ki yalnızbana karşı kötü davranıyorsunuz!Ah! Ne talihsizlik!"

Adam yüzünü ellerinin içinegizledi. Genç kız onun ağladığınıişitti. Bu ilk kez oluyordu. Böyleayakta ve hıçkırıklarla sarsılırken,diz çökmüş halinden daha sefil vedaha yalvarıcıydı. Bir süre öyleağladı. tlk gözyaşları geçtiktensonra konuşmasını sürdürdü:

"Eh, hadi bakalım! Söyleyecek

Page 2550: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir tek sözcük bulamıyorum. Oysasize söyleyeceklerimi iyicedüşünmüştüm. Şimdi ise titriyorum,ürperiyorum, kesin sonucagötürecek anda güçten düşüyorum,bizi çevreleyen yüce bir şeyinvarlığını hissediyorum vekekeliyorum. Ah! Eğer banaacımazsanız, kendinize acımazsanıztaşların üzerine yığılacağım. Herikimizi de mahkûm etmeyin. Sizi nekadar sevdiğimi bir bilseniz!.. Nasılbir yüreğim olduğunu bir anlasanız!Ah! Her erdem nasıl da kaçıyor!

Page 2551: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kendi kendimi nasıl bir umutsuzbırakıştır bu böyle! Bilginken,bilimi ayaklar altına alıyorum;soylu kişiyken, adımımahvediyorum; rahipken ayinkitabını bir şehvet yastığıyapıyorum, Tanrımın suratınatükürüyorum! Bütün bunların hepsisenin uğruna, büyücü kız! Senincehennemine daha layık olabilmekuğruna! Ve sen bu lanetliyiistemiyorsun! Ah! Sana her şeyisöyleyeyim mi? Daha fazlasını,daha korkunç bir şeyi, ah! Daha

Page 2552: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korkunç!.."

Rahip bu son sözleri söylerkenbüsbütün dalgın ve şaşkın bir halalmıştı. Bir süre sustu, sonra dakendi kendine konuşur gibi, yükseksesle:

"Kabil, kardeşini ne yaptın?"diye sürdürdü.

Gene bir sessizlik oldu,ardından adam gene konuştu:

"Onu ne mi yaptım, Tanrım?

Page 2553: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Onu aldım, büyüttüm, besledim,yetiştirdim, sevdim, ona taptım,sonra da öldürdüm! Evet, Tanrım,az önce onun başını gözleriminönünde, sizin evinizin taşı üzerindeezdiler... Benim yüzümden, bukadının yüzünden, hep bununyüzünden..." Gözleri çılgın gibiydi,çakmak çakmak yanıyordu. Sesigittikçe zayıflıyordu, birkaç kezdaha, oldukça uzun aralıklarla, sontitreşimini uzatan bir çan gibi,dalgın dalgın yineledi:

Page 2554: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bunun yüzünden... Bununyüzünden..." Sonra artık dilindenhiçbir ses işitilmedi; oysa dudaklarıhâlâ kıpırdıyordu. Birdenbire,yıkılan bir şey gibi yere yığılıverdi,başı dizlerinin üzerinde,kıpırdamadan yerde kaldı.

Genç kız onun altında kalanayağını çekince, bu sürtünmeyleadam kendine geldi. Elini yavaşçaçökük yanaklarının üzerindengeçirdi; birkaç dakika şaşkın şaşkın,ıslak parmaklarına baktı.

Page 2555: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Nasıl!" diye mırıldandı,"Ağlamışım ha!"

Ve birdenbire anlatılamaz birkaygıyla, Çingene kızına doğrudönerek:

"Yazık!" dedi, "Ağlayışımı hiçheyecan duymadan seyrettiniz!Çocuk, bu gözyaşlarının lavolduğunu biliyor musun? Nefretedilen adamın hiçbir şeyiyleilgilenilmez, öyle değil mi?Öldüğümü görür de gene gülersindemek! Ah! Ben senin öldüğünü

Page 2556: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

görmek istemiyorum! Bir sözcük!Bir tek bağışlama sözü! Benisevdiğini söyleme; sadece razıolduğunu söyle, yeter, senikurtarırım. Yoksa... Ah! Zamanilerliyor, kutsal olan her şey adınasana yalvarıyorum: Seni isteyen şuidam sehpası gibi yeniden taşkesilmemi bekleme benden! Herikimizin de yazgısını elimdetuttuğumu, tam bir çılgın gibiolduğumu –korkunç bir şeydir bu–her şeyi yüzüstü bırakabileceğimive altımızda dibi görünmeyen

Page 2557: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korkunç bir uçurum bulunduğunu,bahtsız kız, sen oraya düşersenbenim de sonsuza kadar oradapeşini kovalayacağımı düşün! Birtek iyilik sözü! Bir tek sözcüksöyle! Sadece bir tek sözcük!"

Genç kız ona yanıt vermek içinağzını açtı. Rahip onundudaklarından çıkacak belkimerhamete gelmiş olan sözcüğüderin bir hayranlıklayakalayabilmek için telaşla onunönünde diz çöktü.

Page 2558: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Esmeralda, "Siz bir katilsiniz!"dedi.

Rahip onu şiddetle, öfkeylekollarının arasına aldı, iğrenç birgülüşle gülmeye başladı:

"Pekâlâ, öyle olsun, evet!Katilim!" dedi. "Ve sana sahipolacağım. Beni kölen olarakistemiyorsun, efendin olarak kabuledeceksin. Sana sahip olacağım.Seni sürükleyip götüreceğim birinim var. Peşimden geleceksin,peşimden gelmek zorundasın, yoksa

Page 2559: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seni ele veririm! Ya öleceksin,güzel kız, ya da benim olacaksın!Rahibin olacaksın! Dinden çıkmışınolacaksın! Katilin olacaksın! Hemde bu geceden tezi yok, anladın mı?Hadi! Neşelen! Hadi bakalım! Öpbeni, çılgın! Ya gömüt ya da benimyatağım!"

Rahibin gözü edepsizlik,ahlâksızlık ve öfkeyle parlıyordu.Şehvetli ağzı genç kızın boynunumorartıyordu. Esmeralda onunkollarında çırpınıp duruyordu.

Page 2560: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Adam onu köpük saçan dudaklarıylaöpüyordu. Genç kız:

"Isırma beni, canavar!" diyebağırdı. "Ah! İğrenç, murdar,ahlâksız rahip! Bırak beni! O berbatağarmış saçlarını yolacağım veavuç avuç suratına atacağım!"

Rahip kızardı, bozardı, sarardı,sonra da kızı bıraktı ve üzüntülü,karamsar bir tavırla ona baktı.

Esmeralda zaferin kendisindeolduğunu sanarak:

Page 2561: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Sadece ve sadece Phoebus'ümeait olduğumu, sadece Phoebus'üsevdiğimi, Phoebus'ün yakışıklıolduğunu söylüyorum sana!" diyedevam etti. "Sen ise, rahip, yaşlısın!Çirkinsin! Defol!"

Adam kıpkızıl bir demirledağlanan bir zavallı gibi, şiddetli,acı bir çığlık kopardı. Dişgıcırtıları arasından, "Öl, geberöyleyse!" dedi.

Genç kız onun korkunç bakışımgördü ve kaçmak istedi. Beriki onu

Page 2562: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gene yakaladı, sarstı, yere attı vegüzel ellerinden tutarak onupeşinden yerlerde, taşların üzerindesürükleyerek hızlı hızlı Tour-Roland'ın köşesine doğru yürüdü.

Oraya gelince, kıza döndü ve:

"Son bir kez soruyorum," dedi,"benim olacak mısın?"

Genç kız bütün gücüyle,"Hayır," diye yanıt verdi.

Bunun üzerine rahip yüksek

Page 2563: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sesle, "Gudule! Gudule! İşteÇingene kızı! Öcünü al!"

Genç kız birdenbire kendisinibir elin yakaladığını hissetti. Baktı.Bu, duvardaki küçük penceredenuzanan ve demir bir pençe gibi onututan kupkuru, sıska bir koldu.

Rahip, "Sıkı tut!" dedi. "KaçakÇingene kızı bu. Sakın salıverme.Ben gidip zaptiyeleri getireyim.Onun asıldığını göreceksin."

Bu kanlı sözlere, duvarın

Page 2564: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içinden, gırtlaktan gelen bir kahkahakarşılık verdi:

"Hah! Hah! Hah!"

Çingene kızı, Rahip'in koşarakNotre-Dame Köprüsü'ne doğruuzaklaştığını gördü. O yandan nalsesleri geliyordu.

Esmeralda o kötü çilekeş kadınıtanımıştı. Korkudan soluk soluğakalmış, kurtulmaya çalışıyordu.Kıvrandı, can çekişir gibi,umutsuzluk içinde çırpındı; ama

Page 2565: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beriki onu görülmemiş bir güçleyakalamıştı. Canını acıtan kemiklive sıska parmaklar etinin üzerindekasılıyor ve kolunun çevresindebirbirine ulaşıyordu. Bu elin kızınkoluna perçinlendiğini sanırdınız.Bir zincirden, bir boyunduruktan,demir bir halkadan da fazla birşeydi bu; bir duvardan çıkan akıllıve canlı bir kıskaçtı.

Esmeralda bitkin bir haldeduvarın dibine yığıldı ve işte ozaman ölüm korkusuna kapıldı.

Page 2566: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yaşamın güzelliğini, gençliği,gökyüzünün görünüşünü, doğanınçeşitli görünüşlerini, seviyi,Phoebus'ü, kaçan her şeyi veyaklaşan her şeyi, kendisini eleveren rahibi, neredeyse çıkıpgelecek olan celladı, şuracıktakidarağacını düşündü. O zamandehşetin ta saçlarının köküne kadarçıktığını hissetti. Bir yandan da,kendisine alçak sesle, "Hah! Hah!Hah! Asılacaksın!" diyen çilekeşkadının uğursuz kahkahasını duydu.

Page 2567: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yarı ölü bir halde küçükpencereye doğru döndü.Parmaklıkların arasından kadınınyırtıcı, acımasız, yabanıl yüzünügördü. Adeta yarı cansız bir halde:

"Ben size ne yaptım ki?" dedi.

Çilekeş kadın yanıt vermedi,ezgili, öfkeli ve alaycı bir seslemırıldanmaya başladı:

"Çingene kızı! Çingene kızı!Çingene kızı!"

Page 2568: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bahtsız Esmeralda,karşısındakinin bir insansayılamayacağını anlayınca, başınısaçlarının altına eğdi.

Kadın, sanki Çingene kızınınsorusu kendi düşüncesine ancak bukadar zamanda ulaşabilmiş gibi,birdenbire:

"Bana ne mi yaptın?" diyehaykırdı. "Ah! Çingene kızı, bana nemi yaptın! Pekâlâ öyleyse! Dinlebak... Benim bir evladım vardı!Anladın mı? Bir evladım vardı; bir

Page 2569: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

evladım, diyorum sana. Güzel migüzel küçük bir kız!" Karanlıklardabir şeyi öperek, şaşkın, dalgın,"Agnes'ciğim!" diye sürdürdü. "İşteböyle! Anladın mı, Çingene kızı?Çocuğumu aldılar, yavrumuçaldılar, evlâdımı yediler. İşte seninbana yaptığın."

Genç kız, La Fontaine'inkuzusunun yaptığı gibi:

"Ama, nasıl olur! Belki de ozaman ben daha doğmamıştım bile!"dedi.

Page 2570: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çilekeş kadın, "Yoo! Doğmuşolman gerek!" dedi. "Sen deonlardan biriydin. Kızım seninyaşında olacaktı! Böyle!.. İşte tamon beş yıldır buradayım, on beşyıldır acı çekiyorum, on beş yıldırdua ediyorum, on beş yıldır başımıdört duvara vuruyorum. ÇocuğumuÇingeneler çaldı, diyorum sana,anlıyor musun? Hem de onudişleriyle yediler. Senin yüreğin varmı? Oynayan bir çocuğu, memeemen bir çocuğu, uyuyan bir çocuğugözünün önüne getir. Öylesine

Page 2571: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

masumdur ki!.. Evet, işte onubenden aldılar, onu öldürdüler! UluTanrı bunu biliyor! Bugün de sırabende, Çingene kızını yiyeceğim.Ah! Şu parmaklıklar engel olmasaseni bir güzel ısırırdım ki! Başımpek kocaman! Zavallı yavrucak!Hem uyuduğu sırada! Eğer alırkenÇingene kadınları onuuyandırdılarsa, boş yere ağlayıpbağırmıştır evladım, ben oradadeğildim ki! Yaa! Çingene analar,siz benim yavrumu yediniz! Şimdigelin de siz de kızınızı görün!"

Page 2572: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bunun üzerine, gülmeye ya dadişlerini gıcırdatmaya başladı, buson derece öfkeli yüzde bunlarınher ikisi de birbirine benziyordu.

Şafak sökmeye başlıyordu.Külrengi bir ışık bu sahneyi bellibelirsiz aydınlatıyordu, alandakiidam sehpası da gitgide dahabelirginleşiyordu. Öbür yanda,zavallı mahkûm kız Notre-DameKöprüsü'nden doğru nal seslerininyaklaştığını duyar gibi oluyordu.

Ellerini kavuşturup, saçları

Page 2573: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dağılmış, çılgınlar gibi, korkudandeliye dönmüş bir halde, iki dizininüzerine düşmüş, bağırıyordu:

"Hanımcığım! Hanımcığım!Acıyın bana. Geliyorlar. Ben sizehiçbir şey yapmadım. Böyle iğrençbir şekilde, gözlerinizin önündeöldüğümü görmek mi istiyorsunuz?Siz merhametlisiniz, buna kesinlikleeminim. Bu çok korkunç bir şey!Bırakın beni de kaçayım. Bırakınbeni! Lütfen, acıyın bana! Buşekilde ölmek istemiyorum!"

Page 2574: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kadın, "Çocuğumu bana geriver öyleyse!" dedi.

"Acıyın! Acıyın bana!"

"Çocuğumu bana geri ver!"

"Tanrı aşkına, bırakın beni!"

"Çocuğumu bana geri ver!"

Genç kız bu sefer de yorgun,bitkin, daha şimdiden gömütteki birinsanın o donuk, feri kaçmışgözleriyle yere yığıldı.

Page 2575: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ne yazık!" diye kekeledi, "Sizçocuğunuzu, ben de anamı babamıarıyorum!"

Gudule gene, "Benim minicikAgnes'ciğimi geri ver!" diyesürdürdü. "Onun nerede olduğunubilmiyor musun? Öyleyse, öl geber!Bak sana anlatayım. Ben bir sokakkadınıydım, bir çocuğum vardı,yavrumu benden çaldılar. Onuçingeneler aldı. Görüyorsun ki,senin ölmen gerek. Senin Çingeneannen gelip seni sorduğu zaman ona

Page 2576: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diyeceğim ki, 'Analık, şu idamsehpasına bir bak hele!' Yahut daçocuğumu bana geri ver. Benimminicik kızımın nerede olduğunubiliyor musun? Bak, işte sanagöstereyim. İşte onun miniminipaticiği, ondan bana kalan tek şeybu. Patiğin öbür tekinin neredeolduğunu biliyor musun? Biliyorsansöyle, dünyanın öbür ucunda daolsa dizlerimin üzerinde yürüyerekonu almaya giderim."

Çilekeş kadın böyle söylerken,

Page 2577: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pencereden dışarı uzanan öbürkoluyla, Çingene kızına işlemeliküçük patiği gösteriyordu. Artıkonun şeklini ve renkleriniseçebilecek kadar ortalık ışımıştı,

Çingene kızı ürpererek, "Şupatiği bana göstersenize," dedi."Tanrım! Tanrım!"

Aynı zamanda da, serbest kalaneliyle, boynunda taşıdığı o yeşilboncuklarla süslü küçük torbayıhızlı hızlı açıyordu.

Page 2578: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gudule, "Hadi! Hadi!" diyehomurdandı. "O şeytan muskasınıaraştır bakalım!"

Birdenbire zırp diyekonuşmasını kesti, bütün vücuduürperdi, yüreğinin en derindamarlarından kopup gelen birsesle, çılgınlar gibi bir çığlık attı:

"Kızım!"

Çingene kızı torbadan ötekinintıpatıp eşi olan küçük patiğiçıkarmıştı. Bu küçük patiğe bağlı

Page 2579: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

parşömen kâğıdında şu tekerlemeyazılıydı:

Bunun eşini bulduğunzaman,Sana kollarını açacak anan

Bir şimşek çakımından dahakısa bir zamanda, çilekeş kadın heriki patiği karşılaştırdı,parşömendeki yazıyı okudu, tanrısalbir sevinçle aydınlanan yüzünüpencerenin parmaklığınayapıştırarak:

Page 2580: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kızım! Kızım!" diye bağırdı.

Çingene kızı da, "Anacığım!"diye yanıt verdi.

Burada artık o sahneyianlatmaktan vazgeçiyoruz.

İkisinin arasında duvarlaparmaklıklar vardı. Çilekeş kadın:

"Ah! Duvar!" diye bağırdı. "Ah!Onu görüp de sarılıp öpememek!Elini! Elini ver bana!"

Page 2581: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Genç kız kolunu penceredeniçeri uzattı, kadın bu elin üzerineatıldı, oraya dudaklarını yapıştırdı,arada sırada kalçalarını kaldıran birhıçkırıktan başka bir yaşam işaretigöstermeden, bu öpüşle harapolarak öylece kaldı. Oysa bir geceyağmuru gibi, karanlığın içindesessiz sessiz, dereler gibi gözyaşıdökerek ağlıyordu. Zavallı ana,içindeki kuyuyu, on beş yıldan beribütün acısının damla damla içinesızdığı karanlık ve derin gözyaşıkuyusunu, seller halinde, o

Page 2582: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

taparcasına sevdiği elin üzerineboşaltıyordu.

Kadın birdenbire doğruldu,ağarmış uzun saçlarını alnınınüzerinden itti, bir tek sözcük bilesöylemeden, iki eliyle, bir dişiaslandan daha şiddetle hücresininparmaklıklarını sarsalamayabaşladı. Parmaklıklar dayandı.Bunun üzerine, kadın gittihücresinin bir köşesinden yastıkniyetine kullandığı büyük birkaldırım taşını aldı ve bunu öyle bir

Page 2583: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şiddetle çubuklara doğru fırlattı ki,bir tanesi binbir kıvılcım saçarakkırıldı. İkinci bir vuruş küçükpencereyi tıkayan köhne demir haçıolduğu gibi parçaladı. Ondan sonra,elleriyle çubukların paslanmışparçalarını koparmayı ve ayırmayıtamamladı. Bir kadının ellerinininsanüstü bir güce sahip olduğuanlar vardır.

Geçit açılınca –buna da birdakikadan daha kısa bir zamanyetmişti– kadıncağız kızını belinden

Page 2584: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yakaladığı gibi hücrenin içine çekti.

"Gel! Seni uçurumdan çekipkurtaracağım!" diye mırıldanıyordu.

Kadın kızım hücreye alınca, onuyavaşça yere oturttu, sonra yenidenkucağına aldı ve sanki hâlâ küçükAgnes'miş gibi, kucağındataşıyarak, daracık hücrenin içinde,sarhoş gibi, çılgın ve neşeli,bağırarak, şarkı söyleyerek, kızımöperek, onunla konuşarak,kahkahalarla gülerek, gözyaşlarınaboğularak –hepsi bir arada–

Page 2585: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

taşkınlıkla gidip geliyordu.

"Kızım! Kızım!" diyordu."Kızıma kavuştum! İşte burada. UluTanrım onu bana geri verdi. Hey,sizler! Hepiniz gelin! Kızımakavuştuğumu görecek kimse yok muorada? Yüce Tanrım, ne kadar dagüzel! Beni tam on beş yıl onunözlemiyle kıvrandırdınız, ey uluTanrım; ama onu bütün güzelliğiylebana geri vermek içinmiş bu!Demek ki çingeneler yememişleronu! Kim söylemişti bunu bana?

Page 2586: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Benim küçük kızım! Miniminiyavrum! Öp beni bakayım! Ah, şuiyi yürekli Çingeneler. Çingenekadınlarım seviyorum. Sensin bu,bundan hiç kuşkum yok. Demek kisen her geçtiğinde yüreğim bununiçin yerinden oynuyordu. Ben debunu kinden, nefretten sanıyordum!Bağışla beni, Agnes'çiğim, bağışlabeni! Beni çok kötü bir insansanmışsındır, değil mi? Seniseviyorum. Boynundaki küçük işarethâlâ duruyor mu? Bakayım hele.Hâlâ yerinde duruyor. Ah! Çok

Page 2587: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güzelsin, yavrum benim! O iri güzelgözleri ben yaptım, Küçükhamm.Öp beni. Seni seviyorum. Başkaanaların çocukları olması hiçumurumda değil, onlara artık aldırışbile etmem. Artık istedikleri kadargelip burada salınabilirler. İştebenim kızım. İşte boynu, gözleri,saçları, eh. Bunun kadar güzel birşey bulun da göreyim! Ah! Sizeyemin ederim ki nice canlaryakacaktır bu benim güzel kızım!Tam on beş yıl gözyaşı döktüm.Yiten bütün güzelliğim ona gitti. Öp

Page 2588: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

beni!"

Bütün güzelliği ancak söyleyişşeklinde olan daha binlerce garipşey söylüyordu. Zavallı kızınyüzünü kızartacak kadar giysilerinikurcalıyor, orasını burasını elliyor,ipek saçlarını elleriyle düzeltiyor,ayağım, dizini, alnım, gözleriniöpüyor, her şeyine hayran oluyordu.Genç kız da ona hiç engelolmuyordu, arada sırada, alçaksesle, sonsuz bir tatlılıkla,"Anacığım!" deyip duruyordu.

Page 2589: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çilekeş kadın bütün sözleriniöpücüklerle keserek, konuşmasınısürdürüyordu:

"Göreceksin, yavrucuğum,göreceksin seni ne kadarseveceğim! Buradan çekilip gideriz.Çok mutlu olacağız. Reims'te, kendiülkemizde, bana ufak tefek birşeyler miras kaldı. Reims'i biliyormusun? Yoo! Hayır, sen bunubilemezsin, oraları anımsayamazsınki, çok küçüktün! Dört aylıkken nekadar güzel olduğunu bir bilsen!

Page 2590: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yedi fersah öteden, ta Epernay'denmerak ederek görmeye geldikleriminicik ayaklar! Bir tarlamız, birevimiz olur. Seni kendi yatağımdayatırırım. Tanrım! Ulu Tanrım!Kimin aklına gelirdi ki! Buna kiminanırdı? Kızıma kavuştum!"

Derin heyecanı içinde, ensonunda konuşacak gücü bulan gençkız da:

"Ey anacığım!" dedi, "Çingenekadın bana bunu muştulamıştı.Bizimkilerin içinde bana hep dadı

Page 2591: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi bakan iyi yürekli bir Çingenekadın vardı, geçen yıl öldü. Buküçük torbayı boynuma o asmıştı.Bana her zaman, 'Bu ziyneti iyikoru, yavrum. Bu bir hazinedir.Sana anneni bulduracak. Anneniboynunda taşıyorsun,' derdi.Kadıncağız bunu önceden habervermişti bana."

Çilekeş kadın kızına yenidensarılarak bağrına bastı.

"Gel de seni öpeyim! Bunları nede tatlı tatlı söylüyorsun!

Page 2592: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Memlekete gidince kilisede bir İsa-Çocuk'a bu patikleri giydiririz. Bukadarcığını da Meryem Anamızaborçluyuz. Ulu Tanrım, ne kadar dagüzel bir sesin var! Demin benimlekonuşurken, bir müzik gibiydi âdeta.Ey Ulu Tanrım! Yavruma kavuştum.Ama, inanılır gibi mi bu öykü?İnsan kolay kolay ölmüyormuş,çünkü baksana, sevinçten ölmedimben."

Sonra ellerini çırparak gülmeyeve "Mutlu olacağız!" diye

Page 2593: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırmaya başladı.

O sırada hücre silahşakırtılarıyla, Notre-DameKöprüsü'nden çıkarak rıhtımagitgide yaklaşan, dörtnala kalkmışatların nal sesiyle çınladı. Çingenekızı dehşetle torbalı kadınınkucağına atıldı:

"Kurtarın beni! Kurtarın beni,anneciğim! İşte geliyorlar!" diyeinledi.

Çilekeş kadın sapsarı kesildi.

Page 2594: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ey Tanrım! Neler söylüyorsunsen öyle? Ah! Ya, tamamıylaunutmuştum! Seni kovalıyorlar! Neyaptın sen, kuzum?"

Bahtsız kız, "Bilmiyorum; amaölüme mahkûm edildim," dedi.

Gudule sanki bir yıldırımçarpmış gibi sendeleyerek:

"Ölüme mi mahkûm edildin!"dedi. Gözlerini kızma dikmiş, ağırağır konuşarak, "Ölüme mi!" diyeüsteledi.

Page 2595: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çılgına dönen genç kız:

"Evet, anneciğim," diyesürdürdü, "beni öldürmek istiyorlar.İşte beni yakalamaya geliyorlar. Şuidam sehpaları benim içinhazırlandı! Kurtarın beni! Kurtarınbeni! Geliyorlar! Kurtarın beni!"

Çilekeş kadın taş kesilmiş gibi,birkaç dakika kımıldamadan durdu.Sonra inanamıyormuş gibi başınıoynattı, birdenbire bir kahkahakopardı; ama yeniden başlayan okorkunç kahkahayla güldü: "Yoo!

Page 2596: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Yoo! Hayır! Senin bu söylediklerinbir düş olmalı. Yaa! Evet! Onuyitireceğim, bu böylece tam on beşyıl sürecek, sonra onu bulacağım vebu sadece bir dakika sürecek, öylemi? Onu benden alacaklar, öyle mi?Hem de şimdi, tam güzelleşmiş,büyümüş, benimle konuşur, beniseverken, öyle mi? Şimdi mi geliponu yiyecekler, hem de benimgözlerimin önünde, onun anası olanbenim karşımda! Yoo! Hayır! Böylebir şey olamaz! Ulu Tanrım bukadarına izin vermez."

Page 2597: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Sözün burasında dörtnala gelenatların gürültüsü durur gibi oldu,uzaktan gelen bir sesin:

"Bu yandan, sayın Tristan!Rahibin dediğine göre, onu FarelerÇukuru'nda bulacağız," dediğiduyuldu.

Nal sesleri yeniden başladı.Çilekeş kadın çılgın gibi bir çığlıkkopararak ayağa fırladı:

"Kaç! Kaç, evladım! Şimdihepsini anımsadım. Hakkın var.

Page 2598: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Senin ölümünü istiyorlar. Korkunç!Lanet olsun! Kaç yavrum, kaç dakurtul!"

Kadın başını delikten uzattı,sonra da çabucak geri çekildi.Canlıdan çok ölüye dönen Çingenekızını heyecandan tepeden tırnağaürpererek sıktı ve kısık, kesin, acıbir sesle:

"Dur," dedi. "Dur! Soluk bilealma, sakın sesini çıkarma! Heryanda askerler var. Dışarıçıkamazsın. Ortalık iyice aydınlandı

Page 2599: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

artık."

Kadıncağızın gözlerikupkuruydu; ama yanıyordu. Bir arahiç konuşmadan durdu. Sadece,hücrede iri adımlarla yürüyor,arada sırada duruyor, kırlaşmışsaçlarını avuç avuç yoluyor, sonrada dişleriyle koparıyordu.

Birdenbire, "Yaklaşıyorlar!"dedi. "Ben onlarla konuşurum. Senşu köşeye saklan. Orada senigöremezler. Onlara senin kaçtığını,seni salıverdiğimi söylerim, inan

Page 2600: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olsun!"

Kızını götürdü, hücresinindışarıdan görülmeyen bir köşesinebıraktı, çünkü yavrusunu hâlâkucağında taşıyordu. Onu yereçömeltti, ne ayağı, ne de eli karanlıkköşeden taşmayacak biçimdedikkatle yerleştirdi, onu gizlemekiçin kızın o kapkara saçlarını çözdü,beyaz giysisinin üzerine yaydı,önüne de tek eşyası olan sutestisiyle yastık olarak kullandığıkaldırım taşını koydu; bunların onu

Page 2601: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözlerden gizleyeceğinidüşünüyordu. Bu iş bitince de, dahabir sakinleşerek, diz çöktü ve duaetti. Yeni doğmakta olan gün,Fareler Çukuru'nda hâlâ bir haylikaranlık bırakıyordu.

Tam o sırada, rahibin sesi, ocehennem kaçkını ses, bağırarakhücrenin pek yakınından geçti:

"Bu yana, Yüzbaşı Phoebus deChâteaupers!"

Köşesine büzülen Esmeralda bu

Page 2602: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adı, bu sesi işitince bir hareketyaptı.

Gudule, "Sakın kıpırdama!"dedi.

Kadın daha sözünü yenibitirmişti ki insanların, kılıçların,atların meydana getirdiği birgürültü hücrenin çevresinde durdu.Ana çabucak ayağa kalktı, içerisigörünmesin diye, küçük pencereninönüne gidip dikildi. Greve Alanı'nasıralanmış, yaya, atlı, silahlı büyükbir insan kalabalığı gördü. Bunlara

Page 2603: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

komuta eden kimse attan indi, onadoğru geldi. Adamın korkunç biryüzü vardı.

"İhtiyar," dedi, "asmak üzere birbüyücü kadını arıyoruz; onun sendeolduğunu söylediler bize."

Zavallı ana elinden geldiğinceilgisiz bir tavır takındı ve:

"Ne demek istediğinizi pekanlayamıyorum," dedi.

Beriki üsteledi:

Page 2604: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Kahretsin! Şu şaşkınBaşdiyakoz neler saçmalıyordu,kuzum? Nerede o şimdi?"

Bir asker, "Ortadan kayboldu,komutanım," dedi.

"Buraya bak, ihtiyar deli," dedi,"sakın bana yalan söyleme. Gözkulak olman için sana bir büyücükadın teslim etmişler. Onu neyaptın?"

Çilekeş kadın, kuşkuuyandırmaktan korkarak, her şeyi

Page 2605: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yadsımaktan kaçındı, içten gelenhışımlı bir sesle:

"Az önce ellerime tutuşturulanuzun boylu kızı soruyorsanız...Elimi ısırdı, ben de onu salıverdim.İşte bu kadar. Rahat bırakın beni,"diye yanıt verdi.

Komutan umutları kırılmış birhalde, dudak büktü.

"Yaşlı hayalet, sakın bana yalansöylemeye kalkma! Benim adımTristan l'Hermite; Kral'ın yakın

Page 2606: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adamıyım. Tristan l'Hermite,anlıyor musun?" ÇevresindekiGreve Alanı'na bakarak, "Buradabir hayli yankılanan bir addır bu,"diye ekledi.

Biraz umutlanan Gudule:

"Şeytan l'Hermite de olsanız,size bundan başka söyleyeceksözüm yok; hem de sizden korkmamben," diye karşılık verdi.

Tristan, "Kahretsin!" dedi."Hele bak şu kocakarıya sen! Yaa!

Page 2607: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Büyücü kız kaçtı demek ki? Peki, neyana doğru gitti?"

Gudule büyük bir ilgisizlikle,"Galiba Mouton Sokağı'ndan yanakaçtı," dedi.

Tristan başını çevirdi, yenidenyola koyulmak üzere hazırlanmalarıiçin birliğine işaret etti. Çilekeşkadın soluk aldı.

Birdenbire bir okçu,"Komutanım," dedi, "şu ihtiyarperiye bir sorun bakalım,

Page 2608: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

penceresinin demir çubukları nedenböyle bozulmuş."

Bu soru zavallı ananın yüreğinekorkuyu yeniden düşürdü. Ne varki, gene de bütün hazırcevaplığınıyitirmedi.

"Bunlar hep böyleydiler zaten,"diye kekeledi.

Okçu eri üsteledi:

"Hadi! Hadi! Daha dün insanaibadet etme isteği veren kapkara,

Page 2609: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

güzel bir haç oluşturuyorlardı."

Tristan çilekeş kadına yan yanbir baktı.

"Bana öyle geliyor ki, kocakarıtelaşlanıp heyecanlanıyor!"

Bahtsız kadın her şeyinsoğukkanlılığını yitirmemesine,kararlı davranmasına bağlıolduğunu sezinledi ve yüreği kanağlarken sırıtmaya başladı.Analarda böyle güçler vardır.

Page 2610: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Hadi canım!" dedi. "Bu adamsarhoş. Bir yıldan fazla oluyor ki,taş yüklü bir arabanın arkasıpencereme çarptı, parmaklığı söktü.Hatta ben de arabacıya sövdüm,saydım, ağzıma geleni söyledim."

Bir başka okçu eri, "Doğrudur,"dedi, "ben de gördüm."

Her zaman her yerde her şeyigören insanlar bulunur. Okçu erininbu umulmadık tanıklığı çilekeşkadını canlandırdı. Kadıncağız busorgulamayla âdeta keskin bir

Page 2611: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bıçağın sırtında bir uçurumunüzerinden geçermiş gibi oluyordu.

Ne var ki umutla, korku ve telaşarasında sürekli bir seçeneğemahkûm edilmişti.

İlk konuşan asker, "Bunu biraraba yaptıysa," diye sürdürdü,"demir çubukların parçaları içeridoğru itilmiş olurdu, oysa bunlardışarı doğru çıkmış."

Tristan bu çok bilmiş ere, "Hehey! Sende de tıpkı ağır ceza

Page 2612: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mahkemesi soruşturma yargıcı gibiiyi koku alan keskin bir burun var,haa!" dedi. "İhtiyar, bunundediklerine yanıt verin bakalım."

Kadıncağız çaresizlik içinde,elinde olmaksızın ağlamaklı birsesle:

"Vallahi, yemin ederim ki,efendim, bu demir çubukları bir taşarabası kırdı," diye haykırdı. "Buadam da gördüğünü söyledi, siz deişittiniz. Hem sonra, sizin Çingenekızıyla ne ilgisi var bunun?"

Page 2613: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Tristan, "Hımmm!" diyehomurdandı.

Az önceki iltifattan gururlanmışolan asker:

"Hem de, baksanıza komutanım,demir kırıkları daha taptaze!" diyeatıldı.

Tristan başını salladı. Kadınsarardı.

"O araba çarpalı ne kadar uzunzaman oldu demiştiniz?"

Page 2614: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Bir ay, on beş gün belki de,efendim. Bilmem pekanımsayamıyorum ki."

Asker hemen atılarak:

"Daha önce bir yıldan fazla oldudemişti," diye belirtti.

"Bunda karanlık, kuşkuuyandıran bir şey var!" dedi Tristan.Hâlâ pencerenin önüne yapışıpduran, adamların kuşkulanarakbaşlarını içeriye uzatıp hücreyebakmayı akıllarına getirmelerinden

Page 2615: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

korkarak tir tir titreyen kadıncağız:

"Efendim," diye bağırdı,"vallahi efendim, yemin ederim kibu parmaklığı bir araba kırdı.Cennetin bütün melekleri üzerineyemin ederim. Bu işi yapan biraraba değilse, kıyamete kadarcehennemde yanayım, Tanrı'nınlanetine uğrayayım!"

Tristan adamın ciğerini okuyanaraştırmacı bir göz atışla:

"Bu yemini pek hararetle, pek

Page 2616: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

canı gönülden yapıyorsun, hatun!"dedi.

Zavallı kadıncağız güveniningitgide kaybolduğunu görüyordu.Beceriksizlikler yapıyordu;söylenmesi gerekeni söylemediğinianlıyor, dehşete kapılıyordu.

Burada, bağırarak başka birasker geldi:

"Komutanım, ihtiyar peri yalansöylüyor. Büyücü kadın MoutonSokağı'ndan kaçmamış. Sokağın

Page 2617: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zinciri bütün gece gerili kalmış,zincir bekçisi de kimsenin geçtiğinigörmemiş."

Tristan'ın yüzü her dakika dahauğursuz bir hal alıyordu. Kadına:

"Buna ne söyleyeceksin,bakalım?" diye seslendi.

Kadın bu yeni olaya da karşıkoymaya çalıştı:

"Bir şey bilmediğimisöyleyeceğim, efendim. Belki de

Page 2618: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yanılmışımdır, kim bilir. Suyun öteyanına geçti sanıyorum."

Komutan, "Orası tam tersi,"dedi. "Hem de Cite'de fellik fellikaranırken, peşinden koşulurkenoraya geri dönmek istemesi pekgörünüşe uygun düşmüyor. Senyalan söylüyorsun, kocakarı!"

İlk asker de, "Sonra, suyun nebu yakasında, ne öbür yakasındakayık var," diye ekledi.

Çilekeş kadın durumu adım

Page 2619: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adım direnerek savunuyordu! "Belkide yüzerek geçmiştir, ne bileyim,"diye yanıt verdi. Asker, "Kadınlaryüzer mi hiç?" dedi.

Tristan öfkeyle, "Kahretsin! Senyalan söylüyorsun, kocakarı, yalansöylüyorsun!" diye gürledi. "Hanişeytan diyor ki, şu büyücüyü biryana bırak da asıl bu kocakarıyı ipeçek, seni ipe çekmeyi ne kadaristerdim. Bir çeyreklik işkencebelki de gerçeği senin gırtlağındançekip alırdı. Hadi bakalım! Sen de

Page 2620: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bizimle geleceksin."

Kadın bu sözlere hırsla sarıldı:

"Nasıl isterseniz, efendim.Yapın. İşkenceden çekinmem ben.Götürün beni. Hadi, çabuk, çabuk!Hemen hiç durmadan gidelim."İçinden de, "Bu arada kızım dakaçıp kurtulur," diye düşünüyordu.

Tristan l'Hermite, "Kahretsinbe!" dedi. "İşkence sehpasına bu neiştah böyle! Ben bu delinin işindenhiçbir şey anlamıyorum."

Page 2621: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kır saçlı, yaşlı bir devriyeçavuşu sıralardan çıkarakkomutana:

"Gerçekten de delidir,komutanım," dedi. "Çingene kızınısalıverdiyse, onun hiç kabahatiyoktur, çünkü Çingene kadınlarınıhiç sevmez. Şurada tam on beşyıldır devriye gezerim, onun herakşam Çingene kadınlarına bitmeztükenmez bir nefretle bedduaettiğini duyarım. Peşinikovaladığımız, düşündüğüm gibi, şu

Page 2622: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

keçili oyuncu kızsa, hepsinden çokda ondan nefret eder." Gudule birçaba gösterdi ve:

"En çok da ondan," dedi.

Devriye kolundaki adamlarınaynı şekilde tanıklık etmeleriüzerine jandarma komutanı yaşlıçavuşun sözlerinin doğruluğunainandı. Tristan l'Hermite, çilekeşkadından bir şey elde etmektenumudunu keserek, ona sırtını döndü.Kadın anlatılamaz bir kaygıyla,onun ağır ağır atma doğru

Page 2623: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yöneldiğini gördü. Adam dişlerininarasından:

"Hadi bakalım! Yola koyulalım!Araştırmaya yeniden başlayalım,"diye homurdanıyordu. "Çingene kızıasılmadan gözüme uykugirmeyecek."

Yalnız, ata binmeden önce,birkaç dakika daha duraksadı. Onunböyle, hayvanın ininin kokusunualan, uzaklaşmamak için direnen birav köpeğinin kaygılı yüzüyle alanınçevresinde dolaştığını gördükçe,

Page 2624: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Gudule yaşamla ölüm arasındaçırpınıp duruyordu. Tristanl'Hermite en sonunda başını salladıve atına bindi. Gudule'ün öylesinekorkunç bir biçimde sıkışan yüreğigenişledi, adamlar oradabulundukları süre içinde bakmayacesaret edemediği kızına bir gözatarak alçak sesle:

"Kurtuldun!" dedi.

Zavallı çocuk bütün o süreboyunca soluk almadan,kımıldamadan, karşısına dikilen

Page 2625: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ölümün düşüncesiyle köşesinebüzülüp kalmıştı. Gudule ile Tristanarasında geçen sahneden hiçbir şeyyitirmemişti ve anasınınkaygılarından her biri onun ta içindeyankılanmıştı. Kendisini uçurumunüzerinde asılı tutan ipin bütünçıtırtılarını duymuş, yirmi kez onunkoptuğunu görür gibi olmuştu; ensonunda soluk almış, ayağınınsağlam toprağa bastığını hissetmeyebaşlamıştı. O sırada, birisininjandarma komutanına:

Page 2626: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Tüh be! Ben bir savaşadamıyım, komutanım, benim işimmi büyücü karıları asmak," dediğiniişitti. "Ayaktakımı halkın değerinedir ki! Sizi araştırmalarınızdayalnız bırakıyorum. Komutansızkalan birliğimin başına dönmemdebir sakınca görmezsiniz sanırım."

Bu Phoebus de Châteaupers'insesiydi. Bunu duyunca genç kızıniçinde nelerin geçtiği dille anlatılırgibi değildi. Demek ki, dostu,koruyucusu, desteği, barınağı,

Page 2627: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Phoebus'ü şuradaydı! Ayağa kalktıve anasının kendisine engelolmasına zaman kalmadan:

"Phoebus! İmdat! Phoebus'ümbenim!" diye bağırarak pencereyeatılmıştı bile.

Phoebus artık orada değildi,gözden yitip gitmişti. DörtnalaCoutellerie Sokağı'nın köşesinidönmüştü. Ama, Tristan dahagitmemişti.

Çilekeş kadın bir böğürtüyle

Page 2628: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızının üzerine atıldı. Tırnaklarınıboynuna batırarak onu hızla oradangeri çekti. Bir kaplan ana bir tehlikeanında bundan daha çok dikkatlidavranamaz. Ne var ki, iş iştengeçmişti. Tristan göreceğinigörmüştü.

Adam bütün dişlerini meydanaçıkaran, suratım bir kurt yüzünebenzeten bir gülüşle:

"Heh! Heh! He!" diye haykırdı."Fare kapanında iki fare!"

Page 2629: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Asker, "Ben zatenkuşkulanıyordum," dedi.

Tristan onun omzuna vurdu:

"Sen iyi bir kedisin!" dedi,ardından da "Hadi bakalım. HenrietCousin nerede?" diye ekledi.

Ne giysileri, ne de yüzü ötekiaskerlere benzeyen bir adam onlarınarasından çıktı. Sırtında yarısıkurşuni, yarısı kahverengi bir giysivardı; dümdüz saçları, meşinkollukları ve iri kocaman ellerinde

Page 2630: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir kangal ip vardı. Bu adam hepTristan'ın peşinden giderdi. Tristanda hep XI. Louis'nin peşinden.

Tristan l'Hermite, "Arkadaş,öyle sanıyorum ki aradığımızbüyücü kadın işte şurada," dedi."Şunu bana bir güzel asıvereceksin.Merdivenin yanında mı?"

Beriki, "Şurada, Sütunlu Ev'insundurması altında bir merdivenvar," dedi. Ardından da, taşdarağacını göstererek, "İşi şu idamsehpasında mı yapacağız?" diye

Page 2631: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

sordu.

"Evet."

Adam, jandarmakomutanınınkinden de hayvanca,kaba bir gülüşle:

"Oh, oh! Aşılacak pek uzun biryolumuz da yok!" dedi.

Tristan, "Çabuk ol!" dedi."Sonra gülersin."

Bu arada, çilekeş kadın Tristan

Page 2632: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızım gördüğünden, bütün umutlarkaybolduğundan beri, bir tek sözcüksöylememişti. Yarı ölü haldekiÇingene kızını mahzenin dipköşesine atmış, ellerini iki pençegibi pencerenin alt pervazınınköşesine dayayarak gene eski yerinedönmüştü. Bu duruşta, yeniden oeski yırtıcı, çılgın ifadesini alanbakışlarını bütün o askerlerinüzerinde korkusuzca dolaştırdığıgörülüyordu. Henriet Cousin'inhücreye yaklaştığı sırada ona öylevahşi bir yüzle baktı ki adam

Page 2633: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

geriledi.

Jandarma komutanının yanınadönerek: "Komutanım, hangisiniyakalamak gerekiyor?" diye sordu.

"Gencini."

"Daha iyi, çünkü yaşlısı pekçetin cevize benziyor."

Yaşlı devriye çavuşu, "Keçilizavallı küçük dansöz!" dedi.Henriet Cousin gene pencereyeyaklaştı. Ananın bakışı üzerine

Page 2634: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gözlerini yere indirmek zorundakaldı. Oldukça çekingen bir sesle:

"Hanımcığım..." dedi.

Kadın çok alçak ve öfkeli birsesle onun sözünü kesti:

"Ne istiyorsun?"

"Sizi değil, ötekini."

"Hangi öteki?"

"Genci."

Page 2635: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Kadın avaz avaz bağırarakbaşını sallamaya başladı:

"Kimse yok burada! Kimse yokburada! Kimse yok burada!"

Cellat, "Hayır, var!" diyeüsteledi. "Bunu siz de pekâlâbiliyorsunuz. Bırakın da genciyakalayayım. Ben size kötülüketmek istemiyorum."

Kadın garip bir sırıtışla, "Ya!Bana bir kötülük yapmakistemiyorsun demek ki, haa!" dedi.

Page 2636: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Ötekini bana verin,Hanımcığım; jandarma komutamöyle istiyor."

Kadın deli gibi bir halle,"Kimse yok!" diye yineledi.

Cellat da, "Ben size vardiyorum!" diye üsteledi. "Hepimizsizin iki kişi olduğunuzu gördük."

Çilekeş kadın sırıtarak, "İçeribak istersen!" dedi. "Kafampencereden sok da bak."

Page 2637: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cellat ananın tırnaklarınıinceledi, cesaret edemedi.

Birliğini Fareler Çukuru'nunçevresine çember biçimi yerleştirenve idam sehpasının yanında atüstünde oturan Tristan:

"Çabuk ol!" diye bağırdı.

Henriet sıkıla sıkıla genejandarma komutanının yanına geldi.İp kangalım yere bırakmış,beceriksiz bir halle şapkasınıellerinde döndürüp duruyordu:

Page 2638: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"Komutanım, içeriye neredengirilir?" diye sordu.

"Kapıdan."

"Kapı yok."

"Pencereden."

"Pencere çok dar."

Tristan öfkeyle, "Pencereyigenişlet," dedi. "Yanında kazma yokmu?"

Page 2639: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Ana, ininin ta derinliklerinden,hâlâ, zınk diye durmuş, bakıyordu.Artık hiçbir şey umut etmiyordu,artık ne istediğini bilmiyordu; amakızını elinden almalarınıistemiyordu.

Henriet Cousin, Sütunlu Ev'insundurması altında duran idamgereçlerinin bulunduğu sandığıalmaya gitti. Oradan çifte merdivenide çekti çıkardı, hemen götürüpdarağacına dayadı. Jandarmakomutanlığının beş, altı adamı

Page 2640: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ellerine küsküler, kaldıraçlaraldılar, Tristan da onlarla birliktepencereye doğru ilerledi. Komutansert bir sesle, "İhtiyar, şu kızı bizeiyilikle teslim et," dedi.

Kadın hiçbir şey anlamamış gibiona bomboş gözlerle baktı.

Tristan, "Kahretsin!" dedi."Senin şu büyücü kızla ne ilgin varki, Kral'ın dileğine göre asılmasınaengel oluyorsun?"

Zavallı bahtsız kadın o yırtıcı

Page 2641: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gülüşüyle gülmeye başladı.

"Ne ilgim mi var? O benimkızım!"

Bu sözcüğü söyleyiş tarzıHenriet Cousin'e kadar herkesiürpertti.

Jandarma komutanı, "Çoküzüldüm; ama Kral'ın dileği bu,"yanıtım verdi.

Kadın o korkunç gülüşünüartırarak bağırdı: "Senin kralından

Page 2642: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bana ne? O benim kızım diyorumsana!"

Tristan, "Duvarı delin," dedi.

Daha geniş bir açıklık eldeetmek için pencerenin altındakitaban taşım yerinden çıkarmakyeterdi. Ana, küskülerlekaldıraçların kalesini yıkmayabaşladığını anlayınca, korkunç birçığlık kopardı. Sonra da, darhücrenin kendisine verdiği oyabanıl hayvan alışkanlığıylaodanın çevresinde korkunç bir hızla

Page 2643: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dönmeye başladı. Artık hiçbir şeysöylemiyordu; ama gözleri alevsaçıyordu. Askerler ta yüreklerininiçine kadar donmuşlardı.

Kadın, birdenbire, yastık yerinekullandığı kaldırım taşım aldı,güldü ve iki eliyle işçilerin üzerinefırlattı. İyi fırlatamamıştı, çünküelleri titriyordu; taş hiç kimseyeçarpmadı ve geldi Tristan'ın atınınayaklarının dibinde durdu. Kadındişlerini gıcırdattı.

Bu arada, güneş daha iyice

Page 2644: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

doğmamıştı; ama ortalık bir hayliaydınlanmıştı, güzel bir pembelikSütunlu Ev'in delik deşik köhnebacalarını süslüyordu. Büyük kentteen erkenci pencerelerin neşeyledamların üzerine açıldığı saatti bu.Yoldan geçen birkaç kişi,eşeklerinin sırtında Halles'e gidenbirkaç manav Greve Alanı'ndangeçmeye başlamıştı. Bunlar FarelerÇukuru'nun çevresinde yığılan şuasker topluluğunun önünde bir araduruyorlar, şaşkın şaşkın bakıyorlar,sonra da geçip gidiyorlardı.

Page 2645: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Çilekeş kadın gitmiş kızınınönünde oturmuş, gövdesiyle onugizlemişti; kadıncağız gözlerinidikmiş, hiç kımıldamadan oturan vetek sözcük olarak alçak sesle,Phoebus! Phoebus! diye mırıldananzavallı yavrucuğunu dinliyordu.Yıkıcıların işi ilerler gibigöründükçe, ana farkına varmadangeri çekiliyor, kızını gitgide dahaçok duvara sıkıştırıyordu. Çilekeşkadın birdenbire taşın sarsıldığınıgördü (çünkü nöbet tutuyor, gözünüondan ayırmıyordu) ve işçilere

Page 2646: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gayret veren, onları yüreklendirenTristan'ın sesini işitti. O zamanbirkaç dakikadan beri içine düştüğüçöküntüden çıktı ve avazı çıktığıkadar bağırdı; konuşurken sesi kimizaman kulağı testere gibi tırmalıyor,kimi zaman da sanki bütünbeddualar, lanetler hep birdenpatlamak üzere dudaklarındasıkışmış gibi kekeliyordu:

"Ah! Ah! Ah! Ama bu korkunçbir şey! Hepiniz haydutsunuz!Gerçekten de kızımı elimden alacak

Page 2647: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mısınız? Bu benim biricik kızımdiyorum size! Ah! Alçaklar! Ah!Cellat uşakları! Sefil katil uşakları!İmdat! İmdat! Yangın var! Yoksaböylece yavrumu elimden alacaklarmı bunlar? Yüce Tanrı adı verilenkimdir öyleyse?"

Bunun üzerine, köpüklersaçarak, bakışı çılgın gibi, bir parsgibi dört ayak üzerinde, bütünsaçları dimdik olmuş bir haldeTristan'a seslendi:

"Kızımı almak için biraz yaklaş

Page 2648: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hele bakalım! Bu kadının, "Bubenim öz kızımdır," dediğinianlamıyor musun sen? İnsanın birevladı olması ne demektir senbiliyor musun? Hey! Azgın kurt, dişikurdunla yuva kurup hiç yatmadınmı sen? Hey! Ondan hiç kurt yavrunolmadı mı senin? Yavruların varsa,onlar uluduğu zaman içinde hiçbirşey kıpırdamıyor mu?"

Tristan, "Taşı çıkarın," dedi,"artık iyice yerinden oynadı."

Kaldıraçlar ağır taban taşını

Page 2649: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kaldırdı. Yukarıda da belirttiğimizgibi, ananın son kafesiydi bu. Kadınhemen taşın üzerine atıldı, onuyerinde tutmak istedi, tırnaklarıylatırmaladı; ama ne yazık ki, altıkişinin oynattığı ağır taş kütlesielinden kurtuldu, ağır ağır demirkaldıraçlar boyunca yere kadarkaydı.

Ana, girişin açıldığını görünce,gediği vücuduyla kapatarak,kıvranıp başım taşlara vurarak veancak duyulabilen, yorgunluktan

Page 2650: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kısılmış bir sesle bağırarak kendiniaçıklığın önüne attı:

"İmdat! Yangın var! Yangınvar!"

Hâlâ duygusuz, soğukkanlı, kılıkıpırdamadan duran Tristan:

"Şimdi kızı yakalayın," dedi.

Ana askerlere öyle korkunç,öyle ürkütücü bir bakışla baktı kihepsi ilerlemekten çok gerilemekisteğine kapıldı.

Page 2651: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Jandarma komutanı, "Hadibakalım, çabuk olun! Sen, HenrietCousin!"

Hiç kimse bir adım atmadı.

Komutan küfür etti:

"Hepinizi şeytan kovalasın!Benim savaş adamlarım birkadından korksunlar, haa!"

Henriet, "Komutanım, siz bunakadın mı diyorsunuz?" dedi.

Page 2652: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bir başkası, "Kadının aslan gibiyelesi var!" dedi.

Komutan bir kez daha: "Hadibakalım, çabuk olun!" diye üsteledi."Pencere bir hayli genişledi.Pontoise Gediği'nde olduğu gibi,üçünüz birden girin içeri. Artıkbitsin bu iş! İlk gerileyeni iki parçaederim, Tanrı şahit!"

Her ikisi de pek korkutucu olaniki kişinin, jandarma komutanıylaananın, arasında kalan askerler biran duraksadılar, sonra kesin

Page 2653: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kararlarını vererek FarelerÇukuru'na doğru ilerlediler.

Çilekeş kadın bunu görünce,birdenbire dizlerinin üzerindedoğruldu, saçlarını yüzünden itti,sonra da, zayıf ve derileri yüzülmüşellerini iki yanına sarkıttı. O zamanyaşlar iri damlalar halinde tekerteker gözlerinden fışkırdı; kendikendine kazdığı yatağından akan selgibi yanaklarındaki bir kırışıkboyunca aşağı iniyorlardı. Ana aynızamanda konuşmaya da başladı;

Page 2654: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ama öyle yalvarıcı, öyle yumuşak,öyle uysal ve öyle yürek paralayıcıbir sesle konuşuyordu ki, Tristan'ınçevresinde çiğ çiğ insan etiyiyebilecek yaradılışta pek çokyaşlı zindan bekçisi gözlerinikuruluyordu.

"Pek sayın Efendilerim! Zaptiyeçavuşu efendiler, bir tek sözcük!Size söylemem gereken bir şey bu.Bakın, görüyor musunuz, bu benimkızım, on beş yıl önce yitirdiğimsevgili küçük kızım! Dinleyin. Bu

Page 2655: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

masal gibi bir öyküdür. Düşünün kiçavuş efendileri ben çok iyi tanırım.Aşk hayatı yaşadığım için küçükoğlanların bana taş attıklarızamanlarda zaptiye çavuşu efendilerbana karşı hep iyi davrandılar.Bakın! Her şeyi öğrenince yavrumubana bırakırsınız! Ben zavallı birsokak kadınıyım. Yavrumu Çingenekarıları çaldı. Tam on beş yılpatiğini sakladım. İşte, bakın.Ayacığı bu kadardı işte. Reims'de!Chantefleurie Kız! Folle-PeineSokağı! O kadım belki siz de

Page 2656: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

tanırdınız, kim bilir. O bendim işte.Gençlik çağınızda... o zamanlar...güzel günlerdi onlar. Birlikte hoşvakit geçiriliyordu. Banaacıyacaksınız, değil mi, sayınEfendilerim? Çingene karıları onubenden çaldılar, on beş yıl bendensakladılar. Onu öldü sanıyordum.Düşünün hele, iyi yürekli dostlarım,onu öldü sanıyordum, nedemezsiniz. Burada, bu mahzende,kışın ateşsiz, tam on beş yılgeçirdim. Bu çok zor bir şey.Zavallı minik paticik! Öyle çok

Page 2657: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bağırdım ki, Tanrı sesimi işitti. Bugece kızımı bana geri verdi. YüceTanrı'nın bir mucizesidir bu. Kızımölmemiş. Onu bendenalmayacaksınız, buna eminim. Benolsam, hadi neyse, hiç sesimi bileçıkarmam; ama o daha on altıyaşında bir yavrucak! Ona güneşigörecek zamanı bırakın! Size neyaptı ki? Hiçbir şey. Ben de öyle.Ondan başka kimsem olmadığını,yaşlı olduğumu, onun Hz. MeryemAnamızın bana yolladığı bir lütufolduğunu bir bilseniz! Sonra, siz

Page 2658: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hepiniz o kadar iyi yüreklisiniz ki!Onun benim kızım olduğunubilmiyordunuz, şimdi öğrendiniz.Ah! Onu seviyorum! Yüce zaptiyekomutanı, onun parmağında birsıyrık görmektense, yüreğimindelinmesini yeğlerim! Siz iyiyürekli bir soyluya benziyorsunuz!Size burada anlattıklarım her şeyiaçıklıyor, değil mi? Ah! Efendim,sizin de bir ananız vardı! Şimdi sizkomutansınız, yavrumu banabırakın! Bakın, Hz. İsa Efendimizeyalvarır gibi sizin karşınızda diz

Page 2659: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çöküp yalvarıyorum! Hiç kimsedenbir şey istemiyorum ki, ben Reimskentindenim, Efendilerim, dayımMahiet Pradon'dan kalan küçük birtarlam var. Dilenci değilim ben.Hiçbir şey istemiyorum! Sadeceyavrumu istiyorum. Ah! Çocuğumualıkoymak istiyorum. Her şeyinsahibi olan Tanrı onu bana boş yeregeri vermedi ya! Kral mı! Kral öyleistiyor diyorsunuz, haa! Benimyavrumun, küçük kızımınöldürülmesi ona pek zevk vermezki. Hem sonra, kral iyi yüreklidir!

Page 2660: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu benim kızım! Benim öz kızım bu!Kralın değil ki! Sizin kızınız değilki! Ben buralardan gitmekistiyorum! İkimiz de gitmekistiyoruz! Bir ana, öbürü de kızı ikikadın geçecek olursa, onlara izinverilir, yol verilir! Bırakın bizigidelim! Biz Reims kentindeniz. Ah!Sizler çok iyi yüreklisiniz, çavuşefendiler, hepinizi seviyorum.Benim sevgili yavrumu almazsınız,olanaksız bir şey bu! Öyle değil mi,kesinlikle olanaksız, dünyadaolmaz! Söyleyin! Yavrum! Yavrum

Page 2661: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

benim!"

Kadının davranışı, sesi,konuşurken içtiği gözyaşları,birleştirdikten sonra büktüğü elleri,yürek paralayıcı gülüşleri, ıslakbakışları, iniltileri, iç çekmeleri,düzensiz, çılgın, dağınık sözlerinekattığı zavallı, içler acısı çığlıklarkonusunda bir fikir vermeyeçalışmayacağız.

O susunca, Tristan l'Hermitekaşlarını çattı; ama kendi kaplangözünde yuvarlanan bir damla yaşı

Page 2662: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gizlemek içindi bu. Bununlabirlikte, bu yufka yürekliliğibastırdı ve buyurgan bir sesle:

"Kral öyle istiyor," dedi.

Ardından da, Henriet Cousin'inkulağına eğilerek, çok alçak birsesle:

"Bu işi çabuk bitir," dedi.

Korkunç zaptiye komutanı bilebelki de yüreğinin eridiğinihissediyordu.

Page 2663: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Cellatla zaptiye çavuşlarıhücreye girdiler. Ana hiçbirdirenme göstermedi, sadece kızınakadar sürüklendi ve çılgınlar gibikendini onun üzerine attı. Çingenekızı askerlerin yaklaştığını gördü.Ölümün dehşeti onu canlandırdı;anlatılmaz bir üzüntünün acısıyla:

"Anacığım! Anacığım!Geliyorlar! Beni koruyun!" diyebağırdı.

Anne sönük bir sesle, "Evet,sevgili yavrum, seni koruyorum!"

Page 2664: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

diye yanıt verdi ve ona sımsıkısarılarak, her yanını öpmeyebaşladı. Ana kızının üzerinde, herikisi de yerlerde, acınacak birgörünüm oluşturuyordu.

Henriet Cousin, genç kızı,gövdesinin ortasından, güzelomuzlarının altından yakaladı. Gençkız bu elin dokunuşunu hissedince,"Ah!" dedi ve bayıldı. Cellat,üzerine damla damla irigözyaşlarını akıtarak onu kucağınaalmak istedi. İki elini kızının beline

Page 2665: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

düğümlemiş olan anadan ayırmayaçalıştı. Ana evladına öylesineyapışmıştı ki, onu kızından ayırmakolanağını bulamadı. Bunun üzerineHenriet Cousin önce kızı, peşindende anayı hücreden dışarı sürükledi.Ana da gözlerini yummuştu.

O sırada güneş doğuyordu.Oldukça kalabalık bir halk yığınıdaha şimdiden alana birikmişti bile;idam sehpasına doğru kaldırımtaşları üzerinde bu şekildesürüklenen şeyi uzaktan

Page 2666: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

seyrediyorlardı. Çünkü bu, zaptiyekomutanı Tristan'ın yöntemiydi.Meraklıların yaklaşmasına engelolurdu.

Pencerelerde kimsecikler yoktu.Yalnız, uzakta, Notre-Damekulelerinden Greve Alanı'nabakanın tepesinde, sabahın aydınlık,berrak gökyüzü üzerinde kapkarabeliren iki adam görülüyordu; alanabakar gibiydiler.

Henriet Cousin sürüklediğişeyle birlikte, uğursuz merdivenin

Page 2667: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dibinde durdu. Bu iş ona öylesinedokunuyordu ki, ipi genç kızın otapılacak kadar güzel boynuna solukbile almadan geçirdi. Bahtsız çocukkenevirin korkunç değişini hissetti.Gözkapaklarını kaldırdı ve başınınüzerinde uzanan taş idam sehpasınınçıplak kolunu gördü. Bunun üzerineçırpındı, yürek paralayıcı yüksekbir sesle:

"Hayır! Hayır! İstemiyorum!"diye bağırdı.

Başı kızının giysileri altına

Page 2668: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

girip kaybolan ana bir tek sözcüksöylemedi; yalnız, bütün bedenininürperdiği görüldü ve evladınınvücuduna kondurduğu öpücüklerinarttığı işitildi. Onun mahkûmu sarankollarım hoyratça çözmek içincellat bu andan yararlandı. Kadın yabitkinlikten ya da umutsuzluktan,karşı koymadı. Bunun üzerine,cellat kızı omzuna aldı, sevimliyaratık, onun başı üzerinden, ikiyekatlanmış, sarkıyordu. Sonra da,merdivene çıkmak üzere ayağınıbasamağa koydu.

Page 2669: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu sırada ana, sokak taşlarınınüstüne çömelip kalmıştı. Tam oanda gözlerini fal taşı gibi açtı. Birtek çığlık atmadan, korkunç birifadeyle doğruldu, ardından da,avının üzerine atılan yırtıcı birhayvan gibi, celladın eline saldırıpısırdı. Bu olay bir şimşek kadarkısa sürdü. Cellat can acısıyla avazavaz bağırdı. Koşuşup geldiler.Adamın kanayan elini ananın dişleriarasından bin bir zorluklaçıkardılar. Kadın derin bir sessizlikiçindeydi. Onu bir hayli sertlikle

Page 2670: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ittiler ve başının ağır bir şekildekaldırım taşlarının üzerinedüştüğünü gördüler. Kadını genedoğrulttular. Yeniden yere düştü.Çünkü ölmüştü.

Cellat genç kızı bırakmamıştı,yeniden merdiveni çıkmaya başladı.

Page 2671: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IILa Creatura Bella Bianco

Vestitai[184]

Quasimodo hücrenin boşolduğunu, Çingene kızının artıkorada bulunmadığını, kendisi onukorurken kaçırıldığını görünce, ikieliyle saçlarını yoldu, şaşkınlıktanve acıdan tepindi. Ardından da, onuarayarak, her duvar köşesinde garipçığlıklarla bağırarak, kızıl saçlarınıyolup döşeme taşlarına serperek

Page 2672: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bütün kilisenin içinde koşmayabaşladı.

İşte tam o sırada da kralınokçuları, Çingene kızını aramakamacıyla, muzaffer bir tavırlaNotre-Dame'a giriyorlardı.Quasimodo onlara yardım etti,zavallı sağır, adamların kötüniyetlerinin farkında değildi.Çingene kızının düşmanlarınıserseriler sanıyordu. Tristanl'Hermite'i bütün saklanılacak köşebucağa götürdü; ona gizli kapıları,

Page 2673: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

mihrabın gizli bölmelerini, kilisehazinesinin arkasını açtı. Eğerbahtsız kız hâlâ orada olsaydı, onukendi elleriyle teslim etmişolacaktı. Tristan kolay kolayyılmayan bir insandı; ama hiçbir şeyelde edememenin bıkkınlığıylausanınca, Quasimodo aramayı tekbaşına sürdürdü. Yirmi kez, yüzkez, enine boyuna, yukarıdanaşağıya, çıkarak, inerek, koşarak,seslenerek, bağırarak, koklayarak,karıştırarak, araştırarak, bütündeliklere kafasını sokarak, bütün

Page 2674: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kubbelerin altına meşale tutarak,üzgün üzgün, çılgınlar gibi,kilisenin çevresinde dört döndü.Dişisini yitiren bir erkek hayvanbundan daha homurtulu, dahayabanıl olamaz. En sonunda, gençkızın artık orada bulunmadığına, herşeyin bittiğine, onu kendisindenaşırdıklarına iyice ve kesinlikleemin olduktan sonra ağır ağır,kulenin merdivenlerini, kızıkurtardığı gün öylesine öfke veutkuyla tırmandığı o merdivenleriçıktı. Başı önünde, sessiz, gözyaşı

Page 2675: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dökmeden, âdeta soluk bile almadanaynı yerlerden yeniden geçti. Kilisegene ıpıssızdı, o derin sessizliğinegömülmüştü. Okçular büyücü kadınıCite'de kovalamak üzere oradanayrılmışlardı. Bir an önce silahlıadamların öylesine üşüştükleri,öylesine gürültülü olan bualabildiğine geniş Notre-Dame'daQuasimodo yapayalnız kalınca,kendi gözetimi altında Çingenekızının haftalarca uyuduğu hücreninyolunu tuttu. Oraya yaklaşırkenbelki de genç kızı içeride

Page 2676: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulacağını düşünüyordu. Yanlardakiçatıya bakan galerinin köşesinidönerken, bir dalın altındaki kuşyuvası gibi büyük bir kemerin altınabüzülmüş daracık hücreyi, küçükpenceresiyle, küçük kapısıylagörüverince, zavallı adamcağızınyüreği ağzına geldi, düşmemek içinbir filayağına yaslandı. Kızın belkide oraya döndüğünü, iyi bir perininonu oraya geri getirdiğini, bu küçükhücrenin tam genç kızın oradabulunması için son derece uygun,pek sakin, pek emin ve pek sevimli

Page 2677: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir yer olduğunu düşündü vedüşlemini yıkmak korkusuyla, biradım bile atmaya cesaretedemiyordu. Kendi kendine, "Evet,"diyordu, "belki uyuyordur ya da duaediyordur. Rahatsız etmeyelim."

En sonunda, Quasimodo bütüncesaretini toplayarak, ayaklarınınucuna basarak ilerledi, baktı, içerigirdi. Bomboştu! Hücre hâlâ boştu.Bahtsız sağır ağır adımlarlahücrenin çevresini dolaştı, sankiEsmeralda mermer döşemeyle

Page 2678: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

şiltenin altına gizlenebilirmiş gibi,yatağı kaldırıp altına baktı, sonra dabaşını salladı ve aptal aptal olduğuyerde kalakaldı. Birdenbiremeşalesini ayağıyla ezdi, tek sözcüksöylemeden, bir tek kez bile içiniçekmeden, bütün gücüyle koşarakbaşını duvara vurdu ve bayılıptaşların üzerine yığıldı.

Kendine geldiği zaman, yatağınüzerine atıldı, orada yuvarlandı,kızın uyuduğu ve hâlâ ılık olan yeriçılgınlar gibi öptü, sanki orada son

Page 2679: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

nefesini verecekmiş gibi, birkaçdakika hiç kımıldamadan kaldı.Sonra, tepeden tırnağa sırsıklamtere batmış, soluk soluğa, çılgınlargibi ayağa kalktı ve çantokmaklarının korkunç düzeniyle,kafasını orada parçalamak isteyenbir adamın kararıyla, başınıduvarlara vurmaya başladı. Ensonunda, bitkin bir halde, gene yereyığıldı; dizlerinin üzerindesürünerek hücreden dışarı çıktı vebir şaşkınlık hali içinde, kapınınkarşısına çömeldi. Hiç

Page 2680: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kımıldamadan, gözü ıssız hücreyedikili, boş bir beşikle dolu bir tabutarasında oturan bir anadan dahatasalı, daha düşünceli, bir saattenfazla, öylece kalakaldı. Bir teksözcük söylemiyordu; sadece, uzunaralıklarla, bir hıçkırık bütünvücudunu şiddetle sarsıyordu; amagözyaşı bulunmayan bir hıçkırık,tıpkı gürültü çıkarmayan o yazşimşekleri gibi.

Öyle sanılır ki, o sırada üzgündüşüncelerinin arasında, Çingene

Page 2681: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kızını beklenmedik bir biçimdekaçıranın kim olduğunu araştırırkenBaşdiyakoz aklına geldi. Hücreyeçıkan merdivenin anahtarının yalnızrahip Claude'da bulunduğunuanımsadı, Başdiyakoz'un genç kızagece saldırıları da aklına geldi;birincisine kendisinin yardım ettiği,ikincisine engel olduğu gecesaldırıları. Böylece binlerceayrıntıyı anımsadı ve sonra daÇingene kızını elinden alanınBaşdiyakoz olduğuna zerre kadarkuşkusu kalmadı. Bununla birlikte,

Page 2682: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

rahibe olan saygısı o derecedeydiki, o adama karşı duyduğuminnettarlığın, fedakârlığın,sevginin yüreğinde öyle derinkökleri vardı ki, bunlar o sıradabile kıskançlığın ve umutsuz büyükacının pençelerine karşıduruyorlardı.

Başdiyakoz'un bunu yaptığınıdüşünüyor da, herhangi birbaşkasına karşı duyacağı kan dökmeve öldürme derecesindeki öfke, sözkonusu Claude Frollo olunca,

Page 2683: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zavallı sağırda bir acı artışınadönüşüyordu.

Böylece, Quasimodo'nundüşüncesi rahip üzerindeyoğunlaştığı sırada şafak artıkdestek kemerlerini aydınlattığından,Notre-Dame'ın üst katında,mihrabın çevresindeki dışparmaklığın oluşturduğu dirsektebirisinin yürüdüğünü gördü. Okimse kendinden yana geliyordu.Onu hemen tanıdı. Başdiyakoz'dubu. Claude düşünceli ve ağır

Page 2684: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

adımlarla yürüyordu. Yürürkenönüne bakmıyordu; kuzey kuleyedoğru yönelmişti; ama yüzü yana,Seine'in sağ yakasına doğrudönüktü; sanki damların üzerindenbir şey görmeye çalışıyormuş gibibaşını havada tutuyordu. Bu yanduruşa sık sık baykuşta rastlanır.Bir noktaya doğru uçar, bir başkanoktaya bakar. Böylece rahip,Quasimodo'yu görmeden onun üstyanından geçti.

Bu apansız ortaya çıkma

Page 2685: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

karşısında taş gibi donup kalanQuasimodo, onun kuzey kulesininmerdiven kapısının altına daldığınıgördü. Bunun Belediye Sarayı'nıngöründüğü kule olduğunu okuyucubilir. Quasimodo ayağa kalkıpBaşdiyakoz'un peşinden yürüdü.

Quasimodo merdiveni çıkmışolmak, rahibin neden çıktığınıanlamak için basamakları tırmandı.Zaten, zavallı çancı ne yapacağını,ne söyleyeceğini, ne istediğinibilmiyordu. Öfke ve korku

Page 2686: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

içindeydi. Yüreğinde Başdiyakoz'laÇingene kızı çarpışıyordu.

Kulenin tepesine gelince,merdivenin gölgesinden çıkıpsahanlığa girmeden önce, incedeninceye, Claude Frollo'nun neredeolduğunu araştırdı. Rahip ona sırtınıdönmüştü. Çan kulesinin sahanlığınıçevreleyen delik oymalı birparmaklık vardı. Gözlerini kentinderinlerine daldıran rahibin göğsü,parmaklığın dört yanından Notre-Dame Köprüsü'nden yana bakanına

Page 2687: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dayalıydı.

Quasimodo sessiz adımlarla,kendini belli etmeden rahibinarkasından ilerleyerek, onun böylenereye baktığım görmeye gitti.Rahibin dikkati öylesine başka biryerdeydi ki, sağırın yanıbaşındayürüdüğünü duymadı bile.

Paris, hele de o dönemin Paris'i,bir yaz şafağının taze ışıklarıaltında Notre-Dame'ın kulelerinintepesinden bakılınca pek görkemlive sevimli bir görüntüdür. O gün

Page 2688: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bir temmuz günü olabilirdi.Gökyüzü baştanbaşa açık vedurgundu. Gecikmiş birkaç yıldızyer yer sönüyordu; doğuda da,gökyüzünün en aydınlık olduğuyerde çok parlak bir yıldız vardı.Güneş belirmek üzereydi. Pariskımıldamaya başlıyordu. Bembeyazve tertemiz, saf bir ışık içinde,binlerce evin doğuda ortaya serdiğibütün düzlemler pek kesin birbiçimde göze çarpıyordu. Çankulelerinin dev boyutlu gölgeleribüyük kentin bir ucundan öbürüne

Page 2689: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

damdan dama gidiyordu. Dahaşimdiden konuşan, gürültü yapanmahalleler vardı. Şurada bir çansesi, ötede bir çekiç sesi, berideyola koyulmuş giden bir arabanınkarmakarışık şıkırtıları. Budamların bütün yüzeyinde, kükürtlübuharlar çıkaran muazzam birtoprağın çatlakları gibi, şuradaburada birkaç duman yayılmayabaşlıyordu bile. Bunca köprününkemerlerinde, bunca adanınburnunda sularını büzüştüren ırmakgümüş kıvrımlarla baştanbaşa

Page 2690: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

menevişlenmişti. Kentin çevresinde,surların ötesinde, görünüm yumakyumak büyük bir buhar çemberiiçinde kayboluyordu; bunlarınaralarından, ovaların sınırsızçizgisiyle küçük tepelerin zarifkabartısı belli belirsizseçilebiliyordu. Havada uçuşan herçeşit gürültü bu yan uyanan kentinüzerinde dağılıyordu. Sabah rüzgârıdoğuya doğru, tepelerin sistüylerinden yolunan birkaç beyazpamukçuğu gökyüzünde kovalayıpduruyordu.

Page 2691: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Parvis Alanı'nda, ellerinde sütgüğümleri, birkaç kadıncağız Notre-Dame'ın büyük kapısının acayipyıkık döküklüğünü ve çakıltaşlarının arasında donup kalan ikikurşun deresini şaşkın şaşkınbirbirlerine gösteriyorlardı. Gecekigürültüden bütün kalanlar bunlardı.Kuleler arasında Quasimodo'nunyaktığı ateş sönmüştü. Tristan alamtemizletmiş, ölüleri Seine sularınaattırmıştı. XI. Louis gibi krallarbüyük bir kıyımdan sonrakaldırımları çabucak yıkamaya

Page 2692: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bakarlar.

Kulenin parmaklığının dışında,tam rahibin durduğu noktanınaltında, gotik yapılarda sık sıkrastlanan, son derece garip, acayipbiçimde yontulmuş o taş suoluklarından biri vardı ve bu suoluğunun bir çatlağında, tatlı birhava esintisiyle sarsılıp canlanmışgibi duran çiçek açmış iki güzelşebboy birbirlerini çılgınlar gibiselamlıyorlardı. Kulelerin üzerinde,yukarıda, gökyüzünün derinlerinde

Page 2693: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

pek uzakta, küçük kuş cıvıltılarıduyuluyordu.

Ama, rahip bunların hiçbirini nedinliyor ne de görüyordu.Sabahları, kuşları, çiçekleriolmayan insanlardan biriydi o.Çevresinde onca değişik görünümebürünen bu uçsuz bucaksız ufukta,onun dikkatli bakışı tek bir noktaüzerinde yoğunlaşmıştı.

Quasimodo Çingene kızım neyaptığını ona sormak ateşiyle yanıptutuşuyordu. Ne var ki, o sırada

Page 2694: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Başdiyakoz'un dünyanın dışındabulunur gibi bir hali vardı. İnsanındünya çökse duymayacağı yaşamıno şiddetli, heyecanlı dakikalarındanbirinde bulunduğu açık seçikgörülüyordu. Gözleri hiçdeğişmeden bir yere dikilmiş,kımıldamadan, sessiz duruyordu; busessizlikle bu devinimsizlikte öylekorkunç bir şey vardı ki, yabanılkilise çancısı bunun karşısındaürperiyor ve onu bozmaktançekiniyordu. Ama ne var ki, bu dagene Başdiyakoz'u bir çeşit sorguya

Page 2695: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

çekmekti; onun görüş açısınınyönünü izledi ve işte böylece debahtsız sağırın bakışı GreveAlanı'na düştü.

Quasimodo rahibin baktığı şeyigördü. Sürekli idam sehpasınınyanına merdiven dikilmişti. Alandabir parça halkla pek çok sayıda daasker vardı. Bir adam kaldırımtaşlarının üzerinde, kara bir şeyinasıldığı beyaz bir şeyisürüklüyordu. Bu adam darağacınındibinde durdu.

Page 2696: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Burada Quasimodo'nun pek iyigöremediği bir olay geçti. Tekgözünün uzağı görme yeteneğiniyitirmiş olmasından değildi, amaorada bulunan şişman bir asker herşeyi iyice seçebilmesine engeloluyordu. Zaten tam o sırada güneşgöründü ve ufkun üzerinden öyle birışık seli taştı ki Paris'in bütün sivritepeleri, çan kulelerinin külahları,ocak bacaları, çatıların sivridamları, hep birden aynı anda ateşaldı sanırdınız.

Page 2697: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Bu arada, adam merdiveniçıkmaya başladı. İşte o zamanQuasimodo onu açıkça, belirli birbiçimde gördü. Adamın omzundabir kadın, beyazlar giymiş bir gençkız, bu genç kızın boynunda da birdüğüm vardı. Quasimodo onutanıdı. Oydu bu.

Adam böylece merdivenintepesine ulaştı. Oraya varınca,düğümü düzeltti. Burada, rahip,daha iyi görebilmek için,parmaklığın üzerine diz çöktü.

Page 2698: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Darağacının tepesindeki adambirdenbire topuğuyla merdivenisertçe itti ve birkaç dakikadan beriartık soluk bile almayan Quasimodoipin ucunda, kaldırım taşlarından ikikulaç yukarıda, bahtsız yavrucağınsallandığını gördü, adam daayakları onun omuzlarında, üzerineçömelmişti. İp kendi ekseniüzerinde birçok defa döndü veQuasimodo Çingene kızınınvücudundan korkunç kıvranmalarıngeçtiğini gördü. Beri yandan rahipde boynunu uzatmış, gözleri

Page 2699: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

yuvalarından fırlamış, adamla kızın,örümcekle sineğin o korkunçkümelenişini seyrediyordu.Durumun en korkunç olduğu sırada,insanın ancak insanlıktan çıktıktansonra atabileceği bir şeytankahkahası rahibin sapsarı solukyüzünde çınladı. Quasimodo bukahkahayı duyamadı, ama gördü.Başdiyakoz'un arkasında birkaçadım geriledi ve ansızın, korkunçbir öfkeyle onun üzerine saldırıp,iri, kocaman iki eliyle rahipClaude'u sırtından iterek üzerine

Page 2700: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

eğildiği uçuruma fırlattı.

Başdiyakoz, "Lanet!" diyebağırdı ve düştü.

Üzerinde bulunduğu su oluğuonun düşüşünü durdurdu. Adamoraya umutsuz elleriyle yapıştı vetam ikinci bir çığlık koparmak üzereağzını açtığı sırada, parmaklığınkenarından Quasimodo'nun ürkünç,öç alıcı yüzünü gördü. Bununüzerine sustu.

Rahibin altında uçurum vardı.

Page 2701: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

İki yüz ayaktan fazla bir düşme vekaldırım taşları. Bu dehşet vericidurumda, Başdiyakoz bir tek sözcüksöylemedi, bir tek inilti çıkarmadı.Sadece yukarı çıkmak için suoluğunun üzerinde görülmemişçabalarla kıvrandı. Ne var ki, elleritaşın üstünde tutunacak yerbulamıyordu, ayakları orayayapışamadan kararmış duvarıçiziyordu. Notre-Dame'ın kulelerineçıkmış olanlar hemen parmaklığınaltında bir çıkıntı bulunduğunubilirler. İşte sefil Başdiyakoz bu

Page 2702: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

girintili köşede çırpınıp duruyordu.Düşey bir duvarla değil de, altındankaçan bir duvarla uğraşıyordu.

Rahibi uçurumdan kurtarmasıiçin Quasimodo'nun elini uzatmasıyeterdi; ama o, adama bakmıyordubile. Greve Alanı'na bakıyordu.Darağacına bakıyordu. Çingenekızma bakıyordu. Sağır parmaklığa,az önce rahibin bulunduğu yeredirseklerini dayamıştı ve orada,dünyada kendisi için şu sırada varolan tek şeyden gözünü

Page 2703: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ayırmaksızın, yıldırım çarpmış biradam gibi, hiç kımıldamadan, sessizsoluksuz duruyordu. Ve şimdiyekadar bir tek gözyaşı dökmüş olan otek gözden uzun bir gözyaşı deresisessiz sessiz akıyordu.

Bu arada Başdiyakoz soluksoluğa kalmıştı. Saçsız alnındanterler akıyor, tırnakları taşlarüzerinde kanıyor, dizleri duvardaparçalanıyordu. Su oluğuna takılancüppesinin her kıvranıştaçatırdadığını, dikişlerinin açıldığını

Page 2704: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

duyuyordu. Bu felaket yetmiyormuşgibi, bu su oluğunun sonundarahibin ağırlığıyla eğilen bir kurşunboru vardı. Başdiyakoz bu borununağır ağır büküldüğünü hissediyordu.Sefil adam, içinden, elleriyorgunluktan kopunca, cüppesi iyiceyırtılınca, bu kurşun boru dabüsbütün eğilince, düşmek zorundakalacağını düşünüyor ve dehşetyüreğinin ta derinlerine kadaryayılıyordu. Arada sırada, on ayakkadar daha aşağıda, oymalarınengebelerinden oluşan bir çeşit

Page 2705: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

daracık sahanlığa çılgın gözlerlebakıyor ve felaketle yüz yüze gelenruhunun ta derinlerinde Tanrı'ya,isterse yüz yıl sürsün, yaşamım oiki ayak karelik yerdesürdürebilmek için yana yakıla duaediyordu. Bir defasında altındakialana, uçurumun dibine baktı; başımyukarı kaldırdığında gözlerinikapamıştı, saçları da tepesindedimdik olmuştu.

Bu iki adamın sessizliği korkunçbir şeydi. Başdiyakoz birkaç adım

Page 2706: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ötesinde böyle korkunç bir biçimdecan çekişirken, Quasimodo derelergibi gözyaşı döküyor ve GreveAlanı'na bakıyordu.

Başdiyakoz, bütünçırpınmalarının elinde kalan narindayanak noktasını yerindensarsmaktan başka şeye yaramadığınıgörünce bir daha kımıldamamayakarar vermişti. Orada, oluğasarılmış, soluk almaya bilekorkarak, hiç kıpırdamadan, insanındüşünde düştüğünü sezer gibi

Page 2707: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

olunca duyduğu o istemdışı karınkasılmasından başka devinimdebulunmadan öylece duruyordu.Durağan gözleri sağlıksız ve şaşkınbir halde açıktı. Bununla birlikte,azar azar yeniliyordu, oluğunüzerindeki parmakları kayıyordu;kollarının gitgide zayıfladığını,vücudunun ağırlaştığını gitgide dahaçok duyuyordu; kendisini tutankurşun her an uçuruma doğru birazdaha eğiliyordu. Altında –korkunçşey– ikiye katlanmış iskambilkâğıdı gibi küçük Saint-Jean-le-

Page 2708: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Rond'un çatısını görüyordu. Kendisigibi uçurumun üzerine asılmış, nekendilerine dehşet, ne de ona acımaduyan kulenin o duygusuzyontularına birbiri ardındanbakıyordu. Çevresindeki her şeytaştandı: Gözlerinin önünde ağzıaçık canavarlar, altında, ta dipte,alanda kaldırım taşları; başınınüzerinde ağlayan Quasimodo.

Parvis Alanı'nda, bu kadar garipbir şekilde eğlenen delinin kimolabileceğini sakin sakin tahmin

Page 2709: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

etmeye çalışan saf meraklılarınmeydana getirdiği birkaç toplulukvardı. Rahip onların, "İyi ama,kafasını patlatacak!" dedikleriniişitiyordu; çünkü adamların sesiberrak, ince, kendisine kadargeliyordu.

Quasimodo ağlıyordu.

En sonunda, öfkeden, korkudanköpüren Başdiyakoz her şeyinyararsız olduğunu anladı. Gene deson bir çabayla arta kalan bütüngücünü toparladı. Oluğun üzerinde

Page 2710: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikleşti, iki diziyle duvarı itti,elleriyle taşların bir yarığına asıldı,belki de bir adım kadar yukarıtırmanabildi. Ama ne var ki, üzerinedayandığı kurşun boru bu sarsıntıylabirdenbire büküldü. Aynı zamandada cüppesi yırtıldı. Bunun üzerinealtında her şeyin kendindenayrıldığını görünce, bir şeyetutunabilmek için o sertleşen,halsizleşen ellerinden başka birşeyi kalmayınca, bahtsız adamgözlerini yumdu ve su borusunubıraktı. Düştü.

Page 2711: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Quasimodo onun düşmesinebaktı.

Bu kadar yüksekten düşme pekseyrek olarak dikeydir. Rahipboşluğa atılınca, önce başı aşağıda,iki eli uzanmış bir şekilde düştü;sonra kendi üzerinde birkaç defadöndü. Rüzgâr onu bir evin damınınüzerine itti; bahtsız adam oradakırılmaya başladı. Bununla birlikte,oraya ulaştığında daha ölmemişti.Çancı onun tırnaklarıyla evin sivriçatısına tutunmaya çabaladığını

Page 2712: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gördü. Ne var ki, düzey pek eğikti,adamın da artık hiç hali kalmamıştı.Kopan bir kiremit gibi damınüzerinde hızla kaydı ve gittikaldırım taşlarının üzerine düştü.Orada hiç kımıldamadı.

O zaman Quasimodo gözünüyeniden Çingene kızına doğrukaldırdı. Onun darağacına asılıvücudunun uzakta, beyaz giysileriiçinde, can çekişmenin sonkıvranmalarıyla ürperdiğini gördü.Ardından da bakışlarını gene

Page 2713: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kulenin altında uzanan, insanşeklinden çıkmış Başdiyakoz'aindirdi ve derin göğsünü kaldıranbir hıçkırıkla, "Ah! Sevmiş olduğumher şey!" dedi.

Page 2714: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IIIPhoebus'ün Evlenmesi

O günün akşam sularına doğru,piskoposun adliyeci görevlileriParvis Alanı'nın taşlarındanBaşdiyakoz'un bütün kemiklerikırılmış cesedini almayageldiklerinde Quasimodo Notre-Dame'dan kaybolmuştu.

Bu serüven üzerinde pek çoksöylenti dolaştı. İkisi arasındaki

Page 2715: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

anlaşma uyarınca, Quasimodo'nun,yani şeytanın, Claude Frollo'yu,yani büyücüyü alıp götüreceğigünün gelip çatmış olduğundan aslakuşku duymadılar. Cevizi yemekiçin kabuğunu kıran maymunlar gibi,onun da ruhu almak için bedeniparçaladığını düşündüler.

İşte bu yüzden Başdiyakozkutsal toprağa gömülmedi.

XI. Louis ertesi yıl, 1483'ünAğustos ayında öldü.

Page 2716: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Pierre Gringoire'a gelince,keçiyi kurtarabildi ve trajedidebaşarı sağladı. Söylediklerine göre,müneccimlik, felsefe, mimarlık,simya gibi her türlü çılgınlığıtattıktan sonra hepsinin en çılgınıolan trajediye döndü. Bu onun"trajik bir sonuca erişmek" adınıverdiği şeydi. Pierre Gringoire'ıntiyatro başarıları konusunda daha1483'te Hazine hesap defterindeşunlar okunuyordu: "Biri dülger,öbürü yazar, Jehan Marchand vePierre Gringoire'a papalık elçisi

Page 2717: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

efendi hazretlerinin gelişindeParis'teki Châtelet'de oynatılandinsel temsili yapan ve yazan, piyeskahramanlarını düzenleyen, onlarıtemsilin gerektirdiği gibi giydiripkuşandıran, aynı şekilde, gene butemsile gerekli olan iskeleleri,seyirci sıralarını yapan dülgerleyazara, bu işler karşılığı yüz lira."

Phoebus de Châteaupers detrajik bir sonuca erişti, evlendi.

Page 2718: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

IVQuasimodo'nun

Evlenmesi

Az önce, Çingene kızıylaBaşdiyakoz'un öldükleri günQuasimodo'nun da Notre-Dame'dankaybolduğunu söyledik. Gerçektende onu bir daha gören olmadı, neolduğunu hiç kimse öğrenemedi.

Esmeralda'nın asıldığı gününgecesi, idam işlerine bakan

Page 2719: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kimseler onun ölüsünüdarağacından indirdiler, gelenekuyarınca, Montfaucon mahzeninegötürdüler.

Montfaucon, Sauval'in dediğigibi, "krallığın en eski ve engörkemli darağacıydı". Temple veSaint-Martin dış mahalleleriarasında, Paris surlarından yaklaşıkolarak yüzaltmış "toise"[185]

uzaklıkta, Courtille'den birkaç okatımında, birkaç fersah çevredengörülebilecek kadar yüksek, belli

Page 2720: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

belirsiz tatlı bir eğimle bir tepenindoruğunda, bir Kelt"kromlek"ine[186] benzeyen, içindeinsanların kurban edildiği garip biryapı görülürdü.

Alçıdan bir tepeciğin yüksekyerinde taştan, tuğladan yapılmış,on beş ayak yüksekliğinde, otuzayak genişliğinde, kırk ayakuzunluğunda, bir kapısı, bir deçevre parmaklığı ve bir sahanlığıbulunan kocaman bir paralelyüzdüşünün. Bu sahanlığın üzerinde,

Page 2721: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

dikine duran, yontulmamış, kabataştan, otuz ayak yükseklikte on altıtane muazzam direk, üzerindebulundukları kütlenin dörtkenarından üçüne sütun dizisibiçiminde yerleştirilmişti; direklertepelerinden, aralıklarla zincirlersarkan kalın kalaslarla birbirlerinebağlanmıştı; bütün bu zincirlerdeiskeletler; ovanın dolaylarında,taştan bir haç ve bir çatal dalınçevresinde biten dallara benzerikinci derecede iki darağacı; bütünbunların üzerinde, gökyüzünde,

Page 2722: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kargaların aralıksız uçuşu. İşteMontfaucon.

1328'den kalma bu korkunçdarağacı XV. yüzyılın sonunda artıkbir hayli eskimiş, köhneleşmişti.Kalaslar kurt yeniği içinde,zincirler paslı, sütunlar küftenyemyeşildi. Kesme taban taşları ekyerlerinden yarılmıştı, artık ayakbasmayan bu sahanlıkta otlarbitmişti. Bu anıtın gökyüzüne vurankorkunç bir görünüşü vardı;özellikle de gece, bu beyaz

Page 2723: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kafataslarının üzerine bir parçaayışığı vurunca ya da akşam rüzgârızincirlerle iskeletleri titretip bütünbunları karanlığın içindekımıldatınca pek korkunç oluyordu.Bu darağacının orada bulunmasıbütün çevrenin uğursuz yerler halinedönüşmesine yeterliydi.

İğrenç yapıya temel yerinegeçen taş kütlelerin içi oyuktu,oraya, bozulmuş bir demirparmaklıkla kapanan geniş birmahzen yapılmıştı, içine sadece

Page 2724: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Montfaucon zincirlerinden çözüleninsan artıkları değil, Paris'in tümöteki temelli darağaçlarında idamedilen bütün zavallıların ölüsüatılırdı. Bunca insan cesediylebunca suçun birlikte çürüdüğü buölüler çukuruna bu dünyanın pekçok ulusu, pek çok da masum kişisi,Montfaucon'un siftahını yapan, biradil kişi olan Enguerrand deMarigni'den oranın son yolcusu,gene bir adil kişi olan Amiral deColigni'ye kadar, birçok kimsesırasıyla buraya gelip kemiklerini

Page 2725: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bıraktı.

Quasimodo'nun gizemlikayboluşuna gelince, bulabildiğimizşunlardır:

Bu öyküyü sonuçlandıranolaylardan yaklaşık iki yıl ya da onsekiz ay sonra, Montfauconmahzeninden Geyik Olivier'nincesedini almaya geldiler. Olivieriki gün önce asılmıştı: sonradanVIII. Charles onun daha iyi bir yere,Saint-Laurent'a gömülme lütfunuihsan etmişti. Ölüyü almaya

Page 2726: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelenler bütün bu iğrenç iskeletlerarasında, birinin öbürünü pek garipbiçimde kucaklamış olduğu ikiiskelet buldular. Bu iki iskelettenbir kadına ait olan bir tanesindeeskiden beyaz olan bir kumaştanhâlâ birkaç giysi parçasıbulunuyordu; boynunda tespihağacıtohumlarından bir gerdanlık vardı,bunun da ucunda yeşil boncuklarlasüslü açık ve boş bir kesesallanıyordu. Bunlar o kadardeğersiz şeylerdi ki besbelli cellatonları almak istememişti. Bu

Page 2727: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

iskelete sımsıkı sarılan öbür iskeletbir erkekti. Belkemiğinin çarpık,başının kürek kemikleri içinde, birbacağının da ötekinden daha kısaolduğu görülüyordu. Boyunomurlarında hiçbir kopma yoktu;belliydi ki adam asılmamıştı.Demek ki iskeletin ait olduğu adamburaya gelmiş ve orada ölmüştü.Kollarıyla sımsıkı sarıldığıiskeletten onu ayırmak istediklerizaman toz halinde döküldü.

Page 2728: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Dipnotlar

[1] Eski Yunancadan: Yazgı.(ç.n.)

[2] Notre Dame de Paris'nin ilküç, dört sayfasını 25 Temmuz1830'da yazdım. Araya Temmuzgirdi. Sonra kızım Adde dünyayageldi. (Tanrı ömürler versin.) NotreDame de Paris'yi yazmaya yenidenancak 1 Eylül'de koyuldum. Yapıt15 Ocak 1831'de bitti. (Victor

Page 2729: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Hugo)

[3] Paris ilk olarak SeineIrmağı'ndaki Cite Adası üzerindekurulmuştur; Notre Dame de ParisKilisesi, Adliye Sarayı, DevletHastanesi, Emniyet Müdürlüğü,Ticaret Odası buradadır."Üniversite" Sorbonne Üniversitemahallesi, "Kent" de Paris'in yenigelişen yerleşim bölgesi anlamınageliyor. (ç.n.)

[4] Değişik Ortaçağ tiyatro

Page 2730: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

türleri. (ç.n.)

[5] Konusu İsa, Meryem veHavarilerin yaşamından almanOrtaçağ dinsel dramları. (ç.n.)

[6] Zambak çiçeği Fransakrallarının simgesidir. (ç.n.)

[7] IX. Louis. (ç.n.)

[8] Ünlü Fransız avukatı OlivierPatru (1604-1681). Yazar bu adıgenel olarak "avukatlar" anlamındakullanmıştır. (ç.n.)

Page 2731: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[9] Rabelais'nin (1484-1553)Gargantua adlı yapıtında yarattığıbir devdir. Korkunç iştahı ileünlüdür. (ç.n.)

[10] O tarihte üç yaşında bulunanveliahtın "sözlüsü" FlandralıMarguerite. (ç.n.)

[11] Latince molendin, fransızcamoulin "değirmen" demektir. (ç.n.)

[12] Fransızca le cornu boynuzluanlamına gelir; Latince cornulus et

Page 2732: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hirsutus ise "boynuzlu ve dikenli"demektir. (ç.n.)

[13] Latince: Tybolde aleator"Kumarcı Thibaut", Thybolde addados "zarlı Thibaut" demektir;Thibautode ise Fransızca Thibautaux des (Zarh Thibaut)sözcüklerinin okunuşudur. (ç.n.)

[14] Latince: "İşte sana Saturnusşenliklerinin cevizini yolluyorum!"(ç.n.)

Page 2733: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[15] Latince: Cum tunicis grisis"kurşuni cüppeleriyle"; Seu depellibus grisis fourratis "ya dakurşuni kürk astarlı cüppeleriyle".Bütün bu Latince şakalar öğrenciLatincesiyle yapılmıştır. (ç.n.)

[16] Latince: "Ya da birdedikodu." (ç.n.)

[17] Latince: "Atlı terkisindekapkara bir tasa taşır." - Horatius,Övgüler. (ç.n.)

Page 2734: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[18] Latince: "Hiçbir tanrı arayagirmesin." - Horatius, Şiir Sanatı.(ç.n.)

[19] Latince: "Bravo, Jüpiter! Eyahali, alkışlayın!" (ç.n.)

[20] İsa'nın yaşamını betimleyenoyun. (ç.n.)

[21] Fransızca dauphin hem"veliaht" hem de "yunus balığı"anlamına gelir. (ç.n.)

Page 2735: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[22] Söylenceye göre, Ariane, birboğayı öldürmesi gereken sevgilisiTeseus'a, dehlizin dolambaçlıyollarında yitmesin diye, bir yumakiplik vermişti, yumağın bir ucu dakendisindeydi. (ç.n.)

[23] Messina Boğazı'nda eskigemicileri dehşete düşüren çevrintive kayalığı simgeleyen canavarlar.(ç.n.)

[24] Latince: "Papayayaraşırcasına içelim." (ç.n.)

Page 2736: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[25] IX. Louis. (ç.n.)

[26] Bu cüppelerin renklerirahiplerin rütbelerini belirtir;piskoposlar mor, kardinaller kırmızıcüppe giyerler. (ç.n.)

[27] Latince: "Şarap dolupelerin." (ç.n.)

[28] Margarita Latince incidemektir. Burada bir sözcük oyunuyapılıyor. İlkinde "domuzlarınönündeki inciler", ikinci cümlede

Page 2737: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

"incinin önündeki domuzlar." (ç.n.)

[29] Latince, "Yürüyüşündenbelli olan tanrıça." (ç.n.)

[30] Efsaneye göre, TroyaSavaşı'na giden gemilere uygunrüzgârı sağlamak için tanrılarAgamemnon'un kızı Ifigenia'nınkurban edilmesini istemişlerdi.M.Ö. IV. y.y. da yaşamış Grekressamı bu olayı belirten tablosundaAgamemnon'u yüzünü iki eliylekapamış olarak gösterir. (ç.n.)

Page 2738: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[31] Faune: Romalıların kırtanrıçası; Belzebuth: Eski Filistinkavimlerinin inançlarına göre,şeytan. (ç.n.)

[32] Efsaneye göre Cyclope'ların(tekgözlü canavar) en korkuncu olanPolypherae insan etiyle beslenirdi.Bu canavar Odyssee'yi ininekapatmış, Odyssee de onu şaraplasarhoş ettikten sonra, bir kazıklavurarak, tek gözünü çıkarmıştır.(ç.n.)

Page 2739: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[33] Paris'te ilk Belediye Meclisisu yollarıyla ticaret yapantüccarlardan kurulduğu için,Belediye Konağı'na bu adverilmişti. (ç.n.)

[34] İspanyolca: "Darbelerekarşı öpücük." (ç.n.)

[35] İspanyolca: "Çok değerlibüyük bir sandık / Buldular birsütunun içinde / İçinde de bilinmezsancaklar / Dehşet veren şekilde."(ç.n.)

Page 2740: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[36] İspanyolca: "At sırtındaAraplar / Yönetmek yeteneğindenyoksun / Omuz kayışlarında asılıkılıçlarla / Tam hedefe isabet edenzemberekli oklarla." (ç.n.)

[37] Nicolas Flamel (1330-1418) bilim kurumlarına büyükbağışlar yapmış bir profesördü. Buservetinin nereden geldiğibilinmediği için, onun simya ileuğraştığı, bu yoldan, her şeyi altınyapan "filozof taşı"nı bulduğusöylentisi çıkmıştı. (ç.n.)

Page 2741: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[38] Latince: "Bütün caddeleri,yolları ve sokakları." (ç.n.)

[39] Eskiden, Paris'te VosgesAlanı'nda bulunan hükümdarkonağı. (ç.n.)

[40] Latince: "Selam sana, selamey deniz yıldızı." (ç.n.)

[41] İtalyanca: "Sadaka, Bayım,sadaka!" (ç.n.)

[42] İspanyolca: "Şövalye

Page 2742: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

hazretleri, bir lokma ekmek almakiçin!" (ç.n.)

[43] Latince: "Merhamet edin!"(ç.n.)

[44] İspanyolca: "Nereyegidiyorsun, be adam?" (ç.n.)

[45] Serseriler, hırsızlar,dilenciler yuvası olan bu yerlereeskiden bu ad verilirmiş. Çünkügüya kör, topal gibi davrananlarburaya gelir gelmez mucize olmuş

Page 2743: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gibi sakatlıkları kalmazmış. (ç.n.)

[46] Büyücülerin cumartesitoplanularında şeytanın bu şekildegöründüğü söylenirdi. (ç.n.)

[47] "İspanyolca: "Adam,şapkanı çıkar," (ç.n.)

[48] Latince: "Her şeyfelsefededir, her insan da filozofta."(ç.n.)

[49] İspanyolca: "Rengârenkkuşlar sustuklarında vedünya..."

Page 2744: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

(ç.n.)

[50] Esmeralda, İspanyolca"zümrüt" demektir. (ç.n.)

[51] Latince: "Yaşam kemiricidir,insan daha da beter bir kemiricidir."(ç.n.)

[52] Latince: "Kütlesiniseyredenlere dehşet veren." (ç.n.)

[53] Latince: "Ara verilençalışmalar sürüncemede kalır." -Vergilius (ç.n.)

Page 2745: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[54] Yerlere, iklimlere, türleregöre, Lombardiya, Sakson, Bizansadını alan hep aynı mimari tarzıdır.Bunların dördü de, her birininözelliği olmakla birlikte, aynıilkeden, yarım daire biçimikemerden türeyen kardeş mimaritarzıdır. Facies nori omnibus una, /Non diversa tamen, qualem... /Hepsinde aynı olmayan görünüş,gene de değişik olmayan...(Ovidius) (Victor Hugo)

[55] Kulenin tahta kısmı

Page 2746: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

1823'teki gök ateşiyle yanmıştır.(Victor Hugo)

[56] Latince "Kendine özgü."(ç.n.)

[57] Latince: "Yurttaşlarınkrallığa karşı bağlılığı, kimi zamanayaklanmalarla kesilmişse de,onlara pek çok ayrıcalıklarsağlanmıştır." (ç.n.)

[58] Paris'teki öğrenci mahallesi.(ç.n.)

Page 2747: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[59] Latince: "Ada." (ç.n.)

[60] Nicolas Mignard (1606-1668), Pierre Mignard (1612-1695)ünlü iki kardeş ressam. (ç.n.)

[61] Paskalya'dan sonraki ilkpazar. (ç.n.)

[62] Grek söylencelerine göre,cehennemde bir ırmak. (ç.n.)

[63] Latince: "Tokat atmak ve saçyolmak." (ç.n.)

Page 2748: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[64] Latince: "Tembellermihrabı." (ç.n.)

[65] Latince quasimodo:Yaklaşık, hemen hemen, aşağıyukan, anlamına gelir. (ç.n.)

[66] Latince: "Canavarsürüsünün bekçisi, kendisi daha dacanavar." (ç.n.)

[67] Latince: "Güçlü çocuklarhain olur." (ç.n.)

Page 2749: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[68] Lombardiya kralı Astolphe(Vlll. yy.) Ravenna'da Bizanslılansürmüş, Roma'ya yürümüştür. (ç.n.)

[69] Latince: "Çatışmanın ilknedeni: Çok iyi şarapları içmişolmak." (ç.n.).

[70] Latince: "Çemberin bittiğiyer." (ç.n.)

[71] Latince: "Yasak olmayanıbitirdikten sonra yasak olanına."(ç.n.)

Page 2750: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[72] Parşömen pahalı olduğundansık sık ilk yazılanı kazıyıp yenidenkullanırlardı. Bugün özelyöntemlerle, ikinci yazının altından,çok daha ilgi çekici olan ilk metinortaya çıkarılıyor (ç.n.).

[73] Latince: "Rezaletçıkarmaksızın geri çevrilemeyecekkimi soylu hanımlar." (ç.n.)

[74] Latince: "Vay, vay!Claude'la topal!" (ç.n.)

Page 2751: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[75] Latince: "Ermiş MartinRahibi." (ç.n.)

[76] Latince: "Takdiri İlâhi veİrade Üzerine." (ç.n.)

[77] Abricotier: Kayısı ağacı;Abri-Cotier: Cotier Barınağı. (ç.n.)

[78] Paris'te basılan franklar birçeyrek daha değerliydi. (ç.n.)

[79] III. yüzyılda yaşamış Grekfilozofu. (ç.n.)

Page 2752: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[80] Latince: "Tanrı'ya inanırım."(ç.n.)

[81] Latince: "Bizim Efendimiz."(ç.n.)

[82] Latince: "Yanılıyorsun,dostum Claude." (ç.n.)

[83] Güvercin. Ortaçağ'da,kiliselerde hastalara verilen kutsalekmeği güvercin biçimi kaplardasaklarlardı. (ç.n.)

Page 2753: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[84] Latince: "Saint-Martinrahibi, yani Fransa kralı, geleneğegöre piskoposlukdanışmanlarındandır. Saint-Venat'nın sahip olduğu küçük papazaidatına sahiptir, hazinedarınmakamında oturmalıdır. (ç.n.)

[85] Söylenceye göre, İsa birhastayı pençesine geçiren şeytana,"Adın ne?" diye sormuş, şeytan da,"Ben bir Alay'ım!" demiş, bununlahastayı bir alay cinin çarptığınıanlatmak istemiştir. (ç.n.)

Page 2754: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[86] Katolik Kilisesi. (ç.n.)

[87] Latince: "Çünkü benim adımaslan." (ç.n.)

[88] Latince: "Kaplumbağa".Romalı askerler saldırıya,başlarının üzerine yan yanayerleştirdikleri, bir kaplumbağakabuğunu andıran kalkanlarınınkorumasında giderlerdi. (ç.n.)

[89] Parthenon Greklerin Atenatapmağıdır; Pantheon ise Paris'te

Page 2755: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

büyüklerin gömülü olduğu anıt-yapıdır. (ç.n.)

[90] İtalyan asıllı Fransız devletadamı Kardinal Mazarin (1603-61)o sırada Fransa'ya yeni katılmışolan Alzas, Hollanda, Roussillonbölgelerinden gelecek öğrencileriçin bir okul kurmuştu. (ç.n.)

[91] Büyük kutsal Hinddestanının yazarı olarak bilinenefsanevi rahip. (ç.n.)

Page 2756: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[92] Borgia'nın amcası PapaCalixte'in, korunmak için geneldualar okuttuğu bu kuyrukluyıldız1835 yılında yeniden görünecektir.(Victor Hugo)

[93] Latince: "Öyle bir yüksekkonum ki polis bakımından pek azsınırlı bir sözü geçerliği, ayrıcasayısız ayrıcalıktan, hakları vardır."(ç.n.)

[94] Latince: "Yazılışında yasaserttir." (ç.n.).

Page 2757: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[95] "İsa'nın bedeni" anlamınaLatince bir söz ki küfür, ünlemolarak kullanılır. (ç.n.)

[96] Latince: "Karanlıkta yüceses." (ç.n.)

[97] Latince: "Sus ve umut et."(ç.n.)

[98] Latince: "Sağlam para,düklerin selameti" (ç.n.)

[99] Latince: "Kendi evindesin."

Page 2758: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

(ç.n.)

[100] Latincede: "Sen dua et"demek olan bu sözcüklerinokunuşunu Fransızlar Trou Aux Rats(tru o ra) "Fareli Çukur" anlamınaalmışlar. (ç.n.)

[101] Latince: "Aksak adımlarla."(ç.n.).

[102] Fransa'yı İngilizlerdenkurtarıp VII. Charles'ı tahtaoturtanjeanne d'Arc. (ç.n.)

Page 2759: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[103] Papatya. (ç.n.)

[104] İsa'nın saklandığı yerihaber veren. (ç.n.)

[105] Victor Hugo çapında biryazarın Müslümanlıkta böyle biradetin bulunmadığını bilmemesi yada bilmezlikten gelmesi gerçektenesef edilecek bir durumdur. (ç.n.)

[106] Latince: "Mantıksız sağır."(ç.n.).

Page 2760: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[107] La Fontaine'in "İkiGüvercin" masalından. (ç.n.)

[108] Latince: "Genel hukukadına yapılan cezalandırma." (ç.n.).

[109] Çölde susuz kalan İsa'ya,düşman köyden olduğu halde,Samaryalı bir kadın su vermişti.(ç.n.)

[110] Latince: Phoebus, GrekçeFoibe "parlak" demektir: güneştanrıları olan Apollo ile Helios'a

Page 2761: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

verilen bir addır. (ç.n.)

[111] Latince: Başbaşa kaldıklarızaman Pater Noster duasınıokudukları düşünülemez. (ç.n.)

[112] Cebrail'in Meryem'e İsa'nındoğacağını müjdelemesi yortusu.(ç.n.)

[113] Grekçe: Anagki "Kader."(ç.n.)

[114] Latince: "Tıpkı öylece"ler,"gerçekte"ler. (ç.n.)

Page 2762: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[115] İtalyanca: Gerçekten de bukebaplar şaşılacak şeyler! (ç.n.)

[116] Latince: Yüz kızartacakşey: ayıp, onursuzluk. (ç.n.)

[117] Latince: "Üfle, um." (ç.n.)

[118] Latince: "Nereden?Oradan", "Kişi kişinin canavarıdır","Yıldızlar, ordugâh, ad, tanrıça","Büyük kitap, büyük yasa","Öğrenmeyi göze al", "İstediği yereesiyor." (ç.n.)

Page 2763: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[119] Latince: "Tanrı'ya göksel,efendiye dünyasal densin." (ç.n.)

[120] Latince: "Şurada, burada."(ç.n.)

[121] Latince: "Alev." (ç.n.)

[122] Latince: "Yazgı." (ç.n.)

[123] Latince: "Entariyi yırttılar."(ç.n.)

[124] Latince: "Bu Grekçedir,okunmaz." (ç.n)

Page 2764: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[125] Latince: "Çalışmayanyemek yemesin." (ç.n.)

[126] Latince: "Kamçılara,kıpkızıl demirlere, darağaçlarına,kayışlara, iplere, zincirlere,zindanlara, bukağılara,boyunduruklara karşı" Plautus,Asinaria. (ç.n.)

[127] Latince: "Ondan, onunla,onun içinde." (ç.n.)

[128] Latince: "Çıplak olarak,

Page 2765: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

zincire vurulmuş, ayaklarındanasıldığın zaman yüz kat dahaağırsın." (ç.n.)

[129] Latince: "Bir cadı ya dabüyücü." (ç.n.)

[130] Latince: "Sana şükürlerolsun, Tanrım!" (ç.n.)

[131] Latince: "Çünkü perisiolmayan hiçbir yer yoktur." (ç.n.)

[132] Latince: "Acayip şeklinkoruması altında ruh olduğu gibi

Page 2766: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

kalır." (ç.n.)

[133] Fransızca "la VieilleScience" ile "La vieille scie anse"(yaşlı kadın testereyle kulp kesiyor)aynı biçimde okunur. (ç.n.)

[134] Latince: "Kötü sözlerarasında oturan onursuzdur." (ç.n.)

[135] Latince: "Eskiden bir incirağacının gövdesiydin." (ç.n.)

[136] Latince: "Autunpiskoposu." (ç.n.)

Page 2767: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[137] Latince: "İtiraf ediyorum."(ç.n.)

[138] Cumartesi büyü günüsayılır, o gün şeytanın teke şeklinegirdiği söylenirdi. (ç.n.)

[139] Latince: "İşte bunun için,Efendiler, kanıtlanmış birbüyücünün karşısında, suç aşikârolduğundan, suç niyetibulunduğundan, Cite'nin bu lekesizadasında her türlü adalete zorunlugeçiş olan kutsal Notre-Dame de

Page 2768: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Paris Katedrali adına, belgelerinyoğunluğu karşısında, birincisi paracezası; ikincisi Notre-DameKilisesi'nin büyük cümle kapısıönünde açıkça suç itirafı; üçüncüsü,bu büyücü kadınla keçisinin ya halkdilinde Greve denilen alanda ya daadanın çıkışında Seine Irmağıüzerinde kraliyet bahçesinin ucunayakın bir yerde idam edilmelerinigerektiren bir karar istediğimizibildiririz!" (ç.n.)

[140] Latince: Aman! Ne düşük

Page 2769: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

Latince." (ç.n.)

[141] Latince: "Reddediyorum."(ç.n.)

[142] İtalyanca: "Her umudubırakın." Dante'ye göre, cehennemingirişinde yazılı olan söz. (ç.n.)

[143] Ahlâksız suçlularınkapatıldığı hücre, manastır zindanı.(ç.n.)

[144] Fransa kralı IX. Louis.(ç.n.)

Page 2770: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[145] Adalet tanrıçası. (ç.n.)

[146] Latince: "...Çevremdebulunan bu binlerce halktankorkmam: doğrul, kalk, İsa; kurtarbeni Tanrım! / Mademki sularruhuma kadar girdi, kurtar beniTanrım! / ...Uçurumun balçığınadaldım; hiç de tutunacak destekyok." Mezamir, III, LXVIII. (ç.n.)

[147] "Sözümü işiten, benigönderene inanan, ebedi yaşamasahiptir, kıyamet gününe

Page 2771: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

gelmeyecek, ölümden yaşamageçecek." İncil, Latince. (ç.n.)

[148] Latince: "Uçurumunkarnından bağırdım, sen de sesimiduydun, / Denizin kalbinde beniuçuruma fırlattın, su çevremi sardı."(ç.n.)

[149] Latince: "Kararsız ruh, gitşimdi, Tanrı sana merhamet etsin!"(ç.n.)

[150] Latince: "Tanrım, merhamet

Page 2772: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

et!" (ç.n.)

[151] Latince: "Bütüngirdapların, dalgaların üzerindengeçti." (ç.n.)

[152] Eskiden kimi kutsalyerlerin dokunulmazlığı vardı,oraya kavuşanlara kimse elsüremezdi. (ç.n.)

[153] Latince: "Rahip çömezlerihep yeni kavga konulanyarattıklarından, bu, Saint-Germain-

Page 2773: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

des-Pres rahipleri için bir ejderoldu." (ç.n.)

[154] Latince: "Mutlu ihtiyar!"Vergilius. (ç.n.)

[155] Efsanelerdeki kanatlı at.(ç.n.)

[156] Latince: "TaşlarınYontulması Üzerine." (ç.n.).

[157] Latince: "Yiyecek, içki,uyku, aşk, hepsi ölçülü olma!" (ç.n.)

Page 2774: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[158] Kitapta aynen böyleyazılmıştır. (ç.n.)

[159] Latince: "Dışarıdanolanlarla yapılan evlilik." (ç.n.)

[160] Latince: "Bilginlerinbiliminden, öğrencilerin mazbutyaşamından ayrılıyorsun." (ç.n.)

[161] Troya Savaşıkahramanlarından biri. (ç.n.)

[162] Latince: "Ayaklanmış bir

Page 2775: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

ulusun ulusça ayaklanması." (ç.n.)

[163] Latince: "Ne ilahiler! Neçalgılar! Burada hiç tükenmeden neezgiler çınlar! Bal gibi tatlı ilahiçalgıları, meleklerin nefis ezgileri,ilahiler arasında şahane ilahilerduyulur." (ç.n.)

[164] Latince: "Bir burnu olmakherkese nasip olmaz." (ç.n.)

[165] Latince: "Kilise avlusucennetten gelir." (ç.n.)

Page 2776: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[166] Latince: "Şarapla gürültülüsarhoşluk sefahat şeyleridir." (ç.n.)

[167] Latince: "Şarap enakıllıları bile dinden imandançıkarır." (ç.n.)

[168] Cennet ve Cehennemtanrısı. (ç.n.)

[169] Latince: "Tanrım, sanaşükürler olsun." (ç.n.)

[170] Aşk tanrısı Venüs'ün oğlu.

Page 2777: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

(ç.n.)

[171] Grekçe: "On mahmuzlu."(ç.n.)

[172] Latince: "Sofra hizmetigören hiçbir soylu kişi olmaksızın,şarapçıbaşı bulunmaksızın." (ç.n.)

[173] Şairlerin Tanrısı. (ç.n.)

[174] Hızlı, kesik kesik,gürültülü, düzensiz." (ç.n.)

[175] Apollo'nun kız kardeşi, av,

Page 2778: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

orman, bekâret Tanrıçası. (ç.n.)

[176] Toprak, ekin, bereketTanrıçası. (ç.n.)

[177] Kötü Adam. (ç.n.)

[178] Beaumarchais'nin büyük birsanatla oluşturduğu toplumsaltiyatro yapıtları Sevilla Berberi ileFigaro'nun Düğünü'ndeki Figaro'yaanıştırma ile berberlere genelolarak verilen ad. (ç.n.)

[179] Paris'te darağacının

Page 2779: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

bulunduğu yer. (ç.n.)

[180] Latince: "Torino'yu kuşatan,aynı zamanda kuşatılan." (ç.n.)

[181] Grek söylencelerine görebaykuş haline getirilen yaratıklar.(ç.n.)

[182] Latince: "Anlarıngeometriyi bildikleri gibi." (ç.n.)

[183] Latince: "Elisıkılığa karşı."(ç.n.).

Page 2780: Notre Dame'ın Kamburu - Turuz - Dil ve Etimoloji Kütüphanesi...çevrilen Notre Dame'ın Kamburu adlı romanının başarısından sonra romancı olarak ün kazandı. Bu büyük

[184] İtalyanca: "Beyazlargiyinmiş güzel yaratık." Dante'ninsimgesel kahramanı. (ç.n.)

[185] 320 metre. (ç.n.)

[186] Çok büyük bir taşınçevresine çember biçimiyerleştirilen büyük taşlardan oluşanbir anıt. (ç.n.)