kabura manga dergisi 3
TRANSCRIPT
EDİTÖRDEN Kırılgan bir dünyada yaşıyoruz. Geçtiğimiz yüzyıllar içinde insanlar olarak binlerce senedir veremediğimiz kadar büyük bir zarar verdik bu dünyaya. Ama aynı zamanda bu dünyanın içinde yaşayan insanlar olarak bizler de kırılganız, hem de ondan daha fazla...
Nasıl bir hayata gözlerimizi açacağımızı seçemiyoruz. Nasıl bir aileye ve nasıl bir çevreye doğacağımızı, hangi doğrulara göre büyütüleceğimizi, önümüze hangi doğruların amaç olarak serileceğini biz seçemiyoruz. Bir yaşa kadar bize öğretilen-leri benimseyerek ve bunları takip edersek mutlu olacağımızı düşünerek yaşıyoruz. Zaman içinde hayatla ilgili bildiğimiz her şeyin kırılgan olduğunu öğreniyoruz. İlk yaralanmamızda vücudumuzun kırılganlığını, ilk yenilgimizde gururumuzun kırılgan-lığını tadıyoruz. Sonra verilen sözlerin ve arkadaşlık bağlarının ne kadar güvenilmez olduğunu görüyoruz. Bunların üstesinden bir şekilde kalkıyoruz belki ama göğüs kafesimizin arkasında hiç zarar görmeyeceğini düşündüğümüz ve herkesten sakladığımız kalbimizi gün gelip de eline verdiğimiz başka bir insan kırdığında çok çabuk ayağa kalkamıyoruz. Dahası, tekrardan hayal kurmaya başladıktan sonra da kalbimizdeki kırıklar acıtıyor ve biliyoruz ki kurduğumuz hayallerin de her biri hayatımızdaki diğer her şey kadar kırılgan.
Bir çoğumuz hayat daha da keskin ve sert bir hale geldikten sonra hayaller kurmayı bırakıyor, çünkü onların kırılmasından korkuyoruz. Bazı insanlar ise öyle çok kırılmış oluyorlar ki, bunu tüm insanlardan çıkartarak acılarını dindirmeye çalışıyorlar. Sevgiden yapılmış her şeyi yıkıyorlar, çünkü sevgi onlara bir zamanlar sahip oldukları kırılgan şeyleri hatırlatıyor, onların acılarını... Ama yıkmak kolaydır. Zor olan yapmaktır, hammaddesi sevgi ve hayaller olan şeyler yapmak.
Kendimizin olmayan bir hayat sürmek, sahip olmadığımız fikirler uğruna yaşam-ak, kurulmasında yer almadığımız ve hiçbir zaman benimseyemeyeceğimiz toplu-luklar içinde ömrümüzü geçirmek ve tüm bunları yalnızca kırılmaktan korktuğumuz için yapmak ne kadar doğru? Hayır, dünyaya kendi gözlerinden bakan bir insan için bunlar kesinlikle doğru hissetirmeyen şeyler. Ama hepimiz isteyerek ya da istemey-erek kendimizi bu bataklığın içinde buluyoruz. Bazılarımız bataklıktan dışarı çıkmak için yollar arıyor, bazıları ise korkudan çırpınarak daha da hızlı dibe doğru batıyor.
Biz de pek çok insan gibi son zamanlarda kendimizi bu bataklığın içinde bulduk. Çeşitli sebeplerden dolayı bataklıkta bir süre debelendik, dışarı adımımızı attığımız-da verdiğimiz sözlerin üzerinden çok zaman geçtiğini fark ettik, ama nafile. Hiçbir bahane başarının yerini tutamaz.
Bu sayıda beklediğiniz üç hikaye devam ediyor. Merve Öz'ün Evil Angel'ı kapağımızı renklendirdi ve içeride sürpriz bir ekstrayla birlikte sizleri bekliyor. Alp Barkın Doker'in fantastik polisiyesi Bounty Junkie'nin aksiyon dolu ikinci bölümü bekleyenlerin yüzünü güldürecek gibi duruyor. Yusuf Turğut'un yazıp çizdiğiGenre ise bu sayıda geçiş bölümü tadında bir hikayeyle karşınızda. Ali Duhan Ulusoy'un gözü gibi baktığı eseri Lightkillerz'a olan buruk vedasını ise yine bu sayının sayfaları içinde bulacaksınız.
Dördüncü sayımızda hayal ettiğimiz dolgunlukta bir dergi vermeyi planlıyoruz. Bu sayımızın içeriği az olsa da hepsi hayallerden oluşmuş, yaratıcısının sevgisiyle yetiştirilmiş ve kalemden çıkmış hikaye-ler. Dolayısıyla bu sayımız da bizim için ilk sayımız kadar değerli.
İyi okumalar...
-Ahmet Torun-
Kabura Manga Dergisi
İmtiyaz SahibiYiğit Dağlıer
EditörAhmet Torun
Yazar-ÇizerlerAli D. UlusoyBarkın Doker
Burak ŞenDemircan Kaçel
Esen ŞimşekMerve Öz
Osman TomasoYusuf Turğut
İllüstrasyonlarAhmet Torun
Demircan Kaçel
Logo TasarımAhmet Torun
Burak Şen
Gra�k TasarımAhmet Torun
Web GeliştirmeKaan Baybars Güloğlu
Yiğit Dağlıer
İletişimAhmet Torun
0531.973 95 [email protected]
facebook.com/[email protected]
www.kaburamanga.net
Kabura Manga Dergisi©2014
Bize yazın! Kabura Manga Dergisi olarak okuyucularımızın yaptıklarımız şeyler hakkında neler düşündüğünü bilmek istiyoruz. Her sayıda içeriğimizin güzelleşmesi için hangi hikaye hakkında ne düşündüğünüzü bize yazın! Zerre kadar bilginiz olmadan bize çizgi roman yapımını öğretmeye çalışın! Hadi yapın bunu! Öhm!
Şaka bir yana, bu işi Türkiye’de yapan ilk ekip olduğumuz için sizin desteğinize çok ihtiyacımız var. Bize dergi içeriği ile ilgili fikirler verin. Çizgi romanlarımız, dergi tasarımı, tonlama, diyalog yerleştirme gibi ko-nularda gördüğünüz hataları söyleyin, yapıcı eleştiriler ve öneriler yapın.
Ekibimiz her daim yeni üyeleri kabul etmektedir. Tabii ki gelen ya-zar-çizer adayları dergiye direk kabul edilmiyor. Ama gelen herkesle teker teker ilgileneceğimizden emin olabilirsiniz. Yalnızca hikaye yazanlar lütfen bir çizer bulmadan başvurmasın. Bunun dışında yardımcı olabileceğiniz konular varsa ya da pasta hazırladıysanız ve bizi çağır-mak istiyorsanız çağırın.
Tüm bu şeyler ve daha fazlası için derdinizi anlatan bir başlık ile şu adrese mail atmanız yeterli:
