• III.Ulusal Duyarlılık Konferansı - Bilinçli Ebeveynlik .................... 2

• Mezun Röportajı - Orçun Mater ................................................... 4

• CIP’s Akademi ................................................................................. 6

• Güz Kermesi...................................................................................... 7

• Kendini Keşfet - Ahmetbey, Lüleburgaz........................................ 8

• Süpervizör Röportajı - Çağla Akpınar............................................ 9

• Şeffaflık Yaz Okulu.......................................................................... 10

• Bizden Haberler.............................................................................. 11

İçindekiler

cip.sabanciuniv.edufacebook.com/cipkurumsalinstagram.com/cipkurumsaltwitter.com/cipkurumsalyoutube.com/cipkurumsalcip@sabanciuniv.edu

Kasım 2018

III. Ulusal Duyarlılık Konferansı “Bilinçli Ebeveynlik” Temasıyla GerçekleştirildiSabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP), Kadıköy Belediyesi işbirliğiyle “III. Ulusal Duyarlılık Konferansı”nı gerçekleştirdi. Bilinçli Ebeveynlik temasında gerçekleşen konferansta alanlarında uzman konuşmacılar bilgi ve deneyimlerini paylaştı.

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri tarafından 2015 Kasım ayında başlatılan Bilinçli Ebeveynlik seminerleri üç yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirildi. Sabancı Üniversitesi çalışanlarının yoğun katılımıyla düzenlenen bu seminerlere olan ilgi ve alaka neticesinde III. Ulusal Duyarlılık Konferansının bu yıl ki temasını “Bilinçli Ebeveynlik” olarak belirlendi.

6 Ekim 2018’de Kadıköy Kültür Merkezinde düzenlenen konferansın hoş geldiniz konuşmaları Sabancı Üniversitesi Rektör Vekili Zehra Sayers ve TDP Yöneticisi Zeynep Bahar Çelik tarafından yapıldı. Zeynep Bahar Çelik, hoş geldiniz konuşmasında Bilinçli Ebeveynlik kavramı hakkında bilgilendirmede bulunarak konferansın ebeveynler açısından önemine değindi. Zehra Sayers, konuşmasında Sabancı Üniversitesi olarak öğrencilerin toplumsal duyarlılık, sosyal sorumluluk konularında da donanmasının bir gereklilik olduğunu belirterek Toplumsal Duyarlılık Projeleri hakkında görüşlerini paylaştı. Konferansın verimli ve yararlı geçmesi temennisiyle konuşmasını sonlandırdı.

“Destekleyici Ebeveynlikte Babanın Rolü ve Önemi” başlıklı konuşmasında AÇEV Aile Eğitimleri Koordinatörü Ahmet Çetin, çocuğun bakım, beslenme ve

2İçindekiler

Kasım 2018

gelişiminde sorumluluk alma, ortam ve fırsat sunma, ev içi sorumlulukları eş ile paylaşma, katılımcı ve demokratik davranma gibi “ilgili babalık” davranışlarının toplumsal cinsiyet rolleri, babanın çevreden aldığı sosyal destek gibi değişkenler tarafından etkilendiğini anlattı. İlgili babalık davranışları ve bu davranışları etkileyen değişkenleri, AÇEV’in gerçekleştirdiği Türkiye’de Babalık Durum Araştırması verileri üzerinden izleyicilerle paylaşan Çetin, ayrıca ilgili babalığı desteklemek için AÇEV’in yürüttüğü faaliyetler hakkında da bilgilendirmede bulundu. Konuşmanın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Konferansın ikinci konuşmacısı Seksolog/Danışman Rayka Kumru, “Pozitif Ebeveynlik” başlıklı sunumunda çocukların cinselliğe dair eğitimlerinin geleneksel anlamıyla bir eğitimden çok tepkiler, sorulan sorulara cevaplar ve gündelik hayattaki yaşayış biçiminden oluştuğunu belirterek bunun en sağlıklı şekilde yapılabilmesi ebeveynlerin ve bakım sağlayan yetişkinlerin algı ve değerlerinin incelenmesinin önemini vurguladı. Konuşmanın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

III. Ulusal Duyarlılık Konferansının kapanış konuşmasını yapan Psikiyatrist yazar Yankı Yazgan, “Çocuklu Hayat” başlıklı konuşmasında, başkalarıyla beraber ve kendisi gibi olarak yaşamanın sırrını arayarak geçen bir hayatta çocuklar hayatı nasıl daha iyi anlar, nasıl daha anlamlı yaşar, nasıl

başkalarının hayatına değer veren bir insan olarak gelişir sorularının cevaplarını izleyicilerin de soru ve görüşleriyle birlikte aktardı. Konuşmanın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

2017 yılında ilk defa bir üniversite çatısı altında gerçekleşen Ulusal Duyarlılık Konferansı’nda Türkiye’nin önde gelen üniversiteleri, liseleri, özel sektör ve sivil toplum örgütlerinden temsilciler bir araya gelerek “Gençlik Çalışmaları” teması etrafında deneyimlerini paylaşmıştı. Geçen yıl ikincisi gerçekleşen konferansın teması

ise “Kadın Çalışmaları” olarak Sabancı Vakfı desteğiyle düzenlenmişti. Söz konusu konferansta gençlerle işbirliği, kadının güçlenmesi ve istihdam konuları hakkında akademi, özel sektör ve sivil alandan iyi örnek çalışmaları katılımcılarla paylaşılmıştı.

3İçindekiler

Kasım 2018

Magneti Marelli - Üretim Planlama ve Kontrol MüdürüSU Endüstri Mühendisliği 2007

“CIP, hayatta almaktan çok vermenin güzelliğinin

yaşamdaki en büyük hazlardan biri olduğunun farkına varmamı sağladı”

Orçun Mater

• Sevgili Orçun, Bize biraz kendinden ve CIP’de yaptığın proje ve organizasyonlardan bahseder misin?

Herkese merhaba, öncelikle bir CIP mezunu olarak hatırlanıyor olmak ne kadar güzel bir duygu! Eski günler, anılar teker teker gözümün önünden geçiyorlar. Sabancı Üniversitesi’ndeki ilk yılımda yaşlılar projesi ile başladı CIP tecrübem. Daha sonra ilk Güneş Günü, süpervizörlük, proje asistanlığı, Diyarbakır yazları (Kendini Keşfet Projeleri) derken 5 yılım dolu dolu, CIP ile iççice geçti her zaman. Geriye dönüp bakınca herhâlde unutamadıklarım, Güneş Günü hazırlıkları ve Diyarbakır’da gerçekleştirdiğimiz 4 dolu dolu Kendini Keşfet olur.

• CIP sence yaşamında nasıl bir fark yarattı?

Çok basmakalıp olmadan en içten kelimelerimle bu soruyu cevaplamak aslında uzun zaman ister. En temelinden başlamam gerekirse, bana tekrar topluma karşı sorumlu olmam gerektiğini hatırlattı. Bunu hatırlatırken de her yeni sene farklı alanlarda, en az benim kadar duyarlı insanlarla bir bütün olmamı sağladı. Hayatta almaktan çok vermenin güzelliğinin, özellikle manevi özverinin yaşamdaki en büyük hazlardan biri olduğunun farkına varmamı sağladı.

Bugün beni ben yapan temel duyarlılık hislerinin CIP sayesinde bir karaktere ve bilince oturduğuna hala cani gönülden inanıyorum.

• CIP’deki yıllardan kalma bizlerle paylaşmak isteyeceğin bir anın var mı?

Her zaman aklıma gelen bir anım var;

Diyarbakır günlerinden birinde, dersler bittikten sonra şehirde dolanıyor ve sıcaklardan bunalıyorduk. Bir anda sokağın karşısından, elinde ayakkabı boya kutusu ile Bülent üstüme atlamıştı. ’Orçun abi napirsen?’ dedikten bir sure sonra, nasıl olduysa, bir anda kendimi Bülent’in gücümü sınayan sorularına cevap verirken buldum;

Bülent: Orçun abey seni beni döversen?Orçun: Bülent, seni niye döveyim?Bülent: Yok Orçun abey sen güçlüsen, beni dövebilirsen?Orçun: Bilmem Bülent gücüm yeter herhâlde.Bülent: Orçun abey sen Hakan abeyi (gönüllü) dövebilirsen?Orçun: Bak onu kesin mahvederim. Bülent: Orçun abey sen Devrim abeyi (gönüllü) dövebilirsen?Orçun: Yok sanmıyorum Bülent, ama neden insanları dövüyoruz?Bülent: Yav Orçun abey boş ver, sen peki buruceleyi dövebilirsen? Orcun: Kim?Bülent: Buruceley yav buruceley.Orcun: Oğlum kim ley? Burcu kim? Neyden bahsediyorsun?

İşte tam o an Bülent, önceki akşam izlediği Bruce Lee filminden bir sahneyi canlandırarak beni kahkahalara boğmuştu.

4İçindekiler

Kasım 2018

• Uzun süredir yurtdışında yaşıyorsun? Oradaki sosyal sorumluluk alanı ve anlayışıyla ülkemizdeki arasındaki farkları gözlemleme fırsatı buldun mu?

Her ne kadar Avrupa’daki günlük yaşamı daha bireysel bulsam da, bireylerin sorumlu olmak adına bilinçleri körelmiyor. Her ne konuda olursa olsun bir grubun veya zümrenin düşüncesini dilediği gibi dile getirebilme özgürlüğü, toplumdaki bilinci gencinden yaşlısına arttıran bir unsur. Bunu ister bir Pazar yürüyüşünde karşılaştığınız LGBTİ aktivitelerden gözlemleyebiliyor veyahut medyanın aktardığı uçak firmasının yemek atik/israf probleminden şahit olabiliyorsunuz. Önemli bir fark olarak, sorumluluk bilincinin Avrupa’da tepkiselden daha çok kalıtsal olduğunu gözlemliyorum.

Bunun yani sıra, eğitim dünyasında da bir suredir gelişmekte olan dünya ülkelerine özel master programlarını görüyorum. Amaç mühendis/ekonomist/sanatsal altyapısı olan kişilerin eğitimlerini bu ülkelerde kullanabilmek ve o kanalda geliştirebilmek. Bunu çok değerli buluyorum, umarım ülkemizde de böyle programlar gerçekleşir (hatta umarım vardır)

• Mezuniyet sonrası sosyal sorumluk alanında faaliyetlerde bulunuyor musun, yaptığın ya da yapmayı düşündüğün projeler var mı?

CIP ile gelişen sorumluluk bilinci hiçbir zaman durmuyor diyebilirim. Bir önceki çalıştığım firma aracılığı ile ‘Habitat for Humanity’ programında aktif rol alıyordum. Gerçekleştirdiğimiz en güzel proje Romanya’da 2 gün boyunca yetim çocuklar için bir yurt binası inşa etmekti. Biz gönüllü çalışanlar, profesyonellerin yönlendirmesi ve direktifleri ile 15 kişilik yurt binasının tahta

yapısını olduğu gibi yaptık. Son gününde de içinde yasayacak çocuklar ile de bir parti düzenledik.

Simdi yeni firmamda ve yeni şehrimde tekrardan araştırma içerisindeyim. Özellikle United National (UN)’in kollarından mülteci alanında sadece maddi değil ayni zamanda bireysel katılımda bulunarak sorumluluk damarımı beslemek istiyorum.

• Eklemek istediklerin:

Özellikle gençken zamanın değeri çok iyi bilinmiyor. Geriye dönüp baktığımda her ne kadar çok anımı ve paylaşılmışlığı görebilsem de, daha da fazlasını yapabilirmişim diye düşünüyorum. Üniversitedeki genç arkadaşlarımla da paylaşmak isterim: İyi bir birey olmak için daha fazla gidin, katılın, deneyin, hata yapın, paylaşın, gözlemleyin... Öncelikle kendiniz ve doğal olarak toplum için çok büyük artılarını göreceksiniz.

5İçindekiler

Kasım 2018

Bu dönem CIPs Akademi’de neler mi vardı?CIPs Akademi’nin bu dönemki ilk eğitimini Doğan Holding Ortak Değerler Hareketi ve İzzet Memi’yle birlikte Sabancı Üniversitesi Karaköy İletişim Merkezi Minerva Han’da gerçekleştirdik. Eğitimimiz ilk etapta farklılıklarımızın zenginlik olduğu şiarı ile ortaya çıkan Ortak Değerler Hareketi’nin Değer Taşı oyunu ile başladı. Bu oyun vesilesiyle müştereklerimizi, değerlerimizi ve ortak hayallerimizi hep birlikte

konuşma fırsatı yakaladık. Oyun sürecinde kendi değerlerimizi sorguladık ve birbirimizin değerleri üzerine konuştuk.

Eğitimimizin ikinci kısmında ise İzzet Memi’yle kendimizi olduğumuz gibi kabul etmenin ne demek olduğu üzerinde durduk. Eğer farklı yönlerimizi ve farklı yüzlerimizi kabul edip anın içinde kendi benliğimize şahit olabilirsek hayatın bizim için ne denli

farklılaşabileceğini tartıştık. İzzet Memi’nin ifadesiyle “Bir noktadan sonsuz doğru geçer ve bu da o nokta için sonsuz bakış açışı demektir. Bir olay ne sadece iyi ne de sadece kötü olabilir.” Farklı olasılıkların her zaman var olduğunu anlamak adına güzel bir eğitim gerçekleştirdik.

Birbirinden farklı tema ve eğitimlerle CIPs akademi önümüzdeki bahar döneminde de devam edecek.

6İçindekiler

Kasım 2018

Her bahar ve sonbahar döneminde CIP 101 alan öğrencilerimiz, takımları ile birlikte kermes düzenlemektedirler. Üniversitemizin en eğlenceli etkinliklerinden biri olan CIP kermesi bu sene 31 Ekim Çarşamba günü gerçekleştirildi. Pastırma sıcaklarını yakaladığımız bu güzel günde, üniversite merkezi çimlik alandan müzik, güzel kokular ve öğrencilerin keyifli sohbetleri yükselmekteydi.

Öğrencilerimizin evlerinden getirdikleri veya özenle kendilerinin hazırladıkları kek, börek, pasta gibi yiyecekler stand masalarında yerlerini alarak satışa başlandı. Uzun kuyruklardan birisi mangalda pişen köfte ekmek için oluştu. Yiyecek içeceklerin yanında hayvan hakları standında, çevreci bir su mataraları satıştaydı. Çevre projemizin standında ise çok güzel süs bitkileri satılırken bir yandan da şişe boyama etkinliği yapıldı. Dersten çıkan öğrencilerimizin uğradığı, atıştırmalıklar aldığı, çimlerde keyifle vakit geçirdikleri kermesimiz akşamüstü saatlerinde sonlandı.

Emeği geçen herkese çok teşekkürler.

Pastırma Sıcaklarında Güz Kermesi

7İçindekiler

Kasım 2018

Toplumsal Duyarlılık Projeleri Birimi’nin vazgeçilmez projelerinden biri olan sömestr ve yaz dönemlerinde İstanbul dışında yürütülen “Kendini Keşfet” bu yaz da Lüleburgaz’ın Ahmetbey Beldesi’nde 1-14 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirildi.

Sabancı Üniversitesi ve diğer üniversitelerden gelen 12 üniversite öğrencisini 70 ilk ve ortaöğretim öğrencisiyle buluşturan proje Ahmetbey Belediye’sinin de katkısıyla Ahmetbey İlkokulu’nda yapıldı. Gönüllü üniversite öğrencileriyle birlikte TDP ofisinden 2 çalışan da projede görev aldı.

Gönüllü üniversite öğrencileri tarafından çocuklara toplumsal cinsiyet, kitle iletişim araçlarının gelişimi, sayısal ve sözel beceriler, insan hakları, eğitsel drama, çatışma-uzlaşma-barış, sosyal sorumluluk ve gönüllülük, bilişim etiği ve kodlama gibi kavramları içeren çeşitli modüller uygulandı. Son gün gerçekleşen kapanış etkinliği Güneş Günü’yle birlikte öğrencilerin keyifli vakit geçirmesi sağlandı.

Bize Yakın Kalbimize Yakın Bir Kendini Keşfet Ahmetbey, Lüleburgaz

8İçindekiler

Kasım 2018

• CIP101 dersi kapsamında bugüne kadar hangi projelerde yer aldın?

Engelli destek ve yaşlı destek projelerinde yer aldım.

• Metin Sabancı Spastik Çocuklar Merkezi Projesinin sana ne ifade ettiğini bize açıklar mısın?

Metin Sabancı Projesi ile bu dönem dördüncü projemi yapıyorum. Benim için artık bir proje olmaktan ziyade karakterimi oluşturan bütünün parçalarından biri haline geldi. Metin Sabancı Projesi ile çok şey öğrendim, kendimce öğrettim, paylaştım, anı biriktirdim, tanıdım...

• Geçtiğimiz 3 sene boyunca farklı gelişen bireylere bakışında ne gibi farklılıklar oluştu?

CIP’den önce engelli bireylerle daha hiç iletişimde bulunmamıştım. Aslında otobüs durağında, belki markette, parkta vs. her zaman karşılaşıyoruz. Ben gözlerimi kaçırırdım hep, sanki göz göze gelirsek acıdığımı düşünürler diye korkardım. Hâlbuki öyle bir şey yok, ne acınacak bir durum var ne de çekinecek. Önyargılar işte.. Bu üç senede önyargılarımı kırdım, doğru sandığım yanlışlarla yüzleştim. Tanışmıyor olsak bile selam vermek, iyi günler dilemek ya da gülümsemek hiç de zor değilmiş onu anladım.

• Proje ekibini oluşturan öğrencilerde projenin başından sonuna ne gibi tavır davranış farklılıkları gözlemliyorsun?

Projeye başladıklarında hemen hemen birçoğunda endişe fark ediyorum, özellikle iletişim kurma konusunda. Ne yapacaklarını, nasıl davranacaklarını bilmemenin getirdiği bir endişe. Genelde de ilk proje günümüzden sonra “haklıymışsın, gerilecek bir şey

yokmuş, çok samimiler” gibi geri bildirimler alıyorum. Yeni tanışılan biriyle ilk izlenimde gülümsemek çok önemli, gerisi doğal akışında gelişiyor zaten. Projenin sonunda kabuğundan çıkmayan, en baştaki önyargılarını kırmayan öğrenci kalmıyor. Hatta güzel bir tespitim var -çoğunlukla geçerli olan- bu öğrenciler proje sonunda projenin bittiğine en çok üzülenler oluyor.

• Projede seni çok etkileyen bir anın varsa bizlerle paylaşır mısın?

CIP101 dersini alırken, yani ilk projemde, her hafta Burcu ile çalışıyordum. Burcu çok az konuşuyor, genelde tek kelimelik oluyor “gel, su, uyku” gibi. En fazla da iki kelimelik oluyor cümleleri. Bir söylediğimi iki dakika sonra unutuyordu. Her hafta gittiğimde beni “abla geldi” diye karşılıyordu. Her hafta ismimi tekrarlattım ona:

+benim ismim çağ-la-çağ-la

İki dakika sonra sorduğumda hatırlamıyordu. Bu böyle haftalarca sürdü. Projenin bitmesine son iki hafta kala gittiğimde beni “abla geldi, çağla” diye karşıladı bu sefer. O zaman gerçekten hayatımda ilk defa mutluluktan

ağlayacaktım. Anlatmak istediğim şey ismimi öğretmiş olmaktan ziyade, pes etmemek gerektiğini anladım o an, dördüncüde beşincide olmamış olabilir, ama onuncuda olmayacağının garantisini bize kimse veremez. Ne olursa olsun umut her zaman var, kıssadan hisse:)

• Mezuniyet sonrasında da benzer sosyal sorumluluk projelerinde yer almayı düşünüyor musun?

Kesinlikle. Yine engellilere dönük projelerde yer almak isterim.

“Bu üç senede önyargılarımı kırdım, doğru

sandığım yanlışlarla yüzleştim. ”

Sabancı Üniversitesi 3. Sınıf ÖğrencisiÇağla Akpınar

9İçindekiler

Kasım 2018

Bu yıl Uluslararası Şeffaflık Derneği tarafından Türkiye’de ilk defa düzenlenen Şeffaflık Yaz Okulu 1-8 Ağustos tarihleri arasında Toplumsal Duyarlılık Projeleri ortaklığıyla Sabancı Üniversitesi’nde gerçekleşti. Şeffaflık Yaz Okulu iyi yönetişim ilkelerini tüm boyutlarıyla ele alarak farklı disiplinlerden gelen üniversite öğrencilerinin şeffaflık, yolsuzlukla mücadele ve hesap verilebilirlik konularında düşünmelerini sağladı. Bu programla 1 hafta boyunca farklı bölge ve disiplinlerden gelen 40 üniversite öğrencisi çeşitli

alanlarda uzman eğitimcilerden dersler alma imkanında bulundu. Katılımcı öğrencilerimizin de belirttiği gibi “Şeffaflık bir ülkenin yaşanabilir olup olmadığına dair çok önemli bir ayraç.” Bu noktada öğrencilerimiz iyi yönetişim ve yolsuzlukla mücadele, insan hakları, etik, açık veri/açık yönetim, çıkar çatışması, araştırmacı gazetecilik ve şeffaflık, spor ve yolsuzluk gibi konular üzerine gerçekleşen eğitimlerle temel prensipleri içselleştirerek önemli tecrübeler edindiler.

Şeffaflık Yaz Okulu’nu Ağırladık

İçeriği oldukça zengin hazırlanmış ders programı etik, yönetişim, şeffaflık gibi konulara farklı bir perspektiften bakmamı sağladı.Özge SarıHukuk Fakültesi 4.SınıfAltınbaş Üniversitesi

Katılan herkesin kendi sorumlulukları üzerinde düşündüğü fayda sağlayan bir program oldu.Ogün ErcanEndüstri Mühendisliği 4.SınıfSabancı Üniversitesi

Şeffaflığa dair çok teknik konuları hem tartışarak hem çok değerli hocalardan ders alarak öğrenmek çok değerliydi.

Abdullah ŞanlıHukuk Fakültesi & Tarih Bölümü 4.Sınıfİstanbul Şehir Üniversitesi

Program sayesinde yeni bir STK tanımış oldum,

yönetim kurulu üyeleri ile tanışmış oldum. Bu da ileriki

zamanlar için önemli bir avantaj.Ecem KırUluslararası İlişkiler 4.SınıfEge Üniversitesi

10İçindekiler

Kasım 2018

“Geleceği kurgulayan” öğrenciler yetiştirmeyi hedefleyen PayaSTEM merkezinde Robotik Kodlama, Matematiksel Modelleme, Bilimsel Sorgulama sınıfları ve bunların yanında merkeze giden çocukların boş kaldıkları zamanları da kaliteli geçirmelerini sağlayacak Kelimeler Dünyası ile Akıl oyunları bölümleri yer almaktadır. Sınıflarlarda; sensörler, elektronik devreler, üç boyutlu yazıcılar, lego minstorms EV3’ler, akıl oyunları gibi birçok eğitim materyali kullanılarak atölye çalışmaları gerçekleştirilmektedir.

2016 yılının Kasım ayında açılan STEM Merkezi öğrencilerine ücretsiz eğitim vererek gelişimlerine katkıda bulunmayı hedeflemektedir.

Harika çalışmalar yapan Payas STEM ile birlikte verimli ve keyifli ortak çalışmalar yapmayı umuyoruz.

Payas STEM Ziyareti

Bu sene üniversitemize yeni başlayan öğrencilere, hoş geldiniz diyerek, onların yeni hayat ve çevrelerine alışmalarına yardımcı olmak için düzenlenen SU oryantasyon programı 19-21 Eylül tarihleri arasında düzenlendi.

Birimler Üniversite Merkezi çimlik alanda stand kurarak 19 Eylül Çarşamba tanıtım yaptılar. CIP olarak bu sene geri dönüşüm ve çevreye daha az atık çıkarmak gibi konulara dikkat çekmek için farklı bir stand tasarlayarak bu güne katıldık. Daha önce kullanılmış meyve kasalarından oluşan standımıza gelen öğrencilerimizi, CIP süpervizörleri karşılayarak onlara hem ders, hem de üniversite hakkında bilgilendirme yaptılar. Keyifli geçen bir oryantasyon sürecinin ardında yeni akademik yılda tüm öğrencilerimize başarılar dileriz.

Oryantasyon Günleri Kurum Müdürleri Toplantısı

CIP olarak her eğitim öğretim yılı başında projelerimizi hayata geçirdiğimiz okul/kurumların müdürleri ve yöneticilerinin katılımıyla üniversitemiz kampüsünde bir toplantı gerçekleştirmekteyiz.

Bu sene 9 Ekim Salı günü kampüsümüzde kurum müdür ve yöneticilerimizle bir kez daha bu amaçla bir araya geldik. Yaklaşık 25 konuğun katıldığı toplantıda öncelikle yöneticimiz Zeynep Bahar Çelik tarafından projelerimizin içerikleri, işleyiş şekli ve kurumlardan beklentilerimizi içeren bir sunum yapıldı. Sonrasında katılımcılarımızdan bizlerden beklentilerini dile getirmelerini istedik.

Toplantının devamında projelerimizin süpervizörlüğünü yapacak öğrencilerimiz okul/kurum temsilcileriyle tanışma ve sohbet etme imkanı buldular.

İTÜ Ekrem Elginkan Lisesi’ndeydik

Ben İpeksu Soyata. Sabancı Üniversitesi, işletme son sınıf öğrencisiyim ve CIP’de danışman süpervizörüm.

11 Ekim, perşembe günü İTÜ Ekrem Elginkan Lisesi’ne Toplumsal Duyarlılık Projeleri (CIP) tanıtım sunumu yapmak üzere ziyarete gittim. Ziyaretimizin sebebi okulun Humanity Sosyal Sorumluluk Projeleri kulübü CIP yapısını örnek almak istemesiydi.

Öğrenciler; toplumsal cinsiyet, hayvan hakları, yaşlı destek, çevre ve okul çocuk temalarında projeler yapmak istiyorlardı. Bizler de projelerin işleyişi, akran liderlik ve takım yönetimi konusunda ihtiyaç duydukları destek için oradaydık. Bu üç konuyla ilgili tecrübe ve bilgi aktarımı yaparken çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

11İçindekiler

Kasım 2018