mayıs - haziran 2016 sayı: 72

100
Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Upload: dinhduong

Post on 29-Jan-2017

259 views

Category:

Documents


16 download

TRANSCRIPT

Page 1: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Page 2: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

ɴ̨ȵ

23. YAŞIMIZI KUTLADIĞIMIZ BU YILDASİZ DEĞERLİ ÜYELERİMİZE

TEŞEKKÜR EDERİZ

www.tiad.org

Page 3: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

CNC TORNA OPERATÖR EĞİTİMLERİ

CNC DİK İŞLEME MERKEZİ OPERATÖR EĞİTİMLERİ

CNC KAYAR OTOMAT OPERATÖR EĞİTİMLERİ

CNC EDM OPERATÖR EĞİTİMLERİ

CNC 5 EKSEN OPERATÖR EĞİTİMLERİ

TEZMAKSAN MAKİNE, MAKİNE KURULUM ÖNCESİ OPERATÖR EĞİTİMLERİ

İLERİ SEVİYE CNC UYGULAMA EĞİTİMLERİ

ÖĞRENCİLERE ÜCRETSİZ CNC EĞİTİMLERİ

“EĞİTİM” GELECEKTİR... NESİLLERİN GELECEĞİNE, GELİN BİRLİKTE DOKUNALIM...

TZ-16-00

04

http://www.tezmaksan.com.tr/form/tezmaksan-akademi.php

Başvuru ve Bilgi İçin;

Page 4: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Mayıs - Haziran / 2016

Rotamızı MAKTEK Avrasya’ya çevirdik

TİAD olarak katıldığımız her platformda sektörümüzün ihtiyaçları, sorunları ve çözüm önerilerini dile getiriyoruz. 28 Nisan-1 Mayıs 2016 tarihlerinde gerçekleşen Konya Endüstri Zirvesi, TİAD olarak MİB işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz fuarlardan biriydi. 2004 yılından bu yana desteklediğimiz, Yaklaşık 15.000 metrekarelik kurulu alana sahip olan fuarda, TİAD’ın 33 üyesi yaklaşık 5.000 metrekarelik alanda katılımcı olarak yer aldı.

Konya Endüstri Zirvesi’nin ardından rotamızı, sektörün dört gözle beklediği, dernek olarak adeta iple çektiğimiz MAKTEK Avrasya 2016’ya çevirdik. Sanayi ülkelerinin ve endüstriyel sivil toplum kuruluşlarının biricik gündemi olan “Dördüncü Sanayi Devrimi” diye adlandırılan Endüstri 4.0; Türkiye Takım Tezgahları sektörüne yön veren MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nın ana teması oldu. Konusunda yetkin bir Endüstri 4.0 komisyonu olarak Dördüncü Sanayi Devrimi’nin paradigmalarını fuarımızda ana tema olarak işleyeceğiz.

Sivil toplum kuruluşlarıyla ortak katılım sağladığımız ve derneğimizi temsil ettiğimiz endüstriyel etkinlik platformlarında Endüstri 4.0 tartışılmaktadır. Üretim teknolojilerinin kaderini belirleyen takım tezgahları sektörünü birinci dereceden temsil eden dernek olarak, bu tartışmanın dışında kalmamız mümkün değildir. Endüstri 4.0’la ilgili teorik ve beşeri çalışmalara adım atarken sektörümüzü yakından ilgilendiren nitelikli teknik eğitimin ve nitelikli işgücünü belgelendirmenin önemini siz değerli üyelerimize ve sektör paydaşlarına hatırlatmak isteriz.

Kendini sektörel eğitime adayan TİAD Akademi ve sektöre bir standart getirme amacıyla işgücünü belgelendiren TİAD Mesleki Test Merkezi (TİAD MTM), faaliyetlerine tüm hızıyla devam etmektedir. Bu iki gözbebeği iktisadi işletmemizle sektörde farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz.

Ancak, TİAD Akademi ve TİAD MTM’nin “Sektörün kanayan yarasına çözüm bulmak” amacıyla müthiş özverilerle kurulduğunun bilincine varmak ve istihdam ettikleri işgücünü, bu kurumlara eğitime ve sınava göndermeyi bir sorumluluk olarak görmek hususunda, üyelerimize müthiş bir görev düşmektedir.

Geçtiğimiz ay, sektörümüzde ağır bir kayıp yaşadık. Üye firmalarımızdan Boztaş’ın Genel Müdürü Bülent Bozkurt’un ebediyete intikalinin derin üzüntüsünü taşıyoruz. Nezaketi ve samimiyetiyle hatırımızda derin yer edinen değerli işadamına Allah’tan rahmet, başta kıymetli eşi Güler Bozkurt, değerli evlatları Sabahat-Sedat Bozkurt olmak üzere; geride kalan ailesine ve dostlarına sabır dileriz.

Saygılarımızla,

Hakan AYDOĞDU

TİAD Yönetim Kurulu Başkanı

BAŞKANDANwww.ttmagazin.com

2

Hakan AYDOĞDUTİAD Yönetim Kurulu Başkanı

Değerli Meslektaşlarımız,

Page 5: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 6: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 7: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

UVX -NI, OSG nin ultra premium seri parmak frezesi ,titreşimi azaltan değişken kanallı dizayn vedeğişken helis özelliklere sayesinde, talaş kaldırması zor olan malzemeler de işinizi kolaylaştırır.

Değişken Helis ve titreşimi

azaltan değişken kanal

lar

Mükemmel talaş formu

ve tahliyesi

Isıyı azaltankesme köşegeometrisi

Nikel Alaşımları için

En İyi Frezeleme Çözümü

OSG TURKEY KESİCİ TAKIMLAR A.Ş.

Rami Kışla Cd. No:56 Topçular Eyüp/İSTANBUL

Tel : +90 212 565 2400 / +90 212 222 7902 Fax: +90 212 565 4400 / +90 212 222 7621

http://tr.osgeurope.com & [email protected]

Page 8: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 9: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 10: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 11: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 12: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

‹m ti yaz Sa hi biPublisherT‹ AD Basın-Yayın ve Tanıtım Hizmetleri‹k ti sa di ‹fl let me si

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüEditor in ChiefHakan AYDOĞDU

TİAD Genel SekreteriSecretary GeneralPınar ÇELTİKCİ

TİAD Genel Sekreter YardımcısıDeputy Secretary GeneralSamet Burçin AYDOĞMUŞ

Ba sın - Ya yın, Reklam ve Halk la İliş ki ler Public Relations, Advertisement & Press Information Hatice DENİZ- [email protected]

Gra fik Ta sar›m Graphic Design Onur GEÇENER - grafik@ttma ga zin.com

Basın - Yayın ve Tanıtım KomitesiTT Magazin Advisory CommitteeM. Lütfi DEMİRELGökhan KIRMACIBerna ŞIKELGonca TAVUKÇU

Yö ne tim Mer ke zi / Exe cu ti ve Cen terTak›m Tez gah lar› Sa na yi ci ve ‹fladam lar› Der ne €i Basın - Yayın ve Tanıtım Hizmetleri ‹k ti sa di ‹fl let me si İsmetpaşa Mah. Ab di ‹pek çi Cad. Karadeniz Sok. No:1Kat:2 34040 Bay ram pa fla - ‹stanbul / TÜRKİYE Tel: +90 (212) 565 53 54 Faks: +90 (212) 501 77 31 www.ttma ga zin.com bil gi@ttma ga zin.com

Bask› / Published by Tor Ofset0 212 886 34 74Akçaburgaz Mah. 116 Sok. No:2Esenyurt - İstanbul

YIL: 12 SA YI: 72 MAYIS - HAZİRAN 2016Der gi miz yayg›n sü re li yay›nd›r.‹ki ay da bir yay›nlan›r.

Bu say› 4.000 adet bas›l›p da €›t›lm›flt›r. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan verene, yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. TT Magazin Dergisi gerekli gördüğündegönderilen yazıların içeriğine müdahale edebilir. Tüm hakları saklıdır. Pa ra ile sat›lmaz.

MACHINE TOOLSINDUSTRIALISTS AND BUSINESSMEN

ASSOCIATION

Member of

Takım Tezgahları ve Üretim Teknolojileri Dergisi İÇİNDEKİLER

15

24

Bir işadamını değil, sektör duayenini kaybettik!

Türkiye Takım Tezgahları sektörü temsilcileri SIMTOS 2016 Fuarı’nda

Çok acı bir kayıp yaşadık. TİAD üyelerinden Boztaş’ın Genel Müdürü Bülent Bozkurt, ebediyete intikal etti...

SIMTOS 2016 Fuar’ını 98 bin 364 kişi ziyaret etti. Fuarda, 2014 yılına kıyasla yüzde 11,4’lük bir büyüme sağlandı.

12 - Genel Sekreter14 - Editör28 - Mekatronik ve İnovasyon Günleri30 - Bakan Işık, enerji verimliliğine dikkat çekti32 - “İki temel önceliğimiz: Yeşil Üretim ve Endüstri 4.0”34 - Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı’nın ilki gerçekleşti40 - Türkiye’nin yıldız ihracatının gurur gecesi44 - AMB51 - TOBB Makine Teçhizat İmaları Meclisi’ne yeni yönetim54 - İMDER, hedef belirledi: “6.sıraya çıkmalıyız”63 - Vizyon: Tekno Takım66 - Dosya. Sektörümüze dinamizm katan genç işadamları

TİAD’tan İç Anadolu Çıkartması16 Konya Endüstri Zirvesi

rüzgar gibi geçti 20

TİAD Üye listesi 89

10 Mayıs - Haziran / 2016

Page 13: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 14: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Mayıs - Haziran / 2016

Geçtiğimiz iki ayda, bizi heyecanlandıran pek çok gelişme oldu. Bunlardan ilki Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Makine ve Teçhizat İmalatı Meclis Başkan ve Başkan Yardımcısı seçimleriydi. 8 Nisan 2016’da gerçekleşen seçimlerde Kutlu Karavelioğlu Meclis Başkanı, Zeynep Erkunt Armağan Başkan Yardımcısı seçildi.

TİAD olarak bizim de bazı yeniliklerimiz mevcut… Derneğimizin artık yeni bir Mali Müşaviri var. TİAD kurulduğundan beri bizimle birlikte olan Maksut Karahasan’a bir kez de bu yazı vasıtasıyla teşekkür etmek isteriz. Kendisi 20 yılı aşkın süredir bizimle birlikteydi ve derneğimizi en yakından tanıyan kişilerden biriydi. Yeni Mali Müşavirimiz Metin Şen’e de hoş geldiniz demek isteriz. Metin Şen ve onun 25 kişilik ekibiyle derneğimizin kurumsallıkta başarıya doğru bir adım daha yaklaşması için hep beraber çalışacağız.

İçinde bulunduğumuz 2016, MAKTEK yılı. TÜYAP ile birlikte tüm üyelerimiz gibi TİAD ekibi olarak biz de son hızla gözbebeğimiz bu fuar için çalışıyoruz. Bu konudaki en yeni gelişme de bu sene ilk kez fuarımızın diğer uluslararası sektör fuarları gibi bir temasının olması. Tema olarak da elbette tüm dünyanın uzun zamandır konuştuğu ve Türk imalat sektörünün de vakit kaybetmeden gelişmeleri yakalaması gereken “Endüstri 4.0 ve Geleceğin Akıllı İmalat Mühendislikleri” olarak belirlendi. TİAD olarak uzun zamandır resmi yayın organımız TT Magazin aracılığıyla bu konuyu takip ediyor, çeşitli röportaj ve haberlerle üyelerimize bilgi vermeye çalışıyorduk. Şimdi bu çalışmaları bir adım ileriye taşıyarak yeni sanayi devrimini MAKTEK’de işleyecek, konunun uzmanları vasıtasıyla daha yakından tanımaya ve tanıtmaya çalışacağız.

Bursa’dan sonra Ankara, Eskişehir ve Konya’daki üyelerimizi de söz verdiğimiz üzere ziyaret ettik. Bu ziyaretler bizi çok mutlu ediyor. Ama en çok, bizi karşılarında gören üyelerimizin şaşkınlığı bizi gülümsetiyor. “Randevu almadan da gelseniz şehir dışından gelen misafirlerimizle görüşmek için mutlaka vakit ayırırız” diyen, bizi yemeğe götürmek için ısrarcı olan, bazen de “TİAD neden geldi, pek gelmezdi… Hala burada mıyız diye kontrol etmek için mi geldiniz” diyen; “TİAD’dan beklentilerinizi, şikayetlerinizi öğrenmeye geldik” dediğimizde kahkaha atan bütün üyelerimize, misafirperverlikleri için çok teşekkür ediyoruz.

Bu vesileyle sizlere bir hatırlatma yapmak isteriz. TİAD’ın web sitesi yenilendi. Daha önce sizlere yenilenen sitemizle ilgili şifreler gönderilmişti. Bu şifreleri kullanarak firma bilgilerinizi, ürünlerinizi, markalarınızı web sitesine girmeniz büyük önem taşıyor.

Maalesef sektörde her şey her zaman heyecanlı ve mutlu geçmiyor. Sektörümüzün duayenlerinden Boztaş Genel Müdürü Bülent Bozkurt’un vefatını üzüntüyle öğrendik. Genel Sekreterliğe başladığım ilk dönemlerde Bülent Bozkurt’un yazdığı “Takım Tezgahları Sektöründe 30 Yıllık Tecrübe” adlı kitabını okumuş ve zamanında büyük yokluklar içinde ve zorluklarla bu köklü firmaları sıfırdan yaratmalarına tanıklık etmiştim. Onların öncülüğünde şimdi, onların çocuklarının oluşturduğu ikinci kuşak sanayici işadamlarıyla daha da güçlenerek devam ediyor sektörümüz… Kendisini rahmetle anıyoruz.

HoşçakalınTİAD Genel Sekreteri

Pınar ÇELTİKCİ

GENEL SEKRETERwww.ttmagazin.com

12

Pınar ÇELTİKCİTİAD Genel Sekreteri

TİAD, yoluna yeniliklerle devam ediyor!Merhaba,

Page 15: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

walter-tools.com

Teknolojinizi daha yüksek bir seviyeye taşımaya ne dersiniz? Standartlardan açık ara önde üst düzey çözümlerle bunu kolayca yapabilirsiniz. Yeniliklerimizin her biriyle size mühendislik sanatındaki tüm deneyimimizi ve bilgi birikimimizi sunuyoruz – kısaca imalatınızda verimliliği ve teknolojiyi yükseltmek için doğru yerdesiniz.

Teknolojide bir adım öne geçin.

Page 16: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Mayıs - Haziran / 2016

“Mühimmatını kendisi yapmayan milletler payidar olamaz”

Yıl 1925… Türk girişimci Şakir Zümre tarafından savunma sanayisinde üretim yapan ilk ve en büyük özel sektör fabrikası, tamamen yerli sermaye ile Atatürk’ün yukarıdaki sözünden alınan ilhamla kuruldu.

Varna’da doğan, Cenevre’de hukuk eğitimini tamamlayan,

Birinci Dünya Savaşı’nda Varna Türk milletvekili olarak Bulgar

Parlamentosu’nda bulunan Zümre, gençlik yıllarında Sofya’da

Türk Askeri Ataşesi olarak görev yapan Mustafa Kemal (Atatürk)

ile yakın dostluk kurmuştu. Bu yakın dostluk, Türkiye’nin ulusal

bağımsızlık savaşında pekişerek devam etti. Şakir Zümre,

Mareşal Fevzi Çakmak’ın yakın akrabasıydı aynı zamanda.

Anadolu’da bağımsızlık savaşı veren ulusal güçlere, yurt dışından

silah ve cephane göndererek hizmet etti. TBMM tarafından İstiklal

Madalyası’yla ödüllendirildi. Ulusal savaşın kazanılmasıyla

Türkiye’ye geldi ve Atatürk’ün özel isteğiyle Türkiye’nin savunma

sanayisinde ilk özel sektör fabrikasını kurdu.

Şakir Zümre, uzun yıllar Türk ordusunun gereksinimi olan silah ve cephanelerin üretimini yaptı. Bulgaristan’dan getirilen yabancı usta ve teknisyenler ile ilk yapıma başlansa da kısa süre sonra fabrikada yerli işçi ve usta yetiştirmeyi başarabilmişti. 1930’lu yıllarda artık fabrikanın tüm personeli Türklerden oluşuyordu. Türk ordusunun bombadan fişeğe kadar ihtiyaç duyduğu tüm mühimmat, bu fabrikada Türk teknisyen ve ustalar tarafından yapılmıştı.

Şakir Zümre Fabrikası, çeşitli ülkelerden siparişler almış ve yurt dışına da üretim yaptı. İhracat yaptığı ülkelerden kimileri Yunanistan, Bulgaristan, Polonya ve Mısır’dır. Yunan

ordusunun bomba gereksinimini karşılamak üzere 1937 yılının Şubat ayında Yunanistan’la yapılan 1,5 milyon liralık iş sözleşmesi, Türkiye’de büyük bir iktisadi zafer olarak değerlendirildi. İkinci Dünya Savaşı yıllarında fabrikada çalışan işçi sayısının 2 bine çıktığı zamanlar oldu.

1940’ların Türkiye’si için masal gibi bir manzara değil mi? Tanıdık ve bilindik sonları vardır böyle masalların. Marshall Planı kapsamında Türkiye’ye yapılan Amerikan silah yardımlarından sonra Şakir Zümre Fabrikası, üretimlerine son vermek zorunda kaldı. Fabrika, 1946 Haziran’ında anonim şirkete dönüştürüldü. Şakir Zümre’nin 16 Haziran 1966’da vefatının ardından dört yıl can çekişti ve 1970 yılında kapatıldı.

Şakir Zümre’yi ve cumhuriyetimizin ilk savunma sanayi fabrikasını “Tarih oldu” diyerek hasretle hatırlarken, Atatürk’ün “Tarih, ihtiyatsızlar için merhametsizdir” sözünü de anımsadık. Ne de olsa memleketimizin hasret duyduğu her sanayi atılımının altında, büyük ilham kaynakları vardır.

Saygılarımızla,

EDİTÖRDENwww.ttmagazin.com

14

Onur GeçenerGrafik Tasarım Sorumlusu

Hatice DenizBasın - Yayın Sorumlusu

Bir söz, bir ilham ve bir “ilk” daha…

Page 17: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Babamız Bülent Bozkurt’u 31 Mart 2016 tarihinde kaybettik. Bu tarifi mümkün olmayan ve sanırız ki hiç dinmeyecek bir acı... Çünkü biz sadece çok sevdiğimiz babamızı değil, aynı zamanda yıllardır aynı yolu yürüdüğümüz sevgili patronumuzu da kaybettik. Duygusal olarak çok zor bir durum… “Zor olacak ki imtihan olsun” demiş Mevlana, ne güzel bir teselli…

Babama dair anlatılabilecek o kadar çok şey var ki… O, öncellikle çok iyi kalpli, mert ve duygusal bir insandı. Bizim için mükemmel bir baba, annemiz için 40 yıllık hayat arkadaşı, torunları için her daim sevgi dolu kucağı açık, sırdaş bir dede… Çalışanlarının sevecen ve babacan yöneticisi… İş partnerleri için güvenilir bir işadamı…

Bülent Bozkurt, Türkiye takım tezgahları sektöründe ilk Avrupa menşeili takım tezgahı satışı yapan firmalardan biri olan Boztaş

Makina Sanayi ve Dış Ticaret A.Ş’nin kurucusudur. Firmamızın kesintisiz olarak 34 yıldır, diğer firmamız Boztaş Almanya ile birlikte Türk Sanayisine hizmet vermesi; aslında babamızın nasıl bir insan olduğuna dair de çok önemli ipuçları vermektedir. Sağlam bir karakterle yönetilen firmalar ancak bu kadar uzun soluklu olabilirler.

Babamız her daim yeniliklere, eğitime açık, öte yandan geleneksel değerlerini hiçbir zaman kaybetmemiş bir insandı. Çok tecrübeliydi, öngörüsü çok yüksekti. Birçok kişiye nasip olmayacak vasıflarla donatılmış çok önemli bir işadamıydı… Liderdi, netti, cesurdu, sihirli bir konuşması vardı karşısındakini kendisine bağlayan, sakinleştiren... Özenle seçilmiş kelimeleri, kimseleri alçaltmayan, incitmeyen ve de yüceltmeyen hitapları vardı.

İçinde bitmez tükenmez bir iş heyecanı ve disiplini vardı. Hafta sonları, baba evimizdeki kahve sohbetlerinde bile kravatı ve takım elbisesi ile bizi karşılardı. Bir beyefendiydi.

Çok büyük bir vatanseverdi, ülkesini çok sever, hep iyi olmasını isterdi. Türk sanayisinin menfaatleri için doğru yatırım yapılması, kendisi için her zaman ticari kazançtan önce gelirdi.

Canım Babacığım,

Bizi, bir yerlerde görüp duyduğunu biliyoruz. Seninle, hayatınla, projelerinle hep gurur duyduk. Senin sayende çok yer gördük, insan tanıdık, senin imkanlarınla güzel eğitimler aldık. Sabahleyin, sabahın bereketiyle, herkesten önce işyerimize gelmeyi, çalışmak için yola koyulmayı senden öğrendik. Sana çok teşekkürler baba, hakkını helal et! Senin yolunda yürümek bizim için hayat demek… Ruhun huzur içinde olsun, ışıklar içinde uyu… Allah mekanını cennet eylesin!

Kızın ve oğlun…

Çok acı bir kayıp yaşadık. TİAD üyelerinden Boztaş’ın Genel Müdürü Bülent Bozkurt, ebediyete intikal etti… Eğitime, gelişime ve yeniliklere verdiği önemle tanıdığımız, bildiğimiz Bülent Bozkurt; nezaketi, samimiyeti

ve beyefendiliğiyle emsalsiz bir kişilikti. Kendisi, yeri doldurulmaz bir sanayici işadamı olmanın yanı sıra, yeri doldurulmaz bir babaydı. Kızı Sabahat Bozkurt ve oğlu Sedat Oğuzhan Bozkurt; kaleme aldıkları yazıyla hem

patronları hem de babaları olan Bülent Bozkurt’u anlattılar.

Babam anlatmakla bitmez ki, bizim babamız büyük bir adamdı.

Şunları söylerdi:• İnsanlarla iyi geçinin, dürüst olun.• Ne kadar büyük bir haksızlığa uğrasanız ve sinirlenseniz de kapıyı vurmayın, aralık bırakın.• Daima ileriye, önünüze bakın.• Bugün yeni ne haber var?• Bir ülkenin otobanları ne kadar çok mal taşıyan tırlarla doluysa, o ülkenin ekonomisi o kadar sağlamdır.

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

Bir işadamını değil,sektör duayenini kaybettik!

15Mayıs - Haziran / 2016

Page 18: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

16 Mayıs - Haziran / 2016

TİAD’tan İç Anadolu çıkarması

29 Mart tarihinde, Ankara’da, ilk olarak Kula Makine İmalat San. ve

Tic. Ltd. Şti. Genel Müdür Yardımcısı Yücel Kayaoğlu ile görüşüldü.

Celtikçi’nin Ankara’da ikinci durağı Haimer Dış Tic. Ltd. Şti oldu.

Genel Müdür Mehmet Yıldırımkaraman ile görüşme gerçekleşti.

TİAD’ın Ankara programı çerçevesinde OSTİM Medikal

Sanayi Kümelenmesi de ziyaret edildi. OSTİM Medikal Sanayi

Kümelenmesinde Küme Koordinatörü Bora Yaşa ve UR-GE Proje

Yöneticisi Aysun Haki ile görüşüldü. OSTİM Yetkilileri ve TİAD Genel

Sekreteri arasındaki sohbette kurumlar karşılıklı olarak birbirine

tanıtıldı ve yapılabilecek işbirlikleri üzerine görüşüldü.

30 Mart’ta seyahat edilen Eskişehir’de ise ziyaret edilen ilk firma,

TİAD’ın yeni üyesi Beril Endüstriyel Ürünler Müh. Tic. Ltd. Şti’ydi.

Genel Müdür İbrahim Durgut ile görüşüldü ve sohbet edildi.

Pınar Çeltikci’nin Eskişehir’deki ikinci durağı Karcan Kesici Takım

San. ve Tic. Ltd. Şti’ydi. Genel Müdür Ümit Gezer ile görüşüldü.

Eskişehir’deki son adres Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi

Eğitim ve Danışmanlık A.Ş. (ABİGEM Eskişehir) oldu. ABİGEM

Eskişehir Koordinatörü Oğuz Yöntem ile görüşme gerçekleşti ve

kurumlar arasında karşılıklı bilgi ve görüş alışverişi sağlandı.

29-30-31 Mart 2016 tarihlerinde TİAD Genel Sekreteri Ankara, Eskişehir ve Konya şehirlerindeki TİAD üyelerini ziyaret etti. Üç günde, toplamda 11 üye, 2 sivil toplum kuruluşu ile bire bir görüşüldü.

TİAD’ın misyonu gereği, dernek-üyeler arasındaki beşeri ilişkileri geliştirmek, bire bir iletişim kurmak, sektörün ve firmanın sorun ve ihtiyaçlarını birincil kaynaklardan dinlemek; görüş, öneri ve sorunları TİAD Yönetim Kurulu’na rapor halinde sunmak üzere Genel Sekreter Pınar Çeltikci, Bursalı TİAD üyelerini ziyaretinin ardından rotasını Ankara-Eskişehir-Konya şehirlerine çevirdi.

Yücel Kayaoğlu Kula Makine / Genel Müdür Yardımcısı

İbrahim DurgutBeril Endüstriyel Ürünler / Genel Müdür

Ümit GezerKarcan Kesici Takım San. / Genel Müdür

Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi Eğitim ve Danışmanlık A.Ş. (ABİGEM / Eskişehir)

Mehmet YıldırımkaramanHAIMER / Genel Müdür

Bora YaşarOSTİM / Küme Koordinatörü

Aysun HakiOSTİM / UR-Ge Proje Yöneticisi

Page 19: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 20: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

18 Mayıs - Haziran / 2016

MVD İnan Takım Tezgahları San. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

Mehmet A. İnan ve Finans Müdürü Deniz Can ile görüşüldü

Çeltikci’nin ikinci durağı Önder Metal Makine İnşaat San. Tic. A.Ş

oldu. Genel Müdür Bahattin Sertok ile bilgi alışverişine yönelik

paylaşımda bulunuldu.

Üçüncü adres ise Teknik Makine İmalat San. ve Tic. Ltd. Şti’ydi.

Çeltikci’yi, firmanın Genel Müdürü Arif Sinen karşıladı.

AKKO Makine Takım San. Tic. Ltd. Şti de ziyaret edilen üye firmalar

arasındaydı. Genel Müdür Yardımcısı Ömer Karakuş’la görüşüldü.

Ziyaret edilen DMS CNC Makine San. ve Tic. Ltd. Şti’de Servis

Müdür Yardımcısı Mustafa Demirel ve Muhasebe & Finans

Görevlisi Sevgi Meral ile tanışıldı.

Pınar Çeltikci’nin ziyaret ettiği üye firmalardan biri de İbrahim

Ümit Makine San. Tic. Ltd. Şti oldu ve firmanın Genel Müdür

İbrahim Ümit ile görüşüldü.

Çeltikci’nin son durağı İhsan Koçak Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş.

oldu. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Koçak ve Genel

Müdür Yardımcısı Emrah Koçak ile sohbet edildi.

Bahattin SertokÖnder Metal Makine / Genel Müdür

Arif SinenTeknik Makine / Genel Müdür

Arif SinenTeknik Makine / Genel Müdür

Mehmet A. İnanMVD / Yönetim Kurulu Başkanı

Ceniz CanMVD / Finans Müdürü

TİAD’ın 9 üyesinin Konya’da ikamet etmesi sebebiyle Pınar Çeltikci’nin 31 Mart’taki Konya ziyareti, diğer iki şehre göre daha yoğun geçti.

Mustafa DemirelDMS CNC / Servis Mdr. Yrd.

Sevgi MeralDMS CNC / Muhasebe ve Finans Gör.

İbrahim ÜmitÜmit Makine / Genel Müdür

Emrah Koçakİhsan Koçak Makine / Genel Mdr. Yrd.

Mithat Koçakİhsan Koçak Makine / Yön. Krl. Bşk.

Balanslama Teknolojisi

Ölçüm AletleriShrinkleme TeknolojisiTakım Tutucu Teknolojisi

Haimer Dış Ticaret Ltd. Şti. | İvedik OSB. Melih Gökçek Bulvarı | Eminel İş Merkezi No:18/116 | TR-06378 Yenimahalle-Ankara Tel.: +90 312 395 68 82 | Faks: +90 312 395 68 83 | Email: [email protected] | www.haimer.com.tr

HAIMER Tool Dynamic:En yüksek balanslama kalitesi – Yenilikçi ve basit ama yinede onlarca ışık yılı önde.

Page 21: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Balanslama Teknolojisi

Ölçüm AletleriShrinkleme TeknolojisiTakım Tutucu Teknolojisi

Haimer Dış Ticaret Ltd. Şti. | İvedik OSB. Melih Gökçek Bulvarı | Eminel İş Merkezi No:18/116 | TR-06378 Yenimahalle-Ankara Tel.: +90 312 395 68 82 | Faks: +90 312 395 68 83 | Email: [email protected] | www.haimer.com.tr

HAIMER Tool Dynamic:En yüksek balanslama kalitesi – Yenilikçi ve basit ama yinede onlarca ışık yılı önde.

Page 22: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

20 Mayıs - Haziran / 2016

Konya Endüstri Zirvesi rüzgar gibi geçti

28 Nisan 2016 Perşembe günü saat 12.00’de Konya Vali Yardımcısı Fazlı Akgün, Konya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mahmut Sami Şahin, Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Memiş Kütükçüoğlu, TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu, MİB Makine İmalatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özkayan, Makine Mühendisleri Odası Konya Şubesi Başkanı Erdoğan Duransoy ve çok sayıda davetli ve basın mensuplarının katıldığı bir törenle açılan fuar, 1 Mayıs 2016 Pazar günü sona erdi.

TÜYAP Konya Fuarcılık Anonim Şirketi tarafından, 4 ayrı salonda 50 bin m2 kapalı sergileme alanında, 24 ülkeden 504 firma ve firma temsilciliğinin katılımı ile gerçekleşen fuarda 1236 marka ve 1500’den fazla makine görücüye çıktı. Fuar, dört gün boyunca 40 ülke ve 57 ilden gelen 54 bine yakın ziyaretçiyi ağırladı. Yurt içinden ülkemizin tüm bölgelerinden, yurt dışından ise farklı coğrafyaları kapsayan 40 ülkeden (İran, İtalya, İspanya, KKTC, İngiltere, Almanya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Fransa, Somali, Tunus, Fas, Cezayir, ABD, Irak, Çin, Hırvatistan, İsrail, İsviçre, Sırbistan, Karadağ, Ukrayna, Kosova, Bosna Hersek, Gürcistan, Mısır, Suudi Arabistan, Japonya, İsveç, Avusturya, Belçika, Kanada, Güney Kore, Tayvan, Hindistan, Makedonya, Azerbaycan, Afganistan, Çek Cumhuriyeti) gelen on binleri Konya’da buluşturan Fuar, katılımcı firma standlarında gerçekleştirilen dünya ve ülke lansmanları ile önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Makine sektörünün dünyaya tanıtıldığı en önemli ve en verimli buluşma noktası oldu.

500 firma, 1200 marka TÜYAP Anadolu Fuarları Genel Müdürü İlhan Ersözlü, KTO-TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi’ndeki açılış töreninde, fuarda bu yıl yine Türkiye’nin en önemli üreticilerinin bir araya geldiğini söyledi. Endüstri zirvesinin, bu yıl MAKTEK yılı olmasına rağmen herhangi bir düşüş yaşanmadan kuvvetli katılımla ziyarete açıldığını aktaran Ersözlü, 500’ün üzerinde firma, 1200’ün üzerinde markanın fuarda yerini aldığını dile getirdi. Ersözlü, şunları kaydetti: “Konya, tarım, değirmen makineleri imalatı, otomotiv yan sanayi, ayakkabı, ambalaj sektörü başta olmak üzere birçok alanda üretimde öncüdür. Fuara yurt içi ve yurt dışından önemli alıcılar bekliyoruz. 44 şehirden fuarımıza otobüs seferleri yapılacak. Geçtiğimiz yıl yurt içi ve yurt dışından 50 bin civarında ziyaretçiyi ağırlamıştık, bu yıl da yaklaşık 60 bin ziyaretçiyle fuarımızı kapatacağımızı düşünüyoruz. Fuarda, 10 bin dolardan milyon dolara kadar değişen aralıkta çok farklı makineler sergileniyor.”

Konya Endüstri Zirvesi, 28 Nisan-1 Mayıs 2016 tarihleri arasında TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi’nde gerçekleşti.

Page 23: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TeknolojiyeGüvenle

Ulasın

Uzunçayır Cad. No:33 A1 Blok, D:14 34722 Hasanpaşa - İstanbul / TürkiyeTel: +90 216 428 54 41 Fax: +90 216 325 98 11Web: www.megaelektronik.com.tre-mail: [email protected]

Page 24: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

22 Mayıs - Haziran / 2016

5 bin m2’de 33 TİAD üye firması yer aldıFuarda TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu da bir konuşma gerçekleştirdi. Aydoğdu konuşmasında, üretim sanayisinin gelişmesine katkıda bulunan ihtisas fuarlarının desteklenmesi hususunda TİAD olarak pek çok çalışmaya imza atıldığını, bu çalışmaları gerçekleştirirken sektöre dünyadaki son teknolojileri göstererek sanayicilerin rekabet gücünü artırmayı amaçladıklarını ifade etti.

Hakan Aydoğdu, Yaklaşık 15.000 metrekarelik alana sahip olan KONMAK Fuarı’nda, TİAD’ın 33 üyesi yaklaşık 5.000 metrekarelik alanda katılımcı olarak yer aldığının altını çizerken; merkezleri Konya’da bulunan üye sayısının 9 olduğunu belirterek, şehrin TİAD için önemine işaret etti.

Hakan Aydoğdu, takım tezgahları sektörünün temel sorunlarının başında gelen kalifiye eleman eksikliğinin yanı sıra zamanında yaptırılmayan makine bakımlarının da sektörde kan kaybı yarattığına dikkat çekti ve şunları söyledi: “Sektörümüzün başlıca sorunları arasında ‘Planlı bakım yaptırılmaması’ önemli bir yer tutuyor. Çünkü zamanında yapılmayan bakımlar nedeniyle arızalanan makine oranı yüzde 70’tir. Zamanında ve planlı bakım yapılmayan makineler: İşgücü kaybı, hatalı parça üretimi, ayar sürelerinde artış, iş kazalarında artış, enerji sarfiyatında artış gibi ciddi sorunlara yol açmaktadır. Sanayicilerimizi Planlı Bakım uygulamasına teşvik etmek ve planlı bakımla ilgili farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz.”

2015 yılında Türkiye’de satılan CNC kontrollü Takım Tezgahlarının yaklaşık yüzde 15’inin Konya’da kurulduğunu ve 2016’nın ilk üç ayında bu oranın aynı kaldığını belirten Hakan Aydoğdu “Bu oran, Konya’nın bir sanayi şehri olarak da önemli bir kullanıcı olduğunu göstermektedir” diyerek Konya’nın bir sanayi şehri olarak taşıdığı güçlü potansiyelle, TİAD’ın niçin bu fuarı desteklediği ve TİAD üyelerinin neden bu fuarda katılımcı olarak yer aldığı konusuna açıklık getirdi.

”Sektörümüze verilen destekler gözden geçirilmeli”Fuarda konuşma gerçekleştiren Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Başkanı Ahmet Özkayan da dünya mal ticaretinde ikinci sırada bulunan sektörün gelişmiş ülkelerde en stratejik sektör olarak görüldüğünü ifade etti. Sektörün katma değeri yüksek ürünler üretmesi ve yeni teknolojilere açık bir yapısı olması nedeniyle stratejik sektör olmayı hak ettiğini belirten Özkayan, şöyle devam etti:

“Unutmayalım ki ülkemizin içinde bulunduğu orta gelir tuzağından çıkışın yolu, yüksek teknolojiye geçmekle olacaktır. Üreterek büyümek zorunda olan ülkemizin kendi makinesini, teknolojisini üretiyor olması, dışa bağımlılığı azaltacaktır. Makine sektörü 2015 yılı ihracatı 12 milyar dolar seviyesinde gerçekleşirken, ithalatı 25 milyar dolar olmuştur. 2023 hedeflerinde ihracatın payı 100 milyar dolar olarak öngörülmüştür. Bu hedefe ulaşmak için sektörümüze verilen desteklerin gözden geçirilmesi gerekmektedir.” Özkayan, 2014-2015 yıllarında Türkiye makine ihracatının yüzde 60’ından fazlasını birlik olarak gerçekleştirdiklerini de sözlerine ekledi.

Hakan AydoğduTİAD - Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları DerneğiYönetim Kurulu Başkanı

Ahmet ÖzkayanMİB - Makina İmalatçıları BirliğiYönetim Kurulu Başkanı

Page 25: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 26: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

24 Mayıs - Haziran / 2016

Türkiye Takım Tezgahları sektörü temsilcileri SIMTOS 2016 Fuarı’nda

SIMTOS 2016 Üretim Teknolojileri ve Takım Tezgahları Fuarı, 13-17 Nisan 2016 tarihleri arasında Güney Kore’nin Seul kentindeki KINTEX Uluslararası Fuar Merkezi’nde gerçekleşti. Fuarın Açılış Seremonisi 13 Nisan 2016’da gerçekleşti. Açılış seremonisinde Güney Kore Ticaret, Sanayi ve Enerji Bakanı Joo Hyunghwan ve Güney Kore Takım Tezgahları Üreticileri Derneği (KOMMA) Yönetim Kurulu Başkanı Jong-Hyeon Shon konuşma yaptı. Yapılan konuşmalarda takım tezgahlarında enerji verimliliğine dikkat çekildi. SIMTOS 2016 Fuarı ile ilgili olarak KOMMA tarafından hazırlanan tanıtım videosu sunuldu. Konuşmaların ardından fuar alanı gezildi. Gezi akabinde öğle yemeğine geçildi. Öğle yemeği öncesinde KOMMA Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cho Sang Yong ve Güney Kore İtalya Büyükelçisi Marco della Seta konuşma yaptı.

TİAD’ın imalatçı üyelerinden; Akyapak Makine Sanayi Limited Şirketi, Baykal Makine Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Ermaksan Makine Sanayi Limited Şirketi, Şahinler Metal Makine Endüstri Anonim Şirketi firmaları fuarda Türkiye’de üretip tüm dünyaya sattıkları kalitesi kanıtlanmış ürünlerini sergilediler.

35 ülkeden 1.130 firmanın katılım sağladığı SIMTOS 2016 Fuarı’nı 98 bin 364 kişi ziyaret etti. Yurtdışından KOMMA’nın organizasyonuyla gelen 600 kişilik alım heyeti 1.000’i aşkın ikili iş görüşmesi gerçekleştirdi. Fuarda,

2014 yılına kıyasla yüzde 11,4’lük bir büyüme sağlandı.

Page 27: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 28: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

26 Mayıs - Haziran / 2016

Ak Makina Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Barış Polimer Sanayi İthalat İhracat Endüstri ve Ticaret Limited Şirketi, Demiral Makine İnşaat ve Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi, DMS CNC Makina Sanayi Ticaret Limited Şirketi, Efmak Dış Ticaret Limited Şirketi, Ege Teknik CNC Makine Limited Şirketi, Güney Mühendislik, Mega Elektronik ve Talaşlı İmalat Makineleri Anonim Şirketi, MCM Makina Sanayi İç ve Dış Ticaret, Onur Teknik Limited Şirketi, Taegutec Kesici Takımlar Anonim Şirketi, Tezmaksan Makine Anonim Şirketi, Unitec Makine San. Tic. Anonim Şirketi, Yıldırım Makine Sanayi Limited Şirketi, Ümit Makina Sanayi Ticaret Limited Şirketi yetkililerinin oluşturduğu 30 kişilik heyet Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TİAD) organizasyonu ile fuara katılım sağladı ve Koreli firmalarla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdiler. SIMTOS 2016 Fuarı’nda TİAD’ı; Genel Sekreter Yardımcısı Samet Burçin Aydoğmuş temsil etti. TİAD standında ziyaretçilere; Türkiye Takım Tezgahları sektörü, TİAD’ın faaliyetleri ve MAKTEK Avrasya 2016 Takım Tezgahları, Metal-Sac İşleme Makinaları, Tutucular-Kesici Takımlar, Kalite Kontrol-Ölçüm Sistemleri, CAD/CAM, PLM Yazılımları ve Üretim Teknolojileri Fuarı hakkında bilgi verildi. Stantta, MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı broşürleri, TT Magazin Dergisi ve 2015 yılı Türkiye Takım Tezgahları Sektörü Özet Raporu ziyaretçilere sunuldu. Ayrıca, Türk takım tezgahları sektörünün ticaret hacmini artırmak ve üye firmalarının gelişimini sağlamak için TİAD yetkilileri tarafından ilgili kurumlarla görüşmeler gerçekleştirildi.

Fuarın ikinci gününde ülke dernekleri ve özel davetliler için VIP Resepsiyon düzenlendi. “VIP Reception” organizasyonunda KOMMA Başkanı Jong-Hyeon Shon konuşma gerçekleştirdi. Konuşmaların ardından gerçekleştirilen yerel müzik ve dans gösterileri ile katılımcılar oldukça keyifli zaman geçirdi.

Fuarın üçüncü gününde KOMMA tarafından Koreli üreticiler ile uluslararası alıcıları bir araya getirmek için “Overseas Network” etkinliği düzenledi. Etkinliğe birçok alıcı firma ile fuar katılımcısı olan firmalar katıldı ve işbirliği görüşmeleri gerçekleştirildi. Etkinlik sırasında Güney Kore İtalya Büyükelçisi Marco della Seta bir konuşma gerçekleştirdi. Seta konuşmasında, SIMTOS Fuarı için gerçekleştirilen organizasyondan ve Güney Kore takım tezgahları sektörünün kalitesinden çok etkilendiklerini; fuarın kendileri için kültürel, mesleki ve kişisel gelişim açısından zengin bir deneyim olduğunu belirtti. Konuşmaların ardından, müzik grubu gösterileri ile etkinlik sona erdi.

Fuarın teması: Endüstri 4.0SIMTOS 2016’nın ana teması Endüstri 4.0 ve Akıllı Makinelerdi. Endüstri 4.0 ile ilgili farkındalığın artırılması için bu konuda çalışma yapan Siemens, Rockwell Automation, EPlan gibi firmalar özel olarak oluşturulmuş olan bir alanda uygulamalarını sergiledi ve seminerler verdi.

TMTS 2016 ve JIMTOF 2016 Fuarları basın toplantıları SIMTOS’ta gerçekleştiTayvan Takım Tezgahları Üreticileri Derneği (TMBA) tarafından 23-27 Kasım 2016 tarihlerinde gerçekleşecek olan TMTS 2016 Fuarı’nın tanıtımı ve basın toplantısı 15 Nisan 2016 günü gerçekleşti. Toplantıda Tayvan takım tezgahları sektörü ve TMTS Fuarı hakkında detaylı bilgiler paylaşıldı.

Benzer şekilde 17-22 Kasım 2016 tarihleri arasında Japonya’da gerçekleşecek olan JIMTOF 2016 Fuarı ile ilgili basın toplantısı 16 Nisan 2016 günü gerçekleştirildi. Toplantıda fuar ve ziyaretçi organizasyonları ile ilgili detaylı bilgiler katılımcılarla paylaşıldı.

Page 29: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 30: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

28 Mayıs - Haziran / 2016

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

Mekatronik ve İnovasyon Günleri’nde projeler görücüye çıktı

Etkinliğin Ana Sponsorları ARGE Türk ve TİAD üye firmalarından SES3000 CNC olmuştur. Diğer sponsorlar ve destekleyen kuruluşlar arasında T.C. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı, Deutsche Messe, Kadıköy Belediyesi, Üsküdar Belediyesi gibi toplam 32 kuruluş yer almıştır.

Etkinliğin yarışma bölümü Sumo Robot (Mikro, Mini, Mega, Humanoid), Avcı Robot, Arazi Robotu, Multikopter Robot, Festo Görev Tamamlama, Serbest Proje ve Lisans Bitirme Projesi olmak üzere 7 ana kategoride gerçekleşti. Serbest Proje ve Lisans Bitirme Projesi kategorilerindeki yarışmaların değerlendirme komitesinde çeşitli üniversitelerin öğretim görevlileri ile birlikte Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD) Genel Sekreter Yardımcısı Samet Burçin Aydoğmuş da yer aldı. Yarışmaların sonucunda dereceye giren proje sahiplerine mühendislik yazılımı lisansı, eğitim, burs ve Tablet PC gibi çeşitli hediyeler verildi.

Marmara Üniversitesi Mekatronik Mühendislği Kulübü tarafından düzenlenen ve 2013 yılından bu yana devam eden “Kariyer Günleri” etkinliği kapsamında ilgili alandaki sektörün önde gelen firmaların yetkilileri ile öğrencileri bir araya geldi. Etkinlikte firmaların temsilcileri tarafından farkındalık yaratmak amacıyla birçok sunum gerçekleştirildi.

• Microsoft Türkiye, İbrahim KIVANÇ- - IoT Nesnelerin İnterneti (Internet of Thıngs)• Kuka Robotics, Ahmet Kulaksız - Endüstriyel Robotlar• ArgeTürk, Coşkun Taşdemir - Gömülü sistemler ve mühendislik öğrencilerine tavsiyeler• TÜBİTAK BİLGEM, Filiz AĞDEMİR - Tübitak BİLGEM ve Arge faliyetleri• Comau, Kandan Özgür GÖK - Robot Ve Robotik Sistemler• Vodafone, AZİZ Yücetürk - İnavasyon• B&R Otomasyon, Adnan GÜLEÇ - Otomasyon• Ses3000 CNC, Dr. Müh. Erdal Gamsız - Bilgisayar Destekli İmalatta Mekatronik Mühendisliğinin Konumu• Mimtes, Hasan Kasıkcı - Mühendislik Felsefesi• Cadem

Kariyer Günleri kapsamında, aynı zamanda etkinliğin ana sponsorlarından olan SES3000 CNC firması Genel Müdürü Dr. Müh. Erdal Gamsız tarafından 30 Nisan 2016 tarihinde “İnovasyon ve Bilgisayar Destekli İmalatta Mekatronik Mühendislerinin Konumu ve İleri Üretim Teknolojileri” konulu bir sunum gerçekleştirildi. Sunumda, günümüzde sıkça kullandığımız inovasyon ve verimlilik terimleri ve bunların uygulamaları, ürün yaşam çevrimi içerisinde yapılacak olan tasarım değişikliklerinin maliyetlere etkisi, tasarım ve simülasyon programlarının kullanılmasıyla sağlanabilecek verimlilik artışı, yeni nesil üretim teknolojileri, takım tezgahları, endüstriyel robot uygulamaları ve Mekatronik Mühendisliği’nin bu süreçlerdeki önemi hakkında değerli bilgiler katılımcılarla paylaşıldı.

İlk kez düzenlenen etkinlik adına tasarlanan logo için 1136-1233 yıllarında Cizre, Şırnak’ta Yaşamış fizik, mekanik ve sibernetik alanlarında çalışmalar yapmış olan Müslüman bilim adamı ve mühendis olan Ebû’l İz İbni İsmail İbni Rezzaz El-Cezeri’nin çizimlerinden esinlenilmiştir.

Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TİAD) destek veren kuruluşlar arasında yer aldığı Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü bünyesindeki akademisyenler

ve Marmara Üniversitesi Öğrenci Kulüpleri tarafından ilk kez düzenlenen mekatronik proje yarışması temalı “Mekatronik ve İnovasyon Günleri” (MİG) isimli robot ve bilimsel proje etkinliği ve “Kariyer Günleri”

28-30 Nisan 2016 tarihleri arasında Marmara Üniversitesi Göztepe Yerleşkesinde gerçekleşti.

Page 31: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 32: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

30 Mayıs - Haziran / 2016

TİAD HABERLERİwww.ttmagazin.com

Tayvan Ekonomi Bakan Yardımcısı, Türkiye’nin STK liderleriyle buluştu

Tayvan Ekonomi Bakan Yardımcısı Shih-Chao Cho’nun İstanbul ziyareti onuruna gerçekleşen toplantıya; TİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Akyüz, PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, TAITRA İstanbul Ofisi Müdürü Suna Chen ve Tayvan ve Türkiye’den değişik kurumların üst düzey temsilcileri katıldılar.

Toplantı açılışında konuşan Tayvan Ekonomi Bakanlığı, Bakan Yardımcısı Shih-Chao Cho, ülke olarak Türkiye ile olan ticari işbirliklerinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Tayvan ve Türkiye’nin sürekli gelişen ticari ilişkilerinin önümüzdeki süreçte de birçok sektörde gelişmeye açık olduğunu da belirtti.

TİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Akyüz, iki ülke arasındaki ticari ilişkilere değinerek, Türkiye Takım Tezgahları sektörü ile ilgili güncel verileri de içeren bir konuşma gerçekleştirdi. Ayrıca Türkiye’nin takım tezgahları sektörünü birinci dereceden temsil eden TİAD’ın kurumsal kimliği ve sektöre hizmet eden iktisadi işletmelerine yönelik bilgiler paylaştı. Murat Akyüz, konuşmasında şu sözleri kaydetti: “Türkiye ve Tayvan, geçmişleri ve yaşayış tarzları çok faklı gibi görünse de, aslında insani ve etik değerleri anlamında çok yakın kültürlere sahip ülkeler. Bu sebepledir ki, ülkeleri arasındaki ticaret hacmini arttırmayı amaçlayan iki saygın ve profesyonel meslek kuruluşu olan TİAD ve TAITRA, uzun yıllardır birlik ve beraberlik içerisinde büyük ve başarılı birçok işbirliğine imza atıyor. Bugün de hepimiz iki ülkenin ortak potansiyeline inandığımız için burada bulunuyoruz. Bu potansiyelin en büyük kanıtı, iki ülke arasında her gün gittikçe artan ticaret hacmi gerçeği ve gelişen, derinleşen dostluklarımızdır. Biz, bu gelişmelerin her iki ülke adına da çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Hali hazırda mevcut olan karşılıklı havaalanında kolayca temin edilen vize uygulaması, doğrudan uçuşların bulunması gibi düzenlemeler iki ülke arasında ticareti

kolaylaştırıcı faktörler olup uzun vadeli satışların önü de açılır ise; kısa zaman içerisinde ikili ilişkilerin her ülke açısından çok daha büyük ortak faydalar yaratacağına inanıyoruz. Bu bağlamda, meslek kuruluşları olarak, işadamlarımızı uluslararası işbirlikleri yapma konusunda daha fazla yüreklendirmemiz gerektiğini düşünüyor ve bu konularda tüm yetkililerin desteklerini bekliyoruz.”

Akyüz, organizasyona iştirak eden herkesi 11-16 Ekim 2016’da gerçekleşecek olan MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’na davet ederek konuşmasına son verdi.

Toplantıya; plastik, makine, giyim ve birçok farklı sektörün üst düzey temsilcileri; Taipei Ekonomik ve Kültür Misyonu Direktörü J.P. Fan ve Yaser Cheng, AIMSAD Başkan Yardımcısı Sami Tarlabaşı, CIECA C.Y. Wang, FAF Hüseyin Öztürk ve Kauçuk Derneğinden Oğuz Adlı katkı sağladılar. Yapılan görüşmelerde iki ülke arası ticari işbirliklerinin daha da artması yönünde niyet ve beklentiler masaya yatırıldı.

TAITRA Tayvan Ticaret Merkezi İstanbul Ofisi tarafından, Tayvan Ekonomi Bakan Yardımcısının bir dizi üst düzey görüşme için Türkiye’yi ziyareti şerefine düzenlenen toplantı 21 Nisan 2016’da Grand Hyatt İstanbul Otel’de gerçekleşti.

Murat AkyüzTİAD Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.

Yaser ChengTaipei Ekonomik ve Kültür Misyonu Direktörü

Page 33: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 34: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Bakan Işık, Verimlilik Haftası Açılış ve Verimlilik Proje Ödülleri

Töreni’nde yaptığı konuşmada, Verimlilik Haftası etkinliklerinin

ulaştığı seviyeden memnuniyet duyduklarını, bu yıl 81 ilde

350’den fazla organizasyon gerçekleştirileceğini söyledi.

Düzenlenecek etkinliklerle okullarda, üniversitelerde, organize

sanayi bölgelerinde, fabrikalarda, verimlilik kavramının

gündeme taşınmasını sağlayacaklarını dile getiren Işık,

verimlilik alanında başarılı projelere imza atan işletmeleri de

ödüllendireceklerini ifade etti.

Bu ödüllerle, verimlilik odaklı çalışmayı öne çıkarmayı, iyi

uygulama örneklerini tanıtmayı, işletmeler arasındaki bilgi ve

teknoloji paylaşımını arttırmayı hedeflediklerini belirten Işık,

jüri heyetinin, nihai değerlendirme sürecinde, adeta “eşitler

arasından seçim” yapmak zorunda kaldığını vurguladı.

Işık, bu yıl verimlilik proje ödüllerinde öğrencilerin de sürece

katılmasının kendilerini heyecanlandırdığını dile getirerek,

“İnşallah yeni nesil, bilim ve teknoloji sevgisi, verimlilik bilinci

gibi konularda, bizden çok daha iyi bir seviyede olacaktır.

Çocuklarımızın, gençlerimizin bugün ve yarın yapacağı işler

sayesinde, Türkiye, dünyada hak ettiği seviyeye ulaşacaktır.” diye

konuştu.

Verimliliğin, sadece sanayicileri ve iş dünyasını değil, 7’den

70’e herkesi ilgilendiren bir konu olduğuna işaret eden Işık,

şunları kaydetti:

“Verimliliğin bütün bir ülkenin hayatını etkileyip değiştirebilecek

bir güce dönüşebilmesi, verimlilik hareketinin ülke geneline

yayılmasıyla mümkün olacaktır. Kamu, iş dünyası, işçiler,

sendikalar, eğitim kurumları, sivil toplum kuruluşları,

üniversiteler, yerel yönetimler ve diğer tüm paydaşlar, verimlilik

seferberliğine aktif destek vermelidir. Bütün bu paydaşların

uyum içinde çalışması büyük önem taşımaktadır. Böyle bir

birliktelik, farklı çıkar grupları arasında bir denge oluşmasını

sağlayacaktır. Böylece verimlilik, istihdam artışının sağlanması,

yoksulluğun azaltılması, insan haklarının korunması, toplumsal

barış ve demokrasinin güçlenmesi, çalışma koşullarının

iyileştirilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması gibi

amaçların hepsine birden hizmet edecektir.”

İş dünyasına çağrıIşık, günümüzde en önemli kaynağın bilgi olduğuna işaret

ederek, bilgiye nasıl ulaşılacağı ve bilginin nasıl kullanılacağının

kritik nitelik taşıdığını söyledi. İş dünyasının daha rekabetçi

bir yapıya kavuşması, başta bilgi olmak üzere kaynakların

etkin kullanılmasıyla gerçekleşeceğini vurgulayan Işık, şöyle

konuştu: “Önümüzdeki dönemde, iş dünyamızın iki temel konuya

çok büyük hassasiyet göstermesi gerektiğine inanıyorum:

Yeşil üretim ve Sanayi 4.0 devrimi. Özellikle gelişmekte olan

ülkelerde, tüketicilerin çevre-dostu ürünlere olan talebi her geçen

gün artıyor. İnsanlar, kullandıkları ürünün çevreye en az zarar

vermesini istiyor. Bunun da ötesinde, o ürünün üretim sürecinin

çevreye zarar verip vermediğini sorguluyor. Özel sektörümüzün,

gelişmiş ülke pazarlarında daha etkin olması için yeşil üretimle

ilgili süreçlere daha fazla yoğunlaşması gerekiyor. İkinci önemli

konu ise Sanayi 4.0 diye isimlendiren süreç. Yeni-nesil teknolojiler,

üretim bantlarında ve fabrikalarda çok ciddi değişikliklere yol

açacak. Stok yönetiminden sipariş takibine, tasarımdan montaja

kadar üretimin her aşaması köklü bir şekilde değişecek. Bilhassa

otomasyon teknolojilerinin devreye girmesiyle, üretimde hata payı

en aza inecek, kalite artacak, kaynak kullanımı bugüne göre çok

daha etkin bir hale gelecek. Bu sürece adapte olamayan firmalar

ve ülkeler, küresel rekabet yarışında geriye düşecekler. Bakanlık

olarak, bu konuyu çok önemsiyoruz ve şu anda, bu süreçle ilgili

bir eylem planı oluşturmak için yoğun bir gayret gösteriyoruz.”

85 eylem gerçekleştirilecek Türkiye ekonomisinin son yıllarda yakaladığı büyümeye

işaret eden Işık, bu performansın daha da yukarıya çekilmesi

gerektiğini belirtti. Bakan Işık, bu amaca yönelik, yeni

dönemde temel amaçlarının verimlilik artışını, sadece nicelik

alanında değil, nitelik alanında da hayata geçirmek olduğunu

vurgulayarak, “Çünkü verimliliği, insan kaynağını, bilgiyi

kullanma ve üretme kapasitemizi, Ar-Ge harcamalarını,

nitelik ve niceliği birbirlerine çarpan etkisi yapacak biçimde,

eş zamanlı olarak arttırmalıyız. İş yapma tarzımız ile rekabet

algımızı küresel gerçekleri de göz önünde bulundurarak,

sürdürülebilirlik ilkesi ile yeniden gözden geçirmeli, eski köye

yeni adetler getirmeliyiz” diye konuştu.

Fikri Işık, Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı ile 2018 sonuna

kadar, 6 hedef alanda toplam 85 eylem gerçekleştirileceğini

bildirdi. Işık, bu kapsamda, ekonomik ve ekolojik verimliliği bir

arada sağlayacak “temiz üretim merkezleri”, yeşil organize

sanayi bölgeleri de denilebilecek “Yeni Nesil Organize Sanayi

Bölgeleri” kurulacağını, KOBİ verimlilik eğitimleri için “model

fabrika” kurulacağını, verimli üretimin teşvik edileceğini

kaydetti.

32 Mayıs - Haziran / 2016

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, iş dünyasının gelecek dönemde yeşil üretim ve Sanayi 4.0 devrimine çok büyük hassasiyet göstermesi gerektiğini belirterek, “İş yapma tarzımız ile rekabet algımızı küresel gerçekleri de

göz önünde bulundurarak, sürdürülebilirlik ilkesi ile yeniden gözden geçirmeliyiz” dedi.

“İki temel önceliğimiz: Yeşil Üretim ve Endüstri 4.0”

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

Page 35: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 36: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK),

Türk Hava Kuvvetleri’nin katkılarıyla 11-12 Mayıs’ta Ankara’da

gerçekleşen Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı’na ilişkin Işık,

2000’li yıllardan itibaren uzay çalışmalarının artan hızla

ilerlediğini ve dünya çapında bir rekabet alanına dönüştüğünü

söyledi. Başta ABD olmak üzere, Rusya, Çin, Japonya, Hindistan,

Kanada ve Brezilya gibi ülkelerin, uzay araştırmalarına toplamda

200 milyar dolar civarında kaynak ayırdığına dikkati çeken Işık,

şu anda 2050 yılını hedef alan çalışmaların sürdürüldüğünü

anlattı.

Işık, TÜBİTAK’ın Vizyon 2023 Projesi Yönlendirme Kurulu’nun,

2002 yılındaki ilk toplantısında düzenlenecek panelleri

belirlediğini ve bu paneller içerisinde savunma,

havacılık ve uzay sanayisi konularının da yer

aldığını hatırlattı. Bu vizyonla düzenlenen

çalıştayla Türk akademisyen, kamu

kurum ve kuruluşlarına, geleceğin

havacılık ve uzay yol haritalarına katkı

sağlayabilecekleri ortak bir çalışma

ortamı oluşturulacağını bildiren Işık,

tamamen milli kazanımların hedef

alınacağı etkinlikle, Türkiye’de havacılık

ve uzay alanında yeni bir dönemin

başlayacağına işaret etti.

“Hedef: 30 santimetre çözünürlüklü uydu”TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsünün

faaliyete başladığı andan bugüne kadar imza attığı başarıları

anımsatan Işık, enstitünün yol haritası hakkında bilgi verdi.

Daha önce farklı çözünürlükte uydular geliştiren TÜBİTAK

UZAY’ın, gelecek 12 yıl içerisinde dünya standartlarında en ileri

düzey kabul edilen 30 santimetre yer örnekleme mesafesine

ulaşmayı planladığını vurgulayan Işık, “Askeri istihbarat ve

uzaktan algılama uygulamaları bakımından son kullanıcılar için

çok büyük bir ufuk açacak Hiperspektral Uydu Platformları da

TÜBİTAK Uzay’ın yol haritasında yer alıyor. Kalkınma Bakanlığı

desteğiyle ay ve gezegenler arası karmaşık uzay görevlerinin

gerçekleştirilebilmesine olanak sağlayacak bir itki sistemine

yönelik çalışmalar sürdürülüyor. Milli Yer İstasyonu Geliştirmesi

Projesi (MİYEG) kapsamında yer gözlem uyduları için milli bir

yer istasyonu geliştirilmesi ve böylelikle önümüzdeki yıllarda

fırlatılması planlanan yer gözlem uydularının, yer istasyonu

ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanıyor.” diye konuştu.

“Tarım İHA’sı 2017’de uçacak”Işık, TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsünün

havacılık teknolojilerine ilişkin projelerine de değindi. Akıllı tarım

çalışmalarına destek olması amacıyla yaklaşık 4 saat uçabilen, 2

kilograma kadar yük ya da kamera taşıyabilen küçük elektrikli İHA

projesinde, ilk uçuşun 2017 yılında planlandığını kaydeden Işık, bu

alanda belirlenen gelecek hedeflerine ilişkin şunları aktardı:

“2016-2023 döneminde 14-20 kilometrede en az bir hafta

uçabilen sivil ve askeri kullanıma yönelik uzaktan

algılama, gözlem, keşif ve bölgesel haberleşme

amaçlı insansız uçağın yapılması ve hizmete

sunulması amaçlanıyor. 2020-2030

döneminde ise 20 kilometre ve yukarısı

için havadan hafif zeplin platformlarının

geliştirilmesi hedefleniyor. Çok amaçlı

kullanım özelliği olacak bu araçların

bölgesel haberleşme amaçlı olması

ve 1 ay ve daha fazla havada kalması

öngörülüyor. Söz konusu platformların

sistem tasarımının milli olması gerekiyor.

Özellikle hidrojen, yakıt pili, kimyasal piller,

güneş gözeleri/panelleri, elektrik motorları

ile elektrikli uçak ve hava aracı teknolojilerinde, ileri

malzeme teknolojileriyle daha hafif ve verimli sistemlerde, İHA-

uydu arası lazer haberleşme ve güvenli iletişim teknolojilerinde

rekabet gücümüzün oluşturulması hedefleniyor.”

Bakan Işık, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun

(TÜBİTAK), Türk Hava Kuvvetleri’nin katkılarıyla Bilkent Otel’de

düzenlediği “Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı”na katıldı.

Dünyada nesnelerin interneti tartışılırken, Türkiye’de kurumların

birbiriyle “iletişim kurmadığına” işaret eden Işık, kurumlar

arasındaki iletişimin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.

“Türkiye’de kurumları birbiriyle konuşturmak zorundayız” diyen

Işık, bu nedenle çalıştayların çok önemli olduğunu, çıktılarının

takip edilmesi gerektiğini ve burada Türkiye’de uygulanabilir

fikirlerin ortaya çıkacağını ifade etti.

34 Mayıs - Haziran / 2016

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı” ile Türk akademisyen, kamu kurum ve kuruluşlarına, geleceğin havacılık ve uzay yol haritalarına katkı sağlayabilecekleri ortak bir çalışma ortamı oluşturulduğunu belirterek, “Tamamen

milli kazanımların hedef alınacağı etkinlikle, Türkiye’de havacılık ve uzay alanında yeni bir dönem başlayacak” dedi.

Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı’nın ilki gerçekleşti

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

Page 37: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 38: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Türkiye’nin ilk uçağının, Vecihi Hürkuş tarafından 1924 yılında

yapıldığını anımsatan Işık, “Bu vatansever kahramanların

ortaya koyduğu azim, irade... Günümüzdeki sermaye sahipleri

en küçük bir risk almak istemiyor ama Nuri Demirağ elindeki

tüm birikimini ‘Ben uçak yapacağım, Türk Silahlı Kuvvetlerinin

ihtiyacını karşılayacağım, bütün dünyaya satacağım’ iradesiyle

kullanıyor ama maalesef Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün

sağlığında verdiği destek, vefatından sonra kendisine verilmedi.”

ifadelerini kullandı.

Bu konuda ilk kez tam bir hükümet iradesi bulunduğunu,

Türkiye’nin güvenlik ve savunma ihtiyaçlarının

ertelenemeyeceğini vurgulayan Işık, ülkenin jeopolitik ve

jeostratejik konumunun savunma ve güvenlik konusunda çok

güçlü olmasını gerektiğini belirtti.

Son yıllarda savunma sanayinde yerlilik oranının önemli ölçüde

arttığına dikkati çeken Işık, “Artık Türkiye bu alanda teknoloji

geliştiren ve satan ülke konumuna geldi. Türkiye ardı ardına

kendi teknolojileriyle ürettiği kendi silahlarını ve savunma,

güvenlik araçlarını ortaya koymaya başladı.” dedi.

2018’in sonuna kadar Göktürk 2 tamamlanacakIşık, Türkiye’nin kendi uydusunu yapıp, uzaya fırlatma noktasına

geldiğini anlatarak, 2018’in sonuna kadar Göktürk 2 yenileme

projesini tamamlayacaklarını kaydetti. Uydunun teknik

özellikleri ve proje sonunda kullanılacağı yerler hakkında bilgi

veren Işık, 30 santimetrenin altında çözünürlüğe sahip, yeni yer

gözlem uyduları geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Türksat 6A’nın programa uygun olarak devam ettiğine değinen

Işık, 2019 sonuna kadar bu uyduyu fırlatmak istediklerini dile

getirdi. Işık, Türksat 6A’yı tamamlayarak, kendi haberleşme

uydusunu üreten ülkelerinden biri konumuna gelmek

istediklerini belirterek, Türkiye’nin kaynak sıkıntısı

olmadığını ifade etti.

Işık, takım ruhunun önemine işaret ederek, dünyada

disiplinlerarası çalışma modelinin hayata geçirildiğini anlattı.

Türkiye’nin bu yeteneği kazanması halinde çok hızlı mesafe

alınacağının altını çizen Işık, “Potansiyelimizin daha çok

altındayız, Türkiye belki bu alanda (savunma) 20 milyar dolarlık

ihracat yapabilir. Öz güvenimizi artırarak çalışmalara devam

etmeliyiz. Nitelikli insan kaynağını arttırmalıyız ve bunu iyi

bir organizasyonla bir araya getirip elde ettiğimiz bilgiyi

sanayicimizin, girişimcimizin emrine sunmak zorundayız.”

diye konuştu.

TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Orkun Hasekioğlu da savunma,

havacılık ve uzay sanayi sektörlerinin katma değeri yüksek

alanlar olduğunu belirterek, söz konusu alanlara yönelik Ar-Ge

çalışmalarının önemine değindi. Son yıllarda Türkiye’nin bu

sektörlerde ciddi atılımlar yaptığına işaret eden Hasekioğlu,

çalıştayın katkı sağlayabileceği konular hakkında bilgi verdi.

Türk Havacılık ve Uzay ÇalıştayıMilli havacılık ve uzay sanayiinin gelişimi için izlenecek yol

haritalarının ülkemiz ihtiyaçları dikkate alınarak belirlenmesi

ve bu konuda yapılacak çalışmaların neler olması gerektiğinin

görüşülerek tartışıldığı 1. Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı, 11

– 12 Mayıs 2016 tarihleri arasında Bilkent Otel ve Konferans

Merkezinde gerçekleşti.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK)

Başkanı Arif Ergin, Türkiye’nin, sürdürülebilir bir milli uzay ve

havacılık strateji altyapısı oluşturması gerektiğini belirtti.

Ergin, 1. Türk Havacılık ve Uzay Çalıştayı’nda yaptığı konuşmada,

uzay teknolojilerinin haberleşme, savunma, seyrüsefer, gök

bilimi gibi her türlü amaca hizmet eden, uzay araçlarının

tasarımını, fırlatılmasını, yörüngeye yerleştirilmesini ve faydalı

veri aktarımını kapsayan geniş bir alan olduğunu söyledi.

Arif Ergin, “Bu alanlarda söz sahibi olan, dünyada söz sahibi

olur. Biz de havacılık ve uzay sanayimizin dünya ile rekabet

edebilir hale getirilmesini istiyoruz ve bu isteğimizi hayata

geçirebilmek için var gücümüzle çalışıyoruz.” dedi.

TÜBİTAK’ın bu alandaki projeleri hayata geçirirken ulusal

güvenlik gereksinimlerini karşılayan sistem ve teknolojileri

özgün olarak araştırma, geliştirme, üretme ve yönlendirme

yeteneğine sahip olmayı hedeflediğini vurgulayan Ergin, sistem

ve teknoloji alanlarında dünya ölçeğinde rekabet, işbirliği

veya karşılıklı bağımlılık gücünün tesis edilmesine ihtiyaç

duyulduğunu dile getirdi.

36 Mayıs - Haziran / 2016

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

Bakan’dan Vecihi Hürkuş ve Nuri Demirağ vurgusu

Türk tarihinde de havacılık ve uzaya yönelik pek çok çalışma olduğunu hatırlatan Işık, “Maalesef bugüne kadar bu konudaki çalışmaları tamamıyla kurumsallaştıran ve bu konuda dünyaya yeni şeyler sunan bir ülke konumuna gelemedik. Bunun pek çok sebebi var. Havacılık tarihimizle ilgili iki ismi anmadan geçersek büyük haksızlık olur, birincisi Vecihi Hürkuş, ikincisi Nuri Demirağ’dır” diye konuştu.

Page 39: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 40: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 41: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 42: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Törene, Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Murat Akyüz, UND İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener ve Türk-Mısır İş Konseyi Başkanı Zuhal Mansfield gibi ihracat ve iş dünyasının önde gelen isimleri katıldı.

Gecede, 440’ı aşkın firma arasından 8 kategori ve özel değerlendirmeler ile toplam 19 firma ödüllendirilirken, “Yılın İhracatçısı Ödülü”nü Eti Maden İşletmeleri kazandı.

Törende ‘İhracatın Yıldızları’na seslenen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ihracatın Türkiye ekonomisinin itici gücü ve sürükleyicisi olduğunu söyledi. Türkiye’nin tasarruf oranlarının düşük olmasının ve cari açığının bulunmasının, ihracata dayalı bir büyümeyi zorunlu kıldığına işaret eden Babacan, “Hak ettiğimizin üzerinde bir tüketim ve bunun getirdiği suni refah kalıcı olmaz” dedi. Türkiye’de büyümenin ve refah artışının gerçekçi ve sürdürülebilir olması için mutlaka yatırıma, üretime ve ihracata dayalı bir büyüme elde etmek gerektiğini vurgulayan Babacan, “Son birkaç yıldır daha yüksek büyüme oranlarını yakalayabilirdik. İç tüketime, özellikle tüketici kredilerine biraz ön açıcı, yol verici bir politikayla belki bir puan, iki puan, hatta üç puan daha yüksek olabilirdi büyümemiz. Ama bunu yapmadık. Özellikle dünyada likiditenin daralacağı, azalacağı ve pahalanacağı bir dönemde iç tüketime dayanan bir büyüme modeli Türkiye’nin ancak ve ancak cari açığını artırırdı” dedi. İhracatın niceliğinin yanında bunun kompozisyonunun niteliğinin de kritik olduğunu vurgulayan Babacan, Ar-Ge, inovasyon ve bilgiye dayanan bir ihraç ürünü kompozisyonunun Türkiye için bundan sonraki dönemde çok önemli ve belirleyici olacağını belirtti. Türkiye’nin özellikle mikro ekonomik reformlar alanında yapması gereken çok iş olduğunu belirten Babacan, buradaki başarının cari açık sorununu çözebileceğini söyledi. Türkiye’nin bir başka sağlam ayağının bankacılık olduğunu dile getiren Babacan, bir başka önemli ayağın da para politikaları olduğunu ve bunun Merkez Bankası’nın çalışma alanı olduğunu söyledi. Merkez Bankası’nın küresel şartların ve ülkenin içinde bulunduğu iç konjonktürün gereğini yapıyor olması gerektiğini ifade eden Babacan,

şunları söyledi: “Bunu da her durumda Merkez Bankası’nın gerçekleştiriyor olması lazım. Bu da önemli taşıyıcı bir sütun... Bu alana da son derece dikkat etmek gerekiyor. Makro çerçevede en önemli konular; bankacılık, kamu maliyesi ve para politikası... Bu üç sütunda sağlam olacak, birini kesip gevşettiğinizde üç ayaklı sehpa nasıl ayakta durmazsa makro çerçeveniz bozulur. Makro ekonomik istikrar ve makro çerçeve dediğimizde bu üç ayak var. Birini gevşettiğinizde masa sallanır, tamamen kestiğinizde devrilir.”Dünya ticareti yüzde 9.2 daraldı, Türkiye pozitif ayrıştıTİM Başkanı Mehmet Büyükekşi törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ihracatındaki katma değeri artırabilmek için inovasyon çalışmalarının aralıksız devam edeceğini belirtti.Büyükekşi, “İnovasyon haftası düzenliyoruz. Ayrıca yeni pazarlar bulmak için ihracatçı birliklerimizle, bakanlarımızla, iş adamlarımızla birlikte dünyanın dört bir tarafını dolaşıyoruz” dedi. Doların değer bazında ülke para birimleri karşısında bu kadar değerlenmesi nedeniyle tüm dünyada dış ticaretin olumsuz etkilendiğini kaydeden Büyükekşi, şöyle devam etti: “Tüm dünya dış ticareti 2015’in ilk iki ayında yüzde 9,2 azaldı. Buna rağmen ilk iki ayda Tükiye’nin kaybı yüzde 3.4; ilk 4 ay ise yüzde 5,4. Dolayısıyla Türkiye bu anlamda tüm dünyadan pozitif yönde ayrışmış durumda...”

İhracata sıçrama yaptıracak yeni bir stratejiye ihtiyaç varGecede yaptığı konuşmada “Orijinal İhracatın Yıldızları Ödülleri’nin tören gecesine hoş geldiniz” diyerek söze başlayan Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, Anadolu’nun her yerindeki firmaların yön arayışı içinde olduklarını söyledi.Türkiye’deki herkesin inovasyon, katma değerli ürün, markalaşma dediğini fakat bunları söylemenin yetmediğini belirten Güldağ, “Evet, ihracatçılarımızın dünyada gitmediği nokta kalmadı. Evet, tütün, fındık, pamukla sınırlı ihracattan yüzde 90’ından fazlası sanayi ürünü olan bir ihracat yapısına kavuştuk. 15-20 yıl önce hayal bile edemiyorduk ama geldiğimiz nokta yetmiyor. Düşük ve orta teknolojili sektörlerde takıldık. Var olan politikalar yeterli değil. Üretim becerilerimizi artıracak, dolayısıyla ihracatımıza da sıçrama yaptıracak yeni bir stratejiye ihtiyacımız var” dedi.

“İhracatın Yıldızları-İhracatı Teşvik Ödülleri” sahiplerini buldu. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katıldığı geceye iş dünyasının saygın temsilcileri büyük ilgi gösterdi. Dünya Gazetesi ve DHL Express Türkiye işbirliği ile

düzenlenen, Akbank’ın ana sponsor ve Vodafone Türkiye’nin iletişim sponsoru olarak desteklediği “14’üncü İhracatın Yıldızları- İhracatı Teşvik Ödülleri” töreni gerçekleştirildi.

40 Mayıs - Haziran / 2016

Türkiye’nin yıldız ihracatçılarının gurur gecesi

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

Page 43: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

İhracatın ve ihracatçının rekabet gücünü artırmayı amaçlayan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türk Eximbank ve Faktoring Derneği, Uludağ Zirvesi sırasında işbirliği protokolü imzaladı. Düzenlenen törende, Türkiye

İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Eximbank Genel Müdürü Hayrettin Kaplan ve Faktoring Derneği Başkanı Zafer Ataman protokole imza attı.

TİM, Eximbank ve Faktoring Derneği’nden güçbirliği

İmzalanan protokol; ihracatçılarımızın rekabet gücünü artırmak için TİM, Türk Eximbank ve Faktoring Derneği ortaklığında politikalar belirlenmesi, finansal enstrümanların bilinirliğini artıracak çalışmalar yapılması ve ihracatçıların finansmana erişimde karşılaştıkları sorunlara çözüm önerileri hazırlanmasını amaçlıyor.Yapılan iş birliği protokolü, ihracatçıların en önemli gündemlerinden olan teminat, finansman ve tahsilat konularına çözüm getiriyor. Böylece Türk ihracatçıları 238 ülkeye güvenli ve uygun fon maliyeti ile ihracat yapabilecek, yeni pazarlara kolaylıkla açılabilecek.

Büyükekşi: “Faktoringi duymayan girişimci kalmasın istiyoruz”Türkiye ekonomisinin nabzının tutulacağı Uludağ Ekonomi Zirvesi kapsamında böyle bir protokole imza atmış olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getiren Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye’nin krize rağmen büyüyen ekonomisiyle hem bölgesinin hem de dünyanın parlayan yıldızı olduğunu belirterek “55 bin firmadan oluşan ihracat ailesi olarak, Türkiye’nin dünyaya açılan dinamik ve rekabetçi yüzünü oluşturuyoruz. 2023 için 500 milyar dolarlık ihracat hedefliyoruz. Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak da bu hedefe ulaşmak için iş paydaşlarımızla bir araya gelip ihracatçılarımızın finansman olanaklarının güçlendirilmesi ve kullandıkları finansal enstrümanların çeşitlendirilmesi konularını görüşüyoruz. İhracatçılarımızın sırtındaki bu büyük yükü hafifletmek için yoğun bir çaba sarf ediyor, emeğimizin karşılığını da alacağımızı umut ediyoruz” dedi.TİM olarak ihracatın finansmanı konusunda atılacak her türlü adımı desteklediklerini ve bu kapsamda Bankalar Birliği ve Eximbank ile imzalanan iş birliği çerçevesinde bugüne kadar 6 farklı ilde Basel 2 eğitimleri gerçekleştirerek

ihracat yapan firma temsilcilerini bilgilendirdiklerini ifade eden Büyükekşi, “Şimdi de Faktoring Derneğimizle işbirliği olanaklarının güçlendirilmesi için ortak çalışmalara başladık. Düzenleyeceğimiz eğitimlerle Anadolu’da ‘faktoring’i ve özellikle ihracat faktoringini yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Faktoring kavramını duymayan girişimci kalmasın istiyoruz. Geçtiğimiz aylarda yürürlüğe giren Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun faktoring şirketlerini olumlu etkileyeceğine inanıyor, faktoring firmalarından ihracatçılarımıza verdikleri desteği artırmalarını bekliyoruz.” dedi.

Kaplan: “Finansman kaynaklarına erişim imkanlarını artırmayı hedefliyoruz”Türk Eximbank Genel Müdürü Hayrettin Kaplan ise yaptığı konuşmada Türk Eximbank’ın 2012 yılında ihracata sağladığı nakdi kredi ve ihracat kredi sigortası desteğini yüzde 77 oranında artırarak 22 milyar dolara çıkarttığını ifade etti ve “2023 yılında da toplam finansman desteğimizi 30 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz. Uzun vadeli hedefimiz ise ihracata sağladığımız desteği daha da artırabilmek ve 2023 yılında nakdi kredi ve sigorta/garanti desteğimizi 80 milyar dolara çıkartmak.” dedi.

“Ülkemizin 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşabilmesinde öncelikli hedefimiz ihracatçının teminat sorunlarına çözüm bulmak ve finansman kaynaklarına erişim imkanlarını artırmak” diyen Hayrettin Kaplan, bu amaçla yürütülen çalışmaların bir sonucu olarak TİM ve Faktoring Derneği ile bu işbirliği protokolünü imzaladıklarını ifade etti.

41Mayıs - Haziran / 2016

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

Page 44: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Kaplan, ayrıca “Bu İş Birliği Protokolü çerçevesinde Faktoring

Derneği ile yürütülen çalışmalar neticesinde, halihazırda

ticari bankalarla olan iş birliğine benzer bir şekilde,

ihracatçılarımızın, Türk Eximbank’ın Kısa Vadeli İhracat

Kredi Sigortası Programı kapsamında limit tahsis ettiği alıcı

firmalara, azami 360 gün vade ile gerçekleştireceği sigortalı

sevkiyat bedeli alacaklarının faktoring şirketleri tarafından

finanse edilmesine imkan verecek bir uygulamanın yürürlüğe

konulması için Bankamız ve faktoring şirketleri arasında

anlaşma imzalanmasına yönelik görüşmelerde de son

aşamaya gelinmiştir.”

Diğer taraftan, Faktoring Derneği ile yürütülen çalışmaların

tamamlanmasını takiben vadeli ihracat alacaklarının tahsili

ve finansman sağlanmasına yönelik işlemlerini faktoring

şirketleri ile yürüten ihracatçı firmalarımız, Bankamızın uygun

maliyetli finansman imkanlarından yararlanma olanağına

kavuşacaklardır.” dedi.

Ataman: “İhracatı faktoring ile güvence altına alacağız”Yaptığı konuşmada faktoring sektörünün yürürlüğe giren

Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu

ile ticaretin gelişimine sağladığı katkıyı artıracağını belirten

Faktoring Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ataman, Türk

faktoring sektörünün yakaladığı yıllık yüzde 39’luk büyüme ile

dünyada on dördüncü, Avrupa’da sekizinci ve ihracat faktoringi

hizmeti veren 71 ülke içinde de yüzde 18’lik payla muhabirli

ihracat sıralamasında Çin’in ardından ikinci sırada yer aldığını

ifade etti. Sözlerini Türkiye; gerek Türk faktoring şirketlerinin

özellikle ihracat faktoringinde yurt dışında aldıkları başarılarla

gerekse sektördeki uygulamalarla Avrupa İmar ve Kalkınma

Bankası, Factors Chain International, International Factors

Group gibi kuruluşlar ve gelişmekte olan ülkeler ile Avrupa’nın

muhabir faktoring şirketleri tarafından bölgenin faktoring

üssü olarak kabul görmekte ve dünyaya örnek olmaktadır”

diye sürdüren Ataman, bu başarıların yaratılan iş birliklerinin

önemli bir sonucu olduğuna inandıklarını ifade ederek

“Sunduğu finansman, garanti ve tahsilat hizmetleriyle

ihracatçılarımıza yeni pazarlarda iş yapabilme fırsatı yaratan

faktoring sektörü olarak, 500 milyar dolarlık ihracat hedefine

ulaşmada da onlara destek vereceğiz” dedi.

Ataman ayrıca Faktoring Derneği ile Türkiye İhracatçılar

Meclisi ve Türk Eximbank arasında imzalanan protokolün, bir

dönüm noktası olduğunu ve faktoring sektörü ile ihracatçılar

arasında çok önemli bir iş birliği fırsatı yaratacağını belirterek

“Faktoringin sunduğu ticari olanakların ülkemizin her

noktasında bilinmesine ve ihracatçılarımızın 238 ülkeye

güvenli ihracat yapmasına olanak sağlayacak protokolün

sektörümüze ve ülke ekonomimize hayırlı olmasını diliyor, bu

konuda çok önemli katkıları olan ve öncülük eden TİM Başkanı

Mehmet Büyükekşi’ye ve Türk Eximbank Genel Müdürü

Hayrettin Kaplan’a teşekkürlerimi sunarım” dedi.

HAVELSAN Merkez Tesisleri’nde yer alan Siber Savunma Teknoloji Merkezi’nin (SİSATEM) açılış törenine Ulaştırma, Denizcilik ve

Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, HAVELSAN Yönetimi ile çok sayıda üst düzey davetli katıldı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, “Biz siber güvenliği milli güvenlik olarak kabul ediyoruz. Bir ülkenin milli

güvenliği neyse siber güvenliği de aynı. Türkiye siber güvenlik konusunda farkındalık oluşturan ilk 10 ülke arasında yer alıyor” dedi.

2012’de ilk defa bakanlığı zamanında Bakanlar Kurulu kararıyla siber güvenlik konusunda bir kurul oluşturulması, bu çerçevede

yapılacak çalışmaların başlatılması kararının verildiğini hatırlatan Yıldırım, daha sonra bu kurulun bir yasal dayanağa da

kavuştuğunu ve artık Bakanlığın yasal görevleri arasında yer aldığını anlattı.

42 Mayıs - Haziran / 2016

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

HAVELSAN’ın Siber Savunma Teknoloji Merkezi’nin (SİSATEM) açılışı, 23 Mart 2016’da Havelsan Merkez Tesisleri’nde düzenlenen törenle gerçekleşti. Bu açılış, ülkemizin siber güvenlikte mükemmeliyet merkezi olmayı

hedefleyen HAVELSAN’ın önemli kilometre taşlarından da biri olarak nitelendi.

HAVELSAN’da çığır açan teknoloji merkezi: SİSATEM

Page 45: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Ocak ayında Üretim Reform Paketi Çalıştayı’nın düzenlendiğini hatırlatan Işık, paydaşlardan alınan görüşler sonrasında tespit edilen sorunların çözümüne yönelik mevzuat değişikliklerini kapsayan paketin, 7 ana hedef altında toplam 31 öneri ve 19 alt öneriyi içerdiğini belirtti. Bakan Işık, önerilerin hayata geçirilebilmesi için 21 kanun ve 5 kanun hükmünde kararnamenin 78 maddesinde değişiklik veya ilaveler yapıldığını anlattı

Işık, bu kapsamda belirlenen 7 ana hedefi şu şekilde özetledi:“Sanayi alanlarında belirlenmesi ve planlamasında bakanlığın yetkilendirilmesi, Organize Sanayi Bölgesi (OSB), Endüstri Bölgeleri (EB) ve Sanayi Siteleri (SS) uygulamalarının iyileştirilmesi, finansmana erişimin kolaylaştırılarak yerli üretim oranının artırılması, üretimde dijital dönüşümün yaygınlaştırılması ve 4. Sanayi Devrimi’ne geçişin sağlanması, temel bilimler mezunlarının istihdamının artırılması, tüketicinin korunması ve son olarak da sanayi sektörüne ilişkin kurumsal iyileştirmeler yapılması...”

“Hedef, yerli üretim oranının artırılması”Belirlenen hedefler ve bunlara dair önerilere değinen Işık, sanayi alanlarının belirlenmesi ve planlanmasında bakanlığın teşkilat ve görevleri hakkında kanun hükmünde kararname ile yapılacak değişiklikle, tarımsal depolama ruhsatıyla faaliyet gösteren sanayi işletmelerinin planlı sanayi alanlarına taşınması için kredi veya hibe desteği sağlanacağına dikkati çekti. Işık, sanayi alanlarının geliştirilmesi, destek ve teşvik mekanizmalarının iyileştirilmesi hedefine ilişkin ise şunları söyledi:

“Bu kapsamda sanayi işletmelerinin hafta tatili çalışma ruhsatından muaf tutulması, EB’lerde bina vergisi muafiyetinin sağlanması, OSB, EB ve SS’lerdeki binalar için emlak vergisinin indirimli uygulanmasına ilişkin düzenleme yapılması, OSB sınırları içindeki arazi ve arsalar için emlak vergisinin belirlenmesinde rayiç bedel sınırlaması getirilmesi, OSB, EB ve Teknoloji Geliştirme Bölgelerine (TGB) sağlanan yapı denetim hizmet bedeli i·ndiriminden SS’lerin de yararlandırılması, mevcut SS kredilerinin kapsamının genişletilmesi ve şehir i·çinde kalan SS’lerin taşınma masraflarının kredilendirilmesiyle OSB Kanunu’nun uygulanmasında yaşanılan sıkıntıların giderilmesine yönelik öneriler üzerinde çalışıyoruz.”Işık, yatırımcının finansmana erişiminin kolaylaştırılması, yerli üretim oranı ve işletmelerde verimlilik düzeyinin artırılması hedefi kapsamında, sanayi ürünleri üreten firmaların kredi maliyetlerinin azaltılması ve makinelerin teminat gösterilmesinin sağlanması, kamu alımları yoluyla orta-yüksek ve yüksek teknolojili yerli üretimin desteklenmesi önerilerinin getirildiğini anlattı.İşletmelere verimlilik belgesi verilmesi ve hibe desteği sağlanması konusunun da öne çıktığını dile getiren Işık, “KOSGEB desteklerinde ön ödeme yapılması ve OSB arsa satışlarından KOSGEB payının kaldırılmasıyla demir çelik sektörünün rekabet gücünün artırılması da öne çıkan konulardan.” değerlendirmesinde bulundu.

43Mayıs - Haziran / 2016

KAMU HABERLERİwww.ttmagazin.com

T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, üretimde dijital dönüşümün yaygınlaştırılması ve 4. Sanayi Devrimi’ne geçişin sağlanması hedefi altında politika belirlenmesi ve gerekli tedbirlerin alınması için bakanlığın teşkilat kanununda

değişiklik yapılmasının öngörüldüğünü bildirdi. Bakan Işık, Üretim Reform Paketi’ne ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakanlık, Endüstri 4.0 için düğmeye bastı

Page 46: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

AMB 2016 fuarı hakkında

Messe Stuttgart fuar alanında, 13 - 17 Eylül 2016 tarihleri arasında düzenlenecek AMB Uluslararası Metal İşleme Fuarı’na 90 bin

ziyaretçi ve 1.300 katılımcı firmanın geleceği beklenmektedir. Katılımcılar brüt 105 bin m2 büyüklüğündeki fuar alanında, talaş

kaldırmalı teknolojiler ve hassas takımlar alanındaki yeni ürünlerini ve inovasyonlarını tanıtacaktır. Ziyaretçilerin beğenisine sunulacak

tanıtımların başında talaş kaldırma takımları, CAD, CAM, CAE yazılımlar, taşlama tezgahları, iş parçası ve takım elleçleme sistemleri

ile ölçüm teknolojileri gelmektedir. AMB Fuarı’nın fikirsel sponsorları VDMA Fachverband Präzisionswerkzeuge, VDMA Fachverband

Software ve Verein Deutscher Werkzeugmaschinenfabriken (VDW) birlikleridir.

13-17 Eylül 2016 tarihleri arasında Almanya’nın Stuttgart şehrinde düzenlenecek olan AMB Fuarı, tüm salonlarını doldurdu. Ancak fuar komitesi, katılımcıların yanı sıra ziyaretçi sayısını da artırmaya yönelik tanıtım

çalışmalarına devam ediyor. 5 Mayıs 2016’da Park Bosphour Hotel’de gerçekleştirdikleri basın toplantısı da bu çalışmalardan biriydi. Basın toplantısında VDW, VDMA ve Stuttgart Messe yetkilileri, hem fuara hem de

Almanya takım tezgahları ve uluslararası sektörel ticarete ilişkin çarpıcı bilgiler paylaştı.

44 Mayıs - Haziran / 2016

AMB, global pazar liderlerinin yenilikçilik platformuna dönüşecek

FUARwww.ttmagazin.com

AMB Fuarı, 2014’te başarılı geçmiştiMesse Stuttgart yönetimi, 2014 yılında gerçekleşen ön kayıt sürecinde, fuara rekor derecede ilginin olduğunu bildirdi. Bu ilgide fuarın fikirsel sponsorları olan, Alman Takım Tezgahları Üreticileri Birliği (VDW) ve Alman Makine ve Tesis İmalatçıları Birliği VDMA bünyesindeki Hassas Takım Elemanı ve Yazılım Birliği büyük katkı sağlamıştır. Ayrıca Blue Competence, Handwerk International, Üretim Yönetimi Kurumu, Darmstadt Üniversitesi Teknoloji ve Takım Tezgahları (PTW); Eyalet, Çevre, İklim ve Enerji Yönetimi Bakanlığı, VDW Genç Eleman Yetiştirme Vakfı, Stuttgart Bölgesi Ekonomi Destek Platformu ve WorldSkills Germany gibi fuarın diğer sponsorları da büyük katkı sağladı. Messe Stuttgart fuar alanının, brüt 105 bin m2’si ve açık alandaki tüm yerleri doldu. 28 ülkeden 1.357 katılımcı, geliştirdikleri yeni ürün ve inovasyonlarını fuar standlarında ziyaretçilere tanıtma fırsatını buldular.

2016’da da aynı başarı sağlanacak5 Mayıs 2016’da Türkiye’de gerçekleşen basın lansmanında Messe Stuttgart İletişim Sanayi & Teknoloji Ekip Müdürü Wolfram Huonker tarafından, 2016 yılında düzenlenecek olan fuarda da, mevcut yerlerin şimdiden doldurulduğu belirtildi. Paylaşılan bilgilere göre fuarda yeni stand yerleri ancak, fuar alanının batısında inşa edilen yeni Paul Horn Salonu (Salon 10), 2018 yılında tamamlandıktan sonra mümkün olacak. Yeni inşa edilen salon, fuarın brüt alanını 15.000 m2 daha büyüterek toplam 120.000 m2 olmasını sağlayacaktır. Bu genişletme çalışmaları tamamlanıncaya kadar tek çözüm, dikey yönde genişleme ile mümkün olacaktır. Bu nedenle katılımcıların birçoğu çift ve hatta üç katlı standlar kuruyor.

Page 47: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

AMB Stuttgart fuarında talaş kaldırmalı ve aşındırıcı takım tezgahları, hassas aletler, ölçüm teknolojisi ve kalite güvenliği, iş parçası ve takım kullanım teknolojisi, robotbilim, endüstriyel yazılım ve mühendislik hizmetleri, parça ve aksesuarların tanıtımı yapılacaktır. AMB Stuttgart fuarının, bu segmentteki diğer fuarlardan farkı, ürünlerin yetkili temsilcilikler veya bayiler tarafından değil üreticilerin kendileri tarafından tanıtılmasıdır. Segmentlerinde birçoğu dünya lideri olan katılımcılar, geliştirdikleri ürünleri tanıtıyor ve her iki yılda bir gerçekleştirdikleri inovasyonları AMB Fuarı ziyaretçilerine sunuyor. Rezervasyon yapan katılımcıların listesi, takım tezgahları sanayisi ve hassas alet sektörünün aynası gibidir.

Fuarda gövde gösterisi yapacak firmalarAMB Fuarı’nın önde gelen katılımcıları CHIRON-WERKE, DMG MORI SEIKI, EMCO, GF Machining Solutions, Gühring, HAHN+KOLB, Ilg + Sulzberger, INDEX-Werke, ISCAR Germany, KASTO Maschinenbau, KOMET GROUP, LMT Tool Systems, MAPAL Präzisionswerkzeuge, Nagel Werkzeug-Maschinen, Paul Horn, Sandvik Tooling Deutschland ve Yamazaki Mazak Deutschland firmalarıdır.Bu firmalar aynı zamanda AMB Stuttgart fuar komisyonu üyesidir. Düzenli olarak toplanan bu fuar komisyonu, Messe Stuttgart tarafından düzenlenen fuarların stratejik ve temasal planlamasını gerçekleştiriyor ve destek veriyor.

Endüstriyel aktivitelerin kalbiVDW Vakfı tarafından düzenlenen Özel Gençlik Sergisi, Stuttgart Bölgesi Ekonomi Destek Platformu tarafından düzenlenen “Career Walk”, Mav Dergisi’nin düzenlediği “Sanat, teknoloji ile buluşuyor“ yarışması AMB Fuarı’nda gerçekleşecek. European MINT Convention etkinliklerinin yanı sıra Fertigung Dergisi, Haas Automation Europe ile birlikte “Yılın Bayan Tornacısını“ seçecek.

Endüstri 4.0 ve geleceğin trendleri konuşulacakBu alanda AMB Uzmanlar Lounge’u ve Baden-Württemberg Eyaleti Çevre, İklim ve Enerji Yönetimi Bakanlığı tarafından düzenlenen “Doğal kaynakları koruma ve enerji verimliliği” temalı, rehberli ziyaretçi turları; PTW Fakültesi’nin düzenlediği “Metal işleme inovasyon turu“ veya MM Maschinen Markt Award Ödülü fuara damga vuracak. Stuttgart Bölgesi Ekonomi Destek Platformu, güncel sektör konuları ile ilgili faydalı sunumlar gerçekleştirecek.

Alman takım tezgahları sektörü ölçülü büyümeye devam ediyorVDW Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Wilfried Schäfer’in paylaştığı istatistiklere göre, Alman takım tezgahları ve hassas takım elemanları sanayisinin üretim hacmi, AMB Fuarı’nın düzenleneceği bu yıl rekora koşuyor. Bir önceki yılı mükemmel sonuçlar ile kapatan Alman takım tezgahları ve hassas takım imalatçıları için AMB 2016 Fuarı’nın da çok olumlu geçeceğini tahmin ediyor. VDW’nin Şubat ayında Frankfurt’ta açıkladığı geçici rakamlara göre sektör, makine imalatı ve hizmetlerden

toplam 15,1 milyar Euro ciro elde etmiştir. Takım tezgahları sanayisi Almanya’da yaklaşık 68 bin kişiyi istihdam etmektedir.

İhracatta dünya ikincisi, üretimde ise üçüncü Yurtiçi pazarda ve ihracatta elde edilen yüzde 4’lük büyüme, bu sonuçların alınmasına katkıda bulunmuştur. Yurtiçi siparişler 5,7 milyar Euro ve ihracat 9,4 milyar Euro olarak gerçekleşmiştir. İhracatta elde edilen rakam, 2012 yılındaki tarihi rakam olan 9,56 milyar Euro’nun biraz altında kalmıştır. Sektör ihracatında Almanya, sadece 180 milyon Euro fark ile Japonya’nın ardından dünya ikincisi olmuştur. Dr. Wilfried Schäfer, zayıflamakta olduğu düşünülen Avrupa pazarında elde edilen satışların kendisini pozitif yönde şaşırttığını dile getirerek, “Sektörümüz, geçtiğimiz yıl yüzde 8’lik bir büyüme elde ederek çok iyi bir sonuç yakalamıştır“ dedi.Schäfer’in paylaştığı verilere göre, 2015 yılında parça ve aksesuar hariç olmak üzere dünya takım tezgahları üretiminde 67,3 milyar Euro değerinde bir ciro elde edilmiştir. Almanya, dünya takım tezgahları üreticileri arasında üretmiş olduğu 11,2 milyar Euro değerindeki makine ürünleri ile Çin ve Japonya’nın ardından dünya üçüncüsü olmuştur. Bu alanda da yüzde 4’lük bir büyüme elde edilerek dünya pazarında yüzde 17’lik bir paya sahip olunması sağlanmıştır. Bunun dışında Almanya takım tezgahları tüketiminde de üçüncü sırayı almıştır. Bu alanda da yüzde beşlik bir büyüme elde edilerek rakam 5,7 milyar Euro’ya yükselmiştir. Daha fazla makineye sadece Çin ve ABD’de ihtiyaç duyulmaktadır.

Büyüme devam edecekVDW Birliği Başkanı Dr. Heinz-Jürgen Prokop: “2016 yılında yüzde bir oranında ölçülü bir büyüme bekliyoruz“ diyor. Özellikle 2015 yılının son çeyreğinde siparişlerin güçlü bir şekilde artması büyüme tahminlerinin tutturulacağına işaret etmektedir. Yurtiçi ve yurtdışı satışlarda yüzde 3 artış gerçekleşmiştir. Aralık ayında yaşanan kısa bir düşüşten sonra Ocak ayında, verilen siparişlerde tekrar yüzde 6 artış gerçekleşmiştir.

FUARwww.ttmagazin.com

45Mayıs - Haziran / 2016

Page 48: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

46 Mayıs - Haziran / 2016

FUARwww.ttmagazin.com

Hassas takım imalatçılarında da büyümeAlman Makine ve Tesis İmalatçıları Birliği (VDMA) bünyesindeki

Alman Hassas Takım ve Bağlama Elemanları Birliği de içinde

bulunduğumuz yılın ilk yarısı için olumlu rakamlar açıkladı.

Birlik Başkanı Lothar Horn Frankfurt’ta yaptığı açıklamada,

“Hassas takım ve bağlama elemanları sanayi 2015 yılında

üretimini yüzde 3 artırarak toplam 9,6 milyar Euro ciroya

çıkardı” sözlerini kaydetti. Üretim rekorlarının kırılmasında talaş

kaldırmalı takım imalatçıları yüzde 1’lik bir büyüme ile katkıda

bulunurken, sıkma takımları ve kalıp imalatçıları ise yüzde

5’lik bir büyüme ile katkı sağladılar. Takım imalatçıları çok

iyi bir büyüme yakalanacağı tahminini yaparken Horn, “Talaş

kaldırmalı takım imalatçıları ve sıkma takımları üreticileri

2016 yılı büyüme tahminlerini düşük tutuyor“ dedi. Birlik Genel

Müdürü Markus Heseding, Eylül ayında düzenlenecek AMB

Fuarı’nın sektöre güçlü bir ivme kazandıracağını tahmin ediyor

ve ekliyor: “AMB 2016 Fuarı, sektörümüzün Almanya’daki en

büyük ihtisas fuarıdır. Hassas takım ve bağlama elemanları

standlarının bulunduğu salonların dolup taşmasını bekliyoruz.

Sektör için fuar sadece teknoloji gelişmelerinin sergilendiği

bir vitrin olmayıp aynı zamanda uzmanlar arasında bilgi

alışverişinin yapıldığı bir platformdur.”

Dijitalleşme tüm alanlara yayılıyorAMB Fuarı’nın düzenleneceği bu yılda Alman takım tezgahı

imalatçıları, daha fazla yeni teknoloji kullanıyor. VDW Birliği

Başkanı Heinz-Jürgen Prokop, “Uluslararası rekabette

pazardaki yerimizi kaybetmemek için rakiplerimizin sunmadığı

çözümleri sunmak gerekmektedir“ sözlerini kaydetti. Heinz-

Jürgen Prokop bu ifadesiyle “Endüstri 4.0”a işaret etti. “Takım

tezgahı imalatçıları bakış açılarını genişletmek ve toplam

üretim çözümleri geliştirmekle sorumludur. Bu çözümler, ancak

çok farklı müşteri taleplerini anlayarak ve proseslere hakim

olarak geliştirilebilir” sözlerinin ardından Prokop, “Hiç kimse

bu sektörü bizden daha iyi bilemez ve tam da bu nedenle çok

büyük fırsatlara sahibiz“ dedi.

Almanya-Türkiye’nin ikili sektörel ticareti hakkında

Takım tezgahlarına olan talep yüzde 2,8 oranında artacakSchäfer’in paylaştığı bilgiye göre: Türkiye’den Almanya’ya

yapılan takım tezgahı teslimatlarında büyük artış yaşandı

ve Almanya’dan Türkiye’ye yapılan ihracat da büyüme

trendinde kendini gösterecek. Germany Trade & Invest, Türkiye

ekonomisinin 2016 yılında dinamik bir büyüme elde edeceğini

rapor etti. Bu rapora göre GSMH’nın yüzde 4 oranında artış

göstereceği beklenmektedir. Yatırımlar da tahmin edilenden

daha iyi gerçekleşmektedir. Oxford Economics, takım tezgahları

sektörünün önemli müşterilerinin 2016 yılında yüzde 5 oranında

büyüme göstereceğini tahmin etmektedir. Otomotiv sanayi ve

uçak sanayi ortalamanın üzerinde bir yatırım yapacaktır. Bu

gelişmeler takım tezgahı imalatçılarının yararına olacaktır.

Takım tezgahlarına olan talep 2016 yılında yüzde 2,8 oranında

artış gösterecektir.

2016 ikili ticarette bir soluklanma yılı olabilir

Tayvan’dan sonra Almanya, yüzde 22 pazar payı ile Türkiye

sanayisinin en önemli takım tezgahı tedarikçisidir. Almanya’dan

yapılan ihracat geçtiğimiz beş yıl içinde yüzde 45 artış

göstererek 277 milyon Euro’ya yükselmiştir. Geniş teknoloji

yelpazesi sevk edilmektedir, bunların başında torna tezgahları

gelmektedir. Böylece Almanya’nın ihracat yaptığı ülkeler

listesinde Türkiye 12’nci sırada yer almaktadır. Geçtiğimiz yıl

siparişlerde yaşanan yüzde 30’luk bir düşüş, 2016 yılının ikili

ticarette bir soluklanma yılı olacağını göstermektedir.

VDW, 125. Yılını kutluyorVDW Genel Müdürü Dr. Wilfried Schäfer VDW’nin kuruluşunun 125’inci yılına ilişkin şu sözleri kaydetti: Takım tezgahları sanayi 100 yıldan fazla bir süre içinde daima yeni buluşlar yapabileceğini ispat etti, birçok çözümler üretti ve dünyadaki lider pozisyonunu daima güçlendirdi. VDW Birliği, 2016 yılında 125’inci kuruluş yıldönümünü kutlayacaktır. Önemli olan gelenekselin sürdürülmesinden çok, geleceğin gelişmelerine açık olmak ve geleceği görebilmektir. Toplumsal ve teknoloji alanındaki dönüşüm, çoktan günlük hayatımızı kapladı. Üretim bölümlerindeki dijitalleşme ve ağ sistemleri sanayinin yeni çözümler üretmesini gerektiriyor ve aynı zamanda şirketler için yeni fırsatlar da sunuyor. Yeni pazarlar, enerji verimliliği ve katkılı imalat gibi konular yarının ticari faaliyetlerini belirleyecektir. VDW Birliği, faaliyetlerini bu kriterler ışığında sürdürecektir.

Page 49: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Park Bosphorus Otel’de düzenlenen basın toplantısında EuroBLECH 2016 fuarı hakkında güncel bilgiler ve trendler kamuoyuyla paylaşıldı.Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdürü Sn. Alexander Kühnel’in moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıya EuroBLECH Fuar Müdürü Evelyn Warwick ve Halkla İlişkiler ve Pazarlama Müdürü Melanie Kaufmann konuşmacı olarak katıldı.25-29 Ekim 2016 tarihleri arasında kapılarını profesyonel ziyaretçilere açmaya hazırlanan fuarın trendleri Endüstri 4.0, otomizasyon ve dijitalizasyon, maliyetten tasarruf, esneklik ve daha yüksek kalite, hibrit yapıların işlenmesi ve hafif tasarım olarak açıklandı.

Türkiye ilk on katılımcı ülke arasındaEuroBLECH Fuar Müdürü Evelyn Warwick, fuar ile ilgili şunları aktardı: “Bu yıl fuarda 40 ülkeden 1.600’ün üzerinde katılımcı yer alacak ve bu firmalar 89.000 metrekarelik alanda yeniliklerini ziyaretçilerle buluşturacaklar. Fuar bir kez daha dünyanın her bölgesinden gelişmiş makine ve yenilikçi üretim çözümleri arayan sac levha işleme uzmanlarının buluşma yeri niteliğinde olacak. Düzenli katılımcılarımızın dikkat çekecek şekilde daha fazla alan için rezervasyon yapmış olmaları ve yeni katılımcıların varlığı EuroBLECH 2016 açısından oldukça olumlu bir tablo ortaya koyuyor.”

100’ün üzerinde Türk katılımcıBu yıl fuara Almanya dışında sırasıyla, İtalya, Çin, Türkiye, Hollanda, İsviçre, İspanya, Avusturya, Tayvan ve İngiltere’den katılım gerçekleştiğini ve Türk firmalarının katılımlarının her yıl artış göstermesinden mutluluk duyduklarını belirten Halkla İlişkiler ve Pazarlama Müdürü Melanie Kaufmann ise sözlerine şöyle devam etti: “Bu yıl 100’ün üzerinde katılımcıyla toplam 7.500 m2 alanda temsil edilecek olan Türkiye, geçtiğimiz

fuara göre stand alanı olarak en çok büyüme gösteren ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’den katılım gösteren firmalar sac levha işleme konularındaki yenilikçi ürünlerini EuroBLECH’de uluslararası ziyaretçiyle buluşturma fırsatını yakalıyorlar.”Günümüzde üretim önemli değişimler geçiriyor. Otomatik üretim, makineler arası iletişim, akıllı süreç zincirleri ile akıllı üretim artık sac levha işlemenin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Veri alışverişi ise tüm üretim değerleri zinciri içerisinde en iyi üretim işlemleri, gelişmiş planlama güvenilirliği, daha esnek ve daha yüksek ürün kalitesi noktalarında gelişme kaydediyor. Ürün çeşitliliği arttıkça ve iş büyüklüğü azaldıkça sac levha işlemedeki üretim süreçleri daha da karmaşık bir hale geliyor ve daha verimli ve esnek çözümler gerektiriyor. Endüstride yer alan şirketler bu sebeple üretim süreçlerinde uzun vadeli bir uyumluluk için hayati kararlar gerektiren, değişken bir ortam ile karşı karşıya.

Tema: Yeni nesil sac levha işlemeEuroBLECH, bu yılın “Yeni Nesil Sac Levha İşleme” temasıyla birlikte üretim teknolojilerinde rağbet gören adeta devrim niteliğindeki gelişmeleri yansıtıyor. Sac Levha İşleme Endüstrisi’ndeki küresel iş göstergesi ve lider endüstri platformu

niteliğindeki EuroBLECH, üretim süreçlerindeki modernleşme ve

iyileştirmelere yönelik geniş bir çeşitliliğe sahip özel çözümler

sunacak. Katılımcı şirketler, sac levha işleme ile ilgili tüm

değer zincirine yönelik geniş kapsamlı makineleri, araçları ve

sistemleri gösterime sunacak. Fuar profilinde sac levha, yarı

işlenmiş ve nihai ürünler, taşıma, ayırma, şekil verme, esnek sac

levha işleme, birleştirme, ek üretim, kaynak ve yüzey işleme,

hibrit yapıların işlenmesi, araçlar, kalite kontrolü, CAD/CAM/CIM

ve Ar&Ge sistemleri yer alıyor.

FUARwww.ttmagazin.com

47Mayıs - Haziran / 2016

İki yılda bir Almanya’nın Hannover şehrinde düzenlenen, Sac levha işleme teknolojisine ait en son yeniliklerinin sergilendiği EuroBLECH fuarı bu yıl 24. kez 25-29 Ekim 2016 tarihleri arasında kapılarını açacak.Türkiye’nin ilk on katılımcı ülke arasında yer aldığı fuarda, geçtiğimiz yıllara göre stant alanını genişleten ülkelerden biri yine Türkiye oldu. 100’ün üzerinde yer alan

Türk katılımcı firmaların yüzde 10’u, sac işleme sektörlerinde hizmet veren TİAD üyelerinden oluşuyor.

EuroBLECH 2016’da, Türkiye 4’üncü sırada yerini aldı

Page 50: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Yılmaz Bayraktar kimdir? 1954 yılında Ardahan´da doğan Bayraktar, evli ve bir çocuk babası. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü´nün ardından; İngiltere´de University of Wales Makina Mühendisliği Bölümü’nde “Endüstri İçin Dizayn ve İş İdaresi” başlıklı yüksek lisans programını tamamladı. İş yaşamına 1979 yılında Tüpraş İzmit Rafineri Müdürlüğü’n-de enerji ve ekoloji mühendisi olarak başlayan Bayrak-tar, 1999 yılında Rafineri Müdür Yardımcılığı görevinden ayrıldı. 1999-2006 yıllarında merkezi Orlando´da bulunan Siemens Power Generation şirketinin “İşletme ve Bakım” anlaşması altındaki Bosen Enerji Elektrik Üretim Birleşik Çevrim Santrali’nde Tesis Müdürü olarak çalıştı. 2006 yılında Tüpraş´ın özelleştirilmesi ile Genel Müdür Yardım-cısı olarak yeniden görev aldı. Söz konusu süreçte, İnsan Kaynakları, İşletme Güvenilirliği, Teknik Emniyet, Proses Emniyeti, Sözleşme ve Satın alma, Özel Projeler, Enerji Yönetimi, Proses Otomasyon, Eğitim, Kurumsal İletişim, Sosyal İşler ile Güvenlik Müdürlüklerinden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaparken, Toplu İş Söz-leşmeleri ve Değişim Yönetimi´ni yönetti. Bayraktar; bir dönem Kocaeli Sanayi Odası (KSO) Yönetim Kurulu, Koç Holding Emekli ve Yardım Sandığı Vakfı Yönetim Kurulu ve TÜPRAŞ Etik Kurul

Bayraktar: “Büyük mutluluk duyuyorum” KalDer Yönetim Kurulu Başkanı seçildikten sonra bir açık-lama yapan Yılmaz Bayraktar, Türkiye´nin önde gelen bir sivil toplum kuruluşunun yönetim kurulu başkanı olarak seçilmekten dolayı büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Bayraktar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kalite gönüllüle-rinin arasında yer almanın bir ayrıcalık olduğuna yürekten inanıyorum. Kişisel önceliklerimizi belirlerken, toplumsal

yararı ön plana çıkartabilmemiz gerektiğini düşünüyo-rum. Bugüne dek, KalDer bünyesinde uzun süre yönetim kurulu üyesi ve başkan yardımcısı olarak hizmet verdim. KalDer´in bu süreçteki misyonunu daha ileri bir noktaya taşımayı hedefliyoruz. Yeni çalışma döneminde ülkemizin çok önemli kuruluşlarının temsili ve katkısıyla hazırladığı-mız etkin projelerle değer yaratmaya, düşünce ve yaşam kalitesini artırmaya odaklı çalışmalarımıza devam ede-ceğiz. Bu süreçte, üye ve paydaşlarımızdan daha etkin ve yapıcı katkılarını bekliyoruz.”

Kalder´in yeni Yönetim Kurulu: 27. Olağan Genel Kurulu sonucunda KalDer’in yeni Yöne-tim Kurulu şu isimlerden oluştu: Ali Çalışkan (Sabancı Holding Kordsa Global A.Ş.), Barış Arat (Barat Endüstriyel Mühendislik), Bilal Aslan (İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık A.Ş.), Cem Haydar Bektaş (Servodata Bilişim A.Ş.), Devrim Çubukçu (Eczacıbaşı Holding), Erdal Elbay (Pilot Koltuk), Fügen Toksü (TUHİD Türkiye Halkla İlişkiler Derneği), Görgün Özdemir (Koç Holding Otokoç Otomotiv A.Ş.), M. Emin Direkçi (Mendirek Endüstriyel Danışmanlık), M. Fahir Altan (SAAB Interna-tional), Mutlu Ocak (Coca-Cola İçecek A.Ş.), Necip Özçer ( LC Waikiki), Nurettin Türkoğlu (YEDAŞ), Orhan Ünal (Viko Teknik), Pınar Kalay (Vodafone Türkiye A.Ş.), Sami Boydak (Merkez Çelik), Seçil Koç Doğan (Seçil Kauçuk), Sedat Soybay (Mass Arıtma A.Ş.), Steven Young (Bosch Türkiye), Prof. Dr. Şule Kut (Okan Üniversitesi).

Kalite bilincini, hayatın her alanına yaymak amacıyla çalışan ve Türkiye´nin en prestijli sivil toplum kuruluşlarından biri olan Türkiye Kalite Derneği (KalDer), 27. Olağan Genel Kurulu’nu Nisan ayında

gerçekleştirdi. Genel Kurul sonucunda; KalDer Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Yılmaz Bayraktar seçilirken, Görgün Özdemir ve Bilâl Aslan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları oldu.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

48

KalDer’in yeni Yönetim Kurulu Başkanı: Yılmaz Bayraktar

Mayıs - Haziran / 2016

Page 51: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 52: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

PAGDER, İstanbul Sanayi Odası ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği yaparak İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Plastik Teknolojisi Bölümü’nün ekipman ve altyapı eksikliklerini giderecek.

İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde düzenlenen “Protokol İmza ve Ekipman Bağış Töreni”nde konuşma yapan PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, “Plastik teknolojisi atölyelerini yeni tekniklerle, yöntemlerle geliştirecek, deneyim paylaşımı sağlayacak istihdam odaklı bir işbirliğini başlatmış oluyoruz” dedi. Gür, törene katılan gençlere de seslendi: “Plastik sektörü işini iyi yapana hakkını fazlasıyla veren bir sektör. Dünyanın yenilikçi malzemesi olan plastik, her sektörden pay alarak pazarını geliştiriyor. Plastikte hayat var, gelecek var; nitelikli, donanımlı elemanlar olarak plastik sektöründe kariyer planlamanızı gelin yapın.” Plastik sektörü dahil Türkiye’de birçok sektörün temel sorunlarından biri olan nitelikli iş gücü ihtiyacına çözüm olarak geliştirilen ve pilot bölge olarak İstanbul’da başlanan “Okul-Sanayi İşbirliği Projesi: İstanbul Modeli” projesine destek veren ilk sivil toplum örgütü Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) oldu.

Yeni bir mesleki ve teknik eğitim modeli oluşturulacakMilli Eğitim Bakanlığı, İstanbul Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Türkiye İş Kurumu İstanbul İl Müdürlüğü ile İstanbul Sanayi Odası arasında imzalanan protokol ile Mesleki Eğitim Kurumları’nda sanayi işbirliklerinin sağlanarak yeni bir mesleki ve teknik eğitim modeli oluşturulmasının hedeflendiği “Okul-Sanayi İşbirliği Projesi: İstanbul Modeli”ne katılan PAGDER; İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Plastik Teknoloji Bölümü’nün ekipman ve alt yapı eksikliklerini giderecek.

Bağış ve protokol imza töreni yapıldıİstanbul ile başlanarak 81 ilde yaygınlaştırılması planlanan “Okul-Sanayi İşbirliği” projesinde İSO işbirliği ile yer alan PAGDER’in bağış ve protokol imza töreni, İstanbul-

Bayrampaşa’da bulunan İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde yapıldı. İmza törenine, İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan Gür, Bayrampaşa İlçe Eğitim Şube Müdürü Abdullah Avcı, İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Deniz Mutlu Güler, İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Nahit Kemalbay ve İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi Ömer Karadeniz’in yanı sıra PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, PAGDER Yönetim Kurulu Üyeleri ile bu önemli projeye katkı sunan plastik sektörü firmalarının üst düzey yöneticileri, öğretmenler, öğrenciler ve basın mensupları katıldı.

Plastik sektörü yüksek istihdam yaratan sektör olmaya devam edecekTörende konuşma yapan PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, Türkiye sanayisinin ihtiyaç duyduğu becerilerle donatılmış gençleri yetiştirmeyi amaçlayan “Okul-Sanayi İşbirliği Projesi: İstanbul Modeli”ne projesine destek veren ilk sivil toplum örgütü olmaktan, diğer ilgili sivil toplum örgütlerine de öncülük etmekten gurur duyduklarını kaydetti. Projeyi hayata geçiren Milli Eğitim Bakanlığı’na, İstanbul Sanayi Odası ve İstanbul Ticaret Odası yöneticilerine, sektör mensuplarına teşekkürlerini sunan Gür, diğer ilgili sivil toplum kuruluşlarını, diğer sektörleri de bu hizmet yarışına davet etti.

15-24 yaş grubunda işsizlik oranı yüzde 18,5Plastik sektörünün dünyanın en önemli sektörü, plastiğin de en kıymetli malzemesi olduğuna dikkat çeken Gür, şu anda 306 bin kişiyi istihdam eden sektörün yüksek istihdam yaratan bir sektör olmaya devam edeceğini paylaştı. TÜİK’in 2015’de yaptığı araştırmada, 15-24 yaş grubu arasında, işsizlik oranın yüzde 18,5 olduğunu kaydeden Reha Gür, “Bugün atacağımız adımlarla, plastik sektörünün ihtiyacı olan ara elemanların nitelikli bir şekilde yetiştirilerek plastik sanayisine katılımı ile hem işsizlik oranı azalacak, hem de sanayicilerin ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman açığı ortadan kalkacak” dedi.

Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER), Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ahmet Erdem ile İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan tarafından imzalanan ve mesleki eğitimin geliştirilmesi amacıyla hazırlanan

“Okul- Sanayi İşbirliği Projesi-İstanbul Modeli”ne destek veren ilk sivil toplum örgütü oldu.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

50

Okul-Sanayi işbirliğine, PAGDER imzası

Mayıs - Haziran / 2016

Page 53: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi Toplantısı, 8 Nisan 2016’da Ankara’da TOBB Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yeni üyeleriyle güçlenen meclis, seçim gündemli toplantısında meclis başkanlığına Samsun Makina Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu

Başkan Yardımcısı Kutlu Karavelioğlu’nu, meclis başkan yardımcılığına Erkunt Traktör Sanayii A.Ş. Genel Müdürü Zeynep Erkunt Armağan’ı seçti.

TOBB Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi’ne yeni yönetim

Küresel rekabet ortamında rekabetin devamlılığının verimlilikle mümkün olduğunu, verimlilik için de mahir ellerin işin içinde olması gerektiğini vurgulayan Gür, bunun için de makine teçhizat, deneyimli, donanımlı eğitmenlerin bir arada olması gerektiğini belirtti. Törene katılan gençlere de seslenen Reha Gür, “Bugün burada donanımlı öğretmenlerimiz, gözleri ışıkla parlayan gençlerimiz var. Plastik sektörü, işini iyi yapana hakkını fazlasıyla veren bir sektör… Dünyanın yenilikçi malzemesi olan plastik, her sektörden pay alarak pazarını geliştiriyor. Plastikte hayat var, gelecek var; gelin kendinizi donanımlı elemanlar haline getirin, plastik sektöründe kariyer planlamanızı yapın” dedi.

Konuşmacılardan önemli mesajlar:İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan Gür de yaptığı konuşmada, mesleki eğitimin önemine dikkat çekerek törende bulunan gençlere “Hayal edin, ancak hayal ettiğiniz sürece bir şeylere ulaşabilirsiniz” dedi.

Mesleki ve teknik eğitimin sorunlarından birinin nitelikli insan gücü yetiştirememesi olduğuna değinen Serkan Gür, “Nitelikli insan gücünü, ancak sektörün gücüyle gücümüzü birleştirirsek yetiştirebiliriz; sektörün deneyimini okullarımıza transfer ederek başarabiliriz, diye yola çıktık ve Okul-Sanayi İşbirliği İstanbul Modeli’ni geliştirdik. İstanbul Sanayi Odası ve İstanbul Ticaret Odası’nın destekleri ile 55 hareketlilik projesi, ziyareti gerçekleştirdik; yaklaşık 30 öğretmen okuluna da kesinleşen eşleştirme yaptık. Meslek ve teknik okullarımızda eğitime hız kazandıracak olan Okul- Sanayi İşbirliği projesinin 81 ilde yaygınlaştırılması için Milli Eğitim Bakanlığımız bu şehirlere talimatları göndermiştir. Bu projeye destek veren başta İstanbul Sanayi Odası, İstanbul Ticaret Odası ve PAGDER’e, destek veren tüm plastik sektörü mensuplarına teşekkür ediyor, bu prototipin başarılı, hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

İstişari nitelikte olmak üzere, sektördeki gelişmeleri teşvik

etmek, sorunları incelemek ve önlemleri tespit etmek amacıyla

makina imalatçılarını, sektörel birlik ve dernekleri, ilgili kamu

kurum ve kuruluşlarını bir araya getiren ve TOBB çatısı

altında faaliyetini sürdüren Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı

Meclisi, yeni faaliyet dönemine başladı. Başkan ve başkan

yardımcısının seçildiği ilk toplantıda, Türk makine sektörünün

ülke kalkınmasında taşıdığı sorumluluğun altı çizildi; paydaşların

giderek artan etkinliklerinin uyum ve dayanışma içinde koordine

edilebilmesinin, sektörün üstlendiği misyona yaraşır efektif

neticeler ortaya çıkaracağı üzerinde duruldu.

“Ortak bir vizyon ve birlikte davranabilme kültürüne sahip olmak gerekiyor”Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi’nde Başkanlık

görevine getirilen Kutlu Karavelioğlu konuyla ilgili olarak şunları

söyledi: “Nitelikli bir üretim ve istihdam altyapısı veya ciddi

bir ekonomik büyüklüğe ulaşmış olmak, bir sektörün başarılı

olmasına yetmiyor; ortak bir vizyon ve birlikte davranabilme

kültürüne sahip olmak gerekiyor. Türkiye’nin makinecileri

son birkaç yılda bu yönde önemli adımlar attılar; artık

güçlü bir lobiye sahipler. Teknolojinin yaşamla buluşmasını

sağlayan makine imalatçılığı, gelişmiş dediğimiz ülkelerin

tamamında stratejik kabul edilmiş, öncelikleri daima ülke

önceliği olmuştur. Teknolojisini güncel ve gelişmiş tutarak

diğer bütün imalat sektörlerimizin rekabetçiliğini artırmakla

vazifeli makinecilerimiz, yurtiçinde ve dışında birçok çatı

altında çok farklı yönlerde çalışıp, çok nitelikli bilgiler üretiyor

veya ediniyorlar. Meclisimizin yeni dönemde öncelik vereceği

konulardan biri sektörün bilgisini konsolide edip, daha

kolay istifade edilebilir hale getirmek, sektörel mevzuat ve

uygulamadan sorumlu mercilere en güvenilir verileri sunmaktır.”

TOBB Sektör Meclisleri hakkında

Sektör Meclisleri, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar

ve Borsalar Kanununun 57. maddesine dayanılarak hazırlanan

Türkiye Sektör Meclisleri’nin Kuruluş, Görev ve Çalışma

Yönetmeliği’ne göre faaliyetlerini yürütmektedir. Geleceğe yönelik

projeksiyonlar yaparak stratejiler oluşturmak üzere toplanan

sektör meclislerinin amaçlarından biri, sektörlerin uluslararası

rekabet şartlarına uyum sağlayabilmeleri için gerekli teknik ve

bilgi alt yapısıyla ilgili çalışmaları hazırlamaktır.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

51Mayıs - Haziran / 2016

Kutlu Karavelioğlu / TOBB Meclis Başkanı

Page 54: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD), geçtiğimiz Şubat ayında TOFAŞ ile birlikte ilkini gerçekleştirdiği Ar-Ge buluşmalarını, ikinci olarak Ford Otosan ile birlikte düzenlediği ve iki gün süren etkinlikle sürdürdü. Genel Koordinatör Süheyl Baybalı’nın da katıldığı etkinliğe, Ar-Ge merkezine sahip TAYSAD üyesi firma yetkilileri ile Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Burak Uygur ve Ar-Ge Müdürü Rüştü Ergen katıldı.

“Düşük teknolojilerle iş yapma dönemini geride bıraktık”Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği Genel Koordinatöri Süheyl Baybalı etkinlikte bir konuşma yaptı. Sözlerine Ford Otosan yetkililerine ve organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ederek başlayan Baybalı, “Biliyorsunuz, Türkiye’de maliyetler eskisi gibi değil. Düşük işçiliklerle ve teknolojilerle iş yapma dönemini geride bıraktık. Kalite ve verimlilik ile ilgili hala yapılacak çok şey var. Ama bundan sonra Batı Avrupa’daki firmaların yetkinliğiyle ve organizasyon modeliyle hareket ediyor olmamız lazım. Dolayısıyla ana sanayi ile tedarik sanayinin birlikte araştırmalar yapması, en önemli konulardan bir tanesi. Bu nedenle Ar-Ge merkezlerimizin tanınması gerekiyor. TAYSAD olarak 58 tane Ar-Ge merkezimiz var. Bir bölümü zaten ana sanayi ile sürekli ortak çalışma halinde. Burada diğer Ar-Ge merkezi sahibi üyelerimizi de tanıtarak ön plana çıkaracağız” dedi.

“Ar-Ge altyapılarına yatırım yapıyoruz”Toplantıda konuşan Ford Otosan Ar-Ge Müdürü Rüştü Ergen, “Ar-Ge konusunda pek çok işbirliklerimiz var ve bu çerçevede Ford Otosan dışında da yatırımlar yapıyoruz. İTÜ

ve Koç Üniversitesi’nde yaptığımız laboratuvar yatırımlarıyla, ortak projelere zemin hazırladık. Ayrıca işbirliği içinde

olduğumuz firma veya oluşumların laboratuvar yatırımlarına da

danışmanlık desteği verdik. Tüm bunları yaparken bir yandan

da mühendislik hizmeti satarak para kazanıyoruz. Kazandığımız

parayı da Ar-Ge çalışmalarına geri döndürüyoruz. Kadromuzu

alt yapı ile destekliyoruz. Son 5 yıl içerisinde Ar-Ge altyapı

yatırımlarımızı artırarak sürdürüyoruz” dedi.

“Otomotivin içine yeni teknoloji alanları girmeye devam ediyor” Otomotiv endüstrisinin şu anda gelişmekte olan ülkeler dışında, aslında stabil gittiğine vurgu yapan Ford Otosan Ar-Ge Müdürü Rüştü Ergen, “Brezilya, Rusya, Çin gibi ülkeler hala tedarik endüstrisinde, çok uluslu büyük firmalarıyla pazarı elinde tutuyor. Fakat bu durumun ana sanayiciler arasındaki rekabetin, tedarikçi tarafında olağanüstü değişiklikler yaratmasını beklemiyoruz” açıklamasını yaptı. Tedarikçilerin pazar payındaki değişimin nedenini değerlendiren Ergen, “Çok uluslu firmalar kendilerini teknolojiye çok hızlı adapte edebiliyorlar. Hatta otomotiv sanayinde teknoloji ile büyümenin liderliğini yapıyorlar. Bu arada tedarikçi tarafındaki esas büyük değişim, yeni teknoloji alanlarının otomotivin içine girmesiyle, aslında bugüne kadar otomotiv tedarikçisi olmayan yeni şirketlerin tedarikçi listelerine girmesi şeklinde gerçekleşti ve devam ediyor. Özellikle pek çok küçük firmanın, tedarikçinin tedarikçisi veya ana sanayinin tedarikçisi şeklinde pazara girdiğini ve otomotiv sektöründe pastadan pay aldığını söylemek yanlış olmaz” diye konuştu.

Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) üyeleri ve Ford Otosan geçtiğimiz günlerde Ford Ar-Ge Merkezi’nde ortak bir etkinlik gerçekleştirdi. Tedarik sanayi ile otomotiv sanayinin Ar-Ge konusundaki işbirliği fırsatlarının da tartışıldığı ve TAYSAD’a üye firmaların Ar-Ge projelerinin paylaşıldığı etkinlikte, TAYSAD üyesi

şirketlerin Ar-Ge merkezlerinin de tanıtımı yapıldı.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

52

TAYSAD, Ar-Ge’de Ana Sanayi ile işbirliğini artırmaya kararlı

Mayıs - Haziran / 2016

Page 55: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Batı dünyasında ana tedarikçilerin, bir yandan birbirleri ile rekabet ederken bir yandan da işbirliği yaptığına ve özellikle Ar-Ge maliyetini paylaştığına dikkati çeken Ergen, “Gerek Amerika’da gerekse Avrupa’da ciddi miktarda teşvik mekanizmaları söz konusu ve bu teşvik pastasının büyük bir bölümünü çok uluslu tedarikçi firmalar tüketiyor. Büyük uluslu firmaların stratejilerini incelediğimizde hala ortalama yüzde 5 civarında Ar-Ge yatırımlarına devam ettiklerini, büyük firmalar olmalarına rağmen yüksek üretim modellerini desteklediklerini ve orta ölçekli ürünlerden vazgeçmediklerini görüyoruz. Yine büyük tedarikçiler, operasyonlarını tüm coğrafyaya yayılmış olarak devam ettirirken, gelişmekte olan ülkelere gidip üretim tesisi yatırımı yaptıklarını gözlemliyoruz. Diğer yandan da operasyonlarında verimlilik ve kalite kısımlarında sınırları aşıyorlar ve teknolojiyi getirirken öbür taraftan da teknoloji maliyetini kontrol altında tutuyorlar” dedi.

“Tedarik Sanayi ile işbirliğinde başarıyı yakalayabiliriz““Ar-Ge konusunda işbirliği yapmak, tedarik sanayinin bilgi ve donanımından, ana sanayinin daha etkin biçimde faydalanması ve maliyetlerin paylaşılmasına imkan tanır” diye konuşan Ford Otosan Ar-Ge Müdürü Ergen, “Bir yandan kendi endüstri sanayi hızımızı artırıp, bir yandan da tedarik sanayisi ile sıkı bir işbirliği yapmak hiç kolay değil. Peki, biz bunu başarabilir miyiz? Bunu başarmak istiyoruz ve bunu başarmak üzere bir strateji kurgulamaya çalışıyoruz. Eğer akıllı bir portföy yönetimi yaparak, sadece tek bir portföy yönetimi üzerinden hareket edebilirsek, gerekli olan ve etkin olduğumuz noktalarda işbirliğini artırma girişimlerinde bulunabilirsek, fikri sanayi haklarda önceden anlaşılmış çerçeveler içerisinde güven esasına dayalı olarak ilerleyebilirsek ve kendi aramızdaki iletişim yollarını yalınlaştırabilirsek evet, biz bunu başarabiliriz” diye konuştu.

“Teknoloji birikimi yapmak ve yetkinlik kazanmak gerekiyor”Toplantıda söz alan bir diğer isim olan Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Burak Uygur, “TAYSAD üyelerinin çok önemli Ar-Ge merkezleri ve bu merkezlerde yürüttüğü Ar-Ge çalışmaları var. Birbirimizi biraz daha yakından tanıyarak; araştırma alanlarında ortak çalışmalar için bir sinerji oluşturabilir miyiz, bunları değerlendirelim istiyoruz. Otomotiv sektörü çok dinamik bir sektör... Bir sürü engel ya da basamak var. Gerek ana sanayimiz gerekse tedarik sanayimiz, çıkılması gereken bu basamakları, kalite ve verimlilik ile çok başarılı bir şekilde tırmandı. Ama bundan sonraki basamak çok daha zorlayıcı görünüyor. Teknoloji birikimi yapmak ve teknolojide yetkinlik kazanmak, bunun içinse Ar-Ge’ye yatırım yapmak gerekiyor. Hepimiz bunun bilincinde olarak gereğini yerine getiriyoruz” dedi.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

53Mayıs - Haziran / 2016

Page 56: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

İş makineleri sektöründe, yerli malı girdisinin yüzde 55 olduğunu belirten İMDER (Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği) Başkanı Halil Tamer Öztoygar, Türk imalatçılarının teknolojiyi iyi kullandıklarını söyledi. İthal edilen parçalarda da Türk katkısının görülebileceğine değinen Öztoygar, devletin sektörel teşviklerde bulunması gerekliliğini vurguladı.

Ekonomi basını, panelde söz sahibiydiİMDER, 8. Olağan Genel Kurul Toplantısı öncesi gerçekleştirilen “Ulusaldan Küresele İş Makinaları Sektörü Paneli”ne İMDER Başkanı Halil Tamer Öztoygar, Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Başaran, Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, Ekonomist Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu ve Fortune Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Toros katılım sağladı. Panelde, Türkiye’de 2030 yılına kadar gerçekleştirilmesi planlanan 1.3 trilyon dolarlık projelerin, iş makineleri sektörüne katkıda bulunacağı kaydedildi. Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Başaran’ın moderasyonuyla düzenlenen panelde konuşan İMDER Başkanı Halil Tamer Öztoygar, inşaat makineleri alanında 1,2 milyar dolar civarındaki ihracatın, 2023 yılında 10 milyar doların üzerine çıkarılması hedeflerine olan inancının tam olduğunu belirtti. İş makineleri sektöründe ihracatın artması için çalıştıklarını aktaran Öztoygar, doğrudan yabancı yatırımları ve ortaklıkları önemsediklerini kaydetti. 2013 yılında 1. Uluslararası İş Makinaları Kongresi’ni gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Öztoygar, ikinci kongreyi ise 20-21 Ekim 2016’da yine İstanbul’da gerçekleştirmek üzere yoğun çalışmalar yaptıklarını söyledi.

“6’ncı sıraya çıkmalıyız”Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu ise Türkiye’nin 2030’a kadar 1,3 trilyon liralık yatırım planı bulunduğuna değinerek, “Altyapı yatırımları için 100 milyar dolar öngörüldüğünü, enerji projeleri için 100 milyar dolar, ulaşım yatırımları için 350 milyar dolar, konut ve kentsel dönüşüm için 400 milyar dolar ve ticari, eğitim, kültür, sağlık yatırımları için 350 milyar dolar yatırım planlanıyor. Tüm bunların başarıyla yapılabilmesi için siyasi istikrar ve Türkiye’nin bölgesindeki iyileşmeler oldukça önemli” ifadelerini kullandı. GSMH’nın yüzde 1’i kadar Ar- Ge ile gidilirse rekabetçi bir dünyada ayakta kalınamayacağını kaydeden Uzunoğlu, Çin’in yüzde 5.8’lik hedefi olduğunu belirterek, “2023 yılında 22 binlik satış hedefi yakalanarak dünyada 6. sıraya çıkmalıyız. 30 milyar dolarlık hedef için 4.5 milyar dolar yatırım gerekir” dedi.

Endüstri 4.0 ile birlikte “Eğitim 4.0”Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Başaran, Türkiye’de iş makineleri ve ekipmanları sektörünün değerinin, toplam makine sektörünün yüzde 16’sını oluşturduğunu belirtti. Başaran, sektörün ihracatının 1.1 milyar dolar olduğunu söyledi. Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, son dönemde gündemde olan Endüstri 4.0’a dikkat çekerek, “Bu süreçte eğitim 4.0’ı da konuşmamız lazım” dedi. Endüstri 4.0’da makinelerin birbiriyle konuşacağını, bunu da sensörlerin sağlayacağını belirten Güldağ, bir sensör fabrikası için 5 milyar dolarlık yatırım gerektiğini, bu büyüklükte yatırımların işbirliğini zorunlu kıldığını anlattı. Coğrafi avantajlara da değinen Güldağ, “Afrika’ya mutlaka yönelmek lazım. İMDER’in Afrika pazarında yer edinmesi gerekiyor” dedi. Fortune Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Toros ise Türkiye’nin önünü açacak iki konuyu teşvik sisteminin değişmesi ve eğitime önem verilmesi olarak özetledi. Toros, devletin teşvik verirken ne istediğini bilmesi gerektiğinin altını çizdi.

İş makineleri sektörü 15 yılda yapılacak 1.3 trilyon dolarlık altyapı ve inşaat yatırımlarıyla büyümeyi hedefliyor. İMDER Başkanı Halil Tamer Öztoygar, 8. Olağan Genel Kurul Toplantısı öncesi gerçekleştirilen “Ulusaldan Küresele İş Makinaları Sektörü

Panelinde “2023’te dünya 6’ncısı olmayı öngörüyoruz” dedi.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

54

İMDER, hedef belirledi: “6’ncı sıraya çıkmalıyız”

Mayıs - Haziran / 2016

Page 57: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Tungaloy Kesici Takımlar, DMG MORI Turkey, Nikken Kesici Takımlar ve Yenasoft firmaları 30 Nisan 2016 tarihinde DMG MORI’nin ev sahipliğinde 80 kişinin katılım sağladığı bir open house etkinliği düzenledi.

TİAD üyeleri güç birliği yaptı ve open house düzenledi

Etkinlik Tungaloy Kesici Takımlar firmasına yapılan fabrika ziyareti ile başladı. Gerçekleştirilen fabrika turunda katılımcılar,

üretim tesislerini Tungaloy Üretim Müdürü İrfan Bükey ile gezerek kullanmakta oldukları kesici takımların nasıl üretildiğini

görme şansı yakaladı ve üretim süreçleri hakkında detaylı bilgi sahibi oldular. Fabrika ziyaretinin ardından open house etkinliği

DMG MORI Turkey’de etkinliği düzenleyen firmalar tarafından gerçekleştirilen sunumlarla devam etti. Sunumlar DMG MORI

Turkey Satış Müdürü Yüksel Öktem’in konuşmasıyla başladı. Açılış konuşmasının ardından DMG MORI Turkey Servis Müdürü

Barış Eser kullanıcılara sunulmakta olan çözümler, takım tezgahları, ölçme/kontrol sistemleri ve geleceğin üretim teknolojisi

olan Additive Manufacturing (Eklemeli Üretim) makineleri ile ilgili bilgi verdi. Barış Eser’in ardından Yenasoft firması CAM

Programları Satış Müdürü Emre Köklü tarafından distribütörlüğünü yapmakta oldukları Esprit CAM programının yenilikleri ve

üretime getirdiği kolaylıklar hakkında bilgi verildi. Nikken Kesici Takımlar Genel Müdür Yardımcısı Murat Güner tarafından tutucu

takımların parça toleranslarına, yüzey kalitesine ve üretim hızına etkileri ile ilgili detaylı bir sunum gerçekleştirildi. Tungaloy

Kesici Takımlar Pazarlama Sorumlusu Taha Turgay Çerciz tarafından firmanın ürettiği ürünler ile ilgili bilgiler verildi.

Sunumların ardından DMG MORI’nin tezgahları, Nikken’in takım tutucuları, Tungaloy’un kesici takımları ve Yenasoft’un

distribütörlüğünü yaptığı Esprit CAM programı ile hazırlanmış olan parça programları kullanılarak canlı parça kesimleri yapıldı.

Parça kesim uygulamaları sırasında katılımcıların soruları firmaların yetkilileri tarafından cevaplandı.

Etkinliğin ardından tekne ile gerçekleştirilen boğaz turu ve akşam yemeği ile katılımcılar güzel vakit geçirdi.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

55Mayıs - Haziran / 2016

Page 58: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Bu sene ilki gerçekleşen zirvede, iş dünyasının önde gelen 400 orta ve üst düzey yöneticisi bir araya geldi. İTÜ Ayazağa Yerleşkesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen zirvede, iş dünyasınayön veren isimler yer aldı.Zirveye, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, İTÜ İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fethi Çalışır, Siemens Genel Müdürü Ali Rıza Ersoy, Intel Genel Müdürü Burak Aydın, GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Canan Özsoy, Cisco Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım, Akbank Genel Müdür Yardımcısı Orkun Oğuz gibi isimler konuşmacı olarak katıldı.Zirvede, Nesnelerin İnterneti, Endüstriyel İnternet, Dijital Dönüşüm ve Yeni İş Modelleri, Bankacılık ve Finans Sektöründe Dijital Dönüşüm, Perakendecilik gibi konular değerlendirildi.

Rektör Karaca: İTÜ, “Üçüncü Nesil Üniversite” olmaya çok yakınİş Dünyası Zirvesi’nin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Mehmet Karaca, dünyadan MIT ve Stanford Üniversitelerini örnek vererek “Üçüncü Nesil Üniversite” kavramını anlattı. “Türkiye’de bu kavrama en yakın üniversite İTÜ’dür” diye konuşan Rektör Karaca, “Üçüncü nesil üniversite denilince bilgiyi toplum için yapan, toplum için üreten, toplumun refahını artırmaya yönelik çalışan üniversite anlaşılması gerekir” dedi.

Prof. Dr. Karaca ayrıca şu sözleri kaydetti: “İTÜ, üçüncü nesil üniversiteye olmaya çok yakın bir üniversite. 3. nesil üniversite uluslararası kavramların öne çıktığı, patente yönelik ürünlerin yapıldığı ve bunlar için çözüm ortağı olan üniversite kavramı. Bu açıdan Teknik Üniversite çok önemli... Teknik Üniversite mezunları KPSS sınavlarına çok fazla girmiyorlar. Kendi şirketlerini kurmaya çalışıyorlar. Stanford gibi üniversite öğrencilerine bakın. Silikon Vadisi gibi yerlerde şirket kuruyorlar. Teknik üniversitelerin de zaten en büyük özelliği bu...”Teknik Üniversite’nin önemli özelliklerinden birinin de ilk 50’deki öğrencilerinin yurt dışında işe girmeye ya da firma kurmaya olan eğilimleri olduğunu belirten İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca: “İTÜ Kariyer Merkezi bu konuda aktif. İnsanın olmadığı yerde her ne kadar dijital dönüşüm gerçekleştirseniz, alt yapı üst yapı kullansanız da merkezde insan kullanacaktır. İnsan üretecektir. O açıdan da biz insana, yeteneğe dokunuyoruz.” şeklinde konuştu.

İTÜ İş Dünyası Zirvesi, duayen isimleri ağırladıİTÜ İşletme Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Alp Üstündağ’ın moderatörlüğünü üstlendiği zirvede Borusan Genel Müdür Yardımcısı Ali Fuat Çötelioğlu, Arçelik Üretim Teknolojileri Direktörü Mustafa Esenlik, Kibar Holding Genel Müdür Yardımcısı Hakan Korkmaz, Rockwell Automation Türkiye Genel Müdürü Cenk Ceylan ve Harting Türkiye Genel Müdürü Ahmet Can Ayan konuşmacı olarak yer aldı.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Fakültesi’nin 12 Nisan 2016’da düzenlediği, iş dünyasındaki profesyonellere yönelik “Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0” konulu İş Dünyası Zirvesi, büyük bir katılımla gerçekleştirildi.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

56

İTÜ İş Dünyası Zirvesi’nde Endüstri 4.0 tartışıldı

Mayıs - Haziran / 2016

Page 59: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

20-23 Nisan 2016 tarihleri arasında Gosheim’da gerçekleşen Open House’a yoğun katılım sağlandı. Sadece Cuma günü, Hermle AG 1.000 den fazla ziyaretçiyi Gosheim’da ağırladı. Toplamda 2.800 kişiden oluşan ziyaretçi ile 1.200

firma frezeleme, tornalama, genel üretim ve son gelişim trendleri hakkında bilgi edindi.

Hermle Open House çok daha popüler

Bu etkinlik ayrıca deniz aşırı ülkelerden de büyük ilgi ile

takip edildi. Hermle AG 800’den fazla uluslararası ziyaretçiyi

dört günlük etkinlik süresince firmasında ağırladı. En büyük

delegasyonlar Çek Cumhuriyeti, İtalya, İspanya, Rusya, Hollanda,

Danimarka ve Türkiye’dendi. Ayrıca Japonya, Hindistan ve

Amerika Birleşik Devletleri ve diğer birçok avrupa ülkesi de

etkinliğe katıllarak Hermle’nin son yenilikleri hakkında bilgi

edindi.

Çeşitli sektörlerden 20 den fazla ilginç parça Alman firmanın

tartışılmaz performansını net bir şekilde göstermesinde etkili

oldu. Örneğin, bir gemi pervanesi, motorsiklet parçaları, motor

parçaları ve daha birçok kalıp bileşenleri frezelendi. Ziyaretçiler,

260 kg dolu aluminiyum bloktan 40 kg’a düşen lavaboyu,

titanyum malzemeden havacılıkta kullanılan motor parçası olan

800mm çapında bliski ve 1959 Porsche Junior traktöründen

tersine mühendislik ile üretilen girift bir turbofanı izlediler.

Hermle’nin ürün portföyünde yerini bulan yeni C 250 makina

modeli, ziyaretçilerden büyük ilgi gördü. Yüksek seviyede

hassasiyet, hız ve güvenilirlik sunan 3 ve 5 Eksen İşleme

Merkezi, müşteriler arasında çok tercih edilen bir model

olacağını kanıtladı.

2500 kg’a kadar iş parçalarını işleyebilen Hermle ürün

portföyündeki en büyük ebatlı C 62 U / C 62 U MT (freze/torna

versiyonu); Hermle Uygulama ve Eğitim Merkezi’nde görkemli bir

figür keserken sergilendi.

Ziyaretçiler, rehberli turlar ile günümüzün benzersiz üretim ve

montaj tesislerini, Hermle Eğitim Departmanını ve Hermle’nin

otomasyon firması olan Hermle-Leibinger Systemtechnik’i

birinci elden görme şansı yakaladılar. İlgilenenlere, günümüz

işleme dünyasıyla ilgili birçok konuda sayısız eğitimler sunuldu.

Ayrıca pratik bilgiler, tüm katılımcılar ile paylaşıldı.

Özel standlarda, 60’dan fazla partner firma bir fuar alanı

oluşturdu ve bu alanda kalıp imalatı, CAD/CAM sistemleri, ölçme

mühendisiliği, yazılım ve kontrol mühendisliği tanıtıldı.

Endüstri 4.0 altında, Hermle ayarlarının kesme işine göre özel

ayarlanması, akıllı ayarlar sayesinde makina dinamikleri Hermle

kontrol fonksiyonları ile arttırılan hassasiyet ve üretkenliğin

yanı sıra Hermle kontrol araçları ile operator asistanlığı ve

transparanlığı, Hermle Kullanıcı Koleji’nde canlı sergilendi.

Hermle kuruluşu olan Hermle Maschinenbau GmbH firmasının

ürettiği komponentler eşliğinde Toz Metal Teknolojisi tanıtıldı.

Hermle Servis Hizmeti Yeterliliği, ayrı bir alanda anlatıldı ve

bunun için iki işleme merkezi kullanıldı. Servis tanımlama

ve servis ekipmanları, katılımcılara gösterildi ve bu araçlar

kullanılarak tezgahın kurulduğu yerde, hızlı ve rekabetçi Hermle

Servisi’nin ne kadar hızlı çözüm üretebileceği aktarıldı. Ayrıca

Hermle Eğitim Departmanının yapmış olduğu sunumlar çok ilgi

çekti.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

57Mayıs - Haziran / 2016

Page 60: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Cimatron 3D System’den Dirk Dombert, TEKYAZ seminerinde yer aldı ve Cimatron ve 3D Systems hakkında detaylı sunumunu gerçekleştirdi. CAD/CAM pazarındaki ve Cimatron dünyasındaki son gelişmeler ve Cimatron 13 hakkında bilgilerin aktarıldığı sunum katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Cimatron Teknik ve Satış Destek Yöneticisi Nülüfer Doğan ve Cimatron Eğitim ve Teknik Destek Sorumlusu Osman Gücüyener; Cimatron 13 CAD Yenilikleri

ve Püf Noktaları ile ilgili hazırlamış oldukları sunumları izleyicilere aktardı. Cimatron 13 Drafting & Montaj & Mold Design sunumu ile seminer devam etti. Nülüfer Doğan’a bu sunumda Cimatron Teknik ve Satış Destek Uzmanı Serdar Kökgör eşlik etti. İlker Uludağ’nın seminerin başında başlattığı ve çoğu katılımcının SMS destekleri ile interaktif bir şekilde oynanan yarışma ve sosyal medya mecraları ile olan yarışmalar, oldukça yoğun ilgi gördü. “Verimlilik Odaklı Doğru Kesici Takım Seçim Kriterleri” teknik sunumu ile ISCAR Pazarlama Müdürü Serkan Ekinci, öğle yemeğinden hemen sonra kesici takım tekniklerini katılımcılara sundu. Teknik sunumlar ve Cimatron’un tüm modülleri ile seminer devam etti. Cimatron CAM Yenilikleri, Cimatron Ürün Müdürü Burç Ezgü ve Serdar Kökgör tarafından katılımcılara aktarıldı. “Cimatron 13 Die Design & Prograsif” sunumu da Nülüfer Doğan ve Serdar Kökgör tarafından aktarıldı. Fikus Tel Erozyon konuları ile ilgili teknik sunumlara devam edildi. Cimatron Satış Uzmanı Okan Yıldırım ve Cimatron Eğitim ve Teknik Destek Sorumlusu Görkem Öztürk sunumları gerçekleştirdi.

Hyundai WIA Avrupa Müdürü Ickjun Yang, Türkiye’de firmayı ziyareti sırasında uzun zamandır işbirliği yaptıkları Akmakina’yı, “Avrupa’daki en büyük ve en önemli partnerimiz” diyerek tanımladı. Yang, “Akmakina, bu başarıyı 2015’te de elinden bırakmadı. Avrupa’daki en büyük bayiimiz olan firma; satışlarda her yıl yüzde 30 gibi önemli bir artış elde ediyor. Satış sonrası profesyonel servis hizmetinin de bu büyüme oranına etkisi büyük” sözlerini kaydetti.

Akmakina Satış Direktörü İsmail Akyüz, Yang’a teşekkür ettikten sonra; Akmakina’nın Hyundai WIA’nın Türkiye’deki ilk distribütörü olduğunu, Akmakina-Hyundai WIA işbirliğinde 21. yılı kutladıklarını, MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nda Hyundai WIA’nın çok eksenli (multiaxex) teknolojilerinin sergileneceğini belirtti.

Ickjun YangHyundai WIA Avrupa Müdürü

İsmail AkyüzAkmakina Satış Direktörü

16 Nisan 2016’da Bostancı Dedeman Hotel’de Cimatron kullanıcıları ve meraklıları TEKYAZ seminerinde bir araya geldi. Geleneksel hale gelmiş olan Cimatron seminerine oldukça yoğun ilgi gösterildi.

Gelenek bozulmadı ve Akmakina, Hyundai WIA’nın Avrupa satış birinciliğini elinden kaptırmadı. SIMTOS 2016 Fuarı’nda Hyundai WIA’nın gerçekleştirdiği programda Akmakina’nın Avrupa satış birinciliğini ikinci kez elde ettiği, ziyaretçilere duyuruldu.

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

58

TEKYAZ’ın Cimatron seminerine ilgi büyüktü

Akmakina,Hyundai WIA’nın yeniden satış birincisi

Mayıs - Haziran / 2016

Page 61: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 62: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Nedir Endüstri 4.0 ve Türkiye bunun neresinde…Dördüncü Sanayi Devrimini ve Endüstri 4.0 olgusunu algılayabilmek için öncelikle geçmişten günümüze sanayi devrimlerine bakmak gerekiyor. Birinci Sanayi Devrimi 1784 yılında İngiliz mucit Dr. Edmund Cartwright tarafından icat edilen mekanik dokuma tezgahı ile başladı. Elektriğin icadını takiben Amerika Cincinnati’deki mezbahanelerde kullanılmaya başlanan elektrikli bant sistemleri ile 1870 yılında İkinci Sanayi Devrimi başlamıştır. Bununla birlikte Henry Ford’un otomobil fabrikalarında seri üretime geçilmiştir. 1969 yılında Amerikan Şirketi olan Modicon084 tarafından ilk programlanabilir lojik kontrol devresinin (PLC) icat edilmesi ile Üçüncü Sanayi Devrimi başlamış oldu. Dördüncü Sanayi Devrimi, 2008 yılında Almanya hükümeti tarafından çalışmalarına başlanan, 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı’nda lanse edilen ve Endüstri 4.0 olarak tanımlanan siber fiziksel sistemler ile akıllı ve esnek üretim sistemlerinin kullanılmaya başlanmasıyla resmen başlamış durumdadır.

Endüstri 4.0’ın ortaya çıkışının altında yatan temel sebep ise Çin’in endüstriyel ürün satışlarındaki büyük gelişmesidir. 5 yıllık veriler karşılaştırıldığında Çin %241’lik bir artış sağlarken, Almanya %16, Avrupa Birliği Ülkeleri (EU 27) %13 artış sağlamış, ABD ise hiç büyüme kaydedememiştir.

Ancak, Dördüncü Sanayi Devrimi ile Endüstri 4.0 gerçek anlamda aynı şeyler değildir. Endüstri 4.0, küresel rekabet nedeniyle endüstriyel şirketlerde kullanılmaya başlanmış olan siber fiziksel sistemler ile verimlilik, hız ve esneklik gibi faktörlerin ön plana çıktığı dijital fabrikalar oluşturulması

ve bu sayede hata oranının neredeyse sıfıra indirilmesiyle verimliliğin %100’e ulaştırılmaya çalışılmasıdır. Dördüncü Sanayi Devrimi ise günümüzün acımasız bir gerçeği olan fosil enerji kaynaklarının çok yakın bir gelecekte tükenmesive bu sebeple kapitalizmin gücünü kaybetmeye başlayacak olan yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim ile ortaya çıkmıştır. Kısacası, her iki olgu birbirinin tamamlayıcısı olup kendilerini hızla gerçekleştirmektedir.

Akıllı fabrikalarla akıllı ürünler üretmekEndüstri devrimleri, Dünya’yı ve toplumları her zaman küresel boyutta etkilemiştir. Üretmek insanlık için hep bir zorunluluk olmuş ve üretimi devam ettirmek adına yeni arayışlar içinde olunmuştur. Hangi sektörün geçmişine bakarsanız bakın tarihsel gelişmelerinde hep sanayi devrimi olgusu yer almaktadır. Çünkü, sürecin devam edebilmesi için insanlar ürettiklerini aynı zamanda duyurmalı, göstermelidir. Bunun sonucunda gelişen ulaşım ve iletişim araçları olmuştur. Dolayısıyla bilişim teknolojileri gelişmiş yeni sektörler ortaya çıkmıştır. Dördüncü Sanayi Devrimi de şüphesiz yeni sektörlerin açılmasına ve geride kalmış sektörlerin yok olmasına sebep olacaktır. Bu durum yalnızca sektörler için değil insanlar, şirketler, ülkeler için de böyle olmuştur. Örnek verecek olursak; ilk başlarda kas gücü ile çalışan insanlar işlerini kaybetmeye başladı, sonra teknisyenler şimdi de mühendisler işlerini kaybetmeyle karşı karşıya kalmış durumdadır. Endüstri 4.0’ın pozitif yönleri olumsuz etkilerini kısmen düzeltebilir. Her ne kadar istihdam sorunları olacaksa da yeni iş alanları da ortaya çıkacaktır. Yeni ortaya çıkacak bu meslekleri şu an için “Robot Uzmanı, Siber Güvenlik Analisti, 3D Baskı Teknisyeni, Sanal Gerçeklik Tasarımcısı, Ağ Programcısı, Makine Öğrenim Bilimcisi, Endüstriyel Ağ Mühendisi, Müşteri Üreticisi, Nöro-Nakil Teknisyeni, Dijital Antropolog, Platform Geliştiricisi, İş Dönüştürme Uzmanı, Bulut Mimarı, Veri Bilimcisi, Şehir İnovasyon/Mekanik Uzmanı” olarak tanımlayabiliriz. Akıllı fabrikalarda akıllı ürünler üretmek ve bu ürünlerin hayatımızı kolaylaştırması hem de bunu az enerjiyle yapacak olması büyük bir artıdır. Akıllı ürünlerin üretilmesiyle bu ürünler ihtiyaca göre farklı alanlara uyarlanıp gelişmeler sağlanabilir.

“Makineler arası iletişim mümkün mü? İnsansız üretime ve sadece robotların çalışacağı fabrikalara tanık olacak mıyız? Üretim alanları tek bir kumanda ile yönetilecek mi?...” Hayatımıza bu soruları ‘Dördüncü Sanayi Devrimi’ olarak tanımlanan Endüstri 4.0 getirdi. Dünya, Endüstri 4.0 ile çalkalanıyor. TİAD Genel Sekreter Yardımcısı Samet Burçin Aydoğmuş, yeni devrimi tanımaya ve tanıtmaya yönelik bir makale kaleme aldı.

TEKNİK YAZIwww.ttmagazin.com

60 Mayıs - Haziran / 2016

Bilinenleri ve bilinmeyenleriyle Endüstri 4.0

TİAD Genel Sekreter Yardımcısı / Samet Burçin Aydoğmuş

Page 63: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Önümüzdeki 5 Yıl İçerisinde Meslek ve İş Kolu Değiştirmesi Gerekecek Tahmini Kişi Sayıları.

Endüstri 4.0 stratejisinin hayata geçmesinde ilk aşama olan donanım ve yazılım bölümünün hayata geçmesi bir problem teşkil etmeyecek gibi görünüyor. Çünkü donanım ve yazılım için kullanılacak enerjinin az olacağı düşünüldüğünde ve internet protokolünün 6. sürümü IPv6 ile birlikte milyarlarca cihazın İnternet’e bağlanmasının yolu açıldığından başlangıç olarak bir sıkıntı olmayacaktır. Fakat üretim süreçlerinde kullanılacak makinelerin hepsinin Endüstri 4.0’ın standartlarına uygun hale getirilmesi ve programlanması kolay olmayacaktır.

Endüstri 4.0 için gereken yeniliklerEkonomiden savunmaya, sağlıktan eğitime kadar çok yönlü yeni bir çağ açacak olan Endüstri 4.0’ın başarı ile uygulanabilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar bulunmaktadır. Bu unsurların temelinde enerji dar boğazından kurtulmak için verimliliği %100’e yaklaştırmak, maliyetleri düşürmek, enerji tasarrufu sağlamak ve çevre kirliliğini en aza indirmek bulunmaktadır.

EğitimEndüstri 4.0, somut olarak gelişmeyle birlikte geliştirilen teknolojileri üreten personelin hem de bu teknolojiden faydalanacak insanların eğitimini ve bilinçlenmesini de en önemli hedefler arasında tutmaktadır. Bu sebeple, teknoloji ve sanayi üreticilerinin uygun eğitim stratejileri ile birlikte sürekli öğrenmeyi sağlaması ve tüketici bilinçlendirmesi mutlak bir öneme sahiptir.

EğitimEndüstri 4.0, somut olarak gelişmeyle birlikte geliştirilen teknolojileri üreten personelin hem de bu teknolojiden faydalanacak insanların eğitimini ve bilinçlenmesini de

en önemli hedefler arasında tutmaktadır. Bu sebeple, teknoloji ve sanayi üreticilerinin uygun eğitim stratejileri ile birlikte sürekli öğrenmeyi sağlaması ve tüketici bilinçlendirmesi mutlak bir öneme sahiptir.

Elektronik haberleşmeHem insanlarla makinalar hem de makinalar arası iletişimin güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Özellikle “Nesnelerin İnterneti” sayesinde ve yüksek hızlı internet desteğiyle bu haberleşme ve veri aktarım sistemleri, Endüstri 4.0’ın en büyük gerekliliklerinden biri halindedir.

İş planlamasıSanayi ve üretim tesisleri daha donanımlı hale getirilip akıllı sistemler ile donatıldıkça, çalışan personelin niteliğinin önemi buna bağlı olarak değişecektir. Bu sistemler her ne kadar akıllı olsa da, bu sistemlerin kontrollerinin yapılması, iş takvimine uygun şekilde çalıştırılması ve hem süre hem verimlilik açısından optimize bir şekilde dizayn edilmesi son derece önemlidir. Bu durumun sağlanabilmesi için katılımcı bir iş ortamının ve sürekli eğitimin kurulması ve alternatif projelerin geliştirilmesi gereklidir.

Sistemlerin en iyileştirilmesiEndüstri 4.0 ile farklı alanlardaki sistemlerin ve firmaların entegre bir şekilde çalışabilmesi, bu sistemlerin optimizasyonuna uyumluluğuna bağlıdır. Bunun için de bu firmaların ve sistemlerin haberleşme ağlarının entegre ve eş zamanlı olabilmesi gerekmektedir. Bu uyumluluk ancak bazı standartların oluşturulmasıyla gerçekleşebilecektir.

TEKNİK YAZIwww.ttmagazin.com

61Mayıs - Haziran / 2016

Page 64: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Türkiye, Endüstri 4.0’ın neresinde?Endüstri 4.0 konsepti, Türkiye’de, bu geçişe hazır bir sektör olmasından dolayı şu an otomotiv sektöründe kullanılmaya başlanmıştır. Bu sayede, ürünlerin pazara çıkış süreleri yüzde 25 ile yüzde 50 arasında düşmeye başlamıştır. Bununla birlikte mühendislik giderleri de yüzde 30’a kadar düşebilecek ve yüzde 70’e kadar enerji tasarrufu sağlanabilecektir.

Sektörel gereksinimleri hızlı, güvenilir ve yenilikçi bir anlayış ile karşılamaya çalışan endüstri sektörü, hızla gelişen teknoloji olanakları sayesinde yeni bir sanayi reformu olan Endüstri 4.0 dönemine girmektedir. Bu vizyonun birçok unsuru global anlamda bugün hazır ama bu unsurların entegre bir bütün olarak birleştirilmesi gerekiyor. Global anlamda ekonomiler, üretim endüstrilerini güçlendirmek için büyük çaplı girişimlere yatırım yapıyor. Üretim teknolojilerinde gelişen dijitalleşme, endüstriyel girişimlerin gelecekle uyumlu olması için yeni fırsatlar açıyor. Kısacası Endüstri 4.0 kendini hızla gerçekleştiriyor. Almanya, Japonya, ABD gibi gelişmiş ülkeler ile karşılaştırıldığında Türkiye Sanayisinin genel durumu bu kadar parlak değildir. Güncel duruma göre Türkiye, İkinci ve Üçüncü Sanayi Devrimi arasındadır.

Geçtiğimiz yıllarda, üretimleri çoğunlukla ithalata dayanan gelişmekte olan ülkeler de bu gelişime ayak uydurmaya başladı. Bu ülkeler üretkenlik, verimlilik, kalite ve dijital dönüşümlerini artırmak için endüstriyel üretimlerini daha da profesyonelleştirmeye ihtiyaç duyuyor. Üretim süreçlerine dijital teknolojilerin dahil edilmesi de üretim gücünü hızlandırıp artırıyor. Ekonomilerin büyümesi, ithalat-ihracat dengelerinin değişmesi, farklı iş alanlarının oluşması şu an bildiğimiz sistemde önemli değişikliklere

yol açacak. Akıllı üretim süreçleri, akıllı ürünler ve uzaktan müdahale edilebilir sistemler, üretim süreçlerine yüksek seviyede esneklik sağlayacaktır. Aynı zamanda müşterilerin sisteme entegre edilmesine imkan vererek, müşteri istekleri doğrultusunda düşük maliyetlerle özelleştirilebilen ürünler üretilmesinin de yolu açılacaktır.

Türkiye’nin, öncelikle ülke içi yatırımlar yapması gerekmektedir. Örneğin Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer alması için yılda ortalama yüzde 8,5 oranında büyümesi gerekiyor. Bu büyüme, teknolojilerin etkin ve verimli kullanımıyla mümkün olabilir. Her şeyden önce nesnelerin internetinin kullanıldığı iş süreçleri doğru bir şekilde yönetilmelidir. Ülkemizde bilişim eğitimine daha yüksek bir ağırlık verilmesi, yazılımcı ve programcılar yetiştirmek ve nesnelerin interneti araştırmalarına hız kazandırmak gereklidir.Türkiye’nin Endüstri 4.0’ın rüzgarını kaçırmaması için, öncelikle “İleri Teknoloji Üretimi ve Endüstri 4.0” ile ilgili olarak “Strateji ve Eylem Planı” hazırlaması ve bu planı uygulaması gereklidir.

Kaynaklar• Eko IQ Dergisi, Aralık 2014, Endüstri 4.0 Özel Eki• Bilim ve Teknik Dergisi, Mayıs 2014• Turkishtime Dergisi, Nisan 2015• www.automation.com• www.endustri40.com• www.hightech-strategie.de• www.plattform-i40.de• www.uzaycagi.com • www.vdma.org

TEKNİK YAZIwww.ttmagazin.com

62 Mayıs - Haziran / 2016

Page 65: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Tekno Takım hakkındaTekno Takım, müşterilerine sunduğu ürün portföyü ve çeşitliliği ile takım üreticileri arasında göz dolduruyor. Firma, Türkiye’nin ilk değiştirilebilir takım üretimine başlayan ve bu konuda Türkiye’nin önde gelen isimleri tarafından kurulmuştur. Kurulduğu günden bugüne binlerce çeşit standart ve özel takım üretmiş ve müşteri ihtiyaçların çözüm bulmuştur. “Amatör bir ruhla profesyonelce çalışmak” misyonuyla yola çıkan Tekno Takım kadrosunda 45 kişi istihdam edilmektedir. Hamdi Gülen, Tekno Takım kadrosunun kalifiye elemanlardan oluştuğunu ve istihdam ettikleri çalışanların eğitimine aralıksız devam ettiklerini de belirtti. Tekno Takım, en başta kalıpçılık, otomotiv, havacılık, gemi inşaat, makine imalatçıları ve genel mühendislik hizmetleri sektörlerinde faaliyet gösteren firmalara çözüm sunuyor.

Tekno Takım neler üretir?Değiştirilebilir sert metal uçları, değiştirilebilir sert metal uçlu torna takımları, freze takımları, kalıp işleme frezeleri, matkaplar, diş açma takımları, kesme takımları, sert metal matkaplar, takma uçlu raybalar, CNC torna ve işleme merkezleri için takım tutucuları, özel takımlar vb. ürünler ile Tekno Takım; birçok ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Tekno Takım’ın iddialı olduğu bu ürün gamının yanı sıra ürettiği fikstürler de adından söz ettiriyor.

www.ttmagazin.com

63Mayıs - Haziran / 2016

VİZYON

Tekno Takım, hayata geçtiği 2000 yılından bu yana ürettiği kesici ve tutucu takımlar ile imalat sektöründe adından sıkça söz ettiriyor. 15 yılı geride bırakan firmanın zorlu imalat sektöründe ayakta kalmasının gerekçeleri arasında, Genel Müdür Hamdi

Gülen’in, takım sektöründe çalışarak edindiği hatırı sayılır tecrübesini Tekno Takım’a aktarması gösteriliyor.

Tekno Takım,kendi ürettiği takımlarla üretim yapıyor

Page 66: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

64 Mayıs - Haziran / 2016

VİZYONwww.ttmagazin.com

Hamdi Gülen’den Tekno Takım’ın kalite politikası: Genel Müdür Hamdi Gülen “Müşteri memnuniyetini sağlamak ve daima ‘kaliteyi’ üretmektir” sözüyle ana kalite politikasını özetledi ve “Müşterilerimize, firmamızın takım üretim ve çözüm merkezi olduğunu çalışmalarımız süresince gösterebilmek ve bu güveni vermek için çaba sarf etmektir” diye ekledi. Tekno Takım’ın temel ilkesini, “kendi teknolojisini kendisi üreten, teknik hizmet ve kaliteyi ön planda tutan müşterilerin ihtiyaçlarına cevap vererek onları memnun etmektir” diyerek ifade etti. Hamdi Gülen, “Binlerce çeşit standart ve özel takım üreterek ve de müşterilerinin sayısız ihtiyacına çözüm bularak bugüne kadar yapmak istediklerimizi yaptığımıza inanıyoruz. Ama bunu asla yeterli görmüyor ve gelecekte daha fazla çözüm ve hizmet üreteceğimize inanıyoruz. Bunu da başaracağız. Müşterilerimizin memnuniyeti bizim memnuniyetimizdir” sözleriyle firmanın, üzerine kurulduğu temel prensiplere değindi.

YG-1 & Tekno Takım ortaklığı hakkındaKore’nin ve dünyanın en büyük takım üretici olan YG-1, dünyanın sayılı üreticilerinden biri konumundadır. 30 yıllık tecrübesi ve birikimi ile büyümesini sürdüren YG-1, kılavuz ve delme grubunda da büyük yatırımlar sayesinde ivme kazanıyor. 80 ülkeye ihracat gerçekleştiren ve üretim sürecinde sadece yüksek kaliteli ürünler ve donanımlar kullanan YG-1; matkap, kılavuz, parmak freze, yaprak uçlu matkap gruplarında hızlı büyüme sağlamaktadır. Tekno Takım ile YG-1 2007 yılında ortak oldu. Kwang Ho Choe, YG-1’i temsilen Tekno Takım’da Genel Müdürlük vazifesini icra etmektedir.

Tekno Takım’ın ürün grubuTekno Takım’da ağırlıklı olarak kesici ve tutucu takımlar üretilir. TT Tornalama, TT Frezeleme, TT Delme ve Delik İşleme, TT Takım Tutucuları ürün gruplarının yanı sıra; YG-1 Frezeler, YG-1 matkaplar da Tekno Takım’ın ürün gamında yer almaktadır. Tekno Takım, üretim sürecini “Özel takım üretimi ve Standart takım üretimi” olarak kategorize eder.

Page 67: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Üretim süreciStandart takım üretimi, fizibilitesi yapılan ve sektörün ihtiyaçlarına yönelik planlanan ürünlerin üretilip stoklanmasıyla oluşur. Standart takım üretiminin gerçekleşmesi için önce ihtiyaçlar saptanıp, firma bünyesindeki proje ofisinde fizibilite hazırlanıyor. Üretimine karar verilen parçaların çizimi tasarım ofisinde gerçekleşiyor. Çizimi tamamlanan parça için seçilen malzeme, ilk olarak kesim aşamasından geçer. Kesilen parça, kullanılacağı alana göre, ya torna ya da freze tezgahlarına girerek işlenir. Bu süreci, işlenen parçanın taşlama tezgahlarında gerçekleşen yüzey işlemesi takip eder. Üretimin her aşamasında, parçaların ölçme ve kontrol departmanında ölçümü yapılır. Ürün, neredeyse faturası kesilene kadar kontrol sürecinden geçer. Ölçümü hatasız olan malzemeler, yağlama gibi çeşitli kimyasal işlemlerden sonra ambalajlanır. Özel tasarım süreci ise müşterinin ihtiyaç duyduğu ürün konusunda Tekno Takım’dan talepte bulunmasıyla başlar. Müşterinin, hizmet verdiği sektöre yönelik ihtiyaçlarının saptanmasıyla, nasıl bir ürün geliştirilmesi gerektiği planlanır. Ürünün, hangi yöntemlerle üretilmesi gerektiği de planlanır. Bu süreci, müşteriye özel tasarım süreci takip eder. Ve standart üretimde gerçekleşen her aşama, özel üretimde de gerçekleşir.

En iyi takım için, en iyi malzeme seçilirSon yıllarda özel takım siparişindeki talebin standart takımlara göre arttığını belirten Hamdi Gülen, firmanın sektördeki 16 yıllık varlığını ve ticari başarısını, seçtikleri malzemenin kalitesine de borçlu olduklarını ifade etti. Takımlarda en iyi çeliklerin ve malzemenin kullanıldığını belirtirken özellikle delme grubunda firmanın iddialı olduğunun altını çizdi.

Tekno Takım’ın kendi ürettiği takımlarla üretim gerçekleşiyorTekno Takım’da, tezgahlara entegre edilmiş olan takımların bir özelliği var. Hemen hemen hepsi Tekno Takım’da imal edilmiş olan takımlar ve firma, kendi ürettiği takımla üretim gerçekleştiriyor. Sert işleme teknolojisi kullanan firmanın üretim için harcadığı süre ve maliyeti artıyor. Ancak sert işleme teknolojisinin kullanılmasıyla üretilen ürünün kalitesi ve takım ömrü neredeyse zirvede… Sert işleme teknolojisi, rijitliği artırıp takım performansının diğer takımlardan uzun olmasını sağlıyor. Tekno Takım’ın üretim aşamasında önem verdiği konulardan biri de takımın ve tezgahın entegrasyonunu sağlayan bağlama ekipmanlarının kaliteli olması hususudur. Verimli bir performans için en iyi bağlama ekipmanları hassasiyetle seçilmektedir.

www.ttmagazin.com

65Mayıs - Haziran / 2016

VİZYON

Page 68: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

1985 yılında İstanbul’da doğdum. Evliyim, bir oğlum var.

Uğursan CNC’nin firma ortaklarından biriyim. Aynı zamanda

firma satış müdürüyüm. Talaşlı imalatta aileden gelen

bilgi birikimimizi, CNC takım tezgahları sektörüne taşıma

isteğimizi “İyi servis, iyi makine ve doğru fiyat” politikası ile

müşterilerimizle paylaşmaktayız.

Sektöre girdiğim gün ile bugün arasında edindiğim tecrübe,

tanıdığım insanlar; bilgi birikimi konusunda paha biçilemez bir

kazanç oldu bana. Bu kişiler arasında beni en derinden etkileyen

Fahrettin Gülener’dir. Hala Ermetal Yönetim Kurulu Başkanı

olan Fahrettin Gülener’i tanımak, her zaman ileriye yönelik adım

atmamız gerektiğini hatırlamamı sağlıyor.

“TİAD MTM’nin yeterlilik belgeleri, ayrıcalık kazandırıyor”Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği üyesi olmak, bir dernek üyeliğinden çok daha fazlası bence… Böylece firmaların gelişiminden inovasyon çalışmalarına kadar, her türlü yeniliğe ilk bizler sahip oluyoruz. Son dönemde, sektörün profesyonelleşmesi adına atılan en büyük adımlardan biri:

TİAD MTM ile teknik servis hizmeti veren firma çalışanlarımızın lisanslı, yani “ehliyetli” hale gelmeleri. Bu alanda, TİAD MTM’nin verdiği yeterlilik belgelerine sahip olmayan amatörler, sektörden de uzaklaşmış ve dışlanmış olacaklardır. Müşterilerden ricamız, her koşulda bu yeterlilik belgelerine sahip firmalardan destek almalarıdır.

Bu sektörde gerçekten çok tecrübeli ve bilgili insanlarla karşılaşıyoruz. Genç yaşta çevremde örnek alabileceğim çok insan tanıdım. İşime olan hakimiyetimi bu kişilerden edindiğim bilgi ve birikime borçluyum. Eğer doğru kişi ,doğru işi yapıyorsa genç işadamı olmak bir dezavantaj değildir. Yaptığınız işe hakimseniz, ihtiyaçları satış esnasında belirleyip doğru yönlendirme yapabiliyorsanız yaşınızın bir önemi kalmıyor. Çünkü müşteriler çok bilgili ve donanımlı… Ne alacaklarını gayet iyi biliyorlar. Bizlere sadece, onlara doğru makinayı uygun fiyatla vermek kalıyor. Tabii ki bu durum, doğru alt yapıyla sağlanıyor. İkinci kuşaktan, üçüncü kuşağa…Hafta sonlarımı kesinlikle aileme ayırırım. Sık sık kısa seyahatlere çıkar, iş haftasının yorgunluğunu hep birlikte çıkarırız. İşimizin yoğunluğu, zaman zaman onları ihmal etmeme neden oluyor. Bu durumda hafta sonları, ailemiz için çok değerli hale geliyor.

Hayallerle yaşamadım. İnandığım bir iş vardı, şu anda da o işi yapıyorum. Fakat artık bir hayalim var: “İkinci Kuşak” olarak sürdürdüğümüz işimizi üçüncü kuşaklara taşıyabilmek… Bu, özellikle aile şirketlerinde en zor geçiş dönemidir. Bunu başarabilirsek, zaten kazanmış olacağız.

66 Mayıs - Haziran / 2016

DOSYAwww.ttmagazin.com

Onlar, genç yaşlarına rağmen elde ettikleri tecrübe ile sektörün içinde yer edinmiş işadamları... Gençliklerinin getirdiği dinamizm, başarılı olma tutkusuyla birleşince; hele ki takım tezgahları ve makine sektörünü çok sevince, ortaya müthiş bir manzara çıkıyor. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı canı gönülden kutlarken; TT Magazin, merceğini sektörümüz mensubu ışıl ışıl parlayan genç işadamlarına tuttu.

“TİAD MTM’nin yeterlilik belgeleri, ayrıcalık kazandırıyor”Özgür Maymen – Uğursan CNC Satış Müdürü

Page 69: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

SEKTÖRDENwww.ttmagazin.com

67Mayıs - Haziran / 2016

1986’da doğdum. Beykent Üniversitesi İktisat Fakültesinde

İngilizce İktisat bölümünde lisansımı tamamladım. Aynı

üniversitede Pazarlama mastırı yaptım. Her zaman bir araba

merakım vardı. Seyahat etmeyi çok seviyorum. Hiç görmediğim

şehirlere, ülkelere gitmek bende bir alışkanlık haline geldi. Aynı

zamanda Türk Sanat Müziği dinlemeyi çok seviyorum.

Kendimi bildim bileli, makina sektörünün içindeyim. Belki

de iki-üç yaşında tanıştım makinelerle… O zamandan beri

aile şirketimize gerçekleştirdiğimiz ziyaretler ya da fuarlara

yaptığımız küçük seyahatlerle sektöre aşina oldum.

“Çekirdekten yetiştim”Üniversite yıllarımda şirkette yarı zamanlı olarak çalışmaya

başladım. Yani hem okudum hem çalıştım. Hem öğrenci hem

çalışan olmak keyifli bir süreçti. Ancak tam zamanlı olarak 2010

yılında Akmakina’nın servis departmanında çalışmaya başladım.

2011 yılında satış departmanında görev almaya başladım.

2013’te de Akmakina Satış Müdürü ve şirket Yönetim Kurulu

Üyesi oldum.

Tüm ailem de yetişmem konusunda bana destek oldu.

Çocukluğumda yüksek istihdam sağlayan iyi bir işadamı olmayı

hayal ederdim hep.

“Neyin, nerede, nasıl üretildiğine tanık oluyoruz”Bugün yaptığımız iş, Türkiye sanayisine ve üretim gücüne

çok ciddi hizmet sağlayan bir sektör. Bu işin en başına

dönersek; insanoğlu demiri ve çeliği bulmasaydı ve onlara şekil

vermeseydi, bugün dünyanın ne kadar geliştiği çok tartışılacak

bir konu olurdu. Ürettiğimiz, sattığımız makineler ve hizmet

verdiğimiz sektör; demire ve çeliğe şekil verdiği için A’dan

Z’ye tüm üretim bandının, bizim makinelerimizden geçtiğini

söyleyebilirim.

Tekstil, beyaz eşya, savunma sanayi, demir çelik, gemi inşa,

medikal gibi aklınıza gelebilecek tüm üretim biçimleri bizim

sektörümüzce üretiliyor. “Makine üreten makineler” olarak

bilinen takım tezgahları, bu anlamda çalışması keyifli bir sektör...

Neyin, nerede, ne şekilde üretildiğini tanıma fırsatı buluyoruz. Bu

sebepten dolayı işimi çok seviyorum.

“Fark yaratmak çok önemli…”Satış müdürlüğünden bahsetmek gerekirse; makine satmak

gerçekten sorumluluk gerektiren bir iş. Aslında işimiz sadece

makine satmak değil. Karşımızdaki müşterinin yapmak istediği

üretimi, daha hızlı, verimli olarak üretmesini sağlamak; farklı

teknolojileri müşterilerin fabrikasına sokabilmek; fark yaratmak

bizler için çok daha önemli.

Son iki yılda şirket olarak bütçemizin büyük bir kısmını insan

kaynağı ve müşteri memnuniyeti konularına ayırmaktayız.

Kendi içimizdeki ekibi, doğru yerde ve zamanda kullandığımızda

ve müşteri memnuniyetini sağlamak adına gerekenleri

yaptığımızda, büyüme ve gelişme kendini gösteriyor.

“Kendini gerçekten sıfırdan bir yere getirmiş işadamlarını örnek aldım”Gözümü açtığım zaman ilk olarak babamı, iki abimi ve ablamı

örnek almaya başladım. Sektöre adım attıktan sonra müşterimiz

olan ve kendini gerçekten sıfırdan bir yere getirmiş, Türkiye

sanayisine katkı sağlayan işadamları tanıdım. Ve onları rol model

aldım. Hayatımızdaki örnek aldığımız kişilikler, zamanla değişir.

Kendimizi geliştirdikçe başka rol modellerimiz de olur.

Hiç değişmeyen ve her zamanki hedefim: Şirketimizi büyütmek,

geliştirmek, bugün olduğundan çok daha iyi yerlere getirmek;

çocukluğumda hayalini kurduğum yüksek istihdamı yaratmak.

Elbette bunu, insan kaynağı ve müşteri memnuniyeti faktörüyle

sağlamak. Alışılagelmiş makine alım-satımlarının dışında

müşteriye, uygun fiyatlı ve katma değer sağlayacak teknolojiyi

kazandırmak. Bu performansı yakaladığımız için gelecekte şirket

olarak çok daha iyi bir yerde olacağız.

“Hepimizin patronu iştir!”Ben, sen veya biz... Hiç fark etmez: Hepimizin patronu

iştir! İşin patron olduğu yerde; benim, senin veya bizlerin

kaprisi söz konusu olamaz. Elbette genç bir yönetici olarak

ciddi sorumluluklarımız var. Genç yaşta bu sorumlulukları

üstlenmekten de müthiş keyif alıyorum. Sorumluluk duygusu

ülkemize, sanayimize çok güzel şeyler katar.

Çok sevdiğim bir söz var: “İnsanlar kıyafetiyle karşılanır

düşünceleriyle uğurlanır...” İş hayatında, kaç yaşında

olduğunuzun bir önemi olduğuna inanmıyorum. Önemli olan,

o yaşı bilgi birikimiyle tecrübelendirmek. Kendinizi ne kadar

bilgiyle doldurabiliyorsanız o kadar muhatap alınıyorsunuz. Çok

gezmek, gözlem yapmak ve tecrübe etmek gerekiyor. Gerçekten

bu ülkenin genç bir nesle ihtiyacı var. İnsanlarla iletişim kurarken

öncelikle dinlemeyi öğrenmenin gerekli olduğuna inanıyorum.

“Hepimizin patronu, iştir!”İsmail Akyüz - Akmakina Satış Direktörü

Page 70: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

1979 yılında gurbetçi bir ailenin oğlu olarak Hollanda’da

doğdum. Ailem 1985 yılında ülkemize temelli dönüş yaptığı

için okul hayatıma Aydın’da başladım. İlk ve ortaöğrenimim

ardından 1996 yılında başladığım Karadeniz Teknik Üniversitesi,

Makina Mühendisliği bölümünden 2000 yılında mezun oldum.

Talaşlı imalata karşı haz ve ilgiÜniversite yıllarım sırasında ilk stajımı, Nazilli’de üniversal

torna tezgahları ve özel makinalar üreten Tormaksan

firmasında, talaşlı imalatın tüm uygulamalarını görerek

yapmış olmam; bende talaşlı imalatla ilgili müthiş bir haz ve

haliyle takım tezgahlarına karşın yüksek seviyede ilgi yarattı.

Bu doğrultuda üniversite eğitimim sırasında imalat yöntemleri

ile ilgili konulara daha çok yöneldim.

Mezuniyetim sonrasında Ankara’da dönemin en donanımlı

üretim tesislerinden biri olan Yepasan firmasında İmalat

Mühendisi olarak işe başlamış olmam, yüksek teknolojili

Japon ve Avrupa menşeili makinalarla tanışmamı ve konuya

daha derinlemesine dalmamı sağladı. İmalatta çalıştığım

dört yıllık süre boyunca talaşlı imalatın alfabesini öğrendiğime

inanıyorum. Ardından, 2004 yılı itibariyle çalıştığım Böhler Kesici

Takım firmasında, kesici takımlar hakkında daha çok bilgi edinerek,

talaşlı imalatı bu yönüyle analiz etme şansım oldu. Bence en büyük

kazanımım; müşterilerde farklı tezgahlar ile farklı malzemelerden

imal parçaları, test çalışması yaparak kesmekti.

“Bilgi ve tecrübeyi kaynağından edindim”2005 yılı Mayıs ayı itibariyle ise, o dönemde ismi DMG Türkiye

olan, takım tezgahları sektöründe dünya lideri firmaya

Ankara Bölge Müdürü olarak transfer oldum. Deckel Maho ve

Gildemeister marka makinaların satışına başladım. Özellikle

savunma sanayi ve havacılık sektörünün hareketlendiği

yıllarda bu endüstrinin ihtiyaçlarına uygun makinalara,

portföyde sahip olmak işimi kolaylaştırmıştı ve daha da zevkli

hale getirdi. Ayrıca, gerek bu endüstrinin yüksek nitelikte

olması gerekse Ankara bölgesindeki müşterilerimizin konuya

derinlemesine ve bilinçli yaklaşması; şirketimizdeki tüm

fabrikalarla sürekli irtibatta olmamı gerektirdi. Bu sayede

bilgiyi ve tecrübeyi kaynağından alabildim.

“En iyi referans” çıtası2009 yılında DMG’nin MORI SEIKI ile dünya pazarında

birleşmesi, Türkiye’nin de dört pilot ülkeden biri seçilmesi,

kariyerimde çok önemli bir kapı daha aralamıştır. DMG’de

Alman teknolojisine ve teknik kültürüne haizken bir

anda Japon teknolojisi ve teknik kültürü ile de çalışma

imkanına sahip oldum. Almanya’da, İtalya’da ve Japonya’da

gerçekleştirdiğimiz fabrika ziyaretlerimizin, eğitimlerimizin,

müşteri gezilerimizin, katıldığımız fuar etkinliklerinin

oluşturduğu farkındalık ile benim için talaşlı imalattaki “En iyi

referans” çıtasının oldukça yükseldiğine inanıyorum.

2013 yılı başına kadar sürdürdüğüm görevimden ayrıldıktan

sonra MYK CNC adı ile kurduğum firmamda takım

tezgahlarının daha verimli kullanılabilmesi için gerekli

olan ekipmanların ithalatına ve satışına başladım. Özellikle

Almanya’dan WTO, BENZ, HAIMER gibi kendi konusunda

en iyi olan firmalardan distribütörlükler almıştım. Amacım

müşterilerime doğru mühendislik hizmetini sunarak,

ihtiyaçlarını belirlemek ve buna en uygun ürünü temin etmekti.

Geçmiş iş tecrübelerimde gerçekleştirdiğim anahtar teslim

projelerin çok faydasını gördüm diyebilirim.

“İşimiz gereği bolca seyahat etmek güzel bir fırsat”Bu çalışma sürecinde distribütörlüğünü yapmakta olduğumuz

HAIMER firmasından bir teklif aldım, Türkiye de kendi

organizasyonunu kurmak istediklerini ve birlikte çalışmaya

devam etmek istediklerini belirtmişlerdi. 2014 yılı Eylül ayı

itibariyle yeni bir ortaklık kurarak Haimer Türkiye oluşumunu

gerçekleştirdik. Halen HAIMER Türkiye’de firma ortağı ve Genel

Müdür olarak görevime devam etmekteyim. Evli ve iki erkek

çocuk babasıyım. Yoğun iş temposundan geri kalan zamanı, en

azından tüm haftasonunu ailemle geçirmeye çalışıyorum. Fırsat

buldukça bisiklete binerim. Bunun dışında yeni yerlere gitmeyi,

yeni lezzetler keşfetmeyi çok seviyorum. İşimiz gereği birçok

şehre seyahat etmemiz bence bu anlamda güzel bir fırsat.

“Donanımlar yeterli olarak kullanılmıyor”Son 15 yılda ülkemizde ciddi miktarda tezgah yatırımı yapıldı.

Bir dönem “Acaba nasıl işlenir” diye hayretle incelenen parçalar

bugün seri imalatta; sürekli ve doğrulukla, rahat bir şekilde

imal edilebiliyor. Teknik donanım olarak dünyanın kullandığı

neredeyse tüm donanımlara sahibiz veya ihtiyacımızı arayıp

buluyor ve temin edebiliyoruz.

68 Mayıs - Haziran / 2016

DOSYAwww.ttmagazin.com

“Sektörel donanım var ama bilinçli kullanım yok”Mehmet Yıldırımkaraman – HAIMER Genel Müdürü

Page 71: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

www.ttmagazin.com

69Mayıs - Haziran / 2016

DOSYA

Ancak bunların ülkemizde çoğunlukla, ilgili makinanın veya

donanımın tüm fonksiyonları ile birlikte bilinçli bir şekilde

kullanılamadığını düşünüyoum. Gerekli çalışma ortamı

koşullarının hazırlanması, periyodik bakımların yapılması gibi

önemli eksiklerimiz var. Bu donanımların yeterli verimlilikte

kullanılamadığı kanaatindeyim.

“Bizlere çok iş düşüyor”Doğru müşteriye, doğru ürünü sunmalıyız. Bunun

içinde öncelikle sattığımız ürünü iyi tanıyor olmamız ve

müşterilerimizdeki ihtiyacı doğru belirlememiz gerekli. Ama

maalesef bu konuda eksiklerimiz var. Örneğin; müşterilerimiz

bilinçsiz satış personelinden yılmış durumda... Bu yüzden bazen

ilk defa ziyaret edeceğimiz firmalardan randevu almakta bile

zorlandığımız oluyor.

Bu doğrultuda derneğimizde TİAD Akademi’nin yürüttüğü eğitim faaliyetlerini daha büyük bir kitleye ulaştırmamız çok önemli... Hatta Mesleki Test Merkezi’nde servis personelinin yanı sıra, satış ve uygulama personeline yönelik bir değerlendirme kriteri oluşturulması bile mümkün bence...

“Hak ettiğim en iyi yerde olacağıma inanıyorum”Bir makina mühendisi olarak, üretimin bir şekilde içinde

olmaktan, destek vermekten çok keyif alıyor ve yaptığım işi

çok seviyorum. Ülkemizin kalkınmaya devam etmesinde daha

fazla katkımın olabilmesi için bilgi ve tecrübemi, her nerede

en üst seviyede ve yüksek verimde kullanabiliyorsam orada

olacağım. Umarım bu süreç içerisinde hem bizim için hem

de müşterilerimiz için “Sürdürülebilir ticaret” yapabilmeyi

başarabilirim. Diğer yandan sektördeki rakiplerimiz de dahil

olmak üzere, tüm partnerlerimizle mevcut olan iyi ilişkilerimizi

korumayı ve geliştirmeyi isterim. O gün geldiğinde, yüzümüz

kızarmadan herkesle bir araya gelebilecek bir çalışma hayatı

devam ettirebildiysem; bu süreç içerisinde hak ettiğim en iyi

yerde olacağıma inanıyorum.

“Ak olmadan kara, kara olmadan ak olanın kıymeti bilinmez”Sektörümüzdeki tedarikçi firmalarımızın tüm firma sahipleri ve genel müdürleri başta olmak üzere, diğer tüm çalışanlarının ve tüm müşterilerimizin, benim için fazlasıyla önemli olduklarını düşünüyorum. Bazılarından, herşeyden önce insan olmanın, dürüst çalışmanın, ticarette devamlılığın önemini ve elbette ki işin teknik tarafını; gerek onların sordukları sorulara cevap ararken, gerekse benim sorduğum sorulara onlardan cevap alırken öğrendim ve öğrenmeye devam ediyorum. Bazılarından ise, nasıl biri “olmamam” gerektiğini de görüp öğrendim. Ak olmadan kara, kara olmadan ak olanın kıymeti bilinmez derler. O yüzden tek bir isim veya birkaç isim söylemem yeterli olmaz. Hayatımda, kısacık bir anını bile -olumlu veya olumsuz- benimle paylaşan herkese ayrı ayrı teşekkür ederim.

1986 yılında Samsun Bafra’da doğdum. Tahsilime üniversiteye kadar Bafra’da devam ettim. İstanbul Teknik Üniversitesi, Makine Mühendisliği bölümünden 2010’da mezun oldum. Mezuniyet sonrası vatani görevimin ardından ileri seviye İngilizce, pazarlama ve branding eğitimleri için Amerika’ya taşındım. Eğitimlerin tamamlanmasının ardından Türkiye’ye dönüp NACHI Türkiye’de görev aldım. Dört yıldır, NACHI Türkiye şubesinin kurucusu ve yöneticisi olarak görev almaktayım. Ayrıca, C sınıfı iş güvenliği uzmanıyım.

Motosiklet ve atıcılık, hobilerimin başında geliyor. İleri seviye sport bike kullanıcısıyım. Yaklaşık iki yıl kadar önce ağır bir trafik kazası geçirdiğim için motosiklete bir süre ara vermek zorunda kaldım. Atıcılığa ve silahlara ilgim de doğduğum ve büyüdüğüm topraklardan geliyor. Hepsi ruhsatlı olmak üzere farklı tarz ve modellerde tüfek koleksiyonum var. Haftada en az bir kez olmak üzere, poligona giderek bu hobimi de gerçekleştirme fırsatı buluyorum. Bunların yanında sosyal sorumluluk alanlarında faaliyet gösteren iki farklı dernekte de gönüllü olarak görev almaktayım.

“Yenilenebilir enerji, gereklilik değil zorunluluk oldu”Gökhan Kırmacı-NACHI Genel Müdürü

Mehmet Yıldırımkaraman – HAIMER Genel Müdürü

Page 72: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Tezgah sektörünün destekçisi ve tamamlayıcısıNACHI markası; robot, rulman, kesici takım ve hidrolik bölümü olmak üzere dört farklı ürünle Türkiye’de faaliyet göstermektedir. Türkiye’de satışını gerçekleştirmediğimiz özel çelik, endüstriyel fırınlar ve metal işleme tezgahlarımız da mevcut. Dolayısıyla, faaliyet alanımız direk takım tazgahları olmasa da; tüm ürünlerimizle tezgah sektörünün destekçisi ve tamamlayıcısı durumundayız.

“Sektörün önemi giderek artıyor”Türkiye üretim yapısının içinde, takım tezgahlarının yerinin yüksek olduğunu ve daha da yükseleceğini düşünüyorum. Türkiye gibi ülkelerin üretimlerinin en büyük payı otomotiv sektörü merkezlidir. Ülkemiz, dünyanın en büyük 19’uncu otomotiv üreticisi... Sıralamada daha yükseklere çıkabilmenin en büyük gerekliliklerinden biri de motor üretebilecek teknolojiye sahip olmak. Türkiye’de üretilen araçların neredeyse tamamının motoru ithal edilmektedir. Takım tezgahlarının önemi burada daha da artmaktadır. Ayrıca, Türkiye’nin global havacılık üretimi içerisindeki payı da artmaktadır. Havacılık, zaten çok hızlı gelişerek büyüdüğünden, odaklanılması gereken diğer sektör olarak karşımıza çıkar. Ancak şu noktaya dikkat etmek gerekiyor. Dünya otomotiv sektörünün uzun vadede gidişatını gözlemlediğimizde, elektrikli araçların payının hızla artacağına şüphe yok. Otomotivin orta ve uzun vadede geleceğini çok iyi öngörmeliyiz. Elektrikli araçların genel olarak yapısını inceleyecek olursak, yakıt yerine bataryalardan beslenen elektrikli motorlar olacak. Bu durum günümüzdeki fosil yakıtla çalışan yanmalı motora olan talebi bitireceği açıktır. Ayrıca, elektrikli motorlar devir, güç ve tork gibi değerleri elektronik olarak yönetebilecek ve vitese de talep olmayacak. Bu da “Gearbox” veya vites kutusu olarak bilinen komponentleri gereksiz kılacak. Vites kutusu teknolojisi için ağırlıkla kullanılan talaşlı imalat veya takım tezgahlarına olan talebi azaltacaktır.

“Havacılıkta talaşlı imalatın payı büyük olacak”Böylece, otomotivdeki en büyük teknoloji ve talaşlı imalat girdisi olan, motor ve gearboxa olan talep azalacağından,

otomotiv; takım tezgahlarının en büyük hedef sektörü olamayacaktır. Ancak, havacılıktaki durum otomotivden daha farklıdır. Mevcut teknolojilerle elektrikli motorlarla yakalanabilecek güç, yakıtlı motorlardan çok daha azdır. Havacılıkta, hafif motorla daha büyük güç üretmek çok önemlidir. Ayrıca elektrikli uçaklarla yakın zamanda karşılaşamayacak olmamızın nedeni ise; enerjiyi depolama sistemlerinin, yani bataryaların, kütle olarak hala çok ağır seviyelerde olmasıdır. Yani talebin çok hızlı artacağı net olan havacılıkta, talaşlı imalat ve takım tezgahlarının payı büyük olacaktır.

“Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılmalı”Araçlar ve onların yakıtlarıyla alakalı gelişmeler devam ederken, genelde gözden kaçan bir nokta daha var. Elektrikle çalışan araçların fosil yakıt kullanmadığı doğrudur. Ancak şarj olurken kullanacakları elektrik enerjisinin, bir şekilde üretilmesi gereklidir ve bu elektrik enerjisinin kaynağı yine fosil yakıtlar olacaktır. Dünyada yenilenebilir enerjilerin yaygınlaşması artık gereklilikten çok, zorunluluk haline geldi. Türkiye’nin elektrik enerjisi üretim karakterine bakarsak, dünyadaki en yüksek doğalgaza bağımlı elektrik üretimini gerçekleştiren ülkeyiz. Bunun yanında, kömür enerjisiyle çalışan termik santrallerin oranı da oldukça yüksek. Yenilenebilir enerji yatırımlarının Türkiye’nin enerji tüketimdeki büyüme hızını yakalayamayacağı da açıktır. Güneş ve rüzgar enerjileri temiz ve ekonomiktir ancak kömürle çalışan büyük bir termik santralin üretebileceği enerjiyi üretebilmeleri için, binlerce metrekarelik fotovoltaik pil ya da güneş enerji tarlaları oluşturmak; binlerce rüzgar türbin yatırımı yapmak gereklidir. Günümüzün Türkiye enerji yatırımlarında böyle bir yönelim olmadığına göre, yine doğalgaz veya termik santrallerin sayısının artacağı kesindir. Doğalgaz çevrim santrallerinde, doğalgazdan gelen enerjiyle basıncı artırılan su buharı, gaz türbinlerinden geçerek elektrik üretilmektedir. Gaz türbinlerinin üretimi, havacılıktaki motorlara benzer bir teknoloji ve yöntemle üretilmektedir. Sonuç olarak, talaşlı imalatın ve takım tezgahlarının gelişen teknolojilerin içindeki yeri bir şekilde hep artacaktır.

70 Mayıs - Haziran / 2016

DOSYAwww.ttmagazin.com

Gökhan Kırmacı-NACHI Genel Müdürü

Page 73: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 74: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Sizi tanıyabilir miyiz?

Temsil ettiğim dernek, Almanya Frankfurt am Main merkezli, Almanya İmalat Makinesi Üreticileri Derneği’dir. VDW, Almanya İmalat Makinesi Üreticileri’nin sözcülüğünü üstlenir. Ortalama olarak, orta ölçekli 290 üreticiyi temsil ediyor ve bu yıl 125’inci yıldönümümüzü kutluyoruz.

VDW’nin aktiviteleri konusunda bizi bilgilendirebilir misiniz? VDW kamudan, politikaya, diğer endüstri alanlarından bilime, bu ihtisas dalının temsilciliğini yapar. Bununla birlikte, her şeyden önce üyelerimize hizmet sağlamakla yükümlüyüz. Bireysel sorulara karşı, teknik bilgimiz ve buna dayanan yeterliliğimizle bilgi sağlıyor ve önerilerde bulu-nuyoruz. Ama her şeyden önce üyelerimize destek veriyoruz. Bunların haricinde, fuar organizatörlüğü yapıyoruz. VDW olarak, EMO Hannover, Uluslararası Metal İşleme Makinaları Fuarı’nı, METAV Düsseldorf Uluslararası Metal İşleme Teknolojileri Fuarı’nı ve şimdi de son olarak Stuttgart Messe ile AMB İran Fuarını organize ediyoruz. Bunların ötesinde, uzun yıllardır üyelerimiz için sempozyumlar düzenliyoruz. Bu sempozyumlarda, düzenlendiği ülkeye bağlı olarak önemli müşteri bağlantıları sunuluyor. Bu sempozyumları Türkiye’de, 2008 ve 2013 yıllarında iki defa gerçekleştirdik. Organizasyona katılım sağlayan müş-teriler, Alman firmaların yeterlilikleri hakkında geniş çaplı bilgi alma imkanı elde ettiler.

Sektör için Türkiye - Almanya arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye ve Almanya, imalat makinesi ticareti alanında uzun yıllardır iyi bir ticari ortaklık gerçekleştiriyor. Türk üretici firmalar için Almanya, en önemli pazar payına sahip. 2015 yılında, ağırlıklı olarak torna tezgahları olmak üzere, 70 milyon Euro’luk makine tedarik edildi. Bu, yüzde 10’luk bir kazanca tekabül etmektedir. Almanya açısından Türk Endüstrisi, yüzde 22’lik bir payla Almanya’nın ikinci önemli imalat makinesi tedarikçisi konumundadır. Yine Almanya açısından, son beş yıl göz önünde tutulduğunda, ithalat yüzde 45’lik dilimle ortalama 277 milyon Euro artmıştır.

Hem takım tezgahları sektörü hem de Almanya ve Türkiye’nin ticari ve ekonomik ilişkilerine yönelik görüşlerini almak için, Almanya İmalat Makineleri Üreticileri Derneği (VDW) Genel Müdürü Dr. Wilfried Schäfer ile röportaj gerçekleştirdik.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

72

VDW: Türkiye, ikinci önemli tedarikçimiz

Mayıs - Haziran / 2016

Dr. Wilfried SchäferAlmanya İmalat Makineleri Üreticileri Derneği (VDW) Genel Müdürü

Page 75: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Almanya olarak Türkiye takım tezgahları sektörünü dünyanın neresinde görüyorsunuz?2016 yılı için, dünya politikası ve dünya ekonomisi açından risklere rağmen, Almanya üreticilerinin şirketlerine ait yüksek üretim kapasitelerini bu durumdan etkilenmeden koruyabileceklerini öngörüyoruz. Diğer taraftan, imalat makinesi endüstrisi büyüyecektir. Üretim ve tüketimde yaklaşık yüzde 1,9 artış tahmin edilmektedir.

Makine tüketiminin en tepesinde Asya’yı Avrupa takip etmekte, Amerika, yüzde 2,7’lik bir düşüşle sonda bulunmaktadır. Londra merkezli İktisadi Araştırma Enstitüsü Oxford Economics’in Türkiye iktisadi gelişimi hakkındaki tahminleri de, bizimle aynı doğrultuda. Bu tahmine göre, buradaki imalat makinesi tüketimi, dünya ölçeğine oranla yüzde 2,8 artış gösterirken, yatırımlar ve endüstriyel üretim de aynı şekilde yüzde 3,6 ile 5 oranında artış gösterecektir.

Üretim teknolojileri ile bilgi teknolojilerini bir arada kullanmak konusunda Almanlar, muazzam bir kültür sahibi… Doğrudur… Günümüzde Alman üreticiler yüksek bir baskıyla, müşterinin menfaatlerine hizmet edecek bilişim tekniği hakkında daha fazla işlevler kazanmaya ve kazandırmaya yönelik çalışmalar yapıyorlar…

AMB 2016 Fuarı’nı küresel pazarda nasıl değerlendiriyorsunuz?AMB, Güney Almanya ve sınır ülkelere ait pazar için önemli bir fuar olarak, uzun yıllardır başarılı bir pozisyon elde etti. Fuarı, üyelerimiz ve metal işleme alanındaki tüm tedarikçiler için bir pazarlama aracı olarak destekliyoruz. Stuttgart bölgesi olarak AMB, metal işleme teknolojisine sahip sayısız tedarikçi ve birçok alıcıyla cazip bir pazar alanına sahip… Özelikle Güney Almanya, İsviçre, Avusturya ve Fransa’da bulunan orta ölçekli işletmeler, bölgesel yakınlık sebebiyle kapı komşuları gibi AMB’den bilgi edinebilir ve gelecek için yatırım yapabilirler. Birçok fuar katılımcısının harcadığı emek, bu müşteri segmentine erişim için, karşılığını verecektir.

Türk katılımcı ve ziyaretçilere neler sunuyorsunuz?VDW, AMB’nin itici gücüdür. Bu işlev içerisinde, Stuttgart Fuarı ön planda olmak üzere burada, İstanbul’da da basın konferanslarına eşlik ediyor, ekonomik çerçeve koşulları ve imalat makineleri endüstrisine ilişkin teknik konularda bilgiler sunuyoruz.

AMB 2016’da hangi teknolojiler görücüye çıkacak?Eskiden olduğu gibi klasik sorunlara ilişkin yenilikler tanıtılacaktır. Gündem maddeleri, üretim artışı, verimin iyileştirilmesi, kaynakların korunması ve kalite artışıdır. Bu alanlardan hiç birisinde henüz yolun sonuna erişilmemiştir. Firmalar sıklıkla, örneğin eksiksiz işleme, kullanıcı dostu kullanım, ekonomi, materyal tasarrufu, daha verimli üretim, tesis çözümleri, vb. çözümler vasıtasıyla Endüstri 4.0 mantığıyla düzenlemeye alınabilecek, verimin artırılması hususlarında konuşmakta ve tabii ki çözüme ulaşmaktadırlar. Firmalar özellikle müşteri talep ettiğinde bu hususların üzerinde çalışmaya hız vermektedir.

Almanya’nın “İtici güç” olduğu Endüstri 4.0 konusunda ne düşünüyorsunuz? Endüstri 4.0 ve buna bağlı dijitalleştirmeyi, firmalarımız açısından bir şans olarak görüyoruz. Bu, onlar içinIT (Bilişim Teknolojisi) endüstrisi ile birlikte yeni çözümler üretmek anlamına gelmek-tedir. Endüstriyel Cloud (Bulut) çözümleri ve üretim amaçlı dijital uygulamalar, münferit imalat makinesi üreticileri için zaten geliştirilmektedir. Böylece bu ihtisas alanı, kendi uzmanlığındaki yetkinliğini artırmakta ve bugün liderliğini sürdürdüğü pozisyonunu güçlendirmektedir.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

73Mayıs - Haziran / 2016

Page 76: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

17. Uluslararası Makina Tasarım ve İmalat Kongresi (UMTİK 2016)’nın amacı ve kapsamı hakkında bilgi paylaşabilir misiniz?

UMTİK kongresinin başlığı “Uluslararası Makina Tasarım ve İmalat Kongresi” içinde yer alan “Makina, Tasarım ve İmalat” sözcükleri

kabaca kongrenin kapsamını ve amacını belirlemektedir. Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde yer alan şekliyle makinenin, sözlük

anlamı; “Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki

oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü ve bir alet veya taşıtın hareket etmesini sağlayan

mekanizması” olarak verilmektedir.

Bu basit tanım bile makinalaraın insanlık açısından ne kadar önemli olduğunu, onlarsız yaşamın neredeyse imkansız olduğunu

anlatmaya yeterlidir. Tasarımın anlamı, yine aynı sözlükte “Zihinde canlandırılan biçim, tasavvur; bir sanat eserinin, yapının veya

teknik ürünün ilk taslağı, imalat ise; “Ham madde işlenerek yapılan her türlü mal, işlenerek yapılan üretim” olarak verilmektedir.

Sırf bu tanımlardan yola çıktığımızda bile; insanların hayatını kolaylaştıracak, onlara günlük işlerinde yardımcı olacak, ihtiyaç

duyacakları ürünleri üretecek, çevre ve doğayla, insanlarla uyumlu ve onların kontrolü altında çalışacak makinaların tasarımı,

imalatı ve üretim alanlarına yerleştirilmesi, bir arada uyum içinde işletilmesi ve denetlenmesi gibi geniş bir faaliyet alanı ortaya

çıkmaktadır. UMTİK kongrelerinin kapsamı işte bu geniş faaliyet alanında gerçekleşen ve gerçekleşmekte olan bilimsel ve

teknolojik gelişmeler, yenilikler ve uygulamalardan oluşmaktadır. Kongremizin amacı da, makina tasarımı ve imalatı konusunda

yapılan bilimsel araştırma ve sonuçlarının, imalat sistem ve teknolojilerindeki gelişmelerin ve yeniliklerin, endüstriyel uygulama

örneklerinin dünyamızın çeşitli ülkelerinden, üniversite, araştırma kuruluşları ve sanayiden gelen akademisyen, araştırmacı,

sanayici ve mühendisler tarafından sunulması, tartışılması ve katılımcılar arasında bilgi alışverişinin yapılması, işbirliklerinin

kurulmasıdır. Bu yılki kongremizin ülkemizin önde gelen sanayi şehirlerinden biri olan Bursa’da yapılacak olması, kongrenin bu

amacına büyük ölçüde ulaşacağını göstermektedir. Bu amaca daha somut işbirlikleri ve iş ortaklıklarıyla ulaşabilmek için UMTİK

2016 kongresinin dördüncü gününde, yine uluslararası nitelikte ve Endüstri 4.0 temalı, bir proje pazarı düzenlenecek olup, bu

etkinliğin duyurusu da https://www.b2match.eu/industry40turkey web sayfasında yer almaktadır.

UMTİK, dünyanın dört bir yanından seçkin akademisyenleri ve profesyonelleri bir araya getirerek makina tasarımı ve imalatı, imalat sistem ve teknolojilerindeki son gelişmelerin tartışılabileceği bir forum niteliği taşıyor. Bu bağlamda, kongrenin ülkemiz sanayisine yönelik ayrıcalıklı bir konumda olduğunu belirtebilir miyiz?Kongremizin kimler tarafından hangi amaçla oluşturulduğu, nasıl bir gelişim gösterdiği ve uluslararası kongre haline nasıl geldiği,

kongremizin web sayfalarında (www.UMTİK.com) oldukça ayrıntılı olarak anlatılmaktadır.

Bu yıl 17’ncisi düzenlenen “Uluslararası Makina Tasarım ve İmalat Kongresi” (UMTİK) için geri sayım başladı. Hiçbir meslek kuruluşunun himayesinde olmadan 30 yılı aşkın süredir düzenlenmesi ve günümüze gelmesi, bu kongreyi efsaneleştiriyor.

UMTİK Düzenleme Komitesi Üyesi Prof. Dr. Engin Kılıç ile kongrenin dünü ve bugünü hakkında konuştuk.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

74

Endüstri 4.0, UMTİK 2016’ya damga vuracak

Mayıs - Haziran / 2016

Prof. Dr. Engin KılıçUMTİK Düzenleme Komitesi Üyesi

Page 77: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Burada kısaca bahsedecek olursak, kongre fikri 1979 yılında

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümünde

bir gurup öğretim üyesi tarafından kurulan MATİMAREN

(Makina Tasarım ve İmalat Araştırma Enstitüsü) bünyesinde

o zamanki adıyla Kamu İktisadi Teşekkülleri (Çimento, Kağıt,

Şeker, Petrokimya, MKE, v.b.) adına yürütülen bir dizi başarılı

uygulamalı araştırma projeleri sonucunda elde edilen bilgi

ve deneyimlerin paylaşılması gereksinimi sonucu oluştu.

UMTİK kongrelerinin ilki 1984 yılında, sonrasında da düzenli

olarak iki yılda bir ODTÜ Makina Mühendisliği Bölümünde

ulusal bir kongre olarak düzenlendi. UMTİK kongrelerinin

başarılı oluşu ve kongreye ilginin giderek atması ve yurt

dışından, özellikle de Türkî Cumhuriyetlerden ilgi duyulmaya

başlanmasıyla, kongrenin ulusararası nitelik kazanması

gerektiği düşünülerek 6. Kongre 1994 yılında ilk defa Türkçe ve

İngilizce bildirilerin ayrı oturumlarda sunulduğu uluslararası

bir kongre olarak düzenlendi. 2002 yılındaki 10. Kongreyle

ise; UMTİK, Kapadokya’da düzenlenerek sonraki kongrelerin

ODTÜ yerleşkesinin dışında, her defasında başka bir yurt

köşesinde düzenlenmesine öncülük etti. 2012 yılında, Prof. Dr.

Yusuf Altıntaş’ın onuruna doğum yeri Denizli’de düzenlenen

15. Kongrede Kongrenin ilk günü Talaşlı İmalat Günü olarak,

takım tezgahları ve talaşlı imalat alanında dünyanın önde

gelen ve büyük çoğunluğunu Prof. Altıntaş’ın arkadaşları ve

eski öğrencilerinin oluşturduğu konuşmacıların katılımıyla

düzenlendi. Talaşlı İmalat Günü, bu kongreyle UMTİK

kongrelerinin ilk, ya da son günü düzenlenen ayrılmaz bir

parçası haline geldi. UMTİK 2016‘da Talaşlı İmalat Günü

Kongrenin ilk gün programını oluşturacaktır.

UMTİK kongrelerinin yukarıda açıklanmaya çalışıldığı gibi hiçbir

ulusal ya da uluslararası meslek kuruluşunun himayesinde

olmadan, amatör bir ruh içinde düzenleniyor olmasına karşın,

günümüze kadar 30 yılı aşkın süredir kesintisiz bir şekilde

devam ettirilebilmesi, sanırım konumu, başarısı ve tanınırlığı

hakkında yeterli bir fikir vermektedir. Yurt içi ve yurt dışından

ortalama yüzden fazla bildirinin sunulduğu, 120-150 arasında

katılımcının yer aldığı UMTİK kongrelerine giderek daha fazla

sanayi kuruluşu sponsor olarak destek vermekte, bu destek

sayesinde de sanayi kuruluşlarından ve üniversitelerimizden

daha fazla katılımcı kongrelerimize bildirileriyle ve dinleyici

olarak katilma fırsatını bulabilmektedir.

Ancak bütün bu olumlu gelişmelerin daha fazlasına ihtiyacımız

olduğunu düşünüyorum. Özellikle makine tasarımcısı ve

üreticisi sanayi kuruluşlarımızın kongrelerimize üst düzey

mühendis ve yöneticileriyle, yaptıkları çalışmaları anlatan

bildirileriyle katılmalarının Ar-Ge çalışmalarını olumlu yönde

geliştirmeleri, projeleri için doğru ortaklıklar kurmaları

açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Aynı şekilde

üniversite ve bağımsız Ar-Ge kuruluşlarının da kongremize

daha fazla ilgi göstermeleri ülkemiz makine ve imalat

sanayisinin Ar-Ge ve yenilikçi ürünler konusunda hızla

gelişmesine katkıda bulunacaktır.

Ülkemizde takım tezgahları sektöründe önemli bir yeri olan talaşlı imalatın dünü ve bugünü hakkında bizi bilgilendirebilir misiniz? Talaşlı imalat diğer imalat yöntemlerine göre çok fazla

olumsuzluklar içermektedir. Bir parçayı imal ederken parça

üzerinde kalan malzeme, çoğu zaman talaş olarak nitelenen

atık malzemenin çok küçük bir kısmını oluşturur. Talaşın

malzeme üzerinden kaldırılması sırasında oluşan yüksek

sıcaklıkların, talaş-takım arasındaki sürtünmelerin takım ve

parça üzerindeki olumsuzluklarını azaltabilmek için kesme

sıvılarının kullanılması gerekmektedir. Bu amaçla kullanılan

kesme sıvılarının toplam maliyet içindeki payı %18-22 arasında

olabilmekte; ayrıca bu kesme sıvılarının kullanımı, içerdikleri

kimyasallar, bozulduklarında ürettikleri bakteriler nedeniyle

çevreye ve doğaya önemli zararlar verebilmektedirler. Ayrıca

talaşlı üretimin, diğer pek çok yönteme göre daha yavaş

üretim hızına sahip olması nedeniyle, seri üretime elverişli

olduğu söylenemez. Bütün bu olumsuzluklarına ve geliştirilen,

geliştirilmekte olan yeni üretim yöntemlerine karşın talaşlı

üretim, makine imalat sanayisinde kullanılan diğer imalat

yöntemleri arasında lider konumunu korumaktadır. Bunun

nedeni talaşlı üretimin ve üretimde kullanılan tezgahların çok

değişik malzemelerde ve değişik geometrilerdeki parçaları

yüksek geometrik ve boyutsal hassasiyette ve yüksek yüzey

kalitesinde üretebime kabiliyetidir. Birinci sanayi devrimi

olarak adlandırılan 18. Yüzyıl sonlarındaki buhar makinesinin

geliştirilmesi ile, ilk defa ısı enerjisini istenen yerde hareket

enerjisine dönüştürme ve kendi enerjisi ile çalışabilen

makineler üretebilme imkanı oluştu; bu şekilde takım tezgahı

alanında günümüze kadar süren bir evrim süreci başlamış

oldu. 19. Yüzyılda elektrik motorunun geliştirilmesi ve 19.

Yüzyıl sonlarına doğru ticarileşerek makinelerde kullanılmaya

başlanması ile takım tezgahlarında takım ve iş parçasının

birbirlerine göre otomatik olarak hareket ettirilmesi mümkün

oldu. Kam-dişli mekanizmaları kullanarak bir parçanın üretimi

için gerekli tüm hareketleri birbiri ardına oluşturarak parçayı

otomatik, ya da yarı otomatik olarak imal edebilen tezgahlar 20.

Yüzyılın başında yeni bir sanayi devrimi olarak ortaya çıkan seri

üretim sistemleri içinde yerini aldı. Yine 20. Yüzyılın başlarında

takım tezgahlarında karbon çeliği yerine kullanılmak üzere HSS

(Yüksek Hız Çelikleri) malzemelerin bulunmasıyla talaşlı üretim

işlemlerinde üretim hızı 4 katına çıktı.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

75Mayıs - Haziran / 2016

Page 78: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Yüzyılın ikinci yarısına kadar talaşlı işlem teknolojileri ve

takım tezgahları alanında çeşitliliğin artırılması dışında

yapısal ve hareket kontrolü açısından çok fazla gelişme

olduğu söylenemez. Ancak takım malzemesi alanında devrim

niteliğinde yeni mazemelerin bulunması, özellikle sert metal

volfram karbür takımların kullanılmaya başlanmasıyla takım

tezgahlarındaki üretim hızları 2-3 misli arttı. 20. Yüzyılın ikinci

yarısına gelirken bilgisayarın bulunmasıyla başlayan ve 3.

Sanayi devrimi diye nitelenen evrede bilgisayar teknolojisinin

takım tezgahlarına uyarlanmasıyla NC (nümerik kontrollu)

ve CNC (Bilgisayar Nümerik Kontrollu) takım tezgahları ile

aynı takım tezgahında değişik parçaların herbiri için ayrı bir

program çalıştırılarak otomatik tezgahlardaki kadar olmasa

da, yüksek üretim hızlarına erişmek mümkün hale geldi.

Bu yeni takım tezgahları operatörün yakın denetiminde

çalıştırılmayacağı için tezgaha parça sürümünden, talaşın

toplanması, takımların otomatik olarak bir işlemden ötekine

değiştirilmesi, titreşimsiz çalışma koşullarını sağlayacak

şekilde tezgah tasarımında büyük değişiklikler gerçekleşti.

Yüksek performanslı takımların kullanımıyla, tezgah

dinamiğinin ve tezgah hassasiyetinin iyileştirilmesi, daha

yüksek kesme hızlarında çalışabilmesi yönünde yine

tezgah tasarımında geliştirmeler gerekti. NC ve CNC tezgah

kullanımın yaygınlaşması ve giderek robot teknolojilerinin

üretimde kullanımıyla, 1970’li yıllardan itibaren tezgah

ve robotlardan oluşan hücresel üretim ve esnek üretim

sistemleri , hızlı üretimin yanısıra ürün çeşitliliğine de yer

verebilen yeni üretim sistemleri olarak ortaya çıktı. Özellikle

havacılık sanayisinde kaldırılan talaş hacmi üretilen parçanın

hacminden defalarca fazla olabildiği için yüksek miktarda

talaşın mümkün olan en kısa sürede kaldırılması ve üretilen

parçaların boyutsal, geometrik ve yüzey hassasiyetlerinin

de çok yüksek olması istenmektedir. Bu şartları sağlayacak,

yüksek talaş yüklerinde ve yüksek hızlarda kararlılığını

koruyan yeni nesil yüksek hızlı, yüksek performanslı takım

tezgahlarının tasarımı günümüzde tamamiyle matematiksel

modellemeye ve deneysel araştırmalara dayalı olarak yapılmak

zorundadır. Ayrıca bu tezgahların kullanımında da mümkün

olan en üst seviyede tırlama titreşimleri oluşmadan hızlı

talaş kaldırabilmek için de yine üretim öncesi matematiksel

modelleme ve deneysel çalışmalara gerek vardır.

UMTİK 2016’da katılımcıları neler bekliyor? Ülkemizde yaşanan olumsuzluklar, maalesef UMTİK

2016’ya yurt dışından beklediğimiz katılımcı sayısında

önemli artışı engellemiştir. Özellikle Avrupa, Amerika ve

Japonya’dan daha önce katılacağını bildiren önemli sayıda

araştırmacı, bu olumsuzlukları öne sürerek kongremize

katılamayacaklarını bildirmişlerdir. Son iki kongremiz için

özel oturum düzenlemiş olan bir Uluslararası Program

Komitesi üyemiz bu kongremiz için düzenleyeceği özel

oturumu düzenleyemeyeceğini bildirmiş ve biz de bu oturumu

iptal ederk web sayfamızdan çekmiş bulunmaktayız. Buna

rağmen özellikle Tayvan’dan ITRI (Industrial Technology

Research Institute) “Tayvan’da Endüstri 4.0 Uygulamaları”

başlıklı özel bir oturum düzenlemekte olup bu oturumda 8

bildiri sunulacaktır. Avrupa’dan çağrılı konuşmacıların yer

alacağı bir başka özel oturumu da, Prof. Dr. Orhan Alankuş

yine “Endüstri 4.0 Nesnelerin İnterneti Teknolojisinin Üretime

Etkisi” başlığı altında düzenlemektedir. Başka bir özel oturum

konusu ise; katmanlı üretimdir. Kongremize sunulan ve

değerlendirme süreci sona eren bildirilerin önemli bir kısmını

sanayi tarafından ve/veya akademisyenlerle ortak olarak

hazırlanmış bildiriler oluşturmaktadır. Sponsor firmalarımızın

kendilerini tanıtacakları sponsor oturumları da özellikle yabancı

katılımcıların, diğer firmaların ve akademisyenlerin kendielrini

tanımaları ve işbirlikleri oluşturmaları için fırsat oluşturacaktır.

Kongrenin son gününde Endüstri 4.0 temalı proje pazarı da

sanayici ve akademisyenler açısından ortaklıklar ve işbirlikleri

oluşturmak için ayrı bir fırsat niteliğindedir.

UMTIK 1984: 1. Ulusal Makina Tasarım ve İmalat Kongresi ile ilgili fotoğraflar. Düzenleme Komitesi üyeleri ve kongre sekreteri kayit masasında.Soldan sağa: Abdülkadir Erden (Atılım Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı), Nevzat Özgüven (ODTÜ Rektör Yardımcısı), Bulent Platin (ODTÜ Makina Mühendisliği Bölümü), Asuman Doğaç (kongre sekreteri), Orhan Yıldırım (ODTÜ Makina Mühendisliği Bölümü), Selçuk Yahşi (ENVY Enerji ve Çevre Yatırımları Yönetim Kurulu Başkanı)

Panel: Realization of Transformation in Manufacturing: Decreasing the Dependency on Import Moderatör: Prof. Dr. İsmail Ceritli, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Düzenleyen: Prof. Dr. Ulvi Şeker, Gazi Üniversitesi Panelistler: Dr. Yüksel Malkoç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı;Dr. Mehmet Alper Kutay, TÜBİTAK; Yusuf Keskin, KOSGEB; Suat Ertilav, Ekonomi Bakanlığı

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

76 Mayıs - Haziran / 2016

Page 79: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

77Mayıs - Haziran / 2016

İş sağlığı ve güvenliği açısından makine imalat sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?İş güvenliği olmadığında, risk ve zarar doğduğundan mağdurların tazminine yönelik bir serüven başlıyor. Ama bakıyoruz ki, bir iş kazası doğduğunda bunun maddi-manevi tazminatları peşinde koşarken yıllar geçiyor. Hem işletmenin süreci, maddi manevi çıkarları; hem işçinin geleceğe yönelik maddi-manevi beklentileri, sonsuz zaman kaybıyla her kesime, devlet-işveren-işçi olmak üzere iş güvenliği standartları olarak saydığımız bölümün taraflarını mağdur edici bir noktaya getiriyor. İş kazası yaşanmadan, proaktif önlemlerle çalışmanın gerekliliği her zaman söz konusudur. Makine üretimi sektörü, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin ve gereken yaptırımların aslında en çok uygulandığı alanlardan… Bu sektörde üretim ve risk bir arada işliyor. Üretim sürecine giren kimyasal maddeden iş ekipmanlarına, makine araç gereçleri ve üretim bandına giren her argüman insan sağlığını doğrudan etkiliyor ve işçi sağlığı güvenliğinde ve çevre şartlarında bir tehdit oluşturuyor. İş sağlığı ve güvenliği hususundaki mevzuatları yeterli görüyor musunuz?Aslında ülkemiz, bu tür mevzuatlar ve Avrupa Birliği Müktesebatı dediğimiz “Uyumlanma” çalışmalarında iyi durumda. Mevzuatlar ve yenilenen genelgelerle, kamuoyunda yankı bulmuş elim olaylar sonucunda; yasa koyucuyu ve yürütmeyi; bu tür mevzuatları oluşturmak ve uygulamak adına başarılı görüyorum. Hatta birçok ülkeden daha ileri durumdayız.Ancak eksik olan, denetim ve gözetim kısmıdır. Denetim ve gözetimlerin daha sık ve kontrollü biçimde gerçekleşmesi gerekmektedir. Maruf olduğu marka anlayışıyla iş yapan kurumsal firmalardan bahsetsek bile sosyo-ekonomik ve neoliberal politika sebebiyle iş kazalarına yol açan “merdiven altı üretim” anlayışı ile karşımıza çıkan firmalar da var. Takım tezgahları sektöründe de merdiven altı üretim yapan firmaların denetime ve yaptırıma tabii tutulması elzemdir. Ya da aile şirketlerindeki mühendis kökenli işveren veya kalifiye olmuş ikinci kuşak bilincine rağmen iş güvenliğinden yoksun koşullar, karlılık ve ucuzluk adına tercih edebiliyor. Ancak makine üretiminde, sanayi sektörünün belirlediği güvenlik tedbirlerinin olmayışında, işletmeyi çok daha büyük zarara uğratacak olaylarla karşılaşıldığında çok acı tecrübeler yaşanıyor. Bu acı tecrübeler, hem kamuoyunu ve devleti hem işvereni ve işçiyi etkiliyor.

Makine imalatı sektörü Tehlikeli ve Çok Tehlikeli İş Sınıfına girmektedir. Sektörde yaşanan meslek hastalıkları ve iş kazalarına bugüne kadar hep işveren ve işçi çevresinden bakmıştık. Elim ve vahim sonuçlar doğan iş kazalarının sadece işçi ve işverene değil, uzun süren ve sonuçlanamayan davalarla devlete ve hatta kamuoyuna ciddi olumsuz etkileri var. Avukat

Yelda Kaya ile iş sağlığı ve güvenliği konusundaki uygulamaların, yeterlilikler ve yaptırımlar üzerine konuştuk.

“En büyük eksikliğimiz: Denetim ve gözetim”

Yelda KayaAvukat

Page 80: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Çünkü iş sağlığı ve güvenliği dediğimizde, çalışma şartlarının

makine, tesis ve malzemeden kaynaklı tehlikelerde çalışanı

korumaya yönelik sağlıklı ortamı oluşturma ve uyum sağlama ve

riskleri ortadan kaldırmaya yönelik tüm çabaları kastediyoruz.

İş sağlığı ve güvenliğine başka neler dahil edilebilir? Uluslararası Çalışma Örgütü ILO (International Labour

Organization)’nun, yaygınlaştırmaya çalıştığı bir konu var: ILO,

verdiği tanımlamada çalışan dünyasında sadece sakatlığın ve

hastalığın değil; fiziksel, ruhsal ve sosyal yönlerden tam bir iyilik

halini “sağlık” olarak belirtiyor.

Aynı zamanda, son yıllarda artan şikayet gündemiyle; mobbingle

mücadele de çok önemsenmesi gereken çalışma hayatı şartı haline

gelmiştir.

İnsani yaşam koşullarına uymayan hale ve harekete ve iş

emirlerine maruz kalmak; mobbingi ardında getiriyor. Bu sebeple

bir Mobbing Analiz Uzmanlığının da iş sağlığı ve güvenliği içinde

değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sanayiye yönelik üretim sektöründe; enerji, çalışan ve tezgahın

tam bir uyum içinde olması iş sağlığı ve güvenliğinin temel amacı

olarak tanımlanıyor. Risk değerlendirmesi, kontrol ve önlem

anlamında işverenin “Denetim ve gözetim”i en önemli ödevi

olarak saymak lazım. Çünkü iş kazası ve meslek hastalığı, sanayi

sektörünün riskleri olan patlama, yangın, endüstriyel kazalar

gibi pek çok sebebe dayanabilir. Makinelerin, devletimizin çok

iyi kapsamda hazırladığı ve sürekli güncellediği Makine İşletim

Yönetmeliğine uygun imalatı, montajı ve işçi kullanımına amade

tutulması gerekmektedir.

AB’nin işletmelerin ekonomik faaliyetlerini sınıflandırması

adına getirdiği, geliştirdiği bir standartlar sistemi var: NACE

Rev 2 kodlaması... Makine teçhizat imalatında, malların serbest

dolaşımında çevre ve sektör çalışanlarını ilgilendiren iş sağlığı

güvenliği düzenlemelerini, bir yanda da sosyal politika alanlarını,

işletmelerin marka, buluş ve fikri haklarını düzenlemek amacıyla

geliştirilen AB müktesebatları, bu mevzuatı oluşturmuştur.

İş sağlığı ve güvenliği konusunda işverene ne gibi yükümlülükler düşüyor?İşletmenin, iş sağlığı ve güvenliği danışmanlığını, hukuk danışmanlığını, insan kaynakları ile teknik ve istihdam donanımını çok iyi sağlamış olması gerekiyor. Ağır sanayi kollarının risk derecelendirmeleri yapılmalı. İşverenin risk değerlendirmesini yapması ve tehlike sınıflarını belirleyerek çalışma düzenlemelerini buna göre gerçekleştirmesi gerekiyor. Eritme, döküm, dökme, şekil verme, kaynak ve metal kesme, talaşlı imalat, torna, freze gibi işlemler ve son ürün elde etmek için taşlama, yüzey işleme, yüzey kaplama; iş sağlığı güvenliğini çok yakından ilgilendiren kimyasal, ergonomik ve fiziksel anlamda tehlikeleri beraberinde getiren aşamalardır.

Makine üretim sektöründe, meslek hastalıkları ve kazaların kaynağı neler olabilir?Radyasyon, ısıl etkisi, gürültü, elektrik çarpması, metallerin

kullanılması sebebiyle kimyasal solunum ve kimyasal reaksiyon,

kol gücünü kullanırken yaşanan ergonomik tehlikeler, mamul ve

hammaddeden ürün oluşturma işleminde delme, lazerle delme,

elektro kaynaklı sıcak kesme sonucunda işyeri kazaları ya da

meslek hastalıkları oluşabiliyor. Bedensel yorgunluklar ve kas ya

da iskelet hastalıkları; bunların yanında çok hafif kalıyor.

Zımparalar ve parlatmalarda kristalize kullanılan metaller, göz

hastalıklarına sebep olmaktadır. Dökümde model hazırlama ve

kalıp oluşturma aşamasında tozlar, göz ve akciğer hastalıklarına

sebep oluyor. Dövme ve presleme işlemlerinde ısı fazlalığı stres

yaratıyor. Metal yüzeysel işlemler yanık, tahriş ve patlama;

radyum, toryum, uranyum gibi kimyasalların ölümcül zararları var.

Maksimum güvenlik tedbirleriyle çalışılması gerekmektedir.

Belirli kurallara riayet etmemekten kaynaklı olarak insan sağlığına

çok zarar veren elim sonuçlar ortaya çıkıyor. Teknik olarak İSG

uzmanlarının işletmelere yasa-yönetmelik, mevzuat ve tehlikeleri

yazılı olarak bildirmesi gerekiyor. Belirli sayıda işçi çalıştıranlar

İSG uzmanı bulundurmak, 50’den fazla işçi çalıştıran ortak sağlık

güvenlik birimlerinden hizmet almak, yasanın aradığı zorunluluk

olarak uzmanların denetimi sıklıkla yapmak zorundadır. Alınması

gereken önlemler konusunda işverenin yazılı olarak uyarılması,

teknik olarak kolaylıkların sağlanması için yazılı bilgi verilmesi,

aksi halde işverenin de cezai ve hukuki sorumluluğunun

doğduğunu bilmesi gerekiyor.

Alınması gereken önlemlere değinebilir misiniz? Teknik olarak, iş güvenliğini sağlayacak şekilde işyerlerini

donanımlandırabiliriz. Mesela kaynak buharı… İşçinin o buharla

direkt muhatap olmasını engellemek için lokal bir havalandırma

sistemi kullanılabilir. Birçok sanayi işletmesinde basınçlı tüpler

kullanılıyor. Bunların nanometreleri sık kontrolden geçirilmesi,

kılcal bir çatlama varsa değiştirilmesi, kaygan zeminin

engellenmesi gerekmektedir. İşçilerin yüz ve gözleri için, çalışma

esnasında koruyucu malzemeler kullanması gerekmektedir.

İş sağlığı güvenliği eğitimlerinin neden yapıldığı, çalışana çok iyi

izah edilmeli... Zaten işçinin kendini korumak ve sorumluluğunu

bilmesi adına önlem alması için yasanın zorunlu kıldığı eğitimler

var. İşveren, denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmek

kapsamında, işçilere bu eğitimleri ve sertifikaları aldırmak

zorunda. Bunu kurumsal olarak yapan firmalar zaman içinde

çoğaldı ama bundan bihaber yaşayan merdiven altı imalatçılar da

var.

Bu eğitimleri “Adet yerini bulsun” mantığıyla yaptırmamak

gerekiyor. İşverenin niyeti, işçinin mesaisinden alınan bir günü,

sadece işçinin eğitim formuna imzasını attırarak kurtarmanın

derdinde olmamalı…

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

78 Mayıs - Haziran / 2016

Page 81: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Bu eğitimlerin içerikli biçimde gerçekleşmesi gerektiğini

ama uygulamada böyle olmadığını görüyoruz. Ayrıca teftişte

yazılı belgeler ibraz edildiğinde önlem almayan işçiye de

kusur yüklenir. Durdurucuların emniyet fonksiyonlarından da

bahsetmek gerekiyor. Durdurucuların emniyet fonksiyonu,

tehlikelere yol açmamalı. Görevi olmadığı halde bir makineye

müdahale etmek de fahiş hatalar arasında gösterilebilir. Bir

makineye, ondan sorumlu operatörün dışında hiçbir çalışan

makinenin çalışma esnasında müdahale etmemeli. Teknik arıza

ya da işçi müdahalesiyle meydana gelen süreçte; acil durdurma,

çift el kontrolü, emniyet kamerası koyma, alan taraması yapma

gibi belirlenen teknik standartlar ve tedbirler var. Mesela “Türk

Standardı” olarak da kabul edilen TS EN 574+A1 kodlu iki el

kumanda sistemi… Ayrıca üretim bandındaki ekipmanlar

da günlük, haftalık, aylık periyodik bakımdan geçmeli ve

yazılı olarak kayda geçmelidir.

Mevzuatlara değinebilir misiniz?İş ekipmanlarında güvenlik konulu iki mevzuat

çalışması var: Makine Emniyeti Yönetmeliği ve

Makine İşletim Yönetmeliği… Makine Emniyeti

Yönetmeliği, tasarım ve imalattaki güvenliği;

makine işletim yönetmeliği de iş ekipmanlarının

kullanımının sağlık ve güvenlik şartlarını

belirliyor. Bu iki mevzuat da sağlıklı ve risklerin

en aza indiği çalışma ortamını sağlamaya

yöneliktir. İşverenler, bunların uygulanması

için uzman kadrolardan alacağı destekle bilfiil

uygulama alanlarına dahil etmelidir. Yine sanayi

sektöründa işletme sahibinin teknik anlamda

vakıf olduğu bir standartlar bütünü var:

EN (European Standards – Avrupa Standartları);

Avrupa Standart Kuruluşları olan CEN, CENELEC

ve ETSI tarafından oluşturulmuş standartlardır.

Hem direktif kapsamındaki ürünlerin genel standart

kapsamlarını belirleyen A tipi standartlar hem

de güvenliğin sağlanma şeklini gösteren B tipi

standartlar var. C tipi olarak da belirli bir ürün için

özel tipte ve grupta makine üreten işletmelerin

kullanacağı standartlar var. Mekanik pres, hidrolik pres,

termoform makinası olarak değişik numara kodlarıyla üretilen

makinaların bu kodları taşıması; kullanım, imalat, montaj ve

işçinin ergonomik kullanma koşullarının insan sağlığına hizmet

eden şartlarda kullanılmasına yardımcı oluyor.

İş sağlığı güvenliği hususunda standart yakalamakiçin neler yapılmalı?Sertifikalandırma, denetimler, makinenin işyerine uyumu,

tasarımın da emniyetli olarak sisteme entegre edilmesi ve

bu emniyetin doğrulanması çok önemli... İş kazası, meslek

hastalığı ya da ölümle sonuçlanmış olaylarda “Sorumluluk kime

ait olacak” sorusunu cevaplayacak olan yine standartlardır.

Makinenin usulüne ve standartlara uygun kurulduğunun

belirlenmesi, işletme sahibinin yükümlülüğüdür. İşçi son

kullanıcıysa, makinede bir revizyon yapıldıysa ya da üretici

tarafından bir eksiklik varsa; üretim bandındaki her aşama

bürokratik bir yoğunluğu getiriyor. Eylem ve işlemlerin yazılı

olarak kayda geçmesi ve imzalarının alınıp taahhütlerini

geçmeleri gerekiyor. Uyarı levhalarının, talimat ve eğitimlerin

verilmiş olması, kişisel davranışların ve eylemlerin kontrol

edilmesi, uyumluluğun izlenmesi gerekiyor.

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4 ve 5’inci

Maddesi ve kanun kapsamındaki tüm yönetmelikler;

bir takım çerçeve direktiflerle uyumlanmanın

sağlandığı teorik çalışmaları beraberinde getiriyor.

Ancak en büyük görev işçiye ve işverene düşüyor.

İş sağlığı ve güvenliğine yönelik, toplumda genel bir bilinç söz konusu mu?İnsan kusurlu olduğuna göre, insanın ürettiği de kusurlu olabilir. Teknoloji ne kadar gelişmiş olsa da kusur hep risk taşır. Sektörün içinde olanların interaktif bir çalışma alanının yaratılması önemli. STK’ların da bu konuyu işlemesi gerekiyor. Hukukun üstünlüğünün

kabul edilerek, bir mevzuat varsa onun amir olduğu ve yaşamsal deneyimlerden çıkan bir kural olduğunu ve ondan kaçmanın mümkün

olmadığını kabul etmek gerekiyor. İşçiler, hayat kaygıları ve ruhsal durumun getirdiği bir anlık

dalgınlıkla milim uzaklıktaki kazaları elim bir şekilde yaşayabiliyor. İş kazası durumunda tazminat sürecinin çok uzadığını belirttiniz. Her iki tarafı mağdur etmeyecek bir “arabuluculuk” söz konusu olabilir mi? İş kazalarında doğan sonuçlar hem işvereni

hem çalışanı hem de mahkemeleri yıpratıyor.

Uygulamada mahkemenin iş yükünü artıran

davalar ve uzun yargılanma süreçleri yüzünden

birçok taraf mağdur oluyor. Devlet adına da ciddi bir maliyet

ortaya çıkıyor. Bu noktada Adalet Bakanlığı Arabuluculuk

Daire Başkanlığı’nın uyum yasaları kapsamında son yıllarda

geliştirdiği “Arabuluculuk” bir çözüm yöntemi olarak karşımıza

çıkabilir. En az masrafla, en az iş yükü ile tarafların kendi

sorumluluğu ve yükümlülüğünü bilerek moderatör eşliğinde

bu çözümleri oluşturabiliyor ve verimli sonuçlar alınabiliyor.

İşveren ve işçi için uygun bir çözüm yöntemidir. Tabii ki haklı

tarafın mağdur olmaması noktasında…

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

79Mayıs - Haziran / 2016

Page 82: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

İş kazasını ve meslek hastalığını tanımlayabilir misiniz?İş kazası, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda, kanunun 13’üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan hal ve durumlar neticesinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen etkileyen bir olay olarak tanımlanmıştır.

Öğretide de iş kazasının çok sayıda tanımı yapılmıştır. Burada bu tanımlara değinmek yerine tanımlarda yer alan ortak unsurlar üzerinde durmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Buna göre birinci unsur sigortalılıktır. Ancak sigortalı olan bir kişiden dolayı 5510 Sayılı Kanunda belirtilen anlamda iş kazasından bahsedilebilir. İş kazasının ikinci unsuru kaza olayıdır. Üçüncü ve son unsur ise dıştan gelen bir etki neticesinde sigortalının fiziken ya da ruhen etkilenmesidir. Doğal olarak, bu kaza olayıyla kişinin fiziken ya da ruhen etkilenmesi arasında bir illiyet bağı bulunması gerekmektedir.

5510 Sayılı Kanunun 13’üncü maddesinde iş kazası sayılan hal ve durumlar beş madde halinde düzenlenmiştir. Buna göre; sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, yürütülmekte olan iş nedeniyle, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi sırasında, emziren kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda ve sigortalının işverence sağlanan bir taşıtla işe gidiş gelişi sırasında meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen etkileyen her türlü olay iş kazasıdır.

Bu hal ve durumlardan en geniş kapsamda olanı sigortalının işyerinde bulunduğu sırada meydana gelen her türlü olayın iş kazası sayılmasıdır. Bu kapsamda sigortalının işini yapıyor olması zorunlu olmadığı gibi işverenin emir ve talimatı dışında yaptığı işler de, mesai saati haricindeki olaylar da iş kazası sayılır. Örneğin mesai saati dışında işyeri sınırları dahilinde yer alan spor salonunda spor yapan sigortalının ayağını kırması, işyeri bahçesinde sigortalının bir köpek tarafından ısırılması, mesai saatleri dışında işyeri sınırlarında kavga eden sigortalıların yaralanması olayları birer iş kazası olayıdır. Hatta Yargıtay’a göre işyeri sınırlarında geçirilen kalp krizi, intihar bile iş kazası olayıdır.

Yine 5510 Sayılı Kanunun 14’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında meslek hastalığı; sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleri olarak tanımlanmıştır. Bir hastalığı meslek hastalığı sayılabilmesi için; hastalığa tutulan kişinin sigortalı olması, hastalık veya sakatlığın yürütülen işin sonucu olarak ortaya çıkması, sigortalının bedence veya ruhça bir zarara uğraması, hastalığın Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde yer alması ve yönetmelikte belirtilen süre içinde meydana çıkması, hastalığın hekim raporu ile tespit edilmesi unsurlarının bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

80

“Emek ağırlıklı çalışma, sektördeki iş kazalarını artırıyor”

İş kazaları, en çok metal sanayi ve makine sektörlerinde kendini gösteriyor. İş kazası nedir, ne değildir? Meslek hastalıkları neden ve nasıl oluşur? Sektörümüzde iş kazalarını ve meslek hastalıklarını azaltmak için neler yapılmalı? Sektörümüzde iş sağlığı ve güvenliği konusundaki bilinci artırmaya yönelik hazırladığımız soruları, A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Cahit Evcil’e yönelttik.

Mayıs - Haziran / 2016

Cahit Evcil kimdir?

1972 yılında Çanakkale’de doğdu. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi

Bölümü’nden doktora derecesi aldı. 1995 yılında SSK Sigorta Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda Sigorta Müfettiş Yardımcısı

olarak çalışma hayatına başladı. Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’nda Başmüfettişlik, Grup

Başkan Yardımcılığı, Uzlaşma Komisyonu Başkanlığı ve Grup Başkanlığı görevlerinde bulundu. A Sınıfı İş Güvenliği

Uzmanı olan Evcil, işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitici belgesine de sahiptir.

Page 83: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Kömür madenlerinde çalışan sigortalıların tutuldukları, Pnömokonyoz ve Antrekozismermer ocakları veya kot taşlama işyerlerinde çalışanların tutuldukları Silikoz, tütün işletmelerinde çalışan sigortalıların yakalandıkları Tabakoz gibi hastalıklar, işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple meydana gelen meslek hastalıklarından olduğu gibi, sıtma savaş işlerinde çalışan sigortalıların, bataklıkların kurutulması işinde çalıştıkları sırada yakalandıkları Sıtma hastalığı veya hayvanlarla ilgili işte çalışanların yakalandıkları Şarbon hastalığı da, işin yürütüm şartları yüzünden meydana gelen meslek hastalıklarından sayılmaktadır.

Makine İmalat Sektöründe meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıklarını mevcut mevzuatlar çerçevesinde nasıl değerlendiriyorsunuz? Ülkemizde en fazla iş kazası, metal sanayi sektöründe meydana gelmektedir. Bunların içinde makine imalat sektöründe meydana gelen kazalar da küçümsenmeyecek boyutlardadır. Makine imalat sektöründeki kaza oranlarının diğer sektörlere göre yüksek olmasının sektöre özgü nedenlerin yanı sıra bu konudaki mevzuatın yeterliliği açısından da irdelenmesi gerekmektedir.Mevzuat açısından bakıldığında konuyla ilgili temel kaynaklardan birisi olan, makinelerin tasarımı ve imalatı aşamasında ülkemizde uyulması zorunlu temel emniyet şartlarını ele alan Makine Emniyeti Yönetmeliği uygulamada önemli bir yer tutmaktadır. Ancak kanaatimce, ülkemizdeki denetim yetersizliği ve iş sağlığı ve güvenliği bilincine tam erişilememiş olması nedeniyle mevzuattaki düzenlemeler kağıt üzerinde kalmakta, iş sağlığı ve güvenliği göstermelik bir takım belgelendirme sistemine dönüşmektedir.

Makine imalat sektöründe, iş ve işçi sağlığı güvenliği ve eğitimi ne tür iş kazaları ve meslek hastalıkları oluşmaktadır?Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de makine imalat sanayinin seri imalat yöntemlerinden ziyade, emek ağırlıklı çalışması; bu sektördeki iş kazaları ve meslek hastalıkları sayılarının da artmasına sebebiyet vermektedir. Ülkemizde yaralanmalı iş kazalarının en çok karşılaşıldığı sektör makina sektörüdür. Yoğun olarak döner aksamlı makinelerden

kaynaklı uzuv kayıpları ve ölümlerle sonuçlanan iş kazaları oluşmaktadır.Meslek hastalıklarına baktığımızda ise sektörde ergonomiden kaynaklı meslek hastalıkları ile gürültü ve toz gibi ortamdan kaynaklı meslek hastalıkları görülmektedir. Metal tozlarının, kimyasalların ve buharın sebep olduğu akciğer hastalıkları, makina gürültüsünün sebep olduğu işitme kayıpları şeklinde meslek hastalıkları görülmektedir. Bu kapsamda slikoz ve slikotüberküloz ile kurşun ve kurşun tozlarıyla oluşan meslek hastalıkları sektörde yaygındır.

Makine sektöründe meslek hastalığına yol açması muhtemel olan faktörler nelerdir?Makine imalatı sırasında meydana gelen özellikle kurşun, kadmiyum ve arsenik kaynaklı toz, duman ve buhar meslek hastalığına neden olan en önemli faktördür. Yine makinelerin tasarımlarının ergonomik olmaması, uygun kişisel koruyucu donanımın kullanılmaması meslek hastalığına yol açması muhtemel olan faktörlerdir.

Takım tezgahları ve makine imalatı sektörlerinde iş kazaların ve meslek hastalıklarını durdurmaya yönelik hangi önlemler alınmalıdır?Sektörde iş kazalarını azaltmak için öncelikle makine ve ekipmanların güvenlik önlemleri artırılmalı, işveren ve çalışana verilecek eğitimler daha spesifik olarak yapılmalı ve çalışana özgü risk değerlendirmesi yapılmalıdır. Her şeyden önemlisi işçi ve işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği bilinci artırılmalıdır. Makine imalatı sırasında meydana gelen toz, duman ve buhar meslek hastalığına neden olan en önemli faktördür. Meslek hastalıklarını azaltmak için mümkün olduğu ölçüde bu tür makineler kapalı sistem olarak tasarlanmalı, etkili aspirasyon sistemleri kurulmalı, kurşun ve diğer kimyasallarla çalışmaların yapıldığı makineler tasarlanırken tezgah üzeri kolay temizlenebilir hale getirilmeli, makine tasarımlarında ergonomiye özel önem verilmelidir.Ayrıca sektörde işe giriş ve periyodik muayenelerin düzenli yapılması, kullanılan maddelere karşı hassas olan işçilerin bu işlerde çalıştırılmaması, işe uygun kişilerin bu işlerde istihdam edilmesi, bu işlerde istihdam edilen işçilere uygun kişisel koruyucu donanım verilmesi önem arz etmektedir.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

81Mayıs - Haziran / 2016

Page 84: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Sizi tanıyabilir miyiz? TAYSAD’a ne zaman, nasıl katıldınız?1963’te Trabzon’da doğdum. Viyana Ekonomi Üniversitesi’nde İşletme okudum. 1991 yılında, üniversiteden mezun oldum ve

yurtdışından dönerek kendi aile şirketimizde çalışmaya başladım. Ama TAYSAD ile öğrencilik yıllarımda tanıştım.

“Çocuk” denebilecek yaşlarda bile sektörün içerisinde bulundum ve çalıştım. Babam, TAYSAD’ın Yönetim Kurulu Üyesi ve bir dönem

de Başkan Yardımcısı’ydı. Bizde, sivil toplum kuruluşlarında görev almak bir aile geleneğidir.

Üniversite öğrenciliğim döneminde Türkiye, “Özal’lı yılları” yaşıyordu. Dışa açılma politikası ile Türkiye, yeni yeni ihracat yapmayı

öğreniyordu. TAYSAD da bu politikanın bir gereği olarak ilk kez Frankfurt’ta bir fuara katılacaktı. Babam beni arayarak, bu fuarda

bulunmam için bir ricada bulundu. İşadamları, o yıllarda fuara katılmak konusunda çok tecrübeli değildi, yabancı dil bilenlerin

sayısı da azdı. Babam, “TAYSAD Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri de orada olacak, hem şirketimiz adına fuara katıl, hem de

oradakilere yardımcı ol” dedi. O zamanlar giyim ve yaşam tarzı olarak saç sakal karışık halde, tipik bir öğrenci modelindeydim. Zaten

Türkiye’deki eğitim sisteminden kaçıp gitmiştim, tam olarak bir serbestlik halindeydim.

Sonra fuara gittim. Hepsi iş güç sahibi olan ancak fuar tecrübesi olmayan, 50’li yaşlarda pek çok işadamı gelmişti. Fuarda, ben onlar

için bulunmaz bir fırsattım. 10 civarında firma katılacaktı. Birkaç firma da kendileri gelmeyip, ürünlerini göndermişti. Biz de Türk

firmaları olarak ortaklaşa bir TAYSAD standı açacaktık. Çünkü o zamanın şartları gereği her firmaya, ayrı ayrı yer yoktu.

Malzemeleri kutuların üzerine koyup sergileyecektik. Bazı firmaların temsilcileri gelmemiş, neticede ürünleri çıkartılıp,

sergilenmemişti. Düşünsenize, standın ortasında kutular içerisinde büyük büyük mallar duruyor. Kimse açmıyor onları… Pek hoş

bir görüntü değil. Zaten pek iyi olmayan Türkiye imajı rezil olacak; “Doğru düzgün bir stant bile açamamış bu Türkler” denilecek.

Bugün, onların yaşındayım ancak o zaman için bana “Yaşlı” gelenler, derneğin başkanı da dahil olmak üzere; çıkardılar ceketlerini ve

kravatlarını… Hep beraber kasaları açıp, o firmaların ürünlerini çıkarıp işçi gibi temizledik. Bunları yapanlar patron…

Mart’ta gerçekleşen TAYSAD Genel Kurulu’nda Alper Kanca, derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildi. Türkiye otomotiv ve tedarik sanayisine yön veren TAYSAD’ın yeni başkanını tanımak ve tanıtmak üzere Alper Kanca’nın kapısını çaldık. Hem Alper Kanca’nın dernekle tanışma hikayesini dinledik, hem de sektörde 40. yıla merdiven

dayayan TAYSAD’ın gelenekleri hakkında malumat sahibi olduk.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

82

Yeni Başkan, TAYSAD’ın 40 yıllık geleneğini anlattı

Mayıs - Haziran / 2016

Alper Kanca kimdir?1963, Trabzon doğumlu Alper Kanca, aile şirketi olan Kanca Dövme Çelik ve El Aletleri’nde farklı bölümlerde görevler aldı. 2006’dan bu yana fiilen TAYSAD Yönetim Kurulu’nda yer alan Alper Kanca, Mart ayı itibariyle TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütmektedir. Aynı zamanda Euroforge Başkan Yardımcılığı yapan Kanca’nın fotoğraf sanatına ilgisi ve edebiyat okuru olduğu bilinmektedir.

Page 85: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Firmalarında 300-500 kişi çalışıyor. Ancak gurbette, onlara bu

işte yardım edecek kimse de yok. Hiç yüksünmeden bu yorucu

işi yaptılar. Yeter ki Türkiye’nin itibarı sarsılmasın, zaten yeni

yeni yurtdışına açılmışız. Günün sonunda üstümüz başımız rezil

oldu, ama o ürünleri sergiledik. Bu, benim hiç unutamadığım bir

şeydi. İşte orada TAYSAD’ın ruhunu gördüm. Bu dayanışma beni

çok etkiledi. TAYSAD’ta görev alanların fedakarlığıyla, öğrencilik

dönemimde de birkaç kez daha karşılaştım. Şirketimizde

çalışmaya başladığımda da dernek beni cezbetti.

Babam Abdullah Kanca da uzun bir süre dernek yönetiminde

kaldı. Ancak babamın yönetim kurulu üyeliği aktifken, benim

de fiilen yönetime girmem etik değildi. 2006 yılında babam

görevden ayrıldı. Ben de yönetim kuruluna seçimle geldim.

Hatta oylama sayesinde yedek listeden, asil listesine geçtim. O

günden beri de TAYSAD’tayım.

Henüz 23 yaşındayken TAYSAD’la tanışmışsınız. O günden bugüne kadar derneği nasıl gözlemlediniz?TAYSAD, işlerini düzgün yapmak isteyen; dernek adına yapılan

harcamalarda, faturaları kendi ceplerinden ödeyen adamların

oluşturduğu özverili bir kurumdu benim gözümde. TAYSAD’ta

bir kurumsal kültür var ve gördüğüm kadarıyla bu “maddi ve

manevi özveri” geleneği hala devam ediyor. TAYSAD, 30 yıl önce

de kendisiyle mukayese edilen derneklerden iyi durumdaydı.

Yaklaşım olarak da dönemine göre kaliteli bir dernekti.

Uluslararası açılıma ve kaliteye bakış açısı farklıydı. 30 yıl

boyunca da kendini geliştirdi ve edindiği mirasın üzerine hep

bir şeyler kattı. Diğer meslek örgütleriyle arasında çok büyük ve

ciddi farklar açtı.

Bunda en büyük etken kendisine ait bir organize sanayi

bölgesinin (TAYSAD OSB) olmasıdır. TAYSAD OSB’nin varlığı,

bize bir sıçrama yaşattı. 80 üyemizi aynı yere getirip büyük bir

merkez kurduk. Aynı yerde bulunmuş olmak ve merkezileşme,

sistemimizi daha kaliteli hale getirdi. Eğitim ve araştırma

faaliyetlerimiz, organize olmamız kolaylaştı.

Çok genç yaşta adım attığınız derneğe başkan olacağınızı hayal etmiş miydiniz? TAYSAD’la tanıştığımdan beri birçok fuara katıldım, sayısız

aktivitelerin içinde yer aldım. Babamın hiç gidemediği yerlere

bile gittim. Burada çok aktif rol alacağımı ve geleneğin

devamını getireceğimin hayalini kurmuştum. Ancak başkanlık,

planladığım bir süreç değildi…

TAYSAD Başkanlarının ortak özellikleri ya da bir TAYSAD Başkanında olması gereken özellikler nelerdir?TAYSAD’ın güçlü bir geleneği var. Bu geleneği oluşturan birçok

unsur var aslında... TAYSAD Başkanları olarak biz, her zaman

derneğin kimliğini ön plana çıkarırız. Etik kurallar ön plandadır.

Dernek içinde hizip, grup, kulis yoktur. Kendi aramızda çok

tartışır ama sonra tek bir fikir içinde uzlaşırız. Farklı alt

sektörlerin, farklı şehirlerin, farklı firma büyüklüklerinin uygun

şekilde temsil edilmesine önem veririz. TAYSAD Başkanlarının

ortak özelliği, bu gelenekten geliyor olmalarıdır… Dernek

içinde -en az üç-dört dönem- daha önceden görev almamış

birisi başkan yardımcısı olamaz. Başkan yardımcısı olamazsa

başkan da olamaz. Yani bir üye, çok oy aldı diye direkt olarak

başkan olamaz. Başkanlarımızın beşeri özellikleri de girişimci

ve yenilikçi olmalarıdır. Derneğimiz sadece, gündelik işlerin

yapıldığı bir yer değildir. Her dönem, bir önceki döneme göre

fark yaratmak zorundadır.

TAYSAD’ın yeni Yönetim Kurulu’nun gündeminde neler yer alıyor?2016-2018 dönemi için uzun bir hedef sıralamamız var:

Yenilikçi teknolojilerin tedarik sanayine kazandırılması projesini

yaygınlaştırmak, Teşvik sisteminin yenilikçi teknolojileri ve yeni

araç projelerini desteklemesini temin etmek, Yerli marka araç

üretiminde aktif rol üstlenmek, Üyelerimizin “Ar-Ge, Yenilikçilik

ve Endüstri 4.0” yetkinliklerini artırıcı yurt içi ve dışı işbirliklerini

geliştirmek, Pazarı geliştirmeye ve yabancı sermaye

yatırımlarının artırılmasına yönelik çalışmalar yapmak, TTIP

Anlaşmaları ve Gümrük Birliği gözden geçirme sürecinde sektör

taleplerinin dikkate alınmasını sağlamak, Sanayi ve Otomotiv

Sanayi Stratejileri Belgelerinin uygulanmasını desteklemek

ve aktif rol almak, Resmi kurumlar ve üniversiteler başta

olmak üzere; kamuoyunda TAYSAD algısını güçlendirmek, Üye

şirketlerimizin yeni nesil temsilcileri ile şirket yöneticilerinin

dernek faaliyetlerine daha etkin katılımını sağlamak ve

TAYSAD’a özgü bilişim alt yapısını geliştirmek ve uygulamak

şeklinde sıralayabiliriz.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

83Mayıs - Haziran / 2016

Page 86: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Bugünlerde Türk otomotiv ve tedarik sanayisinin mevcut durumu nasıl? Ülkemiz otomotiv sektörü, uluslararası rekabete açık ve

uluslararası rekabete dayanıklı bir sektör. Hatta “uluslararası

rekabete en fazla göğüs geren sektörüz” diyebiliriz.

Rakiplerimiz Türkiye’ye gelip, her türlü faaliyette bulunuyor, biz

de onların pazarında rahatlıkla yer alıyoruz. “İyi olan kazansın”

mantığıyla, tam anlamıyla bir serbest piyasa hakimiyeti var.

TAYSAD olarak “ihracat, uluslararası rekabet ve gelişim”

odaklıyız. Tüm bunları yan yana koyduğumuzda da gelişmek

ve kendimizi yenilemek zorundayız. Bu zorunluluk her sektör

için geçerli olabilir. Ama biz otomotiv tedarik sanayisi olarak

durduğumuz an düşeriz. Yeni araçların parçalarını üretmemiz

gerekiyor. Bunun için de sürekli olarak üretim sistemimizi,

üretim biçimimizi ve makinelerimizi yenilememiz, güncel

tutmamız gerekiyor Bu da sektörde ciddi bir dinamizm

gerektiriyor. Bugün aldığımız siparişler ancak iki sene sonra

sonuçlanır. İki seneyi bugünden öngörmeniz ve planlamamız

gerekiyor.

TAYSAD, nasıl etkiliyor bu sektörü?TAYSAD’ın 350 üyesi var. Etkinlik açısından sektörün yüzde

85’ini kapsıyor. Böyle bakıldığı zaman şu anda büyümesi

sürdürülebilir olan, geleceğe emniyetle bakan az sayıdaki

sektörden birisi… Dernek olarak yaptığımız ve yapmaya devam

etmemiz gereken şey; uluslararası rekabetten kopmamak ve

uluslararası rekabeti kollamak.

Aşağı yukarı tüm endüstriyel sektörlerin sorunları birbirine benziyor. Sorunlarınız konusunda neler söyleyebilirsiniz?

Sanayicilerin dertleri birbirine çok benziyor. Nitelikli eleman

sıkıntısı; bizim gibi hassasiyetin, kalitenin, disiplinin çok

yüksek olduğu sektörlerde daha da hissediliyor. Çünkü en

ufak bir hata araç kullanan insanın sağlığına, hayatına mal

olabiliyor. Kamuoyundan da bilirsiniz: Bir parçada küçücük bir

hata çıksa bütün araçlar geri çağırılıyor. Mevzuat ve bürokrasi

de mutlaka yapacak çok şey var ama bizim şu andaki en

büyük sıkıntımız insan kaynağı…

Otomotivdeki avantajımız, dünyanın dört bir yanında fabrikası

olan büyük markalar ve firmalar var. Onların inanılmaz

know-how’ları mevcut. Bu firmalar, başkalarının 5 yıl sonra

öğrenebileceği doğru-yanlışları, size bugünden öğretiyorlar. Bu

öğretilenleri anlayacak, uygulayacak ve geliştirecek hem mavi

yakalı hem de beyaz yakalı nitelikli insanlara ihtiyaç var.

Sorunlar karşısında TAYSAD olarak çözüm faaliyetleriniz nelerdir?Üyelerimizin bir kısmının insan kaynağını iyileştirmek

için çalışmalarımız var. URGE (Uluslararası Rekabetçiliğin

Geliştirilmesi) projeleri ile üyelerimizin yapısını kurumsallığa

yönelik değiştirmeye çalışıyoruz. Kurumsallaşmalarını

sağlayarak kalite sistemlerini düzenliyoruz. İş Sağlığı ve

Güvenliği vs. konularında mevzuatla ilgili sıkıntılarımız var.

Bunlara yönelik kamuyu bilgilendirme, etkileme çalışmalar

sürdürmekteyiz. Üyelerimiz ve kamu arasında köprü vazifesi

görüyoruz. İhracat, yatırım ve Ar-Ge mevzuatını en fazla

etkileyen kurumuz. Zira en fazla Ar-Ge merkezi, derneğimizin

çatısı altındadır. Mevzuatı etkileme ve sorunları çözmeye

yönelik etkimiz de oldukça önemli. Uluslararası bilinirliğe ve

tanınırlığa etkimiz var. Son dönemlerdeki politik ve ekonomik

gelişmeler sebebiyle ülke imajında hafif sarsılmalar söz

konusu... Türkiye’ye yatırımı çekmek istiyorsak, hem genel

hem sektörel anlamda bu imajı tazelemek zorundayız. Bu

açıdan her platformda Türkiye’yi, ekonomisini ve otomotivdeki

başarısını anlatıyoruz.

Muadil sivil toplum kuruluşlarıyla ilişkilerinizi geliştirecek misiniz?Artık her bir STK’nın tek bir sektörle ilgilenme devri geçti. STK’lar olarak iç içe çalışmayı öğrenmemiz gerekiyor ve bu güç birliği şart... Bireysel olarak güç ve işbirliğine çok istekliyim ve yönetim kurulundaki arkadaşlarımız da buna çok sıcak bakıyor. Kamuoyu da STK’ları artık tek başına görmek istemiyor, zira kamuoyu da güç birliğine inanma ihtiyacı duyuyor. Tek başınıza hareket ederek, kamuoyunu ikna edemiyorsunuz artık. Mutlaka farklı derneklerle, farklı konularda güç birliği-işbirliği yapılması gerekiyor.

Endüstri 4.0, küresel gündemde… Siz ne düşünüyorsunuz? Endüstri 4.0, Dördüncü Sanayi Devrimi olarak dünyada farklı

isimlerle anılıyor kullanılıyor ve kafa karıştırıyor. Sadece

endüstriye yönelik değil, tüm hayatı kapsayan bir dijitalleşmeyi

öne çıkaran bir oluşumdur. Adı ve açılımı her neyse bu değişim

için hazırlıklı olmazsak, tarih bizim için acımasız olur.

Endüstri 4.0 aslında bir şans ve tehdit… Kavramı çıkaran

Almanlar açısından İşçilik maliyetini ortadan kaldırmak,

azaltmak için oluşturuldu. Bundan faydalanabilirsek, bir fırsat;

ancak fırsat olarak değerlendiremezsek de felaketimiz olacak.

Almanların otomasyonda ve üretim adetlerinde sağlamak

istedikleri şey: İnsan emeğini devre dışı bırakmak… Oysa

işgücü, bizim en büyük gücümüz, avantajımızdı bu zamana

kadar.

Endüstri 4.0, bizim için de bir fırsat ve bu fırsatı yakalamalıyız.

Şirketlerin geleceğini güvence altına almak için zihnimizin

gelişime ve dönüşüme açık olması gerekiyor. Büyük Alman

firmaları da bu devrimi nasıl yapacaklarını tam olarak

söylemiyorlar. Hep beraber, bir öğrenme sürecindeyiz. Bu

devrimden beklenilen: Daha az insan emeği, daha az insan

hatası ve daha fazla makine üretimi… “Siz bir yapın, biz sonra

bakarız” deme şansımız ve lüksümüz yok.

RÖPORTAJwww.ttmagazin.com

84 Mayıs - Haziran / 2016

Page 87: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 88: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 89: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Ziyaretçiler, etkinlikte;

• 8 ileri teknoloji ürünü makinede canlı performans kesimi ( 2 adet 5 Eksen Dik İşleme Merkezi, 3 Adet 3 Eksen Dik İşleme Merkezi, 1 adet Tornalama Merkezi, 2 adet CY Eksenli CNC Torna),

• Yeni dizaynıyla ecoMill V Dik İşleme Merkezi (19 yeni dokunmatik ekranıyla, SIEMENS 840D SL Kontrol Üniteli ecoMill 800V Japonya Üretimi 15 Fanuc Tabanlı MAPPS IV Kontrol Üniteli ecoMill 600V),

• Yeninlenen tasarımıyla Japonya üretimi ecoTurn 450C Eksenli CNC Torna Tezgahı,

• Yenilenen Kompakt Dizayn, Direct Drive Motorlu B Eksenine Sahip CTX beta 1250 TC Tornalama Merkeziyle 5 Yüzeyde mükemmel işleme,

• Yenilenen 20.000 rqm 35Kw SpeedMASTER İş Mili, Standart 60 Takım Magaziniyle Dünyada en çok satan 5 Eksen Dik İşleme Merkezi konsepti olan DMU 75 monoBLOCK

Teknolojik yeniliklerine tanık olma imkanı yakalayacak…

TİAD üyelerine özel olan, Geleneksel İftar Yemeği için TİAD Genel Sekreteri Pınar Çeltikci, “Sektörümüzdeki yoğun çalışma koşullarından dolayı bir araya gelmekte zorlanan değerli üyelerimizi, Ramazan ayının bereketiyle Geleneksel İftar Yemeği çatısı altında buluşturmayı amaçlıyoruz. Tüm üyelerimizin bu kadim organizasyona teşriflerini arz ederiz” diyerek çağrıda bulundu.

TEZMAKSAN Makine’nin her yıl düzenlediği Open House günlerinin ilki, bu yıl 3 Haziran 2016 tarihinde Bayrampaşa Merkez Showroom’unda saat 10:00-17:00 arasında gerçekleşecek. Havacılık, medikal, otomotiv, kalıp, savunma sanayisinde hizmet veren sektörlerden temsilcilerin katılacağı “TEZMAKSAN 5 Eksen Teknoloji Günleri”nde, TEZMAKSAN’ın son teknolojileri görücüye çıkacak. Yeni teknolojik tezgahların tanıtımının yapılacağı organizasyonda, demo kesimlerin yanı sıra 5 Eksen Tezgahlar konusunda seri sunumlar da gerçekleşecek.

TEZMAKSAN 5 Eksen Günleri’nde, sanayi ilgilileri aşağıdaki teknolojiler ile tanışma fırsatı yaratacak. DAHLIH PT 128, FINETECH GTX 620, FRONTIER LU 620, TOP WELL TW400HV, CC MACHINERY CY 52 MB, MITSUBISHI MV 2400R, MITSUBISHI EA 8S, GOODWAY SW32

DMG MORI’den yeniliklerini sunacağı bir open house

5 Eksen Teknoloji Günleri, yaza damga vuracak

TİAD, üyelerini Geleneksel İftar Yemeği’nde ağırlayacak

DMG MORI, 31 Mayıs- 3 Haziran 2016 tarihlerinde İstanbul’daki Teknoloji Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan DMG MORI Open House etkinliğine tüm sektör ilgililerini beklediğini duyurdu.

TEZMAKSAN Makine, son teknolojilerini 5 Eksen Günleri ile Türk Sanayicisiyle buluşturacak.

TİAD’ın, kurulduğu günden bu yana her yıl Ramazan ayında gerçekleştirdiği gelenek bozulmayacak ve TİAD üyeleri bu Ramazan ayında tekrar bir araya gelecek. Organizasyon, 10 Haziran 2016 Cuma günü Grand

Hyatt İstanbul’da 20:44’te gerçekleşecek.

AJANDAwww.ttmagazin.com

87Mayıs - Haziran / 2016

Page 90: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 91: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Oto Sanayi Sitesi. Aytekin Sk. No:12 4. Levent / Kağıthane - İstanbul

Adil Makina San. Tic. +90 212 264 79 19

Erbiller San. Sit. B Blok No:3Turgutlu - Manisa

Adler Metal İşleme San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 236 313 45 45

100039 Sok. No:10 AOSB Mah. 35620Çiğli - İzmir

Ajan Elektronik Servis San.ve Tic. Ltd. Şti.

+90 232 328 12 02

Barbaros Mah. Evren Cad. Apaydın Sk.No:35 / Kadıköy - İstanbul

Ak Makina Ltd. Şti. +90 216 470 70 70

Abdi İpekçi Cad. Ak Makina İş Mrk.No:132 / Bayrampaşa - İstanbul

Ak Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 212 612 55 89

Davutpaşa Cad. Tim-2 İş Mrk. No:236Topkapı - İstanbul

Aker Kardeşler Teknik Hırdavat San.ve Tic. Ltd. Şti.

+90 212 613 64 16

Beşevler Küçük San. Sit. Ertuğrul Cad.No:23 / 4-A/ Nilüfer - Bursa

Akermak Teknik Hır. Mak. San. Paz.Ltd. Şti.

+90 224 443 24 24

K.O.S. Bölgesi Işıktepe Sok. No:6Selçuklu - Konya

Akko Oto Mak. Hırd. San. Tic. Ltd. Şti. +90 332 239 17 57

İkitelli O.S.B. Sefaköy San. Sit. 4. BlokNo:7 / K. Çekmece - İstanbul

Aktoprak Karbür Sert Metal San.Tic. Ltd. Şti.

+90 212 671 00 23

Akçalar San. Bölgesi San. Cad. No:8Akçalar - Bursa

Akyapak Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 224 280 75 00

Üçevler Mah. Küçük San. Sit. 27. BlokNo:58 / Nilüfer - Bursa

Alseko Enerji San. Tic. A.Ş. +90 224 441 84 00

İkitelli O.S.B. Haseyad Koop.Turgut Özal Cad. No:116 / İstanbul

Amada Turkey Makina TeknolojiSan. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 212 549 10 70

A.O.S.B Mustafa Kemal Atatürk Bul.No:40 / Çiğli - İzmir

Anadolu Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 232 328 03 45

Demirciler San. Sit. E/2 Blok No:327İkitelli - İstanbul

Ar Motif Makina Dış Tic. Ltd. Şti. +90 212 549 26 66

Abdi İpekçi Cad. Özel İdare İş Merkz.Z-01 / Bayrampaşa - İstanbul

Aran Makina San. ve Tic. Ahmet Armutçuoğlu

+90 212 613 92 53

Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit.No:158 / 133 Bayrampaşa - İstanbul

Arı Makina Takım Tezgahları San. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 212 612 64 87

FİRMA ADRES TELEFON

Esentepe Mah. Cevizli D100 Güney YanYol Lapishan No:25 / Kartal - İstanbul

Armada Yazılım A.Ş. +90 216 379 83 79

İkitelli O.S.B. Atatürk Bulv. Botaş İş Mrk.No:102 / Başakşehir - İstanbul

Atlas CNC Makina Tic. Ltd. Şti. +90 212 671 71 01

Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş 158/132Bayrampaşa - İstanbul

Avrupa Makina CNC Takım TezgahlarıSan. Tic. Ltd. Şti.

+90 212 417 92 42

Perpa Tic. Merk. Kat:2 No:12Okmeydanı - İstanbul

Bali Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 212 221 53 41

Şakacı Sok. Şafak Ap. 14/8 Kozyatağı - İstanbul

Barış Polimer San. İth. İhr. End. ve Tic.Ltd.Şti.

+90 216 463 16 65

O.S.B. Yeşil Cad. No:24 /Nilüfer - BursaBaykal Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 224 243 16 10

İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad.No:123 / Bayrampaşa - İstanbul

Baysel Makina ve Yedek Parça Tic. +90 212 576 26 96

Uzayçağı Cad. Köşem İş Merk. No:72/104Ostim - Ankara

Bem Tercüme Mak. Tar. İnş. Dış Tic.Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 312 442 44 28

Mamure Mah. G. Yakup Satar Cad. 44/ATepebaşı - Eskişehir

Beril Endüstriyel Ürünler Müh. Tic. Ltd. Şti.

+90 222 230 04 03

İkitelli O.S.B. Demirciler San. Sit. D:3Blok:336 / K. Çekmece - İstanbul

Beşgen Makina Metal Plastik San.Tic. Ltd. Şti.

+90 212 671 88 53

2824 Sk. No:26 1. San. Sit.Bornova - İzmir

Bilginoğlu End. Malz. San. ve Tic. A.Ş. +90 232 433 72 30

Abdi İpekçi Cad. Yüksel Emintaş San. Sit.62/E Bayrampaşa - İstanbul

Bimaksan CNC Takım TezgahlarıSan. Tic. Ltd. Şti.

+90 212 544 46 44

İ.T.O.S.B. 10. Cad. No:9 TepeörenTuzla - İstanbul

Bimeks Çelik Tic. A.Ş. +90 216 593 04 74

Yalı Mah. Fevzi Çakmak Cad. Garanti Koza Sitesi B-33 Maltepe - İstanbul

BMT Makina Ekipmanları ve Danış.Ltd. Şti.

+90 216 441 18 62

Gebze O.S.B. İhsan Dede Cad. 1600 Sk.No:1602 / Gebze - Kocaeli

Böhler Sert Maden ve Takım San. Tic. A.Ş.

+90 262 677 17 37

Dudullu Org. San. Böl. 2. Cad. No:26Y.Dudullu - Ümraniye / İstanbul

Böhler Uddeholm Çelik San. ve Tic. A.Ş.

+90 216 420 19 26

FİRMA ADRES TELEFON

Page 92: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Yenidoğan Mah. Abdi İpekçi Cad.No:56 / Bayrampaşa - İstanbul

Borsan CNC San. Tic. Ltd. Şti. +90 212 576 88 30

Tevfik Erdönmez Sok. No:20/4 Esentepe - İstanbul

Boztaş Makina San. ve Dış Tic. A.Ş. +90 212 275 68 55

Voyvoda Cad. No:61 Karaköy - İstanbulBurla Makina Ticareti ve Yatırım A.Ş. +90 212 256 49 50

Şerif Ali Mevkii Barbaros Cad. No:66Kat:1 /Ümraniye - İstanbul

Bystronic Lazer ve Su Işınları Mak.San. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 216 464 61 60

Y. Dudullu Mah. Bostancı Yolu Cad.Keyap Çarşı Sit. G/2 Blok No:129Ümraniye - İstanbul

Carl Zeiss Teknoloji Çözümleri Tic. Ltd. Şti.

+90 216 526 35 95

Muratpaşa Mah. Uluyol Cad. No:19İstanbul Tower Plaza Kat:13 D:5961Bayrampaşa - İstanbul

Chiron İstanbul Makina Tic. ve ServisLtd. Şti.

+90 212 612 12 11

Rami Kışla Cad. Cicoz Yolu HekimoğluPlaza 105/8 Bayrampaşa - İstanbul

CMS Mak. Danışmanlık San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 212 565 63 70

Trakya Serbest Böl. Atatürk BulvarıBegonya Sok. No:1 Çatalca - İstanbul

CNC İleri Teknoloji MühendislikSan. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 212 786 62 00

Trakya Serbest Böl. Atatürk BulvarıBegonya Sok. No:1 Çatalca - İstanbul

CNC İleri Teknoloji Tic. Ltd. Şti. +90 212 786 62 00

Şerifali Mah. Mevludi Sok. No:53/2Tuzla - İstanbul

CNC Sistem San. Tic. Ltd. Şti. +90 216 527 84 09

Mimar Sinan Mah. Yedpa Tic. Merk.F Cad. No:160 / Ataşehir - İstanbul

Çelebi Makina MühendislikSüleyman Çelebi

+90 216 471 07 30

İmes San. Sit. 101 Sk. A Blok No:11Y.Dudullu - Ümraniye / İstanbul

Çelik Makina Tic. A.Ş. +90 216 540 97 01

19 Mayıs Mah. Hilal Cad. BüyükçekmeceKonakları No:10 / B. Çekmeceİstanbul

Demiral Makina İnş. ve Paz. San.Tic. Ltd. Şti.

+90 212 549 89 54

Perşembe Pazarı Cad. Kale Han No:25/2Karaköy / Beyoğlu - İstanbul

Deniz Metal İth. İhr. Paz. San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 212 292 02 32

Ferhatpaşa Mah. Gazipaşa Cad. No:11Ataşehir - İstanbul

DMG Mori Seiki Turkey +90 216 471 66 36

Büsan Özel Org. San. Sit. Fevzi ÇakmakMah. 2. Sk. No:38 42050 Karatay - Konya

DMS CNC Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 332 345 18 38

FİRMA ADRES TELEFON

Velibaba Mah. Velibaba San. Sit. A3 BlokNo:3 -4 / Pendik - İstanbul

Dörtem Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 216 307 01 20

O.S.B. 75. Yıl Bulvarı / Nilüfer - BursaDurmazlar Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 224 219 18 00

İmes San. Sit. A Blok 107 Sk. No:16Ümraniye - İstanbul

EDM Teknik Makina San ve Tic. Ltd. Şti. +90 216 540 13 36

İmes San. Sit. A Blok 102 Sk. No:8Ümraniye - İstanbul

Efmak Dış Tic. Ltd. Şti. +90 216 526 02 03

4. San. Sit. 129 / 5 Sk. No:2Bornova - İzmir

Ege Teknik CNC Mak. İth. İhr. Tic. San.Ltd. Şti.

+90 232 375 71 00

Atatürk Mah. Girne Cad. No:30 Kat:3D:7 / Ataşehir - İstanbul

Emuge Franken Hassas Kesici TakımSan. Ltd. Şti.

+90 216 455 12 72

Yeni Maltepe Yolu Emintaş Ulubatlı San.Sit. No:130 / Topkapı -Maltepe İstanbul

Enamak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 501 37 66

Y. Dudullu Bostancı Yolu Hattat Sk. No:35/ 1-2 / Ümraniye - İstanbul

Er - El Mak. Yedek Parça İml. San. veTic. Ltd. Şti.

+90 216 314 50 97

İmes San. Sit. C Blok 301 Sk. No:2Ümraniye - İstanbul

Er - kan CNC Teknolojileri San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 216 420 36 39

Eğitim Mah. Kasap İsmail Sk. Aydın İş Merk. No:6 D:4 / HasanpaşaKadıköy - İstanbul

Erde Dış Tic. Ltd. Şti. +90 216 330 24 00

Yeni Maltepe Yolu Onur Emintaş San. Sit.No:41 - 42 - 51 - 81 Bayrampaşa - İstanbul

Erhan Teknik Hırdavat San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 212 674 15 40

Atatürk Mah. Pınar Sk. No:5 KıraçEsenyurt - İstanbul

Erler Makina Tic. ve San. Ltd. Şti. +90 212 886 16 16

Bursa O.S.B. Lacivert Cad. No:6Nilüfer - Bursa

Ermaksan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 224 267 19 00

Demirci Mah. Demirci Cad. No:1 16120Bursa

Eroğlu Makina San. Tic. A.Ş. +90 224 494 13 90

Şerifali Mah. Barbaros Cad. Söyleşi Sk.İstanbul

Fanuc Turkey Endüstriyel OtomasyonTic. Ltd. Şti.

444 9 362

Şerifali Mah. Hattat Sk. No:45 Ümraniye - İstanbul

Form Makina CNC Takım Tezg. San. veTic. Koll. Şti. Muhterem Şanko ve Ortakları

+90 216 526 51 62

FİRMA ADRES TELEFON

Page 93: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

İmes San. Sit. A Blok 104 Sk. No:25Ümraniye - İstanbul

GNC Teknoloji Ld. Şti. +90 216 471 46 20

Atatürk Cad. Mor Orkide Sk. No:7K. Bakkalköy / Ataşehir - İstanbul

Grindtec Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 216 572 18 23

Çerkeşli O.S.B. İmes O.S.B. 3. Cad. No:7Dilovası - Kocaeli

Gühring Takım San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 262 290 84 57

Merkez Mah. Sanayici Cad. No:83/1Yenibosna - İstanbul

Gündoğdu End. Tkm. Mak. San ve Tic.Ltd. Şti.

+90 212 551 55 07

Fetih Mah. Malatya (Kayısı) Sk.No: 4C D:24 / Ataşehir - İstanbul

Güney MühendislikKemal Güney

+90 216 471 72 18

Rami Kışla Cad. Emintaş 3. San. Sit. No:65 / Eyüp - Topçular - İstanbul

Güvenal Kalıp Elemanları San. ve Tic.A.Ş.

+90 212 501 53 81

İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. No:113/ 2 Bayrampaşa - İstanbul

Güvenal Makina Tic. ve San. Ltd. Şti. +90 212 567 38 87

İvedik ORG. San. Bölg. Melih Gökçek Blv.Eminel İş Merk. No:17/116Yenimahalle - Ankara

Haimer Dış Tic. Ltd. Şti. +90 312 395 56 82

Yenidoğan Mah. Cicoz Yolu No:24Bayrampaşa - İstanbul

Haksan Takım Tezg. Mak. San. Tic.Ltd. Şti.

+90 212 567 33 31

Büsan ORG. San. Sit. Fevzi Çakmak Mah. 2. Sk. No:38 / Karatay - Konya

Han Elektronik ve Mekanik San.İç ve Dış Tic. Ltd. Şti

+90 332 345 18 38

Ataşehir Blv. Ata 2-3 Plaza Kat:3 Plaza No:34 Ataşehir - İstanbul

Hanko Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 216 456 10 43

Oruçreis Mah. Giyimkent Sit. 17. Sk.No:67 / Esenler - İstanbul

Hermakina CNC Takım. Tezg. ve Bilg.Sist. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.

+90 212 438 28 21

Aladdin Bey Mah. Otomasyon Plaza636 Sk. No:2 / Nilüfer - Bursa

Hexagon Metrology Mak. San. Tic.Ltd. Şti.

+90 224 441 98 00

O.S.B. 75. Yıl Cad. Demirciler Sit. B BlokNo:2 / Nilüfer - Bursa

Hidkom Mühendislik MümessillikTaahüt Mak. San. ve Tic.

+90 224 243 82 92

Büsan ORG. San. 3. Sk. No:48Karatay - Konya

Hilalsan Makina Endüstriyel ve Tic.Ltd. Şti.

+90 332 345 16 16

FİRMA ADRES TELEFON

Gebze Org. San. Böl. İhsandede Cad.No:105 / Gebze - Kocaeli

Iscar Kesici Takım Tic. ve İmalatıLtd. Şti.

+90 262 751 04 84

Büsan Özel Org. San. Bölg. KOSGEB Cad.No:6 / Karatay - Konya

İbrahim Ümit Makina San. Tic. Ltd.Şti.

+90 332 345 34 32

Fevzi Çakmak Mah. Büsan Özel Org. San.Bölg. 2. Sk. No:32 - 34 - 36 Karatay - Konya

İhsan Koçak Mak. San. Tic. A.Ş. +90 332 345 10 10

Darülaceze Cad. H. Z. Türkkan Sk. Famas Plaza A Blok Kat:3Şişli - İstanbul

İnformatik Bilgisayar SistemleriTic. ve San. A.Ş.

+90 212 222 32 35

Abdi İpekçi Cad. No:82 Bayrampaşaİstanbul

İnmak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 616 97 63

Üçevler Mah. 79. Sk. No:1 / CNilüfer - Bursa

Inova Tools Kesici Takımlar San. Tic.ve Ltd. Şti.

+90 224 443 21 30

Mescit Mah. Demoktasi Cad. Birmes San.Sit. D2 Blok No:3 Tuzla - İstanbul

İstanbul Kesici Takım Makina San. veTic. Ltd. Şti.

+90 216 394 80 03

Y. Dudullu İmes San. Sit. B Blok 203 Sk.No:7 / Ümraniye - İstanbul

İstanbul Makina ve Otomasyon Sist.San. Tic. A.Ş.

+90 216 526 65 00

Sanayi Cad. Gazi Sk. No:8 Kurtköy - İstanbul

Kalıpyansan Standart Kalıp ElemanlarıSan. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 262 658 95 40

Rami Kışla Cad. Gündoğar 1 İş Mrk. No:84 / 120 Rami - TopçcularTopkapı - İstanbul

Kalkan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 612 66 60

Gebeçınar Mevkii Çalı BucağıNilüfer - Bursa

Karakoç Kalıp Meral Form San. ve Tic.A.Ş.

+90 224 482 42 60

Osb. Tornacılar ve Oto Tamirciler Sit.R Blok No:3 / Eskişehir

Karcan Kesici Takım San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 222 228 10 40

Mimar Sinan Mah. Yedpa Tic. Merk.G Cad. No: 86 - 86 / Ataşehirİstanbul

Karfo End. ve Lab. Cih. San. Dış Tic.Ltd. Şti.

+90 216 660 03 15

D 100 Karayolu Üzeri Ayvalık MevkiiHanlı - Adapazarı

Karmetal San ve Tic. Ltd. Şti. +90 264 276 59 16

Kartal Cad. Kastelli San. Sit. A BlokNo:35 / Yakacık - İstanbul

Kar - Tes Kesici Tak. San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 216 452 10 10

Beşevler San. Sit. 18. Blok No:21-23-24Nilüfer - Bursa

Kema Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 224 441 37 80

FİRMA ADRES TELEFON

Page 94: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Des San. Sit. 110 Sk. D:29 Blok No:1Y.Dudullu - İstanbul

Kennametal Kesici Takımlar San. ve Tic. A.Ş.

+90 216 574 47 80

Demirciler Sit. G1 Blok No:468 İkitelli Osb. / İkitelli - İstanbul

Kesmak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 671 69 71

Abdi İpekçi Cad. Emintaş İhsan Atlı İşHanı No:5 / 9 Bayrampaşa - İstanbul

Kıroğlu Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 212 501 78 14

Des San. Sit. 110 Sk. D:29 Blok No:2Y.Dudullu - Ümraniye - İstanbul

Korkmaz Çelik Ltd. Şti. +90 216 499 09 99

İvedik Org. San. Bölg. 29 Cad. 709 Sk.No:1 / Ostim - Ankara

Kula Makina İmalat San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 312 395 18 18

Topçular Demirkapı Cad. Sayaç İş HanıA Blok 5 / 16Eyüp - İstanbul

Lazzer Metal Ürünl. Elekt. İnş. San.ve Dış Tic. Ltd. Şti.

+90 212 674 29 70

Fatih Mah. Sanayi Cad. No:1Dilovası - Kocaeli

Lider CNC Takım Tezgahları San. veDış Tic. A.Ş.

+90 262 754 52 10

Keresteciler San. Sit. 10 Sk. No:45Saranköy / Kazan - Ankara

LNS Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 312 815 24 34

İstanbul Cad. No:126 ÇayırovaGebze - Kocaeli

Makina Takım Endüstrisi A.Ş. +90 262 744 18 80

İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. Şen Sk.No:4 Kat:1 / Bayrampaşa - İstanbul

MCM CNC Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 564 30 10

Uzunçayır Cad. No:33 A1 Blok D:18Hasanpaşa - Kadıköy / İstanbul

Mega Danışmanlık Temsilcilik Dış Tic.A.Ş.

+90 216 326 45 35

Uzunçayır Cad. Yapı İş Merk.No:31 Kat:2 D:14 Hasanpaşa / Kadıköy - İstanbul

Mega Elektronik ve Talaşlı İmalatMak. Tic. A.Ş.

+90 216 428 54 41

Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit.No:158 / 147 Bayrampaşa - İstanbul

Mekanik Makina Tic. Ltd. Şti. +90 212 576 09 16

Y. Dudullu Bayraktar Bulv. Nutuk Sk.No:5 / Ümraniye - İstanbul

Mitsubishi Electric TurkeyElektrik Ürünleri A.Ş.

+90 216 526 39 90

Ferhatpaşa Mah. 17 Sok. No:61(A)-2-3Ataşehir - İstanbul

Mikron CNC Takım Tezg. Müh. ve Bilg.Tasarım Prgramlama Sist. Tic.Ltd. Şti.

+90 216 572 00 35

Beylikdüzü Org. San. Böl. Bakır vePirinç San. Sit. Menekşe Cad. No:1Beylikdüzü / İstanbul

Miksan Motor San. ve Tic. A.Ş. +90 212 284 64 00

FİRMA ADRES TELEFON

Y.Dudullu Mah. Keyap Keresteciler Sit.D1 Blok No:57 / Ümraniye - İstanbul

Milma Metal San. Tic. Ltd. Şti. +90 216 364 96 34

Yakuplu Merkez Mah. Hürriyet Bulv. No:1Skyport Residance Kat:23 No:194Beylükdüzü - İstanbul

Moğollar Makina Dış Tic. DenizcilikLtd. Şti.

+90 212 875 33 06

İmes San. Sit. C Blok 305 Sk. No:7 Dudullu / Ümraniye - İstanbul

Mustek Takım Tezgahları San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 216 540 19 19

Konya Org. San. Böl. Evrenköy Cad. 1’nolu Sk. No:3Selçuklu - Konya

MVD İnan Takım Tezgahları San. A.Ş. +90 332 239 22 33

Atatürk Mah. Mustafa Kemal Cad.10/1A Ataşehir - İstanbul

Nachi Europe Gmbh Merkezi Almanya(İst Merkez Şubesi)

+90 216 688 44 57

E-5 üzeri Küçükyalı Yan Yol Irmak Sok.Küçükyalı San. Sit. ABlok No:5Maltepe - İstanbul

Nikken Kesici Takımlar San. veUluslararası Tic. A.Ş.

+90 216 518 10 10

Oruçreis Mah. Giyimkent Sit. 17 Sk.No:67 / Esenler - İstanbul

Numerik Kontrol Grup Ltd. Şti. +90 212 438 28 21

İmes San. Sit. A Blok 101 Sk. No:1Ümraniye - İstanbul

Nursan San. ve Tic. - Mustafa Metin +90 216 415 65 56

Nosab 120. Sk. No:7Nilüfer - Bursa

Oerlikon Balzers Kaplama San. Tic.Ltd. Şti.

+90 224 411 00 77

Yayalar Mah. Ankara Cad. No:145/APendik - İstanbul

Onur Teknik Hır. San. Tic. Ltd. Şti. +90 216 307 90 07

Turgut Reis Mah. Tekstilkent B/4 BlokNo:82 / Esenler - İstanbul

Orsa Makina Danışmanlık - Ahmet Ferit Mutlu

+90 212 438 40 56

Topçular Mah. Rami Kışla Cad. No:56Eyüp - İstanbul

OSG Turkey Kesici Takımlar San. İç veDış Tic. A.Ş.

+90 212 222 79 02

Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad.No:5 / B Ayaz Plaza Kat:1Küçükçekmece - İstanbul

OTR Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 212 472 90 99

Horozlu Han Mah. Selçuk Cad. No:191Selçuklu - Konya

Önder Metal Makina İnş. San. Tic.A.Ş.

+90 332 249 44 44

Abdi İpekçi Cad. Uluyol Emintaşİhsan Atlı San. Sit. No:5 / 2 - 5 - 6Bayrampaşa - İstanbul

Özcan Makina San. ve Tic. - Uğur Sancak

+90 212 576 16 89

Abdi İplekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit.No:157 / 167 Bayrampaşa - İstanbul

Özka Fabrika Malz. ve Takım. San.Ltd. Şti.

+90 212 567 55 50

FİRMA ADRES TELEFON

Page 95: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Esenkent Mah. Des San. Sit. 104 Sk.No:40 / Ümraniye - İstanbul

Perko Sanayi Ürünleri Tic. Ltd. Şti. +90 216 499 73 73

Abdi İpekçi Cad. No:113 Bayrampaşa - İstanbul

Perpa Makina Endüstri San. Tic.Ltd. Şti.

+90 212 613 54 74

İmes San. Sit. E Blok 501 Sk. No:4Ümraniye - İstanbul

Piksan CNC Metal İşleme San. Tic.Ltd. Şti.

+90 216 420 47 23

Org. San. Bölg. Kırmızı Cad. No:2Nilüfer - Bursa

Retosan Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 224 242 10 94

Yakacık E5 Yan Yolu Mermer Sk. No:18Kartal - İstanbul

Sandvik Endüstri Mamülleri San. ve Tic. A.Ş.

+90 216 453 07 00

Küçükyalı İş Merk. Girne Mah. Irmak Sk.A Blok No:9 / Maltepe - İstanbul

Schunk Intec Bağlama Sistemleri veOtomasyon San. Tic. Ltd. Şti.

+90 216 366 21 11

Üner Plaza Üsküdar Yolu Erkut Sk. No:28Kat:4 / İçerenköy - Ataşehir - İstanbul

Seco Tools Kesici Takımlar ve Mak.San. A.Ş.

+90 216 569 74 00

İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. No:117Bayrampaşa - İstanbul

Ses 3000 CNC Takım Tezgahları veCad / Cam Bilg. Sis. Ltd. Şti.

+90 212 674 25 07

Üçevler Mah. Nilüfer Tic. Merk. 65. Sk.No:4 / Nilüfer - Bursa

Sezinler Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 224 443 44 22

Perpa Tic. Merk. A Blok Kat:11 No:1377Okmeydanı - İstanbul

Simted Makina Sanayi ve MamülleriTic. Ltd. Şti.

+90 212 222 61 12

2822 Sk. No:67 1. San. SitBornova - İzmir

SML Makina Takım Tezg. San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 232 457 67 66

Girne Mah. Maltepe Küçük San. Sit.F Blok No:19 / Maltepe - İstanbul

SNA E Endüstriyel Mamüller Tic. Ltd.Şti.

+90 216 367 10 21

Şerifali Mah. Burhan Sk. No:47Ümraniye - İstanbul

Spinner Takım Tezg. San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 216 314 95 34

Cumhuriyet Mah. Kartal Cad. Kalay PlazaNo:65 / 4 Kartal - İstanbul

Star Kayar Otomat ve CNC Takım Tezg.San. ve Tic. A.Ş.

+90 216 693 02 44

Org. San. Bölg. 2. Cad. No:22Tepeören / Tuzla - İstanbul

Sumi Sert Metal Tic. ve San. Ltd. Şti. +90 216 364 96 34

Abdi İpekçi Cad. Özel İdare İş Merk.No:68 / 206 Bayrampaşa - İstanbul

System 3R Hassas Bağlama Ekipman.Tic. Ltd. Şti.

+90 212 613 80 62

FİRMA ADRES TELEFON

İzmir Yolu 22. Km Mümin Gençoğlu Cad.Nilüfer / Bursa

Şahinler Metal Makina Endüstri A.Ş. +90 224 470 01 58

TOSB Otomotiv Yan San. İhtisas Org.san. Bölg. 1. Cad. 15. Sk. No:9Şekerpınar - Kocaaeli

Taegutec Tesici Takımlar A.Ş. 0850 201 69 00

Rami Kışla Cad. Cicoz Yolu HekimoğluPlaza No:67 / 3 Bayrampaşa - İstanbul

Taimaksan Makina Metal San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 212 679 46 10

Merkez Mah. Çınar Cad. Kavak Sk.No:26/3 Yenibosna - İstanbul

Takımsaş Kesici Takım ve Mak. San.Tic. A.Ş.

+90 212 639 15 00

Beşevler San. Sit. 26. Blok No:24Nilüfer - Bursa

Takpa Makina San. Tic. Ltd. Şti. +90 224 441 04 90

İmes San. Sit. A BLok No:1AÜmraniye - İstanbul

Tandem Takım Tezg. San. ve Tic.Ltd. Şti.

+90 216 313 14 13

TOSB Org. San. Bölg. 1. Cad. 14 Sk. No:5Çayırova - Kocaeli

Tekiş Teknik Erozyon Kalıp San. ve Tic.A.Ş.

+90 262 658 04 04

Büsan Org. San. KOSGEB Cad. No:97Konya

Teknik Makina İml. San. ve Tic. Ltd.Şti.

+90 332 345 08 45

İkitelli Osb. Ekoop San. Sit. A3 BlokNo:151 / Başakşehir - İstanbul

Tekno Takım Makina ve Kesici TakımSan. Tic. A.Ş.

+90 212 671 15 90

Büyükdere Cad. No:85 Sta Han K:6Mecidiyeköy - İstanbul

Tekyaz Teknolojik Yazılımlar ve Mak.Tic. A.Ş.

+90 212 217 40 84

Küçük San. Sit. C Blok No:1 Maltepe - İstanbul

Temak Teknik Takım Tezg. San. Tic.Ltd. Şti.

+90 216 366 87 00

Litros Hastane Yolu 1. Baltaş San. Sit.No:10 / 40 Bayrampaşa - İstanbul

Temelsan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 544 25 18

Abdi İpekçi Cad. No:111Bayrampaşa - İstanbul

Tezaymak Takım Tezgahları San. veTic. A.Ş.

+90 212 549 59 69

Abdi İpekçi Cad. No:129Bayrampaşa - İstanbul

Tezmaksan Dış Ticaret +90 212 674 60 10

Abdi İpekçi Cad. No:129Bayrampaşa - İstanbul

Tezmaksan Makina San. ve Tic. A.Ş. +90 212 674 60 10

Demirciler Sit. 1. Cad. No:35Zeytinburnu - İstanbul

Titanit Ultra Sert Kaplamalar Merk.San. Tic. Ltd. Şti.

+90 212 547 73 12

FİRMA ADRES TELEFON

Page 96: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

Necip Fazıl Bulvarı Keyap Çarşı Sit.G1 Blok No:119 / Y. Dudullu - İstanbul

TM Mühendislik Mümessillik San. veTic. Ltd. Şti.

+90 216 314 11 11

İmes San. Sit. A Blok 108 Sk. No:41Ümraniye - İstanbul

Toksan Dış Tic. Ltd. Şti. +90 216 540 99 00

Koşuyolu Mah. Cenap Şahabettin Cad.No:70 / Kadıköy - İstanbul

Trumpf Makina San. A.Ş. +90 216 340 07 40

Des San. Sit. 1. Cad. Ticaret Merk. No:3/7Ümraniye - İstanbul

Tungaloy Kesici Takımlar İml. San.ve Tic. A.Ş.

+90 216 540 04 67

Muratpaşa Mah. Ata Cad. No:113Bayrampaşa - İstanbul

Uğursan Makine Kalıp San. CNC TakımTezg. ve Bilg. Ltd. Şti.

+90 212 493 38 73

Y. Dudullu Mah Keresteciler Sit. F2 BlokNo:105 / Ümraniye - İstanbul

Unitec Makina San. İml. İth. ve Tic. A.Ş. +90 216 415 44 55

Bakır ve Pirinçler San. Sit. Menekşe Cad.No:18 / Beylikdüzü - İstanbul

Uzay Makina Takım Tezgahları San.ve Tic. A.Ş.

+90 212 875 58 92

İkitelli OSB. Demirciler San. Sit. B-8 BlokNo:181 Başakşehir - İstanbul

Uztes Makina İth. ve İhr. Müm. San.ve Tic. A.Ş.

+90 212 613 27 12

Tem Yan Yol Şerifali Mevkii Barbaros Cad.Söyleşi Sk. No:19/1 Y. DudulluÜmraniye - İstanbul

Walter Kesici Takımlar San. ve Tic. Ltd. Şti.

+90 216 528 19 00

Soğanlık Mevkii E-5 Yan Yol Üzeri Kanuni Sk. No:3 B BlokKartal - İstanbul

Yamazaki Mazak Turkey MakinaLtd. Şti.

+90 216 309 21 00

Bostancı Yolu Cad. Keyap Çarşı Sit.No:122 G-2 Blok Y.DudulluÜmraniye - İstanbul

Yena Makina San. ve Tic. Ltd. +90 216 527 14 85

Eski Üsküdar Yolu Cad. No:8 Bodurİş Merk. Kat:3/12İçerenköy - İstanbul

Yenasoft Yazılım Donanım ve Dan.Ltd. Şti.

+90 216 577 67 77

Abdi İpekçi Cad. Hançer Sk. No:22Bayrampaşa - İstanbul

Yıldırım Makina San. ve Tic. -Ahmet Yıldırım

+90 212 612 29 72

FİRMA ADRES TELEFON

Piyalepaşa Bulvarı Kastel İş Merk.344440 / Kasımpaşa - İstanbulTeknikel Tic. ve San. A.Ş. +90 212 2534 74 00

Yenidoğan Mah. Çevreyolu Cad.Nur Sk. No: 6 / Bayrampaşa - İstanbulİhya Mak. İth. İhr. San. ve ltd. Şti. +90 212 671 51 44

İ.O.S.B. Demirciler San. Sit. B-6 BlokNo:150 / Başakşehir - İstanbul

Metsan Mak. ve Konveyör imalatSan. ve Tic. Ltd. Şti. - Onur Metin

+90 212549 44 16

Sanayi Mah. D-130 Yanyol Cad. No:292İzmit - Kocaeli

Ruko Delici Kesici Tak. ve Mak. San.Tic. Ltd. Şti.

+90 262 321 78 56

Elmas Makina Kesici Takım San.Tic. Ltd. Şti.

Akım Metal Sanayi ve Tic. A.Ş.

+90 212 674 26 83

+90 216 593 19 90

Topçular Mah. Rami Kışla Cad. 80 B Eyüp / İSTANBUL

İ.A.Y.O.S.B 2. San. Cad. No:7 Tuzla - İstanbul

Anca Turkey CNC Mak. Ltd. Şti. +90 216 593 19 90Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. No:44Nish İstanbul Sitesi D Blok D:155Bahçelievler - İstanbul

Page 97: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72

İNDEKSReklam İndeksi / Advertisement Index

INDEX

FİRMA / COMPANY FİRMA / COMPANYSayfa / Page Sayfa / Page

ADLER 88

AKIM METAL 29

ARMADA YAZILIM 3

ATLAS CNC 38-39

BVA 55

DMS 11

DÖREM 8-31

ER-EL 33

HAIMER 19

HİDKOM 59

MEGA ELEKTRONİK 21

NACHI 96

OERLIKON BALZERS 53

ONPLUS 7

OSG 5

OTR 9

RENISHAW 37

SES 3000 17

SIEMENS 71

TANDEM 4

TEKNİKEL 27

TEZMAKSAN 1

TMBA 49

TÜYAP MAKTEK 85

UNITEC 6

UZTEK 23-35

WALTER 13

YAMAZAKI MAZAK 25

Page 98: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 99: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72
Page 100: Mayıs - Haziran 2016 Sayı: 72