hısnul muslim

192
ِ اَ يِ اعَ وا دُ يبِ جَ ا أَ نَ مْ وَ ا قَ ي “Ey halkım! Allah’ın davetçisine uyun!” (Ahkaf, 46/31) HISNU’L-MÜSLİM

Upload: ahmet-turan-esin

Post on 25-Nov-2014

233 views

Category:

Documents


5 download

TRANSCRIPT

Page 1: Hısnul Muslim

لله يا قومنا أجيبوا داعي ا

“Ey halkım! Allah’ın davetçisine uyun!”

(Ahkaf, 46/31)

HISNU’L-MÜSLİM

Page 2: Hısnul Muslim

» حصن المسلم من أذكار الكتاب والسنة «Özgün Adı:

Hısnu’l-Müslim min Ezkâri’l-Kitâb ve’s-Sünne

Telif: Saîd el-Kahtânî

Yayıncı: Guraba

Çeviri: İsmail Yaşa

Yayına Hazırlık: Guraba

Kapak: Nuans

Baskı-Cilt: Step Ajans

Guraba Yayınları: 12

ISBN: 975-8810-01-4

M. 2009/ H. 1430

Her Hakkı SaklıdırGURABA YAYINCILIK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

Çatalçeşme Sk. Defne Han 27/9Cağaloğlu – İstanbul

PK. 591 SİRKECİTel: (0212) 526 06 05 Fax: 522 49 98

www.guraba.com.tre-mail:[email protected]

Page 3: Hısnul Muslim

Saîd el-Kahtânî

HISNU’L-MÜSLİMKur’ân ve Sünnette Müslümanın Sığınağı

DUA VE ZİKİRLER

Page 4: Hısnul Muslim

guraba Yayında Mihenk Taşı

NEDEN GURABA?

م: عليه وعلى آله وسله صلهى الله قال رسول الله

سلم غريبا وسيعود كما بدأ؛ فطوبى للغرباء « » بدأ ال

]رواه مسلم[

]وفي رواية الترمذي[

» فطوبى للغرباء؛ الهذين يصلحون ما أفسد النهاس من

بعدي من سنهتي «

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmaktadır:

«İslam garib olarak başladı. Başladığı hale geri döne-cektir. O halde müjdeler olsun Guraba’ya/gariplere!»

[Müslim, Kitâbu’l-İmân]

Tirmizî rivayetinde:«Guraba’ya/gariplere müjdeler olsun! Onlar benden sonra sünnetimden insanların bozdukları şeyleri düzel-tenlerdir.»

[Tirmizî, İmân]

Page 5: Hısnul Muslim

5

Yayıncıdan

Allah azze ve celle’ye hamd, Rasûlü sallalla-

hu aleyhi ve sellem’e, âilesine ve ashâbına salât ve selâm olsun.

Gerek insî ve cinnî şeytanlar; gerekse kö‑tülük emreden nefsimizin saldırıları, bizi gafle‑te sürüklemekte ve hedefi şaşırtmaktadır. Oya‑lanma ve gurur dünyası denilmesi de bundan dolayıdır. Bu, gafletin bir başka adıdır. Artık Allah’ın hoşnutluğunu kazanmaya vesile ola‑cak sebeplere sarılmak kişiye ağır gelir ve kendini avutmanın yollarını arar...

Bu saldırılara karşı müslümanın kendini koruyacağı kalesi de, Rasûlullah sallallahu aley-

hi ve sellem’in hayatında inşa ettiği ve günümü‑ze dek ehl-i sünnet hadis alimlerince bizle‑re ulaştırılan sahih zikir ve duâlardır. Bunlar‑la kalbi Allah’ı anmaya yumuşayan bir müs‑lüman kendisini korumaya alır ve Rabbi’nin

Page 6: Hısnul Muslim

6

hoşnutluğunu kazanabileceği tüm vesilelere hırsla tutunur...

İşte bu noktadan hareketle yayınladığımız bu eser, bir çok ilim ehli ve öğrencisi tarafın‑dan beğeni kazanmış ve Hıs nu’l-Müslim adıy‑la dünyanın bir çok yerinde elden ele okun‑muş ve ezberlenmiştir. Yer verilen hadislerin kaynaklarının zikredilmesiyle ayrı bir önem ka‑zanan bu kitap, dileriz herkese yararlı olur.

Faydalı eserleri ulaştırmayı gaye edinen yayınevimizin bu çalışmasının da ilgi uyandı‑racağını umarız.

Arapça metinlerin Türkçe telaffuzlarına yer vermekten, anlamı değiştiren hatalara yol aç‑tığı için; bu da ihya etmeye çalıştığımız sahih ilmî değerlere aykırı olduğundan dolayı ka‑çındık. Böyle kitaplardan ezber yap maktan şiddetle kaçınılmalıdır. Arapça metnin hare‑keli olması ezber ve doğru telaffuz için yete‑rince kolaylık sağlayacaktır. Şüphesiz başarı Allah’tandır.

guraba

Page 7: Hısnul Muslim

7

ÖNSÖZ

Hamd ancak Allah’adır. O’na hamde‑der, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Ne‑fislerimizin şerrinden ve kötü amellerimizden Allah’a sığınırız. Allah, kimi hidayete erdirirse onu saptıracak yoktur. Kimi de saptırırsa onu hidayete erdirecek yoktur. Allah’tan başka hak ilâh olmadığına şehâdet ederim. O, tek‑tir ve ortağı yoktur. Ve şehadet ederim ki Mu‑hammed sallallahu aleyhi ve sellem O’nun kulu ve Rasûlüdür. Allah azze ve celle, O’na, âilesine, ashâbına ve kıyâmete kadar onlara güzel bir şekilde tâbi olanlara salât ve selâm eylesin.

Bu veciz eser «ez‑Zikru ve’d‑Duâ ve’l‑İlâcu bi’r-Rukâ mine’l-Kitâbi ve’s-Sunne»/«Kur’an ve Sün netten Zikir, Duâ ve Rukye ile Tedâvi» isimli kitabın bir özetidir. Yolculuklarda taşın‑ması kolay olsun diye zikirler kısmını bura‑da özetledim.

Page 8: Hısnul Muslim

8

Eseri hazırlarken hadiste geçen zikrin sa‑dece metnini belirtip tahricinde asılda bulu‑nan bir veya iki kaynağı belirtmekle yetindim. Rivâyeti yapan sahabeyi veya hadisin ayrıntı‑lı tahricini öğrenmek isteyen, kitabımızın aslı‑na (ez-Zikru ve’d-Dua... adlı kitaba) mürâcaat edebilir. Güzel isimleri (el-Esmâ’u’l-Husna) ve yüce sıfatları ile Allah azze ve celle’den bu eseri kerîm vechi için halis kılmasını, be‑ni hayatımda ve ölümümden sonra bununla faydalandırmasını; okuyana, basımını yapa‑na ve dağıtımına sebep olana yararlı kılma‑sını dilerim. Şüphesiz ki O azze ve celle bunu yapan ve buna gücü yetendir. Allah, nebimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e, âilesine, ashâbına ve kıyâmete kadar onlara güzel bir şekilde tâbi olanlara salât ve selâm eylesin.

Saîd el-Kahtânî

h.1409/Safer

Page 9: Hısnul Muslim

9

ZİKRİN FAZİLETİ

Yüce Allah buyuruyor ki:

«Beni anın ki, ben de sizi anayım. Bana şük redin, sakın bana küfr/nankörlük etmeyin!» (Ba kara, 152)

«Ey İman edenler! Allah’ı çokça zikredin.» (Ahzâb, 41)

«... Allah’ı çok zikreden erkekler ve çok zik-reden kadınlar var ya; işte Allah bunlar için bir mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.» (Ahzâb, 35)

«İçinden yalvararak ve korkarak, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an. Sakın gafillerden olma!» (A’râf, 205)

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑yurmuştur: «Rabbini zikredenle Rabbini zikretme‑yenin benzeri ölü ile diri gibidir.»1

1 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/203); Müslim, «İçerisinde Allah’ın

Page 10: Hısnul Muslim

10

Bir başka hadisinde Rasûlullah sallallahu

aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: «Amellerinizin en hayırlısını, melikiniz katında en geçerli olanı‑nı, derecelerinizi en fazla yükseltenini, sizin için altın ve gümüşü dağıtmaktan daha ha‑yırlısını, düşmanla karşılaşıp onların boyunla‑rını vurmanızdan, onların da sizin boyunlarını‑zı vurmasından daha hayırlısını size bildireyim mi?» Sahâbîler: «Evet» dediler. Rasûlullah sal-

lallahu aleyhi ve sellem de: «Yüce Allah’ı zikretmek‑tir.» buyurdu.»2

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑yurmuştur: «Yüce Allah şöyle buyurdu:

“Ben kulumun zannı üzereyim. Beni zikret‑tikçe onunlayım. Beni bir toplulukta anarsa ben onu onlardan daha hayırlı bir toplulukta ana‑rım. Bana bir karış yaklaşsa ben ona bir arşın yaklaşırım. Bana bir arşın yaklaşsa ben ona bir

zikredildiği ev ile içerisinde Allah’ın zikredilmediği evin benze‑ri, ölü ile diri gibidir» lafzıyla rivayet eder (1/539).

2 Tirmizî (5/459); İbn Mâce (2/1245). Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/326); Sahîhu’t‑Tirmizî (3/139).

Page 11: Hısnul Muslim

11

kulaç yaklaşırım. Kulum bana yürüyerek gelse

ben ona koşarak gelirim.»3

Abdullah b. Busr şöyle nakletmiştir: «Bir

adam Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e: «Ey

Allah’ın Rasûlü! İslam’ın üzerimdeki emirleri

fazlalaştı. Bana öyle birşey bildir ki, ona sım‑

sıkı sarılayım» dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve

sellem buyurdu ki: «Dilin daima Allah’ın zikri ile

ıslak kalsın.»4

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑

yurmuştur: «Kim Allah’ın kitabından bir harf

okursa ona bir hasene vardır ve her hasene

on misli ile karşılık görür. Elif, lâm, mîm bir

harftir demiyorum. Elif bir harf, lâm bir harf ve

mîm bir harftir.»5

Ukbe b. Amir radıyallahu anh şöyle anlatır: Biz

Suf fe’de iken Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

3 Buhârî (8/171); Müslim (4/2061). Lafızlar Buhârî.4 Tirmizî (5/458); İbn Mâce (2/1246). Bkz. Sahî hu’t-Tirmizî

(3/139), Sahih‑i İbn Mâce (2/317).5 Tirmizî (5/175). Bkz. Sahihu’t‑Tirmizî (3/9), Sahîhu Camiu’s‑Sağir

(5/340)

Page 12: Hısnul Muslim

12

çıkageldi ve şöyle dedi: «Kim, sabah Buthan’a

ya da Akik’e6 gitmeyi, oradan akrabalık ba‑

ğını kesmeden ve günaha girmeden, hörgüç‑

lü iki büyük deve ile dönmeyi ister?» Dedik ki:

«Ey Allah’ın Rasûlu! Hepimiz bunu isteriz.» Bu‑

nun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

şöyle buyurdu: «Sizden biriniz erkenden mes‑

cide gidip Allah azze ve celle’nin kitabından

iki âyet okumaz ya da öğrenmez mi? İşte bu,

onun için iki deveden daha hayırlıdır. Üç (âyet)

üç (deve)den, dört (âyet) dört (deve)den daha

hayırlıdır. Okunan ya da öğrenilen âyetler sa‑

yısınca deveden daha hayırlıdır.»7

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑

yuruyor: «Kim bir yerde oturur da Allah’ı zik‑

retmezse Allah tarafından (bu kusurundan do‑

layı) mutlaka bir pişmanlığa uğratılır. Kim de

bir yatağa uzanır, onda Allah’ı zikretmezse Al‑

6 Buthan ve Akik, Medine çevresinde bulunan ve pazar yeri olarak kullanılan iki vadinin adıdır.

7 Müslim (1/553).

Page 13: Hısnul Muslim

13

lah tarafından (bu kusurundan dolayı) mutla‑ka bir pişmanlığa uğratılır.»8

«Bir mecliste oturup da orada Allah’ı zik‑retmeyen ve nebîlerine salât getirmeyen bir topluluk, mutlaka Allah tarafından (bu ku‑surlarından dolayı) pişmanlığa uğratılırlar. Al‑lah dilerse onlara azab eder, dilerse onları bağışlar.»9

«Oturdukları meclisten orada Allah’ı zik‑retmeksizin kalkan bir topluluk, eşek leşi üze‑rinden kalkmış gibidir. Bu, onlar için pişman olacakları bir kayıptır.»10

8 Ebû Dâvûd (4/264) ve diğerleri. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi‘ (5/342).

9 Tirmizî. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/140).10 Ebû Dâvûd (4/264), Ahmed (2/389). Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’

(5/176).

Page 14: Hısnul Muslim

14

UYKUDAN UYANINCA YAPILACAK ZİKİRLER

الهذي أحيانا بعد ما أماتنا »الحمد لله

وإليه النشور«

1‑ (4/1) «Hamd/övgü bizi öldürdükten son ra yeniden dirilten Allah içindir. Dönüş O’nadır.»11

وحده ال شريك له، له »ال إله إاله اللهالملك وله الحمد، وهو على كل شيء

، وال إله إاله ، والحمد لله قدير. سبحان الله ة إاله بالله أكبر، وال حول وال قوه ، والله الله

العلي العظيم، رب اغفر لي«

2‑ (4/2) Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tek‑tir ve ortağı yoktur. Mülk/egemenlik O’nundur ve hamd O’nadır. O, her şeye gücü yeten‑

11 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/113); Müslim (4/2083).

1

Page 15: Hısnul Muslim

15

dir. Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim.

Hamd Allah’a dır. Allah’tan başka hak ilah

yoktur. Ve Allah en büyüktür. Güç ve kuvvet

ancak yüce ve büyük olan Allah iledir. Rab‑

bim! Beni bağışla!»12

الهذي عافاني في جسدي، ورده »الحمد لله

عليه روحي، وأذن لي بذكره«

3‑ (4/3) «Hamd/övgü, vücûduma afiyet ve‑

ren, ruhumu bana geri döndüren ve bana ken‑

disini zikretme fırsatı veren Allah içindir.»13

جيم يطان الره من الشه أعوذ بالله

موات والرض واختلف اللهيل إنه في خلق السه

والنههار ليات لولي اللباب الهذين يذكرون 12 “Kim böyle derse bağışlanır, dua ederse duası kabul edilir. Eğer

kalkar ve abdest alır, sonra namaz kılarsa namazı kabul edilir.”

Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (3/39) ve diğerleri. Lafızlar İbn Mâce.

Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/335).13 Tirmizî (5/473). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/144).

Page 16: Hısnul Muslim

16

في ويتفكهرون جنوبهم وعلى وقعودا قياما الله

هذا خلقت ما ربهنا والرض موات السه خلق

إنهك ربهنا النهار ع��ذاب فقنا سبحانك باطل

من للظهالمين وما أخزيته فقد النهار تدخل من

يمان لل مناديا ينادي إنهنا سمعنا ربهنا أنصار

ر أن ءامنوا بربكم فآمنها ربهنا فاغفر لنا ذنوبنا وكف

وءاتنا ما ربهنا نا مع الب��رار وتوفه ئاتنا سي عنها

وعدتنا على رسلك وال تخزنا يوم القيامة إنهك

أني لهم ربهم ال تخلف الميعاد فاستجاب

أنثى أو ذك��ر م��ن منكم ع��ام��ل عمل أض��ي��ع ال

بعضكم من بعض فالهذين هاجروا وأخرجوا من

رنه ديارهم وأوذوا في سبيلي وقاتلوا وقتلوا لكف

Page 17: Hısnul Muslim

17

كفروا الهذين تقلب نهك يغره ال ئاته سي عنهم

في البلد متاع قليل ثمه مأواهم جهنهم وبئس

جنهات لهم ربههم اتهقوا الهذين لكن المهاد

من نزال فيها خالدين النهار تحتها من تجري

من وإنه ل���ب��رار خير الله عند وما الله عند

وما أنزل إليكم وما أهل الكتاب لمن يؤمن بالله

الله بآيات يشترون ال لله خاشعين إليهم أن��زل

إنه الله ربهم عند أجرهم لهم أولئك قليل ثمنا

اصبروا ءامنوا الهذين ياأيها الحساب سريع

لعلهكم تفلحون ]ال وصابروا ورابطوا واتهقوا اللهعمران: 200-190[

4‑ (4/4) «Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesin‑de akıl sahibleri için şüphesiz deliller vardır.

Page 18: Hısnul Muslim

18

Onlar ayakta iken, otururken, yan yatarken

Allah’ı zikrederler; göklerin ve yerin yaratılışı‑

nı düşünürler: «Rabbimiz! Sen bunları boşuna

yaratmadın, Sen (tüm noksan sıfatlardan) mü‑

nezzehsin. Bizi ateş azabından koru» derler.

«Rabbimiz! Sen kimi ateşe sokarsan, onu şüp‑

hesiz rezil etmiş olursun, zulmedenlerin hiçbir

yardımcıları yoktur.» «Rabbimiz! Biz, Rabbini‑

ze inanın diye imana çağıran bir davetçi işit‑

tik de hemen iman ettik. Rabbimiz! o halde

sen günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört,

canımızı iyilerle beraber al.» «Rabbimiz! Pey‑

gamberlerine va’dettiklerini bize ver, kıyâmet

günü bizi rezil etme. Sen, şüphesiz sözünden

dönmezsin.» Rableri dualarını kabul etti: «Bir‑

birinizden meydana gelen erkek olsun, kadın

olsun sizlerden amel edenin amelini boşa çı‑

karmam. Hicret edenlerin, memleketlerinden

çıkarılanların, yolumda ezaya uğratılanların,

savaşan ve öldürülenlerin günahlarını elbet‑

te örteceğim. And olsun ki, Allah katından bir

Page 19: Hısnul Muslim

19

nimet olarak, onları içlerinden ırmaklar akan

cennetlere koyacağım. Nimetin güzeli Allah

katındadır.» Kafirlerin diyar diyar gezip refah

içinde dolaşması sakın seni aldatmasın; az bir

faydalanmadan sonra onların varacakları yer

cehennemdir. O ne kötü duraktır!.. Fakat Rab‑

lerinden sakınanlara, Allah katından konuk‑

luklar bulunan, içlerinden ırmaklar akan, için‑

de sürekli kalacakları cennetler vardır. Allah

katındaki şeyler, iyi olanlar için daha hayırlıdır.

Kitab ehlinden de Allah’a huşu duyarak inanıp

Allah’ın âyetlerini az bir değere değişmeyen‑

ler vardır. İşte onların ecirleri Rablerinin ka‑

tındadır. Şüphesiz Allah hesabı çabuk gören‑

dir. Ey iman edenler! Sabredin, (düşman kar‑

şısında) sebat gösterin, cihâda hazırlıklı bulu‑

nun, Allah’a karşı gelmekten sakının ki başarı‑

ya erişebilesiniz.»14

14 Âyetler, Âl-i İmrân sûresi (190-200). Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (8/237); Müslim, (1/530).

Page 20: Hısnul Muslim

20

ELBİSE GİYERKEN

الهذي كساني هذا ]الثهوب[ »الحمد للهة« ورزقنيه من غير حول مني وال قوه

5‑ «Hamd/övgü bana bu (elbiseyi) giydi‑

ren ve tarafımdan hiçbir güç ve kuvvet har‑

camaksızın beni onunla rızıklandıran Allah

içindir.»15

YENİ ELBİSE GİYERKEN

»اللههمه لك الحمد أنت كسوتنيه، أسألك من خيره، وخير ما صنع له، وأعوذ بك

ه وشر ما صنع له« من شر

6‑ «Allah’ım! Hamd sanadır. Bunu bana

sen giydirdin. Onun ve yapılış gayesinin hayırlı

15 Nesâî dışındaki diğer sünen sahipleri tahric etmiştir. Bkz. İrvâu’l‑ Ğalîl (7/47).

3

2

Page 21: Hısnul Muslim

21

olmasını senden dilerim. Onun ve yapılış gaye‑

sinin şer olmasından sana sığınırım.»16

YENİ ELBİSE GİYEN KİMSE İÇİN

تعالى« »تبلي ويخلف الله

7‑ (2/1) «-Üzerinde- eskitesin, Yüce Allah

yenisini versin.»17

»إلبس جديدا، وعش حميدا، ومت شهيدا«

8‑ (2/2) «Yeniler giyesin, hamdederek yaşa‑

yasın, şehid olarak ölesin!»18

ELBİSE ÇIKARIRKEN

» »بسم الله16 Ebû Dâvûd, Tirmizî, Beğâvî. Bkz. el‑Elbânî, Muhtasaru Şemâ‑

ili’t‑Tirmizî (s.47).17 Ebû Dâvûd (4/41). el-Elbânî, hadisin “sahih” olduğunu söyl ‑

miştir. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (2/760).18 İbn Mâce (2/1178); Beğavî (12/41). Bkz. Sahîhu İbn Mâce

(2/275).

4

5

Page 22: Hısnul Muslim

22

9‑ «Allah’ın adıyla.»19

TUVALETE GİRMEDEN ÖNCE

[ »اللههمه إني أعوذ بك من »]بسم اللهالخبث والخبائث«

10‑ «[Allah’ın adıyla] Allah’ım! Pislikten ve pis olan şeylerden (erkek ve dişi şeytanlardan) sana sığınırım.»20

TUVALETTEN ÇIKARKEN

»غفرانك«

11‑ «(Allah’ım) beni bağışla.»21

19 Tirmizî (2/505) ve diğerleri. Bkz. İrvâu’l‑Ğalîl (hadis no.49), Sahihu’l Câmi’ (3/203).

20 Buhârî (1/45); Müslim (1/283). [Bismillah/Allah’ın adıyla] ziyad ‑sini ise Said b. Mansur tahric etmiştir. Bkz. Fethu’l‑Bârî (1/244).

21 Nesâî‘den başka diğer sünen sahipleri tahric etmiştir. Nesâî ise Amelu’l-Yevm ve’l-Leyle’de tahric etmiştir. Bkz. Zâdu’l‑Meâd (2/387).

6

7

Page 23: Hısnul Muslim

23

ABDESTTEN ÖNCE YAPILACAK ZİKİR

» »بسم الله

12‑ «Allah’ın adıyla.»22

ABDESTTEN SONRA YAPILACAK ZİKİR

وحده ال شريك ل�ه »أشهد أن ال إله إاله اللهدا عبده ورسوله« وأشهد أنه محمه

13‑ (3/1) «Allah’tan başka hak ilah olmadı‑

ğına şehâdet ederim. O, tektir ve ortağı yok‑

tur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed

O’nun kulu ve rasûlüdür.»23

ابين واجعلني من »اللههمه اجعلني من التهوهرين« المتطه

22 Ebû Dâvûd, İbn Mâce, Ahmed; Bkz. İrvâu’l‑Ğalîl (1/122).23 Müslim (1/209).

8

9

Page 24: Hısnul Muslim

24

14‑ (3/2) «Allah’ım! Beni çokça tevbe eden‑

lerden kıl. Ve beni (günah ve pisliklerden) te‑

mizlenmiş kimselerden kıl.»24

»سبحانك اللههمه وبحمدك، أشهد أن ال إله إاله أنت، أستغفرك وأتوب إليك«

15‑ (3/3) «Allah’ım sana hamd ederek se‑

ni tüm noksanlıklardan tenzih ederim. Sen‑

den başka hak ilah olmadığına şehâdet ede‑

rim. Senden bağışlanma diler, sana tevbe

ederim.»25

EVDEN ÇIKARKEN

، وال حول ، توكهلت على الله »بسم الله» ة إاله بالله وال ق�وه

24 Tirmizî (1/78). el-Elbânî hadisin sahih olduğunu belirtmiştir. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (1/18).

25 Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (s.173). Bkz. İrvâu’l‑Ğalil (1/135, 2/94).

10

Page 25: Hısnul Muslim

25

16‑ (2/1) «Allah’ın adıyla. Allah’a tevekkül

ettim. Güç ve kuvvet ancak Allah iledir.»26

، ، أو أضله »اللههمه إني أعوذ بك أن أضله، أو أظلم، أو أظلم، أو ، أو أزله أو أزله

» أجهل، أو يجهل عليه

17‑ (2/2) «Allah’ım! Sapıklığa düşmek‑

ten veya düşürülmekten, ayağımın kaymasın‑

dan veya kaydırılmasından, zulmetmekten ve‑

ya zulme uğramaktan, cehalete düşmekten veya

cahil bırakılmaktan sana sığınırım.» 27

EVE GİRERKEN

خرجنا، ولجنا، وبسم الله »بسم اللهلنا« نا توكه وعلى رب

26 Ebû Dâvûd (4/325), Tirmizî (5/490), Bkz. Sahîhu’t‑Tir mizî (3/151).27 Sünen sahipleri rivayet etmişlerdir. el-Elbânî, hadisin sahih o ‑

duğunu söyler. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/152), Sahîhu İbn Mâce (2/336).

11

Page 26: Hısnul Muslim

26

18‑ «Allah’ın adıyla girdik, Allah’ın adıyla

çıktık ve Rabbimize tevekkül ettik.» Bu duadan

sonra ailesine selam verir.28

MESCİDE GİDERKEN

اللههمه اجعل في قلبي نورا، وفي لساني نورا، ومن ن��ورا، بصري وف��ي ن��ورا، وف��ي سمعي يميني وع��ن ن��ورا، تحتي وم��ن ن��ورا، فوقي ن��ورا، وع��ن شمالي ن��ورا، وم��ن أمامي نورا، نورا، نفسي في واج��ع��ل ن��ورا، خلفي وم��ن م لي نورا، واجعل لي وأعظم لي نورا، وعظنورا، واجعلني نورا، اللههمه آتني نورا، واجعل في عصبي نورا، وفي لحمي نورا، وفي دمي

نورا، وفي شعري نورا، وفي بشري نورا.28 Ebû Dâvûd (4/325). Allâme Abdulaziz b. Abdillah b. Baz, (Tuh-

fetu’l‑Ahyar, s.28) isnadının hasen olduğunu söylemiştir. Bir diğer sahih hadis de şöyledir; “Kişi evine girerken ve yemek yerken Allah’ı zikrettiğinde şeytan (ashabına): “Size ne geceleyecek yer var, ne de akşam yemeği” der.” (Müslim, No: 2018).

12

Page 27: Hısnul Muslim

27

ونورا قبري، في ن��ورا لي اجعل ]»اللههمه نورا، وزدني نورا، في عظامي«[ ]»وزدن��ي ]» وزدني نورا«[ ]»وهب لي نورا على نور

19‑ «Allah’ım! Kalbimde bir nur, dilimde bir nur kıl. Kulağımda bir nur, gözümde bir nur kıl. Üstümde bir nur, altımda bir nur kıl. Sağımda bir nur, solumda bir nur kıl. Önümde bir nur, arkamda bir nur kıl. Nefsimde bir nur kıl. Be‑nim için büyük bir nur ve yüce bir nur kıl. Bana bir nur kıl. Beni bir nur kıl. Allah’ım, bana bir nur ver. Sinirlerimde bir nur, etimde bir nur, ka‑nımda bir nur kıl. Saçımda bir nur, tenimde bir nur kıl.»29 [Allah’ım! Kabrimde benim için bir nur, kemiklerimde bir nûr kıl.]30 [Nûrumu artır, nûrumu artır, nûrumu artır.]31 [Bana nur üzeri‑ne nur bağışla.]32

29 Bu hasletlerin hepsi için Buhârî (11/116, no: 6316) ve Müslim (1/526, 529, 530, no: 763).

30 Tirmizî (5/483, no: 3419).31 Buhârî, Edebu’l‑Mufred (s.258; no: 695). el-Elbânî, “Hadis sahi ‑

tir” der. Bkz. Sahîhu Edebi’l‑Mufred (no: 536).32 İbn Hacer, Fethu’l-Bârî ve Kitabu’d-Duâ’da İbn Ebi Âsım’a isnaden.

Page 28: Hısnul Muslim

28

MESCİDE GİRERKEN

العظيم، وبوجهه الكريم، وسلطانه أعوذ بالله الله ]ب��س��م جيم« الره يطان الشه م��ن ال��ق��دي��م، [ »اللههمه لم على رسول الله لة[ ]والسه والصه

افتح لي أبواب رحمتك«

20‑ Kovulmuş şeytandan Yüce Allah’a,

kerîm vechine ve ezelî hükümdarlığına sığı-

nırım.33 [Allah’ın adıyla, salât]34 [ve selâm Allah

Rasûlü’nün üzerine olsun]35 «Allah’ım! Rahme‑

tinin kapılarını bana aç.»36

Bkz. Fethu’l Bâri (11/118): “Çeşitli rivâyetlerde yirmibeş haslet toplandı” demiştir.

33 Ebû Dâvûd, Bkz. Sahihu’l‑Câmi (no: 4591).34 İbn es‑Sunnî (no: 88); el-Elbânî, “hadis hasendir” der.35 Ebû Dâvûd (1/126). Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (1/528).36 Müslim (1/126). İbn Mâce’nin Sünen’inde Fâtımâ radıyallahu

anhâ’nın hadisinden şöyle rivâyet etmektedir: “Allah’ım günahla‑rımı bağışla ve bana rahmetinin kapılarını aç.”

el-Elbânî, şevâhidi dolayısıyla bu hadisin de sahih olduğunu söy‑ler. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/128, 129).

13

Page 29: Hısnul Muslim

29

MESCİDDEN ÇIKARKEN

رسول على ��لم وال��سه ��لة وال��صه الله »بسم اللههمه فضلك، من أسألك إن��ي اللههمه ، الله

جيم« يطان الره اعصمني من الشه

21‑ «Allah’ın adıyla. Salât ve selâm Allah

Rasûlü üzerine olsun. Allah’ım! Senin fazlın‑

dan isterim. Allah’ım! Beni, kovulmuş şeytan‑

dan koru.»37

EZAN ZİKİRLERİ

22‑ (5/1) Müezzinin dediği tekrarlanır, yalnız

«Hayye alâ’s-Salâh» ve «Hayye alâ’s- se lâh»

dediğinde;

» ة إاله بالله »ال حول وال قوه37 Bkz. Mescide girerken okunacak duanın tahrici. [Allah’ım! Beni kovulmuş şeytandan koru] ziyadesi İbn Mâ-

ce’dedir. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/129).

14

15

Page 30: Hısnul Muslim

30

«Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh» denir.38

وحده ال شريك »وأنا أشهد أن ال إله إاله الله دا عبده ورسوله، رضيت بالله له، وأنه محمه

سلم دينا « د رسوال، وبال ربا، وبمحمه23‑ (5/2) «Ve ben de Allah’tan başka hak

ilah olmadığına şehâdet ederim. O, tektir ve ortağı yoktur. Muhammed O’nun kulu ve Rasûlü’dür. Rabb olarak Allah’ı, Rasûl olarak Muhammed’i ve din olarak İslam’ı kabul ettim (razı oldum).»39

«Bu, müezzinin şehâdeti okumasından he‑men sonra söylenir.»40

د« د وعلى آل محمه »اللههمه صل على محمه24‑ (5/3) «Müezzinin ezan sözlerini tekrar‑

lamayı bitirmesinden sonra Nebî sallallahu aleyhi

ve sellem’e salât eder.»41

38 Buhârî (1/152); Müslim (1/288).39 Müslim (1/290).40 İbn Huzeyme "es‑Sahîh" (1/220).41 Müslim (1/288).

Page 31: Hısnul Muslim

31

لة ة، والصه عوة التهامه »اللههمه ربه هذه الدهدا الوسيلة والفضيلة، القائمة، آت محمهوابعثه مقاما محمودا الهذي وعدته، ]إنهك

ال تخلف الميعاد[«25‑ (5/4) «Bu eksiksiz davetin ve kılınacak

namazın rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e

vesileyi ve fazileti ihsan eyle. Ve O’nu

va’dettiğin Makâm-ı Mahmûd’a eriştir. [Şüphe‑

siz, sen va’dinden dönmezsin].42

26‑ (5/5) Ezan ve kamet arasında kendi‑

si için dua eder. Çünkü dua, o vakitte redde-

dilmez.43

(TEKBİRDEN SONRA) İFTİTAH DUASI

»اللههمه باعد بيني وبين خطاياي كماباعدت 42 Buhârî (1/152); Tırnak içindeki kısım Beyhâkî’den (1/410)

Allâme Abdulaziz b. Baz, (Tuhfetu’l-Ahyar s.38) bu ziyadenin geldiği isnadın hasen olduğunu söyler.

43 Tirmizî, Ebû Dâvûd, Ahmed; Bkz. İrvâu’l‑Ğalîl (1/262).

16

Page 32: Hısnul Muslim

32

ني منخطاياي، بين المشرق والمغرب، اللههمه نقنس، اللههمه ى الثهوب الب�يض من الده كما ين�قه

اغسل خطاي�اي بالماء والثه�لج والب�رد«27‑ (6/1) «Allah’ım! Doğu ve batının ara‑

sını uzaklaştırdığın gibi beni günahlarımdan

uzaklaştır. Allah’ım! Beyaz elbisenin kirden

temizlenişi gibi beni günahlarımdan temizle.

Allah’ım! Beni günahlarımdan kar, su ve do‑

lu ile arındır.»44

»سبحانك اللههمه وبحمدك، وتبارك اسمك،

ك، وال إله غيرك« وتعالى جد28‑ (6/2) «Allah’ım! Sana hamdederek seni

tüm noksanlıklardan tenzih ederim. İsmin mü‑

barek ve şânın yücedir. Ve senden başka hak

ilah yoktur.»45

44 Buhârî (1/181); Müslim (1/419).45 Sünen sahipleri. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (1/77); Sahîhu İbn Mâce

(1/135).

Page 33: Hısnul Muslim

33

موات السه ف��ط��ر ��ذي ل��له وج��ه��ي ��ه��ت »وجهإنه المشركين، من أنا وما حنيفا والرض رب صلتي، ونسكي ومحياي، ومماتي للهوأنا أمرت وبذلك له شريك العالمين، ال إله ال الملك أن��ت اللههمه المسلمين، من إاله أنت، أنت ربي وأنا عبدك ظلمت نفسي جميعا ذنوبي لي فاغفر بذنبي واعترفت واهدني أن���ت، إاله ن��وب ال��ذ ي��غ��ف��ر ال إنه���ه إاله لحسنها يهدي ال الخ���لق لح��س��ن ئها، ال يصرف عني أنت، واصرف عني سييك وسعديك، والخير كله ئها إاله أنت، لبه سيوإليك، بك أنا إليك، ليس ر والشه بيديك، تباركت وتعاليت، أستغفرك وأتوب إليك«29‑ (6/3) «Yüzümü, Hakk’a yönelerek, gök‑

leri ve yeri yaratana çevirdim. Ben, müşrikler‑

Page 34: Hısnul Muslim

34

den değilim. Namazım, kurbanım, hayatım

ve ölümüm alemlerin rabbi olan Allah içindir.

O’nun ortağı yoktur. Bununla emrolundum ve

ben Müslümanlardanım. Allah’ım! Melik sen‑

sin, senden başka ilah yok. Sen Rabbimsin ve

ben senin kulunum. Nefsime zulmettim. Gü‑

nahımı itiraf ettim. Tüm günahlarımı bağış‑

la. Şüphesiz, günahları ancak sen bağışlarsın.

Beni ahlâkın en güzeline erdir. Onun en gü‑

zeline ancak sen erdirirsin. Ahlâkın kötüsün‑

den beni uzaklaştır. Kötüsünden de ancak sen

uzaklaştırırsın. Emret, Allah’ım emret! Hayrın

tümü iki elindedir. Ve şer, sana ulaşmaz. Ben

seninle varım ve sana döneceğim. Mubârek

ve yücesin. Senden mağfiret diler ve sana tev‑

be ederim.»46

»اللههمه ربه جبرائيل، وميكائيل، وإسرافيل عالم والرض، ����م����وات ال����سه ف����اط����ر فيما عبادك بين تحكم هادة، أنت الغيبوالشه

46 Müslim, (1/534).

Page 35: Hısnul Muslim

35

فيه اختلف لما اهدني يختلفون. فيه كانوا إلى تشاء من تهدي إنهك بإذنك الحق من

صراط مست�قيم«

30‑ (6/4) «Cebrâil’in, Mîkâil’in, İsrâfil’in

Rabbi; göklerin ve yerin yaratanı, gizliyi ve

aşikârı bilen Allah’ım! Ayrılığa düştükleri şey‑

lerde kulların arasında sen hüküm verirsin.

İhtilafa düşüldüğünde beni izninle Hakk’a

ulaştır. Şüphesiz, sen dilediğini doğru yola

erdirirsin.»47

»الله أكبر كبيرا، الله أكبر كبيرا، الله أكبر كبيرا، كثيرا، والحمد كثيرا، والحمد لله والحمد لله

بكرة وأصيل« كثيرا، سبحان الله لله

يطان: من نفخه من الشه »أعوذ باللهونفثه وهمزه«

47 Müslim, (1/534).

Page 36: Hısnul Muslim

36

31‑ (6/5) (Üç kere) «Allah, büyüklükte en

büyüktür. Allah, büyüklükte en büyüktür. Allah,

büyüklükte en büyüktür. Allah’a çokça ham‑

dolsun. Allah’a çokça hamd olsun. Allah’a

çokça hamd olsun. Sabah ve akşam Allah’ı

tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»

«Şeytan’dan, kibrinden, yalanından ve ves-

vesesinden Allah’a sığınırım.»48

موات ن���ور السه أن���ت ال��ح��م��د ل��ك ��ه��مه »ال��لهأنت الحمد ول��ك ، فيهنه وم��ن والرض ولك ، فيهنه ومن والرض موات السه م قيومن والرض موات السه رب أنت الحمد موات السه ملك لك الحمد ]ول��ك ، فيهنهأنت الحمد ]ول��ك ] فيهنه وم��ن والرض الحمد[ ]ول��ك والرض[ موات السه ملك

48 Ebû Dâvûd (1/203); İbn Mâce (1/265); Ahmed (4/85). Müslim, İbni Ömer radıyallahu anhumâ’dan benzerini tahric etmiştir, on‑dan bir de kıssa zikredilir (1/420).

Page 37: Hısnul Muslim

37

، ، وقولك الحق ، ووعدك الحق ]أنت الحق ، حق والنهار ، ح��ق والجنهة ، الحق ول��ق��اؤك ] اعة حق ، والسه د حق ، ومحمه والنهبيون حق

]اللههمه لك أسلمت، وعليك توكهلت، وبك امنت، وإليك أنبت، وبك خاصمت، وإليك رت، مت، وما أخه حاكمت. فاغفر لي ما قدهم، المقد ]أن��ت أعلنت[ وما أس��ررت، وما إلهي ]أنت أنت[ إاله إله ر ال المؤخ وأنت

ال إله إاله أنت[«

32‑ (6/6) «Allah’ım! Hamd sanadır.49 Sen,

göklerin, yerin ve onlarda bulunanların

nûrusun. Hamd sanadır. Sen; göklerin, yerin

ve onlarda bulunanların efendisisin. [Hamd sa‑

nadır. Sen göklerin, yerin ve onlarda bulunan‑

49 Nebî sallallahu aleyhi ve sellem, bu duâyı gece kalkınca tehe ‑cüd namazında okurdu.

Page 38: Hısnul Muslim

38

ların Rabbisin] [Hamd sanadır. Göklerin, ye‑rin ve onlarda bulunanların mülkü/egemen‑liği sana aittir.] [Hamd sanadır. Sen, göklerin ve yerin hükümdârısın] [Hamd sanadır] [Sen Hak’sın, va’din de haktır. Sözün hak ve sana dönüş de haktır. Cennet ve Cehennem hak, peygamberlerin de haktır. Muhammed sallallahu

aleyhi ve sellem hak ve kıyâmet haktır.]

[Allah’ım! Sana teslim oldum; sana tevek-kül ettim, sana iman ettim ve tevbe edip sana döndüm. Senin düşmanını düşman edindim. Ve senin hükmüne başvurdum. Gizli ve aşikâr, yaptığım ve yapacağım amellerimi bağışla] [Öne geçiren ve geriye bırakan sensin. Senden başka hak ilah yoktur] [Sen, benim ilâhımsın.

Senden başka hak ilah yoktur.]50

50 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (3/3‑11/116‑13/371, 423, 465); Mü -lim, özet bir şekilde benzerini rivayet etmiştir (1/532).

Page 39: Hısnul Muslim

39

RUKÛDA YAPILACAK DUA

»سبحان ربي العظيم«

33‑ (5/1) (Üç kere) «Çok büyük Rabbimi tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»51

»سبحانك اللههمه ربهنا وبحمدك، اللههمه اغفر لى«

34‑ (5/2) «Rabbimiz olan Allah’ım! Sana hamdederek seni tüm noksanlıklardan tenzih ederim. Allah’ım! Beni bağışla»52

وح« وس، رب الملئكة والر »سبوح، قد

35‑ (5/3) «(O) çokça tesbih ve takdis edi‑lendir, meleklerin ve Rûh’un rabbidir.»53

»اللههمه لك ركعت، وبك آمنت، ولك 51 İmam Ahmed ve Sünen sahipleri. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (1/83).52 Buhârî (1/99); Müslim (1/350).53 Müslim (1/353); Ebû Dâvûd (1/230).

17

Page 40: Hısnul Muslim

40

أسلمت، خشع لك سمعي، وبصري، ي، وعظمي، وعصبى، وما ومخ

است�قله ب�ه ق�دمي«

36‑ (5/4) «Allah’ım! Sana rukû ettim. Sana iman ettim ve sana teslim oldum. Kulağım, gö‑züm, beynim, kemiğim, sinirim ve ayağımın ta‑şıdığı (bedenim) senin için eğildi.»54

»سبحان ذي الج�ب�روت، والمل�كوت، وال�كب�ري�اء، والعظ�مة«

37‑ (5/5) «Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»55

54 Müslim (1/534); İbn Mâce dışındaki diğer sünen sahipleri (Tirmizî, Ebû Dâvûd, Nesâî) tahric etmiştir.

55 Ebû Dâvûd (1/230); Nesâî; Ahmed. İsnâdı hasendir.

Page 41: Hısnul Muslim

41

RUKÛDAN DOĞRULURKEN

لمن حمده« »سمع الله

38‑ (3/1) «Allah, kendisine hamdedeni

işitti.»56

با مباركا فيه« »ربهنا ولك الحمد، حمدا كثيرا طي

39‑ (3/2) «Rabbimiz! Hamd sanadır; çok‑

ça, tertemiz ve mübarek bir hamd...»57

موات وملء الرض وما بينهما، »ملء السهالثهناء أه��ل بعد. ش��يء من شئت ما وم��لء نا لك عبد. والمجد، أحق ما قال العبد، وكللم معطي وال أعطيت، لما مانع ال اللههمه

منعت، وال ينفع ذا الجد منك الجد «56 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (2/282).57 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (2/284).

18

Page 42: Hısnul Muslim

42

40‑ (3/3) «Gökler dolusu, yer dolusu ve iki‑

si arasındaki mesafe dolusu ve bundan son‑

ra dilediğin şeyler dolusunca (hamd sanadır)

ey övgü ve şeref sahibi! Bir kulun, -ki hepimiz

senin kulunuz- söylediği en doğru söz şudur:

Allah’ım! Senin verdiğine mani olacak yok‑

tur, senin vermediğini de verecek yoktur. İti‑

bar sahiplerine itibarları senin yanında fayda

vermez.»58

SECDEDE YAPILACAK DUA

»سبحان ربي العلى«

41‑ (7/1) (Üç kere) «En yüce ve en yük‑

sek olan Rabbimi tüm noksanlıklardan tenzih

ederim.»59

»سبحانك اللههمه ربهنا وبحمدك، اللههمه اغفرلي«58 Müslim, (1/346).59 İmam Ahmed ve Sünen sahipleri tahric etmiştir. Bkz. Sahîhu’t-

Tirmizî (1/83).

19

Page 43: Hısnul Muslim

43

42‑ (7/2) «Rabbimiz olan Allah’ım! Sana

hamdederek seni tüm noksanlıklardan tenzih

ederim. Allah’ım! Beni bağışla.»60

وح« وس، رب الملئكة والر »سبوح، قد

43‑ (7/3) «(O), çokça tesbih ve takdis edi‑

lendir. (O), meleklerin ve Ruh’un rabbidir.»61

»اللههمه لك سجدت، وبك امنت، ولك أسلمت، سجد وجهي للهذي خلقه،

ره، وشقه سمعه وبصره، تبارك الله وصوهأحسن الخالقين«

44‑ (7/4) «Allah’ım! Sana secde ettim. Sana

iman ettim ve sana teslim oldum. Yüzüm; ken‑

disini yaratan ve şekil veren, kendisinde göz

ve kulak açan (Allah’a) secde etti. Yaratanların

en güzeli olan Allah, yüceler yücesidir.»62

60 Buhârî, Müslim. Tahrici geçti (Bkz. 34, s.39).61 Müslim (1/533). Tahrici geçti (Bkz. 35, s.39).62 Müslim (1/534) ve diğerleri.

Page 44: Hısnul Muslim

44

»سبحان ذي الجبروت، والملكوت، والكبرياء، والعظمة«

45‑ (7/5) «Kudret, hükümranlık, büyüklük

ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan ten‑

zih ederim.»63

»اللههمه اغفر لي ذنبي كلهه، دقهه وجلهه، ه« له واخره وعلنيته وسره وأوه

46‑ (7/6) «Allah’ım! Günahlarımın hepsini;

küçüğünü ve büyüğünü, ilkini ve sonunu, giz‑

lisini ve aşikârını bağışla.»64

»اللههمه إني أعوذ برضاك من سخطك، وبمعافاتك من عقوبتك وأعوذ بك منك، ال أحصي ثناء عليك، أنت كما أثنيت على

نفسك«63 Ebû Dâvûd (1/230), Ahmed ve Nesâî rivâyet etmiş, el-Elbânî

hadisin sahih olduğunu söylemiştir. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/166).

64 Müslim (1/350).

Page 45: Hısnul Muslim

45

47‑ (7/7) «Allah’ım! Gazabından rızana, cezalandırmandan affına; senden yine sana sığınırım. Sana olan övgüleri sayamam. Sen, kendini övdüğün gibisin.»65

İKİ SECDE ARASINDAKİ OTURUŞTA YAPILACAK DUA

»رب اغفر لي، رب اغفر لي«48‑ (2/1) «Rabbim! Beni bağışla. Rabbim!

Beni bağışla.»66

»اللههمه اغفر لي، وارحمني، واهدني، واجبرني، وعاف�ني، وارزق�ني، وارفع�ني«

49‑ (2/2) «Allah’ım! Beni bağışla ve bana merhamet et. Beni doğru yola ilet ve bana ihsan eyle. Bana afiyet ve rızık ver. Ve beni yücelt.»67

65 Müslim (1/532).66 Ebû Dâvûd (1/231). Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/148).67 Nesâî dışındaki diğer sünen sahipleri tahric etmiştir. el-Elbânî,

hadisin “sahih” olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (1/90), Sahîhu İbn Mâce (1/148).

20

Page 46: Hısnul Muslim

46

TİLÂVET SECDESİNDE

YAPILACAK DUA

»سجد وجهي للهذي خلقه، وشقه سمعه أحسن ته: ﴿ف�ت�بارك الله وبصره بحوله وقوه

الخالقين﴾50‑ (2/1) «Yüzüm, yaratanına, gücü ve kuv‑

veti ile onda göz ve kulak açan (Allah’a) secde

etti. En güzel yaratıcı olan Allah’ın şanı ne

yücedir.»68

»اللههمه اكتب لى بها عندك أجرا، وضع عني بها وزرا، واجعلها لي عندك ذخرا، لتها من عبدك داود« لها مني كما تقبه وتقبه

51‑ (2/2) «Allah’ım! Bununla katında benim

için bir ecir yaz ve benden bir günahı sil. Bu‑

68 Tirmizî (2/474); Ahmed (2/30); Hâkim, “hadis sahihtir” demiş ve İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir. (1/220) Lafızdaki ziyâde Hâkim’in rivâyetine aittir.

21

Page 47: Hısnul Muslim

47

nu benim için katında muhafaza eyle ve kulun

Dâvud’dan kabul ettiğin gibi benden de bunu

kabul eyle.»69

TEŞEHHÜDDE İKEN

�بات، �لوات، والطهي ، والصه »التهحيهات لله وبركات�ه، لم عليك أيها النهبي ورحمة الله السه

الحين. الصه لم علينا وعلى عباد الله السهدا ، وأشهد أنه محمه أشهد أن ال إله إاله الله

عبده ورسوله«

52‑ «Selamlar, dualar ve bütün güzel şeyler

ancak Allah’adır. Ey Nebi! Selam sana, Allah’ın

rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun. Selam

bize ve Allah’ın salih kullarına. Allah’tan baş‑

ka hak ilah olmadığına şehâdet ederim. Ve yi‑

69 Tirmizî (2/473); Hâkim “hadis sahihtir” demiş ve İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir (1/219).

22

Page 48: Hısnul Muslim

48

ne şehâdet ederim ki, Muhammed O’nun ku‑lu ve rasûlüdür.»70

TAHİYYATTAN SONRA OKUNACAK

SALAVÂT

د، د وعلى آل محمه »اللههمه صل على محمه

كما صلهيت على إبراهيم وعلى آل إبراهيم،

د إنهك حميد مجيد، اللههمه بارك على محمه

د كما باركت على إبراهيم وعلى آل محمه

وعلى آل إبراهيم، إنهك حميد مجيد«

53‑ (2/1) «Allah’ım! İbrahim’e ve İbrahim’in ailesine salât ettiğin gibi Muhammed’e ve Muhammed’in ailesine de salât eyle. Şüphe‑siz sen; çokça hamdedilen, şan ve şeref sa‑hibisin. Allah’ım! İbrahim’i ve İbrahim’in ai‑lesini mübarek kıldığın gibi Muhammed’i ve

70 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (1/13); Müslim (1/301).

23

Page 49: Hısnul Muslim

49

Muhammed’in ailesini de mübarek kıl. Şüp‑

hesiz sen; çokça hamdedilen, şan ve şeref

sahibisin.»71

د، د وعلى ال محمه »اللههمه صل على محمه

كما صلهيت على إبراهيم وعلى ال إبراهيم،

د إنهك حميد مجيد، اللههمه بارك على محمه

د كما باركت على إبراهيم وعلى ال محمه

وعلى ال إبراهيم، إنهك حميد مجيد«

54‑ (2/2) «Allah’ım! İbrahim’in ailesine

salât ettiğin gibi Muhammed’e, hanımlarına

ve soyuna da salât eyle. İbrahim’in ailesini

mübarek kıldığın gibi Muham med’i, hanım‑

larını ve soyunu mübarek kıl. Şüphesiz sen;

çokça hamdedilen, şan ve şeref sahibisin.»72

71 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (6/408).72 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (6/407); Müslim (1/306). Lafızlar Mü ‑

lim.

Page 50: Hısnul Muslim

50

SELÂMDAN ÖNCE YAPILAN DUÂLAR

»اللههمه إني أعوذ بك من عذاب القبر، ومن

عذاب جهنهم، ومن فت�نة المحيا والممات،

ال« جه ومن شر فتنة المسيح الده

55‑ (11/1) «Allah’ım! Kabir azabından, ce‑

hennem azabından, hayatın ve ölümün fitne‑

sinden, Mesih Deccal fitnesinin şerrinden sana

sığınırım.»73

»اللههمه إني أعوذ بك من عذاب القبر،

ال، جه وأعوذ بك من فتنة المسيح الده

وأعوذ بك من فتنة المحيا والممات.

اللههمه إني أعوذ بك من المأثم والمغرم«73 Buhârî (2/102); Müslim (1/412) rivayet etmiştir. Lafızlar Müslim’e

aittir.

24

Page 51: Hısnul Muslim

51

56‑ (11/2) «Allah’ım! Kabir azabından sana sığınırım. Mesih Deccal’in fitnesinden sana sı‑ğınırım. Hayatın ve ölümün fitnesinden sana sı‑ğınırım. Allah’ım! Günahtan ve borçtan sana sığınırım.»74

»اللههمه إني ظلمت نفسي ظلما كثيرا، وال نوب إاله أنت، فاغفر لي مغفرة من يغفر الذحيم« عندك وارحمني إنهك أنت الغفور الره

57‑ (11/3) «Allah’ım! Ben nefsime çok zul‑mettim. Günahları ancak sen affedersin. Ka‑tından bir mağfiretle beni bağışla ve ba‑na merhamet eyle. Şüphesiz sen, Gafûr ve Rahîmsin.»75

رت، مت وما أخه »اللههمه اغفر لي ما قدهوما أسررت، وما أعلنت، وما أسرفت،

م وأنت وما أنت أعلم به مني، أنت المقدر ال إله إاله أنت« المؤخ

74 Buhârî (2/202); Müslim (1/412).75 Buhârî (8/168); Müslim (4/2078).

Page 52: Hısnul Muslim

52

58‑ (11/4) «Allah’ım! Yaptığım ve yapaca‑

ğım, gizli ve aşikâr işlediğim, israf ettiğim ve

benden daha iyi bildiğin günahlarımı bağışla.

Sen Mukaddim/öne alan ve Muahhir/gecikti‑

rensin. Senden başka hak ilah yok.»76

»اللههمه أعني على ذكرك، وشكرك، وحسن عبادتك«

59‑ (11/5) «Allah’ım! Seni zikretmek, sana

şükretmek ve sana güzelce ibadet etmek için

bana yardım et.»77

»اللههمه إني أعوذ بك من البخل، وأعوذ بك من الجبن، وأعوذ بك من أن أرده إلى

نيا أرذل العمر، وأعوذ بك من فتنة الدوعذاب القبر«

60‑ (11/6) «Allah’ım! Cimrilikten sana sığı-

nı rım. Korkaklıktan sana sığınırım. Çok yaşla-

76 Müslim (1/534).77 Ebû Dâvûd (2/86); Nesâî (3/53); el-Elbânî, “hadis, sahihtir” der.

Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/284).

Page 53: Hısnul Muslim

53

narak (elden ayaktan düşmekten) sana sığını-rım. Dünya fitnesi ve kabir azabından sana sı-ğınırım.»78

»اللههمه إني أسألك الجنه�ة وأعوذ بك من النهار«

61‑ (11/7) «Allah’ım! Senden cenneti diler, cehennemden sana sığınırım.»79

»اللههمه بعلمك الغيب وقدرتك على الخلق أحيني ما علمت الحياة خيرا لى وتوفهني إذا أسألك إني اللههمه لى، خيرا الوفاة علمت وأسألك ��ه��ادة، وال��شه الغيب ف��ي خشيتك وأسألك والغضب، ضا الر في الحق كلمة القصد في الغنى والفقر، وأسألك نعيما ال ة عين ال تنقطع، وأسألك ينفد، وأسألك قرهضا بعد القضاء، وأسألك برد العيش بعد الرإل��ى وجهك النهظر ة ل��ذه ال��م��وت، وأس��أل��ك

78 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (6/35).79 Ebû Dâvûd. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/328).

Page 54: Hısnul Muslim

54

ة مضره اء ض��ره غير في لقائك إلى وق والشهاليمان، بزينة زينها اللههمه مضلهة، فتنة وال

واجعلنا هداة مهتدين«62‑ (11/8) «Allah’ım! Gayb ilminle ve yarat‑

ma kudretinle hayatın benim için hayırlı olduğu‑

nu bildiğin müddetçe beni yaşat. Ölümün benim

için daha hayırlı olduğunu bildiğinde de beni ve‑

fat ettir. Allah’ım! Gizlide ve açıkta, senden hak‑

kıyla korkmayı dilerim. Senden rıza ve öfke anın‑

da hak sözü (söylemeyi) dilerim. Zenginlik ve fa‑

kirlikte senden itidalli olmayı dilerim. Bitmeyen bir

nimet ve sonu gelmeyen bir göz aydınlığı dilerim.

Senden, kaza sonrası rıza göstermeyi ve ölümden

sonra kolay bir hayatı dilerim. Yüzüne bakmanın

lezzetini, zarar verici bir hastalık ve saptırıcı bir fit‑

neye uğramaksızın sana kavuşmanın özlemini di‑

lerim. Allah’ım! Bizi iman ziyneti ile süsle ve bizi hi‑

dayete ermiş, doğru yolun rehberleri kıl.»80

80 Nesâî, (4/54‑55); Ahmed (4/364); el-Elbânî, “hadis, sahihtir” der; Bkz. Sahîhu’n‑Nesâî (1/281).

Page 55: Hısnul Muslim

55

بأ نهك الوحد »اللههمه إني أسألك يا الله

مد الهذي لم يلد ولم يولد ولم االحد الصه

يكن له كفوا أحد، أن تغفر لي ذنوبي إنهك

حيم« أنت الغفور الره

63‑ (11/9) «Allah’ım! Ya Allah! Sen ki bir‑

sin, teksin. Samed’sin. Doğmamış ve doğur‑

mamışsın. Hiç bir benzeri olmayansın. Sen‑

den günahlarımı bağışlamanı dilerim. Şüp‑

hesiz sen, Gafûr ve Rahîmsin.»81

»اللههمه إني أسألك بأنه لك الحمد ال إله إاله أنت وحدك ال شريك لك، المنهان،

موات والرض يا ذا الجلل يا بديع السهوالكرام، يا حي يا قيوم إني أسالك

الجنهة وأعوذ بك من النهار«81 Nesâî (3/52), bu lafızla tahric etmiştir; Ahmed (4/338). el-Elbânî,

“hadis, sahihtir” der, Bkz. Sahîhu’n‑Nesâî (1/280).

Page 56: Hısnul Muslim

56

64‑ (11/10) «Allah’ım! Övgüler senin için

olduğundan, senden başka hak ilah olmadı‑

ğından, ortağın bulunmadığından ve çokça

veren olduğundan dolayı senden dilerim. Ey

göklerin ve yerin yaratıcısı! Ey azamet ve ikram

sahibi! Ya Hayy, Ya Kayyûm! Senden cenneti

isterim, cehennemden de sana sığınırım.»82

»اللههمه إني أسألك بأني أشهد أنهك أنت اللهمد الهذي لم يلد ال إله إاله أنت الحد الصه

ولم يولد ولم يكن له كفوا أحد«

65‑ (11/11) «Allah’ım! Senin Allah olduğu‑

na, senden başka hak ilah olmadığına, tek ve

Samed olduğuna, doğmamış ve doğurmamış

olduğuna, hiçbir benzerinin olmadığına şeha‑

det ederek senden dilerim.»83

82 Sünen sahipleri rivayet etmiştir. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/329).83 Ebû Dâvûd (2/62), Tirmizî (5/515), İbn Mâce (2/1267), Ah‑

med (5/360), Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/329); Sahîhu’t‑Tirmizî (3/163).

Page 57: Hısnul Muslim

57

SELÂM VERDİKTEN SONRA YAPILACAK ZİKİRLER

لم، ومنك اللههمه أنت السه »أستغفر اللهكرام« لم، تباركت يا ذا الجلل وال السه

66‑ (8/1) «Allah’tan mağfiret dilerim. (Üç

kere) Allah’ım! Sen Selâm’sın, selâmet sen‑

dendir. Ey celâl ve ikram sahibi! Sen yüceler

yücesisin.»84

وحده ال شريك له، له الملك »ال إله إاله اللهوله الحمد وهو على كل شيء قدير، اللههمه ال مانع لما أعطيت، وال معطي لما منعت،

» وال ينفع ذا الجد منك الجد

67‑ (8/2) «Allah’tan başka hak ilah yoktur.

O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk/egemenlik

84 Müslim (1/414).

25

Page 58: Hısnul Muslim

58

O’nundur, hamd O’nadır. O, her şeye gücü

yetendir. Allah’ım! Verdiğine mani olabilecek,

vermediğini de verebilecek yoktur. İtibar sahi‑

bine itibarı, senin katında fayda vermez.»85

وحده ال شريك له، له »ال إله إاله الله

الملك وله الحمد وهو على كل شيء

، ال إله إاله ة إاله بالله قدير، ال حول وال قوه

عمة وله الفضل ، وال نعبد إاله إيهاه، له الن الله

مخلصين وله الثه�ناء الحسن، ال إله إاله الله

ين ولو كره الكافرون« له الد

68‑ (8/3) «Allah’tan başka hak ilah yoktur.

O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk/hükümranlık

O’nun ve hamd O’nadır. O, her şeye gücü ye‑

tendir. Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır.

Allah’tan başka hak ilah yoktur. Ancak O’na

85 Buhârî (1/255); Müslim (1/414).

Page 59: Hısnul Muslim

59

ibadet ederiz. Nimet O’nun, fazilet O’nundur.

Gü zel övgüler O’nadır. Allah’tan başka hak

ilah yoktur. Kafirler hoşlanmasa da dini yalnız

O’na mahsus kılarız.»86

أكبر ال إله ، والله ، والحمد لله »سبحان الله

وحده ال شريك له، له الملك وله إاله الله

الحمد وهو على كل شىء قدير«

69‑ (8/4) Otuz üçer kere «Subhânallah/

Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim. El‑

hamdulillah/Hamd, tümüyle Allah’a mahsus‑

tur. Allahu ekber/Allah en büyüktür.» «Al-

lah’tan başka hak ilah yoktur. O, tektir ve orta‑

ğı yoktur. Mülk O’nundur. Hamd O’nadır. O,

her şeye gücü yetendir.»87

86 Müslim (1/415).87 Müslim, (1/418). “Her namazın arkasından böyle söyleyenin

günahları, deniz köpüğü kadar bile olsa, affedilir.” Müslim, (1/418).

Page 60: Hısnul Muslim

60

حيم حمن الره الره بسم الله

مد لم يلد الصه أحد الله ﴿قل هو الله﴾ولم يكن له كفوا أحد ولم يولد

حيم حمن الره الره بسم الله

﴿قل أعوذ برب الفلق من شر ما ومن شر غاسق إذا وقب خلق

اثات في العقد ومن شر ومن شر النهفه﴾ حاسد إذا حسد

حيم حمن الره الره بسم الله

ملك النهاس قل أعوذ برب النهاس﴿إله النهاس من شر الوسواس الخنهاس الهذي يوسوس في صدور النهاس

﴾ من الجنهة والنهاس

Page 61: Hısnul Muslim

61

70‑ (8/5) Her namazdan sonra:

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm «De ki: O Al-

lah birdir. Allah Samed’dir, (her şeyden müs-

tağni ve her şey O’na muhtaçtır). O, doğurma-

mış ve doğmamıştır. Hiçbir şey O’na denk de-

ğildir.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm «De ki: «Ya-

rattıklarının şerrinden, bastırdığı zaman karan-

lığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyü-

cülerin şerrinden, hased ettiği zaman hased-

çilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabb’e sı-

ğınırım.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm «De ki: «İn-

sanlardan ve cinlerden olup insanların göğüs-

lerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin şer-

rinden, insanların Rabbi, insanların hükümdârı

ve insanların ilahı olan Allah’a sığınırım.»88

88 Ebû Dâvûd (2/86); Nesâî (3/68). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (2/8). Bu üç sûreye “muavvizât” denir. Fethu’l‑Bârî (9/62).

Page 62: Hısnul Muslim

62

جيم يطان الره من الشه أعوذ بالله

تأخذه ال القيوم الحي هو إاله إله ال ﴿اللهفي وم��ا موات السه في ما له ن��وم وال سنة بإذنه إاله عنده يشفع الهذي ذا من الرض يعلم ما بين أيديهم وما خلفهم وال يحيطون كرسيه وسع شاء بما إاله علمه من بشيء موات والرض وال يؤده حفظهما وهو السه

العلي العظيم ﴾

71‑ (8/6) Her namazın arkasından:

«Allah, O’ndan başka ilah olmayan, Hayy

(diri) ve Kayyûm’dur (her an yarattıklarını göze‑

tendir), kendisine ne uyku gelir ne de uyukla‑

ma. Göklerde ve yerde olan ancak O’nundur.

O’nun izni olmadan katında şefaat edecek

kimdir? Onların işlediklerini, işleyeceklerini bi‑

lir, dilediğinden başka ilminden hiçbir şeyi kav‑

Page 63: Hısnul Muslim

63

rayamazlar. Kürsüsü89 gökleri ve yeri kaplamış‑

tır, onların gözetilmesi O’na ağır gelmez. O yü‑

cedir, büyüktür.»90 Bakara, 255 (Âyete’l-Kürsî).

72‑ (8/7) Sabah ve akşam namazından

sonra onar defa:

وحده ال شريك له، له »ال إله إاله اللهالملك وله الحمد يحي�ي و يميت وهو

على كل شيء قدير«

«Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tek‑

tir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd

O’nadır. O, yaşatır ve O öldürür. O, her şeye

gücü yetendir.»91

89 Kürsü’ye nisbetle Allah’ın Arşı daha geniş ve büyüktür. Kürsü ve arş kavramları için sahih akîde kitaplarına başvurulabilir.

90 Bakara, 255 (Âyete’l-Kürsî). Kim bunu her namazın arkasından okursa cennete girmesiyle arasında ancak ölümü kalır. Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no:100); İbn es‑Sunnî (no:121). el‑El‑bânî, “hadis, sahihtir” der; Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (5/339), Silsi‑letu’l‑Ehâdisi’s‑Sahiha (2/697‑h.972).

91 Tirmizî (5/515), Ahmed (4/227). Bkz. Zâdu’l‑Meâd (1/300).

Page 64: Hısnul Muslim

64

73‑ (8/8) Sabah namazında selamdan son‑

ra:

با، »اللههمه إني أسألك علما نافعا، ورزقا طي

وعمل م�ت�ق�بهل«

«Allah’ım! Senden, faydalı bir ilim, temiz

bir rızık ve makbul bir amel dilerim.»92

İSTİHÂRE DUASI

وأستقدرك بعلمك أستخيرك إن��ي »اللههمه

بقدرتك وأسألك من فضلك العظيم، فإنهك

وأنت أعلم، وال وتعلم، أق��در، وال تقدر

م الغيوب، اللههمه إن كنت تعلم أنه هذا عله

وعاقبة ومعاشي ديني في لي خير الم��ر 92 İbn Mâce ve diğerleri. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/152), Mec‑

mau’z‑Zevâide (10/111).

26

Page 65: Hısnul Muslim

65

ره ويس لي ف��اق��دره وآجله- -عاجله أم��ري

لي ثمه بارك لي فيه، وإن كنت تعلم أنه هذا

المر شر لي في ديني ومعاشي وعاقبة أمري -عاجله وآجله- فاصرفه عني وأصرفني عنه

واقدر لي الخير حيث كان ثمه ارضني به«

74‑ Câbir b. Abdullah radıyallahu anh şöyle demiştir: Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bi‑ze, Kur’an’dan bir sûre öğretir gibi tüm işlerde istihâre etmeyi öğretir, şöyle buyururdu:

«Sizden biriniz bir işi yapmayı içinden ge‑çirirse, farz namazın dışında iki rekat namaz kılsın. Sonra şöyle desin:

«Allah’ım! İlmine başvurarak senden ha‑yır isterim. Kudretine dayanarak senden güç isterim. Senden, yüce ihsanını isterim. Sen güç yetirirsin, ben güç yetiremem. Sen bilirsin, ben bilemem. Sen bilinmeyenleri en iyi bilen‑sin. Allah’ım! Bu işin -(Burada isteğini/ihtiya‑

Page 66: Hısnul Muslim

66

cını söyler)- benim için; dinimde, yaşantımda ve işimin sonunda hayırlı olacağını biliyorsan onu bana takdir et, kolaylaştır ve sonra bere‑ketli kıl. Bu işin benim için; dinimde, yaşan‑tımda ve işimin sonunda şerli olarak biliyor‑san onu benden, beni de ondan uzaklaştır. Ve benim için nerede olursa hayrı takdir et. Son‑ra, beni ondan razı kıl.»93

Yaratan Allah’a istihâre ile danışan, mü‑minlerle de istişâre eden ve işinde sağlam bil‑

gilere sahip olan pişman olmaz.

Allah Subhânehu şöyle buyurmuştur:

﴿وشاورهم في المر فإذا عزمت فتوكهل لين﴾ يحب المتوك إنه الله على الله

«İş hakkında onlara danış. Kararını ver‑diğin zaman da artık Allah’a güven (tevekkül et).»94

93 Buhârî (7/162).94 Âl‑i İmrân, 159.

Page 67: Hısnul Muslim

67

SABAH VE AKŞAM ZİKİRLERİ

لم على لة والسه وحده، والصه »الحمد لله

من ال نبيه بعده«

«Hamd, tümüyle bir ve tek olan Allah’a mahsustur. Salât ve selâm, kendisinden son‑ra peygamber olmayan (Muhammed)’in üze‑rine olsun.»95

حيم حمن الره الره بسم الله ال إله إاله هو الحي القيوم ال تأخذه ﴿الله

موات وما سنة وال نوم له ما في السهفي الرض من ذا الهذي يشفع عنده إاله

95 Enes b. Mâlik radıyallahu anh’dan; Rasûlullah sallallahu aleyhi

ve sellem’e isnâden şöyle dediği rivâyet edilmiştir: “Sabah namazından güneş doğana kadar Allah’ı zikreden bir toplulukla oturmam, İsmâil soyundan dört kişiyi azad etmemden bana daha sevimlidir. İkindi namazından güneş batana kadar Allah’ı zikreden bir toplulukla oturmam, dört kişiyi azad etmemden bana daha sevimlidir.” Ebû Dâvûd, (no: 3667). el-Elbânî, hadi‑sin hasen mertebesinde olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (2/698).

27

Page 68: Hısnul Muslim

68

بإذنه يعلم ما بين أيديهم وما خلفهم وال يحيطون بشيء من علمه إاله بما شاء وسع

موات والرض وال يؤوده كرسيه السهحفظهما وهو العلي العظيم ﴾

75‑ (24/1) Kovulmuş şeytandan Al lah’a sı‑

ğınırım: «Allah, O’ndan başka ilah olmayan,

Hayy (diri) ve Kayyûm’dur (her an yarattıkla-

rını gözetendir), kendisine ne uyku gelir ne

de uyuklama. Göklerde ve yerde olan ancak

O’nundur. O’nun izni olmadan katında şefa-

at edecek kimdir? Onların işlediklerini, işleye-

ceklerini bilir; dilediğinden başka ilminden hiç-

bir şeyi kavrayamazlar. Kürsüsü gökleri ve yeri

kaplamıştır, onların gözetilmesi O’na ağır gel-

mez. O yücedir, yüksektir ve çok büyüktür.»96

96 Bakara, 255 (Âyetu’l-Kürsî). Kim bunu sabahladığı zaman okursa akşam oluncaya kadar cinlerden korunur. Kim de akşamladığı zaman bunu okursa sabah oluncaya kadar cinlerden korunur. Hâkim (1/562). el-Elbânî, hadisin sahih olduğunu İmam Nesâî ve Taberânî’ye isnâd ederek söyler ve Taberânî’nin senedinin ceyyid olduğunu ekler. Bkz. Sahîhu’t‑Terğib ve’t‑Terhib (1/273).

Page 69: Hısnul Muslim

69

حيم حمن الره الره بسم الله

مد لم يلد ولم الصه أحدالله ﴿قل هو الله

﴾ولم يكن له كفوا أحد يولد

حيم حمن الره الره بسم الله

﴿قل أعوذ برب الفلقمن شر ما خلق ومن

اثات في شر غاسق إذا وقب ومن شر النهفه

﴾ومن شر حاسد إذا حسد العقد

حيم حمن الره الره بسم الله

النهاس النهاسملك ب���رب أع���وذ ﴿ق���ل إله النهاس من شر الوسواس الخنهاس الهذي يوسوس في صدور النهاس من

﴾ الجنهة والنهاس

Page 70: Hısnul Muslim

70

76‑ (24/2) Üç kere:

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: O

Allah birdir. Allah Samed’dir, (her şeyden müs-

tağni ve her şey O’na muhtaçtır). O doğurma-

mış ve doğmamıştır. Hiçbir şey O’na denk de-

ğildir.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: «Ya-

rattıklarının şerrinden, bastırdığı zaman karan-

lığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyü-

cülerin şerrinden, hased ettiği zaman hased-

cilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabb’e sı-

ğınırım.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: «İn-

sanlardan ve cinlerden olup insanların göğüs-

lerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin şer-

rinden, insanların Rabbi, insanların hükümdârı

ve insanların ilahı olan Allah’a sığınırım.»97

97 Kim bunu sabahladığı ve akşamladığı zaman üç kere okursa her şeye karşı onu korur. Ebû Dâvûd (4/322), Tirmizî (5/567). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/182).

Page 71: Hısnul Muslim

71

، وال والحمد لله »أصب�حنا وأصبح الملك لله وحده ال شريك له، له الملك وله إله إاله اللهالحمد وهو على كل شيء قدير، رب إني أسألك خير ما في هذا اليوم وخير ما بعده وشر اليوم هذا في ما شر من بك وأع��وذ ما بعده، رب أعوذ بك من الكسل، وسوء النهار في ع��ذاب من بك أع��وذ رب الكبر،

وعذاب في القبر«

77‑ (24/3) «Mülk, Allah’a ait olduğu hâlde sabahladık.98 Hamd Allah’adır. Allah’tan baş‑ka hak ilah yoktur. O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur. Hamd, O’nadır. Ve O, her şe‑ye gücü yetendir. Rabbim! Senden bu günde olan ve bu günden sonraki hayrı ister,99 bu gü‑nün şerrinden ve bu günden sonraki şerden

98 Akşam olunca, “Mülk, Allah’a ait olduğu halde akşamladık.” şeklinde söylenir.

99 Akşam da, “Rabbim senden bu gece olan ve bu geceden so -raki hayrı ister; bu gecenin şerrinden ve bu geceden sonraki şerden de sana sığınırım.” şeklinde söylenir.

Page 72: Hısnul Muslim

72

de sana sığınırım. Rabbim! Tembellikten ve ih‑

tiyarlığın kötülüğünden sana sığınırım. Rab‑

bim! Cehennemdeki ve kabirdeki azaptan sa‑

na sığınırım.»100

»اللههمه بك أصبحنا، وبك أمسينا، وبك

نحيا، وبك نموت وإليك النشور«78‑ (24/4) «Allah’ım senin yardımınla sa‑

bahlar ve yine senin yardımınla akşamlarız.101

Senin yardımınla yaşar ve yine senin yardımın‑

la ölürüz. Ve dönüş sanadır.»102

»اللههمه أنت ربي ال إله إاله أنت، خلقتني

وأنا عبدك، وأنا على عهدك ووعدك ما

استطعت، أعوذ بك من شر ما صنعت، 100 Müslim, (4/2088).101 Akşam olunca, “Allah’ım! Senin yardımınla akşamlar ve yine

senin yardımınla sabahlarız. Senin yardımınla yaşar ve yine senin yardımınla ölürüz. Ve dönüş sanadır.” şeklinde söylenir.

102 Tirmizî (5/466), Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/142).

Page 73: Hısnul Muslim

73

، وأبوء بذنبي فاغفر أبوء لك بنعمتك عليه

نوب إاله أنت« لي فإنهه ال يغفر الذ79‑ (24/5) «Allah’ım! Sen benim rabbimsin.

Senden başka hak ilah yok. Beni sen yarattın ve ben senin kulunum. Gücüm yettiğince sa‑na verdiğim ahd ve va’d üzereyim. Yaptıkla‑rımın şerrinden sana sığınırım. Üzerime olan nimetini ve günahlarımı kabul ve itiraf ediyo‑rum. Beni bağışla. Şüphesiz günahları ancak sen bağışlarsın.»103

»اللههمه إنى أصبحت أشهدك وأشهد حملة عرشك، وملئكتك وجميع خلقك، أنهك ال إله أاله أنت وحدك ال شريك أنت الله

دا عبدك ورسولك« لك، وأنه محمه

80‑ (24/6) (Dört kere) «Allah’ım! Senden başka hak ilah olmayan Allah olduğuna ve

103 “Kim bunu akşamladığı vakit içtenlikle inanarak söyler de o gece ölürse cennete girer. Sabahladığı vakit yaparsa da böyledir.” Buhârî, (7/150).

Page 74: Hısnul Muslim

74

Muhammed’in de kulun ve Rasûlün olduğu‑

na; seni, arşını taşıyanları, meleklerini ve bü‑

tün yarattıklarını şahit tutarak sabahladım.»104

Akşamleyin; “akşamladım” şeklinde söy‑

lenir.

»اللههمه ما أصبح بي من نعمة أو بأحد من خلقك فمنك وحدك ال شريك لك، فلك

كر« الحمد ولك الش

81‑ (24/7) «Allah’ım! Benim veya kulların‑

dan birinin yanında sabaha çıkan her nimet

ancak sendendir. Ortağın yoktur. Hamd sana‑

dır. Şükür sanadır.»105

104 “Kim sabahladığı veya akşamladığı zaman dört kere bunu sö ‑lerse Allah onu cehennemden azad eder.” Ebû Dâvûd (4/317); Buhârî, Edebu’l‑Mufred (no:1201); Nesâî, Ame‑lu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 9); İbn es‑Sunnî, (no: 70). Allâme b. Baz, Nesâî ve Ebû Dâvûd’un isnadlarının hasen olduğunu söyler; Bkz. Tuhfetu’l‑Ahyâr (s.23).

105 “Kim bunu sabahladığı vakit söylerse gününün şükrünü eda etmiştir. Kim de bunu akşamladığı vakit söylerse gecesinin şükrünü eda etmiştir.”; Ebû Dâvûd (4/318), Nesâî, Ame‑lu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 7), İbn es‑Sunnî (no: 41), İbn Hibbân, Mevârid (no: 2361). Abdulaziz b. Baz, isnadın hasen mertebe‑sinde olduğunu söyler; Bkz. Tuhfetu’l‑Ahyar (s.24).

Page 75: Hısnul Muslim

75

Akşamleyin; “akşama çıkan” şeklinde söylenir.

»اللههمه عافني في بدني، اللههمه عافني في سمعي، اللههمه عافني في بصري ال إله إاله أنت. اللههمه إني أعوذ بك من الكفر، والفقر، وأعوذ بك من عذاب

القبر ال إله إاله أنت«

82‑ (24/8) (Üç kere) «Allah’ım! Bedeni‑me afiyet ver. Allah’ım! Kulağıma afiyet ver. Allah’ım! Gözüme afiyet ver. Senden başka hak ilah yok. Allah’ım! Küfürden ve fakirlikten sana sığınırım. Kabir azabından sana sığını‑rım. Senden başka hak ilah yok.»106

ال إله إاله هو عليه توكهلت ﴿حسبي اللهوهو رب العرش العظيم﴾

106 Ebû Dâvûd (4/324); Ahmed (5/42); Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 22); İbn es‑Sunnî (no: 69); Buhârî Edebu’l‑Muf‑red. Allâme b. Baz, isnadın hasen mertebesinde olduğunu söy‑ler; Bkz. Tuhfetu’l‑Ahyar (s.26).

Page 76: Hısnul Muslim

76

83‑ (24/9) (Yedi kere) «Allah bana yeter.

O’ndan başka hak ilah yok. O’na tevekkül et‑

tim. O, yüce arşın Rabbidir.»107

»اللههمه إني أسألك العفو والعافية في نيا واالخرة، اللههمه إني أسألك العفو الد

والعافية في ديني ودنياي وأهلي، ومالي، اللههمه استر عوراتي، وآمن روعاتي، اللههمه ، ومن خلفي، وعن احفظني من بين يديهيميني، وعن شمالي، ومن فوقي، وأعوذ

بعظمتك أن أغتال من تحتي«84‑ (24/10) «Allah’ım! Dünya ve ahirette

senden af ve afiyet dilerim. Allah’ım! Dinim,

dünyam, ailem ve malım hakkında senden af

ve afiyet dilerim. Allah’ım! Kusurlarımı gizle ve

korkularımdan emin kıl. Allah’ım! Beni önüm‑

107 “Kim bunu sabahladığı ve akşamladığı zaman yedi kere sö ‑lerse, onu üzen dünya ve ahiret işlerine Allah kâfidir.” İbn es‑Sunnî (no: 71) merfû, Ebû Dâvûd (4/321) mevkûfen tah‑ric etmiştir. Şuayb ve Abdulkâdir el-Arnavût isnadının sahih olduğunu söylemişlerdir. Bkz. Zâdu’l‑Meâd (2/376).

Page 77: Hısnul Muslim

77

den, arkamdan, sağımdan, solumdan, üstüm‑

den koru. Yere batırılarak ayağımın altından

helak edilmekten azametine sığınırım.»108

هادة فاطر »اللههمه عالم الغيب والشهموات والرض، ربه كل شيء السه

ومليكه، أشهد أن ال إله إاله أنت، أعوذ بك يطان وشركه، من شر نفسي، ومن شر الشهه وأن أقترف على نفسي سوءا أو أن أجره

على مسلم«85‑ (24/11) «Gizliyi ve aşikârı bilen, göklerin

ve yerin yaratıcısı Allah’ım! Her şeyin rabbi ve

sahibi! Senden başka hak ilah olmadığına şeha‑

det ederim. Nefsimin şerrinden sana sığınırım.

Şeytan ve şirkinin şerrinden, nefsime kötülük et‑

mekten veya onu (kötülüğü) bir müslümana gö‑

türmekten sana sığınırım.»109

108 Ebû Dâvûd, İbn Mâce rivayet etmişlerdir. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/332).

109 Tirmizî, Ebû Dâvûd. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/142).

Page 78: Hısnul Muslim

78

الهذي ال يضر مع اسمه شيء في »بسم الله

ميع العليم« ماء وهو السه الرض وال في السه

86‑ (24/12) (Üç kere) «İsmiyle yerde

ve gökte hiçbir şeyin zarar veremeyeceği

Allah’ın adıyla. O, hakkıyla işiten ve her şe‑

yi bilendir.»110

سلم دينا، ربا، وبال »رضيت بالله

د نبيا« وبمحمه87‑ (24/13) (Üç kere) «Rabb olarak Al-

lah’tan, din olarak İslam’dan, nebî olarak

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’den razı

oldum.»111

110 “Sabah ve akşam üç kere söyleyene bir şey zarar vermez.” Ebû Dâvûd (4/323), Tirmizî (5/465), İbn Mâce, Ahmed tah‑ric etti. Allâme b. Baz, isnadının hasen olduğunu kaydeder; Tuhfetu’l‑Ahyar (s.39). Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/332).

111 “Bunu sabah ve akşam üç kere söyleyeni razı etmesi, kıyamet günü Allah üzerine hak olur.” Ahmed (4/337); Nesâî, Ame‑lu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (h.4); İbn es‑Sunnî (h.68); Ebû Dâvûd (4/418); Tirmizî (5/465). Şeyh İbn Baz, “hadis, hasendir” der, Tuhfe tu’l‑Ahyar (s.39).

Page 79: Hısnul Muslim

79

»يا حي يا قيوم برحمتك أستغيث أصلح لي شأني كلهه وال تكلني إلى نفسي طرفة عين«

88‑ (24/14) «Ya Hayy, Ya Kayyûm! Rahmetin‑

le yardım dilerim. Tüm işlerimi ıslah et ve be‑

ni göz açıp kapayıncaya kadar -bile- nefsime

bırakma.»112

رب العالمين، »أصبحنا وأصبح الملك للهاللههمه إني أسألك خير هذا اليوم فتحه،

ونصره ونوره، وبركته وهداه، وأعوذ بك من شر ما فيه وشر ما بعده«

89‑ (24/15) «Mülk, Alemlerin Rabbi Allah’ın

olduğu hâlde sabahladık.113 Al lah’ım! Senden

bu günün114 hayrını, fethini, zaferini, nûrunu,

112 Hâkim’in sahih olduğunu söylemesine, İmam Zehebî muvafakat eder, (1/545). Bkz. Sahihu’t‑Terğib ve’t‑Terhib, (1/273).

113 Akşamleyin: “Mülk, Alemlerin Rabbi Allah’ın olduğu halde akşamladık” şeklinde söylenir.

114 Akşam: “Allah’ım! Senden bu gecenin hayrını, fethini, zafe-rini, nûrunu, bereketini ve hidâyetini dilerim. Ondaki ve son-rasındaki şerden sana sığınırım.” şeklinde söylenir.

Page 80: Hısnul Muslim

80

bereketini ve hidâyetini dilerim. Ondaki ve

sonrasındaki şerden sana sığınırım.» 115

سلم وعلى كلمة »أصبحنا على فطرة ال

د وعلى نا محمه خلص، وعلى دين نبي ال

ملهة أبينا إبراهيم، حنيفا مسلما وما كان من

المشركين«

90‑ (24/16) «İslam fıtratı, ihlas kelimesi ve Nebîmiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in

dini üzere; müşriklerden olmayan, Müslüman ve hanif olan babamız İbra him’in milleti üzere sabaha eriştik.»116

وبحمده« »سبحان الله

91‑ (24/17) (Yüz kere) «Allah’ı, kendisi‑

115 Ebû Dâvûd (4/322). Şuayb ve Abdulkâdir el-Arnavût, isnadının hasen olduğunu söylemişlerdir; Bkz. Zâdu’l‑Meâd (2/273).

116 Ahmed (3/406‑407); İbn es‑Sunnî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no:34). el-Elbânî, hadisin sahih olduğunu belirtmiştir. Bkz. Sa-hîhu’l‑Câmi’ (4/209).

Page 81: Hısnul Muslim

81

ne hamdederek tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»117

وحده ال شريك له، له الملك »ال إله إاله اللهوله الحمد، وهو على كل شيء قدير«

92‑ (24/18) (On kere) «Allah’tan başka hak ilâh yoktur. O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk O’nun ve hamd O’nadır. Ve O, her şeye gü‑cü yetendir.»118 (Tembellik edilirse en azından bir kere).119

وحده ال شريك له، له الملك »ال إله إاله اللهوله الحمد، وهو على كل شيء قدير«

93‑ (24/19) (Sabahlayınca yüz kere) «Al-

117 “Sabahladığı veya akşamladığı zaman yüz kere bunu söyleyen kimse, başkası da onun kadar veya daha çok söylemedikçe; kıyamet gününe onun getirdiğinden daha faziletli bir amel ge tiremez.” Müslim (4/2071).

118 Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 24). Bkz. Sahîhu’t‑Terğib ve’t‑Terhib (1/272). Şeyh İbn Baz, Tuhfetu’l‑Ahyâr (s.44); fazileti hk. bkz. a.g.e. (s.146, h.255).

119 Ebû Dâvûd (4/319); İbn Mâce, Ahmed (4/60). Bkz. Sahi-hu’t‑Terğib ve’t‑Terhib (1/270); Sahîhu Ebî Dâvûd (3/957); Sahîhu İbn Mâce (2/331); Zâdu’l‑Meâd (2/377).

Page 82: Hısnul Muslim

82

lah’tan başka hak ilâh yoktur. O, tektir ve or‑tağı yoktur. Mülk/egemenlik O’nun ve hamd O’nadır. Ve O, her şeye gücü yetendir.» 120

وبحمده: عدد خلقه، ورضا »سبحان اللهنفسه، وزنة عرشه ومداد كلماته«

94‑ (24/19) (Sabahlayınca üç kere) «Ya‑

rattıklarının sayısınca, kendisinin razı olacağı

kadar, arşının ağırlığı ve kelimelerinin çoklu‑

ğunca hamdederek Allah’ı tüm noksanlıklar‑

dan tenzih ederim.» 121

با، »اللههمه إني أسألك علما نافعا، ورزقا طيوعمل متقبهل«

95‑ (24/21) (Sabahlayınca) «Allah’ım! Sen‑

den, faydalı bir ilim, temiz bir rızık ve makbul

120 “Bunu bir günde yüz kere söyleyen on köle azad etmiş kadar sevap alır. Bununla ona yüz hasene yazılarak ondan yüz gü‑nah silinir. Akşamlayıncaya kadar o gün şeytandan korunur. Bundan daha çok amel işleyen bir adamdan başka hiç kimse onun getirdiğinden daha faziletlisini getirmez.” Buhârî (4/95), Müslim (4/2071).

121 Müslim (4/2090).

Page 83: Hısnul Muslim

83

bir amel dilerim.»122

وأتوب إليه« »أستغفر الله

96‑ (24/22) (Günde yüz kere) «Allah’tan mağfiret diler ve O’na tevbe ederim.»123

ر ما خلق« ات من شه التهامه »أعوذ بكلمات الله

97‑ (24/23) (Akşamlayınca üç kere) «Ya-rattıkla rının şerrinden Allah’ın eksiksiz kelime‑lerine sığınırım.»124

د« نا محمه م على نبي »اللههمه صل وسل

98‑ (24/24) (On kere) «Allah’ım! Nebimiz

Muhammed’e salât ve selâm eyle.»125

122 İbn es‑Sunnî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 54), İbn Mâce (no: 925). Şuayb ve Abdulkâdir el-Arnavût, isnadının hasen olduğunu söylemişlerdir. Bkz. Zâdu’l‑Meâd (2/375).

123 Bkz. Buhârî, Fethu’l‑Bârî (11/101); Müslim (4/2075.124 “Kim akşamladığı zaman bunu üç kere söylerse o gecenin

humması ona zarar vermez.” Hadisi Ahmed (2/290), Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 590); İbn es‑Sunnî (h.68) rivayet etmişlerdir. Bkz. Sahî hu’t‑Tirmizî (3/187); Sahîhu İbn Mâce (2/266); Tuhfetu’l‑Ahyar (s.45).

125 “Kim sabahladığı zaman on kere ve akşamladığı zaman on kere bana salât getirirse kıyamet günü şefaatim ona ulaşır.”

Page 84: Hısnul Muslim

84

YATARKEN YAPILAN ZİKİRLER

حيم حمن الره الره بسم الله

مد لم يلد ولم الصه أحد الله ﴿قل هو الله

﴾ولم يكن له كفوا أحد يولد

حيم حمن الره الره بسم الله

﴿قل أعوذ برب الفلق من شر ما خلق ومن

اثات في وم��ن شر النهفه وق��ب إذا شر غاسق

﴾ ومن شر حاسد إذا حسد العقد

حيم حمن الره الره بسم الله

ملك النهاس قل أعوذ برب النهاس﴿

إله النهاس من شر الوسواس الخنهاس

Hâdisi Taberânî, biri “ceyyid” olmak üzere iki senedle hadisi tahric etmiştir. Bkz. Mecmâu’z‑Zevâid (10/120), Sahîhu’t‑Terğib ve’t‑Terhib (1/273).

28

Page 85: Hısnul Muslim

85

الهذي يوسوس في صدور النهاس

﴾ من الجنهة والنهاس

99‑ (13/1) İki avucunu bitiştirir; İhlas, Felak

ve Nâs sûrelerini okuyarak üfler:

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: O Al-

lah birdir. Allah Samed’dir, (her şeyden müstağ-

ni ve her şey O’na muhtaçtır). O doğurmamış ve

doğmamıştır. Hiçbir şey O’na denk değildir.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: «Ya‑

rattıklarının şerrinden, bastırdığı zaman karanlı-

ğın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücüle-

rin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin

şerrinden, tan yerini ağartan Rabb’e sığınırım.»

Bismi’llahi’r-rahmâni’r-rahîm. «De ki: «İn-

sanlardan ve cinlerden olup insanların göğüs-

lerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin şer-

rinden, insanların Rabbi, insanların hükümdârı

ve insanların ilahı olan Allah’a sığınırım.»

Page 86: Hısnul Muslim

86

Sonra vücudundan ulaşabildiği yerle‑

ri avuçlarıyla, başının üzerinden, yüzün‑

den ve vücudunun ön kısmından başlaya‑

rak mesheder.» [Okuma ve meshetme üç ke‑

re tekrarlanır.]126

جيم يطان الره من الشه أعوذ بالله

ال إله إاله هو الحي القيوم ال تأخذه ﴿اللهموات وما في سنة وال نوم له ما في السهالرض من ذا الهذي يشفع عنده إاله بإذنه

يعلم ما بين أيديهم وما خلفهم وال يحيطون بشيء من علمه إاله بما شاء وسع

موات والرض وال يؤوده كرسيه السهحفظهما وهو العلي العظيم ﴾

100‑ (13/2) Kovulmuş şeytandan Al lah’a sığınırım: «Allah, O’ndan başka ilah olma-

126 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (9/62), Müslim (4/1723).

Page 87: Hısnul Muslim

87

yan, Hayy (diri) ve Kayyûm’dur (her an ya-rattıklarını gözetendir), kendisine ne uyku ge-lir ne de uyuklama. Göklerde ve yerde olan ancak O’nundur. O’nun izni olmadan katın-da şefaat edecek kimdir? Onların işledikle-rini, işleyeceklerini bilir; dilediğinden başka ilminden hiçbir şeyi kavrayamazlar. Kürsüsü gökleri ve yeri kaplamıştır, onların gözetilme-si O’na ağır gelmez. O yücedir, yüksektir ve çok büyüktür.»127

س���ول ب��م��ا أن�����زل إل���ي���ه م���ن رب���ه ﴿ام����ن ال���رهوكتبه وملئكته ب��الله ام��ن كل والمؤمنون ق بين أحد من رسله وقالوا ورسله ال نفرسمعنا وأطعنا غفرانك ربهنا وإليك المصير ما ل��ه��ا وس��ع��ه��ا إاله نفسا الله ي��ك��ل��ف ال كسبت وعليها ما اكتسبت ربهنا ال تؤاخذنا

127 (Âyetu’l-Kürsî). “Yatağına uzanınca bunu okuyanın üzerinde sabaha kadar Allah tarafından koruyucu bir melek bulunur ve şeytanı ona yaklaştırmaz.” Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (4/487).

Page 88: Hısnul Muslim

88

علينا تحمل ربهنا وال أخطأنا أو نسينا إن

إصرا كما حملته على الهذين من قبلنا ربهنا

عنها واع��ف به لنا طاقة ما ال لنا تحم وال

فانصرنا موالنا أن��ت وارحمنا لنا واغفر

على القوم الكاف�رين ﴾

101‑ (13/3) «Peygamber ve müminler, ona Rabb’inden indirilene iman etti. Hepsi Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman etti. «Peygamberleri arasından hiçbirini ayırdet meyiz, işittik, itaat ettik, Rabbimiz! Affı-nı dileriz, dönüş sanadır.» dediler. Allah, kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükler; kazan-dığı iyilik lehine, ettiği kötülük de aleyhinedir. Rabbimiz! Eğer unutur veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bizden önce-kilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yük-leme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmedi-ği işler de yükleme. Bizi affet! Bizi bağışla! Bi-

Page 89: Hısnul Muslim

89

ze acı! Sen bizim mevlâmızsın. Kafirler toplulu-ğuna karşı bize yardım et!»128

»باسمك ربي وضعت جنبي، وبك أرفعه، فإن أمسكت نفسي فارحمها، وإن أرسلتها الحين« فاحفظها، بما تحفظ به عبادك الصه

102‑ (13/4) «Senin isminle Rabb’im, yanımı

(vücudumu) bıraktım ve senin meşîetinle onu

kaldırırım. Ruhumu alırsan ona rahmet et. Şa‑

yet geri gönderirsen sâlih kullarını koruduğun

şekilde onu koru.»129

»اللههمه إنهك خلقت نفسي وأنت توفهاها، لك مماتها ومحياها، إن أحييتها فاحفظها، وإن أمتهها فاغفر لها. اللههمه إني أسألك العافية«103‑ (13/5) «Allah’ım! canımı sen yarat‑

tın ve onu sen öldürürsün. Canımın ölümü ve

128 “Kim bunu okursa gecesi boyunca ona yeter.” Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (9/94), Müslim (1/554). Âyetler; Bakara, 285-286.

129 Buhârî (11/126), Müslim (4/2084).

Page 90: Hısnul Muslim

90

yaşaması sana aittir. Yaşatırsan onu koru, öl‑dürürsen onu bağışla. Allah’ım! Senden afiyet dilerim.»130

»اللههمه قني عذابك يوم تبعث عبادك«

104‑ (13/6) (Üç kere) «Allah’ım!131 Kullarını yeniden dirilttiğin gün beni azabından koru.»132

»باسمك اللههمه أموت وأحيا«

105‑ (13/7) «Allah’ım! Senin isminle ölür ve yaşarım.»133

أكب�ر« « »والله « »والحمد لله »سبحان الله

106‑ (13/8) (Otuz üç kez) «Subhânallah/Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»

130 Müslim (4/2083) ve Ahmed (2/79) lafzıyla tahric etti.131 “Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yatacağı zaman sağ elini

yanağının altına koyar ve şöyle derdi:...hadis zikredilir”132 Ebû Dâvûd, (4/311) lafzıyla; Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/143).133 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/113), Müslim (4/2083).

Page 91: Hısnul Muslim

91

(Otuz üç kez) «Elhamdulillah/Hamd, tü‑müyle Allah’a mahsustur.»

(Otuz dört kez) «Allahu ekber/Allah en büyüktür.»134

وربه ��ب��ع ال��سه ���م���وات ال���سه ربه ��ه��مه »ال��لهالعرش العظيم، ربهنا وربه كل شيء، فالق نجيل، الحب والنهوى، ومنزل التهوراة والوالفرقان، أعوذ بك من شر كل شيء أنت فليس ل الوه أن��ت اللههمه بناصيته. اخ��ذ بعدك فليس االخ���ر وأن���ت ش��يء قبلك شيء، فوقك فليس الظهاهر وأنت شيء،

134 “Fâtıma radıyallahu anhâ, elindeki bir değirmenle Nebî

aleyhisselâm’a gelerek şikayette bulundu ve bir hizmetçi istedi.

Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Sizi,

istediğinizden daha hayırlı bir şeye sevk edeyim mi? Yatağınıza

girdiğiniz zaman otuz üç defa tesbih, otuz üç defa tahmid,

otuz dört defa tekbir getirin. Bu sizin için hizmetçiden daha

hayırlıdır.” Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (7/71), Müslim (4/2091).

Page 92: Hısnul Muslim

92

اقض ش��يء، دون��ك فليس الباطن وأن��ت ين وأغننا من الفقر« عنها الده

107‑ (13/9) «Yedi kat semânın, yüce ar‑şın rabbi, bizim rabbimiz, her şeyin rabbi, ta‑ne ve çekirdekleri yaran, Tevrat’ı, İncil’i ve Furkan’ı indiren Allah’ım! Alnından tuttuğun her şeyin şerrinden sana sığınırım. Allah’ım! Sen, Evvel’sin; senden önce hiçbir şey yok. Sen Ahir’sin; senden sonra hiçbir şey yok. Sen, Zahir’sin; senden üste hiçbir şey yok. Sen Bâtın’sın, senden öte hiçbir şey yok. Biz‑den borcu gider ve bizi fakirlikten kurtarıp zenginleştir.»135

الهذي أطعمنا، وسقانا وكفانا، »الحمد للهن ال كافي له وال مؤوي« واوانا، فكم ممه

108‑ (13/10) «Hamd/övgü bizi yediren, içi‑ren, koruyan ve barındıran Allah içindir. Nice koruyanı ve barındıranı olmayan var.»136

135 Müslim, (4/2084).136 Müslim, (4/2085).

Page 93: Hısnul Muslim

93

فاطر ��ه��ادة وال��شه الغيب ع��ال��م »اللههمه

شيء ك��ل ربه والرض، ��م��وات ال��سه

إله إاله أنت، أعوذ ومليكه أشهد أن ال

يطان الشه شر ومن نفسي، شر من بك

وشركه، وأن أقترف على نفسي سوءا،

ه إلى مسلم« أو أجره

109‑ (13/11) «Gizliyi ve aşikârı bilen, gök‑

lerin ve yerin yaratıcısı, her şeyin rabbi ve me‑

liki Allah’ım! Senden başka hak ilah olma‑

dığına şehadet ederim. Nefsimin şerrinden,

şeytanın ve şirkin şerrinden, nefsime kötülük

etmekten veya o (kötülüğü) bir Müslüman’a

götürmekten sana sığınırım.»137

110‑ (13/12) «Secde ve Tebâreke (Mülk)

sûreleri okunur.»138

137 Ebû Dâvûd, (4/317). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/142).138 Tirmizî, Nesâî. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (4/255).

Page 94: Hısnul Muslim

94

ضت »اللههمه أسلمت نفسي إليك، وفوهإليك، وجهي هت ووجه إليك، أم��ري ورهبة رغب�ة إليك، ظهري وأل��ج��أت إاله م��ن��ك منجا وال ملجأ ال إل��ي��ك، أنزلت اله���ذي بكتابك ام��ن��ت إل��ي��ك،

وبن�ب�يك الهذي أرسلت«

111‑ (13/13) «Allah’ım!139 Nefsimi sana

teslim ettim. İşimi sana havale ettim. Yüzü‑

mü sana çevirdim. Senden ümit ederek ve

korkarak sırtımı sana ilcâ ettim. Sığınmak ve

senden sakınmak ancak sana yönelmekte‑

dir. İndirdiğin kitaba ve gönderdiğin nebîne

iman ettim.»140

139 Yatacağın zaman, namaz için abdest alır gibi abdest al ve sağ tarafına yat, sonra şöyle de:..hadis zikredilir.”

140 Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu söyleyen birine: “Ölürsen, fıtrat üzere ölürsün.” demiştir. Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/113), Müslim (4/2081).

Page 95: Hısnul Muslim

95

GECE BİR YANDAN DİĞER BİR YANA DÖNÜNCE YAPILACAK DUA

موات ار، رب السه »ال إله إاله الواحد القهه

ار« والرض وما بينهما العزيز الغفه

112‑ «Bir ve Kahhar olan, göklerin, yerin ve arasındakilerin Rabbi, Aziz ve Ğafûr olan Allah’tan başka hak ilah yoktur.»141

UYKUDA KORKANIN VEYA ÜRKÜTEN BİR ŞEYLE KARŞILAŞANIN YAPACAĞI DUA

ات من غضب�ه، الته�امه »أعوذ ب�كلمات الله

وعقاب�ه، وشر عباده، ومن همزات ياطين وأن يحضرون« الشه

141 “Gece bir yandan diğer bir yana dönünce denir.” Hâkim, s ‑hih olduğunu söyler, İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir, (1/540). Nesâî, Ame lu’l‑Yevm ve’l‑Leyle, İbn es‑Sunnî, Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (3/213).

30

29

Page 96: Hısnul Muslim

96

113‑ «Gazabından ve cezalandırma sından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerin‑den ve bana gelmelerinden Allah’ın noksansız kelimelerine sığınırım.»142

KÂBUS VEYA KÖTÜ RÜYA GÖRENİN YAPMASI GEREKEN

114‑ (5/1) (Üç defa) «Sol tarafına tükü rür.»143

(5/2) (Üç defa) «Şeytandan ve gördüğünün şerrinden Allah’a sığınır.»144

(5/3) «Gördüğünü kimseye anlatmaz.»145

(5/4) «Bulunduğu taraftan diğer tarafa dö‑ner.» 146

115‑ (5/5) «Dilerse kalkar, namaz kılar.»147

142 Ebû Dâvûd, (4/12), Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/171).143 Müslim, (4/1772).144 Müslim, (4/1772, 1773).145 Müslim, (4/1772).146 Müslim, (4/1773).147 Müslim, (4/1773).

31

Page 97: Hısnul Muslim

97

VİTİRDE KUNUT DUASI

»اللههمه اهدني فيمن هديت، وعافني فيمن

عافيت، وتولهني فيمن تولهيت، وبارك لي فيما

أعطيت، وقني شره ما قضيت، فإنهك تقضي

وال يقضى عليك إنهه ال يذل من واليت، ]وال

يعز من عاديت[، تباركت ربهنا وتعاليت«

116‑ (3/1) «Allah’ım! Hidayet verdiklerinin

arasında bana da hidayet ver. Afiyet verdikle‑

rinin arasında bana da afiyet ver. Dost edin‑

diklerinin arasında beni de dost edin. Verdiği‑

ni benim için bereketli kıl, takdir ettiğin şeylerin

şerrinden beni koru. Şüphesiz yalnız sen hük‑

medersin ve sana hükmedilemez. Kimi dost

edinirsen zelil olmaz. [Kimi de düşman edinir‑

sen asla aziz olmaz.] Rabbimiz, mübâreksin ve

32

Page 98: Hısnul Muslim

98

her şeyden yüksek ve yücesin.»148

»اللههمه إني أعوذ برضاك من سخطك، وبمعافاتك من عقوبتك، وأعوذ بك منك،

ال أحصي ثناء عليك، أنت كما أث�نيت على نفسك«

117‑ (3/2) «Allah’ım! Öfkenden rızana, ce‑zalandırmandan bağışlamana sığınırım. Sen‑den sana sığınırım. Sana olan övgüleri saya‑mam. Sen kendini övdüğün gibisin.»149

ونسجد، نصلي ول��ك نعبد، إيه��اك »اللههمه رحمتك، ن��رج��و ون��ح��ف��د، نسعى وإل��ي��ك بالكافرين ع��ذاب��ك إنه ع��ذاب��ك، ونخشى ونستغفرك، نستعينك، إنه��ا اللههمه ملحق.

148 Sünen sahipleri, Ahmed; Dârimi; Beyhâkî. Parantez [ ] içind ‑ki lafız, Beyhâkî’nin rivâyetidir. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (1/144), Sahîhu İbn Mâce (1/194), İrvâu’l‑Ğalîl (2/172).

149 Sünen sahipleri, Ahmed. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/180); Sahîhu İbn Mâce (1/194); İrvâu’l‑Ğalîl (2/175).

Page 99: Hısnul Muslim

99

ونؤمن نكفرك، وال الخير، عليك ونثني

بك، ونخضع لك، ونخلع من يكفرك«118‑ (3/3) «Allah’ım! Ancak sana ibâdet

ederiz. Senin için namaz kılar ve secde ede‑

riz. Sana yönelir ve koşarız. Rahmetini umar,

azabından korkarız. Azabın kafirlere erişir.

Allah’ım! Senden yardım ve mağfiret dileriz.

Seni hayırla överiz. Sana (imana) karşı küfür

etmez, sana iman ederiz. Sana boyun eğer,

sana (imana) karşı küfür edeni terk ederiz.»150

VİTİRDE SELÂMDAN SONRA

وس« »سبحان الملك القد

119‑ «Çokça takdis edilen mutlak hüküm-

dar olan Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih

150 Beyhâkî, isnadının sahih olduğunu söyler, Süne nu’l-Kubrâ (2/211). Allâme el-Elbânî, “İsnâdı sahih ve Ömer radıyallahu anh’a mevkûf bir rivâyettir” der. Bkz. İrvâu’l‑Ğalîl (2/170).

33

Page 100: Hısnul Muslim

100

ederim.» Bunu üç kere söyler, üçüncüsünde yüksek bir sesle ve uzatarak şöyle der:

وح[ ]رب الملئكة والر

[Meleklerin ve Ruh’un rabbi] der.151

ÜZÜNTÜ VE KEDER ANINDA

أمتك، ابن عبدك، ابن عبدك إني »اللههمه عدل حكمك، فيه ماض بيدك، ناصيتي لك، هو اسم بكل أسألك قضاؤك، فيه يت به نفسك، أو أنزلته في كتابك، أو سمهبه استأثرت أو خلقك، من أح��دا علهمته القران تجعل أن عندك، الغيب علم في ربيع قلبي، ونور صدري، وجلء حزني،

ي« وذهاب هم

151 Nesâî (3/244), Dârekutnî ve diğerleri. Parantez [ ] içi Dâr ‑kutnî rivâyetinin ziyâdesidir ve isnadı sahihtir, (2/31). Bkz. Zâdu’l‑Meâd, (ilgili hadisin tahrici: Şuayb ve Abdulkâdir el-Ar‑navût) (1/337).

34

Page 101: Hısnul Muslim

101

120‑ (2/1) «Allah’ım! Ben senin kulunum. Erkek ve kadın kullarının çocuğuyum. Alnım (kontrolüm) senin elindedir. Hakkımda se‑nin hükmün geçerlidir. Hakkımdaki takdirin adâlettir. Kendini isimlendirdiğin, kitabında indirdiğin, kullarından birine öğrettiğin veya katındaki gayb ilminde kendine has kıldığın sana ait her isimle: Kur’an’ı, kalbimin baharı, göğsümün nûru, hüznümün ortadan kalkma‑sı ve kederimin gitmesi (için vesile) kıl(manı isterim).»152

»اللههمه إني أعوذ بك من الهم والحزن، والعجز والكسل، والبخل والجبن، وضلع

جال« ين وغلبة الر الده121‑ (2/2) «Allah’ım! Keder ve hüzünden,

acizlik ve tembellikten, cimrilik ve korkaklıktan, borcun belimi bükmesinden ve insanların bana galip gelmesinden sana sığınırım.»153

152 Ahmed, (1/391). el-Elbânî, sahih olduğunu söylemiştir.153 Buhârî, (7/158). Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bu duayı

çokça yapardı. Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/173).

Page 102: Hısnul Muslim

102

SIKINTI ANINDA

العظيم الحليم، ال إله »ال إله إاله الله رب العرش العظيم، ال إله إاله إاله الله

موات ورب الرض ورب رب السه الله

العرش الكريم«

122‑ (4/1) «Azîm ve Halîm olan Allah’tan

başka hak ilah yoktur. Arş’ın Yüce Rabbi

Allah’tan başka hak ilah yoktur. Arş’ın Kerim

Rabbi, Yerin Rabbi ve Göklerin Rabbi Allah’tan

başka hak ilah yoktur.»154

»اللههمه رحمتك أرجو فل ت�كل�ني إلى ن�فسي طرف�ة عين، وأصلح لى شأني كلهه،

ال إله إاله أنت«

154 Buhârî, (7/153), Müslim, (4/2092).

35

Page 103: Hısnul Muslim

103

123‑ (4/2) «Allah’ım! Rahmetini umarım.

Beni göz açıp kapayıncaya kadar nefsime bı‑

rakma. Her işimi ıslah et. Senden başka hak

ilah yok.»155

»ال إله إاله أنت سبحانك إني كنت من الظهالمين«

124‑ (4/3) «(Allah’ım!) Senden başka hak

ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben

zalimlerden oldum.»156

ربي ال أشرك به شيئا« الله »الله

125‑ (4/4) «Allah’ım, Rabbim Allah’ım! Sa‑

na hiçbir şeyi ortak koşmam.»157

155 Ebû Dâvûd (4/324), Ahmed (5/42). el-Elbânî, hadisin hasen olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (3/959).

156 Tirmizî, (5/529). Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Z ‑hebî de buna muvafakat etmiştir. (1/505). Bkz. Sahîhu’t-Tirmizî (3/168).

157 Ebû Dâvûd, (2/87). Bkz. Sahîhu İbn Mâce, (2/335).

Page 104: Hısnul Muslim

104

DÜŞMANLA VEYA GÜÇ SAHİBİ BİRİ İLE KARŞILAŞMA SIRASINDA

YAPILAN DUA

»اللههمه إنها نجعلك فى نحورهم ونعوذ بك من شرورهم«

126‑ (3/1) «Allah’ım! Onların yakasını sana

bırakır, şerlerinden sana sığınırız.»158

»اللههمه أنت عضدي، وأنت نصيري، بك أجول، وبك أصول، وبك أقاتل«

127‑ (3/2) «Allah’ım! Dayanağım sensin,

yardımcım sensin. Seninle hücum eder, se‑

ninle saldırırım ve senin (desteğinle) sava-

şırım.»159

158 Ebû Dâvûd, (2/89). Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir.

159 Ebû Dâvûd (3/42); Tirmizî, (5/572). Bkz. Sahîhu’t-Tirmizî, (3/183).

36

Page 105: Hısnul Muslim

105

ونعم الوكيل« »حسبنا الله

128‑ (3/3) «Allah bize yeter! O ne güzel vekildir.»160

SULTANIN ZULMÜNDEN KORKANIN YAPACAĞI DUA

بع، وربه العرش موات السه »اللههمه ربه السهالعظيم، كن لي جارا من فلن ابن فلن،

وأحزابه من خلئقك، أن يفرط عليه أحد

منهم أو يطغى، عزه جارك، وجله ثناؤك، وال إله إاله أنت«

129‑ (2/1) (Üç kere) «Yedi kat semânın Rabbi, Yüce Arş’ın Rabbi Allah’ım! Falan oğ‑lu falan’ın ve yarattıkların içerisinde onun ta‑rafını tutanlardan birinin kötülükte aşırı gitme‑sinden ya da azgınlaşmasından beni muha‑faza eyle. Senin himâyendeki kimse izzetli ve

160 Buhârî, (5/172).

37

Page 106: Hısnul Muslim

106

senin övgün yücedir. Senden başka hak ilah

yoktur.»161

الله جميعا، خلقه م��ن أع��ز الله أك��ب��ر، اللهالهذي بالله أعوذ وأح��ذر، أخاف ا ممه أعز بع موات السه الممسك السه إله إاله هو، ال شر من بإذنه، إاله االرض على يقعن أن وأشياعه، وأتباعه وجنوده ف��لن، عبدك نس، اللههمه كن لي جارا من من الجن والوتبارك جارك، وعزه ثناؤك، جله هم، شر

اسمك، والإله غيرك«130‑ (2/2) (Üç kere) «Allah en büyüktür. Al‑

lah, bütün yarattıklarından daha çok izzet sa‑

hibidir. Allah, korktuğum ve sakındığım şey‑

lerden daha kudretlidir. Kulu falanın, insan

ve cin ordularının, taraftarlarının ve ona tabi

olanların şerrinden, kendisinden başka hak

161 Buhârî, Edebu’l‑Mufred, (no: 707). el-Elbânî, sahih olduğunu söylemiştir. Bkz. Sahîhu Edebi’l‑Mufred, (no: 545).

Page 107: Hısnul Muslim

107

ilah olmayan, izni dışında yedi kat göğün, ye‑rin üzerine düşmesini engelleyen Allah’a sığı‑nırım. Allah’ım! Onların şerrinden beni koru. Övgün yücedir, senin himâyendeki kimse iz‑zetlidir. İsmin mübarektir. Senden başka hak ilah yoktur.»162

DÜŞMANA KARŞI YAPILAN DUA

»اللههمه منزل الكتاب، سريع الحساب، ه�مه اهزمهم وزل�زلهم« اهزم الحزاب، الله

131‑ «Kitabı indiren, hesabı çabuk gö‑

ren Allah’ım! (Düşman) grupları hezimete uğ‑

rat! Allah’ım! Onları hezimete uğrat ve onla‑

rı sars.»163

162 Buhârî, Edebu’l‑Mufred, (no: 708). el-Elbânî, sahih olduğunu söyler. Bkz. Sahihu Edebi’l‑Mufred, (no: 546).

163 Müslim, (3/1362).

38

Page 108: Hısnul Muslim

108

BİR TOPLULUKTAN KORKAN KİMSENİN YAPACAĞI DUA

»اللههمه اكفنيهم بما شئت«

132‑ «Allah’ım! Beni, onlara karşı diledi‑ğin şekilde koru.»164

İMANDA ŞÜPHEYE DÜŞEN KİMSENİN YAPACAĞI DUA

133‑ (4/1) «Allah’a sığınır.»165

(4/2) «Düştüğü şüpheyi terk eder.»166

ورسله« »آمنت بالله

134‑ (4/3) «Allah’a ve Rasûllerine iman et‑tim.” der.167

164 Müslim, (4/2300).165 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (6/336); Müslim (1/120)166 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (6/336); Müslim (1/120)167 Müslim, (1/119‑120).

40

39

Page 109: Hısnul Muslim

109

ل والخر والظهاهر والباطن وهو ﴿هو الوهبكل شىء عليم﴾

135‑ (4/4) «Yüce Allah’ın şu âyetini okur: ‘O, Evvel’dir, Âhir’dir, Zâhir’dir ve Bâtın’dır. O, her şeyi bilendir.’»168

BORCUN ÖDENMESİ İÇİN YAPILACAK DUA

»اللههمه اكفني بحللك عن حرامك وأغنني ن سواك« بفضلك عمه

136‑ (2/1) «Allah’ım! Helalinden vererek,

beni haramına muhtaç etme. Ve ihsanınla be‑

ni başkalarından müstağni kıl.»169

»اللههمه إني أعوذ بك من الهم والحزن،

168 [Hadid, 57/3]. Ebû Dâvûd rivayet etmiştir. el-Elbânî, hadisin hasen olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd, (3/962).

169 Tirmizî, (5/560). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî, (3/180).

41

Page 110: Hısnul Muslim

110

والعجز والكسل، والبخل والجبن، وضلع جال« ين وغلبة الر الده

137‑ (2/2) «Allah’ım! Kederden ve hüzün‑den, acizlik ve tembellikten, cimrilik ve korkak‑lıktan, borcun belimi bükmesinden ve insanla‑rın bana galib gelmesinden sana sığınırım.»170

NAMAZDA VE KIRAAT ESNASINDA GELEN VESVESEYE KARŞI

YAPILAN DUA

جيم« يطان الره من الشه »أعوذ بالله138‑ «Kovulmuş şeytandan Allah’a sığını‑

rım» de ve sol tarafa -üç defa- tükür.171

170 Buhârî, (7/158).171 Müslim, (4/1729). Osman b. Ebi’l-As radıyallahu anh, “böyle

yaptım ve Allah vesveseyi benden giderdi.” demiştir.

42

Page 111: Hısnul Muslim

111

BİR İŞ KENDİSİNE ZOR GELEN KİMSENİN YAPACAĞI DUA

»اللههمه ال سهل إاله ما جعلته سهل وأنت تجعل الحزن إذا شئت سهل«

139‑ «Allah’ım! Senin kolaylaştırdığın dan

başka kolay olan yoktur. Sen dilersen zoru ko‑

lay kılarsın.»172

GÜNAH İŞLEYENİN YAPMASI VE SÖYLEMESİ GEREKEN

العظيم الهذى ال إله إاله هو »أستغفر اللهالحي القيوم وأتوب إليه«

172 İbn Hibbân, es‑Sahîh (Mevârid) (no: 2427); İbn es‑Sunnî, (no: 351). Hafız İbn Hacer, “Bu sahih bir hadistir” der. Abdulka‑dir el-Arnavût, el-Ezkâr’ın tahricinde sahih olduğunu söyler (s.106).

43

44

Page 112: Hısnul Muslim

112

140‑ Günah işleyen bir kul güzelce abdest

alır; sonra kalkar ve iki rekat namaz kılarak

şu şekilde, Allah’tan bağışlanma dilerse Allah

mutlaka onu bağışlar.

«Hayy (daima diri) ve Kayyum (her an ya‑

rattıklarını gözeten) olan, kendisinden başka

hak ilâh olmayan Yüce Allah’tan bağışlanma

diler, O’na tevbe ederim.»173

ŞEYTAN VE VESVESELERİNİ DEFETMEK İÇİN YAPILAN DUA

جيم« يطان الره من الشه »أعوذ بالله141‑ (3/1) «Şeytandan Allah’a sığınmak.» 174

142‑ (3/2) «Ezan okumak.»175

173 Ebû Dâvûd, (2/86); Tirmizî (2/257). el-Elbânî, sahih olduğunu söylemiştir. Bkz. Sahîh‑u Ebî Dâvûd (1/2837).

174 Ebû Dâvûd, (1/206); Tirmizî. Bkz. Mü’minûn sûresi, 98-99. ayet, Sahîhu’t‑Tirmizî (1/77).

175 Buhârî, (1/151); Müslim, (1/291).

45

Page 113: Hısnul Muslim

113

143‑ (3/3) «Zikir yapmak ve Kur’ân-ı Ke‑rim okumak.»176

HOŞA GİTMEYEN BİR ŞEY OLUR

VEYA İSTENİLEN OLMAZSA

وما شاء فعل« »قدر الله

144‑ «Allah’ın takdiri, ne dilediyse onu yaptı.»177

176 “Evlerinizi kabirlere çevirmeyin. Şeytan içinde Bakara sûresi okunan evden kaçar.” Müslim (1/539). Sabah ve akşam, uy‑kudan önce ve uyanınca okunan zikirler, yine eve girerken ve evden çıkarken, mescide girip çıkarken yapılan zikirler şeytanı uzaklaştırır. Aynı zamanda sahih olan başka zikirler; uykudan önce “Ayetu’l-Kursî” (Bakara, 255) ve “Âmene’r-Rasûlu”yü (Bakara, 285-286) okumak da şeytanı uzaklaştıran şeyler‑dendir. Kim yüz kere: “Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tek-tir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd O’nadır. O, her şeye gücü yetendir.” derse bu, gün boyunca onu şeytandan korur. (Bu zikir 69. sayfada 93’nolu zikirdir.) Ayrıca ezan da şeytanı defeder.

177 “Kuvvetli mümin, (Allah’a) zayıf müminden daha hayırlı ve daha sevimlidir. Hepsinde de hayır vardır. Yararına olan şeyde hırslı ol. Allah’tan yardım dile, aciz olma! Sana bir şey isabet ederse “Keşke şöyle şöyle yapsaydım.” deme. Fakat “Allah’ın takdiri, ne dilediyse onu yaptı” de. Çünkü “keşke” şeytanın ameline yol açar.” Müslim, (4/2052).

46

Page 114: Hısnul Muslim

114

ÇOCUĞU OLANI TEBRİK ETMEK VE BUNA KARŞILIK VERMEK

لك في الموهوب لك، وشكرت »بارك اللهه« ه، ورزقت بره الواهب، وبلغ أشده

145‑ «Sana bağışlanan (bu çocuğu) Al‑lah senin için mübârek eylesin. Onu veren (Allah’a) şükredesin. (Çocuğun) buluğa ersin ve onun iyiliğiyle rızıklandırılasın.»

Tebrik edilen kişi de:

لك وبارك عليك، وجزاك الله »بارك الله مثله، وأجزل ثوابك« خيرا، ورزقك الله

«Allah sana bereket versin ve bereketini daim kılsın. Allah seni hayırla mükafatlandır‑sın. Allah seni de benzeri ile rızıklandırsın ve sevabını çoğaltsın» şeklinde karşılık verir.178

178 Bkz. Nevevî, el‑Ezkâr (s.349); Selim el‑Hilâlî, Sahîhu’l‑Ezkâr (2/713).

47

Page 115: Hısnul Muslim

115

ÇOCUKLARIN KORUNMASI İÇİN YAPILAN DUA

ة من كل التهامه »أعيذكما بكلمات الله

ة« ة، ومن كل عين المه شيطان وهامه

146‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Ha‑

san ve Hüseyin’i, «Sizi, her şeytan ve haşere‑

den ve her kötü gözden Allah’ın noksansız ke‑

limelerine sığındırırım.» diyerek sakındırırdı. 179

ZİYARET SIRASINDA HASTAYA

YAPILAN DUA

» »ال بأس طهور إن شاء الله

147‑ (2/1) «Zarar yok, inşâallah (günahla‑

rın için) temizliktir.»180

179 Buhârî, (4/119). Abdullah b. Abbas radıyallahu anh hadisi.180 Buhârî, bkz. Fethu’l-Bârî (10/118).

48

49

Page 116: Hısnul Muslim

116

العظيم ربه العرش العظيم »أسأل اللهأن يشفيك«

148‑ (2/2) (Yedi kere) «Büyük Arş’ın Rabbi,

büyük Allah’tan sana şifa vermesini dilerim.»181

HASTA ZİYARETİNİN FAZİLETİ149‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöy‑

le buyurur: «Kişi müslüman kardeşini hastalı‑

ğında ziyaret ederse oturuncaya kadar cen‑

net bağlarında yürür. Oturunca onu rahmet

kaplar. Sabah ise, yetmiş bin melek akşam‑

layıncaya kadar ona istiğfâr eder. Akşam ise,

sabahlayıncaya kadar yetmiş bin melek ona

istiğfâr eder.»182

181 “Müslüman bir kul eceli gelmemiş bir hastayı ziyaret eder ve yedi kere bunu derse hasta şifa bulur... (Bu hadis zikredilir”. Tirmizî, Ebû Dâvûd. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (2/210), Sahîhu’l‑Câ-mi’ (5/180).

182 Tirmizî, İbn Mâce, Ahmed. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/244), Sa‑hîhu’t‑Tirmizî (1/286). Allâme Ahmed Şâkir de sahih olduğunu söylemiştir.

50

Page 117: Hısnul Muslim

117

HAYATINDAN ÜMİT KESEN HASTANIN YAPACAĞI DUA

»اللههمه اغفر لي، وارحمني، وألحقني فيق العلى« بالره

150‑ (3/1) «Allah’ım! Beni bağışla ve ba-

na merhamet eyle. Beni Refîk-i A’lâ’ya ka-

vuştur.»183

إنه للموت لسكرات« »ال إله إاله الله151‑ (3/2) Nebî sallallahu aleyhi ve sellem ve‑

fatından az önce ellerini suya sokarak yüzü‑

nü silmeye başladı, şöyle diyordu: «Allah’tan

başka hak ilah yoktur. Ölümün, şüphesiz bir

sarhoşluğu vardır.»184

183 Buhârî, (7/10); Müslim, (4/1893).184 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî, (8/144).

51

Page 118: Hısnul Muslim

118

أكبر، ال إله إاله الله والله »ال إله إاله الله

وحده ال شريك له، وحده، ال إله إاله الله

له الملك وله الحمد، ال إله ال إله إاله الله

» ة إاله بالله وال حول وال قوه إاله الله

152‑ «Allah’tan başka hak ilah yoktur. Al‑

lah en büyüktür. Bir olan Allah’tan başka hak

ilah yok. Tek ve ortağı olma yan Allah’tan baş‑

ka hak ilah yok. Allah’tan başka hak ilah yok.

Mülk, O’nun ve hamd O’nadır. Allah’tan

başka hak ilah yok. Güç ve kuvvet ancak

Allah’tandır.»185

VEFAT ETMEK ÜZERE OLANA TELKİNDE BULUNMAK

153‑ «Son sözü ‘La ilâhe illallah’ (Allah’tan

185 Tirmizî, İbn Mâce. el-Elbânî, "Sahihtir" der. Bkz. Sahîhu’t-Tirmizî (3/152), Sahîhu İbn Mâce (2/317).

52

Page 119: Hısnul Muslim

119

başka hak ilah yoktur) olan kimse cennete gi‑rer.» 186

BAŞINA BİR MUSİBET GELENİN YAPACAĞI DUA

وإنها إليه راجعون، اللههمه أجرني في »إنها للهمصيبتي وأخلف لي خيرا منها«

154‑ «Biz Allah’a aitiz ve O’na dönücü‑leriz. Allah’ım! Başıma gelen musibet nede‑niyle bana ecir ver ve daha hayırlısını bana bağışla.»187

MEYYİTİN GÖZLERİNİ KAPARKEN

YAPILACAK DUA

»اللههمه اغفر لفلن).....(وارفع درجته في المهدي�ين واخلفه في عقبه في الغابرين،

186 Ebû Dâvûd, (3/190). Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (5/432).187 Müslim, (2/632).

53

54

Page 120: Hısnul Muslim

120

واغفر لنا وله يا ربه العالمين، وافسح له ر له فيه« في قبره ونو

155‑ «Allah’ım! Falanı (ölünün ismini söy‑ler) bağışla. Hidâyete erenler arasında dere‑cesini yükselt. Geride kalanlarına vekil ol. Ey Alemlerin Rabbi! Bizi ve onu bağışla. Kabrini genişlet ve onu orada nurlandır.»188

CENAZE NAMAZINDA ÖLÜ İÇİN

YAPILACAK DUA

اللههمه اغفر له وارحمه، وعافه واعف عنه، وأكرم نزله، وأوسع مدخله، واغسله ه من الخطايا كما بالماء والثهلج والبرد، ونقنس، وأبدله يت الثهوب البيض من الده نقهدارا خيرا من داره، وأهل خيرا من أهله،

188 Müslim, (2/634).

55

Page 121: Hısnul Muslim

121

وزوجا خيرا من زوجه، وأدخله الجنهة،

وأعذه من عذاب القبر ]وعذاب النهار[«

156‑ (4/1) «Allah’ım! Onu bağışla ve ona

merhamet et. Ona afiyet ver ve onu affet. Onu

hoş karşıla ve yerini genişlet. Onu su, kar ve

dolu ile yıka. Beyaz elbisenin kirden temizlen‑

diği gibi günahlardan temizle. Ona; evinden

daha iyi bir ev, ailesinden daha hayırlı bir ai‑

le, eşinden daha iyi bir eş ver. Onu cennete

koy. Kabir azabından ve [cehennem azabın‑

dan] koru.»189

�ت�نا، وشاهدنا، �نا، وم�ي »اللههمه اغفر لحيوغائبنا، وصغيرنا وكبيرنا، وذكرنا وأنثانا. اللههمه من أحي�يت�ه منها فأحيه على السلم يته منها فتوفهه على اليمان، اللههمه ومن توفه

نا بعده« ال تحرمنا أجره وال تضله189 Müslim, (2/663).

Page 122: Hısnul Muslim

122

157‑ (4/2) «Allah’ım! Dirimize ve ölümüze,

burada olanımıza ve olmayanımıza, küçüğü‑

müze ve büyüğümüze, erkeğimize ve kadını‑

mıza mağfiret eyle. Allah’ım! Bizden kimi ya‑

şatırsan onu İslâm üzere yaşat. Kimi de öldü‑

rürsen iman üzere öldür. Al lah’ım! Onun ec‑

rinden bizleri mahrum etme ve bizleri ondan

sonra saptırma.»190

تك، »اللههمه إنه فلن ابن فلن، في ذمهوحبل جوارك، فقه من فتنة القبر وعذاب . فاغفر له النهار، وأنت أهل الوفاء والحق

حيم« وارحمه إنهك انت الغفور الره

158‑ (4/3) «Allah’ım! Falan oğlu falan se‑

nin zimmetinde ve himayendedir. Onu, ka‑

bir fitnesinden ve cehennem azabından ko‑

ru. Sen vefa ve hak sahibisin. Onu bağışla

190 İbn Mâce, (1/480); Ahmed (2/368). Bkz. Sahîhu İbn Mâce, (1/252).

Page 123: Hısnul Muslim

123

ve ona merhamet et. Şüphesiz sen Gafûr ve

Rahîm’sin.»191

»اللههمه عبدك وابن أمتك احتاج إلى رحمتك، وأنت غني عن عذابه، إن كان محسنا فزد في حسناته، وإن كان مسيئا

فتجاوز عنه«

159‑ (4/4) «Allah’ım! Erkek ve kadın kulla‑rının oğlu, rahmetine muhtaç. Sen ona azap etmekten müstağnisin. Eğer hasenât sahibi ise onun hasenâtını artır. Eğer günahkâr ise onu bağışla.»192

BÜLUĞA ERMEDEN ÖLEN ÇOCUĞUN

CENAZESİNDE OKUNACAK DUA

»اللههمه أعذه من عذاب القبر«191 İbn Mâce; Ebû Dâvûd, (3/211). Bkz. Sahîhu İbn Mâce,

(1/251).192 Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebî de muvafakat

etmiştir (1/359). el-Elbânî, Ahkâmu’l‑Cenâiz (s.125).

56

Page 124: Hısnul Muslim

124

160‑ (2/1) «Allah’ım! Kabir azabından onu koru.»193 Şöyle derse de güzel olur:

»اللههمه اجعله فرطا وذخرا لوالديه، وشفيعا

وأعظم موازينهما ب��ه ��ل ث��ق اللههمه مجابا.

المؤمنين، بصالح وألحقه أجورهما، ب��ه

برحمتك وق��ه إبراهيم، كفالة في واجعله

عذاب الجحيم، وأبدله دارا خيرا من داره،

وأهل خيرا من أهله، اللههمه اغفر لسلفنا،

يمان« وأفراطنا، ومن سبقنا بال

«Allah’ım! Onu, ana-babasına (cenne‑te girişte) öncü, onlar için saklanmış bir ni‑met ve şefaati kabul edilen bir şefaatçi kıl.

193 Said b. Museyyib şöyle der: "Ebû Hureyre’nin arkasında günahsız bir sabînin namazını kıldım ve onu şöyle derken işittim:.. hadis zikredilir". Mâlik, el‑Muvattâ (1/288); İbn Ebî Şeybe, el‑Musan-naf, (3/217); Beyhâkî, (4/9). Şuayb el-Arnavût, hadisin sahih olduğunu söyler; Bkz. Beğâvî, Şerhu’s‑Sunne (ilg. hadis tahrici: 5/357).

Page 125: Hısnul Muslim

125

Allah’ım! Onunla, ana-babasının mizânını ağırlaştır ve ecirlerini büyük eyle. Onu salih müminlere dahil et ve (mahşer günü) İbrâhim aleyhisselâm’ın kefâletinde kıl. Rahmetinle onu cehennem azabından koru. Ona evinden daha iyi bir ev, ailesinden daha hayırlı bir ai‑le ver. Allah’ım! Evvelimizi, öncülerimizi ve biz‑den evvelki müminleri bağışla.»194

»اللههمه اجعله لنا فرطا، وسلفا، وأجرا«

161‑ (2/2) «Allah’ım! Onu bizim için bir ön‑cü, selef ve bir mükâfat kıl.»195

TAZİYE (BAŞSAĞLIĞI) DUASI

ما أخذ، وله ما أعطى وكل شيء »إنه للهى... فلتصبر ولتحتسب« عنده بأجل مسم

194 Bkz. İbn Kudâme, Muğni (3/416); Abdulaziz b. Baz, Durû‑su’l‑Mühimme (s.15).

195 “Hasan, çocuğun cenaze namazında önce Fati hâ’yı okur sonra şöyle derdi. Hadis zikredilir”. Beğâvî, Şerhu’s‑Sunne; Abdurrez-zak, Musannef (no: 6588); Buhârî, Kitabu’l‑Cenâiz (no: 65): Ta’likan, Cenazeye Fatiha okuma babı, (2/113).

57

Page 126: Hısnul Muslim

126

162‑ «Aldığı, Allah’ındır; verdiği, Al lah’ın-dır. Her şey O’nun katında belirli bir ecel ile‑dir. Sabret ve karşılığını Allah’tan bekle.»196 Şöyle derse de güzel olur:

�تك« أجرك، وأحسن عزاءك وغفر لمي »أعظم الله

«Allah ecrini büyük, sabrını güzel eylesin. Ve ölünü bağışlasın.»197

MEYYİTİ KABRE KOYARKEN

YAPILAN DUA

» وعلى سنهة رسول الله »بسم الله

163‑ «Allah’ın adıyla ve Rasûlullah’ın sün‑neti üzere.»198

196 Buhârî, (2/80); Müslim, (2/636).197 Nevevî, el‑Ezkâr (s.126).198 Ebû Dâvûd, (3/314). Ahmed: “Allah’ın adıyla ve Rasûlullah’ın

milleti üzere” lafzıyla. İki sened de sahihtir. Nebî sallallahu aleyhi ve sellem mevtânın defnini bitirince başında durur ve şöyle derdi: “Kardeşiniz için bağışlanma isteyin ve onun için sebat dileyin. Çünkü o şu anda sorguya çekiliyor.” Ebû Dâvûd, (3/315). Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir.

58

Page 127: Hısnul Muslim

127

MEYYİTİ DEFNETTİKTEN SONRA

ته« »اللههمه اغفر له اللههمه ثب

164‑ «Allah’ım! Onu bağışla ve (hak üze‑re) sabit kıl.»

KABİR ZİYARETİNDE YAPILAN DUA

المؤمنين من يار، الد أهل عليكم لم »السهبكم الحقون إن شاء الله وإنها والمسلمين، المستقدمين منها والمستأخرين[ ]ويرحم الله

لنا ولكم العافية« أسأل الله

165‑ «Bu diyarın mümin ve müslüman sakin‑leri. Selam üzerinize olsun. Biz de Allah’ın izniyle size kavuşacağız. [Allah, bizden önce gidenlere ve sonraya kalanlara rahmet etsin]. Allah’tan bi‑zim ve sizin için afiyet dilerim.»199

199 Müslim, (2/671); İbn Mâce (1/494, Bureyde radıyallahu anh’ dan lafızlar, İbn Mâce. Parantez [ ] arası; Müslim, Âişe radıyalla-hu anhâ’dan (2/671).

59

60

Page 128: Hısnul Muslim

128

RÜZGAR ESERKEN YAPILACAK DUA

»اللههمه إني أسألك خيرها، وأعوذ بك ها« من شر

166‑ «Allah’ım! Senden, bu (rüzgarın) hay-

rını diler ve şerrinden sana sığınırım.»200

»اللههمه إني أسألك خيرها، وخير ما فيها، ها، وخير ما أرسلت به وأعوذ بك من شر

وشر ما فيها، وشر ما أرسلت به«

167‑ «Allah’ım! Senden bu (rüzgarın) hay‑

rını, onda bulunanın hayrını ve onunla birlikte

gönderilenin hayrını dilerim. Onun şerrinden,

onda bulunanın şerrinden ve onunla birlikte

gönderilenin şerrinden sana sığınırım.»201

200 Ebû Dâvûd, (4/326); İbn Mâce, (2/1228).201 Müslim, (2/616); Buhârî, (4/76).

61

Page 129: Hısnul Muslim

129

GÖK GÜRLEDİĞİNDE YAPILAN ZİKİR

عد بحمده ح الره »سبحان الهذى يسبوالملئكة من خيفته«

168‑ «Gök gürültüsünün hamdederek; meleklerin, heybetinden dolayı kendisini tes‑bih ettiği (Allah’ı) tüm noksanlıklardan tenzih ederim.»202

BAZI YAĞMUR DUALARI

»اللههمه اسقنا غيثا مغيثا مريئا مريعا، نافعا ، عاجل غير آجل« غير ضار

169‑ (3/1) «Allah’ım! Bize hemen, geciktir‑meden; zararsız, faydalı, bereketli, faydalı ve imdadımıza yetişen bir yağmur ver.»203

202 Abdullah b. Zubeyr radıyallahu anh gök gürültüsünü işitince konuşmayı terkeder ve şöyle derdi: ...Hadis zikredilir”. Muvatta, (2/992). el-Elbânî, “Mevkuf olarak isnadı sahihtir.” der.

203 Ebû Dâvûd (1/303). el-Elbânî, "Sahihtir" der. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/216).

RÜZGAR ESERKEN YAPILACAK DUA

»اللههمه إني أسألك خيرها، وأعوذ بك ها« من شر

166‑ «Allah’ım! Senden, bu (rüzgarın) hay-

rını diler ve şerrinden sana sığınırım.»200

»اللههمه إني أسألك خيرها، وخير ما فيها، ها، وخير ما أرسلت به وأعوذ بك من شر

وشر ما فيها، وشر ما أرسلت به«

167‑ «Allah’ım! Senden bu (rüzgarın) hay‑

rını, onda bulunanın hayrını ve onunla birlikte

gönderilenin hayrını dilerim. Onun şerrinden,

onda bulunanın şerrinden ve onunla birlikte

gönderilenin şerrinden sana sığınırım.»201

200 Ebû Dâvûd, (4/326); İbn Mâce, (2/1228).201 Müslim, (2/616); Buhârî, (4/76).

62

63

Page 130: Hısnul Muslim

130

»اللههمه أغثنا، اللههمه أغثنا، اللههمه أغثنا«

170‑ (3/2) «Allah’ım! Bize yağmur ver. Allah’ım! Bize yağmur ver. Allah’ım! Bize yağ‑mur ver.»204

»اللههمه اسق عبادك، وبهائمك، وانشر رحمتك، وأحيي بلدك الميت«

171‑ (3/3) «Allah’ım! Kullarına ve hayvan‑larına su ver. Rahmetini yağdır ve (bu) cansız beldeni canlandır.»205

YAĞMUR YAĞARKEN YAPILAN DUA

با نافعا« »اللههمه صي

172- «Allah’ım! Bol ve faydalı bir yağmur ihsan eyle.»206

204 Buhârî, (1/224); Müslim, (2/613).205 Ebû Dâvûd (1/305). el-Elbânî, hadisin "Hasen" olduğunu sö ‑

ler. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/218).206 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (2/518).

64

Page 131: Hısnul Muslim

131

YAĞMURDAN SONRA YAPILAN ZİKİR

ورحمته« »مطرنا بفضل الله

173‑ «Allah’ın ihsanı ve rahmetiyle bize yağmur yağdırıldı.»207

KAPALI VE YAĞMURLU HAVANIN

AÇIK VE GÜNEŞLİ OLMASI İÇİN YAPILAN BAZI DUALAR

»اللههمه حوالينا وال علينا. اللههمه على راب، وبطون الودية، الكام والظ

جر« ومنابت الشه

174‑ «Allah’ım! Üzerimize değil etrafımıza yağdır. Allah’ım! Tepelere, dağlara, vadilere ve ağaç biten yerlere yağdır.»208

207 Buhârî, (1/205); Müslim, (1/83).208 Buhârî, (1/224); Müslim (2/614).

65

66

Page 132: Hısnul Muslim

132

HİLAL GÖRÜNCE YAPILAN DUA

أكبر، اللههمه أهلهه علينا بالمن »اللهلمة والسلم، والتهوفيق واليمان، والسه » لما تحب ربهنا وترضى، ربنا وربك الله

175‑ «Allah en büyüktür. Allah’ım! Bunu

üzerimizde emniyet, iman, selamet, İslam, sev‑

diğin ve razı olduğun şeylerde başarı ayı kıl Ey

Rabbimiz. (Ey hilal!) Benim ve senin Rabbin

Allah’tır.»209

İFTARDA ORUÇLUNUN

YAPACAĞI DUA

»ذهب الظهمأ وابتلهت العروق، وثبت » الجر إن شاء الله

209 Tirmizî, (5/504); Dârimî, bu lafızla (1/336); Bkz. Sahîhu’t- Tirmizî (3/157).

67

68

Page 133: Hısnul Muslim

133

176‑ (2/1) «Susuzluk gitti ve damarlar ıslan‑

dı. Ve; Allah’ın izniyle ecir sabit oldu.»210

»اللههمه إني أسألك برحمتك الهتي وسعت

كله شيء أن تغفر لي«

177‑ (2/2) «Allah’ım! Her şeyi kaplayan

rahmetinle beni bağışlamanı dilerim.»211

YEMEĞE BAŞLARKEN YAPILAN DUA

178‑ (2/1) Biriniz yemeğe başlarken:

» »باسم الله«Bismillah/Allah’ın adıyla» desin. Şayet unu-

tursa (hatırladığında):

له وآخره« في أوه »باسم الله210 Ebû Dâvûd, (2/306) ve diğerleri. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’

(4/209).211 İbn Mâce, (1/557), Abdullah b. Amr radıyallahu anh’ın du ‑

sından. Hafız İbn Hacer, el-Ezkâr'ın tahricinde rivayetin hasen olduğunu söyler. Bkz. el‑Ezkâr Şerhi (4/342).

69

Page 134: Hısnul Muslim

134

«Başında ve sonunda Allah’ın adıyla» desin.212

179‑ Allah’ın yemekle nimetlendirdiği kim‑se şöyle desin:

»اللههمه بارك ل�نا في�ه وأطعم�نا خيرا من�ه««Allah’ım! Bunda bizim için bereket kıl ve

bundan daha hayırlısını bize yedir.»

Allah’ın sütle susuzluğunu giderdiği bir kimse de şöyle desin;

»اللههمه بارك لنا فيه وزدنا منه««Allah’ım! Bunda bizim için bereket kıl ve

bize bundan daha fazla ver.»213

YEMEKTEN SONRA YAPILACAK DUA

الهذي أطعمني هذا، ورزقنيه، »الحمد للهة« من غير حول مني وال قوه

212 Ebû Dâvûd, (3/347); Tirmizî, (4/288). Bkz. Sahî hu’t-Tirmizî (2/167).

213 Tirmizî, (5/506). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî, (3/158).

70

Page 135: Hısnul Muslim

135

180‑ (2/1) «Hamd/övgü benden bir güç ve kuvvet olmaksızın bana bunu yediren ve beni bununla rızıklandıran Allah içindir.»214

با مباركا فيه، غير حمدا كثيرا طي »الحمد لله

ع، وال مستغنى عنه ربهنا« ]مكفي وال[ موده

181‑ (2/2) «Çok, temiz, bereketli, sonsuz ve terkolunmayan, kendisinden müstağni olunma‑yarak yapılan hamd Rabbimiz Allah’adır.»215

MİSAFİRİN YEMEK SAHİBİ İÇİN

YAPACAĞI DUA

»اللههمه بارك لهم فيما رزقتهم، واغفر لهم وارحمهم«

182‑ «Allah’ım! Verdiğin rızıkta onlar için be‑reket kıl. Onları bağışla ve onlara merhamet eyle.»216

214 Sünen sahipleri. (Nesâî hariç) Bkz. Sahî hu’t‑Tirmizî (3/159).215 Buhârî, (6/214); Tirmizî, bu lafızla (5/507).216 Müslim, (3/1615).

71

Page 136: Hısnul Muslim

136

KİŞİNİN, KENDİSİNE SU VEREN VEYA VERMEK İSTEYEN KİMSEYE

YAPACAĞI DUA

»اللههمه أطعم من أطعمني واسق من سقاني«

183‑ «Allah’ım! Bana yemek verene yemek ver. Bana su verene su ver.»217

ORUÇLUNUN, İFTAR YEMEĞİ VEREN

İÇİN YAPACAĞI DUAائمون، وأكل طعامكم »أفطر عندكم الصه

البرار، وصلهت عليكم الملئكة«

184‑ «Oruçlular yanınızda iftar etsin. Ye‑meğinizi iyiler yesin. Ve, melekler sizin için dua etsin.»218

217 Müslim, (3/126).218 Ebû Dâvûd, Sünen (3/367); İbn Mâce, (1/556); Nesâî,

Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 296‑298). Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in bunu bir ev halkı yanında iftar ettiği zaman

72

73

Page 137: Hısnul Muslim

137

YEMEK HAZIRLANDIĞI HALDE ORUCUNU BOZMAYAN219 KİŞİNİN

YAPACAĞI DUA

185‑ «Sizden biriniz davet edilirse icabet etsin. Oruçlu ise dua etsin. Orucunu açarsa yemekten yesin.» 220

ORUÇLUNUN, KENDİSİNE SÖVEN KİMSEYE NE SÖYLEYECEĞİ

»إني صائم، إني صائم«186‑ «Ben oruçluyum, ben oruçluyum.»221

MEVSİMİN İLK MEYVESİNİ

GÖRÜNCE YAPILACAK DUA

»اللههمه بارك لنا فى ثمرنا، وبارك لنا في söylediğini belirtir. el-Elbânî, sahih olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (2/730).

219 Nafile oruç tutarken, iftardan önce yanında sofra kurulan. 220 Müslim, (2/1054).221 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (4/103); Müslim, (2/806).

74

76

75

Page 138: Hısnul Muslim

138

مدينتنا، وبارك ل�نا في صاعنا، وبارك نا« ل�نا فى مد

187‑ «Allah’ım! Meyvemizde bizim için b ereket kıl. Şehrimizi bize mübarek eyle. Sa’mı zı bize bereketlendir, müdd’ümüzü bize be reketlendir.»222

AKSIRINCA YAPILACAK DUA

188‑ Sizden biriniz aksırınca:

» »الحمد لله

«Allah’a hamdolsun» desin. (Bunu işiten) kardeşi veya arkadaşı;

» »يرحمك الله

«Allah’ın rahmeti üzerine olsun» desin. (O da):

ويصلح بالكم« »يهديكم الله222 Müslim, (2/1000). Sa’ ve müdd, bir tür hacim ölçüleridir.

77

Page 139: Hısnul Muslim

139

«Allah size hidayet etsin ve halinizi ıslah

ey lesin» desin.223

KAFİR AKSIRIP ALLAH’A HAMDEDİNCE

ONA SÖYLENECEK ŞEY

ويصلح بالكم« »يهديكم الله189‑ «Allah size hidayet etsin ve halinizi ıs‑

lah eylesin.»224

EVLENEN KİŞİ İÇİN YAPILACAK DUA

ل�ك، وبارك عليك، وجمع »ب�ارك اللهب�ين�كما في خير«

190‑ «Allah senin için bereketli kılsın ve

bereketini daim etsin. İkinizin arasını hayırla

birleştirsin.»225

223 Buhârî, (7/125).224 Tirmizî, (5/82); Ahmed (4/400); Ebû Dâvûd (4/308). Bkz.

Sahîhu’t‑Tirmizî (2/354).225 Sünen sahipleri. (Nesâî hariç) . Bkz. Sahîhu’t-Tirmizî (1/316).

78

79

Page 140: Hısnul Muslim

140

EVLENENİN YAPACAĞI DUA

191‑ Sizden biriniz evlenir veya bir hizmet‑çi satın alırsa şöyle desin:

»اللههمه إني أسألك خيرها وخير ما جبلتها عليه ما جبلتها عليه« ها وشر وأعوذ بك من شر

«Allah’ım! Bunun hayrını ve buna verdiğin

tabiatın hayrını dilerim. Bunun şerrinden ve bu‑

na verdiğin tabiatın şerrinden sana sığınırım.»

– Bir deve (veya binek) satın alınca da hörgücünün üstünden tutsun ve yine böyle dua etsin.226

CİNSÎ MÜNASEBETTEN ÖNCE

ب يطان، وجن بنا الشه ، اللههمه جن »بسم اللهيطان ما رزقتنا« الشه

226 Ebû Dâvûd, (2/248); İbn Mâce, (1/617). Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/324).

80

81

Page 141: Hısnul Muslim

141

192‑ «Allah’ın adıyla. Allah’ım! Bizi şeytan‑dan uzaklaştır ve şeytanı da bizi rızıklandıra‑cağın (çocuktan) uzaklaştır.»227

ÖFKELENİNCE YAPILACAK DUA

جيم« يطان الره من الشه »أعوذ بالله193‑ «Kovulmuş şeytandan Allah’a sığı-

nırım.» 228

MUSİBETE UĞRAMIŞ BİRİNİ GÖRENİN YAPACAĞI DUA

ا ابتلك به الهذى عافاني ممه »الحمد للهن خلق تفضيل« لنى على كثير ممه وفضه194‑ «Sana verdiği beladan beni afiyette

kılan ve yarattıklarından çoğu üzerine tercih

ederek beni üstün kılan Allah’a hamd olsun.»229

227 Buhârî, (6/141); Müslim, (2/1028).228 Buhârî, (7/99); Müslim, (4/2015).229 Tirmizî, (5/494); (5/493). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/153).

82

83

Page 142: Hısnul Muslim

142

HER OTURUMDA YAPACAĞI DUA

195‑ İbn Ömer’den; şöyle demiştir: Ra-

sûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in bir oturumda

kalkmadan önce yüz kere;

، إنهك »رب اغفر لي، وتب عليه

اب الغفور« أنت التهوه«Rabbim! Beni bağışla ve tevbemi kabul et.

Şüphesiz sen, tevbeleri kabul eden ve çokça

bağışlayansın» 230dediği sayılırdı.

MECLİSİN/OTURUMUN KEFARETİ

»سبحانك اللههمه وبحمدك، أشهد أن ال إله إاله أنت، أستغفرك وأتوب إليك«

230 Tirmizî bu lafızla ve diğerleri. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/153), Sahîhu İbn Mâce (2/321).

84

85

Page 143: Hısnul Muslim

143

196‑ «Allah’ım! Sana hamdederek, se‑ni tüm noksanlıklardan tenzih ederim. Sen‑den başka hak ilah olmadığına şehâdet ede‑rim. Senden bağışlanma diler ve sana tevbe ederim.»231

«ALLAH SENİ AFFETSİN» DİYENE

YAPILACAK DUA

»ولك«197‑ «Seni de -affetsin-.»232

İYİLİK YAPAN BİRİNE YAPILACAK DUA

خيرا« »جزاك الله231 Sünen sahipleri. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/153); Âişe radıyall -

hu anhâ’nın şöyle dediği sabit olmuştur: “Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bir mecliste oturduğunda, Kur’an okuduğunda ve namaz kıldığında mutlaka sonunu şu kelimelerle tamam‑lardı:... (Hadis zikredilir)”. Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (no: 308); Ahmed (6/77). Dr. Faruk Hammâde, sahih olduğunu söyler. Bkz. Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle, tahkiki.

232 Ahmed, (5/82); Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle, thk; Dr. Faruk Hammâde (s.218, h.421).

86

87

Page 144: Hısnul Muslim

144

198‑ «Allah seni hayırla mükafatlandırsın.» 233

YAPILDIĞINDA, ALLAH’IN KİŞİYİ DECCAL’DEN KORUYACAĞI ŞEY

199‑ «Kehf sûresi’nin başından on âyet ezberleyen Deccal’den korunur.»234 Her na‑mazda son teşehhüdde, Deccal’in fitnesinden Allah’a sığınmak ta böyledir.235

«SENİ ALLAH İÇİN SEVİYORUM»

DİYEN KİMSE İÇİN YAPILACAK DUA

»أحبهك الهذي أحب�بت�ني ل�ه««Kendisi için beni sevdiğin (Allah) seni

sevsin.»236

233 Tirmizî, (no: 2035). Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (no: 6244), Sahîhu’t‑ Tirmizî (2/200).

234 Müslim, (1/555). Bir başka rivâyette, “Kehf Sûresi'nin sonundan denilir”, (1/556).

235 Tahrici geçti, (Bkz. s.35).236 Ebû Dâvûd, (4/333). el-Elbânî, hasen olduğunu söyler. Bkz.

Sahîhu Ebi Dâvûd, (3/965).

88

89

Page 145: Hısnul Muslim

145

MALINI SANA SUNAN KİMSE İÇİN YAPILACAK DUA

لك في أهلك ومالك« »بارك الله

201‑ «Allah, ailende ve malında senin için

bereket kılsın.»237

İHTİYAÇ ANINDA BORÇ PARA VEREN KİMSE İÇİN YAPILACAK DUA

لك في أهلك ومالك، إنهما جزاء »بارك اللهلف الحمد والداء« السه

202‑ «Allah, ailende ve malında senin için

bereket kılsın, verilen borcun karşılığı şüphesiz

ki övgüde bulunmak ve (onu) ödemektir.» 238

237 Buhârî, bkz. Fethul‑Bâri (4/88).238 Nesâî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle (s.300); İbn Mâce (2/809). Bkz.

Sahîhu İbn Mâce (2/55).

91

90

Page 146: Hısnul Muslim

146

ŞİRKE DÜŞMEKTEN KORKULDUĞUNDA YAPILAN DUA

»اللههمه إني أعوذ بك أن أشرك بك وأنا أعلم، وأستغفرك لما ال أعلم«

203‑ «Allah’ım! Bilerek şirk koşmaktan

sana sığınırım. Bilmediklerim için de senden

mağfiret dilerim.»239

«ALLAH SENİ MÜBAREK KILSIN» DİYEN KİMSE İÇİN YAPILACAK DUA

» »وفيك بارك الله

204‑ «Ve seni de mübarek kılsın.»240

239 Ahmed, (4/403) ve diğerleri. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (3/233), Sahîhu’t‑Terğib ve’t‑Terhib (1/19).

240 İbn es‑Sunnî, (s.138, no: 278). Bkz. İbn el‑Kayyim, el‑Vâbi‑lu’s‑Sayyib, thk: Beşir Muhammed Uyûn (s.304).

92

93

Page 147: Hısnul Muslim

147

BİR ŞEYİ UĞURLU SAYMANIN KERÂHİYETİ DUASI

»اللههمه ال طير إاله ط�يرك، وال خير إاله خي�رك، وال إل�ه غي�رك«

205‑ «Allah’ım! Senin (yarattığın) uğursuz‑luktan başka uğursuzluk yoktur. Senin (verdi‑ğin) hayırdan başka hayır yoktur. Senden baş‑ka hak ilah yoktur.»241

TAŞITA BİNİNCE YAPILACAK DUA

ر ﴿سبحان الهذي سخه ، الحمد لله »بسم اللهنا لنا هذا وما كنها له مقرنين وإنها إلى رب

241 Ahmed, (2/220); İbn es‑Sunnî (no: 292). el-Elbânî, "sahihtir" der. Bkz. el‑Ehâdîsu’s‑Sahîha (3/54). İyimserlik/hayra yormak ise Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in hoşuna giderdi. Bu ne‑denle bir adamdan iyi bir söz işittiğinde bu söz hoşuna gitti ve ona: “Ağzından çıkan iyimserliğin bizi etkiledi.” buyurdu. (Ebû Dâvûd; Ahmed) el-Elbânî, sahih olduğunu söyler, es-Sahîha (2/323).

95

94

Page 148: Hısnul Muslim

148

، الحمد ، الحمد لله لمنقلبون﴾ »الحمد لله أكبر، »سبحانك أكبر، الله أكبر، الله ، الله للهاللههمه إني ظلمت نفسي فاغفر لي، فإنهه ال

يغفر الذنوب إاله أنت«

206‑ «Allah’ın adıyla, hamd Allah’a-

dır. ‘Bunu bizim hizmetimize veren (Allah’ı)

tüm noksanlıklardan tenzih ederiz, yoksa biz

bunlara güç yetiremezdik. Ve, biz şüphe‑

siz Rabbimize döneceğiz’ Hamd Allah’adır.

Hamd Allah’adır. Hamd Allah’adır. Allah

en büyüktür. Allah en büyüktür. Allah en

büyüktür. Allah’ım! Seni tüm noksanlıklar‑

dan tenzih ederim. Ben nefsime zulmettim,

beni bağışla. Çünkü günahları ancak sen

bağışlarsın.»242

242 Ebû Dâvûd, (3/34); Tirmizî (5/501). bkz. Sahîhu’t-Tirmizî (3/157).

Page 149: Hısnul Muslim

149

YOLCULUK DUASI

﴿سبحان أك��ب��ر الله أك��ب��ر، الله أك��ب��ر، »الله ر لنا هذا وما كنها له مقرنين الهذي سخهنا لمنقلبون﴾ اللههمه إنها نسألك وإنها إلى ربفي سفرنا هذا البره والتهقوى ومن العمل ما ن علينا سفرنا هذا، واطو ترضى، اللههمه هوفر احب في السه عنها بعده، اللههمه أنت الصهوالخليفة في الهل، اللههمه إني أعوذ بك وسوء المنظر وك��اب��ة فر، السه وع��ث��اء م��ن

المنقلب في المال والهل«

207‑ «Allah en büyüktür. Allah en büyük‑

tür. Allah en büyüktür. ‘Bunu bizim hizme‑

timize veren (Allah’ı) tüm noksanlıklardan

tenzih ederiz, yoksa biz bunlara güç yetire‑

mezdik. Ve, biz şüphesiz Rabbimize döne‑

96

Page 150: Hısnul Muslim

150

ceğiz’ Allah’ım! Senden, bu yolculuğumuz‑

da iyilik ve takva, razı olacağın amel dileriz.

Allah’ım! Bu yolculuğumuzu bize kolaylaştır.

Ve onun uzaklığını bize yakın kıl. Allah’ım!

Sen, yolculukta dost ve ailemiz için de ve‑

kilsin. Allah’ım! yolculuğun meşakkatinden,

üzücü manzaralar (görmekten), ailede ve

malda kötü değişiklikler (le karşılaşmaktan)

sana sığınırım.»

Dönünce bunları söyler ve şunları da ilave eder:

نا حامدون« »آيبون، تائبون، عابدون، لرب«(Biz), dönenler, tevbe edenler, ibadet

edenler, Rabbimize hamdedenleriz.»243

BİR BELDE VEYA KÖYE GİRERKEN

YAPILAN DUA

أظللن وما بع السه موات السه ربه »اللههمه 243 Müslim, (2/998).

97

Page 151: Hısnul Muslim

151

��ب��ع وم���ا أق��ل��ل��ن، وربه والرض����ي����ن ال��سه

وما ياح الر وربه أضللن، وما ياطين الشه

ذرين، أسألك خير هذه القرية وخير أهلها،

ها، ومن وخير ما فيها، وأعوذ بك من شر

شر أهلها، وشر ما فيها«

208‑ «Yedi kat semanın ve gölgeledikle‑

rinin Rabbi, yedi kat yerin ve barındırdıkları‑

nın Rabbi, şeytanların ve saptırdıklarının Rab‑

bi, rüzgarların ve sürükleyip götürdüklerinin

Rabbi olan Allah’ım! Bu köyün hayrını, köy

ahalisinin hayrını ve köyde bulunanların hay‑

rını dilerim. Onun şerrinden, ahalisinin şer‑

rinden ve onda bulunanların şerrinden sana

sığınırım.»244

244 Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebî de muvafakat etmiştir, (2/100); İbn es-Sunnî (no: 524); Hafız, hasen olduğu‑nu söyler, el-Ezkâr, thk, (5/154). Abdulaziz b. Baz; “Nesâî, ha‑sen bir isnadla rivayet etmiştir.” der. bkz. Tuhfetu’l‑Ahyar (s.37).

Page 152: Hısnul Muslim

152

ÇARŞIYA GİRERKEN YAPILACAK DUA

وحده ال شريك له، له »ال إله إاله اللهالملك وله الحمد، يحي�ي و يميت وهو حي ال يموت، بيده الخير، وهو على

كل شيء قدير«

209‑ «Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd O’nadır. O, diriltir ve öldürür. O, ölme‑yen diridir. Hayır O’nun elindedir. O, her şeye gücü yetendir.»245

BİNEK TÖKEZLEYİNCE

YAPILACAK DUA

» »باسم الله245 Tirmizî, (5/291); Hâkim, (1/538). Bkz. el-Elbânî, Sahîhu İbn

Mâce (2/21); Sahîhu’t‑Tirmizî (3/152).

99

98

Page 153: Hısnul Muslim

153

210‑ «Allah’ın adıyla.»246

YOLCUNUN GERİDE KALANLAR İÇİN YAPACAĞI DUA

الهذي ال تضيع ودائعه« »أستودعكم الله211‑ «Sizi, kendisine bırakılan emanetler

kaybolmayan Allah’a emanet ederim.»247

GERİDE KALANLARIN YOLCU İÇİN

YAPACAĞI DUA

دينك، وأمانتك، »أستودع اللهوخواتيم عملك«

212‑ (2/1) «Dinini, güvenliğini ve işlerinin akıbetini Allah’a emanet ederim.»248

246 Ebû Dâvûd, (4/296). el-Elbânî, "sahihtir" der. Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (3/941).

247 Ahmed, (2/403); İbn Mâce (2/943). Bkz. Sahîhu İbn Mâce (2/133).

248 Ahmed, (2/7); Tirmizî, (5/499). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (2/155).

100

101

Page 154: Hısnul Muslim

154

ر لك التهقوي، وغفر ذنبك، ويسه دك الله »زوهالخير حيث ما كنت«

213‑ (2/2) «Allah seni takva ile rızıklandır‑sın. Günahlarını affetsin. Nerede olursan ol orada senin için hayırlı olanı kolaylaştırsın.» 249

YOLCULUK BOYUNCA TESBİH VE TEKBİR GETİRMEK

214‑ Câbir radıyallahu anh şöyle dedi: «Yük‑seğe çıkınca tekbir getirir, aşağı inince tesbih ederdik.»250

YOLCUNUN, SEHER VAKTİNE GİRDİĞİNDE YAPACAĞI DUA

، وحسن بلئه علينا. ع سامع بحمد الله »سمه من النهار« ربهنا صاحبنا، وأفضل علينا عائذا بالله

249 Tirmizî, Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/155).250 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (6/135).

102

103

Page 155: Hısnul Muslim

155

215‑ «Üzerimize olan lütfundan dolayı Allah’a yaptığımız hamdi işiten işitti. Rabbimiz! Bize yoldaş ol ve bize ihsanda bulun! Cehen‑nemden Allah’a sığınırım.»251

YOLCULUK VEYA DİĞER ZAMANLARDA

BİR BAŞKA YERDE KONAKLAYINCA

ات من شر التهامه »أعوذ بكلمات الله

ما خلق«

216‑ «Yarattıklarının şerrinden Allah’ın nok-sansız kelimelerine sığınırım.»252

251 Müslim, (4/2086). Feale vezni üzere okunduğunda: «Üzer ‑

mize olan güzel muâmele ve nimetleri için Allah’a yaptığımız

hamde bir şahit şahitlik yaptı.» anlamına gelir. Tef’îl vezninde

okunduğunda ise; «Bu sözü işiten, onu bir başkasına iletti ve

aynısını söyledi» anlamındadır. Bu, seher vaktinde zikir ve dua

yapmanın öneminin beyanı içindir. «Rabbimiz! Bize yoldaş ol

ve bize ihsanda bulun» sözü ise; hoşa gitmeyen şeyleri bizden

uzaklaştır, bizi koru; üzerimize nimet, lütuf ve fazlını ihsan et»

anlamındadır. Bkz. Nevevî Şerhi (17/39).252 Müslim, (4/2080).

104

Page 156: Hısnul Muslim

156

YOLCULUKTAN DÖNÜNCE YAPILACAK DUA

217‑ Her tepe üzerinde üç kere tekbir ge‑tirir ve şöyle der:

له ل��ه، ش��ري��ك وح���ده ال إاله الله إل���ه »ال شىء ك��ل على وه��و الحمد، ول��ه الملك نا لرب ع���اب���دون، ت��ائ��ب��ون، آي���ب���ون، ق���دي���ر، عبده، ونصر وع��ده، الله ص��دق ح��ام��دون،

وهزم الحزاب وحده«

«Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tek‑tir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve Hamd O’nadır. O, her şeye gücü yetendir. (Biz) dö‑nenler, tevbe edenler, ibadet edenler, Rabbimi‑ze hamdedenleriz. Allah va’dinde durdu, kulu‑na yardım etti ve (düşman) grupları tek başına O, hezimete uğrattı.»253

253 Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, hac veya bir gazve için gittiği sefer dönüşünde bu duayı yapardı. Buhârî, (7/13); Müslim, (2/980).

105

Page 157: Hısnul Muslim

157

HOŞA GİDEN VEYA HOŞA GİTMEYEN BİR ŞEYLE KARŞILAŞINCA

218‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ho‑

şuna giden bir işle karşılaşınca şöyle derdi:

الحات« الهذي بنعمته تتم الصه »الحمد لله«Nimeti ile salih amellerin tamamlan dığı

Allah’a hamd olsun.»

Hoşuna gitmeyen bir işle karşılaşınca ise

şöyle derdi:

على كل حال« »الحمد لله«Her hâlukârda Allah’a hamd olsun.»254

254 İbn es‑Sunnî, Amelu’l‑Yevm ve’l‑Leyle. Hâkim, tashih eder. el-Elbânî de "sahih" olduğunu söylemiştir; Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (4/201).

106

Page 158: Hısnul Muslim

158

NEBİ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM)’E SALAVÂT GETİRMENİN FAZİLETİ219‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem: «Kim ba‑

na bir salât getirirse, Allah ona bununla on salât getirir.»255 buyurmuştur.

220‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑yurur: «Kabrimi bayram yerine çevirmeyin. Ba‑na salât getirin. Getirdiğiniz salât nerede olur‑sanız olun, muhakkak bana ulaştırılır.»256

221‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑yurur: «Cimri, yanında ben zikredildiğim za‑man bana salât getirmeyendir.»257

222‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem: «Allah’ın yer-yüzünde gezici melekleri vardır. Onlar ümme‑timden bana selâm getirirler.»258 buyurmuştur.

255 Müslim, (1/288).256 Ebû Dâvûd, (2/218); Ahmed, (2/367). el-Elbânî, "sahihtir" der;

Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (2/383).257 Tirmizî, (5/551) ve diğerleri. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (3/25);

Sahîhu’t‑Tirmizî (3/177).258 Nesâî, Hâkim, (2/421). el-Elbânî, "sahihtir" der; Bkz. Sahî-

hu’n‑Nesâî, (1/274).

107

Page 159: Hısnul Muslim

159

223‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur:

«Kim bana selâm ederse selâmını almam için

Allah ruhumu bana geri gönderir.» 259

SELÂMI YAYMAK

224‑ Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bu‑

yurdu: «İman etmeden cennete giremezsiniz.

Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.

Sizi, yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir

şeye yönelteyim: Selâmı aranızda yayın.»260

225‑ «Üç şeyi biraraya getiren imanı top‑

lamıştır. Nefsine zulmetmemek, herkese selâm

vermek ve yoksullukta infak etmek.»261

226‑ Abdullah b. Ömer radıyallahu anh’dan:

Bir kişi, Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’e «İslâm’ın

hangisi daha hayırlıdır?» diye sordu. (Ra-

259 Ebû Dâvûd, (h.2041). el-Elbânî, "hasen" olduğunu söylemiştir. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/383).

260 Müslim, (1/74) ve diğerleri.261 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (1/82). Ammâr radıyallahu anh’dan

mevkuf olarak, ta’lîkan.

108

Page 160: Hısnul Muslim

160

sûlullah sallallahu aleyhi ve sellem) «Yemek yedi-rirsin, tanıdığına ve tanımadığına selam ve-rirsin.»262 buyurdu.

MÜSLÜMAN, KENDİSİNE SELÂM VEREN

KAFİRE NASIL KARŞILIK VERİR?

»وعليكم«

227‑ «Ehli Kitap (Yahudiler ve Hıristiyanlar) size selam verince ‘ve aleykum’ (ve sizin üze‑rinize) diyin.»263

HOROZ ÖTMESİ VEYA EŞEK ANIRMASI

DUYUNCA YAPILACAK DUA

228‑ «Horozun ötüşünü duyunca Allah’ın faz‑lından isteyin. Çünkü o bir melek görmüştür. Eşe‑ğin anırmasını duyunca şeytandan Allah’a sığı‑nın. Çünkü o bir şeytan görmüştür.» 264

262 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (1/55); Müslim, (1/65).263 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (1/42); Müslim, (4/1705).264 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (6/350); Müslim, (4/2092).

109

110

Page 161: Hısnul Muslim

161

GECE KÖPEK HAVLAMASI DUYUNCA YAPILACAK DUA

229‑ «Geceleyin köpeklerin havlaması‑nı ve eşeklerin anırmasını duyunca onlardan Allah’a sığının. Çünkü onlar sizin görmedikle‑rinizi görürler.» 265

SÖVDÜĞÜN KİMSE İÇİN YAPACAĞIN DUA

230‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöy‑le buyurdu:

»اللههمه فأ يما مؤمن سب�ب�ت�ه فاجعل ذلك له قرب�ة إليك يوم القيامة«

«Allah’ım! Hangi mü’mine sövmüşsem (ağır söz söylemişsem) bunu kıyamet günü onun için sana yakınlık vesilesi kıl.»266

265 Ebû Dâvûd, (4/327); Ahmed, (3/306). el-Elbânî, "sahihtir" der; Bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd, (3/961).

266 Buhârî, Bkz. Fethu’l‑Bârî (11/171); Müslim, (4/2007), «Bunu onun için temizlik ve rahmet kıl.» lafzıyla.

112

111

Page 162: Hısnul Muslim

162

MÜSLÜMANIN MÜSLÜMANI ÖVÜNCE SÖYLEYECEĞİ ŞEY

231‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle

buyurdu: «Sizden birinizin mutlaka arkadaşını

medhetmesi gerekiyorsa şöyle desin:

حسيبه وال أزكي »احسب فلنا والله أحدا« على الله

‘Falanı (görünüşe göre) iyi sanıyorum. Onu

hesaba çekecek olan Allah’tır. Ben, Allah’a kar‑

şı kimseyi temize çıkaramam’ (Sonra) o kimse‑

yi hakikaten öyle biliyorsa; ‘Onu şöyle şöyle bi‑

liyorum’ desin.»267

MEDHEDİLİNCE SÖYLENECEK ŞEY

»اللههمه ال تؤاخذني بما يقولون، واغفر لي ا يظنون[« ما ال يعلمون ]واجعلني خيرا ممه

267 Müslim, (4/2296).

113

114

Page 163: Hısnul Muslim

163

232‑ «Allah’ım! Onların söyledikleri ile be‑

ni hesaba çekme. Benim hakkımda bilmedikle‑

ri şeyleri bağışla. [ve beni zannettiklerinden da‑

ha hayırlı kıl].»268

HAC VEYA UMRE İÇİN İHRAMA GİREN

KİMSE ŞÖYLE TELBİYE GETİRİR

يك، ال شريك لك يك اللههمه لبه لبهعمة، لك يك، إنه الحمد، والن لبه

والملك، ال شريك لك233‑ «Buyur, Allah’ım buyur! Buyur, senin

ortağın yoktur, buyur! Hamd sanadır. Nimet ve

mülk sana aittir. Senin ortağın yoktur.»269

268 Buhârî, Edebu’l‑Mufred (no: 761). el-Elbânî, senedinin sahih olduğunu söyler, bkz. Sahîhu Edebü’l‑Mufred (no: 585). [ ] Pa‑rantez içindeki kısım, Beyhâkî’nin bir başka rivayetinin ziyadesi‑dir, bkz. Şuâbu’l‑İman (4/228).

269 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (4/408); Müslim, (2/841).

115

Page 164: Hısnul Muslim

164

HACERU’L‑ESVED’İN BULUNDUĞU RÜKNE GELİNCE TEKBİR GETİRMEK

234‑ «Nebi sallallahu aleyhi ve sellem Beyt’i de‑ve üzerinde tavaf etti. Rükne her gelişte yanın‑daki bir şeyle (bastonuyla) işaret etti ve tekbir getirdi.»270

RUKNÜ’L‑YEMÂNİ VE HACERU’L‑ESVED

ARASINDA YAPILACAK DUA

نيا حسنة وفي االخرة ﴿ربهنا اتنا في الدحسنة وقنا عذاب النهار﴾

235‑ «Rabbimiz! Bize dünyada bir hasene ve ahirette bir hasene ver. Ve bizi cehennem azabından koru.» (Bakara, 2/201). 271

270 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (3/476).271 Ebû Dâvûd, (2/179); Ahmed, (3/411); Beğâvî, Şerhu’s‑Sun‑

ne (7/128). el-Elbânî, "hasendir" der, bkz. Sahîhu Ebî Dâvûd (1/354).

116

117

Page 165: Hısnul Muslim

165

SAFA VE MERVE ÜZERİNDE DURUNCA/VAKFEDE YAPILACAK DUA

236‑ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Sa‑

fa’ya yaklaşınca;

﴾ فا والمروة من شعائر الله ﴿ إنه الصه«Safa ve Merve Allah’ın ibadet için belirle-

diği yerlerdendir.» (Bakara, 2/158) (âyetini) oku‑

du. «Allah’ın (âyette) başladığı (Safa) ile baş‑

lıyorum.» dedi ve Safa ile başladı. Beyt’i gö‑

recek şekilde üzerine çıktı ve kıbleye yöneldi.

Allah’ı birledi ve tekbir getirdi.

Ve şöyle dedi:

وحده ال شريك له، له »ال إله إاله اللهالملك وله الحمد، وهو على كل شيء وحده، أنجز وعده، قدير، ال إله إاله الله

ونصر عبده، وهزم الحزاب وحده«

118

Page 166: Hısnul Muslim

166

«Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tektir ve

ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd O’nadır.

O, her şeye gücü yetendir. Tek Allah’tan başka

hak ilah yoktur. O, va’dini yerine getirdi; kuluna

yardım etti ve (düşman) grupları yalnızca O he‑

zimete uğrattı.» Bunu üç kere söyledi ve arala‑

rında dua etti. Merve üzerinde de Safa üzerinde

yaptığı gibi yaptı.272 denilmiştir.

ARAFE GÜNÜ YAPILACAK DUA

237‑ Duanın en hayırlısı Arafe günü ya‑pılan duadır. Benim ve benden önceki tüm peygamberlerin söylediklerinin en hayırlısı şudur:

وحده ال شريك له، له الملك »ال إله إاله الله

وله الحمد، وهو على كل شيء قدير««Allah’tan başka ilah yoktur. O, tektir ve or‑

272 Müslim, (2/888).

119

Page 167: Hısnul Muslim

167

tağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd O’nadır. O, her şeye gücü yetendir.»273

MEŞ’ARİ’L‑HARÂM’DA YAPILACAK ZİKİR

238‑ «Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

‘Kasvâ’ isimli devesine bindi ve Meş’ari’l-

Haram’a geldi. Kıbleye yöneldi (ve Allah’a dua

etti, tekbir ve kelime-i tevhid getirdi ve Allah’ı bir‑

ledi.) Etraf iyice aydınlanıncaya kadar böyle kaldı

ve güneş doğmadan önce oradan ayrıldı.»274

CEMRELERİN YANINDA TAŞ

ATARKEN TEKBİR GETİRMEK

239‑ Cemrelerin üçünde de her bir ta‑şı atarken tekbir getirir. Birinci ve ikinci cem‑relerde (taşlamadan sonra) öne doğru çıkarak

273 Tirmizî, el-Elbânî, "hasen" olduğunu söyler. Bkz. Sahîhu’t-Tirmi-zî, (3/184); Ehâdis es‑Sahîha, (4/6).

274 Müslim, (2/891).

120

121

Page 168: Hısnul Muslim

168

durur; kıbleye yönelir ve ellerini kaldırarak dua eder. Cemretu’l-Akabe’de ise taşlamayı yapar nve her taşla birlikte tekbir getirir. Sonra ora‑dan ayrılır, cemrenin yanında durmaz.275

ŞAŞIRTAN VEYA SEVİNDİREN BİR

DURUM KARŞISINDA YAPILACAK DUA

» »سبحان الله240‑ «Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih

ederim.»276

أكبر « »الله241‑ «Allah en büyüktür.»277

SEVİNDİREN BİR OLAYLA KARŞILAŞINCA YAPILACAK ŞEY

242‑ «Nebi sallallahu aleyhi ve sellem, kendisini

275 Buhârî, lafız için bkz. Fethu’l‑Bârî (3/583‑584), ayrıca bk. (3/581); Müslim.

276 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (1/210‑414); Müslim, (4/1857).277 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (4/441). Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (2/103);

Ahmed, Musned (5/218).

122

123

Page 169: Hısnul Muslim

169

sevindiren ya da sevinilen bir olayla karşılaştı‑ğı zaman Allah tebâreke ve teâla’ya şükür için secdeye kapanırdı.»278

BEDENDE BİR AĞRI/SANCI HİSSEDİNCE

243‑ Elini vücudundaki acıyan (yerin) üze‑rine koy ve üç kere:

» »بسم الله«Allah’ın adıyla» dedikten sonra, yedi kere:

وقدرته من شر ما أجد وأحاذر« »أعوذ بالله«Duyduğum ve korktuğum (acının) şerrin‑

den Allah’a ve kudretine sığınırım.»279 de.

NAZAR ETMEKTEN KORKAN KİŞİNİN YAPACAĞI DUA

244‑ «Sizden biriniz kardeşinde veya ken‑

278 Nesâî dışında diğer sünen sahipleri. Bkz. Sahîhu İbn Mâce (1/233), İrvâu’l‑Ğalîl (2/226).

279 Müslim, (4/1728).

124

125

Page 170: Hısnul Muslim

170

disinde ya da malında hoşuna giden bir şey

görürse [onun için bereket duası etsin.] Çün‑

kü göz (isabeti/nazar) haktır.»280

KORKU ANINDA SÖYLENECEK ŞEY

» »ال إله إاله الله245‑ «Allah’tan başka hak ilah yoktur.»281

KURBAN KESME ESNASINDA

OKUNACAK DUA

أكبر ]اللههمه منك ولك[ والله »بسم اللهل مني« اللههمه تقبه

246‑ «Allah’ın adıyla, Allah en büyüktür.

[Allah’ım! Senden (geldi) ve senin için (kur‑

280 Ahmed, Müsned (4/447); İbn Mâce, Mâlik, Muvatta. el‑El‑bânî, tashih etmiştir; Bkz. Sahihu’l Câmi (1/212); ay. bk. Zâdu’l‑Meâd, thk. Abdulkâdir el‑Arnavût (4/170).

281 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (6/181); Müslim, (4/2208).

126

127

Page 171: Hısnul Muslim

171

ban edildi)] Allah’ım! (bunu) benden kabul

eyle!»282

İNATÇI ŞEYTANLARIN TUZAĞINI BOŞA ÇIKARMAK İÇİN

اله��ت��ي ال ��ات ال��ت��اهمه ب��ك��ل��م��ات الله »أع�����وذ

ماخلق، ش��ر م��ن فاجر وال ب��ر ي��ج��اوزه��نه ماء، السه من ينزل ما شر ومن وذرأ، وب��رأ ومن شر ما يعرج فيها، ومن شر ما ذرأ في الرض، ومن شر ما يخرج منها، ومن شر فتن اللهيل والنههار، ومن شر كل طارق إاله

طارقا يطرق بخير يا رحمن«

247‑ «Yarattıklarının, yoktan var edip icad

ettiklerinin şerrinden; semadan inenin şerrin‑

den ve ona yükselenin şerrinden, yere ektiğinin

282 Müslim, (3/1557); Beyhâkî, (9/287). [ ] Parantez içindeki kısım, Beyhâkî ve diğerlerinin, (9/287); son cümle mana olarak Müs‑lim rivayetinden.

128

Page 172: Hısnul Muslim

172

şerrinden ve ondan çıkanın şerrinden, gece ve

gündüz fitnelerinin şerrinden, hayırla kapıyı ça‑

lan hariç her kapıyı çalanın şerrinden Allah’ın

-iyinin ve kötünün dışına çıkamayacağı- nok‑

sansız kelimelerine sığınırım. Ya Rahman!»283

TEVBE VE İSTİĞFAR

248‑ (6/1) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sel-

lem şöyle buyurdu: «Allah’a yemin olsun ki ben günde yetmiş kereden fazla Allah’tan bağış‑lanma diler ve O’na tevbe ederim.»284

249‑ (6/2) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: «Ey insanlar! Allah’a tevbe edin. Ben, günde yüz kere muhakkak tevbe ederim.»285

250‑ (6/3) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: «Kim:

283 Ahmed, (3/419) sahih bir isnadla; İbn es‑Sunnî, (no: 637); Abdulkâdir el-Arnavût, tashih etmiştir; bkz. thk. Tahâvi (s.133); Mecmau’z‑Zevâid, (10/127).

284 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (11/101).285 Müslim, (4/2076).

129

Page 173: Hısnul Muslim

173

العظيم الهذي ال إله إاله هو »أستغفر اللهالحي القيوم وأتوب إليه«

‘Hayy ve Kayyûm olan, kendisinden başka

hak ilah olmayan yüce Allah’tan bağışlanma

diler, O’na tevbe ederim’ derse savaştan kaç‑

mış bile olsa Allah onu bağışlar.» 286

251‑ (6/4) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

«Rabbin kula en yakın olduğu (vakit) gecenin

(son) üçte biridir. O saatte Allah’ı zikredenler‑

den olabilirsen ol!»287 buyurmuştur.

252‑ (6/5) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

şöyle buyurdu: «Kulun rabbine en yakın oldu‑

ğu (an) secde anıdır. (Secdede iken) dua et‑

meyi çoklaştırsın.»288

286 Ebû Dâvûd, (2/85); Tirmizî, (5/69). Hâkim, tashih etmiş, Zehebî de muvafakat etmiştir (1/511). el-Elbânî de tashih eder; Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/182); Câmiu’l‑Usûl, thk. el‑Ar‑navût (4/389‑390).

287 Tirmizî, Nesâî, (1/279); Hâkim. Bkz. Sahîhu’t‑Tirmizî (3/183); Câmiu’l‑Usûl, thk. el‑Arnavût (4/144).

288 Müslim, (1/350).

Page 174: Hısnul Muslim

174

253‑ (6/6) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: «Benim kalbim de dalar, ben de muhakkak günde yüz kere Allah’tan bağış‑lanma dilerim.»289

TESBİH, TAHMİD, TEHLİL VE

TEKBİR’İN FAZİLETİ290

254‑ (12/1) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: «Kim bir günde yüz kere:

وبحمده« »سبحان الله‘Allah’a hamdederek O’nu tüm noksanlık‑

lardan tenzih ederim’ derse, deniz köpüğü ka‑dar dahi olsa günahları silinir.»291

289 Müslim, (4/2075). İbnu’l-Esîr, hadis hakkında şunları söyler: “Maksat dalmak ve unutmaktır. Çünkü Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, çokça zikir ve ibadet yapardı, bazı zamanlar bunlardan unuttuğu da olurdu. Bu yüzden, unuttuğu şeyi günah sayar ve derhal istiğfâra yönelirdi.” Bkz. Câmiu’l‑Usûl (4/386).

290 Tesbih: Subhânallah, Tahmid: Elhamdulillah, Tehlil: Lâ ilâhe illallah, Tekbir de, Allahu Ekber demek anlamındadır.

291 Buhârî, (7/168); Müslim, (4/2071). Sabah ve akşamları bu zikri yapmanın fazileti hk. bkz. s.84.

130

Page 175: Hısnul Muslim

175

255‑ (12/2) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sel-

lem şöyle buyurur: «Kim:

وحده ال شريك له، له الملك »ال إله إاله اللهوله الحمد، وهو على كل شيء قدير«

«Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tektir ve

ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve hamd O’nadır.

O, her şeye gücü yetendir.» derse İsmâil soyun‑

dan dört kişiyi azad etmiş gibi olur.»292

256‑ (12/3) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

şöyle buyurmuştur:

العظيم« ، وبحمده سبحان الله »سبحان الله«Allah’a hamdederek O’nu tüm nok‑

sanlıklardan tenzih ederim. Yüce Allah’ı tüm

noksanlıklardan tenzih ederim’ (kelimeleri)

Rahman’ın sevdiği, mizanda ağır basan ve di‑

le hafif gelen iki kelimedir.»293

292 Buhârî, (7/67); Müslim, bu lafızla (4/2071). Bunu yüz defa d ‑menin fazileti hakkında. bkz. s.85.

293 Buhârî, (7/167); Müslim, (4/2072).

Page 176: Hısnul Muslim

176

257‑ (12/4) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

şöyle buyurur:

، وال إله إاله ، والحمد لله »سبحان الله

أكبر« ، والله الله«Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ede‑

rim. Hamd Allah’adır. Allah’tan başka hak

ilah yoktur ve Allah en büyüktür.’ demem gü‑

neşin üzerine doğduğu her şeyden bana da‑

ha sevimlidir.»294

258‑ (12/5) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem

şöyle buyurur: «Sizden birinin her gün bin ha‑

sene kazanmaya gücü yetmez mi?» Beraberin‑

de oturanlardan bir kişi «Bizden birisi nasıl bin

hasene kazanır?» diye sordu. (Rasûlullah) şöyle

buyurdu: «Yüz subhânallah ile, ona bin hasene

yazılır veya bin günahı silinir.»295

259‑ (12/6) «Her kim:

294 Müslim, (4/2072).295 Müslim, (4/2073).

Page 177: Hısnul Muslim

177

العظيم وبحمده« »سبحان الله‘Yüce Allah’a, hamdederek tüm noksan‑

lıklardan O’nu tenzih ederim’ derse o kimse için cennette bir hurma ağacı dikilir.»296

260‑ (12/7) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sel-

lem şöyle buyurdu: «Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazineyi işaret ede‑yim mi?» «Evet yâ Rasûlallah!» dedim. Şöyle buyurdu:

» ة إاله بالله »ال حول وال قوه«Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır» de.297

261‑ (12/8) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: «Sözlerden Allah’a en sevimli olanlar dörttür:

، وال إله إاله ، والحمد لله »سبحان الله أكبر« ، والله الله

296 Tirmizî, (5/511); Hâkim, (1/501); tashih etmiş, Zehebî de buna muvafakat etmiştir. Bkz. Sahihu’l‑Câmi (5/531), Sahîhu’t‑Tirmizî (3/160).

297 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî (11/213); Müslim, (4/2076).

Page 178: Hısnul Muslim

178

‘Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ede‑

rim. Hamd Allah’adır. Allah’tan başka hak

ilah yoktur ve Allah en büyüktür.’ Söylerken

hangisiyle başlarsan başla zarar etmez.»298

262‑ (12/9) Rasûlullah sallallahu aleyhi ve

sellem’e bir bedevi geldi ve «Bana söyleyece‑

ğim bir söz öğret» dedi. Rasûlullah sallallahu

aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu:

له، الله شريك وح��ده ال إاله الله إله »ال كثيرا، سبحان لله أكبر كبيرا، والحمد لله ة إاله بالله رب العالمين، ال حول وال قوه

العزيز الحكيم««Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, tek‑

tir ve ortağı yoktur. Allah büyüklükte en bü‑yüktür. Allah’a çokça hamd olsun. Alemlerin Rabbi Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ede‑rim. Güç ve kuvvet ancak Azîz ve Hakîm olan

Allah’tandır.» de. (Bedevî) dedi ki: «Bunlar Rab‑

298 Müslim, (3/1685).

Page 179: Hısnul Muslim

179

bim için. Benim için ne var?» Rasûlullah şöy‑le buyurdu:

»اللههمه اغفر لي، وارحمني، واهدني وارزقني«

«Allah’ım! Beni bağışla ve bana merha‑met eyle. Beni hidayete erdir ve beni rızıklan‑dır» de.299

263‑ (12/10) Kişi İslam’a girince Nebi sallal-

lahu aleyhi ve sellem ona namazı öğretir ve sonra şu kelimelerle dua etmesini emrederdi:

»اللههمه اغفر لي، وارحمني، واهدني وعافني وارزقني«

«Allah’ım! Beni bağışla ve bana merhamet eyle. Beni hidayete erdir. Bana afiyet ver ve beni rızıklandır.»300

299 Müslim, (4/2072); Ebû Dâvûd, (1/220), [A’rabî dönüp gide ‑ken, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, «Elleri gerçekten hayırla doldu» buyurdu.] ziyadesiyle.

300 Müslim, (4/2073), bir başka rivayeti, «Bunlar sana dünya ve ahireti birleştirir» şeklindedir.

Page 180: Hısnul Muslim

180

264‑ (12/11) «Muhakkak ki duanın en fazi‑

letlisi « لله Hamd Allah’adır’ ve zikrin‘ «والحمد

en faziletlisi « Allah’tan başka hak‘ «ال إله إاله الله

ilah yoktur’ (zikridir).»301

265‑ (12/12) «Kalıcı salih ameller (şu sözler‑

dir):

، ، وال إله إاله الله ، والحمد لله »سبحان الله» ة إاله بالله أكبر وال حول وال قوه والله

‘Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ede‑

rim. Hamd Allah’adır. Allah’tan başka hak

ilah yoktur. Allah en büyüktür. Ve, güç ve kuv‑

vet ancak Allah’tandır.»302

301 Tirmizî, (5/462); İbn Mâce, (2/1249); Hâkim, (1/503) tashih etmiş, Zehebî de buna muvafakat etmiştir. Bkz. Sahîhu’l‑Câmi’ (1/362).

302 Ahmed, Müsned (no: 513), Ahmed Şâkir tertibi ile; isnadı sahi ‑tir. Bkz. Mecmau’z‑Zevâid (1/297). İbn Hacer, Ebû Said’in riva‑yetini Nesâî’ye isnad ederek hakkında İbn Hibbân ve Hâkim’in tashihlerini zikreder, Buluğu’l‑Merâm.

Page 181: Hısnul Muslim

181

NEBÎ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) NASIL TESBİH EDERDİ?

266‑ Abdullah b. Amr radıyallahu anh’ dan şöy‑le demiştir: «Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’i sağ (eli) ile tesbih ederken gördüm.» 303

BAZI HAYIR VE ADAP ÖRNEKLERİ

267‑ «Gece karanlığı olduğu zaman -ya da akşama erişince- çocuklarınızı (dışarı çıkmak‑tan) alıkoyunuz. Çünkü şeytanlar o sırada da‑ğılırlar. Geceden bir saat geçince de (dışarıda‑ki) çocuklarınızı (evlerinize) koyunuz. Allah’ın is‑mini anarak kapıları kapatınız. Çünkü şeytan kapalı kapıyı açamaz. Allah’ın isimini zikrede‑rek kırbalarınızın ağzını bağlayınız. Allah’ın is‑mini anarak, üzerlerine enlemesine bir şey koy‑

303 Ebû Dâvûd, bu lafızla (2/81); Tirmizî, (5/521); Bkz. Sahi‑hu’l‑Câmi’ (4/271, h.4865).

131

132

Page 182: Hısnul Muslim

182

mak şeklinde dahi olsa kaplarınızın ağzını örtü‑nüz. Lambalarınızı söndürünüz.»304

Ve Allah; Nebimiz Muhammed’e ailesine vetüm ashabına salât ve selâm eylesin,

onları mubârek kılsın.

د، نا محمه وسلهم وبارك على نبي »وصلهى الله وعلى آله وأصحابه أجمعين،

رب العالمين.« والحمد لله

304 Buhârî, bkz. Fethu’l‑Bârî, (10/88); Müslim, (3/1595).

Page 183: Hısnul Muslim

183

İÇİNDEKİLER

Yayıncıdan .................................................... 5

Önsöz .......................................................... 7

Zikrin Fazileti ................................................. 9

1- Uykudan Uyanınca Yapılacak Zikirler .......... 14

2- Elbise Giyerken ......................................... 20

3- Yeni Elbise Giyerken .................................. 20

4- Yeni Elbise Giyen Kimse İçin ....................... 21

5- Elbise Çıkarırken ....................................... 21

6- Tuvalete Girmeden Önce ........................... 22

7- Tuvaletten Çıkarken ................................... 22

8- Abdestten Önce Yapılacak Zikir .................. 23

9- Abdestten Sonra Yapılacak Zikir .................. 23

10- Evden Çıkarken ....................................... 24

11- Eve Girerken ........................................... 25

12- Mescide Giderken ................................... 26

13- Mescide Girerken .................................... 28

14- Mescidden Çıkarken ................................ 29

15- Ezan Zikirleri ........................................... 29

Page 184: Hısnul Muslim

184

16- (Tekbirden Sonra) İftitah Duası .................. 31

17- Rukûda Yapılacak Dua ............................. 39

18- Rukûdan Doğrulurken .............................. 41

19- Secdede Yapılacak Dua ........................... 42

20- İki Secde Arasındaki Oturuşta

Yapılacak Dua ........................................ 45

21- Tilâvet Secdesinde Yapılacak Dua ............. 46

22- Teşehhüdde İken ..................................... 47

23- Tahiyyattan Sonra Okunacak Salavât ........ 48

24- Selâmdan Önce Yapılan Duâlar ............... 50

25- Selâm Verdikten Sonra Yapılacak Zikirler ... 57

26- İstihâre Duası .......................................... 64

27- Sabah Ve Akşam Zikirleri ......................... 67

28- Yatarken Yapılan Zikirler ........................... 84

29- Gece Bir Yandan Diğer Bir Yana

Dönünce Yapılacak Dua .......................... 95

30- Uykuda Korkanın veya Ürküten

Bir Şeyle Karşılaşanın Yapacağı Dua ......... 95

31- Kâbus Veya Kötü Rüya Görenin

Yapması Gereken .................................... 96

32- Vitirde Kunut Duası .................................. 97

33- Vitirde Selâmdan Sonra ........................... 99

Page 185: Hısnul Muslim

185

34- Üzüntü ve Keder Anında ........................ 100

35- Sıkıntı Anında ........................................ 102

36- Düşmanla Veya Güç Sahibi Biri İle

Karşılaşma Sırasında Yapılan Dua ........... 104

37- Sultanın Zulmünden Korkanın

Yapacağı Dua ....................................... 105

38- Düşmana Karşı Yapılan Dua ................... 107

39- Bir Topluluktan Korkan Kimsenin

Yapacağı Dua ....................................... 108

40- İmanda Şüpheye Düşen Kimsenin

Yapacağı Dua ....................................... 108

41- Borcun Ödenmesi İçin Yapılacak Dua ..... 109

42- Namazda Ve Kıraat Esnasında Gelen

Vesveseye Karşı Yapılan Dua................... 110

43- Bir İş Kendisine Zor Gelen

Kimsenin Yapacağı Dua ......................... 111

44- Günah İşleyenin Yapması ve Söylemesi

Gereken ............................................... 111

45- Şeytan ve Vesveselerini Defetmek İçin

Yapılan Dua .......................................... 112

46- Hoşa Gitmeyen Bir Şey Olur veya

İstenilen Olmazsa .................................. 113

Page 186: Hısnul Muslim

186

47- Çocuğu Olanı Tebrik Etmek Ve Buna

Karşılık Vermek ...................................... 114

48- Çocukların Korunması İçin Yapılan Dua .....115

49- Ziyaret Sırasında Hastaya Yapılan Dua .... 115

50- Hasta Ziyaretinin Fazileti ........................ 116

51- Hayatından Ümit Kesen Hastanın

Yapacağı Dua ....................................... 117

52- Vefat Etmek Üzere Olana Telkinde

Bulunmak ............................................. 118

53- Başına Bir Musibet Gelenin

Yapacağı Dua ....................................... 119

54- Meyyitin Gözlerini Kaparken

Yapılacak Dua ...................................... 119

55- Cenaze Namazında Ölü İçin

Yapılacak Dua ...................................... 120

56- Büluğa Ermeden Ölen Çocuğun

Cenazesinde Okunacak Dua .................. 123

57- Taziye (Başsağlığı) Duası ........................ 125

58- Meyyiti Kabre Koyarken Yapılan Dua ....... 126

59- Meyyiti Defnettikten Sonra ...................... 127

60- Kabir Ziyaretinde Yapılan Dua ................ 127

61- Rüzgar Eserken Yapılacak Dua................ 128

Page 187: Hısnul Muslim

187

62- Gök Gürlediğinde Yapılan Zikir .............. 129

63- Bazı Yağmur Duaları .............................. 129

64- Yağmur Yağarken Yapılan Dua ............... 130

65- Yağmurdan Sonra Yapılan Zikir ............... 131

66- Kapalı veya Yağmurlu Havanın Açık ve

Güneşli Olması İçin Yapılan Bazı Dualar .....131

67- Hilal Görünce Yapılan Dua .................... 132

68- İftarda Oruçlunun Yapacağı Dua ............ 132

69- Yemeğe Başlarken Yapılan Dua ............. 133

70- Yemekten Sonra Yapılacak Dua .............. 134

71- Misafirin Yemek Sahibi İçin Yapacağı Dua ....135

72- Kişinin, Kendisine Su Veren veya Vermek

İsteyen Kimseye Yapacağı Dua ................ 136

73- Oruçlunun, İftar Yemeği Veren

İçin Yapacağı Dua ................................. 136

74- Yemek Hazırlandığı Halde Orucunu

Bozmayan Kişinin Yapacağı Dua ............. 137

75- Oruçlunun, Kendisine Söven

Kimseye Ne Söyleyeceği ......................... 137

76- Mevsimin İlk Meyvesini

Görünce Yapılacak Dua ......................... 137

77- Aksırınca Yapılacak Dua ........................ 138

Page 188: Hısnul Muslim

188

78- Kafir Aksırıp Allah’a Hamdedince

Ona Söylenecek Şey .............................. 139

79- Evlenen Kişi İçin Yapılacak Dua .............. 139

80- Evlenenin Yapacağı Dua ........................ 140

81- Cinsi Münasebetten Önce ...................... 140

82- Öfkelenince Yapılacak Dua .................... 141

83- Musibete Uğramış Birini Görenin

Yapacağı Dua ....................................... 141

84- Her Oturumda Yapacağı Dua ................. 142

85- Meclisin/Oturumun Kefareti ................... 142

86- «Allah Seni Affetsin» Diyene

Yapılacak Dua ...................................... 143

87- İyilik Yapan Birine Yapılacak Dua ............ 144

88- Yapıldığında, Allah’ın Kişiyi

Deccal’den Koruyacağı Şey .................... 144

89- «Seni Allah İçin Seviyorum»

Diyen Kimse İçin Yapılacak Dua .............. 144

90- Malını Sana Sunan Kimse İçin

Yapılacak Dua ...................................... 145

91- İhtiyaç Anında Borç Para Veren

Kimse İçin Yapılacak Dua ....................... 145

92- Şirke Düşmekten

Korkulduğunda Yapılan Dua ................... 146

Page 189: Hısnul Muslim

189

93- «Allah Seni Mübarek Kılsın»

Diyen Kimse İçin Yapılacak Dua .............. 146

94- Bir Şeyi Uğurlu Saymanın Kerâhiyeti Duası ...147

95- Taşıta Binince Yapılacak Dua .................. 147

96- Yolculuk Duası ...................................... 149

97- Bir Belde veya Köye Girerken

Yapılan Dua .......................................... 150

98- Çarşıya Girerken Yapılacak Dua ............. 152

99- Binek Tökezleyince Yapılacak Dua .......... 152

100- Yolcunun Geride Kalanlar İçin

Yapacağı Dua ....................................... 153

101- Geride Kalanların Yolcu İçin

Yapacağı Dua ....................................... 153

102- Yolculuk Boyunca Tesbih ve

Tekbir Getirmek ..................................... 154

103- Yolcunun, Seher Vaktine

Girdiğinde Yapacağı Dua ...................... 154

104- Yolculuk Veya Diğer Zamanlarda

Bir Başka Yerde Konaklayınca ................. 155

105- Yolculuktan Dönünce Yapılacak Dua ..... 156

106- Hoşa Giden Veya Hoşa Gitmeyen

Bir Şeyle Karşılaşınca ............................. 157

Page 190: Hısnul Muslim

190

107- Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)’e

Salavât Getirmenin Fazileti ..................... 158

108- Selâmı Yaymak .................................... 159

109- Müslüman, Kendisine Selâm Veren

Kafire Nasıl Karşılık Verir? ...................... 160

110- Horoz Ötmesi veya Eşek Anırması

Duyunca Yapılacak Dua ......................... 160

111- Gece Köpek Havlaması Duyunca

Yapılacak Dua ...................................... 161

112- Sövdüğün Kimse İçin Yapacağın Dua .... 161

113- Müslümanın Müslümanı

Övünce Söyleyeceği Şey ........................ 162

114- Medhedilince Söylenecek Şey ............... 162

115- Hac veya Umre İçin İhrama Giren

Kimse Şöyle Telbiye Getirir ..................... 163

116- Hacerü’l-Esved’in Bulunduğu Rükne

Gelince Tekbir Getirmek ........................ 164

117- Ruknü’l-Yemâni ve Hacerü’l-Esved

Arasında Yapılacak Dua ......................... 164

118- Safa ve Merve Üzerinde

Durunca/Vakfede Yapılacak Dua ............ 165

119- Arafe Günü Yapılacak Dua .................. 166

Page 191: Hısnul Muslim

191

120- Meş’ari’l-Harâm’da Yapılacak Zikir ....... 167

121- Cemrelerin Yanında Taş

Atarken Tekbir Getirmek ......................... 167

122- Şaşırtan veya Sevindiren Bir

Durum Karşısında Yapılacak Dua ............ 168

123- Sevindiren Bir Olayla

Karşılaşınca Yapılacak Şey ...................... 168

124- Bedende Bir Ağrı/Sancı Hissedince ....... 169

125- Nazar Etmekten Korkan Kişinin

Yapacağı Dua ....................................... 169

126- Korku Anında Söylenecek Şey ............... 170

127- Kurban Kesme Esnasında

Okunacak Dua ..................................... 170

128- İnatçı Şeytanların Tuzağını

Boşa Çıkarmak İçin ............................... 171

129- Tevbe ve İstiğfar .................................. 172

130- Tesbih, Tahmid, Tehlil ve Tekbir’in

Fazileti .................................................. 174

131- Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)

Nasıl Tesbih Ederdi? .............................. 181

132- Bazı Hayır ve Adap Örnekleri ............... 181

Page 192: Hısnul Muslim

192

“Allah’ım! bu kitabı; yazan, okuyan, dinleyen ve yayınlayan

için faydalı kıl.”