kapak... · 2017-03-28 · editör h. murat fırat [email protected] İletişim...

37
MART 2015 • YIL: 1 • SAYI: 4 • ÜÇ AYDA B IR YAY IMLANIR • ÜCRETS IZDIR ŞEVVAL SAM Röportaj OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE TÜRKIYE’DE FUTBOL PETROLÜN RAKIPLERI ART IYOR Alpet Mühendislik Müdürü HAKAN AYBAR Röportaj

Upload: others

Post on 11-Jun-2020

1 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

M A R T 2 0 1 5 • Y I L : 1 • S A Y I : 4 • Ü Ç A Y D A B I R Y A Y I M L A N I R • Ü C R E T S I Z D I R

ŞEVVALSAM

Röportaj

www. a l p e t . c om . t r

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE TÜRKIYE’DE FUTBOL

PETROLÜN RAKIPLERI ARTIYOR

Alpet Mühendislik Müdürü

HAKAN AYBAR

Röportaj

Page 2: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12
Page 3: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Bir önceki yazımda, 2015 yılının tıpkı 2014’te olduğu gibi fiyat tar-tışmalarıyla geçeceği öngörüsün-

de bulunmuştum. Enerji Piyasası Dü-

zenleme Kurumu’nun (EPDK) 19 Şubat

2015 tarihinde aldığı “tavan fiyat kara-

rı” da maalesef bu öngörümü doğrular

nitelikte bir karar oldu. Bildiğiniz üzere

EPDK, dağıtım şirketlerinin akaryakıt

fiyat oluşumlarında belirlenen fiyat me-

todolojisine uymamaları gerekçesiyle

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun

ilgili hükümleri gereğince tavan fiyat

uygulaması kararı aldı. Karar gereği;

benzinde rafineri çıkış fiyatının üzerine

eklenecek marj 34 kuruş/litre, moto-

rinde ise rafineri çıkış fiyatının üzerine

eklenecek marj 37 kuruş/litre olarak sı-

nırlandırıldı.

Tavan fiyat kararının akabinde de ba-

yisiyle dağıtıcısıyla tüm sektörden EP-

DK’ya itirazlar yükseldi. EPDK’nın sek-

törden gelen bu itirazlara ne şekilde

cevap vereceğini hep birlikte göreceğiz.

Ancak tavan fiyat uygulaması sona er-

dikten sonra da akaryakıt fiyatlarına

ilişkin tartışmaların devam edeceğini şimdiden söyleyebiliriz.

Tüm bu fiyat tartışmaları sürüp gider-ken biz de Alpet Ailesi olarak, bayileri-miz ile birlikte büyümeye odaklanmış durumdayız. Bir taraftan Türkiye için istihdam yaratıp sektörü geliştirmek adına çalışmalar yürütmeye devam ederken, diğer taraftan da her geçen gün ailemize yeni bayiler kazandırıyo-ruz. Ülke çapına yayılan istasyon ağımız ve teknik yatırımlarımız ile güçlenen depolama kapasitemiz ile Alpet’in ener-jisini tüm Türkiye’ye yayıyoruz.

Bildiğiniz gibi 18 Eylül 2015 tarihi sek-tör için çok önemli gelişmelerin yaşana-cağı bir tarih. Bu tarih itibariyle birçok bayi dağıtım şirketleriyle sözleşmelerini yenileyecek veya yeni bir dağıtım şir-ketiyle anlaşma yapacak. Biz de Alpet olarak “ikinci intifa” dönemine ilişkin tüm hazırlıklarımızı şimdiden tamam-ladık. Alpet Ailesini daha da büyütmek adına bu süreci bir fırsat olarak görüyor ve tüm bayileri ailemize katılmaya davet ediyoruz.

İzzet Çubukçu / Genel Müdür

S U N U ŞBüyümeye odaklanıyoruz...

Page 4: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Editör

H. Murat Fırat

[email protected]

İletişim

[email protected]

Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS

Business Park B2 Blok No:12 Kat:10

34149 Bakırköy-İstanbul

Tel: (212) 463 60 00

Fax: (212) 465 38 05 / 09

www.alpet.com.tr

Görsel Yönetmen

Kasım Halis

Tasarım

Medya Time Reklam Ajansı

Tel: (0312) 472 86 12 - 23

Basıldığı Yer

Dumat Ofset Mat. San.Tic.Ltd.Şti.

Bahçekapı Mah. 2477 Sk. No:6

Şaşmaz-Etimesgut/ANKARA

Dağıtım

Kurye / Kargo

Yayın Türü

YEREL SÜRELİ YAYIN

TÜM TÜRKİYE’DE

Basım Tarihi

20 Mart 2015

Dergide yer alan yazı, fotoğraf, illüstrasyon,

grafik, harita gibi malzemelerden yazılı izin

olmaksızın hiçbir şekilde alıntı yapılamaz.

18 “MÜZIĞIN IÇINDEN AKIP GEÇMEYI SEVIYORUM”

içindekiler6

12 46

22

26

32

4

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE TÜRKIYE’DE FUTBOL

Zamanın görünen yüzü:

SAAT

RENKLERIN GÜCÜ

TÜRKIYE’NIN LEZZET HARITASI

40

Alpet Kıbrıs’a “Satış ve Müşteri Hizmetleri Ödülü” 4Alpet’ten Türk Telekom, TTNet ve Avea ile dev işbirliği 5Türkiye vergide birinciliği kimseye kaptırmıyor 6“Otomasyon sisteminin sağlıklı işlemesi için bayilerimizi bilgilendiriyoruz” 10Sırtını alplere dayayan ülke: ISVIÇRE 12Müziğin içinden akıp geçmeyi seviyorum 18Türkiye’nin lezzet haritası 22Zamanın görünen yüzü: SAAT 26“Bayilerle iletişim çok önemli hale geldi” 30Osmanlı’dan günümüze Türkiye’de futbol 32Altınbaş’dan 600 Yıllık Ihtişam “Hanedan” Koleksiyonu 38Petrolün rakipleri artıyor 40Renklerin Gücü 46Alpet durakları 49Teknoloji 55Buluş Hikayeleri 57Kültür Sanat 58Ailemizin yeni üyeleri 60Alpet iletişim 62

Page 5: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Altınbaş Holding’in akaryakıt dağıtımı alanında faaliyet gösteren iştiraki Al-pet Kıbrıs, iş dünyasının performansını

değerlendiren Stevie Ödülleri’nde ‘Satış ve Müşteri Hizmetleri’ (Stevie Awards for Sales

& Customer Service) alanında ödül aldı. Alpet Kıbrıs, bu yıl binlerce başvurunun gerçek-leştiği yarışmada ödülüne, 27 Şubat 2015 tarihinde Las Vegas’ta gerçekleştirilen tö-

rende kavuştu. Alpet Kıbrıs, ‘Satış ve Müş-teri Hizmetleri’ ka-

tegorisinde ilk kez katıldığı yarışma-da Kuzey Kıb-rıs tarihinde ilk kez uluslararası platformda Ste-vie Ödülleri’nde

ödül kazanarak sektöründeki tüm

markaları geride bıraktı.

“Başarımız tescillendi”Ödülü alan Alpet Kıbrıs Genel Müdürü Ali Murat Yeşilyurt, satış ve müşteri hizmeti konusunda memnuniyet ve kaliteyi ön planda tutma başarılarının tescillendiğini belirterek, “Söz konusu ödülü kurumsal yapımız, kalite belgelerimiz, eğitim planlarımız gibi birçok özelliğimiz değerlendirildikten sonra elde ettik” dedi.

Alpet Kıbrıs’ta da liderAltınbaş Holding’in enerji sektöründeki lider şirketi Alpet Kıbrıs, 1997 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kuruldu. Alpet Kıbrıs, sektöre girmesiyle birlikte K.K.T.C’de bir ilki gerçekleştirdi ve eski istasyonların yenilenme-sine, kurumsal kimlik çalışması gerçekleştiril-miş modern istasyonların kurulmasına öncülük etti. Alpet Kıbrıs’ın 30.000 m3 kapasiteye sahip olan depolama ve dolum tesisi yatırımları ise 1999 yılında tamamlandı.

Altınbaş Holding bünyesindeki Alpet Kıbrıs, iş dünyasının per-formansını değerlendiren Stevie Ödülleri’nde ‘Satış ve Müşteri Hizmeti’ alanında ödüle layık görüldü. Alpet Kıbrıs, bu alanda ödülü Kuzey Kıbrıs’a kazandıran ilk şirket oldu.

Alpet Kıbrıs’a “Satış ve Müşteri Hizmetleri Ödülü”

Alpet Kıbrıs Genel Müdür VekiliAli Murat Yeşilyurt

Türkiye akaryakıt piyasasının önde gelen dağıtım şirketlerinden Alpet, Türkiye’nin en büyük iletişim şirketleriyle dev bir işbirliğine imza attı. İşbirliği çerçevesinde Türk Telekom, TTNet ve Avea çalışanları yıl sonuna kadar Alpet Gold Card üzerinden indirimli akaryakıt alabilecek.

Türk Telekom, TTNet ve Avea çalışanları, www.alpet.com.tr’den yapacakları başvuruyla Alpet Gold Card üzerinden benzini ve motorini in-dirimli alabilecek. Yaklaşık 30 bin çalışanın fay-dalanabileceği bu kampanyayla Alpet ve Türk Telekom, TTNet, Avea ileride yapacakları ortak kampanyaların da önünü açmış oldu.

Kampanya yıl sonuna kadar devam edecekKampanya, 30 Ocak 2015- 31 Aralık 2015 ta-rihleri arasında kampanyaya katılan tüm Alpet istasyonlarında geçerli olacak. Tüm bireysel müşteriler de www.alpet.com.tr’den Alpet Gold Card’a başvurabiliyor. Müşteriler Alpet Gold Card ile anında ve sürekli indirimlerden fayda-lanabiliyor.

Sistem nasıl çalışıyor? ALPET Gold Card İskontolu Sistem; kurumlar bünyesinde istihdam edilen personel ve birey-lerin kişisel akaryakıt harcamalarında iskonto kazandıran bir sistem. Bu sistemde, pompa sa-tış fiyatı üzerinden anında indirim yapılıyor ve ödeme iskontolu fiyat üzerinden gerçekleştiri-liyor.

ALPET Gold Card İskontolu Sistem kartı pom-paya okutuluyor. Kart ALPET Kurumsal Satışlar Merkezi’ndeki sunuculardan sorgulanıyor ve karta tanımlı iskonto oranına göre litre fiyatı anında düşüyor.

Alpet’ten Türk Telekom, TTNet ve Avea ile dev işbirliği

4 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 5

ALPETh a b e r

ALPETh a b e r

Page 6: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), ocak ayına ait Petrol ve LPG Piyasası Fiyatlandırma Raporu’nu açıkladı. Buna göre, motorin, 95 ok-tan kurşunsuz benzin ve Brent pet-rolün fiyatları uluslararası piyasada, ocak ayının ilk yarısında aşağı yön-lü bir seyir izlerken ikinci yarısında yükselişe geçti. 95 oktan kurşunsuz benzinin ay boyunca vergisiz bayi litre satış fiyatı ortalaması 1,32 lira

olurken, motorinin litre satış fiyatı 1,46 lira olarak gerçekleşti.

İstanbul Avrupa Yakası’nda vergiler dahil 95 oktan kurşunsuz benzinin pompa satış fiyatı ortalama 4,13 TL/litre olurken, bu fiyatın 2,81 liralık kısmını vergiler oluşturdu. Dağıtıcı ve bayi marjı toplamı ise 43 kuruş olarak gerçekleşti. Aralık ayında ise 95 oktan kurşunsuz benzinin pompa satış fiyatı ortalama 4,32 TL/litre, da-

Türkiye vergide birinciliği kimseye kaptırmıyorîENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURU-

MU’NUN (EPDK) AÇIKLADIĞI OCAK AYINA AİT PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU’NA GÖRE, TÜRKİYE BENZİN VE MOTORİNİN VERGİSİZ FİYATINDA AB-28 ORTALAMASININ ÜZE-RİNDE KALIYOR. AYRICA AB ÜLKELERİ İÇİNDE OTO-GAZA EN YÜKSEK VERGİYİ TÜRKİYE UYGULUYOR.

AB Ülkeleri Vergisiz Ürün Fiyatları (TL/lt)

hükmünü haiz olup, söz konusu düzenlemeler çerçevesinde vergisiz akaryakıt fiyatları Kurumumuzca takip edilmektedir. Ocak ayı için Ülkemizde ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde oluşan vergisiz fiyatlar aşağıdaki Tablo-3’te yer almaktadır. Tablo-3: AB Ülkeleri Vergisiz Ürün Fiyatları (TL/lt)

Ülke K. Benzin 95

Oktan(TL/LT) Motorin (TL/LT) Avusturya 1,22 1,39 Belçika 1,23 1,42 Bulgaristan 1,35 1,44 Hırvatistan 1,18 1,34 Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 1,28 1,47 Çek Cumhuriyeti 1,25 1,50 Danimarka 1,34 1,54 Estonya 1,13 1,34 Finlandiya 1,30 1,55 Fransa 1,18 1,22 Almanya 1,19 1,33 Yunanistan 1,23 1,59 Macaristan 1,21 1,42 İrlanda 1,20 1,33 İtalya 1,29 1,40 Letonya 1,19 1,41 Litvanya 1,22 1,42 Lüksemburg 1,24 1,38 Malta 1,89 1,96 Hollanda 1,21 1,36 Polonya 1,23 1,36 Portekiz 1,22 1,42 Romanya 1,20 1,39 Slovakya 1,37 1,57 Slovenya 1,16 1,28 İspanya 1,28 1,41 İsveç 1,19 1,46 Birleşik Krallık 1,14 1,36 AB 28 Ağırlıklı Ortalaması 1,21 1,36 Türkiye* 1,32 1,46 Türkiye** 1,34 1,49 Kaynak : http://ec.europa.eu/energy/observatory/oil/bulletin_en.htm *İstanbul (Avrupa Yakası) ** Türkiye Geneli Ağırlıklı Ortalama Bayi Pompa Satış Fiyatları (TL/LT) Vergisiz fiyatların bileşenleri ürün fiyatı, toptancı marjı, dağıtıcı marjı, bayi marjıdır.

HABERHABER

6 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 7

Page 7: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

ğıtıcı ve bayi marjı toplamı ise 41 kuruş olarak gerçekleşmişti. Motorinin pompa satış fiyatı 3,60 TL/litre olurken, dağıtıcı ve bayi marjı 46 kuruş oldu. Aralık ayında motorinin pompa sa-tış fiyatı 3,83 TL/litre, dağıtıcı ve bayi marjı ise 44 kuruş’tu.

Türkiye, vergisiz fiyatta AB-28 ortalaması-nın üzerindeAB-28 ülkeleri ile Türkiye’deki 95 oktan kur-şunsuz benzin ve motorin vergisiz fiyatları kar-şılaştırıldığında Türkiye, AB-28 ağırlıklı ortala-masının üzerinde kaldı. Türkiye’de ocak ayında 95 oktan kurşunsuz benzinin vergisiz ortalama

bayi pompa satış fiyatı 1,34 TL/litre iken AB-28 ortalaması 1,21 TL/litre olarak gerçekleşti. Motorinin vergisiz ortalama bayi pompa satış fiyatı Türkiye’de 1,49 TL/litre, AB-28 ortalaması ise 1,36 TL/litre oldu.

Ocak ayı boyunca Türkiye genelinde 95 ok-tan kurşunsuz benzinin ağırlıklı ortalama bayi pompa satış fiyatı 1 Ocak’ta 4,28 TL/litre ile en yüksek seviyesindeyken 16-18 Ocak tarihlerin-de 4,08 TL/litre ile en düşük seyrini yaşadı. Mo-torinin ağırlıklı ortalama bayi pompa satış fiya-tı 1 Ocak’ta 3,79 TL/litre ile en yüksek rakamı gördü. 16-18 Ocak tarihlerinde ise 3,54 TL/litre

ile en düşük seviyede idi.

LPG’den alınan vergide de Türkiye birinci Türkiye benzin ve moto-rinden yanı sıra, LPG’de de (otogaz) en fazla ver-giyi alan ülke oldu. Ocak 2015 ortalama satış fiyatı üzerinden bir litre LPG’de Türkiye, yüzde 53 vergi payı ile Avrupa Birliği (AB) ülkeleri içinde ilk sırada yer aldı. Aynı dönem için-de vergi (1,25 TL), dağıtıcı ve rafineri payı dahil bir litre otogaz 2,32 liradan satıldı. EPDK’nın ilk kez açıkladığı verilere göre, yüksek vergide AB bölgesi içinde Türkiye’yi en yakın yüzde 46 oran ile Hollanda izlerken, Litvanya yüzde 44 oran ile üçüncü sırada yer aldı. LPG satışlarının yo-ğun olduğu İtalya’da ise verginin payı yüzde 41.

AB ve Türkiye Ocak Ayı LPG (Otogaz) Fiyat Karşılaştırması

3. AB ve Türkiye Ocak Ayı LPG (Otogaz) Fiyat Karşılaştırılması: Tablo-7: AB ve Türkiye Ocak Ayı LPG (Otogaz) Fiyat Karşılaştırılması

Ülke Vergisiz Fiyatlar (TL/LT)

Toplam Vergi (TL/LT)

Vergi Oranı (%)

Belçika 0,98 0,21 17,36

Bulgaristan 0,91 0,49 34,92

Hırvatistan 1,06 0,29 21,45

Çek Cumhuriyeti 1,13 0,49 30,45

Estonya 1,14 0,46 28,62

Fransa 1,69 0,58 25,37

Almanya 1,23 0,53 30,21

Macaristan 1,25 0,72 36,60

İtalya 1,02 0,72 41,14

Letonya 1,08 0,55 33,61

Litvanya 0,90 0,72 44,55

Lüksemburg 0,91 0,23 20,37

Hollanda 0,92 0,80 46,67

Polonya 0,89 0,58 39,36

Portekiz 1,07 0,70 39,55

Romanya 1,30 0,55 29,67

Slovakya 1,30 0,58 30,95

Slovenya 1,27 0,58 31,27

İspanya 1,33 0,39 22,50

Türkiye 1,08 1,25 53,48

HABER

8 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015

Page 8: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Otomasyon sistemi dolayısıyla şirketinizin ve bayilerin sorun yaşamaması için yaptığınız teknolojik yatırımlardan söz eder misiniz?Karasal bağlantıların yeterli olmadığı ve veri akışında aksamaların yaşandığı lokasyonlarda kesintisiz bağlantı sağlamak ve çözüm üret-mek amaçlı uydu sistemleri kullanıyoruz. Ayrı-ca otomasyon sistemi için hayati önem taşıyan server bağlantısında herhangi bir kesintide acil müdahale için tarafımızı bilgilendiren alarm sis-temleri de bulunuyor.Otomasyon sistemine ilişkin 1240 sayılı Kurul Kararı’nda önemli değişiklikler ya-pılmasını içeren Karar 1 Haziran 2015’te yürürlüğe girecek. Bu yeni düzenlemenin olumlu ve olumsuz yönlerini değerlendirir misiniz?1240 sayılı Kurul Kararı’ndaki yeni düzenleme-ler sonrasında, özellikle pratikte sıkıntılar yaşa-nan bazı uygulamaların kaldırıldığını görüyo-ruz. Yeni düzenlemelerin kaçakçılığı önlemeye yönelik daha anlaşılır ve uygulanabilir düzen-lemeler olduğunu düşünüyoruz. Söz konusu Kurul Kararı’nda, bayi transferleri aşamasındaki kurulumların yanı sıra, arızaların giderilmesi için tanınan sürelerin 10 güne çıkarılmasını olumlu yönde bir değişiklik olarak nitelendiriyoruz.Bunun yanı sıra tank bazında ve günlük olarak yapılacak olan bildirimlere ilişkin söz konusu Kurul Kararı’nda olumsuz olarak değerlendiri-lecek yönler de var. Arıza hallerinde ve mani-folt olarak bağlı tanklara sahip istasyonlarda, yapılacak çapraz kontrollerde, denklik sağlana-mayacağı için problemlerle ve hatalı tespitlerle karşılaşılma olasılığı yüksek. Halihazırda ürün bazında yapılan mutabakatların daha sağlıklı sonuç vereceğini düşünüyoruz. Ayrıca herhan-

gi bir pompası ve/veya tankının probu arızalı bir istasyona ikmal yapılamayacak olması da, uygulamada sıkıntı yaşanabilecek konuların başında geliyor.Otomasyon sisteminin iyileştirilmesi adı-na sizce ne gibi düzenlemeler yapılmalı?Özellikle elektrik ve internet alt yapılarının iyi-leştirilmesinin yanı sıra, otomasyon sistemle-rine teknolojik bir standart getirilerek, varyas-yonların önüne geçilmesi sağlanabilir. Ayrıca arıza oranlarının düşürülmesi ve dışarıdan mü-dahalelerin önüne geçilmesi için, otomasyon sistemlerinin daha kompakt bir yapıya dönüş-türülmesi gerektiğini düşünüyoruz.Otomasyon sisteminin sağlıklı işlemesi için bayilere yönelik yürüttüğünüz eğitim ve bilgilendirme çalışmalarınızdan bahse-der misiniz?“Kalite Kontrol” ve “Eğitim” ekiplerimiz dü-zenli olarak tüm bayilerimizi ziyaret edip, gün-cel uygulamalar ve yenilikler konusunda bayi-lerimize detaylı bilgiler vermekte. Ayrıca Bölge ve Saha Müdürlerimiz de bayilerimize gerekli uyarı ve yönlendirmelerde bulunmaktadır.Son olarak otomasyon konusunda bayilerin dikkat etmeleri gereken hususlar nelerdir?Özellikle arızalı olup, otomasyon verisi alınama-yan tank ve/veya pompalardan satış yapılmama-sına dikkat edilmeli. Bayilerimizin, istasyonlarda oluşan alt yapı problemlerini kısa sürede çözme-leri, pompa ve yazarkasa bakımlarını ve versiyon güncellemelerini zamanında yaptırmaları gerek-mekte. Ayrıca mevzuat ve uygulamaları yakından takip etmeleri ve otomasyon sistemlerini, Alpet yetkilileri ile birlikte sorunsuz olarak ayakta tut-maları büyük önem arz etmekte.

Otomasyon sisteminin kurulum sürecinde dağıtım şirketleri çok sayıda problemler yaşadı ve bu sistemi zamanında kuramayan dağıtım şirketlerine de EPDK tarafından yüksek tutarlarda idari para cezaları kesil-di. Siz bu süreci sağlıklı yürütmek adına ne tür tedbirler aldınız? 2007 yılından itibaren yürütülen planlı çalışma-lar sonucu, otomasyon sistem kurulumlarımız belirtilen yasal süre içerisinde tamamlandı. An-cak bilindiği üzere akaryakıt sektörü dinamik bir sektör. Her an yeni anlaşmaların, tadilat ve inşaat çalışmalarının yapıldığı istasyonlar olabi-liyor. 2011 Temmuz ayında yaşanan süreçte de, yeni anlaşma sağlanan ve bu süreçte tadilatta olan birkaç istasyonda sıkıntılar yaşandı. Fakat yürüttüğümüz özverili çalışma sonucunda bu süreci sorunsuz biçimde atlattık.

Otomasyon sisteminde en sık karşılaştığı-nız sorunlar neler? Arıza durumunda nasıl bir yol izliyorsunuz?Karşılaştığımız sorunların başında veri akışı-nın kesintiye uğraması geliyor. Bu durumda sorunu en kısa zamanda tespit ederek çözü-me ulaşması için kontrolleri yapıyoruz, gere-kiyorsa servis yönlendiriyoruz ya da lokasyo-na uygun internet servis sağlayıcı değişimiyle veri akışını tekrar sağlıyoruz. Arıza hallerinde merkez otomasyon ekibimiz tarafından en kısa zamanda gerekli tespitler yapılarak, ilgi-li servisin yönlendirilmesi sağlanıyor. Merkez ve saha ekibimiz tarafından bayilere ve çalı-şanlarına mevzuat ve uygulamalar hususunda gerekli bilgilendirmeler yapılarak, sık sık eği-timler veriliyor.

“OTOMASYON SISTEMININ SAĞLIKLI IŞLEMESI IÇIN BAYILERIMIZI BILGILENDIRIYORUZ”

Otomasyon sisteminin sağlıklı işlemesi için gece gündüz yollarda olan Alpet’in Kalite Kontrol ve Eğitim ekipleri Alpet bayilerini sürekli ziyaret ederek güncel uygulamalar ve yenilikler konusunda bilgi veriyor. Tüm bu süreci başarıyla yürüten Alpet Mühendislik Müdürü Hakan Aybar, bayilere “özellikle arızalı olup, otomasyon verisi alınamayan tank ve/veya pompalardan satış yapmamaları” konusunda uyarılarda bulunuyor. Aybar ile istasyon otomasyon sisteminin işleyişini, 1240 sayılı Kurul Kararı’nda yapılan değişikliklerin olumlu ve olumsuz yönlerini konuştuk.

î

10 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015

ALPETh a b e r

RÖPORTAJ

MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 11

Page 9: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

iSViÇRES I R T I N I A L P L E R E D A Y A Y A N Ü L K E :

îMUHTEŞEM DOĞASI, KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİ, VERİMLİ İNEKLERİ, ÇİKOLATALARI, ULUSLARARASI BANKACILIK

SİSTEMİ VE EL YAPIMI SAATLERİYLE KÜRESEL BİR ÜNE SAHİP OLAN İSVİÇRE, HER YIL DÜNYANIN YAŞANACAK EN İYİ YERLERİ ARASINDA İLK SIRADA YER ALIYOR.

da yer alıyor. Denize kıyısı olmayan İsviçre’de çok sayıda göl bulunuyor. En önemli gölleri; Cenevre (Leman), Zürih, Neuchatel ve Kons-tanz.

Avrupa’nın iki büyük nehri olan Ren ve Rhone nehirleri ülke topraklarında doğuyor. Diğer önemli nehirleri ise İnn, Aare ve Ticino.

Avrupa’nın turizm merkezi olan İsviçre’de her mevsim tatil yapmak mümkün. “Kayak cenne-ti” olarak kabul edilen ülkede Crans-Monta-na, Zermatt, Grindelwald, St Moritz, Leysin, Gstaad, Davos, Wengen, Verbier, Villars gibi birçok kayak merkezi mevcut.

Tarafsız bir ülke olan İsviçre, önemli uluslara-rası örgütlere de ev sahipliği yapıyor. Uluslara-rası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Dünya Ticaret Örgütü (WTO),

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Uluslara-rası Telekomünikasyon Birliği (ITU), Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, Birleşmiş Mil-letler Yüksek Komiserliği (UNHCR) merkezleri Cenevre’de bulunuyor.

Birçok uluslararası spor organizasyonu ve fe-derasyonun merkezi de İsviçre’de yer alıyor. Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) Cenevre’de, Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) Nyon’da, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) ve Uluslararası Buz Hokeyi Federasyonu (IIHF) Zürih’te, Ulus-lararası Bisiklet Birliği (UCİ) Aigle’de ve Ulus-lararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Lozan’da bulunuyor.

Davos kenti ise Dünya Ekonomik Forumu’nun yerleşkesi işlevini görüyor. Her yıl gerçekleş-tirilen “Dünya Ekonomik Forumu” toplantıla-

Bir yanını Alplere, öteki yanını Jura dağ-larına yaslayan İsviçre, dağlarıyla, dağ zirvelerinden beslenen nehirleri ve

gölleriyle, dağ eteklerinden süzülen çağla-yanları, kaplıcaları, sarp kayalıkları ve yemye-şil doğasıyla adeta bir yeryüzü cenneti.

İsviçre, muhteşem doğasının yanı sıra kültürel açıdan da çok zengin bir ülke. Verimli inekle-ri, çikolataları, uluslararası bankacılık sistemi ve el yapımı saatleriyle küresel bir üne sahip olan İsviçre, her yıl dünyanın yaşanacak en iyi yerleri arasında gösteriliyor.

İsviçre deyince, gökyüzüyle buluşan zirveler-de kayak yapmak, çikolata ve ağızda eriyen nefis peynir çeşitleri ilk akla gelenler arasında yer alıyor. Gür bitki örtüsüyle kaplı vadilerin ve ovaların arasından geçerken baş döndü-rücü manzara ve göz kamaştıran kristal sular turistler için masalsı bir cennet sunuyor.

Dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan İs-viçre’nin topraklarının yarısından fazlasını Alp-ler ve Jura dağları oluşturuyor. İsviçre, sadece üzerinde bulunduğu dağ sistemi ile değil, ne-hirleri ve gölleriyle de benzersiz bir coğrafya-

12 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 13

Page 10: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

tam anlamıyla bir futbol meraklısı. Milli takım ‘‘Nati’’yi büyük bir kitle destekliyor.

İsviçre şehirleri, küresel ölçekte-ki parametrelere göre şehircilikte ileri, ekonomik, bilimsel ve turis-tik faaliyetlerde ise son derece gelişmiş seviyelerde. Kozmopolit bir göl kenarı kenti olan Cenevre, dünya bankalar merkezi Zürih, fıs-kiyeler ve üstü kapalı kemerlerle kaplı Bern ve dünyanın en iyi hay-vanat bahçelerinden birine sahip Basel, İsviçre’nin dünya kentle-rinden sadece birkaçı. Coğrafik olarak küçük, öte yandan turizm potansiyeli ile çok büyük ülkede 700’e yakın müze bulunuyor. Ce-nevre Modern ve Çağdaş Sanat-lar Müzesi, Zürih Güzel Sanatlar Müzesi, Zürih’te yer alan İsviçre Devlet Müzesi ve Basel Antikalar Müzesi bunlardan birkaçı.

Federal bir ülke ve 26 kanton-dan oluşuyor. Ülkenin komşuları kuzeyde Almanya, batıda Fran-sa, güneyde İtalya ve doğuda ise Avusturya ve Lihtenştayn.

Medeniyetin kalbi Cenevre’de atıyorCenevre gölü (Leman gölü) kıyı-sında kurulan Cenevre, Zürih’ten sonra İsviçre’nin ikinci büyük kenti. Dünyanın en kaliteli ve en yaşanılır şehirleri arasında 3. sırada yer alan Cenevre, gelirin ve saadetin dorukta olduğu bir şehir. Bankalarıyla, çikolatalarıy-la, saatleriyle ün salmış bu şehir, dünyanın en önemli ve işlek şe-hirlerinden biri olmasına rağmen,

rında yabancı ülkelerden gelen siyasi liderler ve iş çevreleri, çevre ve sağlık konuları da dahil uluslararası konuları Davos’ta görüşüyor.

Dünyanın en fazla çikolata üreten ve tüketen ülkesi İsviçre, çikolata sektöründe dünyada markalaşmış bir ülke. Saat üretimi konusunda da dünyanın en ünlü ülkelerinden biri olan İs-viçre, otomobil üretiminde de önemli bir yere sahip.

Peynir üretiminde de oldukça önde olan ülke-nin geleneksel yemeği olan ‘‘İsviçre Fondüsü’’ çok tercih edilen bir yemek. Şarap üretimini de es geçmeyen İsviçre Merlot, Ticino, Chasselas, Pinot Noir gibi çeşitleri üretiyor.

Kış sporları açısından çok zengin bir ülke olan İsviçre’de kayak, snowboarding, buz hokeyi ol-dukça popüler. 1928 ve 1948 kış olimpiyatları İsviçre’de yapılmış. Dağcılık sporunun oldukça revaçta olduğu İsviçre’de, Schwingen, Hornus-sen gibi geleneksel sporların yanı sıra, tarih öncesi dönemlerden beri Alplerde yaşayan insanlar arasında yapılan taş fırlatma oyunu da günümüzde yaşatılmaya çalışılan oyunlar arasında yer alıyor. İsviçre halkı, aynı zamanda

KUSURSUZLUĞUN KENTI ZÜRIHAdını şehri boydan boya saran Zürih Gölü’nden alan kent, Isviçre’nin en bü-

yük şehri olmanın yanında, ülke ekonomisinin de bel kemiği. Avrupa’nın en

önemli finans merkezlerinden biri olan Zürih, küresel ölçekteki bankacılık ile

sigortacılık sektörlerine ve Isviçre’nin dünyaca tanınan mar-

kalarına da ev sahipliği yapıyor. Doğa ile medeniyetin ku-

sursuz bir şekilde bütünleştiği Zürih’te, Limmat Nehri’nin

Zürih Gölü ile buluştuğu atmosfer oldukça etkileyici. Zü-

rih, katedralleri, müze evleri, adım başı kenti süsleyen hey-

kelleriyle adeta bir müze kent görünümünde. Franz Kafka,

Alman Bertold Brecht, Vladimir Lenin, Albert Einstein

gibi birçok ünlü ismin bu şehirdeki evleri Zürih’te

müze eve dönüştürülmüş. Bütün Isviçre şehirlerin-

de olduğu gibi Zürih’te de karamellisinden çilek-

lisine, büyüğünden küçüğüne değişik şekillerde

yapılan pek çok çikolata çeşidi var.

GEZİGEZİ

14 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 15

Page 11: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

yeşilliğin de bol olduğu bir şehir. Cenevre’nin en önemli özelliklerinden biri de çok düzenli oluşu. Küresel kent olarak da adlandırılan Ce-nevre’de ünlü İsviçre saatlerinin üretim yerle-rinden biri.

Turizm merkezi LuzernAlp dağlarına çıkan yolların büyük bölümünün yer aldığı Luzern, İsviçre’nin en önemli turizm merkezi. Ortaçağ’dan kalma kalelerin, köprü-lerin ve yapıların yer aldığı Luzern, tarihi doku-su ile turistlerin uğrak noktalarından biri.

Lozan Türkler için çok şey ifade ediyorAvrupa’nın en yeşil kentlerinden biri olan Lo-zan, Türkiye için çok şey ifade eden bir kent. Kurtuluş Savaşı’nı bitiren anlaşma olarak ta-rihe geçen Lozan Anlaşması’nın imzalandığı Rumine Sarayı’nın yer aldığı Lozan, Cenevre gölünün bir yakasına kurulmuş önemli bir tu-rizm kenti. Cenevre gölü Lozan için harika bir manzara oluşturuyor ve denize kıyısı olmayan ülkenin ne kadar ilgi çekici olabileceğini bel-geliyor. En eskisi 13. yüzyıla ait tarihi yapıların hepsi çok iyi korunmuş. Rumine Sarayı, Notre Dame Katedrali ve Olimpiyat Müzesi’nin yanı sıra kentte çok sayıda müze bulunuyor.

Sanat kenti Bernİsviçre’nin başkenti olan Bern, ülkenin dör-düncü büyük şehri. Sanata ve sanatçıya büyük önem verilen Kentin eski şehir bölgesi Unesco Dünya Mirasları listesinde yer alıyor. Bölgedeki yaklaşık 4 kilometrelik yürüyüş yolu, çeşmeler ve saat kuleleriyle görülmeye değer bir atmos-fer sunuyor. Müthiş güzellikteki Aare nehrinin manzarası görülmeye değer.

Mimari harikalar müzesi MontröDağların kuzey ve doğu rüzgârlarından koru-yup gözettiği Montrö, Avrupa’nın en iyi korun-muş şatolarından birine, Chillon Şatosu’na ev sahipliği yapıyor. Montrö’nün tarihsel yapıları Chillon Şatosu’yla sınırlı değil. Akdeniz atmos-ferini andıran kıyı şeridi boyunca dizilmiş köşk-ler, evler, oteller ve bunların bahçeleri, insana bir mimari harikalar müzesinde dolaştığı his-si veriyor. Sağlık turizminin öne çıktığı kentin batısındaki Vevey’de ise Charlie Chaplin hey-keli yer alıyor. Montrö’nün ana meydanı Place du Marché’tan göl kıyısına inenleri ünlü rock grubu Queen’in efsanevi solisti Freddie Mer-cury’nin heykeli karşılıyor. Montrö, aynı zaman-da her yıl dünyaca bilinen bir caz festivaline ev sahipliği yapıyor.

CENEVRE GÖLÜ (LEMAN GÖLÜ)Fransızca konuşan halk tarafından daha çok

Leman Gölü adıyla bilinen Cenevre Gölü, Orta

Avrupa’nın en büyük göllerinden biri. Gölün bir ucu

Isviçre sınırlarda, diğer ucu ise Fransa sınırlarında

yer alıyor. Cenevre Gölü masmavi berrak suları ve

Alp Dağları’nın panoramik manzarası eşliğinde

yıllar boyu ressam, şair, müzisyen gibi sanatçıları

büyüleyici güzelliğiyle kendine çekmiş ve sanata

ilham veren bir üne kavuşmuş.

ULUSLARARASI REFORM MÜZESIOrtaçağ’da gerçekleşen ve Avrupa’yı en çok etkileyen akımlardan biri olan Reform hareketlerinin ruhsal ve kültürel tüm elementlerini bir araya getiren Uluslararası Reform Müzesi (Cenevre), reform döneminden kalan el yazmalarını, eski kitapları, resimleri, heykelleri, mezar taşlarını ve özgün kişisel objeleri bünyesinde barındırıyor.

JET D’EAUCenevre’nin simgesi olan ve Cenevre Gölü üzerinde yer alan Jet d’Eau, dünyanın en uzun fıskiyelerinden biri. 140 metre yüksekliğe kadar su fışkırtan fıskıye, Cenevre’yi ziyaret edenler için mutlaka görülmesi gerekenler listesinin baş sıralarında yer alıyor.

GEZİGEZİ

16 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 17

Page 12: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Müziğe ilginiz ne zaman başladı? Anneni-zin sanatçı olmasının müziğe yönelmeniz-de bir etkisi oldu mu? Gelecekte Leman Sam’la ortak bir albüm yapmayı planlıyor musunuz?Küçükken de müzik benim için bir konuşma bi-çimiydi, şimdi de öyle. Yani müzik hep vardı. Annemi yıllarca dinlemiş olmakla da anadilimin ne olduğu ve nasıl müziğe yöneldiğim anlaşılı-yordur. Biz birlikte bir projede yer aldık. Çokta keyifli oldu. Gelecekte de neden olmasın?

Türk halk müziğinden, sanat müziği, ara-besk ve tangoya kadar çok geniş bir yelpa-zede müzik yapıyorsunuz. Müzik alanında sürekli tarz değiştirmenizin nedeni ne? Önümüzdeki dönemde daha farklı bir mü-zik türüne ilişkin çalışmanız olacak mı?Müzik benim içsel yolculuğumun araçlarından biri aslında. İyi örnekleri olmak koşuluyla bütün farklı tarzlara ilgi duyuyorum. Birini söylesem diğerinde aklım kalıyor. Bu içten gelen bir şey. Müziğin içinden akıp geçmeyi seviyorum ben.

MÜZIĞIN IÇINDEN AKIP GEÇMEYI SEVIYORUM

îÜNLÜ SANATÇI LEMAN SAM’IN KIZI OLARAK ÇO-

CUKLUĞUNDAN BU YANA MÜZİKLE HEP İÇ İÇE OLMUŞ, DOĞAL GÜZEL-LİĞİ, İNSAN YÜREĞİNE DOKUNAN SESİ İLE MİLYONLARIN GÖNLÜNE TAHT KURAN ŞEVVAL SAM, MÜZİK HAYATININ YANI SIRA OYNADIĞI DİZİ VE FİLMLERLE DE ADINDAN SIKÇA SÖZ ETTİRİYOR. ÇOK GENİŞ BİR YEL-PAZEDE MÜZİK YAPAN SAM, “MÜZİK BENİM İÇSEL YOLCULUĞUMUN ARAÇLARINDAN BİRİ ASLINDA. MÜZİĞİN İÇİNDEN AKIP GEÇMEYİ SEVİYORUM BEN” DİYOR. ALPET’İN ENERJİSİ OLARAK, ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM YENİ PROJELERİYLE KARŞI-MIZA ÇIKACAK SAM İLE KEYİFLİ BİR SOHBET GERÇEKLEŞTİRDİK.

RÖPORTAJRÖPORTAJ

18 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 19

Page 13: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Bir açıdan oyunculuk gibi de... Her farklı tarz yeni bir karakter analizi gibi. Bu yüzden varoluş sürecimde de karşılığı var. Her seferinde içimde de yeni yerler keşfediyorum. Sadece müzikte değil, dünyada farklı olan her şey ilgimi çekiyor.

Süper Baba ile başlayan oyunculuk serüve-niniz başka dizi ve sinema filmleriyle de-vam etti. Yeni dizi veya sinema projeleriniz var mı?Oyunculuğu özledim aslında. Önümüzde-ki günlerde başlayacak “Kara Kutu” adlı yeni bir dizide iki bölüm konuk oyuncu olarak yer aldım. Bir de İranlı bir yönetmenin (Shahram Alidi) filminde oynadım.

Müzik ve oyunculuk gibi sanatın çok farklı alanlarıyla uğraşan bir insansınız. Müzik ve oyunculuk dışında farklı sanat dallarıy-la da ilgileniyor musunuz?Bir dönem heykel kursuna gittim. Çok istedim devam etmeyi ancak aktif çalışma hayatında yeterli emeği verecek zaman bulamadım ma-alesef. Belki ileride...

Oyunculuk mu yoksa müzik yapmak mı size daha çok keyif veriyor?Biri diğerinden ağır basmıyor aslında. Benim için hepsi bir. Hayatın içinde bir akış içerisinde-yim ve o anda hangisiyle kendimi ifade ediyor-sam orada oluyorum. Oyunculuk daha kollektif bir çalışma istiyor; iyi bir senaryo, yönetmen, kast, prodüksiyon olmalı. Ama sokakta mendil açıp tek başınıza şarkı söyleyebilirsiniz.

Siz nasıl bir dinleyicisiniz? Ne tür müzik-lerden hoşlanırsınız? Çok fazla müzik dinlemem. Sevdiğim bir şeyi dipsomanik biçimde dinlerim. Hele ki kötü müzik hiç dinleyemem. Bazen mağazalarda çalan müzik yüzünden orayı terk ettiğim olu-yor. Bazen soruyorum “Nasıl dayanıyorsunuz?” diye, “Duymuyoruz bile” diyorlar. Benim için imkânsız duymamak.

Magazin dünyasında sıkça rastlanan pole-miklere dâhil olmuyorsunuz. Bu bilinçli bir tercih mi?Magazin dünyasında olup bitenlerden çok ha-

berim yok galiba.

Gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında verdiğiniz konserler büyük ilgi görüyor. Verdiğiniz konserlerde yaşadığınız sıra dışı bir olay oldu mu?Bir defasında Belçika’nın Gent şehrinde iki

gece üst üste konser verdik. İlk gece o kadar

keyifliydi ki 3,5-4 saate yakın sahnede kaldık.

Tabii ben tüm enerjimi ilk günden tüketmişim.

İkinci gece çok yorgun çıktım sahneye. Konse-

ri sonuna kadar getirebildim, en son Karade-

niz potpuri söylüyordum, geri geri bir yandan

dans edip bir yandan şarkı söylerken ayağım

takıldı ve monitörlerin üstüne tepetaklak düş-

tüm. Düştüğüm gibi de hacıyatmaz gibi kalk-

tım. Öyle bir gülme krizi geldi ki, şarkının sonu-

nu, gözümden yaş gelene kadar gülerken şarkı

söylemeye çalışarak getirmeye çalıştım. Fakat

gülmem bitmeyecek diye el sallaya sallaya,

güle güle sahneden ayrıldım.

İş dışında neler yaparsınız? Hobileriniz var mı?Konfüçyus’un bir lafı vardır; “Herkes sevdiği işi

yapsa kimse çalışmak zorunda kalmaz” diye.

Ben de çalışmıyor, sevdiğim işi yapıyorum.

Dolayısıyla iş dışında bir hobim yok. Ancak, ta-

biatın içinde olmayı çok seviyorum. İş dışında

yaptıklarımı dinlenmek, sevdiklerimle olmak,

okumak diye sıralayabiliriz.

Siz bir akaryakıt tüketicisi olarak istasyon tercihinizi neye göre yapıyorsunuz?Doğayla barışık ve daha az kirleten akaryakıt

kullanmayı tercih ediyorum.

RÖPORTAJ

20 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015

Page 14: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Et yemeğinden pilavına, çorbasından tatlısına, zeytinyağlısından ha-

mur işine, ayranından pek-mezine, binlerce çeşit yöre-sel yemek, tatlı ve içeceğiyle dünyanın en zengin mutfakla-rından biri olan Türk mutfağı binlerce yıllık bir geleneğe sa-hip. Bu zengin mutfağın arka-sında kuşkusuz tarihsel süreç içerisinde Anadolu toprakla-rında yaşayan uygarlıkların, Selçuklu’nun ve Osmanlı’nın izleri var. Coğrafi konumu nedeniyle yüzyıllar boyunca etkileşim içinde olduğu Orta-

doğu, Kafkas ve Balkanlar’ın da Türk mutfağının zenginleş-mesinde önemli bir etkisi var.

Türkiye’nin lezzet haritasını ortaya çıkarmak için yapılan bir çalışmaya göre, Türk mut-fağında 2 bin 205 farklı yöre-sel yiyecek ve içecek bulunu-yor. 291 çeşit yiyecek, tatlı ve içecekten oluşan Gaziantep Mutfağı en zengin mutfağa sahip il. 455 çeşit yemek, tatlı ve içecekten oluşan İç Ana-dolu mutfağı ise en zengin mutfağa sahip bölge olarak birinciliği göğüslüyor. İç Ana-dolu’yu 425 çeşit ile Doğu

Anadolu, 398 çeşit ile Güney-doğu Anadolu ve 397 çeşit ile Karadeniz Bölgesi izliyor. Akdeniz ve Marmara Bölge-si 184 çeşit, Ege Bölgesi 162 çeşit yiyecek, tatlı ve içeceğe sahip.

Her yörenin kendine özgü mutfağı varYöresel mutfakların özgün et-kilerini içinde barındıran Türk mutfağı, yörelere göre fark-lılıklar gösteriyor. Karadeniz, Güneydoğu Anadolu, Orta Anadolu, Akdeniz, Ege mut-fağı gibi birçok yöre kendine

has zengin bir yemek ha-zinesine sahip.

Akdeniz mutfağına Ada-na, Hatay ve Kahraman-maraş’ın zengin mutfak kültürleri damgasını vu-rurken, Ege muhteşem deniz ürünleri ve taze ot-larıyla, Karadeniz mısır unu, ekmeği ve hamsisiy-le, Güneydoğu ve Doğu Anadolu içli köfte, çiğ köfte ve lahmacunuyla, İç Anadolu hamur işleriyle, Marmara deniz ürünleri, ciğeri ve köftesiyle öne çıkıyor.

lezzetharitasıTürkiye’nin

Türk mutfağı binlerce çeşit yöresel yiyecek ve içeceğiyle dünyanın en zengin mutfaklarından biri. Türkiye’nin lezzet haritasına göre, Türk mutfağında 2 bin 205 farklı yöresel yiyecek ve içecek bulunuyor. Türk mutfağı-

nın çeşit bakımından en zengin ili Gaziantep, en zengin bölgesi ise Iç Anadolu. ILGINÇ ISIMLI YEMEKLERTürk mutfağı zengin olmasının yanı sıra ismi ilginç olan yemeklere de sahip. Amasya ve Afyon’un “sakala çarpan çorbası”, Aydın’ın “kulak çorbası”, Bolu’nun “kedi batmaz”ı, Denizli ve Çanakkale’nin “kaçamak”ı, Rize’nin “enişte lokumu”, Şanlıurfa’nın “şıllık tatlısı”, Kocaeli’nin “otur fatma tatlısı”, Kütahya’nın “tosunum”u, Tokat’ın “bacaklı çorbası”, Amasya’nın “kesme ibik çorbası” ve “eli böğründe”si, Balıkesir’in “mafiş tatlısı”, Artvin’in “püşürük çorbası”, Bartın’ın “pumpum çorbası”, Malatya’nın “analı kızlı”sı, Kırklareli’nin “sulu kaçamak” ve “kuru kaçamak”ı, Isparta’nın “kuyruğu sulu”su ve “derdimi alan”ı   ilginç isimli yiyecekler arasında yer alıyor.

LEZZET HARİTASILEZZET HARİTASI

22 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 23

Page 15: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Et Lokantası, taş fırında kuzu eti ile yapılan ve Türkiye’de kayısı kadar ünlenen kağıt kebabı, kuzu dolma, fırın kavurma, fırın kebap, kaburga dolması, incik kebap gibi Malatya sofrasının en seçkin ye-meklerini geleneksel lezzetiyle su-nan bir mekan.

Elmacıoğlu Restoran - KayseriKayseri’nin yöresel damak zev-kini lezzet tutkunlarına sunan Elmacıoğlu Restoran, önceleri sadece Kayseri mutfağının göz-desi mantıyla başlayan serüvenini Kayseri’nin yöresel yemekleri ile sürdürmüş. Mekanda, Kayseri’nin yöresel yemeklerinin tümü lezzet eşliğinde müşterilere sunuluyor.

Deniz Restoran - İzmirTürkiye’nin en iyi balık lokantala-rından biri olan Deniz Restoran, çeşitli deniz mahsullerini ürün ve hizmet kalitesiyle lezzet tutkun-larına sunan bir mekan. İzmir Kordon’da bulunan restoran, de-nizden gelen lezzetin keyifli bir ortamda tadılabileceği eşsiz bir manzaraya sahip.

Bak Hele Bak Yusuf Konak Kahvaltı Salonu - VanVan denilince, akla kuşkusuz ilk ola-

rak geleneksel tatlarla zenginleşti-

rilmiş kahvaltısı geliyor. Türkiye’nin

en iyi 10 kahvaltı salonlarından biri

olan Bak Hele Bak, zengin kahval-

tısının yanı sıra, mekanın sahibi Yu-

suf Konak’ın müşterilerine verdiği

hediyeler, sorduğu bilmeceler ve

anlattığı fıkralarla da ünlü.

Koç Lokantası - Erzurum

Doğu Anadolu’nun lezzet durak-

larından biri olan Koç Lokantası,

Cağ kebabının en iyi yapıldığı

mekanlardan biri. Hatta lokanta-

nın kurucusu Kemal Koç’un bu ke-

babın mucidi olduğu söyleniyor.

Meşhur Edirne Ciğercisi / Ci-ğerci Kazım Usta - EdirneCiğeriyle ünlü Edirne’nin en iyi yap-

rak ciğeri yapan mekanı Ciğerci Ka-

zım Usta. Meşhur Edirne Ciğercisi

Kazım Usta’nın ciğerlerinin ünü 40

yıllık. Damadı İlhan Şen de bu mes-

leğin erbabı olunca Kazım ve İlhan

Usta birlikte anılmaya başlamış.

Halil Usta - GaziantepGaziantep’e yolunuz düşer de ye-mek için iyi bir yer ararsanız, önü-nüze çıkan ilk kişi hiç düşünmeden size Halil Usta’nın yerini tarif etme-ye başlar. Ali Nazik, soğan kebabı, patlıcan kebabı, küşneme kebabı gibi lezzetli kebapları ve baklavası ile ününü Gaziantep dışına taşıyan Halil Usta, Gaziantep’in en bilinen mekanlarından da biri.

Ceyhan Ocakbaşı - Adana Adana’nın lezzet duraklarından olan Ceyhan Ocakbaşı, Adana Ke-babı en iyi yapan ve ünü Adana dı-şına taşan kebapçıların başında ge-liyor. 100 yılı aşkın bir süredir hizmet veren Ceyhan Ocakbaşı, Adana’ya yolu düşenlerin de uğrak noktası.

Körfez Köfte Et Balık – TrabzonTrabzon’un en bilenen lezzet me-kanlarından biri olan ve Akçaabat ilçesinde bulunan Körfez Köfte Et Balık, canı balık veya köfte çeken-lerin, sofrada lezzet arayanların, bir de deniz manzarası olsa keyfi-me diyecek olmaz diyenlerin mut-laka uğramaları gereken bir yer.

Tarihi Çiçek Lokantası – AnkaraAnkara’nın en eski lokantaların-dan olan Tarihi Çiçek Lokantası, Anadolu’nun en seçkin tatlarının lezzet eşliğinde sunulduğu bir mekan. Özellikle Ankara Tavası ile lezzet tutkunlarının gözdesi olan lokanta, geleneksel yemekleri ya-rım asırdır aynı lezzet ve kaliteyle müşterilerine sunuyor.

Hacı Baba Kervansaray Et Lo-kantası – Malatya1942 yılından beri Malatya’da hiz-met veren Hacı Baba Kervansaray

TÜRKIYE’NIN

Her ili ayrı bir lezzet noktası olan Türkiye’nin 10 lezzet du-rağını Alpet’in Enerjisi Dergisi okuyucuları için seçtik.

10LEZZET DURAĞI

LEZZET HARİTASILEZZET HARİTASI

24 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 25

Page 16: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

ve yelkovanın yolculuğu bununla da bitmedi. Teknolojinin daha da gelişmesiyle dijital saat-ler üretilmeye başlandı. Zaman içerisinde saat, zamanı gösteren bir araç olmaktan çıkarak, bir moda ikonu ve vazgeçilmez bir aksesuar haline geldi.

Kullanım yerine göre cep, duvar, kol, masa, kule saati adını, çalışma ilkesine göre de güneş, kum, su saati, mekanik veya elektronik adını

alan saatin bu yolculuğu aynı zamanda in-sanlık tarihine de ayna tutuyor.

Güneş saatiMısırlıların icat ettiği güneş saati, insanlık

tarihinin ilk saati olma özelliği taşıyor. Di-key olarak yerleştirilen bir çubuğun göl-gesi, günün saatlerinin bulunduğu yü-zeye düşüyor ve gölgenin denk geldiği kısım saati gösteriyordu. Güneş hareket

ettikçe çubuğun gölgesi de yer de-ğiştiriyordu. Zamanı güneşin konu-muna göre ölçen saat, bulutlu gün-lerde ve geceleri kullanılamıyordu.

Kum saati M. Ö. 3000 yıllarında Çinliler ta-rafından kullanıldığı bilinen kum saati, saatin kaç olduğunu göster-mese de, bir sürenin baş-langıcını ve bitişini ölç-mek için kullanılıyordu. İçinde kum olan, altı ve üstü geniş, beli ince, eşit

miktarda kumun bir de-likten geçerken daima aynı zamana ihtiyaç gös-

tereceği ilkesine dayana-rak çalışan kum saatinde, kumun akış hızı sabit ol-masa da kumun üstten alta düşüş süresi aynı. Kum saatlerinde kumun yanı sıra, zaman zaman

İnsanoğlu, tarih boyunca çeşit-li yöntemlerle zamanı ölçme-ye çalıştı. İlk zamanlarda göç,

ekim ve hasat için iklim koşullarını bilmek yeterli oluyordu. Gittikçe daha küçük zaman birimlerine ih-tiyaç duyan insanoğlu, güneş, ay ve dünyanın hareketlerinden yola çıkarak önce takvim yılını buldu, sonra da yılı aylara, ayları haftaya, haftayı da günlere böldü.

Uygarlığın ilerlemesi, bir günün çe-şitli zaman dilimlerine bölünmesi ihtiyacını da beraberinde getirince bu kez saatin teknolojik yolculuğu

baş-ladı. Güneş saatinin bulunmasıyla başlayan bu yolculuk, günü 24’e bölen saa-tin bulunmasıyla son buldu.

İlk çağlarda bir tahtaya dikili üç-gen bir tahta formunda “Güneş saati” olarak karşımıza çıkan saat, teknolojinin gelişmesi ile biçim değiştirdi. Teknolojik gelişmeler sonucunda sarkaçlı, kadransız, akrepsiz, yelkovansız saatler, ye-rini mekanik, kadranlı, akrepli, yelkovanlı saatlere bıraktı. Akrep

Zamanı ölçmek tarih boyunca insanoğlunun en büyük uğ-raşlarından biri oldu. Güneş saatiyle başlayan zamanı ölçme yolculuğu birçok önemli duraktan sonra günü 24’e bölen “saat”in bulunmasıyla son buldu. Günümüzde ise saat zamanı ölçen bir alet olmaktan öteye geçerek bir moda ikonu, hatta prestij unsuru haline geldi. Saatin bu yolculuğu, aynı zamanda insanlık tarihine de ayna tutuyor.

Zamanın görünen yüzü:

SAATBIG BEN SAAT KULESI

Londra’da bulunan ve Ingiltere’nin önemli sembollerinden biri olan Big Ben saat

kulesinin yapımına Edward John Dent baş-lıyor ama bitirmek Frederick Rippon Dent’e nasip oluyor. Yapımı 1859’da tamamlan Big Ben, günü dünyaya ‘merhaba’ diyen Londra’nın ve Büyük Britanya’nın önemli sembollerinden biri olan Big Ben’in bütün aksamı mekanik ve ağırlıkla çalıştığı için belli aralıklarla kurulması gerekiyor. Saat, haftada 3 kez kuruluyor.

TARİHçETARİHçE

26 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 27

Page 17: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

lansın küçük ağırlıkta hareketlen-dirilmesi ile ileri ya da geri olarak ayarlanabilen kontrol mekaniz-masının geliştirilmesi sonucunda daha hassas saatlerin yapımı sağ-landı.

Sarkacın bulunması saat gelişi-minde atılan başka büyük bir adım oldu. İlk sarkaçlı saat 1656 yılında yapıldı. 1670’lerin ortalarında ba-lans yayının geliştirilmesiyle ilk cep saatleri üretildi.

Pilli saatİlk pilli saat 1952’de üretildi. Kur-malı hiçbir saatin ulaşamadığı da-kikliğe pilli saat ile ulaşıldı.

Elektronik saatÇok minik boyutlu pillerle çalışan elektronik saat 1970’de üretildi. Üzerinde dakika ve saniyenin de yer aldığı elektronik saat, günü-müzde en çok kullanılan saatlerin başında geliyor.

pudra haline getirilmiş yumurta kabuğu, cıva ya da ince toz siyah mermer de kullanılmış.

Su saatiKum yerine, suyun akması esasına kurulu su saatinin ne zaman icat edildiği bilinmese de, Antik Mı-sır ve Babil’de milattan önce 16. yüzyılda kullanıldığı biliniyor. Su saatleri tek çanaktan ya da birkaç çanaktan oluşuyordu. İçi su dolu ve altında bir delik olan çanağın içinden su boşaldıkça içindeki işaretler zamanın akışını gösteri-yordu. Birkaç çanaktan oluşan su saati türünde ise su, bir çanaktan diğerine akıyordu. Güneş saatleri belirli bir zamanı gösterirken, su saatleri ne kadar zaman geçtiği-ni de gösteriyordu. Bu yüzden su saatinin icadı, zaman ölçümünün gerçek başlangıcı kabul edilebilir.

Ateş saati (mum saati)Bu saatin ilk olarak nerede ve ne

zaman kullandığı bilinmese de M.S. 500’lü yıllarda Çin’de kullanıl-dığı çeşitli kaynaklarda yer alıyor. Petrol lambasının alevi ile çalışan “ateş saati”nde zaman tüketilen yağın bölmeli bir saydam kapta izlenmesiyle “mum saati”nde ise kısalan mumun gölgesi arkadaki cetvelin izlenmesiyle ölçülüyordu.

Mekanik saatZamanın mekanik olarak ölçül-mesi yönündeki ilk adımlar din adamlarından geldi. Dua etmek için kesin saatin bilinmesi zorunlu-luğu, mekanik saatlerin çıkış nok-tası oldu.

14. yüzyılda üretilen mekanik saat-ler son derece hantaldı ve sadece kilise kulelerinde kullanılıyordu. Bu mekanik saatlerin mekanizma-sı, ağırlığın asılı olduğu ipi ya da zinciri kısa aralıklarla tutan ve bı-rakan bir vargel düzeninden (Her-hangi bir makinenin bir doğrultu-da gidip gelerek iş gören parçası) oluşuyordu. Bu mekanizmanın en eski türü “kamalı” olarak biliniyor. Ucuna ağırlık bağlı iki yanından atlamalı olarak tırnaklarla donatıl-mış bir metal çubuk ve yatay ola-rak gidip gelen bir milden oluşan mekanizmada, her gidişte bir tır-nak salıveren bir düzen oluşturu-luyor ve milin ivmesi de dış ucuna takılmış bir ağırlıkla kontrol edili-yordu. Ağırlık uzağa çekilince sa-lınım hızlanıyor, yaklaştırılınca da yavaşlıyordu.

1511 yılında zembereğin bulun-masıyla taşınabilir küçük saatler üretildi. Zaman içinde yatay ba-

Dünyanın en ünlü saat markalarıRolex Dünyanın en iyi saat markalarından biri olan Rolex, 1919 yılında üretime başladı. Daha çok elit kesime hitap eden Rolex, genellikle çelik ve altın olarak üretiliyor. Isviçre markası olan Rolex, son derece zarif ve lüks görünüme sahip. Orijinal Rolex’in en ucuzu 10 bin TL ci-varında.

Tissot

Bir başka Isviçreli saat markası olan Tissot’un sahibi Nicolas Hayek aynı zamanda Swatch saat markasının da sahibi. Kaliteli ve kullanış-lı bir marka olan Tissot’un en ucuzu 2 bin TL civarında.

Vacheron Constantin

1735 yılında Isviçre Cenevre’de kurulan Vac-heron Constantin, dünyanın en pahalı ve en kaliteli saat markalarından biri. Işçilik konu-sunda çok iyi olan markanın fiyatı ortalama 20 bin dolar, özel koleksiyon saatlerinin fiyat-ları ise100 bin dolar civarında.

Maurice Lacroix

Isviçreli bir saat markası Maurice Lacroix daha çok klasik modelli saatler üretiyor. Çok kaliteli tasarımlar sunan marka, saat yapı-mında kullanılan tüm parçaları kendisi üretiyor. 2000 TL’den başlayan bu saatin fiyatı, 40.000 TL’ye kadar çıkı-yor. Özel olarak üretilen Tourbillon modeli ise yaklaşık 150.000 Isviçre frangına satılıyor. El yapımı olan Tourbillon modeli sadece 30 tane üretilmiş.

Omega

Son derece kaliteli saat

markası olan Omega, şık olduğu kadar bir o kadar da pahalı bir marka. Isviçre markası olan Omega’nın fiyatı 5 bin lira ile 20 bin lira arasında değişiyor.

Seiko

Japon firması olan Seiko, 1984 yılında konu-şan saati üreten ilk firma özelliği taşıyor. Is-viçreli saat üreticileriyle güçlü bir mücadele içinde olan Seiko, günümüzde birçok kişi ta-rafından kullanılıyor. 250 - 300 TL fiyatlarıyla başlayan Seiko saatlerin bazı modellerinin fiyatı 2 bin TL’ye kadar çıkıyor.

Swatch

Ünlü saat markalarından olan Swatch, klasik, spor olmak üzere birçok çeşit saat modeli üretiyor. Türkiye’de satışı yaygın olan bu saat markası Isviçre kökenli.

Patek Phillippe

Isviçre üretimi olan Patek Philippe, el yapımı olduğu ve sınırlığı olarak üretildiği için çok pahalı. Oldukça zarif modelleri bulunan bu saatlerin en ucuzu 10 bin dolar civarında.

Tag Heuer

1860 yılında kurulan ve en iyi saat marka-larından biri olan Tag Heuer, yine bir Isviçre

firması. Son derece şık ve modernize üretilen saatlerin fiyatı 2 bin TL’den

başlayarak 25 bin TL’ye ulaşıyor.

Longines

1866 yılından beri faaliyette olan Isviç-

reli saat firması Longines, otomatik ve kronometreli

saatlerde oldukça başarılı. Daha çok

klasik ve zarif saatler üreten Logines, Swatch saat grubu-

nun markalarından biri.

Köstekli saatKöstek, saat, kılıç, anahtar gibi nes-nelerin ucuna takılan zincir anlamına geliyor. “Köstekli saat” zincirli olduğu için bu adı alıyor. Mekanik bir saat olan köstekli saat, ucundaki bir zincir yoluyla elbisenin her hangi bir yerine takılarak kullanılıyor.

MUM SAATI

TARİHçETARİHçE

28 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 29

Page 18: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Sözleşme yenileme görüşmelerinin artması ile birlikte iletişimin de çok önemli hale geldiğini belirten Alpet Ege Bölge Müdü-rü Mehmet Kara, “Bayiler problemlerle karşılaşmaları durumunda kendilerine destek olacak, problemini çözecek iş ortakları arıyorlar. Ekibim ile bayinin problemine müdahil olup, çözümler geliştiriyoruz” diyor. Kara ile Alpet’in bölgeye yönelik bayilik strateji ve hedeflerini konuştuk.

îKendinizden ve iş yaşamı-nızdan kısaca bahseder mi-siniz?1981 Tarsus doğumluyum. Çukurova Üniversitesi İktisat mezunuyum. İsveç Linköping Üniversitesi’nde rekabet üze-rine çalışmalar yaptım, eko-nomi eğitimini tamamladım. Çalışmaya devam ederken

petrol sektörünü rekabet bo-

yutundan incelediğim tez ile

yüksek lisansımı tamamladım.

Yaklaşık 10 yıldır Alpet’teyim.

Güneydoğu Anadolu, Akde-

niz ve Ege bölgeleri olmak

üzere farklı bölgelerde satış

ekibinde yer aldım. Evli ve 2

çocuk babasıyım.

Alpet olarak Ege Bölgesi’n-de nasıl bir bayilik stratejisi uyguluyorsunuz?Bölgemizden gelen tüm ba-yilik taleplerini değerlendiri-yoruz. Lokasyon ve bayi pro-fili uygunsa teklif veriyoruz. Sözleşmesi bitme aşamasında olan istasyonları yakından ta-kip ediyoruz. Bulunmadığımız

lokasyonlara odaklanıyoruz.

Bayilerle olan iletişimi-nizden bahseder misiniz? Örneğin, ne sıklıkta bayi ziyaretleri gerçekleştiri-yorsunuz?Sürekli devam eden bir tica-ret söz konusu olduğundan, bayilerimiz ile sürekli iletişim halindeyiz. Sözleşme yeni-leme görüşmelerinin artma-sı ile birlikte iletişim de çok daha önemli hale geldi. Ba-yiler problemlerle karşılaş-maları durumunda kendileri-ne destek olacak, problemini çözecek iş ortakları arıyorlar. Ekibim ile bayinin proble-mine müdahil olup, çözüm-ler geliştiriyoruz. Bayilerimi ayda bir kez ziyaret etmeye çalışıyorum. Yüksek satışlar gerçekleştirdiğimiz noktalar-da haftada bir ziyaretlerimiz oluyor.

Hangi kriterlere göre bayilik veriyorsunuz?Öncelikli olarak bayi profili ön plana çıkıyor. Temsil kabiliyeti yüksek, bulunduğu yerin sa-yılan sevilen ticaret erbapları diğer tüm kriterlerin önüne geçiyor. Daha sonra lokasyon, sermaye yapısı, rakiplerin du-rumlarını inceliyoruz.

2015 yılı için sorumluluk bölgenizde kaç bayi sayısına ulaşmayı hedefliyorsunuz?

Şu an bölgemde üç mıntıkada toplan 82 istasyon ile hizmet veriyoruz. 2015 yılı sonunda

100 istasyonun üzerine çıkma-yı hedefliyoruz.

Özellikle hangi şehirlerde ve/veya bölgelerde bayilik ağınızı genişleteceksiniz?Ege bölgesinde toplam 12 ilin tamamında Alpet olarak varız. Ancak İzmir ve Antalya mer-kezde, bulunmadığımız ilçe-lerde bayilik yapımızı geliştir-meyi istiyoruz.

Bildiğiniz üzere 2015’in Ey-lül ayında ikinci intifa dö-nemi yaşanacak ve çok sa-yıda bayi dağıtım şirketini değiştirecek. Bu süreç için şimdiden bayilere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?Finansal gücü olan, depola-ma ağına sahip firmaları ter-cih etsinler. Bayinin dağıtıcıyı taşıdığı değil de, dağıtıcının bayisini taşıdığı ciddi şirketler-den teklif alsınlar. Alpet’in tüm bölgelerde bulunan tesisleri, güçlü finansal yapısı birçok şirketin önüne geçmektedir. Mutlaka bizim teklifimizi duy-madan karar vermesinler.

Hobileriniz var mı?Doğa sporlarına ve extrem sporlara ilgi duyuyorum. Üni-versitede aktif olarak yapabi-liyordum, “Paraşütçü” serti-fikası ve “Dağcılık” lisansım bulunuyor. Ancak yoğun iş temposu nedeni ile hafta son-ları duvar tırmanışlarına gide-biliyor, zaman zaman trekking-lere katılıyorum.

Kendinize ve ailenize ye-terince zaman ayırabiliyor musunuz?Aileme ve kendime elimden gelen en fazla süreyi ayırmaya çalışıyorum. Ancak malum iş zamanımızın büyük bölümünü alıyor. 2015 yılının temposu da özel hayatımıza ayıracağımız zamanı da kısıtlayacaktır.

“BAYILERLE ILETIŞIMÇOK ÖNEMLI HALE GELDI”

Alpet Ege Bölge Müdürü Mehmet Kara

30 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015

ALPETh a b e r

RÖPORTAJ

MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 31

Page 19: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Futbol, çağımızın en yaygın ve sevilen spor dalı. Milyonlarca kişiyi peşinden sürükleyen futbol; farklı dil, din, ırk ve

coğrafyadan insanların aynı ölçüde ilgisini çe-kebilen evrensel bir spor. İnsanların yaşamı-na renk katan futbolun ilk defa nerede ve ne zaman oynandığı bilinmiyor. Fakat tarihi araş-tırmalar hiçbir kurala bağlı olmaksızın oynanan ayaktopunun İngiltere’de ‘futbol’ haline dö-nüştüğünü ortaya koyuyor. Hatta birçok kay-nak, futbol oyununu dünyanın birçok yerine götürenlerin de İngilizler olduğunu gösteri-yor.

Çeşitli nedenlerle dünyanın farklı noktalarına yayılan İngilizler, Anadolu ve Osmanlı döne-mindeki ülkelerde tütün ve pamuk ticareti yapmak için liman kentlerine yerleşmişler. İşte bu İngiliz aileler, gemiciler, askerler ve ticaret adamları yanlarında pipo, viski gibi ticari mal-ların yanı sıra futbolu da beraberlerinde ge-tirmişler. Dolayısıyla futbolu ülkemize sokan onlar olmuş.

Resmi kayıtlar, ülkemizde ilk futbol maçları-nın Selanik’te 1875 yılında oynandığını ortaya koyuyor. 1877’lerde ise İzmir Bornova çayır-ları futbol müsabakalarıyla tanışıyor. İzmir’de hafta sonları ve akşamları Rumlarla İngiliz ta-kımları arasında oynanan futbol maçları, yo-ğun izleyici topluyor. 1894 yılına gelindiğinde İzmir’de İngilizler, ilk futbol kulübü olan ‘Fo-otball Club Smyrna’yı kuruyor. Türklere yasak olan spor yapma ve kulüp kurma izninin ül-kemizdeki yabancılar için serbest bırakıldığı o dönemlerde, hem futbol oynayanların hem de takımların sayısı zaman içinde artıyor. İs-tanbul’da futbol oynanmaya başlanması ise ancak 1895 yılında Kadıköy ve Moda’da olu-yor. İzmir’den İstanbul’a göçen İngilizler bu-rada futbol oynuyor. İstanbul’daki Rumların da futbola merak salmalarıyla birlikte futbol İstanbul’da çok büyük bir hızla yayılıyor.

İLK TÜRK FUTBOLCU KAYACAN “Biz üç beş İngiliz, Moda çayırında bu işe baş-ladık. İki takım kuracak sayıda oynadığımız için hem canımız sıkılıyor hem de Türk genç-lerini teşvik etmekten korkuyorduk. Çünkü o zamanki yönetim her şeyden şüphelenir ve üç-beş Türk’ün bir araya gelmesini istemez-di...”diye anlatıyor o dönemi İstanbul’da fut-bolun mimarlarından biri olan James Lafon-taine…

Lafontaine, bir yandan ailelerin baskısı bir yandan da yönetim baskısı yüzünden Türk gençlerinin futboldan uzun süre uzak kala-caklarını düşünüyordu. Ancak hiç de böyle olmadı. Türkiye’de futbol sadece İngilizler ve Rumların oynadığı bir oyun olarak kalmadı.

O yıllarda Türk gençleri baskılar nedeniy-le yabancı isimler kullanarak futbol oynadı. Bunların ilki ise bir deniz subayı olan Fuat Hüsnü Kayacan oldu. Kayacan, ‘Bobi’ takma adıyla İngiliz takımlarında futbol oynayan ilk Türk futbolcu. İlk Türk futbol takımı da Fuat Hüsnü Kayacan ile Reşat Danyal tarafından kuruldu. Kayacan ve Danyal, büyük bir gizli-lik içinde sürdürdükleri faaliyetleri sonunda ilk Türk takımını kurdular. Ancak takıma, dev-rin hafiyelerinden kaçabilmek adına İngilizce “Black Stocking” ismini verdiler. Bu takımın Rumlarla papazın çayırında 1901’de oynadı-ğı maç ise bir Türk takımının ilk futbol maçı olarak kayıtlara geçti. Fakat Black Stocking’in başarısızlığı Türkleri bir süre futbol oynamak-tan uzaklaştırdı. Yine de Türkler bu oyunun cazibesinden kendisini alamadı. 1902’de ise bütünüyle Türk futbolculardan oluşan “Kadı-köy Futbol Kulübü” kuruldu. Buna karşın dö-nemin baskıları sonucu, iki kulüp de faaliyeti-ne son vermek zorunda kaldı.

1903’TE LİG KURULDUGenelde İstanbul’da yaşayan İngilizlerin başı

îTÜRKİYE SON 20 YILDA FUTBOL ÜLKELERİ ARASINA GİRDİ. GENÇ NÜFUSU VE GENÇLERİN FUTBOLA İLGİSİ TÜRKİYE’DE FUTBOLU GELİŞTİRDİ. GALATASARAY’IN UEFA KUPASI’NI

ALMASI, MİLLİ TAKIMIN 2002’DE DÜNYA 3’ÜNCÜLÜĞÜ VE SON OLARAK ŞAMPİYONLAR LİGİ’NDE GALATASARAY VE FENERBAHÇE’NİN BAŞARISI ÜLKEMİZİ FUTBOLDA DÜNYAYA DUYURDU. PEKİ FUTBOL İLE TÜRKLERİN TANIŞMASI NASIL OLDU? ÜÇ BÜYÜKLER NASIL ORTAYA ÇIKTI? FUTBOLUN NEREDEN NEREYE GELDİĞİNİ MERAK EDİYORSANIZ SATIRLARIMIZA BİR GÖZ ATIN!

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE TÜRKIYE’DE FUTBOL

FUTBOLFUTBOL

32 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 33

Page 20: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Hatta bu iş o kadar çok uzadı ki Kadıköy’deki ilk maçlarına bile isimsiz çıktılar. Ancak bu maç-ta izleyicilerin “Galata Saray Efendileri” diye seslendiklerini duymalarının ardından “Galata-saray” ismine karar verdiler.

BÜKREŞ ZAFERİİlk dört maçın ardından milli takım rengi olduğu için dikkat çekeceğini düşünen takım oyuncu-ları formalarını siyah- beyaz renge dönüştürdü-ler. Ancak bu renklerin de kendilerine uğursuz geldiği inancıyla forma renginde yine değişime gittiler. Şişman Yanko’nun Bahçekapı’daki ma-ğazasında yan yana duran sarı kırmızı kumaş-ların birlikteliğinden hoşlanarak bu renklerde karar kıldılar. Ali Sami Yen’in kız kardeşi Samiye Erer aldıkları sarı kırmızı kumaş toplarını dikerek formaya dönüştürdü. Yeni formalarıyla 6 Aralık 1908’de Barhau İngiliz gemisiyle maça çıkan Galatasaraylılar, maçı kazandılar.

1906- 1907’de İstanbul Futbol Ligi’ne katılan ilk Türk takımı olan Galatasaray, 1908 – 1909 se-zonunda lig şampiyonluğunu kazanan ilk Türk takımı olmayı başardı. 1911’de Bükreş Karması ile yaptığı maçı 11 – 1 kazanan takım, yurtdışın-da ilk galibiyet kazanan takım oldu.

Bilyoner.com’um Ocak 2014’te Türkiye gene-linde yaptığı araştırmaya göre Galatasaray, yüzde 36’lık oranla Türkiye’de en çok taraftarı olan takım ünvanına sahip.

TEMELLERİ 1895’TE ATILDI1895 yılında Moda’da oturan İngilizlerin mo-dern futbolu oynamaya başlamaları, Fe-nerbahçe Spor Kulübü’nün kurulmasının ilk adımları olacaktı. Deniz öğrencisi Fuat Hüsnü Kayacan’ın, 1899 yılında Fenerbahçe Stadı’nın bulunduğu çayırda meşin yuvarlağa yaptığı vu-ruşlar sırasında arkadaşları Reşat Denyal, Meh-

çektiği, ayrıca Rumların da katılımıyla genişle-yen futbol sevgisi, arka arkaya futbol kulüp-lerinin kurulması sonucunu doğurdu. İngiliz-lerin ve Rumların ortaklaşa kurduğu “Kadıköy Futbol Kulübü” bu anlamda İstanbul’un ilk kulübü. Fakat anlaşmazlıklar nedeniyle takım kapandı. İngilizler “Moda Futbol Kulubü”, Rumlar ise “Elpis” ve “Imogene” kulüplerini kurarak yollarına devam ettiler. 1903 yılına ge-lindiğinde, bu takımların katılımıyla “İstanbul Futbol Ligi” kuruldu. Bu da futbolun daha da yaygınlaşacağının ilk işareti oldu. Lig ile birlikte Türk gençlerinin futbola ve takımlara olan ilgi-leri arttı. Bunun sonucunda da ilk resmi futbol takımımız ortaya çıktı.

LİSE BAHÇESİNDE DOĞDUO dönemde Tür ki ye ’de fut bo lun ilk oy nan dı-ğı yer ler den bi ri de Mekteb-i Sultani’nin (Ga-latasaray Lisesi’nin Osmanlı dönemindeki adı)

bah çesiydi. Ga la ta sa ray Fut bol Ku lü bü’nün ku ru cu su Ali Sa mi Be y’ in an lat tı ğı na gö re, öğ-ren ci ler te ne ffüs ler de ku ral sız bir şe kil de to pun pe şin den ko şarlardı. Öğ ren ci ler he nüz fut bol na sıl oy na nır ve ku ral la rı ne dir bil me dik le ri için sadece ko şturuyorlardı. Ço ğu za man bu koş-turma esnasında okulun camları kırılırdı. Bu ne-denle okul idaresi futbol oynanmasını yasakla-dı. Bu kısıtlamaya rağmen öğrencilerin futbol aşkı sönmedi.

Mek teb-i Sul ta ni’nin 10. Sınıf öğrencileri, 10 Ekim 1905 günü edebiyat öğretmenleri Meh-met Ata Bey’in dersinde aralarında fısıltı ile konuşup anlaşarak futbol kulübü kurmaya ka-rar verdiler. Ali Sa mi Yen ’in ön der li ğin de de ilk Türk fut bol ku lü bü ola rak Ga la ta sa ra y’ ı kurdu-lar. Forma rengi olarak milli takım rengi olan kırmızı- beyazı benimseyen öğrenciler, isim konusunda ise bir türlü anlaşmaya varamadılar.

FENERBAHÇE ILE GALATASARAY ARASINDA 4 OCAK 1914 TARIHINDE, UNION CLUB SAHASI’NDA OYNANAN VE FENERBAHÇE’NIN 4-2 KAZANDIĞI MAÇTAN BIR GÖRÜNTÜ.

1921-1922 SEZONUNDA GALATASARAY’IN ISTANBUL LIGI ŞAMPIYONLUĞUNU ILAN ETTIĞI VE KUPAYI KALDIRDIĞI MAÇIN SONUNDA ÇEKILMIŞ BIR FOTOĞRAF.

FUTBOLFUTBOL

34 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 35

Page 21: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

met Ali ile dile getirdikleri “Ah biz de bir futbol takımı kurup oynayabilsek” özlemi, Türk genç-leri arasında ‘Black Stockings’ futbol takımının kurulmasına sebep oldu. Fakat daha sonra, ku-lüp monarşi rejiminin engellenmesini önlemek amacıyla hemen dağıtıldı. Birkaç gencin de ka-tılımıyla aynı isimler, 1902 yılında bu kez “Kadı-köy Futbol Kulübü” adı altında toplandı. Ancak sert bir hafiye baskını bu girişimi de engelledi. 1907 yılının bir bahar gününde yine bir maç dönüşü Ziya, Ayetullah ve Necip sönmeyen ideallerini bir kez daha başarmaya yöneldiler. Monarşi rejimi artık gevşemiş ve son girişim bu kez tutunmuştu. Sonuç olarak da Fenerbahçe Futbol Kulübü bir daha kapatılmamak üzere kuruldu. Tabii kuruluş yılları kolay olmadı, za-man zaman futbolcu bulmakta zorlanıldı ve birçok defa gemilerden ödünç futbolcu alarak ligdeki mücadelesini sürdürdü. 1909 yılında kulübün adı “Fenerbahçe Spor Kulübü” olarak değiştirildi, renkleri de sarı-beyazdan bugünkü rengi olan sarı-laciverte çevrildi.

ATATÜRK’ÜN TAKIMIFenerbahçe yalnız yurtiçinde kazandığı şampiyon-luklar ve elde ettiği başarılarla değil, yurtdışında yabancı takımlarla yaptığı maçlardaki başarılarıyla da kendini gösterdi ve günümüzde Türkiye’nin en sevilen kulüplerinin başında yer alıyor.

Mustafa Kemal Atatürk’ün de Fenerbahçeli ol-duğu biliniyor. Öyle ki, 10 Ağustos 1928 günü, 3-3 berabere biten Gazi Kupası maçından son-ra üçü Galatasaraylı ve ikisi Fenerbahçeli olan beş kişinin önünde: “Burada üçe üçüz... Çünkü ben de Fenerbahçeliyim!” dediği anlatılıyor. 5 Haziran 1932’de Kulübün Kuşdili’ndeki binası yanınca, ilk bağış yine Büyük Önder’den geldi.

Bilyoner.com’un Ocak 2014’te yayınladığı ta-raftar araştırmasına göre Fenerbahçe yüzde 35’lik oranla en çok taraftarı olan ikinci kulüp.

İSMİ NEDEN DEĞİŞTİ?1902 sonbaharında Beşiktaş Serencebey Ma-hallesi’nde, o zamanın Medine Muhafızı olan Osman Paşa’nın konağının bahçesinde, 22 ki-şilik genç grup, haftanın bazı günlerinde top-lanıp jimnastik hareketleri yapmaktaydı. Başta Osman Paşa’nın oğulları Mehmet Şamil ve Hüseyin Bereket ile mahallenin gençlerinden Ahmet Fetgeri, Mehmet Ali Fetgeri, Nazım-nazif, Cemil Feti ve Şevket Beyler’in araların-da bulunduğu gençlerin ilk ilgilendikleri spor branşları, özellikle barfiks, paralel, güreş, hal-ter, aletli ve aletsiz jimnastikti. O sıralarda siya-si hareketler dolayısıyla her türlü toplanmadan ürkerek hafiyeler dolaştıran 2. Abdülhamit’in adamları Serencebey’deki bu toplanmaları haber alınca, spor yapan gençler bir baskınla

karakola götürüldü. Bu sporcu gençlerin bir kısmının saray erkanına yakın olması, ayrıca o dönemlerde kötü gözle bakılan futbolu oyna-madıkları ve sadece beden hareketleri yaptık-larını belirtmeleriyle gergin durum yumuşadı. Hatta saray çevresinden Şehzade Abdülhalim bu sporcuları destekledi ve sık sık antrenman-ları seyretmeye başladı.

1903 Mart’ında ise özel bir izinle “Bereket Jim-nastik Kulübü” kuruldu. Meşrutiyet’in ilanıyla sportif hareketler biraz daha serbestlik kazan-dı. 31 Mart 1909’daki siyasi olaylardan sonra Edirne’de bulunan Fuat Balkan ve Mazhar Ka-zancı, Hareket Ordusu ile İstanbul’a geldi. Siya-si olaylar yatıştıktan sonra iyi bir eskrim hocası olan Fuat Balkan ile başta güreş ve halter spor-larını yapan Mazhar Kazancı, Serencebey’de jimnastik yapan gençleri bularak birlikte spor yapma fikrini kabul ettirdi. Fuat Balkan, Ihla-mur’daki evinin altındaki yeri, kulüp merke-zi yaptı ve Bereket Jimnastik Kulübü’nün adı 1908’de “Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü” olarak değiştirildi. Böylece jimnastik, güreş, boks, eskrim ve atletizmin ön planda tutuldu-ğu güçlü bir spor kulübü meydana geldi.

Bu arada Beyoğlu Mutasarrıfı Muhittin Bey’in teşvikiyle “Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulü-bü”, 13 Ocak 1910 tarihinde tescil edilen ilk

Türk spor kulübü oldu. Semtin gençlerinin bu spor kulübüne ilgisi büyüdü ve spor yapan üyelerin sayısı bir anda 150’ye yükseldi. Kulü-bün merkezi de Ihlamur’dan Akaretler’de 49 numaralı binaya taşındı. Bir süre sonra bu bina da küçük gelince, yine Akaretler’de 84 numa-ralı binaya geçildi. Bu binanın arkasındaki bah-çe de bir spor sahası haline getirildi.

ÜÇ BÜYÜKLER OLUŞTUKulübün faaliyetlerini hızlandırdığı ilk dönem-de futbol gölgede kalmışsa da, 1910’ların sonundan itibaren kulüpteki atlet ve jimnas-tikçiler futbola daha fazla ilgi duyup, kendi ara-larında maçlar yapmaya başladılar. O yıllarda gençliğin ilgisi futbola kaymak üzereydi ve Be-şiktaş Kulübü’nün az ilerisinde “Valideçeşme” ve “Basiret” gibi iki güçlü futbol takımı kurul-muştu. 1911 Ağustos’unda Valideçeşme futbol takımının başkanı ve kurucusu olan Ahmet Şe-rafettin Bey futbolcularıyla Beşiktaş Kulübü’ne katıldı. Beşiktaşlı gençlerin kurduğu futbol ta-kımlarını tek bir çatı altında toplamayı amaç edinen Şerafettin Bey’in girişimleri sonucu, Basiret Kulübü de Beşiktaş’a katıldı. Bu şekil-de futbol şubesi resmi olarak kulüpte faaliyete başladı.

Bilyoner.com’un Ocak 2014’te yayınladığı ta-raftar araştırmasına göre Beşiktaş yüzde 19’luk oranla en çok taraftarı olan üçüncü kulüp.

FUTBOLFUTBOL

36 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 37

Page 22: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

ALTINBAŞ; 600 YIL BOYUNCA DOĞU VE BATI MEDENIYETLERI ARASINDA KÖP-

RÜ OLAN OSMANLI IMPARATORLUĞU’NUN TARIHININ IZINDE ÖZEL BIR KOLEK-

SIYON HAZIRLADI. TASARIMLARINDA DÜNYA TRENDLERINI TÜRK MOTIFLERI

ILE BIRLEŞTIREREK ÖZGÜN BIR STIL ORTAYA ÇIKARAN ALTINBAŞ, OSMANLI

TARIHININ GÖRKEMINI YANSITAN  “HANEDAN” KOLEKSIYONUNU MÜCEVHER

TUTKUNLARI ILE BULUŞTURUYOR.“Hanedan” Koleksiyonu, Osmanlı İmparator-luğu’nun en gözde padişahlarından ve önemli olaylarından esinlenerek tasarlanan en kap-samlı koleksiyonu olup, Altınbaş’ın gelecek nesillere aktarılması için sunduğu bir kültür mi-rası niteliği taşıyor.

Döneminin önemli padişahları ve dönemi temsil eden önemli sembollerin ilham kaynağı olduğu “Hanedan” koleksiyonu bütünlük ve ahenk gözetilerek üretildi. Farklı tasarımlardan

oluşan bu koleksiyonda yer alan tüm yüzükle-rin kendine ait birer hikayesi bulunuyor.

Altınbaş’ın usta ellerinde zarafet ve ışıltı ile ha-yat bulan “Hanedan” koleksiyonu ve koleksi-yondaki yüzüklerin her birinin hikayesi, içine ve dışına çizilen resim ve sembollerle anlatılırken, tasarıma yeni bir boyut ve farklılık kazandırıyor.

Tamamı el yapımı olan özel tasarım ürünü ve Osmanlıya ait işlemelerin olduğu Altınbaş’ın “Hanedan” koleksiyonu, kadrosundaki uzman tasarım ekibi tarafından tasarlandı. Sınırlı sayı-da üretilen koleksiyon, Altınbaş mağazalarında mücevher severlerin ilgisine sunuluyor.

Koleksiyonda yer alan Şehzade Mustafa, Fe-tihin Babası, Fetih 1453, Yavuz Sultan Selim, Kanun Sultan Süleyman, Mimar Sinan, Ulubatlı Hasan ve diğerleri ayrı hikayelere sahip…

Altınbaş’tan 600 Yıllık

i h t i ş a m Şehzade Mustafa Osmanlı Hanedanlığının Ka-nuni Sultan Süleyman’dan sonraki umudu olarak anı-lan Şehzade Mustafa’yı tasvir eden bu yüzüğün üzerinde Şehzade Mustafa’nın en öne çıkan dört özelliğini tasvir eden dört figür yer alıyor. Kı-lıç-Kudreti, Kalem-İlimi, Gü-neş ışığı-Osmanlı’nın umu-dunu ve Terazi-Adaleti temsil ediyor. Yüzüğün üst kenarında Taşlıcalı Yahya’nın Şehzade Mustafa’ya yazdığı ağıtın tam metni yer alıyor.

Ağıtın altında, yüzüğün bir ta-rafında Manisa Sarayı’nı temsil eden motifler diğer tarafında ise Topkapı Sarayı kapısının motifleri yer alıyor. Bu mo-tiflerle Şehzade Mustafa’nın “Manisadan yola çıktı Topkapı sarayının kapısandan gireme-di” hikayesi ince hatlar ile be-timlendi. Yüzüğün iç kısmında ise Şehzade Mustafa’nın idam edilmeden önce Kanuni Sul-tan Süleyman’a yazdığı mek-tubun tam metni yer alıyor.

Fetihin BabasıYüzük, 29 Mayıs 1453 tarihin-de Doğu Roma İmparator-luğu’nun (Bizans) başkenti Konstantinopolis’in Fatih Sul-tan Mehmed önderliğindeki Osmanlı ordusu tarafından alınmasını şiirsel bir tasarım dili ile anlatıyor. İstanbul’un fethini temsil eden yüzüğün üzerinde, çağın akışının de-ğiştiği tarih 145 Arapça yazıl-dı. Yüzüğün 4 yüzünde Fatih Sultan Mehmed’e yakıştırılan “Fethin Babası” hat yazısı olarak yazıyor. Yüzüğün içinde Fatih Sultan Mehmed’in Tuğ-rası yer almaktadır.

Yavuz Sultan Selim Yavuz Sultan Selim’in hükümranlığı boyunca yaptığı muhteşem hadiseler-den olan Halifeliğin Osmanlı hükümdarlığına geçmesini tasvir eden yüzü-ğün üzerinde Kutsal emanetlerden biri olan Kabe’nin anahtarı bulunmak-tadır. Yüzüğün kolunda Yavuz Sultan Selim’in kaftanında olan motiflerden Kündekari motifi bulunmaktadır. Yüzüğün altında Yavuz Sultan Selim’in tuğrası yer almaktadır.

Kanun Sultan SüleymanKanun Sultan Süleyman’ı tasvir eden yüzüğün yü-zeyinde tuğrası yer alıyor. Tuğranın altında Hürrem Sultan’ın Kanuni Sultan Sü-leyman’a yazdığı şiir bulu-nuyor. Yüzüğün kolunda ise Kanuni Sultan Süleyman’ın sözü olan “Kılıcın yapama-dığını adalet yapar” yazılı. Yüzük kolu, Kanuni Sul-tan Süleyman’ın tahtından esinlenilerek yapıldı. Yüzü-ğün iç kapağının tamamı zenginliği ve bolluğu tem-sil eden yarı değerli taşlarla kaplandı.

Mimar Sinan Osmanlı’nın baş mimarı ve inşaat mü-hendisi Mimar Sinan’dan esinlenilerek tasarlandı. Osmanlı ve dünya tarihinin sayılı mimarlarından biri olan Mimar Sinan’ı tasvir eden yüzüğün üst kısmı Mimar Sinan’ın kavuğunu temsil edi-yor. Yüzüğün iç kısmına Mimar Sinan’ın en ünlü eserlerinden biri olan Süley-maniye camii gravür olarak işlendi.

KURUMSALKURUMSAL

38 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 39

Page 23: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Petrolün rakİplerİ artıyor

Günümüzde modern toplumların eko-nomilerinin ve büyümelerinin temelini oluşturan sanayileşme, sağladığı yarar-

ların yanı sıra çözüm bekleyen pek çok prob-lemi de beraberinde getiriyor. Hızla ilerleyen teknolojiyle birlikte artan çevre kirliliği ve olu-şan sera etkisi tüm canlı hayatı tehdit ediyor. Bunda, hayatımızın bir parçası olan, yaşamımı-

zı kolaylaştıran ve hareket özgürlüğü sağlayan otomobillerin de payı büyük.

Otomobillerde yakıt kaynağı olarak benzin, mazot gibi tükenebilen fosil kaynakların kulla-nılması bu işin ticaretini yapan güçlü ülkelerin ekonomilerine büyük katkı sağlarken, araç kul-lanımının artması nedeniyle çevre kirliliğini de beraberinde getirdi. Otomobiller, egzozların-dan çıkan gazlarla şehir havasını ve dolayısıyla tüm atmosferi kirletiyor. Bu da ‘sera etkisi’ deni-len tehlikeyi doğuruyor. Çevre kirliliğinin boyut-larının her geçen gün artması nedeniyle alınan yeni önlemler ve petrol türevi yakıt kaynakları-nın hızla tükenmesi ise, alternatif yakıtların kul-lanılmasını gündeme getirmiş bulunuyor.

Hibrit öne çıkıyorAncak mevcut sistemler ve altyapı olanakları-nın getirdiği kısıtlamalar nedeniyle fosil yakıt-lardan alternatif yakıtlara geçilmesi beklenen hızda gelişmiyor. Örneğin; çevre açısından kirletici emisyon açığa çıkarmayan hidrojenin istenen saflıkta elde edilmesi ve depolama sis-temleri zor ve pahalı teknikler gerektiriyor. Bu da tüm bu problemleri gidermek için uygun alternatif yakıtlar veya daha verimli alternatif araçların geliştirilmesini gündeme getirdi. Bu nedenle elektrikli ve hibrit elektrikli araçlara ilgi artmaya başladı.

2020’de 13 milyon elektrikli araç yollarda olacakDeloitte’un raporuna göre 2020’de dünyada yaklaşık 13 milyon elektrikli aracın kullanılaca-ğı tahmin ediliyor. Almanya 2020’de 1 milyon,

îDÜNYADA ENERJİ TÜKETİMİNİN ÖNÜMÜZDEKİ 20 YILDA İKİYE KATLANACAĞI, FOSİL YAKITLARIN 100 YIL

İÇERİSİNDE TÜKENECEĞİ, BİRÇOK ÜLKEDE ULAŞIM YOĞUNLU-ĞUNUN HER GEÇEN YIL ARTACAĞI VE BUNA PARALEL OLARAK EMİSYON MİKTARLARININ DA YÜKSELECEĞİ YÖNÜNDEKİ ÖN-GÖRÜLER, ALTERNATİF YAKITLARA YÖNELİK ARAŞTIRMALARA FARKLI BİR İVME KAZANDIRDI. PETROLÜN YERİNE GEÇECEK HİB-RİT VE ELEKTRİK TEKNOLOJİSİNİN YANI SIRA, HİDROJEN, BİODİ-ZEL, METANOL, ETONAL, LPG GİBİ ALTERNATİF YATIKLAR ÜZERİNE GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI BÜTÜN HIZIYLA SÜRÜYOR.

DÜNYA PETROL REZERVİRezerv %

OPEC ülkelerindeki rezerv 1,2 trilyon varil 72

OPEC dışı ülkelerdeki rezerv 381 milyar varil 22

Rusya’daki rezerv 93 milyar varil 6

Toplam 1,7 trilyon varil

OTOMOBİLOTOMOBİL

40 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 41

Page 24: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

rak kullanılan, sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) olarak adlandırılan propan da alternatif yakıt olarak güncelliğini koruyor. Enerji açısından zengin bir fosil yakıt olan propan, petrolün rafine edilmesiyle elde ediliyor. Normal şartlar altında gaz halinde olan propan, orta basınç seviyesinde veya düşük sıcaklıkta sıvı hale dö-nüşebiliyor ve basınçlı tanklarda depolanıyor.

Biyodizel ABD’de hızlı gelişiyorÜlkemizde de bulunması açısından bizim de aşina olduğumuz bir alternatif yakıt da biyodi-zel. Kolza, soya, mısır, pamuk ve ayçiçek yağı gibi bitkisel yağların, hayvansal yağların ve ya atık yağların alkol ile kimyasal reaksiyona girmesinden elde edilen bir biyodizel yatık-lar, fosil esaslı olmadıkları için çok daha temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağı olarak de-ğerlendiriliyor. Verim ve motor performansı bakımından motorine eşdeğer bir yakıt olan biyodizel, özellikle ABD’de en hızlı büyüyen al-ternatif taşıt yakıtı. Bu yakıt genel olarak dizel yakıt kullanan tüm araçlarda kullanılabiliyor.

Etanolün maliyeti yüksekBir başka alternatif yakıt ise etanol. Mısır, buğday ve patates artığı, peynir suyu, mısır

lifi, pirinç sapı ve kentsel atıklarda bulunan tanecik halindeki şekerin damıtılmasından elde edilen temiz, renksiz bir alkol yakıtı olan etanol, kurşunsuz benzine yüzde 85’e varan oranlarda karıştırılarak kullanılıyor. Etanol, oksijen içerdiğinden, benzinin daha temiz ve daha verimli yanmasını sağlar ve böylece daha düşük karbonmonoksit emisyonu açığa çıkarıyor. Ancak etanol de biyodizel yakıt gibi bugün için maliyetli.

Metanolün gücü benzine yakınBunların dışında alkol bazlı metanol de alter-natif yakıt türlerinden. Renksiz, kokusuz, ze-hirli bir sıvı olan metanol, hidrojen atomunun hidroksil radikali (OH) ile yer değiştirmesinden oluşan en basit alkol. Doğal gaz, kömür, atık yağ veya biyoyakıtlardan elde edilebilen me-tanol, saf halde de yakıt olarak kullanılabilme-sine rağmen uygulamada yaygın olarak yüzde 15 oranında kurşunsuz benzin ile karıştırılarak kullanılıyor. Sıvı bir yakıt olduğundan, araç mo-torunda ve dağıtım sisteminde önemli bir de-ğişiklik gerektirmeyen metanol, daha az me-safe yapıyor fakat güç, ivme ve yük kapasitesi bakımından benzine yakın.

Çin ise 4 milyon elektrikli araç kullanımını he-defliyor. ABD ise 2015 yılında 1 milyon hibrit aracın yollarda olmasını öngörüyor. 2015 yılı sonuna kadar Türkiye’de 30 bine yakın elekt-rikli aracın karayollarında olacağı ve 2020 yılı itibarıyla otomobil satışlarının yüzde 10’unun elektrikli araçlardan oluşacağı öngörüsünde bulunuluyor.

Elektrikli aracın en önemli elemanı batarya. Araştırmacılar ilk yıllardan bugüne kadar daha verimli bir batarya üzerine çalışmalarını sürdü-rüyor. Araçların gidebileceği mesafe, batarya-da depolanan enerji miktarıyla sınırlanıyor. Çift enerji taşıyıcıyı bir arada bulunduran ‘hibrit’ araçlar ise yakın gelecekte özellikle binek araç kullanıcıları için en uygun seçenek olarak de-ğerlendiriliyor. Birçok otomotiv şirketinin de

bu doğrultuda üretim planı yaptığı ve ürün segmentlerindeki hibrit araç modellerini artır-dığı dikkat çekiyor.

Hidrojenli araç teknolojisi gelişiyorÖte yandan 2010’larda geliştirilen elektrikli ve hibrit taşıtlar hidrojene geçiş aşamasını oluş-turuyor. Hidrojen, geleceğin yakıtı olarak alter-natif yakıt arayışına etkin bir çözüm sunuyor. Günümüzde özellikle uzay mekiklerinde yakıt olarak kullanılan hidrojen taşıtlarda da kulla-nılabiliyor. 2020 yıllarında alternatif yakıtlar ve bor hidrürler kullanılacağı, 2020’den sonra ise depolanmış hidrojen ve katı oksit yakıt pilleri kullanımına geçileceği tahmin ediliyor.

LPG 50 yıldır kullanılıyor50 yılı aşkın bir süredir ulaşımda yakıt ola-

54 YIL SONRA REZERV BITECEK

Petrol, çok önemli ve verimli bir enerji kaynağı. Ancak, bitecek olması ile birlikte küresel ısınmaya yaptığı katkının da konuşulduğu 21. yüzyılda, petrol sonrası yakıt olarak neyin kullanılacağı hala

netleşmedi. Dünyada bilinen petrol rezervi 1.7 trilyon varil. Günde tüketilen petrol ise 80 milyon va-rile tekabül ediyor. Bu hesaplara göre 54 yıl sonra şu anki rezervin tamamı bitecek. Bilim adamları, petrolsüz dünyada, otomobillerde, gemilerde, trenlerde, uçaklarda hangi kaynakların kullanacağı üzerinde çalışıyorlar.

DÜNYA PETROL TÜKETİMİNİN SEKTÖRLERE GÖRE DAĞILIMI

Sektör %Sanayi 26

Evsel, ticari, tarımsal 11

Ulaşım 57

Elektrik üretimi 6KAYNAK: OPEC World Outlook

2020 YILLARINDA ALTERNATIF YAKITLAR VE BOR HIDRÜRLER KULLANI-

LACAĞI, 2020’DEN SONRA ISE DEPOLANMIŞ HIDROJEN VE KATI OKSIT

YAKIT PILLERI KULLANIMINA GEÇILECEĞI TAHMIN EDILIYOR.

OTOMOBİLOTOMOBİL

42 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 43

Page 25: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Her biri farklı bir frekansa sahip olan renkler, insanlar üzerin-de farklı psikolojik, fizyolojik

ve ruhsal etkiler yaratıyor. Renklerin gücünü küçümsememek gerekiyor. Tabii ki doğru kullanılırsa…

Renkler doğru kullanıldığında moti-vasyonu arttırıyor, çalışanların enerji-sine ve verimliliğine katkı sağlıyor, sa-tışları olumlu yönde etkiliyor. Ancak bunun için üç şeye dikkat etmek ge-rekiyor. Birincisi verilmek istenen me-saj, ikincisi mesajın verilmek istendiği hedef kitle, üçüncüsü ise kişisel renk skalası ile uyum.

Kimi renkler insanı sakinleştirirken, ki-mileri heyecanlandırıyor. Bazı renkler özgüveni arttırırken, bazıları da içe kapanıklığı arttırıyor. Örneğin sıcak renkler insanda sıcaklık hissi, soğuk renkler ise serinlik ve soğukluk hissi uyandırıyor. Renklerin insan üzerin-deki etkileri, ruh ve sinir hastalıkları başta olmak üzere, çeşitli hastalıkların tedavisinde destekleyici olarak kulla-nılıyor. Pozitif veya negatif mesajların iletilmesinde, satışların arttırılmasın-da, kalabalıkları heyecanlandırma ya da sakinleştirmede renklerin gücün-

RENKLERIN GÜCÜ

îYAŞAMIMIZIN HER ANI RENKLERLE DOLU. Sİ-NİRLENİNCE KIZARIYOR, MAHCUP OLUNCA

MORARIYOR, ÜZÜCÜ BİR OLAYIN ARDINDAN KARALARA BÜRÜNÜYOR, HAYAL KURARKEN İSE DÜNYAYI TOZ PEMBE GÖRÜYORUZ. DUYGULARIMIZI HAREKETE GEÇİREN, DAV-RANIŞLARIMIZI YÖNLENDİREN VE ZİHNİMİZİ ETKİLEYEN RENKLERİN HER BİRİ, BİRBİRİNDEN FARKLI BİR GÜCÜ İÇİNDE BARINDIRIYOR. İŞTE RENKLERİN GÜCÜ...

RENKLERRENKLER

44 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 45

Page 26: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Saflığın rengi: BeyazBütün renkleri içinde barındıran beyaz, saflığı ve temizliği simgeliyor. Soğukkanlılığı, masu-miyeti ve istikrarı temsil eden beyaz, düşünce gücünü arttırıyor. Beyaz rengi seven insanlar genellikle düşünmeyi seven, hayal dünyası ge-niş, soğukkanlı ve uzlaşmacı oluyor. Temizliği ve saflığı çağrıştırdığı için beyaz renk, hastane-ler ve ilaç firmaları tarafından çok sık kullanılı-yor. Neredeyse bütün ilaç firmaları ilaç kutula-rında beyaz rengi tercih ediyor.

Hayallerin rengi: PembeNeşe ve mutluluk veren pembe, aynı zamanda hayallerin ve aşkın rengi. Daha çok kadınların kullandığı pembeyi tercih edenler, duygusal, neşeli, sorumluluğunun bilincinde ve biraz ür-kek oluyor. Rahatlatıcı etkisinden dolayı, müş-teriler pembe giyen kasiyerlere daha rahat ödeme yapıyor. O nedenle birçok mağaza ve market kasiyerlerin giysilerinde pembeyi ter-cih ediyor. Sakinleştirici etkisi de olan pembe, hapishane ve uyuşturucu tedavi merkezlerinde sıkça kullanılıyor.

Dengenin rengi: GriGözün en rahat algıladığı renk olan gri, siyah ve beyazın karışımından oluştuğu için uzlaştırıcı ve dengeleyici özelliğe sahip. Gri rengi seven insanlar genellikle kuralcı, tutucu ve olaylardan uzak durmayı tercih ediyor, Ciddiyet ve hare-ketsizliği çağrıştıran gri, devlet kurumlarında sıkça kullanılıyor. Fazla grinin neredeyse hiçbir duygusu yok ama örneğin logoda bir parça gri kullanıldığında, kaya gibi sağlam duygusu ve-riyor.

Enerjinin rengi: KırmızıEn sıcak renk olan kırmızı, fiziksel anlamda hareketliliği, dinamizmi ve gençliği; duygusal anlamda ise mutluluğu, azmi ve kararlılığı ifa-de ediyor. Enerjinin rengi olan kırmızı özellikle gençlere hitabeden ürünlerde sıkça tercih edi-liyor. Yakın mesafede fark edilmesi özelliğin-den dolayı trafik işaretlerinde genellikle kırmızı kullanılıyor. Kırmızı renk iştah açıcı olmasının yanında zaman kavramını da unutturuyor. Bu nedenle, restoranlar genellikle kırmızıyı ter-cih ediyor. Önce kendine çekme, sonra da

den yararlanılıyor. Bu yönüyle siyaset, ekonomi ve pazarlamada renklerin etkilerine sıkça başvuruluyor.

Renklerin insanlar üzerinde yarattığı psikolo-jik ve duygusal etki o kadar önemli ki, bugün dünyada şirketlerin logolarında hangi rengin kullanılacağını tespit etmek için milyonlarca dolar harcanıyor.

Renklerin gücü, modern yönetim literatürüne de girmiş durumda. Fast food sektöründe fa-aliyet gösteren şirketler restoranlarında kırmızı ve sarı rengi tercih ediyor. McDonald’s, Pizza Hut, Burger King iştah açmak ve satışlarını ar-tırmak için kırmızı ve sarıyı kullanan fast food zincirlerinden yalnızca birkaçı.

Dünyanın ünlü markalarından bazıları renkleri ile özdeşleşmiş durumda. Siyah renkli bir Co-ca-Cola yazısı garibinize gitmez miydi? Ya da yeşil renkli bir Facebook logosu aynı etkiyi bı-rakır mıydı üzerinizde?

Yiyecek ambalajlarında mavi, mor ve siyah rengin kullanılmıyor olması da bir tesadüf de-ğil. Zira eski çağlarda insanlar yiyecek ararken bu renkteki yiyeceklerin zehirli olduğunu keş-fetmişler. Nesilden nesile aktarılan bu bilginin yarattığı etkilerden dolayı şirketler günümüzde

yiyecek ambalajlarında bu renkleri kullanmıyor.

Teknolojinin gelişimine paralel olarak günlük ya-

şamda ve işyerlerinde kul-lanılan dokümanlar da renk-lenmiş durumda.

Xerox’un bağımsız araştırma kuruluş-larına yaptırdığı renk kullanımı ve rengin

etkisini ölçen araştırma sonucuna göre, renkli dokümanlar, siyah beyaz dokümanlara göre yüzde 40 daha fazla okunuyor. Hatta renkli faturalar, siyah beyaza oranla yüzde 30 daha hızlı ödeniyor. Renkli tanıtım broşürleri, ürün-lerin satılma olasılığını yüzde 85 artırıyor.

Araştırmanın bir diğer sonucu da renkli ga-zete-dergi ilanlarının, siyah beyaza göre yüzde 52 oranında daha çok okunduğu yö-nünde. İnsanlar kendilerine yollanan posta ve dokümanlar arasında ilk önce renkli olan-larını tercih ediyorlar. Renkli basılan marka, şirket isimleri ve logoları hatırlanma oranının yüzde 70 arttırıyor. Yazılı materyaller üzerin-de renk kullanımının, siyah beyaz materyal-lere oranla yüzde 78’lere çıkan bir düzeyde daha iyi bir algılama ve öğrenme sağladığı araştırmadan çıkan sonuçlardan bir diğeri.

Gücün rengi: SiyahMatem rengi olarak bilinse de, siyah aynı zamanda soyluluğun, otoritenin, gücün ve istikrarın rengi. Gücü ve soyluluğu çağrış-tırdığı için makam araçlarında en çok siyah kullanılıyor. Hakim olduğu ortamlara gizem katan siyah, güçlü duygular uyandırıyor ve konsantrasyonu arttırıyor. Siyah rengi seven insanlar genellikle özgüveni yüksek, azimli ve kararlı oluyor, kendi kararlarını kendileri vermek istiyor. Bu özellikleri ile iş hayatında başarılı oluyorlar. Ancak özgüveni arttıran si-yah, hırsa da neden olabiliyor.

RENKLERRENKLER

46 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 47

Page 27: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

uzaklaştırma etkisinden dolayı fast-food’larda kırmızı renk çok sık kulla-nılıyor.

Özgürlüğün rengi: Mavi Gökyüzünün ve deni-zin rengi olan mavi, özgürlüğü, huzuru ve sonsuzluğu simgeliyor. Dinlendirici bir renk olan mavi, insana rahatlık ve huzur veriyor, aidiyet hissi uyandırıyor. Mavi rengi seven insanlar genel-likle sakin, düzenli, güvenilir, sadık, barışçıl ve içe dönük oluyor. Sakinleştirici etki-lerinden dolayı yatak odalarında tercih edilen mavi, çalışma mekanlarında kullanıldığında olumsuz etki yaratıyor.

Huzurun rengi: YeşilDoğaya hakim olan yeşil, umudu, yeniliği, gençleşmeyi, yeniden canlanmayı simgeliyor. İnsana güven ve huzur veren yeşil, paylaşımın, cömertliğin ve uyumun rengi. Yeşil rengi seven insanlar genellikle üretken, çevresiyle uyumlu, içten, dengeli ve düzenli oluyor. Üretkenliği arttıran etkisi nedeniyle özellikle mutfaklarda yeşil renk kullanılıyor. Girişlerde yeşil renk kul-lanılması, girilen ortama güven duyulmasına ve rahatlamaya yol açıyor.

Sevincin rengi: SarıSevincin, üretim ve verimliliğin rengi olan sarı, insana sevinç ve coşku veriyor. İlham verici özelliği de olan sarı bilgi ve bilgeliği simge-liyor. Sarı rengi seven insanlar, genellikle so-rumluluk ve yönetim gerektiren işlerde başarılı oluyor. Bu rengi seven insanlar aynı zamanda ilgi çekmekten ve her şeyin kendi kontrollerin-de olmasından hoşlanıyor, işlerin kendi kont-rollerinden çıkmasına ise tahammül edemiyor. Taksilerde sarı renk kullanılması, bu rengin çok

dikkat çekici olma-

sından ve geçiciliği de

ifade etmesinden kaynaklanıyor.

Karizmanın rengi: LacivertDüşüncenin rengi olan lacivert, sezgileri güç-

lendiriyor, karar vermeyi kolaylaştırıyor. Laci-

vert insanların üzerinde başarılı ve güçlü bir

imaj bırakıyor. Bundan dolayı dünyadaki şirket-

lerin önemli bir bölümü logolarında mavi-laci-

vert renklerini kullanıyor. Laciverti tercih eden

insanlar kendilerini daha inandırıcı ve karizma-

tik hissediyor. O nedenle, siyaset dünyasının

vazgeçilmez rengi laciverttir.

İhtişamın rengi: MorZenginliği, asaleti, lüksü ve ihtişamı simgele-

yen mor, hayal gücünü arttırıyor, ilham veri-

yor, konsantrasyonu arttırıyor. Mor rengi ter-

cih eden insanlar genellikle ruhsal dünyası ön

planda, ağırbaşlı ve asil ruhlu oluyor. Duyarlı-

lıkları fazla olduğu için genellikle sanat dalla-

rında başarılı oluyor. Sanatçılar çalışma ortam-

larında genellikle bu rengi kullanıyor.

Alpet’in Ordu bayisi Ye-ğin Petrol’ün işletme sahibi Metin Yeğin,

1981 yılında Ordu Ünye’de doğmuş. İlk, orta ve lise eğiti-mini Ünye’de tamamlayan Ye-ğin, iş yaşamına 1998 yılında dede mesleği olan akaryakıt-çılıkla başlamış. Babası ve iki amcasının kurduğu aile şirke-tinde ticari faaliyetlerini sür-düren Yeğin, akaryakıtçılığın yanı sıra, nakliyecilik ve oto kiralama işlerini de yürütüyor. Yeğin’in akaryakıt istasyonun-da bulunan “Alpet Balıkçı” ise bölgenin en bilinen restoranı.

2004 yılında Alpet’le yolları kesişen Yeğin, Alpet’i tercih etme nedenini şöyle anlatı-yor; “Alpet’in enerjisi bizi Al-pet’e yakınlaştırdı. Alpet’in en büyük özelliği aile şirketi gibi görünmesi. Bölge müdürü, saha müdürleri ve diğer çalı-şanlarla iç içeyiz. Hiyerarşik bir yönetimi yok. Güler yüzlü ve her isteğimize yanıt veriyorlar,

daima yanımızda oluyorlar.”

1972 yılından beri akaryakıt sektöründe faaliyet göster-diklerini belirten Yeğin, yoğun rekabetten şikayetçi, “Bizim bulunduğumuz bölgede bir tek bizim istasyonumuz vardı. Şimdi 17 kilometrelik alanda 10 tane istasyon var. Haliyle re-kabet çok yoğun. Ancak 1972 yılından beri istasyonculuk ya-pıyoruz. Müşterilerimizde yılla-rın alışkanlığı ve güveni var. O nedenle müşteri portföyümüz çok geniş. En çok hizmette fark yaratmaya çalışıyoruz.”

“Alpet çok daha iyi bir nok-taya gelecek”İkinci intifa dönemi olarak ad-landırılabilecek 2015 yılının Eylül ayında Alpet’in büyük bir atılım yapacağını ve bayi portföyünü genişleteceğine inandığını söyleyen Yeğin, “Alpet’in uzun dönemde çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum” diyor.

Müşteri memnuniyetini sağ-lamak için ücretsiz araç yı-kama hizmeti sundukları-nı, uzun yol şoförlerine ise ücretsiz yemek ikramında bulunduklarını ifade eden Yeğin, müşterilerine özel is-kontolar da uyguladıklarını söylüyor. Yeğin, şöyle devam ediyor: “Bu bölgenin müş-terisine kendi kartımızdan dağıtıyoruz. Kart dağıtımız müşterilerin aldığı ürünleri yıl içinde baz alarak iskonto oranını değiştiriyoruz. Çok alana daha fazla iskonto uy-guluyoruz”.

İş yaşamından fırsat bulduk-ça eşi ve kızıyla birlikte tarihi ve doğal güzellikleri görmek için gezilere çıkan Yeğin, her ay Karadeniz’de farklı bir yay-laya gidiyor. Bölgede hemen hemen görmediği yayla kal-madığını söyleyen Yeğin’in en büyük hobisi ise kara ve deniz avcılığı.

“Alpet’in enerjisi bizi Alpet’e yakınlaştırdı”2004 yılında Alpet’le yolları kesişen Yeğin Petrol’ün işletme sahibi Metin Yeğin, üçüncü kuşak genç ve başarılı bir petrolcü. Alpet’in enerjisinin kendilerini Alpet’e yakınlaştırdığını ifade eden Yeğin, “Alpet’in en önemli özelliği tam bir aile ortamının bulunması. Bölge müdürü, saha müdürleri ve diğer çalışanlarla iç içeyiz. Hiyerarşik bir yönetimi yok” diyor.

ALpET DURAKLARIRENKLER

48 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 49

Page 28: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Ankara’da faaliyet gös-teren Yenikent Pet-rol’ün sahibi Uğur Er-

yılmaz, 1979 yılında Ankara’da doğmuş. İlk eğitimini, Salih Alptekin İlkokulu’nda, orta ve lise eğitimini Atatürk Ana-dolu Lisesi’nde tamamlayan Eryılmaz, üniversite eğitimini ise Gazi Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde tamamlamış. İş hayatına 1996 yılında baba mesleği olan akaryakıtçılık ile başlamış. 2001 yılında inşaat sektöründe de faaliyet gös-termeye başlayan Eryılmaz, Ankara Yenikent’te bu faali-yetlerini sürdürüyor.

2005 yılından beri Alpet ba-yisi olan Eryılmaz, Alpet Aile-sine katılma hikayesini şöyle anlatıyor: “Altınbaş ailesiyle Kıbrıs’tan tanışıyoruz. Kıbrıs’ta

sürdürdüğümüz komşuluk iliş-kimizi, Türkiye’de ticari işbirli-ğine dönüştürdük. Alpet’teki sıcak ortam, bir bayi dağıtıcı ilişkisinden çok aile ilişkisine benziyor. O nedenle, Alpet Ailesinin bir parçası olmaktan da gurur duyuyoruz.”

“Hizmet kalitesi arttı, kar-lılıklar düştü”Sektöre girdiği dönemde bayi karlarının tatmin edici bir seviyede olduğunu söyleyen Eryılmaz, gelinen noktada karlılıkların çok düştüğünü, rekabetin ise çok yüksek sevi-yelerde olduğunu vurguluyor. Eryılmaz, şöyle devam ediyor: “Türkiye’deki istasyonlarda hizmet kalitesi çok artmasına rağmen, kazancımız çok dü-şük. Karlılıklarımızın üzerinde devlet baskısı var. Kar marj-

larımızın mutlaka arttırılması lazım.”

Hizmet rekabetinin fiyat reka-betinden daha önemli oldu-ğuna dikkat çeken Eryılmaz, müşteri memnuniyetini sağla-mak için güler yüzlü hizmet ve ürün kalitesinden taviz verme-diklerini söylüyor. İstasyonun temizliğine çok dikkat ettikle-rini belirten Eryılmaz, özellikle tuvalet temizliğine çok önem verdiklerini belirliyor.

Uğur Eryılmaz’ın en büyük ho-bisi ise doğal güzellikleri keş-fetmek. Bunun için sık sık gezi yaptığını söyleyen Eryılmaz, her akşam mutlaka kitap oku-maya da zaman ayırıyor. Eryıl-maz daha çok, iş, ekonomi ve aile şirketlerine ilişkin kitapları okuyor.

Komşuluktan ticari işbirliğine Üçüncü kuşak petrolcülerden olan Yenikent Petrol’ün işletme sahibi Uğur Eryılmaz, 2005 yılından bu yana Alpet bayisi. Altınbaş Ailesi ile Kıbrıs’ta sürdürdükleri komşuluk ilişkisini iş hayatında ticari işbirliğine dönüştürdükle-rini anlatan Eryılmaz, “Alpet’teki sıcak ortam, bir bayi dağıtıcı ilişkisinden çok aile ilişkisine benziyor. O nedenle, Alpet Ailesinin bir parça-sı olmaktan da gurur duyuyoruz” diyor.

Şanlıurfa’da faaliyet gös-teren Altundan Petrol’ün sahibi Av. Yüksel Altun-

dal, 1985 yılında Şanlıurfa’da doğmuş. İlk, orta ve lise eğiti-mini Şanlıurfa Siverek’te, üni-versite eğitimini ise Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’n-de tamamlayan Altundal, ha-len Ahmet Yesevi Üniversite-si’nde kamu yönetimi alanında yüksek lisans yapıyor. İş haya-tına 1993 yılında ailesinin faa-liyet gösterdiği inşaat sektö-ründe başlayan Altundal, 2010 yılında aile şirketini devralarak inşaat sektöründeki faaliyet-lerini genişletiyor. Akaryakıt sektörüne 2014 yılında Alpet bayisi olarak giren Altundal,

Alpet’i tercih etme nedenini şöyle anlatıyor: “Alpet’in gücü bize cazip gel-di. Altınbaş Holding’in farklı sektörlerde faaliyet gösterdiğini, çok güç-lü bir yapısı olduğunu biliyor-dum. Alpet’in yapısı da bize hitap etti. O nedenle Alpet’i tercih ettik.”

“Karımızdan fedakarlık edip tüketiciye indirimli akaryakıt sunuyoruz”Müşteri memnuniyeti için tu-valet temizliğine son derece önem verdiklerini söyleyen Altundal, personelin güler

yüzlü olması için şirket içinde eğitimler düzenlediklerini be-lirtiyor. Karlarından fedakarlık ederek fiyat indirimi yaptık-larını vurgulayan Altundal, is-tasyona gelen her müşteriye çeşitli ikramlarda bulundukla-rını da söylüyor.

En büyük hobisi yabancı ak-siyon filmleri izlemek olan Altundal, fırsat buldukça si-nemaya gidiyor. Çiftlik ha-yatını çok seven Altundal, bu özlemini gidermek için istasyonunun yanına küçük bir çiftlik kurmuş. Bu çiftlikte tavşan, güvercin, tavuk, kaz ve ördek besleyen Altundal, taze yumurtaları müşterilere de ikram ediyor. Müziğe de ilgisinin olduğunu belirten Altundal, bir dönem bağlama ve keman öğrenmeye çalış-mış. Bağlama çalmayı öğren-mek için ders alan Altundal, işlerinin yoğunluğu nedeniyle dersleri yarıda bırakmış.

“Akaryakıt sektörü avukatlık yapmaktan daha cazip geldi”

Alpet’in Şanlıurfa bayisi Altundal Petrol’ün işletme sahibi Yük-sel Altundal, mesleğini yapmak yerine ticarete atılmayı tercih edenlerden. Başarılı bir hukukçu olabilecekken, 2014 yılında Alpet bayisi olarak akaryakıt sektöründe faaliyet göstermeye başlayan Altundal, “Bu sektörde faaliyet göstermek bana daha cazip geldi” diyor.

ALpET DURAKLARIALpET DURAKLARI

50 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 51

Page 29: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Konya Cihanbeyli’de faa-liyet gösteren Özakpo-latlar Petrol’ün sahibi

Kemal Akpolat, 1965 yılında Konya-Cihanbeyli’nin Gölyazı kasabasında dünyaya gelmiş. İlk ve orta eğitimini Cihanbey-li’de tamamlayan Akpolat, evli ve altı çocuk sahibi. Babası ve amcasının sahibi olduğu Ci-hanbeyli’deki akaryakıt istas-yonunda çok küçük yaşlarda çalışmaya başlayan Akpolat, 40 yılı aşkın bir süredir akarya-kıt sektöründe faaliyet gösteri-yor. Akpolat’ın ikisi Cihanbeyli merkezde, biri de Cihanbeyli Konya arasında bulunan üç is-tasyonu bulunuyor.

Her üç istasyonunda da Al-pet bayrağını dalgalandıran Kemal Akpolat, 2002 yılından beri Alpet bayisi. Bayilerine olan sıcak yaklaşımı nedeniyle Alpet’le çok rahat çalıştığının altını çizen Akpolat, “Genel Müdürlük ve Bölge Müdürlük-lerinin her kademesine kolay-

lıkla ulaşabiliyorum. Ticarette de seri hareket edebilmek önemli” diyor.

“Alpet mutlaka ilk 5’e girecek”Alpet’le çok güçlü bir gönül bağı olduğuna dikkat çeken Akpolat, “Alpet’in uzun dö-nemde ilk 5’e gireceğine ke-sinlikle inanıyorum. Çünkü Alpet çok iyi bir firma ve çok güçlü bir sermaye yapısı var. Sahipleri de, yöneticileri de çok değerli insanlar. Alpet’in çok iyi yerlere gelmesini yü-rekten istiyorum” diyor.

“EPDK’nın baskısı nedeniy-le kar edemez hale geldik”Geçmişte akaryakıt bayilerinin hak ettikleri karla çalıştıklarını söyleyen Akpolat, EPDK’nın baskısı nedeniyle bayilerin kar edemez hale geldiklerine dik-kat çekiyor. EPDK’nın aldığı tavan fiyat uygulaması kara-rının sektörü tıkanma nokta-sına getirdiğine vurgu yapan Akpolat, EPDK’nın sektörün

üzerinde bir tehdit unsuru ol-duğunu belirtiyor.

Müşteri memnuniyetini sağ-lamak için sabah 08.00’de işbaşı yaptığını, gece saat 10.00’a kadar istasyonda bu-lunduğunu söyleyen Akpolat “Devamlı sahadayım. Müşte-ri ziyaretlerini bizzat kendim yapıyorum. İstasyonda ise müşterilerle devamlı diyalog halindeyim” diyor.

Akaryakıt sektörü dışında, çiftçilikle de uğraşan Akpo-lat, 17 kilometre uzakta bulu-nan köyünde buğday ve arpa üretiyor. Kendini “hasta bir Fenerbahçeli” olarak tanımla-yan Akpolat, Fenerbahçe’nin her maçını televizyondan izli-yor. Fenerbahçe’nin Konya’da bir karşılaşması olduğu zaman ise hiç kaçırmıyor. İşlerinin yo-ğunluğu nedeniyle iki üç yılda bir ailesiyle tatile çıktığını söy-leyen Akpolat, tatil için Akde-niz sahillerini tercih ediyor.

“Alpet’le çok güçlü bir gönül bağımız var”40 yılı aşkın bir süredir akaryakıt sektöründe

faaliyet gösteren Kemal Akpolat, Konya’da bu-

lunan üç istasyonunda da Alpet bayrağını ba-

şarıyla dalgalandırıyor. 2002 yılından bu yana

Alpet bayisi olduğunu ifade eden Akpolat, “Al-

pet’le çok güçlü bir gönül bağımız var. Alpet’in

uzun dönemde ilk 5’e gireceğine kesinlikle

inanıyorum. Çünkü Alpet çok iyi bir firma ve

çok güçlü bir sermaye yapısı var. Sahipleri de,

yöneticileri de çok değerli insanlar” diyor.

Alpet’in Afyonkarahisar bayisi Orpet Petrol’ün sahibi Mustafa Han-

cıoğlu 1970 yılında Afyonka-rahisar’da doğmuş. İlk, orta ve lise eğitimini Afyonkarahi-sar’da tamamlayan Hancıoğ-lu, Afyonkarahisar Meslek Yüksekokulu İnşaat Bölümü’n-den mezun olmuş. Evli olan Hancıoğlu’nun iki oğlu var.

İş yaşamına kum ocağı işlet-meciliği ile başlayan Hancıoğ-lu, değişik sektörlerde faaliyet gösterdikten sonra 1995 yılın-da akaryakıt sektörüne girmiş. 2002 yılından bu yana Alpet’in bayrağını istasyonunda dal-galandıran Hancıoğlu, Alpet’i yüzde 100 yerli sermayeli bir şirket olması ve dinamik ya-pısı nedeniyle tercih ettiğini söylüyor.

20 yıldır akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren Hancıoğlu, EPDK’nın kurulmasıyla birlik-te sektörde ciddi bir disiplin sağlandığına ve bunun birçok olumlu tarafının bulunduğuna inansa da, bürokrasinin aşırı müdahalesi nedeniyle piya-

sada bazı problemler mey-dana geldiğini söylemeden geçemiyor. Maliyetin altın-daki fiyatlarla yapılan satışlar nedeniyle yaşanan haksız fi-yat rekabetinin sektöre dar-be vurduğunu söyleyen Han-cıoğlu, bu sorunun ancak EPDK tarafından taban fiyat uygulanması halinde çözüle-bileceğini dile getiriyor.

Bayilerine verdiği desteği art-tırması halinde Alpet’in çok daha iyi yerlere geleceğini söyleyen Hancıoğlu, müşteri memnuniyetini sağlamak adı-na personele sürekli eğitim verdiklerini belirtiyor. Fiyat re-kabetine asla girmediklerini, rekabeti hizmette yaptıklarını söyleyen Hancıoğlu, “Fiyat rekabetinin sektöre zarar ver-diğine inanıyorum. O yüzden

müşteriye verdiğimiz hizmeti üst seviyede tutarak, hizmet-te rekabet yapıyoruz” diyor.

İş yaşamından fırsat bulduk-ça ailesiyle birlikte eş dost ziyaretlerinde bulunmaktan büyük keyif aldığını söyleyen Hancıoğlu, doğa sporlarına da meraklı. Afyonkarahisar’ın doğa yürüyüşü yapmak için çok elverişli olduğunu belir-ten Hancıoğlu, yoğun iş tem-posundan zaman buldukça uzun doğa yürüyüşlerine çıkı-yor. Astronomiye meraklı olan Hancıoğlu, bilimsel kitaplar okumayı da seviyor.

“Rekabeti hizmette yapıyoruz”12 yıldır Alpet bayrağını Afyonkarahisar’da başarıyla dalgalandıran Orpet Petrol’ün sahibi Mustafa Hancıoğlu, fiyat rekabetinin sektöre zarar verdiğine inanıyor. Reka-beti fiyatta değil, hizmette yaptıklarını ifade eden Hancıoğlu, “Müşteriye verdiğimiz hizmeti üst seviyede tutarak, hizmette rekabet yapıyoruz” diyor.

ALpET DURAKLARIALpET DURAKLARI

52 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 53

Page 30: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Zonguldak ili Alaplı ilçe-sinde faaliyet gösteren Erginler Petrol’ün sahi-

bi Cengiz Ergin, 1969 yılında Karadeniz Ereğlisi’nde doğ-muş. Evli ve 3 çocuğu bulunan Ergin, ilk, orta ve lise eğitimini Alaplı ilçesinde tamamlamış. Esnaf çocuğu olan Ergin, 12 yaşından itibaren ticaret ha-yatına atılmış. İş hayatına 12 yaşında dedesinin bakkal dük-kanında başlayan Ergin, daha sonra çeyiz mağazası açmış ve ardından mobilya sektöründe faaliyetlerini sürdürmüş. Ergin, mobilya ticareti devam eder-ken, beyaz eşya ve elektronik eşya ticaretine de başlamış. Ticarete 40 metrekarelik kü-çük bir ofiste başlayan Ergin’in şu anda 6 tane beyaz eşya ve mobilya mağazası bulunuyor. 2014 yılının Kasım ayında akar-yakıt sektörüne Alpet bayiliği ile giren Cengiz Ergin, Alpet’i

marka bilinirliği için tercih et-tiğini söylüyor. Alaplı’da daha önce Alpet bayisi bulunmadı-ğını söyleyen Ergin, “Alaplı’da Alpet bayrağını dalgalandır-mak istedik ve şu anda Al-pet’in bayrağını büyük bir gu-rurla dalgalandırıyoruz” diyor. “Farklılık yaratmayı severim”Ticari hayatı boyunca farklılık-lar yaratan, ilkleri uygulayan biri olmayı hedeflediğini söy-leyen Ergin’in sahibi olduğu is-tasyon da klasik istasyonlardan farklı bir konsepte sahip. Ergin, bu konseptin müşterilerin de oldukça ilgisini çektiğini söylü-yor. Müşteri memnuniyeti için marketi çok zengin tuttuklarını ifade eden Ergin, “İstasyona gelen müşterilerimiz, marketi-mizdeki zengin ürün çeşitliliği ile ihtiyaçlarının yüzde 85’ini karşılayabilir” diyor. Fiyat kampanyaları ile müşteri portföyünü geliştirmeyi hedef-

lediklerini ifade eden Ergin, özellikle belirli günlerde yap-tıkları indirimlerle müşterilerin odağı haline geldiklerini söylü-yor, “Müşteriye kendimizi nasıl kabul ettiririz bunun hesabını yapıyoruz. Biz çok yönlü bir istasyonuz. İndirimin üzerine indirim yapıyoruz. Örneğin 14 Şubat ‘Sevgililer Günü’nde tüm sevgililer rahatça gezebil-sin diye 2 gün özel indirim yap-tık. Yerel gazetelere bunun için ilan verdik. Bu kampanyamız çok başarılı oldu.”Temizliğe ve personel eğitimi-ne özel bir önem verdiklerini söyleyen Ergin, uzun yıllardır ticari hayatın içinde olmanın getirdiği avantajları da şöyle anlatıyor, “Uzun yıllardır ticaret-le uğraşıyorum. Halkın güvenini kazanmak, bazı konularda öncü olmayı kolaylaştırıyor. Örneğin, istasyonumuzda iki bayan pom-pacı istihdam ediyoruz. Küçük bir yerde yaşamamıza rağmen bu bayan pompacıları kimse yadırgamadı. Bayan pompa-cılarımız da bilinen bir firmada çalıştıkları için kendilerini çok güvende hissediyorlar.”Yoğun bir tempoda çalışan Er-gin, fırsat buldukça kısa süreli tatile çıkıyor ve bu sayede iş stresinden arınıyor.

Alpet’i marka bilinirliği için tercih ettik”2014 yılının Kasım ayında Alpet Ailesine katılan Zonguldak-Alaplı bayisi Erginler Petrol’ün işletme sahibi Cengiz Ergin, bugüne kadar faaliyet gösterdiği tüm alanlarda başarıyı yakalamış birisi. Alpet’i marka bilinirliği için tercih ettiğini belirten Ergin, “Alaplı’da daha önce Alpet bayisi yoktu. Şu anda Alaplı’da Alpet’in bayrağını büyük bir gururla dalgalandırıyoruz” diyor.

IHA’LAR IÇIN YENI KURALLAR GELDI, AMAZON’UN PLANLARI BOZULDU

ABD Federal Havacılık Kurumu, İHA’ların kul-lanımı ile ilgili bir dizi yeni kurallar getirdi. Söz konusu kuralların bu araçları kullanarak kargo teslimatı yapmaya hazırlanan Amazon’un pro-jesini ertelemesine sebep olacağı düşünülüyor.

ABD Federal Havacılık Kurumu (FFA) İnsansız Hava Araçları (İHA) kullanımı ile ilgili yeni karar-larını açıkladı. FFA’nın yeni uygulaması bir süredir hızlı siparişleri İHA’lar vasıtasıyla teslim etmeyi planlayan Amazon’un bu uygulamasında deği-şiklikler yapmasına sebep olabilir. Yeni kurallara göre, İHA’ları kullanacak kişilerin pilot sertifikası-na sahip olması gerekiyor. Sadece bu sertifikaya sahip kişilerin kullanacağı İHA’lar saatte 161 km hızın üzerinde kullanılamayacak ve 152 metreden alçakta uçamayacak.

Bir süredir Prime Air adı altında başlattığı prog-ram sayesinde siparişleri İHA’lar vasıtasıyla teslim etmeyi planlayan online alışveriş devi Amazon’un yeni kurallar çerçevesinde gerekli izinleri almak için uzun süre harcayacağı ve bu hizmetin ertelenece-ği düşünülüyor. İHA kullanımı sadece Amazon’un dikkatini çekmemişti. Çin merkezli online alışveriş devi Alibaba ve Google da bir süredir İHA’ları ben-zer amaçlarla kullanmak için testler yapıyor.

ÇANAK YERINE TABLO GIBI ANTEN

Şehirlerde anten kirliliğine son verecek buluşun görüntüleri ilk kez ortaya çıktı. Türksat’ın katma değerli hizmetler kap-samında tamamladığı “Düzlemsel Anten Projesi” sonucunda, eski tip ve çanak an-tenleri tarihe gömecek bir teknoloji ge-liştirildi. Yarım metre en ve boyunda bir tablo inceliğinde olan ve kareden oluşan düzlemsel anten, binaların dış cephesine, balkon duvarlarına ya da benzeri yerlere yerleştirilebilecek.

Fiyatı uygun olacakTÜBİTAK’tan onay alan ürünün kısa za-manda pazara sunulması hedeflenirken, fiyatının da her tüketicinin alabileceği ucuzlukta olacağı öğrenildi. Montaj ko-laylığı yanında şehir estetiğine çeki düzen verecek olan antenin panelinin içinde çok sayıda mini anten bulunuyor. Mini an-tenler, havadaki sinyali topluyor ve mer-kezdeki işlemciye iletiyor. Türksat Genel Müdürü Ensar Gül, “Çalışmalar son aşa-maya geldi. Tüketiciye yakın zamanda su-nulmasını hedefliyoruz” dedi. Mavi renkli hazırlanan prototip antenin istenen renge boyanabileceği belirtiliyor.

TEKNOLOJİALpET DURAKLARI

54 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 55

Page 31: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

‘UZAYLILAR’A MESAJ VARGökbilimciler, ‘’Evrende yalnız mıyız?’’ sorusuna yanıt aramaya devam ediyor. Bunun için uzaya mesaj gönde-rilmesi gündemde. Ancak plan kaygı uyandırıyor.

Amerikalı gökbilimciler,

uzay araştırmalarında tar-

tışma yaratan bir ham-

le yapmaya hazırlanıyor.

Plan, uzaya mesaj gön-

dermek. SETI Enstitüsü’n-

den bir grup gökbilimci,

eğer varlarsa, uzaylılarla

iletişime geçmenin zama-

nının geldiği görüşünde.

Bunun için, yaşama el-

verişli olduğu düşünülen

gezegenlere radyo sinyali

gönderilmesi planlanıyor.

Ancak plan kaygı uyandı-

rıyor. Uzaya mesaj gönder-

menin büyük risk olduğu-

nu düşünenler de var. Bu

projeye karşı çıkanlardan

biri de Stephen Hawking.

Hawking, insanların olabil-

diğince sessiz kalması ge-

rektiğini söylüyor.

Uzaylılar kaynaklarımı-zı sömürebilirÜnlü fizikçi, yabancı uy-

garlıkların dünyayı istila

edip, kaynakları sömüre-

bileceği endişesi taşıyor.

Kimilerine göre plan SETI

Enstitüsü’nün kuruluş il-

kesine de aykırı. SETI

30 yılı aşkın süredir uza-

yı dinliyor. Ancak henüz

doğal olmayan bir ses

işitmiş değil. “Bir duyan

olur” umuduyla uzak ge-

zenlere mesaj gönderme

planı hayata geçse bile

haberleşme oldukça za-

man alan bir süreç. Eğer

uzaylılar varsa, en yakın

gezegenle iletişim kur-

mak bile 9 yıl alacak.

APPLE’IN ELEKTRIKLI OTOMOBILLERINI 2020’DE YOLLARDA GÖREBILIRIZ

Apple’ın gizli bir elektrikli otomobil

hazırlığı içinde olduğunu sizlerle pay-

laşmıştık. The Wall Street Journal, şir-

ketin yüzlerce mühendis ile “Project

Titan” adı verilen bir elektrikli otomo-

bil üzerinde çalıştığını belirtmişti. Fi-

nancial Times ise Apple’ın endüstriyel

tasarımdan sorumlu başkan yardımcı-

sı Sir Jonathan Ive’ın başında olduğu

tasarım ekibi, otomotiv yöneticileri ve

mühendisleri ile düzenli toplantılar

gerçekleştirdiğini aktarmıştı.

Bloomberg’in Apple’a yakın kaynak-

lardan elde ettiği bilgiye göre Apple,

Titan kod adlı elektrikli otomobilin

üretimine 2020 yılının başında başla-

yacak ve otomobili 2020 yılında piya-

saya sürecek. Otomobil üreticilerinin

genellikle 5 ila 7 yılını otomobillerin

gelişim süreciyle ilgilendiklerini belir-

ten Bloomberg, Apple’ın da benzer

bir politikayı izleyeceği belirtiliyor. İd-

dialar Apple’ın elektrikli ve sürücüsüz

otomobil çalışmalarını sürdürdüğünü

söylese de Apple her zamanki ketum

tavrını sürdürüyor. Apple’ın elektrik-

li otomobiliyle ilgili bilgiler geldikçe

sizlerle paylaşacağız.

FERMUARIN ICADI ZORUNLULUKTAN KAYNAKLANDIMucit: Gideon SoundbackTarih: 1913Fermuar’ın bulunuşu aslında bir zaruriyetten kaynaklandı. 1. Dünya Savaşından önce insanlar giysilerini iri ve ka-panması zor olan düğme ile kapatmaya çalışırlardı. Bu sı-rada ortaya çıkan Chicago’lu bir makine mühendisi olan Whitcomb L. Judson, o yıl-larda Tramvay ve otomobil gelişmelerini incelemekte ve başarılı buluşlara imza atmak-taydı. 1891 yılında Judson, “ayakkabılar için kilit açıcı” buluşuyla ortaya çıktı. Ancak

Judson’un buluşunda birçok tasarım hatası vardı. Yaratıcı zekanın bir ürünü olan bu-luş kaba ve kullanışsız oldu-ğu için tutulmadı. Judson’un şirketinde çalışan Gideon Soundback isimli İsveçli bir genç mühendis “Kancasız 20” isimli buluşuyla büyük ilerle-me kaydetti. Esnek ve güve-nilir olması için bağlayıcıların küçük olması gerektiğini fark etti. 1913’e kadar bu doğrul-tuda hareket ederek buluşu-nu geliştirdi. 1917’de ABD’nin savaşa girmesiyle birlikte, do-nanma komutanı binlerce fer-muar ısmarlayarak bir gecede

Soundback’i zengin etmekle kalmayıp, hepimizin vazgeçe-mediği çok önemli bir bulu-şun bugünlere kadar taşınma-sına yardımcı oldu.

ŞOK TEDAVISINE MEZBAHA IŞÇILERI ESIN KAYNAĞI OLDUMucit: Julius Wagner-JaureggTarih: 1917ECT (Electroconvulsive the-rapy) olarak bilinen elektroşok tedavisi, mezbaha işçilerinin, domuzların elektrikle sersem-lemelerinden sonra çok sakin durduklarını fark etmelerinin bir sonucu ortaya çıktı. ECT’ye, beyne elektrik akımı verilmesi suretiyle, depresyon gibi akıl

hastalıklarının semptomları-nı engellemekteki son çare

olarak bakılıyor. Elektroşok tedavisi fikri, sıtma aşısıyla frengili hastaları tedavi eden Avusturyalı Julius Wagner-Ja-uregg tarafından geliştirildi. 1927 yılında Nobel Ödülü alan Wagner-Jauregg, bu fikre, bir sisteme elektrik verilmesinin tedavi edici özellik taşıyaca-ğından yola çıkarak ulaştı. Ve böylece, çok tartışılan şok te-davisi doğmuş oldu.

Dağınık laboratuar dolabından modern fotoğrafçılığaMucit: Louis-Jacques DaguerreTarih: 1838Bu rastlantısal buluşun nedeni kırık bir termometre. Louis Da-guerre, karanlık odada, gümüş iyodür levhada açığa çıkan gö-rüntüyü sabitlemenin yollarını arıyordu. 1838 yılında bir gün, farklı kimyasal maddelerin bu-lunduğu dolabına, daha sonra

kullanmak ve temizlemek üze-re bozuk görüntülü bir film lev-hası koydu. Bunu tekrar dışarı çıkardığında görüntü belirgin-leşmişti. Ancak Daguerre, bu garipliğe hangi kimyasal mad-denin neden olduğunu bilmi-yordu. Bunun üzerine levhaları yerleştirdi ve kimyasal madde-leri birer birer dışarı çıkarttı. Dolabı boşaltmasına rağmen

hala aradığı maddeyi bulama-mıştı. Sonunda dolabın rafla-rından birinde, kırılmış termo-metreden dökülmüş civayı fark etti. Gümüşlü levha üzerine alınan görüntü (daguerreot-ype), modern fotoğrafçılığın başlangıcı oldu. Yerini ancak on yıl sonra negatif ve pozitif film sürecine bıraktı.

BULUŞ HİKAYELERİTEKNOLOJİ

56 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 57

Page 32: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

ANADOLU ATEŞI19 NISAN 2015 21:00

ATATÜRK KÜLTÜR SANAT VE KONGRE MERKEZI, ESKIŞEHIR Temel konsepti medeniyetler buluşması olan Anadolu Ateşi, Doğu ile Batı kültürlerini sen-tezleyen ve evrensel barış mesajlarını veren muhteşem danslarıyla 19 Nisan’da Eskişehir’de muhteşem bir şov sergileyecek.

Yurt içinde yüzlerce gösteriye imza atan Ana-dolu Ateşi bugüne kadar İsrail, Almanya, Çin,

Hollanda, Belçika, İsviçre, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Japonya, Avusturya, Katar, Lüb-nan, Rusya, Azerbaycan, Ürdün, Sibirya, Ro-manya, Bulgaristan, Mısır, Fransa, Amerika, Macaristan, Saraybosna, Bahreyn, Malezya, Yunanistan, Gürcistan, Makedonya, Sırbistan, Hırvatistan, Dubai, Slovenya, Polonya, Beyaz Rusya, Letonya, Kazakistan, Ukrayna, Kırım, Yeni Zelanda, Tunus, İtalya, Slovakya, Arnavut-luk, Filistin, İspanya, Portekiz, Suriye, İngiltere, Martinik Adası - Karayipler’de gösteriler suna-rak Anadolu kültürünü tüm dünyaya tanıttı.

ÇOK GÜZEL HAREKETLER BUNLAR YOLA ÇIKIYOR!BKM Mutfak ekibi 17 Mayıs - 05 Haziran tarihleri arasında turne için özel olarak hazırladığı ve hiçbir yerde yayınlanma-mış yeni skeçleriyle Anadolu seyircisinin karşısında olacak. Gösteriler 19 Mayıs’ta İzmir’de başlayıp 20 Mayıs Manisa, 22 Mayıs Isparta, 23 Mayıs Antalya, 27 Mayıs Ankara, 29 Mayıs Adana, 1 Haziran Gazi-antep, 2 Haziran Urfa, 3 Haziran Diyarba-kır ve 5 Haziran Bursa ile sona erecek.

MUTFAK ANADOLU’DA TURNE PROGRAMI ŞÖYLE:

19 MAYIS CUMARTESİ 21:00 İZMİR FUAR AÇIKHAVA TİYATROSU – GÖSTERİ

20 MAYIS PAZAR 20:00 MANİSA S.DEMİREL KÜLTÜR MERKEZİ - GÖSTERİ

22 MAYIS SALI 20:00 ISPARTA S.DEMİREL KONGRE VE SİNEMA MERKEZİ – GÖSTERİ

23 MAYIS ÇARŞAMBA 21:00 ANTALYA KONYAALTI AÇIKHAVA TİYATROSU – GÖSTERİ

27 MAYIS PAZAR 20:00 ANKARA MEB ŞURA SALONU  - GÖSTERİ

29 MAYIS SALI 21:00 ADANA ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ AÇIKHAVA TİYATROSU – GÖSTERİ

1   HAZİRAN CUMA 21:00 GAZİANTEP YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ AÇIKHAVA TİYATROSU – GÖSTERİ

2   HAZİRAN CUMARTESİ 20:00 URFA CİTY AVM – GÖSTERİ

3   HAZİRAN PAZAR 20:00 DİYARBAKIR DİCLE ÜNİVERSİTESİ KONGRE MERKEZİ – GÖSTERİ

5   HAZİRAN SALI 21:00 BURSA KÜLTÜR PARK AÇIKHAVA TİYATROSU– GÖSTERİ

SILA ADANA’DA SEVENLERİYLE

BULUŞUYORTürk pop müziğinin en başarılı kadın şarkı yazarı ve yorumcu-larından olan ve beşinci stüdyo albümü Yeni Ay’la listelerin zir-vesinden inmeyen Sıla, 21 Ni-san 2015’de Adana HiltonSA Otel’de sevenleriyle buluşuyor.

SIBEL CAN, 18 NISAN’DA BOSTANCI GÖSTERI MERKEZI’NDE

Ünlü sanatçı Sibel Can, muhteşem sesi ve repertuarıyla bir kez daha izleyenleri kendisine hayran bırakacak. ‘Galata’ isimli müzik albümüyle 2014 yılının Altın Plak Ödülü’ne layık görülen Sibel Can, muhteşem bir konser gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Bu özel gecede son albümünden seslendireceği parçalarının yanı sıra, Türk sanat müziği klasiklerinden de dinleyenlere kesitler sunacak olan Sibel Can, çok özel kostümler ve görkemli bir sahneyle hayranlarının karşısına çıkacak. Ünlü sanatçıya, Baki Kemancı’nın yönettiği orkestra eşlik edecek. 7’den 70’e her yaştan seyirciye hitap edecek konserde, Sibel Can güçlü sesi, kıvrak dansları ve esprileriyle izleyenlere unutulmaz bir konser sunacak.

KüLTüR SANATKüLTüR SANAT

58 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 59

Page 33: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

TOPÇUOĞULLAR PETROLORDU • GÖLKÖY

EYYÜP DEMIRADAM PETROLVAN

TOKTAŞ PETROLTOKAT

YILMAZ PETROLKOCAELİ

A I L E M I Z I N Y E N I Ü Y E L E R I

EKIN PETROLKİLİS • MERKEZ

YILDIRIM PETROLKIRIKKALE

ALTUNDAL PETROLŞANLIURFA • MERKEZ

60 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 61

Page 34: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

Bize ulaşın...Bize ulaşın...Bize ulaşın...

Bize ulaşın...AKDENIZ BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ

Bölge Müdürü: Aytaç İncedal Telefon: 0533 209 35 13 • 0324 451 29 60Mail: [email protected]

Saha Müdürü (MERSİN-NİĞDE-KAYSERİ-NEVŞEHİR-KARAMAN-KONYA-AKSARAY):AYHAN GÜZEL: 0533 476 40 62- [email protected]

Saha Müdürü: (ADANA-OSMANİYE-HATAY):AYŞEGÜL KÖROĞLU: 0532 139 82 25- [email protected]

MARMARA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜBölge Müdürü: Kemal UludağTelefon: 0533 687 73 81 • 0262 526 81 85Mail: [email protected]

Saha Müdürü (İSTANBUL ANADOLU-KOCAELİ-SAKARYA-DÜZCE-BOLU-ZONGULDAK-BARTIN-KARABÜK):MURAT BATMAZ: 0530 834 62 87 - [email protected]

Saha Müdürü (İSTANBUL AVRUPA-TEKİRDAĞ-KIRKLARELİ-EDİRNE):SERHAT KENAR: 0530 413 54 81 - [email protected]

Saha Müdürü (ESKİŞEHİR-KÜTAHYA-BİLECİK-YALOVA-BURSA):ALİ KIHTIR : 0533 476 40 55 - [email protected]

EGE BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜBölge Müdürü: Mehmet KaraTelefon: 0533 201 46 45 • 0232 618 20 20 / 0 242 249 96 51Mail: [email protected]

Saha Müdürü (ÇANAKKALE-BALIKESİR-MANİSA-UŞAK):ALPER ÖZBEN: 0530 499 32 34- [email protected]

Saha Müdürü (İZMİR-AYDIN-DENİZLİ-MUĞLA):Z. EYÜP EZGİN: 0530 954 29 19- [email protected]

(ANTALYA-BURDUR-ISPARTA-AFYONKARAHİSAR):0 530 370 32 26

ORTA ANADOLU BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ

Telefon: 0534 887 07 76 • 0318 266 93 27

Saha Müdürü (ANKARA- ÇANKIRI - KASTAMONU - KIRIKKALE):

TOLGA ÇOLAKOĞLU: 0533 965 18 28 - [email protected]

Saha Müdürü (KIRŞEHİR - YOZGAT - SİVAS - ÇORUM):

ÖMER AKER: 0533 476 40 57 - [email protected]

KARADENIZ BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜBölge Müdürü: Ali SadıçTelefon: 0533 687 73 82 • 0362 266 74 00Mail: [email protected]

Saha Müdürü (SİNOP - SAMSUN - AMASYA - TOKAT- ORDU - GİRESUN - TRABZON - ERZİNCAN - GÜMÜŞHANE - BAYBURT -AĞRI - ERZURUM - RİZE - ARTVİN - ARDAHAN - KARS - IĞDIR)ALİCAN ALİOĞLU: 0534 270 23 93 - [email protected]

DOĞU VE G.ANADOLU BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜBölge Müdürü: Adnan RençberTelefon: 0533 705 03 92 • 0488 213 81 04Mail: [email protected]

Saha Müdürü (KİLİS - GAZİANTEP - ŞANLIURFA- KAHRAMANMARAŞ - MALATYA - ADIYAMAN- BİTLİS - SİİRT - ŞIRNAK - HAKKARİ - MUŞ - VAN -ELAZIĞ - BATMAN - DİYARBAKIR - BİNGÖL - TUNCELİ - MARDİN)MEHMET DEMİR: 0534 270 21 71- [email protected]

GENEL MÜDÜRLÜKSatış Müdürü: Muhsin AlbayrakTelefon: 0533 309 64 34Mail: [email protected]

Bayilik İşleri Yönetmeni: Cenk YamanTelefon: 0530 834 62 88Mail: [email protected]

Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12 Kat:10 34149 Bakırköy-İstanbul

Tel: (212) 463 60 00 • Fax: (212) 465 38 05 / 09

ALpET İLETİŞİMALpET İLETİŞİM

62 ALPET’İN ENERJİSİ • MART 2015 MART 2015 • ALPET’İN ENERJİSİ 63

Page 35: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12
Page 36: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12
Page 37: KAPAK... · 2017-03-28 · Editör H. Murat Fırat hmuratfirat@gmail.com İletişim bizdenhaberler@alpet.com.tr Yeşilköy Mahallesi Atatürk Caddesi EGS Business Park B2 Blok No:12

M A R T 2 0 1 5 • Y I L : 1 • S A Y I : 4 • Ü Ç A Y D A B I R Y A Y I M L A N I R • Ü C R E T S I Z D I R

ŞEVVALSAM

Röportaj

www. a l p e t . c om . t r

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE TÜRKIYE’DE FUTBOL

PETROLÜN RAKIPLERI ARTIYOR

Alpet Mühendislik Müdürü

HAKAN AYBAR

Röportaj