hz. Ömer uluslararasiisamveri.org/pdfdrg/d272957/2018/2018_yildiza.pdfolanların kırkıncısı...
TRANSCRIPT
ULUSLARARASI
Hz. ÖMERS E M P O Z Y U M U
Editör
Ali AKSU
SİVAS/2018
2. Cilt
EDEBİYATIMIZDA HZ. ÖMER Alim YILDIZ*
Dört halifenin ikincisidir. Hz. Ebubekir’in vasiyeti üzerine halife seçilen
Hz. Ömer cennetle müjdelenen on sahabeden biridir. Hicret’ten kırk iki yıl ön-
ce Mekke’de doğdu2054. Hicret’ten dört yıl önce Müslüman oldu. Müslüman
olanların kırkıncısı olarak bilinir. Kızı Hafsa’dan dolayı Hz. Peygamber’in ka-
yın pederidir. Yirmi yedi yaşında Müslüman olan Hz. Ömer; Bedir, Uhud ve
diğer gazvelere katılmış, emîrü’l-mü’minîn unvanını ilk olarak almış2055, hicrî
takvimin başlangıcı olarak Hicret’i belirlemiş olan halifedir. On yıl kadar hali-
felik yapmıştır. Türklerin İslam’la ilk karşılaşmaları da yine onun halifeliği dö-
nemine rastlamaktadır.
Hicret’in yirmi üçüncü senesi Zilhicce ayının yirmi üçünde (30 Ekim 644)
Ebu Lü’lü Firuz isimli Mecusi bir köle tarafından sabah namazını kıldığı sırada
hançerle yaralanması neticesinde Medine’de vefat etmiştir2056. Çok mütevazı
bir kişiliğe sahip, züht ve takva sahibi olan Hz Ömer edebiyatımızda daha çok
adaleti ile anılır. Şairlerimiz tarafından Dîvân ve mesnevilerde Hz. Ömer’den
çeşitli şekillerde bahsedildiği gibi, hakkında müstakil şiir ve eserler de kaleme
alınmıştır.
Hz. Ömer öncelikle Hz. Peygamber’in arkadaşlarından ve Emîrü’l-
mü’minîn olarak İslam tarihinin önemli bir şahsiyetlerindendir. Tarih ve ede-
biyatın inceleme sahasına giren kişiler her iki ilim dalında özellikle edebiyatta
genel olarak o kişinin bütün bir hayatından ziyade bazı özellikleri öncelenerek
şairler tarafından şiirin konusu haline getirilirler.
Tarih, akla hitap ederken edebiyat duygulara seslenerek konunun gönül-
lerde neşvü nema bulmasını arzular. Tarihçi, tarihi belgelerden hareket ederek,
sağlam delillerden geçmişte yaşanan bir olayı doğru aktarmanın peşindedir.
Bunu yaparken tarihin belirli bir zamanında yaşanmış ve bitmiş bir hadiseyi
* Prof. Dr., Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk İslam Edebiyatı Ana Bilim Dalı
Öğretim Üyesi. 2054 Mahmud Şakir, Dört Halife, (terc. Ferit Aydın), İstanbul 1994, s. 151. 2055 Hz. Ömer’in diğer lakapları için bkz. Ali Aksu, ‚Asr-ı Saadet ve Emeviler Dönemi Döneminde
Lakap Takma ve Halifelerin Lakapları‛ CÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sivas 2001, V/II, s. 234-236. 2056 Hayatı hakkında bkz. G. LeviDella Vida, ‚Ömer‛, Mebİslam Ansiklopedisi, İstanbul 1964, IX,
468-471.
506 • Hz. Ömer Sempozyumu
nakletmedir tarihçinin yaptığı. Kendisi dışarıdan bir gözlemcidir, olayın içeri-
sinde yer almaz. Edebiyatçı, daha doğru bir ifadeyle şair ise olayın içinde olan
ve olayın kahramanlarıyla birlikte hadiseyi yaşayan bir vasıfla karşımıza çıkar.
Olayı edebî bir dille hikâyeleştirir ve dinleyeni de olayın içine çekerek duygu-
larıyla, yaşadığı toplumun adet ve kabullerini de olay örgüsüne katarak duy-
gusal bir ifadeyle gönüllerimize hitap eder. Bu sebeple tarihçinin anlattığı ile
şairin ifade ettiği şey arasında farklılıklar olacaktır.
Hz. Ebubekir’den sonra halife olan Hz. Ömer, edebiyatımızda daha çok
Müslüman oluşuyla ilgili olarak şairlerimiz tarafından ele alınmıştır2057. Bu teb-
liğimizde müstakil olarak Hz. Ömer’den bahseden edebi türler üzerinde dura-
cağız.
Hz. Ömer’le ilgili şairlerimizin kaleme aldığı edebî tür ve şekiller şunlar-
dır: gazel, methiye, hilye, sad kelimeler, menakıbnameler ve mesneviler.
1. Gazellerde Hz. Ömer
Gazellerde dört halifeden biri olarak ve adalet vasfıyla karşımıza çıkar
Hz. Ömer. Örneğin Yunus Emre,
Ali’yile urdum kılıç Ömer ile adl eyledim
On sekiz yıl Kaf Dağı’nda Hamza’yla meydandayıdum2058
ifadelerini kullanırken, Ahmed Sûzî ‚Fârûk‛2059 sıfatını da ekleyerek şöyle der;
Hazret-i Fârûk-ı ekber ol velîler serveri
Adl ile İslâm’ı ihyâ dîni hem etti i‘lân2060
Hazret-i Fârûk-ı ekber ol muîn-i şer’-i dîn
Dahi yâr-i âhiri Ahmed Muhammed Mustafâ2061
Şeyh Halid de bir şiirinde Hz. Peygamber’in dört arkadaşından biri ola-
rak, Hz. Ömer’den Faruk sıfatıyla bahseder. O, Allah tarafından methedilen,
Müslümanların imamı, adalet kaynağı ve Mü’minlerin emiridir. Evliyaların
yardımcısı da yine odur.
El-meded yâ ibn-i Hattâb çâr-yâr-i Mustafâ
El-meded Fârûk-ı ekrem sâhib-i lutf u ‘atâ
2057 Bazı örnekler için bkz. Prof. Dr. Amil Çelebioğlu, Muhammediye II, MEB Yayınları, İstanbul
1996, s. 121-124; M. Asım Köksal, Aşkın Diliyle Hz. Muhammed’in Hayatı, Sufi Kitap, İstanbul
2010 s. 81-85;Necip Fazıl Kısakürek, ‚Ömer Müslüman‛Esselam, Büyük Doğu Yayınları, İs-
tanbul 2014s. 68-69. 2058 Mustafa Tatçı, Yunus Emre Dîvânı, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1990, s. 176. 2059 Faruk lakabıyla ilgili bkz. Mustafa Fayda, ‚Fâruk‛, DİA, İstanbul 1995, XII, 176. 2060 Alim Yıldız, AhmedSûzî Dîvânı, Buruciye Yayınları, Sivas 2012, s. 69. 2061 Alim Yıldız, AhmedSûzî Dîvânı, s. 139.
Hz. Ömer Sempozyumu • 507
Mâdihin Allâh-ı hâdî yâ İmâme’l-müslimîn
El-meded yâ destgîr-i kutb-ı cümle evliyâ
Menba-ı adl-i adâlet yâ emîre’l-mü’minîn
El-meded sensin penâh-ı âcizân-ı bî-nevâ
Sivaslı Rîzî de yine adalet vasfını dile getirerek ‚adalet ikliminin gül bah-
çesi‛ ve ‚İslam’ın parlak kandili‛ der Hz. Ömer için;
Ma‘delet kişverinin ravza-yı gülzârı Ömer’dir
Şeref-i dînimizin kandil-i envârı Ömer’dir2062
Hz. Ömer’in adaleti onunla ilgili şiir yazan hemen her şairin ifade ettiği
bir özelliktir. Şair Bâkî de bir beytinde şöyle der
Adl ü dâd-ı Ömer ü sıdk u safâ-yı Sıddîk
İlm ü irfân-ı Alî hilm ü hayâ-yı Osmân
Şeyh Hâlid bir şiirinde Hz. Ömer’in Farûk sıfatına vurgu yapar. Hz.
Ömer, Allah’ın sırrını keşfeden, adalet sırrının kaynağı ve nebîlerin övüncü
olan Hz. Peygamber’in arkadaşıdır. Hz. Peygamber, İslam’ı halka açıkça tebliğ
etmek için Hz. Ömer’in Müslüman olmasını beklemiştir.
Meded yâ Fârûk-ı efham kâşifü’s-sırrü’l-Hudâ
Menba-ı sırr-ı adâlet yâr-ı Fahrü’l-enbiyâ
Gelmeyince etmedi bu dîni i‘lân Mustafâ
Sendedir miftâh-ı Nusret nâsır-ı dînü’l- ‘ulâ
Yüz sürüp geldim kapına bir meded kılın bana
El-amân Fârûk-ı a‘zam yâr-i Fahrü’l-enbiyâ2063
Ümmî Sinan da bir şiirinde dört halifeyi birlikte anarak bunlardan her bi-
rini ‚İslam yolunun burhanı‛ olarak anar
Ebubekir Ömer Osman Alî’nin
Burhânıdır anlar İslam yolının
Hürmetine Mevlâm cümle velinin
Bizi güzel Muhammed’den ayırma2064
2062 Maruf Çakır, Rîzî Dîvânı (İnceleme-Metin), Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sivas 2016. 2063 Alim Yıldız, Şeyh Halid Dîvânı, Sivas 2004, s. 70. 2064 Azmi Bilgin, Ümmi Sinan Dîvânı, Meb Yayınları, İstanbul 2000, s. 203.
508 • Hz. Ömer Sempozyumu
Celvetî büyüklerinde Fenâyî Cennet Efendi de bir gazelinin üç beytinde
Hz. Ömer’den şöyle bahseder
Yâr-ı sânidür Resûle zeyn-i eshabçün Ömer
Kuvvet-i İslam içün beline bağladı kemer
Din-i bâkî içre şoldenlü salâbet kıldı kim
Heybetinden zıllını görse eder şeytan hazer
Bil anun İslam’ı ile zahir oldu işbu din
Hem kamu a‘dâsına buldu hilâfette zafer2065
Şeyh Hâlid bir beytinde Hz. Ömer döneminde cereyan eden bir olaya
telmihte bulunur. Bu olay Hicret’in yirmi üçüncü yılında gerçekleşmiştir. İran-
lılarla karşılaşan Zariye b. Zenim ed-Düelî komutasındaki İslam ordusu bir
ovada bulunuyorlardı. Büyük bir orduya karşı tek bir cepheden savaşmak da-
ha akıllıca bir durumdu. Bunun için de yanı başlarındaki dağa sırtlarını verme-
leri gerekiyordu. O sırada Medine’de bulunan Hz. Ömer minberde bir konuş-
ma yapıyorken ‚Ey Sariye! Dağa sığının‛ diye sesini yükseltmiş ve daha sonra
konuşmasını normal bir şekilde sürdürmüştü. Orduda bulunanlar bu sesi du-
yarak, dağa sığınmışlar ve mutlak bir bozgundan kurtulmuşlardı.
Nil senin emrinle coşdu Sâriye buldu felāh
El-meded gafletde kaldım yolumu aldı hevâ2066
Hz. Ömer, adaletinden ötürü, oğluna bile ceza vermekten çekinmeyen bir
halifedir. Yunus Emre bu hususa şöyle işaret eder
Ömer-i Hattâb’ıla çok adl ü dâd işledim
Oğlıla fısk içinde hadde basılan benem2067
Hz. Ömer müstakil gazellerde de ele alınmıştır. Hoca Ahmed Yesevî bir
hikmetinin tamamını Hz. Ömer’e tahsis etmiştir.
İkincisi dost olan adaletli Ömer’dir
Mü’minlikte dost olan adaletli Ömer’dir
Bilâl’e ezan okutan, şeriatı bildiren,
Din sözünü anlatan adaletli Ömer’dir
2065 Alim Yıldız, Fenâyî Cennet Efendi Dîvânı, CÜ Yayınları, Sivas 2010, s. 202. 2066 Alim Yıldız, Şeyh Halid Dîvânı, s. 70. 2067 Tatçı, age., s.150.
Hz. Ömer Sempozyumu • 509
Kâbe kapısını açtıran, bütün putları kırdıran,
Resul gönlünü dindiren adaletli Ömer’dir.
Şeriatı gözeten, tarikatı doğru tutan,
Hakikati iyi bilen adaletli Ömer’dir.
Oğlunu azarlayıp getiren, kırbaç vurup öldüren,
Adalet eyleyip yol soran adaletli Ömer’dir.
Çıra olup sönmeyen, din yolundan dönmeyen,
Haksız işi eylemeyen adaletli Ömer’dir.
Miskin Ahmed eyle yad, eyle aczini beyan,
Belki ruhu eyler şad, adaletli Ömer’dir.2068
Cem Sultan Cemşîd ü Hurşîd isimli mesnevisinde ‚Gazel der-şân-ı o‛ baş-
lığıyla Hz. Ömer için dokuz beyitten müteşekkil müstakil bir gazel kaleme al-
mıştır.
Oldu o şeh çünki cihân adili
Rahmet-i Hak oldu onun hasılı
Hakk’a şu resme uymuş idi cân ile
Yakzifubi’l-hakki ‘ale’l-bâtıli
İlm-i Hudâ olmuş idi ona keşf
Anın içün oldu cihân fazılı
Cândan onu sevmiş idi Mustafâ
Ki olmuş idi din-i Hakk’ın âmili
Erdiğiçün ona dua-yı Resul
Oldu kamu ümmetin ol kâmili
Buldu Hakk’ın rahmetini daim ol
Ki olmuş idi kavl-i Hudâ kayili
2068 Hoca AhmedYesevî, Dîvân-ı Hikmet, (Editör: Mustafa Tatçı), Ahmet Yesevi Üniversitesi Yayın-
ları, s. 126, Ankara 2016. Dîvân-ı Hikmet’te Hz. Ömer ile ilgili diğer ifadeler için bkz. aynı
eser s. 84, 365,366, 483.
510 • Hz. Ömer Sempozyumu
Uymuş idi din-i Hakk’a sıdk ile
Uymuş idi küfre uyan katili
Buldı Hudâ rahmetini bî-hisâb
Rahmetin ol olduğuçün kabili
Hak’dan ona daim erişsin selâm
Ki oldu cihan halkının ol âkili2069
2. Medhiyelerde Hz. Ömer
Bazı şairlerimiz dört halife için medhiye kaleme almıştır. Dîvân ve mes-
nevîlerde bu tür şiirlere rastlanır. Yusuf Has Hâcib Kutadgu Bilig’de dört hali-
feyi ve Hz. Ömer’i şöyle metheder
Bunlar dört arkadaş sevdiği O’nun
Her işte danışman dayağı O’nun
İki kayın baba ve iki güveyi
En iyisi halkın ve de şekçini
<
Sonra Faruk vardı bir seçkin kişi
Özü sözü doğru halka sevgili
Dinin temeliydi O’na yardımcı
Şeriat önünden perde kaldırdı2070
Âşık Paşa Garibnâme’de yine ‚Ömer’i (Radıyallahu Anh) Medhİder‛ baş-
lığıyla Hz Ömer’in oğlunu cezalandırmasını anlatırken şunları söyler
Ol biri Ömer’di kim dâd eyledi
Kendü oglın öldürüp ad eyledi
Oglını öldürdi mutlak dîn-içün
Eyle sanman siz anı kim kîn-içün
Dâd kıldı âlem içre tâ-ebed
Hoşnud andan hem Muhammed hem Ahad2071
2069 Adnan İnce, Cemşîd ü Hurşîd, TDK Yayınları, Ankara 2000, s. 59. 2070 Yusuf Has Hacip,Kutadgu Bilig (haz. Fikri Silahdaroğlu), Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara
2000, s. 16.
Hz. Ömer Sempozyumu • 511
Cem Sultan Cemşîd ü Hurşîd’de ‚Der-Medh-i Ömerü’l-Faruku’n-Nakiyyu
Radiyallahu Anhu‛ başlığıyla Hz. Ömer’i şöyle metheder
İmâm-ı ümmet ü şem-i dü-âlem
İmâmet tahtı üzre şâh-ı a’zam
Adâlet burcunun hurşid-i mâhı
Hilâfet mülkünün pâdişâhı
Sirâc-ı din ü millet zeyn-i mihrâb
Şeh-i din yani Ömer ibn Hattâb
Çü vardı din-i Hak üzre kararı
Resulün ol idi ikinci yâri
Çü bulmuşdu Ömer rahmet müebbed
Dil ü cândan ona her dem Muhammed
Dir idi ettiğiçün ona bâver
Ben olmasam ol olurdu peygamber
Ona adl ü diyanet olmuş idi iş
Hemîşe öyle kılurdu o cünbiş
Resuli daima ol Hak bilirdi
Peyâmber ettiğin mutlak bilirdi
Onun emrin tutardı çekmeyip ser
Anınçün ümmet içre oldu server
Ona rahmet atâ idi Hudâ’dan
Ki almışdı duayı Mustafâ’dan
Hudâ’nın emrini her dem tutardı
Muhammed işle didiğün iderdi
Çü tuttu adl ile âlemde âyîn
Anınçün oldu ol server şeh-i din
2071 Aşık Paşa, Garib-nâme (haz. Kemal Yavuz), TDK Yayınları, İstanbul 2000, s. 53.
512 • Hz. Ömer Sempozyumu
Nebiye uyduğuçün cândan ol
Anınçün Hak’dan buldu rahmeti bol
Resule uyuban terk-i alâyık
Çü etti rahmete ol oldu lâyık
Gönülden Ahmed’e uyduçün ol şâh
Ona da eyledi rahmetler Allâh2072
XVI Asrın büyük şairlerinden Şemseddîn Sivasî İbret-nüma mesnevisinde
‚Medh-i Ömerü’l-Faruk Radıyallahu Anh‛ başlığıyla Hz. Ömer’i şöyle met-
hetmektedir
Hazret-i Faruk-ı a’zam kim hilafet tahtına
Çıkdı vü saldı adalet sofrasın etti salâ
Çün duâ etmiş idi o servere Fahr-i cihân
Verdi İslam’a şeref dikti ‘âlem fevka’l-‘ulâ
Ayn-ı adl olmuşdı çünki ism-i pâkin matla’ı
Adl ile oldu hem ibtidâ vü intihâ
Ayn-ı adl oldu nihâdında anunçün nusb-ı ayn
Ana feth oldu Arabla hem Acem buldu velâ
Hem buyurdu şanına kim şem-i cennettir Ömer
Zî-fazilet zî-kerâmet zî-şehâdet zî-bahâ
Hem buyurmuşdur Ömer evvel geçiserdir sırat
Hil’at-i daru’s-selâmı ön giyendir bî-mirâ2073
3. Hilyelerde Hz. Ömer
Hz. Peygamber başta olmak üzere din büyüklerinin şekil özelliklerini an-
latan hilye türünde de dört halife için yazılmış iki eser bulunmaktadır. Bu eser-
lerden biri Cevrî’nin Hilye-i Çâr-yâr-i Güzin isimli eseri, diğeri ise Mehmed
Esad Erbilî’nin Çâr-Bâğ isimli eseridir.
2072 İnce, age., s. 58. 2073 Şemseddin Sivâsî, İbret-nümâ (haz. Erol Çöm), Sivas Belediyesi Yayınları, Sivas 2015, s. 46.
Hz. Ömer Sempozyumu • 513
XVII. Yüzyıl şairleriden olan Cevrî 140 beyit tutarındaki eserinin 59-83.
Beyitlerini Hz. Ömer’e tahsis etmiştir.2074
Bu esere göre Hz. Ömer esmer renkliydi. Beyaz renkli olduğu da söylen-
miştir. Boyu uzun, gür bıyıklı, gür sakallı ve dökük saçlıydı. Yanakları dolgun
değildi. Gözlerinin kırmızısı fazlaydı. Her iki elini de rahat kullanırdı.
Vasf eden hilye-i pâk-i Ömer’i
Verdi sıhhatle bu yüzden haberi
Ki ola gayet ile gendüm-gûn
Habbezâ sun’-ı Hudâ-yıbî-çûn
İhtilaf eylediler bunda kibâr
Ekseri verdi bu kavl üzre karâr
Hem denilmiş ki o vech-i rûşen
Ola revnâk-şiken-i levn-i leben
Reng-i ruhsâr-ı bahar-efrûzı
Dinin olmuş idi gül-i nevrûzı
Anın etmişdi Hudâvend-i Celîl
Sidre-i kadrini mevzûn u tavîl
<
Nakşına dikkat eden böyle dedi
Mûydan pîş-i seri sade idi
İki yanında katı az idi kıl
Her biri eyler idi müşg-i hacîl
İki ârızları olmuşdu hafif
Böyle mevsûfdur o zât-ı şerîf
Ârızıâb-ı rûh-ı izzet idi
Levn-i safı leben-i cennet idi
<
Eylemişti iki destin Yezdân
Sun’-ı hikmet ile amelde yeksân
2074 Mehtap Erdoğan, Türk Edebiyatında Manzum Hilyeler, İstanbul 2013.s.683-690.
514 • Hz. Ömer Sempozyumu
Râst-kirdâr idi ol hûb-etvâr
Bir idi ona yemin ile yesâr
Mehmed Es’ad Efendi’nin Çâr-bağ adlı dört halife hilyesi 1178 beyitten
müteşekkil olup Hz. Ömer ile alakalı beyitler 631-776 arasındadır.2075
Bu esere göre Hz. Ömer buğday tenliydi ve bu renk ona çok yakışmıştı.
Uzun boyluydu, adalet bağının uzun boylu servisi idi. Mübarek başlarının
önünde kıl yoktu ve iki yanlarında kıl çok azdı. Gözlerinin kırmızısı fazlaydı.
Yanakları dolgun değildi. Sakalları gür ve değirmiydi. Sağ ve sol ellerini rahat
kullanırlardı, sağ eli ile yaptığı bir işi sol eli ile yapardı. Bıyıkları gür idi ve uç-
ları kızıla meylederdi:
Olup yani ki buğday anlu gayet
O reng-i rûy ona verdi melahat
<
Dırâz olup o serv-i bağ-ı i’zâz
Kâd ü kâmetle olmuştu ser-efrâz
Oluru nahl-i kadd-i dil-pesendi
Adâlet bağının serv-i bülendi
<
Mübarek başının önünde yani
Yoğ idi kıl budur asl a’da ma’ni
Olup iki yanında kıl katı az
Latif olmuştu ol serv-i ser-efrâz
<
Olup şiddet ile humret-nümâyân
Melîhü’l-ayn idi ol ‘ayn-ı insân
Hafif ü hem latîf olmuştu gayet
Değildi etli ol kân-ı Melahat
<
Olup ol server-i sâhib-mehâsin
Kesirü’l-lihye vü kessi’l-mehâsin
<
Olub a’ser yeser ol sahib-i fer
İki destiyle işlerdi beraber
2075 Mehtap Erdoğan, age, s. 632-661.
Hz. Ömer Sempozyumu • 515
Olup şariblerinde mûy-ı vâfir
Kızıllık oldu etrafında zâhir
4. Sad Kelimeler
Sad kelime dört halifeden her birinin vecize haline gelmiş yüz güzel sö-
zünü ihtiva eden eserlerdir. Hz. Ali’nin sad kelimesi daha meşhur olmakla bir-
likte Hz. Ömer’in sözlerinden oluşan sad kelimeler de kaleme alınmıştır. Bu
eserlerde geçen vecizelerden bazıları şöyledir.
-Şiir okuyun zira şiir güzel ahlaka yöneltir.
-Etkisi olmayacak bir yerde doğruyu söylemenin bir yararı olmaz.
-Evlenmeden önce ilim öğrenin.
-Sana sadık dostlar gerekir. Ta ki onların koruluğunda yaşarsın. Zira onlar
senin için bollukta zînettir. Belalardan koruyucudur.
-Borcunu az yap ki hür olarak yaşayasın.
-Hangi idareci birine zulmeder ve ben de o zulme muttali olup o idareciyi
değiştirmezsem ben zalim olmuş olurum.
-Borç vermek cömertliğin alametidir.
-Dostluklarınızı takva üzerine kurunuz.
-Verası az olanın hayâsı da az olur.
-Hayâsı gidenin kalbi ölür.
-Her şeyin bir şerefi vardır, iyilik etmenin şerefi de onu acele yapmaktır.
-Vali olan bir kimse akrabalıktan dolayı tayin ettiği kişiyi korursa onun
ayıbını yüklenmiş olur.
-Bizim ayıbımızı bize yetiştirip bizi ayıbımıza vakıf eyleyene Allah rahmet
etsin.
- Ahmağı dost edinmekten sakın. Zira o çok defa sana fayda vermek ister-
ken zarar verir.
-Sizi çalışmayıp boş durmaktan men ederim. Zira tembellik bütün kötü-
lük ve sarhoşlukların odağıdır.
-AllahuTeâla sizi İslam ile aziz kıldı. Her ne zaman ki siz izzeti İslam’ın
gayrı ile bulmaya çalışırsanız Allah sizi zelil eder.2076
5. Hz. Ömer’le İlgili Müstakil Mesnevîler
Edebiyat tarihimizde Hz. Ömer hakkında müstakil olarak yazılan bazı
eserler söz konusudur. Bunların çoğu Hz. Ömer’in İslam’a girmesini konu
2076 Işın Yüksel, Türk Edebiyatı’nda Hz. Ömer Vecizeleri ve Bedreddin B. Himmet-Yârü’l-Mevlevî’ Nin
‚Faslü’l-HitâbMin Kelâm-I Ömer Bin Hattâb‛ Adlı Eseri, Cumhuriyet Üniversitesi, Sosyal Bilim-
ler Enstitüsü Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sivas 2013.
516 • Hz. Ömer Sempozyumu
alırken birisi vefatına dairdir2077. İslam-ı Hazret-i Ömer Yahud Bir Harika: Üskü-
darlı Sâfî’nin 253 beyitten müteşekkil olan bu mesnevisi tarafımızdan yayım-
lanmıştır2078.
5.1. İslâm-ı Hazret-i Ömer Yâhud Bir Hârika
Hz. Ömer’in Müslüman oluşunu anlatan bu eser 1308 (1891)’de Kasbar
Matbaası’nda basılmıştır. Manzum bir mesnevi olup toplam otuz dokuz sayfa-
dan müteşekkildir. Klasik bir mesnevî planından farklı olarak ‚İfade‛ başlığı
altında, mensur olarak, padişaha övgü, eserin yazılış sebebi ile kısaca muhteva
ve Allah’tan yardım talebi işlenmektedir. Şair eserini, rüyada almış olduğu
manevî bir işaretten sonra yazdığını ifade etmektedir.
Mesnevînin konusu şöyledir:
Peygamber (AS), İslâm dinine insanları davete başlamış ve bu yeni dine
girenlerin sayısı günden güne artmaktadır. Bundan rahatsız olan Mekke’nin
ileri gelenleri, başta Ebu Cehil olmak üzere, bir araya gelerek, bu gidişe bir son
verilmesine ve Müslümanların sayısı azken Hz. Peygamberin ortadan kaldı-
rılmasına karar verirler. Ebu Cehil, Peygamberi öldürecek kişiye yüz okka gü-
müş ile yüz deve verme vadinde bulunur. O toplantıda hazır bulunan Ömer b.
Hattâb, ödülü vereceğine dair Kâbe’de bulunan büyük putlardan Hubel üzeri-
ne Ebu Cehil’e yemin ettirdikten sonra kılıcını çekerek yola koyulur.
Gizlice Müslüman olan Nuaym, elinde kılıcıyla giden Ömer’i gördüğün-
de, biraz da şüphelenerek, nereye gittiğini sorar. Peygamberi öldürmeye gitti-
ğini öğrenince, kız kardeşi ile eniştesinin Müslüman olduğunu söyleyerek
Ömer’in yolunu değiştirmesine neden olur.
Kız kardeşinin evine vardığında Habbab; Fâtıma ve kocası Saîd’e Tâhâ
Sûresi’ni okumaktadır. Kapı çalındığında içeridekiler korkarak ayetleri saklar-
lar ve Habbab da bir köşeye gizlenir. Ömer içeri girer ve duyduğu sesin ne ol-
duğunu sorar. Fâtıma ve Saîd inkâr yoluna saptıklarında, Ömer bir koyun pişi-
rerek bunlara ikram eder. Eti yememeleri üzerine, Müslüman olduklarını anla-
2077 Manzume-i Vefât-ı Ömer: Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, Arşiv no:06 Mil Yz A
9028/2, 168b-192b.
Dâsitân-ı İslam-ı Hazret-i Ömer: Almanya Milli Kütüphanesi Türkçe Yazmaları, Arşiv no:
Ms.or.oct.2083 Staatsbibliothek, Berlin, 95b-102b.
Kıssa-i Hazret-i Ömer: Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, Arşiv no: 06 Mil Yz A 9105/4,
60b-65b.
Hikaye-i Hazret-i Ömer: Ebu’l-Fazl Mustafa, Topkapı Sarayı Müzesi Türkçe Yazmaları, arşiv
no: H. 390, 18vr.
Kereci Ali Mevlevî’nin 16 beyitlik bir manzumesi kayıtlarda mevcuttur. Dâstân-ı Ömer İb-
nHattâb, Ankara Milli Kütüphane, Arşiv no: 06 Mil Yz A 8294/3, 79b-80b. 2078 Alim Yıldız, ÜsküdârlıSâfî, Hayatı-Şiirleri, Cumhuriyet Üniversitesi Yayınları, s.113-148, Sivas
2013.
Hz. Ömer Sempozyumu • 517
yan Ömer, önce eniştesini, daha sonra da onu kurtarmaya gelen Fâtıma’yı dö-
ver. Alnı yarılan Fâtıma, Müslüman olduklarını ve ölmekten korkmadıklarını
söyler. Bu sözler Ömer’e tesir eder ve ayetleri görmek ister. Gusül ettikten son-
ra ayetleri okur ve Müslüman olur. Müslüman olduğunu bildirmek isteğiyle o
sırada Hz. Hamza’nın evinde bulunan Peygamber’in yanına gider.
Hz. Hamza, Ömer’i kılıcıyla kapıda karşılar. O sırada Cebrail inmiş ve Hz.
Ömer’in Müslüman olarak geldiğini Hz. Peygamber’e haber vermiştir. Pey-
gamber (SAV) Hz. Ömer’in yanına gelir ve Ömer burada tekrar şehadet getirir.
Evde bulunan Müslümanlarla birlikte Kâbe’ye gider. Burada kendisini bekle-
yen müşriklere Müslüman olduğunu bildirir ve üzerlerine yürür. Müşriklerin
hepsi Kâbe’yi terk ederler. Hz. Peygamber imam olduğu halde, Müslümanlar
cemaatle Kâbe’deki ilk namazlarını kılarlar. Ömer bundan sonra Fâruk lakabı-
nı alır.
‚Lâhika‛ ve ‚Hâtırâ‛ başlıkları altında, Hz. Ömer’in özelliklerinden (hic-
ret etmesi, Bedir esirleri hakkındaki görüşü) bahsedildikten sonra
Hz.Peygamber’in ‚Benden sonra bir peygamber gelseydi, bu Ömer olurdu.‛
hadisiyle eser sona erer.
‚Arttı Allâh yardımıyla iktidârın yâ Ömer‛
‚Oldu peygamber yanında i‘tibârın yâ Ömer‛
‘‘Bir birinci rütbe ihrâz eyledin îmân ile’’
‘‘Bâ‘de-mâsânîsi oldun çâr-yârın yâ Ömer’’
‘‘Etmeye i‘zâz hakkıyla Muhammed dînini’’
‘‘İntihâb etti seni Perverdigâr’ın yâ Ömer’’
Dört Halife ile ilgili yazılan mensur Menakıbnamelerde de Hz. Ömer’in
birçok menkıbesine yer verilir. Şemseddin Sivâsî’nin Menâkıb-ı Çâr-Yâr’i buna
örnektir.
SONUÇ
Görülüyor ki edebiyat tarihimizin hemen her safhasında Hz. Ömer’in et-
kisi bulunmaktadır. Yusuf Has Hacib’ten Necip Fazıl’a kadar İslam toplumu
içinde yetişmiş pek çok şair Hz. Ömer’i muhtelif yönleriyle şiirimize konu et-
mişlerdir. Gerek Dîvânlarda gerekse mesnevi edebiyatımızda Hz. Ömer ile
alakalı hayli bir yekûn tutacak derecede metin vardır. Bunların içerisinde müs-
takil olarak Hz. Ömer ile alakalı eserler olduğu gibi, metin içerisinde özellikle
mehdiye bölümlerinde Hz. Ömer’den bahseden pek çok mesnevi de söz konu-
518 • Hz. Ömer Sempozyumu
sudur. Kutadgu Bilig, Atebetü’l-Hakayık gibi eserler buna iyi birer örnektir. Bü-
tün bu veriler göz önüne alındığında diyebiliriz ki; Hz. Ömer edebiyat tarihi-
mizin başlangıcından bu yana hemen her edebi metinde karşımıza çıkabilen
bir şahsiyettir. Bu bakımdan Hz. Ömer sadece İslam Tarihi açısından değil
Türk İslam Edebiyatı açısından da son derece önemli bir isimdir.