mİsyonerlİk ve kadin mİsyonerlerisamveri.org/pdfdrg/d00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür...

20
213 2014 VE KADIN Yrd. Doç. Dr. Süleyman ÜNÜVAR * - Alper KÜÇÜKDURMAZ** Öz Deuleti'nin hem hem de toplumsal çözülme dönemi ola- rak bilinen 19. ve misyonerlerin de en etkili ol - dönem olarak bir arada bu insan.lan, misyonerlerin gelmesi ve sistemli la, Anadolu Türk birbirlerine lerdir . Saha kendilerine hedef kitle olarak daha çok Ermeni seçen. misyonerler, en uzak yerlerine kadar Özellikle Saimbeyli (Haçin)'de meucut Ermeni nüfusunun ve denetimden uzak bir yer olmas4 hedeflenen amaçlar için bir saha Saimbeyli, en uzak yerlerinden biri için sosyo-ekonomik yok denecek kadar Bü.tün bu olumsuzluk- lara gönüllü olarak ue erkek misyonerlerin faali- yetleri dikkat çekicidir. Buraya ilk gelen misyonerlerin. kend.i ve sonucu, Saimbeyü'de okul ve ev kiliseleri açarak faaliyetlerini ue halla süren bufaaüyetler, Salimbeyü'deki talihsiz olayla- nn Ana htar kelimel er: Salimbeyli {Haçin}, Misyonerler, Misyo · nerlik Faaliyetleri. Ab s tract Mlssionary Acti vities and Women Mission.aries In Saimbeyli (Had ji.n} 19"' century, which is known as the period of social disintegration and regression of Ottoman Empire, has been the time when the European ' Gaziantep Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, - Adana Bilim ve Üniversitesi, Okutman, 143

Upload: others

Post on 18-Jan-2020

13 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

Sayı: 213 Aralık 2014

SAİMBEYLİ (HAÇİN)'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER

Yrd. Doç. Dr. Süleyman ÜNÜVAR* - Alper KÜÇÜKDURMAZ**

Öz

Osmanlı. Deuleti'nin hem SınıT hem de toplumsal çözülme dönemi ola­

rak bilinen 19. yüzyıl, Avrupalı ve Amerikalı misyonerlerin de en etkili ol­

duğu dönem olarak karşımıza çıkmıştır. Yüzyıllarca bir arada yaşayan

bu coğrafyanın insan.lan, misyonerlerin gelmesi ve sistemli çalışmalany­

la, Anadolu Türk halkından uzaklaştınlarak birbirlerine düşman edilmiş·

lerdir. Saha çalışmalan sonu.c~ kendilerine hedef kitle olarak daha çok

Ermeni azınlığı seçen. misyonerler, bufcıa.1.iyetlerini Çukı.ıroua'nın en uzak

yerlerine kadar yaymayı başarmışlardır. Özellikle Saimbeyli (Haçin)'de

meucut Ermeni nüfusunun yoğunluğu ve denetimden uzak bir yer olmas4

buranın hedeflenen amaçlar için bir saha alanı olmasını sağltlittı$lır.

Saimbeyli, Adana'nın en uzak yerleşim yerlerinden biri olduğu için

sosyo-ekonomik gelişme yok denecek kadar azdır. Bü.tün bu olumsuzluk­

lara karşılık, gönüllü olarak çalışan kadın ue erkek misyonerlerin faali­

yetleri dikkat çekicidir. Buraya ilk gelen misyonerlerin. kend.i inançlarına

bağlılıklan ve fedakö.rlıklan sonucu, Saimbeyü'de çeşitli dılzeyde okul ve

ev kiliseleri açarak eğitim faaliyetlerini ue halla aynşıırma çalışmalarını

başlatmışlardır. Yıllar süren bufaaüyetler, Salimbeyü'deki talihsiz olayla­

nn başlangıcını oluşturmuştur.

Anahtar k elimeler : Salimbeyli {Haçin}, Kadın Misyonerler, Misyo·

nerlik Faaliyetleri.

Abstrac t

Mlssionary Activities and Women Mission.aries In Saimbeyli (Hadji.n}

19"' century, which is known as the period of social disintegration

and regression of Ottoman Empire, has been the time when the European

' Gaziantep Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, unuvaı@gantep.edu.tr

- Adana Bilim ve Telaıoloji Üniversitesi, Okutman, akdurroaı@adanabtu.edu.tr

143

Page 2: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

2

Giriş

TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

and American missionarie~ were the most e.ffective. The 'people of this re­

gion, who lived in harmony for centuries, were set against each other af­

ter the arrival of the missionaries. with their systematic efforts. The missi­

onaries chose the Armenian people as a result of their fı.eld stu.dy and

they were able to reach even to the far comers of Çukurova.. As the Arme­

nian population density wa.5 high and being out of inspection, Saimbeyli - ·

(Had.jin) was an ideal place for their target aims.

As Saimbeyli is one of the most remote settlements of Adana, its so­

cio-economic development was negligibly little. In spite of nll these negati­

vity, the uoluntary actiuities of the men and women missionaries were

quite remarkable. ,The ]ırst missionaries coming to this place, as a result

of their sacrifice and commitment to their beliefs, were able to open home

churches and schools at uarious levels and they started their activities to

raise the awareness of the public. These activities, which lasted for years

created the initial cause ofthe urıfortunate incidents.

Key words: Saimbeyli (Hadjin], Women Missionaries, Missionary Actiui.tes.

İnsanlık tarihinin başlangıcından itibaren var olduğu kabul edilen inanç ve kutsallık anlayışı, insanlarda inandıldarı doğnıları yayma, an­latma ve kabul ettirme düşüncesini de beraberinde getirmiştir. Bu. dü­şünce ve meydana getirdiği hareketler, akımlar inançlara göre zamanla farklı şekil ve boyutlarda tarih sahnesinde yer aldı. Diğer insanlara, inandıkları hakikatleri götürme, onlarla paylaşma ve benimsetme düşün­cesinin büyük kitlelere ulaştırılması özellikle semavi dinler olarak nitelen­dirilen Musevilik, Hıristiyanlık ve İslamiyet ile farklı bir boyut kazandı.

Hazreti İsa'nın vefabndan ·sonra, Havarilerden Pavlus'un düşünceleriyle şekillenmeye başlayan bu akımların asıl olgwtlaşması ise İslam dininin ve peygamberinin gelmesiyle gerçekleşti. Çünkü luzla yayılan İslam inancı, Hıristiyan filemi için bir alternatif hatta İseviler'in etkinliklerinin ve güçle­rinin azalması endişesi açısından bir tehdit oluşturmaktaydı. Ortaya çıkan bu durum, Hıristiyanlığa bağlı insanları daha organize bir şekilde hareket etmeye ve bu amaç etrafında örgütlenmelerine sebep oldu. Bu noktada misyônerlik artık şeklini, manasını ve hareket tarzını bulmuştU . .

Hıristiyan kiliselerinin, dini yaymak için kurdukları örgüte misyon, bunları idare eden ve faaliyet gösteren din adamlarına da misyoner denil­mektedir.1 Ajnca kilise terminolojisinde bir vazife ifa etmek gayesiyle gön­derilen delegasyonu yahut daha özel anlamıyla "İncil'i Hıristiyan olmayan halklara" yaymayı ifade etmek için de misyon kelimesi kullanılmıştır.~ ·

1 Necdet Sevinç, Osmanlıdan Günümüze Misyonerlik. Faaliyetleri, Milenyum Yayınlan, 3. Basla, Şubat, 2002, s. 178. 2 Yzb. Ahmet Hamdi Bey, Bir Misyoner Nasıl Yetiştiriliyor? İslam Alemi ve ingiliz Misyonerler, Yay. Haz. Ahmet Çınar, Yeditepe Yayınevi, 2. Basla, lstanbul, 2010, s. 7.

144

Page 3: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. tlNüVAR • A. KUÇtiKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 3

Günümüz Hıristiyan misyonerleri, emperyalizmle ilişkisinin çağrıştır­dığı olumsuz anlamdan dolayı misyonerlik yerine başka kelimeler kul­lanma eğilimindeclix. Bunlar arasında en sık rasj:lananlardan: biri evan­gelizm ve evangelizasyondur.3 Misyonerlik Hıristiyan olmayanların Hıris­tiyarilaşmasını öngörürken, Evangelizm aynı zamanda Hıristiyan olup da ondan uzaklaşanların yeniden Hıristiyanlaşmasını içermekteclix. Evange­lizm kavramı özellikle Protestan misyonerlik faaliyetlerinde anahtar bir kavram olarak kullarulınaktadır.4

Tarihsel. süreçte misyonerliğin dini ve siyasi olmak üzere iki temel amaç güttüğü gönTunüştür. Dini amaç, öncelikli olarak Hıristiyanlığl yay­maktır. Siyasi amacı ise, Hıristiyanlık haricirıde ilahi ve batıl dirılerin ege­men olduğu milletler ve topluluklarda eğitim ve kültürel s~alarda dejene­rasyona yönelik faaliyetler yapmakbı-. Böylece ilgili milletlerde ihtilafa da­yalı olarak, bilhassa etnik farklıiıklan göz önünde tutmak suretiyle, bün­yesinde varlıklarını devam ettirdikleri devletlerden bu unsurlan ayırmaya yönelik tertipler içerisinde bulunmaktır.s Amaç Türkiye olduğunda ise üç hedef vardır. Türkleri Hıristiyanlaştınnak, Rum-Ermeni ittifakını sağla­

mak ve bu iki cemaatin kiliselerindeki sapmalan düzeltmektir.6

1. Saimbeyli'de (Haçin) İlk Misyoner Faaliyetleri

Ortaçağln ortalarında çok etkili olmayan misyonerlik, coğrafi keşifler­den sonra ivme kazandı. Ancak bu faaliyet XIX. yüzyılda Osmanlı top­raklarında hızla görülmeye başlandı. Alamın faaliyet alanlarının arasın­da, eski gücünü kaybetmeye başlayan ve birçok milleti bünyesinde ba­rındıran Osmanlı Devleti de yer aldı. Osmanlı Devleti Tanzimat'a gelince­

ye değin Hıristiyanlara ve Yahudilere din ve vicdan özgürlüğü tanımış bulunuyordu. Tanzimat döneminde ise devlet bu iki dinden olanlara kar­şı hemen hemen laik bir görürıüm kazanmıştır.7

İslam filemirıirı bir dönem itibariyle önderliğini yapması nedeniyle Hı­ristiyanlık dinirıin neredeyse tüın mezheplerinin akınına uğrayan Os­manlı topraklan, misyonerler için çok büyük öneme sahip olmakla bu'­likte bu akım için geniş bir hareket alanı da sağlamaktaydı. Farklı mil-,

!etlerin ve kültürlerin Osmanlı coğrafyasında yer alması ise misyonerle­rin işini aynca kolaylaştırmaktaydı. Bu noktada Ermeniler, Protestan

3 Şinasi Gündıiz, "Misyonerlik", Türkiye Diyanet Vakfı /silim Ansiklopedisi, Cilt: 30, lstan- · bul, 2005, s. 193. 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık, lstan· bul, 2009. s. 20-2 ı. S Adnan Şişman, "Misyonerlik ve Osmanlı Devleti'nin Son Döneminde Kurulan Yabancı Sosyal ve Kültürel Müesseseler", Türkler, Yeni 1ürl<iye Yayınlan, Cilt 14, Ankara, 2002, s. 173-174. 6 Hasan Tahsin Fendoğlu, "Amerika Birleşik Devletleri'nin Misyonerleri ve Osmanlı Devleti", Türkler, Yeni 1ürl<iye Yayınlan, Cilt: 14, Ankara, 2002, s. 189.

7 Ahmet Gündüz, "XIX. Yüzyılda Gayrimüslimlerin Hukuki Statüleri", Türk Dünyası Araştır­ma/an Dergisi, Sayı: 175, Temmuz-Ağustos 2008, s. 119.

145

Page 4: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

4 TÖRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

misyonerler tarafından fark edildiklerinde, ne mezheplerini değiştirecek­lerini ne de yüzyıllardır kendilerine hayat hakkı tanıyan, millet-i sadıka ayncalığıru veren Osmanlı Devleti'ne }{arşı en acımasız şekilde kullanıla­caklarından haberdar değillerdi.

Osmanlı Devleti'ndeki Ermenileri beş sınıfa ayırmak mümkündür. Bi- · rinci grubu, 19. yüzyılda oldukça etkili olan, yönetimde ve sivil hizmet­lerde yer alan zengin ve etkili bir zümre; ikinci grubu, İstanbul ve Ana­dolu 'nun diğer şehir ve kasabalarında ticaret ve finans işleri ile uğraşan·

kesim; üçüncü grubu sayıları en çok olan köylüler, dördüncü grup ise daha çok yüksek dağlarda Sasun, Zeytun· (Süleymanlı) ve Saimbeyli gib1 korunaklı yerlerde kuralsız bir şekilde yaşayanlardı ki, bu grupların çı­karmış oldukları isyan hareketleri yüzyılın ikinci yansına damgasını vur­muştur. Beşinci grup da din adamlarıydı, bunlar imparatorluğun en mü­reffeh topluluklarından biriydi. Çünkü askeri muafiyetleri sayesinde ekonomik olarak önemli bir gelişme göstererek ayncalıklı bir mevki de kazanmışlardı. s

Belirtilen bu sıruflama içerisinde dördüncü grupta yer alan Saimbeyli; merkezi yerleşim yerlerine olan uzaklığı, arazisinin son derece q.ağlık ol­ması, geçim şartlarının zorluğu ve nüfusunun yarıya yakınının Ermeni­lerden oluşması ile misyonerlerin dikkatini çekmişti. Bu yerin konumu ve şartlan, çalışmaları için uygundu. Aynca denetimden mümkün oldu­ğunca uzak kalmalarını, yapacakları yardım ve eğitim gibi çalışmalar ile daha lasa sürede sonuç almalarını sağlayacak bir ortam da sunmaktay­dı. Hedef kitle olarak seçilen, Çukurova'yı çevreleyen Torosların zirvesin­de bulunan bu yerleşim yerlerinin durumu, Osm_anlı salnamelerinde şu şekilde geçmekteydi. 9

1308 1309 1312 SAİMBEYLİ Müslim 13.026 13.026 13.217 (HAÇİN) Ga · üslim Yil!ll - . -- 11 .031 10.937 ' 11.522 KOZAN Müslim 18.338 18.225 16.946 {SİS) Gayrimüslim_ 2.1_85 - _'.?;OŞ._5 2.296 KARS Müslim 14.109 14.109 13.842 ~KADİRLİ) _ G?-yrimüslim .. ----· 7;20 .. _ .120 . 759_' FEKE Müslim 9.796 9.796 10.000

Gayrimüslim 4.124 3 .123 3.218

Amerikalıların 1888 tarihinde yaptıkları binalar, şehirden ayn ve da­ha yüksek bir noktada olup, yanlarında başka binalar yoktu. Birçok la­sımlara bölünen okulun bütün eşyaları Amerika'dan getirilmişti ve dil

8 Ôzgür Yılmaı:, "19. Yüzyılda Misyonerlik Faaliyetleri Çerçevesinde Trabzon Ernıenilerine Bir Salaş", OT/'.M, Sayı: 21, 2007, s. 193. 9 Alper Küçükdurmaz, Çukuroua-Hcu;itı 'de (Saimbeyli) Misyonerlik Faaliyetleri ( l 850-1920), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, ~Gaziantep, 2013, s. 63-65.

146

..

Page 5: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. ÜNUVAR • A. KÜÇÜKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLiK VE KADIN MİSYONERLER 5

İngilizceydi. Burada Amerikalılardan başka İtalyan ve Alınan misyonerle­rin kurumlan da bulunmaktaydı.10 Amerikalıların Kızlar Okulu, Yatılı Okul, Erk.ek Lisesi, Misyoner Evi, ·Kilise Konutu ~evcu.ttu. Aynca iki Kato­lik Okulu ve Gregoryen Manastırı ile misyonerlere ait evler bulunuyordu. ı ı

Özellikle Çukurova'daki Protestan Ermeni nüfusunun ABD için ne demek olduğunu ~syonerlerin yazdı.klan raporlarda ve mektuplarda görmek mümkündür. Osmanlı Devfeti'nin Zeytun'da çıkan Ermeni isyanı karşısında Ermenileri Maraş'a nakletmesi üzerine bölgedeki misyonerler­den John . E. Merill Halep'teki Amerikan Konsolosuna gönderdiği mek­tupta şu değerlendrrmeyi yapmıştır:

"Maraş bölgesinin okumuş ve _kabiliyetli Hıristiyan halkının göç ettiril­mesi, Amerikan misyonerlerinin menfaatlerine direkt dar;bedir. Elli yıldan f aila süren bir çalışmanın ve binlerce dolar masrafın neticesi tehlikeye so­kulmaktadır. "12

Buradan da anlaşılacağı üzere Osmarılı Devleti'nde yaşayan Ermeni­lere yönelik ABD'nin pek de masum olmayan planlan vardır. Hayalperest olarak değil, son derece sistemli bir şekilde hareket eden, çok iyi eğitil­miş ve mevcut dönemin insanları tarafından gıptayla yaşam tarzları ta­kip edilen misyonerler, gerçe.kleştirdikleri gezileri, tuttukları günlükleri ve yapW<lan toplanWar ve sonucunda ortaya çıkan bilgi birikimleriyle, kendilerini takip edecek olan kişilere hatları belli bir yol haritası bırak­mış oluyorlardı.

1. 1. Kadın Misyonerler

Yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı Anadolu'ya gelen misyonerler arasında, kadın misyonerler de önemli bir yer tutmaktadır. Yaradılışları gereği nazik bir beden ve nıha sahip olan kadın misyonerler, zamanın şartlarına göre son derece iyi eğitilmelerine rağmen, gerek bekar gerekse evli olarak inandı.klan dava ve dinlerine olan hizmet anlayışlarından do­layı, vatanlarını, ailelerini ve sevdiklerini belki de hiç görememe olasılığı­na rağmen terk etmişlerdir. Bu duygu ve düşünce içinde aylarca süren yolculuktan sonra Anadolu'ya gelerek, toplum mühendisliğine yönelµ< öğrendikle.ri tüm incelikleri uygulamaya başlamışlardır. Anadolu'ya ge­len bu kadın misyonerlerden Saimbeyli ve Everek bölgesine gelen Rose Lambert, Maria Anna Gerber, Norah Lambert, Anna R. Bowman, borin­da Bowman, Katie Bredemus, Ida Tschumi, Rose L. Musselman, T. Ford Barker ve eşi Mrs. T. Ford Barker, D.C. Eby ve eşi Mrs. D.C. Eby, Lena Penner, D.J. Storms ve eşi Mrs. D.J. Storms, Edith Cold, Josephine Le-

10 Ahmet Şerif, Anadolu'da Tanin, Yay. Haz. Mehmed Çetin Börekçi, TIK Yayınlan, Cilt: 1, Ankara, 1999,s. 185. 11 Alper Küçükdurmaz, a.g. t, s. 103.

12 Yavuz Güler, "Osmanlı Devleti Dönemi '!ürk-Amerikan ilişkileri (1795-1914)", Gazi Üni· uersitesi Kırşehir Ebitim Fakıi.ltesi Dergis~ Cilt: 6, Sayı: 1, 2005, s. 238.

147

Page 6: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

6 TÖRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

mert C~ffing, Jackson G. Coffing, Minnie C. Brown, Virguua A. Billings, bunlardan bazılarıdır. 13

1.1.1. Mrs . Jos cphine Cofiıng

Mrs. Josephine Coffing, 1832 yılında Amerika'da doğdu. 185Tde Os­manlı Devleti'ne14 eşi Jackson Coffing ile birlikte geldi. Protestan inanc.ı­

na bağlı Amerikalı bir Huistiyan olan Jackson Coffing, kendisine göre yüce ve kutsal bir amaç için Saiınbeyli'ye gelmişti. Burada sürdürdüğü araştırmalarından sonra Kozan (Sis) şehrine geldi. Ancak dönüş sırasın­da İskenderun-Payas yakınlarında 1862'de saldırıya uğrayarak hayatıru. kaybetti. Olay kısa sürede Avrupa'da ve ABD'de duyuldu.

Olaydan sonra bayan' Josephine Coffing, 11araş'a gelerek buradaki Amerikan misyoner okulunda görev yapmasına rağmen, kocasının hatı­rası ve amacını yaşatmak amacıyla Saimbeyli'de Protestan okulu açmayı kendisine hedef olarak seçmişti. 15 Ancak onun bu düşüncesi, o zamand.a Kozan bölgesine hakim durumdaki, Kozanoğlu'nun engellemesine takı­lınca ülkesine dönmek zorunda kalmıştır. Bir süre sonra tekrar bölgeye dönen bayan Coffing 1880'de Maraş Yatılı Kız Okulu'nu Saimbeyli'ye ko­lej olarak nakletti ve uzun yıllar burada müdür olarak çalıştıktan sonra, 1900 yılında Osmanlı Devleti'nden aynldı.16

1900 yılma kadar okulun müdürlüğünü yapan Josephine Coffing haklanda, yine bu okıılda görevli olan Amerikalı kadın misyoner, son.de­rece iyi 1ürkçe ve İngilizce bilen Ermeni asıllı bir öğretmenin aracılığı ile okulun kuruluşuyla alakalı şu bilgileri aktarmaktadır:

"Kozanoğlu buradan kalktıktan sonra Misis Coffing adında bir kadm,

kırk sene evve~ kocasıyla beraber, bu bölgeye geliyor ve lskende­

run 'dan hareketten sonra, yolda, kocası öldürülüyor. Fakat cesur ve

müteşebbis misis, boyun eğmiyor, yüce gayesini ta'kipten vazgeçme­

yerek, Haçin'e vanyorsa da, o vakit buralarm beyi olan .Kozanoğlu ile anlaşamadığmdan, memleketine geri dönmeye mecbur kalrruş'tı.r.

Daha sonra, beş-altı sene sonra, Kozanoğlu "kalktıktan sonra, tekrar

gelmiştir. Haçinlilerin alaylı ve küç~eyici gülümsemeleri arasmda,

bu yeri seçiyor ve birçok para sarf ederek, inşaata başlanıyor, 1888

yılında, Amerika-Protestan kuruluşu kesin olarak kurulmuştur: Misis

Coffing, daha birçok yıl çalıştıktan ue halkı kendine çektikten sonra,

yaşlılığı dolayısıyla, idareyi kendinden sonrakilere bırakarak memle­

ketine çekiliyor ve hdlô, burada olmadığı hdlde, yardım ve uyanlan­

na devam ederek yaşamaktadır. "ı 7

l3 Alper Küçükdunuaz, a.g.t., s. 61.

14 Ahmet Şerif, a.g.e., s. 186.

15 Cezmi Yurtsever, Haçin, Çukurovalı Yayınlan, Adana, 2010, s . 54-55.

16 Ahmet Şerif, a.g.e., s. 186.

17 Ahmet Şerif, a.g.e., s. 186.

148

,,

Page 7: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. ÜNUVAR - A.. K1JÇÜKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 7

Beş-altı kadın öğretmenin yönetiminde bulunan okulda, Ermeni ço­cuklar değişime maruz kaldı. Çünkü okul, küçük ve büyük kızlarla, kü­çük çocuklara mahsustu. Bunlardan öksüzler ve fakirler ve özellikle köy­lüler yatılı olup, diğerleri gündüz eğitim almaktaydı. Ayrıca bunlar, ufak bir ücrette vermekteydiler . Okulun bütün kısımlarında, dershanelerde ve yemekhanelerinde temizlik ve düzene son derece dikkat edilirdi.ıs

1.1.2. Maria Anna Gerber

Anadolu'daki misyoner faaliyetlerinin en önemlilerinden birisi Hıristi­yan çocuklar için yetimhane kurulmasıydı. Birçok misyoner kuruluş ise umut dağıtan yetimhane kurma işine girişmişti. Zion, İsviçreli ve İsveç misyonerler tarafından yetimhane kurmak için hedef seçilmişti. Onun kurucusu da İsveçli Maria Anna Gerber'di. On iki çocttlctan biri olarak 1858'de Bern kantonunda doğmuştu. Babasının çiftliğindeki işleri bırak­

tı ve hemşirelik/ebelik okudu. İsviçre'deki eğitiminden sonra Amerika'­daki Moody İncil Enstitüsü'ne katıldı. Mezun olduktan sonra, D.L. Mo­ody'nin evanjelist grubuna solist olarak katıldı. Bir süre sonra, Anadolu'­nun pek çok yerinde yetimhane olduğunu öğrendi. Anadolu'ya gitmeyi kararlaştırdı. Bu kararından sonra, diğer bir öğrenci Rose Lambert'ı da kendisine eşlik etmeye ikna etti. Herhangi bir misyoner kuruluşu ile bağlantılı değillerdi, Mennonite mezhebine bağlıydılar ve inariçlanna hiz­met amacıyla yola çıktılar.

1898'de Mersin limarıında indiklerinde, asıl amaçları olan Çukurova'­daki Salimbeyli'ye gideceklerdi ve burası 30.000 kişilik bir Ermeni şeh­riydi.19 Ermeni milliyetçiliğinin merkezi olduğundan, burası onlar için son derece uygun bir çalışma alanıydı. Maria ve Rose birılerce kişi için Tarırı'nın melekleri oldular. Maria onlara gıda temin etmek için çok çalış­tı ve aynı zamanda İsa'nın mesajını iletmek için büyük gayret sarf etti. Ancak bu yoğun çalışma ortamına sağlığı çok fazla dayanamadı. Bura­daki zor durumlardan ötürü, 1902'de sağlığı bozuldu. İşi Rose Lam­bert'ın ellerine bıraktı ve iyileşmek için Amerika'ya döndü.20

1.1.3. Rose Lambert

Mennonite Brethren Christ'in Başkanı George Lambert (1853-1928), Northampton, Pensilvanya'da 11 Mayıs 1853 tarihinde David ve Catheri­ne Lambert'ın oğlu olarak dünyaya gelmiştir. 1872'de Pensilvanya'da

ı s Afunet Şerif, a.g.e., s. 185-186. ı9 Birçok misyoner ve Ermeni tarafından kaleme alınan kitap, makale ve mektuplarda, bu­lunduklan yerlerin Ermeni nüfustan, idclialannı desteklemek amacıyla, çok abartılı şekilde verilmektedir. Bu nedenle Haçin'in nüfusu 30.000 Ermeni olarak belirtilmesi gerçeği yansıt­mamaktadır. Çünkü makalemizde s. 9'da yer alan nüfus şeması da, belirttiğim.iz durumu desteklemektedir. Aynca konuyla ilgili daha geniş bilgi için TIK Yayınlan'nda yer alan "Er­meniler: Sürgün ue Göç" isimli esere balolabilir. 20 http://www.armenianhiblechurch.org/ food%20comer/ anat.olia/ chapter5.htrn, (28.03.2013).

149

Page 8: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

8 TtiRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI ·

William Gehman'ın kızı Amanda Gehman ile evlenmiştir: Sekiz çocukları olduğunda, bunlardan birisi de Rose'du.21

Burada bulunan okullarda görev almak üzere ülkesinden ayrılıp aylar süren gemi yolculuğu sonucu Anadolu'nun gürıey sahillerindeki Mersin'­den karaya adım attığınd,a kendisini Tarsus'taki Amerika misyoner heye­tine bağlı görevliler karşıladı. Adana'ya gelerek Çukurova'nın kuzey do­ğusuna doğru uzayıp giden kervan yolunu izleyerek öncelikle Kozan'a (Sis}, daha sonra vadileri izleyerek Saimbeyli Kasabası'na yeni görev yeri­ne ulaştı.22

Amerika'nın öncülüğünde Mennonite Brethen in Christ tarafından desteklenen Rose Lambert 1898'de Saimbeyli'de ilk iş olarak kilise evleri açıp faaliyetlerine başladı. Kendisiyle beraber gelen misyonerlerin sayısı yirmiyi bulmuştu.23 O'nun faaliyetlerini engelleyen sağlık sorunlarırun çılaş tarihi olan 1910 yılına kadar da çalışmalarına devam etti ve bu ta­rihten so~a Amerika'ya döndü. Ancak ·sağlığının düzelmemesi nedeniy­le, kendisine verilen vazifesinden bir yıl sonra, bağlı bulunduğu misyo­ner teşkilatına istifasını sundu. Vazifesine Amerika'nın çeşitli bölgelerin­de ve Kanada'da konferanslar vererek devam etti.

Amerikalı misyoner olarak Saimbeyli'ye gelen Rose Lambert, buradaki Kızlar Yetimhanesi'nin Başhemşireliği görevinde bulunmaktaydı. Erme­nilere olan yFırdım ve desteğinden dolayi, H. Poghosyan 1942'de yazdığı "Haı;in'in Genel Tarihi {The Generci.l History of Hadjin)" isimli kitabında "Kurtancı Melek"24 olarak anılmaktadır. Lambert Ermenilere olan bu des­teğini biraz daha ileri götürmek içinde "Haçin ve Ermeni Katliamı {Hadjin, and the Annenian Massacres)" isimli kitabını kaleme almıştır. Kitabın

önsöz bölümünde İstanbul Başpapazı Elisha B. Tourian tarafından Rose Lambert'e yazılan mektup yer alır. Başpapaz, görevine bağlılığını takdir ettiği Lambert'e övgülerini kalemiyle şu şekilde ifade etmiştir:2S

"Sayın Rose Lambert Asilzadeleri, selam ve şük-ranlarımı sunarım

Piskopos Prelate vasıtasıyla o vahşi katliam günlerinde siziri yardım

ve feraha ihtiyaç duyanları rahatlatmak ve yardım etmek için ne ka­

dar telaşlandığınızı öğrendim ve bu beni çok rahatlattı. Kendi canuu-

• zı bile tehlikeye atarak bana öyle yardım ettiniz ki, böyle yaparak

binlerce makas talihli insanlan o zor ve acı günlerde rahatlatmış ol­

dunuz. ·Cesur çalışmalannız ve yardımseverliğiniz için size olan gö­

nülden minnettarlığımı ifade etmeyi bir borç biliyorum. Adınız ve asil­

liğiniz yıllıklann1;ızda asla unutulmayacaktı.r. Dualarım Tann'nın size

21 http://www.gameo.org/ ımcyclopedia/ contents/lnmht>rt_george_l853 1928. (03.08.2012)

22 Cezmi Yurtsever, a.g.e., s. ll L

23 http://www.gameo.org/ encyclopedia/ contents/hadjin,_adana_turkey, {29.07.2012).

24 http://amıenianhouse.org/lambert/index.html, (12.08.2012). 25 Alper Küçükdurmaz, a.g.t, s. 70.

150

Page 9: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. tlNOVAR • 1'- KÜÇtlKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 9

ue evinize sonsuz lütuflannı bahşetmesidir ki fakir ue mazlumlara

yardun etmeye deuam edin.

. Dualanm sizirt i.çin.

(İmza) Elisha B. Tourian,

İstanbul Başpapazı. "26

. Görüldüğü gibi misyonerler arasındaki yardımlaşma ve iletişime çok önem verilmekte, her zaman için birbirlerinin manevi destekçisi oldukla­rını belirtmektedirler. Ne var ki Ermeni olaylan yine tek taraflı olarak ak­tarılmakta, bu şekilde de Avrupa kamuoyuna duywulmaktaydı. Halbuki yüzyıllarca soruns~ bir şekilde aynı coğrafyada yaşayan bu insanların neden ve hangi olaylar sonucunda birbirlerine düşman edildiklerine de­ğinilmemektedir. Bu tür olumsuz gelişmelerin, rnisyoner~erin bölgeye ge­lişleriyle birlikte aynı döneme denk gelmesirıin bir tesadüf olmadığı ta­rihsel bir gerçektir. 1911 yılında basılan kitabın devamında Rose Lam­bert, Sai.mbeyli'ye gelişindeki ilk izlenimlerini şu şekilde ifade etmiştir:

"Haçin 20 bin nüfusu olan bir Ermeni kasabasıdır. Türk nüfusu sa·

dece 60 aile, resmi görevliler ue askerlerden oluşmaktadır. Bu, Erme·

ni nüfusunun çok oluşu, birkaç kasaba dışında istisnai bir durumdu.

İki ulus genellikle şehir, kasaba ue köylerde kanşık halde yaşamak·

tadır. (Osmanlı Deulet Salnamelerirıde Saimbeyli nüfusu, Müslüman·

lar yaklaşık 13. 000 iken Gayrimüslimler 11. 000 ciuanndadır. Halbu·

ki Rose Lambert kitabında Ermeni nüfusunu çok abartılı göstermiştir.

Bu durum, nüfusu kullanarak hak iddia etme düşüncesi nedeniyle

Ermeni din adamlan tarafından da sıklıkla kullanılmıştır.)

Haçin bir dağ yamacında denizden yaklaşık 1050 metre yükseklikte

kurulmuştur. Haçin dağın zirvesinde ue etrafında kurulduğunda, bir

bakış noktasından tamamen görülemiyordu.

Vadi boyunca iki yoldan, biri güneybatıdan diğeri kuzeybatıdan ka·

sabaya gidilebiliyordu. Ve üçüncü yol dağlann üzerinden doğuya

doğru geliyordu.

Küçük dar uadi ekili id~ küçük bostanlar uardL En yakın ekili plato·

!ar bir ueya iki saat uzaklıktaydL Ve bazı çiftlikler bir günlük yolcu·

luk uzaklığındaydL

Şehre girilince dikkati çeken ilk şey sokakta görülen pek çok kız ue

erkek çocuğu olması idi. "27

Yazar Saimbeyli ile ilgili olarak evlerin çok küçük sokakların ise çok dik olduğunu belirtmiştir. Evlerin, adeta merdiven ev şeklinde yapıldığı­nı, bir evin çabsının diğer evin avlusu olduğunu ifade ede~ek, yer darlı-

26 Miss Rose Lanıbert, Hadjin and the Amıenian Massacres, New York Chicago Toronto Fle· ming H. Revell Company London and Edinburgh, Fleming H. ReveU Company, 191 l, s. 7. 27 Miss Rose Lanıbert, a.g.e., s. 24.

151

Page 10: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

10 TÜRK D0NYASI ARAŞTİRMALARI-

ğından dolayı damlarda çocuklan, tavukları, kedileri inekleri ve köpekle­rin bir arada göıülebileceğini yaimıştır.

"Neredeyse tüm evler küçüktü ve avlu olarak kullanı.lan terasları uar­

dL Evler birbiriyle bitişik olarak inşa ediliyordu ve sadece pencereler

için duvarlarda açıklı.k vardL Bu evler ardı ardına dağa doğru yükse­

liyordu. Aşağıda olan ev, bir üstteki evin avlusunu ve giriş bölümünü

oluşturuyordu. Çatılarda erkek, kadın ve çocuklar, beşiklerde bebek­

ler, tavu.klar, kediler, köpekler, inekler, eşekler görmek sıra dışı bir

durum değildi. Dik sokaklardan bazılan tamir edilmişti ve merdiven

yapılarak düzenlenmişti."

Yazar Saimbeyli'yi anı'atmaya devamla şöyle demektedir:

"Dağın zirvesinde ve orta bölümünde kızlar yetimhanesini görebilir­

sin ve bir blok ötede de erkek yetimhanesi. Amerikan heyetinin bina­

ları kasabanın sını.rlannın ötesindeydi.

Karavan şehre girince kadınlar, çocuklar ve erkekler çatılardan ve

sokaktaki in,sanlar en son gelenin kim olduğuna bakıyorlardL Bu aşı­

n derecedeki yoksulluğu görünce, sorulacak ilk soru "Neden insanlar

böyle bir yerde yaşarlar" oluyordu. Ve cevabı güvende /çalmak için

aranan bir yer oluyordu. Tann, doğa ile koruyordu sadece üç giri.ş

yolu bırakarak. Fakirlik, hastalık ve kirliliğe rnğmen, köylülerin kasa­

balarına olan bağlılıklarını. görmek çok şaşırtıcı oluyordu ve yaşamak

için ideal bir nokta olduğunu söylüyorlardL Sadece fakirlik ve açlık

onları başka yerler aramaya yönlendirebilirdi. Sıcak yaz aylarından

sonra, insan seli, Adana'daki ovalara doğru akıyordu kışı geçirmek

için. Dokumacılar, ayakkabıcılar, çilingirler her türlü ticaret yapan ki­

şiler ovadaki. Türk köylerine dağılıyorlardı, bazılannın ise meslekleri

yoktu ue zenginlerin kölesi olarak tarlalarda çalı.şıyorlardL Bazen

tüm aileler kış için ovaya göç ediyorlardı, bazıları da eş ve ço_cukla.n­

nı. Hadjin'de bırakıyorlardı bir dahaki yaza kadar.

Doğudaki bir aileyi, Amerikan veya Avrupalı bir aile gibi düşünme­

meliyiz, çünkü orada (Doğuda) erkekler eşlerini babalannı.n evlerine

• getirirler, kızlar ise eşlerinin ailelerinin yanı.na giderler. Sonuç olarak

bir aile üç ya da dört nesilden oluşur, büyük büyük anne ya da ba­

baanne ev halkından kadınlar arasında en yüksek otoriteye sahiptir.

Bu yazının yazıldığı yıldaki ürün sıkıntısından dolayı çok sayıda

Hadjinü iş bulmak için ovaya inmişti "'lB

Rose Lambert'in kaleme aldığı bu ilk izlenimlere ait yazıda, 'l'ürk tari­hinde hiç rastlanmayan, ancak Avrupa tarihinin özellikle coğrafi keşifler sonucu bir geçim kolu haline gelen kölelikten söz etmesi, gerçekte 1ürk

28 Miss Rose Lambert, a.g.e., s. 25-27_.

152

Page 11: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. tlNtJVAR - A. KUÇOKl>URMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 11

toplumuna, yaşam tarzına ve kültürüne ne kadar yabancı kaldığını söy­lemek gerçekçi olmayacaktır. Zira Lambert'de tıpkı diğer misyonerler gibi

· özenle eğitilmiş ve görev alacakları yerlerle alakalı mükemmel denilecek düzeyde yetiştirilmişti. Gerçekte böyle· iken, Osmanlı yönetiminin Erme­nilere vermiş olduğu "Millet-i Sadıka" unvanını ve beraberinde gelen ayrı­calıkları görmezlikten gelerek, normal bir şekilde her toplumda karşılaşı­lacak olan, para kazanma amaçlı geçici göçü, mev~imlik işçiliği "kölelik" olarak nitelendirmektedir. Kaldı ki bu iddiasına, hiçbir getiri elde edile­meyen kölelik için Ermenilerin niçin her sene yeniden gönüllü olarak gerçekleştirdiğine •yönelik herhangi açıklamada da bulunamamıştır. Çünkü kitabını yazmaktaki amacı yine misyonunun gereklerini yerine getirmekle ancak açıklanabilir.

2. Saimbeyli'de Sosyal Kurumlar

2 . 1. Birleşik Kimsesizler Yurdu ve Kurulu

Misyonerlerin görev teşkilatının dış devletler ve oluşumlar tarafından desteklendiğine bir örnek olarak Birleşik Kimsesizler Yurdu ve Kurulu (United Orphanage and Mission) gösterilebilir. Çünkü bu dernek Saim­öeyli misyoner kurumlarında görev yapan misyonerlerce kurulmuştur. Birleşik Kimsesizler Yurdu ve Kurulu Ohio'dan Arına Gerber ve Indiana'­dan Rose Lambert tarafından 1898'de Türkiye'de Ermeniler arasında başlatılan kimsesizler çalışmasını desteklemek ve daha ileri bir seviyeye taşımak amacıyla 1901'de organize edildi. 190l'de pek çok Ermeni kim­sesiz Amerika ve Avrupa'daki misyonerler tarafından ~estekleniyorlardı. 1911 'de iki kimsesizler kurumu vardı. Biri erkekler için Everek'te, diğeri de kızlar için Saimbeyli'deydi ve bu kurumlarda, kimsesiz 306 kişi vardı.

I. Dünya Savaşı'nda, kimsesizler binaları zarar görmesine rağmen sonradan gelen misyonerler 1938'e kadar görevlerine devam etti ve geri­ye kalan Ermenilerden Suriye'ye göç edenlere yardım etmişlerdi. Güney Amerika, Amerika Birleşik: Devletleri, Kıbrıs ve Afrika'yı da içine alan .çe­şitli ülkelere dağılan gruplar, Beyrut, Lübnan, Halep ve Suriye'deki mer­kezleri ile başkanlığını Abraham Seferian'ın yaptığı yerli Ermeni kurulı:ı­şu, Ermeniler için faaliyet gösteren kurumlardan geriye kalandı. Bu ha­reket gerçekten de mezhepler arası bir hareket idi, ama kurul üyeleri ve misyonerler genel olarak Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki United Missionary Kilisesi'ndendi. 1932'de United Orphanage dağıldı ve çalışmalar United Missionary topluluğuna aktanldı .29

2.2. İncil Kardeşliği Kilisesi

İncil Kardeşliği Kilisesi'nin (The Bible Fellowship Church) 12 Ekim 1905'de Pensilvanya Allentown'da Cedar Crest İncil kardeşliği toplantı-

29 http://www.gameo.org/ encycwpedia/ contents/ U5677.html, (28.07 .2012)

153

Page 12: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

12 TÜRK DÜNYASI ARAşTIRMAı.ARı-

sında gerçekleşen yıllık toplantısında, Dış Görevler Kunılu'na CF Snyder tarafından sunulan raporda Rose Lambert'da bulunmaktaydı. Çünkü buradaki bu toplantıya Berne, Hindistan'daki Işık ve Umut Misyonerlik Topluluğu'ndan Rahibe Marianne Getber ve Rose Lanıbe!"L beraberindeki

Garabed ve Hagobian -Anadolu'da yaşayan bir Ermeni- Ermenistan gö­revi için bu kampta bulunmuşlar, birkaç gün geçirmişlerdi. Aynca An!3-­dolu'dan gelen bu kişilere toplantıya katılanlar tarafından tam bir gece ayrılmıştı. Mesajları ve konuşmaları önemli ölçüde takdirle karşılanmış ve toplantının sonunda topluluk tarafından kendilerine 70 dolarlık yar­dım verilmişti. Bir sonraki gün misyonerlik kurulu Rahibe Rose Lam-· bert'ı Ermenistan'daki temsilcisi olarak kabul etmiş ve ilk yıl içih· kendi­sine 200 doların avans olarak üç ayda bir verilmesi kararlaştırıldı.

Bu toplantıya katılımından sonra Rose Lambert yetimler için Avrupa'­ya bir seyahatte bulundu. Bu sayede Avrupalıların Anadolu'daki misyo­nerlik çalışmalarına meraklarının uyanmasını ve bu işin daha ileriye doğru devam edebilmesi için destek arayışlarını artırdı. Buradaki toplan­tı ve görüşmeler sayesinde, bu doktrinlere beş yıl önce karşı çıkan genç Ermeni erkek ve kadınlar başkalaı:ına yol gösterme ruhu ile, diğer bir üadeyle de kendi misyonları yönünde, yapılanlara sahip çıkmaya başla­mışlardı. Çünkü Lambert'e göre "üzerimizdeki en ağır şey yaptığımız iş değil, bu işin hiçbir şey yapılmamış gibi kalmasıdır."

İncil Kardeşliği Kilisesi, Türkiye'de tek misyonerleri olarak Saimbeyli'­deki Yetimhane Müdiresi Rahibe Rose Lambert'i görmekteydi. Lambert bölgesini Mayıs'ta terk etti ve izinli olarak Haziran'da New York'a geldi. Ermenilerin ve Saimbeyli'deki yetimhanenin ihtiyaçlarının sunulduğu kamp toplantısını ziyaret etti. Daha sonra ise ABD'nin batısına seyahatte bulunarak, evlerinde 300'den fazla yetimin varlığından, sağlıklarının iyi durumda olduğundan, yetimhanedeki işlerinin yanı sıra hemşirelik vazi­fesi de yaptığından ve işçi eksikliğinden ötüıü, işlerin çoğunun yapıla­madığından bahsediyordu.

Yaklaşık iki yıl önce Saimbeyli'den bozuk bir sağlık durumu ile dönen Rahibe Lambert, Misyonerlik Kurulu'ndan istifa etti. Çünkü bu görevi daha fazla devam ettiremeyeceğini düşünüyordu. Döndüğünden beri sağ­lık durumu izin verdiği müddetçe, Amerika ve Kanada'da b4'çok yerde Türkiye'deki misyonerlik faaliyetleri konusunda seminer vermek ve bu ko­nuda yazı yazmak ile meşguldü. Talebi üzerine de görevine ara verildi.

İncil Kardeşliği Kilisesi ve Hıristiyan ve Misyonerlik İttifakı neredeyse ay­ru yaştaydı. inci! Kardeşliği Kilisesi ve Hıristiyan ve Misyonerlik İttifakı Gos­pel'i (dört İncil'den biri) bütün dünyaya yaymak için kurulmuştu. Dr. A.B. Simpson, A.E. Funk, Paul Rader, William T. Christie vb. gibi inci! Kardeşliği Kilisesi ve Hıristiyan ve Misyonerlik İttifakı'run öncüleri kamp toplantıların­da, insarılan bilgilendirici ve teşvik edici konuşmalar yapıyorlardı.30

30 http://www.bfchistory.org/misscass.htm~ (22.07.2012).

154

Page 13: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

s. ÜNtlVAR - A. KÜÇÜKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 13

3. Saimbeyli'de Eğitim Faaliyetleri

Misyonerlerin amaçlanna ulaşmak için kullandıkları en önemli araç eğitimdir. Eğitim yoluyla öğrencileri Hıristiyanlaştırmak esas gayedir. Henry Jessup isimli bir misyonere göre okullar misyonerliğin başarısı için temel şart olarak görülmüş ve "Hıristiyan misyonerleri okulunda eği­tim, yalnız gaye içinde bir vasıtadır. Bu gayede, in.sanlan İsa'ya götür­mek, fertler ve milletler Hıristiyan oluncaya kadar o~lan eğitmek. .. " olarak ifade edilmiştir. Bu yüzdendir ki misyonerler gittikleri her ülkede dini kurumlarının yanında okullarını da kurmuşlardır.3ı

Osmanlı Devleti yıkılıp yerine kurulan 1ürkiye Cumhuriyeti dönemin­de bile yabancı eğitim kurumlarında, anlayış olarak pek fazla bir değişik­lik .meydana gelmemiştir. Çünkü İstanbul Alınan Mektebi Müdürü Ric­hard Preuser kendisinin de yöneticiliğini yaptığı bu okullardaki eğitim­den maksadı, yaklaşımı ve amaca ulaşmak için derslerin içeriğinde uy­gulanan yöntemleri şu şekilde dile getirmektedir:

"Memleketin lisanı bile bile ihmal ediliyor, çocuğun gözü, mektebin

mensup olduğu memlekete çeurüerek oranın körü körüne pürseteşka­

n (taparcasına seuen) olmasına çalışılıyordu. Türkiye'nin o felaketli

zamanlaroıda beni pek ziyade hayrette bırakan bir cihetde, bazı ec­

nebi mekteplerinin hudkam hedeflerine uasıl olmak için pedagojik

esaslann en ibtidai eycabenini bile ihmal etmeleri idL Buna bir misal

olmak üzere coğrafya dersini zikir edebiliriz. Bu derste yalandan

uzağa, mağlumdan (bilinenden) meçhule doğru kitabın gaidesi pek

nadir olarak tatbik ediliyordu. Mesela coğrafya dersinde ilk başlayan

çocuklara uerümesi lazım olan yurt bilgisi derslerinde, dershaneden

mektep binasına, mektep binasından daire-i belediyeye buradan da

bütün şehre geçmek ue bu arada köy, şehir, köprü, dere, ırmak, ne­

hir, deniz, oua, tepe, dağ, sahra, dağ, ilh. gibi esas coğrafi mejhumla­

n müşahedeye istinad ederek göstermek icab ederken birçok ecnebi

mektepleri bu derslere tabi oldu klan devletin coğrafyasından başlı­

yorlardı. Bunun netii:esi olarak da çocuklar, ecnebi bir memleketin

coğrafyasını okudu.klan halde kendi uatanlanna dair hiçbir şey bil­

miyorlardı.

Buna inzimam (eklenen) eden ikinci bir fenalıkta {kötıl.lükte) bu mek­

teplerde Türk çocuklanna yapılan dini .tesirdt ue telkina~ idL Bu tesi­

_rat, ehemmiyeti küçültülemeyecek derecede muzır ve tehlikeli idL Bu

mekteplerin bazılannda Türk çocukları, Hıristiyan ibddet ve· dudlan­

na dini merasimlerine iştirak ettiriliyordu. Hatta bazen, kabahatlerini

affettirmek maksadıyla salibi (Haçı) bile ôptrirüyorlardı. Fakat garibi

31 Ayten Sezer, "Osmanlı'dan Cu.ınhuriyet'e Misyonerlerin Türkiye'deki Eğitim ve Öğretim Faaliyetleri", Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakıi.lıesi Dergis~ ôzel Sayı., 1999, s. 171.

155

Page 14: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

14 TÜRK DÜNYASI ARAŞiIRMALARI-

şu ki, çocuk ebeveynleri bu ·hallere uti.kıf oldu/Clan halde ·hiçbir itiraz­

da bulunmuyorlardL "32

Saimbeyli'deki misyoner yapılanmasında da eğitime büyük önem ve­rilmiştir. Açtıkları okul, yetimhane, kilise ve ev kiliselerinde Ermenilere _

milliyetçilik duygulanru dersle birlikte sindirmelerini sağlama ve bu yön­

de Ermeni tarihi üzerinden yoğun bir şekilde Türk-Ermeni çatışmasiru ortaya çıkaracak bilgilerin verilmesine yönelik çalışmalar yapılmıştır. Bu

amaçla da Saimbeyli'ye giden iki Amerikalı misyonerin eşyaları arasında bazı kitaplar ve ruhsatsız matbaa makinesi çıkması33, amaçlanan hedef~

ler için yapılan çalışmaların bir göstergesidir.

3. 1. Misyoner Evler

Ev kiliselerine bir örnekte Saimbeyli'deki yapılanmadır. Saimbeyli Adana'dan 162 km içerde Toros Dağları'nda konumlanrmş bir yerleşim

yeridir. Hıristiyanlık misyonerliği burada 1850 yılında Amerikan Board

tarafından başlatıldı. Önemli ölçüde Mennonite Brethen in Christ tara­fından desteklenen Birleşik Kimsesizler Yurdu ve Kurulu (United Orpha­nage and Mission) olarak bilinen -daha küçük ama öne çıkan bir misyo­

nerlik çalışması- 1898'de başlamıştır. Rose Lambert ve Maria Arına Ger­ber bölgeye varınca, bir yıl içerisinde 175 tane kimsesizi· bir araya getir­diler ve ilci tane ev açtılar. Birisi kızlar birisi de erkekler için. Geniş .çapta

mesleki eğitim ve Hıristiyarılığı yayma çalışmaları sayesinde bu sayı

1905 'te 305 kimsesize ulaştı. Ev kiliseleri şeklirıde gerçekleşen bu mis­

yonerlik çalışmaları için Saimbeyli'ye toplamda 20 misyoner gönderildi ama bazıları bozulan sağlık durumları veya vefat ettikleri için çok lasa süre hizmet edebildiler.34

Misyonerlerin Saimbeyli'de gerçekleştirdiği bu ev kilise yapılanması sayesinde, okul dışında ulaşamadıkları kişilerle daha kolay ilgileniyor ve kendilerini ifade edebiliyorlardı. Bu sayede Saimbeyli Kaymakamlığı ve­kaletinde bulunan mı,ı.avin Hüseyin Faik Efendi'nin eşinin Latin cemaati­ne bağlı olduğu, kendisinin de gizli olarak bu mezhebi kabul ettiği, iki oğlunun da anneleriyle birlikte kiliseye 'gittiği3s, yine Adana'ya bağlı İn­cirpınarı ahalisinden Mustafa'nın askerde olduğu sırada, Havva isimli

eşinin Ermeni milletinden bir kadın tarafından kandırılarak Saimbeyli kasabasından Kirkor'la evlenmesi36 gibi durumların gerçekleşmesinde ev

kiliseleri önemli bir yer tutmuştur. Aynca Şiir Ocağı ya da Muhabbet Şir-

32 Richard Preuser, "Ecnebi Mekteplerinde Türkçe Tedrisatı", Muallimler Mecmuası., Hakkı Tank Us Koleksiyonu, Sene: 5, Sayı: 46, Kanunievvel 1926, s. 1920-1921. 33 BOA, DH. ŞFR., Dosya No: 156, Gömlek No: 46.

34 Alper Küçükdurınaz, a.g.t, s. 58-59.

35 BOA, DH. M.KT., Dosya No: 1069, Gömlek No: 20. 36 BOA, BEO., Dosya No: 40, Gömlek No: 2954.

156

Page 15: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. tiNtlvAR • A. KÜÇÜKDURMAZ / SAi:MBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 15

keti adıyla bilinen cemiyetler kurarak, Ermeni milletinden Sara adlı ka­dın ile dört erkek rüfekası tarafından37 idare edilen bu yerler, Ermeni gençlere ulaşmada önemli bir yer teşkil etmiştir. Ancak bu cemiyetin za­rarlı faaliyetlerinin tespit edilmesi üzerine, Muhabbet Şirketi isimli fesat cemiyet derdest edildiği gibi bir cemiyet daha ortaya çıkanl.mıştır.38

. 4. Saimbeyli ve Alexander Grah;ım Beli

Misyoner mektupları Ameri.ka'daki Congregationalist, New York Ti­mes, Tribune, Sun, Mail and · Express, Evangalist, World, Bostan He­rald39, Missionary Herald, Evelining, Star, Times, Bostan Journal, Chris­tian Herald gibi gazetelerde çoğu zaman isimsiz olarak yayınlanmaktay­dı. Mektupların isimsiz olarak yayınlanmasının nedeni i;.e Osmanlı hü­küıİıetirıin takibatından ve diplomatik girişimlerinden kurtulmaktı. 40

Misyonerler ve onların yetiştirdiği Ermenilerin meydana getirdiği bilgi kirliliği ve olwnsuz 1ürk imajına yönelik haberleri Saimbeyli konusunda da kendini göste~. Nitekim bu amaçla burada bulunan Amerikalı mis­yoner Edith Colt, şayet Saimbeyli'ye Fransızlar yardım etmez ise, Adanalı Ermenilerin silahlı olarak harekete geçeceklerinden bahsetmektedir.41

Yine aynı şekilde, Ermenilerin 'Iüı:kler tarafından kuşatıldığını ve katli­amla karşı karşıya kaldıklarını bildiren bir haberde The New York Ti­mes'da yayınlanmıştır.42 Fakat yüzyıl.İardır bir arada yaşayan bu ilci mil­letin nasıl birbirlerine düşman edildiklerini ve bu durumun ortaya çık­masında ne ülke, ne mezhep, ne de kültür bağları bile bulunmayan mis­yonerlerin etkisinden hiç bahsedilmemektedir.

Misyonerlerin özellikle kendi gazete ve dergileri ile İngiltere'deki libe­

ral gazetelerde yaptıkları yayınlar, sorunu Hıristiyan-Müslüman çatış­ması şeklinde ele almış, Ermenileri umağdur" ve «mazlum", Osmanlı Hü­kümeti ye Müslümanları "cani" ve ubarba.r" ilan etmiştir. Misyonerlerin bu tür yayınları, imparatorluğun sonuna kadar "Doğu Sorunu"nun önemli bir konusu olarak sözü edilen gazete ve dergilerde yer almış, çoğu zaman Osmanlı Devleti'nin ilgili devletlerle diplomatik ilişkilerini belirl~­yen bir unsur haline gelmiştir.43 Bunu destekleyen bir haberde Rusya'da Ermeni Kilisesi başkanının hükü.mete olan talebi, Rus elçi vasıtasıyla ile­tildiğini, bu talep ile bildirilen Erineni soykınmlarıyla ilgili alınan ilk res-

37 BOA, DH. ŞFR., Dosya No: 146, Gömlek No: 12.

38 BOA, DH. MKT., Dosya No: 1809, Gömlek No: 57.

39 Mithat Aydın, Bulgarlar ue Ennenüer Arasında Amerikan Misyonerleri, Yeditepe Yayınevi, l. Baskı, lstanbul, 2008, s. 225. 40 Mithat Aydın, "Amerikan Protestan Misyonerlerinin Ermeniler Arasındaki Faaliyetleri ve Bunun Osmanlı-Amerikan llişkilerine Etkisi", OTAM, Sayı: 19, s. l13. 4ı 11ıeNewYorkTimes,March 17, 1920.

42 The New York Times, ApriJ 16, 1920.

43 Mit.bat Aydın, a.g.e., s. 210.

157

Page 16: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

16 TÜRK Dt>NYASI ARAŞTIRMALARI

mi ilan olduğundan ve bu hareketlerinin, insanlık konusu olarak ele alındığından bahsedilmektedir. Bu konuyu Türk Hükümeti'ne sunmak için Bay Morgenthau'nun kabul ed~diği belirtilmektedir.44 Buna benzer bir haber Pittsburgh Gazetesi'nde yayınlanmıştı. Yayınlanan haberde Amerika'nın İstanbul Büyükelçisi Morgenthau'nun, Türkiye Dış İşleri ·

Bakanı'nı Amerika'da kamuoyunun Ermeni zulmü hakkındaki gelen ha­berlerle karıştığı ve katliamlar durmadıkça, Amerika ile Türkiye halkları arasındaki ilişkiler tehdit altında kalacağı konusunda bilgilendirmek için talimat aldığından bahsedilmekteydi. 45

Misyonerlerin yazmış olduğu mektuplar arasında belki de en ilginci, Saimbeyli'de görevli Am~rikalı misyonerlerden birisi olan J.T. Barker'in, sağırların sessizliğini ortadan kaldırmaya çalışırken yaptığı çalışmalar sonucu telefonu icat eden Alexander Graham Bell'e, Saimbeyli'den 27 Aralık 1909'da yazdığı mektuptur. Beli, işitme engelliler için uğraşırken, aynca öğrencilere kullanılması için burs vaadinde de bulunmuş ve ver­mek istediği bu burs, J.T. Barker'in işitme engelli kızı Elizabeth Bar­ker'a, Miss Reindhart tarafından uygun görülmüştü. Barker mektubu­nun içeriğinde; bulundukları sılaşık ve zor durumun kızlarına teklif edi­len burs sayesinde hafiflediğinden ve bunun Tann'nın bir lütfu olduğun­dan, Saimbeyli'deki görevlerinin kutsallığından, içinde bulundukları zor­luklardan ve tehlikelerden, Miss Rose Lambert'dan ve tabii ki her misyo­nerin görev addettiği, Türkleri ve Müslümanları karalayıcı cümlelerle kendi misyonunu haklı gösterecek cümlelere özenle yer vererek, mektu­bunu şu sözlerle kaleme almıştır:

"Sayın Efendim,

İşitme engelli kızımız Elizabeth Barkerı, Kensington'da Miss Reind­

hart'rn evine bıraktığımızdan beri size derin teşekkürlerimizi iletmek

istiyorduk

Türkiye'deki pozisyonumuza geri gitmenin bizim görevimiz o~uğunu

düşününce, özürlü kızı= bırakacak yer problemi ile karşıla.ştık.

Onu bir süreliğine herhangi bir avantajının olmayacağı Hadjin'deki

yaşamırıa geri götürmek pek doğra gönlnmüyordu. Belleuielle Ensti-

• tüsil'ne gönderilemeyecek kadar küçüktü ue akrabalanmızdan da hiç

biri onun bakımını üstlenmeye uygun değildi. Bizim misyonerler ola­

rak aldığımız ödenek kızımızı çok ideal bir yere yerleştirmeye yetecek

durumda değildi ue biz zaman zaman keşke Amerika'da kalabilsey­

dik ve onun bakımı ile ilgilenseydik dedik.

Öte yandan görev sahamızdaki ihtiyaç bizi çağırdL Görev yerimiz

olan Adana'daki katliam. burada çok az sayıda çalı.şanlTTUZl bırak­

mıştı. ve sadece çok yorgun birkaç misyoner kalmıştı. Onlar da burayı

44 Baston Euenüıg, April 28, 1915, Page 4 . 45 The Pittsburgh Press, October 5, 1915, Page 5.

158

Page 17: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. ÜNOVAR • A. KÜÇÜKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 17

tutuyorlardı, ama bizim varışımızı zar zar bekleyebilirlerdi. Ve geçen

bu zor günlerden sonra, sadece biz mi burada kaldık diye hissettiler.

Tek erkek misyoner olan Mr. Maurer öldürülen .~ Amerikalı'dan bi·

riydi. En iyi yerli beş işçimizden ikisi öldürüldü. Hadjin'de katliam

yapılmadan önce, iki hafta. boyunca kuşatma altındaydL Burada ya­

şayanlar ne zaman teslim olmalan gerektiğini bilmiyorlardı ve hatta

ilk grup asker bile onlan korumak için gönderilmi.ş.ti. Üç farklı kuru­

ma dağılmış olan, yalnız bayanlardan oluşan beş Amerikalı, oranın

yerlileri ile birlikte baskılara rağmen, baskıların aksine bulunduklan

pozisyonda kalmaya karar verdiler. Onlar yabancılan öldürmekten

korkuyorlardı, bu da zavallı Ermenileri kana susamışların ellerine bı­

rakmak anlamına geliyordu. Şehirlerden biri yangına verildi. Ama

yangın yayılmadL Söndükten sonra kimse söndünnek fçin yangına yaklaşmaya cesaret edemedi. Tam da teslim olmaktan başka çare

kalmadığı anda yardım geldi.

Yaptıklarından ötılrü tüm şehir kendilerini misyonerlere borçlu bildi.

Ve farkındaydılar ki eğer misyonerler onların güvenliğini sağlamasa­

lardı, tılm şehir küller altında kalacak, onlar doğranacak, eş ve kızla­

n Türk haremlerine götılrülecekti. Adana'.da 200 kişiye yapılmıştı bu.

Daha az yorucu olmayan haftalar bunu takip etti, misyonerler dur­

maksızın yardım için veya yaralarının sanlması için gelenlerin anlat­

tığı acı hikayeleri dinlemek zorunda kalıyorlardL Biz Hadjin'e vardı­

ğımızda, yetimhanenin amiri Miss Lambert ruhen yıkılmış durumday­

dı ve yakalandığı tifo hastalığında durumu iyiye gidiyordu. Şu anda

Mısır'da ve iyileşmeye çalışıyor.

Bütün bunlardan sonra, sadece kendimizi düşünmenin çok büyük

bencillik demek olduğunu anlayabilirsiniz. Bu yüzden, üç çocuğu­

muzla birlikte dönmek için hazırlıklara başladık. Ondan sonra, Miss

Reindhart'ın sizin okula bağışladığınız bursu bizim kıztmız için öner­

diğine dair mektubunu aldık. Biz ne planlar yaparken, Tann aslında

bizim ·için her şeyi ayarlamış meğerse ve kızımız sağır biri için dün­

yada sahip olunabilecek en iyi imkcinlara kavuşuyordu.

Kensington'dan gelen mektuplar çok rahatlatıcı idi. Eylül'de gelişi­

mizden beri, Toronto'da doğa~ bizim 16 aylık oğlumuz kızamığa ya­

kalanmıştı ve bizi, 6 yaşındaki kız kardeşini, çok yalnız bırakmıştı. .

Kızamık salgını haftalardır sürüyordu ve çok ciddi bir boyut almıştL

Yüzlerce çocuk ölmüştü. Hepimiz çok meşguldük. Normal işimin yanı

sıra gönüllü olarak da yardıma muhtaçlarla ilgileniyordum.

Burada çok az haber alabiliyoruz ve son başannız ile yakından ilgile·

niyoruz.

1909'da en büyük umutlannızın gerçekleşeceğine inanıyoruz. "46

. 46 Library of Congress, Manuscript Division, Washington, D.C. 205-İO, Series: Subject File, MSS51268: box 169, foldcr: The Deaf, Correspondencc, A-C, 1883-1917.

159

Page 18: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

18 TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARr

Sonuç

Hıristiyanlık inancına göre, Hıristiyanlığın dünya üzerine yayılabilme­si için bütün insanların misyon içinde olması gerekir. Hz. İsa'nın havari­

lerinden olan' Pavlus'la başlayan bu düşünce, 19. yüzyıldan itibaren . planlı bir şekilde, farklı mezhepten Hıristiyanlan ve Hıristiyan olmay~ unsurları hedef kitlesi olarak seçmiştir. Artık misyonerlik için faaliyet alanlan, misyon örgütlerince belirlenmeye başlanmıştır. Yapılan bu he­def seçiminde Osmanlı Devleti toprakları da vardır. Çünkü 19. yüzyılda Osmanlı'nın içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik durnm, bünyesinde yüzyıllardır barındırdığı çok farklı etnik gruplar, sahip olduğu geniş coğ­rafya, misyonerler için b'ulunmaz bir ortam ve geniş bir ilgilenme ve ha­reket sahası sağlamaktadır.

Anadolu'ya gelen ilk misyonerler, gerçekleştirdikleri geziler sonucu, ilk misyon raporlarını oluşturdular. Yaptıkları tespitler sonucunda Müs­lümanları dinlerinden döndüremeyeceklerini, kapalı bir yapıya sahip olan Yahudileri ise Hıristiyan yapamayacaklarını kısa zamanda anladı­lar. Bunun üzerine Anadolu coğrafyasınd?t dağınık halde yaşayan, top­lumsal bir birliktelik sergilemeyen ve Millet-i Sadıka ayrıcalığıyla Os­manlı yönetiminde önemli görevler edinen Ermenileri hedef kitle olarak belirlediler.

Misyonerlerin bu tespit ve yaklaşımları sonrasında, Anadolu'nun en ücra köşelerinden biri olan Saimbeyli, öncelikli ilgi alanlarından bir yer olmuştur. Çünkü buranın uzaklığı nedeniyle denetiminin zor olması, yeryüzü şekillerinin doğal koruma sağlaması, ekonomik zayrllık ve eğitim yetersizliği nedeniyle halka ulaşmanın kolay olması, idari ve demografik yapısı misyonerler için adeta bir laboratuvar olmuş, bir örnek teşkil et­miştir. Bu nedenle çoğu yerleşim yerlerinde rastlanamayacak 'yoğunluk­ta misyoner okulları, kolej ve yurtlar, ev kiliseleri tesis edilmiştir. Hayata geçirilen bu kurumlarda . çalışanların kendi ülkeleri ile bağlantıları ise hiçbir zaman kesilmemiştir. Hastalandıklarında ülkelerine gönderilmiş ve sonrasında tekrar görev yerlerine dönmüşlerdir. Aynca faaliyet göster­dikleri yerdeki yerli halktan seçtiklerini de beraberlerinde götürerek, misyôn toplantılarına katılmalarını sağlamışlardır. Aynca Hıristiyanlığın farklı mezheplerinden oldukları için rakipmiş gibi görünseler de, özelde amaçlarına ulaşmak için birbirlerini desteklemişler ve bunu Osmanlı Devleti karşısındaki tutumlarıyla da hissettirmişlerdir.

Bu olumsuz şartlara gelen Amerikalı misyonerlerin, kendi ülkelerin­deki lüks yaşamı bırakarak, Saimbeyli'de faaliyet göstermeleri, kendi ideallerine bağlılıklarının bir sonucudur ve zannediyonız ki büyıik devlet politikası da bunu gerektirmektedir.

Ele aldığımız bu dönemlerde Çukurova'da ve yoğun olarak da Saim­beyli'de gerçekleşen misyonerlik faaliyetleri hedeflendiği gibi gerçekleş-

160

Page 19: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

S. ÜNÜVAR - A. KÜÇtlKDURMAZ / SAİMBEYLİ'DE MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLER 19

miştir. Çünkü yüzyıllardır bir arada yaşayan Türkler ve Ermeniler karşı karşıya getirilerek, Osmanlı Devleti'nin en güvendiği azınlık olan Erme­niler, başta Adana olaylan olmak üzere, bölgede ve yurt genelinde Müs­lümanlara karşı kin ve nefret beslemeye başlamıŞlardır. Bu kin ve nefr.et, 1. Dünya Savaşı sonrasında da devam etmiş, Ermenilerin yaptıkları ezi­yet ve katliamlar insanlığı utandıracak boyutlara ulaşmıştır.

- Osmanlı coğrafyasında 19. yüzyılın tamamında \(e 20. yüzyılın ilk yıl­larında zirveye çıkan misyonerlik faaliyetleri amacına ulaşmıştı. Çünkü üzerinden bir asır geçmesirıe rağmen Türk ve Ermeni ilişkileri, misyoner­lerce yapılan bu tahribatın etkisinden hala kurtulamamıştır.

Kaynaklar

' AYDIN, Mithat: Bulgarlar ve Ermeniler Arasında Amerikan Misyonerle-ri., Yeditepe Yayıiıevi, l. Baskı, İstanbul, Şubat, 2008.

AYDIN, Mithat: "Amerikan Protestan Misyonerlerinin Ermeniler Ara­sındaki Faaliyetleri ve Bunun Osmanlı-Amerikan İlişkilerine Etkisi", OTAM, Sayı: 19.

BOA, DH. ŞFR., Dosya No: 156, Gömlek No: 46. BOA, DH. MKT., Dosya No: 1069, Gömlek No: 20. BOA, BEO., Dosya No: 4 0, Gömlek No: 2954. BOA, DH. ŞFR., Dosya No: 146, Gömlek No: 12. BOA, DH. MKT., Dosya No: 1809, Gömlek No: 57. BostonEvening, April 28, Page 4, 1915. FENDOGLU, Hasan Tahsin: "Amerika Birleşik Devletleri'nin Misyo­

nerleri ve Osmanlı Devletin, Türkler, Yeni Türkiye Yayınları, Cilt: 14, An­

kara, 2002. GÜLER, Yavuz: "Osmanlı Devleti Dönemi Türk-Amerikan İlişkileri

(1795-1914)", Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergis~ Cilt: 6, Sayı: 1, 2005.

GÜNDÜZ, Ahmet: "XIX. Yüzyılda Gayrimüslimlerin Hukuki Statüle~", Türk Dünyası Araştırmalan Dergis~ Sayı: 175, Temmuz-Ağııstos 2008.

GÜNDÜZ, Şinasi, "Misyonerlik", Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklo­pedis~ Cilt: 30, İstanbul, 2005.

KÜÇÜKDURMAZ, Alper: Çukurova-Haçin'de (Saimbeyli) Misyonerlik

Faaliyetleri ( 1850-1920), Yayınlarımamış Yüksek Lisans Tezi, Gaziantep, 2013.

LAMBERT, Miss Rose: Hadjin, and the Armenian Massacres, New York Chicago Toronto, Fleming H. Revell Company London and Edin-burgh, Fleming H. Revell Company, 1991. ·

Library of Congress, Manuscript Division, Washington, D.C. 20540, Series: Subject File, MSS51268: box 169, folder: The Deaf, Correspon­dence, A-C, 1883-1917.

161

Page 20: MİSYONERLİK VE KADIN MİSYONERLERisamveri.org/pdfdrg/D00130/2014_213/2014_213... · 4 Ôzgür Yıldız, Misyonerlik ue Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sanat Yayıncılık,

20 TÜRK DtlNYASI ARAŞTIRMALARI

PREVSER, Richard: "Ecnebi Mekteplerinde Türkçe -Tedrisaq", Mual­limler Mecmuası., Hakkı Tank Us Koleksiyonu, Sene: 5, Sayı: 46, Kanuni­evvel 1926.

SEVİNÇ, ~ecdet: Osmanlıdan Güiıümaze Misyoner Faaliyetleri, Milen­)'U!Il Yayınlan, 3. Basla, Şubat, 2002.

SEZER, Ayten: "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Misyonerlerin Türkiye'~e­ki Eğitim ve Öğretim Faaliyetleri", Ha.cettepe Üniversitesi Edebiyat Fakül­tesi Dergis~ Özel Sayı., 1999.

ŞİŞMAN, Adnan, "Misyonerlik ve Osmanlı Devleti'nin Son Döneminde Kurulan Yabancı Sosyal ve Kültürel Müesseseler", Türkler, Yeni Türkiye Yayınlan, Cilt: 14, Ankara, 2002.

ŞERİF, Ahmet: Anadolu.'da Tanin, Yay. Haz. Mehmed Çetin Börekçi, TTK Yayınları, Cilt: 1 1 Ankara, 1999.

The New York Times, March 17, 1920. The New York Times, April 16, 1920. T~e Pittsbu.rgh Press, October 5, Page 5, 1915. YILDIZ, Özgür: Misyonerlik ve Amerikan Board Teşkilatı, IQ Kültür Sa­

nat Yayıncılık, İstanbul, Ekim, 2009. YILMAZ, Özgür: "19. Yüzyılda Misyonerlik Faaliyetleri Çerçevesinde

Trabzon Ermenilerine Bir Bakış", OTAM, Sayı: 21, 2007. YURTSEVER, Cezmi: Haçin, Çukurovalı Yayınlan, Adana, 2010. Yzb. Ahmet Hamdi Bey: İslam Alemi ve İngiliz Misyonerler, Yay. Haz.

Zafer Çınar, Yeditepe Yayınevi, 2. Basla, İstanbul, Temmuz, 2010.

İnternet Siteleri

http://www.armenianbiblechu.rch.org/ food%20comer/ anatoiia/ chapte r5.html, 28.03.2013.

http://annenianhou.se.org/ lambert/ index.htm4 12.08.2012. http://www.bfchistory.org/misscass.htm4 22.07.2012. http://www.gameo.org/ encyclopedia/ contents/ hadjin_adana_tu.rkey,

29.07.2012. http://www. gameo. org/ encyclopedia/ contents/ lambert_george_l 853_

1928, 03.08.2012. ltttp://www.gameo.org/ encyclopedia/ contents/ U5677.html; 28.07.2012.

162